soru çok genel, yorumlar çok öznel.
bir kere sayı veya veriler hakkında konuşurken 'rakam' diyen insandan çekinirim. bildiğini dışarıdan olduğu gibi almış diye düşünürüm.
sonra 'para, süreklilik arz eden ticarette' gibi beylik olduğu kadar kesin ve yanlış bir genellemeyi ortaya atan kimseye güvenemem.
neden?
makro:
katma değerli üretim yapan bir ülkede değilseniz ticaretle ülkenizin cari açığını büyütürsünüz.
hatta üretici olsanız bile üretiminiz de ithalata bağımlıysa yine cari açığı büyütürsünüz.
mikro:
ticaret her kişinin harcı değildir.
dolayısıyla bir yorum yapmadan önce bir çerçeve çizmek şart. bu soru sorarken de geçerlidir. bu anlamda sizin ortaya attığınız soru da gerçek verilerle bir çerçeve çizmediği için anlamsızdır.
sorunuz: okumakla zenginlik arasında bir korelasyon var mı? temelinde zenginliğin nereden geldiğini araştırıyor ama bunu oldukça hayalci ve çocuksu bir üslupla sormuşsunuz.
gelin önce 'zenginlik' dediğiniz 'birikim'in kaynağını öğrenin:
sizin 'zengin' diye nitelediğiniz kimseler esasında sermaye sahipleridir. bu sermaye sahiplerinin sermaye birikimi, el koyduğu artı değerden gelir. dolayısıyla bir kere birikimin temel koşulu 'artı değer'dir.
sonra bu birikimin kimin elinde neye dönüştüğü sorusu önemli. hangi düzeyden maaş veya ücret alırsanız alın, eğer maaşlı veya ücretli çalışansanız bir kere işçisiniz. dolayısıyla sizdeki para henüz bir sermaye değildir, yalnızca tasarruftur.
ta ki siz bir girişimde bulunup mal veya hizmet üretince, ticarete atılınca veya finans sektöründe bir iş kurunca paranız bir sermayeye dönüşür.
Bu noktada sermaye birikimi yapma şansınız vardır yalnız bütün girişimler aynı zamanda risktir. dolayısıyla girdiğiniz işi batırma ihtimaliniz de çeşitli başka faktörlere ve dinamiklere bağlıdır.
şimdi bir işi planlarken önce makro ortam ne durumda ona bakarsınız, sonra kendi imkanlarınıza bakıp makroya göre siz kendinize yön çizersiniz. mesela: herkesin gittiği yöne giderseniz rekabet yüksek olur. o yüzden niş piyasa ararsınız.
bu böyle derinleşip gider...
son olarak bunlar benim umurumda değil diyorsanız: (bkz:
dunning-kruger etkisi) yüzünden okumuş (veya risklerin farkında olan diyebiliriz) insanların daha çekingen davrandığı için başarma şansı gerçek hayatta düşüyor diyebiliriz.
ek: (bkz:
akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer)