bracket daha yeni oluşuyor birkaç güne kesinleşir... espn websitesi iyidir.

final four'dan öncesini ntv yayınlamaz zannımca. nba tv belki destek atar. illa izlicem derseniz full spor paketi olan bir digitürk sahibi bulun; espn america her gün maç yayınlıyor.

ncaa in sitesinden izleyebiliyorsunuz maçları

dünyanın en güzel midye dolmasını yapan yer izmirde hemen tarif
kızlar agasının oradan içeri kemer altına dogru giderken deniz yada denizkızı balıkçısı var
hatta orada bir şadırvan var kemeraltı tarafından girerken orada sıcak(evet bildigin sıcak sıcak hemen çıkıyor) midye dolma yapan yer var. ayrıca balık ekmek vs tavsiye ederim fiyatıda uygun.

karşıyaka iskeleden çık sola dön ışıkları geç bostanlı yönüne 30 metre yürü. always büfe var. önünde midyeci zeki usta. telefonu : 537-524 45 68 bulamazsan ararsın. çok alırsan kart ile de ödeme alıyor.

üçyolda ahmet abi var pamukkalenin önünde durur. alsancak'ta var bi de ama o gezgin, bulman lazım onu. sakallı gençten bi eleman.

incirlaaltında crowne plazanın karşısında seyyar (minibüs) midyeci var. sıcak sunum yapıyor, inanılmaz. çeşit çeşit bulursun.

hatayda izmirspor üstgecidinin altinda bekleyen abininki de güzeldir, midyesi yani.

www.televisiontunes.com bu mudur?

öncelikle belirli süreli (1 yıl-5 yıl vs. vs.) iş sözleşmesi yapabilmeniz için yaptığınız için belirli bir süreyi gerektiren bir iş olması lazım. yani devamlılığı olan bir iş yerine mühendis, orta düzey yönetici, asistan vs olarak girerseniz belirli süreli iş sözleşmesi yapamazsınız. bir proje ya da belirli bir sürede tamamlanacak bir iş için böyle bir sözleşme yapabilirsiniz. size imzalatılacak sözleşmede eğer yaptığını iş spesifik olarak bir süreyi gerektirmiyorsa, bir süre belirlenmiş olsa dahi bunun bir geçerliliği yoktur. iş mahkemeleri o sözleşmeyi belirsiz süreli iş sözleşmesi olarak kabul eder.

işten ayrılırken uymanız gereken ihbar süresi söz konusudur. bu süre 6 ay çalışan işçi için 2 hafta, 6 ay 1.5 yıl arası 4 hafta, 1,5-3 yıl arası 6 hafta ve 3 yıldan fazla çalışanlar için 8 haftadır. bu süreler asgari olup iş sözleşmesi ile uzatılabilir. bu süre sizin istifa ettiğinizi bildirdikten sonra çalışmanız gereken süredir. başka bir deyişle bu süre, işten ayrılacağınızı işverene önceden bildirme süresidir. bu sayede işverene yerinize bir eleman bulma vakti tanımış olursunuz. bu sürelerde çalıştığınız gibi ücretinizi de normal şekilde almaya devam ederseniz. ancak uygulamada bir çok işveren bu sürede işçiyi çalıştırmak istemez. karşılıklı anlaşma ile iş sözleşmenizi derhal fesih edebilirsiniz. ya da bu süreye karşılık gelen ihbar tazminatını ödeyerek işi derhal da bırakabilirsiniz.

bunun haricinde ödemeniz gereken tazminat yoktur. eğitim almış olsanız dahi bu ücretin sizden tahsil edilmesi teorik olarak mümkün değildir. yapılan eğitim işin gerektirdiği bir eğitimse ve işverenin menfaati varsa bu eğitim karşılığını sizden almaya hakları yok. bu konu çok spesifik bir konu, daha ayrıntıya girmek istiyorsanız yargıtay kararlarını incelemenizi öneririm.

ccc 212 men ccc

bulgry aqua

bvlgari notte pour homme - şiddetle tavsiye ederim. uyar bu! :)

dostum privacy men candır benim için.

chanel bleu
chanel allure
armani mania
davidoff cool water deep (bulamazsin)
bvlgari parfumleri yaramaz

chanel allure +500000

ben bir şişe kullandım bitti param yok alamıyorum. mümkün olsa allure ile yıkanırım o kadar güzel. ama ev arkadaşım hiç sevmemişti mesela.

allure sevmezsen bvlgari aqua. her sıktığımda denizden çıkmışım gibi hissediyorum kendimi.

armani black code

calvin klein euphoria

dolce gabbana the one

bornova ikea'da oluyor ama erken bitiyor sanırım. bir defa yiyebilmiştim. =) sonraki denemelerimde tükenmişti.

mcdonalds ya da ikea gibi işi donut olmayan yerler değil de, direk işi donut olarak yapan yer istiyorum. yani direk donut dükkanı.

burda malesef son dunkin donuts da geçen yıl kapandı. ikea'nın donutuna donut demeye bin şahit. mc donalds'ınki ona keza. Gönül isterdi ki burada da bi krispy kreme donut fabrikası olsun.

@kamera motor, bi ara cok guzel donutlar yapan bir kac yer vardı ama izmirlilerin donuta pek ilgisi yok sanırım bu nedenle kısa sürede kapandılar.

izmir'de olmuyor o iş. tevfik fikret lisesi'nin önünde ufak bir donutçu vardı. çok da güzel yapıyordu. fakat söğüşçü oldu. kordon'da epeyce büyük bir donutçu vardı, o da kapandı. mc donalds'taki zaten lastik gibi oluyor. onun için boşver derim ben.

starbucklarda donut oluyor. oradan alabilirsin

bornova ikea da ucuz ve güzel

Kordon'da vardı, iskelenin karşısındaki dükkanlardan birinde. Tabii güzel donut nasıl olur bilmediğim için tadı hakkında pek bir yorum yapamayacağım zira yediğim ilk ve tek donut oradakiydi. Pek beğendiğim söylenemez.

ikea gayet güzel, 1,75 di sanırım fiyatı da

alsancak'ta var. cumhuriyet bulvarı üzerinde. rektörlüğün çapraz karşısında.

Tik şart değil tabi ama bir teşekkür, en basitinden bir tepki vermiş olması gerek.

O benim yazdığımı önemsemiyorsa, ben onun yazdığını neden önemseyeyim?

abi yanlış anlama ama bunu soran 35. kişisin :)
evet şimdiye kadar niklerini hatırlamadığım kişiler-insanlar senin sorunun aynısı sorularda "evet cevap vermemezlik yapıyorum bazen" cevabını verdiğini gördüm. uzuun oldu

tik atılmasını önemsiyorum. bazen ben - ve belki başka bir sürü kişi - yanıt vermiş oluyoruz adamda tık (tik) yok. sorunun üzerinden biraz zaman geçmesini bekliyorum, bazen bir iki gün sürebiliyor tik veya herhangi bir tepki gelmesi. gelmezse ve okuyan başka kişiler için yararını artık umursamadığım bir yanıtsa kimi zaman siliyorum yazdığım yanıtı. ha bazen de dursun yanıtım, başkası okur falan diyorum.

abi tamam boş vaktim var takılıyorum buralarda ama o kadar abartmadım işi henüz:)
bunu yapmak için fena takıntılı olmak gerekir sanıyorum.adamın eski duyurularına bakacağım,aaa bu tik atmamış buna cevap vermeyim diyeceğim falan.saçma.

ayrıca 'tik' ile ilgili konuların incelendiği,çeşitli tartışmaların yaşandığı döneme tanık olmak için (git: 218815)

ben bir gün süre veriyorum verdiğim cevaplara. hala tik atılmamış, sağol denmemişse siliyorum. ama kim tik atmış kim atmamış aklımda kalmıyor.

sağol diyince silmiyor mu modlar?

sağol diyince siliyorlar da ben gördüysem bana yetiyor. görmediysem dememiş diye düşünüyorum :D

önemsemiyorum ama tik atmazsa uyuz oluyorum.

önemsemiyorum, yazar geçerim.

"yardımım dokunsun" diye, kendi işini- eğlencesini bırakıp araştırma yapan, kaynak bulan güzel insanlar var burda. bir tik çok görülmemeli.

Tik, verilen cevaba teşekkür anlamına geliyor benim için.
Atmayana uyuz oluyorum.
Ama kim tik atıyor, kim atmıyor diye liste tutmuyorum tabi.
Yardımcı olmaya devam :)

Ben de cevapladığım duyurulara bakıyorum, neler olmuş tepki, yeni birşey var mı diye. Tik yoksa uyuz oluyorum ama nickler aklımda kalmıyor tabi.

tik atmıyorum diye cevap yazmayacaksa hiç yazmasın daha iyi benim için. mantık olarak duyuru'nun mantığına ters. burada karşılıksız bir yardımcı olma duygusu söz konusuyken bunu anlamsız bir onaylanma isteği ile karşılıklı hale getirmek işin özüne hiç uymuyor.

f650 gs alabilirsin. kullanması 250 cc lik motorlardan daha kolaydır.
kle500 olabilir ama ince uzun olduğundan boy sorunları olabilir.
nx4 falcon da gayet yüksek bir makine bildiğim kadarı ile.

para sorun olmayacaksa benim tavsiyem f650gs 2004 model ve üstü.

nx4 falcon biraz yüksek bi motordur alırken rahat kullanabileceğinizden emin olun. ayrıca temizini bulmak biraz zor.

f650gs sağlam makinadır ancak bmw parçaları oldukça pahalı.

arkadaşınız çok çok doğru söylemiş. forumlara, kitaplara, hocalara sorarsanız da aynı şeyi söyleyeceklerdir. bu kadar insanın bir bildiği var.

alıp satmakla uğraşmazsınız merak etmeyin. 250cc'lik motorlar çok az değer kaybediyor. ben honda cbf250'yi 12000km kullandım, sonra yine aldığım fiyata sattım.

Terra Adventure 125

www.vespaturkiye.com

(bkz: #13901704)

Yaş ve cinsiyet?
Sistemik bir hastalığın var mı? (Şeker, karaciğer hastalığı, epilepsi, romatoid artrit vb)
Parmağını açmaya çalışırken takılma oluyor mu?

@ plastik turambar

yaş 26, cinsiyet erkek

sistemik bir hastalığım yok bildiğim kadarı ile. parmağımda işlevsel herhangi bir bozukluk, takımla yok şu ana kadar farkedebildiğim. sadece söz konusu çıkıntıya bastırdığım zaman biraz ağrı oluyor.

fotoğğrafın özellliğinden değil ise arka tarafı blur laştırmışlar ama fotoğraf makinelerinde de var o özellik ama olabülürde ama .ama ama :D

bence var

(bkz: bokeh)

aperture değeri düşük lensle çekmişler alan derinliğini kısıtlamak için ama renklere müdahale var ufak da olsa.

renklerle oynandıgı bariz fakat alan derinligiyle ilgili birşey varmı o belli olması biraz zor ama sanki biraz derinlikle oynama var çünkü yamulmalar oluşmuş.

adana için konuşalım insanlar bina girişlerine sokuyor. tabi müstakil ise sorun yok ama benim oturduğum gibi apartmanda oturanlar bunu yapınca motoru dışarı atasım geliyor (senin motorunun yağ benzin kokusunu ve kapladığı yere ben katlanmak zorunda mıyım?)
bahsettiğin motorun ise pahalı olduğunu varsayarak onu alan uygun yer de bulur diyorum.

bir çok seçenek var.
ama hiç seçenegi olmayanlar motosiklet kafesi denilen şeyler yaptırılıyor sanayide motorun boyutuna göre onlarin içine.

ilkin ev ona göre seçiliyor :) yahut ona uygun hâle getiriliyor.
sağlam bir branda yaptırmak şart. alttan bağlanabiliyor olması gerek. izmir'de mehmet usta yapar. sonra alarm taktırıyorsun. hem kendi bağarıyor, hemi de kumandasından ses geliyor. bi koşu ulaşamayacağın derecedeki uzak yerlere bırakmıyorsun vs.

apartmanın altına bırakıyordum olduğu zamanlar. yukardan çelik kilitle demire bağlardım. yine abimin ilk motoru çalınmıştı, adamlar çelik kilidi kırıp kamyonete atıp götürmüşlerdi. risk her zaman var yani.

bi şey olmaz en fazla para cezası ödersin.

mac'de 3ds max kullanamazsınız.

işletim sistemi olarak mac os x de bazı applicationlar kullanılamayabilir ancak alacağınız ürüne sorunsuz bir şekilde windows'ta kurabileceğinizden bu konuda bir sorununuz olmaz.(yapay bir durum değil bu, klasik cd tak windows'u kur mantığı)

mb pro çok sağlam bir cihazdır donanımsal dayanıklılık olarak.

tek dez avantajınız fiyat olacaktır , ama uzun vadede ve kullanımda harika bir makineye sahip olacağınızdan bu da pek önemli değil.

ayrıca macbook pro'ya windows da kurup windows'ta yapılabilen her şeyi yapabilirsiniz zaten. ayrıca MacOS da cabası...

peki hem mac hemde windows u aynı cihazda kullanabilirmiyim mümkün mü böyle birşey?

biz mac kullanicilari icin windows bir masaustu uygulamasidir. vmware fusion'un mac yukledikten sonra cesit cesit boy boy windows u sanki excel, word calistiriyormus gibi acabilirsin.

ornegin, windows ihtiyaci hissetmeyen tum yazilimlari mac de kullanirken arcgis gibi elimizde mac lisansi olmayan yuksek kapasite gerektiren harita programlarini sanal windows uzerinde kullaniyorum.

bir mbp sahibi olduktan sonra windows sizin icin bir masaustu uygulama olacaktir.

not: oyun olacakra flight simulator oynarim o konuda da herhangi bir problem yasatmiyor.
diger not: bu dediklerim mbp nuun 15 inch ve uzeri modelleri icin gecerli.

mümkün. ama mac üzerinde windows ekranı görünce arkandaki insanlar çok kötü bakacak sana.

kissx4 versiyon değil aynı ürünün japonya'da piyasaya sürülürken aldığı model adı.
amerikada t2 diye sürülüyor piyasaya yamulmuyorsam.
başka bir farkları yok, ben de 500d alacağım fakat fiyat farkı oluyor mu onu bilmiyorum.

Panpalar aylardır ben de alıcam. Fiyatı aslında Hayyam'da bana gayet uygun geldi. Ama 600D'nin çıkışı beni biraz beklemeye itiyo. 600D makyajlanmış bir sürüm. 550D'nin fiyatı bir nebze de olsa iner diye tahmin ediyorum. Sizce beklemek doğru mu?

alcak arkadaş ben kafanı bulandıram aynı fiyata nerdeyse 50d bulunuyor artık bence bi bakıver.
öbürükinde canoncan xxxd serisini her kıtada farklı isimle sunuyor neredeyse.

50d ile 550d yi nasil ayni kefeye koyarsınız ki? 50d'yi alan bir adamın amacı video cekmekse ne ile cekecek videoyu cep telefonu ile mi? 550D & kissx4 aynı makine. Birisi japonya isimlendirmesi, diğeri amerika isimlendirmesi. İkisi de aynı gövdeye sahip, ikisi de aynı kit objektif ile geliyor.Alın, kullanın fotoğrafınızı çekin :)

eos 550d'nin kuzey amerikada ismi rebel t2i'dir. japonya'da ise kiss x4 olarak geçer.

geri hizmete alabilirler bence.

spor istirahati alırsın.

ben de nisan celbi ile gideceğim. kolum kırıldı 6 ay önce ameliyat oldum biraz komplike bir kırıktı tam anlamıyla anlattım.bunun üzerine beni askeri hastaneye sevk ettiler , askeri hastanede yarbay rütbeli ortopedi uzmanı beni muayene etti ve bunun ile ilgili bir rapor yazdı.bu raporun bir kopyası bana verildi , orijinali de askerlik şubesindeki dosyama eklendi.

raporu yazan doktor da , askerlik şubesindeki memur da --üstüne basa basa-- birliğe katılırken bendeki kopyayı yanımda götürmemi söylediler.

bence söyleseydin senin açından daha iyi olurdu.

askerde ameliyat ol bence en az bir ay yersin askerlikten

askere gidince soyle hatta ustalıga gidince soyle gataya kadar yolu var.en az 1 ay yıyebılırsın askerden.

katılış muaynesi oluyor orada soruyor doktor sana rahatsızlığı var mı diye, operasyon geçirdin mi diye. anlatırsın orada, raporlarını da gösterirsin.

hacı adam sana demişki,
3 yıl işten ayrılamazsın, ayrılırsan şu kadar ödersin.
tatil veya bayram bile olsa ben istersem m kuzu kuzu gelip çalışacaksın.
vs. vs.
sende bunlara imza atmışsın.
neden geçersiz olsunki?

Konunun uzmanı, hatta alakalısı bile değilim ama senin hatırladığın olay; işverenin işçileri aleyhine kendi başına verdiği, işçilerinin herhangi bir şekilde kabul ettiklerini göstermediği durumlarda geçerlidir tahminimce.

Etna'ya +1 diyorum, imzanı attıysan kesinlikle geçerlidir. Geçmiş olsun, ağır sikmişler harbiden.

bilgim yok ama yorum yazmadan edemeyeceğim. ne lan bu böyle adamlara bak, sikkolar. iş hukuku dersi ben de aldım ama birşey hatırlamıyorum. güzel şeyler de vardı hani. bu sözleşmeyi geçersiz kılacak güzel şeyler de vardır mutlaka. olmalı.

Usta bu nasıl sözleşme?
Her madde işveren lehine, böyle sözleşme mi olur?
Bu işin uzmanına danış bence www.alitezel.com

hukukçu değilim; ama mantıken konuşmak gerekirse,

içerisinde bu denli işciyi sikmeye yönelik maddeler bulunan bir sözleşmenin her ne kadar kanunlarda yeri olsa da mahkemelik olduğunda hakimlerin, "bu nasıl sözleşme a.k. iş y yapmayı bırakın elemanlardan para kazanın daha çok kar edersiniz" minvalinde şeyler söylemesi gerek. eğer söylemezse ve kanunlar da müsaade ediyorsa vay memleketin haline diye oturup ağlayalım.

iş kanununa aykırı hükümler geçersizdir. rahat ol. sikme falan yok ortada, göz korkutma var sadece.

imza atmadan çalışamazsın al çalıştığın kadar paran, güle güle.. Minvalinde ki sözler üzerine işçi aleyhine olan hükümler geçersizdir diye hatırlayıp bastım imzayı. önceki çalıştığım iş yerinden çıkarken sözleşmede işten ayrılmadan altı ay önce işçinin haber vermesi gereklidir aksi takirde işçi tazminat ödemekle yükümlüdür" diye bir madde olmasına rağmen 2 hafta önce dilekçemi verip ayrılmıştım içim rahat ama yine de soru işaretleri vardı kafamda. İzaleisuyuu sağolsun soru işaretlerini kaldırdı.

Kanun Diyor ki:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. maddesine göre; süresi belirli olmayan hizmet akdi feshedilmeden - işi altı aydan az sürmüş ise iki hafta, altı aydan birbuçuk yıla kadar sürmüş ise dört hafta, birbuçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş ise altı hafta, üç yıldan fazla sürmüş ise sekiz hafta- önce karşı tarafa bildirilmesi gerekmektedir. Bildirim önelleri hem işçiye hem de işverene tanınmıştır. Bu nedenle bildirim önellerine uyulmadan hizmet akitlerinin feshedilmesi durumunda işçi veya işverenin ihbar tazminatı isteme hakları doğmaktadır. İstifa ederek işten ayrılan işçi, bildirim öneline uymakla yükümlüdür; aksi takdirde, ihbar tazminatı ödemek zorunda kalır.

Ancak istifa eden işçinin ihbar tazminatı ödediğini şimdiye kadar ne gördüm ne de duydum. İstifa eden bir çalışanını da tazminat ödemeye zorlayan bir işveren de görmedim.

İşveren en fazla duygusal baskı veya tehditle işi bırakmamanız veya uzun bir süre daha devam etmeniz için sizi zorlar. İşçisini mahkemeye vermek kadar aptalca birşey aklından bile geçmez(eğer size şahsi bir kin gütmüyorsa). Çünkü:
1. kazanma şansı çok azdır.
2. dava sırasında başka kirli çamaşırları ortaya çıkabilir
3. elemanıyla davalı olan bir patronun diğer işçilerinden alacağı verim düşer

İhbar tazminatı miktarları kanunda açıkça belirtilmiştir(İş yerinde çalışma süresiyle orantılı, altı aya kadar iki hafta, birbuçuk yıla kadar dört hafta, üç yıla kadar altı hafta ve üç yıldan sonra sekiz hafta) ama bu işverenin işçiyi çıkartması halinde ödenecek tazminatlardır. İşçinin ödeyeceği tazminatlar bildiğim kadarıyla kanunda belirtilmemiştir. Eğer ileride bu yüzden mahkemeye düşerseniz(ki çok çok çok küçük bir ihtimal) işveren sözleşmede yazılan tazminatı talep eder. Siz de o sözleşmeyi işe alma baskısı altında imzaladığınızı söylersiniz. Hakim yüzde doksan dokuz ihtimalle sizi haklı bulur. Yüzde bir ihtimalle iş kanununda işverenin ödemesi gereken tazminat kadar tazminat ödemenizi ister ki bu da yukarıda belirttiğim gibi en fazla sekiz haftalık ücrettir.
Bunun çok özel bir istisnası şöyle olabilir: Siz çok özel ve önemli bir proje için işe alınmışsınızdır. Sizin habersiz işten ayrılmanız halinde yeriniz hemen doldurulamayacaktır ve işveren bu yüzden muazzam zararlar(milyonlarca dolar)eder, işte hakim ancak bu durumda işvereni haklı bulur. Tabii bu proje, sözleşme metninde ayrıntılarıyla yazılıysa.

Sözün kısası, imzaladığınız sözleşmedeki o madde için hiç üzülmeyin, uygulanması neredeyse imkansız bir madde. Ancak böyle bir maddeyi sözleşmeye koyacak kadar tıynetsiz bir işvereni uzun süreli düşünmeyin, ileride illede başınızı başka nedenlerle ağrıtacaktır. Daha iyi bir iş arayın ve mümkün olduğunca çabuk bu firmadan ayrılın.

Ayrıca (git: 133259)

bazı kısımları iş kanununa uygun bazıları değil. iş sözleşmesinde işçi lehine hükümler geçerlidir, işçi alehine hükümler ise geçersizdir. örneğin yapacağınız iş belirli süreyi gerektiren bir iş, proje vs değilse belirli süreli iş sözleşmesi söz konusu değildir. size tavsiyem 4857 sayılı iş kanununu iyice okumanız. kanun sade bir dille yazılmıştır ve gayet anlaşılır hükümler içermekte. bu arada eğitim aldıysanız belirli bir tarihten erken ayrılmanız halinde eğitim ücretini tazminat olarak ödetmeleri geçerli olabilir. bunlar için de yargıtay kararlarını inceleyin. işten ayrıldıktan sonra işle ilgili bir işletme açmanıza dair bir takım kısıtlamalar olmakla birlikte aynı işi yapmanızı engelleyecek bir madde fln söz konusu olamaz. ayrıca tatillerde çalışmanız karşılığı aylık dışında ücret talep edilemez gibi saçma bir madde de söz konusu değildir. dediğim gibi kanununu iyice okursanız daha iyi anlarsınız. yine de kafanıza takılan bir şey olursa sormaktan çekinmeyin.

hiçbi boktan anlamıyorum ama bu sözleşmenin geçersiz olduğuna inanıyorum. işçisin sen abi, paraya ihtiyacın vardı ve mecburen bastın ama bu sözleşme resmen kölelik. kanunlardan üstün hiçbir sözleşme olamaz.

ben senin bir adamı öldürmeni taahhüt ettiğin bir sözleşmeyi sana imzalatsam send e o adamı öldürmesen o sözleşme ile senden tazminat alabilir miyim?

tatillerde, fazla mesaide vs'de ekstra para vermeyiz maddesi var ya. sikerler o maddeyi yazan adamı.

İş Kanununda haftasonu çalışırsanız kaç para, bayramda çalışırsanız kaç para fazla mesai alırsınız açık açık yazar. Ha bunu patronunuza ödetmek için çok uğraşırsınız o ayrı.

Ayrıca siz şimdi ayrılsanız o adamların zaten mahkemeye vermesi, yok efendim mahkemenin sözleşmeyi incelemesi falan filan, 40 yıl sürer. mahkemelerin yavaş çalışmasını avantaja çevirebilirsiniz.

kullanılan renk mavi ve yeşildir. ama mavi artık pek kullanılmıyor. premiereden örnek verelim.

arkafonun aydınlatılması çok önemli çünkü ufak bir ışık farkında tam olarak silinmiyor. bunun için fonu ayrı, kendini ayrı aydınlat. fonla da aranda olabildiğince mesafe olsun. arka fona gölgen yansırsa fonu değiştirdiğinde konik bir manzara ortaya çıkar :)

arka fonda yeşil ile görüntünü çek. bunu bilisayara aktardığında premierele aç. color key diye bişey var. onu görüntünün üzerine uygula. silinecek rengi seç. color tolerance ı arka fon yok oluncaya kadar kaldır. fazla giden yerleri edge thin ile düzelt ve kenarlari da ede feather ile yumuşat.

bunu yaptıktan sonra alttaki video kanalına koymak istediğin görüntüyü koy. böyle render alırsan istediğini yapmış olursun.

www.metacafe.com

@zlatan
premiere cs5 pro 64 bit işletim sistemi istiyormuş. format atmak istemiyorum. bu dediklerini yapacak premiere alternatifi linux üzerinde var mı? ya da cs5 öncesi sürümler 32bit destekler mi?

@siwojaq
video şahaneymiş eyvallah

cs5 yerine cs4 cs3 falan yükle.

3 günden birşey olmaz.

tadı yenmeyecek kadar kötü olsaydı bozulmuş demektir.

gayet lezzetliydi, ama şimdi midemde garip bi his var. eminsin değil mi, yoksa uyumadan evi ayağa kaldırıyim.

benim reyim evi ayağa kaldırmandan yana.

40 dk oldu bişi olmadı, artık olmaz sanırım. kıyamadım şimdi kaldırmıyim kimseyi

olmaz bi şey o kadar günle. son kullanma tarihi paylı biraz. 26sında bozulacak diye bir şey yok.

uyursan bir daha uyanamaya bilirsin. bir not yaz istersen masaya falan.

midenizdeki garip his activianin kendi "garip" hissi. ben 22 şubatlıyı yedim dün ve daha bir tane daha var. dert etmeyin.

youtube'dan aynı videoyu bulsanız da olur, ben de bir koldan ararım.

www.youtube.com

aynı video. ötesi yok ama maalesef.

It been clarify, it is related to a Local movie shoot name "kongsi"

youtube videosundaki yorum

tahoma
verdana

verdana

hatta font da 11.5

arial

Book Antiqua

YKY gibi birçok yayınevinin yazıtipidir.

Courier New

sözlü istifanın yetip yetmediği işverenlere kalmış. eğer kötü şekilde ayrılıyorsan, 2 hafta sonra, ayrılamazsın kardeşim bize sözlü ihbarda bulunmadın. bulunduysan kanıtla hadi derlerse hiç bir şekilde kanıtlayamazsın.

eğer personel ihtiyacı varsa isterler. yoksa, iyilükle güzellikle süper bir iş buldum belediye de 2 gün sonra başlamazsam başkasını alacaklar falan de.

İK yı bilmem ama müdüre kalırsa kesinikle eleman ihtiyacı var, hatta baya kızacak biliyorum ama ne tepki verirler hiç bilmiyorum. Benim umudum bu cuma işi bırakmak ama şimdi istifa dilekçesine işi bırakma tarihini yazmak zorunda mıyım? belli olmadığı için yazamıyorum bu durumda dilekçeye ne yazmam gerekir.?

ihbar süresine uymak zorunda değil işvereniniz. isterse sözleşmenizi derhal fesih edebilir. aradaki sürenin ücretini peşin vermek zorunda değil sözleşmeye fesheden sizsiniz. istifanızı dilekçe ile bildirmekte fayda var. onlardan da kabul edildiğine ve sözleşmenizin derhal fesih edildiğine dair bir kağıt alın.

bir de el yazısı mı daha geçerlidir istifa dilekçesinde?

farketmez el yazısı ya da bilgisayar çıktısı. ayrıca şunu da söyliyim, eğer size olur da iki hafta daha gelin ihbar süresine uymanızı istiyoruz derlerse o süre içerisinde günlük 2 saatlik iş arama izniniz var. isterseniz bu süreleri birleştirip ihbar süresinin sonuna ekleterek işten daha erken ayrılabilirsiniz. tabii bu ihbar süresi içerisinde iş arama izniniz dahil, çalıştığınız sürenin ücretini de alacaksınız.

merhaba bipolar
mersin su aralar sıcak:) arada yagmur yagsa da hava gunduzen dusuk 15 derece, 25e cıktıgı bile oluyor. ama semsiye veparalk gunes için gunes gozlugu sart.
yol konusuna gelince: soli zaten sehir içinde, dolmus her 10dk ya otobus te 3-5 dkya bir var. erdemli, limonlu, ayas ve kızkalesi mersin sehirlerarası yol uzerinde ve mersin otogardan kalkan silifke minibusleri ile cok kolay ulasılır. sadece kanlıdivane (yoldan 3-4 km iceride, yurumek cok zahmetli, dagın basına cıkmanız gerek) ve cennet cehennem (aynı durum) yol uzerinde degil. onlar için kendiniz arac bulmanız gerekir.
dolmuscu ya da araba kiralama durumlarından haberim yok ama dilersen yarın sorup haber verebilirim. kac kiş olacagınızı bildirebilirsen, tanıdık taksicilere danısırım.

toplu taşıma ile buralar gezilmez sıkıntı. araba kiralamanızı tavsiye ederim. yanlız mersin de doğru düzgün araba kiralayacak firma yok. eğer uçakla gelecekseniz adana havaalanında avis'ten kiralayabilirsiniz düzgün bir araba. yoksa mersin merkezden doğru düzgün bir firma bulmakta zorlanabilirsiniz. ille toplu taşıma diyorsanız da erdemli ye kadar mes koop'la gidebilirsiniz. silifkeye kadar giden silifke koop lar vardır dolmuş gibi çalışan. yalnız cennet cehennem kanlı divane yol üzerinde değil. oralara toplu taşıma da yok. dediğim gibi araba kiralarsanız rahat edersiniz. bu noktaların toplam yolu 150 km yi bulur çünkü.

araba kiralamayi dusunduk ama direk otobusle mersine gelecegimiz icin ve mersinde internet arastirmalari sonucu guvenilir bir firmaya rastlayamadigimiz icin burdan sormak istedim.
kisi sayisi olarak en az uc kisiyiz. aslinda kalabalik bir grupla geliyoruz ama herkes mersinin farkli bir alanini gezicek. ama eger bir dolmuscu abi bulabilirsek bizi gezdirecek, diger arkadaslari ya da hocalari kandirmayi deniycez bizimle gelsinler diye. ama oncelikli olarak 3 kisi en ucuz nasil gezer bunu cozmeye calisiyoruz.
acaba yol ustunde insek otostopla falan kanli divaneye gidebilir miyiz? ya da silifkeden cennet cehenneme gidecek arac bulunur mu?
gezmek icin iki gunumuz olacak, o iki gunu iyi kullanmamiz lazim simdiden guzergah plani yapmaya calisiyorum.

yol üstünde inseniz giden araç elbet bulunur da bir süre sonra eziyete dönüşür o yollar. çok konforlu değil çünkü mes koop da silifke'ler de. öyle bi dolmuşçu abi biraz zor bulursunuz.

yani gunluk olarak servis/dolmus gibi birsey kiralayamaz miyiz?

ortasından bıçak geçen için: iki ayrı kişi var. platformun altında çapraz bölmeler oluyor. bi taraftakinin belden aşağısı diğerinin ise belden yukarısı o platformların içinde. bıçak tam ortada çelik bölemelerin ayırdığı dar bir kısıma giriyor.

www.youtube.com

kemik erimesini geciktirir, yavaşlatır mesela. mideye faydalıdır falan. ben de içiyorum, bi gün işimize yarayacak:)

kalsiyum lazım her zaman hacıt.

yatmadan önce bir bardak süt bütün gece mideyi oyalar mesela. Spor falan yapıyorsan faydalı bir durum. Hoş yapmıyorsan da öyle ya. Süt iyidir iyi, süt candır! Sağlık için, süt için efem!

0'dan 100'e süt herkese faydalıdır.
Her ne kadar ben nefret etsem de, siz için dostlar :)

geçenlerde benzer bir duyuru vardı.
biri ekşiden bir entrye link verip ırzına geçmişti sütün. yarardan çok zararı var falan diye anlatmıştı.

diyorlar ki avrupalılar şu kadar süt içiyorlar, lan onlar biizm kadar peynir yoğurt ayran v.s. tüketiyorlar mı? bence zaten bu dediklerimi tüketiyorsanız çok da kafaya takmayın

süt yerine yoğurt ve kefiri tercih edin. çok daha faydalı. uht süt içiyorsanız onun zaten içinde faydalı bir şey kalmıyor. ille süte içecekseniz günlük süt tercih edin.

Ekşi Duyuru'da arada programlama işleri, çeviri vs ilanları olursa alıyorum. Hep güvenilir insanlar çıktığı için peşinat almadan yapıyordum işleri. Bir keresinde projesini yaptıran birisi dersten kaldığı için telefonlarıma çıkmamaya, maillerimi yanıtlamamaya başladı. Elimde neredeyse bitmiş bir projeyle kala kaldım. Neyse ki aracı olan kişiler on numara insanlar çıktılar da zararım karşılandı.

Artık tanıdık birisi değilse peşinatsız çalışmıyorum.

Ekşi Duyuru'dan sevgili de bulunabiliyor, kazık yeme ihtimaliniz gerçek hayattaki ile aynı.

sizi şöyle alalım:

(bkz: ekşi anket)

hep cillop insanlarla karşılaştım tanıştım. hiç kazık yemedim. tütütütü nazar değmesin.

modlardan.
çok cevabım silindi; her duyuru'ya girerken "acaba atıldım mı?" diye soruyorum :(

kendimden yedim. yapmaman gereken birşeyi yaptım...

banner için verilen bi ilana istinaden sözlükçü olmasına güvenerek işi yaptım. paramı alamadım. daha da yapmam zaten.

bi kez ipod shuffle almıştım onda hiç sorun çıkmamıştı ama. onu da belirteyim.

çeviri yapmıştım biri için, ortadan kaybolmaya bile tenezzül etmedi bugün mesaj atsam yarın kesin paranı yatırıcam der.

burda nikini vermek istemediğim bi "aplam" duyurunun msn grubunda sohbet sırasında sabaha karşı ben erkeğim, sizi kekliyordum eheheh diye kazık attı, beynimi bulandırdı, üzüldü buna, beni aradı, sabahın köründe arkadaş olduk sonra aplam oldu. tabi bunu okuyan da anlamadı. o anlar
(:

benim bir tanıdıgım, burada gelip anlatmaya utandıgı için ben anlatıyorum.

Bir kızla tanıştı duyurudan, telefonda sohbetler onlar bunlar, hergün geldim, gelicem, görüşecegiz derken kadın çocugun 2 katı yaşında çıktı.

buna bi ton telefon faturası ve kırık bir kalp olarak geri döndü bu olay :) :) :).

kitty +1 :D

duyuru zirvesindeki olaydan ve o olayın uzantısından bahsetsem varyaa çook fena gülersiniz. ama rezil olurum.

Bahset ki bilelim, herkes ornek alsin

en basiti: (bkz: movie maker)
ben şunu kullanıyorum: (bkz: virtualdub)
en gelişmişi: (bkz: adobe premiere)

Şu videonun tarafımdan üzerinde yapıldığı program olan vegas gayet iyidir. premiere ile eşdeğerdir ancak premiere maalesef adobe'un tüm programları gibi daha yüklenirken pcnin canına okur. çalışırken ram üstüne ram tüketir.

www.ayperiugur.com
www.sonycreativesoftware.com

vegas ise toplamda 150 mb setup dosyası ile üzmeden çalışır.

(bkz: final cut pro)
(bkz: adobe premiere pro)
(bkz: edius)

sabiha gökçen'den E-10'a bineceksiniz. uzunçayır'a gideceksiniz. uzunçayır'dan metrobüsle önce zincirlikuyu'ya oradan aktarmayla avcılar'a geçersiniz.

söylemezsem ölürüm:

sabiha gökçenden uçakla ankaraya, ardından tekrar uçakla atatürk havalimanına gidersen daha kolay

sabiha gökçen'den 16s'ye de binebilirsiniz. son durak uzunçayırdır zaten. sonra sijwocaq nası anlattıysa öyle devam ediyor. kolay gelsin :)

Vektörel olmalı. Çizdiğin şeyi illustrator de de çizip oradan photoshop'a atmalısın anlamına geliyor. PDF vektörleri korur

photoshop ile yapıp jpeg olarak kaydettiğin bir dosyayı vertörel hale getiremezsin, geri dönüşümü yoktur yani.
bu adamlar sizden sadece piksel tabanlı değil vektör tabanlı belge de istemiş ama siz o programları hiç kullanmamışsınız ki nasıl olacak bu iş?

ha pardon ben yanlış anlamışım. pjegi ventörel yapamazsın tabi ama aynı projeyi ventörel programla sıfırdan yaparsan olur :))

rica et kullanabilen birisi jpeg i vektörel olarak çizsin yeniden. çok atla deve bi tasarım olmasa gerek. en kötü illustrator tutorial i çak 6-7 saatlik, zaten toollar fln ps la çok benzer kendin çizersin hem bu işerle uğraşacaksan vektörel tabanlı programları kullanman lazım ps la yürüyecek iş değil

İlginiz ve cevaplarınız için teşekkür ederim. Sadece Adobe Photoshop üzerinden temel tasarım dersleri aldığımdan ve daha önce benzer bir şeye girişmediğimden şimdiye kadar sadece bu program üzerinde çalışmalarımı yaptım. Programı edinip birkaç gün üzerinde uğraşıp öğrendikten sonra sanırım en baştan çizmem lazım hepsini. Zaten özellikleri zannediyorum ki yakınsıyordur. Tekrar teşekkürler. :)

AutoScreenRecorder 2.1 Pro kullanıyorum ben. o kadar çok var ki. bu ücretli. ama ben ağa olduğum için beleş.

camstudio?
camtasia?

(bkz: camtasia)
(bkz: snagit)

BSR var. bulent screen recorder, gayet güzel.

camtasia ya da snagit dısnda kurcalamana gerek yok.

hiç bir şey olmaz. vücudunuz soğur biraz. 1 hafta sonunda tekrar çalışınca hamlarsınız. şınav mekik iyidir.

hiçbi şey olmaz. hatta iyi de olur azcık nadasa bırakmış olursunuz. çıkmışken 2 hafta ara verin tam dinlenme olsun sonra tekrar başlayın.

bir sey olmaz. genetikte onemli burda, vucut yapisi, ama genel manada bir sey olmaz. ekstradan muscle memory denilen bir sey vardir, atiyorum 1 yil bile calismasan, o anki vucuduna donmen yine yillraini almaz, cok daha kisa bir sureyi alir.

hem kevin levrone amca mesela 4 ay falan yatiyodu yilda sanirim, rahat adammis :)

geçenlerde yabancı bir body sitesinde şampiyon olmuş sporcular senede 1 ay çalışmadan geçirdiklerini okumuştum. linki aradım şimdi bulamadım ama google araması ile gitmiştim siteye. çok da bilinen bir site olması lazım. siz de bulabilirsiniz yani.

gövde aşırı önemli değil aslında. olay lenste bitiyor. gövdeye fazla para yatırmadan lenslere ağırlık ver derim ben. 300 euro'ya belki 2. el bulursun almanyada (ama hangi body?) ama sıfır olarak avrupayla fiyatlar pek değişmiyor. amerika, çin desen tamam...

makineye birşey olur da hevesin kaçar, sinirin bozulur diye bence garantisi devam eden canon 1000d veya 450d al derim...

gövde de lens kadar önemli, yoksa kimse gidip 5-10 milyar para verip o gövdeleri almazdı.

ben arabuluculuk yapayım bari;

herşeyin bir dengesi var hem gövde ve hem de lens önemlidir.

100 dolarlık lensle 5000 dolarlık gövde kullanmak veya
300 dolarlık gövde ile 3000 dolarlık lens kullanmak da saçmadır.

SLR piyasasında 2 büyük markanın (nikon/canon) 3 tip makinası var.
ben canoncu olduğum için oradan anlatayım.
3 haneli seri 500D, 550d gibi giriş seviyesidir.
2 haneli seri 40D, 50D, 60D orta seviye seridir.
1 haneli seri 1D, 5D full frame üst seviye makinelerdir. full frame makineler ile kullanabileceğin lensler genellikle pahalıdır.

benim tavsiyem eğer yeni başlıyorsan duruma ve bütçene göre
giriş veya orta seviye ikince el temiz bir body alman.
mesela 450d,550d veya 30D,40D gibi.

lens olarak 1 adet sabit 50mm 1.8 portre ve düşük ışıklı ortamlarda iş görür. bir adetde 17-70 sigma alabilirsin ( hem canon hem nikon için var)

bunun dışında alacağın hiçbir SLR gövde şu an için seni kısıtlamaz. yani bu gövdeyi aldım ama şunun gibi fotoğraf çekemiyorum demezsin. çok ekstrem durumları şimdilik saymıyorum.

lense yatırım mevzusunu ise işi biraz öğrendikten sonra amacına göre seçmen daha mantıklı olur. çünkü bunun macrosu var, portresi var, manzarası var vs. vs....

temiz uygun fiyatlı bir gövde ile 1 adet sabit odaklı 1.8 lens bir adetde geniş açıdan 70-80 mm ye kadar bir lens şimdilik bütün işini görecektir.

bence önce nette iyi bir araştırma yapıp daha fazla teorik bilgi edinin. böyleylikle istediğiniz makineye de lense de daha rahat karar verirsiniz.

bildiğim kadarı ile çıkmıyor artık degilerden. firmalara bile çok kısıtlı bilet gönderildi bu sene.

emsal karar herkese uygulanıyor. aynı konuda dava acarsan, boyle bi emsal karar var deyınce hop tek celsede oluyor.

açtığın davaya burada verilmişi var diyip verilen kararı sunuyorsun. onlar da oturup yargılamakla uğraşmıyorlar, verilmiş kararı o dava için de veriyorlar.

Hollandadaki durumla o sabit ücretler farklı ne yazık ki.

yani bizimde mi dava açmamız gerekiyor vizesiz gitmek için? sabit ücretler neden farklı onda da karar emsal taşıyor denmişti?

evet senın de dava acıp bu karar var demen gerekiyor. sabit ucret de ipnelikten baska bişi degil.

aynı şey ibnelik.
orada şunu çıkardılar; bu bizim hizmet paramız vs vs. adam diyor ki, hat bozuluyor (sanki ben bozuyorum amk) gelip parasız yapıyoruz pazar yağmur kar demeden alıyoruz diyor.

tonalin cla obezlerde ise yariyormus genelde, oncelikle onu soyleyeyim.

l-carnitine bi aminoasittir, diyabete karsi bi negatif etkisi olacagini sanmiyorum. ama belki icin rahat etsin diye doktor sitelerine falan sorabilirsin.

ama kücük bi arastirma yapiyorum;
anladigim kadariyla l-carnitine iyi bile geliyormus insulin-direnci ile alakali diabete.

L-carnitine ile ilgili beslenmebulteni.com'dan Prof.Dr. Ahmet Aydın'a sorabilirsiniz. bildiğim kadarıyla karnitin ile ilgili bir tez çalışması yaptırmış zamanında.

sabah kalkınca tuvalete gidip her bi şeyi çıkarıp öyle tartılacaksın.

edit: her gün değil ama haftada/2 haftada bir tartılırsan sağlam bir grafik çıkarırsın. üstelik istikrarlı olur her zaman aynı şartlarda tartıldığın için.

sabah boş mide ile tuvalete çıktıktan sonra tartılmak

tartılırken +- 1 kiloyu hesaba katmayacaksın. her türlü boşaltımı yapıp tartılıp aa 1 kilo vermişim demeyeceksin. aslı budur.

bir kuralı yoktur. sadece her zaman nasıl tartılıyorsanız hep öyle tartılın. bir gün sıçmadan üst baş giyinik tartılıp, ertesi gün sıçıp çıplak tartılıp da "yaşasın bir günde üç kilo vermişim" demeyin. her seferinde tartılma şartlarınız aynı olsun yeter.

ama standardı tutturabilmek için sabah kalkınca sıçıp çıplak tartılman en iyisidir.

kpss A her yıl yapılıyor diye biliyorum. B ise 2 yılda bir. umarım bu sene bu mantığı yıkıp kpss B de yaparlar :)

kpss a yani alan sorularından oluşan sınav her yıl yapılmakta. goo.gl
dediğin gibi a grubu kadrolar için lazım olan puan. (hesap uzmanlığı vs.)

genel kültür ve genel yeteneğin dahil edildiği ise 2 yılda bir. bu puanda ptt, işkur gibi kurumlara normal memur sıfatıyla ösym tarafından yapılacak atamalarda baz alınıyor.

yani maliye bakanlığında hesap uzmanlığı sınavına girebilmek için p234256 gibi bi puan sahibi olmalısın. bunu da alan kısmından sınava girerek elde ediyosun.

a sınavı her sene yapılıyor. a kadrolar için ayrıca sınava girmen gerekiyor. b kadrolarda ise merkezi atama var. kpps puanın ataman için yeterli ama iki senede bir yapılıyor. a sınavından da b tipi puanın (gk-gy, kpss-3) puanın hesaplanıyor ama bu puanı kullanarak merkezi atamadan faydalanamıyorsun. sadece bir kaç kurum bu puanı geçerli sayıyor.

önce buca dolmuşuna binerek üçkuyular meydana ulaşırsınız. oradan da gölete giden dolmuşlar var. bu şekilde ulaşabilirsiniz biz öyle gitmiştik 2 sene önce.

ya da bornova metronun ordan 515 e binip buca da bir yerde inip gölete giden dolmuşlara binebilirsiniz.

özel arabaniz varsa cevreyolundan kaynaklar yoluna girersiniz.

515'e binip üçkuyularda inin. oradan kaynaklar dolmuşuna binin.

var hatta yırtılmakla kalmamış ikiye bölünmüştü ve bölünen kısım bir süre çıkmamakta ısrar etmişti.

ahaha istesen yırtamazsın ki 10 tane prezervatifle araba bile çekilir bence

çok düşük bir ihtimal ama mümkün.
mümkün olduğunca kaliteli olanlarından alın.

benim de basima gelmisti bi keresinde.

ok çikolatalı.
çöp poşeti gibiydi zaten.
tarihine baktım ama tabiki geçmemişti.

yüzük gibi takılar takılınca yırtılabiliyor, aman dikkat.

en kalitelisi, en pahalısı da olsa patlayabiliyor. o yüzden %100 koruma sağlar yazamıyorlar kutuya.

dışarıda biraz fazla kalırsa ya da bayatlamışsa(:))yani çok zaman olmuşsa üretileli) yırtılabiliyor...
üstelik en iyileri bile bunu yapıp(ok) size ve sevgilinize tedirgin bi 1 ay geçirebiliyor...

takmayı bilmezsen patlar.

yag bazli kayganlastirici kullanirsanda hemen yirtilir..

ucundaki boşlukta hava kalmaması lazım, patlamaz o zaman.

vazelin kullanirsan da ne oldugunu anlamadan patlayi verir.

"sokaktaki insan"ın hayatı etkileyen birkaç ekonomik kavram var. enflasyon, arz-talep dengesi, satın alma gücü vb. daha çok bunların üstünde dur bence. çok dallanıp budaklandırma.

ekonomi sınırlı kaynaklarla sınırsız insan ihtiyaçları giderme dengesidir. (bazı hocalar insan ihtiyaçları sınırlı, kaynaklar sınırsızdır diye buna itiraz ederler) artık hangisinden girmek isterseniz

arap

ucaktan iner inmez gorusecekseniz kunefe. belki simsicak yiyemezsin ama yine de hayatinda yedigin en guzel kunefe olabilir.

künefe pek tabi.
dondurulmuşu makbuldür.

künefe için kadayıf ve peynir
nar ekşisi
pul biber
örme peynir
cevizli&hurmalı kurabiye
antep fıstıklı acıbadem

Bi de bunların kabaklı bi tatlısı oluyor ismini unuttum şimdi onu isteyebilirsiniz.

ya direkt tüketilmezse ziyan olacak şeyler olmasa iyi olur.
dondurulmuş künefe nasıl??

normalde kabak tatlısı ağzıma sürmem ama hatay'ınki değişik, buzdolabında da duru bi süre.
defne sabunu alsın, ama bulabilirse kutulu olanlardan değil yamuk yumuk şekilli ev yapımı olanlardan.

(bkz: kahke)
(bkz: zahter)

kerebiç

künefenin malzemeleri.

künefe zor olur garibana taşıtmak.

açılın ben hataylıyım!
künefe(sorulması bile abes...)
çiğ künefe. -daha doğrusu pişirilip dondurulmuş. ya da öyle bir şey. sadece fırına atıp şerbet koyuyorsunuz mis gibi oluyor.
kabak tatlısı -istanbuldakiler gibi değil mükemmel
humus -toz olara. siz burda yapıyorsunuz basitçe
acıbadem -ist'da 3tl orda 40kr

zahter, nar ekşisi, offf yine zahter ve yine zahter...ama şöyle güzel hazırlanmış olanından...

kabak tatlısı, kömbe, ipek kumaş

hatay'ı kendinde aramasın.

içli köfte

sigara içiyorsan lucky strike

Muammara yani cevizli biber ;)

bir hataylı olarak tüm söylenenlerin üstüne şunları ekleyebilirim.

biber salçası
kaçak sigara, tütün, vs.

kebap da derdim ama onun için bir zahmet gel yerinde tat o eşsiz lezzeti derim.

"göz suyu" diye bir su varmış, gözlükleri atıyormuşsun o suyla gözbanyosu yapınca.. gözlüklü değilsen de gözlüklü bi tanıdığın falan vardır, yoksa bana gönder;

yemekten başka bişi yok mudur :)

cis, hepsi erkek bunların yea yemek yazacak tabi.

nar ekşisi

har sabunu

ahaha ya benim de hoşuma gitti de ne bileyim süs eşyası falan?

orda tek sus masaya yemekle yapılıyormus cis.

ben erkek değilim ve ipek kumaş yazdım işte. :)
bir de oraya özgü bir taş var, ondan böyle süsler, biblolar, takılar falan yapıyorlar. harbiyede özellikle çok satan yer var. onlardan isteyebilirsin. taşın adını unuttum.

erkek değilim ve yemek yazdım.

ahhahaha taam kızlar alınmayın siz.

jotform var? istediğin gibi ayarlayabiliyorsun onu

CoffeeCup Flash Form Builder seviyorum ben.

www.ersingenel.com adresindeki elemana sorabilirsin. ekşi sözlük'ten bir yazar yönlendirdi, dersin. demesen de olur. bir de dikkat ettiysen yönlendirdiğim kişi kendi sitesinde de bahsetttiğin şeyi kullanıyor. detaylı olarak anlatır sana.

google docs

(bkz: wufoo)

kim tarafından, ne amaçla, hangi ilişkilerle. aranızdaki iş ilişkisini bilmeden buna nasıl cevap verilebilir ki? eğer kuşkulandığınız bir şey varsa iş kanunundan okuyup bakın. kafanıza takılan bir şey varsa onu sorun. bu fazla çalışma için sizden yasal olarak alınması gereken izin. çalışmak istiyorsanız imzalarsınız istemiyorsanız imzalamazsınız. bu izni almayı önemsediklerine göre fazla çalışmanın iş verene düşen yükümlülüklerini de yerine getirmeye hazırlar demektir ki öyle işverene can kurban.

ilaveten, bu durum fazla mesai yapabilmeniz için sizden izin alındığı anlamına gelir. ancak fazla mesai ücretlerinin ödenmesi şartı olup olmadığını gibi başka maddeler var mı (ki mantıken olmaması gerekir - çünkü fazla mesai talep etmiyorum gibi bir şey yasadışıdır) bunu inceleyin.

valla kendisine pek güvenmesem de, aşırı yavaş olsa da, Godaddy' i kullanıyorum.

natro.com şaşmayınız..

name.com

hosting, email vs vs. gibi yan urunlerinden almadiktan sonra godaddy fena degil.

name.com

godaddy tam da kendisinden kacmak istedigim bi olusum. natro da yabanci degil, yerli. tskler.

cevahir'deki adidas mağazası, istiklal'deki nike mağazalarına bakabilirsin.

efes için ise efes'in merter tesislerine gitmen gerekecek.

Adidas'ta sadece NBA takımlarının formaları var hem güncel hem de klasik formalar. Ben geçen gün Capacity Adidas'ta Rodman,Johnson ve Pierce in formalarını yan yana gördüm. Ama türk takımlarının yok.Fenerbahçe ülkeri Fenerium satıyor.Ama onda da o amblemler nasıl yapıştırtılır orjinalinde ki gibi bende merak ediyorum.Yakın zamanda bir adet Saras forması alacağım çünkü.

fenerbahçe ülker'i fenerium satmıyor, belki basketbol takımının antrenman tesislerinde satılıyordur dedi orada çalışan eleman.

istiklal de adidas'ın nba consept mağzası var. orada nba formaları var

garanti'den bireysel vadesiz hesap actirdim, hic de para falan odemedim, odeyeni de daha once duymadim. baska bi hesap turu falan olmasin o?

ikametgah vermeye gerek yok hesap acmak icin bu bir. para mara verilmez bu da iki. ama sen hesabi actirip para yatirip kullanmaya baslayinca 6 ayda bir ehsap isletim ucreti keseler bu uc.

Başka bir hesap türü değildi aynen sizin gibi bireysel vadesiz hesap açtırma talebinde bulundum.

İkametgah zorunlu diye biliyordum.evet hesap işletim ücretinden haberim var ancak benden direk açılışta para istediler.az önce şikayet mail i yolladım para isteyen şubenin adını vererek ilgilenirler diye umuyorum.Teşekkürler

:) ah garanticiler ahhh.

garantide süper bir satış baskısı var. bu yüzden satış temsilcileri dolandırıcılık yapmak zorunda bırakılıyor. sana imzalatılan kağıtların arasında büyük bir ihtimalle ya sigorta ya da benzeri bişi satmışlardır. internet bankacılığın varsa hesap hareketlerine bak görürsün. ama hemen çekilmez hesaptan 1-2 gün alabilir. ne için para çekildiyse hesabından, çağrı merkezini ara. varsayalım hesabından sigorta için almışlar, çağrı merkezine bilgim dışında ve ben istemeden bu tutar hesabımdan alınmış diye söyle. sigorta iptal edilir, çekilen tutar hesabına iade olur.
ya da sigorta falan bişi olmamıştır, 49 tl hesabında kuzu kuzu duruyodur. atm den çekersin.

@titiz herhalde yanlış bir anlaşılma olmuş.Hali hazaırda bir hesabım bulunmamakta, hesap oluşturmak için bankaya gittiğimde hesap açma ücreti istediler.

o parayı sigorta için istiyorlar. en azından bir kaç yıl önce ben açtırmak istediğimde 36 lira gibi bi ücret istemişlerdi. nedenini sorduğumda sigorta için dediler. ben de vazgeçtim açtırmadım.

ne sigortası anlamadım :S sonuçta ben oraya para yatırcaksam o paranın koruyucusuda sigortasıda garanti bankasıdır.yani ekstra bir sigorta yapcaksam ben ne diye bankaya para yatırayım.zaten banka kartına sanal kart olayı bir tek garanti bankasında olmasa önünden bile geçmem.Gerçekten daha başlamadan kendilerinden soğuttular.

@alone sen hesap açılışında takılmışsın, ana fikri es geçmişsin :)
internet bankacılığına girip hali hazırda sigorta poliçen var mı bi kontrol et.

@titiz iyi diyorsun hoş diyorsunda daha öncedende belittiğim gibi şuan garanti bankası ile hiçbir ilişiğim yok yani açılmış ne bir hesap nede kartım var.Bunlar olmadan internet bankacılığına felan nasıl gireyim ki .

15 mayıs olmalı. geçen sene 2 gn olanlar 16 sında 3 gün olanlar 15 inde çıktı.bizimde sevk tarihimiz 30 kasımdı

3 günse 15 mayıs ta çıkarsın benim 2 gündü 15'i akşam komutanın izni ile çıktım normal tarih 16'ydı

Askerliğini 331. kd olarak yapmış biri olarak, duhulüm 30.11.2009, 2 gün yol iznimle birlikte terhis tarihim 17.05.2010 dur. Seninki de 16.05.2011 dir. İşlemlerini erken bitittirip izin alabilirsen ayın 14 'ü akşam çıkabilme ihtimalin de var:D

postmodernedit: "sijwocaq" uyarısıyla benim yol iznim 1 günmüş bu yüzden 15 'inde çıkıyorsun.

@ paketinsonundakiğrençekirdek

2 gün yol izni ile 17sinde çıkartmışlarsa yanlış hesaplamışlar demektir terhisini

@sijwocaq
istanbul-ankara arasına kaç gün yol izni verirler? 1 mi? Aklımda 2 diye kalmış.

Bence bunları düşünmek için çok erken :=)

@ paketinsonundakiğrençekirdek

istanbul ankara 1 gündür. ondan dolayı 17sinde çıkmışsın.

erken diyenler olmuş lakin uçak biletleri o kadar hızlı satılacak ki o kadar olur. çünkü 2000 den fazla kısa dönem gelmiş bulunuyor kıbrıs'a bu dönem.

cevap veren herkese teşekkürler

aynı sorun aoe 3 te de var.win7 prof yüklu bilgisayar direk home basic e atıyor kendini

xp mode yemedı mı ? compability demıyorum bak.

fakat en son torrentten indirmiştim çalışıyordu yahu? ama açıp oynamadım menüye baktım =P

yani kurmalı değil de rardan çıkarıp oynayabildiğin sürümlere bak mesela.

rardan indirmeli hazır versiyon. alt versiyon üst versiyon xp mode virtual dahilinde bile işe yaramadı... son durum bu beyler.

yenısını cek

valla ben onu şöyle çözdüm. windows'da ekran çözünürlüğünün ayarlandığı pencereyi açıyorum. onu kapatmadan oyunu çalıştırıp oynuyorum. sorunsuz oluyor bu şekilde.

sorun ne?

sorun renkler karışıyor veya oyuna girerken windowsa dönüyor çeşitli hatalar veriyor. worms dede aynı age ofda da. velhasıl evvel zaman işine gelemiyore...

türk hava yollarının kendi temin ettiği kalın kartondan tasıma kutuları vardı. bi araştırın derim, önceden talep ederseniz sağlayabilirler.

ohaaa!! aslan parcasiymis :D

tasima kabi icin internetten almistim, petburada falan bakin derim, ya da veterinere sorun. lakin olcmuyorlar ama tartiyorlar. benimki siska oldugundan (uc kiloyu bulmuyor, sizinkini bi mincirsam?) tarti sorunu yasamadim. ancak 7 kilo cikarsa cok takacaklarini sanmam.

azıcık farkı sorun etmezler

Benim kedim 6,5 kilo, uçakla taşıyabilme imkanım yok mu yani:(

@bukowki, kabinde tasiyamayabilirsin. asagi kargo kisimina aliyorlar iri hayvanlari :)

ben de aynı sorunu yaşadım ve ben taşıdığım zaman benimki sizin kedinizden biraz daha iriceydi. :)
petshoplarda çanta şeklinde taşıma kapları saytılıyor, tamamen kumaştan. kedinin boyutu kadar oluyor onlar, artı bir ağırlık da vermiyorlar. onlardan almıştım ben. dönüşte bizimki korkudan yırtmıştı ama benim kedim biraz hırçındır, o nedenle korkmayınız.

bununla birlikte veteriner sakın kargo kısmına vermeyin, çok vaka gördüm diye uyarmıştı beni. bununla beraber, mini enjektörle passiflora içirmemi önermişti. giderken işe yaradı da, dönüşte az mı içirdim nedir, bayağı bir sıkıntı yaşamıştı garibim. uçağın iniş-kalkış hareketleri çok tedirgin ediyor onları çünkü.

kolay gelsin.

kargo kısmına vermek zorunda kalırsanız uçağa bindiğinizde hostesleri uyarın. kaptanlara hatırlatsınlar. eğer kargo bölümüne hava vermeyi unuturlarsa hoş şeyler olmayabilir.

pamukkale turizm

ucuza uçak bulabiliyorsan uçakla git. ben istanbul-ankara'ya bile dayanamadım yıllar sonra ilk otobüs yolculuğumdu :(
yanlış anlaşılmasın rahat koltuklu, tv li, internetli, wc li falan otobüstü ama uçağa fena alışmışım.

@ozdek doğrudur da ben zaten gece yolculuğu yapmayı planlıyorum. bi süre internette takılıp uyumayı düşünüyorum. ben de tam tersi uçaktan sıkıldım, uzun yolculuk istiyorum, onun için rahat bi otobüs istiyorum :)

anadoluyu tavsiye ederim...çok iyi hizmet veriyor,otobüsleri lüks, çalışanları falan da çok iyi.

anadolu.com.tr

ben anadolu'yla izmir-ankara yapmıştım birkaç kere. iyi otobüs denk gelirse iyi, fakat biraz da şans faktörü söz konusu. ortalama bir otobüse de düşebilirsiniz

benim tercihim varan, ulusoy gibi firmalar. 10 tl ucuz olacak diye riske atmayın konforu. web sitelerine bakın zaten yazıyor otobüste neler olduğu eğer yer varsa en iyi otobüsü seçin. varan, ulusoy gibi firmalarda bir yamuk olduğu zaman hakkınızı arayabilirsiniz.

evet anadolu epey yükseltti standartlarını. ancak hangi firma olursa olsn bilet alırken otobüsün markasını falan muhakkak sorun.özellikle tatil zamanlarında firma/otobüs kalitesi örtüşmeyebilir.

tarih ver o gün arabayla giden varsa benzinin paylaş. hem sosyaleşilir hemde ekonomiye katkıda bulunulur.

ulusoy
olmazsa nilüfer

varan. olmazsa ulusoy. ne olursa olsun bu ikisinden başka gerçek otobüs taşımacılığı yapan yok Türkiye'de.

varan deluxe. priz de var onlarda. tekli koltuk yerine ikili den alın yanınız boş olur zaten. misss

Ben Lancia alırdım ama sen alamazsın gibi. Türkiyede bir ikinci el sevdası var. Gidip golf alırsın bence...

hiç düşünmeden lancia delta alırdım (:

10 yıl binmeyi düşünüyorsam lancia, bir kaç yıl sonra değiştirmeyi düşünüyorsam (ki ben olsam düşünürdüm) golf alırdım. vw kraldır.

ben olsam auris alırdım.

kesinlikle opel astra. 2010 kasa astra yani j kasa efsane kasa olma yolunda ilerliyor.

toyota'nın dizeli otomatikle götünü kaldıramıyor geç.
opel'in cdti motoru çok sıkıntı yaratıyormuş kullananlardan duydum
lancia delta zaten ayrı bir olay, iki gün sonra da satmak istersen elinde kalır... kısacası macera istiyorsan lancia al.

paran varsa vw golf al dsg şanzumanlı.
bütçen çok geniş değilse 308 auto6r al.. aralık ayında sağlam kampanya yapmışlardı sıfırlarına şimdi ne durumda bilmiyorum.

her türlü seçimde de golf. evladiyelik.

kesinlikle yeni astra. sinifinin en iyi arabasi. iddia ediyorum bmw 5 serisiyle yol tutusta rahatlikla kapisir. konforu da diger modelleri aratmaz. lancia filan alma sakin..

astra, klima açıkken yokuş çıkamıyo hacı! o derece yani.. lakin kasa taş gibi. insanda bi güvendeyim duygusu da yaratmıyor değil..
iyi düşün.

Astra ve ya Delta derim ben şahsen.

@situasyonist motoruna bakar o. dizelleri her turlu yokusu cikar da tabiiduzde cok performans beklenmez. 1.4 turbo olan her turlu akar gider. 1.6 benzinlisi biraz sikintili. yokusta biraz sknti yasar ama arkadasimda yeni astra var, benim de 1.6 115 lik bi aracim var gayet duzde kafa kafaya gidebiliyor benle.

edit: ama astranin performans sorunu sanzumaninin kotu olmasindan, duz vites olsa baya iyi..

astra

astra. delta alma satamazsın. golf te olur ama astraların piyasası ve satış sonrası desteği daha ucuz ve kaliteli. auris'e binmedim.

auris ile golf arasında gider gelirim

auris in pek kıvrak bir araba olmadığını söyleniyor. Onun yerine corolla ya da listedekilerden golf

vw. das auto.

golf

Golf ile Astra arasında kalırdım. Yeni kasalardan Astra GTC'ye de bindim, Golf GT ye de, karar vermek gerçekten zor. İki araba da full donanıma sahipti gerçi ondan da etkilenmiş olabilirim.

Bence standart donanım listesi kabarık olanı al (golf veya astra'dan), ben araştırmaya üşendim fiyatları :)

astra.

golf +1

Astra ile Golf arasında tercih yapmak en mantıklısı.

golf > astra > auris > delta
tercih böyle olurdu.