Tıp çok ilerledi. Rahat ol. Hissetmeyeceksin bile.

mirket+1

islem bittikten sonra uyusuklugun gecmesini beklerken sikilacak caniniz icin dertlenseniz bile daha dogru olur, gecmis olsun simdiden :).

Hicbir sey hissetmeyeceksin. Hissedersen hekime soyle o da hissetmemeni saglar. Bol sans <3

Çok teşekkür ederim, epey stresliydim biraz ferahlamamı sağladınız. İyi ki varsınız, sevgiler.

aklıma şu geldi :)

www.youtube.com

otomatik ilgili dakikaya gitmezse dk: 5:24

şaka bir yana zaten önce sprey biraz uyuşturuyor. sonra iğneli uyuşturucuyu pek hissetmiyorsunuz. o bölge komple uyuşuyor. sonra büyük ölçüde zaten bir şey hissetmiyorsunuz. ama oldu ki sinire denk geldi biraz sızladı falan. diyeceksiniz ki ben hissediyorum biraz daha uyuşturur musunuz? doktor da tekrar belli bölgelere iğne yapacak. tekrar o bölgeyi oymayı deneyecek. acımazsa devam, acırsa iğneye devam. yani siz en konforlu şekilde devam edebilinceye kadar bunu talep edebilirsiniz. ta ki doktor artık e daha da uyuşturamam sinire çok yakınız kalıcı uyuşma olabilir o yüzden sıkın biraz dişinizi diyene kadar.

bu son dediğim çok nadirdir hatta belki ilk uyuşturma tüm işlem boyunca yetecektir. benim de canım tatlıdır biraz geriliyorum ister istemez ama uyuşturuyorlar sağ olsun geçiyor bir şekilde.

iki kere kanal yaptırdım. iğne yaparken acı oluyor. bana sprey sıkmamışlardı mesela. sonrasında hemen uyuşuyor zaten bir şey hissetmiyorsun. yani işlemi anlıyorsun tabi ki de acı vs olmuyor. ama ağzın ve çenen ağrıyor açık durmaktan tabi. benim gittiğim doktor dudak kenarlarına krem sürüyordu mesela. işlem sonrasın da uyuşukluk geçince hafif ağrı oluyor ama basit ağrı kesici ile geçiyor. yani korkutucu gibi ama aslında basit bi işlem. bendeki işlemlerde hiç ikinci iğneyi gerektirecek şekilde acı vs olmamıştı.

Ben bu diş konularında dünyanın en korkak insanıyımdır ve küçüklüğümden beri çok çektim diş olayından ama ona rağmen kanal tedavisi esnasında çok şaşırmıştım niye şu an ağrı sızı hissetmiyorum diye. Hatta kendi kendime ha şimdi ağrıyacak ha şimdi zorlu kısım gelecek derken işlem bitmişti:)

Rahat olun, şimdiden çok geçmiş gitmiş olsun

Hepinize tekrar teşekkür ederim, hiç acımadı.

Düdüklüde yaptim güzel oldu.
Ocakta tavaya koyup kapağını kapatirsan da güzel oluyor. Hafif su sicrat ama üzerine kuru oluyo yoksa
Firinda denemedim.

maket bıçağıyla kesip (hatta mümkünse suda bekletip,şişirip) fırında fanı açıp kavurabilirsiniz.

Yapması basit, bu videoda gösterdiği gibi çizersen kabukları çok güzel soyuluyor ve içi hiç ziyan olmuyor
youtu.be

Fırına atsan da olur fakat ocak üzerinde tencere ile hem daha pratik hem de lezzetli

Döküm tava varsa neredeyse sobada pişmiş gibi oluyor. Çizip suda beklettikten sonra tabii.

annem suda bekletmeyip bıçakla çizdikten sonra fırına atıyor. leke yapmaması için altına yağlı kağıt koyabilirsiniz.

çizip tost makinasında yapın, fırın kadar kurumuyor ve daha kısa sürede oluyor, yıllardır öyle yapar yeriz. Ya da kesmeden suya atıp kaynatmaca. En son yanlışlıkla suyunu çok çektirdim, kestaneler patlarken fark ettim ama fırınlama-haşlama arası oldu o da baya güzel oldu bence.

yenimahalledeki basım yerinden rica ediyorlardı böyle bir şey vardı. gidip elden alınıyordu

abi ben diyarbakırdayım :/

Pasaport onaylaninca e devlette gorunuyor elinize gelmesine gerek yok basvuru icin diyorlardi oyle degil miymis :(

@ceann deas onu ilk sizden duyuyorum. pasaport onaylansa dahi pasaport numarası yazar mı onu da bilmiyorum.

Ben de bi aptallik erteledim durdum. Sure dolmus daha elimde pasaportum yok. Gerizekaliyim evet. Son baktigimda her gun her saat randevu vardi simdi ayin 5inden once yok

sözlükte randevudan sonra 199'u arayıp durumun aciliyetini belirtirseniz öne alma durumları var diye yazıyor. isterseniz bi şansınızı deneyin

Twitter'dan yazan bi arkadasa ertesi gun yolladilar.

12 ekimde yaptığım başvuru ctesi günü onaylandı,ancak basılmış pasaport.Ve hala Ptt ye verilmedi.Numarası edevlette görünüyor.Numarayla başvuru yapıcam.

merhaba tekrar, twitter'dan yazınca işlemler daha hızlanıyor bugün ptt'den mesaj geldi.

Haremde inebilirsin. Esenler bambaşka bir yer. Kıtası bile farklı. Kadıköyden otobüse binersin

Harem'de in. Üsküdar - Şile otobüsünü bul. O otobüs şile merkeze götürür. Ama şile merkezde pek bir şey yok, gideceğin yer sapa bir yerdeyse oradan taksiye binmen gerekebilir.

haremden üsküdara geçersin. oradna şile otobüsleri var. 139 numara olması lazım. 2-3 saat sürer yol.

Teşekkürler, internetten öğrenebildiğim kadarıyla Üsküdar'daki iett otobüsü 3 saatten fazla sürüyormuş Şile'ye, ramada otelde işe başlayacağım, sanırım şile merkezdir. Acaba otogardan direkt araba var mı diye merak etmiştim doğrusu. Tekrar teşekkür ederim.

kumbabadaymış. kumbaba sapağı diye bir durak var. orada inip yürümek gerekebilir. merkeze gidip taksi daha mantıklı gibi duruyor.

Merkeze kadar gitmeye gerek yok, 139-139A-139T Kumbaba'dan geçip şileye öyle çıkıyor, durakta inip Hakmar marketin yanındaki sokaktan biraz gidince oteli görürsün. Yokuş yok düz yol, 5 dk yürünür.

Yeni eğitim, kurs, spor, hobi ve sosyalleşme ile acılarınızı azaltabilirsiniz.

benzer durumlardayız dostum. doktora gidip sorunlarını anlatmanı tavsiye ederim. en iyi gelecek şey bu kötü döneminde.

Yaşadığınız durumlar gerçekten çok zor, böyle buhran zamanlarında insan sağlıklı düşünemiyor. Ben en çok sosyalleşmeden verim alıyorum. Birileriyle iletişimde olduğumda daha rahatlamış hissediyorum. Bunun dışında, hangi şehirde yaşadığınızı bilmiyorum ama büyük şehirlerde psikolojik destek alabileceğiniz devlete bağlı psikoterapi merkezleri, yine bu pandemi döneminde aktif olan destek hatları var. Bunlardan da yararlanabilirsiniz.

Kesinlikle bir şekilde psikolojik destek almaya çalışmalısınız gibi görünüyor her şeyden önce. Bununla birlikte ben kendimi kötü hissettiğimde benzer şeyleri yaşayan başka insanların da olduğunu düşünüp, internette benzer deneyimlere sahip insanların yazılarını okumak iyi geliyor (ekşi, forumlar, reddit, vb).

Önceki duyurunuzu okudum, aile olarak yaşadığınız şey çok üzücü ama her şeyden önemlisi sağlık, sağlık olduktan sonra gerisi geliyor yavaş yavaş. Kendinizi iyi hissettirecek şeyler yapmaya çalışın, her gün biraz yürüyün mesela, meditasyon yapın. Sonra kendinize ufak tefek uğraşlar bulun, bu evin bir eksiğini gidermek-düzeltmek bile olabilir. Ya da kafanızı bir şeye takın, onu araştırın,ufak tefek bir şeyler üretin, yemek yapmaya merak salın, vs. Bunu gerçekten kendiniz bulmalısınız.

Ardından yavaş yavaş hayatınızı yoluna koyacak şeyi bulmaya çalışın. Evet, gelişmiş bir ülkede olsaydık çok büyük bir kısmımız iş bulabiliyor olacaktık ama 2021 Türkiye'sinde gerçekler başka şekilde işliyor maalesef. O zaman belki de kendi işimizi yaratmalıyız? Mesela kendinize bir uğraş yaratmaya çalışırken yemek yapmaya merak saldınız mesela, açın bir Youtube kanalı, telefonunuzla çektiğiniz videolar ile yemek yapma üzerine edindiğiniz bilgileri kendi deneyimlerinizle birlikte paylaşın insanlarla. Yemek yapmanın terapi etkisi üzerine bir kanal olsun.

Tamamen sallıyorum tabii, bambaşka bir yol çizebilirsiniz kendinize. Ama o yol önünüzde, sadece yolu açmanız gerekiyor. Bunun içinde psikolojik yardım almalı, harekete geçmeli, kendinizi tanımalısınız. Buraya yazarak bile en önemli ilk adımı attınız, gerisi gelecek.

Teşekkür ederim hepinize.

Bir uzmandan yardım alın.

Aslında sorularınızın birçoğunun cevabı yine kendi yazınızda saklı.

Hep pesimist biriydim demişsiniz. Bunu kabul ediyorsanız, bunu düzeltebilirsiniz. Önceki duyurularınıza biraz göz gezdirerek yazıyorum:

- Örneğin, okulda başarılı değildim demişsiniz; siyaset bilimi bitirmişsiniz, odtü'de fizik sınavına girmişsiniz.
- Boyum kısaydı demişsiniz, şu an anladığım kadarıyla boyunuz 187cm
- Çocukken hep babamın öleceğini düşünüp korkulara teslim oluyordum demişsiniz, siz 25 yaşındayken babanız tapuyu akrabanızın üzerine yapacak kadar sağ salim hayattaymış :))

Söylemek istediğimi anlatabildim mi? :) Tüm hayatınızı, bu pesimistliğiniz sebebiyle durduk yere kaygılarla geçirmişsiniz. Bu elbetteki bir uzman yardımıyla çözülebilecek bir şey. Ama şu an ona ayıracak bir bütçeniz yoksa bile, araştırarak, okuyarak ve kendinizi telkin ederek ilerleme kaydedebileceğinize inanıyorum aslında.

Yani demek istediğim, en basitinden, kısa boylu kalacağım diye üzülüp, dünya averajını fazlasıyla geçmişsiniz. Babam ölecek diye kendinizi perişan etmişsiniz ama babanız maşallah ölmemiş. Bu durumda, tüm bu gelişmeler üzerinde bunca olumsuz düşünceniz, vaktiniz boşa gitmiş, kendinizi heba ettiğinizle kalmışsınız. Hem de siz "babam ölecek" diye ağlarken kim bilir ne mutlu çocukların ne sağlıklı gözüken babaları öldü gencecik yaşlarında... Öyleyse hayatınızın bundan sonraki günleri için kendinize bir söz verin ve ne olacağının kontrolü sizde olmayan şeyler için kendinizi yıpratmamaya çalışın.

Her anın tadını çıkarmak o kadar mühim ki. Harekete geçmedikçe köreliyoruz. Ne iş olursa bir ucundan tutup başlayın, üzerinizdeki ölü toprağını atın. Yorgunluktan hiçbir şey düşünemeyip sızıncaya kadar çalışın. Bir yandan da bu konu üzerine eğilin, kendinizi eğitin.

Ben şahsen 1 tane hayatım olduğunu, bu hayatta elimden geleni ardıma koymayacağımı, insanların ne dertlerle uğraştığını, benim bu dertlerle ağlayıp zırlama lüksüm olmadığını (ki kendime göre oldukça ağır dertlerle boğuştuğumu söyleyebilirim), nasılsa bir gün ister istemez öleceğimizi, o gün hiçbir şeyin anlamı kalmayacağını, öyleyse dolu dolu yaşamam gerektiğini telkin ederek kendimi ayakta tutuyorum.

Bir işe başlar başlamaz da her ay maaşınızın 4'te 1'ini bir uzmana ayıracağınıza dair kendinize söz verin! :)

moda tasarımcısıyım

Önce arkeoloji, sonra sosyoloji bitirdim. Önce organizasyoncuydum, sonra nasıl olduysa son işimde iş geliştirme uzmanıydım. Şimdi de İstanbul Üni'nin açığından çocuk gelişimi okuyorum :D Diğer yandan da işletmeci mi, aşçı mı, garson mu, barmen mi, temizlikçi mi olduğumu bilmediğim bi işim var. İleride belki kreşte çalışırım :P
Böyle bakınca, keşke yazılımcı olsaymışım diyorum, en azından ne olduğun belli işte ne güzel :D

ingilizce öğretmeniyim. bundan 6 sene önce birkaç ay çalışır, başka iş bulur istifa ederim diye başlamıştım. sınıflarımı, öğrencilerimi öyle özledim ki... tanıdığım insanlara itiraf edemediğimi burada dile getireyim ben bu işi yapmayı çok sevmişim aslında.

mühendisim. yazılımcı olsam güzel kapılar açarmış bana ama o kadar ilgim yok ki. mesleğimi seviyorum.

insaat mühendisiyim

Planlamacıyım. Bana da herkes ikcı gibi geliyor.

@ben de sektörde durum nasıl ? maaşlar tatmin ediyor mu ?

@nickimin hakkini veremedim biraz daha açar mısınız ? ne bitirdiniz mesela, ne yapıyorsunuz tam olarak ?

yayin operatoru. bana da benden baska bu isi yapan yok gibi geliyor

@garavel

türkiye piyasasini maalesef pek bilmiyorum ama maasimdan memnunum. diger sektörlerdeki corona durgunlugu ile kiyaslayacak olursam gayet iyi durumdayiz diyebilirim.

Psikoloğum. Bizden bol bol var gibi bu aralar :)

Yazılımcıyım herkes avukatmış gibi geliyor

mühendis, teknoloji yatırımları danışmanı

fikrin ve paran varsa yapmak istediğin işte mühendislik içeriyorsa arayacağın kişi benim.
satış pazarlamaya karışmam geri kalan herşeyi halleder ürün bu, fiyat bu, kazanacağın para bu, yapman gereken bu diyip mevzuyu teslim ederim. tr/eu/iskandinavya çalışıyorum.

Mimar / akademisyenim. Her ikisiyle de aşk / nefret ilişkisi yaşıyorum. Mimar olmak deli işi, akademisyen mimar olmak için tamamen keçileri kaçırmış olmak gerekiyor, özellikle tasarım alanında.

onu yazmayı unutmuşum bana da herkes influencer gibi geliyor. bir şekilde sosyal medyadan ucuza para kazanma derdinde insanların çoğu, yapana da saygı duyuyorum haksız değiller.

Bir diğer nereye baksan rastlanılan meslekteyim, avukatim

Endüstri mühendisiyim. Yazılımcı olsaydım keşke diyorum. Yazılım dillerine yatkınlığım var. Zevkle yapardım. Şu an endüstri mühendisliği beni tatmin etmiyor.

Sınıf öğretmeniyim. Ben de herkes yazılımcı sanıyordum.

çevirmenim.

herkesin mesleğinin ne olduğundan ziyade, sabah şirkete gidip akşam döndükleri monoton bir dünyadalar diye düşünürdüm.
benimkinden çok farklı bir düzen bu.
en azından 2020'ye kadar farklıydı.
artık herkes benim gibi.
kendimi yalnız hissetmiyorum :)

@himmet dayi endüstri mühendisi ne yapar ? şuanki bulunduğunuz pozisyonunuz ve iş tanımınız nedir acaba ?

Turizmciyim. Turdur, oteldir falan bakıyorum. Alaylıyım, 15 seneyi geçkin uğraşıyorum.

universite doneminde (marmara reklam) produksiyon asistanligindan baslayip amirligine kadar geldim, tv calisaniydim.. yuksek lisans doneminde (arel grafik tasarim) free lance grafik ve tv baglantilarim sayesinde cevirmenlik yaptim.. akabinde medya ve uzantilarindan daralip meslek degistirmeye karar verdim.. o sirada ogretmenlik firsati cikti karsima dil ve sahip oldugum toefl`dan oturu.. 11 yil once oylesine basladigim meslege, ogretmenlik sertifikasi ile profesyonel olarak devam ediyorum..

bana herkes issiz gibi geliyor.. asiri pesimist ruh halimden de kaynaklaniyor olabilir..

@garavel

ne iş olsa yaparız abi :d

şaka bi yana üretim ve hizmet sektörlerinin birçok alanında çalışma imkanı var. yani hastanede çalışan arkadaşım da var, trt'de de çalışan arkadaşım da var, üretim sektörü ağırlıklı oluyor genelde ama işte alternatifler de çok fazla.

ben otomotiv sektöründe kısa bir süre planlama akabinde uzun süre proje yönetimi bölümlerinde çalıştım. şu an çalışmıyorum. yeni bir iş için istifa ettim. yeni işte süreç tamamlanmak üzere. otomotiv değil bu kez. yine üretim sektörü. pozisyon satın almaya bağlı bir uzmanlık diyeyim.

Genel olarak planlama, proje yönetimi, kalite, üretim (üretim mühendisliği, yalın üretim, verimlilik vb. ile ilgili tüm bölümler), satış, satın alma, ürün geliştirme (tasarım değil) vb. gibi pozisyonlarda çalışıyor endüstri mühendisleri.

Kimya mühendisiyim. >10 yıldır boya argecisi olarak çalışıyorum.

Bana da duyurunun %85'i yazılımcı veya avukat gibi geliyordu :)

sinema & televizyon mezunu, modern tavla oyuncusuyum.

Turist rehberi & ziraat teknikeri

yazılım.(eğitimim) çiftçi.(ata mesleği) öğretmen.(bilgisayar, girdim bitirdim. bitiremem sanıyordum ama bitirdim) taksici. (baba mesleği. yapmıyorum. eskiden adam olmayınca geceye çıkardım.)

Akademisyenim, siyaset bilimi alaninda doktoraya devam ediyorum, ayni zamanda ders veriyorum.

Ameleyim (müteahhit), kat karşılığı verilecek yeriniz varsa verin yapayım :)

yazilimciyim. bana da herkes benden cok kazaniyormus gibi geliyor.

teknikerim. hep bir şeyleri tamir ettim. şimdiyse ar-ge yapıyorum. bana da herkes benden çok kazanıyormuş gibi geliyor.

finansçı/akademisyen/oyuncak tamircisi:)

Hafta içi akşam 5'e kadar memurum, sonrası ve hafta sonu tam zamanlı esnafım. Kafamın içinde 24 saat esnafım. Şu, su verenin itfaiye hortumunu sevdiğiniz esnaflardan değilim, suyumuz var :)

avukatım

Yazılımcıyım, bana da herkes yazılımcı olmaya çalışıyor gibi geliyor.

Neyse yazılımcı olun, belki ülke daha iyi bir yer olur 50 sene sonra.

youtu.be

siyaset bilimi mezunuyum, işsizim.

devlet memuruyum, düz.

Eskiden hava indirme teğmen'dim. yani paraşütçü piyade. muvafaktaname ile memurluğa geçtim.

tamirciyim bildiğin tornavida anahtar gres yağ tamir işi.

Mali müşavirim. ben de çoğunluğun yazılımcı olduğunu düşünenlerdendim.

sağlık güvencem yok, param da.

Söylediğin gibi adamın unuttuğu şey basit değil psikoterapide çok basic bir şey. Ben olsam bu kişiyle çalışmazdım. 100 TL az para değil, o paraya sana ve anlattıklarına daha çok kıymet veren başka bir psikolog bulabilirsin.

Bu bilgi not alınması gereken bir şey. Size form verip burada o soruları sorması gerekli ya da kendi sorarak not almalı falan.

Bu bilgilere göre bir formülasyon oluşturulur. Seanslar birbirinden bağımsız ilerlemez. Fiyatı düşük tutup çok fazla danışan görüyor olabilir.

Eğer bir 100 TL daha vermeye müsaitse durumun bunu bir seans daha gidip konuş, hatta konuya buradan gir. Hem kötü bir hatıra olarak kalmasın sen de, hem de pekâlâ bir hizmet satın alıyorsun, verdiğin paranın hesabını sorman gayet doğal. Ayrıca verdiği tepkiye göre de zaten onunla devam edip etmeyeceginin kararını daha net verebilmiş olursun.

Mobilden editleyemiyorum yazdığımı, cevabima bir ekleme: bir daha git ve bunu konuş demem seninle ilgili bir şey ve toplam 3 seans da olsa gittiğine değecek ufak bir şey olsun diye. Yoksa dediklerinde ve dusuncende haklısın, bunu bilhassa eklemek istedim.

yani 100 lira olduğu için buna devam etmeye elim mecbur gibi bir şey, çünkü buna da gitmezsem başka yere gidemem. Cumartesi tekrar gideceğim. Artık söylerim ona.

Toplum sağlığı merkezleri oluyor. Öle dimdik sağlık güvencen olmadan ilgileniyorlar diye biliyorum. İnternet bağımlılığı terapisi aldırdık babasız bir çocuğa. Ama çock olduğu ićinse bilemem. Oralara bakın mutlaka. Ordan çıktıktan sonra kendinizle ilgili yepyeni şeyler keşfetmiş gibi olmuyorsanız gitmeyin bence. Paralılar iyi değil diye duymuştum. Masus uzatıyorlarmış seansları o. Çler.

Üsküdar yedam a bi bakabilirsin istanbuldaysan. Toplum sağlığı merkezi o da, bağımlılık üzerine ama diğer konularla ilgili de yardımcı oluyorlar sanırım. Psikologları çok ilgili

Saglik guvencesi herkesin gss kapsaminda olmuyor muydu? Calismasan bile?

Söylediğin şeylerin tutarlı olup olmadığını anlamak için seni deniyor olamaz mı?

Belediyelerin ücretsiz psikiyatri hizmeti oluyor. Arayıp randevu alınıyormuş. En azından istanbul'da böyle.

Ufacık bi kuşkun varsa zaten fayda sağlamaz
David burns panik atak kitabını al ve yeni bi psikolog bul

yahu insan mı kalmadı bu ne ya? hoş değil, boşver.

off kadin mi kalmadi valla yoklukta gibi geldin. kiz bi de resmen yazacagini anlayip yazma demis hala yurumeyi planliyorum diyosun, pes

Hatun delikanlı adammış.
Biraz daha yoklayabilirsin ama ibne, puşt gibi şeyler söyleyebilir Ayşe arkandan.

ayşe senin kankana yürüse nasıl hissedersin diye düşün.

Baska insan mı kalmadı ya :O

Bana da yokluktaymışsın gibi geldi valla, kusura bakma. Yapma öyle başka insan kalmamış gibi. Hoş değil.

Kızı alkışlıyorum. Çok normal görünen bir davranış gibi gelebilir ama cidden helal olsun(bu zamanda onun yaptığını çoğu kişi yapmaz) Yakın arkadaş olmasalardı bence bir sorun yoktu ama dediği gibi yakınlarsa ve kızdan da böyle tepki geldiyse.... Eeee.. Bilemeyeceğim. Neyse. Sizin bileceğiniz iş.

Nasıl bir yokluksa sendeki. Çık biraz gez dolaş. Bir iki insan görürsün. Çok üzücü. Haline acıdım.

Bana da oldu ayni durum ama ben birsey his vs yasamadim. Ayip bir durum bence. Ha kiz guzeldi olsa cikabilecegim tip. Ama sonucta bagzi seyler cok degerlidir bilader.

Kisaca ben olsam giderdim pesinden. Gitmemis olmam birseyi degistirmedi cunku. Swh.

Grip ve antibiyotik! İlginç

orta kulak iltahabı olabilir mi acaba?

Amoklavin ve iburamin zero verdi. Bir de boğaz spreyi. Çok hastayım ya

Ben yıllardır öyleyim.

ben de.

Iste mutlu olmayi ogrenmen lazim, zaten hayatinin %90i orada geciyor.

Hayattan keyif olduğumuz zamanlar oluyor

Aşamiyoruz, alışıyoruz.

yıldızladım, ağlamaya gelirim ilerde

Yoo, hiç olmadı.
Bazen bunun hiç olmamasından dolayı kendimi mal gibi hissediyorum. Sanki bunu hissedenler çok düşünüp sorgulayan insanlar gibi. Sanki onlar varoluş sancısı çekiyorlar ama benim umrumda değil gibi. Bilemiyorum. Bence ben süperim. Beyin bedava. Niye kendimi üzeyim, yorayım değil mi?

demek ki çok duygusal, hassas, zora gelemeyen, el bebek gül bebek, pısırık bir imaj çizmişsin

bence konfor alanından çıkıp bu işlerden bir tanesine başlamalısın.

eğer pısırık değilsen insanların gözündeki pısırık imajını silmiş olursun

eğer pısırık isen de kendini değiştirmen için mükemmel bir fırsat olur. değişik insanlar, değişik davranış biçimleri mutlaka seni olgunlaştıracaktır.

sette calisirsan ya yavsak ya da yavsaklara asiri tahammullu olmannlazim. orasi gercekten kurtlar sofrasi.

barmenlik icin de tahammul ve surekli ayakta olman gerekiyor ama yapilir bence.
hangi sehirdesin, semt?

sen yapamazsın diyene bi siktir git diyo musun? diyemiyosan ondan dolayı öyle söylüyo olabilirler.

biri bana bi şeyi yapamayacağımı söylediğinde içimden "yarrağımı yapamam" dışımdan "siktir git" derim genelde.

yapıpı yapamayacağına sen karar verirsin. denersin, yapamazsan bırakırsın. kulak asma. ısrarcı ol. ısrarcı olmazsan tabii yapamayacağını düşünürler

www.youtube.com 2.04'ü bir dinleyin, güzel söz.

arkadaslarin değilmiş onlar. bence onları sil hayatından. zira cevaplarinda iş senden daha kıymetli muhakemesi var. benim dostuna iş ayarlamam gerekecek hiç sallanan yapıp yapmayacağını ben elimden geleni yapıp gerisini patron ve arkadaşa bırakırım

yaparsın kanka

şimdiye kadar hiç çalıştın mı?
28 yaşına kadar hiç çalışmamışsan ve ukala gibi duruyorsan..ya da ne bileyim siyaset bilimi gibi işsizin bol olduğu (bunu sağır sultanın bile bildiği) bir bölüm okuyup 3. sınıftan itibaren kpps çalışacam ya da dil kasacam ya da x yapacam gibi bir yol çizip onu izlememişsen...insanlar zora gelemeyen/gelemeyecek/yapamayacak bir insan olduğunu düşünebilir. yani insan x bir sektöre girer de yapamaz başka bir şey dener o bile bir çabadır. veya moda ya işte kpss kadar 85-90 alır atanamaz, neyse bu yılı böyle geçirdi filan denir.
işin açıkçası ben de olsam (21 yaşında mezun oldum ama daha önemlisi benim ailem de yoksuldu ben 14 yaşından itibaren kendi paramı kazanmak durumundaydım hep hep hep buna göre plan yaptım benim etrafımda yoksullar böyle, böyle olmayanı tembel buluyoruz işin açıkçası) hiç çalışmamış 28 yaşındaki bir adam için demek ki kasmıyor derim.

mayeskuel +1.

Zor zamanında yanında olmayandan arkadaş olmaz. Sen kimseden cebinden para çıkarıp sana versin de dememişsin. İş sormuşsun, direkt kestirip atmışlar, öyle arkadaşın ben...

Tabii bir diğer ihtimal de gerçekten seni zora gelemeyen, beceriksiz biri olarak görmüş olmaları. Böyle bir durumda da, "yapamazsın" dediklerinde susup kalmaman, "yaparız yav n'olacak" tarzı bir karşılık verip ısrar etmen gerekir. Böyle bir cevap vermene rağmen böyle diyorlarsa ilk paragrafım; bunu demediysen de demeni tavsiye ederim.

28 yaşına kadar çalışmamış, ailesi yoksul ve ekonomik olarak geçerliliği olmayan bir bölüm bitirmiş bir insanın herhangi bir iş seçme lüksü yoktur diye düşünüyorum. Neye, nasıl başlarsan senin için kar. Bir an önce başlaman lazım.

Aynı durumdayım. Avustralyalı bir kadın da aynı durumda, hashtagten gördüm. Bekleyelim.

sitede bir sorun var ama ek sure verilmeyebilir o nedenle gunun farkli saatlerinde denemenizi tavsiye ederim. Hizli sekilde doldurup gondermeye calisin.

Merhaba sorunu çözdüm. www.youtube.com şuradaki işlemi yapıp internet explorer'dan denediğinizde sorun çözülüyor. Bol şans.

Fransa

yok mu?

elazığ için hiç iyi şeyler duymuyorum. tunceli için de iyi şeyler duyuyorum. ikisi hakkında da sadece başkalarının yalancısıyım.

Kars. 15 gün kadar kaldım. Çok sakin bir şehir. Kafanı dinlersin. Erzurum'a da yakın, Artvin'e de.

Gaziantep derdim ama suriyeliler berbat etti. Kars diyorum kafanı dinlersin.

elazığ doğuda olup en milliyetçi yobaz takılan şehirlerden biridir (bildiğimiz türk milliyetçiliği) zazası ayrı, türkü ayrı enterasan şehirlerden birisi :) elazığa gideceğime ben erzincana giderdim. erzincan insanı elazığa bin filan basar. iklim olarak: elazığ- erzincan malatya ve ığdır bölgenin genelinden ayrılır buralar ılımandır etraflarına göre.
tunceli okuma yazma oranı yüksek, medeni insanların olduğu bir yer ama bildiğin terör bölgesi ne gerek var? ayrıca alevi (yanlış anlama önleme giris: en yakın arkdaşlarım alevi, krallar gibi de ağırlarlar) ama bilmeyene ters gelebilir.
Kars için şu kadarını söyleyeyim, örtülü, muhafazakar, öğretmen (yılın yarısında yatmaya alışkın) kuzenim kars selimden antep oğuzeline tayin istedi. zira o bile sıkılmış.
merkezlerde olacaksa
devam: merkezlerde olamayacaksa ilçe dağ başı mıdır merkeze 5-10 km midir, askeri bölge midir, sürekli operasyon mu olur, yoksa mesire yeri midir filan gibi şeylere bakmak lazım.

doğu ve güneydoğu'da yaşadın mı, yani istediğin yerin orası olduğundan emin misin? nerede doğup büyüdün mesela? istanbul'da yaşarken "basıp gitmek" fikri benim de çok hoşuma gidiyordu ama batı'da büyüdüysen anadolu'da kolay kolay tutunamazsın. gece hayatı mesele değil. o insanların kafa yapıları, eğitim düzeyleri vs. büyük ölçüde seninkinden farklı olacak. bunu anadolu, doğu insanını küçümsemek için söylemiyorum. sadece başka bir dünyaya gideceğin aklında bulunsun.

ben senin gibi düşünüyordum, ankara'ya yerleştim. değerlendirecek kadar çok yaşamadım ama şu an için gayet mutluyum, iş-okul için istanbul denen sikindirik yere dönmek zorunda olmamak süper bir his. büyük şehir olmasın diyorsan da bence ege'ye tayin iste. aydın, manisa ya da ne bileyim hatta marmara'da çanakkale falan.

illa doğu diyorsan o tarafta bir şehrin diğerinden olumlu ya da olumsuz anlamda ayrılacağını zannetmiyorum, hepsi aşağı yukarı aynı kafada.

Erzincan

Diyarbakır

Gaziantep derdim aslında da senin aradığın antep'te yok bence. Hem suriyeliler bozdu hadi bunu kenara koyalım, antep'lilerle kaynaşayım desen yerlisinin eşi dostu çok oluyor, çevre zor edinirsin. Yerliler dışındakiler de çok gıcık valla zaten 1 milyon 600 bin nüfus içinde 200 bin gerçek antepli varmış. Gerisi baya görgüsüz aşırı doğudan gelmiş insanlar ve suriyeliler. :/

Yok tek tabanca takılayım bana yeter yemek yer, evde otururum dersen o zaman olur.

Mesela samsun falan düşün bence hem deniz var, hem büyük şehir ama çok da büyük değil, hem de insanları hoş diyorlar (duyum). Samsun'lu 2 tane çok sevdiğim arkadaşım var ama insanları iyi diye başkasından duydum, onlar üstünden demiyorum, o bir kriter olamaz tabii :D

@der meister hiç doğuda yaşamadım. İstanbul'da doğup düyüdüm. Mecburen Doğu veya Güneydoğu'ya gitmek zorundayım. Başka bölgeye tayin isteyemiyorum.

@ekaterina malesef Samsun'a gidemiyorum. Sadece Doğu veya Güneydoğu'da bir il olabilir.

insanları iyidir. selam vermeden geçmezler. yardım ederler. ama içki sevmezler. otobüse bir yaşlı binse o yerine oturana kadar otobüs hareket etmez. gençler orta yaşlılar kalkar yer verir. havalimanı uçak seferleri vardır. fırına tepsi gönderip müthiş yemekler yersin. fırına balcan gönderirsin. müthiş dürümler yersin. gaziantep 1,5 saat, adıyaman 1,5 saat, diyarbakır 2 saat. geniş bilgi için ulaşabilirsin.

ve o şehir... Şanlıurfa...

elazığ güzeldir, memleketim. evet koyu muhafazakar bir toplum. bir kadıköy gibi düşünmeyeceksin, tabii ki sosyal yaşamı farklı, gece hayatı yok.

indiğimde toprağını öperim. bir haftadan fazlası sıkar. milliyetçidir; kürdü, zazası da. okuma oranı yüksektir ama öyle bir özgür düşünce, eleştiri filan bekleme. adın solcuya, komüniste, ateiste, aleviye çıkar. evet sıfatlar bunlar!

insanı sıcakkanlıdır. malatya'da da yaşadım, memleketim diye söylemiyorum, elazığ daha bir tatlıdır havasıyla insanıyla. malatya daha gelişmiş ve görece çağdaş.

daha doğuda erzincan ve diyarbakır'a birer kez gittim. urfa ve antep'e de. memleketimi tek geçerim, memleketim olmasaydı da öyle.

mardin
tam bir turizm şehri gezmeye doyamazsın

7 8 yıl önce diyosun oha yani köprüler sular vs. iş ciddiye binecek gibi olduğunda arkadaşını al karşına durumu açıkla.

Ara arkadaşını sor. konuş, birader de böyle böyle durumlar. sen ne diyorsun? haber ver bence.

Arkadaşın senin için değerliyse o yola hiç girme derim.

arkadaşınla bu konuyu kızla durumunuz bir ilişkiye dönüşmeden önce konuşmalısın. eğer konuşmazsanız kızla ilişkiye başlayarak arkadaşını kaybetme olasılığını da göze almış olursun.

arkadaşına durumu anlatıp, haberdar etmelisin. izin istemek gibi bir şeye girmemeni öneririm. bu kişi senin arkadaşın. hayatın üstünde kontrolü yok. kadın da kendi başına bir birey, kadın objeymiş gibi "önce ben sevdim onu." diyerek sizin şu anki durumunuzu sonlandırmaya hiç hakkı yok.

arkadaşın da eğer hayatından çıkacaksa bence çıkmalı. sevgili için arkadaş satmak değil bu çünkü, farklı bir durum. bu durumda hala tantana yapacak insandan hiçbir hayır gelmez.

Bros before hoes. Sevgililer gelir geçer, arkadaşlar baki kalır. Arkadaşını şimdi satarsan sevgilinden ayrılınca cascavlak kalırsın. Ben bu yola girmezdim.

i drive +1

arkadaşına durumu müsaade ister gibi değil de, "bak böyle bir durum var haberin olsun" şeklinde nazikçe izah edersin. ki başkasından değil, senden duymuş olsun.
yedi sekiz sene öncede kalmış, ilişkiye varmadığı gibi platonik aşk seviyesine bile yaklaşmamış bir durum için sana tavır almaya hakkı olmadığını düşünüyorum.

sanırım o da böyle düşünecektir.

hayatta aşılmaması gereken sınırlardan biri.

doğru bulmuyorum.
arkadaşın hoşlandığı/sevgilisi/kocası-karısı ebediyete kadar kardeş olarak ya da ilgi duyulacak insan kategorisi dışı kalmalı.

arkadaşın şu anda başka bir kadınla dünyanın en mutlu erkeği bile olsa, bence hoş olmaz.
üstelik kızla o zamanlardan beri falan arkadaşsınız/konuşuyorsunuz...
iyice karışıklık nedeni.
hiç girme o işe derim.

şimdi 'başka kız mı kalmadı' gibi gözüküyor olay ama kız o zamanlardan da benim arkadaşımdı, tanıyordum, ama bu şekilde değildik, o zamanlar ciddi bir ilişkisi de vardı ama aramızda da her zaman farklı bir samimiyet vardı ve şimdi de görüşüyoruz. birbirimizden hoşlandığımız belli ben 35 yaşındayım o da 32 ve o da benle ciddi bir ilişkiye başlamak ister gibi gözüküyor.ben bu kıza ne diyip görüşmeyi kesicem şimdi ya da ve içimde bir yerde de diyorum ki neden kesmek zorundayım?

kızın böyle bir durumdan tam olarak haberi bile yok belki o zaman arkadaşımın tavırlarından anlamıştır, sevgilisi değildi bir şey değildi, ya da arkadaşımın şu anki tavrı ne olur bilmiyorum. uzun süredir kızdan hiç konu açılmadı.
arkadaşımın hayatında biri olsa daha kolay olacak benim için.

aslında bu yaştan sonra ben de kızla ciddi bir ilişki düşünüyorum ama biz ilişkiye başladıktan sonra arkadaşımın tavrı nasıl olur onu da bilmiyorum.

arkadaşım başka şehirde yaşıyor, direkt bizle karşılaşabileceği durum da yok. ama içim huzursuz, rahat değilim. ama bu yüzden bu kadar iyi anlaştığın biriyle ayrılmak zorunda olmak da haksızlık geliyor.

Hoş bir şey değil ama abartacak bir şey yok çocuğa böyle böyle haberin olsun de bence.

insanlara duymak istemeyeceği şeyleri söylemeyin ama kendinizden de taviz vermeyin. ben olsam (ki başıma böyle bir durum gelebilirdi gelmedi), kızla ilişkime başlar çok ciddiye binene kadar (evlilik, şu, bu) söylemezdim. baktım evleniyoruz ararım arkadaşı onu da kırmadan "bir anda böyle böyle oldu, biz evleniyoruz" derdim. ondan sonrası onun bileceği iş. ya düğününe gelir ya da küser. kendi mutluluğum için kimseden izin istemem.

Başka kız mı kalmadı olayına da katılmıyorum, evet yok anasını satayım.

ben olsaydım yapmazdım ama yine de sen arkadaşın sana aynısını yapsa ne hissederdin diye düşün.

arkadaşına değer veriyorsan ve kızdan gerçekten çok hoşlanmıyorsan hiç girme sevgililik muhabbetine, insanın zoruna gider yani. ha illa sevgili olcam diyosan da söyle önce arkadaşına

O doktor kimseyi beğenmez ablacım kasmayın boşuna. Şu duyurunun erkekleri komple cv yollasak hiçbirimizi gene beğenmez ahanda şuraya yazıyorum.
Kafa yapısı tutmuyor (herkes cahil o doktor)
Abazalar yazıyor ( tiplerini beğenmedi)
Aldatıldı ( çünkü yakışıklı fuckboylardan hoşlanıyor,her kız gibi)
Fakiri beğenmez çirkini beğenmez, Yozgat müstehak olmuş. Oh rahatladım gece gece kadın düşmanlığımı yaptım gene uyku öncesi <3

ahdhashdahdah hasmetizm e gülmek için geldim. biraz mübalağa etmiş ama haksız da değil. iş arkadaşlarından ona uygun bi beyin denk gelmesi için dua etsin her gece.

yozgatta doktor arkadaşım var. (şaka değil)

istersen çiftleştirebiliriz.

la rana (+1) bak bence cidden bir düşün belki arkadaşının kısmeti budur

Yozgat en sevdigim il <3

Hdhrjdhdhshdhdhs

uzak mesafe ilişkisi seviyorsa bana pasla
yer kocaeli
kamuda çalışıyorum.

aşılarım tamdır

@hasmetizm adshgjkhl
yok valla kendisi gayet mütevazi biri. bunlar benim düşüncelerim. bahsettiği erkekler hakkında kendi eleştirilerimi yazdım.
sevgilileri de adıyamanın köyünden çıkmış doktor, kayserili asosyal telekominikasyon mühendisi, elazığlı şakirt doktor, karslı hödük inşaat mühendisi gibi insanlardı. hepsiyle de lisede veya üniversitede tanıştı. aldatılmasının tek nedeni saf olması zaten. tipe mipe bakmıyor. herkese güveniyor. ama artık bakmalı. çocukları kocasının genini taşıyacak :D

@la rana teşekkürler ama amacım onu yozgattan kurtarmak zaten :D gelsin bu taraflara ya da ege kıyılarına.

@bana her yer cehennem adsfhgjkh sana hiç güvenmiyorum. ve lanet olsun ki biri hariç hepsi uzak mesafe ilişkileri oldu. çünkü yozgattan bulamıyor.

spor yapsın

özel sektör ya da standart kamu onu ordan çıkaramaz, yani eş durumuyla tayinde diğerleri arkadaşına tabi olurlar. Onlar da Yozgat'a düşer :)) Batıdan bir asistan, hakim falan anca.

Mecburi bitince gittiği yerde bulur.

@fallopian yanılıyorsun

benim çalıştığım kamu kurumda yer değişimi kesinlikle yasak.
eş durumunda eş bize tabi oluyor.
kocaeliye gelmek isteyen bekarlar eklesin
:)

@bana her yer kısıtlanmışlığı avantaja çevirmek buna denir, eski görev yerimden-ki Doğu sınırımızdır, öğretmen hemşire doktor arkadaşlara hemen durumunu bildiriyorum karşim

@fallopian eyvallah.

kör topal leylek damacana fark etmez
:)

Mütayit adayıyım manda kasa mersedesim var metresim olmak isterse olabilir ama önce karıma bir sormam lazım. Sonuçta ailemize kabul ediyoruz.

kayserili asosyal telekominikasyon mühendisi...

ulan ben miyim bu acaba? Aslında baya mutlu ederdim onu. İçimden geçenleri bilse böyle demezdi :(

Soruya cevap mı bilmem ama şu saatten sonra zor görünüyor. Sizin gibi arkadaşları direkt buluşturup tanıştırmalı.

Zirvelere katılsın işte, baksana ne kadar çok talibi çıktı hiç görmeden :) İstediği gibi birisini Yozgat'ta bulamayacağı belli. Ya işine veda edecek, ya da evlilik hayallerine...

geçen yıl olsa onu yozgat cehenneminden çekip çıkartabilirdim ama şimdi attenuation problemim var. referanslarım available upon request.

Gaziantep düşünürse kuzenimle tanıştıralım :D

Senin aklın hala eski sevgilinde bacım. Sen o işi tekrar bi kurcala, belli mi olur..

ben ben ben ben. bu sefer kendinden 3 yaş küçük; risk budur

yozgata tatile gelmiş kişilerle tanışabilir.

Ya bir de şu tip duyurularda ben ben diye atlayan tiplerin kafasını çok merak ediyorum. cidden ne düşünüyorsunuz? sen öyle yazdın diye iletişime geçip merhaba tanışalım falan mı diyecek sanıyorsunuz?

Sınır tanımayan doktorlara katılsın gönüllü olarak. Zenci manita yapar. :)

Haftasonları ankara ya falan gitsin izinli nasıl olsa internetten kendine uygun birini bulsun kamu gorevlileri siteleri var instagramda oralarda herkes birilerini arıyor mesleklerini söyleyip fotolarini da koyuyorlar.

Ben yıllar sonra mesaj attım. Hal hatır sorma amaçlı.

boşluk, boşluk, boşluk. aklı başında herhangi bir şahıs, "aylar sonra" eski sevgilisine mesaj atmaz. habire peşinde dolaşsa dersin ki unutamamış, hala seviyor vs. ama aylar sonra mesaj atmışsa canı ilgi istiyordur, yalnız kalmıştır falan. bel bağlamayın böyle şeylere.

Atmam. Atmadım.

hicbir eski sevgilime -terk ettigim, terk edildigim- mesaj atmadim. hasbelkader asamamis insanlar mesaj atar kanaatindeyim.

geriye donup bakmaya hacet yok, hayat devamli bir hareket, ilerleme hali.

terk ettiğime mesaj atmam. çok saçma olurdu bu.

Boşluk

booty call

özledim de ondan attım. yani denk geldi onun uzmanlık alanı olan birşey sormam gerekti. böyle olması daha iyi oldu falan hep. çoğu zaman booty call tipi oluyor. boşluktan dolayı böyle birşey yaptığımı hatırlamıyorum hiç.

zor zamanlar geçiriyordum, ayrılmak zorunda kaldım. aradan zaman geçince yaşadıklarımızı özledim, kızın beni hakkaten sevdiğini farkettim. tekrar aradım, biraz kızdı ve reddetti. sonrası zaten yapacak şey yok

terk etmişsindir ama zamanla değişeceğini veya soğuyacağını umduğun bir şeyler vardır. onları sorgulamak için atılır.

Birlikte olmaktan kasıt fiziksel mi? Gerçi bende ikisi de olmadı. :D

çok alımlı çekici değildi ama sosyal konum, yaş farkı gibi sebeplerden olmaz dediğim biriyle birlikte oldum. beni aşar diye düşünüyordum yani. gayet de cort çıktı. ben ayrıldım hatta.

@meyal sığ düşünmüyorum. Kastım salt fiziksel "üstünlük" değil.

Sadece filmlerde olur

mümkün değil çünkü kafanda bu fikir varsa o kişiyle arana bir duvar örüyorsun. yolda gördüğün bi ünlü biriyle muhabbet edememek gibi. gider selfie çekersin anca, kem küm eder rezil olmadan ayrılırsın.

oysa herhangi biri gibi yaklaşıp tanımaya çalışsan çok daha kolay olacak.

birlikte olma şansım oldu ama istemedim. hatunu beğenmiştim ama onun gözü yükseklerdeydi. bi kaç kişiyle denedi zengin piçi çıkınca bana doğru sorti yapmaya başladı ama yüz vermedim. hala arkadaşız. hatun evlendi amk. yani zaten ortalama üstü hatunların gözü yüksekte oluyor. son çare efendi düzgün kendi halinde tiplere bakıyorlar.

Rojhat +1
Hayatımız filmlerden ibaret değil mi zaten. Bir de şöyle bir söz vardı. Erkekler niçin evlenemeyecekleri kızların peşinden koşarlar, köpeklerin kullanamayacakları arabanın peşinden koşması gibi... İşin özeti. Acı ama gerçek.

evet. hatta aklınıza hayalinize gelmeyecek insanlar bile bir gün sizi isteyebiliyor. ne güzellik ne statü ne yaş hiçbiri engel değil.

eski sevgilim :D yuh amk bakmaz bana bu dedim. sonra kendi açılmıştı bana. kendinizi pek ezmeyin derim.

bir kaç kez oldum, hatta yolda "yuh amk bi karıya bak bi herife bak" diye söylendiklerini duydum, kızamadım bile söyleyene adfgsdfg

Google'da bile "kendimi şanslı hissediyorum" butonu var, neden olmasın...

evet. üniversitede okulun en güzel kızı dedikleri kızla çıkmıştım. biraz kendine güven gerekiyor sadece.

oldum, sttc'ye katılıyorum, kendini kimseden aşağıda görme

Ünide vardı öyle bir kız açılmaya bile cesaret edemedim öyle güzel bir kızdı :D

Asla bana bakmaz dediğim bi kadınla hayatta işim olmaz lan.

Evet, filmlerde oluyormuş sadece :((

Hiçbir kadın için "asla Bana bakmaz" demedim.

Metin Hara denen adam Adrina Lima'yla çıktı ya la

şu anki sevgilim öyle benim için, üç ay oldu hala inanamıyom, soruyom her gün "şşş cidden seviyon mu" diye. ilk hamleyi o yapmıştı zaten, yoksa benim aklıma bile gelmezdi birliktelik, hani o yönde bi teşebbüste bile bulunmazdım. aklımın aha şorasından bile geçmezdi, imkânı yok, sıfır. bi "acaba?" diye bile sormazdım.

tamam çok seviyorum ve benim için dünyanın en güzel kadını ama "bakmaz" dememin öncelikli sebebi benim tırtlığımdı esasen. yani "bu kadın efsanevi bi hatun, bana bakmaz" değil de, "turşu bidonu gibi herifim amk, bu kadın bana sümüğünü bile atmaz" gibi düşünüyodum.

bu bakış açısı da pek sağlıklı değil ama tabii, belli bi seviyede özgüven ve cool'luk lazım, yoksa uzun vadede karşı taraf bu tavra alışıp "harbi mal bu lan" diyebiliyo, tecrübeyle sabit.

ben hd aldım. gayet memnunum. aura yı da D&r larda görüyorum, boyutu hd den daha büyük. bide sanırım en belirgin özelliği su geçirmemesi. bana saçma geldi açıkçası.

Kobo aura 20 lira daha pahalıymış ama hangisinin özellikleri daha iyi bilemedim

@Jimmy McNulty direkt kobo aura. D&r'ın sitesinde var gözüküyor glo hd

Gönül işleri. Kime olacak galiba desem, biraz yakınlaşsam geri kaçıyor, sevgilisi oluyor vs.

Ciddi ciddi hedefe giden yolda çekilen çileyim.

Korkağım

Sevgili ve is.

sadece gonul isleri. diger her konuda beni bile sasirtan bir sansim var.

Aşk konusunda inanılmaz şanssızım. Geri kalan her konuda iyi yardırıyorum :)

Diğer herkes gibi benim de en şanssız olduğum konu gönül işleri sanırım. Şu ana kadar hiç ulaşabileceğim, kendi ayarımda, yakın çevremdeki (okul, iş vs.) birine aşık olmadım. Bırak aşkı, doğru düzgün hoşlanmadım bile. Beni sevenleri ben sevmiyorum, benim sevdiklerimin ise çoğu zaman benden haberi bile olmuyor.

Ne gonul isleri ne de eglenceli bir arkadas grubu hakkindaki isteklerim oldu:(

gönül -1

nobeard's ark

nobeard's planet

nobeardistan

duvar muvar varsa - jericho.

Mekan/yer önemli. Ayrıca şu ortamda otel açmak(butik de olsa) büyük cesaret. Umarım iyi düşünmüşsünüzdür.

bu arada şakası bir yana tendra yazınca aklıma geldi cidden haklı.

eğer buna uygun plan yaptıysanız ve kendi paranızı kullanacaksanız o parayı iddiaya bassanız daha az riskli olur...

dostum otel ısınden zararsız cıkma ıhtımalını dusunmek ıstıyorum

hıc bır zaman boyle bır soru sorma bu arada bence ısınle alakalı, malatyada mı acıyorsun alacatıda mı bunun farkını bılıp ona kıtlenmezsen ısın daha da zorlasır

neyse alacatı dıye dusunuyorum 'albergo felice' mutlu otel demek ıtalyanca, kullanırsanız bı kahve ısmarlarsınız artık:)

ARV

SSB (sempatik sicak butik)

alaçatı değil ama izmirde arkadaşlar alaçatıya yakın taraflar diyelim :)

sağolun öneriler için. italyanca istiyorduk zaten albergo felice mantıklı gibi.

tşk kurcalamabozarsin kardeş :D

var mı başka önerisi olan??

Sempatik Pansiyon

Bates otel.

Kardeşler butik otel.

Şarkısı bile var " renkli rüyalar oteli"

Ebay'de ikinci el ürünler de satılıyor. Ürünün sıfırı Amazon.com'da 60 dolar civarı, ikinci el ise uygun o fiyat.

ikinci el değil 'Item condition:New' yazıyor

Bu tip ürünlerde 5-10 dolar ucuza satanlar oluyor da, 22 dolar fark olunca açıkçası düşündürdü beni. Çok eski bir ürün ve elinde kaldıysa o zaman olabilir.

Bende var ayni urun zamaninda 30$ a almistim aliexpress'ten. Orjinale cok benziyor ses seviyesi de harika ama 2-3 hafta icinde bozuluyor. Orjinal degildir yani yuksek ihtimalle

Zeynep

zuhal
burçin
tuğba

ipek
ceren
aycan

Hanzade ismini seviyorum

Halime

Ezgi.

miral

Gökçe/n
Zeynep

Sine'm.

Arzu
*****
Su
Azra
Ada
Evrim
Çağla
Pelin

Bunlar nezdimde hoş isimler

sanat ismini çok beğenmiştim ben ilk duyduğumda

İpek ve Denef.

leyla
gülcan - seviyorum ben aslında ama emrah falan diyorlar, bozuluyorum :P

vera
feri
lori(n)

Eftelya

zeynep

okşan, sevtap.

en sevdiğime kadınım derim ama.

despina

aslı ve leyla en sevdiklerim. yabancılardan da anastasya çok hoşuma gidiyo.

türkü
özgür
umut

ceren, ceylin, zeynep, yasemin, latife.

ayşe, ayşegül, aylin vb. severim.
ama "çok güzel isim" diyemiyorum.

kendi kızım olsa diye düşününce isim bulamıyorum resmen.

zeynep ve ela

Leyla
Berivan

Eylül ve duru

hüsnüye

Ece

öykü'yü çok severim. elif, nisan, deniz, yağmur, mavi. düzeltiyorum, en çok mavi'yi severim.

Rüya

Bayılıyorum, kızım olursa koyacağım.

Kızım olursa koyacağım ismi paylaşmıyorum, siz de çok meraklı diilsiniz zati :)

Bu aralar hoşuma giden isim ruken

Pelin
İpek
Ece
Mine
Deniz
Esra
Leyla
Elif

Elif ve Bilge

Kyk nın yurtları farklılık gösteriyor. Eğer 6 kişilik yurtlarda kalacaksan, arkana bile bakmadan kaç derim. Hiç uğraşmaya değmez, apartta kal. 4 kişilikse ve içinde banyo varsa, bazıları öyle çünkü yarı özel diye geçiyor, o zaman düşünülebilir. İçinde banyo olmayan yurt asla tercih edilmemeli durum çok kötü değilse. Bazı yurtları baya eski, dolaplara 3 tane kazak anca sığıyor. Bunları göz önünde bulundurarak tercih yap bence.

Yarı özelse kabul et derim en azından çevreye alışana kadar idare eder. Çevreyi öğrenip, önceliklerine karar verdiğindeyse apart, ev vs seçeneklerini ona göre değerlendirirsin.

ilk sene önemli. eğer ilk senense bir yurtta kal, rezilliği gör ondan sonra aparta falan gec.

Valla tek kişi kalınmayan, tuvalet banyo paylaşılan yurt her şartta rezildir. Bunu bilerek kalmanı tavsiye ederim. Özel tüzel hikaye yani. İnsan her şeye alışır buna da alışılır. Anadoluda eve çıkmak çok zor değil. Birileriyle anlaş eve çık kısa sürede.

yurduna git yerleş. kocaeli kyk aynı şartlar vardı ordan biliyorum gayet güzel. devlet yurdu diyince ve yorumlara bakınca insan bi irlikiyo ama kendi gözlerinle gidip görmeden karar verme.
eve çıkcak olsan neyse de başka aparta gitcekmişsin böyle durumda bu fırsatı kaçırman büyük aptallık olur.

mistreated+99999

hangi keko çıkardı ilk sene yurt olayını hiç anlamam. bu yurda kaç para istiyorlar mesela sen onu söyle? eskişehir apart konusunda baya geniş tabii ki özel aparta çık. banyo tuvalet içerde olsa nolur 1 banyoyu 4 kişi kullanınca nolacak sence? masa ve dolap kişiye özel de bi defter koyabileceğin büyüklükte masa ve 30 cm genişliğinde dolap verecekler "kişiye özel" diye.

Yurtta kal ilk senense, hem biraz yol yöntem öğrenirsin hem çevren oluşur o arada. Zaten 4 kişilik oda çok da kötü değilmiş. Gözünde bu kadar büyütmene değecek bir şey yok. Git mis gibi okursun, sonra çok seveceğin bi arkadaşın olur beraber eve çıkarsınız.

Yurdun tek amacı kazaklarını koyacağın dolap değildir, üniversite hayatının sosyalliğini orada başlatacaksın. Millet okulda yurt hikayelerini anlatırken sen orada olmadığın için üzülürsün.

İlk yıl yurtta sürün, anılar biriktir. Sıkılınca da çık eve sevdiğin arkadaşlarla. Yurdun ilk ayları aileden ayrı çok zor gelecek, keşke eve çıksaydım deme, çünkü aslında ev de zor gelecek.

ihtiyacın yoksa en avantajlısı hiç almamak. ciddiyim.

zgrydn +1, ödeyemeyen çok arkadaşım oluyordu. hatta en son bir haberde vardı, amerika'da belli bir yaşın altında olan üniversite öğrencilerine bankaların kredi kartı vermesi yasaklanmış, çünkü ödeyemeyip çok borca giriyorlarmış, tabi bu haber ne kadar doğru bilmiyorum, ama ihtiyacın yoksa cidden alma. ben doktora öğrencisiyim, asistanlık karşılığı burs alıyorum, kaç aydır telefon alıcam, kredi kartı çıkarttırmadım, ailemin kartından alacağım.

ha, okuldan yapı kredi play kart verdiler, ama onun da limiti 500 tl, arttıramıyorsun kesinlikle. eğer illa lazımsa bunu al derim, 500 tl ödenmeyecek bir para değil çünkü. ama hiç almazsan daha iyi tabi.

pasp +1

avantaj diye bir şey yoktur aslında. zgrydn 'ninde deidği gibi ihtiyacın yoksa almamak en avantajlısı.

ihtiyacım var, bazı kitapları internetten almak durumunda kalıyorum ve alışveriş yaparken taksit vs. yapılması avantajmış gibi geliyor şimdi hangisini almalıyım? yapı kredi play mi? garanti bonus mu? iş bankası maximum mu? ziraat genç kart mı? ya da sizin önerdiğiniz bir başkası mı?

play al o zaman, ben de internetten alış veriş yapıyorum onunla, bankaya talimat verdim her ay hesap kesim tarihinde burs hesabımdan borcumu çekiyorlar, unutma derdim de yok, taksitli alış veriş vs. de çok zorda kalmadıkça yapmamaya çalışıyorum, tek çekim alıyorum eğer internet dışı kullanmam gerekirse. şu zamana kadar 2 kere taksitli alışveriş yaptım kredi kartımdan, bir kere de tek çekim çektirdim. internetten de 3 kere alış veriş yaptım. kartımı alalı da 1 sene oluyor, kısacası doğru düzgün alış veriş yapmıyorum :) sırf netten kitap alacaksan sorun yok bence, dediğim gibi 500 lira limiti var ve onu doldursan da 500 de çok ödenemeyecek bir miktar değil. böyleyken böyle. diğer kartları bilmiyorum.

var tabiki. bir sürü gitmek isteyen kişi var. adam paralı olanı mı alır parasızı mı?

bildiğim kadarıyla öyle bir şey yok. servis sektörüne adam alıyorlar zaten yani işin temelinde fakirleri almak da yatıyor.

@medievalman fakir olduğum için başvuruyorum, umarım olur

fakirleri work and travel ile alıyorlar. yazın tatile giden milletin işini bizim fakir fukara yapıyor işte. green card vermezler varoşa.

@ittle miss rejectee e hocam başvurayım da, paylaştığım resimdeki gibi diyorlar "Parası olmayan katılmasın, ömür boyu hakkınız yanar"

sorunun cevabı bana da lazım

ögrenci kimliğimi kaybettim hükümsüzdür diye gazete ilanı ver, ilanla ögrenci işlerine git. Bizim okulda böyle hallediliyordu.

ben diyarbakırda yaşıyorum, üniversite çanakkalede normalde kayıt sildirmek için dilekçe ile birlikte kimliği gönderip halledecektim e şimdi hükümsüzdür ilanı verdikten sonra bir de çanakkale'ye mi gideyim?

hocam kendi okulunun ögrenci işlerini ararsan en sağlıklı bilgiyi alırsın. Belki ilanı da kargoyla yollayabilirsin.

kaybedilen kimliğini yeniden çıkartıp öyle kayıt sildiriyorsun. yeni kart için de güzel bir para istiyorlar 40-50 tl civarında. üniversiteden üniversiteye fark edebilir tabi bu olay. öğrenci işlerini ara sor, en doğrusunu ordaki kadın bilir.

Volunteer(Gönüllü) olabilir mi?

deyim olarak:

cast one's bread upon the waters

Bu yüzden bi kızdan ayrıldım. insanların ideolojik düşünceleri değişmiyor ve karşısındankinden önemli oluyor çoğu zaman. Sizinki de aynı şekilde ise yapacak bir şey yok. Sevgi yener falan olayları hikaye anlaşamayınca olmuyor işte.

ya birkez ayrılacak gibi olduk o haksız olmasına rağmen 1 gün geçti yine ben gidip özür diledim. hakikaten ne yapayım hiç bilmiyorum

kendisinde yanlış gördüğün şeyleri düzgünce anlat. anlamıyorsa yapacak bir şey yok.

kürtlerin, türklerin, yahudilerin, ingilizlerin ve dahi içimizdeki irlandalıların vb hepsinin atalarının onbinlerce yıl önce afrikadan çıktığını söyleyebilirsin, canını acıtsa da hepimiz akrabayız.

ayrıl. siyasi tartışmalarınızda kız haklı.

siyasi görüş farklılığı o konuda konuşmayarak halledilebilir belki fakat ırkçılık çok farklı bir olay.
bunu sana ve senin çevrendekilere yansıtıyor ise bir arıza var. hakkı yok diye düşünüyorum ama senin de tavrını koyman gerekir.

Beraber yangın varı izleyin belki işe yarar.

www.youtube.com

dostum dusuncene karısamam ama arkadasların gercekten terorıst dusuncesıne sahıpse bence kız normal olanını yapıyor. yanı senın dusuncende o arkadaslarınla bırse sende kendıne o dusuncede bırını bulmak zorundasın. turkıye bu tıp konularla tartısırken kım olursa olsun erkek arkadasına o tıp bırseyı destekleyen dusuncedeyken laf eder. baktın olmuyor hayat gorusun aynı olan bırını bulacaksın. kızın yaptıgı ırkcılık degıl bence.. sıyası bakıs acına olumlu bakmıyor sadece bu.

eedit: bu arada bırseyı yanlıs mı anladım arkadasların gercekten terorıst dusuncesınde mı? yoksa kurtler dıye terorıst damgası mı vuruyor kız arkadasın eger 2. dedıgımse gercekten ırkcılık yapıyor. cocukca dusunuyor.

bir ara ben bunu anlatan bir duyuru yazmıştım.

seviyorum mu ? nesini seviyorsun hocam ? güzel olmasını mı ? böyle bir faşistin nesini sevebilirsin ki ? önce onu bir netleştir. bana kalsa "sevmek" dediğin şeyin bir insanın tüm her şeyini sevip beğenmek olması lazım sanki, ırkçı kız sevilir mi ya ?

kız haklı diyen ırkçı beyinsizler çıkmış. te allam.
kıza güzel bir dille anlat derdini. türkiye'nin büyük bir kısmı ırkçıdır zaten. gerek kürtlere karşı, gerek ermeni-rum'a, gerek türklere karşı. sık rastlanılan bir durum. güzel bir dille ara ara sen mesajını ver. yargılamadan. üstü örtülü bir şekilde söyle.
anlamıyorsa da seni ve kökenini aşağılayan bir kadınla ne işin var. değerlerine sahip çık.

ben laz değulum,de ona sora güler zaten,anlat olayı güzel güzel, geniş bi perspektiften bakmasını sağla,empati yaptırt ne bileyim,bu ırkı seçmenin kendi seçiminin olmadığını anlat(genel de yerler),özlü sözler bul oku ona , istiklal marşını söylet felan.yok lan yok son 2 öneriyi yapma sakın.olmuyorsa dönerse senindir zaten, baktın anlaşıyosun öpüşüp barışın.ama kesin öp.

sürekli düzeltebilirim diye umud ediyorum bakalım ne olacak. ben onu severken faşist olduğunu bilmiyordum.

ayrıl

kız arkadaşın faşist değil, ırkçı olabilir.

uyku hapi

Cayi kahveyi azaltip hayatinin geri kalanini duzene sokup bir de spora basladin mi senden iyisi olmaz.

curt +1

uyarıcı madde kullanma. ve spor yap.

içki sigara kola kahve çay internet aşırı müzik?

bunlarla aran nasıl ?

@truvaiti Çok müzik dinliyorum ve bilgisayar bağımlısı sayılırım maalesef, sigara kullanmıyorum içki 2 haftada bir falan, çay normal bir insanın içtiğinden çok daha fazla içiyorum çayı ve bilgisayarı hiç bırakamıyorum maalesef :(( bir gün çay içmemeyi denedim delirecektim :))

aynı sorunları yaşıyordum, uyurken audiobook dinlemeye başladım. birisi masal anlatır gibi geliyo :) hemen uykuya dalıyorum artık :)

@yadigar hocam ikinci maddeyi uyguladım yok , olmuyor diğer günler yine aynı terrane

1. günde çay ne kadar? şekerli mi?

2. kahve kola yok di mi?

3. çukulata şekerli maddeler?

4. bilgisayar günde ne kadar?

Bir aktarda kediotu olarak da bilinen Valerian (kapsül olanları var) ve Melisa çayı alabilirsin. Valerian şişelerinde günde 3 kapsül öneriliyor ancak hangi saatlerde alınacağı belirtilmiyor. Aktarlar yardımcı olabilir. Bir de gece 22:00 - 23:00 arası Melisa çayını 1-2 kupa kadar içmeyi deneyebilirsin. Yardımı olabilir.

zannetmiyorum olsun bir defalığına mahsusen sosyoloji mezunlarını aldılar. yoksa açıkta bir sürü felsefe mezunu var hepsi atanırdı.

yok öyle bişey ücretli atıyorlar sadece kadrolu atanamıyorlar.

bizim bi arkadas vardi ama ne yaptini bilmiyorum yalanci gibi durmuyordu ev araba fln almis o bicim ilerletmisti dogrusa

internetten para çok kazandım ama verdiğin linkle değil :) adsense vs.

bu var bi de ... zaytung.com

mark zuckerberg, paranin anasini zuckmish deyorlar.

@rm ama hayallerim için benim üniversite okumam şart

fazla uyuyorsanız da olabilir.

fazla uykudan olabilir ya da alerjin vs. olabilir. doktora görün

geçtiğimiz aylarda bi sel baskını mı ne olmuş, hdd fiyatları tavan. benim 170'e aldığım 1 tb haricim şimdi 365 lira.

urun.gittigidiyor.com

(git: www.dealextreme.com)

gel beni dinle, kampanyalı ürün alma. hele hdd hiç alma üzülürsün. kampanyalı ürünler o kampanyaya özel olarak üretiliyor. yani fiyat/kalite...

ya atmayın gözünüzü seveyim. bu kıtlıkta sel basmış fabrikalarında vatan bilgisayar'ın 2-3 haftada bir yaptığı %25 kampanyasına özel harddisk mi üretiyorlar yani? fabrikada normal üretim sürerken kenarda vatan bilgisayar'ın kampanyalarına özel ikinci kalite üreten başka bir kısım mı var nedir yani olacak iş mi şu dediğiniz?

ha şu olur. kampanyaya özel ürün üretilmez. ama bir seinin ürünü kalitesiz çıkmıştır, bir yerinde bir hata falan vardır, fabrika o ürünleri çöpe atmak yerine daha ucuza piyasaya sürer kampanya diye, olursa öyle olur.

dealextreme de 500 gb 2.5" hdd 98 dolar: yani 200 lira. artı gümrük sorunları var derken, olmuyor..

atmayın diyen arkadaş acaba bi insanoğlunun durduk yere %25 indirim yapabileceğini mantığına sığdırabiliyormu? ya da bu adamların kar marjı ne ki bu kadar indirim yapabiliyor?

kâr marjı yüksek güzel kardeşim. adam 100 liraya aldığı şeyi 200 liraya satıyor mesela (harddisk için söylemiyorum, genel olarak söylüyorum), sonra %25 indirim diyip 150 liraya satınca da hala %50 kar etmiş durumda.

vatan bilgisayar gibi yerler %25 indirim yapınca belki harddiskten fazla bir kâr etmiyordur, hatta belki maliyetine satıyordur ama aynı mağazada %200 kârla sattığı üründen (bilgisayar, televizyon) biraz daha az kâr ederek kampanya ayağına sürüm yaratıp öyle kazanıyordur. zaten kampanya görünce millet ya bilgisayara ya televizyona saldırıyor. adam 1500 liraya aldığı televizyonu normalde 3000 liraya günde 2-3 tane satarken, kampanya yapıp %25 indirimle 2250 liraya günde 20 tane satıyor. hala deli gibi kâr ediyor ve yarattığı sürümle kampanyasız halinden daha çok kazanıyor. bu arada harddisk de indirimli. bedavaya, sıfır kârla gidiyor belki ama bunun yanında çerez kalıyor.

şimdi sen söyle bakalım; uzakdoğu'daki koskoca harddisk fabrikalarının merter'deki konfeksiyon atölyeleri gibi sırf vatan bilgisayar için %25 indirimle satılmalık ikinci kalite harddisk üretmesi gibi bir durumu nasıl açıklıyorsun?

şöyle ki;
fabrikalar, sizin de söylediğiniz gibi üretim hatası bulunan ürünleri ve dünya çapında kampanyalı satılacak ürünleri ayrı ayrı gönderiyor olabilirler. sizin söylediğiniz kampanya mantığı doğru. adam diğer ürünlerden kazanıyor. ama üreticiler için durum böyle değil. bu söylediğim 2. kalite ürün olayı sadece indirimli ürünlerde değil. promosyonlu ürünlerde de aynı. gazetelerin kuponla verdiği eşyaları düşünün. toplu sipariş sonuçta. çalıştığım şantiyede vitrifiyeden seramiğe her malzemenin kutusunda xxx konutları yazıyor. etikette değil direkt kutuda. neden? çünkü büyük metrajlı iş. çok fiyat kırarak aldılar ve kendilerini kurtarmak için 2. kalite üretim yapıp bunu gönderiyorlar. en basitinden bataryalardaki krom kaplama kalınlığı piyasada satılanların kalınlığının 1/3 kadar. muslukların tamamı kararmış durumda 1 senelik dairelerin halini görmeniz lazım. (bkz: toki)

avonlar dandik.hemen uçuyor koku.

illa avon ise

www.kozmetikcim.com

simply because gibi bişiydi sanırım ahhh ahhh

Unscripted kullanıyorum baya mutluyum. Hem uzun süre de dayanıyor kokusu.

parfummeraki.blogspot.com

AVON Perceive Edp 50ml


evet avon dandik.

jagler sports öneririm hem daha ucuz hem kalıcı.

en iyi diye birşey yok. sonuçta öznel birşey senin sevdiğin kokuyu ben sevmeyebilirim.

@ rojhat
iyi derken en beğendiğiniz koku anlamında söylemiştim.size göre iyi yani.nasıl anlamak istediğini sen bilirsin.

@laptop dostum o zaman avon full speed al :)) kızlar bu kokuya hasta oluyor. :))

@ rojhat
tamam dinlicem seni :D

muavinlik?

muavinlilk,şoförlük yapmalısın. birde uluslararası stk'larda çalışmayı dene. ne bileyim birleşmiş milletlerde çalışmaya uğraş :))

host-hostes?

edit: alttaki duyuruda iyi derecede ingilizcede biliyorum demişsin. daha ne olsun

para kaygınız yoksa gençlik çalışmalarında gönüllü olarak çalışabilirsiniz...

yuhh kimse rehberlik yazmamış..

çikolataya dadan.

İnanılmaz düzeyde mutsuzsan çekip gitmek hatta çekmeden direk gitmek iyi olabilir.

@ nop nasıl gidilir ki, nereye gidilir.. aklını da yanında götüreceksen

bir şeyler yap. boş durma çık dolaş en kötü. boş durdukça daha çok kendini yer bitirirsin biliyorum şu an içinden hiçbir şey yapmak gelmiyor muhtemelen ama bir şeyler yap. hiç olmadı bol bol uyu. başka türlü canını sıktığınla kalırsın öyle.

@olkol ama çalışıyorum

mutsuzluğunun bir sebebi var mı?

lustral 50 mg ile başla bak olmadı 100'e çıkar :)))

spor.

hele bir de kickbox, boks gibi enerjiyi ve öfkeyi dışa vurabileceğin sporları dene.

seni neyin mutsuz ettiğini bulman gerek. böyle dönemler insan hayatında olur ve gayet normaldir. kederli şarkılardan ve filmlerden uzak dur. komik şeyler izle ve oku. inci sözlük, youtube fln takıl, kısa kısa, yüzünü hemen güldürecek şeyler bulabilirsin oralarda.

başta dediğim gibi seni neyin mutsuz ettiğini bulman gerek. bunun en iyi yöntemi oturup aklından geçenleri yazmak. bilgisayara veya bir kağıt kaleme dök içini. nereden başlasam diye düşünme aklına gelen en aptalca yerden bile olsa başla, gerisi gelir.

yazmaya üşeniyorsan bu iç dökme işini bilgisayarın webcam'ıi ile kaydedip youtube'a koyanlar da var.

paran varsa biraz alışveriş yap.mümkünse yanlız kalma, yanına akraba, arkadaş birini alıp dışarı çık.

unutma ki hayat bir dizi iniş ve çıkışlardan ibarettir. en tepedeyken hep en tepede kalacakmışsın gibi hissedersin, en dipteyken de bir daha hiç yukarı çıkamayacamış gibi..

flört et, geçer.

ilginize çok çok teşekkür ederim:) hepsini deneyeceğim

dans et (:

niye mutlu olasın ki

Mutsuzum demene neden olan şeyleri değiştirmeyi dene.

Daha fazla uyumak, çıkmak, gezmek, seks vesaire geçici çözümler gibi geliyor bana..

Belki de değildir eğlenmene bak :D

kariyer.net ile ilgili genel bir serzeniş, oradan yapılan başvurulara cevap gelmemesi. ordan ilanlara bakın ama başvuruyu gidip bizzat kendiniz yapın.

hımmm, çok beğendim ben bu fikri ama olur mu ki huhu ben geldim diye. bir çok yerin IK departmanları var. IK'dakiler de hep meşgul. Dyecekler se3n git biz çağırırz. Mesela ben nasıl gidip de biriyle konuşayım Birtish Council'da, sallamazlar sanki:) IK

o şirketlerin kendi insan kaynakları bölümündeki iletişim adresine CV'yi mail atmayı da dene bence. yani kariyer nette çalışan arayana bak ama oradan değil mail yoluyla veya kendi sitelerinden başvur.

kesinlikle. başvurunuzu yapıp oturup beklemeyin. direkt şirketi le bağlantıya geçin. başvuru yaptım, yüzyüze görüşmek istiyorum sizinle diyin.

kariyer.net hakkaten işe yaramaz bi site. bence linkedin'den sapıklık yapmak daha faydalı olabilir. gecenlerde ben de yeter lan kariyer.net diyip bana cok uygun biyeri telefonla aramıstım, sonuc: yine sallanmadım:) linkedin'den hr'cilere, managerlara falan mesaj yardırın. kariyer.net'ten bi nane olmaz

o iki yılları master ve staj için değil bir şirkette çalışarak değerlendirseydiniz demek istemiyorum.
fakat şu anki durumunuz milyonların ki ile aynı üniversite mezunu bir milyon civarında işsiz olduğu söyleniyor iş bulanlar ise memnun değil.

üniversite çevresinde iş arasanız araştırma görevlisi vs. y.lisansınız var doktara ile devam etmek mantıklı...

çevre olmadan torpilsiz yok mümkün değil son üç işimi bu şekilde buldum çok nahoş bir durum.

Anladım, evet telefonla aramak daha makul. Bir kaç mail attım birilerine ama kariyer'den başvuru yapın yeter diye bıkbıkladılar. Evet öyle yapıcam artık, gerçekten çok istediklerime.

Yalnız siz siz olun, hiç bi sewdiğiniz tanıdpğınıza Uluslararası ilişkiler okutmayın. Kişisel zevk, hobi gibi bişe kalsın hayatlarında.. Tabii bakan/vekil amcası yoksa

Aslen master'ı da lisans departmanını da 1'er yıl erken bitirdim. stajı da lisans yaparken yaptım. o açıdan yıl kaybım yok, fazlam var. ama işte hiç bi işe yaramıyo çevre olmadıktan sonra... napalım isteyenin bi yüzü vermeyenin iki yüzü kara diye, arıyorum, mail atıyorum..

Bir de ben doktoro çok istiyorum, yapıcam da, ama şu an çalışmam lazım, aile de bir çalışmalı değil mi:)

arkadaşım long island uni'de mba masterı yaptı. 1500 papele ikitellide fabrikada çalışıyor. soruya farklı bi açıdan baktım...

ücret beğenmeme gibi bir durum söz konusu mu ?

sadece 33 bin spor akademisi mezunu beden eğitimi öğretmeni atama bekliyor.
kümülede atama bekleyen muaalim sayısını hesaplamak mümkün değil hani yüzbinler söz konusu ayrıca artık öğretmekten olmaktan vazgeçmiş 5-8 senedir bekleyenleri de katarsanız hesaba, açıkçası yüzde 8 büyüdük palavraları yada enflasyon yüzde 2 diyerek elektriğe, doğalgaza yüzde 30 zam yapmak işte bu gerçek.

maalesef U.İ.den mezun olmakla ilgisi yok iş bulamamanın bugün hemen her bölümden mezun için aynı sorun geçerli, hukuk mezunuda makina mühendiside aynı durumda.

internetten iş bulmak çok güç en kötü ilana milyonlar başvuru yapıyor, çalışan işi gücü olan kişiler dahi iki yüz milyon fazla kazanmak için iş değiştiriyor.

@atmosphere: çok da iyi yapmışın. Benle de mesela bi görüşüyolar, sonra bi daha çağrıyolar sağolsunlar. Sonra bana IK yöneticiliği teklif edip, hadi bakalım, biz max. 800-1000 tl arası maaş veririz diyolar. Ben de, boynerde parfüm sıkarım daha iyi diyip çıkıyorum:) Aslen olay şu, Birleşmiş milletle rolsun, AB komisyonu olsun 750 liraya da çalışırım, çok da mutlu olurum ama. Aması yok.

@avkatbey, yok öyle bişey, ben huzurlu, mutlu, karşılıklı verim alabileceğim biyer de çalışmak istiyorum. Adecco arıyor beni, bir IT firması için düşündük seni.. Yani ben ona ne verebilirim, o şirket beni naaapsın.

AB projelerinde tam zamanlı proje asistanlığı yapabilirsin. Birçok STK senin gibilerini arıyor bulmak zor değil.
www.ab-ilan.com iş arıyorum kısmını incelemen faydana olacaktır.

ab-ilan benim en iyi arkadaşım:)) bakıyorum oraya her sabah, ama iş arıyorum kısmına ilan wermemiştim, hemen veriyorum

@suriel

adam 2 yıldır çalışıyor. müdür yapmışlar. ya olm para çok az dedim. kendimi geliştiriyorum abi dedi. yaş olmuş 28 :))

Çok merak ettim. Hangi üniversiteden mezun oldun ? Mezuniyet ortalaman kaçtı ?

kendi cevaplarına da tik atmışsın :) bir patron gözüyle izleyince dehşete kapıldım. böyle bir çalışan istiyorum işte. bana iş getirmesin.

kendi yazsın; kendi onaylasın; kendi uygulasın. verimi de kendi alsın.

sekreterimi arayayım. iletişime geçsin. seni istiyorum.

@ insanlik için büyük adım: ODTÜ uluslararası ilişkiler mezunuyum. GPA:3,4/4 :) vahim görüyor değilmi durum:)

@kmtftrn: derdim k,i patron olmuşun ama... ws ws:) kendi cevabımı tik attım ki topic üstte kalsın, topic'ten werim alayım değil mi ama:) amaç ve araç uyumu diyoruz buna, halk arasında ama siz patronlar bilemezsnz bunu:)

kariyerden başvurunca beni de kimse aramıyo. ne zaman ki başvurduğum şirkette çalışan birini bulup( tanıdık tabii) bir de onun yoluyla cv mi gönderince görüşmeye çağrıldım. çünkü kariyer nete falan insan kaynakları bakıyo, ancak cv şirket içinden gidince direkt iş için başvuracağın departman sorumlusuna gidiyo. zaten iyi kötü torpil de işlediğinden görüşmeye çağrılma ihtimalin artıyo. yani genelleyebilecek kadar denemedim bu olayı ama 3 aylık başvurularımın hiç birinden aranmama sürecinden sonra böyle bi fikre vardım en sonunda.

@jolly jumper: haklısın, kesinlikle katılıyorum ama bahsettiğim gibi, bi insanın hiç mi işine yarar tanıdığı olmaz.. çok ezik hissediyorum kendimi.

@spina scapula: giricem kesin giricem:)

@ryze: haklısın da tıp kazanıp napıcaksın, yine torpil yine bir düzine sınav ve yılların gidicek, kolay mı tıp okumak. ODTÜ'den asla pişman değilim ben bölümümden pişmanım emme welakin seni bölümün hoş bence.

hangi özel üniversite olduğu sorusu da bu soru kadar mühim.

(siradan bir adam)++

genel olarak şunu söyleyebilirim ki, not ortalamanı çok yüksek tutman ve bunun içinde her haftan vize haftasıymış gibi çalışman lazım. o bursu kaybetmek çok koyuyor adama.

elbette hangi üniversite olduğu da önemli.

bursu kaybetmemek için ; çalışmak,çalışmak,çalışmak...

derslerden kalınca ya da ortalama düşük olunca burs elden gidiyorsa bunun stresi büyük dezavantaj. buna dersleri umursamayan öğrenci kitlesi ile arkadaş olmanın getirdiği arada kalma durumunu da ekleyin.

özel üniversite öğrencilerinin umursamadığı, o nedenle rahatlıkla size kalacak bir çok imkan, kariyer yolu vs ise büyük avantaj. aradan sıyrılmak kolay.

Hangi vakıf üniversitesine gittiğine göre değişir. Değişmekle kalmaz, çok değişir. Vakıf üniversitelerinin iyisi devlet üniversitelerine göre akademik anlamda çok çok üstün, kötüsü de yüksek dersane formatında.

Bence şu an Türkiye'de gidilebilecek 4-5 vakıf üniversitesi var, bazılarının geneli kötü olmakla beraber iyi bölümleri olduğunu düşünürsek sayı en fazla 7-8 eder. Sorunuz çok genel olmuş, hangi bölüm, hangi şehir, öğrencinin hedefleri ne, beklentileri ne?

Bu arada çoğu vakıf üniversitesi artık nota bağlı olarak burs kesmiyor, bunu da belirtelim. Örneğin; Bilkent 7 sene, TOBB 5,5 sene boyunca nota bakmaksızın burs sağlıyor.

Sosyal yönden ezilirmiyim falan mı demek istiyorsun anlamadım ama elbette elit bir kesim vardır özellerde onun dışında gayette memur çocuklarıda okuyabiliyor

Evet sosyal yönden ezilir miyim ? istanbul'daki herhangi bir vakıf üniversitesi. Gariban bir kürt genci neler yapabilir oralarda?