17 yaşındayken kaplıyordu. küçük görmek için söylemiyorum, o zamanlar yoğun bir şekilde felsefeyle ilgilendim, 30 ların başına kadar. 30 yaşımdan sonra uzun süredir okuyup ettiğim zen "fikrini" daha fazla hayatıma geçirir oldum. sana da tavsiye ederim, şu kitabı okuyarak bir yerlerden başla. en azından düşündüğün şeylerin hiç bir yaraya işemediğini görmeni sağlar. tao sessiz - Raymond M. Smullyan
onun dışında ayıp olmasın diye sorularına -bana göre- cevaplar:
- Her şeyin bir anlamı var mı yoksa yok mu?
Evrende mutlak bir anlam yok. nasıl olsun ki? evren dediğin şey bir yığın gezegen, yıldız, karanlık madde, elementlerden oluşuyor.cansız maddeleri geçtim anlam kavramı hayvanlar için bile yok. yani en azından bizim anladığımız şekilde yok. insanlarsa anlamı kendileri yaratırlar. yani bir kısmı kendisine doğumundan beri dikte edilen anlamları benimser, diğer kısmı da o anlamları yok edip kendine yeni anlamlar edinmiştir. bir de kendini nihilist olarak tanımlayanlar var ama onların hiççiliği karşıdan karşıya geçerken hızla yaklaşan arabayı görene kadar oluyor.
sözün özü belirgin, net, mutlak bir anlam yok. herkes için farklı anlamlar var.
- simulasyon muyuz?
bu sorunun cevabını şu an bilme imkanımız var mı? yok. ee o zaman bilinemeyecek bir şeye kafa yormanın ne anlamı var? simulasyon yada değil aldığın nefesi, yediğin yemeği, seviştiğin kadın/erkeği hissediyor, mutlu - mutsuz oluyor musun? tamam o zaman bitti gitti. ha ilerde simulasyon olduğu net kanıtlanırsa yaparız bir isyan devrim bir şeyler o telefon kablolarını simulasyonculara monte ederiz.
- başka canlılar veya bir yaratıcı tarafından izleniyor muyuz?
yani genel olarak bir tanrıya inanıyorsan seni ve herkesi izlediğine de inanıyorsundur. bu neden bu kadar canını sıkıyor? ha ama yok başka canlıların misal uzaylıları falan kastediyorsan ufaktan bir psikiyatri kliniğine git, paranoya belirtisi.
- her şey anlamsız ve koca bir hiçlikten ibaret mi eğer öyleyse bütün bunların öncesinde ne var?
yukarda anlam anlamsızlık konusunda verdik cevabını bunun. bütün bunların öncesinde ne olduğuyla anlamsız ve koca bir hiçlik muhabbeti arasında bir bağlantı kuramadım ama eğer big bangi kastediyorsan, bunu bilsen ne olur bilmesen ne olur? cevabını bildiğin takdirde yaşamında nasıl bir değişiklik gerçekleşecek? cidden böyle bir sorunun cevabını bildiğin için yaşamının değişeceğini, kafanın rahatlayacağını düşünüyorsan çok naifsin demektir.
batıdaki üniversitelerin birinde, bir grup bilgin tatile gitmiş, içlerinde bir de zen ustası varmış. bir eve yerleşmişler ama harikulade bir manzara, adeta cennetten bir köşe, orman, akan bir nehir, kuşların cıvıltıları vs vs. yerleşip yemek yedikten sonra
bizim batılı bilginler oturmuşlar, bir pencereden bakarak ağaçların türleri, kuşların evrimi, nehrin debisi, evrimin sebebi, hayatın anlamı, bigbang in öncesi gibi bir yığın uzmanı oldukları ve olmadıkları konu hakkında tartışmaya başlamışlar.
bizim bilginler o muhteşem manzarayı gören pencereden bakarak, doğa yaşam ve anlamlar üzerine tartışırlarken, o esnada zen ustası dışarıda, nehrin kenarına attığı sandalyesinde bir elinde şarabıyla kuşların sesini dinleyerek ortamın keyfini çıkarıyormuş.
zen candır.
0