Giriş
(6)

çalışılabilecek stk önerisi?

kel aynak kusu
ahali, acayip bir hastalığın içinden çıktım.. yani, her şey bitip de enerji tekrardan yenilenince, insanın yerinde durası gelmiyor. hayatın kıymetini tekrardan anlamak babında düşünülebilir. şimdi, hangi stk'ları önerirsiniz? çalışmak, ihtiyacı olana dokunmak istiyorum. sosyal olabilir, ekonomik ola
ahali, acayip bir hastalığın içinden çıktım.. yani, her şey bitip de enerji tekrardan yenilenince, insanın yerinde durası gelmiyor. hayatın kıymetini tekrardan anlamak babında düşünülebilir.

şimdi, hangi stk'ları önerirsiniz? çalışmak, ihtiyacı olana dokunmak istiyorum.

sosyal olabilir, ekonomik olabilir, ...... olabilir, şu noktada daraltmayacağım filtreyi. sadece, verdiğim-vereceğim emek piç olmasın yeterli. hiçbir maddi beklentim de yok zaten.
0
kel aynak kusu
(18.07.24)
AFAD Gonullusu olabilirsiniz.
0
isiaha
(18.07.24)
Hocam ilgi alanınız nedir?

Çocuk, kadın, yaşlı, LGBT, göç, kanser vs?
Ona göre nokta atışı öneriler verelim.
0
Amaranta ursula
(18.07.24)
Aklıma ilk gelenler İHD ve Haytap.
0
prole
(18.07.24)
alikev, lösev
0
noxie
(18.07.24)
@isiaha AFAD olmam hocam, o kadar cesur değilim ülkenin bi yerinde bi şey olunca kalkıp gideyim. fikir için teşekkürler.

@amaranta ursula birkaç kanser derneğine gönüllülük başvurusu yaptıum ama ses çıkmadı. ne arayan var ne soran. çocuklarla alakalı yardımcı olabileceğim bildiğiniz bir dernek varsa duymayı isterim.

@noxie alikev'i hatırlatmanız iyi oldu, teşekkürler.
0
🌸kel aynak kusu
(18.07.24)
Türk Kızılayı'nı tavsiye ederim.

www.siviltoplum.gov.tr
0
doharkoman
(18.07.24)
(12)

Turkiye'deki sigara fiyatlari

baldur2
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.

Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
0
baldur2
(18.07.24)
Aslında 20 yıl önceki fiyatlara göre bayağı yüksek. Çeşit çeşit sigara vardı ve aralarında da fiyat farkı vardı.

Sigara içen çok fazla, 20lik paket sigaranın 16 dalı vergi diye biliyorum, buradan bir de yakıttan gelen verginin geliri muazzam. Fiyat arttırırken bunu da düşünüp arttırıyorlar bence, sigara fiyatlarını iki katına çıkartsalar herkes kaçak tütüne kayar ya da sigarayı bırakır, bu da devlet bütçesinde büyük gedik açar.
0
lamborcini
(18.07.24)
Alkolün pahalı olma sebebi politik, bunu bilmeyen yok sanıyorum genel bir bilgi bu. Artık şaşırmıyor olmalısınız buna.

Sigara ise farklı, öncelikle dini açıdan net bir kapsama girmiyor ve tüketen çok sayıda insan var, tüketen insanlar her kesimden. sigara fiyatlarına haddinden fazla zam yapıldığında bu içenlerin sigarayı bırakmasına sebep olmuyor bu da defalarca kere görüldü bu ülkede. Kimse isyan etmiyor zaten, ama bunun yerine kaçak sigara tüketimi artıyor. Hem insanlar sigara içmeye devam ediyor, hem de devlet daha az vergi almış oluyor. Bu istenen bir şey değil haliyle.

Ayrıca "o kadar da ucuz" değil. Maaşları da dolar cinsinden düşünün. Sigara fiyatları akaryakıt gibi maliyetleri üzerinden belirlenmiyor. İnsanların alım gücüne göre zorlayıcı bir seviyede tutuluyor. Haliyle ucuzu pahalısı nedir diye düşünürken maliyet hesabı yapıyormuş gibi düşünmemelisiniz. Avrupa'da 2 dolara satılması farklı, Türkiye'de 2 dolara satılması farklı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Ne olsun istiyorsun, sigara içmiyorsan sana ne?
Türkiye dünyada en çok sigara tüketen ülken. Çoğu markalar da burada üretiliyor.
0
numlock
(18.07.24)
bugün hep birlikte sigarayı bırakalım, yarın benzin 100 lira. ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri sigaradan alınan vergi. bakmayın reisin milletin cebinden paketi aldığına. yenisini alsın da vergi versin diye yapıyor öyle :D
0
mustafakesekci
(18.07.24)
@lamborcini aslında sigara fiyatları reel olarak epey bir düştü. www.verikaynagi.com
Mesela 2013’te ortalama sigara 7.50 3 euro yani. 2016’da 11,25 3 euro’dan da fazla. Şu an 2 euro’nun altında.

@akhenaten çok sayıda çalışma var sigara fiyatları arttıkça bırakan insan sayısı da artıyor, istersen birkaçını bulur gönderirim. Bu sebeple mesela Hollanda’da sigara halihazırda çok pahalı (8-10 euro civarı) ancak 30 euro’ya çıkarmayı tartışıyorlar.

@numlock İşte tam da bu yüzden, Türkiye’nin dünyada en çok sigara içen ülke olması nedeniyle, devlet sorumluluğu olan halk sağlığı konusunda yeni politikalar üretmeli ve günlük, kısa vadeli çıkar odaklı değil de uzun vadede sigara tüketimini azaltacak, bilimsel olarak kanıtlanmış yollara gitmeli. Buna daha fazla zam da dahil.
0
but that was just a dream
(18.07.24)
Dunyadaki en ucuz sigara turkiye'de arkadaslar belki de. Bunu sormamda bir absurdluk gormuyorum.



@numlock

Sorun da o zaten.
0
🌸baldur2
(18.07.24)
Ben şeyi merak ediyorum, Avrupa'da pahalı olan sigarayla Türkiye'deki birebir aynı mı yoksa yine ucuza getirmeye çalışıp daha da kanserojen mi yapıyorlar acaba.

Bu arada sigara pahalı olunca vape denen şeye dadanıyorlar veya boş sigara tüpleri kağıtları alıp kendileri tütün ve/veya ot vb. şeyler içiyorlar. İçen yine yolunu buluyor. Sigara dünyası acayipmiş, AB üretimi bir sürü sigara tüpü, doldurma makinesi, filtresi vs var ve hepsinin İtalyan İspanyol Polonya markası falan olması fena güldürmüştü beni haha sen pahalı yaparsın başka yerden patlar.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
Vergi olayi zaten soylenmis.
Bu benim sigara firmasında çalışan arkadaslarimdan bilgidir;
Sigara firmalari malum lobici. Lobisi güçlü olan yerde zaten elektronik sigara yasaklatiyor vs. Sonra da sigarayi dayiyor.

Lobisi güçlü olmayan yerlerde "sigara çok kötü icmeyin elektronik için " diyor.

Kısacası sigara lobisinin de etkisi var ama tabiki devlet bu konuda sağlık falan değil kendi çıkarlarıdm düşünülüyor. halkın zaten hobiymis, alkolmus, disari cikmaymis vs yapabilecek bir parası yok, insanlar fakir Tek parasi cay/kahve/sigara. Bundan sigarayi da alirsan sıkıntı çıkar. O çıkmasın diye. Yoksa emin ol daha fazla vergi için verirlerdi zami.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
romanya'da camel 25 lei.
cluj-napoca'da herkesin maaşının ortalaması 1000 euro (hemen hemen 5000 lei).
ortalama 1+1 ev kirası otopark dahil 2500 - 3000 lei (500 - 600 euro arası).
ben valla romanya'da sarma sigara alıyorum.
1 kilo tütün kargo dahil 200 lei'ye denk geliyor.
2 ay aşağı yukarı idare ediyor beni.
günde 1 paketten fazla sigaraspor.
0
rain when i die
(18.07.24)
@but that was just a dream, buraya bir parantez açmak istiyorum, bunu gösteren araştırmalar yok demedim. Elbette ki var, zaten sigaranın komple yasaklanmasındansa fiyatlarının yükseltilmesinin sebebi bu tür araştırmalar. Bu bir sır değil. Ancak araştırmalar yapıldığı bölgelerin gerçekliğini yansıtıyor. Bunları doğrudan buraya uyarlayamayız. Hiçbir araştırmaya gerek olmadan zaten bir malın fiyatı ortalama alım gücünün üstüne çıkarsa ona erişimin kısıtlanacağını söyleyebiliriz, ancak kaçakçılıkla mücadele ve halkın tutumu da bu sonuçları etkileyen faktörlerden birisi.

Bunun en yakın dönemdeki örneğini 2010'lu yıllarda bizzatihi yaşayarak gördük aslında. Sigara fiyatları yükseldi ve her köşe başında kaçak tütün satan dükkkanlar türedi, bu tütünler bir şekilde dolaşımda kalmayı başarabildi. Aynı zamanda fiyatları da sigaraya gelen zamlarla sürekli yükselmeye devam etti. Sonuç olarak kayıt dışı ekonomide artış meydana geldi.

Toplumun genel duruşu da bu olayın yaşanmasını engelleyecek bir yapıda değil. İnsanların geneli "sigara kötü bir şey", "içmesen daha iyi" demekten öte bir duruşa sahip değil. Sigaraya karşı hassasiyet gösteren ve hatta genel olarak sağlıklı yaşamanın önemine vurgu yapan insanlar genel çerçevede, kaba bir tanımla plaza insanlarından oluşuyor. Diğer kesimlerdeki insanlarda bu kadar belirgin bir hassasiyet yok. Ben göremiyorum en azından. Sadece sigara değil her türlü gıda maddesine karşı ve ayrıca sağlıklı diyet yapılarına ve yaşam tarzlarına karşı böyle bir umursamazlık hakim. Hal böyleyken daha detaylı programlar olmadan sadece fiyatları yükseltmek çözüm olsun sanmıyorum.
0
akhenaten
(18.07.24)
Türkiye'de gerçekten çok ucuz. Alkollü içeceklerden ucuz olması ise tamamen siyasi-dini sebeplerden.

Gelişmemiş ülkeler ve bu ülkelerden yoğun göç alan ülkelerde sigara tüketimi fazla olur. Hele bir de halk sağlığı temelli sigara fiyatlandırma politikası yoksa. Biz bu üçüne de tik atıyoruz. Haliyle Dünya'da en çok sigara içilen ülkelerden biri Türkiye. Sigaradaki yüksek vergi sayesinde fiyat bu seviyede. Vergi olmasa sudan ucuz.

Kayda değer bir vergi kaynağı oluşturuyor. Bizde halktan alınan vergi, halk sağlığından önemli olduğu için fiyat böyle. Çünkü fiyatı arttırırsa sigara içen azalacak. Ayrıca alternatif yöntemlere (kaçak sigara, tütün vb.) yönelen artacağı için paket alan düşecek ve vergi geliri düşecek. Başka sebepten değil.
0
nawar
(18.07.24)
Her ülkenin maliye politikası ve öncelikleri farklıdır neden benzer veya aynı olsun ki! Tekel ürünleri ekemk gibi temel tüketim malı değildir faydalı değildir dolayısıyla ekmek gibi faydalı nimetlerle mukayese edilemez. Tekel ürünleri toplum sağlığına zararlı olduğu için caydırıcı vergi politikası uygulanır.
0
doharkoman
(18.07.24)
(10)

Cok sık alkol tuketen bir insan surekli unutur ve yalan soyler mi?

Zetnikov
Bir arkadasim var normalde durust birisidir bi yanlisini gormedim fakat hafta icinde cok alkol aldiktan sonra hareketlerinde gariplikler goruyorum. bi kac gorusmemizde telefonda yada yuz yuze surekli olarak "olm ben sana soylemistim sen dinlememissin" tarzi cevaplar veriyor.Ornek bi konusmamizi payl
Bir arkadasim var normalde durust birisidir bi yanlisini gormedim fakat hafta icinde cok alkol aldiktan sonra hareketlerinde gariplikler goruyorum. bi kac gorusmemizde telefonda yada yuz yuze surekli olarak "olm ben sana soylemistim sen dinlememissin" tarzi cevaplar veriyor.

Ornek bi konusmamizi paylasayim

Bu beni oglen 12 de aradi bende spordan cikiyordum eve gidip yemek dinlenip aksam 5 cikacaktim. Bunu kendisine soyledim. Tmm dedik anlastik 5 de aricaktim.

Neyse 5 oldu aradim dedim hazirlaniyorum.
Bana demez mi ben orhan abiyle bulustum cay ictik eve simdi dondum diye.

Bende ona 5 de bulusmak icin anlastigimizi neden boyle bisey yaptigini sordum

Cevap olarak ben sana soylemistim orhan aboyle gorusebilirim duruma gore haberlesiriz diye

Arkadaslar bu son satir olmadi bana soylemedi ve bunu bu 1,2 defa yapti. Surekli olarak "ben soylemistim sen dinlemedin galiba" diyor.

Merak eden icin soyleyeyim multivitamin, balik yagi, sebze, balik ve protein aliyorum hafizam cok iyi.

Bu hareketlerine cok uyuz oldum yorumlayabilir misiniz yolu vermeli miyim 20 kusur senedir arkadasim. Bu arada g.tumuzu yirttik alkolu biraktiramadik senelerdir buna.
0
Zetnikov
(15.07.24)
Unutur, yalan söyler. Alkolü bırakmaz.
0
pavlis
(15.07.24)
Evet ama verdiğin örnekle alakası olmayabilir.
0
numlock
(15.07.24)
Kronik alkol durumunda B1 vitamini eksikliğine bağlı Wernicke-Korsakoff sendromu var. Orada beyin varolan anıları silip yerine uydurma anıyla dolduruyor ama senin arkadaşın o seviyede değildir bu baya ağır deliryum vari bir durum ve tüm hafızayı etkileyen bir olay.

Sizin arkadaşınız kötü bir yalancı bence daha çok
0
nundu
(15.07.24)
Gördüğüm bütün potansiyel alkolikler yalancıydı. O kadar söylüyorum.
0
muhayyer divan
(15.07.24)
Bu arkadaş tam bir manipülatör bence. Her alkolik böyle olmaz, seninki hem alkolik hem manipülatör.
0
muhayyer divan
(15.07.24)
konuyu alkolle sadece şöyle bağdaştırabildim: arkadaşınız kendisi utanıyor veya sizin "alkolü bırak" isteğinizden kaçıyor olabilir, bu yüzden görüşmemek ve buluşmamak yahut içmek için bahane uyduruyordur.

bir dönem çok sık alkol tükettim. kendi tecrübemi söyleyeyim, çok fazla içen birisinin sürekli unutması ve hayatının kontrolünü yitirmesi gayet olası. söylediğini hatırlamayabilir veya anlık kararlar alabilir (bu da genel olarak kontrol mekanizmasının gevşemesi, bazı hormonların kafayı yemesi gibi sebeplerle olabilir diye düşünüyorum ama tabii ki benimkisi sadece tahmin ve kişisel gözlem, bilimselliği yok). bende öyleydi en azından.

yalnız arkadaşın durumunun doğrudan alkol kaynaklı olduğunu sanmıyorum. 20 küsür senedir arkadaşım diyorsunuz. anladığım kadarıyla senelerdir de içiyor. haliyle durumunda geçmişe kıyasla pek bir değişiklik görünmüyor ama davranışta değişiklik var.

dediğim gibi ya eskisinden bile çok içmeye başlayıp sizden kaçmaya yöneldi ya da konunun alkolle alakası yok, tamamen sorumsuzluk ve iplemezlik yapıyor. kaldı ki unutan birisi "ben sana böyle söyledim" demez. ben ertesi gün birisi "bak dün şöyle oldu" filan dese "aaa nası ya" diyordum, "yok kardeş öyle olmadı senin yanlışın var" diyecek durumda değildim.

günahını almayayım ama böyle düşününce bana alkolden değil gibi geldi ya. kafan bulanır, alkollüyken dediğini hatırlamazsın filan da bu kadar olmaz yani günde 16 saat sarhoş gezmiyorsan.
0
mark greg sputnik
(15.07.24)
evet ikisini de yapar
0
sweetoffice
(15.07.24)
Yakın arkadaşlarımdan biri (orta okul + lise + sonrası 20 sene) baya alkol tüketiyor, hayvan gibi viski içen falan bir tip. (Ama spor falan da yapıyor vücudu baya fit herif tam bir tezat)

Kesinlikle yalan soylemez. Hatta ona göre alkol alınca kafası daha da açılıyor:) bugün anlattığı bir anektod, 20'li yaşlarında bir kızla muhabbet ediyormuş, alkollü iken yusuf Atılgan - Aylak adam kitabından bahsetmiş uzun uzun. Sonra kız buna whatsapp ' dan "işte senin anlattığın bölüm ben de oradayım diye" kitap sayfasını atmış. Arkadaşım diyor yahu bu kitap ne diyorum Oğuz Atay değil, Ahmet Hamdi değil, yusuf Atılgan dedi kız ve okuduğumu bile hatirlayamadim, ama alkollü iken çok net anlatmışim ona kitabı..
0
makbur
(16.07.24)
Alkolizmin işaretleri zamanla kişilik bozuluyor. Arkadaşınızı acilen tedaviye yönlendirin.
0
doharkoman
(16.07.24)
@doharkoman

Hocam adam hastanede alkol bagimlilari ve sigarayi birakma odasinin yanindaki ofiste calisiyor.

Yorumsuz bi hayati var
0
🌸Zetnikov
(16.07.24)
(12)

Bazı soruya cevap olmayan cevaplar silinirken diğerleri

sekizdokuzon
neden silinmiyor? Bazı başlıklarda gönlümüzce sohbet ederken bazen bazı yazarlara başlık altında verdiğimiz cevaplar neden ışık hızıyla siliniyor? Şikayet edilen cevaplar otomatik mi siliniyor? Bir cevabın silinmesi için kaç şikayet alması lazım? Teşekkürler.Not: Niyetim spekülasyon yaratmak değil.
neden silinmiyor?

Bazı başlıklarda gönlümüzce sohbet ederken bazen bazı yazarlara başlık altında verdiğimiz cevaplar neden ışık hızıyla siliniyor? Şikayet edilen cevaplar otomatik mi siliniyor? Bir cevabın silinmesi için kaç şikayet alması lazım?

Teşekkürler.

Not: Niyetim spekülasyon yaratmak değil. İşin matematiğini merak ediyorum.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
Bilmiyoruz. Bu cevap da bize "compumaster ve saz arkadaşlarının mekanında neyi sorguluyorsun hocam" diye düşündürüyor.
0
muhayyer divan
(15.07.24)
@muhayyer divan: Dur bakalım, direkt bir cevap gelmese de ortamı koklayıp ne döndüğünü anlarım ben şimdi. Çünkü çok zekiyim hihi
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
@sekizdokuzon

Bence kafayı yedin, cevabının silineceğini düşünmeden cevap yazıyosun. Yapma etme tutma, silerler, banlarlar...
0
muhayyer divan
(15.07.24)
Bence cevapların en silinmediği dönemini yaşıyor duyuru sençn siliniyorsa sende bir problem olabilir :)
0
Bir ben var benden şurada
(15.07.24)
İşte bana teker teker duyuruların altına girip alakasız cevapları siliyorlar gibi değil de şikayet gelince siliyorlar gibi geliyor. Onun için belli bir zaman aralığında kaç şikayet almak lazım mesela? Otomatik mi siliniyor yazılan bir kod dolayısıyla. Soruyu 'teknik' başlığında açayım da ne sorduğumu vurgulayayim madem.
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
Cevabın ispiyonlandıysa bildirim gidiyordur yönetime ondan siliniyordur, diğerleri ispiyonlanmıyordur belki. Sende gözüne çarpan hatalı cevap varsa ispiyonla bakalım siliniyor mu silinmiyor mu :)
0
Bir ben var benden şurada
(15.07.24)
Kıyamam ben.
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
maalesef iki kişi arası diyalog yasak :)
az önce benim de başka duyuruya cevabım bu nedenle silindi. soruya cevap olduğu için bu cevabım silinmez. (dinimiz amin)

iki kişi arası diyalog neden yasak diyorsan sonumuz turkishmusic.org’daki sezen aksu tartışması’na dönmesin diye düşünülmüş olabilir ama mantıklı bir yasak değil. mantıklı olmaması yasağı void, butlan yapmıyor. nas gibi, orada duruyor. bize ne oluyor, diyip siliyorlar.
0
gabe h coud
(15.07.24)
Bende yönetimden bi yardım talebinde bulunduğum bi duyuru açmıştım silindi, baktım sonra aynı duyurudan var ama o silinmemiş, ispiyonlasam silinirdi belki ama belkide slinmezdi bende uğraşamadım.
0
Bir ben var benden şurada
(15.07.24)
@gabe: Bence mantıklı bir yasak. Ama işte işin teknik tarafını merak ettim. Bence mod ya da varsa modlar duyuruya akşamları giriyor. Bazı başlıkların türünü değiştiriyorlar, tahrik edici olanları siliyorlar. Gözlerine çarpan kural ihlallerini gideriyorlar. Ama gün içinde silinen başlık ve cevaplar için önceden bir kod yazılmış olabilir diye düşündüm. İşin bu mutfak tarafını bilen varsa aydınlatır diye umdum ama herhalde dilim yanlış anlaşıldı ya da ben istemeden agresif bir tarz kullandım başlıkta. İnsanlar bana giydirmeye başladı dksksk
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
Moderator arkadaşlar gün içinde kontrol amaçlı girip bakıyor ispiyonları değerlendiyor ve ispiyondaki önceki sonraki cevapları kontrol ediyor kavga küfür vs gibi şeyleri siliyor ispiyon yoksa bir süre kalıyor sonra okununca sıkıntılı ise siliniyor gözden kaçanlarda oluyordur illaki ancak sıkıntılı gördüğünüz bir cevap varsa mutlaka ispiyon yapınız daha hızlı değerlendirilebilir.
0
basond
(15.07.24)
Küfür, hakaret, iftira içeren bir çok içerik silinmezken bazı yorumların silinmesinin taraflı ve adaletsiz buluyorum. İşin matematiği kuralları uygulamakla olur kılıfına uydurarak değil. Yöneticilerin objektif olması ve farklı fikirlere ve eleştirilere saygı çerçevesinde olduğu müddetçe tahammül göstermesi gerekir en azından medeni toplumlarda bu böyledir.
0
doharkoman
(16.07.24)
(6)

Yazlık Beldelerdeki Kaliteli Turist Popülasyonu

the feel good
Türkiye'nin son yıllarda eksen değiştirmesiyle yoğunlaşan Orta Doğu ve Eski Sovyet Bloku ülkelerinden gelen turistik ilgi hepimizin malumu ve ülkemizin bir gerçeği; genel yorum ve izlenimim bu şekilde Fakat bunun yanı sıra ülkemizdeki yaz turizminin kimyasını detaylı şekilde bilmemekle birlikte; iki
Türkiye'nin son yıllarda eksen değiştirmesiyle yoğunlaşan Orta Doğu ve Eski Sovyet Bloku ülkelerinden gelen turistik ilgi hepimizin malumu ve ülkemizin bir gerçeği; genel yorum ve izlenimim bu şekilde

Fakat bunun yanı sıra ülkemizdeki yaz turizminin kimyasını detaylı şekilde bilmemekle birlikte; iki tip profil olarak şemalandırmıştım kafamda. Şöyle ki; ilki tabi ki soğuk iklim kuşağından gelen Rus ve Eski Sovyet Bloku ülkelerinden gelen turist kitlesi; ikincisi ise, ülkemize ucuz tatil yapmaya gelen; İtalya, İspanya, Fransa sahillerinde tatil yapmaya bütçesi yetmeyen Avrupa ve Birleşik Krallık ülkelerinden gelen turist kitlesi.

Ama bunun yanında bazen hiç tahmin edemeyeceğim global boyutta zengin iş adamları yada dünyaca ünlü celebritylerin ülkemizdeki yazlık beldelerdeki haberleri karşıma çıkıyor. Mesela en son Jeff Bezos'la ilgili şöyle bir haber gördüm: t24.com.tr

Lütfen konuyla ilgili bilgisizliğimi cahilliğime verin; ama sormak istediğim şey şu; dünyaca ünlü o kadar tatil beldeleri varken(aklıma gelen;St.Tropez, İbiza gibi) bu kişilerin Türkiye'yi tercih etme sebebi nedir? ve bunların münferit örnekler olmadığını düşünerek; bu kaliteli turist kitlesinin tatillerini ekseri olarak hangi bölge/tesiste geçirdikleri?
0
the feel good
(09.07.24)
Adam 'Hadi hanım, Kalk bu sene de tatilimizi Türkiye'de yapalım demiyor ki.
Geziyor.
Geçen hafta İbiza'da,
Bu hafta Bodrum'da
Haftaya Dubai'de.
Para onda. Dünya onun.

Türkiye'de her kesime hitap edecek tesis var.
Her şey dahil konseptinde çalışan dünya kadar otel var. Çoğu, çevreden tamamen soyut bir cennet sunuyor müşterilerine ve oraya gelen müşteriler tatil için yer seçerken, 'dur fiyatına bakalım, bu sene Avrupa Türkiyeden ucuz kalmış.' kaygısını aşmış gelir grubunda insanlar. Edmond'un söylediği gibi buralardan bakınca pek göremediğimiz bir Dünya var Güney sahillerimizde bazı yerlerde.
0
Mirket
(09.07.24)
Hocam onlar türkiyeye gelmiyor ki akdeniz ege coğrafyasına geliyor, yatların yakıt ikmali ve teknenin ihtiyaçları için türkiye marinalarından faydalanıyorlardır
0
grimavi
(09.07.24)
d marin setur gibi iyi marinalar var. bir çok yatla girilen oteller var ve fiyatları çok pahalı. onlar türkiyeden çok akdeniz muabbetine geliyordur.
0
mikahakkinen
(09.07.24)
Hangi eksen değişikliğinden bahsettiğinizi anlamadım sanırım dünyadaki jeopolitik değişiklikleri izah etmeye çalışmışsınız. Malum bizim ülkemizde bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak yaygın bir şeydir her sene turizm hakkında birileri sosyal medyada sözlüklerde bir şeyler yumurtlar halkın seviyesi düşük olduğu için bu mesnetsiz iddialar çok fazla ciddiye alınır ama nihayetinde veriler açıklanır gerçekler ortaya çıkar. 2000'li yılların başında turizmde Yunanistan'ı örnek almaya çalışan Türkiye bugün dünyada 4. Turizm destinasyonu. 2023 turizm hedefimize bir kaç yıl önce ulaştığımız için revize edildi üstelik. Bu sene 60 milyon turist 60 milyar dolar gelir hedefi var. Kaliteli turistten kastınız ultra zengin turistler ise onlar dünyada belli başlı yerleri tercih ediyorlar (Arap ülkeleri, monako, ibiza,lihtenştayn gibi) Turizmde destinasyonların seçilmesinde bir çok sebep olabilir öncelikle mesafe, vize politikaları, altyapı gibi. Örnek verdiğiniz kişiler sadece magazine yansımış kişiler oysa Türkiye'ye geçen seneye kadar körfez ülkelerinden ultra zengin turistler geliyordu fakat algı operasyonu ile bu kitleyi zorla kaçırttık şimdi Dubai, Paris, Moskova, Londra gibi başkentlere gidiyorlar oralarda el üstünde tutuluyorlar. Bu arada Doğu bloku ülkelerinden ve Rusya'dan gelen turistlerin içinde ultra zengin insanlar var siz belki medyatik olduğu için sadece Türkiye'de yaşayan Abromoviç'i bilirsiniz. Türkiye ucuz bir destiasyon değil artık turizmde gelirlerde ziyretçi sayısıda günden güne artıyor. Meraklıysanız istatistiklere bakın bütün veriler var.
0
doharkoman
(09.07.24)
Özellikle ege bölgesinde irili ufaklı yüzlerce koy var, bunların bir çoğunu oteller, siteler tamamen kapatmış. Şahıs arazilerinin bile kapattığı koyar var. Yasaya göre (yersen) herkes girebilir ama öyle güvenlik önlemler vs alınmış ki..

Demek istediğim Türkiye'de her zaman ultra zenginlere hitap eden cazip gelen yerler bolcaydi, bunun ekseni vs olmaz :)


Öte yandan 90'lar ve 2000 başları (ki bu zamanlarda bile oldukça popülerlesmis sayilirdi) tr'ye vizyonu daha geniş entelektüel avrupalilar geliyordu, buna katılıyorum.

Ancak tüm dünyada internet sosyal medya etkileşim vs arttıkça tr'nin ucuz bir cennet olduğu kesfedildi ve ekonomik skalasi daha bu yönde insanlar gelmeye başladı.

Rusların Avrupa'dan afaroz edilmesi gibi durumlar da son zamanlarda tr için etkili.

Eksen kayması falan hikaye yani, reis dediğin adam daha son ana kadar Gazze diye ağlayıp arka planda israil ile işi pisiriyordu :)

Bütün olay paraya bakar.

Haa Türk vatandaşlarının otellerde 2. Sınıf muamele görmesi mevzusu peki? Olay yine için para için anayi babayı satma mevzusuna geliyor :)
0
makbur
(09.07.24)
Bizim tatil beldeleri de dunyaca unlu kalitede, ibizaya gitmedim ama Guney Dogu Asya, Avustralya'nin bazi bolgelerine, Amerika kitasina gittim. Turkiye de iste dusuk bir yer, ne alaka gibi dusunuyorsunuz ama Ege koylari vs hepsiyle kapisir.
0
The_Lollok
(09.07.24)
(9)

eskiden araç kilitleri vardı

tabudeviren
hani direksiyon ile debriyaj veya fren arası bağlantı oluyordu.az evvel ekşi'de gezerken hatırladım.hiç görmüyorum.artık araba çalmak daha mı zor? gerek kalmıyor mu?
hani direksiyon ile debriyaj veya fren arası bağlantı oluyordu.
az evvel ekşi'de gezerken hatırladım.
hiç görmüyorum.
artık araba çalmak daha mı zor? gerek kalmıyor mu?
0
tabudeviren
(09.07.24)
Immobilizer teknolojisinden dolayi daha zor sanirim. Peki eski arabalar neden calinmiyor? Teyp de cok calinirdi onceden, insanlar misafirlige gidince yanina alirdi vs. Buna bir cevabim yok, eskisi kadar karli bir is degildir belki.
0
mbond
(09.07.24)
Bunlar bilgi değil, tahmin;
-İmmobilizer sebebiyle araba çalmak zorlaştı. İmmobilizer olmayan araba zaten çalmaya değecek değerde değil.
- Her yerde Mobese kamerası olduğu için arabayı da, çalanı da kolayca buluyorlar artık.

Bahsettiğin şey "direksiyon kilidi"
O yıllarda ben de kullanıyordum. Trafikte kavga çıkarsa diye de güven veriyordu insana :)
0
michael_knight
(09.07.24)
geçen sene arkadaşın babasının mercedesi çalındı, mafyatik tipler çalmış arabayı bulsalarda ellerinden alamadılar asdsadsad bence çok değişen bişey yok sadece sayısı azaldı vizyon değişti.
0
eja
(09.07.24)
Eskiden şarjlı elektrikli testereler yoktu hırsızların baston kilidi kesmesi çok zaman alıyordu. Şimdi şarjlı testere var 1 dakikada keser o kilidi.immobilizer falan da demeyin hırsızlar için çocuk oyuncağı immobilizeri açmak. askerde cono bir arkadaşım vardı bana ben 2.5- 3 dakikada çoğu aracı çalarım diyordu.
0
komando kani var bende
(09.07.24)
Bu arada iki not daha paylasayim;

Hollanda'da 2023 yilinda Toyota Starlet arabasi icin bunlardan kullanan birini gordum ve sok gecirdim. Araba 1990 model falan Toyota Starlet'di.
Gene Avrupa'nin bir kisminda, Bearlock(ayi kilidi) denen bir kilit cesidi var ve bunu sigorta sirketleri bence motokaravanlar icin zorunlu olarak istiyor. Calisma prensibini tam bilmiyorum arka plandaki ama arabayi geri vitese takiyorsun, vitesin yanindaki kilitten kilitliyorsun. Araba daha geri vitesten cikamiyor.
0
mbond
(09.07.24)
Eskiden dediğiniz dönemde İstanbul'da bir günde 100 araba çalınırdı. Taksim meydanı'nda dakika başı kapkaç olurdu güvenlik kameraları bu kadar yaygın değildi cezalar bu kadar ağır değildi ve alım gücü bu kadar yüksek değildi.
0
doharkoman
(09.07.24)
Eskiden babam takardı (2000lerin başı sanırım)

İngiltereye geldim, her gün birkaç tane görüyorum :D
0
nhk ni youkosu
(09.07.24)
kimse de adını yazmamış.

(bkz: baston kilit)
0
nuisance2
(09.07.24)
İngiltere de bu kilitten olmayan araç göremezsiniz, tüm araçlarda buna benzer kilit hala kullanıliyor
0
coner
(09.07.24)
(13)

bes mantıklı mı değil mi?

duyulmasi gerektigi kadar
türkiye gibi bir ülkede her 5-10 yılda bir enflasyon patlıyor, döviz krizi de üretiyoruz sürekli. bu gibi durumları da göz önüne alınca 35-40 yaş arasındaki biri için bes mantıklı mı yoksa başka yatırım araçlarını mı düşünmeli? aylık 1000 lira gibi bir şey atıp, devlet desteğini de alalım. fonlarla
türkiye gibi bir ülkede her 5-10 yılda bir enflasyon patlıyor, döviz krizi de üretiyoruz sürekli. bu gibi durumları da göz önüne alınca 35-40 yaş arasındaki biri için bes mantıklı mı yoksa başka yatırım araçlarını mı düşünmeli?

aylık 1000 lira gibi bir şey atıp, devlet desteğini de alalım. fonlarla birlikte değerlensin, amaç ileride yandan ufak da olsa bir akış olsun. bu kişinin evi, arabası var. büyük ihtimalle kira getirisi olan mülkü de olacak.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(09.07.24)
paranı kendin çok iyi yönetim anlık manevralarla pozisyon alamıyorsan, düzgün fonlar seçerek mantıklı.
0
rentts
(09.07.24)
Bes mantıklı.

İnsanların %90'ı için BES mantıklı. Çünkü kendi kendimize para biriktirme disiplinimiz yok.
Aslında her ay bir çeyrek altın alsan veya beğendiğin şirketlerden hisse alsan daha fazla kazandırır ama bunu yapsan zaten yapardın. Yapamıyorsun.

Devlet katkısı denen şeyi öyle bedava para gibi düşünme. Zaten sistemde uzun süre kalınca yönetim gideri kesintisi gibi kalemlerle senden kesilen paraları ancak sıfırlıyor o devlet katkısı. O katkının hangi fonda değerleneceğini de seçemiyorsun vs.
Çok detaya girmeyeyim ama "devlet %25 bedava para verecek bana" şeklinde de düşünme.

BES mutlaka yaptır. BES ile alınacak fonların neler olduğunu kendin seç, default halinde bırakma onu. Sonra da unut.
10 yıl o parayı unut. 10 yıl sonra bak ve devam et. Bi 10 yıl sonra yine bakarsın.
0
michael_knight
(09.07.24)
michael_knight+1

Ama, bir şekilde finansal okuryazarlık öğren. Sonra da her ay fon dağılımını gözden geçirip ekonomideki gelişmelere göre yeniden düzenle. Belirli bir fon dağılımı yapar yıllarca hiç ilgilenmezsen tatmin edici bir fayda sağlayamazsın.
0
Mirket
(09.07.24)
2009'dan beri BES'teyim bence de mantıklı (ve çalışan/emekli oranı dikkate alınırsa gelecek için de oldukça önemli)
Ama aktif olarak ben paramı idare ederim yatırımlarımı seçerim ve yönetirim diyorsan gerek olmayabilir.
0
bartholomew87
(09.07.24)
eskiden değildi ama son dönemde şartları daha iyi oldu diye biliyorum.
fon getirisi ve devlet katkısı dışında ödediğin primi maaşından kesilen vergiden düşebiliyorsun bildiğim kadarıyla.
aslında bes'li biri örnek rakamlarla açıklasa çok iyi olur.
ben de soruya yancı olayım.
0
merhum
(09.07.24)
zibilyon tane fon var sürekli yükseldimi düştümü takip etmek gerek, devlet 100 tl ek verecek diye param çar çur oldu, az kaldı 10 senedim dolmasına dahada bes'e girmem.
kendim parayı her ay kesin kenara koyarım diyorsan faiz daha iyi ya, fonum %26 artmış son 3 ayda %13 bu sene, tefeden bile düşük, diğer fonlar çok dalgalı riskli fona giriyorsun bu sefer yatırımından kaybediyorsun.
bence uğraşılmaz

9 sene önce 3.56 dan dolar almıştım artış % kaç sen hesapla. benim için bes pişmanlık.

ps. anadolu hayat emeklilikten uzak dur kaç kere aradım danışmanlık vermiyorlar illa banka şubesine gitcekmişim, şubeye gidiyorsun bes yatırımcımız yok diyorlar. anlamıyorsan bes ek pişmanlık.
0
eja
(09.07.24)
16 yıllık BES aracısı lisansım var.

46 yaşında girip 56 yaşında emekli olacaksan mantıklı. Daha önce girersen mantıklı değil, alternatif yatırımlar daha mantıklı.
0
gabe h coud
(09.07.24)
bes mantıklı olduğunu düşünüyorum, fakat buradan 56 yaşından sonra ele gelecek bir anlamı olacak bir para olabilmesi için mevcut gelirinin %10-15'inin bu tarafa aktarılması lazım.

ayda 1000 tl ile birikim yapsak enflasyon sıfır olsa bugünün parası ile emekli olduğunda (30 yaşında olduğunu varsayıyorum) devlet katkısı ile beraber 400bin tl bir para alacaksın.
0
prezarlatif
(09.07.24)
''Mantıklı'' mı değil mi bilmiyorum ama yatırım bilmeyen biri için garanti olduğu bir gerçek.
0
doharkoman
(09.07.24)
bence bes mantıklı değil enflasyon yüzde 100 besin yılda getirisi yüzde 25
0
sizofren06
(09.07.24)
kime göre neye göre sorusuna göre değişiyor.

vatandaşların çoğunun finansal okuryazarlığı yok ya da yatırımdan anladıkları şey kumarla aynı. birikim yapamıyor ya da ilk fırsatta hemen birikimini bozuyor.
işte böyle tipler için bes mantıklı. danışmanlık ve fon yönetim ücretleri çok yüksek. 10-15yılın sonunda doğru düzgün almadığın danışmanlık için can yakar bir meblağ ödemiş olacaksın. devlet desteği biraz bunu subvanse ediyor.

velhasıl, söylediklerim öncekilere paralel olarak, daha iyi yatırım araçları var ancak ülke insanın hali pür melali ortada finansal okuryazarlık noktasında.
o yüzden çoğu kişi için, az hiçten iyidir minvalinde, mantıklı.
0
biseysorcaktim
(09.07.24)
@sizofren06 %25 getiriyi nasıl başardınız ki? Benim yıllık getirim güncelde %86. O da ben hiç fırsat bulup bakamadım dümdüz önerilen paket neyse ona dağıttım fonları, sıfır efor. Sizin galiba bütün fon sepetiniz mevduat ve türevleri üstüne kurulu. %25 hiç duymamıştım şimdiye kadar. Siz eğilin bence bunun üstüne, bir terslik var.

@duyulmasi gerektiği kadar. Benim gördüğüm kadarıyla bes bu soruyu soran herkes için mantıklı. Bes'e ihtiyaç duymayacak insanlar neden ihtiyaç duymadıklarıyla ilgili sayfalarca bir şeyler söyleyebiliyorlar. Ben söyleyemiyorum örneğin. Benim piyasaya kafa yoracak çok vaktim de yok, işim de finansla içli dışlı değil. Yatırım disiplinim de yok. Bes kredi kartından kendi kendine ekleme yapıyor unutsam da.
0
akhenaten
(09.07.24)
Fikir vermesi açısından yazayım. 2009 kasımda sisteme girdim.
Toplam bugüne kadar benim BES'e ödemem: 22.682 TL
Bugün BES'ten çıkarsam alacağım tutar: 195,398 TL
Genel olarak ödeyebileceğim minimum tutar neyse aylık onu ödüyorum, şu an için aylık 125 TL.
Çok fazla sepet içeriğini değiştirmiyorum ama allianz aylık bilgilendirme gönderiyor fonlar ile ilgili yani bu tutarı yukarı çekmek de mümkün dikkatli şekilde takip edilirse.
0
bartholomew87
(10.07.24)
(14)

Ev fiyatları yükselir mi?

deepest
Merhaba,ev alma düşüncem var. elimde birikmiş bir para var. fakat sizce ev almak için uygun zaman mı? ev fiyatları bir süre daha yatay devam eder mi? kısaca soru şu; elimdeki nakiti yatırıma yönlendirip değerlendireyim mi 6 ay kadar, yoksa şu an fırsatı değerlendirip ev fiyatları daha fazla yükselme
Merhaba,
ev alma düşüncem var. elimde birikmiş bir para var. fakat sizce ev almak için uygun zaman mı? ev fiyatları bir süre daha yatay devam eder mi? kısaca soru şu; elimdeki nakiti yatırıma yönlendirip değerlendireyim mi 6 ay kadar, yoksa şu an fırsatı değerlendirip ev fiyatları daha fazla yükselmeden elimi çabuk mu tutmalıyım?

teşekkürler
0
deepest
(09.07.24)
nşada 6 ay içinde anlamlı yükselmesi beklenmiyor.
oturmak için alıyorsanız beğendiğiniz bir ev bulduysanız beklemeyip alın derim.
0
nuisance2
(09.07.24)
bence eve ihtiyacın varsa bir an önce al fiyatlar bir anda artar yetişemezsin. ben evi 2 sene önce 625 bine aldım şu an 4 milyon oldu. o yüzden alacaksan al elinde sonunda artacak aldıgın evde.
0
sizofren06
(09.07.24)
Dusuk faizli kredi durumlari olmazsa yukselmez diye dusunuyorum ama soylentisi bile yeter fiyatlari etkilemeye.
0
mbond
(09.07.24)
Konut, 'Hadi alayım.' dediğiniz gün gidip alınacak bir şey değil ki. Günlerce, haftalarca, bazen aylarca aramanız gerekiyor.
Yatırın paranızı uygun bir Para Piyasası Fonuna. Başlayın ev aramaya. İçinize sine bir ev, pazarlıkla, emsallerine göre çok ucuz haldeyse o gün çekersiniz paranızı faiziyle, alırsınız evi.
Şu sıralar nakit paranız varsa çok büyük bir pazarlık gücünüz de oluyor. Çok inanmayın sarı sayfalardaki fiyatlara.
0
Mirket
(09.07.24)
şu 2 şartı sağlıyorsan 3-5 ay içinde al;
1-kiradan kurtulup oturacağın ev olacaksa
2-kredi kullanmayacaksan veya kredi kullanıp gelirine göre ödeyebileceksen.

mevduat faizine yakın getirisi olan Tefas para piyasası fonlarına bak. buna yatırıp mevduat süresini beklemeden nakite dönebilirsin. o sırada da ev araştırırsın. zaten uygun evi bulmak bir kaç ay alır. ev işi biraz da şans ama nakit hazır olmalı. Bazen uygun evi 1-2 günle kaçırabilirsin, başkası alır.
0
merhum
(09.07.24)
trde her an her şey olabileceği için eğer ihtiyaçtan alınıyorsa hemen al. yatırımlık alıyorsan alma bence.
0
elorelia
(09.07.24)
Oturmak için alacaksanız hemen alın. O konuda hiçbir şüphe yok.

Ama yatırım için alacaksanız o zaman düşünmek gerek. Türkiye burası. Hiçbir şey belli değil. Özellikle de ev sahiplerine ek vergi gibi muhabbetlerin çok konuşulduğu bugünlerde neler olacağını kestirmek zor.

O yüzden bence elinizdeki nakit parayı kenarda tutun ve fırsat kovalayın. Hem çok beğendiğiniz hem de değerinin altında satılan bir ev görürseniz alın.
Şu an evinin 100 lira olduğunu zanneden bir insan satmak zorunda kalınca 50 lira veren bile olmadığını görecek. İşte o gün o insana "istersen 40 liraya evini alırım" diyeceksiniz.
0
michael_knight
(09.07.24)
kasımdan beri takip ediyorum ev fiyatları bir sene başında arttı, 2025e kalmadan kendin oturacaksan oturacaksan al, kiracı ile uğraşılmıyor bir boya badana olmuş 30k, yatırımlık düşünüyorsan iyi faiz bulursan kiracısı kadar faiz alırsın.
0
eja
(09.07.24)
şuan fiyatlar çok uygun ve ne olacağı belli olmaz. bir ay önce bir tanıdığıma ev aldım. emlakçılar şuan para varsa ev alma zamanı diyorlar çünkü satış yok fiyatlar çok düşük.
0
entropik
(09.07.24)
Gayrimenkul fiyatları uzun vadede hiç bir zaman geriye gitmedi fiyatların fırlaması faiz indirimine bakar. Şu an gayrimenkul yatırımı yapmak için cazip bir dönem beklerseniz bir daha bu fiyatları yakalayamazsınız.
0
doharkoman
(09.07.24)
Hocam şu an ev almaya niyetlenseniz, araması, bulması, bulduğunuz evin ekspertizi, tapu randevusu derken en az 1,5 2 aylık bir süreç:)

Oturmak için alınacaksa mantıklı olabilir.

Ama eldeki nakiti direkt eve bağlamak da tartışılır. Sizin kararınız yani.

Elinizde ne kadar birikmiş var, kredi alma şansınız nedir vs gibi bir sürü kriter var sorgulanması gereken.

Bir de şu var fiyat artışıyla evin değer artışı aynı şey değil. Anlatması zor ama yatırımlık olarak düşünüyorsanız ona göre iki kere düşünün. KRediyle alıp kiracıya ödetiyorsanız ayrı tabi.
0
anten
(09.07.24)
Faizler eninde sonunda dusecek, o zaman ev fiyatlari artacaktir cok buyuk ihtimalle. Ne zaman olur belli degil. Sene sonu diyen var, seneye diyen var. Muhtemelen yavas yavas dusureceklerdir faizi. Kisa vadede faize koymak da guzel bir alternatif. Ev fiyatlarinda birden bire artacak gibi bir durum yok gibi gorunuyor kisa vadede. Uzun vade icin dusunuyorsaniz su an ev fiyatlari uygun. Kredi kullanmak pek mantikli olmayabilir.
0
The_Lollok
(09.07.24)
yanıtları okumadım yine. ama düşeceğini hiç sanmıyorum. deprem bile olsa yükselir yine.
0
deartheodosia
(09.07.24)
Fiyatların hiç bir zaman reel olarak düştüğünü görmezsiniz ancak %20 civarı altını teklif ederseniz bu piyasada alma şansınız olabilir.

Beğendiğiniz, depreme dayanıklı, oturacağınızve piyasa fiyatlarının üzerinde değilse, pazarlık yapabiliyorsanız ve paranız varsa alın. Bu kadar çok bileşeni toplamak her zaman mümkün olmuyor.
0
morcivert
(10.07.24)
(7)

Bir kadeh rakıyla ortalığı dağıtmak normal mi?

dejame
63 yaşındaki annem için soruyorum. Kendisi çok sakin, mantıklı, stabil hayatı olan, genel olarak mutlu biri. Herkes kadar kendi dertleri var fakat kendilerini ziyaret ettiğimde denk gelmek istemediğim bir alışkanlıkları var.Rakı balık.Telefondan son ses meyhane müzikleri açıp sadece bir (1) kadeh ra
63 yaşındaki annem için soruyorum. Kendisi çok sakin, mantıklı, stabil hayatı olan, genel olarak mutlu biri. Herkes kadar kendi dertleri var fakat kendilerini ziyaret ettiğimde denk gelmek istemediğim bir alışkanlıkları var.

Rakı balık.
Telefondan son ses meyhane müzikleri açıp sadece bir (1) kadeh rakı içiyor ve inanılmaz yüksek sesle ağlıyor, beş dakika sonra kahkaha atıyor, birkaç saat boyunca ortalığı yıkıyor. Yazlık yerde bütün site ayağa kalkıyor.

Ortalığı hep birlikte toplayıp bulaşıkları yerleştirdikten sonra sakinleşiyor ve kendine geliyor.
Bu durum bende şok etkisi yaratıyor. Hiç tanımadığım bir insan çıkıyor karşıma. Ne diyorsunuz bu duruma?
0
dejame
(08.07.24)
Her insanın alkol eşigi farklıdır. Belliki annenizin ki oldukça düşük. Bu durumdaki yaşlı bir insana rakıyı asla önermem. Daha soft içkiler içsin. Ufak bir kadeh şarap, max 50cc bira veya bir bardak kokteyl gibi
0
limonlu eksi
(08.07.24)
Aynı benim annem. Derdi var, söyleyecekleri var, rakı bahanesi.
0
prole
(08.07.24)
sarhoş olmak istediği için sarhoş oluyor. istemese değil bir kadeh, üç kadehle de sarhoş olmaz.
0
abelardo
(08.07.24)
1. Alkol eşiği düşüktür
2. Alkolü zaten ağlayabilmek için alıyordur
3. İlgi çekmek istiyor olabilir, farkında olmayabilir.

Ayıkken çok fazla şeyi çaktırmıyordur, rakıyla rahatladığını fark etmiştir bunu sürdürüyordur.

Ayık olduğu zaman izletmek üzere onu videoya alın bütün hallerini. Ayıkken izletin, rakı değil de bira ya da şaraba dönsün. Yahut aslında psikolojik destek alsın. 1 kadeh rakıda bişey yok, birayla bile cozutur aslında. Destek alması daha önemli
0
muhayyer divan
(09.07.24)
1 kadeh rakiyla kimse o kadar degismez. normalde yapamayacagi davranislari sarhos bahanesine siginarak yapiyor.

bence annenizle oturup konusun derdi neymis diye.
0
antikadimag
(09.07.24)
Patolojik sarhoşluk diye bir durum olabilir. Çok az miktarda alkolle ortaya çıkabiliyor. Eskiden beri öyleyse bu olabilir.
Son zamanlarda böyle olduysa, psikolojik sorunlara bağlı olabilir.
0
pro9it9is9
(09.07.24)
Normal.
0
doharkoman
(09.07.24)
(26)

Yeni Kurulacak Vinç şirketi için isim arıyorum, tavsiyelere açığım

colakbasri
Merhaba, 1 ay içinde vinç şirketi açacağım ve isim önerilerine açığım, hizmet vereceğimiz bölge daha çok doğu ve iç anadolu bölgesi olacağından türkçe bir isim arıyorum. Şirket ismi genel olarak gücü, pratikliği, esnekliği çağrıştırablir, aklımda bi kaç isim var misal "Çelik Vinç" veya "Naim Vinç" (
Merhaba, 1 ay içinde vinç şirketi açacağım ve isim önerilerine açığım, hizmet vereceğimiz bölge daha çok doğu ve iç anadolu bölgesi olacağından türkçe bir isim arıyorum. Şirket ismi genel olarak gücü, pratikliği, esnekliği çağrıştırablir, aklımda bi kaç isim var misal "Çelik Vinç" veya "Naim Vinç" (Naim Süleymanoğlu'ndan aklıma geldi :)

Her türlü isim önerisine açığım
0
colakbasri
(07.07.24)
Toros?
0
numlock
(07.07.24)
s-vinç
şaka şaka :) kale vinç geldi niyeyse aklıma, bu aralar evde kule vinç görünce kendinden geçen minik bir birey var ondan zaar.
0
in vino veritas
(07.07.24)
Güven vinç
Güvenle kaldırır
0
jülsezar
(07.07.24)
Güven vinç varmış :(
0
jülsezar
(07.07.24)
Davinci vinç :)
0
spacevan
(07.07.24)
Kaldıraç
0
prole
(07.07.24)
Zirve vinç
Tepe vinç
Kavi-vinç (kavinç belki)

Kuvvet ile vinç'i karıştırıp kuvvinç bile yapabilirim şahsen :))

Yalçın vinç
Sağlam vinç
Çevik vinç

... :/
0
muhayyer divan
(07.07.24)
Demirbilek Vinç.
0
komando kani var bende
(07.07.24)
Kanuni
0
diyecevaplandı
(07.07.24)
Anadolu Vinç
Türk Vinç
Sağlam Vinç
0
pispinti
(07.07.24)
Dinç Vinç
İlginç Vinç
Kalkan Vinç
Yüksek Vinç
Gökdelen Vinç
Vinçenzo

Şirket ismine soyadını kullanmak da yaygın ama alınmış olabilir tabii.
0
ermanen
(07.07.24)
İsim olsun madem.
0
doharkoman
(07.07.24)
STR Vinç

Salladım yani böyle bir şeyin kısaltması gibi ama güçlü imaj veren isim salla. Millet merak etsin anlamını. Canın sıkılınca bir cümle sallarsın. STR, strength kısaltması zaten. Uluslararası olan firmalar da öyle bakar belki. "Birşeyoğlu Vinç" de olabilir, heybetli ise tabii.
0
nawar
(07.07.24)
Ismin basri ise basri vinc makul
0
optimistbakunin
(07.07.24)
Sand :')
0
since1907
(08.07.24)
hepsi on numara, hepsini düşüneceğim :)
0
🌸colakbasri
(08.07.24)
Sebat Vinç
0
engelbert humperdinck
(08.07.24)
Ne olur bilemem ancak google’landığında sadece sizin markanızın çıkacağı bir isim en iyisi olur. Böylece mevcut ve yeni müşterilerinizi google’dan başka markalara kaptırmazsınız.
0
andy kaufman
(08.07.24)
vinçtürk
0
marsabil
(08.07.24)
pars vinç
0
xrated
(08.07.24)
Chatgpt:

Harika, yeni işiniz için tebrikler! İşte bazı isim önerileri:

Güçlü Vinç
Asya Vinç
Yıldız Vinç
Anadolu Vinç
Erciyes Vinç
Doğa Vinç
Metin Vinç
Doruk Vinç
Sağlam Vinç
Altın Vinç
Bu isimler, şirketinizin hizmet vereceği bölgeyi ve vinçlerin gücünü yansıtabilir. Umarım beğenirsiniz!
0
digits
(08.07.24)
Elbette, işte farklı tarzda bazı isim önerileri:

Kuvvet Vinç
Atlas Vinç
Uzay Vinç
Nehir Vinç
Yüce Vinç
Toros Vinç
Efes Vinç
Volkan Vinç
Göktürk Vinç
Yüksel Vinç
Bu isimler de şirketinizin hizmet verdiği bölgenin doğasına ve gücüne atıfta bulunabilir. Umarım ilginizi çeker!
0
digits
(08.07.24)
Anladım, işte daha kaliteli ve prestijli hissettirebilecek isim önerileri:

Prestij Vinç
Elit Vinç
Vizyon Vinç
Asil Vinç
İmparator Vinç
Nobel Vinç
İhtişam Vinç
Zaferan Vinç
Onur Vinç
Yücehan Vinç
Bu isimler, şirketinizin kalitesini ve güvenilirliğini yansıtabilir. Umarım aralarından birini beğenirsiniz!
0
digits
(08.07.24)
Www vinc
0
lapaz
(08.07.24)
kral vinç
0
plastic_angel
(08.07.24)
Çare Vinç
Son Vinç
Tek Vinç
Tepe Vinç
Taşır Vinç
Devrilmez Vinç
Sarsılmaz Vinç
Hakiki Vinç
0
ananiyimioguz
(08.07.24)
(6)

Mısır vizesi

tchuck
Şuan vize isteniyor mu? Sharm el shayk için dğeil de genel mısır için ama.Kesin bilgisi olan var mıdır?
Şuan vize isteniyor mu? Sharm el shayk için dğeil de genel mısır için ama.

Kesin bilgisi olan var mıdır?
0
tchuck
(07.07.24)
Mısır'a Seyahat Edecek Türk Vatandaşları İçin Vize Koşulları

Umuma mahsus pasaport hamili Türk vatandaşlarının her türlü seyahatleri vizeye tabidir. 20 yaş altı veya 45 yaş üstü vatandaşlarımız vizelerini Mısır’daki havalimanlarından da 20.-ABD Doları karşılığı alabilmektedir.

NOT: Türkiye’den herhangi bir Mısır Temsilciliğinden vize alan vatandaşlarımızın güvenlik numaralarının olup olmadığını kontrol etmeleri önem arzetmektedir. Güvenlik numarası olmadan Mısır’a seyahat eden vatandaşlarımız, ülkeye giremeyip Türkiye’ye geri dönmek zorunda kalabilmektedirler.

Ayrıca, son dönemde karşılaşılan çeşitli güçlükler nedeniyle, Mısır'a seyahat edecek vatandaşlarımızın vizelerini, Mısır'daki havalimanlarından temin etmek yerine, Mısır'ın Ankara Büyükelçiliği'nden veya İstanbul Başkonsolosluğu'ndan almayı tercih etmelerinin herhangi bir sorun yaşanmaması bakımından yerinde olacağı düşünülmektedir. Diğer taraftan, Mısır makamlarınca vize başvurularının sonuçlandırılması 1 ay sürebilmektedir

bir diğer resmi site şunu yazmış:

ısır'a Seyahat Edecek Türk Vatandaşlarının Dikkatine
Vize Statüsü:

Diplomatik, Hizmet ve Hususi Pasaport hamillerinin 90 güne kadar olan turistik seyahatleri vizeden muaftır.

Mısır’da umumi pasaport hamili vatandaşlarımıza vize uygulanmaktadır. Mısır, 20 yaşından küçük, 45 yaşından büyük vatandaşlarımıza sınır kapılarında bir ay oturumlu giriş vizesi vermektedir.

1 Nisan 2022 itibaren geçerli olmak üzere, Güney Sina Vilayeti havalimanlarına (Şarm El Şeyh Havalimanı) ve limanlarına gelen ülkemiz vatandaşlarına, Akabe Körfezi ve St. Catherine bölgesine ziyaret mührü bulunan ve Dahab Nuweiba, Şarm El-Şeyh, Saint Catherine, Taba şehirlerinde bulunmaya izin veren 15 günlük turizm vizesi verilmektedir. Bunun için gidiş-dönüş uçak bileti, onaylanmış bir otel rezervasyonu ve 2.000 ABD Doları’ndan az olmayan yeterli nakit veya kredi kartı taşımaları şartı aranmaktadır.

Mısır’a Para Sokulmasında/Mısır’dan Para Çıkarılmasında Dikkat Edilecek Hususlar:

Mısır’a girişte 10.000 ABD Doları üzeri veya eşdeğer dövizin gümrük yetkililerine bildirilmesi gerekmektedir. Mısır’dan çıkışta ise en fazla 5.000 Mısır Lirası ve 10.000 ABD Doları’na izin verilmektedir. Çıkarılan döviz tutarı 5.000 ABD Doları’nı aştığı takdirde bildirilmesi talep edilmektedir.

Saat farkı: Mısır’da kış saati uygulanmakta olup, Mısır Türkiye’den bir saat geride bulunmaktadır.
0
basond
(07.07.24)
Ben de bu yazılar yüzünden sormak istedim. Her şey birbiriyle çelişiyor. Bi pratik bilgi bulabilsem keşke
0
🌸tchuck
(07.07.24)
Dışişlerinin resmi sitesindeki duyurulara bakın veya alakalı ülkenin konsolosluk sayfasına bakın.
0
doharkoman
(07.07.24)
bu sene ocak ayında kahire'ye gittim. vize kapıda 25usd idi.
0
zakk
(08.07.24)
sharm vizesiz, başka şehire geçecekseniz vize ihtiyacınız var. uçaktan indiğinizde alıyorsunuz. 25 dolar. bankadan almaya çalışın turizm acenteleri daha pahalıya satıyor.

sadece sharm al seyh'te deniz kum güneş diving yapacağım derseniz vize ihtiyacınız yok.

piramitleri luxor'u göreceğim derseniz vize almanız gerekiyor fiyatı 25 dolar parayı ver yapıştırıyorlar pasaporta.

uçak biletiniz sharm'a değilse vize almanız gerekiyor yani kapıda. geçen sene gittim kesin bilgi.
0
kveldulv
(08.07.24)
Benim gördüğüm iş için de gidilse herkes turistik geldim diyor, 25 dolar'ı verip bir vize alıyor. Vize dediği de bir sticker.

Öncesinde bir şey yapmana gerek yok.

Sadece uçakta bir kağıt veriyorlar, adını uçağını yazıyorsun filan.
Aynısı dönüşte de var. Tamamen gereksiz bir şey.

Ama yanında kalem götür mutlaka uçağa.
0
burfak
(08.07.24)
(8)

nadir çay içen birine kaliteli çay tavsiyesi

mr.goodcat
kahvaltıdan kahvaltıya çay içen birisi için kaliteli çay tavsiyesi verir misiniz? çok içilmediğinden az miktarda (500gr falan) alınabilir. yeter ki çay gibi çay olsun.
kahvaltıdan kahvaltıya çay içen birisi için kaliteli çay tavsiyesi verir misiniz? çok içilmediğinden az miktarda (500gr falan) alınabilir. yeter ki çay gibi çay olsun.
0
mr.goodcat
(07.07.24)
Ülkemizde çay o kadar sık tüketiliyor ki, bunun bir ortalaması veya standardı yok.

Farklı farklı markaları ve türleri deneye deneye kendi damak tadına uygun çayı bulabilirsin. Ama bulduktan sonra da ondan başka bişey içmek istemezsin :)
0
numlock
(07.07.24)
Altinbaş
0
abuzer
(07.07.24)
Altinbas+1
Ayda yilda çay içen kişiler olarak çok begendik.
0
logisticsmanager
(07.07.24)
Hopa çay
0
primetime
(07.07.24)
bi ara bütün çayları sırasıyla denedim, çaykur filiz,, altınbaş, tirebolu 42, doğuş gurme, organik hemşin, beta tea taç yaprak falan.. hiçbiri hoşuma gitmedi. oysa doksanlı yıllarda, düz sarı çaykur çayı ile demlenen çay bile lezzetliydi.

şimdilik evde beta tea taç yaprak var. ona seylan çayı karıştırarak içiyorum. çay seylanla güzelleşiyor.
0
tabudeviren
(07.07.24)
Ahmad Tea-Ceylon
Mevlana Tee
0
arenas
(07.07.24)
Bit tane Seyhan çayı al yani kaçak çay dediğimiz. Bir tane Çaykur, Ofcay, Altınbaşak vb artık hangisi gözün kestiyse al ve karıştır. En iyi çay iki çayın karıştırılmış olanı.
0
olsun demekte zor artik
(07.07.24)
Türkiye'de var mı bilmiyorum ama Azerçay.
0
doharkoman
(07.07.24)
(1)

Atatürk fikir ve düşünce yapısıyla günümüz konularını ele alan kuruluş

bana nick kalmamis mk
Merhabalar, Geçtiğimiz aylarda bir siteye rastladım. Bu sitede Atatürk'ün fikir ve düşünce sistemiyle günümüz konuları ele alınıyordu. İyi bir tasnif yöntemi vardı ve alt başlıklardan seçip konu hakkında kuruluşun bilim kurulunun değerlendirmelerini okuyabiliyorduk.Daha sonra incelemek üzere siteden
Merhabalar,

Geçtiğimiz aylarda bir siteye rastladım. Bu sitede Atatürk'ün fikir ve düşünce sistemiyle günümüz konuları ele alınıyordu. İyi bir tasnif yöntemi vardı ve alt başlıklardan seçip konu hakkında kuruluşun bilim kurulunun değerlendirmelerini okuyabiliyorduk.

Daha sonra incelemek üzere siteden çıktım ancak şimdi bulamıyorum.

Baktımlarımdan bazıları;
ADD
ATAM
Atatürk Ansiklopedisi
Üniversitelerin Atatürk Enstitüleri vb.

Bilen duyan varsa çok memnun olurum.
0
bana nick kalmamis mk
(07.07.24)
Benim bildiğim kadarıyla Atatürk'ün düşünce yapısının dışında olan resmi bir kurum yok olmasıda şu an için mümkün görünmüyor zaten. Türkiye'nin bütün fakülteleri mesela. TTK, TDK...
0
doharkoman
(07.07.24)
(11)

Kanser - checkup falan gibi şeyler

tchuck
ailemde aşırı fazla kanser örüntüsü var. iki amcam akciğer kanseri (biri öldü, diğeri 12 yıldır öyle yaşıyor ama son dönemleri). anne tarafımda dedem yine kanserden ölmüştü. yine akrabalar arasında da çok var.benim hangi sıklıkla ne tür testler yaptırmam iyi olur?checkup mı? yoksa böyle direkt kanse
ailemde aşırı fazla kanser örüntüsü var. iki amcam akciğer kanseri (biri öldü, diğeri 12 yıldır öyle yaşıyor ama son dönemleri). anne tarafımda dedem yine kanserden ölmüştü. yine akrabalar arasında da çok var.

benim hangi sıklıkla ne tür testler yaptırmam iyi olur?
checkup mı? yoksa böyle direkt kansere odaklı testler falan varsa öyle bir şey mi?

bi akıl verebilirseniz, düzenli olarak yaptırayım istiyorum.
0
tchuck
(06.07.24)
Yaygınmış. Kanser taraması daha mantıklı.

Check upla ilgili de ülkemizde bir ön yargı var, bir değer bilmeme. Avrupada falan bu fiyatlara check UP hayal. Yılda 1 veya 2 kere yaptırmak lazım ne olursa olsun, çok sağlıklı Bi olsan.
0
numlock
(06.07.24)
Akciğerden başka hangi kanser türleri olduğunu söylememişsin.
Maddi sıkıntın yok diye biliyorum. 40 yaşından sonra 5 senede bir özel hastanelerde check up paketleri var. Onlardan yaşına, cinsiyetine uygun olan kapsamlı birini al. Her şeye baktırmış olursun.
50 yi geçince de 3 senede bire düş.

Kolon kanseri hikayesi varsa da check up a kolonoskopiyi dahil et. Sinsi, rezil bir hastalıktır o. Son ana kadar belirti vermez.
0
Mirket
(06.07.24)
Mirket+1
Para da değil de her sene her sene kanser checkup yaptırmak genelde onerilmiyor. Çünkü o yapılan testlerin de etkisi var sonuçta vücuda.

Checup normal senede bir iyi. Ama kanser testlerini senelik yaptırmak değil.
0
logisticsmanager
(06.07.24)
@logistic

Aslında öyle değilmiş. Senin yılda yediğin 3 paket cips kadar zararı varmış kanser taramasının vücuda. Artık lobiler mi dersin, ne dersin bilmem ama böyle efsaneler atılmış ortaya.
0
numlock
(06.07.24)
Ben kaynağı koyayım isteyen istediği şekilde yorum yapabilir kanser taramalarina.
www.cancer.gov

www.health.harvard.edu

www.ncbi.nlm.nih.gov

Yani bulduğum verilere göre asil 3 paket cips kadar olayı ortaya atılmis gibi. Cips ile radyasyon ne alaka.
Lobi asıl bunun yapılmasını ister ki bol bol para kazanilsin. O sebepten özel hastaneler zaten sürekli ekstra test falan yaptırır ki para yazsın.
0
logisticsmanager
(06.07.24)
Kanser türüne göre degisir.

En tehlikeli türlerden biri olan pelit kanserini erken teshis edebiliyorlarken, mide kanseri ciddi evreye gelene dek fark edilmez(gastrit ve ülser gibi kronik rahatsizliklar haricinde).
0
Yourcousinmarvinberry
(07.07.24)
Açıkçası ben de merak ediyorum bu sorunun cevabını.
İlk akla gelen endoskopi ve kolonoskopi ama ya diğerleri?
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(07.07.24)
Lütfen youtube'a yavuz dizdar kanser yazıp çıkan videolara da bir bak. Öyle karar ver.
0
muhayyer divan
(07.07.24)
Semptomları öğren ve onlardan birisi belirgin ölçüde görülmezse tarama ,test vb yaptırmanı kesinlikle tavsiye etmem. Hatta test isterlerse bekle aradan zaman geçsin sonra başka hastaneye öncekinden bahsetmeden tekrar görün
0
hebanon
(07.07.24)
Alakalı hekime gidin o sizi yönlendirir.
0
doharkoman
(07.07.24)
@geveze yazar 21 sene önce kemoterapi almış kolon CA ameliyatlısı tanıdığım var. Allah nazardan saklasın. Turp gibi.

Geçen sene de hiçbir rahatsızlığı yokken check up da böbrekte kitle tespit edildi ve laparoskopik cerrahiyle alındı. Hala turp gibi.

Erken teşhis edildiği için kemoterapiye gerek duyulmadı. Erken teşhis hayat kurtarır.
0
Mirket
(07.07.24)
(14)

Esnaf yok olacak di mi?

michael_knight
Domestos gerekti. Trendyol market'te 49,50 liraya kapıma kadar getiriyorlar (sepeti 300 liraya tamamlamak gerek galiba ama kolayca tamamlanıyor)Bizim mahalledeki temizlik malzemeleri satan dükkana gidip aldım, 49,50 liraydı orada da.Bu esnaf düzgün bir insan, dükkanı temiz, çeşidi bol, güleryüzlü. P
Domestos gerekti.
Trendyol market'te 49,50 liraya kapıma kadar getiriyorlar (sepeti 300 liraya tamamlamak gerek galiba ama kolayca tamamlanıyor)
Bizim mahalledeki temizlik malzemeleri satan dükkana gidip aldım, 49,50 liraydı orada da.

Bu esnaf düzgün bir insan, dükkanı temiz, çeşidi bol, güleryüzlü. Para kazandırmak isterim. Ama aynı fiyata kapıma getirirlerken, kayıtlı kredi kartımdan otomatik para çekerken nasıl alışveriş yapayım esnaftan?

Bu işin sonunda tüm esnaflar yok mu olacak? Dünyanın başka ülkelerinde bu süreci yaşayıp tamamlamış toplum var mı?
0
michael_knight
(27.06.24)
Herkes online alışveriş yapmıyor/yapmayı tercih etmiyor bu nedenle tüm esnaf yok olmaz öyle ayrıca sürekli müşterileri oluyor. Belki o esnaf Trendyol satıcısı olur yada olmuştur bile
0
pembediken
(27.06.24)
elbette ben esnaf olsam böyle olmasını tercih etmem ama geçmişte olup şimdi olmayan bir çok meslek var.
0
jülsezar
(27.06.24)
Yok olmasa bile sayıları ciddi oranda azalacaktır.

Sancılı ama her daim olan bir şey. Kalaycılar, bakırcılar, kunduracılar, seramikçiler, terzilerin günlük giyime yönelik ezici bir çoğunluğu yok oldu.

İnsanlık tarihinin çok ezici bir bölümü, neredeyse tamamında seramik kaplar hayatın vazgeçilmez parçasıydı örneğin. Bugün kırsalda bile seramik kap kullanımı kalmadı. Özellikle bu konu beni çok şaşırtıyor düşününce. Pişmiş toprak kaplar gerçekten 10 bin yıl boyunca insan hayatında çok büyük öneme sahipken bugün bizim için sanki hiç yok, hiç olmamış gibiler ve bu tarihin geneline kıyasla neredeyse aniden gerçekleşti.

Esnaflığın bitmesi daha çok zaman alır büyük ihtimalle ama küçük perakendecilerin sayısında azalma olacaktır evet. Bu düşüş trendinin geriye dönmesi de çok güç görünüyor.
0
akhenaten
(27.06.24)
esnaf full dolandırıcı olmus zaten online alısverıs daha iyi

tek sıkıntı var alacagın urunu kendın tam olarak ınceleyıp secemıyorsun

mesela karpuz soyledın getırcek cocuk dırek bı tanesını alıp ozellıkle iyi mi diye secmıyorsa kelegı yeme ihtimalın yuzde olarak artabılıyor.
0
Zetnikov
(27.06.24)
Herkes gibi esnaf da farklilasmaz ise yok olur. Burada esnafin sucu herkesin ulasabilecegi bir urunu satmaya calismak, yok kardesim o zmn sen organik deterjan satacaksin, bitkisel satacaksin. Yogurdu sutaş degilde kendi ilcendeki mandiradan getirteceksin
0
duyurukullanıcısı
(27.06.24)
Bir çok ülkede Türkiye'de ki gibi esnaf yok daha çok zincir mağazalar var ticaret Türkiye'de ki kadar gelişmiş değil. Burada e-ticaretin getirmiş olduğu konfor ve avantajdan bahsetmişsiniz. Aslında pazarlama taktiği 300 TL'de limit var. Küçük esnaf tabii ki unicorn trendyol ile rekabet edemez. Gelecekte esnaf yok olmayacak fakat pazar oluşmuş bir bölgede sayıları azalacak. Bir bölgede 10 bakkal varsa bu sayı 3'e düşecek.
0
doharkoman
(27.06.24)
şimdi piyasada yer edinebilmek için düşük fiyat çekiyorlar.
yoksa bir elemanın sadece bir kişiye en az yarım saat hizmet etmesinin maliyeti ve yol hiç de ucuz değil.
küçük esnaf yok olabilir ama üç harfli indirim marketler hep yaşayacaktır.
0
parka
(27.06.24)
abi bahsettiğin şey "ticaret", asla yok olmayacaklar. sayılarının azalacağını da düşünmüyorum.
0
tchuck
(27.06.24)
@tchuck ticaretin yok olacağını düşünmüyorum. Küçük esnafın bu ticarette yer bulamayacağını düşünüyorum.
Ticaretten (dayanıklı tüketim malları satışı mesela) 50 bin şirket ekmek yerken bu sayı 500'e düşecek mesela. Sizce öyle olmayacak mı?
0
🌸michael_knight
(27.06.24)
Bence önlem alınmazsa olacak. Zaten zincir marketler üreticileri de önce kendine bağımlı yapıyor sonra batırana kadar sömürüyor.

Büyük sermaye dediğin toplarken yemesin diye kölelerin kafasına demir maske takan tipler. Buldukları her zaafiyeti değerlendirirler.

Ulus devletler kendilerini korumazlarsa tedricen ücretler de ortadan kalkabilir.
0
hebanon
(27.06.24)
sevsek de sevmesek de en kötü esnaf tekel olmuş büyük şirketlerden iyidir. ucuzsa bugün ucuz. rakibi kalmayınca böyle olmayacak. tekel olursa rakibi olmayacak.

ben esnaflığın tamamen biteceğini düşünmüyorum ancak evet sayıları epey azalacak. belki ekonomik avantajı da olmayacak. az şubeli orta ölçekteki zincir marketler bile yenilik yapmadığı sürece zora girecekler bence.

---
bakkal ya da mahalle marketlerini her zaman sevmesem de; ekmek,yoğurt gibi basit şeyleri buralardan almayı seviyorum. büyük marketlere girdiğimde sadece yoğurt alıp çıkmıyorum yanına daha bir sürü şey alıyorum, üstüne bir de dükkan içinde bir sürü dolaşıyorum kasada uzun süre bekliyorum. açıkçası günlük alışverişlerimde büyük marketler hiç yer etmiyor. benim yaşadığım yerde bakkal ve büyük marketler hepsi bana eşit mesafede. işte bu durumda çok fazla fiyat farkı olmadığı ve olumsuz bir tavrı olmadığı sürece küçük esnafı tercih ederim.

ama trendyol market konusunda haklısınız. günlük ihtiyaç için bile minimum tutara ulaşılıor, kısa sürede eve geliyor ve gidip almamla aynı, hatta bakkalda bulabileceğimden daha iyi. neden trendyol market'i kullanmayayım. ister istemez ben de kullanıyorum kolayıma geldiği için ama küçük esnafın yok olmasını da istemiyorum.
0
biseysorcaktim
(27.06.24)
kucuk esnafa kolay kolay bisey olmaz, olsaydi kuzey amerika'da bakkal kalmazdi.
dukkan senin oldugu surece korkacak bisey yok.
0
cooperr
(27.06.24)
mahalle esnafı özellikle ahlaklı ise bence desteklemek lazım. adamı paket servise yönlendirebilirsin, zaten çoğu esnaf elinden geldiğince yapıyor paket servisi. abi/abla evden çıkamıyoruz eve servis yapar mısınız, kapıda posdan öderiz vb. gibi cümlelerle ikna edebilirsiniz o esnafı. 300 lira harcayacaksanız her alışverişte ben esnaf olsam getirirdim :)
0
duyulmasi gerektigi kadar
(27.06.24)
Online alışverişin en çok eleştirilen yönü bu. Tekelleşme riski.
Türkiye henüz ayırdına varmadı ama dünyada ciddi tartışılıyor.

Aslında bu dediğiniz amerika'daki walmart istilasının online versiyonu gibi.
Amerika'da walmart küçük yerleşim yerlerine gidiyor.
Ama gittiği yerde kasap var, bakkal var, manav var, mobilyacı var...
Walmart müşteri çekmek için ne yapıyor?
Orada zarar etmeyi göze alarak fiyat kırıyor.
Kasaptan daha ucuza et satıyor.
Walmart'ın gücü var, zarar ediyor. Başka dükkanlardan gelen parayla orayı döndürüyor.
Ama kasap tek dükkan fiyat kıramıyor.
İflas ediyor. Başka iş de bilmediği için gidiyor walmart'ta kasap oluyor.
Tüm esnaf yaşıyor bunu.
Bir noktadan sonra dükkanların çoğu kapanıyor.
Dükkan sahipleri o zincir marketin çalışanı oluyor.
Marketin de rakibi kalmıyor istediği ürünü, istediği fiyatı dayatıyor.

Ben bu işin de buraya evrileceğini düşünüyorum ama kişisel fikrim tabii.


Burada şunu tartışmak lazım Türkiye'de bakkallar batarken, her yeri zincir markalar sararken, Almanya'da mesela türk bakkallar nasıl ayakta kalabiliyor?
Mesela hollanda'da bir zincir marketin hemen karşısında dimdik duran bir "bakkal" görebilirsiniz. Çünkü devlet ikisinin de ticari çıkarını koruyor.

Cevap basit, regülasyon ve vergi politikaları.

Şimdi gelelim ilk soruya.

Şöyle bir veri var. Hatırladığım kadarıyla Türkiye'de günlük perakende'nin şu anda sadece %25'i online dönüyor. Buraya kadar sorun yok.

sorun şurada başlıyor. Online perakendenin, yani o %25'in %70 %80'i birkaç büyük markanın elinde.

Gerçek hayatta bu çok mümkün değil fantastik bir oran. Yani düşünün bir avm'de ya da bir çarşıda, bir ilçede dönen ticaretin %80'i sadece 3 mağazada dönüyor ne olur?

Şu anda e-ticaret markalarını seviyoruz. Ucuzlar, eve servis yapıyorlar. Ama bu bir yerde duracaktır. Çünkü şu anda pazarlarını büyütmeye ihtiyaçları var. Rakipleri kalmayınca da ya da güçsüzleşince de bu avantajlar sürecek mi?

Rekabet tüketici lehinedir. Ama biri pazarı domine ettiği zaman tüketici zararlı çıkar.

Burada esnafı "dijitalleşsin o da" diye suçlamak da manasız.

Esnaf tüm bunların farkında. Esnaf da biliyor app yapmayı, e-ticareti vs.
Ama esnafın sermayesi trendyol'la amazon'la rekabet etmeye yetmiyor.

O yüzden o pazaryerlerinde dükkan açıyor.
Orada dükkan açınca da onların kölesi oluyor.

Bu arada mahalle esnafı ahlaklı ve dürüstse desteklensin kısmı da şaibeli.
Yani o büyük zincirler öyle şeyler yapıyor ki bazen en "esnaf" bile yanında masum kalır.

Ama zincir markalar, onlara bayılıyoruz. Esnaf hep kötü gözümüzde.
Bu da algı.
0
anten
(28.06.24)
(3)

Findeks kredi notumu en hızlı nasıl yükseltirim?

Ranchoddas
selamlar findeks notum 1300 ama ben bunu 1500 ün üstüne çekmek istiyorum. 1 tane kredi kartı kullanıyorum. onun biraz borcu var. bu notu nasıl yükseltebilirim?
selamlar findeks notum 1300 ama ben bunu 1500 ün üstüne çekmek istiyorum. 1 tane kredi kartı kullanıyorum. onun biraz borcu var. bu notu nasıl yükseltebilirim?
0
Ranchoddas
(26.06.24)
Kredi kartı borcunun asgarisini değil de tamamını ödeyeceksin
Eksi hesap açtırın kullanmayın ama dursun
Çok sık kredi kartı veya kredi başvurusunda bulunma

Bunlar genel olarak söylenen şeyler. Ne kadar hızlı etki eder bilmiyorum.
Ama en garantisi Findeks Not Danışmanım kullanmak. 300 tl gibi bir ücreti var sanırım. Findeks çalışanı ile görüşüyorsun birkaç ay içinde nasıl yükseltebileceğini izah ediyor.
0
nuevo
(27.06.24)
Kredi kartı toplam limitinin %60'ından fazlasını kullanıyorsanız notunuz düşer (hep vaktinde ödeseniz bile riskiniz artıyor).

Bu yüzden, toplam limitin %59'u kullanılmış, %41 kullanılabilir olacak şekilde ödeme yaparsanız (bir ay içinde) notunuz yükselir. Ne kadar yükselir, yeterli olur mu bilemiyorum.
0
alfired
(27.06.24)
Danışmanlık alın
0
doharkoman
(27.06.24)
(9)

hyundai i20 mi, opel corsa mı?

siyah gece
arabalardan anlamam pek, 2020 ve üstü otomatik araçta hangisi daha iyi? corsanın tasarımını çok beğeniyorum, sizin tercih ne olurdu?
arabalardan anlamam pek, 2020 ve üstü otomatik araçta hangisi daha iyi? corsanın tasarımını çok beğeniyorum, sizin tercih ne olurdu?
0
siyah gece
(21.06.24)
Corsa
0
Feriyaanim
(21.06.24)
corsa +1
0
cay koy geliyorum
(21.06.24)
Corsa
0
Cezcez
(21.06.24)
Corsa'yi bilmiyorum. i20'miz var, sikayetimiz yok, memnunuz.
0
hrskrs
(22.06.24)
ben olsam tercihimi koreden yana kullanırdım. i20
0
oekuklu
(22.06.24)
i20.
Memnunuz.
0
pro9it9is9
(22.06.24)
3 ay önce kendime aynı soruyu sordum. Corsa yı tercih ettim en sonunda.

i20 nin 1.0 turbo 7 vites modeli Türkiye'de yok(muş). 1.4 atmosferik modeli var. Onun da istediğim paketi (elite) yok, ne zaman geleceği veya gelip gelmeyeceği de belli değil. Corsa hazır vardı.
0
inheritance
(22.06.24)
Corsa'yı tercih ederdim.
0
doharkoman
(22.06.24)
i20 seçerdim
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(22.06.24)
(2)

Erkek spor kıyafeti

kararsızataletfilozofu
Artık slim fit medium beden giyemediğim için yeni spor kıyafetleri parça parça almayı planlıyorum.Kilo 88 , boy 1.78 regular fit tarzı, basketbolcu kıyafetleri gibi biraz bol giyinmeyi planlıyorum.İnsanlar sporda bile güzel giyiniyor özeniyorum millete, ben normalde bile düz t-shirt giyip çıkıyorum
Artık slim fit medium beden giyemediğim için yeni spor kıyafetleri parça parça almayı planlıyorum.
Kilo 88 , boy 1.78 regular fit tarzı, basketbolcu kıyafetleri gibi biraz bol giyinmeyi planlıyorum.

İnsanlar sporda bile güzel giyiniyor özeniyorum millete, ben normalde bile düz t-shirt giyip çıkıyorum dışarı
Önerdiğiniz marka/modeller var mı ?
0
kararsızataletfilozofu
(21.06.24)
Türk insanının alışkanlıklarına bakmayın siz onlarda sosyal medyada markaların pr'ına göre hareket ediyorlar. Sorsan bir de açız derler. Hani ''yurtdışı'' güzellemesi yapılıyor ya yurtdışında insanın dış görünüşüne arabasının markasına göre değil kişiliğine ve karakterine değer verilir yurtdışında çok zengin insanlar bile alalade arabalara biniyor basit telefonlar kullanıyor ucuz kıyafetler giyiyor Tavsiyem siz düz t-shirt'e giymeye devam edin kendiniz olun. Nerede ucuzsa oradan alışveriş yapabilirsiniz hem paranız cebinizde kalır illa marka olacaksa LCW, Defacto, Koton, Colins gibi Türkiye'nin global markalarını tavsiye ederim.
0
doharkoman
(22.06.24)
Pamuklu t-shirt ile spor yapmayı seven insanlar da var elbette ama sırılsıklam oldukları da bir gerçek. Under armour gibi kaliteli ve pahalı markalar üstün kaliteli sentetik iplikler ve özel dokunma teknikleri kullanarak hem 4 yöne esneyen hem de çok hızlı kuruyan hem de yumuşak olabilen kumaşlar üretir veya kullanır. Benim onlarca kıyafetim ve ayakkabım var bu markadan. Sadece İç çamaşırını dâhi öve öve bitiremem. 5 senedir rengi bile değişmedi, ilk günkü gibi, tanesi 500 TL.
Spor yapmayan insanın sportif giyimi saçma bulup amacı anlamaması gayet doğal.
İndirim zamanlarını takip etmek önemli böyle pahalı markalarda. Daha yeni %30 indirim yaptılar bir kaç şey ben de aldım kendime. Decathlon da bu sezon kaliteli ürünler getirmiş. Daha uyguna fena olmayan kalitede spor ürünleri alabilirsin. Önemli olan nokta esnek, hızlı kuruyan ve yumuşak rahat kumaşlı olması. Ne kadar ekmek o kadar köfte açıkçası.
0
hasmetizm 2046
(22.06.24)
(2)

Açık Öğretim Nasıl Okunuyor?

Lubb
bakış açım:tüm hayrının gerçekten vakit ayırarak çalışıp okuyacak kişilere ve hatta okumaya daha fazla vakti olanlara da sunulandan daha ilerisinde hobi düzeyinde araştırmaların kapısını açmak suretiyle kıyasen daha derli toplu ve sistemli ilerleme fırsatı sunmak olduğunu düşündüğüm bir olay bu açık
bakış açım:

tüm hayrının gerçekten vakit ayırarak çalışıp okuyacak kişilere ve hatta okumaya daha fazla vakti olanlara da sunulandan daha ilerisinde hobi düzeyinde araştırmaların kapısını açmak suretiyle kıyasen daha derli toplu ve sistemli ilerleme fırsatı sunmak olduğunu düşündüğüm bir olay bu açık öğretim.

sorularım:

1)kurum tarafından materyal ve okumalar veriliyor mu?

2)eğer evet ise kaynakların yüzeysellik veya kapsayıcılığı ne seviyede oluyor ?

3)sınavdan sınava değil de cidden vakit ayırınca hobi seviyesinde derli toplu bir lisans bilgisi ediniliyor mu?
0
Lubb
(21.06.24)
1) ders kitaplarının pdfi ve ders özeti/çıkmış soru gibi şeyler veriliyor. Ayrıca canlı dersler olduğu gibi ders kayıtlarını da izleyebiliyosun. Canlı ders esnasında hocalara soru da sorabiliyosun, hiç canlı derse katılmadım ama ilgiliysen diye söylüyorum. Bunlar dışında okuma verilmiyor. Yani dersler esnasında şu şu kitapları tavsiye ederiz diyorlar ama bununla ilgili bir zorunluluk yok, sınav soruları sadece aöf kitabından çıkıyor.

2) Anadolu AÖF uluslararası ilişkiler okudum. Ders kitapları bence kapsayıcı ama tabii ki bir alan yazısı kadar değil. Konuya ilgili biri keyifle okur ve o dersin anlattığı konuda genel bir bilgi birikimi olur. Detaylı bir wiki sayfası okumak gibi düşün üslubu falan da o şekilde.

3) Şimdi benim kendi öz lisansım tıp olduğu için ve onun eğitim sistemi diğer bölümlerden farklı olduğu için çok kıyas yapamam ama ben çoğu derse çıkmış bakıp çalıştığım hâlde iyi kötü baya bilgi birikimi edindim. Hafta hafta çalışsam fazlası da olabilirdi. Ama zaten ilgi alanım olan derslere daha detaylı bakıp sıkıcı bulduklarıma sadece çıkmış baktım gibi biraz.

Bu dediklerim Anadolu aöf için ama diğerleri için de benzerdir diye düşünüyorum
0
nundu
(21.06.24)
1. Anadolu AÖF için yazıyorum her türlü materyal dijital olarak e-kampüs'te mevcut. Dilerseniz bastırabilirsiniz.

2. Anadolu AÖF çok kapsamlı ve güncel bilgiler içeriyor. Hatta materyaller sürekli güncelleniyor.

3. Evet.

Not: Anadolu AÖF ile diğerleri arasında dağlar uçurumlar kadar fark var.
0
doharkoman
(22.06.24)
(4)

Haberleri nereden takip ediyorsunuz?

hlt1985
Daha çok teknoloji haberlerini takip ediyorum ama arada spor vs de bakıyorum. Ama sadece haber değil, gün içerisinde teknoloji ile ilgili makaleleri de okuyabileceğim, sayfayı refresh edince yeni makale/haber alabileceğim bir uygulama arıyorum. Türkçe/İngilizce fark etmez.
Daha çok teknoloji haberlerini takip ediyorum ama arada spor vs de bakıyorum. Ama sadece haber değil, gün içerisinde teknoloji ile ilgili makaleleri de okuyabileceğim, sayfayı refresh edince yeni makale/haber alabileceğim bir uygulama arıyorum. Türkçe/İngilizce fark etmez.
0
hlt1985
(20.06.24)
bundle uygulaması iyi bence.

orada haber kaynaklarından hangilerinin karşınıza çıkmasını istiyorsanız seçiyorsunuz.
0
jülsezar
(20.06.24)
Uzun yıllardır Twitter
0
pavlis
(20.06.24)
türkiye eksi ve bloomberg ht.
yabanci handelsblatt internet sitesi.
0
robert bosch
(20.06.24)
Yerli ve yabancı ajanslar, resmi kaynaklar (resmi gazete, TÜİK, Eurostat gibi), kamu medyaları, Bloomberg HT okurum bazen dünya gazetesine göz gezdiririm. Magazinsel medyayı takip etmiyorum tavsiye etmem.
0
doharkoman
(21.06.24)
(7)

Yurtdışı tatilinde nakit mi kredi kartı mı?

dedeminhirkasi
Yurtdışı tatili için Teb Bankasinda euro hesabında para mevcut. Bu bankaya ilişkin elimde kart vs hiç bir şey yok. Vakıf bank kullanıyorum. Vakıfbank in banka ve kredi kartı var. 1-Teb bankasındaki parayı vakıf banka aktarım mi? Yoksa tebden kart mı talep edim?2-Parabin yüzde kaçını nakit olarak yan
Yurtdışı tatili için Teb Bankasinda euro hesabında para mevcut. Bu bankaya ilişkin elimde kart vs hiç bir şey yok. Vakıf bank kullanıyorum. Vakıfbank in banka ve kredi kartı var.
1-Teb bankasındaki parayı vakıf banka aktarım mi? Yoksa tebden kart mı talep edim?
2-Parabin yüzde kaçını nakit olarak yanıma alayım? Kalan kısmını kredi kartı ile mi Banka kartı ile mi odeyim.
3- En mantıklı zarar etmeden harcama şekli nedir.
0
dedeminhirkasi
(20.06.24)
Eger Euro kullanan bir ulkeye gidecekseniz ve madem hazirda Euro'nuz var, en mantiklisi kredi kartina Euro ustunden doviz ekstresi isteyip kredi kartiyla harcama yapmaniz.

Bu sekilde sifir kur farki odersiniz. Yani kartla 500 Euro harcarsaniz kredi kartiniza 500 Euro yatirirsiniz. TEB'den doviz ekstrelei bir kredi karti almak daha mantikli cunku Euro'yu bankalar arasi transfer ederken de SWIFT masrafi odersiniz.
0
sertac akin
(20.06.24)
Euronuz varsa , euro ekstreli kredi kartı en mantıklısıdır.
0
jülsezar
(20.06.24)
Döviz ekstreli kredi kartı.
0
prole
(20.06.24)
Yurtdışı hangi yurtdışı? Bilgi talep ediyorsunuz ama detay yok. Ülkeden ülkeye göre değişir. Genel olarak kartla harcama yapmanızı tavsiye ederim. Nakite ihtiyacınız olursa da karttan çekebilirsiniz. Troy kartlar discovery ve diners club alt yapısı kullanır. Rusya'ya gidecekseniz yaptırımlardan dolayı visa ve mastercard çalışmıyor nakit TL ile gitmenizi ve döviz bürolarından ruble almanızı tavsiye ederim. Doğu bloku ülkelerine nakit para ile gidecekseniz TL ile gidin.
0
doharkoman
(20.06.24)
Gidilecek ülke italya
0
🌸dedeminhirkasi
(20.06.24)
@peki şuanda 35 bin TL kredi kartlı doviz ekstreli kredi kartım var diyelim. Bunu limiti yetmezse şayet mevcuttaki eurodan hemen ödeyip limiti açabiliriz değil mi?
0
🌸dedeminhirkasi
(20.06.24)
evet, euro harcadınız sonra limit doldu, sonra harcadığınız kadar euro borcunu ödeyip, kullanmaya devam edebilirsiniz
0
jülsezar
(20.06.24)
(4)

Club'larda Gerçekten Bu Giriş Ücretleri Veriliyor mu?

pantepember
Giriş ücretleri 3.000-8.000 TL arasında. Gerçekten bu paralar veriliyor mu? Aklım almıyor. =/Yer: BodrumBkz. https://bugece.co/events?city=320995&cityName=Bodrum
Giriş ücretleri 3.000-8.000 TL arasında. Gerçekten bu paralar veriliyor mu? Aklım almıyor. =/

Yer: Bodrum

Bkz. bugece.co
0
pantepember
(20.06.24)
Hocam bodrumun yazın nüfusu 1 milyonu aşıyor. Gerisini sen hesap et.
0
jülsezar
(20.06.24)
Evet
0
gabe h coud
(20.06.24)
Akıl dışı ama evet. Bir de o paraları harcayan kitleye sorsan açız derler.
0
doharkoman
(20.06.24)
veriliyor, içerde belli bir tutarı harcama limiti olanlar da var. 3-5 arası genelde.
0
a darkness coming
(20.06.24)
(6)

Aşırı sıcaklarda nasıl yaşıyorduk?

pavlis
Ömrümün %90'ını yaşadığım memleketime geldim. Müthiş sıcak, şu anda Google hava durumu aşırı sıcak uyarısı veriyor. Hissedilen sıcaklık 32. Nem %89.Ben ömrümün ezici çoğunluğunu klimasız şekilde nasıl burada geçirdim?Şu an 22 dereceye ayarlı klima önünde yazıyorum bunları. Kapıyı açıp odadan çıkınca
Ömrümün %90'ını yaşadığım memleketime geldim. Müthiş sıcak, şu anda Google hava durumu aşırı sıcak uyarısı veriyor. Hissedilen sıcaklık 32. Nem %89.

Ben ömrümün ezici çoğunluğunu klimasız şekilde nasıl burada geçirdim?
Şu an 22 dereceye ayarlı klima önünde yazıyorum bunları. Kapıyı açıp odadan çıkınca aşırı sıcağın içine dalmış şekilde nefessiz kalıyorum. Fakat nasıl senelerce klimasız yaşadım burada?

Ahmet Hamdi Tanpınar insanoğlu, insanoğlunun cehennemidir derken bizim memleketten habersizdi demek ki.
0
pavlis
(19.06.24)
Valla ben parkeye yapisiyorum. Eridiğimden olabilir:/ bizde de klima var ama hava artık o kadar sıcak ki klima da bir yerden sonra hararet yapıyor sıcak hava üflüyor.
0
Amaranta ursula
(19.06.24)
@Amaranta ursula,
Gelir gelmez klima aldım ama kurulumu sıkıntılı oldu bende klima ustası oldum. Sizin klimaya gaz basmak gerek.
0
🌸pavlis
(19.06.24)
küresel ısınma?
0
motosiklet burclu adam
(20.06.24)
Yok hocam hep böyle sıcaktı
0
🌸pavlis
(20.06.24)
Sıcağı kabul edeceksin. İnsan alışıyor. Sürekli klimalı ortamda kalırsan vücut ona alışır. Dışarısı daha da sıcak hissettirir.

www.cdc.gov


Acclimatization is the beneficial physiological adaptations that occur during repeated exposure to a hot environment. These physiological adaptations include:

Increased sweating efficiency (earlier onset of sweating, greater sweat production, and reduced electrolyte loss in sweat).
Stabilization of the circulation.
The ability to perform work with lower core temperature and heart rate.
Increased skin blood flow at a given core temperature.
0
gabe h coud
(20.06.24)
Eskiden bu kadar nüfus yoktu bu kadar betonlaşma yoktu binalar arasında boşluklar olurdu tahammül edilebilirdi.
0
doharkoman
(20.06.24)
(19)

babadan dededen hiç miras kalmaması

nothing in my way
geçen gün sözlükte de başlığını görmüştüm. ben de onlardan biriyim. cidden çok kötü bir şey değil mi ya? bence bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri. tamam sağlık da önemli ama para olmayınca şükredemiyor insan. insan hayata 10-0 geriden başlıyor sanki. çevreme bakıyorum herkese bir
geçen gün sözlükte de başlığını görmüştüm. ben de onlardan biriyim. cidden çok kötü bir şey değil mi ya? bence bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri. tamam sağlık da önemli ama para olmayınca şükredemiyor insan. insan hayata 10-0 geriden başlıyor sanki. çevreme bakıyorum herkese bir şeyler kalmış, bize en ufak bir şey kalmamış. insanın ömrü başkalarına gıpta etmekle geçiyor. sizce de çok üzücü değil mi:(
0
nothing in my way
(19.06.24)
Sen bir de borç kalmasını gör:) ha çok şükür borç kalmadı ama yine de beterin beteri var
0
hlt1985
(19.06.24)
Olmamış demek ki. Sen ebeveyn olduğunda sen bırakabilecek misin, çocuklarına ve torunlarına?
0
rock n roll
(19.06.24)
@rock n roll sırf bu yüzden evlenmemeyi düşünüyorum:)
0
🌸nothing in my way
(19.06.24)
Eskiden biraz daha kolaydı galiba, şimdi daha zor mal mülk bırakmak :)
0
rock n roll
(19.06.24)
Anne babanı seçemezsin ama kayınpederi seçebilirsin :)
0
gabe h coud
(19.06.24)
zengin e$ bakacaksin +1
0
cooperr
(19.06.24)
Yani evet üzücü de, değiştirilemeyen bir durum için üzül üzül nereye kadar. Gereksiz hamallık sanki
0
muhayyer divan
(19.06.24)
Değil
Para, mal, mülk, makam, şöhret...
Bunlar mutlu olmak için, hayatın tadını çıkarmak için hatta hayatın anlamını öğrenmek için ve ebedi mutluluk için olmasa da olur şeyler.
0
etna
(19.06.24)
reddi miras hepsinden güzel
0
ala09
(19.06.24)
eskiden bu kadar problem degildi cunku sifirdan da bir seyler yapilabiliyordu ama su anda sifirdan gelerek bir seyler elde edebilecegin amerika disinda ulke kalmadi sanirim. burada bile sikinti olmaya basladi.

gittikce gerilim artiyor, muhtemelen bir yerde kirilip daha farkli bir sosyal duzenin icine girilecek. bu 10 yila mi olur, 50 yila mi, 100 yila mi bilmiyorum ama olacak net bir sekilde. siniflar cok netlesmeye basladi, sosyal mobilite azaldi. bizim neslin hala umudu var cunku guzel gunleri gorduk ama yeni nesiller harekete gecmezse problem yasayacaklar. kitlesel gocler aldi yurudu. gocmen adam katildigi topluma sifirdan giriyor. bunlar da denkleme fukara olarak katilacaklar.

sen daha bekle sosyal sigorta sistemleri patladigi zaman kiyamet kopacak. insanlar yaslaniyor, yeni nufus sansli bir azinlik disinda fakirlesiyor. millet emekli olamayip sokaga dustugunde o zaman ciddi ciddi kan cikacagini dusunuyorum. 50 yasinin uzerinde ozel sektorde para kazanilmaz. simdi 50 yasindaki adam is bulamasa bile evi barki var. su an 20 yasinda olan genc karin tokluguna calisip 50 yasina geldiginde ev yapamayip ortada kalinca o adam cekecek emaneti, saglayacak adaleti.

benim tezim ayni demokrasinin sosyal erki ailelerden alip vatandaslara esit dagitmasi gibi, ekonomik erkin de ailelerden alinip insanlara esit dagitilmasi lazim. ve hicbir hakkin seve seve verildigi gorulmemistir insanlik tarihinde. cok ciddi sosyal buhranlardan sonra olursa olur. bizim nesil dunyanin cok rahat bir doneminde buyudu. 70 ve sonrasi dogumlu insanlar cidden insanlik tarihinin en guzel donemini yasadilar ve hep boyle olacak saniyorlar. millet 90'lari 2000'leri ovunce romantizm yapiyorsunuz diye bos bir refleks cevap veriliyor ama sonuna kadar dogru bir tespit o. ikinci dunya savasi sonrasi yasanan ozgurlesme ve zenginlesme donemi bitti ve yerini insanlik tarihinde cokca orneklerini gordugumuz buhranlardan birine birakacak.
0
antikadimag
(20.06.24)
hadi olumlu olarak da sunu ekleyeyim.

10 tane evinin olmasinin sana katma degeri yok. bir kislik, bir yazlik ev aldiktan sonraki evlerin katma degeri yok. burada gusto onem kazaniyor.

mesela turgut altinok 600 evi var ama memur gibi yasiyor. sen kendine bir ev yapsan istedigin muhitte, aksam sarabini peynirini alip eve gelebilsen bu hayat seni mutlu eder. ama bu soylediklerime ulasabilmek de kolay degil iste. hele turkiye'de hic degil.

o yuzden bence ne yapip edip bir ev yapmak lazim. sonrasinda da hayattan zevk alacagin bir gusto gelistirmek lazim. o 10 tane ev kalan dizolar bir beach club'a 5000 lira gomerken sen ufak bir pansiyon kiralayip tarihi oren yerlerini gezdigin, gun dogduktan sonra halk plajlari dolmadan denizine girdigin, aksama da tuttugun baligi mangalda pisirdigin bir hayatla yuzlerce dolar harcayanlardan daha kaliteli ve keyifli bir hayat yasayabilirsin.

ama yine de kafa rahatligi icin bir ev sart. bir ev, bir araba, bir de hayat arkadasiyla gayet guzel yasanir bu hayat.
0
antikadimag
(20.06.24)
Bu hayatta bir yerlere gelip bir seyler yapabilmek icin birilerinin yardimina ihtiyacin yok. Once bu inanci beynine sokmalisin.
0
tezek
(20.06.24)
Şükretmek lazım. Kendinizden yukarı olana değil aşağı olana bakın. Para kazanılır sizde kazanabilirsiniz.
0
doharkoman
(20.06.24)
iki dededen bırak miras nasihat bile kalmadı,

sağlık desen o da yoktu ikisinde de. ikiside zengin idi kendi çevresince.
0
duyurukullanıcısı
(20.06.24)
sağlık ve sevdiğin bir işin varsa
kirada da değilsen geçmişi çok takmazdım

zengin olmak güzel bi şey de sınırlı sayıda insan bu luxe sahip
yapacak bir şey yok vakti zamanında ataları ya da kendileri doru hamleyi yapmış
kimse emek vermeden bu noktalara ulaştı diyemeyiz
ortada bir haksızlık yok
0
bir soru sorcam
(20.06.24)
Mirası geçtim,borç kaldı. Beterin beteri var:)
0
asteriks
(20.06.24)
antikadimag +1 durumu gayet iyi açıklamış.
0
komando kani var bende
(20.06.24)
ben bu mantigi anlamiyorum. senin olmayan bir sey icin neden sikayet edesin ki? ben neden rahmi koc'un oglu degilim demek gibi bir sey.

saglik problemin varsa anlarim, yoksa calisacaksin. para cok onemliyse ve turkiye'de bu cok zorsa yurtdisinda calisip para biriktirirsin. dunyanin hicbir yeri 50 yil onceki alim gucune sahip degil. bu abd icin de almanya icin de gecerli bir sey. yapacak bir sey yok.
0
bohr atom modeli
(20.06.24)
dedene - babana kalmış mı da sana kalacak
0
jamswety
(20.06.24)
(16)

Bayramda tüm dükkanların kapalı olması

nundu
Bir senedir Eskişehirdeyim ve burada geçirdiğim ilk bayram, bayramın dördüncü günü bugün ama hâlâ fırınından, kasabına, şarküterisinden, manavına her yer kapalı mahallemizdeki. Migros olmasa evde aç kalacakmışız yani. Fırınlardan açık olanlar sadece düz beyaz ekmek yapıyor hadi açtık dükkanı zaten b
Bir senedir Eskişehirdeyim ve burada geçirdiğim ilk bayram, bayramın dördüncü günü bugün ama hâlâ fırınından, kasabına, şarküterisinden, manavına her yer kapalı mahallemizdeki. Migros olmasa evde aç kalacakmışız yani. Fırınlardan açık olanlar sadece düz beyaz ekmek yapıyor hadi açtık dükkanı zaten bu size yeter diye. Normalde çok çeşit olan çarşamba pazarı bile çok kısır geçmiş bugün babamın dediğine göre.

Şimdi İzmir mikromilliyetçiliği yapmak istemiyorum ama İzmir'de bayramın birinci hadi bilemedin ikinci günü hemen her esnaf açıktır. Hele üçüncü günden itibaren bayramda açmayan esnaf görmedim 28 sene neredeyse her bayram İzmirde geçirmiş biri olarak. Hadi küçük Anadolu şehrinde olsam anlıycam da Eskişehir'de bayramın son gününde hâlâ mahrumiyet çekiyor olmak çok tuhaf geldi. Öyle muhafazakar bir mahallede de yaşamıyorum en merkezi, modern denebilecek mahallelerinden birindeyim.

Sizde nasıl durumlar? Bayramın dördüncü günü sizin oralarda da tüm dükkanlar kapalı mı hâlâ?
0
nundu
(19.06.24)
Tatil yapıyor insanlar, muhafazakarlık ile ilgisi olduğunu düşünmüyorum.
0
jülsezar
(19.06.24)
Ben bayramlarda ve tatillerde apartman görevlilerinin dahi tastamam tatil yapmalarından yanayım. Sağlıkçılar için de olabildiğince onları da rahatlatacak çözümler getirilmesinden yanayım. 4 günlük bayramın 9 günlük tatile çıkarılması durumunda önceden eve stok yapmak mümkün, derin dondurucu marifetiyle hayatta kalınabilir bence. İsteyenlerin dükkan açmalarını hoş karşılamıyorum çünkü haksız rekabete ve psikolojik baskıya sebep olur bu da ekonomiyi dahi etkiler, nitekim etkiledi de. Bence biraz daha insaflı olmalıyız. Birbirimize karşı, hepimiz.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
tatillerde hep beraber tatilde olabiliyorsak bir yerlere varmisizdir diye olumlu buldugumu belirteyim. bizde firin market acik ama sokaklar bombos yani kapatsalar daha iyiydi
0
ala09
(19.06.24)
Belediyenin temizlik görevlisi, migros kasiyeri, devletin polisi, doktoru çalışıyosa mahallenin temel ihtiyaçlarını karşılayan esnafları da en azından bayramın ikinci gününden sonra çalışmalı. Tatil isteyen de dükkanı birine emanet eder, dönüşümlü yapılır. Bayramın dördüncü günü olmuş hâlâ fırında ekmek yok, manav yok, peynir zeytin yok durumu bana tuhaf geldi. İzmir'de böyle bir alışkanlığım olmadığı için de olabilir tabii belki doğrusu budur bilemiyorum ama mahalle kültürü açısından bana doğru gelen diğeri
0
🌸nundu
(19.06.24)
Öyle bir yazmışsınız ki sanki devlet kurumu bunlar , açık olmak zorunda gibi.
0
jülsezar
(19.06.24)
Ortak yaşam kültürü gereği bence olsa iyi olur tarzı :) must/have to değil ama should diyelim :d
0
🌸nundu
(19.06.24)
Bu sene bende ilk defa böyle bir şeyi farkettim. Hala her yer kapalı olduğu gibi sokaklarda bomboş.
0
pavlis
(19.06.24)
tatil yapmaları daha "avrupai" olan şey. Mantıksız değil bence.

Fakat serbest piyasa varsa(?), birileri neden bunu değerlendirmiyor ona şaşırdım. Açsan daha çok satış yaparsın, hatta fiyatları birkaç lira yükseltsen bile satarsın.
0
nhk ni youkosu
(19.06.24)
Dukkan kapatanlarin genelde fakirim diyen kesim olmasi sorunsali asdf
0
Zetnikov
(19.06.24)
Daha "Avrupai" ve medeni olanı tatil yapmaları +1
Hizmet sektörü her gün her an full kapasite çalışsın istemek çok şımarıklık bence (o şımarıklık bende de var, yok etmeye çalışıyorum). Aferin insnlara, dinlensinler.
0
kobuzchu kiz
(19.06.24)
1. Kurban bayramında daha çok olur kapalı olma durumu, insanların kurbanı vs işi gücü var

2. Bu sene bayram ve tatilin aynı anda başlamış olmasından mütevellit insanlar daha iyi bir planlama yapma imkanı buldu. Dolayısıyla memlekete/tatile gitme oranı daha yüksek oldu bence. Yine bu nedenle işi gücü oldu insanların

İstanbul’un geçen haftadan beri tenhalaştığını görüyorum.
Bayramın üçüncü gününde fırın çalışıyordu ama açık olan marketlerde de performans düşüktü. Tedarik ve nakliye sürecinceki aksamalardan olsa gerek geçen bayram da ürünlerde eksikler olduğunu hatırlıyorum

Hasılı bayram dönemi için normal bir durum, önceden tedarikli olmak gerek
0
epitaf
(20.06.24)
kapalı olması muhafazakarlık değil, tam aksine gelişmişlik göstergesi bence.

ben de yurtdışında kısa dönemli öğrenci olarak bulunduğum sene christmas'ta aç kalmıştım. orada sadece küçük bakkallar değil migros, carrefour gibi büyük marketler de kapalıydı. zorluk çektim ama doğrusu bu. çalışanlar ve dükkan sahipleri de izin yapsınlar, kendilerine vakit ayırsınlar.
0
biseysorcaktim
(20.06.24)
benim elimde yetki olsa hicbir resmi tatilde hicbir avm ve marketi actirmam yasa zoruyla. kimse ramazan bayrami ogleden sonra zara magazasina calismaya gitmek zorunda degil ya barbarligin luzumu yok.
0
bay b
(20.06.24)
@bay b+1

Ben ofis çalışanı olarak tatil yapabiliyorum, aynı tatil hakkı hizmet sektöründe çalışanlarda da olmalı. Açık yer olmaması ihtimaline karşı bayramlardan önce stok yapıyorum ben genelde. Yani çok abartı olarak değil ama ihtiyaçlarımı çıkaracak kadar.
0
peki madem
(20.06.24)
91 senesinde oraya gitmiştim. akşam 6 olunca şehir kapanmıştı komple.
zamanında istanbul'da da hafta sonu her yer kapalı olurdu.
aslında doğrusu da bu. bu insanlar nasıl tatil yapacak veya dinlenecek?
0
lazpalle
(20.06.24)
Bayram olduğunu bile bile önceden alışveriş yapmadıysanız bu sizin sorununuz. Bir de mahrumiyetten bahsediyorsunuz siz mahrumiyet görmemişsiniz. Migros açıkmış işte daha ne olsun. (bkz. Muhafazakarlık nedir)
0
doharkoman
(20.06.24)
(5)

Klima dereceleri artırıldı mı

sevilen progressive türkücü
Genel olarak avmlerde, toplu taşımada klima dereceleri artırıldı mı? Bana mı öyle geliyor? Her yer çok havasız ve sıcak.
Genel olarak avmlerde, toplu taşımada klima dereceleri artırıldı mı? Bana mı öyle geliyor? Her yer çok havasız ve sıcak.
0
sevilen progressive türkücü
(19.06.24)
Her zaman ki gibi yetersiz. Ayarı yok ya çok sıcak ya da buz gibi.
0
pavlis
(19.06.24)
AVM'lerin cogu her zaman oyle degil miydi zaten? 1 saat icerde kalsam bunaliyorum, neden bilmiyorum deli gibi uykum geliyor, ve bir an once kendimi disari atmaya calisiyorum.

Bir de toplu tasimalarda bazen kokluyorlardir ama hep birileri cikiyor, efendim direk sirtimiza vuruyor, hasta olucaz vs.
0
mbond
(19.06.24)
Eh elektrik faturaları can yakıyor marketler eskiden buz gibi olurdu şimdi dediğin gibi ılık, kesinlikle soğuk değil.
0
chicha_v2
(19.06.24)
Toplu taşıma için cevap vereyim. Ekrem başkan geldiğiden beri toplu taşımalarda klimalarda kesintiye gidildi. İETT'nin talimatı var klimaları açtırmıyorlar ısrar eden olursa genelde havalandırmaları çalıştırıyorlar. Ayrıca bir çok gece hattıda kaldırıldı çok büyük sıkıntılar var.
0
doharkoman
(20.06.24)
Aktrolle cevap vereyim: Özel halk otobüslerinde kavga dövüşle klima açtırıyoruz bu yüz yıllardır böyle. Belediyenin otobüslerinde ise şoföre giren çıkan olmadığı için kimi zaman üşüyorum öyle soğuk oluyor.
0
chicha_v2
(20.06.24)
(22)

(Özellikle Türkiye'de) İnsanlar Bilimdışı/Akıldışı İnançlara Nasıl Kayıyor?

pantepember
Nasıl bir süreçle gerçekleşiyor bu, merak ediyorum.Çevremdeki neredeyse herkes şifa, kuantum, enerji, evrene mesaj, astroloji, reiki, aile dizimi, homeopati gibi abidik gubidik her şeye inanıyor. Biz aynı eğitimlerden geçmedik mi? Ben, ve az bir avuç ben gibi insan, neden böyle değiliz? Neden akılcı
Nasıl bir süreçle gerçekleşiyor bu, merak ediyorum.

Çevremdeki neredeyse herkes şifa, kuantum, enerji, evrene mesaj, astroloji, reiki, aile dizimi, homeopati gibi abidik gubidik her şeye inanıyor. Biz aynı eğitimlerden geçmedik mi? Ben, ve az bir avuç ben gibi insan, neden böyle değiliz? Neden akılcı düşünceye, şüpheciliğe, bilimsel yaklaşıma sahibiz? Kime ne oldu da böyle ayrıştık?

Bu insanlar nasıl böyle bir dönüşüm geçirdiler?

EK1:
Mesela, eskiden din vardı bunun yerine, ama insanlar (bazı nedenlerle) dinden soğudukları için oluşan boşluğu bunlarla mı gidermeye çalışıyorlar?

EK2: "Eskiden din vardı, ne güzeldi" demek istemiyorum. Tanrı ve özellikle din akılcı bir insanın inanmayacağı kurgular.

EK3: @abelardo'ya cevap olarak: ben sıradan bir eğitim aldım. Düz ilkokul, düz ortaokul, düz lise, düz üniversite (mühendislik). Özel bir eğitimim kesinlikle yok.

Ek4: Gelen cevaplar yalnızlığımın kanıtı gibi oldu maalesef.
0
pantepember
(18.06.24)
hocam sanki eskiden herkes bilimin ışığnda yol alıyormuş gibi sormuşsun, dönüşüm geçirdiler diyerek.

nazar kurşun döktürme, fala inanan insanların devamı işte. e bir de refah olmayınca, insanlar sığınacak yer arıyor.
0
jülsezar
(18.06.24)
Saydıklarınızın çoğuna inanmasam da bilim dışı/akıl dışı olarak değerlendirilen bazı şeylere inanıyorum sanırım. Nasıl böyle şeyler düşünmeye başladım diye kafa yordum biraz çok net olmasa da sanırım biraz çevre ile ilgili. Bir de ben çok muhafazakar olmasam da müslümanım ve türkiyede bu durum sanki iki kampa ayrılmış gibi geliyor, nasıl anlatsam bilemiyorum ama "bilime inanan" insanlar sanki bilime bir dinmiş gibi yaklaşıyorlar gibi geliyor. Sözlükte okuduklarımdan hep böyle anlıyorum ve ben olayın diğer tarafında kaldığımdan komplo teorilerine inanma eğiliminde oluyorum. Bana göre abartılı olmayanlara tabii.

Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu. Tabii belki herkes mutabık değildir bilemiyorum. Zaten bilimin doğası gereği bugün kötü olan şey yarın iyi görülebilir.

Kısaca 90'lara dönelim. Hayvansal doymuş yağlar kesinlikle kötüydü, çiftlikten alınıp evde pişirilen süt kötüydü. Oruç tutmak (islami veya değil farketmez, 2 kez yemek yemek de diyebiliriz) kötüydü. Bunlar hep bilimsel görüşlere dayandırılıyordu. Algılarımıza bir örnek vereyim. 2007 yılında üniversitede bölüm başkanı ders esnasında "bence çiftlikten alınıp evde yoğurt yapmak daha iyi" dedi, ben devletin okulunda bir öğretmenin bunu demesine şok oldum. Bugün büyük çoğunluk bunu normal görüyor. Oruçla ilgili ramazan öncesi tüyolar verilirdi, orada hep "çok sağlıksız ama hadi bunu mümkün olduğunca sağlıklı yapmaya çalışalım" tadında anlatılırdı. Bugün aynı durum aşılar için de geçerli, sanıyorum bilimsel olarak doğru olanın aşı olmak olduğunu düşünüyorsunuzdur. Bende buna doğal olarak e abi zamanında tereyağı kötüydü, şimdi iyi oldu, yarın da aşı kötü olabilir diyorum. Tabii bunlar bilimsel açıdan hep normal şeyler, zararlı olduğu kanıtlanırsa bilimsel olarak zararlıdır.

Kusura bakmayın çok dağınık oldu, hafiften konudan da saptım. Özetle bilimsel yaklaşıma bir garezim olmasa da, bazen çok güvenemiyorum.
0
mbond
(18.06.24)
@mbond selam,

"Bir de şu kısa ömrümde bile "bilimsel" olan şeylerde değişiklik oldu."
Her gün dünyayı daha iyi/doğru anlıyoruz. Bu da bilimsel yaklaşımla elde edilen sonuçları değiştirebiliyor. Kusurları da olsa bilim özeleştiri yapıyor ve ilerliyor. Bilim dışında ne var bu özellikler taşıyan? Hiçbir şey. Bilim kadar isabetli ne var elimizde? Yani en iyi çalışan aracımız bilim.

Oruç hala kötü bir şey. Onca zaman susuz kalmak zararlı. Aralıklı oruç (intermitent fastin) başka bir şey. Onda enerji kısıtlaması var. Enerjisi olmayan her sıvı içilebiliyor.

Şimdi zararlı bulunan bir şeyin bir zamanlar yararlı bulunması (veya tersi) bilimin çalışmadığını mı gösterir, yoksa bilimsel çalışmaların yetersiz yapıldığını mı, yoksa politikacıların ahlaksızlığını/vurdumduymazlığını mı, teknolojinin yetersizliğini mi? Bunların hepsi mümkün. Bilimden ne bekleniyor, anlamış değilim. İnsan ürünü olan bir şey bu. Bilimle bir anda evrenin sırrının çözülmesi mi? Kusurları olabilir, zamanla gelişir vs. Bu arada buna "ya hep ya hiç safsatası" deniyor literatürde.
0
🌸pantepember
(18.06.24)
mbond

sizin verdiğiniz örnekler ile pantepemberin verdiği örnekler aynı kulvarda değil bence.
astroloji vs tamamen zırva.

sıcakta o kadar susuz kalmak zaten zararlı

dinle enerji reiki astrolojinin ilgisi yok hocam zaten
0
jülsezar
(18.06.24)
İnsanların inanç ihtiyacından ileri geldiğini düşünüyorum. Bence de geleneksel dinlere olan ilgi azaldı, azaltmaya devam ediyor. Bilim bir insana nasıl yaşaması gerektiğini söylemez ya da insan hayatında çok önemli yeri olan iyilik, kötülük, aile, aşk, evlilik, hak gibi kavramları açıklamaz. Bunları anlamdirmak için din vardı bin yıllardır, şimdi o da çekiliyor sahneden. İnsanlar canhıraş new age akımlara,.uzak doğu dinlerine, spiritüalizme yöneliyorlar. Ama ben bunun böyle kalacağını da düşünmüyorum, bir geçiş dönemi bu. Bugünün insanını çok da avutmaz gibi geliyor bütün bu öğretiler. Buradan felsefe, sosyoloji, tarih, psikoloji okumaya geçeceğiz diye düşünüyorum.
0
sekizdokuzon
(18.06.24)
@jülsezar evet, "dönüşüm" kelimesi uygun olmamış gibi. Şunu kastettim: Böyle adetlerimiz yoktu. Onun yerine islami versiyonları vardı, senin de dediğin gibi kurşun vb. Ne oldu da bu (sanırım) uzakdoğu hurafeleri bu topluma nüfuz etti?

Daha geniş sorarsam: Neden bazıları akılcılığı seçerken diğerleri (ezici çoğunluk) akıldışılığı seçiyor/buyur ediyor?
0
🌸pantepember
(18.06.24)
hocam etkileşim arttı, herkesin her şeyden haberi var. sosyal medyanın ilgisi var. biraz da hobi gibi. dinle ilgisi olmadığı için seküler tayfanın da hoşuna gidiyor bu tarz şeyler. ben reiki 1. seviye şeysine katıldım. lan harbi çalışıyor mu diye, çalışmadı.

aslında bu tayfa bunları hobi olarak yapıyoruz, biz de bunla eğleniyoz dese sorun yok benim gözümde ama, astrolojinin reikinin gerçekten doğru olduğuna falan inanıyorlar.

bir çok farklı alanda bir çok farklı şey nüfuz ediyor aslında topluma.
0
jülsezar
(18.06.24)
Kuantumun bilimden uzak olduğunu iddia etmek se bie tuhaf oldu şimdi. Bilim sadece bilinebilen şeyleri çalışmaz, bilinemeyeni de deşer sürekli ve sürekli yeni bilgiye ulaşır, doğru veya yanlış olduğunu ispat ettikçe yol alır. Yeni bilgilere "bilinmez"den hareketle ulaşmanın nesi acaip? Bir soru soruyor veya bir hayal kuruyor ve peşine düşüyor. Bunun kendisi üzerine çalışma süreci işte, insanların bu "üzerinde çalışma süreci"ni yaşamadıklarını ne biliyoruz?

Bir de astroloji bir istatistik arşividir, aynı zamanda istatistikî verileri yorumlama anlayışıdır. Bilimle karşılaştırmanın anlamı yok yani.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
selam @pantepember,
Bilim ile alakalı söylediklerinizde esasında mutabıkız. Ben de onu da vurgulamaya çalıştım, bilim bu, bugün bir pratik insan sağlığı için kötüyken, yarın iyi olabilir. Bunu da deneye ve gözleme dayandırır, kulağa hoş geliyor sıkıntı yok. Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından. Bilimle ilgili bir kişi böyle aforoz edilince ben de ister istemez herhalde bilimde de belli trendler var ve karşıt sesler susturuluyor diye düşünüyorum. Şahsen gözlem yapıp bilme şansım yok.

Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor.

Oruç konusunu, bilemiyorum azizim :) dini amaç olmaksızın susuz yapanlar da var, kendilerine göre sağlık için. Mesela bu örnekte bilim bunun iyi olmadığını söylüyorsa gerçekten, ben bunu dikkate alamayacağım.

jülsezar'ın dediği gibi örnekler de tam benzemiyor aslında biraz konunun dışına çıktık.

Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde. Sanki baştaki tanım ile uyuşmuyor gibi.
0
mbond
(19.06.24)
Cevabı pr'ın bu yönde yapılıyor olması.
0
doharkoman
(19.06.24)
Kuantum ve enerjinin bilimsel olmadigini iddia etmek enteresan, soylediginiz konular gayet uzerinde calisilan ve farkli cok sey kesfedilen alanlar. Bilmedigimiz cok sey var, bana aksine minnak beynimizle, bilim bile bir cok seye her sene bambaska bakarken o bilimsel bu bilimsel degil demek garip geliyor. Sadece son 4 yilda covid ile ilgili yasananlar bile kafanizda soru isareti olusturmuyorsa ben buna garip bakarim. Fanatikce bilime anladiginiz anlamda baglilik bana garip geliyor. Mbond'a katiliyorum bu anlamda. Son olarak bana insanlarin neye inanip, neyde huzur bulduklarini sorgulamak ve ayiplamak yargilamak da enteresan geliyor, siyasal islamcilar gibi yasam tarzini size empoze etmiyorsa nasil bir etkisi var size?
0
kassiopeia
(19.06.24)
bilimsel açıklamaların anlaşılması zor ve insanlara tatlı gelmiyor, ilgi çekmiyor. o yüzden inanmak istedikleri şeylere inanıyorlar.
0
ferenc
(19.06.24)
bir avuc insan misiniz? eskiden din mi vardi? kusura bakmayin ama bu cumleleri kurmak bence bir kopukluk gostergesi. oncelikle bir avuc insan degilsiniz, hatta bilim insani degilseniz buyuk oranda bilimi populer kulturden genis kitlelerle birlikte takip ediyorsunuz. fizikci, sinirbilimci olmayip bunlari makalelerden takip eden birini hic gormedim. belki istisnasinizdir. din dediginiz sey hala var. bu saydiklarinizla ilgilenenler, eskiden dindar olanlar degil genelde ateistler, deistler, agnostikler.
0
Sour
(19.06.24)
@muhayyer divan @kassiopeia,

"Kuantum bilim değildir" demek istemedim. Nasıl bunu anladınız? =) "Enerji yoktur" der mi bir insan? =)
"Kuantum beslenme", "kuantum şifa" vb her neyse, bunlar bilimdışıdır demek istedim.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
@mbond selam,

"Beslenme konusunda da aynı şeyler geçerli. Bir bilimadamı çıkıp diyor ki 1 gram yağa ihtiyacınız yok, diğeri de keto yapın falan diyor. Her konuda çok da mutabık olunamıyor gibi geliyor."

Eğer bilimin ilkelerine ters bir şey yapıyorsa "aforoz" edilmesi normal.

"Ancak bilimin içinde olmayan biri olarak, söz gelimi covid aşıları mevzusunda, bir doktor negatif bir yorum yapıyor, direk aforoz ediliyor bilim dünyasından."

Bence burada sorun şu: Aslında bilimsel temelle bu iddialar incelense birçoğu (belki tamamı) çürütülecek. Elde yeterli veri ve düzgün bir metodoloji olmadan ortaya atılan iddialar olduklarını düşünüyorum. Yani burada sorun bilimin değil, bilimsel metodolojiyi uygulayan (veya doğru uygulayamayan) bilim insanlarının.

"Ekşisözlük'ten bu tarz tartışmalı konularda ne zaman birşeyler okusam içimden geçen şey, insanların bilime fanatikçe bir bağ ile yaklaştığı yönünde."

Ah keşke bilime (yani akılcılığa) fanatikçe bağlı olsak. =)

Soru: Bilim kadar isabetli başka ne var insanlığın elinde?
0
🌸pantepember
(19.06.24)
Türkiyede evrim konusu nedeni ile bilim hep sorgulanan ve bir grup insan tarafından “inanılan” bir şey oldu.
Aslında bilim inanılacak ya da inanılmayacak bir şey değil. Ama işte türkiyede sanki bir inanç sistemiymiş gibi bakılıyor. Böyle olunca bazı insanlar daha eğlenceli konulara kayıyor. Hayatlarına alacakları her oldunun şuana kadar edindikleri bilimsel tabana uyması gibi bir dertleri yok. Bilim de o oldulardan biri onların gözünde.
Maalesef bunun nedenini de evrime bağlıyorum ben. Sürekli bir tartışma, yalanlama. Halk ne yapsın.

Sonradan yanlışlanan konular konusunda da;
Bir konuda yapılan araştırmaların ilkleri kapitalist düzeni destekleyecek yönde ticari şirketler tarafından finanse edilebiliyor.
Mesela sigaranın boğazı yumuşatması için içilebilir denilen kısa bir dönem oldu. Ama ilk araştırmalar böyle hatalı sonuçlar çıkartabilirken sonra bağımsız araştırmalar yapılıyor konu hakkında ve doğruya ulaşılıyor. Bizim şu saatten sonra tekrar sigara aslında yararlıymış dememiz mümkün değil bilim camiasında.


Bir konu hakkında 20 tane yarar ve zarar keşfedilecekse ilk yapılan araştırmalar bir kaç yararını keşfeder nitelikte olabiliyor. Sonra zamanla çok daha doğru, nitelikli, tarafsız araştırmalar yapılıyor. Ve daha etraflı bir sonuca ulaşılıyor.

Bu durumu “bilim de fikir değiştiriyor” olarak değerlendirmek biraz kendini kandırmak biraz da medyatik aldatmalara kanmak gibi.

Zaten bilimsel verileri medyadan takip etmek bir dünya bilimsel olmayan ama “bilimsel” gibi verilen bilgiyi de bilgi dağarcığına katman demek. Sonra noluyor, bilim de aslında arada saçmalayan, inanılabilen ya da inanılmayan bir olgu haline geliyor

Şu evrim konusu islami camiada kendine oturacak bir düzlem bulsa aslında bence bu sahte bilim olarak nitelendirdiğimiz konular azalır. Çünkü bilim böyle inanılmayacak bir oldu olmaktan çıkar.
0
zimbirik
(19.06.24)
@Sour

Doğru bilgiye ulaşmak için bilimsel okur yazarlığı olan, bilimle sıradan insanları (örn. ben) buluşturan güvenilir insanları, yani bilim anlatıcılarını, örneğin Evrim Ağacı'nı, takip ediyorum. Bunu yeterli olduğunu düşünüyorum. Gazetelerdeki "falanca şeyin şu faydaları varmış!" başlıklı haberlerden değil.

Hatta güvenilir bulduğum bir kaynağın verdiği bilgiyi internette başka güvenilir bulduğum kaynaklardan doğruluyorum zaman zaman.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
Konuşma "bilim güvenilir midir?"e döndü. Sorum şuydu:
Ne oluyor/oldu da bu toplumun "eğitimli" kesimi bu kadar çok hurafaye (reiki, şamanizm, şifa vb) inanır oldu?

Gülmeyin ama kimle flört etsem bu tür inançları olduğu ortaya çıkıyor ve (haydi kendime yakıştıramamayı, onu saçma sözler ederken gördüğümde saygımın azaldığını fark etmeyi geçtim) bu beni tedirgin ediyor çünki bir an gelecek, bu inançlarının "saçmalık" olduğunu söyleyeceğim ve büyük kavgalar yaşayacağız ve ilişki bitecek.

Veya hangi arkadaş ortamına girsem aptalca konuşmalara şahit oluyorum (yukarıda saydığım doğa üstü inanışlar olmak zorunda değil, mantıksız herhangi bir şey iddia/yaklaşım da olabilir.)

Hatta örnek vereyim: "Abi, dedem her gün 2 paket sigara içerdi, 95 yaşına kadar yaşadı." Genellikle de sonuç/çıkarım açıkça söylenmez bu tür ifadelerde. Üstü örtülüdür. Demiş olur ki, "bak, sigara o kadar da zararlı bir şey değil." Başka bir örnek de, mikrodalga fırının zararlı olduğunun iddia edilmesi. Burada bahsettiğim şey kritik/eleştirel düşünce eksikliği.

Ve bir noktada da, burada da olduğu gibi, bilim kötüleniyor, ona güvenilmez olduğu söyleniyor. Yukarıda da dediğim gibi, bilimden her şeyi bir anda tam doğru olarak yapmasını beklemek "ya hep ya hiç" safsatasına düşmektir.
0
🌸pantepember
(19.06.24)
neden kaymasın ki diyerek cevap vermek istiyorum

sen bunlara inanmıyorsun çünkü iyi bir eğitim almışsın.

ülkemizdeki insanların çoğun çok kötü bir eğitim aldılar. o yüzden inanıyorlar.

"biz aynı eğitimlerden geçmedik mi?" demişsin. geçmedik kardeşim.
0
abelardo
(19.06.24)
Bu arada bilimin sınırları konusundaki görüşlerim şu videoyla birlikte değişmeye başladı dün gece itibarıyle :)

youtu.be
0
sekizdokuzon
(19.06.24)
Ama şöyle de bir şey var; ben bu bilim adamının söylediklerini yogadaki birlik, tasavvuftaki vahdeti vücut kavramları üzerinden algılayabiliyorum. Yani buradan önce sezgi, sonra bilim oluşur gibi noktaya varıyoruz. Spiritüalizmi çok da boklamamak lazım.
0
sekizdokuzon
(19.06.24)
Sana mantıksız gelen her şey aslında mantıksız olmayabilir. Yakın zamana kadar halk olarak kuantum bilmezdik internet bilmezdik vs, birileri düşündü akletti çalıştı yaptı, yaygınlaşınca bilmenin ötesinde yaşıyoruz. Sen anlamıyorsun ya da inanmıyorsun diye bu saydığın şeyler veya diğerleri yoktur ya da safsatadır anlamına gelmeyebilir. Biraz da insanların algı çeşitliliğine, anlama kodlarına saygı duymak lazım.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
(22)

Neden kötü bir insan olmuyorsunuz?

sorularimicinfeykhesap
Sorum kendini iyi insan olarak görenlere. Ya da bir altta saydığım davranışları yapmayanlara. Kötülükten kastım bariz suç oluşturan kötülükler değil.Kötülükten kastım;Manipülasyon, duygu sömürüsü, kandırma, yalan söyleme, aldatma, entrika vs türü şeyler.Bunları yapınca kendinize yarar sağlayabilecek
Sorum kendini iyi insan olarak görenlere. Ya da bir altta saydığım davranışları yapmayanlara.
Kötülükten kastım bariz suç oluşturan kötülükler değil.

Kötülükten kastım;
Manipülasyon, duygu sömürüsü, kandırma, yalan söyleme, aldatma, entrika vs türü şeyler.

Bunları yapınca kendinize yarar sağlayabilecek olmanıza rağmen neden yapmıyorsunuz? Sizi tutan ne?

Somutlaştırmak için örnek vereyim. Manipülasyon yaparak iş yerinde yükselme imkanınızın olduğunu biliyorsunuz, ancak bunu yapmıyorsunuz?
Ya da ne bileyim entrikalar çevirerek birini yanınıza çelebileceğinizi biliyorsunuz ama yapmıyorsunuz gibi...

Dini inanç kısmını irdelemiyorum. Bunun haricindeki kısmı merak ediyorum. Yani lütfen "çünkü günah" demeyin :)

Tşk ederim.
0
sorularimicinfeykhesap
(18.06.24)
Içim rahat etmez. Sonradan kendi kendimi yiyeceğim şeyler yapmak istemiyorum.
0
nic cage
(18.06.24)
çünkü hayatımın her alanında adil olmaktan yanayım.
adil olmayan şey kendi çıkarıma da olsa kabul etmem.
0
rentts
(18.06.24)
onur..
0
unabomber
(18.06.24)
insan bence default kotu.

mukemmel kesinlikle degilim ama iyi olmaya calisiyorum. cunku bunu asilmasi gereken bir baraj olarak goruyorum.

biraz da karmaya inaniyorum, arada yaptigim cakalliklar bana uzun vadede iyi gelmiyor.
0
cooperr
(18.06.24)
İnsanoğlu sosyal bir canlı. Bir topluluk içinde yaşamak zorunda. Bunun olabilmesi için de o topluluğun yönetiliyor olması yanında kuralları da olmalı. Bu kuralların başında da topluluk üyelerinin birbirlerine, senin tabirinle kötü olmaması gerekiyor. Aksi taktirde toplulukta düzen sağlanamaz. Milyonlarca yıl uygulanan bu kurallar, genlerimize 'vicdan' olarak işlemiş. Aidiyet duyduğumuz toplum içindekilere kötülük yapamıyoruz.

Geri kalanı tamamen öğreti. Örneğin çok yakın tarihimize kadar savaşlar sonrası kazanan tarafa 3 gün talan ve tecavüz hakkı verilirmiş. Bu hiçbir insanlığa sığmaz ama her dinde de yeri var hala. O zaman normal sayılıyormuş. Şimdi farklı. Muhtemelen ben yapamazdım diyorsun ama o öğretiyle yaşamış olsan yapardın.
gibi
0
Mirket
(18.06.24)
Vicdanım. Vicdanıma ters hareket etmek kendim olmama engel.
0
boyalı kuş
(18.06.24)
Günün sonunda vardığım nokta şudur: Bir insan isteyerek iyi veya kötü olamaz kanaatimce. Belki bir süreliğine… sonra özüne döner elbette. Maya dediğimiz şey var ya işte ona çeker seni.
Kötü olamadığı için, toplumun çürümüş ahlaki norm ve kurallarına uyum sağlayamayarak, yediği kazıklar sonunda,aslında içten içe kızdığı şey insanların kötü olması değil, kendisinin engelleyemediği iyiliğidir. Bilir kendisini ve değişmeyeceğini ve bilir toplum nazarında bunun para eden bir şey olmadığını.
O yüzden insanın toplum nazaranda bir kıymeti harbiyesi olması için kötü olmak değil kötü doğması gerektiğidir. Hangi taraftan doğarsa doğsun insan, bu övünülecek şey değildir. Çünkü; bilinçli yapılmayan eylemlerle sadece deliler övünür.
0
dedeminhirkasi
(18.06.24)
Bu saydığınız kötülükleri belli dozlarda, farkında olsak da olmasak da içinde bulunduğumuz koşullar eğer dikte ediyor ve hoş görüyorsa hepimiz yapıyoruz. Günümüz Türkiye'sindeki ahlak anlayışıyla cumhuriyetin kuruluş zamanlarındaki anlayış aynı değil mesela. O zaman örneğin adam kayırma büyük ve bütün toplumu etkileyen bir kötülükken bugün hoş görülebiliyor. Çünkü yapmayan zarara uğruyor ya da uğratılıyor. Bir de büyük çoğunluğun yaptığı ahlaksızlığa karşı toplumun toleransı artar. Bence ahlak kuralları, kötülük tanımı öyle çok da subjektif değildir ama çoğunluğun bunları kötülük olarak algılayıp sergilemesi ya da geri durması zamanın ruhuna ve içinde yaşanan toplumun dejenerasyonuna bağlı. Örneğin bir otobüs durağında hiç kimse sıraya girmiyorsa bir noktadan sonra, ara sıra da olsa sen de sıra ihlal etmeye başlarsın. Kesinlikle sıra ihlal etmem, diyecek insanların görüşlerini sorduğunun farkındayım ama öyle ilkeli, ahlaklı insana çok kolay rast gelemezsin. Yapmıyorum diyen de ya yaptığının farkında değildir ya da sürüye uyup yapmaktan hicap duyuyordur.
0
sekizdokuzon
(18.06.24)
Bu saydıklarını yaptıktan sonra hissedilen şeye göre belirleniyor bence hareketin iyiliği ya da kötülüğü (kişinin kendisi için olan kısmı). Arkasından kötü hissetmediysen, harekete belki ezbere "kötü" dersin ama deneyiminle vardığın bir sonuç olmaz. Dolayısıyla sende yansımasını bulamadığın ahlaki bir sistemin içinde hissedersin kendini ve sana kötü diyip dursalar bile buna "kötü" demeyi sürdürürsen bölünürsün.

Terapi burada devreye giriyor. Hissettiğimiz şeyleri hangi şablonlara göre kategorize ederiz, hangi şablonu benimser ve yaşatmaya gayret ederiz.

Adam öldürmediğiniz sürece, zarar verirken zarar verdiğinizi bilerek zevk almadığınız sürece gerisi fasa fiso, gerisi insanlık halleri. Ne kendinizi, ne iyiliği ne de düsturları falan çok da büyütmeyin bence. Yaşıyoruz ve öleceğiz.
0
foreignsilhouette
(18.06.24)
Hani derler ya, babadan oğula nesil bu o...çocuklari diye. Belkide ondandir. Benim peder de dadluş gillerden hani.
0
Zetnikov
(18.06.24)
Bu arada söylediklerimden "Nasılsa yaptırımı yok, herkes gönlünce yapabildiği kadar kötülük yapıyor sürekli." gibi bir anlam çıkmasın. Her birimizin bir kotası var, astigimizda kendimizi gerçek bir kötü gibi hissedeceğim8z ve büyük sorgulamalara gireceğimiz, kimse o kotayı aşmaz kolay kolay. Yani diyelim bir işyerinde bir iş gününde çalışanların huzurunu devasa ölçüde kaçıracak ya da insanları galeyana getirecek kadar kötülük yapılmaz. Bir gün kötülük yapan ertesi gün onu telafi edecek bir harekette bulunur. Bence ahlak kuralları bağlamında bir aksiyonun telafisi başka bir aksiyon değildir ama çoğumuz böyle düşünmeyi severiz. Odunleme mi deniyordu buna psikolojide. Yani genel bir huzursuzluk olsa da kimse çileden çıkmaz. İnsanlar sosyal canlılar oldukları için bu dengeleri çok iyi gözetiyorlar. Deminki otobüs sırası örneğinde birine "Sıra var, lütfen sıraya girin" dediğinde genellikle başlarını önüne eğip susuyorlar. O da biliyor yaptığını, herkes bilir. Vicdan neredeyse elle tutulur, fiziksel bir şey insanlar için ama değişen şartlara, çıkarımıza göre bir süre susturup görmezden gelebiliyoruz.

Ben yine de kötülüğün, iyilik üzerine yapılan bir makyaj olduğunu düşünüyorum. Er geç siliniyor, doğru olan, olması gereken görülüyor, yaşanıyor. O yüzden umutsuz değilim.
0
sekizdokuzon
(18.06.24)
peki arkadaşlar, çok teşekkürler.

ilk başlığımdaki davranışlar neticesinde, terfi alan/sizden daha çok para kazanan birisine karşı, şunu mu diyorsunuz "olsun, ben doğru olanı yaptım, mutluyum".

sizi kandırarak/aldatarak manevi yıkımınıza ya da maddi zararınıza sebebiyet veren durumlardan sonra, "olsun ben yine de iyi insan oldum, içim rahat" mı dersiniz?

KİLİT NOKTA; sizin de aynı "kötülüğü" yapma şansınız vardı. yani yalan, aldatma, entrika yapabilirdiniz. yapmadınız. ve şimdi yapan kişi sizden çok daha mutlu/zengin vs. burası mühim tekrar edeyim. fırsat sende de var, karşı tarafta da. sen doğru adam olmayı seçtin.

neticede, takdiri/övgüyü vs karşı taraf aldı. sen ise beceriksiz/pasif/salak vs oldun. kimse karşı tarafın aslında "kötülük" yaptığını bilmiyor. herkes ise senin beceriksiz/pasif/salak olduğunu düşünüyor.

diyeceksiniz ki belki "ben biliyorum, yeterli". kendini kandırmak gibi olmuyor mu bu? kimse iyi adama " evet sen doğru olanı yaptın" demiyor. çünkü bunu iyi adamdan başka bilen yok. BUNU SENDNE BAŞKA BİLEN YOK. gece başınızı yastığa koyduğunda huzur mu yoksa kerizlik mi gibi bince bir düşüncede bulmuyor musunuz kendinizi?
0
🌸sorularimicinfeykhesap
(18.06.24)
yapabilsem yaparım. evham çok ben de. yalan söylesem kandırsam, bir şekilde açığa çıkar diye yapmıyorum.
0
jülsezar
(18.06.24)
@ sorularimicinfeykhesap

Cevap iki uc nokta da degil, ortasi.

Asiri iyi niyetli olmak da bence bir sikinti belirtisi. O zaman direk dogal seleksiyona girersin ve yokolursun. Ama surekli cakallik pesinde kosmak da normal degil.

Manipulasyon teknigini kullanmadan bence basarili olmak imkansiz. Mesela ben satis yapan birisiyim, verdigim servisi satmam icin manipulatif olmam gerekli. Bazen aradiklari servis bizde olmuyor ama buna ragmen var diyorum, isi aliyorum. Sonra gidip o is icin gerekli olan adamin pesinde kosuyorum, buluyorum, isi cozuyorum.
0
cooperr
(18.06.24)
Bu sorunun çözümü basit aslında: iyi adam olup "oyunu kurallarına göre oynamamak" seni aptal, pasif biri gibi hissettiriyorsa ya da insanların sana öyle baktığını düşünüyorsan bor sonraki senaryoda bu sefer oyunu kuralına göre oynarsın. Birine kötülük edip vicdan azabı çekmek mi (ki cekmeyebilirsin de, herkes yapıyor, ben de yaptım, dersin) yoksa doğru olanı yapıp kendini aldatılmış, hakarete uğramış gibi hissetmek mi?


Beni yıkıp geçip kariyerine tam gaz devam eden biri oldu yakın xamanda. İlk tepkim "Sağlık olsun" olmadı açıkçası. İçimden ve bazen dışımdan kızdım, sovdum. Ama şu an içim rahat, o insanın yüzünü bile unutmaya başladım. Ki o benim yüzümü daha çok hatırlar.

Seçim senin.
0
sekizdokuzon
(18.06.24)
Yeteneğim yok. Yeteneğim olsaydı da vicdanım rahat huzur vermez bana.
0
muhayyer divan
(19.06.24)
Çünkü kötü değilim. Bunu kendime yapamam. Ruhumu kirletemem. İçimden de gelmez.
0
gabe h coud
(19.06.24)
Normal kişilikteki insanlarda ahlak mekanizması vardır yukarıdaki özellikteki kişiler ise kişilik bozukluğuna sahip oldukları için onları durduran bir mekanizma yoktur. Bir narsistten bir psikopattan ahlaklı erdemli bir insan olması beklenemez normal kişilikteki insan yukarıda saydığınız davranışları sergilese bile vicdan azabı duyar pişmanlık çeker ayrıca normal insanın rutin davranışı değildir bunlar. Yukarıda saydığınız özelliklere sahip insanlar ruh hastasıdır. Din kısmına girmemeniz düşündürücü fakat din zaten akıl sağlığı yerinde olan insanlar içindir.
0
doharkoman
(19.06.24)
---KİLİT NOKTA; sizin de aynı "kötülüğü" yapma şansınız vardı. yani yalan, aldatma, entrika yapabilirdiniz. yapmadınız. ve şimdi yapan kişi sizden çok daha mutlu/zengin vs. burası mühim tekrar edeyim. fırsat sende de var, karşı tarafta da. sen doğru adam olmayı seçtin.---

Su kisma cevap vermek istedim. Doharkoman +1. Her insanın kendisine gore olusturdugu bi ahlak var ve "ben biliyorum, yeterli" demek kendimi kandirmak olmuyor. Kendini bilmek oluyor. Burada mevzu benim nasil hissettigim, benim vicdanima ne kadar uyup uymadigi. Bir de zaten kimsenin benim yaptigim iyi bi sey icin(kotulugu yapmadigim icin) bi alkis borcu ya da "wooww ne erdemli" deme lutfunda bulunmasina gerek yok. Bu benimle alakali, ben rahatsiz oluyorsam mesele bitmistir. Arkamdan da pasif, basarisiz, beceriksiz diye sallayabilir, bana ne.

Son kisimda da yattiginizda keriz gibi hisseder misiniz demissin. Ona da cevabim, keriz gibi hissetmem ama sinirim bozulur saglam kufurler ederim. Onun yaptigi kotulugu ben yapmadigim icin degil, o yapabildigi icin guzel soverim.
0
Feriyaanim
(19.06.24)
kendimi değersiz gördüğüm için başkaları için daha çok çabalıyorum. kendi menfaatim yerine başkalarını önceleyen kendimi iyi zanneden korkak bir aptal olduğum için.
0
ercu cozer
(19.06.24)
Yapabilme imkanımın olması ya da olmaması bana engel değil. Bir şeyi yapıp yapmayacağımın kararını vicdanım veriyor. Bilerek birisine ya da herhangi bir şeye kötü davranmak istemiyorum. Öyle bir negatifliği hayatımda istemiyorum. O negatifliğe neden olan kişi olmayı hiç istemiyorum. Zarar veren olmak istemiyorum. Bana yanlış gelen hareketi kendi çıkarım için yaparsam kendi değerlerime zarar vermiş olurum. Evdeki karıncalarından öldürerek kurtulursam hayvanlara zarar vermiş olurum. İş yerindeki asalaklarla ise açık bir şekilde uğraşırım. Gizli kapaklı işler bana göre değil. Olduğu kadar olur artık. Onlar gibi davranarak hoşlanmadığım insan tipi olmak istemem. Omurga sahibi olmak benim için önemli bir değer. Benim hakkımda benim ne düşündüğüm, içimin rahatlığı önemli, hesabım kendime. O tipler yüzünden yaşadığım haksızlıklara vs ye küfrediyorum, ettiğini bulsun, yaşattığını yaşamadan ölmesin deyip konuyu kapatmaya çalışıyorum…
0
boyalı kuş
(19.06.24)
eskiden iyi insan olmaya çalışıyordum sürekli. sanırım öğretilenlerden dolayı. artık kötüye kötü oluyorum, onlardan daha kötü oluyorum hatta. böylece bulaşmıyorlar.
0
antihero
(19.06.24)
(7)

Oto Tamircilerine güveniyor musunuz? Neden?

Ranchoddas
Oto Tamircilerine güveniyor musunuz? Bir araç tamircisi seçerken nelere bakıyorsunuz nasıl buluyorsunuz? Güvenmiyorsanız neden güvenmiyorsunuz? Bu konuda benimle tüm bildiklerinizi paylaşırasnız çok sevinirim. Bir proje üzerinde çalışmak istiyorum ve detaylı bir araştırmaya başlamak istiyorum. Şimdi
Oto Tamircilerine güveniyor musunuz? Bir araç tamircisi seçerken nelere bakıyorsunuz nasıl buluyorsunuz? Güvenmiyorsanız neden güvenmiyorsunuz? Bu konuda benimle tüm bildiklerinizi paylaşırasnız çok sevinirim. Bir proje üzerinde çalışmak istiyorum ve detaylı bir araştırmaya başlamak istiyorum. Şimdiden herkese teşekkür ederim.
0
Ranchoddas
(18.06.24)
- Kendim taniyorsam veya guvendigim biri referans olmussa guveniyorum. Ancak gene de arabayi birakmak istemiyorum, 5-6 saatlik is ise sabah birakip aksam almayi tercih ediyorum.
- Dikkat ettiklerim, aradiklarim: sorumluluk sahibi olmasi, yanlis bilgiler vermemesi, dinlemesi(bu maalesef standart sanayi esnafinda zor bulunuyor), hata varsa kabul edecek omurgaliligin olmasi ve isini temiz yapmasi.
- Neden guvenmiyorum: ustalara ozel degil para isin icine girdi mi guvenmemek cok normal, cok insan parasi soz konusu olunca yalan soyleyebiliyor. Onlari bu hale getiren de biraz ortam tabii suclama yok burada, musteri profili de ustalar kadar guvenilmez olabiliyor. En buyuk guvenmeme sebebim de ekside okudugum bir entry sonrasinda ortaya cikti, araci birakirken yasal bir kayit ile birakmiyoruz, arac sahibi olarak bir olumsuzlukta sorumlulugumuz oluyor. Sanayi islerinde aracin basinda mumkunse durmak lazim.
- Bu tur problemlerden kacinmak icin de genelde ayni insanlarla calismaya gayret ediyorum. Bir noktada durustluklerinden suphe edersem bir yere gitmeyi birakabiliyorum.
0
mbond
(18.06.24)
Araç tamircilerine güveni gösterebilecek unsur hususunda rastgele bir il seçerek Google mapstan ilgili iş yerlerine yapılan yorumlara bakılabilir.
Bilgisizliğimizi gösteren sorularımız ve tavırlarımız karşı tarafa çakal gibi davranma imkanı veriyor maalesef.

Egzoz muayene için daha geçen gün bir arkadaş bir oto tamircide yok yere 2,500 TL ödedi. Test değerleri limitin üstündeymiş vs..demişler kendisine.
Başka yerlere uğradığında aslında çok daha uygun fiyata sorunun giderilebileceği kendisine söylenmiş.

Sürekli para kazanma hırsı, hangi meslek grubunda olursa olsun karşı tarafın aldatılmasına, fahiş fiyat vermeye kadar gidebiliyor.

Hasta birinin ameliyata girmeden farklı daha uygun tedavi yöntemlerinden biriyle iyileşmesi ile aracın motorunu indirmeden basit bir tamirle aracı onarmak arasında nitelik farklı olsa da mantık olarak bir fark yoktur.
0
diyecevaplandı
(18.06.24)
Bunu yazarken üzülerek yazıyorum fakat Türkiye'deki hiçbir şeye güvenmiyorum çünkü iş ahlaki yeteri kadar gelişmiş değil her şey maddiyat odaklı dürüst, ilkeli erdemli inançlı insan yok olanıda toplum yoldan çıkarıyor zaten. Özellikle oto tamircilere hiç güvenmem tamir işi olanlara pahalıda olsa stres yaşamamaları için yetkili servislere gitmelerini tavsiye ederim.
0
doharkoman
(19.06.24)
Güvenmiyorum. Çoğu arıza tespiti yapamıyor. Sağlam parçayı söken sonra da onu satan çok duydum. İşçiliklerinin garantisi yok. Yapamazsa yapamadım demiyor ücreti iade etmiyor.
0
Topalordek
(19.06.24)
güvenmiyorum çok büyük kısmı düşünerek değil ezbere iş yapar, bir yeri yaparken başka yeri bozar.

tanıdığım, bildiğim güvendiğim bir servis var işlerimi orada yaptırırım. orası olmasa yetkili servise giderdim. yağ değişimi, periyodik bakım gibi temel işleri çoğu özel servis yapar sorun çıkacak kadar komplike şeyler değiller.
0
orpheus
(19.06.24)
50 tane tanıdığım usta varsa güvendiğim 5 tanesi falandır. Araç ve motosiklet topluyorum hobi olarak, ağır işler haricinde de sanayiye gitmem, kendim yaparım. En genç aracım 20 yaşında ondan çok haşır neşir oluyorum. Çok referanslı ustalar bulmaya çalışırım ya da güvendiklerimin yönlendirdiklerine giderim.

Önce ufak işler isterim tutumuna bakarım, is beğenmeyen tipse hiç ısrar etmem çıkarım. Para konusunda pazarlık yapmam zaten yüksek söyleyen adam ya işi yapmayacaktır ya da işi sündürecektir.

Proje işine gireceksen çok sabrın olması ve haftada en az 3 günü sanayide geçirmeye hazırlıklı olman lazım. Ustaları hoş tutup idare etmen lazım yoksa işin ortasında bırakıp gidenler çok olur, parçaların kaybolur vs vs. Her kola aynı anda saldırırsan çok dağılır takip edemezsin. İşi parçalara böl, yürüyen, elektrik, motor, kaporta,boya vs gibi. Biri bitmeden diğerine geçme, parçaları mümkünse sen muhafaza et.
0
mirty
(19.06.24)
zamanında ben de bir broadway vardı temiz bir araba üzerindeki parçalar orjinal. bir usta kaşla göz arasında orjinal parçayı, çıkma bir parça ile değiştirmiş. sonradan haberim oldu. çoğuna güvenmem.
0
komando kani var bende
(19.06.24)
(4)

Datça'dan ne alınır? Ne hediye istenir?

ermanen
Kardeşim oralarda geziyor şimdi. Ne alabilir oralardan? Ne hediye istenebilir?Marmaris, Dalyan, Dalaman, Fethiye ve o taraflardaki yerleri de ekleyebiliriz.
Kardeşim oralarda geziyor şimdi. Ne alabilir oralardan? Ne hediye istenebilir?

Marmaris, Dalyan, Dalaman, Fethiye ve o taraflardaki yerleri de ekleyebiliriz.
0
ermanen
(18.06.24)
Bademlı kurabıye.

Pehlıvan datcadan lokum,badem ve sabun.
0
ırene adler
(18.06.24)
Pehlivandan süt reçeli müthiştir
0
esinikaybetmiscorap.
(18.06.24)
Badem, badem ezmesi.
0
zimbirik
(18.06.24)
Zeytin yağı, bal ve bal ürünleri, kekik, sarı kantaron yağı...
0
doharkoman
(19.06.24)
(14)

15 bin TL harcayacak olsanız?

anarsika
Doğum günüm için böyle bir hediye aldım ama gerçekten harcayacak yer bulamıyorum. Herhangi bir yatırım veya kenara atmayacağıma dair söz verdim eve market alışverişi vs de yapamam. Kendimi şımartıcam ama nasıl :)
Doğum günüm için böyle bir hediye aldım ama gerçekten harcayacak yer bulamıyorum. Herhangi bir yatırım veya kenara atmayacağıma dair söz verdim eve market alışverişi vs de yapamam. Kendimi şımartıcam ama nasıl :)
0
anarsika
(18.06.24)
Güzel bir kahvaltı et, peşine de tatlı ye. Biter zaten o para.
0
numlock
(18.06.24)
Tablet alın güzel bir tane. Kendinizin varsa onu da ikinci el satın:)
0
enteg
(18.06.24)
Pasaportunuz yoksa pasaport çıkarıp vize alın, biraz da ekleyip yurtdışına çıkabilirsiniz.
Kalıcı olmasını istiyorsanız saat alabililirsiniz.
Playstation alabilirsiniz.
Laptop da alabilirsiniz
0
esinikaybetmiscorap.
(18.06.24)
Akıllı saat
Tablet +1
Kahve makinesi (filtre , türk kahv, veya kapsül)
Kaliteli kulaklık
0
jülsezar
(18.06.24)
Az daha ekleyip meta quest 3 alinabilir, baya eğlenceli alet.
0
diabolus79
(18.06.24)
apple watch falan al :)
0
robert bosch
(18.06.24)
logitech z906 veya steelseries arena 9
Kindle
Pc kullanıyorsanız 2.bir monitör
0
pislick0
(18.06.24)
15k çok para değil. vizesiz bir ülkeye seyahati belki karşılar. geleceğe yatırım olarak pasaportu aradan çıkartabilirsiniz. 3d yazıcı alabilirsiniz.
0
neira
(18.06.24)
tatile gitmek
0
ermanen
(18.06.24)
Seiko 5
0
komando kani var bende
(18.06.24)
madem hediye veren kişi bu parayı harcamanızı istiyor her gün elinizin altında olacak ve her an faydalanbileceğiniz elektronik cihaz satın almak hem sizin yararınıza olur hem de hediyeyi veren kişiyi mutlu eder. duruma göre tablet, kindle, smart watch seçeneklerinden bütçeye/ihtiyaca göre kombin yapardım.
0
beatbox yapan metalci
(18.06.24)
okursan kindle
çizersen tablet
oynarsan ps5
içersen kahve makinesi (sage)
ayfonun varsa apple watch ya da airpods (belki ikisi de)

bak sonuncusu acaip kalıcı olucak ve her gün kullanıcaksın
0
foreignsilhouette
(18.06.24)
gecekten kendimi simartacak olsaydim eve o parayla temizlikci cagirirdim artik kac ay icin yetiyorsa.

o zaten geliyorsa elektrikli dis fircasi, dyson supurge gibi seyler olabilir. tablet akilli saat, airpods falan simartmaz beni, zaten var ve cekmecede duruyor hepsi.

spor salonu uyeligi olabilir personal trainer ile. masaj olabilir.

hepsini acele ve tek bir seferde harcaman zorunda degilsin.
0
hot potato
(18.06.24)
Vizesiz bir ülkeye 1 haftalık yurtdışı tatili. Uçak bileti, konaklama, yeme içme her şey dahil.
0
doharkoman
(19.06.24)
(11)

Turkiyede istanbulun disindaki illerde de herkes dolandiricimi acaba?

Zetnikov
Arkadaslar merak ediyorum. İstanbulda yasiyorum. kime selam versem dolandirici olmus. Bir tane uc kagit yapmadan bisey satan adam gormek nasip olmadi uzun suredir.Merak ettigim soru şu, sadece istanbul mu boyle yoksa Tr nin heryerimi artik boyle? Siz ne dusunuyorsunuz?
Arkadaslar merak ediyorum. İstanbulda yasiyorum. kime selam versem dolandirici olmus. Bir tane uc kagit yapmadan bisey satan adam gormek nasip olmadi uzun suredir.

Merak ettigim soru şu, sadece istanbul mu boyle yoksa Tr nin heryerimi artik boyle? Siz ne dusunuyorsunuz?
0
Zetnikov
(17.06.24)
Normalde de çok etik - ahlak anlayışı olan bir esnaf kültürümüz yoktu zaten. Enflasyonist ortam herkesi daha da "Herkes tuttuğunu öper" moduna soktu.
0
salihdt
(17.06.24)
Bir büyüğümüzün 'Benim memurum geçinmenin bir yolunu bulur.' dediği günden bu yana bu ülkede hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
0
Mirket
(17.06.24)
İstanbul'da daha yaygın diyelim fakat Türkiye'de insanlar şaşırmış durumda toplum çok kötü durumda hiç bir ahlak etik yok neredeyse para için her şey yapılır olmuş durumda. Konu ahlaki yozlaşma ekonomik sorunların ahlaki yozlamada payı olsa da bir yere kadar. Türkye'den çok kötü durumda olan insanların Türkiye'de ki asgari ücretin dörtte biri oranında maaş aldığı ülkelerde bu ahlaksızlık fırsatçılık yalan dolan yok. Dizilerde sosyal medyada sürekli insanlara ahlaksızlık aldatma yalan dolan sahtekarlık kolay yoldan para kazandırma pompalanıyor. Netice ortada. Tesadüf değil toplum mühendisliği.
0
doharkoman
(17.06.24)
Para bulmak şu ortamda herkes için kolay değil. Hak arayabileceğin kurumsal büyük mağazalardan alışveriş yap. Referansı olmayan birine iş yaptırma. İşi tamamlamadan para verme. Fiyat sormadan hizmet alma. Hizmeti beğenmediysen tekrar yaptır öyle parasını ver.
0
ferenc
(17.06.24)
Ankara öyle değil. Dolandırıcı çok daha az.
0
muhayyer divan
(17.06.24)
anlatamıyorum + 1
0
alfired
(17.06.24)
Doharkoman +1

Yozlaşmışlık ülkenin her yerini sarmış durumda.Ben bu durumun başka ülke ve milletleri aşağılamanın ilahi bir sonucu olduğunu düşünüyorum. Aşırı da kibir var. Sorsan herkes kötü biz iyiyiz.
0
hebanon
(17.06.24)
Herkes demeyelim de epey artmış dolandırıcılar diyelim :(((
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(17.06.24)
Çok ucuz ürünlerde ve çok cazip fırsatlarda her zaman dolandırıcı ihtimali çok yüksektir. Ben çok denk gelmiyorum dolandırıcıya İstanbul'da değilim ama orada da denk gelmemiştim uzun süre.
0
enteg
(18.06.24)
Anadolu'da çok saf yani saf demeyeyim temiz yürekli insanda var ama sayısı fazla değil. İstanbul kadar yoktur ama hala vardır.
0
komando kani var bende
(18.06.24)
Memlekete geldim mersine. Bilenler bilir çok meşhur bir dondurmacı vardır 52. Katın orda. Özkaymak. Bir top dondurmayı 10 liraya satıyorlar. İstanbul'da sikimsonik yerlerde 50-60 lira.

İstanbul türkiyenin çöplüğü olmuş. Anadoluda hala temiz insanlar temiz işletmeler mevcut.
0
birmilyonunvarmi
(18.06.24)
(7)

Polis özel numaradan arar mı (Otopark mafyası ile ilgili soru)

psmstc
Bir özel marketin otoparkına çökmüş otopark mafyası tiplerle ailem ufak bebeğimiz ve eşim yanımdayken göz dağı verdiler. Arabanı bırakma filan diye. Biraz Uzun süreli bırakacaktım. (Marketinde izni vardı) Sonra ailemi olay yerinden uzaklaştırıp polisi aradım. 10 dakika sonra özel numara iki kez aram
Bir özel marketin otoparkına çökmüş otopark mafyası tiplerle ailem ufak bebeğimiz ve eşim yanımdayken göz dağı verdiler. Arabanı bırakma filan diye. Biraz Uzun süreli bırakacaktım. (Marketinde izni vardı)

Sonra ailemi olay yerinden uzaklaştırıp polisi aradım. 10 dakika sonra özel numara iki kez aramış. Sonra da whatsaptan arandım. Polis gibi konuştu özel numarası olduğunu söyledi. İsim filan sordu geldik burada yoksunuz dedi, ailemin yanına geldiğimi söyledim En yakın ilçe karakoluna şikayette bulunabilirsiniz dedi ve kapattı.

Şimdi az 1-2 km ötede aracımızı da mecburen parketmek zorunda kaldık zarar verilmesinden biraz korkuyoruz. Polisin "gizli nodan kişisel araması" da ayrı bir tuhaf durum.


Ne yapmamızı önerirsiniz? Şimdiden teşekkürler.
0
psmstc
(17.06.24)
Size yönlendirilen memur aramıştır sizi normal.

ben trafik kazasında 112den aradığımda, polis sonra beni kendi özel numarasından aradı. konum attım ona vs.

gizli nodan araması ilginç. ben gizli nodan arayanı açmıyorum yıllardır. zaten bayadır da gizli nodan aranmıyorum :D
0
jülsezar
(17.06.24)
Beni de bi kere jandarma aramıştı. Saçma gelmişti ama sonra düşündüm ki adam nereden arayacak başka.
0
nickini vermek istemeyen uye
(17.06.24)
Arar.
0
komando kani var bende
(17.06.24)
Arıyor. Park halindeki aracıma çarpıp kaçanlar ile ilgili tutanak tutmak için polis çağırmıştım. Hava soğuk diye arabada bekliyordum. Polis geldi, aradı "adrese geldik hangi araç" vs. diye. Aynada görüp indim, el sallayarak işaret ettim. Geldi, tutanağı tuttuk. Yani hepsine araç içi ya da şirket tanımlı telefon bağlayıp aradıklarında 112'nin arıyor gözükmesi daha şık olur belki ama işte işin teknik kısmı ve toplam maliyeti ile ilgili net hesaplama imkanım yok.
0
nawar
(17.06.24)
Yapılması gerekeni yapmamışsınız buradan tavsiye istiyorsunuz acayip. Polis yapılması gerekeni söylemiş zaten. Polis size ulaşmak için aramış normal bir durum.
0
doharkoman
(17.06.24)
numarasını açığa çıkarınca başın her sıkıştığında ararsın diye gizli no'dan aramıştır. ben de kamudayım. bazen gizli no'dan aramak zorunda kalıyorum işleri hızlandırmak için.
0
gizemli dede
(17.06.24)
Durumun gerginliği ile adamlar bir şekilde numaranızı buldu diye düşündünüz herhalde.

Polis hatta itfaiye bile 112'yi aradıktan sonra şikayet yerine geldiğinde arıyor cepten. Gizli numaradan hiç aranmadım ama @gizemli dede'nin dediği gibi kendini korumak amaçlı öyle yapmış olabilir. Sizin çekinceniz de normal bu arada.
0
chicha_v2
(18.06.24)
(6)

Entelektüel ilgisi yüksek, hayatı gerçeğe yakın algılayan meslek grupları

sekizdokuzon
Selamlar;Öğrenmeye meraklı, insan ilişkileri konusunda ortalamaya oranla başarılı, hayattan iyi kötü keyif alan insanların etrafında kumelendigi meslek grupları nelerdir? Reklamcılık ve müzik sektörü geliyor benim aklıma. Dizi setleri dışında görsel sanatlarla ya da felsefe, sosyoloji gibi alanlarda
Selamlar;

Öğrenmeye meraklı, insan ilişkileri konusunda ortalamaya oranla başarılı, hayattan iyi kötü keyif alan insanların etrafında kumelendigi meslek grupları nelerdir? Reklamcılık ve müzik sektörü geliyor benim aklıma. Dizi setleri dışında görsel sanatlarla ya da felsefe, sosyoloji gibi alanlarda çalışanlar da düzgün, hevesli, ufuk açan insanlara benziyorlar.

Nedn sorduğuma gelirsek sürekli şikayet eden, birbirinin gözünü oyan, küçük hesap peşindeki şark kurnazlariyla karşılaşmaktan ikrah geldi. Biraz da umutlu, yaratıcı, sakin, keyifli insan görmek istiyorum. Bunlar neredeyse ben çadırımı oralara kuracağım.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(17.06.24)
buradayım, selamlar:)
reklamcıyım, aynı zamanda edebiyatla ilgileniyorum. yazma, çizme işleri vs.
edebiyat, felsefe atölyeleri vs. bakabilirsiniz
0
bahçedekisandal
(17.06.24)
Türkiye için konuşursak, batı zihniyetiyle insanımızı veya toplumu yorumluyan, sorunların çözümü için yine dışarıyı referans alanlardan uzak kalın demek zorundayım.
"Ay'a çıkan batı" ile dünyada bir çok yeri karıştıran, insanı hiç sayan, kaosa sebep olan batı yine aynı batıdır. Filistin meselesi çözümü bile ABD'nin bir sözüne bakar.

Kendimize has yüzyıllar öncesine dayanan bir tarih, gelenek varken sanayi devrimi gibi yakın zamanda biraz sesini duyurmuş, doğunun kaynaklarını sürekli (hala) sömüren, rönesans ve reformun asıl sebebi bile Endülüs Emevilerine dayanan batı, gözümüzde fazla büyütülmüştür.
Avrupa için konuşursak,şu anki nüfüsları bile dünya nüfusunun % 15 kadar ama siyasi diplomatik etkileri daha fazla.
Neyse , maddi kriz baş gösterdiği an onların da kendi aralarında, birbirlerine düşecekleri bir döneme yaklaşıldığı ifade ediliyor bazı yorumlarda.
Varsayılan ayarlarından biri de orta çağ karanlığıdır.
Maddi refahları, bu karanlığı silmeyip sadece üstünü kapamıştır.

Size tavsiyem teknolojik gelişimlerin sosyal yaşatıya etkilerimi ve gündemi, geçmişle birlikte ele almak öncelikleriniz arasında olsun.
Kapitalizmin sanatı denen reklamcılık, müzik sektörü ile sınırlı kalmamak lazım.
0
diyecevaplandı
(17.06.24)
Hamallik ve insaat ameleliği

Birkere calistimi ufkun baya açiliyor. Entellige giden yolda ilk basamaklardan.
0
Zetnikov
(17.06.24)
Mimarlık.
5-6 tane farklı backgrounddan gelen mimar tanıdım, en muhafazakarı da en züppesi de ortalama türk insanından yukarıda.
0
Bruce
(17.06.24)
Siz entellektüel değil populist kişileri arıyorsunuz. Zaten reklamcılık, görsel sanatlar ve ''müzik sektörü'' (sanat olsa başka ama sektör yazmışsınız) tam olarak pr sektörünü tanımlıyor. Malum, günümüzde her şey imaj. Bizim gibi bilgi toplumu olmayan toplumlar imaja veya tatlı söylemlere bakarak kolay manipüle edilebiliyor. Entellektüel kişiler muhafazakar olur popüler kültürle ve kitleleri manipüle etmekle işi olmaz zaten populist olmadıkları için avama hitap etmezler. Siz tv tarihçisi, tribünlere oynayan ekonomist, zor günler edebiyatı yapan anchormanlardan arıyorsunuz belli ki. Sizin hissettiklerinizle entellektüellik arasında bağlantı yok. Entellektüellik her meslek grubunda olabilir fakat görece fazla olan meslek grupları tıp, mühendislik, mimarlık, eczacılık, hukuk, pilotluk, gemi kaptanlığı, arkeoloji... ''diyecevapladı'' O KADAR HAKLI Kİ!
0
doharkoman
(17.06.24)
İşte ben niyet okumadan eleştiren, dinleyen, okuduğunu anlayan insan görmek istiyorum. Tek entelektüel benim ve benim tahayyülümdeki insanlar kısıtlılığında yaklaşmayan, yanlışa bile tavrı yıkıcı olmayan, anlayan, anlatan insanlar neredeler? Belli ki burada değiller.
0
🌸sekizdokuzon
(17.06.24)
(25)

Turist vizesiyle yurtdışına gidip geri dönmemek

dedeminhirkasi
Konusunda ne düşünüyorsunuz. Yakın zamanda italya'ya gideceğim. Burada işim evim arabam var. Ama oraya gidince ne dil var ne bir meziyetim var yapabileceğim. Zanaat yok bir şeyden anlama yok. Fakat burada yaşamak istemiyorum artık. İnsanlarından havasından suyundan her şeyinden bıkmış durumdayım. Ke
Konusunda ne düşünüyorsunuz. Yakın zamanda italya'ya gideceğim. Burada işim evim arabam var. Ama oraya gidince ne dil var ne bir meziyetim var yapabileceğim. Zanaat yok bir şeyden anlama yok. Fakat burada yaşamak istemiyorum artık. İnsanlarından havasından suyundan her şeyinden bıkmış durumdayım. Kendimi buraya ait hissetmediğim için artık burada da mutlu değilim. Ne yapsam da orada kalsam, kalabilsem..
0
dedeminhirkasi
(16.06.24)
Bir zanaatin yoksa zor hocam. Zaten is bulamazsin, bulsan da sana is veren somurmek icin verecek. Aradan 1-2 ay gecince cepten harcadiginla kalacaksin. Geri donunce de vizen iptal edilip deport edileceksin, bi daha da schengen zor alirsin (en azindan 5 yil).

O kadar kafaya taktiysan portekiz gibi nazaran rahat oturum veren yerleri arastir (golden visa). Oturumunu alip oyle git. En azindan kaybin sadece maddi olur.
0
brkylmz
(16.06.24)
Canım ülkeyi niye kimse beğenmiyor ya? Turist vizesiyle zor. Dil de yoksa hepten zor. İş arama vizesiyle kalışınız uzar anca.
0
Kahvedesu
(16.06.24)
Y.lisana falan ya da iş bulup gidin.

Öbür türlü mümkün değil

Ya da iltica etmeniz lazım
0
jülsezar
(16.06.24)
@ Kahvedesu, canın ulkense sen niye yurtdışındasin gelsene ülkene
0
🌸dedeminhirkasi
(16.06.24)
Hocam canım ülkemiz uzaktan daha güzel seviliyor. Uzaklaşınca senin de gözüne güzel gelecek. Ama bahsettiğin yolla değil. Gitmek isteseydim kanunlara uygun bir şekilde, işimi gücümü ayarlayıp giderdim. Diğer türlü burdakinden de beter bir hayat yaşarsın.
0
ruhen hastayim ben
(16.06.24)
bence de %100 negatif. italya'da (ekonomisi iyi bir ulke bile degil, masa alti kolay is bulunabilen) calisma/oturma izni, dil, meslek, beceri vs olmadan durumun oradaki birkac gun once gemiyle gelmis afrikali gocmenler gibi olacak. hatta daha da kotu olacak zira onlarin kendi aralarinda bir dayanismasi vardir, sende o da olmayacak. Diyelim turkiye'deki hayatin gercekten bunaltici 10 uzerinden 5 diyelim, bunu 10 uzerinden 1'lik bir hayatla takas etmek... olmadi.
0
hot potato
(16.06.24)
@dedeminhirkasi, kurulu düzenim var yeğenim gelemem. Ben iş bulamıyorum Tr'de.
0
Kahvedesu
(16.06.24)
Yapan cok var. Erasmusa gidip donmeyen de var. Ne dusunuyorum.. sizin gibiler yuzunden, zaten zor olan vizeler daha da zorlasiyor bize. Erasmus anlasmasi da fesholursa yakinda sasirmam.
Ben de bu ulkede yasamak istemiyorum. Buna diyecek bi seyim yok tabii ki ama gitmenin yolu o degil. Ayrica sana da yaramaz dil yok bi sey yok..
0
Kittie
(16.06.24)
Çok sorun yaşarsın. Sosyal medyada gördüklerine, youtuberlara falan inanma.

Bir defa çalışma iznin olmadan, gittiğin ülkenin dilini çok iyi bilmeden hiçbir şey yapamazsın.

Ayrıca sağlık hizmeti, banka işlemleri, ev-oda kiralama, ehliyet vb şeylerin hepsinde sorun çıkar. Genel olarak yaşam kaliten daha da düşer.
0
ferenc
(16.06.24)
Sadece ülke değiştirerek daha mutlu, huzurlu bir insan olunmuyor. Orada nasıl yaşayacağın, ne yapacağın da önemli. O dış hatların efsunlu bir havası var, cidden o alana girince üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi hissediyorsun. Ama o yüksek hal en fazla bir sene sürüyor. Sonra yine günlük kaygılar sosyal ve duygusal çatışmalar başlıyor. Insan her yerde insan. Buradan çok daha özgürlükçü bir toplumda yaşamaya başlasan bile ekonomik durumunun belirsizliği seni yer bitirir.

9 kadar yaşlandım ki her konuda bir duyduğum, bildiğim var. Bizim bir arkadaş vardı Kocaeli'nde PTT'de memurluk yapıyordu burada. Adam kafayı kırdı, sanırım yolsuzluk vs ile buradan parayı topladı Avrupa'ya gitti. Birkaç sene oradan oraya savruldu, parası bitti. En son Türkiye'deki babasından para istiyordu. Yani gideceksen bir planın olsun, can havliyle atma kendini buradan oraya. Ve zamanla orada da değişen yaşam koşullarına rağmen benzer iç mücadeleleri yaşayacağını bil. Tebdili mekanda anlık ferahlık vardır çünkü, insan uzun vadede sürekli içine bakar. Içeriden görür her şeyi.
0
sekizdokuzon
(16.06.24)
Bir de olumlu bir örnek vereyim, adamı az önce Instagram'da gördüm, aklıma geldi. Başka bir arkadaşım da burada şeflik ve müzisyenlik yapıyordu. Bayağı evliz iki çocuk babası adam. Hatta çocuklarından biri dencok küçüktü o sıralar. Bu adam önce Yunanistan'a geçti, bir çağrı merkezinde çalıştı. Yaşı kirklara yakındı bu arada. Çok da düzgün, kaliteli bir adam. "Bu kadar yaşa, deneyime ne yapıyorum ben Allah'ın Yunanistan'ında, çağrı merkezine? Akşama kadar milletin ağız kokusunu çekiyorum, orada beni bekleyen daha yaşını doldurmamış çocuğum var demedi. Yani tabii arada dertlestigimizde anlatıyordu ama sürekli şikayet etmiyordu. Neyse orada bir seneye yakın çalıştı Z bu arada mesleğiyle alakalı işleri kovalamaya devam etti. Danimarka'da bir restauranttan iş teklifi geldi bir senenin sonunda. Önce kendisi gittiz bir süre sonra ailesini Dr aldırdı yanına. Şu anda gayet mutlu görünüyorlar. Çocuklar Danimarka'da eğitim alacak.

Böyle gideceksen git, yolun açık olsun. Ama bir önceki anlattığım avel gibi burnunun dikine gitme. O da öldü mü, ne oldu acaba?
0
sekizdokuzon
(16.06.24)
İş bulma sorunu hemen her ülkede arttı. Bunu da bil derim. En sağlam ekonomisi olan ülkelerde bile beyaz yaka iş bulmakta zorlanıyor. İşten çıkarmalar fazla. Hali hazırda bir işin varsa, düzen varsa bozma.
0
ferenc
(16.06.24)
Yasal olmadan geçersen rezil olursun. Ben Fransa'da böyle yasal olmayanlarla bir iki kere konuştum, zor hayatlar. Yani misal gelecek 10 sene sıkıntı cekmeye değecek mi? Bence değmeyecek. Buna ek olarak italya maalesef ekonomik olarak çok bir şey sunamayan bir ülke (maaslari falan acayip düşük, arkadaslarin maasini duyunca acayip sasirmistim).

@ferenc; abi bunu sürekli yaziyorsun. Nerelerde misal beyaz yaka dediğin kişiler iş bulamıyor? Elde veri, istatistik, bir arastirma var mi? Hayır misal tedarik zincirinde misal resmen yer gök iş kaynıyor. Evet düz muhasebecilik yapan, ne bileyim sisteme verin giren gibi işlerde belki azalma vardır ki bunlar zaten beyaz yaka degil, ben şu dediğini destekleyen veri daha görmedim. Issizlik oranlarinda değişme yok. Sürekli beyaz yaka öldü yaşasın mavi yaka diyorsun, bunu amerika'ya ya da it islerine bakıp mi diyorsun?
0
logisticsmanager
(16.06.24)
@logisticsmanager

Adam senin gibi evlilik yoluyla gitmeyecek. Vatandaşı olana her imkan var. O yüzden senin yaptığın yorumlar objektif değil. Bir partner yoluyla bir ülkeye kapak atmakla çalışma izni alıp, iş bulup gitmek arasında fark çok. Biri nitelik ister diğerinde birşeye ihtiyacın yoktur. Net olmuştur umarım.

Hanımcılık ile Fransa'ya kapak atmakla bu kişi gibi olmak arasında fark çok. O yüzden bence insanları yanlış yönlendiriyorsun. Diyeceksen benim gibi evlilik yaparak git falan de.
0
ferenc
(16.06.24)
"En sağlam ekonomisi olan ülkelerde bile beyaz yaka iş bulmakta zorlanıyor. İşten çıkarmalar fazla."

Bunun ile kişinin vizesinin vs ne alakası var? Buraya "Avrupa'da vizesiz beyaz yakanın iş bulması zor" yazsan neyse.
Nerede bu beyaz yakaların işten çıkarıldığı iş bulamadığı büyük ülkeler?
Net konusmus olsan net olabilirdi evet. Kusura bakma da bu tarz başlıkların hepsine aynı şeyi yaziyorsun otomatik.

Vizesi olmayan kişinin iş olayi değil direkt ülkede bulunması bile sıkıntı.
0
logisticsmanager
(16.06.24)
Çok alakası var. Gelişmiş ülkelerin vatandaşlarının refah seviyesi yüksek olduğu için mavi yaka işleri veya zanaat yapmak istemezler. Bu boşluk için mavi yaka alımına gidilir.

Fransa'da kaç tane beyaz yaka Türk gördün kaç tane aşçı, kebapçı, tamiratçı gördün buradan yola çık.

En temizi bence Fransa'dan kadın bulmak.
0
ferenc
(16.06.24)
@ thetruenorthstrongandfree, hocam bilmediğim bir olay, konu. Önümü görebildiğim bir şey olsa cesaretim var. Yol gösterenim ve başıma neler geleceğiyle ilgili bilgi verenim olsa düşünmem asla. Fakat gidip karavana dönmemek değil konu zaten. Nasıl en mantıklı şekilde kalabilirim bu konuda yardım istiyorum.
0
🌸dedeminhirkasi
(17.06.24)
Saçmalık
0
but that was just a dream
(17.06.24)
boşver italyayı .

ispanya_30k euro ya (ki bunu bankada tutup orada harcayacaksın hepsi de değil üstelik) portekiz _tr den 8000 euro pasif gelir gösterene oturum veriyor araştır.
0
illegalstar
(17.06.24)
Yerinde olsam tr de ascilik kursuna giderdim bi kac sene de calisirdim.
Havada kaparlar.
0
Zetnikov
(17.06.24)
sordugun soru uzerinden, diger seceneklere/imkanlarina bakmadan yorum yapiyorum. yoksa calisma vizesi alabilecegin yere gitmek cok daha mantikli olur. veya dilini bildigin. avrupa ulkeleriyle ilgili de tecrubem yok ama 1'i turkiye'de 3'u yurtdisinda 4 kere sifirdan basladim.

mevcut birikiminden en mantikli olani nakite ceviriyorsun, mesela araba doviz bazinda deger kaybediyor o mantikli. birikimin varsa o ikinci oncelik. en son ev, mumkunse evi satma kiraya ver.

yanina alabildigin kadar nakit aliyorsun. abartip riske de atma, 2 ay minimum masrafla idare edecek kadar en az.

dil yoksa, turklerin cok oldugu merkezi bir yeri gozune kestir. italya'dan almanya'ya gidebiliyorsan kolayca o da olabilir mesela. gozune kestirdigin yerde yasayan insanlara simdiden ulasmaya calis, facebook grubu olur vs. baglanti kurmaya calis bi sekilde. vize durumunu yasal tutmaya calis, calisma iznin olmasa bile ulkede yasal olarak kal. turist vizesi olur, ogrenci vizesi olur, neyse. direkt gemileri yakarsan illegal statuye dusersen daha zor.

o bolgede minimum masrafla kalacak yer ayarla, pansiyon tarzi hosteller, backpackers mekanlari falan. kahvalti dahil olur genelde. ucuz sekilde karnini doyurmanin yolunu bul, ALDI gibi bim benzeri marketlerden hazir yiyecek olabilir, ucuz fastfood zinciri olabilir. yerel para kazanana kadar harcadigin her sey TL olarak gidiyor aklinda bulunsun.

sonra network kasmaya basla turklerde. dil yoksa bunu yapmak zorundasin, dil ogrenmek uzun ve zahmetli. ilk amacin elden nakit alarak para kazanabilecegin is bulmak. kebapci olur genelde, insaat isleri sigortasiz adam calistirmak istemez. muhtemelen somuruleceksin, gunde 10-12 saat haftada 6 gun calistiracaklar. baska turlu olmuyor pek. kalacak yer verir bazisi, dukkanin arkasinda bi odada 2 ranza olur 3-4 kisi paylasirsiniz mesela. yemek verirler bazen. genelde kacak calisma sartlari boyledir.

saglam arkadas bulmaya calis ozellikle yasal olarak kalan birisi. banka hesabi falan acamayacaksin cunku. vizeni yasal tutabilirsen guzel, tutamazsan turkiye'ye gelip gidemezsin. iki turlu de, para gelisi sagladigin anda ilk amacin durumunu yasal hale getirmek. illegale dusmemek bu noktada cok onemli. turist vizen devam ederken ogrenci vizesi, sonra atiyorum calisma vizesi falan bi sekilde uc uca ekleyip dikis tutturmaya calisabilirsin. olmazsa da siginmaci statusuyle falan kalmaya calisacaksin. bunlar bulundugun ulkenin kurallarina gore degisen seyler o yuzden yorum yapmak zor. ama benzer yollardan gecmis kisilerle baglanti kurup yol gosterme konusunda destek alabilirsin.

ilk etapta bu sekilde yol izlemeni tavsiye ederim. evi falan da satip gidersen daha buyuk risk, daha buyuk kayip. her sey yolunda gitse bile bi sure sonra depresyona girip yapamayan geri donen cok insan var. o yuzden onu uzun vadede degerlendir. ilk etapta minimum masrafla en uzun sure legal olarak kalmaya, o surecete para kazanmaya odaklan. zaten vize basvurulari falan masrafli. kesin bi yol bulursan (yatirimci vizeleri falan var mesela) o zaman evi satip girersin. ama olmaz da donmek zorunda kalirsan diye evi tutmakta fayda var.

her halukarda zor bi surec aklinda bulunsun. sadece maddi olarak degil, manevi ve psikolojik olarak yipratici. dil ve calisma vizesi olmadigi icin zaten uzun sure turklerle, turk mantigiyla ve hatta daha kotu ve pisleriyle yasamak zorundasin. 3-5 yil sabrederim dersen, ucu guzel bi yere cikabilir. uzun vadede dil ogrenip entegre olmaya calisman mantikli, yoksa orada da mutlu olmayacaksin. entegre olursan sonraki asama kok salmak, ev olur aile kurmak olur falan. bayramlarda gelir gidersin. maslow teorisi aslinda, en alttan basliyorsun iste. genel durum bu.
0
icim urperiyor
(17.06.24)
@ferenc

avrupada mavi yakaların çoğu ailesi eskiden oraya göçmüş, orada doğmuş büyümüş kişiler.

ki orada doğup büyüyenlerin hepsi de mavi yaka olmuyor.

türkiyeden sonradan gidenler beyaz yaka olarak gidiyor

benim gözlemim böyle
0
jülsezar
(17.06.24)
Yapma etme.
0
gabe h coud
(17.06.24)
Bir yere turist olarak gitmekle yaşamak çok farklı şeyler. İkincisi yaşadığınız sorunlar yabancı ülkelerde de devam edecek kaçmak kurtuluş değil sorunları çözmeniz lazım. Öncelikle eksiklerinizi tamamlamanız lazım. Yabancı dil bilmediğinizi yazmışsınız öğrenin ohalde. Zanaatta öğrenin madem.. Tavsiyem illa yurtdışında yaşamak istiyorsanız önce bu eksiklikleri tamamlayın ondan sonra gidin. Yurtdışı toz pembe değil yabancı dil olmazsa rezil olursunuz. İtalyada işssizlik almış başını gidiyor İtalya'nın kendi insanları iş bulamıyor Türkiye'de insanlar İtalya'dan daha iyi durumda yaşıyor gidip yaşarsanız kendi gözlerinizle görürsünüz.
0
doharkoman
(17.06.24)
"başıma neler geleceğiyle ilgili bilgi verenim olsa düşünmem asla" - basina neler gelecegini biliyorum ve anlatsam buyuk ihtimal inanmazsin, hayal gucun yetmez.

risk almayi goze alabilmek iyi de sacma sapan riskin bir faydasi yok.

turkiye bir copluk olabilir, ama bildigin bir copluk. Is/ev/araba bu ucluye sahip olan birinin turkiye'den ayrilmaya calismasi - yurtdisinda iyi bir teklif alabilecek asiri kalifiye ve dil problemi olmayan biri degilse - sacmalik..

Eger yurtdisinda sana ciddi destek olacak birisi yok ise (akraba/e$), Is/ev/araba uclusune ulasman en iyi ihtimalle 15 sene surer.
0
cooperr
(17.06.24)
(45)

arkadaşımın evimden zeytinyağı çalması

la lykia
eski bir arkadaşım kahvaltıya gelmişti.evde zeytinyağının içinde duran iki küçük bidon milas yağlı zeytinı var, ondan çıkarmıştım. çıkarırken de anlatmıştım, "işte bu zeytin böyle yağın içinde duruyor, yağda durmazsa hemen küfleniyor, coğrafi işaret aldı daha yakınlarda" vs. diye. o gün kahvaltı yap
eski bir arkadaşım kahvaltıya gelmişti.

evde zeytinyağının içinde duran iki küçük bidon milas yağlı zeytinı var, ondan çıkarmıştım. çıkarırken de anlatmıştım, "işte bu zeytin böyle yağın içinde duruyor, yağda durmazsa hemen küfleniyor, coğrafi işaret aldı daha yakınlarda" vs. diye. o gün kahvaltı yapıldı, dağıldık.

ben bir süre sonra bir baktım o zeytinin içinde durduğu yağ yok olmuş, haliyle zeytin de küflenmiş.

eve de başka kimse gelmemişti. duruma hiçbir anlam veremedim. acaba ben tuvalete gittiğim bir ara arkadaşım biraz daha çıkarmak istedi de yağı mı döküldü, belki elinden kaydı, olur ya insanlık hali. ama öyle bir şey olduysa bana niye söylemedi? belki unutmuştur ya da utanmıştır dedim.

arkadaşıma nazikçe sordum: "bizim o gün çıkardığımız zeytinin yağı mı döküldü o gün? zeytinler yağsız kalmış küflenmiş" dedim. haa evet ya galiba döküldü biraz dedi o kadar.

çok tuhaf buldum tavrını. zeytin de o bölgeye giden birinin getirdiği zeytin, markette falan satılmıyor, üzüldüm haliyle, koca bidon zeytin çöpe gitti. ama yine de zeytinde değilim, tavır ve rahatlığı tuhaf geldi ama neyse dedim üzerinde durmadım.

aynı arkadaşım başka bir gün akşam oturmasına geldi. tuvalete gitmiştim. döndüğümde mutfaktaydı, ben de mutfağa yöneldim, bir şey lazım mı dedim. yok peçete alacaktım dedi, önümü kesti, yani mutfağa girmemem için. bir şey istiyorsan ben vereyim dedi. ben yine bir şaşırdım, ne alaka benim evimde, sen bir şey istiyorsan ben vereyim asıl diye düşündüm ama bir şey demedim. yok su alacaktım ben de dedim, girdim mutfağa.

mutfağa girdiğimde gördüğüm manzara: evinden iki tane cam kavanoz getirmiş, bizim diğer ikinci bidondaki zeytinin yağını onlara aktarmış.

ne yapıyorsun dedim? ya işte bu yağ fazla gelmiş zeytine, aktarayım dedim falan diye saçmaladı. dedim ne alaka, o zeytinler yağın içinde duruyor, diğeri zaten küflendi, anlattım sana. sen ne yapıyorsun bana bir anlatır mısın dedim.

bu sefer itiraf etti, işte benim yağım bitmişti, bu yağ da bu zeytine fazla gelmiş diye düşündüm, bir şey olmaz nasıl olsa diye birazını alayım dedim dedi.

diğer zeytinin yağını da mı almıştın dedim, çok az almıştım dedi.

o kadar afalladım ki, ne diyeceğimi, ne tepki vereceğimi bilemedim. yemin ederim zeytininde, yağında değilim tabii ki, ama evime giren çıkan insan, bu düpedüz hırsızlık değil midir? kendimi salak gibi hissettim.

siz olsaydınız ne yapardınız, nasıl tepki verirdiniz? arkadaşlığınızı bitirir miydiniz, konuşur muydunuz?

*** ekleme 1 ***

ön yargı olmasın diye yazmamıştım başta:

bu kişi çok eski bir çocukluk arkadaşım. aynı mahallede büyüdük, ailesini tanırım. ben tahmin ediyordum ama arkadaşım yakın zamanda itiraf etti; babası ve baba tarafı çok sorunlu tipler maalesef. evde psikolojik, ekonomik, fiziksel şiddetle büyümüş.

kendisinin de kişilik bozukluğu ve/veya psikolojik sorunları olduğuna ve son zamanlarda daha da belirgin hale geldiğine inanıyorum.

işsiz ve aylardır iş bile aramıyor ve her gün düzenli alkol alıyor.

ben biraz manevi destek olmak istemiştim kendisine. aylardır iş aramasına yardımcı oldum, derdini anlamaya çalıştım, konuştum vs vs.

benden zeytin ve yağ istese veya para istese verecek biri olduğumu da, sırt çevirmeyeceğimi, bunun da asla lafını yapacak biri olmadığımı çok iyi biliyor ama bence asıl derdi "istememek" idi çünkü isteseydi kendini ezik hissedecekti muhtemelen.

zeytini anlatma nedenim ise; böyle şeylere çok meraklı ve ilgili olmasıydı. kahvaltıda sofraya çıkarırken bu nasıl zeytin böyle diye sordu. zira dediğim gibi markette olan bir zeytin değil. ben de anlattım.

yağ miktarı: 2 tane 5 litrelik cam kavanozdu. yarısında zeytin vardı. sanırım her iki seferde de 2 litreye yakın yağ yapıyor. bu arada yazmayı unutmuşum. ilkinde de yağ almış, dökülmemiş. benim evden bulduğu boş bir pet şişeye almış.

*** ekleme 2 ***

olay günü yani evden henüz gitmemişken biraz sert bir tepki verdim ve konuştum. bu yaptığın çok yanlış, başkasının evinde yapsan adın direkt hırsıza çıkar, niye benden istemedin vs. gibi bir konuşma. o da evet, çok haklısın, salaklık bu yaptığım, ben de çok üzüldüm seni üzdüğüme falan dedi.

ama ben olay günü ciddi şok yaşadım. hani insanlar bazen der ya, olay anında bağıramadım diye. o kilitlenme hissi nasıl bir şeymiş direkt yaşadım. insan birkaç dakika içinde aa 20 yıldır tanıdığım insan hırsızmış diyemiyor. gerçek anlamda afalladım.

olayın üzerinden birkaç hafta geçti şu anda. olaydan 1 hafta sonra ben bir mesaj attım. kendisini iyi görmediğimi, arkadaşı olarak destek olmaya çalıştığımı ama benim de yapabileceklerimin sınırlı olduğunu, düzenli ve az olmayan miktarda alkol alımının uzun vadede illaki ciddi sorunlara yol açacağını, en kısa sürede profesyonel destek alması gerektiğini nazikçe yazdım.

tamam konuşalım falan dedi ama o zamandan beri ben uzak duruyorum, o da bir tuhaf davranıyor. tersliyor, sonra şaka yaptım diyor. ben de biraz kaçtım açıkçası. zaten hakikaten işlerim de çok yoğundu ama biraz da bahane edip görüşmedim. eve zaten davet edemem artık.

bu arada ben psikoloji mezunuyum ama klinik uzmanlığım yok, terapi eğitimi de almadım. onun için tam bir yorum yapabilecek ya da tanı koyabilecek durumda değilim ama aklıma gelen şeyler var tabii.

son zamanlarda tam olarak şöyle bir tablo çiziyor: sürekli bir haklılık hali var. eleştiriye karşı çok hassas. her şeyi biliyor, herkesten farklı, herkesten zeki, kimse onu anlamıyor. evden çıkmıyor, kimseyle görüşmüyor ve sıkı alkol alıyor. işsiz ve iş aramıyor. şimdiye kadar yaptığı birikim ile geçiniyor. (erkek, yaş 38)

yani baya bitik bir halde aslında. biz de pandemide çok görüşmemiştik. sonra birkaç şey oldu, ben iş aramasına yardımcı oldum, bulduk da iş ama oradan da 2 günde gönderdiler. hatta patron demiş ki, sen çok tuhaf bir tipsin, adını koyamıyorum ama sana güvenemedim, birlikte çalışamayız. belki orada da birşey yaptı bilemiyorum.

benim de bundan sonra görüşmeye niyetim yok zaten.

çocukluk arkadaşımdı, eskiden böyle biri değildi. bir şeyler yapmaya çalıştım, sırtımı çevirmek istemedim bu haldeyken ama çoğu kişinin dediği gibi kimsenin doktoru değiliz, yapabileceklerimiz sınırlı.

yani öyleyken böyle...
0
la lykia
(14.06.24)
Zeytinyağı çalan arkadaş mı olur yahu? O an evinizden ve hayatınızdan kovmanız gerekir o kişiyi. Kovdunuz değil mi?
0
pispinti
(14.06.24)
Bunun adı hırsızlık.
O kişiyi evinize de almayın, yakınınıza da almayın. İletişiminizi kesin.

Basit bir zeytinyağı kaybetmek değil insanı sürekli tedirgin edecek bir şey. Kendi evinde böyle bir olay olunca insan kendini savunmasız ve çaresiz hisseder.

Ben olsaydım "Bence bu hırsızlık ve asla kabul edebileceğim bir şey değil. Seninle arkadaşlığımı sonlandırıyorum." derdim. Siz de öyle deyin hatta umarım o anda söylemişsinizdir bunu.
0
michael_knight
(14.06.24)
Ohaa cok urkutucu bence ya, gercekten insan ne tepki verecegini bilemez. Ciddilesip hadi ordan siee deseydiniz iyi olurdu, direkt arkadasligi bitiririm tabii ki konusmak ne demek.
0
Feriyaanim
(14.06.24)
evime davet etmem. özellikle görüşmem. karşılaşırsam selam selam. çok çok yakın arkadaşlarıma da anlatırım.
0
elorelia
(14.06.24)
hocam zeytinin yağını çalan kişi kesin başka şeyler de çalmıştır. bu şahsın size gelmesi sonrası kaybolan eşyalarınız oldu mu bir onu düşün bence.

her halükarda da şahsı hayatınızdan çıkarın, kabul edilebilecek bir davranış değil bu zira. ayrıca "bir anlık şeytana uydum" gibi bir durum da yok, hazırlık yapıp evden şişe getirmiş diyorsunuz. böyle birine zerre güven olmaz bence.
0
shadowfollower
(14.06.24)
elorelia +1
0
jülsezar
(14.06.24)
Arkadaşınız olduğu için belki daha geniş perspektiften bakamıyorsunuz ama insan sadece zeytinyağı çalmaz. Sizden istemek yerine gizli kapaklı çalmayı tercih etmiş. Huydur bu. Görüşür müsünüz bilmem ama evinize sokmayın okurken rahatsız oldum.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(14.06.24)
çok kötü ya, o kişiyi bir daha evine sokmamanı ve hatta iletişimi tamamen koparmanı gerektirecek bir durum bence bu. resmen hırsızlık.
0
hrskrs
(14.06.24)
Hırsızlık.
Hayatımdan çıkarırım. Böyle bir insana nasıl guveneceksiniz? Ya başka şeyler de çalarsa?
"Ya param bitmişti sende fazla varmış"
0
logisticsmanager
(14.06.24)
herkesin aksine yorum yapacağım. herkes dışarıdan bir insan olarak kesin ve net kıssas istemiş, ama arkadaş var arkadaş var. bazen bazı insanlara karşı o kadar radikal olamıyorsunuz. benim de evime gelen arkadaşlar oluyor. şeytana uymuştur, salaklığına denk gelmiştir, idrak edememiştir vs...o yüzden herkese ikinci bir şans veririm. tabi bu karşıdakinin ne kadar üzüldüğü, sıkıldığı, pişman olduğu ile paralel. eğer bu dediklerim varsa ikinci bir şans veririm. eğer iflah olmaz, rahat biriyse her zaman yapıyor ve yapar demektir. direkt yol verirdim. hatta etrafımdakilere de rezil ederdim herkes dikkat etsin diye.
0
buenosdias
(14.06.24)
ya hırsızlık deyip kriminal tarafına yüklenmeden bu bence direkt mallık. istiyorsan söyle ya zeytinyağı çalmak ne sjkdhfsd ben olsam hırsız da hırsız diye anlatmam da böyle tuhaf hasta değişik biri olduğunu anlatabilirim belki yakın arkadaş çevreme, o da daha çok gülmek için jhgd ve kendisiyle de tabii sohbeti keserim. başka şeyleri almış mı bi kontrol bence de manyak belli ki.

edit: ön yargı dediğiniz şey arkadaşı tamam normal değil ama biraz anlaşılır kılıyor. cidden hastaymış adam.. grimavi ve paintovaa hak verdim, bu hikaye karşılıklı acayiplik olmadan zor.
0
nic cage
(14.06.24)
ovdugun birsey oldugu icin, bana hirsizliktan daha cok sana gicigi var da zarar mi vermek istedi diye dusundum.
0
durgunfoton
(14.06.24)
nic cage +1
Bize göre tabii ki hırsızlık da, benim evime giren çıkan bir arkadaşım bunu yapsa mal mısın aq diye ensesine vurur dalga geçerim. Sonra da neden böyle bir mallık yaptığını anlatması için sıkıştırırım.

Tuhaf bi davranış kesinlikle, hırsızlık gözüyle bakmayabilirim ben de yakın bir arkadaşım bunu yapsa.
Biraz köylü kurnazı, sinsice bir hareket; bu huylarla uyuşan genel bir tavrı varsa bu insanın dikkat etmek gerekebilir.
0
Bruce
(14.06.24)
bu suçtan ceza evinde yatanlar var. aydın bölgesinde yaşıyorum, zeytinyağ hırsızlığı çok yaygın burda.
0
mikahakkinen
(14.06.24)
korkunç ya, bir de böyle bir insanı evime almış olma fikri içimi ürpertir dururdu.

planlamış bi de, evden cam şişe getirmeler falan. daha fazla vakit geçirse, başka şeyleri gözüne kestirse küçük küçük soyacaktı demek ki. asla görüşmem, yakınımdan bile geçirmem.
0
ofelia
(14.06.24)
evinden direkt kov bu hırsızı.
bu yarın senin evinden paranı, pulunu her şeyini çalar.
yuh ya ben tutar küfür ederek kovardım evden.
ayrıca herkese hırsız olduğunu söyle durumu anlat.
başkasının evinden ufak çaplı neler çalmıştır bu aklın durur.
bak konu çok önemli herkese söylemezsen vebali senin boynuna.
0
OgutucuRecep
(14.06.24)
hırsızlık bu. arkadaşın hırsız, kleptomanyak veya düpedüz mal. böyle birisi oldugunu bu zamana kadar nasıl anlayamadın hayret. evine nasıl alıyorsun böyle birisini, evinden başka şeyler de almıştır bu. almadıysa da alır yani, güvenemezsin ki.

yapacağım şey, bir daha asla evime, arabama almamak. yakınlarıma anlatmak. mümkün oldugunca az muhatap olmak.
0
abelardo
(14.06.24)
Evime gelecek kadar yakın arkadaşım beğense ve istese gerekirse tamamını veririm o yağın ama benden çalınca ı ıh. Kavanozdaki yağı geri boşaltıp yollarım kapıdan.
0
nawar
(14.06.24)
Ben hırsızlıktan fazlasını gördüm bu olaylarda. Şöyle ki ilk bidondaki zeytinyağını zeytinler küflensin diye lavaboya dökmüştür. Sizin açıklama yaptığınız gün yapmışsa yanında zeytinyağını koyacak kap vs yoktur çünkü. İkincisinde de yine zeytinler bozulsun amacı var ama zeytinyağı da boşa gitmesin istemiş. Arkadaşınızın amacı hırsızlık değil kötülük yani. Belki sizi kıskandığından da yapıyor olabilir
0
gnosis
(14.06.24)
ikiniz de acayipsiniz. zeytinyağını almışsa ve sana söylememişse salaklık yapmış. muhabbeti azaltırsın en kötü ihtimal. bu kadar büyütmelik bir şey göremiyorum
0
paintov
(14.06.24)
Koşarak uzaklaş ondan.
onu tanıyan arkadaşlarınıza da söyleyin :
- eve geldiğinde yağlarınızı bodruma saklayın.. diye.

@paintov ,
bu tür hırsızlıklar başka hırsızlıklara gebedir.
0
diyecevaplandı
(14.06.24)
Yalnız hocam senin arkadaşına zeytinyağı şovu yapman da gereksiz olmuş, ona da bir hediye boyu alırsın o zaman bilgi verirsin anlarım da

ikiniz de tuhafsınız+1
0
grimavi
(14.06.24)
ya bırak gitsin
insanlar kendini kurtarmak istemiyorsa sen niye fazlasını yapıp kurtarmaya çalışasın ki
0
OgutucuRecep
(14.06.24)
Herkes gerekeni söylemiş zaten ben de ne kadar bir yağ onu merak ettim? 1 litre filan mıydı yoksa daha mı fazla?
0
yenibirgüzelnick
(14.06.24)
bence de hirsizligin disinda birde cekememezlik gibi bir seyde olabilir gibi gorunuyor. korkunc bir durum gercekten, ozel alanin ihlali
0
foster
(14.06.24)
Arkadaşınızın psikolojik rahatsızlığı olduğunu düşünüyorum (kleptomani) kendisi ile konuşup tedavi olması için ikna edin. Böyle bir durumda nasıl tepki verirdim bilemedim ama soğuk kanlı ve mesafeli olmakta fayda var.
0
doharkoman
(14.06.24)
enteresan valla. son ana kadar hep "kesin bidon delinmistir akmistir, insan arkadasinin evinden zeytinyagi mi calar ne kadar sacma" diyodum. maddi durumu falan mi kotu? ekmek falan da degil ki, zeytinyagi. kleptomani olabilir mi? veya istahina duskun birisi de kaliteli zeytin yagina mi karsi koyamadi?

yani arkadasligimi bitirmem ben muhtemelen, ama baya bozulurum ve arayi da acarim diye dusunuyorum. ama grupla arkadaslik durumu varsa gorusmemezlik etmem yani sahsen. borc alip geri odemeyen arkadaslarima da ayni tarifeyi uyguluyorum, biraz saf olabilirim ben.
0
icim urperiyor
(14.06.24)
"bir şey istiyorsan ben vereyim"
ve
"iki tane cam kavanoz getirmiş"

kısımlarına koptum yalnız.

bu kısa hayatta, kimseyi düzeltmekle falan uğraşmayın. bazı şeyleri tamamen kesmeli insan.
0
la traviata
(14.06.24)
Ben de arayı açardım, bir daha da asla evime almazdım. Ne saçma bir durumdur bu valla dönüp dönüp tekrar okudum duyuruyu.
0
peki madem
(14.06.24)
Olayı normalleştiren ve ''nolcak yeaa'' diyenlere bir anlam veremedim. Bu bildiğin hırsızlık. Hadi amacı hırsızlık değilse bile kasıtlı bir şekilde zarar vermek e bu da hırsızlık kadar kötü bir şey.

insan arkadaşının malına vs. bile isteye neden zarar vermek istesin. İstiyorsa da arkadaş değil düşman denir ona.

Ben olsam arayı açardım ha açmasam bile evime almazdım bir daha.

Hadi ilkinde oldu neyse unutalım desek bile bunu bir daha yapıyorsa bunun devamı da gelir çünkü.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(14.06.24)
Soruyor musun bir de olduğu çıkart gitsin. Mesele zeytinyağı değil düpedüz planlı soyguna gelmiş
0
birmilyonunvarmi
(14.06.24)
Sizi nasıl "ilginç" bulmuş bazı yanıtlayanlar hiç anlamadım.

Bu mevzubahis arkadaşı yaptığı hiçbir şeyin sorumluluğunu almayan, şuursuzca yaşayan, aman nolcak ya diye her senaryoda eğer mümkünse mevzuyu kendine doğru yontan tiplere benzettim ben.

Hayatta tutmak için bi sebep yok, varlığı zarar çıkarın gitsin elbette.
0
hedep
(14.06.24)
ananiyimioguz
(14.06.24)
son zamanlarda okuduğum en garip şeylerden. manyak mı yanında kavanoz taşıyor bir de? zeytinyağı yani bu?? direkt arkadaşlığımı bitiririm ben, bu tiplerin yanında korkuyorum. çevreme de anlatırım tabii.
0
deartheodosia
(14.06.24)
Arkadaşlık bitirilir, sorarsa da içinde olulan her türlü sözü yüzüne boca edersin, her yerden de engellersin. Bu kadar.

Eski bir arkadaş olup senden bir miktar yağ isteyemeyecek kadar seni tanımayan, buna karşılık yaşab söyleyerek yağını çalmaya yeltenecek kadar cüretkâr ve girişken(!!!) olan insan düpedüz hırsızdır kıskançtır hazımsızdır. Üzgünüm, kötü biri o. Acilen hayatından çıkar derim.
0
muhayyer divan
(14.06.24)
Yaşab = yalan
0
muhayyer divan
(14.06.24)
Aradaki açıklamanı şimdi okudum, şahıs işsizmiş, "artık" iş bile aramıyor ise ciddi çıkmaza girmiş ve kafası bulanmış olabilir, hele ki erkekse veya eline bakanlar varsa iyice sıyırmaya yaklaşmış olabilir.

Evet meraklıymış ilgiliymiş ama o ilgisi merakı çok yüksek ihtimalle bundan para kazanılır mı bakış açısından kaynaklı. Yoksa övdüğün şeyin sendeki mevcudiyeti onu kudurtmuş olabilir. Bazı insan gerçekten kıskanç olur, hazımsız olur, hazmedemediği şeyler karşısındakinde de olmasın ister. Öyle biri mi bilmiyorum ama aç kedilerin önünde et yemek gibi olmuş seninki. Keşke yapmasaydın. İnşallah bir daha yapma.
0
muhayyer divan
(14.06.24)
arkadaşının çok ciddi sorunları var. sadece hırsızlık değil akli bir sıkıntısı olduğunu düşünüyorum. her durumda uzak durmakta eve sokmamakta fayda var.
0
orpheus
(14.06.24)
İletişimi keserdim. Eve kavanozla gelmiş, plan yapmış, kleptoman olduğunu sanmıyorum. Ya art niyetli ya da başka psikolojik sorunları var. Her türlü uzak duymak isterim. Ha param çoktur, psikiyatr ücretine yardım ister, onu öderim, o kadar.
0
asteriks
(14.06.24)
arkadasin balatayi siyirmis..
0
cooperr
(14.06.24)
bence ellerini aç ve tanrıya evden başka birşeyde çalmamıştır inşallah diye dua et.
0
Zetnikov
(14.06.24)
çok çok çok uzun zamandır ne ben bence ne de duyuru böyle bir olaya denk gelmemişti. Bunu yapabilecek "cesaret" içinde olan insan bence sizden isteyebilirdi de. İstemekten utanacak olsa çalmaktan, almaktan daha çok utanmalıydı. Nereden tutsan elinde kalan saçma sapan bir olay. Sırf böyle anlarda yok olmak istiyorum ben. devamını nasıl kotardınız çok merak ettim.
0
sparkle kiddle
(14.06.24)
birine bunun şovunu yapmış kendi yağı gibi sonra o kişi istemiş olabilir mi xd her ne sebeple olursa olsun hırsızlık kötü ve devamı gelir
0
ala09
(14.06.24)
bugün bir entry gördüm, çok hoşuma gitmişti favorilemiştim.

insanlığın sonu hümanizm yüzünden olacak şeklinde bir entry.

hırsız hırsızdır, ailesinden psikolojik şiddet görmesi filan geçin bunları. normalde evinize giren hırsızla arkadaşlık kurmuyorsanız, bu şahısla da olmamalısınız. ayrıca bu rezaletten sonra, mesaj atmanız filan, işte insanlığın sonunu getirecek hümanizmden anladığım mikro örneklerden.
0
wilhelmwasmuss
(15.06.24)
Tabii ki bundan sonra görüşmek olmaz, çevremizdeki kişilere onlar özellikle istemediği sürece yardım etmek maalesef imkansıza yakın, incindiğinizle kalırsınız.

İşsiz olması, zamanla kendini en haklı görmesi, kimsenin onu anlamaması patternleri bir tanıdığımda da vardı. 45 yaşında olmalı şu an hala işi yok ve hiç düzelmedi, biz de görüşmeyi kestik. Umarım destek alır ama kendini her durumda en haklı gören birinin destek almaya gitmesi mümkün olamıyor herhalde.
0
montreal
(15.06.24)
(7)

Herşey dahil konseptli otellerin fiyat saçmalığı

nivoandmira
Mısırda sarm el seyh te 3 gece bayram boyu max 20 k Tr de bu konseptlerde min 80k isteniyor.
Mısırda sarm el seyh te 3 gece bayram boyu max 20 k
Tr de bu konseptlerde min 80k isteniyor.
0
nivoandmira
(14.06.24)
oha gerçekten böyle bi durum var mı, ben şok oldum şu an.

80e trde bir hafta kalırsın. 3 geceye 80 verirsen ultra ultra lüks bir yerde kalırsın.

üç farklı tarihe bilet baktım ankaradan mısıra. 15.000 civarı bir kişi gidiş geliş. bizim aile 3 kişi, etti 45. hadi üç günlüğüne bu eziyet değer desem 60.000 etti. ne manası kaldı ben anlamadım.

geçen birisi de tayland için aynı şeyi söylüyordu. bileti nasıl olduysa ölü fiyatına almış. ben yine bilet bakmıştım kişi başı 30.000 civarıydı. (ankara'dan hep aktarmalı olduğu için fiyat çok farkediyor.)

yani evet trde her şey dahil konseptler çooook pahalı kabul. alınan hizmete değiyor mu tartışılır. dışarıda bir mekanda öpülüyorsun ona da kabul. ama şimdi mısırın bir de görünmeyen yüzü var ve sokakta yürünmez diyorlar. e şimdi ben bebekle mısırı gezemedikten ve otelde kaldıktan sonra niye taaaa oraya gideyim?

tayland mesela belki çocuk olmasa yine düşünülebilir ama hastalığı, sineği, yağmuru vs.

bir de ben mesela deniz tatile çıktıysam gezmeyi sevmem, dinlenmek isterim. turistlik yapmadıktan sonra da gitmenin manası kalmıyor.

herkes bi tutturmuş trde tatil yapan salaktır vs. hayır ya değildir. herkesin şartları ve beklentileri bir değil çünkü. hele ortada bebek varsa çok değişiyor işler.
0
elorelia
(14.06.24)
- Turkiye'de bayramda talep Misir'a kiyasla daha yuksek olabilir. Orada da bayram neticede ama belki onlar bayramda bu tarz tatil yapmiyordur. Yurtdisindan gelenler olsa da siradan bir hafta gibidir.
- Iscilik biraz daha ucuz olabilir.
- Fiyatlar biraz ortamin algisiyla alakali, Turkiye'de bu paralari verenler var demek. Misir'dan ziyade Yunanistan da ucuz diyorlar, bu daha enteresan.
0
mbond
(14.06.24)
Türkiye'de de Mısır'da da 20 bin liraya da 80 bin liraya da her şey dahil otel var.
Mısır'ın otel-servis kalitesinin genelde Türkiye'ye göre birazcık daha düşük olduğunu söylüyorlar. Bir de Mısır vatandaşları bayramlarda bizim kadar otellere gitmiyor sanırım.

Sizin dediğiniz gibi %400 bir fark yok, belki %20 civarında bir fark vardır.
0
michael_knight
(14.06.24)
Mısır'a çok yeni giden bir arkadaşım fiyatların uygunluğu karşısında şok geçirmişti. Geldiğinden beri anlatıyor. Carrefour'da 2 poşet alışveriş yaptık 200 tl'ye yakın bi miktara geldi, hala inanamıyorum diyor. Yani saçmalık Türkiye'de, onlarda değil...
0
silverleaf
(14.06.24)
biz de bayramda değil ama ekimde şarm el şeyhe gidicez. bileti uyguna aldık kişi başı 5k bile değildi aldığımızda. (sıkı takip edince yakalanabiliyor) otel için de 2 otel ayırttım ön ödemesiz. 6 gece için biri 20k biri 30k. tarih yaklaştığındaki para durumuma göre karar vereceğim.

tr'de fiyatlar böyle devam ettiği sürece büyük konuşmayayım ama tr otellerine para vermem. tr'de kamptan devam. otel istersem ya mısır ya yunan, param varsa üstüne çıkarım.
0
ofelia
(14.06.24)
Saçma olan nedir anlamadım? Fiyat farkı kastediliyorsa normal bir durum.
0
doharkoman
(14.06.24)
Portekiz’in cennet gibi adasındaki otelin Ağustos dönemi her şey dahil bir hafta fiyatı 80.000 TL. Fahiş uçak bileti fiyatları olmasa gidecektim ben. :( Ben bir aylık ev kiraladım Datça’da. Tüm öğünleri dışarıda yesem bile daha ucuza tatil yapmış olacağım.
0
auroraaurora
(14.06.24)
(2)

gurmepasaj.com hk

toua tokuchi
güvenilir bir site mi? hakkında hiçbir yoruma denk gelmedim de internette.
güvenilir bir site mi? hakkında hiçbir yoruma denk gelmedim de internette.
0
toua tokuchi
(13.06.24)
Siteyi daha önce kullanmadım. Dolandırıcıya benzemiyor.

Kredi kartımla alışveriş yaparken dolandırılmaktan korkmuyorum. Bir sorun olursa chargeback yaparım, paramı alırım.
0
michael_knight
(13.06.24)
Güvenilir bir siteye benziyor. .yorum okuyup manipüle edilmek yerine güvenilir site hangi kriterlere sahip olur bunu araştırın seçiminizi bu kriterlere göre yapın.
0
doharkoman
(14.06.24)
(3)

Alkol ve halüsinasyon?

the sound and the fury
Nadiren de olsa içilen Alkol halüsinasyon yapar mı ayrıca psikotik bozukluk teşhisi olan birisi ilaçla beraber kullanabilir mi? Riskli mi
Nadiren de olsa içilen Alkol halüsinasyon yapar mı ayrıca psikotik bozukluk teşhisi olan birisi ilaçla beraber kullanabilir mi? Riskli mi
0
the sound and the fury
(13.06.24)
Riskli.
0
sekizdokuzon
(13.06.24)
her türlü ilaçla riskli olduğunu düşünüyorum.

bende en hafifinden citol vardı. doktor asla alkol kullanma demişti.
0
art cat chocolate
(13.06.24)
Evet.
0
doharkoman
(14.06.24)
(8)

Gamsız insanlar itici midir?

slm ben yalnız komando yasin
Çevrenizde vardır ya böyle gamsız ve rahat insanlar.Dünya yansa umurlarında olmaz. Hiçbirşeyi kafaya takmazlar sevgilisinden ayrılır, işten kovulur ya da istifa eder, kaza geçirir arabası pert olur kafaya takmaz. rahat insanlardır.bu tip insanlar itici midir size göre? böyleleri ile arkadaş olmak is
Çevrenizde vardır ya böyle gamsız ve rahat insanlar.Dünya yansa umurlarında olmaz. Hiçbirşeyi kafaya takmazlar sevgilisinden ayrılır, işten kovulur ya da istifa eder, kaza geçirir arabası pert olur kafaya takmaz. rahat insanlardır.

bu tip insanlar itici midir size göre? böyleleri ile arkadaş olmak ister misiniz?
0
slm ben yalnız komando yasin
(13.06.24)
gamsız olmayı istiyorum ben de . bence itici değiller. arkadaş olabilir niye olmasın
0
jülsezar
(13.06.24)
Bayılıyorum ben böyle insanlara.
0
sekizdokuzon
(13.06.24)
Ama abuk sabuk, sorumsuzca davranıp sonra dert yanıyorsa başka. Onu hiç çekemem.
0
sekizdokuzon
(13.06.24)
bence gamsız insanlar daha sempatik bulunuyor genel olarak
0
abelardo
(13.06.24)
imrenilesidir. ne güzel kafalar rahat, ölümlü dünya diyor bakıyor dalgasına.
0
hops
(13.06.24)
dışarıya yansıtmama rolü yapıyorlar sadece
ya da tuzları kuru
0
bir soru sorcam
(13.06.24)
Bir yerde rahatsız edici oluyor. Çünkü seni de gevşekliğe itiyorlar. "Bir şey olmaz", "sakin ol" tavırlarına uyum sağlarsan nihayetinde işler senin götünde patlıyor. Bu noktada sorumluluğu onlar almıyor tabii ki.
0
stronzo
(14.06.24)
Değildir
0
doharkoman
(14.06.24)
(7)

denize 4 km mesafede bir zeytinlik aldım

gizemli dede
600 metrekare bir yer aldım. arada birkaç gün orda takılmak istiyorum. mevzuatına uyarak nasıl bir yapı yapılabilir. başka öneriniz varsa dinlerim
600 metrekare bir yer aldım. arada birkaç gün orda takılmak istiyorum. mevzuatına uyarak nasıl bir yapı yapılabilir. başka öneriniz varsa dinlerim
0
gizemli dede
(13.06.24)
Hayırlı olsun.
Bir karavan alıp, karavanınla gidip ara sıra konaklayabilirsin.
Mevzuata uygun şekilde zeytinlikte hiçbir şey yapamazsın, gübrelemek, sulamak, budamak, sürmek, ilaçlamak ve hasat dışında.

Edit: Diğer cevapları okuyunca bir kez daha vurgulama gereği duydum. Şu hani plastik bekçi klubeleri var ya, onlardan bile koyamazsın.
Kaçak olarak bir şeyler yaparsın, belediye yıkana kadar oturursun olayı hariç tabi.
0
Mirket
(13.06.24)
arsanın sınırından kadastro yolu geçmiyorsa yasal hiçbir şey yapamazsın
0
malheiros
(13.06.24)
Plakalı ve ruhsatlı olarak yasal bakımdan sorun teşkil etmez. Tekerlekli bir araç gibi istenildiğinde hareket edebilecek gibi olunca sorun olamaz.
0
liberal
(13.06.24)
Öncelikle hayırlı olsun. Mülkünüzün statüsünü bilmiyorum ama umumiyetle çadır kurabilirsiniz veya sökülebilir taşınabilir konteyner gibi basit yapılar koyabilirsiniz.
0
doharkoman
(13.06.24)
tarım arazisine arazinin % bilmemkaçını geçmeyecek şekilde baraka/kulübe yapılabiliyor diye biliyorum.

ama detayını bilmiyorum.
0
kibritsuyu
(13.06.24)
600 meyre icin ugrastigina degmez. Parana yazik
0
halk
(13.06.24)
yapı yapamazsın. konteynır koyabilirsin zeminine beton dökmemek şartıyla. en güzeli 2 oda +banyosu olan hazır konteynır alın hem böcek fare giremez hemde ısı yalıtımlı olduğu için yaz kış daha rahat edersiniz.

bağ evi yapabilirsin ama onunda ilçe belediyede sorman lazım imarı nasıl köye bağlıysa muhtara vs.
0
100binZar
(13.06.24)
(3)

dolar bayramda sonra nolur

toua tokuchi
ciddi bir hareketlenme olur mu?
ciddi bir hareketlenme olur mu?
0
toua tokuchi
(13.06.24)
olmaz +1
yabancılar usd/try'yi 1-2 ay kadar daha shortladılar. daha fazlasını bilemezsin.
0
gabe h coud
(13.06.24)
Büyük finans kuruluşlarının yıl sonu tahminlerini okuyun.
0
doharkoman
(13.06.24)
Hareketlenme olmama riskini ben almazdım.
0
osssy
(13.06.24)
(4)

uyku ilacı olmadan uyuyamıyorum

deartheodosia
uyku ilacı alınca da uyanmakta ve gün içinde normal olmakta zorlanıyorum :( nasıl uyuyabilirim? ilaç almadığımda sabahlıyorum ve gün içinde çok yorgun oluyorum.
uyku ilacı alınca da uyanmakta ve gün içinde normal olmakta zorlanıyorum :(
nasıl uyuyabilirim? ilaç almadığımda sabahlıyorum ve gün içinde çok yorgun oluyorum.
0
deartheodosia
(12.06.24)
çok şanslısın. 1 yıldır uyku sorunu çekiyorum, denemediğim şey kalmadı ve bu konuda üstat oldum. sonunda buldum çözümü; Valerian Root. Nature's Bounty Valerian Root çok iyi, uykunu alıyorsun sabah da dinç kalkıyorsun ama piyasadan kaldırıldı. Bu oranlarda başka ürün bulabilirsin.

Bu ürün Nature's Bounty'nin ürününe en yakın olanı, Valerian'ı biraz eksik ama onu da ayrıca bulabilirsin yetmezse.
www.hepsiburada.com

bu da daha uygun fiyatlı benzer bir ürün.
www.vitafenix.com

Tek başına Valerian Root, en uygun fiyatlısı:
www.amazon.com.tr

edit: Valerian Root günlük 800-1200mg civarı alınması lazım. onun için ilk iki linkteki ürünleri alırsan onların eksik Valerian'ını son linkteki ürün ile desteklersen en iyi sonuca ulaşırsın. Bu arada bu bilgi için 100k tl verirdim. Doktorlara harcadığım para + zaman + yaşadığım stres, çok daha üzerinde bile verirdim.

Bana buradan ya da sözlükten bu konuda istediğin zaman ulaşabilirsin. Destek olmak isterim.
0
gabe h coud
(12.06.24)
Uyumanızı engelleyen sebebi bulmanız lazım bence.

Konforsuz bir yer mi, çok mu sıcak, çok mu soğuk, çok mu aydınlık, gürültülü mü vs.

Nefes almakta mı zorlanıyorsunuz ?

Kafanızı kemiren düşünceler mi var ?

Hormonlarla alakalı bir problem mi var ?
0
kimlanbu
(12.06.24)
Uyku bozukluğunun bir çok sebebi olabilir. Burada tavsiye olarak verilen haplar aslında jetlag gibi sorunlarda geçici olarak kullanılan takviyelerdir uyku sorununu çözmek için değildir. Dahiliye hekimine görünün. Eğer bir psikiyatrik sebebi yoksa beslenme kaynaklı olabilir düzensiz yaşam şekli olabilir. Türkiye'de sosyal medya ve telefon kullanımı çok yaygın ne de olsa insanların çok boş vakti var bence yaygınlaşan uykusuzluk veya kalitesiz uyku sorununun en büyük sebebi ekran kaynaklı mavi ışığa maruz kalmak olabilir.
0
doharkoman
(12.06.24)
Meditopia diye bir uygulama var. Tavsiye ederim. Şıp diye uykuya dalmıyorsunuz tabii. Benim tecrübeme göre yarım saati buluyor uykuya dalmam. Ama yatakta dönüp durmuyorum ve tuvalete gitme ihtiyacı duymuyorum o sürede.
0
auroraaurora
(12.06.24)
(6)

Sosyal fobisi olanlar bunu çözebildiniz mi?

psmstc
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı? Şimdiden teşekkürler.
Şöyle ki bende bu problem eskiden yoktu sadece ufak çekingenliklerim vardı işte toplu ortamda söz alarak konusamama gibi ama 30 yaş sonrası ne hikmetse çıkıverdi. Biryandan ağır depresyonla birlikte seyrediyor.


İlaç ve diğer maruz kalma terapi vs ile çözüm bulabilen var mı?

Şimdiden teşekkürler.
0
psmstc
(12.06.24)
evet ben terapi ve ilaçla çok ciddi yol aldım.

yapı olarak hep çekingendim ama sosyal fobi boyutunda bir şey yoktu. 18 yaşındayken sevgilimden depik yiyip yeni yerleştiğim bambaşka bir şehirde yapayalnız, ağır depresyon geçirince çok kötü oldum, hepsi birbirini tetikledi ve 2-3 yıl süren, zaruri ihtiyaçlar dışında sokağa çıkmayı bile zorlaştıran felaket bir sosyal fobi oluştu.

o dönem imkanım olmadığı için sadece ilaç tedavisine devam edebilmiştim, o bile çok yardımcı olmuştu. daha sonra çeşitli sebeplerle depresyon tetiklendiği için bu sefer terapiye gittim, sosyal fobi mental olarak kötü durumda olmama rağmen pek yoktu.

terapi ve tekrar ilaçla şimdi hiç yok. bu arada anksiyete, kaygı bozukluğu, depresyon da semptom itibariyle sosyal fobiyle karıştırılabiliyor. belki sosyal fobiniz yoktur ama insan içine çıkmak mental olarak yorucu, tahmin edilemez, ürkütücü geliyordur. çünkü bana başta sosyal fobi denmişti ama terapistim sonrasında sosyal fobim değil de çok yoğun anksiyete/obsesif kompülsif bozukluktan muzdarip olduğumu söylemişti, öyle değerlendirdi yani.

kendi adıma benim için en önemli şey meşguliyet ve sürekli dışarı çıkmak için sebep olması. eğer depresyona meyilli biriyseniz zaten eve kapanmak veya sosyal yaşamdan soyutlanmak ister istemez tetikler bu tip şeyleri. ama işte okul, iş, arkadaş ortamı vs. bi şekilde devamlı sosyallik ortamı varsa hem azalıyor hem de daha kontrol edilebilir hale geliyor. tabii önce terapi ve ilaç gerekebilir, sosyal fobili adam ha deyince topluma karışamıyor, onu yapacak seviyeye gelebilmesi lazım önce.

velhasıl karakteriniz değişmez, yine çekingen ve biraz ürkek gibi olmanız olası ama çok ciddi mesafe kaydedip bunu sorun olmaktan çıkarabilirsiniz elbette. ben 30 adım ötedeki bakkala giderken akla karayı seçiyordum, düşünün nasıl berbat bir yaşam. şimdi mental olarak süper durumda değilim ama don atlet şehir turu bile atarım, o konuda kafam çok rahatladı.

***

bu arada "kendine zorla" tavsiyesine hem katılıyorum hem katılmıyorum. yazdığım gibi iki ucu da görmüş biriyim, bu açıdan değerlendirme fırsatım oldu. bir yandan evet, bilinçli ve aktif mücadele etmeniz gereken süreç olacak elbette ama ilaç ve terapi desteği bence çok önemli. kolunuz kırıkken basketbol oynamaya kalkmazsınız. en başta doktora gidersiniz, tetkikler yapılır, koldaki problem tespit edilir, alçıya alınır, iyileşme süreci olur vs... sonra yavaş yavaş tekrar kolu güçlendirmeye ve fiziksel aktiviteye dönersiniz. kolunuz kırıkken basketbol oynayamadığınız için ağlayıp salak veya beceriksiz olduğunuzu, bi haltı beceremediğinizi vs düşünür müsünüz? bu da öyle. kendinize yüklenmeyin. o zaman daha kötüye gidiyor.
0
mark greg sputnik
(12.06.24)
Bu tamamen sana bağlı, kendini zorla. Gerçekten hiç kolay değil biliyorum. Kendimden biliyorum. İnsanlarla konuşmaya kendini zorla. Ben de bir zamanlar senin gibiydim. Buraya ilk hesap açtığımda cekingenliğimden sorulara cevap veremiyordum, sanki beni görüyorlar:))
Okey falan oynuyordum internette, tanımadığım okey arkadaşım özelden soruyor taşlarımı, taktik falan veriyor, soru soruyor cevap veremiyordum, beni görmüyor ya görmüyor ona rağmen tövbe tövbe :))
O yüzden sana bağlı konuşmak zorundasın insanlarla. Başka türlü düzelmez. Bazen kendimizi zorlamak dışında cozemiyoruz durumu.

Tek başıma dışarı çıkmaya çekiniyordum. Şimdi en sevdiğim aktivite tek başıma dışarı çıkmak.
0
rock n roll
(12.06.24)
İlaçlarla vesaire çözemezsiniz. Benim gördüğüm kadarıyla Türkiye'de en büyük sorun aileler çocuklarını birey olarak yetiştirmiyor özgüvensiz kişiliksiz karaktersiz köle gibi yetiştiriyorlar okullarda da, askerlikte de bu böyle gidiyor. Bu yüzden insanlar farklı olmaktan (burada asla milli manevi değerlere saygısızlık yapan sapkınları ifade etmiyorum) çekiniyor. Hemen herkes başkasının ağzına bakıyor toplum tarafından onay bekliyor kabul görmek istiyor. şu forumda açılan başlıklara bakın mesela Türkiye'de insanlar başkalarının fikirlerini çok önemsiyor kendi kararlarını kendileri düşünüp karar vermek yerine toplumdan dışlanmak veya kabul görmemek korkusuyla toplum onayına sunuyorlar.

Çözüm olarak bakış açınızı değiştirin kimseden onay beklemeyin. Spor yapın kendinizi her alanda geliştirin ibadet edin. İnsanlarla aranıza mesafe koyun.
0
doharkoman
(12.06.24)
İletişim eğitimi alarak çözdüm. Utanç ile ilgiliydi benimkisi, tecrübeme göre diğer insanlar da farklı değil.
0
hasmetizm 2046
(12.06.24)
iş ya da belli bir tema varsa sosyalleşebildiğimi
normal ortamda çekingen olduğumu fark ettim

ufak adımlarla small talk tan muhabbete geçmeye çalışıyorum özellikle yeni ortamlarda
terapi sürecinde fark ettim bu eksiğimi
0
bir soru sorcam
(12.06.24)
sosyalleşirken stres sonucu terleme yaşayan/yaşamayan var mı?
normal bir süreç midir
0
bir soru sorcam
(23.06.24)
(4)

Minik satışlar için şahıs şirketi kurmak

marsli gocmen
Sanal bir mağaza açıp ufak tefek bir şeyler satmak istiyorum. Çok fazla gelir beklemiyorum. Yasadışı olmaması için şahıs şirketi kurmak istiyorum ama astarı yüzünden pahalıya geliyor. Ne yapmam gerek?
Sanal bir mağaza açıp ufak tefek bir şeyler satmak istiyorum. Çok fazla gelir beklemiyorum. Yasadışı olmaması için şahıs şirketi kurmak istiyorum ama astarı yüzünden pahalıya geliyor. Ne yapmam gerek?
0
marsli gocmen
(12.06.24)
evden yapıldığında belli bir limitin altında kaldığında basit usule tabii oluyordu. bu da defter vb. birçok masraftan muaf duruma getiriyor. kadın girişimcilerde pozitif ayrımcılık gereği o da olmuyordu sanırım. özellikle el ürünleri ve ev üretiminde. siz tanıdık bir muhasebeci - mali müşavir bulursanız daha iyi olur. bu konularda daha detaylı bilgilendirir.
0
phonex
(12.06.24)
Ufak satışlar için sadece beyan vermeniz yeterli şirket gereksiz. Kendiniz araştırıp yapamıyorsanız muhasebeci tutun.
0
doharkoman
(12.06.24)
Araştırdığımda esnaf muafiyet belgesi olmadan şirketsiz satış yapamayacağım, o belge için de "el yapımı" ürünler yapmak zorunda olduğum, al-sat ile olmayacağı yazıyor fakat benimki al-sat. Asla şirket kurabilecek kadar fazla kazanmayacağım fakat elde de üretmediğim ürünler. (Kendi yazdığım kitapları yayınevimden satın alıp kendi sayfamda satmak istiyorum yaptığım şey bu kadar basit.) Kafayı yemek üzereyim.
0
🌸marsli gocmen
(12.06.24)
Şöyle bir kanun maddesini öğrendim:

Gelir Vergisi Kanunu
Madde 18 – (Değişik: 4/12/1985-3239/40 md.)

(Değişik birinci fıkra: 11/8/1999-4444/4 md.) Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band,radyo ve televizyon senorya ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.
0
🌸marsli gocmen
(12.06.24)
(3)

İstanbul'da gyros yiyebileceğimiz mekan

sekizdokuzon
Yunanistan'da ki standart bir kafede yapılan gyrosu iyi kötü yapan bir yer biliyor musunuz İstanbul'da? Koskoca helenik kültürde özlediğim tek şey. Ekmekten taşacak böyle taze taze. Güzel pişmiş et, taze yeşillik, arada sürpriz soslar. Teşekkür ederim.
Yunanistan'da ki standart bir kafede yapılan gyrosu iyi kötü yapan bir yer biliyor musunuz İstanbul'da? Koskoca helenik kültürde özlediğim tek şey. Ekmekten taşacak böyle taze taze. Güzel pişmiş et, taze yeşillik, arada sürpriz soslar.

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(11.06.24)
Ki bitişik.
0
🌸sekizdokuzon
(11.06.24)
Bence siz "Gyros"değil "Souvlaki" yemek istiyorsunuz, en azından ben öyleyim.
İstanbul'da ben hiç rastlamadım.
0
michael_knight
(11.06.24)
Gyros bilmiyorum fakat benzer ürün shaurma var. Taksim Anas Chicken.
0
doharkoman
(12.06.24)
(6)

silah almak kolay bir şey mi?

nic cage
haberlerde gördüğüm için soruyorum. ruhsatsız silah almak bulmak bunlar kolay şeyler mi? kim nereden buluyor da alıyor?
haberlerde gördüğüm için soruyorum. ruhsatsız silah almak bulmak bunlar kolay şeyler mi? kim nereden buluyor da alıyor?
0
nic cage
(11.06.24)
Küçük şehirlerde çok kolay. Biraz çevresi olan biri kafayı koyup arasa bulur.
Çevren olmasa bile mahalle kıraathanesi, berber gibi mahalle arası sosyalleşme noktalarına sorsan buradaki insanlar yol gösterir.
0
Bruce
(11.06.24)
telegram grupları var aramaya yazın en basitinden "silah al-sat" vb.., çıkar. sınırlar kevgir olmuş, kaçak şekilde geliyordur. Irak zaten silah cenneti. şu an büyük şehirlerdeki illegal silahlanma oranını bilseniz baya şaşırırsınız, mesela trafikte giderken bu olasılığı göz önünde bulundurduğumda artık kimseye ders vermiyorum başka bi silahlı versin ona dersini.
0
carisch
(11.06.24)
carisch + 1.

Ruhsatsız silah alırsanız, ve yakalanırsanız, ve silah daha önce bir olaya karışmışsa yandınız. Hapislerde çürürsünüz. Çok ama çok hassas olun bu konuda.
0
alfired
(12.06.24)
Ruhsatlı silah almak baya zor fakat kaçak silah almanın kolay olduğu söyleniyor silahlı suçların büyük kısmı bu yasadışı silahlarla gerçekleştiriliyor.

Not: Aslında Türkiye'de cezalar çok ağır fakat kriminal tv dizilerinden, sosyal medyadan pompalanan suç sempatisi ve medyada hukuki olayların çarpıtılması yüzünden halkta cezasızlık algısı var.
0
doharkoman
(12.06.24)
yurt dışından kaçak yollarla ülkeye sokuluyor.
kuru sıkı silahların mekanizmaları değiştirilerek kullanılıyor.
atölyelerde kaçak olarak üretiliyor.
birkaç yol daha var buraya yazmayayım şimdi.

yaşadığın bölgeye göre silah temin etmek zor bir şey değil, çetrefilli işlerle uğraşan bir tanıdık olsa yeter, az çok ticaretle uğraşan herkes bir şekilde silah buluyor.
Bu yüzden carisch+1


www.objektifamasya.com
0
sealth
(12.06.24)
Facebook'ta da var. bazı silah grupları var oraya üye olan kaçakçılar var
0
komando kani var bende
(12.06.24)
(9)

köfteci dükkanı açmak istiyorum var mı köfteci arkadaşı olan

OgutucuRecep
tarifim güzel gerçekten. inegöl köftesi olacak.daha önce tabii ki böyle bir işle meşgul olmadım. açıp batmayalım sonra ?zor olan taraflar siparişleri iletecek kişi herhalde.yani bence tek sorun personel sıkıntısı olmakyoksa satmak ile alakalı bir şey olmazama bir kuryem tutup ben hasta oldum ya da b
tarifim güzel gerçekten. inegöl köftesi olacak.
daha önce tabii ki böyle bir işle meşgul olmadım. açıp batmayalım sonra ?
zor olan taraflar siparişleri iletecek kişi herhalde.
yani bence tek sorun personel sıkıntısı olmak
yoksa satmak ile alakalı bir şey olmaz
ama bir kuryem tutup ben hasta oldum ya da ben artık gelmeyeceğim derse tırtlarız.
bunun için ne gibi önlemler alıyorlar.

köfteci dükkanı olan arkadaşlarınız ne diyor.
bana biraz bilgi verse.
0
OgutucuRecep
(11.06.24)
çok değil sadece 2,5 yıl bir zincir kafe markasına dahil oldum ve batırdım.
çok ince konular var uzun uzuna yazmam mümkün değil ama en kabaca ve özetle şunu diyebilirim;

işletmecilik için çıraklıktan o işlerden gelmiyorsanız hiç bulaşmayın. kendi dinamikleri kas hafızası gibi küçük yaşlarda bünyenize işlenmesi gerekiyor.
0
100binZar
(11.06.24)
ayrılan bir arkadaşın babası kebapçı açtıda, ailecek 4-5 kişi anca dükkanın işlerine yetişiyorlardı, anne kasada, 2 çocuk paket servise destekte. kurye ile sürekli kavga ediyordu telefonda bin bir sorun kurye. paket başı veya yemeksepeti kuryesi komisyonu gibi şeyler karlılığını çok etkiliyordu. ayrılmadan önce motor almıştı yine olmamıştı.
dert sahibi oldu gibi geliyordu bana.

tecrüben yoksa işin zor bu amcanın tecrubeside vardı.
0
eja
(11.06.24)
Cahil yorumu yapıyorum.

Öncelikle 500 defa hesabınızı yapıp ondan sonra çıkan masrafın üzerine artı tahmin edemediğiniz bi o kadar daha masraf ekleyerek girmeniz lazım bu işe sanki, çevremde patlayanlar bu lafı etti genelde.

Bi de komisyonlar fahiştir değildir bilmiyorum ama kendi elemanı olmadan direkt getiryemek, trendyol yemek vs kuryeleri ile çalışan işletmeler de var.

Burada tek kuryesi olan bir pideci var adam olmadığı zaman dükkan açık telefon edince sipariş getiremem diyor demek ki diğer servislerden devam ediyor o gün.
0
hedep
(11.06.24)
uzun zamandan itibaren sattığımız köftenin reçetesini vereyim size,

yağ oranı usta tarafından belirlenmiş kıyma, karabiber.

başka hiçbir şey koymayız. ızgarada pişirip servis ederiz. kimsede bugüne kadar köfte kötü yada köfte mükemmel gibi bir yorum duymayım. zaten mükemmel köfte diye bir şey de yoktur. yani sizin tarifiniz eşsiz diye kimse gelip de sizi tercih etmeyecek. burada en önemli nokta fiyat/performans durumu.

bulunduğunuz yerde 5 köfteci varsa insanların bir kısmı kalitenin peşinde olacak, geriye kalan çoğunluk fiyat/performansa bakacaktır. eğer rekabet edemeyeceğiniz işletmeler var ise oradan uzak durun.

paket servis düşünüyorsanız kurye çalıştırmak çok zordur düzgün birini bulmak için çok şanslı olmak gerekir.

en temizi bir köşe bulup seyyar bir tezgah açmak. sadece yoğun saatlerde çalışsanız ve günde 200 liradan 100 ekmek satsanız 20.000 tl, bir ekmeğe 120 gr köfte gitse (kıymanın kilosu 600 desen) 75 lira kıyma 10 lira ekmek 15 ıvırı zıvırı maliyeti 100 lira gün sonu kalan 10 bin lira ay sonu 300 bin allah bereket versin
0
bravoteam
(11.06.24)
hazir kurye bulabilecegin sistemler var. trendyol go, boyner vs.. gibi. siparis ordan dusuyor senden aliyorlar. ben bile bu cahil halimle biliyorsam senin haberin yoksa az daha arastirma yap. sonra dukkanin ortasinda comelen ilyas salman gibi vay baboo diye zilgit cekersin.
0
buenosdias
(11.06.24)
Esnaflıkla alakam sıfır. Ailede esnaf yok, esnaf arkadaşım da yok.

Ama sağdan soldan okuduklarımdan, izlediklerimden yola çıkarsam esnaflık için en zor iş bence gıda sektörü. Hele bu işte yeni olan birinin başarılı olma ihtimali çook düşük gibi geliyor bana. Yemek dediğin şey satılmazsa belli bir sürede bozulan bir ürün. Dükkanın girdisini çıktısını çok iyi hesaplamak lazım. Kasaptan kıyma, halden sebze, fırından ekmek vs hepsini sabah taze aldın, satamadın kaldı diyelim, kaç gün idare edebilecek elinde? Bunları hesaplayıp dengesini kuracak ve çok güvendiğiniz biri yoksa bu işe girmek çok mantıklı gelmiyor. Yemeği herkes yapar, üç beş gün de çok iyi satar ama sonrasında bu çarkı döndürme becerisi olanlar iflas etmeden kalır.
0
nundu
(11.06.24)
bizim ordaki köfteciler hep hazır alıyor. köftecilere köfte satan bir yer var. konum: ankara
0
sizofren06
(11.06.24)
satış kanalları kurye atıyor.her pakete 50 tl yazıyorlar.fiyatını ona göre ayarla.kurye fiyatını da bindirince üstüne o köfteye rağbet olur mu sen karar ver.
0
jamswety
(11.06.24)
Öncelikle vizyon geliştirmek açısından bir işe başlamadan önce KOSGEB girişimcilik eğitimi almanızı tavsiye ederim. Motokurye ve çalışan bulmak Türkiye'de çok sıkıntılı insanlar çalışmak istemiyor. Motokurye sıkıntıları ile uğraşmamak için aracı şirketlerle çalışmanız bu riski en aza indirir en azından kafanız rahat eder. Güzel kazanırsınız vizyonunuzu geliştirirseniz bir kaç yılda zincirleşmeniz mümkün. Yemek sektörü meşakkatli planlı ve düzenli gitmeniz lazım.
0
doharkoman
(12.06.24)
(10)

Yurtdışında Türk Banka Kartı Kullanılabiliyor Mu?

french lover
Londra'da hırsızlık olaylarını okuyunca biraz korktum. Yanımda çok fazla nakit taşımak istemiyorum.Burada mesela Enpara, Finansbank gibi banka kartlarımız varsa, bunları olduğu gibi yurtdışında da kullanabiliyor muyuz?
Londra'da hırsızlık olaylarını okuyunca biraz korktum. Yanımda çok fazla nakit taşımak istemiyorum.

Burada mesela Enpara, Finansbank gibi banka kartlarımız varsa, bunları olduğu gibi yurtdışında da kullanabiliyor muyuz?
0
french lover
(11.06.24)
Evet ama Troy çok yaygın değil henüz. Master ve Visa sorunsuz çalışır hem kredi hem debit kart için.
0
nuevo
(11.06.24)
dünyanın en dandik yerlerinde türk kredi kartı kullandım hiç bir sorun yaşamadım. yukarıda bahsedilen gibi troy hariç visa ve mastercard sorunsuz.
0
delidir yakalayin
(11.06.24)
Evet kullanabiliyorsunuz ama komisyon oranı ve kur farkı sebebiyle bu pahalı bir yöntem. O yüzden tercih edilmiyor.
Bilen biri açıklayacaktır.
0
michael_knight
(11.06.24)
mastercard/visa ise kullanılır. troy ise üzerinde veya arkasında discover (cobadge) logusu varsa kullanılır.
0
inheritance
(11.06.24)
zaten istesen de çoğu yer nakit kabul etmeyebiliyor. master veya visa ile ödemiştik çoğu yerde.
0
alembic
(11.06.24)
Banka kartı yerine kredi kartı kullansan daha iyi olabilir. Ben garanti ve yapıkredi kartımı arada kullanıyorum, fakat bir iki kere atmden tr hesabımdan burada pound çekmem gerekti ayrıca çekim ücreti vs kesti.(kur farkı dışında) banka kartıyla alışverişte de öyle ayrı bişey var mı bilmiyorum. Kredi kartında tek olay kur farkı. (gbp->usd->tl dönüşümü yapıyorlar:)
0
nhk ni youkosu
(11.06.24)
Aslında komisyonun ve kur farkının da çözümü var. Hesap ekstrenizi usd ve euro'ya çevirebilirsiniz. Diyelim kartınızla 50 euro'luk bir şey aldıysanız kredi kartınızı ödeme zamanı geldiğinde 50 euro yatıracaksınız ve onunla ödeyeceksiniz. Kimsenin yazmamasına şaşırdım :)
0
i am a legal alien
(11.06.24)
Pound dolara çevriliyor. Ben onu yapıyorum ama bankalar sadece dolar ve eur ekstre veriyor gördüğüm kadarıyla. Yine de iyi tabii.
0
nhk ni youkosu
(11.06.24)
bankanızı arayıp (ya da mobil bankacılık üzerinden) kredi kartınızı yurtdışına açın/açtırın. bu işlem önemli.

kredi kartı ekstranızı döviz olarak da alabilirsiniz. ekstre geldiğinde döviz olarak ödersiniz ve zararınız daha az olur. hiç bi şey yapmazsanız sterlin -> dolar -> tl şeklinde o anki kura dair çevrim olduğu için maliyeti biraz yüksek olabilir.

ancak yüklü miktarda alışveriş yapmayacaksanız bu kur çevrimini dert etmeyin, ciddi bir şey değişmez çay/kahve/ulaşım vs gibi şeyler için.
0
biseysorcaktim
(11.06.24)
Evet. TROY Yurtdışında Discovery ve Diners club altyapısı ile çalışıyor.
0
doharkoman
(12.06.24)
(8)

Ev almadan once neye dikkat etmek gerekir

optimistbakunin
Merhaba, mesela arabada expertize goturluyor plakasindan sorgulaniyor falan ama evlerde bu is nasil olacak. Neye dikkat etmeli nelere bakilmali.Rezidans daire ile normal daire farki var midir? Ilandaki fiyat uzerinden ne kadarlik pazarlik yapilmali? Odeme vs islemleri nasil oluyor. Hirsizliga doland
Merhaba, mesela arabada expertize goturluyor plakasindan sorgulaniyor falan ama evlerde bu is nasil olacak. Neye dikkat etmeli nelere bakilmali.
Rezidans daire ile normal daire farki var midir? Ilandaki fiyat uzerinden ne kadarlik pazarlik yapilmali? Odeme vs islemleri nasil oluyor. Hirsizliga dolandiriciliga karsi ne gerekir
0
optimistbakunin
(11.06.24)
en kolayı, mümkünse daha önce ev almış, uyanık, bir miktar anasının gözü bir arkadaşla halledilmeli.
0
jülsezar
(11.06.24)
noter araciligiyla yapiliyor, yapilmali.
0
ermanen
(11.06.24)
rezidansın aidatı yüksek olur muhtemelen. havuzu vs varsa daha da yüksek olur. neredeyse kira fiyatlarına yakın aidat ödüyor insanlar. ama güvenlik olur, nispeten daha güvenlidir. ha bazı yerler eskort yuvası olabiliyor tabi. normal daire de normal daire işte tr'de yaşıyorsanız farkı bilirsiniz. fiyat farkı da çok olur, değer mi tartışılır.

evi gördükten sonra paranın hepsini nakit vermeyecekseniz bankaya tapuyu iletirsiniz, kredi başvurusunda bulunursunuz. bi kısmı nakit bi kısmı kredi ise tapuda nakit kısmı bankadan gönderirsiniz karşı tarafa. satıcının kimse ona gönderirsiniz parayı. ya da bankadan bloke çek verirsiniz.

eğer rayiç bedeli düşük göstermeyecekseniz tapu takas sistemi var. dolandırılma ihtimali yok. para işini noter aracılığı ile hallediyorsunuz.

pazarlık satıcıya bağlı yani. acildir vs belki iner. yüzde beş filan belki.
0
elorelia
(11.06.24)
Ödeme kısmını cevaplayayım. FAST ödeme sisteminde bu konuda bir güvenli ödeme sistemi geliştirildi ayrıca bazı bankaların aracı uygulamaları var. Araştırın.
0
doharkoman
(11.06.24)
emlakçılar evin sağlamlığını bilemez, alacağınız evin tapu sahibi ile birlikte tapudaki arşive gideceksiniz ve kayıtlara bakacaksınız hangi kalite beton kullanılmış hangi kalınlıkta demir kullanılmış o raporları alıp chat gbtde sorgulatacaksınız.
bu şekilde yakın arkadaşım alacağı evini sorgulattı.
0
eja
(11.06.24)
17 yıldır inşaat sektöründeyim gerek belediye gerek proje gerekse saha şantiye derken mesleğimin şu dönemlerinde sadece sahayla ilgileniyorum. 17 yıllık tecrübem bana şunu diyor. bu işi meslek olarak yapanlar var yani gayrimenkul danışmanları. bu işi mimar ve meslektaş inş mühendislerinden de var. önerim mimar yada inş. mühendisi gayrimenkul işi yapanlara danışmanız daha doğru. he ben oldum diyeni karşıma çıksın kapışırım o ayrı konu ama dediğim gibi çok detaylı ve uzun uzuna konuşulacak şeyler enerjim yok :)
0
100binZar
(11.06.24)
belediyeye gidip iskan (genel iskan) durumunu sorun.
hiç alıp satmadıysanız arada emlakçı olmadı iyi olur bence. emlakçı komisyonu için de pazarlk edin.
Bu ara satışlar düşük ve nakit ihtiyacından dolayı baya pazarlık payları var evlerin. mesela 3 milyon olan eve 2buçuk teklif edin derim.
ödemeler tapuda işlem sırasında havale ile oluyor genelde, havale açıklamasına evin yapudaki gibi adres bilgisini yazın. hesah sahibi tabuda yazan isim olsun.
0
entropik
(11.06.24)
Fiyatlama kısmıyla alakalı bakacağınız şey kira çarpanı aslında. Satan taraf evini mümkün olduğunca 240 aylık kirası seviyelerinden değerleyip satmak, alan taraf da 180 ve mümkünse altında bir çarpanla almak isteyecektir genelde. Fakat bu normal bir piyasada daha çok çalışan bir sistem ve dediğim gibi işin "değerleme" tarafı gibi. Pazarlık bambaşka bir konu.

Birinci ve en önemli konu satıcının nakite ne kadar ihtiyacı olduğu. Tabii ki renk vermemeye gayret edecektir ama acil bir ihtiyaç kokusu alırsanız ona göre agresif olacaksınız elbette.
İpotekli(kredili) konut satışlarının yıldan yıla %70 civarında düştüğü bir dönemdeyiz. Ev satmak için çok çok zor bir dönem yani. Mevcut faiz oranlarıyla parası olmayan kredi çekemiyor, parası olan da parayı eve gömmek istemiyor. Alıcı taraf olarak siz de haliyle bu ortamı pazarlıkta avantajınıza kullanacaksınız.
Örneğin 5 milyonluk bir ev olsun. Bugün o evi almak yerine özel hiçbir şey yapmayıp aynı parayı bankaya koysanız, banka size aylık 200bin lira veriyor. Özetle nakit kıymetli, ev satmak çok zor. Bu ikisini harmanlayıp pazarlıkta agresif olabilirsiniz.
0
cay koy geliyorum
(12.06.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.