mantar.

@rose

ama darbeden sonra oluştu bu siyahlık ve tırnakla deri arasında, üstünde değil.
bir de, sadece tek baş parmakta mantar mı olur?

tek parmakta mantar olur da, bence tırnak yatağına zarar vermişsiniz o darbeyle.
tırnak-ayak sağlığı merkezleri falan oluyor, öyle bir yere gösterin.

benim tirnagimda da olmustu ama tirnak uzadikca gecmisti. gecmedigi icin bence bir doktora gidin.

Bende olmadı ama olanlarda gördüm. Sanırım darbeden dolayı kan topladığı için öyle oluyor. Zannedersem böyle bir şey sizinki de: benmelegim.com

@la traviata

darbeden sonra da mantar oluşabiliyor, ayrıca her parmakta olabilir. cildiyeye gidebilirsiniz.

Benzer durumdaymışız, ben tvye yansıtıp tam ekran görüntü verdiğimde (Vodafone TV Web ile) bilgisayarın verdiği tepkiler gecikmeye başlıyor diye aldım. (7 yıllık laptop benimki) mac'te böyle bir sorun olmayacak diye düşünüyorum, o yüzden çok büyük gereklilik değil bence.

Tabi mi box yerine iptv de düşünülebilirdi gibi.

mi box un olayı multimedya olayını ucuza getirmek, bilgisayar bağlamadan internete bağlanmak. senin durumunda hiç gerek yok, mi box ile yapıp bilgisayar ile hallemediğin bir olay yok, tam tersi geçerli aslında. PC >> Mi box.

jump cut deniyor, zaten uzun olan bi şeyin gereksiz uzamasını önlüyorlar işte. gereksiz bütün boşlukları kesiliyor, izleyenin pür dikkat izlemesi için.

Aslında pek çok insanın filmleri, dizileri x1,5 hızda izlemelerini anlayabiliyorum.
ama hızlı izlerken bile, o hız içerisinde yine bir bütünsellik ve doğallık/tutarlılık var.

bu jump cut dediğin olayda doğallık olmayınca haliyle, beni irrite etti. ama insanlar memnun anladığım kadarıyla.

çok ünlü birilerine yapılmış bir örneğini görmedim. sanırım o bir risk olurdu.
mesela ilber ortaylı dinlerken garipserdik sanki?

Jump cut ın da dozunda yapılanı ve abartılanı var, aşırıya kaçınca sessizlikleri gidermek yerine kelimeler insanın ağzına tıkılıyormuş gibi oluyor

jump cut +1

ilk jump cut örneği olarak hep şu film gösterilir:

www.youtube.com

ama son on yılda youtube videolarıyla meşhur oldu. türkiye'de bildiğim kadarıyla ilk kez işler güçler dizisiyle bu kadar yoğun kullanımını gördük. youtube'da da oğuzhan uğur denen adam bokunu çıkarırcasına kullanıyor. ben göre göre alıştım artık ama hiç es verilmediği için yorucu oluyor, çok tüketemiyorum. videoyu hem konsantre hale getiriyor, hem de dediğin gibi, normalde on saniye dinlemeyeceğin yeteneksiz insanları dinlenir hale getiriyor.

jump cut bir amaca hizmet etmek, anlatımı geliştirmek için kullanıldığında faydalı olabilir ama beraberinde getirdiği bir izlenim de var.
bilgi veren veya kısa ve öz yorumlarla beraber konudan konuya atlanan monologlarda yapılması anlatımı kuvvetlendirir.
ama diyaloğa dayalı, "sohbet" havası verilmesi gereken durumlarda o doğallığı öldürdüğü için yapay duruyor.

flu tv/ilker canikligil'in ünlülerle de yaptığı pek çok örneği var.
suyu çıkartılmadan doğru yapıldığında rahatsız etmiyor.

12 al dağ başında yaşamıyorsan. bazen yemiyorsun hepsini kalıyor ve bozuluyor.

12 iyidir. 6 yetersiz. Her hafta yumurta almayı düşünmeye gerek yok. İki haftada bir alınabilir. 30 da fazla.

en ideali organik yumurta almak.
0 koduyla başlayanlar. gerisi hem kanserojen hem kısa ömür garantili.

organikler genelde 8-10'lu oluyor. tüketim ve alışveriş sıklığınıza göre karar verin.

12'li en ideali.

12 iyidir .
Arada melemen yapma ihtimalini de hesaba katıyorum.
(Yoksa menemen miydi?:)

15li al? Bazen ben börege, corbaya falan da koyuyorum yani. Krep yapiyorsun gerekiyor, vs. 15 yumurta bi haftada rahat bitiyor.
15li yok mu? Aciktan da olur.

6 lı slmsk iyidir.haftada 1 illaki markete düşer yolun.yenisini alırsın.çok hesap kitap yapan biri değilsen.

0 kod 10’lu alıyorum. Ayrıca hiç 6’lı veya 12’li yumurta görmüyorum piyasada.

Benim buzdolabında yumurtalık yeri 16 adet, ben o yüzden 15'li alıyorum hep.

Mac'e windows 10 yükleyebilirsin ancak daha önce yüklediğimde (2018 yılıydı) ekran çözünürlüklerindeki dengesizliklerden stabil oyun oynayamamıştım.
Belki şimdi iyileşmiştir.

Bir işletim sistemi yüklemeden mümkün değil o halde. Pff
Aynı anda 2 monitör kullanıyorum, belki bu işi çözer. Ama win falan yüklemek istemiyorum.

Çok zor bir şey değil win. yüklemek. Tek tuşla işletim sistemleri arasında geçiş yapabiliyorsun. Bootchamp windows kurulumu dersen youtube'da bir sürü video çıkar.

Bootcamp'te tek tuşla geçiş gibi bir şey yok. Mac'i yeniden başlatmak gerekiyor. Bu arada mac M1'li değil diye düşünüyorum. M1 modellerde zaten bootcamp yok.

Fifa oynamak için GeForce Now da kullanabilirsin. Platform fark etmiyor. İnternet bağlantısı iyi ise canavar gibi makinede oynuyor gibi oluyorsun.

Himmet

Fifa 21 i ps5te oynuyorum.
Ben fifa online 4 u denemek istiyorum. O sanirim orada yok.

Fifa Online 4 sadece Windows'ta mevcut.

Ancak GeForce Now kurulabilen her platformda (PC, Mac, Chromebook, iPhone, iPad, Android, Android TV gibi) FO4'ü oynarsın. GeForce Now destekliyor FO4'ü ama ücretli bir platform elbette.

himmet dayi

biseyi mi kaciriyorum? geforce now'da bu oyun gozukmuyor?

gameplus.com.tr
www.nvidia.com

Pardon ben aşağıdaki linke bakmıştım.

GeForce Experience'mış baktığım yer. Ben GeForce Now sanarak yazdım.

www.nvidia.com

330 olanlar iyi. Şişe olanlar kötü. Sebebini bilmiyorum.

Hayat'ın şu ürünleri daha az şekerli.

pazarlamasyon.com

Lipton'un en güzeli 1 litrelik pet şişedeki bence. 330'luklar tatsız gibi geliyor.

Ben bi kaç kere yaptım da şeker koymadığım için çok acı oldu, içemedim. Poşet çayı sürahiye atıyorum, üstüne su koyup dolaba atıyorum. Ertesi gün içerken içine limon sıkıp içiyorum. Tadı biraz acımsı oluyor, daha az bekletmeyi falan da denedim ama faydası olmadı. Limonu önceden atarsan da rengi bulanık oluyor :)

Buzlu kahve içiyorum ama onun da fazlası zararlı tabi. Soğuk demlenmiş yeşil çaya limonata karıştırıp içiyorum bi de, o fena olmuyor.

Ben evde yapıyorum. Türk usulü toz çay kullanmıyorum. İri yapraklı çaylardan seçiyorum ya da chado, beta tea gibi yerlerden değişik çaylar deniyorum.

Büyükçe bir kavanoza 3-4 tatlı kaşığı çay, üzerine kafama göre ufak bir parça tarçın, kuşburnu, kızılcık gibi (kış çayından tırtıkladığım) şeyler, bazen freeze dried lime/limon dilimi atıp, soğuk suyla doldurup buzdolabına kaldırıyorum, 1-2 gün kendi kendine demleniyor. Ya da balkona koyuyorum, güneşte 3-4 saat kalıp renkleniyor, sonra buzdolabına alıyorum. En fazla iki gün sonra süzüp cam şişeye aktarıyorum.

Şekerli istersem (sıvı şeker ve mısır şurubu toz şekerden farklıymış gibi burada öcü ilan edildiği için bulamıyorum veya pahalı) çok az miktarda sıcak suyun içinde 1-2 tatlı kaşığı bal eritip, üstüne limon sıkıp onun üstüne soğuk çayı koyuyorum. Balı demlenirken koyunca da bulanıklaşıyor rengi.

Kırmızı meyve çayı, blue butterfly pea çayı, beyaz çay, rooibos falan da aynı şekilde soğuk demliyorum.

Onun dışında buzlu kahve +1 sütsüz şekersiz iced americano yapıyorum, aylardır sıcak kahve içmedim.

Az şekerle limonata yapıyorum, hazır limonatalar aşırı şekerli geliyor ama limonata içmek istiyorum.

evde yaparsan icine cay koymaman lazim.

Glikoz surubu + su + aroma yeterli.

Orijinal icerigi bu:
Su, şeker, fruktoz, asitler (sitrik asit, malik asit), siyah çay ekstraktı (%0,14), şeftali suyu konsantresi (% 0,1), asitlik düzenleyici (trisodyum sitrat), aroma vericiler (şeftali aroması), antioksidan (askorbik asit), tatlandırıcı (steviol glikozitler).

evde yapmanın yolu şoklamak.
Normal demleme çayı soğutursanız acılaşır.
Yavaş soğutursanız acılaşır.
Demlenen çayı, buz dolu sürahiye döküp şok soğutmanız lazım acılaşmadan
sonra limon + şeker

Kirmizi meyveli ya da gorece tatli meyve caylarini yapiyorum. Sicak demleyip ustune soguk su, sonra buzdolabi.

Seker koymuyorum, caydaki aromalar tat veriyor zaten. Siyah cayla hic denemedim

seni ayri siraya sokup sadece lastiklere bakiyorlar. 1 ay gecmediyse ucretsiz.

Zaten randevu almaya basla o yonledirecek.

Muayene tekrarı diye almak gerekiyor.

Petlas

"tales from the loop" olabilir.

Electric Dreams
prime da vardı

love robots +1

tales from the loop seyrettim eskiden biraz, sarmadı.

diğerlerine bakayım.

utopia vardi ingiliz yapimi olan cok da iyi gidiyordu ama yayindan kaldirildigi icin devami cekilememis maalesef.

online bakiyorlar.

Çıktıya gerek yok. 2 hafta önce yaptırdım. Sadece ruhsat ve sizin kimliğiniz.

5 yaş için ideal. Ama daha uzun binsin diyorsanız 20" alabilirsiniz.

3-6 hafta araliginda herhangi bir zaman ideal diye biliyorum ben.

Soruya soruyla cevap vermek gibi olacak ama "erkene almak" diye bişey var mı bu sistemde?

Mesela bende sağlık bakanlığının uygun gördüğü bir "en erken tarih" var. Ondan daha erken alamıyorum asla. Sende böyle değil mi ?

@infer

evet alınabilen en erkenlerden birini aldım iş programıma da paralel olarak. aslında mantıken, alınabilen en erken tarih, legaldir diye düşünüyor insan.

fakat emin olamadığım konu şu;
"covid geçirmiş birisinin 2. aşıyı 1 ay sonra olması ile, covid geçirmemiş birisinin 2. aşıyı 1 ay sonra olması aynı şey mi?"
ben bu konuda emin olamıyorum.

yasal ama erken olmuş. normalde ideali 8 hafta mı neydi. ama delta varyantı için bakanlık 2. dozun süresini erkene çekmek zorunda kaldı. çübkü 1 doz yetersiz.

Daha erkene alabiliyor olmaniz daha ideali oyle oldugu icin zaten. İlk dozdan 2 hafta sonra ikinci asi olunabiliyor. Ne kadar erken o kadar iyi ve koruyucu.

1- tabii ki. sizin için büyük tehlike oluşturur zaten kutusunda değilse. kutunun üzerine bir tül gibi bir şey sermenin daha mantıklı olduğunu söylüyorlar. etrafı tamamen kapalı olduğunda kendilerini daha güvende hissediyorlarmış. denemedim, aklınıza yatarsa deneyebilirsiniz.
2- arka daha iyi, onun için fark etmiyor zaten, sizin dikkatiniz dağılmasın.
3- kediler dayanıklı hayvanlardır. 4 saat mesele değil. zaten yolculuk stresi var, yemek falan aklına gelmez.
4- kediler soğuğa da sıcağa da dayanıklı hayvanlardır.
5- yol boyunca miyavlayabilir. arada susar, meraklanmayın dinlenmek için susmuştur, üç beş dakika sonra tekrar başlar.

ben olsam cantasinin icinde arka koltuga koyarim. tipki bebekler gibi. ve bir sekilde emniyet kemeri takarim. arabam olmadigi icin bir yol yazamadim su an. illaki bir cozumu vardir.

2 saat sonra su ve mama molasi verebilirsiniz. belki de tuvalet molasi. belki de biraz da sevip sarilirsiniz. kedilerin butun bunlara ihtiyaci olur mu o surecte, bilmiyorum. ama benim yapasim gelir kiyamam.

sevdigi bir oyuncak, bir peluş falan varsa yanina koyabilirsiniz. catnipli bir oyuncak belki? bende 2 kedi var. birisi yalniz da olsa vet yolunca miyavlamaz. ama digeri sizinki gibi hep miyavlar. ikisini yanyana koyarsam o da miyavlamaz. yalniz olmadigini hissetmesi lazim sanirim.

Kafesin altına ped serin, altına işeyebilir. Yedek de olsun yanınızda.

Dün iki kedimle yolculuk yaptım.
1. Kutusundan kesinlikle çıkarmayın.
2.Arka koltukta ve kemerler bağlı olarak: bazı kedi taşıma kutularının üst kısmında kemeri geçirebileceğiniz aralıklar var. Oradan geçirerek kemeri takmalisiniz. Bu kısım yoksa kemerin alt parçasını kutunun ön tarafına geçirerek olabildiğince gerin.
3. Gözleri su ve yemek görmüyor.
4. Tüm yolda klima açıktı molalarda araçtan ayrilacaksaniz camları hafof aralık bırakmayı unutmayın.
5. Dinleye dinleye gelmekten başka yol yok. Yorulunca ara ara susuyorlar.

Hayvanları sersemleten ilaçlar var. Uysal bir kediyse gerek kalmayabilir ama hırçın bir kediyse daha fazla stres yaşamaması için veterinerine sorup kullanabilirsiniz.

Merhabalar gerekli şeyler söylenmiş ben de size davranış danışmanı veteriner hekimden şu postu artayım belki faydası dokunur (git:www.instagram.com )

logitech k380

aldım bundan. teşekkürler @nahtoderfahrung

1- Evet
2- Bana ikinci randevuyu verdi o nedenle sorgulamadım aşı aşıdır.
3- Sinovac olacaklar bizimkiler, ondan başladık ondan devam edelim dediler.

3. Başka bir ortama yazdığım cevabı aynen yapıştırıyorum.

Dün babam (65+) Sinovac üstüne 3. doz olarak Biontech aşısını yaptırdı. Öncesinde her tür sağlık/ilaç/ilkyardım konusunu danıştığım doktor kuzenime sordum, tam olarak şöyle dedi: "Farklı şekilde etki ediyor. Biontech'in varyasyonlara karşı koruyuculuğu daha yüksek. Ben de Biontech olacağım üçüncü dozumu."
90+ babaanneme ve bu doktor kuzenin 80+ anneannesine de yaptıracağız Biontech.

@himmet yanlis bilgi. 2 doz asi olan yine secenekli olarak istedigi asiyi olabiliyor. ama buradaki mantik su, 2 doz sinovac olunduysa etkisi biraz yetersiz oldugu icin biontech olursaniz daha iyi demeye getiriyorlar ama sinovac da olabiliyorsun. 3. doz icin her iki asiya da randevu olusturabiliyorum su an

1. Evet.

6 ay olayı kalktığını kim diyor acaba ?

@kleider

Arkadaslarim uyardi beni.
3.5 ay once coviddim. Dune kadar randevu alamiyordum ama yeni kaldirilmis ve alabildim.

İste bu sebeple de herkesin ne soyledigine kulak asmamak gerekiyor, tum dunyadaki guvenilir bilimsel otoriteler ne diyorsa onlara guvenmek gerekiyor, cunku herkes dediginiz insanlarin neredeyse tamami onlardan daha yetkin degil bu konuda.

1.Biontech koruyuculugu en yuksek asi gibi duruyor su asamada.

2. Kesin bir bilgim yok ama 1 doz sanirim, en azindan simdilik. İleride degisebilir..

3. Ucuncu doz yeni varyantlar icin oneriliyor, onlar icin ise mrna asilari, onlar arasinda da biontech en etkilisi. Gidip son dozu yine sinovac olmanin, hic yoktan iyidir fakat, pek bir manasi yok.

6 ay şeysi 3 aya düştü. covid geçirenlere 2. doz için randevu verilmiyor artık.

Teşekkürler herkese.

Az önce biontech oldum geldim. 2. aşı da gerçekten olmayacakmış, zaten aşı kartım oluşturuldu e-nabız'da ve 2. aşı da yapılmış gibi gözüküyor ve yanında "covid geçmişi" yazıyor.

annem de biraz daha bekleyip biontech olacakmış.

Temizse ikinci el al geç,

Genel olarak lenslerde mercek içinde tozlanma var mı (yani içine toz kaçmış mı) bakılır. Mesela yağmurlu havada kullanılan lens düzgün temizlenmezse küf olabiliyor.

Bunun dışında otomatik netlemeli (odaklamalı) lens ise odaklama hızı, motor sesi çok ve garip geliyor mu bakılır. lens içindeki bıçakları full kapalıyken üzerlerinde yağlanma var mi diye bakılır

Fotoğraf konusunda lens de gövde de sıfır almak manasız, bir heves alıp kullanmayıp satan o kadar çok insan var ki, sıfır kondüsyonunda çoğu lensi bulabilirsiniz, hele canon 50mm 1.8’in zibil gibi temizi vardır. sadece lensin ön ve arka camlarını iyice kontrol edin çizik var mı diye, bazı mikronluk çizikler normal kontrolde görünmez, açılı tutup yansımalarla fark edilen ufak çizik var mı bakın. mantar ve toz için yukarıdaki arkadaşın tavsiyelerini dikkate alarak inceleyin. odak halkasının nasıl döndüğünü kontrol edin pürüzsüz olsun, takılma olmasın.

fotoğraf pahalı bir hobi ama ikinci el alıp, uyguna aldıysanız çoğu ekipmanı aldığınız fiyatlara satarsınız zarar etmezsiniz.

Elinize sağlık öncelikle,
Çok çok çok klasik ama Türk Bayrağı veya Milli Takım Forması olabilir.

Elinize sağlık, burada da paylaşırsanız dinleyelim biz de..

tamamladım.

(bkz: beşiktaş çocuk korosunun euro 2020 şarkısı)

@la traviata yeni izleme fırsatı buldum. Çok beğendim, emeğinize sağlık.

50mm 1.8 en iyi performans/fiyat lenslerinden biridir. Prime (sabit 50mm) olduğu için üretimi kolay, daha keskin, f1.8 olduğu için daha çok ışık alıyor, örneğin 18-55'te 18mm f3.5 iken 50'lere varınca f5.6'ya düşüyor.

photographylife.com

buna bağlı alan derinliği de değişir (işinize gelmeyebilir çok kişi çekiyorsanız)
www.thedigitalprocess.com

50mm sabit olunca eğer daha geniş çekmek isterseniz siz geriye gitmelisiniz, öyle zoom out yok. O yüzden düzgün bir zoom lens daha iyi bence. (Tamron 17-50 f2.8 güzeldir)

cdn-7.nikon-cdn.com

edit: o kamera 1.6x çarpanlı sensöre sahip olduğu için 50mm takınca 80mm gibi görüntü verecek. Koro vs. çekmek için fazla dar bence.

Apogee ve Mac tam uyumlu çalıştığı için default sound device apogee seçiliyken bile uygulamalar duet'in volume ve gain dengesine müdahale edebiliyor.

Startup items, launch daemons, launch agents açılışta devreye giren yazılımları bir kontrol edin input output ile alakalı bir vaziyet olabilir mi acaba diye?

~
Şöyle de bir şey var.
knowledgebase.apogeedigital.com

maalesef her şeyi yaptım, düzelmedi.


edit: firmwire ve software guncellemelerle (tekrar kurmak diyelim daha doğrusu) düzeldi.

www.rafinera.com

1. perde manyağı olması normal, daha çok küçük.
tepeye kadar tırmanıp, kafa üstü kendini bırakması falan da normal.
koltuklara atlamaya çalışıp denk getiremeyerek çakılmak falan, hepsi normal.
avlanmayı öğrenip fiziksel becerilerini geliştirmeye çalışıyor.
çok tepki vermeyin, bir süre sonra alışır.
kedilere istemediğiniz şeyi yaptırmamanın yolu akıllarını dağıtmaktır.
perdeye çıktığı zaman hemen başka bir şeyle ilgilenmesini sağlayın.
ama her perdeye çıktığında da başka bir oyuncak gösterirseniz, bu sefer oyuncak istediğinde de perdeye tırmanabilir.
ona göre bir denge kurun yani.

2. normalde yaş mama vermenize gerek yok aslında.
bir besleyiciliği yok.
kuru mama yemeye alışmaz bu sefer, hep yaş mama ister.
ama illa vereceğim diyorsanız, ciğerli ve kümes hayvanlı olanlardan havalar sıcakken çok vermeyin, kaşıntı yapabilir.
sıcaklarda daha çok dana, kuzu, balık vb. tercih etmeye çalışın.

3. bende beş kedi olduğu için kum kapları umumi tuvalet gibi işliyor.
o yüzden haftada bir kumu tamamen döküp, kum kabını yıkayıp yeni kum koyuluyor.
kumunu bol koyarsanız, anında temizlemenize gerek olmaz.
hatta bu yaşlarda hemen temizlemeyin, kendi kokusu biraz kalsın ki tuvalet eğitimi düzgün olsun.
bırakın eşelesin etsin, öğrensin.
hemen onu kumdan alıp kumu da anında temizlerseniz bu sefer büyüdüklerinde de kakalarını kapatmayı falan beceremeyebiliyorlar.
bu süreçte arada bir çişe kakaya basmalar, ufak tefek kazalar olabilir, normal.

4. henüz hiçbir şey anlamaz.
sadece elinizi kaçırırsanız av muamelesi yapar.
siz çektikçe o daha çok tutunur, yakalamaya çalışır.
bunu oyun haline de getirebilir.
sabit durarak, elinizi çekmeden bağırmayı başarmaya çalışın.
o zaman kendi bırakır.
bir süre sonra da bağırmayı falan anlar, daha çok küçük.
bu dönemde uçuşan poşet, yuvarlanan terlik, kaçırılan el, yürüyen ayak, sallanan eşofman ipi gibi şeylerin hepsi av yerine geçer.

5. o yataklarda genelde uyunmaz.
gider en güzel, en pahalı yatağı alırsınız, kargo kolisinin içine girer uyur.
ısırma ve tırmalama bu dönemde olur, normal.
4. maddenin cevabı bunun için de geçerli.

6. tek kedi bakmak her zaman en zorudur.
iki veya imkanlarınıza göre daha fazlasına bakmak daha kolaydır.
manevi olarak, kardeşinden ayırdığınızı düşünerek üzülüyorsanız üzülmeyin.
birlikte kalsalar da bir süre sonra kardeş olduklarını unutacaklardı zaten.
aile bağlarını köpekler gibi hatırlamazlar.

ek olarak:
bir sürü oyuncak alın.
mesela oltalardan alırsanız, beraber oyun da oynarsınız, eğlenirsiniz.
hareket eden objeye saldırma güdüsünü de tatmin edeceği için ele ayağa daha az sarar.
tırmanabileceği bir kedi evi gibi bir şey alırsanız perdeye daha az tırmanma ihtiyacı duyabilir.
böyle böyle biraz yönlendirebilirsiniz ama henüz dediğiniz ve yaptığınız hiçbir şeyi anlamaması çok normal.

güle güle büyütün.

Hep tatlışlık olmaz bence. Perdeye atlayınca evde yüksek ses yaparak kovalıyorum. Şundan eminiz bazen sadece uyuzluk olsun, dikkat çekeyim diye azar yiyeceğini bile bile perdeye atlıyor.

Kedilerin bi tane yattığı yer olmuyor. Bir aydan fazla lavaboda uyudu. Hava sicakken dolap üstünde uyuyor. Soğukken zorla koltuk altıma giriyor, kaşık pozisyonunda uyuyoruz. Dandik bir şey değilse, yani içindeki minder yandaki duvarlarsldan yüksek değilse, arada yatakta da uyur. Bazi dönemler favorisi olur. Bizde de pek yüzüne bakılmıyor. Ama bazen birbirlerini kaldırıp zorla yatıyorlar.

Anne kedi bazen yavruyu yiyor. Bazen yavru kedi anneye halleniyor. Kediler de bağ durumu, hele hele yavruyken kurulan bağ çok zayıf. Bizim 2 kediyi bulup biberonla beslemiş bir arkadaşta almıştık. Verirken ağlamıştı. Öyle bag vardı. Kedileri görmek için geliyor bazen. Kediler kızla aynı odaya bile girmiyor. Böyle düşünün.

Yaş mamayı çeşit çeşit vermek de hiçbir sıkıntı yok. Aynı şeyi sürekli yediklerinde sıkıldıkları hissi var bende.

Kumu yoğunluğumuza göre 2 bazen 3 günde 1 değiştiriyoruz. Çok ağır koku olmadığı sürece aceleye gerek yok bana göre.

Yakınlarda bir arkadaşım sahiplendi. Kedi tazmanya canavarı gidiydi. Elini uzatmanla ısırmalar başlıyordu. Sonra kedi büyüdü ve düzeldi. Hatta çocukları oldu. Çocuk kedinin kuyruğunu çekiyor, sunduruyormuş. Yapan çocuk olduğunda hiç tepki vermiyor diyor. Ama ısırması hiç geçmeyen kediler de var. O yüzden itmek, yüksek sesle şiştlemek gibi çözümler bence uygulanmalı. Bizimkinde ısırma geçmedi, ama ısırmaya korkuyor diyeyim. eksisozluk.com

1. fıs fıs alıp su sıkabilirsiniz perdeye hallendiğinde. yüksek sesle kızmak da bir çözüm. ama işe yarar mı meçhul. bizim perdeler delik deşik.

2. kuru mama yiyorsa her seferinde yaş mama vermeyin bence. yok illa vereceğim diyorsanız tek tipten gidin. biz haftada bir veriyoruz, karışık veriyoruz ama her gün verdiğiniz için tek tip dedim. ama dediğim gibi kuru mama yiyorsa yaş vermeyin her gün. ishal olur.

3. tek olduğu için akşamları bir kere temizleyip, hafta içinde çok azalırsa üzerine ekleme yaparsınız. haftada bir de tamamen temizlersiniz. biz öyle yapıyoruz.

4. siz de onu ısırın hafifçe ( veteriner hekim tavsiyesi)

5. buna biz çözümüm yok ama böyle yaptığında odadan atabilirsiniz. bizimki de eskiden ısırarak uyandırıyordu. şimdi uyanınca atlayıp gidiyor. sizinki daha bebek bir de. biraz büyüyünce ve kısırlaştırılınca düzelir.

6. buna bir cevabım yok. herkes iki kediye bakmak tek kediye bakmaktan daha kolay diyolar. yetişkin kedimin yanına yine yetişkin bir kedi aldık emanet, 6 aylığına. 2,5 ay geçti alışamadılar. sürekli kavga, dövüş. uykumuzun bölünmediği tek bir gece bile yok. gece aynı odada uyumadıkları için bi birini alıyoruz, o uyanıyor çıkmak istiyor, diğerini alıyoruz, bu sefer çıkan geri girmek istiyor vs vs. ama sizde ikisi de yavru olacağı için bizimki gibi olmaz belki. maddi imkan varsa alınabilir. eğer ki anlaşırlarsa bakım olarak bir zorluğu yok iki kedinin.

merhaba

1- Perde manyagi. Devamli kosup kosup tirmaniyor. Eh kopek gibi komut da almiyor. Napilir da bu perdeleri sokmesi engellenir?

-> yapabileceğiniz bir şey yok, bir şey yapmaya da gerek yok. birinci yılı doldurduklarında ve bilhassa kısırlaştıktan sonra bu tip davranışları bıraktıkları yüzde 100 kesindir. yavru kedi davranışına müdahale etme şansı yok maalesef.

2- Veteriner arkadasim kontrolunde yarim konserve yas mama ile karistirip kuru mamasini veriyorum. Her gun farkli cesidini mi vereyim yoksa sevdigini dusundugum hangisiyse hep ondan mi devam edeyim. (misal hindili)

-> her gün yaş mama verilmez, nasıl veteriner o :) normal kuru mama verilir sadece. çok istiyorsanız iki haftada bir falan yarım konserve ödül gibi verebilirsiniz. yaş mama sağlıklı bir şey değil. vereceğiniz de reflex, schesir gibi katkısız bir marka olsun, whiskas falan vermeyin sakın.

3- Kumu her isediginde veya kakasini yaptigi anda mi o kismi alinarak temizlenir? Yoksa 3-5 yapisini beklemekten zarar cikar mi? Kumun tamami haftada 1 mi yenilenir? internette oyle yazmis siz nasil yapiyorsunuz?

-> kumun tipi nedir? topaklanan kumları tamamen yenilemiyorum ben, kristal kumsa yenilerdik ama kristal kullanmayın zaten. benim üç kedim var ve her dakika kovalayıp alamıyorum çişleri kakaları, gün aşırı alarak falan idare ediyorum mecburen. azaldıkça da üstüne ekliyorum.

4- Duzenli tirnaklari kesiliyor/kesilecek. Ama arada sirada isirma huyu da var. Isirdiginda acima sesi cikarsam da anlamiyor. Ne yapsak anlar?

-> anlamaz :( birinci sorunuza yanıtımda da dediğim gibi, büyüyünce bırakacak, net.

5- Guya bi yatakimsi bisi de aldim ama hep benim yataga gelip ayagimin dibinde uyuyor. Sabah erken saatlerde de isirarak veya tirnaklayarak uyandiriyor. Buna bir care? Ulan operek uyandir bi kere de insafsiz.

-> bunu da idare etmek zorundasınız :( büyüyünce bırakacak.

6- Tek almakla cok mu haksizlik ettim? 4 kardeslerdi.

-> ikinciyi alırsanız çok iyi olur kediler için. size olan odağının bir kısmının dağılmasını sağlar, yalnız kalmaz, kendinden bir tane daha olması mutluluğunu artırır, ömrünü uzatır. iki yeterli bence.

Benim yavru kedim de bana geldikten sonra hiç yememiş ve tam 3.gunun sonunda nihayet yaş mama yedirmeyi başarmıştım. O da annesinden ayrılıp gelmişti.

Galiba ev yabancı diye strese giriyorlar. Alışınca yer diye düşünüyorum.

Mama ve suyunu tuvaletten uzağa koydunuz değil mi ? Yakın yerde olmasın. Dünkü mama hala duruyosa onu da kaldırın, bayatlamış olabilir. Ama kedinin bile isteye kendini aç birakacagini sanmıyorum. Mutlaka yiyecektir eğer sağlık problemi yoksa.

yani aslında aynı duvar düzleminde. çok da uzak değiller birbirlerine. uzaklaştırayım tamam.

bugün yeni mama koydum hindili işte, yeniledim.

Önceki evde kuru mama yediğine ve su içtiğine göre, burada da yapar diye düşünüyorum. Bekleyelim bakalım.

5 yasindaki kedim yeni eve tasindigimizda 3 gun yorgan altinda saklanmis, mama yememis ve su icmemisti. Sonra yavas yeniden baslamisti. Sizin gormediginiz zamanlarda su iciyor olabilir, hic su icmemesi de sorun olur bir sure sonra.
Biraz daha zaman verin bence.

yenisahra medical park'ta müdahale ederler bence, bunun gibi bir sebeple gitmedim ama teşekküllü bir hastane 2-3 kez gittiğim kadarıyla.

cubugu cok itmedim.
ama sirke bes on damla gitti en az.

parol covid zamanindan 5 paket var. aliyim bi tane o zaman.

sabaha az kaldi.

KBB hastaneleri var. Klinik yani. Mesela Şişli ortaklarda ethica mı ne vardı. 7 24 KBB acil doktoru oluyor. Anadoluda da mutlaka vardır. Yoksa bile köprünün dibi zaten karşıya geçtikten 5 dk sonra kapısındssınız. Arayıp konuşup gidin isterseniz. Pandemide belki acil doktoru olmayabilir öncesinde arayın isterseniz pandemi öncesinde vardı.

Mobildeyim editleyemiyorum. Kozyatağı kavşağında medient varmış mesela 7 24 KBB acili

Şişli'deki ethica değil anatomi aymış pardon

ağrım dindi. parol işe yaradı sanırım.
sabah 9da dediğiniz yere gidebilirim zira zaten karşıda işim vardı. sabah telefon edip gideceğim.

@biseysorucam

kozyatagindaki yere gittim, medient. orada prof. fatih hoca tarafindan muayene edildikten sonra kulagim yikandi temizlendi. sonra da ilaclar verildi. cok iyi hissediyorum. tesekkurler.

steamden indirmek lazım. mac için var mı bilmiyorum.
türkiye haritası demeyelim de trakya haritası diyelim. ayrıca satın almak lazım. paketin adı road to black sea. başkalarının yaptığı bazı haritalar var. onları kullanmak için tüm harita paketlerini almak gerekebiliyor.

1) Steam'de var. Mac uyumlu.

2) Resmi Türkiye haritası yok. Edirne, Tekirdağ ve İstanbul'u içeren Road to Black Sea DLC'si var. İstanbul oyun içindeki en büyük şehirlerden biri. Belki de en büyüğü. Ama sadece bu DLC'yi almak anlamlı değil. Bu bölgeden orta Avrupa'ya gidebilmek için Going East DLC'sinin de alınması lazım. Yoksa arada bağlantı olmuyor. Alacaksan şu an indirim var.

3) ben Dualshock ile oynuyorum. Ama ben en popüler direksiyon setleri G29 ve G920

teşekkürler cevaplara.


@himmet dayı

bende ps5 var. dualsense'ler de pc veya mac'lerde çalışıyor mu? ya da siz dualshock için ne yaptınız?

DualShock için kablo ile USB girişinden PC'ye bağlıyorum. Herhangi bir şey yapmama gerek kalmıyor. Oyun direkt tanıyor. DualSense'i de görecektir.

Bluetooth ile denemedim hiç ama onla da olur kesin. Bluetooth ile telefona bile bağlanıyor DualShock çünkü.

Detaylar şurada var: www.techradar.com

OLED TV'lere bütçe yetmiyorsa bu modeller güzel. Alınabilir. Bütçeyi 9-10 civarına çıkarabiliyorsan OLED kalitesi ile bunun arasında dağlar kadar fark var.

android box alın bir tane. en iyisi 500-600 tl.
tv'yi de en boş modellerden biri alın. smart tv, 4k yalanlarından uzak.. led dahili uydulu 49 inch 1500 tl.

2000 tl'ye halledebileceğiniz şeye 6000 vermek bilemiyorum.

edit; ps4'üm var benzer şekilde 5 senedir kullanıyorum. tv vestel. 4k filan hikaye tekrar diyorum.

PS5 bağlanacak bir cihaz için "4K yalanlarından uzak.." demek biraz garip.

4K ve 120Hz olması PS5 için ciddi anlamda fark yaratır.

4k olsun da smart TV yerine android TV bakın. Android TV daha avantajlı. Olmadı box alırsınız ama 4k film vs için iyi performans alacağınız android box; ndivia ve Appletv modelleri onlar da 2k üstü fiyatlar zaten.

ps5 olduktan sonra smart tv'nin pek bir önemi kalmıyor her şey zaten ps5 uygulamalarında mevcut.

kesinlikle 4k alın bu arada, attığınız tv baya iyi gibi. 4-4,5 civarına da bulabilirsiniz ama güzel bir şey zannedersem. lg ve samsung haricine bulaşmayın derim.

6k üstüne cikamiyorum himmet dayi.

4-4.5 civarına olanların hiçbiri hdmi 2.1 değil ve genelde çoğu 60 hz.

aklımı baya çeldi bu televizyon. biraz daha inceleyeyim.

Hdmi 2.1i bosver ekrani buyult.

edit: izleme mesafeni bilmiyorum ama ekran boyutu her şeydir. göremedikten sonra süper kaliteli panelin faydası olmaz.

Masaüstünde herhangi bi yere sağ tıkla, Türkçesi nedir bilmiyorum şu mavi gözüken şeyi kapat: ibb.co :)

"Belge Gruplarını Kullan"

geçmiş olsun öncelikle. sizden daha hafif atlattım ama tutunma bende de vardı.semptonlar 2 ay sürdü ve 5. aydayım hala çarpıntım devam ediyor. pozitif düşünün güneş ve d vitamini alın bol bol.

ciddi sayida kiside uzun suruyor. hatta ingiltere gecen bununla ilgili arastirma yapmisti, hangi tip insanlarda uzun suruyor diye. yani sozun ozu yanliz degilsiniz.

Kiz arkadasim covid olali 1 yili gecti, hala bazi semptomlar suruyor ne yazik ki, hayati epey etkiliyor... bazi ulkelersadece bu sekilde uzun sure yasayanlara ozel klinikler acti ama net bir cozum yok, herkes farkli tepkiler gosteriyor...

- hastalık süreciniz gözönüne alındığında 1 ay uzun bir süre değil
- (özellikle hastalığı şiddetli geçirenlerde) 8-12 haftayı aşan öksürük, efora bağlı nefes darlığı, halsizlik gibi belirti & bulgular "long covid" olarak tanımlanıyor
- tanımladığınız (devam eden) belirtilere göre alt solunum yollarınızın değerlendirilmesi için göğüs hastalıklarına başvurmanız yerinde
- süreç uzarsa (> 12 hafta) "covid izlem poliklinkleri"ne de başvurabilirsiniz

Word olabilir. Şimdi baktım da Microsoft Print to PDF diye bir seçenek gördüm.

Kapağı ve içindekileri zaten word ile yaptım hazır.

Ama şarkıları pdf olarak aktarmıştım Finale'den resim yerine.
Mantıklı olan finale'den tüm şarkıları pdf yerine tiff yapıp, sonra hepsini wordde birleştirmek mi?

Sanki bu pdf'lerle de yapılabilir gibi geldi birleştirme işi?

@kobuzchu kiz

Buradan gelen çözümlerle beceremezsem yarin, ilk tercihim bu olacak. teşekkür ederim.
ptesiye kadar yetiştirmem lazım, zira ptesi spotify'da çıkıyor.

Eğer tüm dosyalarınız pdf ise, bilgisayarınıza ücretsiz pdfsam kurarak halledebilirsiniz. Yazılımın herhangi bir falsosunu görmedim şimdiye kadar.

bununla çok kolay
download.cnet.com
malware değil, bloat değil, virüs değil, ajan değil

Adobe Acrobat:

Dosya > Oluştur > Dosyaları Tek PDF'de Birleştir

"pdfsam" mac versiyonu var di mi? pc kullanmıyorum.

gerçi bunu sorana kadar kendim baksam ve öküz olmasam : )
duyuru çok tembelleştiriyor!!!111bir


edit: adobe acrobat yok mac'imde. ücretsizse onu indireyim.

@la traviata,

30 günlük deneme süresi veriyordu sanırım.

@benaaymi nin ozel mesaj yoluyla ilettigi metod en kolayiymis mac icin. denedim oldu : )

mac'te istediğimiz bir pdf'i açtıktan sonra "görüntü"den "küçük resimler" diyip, orada sol sekmeye istediğimiz başka pdf'i sürükleyebiliyormuşuz. Bu kadar kolaymış.

pc'de de acrobat'ta yine msb nin dediği gibi tek tuşla yapılıyomuş.

herkese teşekkürler.

Sanmıyorum. Sanatçı hesabı ile normal kullanıcı ayrı diye biliyorum

Şahsi profil ve artist profili ayrı. İlişkilendirilemiyor (Spotify ne diyor bilmiyorum). Deneyen bir tanıdığın yaptıramadığını biliyorum sadece. Bence birleştirmek de gerekmiyor.
Şahsi profili mavi tiklemek gibi bir mantıkla soruyorsanız o işlevi zaten artist profili yerine getiriyor. Mavi tik gibi bir mevzu şahıs profillerinde zaten olmuyor. Kullanıcı profillerini pek sallayan bir platform da değil zaten.

Ekstre dönemi bazında giren ve çıkan olarak bak sadece. -3000 TL o ay karttan çıkan para (ekstre tutarı) sen +1500 karta atarsan kart borcun 1500 TL olur. Taksit vs kafa karıştırıcı olmuş soruda.

toplam borç olan 10.000 ile alakalı bir durum yok o zaman?

ben 3000 lira yatırsam erkenden, ekstrem bu ay sıfır gelir o halde?

tamamdır. emin olmak istedim.

10000 TL dediğiniz toplam borç, diğer ay taksitleri sanırım. Onunla alakalı bir durum yok evet. Dediğim gibi ekstre dönemi olarak bakacaksınız. Hangi ekstre dönemi içindeyseniz ona etki eder oncelikle yaptırdığınız para.

Ve evet ekstre kesilmeden 3000 TL yatirirsaniz ve borcunuz sıfırlanır o ay için.

her kredi kartında olmuyor bu durum, yani bazı kartlarda limitin dolunca nakit yatırıp limiti artıramıyorsun. o yüzden bankanla bir görüş teyit al derim.

www.canva.com

ben de takipteyim başlığın. benim de tv koltuğu ihtiyacım var vivense'de vardı ama 3500 tl filandı fiyatı biraz uçuk.

Bende var bundan. Rahat ve geriye yatırınca gayet güzel oluyor ama sanki fazla yatırırsam durmayacakmış ve kırılacakmış gibi oluyor. Onun dışında kumaşı kaliteli ama birkaç yerinde defosu var.
Uzun süre hareketsiz oturunca rahatsız etmeye başlıyor, haliyle uyuklamak için uygun değil. Yan tarafında bir cebi var ama kullanmıyorum ben, telefonu bacağımın yanına koyuyorum, o da aradan yere düşebiliyor, ara boşluğu biraz fazla yani. Ama pek sorun değil çünkü hafif koltuk olduğu için hemen kaldırıp alabiliyorum.
Kumaş yerine suni deri daha iyi olabilirmiş bence.

@ejderha

aslında çoğu zaman tam yatırmayacağım için o kısım sorun değil ama uzun süre hareketsiz olunca rahatsız ediyor kısmı kötü oldu. ikea'dan aldığım 3lü kanepe inanılmaz rahat ve saatlerce de otursam sorun olmuyor. ben onun gibi olsun istemiştim ama olmayacağını da tahmin etmiştim.

yarın sabah ikea'da deneyeceğim saat 11.00 gibi. buraya eklerim deneyimlerimi elektr10 için.

ayrıca 3500 yine iyiymiş. bellona ve benzeri sitelerde 8e 10a bile var : ))

@la traviata benim baktığım 4-5 ay önceydi vivense'de baya güzel modeller var ama dediğin fiyatlarda da var tabii :)

teşekkürler bekliyorum yorumlarını :)

bugün gidemedim. yarın sabah gideceğiz bir ihtimal.

ümraniye mithatpaşa caddesi üstünde petrol ofisi var. onun karşısında bir yere tamir ettirmiştim sandalyemi. sadece tekerlekleri değişti. o kadar kırılmış bir ürünü yapabilirler mi sormak lazım.

modoko'da bunu tamir edecek bir dolu yer var ama isimlerini cisimlerini hatırlamıyorum.

bence sokağa çıkın 1-2 mobilyacıya, özellikle ofis mobilyası satanlara sorun. birisi yol gösterir.

Tanimadigim bir yerden kaziklanmiyim diye öncelikli olarak deneyimli biri varsa bu konuda diye sorayım dedim.
Birazdan çıkayım o halde.

Bir yerden fiyat aldım.

Alt tarafın komple değişmesi gerekiyor.
150 tl yerli olan
250 tl yabanci olan dediler.
Yabanci olanin bilmemne onayi ve garantisi varmis.
Bilemedim.

Fotoğraf net değil ama anladığım kadarıyla amortisör borusunun girdiği metal kısım kırılmış ya da kaynağından ayrılmış. Dikkatlice bak, dediğim gibiyse mahalledeki kaynakçı 5 dk yapar.

Daha önce 2 kere bu tür koltuk arızamı kendi kaynak makinem ile düzelttim.

Kırılıp eğilen kısmı doğrultup kaynatacaklar, bir kaç da destek atarlarsa şahane olur. Bariz mühendislik hatası aslında.

Şuna dikkat et ama, koltuğu doğrulttuklarında kaynatmadan önce sağa ve sola terazili dursun. Eski yerine getirseler yeterli, hatta biraz geriye doğru eğik kaynatsan daha rahat bir koltuk olur :)

150-200e yapıyolarsa yaptır o mekanizmanın kendisi zaten 200 liradan fazla.

eger varsa superonline fiber ile sorunsuz yasanir.

Bence değiştirmeyin. Sorun yaşamanız devamlı sorun yaşayacağınız anlamına gelmediği gibi diğer operatörlerde de sıkıntı yaşamayacağınızın bir garantisi yok. Ayrıca kesintiler, kopmalar altyapı, bakım vesaire gibi sebeplerle arada sırada olabilir insan yapısı sonuçta bu.

bu sene pandemi dolayısıyla evinde internet olmayan çoğu insanın da internet bağlatması, evden çalışanlar, eba-online eğitim derken altyapı kaldırmıyor. Eskiden de vardı aynı yavaşlık fakat sadece prime time denilen akşam 6-10 arası yavaşlama oluyordu, şimdi bütün gün yavaş. Fiber internet altyapısı varsa Turknetin 1000 mb veren paketleri var, fiyatları da çok uygun aslında, ama çok az şanslı bir kesim faydalanıyor maalesef. Eğer bu seçenek varsa onu değerlendirin, onun dışında hepsi aynı, boşuna uğraşmayın. Bir de port sorunu var, bulunduğunuz lokasyonda-saha dolabında yeterli port yoksa internet alamama durumları oluyor, bir arkadaş tüm apartmanda fiber olduğu halde internet alamıyor çünkü port yok, birisi aboneliği sonlandırsın da internet bağlatsın diye bekliyor aylardır.

Kısaca çalışıyorsa kurcalamayın. Sadece Turknet fiber çok güzel bir seçenek, onda bile önce başvurunuzu yapın fiber internet bağlanana kadar uyduneti bırakmayın, fiber gelince uyduneti sonlandırın. Çünkü yoğunluğa bağlı olarak bazen 1 hafta bazen 1 ay sürüyor eve gelip bağlantı yapmaları

"Yarın gitsem vergi dairesine toplamda 1500-1600 liraya bitirir miyim bu işi sizce?"

evet.
sadece süreye dikkat edin, yapılandırmadan sonra en erken ödeme ne zamanmış diye.
bir de yapılandırmanız onaylanınca yazıyor olacak zaten nakit tutarınız.

elalemin ne vergileri siliniyor, bizim garibanlar harç borçlarını taksitlendirme derdin de hahahhaha

kolay gelsin..

rewlack

yarin yeditepeye gidiyorum. zaten o anda tamam derlerse yarin o anda odeyecegim icin kacirma durumum olmaz sanirim.

theunderdog

: )
normalde bu taksitle odenen biseydi yillar once. sonra ara odemeleri unutunca bu hale gelmis. cok garibanlik bir durum yok sadece unutkanligimin bedelini 1500 lira ekstra vererek odemek istemiyorum.
gerci tabi trilyonluk vergilerin silindigi yerde garibaniz o ayri : ) eyvalla

don't starve oynayın. aynı anda 6 kişi oynayabiliyordu galiba.

arkadaşlığınız sağlamsa among us :)

steam'den counter strike veya half life alırsınız, cayır cayır oynarsınız. sesli chat'i de discord üzerinden halledersiniz. biz öyle yapıyoruz genelde.

maksat sadece sohbet ise haxball bile oynayabilirsiniz sesi yine discorddan halledip. sarıyor.

among us.

hem arkadaşlığınızı da test etmiş olursunuz.

Makineleriniz sağlamsa battlefield V alın oynayın. İnanılmaz keyifli oluyor takım ile oynamak.

Ekleme: İletişim için biz skype kullanıyoruz. Ama discord da çok yaygın oyun.

@roket adam +1

Biz de 30 yaş civarı adamlar olarak covid sürecinde bir süre counter oynadık. Telefonlardan discord grubu kuruyorduk. Oldukça zevkli oluyordu.

discord kullanmaya karar verdik, bu cepte tamamdır.

oyunun pahalı olmaması gerekiyor. oyuna çok konsantre olmamız gerekmiyor.
herkes her şeyi kaldırabilecek yaşta ve bilinçte. eğlenceli tipler.

pintipanda'da şimdi uno ve risk gördüm. onlar da olabilir.
among us da bir alternatif oldu.

fps tarzi oyun çok istemiyoruz.

başka öneri?

Masaüstü oyun seviyorsanız steam'de tabletop simulator var, içinde çeşit çeşit masaüstü oyun var, catan falan oynarsınız.

Minecraft önerebilirim. Fazla basit geliyorsa modlu minecraftı daha da öneririm. Mesela Tekkit isimli modda petrol, güneş enerjisi, çeşit çeşit makineler falan var. Roket yapıp aya falan gidebiliyorsun. Zevkli bir oyun, özellikle çok kişi ile oynanırsa daha da zevkli oluyor.

Killing Floor. Her türlü bilgisayarda çalışır. Ucuz. Oyuncu sayısı ayarlanabilir (maksimum 6 idi sanırım) Hamachi ile kendi aranızda oyun kurup oynamak çok kolay. Farklı karakterler seçip yardımlaşmak mümkün (biri medic olup diğerlerine yardımcı olabilir mesela)

gameranger üzeriden age of empires oynanabilir. ya da steam'de risk var bedava, o da bayağı eğlenceli.

risk'in online versiyonu bir nevi, at war: atwar-game.com

yıllar önce 5-6 arkadaş deli gibi oynardık bunu bir ara. inanılmaz keyifliydi. kavga dövüş eksik olmazdı herkes birbirini sürekli arkadan vurduğu için. nefis oyundur, çok fazla detayı olmadığı için baş da ağrıtmaz.

rocket league
standart 3vs3
oyun içi konuşma/yazışma seçenekleri var.
epic games store üzerinde ücretsiz ancak mac desteği bitmiş.

O dönem ben de bi gazla 3D TV aldırmıştım bizimkilere. Sonra bilgisayara da 3D monitör aldım oyunları 3D oynarım diye. İlk heves bi 3D film açtım. Ondan sonra ne tek bir 3D film ne de 3D oyun açmadım.

animasyon filmler iyi oluyor. Pixar animasyonu vs. izlerseniz tavsiye ederim.

Normal olarak (yine karma ama), Alita Battle Angel'ı tavsiye edebilirim.

artık 3d tvler satılmıyor bile. boş bir özellik.

Driver'ı silip tekrar yüklemeyi denediniz mi?
apogeedigital.com

@kadera
deneyeyim.

@kalt
e işim bitince aleti kapatıyorum akşam? :)


edit:
sürücüyü kaldırdım. programı da.
hepsini baştan güncel olarak yükledim düzeldi. teşekkürler.

Eğer yanlış bilgi paylaşıyorsam bilen biri daha doğrusunu bizlere anlatabilir.

Bilgisayarı açıp kapatmak iyi bir şey değil, uzun süre bunu yaparsanız soğuk lehime maruz kalabilir. Bu ne demek, işlemciler gpu chipsetler ortalma 50/60 derecede çalıştığını varsayarsak her bilgisayarı açıp kapattığınızda sıcak soğuk ilişkisi chipsetlerin bağlandığı noktalarda etki edecektir. Aynı zamanda bir forum sitesinde okuduğum bir yazıyı sizinle paylaşayım:
Macbookun optimizasyon icin calistirdigi UNIX scriptleri var (gunluk, haftalik ve aylik olmak uzere 3 tane) ve bu scriptleri genellikle belirlenmis bir zamanda calistiriyor (genelde cuma aksamlari) eger bilgisayari surekli kapatirsaniz surekli olarak bu vakitleri kaciracagindan duzenli yapilmasi gereken bakimlari da kacirmis olacaksiniz ki bu ileride performans problemleri de yaratabilir. Bilgisayar uykudayken calisiyor bu scriptler. Sirf bu sebepten bile surekli uyutarak kullanmanin daha saglikli olacagini gorebilirsiniz (bu arada bu scriptleri Onyx uygulamasi ile manual olarak da calistirabiliyorsunuz)

Bir arkadasimin da basına geliyor bu ara ilginç bir sekilde. Avrupa ülkelerinden arıyorlar. Is teklifi icin arandigini dusundu baslarda ama sanırım degil. Yurtdisi aramalarına kapatarak buldu çözümü.

Speedtest'te hangi sunucuyu seçiyorsunuz? Misal fifa sunucuları Amsterdan, Frankfurt veya Paris'tedir belki. Yine Speedtest üzerinden ordaki sunucularla test yapınca ping kaç çıkıyor denediniz mi?

@glam

sabit ip aldim zaten. ve nat2. ama ping degerim dusuk oyunda (hep 70-80 ms. arasi)

@reactonic

hayir acikcasi. bir de oyle yapayim ama nerededir sunuculari

bence daisydisk depolama düzenlemesi için çok iyi. aldigimdan beri bilgisayar rahat çalışıyor. oncesinde bi teklemisti, daisydisk kurtardı. ben alirken 10 dolar (50 küsür liraydı), şimdi durum ne bilmiyorum. ama verilen paraya değiyor diye düşünüyorum.

@hazen
90 tl olmuş.

ayrica stremio var. şahane. her şey var. arayip bulamadığım dizi, film yok şahsen. istediginiz kalitede, çeşitli büyüklüklerde secenekler sunuyor. ücretsiz üstelik.

little snitch, a better finder rename, toast titanium, parallels desktop, iStat menus, BBEdit, AdGuard, Battery Health 3, drivedx, tuxera NTFS, cinch, pitstop pro, fontlab, carbon copy cleaner, alfred, The Unarchiver

Bunlar hep makinemde yüklü olanlar. Tek tek ne işe yaradıklarını yazmaya üşendim kusura bakma.

vlc player, entropy, easyfind, jdownloader, handbrake, mkvtoolnix, xld, onyx, virtual box name changer, ultracopier, limechat

CleanMyMac X

haftada bir çalışır ve diskten 1-2 GB yer açar mutlaka. Gereksiz dosyaları silmekte üstüne yok. Kullanmadığım zamanlar disk boşuna doluyordu.

Muhtemelen yanlis okumuslardir. fatura uzerindeki endeksle sayac uzerinde yazani karsilastirin. Tutarsizlik vardir gidip itiraz edersiniz

of evet ya.

ilk okuma 1844
ikinci okuma 1947 yazmis. halbuki su an 1848'te sayaç.

8i 9 yazmis.
her yanlis okumada gidip boyle 160-170 lira iade mi isticez isi gucu birakip. otomatik hesaptan cekiliyor zira.
okuyan herifi gercekten dovmek lazim

sayaç 1947 e gelene kadar ücret ödemezsiniz.
uğraşmam diyorsanız dursun, önümüz kış :)

şimdi aradım igdaş'ı. pazar olmaz diye düşünüyodum ama düzelttiler. yarın aktif olacakmış.
fakat yarın aynı zamanda otomatik ödeme günü ve faturanın son ödeme günü.
otomatik ödemeyi şu an kaldırıp, fiyatın düzelmesini bekleyip sonra tekrar otomatik ödemeye almak lazım sanırım.

bir tek adamın bir yanlışı yüzünden bir sürü şey yapmak zorunda kalıyorum. neden insanlar titiz değil alt tarafı bir rakam okuma konusunda cidden garip.

emin değilim ama, olması gereken 188 tahsil edilse bile bir sonraki faturadan/faturalardan düşmesidir.

a- bu konu bir arkadaşımın başına geldi. sonucunu hatırlamıyorum ama avukatla ilerlemişti. itiraz edilmişti.
b- türkiye'de buna itiraz edilebiliyor. para, mal vs hepsi miras potasında değerlendirilir. yani sana para kaldı bana ev kaldı olmaz. karısı olduğuna göre o %25 alacak, çocuklar da %37.5 olarak paylaşacak normalde.
c- mal kaçırma olarak görülebilir direkt karısının üstüne yaptıysa. yine avukatla ilerlemek lazım. ama arada mahmut'a sattıysa sonra da karısı mahmut'tan aldıysa bir şey yapamazsınız. (özet geçtim)

1- vasiyet geçerlidir ama kısmen geçerlidir.
bu vasiyetname olmasaydı, eş %25 alacak, kalan mirası da çocuklar bölüşecekti. yani çocuklar %37,5 alacaktı.
çocuğun mirasının saklı pay oranı %50'dir, yani ölen kişi çocuğun yasal hakkının yarısına dokunamaz, kalan yarısında ise tasarufta bulunabilir. bu durumda kendisine miras bırakılmak istenmeyen çocuk, her halükarda %35,5'in yarısını yani %18,75'ini alır.
2- Bir miktar illa B'ye kalır.
3- bu ev de mirasa dahil edilebilir.

ama şunu da belirteyim, miras hakkı ihlal edilen mirasçı, tenkis davası açmak zorunda, miras bırakanın yaptığı işlemler geçersizdir, ben payımı istiyorum demekle olmaz, gidip tenkis davası açmalı.

konuyla ilgili olarak googleda, tenkis davası ve saklı pay konularını aratın, onlarca kaynak bulursunuz.

Cok detayli anlatmiycam aradigin sey tenkis davasi. Ozetle mirasin 1/4 esine 3/16 sakli payli b ye 9/16 da a ya kalir.

Ev icin de mirastan kacirma amacli oldugu b icin ispatlanirsa dahil olur.

paramın hepsini şu oğluma bırakıyorum ancak filmlerde olur dostum. bu adam da çok film izlemiş muhtemelen vasiyet bırakırken. paranın kimler arasında ne kadar bölüşüleceği miras hukukunda bellidir, avukata başvurursan, o adamın a çocuğuna vermiş olduğu, hatta a çocuğunun sattığı tüm varlıklardan hakkını alırsın.

saruman’in garabeti uruk-hai’lerin fangorn ormanina tecavuz ettigini gorunce “bu artik bizim savasimiz” dedi treebeard.

frodo yuzuk’le olan iliskisi, bir morgul blade ile yaralanisi gibi ruhunda ve bedeninde iyilesmeyecek yaralar aldigi icin artik orta dunya’da huzur bulamazdi. o yuzden aman’a gitti. ayrica yuzuk yok edildi ve diger yuzukler de orta dunya’dan ayrildi ve insanlarin cagi basladi. artik “supernatural” hadiseler olmayacakti.

Ormanların yakılıp yıkıldığını görüyorlar.

Yüzüğün fiziki ve ruhsal bıraktığı acıyı sadece ölümsüz diyarlarda dindirebileceğinden gitmiştir. Sonradan Sam falan da gidiyor.

1) Merry ve pipin ağaçsakalın omuzlarındayken yolu değiştirip isengard ın ağaçları savaş için kestiğini görmesini sağlıyorlardı

youtu.be

1- saruman'ın ordusunun silah vs yapmak için ağaçları katlettiklerini gördüler. Onu görünce çıldırdılar.

2- witch king'in omzuna yaptığı bıçak yarası ölümcül. Bir de uzun süre yüzük taşıdığı için, içinde bir yüzüğe bağlılık gibisinden bişey var ama yüzük yok oldu. Böyle garip bir ruh halinde kendisi. Sam ve Frodo yüzük taşıdıkları için valinor'a kabul ediliyorlar. Frodo direk gidiyor. Sam da eşi öldükten sonra gidiyor.

haydaaa Sam'in eşi nerde ölüyor da Sam gidiyor? 3üncü filmin sonu mutlu evliligi ve cocuklari ile bitiyordu?

Hobbit filminde mi yoksa kitaplarda mı böyle geçiyor?

Hiçbişey bilmiyomuşum ya.

Evet. Biraz spoiler gibi oldu kusura bakma :) Filmde anlatılmıyor bu kısım.

ortadunya.fandom.com

@nuevo
kitabini okumayacaktım, bu bilgiyi de hiçbir zaman bilmeyecektim.
bazen bilmemek güzelmiş demek ki.

üzüldüm bak. dostlar sağolsun : )

kardesim bilmemek ayip degil de, sen bunlari tek basina yaparken, siteyi kurmayi nasil basariyorsun hayret dogrusu. limitler dogrultusunda istedigin kadar site kurabilirsin hostingine. yedekleme almayi unutma. sql ile beraber.

dostiyevski

ya wordpressi de kendim kurdum siteye. tum formlari vs her seyi ekleyebiliyorum. html kodlarindan bile biraz anliyorum vs.
gencken web dizayndan para bile kazanmistim :))

ama bu ayni hostingi iki ve fazla domain icin ortak kullanma olayina hic denk gelmemisim.

Hosting'i satın aldığın sayfada kaç domain'e kadar desteklediği yazar. O kadar domain kaydedebilirsin. Dreamhost'ta sınırsız mesela. İstersen milyon tane site yayınla tek hosting altında (alan kapasitesi yeterse)

1- temassız 2- zili çalma diye seçenek var normalde. Ama kafalarına göre takıldıkları için gelip asıp zili çalmadan gidiyorlar alıştım artık.
Olması gereken bence kapıya asıp zili çalıp gitmesi.

Abi bence pek verimli bir yöntem değil. 3.de adam haklı :D. gerçi hiç bir zaman temas etmiyorlar zaten öyle düşünürsek :D

şöyle düşünmek lazım. . 3.de kuryeyi görüyorsunuz, yine poşeti kurye tutuyor getiriyor size veriyor. ilk iki örnekte farklı olarak kuryeyi görmüyorsunuz ama yine kurye poşeti tutuyor getiriyor kapınıza asıyor
maske takmıyorsa belki bir nebze daha güvenli diyebiliriz ama bence o an hapşurmadıkça 10sn lik sipariş alma süresinde risk yok.

hatta ve hatta sizin 3. örnekte kuryenin nereden tuttuğunu gördüğüm için poşeti başka yerden tutuyorum. kapıya asınca belki kuryenin tutmuş olduğu yerden tutacağım.

bence gereksiz ve amaçsız bir şey temassız teslimat. ben hiç kullanmadım. bana sipariş getirenler maksimum kol uzunluğunda tutuyor bende maksimum kol uzunluğundan alıyorum .kuryeyi anca 5 sn görüyorumdur.

@cosmic

bazı restoranlar o notları hiç okumuyor, onu çok net anladım. (iki ekstra istekte bulundum misal birinde, o isteklerin yerine getirilmediğini anlayınca sordum getirene, dedi bize öyle bi bilgi gelmedi. e ulan yazdım ya not olarak boşa mı yazdım bi saat :)


bak yemeksepeti ceo'su şu an bi anket yapsa tüm çalıştıkları restoranlara, hepsinin temassız teslimatı farklı anladığı ortaya çıkar buna yemin edebilirim.

komplo teorim var bi de şu şekilde:

bazı kuryeler zili çalıyor ama gitmiyor. bunlardan bazıları bahşiş alma adına temassızı görmedik ayağına yatıyor olabilir mi?

(aslında bu temassız nanesi sebebiyle bahşiş verilememesine de bir yandan üzülüyorum. kapıya para koymak yapıştırmak da hödük bi hareket gibi geliyo.)

Temassız teslimat poşetleri temas etmeden elden ele vermek ise, temassız olmayan normal teslimat nedir? Poşeti verip oramızı buramızı mı elliyorlar?

Bizimkiler hep zili çalıp kapı koluna asiyorlar. Bazıları asansöre kadar geçip mesafe birakarak kapıyı açmamızı bekliyor, bazıları direkt asansöre binip gidiyor. Ama o bekleyenler de 'iyi akşamlar' deyip gidiyorlar; bahşiş beklentisi içinde olduklarını sanmıyorum yani.

Karantina döneminde getir kuryeleri telefon açıyordu; kapıya bırakacağız iki dk içinde haberiniz olsun diye. Şimdi onlar da kapıyı çalıp gidiyor.

az once yeni bi deneyim yasadim. bunu da eklemezsem listeye ölürüm ahahah

* bu sefer kapi caldi. actim kapiyi kimse yok. cizgi filmlerdeki gibi yerdeki seyi boy yuzunden gorememe sendromu yasamisim meger. kapima asmamislar, yere koymuslar. ulan asilacak da güzel bi kapi kolumuz var oysa.

tam böyle okkali küfrediyodum "ulan bu yer kirlidir" diye, adam asansorun ordan afiyet olsun dedi. "eheh" diye gülümsedim.

hep bana denk geliyo her türlüsü

Varsa katılmak isterim ben de

kendi dugunune gitmeyen insan bizim toplasmalarimiza gelir mi?

Keske gelebilsem

Ben bir kac gun once evde mutfak televizyonu niyetine kullandigimiz bir 2013 iMac'i 4'ten 16 GB'a yaklasik 10 dakikada yukselttim. RAM'leri Amazon'dan Corsair'in Apple onayli modellerinden siparis ettim (zaten Apple'in sayfasinda veren spec'lerde aratinca ilk onlar cikiyor). Ben 16GB aldim, 90 Euro kadar tuttu ama Turkiye fiyatlari daha yuksek olabilir.

Demem o ki servisle ugrasmaniza gerek yok, Apple kendi sayfasinda gayet guzel anlatiyor degistirme islemini. Tek ihtiyaciniz olan bir tornavida: support.apple.com

Diger soru ile ilgili olarak, HDD yerine SSD takiyorlar, eger DVD varsa onu cikartip HDD"yi oraya aliyorlar ayni anda hem SSD (sistem) hem HDD (depolama) kullaniliyor.

aloplaystation.com ile hallettim. silmeyeyim bari. reklam gibi oldu :)