[]

Yatırım fonu getirileri

Selamlar.

Yatırım fonu getirileri brüt mü net mi gösteriliyor tablolarda?

Mesela işbankın yatırım sayfasında fon performansında bir fon için diyor ki (rakamları sallıyorum) günlük getirisi %4, aylık getirisi %11, 3 aylık getirisi %27, yıllık getirisi 37.

Şimdi burada yazan yüzdeler, masraf, vergi vb. dışında aynen böyle mi yansıyor hesaba? Vadeli hesap getirilerinde %18 faiz deyip, bunun aslında yıllık brüt olması gibi mi? Yoksa gerçekten de 100 liralık fon alan o gün 4 lira mı kazanıyor (kesintilri saymazsak). Gerçekten günlük %4 mü yoksa yıllık üzerinden günlük mü bu?

 
Verilen yüzdeler en son gördüğü değerler, yani son ay %11 getirdi, ama bi sonraki ay %11 verecek diye kesin bişey yok.

Yükselebilir de düşebilir de, verilen değerler bilgi amaçlı.

Kesilen düşük bir fon stopaj miktarı var, kayda değer değildi bana göre, oranı hatırlamıyorum.
  • John Bloor  (20.05.21 14:08:09) 
[]

Birikim nasıl değerlenir?

20-40 bin arası bir para, aylık 500-1000 arası, orta risk alınarak nasıl getiri getirebilecek şekilde değerlendirilir?

Şahsen imkansız olduğunu düşünüyorum ama akıl akıldan üstündür.


 
borsa altın döviz bana gelmez diyorsan fon satın al.


  • al basmadan donu var  (20.05.21 00:16:02) 
aylık %2,5 getiri bekliyorsun. imkansız olmasını düşünmen hatalı.

son 1 ayda altın falan %8-9 civarı değerlendi. bazı yatırım fonlarındaki şemsiye fonlar %5-6 ortalama olarak yükseldi. iyi kötü güvendiğin hisse senetlerini kovalasan zaten her ay çok rahat %2,5 yakalarsın.

çok garanticiysen güzel bi fon sepeti oluştur güvenilir olanlardan bolca kat 2 haftada bir de kontrol et, ekle çıkar.
  • avatar is back  (20.05.21 00:22:28) 
Vanguard veya BlackRock'ın tüm dünyayı kapsayan fonlarına brokerlara çok fazla ücret ödemeden erişim şansınız varsa ve uzun vadeli düşünüyorsanız (5+ sene) sırf bileşik faiz sayesinde bile yatırımınızı katlamanız mümkün (bunun üzerine bir de yıllık ortalama %4-5 getiriniz olacak)

Aylık veya üç ayda bir dividend alayım diyorsanız önce ne kadar vergi ödeyeceğinizi araştırın. Türkiye'de bunun vergisi ne kadar hiç araştırmadım.
  • bruce mclaren  (20.05.21 06:40:17) 
vanguard


  • baldur2  (20.05.21 06:48:34) 
www.tefas.gov.tr üzerinden fonların yıllık performanslarını inceleyebilirsiniz. Buradaki fonların birçoğunu bankalar üstünden bile almak mümkün.

Dövizin bile üstünde getiren fonlar olmuş. Tabii burada iyi incelemek önemli piyasayı. Her zaman her fon bu kadar getiri sağlayacak diye bir kural yok. 1 sene önce %80 getiren fon bu sene yerinde sayabilir. hata zarar da edebilir. Para sizin, getiri de risk de sizin:) Yine de fonlar bizim gibi küçük yatırımcı için bir alternatif olabiliyor.
  • anten  (20.05.21 10:16:02) 
[]

Avm'ler bugün açık mı?

Selam. Soru başlıkta. Apple store'a gitmem lazım.




 
açık.


  • orient blue  (19.05.21 11:13:29) 
satin alacaksaniz online randevu alin, yoksa siraya sokuyorlar ve bazen o sira cok uzun suruyor.


  • eksi sozlukte eksiyen adam  (19.05.21 11:48:05) 
[]

Demir Sigorta Hakkında Bilgisi Olan Var Mı?

Eşime doğum için bekleme süresiz iki can sigortasi yaptırmayı düşünüyorum. Ama çok güvensiz göründü gözüme bu Sigorta şirketi. Bunlarla herhangi bir tecrübesi olan var mı?




 
eşime yaptırdım. aynı paketi. demir iki can platin. en ufak sorun yaşamadım. başkaları allianz provizyonu beklerken biz doktora giriyorduk.


  • iddaaci  (15.05.21 16:51:39) 
[]

Test negatif ama guvenemedim

Eşim sağlıkçı oldugundan ilk aşı grubundaydi sinovac vardı, olmuştu aşıyı iki dozu da. Bir iki ay geçmeden benim meslek grubuna aşı önceliği gelince ben de biontech oldum iki doz.

Son derece dikkat ediyoruz virüse hala. Neyse, çocuğa bakacak kimsemiz olmadığı için eve kapanıp sınava hazırlanan baldızımı bize getirdim. Bir hafta kaldı. Geri götürdüm. 3 gün sonra rahatsizlaninca test yapıldı ve pozitif çıktı.

Ben de gittim hemen test yaptırdım ama bu testte çubuğu hiç öyle derinlere sokmadilar. Hatta ağızdan yapılanı sadece dilime degdirdi. Öyle gırtlağa kadar götürme vs yapmadı adam. Öncekiler kusturana kadar degdiriyordu.

Sonucum negatif gelince, hiçbir belirtiniz olmayınca, eşim de de belirti vs olmayınca o test yaptırmadı.

Şimdi baldızım bize gelmeden önce evde zaten izole hayat yaşıyordu. Bizden gidince 3 gün boyunca da eve kapalı haldeydi. Orada kendi aile bireyleri de yaşlı, evreler. Biz negatifsek, kendi evinde de kapmadıysa nereden kaptı bu kız? Geriye bir tek benim testin yanlış sonuç vermesi kalıyor.


Ben aşının ikinci dozunda baş ağrısı, ateş, eklem ağrısı vs yan etkiler yaşamıştım ama 3-4 günlük aşırı uykusuz yoğun tempodan sonraydı. Şimdi bu sabahtan beri aynı şeyleri yaşıyorum yine aşırı uykusuzum. 3-4 gündür 7-8 saat anca uyumusumdur. Ya ben covidim ya da uykusuzluktan?

 
Hocam baldızınızın tam izole olduğundan emin misiniz? Bu arada siz pozitif olabilirsiniz, test yanıltıcı olabilir, yeni bir test verme şansınız varsa kafanızı rahatlatır, verin rahat edin.


  • giovanne  (13.05.21 20:14:24) 
aşı olsanız bile taşıyıcı olabiliyorsunuz. muhtemelen ikinizden biri taşıyıcı.


  • false pretension  (14.05.21 00:33:19 ~ 00:36:39) 
[]

Resmi tatillerde piyasalar

Açık mı kapalı mı? Mesela bugün haftasonu değil ama resmi tatil. Borsa ve döviz piyasası kapalı mı oluyor yani?




 
Borsa öğleden sonra kapalı


  • Mirket  (12.05.21 13:23:38) 
12:40 itibari ile kapandı borsa.


  • evimin paspasi  (12.05.21 14:21:24) 
[]

Bu nasıl bir yatırım böyle?

Bir tanidigimin arkadaşının bir anda lüks arabalara falan binmeye başladığını gördüm. Sonra sürekli piyasa takip ettiğini falan. Biraz muhabbet ettik anlattı. Ufak bir miktar nakiti teminat gösterip kredi çekmiş çok düşük faizle. Onunla altın yapıp o mevduatı da teminat gösterip başka bankadan yine kredi çekmiş. Bunun 3. Kredi çekimiyle yine yüklü altın alıp bekletmis. Altın 500 üstü gördüğünde de hepsini satmis. el borçlarını falan bitirip, araba almış. kur yukselisleri sayesinde çektiği kredilerin faizlerini bedavaya getirmiş. Anaparayi oduyormus.

Yani ya ben tam anlamadım ya da böyle bir şeyler yapmış. Bu nasıl bir şey? Risk durumu nedir bu işin? Tam olarak ne yapmış yani?


 
en iyi kredi ne zaman alınır ? diye soru vardı bir tane programda. ihtiyacın olmadığı zaman demişti yatırım uzmanı. bu bir kenarda dursun.

altından belli zamanlarda ciddi para kazanan var. mesela kaldıraçlı forex sistemde bankacılık işlemleri aracılığı ile oluyor tabi ne kadar çok paran varsa kaldıraç da o kadar güçlü oluyor.

şimdi gelelim nasıl oluyor kısmına. bu işlerle ilgileniyorsan ve her kanaldan besleniyorsan elbet bunun yükseleceğini bilirsin. mesela ben de dolar konusundan bahsedeyim. altı yedi sene önce doların gidişatı ve ne zamanlar yükseldiğini not ettim ve 5'deyken de almışlığım oldu. iş tamamen ileriyi görmek, tahmin, analiz ve takip etmek ile alakalı. borsadan da kazanan var, altından da ... tabi burada anahtar kelime "sabır"
  • evimin paspasi  (12.05.21 12:34:02 ~ 12:35:53) 
1 kilo toz 1 otobos demiş büyüklerimiz:) illegal para olabilir.


  • neysene  (12.05.21 12:34:05) 
gayet normal bir iş yapmış, kredi çekip altına basmış işte. altın düşseydi ortada kalacaktı, yükseldiği için kurtarmış.

eğer altının, dövizin belli bir takvim içerisinde artacağına eminsen hiç krediyle falan uğraşmadan future piyasasında işlem yapabilirsin zaten.
  • roket adam  (12.05.21 14:39:54) 
kripto harici o dediği zor. yani iyi para kazanabilir ama o kadar iyi para kazanamaz. mesela doge 2021 yılı 1 ocakta alan 1000 kat kar ederdi şansa bela zengin olan çok var. ama altın alıp kredi faizi ödeyip üstüne o kadar ÇOK kazanamaz. o dediği parayı meşrulaştırmak için, başka kaynağı da vardır.


  • KaraSakall  (12.05.21 14:51:29) 
bankalara teminat gosterirken senin o gercek paran mi yoksa kredi filan mi alinmis gorebilir, o yuzden dedigi pek gercekci gelmedi bana :)


  • sweetoffice  (12.05.21 15:03:12) 
Ufak para dedigi en az bir otobos filosu buyuklugunde bir servet degilse, o sekilde luks araba alinmaz.


  • dunal  (12.05.21 15:10:21) 
Arbitraj kavramını hatırlattı.


  • Erva  (12.05.21 15:45:26) 
[]

Binance'ta anlık küçük kazanç nasıl sağlanır?

Selamlar. Örnek veriyorum 1-5 bin tl arası koyup, gün içinde anlık 20-100 tl arası kazançlar sağlamak için neler yapmak lazım? böyle böyle günde 200-300 kazanan elemanlar var iş yerimde. tanımadığım için konuşamadım onlarla. kulak misafiri oldum. adamların hedefi 2x, 10x veya birgün milyoner olmak değil. günde 100-200 kar etsem bir asgari ücret eder, Allah bereket versin kafasındaki adamlar. düşününce bu da güzel yani bence :)


bir de haftasonu gerçek dövizdeki makas gibi pahalı mı fiyatlanıyor bu coinler? haftasonunun dezavantaj olmasının olayı ne? bilmeyip haftasonu alıp zarara giren kişi haftaiçi telafi edebiliyor mu mesela?

 
coinlerde hafta sonu olayı olmaz. 7-24 çalışır. zarar etmezsin makas falan olmaz.

nasıl kazanır mevzusu ise doğru ata oynamak. grafik incelemek. bazı coinler bazı hareketleri tekrar ediyor. o zamanlarda düşükten alıp yüksekten satmak mesele.
  • jelly bear  (09.05.21 16:55:03) 
Kaldıraçla short-long yaparak bu mümkün ama riskli tabii.


  • ekaterina  (09.05.21 17:17:33) 
Ben denedim biraz ama tek bir işlemde iki günde yaptığın kârı eritebiliyorsun. Dibin dibinden yakalamak lazım, o da sürekli takip gerektiriyor.


  • synesthesia  (09.05.21 18:35:31) 
Grafiklerde bollinger bantlarını görünür yapın. 4 saatlik grafiklerde bandın alt kısmından yukarı doğru çıkışa başladığını tahmin ettiğiniz coin ve tokenlardan alım yapıp takip edin. Alır almaz satış emrini de girin. Bu şekilde paranızla 4-5 farklı alım yapın. Zamanla grafik okuma konusunda deneyim kazanın, bol kazançlar.


  • kartonpiyer  (09.05.21 19:03:16) 
5000tl bakiye ile 200tl kazanc icin %4'luk bir kazanc saglamak yeterli. 5-15dk'lik grafikler incelenerek gun icerisinde 4-5 tane %1'lik islem yapilabilinir. tabi terste kalma ihtimali de var. cok siki stop-loss uygulamak lazim. kaldiraca falan gerek yok tek bir islemde tum anaparayi kaybedersin


  • crucio  (09.05.21 21:59:23) 
[]

Wordde tablo içi metin eşleşmesi

Bir bilgisayarda yaptığım eşleşme başka bilgisayarda dosyayı açınca neden bozuluyor?

Şöyle ki, wordde çift sütunlu tablo açıp, sola bir metin, sağa bir metin koydum. Sol ve sağdaki metni belli bir düzene göre karşı karşıya getirecek şekilde düzenledim. Örneğin


örnek örnek / örnek örnek
misal / misal
mesela / mesela

şeklinde.



Dosyayı başka yerde açtığımda dosya şu hale dönüşüyor:

örnek örnek / ...........
misal / örnek örnek
mesela / misal
....... / mesela


Bunun sebebi nedir? Bu eşleşmenin bozulmamasını nasıl sağlarım.

 
Tablosuz şöyle yapabilirsiniz;

----Section Break (continuous)----
** 2 sütun yapılandırması **

yazı
yazı
yazı

----Column Break ----

yazı
yazı
yazı

----Section Break (continuous)----
** tek sütun yapılandırması **

ek olarak paragraph markı açarsanız çok daha rahat düzenlersiniz.
  • archmage mahmut  (01.03.21 16:14:27 ~ 16:24:33) 
dosyayı kendi bilgisayarınızda Word 97-2003 olarak kaydederseniz sorun kalmaz diğer bilgisayarlarda görünmesi adına.


  • mucoaga  (01.03.21 19:04:09) 
[]

Psikolojik destek almalı mıyım?

EDİT: Uzun oldu. Okumaya üşnenenler son paragrafı okusalar o da yeterli olur. Çok uykusuzum, dilbilgisi ve meramımı anlatmada kusur varsa affola.


Selamlar.

Çocukken hayranlık duyduğum, hayatlarına özendiğim, güzel bir hayat yaşadığını düşündüğüm adamların daha doğrusu idolüm olan insanların kanser olması (mesela çok sevdiğm amcamın geçenlerde kanser olduğunu öğrendik), ne bileyim covidden ölmesi, kaza geçirmeleri ve akabinde ailelerinin zor günler geçirmesi gibi olaylara şahit oldum mesela. Sonra bakıyorum ki kimse için daimi huzur diye bir şey yok. Çocuğunu kaybedenler mi dersin, eşini kaybedenler mi dersin. Saçma sapan bir trafik kazası yüzünden hapse girenler mi dersin.

Herneyse, ben çok zor bir hayat yaşadım. Daha doğrusu geldiğim yere tırnaklarımı kazıya kazıya gelirken değil tırnakları, parmaklarımı kaybedecek kadar mücadele verdim. Artık yavaş yavaş bu emeğin karşılığında güzel şeyler yaşamaya başladım. İyi bir eşim, sağlıklı bir çocuğum, güzel bir işim var. Şimdi çok ileri boyutta olmasa da dışarıdan bakınca ben de özenilecek insan profili çiziyorum yakın çevremde.

İleride bir gün aynı felaketlere uğrama endişesinden günün tadını çıkaramaz oldum. Mesela arabaya binip çoluk çocuk gezmeye çıkıyorum, biraz da haberlerin falan etkisiyle, şimdi makas atan bir tane gerizekalı gelip vuracakmış, yaralanacakmışız vb. düşünceler yol boyu kafamda dönüp duruyor. Ailemi evden çıkarasım gelmiyor.

Mesela, bileğimin hakkıyla, liyakatle, çocukluktan beri hayalini kurduğum bir devlet kurumunda, hayalimdeki mesleği icra ediyorum. Buradan kaynaklı olarak çok güzel bir lojmanda oturuyoruz. Eşim lojmanın bulunduğu muhiti ve evi çok seviyor. Zaten kendi evimizi alacak gücüm yok ama eşimin evle bu kadar mutlu olması en azından beni mutlu ediyor. Örnek veriyorum misafirler var. Çok iyi yerdesiniz, işin gücün de güzel. Allah tadınızı bozmasın falan diyor ya. Benim kafada bir sürü senaryolar oluşuyor hemen. Atıyorum, ben kendi hakkımla işime kavuşmuş olsam da x döneminde girdiğim için y döneminde beni işten atıyorlarmış falan, çok sevdiğimiz evden çıkarılıyormuşuz güya. Ya bırak işte, ağız tadıyla otur değil mi? Eşim diyor ki ilk çocuğum burada büyümedi ama daha 5 yıl bize tahsisli bu ev. İkinci çocuğum doğunca burada büyüyecek olmasından çok mutluyum. Ben içten içe öyle bir şey olamayacak gibi hissediyorum falan.

Başka bir örnek, araba kullanmayı çok severim. Yoldayım, güzel bir müzik çalıyor. Eğlene eğlene araba sürüyorum. Bir üst geçidin altından geçiyorum. Bir anda kafamda senaryo oluşuyor. Birisi selfie çekileyim derken üst geçitten düşmüş. Ben ezmişim, ölmüş. Hapisler, dava süreçleri bilmemne yaşıyormuşum.


Bir sürü borcum vardı mesela. İşte tam onları bitirip, artık her açıdan keyifli bir hayat yaşayayım derken kanser olduğum ortaya çıkıyormuş, her şey alt üst oluyormuş. Mesela, taa 2007'den beri midemde yanma olup duruyor. Tanıdık doktora sormuştum, hafif bir reflü var tarif ettiğine göre. Rahatlamak için şundan iç ama doktora git demişti. İlaç rahatlattığı için hiç gitmedim doktora. Halen de öyle. Ya mide kanseri olursam diye korkmaya başladım şimdi mesela. Otrivine bağımlısıyım. Pandemiden dolayı burun ameliyatı olamadım. Tam hayatım rayına oturmuşken atıyorum otrivine yüzünden beynimde hasar oluşuyormuş mesela. Spora başlıyorum. Diyorum ki düşünsene, hayatımda bir dönem beslenme vs. kötülüğünden kendime kötü davrandım. Şimdi spora başlıyormuşum, o dönem vücuduma verdiğim zararlar spora başladığım zaman açığa çıkıyormuş ve insanşar arkamdan tam da kendine bakıyordu, spora başlamıştı, başına neler geldi vah vah diyorlarmış.

Yani hep böyle hayatım rayına oturmuşken daha tadını alamadan bozacak bir şey başıma gelmesinin korkusunu taşıyorum. Gidip bir sürü kaza sigortası, hayat sigortası falan yaptırdım kendime. Bana bir şey olursa eşime maaş bağlansın, aylık ödeme falan alsınlar vs. diye.

 
Ne yaparsan bazı şeylere engel olamazsın. Sal kendini. Sonunda hepimiz zaten olmuş olacağız. Psikolojisi destek eşin ve arkadaşların, gerisi geyik muhabbeti.


  • luluki  (24.02.21 07:33:53) 
Biliyor musunuz bu sorunlar genel olarak Orta Dogu'nun sorunlari. Avrupa'da sorunsuz kucuk bir ulkeye tasinin bence. Estonya, Cek Cumhuriyeti, Slovenya... aksam haberlerinde izleyecek bir sey bile yok, ben Cek Cumhuriyeti'nde yasadim ondan biliyorum. Bisikletle parka gidersiniz, trafik ve is gibi stresler olmayacagindan hastalik riskiniz de azalir.


  • howfaristhesky  (24.02.21 07:49:07) 
(bkz: anksiyete)

Sürekli olarak en olumsuz, en kötü olasılığı düşünüp bunu kafaya takıyorsun. “Ya şöyle olursa ne yaparım, ya böyle olursa ne derim” gibi kafanda kuruyorsun. Aynı benim gibi :)
  • silah taciri  (24.02.21 07:58:07) 
evet psikolojik destek alın tabii ki. şöyle düşünün, bu şeylerin olup olmayacağını bilemezsiniz, kimse bilemez, ama bir tahmin üzerinden kendinize güzel zamanlarınızı da zindan ediyorsunuz, ne gerek var? arkadaşın da dediği gibi anksiyete. görünen o ki henüz ileri düzeyde değil, iyi bir psikoterapist bulun ve kurtulun. geçmiş olsun.


  • veritaslibertas  (24.02.21 08:50:08) 
Dayanıksızlık şeması var sanırım. Terapi almalısın. Araştır o şemayı istersen.


  • black mamba  (24.02.21 09:32:31) 
Yoga ve yoga felsefesini abartmadan araştırmanı öneriyorum. Bana psikolojik olarak çok iyi geldi.


  • kismisolungac  (24.02.21 10:54:12) 
Abi tüm kontrol sende olsun istiyorsun sanırım. Hayatın üzerinde kontrolü kaybetmek istemiyorsun bunun için de olur da kaybedersen yine kontrol altında tutabilmek için yedek planlar yapıyorsun.

Böyle diyince kendince değiştirebilirsin gibi gelecek ama yardım olmadan yapamazsın. @silah taciri dediği gibi anksiyete de var böyle durumlar.

Yardım konusunda terapiler büyük fayda sağlar.
  • sumuklurakun  (24.02.21 11:34:38) 
evet terapi almanız iyi olur. bunun dışında da mindfulness konusunu biraz araştırabilirsiniz, meditatif teknikler iyi gelebilir.


  • red g  (24.02.21 11:44:16) 
[]

Çocuk sahibi olma sağlığı

Merhabalar.

Basit bir tıbbi bilgiye ihtiyacım var. Eşimle evlendiğimizde çocuk istediğimiz için, hiç uğraş vermeden ilk çocuğumuz oldu.

Aradan geçen süreçte eşim ikinci çocuğu da istedi, ben de tamam dedim. Fakat bu sefer eşim yumurtlama dönemi testlerinden tutun, yiyip içeceğimize kadar planlı programlı sürdürmek istedi bu süreci. Biraz da çevresinde engelli çocuk doğumunun fazlalığından dolayı endişeliydi. Sperm kalitesi için şunu ye, bunu iç, soğukta bulun, şu gün şu saatte hazır olalım vs. gibi.

O kadar fazla dikkat etti ki her şeyin kusursuz olmasına, nihayetinde birliktelik sadece çocuk amacına yönelik oldu. Normalde çok sağlıklı bir cinsel hayatımız var. Doğrudan çocuk yapmaya yönelik olduğu için deneme çok kısa sürdü. Ben her nedense az miktarda boşaldığımı düşünüyorum. Fazla etkilenmeden boşalmam nedeniyle kalitesiz sperm transferi falan olmuş mudur?

Çocuk olur olmasına da, bu acele yüzünden (yumurtlama gününü kaçırmamak için) etkili bir ilişki olmadı bence. Bu etkili olmaması yüzünden sağlıksız çocuk olur mu yoksa sperm spermdir. Zaten sağlıklıysa sağlıklıdır. İlişki süreci buna etki etmez mi?

 
Sperm ilişki sırasında üretilen bir şey değil. Belki miktar konusunda sıkıntı olmuştur, ama sonuçta ihtiyaç olan tek bir sperm.


  • burfak  (19.02.21 15:42:09) 
sperm olayı Ulubatlı Hasan'a benzer. tek bir askerin bayrak dikmesi her şeyi halleder :) sperm sürekli üretilen bir şey. Yanlış hatırlamıyorsam eğer, sperm sayımı gibi olaylarda en doğru yanıtı alabilmek için son ilişki/mastürbasyondan sonraki 3. gün en doğru sayıyı, grafiği veriyormuş.. Böyle hatırlıyorum, yanlış da olabilir.


  • silah taciri  (19.02.21 16:03:36) 
Sperm'e bir şey olmaz da böyle stres yapmaya devam edersen kuş öldü beybi olur.
Testesteron seviyeni arttırmaya çalış.

  • aids rakun  (19.02.21 17:00:59) 
İsteksiz bilmemneden sakat çocuk doğar lafını çok yanlış anlamışsın.


  • elorelia  (19.02.21 20:33:04) 
hocam millet savaştan kaçıp 2 kişi mülteci çadırına giriyor, 10 kişi olarak çıkıyor. siz bence çok deneysel kasmışsınız yahu. bir de ilk çocuğu da sağlıklı dünyaya getirmişsiniz o yüzden gerisi de gelir bence.


  • makarnavodka  (19.02.21 21:28:16) 
[]

Trafikte öfke kontrolü nasıl sağlanır?

Çoluk çocuk sahibi, eğitimli adamım. Allahın bile yüzüne bakmadığı bitik bir tip yüzünden heba olacağım bir gün. Çünkü bende de suç var. Hiç kendimi geri çekmiyorum. Hiç görmezden gelemiyorum.

Trafikte sürekli kavga ve gerginlik halindeyim (gerçekten hakedenlerle). Öfkemi asla kontrol edemiyorum. Bir gün biri beni hiç uğruna yok etmeden ben bu öfke ile nasıl başa çıkarım?


Bu arada, bu öfke hata yapan, yanlışlıkla önüme kıran, insani durumlarla alakalı değil. Makas atan, kuyrukta önüme atlayan, arka sis farı yakan, beyaz xenonlarla gözüme tecavüz eden, herhangi bir şeyden dolayı arabadan bıçak, sopa, jop vb. ile inen tiplerle alakalı.

 
Ben böyle 10 kişiden grup dayak yedim. (abartmıyorum cidden) Hakeden çok adam dövdüm. Allahtan bıçaklanmadım vurulmadım. Dediğin tarzda şeyler yaşamamak için arabada öfke gelmeye başladığı zaman kendi kendime sesli telkine başlıyorum. Twelfth dur sakin ol falan diye. Kendi kendime konusuyorum yani.


  • twelfth  (10.02.21 08:59:57 ~ 09:12:35) 
Arada ben de sinirleniyorum. Sonra kendi kendime diyorum ki "sen ileri sürüş teknikleri uzmanı Demir Bükey misin?"

Değilim.

Dediğin gibi kasıtlı trafik zorbalığı yapanlara karşı pasif savunmaya geçiyorum. Kuyrukta önüme geçmeye mi çalışıyor? Milim boşluk bırakmayıp yer vermiyorum. Kafamı çevirip bakmıyorum bile. Soldan 200'le gelip önümde trafik olmasına rağmen selektör atan öküzlere de frene basarak cevap veriyorum. Beni sağ şeritten geçip önüme girmeye çalışan çakallara da gaza basarak cevap veriyorum. Sonuçta sağ şeritteki kamyonun arkasına takılıp 4-5 araç geriye düşüyor :) Bu ona yeter.

Çok sinirlenirsem de küfür ederim ama adamın göreceği şekilde değil. Durduk yere ölmenin hiç anlamı yok.
  • himmet dayi  (10.02.21 09:06:48) 
Çocuğunun resmini görebileceğin bir yere koy ve her sinirlendiğinde düşün bu manyaklarla kavga edip başıma bir şey gelmesi mi yoksa çocuğumla daha uzun seneler vakit geçirmek mi. O çomar tayfa için değmez, arabaya binerken sinirlerini dışarda bırak.


  • sta  (10.02.21 09:15:15) 
hayatına alacağın insanları sen belirlersin. eğer öfkeni kontrol edemezsen, normalde asla muhatap olmayacağın, aynı şehirde olmaktan bile midenin bulunacağı bir kişiyi hayatına almış oluyorsun. bile bile kendini bataklığa surukluyorsun.

ben de çok sinirliydim eskiden. sonra dedim ki, trafik senin bu kişiyle olan münasebetinle ve kavganla mı düzelecek? yarım saat sonra her şeyi unutacaksın, geç git.
  • tabudeviren  (10.02.21 09:29:26) 
trafikte çok fazla zaman geçiriyor olmalısın.

arabam yok, nadiren araba kullanıyorum. muhtemelen bu yüzden olsa gerek, hiç sinirlenmem hata yapanlara, hatta muhtemelen genellikle hata yapan taraf ben oluyormudur kullanmak durumunda kaldığım zaman.

ama arabasına bindiğim bazı arkadaşlarımda bu sinir var. hele birisi çok gergin. günde 3 saat istanbul trafiğinde araba kullanıyor. normalde hiç böyle biri değil, çok sakindir. ama trafikte 2 dakika içinde canavar çıkıyor içinden. ve ben arabada onun yanında oturan birisi olarak çok ama çok geriliyorum. yapma desem bana da bağırıyor. bağırdı diye bozulup küssem yeri yani ama sadece trafikte bu hareketlerini gördüğümden bir şey demiyorum. susup oturuyorum ama arabadan inip gitmek istiyorum aslında o anlarda. bence insan sevdiği insanlara bu gerginliği yaşatmamalı, hiç hoş değil.

çevrendeki insanların senin böyle anlarına şahit olduklarında senin hakkında kötü düşünmelerini ve seni bu karakterde biri olarak görmelerini ister misin? mesela benim arkadaşım değil de babam böyle bir insan olsaydı trafikte, ondan çok korkardım. umarım en azından çocuklarının yanında yapmıyorsundur.
  • istanbul kanatlarimin altinda  (10.02.21 09:37:56) 
valla kardeşim al benden de o kadar. inanılmaz sakinim normalde ama trafikte çileden çıkıyorum. kavgaya girecek kadar olmasa da bana zarar veriyor. bunu kendi sürüş şeklimi değiştirerek çare buldum. bu bahsettiğin tarzda tipler hep en sol şeritten gazlıyorlar. ben de en sola geçmiyorum, 2. ve 3. şeritten devam ediyorum yoluma. bu ayılar o şeritleree girmediği için sıkıntı olmuyor, sinirlenmiyorum artık. sürekli soldan gidersen kesinlikle bir gün birisini döversin. sen de agresif kullanırsan agresif insanlarla karşılaşıyorsun.ç


  • roket adam  (10.02.21 10:00:59 ~ 10:33:46) 
Geçen sene bir kitap okumuştum. Adı neydi tam hatırlamıyorum kafaya takmama mı ne o kitapta şöyle yazıyordu aşağı yukarı.
" Eğer sen trafikte birisiyle kavga ediyorsan, hiç tanımadığın bir insanın yükünü üzerine alıyorsun. Kavga etmezsen trafikte ki o maganda başka birisiyle kavga edecektir zaten. Kavga edip neden başka birisinin problemini taşıyasın?"

bu açıdan bakınca mantıklı ama öfke kontrolü zor biraz küfür ya da fiziksel temas karşıdan gelirse ne yaparım bende bilmiyorum.
  • komando kani var bende  (10.02.21 10:30:11) 
öfke sebebini anlamak için bilgilendirici bir video: www.youtube.com


  • mirty  (10.02.21 10:31:52) 
Haklısın sinirlenmekte. Özellikle İstanbul'da trafiğe çıkmak bi nevi sabır sınavı. Bundan 10 sene önce ben de aşırı fevri davranıyordum bu tür durumalarda ama artık alıştım sanırım. Mümkün olduğunca dalaşmıyorum kimseyle. Hele ki şu sıralar hiç tavsiye etmem, millet saatli bomba gibi patlayacak yer arıyor. Baktın ki sinirleneceksin kendine 10 saniye ver 10'dan geri say ve tepkini sonrasında ver.


  • msb  (10.02.21 11:07:16) 
birebir aynı durumdayız, o çakma xenon farı takan önümde ölse bir bardak su vermem, arka sis açanın önüne geçip arka sisi açıp kapatıyorum sürekli anlasın diye ya da arkadan uzunları yakıyorum. makas atan desen geçen gün kilit trafikte biri attı son anda farkedip frene bastım onu yapmasam bana vurucaktı ve arabası bitiikti, ben ise gözüm gibi bakıyorum, yanına gidip camı açtım bişeyler söylüyorum piç açmado. sıkıştıran taksiciye de gider yaptığjm oluyor. hiç ama hiç sakin kalamıyorum. genelde ilk atarı yapmamaya çalışıyorum ama biri bişey dediği zaman kesinlikle geri adım atamıyorum.


  • garavel  (10.02.21 11:09:20) 
oradaki kufurlesme ve sozlu atismayi kazanilip kaybedilecek bir mucadele olarak gormemeyi ogrenin.Sinirlendiginiz zaman her durumda psikolojik olarak zararli cikacaginizi kendi kendinize telkin edin.


  • turkuaz  (10.02.21 11:32:13) 
Soruyu ve içeriği ben yazdım sandım.
Pandemi sebebiyle evden çalışıyoruz da uzun süredir trafik belasının içinde bulunmuyorum.

hayat böyle çok güzelmiş.

Ben de yapılan haksızlıklardan dolayı çok gerilip kendimce adaleti sağlamaya çalışıyorum ama bu sebeple eşimle de baya bir tartışıyoruz.

bunun nasıl önüne geçebilirim diye düşündüğümde direksiyona kızımın resmini koymaktan başka bir şey gelmedi aklıma. Gerçi uygulamasını yapmadım pandemiden dolayı ama bunu ciddi ciddi düşünüyorum.
  • emcekare olmadi einstein olsun bari  (10.02.21 11:50:50) 
Bu konuyla alakalı çöp kamyonu hikayesi var. Belki biliyorsunuzdur ama güzel hikaye bırakayım aşağıya.

Bir gün bir taksiye atladım ve havaalanından hareket ettik. Sağ şeritte yol alırken siyah bir araba park ettiği yerden aniden yola, önümüze çıktı. Taksi şoförü sert bir şekilde frene bastı, kaydı ve diğer arabaya çarpmaktan milim farkıyla kurtuldu. Diğer arabanın sürücüsü camdan başını çıkartıp bağırmaya ve küfretmeye başladı.
Taksi şoförü ona gülümsedi ve içten bir şekilde el salladı. Ve gerçekten çok arkadaşçaydı. Sordum: “Neden bunu yaptığınız? Adam neredeyse arabanızı mahvedip ikimizi de hastaneye gönderecekti.”
Taksi şoförü bana, şimdi “Çöp Kamyonu Kanunu” dediğim şeyi öğretti. Şoför pek çok insanin çöp kamyonu gibi olduğunu açıkladı. Her tarafta çöp dolu olarak dolaşıyorlar; kızgınlık, öfke ve hayal kırıklığı dolular. Çöpleri biriktikçe onu bırakacak bir yere ihtiyaç duyuyorlar ve bazen sizin üzerinize bırakabilirler. Kişisel almayın. Sadece gülümseyin, onlar için iyi şeyler temenni edin ve yolunuza devam edin. Onların çöpünü alıp işyerinize, evinize veya sokaktaki diğer insanlara dağıtmayın. İşin ana fikri şu ki, başarılı insanlar çöp kamyonlarının günlerini mahvetmesine ve ellerine geçirmesine izin vermezler.
Hayat sabahları pişmanlıklarla uyanmak için çok kısa, dolayısıyla ‘ size iyi davranan insanları sevin, iyi davranmayanlar için dua edin.’
  • Ven  (14.02.21 15:05:00) 
[]

İki metni wordde yan yana vermek

Arkadaşlar, çevirisini yaptığım bir eserin iki versiyonunu (aslında edisyon kritik işte) yan yana iki sütunda vermek istiyorum. Ama birbirine eşgüdümlü ilerlesin istiyorum. İki sütun yaptığımda bir birinden ileride ya da geride gitmeye başlıyor.

Bunu nasıl çözebilirim? Ya da excelde yapıp worde falan mı kopyalamalıyım?


Daha da açmam gerekirse, bir eserin iki farklı nüshası var. Birbiriyle neredeyse aynı. Çok ufak tefek kelime farklılıkları dışında tüm metin aynı gibi. Ben iki farklı nüshanın çevirisini wordde yanyana sayfalar ve satırlar bile uyuşacak şekilde vermek istiyorum.

 
word'de review kısmında compare diyerek karşılaştırabilirsiniz. farklılaşan yerleri yan yana getirip üstünü çizer word sizin için


  • ala09  (05.02.21 13:54:08) 
Istediğiniz şey yukarıdan farklı diye anlıyorum.

Tum metni çift sütunlu tablo içinde satırlara koyabilirsiniz. Sonra iç satırları görünmeyecek şekilde ayarlarsınız.
  • kitap arasında kalmış silgi tozu  (06.02.21 11:12:29) 
[]

Askerlik muafiyet işlemleri

sağlık sorunu nedeniyle askerlikten muaf olmak için yapılacak işlemleri adım adım anlatabilecek birisi var mı? süreç nasıl işledi?




 
1. Şubeye gidip askerlik işlemini başlat.
2. O esnada şu şu hastalıklarım var sevk istiyorum de.
3. Sevk ettikler hastaneden raporla ilgili bölüme giderek randevu al. (Ben gittim ama vermediler. Askerlik işini hemen alıyoruz. Ertesi gün gel dediler. )
4. Doktorları tek tek gez. Sıkıntılı olana geldiğinde derdini anlat.
5. Raporu al. Şubeye götür.

Hepsinden önce sağlık yönetmeliğini incele. Artık pek yoruma dayalı muafiyet kalmadı. Her şey rakamsal. Bilirsin muaf olup olamayacağını.
  • valentinov  (28.01.21 15:36:04) 
tam olarak valetinovun anlattığı gibi yapmıştım ben. hatta o zaman şube->aile hekimi->yine şube-> hastane yapmak gerekiyordu. sonrasında aile hekimi-hastane arasında yeniden şubeye gitme işini kaldırdılar. şimdi ise e-devlet üzerinden bir sisteme geçilmiş, şubeye gitmeden e-devletten bir form doldurup direkt aile hekimine gidiyormuşsun o da seni hastalığına göre ilgili branşlara sevk ediyormuş. hastanede branşları gezme işi yine aynı şekilde. raporlar da artık elektronik olduğu için ayrıca şubeye götürmene gerek kalmıyormuş. bu sistemi tecrübe etmiş biri doğrularsa iyi olur.


  • hadsafhada  (28.01.21 17:58:50 ~ 17:59:56) 
[]

Maddi yardım ettim ama kandirildim mi?

Arkadaşlar selam.

Lüks sayılabilecek bir semtte, migros önünde çok düzgün giyimli 25-30 yaş aralığında bir kadın bana bir bakar mısınız dedi. Buyrun dedim. Rica etsem bana evime goturulebilecek bir yemek veya süt, yumurta, ekmek benzeri gıda maddesi alabilir misiniz? Çok özür dilerim bunu istediğim için dedi.

Ben de biraz maddi sıkıntı içerisindeyim. Açıkçası kendimde de neredeyse hci apra yoktu. Kartımın puanlariyla çok ufak birşeyler alabileceğimi söyledim. Sadece sut ve ufak çocuğu için iki adet süt burger almak istedi. Biraz daha limitimiz var dediğimde bu yeterli olur dedi. Hepi topu çok ufak bir meblağ tuttu.

Açıkçası ben de o puanları parasız kaldığımda kendi evime kullanmak için düşünüyordum. Bana bu soruyu sordurtan da bu şu ands. Yoksa bu tutarda kandirildim bile onemsemem normal zamanlarda.

Daha sonra karşılaştığımızda maddi yardımda bulunmak istediğimi söyleyince eşinin cezaevinde olduğunu, küçük 2 yaşında çocuğu olduğu için çalışmadığını (çocuğu göremedim bu arada), zaten maddi destek aldığını, sadece o destek tükenince eve gıda malzemesi lazım olduğunu söyledi. Maddi desteği de kabul etmedi.

Aynı durumda olduğu bir anda karşılaşırsak sadece yine gıda ihtiyacını karşılaşan yeterli olabileceğini, maddi yardım kabul etmediğini söyledi.

Yok zamanimda ufak da olsa desteğimin dogru adrese gittiğinden emin olmak için soruyorum bunu sadece. Sizce kandırdı mi beni yoksa doğru adres miydi destek için? Emin olabilirsem yüklü alışveriş yapıp yardımcı da olmak istiyorum çünkü söylemesi ayıp.

Dediğim gibi giyimi çok modern, temiz, eli yüzü çok düzgün bir insandı. Dilenci vs değildi benim gördüğüm.

 
nasıl bilebiliriz ki. içine sinmiyorsa tekrar bir şey yapma. iki tane süt burger de cebinden düşürsen üzülmeyeceğin bir tutar,i öyle düşün. sıkma canını. bir tatlılık yapmışsın


  • her giriste sifresini unutan adam  (27.11.20 20:01:44) 
iyilik yap denize at, balık bilmezse halik bilir.

şüphe varsa, o iyilik olmaz dostum. en azından sadakam olsun diyip, geçiştirebilirsin.

çünkü esas paran yokken verdiğin para bereket getirir.

<3
  • janderzel zartanyan  (27.11.20 20:04:46) 
Beni yanlış anlamanızı istemem arkadaşlar. Bundan sonrakine biraz başka destek olmayı düşündüm de boşa gitmesin istedim. İyilikle ego tatmin etmek gibi bir niyetim yok. Lütfen yanlış anlamayın.


  • goklerdengelenkarar  (27.11.20 20:06:55) 
Süt ve süt burger alıp daha sonra da maddi yardım kabul etmiyorsa bence doğru adrese gitmiş yardımın.


  • istege bagli sigortasiz  (27.11.20 20:07:52) 
Ben inandım ama o iş şöyle işliyor. Başta ekmek, yumurta demiş. Siz ekmek, yumurta almakla uğraşmak istemeyeceğiniz için direkt para verecektiniz kendiniz alın diye. O da direkt para almış olacaktı sizden. Ama siz para vermediniz. Para vermediğiniz için de alışverişi kısa tuttu ve başta söylediği şeyleri almadı.


  • dissendium  (27.11.20 20:14:00) 
Eğer içinizde şüphe varsa kasiyerlere ya da başka kişilere sorabilirsiniz bu kadını. Ne olduğu söylerler.


  • komando kani var bende  (27.11.20 20:47:11) 
bu tarz yardımlar yapmayın.
doğru / yanlış anlamak zor ama size tavsiyem yapmayın.
bu alanda çalışan birisi olarak söylüyorum yapmayın böyle şeyler.
ilgili kamu kurumlarına, belediyelere yönlendirin.
kadın belki psikolojik rahatsız belki dolandırıcı?
bu vicdanın kendi kendine çekişmesini önlemenin en iyi yolu onu ilgili kuruluşa yönlendirmek. bunlarla ilgili size milyon tane yaşanmış örnek olay anlatabilirim. insanlar bakış açısını değiştirdikçe bu işin peşinde olan insanlarda taktik değiştiriyor. market önü, lokanta önü, cami, kırtasiye vs. önü bitmiyor yani.
yardım yapmayın. duyarsızlıkla alakası yok. yardımdan faydalanan dolandırıcıları ayıklanması zaman aldığından gerçekten yardıma ihtiyacı olan yoksun kişiler yardımları daha geç alıyor. yardım talebinde bulunan insanların %95 i yalan beyanda bulunuyor. üzerine çit dairenden 5 katlı bina olan adam ben görme engelliyim bana nasıl yardım etmezsiniz diyerek ortalığı birbirine katıyor. doğru raporlu görme engelli. binan var dediğimizde, dairelerde çocuklarım oturuyor kira almıyorum ki diyor. kısacası yardım yapmayın. büyük ihtimal sizi kandırdı.
  • seyduna6687  (27.11.20 20:50:18) 
şehir istanbul ise şöyle düşün: parasız pulsuz biri bu şehirde nasıl hayatta kalabiliyor? imkansız değil mi? o halde karşındaki yalancı.

başka küçük şehirlerde pek olmaz bu. olsa da o kişinin ne olduğunu bilirler.
  • kickboxer  (27.11.20 21:02:55) 
Gönlünüze göre olsun her şey ;

Sakın yanlışta anlamayın, gerçekten ihtiyaç sahibi olup şunu al, bunu ver diyene denk gelmedim hiç.

Atölyeye iş almaya gelen bir ablamız var, lokum gibi yani nasıl desem ekmeğin içine koyup yiyeceğiniz bir de oğlu. Beraber geliyorlar iş almaya kaçtır dikkatimi çekiyor kadının ayağında mes gibi elde dikilmiş bezden bir şey , oğlanın ayağında çift çorap terlik bu soğukta. İnanır mısınız 3 hafta uğraştık ayakkabı vs. alabilelim diye , en sonunda ikna etmiş hanım, anasına oğluna kızına ayakkabı mont pijama alabildik. Merdiven yıkayıp,bizden aldıkları 3 kuruşla evine destek olan kadından bahsediyorum.

Geçen ay , kazandığı her kuruşu başka kadıncıklara harcayan şerefsizin biri ile evli bir ablamızın 4 kızına ayakkabı, üst baş , iç çamaşırı alabildik. Yine kavga kıyamet zorla. aldığımız botları evde hiç çıkarmadan giyen , hatta depremde sokağa fırlarken botlarını giyip üstüne market poşetinide giyip çıkan insanlar bunlar. En ufak talepleri olmadı , beklentileride yoktu ama göz görüyor.

Marketlerde bazen denk geliyorum , kasada para alışverişe yetmiyor önümdeki vatandaşın, onun bile talebi olmuyor, usulca bu kalsın diyor, dayanamıyorum bakıyorum temel ihtiyaç malzemesi ben öderim diyorum, ısrar ısrar zorla kabul ediyorlar ama gözlerinin içi yakıp geçiyor adamın ciğerini.

Not: Bunları , bak ben ne kadar yardımseverim , sevin beni övün beni diye yazmadım. Umurumda olan şeyler değil. Bu kadar ihtiyaç sahipleri insanların bırakın yardım demeyi iğne bile talebi olmadığını , o kendilerine has dik durma çabalarını bilebilmeniz için anlattım.

Dediğim gibi gönlünüze sorun , o en güzel teraziniz.
  • synax  (27.11.20 21:54:51) 
Ya aman be hocam kaçı kaç kuruş ne düşünüyorsun neyse ne. Allah kabul etsin de geç boşver


  • optimistbakunin  (27.11.20 21:56:22) 
Kimsenin günahını alamayız niyetini bilemeyiz ama devlet kurumlarımız ve belediyelerimiz kimseyi ekmek, süt vs. alamayacak durumda bırakmıyor. Zor durumdaki ailelere kira yardımı dahil her türlü sosyal yardım temin ediliyor. Bu durumda biriyle karşılaşmanız durumunda ilgili kurumlara yönlendirebilirsiniz. İlla yardımda bulunmak istiyorsanız evsizlere yardımda bulunmanızı tavsiye ederim çünkü onların gerçekten yardıma ihtiyaçları var ve devlet tarafından yeteri kadar destek görmüyorlar.


  • acebi  (27.11.20 23:12:00) 
ben beden diline ve tavrına bakıyorum. bunu alışkanlık haline getirdiği ve utanmadığını rol yaptığını fark edersem vermem. bu güne kadar da rol yapmayanına rastlamadım.


  • orpheus  (28.11.20 12:17:51) 
[]

Covid 19 PCR testi ne zaman sonuçlanır?

Bugün bir devlet hastanesinde test verdim. Kan testi ya da tomografi bakmadılar. Sadece ağız ve burundan PCR aldılar. Ne kadar sürede çıkar? Kancve tomografi bakilmamasi yüzünden sonuçlara ne kadar güvenebilirim?




 
en az 12 saat, en çok 36 saat.


  • fever  (23.11.20 19:00:24) 
Max 24 saat.


  • infernalcadre  (23.11.20 19:00:26) 
4-5 saat içinde çıktı arkadaşlar. Negatif çok şükür.


  • goklerdengelenkarar  (24.11.20 02:40:11) 
gecmis olsun. tomografi yoksa ozellikle turkiye'de kullanilan test metodu sagolsun sonuclara cok guvenemezsin. pozitif ise guvenilir (yontem itibariyle) genelde ama negatifse film cekmeden cok emin olunamiyor. belirti var mi?


  • robokot  (24.11.20 03:14:30) 
@robokotn hiçbir belirtim yok.


  • goklerdengelenkarar  (25.11.20 12:51:58) 
[]

Yeni kedi sahiplendik. Neler yapalım?

Sokakta bulunmuş 1 yaş civarı british longhair melezi bir yavruyu geçici evinden sahiplendik.

Geçici sahipleri vet.e götürmüş. İç dış parazit yapılmış. Karma ve kuduzu daha önce yapılmış olma ihtimali nedeniyle şu an yapamayiz demişler.

Onun dışında kum, mama, tırmalama tahtası vs her ihtiyacını aldık.

4 yaşında küçük cocugumuz da var. Onun ve kendi sağlığımız ve ayrıca kedinin sağlığı için dikkat etmemiz gereken bir şeyler var mı?

Daha önce 12 sene köpek ve sokakta da kedi besledik ama evde ilk defa Jedi besleyecegiz.

Aldığımız evden aynen getirdik. Yıkama, temizleme vs hiçbir şey yapmadık.

Biraz fazla miskin bir can :) kızımızın oyun beklentisinde beklediğini vermeyeceği çok belli :))

Herneyse ek sorularım da var:

Tırmalama tahtasına nasıl alistiralim?
Kendisi istemedikçe oynamaz o çok belli ama teşvik için yapabileceğimiz bir şeyler var mı?

Başka genel olarak nelere dikkat edelim? Bu canı bu evde çok mutlu etmek istiyoruz.

 
Britishler miskin oluyor. Fazla oyun beklemeyin. Hatta hiç beklemeyin. Okuduğum gördüğüm böyle.


  • sutlu nescafe  (23.11.20 13:57:18) 
Yıkamaya veya temizlemeye gerek yok. Sadece tarayın. Ek olarak tırnaklarını kesebilirsiniz.

Tırmalama tahtasına götürüp tırnaklarını sürtün. Evin farklı yerlerine birkaç tane yerleştirebilirseniz daha iyi olur.

Bazı cins kedilerin kronik rahatsızlığa bağlı ağrıları vs olduğu için hareket etme konusunda isteksiz oluyolar doğal olarak. Umarım durum bu değildir.

Camlar sineklikli değilse mutlaka taktırın.
  • elorelia  (23.11.20 13:58:11) 
Özellikle eve ve size alışana kadar üstüne gidip sevmeye, kucağınıza almaya zorlamayın, çocuğunuzu da engelleyin. Biliyorum çok zor ama kediyi rahat bırakıp alışmasını beklemek çok önemli, sonrasında çok daha rahat ve mutlu olursunuz hem kedi hem siz.

Tırmalama tahtasını kendi kendilerine keşfediyorlar genellikle, olta biçimli oyuncaklarla ya da bir kurdeleyle falan tahtanın üzerinden uzanıp oynatabilirsiniz.

Arkadaşlarımın miskin British'i lazer pointer kovalamayı seviyor, onu da deneyebilirsiniz.

Suyunu taze tutun, güveneceğiniz bir veteriner bulup aşılarını takip edin. Mutluluklar :)
  • kobuzchu kiz  (23.11.20 14:03:21) 
Evde çocuk da varsa kesinlikle mantar aşısı yaptırmalısınız. Kedilerdeki bazı mantar ev ahalisinin bağışıklık durumuna göre insana geçebilmekte.

Çeşitli oyuncak önerileri yapılmış. 5-10 liraya petshoplardan oyuncak fare alabilirsiniz. Bir ipin ucuna bağladığınız herhangi bir şeyi -ona zarar vermeyecek yumuşaklıkta- bağlayarak ipi sallayın. Ha bir de beyaz pinpon topuna çıldırıyorlar genelde.
  • one minute  (24.11.20 16:57:32) 
[]

Araç iptotekli ihtiyaç kredisi araç degisimi

Arkadaşlar bir arkadaşım ipotek şartıyla ihtiyaç kredisi kullanarak bir araç alacak. Taşıt kredisi değil.

Bu krediyi aldığında araca rehin koyulacak. Taşıt kredisinde böyle bir şey mümkün değil ama ihtiyaç kredisi olduğu için şöyle bir şey olabilir mi? Arkadaş aracı aldı, banka krediyi kullandirdi ve rehni koydu. Aynı değerde başka araç alıp rehni ona kaydırıp öbür arabayı (ilk arabayı) satabilir mi? Taşıt kredisinde böyle bir şey yok onu biliyor.


 
ihtiyaç kredisi teminatsız bu yüzden de limitleri düşük ve faizi daha yüksek.

alabiliyorsa ihtiyaç kredisini alıp ilk aracın borcunu kapatıp satar. kalan para ile istediği aracı rehinsiz satın alır ve yüksek faizden ihtiyaç kredisini ödemeye devam edebilir.
  • orpheus  (03.11.20 11:58:01 ~ 11:58:25) 
[]

Arkadaşım sebepsiz yalanlar söylüyor

Selam millet. İlginç bir durum var.

Çocukluk arkadaşım herhangi bir mecburiyeti, getirisi ya da başka bir sebebi olmadığı halde (ki bu hallerde bile yanlış) yalanlar söylüyor veya palavra atıyor.

Örneğin arabamla gidiyorum. O da evinden yola çıkmış, sokağından çıkıyor ve arabasıyla önüme düşüyor. Gideceğimiz yerde arka arkaya gidip park ediyoruz. Arkasında olduğumu fark etmiyor. Ne yapıyorsun falan diye sorduğumda "ne yapayım, çıktım yola polis çevirdi biraz tartıştık şunu şunu dedim, polis de bana bunu dedi" falan diyor. e yaşanmadı bu. o fark etmedi ama yol boyu önümdeydi.

Çalıştığı yerde patronu arkadaşım. Mesela benim arkadaş bana diyor ki "bizim patron araba alacakmış, geçen gittik araba baktık ona. şöyle oldu böyle oldu". ben de adama diyorum ne yaptınız araba aldın mı sonunda? adam da bana diyor ki ne arabası o nereden çıktı?

Veya fırına gidip ekmek alıp geliyor. Fırıncıyla ilgili komik diyalog kuruyor kafasında ve onu yaşanmış gibi anlatıyor.

Böyle böyle şeyler. Bu bir psiokolojik rahatsızlık değil midir? Nasıl yardımcı olabilirim ona bu konuda?

 
Twitter kullanıyor mu


  • namidigerkokuc  (21.10.20 07:54:31) 
Mitomani


  • elorelia  (21.10.20 07:59:17) 
Aynısı benim liseden bir arkadaşım. 15 yıldır en samimi arkadaşım kendisi. İyi günde kötü günde hep yanımda ama söylediği yalanlara artık tahammülüm kalmadığı için araya mesafe koymak zorunda kaldım. Huylu huyundan vazgeçmez çünkü.


  • heidi'nin dedesi  (21.10.20 08:06:32) 
Ya boyle insanlar hep var her yerde var. Benim de hayatimin hemen her doneminde oldu en az bir tane. Su an da var. İsin garibi mesela artik bozuyorum "olum ben de oradaydim lan ne salliyosun haahahah soyle soyle oldu iyi salladin ha" diyorum kafasini cevirip baska bir konuya geciyor asiri garip.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (21.10.20 08:16:28) 
7 yil onceki duyurumu hatirlatti eksiduyu.ru


  • neck_and_neck  (21.10.20 08:23:34) 
Büyük ihtimalle hayatını çok sıkıcı bulduğu için renklendirmeye çalışıyordur.


  • SiyamkedisiZorro  (21.10.20 08:29:39) 
benim de var böyle 2 arkadaşım.değişik değişik hikayeler yazıyorlar kafalarında.seviyorum da kendilerini.he deyip geçiyorum artık.


  • drako  (21.10.20 09:46:06) 
böyle insanlarla direk sonlandırıyorum ilişkimi.

yarın başka birine benim hakkımda bir yalan anlatmayacağının garantisi yok.
  • duyurukullanıcısı  (21.10.20 10:02:21) 
Arkadas grubumuzda bir mitoman vardi. Acima duygumuzu kullanarak surekli sempatimizi topluyordu. Isin komigi bize zarar veren bir davranisi da yoktu (Gruptaki bazi kizlara yuruyordu ama o da dert degil herkes yapiyor), sadece surekli onun iyiligi icin endise duyuyorduk. Bir noktada insanlar notlarini karsilastirip yalanlarini detayli bir sekilde cikarinca gruptan attik.

Hala arada acikli mesajlar yaziyor gruptakilere, sallamiyoruz.

Ikinci mitoman baska bir arkadas grubumuzdaydi. O da ilki gibi zararsizdi ama bi ara Amerika'ya gidiyorum diye milletin elektronik siparislerini topladi, paralarini aldi sonra memlekete dedesinin yanina gittigi ortaya cikinca bazi arkadaslar dolandiriciliktan mahkemeye verdiler. Gotum gotum odedi paralari geri.

Kisasi, mitomanla ugrasilmaz. Uzucu ama kesip atmak lazim hayattan.
  • cleric  (21.10.20 13:01:38 ~ 16:41:51) 
Yalan derken fikra gibi mi anlatıyor. Ciddi mi ? Ciddiyse selamı sabahı kes.

Yalan söyleyen insanla dost olunmaz . Zorunda değilsem selam bile vermek istemem .
  • ycaycayca  (21.10.20 14:21:32) 
[]

Oto Ekspertiz Hatası Yaşasanız

Selamlar. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Araçta sorun olmadığını tesbit ettim ancak, olsaydı bu gibi durumlarda öfke kontrolü yapamayan biri olarak başıma iş alabilirdim. Siz nasıl davranırdınız bunu merak ediyorum. Öfke kontrolü gerektiren durumlarda önceden insanların davranışlarını kafamda canlandırarak kontrol sağlamak amacıyla soruyorum bu soruyu. (en alttaki editi okuyunuz)

Şu an başta gerçek olarak yaşanmış fakat çözülmüş olayı çözülmemiş bir senaryo ile devam edelim:


Geçen sene eşime otomatik, uygun fiyatlı bir araba bakacaktım. Bir tane toyota yaris buldum. Satıcının dediğine göre komple boyalı (ön direkler dahil), 4-5 parça da değişen var. Motor, şanzıman kusursuz (gerçekten de öyle; zaten aradığım da buydu).

Tavanda da boya olması dolayısıyla zaten uygun fiyat yazılmış olan bu aracı, daha da uygun fiyata almayı düşündüm. Şase vb. yerlerde sorujn var mı diye ekspertize sokacağım dedim. Satıcı istediğim yerde sokalım dedi. Gün içinde de araba alma işini bitirmek istiyordum. Biraz acelem de vardı. Satıcıyla yola çıktık. İstediğim yere doğru gidiyorduk. "Abi yetişsin istiyorsan ta Avrupa yakasına geçmeyelim. Bu bölge e5 üzerinde ekspertizcilerle dolu. Gir istediğine yaptıralım" dedi. Oradan buradan dönerken bak burada ben daha önce birkaç defa yaptırdım. "İstiyorsan buraya girelim fiyatları da makul oluyor, sen bilirsin" dedi.

Girdik, yaptırdık. Araç satıcının dediği gibi çıktı. Bir sene bindik. Araba o kadar sorunsuz ki. Neyse aracı malum siteye bile değil whatsapp durumumuzda satılık olarak paylaştık. Yakın sayılabilecek arkadaşlarımızdan biri hemen alıyorum dedi. Sabah buluştuk. O da ileride satarken elimde evrak olsun, ekspertize sokayım dedi. Aracı bir soktuk eskpertize tavan değişmiş çıktı. O esnada ben yoktum. Eşimin arkadaşı olduğu için beraber gidebilirsiniz demiştim. Neyse eşim itiraz vs. edememiş. Arabayı satma, al gel. Ben çözerim bu işi dedim.

Ertesi gün kendi ekspertizcime gittim. Sert bir giriş yaptım. Başta onlar da sert karşılık verecekken bir sebepten dolayı benden çekinerek hemen ağam paşam durumuna geçtiler. Dedim siz organize misiniz? Bana satan elemana da gideceğim buradan. Benim canım yanarsa çok canlar yanacak diye.

Anlattılar, abi birinden alınacak 3-5 kuruş avanta için 20-30 bayisi olan kurumsal bir şirketi hangi yakın arkaba, arkadaş için riske atarız? En fazla şu olmuştur, sonuçta maaşlı eleman. Aklı bu işe kaydıysa tesbit edelim tüm değer kaybını karşılatalım. Eski sahibini aradım. Abi eksperde çıkacağını bile bile neden gizleyeyim. Ben de bilmiyordum. Öyle olsa, eksper benim tanıdığım olsa tavandaki boyayı da saklardım. Eksper hatası bu dedi.

Eksper inceleme yaptı. Elemanla satıcının arasında herhangi bir iz bulamıyoruz. Kameradan incelediğimiz kadarıyla eleman yorgunluk, bezginlik yahut herhangi bir başka sebepten çok dikkatli incelememiş arabayı. Vermemiz gereken hizmeti verememişiz. Biz ekspertiz ücretini size iade edelim. Zaten zaman eski zaman değil. Araba fiyatları uçtu. 30'a aldığınız araba şu an bu haliyle 60 bin lira. En fazla kardan zararınız olur ama sinir harbi yaşamayın. Bize kalsa size güveniyoruz. Kardan ettiğiniz zararı da verelim ama siz güvenilirsiniz de, bu yolu bir açarsak bu işten bile para kazanmaya çalışacakların önünü açmış oluruz. Bizden hata kollayıp gelip para koparmaya çalışandan tutun, bize getirdiğinde hatasız olup, kendi hasar yaptığında bu zaten vardı, siz görmediniz diyenlere kapı aralamış oluruz. Şirket olarak bunun önüne geçmek için mahkeme yoluna sevk etmek zorundayız sizi. Mahkeme de üzerinden 1 sene geçtiği için bizim kaygılarımızı taşıyacak. Bu tavanın sizde değişmediğini ispatlamanızı isteyecek. Tüm maddi zararınızı karşılamak istiyoruz ama başkalarının suistimaline yol da açamayız dediler ve eskpertiz ücretini iade ettiler.

Neyse ben emin olamadım. Başka yerlere gösterdim tavan değişmemiş. Fakat değişmiş olsaydı ve ben şu an 60 bine satacağım arabayı mecburen 40-50 bine satsaydım kardan zararım olacaktı. İstesem kendimi ve ailemi riske atıp pislikleşebilir, hem ekspertiz şirketini hem eski satıcıyı bir şekilde kardan zararımı tazmin edecek notkaya getirebilirdim. Ama çoluk çocuk sahibi insanız ve 3-5 kuruş için mafyacılık oynamak işime gelmezdi. Ama kardan zarar da olsa sebepsiz bu zararı da sindiremezdim. Yani yeni alacağım arabaya 10-20 bin daha cebimden az para çıkma imkanını elimden almış olacaklardı. (Hatta paranın değerini düşünürsek kardan zarar bile değil. Direkt zarar...)

Siz olsanız ne yapardınız böyle bir durumda?


Edit:daha önce açtığım duyuruda senaryo gereği yazdığım şeyler yanlış anlaşılabileceği için bazı kısımlaro düzelterek tekrar açmam icap etti duyuruyu.

 
1. kendi seçmediğim yere gitmem.
2. satıcının dediği yere hiç gitmem.
3. kendi seçtiğim exper ile sorun olursa ve kesme tavanı anlamadı ise onu üzebilrim :) ama daha gizli bir kusur için daha ılıman olabilirim.
4. bence o tavan değişmiştir.
  • helenart  (16.10.20 09:55:05) 
memlekette güvenilecek adam kalmadı arkadaş yaa.şaka gibi.uzman bilirkişi diye gidiyorsun onlar bile yalan söylüyor.kazandıkları kuruş haram zıkkım olsun.


  • since1907  (16.10.20 10:14:37) 
1. eğer aldığınız aracın sahibi ilk sahibi ise ve el değiştirmemişse
2. ilan vermiş ve ilan içinde tavan veya hangi hasarsa işte onunla ilgili bilgi vermemişse

dava açardım

yoksa, mesela aracın ikinci sahibi ise, ben de böyle aldım der ve belki de gerçekten öyle almıştır, hasardan haberi yoktur bilemezsiniz ki. veya ilan vb. mahkemede delil olarak sunulacak bir belge yoksa, "ben tavan değiştir demiştim, öyle kabul etti" der ve olay biter.
  • malheiros  (16.10.20 10:46:12 ~ 10:47:20) 
1) Ekspertize çok anlam yüklüyorsun, o kadar profesyonel değiller, gözden kaçan çok noktaları oluyor, hukuk da tamamen onların yanında. Ben ekspertiz şirketinin yerinde olsam aradan 1 sene geçmiş kardeş, tavanı senin değiştirmediğin ne malum derdim.
2) İkinci el araç almanın riskleri bunlar. Bunun hiç bir garantisi yok maalesef. Ekspertizde asgari ücretle çalışan çocuklar bu işi nasıl hakkıyla çözebilirler.
3) Öfke kontrolü başına kötü şeyler gelmemiş insanlar içindir. Kendinizin ve ailenizin başına gerçekten bir şeyler getirecek şeyleri bi kere deneseniz, öfkenizi çok güzel kontrol edebilecek noktaya gelirsiniz diye düşünüyorum allah korusun.
  • roket adam  (16.10.20 13:04:00 ~ 13:06:16) 
eksperden önce tanıdığım kaportacıya daha sonrada motor kontrolü için tanıdığım yere giderim. eğer bunlar yoksa tabi ki ekspere giderim.

@roket adam +1 2. el her zaman risktir.
  • mikahakkinen  (16.10.20 15:03:48) 
[]

Router /Accsess Point Kurulumunda Sıkıntı

Arkadaşlar selamlar.

Şimdi elimizde bir tane kablonet modemle çalışan kablonet internet var. Ev büyük olduğu için uzak odalarda wifi ile güçlük yaşanıyor. Bunun için TPlink- Ac1200 alındı.

İstenen şey şu. TPlink, kablonet modeme etharnet kablosu ile değil wifi ile bağlansın ve tplink evde istenen yere konsun.

Tüm talimatlara uygun kurulum yapılıyor access point olarak. Sonra diğer cihazlar artık kablonet modeme değil buna bağlanarak internete giriyor. Ama modem ve router arasındaki etharnet kablosu söküldüğü anda ağ sabit kalıyor ama internet bağlantısı kesiliyor. Etharnet kablosu ile kullandığımızda amacına uygun olmayacak. (kablonet modemden köprüleme özelliği aktifleştirildi).

Kaçırdığımız ne var? Neden modemle router'ı kablosuz bağlayamıyoruz?

 
köprülemeyi açarsan kablonet modemin wifi kapanmıyor mu? tek ethernet portu aktif hale geliyor.

gerçi yeni eklemişler sanırım benim modemde önceden kablosuz köprüleme yok diyordu şimdi öyle bir ayar gelmiş. default olarak devre dışı. o mu kapalı acaba?
  • passion rules the game  (16.10.20 07:59:22 ~ 08:02:22) 
Uzmanı değilim ama şunu biliyorum: access point tplink ve kablonet modemin kablolu bağlanması demek. Tplink'i kablonet modeme kablosuz bağlamak istiyorsan eğer tplinki bu durumda repeater olarak kullanmak gerekiyor. Kurulumda access point ve repeater ayrımı vardı diye hatırlıyorum. Repeater olarak kullanınca wifi ağında kablonet modemin mevcut adı, tplink sayesinde güçlenmiş olarak listede görünür. Amacı da sinyali güçlendirmektir zaten.

Tplink kurulum ekranına bi bakmak lazım.
  • IncredibleMau  (16.10.20 08:13:21) 
Kurulumda iki aygıtı kablolu bağlayacaksanız router, wifi ile bağlayacaksanız access point olarak seçin diyor seçeneklerde.


  • goklerdengelenkarar  (16.10.20 08:28:57) 
bu cihaz sadece access point olarak çalışıyor sanırım. menüde çalışma modunda repeater yoksa kablosuz olarak tekrarlama yapmaz. zaten kablosuz tekrarlama olayı hiç sağlıklı değil. bu cihazı koyacağınız yere kadar ya bir kablo çektirin ya da powerline adaptör alıp onun ucuna bağlayın.


  • walter white kilikli  (16.10.20 09:01:18) 
community.tp-link.com

Repeater özelliği yokmuş cihazın. Kablolu bağlantı dışında seçenek görünmüyor.
  • IncredibleMau  (16.10.20 09:06:13) 
Bu cihaz bir modem veya router olarak kullanılabilir, yani eve kadar genel vdsl/adsl hattını direkt modeme takıp wi fi sinyal alabilirsiniz, ya da fiber internet ile GPON cihazından buna ethernet ile bağlayıp wi fi alabilirsiniz, ya da zaten internet bağlantısı olan bir modeme WAN girişi üzerinden ethernet ile bağlanıp uzak bir yere kablolu olarak taşırsınız interneti.

Ev iki katlıdır mesela, giriş katta bir modem vardır ve orada wi fi yayın yapıyordur, lan çıkışından ethernet kablosuyla sinyal alıp üst kata kadar kablo çeker ve üst katta diğer cihazın WAN girişine bağlar ve burada da farklı bir wi fi yayını yaparsını.

Bu işlem zaten router işlemi, kablosuz olarak sinyali alıp uzağa taşıma işi ise repeater işlemi.
  • John Bloor  (16.10.20 10:09:21) 
Peki diyelim ki kabloyla istediğimiz yere uzattık. alt kata indirdik cihazı. Bu sefer de üst kattaki bilgisayarlar buna uzak kalacak. Biz üst katta modeme, alt katta bu cihaza bağlayarak mı çözmeliyiz sorunumuzu?


  • goklerdengelenkarar  (16.10.20 11:43:07) 
İşte tam olarak bu işe yarıyor router özelliği olan modemler ya da direkt router cihazlar.


  • John Bloor  (16.10.20 11:54:05) 
[]

Kan tahlili yorumu

Ekte gorselde tahlillerim var. fmf suphesi ile acilde yapildi. Bazi degerler yuksek. Lokosit mesela. O tamam da digerleri nedir? Yardimci olabileceklere cok tesekkurler.




 
billirubin karaciğer ile ilgili olması lazımdı.

doktor değilim, üsttekileri de hiç bilmiyorum. bir ara tahlil sonuçlarına merak sarmıştım:)
  • blue eyes white dragon  (19.08.20 00:57:31) 
Atak anında hastaneye gittiyseniz ve crp yüksek çıktıysa bu durum fmf'i destekler. Endoskopi, kolonoskopi,safra, mr, apandisit sonuçları temizse ve hala periyodik olarak karın bölgesinde ağrılar yaşıyorsanız ibre fmf'e doğru kayar. Araştırma hastanesinde gen testi yaptırın, patoloji sonucuna göre fmf olayı netlik kazanır.


  • kanlakarisikyagmur  (19.08.20 10:50:29) 
[]

Hic kredi kartı kullanmamis birine bilgi

Merhaba. Hayatimda hic kredi kartım olmadı. Bazı sorularim var.

1- Donem borcunun yüzde kaci asgari tutar oluyor?
2- Nakit avans cekince cektiginiz tutarın tamami mi yatiriliyor yoksa o da donem borcu icine dahil edilip asgari odemeye dahil oluyor mu? Yoksa diger harcamalar asgarisi + cektiginiz nakit avansin tamami mi?
3- kac kere taksitli nakit avans cekiliyor? Limit kadar ve istedigin adette mi?
4- ekstre erteleme, islem taksitlendirme hakkinda bilinmwsi gerekenlee neelrdir?
5- ekstre taksitlendirme hakkinda bilinmesi gerekenler?

6- 4 ve 5. Madde kac kere yapilabiliyor bir senede?

7- ayni anda ekstre erteleme, islem taksitlendirme ve ekstre taksitlendirme yapiliyor mu? X islemi yaptiginiz icin y islemi yapılamaz deniyor mu?

 
Sorularınıza cevap vermediğim için özür dilerim fakat:

Sorduğunuz bütün sorular kredi kartlarının asla kullanılmaması gereken fonksiyonlarıyla ilgili. Lütfen kredi kartı almayın. Faizleri çok yüksektir ve kısa sürede batarsınız.

Finans sıkıntısı yaşıyorsanız kredi almaya çalışmanızı öneririm.
  • ozdek  (23.06.20 14:59:13) 
Bugune kadar kredi karti olmadan idare ettiyseniz hic bulasmayin. Banka karti candir. Varsa harcarsin yoksa beklersin.

Erteleme, taksitlendirme, avans vs hepsi kol gibi faizle batmakta olan bireyin batisini geciktirmek icin kullanilan seylerdir. Kullandikca daha uzun vadede ama daha derine batarsiniz.
  • erectrode  (23.06.20 15:22:57) 
sen kredi kartını çok yanlış anlamışsın.


  • sizofren06  (23.06.20 15:24:53) 
asllaaa girmeyin derim kredi kartı işine eğer ki aklınıza bunlar geliyorsa. kan alırlar kan


  • delidiyorum  (23.06.20 15:25:57) 
şimdi aldığınız şeyleri taksitle almak istiyorsanız mantıklı ama bu saydıklarınız ile "olmayan paranızla" bir şeyler alacaksanız belki de direkt kredi çekmeniz daha mantıklıdır?

ben de yıllardır kredi kartı kullanırım bunları hiç bilmiyorum. Bir kere ekstreyi taksitlendirdim, belli oranda faiz alıp böldü. (şimdi biraz düştü sanırım o faiz). Birkaç kere de peşin aldığım şeyi bankadan böldürdüm o kadar.
  • nhk ni youkosu  (23.06.20 15:32:53) 
www.bonus.com.tr

Bu sayfada bütün hepsi için bilgiler var, güncel faizleri de görebilirsiniz.

Madde 7 için şunu bilin, ekstre erteleme veya takstilendirmede uygun harcamalar işleme alınır, başka bir işlemi ertelemiş veya taksitlendirdiyseniz yeni işleme dahil edilmez.
  • atom karincanin torunu  (23.06.20 16:52:19) 
kredi kartını sadece cebinde nakit taşımamak için kullan.

taksit, avans nakit, ekstre ertelemee, taksitlendirme vs bunlar hep aşırı yüksek faizlerle oluyor.

sakın bulaşmayın.
  • co2s2  (23.06.20 16:54:51) 
[]

Kullanilmayan banka hesaplarini kapamak

Bunu tek tusla e-devletten yapabilsek ne kadar guzel olmaz miydi?

Benim 2007'den beri cesitli yerlerde burs, maas vs icin hesaplarim var. Su an maas hesabimin oldugu ve bir de baska bir bankanin hesabi haric hepsini tek bir yerden kapatabilmemin bir yolu var mi? O bankalarla hicbir iliskim kalmayacak sekilde ama.

Çoğu banka mobil subeden kapatmaya "ana hesabınızı subeden kapatabilirsiniz" diyerek kapattirmiyor. Bazilarinin subeleeiy uzak sehirlerde sonuçta.

 
Ben ee askerken acılan heaabi kapattirmadim para kesiliyor mu bilmiyorum bu konuyu da bilen cevaplayabilir mi?


  • ir mania  (20.06.20 13:37:18) 
gerek var mı kapatmana? ücret kesilmez hiçbir şekilde.


  • jelly bear  (20.06.20 13:45:33) 
Şube müdürlüğü dikkatine dilekçe yazıp, dilekçede derdinizi anlatıp, kvkk kapsamında kişisel verilerinizin de silinmesini istediğini talep edip, varsa bankanın internet sitesindeki veri sildirme talep formunu da doldurup, kimlik fotokopiniz ile beraber şubeye postalayın. Postalarken, teslim edilmemesi halinde iade seçeneği olan bir posta seçin.
Gerisini banka halledecektir.

  • irene  (20.06.20 14:07:58) 
çağrı merkezi üzerinden kapatmıştım ing bankta.


  • inheritance  (20.06.20 15:01:23) 
Ben ilgili şubelere faks çekerek kapattığımı biliyorum.


  • John Bloor  (22.06.20 11:21:45) 
[]

Gariban arabasina binmek

Arkadaslar, kendimi bildim bileli hep yuksek model ya da sifie km cok guzel arabalarim oldu. Cesitli maddi sebeplerden dolayi küçülmeye gittim. Arabami falan sattim. Bir suredir arabasizdim. O kadar alismisim ki arabam olma fikrine, adeta psikolojimi derinden etkiliyordu.

Nihayetinde alacak karşılığı elime cok temiz, gicir gicir boyanmis, boyle bakınca yikik dökük gorunmeyen skoda favorut geçti.

Araba sorunsuz. Her turlu isimi goruyor. Benim icin gayet guzel bir durum. Ancak eski model arabaya binmeye hic aliskin degilim. Zannediyorum ki herkes bana bakip kucumsuyor falan. Halbuki hic hoş bir dusunce degil bu benimkisi. Aliskanliklardan dolayi boyle saniyorum. Arabayi satmayi bile düşündüm hemen ama su virüs surecinde toplu ulasima mecbur birakmamasi bile lutuf.

Alacak karsiligi motor alacaktin, cesaret edemeyince bunu aldim dört teker olsun diye.

Sorum ise sudur ki, sizde favoritin intibaı nasil? Trafikte vs gorunce ne dusunuyorsunuz?

 
Araban ya da maddi durumun kimliğinin ve imajının bu kadar önemli bir parçası olmamalı. Ben cayır cayır binerdim sağlam olduğu sürece. İnsanların beni fakir görmesi beni rahatsız etmiyor.


  • roket adam  (19.06.20 20:07:42 ~ 20:07:56) 
Arabayı makas atarak, sinyalsiz trafik canavarı gibi kullanmıyorsanız sorun yok bence. Marka/ model ne olursa olsun ben genelde insanların trafikteki seyir hallerini yargılıyorum. :) ileride daha iyisini alırsınız, bu kadar endişe etmeye gerek yok. Rahat olun biraz.


  • kucukne  (19.06.20 20:09:04) 
bahsettiğin araba trafikte dikkat çekmeyen bi araba. intiba falan bırakmıyor yani. görünce şaşırdığım bi araba değil.


  • sttc  (19.06.20 20:09:24) 
oha pis fakire bak, insan şuna bineceğine gururuyla yürür, metrobüse dolmuşa biner, hiç utanma kalmamış diye düşünmüyorum tabi. bu arada arabadan anlamıyorum, dediğin arabayı bilmiyorum bile. kendim kırmızı ve boyalı parçaları arasında acayip renk farkı olan 2005 corsa'ya gururla biniyorum.

not: umarım billur geçmek için soruyorsundur.
  • pati  (19.06.20 20:12:35) 
bu konu sizin başka psikolojik sorunlarınızın yansıması olabilir. profesyonel bir destekle üzerine düşmenizi öneririm. soruya gelecek olursam trafikte rastlarsam olumlu ya da olumsuz bir şey düşünmüyorum.


  • lapregunta  (19.06.20 20:17:12) 
abi ben seni anlıyorum, allah kimseyi gördüğünden geri bırakmasın. çok lüks takılıp da o tarz arabalara binmek gerçekten bir nebze tuhaf hissettirir ama ben trafikte görünce kesinlikle hiçbir şey hissetmiyorum. ne hissedebilirim ki? hayat bu. kimse kimseyi takmıyor yani. aynı zamanda über lüks (1-2 milyon tl üzeri ) araçlar harici kimseye de oha arabaya bak demiyorum. salla yani, sen mutluysan sorun yok. hayatının bir dönemi de böyle gitsin, işler düzelince toparlarsın.


  • garavel  (19.06.20 20:31:57) 
Düşük model arabaya binen kişi it kopuk serseri değilse olumlu izlenim bırakır bende. İşini görmek için kullandığını, gösteriş veya konfor meraklısı olmadığını düşünürüm.


  • curukturpkokusu  (19.06.20 21:27:56) 
skoda favorit çok kral arabadır.
babamın ve ailemizin ilk arabası.
benim de ilk kullandığım araba. eski model kırmızı bir araçtı.
hiç sorun çıkarmadı. kim bilir biz kaçıncı sahibiydik. lpg'si vardı. benzinden gaza geçerdik. ilk günlerde hafif bir bayırı çıkarken araba bayılmıştı. sonraları şoförlük yeteneklerinin artmasıyla o bayırın aslında bayır olmadığını farkettik.

kullanmak çok kolay değildi o aracı. bir de lpg'li olunca trafikte dur kalk yaparken stop edebiliyordu. böyle stresli günlerimiz de oldu.

işte trafikte düşük model bir araba, özellikle skoda favorit görünce aklıma bu geliyor. eski modelleri küçümsediğim yok ama özellikle istanbul trafiğinde dikkatimi çekiyor "kullanmak kim bilir ne kadar zordur, insanın ayağı ağrır debriyajla uğraşırken" diyorum. çünkü benim öyle oluyordu. onun dışında bir şey düşünmüyorum.

bende özel bir anısı olduğu için skoda favorit kullananları ayrı bir yere koyuyorum. küçümsemek şöyle dursun, aksine, gıpta ediyorum.

bu arada bende özel bir yer edinmeden önce de favorit'i beğenirdim ben.
  • biseysorcaktim  (19.06.20 21:38:14) 
Bence bin başkan. Çevrendeki asıl dostlarının kim olduğunu anlarsın.

Geçmişte Toros'a bindim.
  • komando kani var bende  (19.06.20 21:39:43) 
Trafikte görünce hiçbir şey düşünmüyorum. Genel olarak markalara anlam ve değer yüklemem zaten.
Şu anda koşullar bunu gerektiriyorsa kabullenmek gerekiyor.
Hiç kimsenin de bunu düşünüp o gözle baktığını sanmıyorum. Benim yaşadığım bölgeden olsa gerek, trafikteki araçların çoğu böyle. Zaten ekonomik durum ortadayken kimsenin bunu yadırgayacak hali de yok.
  • pro9it9is9  (20.06.20 04:49:47) 
İş, aşk anlaminda etkilemen gereken kimseler varsa bilemem ama tanimadigin insanlar ne dusunur diye arabasiz kalinmaz.


  • pofudukayi  (20.06.20 09:24:39) 
Çok acayip düşünüyorsunuz, çevremde ağa diye bahsedilen, evinde hizmetçisi olan zenginliği konuşulan adam da var arabası eski model. Değiştir denildiğinde arabaya anlam yüklemediğini söylüyor. Yine aynı şekilde patronum yıllarca eski araba kullandı para babasıdır. Benim çevremdeki zenginler arabayı önemsemediğinden herhalde ben de önemsemiyorum bunu. Yine çevremde lüks arabaya binip kredi borçları asla bitmeyen zengin görünümlü normaller de var. Ama ben bu çelişkileri göre göre markaya hiç anlam yüklemez oldum. Birileri ne düşünecek diye araba alınmaz. Arabanızı görsem de farklı bir şey hissetmem ( trafik magandası olmadığınız sürece)


  • kestane gürgen palamut  (20.06.20 14:12:57) 
Ben buradakiler gibi bir yorum yapamayacağım malesef. Benim de çok fazla bi param yok. Bu arabayı almaktansa arabasiz olarak gezmeyi tercih ederim. Ki geziyorum da, arabasiz olmak niye bu kadar koydu ki sana? Günde bedavadan spor yaptırıyor arabasiz olmak ve asiri ekonomik tabii. Bu araba yaşlı arabası ve güven vermiyor.

Araba da güneş gözlüğü gibidir. Yokluğu kötü bir alternatifine sahip olmaktan daha iyidir bence.
  • sonsuz  (20.06.20 21:23:55) 
Fakirsen ve araba almak istiyorsan fakir arabası alırsın. Bunda gocunacak bir şey yok. Birileri arabana bakıp sana değer verir, birileri bunu umursamaz. Ama ben olsam Favorit'e bineceğime arabasızlığı tercih ederim.


  • alfred  (20.06.20 22:01:14) 
[]

Motosiklete cesaret

Arkadaslar bir turlu alamadigim alacagima karsilik peugeot kisbee model 50 cc moped gececek elime.

Motosiklet tecrubem yok ara ara arkadaslarinkini surmek disinda.

Pisi pisine birilerinin lastikleri altinda kalmaktan cok korkuyorum. Çoluk çocuğum var. Baska turlu de oluruz oleceksek de bu cok pisi pisine olur.

Ama inanilmaz da hevesim var. 50cc bana yeter. Gezinti amacli kullanicam.

1. Kopruden gecer mi bu arac?

Cesaret etmeli miyim?

 
  • sutlu nescafe  (17.06.20 19:51:35) 
hocam hiç bulaşma bence. ben de aynı endişeler içindeyim. uzun zamandır istiyordum, alayım edeyim derken her iç çektiğimde ya da tamam alıcam ulan dediğimde kaza görüyorum. daha yeni , balkondan bakarken hiç trafiği olmayan önümdeki yolda 2 motor kafa kafaya yavaşça çarpıştı ama hasarı beklediğimden kat kat fazlaydı. bence araba düşün. türkiyede motor kullanmak bence delilik. avrupaysa o zaman tamam.


  • MtKrt  (17.06.20 20:49:48) 
bende acaip korkuyordum. gözümü kararttım aldım bi 50lik. şimdi üstünden inmiyorum. ama yaşadığın şehir önemli tabi. istanbuldaysan 2 kere düşünürdüm.


  • cptxxx  (17.06.20 21:34:09) 
10 yılı aşkın sürüyorum. Vukuatım yok çok şükür. Hayatta hiçbir şeyin garantisi olmadığı için yine de her seferinde kötü bir şey olabilecegi ihtimalini kabuk ederek biniyorum.
Ancak şunu da söylemek isterim ki bazı temel kuralları asla ihlal etmezseniz dusundugunuzden çok çok daha az riskli bir hale gelir. Bu kurallar arabalar için geçerli olanlardan farklı değil. Sinyal vermeden, aynani kontrol etmeden şerit değiştirme, hız yapma, aracını tani, vs...

Fakat alacağınız 50cc motor ile bu işe kalkışmayın bence. Ancak mahalli yollarda kullanıma uygun olur. Üstelik muhtemelen ekipmana falan da para harcamak istemeyeceksiniz. Bu iş ilginizi çekiyorsa girin ama ciddiye alarak, ogrenmeye, yatırım yapmaya hazır olarak girin.
  • chavezding  (17.06.20 21:39:26) 
[]

Bedelli başvurusu

Merhaba. Su an bedelli basvurusu yapılabiliyor mu? Su an basvuru yapan kisi en gec hangi tarihe kadar odeme yapmak zorunda?




 
evet haziran sonu sonrası fiyat değişiyor ama. ödemeler temmuz'un bir tarihine kadardı onu bak istersen internetten emin olamadım.


  • sting  (01.06.20 16:58:49) 
[]

site icerigini toplu indirmek

docs.neu.edu.tr

Yukarisi derya deniz beyler. Ama cogu eser jpg formatında. Her sayfayi tek tek indirmek zorluyor.

Gördüğümüz klasör formatinda nasil indirebilirim? İnternet Download Manager biraz işime yaradı da tam degil.

 
firefox'ta DownThemAll diye bir eklenti var, pdf'lerde işe yaıyor ama jpg de olur heralde


  • halanne  (19.05.20 19:26:34) 
docs.neu.edu.tr
(bkz: WHAT'S NOT PERMITTED
• Robots and systematic downloading
Systematic downloading using robots, spiders or manual means is not permitted. Publishers
keep track of patterns of use and where the publishers suspect misuse in the form of
systematic downloading (e.g. more than one article from an issue, continuous downloading
from a particular journal etc.) they will cut off access requiring Library to investigate and take
action on those who have misused the e-Resour ces. There have been instances recently
where publishers have withdrawn access to their online resources to the entire Institute.
This prevents access by the majority of re sponsible users to information needed for their
research and learning. It becomes obligatory on the library’s part to investigate such
misuses and report the same to the publishers. It takes longer time to get the access
restored and convince the publisher that re-occurrence of such misuses will be stopped.
• Downloading more than one article and few bibliographic records
Downloading, copying orprinting more than one article per issue of a journal (electronic or
print), downloading of more than few hundred of bibliographic records, one or two chapters
from a e-book without the permission of the owner (generally publisher), downloading the
entire contents of an electroni c journal or an entire book to your PC, home le space or
writable CD is illegal.)
  • ozhan  (19.05.20 19:38:38) 
[]

iPhone 5s alınır mı?

Mevcut telefonumun ekranı, dokunmatigi arıza verip düzeliyor kendi kendine. Garanti kapsamına girmeyeceğinden eminim.

450-550 aralığında baya temiz 5s var. Ben telefonu sadece haber, mail, WhatsApp, yandex.disk için kullanıyorum. Biraz da Twitter.

Kaç sene daha bu uygulamaları destekler?

Bütçem yok malesef. Bir de büyük telefon sevmiyorum. 5s boyutu benim için harika.

Biraz bütçem olsa en azından ilk çıkan SE'lerden alırdım da. 5s yeter sanıyorum ya. Aşırı mi yavaş ki?

 
iphone 5 var bende 2 tane ve çok yavaşladılar. ama 5s in 1 senesi daha var diye düşünüyorum o yavaşlığa gelmesi için.


  • ozdek  (17.04.20 02:12:27) 
Aktif kullanıyor musunuz @ozdek


  • goklerdengelenkarar  (17.04.20 02:17:38) 
sms, whatsapp için kullanıyorum sadece.


  • ozdek  (17.04.20 03:07:08) 
Yakın zamanda telefonumu sattım, eski telefonum olan 5S'i kullanıyorum. iOS 11.3.1 yüklü üzerinde. Instagram, Twitter, WhatsApp vb. uygulamar dahil bir çok uygulamayı sorunsuz kullanıyorum. Bazı uygulamaları desteklemediği için yüklenmiyor sadece, güncelleme yapsam onların bir çoğunuda kullanabilirim. Ben yeni batarya taktım şarj konusunu da çözdüm sayılır. Tek sorunum telefon çok fazla ısınıyor ama ona da alıştım.

Son sürüm yüklü (iOS 12.4.6) bir cihaz alırsanız benim dediklerime nazaran biraz daha fazla kasabilir, denemeden bilemezsiniz. Uzun lafın kısası ben aktif kullanıyorum memnunum.

7 yaşında telefon olduğunu unutmamak lazım.
  • lana del rey  (17.04.20 04:14:11 ~ 04:30:33) 
5-6 yıllık 5s kullanıcısıyım. Hala da kullanıyorum son derece memnunum. Ben de küçük olmasından dolayı seviyorum telefonu. Rahat taşıyorum, atıyorum cebe. Daha büyüğü gerekirse zaten tablet var. Tek sıkıntısı bataryası neredeyse bitti ve kapanıyor kısa zamanda. Ona da batarya alacağım sanırım, bir süre daha bu telefonla devam. Bence daha baya bir uygulamalarda sıkıntı olmaz, kullanılır yani.


  • va  (17.04.20 10:03:13) 
iOS 10 ya da hatta iOS 9 olursa daha rahat çalışır diye düşünüyorum. Ama sıfırdan bazı uygulamaları kurmak sıkıntı olabilir. Bir de 16'lık değil de en azından 32 ya da daha iyisi 64 olsa daha rahat edebilirsin diye düşünüyorum. 16 hemen bitiyor.

5S kullanan insan hala var, hatta tek tük iPhone 4 (ya da 4s) kullanan bile görüyorum sağda solda. 5 yıl önce çalıştırdığı programı neden hala çalıştırmasın öyle değil mi?

not : iphone 6 spor. ios 10. sıfır kasma
  • mirafiori  (17.04.20 13:17:36 ~ 13:18:46) 
[]

Motosiklet Sigorta Kasko ve Kredi

Merhabalar.

Sıfır km Yamaha nmax için tamamına kredi çıkarıyor mu yetkili bayi? Kredi ile alınınca kasko zorunlu mu?

31 yaş için motosiklet kasko ve trafik sigortası ortalama fiyatları nedir?

Henüz ehliyetim yok. Corona sürecinde ehliyeti nasıl alacağız bilmiyorum ama araç zamlanmadan alıp, ehliyeti aldıktan sonra kullanmayı planlıyorum. Peki ehliyet olmadan kasko ve sigorta yaparlar mı?

 
Ehliyet olmadan araç alabilir, sigorta ve kasko yapabilirsiniz. Bunun ehliyetle alakası yok, belki aracı başka bir şoför kullanacak.

Tamamına kredi çıkar mı? Zor, ama bayinin kampanyası vs olup da bir kısmına taşıt bir kısmına ihtiyaç kredisi olabilir.

Sigorta fiyatları ne olur peki? O da yaşa, şehire, araca göre değişir.
  • John Bloor  (16.04.20 11:26:34) 
[]

Teknolojik dağınıklık

Tüm dijital varlığımı tek yerde ve tek sifrede toplamak istiyorum. Bir sürü mail, bir sürü şifre vs. var. Bunun önüne nasıl geçtiniz?

İşim gereği artık cloud olayı da önemli benim için. Şimdi herşeyimi tek bir yere taşımak, her yere aynı şifreyi vermek (biliyorum güvensiz), tüm sosyal medya hesaplarında da tek mailimi kullanmak istiyorum.

Ama bunu nasıl başarabiliriz? Mesela akademik çevrede kullandığım mailim var. Önemli bir arşiv resmen. Ama tanıtım maillerinden bezdim. Yeni mail alsam duyurmak zor. Yönlendirme yapsam reklamlar da gelecek.

Neyse sorum bile dağınık oldu kusura bakmayın. Kafam yanmış vaziyette çünkü.

Özetle ben Google kullanıyorum. Teams ile iş yalmaua başlayacağım. Microsoft'u. Cloud olayı nasıl sizce?

Taşınayim mi?

 
Parola yöneticisi platformlar kısmen dertlerinizi çözebilir. Mesela Bitwarden'i tarayıcı eklentisi olarak kullanırsanız sitelere giriş işini sizin için halledebilir.

bitwarden.com

Ek olarak güvenli notlar da saklayabiliyorsunuz. Mobil uygulamaları da var vs.
  • jnlbnnn  (13.04.20 20:59:51) 
[]

Corona kapma ihtimalim?

Az önce standart bakkal kalabalığı olan bir bakkaldan ufak bir alışveriş yaptım. Kart şifresini girerken tuşlara bastım haliyle. Bu gibi durumlar için yanımda hep kolonya var. Kolonya döktüm mu dokmedim mi hatırlamıyorum. Ve eve gelmeden ağzımın kenarını kasidim o elimle gayriihtiyari. Büyük ihtimal kolonya surmustum ama hatırlamıyorum da.

Endişe etmeli miyim?


 
Etme bence dostum. Evdekilerden uzak dur odadanda takıl bi süre


  • izmitcan  (10.04.20 23:44:07) 
endişe etsen de bir faydası olmaz. etme.


  • fezagezgini  (10.04.20 23:44:20) 
olan olmuş bir kere.
şu dakikadan sonra endişe etsen de corona'ya karşı bir faydası olmaz diye düşünüyorum... hatta, belki de zararı olur! stresin, vücut direncini düşürdüğünü söylüyor uzmanlar.

  • pangea  (11.04.20 00:38:50) 
bulaş olayı tahminlerimizden de ileri seviyede. yaşayan hiçbir canlı bu kadar hızlı ve kolay bulaşan başka bir virüs görmedi. o yüzden dünya bu halde.

umarım bişey çıkmaz. birkaç güne belli eder.
  • istanbul gecesi  (11.04.20 01:24:25) 
Boyle durumlarda eve gelir gelmez ellerinizi yikayin ve dokundugunuz yeri de sabun ve suyla guzelce yikayin. Hatta disarda maske de kullanmis olsak, eve gelince ellerimizi yikayip burnumuzu da ilik su ile temizlemek (once sumkurun ama) faydali. Panik olmayin, virusun hasta edecek sayiya ulasmasi icin birkac saat bolunerek o bolgede cogalmasi lazim. Eve gelince hemen yikarsaniz bunun onune gecersiniz.


  • anthemis nobilis  (11.04.20 11:48:59) 
[]

Kötü kokuyu hafizamdan atamıyorum

Arkadaslar, oturdugum binada alt katimdaki ciftin evi maalesef asiri kotu kokuyor. Havalandırmamaktan kaynakli sinmis yemek, yag, havasizlik kokusu evlerinden gitmiyor. Burunları alıştığı icin farkinda bile degiller. Kapilarini acsa binayi les gibi koku kapliyor.

Banyo ve tuvalet havalandirmasindan bizim eve dolup duruyor. Midemiz havada geziyoruz. İnanin tarif edemeyecegim, igrenc bir koku bu. Baskasina ait olmasi bile zaten yeterli.

Camlari falan kapali tutup idare ediyordum. Gecen o kadar yogun basmis ki bu koku. Evi havakandirip, banyo ve tuvalet penceresini posetle kaplayayim dedim. O esnada kokuya asiri maruz kaldim. Kokuyu baskilasin diye temizlik falan yaptim.

Nispeten o kokuyu sindirdim. Ama koku beynime o kadar islemis ki akkima gekdigi anda ogurme reflejsi olusuyor. Aklımda devamlı o koku.

Tam unutuyorum, normale doniyorum. Bir sejilde ufak da olsa tuvaletten tekrar gelince midem kalkiyor.

Ya da evlerine giris cikis yapiyorlar. Koku yayılıyor ve tekrar midemiz kalkiyor. Ustumize basimiza siniyor. Bornizlara havlulara.

Vatandasi uyaruyorum. Havalandırma meselesine ekstra dikkat edip evini daha com havalandiracshini soyleyip ozur diliyor. Demek cok havasiz biraktik evi sinmis kusura bakmayın diyor. Yapıcı bir arkadas. Adama evinde yemek yapma da diyemezsin zaten.

Ona da bise diyemiyorum. Senin svin kokuyor denmiyor. Mecburen yemek kokusu cok geliyor demek zorunda kalıyorum. O şekilde yumusatiyorum.

Naftalin falan aldim kendi evime. Bu sefer de benim ev yaşlı evi gibi koktu.

Ben bu kokudan ve mide bulantimdsn nasik kurtulurum?

Yani işe gidiyorum. Yolda arabada koku aklima gekiyor ve midem kalkıyor.

 
o kokuya maruziyetin bittiginde kendiliginden geciyor o his de. ama o kokuya oyle veya boyle bir sekilde maruz kaldigin surece beyin unutmuyor maalesef.


  • in vino veritas  (04.04.20 13:04:00) 
havalandırmaya fan bağlayabilirsiniz. sürekli içeriden dışarı hava iteceği için size hiç koku gelmez ama sorun şu ki diğer dairelerde fan olmadığı için havalandırma kanalından onlara doğru hava itilecek yani hava çıkması yerine hava girecek ki bu sizdeki durum gibi hiç hoş değil.

fikir sadece
  • sttc  (04.04.20 13:29:18) 
normal evde böyle bir koku olamaz. evde kedi köpek besliyorlar mı ? veya sizin kokuya karşı aşırı hassasiyetiniz olabilir mi ? evde akla gelmeyecek işler çeviriyor olabilirler mi mesela garip bitkiler yetiştirmek gibi ?

bu ortak havalandırmanın çatıdaki ucu düzgün şekilde açık mı ? bazen kuşlar yuva yapıyor, birşey tıkanıyor ya da soğuk veya su gelmesin diye kapatıyorlar. bunu bir kontrol edebilir misiniz ?

çözüm banyo ve evin ortak havalandırmalarına pozitif yani sizin evin içinden dışarı basacak şekilde fan takmak. böylece baca usulu temiz hava camdan girer ve banyodan dışarı çıkar. ortak hava boşluğu da aşırı dar değil ise ve çıkışı açıksa diğer dairelere hava basmış olmazsınız.
  • orpheus  (04.04.20 15:04:53 ~ 15:08:20) 
başka bir eve taşınarak kurtulabilirsiniz


  • h264  (04.04.20 15:08:28) 
[]

Corona ile ilgili su argumani çürütür musunuz?

"Dunyada cok daha önemli olaylar, savaslar, trafik kazalari, daha oldurucu virusler varken kimse harekete gecmedi. Su ana kadar hepi topu 30 bin kisiyi bile oldurmemis bir virus icin dunyanin carki durdurluyor. 85 yas ve uzerinin bile bir kismini olduren bu virus icin ununde koca bir omur olan insanlarin belki de acliktan olmesine sebep olunuyor. Daha cok sayida olume sebep olacak tonla sey olmasina ragmen olduruculugu bu kadar kisitli bir virüsün butun dunyayi teyakkuz haline sokmasindaki amaci anlayamiyorum. Su anki istatistiklere gore dunyadaki her bir ferd enfekte olsa 7 milyar insanin maks %3'u olecek diye hepimizin ekonomik gelecegi calinmiyor mu? Buradaki mantik nedir? Tamam her bir birey kiymetlidir ama tum dunyanin %3'u %97'den de kiymetli midir? Keske tek bir kisi bile olmese ama yakinda acliktan birbirimizi öldüreceğiz ve daha cok insan olecek"

Evet. Birisi bu argumani mantikli bir aciklamayla curutebilir mi lutfen?


 
Açlıktan birbirimizi öldürmeyeceğiz. Zombi istilası altında değiliz.

Patronlar 2-3 ay para kazanmaktan vazgeçebilseler, Devletler sosyal devlet yükümlülüklerini doğru dürüst yerine getirebilseler, böylelikle mavi yakalılar dahil herkes evinde otursa çok daha az insan ölmez mi? Bu kötü bir şey mi? Geleceğimizin çalındığını da nereden çıkarmış? Bilakis geleceğimizi kurtarıyoruz bence. Bu musibetten eğer insanlık olarak bazı dersler çıkarmazsak, sağlık sistemi, devlet yapısı, işçi hakları adına bir şeyler değişmezse yarın daha ölümcül bir virüs geldiğinde ne hâle düşeriz?
  • amortisman  (27.03.20 16:35:51) 
"yakinda acliktan birbirimizi öldüreceğiz ve daha cok insan olecek"

iddia sahibi önce kendi argümanını düzgün kursun, biz çürütürüz çürütemeyiz orası ayrı.
yukarıdaki tahmine neye bakarak varmış? kim aç kalıyor? kim kiminle savaşmış corona yüzünden? aksine tüm dünyayı aynı hedefe karşı toplamış, ışid'in bile cihatçılarına evde kalın uyarısı yaptığı bir kriz kimin daha çok ölmesine sebep oluyormuş?

günümüz politik doğruculuk çağında, medeniyet seviyesinde en yukarı çıkmış milletler-ki bunlar dünyanın gidişatına yön veren ülkelerde yaşıyorlar- "greater good" için değil, toplumun her bireyi için hassasiyet gösterirler. bu fikre göre hareket etse avrupa, politikacıları darma duman ederler. sosyal devlet olmak, en zayıf halkamız kadar güçlüyüz düşüncesinde olmak modern çağın popüler fikri ve bunu "aç kalıp birbirimizi öldürücez yoksa" diyerek karşı argümanla çürütemezsin. yazıyı alıntıladığına göre sen yazmadın gerçi ama genel söylüyorum ben de.

bu arkadaşın dediğin gibi olursa survival of the fittest'ın geçerli olduğu orman kanunlarına dönmüş oluruz. o zaman eline silah alan maskeleri götürür, zengin olan hastaneleri kapatır. bunların olmamasını sağlayan şey bu toplumcu zihniyet. geriye adım atarsan gerisi gelir, durduramazsın.
  • Bruce  (27.03.20 16:37:37) 
Açlıktan birbirimizi öldüreceğiz diyen birinin sorusu ciddiye alınıp yanıtlanmamalı ama dzügün cevap verenler çıkacaktır maalesef.


  • diffarentiationation  (27.03.20 16:39:30) 
saçmalık

dünyanın %3'ü dediği şey 30 milyon insan yapıyor. 30 milyon insan 5 ayda ölecek olsa bu insanlara bırak hastane yetiştirmeyi mezarlık bile yetiştiremezsin.

Hayatın falan da durduğu yok ayrıca. Çok bulaşıcı olduğu bilinen virüsün yayılmasını engellemeye çalışıyoruz o kadar. Şu cümleleri kuran birine mantıklı argüman söylemeye gerek yok engelle gitsin.
  • ayin yazari  (27.03.20 16:39:44) 
İlk olarak 5 ayda 30 Milyon insan ölmesi çok fazla bir sayı değil. Şu ana kadar 2020 yılı içinde yaklaşık 14 Milyon insan öldü. 5 ayda 30M bu istatistiğe göre normal. Bunu bir kenara koyalım.

İkinci olarak dünyanın %3'ü 30 milyon değil. Yaklaşık 230 milyon. Dünyanın nüfusu yaklaşık 7,7 Milyar. 30 milyonu nasıl hesapladınız çok merak ettim.

Asıl soruya dönecek olursak ölüm oranı %3 değil. İtalya'da ölen insanların, kapanan vakalara oranı %44. Yani bu hastalığa yakalanan her 100 kişiden 44'ü öldü, 56'sı iyileşti. Bu orana göre durum baya ciddi. Şu an Türkiye'de açıklanan bilgilere göre ölüm oranı %75 (75 ölüm, 26 iyileşme)
  • himmet dayi  (27.03.20 16:47:00 ~ 16:50:16) 
  • freedonia  (27.03.20 18:59:39) 
2020'de şu ana kadar 14 milyon kişi öldüğü için 30 milyon coronavirüs ölüsü normal mi oluyor yani?
Sanki corona varken normal ölümler devam etmiyor.

  • ayin yazari  (28.03.20 12:35:02) 
@ayin yazari

öyle bir şey demedim. "30 milyon insan ölünce mezarlık yetişmeyecek" iddianın mantıksızlığını anlatmaya çalıştım.

5 ayda 30 milyon insan zaten ölüyor. hadi 60 oldu diyelim. mezarlıklar yetişmez gibi bir durum olmaz.
  • himmet dayi  (28.03.20 12:57:11) 
@himmet dayi

aynen bütün haberler de öyle diyor.

www.bbc.com

www.hurriyet.com.tr
  • ayin yazari  (28.03.20 21:32:11) 
[]

Film onerisi (netflixten olsun)

Mevcut yasantisindan, esinden vs bikmis aile babasi anlatan bir film var mi onerebileceginiz?




 
american beauty


  • egokalp  (23.03.20 14:55:35) 
American beauty diyecektim, yazmışlar..


  • KaraSakall  (23.03.20 15:17:20) 
Dizi olarak da the affair izleyebilirsin


  • okumakserbestbegenmeksart  (23.03.20 15:23:05) 
american beauty diyenler...
tr versiyonunda yok ki.

  • orijinal nick bulamadim  (23.03.20 15:35:59) 
[]

Nerede calisayim?

Doktora tezimi yazıyorum. Bir gun, bir di bile vakit kaybetme luksum yok. Malum eve kapandik. Fakat evde kucuk cocugum var. Asla izin vermiyor yazmama. Calistigim kurum kapali, odama da gidemem o yuzden.

Riske girmeden, arabayla nereye gidip laptopu takip calisabilirim İstanbul'da sizce?


 
sizi almayı kabul ederse, tek yaşayan ve karantina halindeki bir arkadaşınızın evi olabilir.


  • lil siztah  (20.03.20 10:55:02) 
kurum kapalı olsa da, odaya girişe izin verecek güvenlikçiler yok mu?


  • halanne  (20.03.20 11:24:32) 
Üniversite kütüphanesi?


  • superfluid  (20.03.20 11:33:53) 
üni kütüphaneleri kapalı demeye geldim


  • windows95  (20.03.20 11:39:59) 
danışmanından yardım iste. Zaten okulda bütün akademisyenler. Bir yer ayarlar sana.


  • westblack  (20.03.20 11:44:54) 
soruyu ben sordum zannettim.

en iyisi gece çalışmak üzerine düzen kurmaya çalışmak.
  • emcekare olmadi einstein olsun bari  (20.03.20 13:07:01) 
[]

Hangi Telefon Kolay Satılır

Nakite çevirmek için orta bütçeli bir cihaz alıcam tarifeye ek. Kutusunu açmadan satacağım.

Samsung a30s: 229tl * 12 ay
Oppo Reno2z: 299 * 12 ay
Oppo A9 2020: 199 * 12 ay

Apple dışında bunlardan başka önerebileceğiniz, zararı az satışı kolay başka cihaz var mı? Aynı gün satabilmem önemli. Zarardan da bir tık önde hızlı satış.

 
samsungta yukselebildigin kadar yuksel, samsung satar..
note serisinden yurumeni tavsiye ederim

  • alttaraf  (02.03.20 14:03:14) 
@alttaraf, birkaç senedir telefon piyasasını hiç takip etmiyorum. hissiyat olarak artık samsung diğer çinlilerin gerisinde kalmıştır diye düşünüyordum. yanılıyor muyum?


  • goklerdengelenkarar  (02.03.20 14:06:19) 
yalnız samsung 1800e hepsiburadada satılıyor. sen 2750 ödicen. iyi düşün telefon işini.


  • jelly bear  (02.03.20 14:13:41) 
hocam bu isten nakit para girisi disinda bir artiniz yok, cok zarar edersiniz

samsung+1 diyorum
  • sweetoffice  (02.03.20 14:26:29) 
En kolay bunların arasından samsung.Normal zamanlarda apple.


  • simsey  (02.03.20 17:00:54) 
[]

Çocukken kafami carptigim yer

96 senesinde, ufak bir cocukken esekten dusup kafamin sol arka kosesini tasa vurmustum. Kanama olmamizti, fakat yumurta kadar sismisti. Benim ultra aydin super ailem de galiba kan falan görmeyince onemsemedi, hastaneye goturmedi. Dusunuyorum oyle bir kafa travmasinda koşarak hastaneye gotururum çocuğumu.

Herneyse, burada senelerdir cok ama cok kucuk bir sislik kaldi o tarihten beri.

24 sene geçti yasadigim bir problem yok. Yavas yavas gelisen bir rahatsizlik olabilir mi bundan kaynaklı olarak ileride karsima cikma potansiyeli olan?


24 sene onceki düşme yuzunden bugun hastaneye gidip bana bir bakin biseyim var mi demek de bir garip. Ama haberleei goruyoruz bazej, cocukken yuttugu bilmemne surasinda yara yapti, oradaki enfeksiyon suraya sicradi 30 sene sonrs bundan dolayo felc kaldı vs diye. Korktum bir anda.

 
burası internet, bu yüzden... doğru tahmin ettiniz. beyin tümörü. evet.


  • masseter  (19.02.20 22:32:07) 
Ben de alnımın tam saçımın başladığı yeri vurup aynı çizgi filmlerdeki gibi bir şişliğe sahip olmuştum. Şu an sadece ele gelen bir sertlik var aynı şekilde. Biz gitmiştik doktora ama sadece krem yazmıştı skdkkdkd. Gitmedik diye üzülme yani. Bir şey de olmamıştır muhtemelen.


  • kedili bisiler  (19.02.20 23:14:05) 
olabilir hocam. beni 2-3 aylıkken kucaktan düşürmüşler o zaman doktor yapacak bişey yok demiş, görünürde hasar yok. ama yetişkinlik çağında baş ağrıları vs çekerse gittiği doktora düşme olayından bahsetsin demiş.


  • japon askeri  (20.02.20 11:43:02) 
Ben de zamanında piskopatlarla ilgili bir yabancı makalede okumuştum, Bunların çoğu çocukken çocuk tacizine uğramış olanlar ya da çocukken başına darbe alanlarmış. Yok beynin bir bölgesi olması gerektiğinden az gelişiyor falan filan. Aradım da bulamadım ama var öyle bir şey: www.youtube.com


  • speedy  (20.02.20 14:17:12) 
Valla kuzenim çocukken yerde oynarken dizine dikiş iğnesi giriyor. Çocuk zaten muzurluğundan iğneliği düşürdüğü için panik olmuş durumda annesine-babasına söylemiyor. 40'lı yaşlarında dizlerinden olmadığı ameliyat kalmadı. İğne kemiğe yürümüş. emar çektiremiyorlar. Geçen sene de en sonunda komple diz kapağını yenilemek zorunda kaldı.


  • SiyamkedisiZorro  (20.02.20 16:05:52) 
[]

Beykoz civarinda balik satan petshop

Arkadaslar 3.5 yasindaki kizima sorumluluk kazandirmak adina balik almak istiyorum. Bakmasi kolay, eziyet etmeyecegimiz bir tur ve bakim tavsiyesi istiyorum.

Ayrica beykoz civarında, fiyatlari ucuz, bize guzel tavsiyeler verecek, aksam gec saatlere kadar acik bir yer bakıyorum. Var mi oneriniz?

Beykoz olmazsa maslak, levent, kadikoy, bostanci, maltepe civarı da olur.

 
Tavsiyem japon balığı ya da lepistes. Dayanıklıdırlar.

Fanus yerine biraz daha büyük karemsi minik akvaryumlar daha çok keyif verir. İki japon veya 1e 3d lepistes olabilir. Lepistes alırsanız yavrular, belki daha çok hoşuna gider. eğer dokunmazsanız yavruları yerler.

Lepistesleri çok seviyorum ya sanırım.
  • passion rules the game  (15.02.20 17:31:12) 
[]

Hayat ve Tamamlayıcı Sigorta

Arkadaşlar, kendim, 3 yasindaki kizim ve esim icin tamamlayici, kendim icin de hayat sigortası yaptiracagim.

Nelere dikkat etneliyimy? Tamamlayıcı icin yenileme garantisi olmasi gerektigini biliyorum. Baska neler olmalı? Hayat sigortasi icin de gecerli.

Bana bir şey olursa ailen mağdur olmasin. Hicbir birikimim, dikili agacim yok çünkü. Onlari garanti altina almak istiyorum.

 
tamamlayıcıda yenileme garantisinin bir önemi yok çünkü kullandıkça fiyat artıyor.
500 tl ile başlayıp 1000, 2000, 3000 diye gidiyor. bütçeni aştıktan sonra yenileme garantisinin anlamı yok.

hayat sigortası için şartlara bakmanız lazım. benim şu an 500 bin pound'luk bir sigortam var misal ama kaza sonucu ölümü vs kapsıyor. trafik kazasını suçsuzsam kapsıyor. bin tane klozu var hepsini okudum ama aklımda kalanlar kadar işte..
  • ozdek  (30.01.20 00:25:47) 
[]

Yeni neslin ayrımcı olmamasi

Ve eski neslin biktirmasi hakkinda ne dusunuyorsunuz?

Size bir olay anlatayim:

Esimle ben, muhafazakar ailelerden cikmis, son derece acik goruslu, her cevreden arkadaslari olan, Atatürkçü, vatansever, yuksekogrenim gormus insanlariz. Esim başörtülü (bu kisim olayla alakali diye).

Yasadigimiz bazi zorluklardan sonra, kucuk kizimizi da alip, bir yemek yemeye gidelim dedik uzun zaman sonra.

Orada baska masanin cocuklari tum diger masalari ve nihayetinde bizim masayi taciz ettiler. Cocuktur yapar. Bizde de cocuk var. Ama ailenin gram umrunda degil.

Herkes barut ficisi gibi oldu. Son tahlilde bu çocuklar bizim 3 yasindaki cocugumuzun cok ufak yaralanmasina sebep oldu.

Ben de cocuklara degil ama aileye duydugum tepki uzerine tek cumle ile "beyefendi rica etsem cocuklarinizi alabilir misiniz masamizdan?" dedim. Tek soyledigim sey bu.

Akabinde cocuklari aldilar ama masadan devamli laf atiyorlar. En son masanin yasli annesi, bu yobaz basortululer buralara kadar nasil gelebiliyorlar. Cocuklara bile tahammülleri yok (buralardan kasit zengin bir yer, luks yer olmasi değil. Sosyal yapinin farkli oldugu alani kastediyor. Bunlari sallandiracaksin, bir tane birakmayacaksin vs gibi soyleniyor.

Ben cevap vermeyecektim. İsletmeciye sikayet edecektim ki orada o begenilmeyen yeni kusak basta olmak uzere herkes hakkimizi savundu. Karsi taraf ortaligi daha da birbirine katti ama tarifsiz bir pespayelik. Nihayetinde diger aileler de rahatsiz olduklarini soyledi kendilerinden. Bu sefer de onlara saldirdilar.

Herkes yanimiza geldi ve bize destek oldu. Ozellikle gencler, akranimiz genc ciftler yuksek sesle tepki de gosterdiler.

Bu ulkenin kanserli hucresi belli bir yas grubu uzerindeki sagci, solcu, seriatci, cakma kemalist tipler. Ama buradaki onemli husus yas grubu beyler. 50+ tipler bu ulkeyi yasanmaz hale getiriyorlar.

Bu olay bizi uzecegine, bu ulkede her yerde dindarin, ateistin, basortulunun, mini eteklinin, escinselin, hayvanlarin bu 50+ tiplerden sonra sorunsuz birlikte yasayabilecegini haykirma umudu verdi bize.

Biz cok mutlu olduk. Bu ulkeyi yeni jenerasyon kurtaracak. Dunyasini a haber ya da sozcuden sekillendiren degil, atiyorum kambocyadaki bir haberi teyit edebilmek icin istedigi anda bir kambocyaliyla ingilizce konusup doğru kaynağa ulasabilen bu yemi nesil guzellestirecek.

 
Yeni nesil derken hangi yaş aralığını kastediyorsunuz... siz kaç yaslarindasiniz bilmiyorum. Ben 28, hürmetler ^^

Ben yeni nesil sayiliyorsam, kendi akranlarimi dediğiniz kadar iç açıcı görmüyorum, ufakliklar daha ufak oldukları için bilemem, eskilerle ilgili de size katılıyorum.

Orada size, yani bir aileye saldirmislar, gerçi olaya bu şekilde bakabilseler yaşadıklarınızi hiç yaşamamış olurdunuz. Ve bu, kanaatim olayın kilit noktası.

Çünkü, yine kanaatimce, bir cocuk için gözü önünde anne ve babasının kötü bir şeye maruz kalıp karşılık verememesi, bir anne ve baba için de çocuğuna orada bir güvenlik hissi sağlayamaması/çocuğun gözünde imajının zedelenmesi kadar kotu bir şey olamaz.

O yeni nesil napmis orada pek anlayamadım, ama size o saldırıya uğrayan seylerinizi koruyup geri vermişler, eyvallah.

Ben orada olsam (şimdiye kadar hiç böyle bir şeye şahit olmadım ama olursa inşallah bu tepkiyi verebilirim düşündüğüm gibi) önce işletmeden birini alelacele çağırır, o saldırganları kastettigim anlaşılacak şekilde "burası ne biçim bir yer, böyle insanların huzurunu kaçıran it kopugu niye alıyorsunuz buraya" diye ortaya bagirirdim. Tahminim bir şey yapmazlardi, sonra da yakınlarına gidip sivrisinek gibi onlar konustukca kes sesini, huzuru bozuyorsun vb. diyip dururdum. Sonra nolurdu bilemiyorum.

Neyse, demek istediğim, yeni neslin, orada bulunan mensupları bunu yaptı diye yuceltilecek bir tarafı yok bence. İkincisi yaptıkları şey erekli değil, anlık insani bir tepki, yok değildir ama erekli tepkiler verebilecek pek yeni nesil tanimadim ben. Erekliden kastım, ve özetle demek istediğim bir çocuğun toplum içindeki güvenlik hissini, hele ki anne babasının yanında, böyle sarsan tipler korkutulmali ve bir daha aynı seyi yapmaya korkmalilar. Çünkü toplumun temeline, bir aileye saldırıyorlar.

Hayal meyal hatırlarım, çocukken babam alışveriş esnasında bir esnafla tartismisti, muhtemelen yanında ben varım olay çıkmasın diye koruma içgüdüsüyle ustelemedi, adam da bildiğin azarladı babamı. Ondan sonra -ve hala da bazen- esnaf dediğimiz türde dükkanlara girerken hep tetikte olurum, kötü bir şey olacak gibi gelir. Sizin olayda kızınızın maruz kaldığı şeye benziyor işte, umarım benzer bir etki kalmaz kizinizda.

Kısmen bu kendi yasadigim olay yüzünden, kısmen de kızınızın gözünden olaya bakınca, hararetle sert yazdiysam, surci lisan ettiysem mazur görün.

Geçmiş olsun.
  • encokbenisevinnolur  (28.01.20 02:25:17) 
diyanet halkın vergilerini fütursuzca harcarken, sünni islam, okullarda, televizyonlarda hatta devlet dairelerinde zorla dayatılırken insanlarda, özellikle de gençlerde diğer kesime karşı bir antipati oluşmayacağını düşünmek hayalcilik olur. malesef islamcılar para ve güçle olan sınavı geçemediler.


  • prizmatik  (28.01.20 02:39:24 ~ 13:33:24) 
Yaş ile ilgili değil.

Prizmatik +1
  • hepbiarayisicinde  (28.01.20 04:23:33) 
Bir olay uzerinden(ki onun da yasanip yasanmadigi supheli) yapilmis sacma bir genelleme.

25 yas altinda da gayet yobaz, sacma sapan tipler mevcut..

Yasla uzaktan, yakindan alakasi yok.
  • twq  (28.01.20 04:31:59) 
Pahalı bir restoranda gerçekten bu ülkenin insanı ile karşılaştığınızı mı sanıyorsunuz? Öyle bir yerde aksi olsa şaşırırdım.


  • baal  (28.01.20 08:54:58) 
psikolojik sıkıntılı tiplere gelmişsiniz o kadar. genelleme pek doğru değil.


  • nuisance  (28.01.20 09:48:50) 
başörtü konusunda eskilerin irtica korkusunun alışkanlığıyla gelen o saçma tavır yeni nesilde evet yok. çünkü bu korkutmadan arınınca gençler "kim ne giyerse giysin ne karışıyorsunuz" kafasına daha rahat erişiyorlar. tek dertleri kimse kendilerine de karışmasın. şu an açık gençlerin üniversitedeki başörtülü arkadaşını kendilerine dert ettiğini sanmıyorum. arkadaş olmak zorunda değil, ama "gelmesin girmesin okumasın" sığlığında gencin az olduğunu düşünüyorum. bu konuda evet bir tık ilerleme var bence de ama bu, gençlere olan umudumu yeşertmiyor maalesef, o ayrı konu :)


  • akil kupuru  (28.01.20 10:36:30) 
Genç nesilde de tabi ki saçma insanlar var ama genç nesilde sağ-sol, türbanlı-açık gibi kimliklere göre ayrımcılık yapma durumu daha az. Önemli olan belli başlı özgürlüklere ulaşım, Avrupalı(ya da Amerikalı) akranlar gibi rahat bir hayat gayesi oluyor. Çünkü artık instagram, twitter, youtube gibi sosyal medyada amerika'daki almanya'daki bir gencin hayatını çok daha rahat görebiliyor ve ülkemizdeki saçma duruma isyan edebiliyoruz. Önemli olan kişinin ne giydiği, ne yaptığı değil. Ne düşündüğü de toplum nezdinde zararlı bir görüş değilse yine kendini ilgilendirir. Dediğim gibi bizim nesilde de çürük elmalar var ama çoğunluk gayet kapsayıcı. Zaten dünyanın her yerinde öyle. OK Boomer lafı boşuna çıkmadı. Dünyanın irini boomer nesli.


  • nundu  (28.01.20 12:57:34) 
[]

31 yasinda yeni bir kariyer

İmkansız mi?

Bir devlet universitesinde akademisyenim. Sosyal bilimciyim. İngilizcem var. Kendi meslegim disinda bir yeteneğim yok.

Universiteye baslmadan (lisansa) önce bilisimle ilgileniyordum. O alanda da çalışma firsatim olmustu.

Hayatimdan cok sıkıldım. Bezmis durumdayim. Borclarim var ve memur/akademisyen maasiyla odenecek gibi değil. Zaten her ay sabit parayi beklemekten de bunaldim. Sinirlandirilmis gibi hissediyorum kendimi.
Akademiden değil de alanimdan da sikildim.

Cok iyi otomobil bilgisi, ingilizce, biraz bilisim ile ne yapabilirim? Acelem yok. Yazılım vs kursuna mi baslasam? Otomotiv ile ilgili bir seye mi girissem? Ne yapilabilir bu yastan sonra?

Evli ve kucuk cocukluyum.

 
çok çalışırsanız neden olmasın?


  • tamamhosdiyonda  (22.01.20 01:35:03) 
Youtuber olabilirsiniz otomobil bilgisi ile.


  • hot potato  (22.01.20 01:38:59) 
kader deme kaderin üstünde bir kader vardır, degil mi?
kardes bence sana yakisan ugras, otomobil alip satmaktir. Bir yandan universiteye git, bir yandan ikinci el oto pazarina git.

  • ebabil curnatasi  (22.01.20 05:36:44) 
Dogrusunu sen bilirsin ama ne yapacaksan su anki isin devam ederken yap ve borsa ile saadet zincirlerinden uzak dur. Bilisim/yazilim konusunda uzmanlasabilirsin belki ama bunun icin tam zamanli ugrasman gerekir. Sermayen varsa ticaretten anliyorsan ve iyi bi pazarlamaci dilin varsa Al-sat'tan cok iyi para kazanabilirsin. Tanidigim kisiler var bu sekilde.

Cocuk risk almayi cok zorlastiriyor. Alma da zaten. Hizli donus icin yapilacak bir çok sey sermayeye bagli. Senin bakiyede ekside. Su asamada girisimcilik fikirleri bularak bunlari hayata gecirmek icin arastirma yapabilirsin belki. Ingilizce burada devreye giriyor. Dise dokunur bir fikir bulursan da tasarim ve sunum icin bilisim alanindaki yeteneklerine basvurabilirsin.
  • Kirmizibavul  (22.01.20 08:53:01) 
yeni bir meslek, yeni bir yetenek öğrenilir evet ama sonrasında bu işi yapacağın zaman da deneyim istenecek. ben de o düşünceye takılıyorum


  • gazozailacatmauzmani  (22.01.20 12:52:42) 
Devlet üni'de akademisyen olarak maaş olarak iyi durumdasın onu söylemeye geldim.(özel sektörde yeni girene 6000 vermiyorlar) Ha dr.öğr.gör. isen vakıf üniversitesi deneyebilirdin ama sıkılmışsın.

Yazılım tamam da, aslında yeteneğin varsa 3d tasarım işleri, oyun sektörü yurtdışında çok aktif. Unreal engine öğrenip bir şeyler yapmaya başlarsan güzel şeyler olur diye düşünüyorum. Mimar bir arkadaşım oradan aldı yürüdü. Ayıracak birkaç yılım olsa yazılım değil 3d ye yönelirdim. (Biraz ilgi meselesi tabii)

Bu arada, doktora yapan myo'da öğretim görevliliği yapan biriyim. Ben de çok sıkıldım.
  • nhk ni youkosu  (22.01.20 13:28:16) 
[]

Bedelli Basvurularinin Uzmanlarına Soru

21.07.2021'e kadar tecilliydim. Doktora yapiyorum. Ne olur ne olmaz diye 2019 Ağustos gibi bedelli basvuru yaptim.

Fakat halen parasini yatitmadim. Yatirmayi da dusunmuyorum. Simdi askerlik durum belgemde 30.12.2019 tarihine kadar askerlikke ilgiki sikintisi yoktur yaziyir.

Durum olarak da siniflandirma ve tertibat bekliyor diyor.

Benim tecil yandı mi? Yoksa bedelli basvurusunu geri çekmek icin dilekce versem kaldigi yerden devam mi edecek tecilim?

Bedelli basvurum nedeniyle boyle gorunuyor ondan eminim.

Var mi bilgisi olan?

 
Tecil yandı.
Para yatırmak gibi bir zorunluluğun yok. Ancak en geç belirtilen tarihte askerlik şubesine giderek askerlik işlemlerini ( yoklama, muayene, sevk talebi) başlatman gerekiyor. Aksi halde kaçak durumuna düşeceksin.

  • yesil basli govel santor  (04.01.20 16:44:35) 
Emin misiniz? Okulum devam ediyor ama?


  • goklerdengelenkarar  (04.01.20 16:49:52) 
Eminim. Okulunuzun devam etmesi hiçbirşey ifade etmiyor. E devletten veya askerlik şubesinden aldığınız askerlik durum belgesine göre "30.12.2019 tarihine kadar Askerlik yönünden sakıncası yoktur" ibaresi varsa - tam olarak böyle bir cümle vardır- şu anlama geliyor, siz devlete demişsiniz ki " ey tsk okulum devam ediyor ama bakma, ben askerliğimi yapmak istiyorum, süreç başlasın", tecil bozulmuş. Burası kesin.
Fakat dilekçe verirseniz ne olur, erteleme talebiniz kabul edilip yine temmuz 2021e tehir edilir mi? Bilemiyorum.
Bununla ilgili en sağlıklı bilgiyi askerlik şubesinden alırsınız.
Ben dahil hçkimseye itibar etmemenizi, - her ne kadar bu bilgiden emin olsam da- şubeye gitmenizi tavsiye ederim.
Burada kuru gürültü çok olur.
  • yesil basli govel santor  (04.01.20 17:01:03) 
Çok teşekkür ederim. Subeye gitmistim, isterseniz dilekce verin bedello başvurumdan vazgeçiyorum deyin, isteeseniz belki karar degistirirsijiz yil sonuna kadar bekleyin. Odemezseniz tekrar tecil edilirsiniz demisti kadin.

Ama guvenemedim nedense. Sanki cok afaki geldi bana.
  • goklerdengelenkarar  (04.01.20 17:14:40) 
Cimer'e yazın, askerlik mevzuatını kurcalayın ya da bir avukattan destek isteyin.
Eğer şubedeki bilgiler tatmin edici değilse...
Naçizane tavsiye.
  • yesil basli govel santor  (04.01.20 17:19:08) 
doktoraya nnasıl kabul aldınız


  • inekadam  (04.01.20 20:06:49) 
12   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.