Giriş
(6)

tape ne lan?

kibritsuyu
muammer güler'in tapeleri, bilmemkimin tapeleri.tape tape tape. tape ney lan?"teyp" mi diycem, hani eskiden teybe sesimizi çekerdik falan o hesap. ama yıllardır memlekette teyp dedik biz buna. ilk defa duymuyoz yani teyp lafını. herkes yazıldığı gibi tape diyor. başka bir şey sanırım he?
muammer güler'in tapeleri, bilmemkimin tapeleri.

tape tape tape. tape ney lan?

"teyp" mi diycem, hani eskiden teybe sesimizi çekerdik falan o hesap. ama yıllardır memlekette teyp dedik biz buna. ilk defa duymuyoz yani teyp lafını. herkes yazıldığı gibi tape diyor. başka bir şey sanırım he?
0
kibritsuyu
(08.01.14)
teyp yaw. niye tape diye okuyorlar anlamıyorum. ben teyp diye okuyorum valla
0
dafuq
(08.01.14)
ses kaydı işte, ilk bu futbol şike davaları zamanında çıkmıştı, herkes tape tape diye dolaşıyor ortada. Tam yumruklamalık.
0
whoosie
(08.01.14)
bence kasıtlı yapılan bir durum; kaset dersen herkes onun bir ses kaydı olduğunu anlar ama tape dersen türkiye'nin büyük bir çoğunluğu anlamaz konuya uzaklaşır
0
10lion sinisterer
(08.01.14)
Tam olarak ses kaydı değil. Bir soruşturma kapsamında telefonları dinlenen şüphelilerin telefon görüşmelerinin yazıya dökülmüş hali tape.
0
evergreen
(08.01.14)
evergreen wins.

Tape, Frenkçe typeé kelimesinin okunuşu. İngilizcesi typed. Daktilo edilmiş demek. Teypnen bi alâkası yok.

ses kaydındaki gonuşmaların, daktilo edilmiş ya da bugünkü tabirinnen bilgisayarda yazılmış hâli.

eskiden Frenkçe hâkim bi dil olduğuçün, Türkçeye geçmiş ve Türkçede kullanılan eski bi laf.

eskiden (bkz: tapaj hatası) dellerdi. şimdi plaza gençliği (bkz: typo) diyo. typographical error'ın kısaltması olarak. o tapaj da, daktilo ederken yazım hatası demek oluyodu.
0
compadrito
(08.01.14)
hatta tam turkcesi teyip seklinde soylenegelir.

ses kaydi
0
exlibris
(08.01.14)
(17)

Son 25 yılda çekilmiş ve beğendiğiniz Yerli filmler?

comptrol
Son 25 yılda çekilmiş Gemide, inşaat, Bal, Vaviyen gibi ( ama vizontele, recep ivedik gibi popüler olamamış ) beğendiğiniz yerli filmler nelerdir? Hangilerini önerirsiniz ?
Son 25 yılda çekilmiş Gemide, inşaat, Bal, Vaviyen gibi ( ama vizontele, recep ivedik gibi popüler olamamış ) beğendiğiniz yerli filmler nelerdir? Hangilerini önerirsiniz ?
0
comptrol
(08.01.14)
Hayat Var
Bir Zamanlar Anadolu'da
Sen Aydınlatırsın Geceyi
0
polkaf
(08.01.14)
(bkz: tabutta rövaşata)
(bkz: ağır roman)
(bkz: yazgı)
(bkz: 9)
(bkz: masumiyet)
0
tepedeki psychedelic adam
(08.01.14)
(bkz: yazı tura)
0
episantr1
(08.01.14)
(bkz: eşkiya) populer olmadı demek doğru olur mu bilemedim.
(bkz: kaç para kaç)
(bkz: takva)

ilk akala gelenler.

ekleme

(bkz: ali'nin sekiz günü)
(bkz: ev)
(bkz: 40)
0
nwnd
(08.01.14)
(bkz: bay e)

(bkz: piano piano bacaksız)

populeritesinden haberim yok

ayrica sonbahar var, 2008 de cekilmis.
0
idexo
(08.01.14)
kimse de dememiş ki herşey çok güzel olacak diye.
0
mayday
(08.01.14)
hacivat karagöz neden öldürüldü
kendi çapında popüler ama bir recep ivedik gibi değil tabii
0
whoosie
(08.01.14)
arkadaşlara katılmakla beraber ek olarak;
çoğunluk
bornova bornova
köprüdekiler
0
rentts
(08.01.14)
masumiyet
kader
beni unutma
umut
0
platoniclover
(08.01.14)
bizim büyük çaresizliğimiz
yusuf üçlemesi- en çok bal, sonra yumurta sonra süt
beş şehir ( onur ünlü'nün filmlerini sayarım aslında ama, seversiniz ya da sevmezsiniz, ortasına fena değil diyenine rastlamadım hiç)
prensesin uykusu (diğerlerinden farklı, biraz fantastik biraz çocuk, önyargı oluşturmasın)
av mevsimi

sen aydınlatırsın geceyi ve tabutta rövaşata benim de listemde var.

yozgat blues ve ferahfeza'dan da ümitliyim fakat henüz izlemedim.
0
olanlaolunmaz
(08.01.14)
atlı karınca
0
uzunuzunilgi
(08.01.14)
kaç para kaç
uzak
neredesin firuze
0
baldur
(08.01.14)
(bkz: Ben o Değilim)
(bkz: Rıza)
(bkz: pandoranın kutusu)
(bkz: vücut)
0
botamaniaensis
(08.01.14)
Yeraltı
0
sistem enkazı
(08.01.14)
Atlı Karınca; kiminle konuşsam izlememiş, yayınlandığı dönemden beri sürekli herkese önerip duruyorum, her şeyiyle dört dörtlük..

Sen Aydınlatırsın Geceyi; ismi duyulsa da izleyenlerin sayısı az, sıkı takip gerektiriyor, şubat programını önceden yakalarsam tüm tanıdıklarımı götürmeyi düşünüyorum, eksiksiz, çok başarılı..

Karanlıktakiler; yayınlandığı dönemi net hatırlayamıyorum, popüler oldu mu olmadı mı bilgim yok, ama benim çevremde kimsenin adını anmadığı, habersiz olduğu film.. Oyunculuk, senaryo hepsi müthiş..

Bir de Uzak İhtimal var; o da çok çok iyi filmdir..
0
mutekebbir
(08.01.14)
ada zombilerin düğünü
güneşin oğlu
0
feykalade
(08.01.14)
(5)

vodafone&avea interneti

sirkelimon
Selam gençler, ben vodafone kullanıyorum da, internet kullanımı için aveanın uygun paketleri varmış.ne dersiniz, karşılaştırma yapılacaksa eğer avea iyi midir? geçip pişman olmak da var işin ucunda...
Selam gençler, ben vodafone kullanıyorum da, internet kullanımı için aveanın uygun paketleri varmış.
ne dersiniz, karşılaştırma yapılacaksa eğer avea iyi midir? geçip pişman olmak da var işin ucunda...
0
sirkelimon
(08.01.14)
Ben vodafone hiç kullanmadım ama aveadan da hiç pişman olmadım. Hiçbir şirkete tam güvenmeyeceksin. Hepsi ilk boşlukta donunu almaya çalışabilir. Özellikle burada saymadığım bir şirket var ona dikkat et.
0
EXXE01
(08.01.14)
Avea interneti berbat 3 g diyolar ama kağnı hızı otur oturduğun yerde ben geçtim şimdi vodafona geri dönmek için süre bekliyorum
0
ayhsegul
(08.01.14)
nerede yaşadığınıza bağlı. Ben merkezde Avea ile gayet iyi verim alıyorum ve fiyatları da karşılaştırdığım herkesinkinden daha düşük.
0
whoosie
(08.01.14)
12 yıllık avea kullanıcısıydım, geçenlerde vodafone red e geçtim. hız olarak bir fark yok, ancak ping time / response time olarak nitelendirdiğimiz kısımda vodafone açık ara önde. bu teknik kavramları sıradan halka şöyle bir örnekle açıklayayım, fbook twitter benzeri applikasyonlarda bir çok metin resim vs vs var, hepsi de ufak boyutlarda dosyalar. telefonunuz aynı anda çok sayıda ufak resmi açmaya çalışırken hattın genel hızı çok önemli olmuyor çünkü dosya zaten ufacık zart diye geliyor. ancak vodafone hattın bir resmi açtıktan sonra ikinci resme geçmesi sonra üçüncü resme geçmesi arasında toplam 1-2 saniye varken, avea hatta bu süreler 10-15 saniyeyi buluyordu. yani aslında 3g hattınız yüzlerce mbit hızda bile olsa, mobil cihazlardayken önemli olması gereken şey çok sayıda ufak dosyanın hızlı açılması yani tepki süreleri yani ping time. operatörler yiyorsa buna değinsinler. sıkar biraz. özet olarak, kalkıp 3g ile internetten 50 mb dosya indiriyorsanız avea tcell vodafone farketmiyor zaten yaldır yaldır gelecek yıl oldu 2014. ama ben normal insanım fbook açayım twitter açayım diyorsanız, avea dan sonra vodafone bana ilaç gibi geldi.

edit: bazı sivriler çıkıp 12 sene önce avea yoktu ehu ehu diyecektir malum burası ekşi sözlük, peşinen söyliyim aria piyasaya çıktığı ilk ayda almıştım ben üniversite öğrencisiydim o zamanlar.
0
hyperblue
(08.01.14)
ariadan bu yana ben de avea abonesiyim. mart 2014e kadar (maalesef) taahhütüm var.
istanbul'da şişli(ev) maslak(iş) arası güzergahta kullanıyorum.
özellikle son 6 aydır aveanın interneti berbat ötesi bir performans sergiliyor. belki benim bulunduğum bölgeler en yoğun bölgeler vs tamam ama internet berbat. şişliden maslağa büyükdere caddesi üzerinden gidiyorum. giderken yolda internet radyosu dinliyorum(tune-in) her seferinde toplam 3 kez kesiliyor, kesinti hep aynı noktalarda. ayrıca twitter resimlerini yüklemesi 10sn ye kadar uzayabiliyor. son 2 gündür alternatif arayışındayım, vodafone hattıma 1gb paket aldım, yolda kesilme yok. yukarıda ping açıklamasında anlatıldığı gibi resimler 2~3 saniyede geliyor. turkcell için birşey söylemeye zaten gerek yok diye düşünüyorum. ben mart ayının gelmesini bekliyorum ki bir an evvel kurtulayım.
aynı platformu paylaşan bir insan olarak; avea yerine diğer 2 operatörden birini düşünün derim.
0
isimsiz
(08.01.14)
(3)

kedi sahiplenmek

gercekten mukemmel bir insan
daha önce hiç kedi beslemedim, bu ilk olacak ve pek bir bilgisizim. sahiplenirken nelere dikkat etmeli, ilk aşıları falan ne olmalı? 3 aylık dişi bir yavru kedi var iç parazit aşısı ve pire damlası yapılmış, tuvalet eğitimi de verilmiş... sahiplendikten sonra başka hangi aşıları yaptırmam gerekir il
daha önce hiç kedi beslemedim, bu ilk olacak ve pek bir bilgisizim. sahiplenirken nelere dikkat etmeli, ilk aşıları falan ne olmalı?

3 aylık dişi bir yavru kedi var iç parazit aşısı ve pire damlası yapılmış, tuvalet eğitimi de verilmiş... sahiplendikten sonra başka hangi aşıları yaptırmam gerekir ilk aşamada? ve extra bir şey yapmama gerek var mı?

önerilerinizi alayım.
0
gercekten mukemmel bir insan
(08.01.14)
sadece evde mi bakacaksınız yoksa dışarı çıkacak mı? Çıkacaksa çipletin ve kuduz aşısı yaptırmayı ihmal etmeyin. Onun dışında ilk olarak karma aşı var sanırım. Tandıklarınıza sorarak ya da forumlardan kazıklamayan iyi bir veteriner öğrenin ve devamlı ona götürün. Bir de aşı defteri çıkartın tabii yoksa.

edit: ilk kedi olduğu için ek yapayım, kapalı kedi tuvaleti alın. Küçükken ev yemeğine alıştırın. Gerçi herkes beslenme hakkında farklı şeyler söyler ama bence en iyisi ev yemeği ve kuru mama karışık beslemek. Bir tane ucuz tırmalama çubuğu alın, şansınız varsa alışır ve halılar yerine onu tırmalar. Bir de bir yastık/sepet yapın ya da alın, basit bir şey olsun, onda yatmaya alışırsa koltukta vs yatarak belli bölgeleri tüy yığınına çevirmesi engellenmiş olur bir nebze. Bir de alçakta duran kırılacak değerli nesneleri kaldırın, sonra üzülmeyin. 1 yaşına gelirken de kısırlaştırın.

edit: evet, neferkitty'nin dediği gibi salçalı, çok baharatlı şeyler vermeyin. Ama fasulye, mercimek, bezelye yemeklerini falan filan yiyor alışırsa. Bir de ciğer alın, haşlayıp doğrayıp buzlupa atın. Mamanız falan biterse buzluktan çıkarıp çözdürüp verirsiniz hemen. Yine ciğeri veya eti tavuğu falan haşlanmış havuç, bezelye gibi şeylerle çekip kendi yaş mamanızı yapabilirsiniz.
0
whoosie
(08.01.14)
ilk aşısı karma aşı
sonra lösemi
sonra kuduz olcak ve bunların 2. dozları olcak

2-3 ayda bir de iç-dış parazitleri yapılcak

1 yaşından sonra da tek doz her sene karma-lösemi-kuduz yenilencek sanırım bu kısımdan emin değilim

kum, aşı ve mama masrafı olur sadece.

onun dışında salçalı ev yemekleri vermeyin kaliteli mama alırsanız kediniz hastalanmaz ve siz de masrafa girmezsiniz.
salçalı ev yemekleri kedilerin mide ph'ını bozup kediyi hatta evi bile kokutuyormuş, onun dışında haşlanmış her şeyi verebilirsin demişti veteriner.

kumu da sakın sokaktan filan alıp getirmeyin kedi de siz de parazit kaparsınız.

silikon tanecikli içermeyen kumlardan alırsınız, ciğerlerine yapışıyormuş silikonlu kumlar.

taşımak için box lazım olcak, bi kaç minik oyuncağı (benim kedi de 3 aylık çok oyuncu oluyolar bu dönem) bi de pofuduk yatak tamamdır bu iş.

sahiplenin çok güzel bişi benim de ilk kedim oldu kendisi 1 ay önce geldi eve, bi zorluğu yok.
edit: bir de sanırım 7 aylıkken filan kısırlaştırma var.

eve getirince burdan isim bile bulunur ben kedimin ismini duyurudan buldum :D
0
neferkitty
(08.01.14)
kediler yıkanmaz.
0
crystalsoul
(08.01.14)
(3)

Sizcede Gollum Narcissus'tan esinlenilmiş gibi değil mi?

stanhiver
Narcissus'u okuyordum. Sonra resimlerine felan bakayım dedim ve şu resime baktım. http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/d/de/Michelangelo_Caravaggio_065.jpgSonra da aklıma şu sahne geldi...http://www.youtube.com/watch?v=08k1Ds3A1gESonra dedim ki kendi kendime, narcissus kendi imgesinde aşık
Narcissus'u okuyordum. Sonra resimlerine felan bakayım dedim ve şu resime baktım.

upload.wikimedia.org

Sonra da aklıma şu sahne geldi...

www.youtube.com

Sonra dedim ki kendi kendime, narcissus kendi imgesinde aşık olup eridi bitti, yemeden içmeden kesildi. Kendi sonunu getirdi. (Her ne kadar tanrılar tarafından kaderi belirlenmiş de olsa)
Sonra bir de golluma baktım. Yüzüğü takıntıya dönüştürdü. Yüzüğün yarattığı kişilik bölünmesi, o kendi yansımasıyla kavgalar felan, canım hobit eriyip gitti.

Bunu düşünen başkaları olmuşmudur diye aramaya inandım ama sadece şu karakalem çalışma çıktı karşıma...

gibbythesecond.deviantart.com

Var mı başka bağlantı aklınıza gelen? Ne diyosunuz?
0
stanhiver
(08.01.14)
mantıklı ve güzel bir bağ kurmuşsun, fakat güç karşısında yaşanan iç çatışma tek bir karaktere indirgenemeyecek kadar sık işlenen bir öğre olmuştur.

yine de özellikle tabloya bakınca insan benzerliği görmeden edemiyor. wikipedia tartışma sayfasına taşıyın isterseniz.
0
kuja
(08.01.14)
Mantıklı ama bana pek öyle gelmedi. Öncelikle gidişat farklı, biri kendine biri yüzüğe aşık. En belirgin aynılık yani suya bakmaları ve konuşmaları çok genel bir motif, yani çift kişilikli olan kim olsa suyla yüzleştirmek zorunda, sonuçta ayna var mı lotr çağında, varsa gollum nerden bulsun falan. Dolayısıyla bu yüzleşmenin çarpıcı olabilmesi için doğal bir ayna olan suyun kullanılması neredeyse şart.
Ama güzel bir benzetme, belki de siz haklısınızdır.
0
whoosie
(08.01.14)
Gollum'un kimden esinlendiği hakkında şöyle bir bilimsel çalışma var.
library.taylor.edu

Gollum'la arada birtakım farklılıklar görüyorum. Gollum çoklu kişilik bozukluğu yaşıyor, Smeagol-Gollum karakterleri var. Çoklu kişilik bozukluğu ikinci karakter konuşmaya başlamadığı sürece o kadar tehlikeli değildir ama ikinci karakter Gollum konuşmayı geçtim, neredeyse ana kişiliği olmuş. O an hangi karakterse, olmadığı karakteri suda görüyor ve onunla konuşuyor, kendisini görmüyor. Saplantısı ise kendi dışında bir nesne.

Narcissus ise adı üstünde, hatta isim babası Narsisizm'in. Sudaki kendi görüntüsüne hayran. Suda gördüğü kendisi, saplantısı da kendisi.

Edebiyatta vardır suya bakmalar. Şu an aklıma birkaç görüntü geliyor benzer olarak ama nereden geliyor çıkaramadım. Hatırlayınca editlerim. Yansıma gördüğünde kendine bakma delisi olarak DOrian Grey geliyor şu anda aklıma ama onun da su kenarı var mıydı acaba?

Ama suya bakma işi ortak ,buna başka karakterleri de ekleyebiliriz.
0
aychovsky
(08.01.14)
(2)

ankara'da mug/termos kupa gibi şeyler bulabileceğim yerler?

bir fincan kahve ile film izlemek
bir süreliğine ankara'dayım ve mug/termos kupa hastasıyım, yaşadığım yerde de böyle şeyler bulamayınca hazır da gelmişken buralara varsa şöyle güzel, bolcana modellerin olduğu bir mağaza/yer söylerseniz çok makbule geçer.mesafe/yer farketmez, siz söyleyin yerini yeter ki giderim.aklımda şu an starbu
bir süreliğine ankara'dayım ve mug/termos kupa hastasıyım, yaşadığım yerde de böyle şeyler bulamayınca hazır da gelmişken buralara varsa şöyle güzel, bolcana modellerin olduğu bir mağaza/yer söylerseniz çok makbule geçer.
mesafe/yer farketmez, siz söyleyin yerini yeter ki giderim.

aklımda şu an starbucks var, tchibo'ya baktım bir şeyler göremedim, d&r'dekiler de hoşuma gitmedi. başka?

dediğim gibi mug veya kapaklı, sıcak tutabilen şeyler de olur.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(08.01.14)
Mudo, esse.
0
elmali kurabiye
(08.01.14)
Mug alınca evde sızdırmazlığını denemeden fişini atmayın, iade etmeniz gerekebilir. Termos dedikleri şeylerin yarısı sızdırıyor bazen.
0
whoosie
(08.01.14)
(6)

Avrupa'da gezmelik yer!

kahpe ejder
Merhaba arkadaşlar,Şubat ayında erasmusla ispanya'ya gidiceğim. Şimdi erasmusa gitmişken tabiki de gezmeyi düşünüyorum. Maddi olarak pek sıkıntım yok ama öyle çokta açılamam. Kız arkadaşım da yanımda olucak.Soruma gelirse, nereleri kesinlikle görmeli? Şimdi aklımda olan belli başlı yerler var. Bu al
Merhaba arkadaşlar,

Şubat ayında erasmusla ispanya'ya gidiceğim. Şimdi erasmusa gitmişken tabiki de gezmeyi düşünüyorum. Maddi olarak pek sıkıntım yok ama öyle çokta açılamam. Kız arkadaşım da yanımda olucak.

Soruma gelirse, nereleri kesinlikle görmeli? Şimdi aklımda olan belli başlı yerler var. Bu alplerin doğası moğası çok hoşuma gidiyor. Bu tarz yer önerileriniz var mı? Morschach var, hallstat austria var aklımda olan. Biraz bu tarz yerler?

Birde tabi genel yerler için önerileriniz nelerdir? Fransa, İspanya, İtalya, Almanya, Hollanda, Belçika, belki Polonya ya da Çek Cumhuriyetini gezmeyi düşünüyorum. Bu ülkelerde şu şehirleri kesin gör dediğiniz yerler var mı? Bu ülkeler arası tavsiye ettiğiniz ulaşım aracı nedir?

Son olarak, ya yine bu isviçre ya da avusturya'da bir şehir vardı. Böyle etrafı surlarla çevrili gibi bir şehir. etrafında akarsu vardı sanırım. bir ayrıntıda bazı yerlere sadece bisikletle mi ne giriliyor, öyle bir şey hatırladım. Orasının adını bilen varsa çok güzel olur.

Çok uzun oldu ama ufak ufak şeyler yazarsanız çok sevinirim.
0
kahpe ejder
(07.01.14)
Önce ispanya'dan başla derim zira her bölgesi birbirinden farklı. Endülüs ayrı Galiçya ayrı. Ondan sonra Fransız Riviera'sı derim. Paris falan da tabii. Ama güney Fransa pek güzeldir. İtalya da İspanya gibi her bölgesi farklı. Kuzey İtalya ile güneyi çok farklı. Ya uzun bir geziyle ya da ayrı ayrı görmek gerek.
0
whoosie
(07.01.14)
Mühendis misin? Mühendissen Stuttgart'taki Mercedes ve Porsche müzesini, Münih'teki BMW müzesini görmeni tavsiye ederim. Değilsen sadece Münih'e gitsen de olur.
0
roket adam
(07.01.14)
İbiza derim ama kız arkadaşla gitmeyin. Oraya gidince ayrılmayın ama yolları ayırın, bir gün tek yaşayın, sonra dönerken birleşin, İbiza'da olan orada kalsın. Birlikte olacaksanız da Mallorca'ya ve Menorca'ya gidin.
Kesinlikle görmek için 3P var: Prag, Porto, Paris. Hepsine de Ryan Air, Easy Jet vetürevleri ile hoplaya zıplaya gidebilirsiniz.
0
aychovsky
(07.01.14)
son anlattığın yer "lucca" şehri gibi de duruyor. italya'da.
en.wikipedia.org

edit: gezmelik yer olarak da düşünebilirsin o zaman. nehir kenarında. merkezi surlarla çevrili. merkeze arabayla pek girilemiyor. dar sokaklar. tarihi binalar.
0
ermanen
(07.01.14)
@ermanen, malesef orası değil
@roket adam, mercedes te pep stajyeriydim gitmek farz oldu stuttgart'a
0
🌸kahpe ejder
(07.01.14)
Belirttiğim şehir Bernmiş bu arada
0
🌸kahpe ejder
(06.04.14)
(7)

keşke izlemeseydim dediğiniz filmler

proletarier aller lander vereinigt euch
şimdi başlık böyle olunca sanki kötü filmleri soruyormuşum gibi anlaşılabilir ama hayır ben çok güzel filmleri soruyorum. bende çok oluyor bu baya film izlemiş bir insan olduğum için ne izlesem diye bakınırken karşıma çıkan bazı filmler oluyor ve keşke izlememiş olsaydım da şimdi ilk kez izlerdim di
şimdi başlık böyle olunca sanki kötü filmleri soruyormuşum gibi anlaşılabilir ama hayır ben çok güzel filmleri soruyorum. bende çok oluyor bu baya film izlemiş bir insan olduğum için ne izlesem diye bakınırken karşıma çıkan bazı filmler oluyor ve keşke izlememiş olsaydım da şimdi ilk kez izlerdim diyorum.

son çekilen üç batman filmi.
LOTR
Vanilla Sky
Star Wars
Planet of the Apes serisi

ilk aklıma gelen birkaç örnek sadece sizin de var mı böyle düşündüğünüz durumlar varsa nedir sizin filmleriniz ?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
the fountain
0
nax
(07.01.14)
12 monkeys
usual suspects
0
whoosie
(07.01.14)
@whoosie 12 monekys görünce valla kızdım kendime halbuki ilk aklıma gelmesi gereken filmlerden biri.

the matrix ve mr nobody'yi de eklemek isterim.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
Tarantino filmleri

(bkz: The Prestige)

(bkz: The Others )

(bkz: The Fall )
0
amelie poulain
(07.01.14)
otostopçu mu neydi adı...
0
senbanabakma
(07.01.14)
son 1.5 senede izlediğim filmlerin listesi tuttum. hepsinin kenarında verdiğim notlar var.

Shutter Island - 9,0 -
Schindler's list - 8,5 -
Troy - 8,5 -
The prestige - 8.0 -
Yüzüklerin efendisi 2 - 8.0 -
Bisiklet hırsızları - 8,0 -
The Damned United - 7.5 -
Being john malkovich - 7,5 -
American history x - 7,5 -
Enemy at the gates - 7.5- savaş
Batman - 7.5 -
Requiem for a dream - 7,5 -
Million Dollar Baby - 7,5 -
The Great Escape - 7.5 -
The Dirty Dozen - 7.5 -
The Bridge On The River Kwai - 7,5 -
Good Will Hunting - 7.5 -
No Mans Land - 7.0 -
Birdman of Alcatraz - 7.0 -
Soysuzlar çetesi - 7.0 -
Matrix - 7. 0-
Matrix 2 - 7.0 -
Se7en - 7.0 -
Inception - 7,0 -
Dağ - 7.0 -
Star Wars Serisi - 7.0 -
Ted - 7 ,0 -
Disconected - 7.0 -
The Fall - 7.0 -
12 angyr man - 7.0 -
Cool hand luke - 7.0 -
İyi kötü çirkin - 7.0 -
50/50 - 7.0 -
Papillon - 7,0 -
No Country for Old Men - 7.0 -
Kanlı elmas - 7.0 -
Benjamin button - 7.0 -
11'e 10 kala - 7.0 -
Pandora'nin kutusu - 7.0 -
Stalag 17 - 7,0 -
Yüzüklerin efendisi 3 - 6.5 -
Yüzüklerin efendisi - 6.5 -
United - 6.5 -
The King's Speech - 6.5 -
Uyanışlar - 6,5 -
life of pi - 6,5 -
valkyr -6,5 -
l.a. Confidential - 6,5 -
Kill bill 2 - 6,5 -
The Departed - 6.5 -
Hugo - 6.5 -
Legends of the fall - 6,5 - savaş -
Dedemin insanları - 6.5 -
Saklı Hayatlar - 6.5 -
Uzun Hikaye - 6.5 -
The Thin Red line - 6,5 -
Once Upon a Time in America - 6,5 -
The Artist - 6.5 -
Taken - 6.5 -
İnterstate 60 - 6,5 -
C.r.a.z.y - 6.5 -
American Beauty - 6.5 -
Trainspotting - 6.5 -
Godfather 2 - 6,5 -
Godfather - 6.0 -
Godfather 3 - 6.0 -
Matrix 3 - 6.0 -
The Hobbit - 6.0 -
Taxi Driver - 6.0 -
Goodbye Lenin - 6.0 -
12 Years Slave - 6.0 -
Django unchained - 6.0 -
Life in a Day - 6.0 -
Çakal - 6.0 -
Starbuck - 6.0 -
Baska dilde ask - 6,5 -
Escape from Alcatraz - 6.0 -
Tucker and Dale vs Evil - 6,0 -
Gölge oyunu - 6.0 -
Big fish - 6.0 -
Entelköy efeköy'e karşı - 6.0 -
Kingdom of heaven - 6.0 -
The Shining - 6,0 -
The big lebowski - 6.0 -
Valkyrie - 6,0 -
Yaşamın kıyısında - 6,0 -
Çoğunluk - 6.0 -
The bucket list - 6.0 -
Behzat ç - 6.0 -
Sin City - 6. 0-
The hurt locker - 6.0 -
Felon - 6.0 -
Raging Bull - 6.0 -
Matchstick Men - 6,0 -
My Way - 6,0 -
El laberinto del fauno - 6.0 -
Yeraltı - 6.0 -
Süt -6,0 -
Bal - 6,0 -
Yumurta - 6,0 -
Yedi kocalı hürmüz - 6.0 -
Güneşin Oğlu - 6.0 -
Yazgi - 6,0 -
District 9 - 5.5 -
Celda 211 - 5.5 -
Taxi Driver - 5.5 -
Hot Fuzz - 5.5 -
Green street holigans - 5.5 -
Fargo - 5.5 -
Düğün Dernek - 5.5 -
Sağ salim - 5,5 -
İklimler - 5,5 -
Wild hogs - 5.5 -
The last castle - 5.5 -
Buried - 5.5 -
500 days of summer - 5.5 -
Das boot - 5.5 -
İncir Reçeli - 5.5 -
Mayis sikintisi - 5.5 -
Üçüncü sayfa - 5.5 -
Being there - 5.5 -
ilk ask - 5.5 -
Kader - 5.5 -
Öldür beni - 5,5 -
Funny Games - 5.5 -
Little Miss Sunshine - 5,5-
Perfume the story of a murderer - 5.5 -
A Clockwork Orange - 5.5 -
Memento - 5,5 -
Snatch - 5,5 -
Paths of Glory - 5.5 -
4 lions - 5.5 -
The grey - 5.5 -
The Wrestler - 5.5 -
Stranger Than Fiction -5,5 -
Das Leben der Anderen - 5.5 -
La haine - 5.0 -
Lock, Stock and Two Smoking Barrels - 5.0 -
A beautiful mind - 5,0-
Der Untergang - 5,0 -
Black Swan - 5.0 -
Persona - 5.0 -
to kill a mockingbird - 5.0 -
Kara kentin çocuklari - 5,0 -
Mr. nobody - 5.0 -
Kutsal damacana - 5,0 -
son ders - 5.0 -
İklimler - 5.0 -
Warrior - 5,0 -
İnto the wild - 5.0 -
Tanrı kent - 5,0 -
Bu toprağın çocukları - 5.0 -
Kavşak - 4.5 -
Duvara karşı - 4.0 -
Saç - 4.0 -
Romantik - 3.0 -
Adı ask bu eziyetin - 3,0 -
Sümela'nın şifresi - 2.5 -
0
fuskiyenin oglu
(07.01.14)
(4)

Anadolu Hayat bireysel emeklilik hakkında (basit ve kısa) bir soru...

kisa bisey olsun istemistim
Bugün başvuru yaptık diyelim iş bankası'nda... Yarın iptal etmek istesek maliyeti olmaz di mi? Daha ilk ödemenin yapılmasına bile yirmi gün var üstelik?
Bugün başvuru yaptık diyelim iş bankası'nda... Yarın iptal etmek istesek maliyeti olmaz di mi? Daha ilk ödemenin yapılmasına bile yirmi gün var üstelik?
0
kisa bisey olsun istemistim
(07.01.14)
146 lira erken cikis ucreti alirlar.
0
kegums
(07.01.14)
hiç ödeme yapılmadı yalnız?
mesela şu sayfada ( www.anadoluhayat.com.tr ) en alttan beşinci soruya verilen cevaptaki ''fon toplam gider kesintisi'' dediğiniz mi oluyor 146 lira?
0
🌸kisa bisey olsun istemistim
(07.01.14)
bankadan mı yaptınız internetten mi? Zira mesafeli sözleşmelerde 1 ya da 2 hafta cayma hakkı var. Normalde de var mı araştırabilirsiniz.
0
whoosie
(07.01.14)
@whooise

Bankadan yapılmış.
0
🌸kisa bisey olsun istemistim
(07.01.14)
(4)

Takım elbise sorunu.

dimitri iskete
iş için 3-4 günlük bir eğitime katılıcam takım elbise giymek gerekiyor. neyse evde bi takım buldum üzerime tam oturdu da cekette 4 düğme var la normal mi bu ben 2 düğme olur diye biliyorum. taşak malzemesi olmayız değil mi gidip 300-500tl vermeyelim kıyafete??
iş için 3-4 günlük bir eğitime katılıcam takım elbise giymek gerekiyor. neyse evde bi takım buldum üzerime tam oturdu da cekette 4 düğme var la normal mi bu ben 2 düğme olur diye biliyorum. taşak malzemesi olmayız değil mi gidip 300-500tl vermeyelim kıyafete??
0
dimitri iskete
(07.01.14)
2 veya 3 düğmeli olur genelde. Birkaç gün sırıtmaz o kadar, dert etme.
0
cakabo
(07.01.14)
keşke olmasaymış ama gerçekten, 4 düğme nedir. Sakın bütün düğmelerini kapatıp dolaşmayın. Hele boyunuz uzun değilse yeni bir ceket alma fikrini gözden geçirin.
0
whoosie
(07.01.14)
8 senelik falan takım elbise tecrübem var, ilk zamanlar piyasada 3 düğmeli görüyordum, sonra moda 2 düğmeli oldu, 3 düğmeli pek görünmez oldu ama hç 4 düğmeli görmemiştim, üzerine oturduysa takım ve aynada baktığında absurt bir durum olarak değerlendirmiyorsan kullan gitsin derim boşa masrafa girme. 2-3 düğmelilerde şöyle bir kural vardır -uyan var, uymayan var ama- en alt düğme iliklenmez. sen de ayna karşısında hangi düğmeyi iliklediğinde daha düzgün durduğuna bak, belki de hiç iliklemeden hoş duruyodur, bilemiyorum. tahminimce üstten 2. ya da 3. düğmeyi iliklemen daha şık durur gibi.
0
candanag
(07.01.14)
Olayın püf noktası kaç delikli olursa olsun en alt deliği kapatmamak.

Tek düğmeli ceketler hariç :)
0
burfak
(08.01.14)
(38)

çocuk sahibi olmak zaruret midir?

clementine
evlenmeyi planladığım kişi ile normal yoldan çocuk sahibi olmamız imkansız. eğer istersek doktor testislere biyopsi yapıp duruma bakacak. 3 ayda bir testosteron alıyor. doktoru ona daha önceden bu konuda zorluk olabileceğini söylemiş fakat daha yeni kısır olduğunu öğrendi. tabii çok üzüldü ve ağladı
evlenmeyi planladığım kişi ile normal yoldan çocuk sahibi olmamız imkansız. eğer istersek doktor testislere biyopsi yapıp duruma bakacak. 3 ayda bir testosteron alıyor.

doktoru ona daha önceden bu konuda zorluk olabileceğini söylemiş fakat daha yeni kısır olduğunu öğrendi. tabii çok üzüldü ve ağladı. ben de ümidini kesmemesini söyledim.

aradan birkaç hafta geçti ve aslında çocuk sahibi olmanın çok büyük gereklilik olmadığını düşünmeye başladım. bir yandan da onun tonlarca hormon tedavileri ve türlü ağır tedaviler altına girmesini istemiyorum. üzerinde baskı hissetnnesini asla istemem. bunu onunla konuştuğumda halihazırda baskı altında hissettiğini söyledi. ben sonuçta onunla çocuk için değil hayatı paylaşmak için evleniyorum. çocuk sahibi olmasak da olur boşver dedim. sebeplerini sıraladım.

kafamda hep çocuk sahibi olma fikri vardı ama şimdi bu düşünce "olmasa da olur " şeklinde. bir yandan hayatta yalnız kalma fikri beni üzüyor. diğer yandan da hayatımı bir çocuğa adayabileceğimden emin değilim. 26 yaşındayım ama hiç hazır hissetmiyorum muhtemelen uzun bir süre de hissetmeyeceğim.

sizce zaruret midir çocuk sahibi olmak? kendimi eksik hisseder miyim? yalnız olmaktan korkmalı mıyım? çocuk hayattaki tek amaç mıdır?

not: evlat edinmeyi ikimiz de istemiyoruz
0
clementine
(07.01.14)
freebird5406_2
(07.01.14)
sevgilimle benim de emin olduğumuz tek şey çocuk çok büyük yük. hele günümüzde parasını çalışarak kazanan bir insansan.

ilk zamanları çok sevimli tatlı, sonra süper yaramaz bir şey oluyorlar, ilkokula gidince duruluyorlar evde biraz, o zamanları da az yorucu değil tabii, sonra bir ergenlik ki sorma gitsin hele lise yılları falan kazandığın paranın yarısı ona bile gidebilir tabii kazandığın paraya göre de değişir.

gereksiz yani bütün gelirle hayatı yaşamak bana çok daha cazip geliyor.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
hayir, bu kararinizda yalniz da degilsiniz:

www.huffingtonpost.com
0
comptrol
(07.01.14)
sizin gibi güzel insanlar çocuk sahibi olmuyor.

elalemin götünün kılı, götündeki kıl sayısı kadar çocuk yapıyor.

adam boşuna 2023'ü hedef göstermiyor. o tarihte siz hala ikiyken, adamın göt kılları orman oluyor.
0
[silinmiş]
(07.01.14)
hayattaki amaç sevdiğin insanla mutlu olmak olmalıdır bence. çocuk şart dğeil, neden şart olsun. bibribirinze, hayatlarınıza, yapmak istediklerinize daha rahat vakit harcarsınız işte. zaten sevgiline olan anlayışlı yaklaşımına bakılırsa siz beraber mutlu olursunuz gibi geldi bana.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(07.01.14)
sistem enkazı, kendi kendine çok ağır çıkarımlar yapmışsın. yalnız kalmak sadece yaşlılara mahsus bir şey değildir. ayrıca yaşlansam ve çocuğum olsa onun bana bakmasını istemem. ne kadar gelişigüzel tespitler yapmışsın.
0
🌸clementine
(07.01.14)
bana göre değil, başkasına göre öyle. sizin ne düşündüğünüz önemli.

millet sorabilir kaç yıllık evliler çocukları yok bla bla.
siz çocuk istiyorsanız da başta şimdi kısır olduğunu öğrenince vazgeçiyorsanız ileride belki bu durum kafanızı kurcalayabilir, sizi üzebilir.
dramatikleştirirseniz ortak bir varlığınız olmaz, sizden dünyaya kalacak bir miras olmaz, aşkınızın meyvesi olmaz vs.

bana kalırsa çocuk zorunlu değil tabi.
0
Lim5
(07.01.14)
Kesinlikle zaruret değildir. Geçti artık "dünyaya bir iz bırakayım, soyum sopum devam etsin" dönemleri. Bence kesinlikle doğru düşünüyorsunuz.
0
whoosie
(07.01.14)
ikinizin düşünüp karar vereceği bir şey sonuçta. bir de çocuk sahibi olmak için başka yöntemler de var. illa hormon tedavileriyle olmasına gerek yok. bu yöntemleri de konuşabilirsiniz.

edit: ikiniz de istemiyorsunuz demişsiniz. hormon tedavisi neden oluyor o zaman? başka durumlar da mı var?
0
ermanen
(07.01.14)
ermanen, bizim için tek yol tüp bebek veya evlat edinmek. tüp bebeğin olmama ihtimali de çok yüksek. evlat edinmeye pek sıcak bakmıyoruz çocuğun karşılaşabileceği sorunlar yüzünden. böyle yani durum.
0
🌸clementine
(07.01.14)
Çocuk sahibi olmak isteyenlere saygı duyuyorum elbette ama ben de gereksiz görüyorum. Ben de 26 yaşındayım. 9 aylık bir yeğenim var onun dışında çocuklara son derece ilgisizim, bir çocuğu dünyaya getirip iyi bir insan olmasını amaçlayıp büyütmeye, ona güzel şartlar sağlamaya çalışacağım peki sonra? Sonrasının cevabını bulamadıkça da çocuk yapmanın anlamsız olduğuna inanmaya devam edeceğim. İstemek de istememek de kendi içinde bencillik barındıran şeyler ama sanırım anne olmadan daha mutlu bir insan olabilirim.
0
amelie poulain
(07.01.14)
yapma volkan, beni annem 30 yaşında doğurmuş hiçbir şekilde anneanne falan olmadı, şaka mısın?
0
🌸clementine
(07.01.14)
Katılmadığım nokta şu; elbette ki ikiniz bir ömür boyu mutlu olabilirsiniz, bunun için bir arada olmanız yeterli. ama freebird'un paylastigi yazida da olduğu gibi çocuk istemenin sebepleri hoşuma gitmeyen. Çok çok bencilce geliyor eksiklik hissetmemek, yalniz kalmamak için bir nevi insanin kendini tatmin etmesi için su dünyaya bir çocuk getirmek.. Tepkim buna ve hak verirsiniz saniyorum bu şekilde aciklayinca.

Onun dişinda elbette bir zaruret değildir..
0
sistem enkazı
(07.01.14)
zaruret değildir. ama çocuklar da yatırım aracı vs. değildir.
0
icim urperiyor
(07.01.14)
bence değil. yalnız olmayalım diye çocuk yapıyor herkes. hatta yüzlerce kez duymuşuzdur, "keşke bir çocuk daha olsaydı büyüdü bunlar." diye.

benim şahsi fikrim, kız çocukları çok tatlı laaaağn ! böyle gelcek minicik elini babasının göğsüne koyup yatcak "bapa bapa!" diye bağıra bağıra koşcak bana falan. parçalarım olum ben onu. affetmem. erkek çocuklarının amına koyim. kendimden biliyorum çok boktan oluyorlar.
0
zazazaraeta
(07.01.14)
şükür ki hiçbir zaman çocuğu yatırım aracı olarak görmedim. hayattaki boşluğu tamamlayıcı olarak gördüm sadece. bencilce çocuk sahibi olmak istemem. yalnızlıktan kastım ele ayağa düşme korkusu değil sadece maneviyat eksikliği. sadece bu.
0
🌸clementine
(07.01.14)
freebird'un paylastigi yazi hayati iyi anlayan bir perspektiften yazilmis.

cocuk sahibi olmamak/olamamak da senin kisisel bir sorunun. bunu yasayacaksin, sonra asmanin bir yontemini bulup geride birakacaksin. cocuk sahibi olmak senin icin neyi ifade ediyor?

cocuk sahibi olmak cok mantiklidir, insan(hayvan) olmanin getirdigi ilk iki durtuden biridir iste. hayatta kal ve cogal..

bu adama da yeterince asiksan ve seviyorsan, onun icin irrasyonel olmayi goze aliyorsan baska kimselerin fikrine ihtiyacin yok.

insan her zaman yapmadiklarindan pisman olur, fakat bence dogrusu secimine guvenmek, arkaya donup bakmamaktir. bunu su yuzden soyluyorum; gecmis icin yapabilecegin bir sey yok bu bir tarafa, secimlerinin de biri otekinden daha "iyi" degil. gorece bir durum yani. kendine guvendigin surece verdigin kararlar sende pismanlik uyandirmayacak.
0
idexo
(07.01.14)
''Çocuk sahibi olmak zaruret midir?''

Yani öyle bi soru ki. Bana göre hayatın başka bir işlevi yok. Bak bi etrafına... Yegane süregelen şey doğum-ölüm döngüsü. Arada kaç kere üzüldüğün, kaç kişiyle çıktığın, okulun bilmemneyin ne kadar önemsiz... Ben sevdiğin insanı bu yüzden bırak vs demiyorum, bırakmayacaksın da büyük ihtimalle ama ilerde düşüncelerin değişecek.

Ben 27 yaşındayım çoğu arkadaşım bebek severken ben gözlerim dolu dolu izliyorum. Bu içgüdüsel bir şey. Seks gibi, açlık gibi. Engellenemez bir şey. Muhtemelen erkekler böyle hissetmiyordur. Ben sana samimiyetimle yazıyorum bunları. İlerde o, bu eksikliğinden dolayı hep bir eziklik yaşayacak. Yürütmesi zaten zor olan evlilik iyice çıkmaza girecek. Sadece onun sorunu değil senin de sorunun olmuş olacak. Ve hep içini rahatlatacak şeyler duymak isteyeceksin. Hep teselli arayacaksın. Tıpkı bu soruyu sorduğun gibi.
0
sadecece
(07.01.14)
çocuk sahibi olmak gençken bir zaruret değildir ama sonradan olmaya başlayabilir. fakat bu kişiye göre de değişir. çocuk sahibi olan insanlarda gördüğüm şey artık yaşam amaçlarının çocukları olması. her şeyi onlar için yapıyorlar sanki onlar için yaşıyorlar. çocukları,bebekleri söz konusuysa bitmek bilmeyen bir enerjiyle hareket ediyorlar. siz eğer bunun yerini ömrünüz boyu dolduracak yaşam amacını ve enerjisini başka türlü de bulabileceğinize inanıyorsanız elbette zaruret değildir.
ama şunu da göz önünde bulundurmak gerekiyor. yaş aldıkça özellikle kadın olarak daha duygusal düşünecek ve hareket edeceksiniz. o zaman da şansımız varken keşke deneseydik diyebilirsiniz.
0
hayir bu koyden olsam nolcak
(07.01.14)
yalnız olmaktan korkmamalısın çünkü çocuk senin yalnız olmayacağının garantisi değil. çocuğun sen yaşlandığında yanında olacağının garantisi yok. senin yaşlanacağının bile garantisi yok. şu an yanındaki insanla mutluysan, şu an onunla mutlu ol.
0
instant crush
(07.01.14)
hayatınızı yaşayın boşverin çocuğu falan ya. çocuk kadar gereksiz bir şey mi var şu dünyada? boşa yük, dert, sıkıntı, masraf başka bir şey değil.
0
cthulhu
(07.01.14)
comptrol'un paylaştığı yazının yorum yapanları beni hayrete düşürdü.kimisi dünyanın nüfusu çok fazla olduğu için kimisi ekosisteme daha fazla zarar vermemek için çocuk yapmıycaz/yapmıyoruz yazmışlar.
bunlar hangi dünyada yaşıyor??? etraflarında hiç mi kötü insan yok da insan bu kadar da iyi niyetli olabiliyor???(saf demedim) gerçi yanlış söylemiyorlar ama bu dünyada yaşıyor olduklarına üzüldüm:((
0
gokhanbulut
(08.01.14)
o yorumları ben de okudum. değişik bakış açıları var. bence herkes gidip okusun.
0
🌸clementine
(08.01.14)
bence gereklilik değil. hele ki o çocuğa çok iyi bir hayat sağlayamayacaksan.
0
qazwsx
(08.01.14)
Ne guzel dusunuyorsunuz, sirf cocuk sahibi olacaksiniz diye esinizin hormonlarla falan ugrasmasini istemiyorsunuz cogunluk gibi... tebrik ederim sizi oncelikle...

Bence de zaruret degil, kedi alin hatta iki kedi alin kopek alin. Onlar da evlat emin olun. Ya da iki kisi gul gibi yasayip gidersiniz ne olacak...
0
mutlusismankedi2015
(08.01.14)
yaklaşık 7 yıllık evliyim.

çocuk sahibi olmak zorunda değiliz. hiçbir şey için büyük konuşmamalı ama eşim de ben de çocuk sahibi olmayı düşünmüyoruz. hele ki bomboş evde ne yapacaksın falan diyenler olmuş, eşinle vakit geçirmekten bu kadar sıkılıyorsan hiç evlenmemek daha iyidir kanımca.

döngü, içgüdüsel vb. yaklaşımlarda da gözden kaçan önemli bir ayrıntı var. bireysel tercih. her içgüdüne bu kadar kayıtsız şartsız teslim oluyor musun?

ayrıca doğum-ölüm döngüsü var da, aradaki hayatı nereye koyalım? işte bu kısmı senin ve eşinin tercihidir.

çocuk sahibi olmak isteyen insanlar da, istemeyen insanlar da vardır. önemli tek nokta bu istektir. bu isteğin de kişilere göre değişken bedelleri vardır. bunları tartıp karar vermelisiniz.

uzun oldu da, neticede şunu diyorum çocuk taraftarı olanlar size çocuk olsun diyecekler; çocuk istemeyenler de olmasın diyecekler.

bunları boşverin, çocuk siz istiyor musunuz buna karar verin.
0
jaaaccckkk
(08.01.14)
Testosteron ile ilgili bir problem varsa yine de tedavi olmalı. Olay sadece kısırlık değil. Düşük testosteron erkek sağlığını bir çok açıdan etkiler.
0
arnold schwarzeneger
(08.01.14)
verecegin karari duygusal eksende degil mantik ekseninde ver.

gelip burada sana `"tabiki zaruret degil caaaaanim" diyenler evlenir evlenmez cocuk yaparlar. toplumun yuzdesine baktigin zaman egitimli/egitimsiz fark etmez bunu rahatlikla gorebilirsin. o kadar basit geliyor ki insanlara bazi seyler, huzurevini bile gayet guzel bir yermis gibi gosteriyorlar insana.

ustune basarak soyluyorum, yalniz kalmamak ve ilerde sana ses seda olacak, sorunlarina hemhal olacak, ducal oldugun dertlerde sana omuz verecek insan istiyorsan evlat sahibi olacaksin. evlenen insanlara bak. neden evleniyorlar sence? ustelik senin kanini canini tasimadigin bir insanla bir omur gecirmeyi vaad ederek evleniyorsun da cocuk sahibi olmak neden zaruret olmasin ki?

cevremde en az 3 tane ornek var 60 yasina kadar cocuk sahibi olmamis insan. hepsi hayatinda bunun eksikligini hissediyor. oyle piyasada delikanli gibi gezip "yalnizim lan ben, yalnizlik kralliktir" demekle olmuyor. hormonlar degisip metabolizma yavaslamaya basladiginda insan maneviyata daha fazla onem veriyor. hayattan giderken arkanda bir seyler biraktigini gormek istiyor. herkes dunyada sanatsal ya da bilimsel urunler birakarak gidemiyor malesef. kimisi icin en buyuk dayanak "evlat"dir. bunlari bilerek hareket ediniz.
0
bigl0rd
(08.01.14)
kalbinizden geçen doğrudur. ben asla çocuk istemiyorum. sevmiyorum, tahammül de edemiyorum. sevene eyvallah. benim kararım ve yapmayacağım. erkek arkadaşım da ok bu konuda.
0
bradshaw
(08.01.14)
Sevgilimle bir yıllık birlikteliğimiz varken kazara hamile kaldım ve evlendik. Zaten düşünüyorduk evlenmeyi ama o kadar apar topar oldu ki.

Şu an iki çocuğumuz var biri 2006 diğeri 2008 doğumlu. Evliliğin o cicim aylarını yaşayamadık pek, hamilelik, aşermeler, doktor muayenehanelerinde geçti o aylar. Ama yine de pişman değiliz.

Yalnız evet çok büyük emek ve özveri istiyor. Çok yorulduğum, bırakıp kaçmak istediğim anlar oldu. Ama şu an güzel herşey.
Kesinlikle ve kesinlikle yalnız kalmayalım, aman yaşlanınca bize baksın mantığıyla yapmadık çocuklarımızı. Zaruret de değil. Evliliğin amacı çocuk değildir ve olmamalıdır da. Önemli olan sizin ne istediğiniz. Toplumun evli çiftlere biçtiği " evli, mutlu, çocuklu" klişesini gerçekleştirmek zorunda değilsiniz.

Gerçek sevgi ve paylaşımı yakalamak zordur ve mutlu bir evlilik de illaki çocuk sahibi olmaktan geçmez. Karşınızdaki insan sizin için doğruysa önemli olan budur. Gerisi teferruat.
0
old possum
(08.01.14)
insanoğlu hırslıdır ve duygusaldır.Henüz duygularını bastırıp mantığını konuşturacak kadar gelişmedi.Hayat kısa olsaydı çocuksuz hayat düşünülebilir ama hayat uzun.
0
WrAiTh
(08.01.14)
herhangi bir engeli olmayan insanların, içinde yaşadığımız şu dünyaya bir çocuk getirmeleri bile çoğu zaman mantıksız-bencilce geliyor bana. çocuğa yapılmış bir haksızlık gibi geliyor. (beklenmeyen planlanmayan gebeliklerde kürtaj olunsun vs demek değil bu dediğim)

keşke evlat edinmeyi bir kez daha gözden geçirseniz.
0
nwnd
(08.01.14)
sunu da dusun: cocuga, cocuk yapmali miyim sence? diye soruyorsun. burdakilerin yas ortalamasi 18-25 agirliginda. bence git bi huzur evine ya da dedelerina, amcalarina sor.
0
bigl0rd
(08.01.14)
arnold, zaten 17 yasindan beri hormon tedavisi goruyor. testislerindeki yetersizlik yeteri kadar hormon urettiremiyor. 3 ayda bir testosteron ignesi vuruluyor. fakat disaridan testosteron almak sperm uretimini direkt sifirliyor. cocuk sahibi olmak icin baska bir tedavi sekli var. ama onun ise yaramama ihtimali de cok buyuk. biyopsi olmasi lazim.
0
🌸clementine
(08.01.14)
volkan, farkindasin degil mi o cocuklar buyuyecek? cocuk kedi gibi sevilecek varliklar degil. cocuga o gozle bakacagima hic cocuk yapmam daha iyi. bence sirf sevmek icin cocuk yapan varsa hic yapmasin daha iyi.
0
🌸clementine
(08.01.14)
ya sonucta oyuncak bebek degil ki bu. hayattaki manevi boslugu doldursun diye yaparim cocuk yapacaksam. sonucta nereden baksan en az 20 yil agir sorumluluk biniyor uzerine. herkesin yapabilecegi bir sey degil ki. kendi annemin uzerimdeki basarisizligini gorunce kendi yapacagim cocugun hayatini sorguluyorum ister istemez. mutsuz bir cocuk yapmak istemez kimse.
0
🌸clementine
(08.01.14)
çocuk sesinden nefret eden arkadaşlarımın bile çocukları olduğunda "hayatta yaptığım en güzel şey" diyorlar. benim yok o yüzden bilemiyorum. Ama senden yaşça ileri olan insanların kesinlikle fikrini almalısın.
0
Absinthe75c
(08.01.14)
size ters gelebilir. benim fikirlerim...

şimdi bence bi insanın "sadece çocuğunun olmadığı" bi durum yoktur. yani bi insanın çocuğu olmuyorsa başka şeyleri de eksiktir. ruhsal biyolojik evrimsel hormonsal davranışsal. ben eşimi seçerken buna dikkat ederdim kız olsam. erkek olsam da mesela düzenli adet görmeyen bi kadın bile bana üçüncü bir cinsiyet gibi, "kadın değil" gibi gelir... burdan çocuğu olmak, üremek falan bunları övüyorum anlaşılmasın. yapmayanlara saygım var. ama yapamayan bence görünürde ve görünmezde sağlıklı değildir. ha sağlıklı olmayan insanları küçümsüyor muyum? hayır ama eş seçiminde ben buna dikkat ederim. kaza sonucu bir kolunu bacağını kaybetmek dediğim eksikliği oluşturmaz ya da evlendiğim kişi felç geçirirse de bu dediğim olmaz. ama evleneceğim insanın sağlıklı olmasını isterim. yani güzellik makyaj ev araba benim için önemli değil. sağlam genler, sağlam vücut demektir, sağlam bir beyin ise sağlam bir ruh demektir. ssağlıklı her insan çocuk ister o da ayrı bi mevzu... ama "sadece çocuk yapabildiği" için çocuk yapmak, bu işi (çocuk yetiştirmeyi) ciddiye almamak, bu işi planlamamak bana da hayvansal bir davranış kalıbı olarak geliyor. "ula bu iş nasıl planlanır?" diyen hayvan arkadaşım, mesela kadın kişisi, doğum kontrol hapı kullanıyorsa, ilacı bıraktıktan bir iki ay sonra hamile kalsın, o aylarda da yumurtlama döneminde seks yapılmasın ya da geri çekmeyle korunulsun. not: ben prezervatife de çok eşliliğe de karşıyım.

çocuk konusuna dönersek, ben ölümlü bir insanın bu hayatta bir çocuğu, bir ailesi olmadan, yani o ölüp gittikten sonra devam edecek bir yaşam bırakmadığı sürece gerçekten mutlu olabileceğine inanmıyorum. not: alkole uyuşturucuya karşıyım, bunlar sahte mutluluk kaynakları. bunları kullanan biri zaten "gerçekten mutluluk" dediğim şeyi anlayamaz. yani anlık neşelenme gibi değil. doğru olanı yapma duygusu. sürekli bir kendini rahat ve huzurlu hissetme hali. işte kendi yüksek değer yargılarınızı sevgi dolu bir aile içerisinde bir sonraki kuşaklara aktarmak, mutlu ölmenin tek yoludur. çocuklarım bana yaşlanınca bakarlar diye düşünen ya da biraz büyüsünde işlerimde yardımcı olur şeklinde düşünen insanlar gerçek çocuk sevgisini ne yazık ki hiç tatmamış insanlardır.

kendisi başarılı mutlu olan biri için geriye tek bir amaç kalır hayatta, çocuklarının başarılı olduğunu görmek. bu hem çok zor hem de çok kolay bir şeydir. yani çocuğun beynini organlarını siz oluşturmuyorsunuz, bunlar işin mucize kısmı. çoğu şey zaten kendiliğinden oluyor. işin zor olan kısmı, anne baba olarak iradenize hakim olmak. erkek, çocuğu yapacakları zaman 1-2 ay öncesinden sigarayı bırakıp iyi beslenip spor yapacak. kadın da hamiliği boyunca çok dikkat edecek. öyle hemen midem bulanıyor diye bulantı hapını 3er 4er yutmayacak. ay ben doğum sancısı çekemem deyip kendini bayılttıranlar, bel bölgesinden aşağısını uyuşturtanlar da bence yanlış yapıyor. her şey olması gerektiği gibi olacak. kimse sıkıntı çekmeden kucağına verilmiş bir bebeği hayatı pahasına savunmaz. sıkıntısız bi şekilde sahip olunan bebek korkarım ki büyüme döneminde fazla ciddiye alınamıyor. eğitimi önemsenmiyor. kendi halinelie terkediliyor. siz mesela hiç 9 ay boyunca bir şeye uğraştınız mı? diyelimki üniversitede 3. sınıfı final dahil 85 ortalama ile bitirdiniz. sonra size deseler ki, olamdı bir daha yine 3. sınıfı okuyacaksın... ne yaparsınız? ortalığı dağıtmaz mısın dava açmaz mısın? işte bebek ölümleri bundan 10bin kat daha acı bir durumdur, hastalıklar, sakatlar... damak dudak yarıkları.. ameliyatlar enfeksiyonlar, hiperaktif çocuklar, zihinsel engelliler vs vs.. işte sağlıklı bir çocuk mucizedir... ay çok uzadı yazının sonunu bağlayamayacam...

yapabiliyorken yapmazsanız, 55 yaşınıza geldiğinizde pişman olacağınıza yemin ederim.
0
vfgerty
(08.01.14)
(3)

markalove.com

evil genius
iphone5s alcam da guvenebilir miyim bu siteye?
iphone5s alcam da guvenebilir miyim bu siteye?
0
evil genius
(07.01.14)
www.facebook.com
fb sayfası bu olan bir yere güvenmezdim. Büyük ihtimalle paraları alıp işletip sonra zar zor iade ederler.
Sözlüğe markalove yazınca da spam başlığına yönlendiriyor.
0
whoosie
(07.01.14)
Sozlukte ilk entry'sini tam bir ay once yazmislar.

eksisozluk.com

Ben olsam guvenmezdim.
0
ruhi mucerret
(07.01.14)
fb sayfası şu: www.facebook.com
DH sıcak fırsatlara firmadan bir görevlinin yazdığı

"Markalove.com iki yıldır yayında olan , orjinal ve marka ürünler satması ile bilinen bir sitedir. İnternette şikayet almayan ve müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutan VIP bir sitedir. Bu kampanya markalove.com un kuruluşunun ikinci yılı olması nedeni ile yapılmış kesinlikle orjinal, reklam maliyetlerinin ürüne aktarılması ile bu fiyata düşmüştür .

Kampanya üye sayısının ve site trafiğinin arttırılması için düzenlenmiştir.

Bilginize .



Ayrıca tüm kredi kartılarına taksit imkanı vardır.

Bilginize.

Markalove Destek Ekibinden Çetin KOCAMAN"

ben olsam şansımı denerdim. çünkü fiyat yurtdışı kayıtlı fiyatına geliyor. Dh sıcak fırsatlardaki yorumları okuyun.
0
cause
(07.01.14)
(11)

çay tavsiyesi

proletarier aller lander vereinigt euch
oldukça çay seven bir insanım ama pek bilmiyorum hangi çay iyidir şu an lipton yellow label diye bir çay içiyorum tadı baya güzel aslında ama bundan iyisi var mı diye merak ediyorum, var mı ?
oldukça çay seven bir insanım ama pek bilmiyorum hangi çay iyidir şu an lipton yellow label diye bir çay içiyorum tadı baya güzel aslında ama bundan iyisi var mı diye merak ediyorum, var mı ?
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
Çaykurun organik çaylara harika.
0
sidd79
(07.01.14)
çaykur 42 no'lu tirebolu çayı

edit: Ayrıca harman da tavsiye ederim. Kaçak ya da seylan çayla siyah çay harmanlayabilirsiniz mesela. Ya da bir kutu çaykur tomurcuk ile, eğer hafif earl grey tadı severseniz.
0
whoosie
(07.01.14)
Doğadan - Altın Yaprak içiyorum bu aralar, tavsiye ederim.
0
m e l t e m
(07.01.14)
42 no'lu tirebolu çayı +1

pahalı bir çaydır ama gerçekten enfestir.
0
dalessandro
(07.01.14)
(bkz: twinings)
0
jack n brooks
(07.01.14)
layalina.
0
dinsiz adam
(07.01.14)
Türkiye'de inanılmaz pahalı ama ahmad tea harika bir çay.

Mısırda 4 liraydı kutusu burada 16.
0
colorwithnotexist
(07.01.14)
ahmad tea earl grey ama sanırım. ben pek aromalı çay istemiyorum. en fazla biraz karıştırabilirim ama sadece aromalı çay sevmiyorum.

herkese teşekkürler çaykur 42 no sanırım tam aradığım çay.
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
direk bitkisini al evde french press te yap. kendince denersin cesitlerini de.
0
idexo
(07.01.14)
@idexo ne demek istediğinizi anlamadım. bitkisi derken ? işlenmemiş çay mı demek istediniz ?
0
🌸proletarier aller lander vereinigt euch
(07.01.14)
Çay seven biri olarak rumuzumdan aratirsan demleme tarifimde olacak cepten girdigim için zor isler bulup link vermek;
Çayda favorileri: 1-Çaykur tiryaki, 2-Lipton doğu karadeniz 3-Çaykur rize cay isi tamamen damak tadi ama yukarda yazfiklarim kaliteli caylardir. Profesyonel caycilar belli oranlarda caykur cay filizi ve cay çiçeğini karistirirlar
0
sakman
(11.01.14)
(10)

para saklamak

samiabi19
Arkadaslar benin bankama peder den aylik para yatiyor sagolsun. Mis gibi para biriktiriyordum malesef yine bok gibi harcamisim :(. Enazindan 550 euro kalmis bankamda. 500 eurosunu cekip odamda saklamak istiyorum.Peki nereye saklayabilirim o parayi ? Yani camasir olmaz kaybolur maybolur bide. Ama kol
Arkadaslar benin bankama peder den aylik para yatiyor sagolsun. Mis gibi para biriktiriyordum malesef yine bok gibi harcamisim :(. Enazindan 550 euro kalmis bankamda. 500 eurosunu cekip odamda saklamak istiyorum.Peki nereye saklayabilirim o parayi ? Yani camasir olmaz kaybolur maybolur bide. Ama kolay kolay da alip harcamim diye.
0
samiabi19
(07.01.14)
Harcamamak için odada saklamak çok anlamlı gelmedi bana illa öyle istiyorsanız açma deliği olmayan ve kırılmadan açılmayan toprak kumbaralardan alabilirsiniz. Gittigidiyor'da 10 liraya falan vardı.
0
whoosie
(07.01.14)
ben bir sefer 1200 lirayi kitapligima saklamisim, tasinirken buldumdu : )

o parayi unutacaksin ya da zaten senin degilmis gibi davranabilirsin, harcamak gibi bir secenegin yok diye dusun.
0
idexo
(07.01.14)
güvendiğin bi arkadaşına ver ve şu tarihe kadar istesem bile parayı verme de.
0
dimitri iskete
(07.01.14)
en basit çözüm irade beee abiim
0
veilofsin
(07.01.14)
allah allah abi bende senin yaptıgının tam tersini yapıyorum dokunmamak için. eğer cekmecemde biriktirirsem bir sürü banknot aklımı çeliyor harcayasım geliyor ıvız zıvıra. 9 ay önce hesap actırıp ayda 400 küsür para yatırmaya basladım, atm'ye gidip para cekmeyede üşenirim diye dokunmuyorum unutuyorum o parayı yokmus gibi, şimdiden 4100 tl birikmiş dün baktım. bence bankaya koymaya devam et ama hesaba dokunma cepten harca. eğer öğrenciysen benim gibi işe yarıyor, en azından bende.
0
fransızkalanadam
(07.01.14)
Pc kasasına veya prize :))
0
Hayalperest Vişne
(07.01.14)
en iyisi yasadiginiz yerde gecmeyen bir dovize cevirmek. euro dediginize gore avrupa'dasiniz. dolara cevirip oyle saklayin. usenirsiniz cevirmeye ve cevirseniz de komisyon kur farki falan kaybiniz olacagi icin yapmazsiniz :) dolar hesabi acip ona yatirilabilir hatta. ya da miktarinin az olmasina takilmadan vadeli hesaba ya da hazine bonosuna falan konulabilir harcamamak icin
0
babamasoliimbananickaldirsin
(07.01.14)
odaya değil ama, şöyle bir şey var: evdeki çamaşır sepetinin en altına ya da buzdolabında kabartma tozu vs koymak için küçük kutular oluyor tam sebzeliğin üstünde, oraya da saklanabilir.
0
Hallerlale
(07.01.14)
Benim kucuk bir kasam var kumbara gibi ama sifreli oraya koyuyorum taaa ne zamandir. Baya baya birikiyor. Prensibim ise su; diyelim elime 200 lira gecti 150 kasaya 50 cuzdana sonra o 150yi unutuyorum cuzdanimdaki 50 bittigi zaman hic param yok modunda takiliyorum boylece zamanla birikiyor.
0
duzsac
(07.03.14)
Ben kitaplığımda bi kitabın arasına koydum, şimdi hangi kitabın arasında olduğunu hatırlamıyorum :/ 500 küsür kitabın içinde de onu aramaya üşeniyorum :D Öyle yani. Ama bence vadeli bi hesaba yatır. İstesen de çekeme. Hem de paran değerlenir bir lira bile olsa kar kardır :) Bana günde 30 kuruş geliyor mesela :p
0
pandispanya
(07.03.14)
(6)

1 Aylık wow alsam mı yaa fena canım çekti

bushido77
Tamda bu iki hafta finaller var ama az az oynarım diyorum ne diyorsunuz?68 markman hunter ile dg falan off cidden pis canım çekti.
Tamda bu iki hafta finaller var ama az az oynarım diyorum ne diyorsunuz?

68 markman hunter ile dg falan off cidden pis canım çekti.
0
bushido77
(07.01.14)
Yapma.
Yapacaksan da alma, starter edition aç, 20. lvl'a kadar oynayabiliyorsun zaten.
0
whoosie
(07.01.14)
ne kadar süredir girmedin oyuna? ona göre scroll of resurrection atalım, 1 hafta oyna tüm özellikleriyle.
0
pain of liberation
(07.01.14)
1.5 ay oldu girmeyeli. olmuyor maalesef :)
0
🌸bushido77
(07.01.14)
alma
0
we miss freddie mercury
(07.01.14)
Bekle biraz heartstone açık betaya geçecek onu oynarsın.
0
patla emi sizofrengi
(07.01.14)
hs var zaten o ayrı.
0
🌸bushido77
(07.01.14)
(3)

yazım hataları

odetojoy
Ya böyle bir metin yazdığınızdaku düzeltme Terimleri var ya onlardan arıyorum. Mesela büyük harf küçük harf yazmak hata ve onun adi varEapas hatasi gibi.Bir metinde bulunabilecek hata isimleri nelerdir
Ya böyle bir metin yazdığınızdaku düzeltme Terimleri var ya onlardan arıyorum.

Mesela büyük harf küçük harf yazmak hata ve onun adi var

Eapas hatasi gibi.


Bir metinde bulunabilecek hata isimleri nelerdir
0
odetojoy
(07.01.14)
imla hatası?
0
whoosie
(07.01.14)
bUyuK kUcUk ergen hatası
0
melancholia
(07.01.14)
yazdığınızdaki*
0
moroff
(07.01.14)
(11)

Kaç para?

su ustunde yasayan balik
Kira vermediğinizi ve evli olduğunuzu varsayın. Haftada 1, en fazla 2 gün de dışarı çıkmak serbest. Aylık ortalama ne kadarla geçinirdiniz?
Kira vermediğinizi ve evli olduğunuzu varsayın. Haftada 1, en fazla 2 gün de dışarı çıkmak serbest. Aylık ortalama ne kadarla geçinirdiniz?
0
su ustunde yasayan balik
(07.01.14)
2500 tl
0
iki ekmek bir sigara
(07.01.14)
şehirden şehire değişir istanbul diyelim
10*30=300 yol
250 doğalgaz
150 diğer faturalar
200 mutfak masrafı
100*8 = 800 gezinmece
300 ıvır zıvır taksit

2000'e babalar gibi geçinirsiniz.

ucuza kaçarsanız 1200-1300 bandına bile inebilirsiniz.
0
cursor
(07.01.14)
2000 liraya evli 2 kişi babalar gibi geçinenleri kutluyorum. Bu hesaplarda nedense yok çamaşır deterjanı, yok yumuşatıcı, yok tuvalet kağıdı masrafları hiç görünmüyor. O mutfak masrafı falan hiç o kadar düşük değil, her gün makarna yemeyecekseniz tabii. Şeker veya pirinç ne kdar pahalı şeyler mesela.
Örnekler çoğaltılabilir, ben 2 kişinin basitçe, hadi basit demeyeyim düzgünce, yaşaması için minimum 3000 lira, hatta 3500 lira lazımdır diyorum. Zaten çalışıp toplamda bu kadar kazanmayan 2 kişi evlenmemeli bence istanbul şartlarında.
0
whoosie
(07.01.14)
İzmir için bana 2-2.5 iyi bir konfor sağlar gibi geldi. İstanbulda da 3 demek çok uçmuş olmaz tabi böyle düşünürsek.
0
🌸su ustunde yasayan balik
(07.01.14)
istanbul'da normal bir insanın aylık kazanması gereken ücret 10.000 TL. pizza 32 lira çünkü.
0
fuskiyenin oglu
(07.01.14)
şehre göre değişir gerçekten. istanbul'dan bahsediyorsak;

eşi çalışan evli: 3.000 TL
eşi çalışmayan evli: 3.500 TL
0
nesilsiz
(07.01.14)
2bin 2500 arasi iyidir bence. Annemle iki kisi istanbulda geciniyoruz.
0
herseyi birakip gitmek istiyorum
(07.01.14)
Evliyim, kira vrmiyorum. Haftada 1 max dışarı çıkıyoruz. 2.500TL çok rahat gidiyor.
0
liriamer
(07.01.14)
Haftada iki gün dışarı abartmadan harcama: 200
Mutfak ve temizlik masrafı: 500
Elektrik,su,internet,doğalgaz,TV,ısınma: 450
Aidat ortalama: 150
İşe git gel yol parası: 200
Kıyafet, boya, cila,incik,boncuk,kuaför,berber: 500

Sadece yukarıdaki gibi yaşarsanız 2000 lira babalar gibi hatta dedeler gibi yeter size.

Hobileriniz, tiyatro, opera, sinema ya da benzer zevkleriniz varsa, evde misafir ağırlamayı ve misafir gitmeyi seviyorsanız ayrıca aracınız varsa yukarıdaki para asla yetmez.

Ayda iki kez misafir ağırlasanız, artı 300 lira ekle
Ayda iki kere misafir giderseniz eliniz boş gitmek olmaz 100 lira ekle
Tiyatro, opera sinema için 200 lira ekle
Aracınız için benzin parası en az 150 lira ekle
Yazın bir yerlere gidip adam gibi bir tatil yapmak için para biriktirmek lazım ayda 400 lira ekle.
Hobileriniz varsa (Örneğin ben 15 yıldır plak topluyorum) ayda 300 lira ekle.


Yani iki kişi sabah işe akşam eve diyorsanız, haftada iki gün dışarı çıkarız, yazın da halamların Şile'deki evine gider bir hafta kalırız, bir güzel tatil yaparız derseniz. 2000 lira çok iyi para. Haa bu arada hasta olmamaya çalışın. Hastaneler çok para olmuş diyorlar.

Biraz daha orta seviye için: Sabah işe akşam eve, haftada 2 gün dışarı, tiyatro, sinema, opera ve ayda bir misafir ağırlama için
2500 lira yeter.


Yok ben insanca yaşarım, sosyal etkinlikler yapacağım, benim hobilerim var, köşeye de az biraz para atayım lazım olacak derseniz 3500 lira ancak yetecek size. Durum bu durum...

Asgari ücretle geçinip kira ödeyenler var ulan diyeceksiniz. Peki onlar nasıl geçiniyor diyeceksiniz şimdi. Vallahi ben de bilmiyorum onu. Onu bana değil, hükümete ve götkıllarına sormak lazım.
0
bugraa
(07.01.14)
İstanbul'da yaşanıyorsa eğer iki kişinin toplamda 5000 lira kazanması gerek bence minimum. iki kişi sürekli birlikte takılmayacaklar, iki kişinin de özel hayatları olacak.
elektrik, su, telefon (kişisel), adsl, kira, aidat falan var. işe servisle gitmiyorsanız yol paraları var. evde yemek yapıp yemek sanıldığı gibi ucuz değil. sinemaydı, tiyatroydu, hobiydi derken para gidiyor. bir de arabanız varsa vay halinize.
0
barix
(07.01.14)
O zaman şu sonuç çıktı, İzmir için 3bin lira 2 kişilik bir aileye rahat rahat yetiyor.
0
🌸su ustunde yasayan balik
(07.01.14)
(4)

Doğum günü şeysi

marcelle
Bir tanıdığa doğum günü hediyesi almak istiyorum. Alacağım kişi 50 yaşında, kadın. Başka şehirlerde yaşıyoruz. Kendisi İstanbul'da... Çok çok aşırı samimi değiliz ama çok uzak da değiliz. Çocukluğumu bilir yani, öyle diyeyim. (Benim de cinsiyet: kadın)Ne alınır sizce? Öyle kargoda kırılıp dökülecek
Bir tanıdığa doğum günü hediyesi almak istiyorum. Alacağım kişi 50 yaşında, kadın. Başka şehirlerde yaşıyoruz. Kendisi İstanbul'da... Çok çok aşırı samimi değiliz ama çok uzak da değiliz. Çocukluğumu bilir yani, öyle diyeyim. (Benim de cinsiyet: kadın)

Ne alınır sizce? Öyle kargoda kırılıp dökülecek bir şey olmasın bence. Ya aslında şu çiçek gönderen sitelere güvenebilsem çiçek de olur da, işte gözümün önünde değil sonuçta, şimdi kötü solmuş abuk subuk bir şey gönderirlerse mahçup olurum diye çekiniyorum. Ne yapsam ne etsem? Akıl fikir verin bana...
0
marcelle
(07.01.14)
Çiçeksepeti sitede seçtiğiniz ürünün aynısını gönderiyor. Test edildi onaylandı.
0
su ustunde yasayan balik
(07.01.14)
@su ustunde yasayan balik

Ya aslında çok isterim, en güzeli de belki çiçek olur ama yani sözlükte bile bu tarz sitelerle ilgili şikayetler bolca mevcut. Tabii ki arada doğru düzgün gönderdikleri de oluyordur, ama ya bi terslik olur da bana denk gelirse?
0
🌸marcelle
(07.01.14)
çiçekten emin değilsen meyve sepeti/buketi alabilirsin. bunu alıp da mutlu olmayan birini daha görmedim ben :)
0
sir gawain
(07.01.14)
çiçeksepeti'ni 4-5 kez kullandım, her seferinde bayağı başarılıydı. Yazılan şikayetler genelde özel günler için. Normal günlerde hiş sıkıntı yaşamadım.
Tabii istemezseniz fular, sedefli kutu vs gibi kargonalacak şeyler de yollayabilirsiniz.
0
whoosie
(07.01.14)
(4)

tuzlu su?

william axl rose
merhaba,en son geçirdiğim gribin son evrelerinde aklıma gelen ve iyi sonuç aldığımı düşündüğüm (belki de iyileşme sürecinde olduğum için bana öyle gelmiştir) kaya tuzu ile karıştırılmış suyu burnumun derinliklerine püskürtme işlemini, günlük olarak tekrarlamamın herhangi bir sakıncası olur mu?sinüsl
merhaba,

en son geçirdiğim gribin son evrelerinde aklıma gelen ve iyi sonuç aldığımı düşündüğüm (belki de iyileşme sürecinde olduğum için bana öyle gelmiştir) kaya tuzu ile karıştırılmış suyu burnumun derinliklerine püskürtme işlemini, günlük olarak tekrarlamamın herhangi bir sakıncası olur mu?

sinüslerin tıkanmaması açısından, hasta değilken bile özellikle geceleri yatmadan önce uygulamam bana fayda sağlar mı?

bunlara ek olarak bunun bilimsel açıklaması tam olarak nedir? tuzlu su, oradaki mukozayı normale döndürerek mukusun akmasını sağlaması nedeniyle mi işe yarıyor?
yoksa bakteri vb. zararlıları mı öldürüyor?

bu iş için en ideali kaya tuzu mudur deniz tuzu mu?

("manyak galiba bu" dememenizi rica ederim)
0
william axl rose
(07.01.14)
sinüsleri tam anlamıyla kuruttuğunu ve bu sayede şişkinliğini indirdiğini biliyorum. ancak sürekli uygulamamanızı tavsiye ederim çünkü zararlı olduğunu düşünüyorum. bi yerden sonra ödem yapmaya başlıyor.
0
theseachange
(07.01.14)
tek başına tuz değil de, 1 çay kaşığı tuz, 1 çay kaşığı karbonat ve ılık su.
0
marcelorios
(07.01.14)
Marcelorios'un tarifi doğru, zaten sinus rinse adıyla da satılıyor bu karışım püskürtme kabıyla birlikte.
Devamlı kullanmak doğru değil, burun spreyi gibi bu da alışkanlık yapar ve bir yerden sonra bu karışım olmadan hep tıkalı ve açılmıyor hissedersiniz, doğal süreci bozar yani. Ayrıca tuz zaten uzun kullanımda tahriş eder fena şekilde. Hastayken kısa süreli kullanmak daha doğru.
0
whoosie
(07.01.14)
teşekkürler yanıtlayan herkese. :)
0
🌸william axl rose
(08.01.14)
(10)

Mesleki Kararsızlık

antonin artaud
Çok büyük bir kararsızlık içerisindeyim. Ne yapacağımı çıkaramıyorum bir akıl danışayım istedim.24 Yaşındayım, 2.5 yıllık avukatım. Bir kaç arkadaşımla kurduğum işten kendi isteğimle ayrıldım yaklaşık 3 aydır çalışmıyorum.7-8 yıldır tiyatro ile ilgileniyorum. Oyunculuktan ziyade yönetmenlik ile. İçi
Çok büyük bir kararsızlık içerisindeyim. Ne yapacağımı çıkaramıyorum bir akıl danışayım istedim.

24 Yaşındayım, 2.5 yıllık avukatım. Bir kaç arkadaşımla kurduğum işten kendi isteğimle ayrıldım yaklaşık 3 aydır çalışmıyorum.

7-8 yıldır tiyatro ile ilgileniyorum. Oyunculuktan ziyade yönetmenlik ile. İçimde kalmasın diye 2 yıl önce Ankara Üniversitesinin sınavlarına girmiştim. Kazandım. 2 yıldır derslere iş durumu nedeniyle devam edemesem de şu an DTCF tiyatro bölümü öğrencisiyim.

Avukatlık yapmaktan zevk almıyorum, Tiyatro her anlamıyla bütün hayatımı oluşturuyor 3-4 yıldır. Çalıştığım zaman işlerimi aksatacak şekilde tiyatroya daha önem verdim iş hayatımda bile. Şehir dışına hacize gittiğimde provayı kaçırmamak için absürt paralar harcayarak yetişmeler, işten erken çıkmalar vs.

Şu an yol ayrımında görüyorum kendimi. Tiyatro bölümüne devam edip avukatlığı bırakma düşüncesindeyim. 4 yıl tekrar okumak bölüm anlamında bana yük olarak gelmiyor aksine zevk olarak geliyor. Fakat olayın maddiyat boyutu da var. 4 yıl boyunca hukuki anlamda çalışmayıp tekrar öğrenci olacağım, yani bir şekilde "parasız" geçineceğim.

4 yıl sonra tiyatro bölümünden mezun olursam elbet sevdiğim istediğim işi yapma imkanım olacak bir garantisi olmasa da.

Ama hayatın da gerçekleri var, bir oyunculuk bölümü öğrencisi olmayarak Tiyatro Yönetmenliği veya Dramaturg veya Tiyatro Kuramı üzerine çalışan birisi olarak 28 yaşında mesleğe giriş yapacağım. Ama avukatlığa devam edersem 4 yıl içerisinde ekonomik olarak çok daha rahat bir konumda olacağım.

Sizce bazı şeyleri sil baştan yapmaya değer mi.

Hukuki anlamda bir şeyler katamıyorum olaya sadece para kazanmak olarak da bakmıyorum, Avukat olarak bir üretimimim olabileceğine inanmıyorum, ama tiyatrda farklı.

Çok kararsızım. Belki bazıları için fazla lüks istekler, bölüm bitirmiş meslek sahibi birinin sil baştan alan değiştirmek istemesi.

Sizler ne düşünüyorsunuz bu konuda.

Evet türkiye'de hukuk sistemi çok sıkıntılı ama konunun temeli o değil.

not: evet aile ekonomik durumu kötü değil, yani 4 yıl öğrencilik kaldırırlar. ha ne 28 yaşına gelmiş adamı beslemek ne kadar içlerine siner benim ne kadar siner asıl mesele bu. part time iş olayı yalan çünkü bu okulda okuyacaksam part time'ımı da tiyatroya ayırmam gerekiyor.
0
antonin artaud
(07.01.14)
4 yil boyunca ac, susuz kalmayacaksaniz tiyatroya devam edin derim. Hayat kisa; elinde imkan varsa insan sevdiği seyi yapmali. En önemlisi sizin mutlulugunuz. Azicik asim kaygisiz basim der, sevdiginiz isi yaparsiniz.
0
fraise
(07.01.14)
Öncelikle kolay gelsin.
Sonrasında, Tiyatro kuramı ve dramaturji alanında para yok diyerek net bir şekilde başlayayım. Akademik kariyer yapabilirsiniz ve kitap vs yayınlayabilirsiniz, onun dışında zor. Tiyatrolar zaten dramaturg bile kullanmıyor. Çok parlak bir dramaturg olmanız lazım piyasaya girebilmeniz için.

Yönetmenlik de benzer şekilde. Oyunculuk okumamanız dert değil. Ama genç bir yönetmen olarak piyasaya girmeniz de kolay değil. Bin tane yeni yetme grup var (ki grup kurma, kaliteli grup kurma falan çok zor), bin tane küçük sahnede dandik vodvil ya da çakma postmodern sahnelemeler yapıyorlar. Halihazırda bir vizyonunuz var mı? Yönetmenlik yolunda neyi takip etmeyi planladığınız var mı aklınızda?

Ben derdim ki keşke tiyatro lisans okumak yerine KAdir Has'taki falan tiyatro/sinema yüksek lisansına girmeye çalışsaydınız. Daha geniş bir vizyon katardı. Ama yine de dramaturji okumaya falan heveslenmeyin birikiminiz, aile paranız vs yoksa.

Kıssadan hisse; okulu ve işi götürebildiğiniz kadar bir arada götürün. Gerçi çok zor sanırım. Yine de benim tavsiyem para kazandıran işinizden vazgeçmemeniz. Kuramsal tiyatro eğitimini 30-40 yaşında da alabilirsiniz.

edit: Ayrıca lisanstan değil lisansüstünden devam edin derim. İşinizi yapın, tiyatro kuramıyla ilgili okumalarınızı da yapın, sonra yüksek lisansa başvurun. Bizim dramaturjideki hocalarımız arasında İTÜ elektronik çıkışlı olanlar bile vardı. Yüksek lisans-doktora döneminde dramaturjiyi seçmişler. İlla lisans okumanıza gerek yok, birikimin büyük kısmını yan okumalarla da halledebilirsiniz.
0
whoosie
(07.01.14)
yukarıdakilere katılmakla beraber şunu söyleyeyim, sevdiğiniz şey hobiden çıkıp meslek haline gelince o şeyi artık sevmeyebiliyorsunuz. saksafon dersi veren bir hoca demişti, belediye orkestrasındaydı ve artık performanslara katılmak bana zor geliyor, görev olunca çalmaktan zevk almıyorum demişti.
0
cedex
(07.01.14)
Ben de benzer durumu tattım. Bir elimde mühendislik ve 2 seneyi aşkın süredir tattığım iş hayatı, diğer elimde ise çok sevdiğim, 8 yaşından beri devam ettirdiğim ve ömür boyu sıkılmam gibi gelen spor hayatım.

Ancak @cedex e katılıyorum. Ne zaman sporu iş gibi görüp para kazanma derdine düşsem, hep bir soğuma geldi. O yüzden hobi olarak kalmasını tavsiye ederim kendi adıma.
0
su ustunde yasayan balik
(07.01.14)
Vay arkadas, hem sevdigi bir hobisi Hem de cok iyi geliri olan sayili vatandasimizdan birisin ve sen bunlarin ikisinden de vazgececeksin?

Baska bir gelir kaynagin varsa tabi avukatligi birakip oyunculuga devam edebilirsin; ama muhtemelen oyunculuktan yeterli para kazanamadiginda, garsonluk, kasiyerlik gibi ek isler yapmak zorunda kalacagini da unutma. Gerci avukatliga da devam edebilir misin o zaman bilemiyorum.

Unideki Profesorumuze akademik kariyeri tavsiye eder misiniz diye sordugumda" karin kapida faturalarla karsina cikip bunlarin neden odenmedigini sordugunda, akademik kariyere de idealizme de pisman oluyorsun " demisti.
0
gadanallah
(07.01.14)
iyi bir gelirim yok yanlış anlaşılmış :) gayet işssizim :)
0
🌸antonin artaud
(07.01.14)
E kendi isteginle 3 ay once cikmissin? İyi bir gelire sahip olabilecegin bir unvana sahipsin diyeyim o zaman.
0
gadanallah
(07.01.14)
insanın sevdiği işten para kazanması gibisi yok. tabii zor olan geçim şartları yüzünden kaç kişi bunu yapabiliyor muamma.

avukatlık yaptığın her günün sabahında, mesai saati gelmesin diye kalkıp kalkıp saatine bakacaksan yapıp da kendine eziyet etme derim.
0
Neill
(07.01.14)
avukatlığa insanlar 40 yaşından sonra bile başlayıp bir yerlere gelebiliyor. yedekte avukatlık mesleğin var bu güzel, aileme ve bana 4 sene tiyatroda nakit ve vakit harcamak koymaz diyorsan banko tiyatro derim. bir avukat olarak söylüyorum bunları. baktın olmuyo tiyatro, avuaktlığa geri dönersin, olmadı kendi büronu açarsın ileride, tiyatro için zaman yaratmak daha kolay olur. banko tiyatro.
0
nerdeyim ben
(07.01.14)
lisans okumakta kararlıysa bile, yanında yüksek lisans da yap derim ben. sonuçta böyle bir imkanın var, ve vaktini eğitime ayıracaksan bunu da es geçme.
0
cursor
(07.01.14)
(2)

Kadıköy/Moda Sahnesi..

mutekebbir
Kadıköy iskeleden buraya nasıl gidilir (yürüyerek)? Çocuğa tarif eder gibi anlatırsanız çok iyi olur.. Metrobüsle daha kolaysa öyle de gidilebilir, oradan gidişi de yazabilirsiniz..Teşekkürler..
Kadıköy iskeleden buraya nasıl gidilir (yürüyerek)? Çocuğa tarif eder gibi anlatırsanız çok iyi olur..
Metrobüsle daha kolaysa öyle de gidilebilir, oradan gidişi de yazabilirsiniz..

Teşekkürler..
0
mutekebbir
(04.01.14)
İskelede yapı kredi ve iş bankası dev binaları arasındaki geniş caddeden yukarı yürüyerek boğayı buluyorsunuz. Bulunca sağa dönüp geniş ve trafiğe kapalı yola, yani bahariye'ye giriyorsunuz ve yukarı doğru yürüyorsunuz. Bir 5 dakika yürüdükten sonra solda Süreyye Operası var, onu geçin, sonra kocaman Mango var, onu da geçin, o sıranın sonunda Moda Sahnesi tabelasını göreceksiniz yine sol tarafta. Tabelanın olduğu taraftaki dar yokuştan 2-3 adım inince de kapısını bulursunuz.

Edit: Beşiktaş iskelesindeyseniz önce sola doğru yürüyün biraz binaları görmek için. Ya da maceracıysanız Alkım var karşıda, onun yanından yukarı yürüyün yol bitene kadar (bitiminde seven sanat galerisi var). Sonra sağa dönüp ilk soldan yukarı kadar yürüyün, Rexx sinemasını falan geçeceksiniz. En sona gelince Mango ile Moda Sahnesi arasına çıkacaksınız.
0
whoosie
(04.01.14)
Metrobüsten inilir, Boğa net tarafta diye sorulur. Boğaya doğru yürünür yokuş yukarı. Boğa heykeline gelince tramvay raylarını takip etmeye başlanır yine yokuş yukarı.

Gerisi whoosie'nin anlattığı gibi, raylar süreyya'ya mangoya vs götürecek sizi.
0
skatheist
(04.01.14)
(2)

haydarpaşa gar lokantası kapandı mı, faal mi hala?

goldenbrown
soru başlıkta
soru başlıkta
0
goldenbrown
(04.01.14)
5 gün önce haydarpaşa'ya gittiğimde kapıları açıktı, içeriden sesler geliyordu, epey insan da vardı. berber, büfe filan açık. kira vermeye devam ediyorlar sonuçta.
0
uepuey
(04.01.14)
Oradaki eski Gar Lokantası bir süre önce Mythos olmuştu.
www.mythos.com.tr
Öyle bir meyhane işte, bulunmaz değil. Zaten biliyorsunuzdur, meyhanenin iç tarafının manzarası yok, anca sigaraya falan çıkarsanız işte.
Bir tek mekanın dokusu güzel ama rum meyhanesi olarak özellikle gitmezdim.
0
whoosie
(04.01.14)
(6)

bana gönderilen mektubu nasıl bulabilirim?

letheavendangered
başlıkta toparlayamadım, durum şöyle;20 aralıkta almanyadan gönderilmiş bir zarf var. normal posta yoluyla, tracking number gibi bir şey yok. deutsche post'un sitesinde 4-8 gün içinde geleceği yazıyor, tamam araya 2 günlük christmas tatili girdi falan ama zarf hala yok ortada. ben ptt'nin bizim bura
başlıkta toparlayamadım, durum şöyle;

20 aralıkta almanyadan gönderilmiş bir zarf var. normal posta yoluyla, tracking number gibi bir şey yok. deutsche post'un sitesinde 4-8 gün içinde geleceği yazıyor, tamam araya 2 günlük christmas tatili girdi falan ama zarf hala yok ortada. ben ptt'nin bizim buralardaki şubesini arasam, adıma bir zarf gelmiş olmalı acaba oralarda mı diye sorsam çok mu salak durumuna düşmüş olurum? vize davetiyesi bekliyorum, zamanım kalmadı artık, telaş yaptım :/
0
letheavendangered
(03.01.14)
aynen o şekilde sor ptt ye.
0
hope ender
(03.01.14)
bi sevgilime alamanya dan mektup atmıştım, 1 ay sonra gelmişti.
bilseydim bir sonraki kızın adresine atardım.
tecrübe ile sabit.

(moral bozmak yok, norveç'ten de bir mektup atmıştım. o hiç gelmedi sanırım. ya da norveç'e gittiğim için trip attı. bilinmez.)
0
apc
(03.01.14)
Normal posta yoluyla genelde 2 haftada geliyor. Kaybolabilir de. Benim Almanya'dan gelen davetiyem posta işleme merkezinde takılmış kaybolmuştu, gidip oralarda raflardan arayıp çıkardık meydana. Biraz daha bekleyin derim ama eyleme geçecekseniz telefonla değil direkt gidin bence. Ayrıca önemli belgeyi bir daha takipsiz yollatmayın.
0
whoosie
(03.01.14)
normal posta ile geliyorsa hele noel-yılbaşı zamanı 3 haftada gelmesi çook normal olur. keşke kargo ile gönderebilselerdi.

yine de şehrin posta işleme merkezine gidin sorun
0
cursor
(03.01.14)
daha önce pazartesi gönderilen bir mektup aynı hafta cumaya elime geçmişti ve yine aynı yolla, takipsiz posta ile gönderilmişti :/
0
🌸letheavendangered
(03.01.14)
takip numarası yoksa ve kaybolmuşsa bulmak mümkün olmuyor.
3 tane mektubum kayboldu o şekilde. ppt bana mısın demedi.
0
goldentitan
(03.01.14)
(3)

Van Geyiği

apc
Twitter'da baattin böyle bişiyi takip ediyo http://twitter.com/VanGeyigiŞaka bi yana Van'da geyik olur mu?
Twitter'da baattin böyle bişiyi takip ediyo twitter.com

Şaka bi yana Van'da geyik olur mu?
0
apc
(03.01.14)
Van'da orman varsa ve hala soyu tüketilmemişse vardır. Türkiye'de ormanların çoğunda var ama tabii avlayıp avlayıp duruyorlar.
0
whoosie
(03.01.14)
Şu an Van'dayım ve buranın çölden farkı yok. varsa da önceden varmış belki de. ağaçtan eser olmayan kıt bir coğrafya burası. van kedisinin olduğundan bile şüpheliyim açıkçası.
0
discopolice
(03.01.14)
askerlik sebebiyle Van'da 9 ay, özellikle dağlarında zaman geçirmiş birisi olarak ormanvari bir bitki örtüsü yok diyebilirim, kısmen dere kenarlarında çok cılız bir şekilde var. yaz aylarında güzel yeşillikler ve çiçekler gördüm yalnızca yükseklerde, ağaçlar tek tüktü. Erciş'e gitmedim, bilmiyorum ama o tarafın daha ağaçlık-yeşillik olduğunu duymuştum, bi ihtimal oralarda olabilir. ben yalnızca kurta ve tilkiye rast gelmiştim.
0
candanag
(03.01.14)
(6)

filtre kahve makineye kaç ölçek konmalı?

konskenkova
çoğu zaman acı geliyor tadı. neyse starbucks'dan aldığım bir kaşık var 7gr yazıyor üstünde. ne kadar suya kaç ölçek kahve koymam lazım. (ml olarak değilde el yordamıyla bir şey söylerseniz memnun olurum.)bir kahveyi daha güzelleştirmek için ne yapmak lazım.(krema mı süt mü vs.) tüyo verirseniz memnu
çoğu zaman acı geliyor tadı. neyse starbucks'dan aldığım bir kaşık var 7gr yazıyor üstünde. ne kadar suya kaç ölçek kahve koymam lazım. (ml olarak değilde el yordamıyla bir şey söylerseniz memnun olurum.)

bir kahveyi daha güzelleştirmek için ne yapmak lazım.(krema mı süt mü vs.) tüyo verirseniz memnun olurum.
0
konskenkova
(03.01.14)
tahtakalede çoggüzel kahve şurupları bulabilirsin. değişikli değişikli. süt de olur. istersen çiıkılat erit içinde.
0
damla cikolata
(03.01.14)
öncelikle makineye göre uygun kalınlıkta çektirdiğinizi varsaymak lazım. french press ve makineyi karşılaştırırsak makine biraz daha kalındır. hatta kalınlık sırası küçükten (un gibi) büyüğe yaklaşık türk kahvesi<espresso<filtre makine<filtre press gibidir.

makinenin filtresi metal mi kağıt mı? kağıt ise beyaz mı kahverengi mi? kötüden iyiye metal<beyaz<kahverengi.

7 gr ölçeği bir cup için, bizim koca fincanlara biraz az gibi. bir kupa için dolu bir çorba kaşığı uyar.

makine için ayar yapacak çok bir şey yok, ama makinenin markası çok önemli. hepsi yapıyor, ama sonuç dandik makinede farklı oluyor. dandik derken markası beko, philips olanları dahil dandik guruba sokuyorum şahsen.

yeni çekilmiş kahve çok farkeder, lezzetli olur. çekildikten sonra beklerse, acılaşır. hava almayacak şekilde saklayın. öyle ki yeni kahve, sanki sütlüymüş kadar içimi yumuşak olur, normal kavurulmuşlar için.
0
transall
(03.01.14)
Kahveyi Starbuckstan alıyorum. Tepeleme 1 tatlı kaşığı kahve koyuyorum. Su miktarı ise 1 kupa. Az sütlü içiyorum. Üstten 1 serçe parmak kalınlığında süt ekliyorum. Gerçek süt kullanıyorum (süt tozu falan değil).
Kahve acı geliyorsa kahve miktarını düşürün. Belli ki sade içiyorsunuz, süt katınca da yumuşayacaktır. İlk önce kahve miktarıyla oynayın bence.
Deneye deneye güzel sonuca ulaşacaksınız, sonuçta sizin zevkiniz.
0
klorlu su boregi
(03.01.14)
Bir de makinede suyun hazneye inişi bittiği anda alıp içmeyin, birkaç dakika bekleyin.
0
whoosie
(03.01.14)
1-) kahve ölçeğini azaltın diyecem ama 1 tatlı kaşığından azda da kahve olmaz bildiğin çamur suyu olur.

2-) içeceğiniz kupanın içine su koyup bunu makinaya dökün, üstüne de azıcık buharlaşma payı ekleyin.

3-) kahve türünü değiştirin. Starfuckstaki sarı/turuncu yazılı olanlar orta içimli ve yumuşaktır. Onları deneyin.

4-) Starbucks yerine tchibo tarzı yerlerden alın, her kahveden sallıyorum 100 er gram alın, en azından kabaca ne sertlikte ve ne tarz kahve sevdiğinizi anlamış olursunuz.
0
bonjurkes
(03.01.14)
bu zamana kadar starbucks'ın christmas blend ve columbia kahvelerini denedim acı geldi. önereceğiniz bir çeşit var mı?

not: şekersiz ve sade içiyorum ondan olabilir mi acaba?
0
🌸konskenkova
(03.01.14)
(4)

yastık yorgan

buttercup
Ne çeşit yastık ve yorgan kullanıyorsunuz? Malum uyku hayatta en önemli şeylerden biri. Farklı çeşit yastık yorgan kullanmış kişilerin deneyimlerini merak ediyorum.Örneğin bu yastık ve yorganların envai çeşidi var, pamuklu, yünlü, kaz tüyü, elyaf, silikonlu... Bilhassa yastıklarda tercihiniz hangisi
Ne çeşit yastık ve yorgan kullanıyorsunuz? Malum uyku hayatta en önemli şeylerden biri. Farklı çeşit yastık yorgan kullanmış kişilerin deneyimlerini merak ediyorum.

Örneğin bu yastık ve yorganların envai çeşidi var, pamuklu, yünlü, kaz tüyü, elyaf, silikonlu...

Bilhassa yastıklarda tercihiniz hangisi olur ve neden?
0
buttercup
(02.01.14)
Elyaf kullanıyordum ve hiç memnun değildim. Gerçi belki elyafların da en üst kaliteleri falan vardır da bizdeki normal yorgandı, biri istikbal biri sarev. beni acayip sıcak basıyor ve terletiyordu yorgan da yastık da (bol saç var bir de). Sonra annemden eski moda pamuklu yorgan aldım, mutluyum. Yastığımı da değiştireceğim ama neyle tam bilemiyorum. Annemde varsa yine önce pamuklu bir yastıkla deneme yaparım sanırım.
0
whoosie
(02.01.14)
Yün yastık, yün yorgan. Başka başka bir çok şey kullandım en mikemmeli bence bunlar.
0
jamalbsf
(02.01.14)
yastık yorgan sormuşsun ama bunun yatağı da var.

10 yıl kesme sünger yatak kullandım. 2-3 yıldır da piyasadaki sünger yataklardan kullanıyorum. yaylı yatakta uyuyamıyorum rahat, ya bir yerlerime batıyor ya da boynumu fln ağrıtıyor.

yastık çeşidimi bilmiyorum. ama kaz tüyü yastık hiç sevmem. çok sert yastık da sevmem. orta yumuşaklıkta orta büyüklükte yastık iyidir.

yorgan olarak hem kaz tüyü hem de eski tip pamuklu yorgan kullandım. eski tip yorgan daima favorimdir.
0
goldentitan
(02.01.14)
@jamalbsf ben de yün yorgan&yastık kullanıyorum ama yorgan tamam da, yün yastık deforme olmuyor mu? sürekli düzeltmek, düzgün dolduramamak falan deli ediyor beni...

yünün hijyenikliği konusunda ne düşünüyorsunuz?
0
🌸buttercup
(02.01.14)
(5)

vizesiz ülkeye kafamıza göre girebiliyor muyuz?

incredible
bugüne kadar yurtdışına çıkarken hep vizeyle belgeyle uğraştığımdan vizesiz ülke ilginç geldi. haftaya ukrayna lviv'e gideceğim. giderken yanımda pasaportumu götürmem yeterli mi yoksa havaaalanında başka bişeyler isteniyor mu? mesela otel rezervasyonu, dönüş biletinin çıktısı falan? havaalanındaki g
bugüne kadar yurtdışına çıkarken hep vizeyle belgeyle uğraştığımdan vizesiz ülke ilginç geldi. haftaya ukrayna lviv'e gideceğim. giderken yanımda pasaportumu götürmem yeterli mi yoksa havaaalanında başka bişeyler isteniyor mu? mesela otel rezervasyonu, dönüş biletinin çıktısı falan? havaalanındaki görevlilerin rüşvet istediği söyleniyor doğru mu?
şimdiden teşekkürler.
0
incredible
(01.01.14)
rüşvet gibi bir şeye rastlamadım. Kalacağınız yeri sorabilirler. İsterlerse dönüş bileti de sorarlar. Onun dışında pasaportu damgalatıp giriyorsunuz.
Bazen uçakta bir form dağıtıyorlar, o formda hangi güne kadar kalacağın, kalacağın yerin adresini falan yazıyorsun, girerken bir yarısını alıyorlar, çıkarkn de diğer yarısını. Kaybetmemek lazım onu.
0
whoosie
(01.01.14)
mavi pasaportlu arkadaşlar voucher almıştı (kapıda vize uygulaması vardı) 2 sene önce. ben yeşil pasaportla dümdüz girdim voucherda aldığımı hatırlamıyorum, konsolosluğa ve ya acenteye bir sor. rüşvet vermedi bizimkiler kiev'den girdik
0
onakomabunako
(01.01.14)
yurt dışı çıkış harcını yine veriyorsunuz. 15 tl miydi neydi en son.
bir de kapıda vize diye bir şey var. Girerken ; pasaportu kontrol ediyorlar ya o arada almış oluyorsunuz.
0
jimjim
(01.01.14)
15 liralık çıkış pulu dışında, lay lay lay diye gidiliyor. Gerçi alt tarafı 4 tane vizesiz ülkeye gittim, hiç bir sorun çıkmadı. Ancak, orada pasaport memuru otel rezervasyonu, niye geldin, dönecek misin, işin ne diye sorabilir. Hiç bir şey sormayabilir de. Bu vizeden bağımsız, karşılaşılan gümrük memuruna bağlı. Rüşvet müşvet yok.

Rüşvetin olduğu şöyle bir durum var. Türkmenistan'da birçok iş rüşvetle yürüyor, her adımda polise, ona buna "Gayret, dostum" diyerek para vermek gerekiyor. Harcamaların yarı bacağını rüşvet oluşturuyor. muş.
0
aychovsky
(01.01.14)
yeşil pasaportla vizesiz 2 kere fransa 1 kere ispanyaya gittim 3ünde de 15 liralık harc pulu dışında bişey istemediler. onu da türkiye tarafı istiyor zaten. tek ispanyaya girerken bi kere ordaki görevli "e vize yok?:S" diyip bana başkmıştı sonra pasaportun dışına bakıp a pardon demişti.
0
jjwa
(01.01.14)
(2)

amsterdam - brugge tren sorusu

bonjurkes
Amsterdam'dan trenle günü birlik Brugge e kaçma gibi bir plan var lakin tren konusunda bir sürü çeşit ve seçenek var ve benim bu konuda pek bir bilgim yok.raildude'dan bir kaç bilgi buldum, sonuç olarak, nshispeed.nl ve b-europe sitelerine ulaşabildim. B-europe araştırma konusunda daha rahat geldi (
Amsterdam'dan trenle günü birlik Brugge e kaçma gibi bir plan var lakin tren konusunda bir sürü çeşit ve seçenek var ve benim bu konuda pek bir bilgim yok.

raildude'dan bir kaç bilgi buldum, sonuç olarak, nshispeed.nl ve b-europe sitelerine ulaşabildim. B-europe araştırma konusunda daha rahat geldi (nshispeed'de brugge için son durak adı soruyor ama bi fikrim yok o konuda). Az aktarmalı fakat denilene göre daha pahalı olan thalys trenlerini buldum.

1-) 1st class ve 2nd class arasında çok büyük fark var mı? Yani 2nd class yolculuk etmek için iyi midir?

2-) thalys diyor ki, eğer sen bütün belçikada gezmeyeceksen direk aramadan son tren durağını seç böylece fiyat ucuz olur diyor, ama ben zaten brugge'ü seçtim son durak olarak, bunun daha da son hali var mı?

3-) Şu trenleri şuradan seçersen daha rahat olur ya da doğrusu budur tarzı diyebileceğiniz öneriler var mı? Pek bilgi yok elimde şu an.

4-) brugge'deki farklı tren duraklarına istinaden, günü birlik gezmek vs için inilmesi gereken en uygun durak hangisidir?
0
bonjurkes
(01.01.14)
1- 2. sınıf alın, normali 2. sınıf zaten. 1. sınıflarda 1 koltuk daha mı az ne, öyle bir şey. bir olayı yok, zaten kısa yolculuk.
0
whoosie
(01.01.14)
1st class gerek yok bencede zaten 2-3 saatlik bir mesafe var aralarında.

reiseauskunft.bahn.de
bu siteden aratabilirsin tüm seferleri. Amsterdam Centraal - Brugge diye arat.

avrupada tren garları genelde şehir merkezlerinin dibinde olur o yüzden sonra durakta inersen daha rahat edersin diye tahmin ediyorum.
0
gibicibicis
(01.01.14)
(16)

mektuba pul yapıştırmak yerine damga vuran ptt görevlileri

eleutheiros
Bu b.ktan olay sadece Türkiye'de mi var? Arkadaşlarıma, özellikle yurtdışındakilere mektup yazar, kart atarım ara sıra. Gidiyorum PTT'ye adama veriyorum mektupları sonra da diyorum ki pul yapıştırır mısınız özellikle belirtiyorum pul yapıştırın diye ancak mektupları alan adam, yanında bir makine var
Bu b.ktan olay sadece Türkiye'de mi var? Arkadaşlarıma, özellikle yurtdışındakilere mektup yazar, kart atarım ara sıra. Gidiyorum PTT'ye adama veriyorum mektupları sonra da diyorum ki pul yapıştırır mısınız özellikle belirtiyorum pul yapıştırın diye ancak mektupları alan adam, yanında bir makine var alır almaz onunla bir damga vuruyor pula gerek yok diyor sinir oluyorum arkadaş. Pul istiyorum ben pulsuz mektup mu olur!?

Artık gidiyorum önce pul satın almak istiyorum diyorum pulu alıncada yanlarında yapıştırıp veriyorum ama sanki analarına bacılarına saldırmışım gibi bakıyorlar bu seferde görevliler. Ayrıca gittiğim PTT şubesinde bazen pul olmuyor! Ona da ayrı sinir oluyorum.
0
eleutheiros
(01.01.14)
ilerle kanka. 1975 yılında değiliz.
0
baldur
(01.01.14)
mektup, kart atma gibi şeylerin son derece canlı bir şekilde devam ettiği bir yerde yaşıyorum. süper bir olay. bence bulduğunuzda fazla fazla pul alın kenarda dursun. o dallamaların da sinirinizi bozmalarına izin vermeyin. istediği kadar baksın, ona ne. yapacağı işlem değişmiyor ki.
0
quasiromantic
(01.01.14)
Görevliler pul yapıştırmaz malesef. Ama pulu aldıktan sonra yapıştırıp verince neden surat yaptıklarını anlamadım, buradaki postanedekiler hiç yapmıyor öyle şeyler, bayağı sevimliler.
Pul olmaması da ayrı dert tabi, o konuda haklısınız. Tavsiyem şu olur, merkez bir postaneye gittiğiniz zaman, 25 ya da 50 kuruşluk 40-50 tane pul alın. Her mektuba bir tane yapıştırırsınız, üzerini de postalarken ödersiniz. Böylece hem kartınızda pul olur hem de pul aramaya uğraşmazsınız.
0
whoosie
(01.01.14)
He pulları görevliler yalayarak yapıştırır he..
Almanya'da da yaşadım, ve o kadar gerilerdi ki, mektuplarıma pul yapıştırıyorlardı.

Pullara sadece kağıt parçası olarak bakmayın kültürel simgeler ve yapıları tanıtmak amaçlı çok işlevseller. Yurtdışında karşılaştığım biri bana Çanakkale anıtını anlattı şaşırdım Türkiye'ye mi geldin dedim yok kendisine gelen bir posta pulunda varmış merak etmiş araştırmış ne bu yapı diye.

@whoosie Ben şimdi şunu anlamadım, mektup göndereceğim, görevliye verdim 1,10 kuruş pul parası, bu adamın bir tane pulu mektuba yapıştırması onun görevi mi değil mi? Ha değilse,şikayetimden dolayı özür diler bundan sonra daha fazla pul alır evde yapıştırırım. Ancak dediğim gibi mesela geçen hafta gittiğim bir ptt'de pul yoktu diğerinde de sadece 1,10 kuruşluk pullardan vardı o sebeple ptt'den gideyim 10 tane 1 liralık 10 tane x kuruşluk pul alma imkanı zaman zaman olmadığından mecbur mektubu götürdüğümde pul yapıştırtmak istiyorum.
0
🌸eleutheiros
(01.01.14)
Yahu bencillikle ne alakası var? Arkadaş ne kadar insancılsınız ya. O adamın görevi gerekirse sabahtan akşama kadar pul yalamak olm. İstiyorsanız yapmak zorunda. Görev tanımında o da var çünkü. Ne derlerse desinler isteyin. Çirkeflik yapın gerekirse. Alt tarafı bir pul yapıştıracak kaç saniyesini alıyor allahaşkına.
0
tok oldugumuz halde yaftalar yiyoruz
(01.01.14)
pul kültürel bir simgedir.
öyleyse "21inci yüzyıldayız mektup da neymiş, elektronik mail atalım" mı diyelim? ikisinin yeri ayrı. pulsuz mektup, mezesiz rakı sofrası gibidir.

--

ben de muzdaribim bu konudan. pulsuz göndermek istemiyorum mektuplarımı.
0
dahinnotha
(01.01.14)
Bak kardeşim, ben pul istiyorsam bu adam pul vermeli, pulun yapıştırılması adamın görevi değilse yapıştırmasın, yalamasın, al sana pul desin yapıştır ver desin ben yapıştırayım yeter ki mektubum pullu gitsin!

Neyse aslında benim duyuruyu açarken ki amacım bunu tartışmak değil, bu olayın diğer ülkelerde de olup olmadığıydı? Çünkü bana gelen mektuplar hep pullu geliyor.
0
🌸eleutheiros
(01.01.14)
ABD için tahminen söylüyorum:

Görevliye 'pul yapıştır' diyemezsiniz. Pulu verir ve 'Al kendin yapıştır' der herhalde. Hmm bi dakka yahu! Sanki de arkasında kağıt tabakası kaplı olan ve o kağıdı kavlattığında yapışkanı ortaya çıkan pullardan yapıştırdıydı, bi kaç keresinde. Yapıştırıyolar galiba, %100 emin olamadım. Ama pul mutlaka olur her postanede (tahmin tabii, bildiğim postane sayısı 3'ü 5'i geçmez.) Yani 'Bizde pul yok gardaşım' diyebilecek bir postaneye bayaa bi şaşırırım. Ama işi normal akışına bırakırsanız, hiç müdahale etmez ve zarfınızı görevliye verir ve öylece beklerseniz, tabii ki, damga makinesine sokuyo, vakitten, enerjiden ve puldan tasarruf etmek için. Çünkü o pulun, o damgaya göre daha fazla bi maliyeti var postane idaresine. Ayrıca, görevlinin her mektuba pul yapıştırması, banko önündeki kuyrukların uzamasına sebep olur.

Pulsuz mektup göndermek zorunda kalırsam, beni de bi hüzün kaplıyo. Pullu bir mektup almak, beni de sevindiriyo. Bu yüzden sizi çokiy annıyorum.

Sevdiğim birisine, bi kart göndermek istersem, pullu olmasına ve özellikle de cici pullu olmasına dikkat ediyorum. Ama kartı alan kişi benim kadar heyecan duyar mı bundan, hiç emin diilim.

Pullarınızı önceden stok edin, görevlilerin yanında yapıştırıp onnarı kızdırmanız şart diil. Yıl olmuş 2014, neden bahsediyosun diyennere aldırmayın. O kafa bizi annayamaz.
0
compadrito
(01.01.14)
postanedeki görevliden pul yapıştırmasını beklemek restorantta müşteri her sipariş verdiğinde ahçının mutfağa girip mantı açmasını beklemek gibi bir şey.

sen kırk yılda bir mektup gönderiyorsun ama onlar bir gün içinde binlerce zarfı işlemden geçiriyorlar. özellikle yılbaşı, bayram zamanlarında sabahtan akşama pul yapıştırsalar yetişmez o iş.

ayrıca orda damga basan makine varken pul ile uğraşmak maddi açıdan çok zararlı, emek açısından da öyle.

pul kültür ögesidir, pul kolleksiyonu milli hobilerimizdendir filan bunlar entellektüel argümanlar. pul almak istiyorsan filateli servislerine başvuracaksın.
0
mea maxima culpa
(01.01.14)
Ya ben yanlış mı anladım yoksa herkeste bir agresiflik mi var? Soruyu soran " görevliye verdim, pul yapıştırmadan yolladı pezevenk" demiyor, "pul yapıştırır mısınız diye özellikle sorduğum halde çat diye makineden geçirip gerek yok diyorlar" diyor. Yani her postayı teker teker yalasınlar değil, yapıştıramıyorsa geri versin bana, pulu da satsın, ben yapıştırayım diyor. Neyi büyütüyorsunuz anlamadım.
Pullu gitmesini istediğim bir postayı görevliye verip pul yapıştırır mısınız dediğimde bunu yapamıyorsa mektubu geri verip pullu şekilde gönderebilmem için gerekeni yapması, yani pulu satması bir gerekliliktir, ekstra bişi değil. Nesi lüks bunun?

edit: Ayrıca pul almak için filateliye falan başvurmak gerekmez, zira pul koleksiyonu yapmak değil mektup yollamak istiyoruz. Pullar da normal posta gişesinde satılır. Bu entellik değil bir gerekliliktir ve bir postanenin satacak pulu olmaması bir eksikliktir. İster 2014 olsun ister 2024, fark etmez.
0
whoosie
(01.01.14)
yıl olmuş 2014 hala mektup ve puldan bahsediliyor.

isterseniz ateş yakıp dumanla işaret gönderelim. geleneklerimizden vaz geçmeyelim.

bir postane nasıl olur dumanla işaret gönderemez diye eylem yapalım :)
0
mea maxima culpa
(01.01.14)
yıl olmuş 2014 hala evde oturmuş duyuruda birbirimize ayar vermeye çalışıyoruz.

haalbuki iran uzaya maymun filan gönderdi, ameriikalılar çoktan uzaylılarla anlaşma yaptılar :
0
mea maxima culpa
(01.01.14)
Gerçekten çok enteresan bir yaklaşım sizinki. İnsanlar mektuplaşıyor, bunu neden bu kadar büyüttüğünüzü merak ettim.
Bence www.postcrossing.com'a bir bakın. Çok güzel bir oluşum ve çok keyifli. Belki ilginizi çeker ve kartpostal yollama olayına bakışınızı değiştirir.
0
whoosie
(01.01.14)
iyi ama postanelerin 2014 yılında (bkz: klişenin dibine vurmak) mektuplara pul vermek zorunluluğu yok.

pul olmuyor sinir oluyorum filan. yok artık pul, napalım.

bana da mektup atın. kimse bana mektup göndermiyor. çok eziğiz :)
0
mea maxima culpa
(01.01.14)
evet pul sembolik sadece arkadaşlar günümüzde. arkadaş bunu sormuyor ama oradaki görevli pul yok dese bile oha burası postane nasıl pul yok diyemezsiniz. e damgası var ya daha kolay, daha az masraflı der, geçer. bu kadar basit.
0
baldur
(01.01.14)
Benim asıl sorum zaten bu damga olayının başka ülkelerde olup olmadığı idi. Mesela Almanya'da iken postaneye mektup götürdüğümde daima pul yapıştırırlardı.

Tabi dün(31 Aralık) mektup yollarken bu sorunları gene yaşadığımdan böyle böyle oluyor diye karşılaştığım, benim açımdan bir sorunu yazdım. Duyuru posta görevlisinin görevinden, yıl olmuş bilmem kaç pul mu kaldı,mektup mu kaldı tartışmasına döndü.

İlgili yönetmelik :

Madde 39- Gerek ücretten bağışık gönderilere, gerek ücretten bağışık olmadığı halde ücret alınmadan veya eksik ücretle kabul edilerek yollanabilecek gönderilere ilişkin aşağıdaki maddelerde öngörülen hükümler saklı kalmak kay­dıyla, posta servislerine verilmek istenen her tür mektup postası gönderilerinin ücretleri, genel kural olarak kabul sırasında, tam ve peşin tahsil olunur ve bu ücret karşılığı posta pulu gönderi üzerine yapıştırılır.

Madde 61- Mektup postası gönderilerinin pulları gönderici tarafından, gönderinin alıcı adresi bulunan ön yüzünün sağ üst köşesine yapıştırılır. Ka­yıtlı gönderilerin pulları ise, istek üzerine kabul eden personel tarafından yapıştırılır.

Madde 91- Aynı gönderici tarafından postaya çok sayıda ve sürekli ola­rak verilmek istenen standart mektup postası gönderilerinin adi olarak kabulü işlemlerinde "P.P.(Ücreti Alınmıştır) Damgalı Gönderiler Yönetmeliği" hükümleri uygulanır.

Sonuç : Kural, pul yapıştırmak. Pul yapıştırma görevi göndericiye ait. Yani bana.
Damga ise çok sayıda ve sürekli olarak verilen mektup postalarına uygulanır. Yani 200-300 kişiye atılacak reklam postası gibi.

Yarın miras hukuku sınavım var ama mektup yönetmeliğini daha iyi anladım bunun da dersi olaydı iyiydi :)
0
🌸eleutheiros
(02.01.14)
(1)

ritalin reçete

ruh i tibbiye
sevgili sözlük ahalisişimdi ben ritalini bir devlet hastanesinde yazdırsam ve 10 gün yetecek kadar ilaç satın alsam. özel muayenede aynı ilacı yazdırınca illede o vaktin dolmasını beklemek mi zorundayım? sigorta ödemesin yani parayla alacağım ilacı o sorun değil. lakin kırmızı reçeteli olunca böyle
sevgili sözlük ahalisi

şimdi ben ritalini bir devlet hastanesinde yazdırsam ve 10 gün yetecek kadar ilaç satın alsam. özel muayenede aynı ilacı yazdırınca illede o vaktin dolmasını beklemek mi zorundayım? sigorta ödemesin yani parayla alacağım ilacı o sorun değil. lakin kırmızı reçeteli olunca böyle vakti önemli olur mu? yoksa elimde reçetenin olması kafi mi?
0
ruh i tibbiye
(31.12.13)
Reçete olması önemli değil, eczanelerin sisteminde ne kadar ilaç aldığınız ve o ilacın size ne kadar yeteceği görüntüleniyor. Yani vakit dolmadan alamazsınız. Ben böyle biliyorum, sistemlerde bir değişiklik olmuşsa bilemeyeceğim elbette.
0
whoosie
(31.12.13)
(7)

Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı açıldı mı?

dalessandro
Açılıp açılmadığını bilen varsa aydınlatabilir mi?
Açılıp açılmadığını bilen varsa aydınlatabilir mi?
0
dalessandro
(29.12.13)
bayadır açık.
0
japon askeri
(29.12.13)
bu kartal adliyesi falan hep oraya mı taşındı peki?
0
🌸dalessandro
(29.12.13)
Anadolu yakasındaki tüm adliyeler taşındı hatta sanırım
0
whoosie
(29.12.13)
beykoz adliyesi ve bir de sanırım şile taşınmadı
0
ornitorenk
(29.12.13)
metro ile çok kolay gidebilirsin . kadıköy -kartal metrosuna bindiğinde hastane-adliye durağı var.bahçesinden çıkıyorsun metrodan
0
devilone
(30.12.13)
ya hani şu, avukat odalarının arası bilmem kaç dakka olduğu için, avukatların bacak kası yaptığı mı?
açıldı sanırım..
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin
(30.12.13)
açık açık. metro durağı var ama ünalan istasyonu gibi bayağı yürüyorsun.
0
joe dalton
(30.12.13)
(3)

Sağlam bi almanak

roket adam
Bu zamanları hatırlatacak bir almanak bilen var mı? Şöyle her sene çıksa, ileride çoluk çocuk 2013'te ne oldu dediğinde çıkartıp masaya koysak falan. Zaytung almanak'a bile razıyım, yeter ki iyi kötü şu esprili gündemimizi hatırlatsın. Nasıldı Zaytung almanak geçen yıl?
Bu zamanları hatırlatacak bir almanak bilen var mı? Şöyle her sene çıksa, ileride çoluk çocuk 2013'te ne oldu dediğinde çıkartıp masaya koysak falan.

Zaytung almanak'a bile razıyım, yeter ki iyi kötü şu esprili gündemimizi hatırlatsın. Nasıldı Zaytung almanak geçen yıl?
0
roket adam
(29.12.13)
cem dinlenmiş'in her şey olur'larını tavsiye ederim.

ekleme: bu seneninkinin de çıkmış olması lazım hatta.
0
knight of cydonia
(29.12.13)
ntv'nin var sanırsam.
0
mftf
(29.12.13)
ntv çıkarır genelde ama ne kadar tercih edersiniz bilemiyorum.
0
whoosie
(29.12.13)
(1)

akrobasi ipi? yamaç yürüyüşü vs.

bulutbarr
selam arkadaşlar. ip üzerinde yürümek ilgimi çekti. özellikle yamaçlarda yapılan yürüyüşler. yavaştan başlamak istiyorum ama hiç kaynağım yok. yakınımdaki ormanda agaçlara gererek yarım metrede başlarım diye düşünüyorum. bilen arkadaşlar bu ipler nerede satılır. yeni başlayacaklara tavsiyeler nelerd
selam arkadaşlar. ip üzerinde yürümek ilgimi çekti. özellikle yamaçlarda yapılan yürüyüşler. yavaştan başlamak istiyorum ama hiç kaynağım yok. yakınımdaki ormanda agaçlara gererek yarım metrede başlarım diye düşünüyorum. bilen arkadaşlar bu ipler nerede satılır. yeni başlayacaklara tavsiyeler nelerdir?
0
bulutbarr
(29.12.13)
Yazın Kadıköy'de yoğurtçu parkında vardı bunun buluşmaları. Slackline diye geçer. Facebook'ta aratırsanız türk grupları görebilirsiniz.
0
whoosie
(29.12.13)
(3)

markafoni ve trendyol'da iade

proculianus
Şimdi ben diyelim ki markafoni ya da trendyol'daki bir butikten bir kazak aldım ama beğenmedim. Üstüme olmadı, yakışmadı vs. İade etmek istedim.1- İade edip paramı alma ihtimalim var mı?2- Kazağı iade edip aynı butikten ya da farklı bir butikten bir pantolon ya da ayakkabı yani farklı bir ürün alabi
Şimdi ben diyelim ki markafoni ya da trendyol'daki bir butikten bir kazak aldım ama beğenmedim. Üstüme olmadı, yakışmadı vs. İade etmek istedim.
1- İade edip paramı alma ihtimalim var mı?
2- Kazağı iade edip aynı butikten ya da farklı bir butikten bir pantolon ya da ayakkabı yani farklı bir ürün alabilir miyim?

Teşekkür ederim.
0
proculianus
(29.12.13)
paketi bozulmamışsa her türlü iade edebilirsiniz, markafoni'de 30 gündü hatta sanırım, kısa sürede de veriyorlar parayı.
Kazak sizin elinize geçtiğinde o butiğin kampanyası bitmiş olacağından farklı bir ürün alamazsınız ama hediye çeki olarak istediğinizi belirtirseniz para iadesi yerine hediye çeki verirler sanırım, istediğiniz kampanyada harcarsınız.
0
whoosie
(29.12.13)
markafoni, limango, trendyol, 1v1y den sürekli alışveriş yapıyorum, yapman gereken sadece elindeki ürüne zarar gelmeden bi şekil poşetleyip, kendi kutusuna bile gerek yok, kargo şubesinden faturanla iade etmek. içlerinden birkaçı kendi sitesinde siparişlerim bölümünden iade formu doldurtup sana bi kod verir kargo için, bazılarında gerek yok bunun için. ödemeyi kartına bi iki iş günü içinde yansıtırlar. geri kargo ödemesi yok. aynı butikten de zaman geçirmeden tekrar alırsan alırsın, bikaç gün sonra da paran iade olur aynı kapıya çıkar.
0
stereoseyfi
(29.12.13)
İade süresi markafonide 1 ay, trendyolda 15 gün, limangoda 1 haftadır. İade şartlarında iadesi mümkün olmayan ürünler belirtilmiştir, makyaj malzemelerini değiştiremezsin mesela. Aynı butiğin başka bir ürünüyle değiştirmek zor çünkü belirtildiği gibi değiştirme sürecinde o butik kapanmış oluyor zaten. Paramı hiç alamadığım olmadı yaklaşık 20 iadede.
0
pticolo
(30.12.13)
(8)

Yurtdışına çıkarken taşınabilecek gıdalar

nick blender
Süt ve süt ürünleri yasak diye biliyorum. Hazır sahlep götürmeyi planlıyorum ancak içerisinde süt tozu var. Sorun olur mu?
Süt ve süt ürünleri yasak diye biliyorum. Hazır sahlep götürmeyi planlıyorum ancak içerisinde süt tozu var. Sorun olur mu?
0
nick blender
(29.12.13)
olmaz, at 3-5 tane bavula.
0
kedidir o kedi
(29.12.13)
hangi ülkeye gittiğine bağlı. Mesela avustralya'ya sokamayacağına dair belgesel bile yapmışlar adamlar discovery channel'da. Gerçi oraya gideceğini sanmıyorum ama olsun.
0
whoosie
(29.12.13)
@divit bitkisini değil hazırını götürecek.
0
slm
(29.12.13)
qdivit bu ne hocu?
www.merakname.com

hazır sahlep de bu :)
upload.wikimedia.org
0
slm
(29.12.13)
1 Poşet toz ve yanında bir sürü hazır içim sahlep götürdüm 1 ay önce. Hem de kabin bagajında.
Bunların yanında küçük soğutucu çanta içine kavurma, vakumlanmış örgü peyniri ve tulum, cumhuriyet sucuğu da götürdüm. Börek falan yerin varsa doldur derim. Bir süre özlemi gideriyor.
0
bokgidibok
(29.12.13)
@bokgidibok hangi ülkeyeydi?
0
🌸nick blender
(29.12.13)
salep götürmek yasak diye biliyorum ben de.
ama bulabilirsiniz hazır salebi yurt dışında da.
sahlab diye gördüm marketlerde hep.
0
neyleyim
(29.12.13)
Macaristan
0
bokgidibok
(29.12.13)
(1)

Istanbul'da Kurutulmus Kaz

gerard
selam,istanbul'da guneste kurutulmus kaz satan bildiginiz bir yer (kasap, masap) var mi?cok tesekkurler
selam,
istanbul'da guneste kurutulmus kaz satan bildiginiz bir yer (kasap, masap) var mi?

cok tesekkurler
0
gerard
(29.12.13)
Olur da kasapta bulamazsanız marjinaltatlar'da var
www.marjinaltatlar.com
0
whoosie
(29.12.13)
(3)

Bilgisayar-Tablet sorunsalı?

Evocati
Selamlar,Yakın zamanda 8 senelik bilgisayarımı kardeşime verdim.Şimdi de yeni bir teknolojik oyuncak alma arefesindeyim ama karar veremiyorum.Sağlam bir dizüstü bilgisayar mı yoksa tablet mi alsam.Telefonum kalas Nokia C7 ancak beni idare ediyor.Zaten sadece konuşuyorum.Yapacaklarım internette sörf,
Selamlar,

Yakın zamanda 8 senelik bilgisayarımı kardeşime verdim.Şimdi de yeni bir teknolojik oyuncak alma arefesindeyim ama karar veremiyorum.

Sağlam bir dizüstü bilgisayar mı yoksa tablet mi alsam.Telefonum kalas Nokia C7 ancak beni idare ediyor.Zaten sadece konuşuyorum.

Yapacaklarım internette sörf, film, dizi, video ve blog takibi.

Bilgisayar alırsam 2000 TL gibi bir bütçeye, oyun da oynayabileceğim ASUS, tablet alırsam da Galaxy Note 10.1 almayı planlıyorum.

Sizce ne yönde karar versem?
0
Evocati
(29.12.13)
Tablet alırsanız nasıl oyun oynayacaksınız? Laptop daha mantıklı.
0
whoosie
(29.12.13)
bilgisayarin yoksa tablet iyi bi fikir degil.

notebook al.

sonucta tablette yapamayacagin seyler olacak.

tablet biraz fantazi bir urun. laptopun varsa sonra yanina alabilirsin.
0
exlibris
(29.12.13)
ben uzun sure latorsuz sadece tablet (ipad) ile yasadim, basta sorun olmuyor, ama bir sure sonra devamli boynumun egik olmasi, ekranin kucuk olmasi vs biraz yordu beni. bir sekilde laptopum da oldu sonra, masa basinda calismayi ozlemisim, ipadde yapamadigim bir suru sey icin ya ugrasir dururdum ya da sinirlenirdim vs o yuzden laptop her zaman daha kullanisli, hem degisiklik iyi oluyor bazen.
bence laptop alin, sonra bir ara tablet de alin.
0
dnznc
(29.12.13)
(2)

tv yayınlarını silmeyecek video sitesi

tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
var mıdır? bir çok kişi tv kanallarından paylaşıyor her türlü videoyu. ama mesela ben paylaşınca çat diye siliyorlar. hatta ve hatta geçen sene galatasaray maçında tribünden çektiğim görüntüleri youtube'a yüklemiştim. digitürk sildirtti bunları. hakkı var mıydı bilmiyorum. nasıl oluyor bu copyright
var mıdır?

bir çok kişi tv kanallarından paylaşıyor her türlü videoyu. ama mesela ben paylaşınca çat diye siliyorlar. hatta ve hatta geçen sene galatasaray maçında tribünden çektiğim görüntüleri youtube'a yüklemiştim. digitürk sildirtti bunları. hakkı var mıydı bilmiyorum.

nasıl oluyor bu copyright mopirayt?
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(29.12.13)
Digiturk kanallara görüntüleri satıyor, kanallar da bunu yayınladıktan sonra insanlar paylaşınca Digiturk'le ilgili bir şey olmuyor, o zaten parasını almış oluyor.
Digiturk'ün satmadığı (Digiturk çıkışlı olmayan) görüntüleri koyarsanız sildirebilir, zira maçla ilgili her türlü yayın hakkı onlarda.
0
whoosie
(29.12.13)
Vk.com a yuklersen kimse bi zikim yapamaz.
0
syozkn
(30.12.13)
(3)

hangi blog sitesi

agaran
diyelim ki sağlam bir blog yazmak istiyoruz. ama aynı zamanda okunsun da istiyoru. göze hitap eden bir tasarımı olsun, ne çok görsel ne çok yazı olsun. tumblr, blogspot, wordpress bunlardan hangisi seçilmeli? neler önerirsiniz?
diyelim ki sağlam bir blog yazmak istiyoruz. ama aynı zamanda okunsun da istiyoru. göze hitap eden bir tasarımı olsun, ne çok görsel ne çok yazı olsun. tumblr, blogspot, wordpress bunlardan hangisi seçilmeli? neler önerirsiniz?
0
agaran
(29.12.13)
Eğer gerçekten sebat edip düzenli olarak yazacaksan ve kişisel günce dışında gerçekten insanların ilgisini çekecek içerik koyacaksan domain ve hosting alıp wordpress tabanlı bir site kur. Yıllık ücretleri bayağı ucuz bu işlemlerin. Sonra yavaş yavaş SEO'ya uygun içerik üretmeyi falan okur öğrenir, ona göre yapar yavaş yavaş ilerlersin.

Yok uğraşmam diyorsan blogspot ya da wordpress diyorum.
0
whoosie
(29.12.13)
blogspotla başla, devam eder keyif alırsan hosting alıp wordpress'e geçersin.
okunurluk istiyorsan istikrarlı yazmak lazım.
0
doxanikee
(29.12.13)
20 den küçüksen tumblr. Diğer türlü wordpress iyidir.
0
alideemir1
(29.12.13)
(3)

Kedimizin bitmeyen hapşırıkları

metraj04
4 aylık bir kedimiz var. Aldığımızda bir şeyi yoktu fakat ev arkadaşımın soğuk mama vermesiyle birlikte kedimiz nezle oldu. İlk hafta veteriner antibiyotik vermedi,gidişatı seyrettik. İkinci hafta geçmeyince antibiyotiğe ve vitamine başladık. Her gün yarım antibiyotik şeklinde, 10 günde bitirdik ila
4 aylık bir kedimiz var. Aldığımızda bir şeyi yoktu fakat ev arkadaşımın soğuk mama vermesiyle birlikte kedimiz nezle oldu. İlk hafta veteriner antibiyotik vermedi,gidişatı seyrettik. İkinci hafta geçmeyince antibiyotiğe ve vitamine başladık. Her gün yarım antibiyotik şeklinde, 10 günde bitirdik ilacını,fakat yine geçmedi. Aşısız olduğundan aşılarını yapabilmemiz için antibiyotiğe ara vermemiz gerekti. İlk aşısını oldu ve şu an beklemedeyiz fakat hapşırıklar devam ediyor. Onun dışında yemesinde,içmesinde, tuvalete çıkmasında hiçbir problem yok. Ateşi de hiç çıkmadı. Keyfi gayet yerinde velhasıl. Şu hapşırık işini nasıl çözücez onu bilmiyorum. Böyle bir tecrübesi olan ya da bu konuda önerisi olan bilgili abilerim,ablalarım amca ya da teyzelerim varsa çok sevinirim.

Bu arada öksürük mü değil mi anlam veremediğim sesler de çıkarıyor. Yere yakın şekilde sanki boğazında balgam varmış da çıkaramıyormuş gibi tıksırıyor. Kahvehane gibi değil ama yine de evde maalesef sigara içiliyor. Acaba ev içerisindeki sigara dumanından rahatsız oluyor olabilir mi ?
0
metraj04
(29.12.13)
o yere eğilip balgam çıkarma gibi şeyler tüy kusmaya çalışması. Kendi kendine halleder, bol temiz suyu olsun, isterseniz bir saksıya çimen ekip koyun bir kenara, arada yer.
0
whoosie
(29.12.13)
Midesinde tuy birikmis olabilir o hapsuruk dedigin one dogru kusma refleksi olabilir mesela midedeki tuyleri atmak icin cabalama hareketleri.
0
duzsac
(29.12.13)
Aksırması tüy birikmesi olabilir ama hapşırması tüyden değil eminim. Burun akıntısı da vardı çünkü. Gece babaanne gibi horluyodu burnu dolu olduğundan. Son iki gündür enjektörle burun damlası damlatıyorum. Yeni yeni azaldı,en azından burnunda sümükleri kurumuyor şimdi :)
0
🌸metraj04
(29.12.13)
(6)

markafoni.com da tekrar kampanya olur mu ?

gorki
bir markanın kampanyasını kaçırdım tekrar kampanya olur mu ?
bir markanın kampanyasını kaçırdım tekrar kampanya olur mu ?
0
gorki
(29.12.13)
evet oluyor genelde.
0
tuborg yesili
(29.12.13)
çoğu marka tekrar tekrar kampanya yapıyor orada zaten. hangi markaydı?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(29.12.13)
markasına bağlı. Bazıları 2 haftada bir tekrar tekrar çıkıyor, bazıları çıkmıyor. Ama büyük ihtimalle tekrar olur.
0
whoosie
(29.12.13)
orient saat kampanyası
0
🌸gorki
(29.12.13)
Orda bitince büyük ihtimalle trendyolda çıkar daha sonra tekrar markafoniye gelir.
0
dibini gor
(29.12.13)
tüm markalar trendyol, markafoni ve limangoda dönüşümlü olarak satılıyor. bu üçünü düzenli takip et denk getirirsin.
0
halitkin
(29.12.13)
(2)

Böyle bir şeyi nereden bulabilirim?

bi mekan
Merhaba, Resimlerdeki gibi bir şeyi nereden bulabilirim? Mudo'da yok ki en akla yakın ihtimal orasıydı. Başka nereye baksam bilemedim. "Ördür - ör" gibi seçenekleri rafa kaldırıyoruz, zaman yok. :)Ekleme: Belirtmemiş olmak benim hatam tabii, şehir Ankara maalesef.
Merhaba,

Resimlerdeki gibi bir şeyi nereden bulabilirim? Mudo'da yok ki en akla yakın ihtimal orasıydı. Başka nereye baksam bilemedim. "Ördür - ör" gibi seçenekleri rafa kaldırıyoruz, zaman yok. :)

Ekleme: Belirtmemiş olmak benim hatam tabii, şehir Ankara maalesef.
0
bi mekan
(29.12.13)
Gördüm bundan geçenlerde ama tam hatırlamıyorum nerede olduğunu. Büyük ihtimalle Kadıköy'de Reks'ten aşağı inince sağda 2-3 tane hediyelikçi stili yer var, orada bir yerde görmüştüm. Tam hatırlarsam editlerim yarın falan.
0
whoosie
(29.12.13)
zet'te bir dükkan satıyor bunlardan. linkten ulaşabilirsiniz ürünlerine.

www.zet.com
0
lamira
(29.12.13)
(6)

10 tl civarında unisex bi hediye önerisi?

ilkistan
malum yılbaşı çekilişi arkadaşlar. hem erkek hem kız için verilebilir olan şirin bir hediye fikriniz var mı acaba çıkıp alsam ?
malum yılbaşı çekilişi arkadaşlar. hem erkek hem kız için verilebilir olan şirin bir hediye fikriniz var mı acaba çıkıp alsam ?
0
ilkistan
(28.12.13)
20tlye 500 parçalık puzzle alabilirsin
0
ravioli
(28.12.13)
maksimum 10 lira civarı olması lazım parasal olarak zor durumdayım da :)
0
🌸ilkistan
(28.12.13)
bere ya da atkı. Tabii hem erkek hem kız için olmaz, birinden birini seçicen.
0
whoosie
(28.12.13)
kitabı ben de düşündüm de arkadaş ortamında ciddi bir hediye olmaz mı ya :)
0
🌸ilkistan
(28.12.13)
metis'in 2014 ajandasını al, hem 4 lira hem ciddi hem eğlenceli hem de mesaj içerikli
0
zahmet
(28.12.13)
Çeyrek piyango bileti, 12,5 TL.
0
lazor
(29.12.13)
(2)

Ferit şahenk olayı nedir?

Sskywalkeremre
Kaçırmışım dönekliğinide birisi özet geçebilir mi
Kaçırmışım dönekliğinide birisi özet geçebilir mi
0
Sskywalkeremre
(28.12.13)
whoosie
(28.12.13)
o değil de, şahenk in bu sözlerinden bunu çıkaran adama helal olsun:) nasıl bi kafa lan bu?
ha terk etme olayına gelirsek, ferit şahenk hiçbir zaman gemide değildi...
0
ne nicki be
(28.12.13)
(8)

moda'da nerde ne yemek lazım?

tepedeki psychedelic adam
``
0
tepedeki psychedelic adam
(27.12.13)
kemal usta'da waffle yenebilir
0
Nirvanaaa
(27.12.13)
daha böyle akşam yemeği gibi.
0
🌸tepedeki psychedelic adam
(27.12.13)
köyüm pide tercih edilebilir.
0
Nirvanaaa
(27.12.13)
moda teras, koço
0
[silinmiş]
(27.12.13)
viktor levi şarapevi'ne gidebilirsiniz.

www.viktorlevimoda.com
0
archmage mahmut
(27.12.13)
Kirinti
0
demoniclewinsky
(27.12.13)
edirne köftecisi, casa di moda, (biraz bahariyeye yaklaşırsak) red house, pide sun ilk aklıma gelenler.
0
whoosie
(27.12.13)
kimse kassap dememiş
0
marisa
(27.12.13)
(7)

blenderın motoru mu yandı acaba?

disfori
blenderı kullandıktan sonra fişten çıkarmıştım. en az yarım saattir dışarıda duruyor hiç fişe takmadım ama hala sımsıcak üzeri. motoru mu yandı acaba? neden hala sıcak? yanmaya devam mı ediyor yoksa? neler oluyor içinde şu an acaba? tekrar kullanmam gerek ama korkuyorum bir şey olur mu diye.
blenderı kullandıktan sonra fişten çıkarmıştım. en az yarım saattir dışarıda duruyor hiç fişe takmadım ama hala sımsıcak üzeri. motoru mu yandı acaba? neden hala sıcak? yanmaya devam mı ediyor yoksa? neler oluyor içinde şu an acaba? tekrar kullanmam gerek ama korkuyorum bir şey olur mu diye.
0
disfori
(27.12.13)
İçi yarım saat boyunca yanıyor olsaydı bence dışardan farkederdiniz kesin, plastik olduğunu varsayarak yazıyorum, kokusu falan gelirdi.
0
aksimetre
(27.12.13)
burnumu yaklaştırınca hafif bi koku da geliyor zaten
0
🌸disfori
(27.12.13)
ben şimdi bunu fişe takıp kullansam en fazla ne olabilir acaba?
0
🌸disfori
(27.12.13)
komşuya götürün, "bizim prizler bozuk bir deneyebilir misiniz" diye rica edin belli olur.
0
aksimetre
(27.12.13)
ufak aletler oldugundan sogutmalari yok yada ufak haliyle sogumalari zaman alir. aldigin koku da motor kokusudur, bizim blendirda yapiyor oyle
0
mattiadestro
(27.12.13)
en kötü sigortayı attırır ama büyük ihtimalle sadece çalışmaz ya da çok düşük devirle çalışır.
0
whoosie
(27.12.13)
blendırlar ürettikleri ısıyı dışarı atabilen aletler değiller, hem hijyen hemde su geçirmezlik meselesinden dolayı kapalı bir hazne içerisinde çalışırlar.

çabuk ısınmaları, çabuk soğumamaları bu yüzdendir.

koku gelmesi pek normal değil ama uzun süre çalıştı ise olabilir.

korkmayın takın fişe, en kötü bobin eriyip şase yapmıştır sigorta atar.

blendırlar kullan at cihazlardır aslında, en ucuzlarından alıp senede yada iki senede bir tane çöpe atın.
0
cokilgincvesesgetirecekbirnickarayanadam
(27.12.13)
(4)

Iskandinav mitolojisi hakkinda bir soru

youshookmeallnightlong
Selam vikingler. Mitolojiye epey bir yabanciyim, yeni yeni ilgi duymaya basladim. Simdi merak ettigim bir konu var, ragnarok'tan sonra ne oluyor? Bununla ilgili ayrintili bilgiye bir turlu ulasamiyorum. Tanrilarin yeniden dirildigi ve nefretin bir daha olmadigi soyleniyor, o zaman loki ne yapiyor? L
Selam vikingler. Mitolojiye epey bir yabanciyim, yeni yeni ilgi duymaya basladim. Simdi merak ettigim bir konu var, ragnarok'tan sonra ne oluyor? Bununla ilgili ayrintili bilgiye bir turlu ulasamiyorum. Tanrilarin yeniden dirildigi ve nefretin bir daha olmadigi soyleniyor, o zaman loki ne yapiyor? Loki de mi iyi bir tanri oluyor? Oncesi ve sonrasinda tanrilar yine yasiyorsa ragnarok'tan neden bu kadar korkuluyor. Sonucta valhalla'ya gitmek icin olumden korkulmuyorsa, ragnarok icin de ayni hislerin duyulmasi gerekmez mi?
0
youshookmeallnightlong
(27.12.13)
Ragnarok'ta Heimdall ile Loki birbirlerini öldürüyor. Bu savaşta pek çok tanrı birbirini katlediyor. Bildiğiniz üzere Ragnarok'ta dünya yanıp gidiyor ve sağ kalan Aesir tanrıları ile yeni bir dünya başlıyor.
0
timburton
(27.12.13)
whoosie
(27.12.13)
Öyle düşünmeyin, bunlar anlatılardan derlenmiş şeyler. Bir hikaye anlatıldığı zaman sonu olması gerekir ki bugüne (yani anlatıların gününe) bağlanabilsin.
edit: orada bitiyor mu, devamı yok mu diye bir soru vardı, onun yanıtı bu.
0
whoosie
(27.12.13)
Burada çok detaylı yazamayacağım çünkü sayfanın sonu gelmez ancak Snorri Sturluson'un eddalarında anlatılıyor bunlar nispeten. Wiki üzerinden gitseniz bile kaynaklara yönlendiriyor onlar da aslında.

Şimdi Ragnarök sırasında büyük savaşlar var ve sonunda ölenler oluyor ve tanrıların hepsi dirilmiyor. Thor falan da yok yani, ölüyor o da. En sonunda Surtr her yöne beddua edip 9 dünyaya da ateşler salıyor (cidden ateş salıyor) her yer yanıyor ve en sonunda dünya batıyor. Lif ve Lifthrasir Hoddmimir'in ormanına saklanıyorlar, Surtr'un ateşinin yok edemeyeceği tek yer. Sonrasında dünya yeniden yükseldiğinde insanlar böyle çoğalıyorlar.

Loki ise Ragnarök sırasında Heimdallr ile savaşıyor ve birbirlerini öldürüyorlar.

Ragnarök'ten korkulmasına gelince, aslında korku dememek lazım. Tüm tanrılar geri gelmiyor zaten. Ayrıca Ragnarök kötülük sonuçta, korku değil ama engellemeye(ya da geciktirmeye diyeyim) çalışıyorlar. Ragnarök'te Valhalla falan da kalmıyor, Idavöllr falan kalıyor gerçi de yani Ragnarök normal bir şekilde savaştı öldü olayı değil.

Edit: İstediğiniz zaman her türlü soruyu sorabilirsiniz. Bildiğim kadarıyla cevaplamaya çalışırım. İskandinav mitolojisi güzeldir :)
0
thor odinsson
(27.12.13)
(4)

dünya nüfusu

etki
http://www.worldometers.info/tr/ sitesine göre bu yıl 137 milyon kişi doğup 56 milyon kişi ölmüş. 80 milyon net nüfus artışı var?! bu hesaba göre 100 yıl sonra dünya nüfusu 8 milyar artacak mı yahut 100 yıl önce dünya nüfusu 0 mıydı?nüfus zaten 7 milyar şu an ?!! burdaki yanlışlık ya da benim anlam
www.worldometers.info sitesine göre bu yıl 137 milyon kişi doğup 56 milyon kişi ölmüş. 80 milyon net nüfus artışı var?! bu hesaba göre 100 yıl sonra dünya nüfusu 8 milyar artacak mı yahut 100 yıl önce dünya nüfusu 0 mıydı?

nüfus zaten 7 milyar şu an ?!! burdaki yanlışlık ya da benim anlamadığım ne? aradaki fark o kadar ki ölüm doğum hızıyla da açıklanacak şey degil.
0
etki
(27.12.13)
kümülatif artış denen bir şey var. Eskiden az kişi vardı, az artıyordu, şimdi çok kişi var çok artıyor. 100 yıldan daha önce o kadar artacak yani.
0
whoosie
(27.12.13)
verdiğiniz hesaba göre nüfus artış hızı %1.1 civarında bi şey oluyor. bunun son 100 yıldır sabit olduğu varsayımıyla 100 yıl önceki nüfusa ulaşmak için 7 milyar bölü 1.011üzeri100 yapabilirsiniz. bunun sonucunda da 2 milyar 344 milyon gibi bi sonuca ulaşılıyor.

demem o ki sayılar değil oranlar üzerinden giderseniz sağlıklı sonuçlara ulaşırsınız.

ek: ama tabii ki bu nüfus artış oranı da sabit değil. zaten sabit 1.1 gibi bi oran olsa 2500 yıl önce ilk insanın filan gelmiş olması gerekiyor.

hesaplarım tümüyle yanlış da olabilir :)
0
mosakale
(27.12.13)
grgn
(27.12.13)
insanlık tarihi milyonlarca yıl önceye gidiyor. milyon yıldır yaşamış insan sayısı toplam 100 milyar civarı. şu an yaşayan insan sayısı ise 7 milyar.
sanırım yaptığın hesap hatasını açıklamak için bu yeterli. bütün insanlık tarihi nerdeeeee şimdiki zaman nerde, ama nüfusa bakınca sadece 15 katı civarı. çünkü Nüfus artışı doğrusal değil logaritmiktir.
0
temir
(27.12.13)
(22)

İstanbul'da nerede yaşayalım?

caknikilsin
Herkese merhaba,İş nedeniyle İstanbul'a taşınıyoruz. Ben Maltepe'de çalışacağım, eşim Sarıyer'de. Şimdi soru şu, er kişi olarak ben yolu çok dert etmiyorum ama eşim için biraz endişeliyim. Acaba nerede yaşasak ulaşım konusunda en az sıkıntıyı yaşarız? Eşimin vapuru kullanacağı yerler tercihimiz. Kir
Herkese merhaba,

İş nedeniyle İstanbul'a taşınıyoruz. Ben Maltepe'de çalışacağım, eşim Sarıyer'de.

Şimdi soru şu, er kişi olarak ben yolu çok dert etmiyorum ama eşim için biraz endişeliyim. Acaba nerede yaşasak ulaşım konusunda en az sıkıntıyı yaşarız? Eşimin vapuru kullanacağı yerler tercihimiz.

Kira konusunda 1750 TL'ye kadar limitimiz var. Biraz merkezi bir yerde, eli yüzü düzgün bir evde yaşamak istiyoruz.

Önerileriniz nelerdir?
0
caknikilsin
(27.12.13)
oturduk 3 kişi kafa kafaya verdik ve üsküdarda karar kıldık. sen kadıköye geçip metroyla işe gideceksin, eşin de vapurla gidecek işe.
0
ben ne dedim
(27.12.13)
Üsküdar +1, hatta İcadiye, Tunusbağı, Doğancılar, Çiçekçi tarafları
0
aychovsky
(27.12.13)
Bayağı zor soru. Eğer çalışacağı yer İDO iskelesine yakınsa Kadıköy-Sarıyer denizotobüsü var. Dönüş sati 18.10 olduğu için sahile yakın olması lazım biraz. Maltepe de kolay zaten, metro var kadıköyde.
0
whoosie
(27.12.13)
evet üsküdar mantıklı. 1750 tl ye gayet güzel bi daire bulunur üsküdarda. hatta o para oraya çok bnce
0
esek sipasi
(27.12.13)
üsküdar eşiniz için değil sizin için daha kolay olur. eşinize pozitif ayrımcılık yapacaksak bence ideal olan şişli-mecidiyeköy. siz metrobüsle karşıya geçebilirsiniz. eşiniz de metroya binip hacıosman'dan sarıyer'in her noktasına kolayca ulaşabilir. trafik diye bir derdi de olmaz. üsküdar'dan beşiktaşa geçse metro vb olmadığı için istanbul'un en yoğun trafiğiyle karşı karşıya kalır.
0
temasettin
(27.12.13)
Eşinizin Sarıyer'in neresinde çalıştığı önemli. Hacıosman Derbent civarı ikamet sizin için uygun olabilir. 2 araç kullanarak gidiş 1 saat geliş 1 saat harcayarak maltepeye gidebilirsiniz.
0
beter olun
(27.12.13)
Eşim Koç Üniversitesi'nde çalışacak.
0
🌸caknikilsin
(27.12.13)
servis durumları nasıl peki ?
işyerinin servisi var mı ?
istanbulda trafik genel olarak sabahları anadoludan avrupaya, akşam avrupadan anadoluya şeklinde oluyor.
üsküdarı tavsiye etmiyorum, neden derseniz üsküdardan direk sarıyere geçemiyorsunuz, beşiktaştan sarıyere ulaşım sahilden de, büyükderedende büyük sıkıntı. ( levente 15, maslağa yarım saatte gidebilirseniz şanslısınız, sarıyer 1 saati rahat görür).

bu yüzden kadıköy diyorum ben anadolu yakasında, siz metro ile gidersiniz, eşiniz deniz otobüsü ile ( günde 10 tlyi geçiyor ulaşım masrafınız bu arada).

avrupa yakasında ise balmumcu zincirlikuyu diyorum, siz metrobüs+metro, eşiniz direk otobüs minibis yapabilir ( bu da günde 10 tl yi geçer)

kavacık ise plase, arabanız varsa özellikle, eşiniz 2. köprüden sarıyere siz tem yolundan maltepeye ( ki bu yol sabahları boş, akşam dönüşte de boş ) gidersiniz.
0
joe dalton
(27.12.13)
üsküdar uzak olur yahu sarıyer'e. bi de koç'taymış. bence de sarıyer civarında ev bakabilirsiniz. ya da levent, hacıosman filan metro hattında bi yer uygun olabilir. hatta kurtuluş filan bile olabilir bence. ama her türlü istanbul trafiğinin çilesini çekiceksiniz bi miktar.
0
tepedeki psychedelic adam
(27.12.13)
Eşiniz Koç Üniversitesi'nde çalışacaksa dediğim gibi Hacıosman Derbent gibi yerler sizin için uygun. Koç Üni'nin servisleri var. Güzergahlara yine de bakın. Oömadı Koç Üni'ye giden otobüsler var Hacıosman'dan. Hacıosman Koç Üni arası 35 dk. Sizin Hacıosmandan işinize mesafe yaklaşık 60 dk.
0
beter olun
(27.12.13)
Ha bir de seyrantepe sanayi mah. 4. levent, yeni levent civarını önerebilirim. böylece eşiniz metroya hacıosmana gidip ordan otobüse aktarma yapar. Siz de 500T'ye binip 40-45 dk 'da maltepeye gidersiniz. Avrupa yakası tercihiniz olsun. Trafik yönleri sabah avrupa-asya gidişi daha uygun.
0
beter olun
(27.12.13)
son bilgilere göre ben de hacıosman diyorum. çünkü koç üni sarıyere bile uzak sayılır.
siz ise, hacıosman metroya yakın bi yer tutmaya bakın, oradan zincirlikuyu metro, metrobüs ( tahmini yarım saat sürer yürümelerle), metrobüs uzunçayır (15 dakika) oradan metro ile maltepe ( 10dk yürüme sonrası 15 dakika anca sürüyor).
eğer eşinizin sabah 9 da iş başı olma zorunluluğu yok ise ( sarıyer deniz otobüsleri 9:15 gibi sarıyere varıyor), hala kadıköy diyorum tabi :D

eşinizin mesai saatlerine bağlı birazda durum. amacım sizi köprü trafiğine maslak cehennemine sokmadan ulaştırmak :D
0
joe dalton
(27.12.13)
ne üsküdar'ı abi üsküdar nere sarıyer nere en azından bence ve kati suretle şişli metroya yakın yerler olmalı mümkünse 2 dk olsun. abi artık sende bi yol bulursun metrobüs var nasılsa :P
0
aktör
(27.12.13)
koç'ta çalışacaksa iş değişir. hacıosman'dan koç'a gitmek bile yarım saat neredeyse beter olun'un dediği gibi. metro güzergahında hacıosman metroya mümkün olduğu kadar yakın bir yerde oturmalısınız. hacıosman metroya yürüme mesafesinde güzel siteler var, o bütçeyle rahatça daire bulabilirsiniz.
0
temasettin
(27.12.13)
500t öneren arkadaşlara şunu diyebilirim.
öncelikle 500t ye leventten binemezsiniz, 4.levent sanayi arasında bi yerden binmeniz lazım. sanayi mahallesinde ev bakmıştım, ortam iyi değil, iyi olan taraflar ise çok pahalı. 500t ise ayrı zulüm bir araç zaten, 40-45 dakika ızdırap çekerim derseniz siz bilirsiniz. takım elbise ile binecekseniz hele tam bittiniz, dayak yemiş gibi çıkıyordum 500t den.

bu yüzden eşinizin çalışma saatleri uygunsa kadıköy, değilse hacıosman diyorum ben. hacıosmanda siz sıkıntı yaşayacaksınız günde 2,5 saat kadar bilginiz olsun ama eşiniz rahat edecek.
0
joe dalton
(27.12.13)
kadıköyden koç üniye nasıl ulaşım sağlamayı düşünüyorsunuz ? tek deniz otobüsü var o da saat 9:15 te sarıyere varıyor. beşiktaştan giderim derseniz, zinicrlikuyu maslak trafiğini nasıl geçeceksiniz ?
belki kabataştan metro ile hacıosman olabilir ama o da en az 45 dakika ediyor.
0
joe dalton
(27.12.13)
biz de ilk başta acıbadem diye başladık ama gördüğünüz gibi durum biraz karışık:)

bu arada servis yok, her ikimiz için de, araba var ancak çok kullanma taraftarı değiliz.
0
🌸caknikilsin
(27.12.13)
eşinizin deniz yolu ile işyerine ulaşımı kolay olacaksa kesinlikle anadolu yakasında oturun, üsküdar güzel fikir

ama kabataş bostancı deniz otobüsleri de var yani karşıda oturursanız kabataş bostancı sarı dolmuş / minibüs ile maltepe yapabilirsiniz

eşinizin işyerine denizden ulaşım sıkıntılı olacaksa avrupa yakasına taşının kadıncağız metrobüs kullanmasın
0
azizakin
(27.12.13)
Merhaba,

Aracınız varsa Sarıyer'de oturmanızı öneririm. Yaklaşık 60 dakikalık bir yol olacak sizin için ancak eşiniz için en ideali o. Koç Üniversitesi'nde çalışan kuzenim Sarıyer'de oturuyor. Ailesi Erenköy'den(Maltepe'ye yakındır) Sarıyer'e 1 saatte gittiklerini söylüyorlar aşağı yukarı.

Sizin için de şöyle bir avantajı olacak, trafiğin yoğun olduğu tarafta değil, görece az yoğun olduğu tarafta olacak ulaşımınız hep.

Başka çözüm üretemiyorum, iş yerleriniz çok uzak birbirine.
0
saygilarefendim
(27.12.13)
bu arada üsküdar diyen arkadaşları, yardım isteyenleri yanlış yönlendirdikleri için kınadığımı belirtirim.
üsküdardan sarıyere direk herhangi bir deniz ulaşımı yok arkadaşlar. ulaşabildiğiniz kabataştan sarıyere füniküler+metro+hacıosmandan otobüsle 1 saatte ulaşmak imkansız. beşiktaştan sarıyere de 1 saatte gidemezsiniz, istinyede oturan arkadaşım trafikten dolayı beşiktaştan istinyeye deniz otobüsü ile gidiyordu.

hacıosman - sarıyer eğer arabanız varsa uygun olur, ızdırabı erkek tarafı çeker hesabı, ama benzine can dayanır mı bilmiyorum; çünkü sarıyer maltepe arası 40 km, trafik olsun olmasın bi de köprü parası cabası, yani araç 20 kuruş yaksa km de, günde 20 tl yol parası çıkar cepten. toplu taşıma derseniz, hacıosman metro- zincirlikuyu metrobüs - ünalan metro 1.15-1.30 sürer.

bi de aklıma geldi. kabataş mümkün. siz kabataştan vapurla kadıköye (20-25 dakika sürüyo), oradan metro ile maltepe ( inçıklarla 30 dakika) sürüyor, hatta bostancıya gidip, oradan minibüsle ( tren kapalı şu an) maltepe gidebilirsiniz, eşiniz ise füniküler+metro ile hacıosmana 40 dakikada varır, servis varsa oradanbiner mis gibi gder.
servis yoksa bu da biraz yaş tabi.
0
joe dalton
(27.12.13)
@joe dalton
500T'ye leventten binilir demedim. yeni levenetten binilir dedim. yeni levent denilen safirin karşı tarafı olur.
ki bana göre en ideal yer burası gibi duruyor.
0
beter olun
(27.12.13)
ben koç'a yakın oturuyorum. eşiniz kadıköy ve üsküdardan zor gelir. ancak karşıya geçecek ve beşiktaştan koç uni servisine binecek. koç universitesi gerçekten şehre çok uzak bir de anadolu yakasından gelirse iyice zor olur.
0
nzessia
(27.12.13)
(2)

Starbucks Kahve Tavsiyesi

arnold schwarzeneger
Aşağıdaki duyuruyu görünce aklıma geldi. Yabancı Paleo forumlarında bir kaç tavsiye görmüştüm ama Türkçe isimlerini bilmiyorum. Aradığım şekersiz, servis başına düşen karbonhidrat miktarı düşük ve yağ oranı görece yüksek bir kahve karışımı. Yağca yüksek, şekersiz kremalar varmış ama ben bulamadım. Ş
Aşağıdaki duyuruyu görünce aklıma geldi. Yabancı Paleo forumlarında bir kaç tavsiye görmüştüm ama Türkçe isimlerini bilmiyorum.

Aradığım şekersiz, servis başına düşen karbonhidrat miktarı düşük ve yağ oranı görece yüksek bir kahve karışımı. Yağca yüksek, şekersiz kremalar varmış ama ben bulamadım. Şekersiz fındık kremalı Americano içtim, iğrenç geldi. Onun dışında hep Latte içiyorum, o da fazla sütlü geliyor.

İşte sürekli sert kahve içiyorum, en azından mekana gidince yumuşak içimli şekersiz bir alternatif olsun.
0
arnold schwarzeneger
(27.12.13)
denemedim ama dediğiniz gibi şekersiz bol yağlı kremalar özellikle kahvede berbat olmaz mı? Sadece kahvede değil, normalde de oldukça itici geliyor. Latte'deki sütü azalttırabilirsiniz ya da filtre kahve veya americano alıp kendiniz şekerlerin oradaki sütten ekleyebilirsiniz.
0
whoosie
(27.12.13)
Şurada heavy whipping cream diye bir şeyden bahsedilmiş mesela. Filtre kahve + süt de denedim ama amacım biraz değişiklik.

paleohacks.com
0
🌸arnold schwarzeneger
(27.12.13)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.