Giriş
(5)

pınarbaşı pisti

x factor
bu pınarbaşında karting var mı? varsa nasıl bi şey.inciraltındakine kıyasla büyük mü küçük mi? nedir olayı.ayrıca ne sıklıkla yarış falan oluyo burda?
bu pınarbaşında karting var mı? varsa nasıl bi şey.inciraltındakine kıyasla büyük mü küçük mi? nedir olayı.ayrıca ne sıklıkla yarış falan oluyo burda?
0
x factor
(09.08.07)
karting var, inciraltındakine gitmedim ama büyüklüğünü şöyle izah edeyim hacı murat cup ın yapıldığı yer. karting için yeterli bence.

pistin haritasını arıyorum bulursam foto eklerim

edit : web.gyte.edu.tr

sağ alt köşedeki üçgenimsi yer karting için kullanılıyor.

yarış takvimine tosfedin sayfasından ulaşabilirsin.
0
kimlanbu
(09.08.07)
vaaay.baya büyükmüş.yarış takvimi dedinde.mesela biz arkadaşlarla gidip zevkine istediğimiz saat dalamıyor muyuz olaya?.burada çalışan biri var mı yardımcı olsun gidelim her gun ahah?
0
🌸x factor
(09.08.07)
pistte kendi araçlarınızla turlayacaksanız izin vermezler. ambulans, itfaiye vs çağrılması gerekiyor. nolur nolmaz hazır bekliyorlar.

time trial yarışları yapılıyor, katılım ücretleri cüzi sayılır. tam fiyatı arayıp sorabilirsin. yarışçı lisansı gerekmiyor, kendi aracını alıyorsun, en iyi süreyi yapan kazanıyor, pistte aynı anda yarışamıyorsunuz. kupa falan da veriyorlar :)
0
kimlanbu
(09.08.07)
biz bunun zirvsini yapıcaktık yahu
gokart için
organizasyon yapamadım ben
0
demlikposet
(09.08.07)
benden daha tecrübeli bir gözetmen arkadaş var, önceden bir forum için organizasyon düzenledi egeik.com içindi galiba. isterseniz mangal falan da yakıyorlar, yemekli falan şekilli organizasyonlar olabiliyor.
0
kimlanbu
(09.08.07)
(4)

Youtube'da kufurlu comment gonderiyorum, riskli midir?

hlathguth
kimi zaman m.gokcek videolarina yorum yaparken arada kufur kaciyor..bunun yasal riski var mi?
kimi zaman m.gokcek videolarina yorum yaparken arada kufur kaciyor..

bunun yasal riski var mi?
0
hlathguth
(08.08.07)
daha önce emin çölaşan denemişti.. sana 20.000 dönere ve bir o kadar ayrana mal olabilir...

işin ciddisi ise; kimse youtube ipleyip de bilmem kaçbin video içindeki bilmem kaçbin yorumdan seninkini bulup peşine düşmez.. saydır bence...
0
seyuranto
(08.08.07)
küfür edilmesi hoş bir durum olmasa da , bu konuda hiçkimse için yasal bir süreç hiç başlamamış şimdiye kadar.Ancak yüklediğiniz video eğer sakıncalı bi video ise,o zaman yasal riskler oluyor.
0
lavitaebella
(08.08.07)
%110 ip log tutuluyor ama büyük video krizlerinde bile bi bk olmadı, en fazla telekom gene erişimi kapatır :)

yalnız sen nolur nolmaz ağzından bir şey kaçırma, seni bulmak ve yasal olarak canına okumak için gerekli imkanlara sahip birisi.
0
kimlanbu
(08.08.07)
Lazımsa, orijinal küfürlerimiz mevcuttur. :)
0
fredi
(09.08.07)
(5)

ölü piksel

sorusoranadam
bir bilgisayarcıya gittik. lcd ekran alacağız. bunda ölü piksel olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? sadece bakmakla anlaşılabilir mi acaba? gözden kaçırılabilir mi?
bir bilgisayarcıya gittik. lcd ekran alacağız. bunda ölü piksel olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? sadece bakmakla anlaşılabilir mi acaba? gözden kaçırılabilir mi?
0
sorusoranadam
(08.08.07)
Adam test ettiriyorsa zaten gözden kaçmayacaktır. Fakat test ettirmesi için aletin açılıp kurulması falan gerektiğinden genelde test ettirmezler. Firmanın belli bir sayıda ölü piksele kadar garantisi olabilir.
0
fredi
(08.08.07)
Denetmiyorsa bile fatura verdigi icin ölü piksel oldugunda 1 ay icinde degistirmesi lazim. En azindan Bimeks ole yapti.
0
polifonik osuruk
(08.08.07)
ölü piksel kontrol eden programlar var. ekrana çeşitli renkler çıkartan varsa bir laptopla gidip satın alma sırasında deneyebilirsin. yada mekandan denemelerini isteyebilirsin. kabul etmezlerse o mekandan alma ürünü. hoş alırsan da 15 gün iade hakkın var. hiç bir şey diyemezler geri verirsen ama kavga etmen gerekebilir bu iş için.
0
darknum
(08.08.07)
yanında 3,5 tane bmp dosyası götür

kırmızı, yeşil, mavi, siyah, beyaz. bunları tam ekran aç, ölü piksel varsa sırıtacaktır.
0
kimlanbu
(08.08.07)
abi monitore dikkatli bak, siradan bi masaustu ve siyah olmayan bi background ile 10 saniye icinde kabak gibi belli olur.
0
jack o lantern
(08.08.07)
(6)

iyi bi dvd rw öneriniz ve ayrıca bir de teknik soru...

dirk pitt
güzelinden dvd writer önerisi alayım... kaliteli,dayanıklı...teknik soruda şu: yeni aldığım philips writer(modelini bilmiyorum) dvdyui yazıyor ama yazdığı dvdlerin arkası bir yazılmış bir yazılmamış gibi, ayrıca yazdığı dvdyi başka bir dvd roma koyunca da windows görüyor ama içindeki dosyaları çalış
güzelinden dvd writer önerisi alayım... kaliteli,dayanıklı...

teknik soruda şu:
yeni aldığım philips writer(modelini bilmiyorum) dvdyui yazıyor ama yazdığı dvdlerin arkası bir yazılmış bir yazılmamış gibi, ayrıca yazdığı dvdyi başka bir dvd roma koyunca da windows görüyor ama içindeki dosyaları çalıştıramıyor...(player kitleniyor mesela).
gerçi bu sorunun cevabı muhtemelen belli, değiştirmem gerekecek aleti...
0
dirk pitt
(08.08.07)
sourlemonade
(08.08.07)
Nec 7173, dvd rom denilince akla bu gelir, başka marka/modele gitme hiç.
Philipse,lg ye bilmemneye para vermek parayı çöpe atmaktır. Nec 7173 bu alemin kralı.
0
3200
(08.08.07)
nec'in herhangi bir modelini beğenine göre al. zaten fazla bir fark yok piyasadakiler arasında. model numarası büyük olanları tercih et arada 10 lira fark var zaten en fazla.
0
darknum
(08.08.07)
philips dvdr16ls aldım, pişman değilim. estetik duruyor, şimdilik cd/dvd seçme problemi olmadı. lightscribe özelliğini hakkını vererek yapıyor (gerçi 3-5 seferden sonra hevesinizi alıyorsunuz)

yalnız duyulmamış bir boş dvd markası alırsanız bu boş dvd içeride dengesiz olarak dönüp kasayı bile titretiyor, yazması yarım saat sürüyor. sanırım philips e ait bir sorun değil bu.
0
kimlanbu
(08.08.07)
abi bildigim kadariyla eger external satin almiyorsan, tum markalarda bu tarz sorunlar ya$ama ihtimalin var. external'da boyle hadiseler olmuyor; cunku birinden 10000000000 tane uretilirken, birinden 100000 tane uretiliyor.

bana kalirsa mandakasa bi external'dan $a$ma derim, buyuk ve gosteri$siz. yani ben de oneririm yirmi tane marka iyi derim cok $ahane derim ama 2 dk sonra biri altina o markayla da ilgili olumsuz bi tecrube aktarir.

Karpuz secer gibi... :)

bir de hangi marka dvdrw alirsan al, sadece kaliteli dvd yazdir. verbatim'in altina du$me. bi de imkanin varsa (ki bu en bi cok onerilen bir hadisedir) 2 tane alip birini sadece okuma birini sadece yazma icin kullanabilirsin. biraz kulfetli bi yanit oldu, kusura bakma :)
0
jack o lantern
(08.08.07)
plextor diye bi marka var, genelde tuzlu ama testlerde pek gecen olmuyor.
0
bryan fury
(09.08.07)
(11)

Dizüstü kompüteri TVye bağlamak

geldiler
Hp marka dizüstü aleti TVye bağlıyorum dizinin en heyecanlı bölümlerini büyük ekranda seyredebileyim diye ama maalesef TVdeki görüntü renksiz. Renk ayarı, çözünürlük, tv ekran ayarı pal-b ntsc vs. gibi bütün değişkenlerle oynayıp deniyorum ama sonuç aynı.Sürücüden desek sürücüsü yeni, güncel. Kaldı
Hp marka dizüstü aleti TVye bağlıyorum dizinin en heyecanlı bölümlerini büyük ekranda seyredebileyim diye ama maalesef TVdeki görüntü renksiz. Renk ayarı, çözünürlük, tv ekran ayarı pal-b ntsc vs. gibi bütün değişkenlerle oynayıp deniyorum ama sonuç aynı.

Sürücüden desek sürücüsü yeni, güncel. Kaldı ki bu aletten daha eski nx serisi bir hp notebook ile aynı tvye bağlayıp hiçbir ayar yapmadan rengarenk seyrediyorduk dizimizi.

Nedir ne yapılır başka bilen allah rızası için.
0
geldiler
(08.08.07)
baglanti turu nasil ?
0
sourlemonade
(08.08.07)
s video ise kabloyu değiştirip deneyin bir de.
0
kimlanbu
(08.08.07)
bağlantı türünün adını bilmiyorum ama işte eskiden beri var olan çıkış noktası. hani ps2 klavye mouse gibi bişey. tee eski voodoo3 ekran kartımda da aynısı vardı. üstte 3 altta 4 iğne en altta da - işareti şeklinde bi çubuk girecek şekilde işte. kablo zaten bambaşka şeylerle denendi farklı evlerde hatta şehirlerde. sorun benim donanım ya da yazılımımda ama...
0
🌸geldiler
(08.08.07)
kimlanbu nun dediği gibi s kabloyu değiştirin. Kablo uzunsa siyah beyaz olabiliyor, kısalınca düzeldiğine şahidim.
0
sui
(08.08.07)
hp den cikarken televizyon tipi secimlerinize de(eger izin veriyorsa) goz atmanizi oneririm.
0
murat mc
(08.08.07)
Ben de bu konu hakkında çok araştırma yaptım,yeni kablo aldığımda görüntü siyah beyaz oluyordu, sana en garantili yöntemi söylüyorum, composite kablo alacaksın, sonra s-video çıkışını comopsite çeviren aparat alacaksın, yani bilgisayarını s-video çıkışını composite çevirip, tv ye bağlayacaksın.

bonus:
(git: 5683)
0
sathaner
(08.08.07)
ayarlardan ntsc seçili olabilir. pal'e çevirirseniz düzelir gibi
0
her kuyuya tas atan deli
(08.08.07)
hii s-video o.
belki $ey deneyebilirsin, normal monitor kablosundan a/v donu$turucu varsa onu.
yani projeksiyon icin olan ciki$tan a/v'ye donu$turucu.
0
sourlemonade
(08.08.07)
Tam 12 kağıt vermiştim bu s-video kablosuna garantili olsun diye. Skart (nasıl yazıldığını hatırlamıyorum) mereti için de normalden kat kat fazla para vermiştim adam gibi olsun, anneme gidince "babam ve oğlum"u izleyebilelim diye. Piç oldu para, kablo da yatıyor evde. Evet, her nedense siyah-beyaz oluyor görüntü.
Ve çok kıl, tam bizim millete uyacak, saçma sapan bir çaresi var. Kabloyu yarım takmak, bu şekilde sanki damarı arar gibi. O zaman biraz gürültülü de olsa (renkler anlamında) çözüm oluyor, ama jakı sabitlemek zor oluyor ve tabii ki riskli.
Sanırım bu kablo bağlantılarında ya gerekenden fazla bir adet kablo işi bozuyor ya da bizdeki satıcılar da biz alıcılar da konunun özünü tam bilmiyoruz.
Mesela benim aldığım kablonun jakının ucunda görünen bağlantı dişleri ile grafik kartının çıkışında görünen girişler arasında sayıca fark vardı, yani kablonun sayısı grafik kartın çıkışından azdı. Buna rağmen bazı uçlar değmeyince renk geliyordu. Bilsem hangisi olduğunu (bilen varsa bir zahmet söylesin) sökecem karga burunla dişçi gibi.
Gene küfredecem, etmesem de öyle sayın: İ.neler meret satıyorsunuz, tv çıkışı var diyorsunuz, yanında bu özelliği için de fazladan para aldığınız su götürmez olduğu halde bir tane kablo vermiyorsunuz işi doğru dürüst görecek. Lan 5 milyon ekleyin, 10 milyon ekleyin, süründürtmeyin insanı, ama yok. İlle kasacaz, doğru yanlış deneye deneye, araştıra araştıra, en salağımız bile elektronikçi olacaz. Yazmıyorum ama gene ettiğim küfrün haddi hesabı yok. Sadece film izlemek isteyen birinin teknisyen mi olması gerekiyor bir bilgisayar alınca... mnnsskkskksnssnkss!
0
laugh
(08.08.07)
zamaninda ayni problemi yasamis idim. Nette ne yapsam ne etsem diye aranirken bir eleman fotograflari ile cozumu gostermis idi. Soyle ki skarttaki pinlerden ustteki 4uncu (atiyorum) ile alttaki 5inci (gene atiyorum) birlestirerek (basit bir kablo ile) birbirine baglayip skarti kapatmis idim. Sonuc mukemmel idi. GEl gor ki ne o skarti bulabiliyorum (ondan sonra tasindim) ne de o sayfayi. belki isten anlayan arkadaslarin kafasinda bir isik yanar da haa o is soyle olur diye sonuclandirabiirler diye de bunlari yaziyorum.
0
kadirsavun
(08.08.07)
benim s-video kablomun pini kirildiginda olmu$tu oyle, gittim yenisini aldim. pes oynadim sonra 1 ay boyunca.
0
jack o lantern
(09.08.07)
(2)

Netten Cizgi Roman Indirmek Icin Site Ariyorum?

hlathguth
Yardim bir zahmet..
Yardim bir zahmet..
0
hlathguth
(08.08.07)
kimlanbu
(08.08.07)
e-mule hazretlerinden Tenten'in yayınlanmış tüm serilerini indirmiştim .pdf olarak. bi bakın derim çok nadir şeyler değilse aradığınız.
0
geldiler
(08.08.07)
(6)

programlayamayan bilgisayar mühendisi..

raizti
olur mu?daha dogrusu biraz daha sorumu acmak, dallandirmak istiyorum.. tamamen teori odakli, sadece algoritmalarla ve sorunlarin cözümü veya gerekli sistemlerin kurulmasi gibi islerde iyi olan, yani bir nevi isinin ne oldugunu bilen, ama pratige gelince bunu koda dökemeyen bir bilgisayar mühendisi o
olur mu?

daha dogrusu biraz daha sorumu acmak, dallandirmak istiyorum.. tamamen teori odakli, sadece algoritmalarla ve sorunlarin cözümü veya gerekli sistemlerin kurulmasi gibi islerde iyi olan, yani bir nevi isinin ne oldugunu bilen, ama pratige gelince bunu koda dökemeyen bir bilgisayar mühendisi olur mu? ha bu bilgisayar mühendisi gene koda bakinca anliyordur, o herhangi bir dilde yazilan programin ne is yaptigini, nasil yaptigini, ne kadar hafiza ve zaman gerektirdigini de biliyordur, hatta daha da gelistirebilir ama, kodu kendi yazamaz.. ama pseudo ile cok iyi calisir mesela.. mümkün mü böyle bir sey?

mümkün degil diyorsaniz, bir an önce ciddi anlamda programlamayi cözmem lazim.. ama programlamadan bahsettigim basit matematiksel islemler veya "hello world" ler degil.. cünkü okudugum üniversite ne yazik ki teori odakli ve her ne kadar programlamayi önceden bilmeyi sart kosmuyoruz deseler de, genel olarak hic bir sey ögretmeyip bu konuda deli gibi kod ödevi vermeleri ve finalde yaz lan java da bir b-baum demeleri böyle olmadigini gösteriyor.. ya da en azindan "evet önceden bilmeniz gerekmezdi, ama simdi.. hadi ögrenin lan.. ama kendiniz.." i üstü kapali belli ediyorlar.. sonuc olarak eger ilk paragrafta yazdigimi sorunun cevabi hayir ise, ikinci paragrafta yazdigim duruma karsilik önerileriniz nelerdir? en hizli ve stabil sekilde, anlayarak da, sahip oldugum teorik bilgiyi kod a nasil dökebilirim?..

sevgiler, saygilar..
0
raizti
(07.08.07)
Programlayamayan bilgisayar mühendisi olmaz bence. Zira mezun olup mühendis sıfatını kazanmak için programlayabiliyor olman lazım. Teorik bilgilerini pratik işlere dökmekte zorluk çekiyorsan amacına giden yolda sana ağırlık oluşturacak etkenlerden kurtulmaya bak. Örnek vermek gerekirse, ilk yirmi fibonacci sayısını kullanıcıya vermen gereken bir ödev aldığını düşünelim. Bu durumda Window yaratmakla falan uğraşmamalısın. Gereksiz GUI, struct, class gereksiz olan ne varsa kafandan çıkarmalısın. Sadece amaca konsantre olup olabilecek en basit kodu yazmayı hedeflemelisin. Bu şekilde kod bilgini de geliştirerek sonuca ulaşabilirsin. Bir de, C öğren.
0
fredi
(07.08.07)
Dediğin şeyleri yapabildikten sonra bir dilin sentaksını öğrenip programlamaya oturmak işin en kolay kısmı zaten?
0
kurukafa
(07.08.07)
evet orasi dogru aslinda.. fakat java nin sentaks ini kavramis olmama ramgen bir program yazmakta zorlaniyorum.. sentaksini kaptip derken java library i ezberlemedim henüz.. o da olacak isallah da..:) daha dogrusu söyle diyeyim.. sanirim ben ögrenirken bir hata yaptim.. kitaptan okudum sadece.. yani bir nevi neyin ne oldugunu ögrendim ama nafile.. sorum sudur ki, daha basit olarak, bu konuda kendimi nasil gelistirebilirim? ip uclari var midir vs..?
0
🌸raizti
(07.08.07)
Şu dünyada yanlış bir anlama var. Programcıların dilin her nanesini ezberlediğini sanıyorlar halbuki programcı bir dile sadece "alışır". 3 yıl sonra hala dilin manualini okurken bulabilir kendini. Hiç bir yere bakmadan yazmalıyım deme sakın yani.
0
fredi
(07.08.07)
bilgisayar programcılığı diye ayrı bir bölüm var.

windows başlangıç disketi oluşturamayan bilgisayar mühendislerinden Türkiye'de en az iki tane var.
0
can see
(07.08.07)
sorunun cevabı : olmaz.

programlamak için gerekenler :

1) Derleyici
2) Programcı
3) Google

kitaba ihtiayaç bile yok, syntax ı kaptıysanız nesnelerin vs nin kullanımını çok temel örneklerle öğrenebilirsiniz.

pratik yapmak gerek yoksa kolay bir program için bile normalden çok fazla vakit harcaman gerekir, karşılaşacağın hataları çözmek için zaman kaybedersin.

ayrıca sözlükte format atmayı bilmeyen bilgisayar mühendisi gibi fantastik bir başlık var göz at derim :)
0
kimlanbu
(07.08.07)
(8)

dekoratif ayna tavsiyesi

demlikposet
2*6 şeklinde ince uzun diyebilceğim bir odam var..büyükçene bir ayna kullanayım diyordum,bir duvarı hemen hemen ayna ile kaplamayı düşünüyorum2*2,5 şeklinde..dekoratif ayna tavsiyesi olan var mı?şöyle kestir bu şekilde olsunpahalı olur lan şöyle yaptıraynalara uzzak kalmışım
2*6 şeklinde ince uzun diyebilceğim bir odam var..
büyükçene bir ayna kullanayım diyordum,
bir duvarı hemen hemen ayna ile kaplamayı düşünüyorum
2*2,5 şeklinde..

dekoratif ayna tavsiyesi olan var mı?
şöyle kestir bu şekilde olsun
pahalı olur lan şöyle yaptır
aynalara uzzak kalmışım
0
demlikposet
(07.08.07)
ayna üstüne süper çizimler yaptırabilirsin, sözlükte bile vardır yapan. ayrıca kenarlarına doğru 2cm lik kısım inceltilirse de hoş duruyor.

pek belli olmuyor ama şöyle bişi :

cre8ivetension.com
0
kimlanbu
(07.08.07)
abi yanlis anlama ama cok buyuk hatadasin. simdi kapatacagin duvar sanirim 2m. olan kisa duvar, zaten uzun ince bir odan var, kisa duvara ayna koyunca derinlik iyice artacak ve tunelde gibi hissedeceksin kendini. yani madem ayna kullanmak istiyosun bari uzun duvarlardan birine koy, odada genislik hissi olsun.

ayrica 2X6 lik oda mi olur abi? o evin planina mimar eli degmemis sanirim, muteahhit kendi kendine cikmis isin icinden?
0
alpinsamuray
(07.08.07)
ikea evinizin herşeyi.
0
ezeriko
(07.08.07)
ikea? kartondan ayna yapmayı başarmışlarmıdır?

neyse. ayna alırken eve getirmelerini bekleme. önce git gör. sıfır hataya yakın olsun.
(eciş bücüş sirk aynaları gibi olmasın) hatasız bulabileceğini sanmıyorum o büyüklükte.
0
can see
(07.08.07)
odaya ayna + body
durumunu anlıyorum.
0
arnold schwarzeneger
(07.08.07)
alpinsamuray@
evet oda uzun..
aslında terasmış burası kapatıp oda yapmışlar,
mütahaait ve ev sahibine saygılarımızı iletebiliriz..

ben de öyle düşündüm fazla mı koridor olur lan yoksa diye ama bilemedim ki..

ezeriko@
ikea da aynalar var ama ufak daha böyle mini boylarda, ben daha geniş istiyorum

arnold scwarzeneger@ ehuehue neden olmasın diyorum sadece

AYRICA bugün aynacıya gittim
2*2,5 bir aynayı yukarı çıkaramıyacaklarını
2*,1,25 den 2 tane getirirsek boydan 2,5 eder ortadaki çizgi önemi yok
sana yaklaşık 200 liraya patlar dediler
ayna bu kadar pahalı bir şey mi yahu?

kimlanbu@ ayrıca nasıl çizim anlamadım, kenardaki fırpırlanmayı anlaadım da ne çizdiricez ki aynaya
0
🌸demlikposet
(07.08.07)
ayna denilen şey maalesef pahalı bir olaydır. ama bir de şöyle birşey var. o camcı iki ayna arasındaki çizgi problem olmaz diyor ama çatır çatır olur. duvarda en küçük bir yamukluk varsa bile, aynaların açıları değişik olur ve bu da aynadaki görüntüyü bozar. bence iki büyük ayna kullanacağına değişik şekillerde kesilmiş ve yakın aralıklarla yerleştirilmiş küçük aynalar kullanabilirsin. hatta çok uğraşırım ben vaktim de sabrım da yeteneğim de var diyosan aynaların arasına değişik renklerde kompozisyonlar da çizip duvarı aynalarla oluşturulmuş kocaman bir resim şekline sokabilirsin ki nefis durur. benim de salon duvarına böyle bir planım vardı ama 1 yıldır plan olarak duruyor.
0
starlight
(16.08.07)
söz gelimi :

www.soargallery.com
0
starlight
(16.08.07)
(4)

3. sınıf amerikan filmlerinin aranılan oyuncusu

marcelorios
geceyarısı showtv de atv de falan yayınlanan havada panik, türbülans, cyborg , korkunç tehlike gibi saçma sapan adları olan filmlerde ,başrolde oynayan bir adam var.nasıl tarif edeyim , 35-40 yaşlarında , böyle ekşi suratlı , nemrut bir tip.filmlerinde dövüş falan olmuyor , genelde silahının kabzas
geceyarısı showtv de atv de falan yayınlanan havada panik, türbülans, cyborg , korkunç tehlike gibi saçma sapan adları olan filmlerde ,başrolde oynayan bir adam var.
nasıl tarif edeyim , 35-40 yaşlarında , böyle ekşi suratlı , nemrut bir tip.
filmlerinde dövüş falan olmuyor , genelde silahının kabzasıyla elemanları etkisiz hale getiriyor.
cnbc-e de yayınlanan bir dizi veya filmde de gördüm,yine aynı nemrut ifade.
kim bu adam


edit:michael dudikoff ,marc dacascos değil.
0
marcelorios
(07.08.07)
www.imdb.com dan filmlerdeki oyunculara bakabilirsin, zaten görünce hemen tanırsın. olmadı kesişen oyunculardan birisidir :)
0
kimlanbu
(07.08.07)
Craig Sheffer olabilir mi?
www.imdb.com
0
flawless victory
(07.08.07)
ahaha,işte bu adam .
çok teşekkürler
0
🌸marcelorios
(07.08.07)
gene nemrut suratlı ama sarı (ya da açık kumral) bir versiyonu var bu adamların. kırık burunlu o kimdi? sen bilirsin :)
0
can see
(07.08.07)
(11)

bsplayer yardim!

mentirosa
herzaman yaptığım gibi asırlar sonunda bir film indirdim, ama bsplayer da açmaya çalıştığım zaman tam 2. dakika etrafındayken bsplayer sorunla karşılaştı hata raporu vs. diye bir uyarı çıkarıyor, acaba sorun film değil ben miyim? boşuna mı uğraştım? düzeltmenin bir yolu var mıdır? (bu arada aynı fil
herzaman yaptığım gibi asırlar sonunda bir film indirdim, ama bsplayer da açmaya çalıştığım zaman tam 2. dakika etrafındayken bsplayer sorunla karşılaştı hata raporu vs. diye bir uyarı çıkarıyor, acaba sorun film değil ben miyim? boşuna mı uğraştım? düzeltmenin bir yolu var mıdır? (bu arada aynı filmi vlc media player, DivX Player ve nero showtime açıyor, ama o zaman da altyazı ekleyemiyorum)---hayır film korece olmasa dert etmiycem de...
0
mentirosa
(06.08.07)
media player classic i tavsiye ederim.
0
kimlanbu
(06.08.07)
gomplayer da çok hoştur.
0
flawless victory
(06.08.07)
o tarz hata veren $eylerde, hatalara ragmen oynatan vlc var diyorlar.
0
sourlemonade
(06.08.07)
mplayer derim baska bisey demem (evet windows icin de).
0
atomant
(06.08.07)
Abi bir de vlc'de v.b'lerinde altyazı meselesini ben de çözememiştim. Eğer denemediysen film dosya adıyla altyazı dosya adını tamamen aynı yap o zaman bulabiliyor altyazıyı. Bir de tabi film ve altyazı aynı mekanda olsun; bar, lokanta v.s.
0
colonizer
(06.08.07)
vlc playerin skin desteği var ama gene de itici geliyor. ayarlardan "arayüze geç" seçildiğinde hazır bir arayüze geçiyor. nispeten eli yüzü düzgün hale geliyor.
0
kimlanbu
(06.08.07)
1. BSplayer'ı yeniden kurmayı denersen ve yine aynı b.ku yerse büyük ihtimalle filmden. Filmin en azından bir kısmında problem olmayınca BSplayer bunu yapmıyor. Atıyorum, dosyanın 2. dk'sı civarında karşılaşılan bir bozukluk falan.
Dosyayı internetten indirirken arada sistem göçmesi,indiren programın göçmesi ya da ani elektrik kesintisi gibi bir şey yaşanırsa bu olabiliyor. Ya da indirdiğiniz dosya başka bir program tarafından indiren program ile aynı anda kullanılırsa (disk defragmenter, check disk, antivirüs taraması, başka bir download programı ya da başka bir versiyonun o dosyayı aynı anda hash vb... etmesi, gibi...) dosya kısmen bozulabiliyor.
2. BSplayer arkadaşların da belirttiği -özellikle GOM Player- gibi programlardan önce en baba programdı bana göre. Fakat sonra bu program satıldı, satılmaya başlandı ve satılan her bok gibi boka sardı, kalitesini ve samimiyetini yitirdi (program...samimiyet...?!?). Ama eski versiyonu hala birçok açıdan cazip. Mesela dandik bir altyazı var ise ve önden önden gidiyorsa CTRL-sol ok tuşu ile anında "geri kay lan!" diyebiliyorsunuz. Bu (gibi) yüz(ler)den bırakmak istemiyorsan bence de dursun yüklü. Ama önerilen diğer programlar da göz ardı etme, bulunsun
3. Eğer katır ile indiriyor isen, "official" versiyonu "mod"lara tercih ediyorsundur. Ama bozuk bir download yaptıysan, bazı "mod"ların "rehash" ve "import parts to the file" gibi özellikleri vardır. Bunlardan birini geçici olarak kurup, bozuk olan filmini yeniden download listene ekleyip (Sıfırdan başlar gibi.) sonra bu "download"a sağ klik yapıp "import parts to the file" seçeneğini kullanarak bozuk dosyanı bu download'a ekletebilirsin. Bu durumda program download yapacağı dosyaya senin bozuk dosyandan parçalar almaya başlar. Bozuk olan kısımları eklemez ve geri kalan kısmını da yeniden download etmeye başlar. Sonra "mod" versiyonu kapatıp kalan kısmı için "official" katır'ı yeniden çalıştırırsın.
4. VLC player ile altyazı çalıştırabilirsin. Ama en son versiyonu yükle, çünki eski versiyonlar altyazılarda atlamalara neden olabiliyor.
Altyazı ile VLC'ye divx oynatmak için:
- Önce VLC'yi aç.
- Sonra VLC'nin file menüsünden "dosya aç"ı tıkla.
- Burada açılan dosya sekmesinde "Aç:" sağındaki "Gözat..." dan divx filmini bul ve okeyle.
- Sonra "Use a subtitles file" kutusunu işaretle ve buraya ait olan "Gözat..."dan altyazı dosyanı bul, okeyle.
- Aşağıdaki gelişmiş seçeneklerden "Arabellek"in kutusunu işaretle, buradaki 300 değeri kalabilir, ama bilgisayarın yavaş ise altyazılara vakit bulabilmesi için 600 falan yapabilirsin.
- "OK" e tıkladığında başlaması gerekir.
Not: Eğer altyazılarında "tr karakter" sorunu yaşarsan dosya açma penceresinde subtitles yanındaki "Advanced Settings..."e gir ve oradan "ISO 8859-9"u seç. Mac kullanıyorsan "Mac Turkish"i seç.
0
laugh
(07.08.07)
codeclerden kaynaklanan bir sorun olabileceğini zannetmiyorum, ama yine de "k-lite mega codec pack"i öneririm. bütün video ve ses dosyalarını açabilirsin bununla. real player ve quicktime yüklemene de gerek kalmaz. www.free-codecs.com adresinden indirebilirsin.

oynatıcı olarak gomplayer öneririm. uzun süre bsplayer pro kullanıyordum. ayrıca vlc, media player classic'i de denedim. hem arayüz olarak, hem de kullanım olarak çok güzel. tam olmayan video dosyalarını başarıyla gösteriyor. belki de filmin 2. dk civarlarında bir sorun vardır. orayı atlayarak devam edebilirsin. gomplayer'ı www.download.com adresinden indirebilirsin.

eğer "k-lite mega codec pack" ve gom player'la açılmıyorsa sorun büyük ihtimalle video dosyasındadır.
0
edge_nabby
(07.08.07)
bazı bs player kullananlar gomplayer'a geçtiler bilgin olsun.
0
can see
(07.08.07)
VLC media player de altyazı çalıştırılabiliyor. Tabi denediniz mi bilmiyorum ama:

Dosya Aç seçeneğinden önce filmi seçiyoruz sonra ok e basmadan hemen altında Altyazı seçenekleri var onun yanında kutucuğa tick atıp, Ayarlar a basınca altyazı da seçebiliyoruz. Altyazı çok hafif silik oluyor (BS Player a nazaran) ama iş görür.
0
indeed
(12.08.07)
Hmm zaten yazılmış bu afedersiniz : )
0
indeed
(12.08.07)
(4)

Merak Ettim de

flawless victory
Polis arabasına çarpmanın ek bir cezası var mıdır?
Polis arabasına çarpmanın ek bir cezası var mıdır?
0
flawless victory
(06.08.07)
ekstradan bir "devlet malına zarar verme" cezası vardır
0
deckard
(06.08.07)
belediye otobüsüne vs çarpınca var da polis aracına çarpınca var mıdır bilmem. olsa olsa haklı olsanız bile siz suçlu çıkarsınız o kadar.
0
kimlanbu
(06.08.07)
belediye otobusune carptiginizda yol actiginiz "gelir kaybı"nı tazmin ediyorsunuz. Polis araçlarında böyle bir gelir kaybı olmasa da belki ikame masrafları size yıkılabilir.
0
mat couthon
(07.08.07)
belediye otobusune carpınca kamu hızmeti engellenmıs oluyor burdan dolayı bi tazmınat oduyorsunuz, polis de aynını bahane edebilir.
0
bryan fury
(07.08.07)
(5)

utorrent ayarları

metalman
256 kbps den 1024 e geçişimizi kazasız belasız tamamladık fakat bir sorunum var..utorrent kullanıyorum ve yeterli seeds olmasına ragmen 256 kbps deki hızımdan farklı bir durum yok..youtube dan gayet iyi bir performans alıyorum fakat torrent de tık yok..acaba bunun bir ayarımı var bilen ilgilenen var
256 kbps den 1024 e geçişimizi kazasız belasız tamamladık fakat bir sorunum var..utorrent kullanıyorum ve yeterli seeds olmasına ragmen 256 kbps deki hızımdan farklı bir durum yok..youtube dan gayet iyi bir performans alıyorum fakat torrent de tık yok..acaba bunun bir ayarımı var bilen ilgilenen varsa bi zahmet el atalım ya itelim ilerlesin bişi olsun işte..
0
metalman
(06.08.07)
Pek alakası olmayabilir ama ayarlarından 1024 veya yakın bağlantı türünü seçin bi isterseniz. Belki 256 olarak kalmıştır.
0
colonizer
(06.08.07)
hız artışının torrente direk yansımasını beklemeyin, toplam paylaşım hızı ve o dosyayı indiren kişi sayısı bellidir. diyelim 10mb/s lik bir akış var 10 kişi indirse adam başı 1mb/s hızınız olur, 100 kişi olsa 100kb/s hıza iner.

azureusta kümeye ait ortalama download ve upload hızları yazıyor, eğer indirme hızınız kümenin ortalama hızından düşükse problem vardır yoksa normal.

nat ayarları veya modemden port açmak gibi şeylerle hız artışı sağlanıyor, ekşi duyuruda var nasıl port açılacağı.
0
kimlanbu
(06.08.07)
Seçenekler > hız rehberi (Ctrl+G) ordan xxx/256 yı seç.

256k kullanırken orası xxx/56 da ayarlı alması lazım, şimdi onu xxx/256 yapınca kurulabilecek maximum bağlantı sayısını düğüm sayısını filan bişileri arttıracak ama dedikleri gibi olay kaynağa da bağlı.
0
3200
(06.08.07)
fakat unutulmamalı ki genel olarak bir yavaşlık var şu aralar. 1 Mbit'in Performansı yerlerde. Tabi bugün için normal birşey bence. En az 3 gün içinde daha hızlı bir performans alacağımıza eminim
0
deckard
(06.08.07)
kullandığın tracker ile alakalıdır. indirdiğin dosyaya göre bile değişebilir. bu hızın artılarını kullanıp güzel torrent sitelerine üye olmaya bakın. hatta torrentturk falan var orada sürekli seed yapın. 4 tane 256 1 1024 ü besleyebileceğinden dolayı artık daha zevkli olacak bu paylaşım ortamları. bir de herşeyi indirmeye çalışmayın sonra boşu boşuna siliyorsunuz. seçici olmak lazım.
0
ozdek
(06.08.07)
(5)

yazım denetimi olmayan firefox 2.0

can see
var mı?iptal etmek istemiyorum. içinde hiç olmasın istiyorum. döner istiyorum, dönmesin istiyorum...
var mı?
iptal etmek istemiyorum. içinde hiç olmasın istiyorum.
döner istiyorum, dönmesin istiyorum...
0
can see
(06.08.07)
Tools->Options->Advanced->Browsing->Check my spelling as i type
0
fredi
(06.08.07)
iptal etmek istemiyorum. hiç olmasın istiyorum.
0
🌸can see
(06.08.07)
kurarken "custom" seçilirse bir ihtimal yüklememesini sağlayabilirsiniz. problem "hem xim olsun hem yye degmesin" olsa fredinin çözümü işe yararmış ama :)
0
kimlanbu
(06.08.07)
piyasa yeni ve lütfen bu kez güvenilir bir tarayıcıya ihtiyaç duyuyor.
ha firefox + google ha microsoft.
al birini göm ötekinin içine.
0
🌸can see
(06.08.07)
eski versiyon kullanman lazim o vakit.
0
x daemon
(06.08.07)
(1)

torrent

undarist
bana torrent sitesi davetiyesi verebilecek olan ya da davetiye istemeyen türkçe torrent sitesi bilen var mı?mail adresim: [email protected]
bana torrent sitesi davetiyesi verebilecek olan ya da davetiye istemeyen türkçe torrent sitesi bilen var mı?

mail adresim: [email protected]
0
undarist
(05.08.07)
of ya demonoid kapatmış üye alımını gene, davetiye yollayan olursa süper olur.

kimlanbu ctrl+alt+q gmail nokta kom
0
kimlanbu
(06.08.07)
(5)

altyazili indirilen divx icindeki altyazi nasil cikartilir?

islakkedicorbasi
aradim ama varsa da bunu aciklayan bir baslik bulamadim, o yuzden soruyorum, boyle birsey yapilabilir mi? evetse ne ile? halihazirdaki altyazilari cikartip Turkce altyazi yerlestirmek istiyorum. tesekkurler
aradim ama varsa da bunu aciklayan bir baslik bulamadim, o yuzden soruyorum, boyle birsey yapilabilir mi? evetse ne ile? halihazirdaki altyazilari cikartip Turkce altyazi yerlestirmek istiyorum. tesekkurler
0
islakkedicorbasi
(05.08.07)
resimde yazi falan yok. daha dogrusu kapkara bir $ey. ancak $oyle sorayim once. gomulu altyazidan mi bahsediyorsun?
0
katafalk
(05.08.07)
film altyazi ile produce edildi ise imkansiz gibi bir $ey.
0
sourlemonade
(05.08.07)
videodaki bütün karelere işlenmiştir o altyazı, çıkaramazsın. sadece 1 kareyi ele alalım, bildiğimiz fotoğraf karesi gibidir. jpg uzantılı bir dosyayı paint ile açın bir şeyler karalayın ve kaydedin. evet şimdi arkadaşınıza bu resmi yollayıp çizdiklerinizi silmesini söyleyin, hade len diyecektir. durum yaklaşık böyle birşey. tek fark temizlenmesi gereken binlerce resim var.

sadece şunu yapabilirsin diyelim videoda bir kanalın logosu var ve seni rahatsız ediyor, ona yakın piksellerdeki renklere bakarak o kısmı maskeleyen programlar var. bu şekilde daha az dikkat çekici hale getirebilirsin.
0
kimlanbu
(05.08.07)
kötü bir öneri daha, sen de videoya altyazıyı göm ama arka plan transparan olmasın. siyah üstüne beyaz veya siyah üstüne sarı yap. izlenebilirlik düşecektir ama son çare olarak baş vurulabilir.

videoyu baştan indirmek en güzeli, bi ara yanlışlıkla ispanyolca altyazılı bir film indirmiştim üşenmeyip baştan indirdim.
0
kimlanbu
(05.08.07)
resimde hata oldu, kaldirdim hemen, evet gomulu gelen bir altyazi var ustunde. sanirim yolu yok cikartmanin, tesekkurler cevaplar icin.
0
🌸islakkedicorbasi
(05.08.07)
(4)

dumbbell ile calisma teknikleri

tahret muslugu
nelerdir? ya da önerebileceğiniz, hadiseyi resimli anlatan bir site var mıdır?
nelerdir? ya da önerebileceğiniz, hadiseyi resimli anlatan bir site var mıdır?
0
tahret muslugu
(05.08.07)
şöyle bi site var.

www.bodyforumtr.com
0
darkpower
(05.08.07)
www.vucutcu.com

hangi bölge için hangi hareket gerekiyor,buradan bakabilirsin.
0
marcelorios
(05.08.07)
bir uzmana danış öyle çalış derim naçizane. 4 sene önce spor salonunda bilinçsizce çalıştım 5kg ile başlayıp 10kg a çıktım bir ay içinde. sol kolumda dirsekten başlayıp serçe ve yüzük parmağıma kadar giden devamlı bir uyuşma başladı. 24 saat uyuşuk halde kalıyordu. doktora gittim sinirleri zedelemişsin dedi merhem verdi postaladı. salon hayatı da bitti tabi.
0
kimlanbu
(05.08.07)
Bugün de millet body'e merak sarmış hayırdır..

bodyforumtr'deki yazı güzel onu oku.
Ayrıca kendi yazdığım beslenme tekniği yazım da işini görür.
www.bodyforumtr.com
Geriye bir de işin dinlenme kısmı kalıyor. Onun için de İstikbal mağazalarını öneriyorum.
0
arnold schwarzeneger
(06.08.07)
(5)

direksiyon sınavı gözetmenleri art niyetli mi?

atmosphere
dün direksiyon sınavına girdim.sadece 8 ders araba süren bir kişi olarak gerçekten çok iyi sürdüm.stop ettirmedim,sinyal verdim,ışıklara riayet ettim,40'ı geçmedim,sert fren yapmadım,vites değiştirirken çok rahattım(vitese bakmadım hiç),ayna-koltuk ayarı yaptım,heyecan hiç yoktu zaten.hatta önümde t
dün direksiyon sınavına girdim.sadece 8 ders araba süren bir kişi olarak gerçekten çok iyi sürdüm.stop ettirmedim,sinyal verdim,ışıklara riayet ettim,40'ı geçmedim,sert fren yapmadım,vites değiştirirken çok rahattım(vitese bakmadım hiç),ayna-koltuk ayarı yaptım,heyecan hiç yoktu zaten.hatta önümde trafik kazası vardı o keşmekeşte bile rahat bir şekilde sol şeride geçtim.rahat olduğumu göstermek için sohbet ettim gözetmenlerle...

sonuç 65 ile kaldım.bütün not kırma kriterlerini inceledim.sonuçta oradaki hataları yapmadım.sadece kalkarken el frenini indirmeyi unuttum.bunun dışında gözle görülür bir hata yapmadım.kendim bile şaşırdım bu duruma hatta.

şimdi 30lira daha verip haftaya tekrar sınava girecekmişiz.acaba bu uygulama daha çok insan bırakarak devlete daha çok para kazandırma,buna müteakip devlet tarafından iyi çalışan olarak ödüllendirilmek midir?devlet tarafından ihtar almadan uzun süre arka koltukta oturarak para almanın kriteri bu mudur?

not: kesinlikle kötü sürmedim bunu unutmayın.araçtan indiğimde ben bile şaşırdım.sonuçta 8kere araç sürmüş bir kişiyim.internette araştırdım 65le kalan çok insan var.bu ne rezilliktir biri açıklasın lütfen.
0
atmosphere
(05.08.07)
sonuçlar bir siteden falan öğrenilebiliyor mu? yoksa her sürücü kursu kendi sonuçlarını mı açıklıyor?
0
harzem
(05.08.07)
2000 de ehliyet aldim.
direksiyon sinavindan 1 gun once araba kullanmayi ogrendim. o da 2-3 saatlik bir calisma.
sinavda hatalar yaptim, yanlis park ettim sonunda da.
lakin hic istop ettirmedim, cok rahat davranmaya calistim her seye ragmen.

sonuc,
ne ehliyet kursu derslerine devam etmis ne de direksiyon derslerine devam etmis biri olarak, derslere duzenli giden bicok teyze alamadi, ama ben aldim ehliyeti.

benim sinav gunumde ve yerinde girseydin, kesinlikle ehliyeti alirdin.

ve sistem berbat bizde. maalesef.
0
la traviata
(05.08.07)
şimdi kursu aradım 10yıldır araba süren birini bırakmışlar.bir de o kursa gelenlerin çoğunun arabası yok,kursta öğreniyorlar herşeyi.o kadar zamanda sürücü refleksi olmaz zaten.artı sürücü refleksi gerektirecek durum yoktu,boş yolda gittim çünkü.

edit: arkada koltukta "buraya da praktiker açılmış,praktiker şöyle böyle" diye geyik yapan onlardı.sanki shuttle ekspresle kefkene gidiyor adiler.oray eğinvari tepkim de şu: onların gözetmenliğine de insanlığına da sıfır veriyorum!
0
🌸atmosphere
(05.08.07)
arkadaşım sadece şehir içinde 50km/s hızı biraz geçti diye sınavdan kaldı, gözetmenlere ulaşmak için çok uğraştı ama kurs bilgi vermedi, iyiki de vermedi gidip boğacaktı adamları.

ellerinde genelde bir check list oluyor, dün de buna benzer bir soru sorulmuştu. sürüş esnasında yapman gerkenlerin yanı sıra sürüşe başlamadan ve sürüş bittikten sonra da yapman gerekenler var. eğer onlardan önemli bir kaç tanesini atladıysan puanın düşmüş olabilir.

ne kadar iyi kullandığına değil tribünlere ne kadar iyi oynadığına puan verilir. ehliyet alana kadar azıcık rol yap ondan sonra istediğin şekilde kullan. istediğin şekilde derken trafik canavarı ol demiyorum sadece göstermelik hareketler olan ayna, koltuk, lastik, el freni gibi kontrollerden bahsediyorum.gerçek hayatta milyon kere başına gelecek, el freninin çekili unutacaksın, arabayı stop ettireceksin vs. ayrıca koltuk ayarı, ayna ayarı gibi şeyler ayarsızsa seni zaten rahatsız edeceği için gereklilikten dolayı düzelteceksin, şov yapmak için değil.
0
kimlanbu
(05.08.07)
sıra no B - D - E EHLİYETLER İÇİN DİREKSİYON SINAVI KRİTERLERİ

*Aracı Çalıştırma ve harekete geçirme usul ve kurallarına uymuyor. Emniyetli ve rahat kalkış yapamıyor. -2 puan

*Durakladığı veya parkettiği yerden çıkarken yoldan geçen araçlara geçiş kolaylığı sağlamıyor, kontrolsüz ve işaretsiz çıkış yapıyor. -5 puan

*Şerit izleme kurallarına uymuyor. Uygun şeritten gitmiyor. Şerit değiştirme kurallarına uymuyor. -5 puan

*Hız kurallarına uymuyor. Hızını ayarlamada başarısız bulundu. Hız sınırlarına dikkat etmiyor. -5 puan

*Önündeki aracı yakından takip ediyor. Takip mesafesinin yeterli olup olmadığı hususundaki kontrol metodunu bilmiyor. -5 puan

*Önündeki aracı sollayıp geçme kurallarına uymuyor. -5 puan

*Kendisini geçmek isteyen araçlarla ilgili çekilme kurallarına uymuyor. -5 puan

*Kavşak yaklaşımlarında doğrultu değiştirme (Dönüş) kurallarına uymuyor. -5 puan

*Kavşaklardaki karşılaşmalarda ilk geçiş hakkı kurallarına uymuyor. -5 puan

*Araçların manevralarıyla ilgili kurallara uymuyor. Manevra becerisi zayıf bulundu. -5 puan

*Karşıdan gelen trafikle karşılaştığında geçiş kolaylığı sağlama kurallarına uymuyor. -5 puan

*Durma, duraklama, parketme, indirme, bindirme, kapıların açılmasıyla ilgili kurallara uymuyor. -5 puan

*Yaya geçidi, okul geçidi ve demiryolu geçidi yaklaşımlarında kurallara uymadı, geçiş hakkı vermiyor. -5 puan

*Okul taşıtlarıyla geçiş üstünlüğü hakkına sahip araçlarla karşılaştığında ilgili kurallara uymuyor. -5 puan

*Eğimli yolda aracı harekete geçirmede başarısız bulundu, eğimli yolda hareket etme kurallarına uymuyor. -5 puan

*Aracı harekete geçirmede, yavaşlatıp durdurmada, kumanda panellerine yeterince intibak edemiyor. Vites değiştirme becerisi zayıf. -10 puan

*Genel olarak direksiyon hakimiyeti zayıf. -10 puan

*Ses cihazını ve araçların ışıklarını gereksiz yere ve amaçları dışında kullanıyor, gerektiğinde kullanmıyor. -2 puan

*Işık sisteminin, ısıtma ve havalandırma tertibatının kumanda düğmelerinin yerlerini bilmiyor ve kullanamıyor. Soğutma, yağlama, şarj ve yakıt göstergelerini ve anlamlarını bilmiyor. -2 puan

*Aşırı derecede heyecanlı ve telaşlı bulundu. Bu haliyle dikkati dağınık görüldü. -10 puan

------------------------

puanlama sistemi bu...
sınav gözetmenleri art niyetli mi sorusunun cevabını bilemiyorum fakat şöyle bir olaya denk gelen bir arkadaşım var: 8-9 yıl belki biraz daha fazla yıl önce, küçük bir yerleşim biriminde, sınavdan 4yada daha fazla seferdir kalan ancak aktif olarak araç kullanan ve iyi kullanan kişi son sınavda ehliyeti almaya hak kazanıyor. kucuk yer, ayni kisiye denk geldiginden soruyor, "bu sefer sınavı niye geçtim, her şey aynıydı" cevap şaşırtıcı: "saçlarını kestirmişsin, adama benzemişsin"

ben sınava girerken bu olay hep aklımı meşgul etti. dövmeler falan, saçlar kırmızı, acaba uzun kollu bir şeyler mi giysem diyorum, sonra yok artık hangi devirde yaşıyoruz hem de istanbul'da diyorum, hem uzun kollu giysem saçları ne yapayım sınav için boyatacak değilim vs.vs. tedirgin bir şekilde girdim sınava ve geçtim, korktuğum başıma gelmedi :)
0
1980
(05.08.07)
(8)

Kablo tv ve S bandı

iron
Bugün eve kablo tv bağlanacak lakin evdeki televizyonları yokluyorum ürünlerin web'deki açıklamalarında tuner'larında s-band'ı olduğunu söyledikleri halde televizyonların menülerinde s bandı ile ilgili hiç bir şey yok. bağlandığında nasıl görüntü alacağız bu televizyonlardan?televizyonlardan biri şu
Bugün eve kablo tv bağlanacak lakin evdeki televizyonları yokluyorum ürünlerin web'deki açıklamalarında tuner'larında s-band'ı olduğunu söyledikleri halde televizyonların menülerinde s bandı ile ilgili hiç bir şey yok. bağlandığında nasıl görüntü alacağız bu televizyonlardan?
televizyonlardan biri şu :
philip 21pt1557/01
www.weblebi.com

biri de şu : www.hepsiburada.com

henüz yayın olmadan benim test etmem abes gözüküyor lakin en azından menülerinde s bandı ile ilgili bir seçenek falan görmem lazımdı diye düşünüyorum. yanlış mıyım?
0
iron
(04.08.07)
arkadaşımın evinde eski bir televizyon vardı, yanlış olmasın philips ti. s bandı eksikti, bazı kanalları izleyemiyorduk. servislerde ve tamircilerde sonradan bant ekleyebiliyorlar haberin olsun.
0
kimlanbu
(04.08.07)
s bandi olmasa bile, uhf + vhf3'te cikiyor kanallar.
0
sourlemonade
(04.08.07)
assert h haklı. Bizim eskisinde de S-bandı olmadan UHF, VHF-1 ve VHF-2'den izliyorduk. Hatta UHF pek işini görmez senin, daha çok anten için o. VHF ve VHF-3'den kanalları izleyeceksiniz.
0
deckard
(04.08.07)
ilk tv'de zaten s bandı varmış.detaylarda yazıyor.öbürü de vestelin ürettiği seg.onda da kesin vardır.benim 20yıllık siemensimde yok.atv'yi seyredemiyorum örneğin.sen kanal aramaya gir o hepsini bulur dert etme.bunlar yeni tv'ler çünkü.
0
hepi kro
(04.08.07)
eski tvlerde olmayabilir ki 10 seneden eski falan diyeyim. yenilerde dert etmeyiniz kablotv destekler.
0
ozdek
(04.08.07)
sanirim bazi kanallar (simdi hangileri olduklarini hatirlamiyorum ama atv vardi icinde) bandin sonunda oldugu icin yakalayamiyorsun. ama bizim 15 senelik sony yapiyordu bunu.olmadi televizyon tamiriyle ilgilenen kisiler tuneri degistirip halledebilir
0
cosysop
(04.08.07)
s bandı mevcut. genel özelliklerden sondan üçüncü.
0
ezeriko
(04.08.07)
cevaplar için teşekkürler, otomatik arama yapınca vhf ve uhf bandlarında buluyormuş iki tv de. ben sony'lerde s bandından kanalların numara ile de seçilebildiğini hatırladığımdan bana garip geldi s bandı ile ilgili hiç bir seçenek olmaması tv'lerde. zaten kablo tv bağlantısını yapan eleman geldiğinde tv'leri görünce direkt bunlar destekler dedi. uyducuların sabotajına geldim diye korkmuştum :)
0
🌸iron
(04.08.07)
(7)

kedi psikopat oldu

zittirulp
oncelikle (git: 10721)eve gelirken yan bahçede yine karsılastım kediyle yaklasıp elimi uzatana kadarcok masum duruyordu elimi uzatınca tıslayıp pati attı hatta pence vurdu. sonra kacmaya calısırken ustumdeki hırkayı üstüne atıp yakaladım ama inanılmaz sesler cıkartarak debelenmeye tırmalamaya başlad
oncelikle (git: 10721)

eve gelirken yan bahçede yine karsılastım kediyle yaklasıp elimi uzatana kadarcok masum duruyordu elimi uzatınca tıslayıp pati attı hatta pence vurdu. sonra kacmaya calısırken ustumdeki hırkayı üstüne atıp yakaladım ama inanılmaz sesler cıkartarak debelenmeye tırmalamaya başladı eve sokana kadar agzıma zıçtı resmen. ısırarak baş parmağımın tırnağımı deldi. eve bırakınca da sote bi yere saklandı hala yaklasınca tıslamaya devam ediyor. sorum şu ki kedim canavara mı dönüştü bundan sonra ki hayatını kötü kedi şero modundamı geçirecek? resmen korkuyorum şu an kediden. ayrıca dışarda kaldığı zamanda bi hastalık kapmış olabilirmi? beni baya bi kanattı çünkü.
0
zittirulp
(04.08.07)
uyurken dikkat etmen gerekir mi acaba? (csssss)
0
can see
(04.08.07)
geçmiş olsun, yakalayıp eve getirebilmenize sevindim, gece açık balkon-pencere bırakmayın da kaçmasın yine. kendisi bir hastalık kapmış olsa da size bulaştırmaz. dağbaşında oturmuyorsanız kuduzdan korkmanıza gerek yok. elinizi sabunla yıkayın ve dezenfekte etmek için tentürdiyot sürün, yeter. evde olan biten bir şey yüzünden değil yalnızca kızgınlık dönemine girmiş olduğu ve çiftleşme dürtüsüyle sokağa kaçtıysa hayatı böyle geçmeyecek, en fazla 1 hafta sonra eski haline döner. bir an önce veterinere götürüp kontrolden geçirmekte ve kızgınlığı geçince kısırlaştırmakta fayda var. dişiyse ensede ısırıklar vs yüzünden yaralar, erkekse de kavga yüzünden burnunda falan çizikler olabilir. özellikle eve alışkın kediler sokakta çok tedirgin ve ürkek davranır, kimseye yaklaşmazlar. ondan korkmayın, aslında o da korktuğu için böyle davranıyor. yoksa kendine güvenli haldeyken bir kedi dünyayı umursamaz, ormanlar kralı modunda takılır. artık güvendiği, bildiği yerde olduğu için bir süre sonra eski haline dönecektir, sokakta yaşadıkları onu çok sarsmış olmalı.
0
zen spider
(04.08.07)
bir sokak kedisinden feci dayak yemis olabilir. cunku benimkinin psikolojisi kedilerden dayak yedigi zaman direkt bozuluyordu, ben dahil her seyden cilginca korkuyordu. "acaba bu da mi bana zarar vermeye geldi?" dusuncesinde oluyorlar herhalde. bir-iki gun fazla ustune dusmeyin, bekleyin derim.
0
boshi
(04.08.07)
sedece o tatsız günlerinden birini geçirmiş olabilir biraz zaman tanımakta fayda var.
0
taylor durden
(04.08.07)
aşıları tamsa size bir şey olmaz, sadece yarası var mı diye kontrol edin. bizimkinin yüzünde façalar vardı resmen :) bir de kulağını ısırmışlar, delinme noktasına gelmişti.

ayrıca kediyi evde aç bırakın, ondan sonra sevdiği mamayı koklatın afedersiniz köpeğiniz olur.
0
kimlanbu
(04.08.07)
kedilerde kuduz neyin oluyo mu?
allah korusun:S
0
sakingitarist
(04.08.07)
ahah. işte bu komik.

sen başlığı açınca google bak bu reklamı yolladı sağ tarafa.

"hayvan yakalama sistemleri"
www.canliyakalama.com

reklam olmasın diye link vermem genelde ama bu toplumsal sorunlara duyarlı ticari girişim tüm dünyada bilinmeli.
senin için şunu beğendim (bir dahaki sefere artık)

(CY 120) Küçük Canlı Yakalama
13 x 13 x 47 cm. ebadında yapılmış olup 1100 gr.
0
can see
(05.08.07)
(5)

küresel ısınma ve sular tükeniyor yalan mı?

demlikposet
şimdi bilmiyorum sadece bir soruyorum..atmosferde karbondioksit birikiyor bir ton şey oluyor, ve mevsim normali sıcaklığı artıyor biz bunun adına küresel ısınma diyoruz.ısınıyoruz,sular buharlaşıyor fln..hep aklıma küçükken okuduğum bir kitap geliyorbir su damlacığı vardı, önce buluttaydı yağmurla d
şimdi bilmiyorum sadece bir soruyorum..

atmosferde karbondioksit birikiyor bir ton şey oluyor, ve mevsim normali sıcaklığı artıyor biz bunun adına küresel ısınma diyoruz.

ısınıyoruz,sular buharlaşıyor fln..

hep aklıma küçükken okuduğum bir kitap geliyor

bir su damlacığı vardı, önce buluttaydı yağmurla düşüyordu, göllere, sonra bardakla çocuk içiyordu sonra kanalizasyonden denize gidiyordu, sonra buluta gibip başka ülkeye düşüyordu..

yani ortada olan bir damla hep var, ya akarsuda ye bulutta ya kanalizasyonda


e bu damlalar nerde de sular kuruyor
bizden gidip kutuplara mı düşüyor(e onlarda eriyor)
çöllere mi düşüyor(hala kuru)

bu denklemin bir yerinde hata var ama neresinde
bi buldurun be
0
demlikposet
(04.08.07)
esas olay dengenin bozulması. eskiden kurak olan yerleri sel basması, eskiden deli gibi yagmur yagan yerlerin kurak olması. bu sekilde devam etmesi de yaşam alanlarını değiştirmek zorunda bırakıyor ki esas problem bu.
0
nihilanth
(04.08.07)
evet o damla hep ortalıkta ama buz olacağı yerde su o yüzden kutup ayıları duracak yer bulamıyor .
0
taylor durden
(04.08.07)
komplo teorisi gibi olacak ama amerika uydularıyla mikrodalga vasıtasıyla buharlaştırıyor sularımızı (evet hakkaten bilim kurgu oldu)
0
kimlanbu
(04.08.07)
günden güne daha fazla enerji tüketiyoruz, enerji üretirken de ısı açığa çıkıyor.
enerjiyi kömürle, petrolle, doğal gazla ürettiğinizde ısı açığa çıkıyor,
rüzgarın önüne koyduğunda dahi bir yerde enerji kazanırken bi yerde o rüzgarın gittiği yerde yapacaklarına engel olmuş oluyorsun.
nehirlere baraj kurduğunda yine aynı rüzgar örneğindeki gibi.

peki ben de bir soru sorayım mevcut ısı üreten teknolojilerden elde ettiğimiz enerjiyi sabit tutarak güneşten ürettiğimiz enerjiyi arttırsak bu küresel ısınmaya karşı bir çare olur mu? daha doğrusu güneş enerjisi elde ediyor olmak yaklaşık olarak o elde edilen enerji miktarınca yerkürenin soğumasına sebep olur mu?
0
iron
(04.08.07)
olur tabiki ama bu OLMAZ değil O LA MAZ, malum petrol şirketleri(devleri ahtapotları izin vermez, niye versin ki)

rüzgar enerjisi de var olan yatırımların arasında en karlısı, bir panel kurmak 100bin dolardı ve 1 senede parasını çıkarıyordu(Fiyat yalandıysa bile oranlar yakın)


ben bambaşka bir soru sorucam şimdi,
ben çeşmeyi açık bıraksam suyu azaltır mıyım kuruturmuyum!

açtığım su akıp kanalizasyona veya denize gidiyor(hem fikiriz)

su gene bu bölgede ki, gene buharlaşıp su olucak akıcak bölgedeki nemi arttıracakmış gibi geliyor, yani çeşme akarken vicdanım sızlıyor ama bazen de bıraksam mı mk, iyilik mi etmiş olurum diyorum..
bilen biri yok mu
0
🌸demlikposet
(05.08.07)
(1)

hidden data sending

nihilanth
kaspersky surekli explorer.exe nin böyle bisey yaptıgını soyluyor. trusted zone a aldım ben de. bu olagan bir sey degil mi? ne topluyor microsoft bizden böyle?
kaspersky surekli explorer.exe nin böyle bisey yaptıgını soyluyor. trusted zone a aldım ben de. bu olagan bir sey degil mi? ne topluyor microsoft bizden böyle?
0
nihilanth
(04.08.07)
en temizi proactive defense seçeneğini kapatıp kadere razı olmak :)
0
kimlanbu
(04.08.07)
(7)

kedim kaçtı gelmiyor

zittirulp
iki üç gün önce kedim balkondan (2. kattan) düştü aşağı indim almaya beni görünce fırladı gitti bakakaldım arkasından. ertesi gün tekrar bahçede gördüm yine gittim almaya bu sefer böyle bi tıslamalar bi hönkürmeler yine kaçtı sonra.o günden beri çıkıyorum aramaya hep çevrede dolaşıyor ama ben yaklaş
iki üç gün önce kedim balkondan (2. kattan) düştü aşağı indim almaya beni görünce fırladı gitti bakakaldım arkasından. ertesi gün tekrar bahçede gördüm yine gittim almaya bu sefer böyle bi tıslamalar bi hönkürmeler yine kaçtı sonra.o günden beri çıkıyorum aramaya hep çevrede dolaşıyor ama ben yaklaşınca kaçıyor.şimdiye kadar (1.5 yaşında) hiç dışarı çıkmamıştı. acep özgürlüğüne kavuştuğu için çokmu mutlu oldu hayvan? başlarım özgürlüğüne diyip o kediyi nasıl geri getirebilirim.
0
zittirulp
(03.08.07)
ya$i gelmi$ dogaldir, kisirla$tirmadiysaniz ve cikartmadiysaniz hic disari hayvan napsin ?
0
notorious
(03.08.07)
evde sevimlilik abidesi olan kedimiz dışarı dolaştırmaya çıkaran babam eve geri götürmek için omzuna alınca dikiş atılacak seviyede dudağını yardı. dikkatli yaklaşmanızı tavsiye ederim.

bizim kedi kaçtığında 3 gün sonra bulduk çok zayıf düşmüştü, ekmek elden su gölden alışan kedi dışarıya çok zor alışır. bence bırakmayın kedinizi sokakta

bizim kedi de dışarıdayken ev ahalisinden kimseyi tanımıyor, tasması takılı olmasa geri getirmenin imkanı yok. elinize almaya çalışınca pıhlıyor ve saldırıyor. sadece apartmana sürükleyerek sokuyoruz orada kendine geliyor. eğiliyoruz, omzumuza zıplıyor o şekilde asansöre bindirip anca alabiliyoruz eve. gönlü olmadan dokunmaya kalkarsanız parçalıyor. annem de nasibini aldı, omzuna zorla alınca saçına saldırmış.

bi ara tasmasını çıkarttırıp kaçtı yakalamak bir kaç saatimizi aldı. evdeki taşıma kutusunu getirdik ve 3-5 çiziği göze alıp soktuk içine. taşıma kutusu olmadan yakalamak biraz zor.

ilk önce kedinizin sevdiği yiyeceği hazırlayın, tavuk olur balık olur. sonra kayak eldiveni vs gibi elinizi koruyacak bir eldiven ayarlayın. pet shoplarda fırın eldiveni kullanıldığını gördüm. elinizi koruyacak bir şey olsun da. bir adet de havlu hazırlayın.

kediye mamayı verin korkutmayın, güvenini kazanın. sonra eldivenle yakalayın ve taşıma kutusuna koymaya çalışın. çok depreşirse havluya sarmanız gerekebilir.

yalnız kediniz bir süre size güven duymayacak haberiniz olsun. elinizi sevmek için kaldırdığınızda bile korkacak.
0
kimlanbu
(03.08.07)
o kedi artık senin değil gibi görünüyor. boşver ne hali varsa görsün. sahibini ısıran sahibinden kaçan hayvana dokunmamak lazım.
0
ozdek
(03.08.07)
biraz sabredin 2 gün içinde dönmesi lazım eve. yalnız bazen katları karıştırıyorlar, ya da apartmanın dış kapısında bekliyorlar sadece.
geri gelir ama çok büyük ihtimal.
0
pispinti
(03.08.07)
kimlanbu'nun dediği gibi taşıma kutusu olmadan herhangi bir kutuyla yakalamaya çalışmak zor. sokakta kesin aç kalmıştır. eğer yemeği elinizle verirken yakalayamazsanız bir de şunu deneyin: sevdiği yemeği kutunun en dibine koyup kutudan biraz uzakta bekleyin, girer girmez kapağını kapatın. gerçi numaralar yapacaktır, içine tam girmeyebilir, patiyi uzatıp yemeği alıp kaçabilir siz kapağını kapatamadan falan... aslında kedi kapanları var bu durumlar için, belki veterinerizde vardır, ödünç verebilir.
kediyi yakalayınca da bir an önce veterinere götürüp kışırlaştırın derim. evde yaşamaya alışmış hayvan sokakta kendini koruyamıyor, bu yüzden kızgınlık döneminde bırakayım, rahatlayıp gelsin demek çözüm değil.
0
zen spider
(03.08.07)
benim başıma daha korkuncu gelmişti. rahmetli kedimi kısırlaştırdıktan sonra veteriner kafasına huni gibi birşey geçirmişti ameliyat yerini yalamasın diye. ve nasıl olduysa evden kaçtı o halde.. sokakta kafasında huniyle dolaşan bir kedi düşünsenize!!! :O
epey bir takip ettim. çayırlık bir yerde gördüm kedimi. yavaşta yaklaştım. tam kaçacağı anda rüştü misali uçup yakaladım. ameliyatlı olmasından dolayı benden atik davranamamıştı rahmetli kedim.

sizinde tek çareniz bu gibi duruyor. yavaşça yanına yaklaşıp ondan daha atik bir şekilde yakalamanız.. tabii tırmık mırmık yiyebilirsiniz ama gülü seven dikenine katlanır..!
0
asabi
(03.08.07)
kuru mamayı bı çanağa dokun. tıngır tıngır cıkan o ses kedinize çölde serap gibi gelir fırlar direk. ben çok uzun bir süre kedimi bu şekilde yola getiriyordum bı şekilde evden çıktığı zaman.
0
ayanux
(04.08.07)
(5)

ankara'da su kesintisi

hepi kro
2 gün sular kesik 1 gün var.bu olay aralığa kadar devam edecekmiş.çevremde hummalı bir bidon satışı görüyorum.nakliye araçları bile sırf bu işlere yoğunlaştı ankarada.ister istemez insanın aklına geliyor: acaba melih gökçek'in plastik fabrikası mı var?
2 gün sular kesik 1 gün var.bu olay aralığa kadar devam edecekmiş.çevremde hummalı bir bidon satışı görüyorum.nakliye araçları bile sırf bu işlere yoğunlaştı ankarada.ister istemez insanın aklına geliyor: acaba melih gökçek'in plastik fabrikası mı var?
0
hepi kro
(03.08.07)
o bidoncularin kimiyle anlasma yapip cebine bir seyler indirmis olabilir.
0
hlathguth
(03.08.07)
valla her $ey olabilir.
nasil unakitan yasa cikarttiktan sonra oglu yumurta fabrikasi kurdu, bu da yapmi$tir. hepsi ayni bunlarin.
0
sourlemonade
(03.08.07)
haberlerde izledim 3-4 gün önce, bidon toptancısında adamlar kavga ediyorlar bidon almak için, toptancı "merak etmeyin hepinize yetecek kadar var hepinize vereceğim" diye bağırıyordu.

adamlardan bir tanesi parasını ödediği bidonları almaya çalışıyor, bir diğeri o bidonlara saldırıyor.

plastik fabrikası var mıdır bilmem ama çıkarsa da şaşırmam.
0
kimlanbu
(03.08.07)
ya zaten bilindiği için ithal bile edildi nedir yani. metroya çok güzelleri gelmiş 200 ltlik modüller birbirine bağlanabiliyor kapıdan sığabiliyor falan. alacaksan ondan almak lazım valla koy küçük wc ye işlem tamam.
0
ozdek
(03.08.07)
sular
2 gün yok 2 gün var.

www.aski.gov.tr
0
can see
(03.08.07)
(8)

Yaz günlerinde bir ısınma aracı olarak; klima.

laugh
Klima sizi soğutur dışarısını da ısıtır. Bu yüzden alınan ve kullanılan her klima havanın taşıyabileceği su buharı miktarını arttırır ve yoğunlaşıp düşmesini bir şekilde engeller.Fikirdir, acaba yanılıyor muyumdur: İstanbul'da şu an çalışan tüm klimalar kapatılsa (araçlar dahil, hastane gibi gerçekt
Klima sizi soğutur dışarısını da ısıtır. Bu yüzden alınan ve kullanılan her klima havanın taşıyabileceği su buharı miktarını arttırır ve yoğunlaşıp düşmesini bir şekilde engeller.
Fikirdir, acaba yanılıyor muyumdur: İstanbul'da şu an çalışan tüm klimalar kapatılsa (araçlar dahil, hastane gibi gerçekten önemli istisnalar hariç) bir anda deli gibi yağmur yağabilir diye bir tarafımdan sallarsam kim inanır?
0
laugh
(03.08.07)
arabalar da ortalikta dolasmasa disarinin isinmasi bir miktar onlenir. ayni sekilde evdeki buzdolaplarini da fisten cekelim. ardindan isik da yakmayalim. valla 6 aya kalmaz bahcede penguen goruruz. kutup ayilariyla sakalasiriz.
diye bir tarafimdan sallarsam kim inanir?
0
terp
(03.08.07)
Gökyüzünden bulutlar geçiyor ama konacak yer yok, her yer cayır cayır. Düşmeye kalkışan bulutlar aynen dediğin gibi (terp) taşıtların ve dediğim gibi klimaların ısıttığı hava yüzünden düşemeden yine buhar oluyorlar? Bu bulutlar tamamen atmosferi kaplasalar da olmaz öyle şey'i görsek.
Çok samimi bir dilekte bulunayım: Keşke doğaya verdiğimiz zararın cezasını sıcaklıkla değilde seller ile ödesek. Neden?
Su da ve soğukta yaşanır ya da yaşamaya hazır olarak beklenir, tahrip olmazsın. Bir mamut'u buzullarda bulursun daha yeni ölmüş gibi ama çölde bulsan bulsan kemiklerini bulursun.
Ya da şu: Merkür'de hayat bulamazsın, Plüton'da da göremezsin belki ama altyapısı sağlam durma ihtimali vardır.
Atmosferin kendini Güneş'e kapatırsa donsan da soyun adına ileride devam etme şansın olur, ama cart diye yırtıldıktan sonra tüm ışınları bir tarafın dahil her yerine yedikten sonra kalsa kalsa hamam böcekleri kalır yeryüzünde devam edebilecek bir yaşam ünitesi olarak.
Klima almayın, alana da saygı ya da sevgi göstermeyin. Öneridir, isterseniz uçuk bulun, ister manyak deyin. Doğada da -haliyle doğal- teknolojiler var. İçlerinde bir bug yığını var ise onlar da teneke kutular içinde akşam eve gidecez diye saatlerce havaya eksoz dumanı salan bizleriz. En zeki miyiz? S..ayım öyle zekaya!
0
🌸laugh
(03.08.07)
zihni sinir projesi gibi. sallamayıp rakamlara dayalı bir teori ortaya atarsan itibar görebilir.

misal ortalama bir klimanın bir saatte dışarı verdiği ısı şudur de,
şu şehirde, şu mevsimde havanın taşıyabileceği nem oranı şudur de,
klimaların verdiği ısı sıcaklığı şu kadar arttırır de vs vs.

söylediklerin şu an için şundan farksız : gerçekler acıdır, baklava tatlıdır öyleyse baklava gerçek değildir.
0
kimlanbu
(03.08.07)
Ben zeka ile ilgili, yukarıda son cümlede, bir şey söylemiştim. Belki Aristoteles mantığından bahsetmişimdir.
Ayrıca, hangimiz rakamlara dayalı adam gibi teorileri dinleyeceğiz? Hangimiz "aha şunun taksitleri daha iyi, bak alarkoyarlima alalım" demekten cayacaz'da, "lan fakir zaten yanıyor, haydi ağaç dikelim klima alacağımıza" ya da "bidon almayalım, su kuyuları yapalım, nasılsa içilmiyor bu denyoların dağıttığı sular." diyecek?
Ve en son ayrıca, benim "altı boş" teorim (teori falan değil aslında) yanlış olsun. Bunun karşılığında doğru olan "klima almak" mıdır?
Bunun için ben gibi, çoğumuz gibi ortalama düzeyde bir zeka ve bilgiye sahip birilerinin durumun ne olduğunu anlaması için teorilere mi gerek vardır, yoksa en azından "Kendi adıma nasıl hareket edersem doğru yapmış olurum?..." diye düşünmesine mi?
Laf konuşan yarısı alkol dolu bir balkabağıyım ve anırıyorum geçen üstüme basmak üzere olan eşşek gibi: "Bana göre klima kullanmak ve kullanılmasını makul görmek doğru değildir.".
Lise kitaplarını açıp havanın özgül ağırlığı gibi konuları falan mı çalışmak gerekiyor artık biraz fazla "ısındığımızı" anlamak için?
0
🌸laugh
(03.08.07)
izmir gibi bir yerde klimasız gündüz nefes almak çok zor, hatta gündüzü geçtim gece bile çok zor. klima lüksten öte ihtiyaç oldu, yaşlısı var hastası var klima olmasa hakikaten ölürler.

işyerlerinde klima olmasa verimin ne kadar düşeceğine değinmiyorum bile. okullar da aynı. yaz okulunda derse sınıfta klima var diye gelen adam biliyorum. hak da veriyorum gtmden ter damlarken dersle/işle ilgilenmek pek kolay olmuyor.

evde de ihtiyaç, doğru kullandığınızda fiziksel ve ruhsal sağlığınızı da olumlu yönde etkiliyor.

buna rağmen kullanımına karşı olan varsa greenpeace e üye olsun.
0
kimlanbu
(03.08.07)
oldu, herkes kendine en kolay gelen şeyi yapsın, çözümün değil sorunun bir parçası olmakta ısrar etsin, niye düzenimizi bozalım ki, greepeace nasılsa kurtarır dünyayı.
gereksiz klima kullanımına karşıyım, greenpeace'e de üye değilim. klimasızlıktan kimse ölmez, çalışmayı da o kadar etkilemez. gerekirse çalışma saatleri kaydırılabilir siesta tarzında. italya'da, ispanya'da falan klima yok mu ki siesta yapıyorlar. muhtemelen enerji tasarrufu da sağlıyorlar bu sayede. zaten yakında suyla birlikte elektrikler de kesilecek barajlar üretemediği için, klima mlima hikaye olacak. sürekli klima çalıştırmaktan vazgeçsek yağmur yağmaz belki ama enerji tasarrufu sağlarız. termik santraller de havayı kirletip küresel ısınmaya yol açıyor nihayetinde.
0
zen spider
(04.08.07)
klima içeriyi de soğutmuyormu. içerideki soğuk hava bir şekilde dışarı kaçıp dışarıyı soğutuyorsa; o zaman dış ünitenin yaydığı sıcaklık ile kaçan soğuk hava birbirini bir şekilde dengeleyecektir diye sallıyorum ben. tabi santrallerden çıkan gazları hesaba katmıyorum...
0
metox
(05.08.07)
bütün klimalar çalışırken ve trafik sürüngenliğine hepimiz devam ederken en azından şehrin atmosferinde 2-3 santigradlık bir artışa neden olma ihtimalimiz yok mu? Bence var. Bu artış kliması ve motorlu taşıtı olmayan tüm canlılardan izinsiz alınan bir hak değil midir? Dışarıdaki kedinin ya da karabatağın suçu nedir? Ağaçların ya da sokakta yaşayan ve yahut klima taktırma imkanı olmayan bir fukara evinde yaşayanı düşününce ne hissedilir?
Klima takmak yerine ağaçların kesilmesini önlemeyi denesek, ya da en azından bahçemize, oraya buraya ağaç diksek daha yararlı olmaz mı, en azından geleceği düşünerek? Ağaç olmazsa yağmur olmaz, bunu biliyoruz değil mi? Son yüzyılda katledilen ağaç miktarı hakkında bir fikir sahibiyiz değil mi?

Bu başlığı açmadan önce de düşünmüştüm, "ya, napıyorsun sen." diye, tutamadım kendimi. Konu çook uzun ve çetrefilli biliyorum. Az önce girişecektim neredeyse "İstanbul ve diğer birkaç büyükşehire öbeklenmek" gibi bir yerlerden başlayıp. Klima bir obje, bir parça sadece bu konuda aslında, doğru, sadece sen ya da ben, hatta bu duyuruları okuyan herkes birden kapatsa klimasını doğru dürüst bir şey değişmeyecek belki. Ama, sessiz kala kala "minibüsçüler"den bile korkar olduk.
0
🌸laugh
(06.08.07)
(6)

iki kişilik premium account

eskimo
rapidshare.com dan alınan bir premium account sürekli login kalmak kaydıyla iki kişi tarafından kullanılırsa ne olur? 25 gb kota aşımı dışında bi şey olur mu?
rapidshare.com dan alınan bir premium account sürekli login kalmak kaydıyla iki kişi tarafından kullanılırsa ne olur? 25 gb kota aşımı dışında bi şey olur mu?
0
eskimo
(03.08.07)
hesap kilitlenip kapanabiliyor. mail'le benim haberim yok bu olan bitenden seklinde duzgun bi senaryo yazip karsi tarafi ikna edebilirseniz hesap kimin ustune kayitliysa ona geri verilebiliyor. bazen de hic fark etmedikleri oluyor tabi.
0
moralite
(03.08.07)
kullanmasaniz daha iyi olur. banlanmayin bosu bosuna. aman aman.
0
hlathguth
(03.08.07)
senaryo olarak şunu önerebilirim, evde iki bilgisayarım ve iki farklı internet bağlantım var denilebilir. hesabı geri almanın yanı sıra aynen devam etmeyi bile sağlayabilir.

teoriktir, mesuliyet kabul etmiyorum :)
0
kimlanbu
(03.08.07)
ben yaklaşık bi ay o şekilde kullandım, bişi olmadı.öyle bi kural varsa da bilmiyorum duymadım.hem zaten niye desinler ki 25gb limit koymuşlar sonuçta.
0
vampyria
(03.08.07)
1 yıldır bir arkadaşımla böyle kullanıyorum desem? böyle bir kural görmedim. belkide vardır. belkide ben şanslıyım.
0
winsome
(03.08.07)
aynı winsome gibi 1 yıldır bu şekilde kullanıyoruz bi arkadaşımla ortak olarak. o 256 s ben 9gb kotalı kullanıyoruz 25i geçmedik hiç henüz. rapid biz sorun yaşatmadı ancak abi sende rapid vardı bir film indireyim sonra söz bir daha bakmam diyen bi üçüncü çıkarsa sorun oluyor. kendisine bedava olduğu için başkasına bile dağıtabiliyor. internet kafede kullanabiliyor.doğal çünkü ilk aldığımızda bizim de gözümüz dönmüş ne bulmuşsak indirmiştik. ancak bu yeni açıklanan tarifeleri bekle derim. güzel bi şeyler yapılırsa 25 gb kota yetmeyebilir tek başına alırsın belki de.
0
luflee
(03.08.07)
(3)

popomundo - yildirim carpmasi

moralite
simdi cift account kullaniminda veyahut muhtelif oyun hileleri yapildiginda yildirim dusurulup olduruluyor ya karakter. benim merakimi celbeden sey vip falan demeden herkes kesin oluyor mu? yani adam vermis bilmemkac aylik parasini. o sure dolmadan oldurulmez mi? yoksa kim olursa olsun o anda gozunu
simdi cift account kullaniminda veyahut muhtelif oyun hileleri yapildiginda yildirim dusurulup olduruluyor ya karakter. benim merakimi celbeden sey vip falan demeden herkes kesin oluyor mu? yani adam vermis bilmemkac aylik parasini. o sure dolmadan oldurulmez mi? yoksa kim olursa olsun o anda gozunun yasina bakilmaz mi?
0
moralite
(03.08.07)
vip de olsa ölüyor diye biliyorum şahsen.. yeni karaktere vip hakkı veriyorlardır, eşek değiller ya..
0
sharpenter
(03.08.07)
ogame den örnek vereyim. gidip parayla "commander menü" alabilirsin ama hile yaptığında hesabın kapatılır, paranı da geri alamazsın. popomundo'da da sık sorulan sorular kısmında veya oyunun üyelik sözleşmesinde yazıyordur.
0
kimlanbu
(03.08.07)
canim benim, belli ki hile yapacan... :)

kafana yildirim dusuyo, karakterin ölüyo ama user account'un duruyor. yeni karakter ile basliyabiliyorsun, o da vip oluyor. plainwalker'in kafasini sisiriniz ayrintilar icin.
0
polifonik osuruk
(03.08.07)
(12)

utorrent?!?

reeper redeemer
gece bilgisayarı downloada bırakıyorum, sabahları kardeşim benden önce uyanıyor ve utorrenti gayet normal yollarden kapatıyor, işini yapıyor, çıkıyor.ben bilgisayara geçip torrenti açtığımda ise aynen resimdeki sahneyle karşılaşıyorum, her torrenti yeniden check ediyor ve bunu yapması epeyce bir zam
gece bilgisayarı downloada bırakıyorum, sabahları kardeşim benden önce uyanıyor ve utorrenti gayet normal yollarden kapatıyor, işini yapıyor, çıkıyor.

ben bilgisayara geçip torrenti açtığımda ise aynen resimdeki sahneyle karşılaşıyorum, her torrenti yeniden check ediyor ve bunu yapması epeyce bir zaman alıyor. ayrıca gece de doğru düzgün birşey indirmemiş oluyor.

sorum şu; kaç zamandır doğru düzgün çalışan utorrentime ne oldu? nasıl düzelir bu?

bir ihtimal geceleri elektrikler kesiliyor olabilir diyeceğim ama kardeşim sabahları bilgisayara geçtiğinde bilgisayarın da, utorrentin de açık olduğunu söylüyor.
0
reeper redeemer
(03.08.07)
µtorrent'in torrentleri check etmesi normal. Onda bir sakınca yok. Hele ki sizin indirdiğiniz gibi 20 GB'lık dosyalar var ise bu kadar uzun sürmesi de normal. Onda bir sorun yok.

Ayrıca resime bakıyorum neredeyse hepsi 10 GB'lık dosyalar. 5'i de aktif. Bence yavaş inmesi dee gayet normal. Bağlantı hızınız ve indirdiğiniz torrentlerin seed'leri de büyük faktör.
0
deckard
(03.08.07)
1 hafta öncesine kadar hergün check etmezdi böyle?
0
🌸reeper redeemer
(03.08.07)
normalde de kontrol ediyor ama dosyanın pek azı indiği için kısa sürüyor.
0
yoldan gecen adam
(03.08.07)
şöyle izah edeyim; aylardır utorrent kullanıyorum ve sürekli 4-5 adet farklı torrent indirmekteyim, hepsi de hayvani boyutlarda oluyor genelde..

bir hafta öncesine kadar elektrik kesilmesi, reset atma vs. gibi durumlar dışında check etmezdi hiç, eminim bundan yani.. çünkü bi check etmeye başlayınca 2 saat falan sürüyo tamamını check etmesi.

bi haftada ne oldu da kafayı yedi bu, onu soruyorum. yeni sürüm, update falan dedi. update ettim ondan mı acaba?

yok mu bu check olayını kapatmanın ya da sıklığını ayarlamanın bi yolu?
0
🌸reeper redeemer
(03.08.07)
Atacağım abi;

sanırım ayarlarında "indirilmiş bölümleri kontrol et" gibi bi seçenek olması lazım. Update edince de bi şekilde bu seçenek seçili gelmiş olabilir. Ayarlarını bi kurcala istersen.
0
colonizer
(03.08.07)
valla bütün ayarlara teker teker baktım, alakalı gibi görünen tek şey şu;

preferences>general>windows integration>check association on startup

fakat bu seçilmemiş zaten (bunun olduğunu da sanmıyorum ayrıca, neyse eheh)
0
🌸reeper redeemer
(03.08.07)
evet, reset ya da ani kapanma olmadığı sürece utorrent check etmez. aklıma gelen tek şey, utorrent sürümü zira 1.6.0.1 dışındakiler stabil değiller hatta bu yüzden birçok siteden banlandılar.
0
colg fusion
(03.08.07)
ben azureus kullanıyorum, sağ alt köşedeki simgesine tıkladığınızda "bütün aktarımları durdur", "bütün aktarımları başlat" seçeneği çıkıyor. utorrent'de de böyle bir seçenek varsa kardeşinize programı kapatmayıp buradan aktarımları durdurmasını söyleyebilirsiniz.
0
kimlanbu
(03.08.07)
@colg fusion: bendeki versiyon 1.7.2 olmuş, mevcut downloadları kaybetmeden ve sistem geri yükleme yapmadan alt sürüme dönmenin bi yolu var mıdır acep?

@kimlanbu: o da iyi bi öneri tabi, ama nadir de olsa arasıra bilgisayarımı kapatmak zorunda kalıyorum :) her bilgisayar kapanmasında saatlerce check beklemek de pek işime gelmez.. ama geçici olarak iyi bir öneri
0
🌸reeper redeemer
(03.08.07)
muhtemelen elektrik kesintisinde ya da reset esnasinda resume.dat falan hasar gormustur. onu bi silip utorrent'i restart ederseniz sorunun asilacagina inaniyorum. o da olmazsa tekrar yuklerseniz hic sorun kalmaz. her acilista check etmez cunku dosyalari.
0
polifonik osuruk
(03.08.07)
unutmusum, resume.dat documents & settings/applications 'un icindeki uttorent klasorunde bulunmaktadir.
0
polifonik osuruk
(03.08.07)
demek ki kardeşin düzgün kapatamıyor olabilir. ayrıca aktarımları durdur hikayesi ve tekrar başlat şeysi sorun çıkarmaz. akşam açık kalan pcyi neden sabah kapatıyo ki? var bi gariplik. sabah ya da akşam hep aynı saatte kullanıyorsa scheduler ile ayarlanıp otomatik hız kısması sağlanabilir. mail kontrolü vs. yapmaya rahat rahat olanak verir.
0
ozdek
(03.08.07)
(5)

Klima ? Elektrik faturası/Öneri

sathaner
Odama klima almayı düşünüyorum, serinlemek için değil de daha çok soğuklarda ısınmak için istiyorum, piyasada 500-600 ytl ye klimalar var, 12000 btu falan deniyor, bu tarz bir klimayı günde 2 saat çalıştırsam ne kadar elektrik faturası harcamış olurum tahminen? bir de önerebileceğiniz bir klima vars
Odama klima almayı düşünüyorum, serinlemek için değil de daha çok soğuklarda ısınmak için istiyorum, piyasada 500-600 ytl ye klimalar var, 12000 btu falan deniyor, bu tarz bir klimayı günde 2 saat çalıştırsam ne kadar elektrik faturası harcamış olurum tahminen? bir de önerebileceğiniz bir klima varsa sevinirim.
mesela şunlar gibi:
www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com
0
sathaner
(03.08.07)
fatura hesaplama konusunda yardimci olamayacagim ama klima alirsan mitsubishi al derim. en iyi fiyat/performans orani onlarda diye biliyorum.
bir de, 12000 btu cok degil mi ?
yani bir oda icin 9000 btu cok rahat yeter diye du$unuyorum. tabi oda cok hayvani boyutlarda degil ise.
0
sourlemonade
(03.08.07)
klima alirken cok yakmasin diyecekseniz A sinifi klima alin, isitma konusunda eger oda 20 metrekare'den buyukse 12000 alin mutlaka yoksa isinamazsiniz. A sinifi klimalar digerlerine gore pahalidir ama florasan lamba kadar harcarlar elektrigi.
0
notorious
(03.08.07)
Ben bu akai'den aldim. Oda 16m2 civari oldugundan dolayi gayet iyi calisiyor. Ama bazen kapiyi acik birakiyorum koridordaki havayida biraz etkiliyor bu. En azindan neminde bir degisiklik oluyor. Eksi yonleri bazen kuf kokusu gibi bi koku oluyor ama bu bizim sirketteki klimada da var. Kumandasinin dizeyni biraz dandik. Ilk baslarda bi plastik aksami swing modunda cizirdiyodu ama suan o kalmadi. Sessiz sayilabilcek bi alet. Ben klimayi ancak yazin aksamlari ve bazen haftasonlari kullancagimdan elektrik tasarrufunu o kadar dusunmedim. A sinifi klimalar florasan lamba kadar yakar diye bir soylemde bulunulmus eger oleyse arada 5 10 katlik fark olur o kadar abartili olacagini sanmiyorum. Bide o kadar supersonik bi aleti bunun en az iki kati fiyatina alirsin, bu inverterlilar az yakiyomus cunku. Neyse bence al derim indirimdeyken genelde yorumlarda iyi.
0
badseed
(03.08.07)
A sınıfı klimalar florasan lamba kadar harcamaz sadece verimleri diğer sınıflara göre yüksektir. yani x liralık elektrikle diğer sınıflara göre daha fazla ısıtır/soğutur.

florasan lamba ile arasındaki farkı yazayım : florasan lamba misal odamdaki philips 25W. salondaki a sınıfı 24000btu luk klima ise 2750W. odamdaki lamba yaklaşık 100 katı kadar daha az elektrik harcıyor yani.

tahmini ne kadar yakacağını hesaplamak için bilinmesi gerekenler :

* klimanın gücü (kaç kw)
* hangi saatler arasında çalışacağı (akıllı sayaçlar bu sayede uygun kullanımla daha düşük fatura gelmesine yardımcı olabiliyor)
* elektriğin birim fiyatı.

ilk linkteki klimaya baktım 1220W ısıtma için gücüymüş.

günde 7 saat çalıştırırsanız ödeyeceğiniz fatura yaklaşık şöyle bir şey :

(7*30saat)*(1.220KiloWatt)*(0.102440) =26.24ytl

tabi bu yaklaşık bir değer, birim fiyat kışın farklı olur sanırım. birim fiyata geçen ayın elektrik faturalarından baktım, sizin faturanızda biri fiyat farklı olabilir oradan bakarsanız daha net bir sonuç elde edersiniz.

ayrıca faturaya dikkat ederseniz ot vergisi, bk vergisi, şu bedeli, bu bedeli diye sabit kesilen bir şeyler de var. onları katmadım işin içine yukarıdaki sadece elektrik faturanızdaki artış miktarı.
0
kimlanbu
(03.08.07)
btu ne kadar fazla olursa, elektrik harcamasi o kadar az olur.
0
trimpot
(03.08.07)
(1)

ir filtre ve tv kumandası

amiga 500
ir filtre dediğimiz şey ile tv kumandasını da engelleyebilir miyiz?misal: ir filtre arkasından tv kumandası ile tv'ye nişan alsam tv bu sinyali alır mı?
ir filtre dediğimiz şey ile tv kumandasını da engelleyebilir miyiz?

misal: ir filtre arkasından tv kumandası ile tv'ye nişan alsam tv bu sinyali alır mı?
0
amiga 500
(03.08.07)
ir filtre genel bir tanım. yani sadece ir geçiren filtre de var, sadece ir yi bloklayıp görünen ışığı geçireni de var. dediğin gibi ir yi geçirmeyen bir filtre kullanırsan tv sinyali alamaz, bütün sinyal geri yansır. ama şöyle de bir şey var yansıyıp kapıdan pencereden bir yerden ulaşma ihtimali de yok değil.


aşağıdaki link kişine yarar sanırım, filtre tipleri var.

www.maxmax.com
0
kimlanbu
(03.08.07)
(2)

piyanodan yükselen metallica melodileri

can itin
"Pianotarium" isimli bir tribute albüm buldum Metallica için (aslında bulamadım sadece ismi var) ama "oo sen onu hiç dinleme bunu dinle diyecek" hatta gönderebilecek yazarlar var mıdır? Pls ltfn tşk.
"Pianotarium" isimli bir tribute albüm buldum Metallica için (aslında bulamadım sadece ismi var) ama "oo sen onu hiç dinleme bunu dinle diyecek" hatta gönderebilecek yazarlar var mıdır? Pls ltfn tşk.
0
can itin
(03.08.07)
bayildim ben buna. hic duymami$im.
scott davis'in sitesinde mp3leri var. yani ne kadar kaliteli bilmiyorum ama (kendi ses sistemim yok burda,uhu) linkleri topladim $oyle.
sag tiklayip save as diyerek cekebilirsin.
www.caresiz.net

edit: mp3ler 128kbps. kaliteleri de iyi. psp'den dinledim de ses iyiydi yani.
0
sourlemonade
(03.08.07)
youtube a metallica ve piano yazınca bir sürü video çıkıyor. acemice olanlar var ama aramayla güzel şeylere ulaşılabiliyor. misal şu fena değil :

www.youtube.com
0
kimlanbu
(03.08.07)
(6)

eksi sozluk nerede ?

notorious
ne ip ne sourtimes ne de eksisozluk gozukmuyorlar ? ping reply yapiorlar ama web site cevap vermiyor ? sorun benle ilgili mi ?
ne ip ne sourtimes ne de eksisozluk gozukmuyorlar ? ping reply yapiorlar ama web site cevap vermiyor ? sorun benle ilgili mi ?
0
notorious
(02.08.07)
sorun yok pek ?
hosts dosyasini kontrol et bir.
0
sourlemonade
(02.08.07)
hosts temiz de restart zamani gelmi$.

acayip bi$i ya acilmayan site bilgisayar yeniden ba$latilinca aciliyor.
0
🌸notorious
(02.08.07)
ipconfig /flushdns de iyidir.
0
sourlemonade
(02.08.07)
ben direk ipconfig/flushdns ve ipconfig/renew komutlarını bat dosyası yaptım her seferinde yazmak işkence gibi.
0
kimlanbu
(02.08.07)
dhcp kullanmadigim icin /renew kullanamiyorum, ama yine de tesekkurler bilgiler ve ilgiler icin.
0
🌸notorious
(02.08.07)
templeri ve çerezleri silmek farzdır.
0
winsome
(02.08.07)
(2)

visual basic eğitim kursu

tabudeviren
istanbul - anadolu yakasında gidilebilecek iyi bir visual basic kursu bileniniz var mı? (üniversitelerin de olur.)not: daha önce bir fortran deneyimim oldu. oradan bir şeyler biliyorum. yani yüzeysel program bilgisi: write, goto,read vs.. ama visual basicle ilk kez ilgileneceğim.not2: sertifikalı ol
istanbul - anadolu yakasında gidilebilecek iyi bir visual basic kursu bileniniz var mı? (üniversitelerin de olur.)

not: daha önce bir fortran deneyimim oldu. oradan bir şeyler biliyorum. yani yüzeysel program bilgisi: write, goto,read vs.. ama visual basicle ilk kez ilgileneceğim.

not2: sertifikalı olursa daha iyi olur.

evet, eteklerinizdekileri dökün bakiyim :)
0
tabudeviren
(01.08.07)
önceden deneyiminiz de olduğuna göre; bir tane kitap alsanız rahatlıkla çözersiniz... az biraz ilgilendim oldukça kolay kendisi...
0
forrestgump
(02.08.07)
istersen e-book yollayabilirim bir kaç tane. umarım visual basicden kastın visual basic.net tir. visual basic ile arasında çok büyük farklar var.

ayrıca nesneye dayalı programlamaya alıştıktan sonra google a girip "how to xxx in visual basic.net" yazdığında sana direk örnek gelir.

misal bir resmi nasıl verdiğin açıda döndüreceğini arıyorsun "how to rotate a picture in visual basic .net" şeklinde yaz çat diye örneği gelir.
0
kimlanbu
(02.08.07)
(4)

park sensörü

kimlanbu
arkadaşın aracına park sensörü arıyoruz, internette bulduklarımız mesafeyi göstermiyor. mesafeyi yazılı olarak gösteren bir park sensörü bulursak süper olacak."ben şunu kullanıyorum tavsiye ederim" diyen olursa o da olur.
arkadaşın aracına park sensörü arıyoruz, internette bulduklarımız mesafeyi göstermiyor. mesafeyi yazılı olarak gösteren bir park sensörü bulursak süper olacak.

"ben şunu kullanıyorum tavsiye ederim" diyen olursa o da olur.
0
kimlanbu
(01.08.07)
Mesafeyi yazılı olarak gösteren bir model görmedim hiç. Mercedes/BMW/Hyundai'nin orijinal sensörleri bile mesafe ölçmüyor. Mesafeyi tam ölçmek için inşaat sektöründe mesela lazerli bir cihaz kullanılıyor ama park sensörleri lazerle çalışmıyor. Bu sebeple cm kesinliğinde ölçüm yapabileceklerini zannetmiyorum.

Eğer bulursanız link yazarsanız sevinirim, ben de merak ettim sahiden var mı diye...
0
crown
(01.08.07)
30cm ye kadar net gösteren bir tane buldum hatta 15cm ye kadar ölçebileceğini iddia ediyor. ama biraz tuzlu 180$ civarı sanırım. tam aradığımız şey ama haddinden fazla pahalı. gidip kameralısını alırım o fiyata

www.cenmax.com.tr
0
🌸kimlanbu
(01.08.07)
mesafe mi? park ederken mesafe değil çarpmamak esas olduğu için sanıyorum daha çok bip bip öten modeller mevcut. size mesafeli değil kameralı modellerden lazım bence.
0
ozdek
(01.08.07)
bip bip öten modellerde sürekli biiiip sesi geldiğinde ne kadar kaldığını anlayamıyorsunuz. şöyle silme park etmek için yardımcı olacak bir sistem lazım. tabi 400 küsur ytl veremeyeceğiz o yüzden kameralı sistem alamıyoruz.
0
🌸kimlanbu
(02.08.07)
(5)

ilginç bir soru

kibritsuyu
merak ettiğim bir şey var. şimdi doğuştan değil de bir kaza sonucu elini bileğinden itibaren kaybetmiş bir kişi parmaklarını oynattığını hissedebilir mi? yani normal olarak o kişinin parmakları yok ama beyinde parmak olduğu ve nasıl oynatılacağı programlı. yani eli olmayan bir kişi parmaklarını oyna
merak ettiğim bir şey var. şimdi doğuştan değil de bir kaza sonucu elini bileğinden itibaren kaybetmiş bir kişi parmaklarını oynattığını hissedebilir mi? yani normal olarak o kişinin parmakları yok ama beyinde parmak olduğu ve nasıl oynatılacağı programlı. yani eli olmayan bir kişi parmaklarını oynatmak istese beyni bunu ona parmaklarını oynatıyormuş gibi yansıtır mı? şöyle mekanik ir örnek daha vereyim. mesela bir arabanın tekerleklerini takmayıp motora viteste gaz verince motor kendini gidiyorum zanneder ama dingiller boşa dönüyordur, ucunda tekerlek yoktur. onun gibi.
0
kibritsuyu
(01.08.07)
iş beyinde... depremde ayağı kolonun altında kalmış biri.. ayağı kesildiği halde yıllarca olmayan ayağının ezilme acısını hissediyor diye bi haber vardı. fena bi durum
0
efruz
(01.08.07)
teorik olarak hissedebilir ama herkes hissedemiyor-ki örneğim de bu hisedemeynlerle ilgili. kimileri kaza geçirirken, eli ne halde kaldıysa hep o şekilde beyninin algıladığından şikayetçi ve bu durumdan kurtulmak için de kişiye şöyle bir tedavi uyguluyorlar.hastanın sağlam olan elini-sağ el diyelim- bir aynanın karşısına koyup, oluşan görüntüyü kaybettiği elinin-sol el diyelim- hizasına düşmesi ve böylelikle de beynin sanki sol ele sahipmiş gibi algılaması sağlanıyor. hasta sağ elini hareket ettirdiğinde sol eli de hareket ediyormuş gibi göründüğünden, beyin sol elini hareket ettiği sanrısına kapılmaktadır. yani, evet beyin kayıp pelini hareket ettirdiğini algılayabilir diyebiliriz. bu rahatsızlığı bir belgeselde izlemiştim. umarım işinize yaramıştır.
0
comptrol
(01.08.07)
evet yansıtır. takma robot kol ve bacaklar bu mantığa göre çalışıyor zaten. sinir uçlarınıza elektrotlar bağlıyorlar ve beyinden gelen sinyalleri işleyerek kolu sadece düşünerek oynatabiliyorsunuz.

bir süre sonra sinirler körelir mi hatırlamıyorum, belgeseli izleyeli baya oldu.
0
kimlanbu
(01.08.07)
Subjektif çeşitler:
- Bisiklet sürmeyi öğrenen beyin, bisiklete binince ne yapması gerektiğini bilir (pedal çevir, gidon ile denge sağla, ön frene aniden asılma vs...), bisikletten indikten sonra bu bilgi içeride bir plugin ya da extension gibi yüklüdür, ama rüya gibi uçuş modları dışında bunu askıya alır.
- Beyin, doğduktan sonra temiz kurulmuş bir sistem gibidir, ama pc'lere kapasitesi dışında accayip, ultimeyt, deşşetengiz bir şekilde "extension" ve "plugin" desteği ile basar. Bu kadar çok şey ekleyebildiğiniz halde ram artırmak, ya da hdd büyütmek, işlemci değiştirmek gibi bir şansı yoktur. Varsa yoksa besin, oksijen, su gibi kimyasalları karıştırıp büyüme süreci içerisinde bu eklemelerin yoğunluğu ve yaşama isteği ve genetik yapısı gibi bağlayıcı koşullarla kendini güçlendirir. Doğduğunda 256 varsa body building yaparak (yani yeni karburatör veya turbocharger takarak değil) 1gb'ye ya da 3-4gb'ye çıkabilir.
- Bir otomobil ya da başka bir taşıtın motoru, biz ne kadar sevip değer versek de henüz gaz verdiğinizde ben bir şeyler yapıyorum diye düşünecek bir sisteme sahip değildir. Ama örneğe göre böyle bir şey var diye kabul ederek düşünürsek; hayır, arabanın tekerleklerini takmayıp, viteste gaz verdiğimizde araç, tekerlekler yüzünden daha fazla güç sarfederek kazandığı ivmeyi çok daha kolay edinmiş olacaktır. Bu durumda şoförü kadar zeki ise otomatikman verdiği yakıt ve oksijeni kesmesi beklenir. Bu karanlıkta fazladan bir basamak var diye zannederek yere güm diye basmamıza benzetilebilir.
- Tıp nasıl ve ne kadar ilerliyordur bu konuda bilmiyorum, ama herhangi bir uzvunu sonradan kaybetmiş bir insan için bu uzvun yerine mekanik bir cihaz yapılırsa bunun kişi tarafından kullanılabilmesi için beyinde bu uzuva daha önce hizmet etmiş kısmın, yine oraya uzanan sinir "kabloları" aracılığı ile "mekanik uzuva ulaşması belki sağlanabilir. Tahminin bu işi zorlaştıran konu bir arabirim yaratabilmektir. Yani elini kaybetmiş birinin kolunda hala bir eli kontrol etmek için gereken sinirler bulunur, ama bu sinir uçları ile mekanik el'in birbirine ulaşması için gereken elektronik ve bir o kadar kimyasal sistemi yapılandırmak ve uygulanabilir hale getirmek zor olacaktır. Çünki işin içinde bir insan elinin binbir çeşit hareketini sağlayabilecek veriyolu dışında (sinirler ve onların kodlamaları) ısıya, neme, hareket ve titreşimlere göre tepki verme, bunlar dışında; terleme, tüylenme, yaraları iyileştirme gibi biyolojik unsurların mekanik arabirime bulaşmaması için gereken ayıklama işlemleri ve akla gelmeyen bir çok fazlası gibi karmaşık unsurları değerlendirilmesi vardır. Bu zorluğa başka bir örnek de şöyle olabilir: Tamamı mekanik olan ve bir insan elinin yaptığı her işi insan elinin hızı ve gücüyle uygulayabilecek bir el yapılmıştır diyelim. Yani bu el kapasite olarak organik bir elin yapabileceği her işe muktedir olsun (Türkçe'si aklıma gelemedi.) Bu elin başarılı mimarisi dışında çok önemli bir ihtiyacı daha vardır. Öyle bir arabirim gerekir ki, bir insan evladı (bu iş için tasarlanmadığı halde) bir bilgisayar karşısına oturup şu okunduğu varsayılan "ne diyor bu dallama" dedirtebilecek metin gibi metinleri tuşlara bakmadan yazabilecek bir yapıya sahiptir. Belki bu karmaşık sistemin en önemli kısımları beyinde işletiliyordur ama sonuçta bu programın uygulama kısmını "el"lere aktaran bir "kablo yığını" ve bu yığında akagiden veriyi çok kısa sürelerde değerlendirip iki taraflı olarak uygulamaya sokan muhteşem bir sistem vardır.

Günümüz teknolojileri (tıp, fizik, mekanik, elektronik, kimya) bir araya gelip bu konuda güçlü çalışmalar yapabilir ve belki son derece işe yarar, insana faydalı sonuçlara varabilirler. Ama nip-tuck daha önemli sanırım. En çok para büyük ihtimalle estetik operasyonlardan kazanılıyordur toplamda. Ne gerek var canım elini kaybetmiş birkaç insan için uğraşmaya, di mi?(!?!?) (uğraşan insanlara ne kadar teşekkür edilse azdır "köşeyi dönmenin" yolunu bildikleri halde hala uğraştıkları için, ayrı.)

Ek: bir de şöyle bir şey gelir aklıma, belki ilerleyen zamanlarda (ya da benim haberim yok ise şu zamanlarda) üzerinde çalışılıyor olacaktır (/çalışılıyordur): Bir bebek doğmadan önce, annenin karnında iken, bir yumurtadan insana dönüşür. Bu sistemin kopyalanıp üzerinde çalışılması ile büyümüş ve elini kaybetmiş bir insanda -üzerinde modifikasyon yaptıktan sonra- uygulanması ile kopan elin olduğu kısımda yeni bir elin oluşması sağlanabilir belki. Ama bu klonlama hakkında bilinen ürkütücü senaryoları da beraberinde getirir tabii.
0
laugh
(01.08.07)
ainothia
(01.08.07)
(6)

digiturk bağlantısını çoğaltmak

demlikposet
1 adet digiturk uydusu var receiver ı var(kart da bir tane)salondaki tv ye bağlıben de odamda digiturk nimetlerinden yararlanmak istiyorum..nedir bunun yolur?bir çanak daha mı takılacak ne olacak
1 adet digiturk uydusu var receiver ı var(kart da bir tane)

salondaki tv ye bağlı

ben de odamda digiturk nimetlerinden yararlanmak istiyorum..

nedir bunun yolur?
bir çanak daha mı takılacak ne olacak
0
demlikposet
(01.08.07)
reciever (kart) başına bir görüntü alabilirsin. iki farklı televizyonda farklı kanalları izlemek istiyorsan iki reciever alacaksın (ve iki kart). ama tek çanak olur.
0
harzem
(01.08.07)
bir tane daha receiver en temiz yolu olacaktir.
0
sourlemonade
(01.08.07)
kartı klonlayıp kullanmak ayıp mı olur :)
0
kimlanbu
(01.08.07)
aa kart klonlanıyor demek,
bak seen
0
🌸demlikposet
(01.08.07)
aynı anda izlemek istiyorsan yeni bir abonelik şart. hayır bazen kafama eser odada izlemek istiyorum diyorsan sinyal kablosunu uzatır uydu alıcısını odadaki televizyona takarsın anca.
0
gregory
(01.08.07)
çok çok iyi bir yöntem değildir ama...
scarttan tv anten çıkışı yapan kutular var sihirli kutu mu ne öyle bi adı var. 1 tane ondan alacaksınız 15 ytl falan, sonra digiturk kutusundan bu kutuya giriş yapacaksınız. çıkışı (tabi scart değil artık normal anten kablosu) bir t (veya diseqc diye bir şey var o da olur) yardımıyla 2 tv ye götürebilirsiniz. receiverin gösterdiği kanalı her iki tv de de izleyebilirisiz. ama görüntü kalitesi hele uzaktaki tv de epey bir kötü olur.
0
steyro
(02.08.07)
(5)

hidrofor ve elektrik panosu

kibritsuyu
arkadaşlar baymak marka küçük bir hidrofor aldım. yarın depo ile birlikte montajı yapılacak (yetkili servis tarafından değil). ama ilk çalıştırması ve garanti onayı yetkili servis tarafından yapılacakmış. ancak servis bunu yapabilmek için "elektrik panosu" olması gerektiğini söylüyor. lan burasi küç
arkadaşlar baymak marka küçük bir hidrofor aldım. yarın depo ile birlikte montajı yapılacak (yetkili servis tarafından değil). ama ilk çalıştırması ve garanti onayı yetkili servis tarafından yapılacakmış. ancak servis bunu yapabilmek için "elektrik panosu" olması gerektiğini söylüyor. lan burasi küçücük bir adet ev. ne elektrik panosu. fabirka falan değil ki. hidrofor da sanayi tipi bir şey değil ki. ufak bir depo ve ufak bir hidrofor sadece. fişe taksan çalışır o derece ufak bir motor. elektrik panosundan kasıt sadece bir sigorta mıdır, yoksa harbi harbi pano mu kurturacam ufacık hidrofor için?
0
kibritsuyu
(31.07.07)
motor belki sanayi tipi 3 fazlı bir motordur, haliyle evdeki tek fazlı prizlerden direk besleyemezsin.

ayrıca binanızın elektrik tesisatının kaldıracağından daha yüksek akım çekiyorsa da direk kullnamazsın. yüksek amperli sigorta taksanız bile evin elektrik tesisatına zarar verebilirsiniz, misal uzun süreli kullanımda kabloların dışındaki muhafaza eriyebilir, daha da kötüsü kısa devre vs yüzünden yangın bile çıkabilir.
0
kimlanbu
(31.07.07)
yok abi ev tipi 0,4 beygirlik, 2 amper akım çeken minik bir motor. yani çamaşır makinesinden falan daha ufak bir şey sanırım bunun motoru.

ayrıca anladığım kadarıyla da tek fazlı. aletin elektrik bağlantısında 3 tane kablo var faz, nötr ve toprak diye. yani bildiğin prize tak çalıştır modeli bir şeye benziyor.
0
🌸kibritsuyu
(31.07.07)
hakikaten ufak bir motormuş, merak ettim yarın ne yapacaklar.
0
kimlanbu
(01.08.07)
panodan kastı, genelde giriş kapısının üstünde bulunan sigorta kutusudur.yeni sigorta ve yeni bir hat çekmeyi uygun görüyorlardır belki.
0
gregory
(01.08.07)
sonuç ne oldu? su deposu kurmayamı çalışıyorsun?
0
can see
(02.08.07)
(6)

Kopya Çekilebilecek Hesap Makinesi Tavsiyesi İstiyorum

magarna
Selamlar,AÖF İşletme 1. sınıfdayım. Sınavlarda hesap makinesi kullanımı serbest. Şimdi sorum şu kitapçıkta gördüğüm soruyu yaziyim bana doğru şıkkı versin tadında bir hesap makinesi arıyorum.Ayrıca 1-2 sayfa yazı kaydedebileceğim bişi olmalıki eccükte diğer konularada yardımcı bir alet olsun. Son ol
Selamlar,

AÖF İşletme 1. sınıfdayım. Sınavlarda hesap makinesi kullanımı serbest. Şimdi sorum şu kitapçıkta gördüğüm soruyu yaziyim bana doğru şıkkı versin tadında bir hesap makinesi arıyorum.

Ayrıca 1-2 sayfa yazı kaydedebileceğim bişi olmalıki eccükte diğer konularada yardımcı bir alet olsun.

Son olarak tüm bunların yanında sınava alınabilecek bişi olsun (buradaki kıstas nedir onuda bir açıklarsanız.)

Bir bildirin çakıcam yoksa sınavda.
0
magarna
(31.07.07)
aof sitesinde sinav kurallari yazmali, ama öyle özellikli hesap makinelerini almazlar büyük ihtimalle.
0
prdeay
(31.07.07)
ti 83 - ti 89 diye 2 makine buldum bunlarda çok babaymış falan ama sınava sokup sokamayacağım konusunda şüphelerim var.
0
🌸magarna
(31.07.07)
"Sınav sırasında hesap makinesi kullanılabilir. Ancak, alfabetik tuş takımı bulunan hesap makineleri, databank vb. özel elektronik donanımlar kullanılamaz. Hesap makinesinin sınav sırasında ödünç alınması, verilmesi ve değiştirilmesi yasaktır. Bu tür davranışlarda bulunanların o oturumdaki sınavları geçersiz sayılır."

Böyle bir ibare var. Klavye görünür olmadığı sürece aleti sokabiliriz anlamını çıkartıyorum ben buradan.
0
🌸magarna
(31.07.07)
Açık öğretim sınavlarında sadece hiçbir özelliği olmayan basit makinelere izin verilir.(Bu arada sınav görevlilerinin de ekşi duyuru okuyabileceğini unutmamanız lazım. Ayrıca hiç te salak insanlar diil bunlar :))
0
viceversa
(31.07.07)
ti83 83+ 84 84+ gibi makıneler iyidir de yakalanma ona dikkat et. bi de hp nın mı ne bi saglam makınesi vardı memory si var, memory e ayrı makıneye ayrı erisim var o nedenle memory e sifre koyup yakalanmanın da onune gecebilrisin. bi de bu hp simgesel islem de yapıyor i 83 ve 83+ da yok bu .
0
bryan fury
(31.07.07)
sınavlara ti80 serisini veya casio algebra fx 2.0 gibi tetris ebatlarında makinaları sokmayı unut derim.

prof. öğrencilik hayatımda bana casio fx5500la eşlik ediyor. 1kb hafızası var yani 1000 küsur karakter yükleyebiliyorsun. bazı sınavlarda hafızası yetmiyor yalnız.

eğer sen metin dosyası gibi şeyleri de saklayacaksan seni anca pda paklar. pdf olarak atar kullandığın programdan arama yapabilirsin.
0
kimlanbu
(31.07.07)
(6)

buzdolabi

mandayuvasi
problem söyle: buzluk baya bi buz yapmisti ben de temizlemek icin aldim elime bicagi. ancak kazirken o cikintilardan birine sapladim bicagi sonra butun gaz cikti tabi disari. simdi sorum geliyo. servisten gelen adam komple buzlugu degistiricez dedi. bunun tamir sansi felan yok mu? malum kol gibi de
problem söyle: buzluk baya bi buz yapmisti ben de temizlemek icin aldim elime bicagi. ancak kazirken o cikintilardan birine sapladim bicagi sonra butun gaz cikti tabi disari. simdi sorum geliyo. servisten gelen adam komple buzlugu degistiricez dedi. bunun tamir sansi felan yok mu? malum kol gibi de fiyat istedi.o fiyata nerdeyse yeni buzdolabi oluyo.
0
mandayuvasi
(30.07.07)
deldiğin gaz borusu kaynak tutar mı tutmaz mı bir ustaya sormak lazım. bence servisten önce bir kaynak ustasına danış derim.
0
kimlanbu
(30.07.07)
ya bi dahaki sefere defrost yap ne diyeyim. geçmiş olsun. ben de arabaya maket bıçağıyla saldırıp boyayı çizmiştim bir ara sanırım sinir kötü bir olay.
0
ozdek
(30.07.07)
Ben de deldim geçen sene, tamirci yamadı orayı. Deliğin bulunduğu nokta önemli. Düz bir yerse kolay ama tam birleşme yerleri, köşeler vb ise değiştirmek gerekebilir. Gene de servise güvenmeyin beyaz eşya tamircilerine sorun...
0
crown
(30.07.07)
delikten kompresöre su kaçtıysa o da değişmeli. gaz da eklenince spotçudan yenisini almak daha mantıklı...
0
theunforguven
(30.07.07)
bi daha buzluk temizlemeye kalkarsaniz isterseniz bosaltin icindekileri, cekin fisini, bu sicakta erir zaten fazla surmez, buz tablasi denen yere dolar butun sular, rahat temizlerseniz...
0
islakkedicorbasi
(31.07.07)
aynısı başıma rusya da gelmişti. epoxy macun ile deliği kapatıp tekrar gaz şarjı yaptırın. işe yarayacaktır.
0
justaddwater
(31.07.07)
(8)

kedi sorunsalı

la grande
şimdi arkadaşlar ofisin bahçedesindeki koltuklara kediler abone oldu. bunlar burda yatıp kalkıyo. kovalamak falan çare değil. ortalık bunların tüyünden geçilmiyo. her türlü hayvana karşı olduğumuzdan köpekde almak istemiyoruz...bunları burdan kaçırmak için ne yapmak lazım.. hani varmıdır kızkaçıran
şimdi arkadaşlar ofisin bahçedesindeki koltuklara kediler abone oldu. bunlar burda yatıp kalkıyo. kovalamak falan çare değil. ortalık bunların tüyünden geçilmiyo. her türlü hayvana karşı olduğumuzdan köpekde almak istemiyoruz...
bunları burdan kaçırmak için ne yapmak lazım.. hani varmıdır kızkaçıran değilde kedikaçıran gibi bişey?.. gidelim eczaneden alalım koyalım ortaya bidaha gelmesinler.. bu arada pist hoşt kışt gibi tepkiler geçici çözümdür bunlarla gelmeyin. nasıl kurtulurum bu kedilerden?
0
la grande
(30.07.07)
spreyler satılıyor kediyi köpeği kovmak için. 20-25 ytl falan fiyatı var, pet shoplarda bulabilirsin.
0
kimlanbu
(30.07.07)
kedi kısmısı narenciye kokusundan hiç hazzetmez. koltuklara limon kolonyası sıkabilirsiniz. ama o da bu sıcakta o da iki dakikada uçar gider.
0
kibritsuyu
(30.07.07)
Güzel bir su tabancası alın ve kullanın. Kedi hayvanı süsüne pek düşkün olduğundan tüylerinin ıslanmasından hiç hazzetmez. Bir süre sonra gelmezler. Üstelik zarar verici bir yöntem de değil.

Alternatif olarak özel spreyler var, sıkılan yere kedi gelmiyormuş ama işe yarar mı bilmem...
0
crown
(30.07.07)
madem hayvanlara karşısınız hava tabancası ve mermilerinden alın öğle molasında 3 atış 1 ytl ye eğlenin. 2-3 isabetten sonra kedi medi kalmayacaktır canları çok tatlıdır kedilerin. aman gözlerine falan gelmesin kör olur mazallah sonra vicdan azabı. su sıkma fikri de güzel ama bence daha zararlısı varken ne gerek var. sonuçta sizin cici mi cici ofisinizin bahçesindeki minderli güzelim koltuklara kedi tüyü bulaşıyor. gerçekten ölümcül olabilir dikkat edin kedi gribi diye bişi çıkmış kedi tüyü kustura kustura öldürüyormuş. ayrıca kedi çişi ve kakası da zehirliymiş aman dikkat.
0
ozdek
(30.07.07)
hayvanlara karşı değilimde o güzel bahçeyi kedilere yar etmem... ha öldürmemde ama sprey en mantıklı çözüm gibi duruyo..
0
🌸la grande
(30.07.07)
şimdi hem bahçe olsun çayır çimen açık hava istiyorsunuz hem de kedi, kıl tüy börtü böcek olmasın. fanus kaplatın bahçenin üzerini olsun bitsin... ne demek hayvana karşı olmak, onu da anlamadım, madem karşısınız et süt de tüketmeyin, onlar da hayvanın bir parçası, böylece sayenizde bir miktar hayvanceğiz ölmekten kurtulur.
@ozdek: kedi çişi ve kakası zehirliyse yemeyin olsun bitsin...

neyse, konuya döneyim, bu sözler nasılsa sizi vazgeçirmeyecek niyetinizden. işi gücü bırakıp sürekli kedi peşinde koşmak, kıştkıştlamak, su sıkmak falan zor. oturmadığınız zaman minderlerin üzerine özellikle hışır hışır ses yapan naylon cinsi bir şey örtebilirsiniz, bunun üzerine kedinin sevmedigi bir koku sıkabilirsiniz, böylece koku koltuğa sinmez, kediler de ses çıkaran bir şeyin üzerine oturmayı pek sevmediginden vazgeçeceklerdir. caydırıcı koku olsun diye naylona amonyak içeren bir temizlik malzemesi sürmeyin ya da koltuklara gazete sermeyin, çiş yapabilirler üzerine. bir şekilde kedi oturduğunda gürültü çıkaran alarm tarzı bir şey koyabilirseniz koltuklara işe yarar, kedi hayvanı gürültü patırtı sevmez, huzur hayvanıdır o. gece de örtülü kalırlarsa gündüz tüy içinde bulmazsınız koltukları.

kedi tüyü zararlı falan da değildir bu arada, 1 numaralı şehir efsanesidir. görüntü itibariyla rahatsız ediyorsa, eşyaları kedi tüyünden temizlemenin en kolay yolu bir parça koli bandıyla çekip toplamak.

ne yaparsanız yapın o kediler gitse başkaları gelecek bahçeye, en iyisi bahçenin uzak bir köşesine kediler için bir minder vs koymak. onların yeri de orası olsun.
0
zen spider
(31.07.07)
sorduğuma pişman oldum :) naylon örtüyosun patileriyle çekiyolar yatıyolar üstüne.. mahallenin kedileri burada yatıp kalkıyo.. e haliyle ortalık kıldan tüyden geçilmiyo..zararlı zararsız orası beni bağlamıyo..isterse o kıllar şifa olsun, kansere çare olsun yinede onlara yar etmicem güzelim tesisi :)) sonuç olarak amacım kesmek asmak değil bu tepkiyide anlamadım açıkcası:))
ama sprey çözüm gibi gözüküyo..
0
🌸la grande
(31.07.07)
evet biraz agresif olmuş. benim işyerimde böyle bir ortam olsa kediler alışsın diye koltukların üstüne mama bile koyardım :) aksini düşünemiyorum, düşünülmesini de anlayamıyorum, o yüzden böyle garip yazdım.
spreyler işe yarayabilir, ama nasıl koktuklarını bilmiyorum, eğer kötüyse koltuğa sinip bahçe keyfini bozma olasılığı da var. Gerçi açıkhavada çok dayanmayabilir. Çiçek yapraklarını sılatma için kullanılan fısfıslardan alıp arada bir kedilere su sıkabilirsiniz, hem sudan hem de aletin sesinden hoşlanmazlar, bunu düzenli yaparsanız huzurları kaçacak ve başka bir yer arayışına gireceklerdir (bahçe keyfimizi mahvetti bu adam diye düşüneceklerdir). hatta fısfısa soğuk su koyup arada kendinize sıkabilirsiniz, bu sıcakta iyi geliyor, ben maden suyuyla uyguluyorum kendime aynısını...
0
zen spider
(31.07.07)
(6)

çocukları hapse götürsek

colg fusion
"bakın hapishane böyle berbat bir yerdir. buraya düşmek hatadır" demek için çocukları hapishanede şöyle bir gezdirsek. mahkumlarla muhattap olmayacakları şekilde, sadece oradaki koşulları göstererek falan. çok mu piskopatça oldu? faydası olur mu? totaliter bir rejimde uygulanabilir heralde orası öne
"bakın hapishane böyle berbat bir yerdir. buraya düşmek hatadır" demek için çocukları hapishanede şöyle bir gezdirsek. mahkumlarla muhattap olmayacakları şekilde, sadece oradaki koşulları göstererek falan. çok mu piskopatça oldu? faydası olur mu? totaliter bir rejimde uygulanabilir heralde orası önemli değil. suç oranını düşürmede faydası olur mu ki?
0
colg fusion
(30.07.07)
bence korkutarak bir yere varilmaz cocuklarla iliskilerde. aile psikologuna sorun sozlukte varsa tabii bir tane o da olur.
0
compumaster
(30.07.07)
bence olabilir... bildiğim kadarıyla japonlar çocuklara atom bombasından etkilenmiş yerleri gezdiriyorlar.
0
forrestgump
(30.07.07)
ben çocukken deli hastanesine ziyarete gitmiştik çok sevmiştim, acaip etkilenmiştim. böyle bir de yan etkisi olabilir
0
deckard
(30.07.07)
Ama abi bu sefer de çocuklar büyüyüp eski bi mahkum gördüklerinde, tanıştıklarında köşe bucak kaçacaklardır.
0
colonizer
(30.07.07)
çocuk bu bence de belli olmaz..
ters de tepebilir düzde tepebilir(düz tepmek ne lan)
şöyle olabilir belki, hapishane "aa bakın ne kadar iğrenç bir yer, bakın ki adam olun" gibi mesaj kaygısı olmadan, sadece ziyaret ettirilirse çocuk zaten gerekli dersi çıkaracaktır eminim

işin bambaşka bir boyutu var ki o da hapishanedeki insanları öcü olarak göstermek..
tamam her ne kadar psikopat insanlar olsa da , talihsiz insanlar da çoktur
0
demlikposet
(30.07.07)
en iyisi hapishane ile ilgili filmler izletmek. tabi içeriğindeki sakıncalı sahnelere dikkat edilmeli.

misal shawshank redemptation pek uygun bir seçim olmaz, midnight express 'in de uygun olacağını sanmam. azıcık korkutacak bir şeyler izletilmeli, kalkıp prison break izletmeyin çocukara :)
0
kimlanbu
(30.07.07)
(1)

kaplan gre-toefl kitaplari

jkulakwalker
Ankara'da bunları orjinal satan yerler var mıdır? yoksa illa gidip olgunlardan ofsetini mi almak lazım?
Ankara'da bunları orjinal satan yerler var mıdır? yoksa illa gidip olgunlardan ofsetini mi almak lazım?
0
jkulakwalker
(29.07.07)
internette pdf olarak da dolanıyor sanırım. emule de var diye duydum.
0
kimlanbu
(29.07.07)
(4)

klavye parçaları

vampyria
aşağı ok tuşumun ayaklarından biri kırık, tam oturmuyor.bir de h harfimin oturduğu beyaz platformu kaybettim.nereden satın alırım?
aşağı ok tuşumun ayaklarından biri kırık, tam oturmuyor.
bir de h harfimin oturduğu beyaz platformu kaybettim.

nereden satın alırım?
0
vampyria
(28.07.07)
bir bilgisayar tamircisine falan git, çöpe atılacak klavyelerden istediğin parçaları topla.
0
harzem
(28.07.07)
sanırım laptop klavyesinden bahsediyorsun, beyaz platformdan bahsetmişsin. standart bir parça mıdır bilmiyorum ama hurda laptoplardan sökebilirsin.
0
kimlanbu
(28.07.07)
evet laptop klavyesi, ama gri klavye.eskilerde gördüklerim hep siyahtı, o yüzden.
0
🌸vampyria
(28.07.07)
türlü sulu zırtlak bilgisayar forumlarına laptopun marka ve modeliyle ilan bırakarak aradığın parçayı çok rahat bulabilirsin..
hardwarearena da mesela yardımcı olabilirler
0
demlikposet
(29.07.07)
(4)

internet kullanıcıları biraz özensiz mi ne?

colg fusion
öncelikle amacım öyle kimseye saldırmak falan değil. ancak internet kullanıcılarının dilbilgisi yoksunluğu ve cevap yazılan duyuruyu okumama gibi alışkanlıkları var sanki. tamamen benim hüsnükuruntum mu yoksa hakkaten böyle mi? tartışmaya, foruma gerek yoktur kardeş kardeş takılıyoruz ki zaten bu s
öncelikle amacım öyle kimseye saldırmak falan değil. ancak internet kullanıcılarının dilbilgisi yoksunluğu ve cevap yazılan duyuruyu okumama gibi alışkanlıkları var sanki. tamamen benim hüsnükuruntum mu yoksa hakkaten böyle mi? tartışmaya, foruma gerek yoktur kardeş kardeş takılıyoruz ki zaten bu soruyu internet kullanıcıları göremeyecektir.
0
colg fusion
(28.07.07)
tabi ki yazım kurallarını bilmeyen, noktalama işaretlerinin nerede kullanılacağını tam olarak oturtamamış insanlar vardır ki bu bence internet kullanıcılarının büyük bir yüzdesini oluşturmakta. kısacası bilmeyenler, bilenleri sayıca baya bi katladığını tahmin ediyorum.

ama onların dışında bi üşengeçlik de önemli bir faktör kanımca. mesela en yakın arkadaşım çok iyi bilmekte -de'nin nerede ayrı, nerede bitişik yazıldığını fakat binlerce uyarıma rağmen kolayına nasıl geliyorsa öyle yazıyor. kısaca pek umursanmıyor. beyinlerinde "resmi yazışmalarda filan doğru yazarım, diğerinde yanlış yazsam ne olacak" görüşü hakim insanlar azınsanmayacak kadar fazla.
0
thorn pyros
(28.07.07)
bugün ana dilimiz olan turkce, tarihte hicbir zaman bu kadar cok yazim icin kullanilmadi. Ya da söyle, genelde konusmak icin kullandigimiz dilimiz son yillarda evet internet sayesinde daha cok yazım icin kullanılmaya baslandi.

Bir de bunlara, internet dünyasinda türkce karakter eksikligini, yabanci dillerden gelen kelimeleri, insanların daha kurallari adam akilli bilmemesini de koyarsak bu sonuc kacinilmazdi.
0
prdeay
(28.07.07)
heartache,

bob kelso'nun da dediği gibi hata istemiyorsan, onu aramamalısın. hata; aranınca bulunan bir şeydir. benim dediğim kritik hatalardı, yani yanlış anlamalara sebebiyet verecek hatalardı:)
0
thorn pyros
(28.07.07)
sözlükte yazar olduğum ilk zamanlara bakıyorum da "ulan ben mi yazmışım bunları" diyorum. noktalama işareteleri, dilbilgisi kuralları hak getire. sözlükte bir format olduğu için ister istemez bir süre sonra dilbilgisine dikkat etmek zorunda kalıyorsunuz ve işin güzeli farkında olmadan bir şeyler de öğreniyorsunuz.

yazar olmayan adamın internet ortamında noktalama işaretlerine, dilbilgisi kurallarına uymaması normal. ben de entryler dışında yanlış anlaşılmalara mahal vermeyecek kadar kullanıyorum. yalnız kalkıp msn'deki gibi de yazmamaya çalışıyorum.

yazılan duyuruyu okumama konusuna ben de dikkat ediyorum ama o kutucuklara tik atmayı unutuyor olabilirler. duyuruları okumama rağmen 3-5 gün sonra tik atmak aklıma geliyor bazen. arada bir kaç aylık olanlar da mevcut :)

duyuru sahibi kontrol etmese bile verilen cevaplar başkalarının işine yarayabiliyor.
0
kimlanbu
(28.07.07)
(17)

Satılık Ekşi Sözlük Accountu ?

deckard
Başlığa bakıp ne düşündüğünüzü tahmin edebiliyorum. Durum daha farklı. http://urun.gittigidiyor.com/Satilik-eksi-sozluk-hesabi-Buyuk-Firsat_W0QQidZZ5565606bu olayın gerçeği nedir ? var mı böyle bir olay ? legal mi ki?Ha şimdi ola ki bu olay illegal ve burdan farkedilip bu şahsın üyeliği iptal edildi
Başlığa bakıp ne düşündüğünüzü tahmin edebiliyorum. Durum daha farklı.

urun.gittigidiyor.com

bu olayın gerçeği nedir ? var mı böyle bir olay ? legal mi ki?

Ha şimdi ola ki bu olay illegal ve burdan farkedilip bu şahsın üyeliği iptal edildi, heralde hayatını, beni bulup ağzımı burnumu kırmaya adar artık :D
0
deckard
(27.07.07)
6. nesilmiş, işe yaramaz :P
0
harzem
(27.07.07)
daha onceden de oluyordu arada sırada. bi ara cok basamaklı sayılara cıkarmıslardı geyik olsun diye.
0
bryan fury
(27.07.07)
harzem, 8000'e yakın düşman kazandın şimdi :)
0
🌸deckard
(27.07.07)
Harzem,sana katılıyorum. 6.nesil ise kendi haline bırakacaksın. Bu nesilin ne yapacağı hiç belli olmuyor.
0
geldegel
(27.07.07)
mesaj attım sordum, nickin ne ona göre düşünebilirim dedim :) Alacağımdan değil elbetteki, nickini merak ettim sadece. Peki öğrenirsem ne yapmam lazım ? ispiyonlamak fln ?
0
🌸deckard
(27.07.07)
ogrenciysen 100'e olur demi$ti. piyasayi yukseltmi$ :)

bu arada nick falan soylemiyor. bir acigini yakalarsam bildiririm :)
0
katafalk
(27.07.07)
daha önce de oldu ve gittigidiyor'daki ilan kapatıldı, silindi vs. legal değil yani kesinlikle.
0
colg fusion
(27.07.07)
yani simdi adam ssg dese hesabi kapanacak yani? Alicak adam bu kadar para yatirip bu hesabi aliyosa zaten takdir etmek lazim. Ayrica zaten labunya biriyse ucurulur degilsede yazar olmasinin bi sakincasi yok. Bence caiz.
0
badseed
(27.07.07)
satan adamın burayı okuduğunu sanmıyorum. Ayrıca Badseed abime selamlar :)
0
🌸deckard
(27.07.07)
ulen zamanında 15-20 tane alsaydım fazldan hesap şimdiye sıfır araba alırdım :P

ayrıca ssg nin yerinde olsam el altından hesap satardım valla. nasıl olsa uçurmak için tek tuş yeterli.
0
kimlanbu
(28.07.07)
bende saygilar sunuyorum. Aslinda satan adam buraya ilan verse daha fazla alici bulabilir sanki. Yoksa satan(bu da iki dilde guzel bi kelimeymis anca anladim) aramizdan biri mi diye de bi spekulasyon yapim.
0
badseed
(28.07.07)
Valla ssg satsa fikri cok hosuma gitti. Bu egitimli kopek satma hikayesine benziyor. Hani bir iki gun sonra evden kacmaya egitilmis adam ayni kopegi satip duruyormus diye hikaye vardir ya. ssg de satip satip sonra "vay sen satin almissin" diye ucurabilir. Neyse kendi capimda egleniyorum sanirim.

Legal mi sorusuna gelelim ama. Sozluk kurallari acisindan yasak tabi de satarsan TC kanunlari baglaminda bir sorun olur mu onu merak ettim. yani sozluk'te hesap alirken belli bir anlasmaya girmis oluyorsun herhalde sozluk ile. bunu bozunca hakikaten kanuna aykiri bir durum olusuyor olabilir.
0
wpi
(28.07.07)
assert h tarafından sözlüğe taşınmış bu olay :)

sozluk.sourtimes.org
0
🌸deckard
(28.07.07)
malzeme i$te fena mi.
yakindir ucurulmasi gittigidiyor'dan.
0
sourlemonade
(28.07.07)
bence laf olsun diye sürekli teklif arttıralım.. benimle birlikte bu işi yapcak bi kişiye daha ihtiyacım var :)

ben direk 1 milyon ytl ile teklifi basarım :)
0
seviyorum ulan sezenimi deli gibi hem de
(28.07.07)
1200 ytl teklif vermiştim oysaki :P dönüp baktımki Aradığınız ürüne ulaşılamıyor." dedi akabinde
0
winsome
(28.07.07)
ahaha kaldırılmış sanki
0
🌸deckard
(28.07.07)
(6)

vantilatöre karşı konuşmak

kimlanbu
Sesi elektronik olarak sanki vantilatöre karşı konuşuyormuşuz gibi yapan bir devre tasarlamak istiyorum ama bu olayın nasıl oluştuğunu öğrenmem lazım. sese o sırada ne oluyor (frekansına, genliğine vs)google da aradım ama sanırım kullandığım anahtar kelimeler yanlış. bi buldurursanız çok sevinirim.
Sesi elektronik olarak sanki vantilatöre karşı konuşuyormuşuz gibi yapan bir devre tasarlamak istiyorum ama bu olayın nasıl oluştuğunu öğrenmem lazım. sese o sırada ne oluyor (frekansına, genliğine vs)

google da aradım ama sanırım kullandığım anahtar kelimeler yanlış. bi buldurursanız çok sevinirim.
0
kimlanbu
(27.07.07)
"amplitude modulation" yapan bir devre isinizi gorur gibi sanki. ama tabi o genligi neye gore ayarlayacaksiniz, o zor bir konu. muhtemelen vantilatorun uzakligi, donus hizi, sesin vantilatore gelis acisi gibi etmenler isin icine girebilir.
olayin olusu ise bence soyle: vantilatore karsi konusuldugu zaman, once ses normal yollarla kulaginiza ulasiyor (sanki vantilator yokmuscasina). daha sonra ise vantilator kanatlarindan gelen yansimalar kulaga ulasiyor, ve bu sesin normal genligini degistiriyor. tabi bu yansimalarin oldugu yuzey surekli degistigi icin yansimalarin genligi, gelis acisi filan da surekli degisiyor.
tabi eger sesinizin frekansi cok hizli degisirse, farkli frekansta iki sesin ust uste binmesi de soz konusu olabilir. ama bu buyuk ihtimal ancak sentetik olarak gerceklesebilir, zira sesin hizi havada 300 kusur metre bolu saniyeydi yanlis hatirlamiyorsam.
0
papado
(27.07.07)
vantilatöre karşı konuşulduğunda, kanatlar saniyede bilmem kaç defa sesin önünden geçiyor. her kanat geçişinde yansıyan ses artıyor, kanat geçip de iki kanadın arasındaki boşluğa geldiğinde ise sesin yansıması azalıyor. yani ses sürekli olarak yansıyor veya yansımıyor veya yarım yansıyor. bunu da sesin şiddetini sinüs dalgası şeklinde arttırıp azaltarak taklit edebilirsiniz. sesin desibel'i 20 ise mesela, 15 ile 25 arasında saniyede 60 defa götürüp getirerek vantilatöre benzer bir ses elde etmenin mümkün olabileceğine inancım tamdır.
0
harzem
(27.07.07)
Daha gerçekçi bir simülasyon için salt amplitude modulation yerine gain reduction yapacak bir filtre de kullanabilirsin. vantilatörün pervanesi sesin geçişini scale etmekle kalmayıp, bir filtre etkisi de görüyor.
Deneylerini Pure Data gibi bir ortamda kolayca yapabilirsin(ama pd öğrenmen gerek önce tabi)

Ben böyle bir şey modelleyecek olsam izleyeceğim yol şu olurdu:
Ses kaynaktan çıkıyor --> 2 ayrı birime gidiyor. Ancak bu birimlere aynı anda verilmiyor, bir sinüs dalgası ile scale edilerek bir birime, o scale değerinin 1 den çıkarılmış haliyle(1-x) de öbür birime gidiyor. Misal bir sol birim bir sağ birim var diyelim. Sol birime sesin tamamı giderken sağ birime koca bir "hiç" gidiyor, sol birime 0.5 katı giderken sağa da 0.5 katı gidiyor, sağa 1 giderken sola yine sıfır. Yani sonuçta bu iki birimin toplam çıktısı 1 edecek her halükarda.

Neyse, bu birimlerden biri sese dokunmayacak, diğerinde ise bir lowpass filtre olacak. Duruma göre bandpass de denenebilir.

Bu iki birim de çıkışa bağlı olacak.

Bu durumda çıkışa belirli periyotlarla ellenmemiş ses ve filtrelenmiş ses gidecek. Sesi iki birime dağıtan sistemin frekansı vantilatörün dönüş hızını belirlerken lowpass filtrenin cutoff frekansı veya bandpassin gaini ve seçilen frekansı efektin etkisini arttırıp azaltacak(vantilatöre uzaklığın gibi algılanabilir).

Özetle, ses periyodik olarak bir etki alanına girip çıkmalı. Bu etki alanının etkisi basit bir filtre ile modellenebilir diye düşünüyorum.

Kolay gele.
0
kurukafa
(28.07.07)
^^vouv, çok çılgın şeyler dönüyor bu başlıkta.
0
derek vim
(28.07.07)
Dedigim sistemi denedim hemen. gayet iyi calisiyor, su an mikrofonum olamdigi icin vokalle deneyemedim ama muzikle 1000 hz lowpass cutoff civarinda gayet tatminkar sonuc vermekte bence.
Sistem soyle:
img50.imageshack.us
0
kurukafa
(28.07.07)
cevaplar için çok teşekkürler, ne yalan söyleyeyim bu kadarını beklemiyordum :) pure data öğrenemem şu anda ama simulink ile verdiğin diyagramı kurmaya başladım bile :)
0
🌸kimlanbu
(28.07.07)
(3)

kazaa lite sorunu

tabudeviren
en son 2004'te kullandığım kazaa lite'ı yeniden kurdum ama bir türlü bağlanamadım.normalde file > connect ile bağlanması gerekiyordu, defalarca connect - disconnet yapmama rağmen bağlanmadı..acaba sorun nerede?
en son 2004'te kullandığım kazaa lite'ı yeniden kurdum ama bir türlü bağlanamadım.
normalde file > connect ile bağlanması gerekiyordu, defalarca connect - disconnet yapmama rağmen bağlanmadı..

acaba sorun nerede?
0
tabudeviren
(27.07.07)
yeni versiyonunu yüklemezsen server listesi falan eski olabiliyor. aynı şey benim de başıma geldi son versiyonunu indirdim prolem çözüldü.
0
kimlanbu
(27.07.07)
zaten kurmadan önce internetten indirdim ki ben?
("en son 2004'te kurduğum..." deyince acaba hâlâ 2004'teki kurulum dosyasını kullandığımı mı sandınız acaba?)

filesharingplace.be
adresindeki "klitekpp210b3e" dosyasını kurdum.
0
🌸tabudeviren
(27.07.07)
saçma bir cevap gelebilir ama artık limewire ve ares daha popüler ve iş bitirici programlar bence.
0
azeroth
(28.07.07)
(15)

sağ tuş/kopyala engeli

kimlanbu
bazı siteler kopya koruması koyar ya. misal bir resmi kaydedeceksiniz sağ tuşa tıklarsınız "hoop hemşerim yasak" gibi mesajlar çıkar.bunları aşmanın kolay yolu sol tuşa basılı tutup sağ tuşa basmak, çoğu site yer.ama aşağıdaki siteden ne yazı ne de resim kopyalayabiliyorum.kaynağı görüntüle yapmadan
bazı siteler kopya koruması koyar ya. misal bir resmi kaydedeceksiniz sağ tuşa tıklarsınız "hoop hemşerim yasak" gibi mesajlar çıkar.

bunları aşmanın kolay yolu sol tuşa basılı tutup sağ tuşa basmak, çoğu site yer.

ama aşağıdaki siteden ne yazı ne de resim kopyalayabiliyorum.

kaynağı görüntüle yapmadan yazıyı, hard diskime sayfayı kaydetmeden de resimleri kopyalama imkanım var mı ? işimi hallettim ama sinir oldum vardır bir yolu herhalde ?

www.uoguelph.ca
0
kimlanbu
(27.07.07)
mouse vasitasiyla istenen metin ya da fotograf secilir(yani mavi "sey" icine alinir). ctrl+c yapilir.word acilir ctrl+v yapilir.

hatta isteniyorsa tum sayfa bile alinabilir. ctrl+a yapilir sonrasinda ctrl+c ve word sayfasina ctrl+v yapilir.
0
mandayuvasi
(27.07.07)
Opera ile açınca sağ tıklayıup save as diyebiliyorsunuz. Kullandıkları script sadece IE ve Firefox'da çalışıyor...
0
crown
(27.07.07)
opera desteklemiyor sitedeki kodu, kopyalanıyor yani. bu arada guzel kodmus mavi sey icine bile alınmıyor.
edit: gec kalmısım
0
sourlemonade
(27.07.07)
kod body etikesinin icinde yaziyor kullanmak isteyenler icin :)

body ondragstart="return false" onselectstart="return false" onContextMenu="return false"

ie7de Sayfa menusu altinda word for windows ile duzenle gibin bi$i var, yazilari o yolla almak daha kolay. resimler icin kaynaga bakmak gerekiyor.
0
notorious
(27.07.07)
ben gayet guzel bir sekilde aldim mavi sey icine.
0
mandayuvasi
(27.07.07)
bu verdiğim sitede ctrl+c işe yaramıyor. firefox ile mouse yardımıyla seçebiliyorsunuz ama kopyalayamıyorsunuz, ie ile açınca durum daha da beter seçtirmiyor bile.

opera ile açmak gerçekten işe yaradı teşekkürler :)
0
🌸kimlanbu
(27.07.07)
belirteyim o zaman. firefox kullaniyorum. sag tus yemiyo. ama secebiliyorum mouse ile .kisayollarla halledebiliyorum copy paste isini.
0
mandayuvasi
(27.07.07)
ben siteyi bile açamadım, hiç konuşmıyım o zaman.
0
pispinti
(27.07.07)
maxthon'da "enable right click" adli bir plugin default olarak bulunmakta.. tavsiye ederim.
0
zakk
(27.07.07)
printscreen de i$e yarar bi yontem. ben oyle yapiyorum misal.
0
gxix
(27.07.07)
sağ tuşa basılı tutarken enter'a da basılı tutmak gibi bir yöntem vardı yıllar evvel işe yarayan.
0
colg fusion
(27.07.07)
bunun için pluginler falan vardı js falan yüklemiyor mesela.proximitron muydu neydi öyle bir şey hatırlıyorum hatta bütün sayfaları istediğin gibi modifiye edebildiğin bir proxy gibi bağlanırdın. ah ah ne günlerdi..
0
ozdek
(27.07.07)
ben firefox kullanıyorum, hem sağ hem sol tıklayabiliyorum, yazıları seçebiliyorum. benim firefox mu bozuk ulan :S

IE'de ise tebrik ettim hiçbir şey çalışmıyor.
0
harzem
(27.07.07)
Hee he he he.
Askerde playboy sitesinde tesadüfen keşfettiğim ama mantık dolu yöntem:

Sağ tık işini uzunca süre ve hızlı hızlı yapmak. Sayfanın farklı farklı yerlerinde, böylke arada sırada sol tık falan da sokuşturabilirsin. Script senin kadar hızlı çalışamadığı için, 8-10 sefer içinde birinde sağ tık menüsü açılıyordu. Yani aletin kafası karışıyordu bir nevi... :)

Bir dene istersen.
0
delikan76
(27.07.07)
Firefox 2.0.0.5 ile gayet güzel resim/yazı seçiliyor ("mavi şey") ve ctrl+c ile kopyalanıyor ama sağ tuş çalışmıyor.
0
t
(28.07.07)
(13)

RapidReactor Davetiyesi

harzem
şimdi ben, rapidreactor davetiyesi arıyorum (hesabı olan birinden gönderilmesi gerekiyor.) kendim için değil, bir arkadaş için :P, hem zaten çok yasal şeyler indireceğiz öyle korsana da karşıyız. mp3'tür, efendim warezdir falan yalan. "anayasa hukuku" kitabının yeni sürümü çıkmış da pdf'sini arıyoru
şimdi ben, rapidreactor davetiyesi arıyorum (hesabı olan birinden gönderilmesi gerekiyor.) kendim için değil, bir arkadaş için :P, hem zaten çok yasal şeyler indireceğiz öyle korsana da karşıyız. mp3'tür, efendim warezdir falan yalan. "anayasa hukuku" kitabının yeni sürümü çıkmış da pdf'sini arıyoruz (yerse).

davetiyesi olup da harzems [~] gmail. com adresine bir tane atan kişiye teşekkürü şimdiden borç biliyorum.
0
harzem
(26.07.07)
gonderdim davetiyeyi.
0
jack o lantern
(26.07.07)
teşekkürler jack o lantern, çok makbule geçti.

want2die, senden bişey rica etsem ayıp olur mu? az önceki mesajındaki email adresimi silsen de google'dan falan email toplayan botlar bana spam atmasa?
0
🌸harzem
(26.07.07)
konu dışı olacak ama rapidreactor'ün içinde olmanın ne avantajı var ki?
0
colg fusion
(26.07.07)
> konu dışı olacak ama rapidreactor'ün içinde olmanın ne avantajı var ki?

Kimsenin inanmayacağını bile bile "kendim için değil, bir arkadaş için" dediğimde aslında doğruyu söylüyordum. 5 Mbit okul bağlantısı üzerinden 800 GB download yapmış bir arkadaşım var (sağolsun ben de ondan aldım birçok dosyayı), ona gerekiyordu. RapidReactor'da sağda soldaki rapid linklerinin koleksiyonu varmış, yani az site çok download.

> sildim. öyle bişi mi varmış yaw. ben de diyorum niye @ koymamış.

Email toplama dünyanın en çok yapılan işlerinden biri :) Sağa sola forwardlaman için gönderilen emaillerin bile amacı adres toplamaktır. İçinde 100'lerce kişiye gönderilmiş şekilde adres dolu gelen ve "mutlaka iletin!!!" yazan emailler de dönüp dolaşıp adres toplayıcılarına gelir, amaç odur, içinde adres dolu olan emailler toplamak. İmzalı yoklama kağıdı dolaştırmak gibidir :)
0
🌸harzem
(26.07.07)
ben de sana atabilirim, email adresin gerek tabii.
0
🌸harzem
(26.07.07)
iyi de zaten linkleri görebiliyoruz üye olmadan da. üye olunca ne artısı olacak?
0
colg fusion
(26.07.07)
valla orasını ben bilemem, ben de emir kuluy(d)um. ama download delisi olan arkadaşın vardır bir bildiği diyorum. :)
0
🌸harzem
(26.07.07)
valla ben de bi artisini gormedim. uyelere falan msg atabiliyorsun ama, mesela vaktiyle adamin biri pentagram'in unspoken'ini upload etmi$. indirdim, rezalet cikti, bendeki kasetin bile ses kalitesi daha iyiydi vs. ben de i$te yorum falan yazdim, bir iki kuple de kufur edip stres attim. boyle faydalari var :)
0
jack o lantern
(26.07.07)
"Only registered users can publish upload links and/or search for links sent by other users."
0
darknum
(26.07.07)
bana da davetiye gönderen olursa çok sevinirim. gmail kullanıcı adım buradaki nickimle aynı.
0
kimlanbu
(27.07.07)
@kimlanbu

gönderdim
0
gandalfiye the purple
(27.07.07)
darknum'un dediği doğru. sadece üyeler link upload edebiliyor. rapidshare'de upload ettiğin linkler download edildikçe puan kazanma ve bu puanlarla beleşe üyelik süresi uzatma opsiyonları mevcut. bu yüzdendir.
0
ezeriko
(27.07.07)
bende alabilir miyim bir davetiye:) erhankoc (malum mail işareti) gmail com
0
crimson king
(27.07.07)
(5)

içten yanmalı motorların çevirebileceği maksimum devir?

kriker
İçten yanmalı motorlarda silindirlerin çevirebileceği maksimum devir takometrede kırmızı çizgiyle gösteriliyor.Peki maksimum devir aşılırsa ne olur? Kısa vadede motorun performansında düşüş yaşanır mı?Bu kırmızı çizgi nasıl hesaplanıyor? Kırmızı çizgi konulurken güvenlik payı bırakılıyor mu? Örneğin
İçten yanmalı motorlarda silindirlerin çevirebileceği maksimum devir takometrede kırmızı çizgiyle gösteriliyor.

Peki maksimum devir aşılırsa ne olur? Kısa vadede motorun performansında düşüş yaşanır mı?

Bu kırmızı çizgi nasıl hesaplanıyor? Kırmızı çizgi konulurken güvenlik payı bırakılıyor mu? Örneğin mühendisler "bu motor 10000 devri rahat rahat çevirir. ama biz kırmızı çizgiyi 9000 devirde bırakalım da garanti olsun." diye düşünüyorlar mı?

kırmızı çizgisi 10500 devirde başlayan bir motorla 3-4 saniye 11500-12000 arası devir yaptım.

devir kesicisi yoktu... gitti mi güzelim motor?
0
kriker
(26.07.07)
şimdi tam uzmanı değilim bu motor konularının ama genel olarak üretilen herşeyde verilen maksimum değerin üzerine azıcık toleranslar tanınır ama bu kesinlikle garantili şeyler değildirler. yani yüz denemeden hiç birinde hata vermeyen değer 10000 ise ve 10500 yüzde 5 bile hata verse üretici her zaman üst limit olarak 10000 koyar. yani bu noktada sizin araca bişiy olup olmaması konusu şansa kalmıştır ama yapmayın derim. tavsiye etmem. zaten çok benzin yer o diyerek öz be öz türk vatandaşı olduğumu kanıtlarım.

not: oranlar sallamasyondur aha herif %5 dedi biz motoru elimize aldık diye gelmeyin sonra.
0
darknum
(26.07.07)
Bir kere 3-4 saniye yuksek devir yapmaktan bir sey olacagini sanmiyorum. Bir daha yapmamaya ozen goster. Alet cok degerliyse bir devir kesici takmayi dusun.
0
wpi
(26.07.07)
Benim bildiğim kadarı ile aslında o çizgide gösterilen değerler, motorun bu devirlerde çalışmasının motoru normalden daha çabuk yıpratacağı anlamına gelir.
Yoksa bir motor siz ne kadar gaza basarsanız basın yapabileceği devirden fazlasını yapacak miktarda yakıt ve havayı karbüratörden içeri gönderemez (modifikasyon yapılmamış ise).
Yani yine benim bildiğim kadarı ile bu o kadar büyütülecek bir durum değildir. Kaldı ki motor aynı derecede zararı üzerine çok yük bindiği zaman düşük devirde çalıştırıldığında da görür.
Mesela dik bir yokuşu çıkarken çoğu insan gaza çok basmadan düşük bir devirle tırmanmayı yeğler. Ama bu motorun daha ağır bir yük altında kalmasına, yağlamanın güçleşmesine, silindir kolları, krank mili gibi metal aparatlara daha çok yük binmesine neden olur. Böyle durumlarda yüksek devir motorun daha az yıpranmasına neden olacaktır, yani bazen gereklidir, ama çok abartmamak ve bu yüksek devir süresini uzatmamak gerekir. Çünki bunun da yan etkileri sağlamdır: Hararetin yükselmesi ve yağın incelmesi, sübapların yanacak (deforme olacak) sıcaklığa ulaşması gibi)
Binek araç için benim özet olarak söyleyebileceğim şudur: Motor, bakımlı olmalıdır ve koşullara göre çalıştırılmalıdır. Sonuçta iş için yapılmış bir araç olduğu için düşük ya da yüksek devirlerde çalışmak durumunda kalması normaldir. Sollama yaparken hem yüksek hızla gidersiniz hem de ani devinim, ivme kazanma durumunuz olur. Bu da zararlıdır, yokuş tırmanmak da, sürekli rölantide çalıştırmak da, hiç çalıştırmamak da. Aslında biraz organik bünye gibidir. Yani bu yüzden bakımını yapmalı ve çalışması gereken zamanlarda eşşekler gibi çalıştırılmalıdır. Bizler gibi "bütün gün bilgisayar başında oturan bir otomobil(smayliy)" gerektiği zaman performans gösteremez: Yani "0" km'da satın alınmış bir otomobil sürekli şehir için trafikte ve ivmesiz, basit hızlarda çalışırsa, daha çok çalıştırılmış (ama bakımı eksik edilmemiş) bir araçtan daha az başarılı olacaktır.
0
laugh
(26.07.07)
çevrilebilecek devir sayısı motor sıcaklığı ile de alakalıdır. bmw m3 lerde redline değişkendir. aracı ilk çalıştırdığınızda redline 6500 devirden başlar, ledler 6500 devir civarındadır. motor ısındıkça 8000 devre kadar çıkar.

www.bmwmregistry.com

ayrıca büyük motorlar da yüksek devir çeviremiyor. misal hondalar çok sağlam devir çeviriyor ama amerikanların max.devri daha düşüktür
0
kimlanbu
(26.07.07)
o devirlere çıkmak soğuk hava için sorun olmaz. ama yaz sıcağında düşük viteste yapmanız motora hararet yaptırır.(hızlıyken motora vuran hava motoru soğutur.) conta yakarsanız motor yağ sızdırabilir, su soğutmalı ise yanan conta yüzünden silindire su alabilir. ama 3-4s için sorun çıkarmaz. ki devirli araç kullanan herkes kırmızı çizgiyi mutlaka aşar. kırmızı çizgi 10500de olduğundan sanırım motosiklet. contanın oradan hava üflemeye ya da yağ sızdırmaya başlarsa sorun var demektir.
0
theunforguven
(26.07.07)
(7)

trafikte adam dövmek

kimlanbu
Diyelim bir araç sürücüsü bana küfretti, durup kavga etsem ve herhangi bir yerini kırsam. misal burnunu veya kolunu kırdım. başıma neler gelebilir (hukuki olarak) ? bana dava açabilir mi, aracım bağlanır mı, hapis yatar mıyım, benden tazminat alabilir mi ?
Diyelim bir araç sürücüsü bana küfretti, durup kavga etsem ve herhangi bir yerini kırsam. misal burnunu veya kolunu kırdım. başıma neler gelebilir (hukuki olarak) ? bana dava açabilir mi, aracım bağlanır mı, hapis yatar mıyım, benden tazminat alabilir mi ?
0
kimlanbu
(25.07.07)
kavga durumunda standart hukuk geçerlidir. yani aracın bağlanmaz, ancak yolda yürüyen iki kişi kavga ettiğinde ne ceza alıyorsa sen de onu alırsın. trafik ile ilgili olmaz alacağın ceza.

tabi neden kavga ettiğiniz trafikle ilgili olabilir, ancak adam hatalı sollama yapmış olsa ve 8/8 suçlu olsa bile, küfreden adamla kavga etmenin cezası neyse onu alırsın, trafik suçunun etkisi olmaz.
0
harzem
(25.07.07)
hukukunu bilmem ama cok feci rahatlarsin.
0
gxix
(25.07.07)
trafikten bağımsız olarak ceza hukuku anlamında kasten müessir fiil(adam yaralama) suçunu işlemiş olursun. bu suç mağdurun şikayetine bağlıdır. trafikte olsun olmasın birinin ağzını burnunu dağıtırsan adamın şikayetiyle beraber ilgili suçtan yargılanmaya başlarsın. bunun yanında özel hukuk anlamında da haksız fiil sonucu adam senden maddi/manevi tazminat talep edebilir. (adamın küfür etmesi de hem ceza hukuku anlamında hem de özel hukuk anlamında hafifletici/indirici sebep teşkil edebilir.)
0
nesilsiz
(25.07.07)
Örnek bir davranış sergilemiş olursun. Ama geliştirmek gerekir. Nasıl?
- Sonra gelip senden rüşvet isteyecek olan memur ve görevlilerin bir tarafına o kırdığın kolu sokmalısın.

- Sonra yargı karşısına çıkartacaklardır seni, bu süreç boyunca kırmaya dövmeye devam etmelisin.

- Mahkemede yargıcın tokmağı ile benzer çalışmaları sürdürmeli ve iyi döven güçlü bir insan olduğun için beraat etmeli ve "temizlik" yapmaya devam etmek adına ülke meseleleri için de kollarını sıvayıp eğitim, turizm, demokrasi, ekonomi gibi konulara da el (sıkılı halde yumruk, olmaz ya da yetmezse tekme, nasır ya da yorulma incinme durumları için sopa, modernleşme adına ak-47, colt, apachi, f16, tomahawk....) atmalısın.

Haksızlıklara karşı gelmek, haddini bilmeyene haddini bildirmek kolay değil. Küfretmeye karşılık "dayak"ı amaç edinmek ile ilgili olarak ekşi'de geçen hafta'nın en iyisi (1. olan) genelde benzer bir düşünceyi artık "çare" olarak hayal eden, aslında yapmayacaksa da "keşke" diyen hepimiz için iyi bir örnek olabilir.

Not ve sorular:
- Küfretmek suç mudur? Küfretmek ne işe yarar? Küfredilen insan küfürden ne zarar görür? Küfreden insan ne hissederek bunu yapar?
- Küfreden insanın amacının dayak yemek isteyip istemediğini, ya da kaşındığını, yani bir kavga için başlangıç nedeni arayıp aramadığını nasıl anlarız? (mesela: "Saat, kaç- 2 abi - neden 3 değil orspuçucuuu (küt!))
-Trafikte küfür etmek mi iyidir, kavga etmek mi?
-Trafikte küfür yediğinizde bunun için kanunlardan yardım dilerseniz, yardım için yola çıkılırsa, yola çıkan kişi ya da kuruma mensup kişiler de (en azından içlerinden) size küfrederler mi? Sonucunda yardım alabilir misiniz?
-Trafikte dayak yeme ihtimaline karşı, haklı da olsa sinirlenip en azından küfretme hakkı olabilir mi?
-Minibüs ya da belediye otobüsü şoförleri, senin benim paralarımızla aldıkları maaş ile yine aynı kaynaktan altlarına verilen "hizmet" amaçlı otobüsleri kullanırken canımızı çıkarmak istediklerinde, ya da bizi aşağıladıklarında küfretme hakkımız olmalı mı?
- Size yolda haksız yere küfür eden insanların yaşadığı bir coğrafyada sopayı asıl hakeden başkaları var mıdır? Var ise ve bunlara sopa atma şansımız artık kalmamış ise küfredenleri dövmeye kalkmak ne işe yarar? Bunlar bir nevi çoğunluk haline gelmiş olabilirler mi? Bunları dövmek tırnak içinde(-ki kirlerle beraber karışmış ya da değil) haklı nedenlerle olsa da sonra adamlar toplanıp seni bulurlar mı? Bulamayan bir gariban ise buna sopa atınca insanın kendisi rahatlasa dahi bir üzüntü duymaz mı?
- Bu ülkede ehliyet almak için çok iyi rol mü yapmak gerekiyor ki insanlar trafikte araç kullanmanın yolu ve yordamından ziyade birbirlerine el kol hareketi, bakış vs. atarak güç ve erk sahibi olmak gibi -harbiden- başarılı bir yöntem geliştirmişlerdir? Yani ehliyet sınavları aslında kast ajansı ya da oyunculuk okulu falan mıdır? Bu okullarda kamyonlara, belediye ve şehirlerarası otobüs şoförlerine eğitim verirken bu büyük araçların büyük hızlarda seyretmesinin herkesin sağlığına olduğu mu öğretilir. Öyle ise 2'ye katlanan belediye otobüsü Mercedes Firması'nın es geçtiği mekanik problemden dolayı mı 2'ye katlanmıştır? Böyle bir otobüsü 2'ye katlamak için gereken hız kaç km/saat'tir?

Sorular, notlar bitmez. kimlanbu, tahminim yukarıda yazadurduğum bu zırvalıkları yanlış anlamamıştır, zira bizzat kendim de bazen elimde olsaydı bir sürü adamı evire çevire döverdim. Ne de olsa bir yerde ben de bu memlekette yaşıyorum. Herkes, kendilerine sorulduğunda haklıdır nedense. Ve asla arıza yapıp, "Ama sen şurada yanılıyorsun." deme gafletinde bulunmayın. Belanızı skerler. Ha, 4X4 bir jeep'iniz varsa tırsabilirler, dövün dövebildiğiniz kadar. Hatta deponuzda bolca olan benzinden bir bidon alıp canlı canlı yakın. Çoktan hak etmişizdir haberimizde olanımız, olmayanımız.
Pardon.
0
laugh
(25.07.07)
abi yazdıkların zırvalık değil ama karakter yapım bu, trafikte beni sıkıştıran adam üstüne üstlük camını açıp yaşına başına bakmadan bana "orospu çocuğu" diye bağırabiliyorsa benimde adamın ağzını burnunu kırmaya hakkım var.

yarını düşünen birisiyim sabıkamın olmasını istemem, ben buraya sadece
hukuki yönden yaptırımlar nelerdir bilgi almak için vurgulayarak sordum, etik midir değil midir diye sormuyorum.
0
🌸kimlanbu
(25.07.07)
Yalancı bir şahit bulursan. bende arabaların arkasından gidiyordum o gün beraber işe gittik diyecek tarzda... hiç bir şey olmaz.

döv rahatla.
0
cagkan
(26.07.07)
Onun küfür etmeye hakkı var ise senin de ona girişmeye hakkın var demektir. Ama işte durum bizde öyle gitmiyor ki...

Atıyorum adam sana küfretti diye sen de ona okkalı bir küfür sallıyorsun, arabadan 5 kişi çıkıyorlar senin kolun bacağın tehlikeye giriyor ya da kuyruğu kıstırıyorsun. Nereden nasıl bir tip çıkacağı belli olmuyor hiç, yoksa ben eğer elimde olsa, yani bir yetki bir güç verseler inan şu an çıkıp bir sürü minibüs şoförü döverdim. Hepsinde de hukuken haklı çıkardım, hukuk adam gibi işlerse tabii.

Ya da herif sana küfretmişse adam gibi kapışmayı göze almış demektir. Yani erkek gibi, erkek erkeğe, hayvanlık da olsa var bu içimizde, birbirini hafiften hırpalayacak bir kavga, iki tarafa da fayda sağlar, dayak yesen bile, oh be rahatladım dersin, er gibi çıktım kapıştım dersin. Ama öyle çıkmaz, levye çıkar, bir kültürdür bizde levye, kamyon gerecidir, büyük lastik sökmek için gerekli bir edevattır kamyon lastiği patlatınca olmazsa sıçarsın. Ama otomobillerde de bulunur, o yoksa beyzbol sopası, ya da içi çelik yarım bilardo sopası, odun vs.. Bu en mertçesidir içlerinde. Yani başa çıkamayacağım bir hayvana rastlarım, madara olmayayım, "yiğit muhannattın elinden gitmesin" diye saklarsın aracında. Ama silah taşıyanı var, tanıdıklarını devreye sokup (tahmin edebileceğiniz yerlerden tanıdıklar) plakanızdan sizi evinize kadar bulup yakınlarınızın dahi başına bela olabilecek "insan"lar var memlekette. Kafayı koymadan önce ellerin arasına alıp, yola çıkmadan önce salavat getirip çıkmak gerek bu memlekette yola.
Ha, bir de şanslıdır aracı olan. Camı kapatırsın, trafik yoğun değilse bela olandan kaçarsın. Peki ya minibüste, otobüste giden insanlar ne olacak? Ağzımızı sıçıyor adamlar abi, ses edemiyoruz, eden yok çünki. Birileri çıkıp buna (çok geyikçe gelebilir ama değil) bir şeyler yapalım dese ben varım. Bu dolmuşçuların (hepsi değil tabii, ama önemli bir kısmı) minibüsçülerin, seçimden sonra daha da azan iett şoförlerinin kudurmuşluklarına hukuken yapılacak bir şeyler varsa ben de varım, hem de seve seve.
İnsanların onurunu kırıyorlar, para vererek hizmet almak için biniyorsun ama seni aşağılıyorlar, senin gibi bir sürü insanın hayatını kendi sıkıntıları için tehlikeye sokuyorlar falan da falan. Abi İstinye-Beşiktaş hattında daha 18'ini doldurmamış herif minibüs sürüyor. Gözlerime inanamadım; bir tane ama bir tane insan evladı çıkıp sormadı senin ehliyetin var mı, hepimizin canını taşıyorsun diye?
Ah, hukuken çözülmesi çok güzel olurdu ama çözülmediğini görünce insanın canı nasıl istiyor biliyor musun şöyle kalın bir sopayla döndüre döndüre dövmeyi.
0
laugh
(26.07.07)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.