Giriş
(1)

marmara üniversitesi-mediko

ruhibirbanyo
marmara üniversitesinin öğrencilerine sunduğu böyle bir hizmet var mıdır? var ise nasıl ve nereden alınır? ücretli midir? psikiyatri bölümü var mıdır?
marmara üniversitesinin öğrencilerine sunduğu böyle bir hizmet var mıdır? var ise nasıl ve nereden alınır? ücretli midir? psikiyatri bölümü var mıdır?
0
ruhibirbanyo
(10.05.10)
uyuklayankedi
(10.05.10)
(7)

hangisi doğru?

baldur
yapmışlardır mı? yapmıştırlar mı?yardımcı fiil en sona gelir diye bildiğimden yapmışlardır doğru diye düşünüyorum ben ama sizce hangisi? ikisi de mi doğru acaba?
yapmışlardır mı? yapmıştırlar mı?


yardımcı fiil en sona gelir diye bildiğimden yapmışlardır doğru diye düşünüyorum ben ama sizce hangisi? ikisi de mi doğru acaba?
0
baldur
(10.05.10)
hocam doğru ek fiil sonda bulunur. yapmışlardır.

soru formuna sokmak için ise; yapmışlar mıdır? bakın ek fiil yine sona geldi.
0
advest
(10.05.10)
yapmış mıdırlar da olamaz mı yani ?

Bence ikiside doğru çünkü ikiside çekim eki
0
yasin273
(10.05.10)
Dilbilgisinden çok anlamamak nedeniyle bu tür durumlarda Google aramalarına oldukça güveniyorum:

"yapmışlardır"
www.google.com
"yapmıştırlar"
www.google.com
"yapmış mıdırlar"
www.google.com

Buna göre 1 doğru, 2 yanlış. 3 hiç olmadı ki...
0
crostata
(10.05.10)
birincisi doğru ikincisi yanlış dense de (veya öyle olsa bile), ikincisi yaygın olarak kullanılıyorsa o da doğru kabul edilir. galat-ı umumî, galat-ı meşhur buna denir zaten.
0
uyuklayankedi
(10.05.10)
edebiyat öğretmeni olarak söylüyorum: yapmışlardır
0
cikklett
(10.05.10)
ikisi de doğrudur.
0
desdinova
(10.05.10)
ekeylem her zaman en sonda olur, dolayısıyla yapmışlardır.
0
poset
(10.05.10)
(8)

Kiracı meselesi...Hukukçu arkadaşlar? Mantık yürütmek isteyenler?

numbernine
şimdi istanbulda bi evim var. şu an kiracı ikamet etmekte. geçenlerde kendisine evi satmayı planladığımı da söyledim. az önce aradı ve "apartmanın dış cephesi yapılacak apartmanca karar aldık daire başı 2şer milyar tutuyo" dedi.ayrıca hanımefendi zaten her ay (olmayan) bi masraf çıkartıp bi şekilde
şimdi istanbulda bi evim var. şu an kiracı ikamet etmekte. geçenlerde kendisine evi satmayı planladığımı da söyledim. az önce aradı ve "apartmanın dış cephesi yapılacak apartmanca karar aldık daire başı 2şer milyar tutuyo" dedi.

ayrıca hanımefendi zaten her ay (olmayan) bi masraf çıkartıp bi şekilde kirayı eksik yollamakta ve ses etmemekteyim.

ben de "sen ne zamandır benim yerime karar vermeye başladın, ben istemiyorum öyle bişey ve önümüzdeki 5 ay kimse dokunmasın bana" dedim.

"mahkemeye veririz o zaman" dedi.
"vermezsen de adam değilsin!" dedim, kapattım.

bu kiracıdan kurtulmak istiyorum ve bu da onun farkında olduğu için bu tür masraflarla bei kendisine bağlamaya çalışıyo sanırım. ne yapmam gerek? kendisi 10 küsür senedir evimde kiracı olarak duruyo ve adam akıllı bi zam bile yapmadım senelerdir. 500 tl'ye kalıyo kendisi! ve hala incik boncuk hesabı peşinde.

şu da şu an aylık 500 tl(!) ile kalınan ev(bi değerlendirme yaparsanız sevinirim):
www.sahibinden.com

şimdi ben bu parayı "ödemiyorm lan" desem nolur?
nası kurtulucam lan ben bu kadından?!
mümkünse çıkartıp, başkasına kiraya vermek istiyorum.
haklarım nelerdir?
0
numbernine
(08.05.10)
kira sözleşmesi bittiği gibi çakın şutu.
0
kimlanbu
(08.05.10)
kontrata tekrar göz geçirmem lazım.
peki kira normal mi? niye kazıklanıyo gibi hissediyorum ben :)
0
🌸numbernine
(08.05.10)
karara katılmak mecburi. ödemezsen mahkeme kararıyla alırlar orası ayrı. ama ödemeyi kiracı değil sen yapmalısın, kiracı ile anlaşmak zorunda değilsin.

Kontratın yoksa, kiracıyı çıkarmak daha zor eğer varsa bir avukat bul enfazla 6 ay içinde (eğer kontratın bitmesi yakınsa tabi) çıkartılır.

cins kiracı başa beladır.

edit: eski kiracı piyasanın altında öder elbette ama sanırım hakkı 600 lira olmalı 500 az gibi.
0
alchemistt
(08.05.10)
ulan bi de nick alıp burda mı yakaladın beni be kadın! çık hayatımdan!
0
🌸numbernine
(08.05.10)
herkes sallıyor arkadaş.

apartmanca karar aldık diye bir şey olmaz. genel kurul toplanır, genel kurul oy birliği ile karar alır. bir kişi olmaz derse o kadar alınmaz. genel kurulu da malikler oluşturur. yani o evin sahibi. kiracının genel kurulda yeri yoktur, katılamaz, oy kullanamaz, karar alamaz. sizin yerinize apartmanın aldığı karara katılamaz. çok sevimliyse gelip bir kenardan izlemesine izin verilebilir sessizce.

ha size genel kurul çağrısı yapılmıştır, siz katılmamışsınızdır, ona rağmen çoğunluğu sağlayıp toplantıyı yapmışlardır (veya bir hafta sonra çoğunluk aranmaksızın toplantı yapılmıştır, ona da katılmamışsınızdır), toplantıda hazır bulunanlar oy birliğiyle karar almışlardır, o zaman o karara uymak zorundasınız. uymak istemiyorsanız gidip olumsuz oy kullanacaktınız. lakin burada da kiracıya bok yemek düşer, çünkü karara uymazsanız apartman yönetiminin muhatabı kiracı değildir, sizsinizdir. kiracı sadece aidat ödemekle, ortak giderlere katılmakla yükümlüdür. sabit harcamalara kiracı katılmaz, ev sahibi katılır.

karar yasal bir şekilde alındıysa ve siz ödemiyorum lan derseniz yönetim sizi icraya verip çatır çatır alır.

karar yasal şekilde alınmadıysa, yukarıda saydığım genel kurul şartları sağlanmadıysa sıkıyorsa icraya versin, dava açsın. hiçbir şey yapamaz genel kurul kararını gösteremeden.
0
kibritsuyu
(09.05.10)
@kibritsuyu

beni bugüne kadar bi kere bile o toplantıya çağırmadılar. hatta "böyle böyle karar aldık size de şu kadar düşüyo" derlerdi ve ben de verirdim. ya da işte kiradan düşerdim oraya gidemiyosam. ama baktım ki bi iş var bu işte arkadaş. her ay bi şey çıkıyo. "karar aldık da karar aldık"
bana sadece karar geliyo, oylama kısmına bi kez bile çağırılmadım :)
ya bi de işin kötü kısmı apartmanın hepsi kadın! laf da anlatılmıyo hindi gibiler arkadaş bik bik bikbik "lanet olsun ya" diyosun bi süre sonra "ne gerekiyosa yapın"
yok ya atlatıcam ama bi gün "okuyun bakim bütün kararları şimdi" diyip 5 senelik karar oylıycam :)

sorun 3-5 milyar değil beni aptal yerine koymaları.
bi de en son mahkemeyle tehdit olayı gelince iyice çıktım zıvanadan!
0
🌸numbernine
(09.05.10)
Siz yönetimle bir görüşseniz? Dendiği gibi kat malikleri kurulu meselesini soruşturun. Size tebliğ etmek zorundalar toplantıları. Etmedilerse hatalılar.
0
uyuklayankedi
(09.05.10)
toplantıya çağrılmadan "şu kararı aldık" diye syledikleri kararların hiçbirine katılmayın, beş kuruş da vermeyin. sıkıyorsa mahkemeye versin.
0
kibritsuyu
(12.05.10)
(5)

kredi kartı ile alışveriş, gelmeyen ürün, soğuk su?

crostata
selamlar, takriben 1.5 ay kadar önce www.ncstr.com sitesinden 30 küsür liralık bir ürünün siparişini kredi kartı tek çekim ile verdim. ay sonunda ekstrede de okay bilişim adı ile hesaptan paranın çekildiğini gördüm. lakin o gün bu gün kapımı çalan bir kargo olmadı ve bir süredir de site kapalı, sanı
selamlar,

takriben 1.5 ay kadar önce www.ncstr.com sitesinden 30 küsür liralık bir ürünün siparişini kredi kartı tek çekim ile verdim. ay sonunda ekstrede de okay bilişim adı ile hesaptan paranın çekildiğini gördüm. lakin o gün bu gün kapımı çalan bir kargo olmadı ve bir süredir de site kapalı, sanıyorum şirket kapandı/iflas etti vs.

şimdi, durumum nedir arkadaşlar? giden 30 liraya acımam ama bunca yıldır yaptığım binlerce liralık alışverişi tamamen karşılıklı güvene dayanarak yaptığımı öğrenmek istemiyorum açıkçası. alıcının bir yaptırımı yok mudur? bankadan ürün gelmedi bana diyerek paramı geri alabilir miyim yoksa hakem heyeti ile mi çözülür? cidden canımı sıktı bu durum. üstüne gitsem, dava açsam dolandırıcılıktan tazminat vs alma ihtimali var mıdır?
0
crostata
(08.05.10)
İstanbul'da kurulu ise Ataşehir, İçerenköy Mah. miydi adresi? Öyleyse bu adamların ticaret odası kayıtlarında telefon bilgisi de yok.

Zaman geçirmeden bankanıza yazılı bilgi verin, sanırım harcama itirazları 60 gün içinde yapılmak zorunda (eskiden öyleydi). Borç kaydedilen tutara karşılık ürünü almadığınızı, harcamanın iptal edilmesini, tutarın iadesini (charge back) isteyin. Yani harcama itirazında bulunun. Banka sonuçta işleme aracı oluyor ve kartınızdan aldığı tutarı o işyerinin hesabına geçiyor ve adamlar teslimata ilişkin belge sunamazsa lehinize işlem yaparlar.
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
bankacılık öğrencisiyim..
banka eğer iflas ettiğini düşündüğünüz siteye ödemeyi yaptıysa parayı bankadan isteyemessiniz şayet hakem heyetine başvurcaksanız bankadan istediğinizi belirtmeyin çünkü banka bir ödeme aracı bu durumda. eğer gerçekten bir dolandırıcılık olduğunu düşünüyorsanız bu işlere kamu adına savcılık bakar. dava bildiğim kadarıyla kamu adına açılır. siz sitenin sahiplerine yönetimine ulaşmaya çalışın derim ben. bankadan paranızı alamayacağınız konusunda eminim ama siz yinede daha iyi bir bilene sorun. geçmiş olsun.
0
pekala
(08.05.10)
Ben de yıllarca bankacılık yaptım (alaylı değilim, iktisat fakültelerinde iktisat ve hukuk yanında bankacılık da okutuluyor) ve müşteri hizmetleri, araştırma, charge back servislerinde işlemleri yürüttüm. Bankaya itirazın bir süresi olduğundan ilk etapta bu yolu önerdim, bu konu da bankanın tekil davranışından ziyade Visa'nın Europay'in uygulamaları (ki kalın kalın ingilizce kitaplardadır bunların mevzuatı, okullarda okutulduğunu sanmam) doğrultusunda ele alınabilecek bir mesele, en azından denenmesi gereken bir yol. Bu yolu denemek diğerlerini denemeye engel değil, dolandırıcılıkla itham süreci başlamadan önce ödenen tutarı iade almanın çaresine bakmak gerekmez mi?

Şirketin iflas ettiği kesin değil, bu bir; banka üye işyerleri ile sözleşme yapar ve müşteri ile işyeri arasıdaki aracılık konumu çok da basit değildir, bu da iki.

Ek: Dolandırıcılık ve sahtekarlık işlemleri yapıldığından şüphelenilen kartların ve işlemlerin listesi de gelir bankaların ilgili birimlerine ve kartlara gerekli işlemler yapılır bu arada. Bu konuyla ilgili değil ama, bankaların aracıdan ibaret olmadığını, hele hele "ödeme aracı" hiç olmadığını ifade etmek için ekledim.
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
banka hangi banka?
0
let the game begin
(08.05.10)
Banka Vakıfbank, yazılı bilgi olayı aklıma yattı. O da olmazsa hakem heyetine gitmeyi düşünüyorum. Lakin burada bana göre düpedüz bir dolandırıcılık söz konusu. Siteyi kapatacaksınız madem ne diye siparişi onaylayıp parayı çekiyorsunuz, sistemi neden iptal etmiyorsunuz ürün yollamayı kestiyseniz. Bir çekilde ceza almalarını istiyorum, nasıl olacak bilemesem de.
0
🌸crostata
(08.05.10)
(3)

meyhane, istanbul avrupa yakası

denizin kulleri
efenim cumartesi gecesi hınca hınç olmayacak, olsa da karşındakini duyabileceğimiz, tercihen teypten güzeel güzel sanat müziği çalan (canlı olunca muhabbet yalan oluyor da) güzel bir meyhane var mı bildiğiniz?nevizade civarı ve asmalımescit mahşer yeri gibi cumartesileri. ne cumhuriyete ne yakup'a g
efenim cumartesi gecesi hınca hınç olmayacak, olsa da karşındakini duyabileceğimiz, tercihen teypten güzeel güzel sanat müziği çalan (canlı olunca muhabbet yalan oluyor da) güzel bir meyhane var mı bildiğiniz?

nevizade civarı ve asmalımescit mahşer yeri gibi cumartesileri. ne cumhuriyete ne yakup'a gidilir. tercihimiz bu şekil yerler.

ha bir de beşiktaş balıkpazarındaki yerleri nasıl bilirsiniz?
0
denizin kulleri
(08.05.10)
cihangir, savoy balık derim. müziğin sesini ihtiyacın olduğunda duyuyorsun.
www.savoybalik.com
0
atlantiscity
(08.05.10)
eski vakkoya arkanı ver asagı in sola don solda kalıyor: pala.
etini cok begenmiştim. muzigi hatırlamıyom ama, yanlış hatırlamıyorsam masada 3 buyuk ve hayvan kadar et yemiştik 10 kişi, 40 mi 45 mi ne verdik kafa başı.
0
hubble
(08.05.10)
Beşiktaş daha sakin evet; bir de Samatya olabilir, orada Günbilir Restoran var mesela.
Bir de Kurtuluş'ta Despina var.
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
(4)

hesaplayamadım bir türlü şu faizi (taksit kolay finansbank)

elmalili hamdi yazar
400 liralık bir şeye %2.90 faizle 9 taksite parçalayacağım ama bir türlü hesaplayamadım. alışverişi yapmadım ama 55 liralık bir işlemi eklediğim resimdeki gibi taksitlendirmek istediğimde 64,59 geri ödeme tutarı oluşuyor.55 lirayı %2.90 faizle (9 taksit) nasıl hesaplayıp da 64,59 elde ediliyor?bir d
400 liralık bir şeye %2.90 faizle 9 taksite parçalayacağım ama bir türlü hesaplayamadım.

alışverişi yapmadım ama 55 liralık bir işlemi eklediğim resimdeki gibi taksitlendirmek istediğimde 64,59 geri ödeme tutarı oluşuyor.

55 lirayı %2.90 faizle (9 taksit) nasıl hesaplayıp da 64,59 elde ediliyor?

bir de 1 defaya mahsus olarak 5 lira işlem ücretiniz geri ödeme tutarına ilave olarak ilk ekstrede yansıtılacakmış.

demem odur ki, 400 liranın geri ödeme tutarı ne olacak bu durumda?

dipnot: sözelciyim vurmayın ne olur.
0
elmalili hamdi yazar
(08.05.10)
Merhaba
gece gece taktım kafayı excel'de ayarladım uğraştım fakat finansbank'ın bu matematiğini çözemedim. 55 liraya 1 kere uygulanmış faizinden düşünsek 55x1.029=56.595 lira gibi birşey çıkar. işlem ücretini dahi eklesek 64.59 etmiyor. sonra dedim bunlar aylık olarak kalan paraya faiz uyguluyorlar, işte excel'de kurdum yaptım işlem ücretini de ekledim bu sefer benimki daha büyük çıktı(67.975). banka bunlar, vardır bildikleri diyorum, fakat gözden kaçan birşey olabilir belki.
0
urubitinga
(08.05.10)
acaba kalan paranın faiziyle birlikte mi oluyor?


ilk önce 5 liraya faiz, sonra ödenenden kalan ayın 4 liranın faizi, sonra 3 vs.

böyle de mantıksız oluyor.
0
🌸elmalili hamdi yazar
(08.05.10)
kalan paranın faiziyle hesapladım fakat daha yüksek çıkıyor o durumda. Bence işlem ücreti olan 5 lira ilk ay faiz vb. işlemlerden hariç olarak işte orada belirtildiği gibi 7.17+5 liralık bir ödeme bekleyecekler. sonra 7.17'den devam. Fakat 55 lira olan anaparayı nasıl faizlerle oraya getirebiliyorlar anlayamadım. toplam geri ödeme tutarından işlem ücretini çıkarıp 55 liralık anaparaya gittiğimde %8.3 faiz çıkıyor. enteresan.

Düzeltme: Toplam geri ödeme tutarından işlem ücretini çıkarmak yanlış oluyor. 64.59 üzerinden faiz hesaplarsak %17 çıkıyor ve belliki kesinlikle her ay kalan paraya tekrar faiz uygulanıyor.
0
urubitinga
(08.05.10)
O 5 lira hesaptan ayrı sanırım. Yani anaparaya faiz eklenip takside bölünüyor, ilk takside 5 lira ekleniyor. Ama anaparaya faiz uygulamada sorun var, çünkü 55 liraya 9 lirayı aşkın faiz uygulanmış ve bu da %17'yi geçiyor. Bu sorunlu durumu aynen uygulamayı kabul edersek; 400 liraya yaklaşık 70 lira faiz gelir, 470 lirayı da 9'a bölersek yaklaşık 52 lira olur. İlk ay 52 lira + 5 lira işlem ücreti, kalan sekiz ay da 52'şer lira ödenir.
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
(5)

uykuda nefessiz kalma

milky way
dun gece uykumda boguluyodum. ruyamda dilimde bi piercing varmis ama ona saclar takilmis ve ben elimi agzima sokup onlari temizlemeye calisiyorum, cunku nefes alamiyorum ve cok siddetli oguruyorum. bi sekilde kendimi oradan oraya atiyorum ve tek bi saci bile temizleyemiyorum ve ogurmekten bitap dusm
dun gece uykumda boguluyodum. ruyamda dilimde bi piercing varmis ama ona saclar takilmis ve ben elimi agzima sokup onlari temizlemeye calisiyorum, cunku nefes alamiyorum ve cok siddetli oguruyorum. bi sekilde kendimi oradan oraya atiyorum ve tek bi saci bile temizleyemiyorum ve ogurmekten bitap dusmusken uyandim. uyandigimda dislerimi muazzam siktigimi ve dilimin nerdeyse agzimi kaplar gibi durdugunu fark ettim. normalde boyle panik atak falan olmamasina, hastalik hastasi olmamama ragmen asiri korktum, cunku gercekten boguluyoken uyandim. ruyamda deli gibi ogurmem de aslinda nefes alamamamdan kaynaklanmis anladigim kadariyla.
sozlukte aradim taradim, apne disinda bir uykuda nefessizlik sekli bulamadim. oysa ben horlamiyorum, gercekten dilim geriye dusmustu muhtemelen ve bogazim tikanmisti.
buna benzer bisey yasayan var mi, bu sekilde olen veya tarumar olan var mi, bu nedir nedendir, baska bir seyin belirtisi midir bilmek istedim. bilgisi olan varsa aydinlatabilir mi, sorum budur.
0
milky way
(06.05.10)
bir tanıdığımızın böyle bir sorunu vardı. meğersem küçük dili büyümüş ve boğazını tıkıyormuş. uyku merkezlerinden yardım alabilirsiniz.
0
kahvegibi
(06.05.10)
Bana birkaç kez olmuştu, can sıkıcı rüyalar (kabuslar) da eşlik etmişti. Dikkat edince, çoğu zaman başım biraz fazla geriye eğilmiş şekilde ve hep sırtüstü yattığımı fark ettim (genelde sırtüstü yatmam). Bununla ilgili nette de bişeyler bulmuştum, sırtüstü yatmamaya dikkat edince kafa da o şekilde konumlanamadığı için olsa gerek uzun süredir tekrar etmedi.
0
uyuklayankedi
(06.05.10)
evet bu bahsettiğiniz aslında ciddi şekilde tehlikeli bişey. hatta bi yerlerde uyku üzerine uzman birisini dinlemiştim. adam konuşmanın bir yerinde "gece yatıp sabaha ölü kalkan insanların yakınları, çok sevabı olduğu için mutlu mesut, ağrısız sancısız öldü sanıyorlar ama adam gece uykusunda boğuluyor" gibi bir şey söylüyordu.

öncelikle bir kbb uzmanına gitmenizi öneririm. küçük dil büyümesi ya da yumuşak damağa sahip olmak falan bu tip sıkıntılar doğurabilir. eğer doktor uyku laoratuvarına gitmenizi önerirse de şurda bikaç bilgi vermiştim ben: (bkz: uyku laboratuvarı/@hevipeyra)
0
hevipeyra
(06.05.10)
@uyuklayan kedi, ben pek horlamam ve uyandigimda yan yatmis sekilde uyuyodum. basim da dilimin geriye dusmesine izin vermeyecek sekilde one egikti.
@hepiveyra, korkuncmus. tesekkurler cevap icin.
0
🌸milky way
(06.05.10)
Ben de horlamam :)
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
(4)

istanbul yol tarifi

kimlanbu
Taksimden yenikapı iskelesine toplu taşıma ile nasıl ulaşılır. google maps destekli otobüs/dolmuş vs güzergahı gerekiyor. arabayla geldiğimde zor olmamıştı dümdüz sahile doğru kaptırınca bulabilmiştim ama toplu taşımayla nasıl olur bilemedim.
Taksimden yenikapı iskelesine toplu taşıma ile nasıl ulaşılır. google maps destekli otobüs/dolmuş vs güzergahı gerekiyor. arabayla geldiğimde zor olmamıştı dümdüz sahile doğru kaptırınca bulabilmiştim ama toplu taşımayla nasıl olur bilemedim.
0
kimlanbu
(06.05.10)
McDonalds'ın karşısındaki, İş Bankası'nın ordaki duraktan Kurtuluş-Yenikapı, Mecidiyeköy-Yenikapı otobüsleri vardır, numaralarını yanlış yazabilirim diye güzergah verdim.
0
uyuklayankedi
(06.05.10)
numarasına kadar yazacak birisi çıkarsa süper olur :)
0
🌸kimlanbu
(06.05.10)
70 KY ve 69 A (Google'dan doğruladım)
0
uyuklayankedi
(06.05.10)
46ÇY - 46KY - 69A - 70KY - 325YK2
0
pposeidon_1
(06.05.10)
(14)

Kapalı Havalardan Hoşlanma

msne
merhabalar. kapalı havalardan hoşlanma, güneşli havaları sevmeme durumu hakkında biraz araştırma yaptım ve genelde depresyon belirtisi olduğu yazılmış. fakat bendeki bu durum neredeyse 10 yıldır falan var. 10 yıldır depresyonda mıyım? yaş 21 bu arada. benim durumum şöyle; yağmurlu kapalı havalara ba
merhabalar. kapalı havalardan hoşlanma, güneşli havaları sevmeme durumu hakkında biraz araştırma yaptım ve genelde depresyon belirtisi olduğu yazılmış. fakat bendeki bu durum neredeyse 10 yıldır falan var. 10 yıldır depresyonda mıyım? yaş 21 bu arada.

benim durumum şöyle; yağmurlu kapalı havalara bayılıyorum. sabah uyandığımda havanın karanlık olduğunu görmek iyi geliyor bana diyebilirim. böyle zamanlarda da evde oturayım istiyorum ( ki normalde de evden çıkmayı pek sevmiyorum ). hava kapalı olmasına rağmen yetmiyor bazen ve üstüne bir de güneşlikleri kapatıp iyice karanlık hale getiriyorum odayı. aslında annem odama girip her gün odamı havalandırıyor ve sadece bu zaman diliminde güneşlikler açık kalıyor, sonrasında hemen kapatıyorum diyebilirim. son zamanlarda da zaten iyice bir mutsuzluk hali var üzerimde, gerçi bu sınavlarla ilgili bir durum konuyla pek alakası yok. neyse uzatmayayım, nedir benim bu halim? kafayı mı yiyorum? noluyor? hayattan zevk alabilmek için ne yapmalıyım? okulda derslerden çıkıp hemen eve koşuyorum( bu durumda istemediğim bir okulda, istemediğim bir bölümde okumamdan kaynaklanıyor muhtemelen ama). neyse tavsiyeleriniz nedir?

şimdiden teşekkür ederim herkese.
0
msne
(06.05.10)
bana kalırsa kapalı havalardan hoşlanmak illa ki depresyon demek değil. mesela ben güneşli bahar günlerini sevsem de yağmurlu/karlı günlerden de büyük zevk alıyorum çünkü genel olarak evcimenlik hoşuma gidiyor. diyeceğim o ki bunu illa birşeylerin yolunda gitmediğine yormamak lazım, kişisel özelliklerle de ilgili olabilir (bunun tespiti size kalmış). öte yandan "hayattan zevk alabilmek için ne yapmalıyım" sorusu da bana kalırsa çok kişisel. bunu okula çok yormamaya çalışın derim ben, okul bazen hayatın çok minik bir kısmında kalıyor. neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz? "hayattan zevk alma" olayı kafanızda illa başka insanlarla takılmaca olmasın, tek başına da gayet zevk alınır. bir de "üretkenlik mutluluktur" vecizesini yumurtlamak istiyorum müsadenizle, belki uğraşabileceğiniz süper spesifik birşey bulabilirsiniz.
0
fotrsapka
(06.05.10)
"sonrasinda hemen kapatiyorum" ve "iyice bir mutsuzluk hali var uzerimde" cumleleri dikkat cekici.

(bkz: yeni baslayanlar icin depresyon/@compadrito)

'da yazanlar da var mi?

cevap evetse, tavsiye de orada yazili zaten.
0
compadrito
(06.05.10)
öyle şey olur mu hoca..ggomınıst yaptın mılletı, herkes güneşlı havayı sevmek zorunda mı sevebilir insan kapalı havayı da normaldir.
0
kreider
(06.05.10)
nerelisiniz?
0
jamesjersey
(06.05.10)
benim bildiğim de tam aksine kapalı havalarda yağmurlu havalarda ecde veya kapalı bi alanda kendini mutlu hissedebiliyosa insan, huzurlu ve evinde mutlu olduğunu gösterirmiş. düşününce mantıklı aslında ama diğer yönden bakınca da mantıklı. bilemedim :)
0
strangelittlegirl
(06.05.10)
ben de kendimi bildim bileli kapalı havadan hoşlanırım.yağmurlarda bir ilgisi yok,hava kapalı olsun sadece tek derdim o.ama muluyum yani.aslında olayınnedenine inmek lazım.neden kapalı havayı seviyorsun?mesela benim sebebim güneş şışığından hoşlanmama ve kapalı havayı daha estetik bulmam...hani estetik derken kapalı havanın altınd ayürümek daha keyifli oluyor mesela.
0
jpsartre
(06.05.10)
Ben de zamanla kapalı havaları sevmeye başladım, günlük güneşlik de arada fena gelmiyor ama fazla ışıktan hoşlanmıyorum. Bir de güneşli havayı seven ve mutsuz-depresif insanların sayısı az değil. Bu nedenle 'kapalı havalardan hoşlananlar depresiftir' denemez.

Bana göre hayattan pek zevk almamak da depresyon belirtisi değil, o kadar da zevk alınacak hayatlar yaşamıyor insanların çoğu, onlara da polyannacılık öneriliyor demek. Gerçekçi olmak insanı biraz karamsar yapabilir, bunu da hastalık adıyla yaftalamak bence kasten yapılan bir hareket. Konu uzun ama bu kadar yazabildim.
0
uyuklayankedi
(06.05.10)
yalnız değilsiniz. Yağmurlu sabahları sevenler kulübümüz bile var hatta , hiç depresif bir blog değil, bir ara uğrayın :)
0
sayinseyirciler
(06.05.10)
@jamesjersey
ankara'da yaşıyorum doğduğumdan beri.
0
🌸msne
(06.05.10)
eheheh çok değişik bir soruymuş
kapalı havaları ben de çok severim. belki basınçla ilgili bir durumdur. bulutlar insana yorgan gibi gelir valla. ama anormal olduğunu hiç sanmıyorum. :) güneşten rahatsız olmak da çoğu insan için epey normal bişi, hele ki günümüzdeki uv durumu düşünülürse...
ayrıca son vahiylerimi göz önüne alırsam depresyonun da zararlı bişiden ziyade doğru anlaşıldığında çok faydalı olduğunu keşfetmiş bulunuyorum. hehe :P
0
kediebesi
(06.05.10)
öncelikle cevaplar için teşekkürler. ama gördüğüm kadarıyla sadece kapalı havalara takılmış cevap verenler. bunun yanında perdeleri de sürekli kapatıyorum ve anne babam sürekli ne bu böyle için kararacak falan diye tepki gösteriyolar. ben de acaba sorun bende mi diye düşünüyorum. yani çok anormal bir durum mu? bir de kapalı havaları yazma nedenim, hep söylenir ya işte güneş yüzünü gösterdi herkes cıvıl cıvıl vs. diye. bende hiç öyle bir durum olmuyor. tam tersine hatta bütün gün yatıp uyumak istiyorum.( gerçi bu durum havalarla ilgili de değil sürekli-yılın her günü- bu durumdayım). güneşli günlerde içimi garip bir kasvet kaplıyor, göğsüme bir şey oturmuş gibi oluyorum hatta.
0
🌸msne
(06.05.10)
heee ben de aynen öyleyim. bana da anam öyle der, gelir perdeyi açar ben de açmaaaağğğ derim ve ters bir durumum olduğunu hiç sanmıyorum. şu an gökyüzü ması ması mavi, kelebekler böcekler hepsinin gönül yayları gevşemiş, bu da bana çok iyi geliyor mesela,
içim şenleniyor. bu güzel dünyamızın her halini çok seviyorum. gümbür şimşekli, dolulu fırtınalara da bayılırım. bi tek donsuz, :P (ali esin mi dediydi yaa heheh) yapış sıcak rüzgarsız günleri pek sevmem, genel olarak doğa da sevmiyor zaten, tüm canlılar gölgeye, yerin altına, su kenarlarına kaçıyor. gel seni mandalina bahçelerinde gezdirelim o kokuyu bi duysan bi daha böyle şeylere takılmazsın. iyisin iyi, koçsun. tek sorunun ankara'da olmak, o çukurdan bi çık bak neler oluyor, orada insan çökelek gibi kalıyor, neden onca medeniyet kurulmuş sanıyorsun. manyetik alandan. tavşanı keçisi kedisi hep bembeyaz. manyetik alan... :) senin bi sorunun olduğunu hiç ama hiç sanmıyorum.
0
kediebesi
(07.05.10)
@ kediebesi'ne kulak veriniz. Ben de perdeleri açmam kolay kolay, hatta çok karanlık değilse mutfakta, banyoda ışığı bile açmam, önümü görebilecek kadar aydınlıktan fazlasını istemem. Her şeye bir hastalık bulunuyor günümüzde, sağlık da bir sektör olduğundan ve de iletişimin yaygınlaşmasından istifade kolayca da "müşteri" buluyorlar. Bunlara kafa yormayın, yok bir tuhaflık yani.
0
uyuklayankedi
(08.05.10)
hafif yağmur çiselenen kapalı havalara bayılırım. hele bir de ormanlık bir alan varsa değme gitsin bir de çay of beşbeş derim. yazı sevmiyorum kışı sonbaharı ilkbaharı daha çok seviyorum. depresif değilim. normal kişisel bir olay bu hoşlanma meselesi yani. karın üstünde mangal da dehşet olmaktadır. o mangal ateşinde ısınırak bir yandan da rakı yı yudumlamanın tadı heç bir şeyde yok hafız devam devam.
0
seyduna6687
(02.07.10)
(5)

Yıldızlar ve Parlak Gökyüzü hakkında

kemalettin
Arkadaşlar astronimi hakkında pek bilgili değilim bilgili okumuş arkadaşlara soruyorum.Neden türkiyede pek parlak göremiyoruz gökyüzünü?Yani yıldızlar çok belirgin olmuyor (enazından bulunduğum kırklareli de öyle )Acaba parlak ve kusursuz bir gökyüzü için nerede bulunmam lazım Türkiyede ?Ve Ay neden
Arkadaşlar astronimi hakkında pek bilgili değilim bilgili okumuş arkadaşlara soruyorum.Neden türkiyede pek parlak göremiyoruz gökyüzünü?Yani yıldızlar çok belirgin olmuyor (enazından bulunduğum kırklareli de öyle )
Acaba parlak ve kusursuz bir gökyüzü için nerede bulunmam lazım Türkiyede ?
Ve Ay neden sadece amerikan filmlerinde devasa görünüyor Türkiyede hiç denk gelmedim o boyutta bir büyüklüğe :)
Çok saçma sorular oldu kusura bakmayın arkadaşlar bir projem varda o yüzden sormak zorunda kaldım..
img687.imageshack.us
img294.imageshack.us
img227.imageshack.us
home.comcast.net
0
kemalettin
(05.05.10)
(bkz: ışık kirliliği)

ay da yörüngesinden dolayı daha büyük-küçük gözlenebilir diye atıyorum. daha tatmin edici cevaplar gelene kadar.
0
kayip ruh
(05.05.10)
Teşekkürler yardımlar için..
@divit
Uzun pozlama ile alakası yok çıplak gözle görünen yıldızlardan bahsediyorum
Kısa bir araştırma sonucu Dark Sky Map buldum şurada anlatılmış uzunca ilgilenenler için link
www.inquinamentoluminoso.it
0
🌸kemalettin
(05.05.10)
- Neden türkiyede pek parlak göremiyoruz gökyüzünü?
(bkz: ışık kirliliği)

- Acaba parlak ve kusursuz bir gökyüzü için nerede bulunmam lazım Türkiyede ?
Bakırtepe / Antalya www.tug.tubitak.gov.tr

- Ve Ay neden sadece amerikan filmlerinde devasa görünüyor Türkiyede hiç denk gelmedim o boyutta bir büyüklüğe :)
görsellik o yav.
0
deckard
(06.05.10)
3. (bkz: ay yanılsaması)
0
ermanen
(06.05.10)
Olimpos'ta bol bol yıldız görünüyor, hem parlak hem de yakıncacık. Samanyolu filan da...
0
uyuklayankedi
(06.05.10)
(7)

bir paket spagetti?

yurdum insani
içinde kaç adet makarna bulundurur??
içinde kaç adet makarna bulundurur??
0
yurdum insani
(05.05.10)
arbella makarna sitesi derki yaklasik 1000
0
cairo
(05.05.10)
abi duyuruda format yok yea :) dedirtmesin, deyiverin direkt :)

1000 mi.oha.
0
🌸yurdum insani
(05.05.10)
inanmiyosan otur say:):)

bencede cok geldi ama ne bilim ole yaziii
0
cairo
(05.05.10)
Bir tanesi kaç gram acaba? 1 gramsa Barilla'da 500 adet olur.
0
uyuklayankedi
(05.05.10)
tanesinde en fazla 250 tane vardır tabi makarnanın türüne göre değişir:D
0
cetoxim
(05.05.10)
düz standart makarnanın içinde sayabildiğimiz kadarıyla 560 tane çıktı. markadan markaya değişiklik olabileceği söyleniyor. ama 1000 tane fazla geldi bana yine söyleyeyim :)
0
🌸yurdum insani
(05.05.10)
demet halinde tutunca oluşan silindir şeklinden hesaplanabilir.
0
fredi
(05.05.10)
(3)

site yönetimi sorunu ve mahkemelik olmak

sozluknickmiverulan
elamlar duyuru sakinleri21 yıldır aynı sitede yazıyoruz. sitemiz merkezi sistem üzere doğalgaz ile ısıtılıyor.2 kapıcımız var. genel olarak sorunlu bir site, yönetim toplantılarına katılım çok düşük (118 daire de maksimum 35 - 40 katılım) yönetici site sakinlerinden oluyor ve profesyönel yönetim yok
elamlar duyuru sakinleri

21 yıldır aynı sitede yazıyoruz. sitemiz merkezi sistem üzere doğalgaz ile ısıtılıyor.
2 kapıcımız var. genel olarak sorunlu bir site, yönetim toplantılarına katılım çok düşük (118 daire de maksimum 35 - 40 katılım) yönetici site sakinlerinden oluyor ve profesyönel yönetim yok.
profesyönel yönetici önerileri bu katılımlarda kabul görmüyor hatta itiraz had safhada.
yönetici olanlar oldukları dönem boyu herhangi bir site giderine katılmayıp bedel ödemiyorlar üstelik.(kararı kim aldı belirsiz 21 yıldır böyle değişmiyor değiştirilemiyor malesef)sitenin en bariz sorunu yönetimden çıkıyor. her yeni gelen kafasına göre bir şeyler yapıyor. mesela son yönetim (hala aktifler) onbinlerce liraya site kapılarını yeniledi. eski kapılarımızın bir sıkıntısı yoktu ve bunu oylamaya sunmadılar bir baktık kapılar kırılıyor yenileri gelmiş bile.
bizim en büyük sıkıntımız yönetimin doğalgaz faturası için fazla bedel toplaması.
şöyle ki girişte listeler olur hani. ricalar, gelen faturaların örnek fotokopisi, kapıcıların "sgk" ödeme zırvaları filan.sitenin metrekaresini biliyoruz harcama tutarı harcanan metreküp bizim evin metre karesi herşey belli zira.
babam muhasebi işlemlerden anlayan birisi ve emekli yani kolayca takip edebiliyor.
site yönetimi kapıcılar için ayrı doğalgaz ve diğer giderler için tek tek yazmak zorunda olduğu için doğalgaz da gelen bedelden fazla aldıkları mebla ortaya kabak gibi çıkıyor.babam faturayı ödediği zaman bu fazla bedeli onların beyan ettiği bedel üzerinden değil olması gereken üzerinden ödüyor.
hesaplamasında tek bir hata bile yok. her ay iki nüsha çıkarıyor. birisin yönetime kapıcı ile yolluyor diğerini elinde tutuyor.
Buna karşılık yönetim ödenmeyen fazlalık kesim için faiz bedeli çıkarmaya gönderdikleri faturaların üzerine tehdit eder (yasal işlem yapacaklarmış) yazılar yazmaya başladılar.
düşüncemiz şu yönde fazla aldıkları bedeli ödemek zorunda değiliz ve hesapta hatamız yok eminiz. fazla aldıkları paralar uçuyor (cidden uçuyor ne yaptıklarını belgeleyemiyorlar) bir banka hesabında tutulsa (örnek olarak tanıdıkların yaşadığı sitelerde var böyle durumlar banka hesapları var bazı harcamalar da bedel ödemiyorlar bu banka hesabı sayesinde) itiraz etmeyeceğiz.

bu kadar ön bilgi için kusra bakmayın eksik kalmasın istedim.
yönetim bizi mahkemeye verse başımıza ne gelir?

Sabrınıza ve ilginize teşekkürler.
0
sozluknickmiverulan
(05.05.10)
en en kötü ihtimalle istedikleri parayı faiziyle birlikte alırlar, bir de mahkeme masrafı ödersiniz. onu da hiç zannetmiyorum. mahkeme de o yapılan hesapları bilirkişiye hesaplatacak (bilirkişi de mali müşavir olur zaten). apartmanı haklı çıkaracak bir hrsap yapılmazsa problem bile olmaz.

önce icraya verir. ödeme emrine itiraz eder dava açarsınız. mahkemeye gidince olur bunlar. doğrudan dava açmaz.
0
kibritsuyu
(05.05.10)
hukukçu değilim ama bence sizin yapacağınız en güzel davranış onlara noterden bir ihtar çekmektir.

oturup güzel bir metin yazın. aylık çıkardıkları masraf listesine göre ödemeniz gereken miktarın x lira olduğunu, onların ise sizden x+y lira istediğini uygun bir dille anlatın. bulundukları konum itibariyle şeffaf olmaları gerektiğini ve yeterince şeffaf olamdıkları için bu ihtarı çektiğinizi açıklayın ve alınan aidatların nereye harcandığının detaylı ve belgeli aylık dökümü yapılmazsa kendilerini yönetimde usülsüzlük yaptıkları iddiasıyla mahkemeye vereceğinizi söyleyin.

bu ihtarı şifaen ya da tasdiksiz bir yazıyla yaparsanız ciddiye almayabilirler ama noterden çekerseniz bu işi ciddiye aldığınızı anlatmış olursunuz. o zaman mecbur kalırlar diye düşünüyorum. bizim apartmanlarda aidatlar kuruş kuruş hesaplanır ve her bir kuruşun nereye harcandığı ve nereye harcanacağı gösterilir. eğer bu işi yapıyorlarsa bunu belgeler ile ispat etmeleri gerekir. açıktan para alamazlar ve harcayamazlar. hapis bile yatarlar valla. :)
0
hevipeyra
(05.05.10)
Kat Mülkiyeti Kanununu bir inceleyin, nelerin usulsüz yapıldığına dair kesin bir fikir edinirsiniz. Mesela yönetici ve denetçi seçimi için yapılacak toplantı kat maliklerine tebliğ ediliyor mu, kat malikleri kurulu yeter sayıda toplanıyor mu ve kararları oy çokluğuyla alıyor mu, tadilat gibi işlerde bütün kat maliklerinin beşte dördünün onayı alınıyor mu, işletme defterinin usulüne göre tutulduğu denetçi tarafından doğru dürüst incelenmiş mi, apartman yöneticiliği adına banka hesabı açtırılmış mı?


Anlattıklarınıza bakılırsa işler pek yolunda değil. Dediğim gibi kanunu inceleyin, yapılanlardan usulsüz olanları saptayın, yöneticilerden-denetçiden bilgi isteyin. Vermezlerse de denildiği gibi ihtar çekersiniz, olmadı dava yoluna gidersiniz.
0
uyuklayankedi
(05.05.10)
(4)

kiril alfabesi

emraah
yarına kadar kiril alfabesi öğrenmem lazım. viki'den alfabeyi buldum. dolabıma yazdım harfleri. yapmam gereken şey kiril harfli türkçe metinleri latin harfli yazıya dönüştürmek olacak. kiril yazmayla bir işim yok yani. o yüzden latin harfli metinleri kiril'e çevirme alıştırması pek mantıklı olmaz. (
yarına kadar kiril alfabesi öğrenmem lazım. viki'den alfabeyi buldum. dolabıma yazdım harfleri. yapmam gereken şey kiril harfli türkçe metinleri latin harfli yazıya dönüştürmek olacak. kiril yazmayla bir işim yok yani. o yüzden latin harfli metinleri kiril'e çevirme alıştırması pek mantıklı olmaz. (olur mu?) elimde kiril alfabesiyle yazılmış türkçe metin de yok.

amaç minimum zamanda maksimum öğrenme. nasıl yapmalı? ne tür alıştırmalar önerirsiniz? işin kolay yanı, ipuçları?

teşekkürler.
0
emraah
(04.05.10)
ben parfumlerin, sabunların arkasındaki kiril alfabesi ile yazılan kısımlarını okumaya çalışıyordum tuvaletteyken falan. hani ordaki vakti degerlendirmek acısından hem de goz asinalıgı acısından iyi oluyor =)
0
tamamen kucuk harf
(04.05.10)
A - А
B - Б
C - ДЖ
Ç - Ч
D - Д
E - Е
F - Ф
G - Г
H - Х
I - Ы
İ - И
J - Ж
K - К
L - Л
M - М
N - Н
O - О
Ö - О
P - П
R - Р
S - С
Ş - Ш
T - Т
U - У
Ü - Ю
V - В
Y - Й
Z - З

Türkçe alfabe ile kril alfabesi arasında şöyle bir dönüşüm tablosu olabilir. ama emin olmak için yine de daha iyi bir bilene sormak lazım. Benim üç kuruşluk rusçama güvenme ama referans olsun yine de :)
0
lpgli tosbaga
(04.05.10)
Azerbaycan ile ilgili (gerçi hemen hepsi artık latin) sitelere girip alıştırma yapabilirseniz faydası olur. Hatta kütüphanelerde Azerbaycan türkçesi ile yazılmış kitaplardan bulup, alfabeyi biraz öğrendikten sonra hemen pratik yapın, çok yararı olur.
0
tekosin
(04.05.10)
ada, aba, ebe, baba, dede, taka, saka, şaka, kara, kama, tema, şema vb. filan gibi sözcüklerin yazımına bakarak aynı kalan harfleri hemen belleyip farklı olanlara dikkatinizi verebilirsiniz; bu tip kelimeler hem kolay, hem çabuk algı sağlar diye düşünüyorum. Yanılıyor da olabilirim.

Dönüştürme işiyle ilgili zamanınız aşırı kısıtlı olmayacaksa fazla sıkıntı çekmezsiniz, Kiril alfabesinin tümünü düşününce bayağı az harf öğreneceksiniz sonuçta ve hatta bazı harfler de aynı.

Kolay gelsin.
0
uyuklayankedi
(05.05.10)
(4)

bir cumle almanca/ingilizce cevirisi.

hayvan gibi yazar
'basvuru belgeleri ne zaman isleme alincak acaba?'bunun ingilizce ve almancasi lazim yardimci olabilir misiniz?
'basvuru belgeleri ne zaman isleme alincak acaba?'

bunun ingilizce ve almancasi lazim yardimci olabilir misiniz?
0
hayvan gibi yazar
(04.05.10)
Darf ich bitte lernen, wann die Antragsbelege bearbeitet werden?
0
blackidom
(04.05.10)
lernen yerine erfahren olmalı doğrusu

bir de antragsbelege yerine bewerbungsunterlagen daha iyi bence
0
vampyria
(04.05.10)
Ben olsam şöyle derdim:

Ich würde gerne erfahren, wann die Bewerbungsunterlagen bearbeitet werden.

("Başvuru belgelerinin ne zaman işleme alınacağını öğrenmek isterdim" çünkü Almanlar kibardır, soruyu böyle sorarlar genelde :p)
0
martha
(04.05.10)
İngilizcesini de "Please inform me about the process date of application documents" veya "I would like to know when begins the process of application documents" şeklinde daha kibar olur sanki. Hatalıysam bilenler düzeltsin.
0
uyuklayankedi
(05.05.10)
(6)

Balkonuma durmadan karga geliyor

ermanen
ne istiyor bu kara pezevenk?
ne istiyor bu kara pezevenk?
0
ermanen
(04.05.10)
su-yem falan olabilir. hem gelsin ya. ne zararı var ki?
0
tungur eezi
(04.05.10)
sıcak bir yuva olabilir mi?
0
eXitus
(04.05.10)
Ceviz?
0
uyuklayankedi
(04.05.10)
seni saf bulmuş kandırmaya çalışıyor bence :)

şaka şaka.

balkonda eşya bırakma. bomboş olsun balkon. gider o zaman. istesen de gelmez. kesin tahta bir şeyler vardır, yuva yapabileceği..

aykarga yavrusu kadar çirkin bi yaratık yok şu dünyada. öyle bi gagası oluyo ki kendinden büyük...
0
aksasu
(04.05.10)
parlak bir şeyler dikkatini çekiyor olabilir, onu istiyordur.
0
kayip ruh
(05.05.10)
bulduğu şeyleri yemeye de geliyor olabilir
ev hanımları gibi torba taksan bi süre gelmez ama akıllı hayvan hemen öğrenir
sen herhalde balkonu çok kullanmadığından sakin diye geliyo
arkadaş olsana ya ne güzel :)
he bi de dikkatli bak etrafa, yavrulamış olmasın sakın alimallah heheh
0
kediebesi
(05.05.10)
(3)

Spk Lisanslama Sınavları

mahallenindelisi
temel düzey ya da ileri düzey ile hiç uğraşmadan doğrudan "Kredi ve Kurumsal Yönetim Derecelendirme Uzmanlığı" ile "Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim" sınavlarına gireyim diyorum. daha önce bu sınavlara giren ya da bilgisi olan var mı? internette geçmiş yıl sorularından başka pek bi şey yok. var
temel düzey ya da ileri düzey ile hiç uğraşmadan doğrudan "Kredi ve Kurumsal Yönetim Derecelendirme Uzmanlığı" ile "Sermaye Piyasasında Bağımsız Denetim" sınavlarına gireyim diyorum. daha önce bu sınavlara giren ya da bilgisi olan var mı? internette geçmiş yıl sorularından başka pek bi şey yok. var mıdır yol gösterecek kimse?
0
mahallenindelisi
(03.05.10)
Şuralara göz atın isterseniz:

forum.alomaliye.com
0
uyuklayankedi
(03.05.10)
tspakb.org.tr de detaylı bilgi bulabilirsiniz.
0
thefin
(03.05.10)
bu bahsettiğin sınavların her biri birbirinden farklıdır ve dolayısıyla alacağın belge de ayrı iş görür. hesap uzmanlığı istiyorum ama dolmuş şoförlüğüne de hayır demem gibi bişey bunların arasında tercih yapmam. ben temel düzeye lisanstayken girdim ve mezun olunca katkısı olur dedim yarısını geçmiştim yarısı kalmıştı. mezun olunca bağımsız denetim firmasında kariyerime başladım ve hala da bu şekilde devam ediyorum dolayısıyla temel düzeyin benim için anlamı kalmadı ve sermaye piyasasında bağımsız denetim lisansına giriyorum. kredi derecelendirme ve kurumsal yönetim derecelendirme apayrı mesleklerin belgeleri ve bunların her biri ayrı ayrı "yıl" olarak iş tecrübesi isterler. kimi 3 yıl isterken kimi 5 yıl ister. bağımsız denetim lisansını kullanabilmen için aynı zamanda mali müşavir olman da gerekiyor yoksa aldığını belgenin bi anlamı olmaz, cv in 2 satır aşağı uzar sadece. bunlardan birine karar karar verip daha sonra o sınavlardan herhangi biri için bilgi almak istersen yardımcı olmaya çalışırım. özellikle bağımsız denetim kısmı için.
0
concon denetci
(03.05.10)
(4)

Avrupa'daki müslüman nüfus

griff
Merhaba,Bir ödev için ihtiyaç duydum. Avrupa ülkelerinde yaşayan müslüman nüfus hakkında bilgi edinebileceğim bir yer var mı?yardımcı olabileceklere minnetler.
Merhaba,

Bir ödev için ihtiyaç duydum. Avrupa ülkelerinde yaşayan müslüman nüfus hakkında bilgi edinebileceğim bir yer var mı?

yardımcı olabileceklere minnetler.
0
griff
(02.05.10)
Buradaki kaynakçaya göz gezdirebilirsiniz. 2009 için tahmini rakam verilmiş yazıda.


en.wikipedia.org
0
uyuklayankedi
(02.05.10)
en.wikipedia.org

2007'de 53 milyonmus.
0
kedislike
(02.05.10)
eurostat'ı bi aramanı öneririm, oecd ve world bank istatistiklerinde de yer alıyor olabilir. ama onlarda bulamazsan cia factbook'ta mutlaka vardır. bir de şöyle bi makale var:
www.pupr.edu

edit: bir de ödev için ihtiyaç duyduğun şeylere google araması ile erişmen çok kolay. .edu uzantılı sitelerdeki pdfler muhtemelen makalelerdir. yukarda bahsettiğim kurumların siteleri de her daim yardımcı olur, türkiye'de de aynı işi TÜİK yapıyor.
0
protothyas
(02.05.10)
aşağı yukarı rakamlar aynı demek ki bunlara yakın bir şeyler. teşekkür ederim.
0
🌸griff
(02.05.10)
(4)

Siir

achelon
Bu siirin adi yanlis hatirlamiyorsam Olum'du, gene yanlis hatirlamiyorsam Melih Cevdet Anday'in bir siiriydi. Ne yalan soyliyim, hicbir sey anlamamistim duydugumda. Bende sizlere bi danisayim dedim.Maviyi anlarsinDenizi anlarsinMavi deniziZor anlarsinAyni zamanda siir ve basligi ile de bir alaka kur
Bu siirin adi yanlis hatirlamiyorsam Olum'du, gene yanlis hatirlamiyorsam Melih Cevdet Anday'in bir siiriydi. Ne yalan soyliyim, hicbir sey anlamamistim duydugumda. Bende sizlere bi danisayim dedim.

Maviyi anlarsin
Denizi anlarsin
Mavi denizi
Zor anlarsin

Ayni zamanda siir ve basligi ile de bir alaka kuramadim. Acep ne anlatmak istemis sizce sair bu siirde?
0
achelon
(01.05.10)
mavi= ölüm
deniz=yakın bir arkadaş,eş dost vs.
mavi deniz=o yakının kaybedilmesi.
bunu kabullenmenin zorluğu...

ben böyle düşündüm,alakası olmayabilir de:)
0
p a t r i o t
(01.05.10)
sen detaycı birisin gördüğün şeyleri olduğu gibi kabul etmiyorsun, içeriğine önem veriyorsun.
Hayattan zevk almak varken sen bunu başaramıyorsun. kendini bırakamıyorsun.
hani şöyle ohh bea!!! dediğin anlar olmuyor senin.

o yüzden sen benim gördüğümü anlayamazsın. diyo sanki..:D
0
dahafazlakapuska
(01.05.10)
@rondo

benim de aklima sonsuzluk kavrami gelmisti ilk olarak aslinda :)

@patriot1885

oha cok mantikli bence! bu olabilir bak...

@dahafazlakapuska

guzel bi yaklasim =D ama baslikla alakasi olmuyo bu seferde.
0
🌸achelon
(01.05.10)
Şiir mantıktan ziyade sözcükler ve imgelerle ilgili oluyor. Yazılırken düşünülen şeylerin de okurlar tarafından aynen düşünülmesi beklenmez. Ne anlıyorsanız o yani...
0
uyuklayankedi
(02.05.10)
(3)

ACIL kediye serum

banuolcay
yurtdisindayim. kedime serum takacak veteriner yok burda. 1 Mayis yuzunden hepsi kapali. normal igne yapar gibi (antibiyotik ignesini yapiyoruz) deriyi kaldirip altina koyduk serum ignesini ama serum akmiyo. acaba baska bir sekil mi konuyo serumlar. neresine? bilen? tesekkur simdiden
yurtdisindayim. kedime serum takacak veteriner yok burda. 1 Mayis yuzunden hepsi kapali. normal igne yapar gibi (antibiyotik ignesini yapiyoruz) deriyi kaldirip altina koyduk serum ignesini ama serum akmiyo. acaba baska bir sekil mi konuyo serumlar. neresine? bilen? tesekkur simdiden
0
banuolcay
(01.05.10)
hemen çıkarın derim ben, serum damara gitmeli bildiğim kadarı ile. hayvana zarar vermeyin.
0
mhm
(01.05.10)
naaptin hocam sen ya?

serum damara takilir. deri altina degil. tecruben olmadan, ve kedinin damarini patlatmadan serum takabiliyosan da, "gifted" olduguna hukmederim.
0
compadrito
(02.05.10)
hep 1 mayıs yüzünden. ama serumun hedefi doğru olsa bile akmayabilir, kaynağı ile ilgili olarak.

2 mayıs, bilemediniz 3 mayıs açar onlar.
0
uyuklayankedi
(02.05.10)
(7)

maaş?

kedi olmus gidiyorsun
merak ettim de neden maaş sormak ayıp bir şeymiş gibi karşılanır ki? utanılacak bir şey mi bu?
merak ettim de neden maaş sormak ayıp bir şeymiş gibi karşılanır ki? utanılacak bir şey mi bu?
0
kedi olmus gidiyorsun
(30.04.10)
İş başvurusunda mı? Gunluk yasamda arkadasına mı?
0
cemo
(30.04.10)
cunku normalde birinin parasi (alim gucu) bir baskasini ilgilendirmemeli. eger ilgilendirmis soruyorsa isin altinda baska is oldugu dusunulur.
bazen de geliri yeterince yuksek olmayan biri bunu kompleks haline getirmis olur, rahatsiz olur.
bir suru gereksiz mevzu. sorani ilgilendirmiyorsa sorulmamali.
0
tiberius claudius
(30.04.10)
yamulmuyorsam görgü kuralları ile alakalı bir durum. osmanlı'dan kalma konukseverlik ile ilgili bir makale'de okumuştum. atıyorum şöyle birşeydi '' eğer ki misafir ettiğiniz er kişinin aylığı(maaş) kendilerini utandıracak bir miktar ise bunu misafirinize şiddetle sormayın onu utandırmaya teşebbüs etmeyin'' tarzıy'dı. evet bu!
0
ermoo
(30.04.10)
günlük yaşamı kastetmiştim evet..

ama üstümüze vazife olmayan pek çok şeyi soruyoruz insanlara, ya da bize soruluyor. ama maaş başka bir şeymiş gibi, çok daha başka bir sebebi varmış gibi sanki, olmayabilir de tabii..

karşındakini utandıracak bir şey yapmamak olabilir evet ama sadece o durum için geçerli değil gibi, daha genele yayılmış bu durum sanki.
0
🌸kedi olmus gidiyorsun
(30.04.10)
genel olarak konu maddiyat olunca bazı(çoğu insanlar gerilmeye başlıyorlar. bunun sebebi tahminimce hep maddi sebeplerden bozulan arkadaşlıklardan olduğudur.

bir insanın maaşı niye merak edilir sorusuna kendim cevap vermek istiyorum. birincisi dedikodu gibi bir şeydir bu, merak edersiniz sadece kimle çıktığını merak eder gibi. ikincisi de öyle bir işte çalışan adamın ne maaş aldığını bilmektir. neler kaçırmışız, ne paralar dönüyor gibi. üçüncüsü, ben acaba olması gerektiği gibi bir maaş mı alıyorum diye karşılaştırmaktır. sonuçta bilgidir yani.
0
natnan
(30.04.10)
çünkü genel inanış "paran kadar konuş"abileceğin yönündedir. bu yüzden insanlar maaşlarını açıklamaktan hoşlanmazlar. o yüzden de maaş sormak ayıptır. yaşasın parasız düzen, yaşasın anarşi.
0
serseri marti
(30.04.10)
Bana iş değiştirmek için fikir sorulmuşsa veya maaşının düşük veya yüksek olduğu vurgulanmışsa falan sorabilirim. Bunun dışında sormam, neden bilmiyorum ayıp gelir. Aynı şekilde sevgilin kim, ne iş yapar, kaç senedir berabersiniz gibi şeyler de sormam. Konuyu karşı taraf açıp değerlendirmemi istememişse.

Bizim peder de kazandığımız parayı sormazdı bize, soran "densiz"lere de kendisinin bile bize sorma gereği hissetmediğini söylermiş. (Bu arada çocukların hiçbiri de düşük gelirli değildi, kompleksli olma meselesi değil yani. O bize özel meselelerimizi de sormazdı.)

Maaşla ilgili değil de genelde, istediğin konuda bilgi vermek, istemediğinde vermemek iyi bişiy bence. Rahatlık. Karşıdakine saygı duyan bir tavır var sanki kendiliğinden söylenmeyen herhangi bir şeyi sormamakta.
0
uyuklayankedi
(30.04.10)
(3)

İzmir'de Organik Ürünler Satan Yer

anyhow
Haberlerde denk gelmiştim. Böyle manav gibi içerisinde tüm organik sebze ve meyveler var. Kipa, migros gibi bazı marketlerin reyonlarında da organik ürünler var ama çeşit olarak çok sınırlı. Elma, armut gibi sınırla sayıda meyve ve sebzeler var.Ben daha çok lahana, karnabahar, brokoli gibi sebzeler
Haberlerde denk gelmiştim. Böyle manav gibi içerisinde tüm organik sebze ve meyveler var. Kipa, migros gibi bazı marketlerin reyonlarında da organik ürünler var ama çeşit olarak çok sınırlı. Elma, armut gibi sınırla sayıda meyve ve sebzeler var.

Ben daha çok lahana, karnabahar, brokoli gibi sebzeler aramaktayım. İzmir'de organik olarak yetiştirilmişlerini nerede bulabilirim acaba?

Saygılar.
0
anyhow
(30.04.10)
Dedidiğiniz yer yanlış hatırlamıyosam Bornova'da köylülerin kendi mahsullerini,ürettiklerini vb. sattıkları bir dükkandı ama tam yeri hakkında kesin bir bilgim yok.
0
Batsy
(30.04.10)
Evet aradığım tam böyle bir mekan :)

Bornovayı bilirim ama hiç duymadım böyle bir yer.
0
🌸anyhow
(30.04.10)
"İzmir Bornova Belediyesi, vatandaşlara daha kaliteli ve sağlıklı ürünler sunmak ve halkın çevre dostu teknikler kullanılarak üretilmiş ürünlere daha kolay erişimini sağlamak amacıyla Organik Tarım Ürünleri Pazar Yeri'ni kuracağını duyurdu.

Bornova Belediye Başkanı Kamil Okyay Sındır, ekolojik dengenin korunmasının ve vatandaşların tarladan sofraya gıda güvenliği anlayışını benimseyen çağdaş, nitelikli ve sağlıklı bir ortamda alışveriş yapmalarının önemini vurgulayarak pazaryerinin kuruluşu için hazırlıkları sürdürdüklerini, Organik Tarım Ürünleri Pazar Yeri'nin çok yakında her Cuma günü 153. Sokak ile 154. Sokağın kesiştiği yerde Bornovalıların hizmetinde olacağını belirtti."
0
uyuklayankedi
(01.05.10)
(4)

Hukuktan anlayan varsa bir soru "Taahhüdü İhlal" ?

denizcimavisi
Arkadaşlar ,bu taahhüdü ihlal nedir? Bir avukat bana mesaj attı,evvelden kalan bir borcum vardı,onu ödemezsem taahhüdü ihlal den savcılıktan tutuklanma kararımı çıkartacakmş. Evet borcum var,doğru ama ben kimseye Taahhüd vermedim.İnternette bir hukuk sitesinde bu taahüd icra müdürünün huzurunda oluy
Arkadaşlar ,bu taahhüdü ihlal nedir? Bir avukat bana mesaj attı,evvelden kalan bir borcum vardı,onu ödemezsem taahhüdü ihlal den savcılıktan tutuklanma kararımı çıkartacakmş.
Evet borcum var,doğru ama ben kimseye Taahhüd vermedim.İnternette bir hukuk sitesinde bu taahüd icra müdürünün huzurunda oluyormuş diye okudum,ben icra dairesinin önünden bile daha hiç geçmedim,bu nasıl iştir.
0
denizcimavisi
(30.04.10)
taahhüdün geçerli olması için, taahhüdün icra dairesinde, müdür huzunda yapılması ve icra müdürününü borçluyu bilgilendirmesi gerekir.
imzaladığın kağıtta; anapara,faiz,icra masrafı, vekalet ücreti'nin ve ödemeyi yapmayı taahhüt ettiğin tarihin açıkça belirtilmesi gerekir.
senin durumunda bunlar olmadığı için ortada kesin bir taahhüt yok, haciz esnasında, siz mallar kaldırmayın, ben şu tarihte ödeme yapacağım demişsen, alacaklı taraf bu taahhüttür deyip seni sıkıştırmaya çalışıyordur. korkmana gerek yok, eğer icra müdürlüğüne gidip de yukarıda belirttiğim gibi bir belge imzalamamışsan sorun yok demektir.
0
de jure
(30.04.10)
evine haciz için geldilerse o sırada taahhüt vermiş tutanağa imza atmış olabilirsin. taahhüt vermek için illa icra dairesine gitmen gerekmiyor. dosya numarasını al git icra dairesinden dosyana bak, içinde haciz tutanağı gibi bişey senin taahhüt verdiğine dair bi evrak var mı?
0
overdose
(30.04.10)
Müdürün huzurunda olması gerekmemeli. Haciz esnasında da borç tutarını şu koşullarda, şu tarihe kadar ödeyeceğim diyip imza atmak da taahhüt değil mi? Neticede yetişkin bir insan bir söz verip altına da imza atıyor. Bu da icra memuru ve muhtemelen alacaklı avukatı huzurunda oluyor neticede. Evet, haciz tutanağını inceleyin ve ödemeyi taahhüt edip imzaladığınız bir ifade var mı?
0
uyuklayankedi
(30.04.10)
İlgilenip bilgilendiren herkese teşekkürler.Bana hiç kimse hacze gelmedi ve dediğim gibi bende hayatım boyunca hiç icra dairesine gitmedim.İçim rahatladı sağolun:)
0
🌸denizcimavisi
(30.04.10)
(8)

Cinayetler

hnoss
Sebepsiz işlenen cinayetler hakkında ne düşünüyorsunuz? (Güncel olarak Izmir'deki 3 cinayeti baz almak mümkün) Açıkçası beni "en" ürküten şeylerden biri sebepsiz işlenen cinayetler... Tabii ki hepsi etkiliyor bunun önem derecesi olamaz ama misal bir adamın tartışmadan sonra sevgilisini şarj aleti ka
Sebepsiz işlenen cinayetler hakkında ne düşünüyorsunuz? (Güncel olarak Izmir'deki 3 cinayeti baz almak mümkün) Açıkçası beni "en" ürküten şeylerden biri sebepsiz işlenen cinayetler... Tabii ki hepsi etkiliyor bunun önem derecesi olamaz ama misal bir adamın tartışmadan sonra sevgilisini şarj aleti kablosuyla boğarak öldürüp Teşvikiye Camii'nin arka sokağına atmış olması beni bu kadar ürkütmezken sebepsiz işlenen cinayetler tedirgin ediyor. Sevgilisi tarafından öldürülen merhumu örnek vermemin sebebi oturduğum semtte işlenmiş olması tamamen... Ya da "Korkunun ecele faydası yoktur" mu demek lazım... Düşünceleriniz ne yönde?
0
hnoss
(29.04.10)
bu ülkede tesadüfen yaşıyor olduğumuzu aklınızın bi köşesinde bulundurun hep derim ben...
sebepsiz cinayet bir kenara, kafasına inek düştüğü için ölen insanlar var ülkemizde netekim...
0
uyuzcan
(30.04.10)
sadece bizim ulkemizde oluyormus gibi yaklasmayin allaskina. dunyanin her yerinde bunun benzerleri onlarca, yuzlerce defa oluyor. birazcik istatistiklere bakin bu konuda.
ayrica sozlukte bazilarinin da belirttigi gibi oryantalist toplumlarda bu tur cinayet egilimleri cok daha az oluyor. baskici yetisim, kultur ve korku (din, aile, toplum veya kendisinden) vb nedenlerden oturu bu tarz cinayet girisimleri az. biz de daha ziyade birilerine kizma, kiskanma ve/veya aptalca nedenlerle akrabalardan birisini veya tanidiklari oldurme gibi seyler var.
insan dogasi geregi genel yatkinligi yapmak yerine bozmak uzerine kurulu. bu sebeple cinayet dedigimiz olgularin dogusu insan kaynakli oluyor.

sebepsiz oldugunu saniyorsunuz ama sebepsiz olan bir sey yoktur. yani size sebep olarak gelmiyor olabilir ama oldurulen kisinin sarisin, uzun boylu veyahut katilin hosuna gitmis olmasi da bir sebeptir. yanindan gecerken ona bakmis olmasi veya bakmamis olmasi da bir sebep olabilir. kisaca sebepsiz cinayet diye bir sey yok. sadece sebebi siz bilmiyorsunuz.

bundan korkmaniz gerekir mi? bence gereksiz. korkunun ecele faydasi yok. yolda yururken size sebepsiz gelen ama sebebi milyon tane degiskene bagli bir saksi kafaniza dusebilir. dunya uzerindeki olumlerin istatistiki rakamlarina bakacak olursaniz, cinayetlerden cok kazalardan veya hatalardan oturu insan olumlerinin gerceklestigini goreceksiniz. kisaca korkmayin. korku toplumunun bir uyesi olmayin. hayatinizi dolu dolu yasayin.
0
entrapmen
(30.04.10)
Sebepsiz yere işlenen cinayetlerin her biri için tek tek sebep aramıyorum. Ama sebepsiz yere cinayet işlemek yaygınlaşmışsa, böyle sebepsiz cinayetlerin işlenmeye başlanmasının ortak bir nedeni olabileceğini düşünüyorum. Uzun bir mesele aslında bu.
0
uyuklayankedi
(30.04.10)
@Entrapmen: Hayır zannetmiyorum, çünkü sebepsiz, sebebi yok. Dişe dokunur bir gerekçe yok, yolda yürürken "Neden bana tip tip bakıyor?", "Şuna bak dövme yaptırmış", "Boyu kısa", "- Iyi o zaman hadi ben bunu öldürmeliyim" gibi bir gerekçe olamaz. Dolayısı ile sebepsizdir. Öldürdüğü kişilerle herhangi bir bağıntısı ya da geçmişten bugüne gelişen özel bir meselesi olmadığı müddetçe sebepsizdir. Biz burada elbette ki sebebin akla uygunluğunu ya da mantıksızlığını tartışmıyoruz ancak sebep olarak gösterilen detaylar ne kadar göstermelikse kişi o kadar vahim bir ruh sağlığına sahiptir.
0
🌸hnoss
(30.04.10)
@hnoss: :) ben de size onu soyluyorum zaten. sudan bile olsa bir sebep var. sebepsiz degil yani. size gore sebep olmayabilir ama bunlar cinayeti isleyen kisilere gore bir sebep. ona bakarsaniz ayni mantikla ilerlersek verdiginiz "bir tartisma sonrasi" sevgiliyi sarj aleti kablosuyla oldurmek de ayni yere cikar. sudan bir sebeptir. size gore bir sebep sayilmaz bile ama o cinayeti isleyen kisi icin bir sebeptir. yoksa tersini dusunuyorsaniz, sevgiliniz ile tartismayin, o olmazsa sarj aleti gordunuz mu kacin.
0
entrapmen
(30.04.10)
ben normal karşılıyorum. yani kontrolü kaybettiği anda adamın ne yapacağı belli olmaz, cinayet işler, tecavüz de eder, intihar eder vs. travma anı önemli işte, ne olacağı belli olmaz.
şimdi normal karşılıyorum'u ötünden dinleyip ikinden yorumlamasın kimse.
tedirginlik konusunda, her an her türlü geberme olasılığımız var, hazırlıklı olmak gerek.
0
dieselsingle2
(30.04.10)
"öldürme isteği" neden başlı başına bir sebep olmasın ki? yani birini öldürmek için mutlaka kin beslemek vs. gerekmez. canı ister, çekip vurur.

kaçımız herhangi bir böceği öldürmeden önce düşünür? burada olay "öldürme" eyleminde bile değil hatta. karşıdakini "böcek" olarak görüyosan gayet de öldürürsün. hatta bu bahsettiğim "öldürme isteği"ni paraya çevirenler var. ki kendilerine kiralık katil, tetikçi, suikastçi diyoruz.

ha bizim memlekette bunlardan fazla olmaması(ki bilmiyorum, belki de fazladır) kültürel özelliklerle, ahlak yapısının katılığıyla vs. açıklanabilir belki...
0
jangara
(30.04.10)
sebepsiz cinayet yoktur. izmirdeki gasp amaçlı. gasptan sonra öldürme ise delilleri yoketme güdüsü. Kıskançlık, miras, menfaat çatışması, hakaret (küfür) sonucu tahrikle işlenen cinayetlerin hep bir sebebi vardır. tecavüzlerin hemen hepsinde öldürme amacı yoktur. ancak engellenemeyen dürtü ile işlenen suçtan sonra yine cezalandırılma korkusu ile deillleri yoketme amaçlı cinayet vardır. belkide en sebepsizi diyeceğimiz canavarca hisle dam öldürmedir. burada öldürmek amaçtır. öldürmekten alınan zevk vardır. ama yinede psikolojikte olsa bir sebebi var.
0
ground
(30.04.10)
(3)

Bordro mahkumu...

trick style
Uzun süredir her türlü saçmalayan şirketimden noterden çektiğim bir tebligat ile ayrıldım ve aramızdaki iş sözleşmesini "haklı sebeplere dayandırarak" fesh ettim. Bununla da kalmayarak şirkete dava açmış bulunuyorum. Bu kısa açıklamadan sonra soruma geliyorum. Yeni girdiğim şirket bir sürü belgenin
Uzun süredir her türlü saçmalayan şirketimden noterden çektiğim bir tebligat ile ayrıldım ve aramızdaki iş sözleşmesini "haklı sebeplere dayandırarak" fesh ettim. Bununla da kalmayarak şirkete dava açmış bulunuyorum.

Bu kısa açıklamadan sonra soruma geliyorum. Yeni girdiğim şirket bir sürü belgenin dışında çalıştığım en son aya ait bordroyu da istiyor. Haliyle ben hiç bir şekilde davalık olduğum şirketle ilişkiye geçmek istemiyorum.

Bu durumda son çalıştığım aya ait bordro yu elde etmenin başka bir yolu var mıdır?
0
trick style
(29.04.10)
Avukatınız istese? Avukatınız yoksa tanıdığınız bir avukat istese? Olmadı birine vekalet verseniz gidip sizin adınıza talepte bulunsa?

Moral bozmak istemem ama bu bordroyu isteyen yeni işyeriniz de ilginç geldi bana. 5-6 iş değiştirdiğim halde böyle bir durumla karşılaşmadım. Sizce mahsuru yoksa ve cevabı biliyorsanız tabii, neden istemişler? Sadece merak ettim.
0
uyuklayankedi
(29.04.10)
Bordronun istenmesinin nedeni en son hesaplanan kümülatif vergi oranının görülmesi için. Gerçi bir kaç forumda bu kümülatif gelir vergisi matrahının beyan zorunluluğunun artık olmadığı filan yazıyor ama sonuçta çalıştığım en son aya ait bordroyu şirket dışında bir şekilde alabilirsem kolaylık olacak benim için. Olmadı avukat yolu ile alacağım sanırım.
0
🌸trick style
(30.04.10)
eğer sırf rakam istiyorlarsa sgk'nın sitesinden ocak şubat mart nisan aylarında brüt ücretiniz ne gösterilmiş bana mesaj atın, size yeni bordro hazırlayıp rakamı söyleyeyim ben.
0
kibritsuyu
(30.04.10)
(2)

business yardım

40karakterlinick
şimdi ingilteredeyim internette amcam ile konuştum ve dediki birkaç ingiliz ve amerikan firmasını bagladım bunlar her işini mail ile yapıyorlar. sen onlarla mail alıp gonderme onların anlayacagı yazı tipi gibi şeyleri ogren dedi sana burada iş vereyim dediamcamın bahsettigi şey business language olu
şimdi ingilteredeyim

internette amcam ile konuştum ve dediki birkaç ingiliz ve amerikan firmasını bagladım bunlar her işini mail ile yapıyorlar. sen onlarla mail alıp gonderme onların anlayacagı yazı tipi gibi şeyleri ogren dedi sana burada iş vereyim dedi

amcamın bahsettigi şey business language oluyor degil mi?

ogrenmesi kaç ay sürer?

zor birşey mi? böyle bir egitim sürecinden geçenler beni bilgilendirebilir mi?

internetten yaparım ben bilgileri bulurum dedim ama amcam yok sen illa bir kurs bul dedi. internetten böyle birşey ogrenebilirim degil mi? kursa o kadar para veresim yok.

yardımlarınızı bekliyorum.
0
40karakterlinick
(29.04.10)
kursa kaydolup hem bi ton para hem de bir ton emek harcama. kazanacagin paranin yarisini bana ver, ben yaparim yazismalari.
0
no christ requiress
(29.04.10)
İngilizceniz orta veya biraz üzeri ise kursa gerek olmaz sanırım. Öyle aylarca sürecek bir şey değil. İyi incelemedim ama siz zaman ayırıp bakın, hatta arayın alternatif kaynaklar da bulun:

www.eslgold.com
0
uyuklayankedi
(30.04.10)
(12)

turkcell fatura

little miss sunshinee
Faturamın bu ay gereginden fazla yuksek geldigini düşünüyorum..imkanı yok o kadar konusmus olmamın ve itiraz etmek için cagrı merkezini aradım..itiraz hakkın yok dediler..nasıl bisi bu nasıl benim boyle bir hakkım olamaz?daha once basına boyle birsey gelmiş olan var mı acaba nasıl cozmeliyim bunu/ne
Faturamın bu ay gereginden fazla yuksek geldigini düşünüyorum..imkanı yok o kadar konusmus olmamın ve itiraz etmek için cagrı merkezini aradım..itiraz hakkın yok dediler..nasıl bisi bu nasıl benim boyle bir hakkım olamaz?daha once basına boyle birsey gelmiş olan var mı acaba nasıl cozmeliyim bunu/ne yapmam gerekli incelenmesini istiyorum kadın telefonda ben bakıyorum gayet iyi diyor dalga geciyo sanki..her zamankinin 2 katı bir fatura bu yani?
0
little miss sunshinee
(29.04.10)
fatura detayını gor bence. sonra karar verırsın tüketici mahkemesi bu işlere bakıyor.
0
zener
(29.04.10)
online işlem merkezinden kontrol edin aramalarınızı. oradan pdf olarak indirebiliyosunuz detayları.
0
el magico
(29.04.10)
bana telefonda hızlı hızlı anlattı bişiler ama anladıgım kadarıyla 120tlden fazla gelmemesi lazım..itiraz istiorum diyorum yok dio ve aynen imkanı yok diyorum bu kadar gelmesinin, ama yok bişi yapamassın dio
0
🌸little miss sunshinee
(29.04.10)
bana da 2-3 ay boyle yaptilar. en sonunda hattimi kapattirip kurtuldum.
0
kayranin kedisi
(29.04.10)
faturayı ödeyip, vodafone'a geçiş yapın. yoldukları bir sürü kaz olduğu için, hattımı değiştirecem deseniz de sallamıyor turkcell.
0
togi
(29.04.10)
eger bi paket falan kullaniyosan onun ucreti olabilir. bende de olmustu, telefonumun kapali oldugu bi ay 35 tl fatura gelince fark ettim oyle bi paket aboneligim oldugunu, ondan once salak gibi oduyomu$um. detaylari incele mutlaka.
0
chieko
(29.04.10)
fatura detayına online işlemlerden bakılabiliyor. eğer bir yamukluk varsa -ki var a benziyor- printini alıp bir turkcell iletisim merkezine gidip kafalarına atın kagidi.
0
orange coffee
(29.04.10)
inceledim fakat paket ucret fln degil, konusma ücretim sadece 111 tl olarak gosteriyor ona itiraz etmek istiyorum cunku dedgim gibi imkansız bu kadar gelmesi, hem kontrollu kullanırım hemde bu kadar gelicek kadar konussam itiraz etmeyi düşünmem..
valla acıkcası kesinlikle ya vodafone ya avea diyorum bundan sonra ki cok sadıgımdır turkcelle asla degıstırmeyi düsünmuyorum ama bu attıkları kazıktan ve musteri hizmet kaliteleri bardagı tasıran son damla oldu.
bir de ay içerisinde gunceli fazla buldugumdan arayıp sordum, bana yeni bir uygulama oldugunu ve paket vs hersey dahil hesapladıklarını, genctarife indirimlerini mesaj ve internet indirmlerini paketsiz hesaplayıp en sonunda fatura ederken düştüklerini soylediler saka gibi?

baska oneri var mı itiraz etmeyi basarabilmiş ve mutlu sonucları duymak istedim birden :(
0
🌸little miss sunshinee
(29.04.10)
@orange coffee

ben baktım birazına fakat konustuklarımın süresini fazla yazsalar vs nasıl ispatlarım bunu bir fikrin var mı napmıs olabilirler sence?
0
🌸little miss sunshinee
(29.04.10)
9-10 sene önce babam bir faturasına itiraz etmişti. yurt dışında kullandığı için yüksek bir rakam gelmişti. turkcell, yapılan görüşmelerin babam tarafından yapıldığını ve faturada hata olmadığını ancak babamın normalde ödediği faturalara göre yüksek bir rakam olduğu için itirazı kabul ettiğini söyledi ve iade etti. ama bu olay olduğunda turkcell tekel gibiydi, telsimi çok az kişi kullanıyordu, hatta numaranı başkasına söylerken prefixi söylemeden sadece 123 45 67 gibi söylerdik herkes 532 kullandığı için:)
0
crimson king
(29.04.10)
Siz yazılı olarak itiraz edin bence, ne demek itiraz hakkınız yok?! İyice kafayı yemişler herhalde.

Benzer sorunlar bana, iki abime ve ablama oldu. Bende ve bir abimde yurtdışına çıktığımızda geçirdiler, nasılsa yüksek gelmesini bekleriz diye herhalde. Abime hatta indirim yaptılar, ileride yapılacak bir kampanyadan sizi şimdiden yararlandıralım falan demişler, yersen diyip yemezsen saçma önerilerle düzeltiyorlar. Benimkini düzeltmeyi kabul etmediler, ben de Turkcell'den ayrıldım. Diğer abiye de, o hattı kullandığı telefonun internete bağlanması teknik olarak imkansızken bağlantı için ücretler eklenmişti, o da laf anlatamadı ve Turkcell'den ayrıldı. Son olarak ablam aylardır faturalarının yüksek geldiğini, bir kez üye olmadığı bir paketle ilgili ücret alındığı için telefonla iptal ettirdiğini söyledi. Detaylı faturaları internetten bir inceledik ki, hem o paketi iptal etmemişler, hem de bir paket daha eklemişler. Bunlar sms ile gönderilip kabul edilmese de üye yapılan bişiylerdi, önce iptal edemiyoruz filan diyip ilgili kurumlara yönlendirdiler, onlar da telefonları açmadıkları veya sürekli meşgul olduğu için sonuç alınamadı. Zorla Turkcell'e iptal ettirdik. Ama aylar geçti ve sorunlar sanırım bitmedi ki, ablam da Turkcell'den ayrıldı.
0
uyuklayankedi
(29.04.10)
yeni moda bu heralde..annemede 55tane yurt dısı sms yazmıslar 3 yada 4 adet atmasına ragmen..ben kesnlikle turkcelli bırakıyorum burası kesın ama yanlarına da kalsın istemiyorum bu
her yolu denicem bakalım nolucak..
0
🌸little miss sunshinee
(29.04.10)
(31)

çakma marka ayakkabı... niye lan niyeee

kibritsuyu
edit: sorunun tamamını, ve hatta cevapları ve benim cevaplara verdiğim cevapları okumaya üşenecek adam direkt atlasın bu soruyu, cevap falan vermesin. arkadaş dün süpermarketin önünde koli içinde ayakkabı satıyorlardı. adidas ve nike çakması ayakkabılar. çok ucuz. marka takıntım falan yoktur. adidas
edit: sorunun tamamını, ve hatta cevapları ve benim cevaplara verdiğim cevapları okumaya üşenecek adam direkt atlasın bu soruyu, cevap falan vermesin.

arkadaş dün süpermarketin önünde koli içinde ayakkabı satıyorlardı. adidas ve nike çakması ayakkabılar. çok ucuz. marka takıntım falan yoktur. adidas olsun nike olsun demem, alır giyerim. ama ulan deli oluyorum, niye illa ki adidas'a nike'a benzetmeye çalışıyorsunuz ulan? adidas çakması olanın yanında 4 tane çizgi var. arka topuk tarafında nükleer madde yemiş gibi dört kafalı adidas logosu var. nike çakması olanın üstünde kocaman NİXE yazıyor. logonun da bir yerine çentik koymuşlar.

arkadaşım bu ayakkabıyı "görenler adidas zannetsin, nike zannetsin" diye alan adamın arkadaş çevresi, hatta bırak arkadaş çevresini, gören herhangi birinin "oo adidas, oo nike" demeyeceği kadar bariz bir gerzeklik. yapmayın etmeyin lan. ha illa adidas nike çakması yapacaksan koy adidas logosunun aslını, koy, üç çizgiyi, yaz üstüne adidas diye nike diye. ha ama yok bana dva açarlar öttürürler, inletirler diyorsan HİÇBİR ŞEY KOYMA BİLADER. mwecbur musun nike'a benzetincem diye üstüne nixe yazıp nike'a hiç benzemeyen 100 kilometreden anlaşılır çakmalar yapmaya? mecbur musun o ayakkabıların yanına dört tane çizgi çekmeye? çekme kardeşim çizgisiz olsun, düz olsun. başka şekil koy, kendi markanı yok. hiç marka koyma no name olarak sat. ama yapma şöyle şeyler.

kim alıyor abicim bunları? niye böyle üretiyorlar biri açıklasın bana. adidas diye, nike diye alınacak şeyler değil. markaya önem verenin, gördüğü anda götüyle güleceği çakmalar. markaya önem vermeyen adam için ise hiçbir şey yazmayan dümdüz ayakkabı olsa da olur. sırf bu yüzden almadım, almayacağım.
0
kibritsuyu
(29.04.10)
Şuna binenler alıyor:
tinyurl.com
0
sourlemonade
(29.04.10)
ben de sinir oluyorum bu duruma ama her tarafta bunlardan olduguna göre alan da birileri olmalı ne mantıkla alırlar bilmem. ben de marka aşagı marka yukarı diyen bi adam değilim ama gidipte bu ayakkabıları almam ya parasını verir orjinalini alırım ya da bilindik bilinmedik bi şeyler alırım.
0
rurouni
(29.04.10)
@cosmicstring

hayır işte ona binenler almıyor. bir şeyi benzetirsin, çakmasını yaparsın, paran orijinaline yetmiyordur, kendi çapında benzerini yapar, satın alırsın. bu araba gayet orijinal. adam benzetmiş. eyvallah. ama çıkıp şunun üstünde "lamborkhini" diye marka koyarsa herkes götüyle güler. adamın lamborghini taklit etme iddiası falan yok ki. modifikasyonui kapıları mapıları benzetmiş ama yine şahin diye, ya da herhangi bir marka diye kullanıyor. "lamborghini'ye benzettim" diyip üstüne de dava açılmasın diye tek harfini değiştirip marka koymamış ki.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
vejeteryan vampir
(29.04.10)
"kim alıyor bunları?" sorusuna, istanbul'un varoş bir semtinde öğretmenlik yapan biri olarak rahatlıkla cevap verebilirim: %50, orijinal ayakkabı giyen arkadaşlarına özenenler; %50, ekonomik gücü buna yetenler...

varoş semtler için gayet normal bir durum zaten bu... istanbul genelinde nasıl bi talep var bilemiyorum.
0
sezercik yavrum benim
(29.04.10)
ekonomik gücü buna yetenler üstünde abibas, nixe falan gibi çakma markalar yazmasa da alırlar. onları kapsam dışı tutalım. zira ben de ekonomik durumum yetse bile ucuz olsun diye gidip bu ayakkabıları alırım.

peki orijinal giyen arkadaşlarına özenenleri, böyle çakma olduğu bas bas bağıran ayakkabılar tatmin ediyor mu? orijinalini giyen arkadaşlarına daha çok mahcup edici bir şey değil mi? orijinalini giyen, özenen kişinin ayağında abibas, nixe diye markaları görünce dalga geçmez mi?

sonuç olarak her ikisi için de markasız üretmek ya da illa çakma yapılacaksa, çakmanın üstüne de adam gibi üç çizgi çizip adidas yazmak, nike yazmak, tam benzetmek daha iyi değil mi?
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
90 ların başında daha bu çakmacılık sektöründekiler bunlar imitasyon falan demezken pazarda satılıyordu mesela adidas taklidi adidaş vardı sadece o değil direk kendi adıyla yapıp pazarda satıyorlardı. daha disel gap falan bilinmezken memlekette , diesel ve gap satılıyordu semt pazarlarında. bunlar da sanırım aynı düşünceyle yapılıyor bilmeyen aileler çocuklar için falan.
0
mindtraveler
(29.04.10)
Marka koymuyor (arka camdaki California plakalarını saymıyorum) ama özeniyor ve elindeki imkanlar dahilinde kendi Lamborcini'sini yaşıyor. Nixe'leri alanlar da bu özenme sebebiyle (ve kendi mekap ayakkabısını daha ucuza modifiye edemeyeceği için) çakma markalara yöneliyorlar. Nike giymeye yaklaşabileceği en üst nokta bu çünkü adamların/kadınların.
0
sourlemonade
(29.04.10)
alanlar marka takıntısı ile almıyor bence. marka takıntısı olsa ne yapıp ne edip gidip markayı alır. yemek yiyecek parası olmayıp da lacoste giyen adamlar sürüyle..

marka takıntısında ziyade mesele dendiği gibi ekonomik. insanların aklını çelen şey adidas ve nike'ın kalitesi, çakmaların da öyle olabileceğini düşünüyorlar. "aa bak aynı adidas hatta fazladan bir çizgisi bile var". marka takıntısı yoksa, sıradan ucuz bir ayakkabı alınacağına adidas ve nike'a benzer bir ayakkabı almak bu açıdan mantıklı olabilir. birebir aynı mı bilmiyorum da, ayağa oturması, rahatlığı felan benziyodur diye bir düşünce ile hareket ediliyodur.

bence de saçma tabi.
0
emraah
(29.04.10)
bütün sorunlar haloldu garibanın nixesine adedasına mı geldi sıra yapmayın etmeyin arkadaşım. bırakın gelsinler bırakın giysinler. herkesin bir buçuk milyarlık alberto guardiani alacak parası yok ya. yolda görsen mahallenin muhtarı, tekel bayi sahibi recep abi diyebilceğin adamlar gidiyor iki milyarlık ayakkabı alıyorda bir boka yarıyor mu?
0
fukka
(29.04.10)
soruyu yarım yamalak okuyup, belki de hiç okumayıp, kendi anladığı gibi cevap verenler... ne sormak istediğimi anlayan anlıyor, doğru düzgün cevap veriyor. gayet anlaşılır yazdım. cevaplar ve cevaplara verdiğim cevaplar da destekliyor. önce okumaya inanın. doğru düzgün okumayıp, sorulmak isteneni anlamıyorsanız cevap vermeyin. net.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
çünkü onun parası yok !
0
FlüGibi
(29.04.10)
çünkü ben burda doğru düzgün okuyup anlamayan cevap yazmasın diye boşuna götümü yırtıyorum. çünkü ben embesilin önde gideni bayrak sallayanıyım.

peki o zaman şunu söyle sevgili süperzeka arkadaşım. o parası olmayan dediğin, gariban dediğin (ki kendimi de koıydum en başta bu gruba) niye illa üstünde abibas, nixe yazan ayakkabıyı tercih ediyor? yazısız, düz olsa olmuyor mu aynı ayakkabı? niye illa gudik markalısını alıyor da düzünü almıyor, üretici de bu yüzden düz üretmiyor da gudik markalı üretiyor? anladın mı, okuyabildin? heceleyerek de yazayım mı anlamadıysan? çevir kafanı bir daha oku soruyu. senden önceki cevapları da oku. onlara yazdığım cevapları da oku. oku.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
Yahu tercih meselesi diye bir şey var o sana niye adidas giyiyorsun diye soruyormu ki sen ona neden çakma giyiyor diye hesap soruyorsun !
Ayrıca insanların kişisel tercihi "sebebi her ne olursa olsun" kimseyi ilgilendirmez.
Belki çakma seviyor belki canı öyle giymek istiyor..
Sana dokunan ne senin canını sıkan ne?
Ha tüm derdin bitti milletin çakma ayakkabısına takıldın öylemi..

Birisi embesil mi dedi?
0
FlüGibi
(29.04.10)
o "çakma"nın ve çakmalığın farklı bir albenisi var. üzerinde dahan gibi abidas nilce a. ficth yazan şeyleri giymek ayrı bir varoluş demekki.
0
manfool
(29.04.10)
Ha bu arada neden düz üretilmiyo demişsin ;
Bunlar arz talep meselesi demekki o embesiller senin gibi süper zekalardan daha çoklar..
Bunun için yapabileceğin tek şey sadece böyle yakınmak olacaktır
Ki buda kanımca nafile bir çaba olacaktır..
;)
0
FlüGibi
(29.04.10)
apaçiler alıyor onları, abercrombie pantolunun altına oldukça yakışıyor. ayrıcana lütfen aziz kedi'nin yaptığı gibi fakir edebiyatı yapmayalım be abi, bu biraz da bakış açısıyla alakalı, şimdi bu devirde vcd izleyen adamla dalga geçsek onun parası ancak vcdye yetiyor diye de mi savunacaksınız? ekonomik gücün zayıf olması bu ayakkabılara giymeye bahane olamaz bence.
0
takus5
(29.04.10)
piyasada bu yüzden sadece iki çeşit ürün kalmış, orijinaller ve çakmalar, başka hiçbir şey bulmak mümkün değil, ucuzlar naylon pahalılar deri olsa çok pahalı, bu ülkenin kendi sermayesi nerede bilmiyorum.
0
hoot
(29.04.10)
ay onca yazıdan sonra hala "sen adidas giyiyorsun o da çakma giyiyor sana ne tercih meselesi, o sana soruyor mu, belki parası yok" dememiş mi bir de. sanki ben "orijinal duruken niye çakmasını giyiyor insanlar" demişim gibi.

he canım, he bebeğim tercih meselesi. ben de zaten sabahtan beri insanların neden çakma giydiğini sorguluyorum, maddi durumlarını eleştiriyorum. tövbe yarabbim yahu.

ya anlamaya çalış, ya git başkasının sorusunu sabote et. ben anlayan abilerinle tartışıyorum bu konuyu. oku bak, senin dışında herkes doğru anladı, cevap veriyor. tanında nike işaretine benzeyen işaretli cevapları okuyacaksın.

"arz talep meselesi demek ki" demişsin. bravo. süper tespit yapmışsın. ama zaten sorunun niye arz talebin bu şekilde geliştiği ile ilgili olduğunu anlamamışsın. oysa ki ta en başta yazıyor bu.

saygılarımla.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
Siz ayakkabıların, düz yapılması yerine markaların çakmasının yapılmasını eleştirmedinizmi?
Sıkıntınız bu yönde değilmiydi?
E ben de dedim ki bunlar arztalep meselesi cicim!
İsteniyor ki yapılıyor e yapılıyor ki isteniyor
Bunların nedenleri de uzaaarr giderr o yüzden bence siz sizinle aynı fikirde değiliz diye bize kızmayın..
Madem böyle sosyal bir platforma bir konu açtınız her kişiden cevap alacaksınız..
E madem sizinle aynı fikirde olmayanlara tahammülünüz yok bi zahmet konu başlığında bunu belirtiniz ki bizde size yazmayıverelim bir zahmet!

Abilerinize selam!


Editasyon:
"arz talep meselesi demek ki" demişsin. bravo. süper tespit yapmışsın. ama zaten sorunun niye arz talebin bu şekilde geliştiği ile ilgili olduğunu anlamamışsın. oysa ki ta en başta yazıyor bu"

Bence sen de arz ve talebin niye bu yönde geliştiğini anlamaya çalışma..
Burası Türkiye.. ;)
Bazı şeyleri anlamak çok zor olabilir bazen..
Mesela İsmail Yeka gibi..
Ne kadar sorgularsan sorgula bir sonuça varamazsın..
0
FlüGibi
(29.04.10)
sen benim tartışmaya açtığım konuyla tamamen alakasız cevaplar veriyorsun. evet aynen "niye düz yapılmıyor da bas bas bağıran çakmalar yapılıyor, ikisi de aynı derecede ucuz olduğu halde insanlar düzü yerine niye bunları tercih ediyor" diye sordum, sen dedin ki "orijinalini giyemeyen parası olmayanlar alıyor onu. herkes sen gibi adidas giyemiyor. niye çakma giyenden hesap soruyorsun" dedin mi bunu demedin mi. aha yazıyor orada. şimdi benim sorduğumla bu cevabın ne alakası var sen söyle. kime hesap sormuşum onu da söyle. orijinalle çakmanın kıyaslamasnı mı yapmışım? çakma giyeni mi aşağılamışım ki "parası olmayan alıyor sana ne" gibi cevaplar veriyorsun?

ha dersin ki arz talep meselesi, ona eyvallah. zaten soru da bu. arz talep meselesi ama niye arz talep o şekilde gelişiyor diye. üstünde çakma marka yazan, niye düze göre tercih ediliyor. mesele ekonomik durumsa düzü de aynı şekilde ucuz. niye çakma markalı? buna cevap verebiliyorsan buyur ver. her türlü fikre açığım. bak kimi demiş "ben de uyuz oluyorum", kimi demiş "nike giymeye en çık yaklaşılan nokta o", kimi demiş "çakmanın çakma markasının ayrı albenisi var". bakın ne güzel cevaplar bunlar. tam almak istediğim gibi. niyesini söylüyorlar. alakasız şekilde "onların parası yok ondan çakma alıyorlar, sana ne onlar seni sorguluyor mu" ya da "arz talep meselesi, sebebi çok sorgulama" gibi cevaplar vermiyorlar. sorgulamayıp boş boş beklersek elbet cevap bulamayız. sorgularsak bir şeylerin cevabını alabiliriz. ufkumuz genişler. bu okulları bize bunun için okutuyorlar. "boşver salla gitsin türkiye'de olur öyle" demek için değil.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
Elbette ki sor elbette ki uzun uzuuuun tartış hatta fikirlerini söyleyenleri de azarla! ama lütfen bana çakma ayakkabı ve ismayil yeka oluşumuna engel olabileceğini söyleme (:
e dolayısıyla okullarda bununla ilgili birşey yapamaz sanırım..
Zira bahsettiğimiz insan da lise mezunu bir insandır..
Her neyse konumuz insan değildi ayakkabıydı değil mi?
Bu konuya çok specific bi yaklaşımda bulunup konuyu okula bağladığınız içinde sizi ayrıca tebrik ederim...
bu arada "almak istediğim gibi cevaplar" demişsiniz..
sizin almak istediğiniz cevapları vermek zorundamıyım ?
Değilim?
Sizde benimle aynı fikirde olmak zorunda mısınız?
Değilsiniz..


Sonuç itibariyle herkes kendi fikrini beyan eder..
E güzel de eder ama değil mi?
İnsan olmanın incelikleri...
0
FlüGibi
(29.04.10)
almak istediğim cevaplar derken soruma cevap olan cevapları kast ediyorum. cevap olmayan alakasız cevapları değil. soruma cevap olmak şartıyla isteyen istediğini söyler. kendi okuduğum okuldan bahsediyorum, böyle şeyleri okullu eğitimli insanlar tartışır, sonuca ulaşır diyorum, ayakkabıyı giyen lise mezunu diyorsun.

ben bu kadar zor anlayan birini daha görmedim. meşhur sekreterim de dahil. yoruldum, artık cevap yazmayacağım. istersen anama küfret yine cevap yazmayacağım, zira ne kadar yazsam da anlamıyorsun.
0
🌸kibritsuyu
(29.04.10)
Ayakkabıyı giyen değil ismayil yeka lise mezunu :)
anlayamadın galiba :D
neyse tamam tamam ben de sustum hadi iyisin ;)
0
FlüGibi
(29.04.10)
boncuk gozlu toyota corolla vs. mercedes gibi bir sey bu ya da cin mali iphone muadili kullanmak gibi.. mercedes almaya paran yetmiyorsa ancak tasarimini begeniyorsan en yakin/makul alternatife yoneliyorsun. adidas superstari begeniyorsan ancak bir ayakkabiya 150 lira veremem diyorsan pazardan ayni sekle semale sahip 20 liraya abidas aliyorsun. eh bir superstarin da cizgileri olmazsa zaten o superstar olmuyor, stan smith'e yakinsiyor, cakma urunlerdeyse amac orijinale en cok benzetebilmek.
0
kayranin kedisi
(29.04.10)
Benim başıma şöyle bişiy geldi: Kılık kıyafet satan biyerin broşürleri dağıtılıyordu, pek bişiye benzemeyebilir ama bakalım diye girmiştik, hani pazar gezer gibi. Oradan bir-iki kazak, bir bere aldım ve açık kahverengi, çok tatlı bir çift spor ayakkabı gördüm, giydim, oldu, ben de aldım. Dünyadan bihaber değilim ama gerçekten yandaki dediğiniz çizgileri dikkate bile almamıştım, Nike, Adidas ve Reebok filan da giydiğim ve görsel bir tembelliğim olmadığı halde aklıma ne Adidas gelmişti, ne de bunlarda dört çizgi olup taklit yapıldığı. Herhangi bir yazısı da yoktu. Takip eden günlerde bir arkadaşım "Salak bunlar Adidas değil lan, taklit!" filan dedi, bayağı şaşırdım, şaşırdığım şey ise Adidas'a benzer birşey almaya meyilli olduğum sanılmasıydı, hem de beni iyi tanıyan biri tarafından.

Bu örnek belki tek istisna da olabilir ama anlatayım dedim işte.
0
uyuklayankedi
(29.04.10)
çünkü herkeste öyle gerçek adidas'a nayk'a saçacak para yok.
0
Dağlarca
(30.04.10)
@dağlarca: sen hiç eşek taşağı gördün mü?
0
🌸kibritsuyu
(30.04.10)
@uyuklayankedi: bahsetmek istediğim tam olarak da bu işte. ama niyeyse bazı insanlar bir türlü anlamadı bunu demek istediğimi.

ucuz ayakkabı almaya gücü yetenlerin, veya gücü adidas'a nike'a yetse bile ucuz ayakkabı alıp giymek isteyenlerin, "ahaha çakma almış salak" laflarına maruz kalmalarına, kalacak olmalarına bozuluyorum. zira bu ayakkabılar orijinalden başka giymeyen marka hastalarına "ahaha" dedirtir. her gören çakma olduğunu, adidas, nike çakması olduğunu anlar. marka göstermek isteyenleri, buna özenenleri bile ttmin etmez diye düşünüyorum. ama üstünde hiçbir yazı olmayan aynı model bir ayakkabı, aynı fiyat olmakla birlikte, "çakma" iddiası ve gubik marka taşımadığı için herkes tarafından rahatça giyilebilir, kimse de "ahaha çakma almış mal" demez.

eşim 15 liraya ayakkabı almış nerden almışsa. çok da şık, çok da rahat. orasında burasında marka yazmıyor. no name bir ayakabı. şahane. çok beğendim. kendisi de beğendi.

ama şimdi şu ayakkabının üstünde "nixe" yazsaydı, "aibbas" yazsaydı, bütün öğrencileri (ki tiki dershanesi öğrencisi, hepsi ergen yaşlarda) "ahaha x hocanın ayakkabılarına bak çakma nike giymiş puhaha" derdi. şimdi? kimse bir şey demiyor, diyemiyor o şahane 15 liralık ayakkabıya. çünkü bir şeyi taklit etme iddiası yok. mis gibi değil mi?
0
🌸kibritsuyu
(30.04.10)
herkeste taşağa saçacak para yok!
0
Dağlarca
(30.04.10)
bi de buna benzer baskılı tişört ve svetşört problemi var. uyduruk kıydırık "shark university champions of 66 falcon aircraft" gibi yazılar oluyor hepsine. düzünü bulamıyorsun. o da buna benziyor.
0
Dağlarca
(30.04.10)
(6)

goal, motivation

germe
ödev hazırlarken bunları doldurmam lazım,genel birkaç örnek verir misiniz?motivation nedir goal nedir?teşekkürler
ödev hazırlarken bunları doldurmam lazım,
genel birkaç örnek verir misiniz?
motivation nedir goal nedir?
teşekkürler
0
germe
(26.04.10)
goal gol atmaktır.
motivation maçı kazanmaktır.
ya da tam tersi mi acaba, bilemedim :D
evet böyle bir örnek arıyorum diye cevap verirseniz okuyanlar hıı deyip devamını getirecektir :)
0
natnan
(26.04.10)
goal = amac.
motivation, barizce o amaca ulasirken seni motive edecek durum vs.
0
erich
(26.04.10)
goal = amac (bu acik)
motivation ise motive'den geliyor diyelim; seni o amaca yonlendiren itkiler.

itki, motive, incentive
0
no christ requiress
(26.04.10)
goal hedef motivation gaz
0
yuto
(26.04.10)
goal hedef, motivation ise hedefe yönelmeyi teşvik eden durum.

örneğin, biriyle sevgili olmayı hedeflersiniz, onunla birlikte olacağınız günleri, işte ne bileyim birlikte çok iyi bir ikili olacağınızı düşünüp geleceği kafanızda canlandırmanız da o kişiyle birlikte olma hedefinize ulaşmanızı teşvik eden şey, yani motivasyondur. yahut bir mesleği hedeflersiniz, elde ettiğinizde ulaşacağınız toplumsal statü, güç, para (hangisi veya hangileri sizi teşvik ediyorsa) bu(nlar) da motivasyonlardır.
0
uyuklayankedi
(27.04.10)
goal yani hedef maci kazanmaktir.

motivasyon ise devre arasinda fatih terim'in, oyunculari daha iyi oynamalari icin gaza getirmesidir.
0
compadrito
(27.04.10)
(2)

sirkeciden piyerlotiye nasıl?

eloharp
evet başlıkta görüldüğü gibi sirkecide vapurdan inicez, piyerlotiye çıkmak istiyoruz teleferikle, tam olarak hangi otobüse nerden binmeliyiz arkadaşlar?
evet başlıkta görüldüğü gibi sirkecide vapurdan inicez, piyerlotiye çıkmak istiyoruz teleferikle, tam olarak hangi otobüse nerden binmeliyiz arkadaşlar?
0
eloharp
(22.04.10)
eminönü'nden vapur var, ona binin, sol tarafında oturun.
üsküdar'dan da gidiyor ayrıca.
0
:/
(22.04.10)
Değişmediyse:

99 AKŞEMSEDDİN - Alibeyköy - Silahtar - Eyüp - Unkapanı - EMİNÖNÜ
99A ÜÇ ŞEHİTLER - Eyüp - Unkapanı - EMİNÖNÜ
99Ç ÇOBANÇEŞME - Silahtar - Eyüp - Unkapanı - EMİNÖNÜ
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
(7)

gözdeki lensler

dambil
gene bir lens sorusuyla merhaba,ilk denememdeki başarısızlıktan sonra, ikinci denememde muhteşem bir yol bulup lensleri takmış bulunuyorum. ama ben bunların varlığını çok hissediyorum, göz kırparken hafif kaşındırıyor filan. aşırı göz kırpma ihtiyacı duyuyorum. ilk kez kullandığım içindir sanırım, p
gene bir lens sorusuyla merhaba,

ilk denememdeki başarısızlıktan sonra, ikinci denememde muhteşem bir yol bulup lensleri takmış bulunuyorum. ama ben bunların varlığını çok hissediyorum, göz kırparken hafif kaşındırıyor filan. aşırı göz kırpma ihtiyacı duyuyorum. ilk kez kullandığım içindir sanırım, peki ne kadar sürede bu gözler alışır ki buna?

teşekkürler..
0
dambil
(22.04.10)
sakin yarın farketmiceksin onları :)
0
layer26
(22.04.10)
Yüksek miyop yanında astigmatım da düşük olmadığı için (20 yıl önce) takmaya başladığım lenslerin sert olduğunu ve 24 saat içinde uyum sağladığımı söyleyeyim de ölçün:) Dikkatinizi gözlerinizden, lenslerinizden uzaklaştırın, ciddi bir bünyesel reddetme olmazsa gerçekten saatler içinde alışırsınız.
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
Yeni taktığın için o şekilde. Unutursun gözünde lens olduğunu bir süre sonra.
0
stroyaa
(22.04.10)
ben de hic gecmedi bahsettiginiz rahatsizlik. 3 ay kullandiktan sonra tekrar doktora gittim yapay gozyasi kullandim ama nafile. sanirim benim gozlerim lense cok uyumlu degil ya da ben uyumlu olanini bulamadim. sonucta tekrar gozluge geri dondum. ama umarim doktora gidip detayli bir muayneden sonra almissinizdir lenslerinizi.
0
alan shearer
(22.04.10)
muhtemelen ilk sefer olmasından dolayı ama ters takmış da olabilirsiniz
0
efx
(22.04.10)
bi süre sonra alışması lazım gözünüzün. o bi süre kişiye gre değişebilir tabi ama çok uzamamalı. ne bileyim, bi-iki güne rahatlamanız lazım. olmazsa yukarıda da söylendiği gibi suni gözyaşı kullandırabiliyor doktorlar, veya lens markanızı değiştirmek gibi bi çözüm önerebiliyorlar.
umarım düzelir sizinki bi-iki güne.
0
susu
(22.04.10)
Devam ederse ters takıp takmadığınızdan emin olun. Ters olmadığından eminseniz doktora gidin.
0
gulden kale
(22.04.10)
(28)

ekşi duyuru bana akıl ver lan allahsız....

efendi kaptan
olay şu kidün beşbuçuk ay sonra alsancağa sarhoş olmaya gittimmekanda da çok çok uzun süredir görmediğim çok çok sevdiğim en önemlisi saygı duyduğum bir arkadaşımı gördümiki kişilerdiyanında izmirin en güzel hatunu desem değme mankenlere iltifat etmiş olurumgemi kaptanıyım işte dünya kriterleri dahi
olay şu ki
dün beşbuçuk ay sonra alsancağa sarhoş olmaya gittim
mekanda da çok çok uzun süredir görmediğim çok çok sevdiğim en önemlisi saygı duyduğum bir arkadaşımı gördüm
iki kişilerdi
yanında izmirin en güzel hatunu desem
değme mankenlere iltifat etmiş olurum
gemi kaptanıyım işte dünya kriterleri dahil
ukrayna bile buna dahil buna
alabildiğine sarışın
deniz den daha derin mavi gözler sahip bir hatun vardı....

2 kadeh bişeyler söyledim
içelim az da muhabbet edelim diye
elaman bu arada yarın için yani günün ilerleyen saatlerinde
mekanın birinde gerçekleştirecekleri oyununa davet etti beni
gelmez isem benle bütün irtibatını kopartacağını söyledi ve masadan lavaboya
etin suyunu sıkmak amaçlı (bkz: işemek )uzaklaştı
giderkende abi hatun yalnız kalmasın ben gelene kadar eşlik et dedi
ettim
bu esnada hatun mesleğimi ve mekandaki bana gösterilen saygının samimiyetin nedenini sordu
hepsi samimiyetten dedim
ben onları onlar beni sever dedim
telefonumu istedi
çıkışta ne yapacağımı sordu
eve gider uyurum dedim
yarın gece gösteriden sonra beraber takılalım gibisinden bir takım
muhabbetler gerçekleşti olabilir dedim

sonuçta yalnız bi adamım yani
neden olmasın değil mi duyuru?

bu gün sabah saatlerinde o arkadaşım msn de online oldu
ve bana dün konuda adı gecen hatuna aşık olduğunu
ağazımın iyi laf yaptığını
ve bu hatuna bunu ayarlamamı rica etti
senden başka kimseye güvenemem dedi

çok seygıdeğer ekşi duyuru
verdiğim bilgiler ışığında
yarın ben gösteriye gitmez isem
eleman baya baya bozulacak
eğer gidersem
o hatunu istemeyerekten de olsa kaldırmış olacağım

olay şu ki efendi ve kaptanım
kaptanlığım tüm dünyaya belge ile ispat edilebilir
efendiliğimi ise
27 yıldır korumaya çalışıyorum

yarın benim ne yapmam gerekiyor

tanıdığım tüm hatunları mekana çağırdım bana yavşayın ulan kız benden soğusun
elemana ayıb olmasın dedim en olmadı kız kardeşimi götüreceğim yanımda takıl abicim
olay böyleyken böyle diyeceğim

en olmadı eski numaramı yapıp ben gayım bebeğim
erkeklerden hoşlanıyorum diyeceğim

en kötüsünü düşünerek size soruyorum ekşi duyuru ben
ne yapayım yarın
bana bi akıl verin....

çok büyük çıkmazlardayım...
efendiliğimin gitmesi götümün gitmesinden daha büyük bir kayıp...
0
efendi kaptan
(22.04.10)
sevgili adaşım, seni 10 sene önce bir evde yılbaşı partisinde tanıdım. bir kaç gün önce de ayak üstü uğradığım zirvede gördüm o kadar süre sonra, yazar olarak hem de :)

isim vermediğin iyi olmuş ortak arkadaş sayesinde kim olduğunu bulurdum kesin :)) arkadaşın hatuna aşık ise araya girmen afedersin ama itlik olur. ha "merhaba merhaba" dan öte bir arkadaş gördüğüm kadarıyla.

şimdi gidip arkadaşına durumu anlatsan kızdan soğuyacak ve adım gibi eminim ki gidip hatuna söyleyecek hem sen kızdan olacaksın hem o olacak.

iki seçeneğin var, "sokarım arkadaşına da" diyip hatunu kaşla göz arasında götüreceksin ki ben yapmam, yapanı da sevmem.

diğeri ise arkadaşına bu "takılma" muhabbetinden kesinlikle bahsetmeden yanına hatun çağıracaksın, diğer hatun kesin kıskançlık yapar. arkadaşında bu sırada atak yapmak için hazır beklesin. en kötü ihtimal hatunla birlikte olur, bir ihtimal de arkadaşınla yakınlaşmaları için attığın bu adım olumlu sonuçlanır ve kız gözünün önündeki aşkından kıvranan adamın farkına varır.
0
kimlanbu
(22.04.10)
nerden estiyse yılmaz özdili hatırlattın bana. o senin yerinde olsa ne yapardı? büyük ihtimalle kızı en kibar şekilde ret eder, ortamdaki diğer hatunlara akardı. sanırım böyle yapardı..
0
ermoo
(22.04.10)
hocam oyle bir yazmıssın ki, ipin ucunu bulamıyorum. ama anladıgım kadarıyla -ki anlamamış olmam muhtemel- icinden ne geliyorsa onu yap. ben ne efendi adamlar tanıdım, onlar da öldü. sonucta istedigini yaparak kendine efendi olacaksın bunu da unutma. ama dedigim gibi haykırısını heyecanından toparlayamadım galiba, okuzum evet.
0
hubble
(22.04.10)
yarın uygun bir ortam olunca arkadaşının hatun kişi hakkındaki fikirlerini anlat direk.arkadaşım seni çok seviyor falan filan diye.olay senden çıkar zaten o anda.hem arkadaşının istediğini yapmış olursun,hem kızdan uzaklaşmış olursun.
0
p a t r i o t
(22.04.10)
Bence sen oraya git hatunla hiç ilgilenme. Mümkünse çevrendekilerden yardım al. Ancak arkadaşının fazla şansı var mı onu bilemem.
0
stroyaa
(22.04.10)
yahu gitmezsem eleman silecek beni defterden
gidsdersem göt olacak ayrıca ne yakışıklıyım ne de yakışıklı değil ama sempatik
öyle hissedip hissedip içine atan bi adamcağızım
boşuna değil yani o kadar denizi okyanusu tek başına geçişim
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
kadın gösteriden sonra beraber takılalım dediği için sanırım gösteriye ayrı ayrı gidilecek. bu durumda gösteriye yalnız gidersiniz. beraber takılırsınız ve tam gösteriden çıkacağınız sırada size bir telefon gelir(hem de çok güzel başka bir kadından) ve onunla buluşmak üzere mekandan ayrılırsınız.

bu çok güzel başka bir kadın çok yakın bir arkadaşınız olabilir, rica edebilirsiniz sanırım.
0
biyolog olcakmisim
(22.04.10)
@ biyoloh olacakmışım
abi bu hiç aklıma gelmemişti
bir taşla iki kuş
hatunda bozuluğp bana olan siniriyle
benim arkadaşa yazar belki

abaauuu

eyvallah canım kardeşim benim:)

galiba tek ihtiyacım beni o saatte çağıracak bir arkadaş bulmak:)
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
yahu bu adama söylediğim şeylerden bahanelerden dolayı
bahaneler prensi
albeni olmaktan korkuyorum
gitmessem çok ayıp olacak gidersem kursağında kalacak:)
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
valla ben hayattan şunu öğrendim hiç bir erkek ya da kız için arkadaşını sattığına değmez. kaldı ki adamın davetine gitmezsem benden uzaklaşır diye düşünecek kadar adamla irtibatını kesmek istemeyen biri olarak arkadaşının aşık olduğu hatunu kaldırırsan hiç olmaz.
yarın ya çok sağlam bi bahane bul ve gitme (mesela gıda zehirlenmesi) ya da git ama bi şekilde kıza soğuk davran gösteri sonrası da kızla takılma (arkadaşına da ayarlayabilirsin tabi kızı bu arada).
hani ben kıza fena aşık oldum, evimin kadını çocuklarımın anası yapacağım gibi ciddi bir hissiyat içinde olsan anlarım ama dünyanın herhangi bir yerinde çok daha iyi fırsatların olacağı için bence bu kızla takılmaya değmez, zaten vicdanen rahat değilsin en başta.
0
kalimotxo
(22.04.10)
rica ederim ne demek :)
0
biyolog olcakmisim
(22.04.10)
@badi
işte benim sıkıntımm da o
27 yıldır huzurlu uyuyup huzurla uyanmışım
barlardan hatun kaldırmamışım
keşke gitmiyorum ulan diyebileceğim bir gece olsa
tüm işlerden sıyrılsam
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
bu arada bahane bulup gitmemek sadece olayı erteler. kadın sizi bu sefer başka bi yere hem de erkek arkadaşınızın olmadığı bir mekana davet edebilir veyahut telefonla sizle irtibata geçebilir. bu durumda işler sarpasarabilir. gitmeyip bahane bulmak çözüm değil. geçici gibi olur galiba.
0
biyolog olcakmisim
(22.04.10)
kızla oraya gittiğinde numaradan çalacak olan o telefonu beklerken ekranda arkadaşının ismini görürsen?
0
numbernine
(22.04.10)
@numbernine
abaaauuu
bu da var
allaşkına yardım ediğn lam bana
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
şöyle ki, bi kız arkadaşından rica ediceksin yarın seninle gelicek. sonra malum hatunla bu da benim sevgilim diyerek tanıştırıcaksın. hala sana yazmaya devam ederse efendi kalmanın bi anlamı olmaz, ne istiosa vericeksin :)
0
usualsuspect
(22.04.10)
yahu dostum anlamıyorsun ki karşındaki kaşarmı değilmi ısıtmadan
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
@usualsuspect
sanki sana bunu bu gün gün teklif etmemişim gibi söyledin ya
büyük apaçisin:)
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
@usualsuspect
ehuhe
seyirci bunu istiyor yalandan da olsa gel beraber gdek yarın:)
herşey benden:)
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
Olabilir dedim ama beraberi hep beraber (yani sizinle beraber, arkadaşım ve senle ve benim yanımda olabileceklerle beraber) anladıydım diyebilirsiniz gösteriden sonra. Yani yanınızda bir hanım arkadaşınız, siz, arkadaşınız ve teklifte bulunan kişi ile gösteriden sonra program yapıp sonra da ilk cümledeki açıklamayı yapabilirsiniz sanki.
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
uyuyan kedi kardeşim
valla hiçbişey anlamadım ben
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
edit alkol hatası:
uyuklayan kedi:)
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
Teklifine olabilir demişsiniz ya, teklif de beraber takılalım şeklindeymiş. Siz 'beraber'i (başbaşa değil de dediğim gibi anladığınızı iddia edebilirsiniz, anlamamışçasına demek istedim. Umarım anlatabilmişimdir.
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
hah evet buda zekiceymiş uygulanabilir ve de
teşekkürler uyuklayan kedi arkadaşım
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
kıza durumu anlat arkadasin hislerinden bahset olayin senden cikmasini sagla ondan sonrasi kiza kalmis bisi isine geleni yapar böylece olasi bi kizi kaçırma durumuda olmaz hatta böle sölemene ragmen kız sana yazabiliosa arkadasina ben denedim o kizdan hayir gelmez diyerek hem kendine bi cikar yol bulabilir hemde arkadasini kurtarabilirsin. kız bu kadar güzel olmasa böle bi teklif sunmazdım ama böleyken böle =))
0
berginyonbaenre
(22.04.10)
efendi kaptan senin bu arkadaş, bir kızla görüşme sağlayıp hala sonuca gidememiş olduğuna göre badak bir insan sanırım.. ya da uzaktan kızın sana bakışlarını gördü, egosu ne kadar dost olsanız da kaldırmadı ve o kız benim dercesine aşkından sana bahsetti.. ikinci söylediğim çok adice, evet farkındayım.. şimdi giriş bitti gelişmeye geçelim.. ben daha şimdiden söyleyim.. o eleman bu kızla hiçbir şeye varamaz.. ancak, kız gerçekten yalnız olduğunu hissedecek ki olacak.. sen elemanın ne denli iyi biri olduğundan, ne süper aşık olduğundan, kız olsan vereceğinden bahsedip daha sonra da kızın içindeki herhangi bir duyguyu kıpraştırıp olay mahalini terk edersen elemanın şansı acayip artacak.. buz gibi ortada.. ben olsam? ( 27 yıldır bakir biri olarak )beni dinlemezdim.. üstte bir arkadaş bahsetmiş.. telefon gelmesi falan numarası bence çok sağlam duruyor.. ama kız da gidiyor yani.. ne bileyim ya, vahşi bir dünyada yaşıyoruz sanki.. sevgiler..
0
setteseven
(22.04.10)
abicim dusuncelerine bu kadar bagliligina cok saygi duydum oncelikle bir helal olsun demek istiyorum.
boyle durumlarda kazan-kazan taktigi uygulayacagiz cunku kacacak bir firsat degildir. nasil oluyor dersen;

-arkadasin kizi istemeyecek, kiz seni isteyecek, sen arkadasini kirmayacaksin seklinde basit bir algoritma yapalim. burada zinciri bozan tek sey senin arkadas.

-simdi elimizdeki verilere bakarsak, kizin seninle olmasi kolay bir durum. ilk kez gordugu birine obur gece takilma onersini sunuyorsa bu yuksek bir oran cunku.

denklemdeki degiskenlere gelelim;
simdi dusun bu kiz neden senin arkadasa boyle bir teklifle gelmedi? sebebi cok acik demek ki bir sey dusunmuyor ama ilk gece sana boyle bir teklif sundu. 1-0
peki sen arkadasinin, ayni masada konustugu erkegin yakin erkek arkadasina yazan bir kizla cikmasini ister misin? bence cevap hayirdir. zaten ustteki degisken de cocuk yazsa bile kizin pek takilmayacagi yonunde. 2-0

simdi 3. golu atip maci garantilemek icin ilk yazdigim olaya donmek gerek.
arkadasinda kizdan vazgecicek. evet cok guzeldir etkilenmistir vs. ama ornek veriyorum ciksalar bile bu kiz gidip baska birisine yazar yine ayakustu olan senin arkadasa olur ileride.

ama eger kiz acikca senin arkadasla olmak istemedigini belirtirse cocuk kuyrugunu altina alir olay kapanir senin de ayarlamak gibi yukumlulugun uzerinden kalkar. bunun icin arkadasinin arkasindan is cevirmek gibi olmamasi acisindan da dikkatli olmak gerekir zira en kritik nokta bence bu.
gecenin sonunda, ortasinda veya basinda uygun zamani sen daha iyi kestirecek birisi olarak ayarlaman gerekir. kizin acikca cocuktan hoslanmadigini belli etmesi gerekir. yinede bence kiz bunu otomatik olarak kendisi yapacak gibi geliyor cunku bir kiz muhakkak bir erkek ondan hoslanmissa anlar ve ozellikle ortamda sen varken ve seni istedigi icin diger cocugu da bunu hissettirecek ve onu etrafinda uzaklastirmaya calisaacaktir sana kolay ulasabilmek icin.
kiz tarafindan dusunsene olayi; o sizce farkinda degil mi iki arkadastan birisine yazip digerini uzaklastirmak gerektigini. o yuzden o da hamlesini yapacaktir aksam.

gecenin sonunda muhtemeln kiz senin arkadasla gitmeyecegi icin cocuk hadi iyi aksamlar diyerek eve gidecektir. aslinda herkesin kiminle olmak istedigini en iyi bilen sen olarak, kizin senin gozunun icine baktigini bir tek sen farkedersin. arkadasi ugurladiktan sonra kizla bir yerde bulursursunuz artik.

---
tamamen hayal gucume ve yasadiklarima guvenerek yazdim. umarim dedigim gibi olur ve herkes karli cikar bu isten. sevgiler.
not: kesinlikle sonunda ne oldugunu cevap olarak beklyoruz sizden :)
0
mulayim ters
(22.04.10)
Elemanın karşısında el ele tutuştuk,
dudak dudağayken kulağına yaklasip,
elemanla bı iliskim var dedim

Nasıl yani dedi


Öyle yani

Dedim

arkadasımı got olmaktan
kurtardım


Gitti

(:

sfhjsaghsdfdfh
0
🌸efendi kaptan
(22.04.10)
(6)

Yoksulluk meselesi

istolethesky
Merhabalar,Ben diploma çalışmamı bu konu ile ilgili yapıyorum. Sağolsun danışman hocam da gidip bölüm başkanına demiş bunu '' bizim gençlik Zonguldak'taki yoksulluğu araştıracak. '' diye. Bölüm başkanı da 14 Mayıs'ta yapılacak İktisat Kongresi' nde bu konuyu sunum olarak hazırlayıp, sunmamı istedi.
Merhabalar,

Ben diploma çalışmamı bu konu ile ilgili yapıyorum. Sağolsun danışman hocam da gidip bölüm başkanına demiş bunu '' bizim gençlik Zonguldak'taki yoksulluğu araştıracak. '' diye. Bölüm başkanı da 14 Mayıs'ta yapılacak İktisat Kongresi' nde bu konuyu sunum olarak hazırlayıp, sunmamı istedi. Ben de telaşa verdim iyi mi?! Sadede gelirsek, teorik olarak yoksulluğa dair bilgiler bulmakta sorun yok ama, iş Zonguldak' a gelince sıkıntı çıkıyor. Ben nasıl bulurum bu yoksulluk meselesine dair bilgi, belge, istatistik ve de çözüm önerileri? Bi el atın iktisatçılar!
0
istolethesky
(21.04.10)
gecekondu mahallesindeki insanların hangi sektörlerde çalıştığına bak. muhtemelen havacılık ya da ithalat sektöründe çalışmıyorlar.

deneklerinin eğitim,kültürel durumlarını ekle rapora.
0
advest
(21.04.10)
Şurada az da olsa bilgi var, en azından karşılaştırmaya yarar:

www.tek.org.tr

Bir de oradaki ticaret odası, yerel yönetim vb. de verilere sahiptir. Kriterlerinize göre de bilgi sorabilirsiniz, ne bileyim yeşil kartla sağlık hizmeti alanlar, belediyeye veya kaymakamlığa maddi yardım için başvuranlar, vb. Gelir düzeyini hem diğer illerle, hem de ilin diğer yıllarla karşılaştırmak da işe yarayabilir.
0
uyuklayankedi
(21.04.10)
Türkiye'de malesef yoksulluk datası 2000 yılından bu yana şehir bazında üretilmiyor ancak yapabileceğin şeyler var,
misal 2000 öncesi verileri karşılaştırabilirsin Türkiye ve Karadeniz Bölgesi verileri ile (DPT'nin il bazında yaptığı gelişmişlik indeksleri var, bunlarda ne var ne yok o ile ait karşılaştırmalı olarak bulabilirsin)
2000 sonrası için ise yeşil kart sahipliği oranlarını Türkiye oranları ile karşılaştırabilirsin
Tabi bunlar anket yapamadığını varsayarak söylenen şeyler, imkanın varsa o da bi alternatif
0
jenjen
(22.04.10)
Emek yoğun çalışan bir ildi Zonguldak (Kömür Madenleri) ve sorunun cevabını ordaki sendikalarada sorarak bulabilirsin. Sanırım bayağı detaylı bilgide alabilirsin.
0
SirSatai
(22.04.10)
Çok teşekkür ederim fikirleriniz için. Özellikle de yeşil kart için, benim aklıma gelmemişti vallahi. Şunu da sorayım o zaman, belki yine aklıma gelmeyen çözümler çıkar diye; sizce hali harap olan, sermayeyi çekemeyen,( kalifiye olmayan) emek arzı yüksek, özellikle de coğrafi sebeplerden ötürü taşıma ve ulaştırma sorunlarından muzdarip, eğitim seviyesi de ülke geneline göre güdük kalmış( maalesef şimdilik aklıma gelenler bunlar) bu ildeki yoksulluk sorununu çözebilecek kısa ve uzun vadeli öneriler nelerdir?
0
🌸istolethesky
(22.04.10)
Mevcut emek arzının kalifikasyonunun yükseltilmesi (öğrenim düzeyi, meslek eğitimi, kurslar, vb.) ve emek talebi bakımından yatırımların yapılması orta-uzun vadeli sayılabilir. Yatırımı teşvik eden birkaç yıl vergi muafiyeti tanınması, mevcut işletmelerde emek talebini kolaylaştırmak üzere işverene sosyal güvenlik yükümlülüklerini azaltan yani devlet tarafından kısmen/tamamen bir süreliğine sübvanse edilmesi geldi aklıma. Pek spesifik değil tabii bu öneriler. Hocanız da destek atsın bence, ip uçlarını versin en azından. Mevcut emek talebi az da olsa istediği nitelikte emek bulamıyorsa buna daha kısa vadeli çözümler olabilir, kamunun (merkeze bağlı veya yerel) kurumları, mevcut işletmelerle işbirliği içinde ihtiyaca yönelik eğitim ve kurslar düzenlemesi mümkün olabilir.

Bölgesel farklılıkların giderilmesine ilişkin yerli/yabancı kaynaklardan çözüm önerileri bulabilirsiniz belki google ederekten.

Kolay gelsin,
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
(15)

football (soccer) neden sevilmez

kob
soru net saygıdeğer romalılar...futbolu sevmeyen insanların sevmeme nedenini öğrenme çabası içerisindeyim.
soru net saygıdeğer romalılar...futbolu sevmeyen insanların sevmeme nedenini öğrenme çabası içerisindeyim.
0
kob
(21.04.10)
hiçbir katkım veya zararım olmadığı halde 11 adamın kendi çabalarıyla aldıkları skora bakıpta sevinmemin ya da üzülmemin sebebi ne olabilir ?
ben bunu çok düşündüm bir sebep bulamadım :)
0
olkol
(21.04.10)
cocukken oynadigimiz bi macta beni iyi oynayamadigim icin takimdan attilar. o gunden sonra bi daha ayagima top degmedi. laf olsun diye bir iki maca gittim ama, futbola ilgim o gun sona erdi.

taa ki futbolun aslinda futbol olmadigini anlamama yol acacak su olaylari yasayana kadar:

(bkz: #8014355)
(bkz: #9405647)
(bkz: #9866617)
0
compadrito
(21.04.10)
liseden bi arkadasim acayip fanatikti. fenerbahce yenildigi zaman hungur hungur aglardi. susturamazdik. o zamanlar da universitede ayni odada kaliyoruz. yan odadaki eleman fenerbahce icin ileri geri konusunca kavgaya tutustu bunlar. biri birinin ümüğüne çökmüş, ya dedim ne mal adamlarsiniz. bu kadar olur mu ya. ondan kelli sogudum futboldan.
0
osuruklu
(21.04.10)
Sıkıcı gelüyür bana. Küçükken mahalle maçlarında top koşturmuş ve futbolu deli gibi sevmiş biri olarak neden değiştim ben de bilmiyorum.
0
sesee
(21.04.10)
öyle oluyor ki çoğunlukla 90 dakika boyunca bir "hiç" izliyorsun. pis defansif bir futbol, top kayıpları, saçma sapan şutlar ortalar, doldur boşaltlar, gerzek kademe hataları. fanatizm tamamen ayrı bir konu, kanımda yok. e bu ikisi olmayınca futbol izlemenin bir anlamı yok. açarım senede bir barca maçını izlerim keyfime bakarım. ortada çok büyük paralar dönüyor ve bu insanlardaki salakça fanatizmden kaynaklanıyor.
0
manfool
(21.04.10)
fanatizmden dolayı soğudum ben. ayrıca gariptir ama üniversite mezunuyla cahil adamın ortak noktada buluştuğu bir futbolu biliyorum. normalde cahil adamla aynı kafede durmayacak enteller futbol söz konusu olduğu zaman aynı kahveye girip izleyip gol olunca birbirlerine sarılabiliyorlar. bu işte sizce de bir yanlışlık yok mu?
Ayrıca fenerbahçe yenildi diye hasta olanı biliyorum.
0
ozdek
(21.04.10)
beraberlik diye bir skor olması bile başlı başına futboldan tiksinmek için bir neden
0
afjeo
(21.04.10)
Sorunuza cevap değil ama, futbola dair okuyabileceğiniz bir kitap (tabii daha önce okumadıysanız) aklıma geldi:

Eduardo Galeano - Gölgede ve Güneşte Futbol
0
uyuklayankedi
(21.04.10)
Manfool kadar olmasa da, seçiciyim. Fanatik de değilim. Futbol seyirlik bir oyun ve keyif almalıyım. Evde ya da cafede veya stadyumda, ilgimi çeken maçları izlerim. Heyecanla dünya kupası maçlarını bekliyorum. Yine seçici olacağım. Futboldan keyif alan bir kadın olarak, haddim değil belki de, önünüze konan her maçı izlemeyin diyorum. Sevmeyen sevmez. Sevmek zorunda da değil. Bazı çirkinlikleri futbola değil, hiç bir şeye yakıştıramıyorum. Uykusuzum biraz. Daha çok yazmak isterdim bu konuda.
0
july14
(21.04.10)
futbola kiyasla basketbol daha ilgi cekici geliyor fakat spor izleyip iddiaya girecek / adam bicaklayacak / maclara 100-150tl bayilacak turden bi adam degilim ondandir :)
0
erich
(21.04.10)
Bir arkadaşım kadınların çoğunun futbolu sevmeme nedenini "oyunun kurallarına, inceliklerine hakim olmamaları" şeklinde açıklamıştı. Yapılan bir hareketin hangi kısıtlamalar altında gerçekleştiği, gerçekte ne kadar zorlu olduğu falan filan bilinmezse, "22 adam bir top" koşturuyordur. Ben de mesela F1'dan hiç haz almıyorum: "Dön baba dön."

Ben süper ligi uzun zamandır izlemiyorum. Beşiktaş'ın şike yaptığını (rize maçı) öğrendiğim günden bu yana. Daha önce de neler döndüğünü öğrenince iyice soğudum.
iki takımın (güç dengeleri eşit olmasa da) 11'erden maç yaptığı ve sonunda adil bir hakemle güçsüz addedilen takımın da kazanma şansı olduğu sporu seviyordum. Oyunu kim sevmez, hele de güzel oyunu. Şimdi bu ihtimal sadece ekşi sözlük birinci pazar ligi'nde var sadece, ben de oradayım. Güzel oyun orada devam ediyor.
0
min el garaib
(21.04.10)
en azından Türkiyede futbol için takip edilecek bir şeyi kalmadığı belki hiçbir zaman olmadığı, aşırı cinsiyetçi olduğu,neredeyse tüm yozlukları birarada bulundurduğu için şike, baskı, şiddet,ırkçıklık, siyaset
tüm bunlardan kurtulmaya çalışırken futbolu takip ettiğinde Türkiye'de bunlara kolaylıkla raslayabilirsin
kimin şampiyon olacağının bir önemi yok artık yahu olacakları kadar olmuş adamlar artık buna doyup yeni şeyler yapmaları gerekiyor ama nafile hep aynı terana
onbinlerce insanın neredeyse başka hiç bir konuda böyle bir ağız birliği yapamayacakken nedense bir insana ettikleri o küfürler anlaşılmaz, durup bir kere bir stadda susup,dinlenince ne kadar anlamsız olduğu anlaşılıyor,
0
gdduman
(21.04.10)
çünkü kulüp başkanlarının s.ki kalınlamasın diyedir..öğretmenim
0
namiokay
(21.04.10)
Kafa dağıtacak başka meşgaleleri olabilir. Bunların yanında fitbol gereksiz geliyordur. Ben de bunlardandım, şimdi doğru yolu buldum, onlar koştukça ben koşmuşum gibi mutlu oluyorum :)
0
sourlemonade
(21.04.10)
(6)

Dis macunu degistirmek iyi mi degil mi?

ermanen
Iyiyse niye ve ne kadar surede degistirmek gerekir?
Iyiyse niye ve ne kadar surede degistirmek gerekir?
0
ermanen
(21.04.10)
benim dişçim attığından mı yoksa gerçekten öyle mi bilmiyorum ama dişetinin, dişlerin, bakterilerin ne dersen de diş macununa alışıp macunun etkisini kaybetmemesi için her tüp sonunda yeni bir macuna geçmemi önermişti.
0
lpgli tosbaga
(21.04.10)
diş macunlarının içerikleri aşağı yukarı aynı bok olduğundan gereksiz. flor mlor bu abi, antibiyotik değil.
0
obez kirpi george
(21.04.10)
benim dis hekimim de bana, dis macununun aslinda elzem bile olmadigini ve dis minesi uzerinde asindirici etkisini onlemek icin, dis fircasina leblebi tanesi kadar konulmasi gerektigini soylemisti. macun kullanmazsaniz, dis fircanizdan hos olmayan bir koku gelir. macunlari bu nedenle mentollu v.s. yaparlar. ama aslolan, fircanin, bakterileri dis ile dis etinin birlestigi kenardan sokup atacak mekanik etkisidir.
0
compadrito
(21.04.10)
valla ev arkadasim dis hekimi. eve sürekli en ucuz dis macununu aliyor. onu da bezelye kadar kullansak yetiyor diyor.
0
mat couthon
(21.04.10)
Bittiğinde hep değişik bir marka alırım. Ben de şart olmadığını, hatta iyi de olmadığını duymuştum. Sonra düşündüm, diş macunu ile diş fırçalamak dişleri çok daha sağlıklı hale getirseydi diş hekimi ihtiyacımız nisbeten azalırdı, o zaman neden diş hekimleri niçün bunun reklamına çıkıyor, falan diye.
0
uyuklayankedi
(21.04.10)
Sürekli aynı diş macununu kullanmak kontakt dermatit olasılığını artırır. Kontakt dermatit ne menem bişeydir dersen de allerjik bi reaksiyon olup diş macunu kaynaklı olanı dudakşarın kenarında kızarıklık ve deride pullanma şeklinde kendini gösterir.
0
metinmillivanillli
(21.04.10)
(8)

İstiklalin caddesinin Gizli mekanları, keşfedilmemiş tatları, saklı noktaları

demlikposet
nerelerdir tavsiyelerinizi bekliyorum naparsınız ne edersinizistiklale geliyorum oralarda 1 akşam geçiricemnerde takılmalıbeyoğluna mı geçmelihangi ara sokaklarda hangi güzel yerler varyemeği nerde yiyelim
nerelerdir tavsiyelerinizi bekliyorum naparsınız ne edersiniz

istiklale geliyorum oralarda 1 akşam geçiricem

nerde takılmalı
beyoğluna mı geçmeli
hangi ara sokaklarda hangi güzel yerler var
yemeği nerde yiyelim
0
demlikposet
(21.04.10)
küçük beyoğluna bir uğrayıp, kokteyllerin tadına bir bakın, fırsatınız olursa leb-i derya ya gidin, çok güzel yerdir severim. nizampide güzeldir hoştur, sarhoş olduktan sonra sabah'a karşı mercimek çorbası için.
0
kobretti
(21.04.10)
erkeksen küçük beyoğlu'na sakın gitme. hatta gitme zaten ama erkeksen daha bir gitme. bizim bir blog var, rehber kıvamında mekanları inceliyoruz, bir göz atabilirsin.

mistiklal.blogspot.com
0
fortisvita
(21.04.10)
gizli mekanlar, tatları demiş yahu. köfteci ramiz ve küçük beyoğlu?!
0
girl in a coma
(21.04.10)
köfteci ramiz diyen arkadaşlara mizah duyguları için teşekkür ediyorum ama aradığım bu değil yani
0
🌸demlikposet
(21.04.10)
az bilinen ama kesinlikle uğraman gereken salaş bir dürümcü : dürümzade. balık pazarından aşağı in sokak kesince sağa dön biraz ilerde köşede. dürümün içine kebabı çift çektir iki katını öde (8 ytl) öde kendinden geç.

güzel romantik bir ambiansta akşam yemeği yiyeceksen istiklale girer girmez sola gir (itfaiyenin bulunduğu sokak) sokak bitmeden sola dön hemen sağda deep var. fiyatları uygun, atmosferi hoştur.

ilk aklıma bunlar geldi. bir şey gelirse yazarım gene.
0
the vagrant
(21.04.10)
teşekkürler daha güzel tavsiyeler gelmeye başladı
0
🌸demlikposet
(21.04.10)
(bkz: üçüncü mevkii) sozlukte yeterınce bılgısı verılmıs. cok hos, sessız sakın, işleyişi can sıkmayan bı yer. orda meksika usulü patates yenmeli.

merih lokantasında ise sakızlı muhallebı. emınım ordakı gıbı yememıssınızdır, cunku hıcbır yerde yok! :)
0
fenerliyim ama feneri delgado
(21.04.10)
Kriterlerinizi belirtmezseniz gelen cevaplar çeşitli olacaktır. Gerçi bunu biliyorsunuzdur ama, soru geniş olunca cevapların geniş olması sizi neden şaşırttı ki o zaman? Üçüncü mevkii de bazıları için mizahi yönden değerlendirilebilir rahatlıkla. Sözlükte de mevcut netekim.
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
(5)

Kira kontratı sorusu, kefil-kontrat ilişkisi..

gokriver
Selamlar emlakçım kira kontratımda kefil olacağı için benim nüfus kağıdımın suretine ek olarak nişanlımın nüfus kağıdı suretini da istedi, nişanlım kefilim olacakmış.. Ne alaka var mı böyle birşey? Kredi mi alıyorum bankadan sanki?
Selamlar emlakçım kira kontratımda kefil olacağı için benim nüfus kağıdımın suretine ek olarak nişanlımın nüfus kağıdı suretini da istedi, nişanlım kefilim olacakmış.. Ne alaka var mı böyle birşey? Kredi mi alıyorum bankadan sanki?
0
gokriver
(20.04.10)
Kefil istenebilir herhalde, ama nişanlınızın kefaletinin şart koşulması tuhaf geldi. Ev sahibi de banka kredisi taksidi gibi kira alacak malum, sizden alamazsa alabileceği bir başka kişi bulunsun maksat.
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
Veremezsem kirayı, tutar zaptını verir mahkemeye.. Çıkarttırır beni, alır parasını sonra. Bu kadar sağlama alma işi canımı sıkıyor. Şart mıdır kefil göstermek bunu merak ediyorum.
0
🌸gokriver
(20.04.10)
maalesef isteyebilir. hatta bazıları devlet memuru kefil istiyolar :)
0
afchiki
(20.04.10)
kefil isteniyo genelde çokta abzürt bi durum değil
0
cnonefb
(20.04.10)
Şart değil tabii ama yasak da değil, onu demek istedim.
0
uyuklayankedi
(22.04.10)
(4)

çeviri-bir cümle

hayali arkadaş
"Furthermore, it will irreparably undermine the rule of law and further entrench the culture of impunity that has enabled Israel to escalate its commission of war crimes and what is described by some leading international law experts as a prelude to genocide against Palestinians in the illegally bes
"Furthermore, it will irreparably undermine the rule of law and further entrench the culture of impunity that has enabled Israel to escalate its commission of war crimes and what is described by some leading international law experts as a prelude to genocide against Palestinians in the illegally besieged and occupied Gaza Strip."

burda "what is described..."diye başlayan bölüm cümlenin neresine oturuyor? ben şöyle çevirdim ama olmadı galiba

"Daha ötesi, bu eylem, hukuğun üstünlüğüne telafisi olanaksız hasarlar verecek ve İsrail’in savaş suçlarına ve önde gelen bazı uluslararası hukuk uzmanlarınca, yasadışı abluka ve işgal altında bulunan Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilere soykırımının başlangıcı olarak yorumlanan politikalarına katkıda bulunan cezasızlık kültürünü garantiye alacak. "
0
hayali arkadaş
(20.04.10)
"Cezasızlık kültürü" yerine "cezadan muaf tutulma geleneği"ni önermek istedim. Bazan mot a mot dile oturmadığı için, bu şekilde içinize sinerse ve kaynak metni ifade edeceğini düşünürseniz.

Bir de its commission dediği de, bahsedilen suçları komisyonunun İsrail Hükümeti'nce kurulan olduğunu işaret ediyor sanırım, o zaman benim için anlaşılır oldu metin.

Şöyle oldu:

"Dahası, bu eylem, İsrail'e savaşı kızıştırma olanağı tanıyan Savaş Suçları Komisyonunu'nun cezadan muaf tutulma geleneğini garantiye aldığı ve önde gelen bazı uluslararası hukuk uzmanlarının yasal olmayan abluka ve işgal altındaki Gazze Şeridi'nde bulunan Filistinliler'e soykırımın bir başlangıcı olarak tanımladığı telafisi imkansız hasarlar verecektir."
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
cevabınız için çok teşekkürler. comission'ın işlem, eylem gibi bir anlamı var, orda bu anlamda kullanılıyor bence. israil'in böyle bir komisyonu olup olmadığı ile ilgili bilgi bulamadım, sanırım yok.
0
🌸hayali arkadaş
(20.04.10)
Accordingly it is established, prima facie, that Israel was guilty of the commission of the war crime of attacking a neutral vessel in neutral waters as a consequence of its attack on USS Liberty.

www.ussliberty.org

impeachforpeacemarshall.org


sizin de dediginiz gibi, commision of war crimes, savas suclari komisyonu demek degil gibi gorunuyor. anlami savas suclarinin islenmesi gibi bir sey olsa gerek.
0
compadrito
(20.04.10)
Hükümetin öyle bir komisyon kurulacağını okumuştum ama oldu mu bilmiyorum, küçük harfle yazılmasından dolayı kuşkulanmıştım zaten. Rica ederim bu arada...

Ek: Bir de "hukukun üstünlüğüne" kısmını atlamışım, telafisi imkansız hasarlar görecek konular arasında.
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
(4)

beyoğlu' da ilginç yerler

bir bar taburesi
yarın kız arkadasımla beyoğlu' na gitmeyi planlıyorum, ancak bugüne kadar nevizade ve asmalıdan ibaret gördüğüm için ilginç yerleri bilmiyorum pek, yardımcı olursanız sevinirim.
yarın kız arkadasımla beyoğlu' na gitmeyi planlıyorum,
ancak bugüne kadar nevizade ve asmalıdan ibaret gördüğüm için ilginç yerleri bilmiyorum pek,

yardımcı olursanız sevinirim.
0
bir bar taburesi
(20.04.10)
tam olarak nasıl bir yer arıyorsun? ona göre düşünelim
0
desidire
(20.04.10)
misal yemegi üçüncü mevkiide yiyin. ikinci entry'de nasil gideceginizi gorebilirsiniz. hem ucuzdur hem de degisik bir tat. listeden secip kagida yaziyorsunuz istediginiz yemekleri. minik bir asansorle falan geliyo yemekler. yemek birakirsaniz kiziyolar : ) doydunuz mu diyolar bi de, doymazsaniz daha verirler tahminimce ekstra ucret olmaksizin.

sonra gidin limonlu bahçe ye hava guzel olursa. pahalidir gerci ama birer bisey icebilirsiniz. degisiklik olur.

asmalimescit'te tavanarası denen bir yer var, bilmiyorum orda yemek yediniz mi. merdiven falan yok, direk asansorle cikilan bir yer. yemekleri guzel, dehset pahali degil ama ucuz da degil. havasi degisik.

st. antuan kilisesine girebilirsiniz hic girmediyseniz.
0
la traviata
(20.04.10)
Romantik ortam derdiniz olmadığını varsayarak:

İlginç mi bilmem ama, sizin için değişik olacaksa ocakbaşı -ilginizi çekerse- denersiniz, yok biz manzaralı, havalı yerde yiyip içeceğiz, para da bol derseniz 360'a falan gidersiniz, ne bileyim isterseniz Galata Kulesi'ne gidebilirsiniz, Karaköy de Beyoğlu'ndan sayılır, Tünel'le inip köprüde Haliç veya Boğaz manzaralı takılabilirsiniz.
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
Galatasaray Lisesi'nin arka tarafında kendine özgü atmosferiyle Cezayir Sokağı vardır, oraya da gidebilirsiniz.
0
samterk
(20.04.10)
(2)

ikametgah

combofix
ikametgahım farklı bir şehirdeyken burdaki nüfus müdürlüğüne gidip ikmatgah belgemi alabilir miyim? buraya aldırmak istemiyorum, nakil falan olmayacak, sadece ikametgah belgesi lazım verirler mi burdan acaba?
ikametgahım farklı bir şehirdeyken burdaki nüfus müdürlüğüne gidip ikmatgah belgemi alabilir miyim? buraya aldırmak istemiyorum, nakil falan olmayacak, sadece ikametgah belgesi lazım verirler mi burdan acaba?
0
combofix
(20.04.10)
Nerdeki nüfus müdürlüğüne gitsen ücretsiz olarak verirler.
0
eftalit
(20.04.10)
Vermeleri gerek. Son ikamet ettiğiniz yerle ilgili adres beyanı yapmışsanız hemen veriliyor, eğer adres beyanı yapmadıysanız o adrese ait yeni faturalardan biri ile beyanda bulunuyorsunuz, bunu kaydediyorlar sisteme, sonra yerleşim yeri belgesi veriyorlar. (Muhtarlıkta nakil işlemi yapmış olmak adres beyanı yapıldığı anlamına gelmiyor.)
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
(2)

istanbul'da sergiler, festivaller

:/
takip ettiğiniz, tavsiye edeceğiniz internet sitesi var mıdır bunları görebileceğim, kategorilere göre inceleyebileceğim? özellikle pera müzesi, sabancı müzesi, istanbul modern gibi yerlerde ne var, nerede ücretsiz film festivalleri var gibi sorularıma cevap arıyorum.
takip ettiğiniz, tavsiye edeceğiniz internet sitesi var mıdır bunları görebileceğim, kategorilere göre inceleyebileceğim? özellikle pera müzesi, sabancı müzesi, istanbul modern gibi yerlerde ne var, nerede ücretsiz film festivalleri var gibi sorularıma cevap arıyorum.
0
:/
(20.04.10)
www.sehirkedisi.com forever derim.
0
suicides underground
(20.04.10)
Şu aralar yaklaşan İşçi Filmleri Festivali geldi aklıma, beşincisi yapılacak:

festival.sendika.org
0
uyuklayankedi
(20.04.10)
(6)

Kitap tavsiyesi için sosyolog

melankomik
Kitabını alabilmek için tavsiye edebileceğiniz bir türk sosyolog soracaktım ben :/
Kitabını alabilmek için tavsiye edebileceğiniz bir türk sosyolog soracaktım ben :/
0
melankomik
(19.04.10)
Emre KONGAR?
0
jamesjersey
(19.04.10)
şerif mardin. iletişim yayınlarından çıkar kitapları.
0
kurremkarmerruk
(19.04.10)
Ben de Emre Kongar ve Niyazi Berkes diyorum. Sosyolog degil ama Gunduz Vassaf da oku.
0
compadrito
(19.04.10)
Niyazi Berkes, Şerif Mardin bence de. Emre Kongar'ı bu ikisinin yanına koyamıyorum niyeyse.
0
uyuklayankedi
(19.04.10)
0
jaaaccckkk
(20.04.10)
mübeccel kıray
0
fedaialkolik
(23.06.10)
(1)

hanımefendi sokak

kedi olmus gidiyorsun
haliç üniversitesi önünden geçip hanımefendi sokak taraflarından veya yakınlarından geçen otobüs var mıdır? sabah trafiğinde hanımefendi sokaktan ali sami yen önündeki durağa gitmek otobüsle tahmini ne kadar sürer? yürümek daha mı yakın olur ki? bir de bu sokak nasıldır iyi midir yaşamak içün?
haliç üniversitesi önünden geçip hanımefendi sokak taraflarından veya yakınlarından geçen otobüs var mıdır? sabah trafiğinde hanımefendi sokaktan ali sami yen önündeki durağa gitmek otobüsle tahmini ne kadar sürer? yürümek daha mı yakın olur ki? bir de bu sokak nasıldır iyi midir yaşamak içün?
0
kedi olmus gidiyorsun
(16.04.10)
iyi diye biliriz. yürümeyi sevene uyar. iett.gov.tr'den bakın, olması lazım.
0
uyuklayankedi
(17.04.10)
(10)

Kedinin garip davranışları

clementine
(git: 137982)öncelikle yukardakini okursanız...kedimiz çok acayip bu günlerde. hem kumuna yapıyor. hem de gidip annemin yatağına. hadi anneme tepki olsa neyse de, o yatakta uyumayı da seviyor. 2 kere yaptı kakasını oraya. niye anlamıyorum.özellikle bugün olanlar:acayip yabani olan kedimiz kuzu gibi
(git: 137982)

öncelikle yukardakini okursanız...

kedimiz çok acayip bu günlerde. hem kumuna yapıyor. hem de gidip annemin yatağına. hadi anneme tepki olsa neyse de, o yatakta uyumayı da seviyor. 2 kere yaptı kakasını oraya. niye anlamıyorum.

özellikle bugün olanlar:

acayip yabani olan kedimiz kuzu gibi (aslında bu 3 gündür). ve katatonik gibi bir yere uzunca bakıyor. bazen gözleri açık ölü gibi yatıyor. az önce kedi suyunu içti ve içtikten sonra suyuna 3-4 dk boyunca baktı. hiç kıpırdamadan. anlamadım bu hayvan depresyona mı girdi? sürekli uyuyor. ve sürekli yiyor. pff, ne olabilir, öğrenci insanlarız bi de veteriner zaten 95 lira geçirdi. :( ne yapmamız lazım?
0
clementine
(16.04.10)
acaba bahar ayları geldi de ondan mı?
Bizimki garip davranmayı bırak sabahlara kadar abuk subuk ağıtlar yakardı miyavlayarak,
bahar biraz daha uzun sürse dile gelcekti. "Yeter karı ver lan allahsız sahip" diye.

Bence bahar dönemidir, geçicidir.
0
diyanet takvimi
(16.04.10)
kedi hiç miyavlamıyor bi de yaa.
0
🌸clementine
(16.04.10)
Bizim de hiç miyavlamayan 15'lik kedimiz hafif ağlama veya şikayet modunda miyavlıyor 1-2 haftadır. Geçer diye bekliyorum.
0
uyuklayankedi
(16.04.10)
hani çiş deseniz neyse de, alakasız yere kaka yapma olayını ilk defa duyuyorum şahsen.
oyunbaz mıydı önceden? oynatır mıydınız? şimdi oynatmayı denediniz mi hiç?
0
uyuzcan
(16.04.10)
çok oyunbaz ve hareketliydi. bildiğiniz canavardı. bu kaçma olayından sonra sakinleşti, çok mutlu mırıltılar yapıyordu. ama şimdi böyle davranmaya başladı.

kedi oynamıyor, hep uyuyor, katatonik gibi de bir yerlere bakıyor.
0
🌸clementine
(16.04.10)
kedilerin çoğu bir yere bakar dalar. bana normal geldi o.

Kaka olayı ise, bizim kedide kuma alışmıştı ama bi de bellediği koltuk arkası vardı. hem oraya hem oraya nereye yakınsa oraya gidiyordu. Belki de ayağı alışmıştır diyeceğim ama, bana yattığı yere pislemesi pek mantıklı gelmedi. Durum psikolojik bir sorundan öte hastalık da olabilir.
bi veterinere götürün derim. bahsedin pisleme alışkanlığından. Buradan daha iyi cevaplar alırsınız umarım.
0
diyanet takvimi
(16.04.10)
kedi olağan dışı dalıp gidiyor onu demek istiyorum. su kabının içine neden 5 dakika baksın ki yani anlamıyorum :(
0
🌸clementine
(16.04.10)
aşağıdaki linkte kedilerdeki hastalıkların belirtileri var:
www.helpmycat.com
hızlıca bir göz gezdirdim, sizin belirttiğiniz belirtilere tümüyle uyan bir hastalık yok gibi, yine de siz daha iyi gözlemlersiniz.
kaka meselesinde oraya bir kere kokusunu bırakmış olması önemli, tekrarlayabilir. oradaki kokuyu gidermelisiniz, koku giderici spreyler var veterinerlerde.
uyuma meselesinde, kedilerin normali günde 15 saat uyumak diye biliyorum, çok büyük bir sorun olmamalı...
genç bir kediyse pek endişelenmeyin bence, ama elbette bir veterinerden bilgi almakta yarar var...
0
yalnux
(16.04.10)
kedinin davranislari degistiyse bir derdi olabilir. olmaya da bilir :) ama soyle diyim, cisini birkac kere kumundan farkli yere yapan kediyi vet'e goturdum, idrar yollari enfeksiyonu cikti.

sizinki daha sokagin $okunu atamamis olabilir, hasta oldugundan azacak hali de olmayabilir...

gozleri acik uyumak kedilerde olan bi$i, siz yeni farketmissinizdir. bence iki hafta bekleyin, normallesmeye baslarsa ne ala, yoksa yine vet yollari.... ayrica ne veterinermis bu yav, 95 lira ne oyle, ohanessburgerrr

not: yemesi icmesi yerindeyse, kilo vermezse, hastalik ihtimali dusuk. depresiftir o, gecer. sevin oksayin guven verin ehehe
0
no avalon
(16.04.10)
veteriner bir görsün. parası dert oluyorsa fakülteye götürün.
yemesi içmesi değişirse özellikle
azgınlıktan depresyona girmiş de olabilir
kakasını yapması da büyük ihtimal protesto ve derdini anlatabilmek için

kendisine gerçek catnip alıp bir dener misin lütfen? :)
bakalım keyfi yerine gelecek mi ne yapacak.
başka hediyeler de al
kuzu yüreği al pişir mesela
şımartacak bişiler
0
kediebesi
(16.04.10)
(9)

isim iptali - pasaportta eski ismin yazması

black sabahat
Diyelim ki ismim "x y" idi, ben o x'i mahkeme kararıyla iptal ettirdim birkaç ay önce. Ama salaklığımdan, pasaportumu daha x'i sildirme kararım nüfusta görünmeden önce çıkarttım. Pasaportumda ismin "x y" olarak geçiyor. Bi daha cüzdan parası verip pasaportu değiştiremeyeceğimden, emniyete gidip şerh
Diyelim ki ismim "x y" idi, ben o x'i mahkeme kararıyla iptal ettirdim birkaç ay önce. Ama salaklığımdan, pasaportumu daha x'i sildirme kararım nüfusta görünmeden önce çıkarttım. Pasaportumda ismin "x y" olarak geçiyor. Bi daha cüzdan parası verip pasaportu değiştiremeyeceğimden, emniyete gidip şerh eklettim. Yani pasaportumda isim iptalim yazıyor.

Sorum şu; bu ileriki yıllarda yurt dışında gezerken sorun olur mu? Her an yanımda mahkeme kararını taşımak zorunda mıyım?

Cevabınız evetse, öbür soruma geçiyorum.
Mahkeme kararı hayvan gibi uzun. Tercüme ve noter tasdiği parası gözümü korkutuyor. Acaba adliyeye gitsem, tam gazete ilanında çıkan kısalıkta bi karar kağıdı verirler mi bana bi daha?
0
black sabahat
(15.04.10)
Yakın zamana kadar büyük bir başkonsolosluğun vize bölümünde çalışıyordum. Vize almanız açısından bir sorun yaratacağını sanmıyorum emniyetten şerh eklettiyseniz. Fakat yabancı bir ülkeye giriş yaparken çok büyük sorunlar doğurmasa da gümrük memurları (belki) şüphelenip en fazla zaman kaybı yaratabilir. Mahkeme kararını pasaportunuzun arka kapağının içine katlayıp zımbalayabilirsiniz (mevcut pasaportlarda genelde böyle yapılıyor).
Bu tabi ki en kötü senaryo, ben (ingiltere veya abd dışında bir ülkeye giriş yaparsanız) bir şey olacağını sanmıyorum ama siz yine de mahkeme kararının bir kopyasını ve tercümesini (noter onaylı olmasa da) pasaportla ilgili her türlü işlem için bir kenarda bulundurun.
Ben yalnızca vize işlemleri açısından bilgi verebiliyorum. Bu işlemler de o kadar keyfi yürüyor ki, eğer sosyal statünüz sağlamsa yalnızca mahkeme kararının bir kopyasıyla vize alabilirsiniz, fakat başvurunuzda yer alan ve vize memurunu şüphelendirebilecek en küçük bir ayrıntı bile kararın tercümesini eklemediğiniz için red almanıza yol açabilir (yani çok sağlam bir başvuruyla gitmiyorsanız tercümenin eksikliğini bahane edebilirler).
0
sapare aude
(15.04.10)
Aynı şey değil ama evlilik sonrası ikinci soyadımı da şerh ettirdim ve şerh türkçe olduğu halde vize almada da, ülke girişlerinde de sorun yaşamadım. Tabii tesadüf eseri olabilir veya eski soyadımı da hala kullandığım için olabilir. Çok yardımcı olamadım ama...
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
@ sapare aude: bu çarşamba Avusturya'ya öğrenci vizesi için başvuracağım. Kararı tercüme ettireyim mi Almanca'ya?
Ayrıca, diğer ülkelere girişte zorluk çıkmasın diye, ayrıyeten İngilizce tercüme ettireyim mi? Bu tercümenin yeminli tercümandan ve noter tasdikli olması şart mı?
0
🌸black sabahat
(15.04.10)
Schengen olsaydı pek sorun çıkmazdı sanırım ama öğrenci vizesi başka bir tür vize. Oradan oturma izni almanız gerekecek. Bu da yaklaşık bir ay kadar sürecektir tahminen (yani Alman ve İngiliz konsolosluklarında en azından böyle oluyor). Bu bir ay içerisinde de sizin hakkınızda Avusturya'nın içişlerine bağlı bir kurum veya konsolosluğun kendisi araştırma yapacaktır. Bence konsolosluğu arayıp öğrenin. Her ihtimale karşı noter onaylı tercümesini isterler diye düşünün. Bu vize işleri biraz sakat bir kere red aldınız mı sonra işler hep uzuyor. O yüzden baştan temkinli davranmak gerek bana kalırsa.
0
sapare aude
(16.04.10)
1 ayda çıkmaz o :) avusturya'dan öğrenci vizesi almak en aşağı 2 ay sürüyor. bugün vizesi 8 ayda çıkan bi elemanla tanıştım :)
hazır yakalamışken sorayım, vizemin çıkma süresini kısaltmak benim elimde değil, di mi? bi de, mailde gönderdiği evrakların dışında evrak isteyebiliyorlar mı? (her ülkede aynı değildir ama genel olarak bilginiz vardır diye soruyorum)
0
🌸black sabahat
(16.04.10)
vize memurunun ilgisini çekecek bi durum olmadığı sürece fazladan evrak istemezler. Başvuru formunda beyan ettiğiniz her şeyle ilgi belge isterler. Diyelim ki, şu kadar maaş alıyorum, şu kadar kira gelirim var, bankada şu kadar param var, amcam da bana her ay şu kadar harçlık gönderiyor dediğiniz zaman bunlara ait birer belge sunmalısınız; bordro, kira sözleşmesi, hesap defteri ve amcanızın para yatırdığını gösteren hesap özetleri vs. Genelde insanlar havalı olsun diye başvuru formunu birçok ayrıntıyla doldururlar (benim ailem çok zengin, sülalecek tarlalarımız arsalarımız var, vs.) ama beyan ettikleri her şey için bir belge göstermeleri gerektiğini bilmezler. Ancak bu durumlarda sizden mailde bahsedilenlerin dışında belge istenir. Ayrıca evet süreyi kısaltamazsınız. Devlette tanıdığınız falan varsa da lütfen onları araya sokmaya çalışmayın. Bu genelde sizin hanenize genelde eksi olarak yazılır.
0
sapare aude
(17.04.10)
Bu arada bunları daha önce yurtdışına çıkmamışsınız diye düşünerek yazıyorum. Pasaportunuzda hiç re damgası yoksa ve son birkaç yıl içinde alınmış Amerika, İngiltere veya Schengen vizeniz varsa (bu ülkere sorunuz giriş-çıkış da yaptıysanız) işiniz çok kolaylaşır.
0
sapare aude
(17.04.10)
yeni pasaportumla hiç yurtdışına çıkmadım, eskisiyle birçok kez çıkmıştım. eskisini de yanımda götüreyim mi?
0
🌸black sabahat
(17.04.10)
evet evet alırlarsa eskisini de ver konsolosluğa yenisiyle birlikte.
0
sapare aude
(17.04.10)
(4)

ingilizce kısa metin düzeltme

yasakani
merhaba,ben sımdı 2 kelıme ing bir şeyler yazdım ama kimi yerlerde çakmalık var gibi. nasıl daha şık hale sokabilir. yardımcı olursanız çok güzel olacak.teşekkürler.---------Dear Sir or Madam,We are a Turkish company which working in energy sector, specially solar energy system. We have a new solar
merhaba,

ben sımdı 2 kelıme ing bir şeyler yazdım ama kimi yerlerde çakmalık var gibi. nasıl daha şık hale sokabilir. yardımcı olursanız çok güzel olacak.
teşekkürler.


---------
Dear Sir or Madam,
We are a Turkish company which working in energy sector, specially solar energy system. We have a new solar energy project as a residental project in North Iraq for residential commercial rooftop application includes at least thousand houses. We request your product info&prices and the cost of installation info etc.
Appriciate for your help.
--------
0
yasakani
(15.04.10)
We are a Turkish company, having operations in energy sector..

daha havalı olabilir.
0
SARI
(15.04.10)
To whom it may concern

diye başla derim geri kalanı ise neresinden düzeltsem bilemedim.
0
lpgli tosbaga
(15.04.10)
İlk cümleyi değiştirdim. Sanırım ikinci cümlede project ve residential tekrar ettiği için fazla kalabalık olmuş. At least yerine over düşündüm. Kalanı da değiştirdim. Şöyle yapsak:

Our company operates on the energy sector, escpecially solar energy system.

We have a new solar energy project in North Iraq for residential commercial rooftop application includes over thousand houses.

We would like to know detailed information about your products, prices, and the installation costs.

Thank you for your interest in advance,
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
Dear Sir or Madam,

We are a Turkish company operating in energy sector especially in solar energy. We have a new overseas project involving residential solarcell rooftop applications. We interested some of your products and in need of your assistance about those products' details.

We can provide our company information upon your request.
Yours

bence bu ilk mail icin daha uygun olur hemen oyle ne projesi falan soylememek lazim, istediklerinin detaylarini da ikinci mailde gonderirsin, mesaj atarsan ona da yardimci olurum...
0
thefin
(15.04.10)
(13)

ilişki uzmanlarına bu soru.

sert yerden yavas
selam libyalılar. siz böyle konuşabiliyosunuz ediyosunuz vs vs. herhangi bir özrünüz yok. lakin bi kız var bu kız tabii dilsiz yani konuşma özrü var. böyle bir ilişki sizce yürür mü ? hani erkek için bi sorun yok fakat kız biraz olmaz gibi bakıyo sırf durumundan dolayı. yani öyle demiyo ama hani tav
selam libyalılar. siz böyle konuşabiliyosunuz ediyosunuz vs vs. herhangi bir özrünüz yok. lakin bi kız var bu kız tabii dilsiz yani konuşma özrü var. böyle bir ilişki sizce yürür mü ? hani erkek için bi sorun yok fakat kız biraz olmaz gibi bakıyo sırf durumundan dolayı. yani öyle demiyo ama hani tavırları falan o şekil. tabii bunların anlaşmasını sağlayanda bi arkadaşları. sizce yürür mü bu ilişki? yoksa aşkta engel yok mudur? yani ailevi durumlar nasıl olur aceba, ya da erkek kişisi bi ses duymak ister mi hani hiç değilse seni seviyorum lafını duymak ister gibilerinden?
0
sert yerden yavas
(15.04.10)
erkek işaret dili öğrenirse gayet de yürüyebilir bence.
0
lemmiwinks
(15.04.10)
herşeyi kulaklarınla duymak zorunda değilsin ya. Bazı şeyleride kalbinle duy. Daha anlamlı olur bence.
0
garfield13
(15.04.10)
Er kişi sağır olsa birini sevebilir miymiş sevemez miymiş acaba? Kendine bu soruyu sorup, vereceği cevapla kendi doğrusunu bulabilir.

Bi de internette dolaşan, çok sevdiğim bi söz var. Mevlana'ya ait olduğu söyleniyo. Diyor ki; "Aynı dili konuşan değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilirler."
0
lazor
(15.04.10)
Dilsiz kardeş, ebeveyn, arkadaş olabiliyorsa sevgili de olabilir; neden olmasın? Erkeğin ailesi sorun etmemeli, ederlerse erkek demeli ki: Ben de dilsiz olabilirdim, sırf bu yüzden yalnız kalmamı ister miydiniz?
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
"hable con ella" diye bir film vardır. izlemediysen izle derim. hemen o çağrıştı bende. bir de niye olmasın ki ya? zorlukları illaki olur ama zor kazanılan şeyler daha kıymetli olur gibi..
0
kedi olmus gidiyorsun
(15.04.10)
başka dilde aşk filmini izle. boktan filmdir ama azcık fikir verir çok değil.
0
kanan
(15.04.10)
işaret dili o kadar da zor değil diye duydum .. yazarak anlaşılır bir süre ögrenirsin zamanla. senin içinde en ufak bir acaba yoksa .. olur
0
tatarcan
(15.04.10)
kızın bu şekilde düşünmesi gayet normal erkeğe göre kendini eksik hissediyor doğal olarak. ama erkeğin samimi ve içten davranışıyla aşılır bu sorun. bence böyle bir ilişki diğer bir çok ilişkiden daha gerçektir çünkü sırf yüzünün, fiziğinin güzelliğinden değil karşıdakinin varlığına duyulan bir sevgidir aradaki. "başka dilde aşk" filminde de aynı konu işlenmiş, erkek konuşma özürlüydü filmde. izleyin mutlaka.
0
nickyazmaksartmibulamadim
(15.04.10)
işaret dili alfabesini bir akşamda öğrendim. hem de internetten ama sadece alfabe. kelimeler falan derken öğrenirsin. seviyorsan engel olmaz bu. olmaması lazım en azından.
0
ayiadam
(15.04.10)
kız bunları görürse sanırım ilişkiye razı olur. hani işaret dili vs vs. tabi kendini eksik görmesi çok tuhaf bi duygu yani insan biraz tuhaf oluyor bu durumda karşısındakini görünce.
0
🌸sert yerden yavas
(15.04.10)
"tabi kendini eksik görmesi çok tuhaf bi duygu yani insan biraz tuhaf oluyor bu durumda karşısındakini görünce." o kendini eksik görmüyordur. senin onu eksik görebileceğini düşünüyordur.
biraz olsun yapamayacağını, onu incitebilieğini düşünüyorsan, hiç başlama derim.
0
ecece
(15.04.10)
@ ecece'ye katılıyorum çok.
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
Kızın öğretmesini istesin daha romantik olur. Eğer ses duyma meraklısıysa kızı görmek onunla işaret diliyle de olsa konuşmak yetmicekse aşk değildir o başka birini bulsun. Konuşabilsin "Oha felan oldum yhanii. ashkıııım seni seviore" desin anlar o zaman duymakla duymamak arasındaki farkı.
0
matilda
(16.04.10)
(2)

Sürekli fizik tabanlı zihinsel aktivite sorunu

pittheus
Küçüklükten beri zaten az az olan bilimsel merakım, şu anda doruk noktasında. Ülkemizin güzide bir üniversitesinde fizik bölümü öğrencisiyim ve son bir kaç aydır ders çalışmaktan mutluluk duyuyorum ki önceki dönemlerimi düşünürsek ciddi bir gelişme var.Bir şey okumadığım izlemediğim kısacası o an bi
Küçüklükten beri zaten az az olan bilimsel merakım, şu anda doruk noktasında. Ülkemizin güzide bir üniversitesinde fizik bölümü öğrencisiyim ve son bir kaç aydır ders çalışmaktan mutluluk duyuyorum ki önceki dönemlerimi düşünürsek ciddi bir gelişme var.
Bir şey okumadığım izlemediğim kısacası o an bir işle meşgul olmadığım zamanlarda böyle manyetik alanlar elektrik potansiyeller ıvır zıvırlar düşünüyorum sürekli. yok efendim kare bir iletkenin ortasına mıknatıslı bir sarkaç bağlasak ve iletkenden akım geçirsek hall effect ile sürekli potansiyel farklı elde edebilir miydik, aa yok edemezdik bi süre sonra olmazdı ıvır zıvır gibi. ve bundan rahatsız olmuyorum. içimde dayanılmaz bir öğrenme isteği ve merak var. mutlaka boş isem yapacak bir şey buluyorum ya da fizik çalışıyorum. ama dediğim gibi böyle değildim. ayrıca iilaki bir bilimsel referans ile duyduğu ilginç bir olayı doğrulama kuşkuculuğu da var hep. ya da biri bir şey derse o an mekanizmayı aklımda modelleme düşünceleri falan. son olarak belirteyim imkansızlık kavramı konusunda farklı düşünmeye başladım. en uçuk düşünceleri bile -dayanağı varsa- yadırgamadan mantıklı olabilir diye nitelendirebiliyorum.

hayatımdaki sorunları kanıksadığım için onları görmezden gelip acaba fiziğe - bilimime ni odaklanıyorum? lustral+modiodal bunda bir pay sahibi olabilir mi? anormal miyim? Bu kadar gerçeği arama hevesi normal mi değil mi bir türlü karar veremiyorum.
0
pittheus
(15.04.10)
Merakınızda bir tuhaflık göremedim. Mesela sürekli (tarih, edebiyat, vb.) okuyan yazan biri olsaydınız da, çoğu zaman okuduklarınız ve yazmakta olduklarınız/yazacaklarınız hakkında düşünecektiniz. Bazı şeyler hayatta daha ön plana geçebilir ve hatta tutkuyla ilgi duyulabilir bence. Lustral için bir şey diyemeyeceğim. Ama "En uçuk düşünceleri bile -dayanağı varsa- yadırgamadan mantıklı olabilir diye nitelendirebiliyorum."da sorun görmedim.
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
Büyük fizikçilerin hayatlarını okumuşsunuzdur. Onların çoğunun da sizin gibi bir düşünce yapıları vardır. Doğru yoldasınız, devam edin. Okuyacak ve ufkunuzu açacak bir kitap ararsanız (ve İngilizceniz varsa, zaten yoksa hemen öğrenin) Feynman Lectures on Physics'e mutlaka göz atın.
0
sourlemonade
(15.04.10)
(12)

Ey Siz Hamarat İnsanlar

eter
Ve pek muhterem sözlük yazarları. Ara sıra mutfağa giren bir er kişi olarak sorum kısa ve net olacak. İyi pilav nasıl yapılır? Bugüne kadar yaptığım bütün pilavlar ya lapa oldu ya da kıtır kıtır. Neler denemedim neder? Yarım saat sıcak suda beklettim olmadı. Bekletmedim yine olmadı. Hassas tartıyla
Ve pek muhterem sözlük yazarları. Ara sıra mutfağa giren bir er kişi olarak sorum kısa ve net olacak. İyi pilav nasıl yapılır? Bugüne kadar yaptığım bütün pilavlar ya lapa oldu ya da kıtır kıtır. Neler denemedim neder? Yarım saat sıcak suda beklettim olmadı. Bekletmedim yine olmadı. Hassas tartıyla prinç tartıp ölçekle su bile koymayı denedim yinede beceremedim. Birgün halam geldi bize. Göz kararı şöyle bi su koydu mis gibi pilav oldu. Onun yaptığının aynısını ben yaptım yine olmadı. Yağını mı yanlış koyuyorum ben de anlamadım. Hadi be canlar şuna bi el atın. Bana güzel pilav yapmayı öğretenin kırk yıl kölesi olurum (:
0
eter
(15.04.10)
bulgur pilavı pişir müdür, her turlu kıvamı tutuyor. endiseye gerek yok hic.
0
bryan fury
(15.04.10)
ben suyuna bir iki damla limon damlatıyorum güzel oluyor.
bir de kapağını hafif aralayıp kısık ateşte buharda pişmesini sağlamak lazım.
yıkarsan, kavurursan, sıcak suda bekletirsen hepsi aynı işe yarar, üstündeki tozunu atmış olursun. yıkamakla çok su harcandığı için ben biraz suda bekletip, kavuruyorum.
zeytinyağı ile yapıyorum. altını kapatıp demlemeye bıraktığımda da azıcık tereyağ atıyorum tat versin diye.
bulyon ya da et-tavuk suyu da pek yaraşıyor.

ama yine de çok müthiş pilav yapıyorum diyemem :)
evet su hesabım da bire bir buçuk benim de...
kırık pirinç için birebir (dolmada filan)
yasmin içinse bire bir artı 1/3 gibi bişi.

şu taze bezelye olayını da denemelisin
bezelyeli pilav accaip güzel oluyor.
0
kediebesi
(15.04.10)
çok basitçe tarif edeyim ama pirinçten pirince de değişiklik olacağını göz önünde tutun.

ben genelde bir bardakla yapıyorum pilavı ve şehriyeli yapıyorum.

önce pirinci yıka. ben tel süzgeçte, artık üzerinden akan su beyaz olmayıncaya kadar yıkıyorum.
tencereye (mimkinse teflon) tereyağını koy. biraz ısınınca bir kadın avucu kadar şehriye dök. şehriyelerin rengi pembeleşince yıkayıp süzdüğün pirinçleri ekle.
şehriye ile hem hal edecek kadar karıştır. çok fazla karıştırmana gerek yok, yoksa pirinçler kırılır.
bu sırada 6-7 damla limon sık (ciddiyim)
pirinçler beyazlaşıp hafif birbirlerinden ayrılmaya başlayınca pirinci ölçtüğün bardakla bir bardak su koy. ama unutma bu sadece pirinç için.
şehriyenin de hakkını vermek üzere o bardağın %25'i kadar su daha koy.
kaşıkla üstünü düzleştir, tuzunu at ve tencerenin altını kıs.
pilav suyunu çekene kadar pişir. daha sonra tadına bak.
eğer kıtır kıtırsa biraz daha su eklersin, lapaysa pişirmeye devam edersin.
piştikten sonra gazete ya da havlu peçete ile tencerenin ağzını kapat.
nemini alınca pilavı karıştırmak suretiyle havalandır ve dinlendir.
afiyet olsun.
0
kahvegibi
(15.04.10)
1 bardak pirinç ölçün, dandik pirinç olmasın ama. Baldo ya da pilavlık pirinç olacak. Sonra pirinci bir kaseye alın, üstüne biraz tuz ekip kaynar su dökün. 20 dk falan beklesin.

20 dakika sonra bir pilav tavasına (tenecerede biraz problemli olur), dolu dolu bir çorba kaşığı tereyağı koyun, (eğer istiyorsanız bir çorba kaşığı kadar da arpa şehriye atın bu esnada), tereyağı kızmaya şehriyeler hafif pembeleşmeye başlayınca 1.5 bardak su dökün. Su kaynayınca, haşlamış olduğunuz pirinçlerin suyunu süzerek tavaya koyun, şöyle bir karıştırın. Kapağını kapatın ve KISIK ateşe alın. Biraz daha tuz atılabilir bu esnada.

10-15 dakika sonra pirinçlerin üstü hava kabarcıklarına başlayınca (bu esnada halen biraz sulu olabilir problem değil), tahta bir kaşıkla şöööööyle bir çevirin. 1-2 dakika daha pişsin, kapatın. Tavanın üstüne bir havlu örtün ve kapağı havlunun üstüne kapatın, 10 dakika beklesin. Afiyet ossun.
0
sui
(15.04.10)
anlatıyorum iyi dinle. kendine bi bardak belirle. mesela 3 tabak falan pilav çıksın istiyorsan normal boyutlarda bi su bardağı edin kendine. artık bu bardak senin ölçü birimin olacak. pirinç demişken "baldo pirinç" tavsiye olunur. neyse, ketılda 2 su bardağı kadar suyu ısıt. o ısınırken sen de bu bardağa ağzına kadar doldur pirinci ve orta boyda bi kaseye boşalt. suyun ısınınca da sıcak suyu üzerine koy. 1 çay kaşığı da tuz koy içine. sonra bi 20 dk kadar beklesin o pirinç sıcak suyun içinde. ne kadar beklerse o kadar iyi kavrulur. beklettikten sonra pilavı yapacağın teflon tencereye yarım çay bardağı kadar yağ koy ve kızdır. katı yağ kullanayım diyorsan da 1 kibrit kutusundan birazcıcık küçük bi dilim yeter diye düşünüyorum. yağ kızarken sen de pirincin suyunu süz. sonra kızmış yağa o pirinçleri at ve bi 2 dakika falan onları karıştıra karıştıra kavur. böyle birbirlerine yapışmaya başlarlar onları ayıra ayıra çevir işte tencerede. sonra pirinci ölçtüğün bardağı soğuk suyla doldur ağzına kadar ve coss diye pirinçlerin üzerine dök. aynı bardağın yarısına kadar da soğuk su doldur ve onu da dök (bire bir buçuk hesabı). sonrasında 1 çay kaşığı tuz koy ve şöyle bi karıştır tencerede. ha bu arada orta boy bi ocağa koy ve normal yansın ocak. karıştırdıktan sonra sanki pilavlar bi düzene girmiş gibi hissediceksin zaten. kapağını güzelce kapat ve kapattıktan 2 dk sonra da pilavın altını kıs. sonra onu kendi haline bırak bi süre. teflon tencerenin kapağı genelde cam olur, tepeden kontrol et suyu bitmiş mi diye. baktın (yaklaşık 10 dk sonra) suda yüzmüyo prinçler artık tencerenin tabanına yayılmış, kaşıkla yeniden bi karıştır böyle azıcık sulu azıcık kuru gözükür sana. karıştırdıktan sonra kapat yine kapağı çok azıcık daha (2-3 dk filan) ateşte beklet ve altını kapat. altını kapadıktan sora ben bi tur daha karıştırıyorum ve kapağı yeniden kapatıp 10 dk filan sonra yiyorum (demlensin hesabı). ayrıca teflon tencereye metal ve onu çizecek bir şey sürme (yani kaşık tahta veya plastik olsun) hadi bakalım bi dene olmazsa kırk yıl pilav yapıcam sana :D
0
haleiwa
(15.04.10)
herkes yazmış ben de yazıyorum pilav tarifimi:

şehriyeli baldo pirinç pilavı

- 1 su bardağı pirinci yıka ve yarım saat ılık suda beklet.
- tencereye göz miktarı (göz ayarım yok diyorsan takriben yarım çay bardağı) tel şehriye at ve rengi kahverengi olana dek orta ateşte kavur. bu arada tencere sığ ve teflon olursa daha iyi olur.
- bir çorba kaşığı tereyağı koy, şehriyelerle karıştırarak erit.
- süzdüğün pirinci tencereye dök, güzelce karıştır.
- bir buçuk su bardağı sıcak su ekle (mümkünse ketılda kaynatılmış içme suyu olsun).
- tuz ve arzuya göre bulyon ekle. karıştır.
- ocağı kısıp kapağı kapat (kapakta delik yoksa hafif aralık bırak) ve pilav suyunu çekene kadar bekle. pirincin altının yanmamasına dikkat et, sık sık kontrol et.
- ocağı kapat. tencereyle kapak arasına kağıt havlu (o yoksa gazete kağıdı da olur) koyarak 20 dakika demlemeye bırak
- 20 dakika sonra kağıt havluyu al. pilavı karıştır. bu kadar.
0
sir gawain
(15.04.10)
test edebiliyor muyuz peki bu pilavları sevgili hamarat sözlük hanımları ?
0
bryan fury
(15.04.10)
ben hanım değilim, araya kaynadım. yanlış olmasın :p
0
sir gawain
(15.04.10)
Pirince göre değişir. Mümkünse yayvan tava/tencere kullanın, teflon olursa iyi. Ben çok basit yapıyorum:

Sıvıyağ veya tereyağında tel veya arpa şehriyeyi kavuruyorum. (Sade seviyorsanız bu aşamayı geçin.) Pirinci hiç suda bekletmiyorum, ancak karıştıra karıştıra 2-3 dakika iyice kavuruyorum, böylece ğiştiğinde lapa gibi olmuyor, dağılmıyor. 1 bardak pirince 1.5 bardak soğuk su yetiyor, suyun ardından tuzu ekliyorum, dakikada kaynıyor zaten. Kaynayınca altını iyice kısıyorum, tahta kaşıkla şöyle dürtüp dibinde su kalmamışsa söndürüyorum, bir 5 dakika demlenmesini bekledikten sonra tabağa alıyorum.

Ek: Kapağı aralık falan kalmasın, sıkıca kapalı olsun. 10 dakika sonra falan suyunu çekip çekmediğini kontrol için açın sadece.
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
@ bryan fury, test edersiniz, ama önce pişirmeyi unutmayın :) Çok seviyorsanız tabii motokuryeyle göndeririz test için :)
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
pahalı pirinç al lapa olmaktan krutarırsın. bir de pilav harcı al 1lira falandı onlada veremediğin tadı verirsin pilava. konserve mısır da olabilir. sonra nasıl yaparsan yap güzel oluyor pilav
0
iamthewalrusulan
(15.04.10)
Halanı sıkı takibe al, alttaki tariflerden de o tadı alamayacağın aşikar
0
balikekmek
(15.04.10)
(14)

cevap vermeme

dieselsingle2
şimdi bazıları kendisine tik koymayana cevap vermiyor/vermek istemiyor ya, hatta liste falan yapılıyor onlara cevap verilmiyor vs.listesinde olduğum kimse var mı merak ettim şimdi, "19 yaşında genç kız/ım bozacağım/bozulacağım" tarzı sorular sormadığım sürece sanki normalden az cevap alıyormuşum gib
şimdi bazıları kendisine tik koymayana cevap vermiyor/vermek istemiyor ya, hatta liste falan yapılıyor onlara cevap verilmiyor vs.

listesinde olduğum kimse var mı merak ettim şimdi, "19 yaşında genç kız/ım bozacağım/bozulacağım" tarzı sorular sormadığım sürece sanki normalden az cevap alıyormuşum gibime geldi de.
0
dieselsingle2
(15.04.10)
ya insanlar tik vermeyince, ben cevabımı almadıklarını düşünebiliyorum.
mesela geçenlerde bir kitap soruldu. kitabın türkçesi yok ama ingilizcesi var, tahminim resimli de bir kitap, o yüzden dili de önemli mi bilmiyorum... herneyse. sonuçta bu cevaba tik gelmeyince sanki o insan bi daha duyurusuna hiç bakmamış gibi geliyor bana.

bir de geçenlerde ailesinden şikayet eden arkadaş beğenmedi cevabımı, herkesi tikledi beni tiklemedi. onun üzerine düşündüm biraz acaba sorun ne idi diye. ama kimseye gücenmiyorum. cevaplarımdan ya da benden hazzetmeyenlere de gücenmiyorum. :P sen de gücenme boşver...

bazen tik koyulmuş cevaplarımı da siliyorum, sonradan saçma bulursam...

ha bi de zaten benim anca görsel hafızam kuvvetlidir. insanların suratlarını bilmiyorsam, unutuyorum, ya nikini, ya konuştuklarımızı filan. aklımda tutamıyorum isimleri. o yüzden bi haftadan fazla diş bileyemiyorum kimseye :P allaama çoh şükür mal listemde tek kişi yok, öyle de kalmasını dilerim.


mesela bryan fury'nin her cevabını tiklemek istiyorum ama namümkün :)
0
kediebesi
(15.04.10)
ben bildigim her konuya cevap veriyorum, vermemıssem bilmedigim yerden gelmıstır. tik e bakmam, cevaplar gecerim.
0
bryan fury
(15.04.10)
valla ben actığım her konuya cevaplara tik koyarım verdiğim her cevabada tik isterim ise yaradımı yaramadımı bilmek hakkım zaman ayrıyorum sonucta cevap vermek için bir tik koyucak vakit ayırabilir herkes
0
deliklimasrafa,
(15.04.10)
kimmiş ya bunlar tik koyalım kendilerine.
böyle adamlar varsa cevap verse nolur veremese nolur. bence senin sorduğun sorularla alakalı daha çok.
0
manfool
(15.04.10)
Ben cevaplarıma tik atılmamasına hiç bakmıyorum. Zaten sorunun tam cevabını biliyorsam cevabı yazıp büyük ihtimal bir daha o duyuruya bakmıyorum. Fakat cevap verdiğim bazı duyuruları takip ediyorum, bunlarda da yine tik atmış mı atmamış mı önemsemiyorum.

Tik atarken de, eğer X nedir diye sormuşsam X=Y dir diye cevap gelmişse, yani mutlak bir cevap varsa ona atıyorum. Ama cevabı çok da net olmayan, yani bana akıl verin tarzında bir soru sormuşsam tüm cevaplara atıyorum.
0
johan sebastian
(15.04.10)
@manfool tik ile ilgili bir sürü duyuru gördüm şimdiye kadar; 10 cevabın 3-4 ünde bahsettiğim şey yazıyordu.

bende takmıyorum atmış atmamış ikimde değil açıkcası, diğer yandan dalga/farrak sözkonusu olmadığı sürece bende hepsine basıyorum.
sanırım sorduğum sorularla alakalı.
0
🌸dieselsingle2
(15.04.10)
tabi tatmin eder bir cevap olmuş mu olmamış mı insna öğrenmek istiyor ama öğrenmesem de çok dert değil.

anlayacağın mottomuz "koy götüne rahvan gitsin"
0
lpgli tosbaga
(15.04.10)
.cevaplandıktan sonra tik alıp almadığıma bakmıyorum, bildiğimi yazıp geçiyorum.

ama düşüncene katılıyorum, tik almayınca yazmayan olabiliyor.
0
fatenim
(15.04.10)
aynı sorundan muzdaribim bilemedim. elimden geldiğince bildiğim her soruya cevap vermeye çalışsam da genelde sorduğum sorulara normalden daha az cevap geliyor. gelen cevaplar işime yaradıkça tiklemeye çalışıyorum ben yine de, kin tutmuyorum..
0
kedi olmus gidiyorsun
(15.04.10)
Bir de alakasız şeyler yazıp tik isteyenler var. Ben doğru cevaba tik atıyorum bu dengesizin cevabı tiksiz olduğu için siliyor onu görünce. muhtemelen o dharma gereksizliği nedeni ile yapıyor. Bu durumda puanı artmaması lazım sevgili moderasyon.
0
iamthewalrusulan
(15.04.10)
Tik konulsun diye bir derdim yok. Sadece halihazırda bilmediğim ve araştırdığım şeyler varsa ve biraz geç yazmışsam; cevabı okuyup okumadığını, özetle yardımımın iş görüp görmediğini merak ediyorum. İşe çok yarayacağını düşündüğüm bilgiler vermişsem ve daha önce az veya hiç cevap vardıysa mesela, geç kaldığım için gözden kaçması ihtimalinden rahatsız oluyorum, tiklenmişse "Hah", diyorum, "görmüş". İşe yaramasını istediğimden işte.
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
bence tiklerle ilgilenmiyorum hiç. birinin cevaplama oranı da beni ilgilendirmiyor çünkü bazen alakasız sebeplerden dolayı yanlış tikleme yapılabiliyor. siz de tiklerle ilgilenmeyip bildiğinizi cevaplayın derim.
0
my pink
(15.04.10)
biraz yanlış anlaşıldım galiba, benim derdim tiklenip tiklenmemek değil, sorulara verilen cevabın azlığı idi
0
🌸dieselsingle2
(15.04.10)
ha o zaman şöyle diyim sorulara cevap verirken baktığım kriterler şunler;

- cevabı biliyor muyum yoksa tahmin mi ediyorum?
- vereceğim cevap cevaplar içerisinde var mı?
- miskinliğim üzerimde ise ve cevabın uzun olması gerekiyorsa hiç ellemiyorum

yok miskin felan değilsem cevap verilmemişse önce bi araştırıp kontrol edip cevabı veriyorum. cevap vermiyorsam sebepler yukardakilerdir.
0
lpgli tosbaga
(15.04.10)
(15)

kilo versem mi?

garden
boyum 1.70 69kiloyum..sizce zayıflamalı mıyım?aslında ben kendimi beğeniyorum ama..
boyum 1.70 69kiloyum..sizce zayıflamalı mıyım?aslında ben kendimi beğeniyorum ama..
0
garden
(15.04.10)
kafayımı yedin niye zayıflıyorum +5 -5 kuralı gayet düzgün fiziğin var
0
deliklimasrafa,
(15.04.10)
er kişi isen boşver dişi isen durduğun kabahat
0
lpgli tosbaga
(15.04.10)
erkeksen zayıfla kadınsan daha çok zayıfla.
0
cedric tweedledee
(15.04.10)
spor yapınız, lömbür olmayınız. kilo sorun değil. çok kalın-ağır ve aynı zamanda da çok fit olabilirsiniz. kaslar yağdan ağırdır.
kadınsanız da şunu derim
sevdiğiniz kıyafetleri giyebiliyorsanız rahatça, bence vermeye gerek yok. boyunuz uzun, kaldırır.
0
kediebesi
(15.04.10)
kadınım:)
0
🌸garden
(15.04.10)
kara kuru seviyosun galiba,,
0
🌸garden
(15.04.10)
bence zayıfla. O boya 55 bilemedin 58 iyi gider.
0
garfield13
(15.04.10)
5 ver anlaşalım.
50 ne yae kemik yığıntısı mı olican.
0
dieselsingle2
(15.04.10)
50-55 arası iyidir iyi
0
lpgli tosbaga
(15.04.10)
maksimum 56-57 olur.
0
downforce
(15.04.10)
bence vermelisin.62-63 falan olursan senin için çok ideal olur.
0
uykulu_fb
(15.04.10)
Balık et iyidir, bakma sen öyle kemik hissetmek isteyen erkeklere. Ancak rahatsız eden bir şey olmuş heralde ki soruyorsun, o zaman 3, 4 kilo ver rahatla.
0
loralynn
(15.04.10)
Annem kilonun boydan en az 5, en fazla 15 eksik olması gerektiğini söylerdi rahmetli. 55-65 arası oluyor bu hesaba göre. 55'i yakıştıramıyorsanız 65'i geçmeyin. Anne nasihati ama, bana da mantıklı geldiği ve fikir sorduğunuz için dedim. Yoksa memnunsanız böyle kalın, kilo almayın tabii.
0
uyuklayankedi
(15.04.10)
iskeletor mu olacaksın, boşver bence.
hatta bunlara takma kafayı, çık gez hava çok güzel :]
0
mhm
(15.04.10)
69 kilo kız olurmu ya:)pardon kadın.
0
jamswety
(15.04.10)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.