seindfeld
Evde yarım tencere pilav var ve yanında fasülye,nohut yemeği falan yok.Nasıl yenebilir hale getiririm sizce.Sade yemesini sevmiyorum.Hızlı öneriler bekliyorum
Evde yarım tencere pilav var ve yanında fasülye,nohut yemeği falan yok.Nasıl yenebilir hale getiririm sizce.Sade yemesini sevmiyorum.
Hızlı öneriler bekliyorum
Hızlı öneriler bekliyorum
0
Biraz kıyma, bir yumurta ve baharatla karıştırıp kadınbudu köfteye dönüştürebilirsin.
0
biraz kıyma 2 yumurta ve baharatla, pilavı yemeden de karnını doyurabilirsin.
0
uzerine koymak uzere dondurulmus bezelye ve misiri haslayabilirsin. yanina da istersen yogurt.
0
sonuç olarak domates ve salatalığı ince doğrayıp beraber pişirdim.yanına da yoğurt koyup yedim.
mısır bezelye olaydı iyi olurdu da elimizdekilerle bu kadar
mısır bezelye olaydı iyi olurdu da elimizdekilerle bu kadar
0
bir kac yazar once
Ben hep müşteri hizmetleri vs... aradığımda karşıdaki başka bi isteğiniz var mı diye sorunca. canınızın sağlığı diyorum. Elemanlar uyuz oluyo mudur ?
Ben hep müşteri hizmetleri vs... aradığımda karşıdaki başka bi isteğiniz var mı diye sorunca. canınızın sağlığı diyorum. Elemanlar uyuz oluyo mudur ?
0
bence çüküne takmıyodur. kaç tane konuşma yapıyodur günde, bi sonraki görüşmeyi düşünüyodur çoktan
0
ben üstü açık spor araba deyip kapatıyorum. seni bilmemde bana kesin uyuz oluyorlardır.
0
@delirttiniz lan beni, alay etmiyorum hacı. emin olamıyorum öyle algılanıp, algılanmadığından.
0
ister benimle yemeğe çıkar mısın de, ister sevişir misin de, ister babama selam söyle de... ben hiç zannetmiyorum o soruyu sorduğu andan itibaren dinlemede olduğunu, sıradaki çağrıya odaklanmıştır bile herhalde.
0
trinitrotoluen
Yemek yerken osuruyor musunuz? Değilse osurana kızıyor musunuz? Şaka gibi gelecek ama dün yemek yerken arkadaş osurduğu için (ki bunu hep yapıyor) dayanamayıp biraz laf söyledim, istediğimi yaparım sen karışamazsın tarzında bir cevap aldım. Tartışacaktım neredeyse ama uzatmadım. Haksız mıyım lan :S
Yemek yerken osuruyor musunuz? Değilse osurana kızıyor musunuz? Şaka gibi gelecek ama dün yemek yerken arkadaş osurduğu için (ki bunu hep yapıyor) dayanamayıp biraz laf söyledim, istediğimi yaparım sen karışamazsın tarzında bir cevap aldım. Tartışacaktım neredeyse ama uzatmadım. Haksız mıyım lan :S Bir yanda sebzeli tavuk yerken bir yandan osuruk kokusu duymak hoş mu.
0
Ortalama bir Türk ailesi olarak yemek yerken osurmuyoruz biz. O sizin arkadaşınızın terbiyesizliği, ayrıca pişkinmiş de.
0
valla osurmamalı aslında ya. çok samimi arkadaşlarsa ve öğrenci evi ortamı gibi bir ortamsa ufak osuruklar kabul edilebilir ama koku yayacak kadar fosur fosur osuruyora dayak yemeli..
bu arada teknik olarak yemekten 1 saat sonra falan osurmaya başlanması lazım.. yemekte bile osuran adam ya fazla yiyordur ya da bağırsak sorunları vardır..
bu arada teknik olarak yemekten 1 saat sonra falan osurmaya başlanması lazım.. yemekte bile osuran adam ya fazla yiyordur ya da bağırsak sorunları vardır..
0
ya gün içinde osura osura gülüp eğleniliyor tamam da, yemek yaparken ya da yemek başında yapma şunu rahatsız oluyorum diyorum sonra suçlu ben oluyorum.
0
osurulmaz. normalde osurulur da yemek masasında osurulmaz. kimse mecbur değil o kokuya. bi dahaki sefere burnunun içinden sümük çıkarıp masaya sür. bir şey derse aynı cevabı ver.
0
kapalı bir ortamdayken 1'den fazla adam varsa çok kızıyorum. zamanında yurtta oda arkadaşımı tuvalete gönderirdim, dışardaysa bir şey diyemem ama yemek masası kabul edilebilir şey değil bana göre orda kalamam daha fazla.
0
Burnundan sümük falan çıkarma. Eleman "istediğimi yaparım sen karışamazsın" demiş. Bir daha tekrarlarsa şöyle güzelce onun tabağına tükür, sonra da otur kendi yemeğine devam et. Bir şey derse istediğimi yaparım de.
0
öğrenci evine bu durumun bokunu cıkardıgımız da oluyodu ama yemek yerken yapmıyodu kimse.
hıyarlık etmiş bariz.
hıyarlık etmiş bariz.
0
haklısın. hem de tamamen haklısın. sosyal yaşama geçmeyle birlikte insanın bazı özgürlüklerinden vazgeçmesi gerekiyor. istediğini yapmak istiyorsa gitsin ormanda yaşasın.
hatta ben arkadaş ortamında yüksek sesle geğirilmesini de çok itici buluyorum. yani tamam insan gibi geğirirsin ama bazıları sanki marifetmiş gibi 120 desibelde geğiriyor.
hatta ben arkadaş ortamında yüksek sesle geğirilmesini de çok itici buluyorum. yani tamam insan gibi geğirirsin ama bazıları sanki marifetmiş gibi 120 desibelde geğiriyor.
0
yani çok çok sıkışıldıysa rahatsız ediyorsa ve tuvalete gidilemiyorsa (niyeyse) salınır da kokmayacağından ya da ses çıkmayacağından emin olmak lazım. bildiğin bokunu çıkarmış senin arkadaş.
0
biz şahsen zart zurt gidiyoruz zaman mekan dinlemeksizin ama tabi 10 senelik bi tecrübe var, alıştık birbirimizin osuruk kokusuna. O yüzden kendim osurmuş gibi rahat olabiliyorum. Bence sende biraz raad ol alışırsın zamanla. Hatta bir kademe ilerlet üç gün sıçma yumurta ye yemekte salonda zehri bırak bu arkadaşının yanında. eminim pes edecektir.
0
quaketrigger
bi video izlemiştim, bi makinenin içine ne atarlarsa makineden parçalanmış olarak çıkıyordu.. adamlar içine buzdolabı attı o da haşat oldu.. Böyle makinelere ingilizce de ne deniyordu? bulamadım videoyu..
bi video izlemiştim, bi makinenin içine ne atarlarsa makineden parçalanmış olarak çıkıyordu.. adamlar içine buzdolabı attı o da haşat oldu.. Böyle makinelere ingilizce de ne deniyordu? bulamadım videoyu..
0
ssi shredding systems'sın yaptığı shredder için de farklı videolar hazırlanmış. farklı nesnelerin parçalanmasını gösteriyor. bozdolabı için şu var:
www.youtube.com
www.youtube.com
0
muy bien
Şöyle ögeler vardı filmde, ufak bi dinozor heykeli vardı, üzerine ağladı birisi o heykel canlanıp ufak bir dinozor oldu. Sonra büyüdü bu yaratık, metal yiyordu hep, askerleri falan duman etmişti. Kötü adam bu yaratığa kumpas kurarak denize çekti ve tuzlu su içinde feryat figan ruhunu teslim edip tek
Şöyle ögeler vardı filmde, ufak bi dinozor heykeli vardı, üzerine ağladı birisi o heykel canlanıp ufak bir dinozor oldu. Sonra büyüdü bu yaratık, metal yiyordu hep, askerleri falan duman etmişti. Kötü adam bu yaratığa kumpas kurarak denize çekti ve tuzlu su içinde feryat figan ruhunu teslim edip tekrar ufak bir heykele dönüşmüştü bu yaratık finalde. Resmen filmi full hatırlıyorum, çocukken izlediydim ama adı neydi orada büyük sıkıntı var.
0
nickini vermek istemeyen uye
Öyle oyun manyağı birisi değilim. Güncel oyunlarla ilgili hiç bir fikrim yok. Oynadığım en gelişmiş oyun pes2012, cm var bir de.Age of 2 favorim. 3 çıktığında bakıp, sevmemiştim. Bir de ortaokuldan kalan kantır muhabbeti var.Öyle renkli, canavarlı oyunlar sevmem. Grafikler umrumda değil, hala mario
Öyle oyun manyağı birisi değilim. Güncel oyunlarla ilgili hiç bir fikrim yok. Oynadığım en gelişmiş oyun pes2012, cm var bir de.
Age of 2 favorim. 3 çıktığında bakıp, sevmemiştim. Bir de ortaokuldan kalan kantır muhabbeti var.
Öyle renkli, canavarlı oyunlar sevmem. Grafikler umrumda değil, hala mario oynuyorum.
Var mı bir önerisi olan? Strateji olur, görevli olur, simülasyon olur.
Age of 2 favorim. 3 çıktığında bakıp, sevmemiştim. Bir de ortaokuldan kalan kantır muhabbeti var.
Öyle renkli, canavarlı oyunlar sevmem. Grafikler umrumda değil, hala mario oynuyorum.
Var mı bir önerisi olan? Strateji olur, görevli olur, simülasyon olur.
0
santiago nasar
Değerli arkadaşlar, Tohumlar (meyve, sebze; bitki tohumları) hiç ölmez değil mi? yani içindeki yaşam hep kalır. uygun ortamda dirilirler. şimdi asıl sorularım şunlar1- acaba tohumların ölümü nasıl olur? kör tohum var mıdır? nasıldır?2- tohumların içindeki potansiyel yaşam nedir? 3- vereceğiniz ek bi
Değerli arkadaşlar,
Tohumlar (meyve, sebze; bitki tohumları) hiç ölmez değil mi? yani içindeki yaşam hep kalır. uygun ortamda dirilirler. şimdi asıl sorularım şunlar
1- acaba tohumların ölümü nasıl olur? kör tohum var mıdır? nasıldır?
2- tohumların içindeki potansiyel yaşam nedir?
3- vereceğiniz ek bilgiler de önemli.
not: tohumlar hakkında vereceğiniz ek bilgiler de ilgimi çekebilir.
not2: bu soru ne bir ders ne de başka bir şey için soruldu.
Tohumlar (meyve, sebze; bitki tohumları) hiç ölmez değil mi? yani içindeki yaşam hep kalır. uygun ortamda dirilirler. şimdi asıl sorularım şunlar
1- acaba tohumların ölümü nasıl olur? kör tohum var mıdır? nasıldır?
2- tohumların içindeki potansiyel yaşam nedir?
3- vereceğiniz ek bilgiler de önemli.
not: tohumlar hakkında vereceğiniz ek bilgiler de ilgimi çekebilir.
not2: bu soru ne bir ders ne de başka bir şey için soruldu.
0
1. çimlenme olasılıkları zamanla düşermiş ama ölme diye birşey yok. süresi dolma olabilir çünkü paketlerde satılınca da süre koyabiliyorlar ama bu teknik olarak dolma süresi değil aslında, fikir vermek içinmiş. çimlenebilirliği azalıyor işte ve olasılığı sıfıra yaklaşıyor.
2. tohumun içindeki potansiyel yaşam, embriyo. ama tohumu da canlı kabul ediyoruz zaten. gerekli koşullar sağlanınca embriyo büyüyor. aynı zamanda tohumun içinde biraz besin de var, bu da filizin topraktan çıkana kadar beslenmesini sağlıyor. bir de gerekli koşullar sağlanana kadar uyku halindeler. buna da "seed dormancy" deniyor:
en.wikipedia.org
3. tohum hibernasyonu denen bir olay varmış ve bir tohum yıllarca bu durumda kalabilirmiş. mesela 2000 yıllık hurma palmiyesi tohumu bulunmuş ve çimlenebilmiş. tohumların hibernasyon süreleri bilinemiyormuş.
en.wikipedia.org
2. tohumun içindeki potansiyel yaşam, embriyo. ama tohumu da canlı kabul ediyoruz zaten. gerekli koşullar sağlanınca embriyo büyüyor. aynı zamanda tohumun içinde biraz besin de var, bu da filizin topraktan çıkana kadar beslenmesini sağlıyor. bir de gerekli koşullar sağlanana kadar uyku halindeler. buna da "seed dormancy" deniyor:
en.wikipedia.org
3. tohum hibernasyonu denen bir olay varmış ve bir tohum yıllarca bu durumda kalabilirmiş. mesela 2000 yıllık hurma palmiyesi tohumu bulunmuş ve çimlenebilmiş. tohumların hibernasyon süreleri bilinemiyormuş.
en.wikipedia.org
0
gelişim genetiği sınavımın arkasına bide burda bu soruyu görmek beni hayattan soğuttu ama arkadaş yazmış çoğu şeyi zaten yani onların sahip olduğu hormonlar dolayısıyla zor koşullara kuraklık gibi olaylara yüksek dayanıklılığı var ve uyku halinde kalabiliyorlar 2000 sene en uç örneği uygun şart yakalanırsada gelişimlerini farklılaşmalarını başlatabiliyorlar ama çimlenme olasılığı azalır elbette bu yüzden kullanılmaz ama öldü diyemeyiz(bide sebze kavramı yok )
0
yaşam demeyelim de, metabolik aktivite vardır deriz. ya da hiç olmayabilir bile. canlı kristalize olmuş olabilir. o an canlı değildir o. sonra uygun koşullarda metabolik aktivitesi yeniden başlar. o an canlı kabul edebiliriz. tohumdaki enzimler uygun koşullarda aktive olur ve canlılığı başlatır. bu uygun koşullar hiç oluşmayabilir. ya da oluşmadan evvel tohum ısıtılırsa içerisindeki su azalır ve enzimlerin çalışmasına yetmeyebilir. aynı şekilde pişirerek içerisindeki proteinleri parçalarsan o tohum asla çimlenmez.
0
deepfreeze
selam duyuru sakinleri,çamaşır makinasında çamaşırlar yıkanırken yeni alınan lacivert renkli bir şort, açık renkli 2 pantolon ve 1 gömleği boyamış. giysilerdeki boyalı alanlar parçalı ve diğer çamaşırlarda herhangi bir boyanma durumu söz konusu değil. biz ne yapsak da bu boyanan alanları eski haline
selam duyuru sakinleri,
çamaşır makinasında çamaşırlar yıkanırken yeni alınan lacivert renkli bir şort, açık renkli 2 pantolon ve 1 gömleği boyamış. giysilerdeki boyalı alanlar parçalı ve diğer çamaşırlarda herhangi bir boyanma durumu söz konusu değil. biz ne yapsak da bu boyanan alanları eski haline döndürsek?
yardımlarınızı bekliyorum.
çamaşır makinasında çamaşırlar yıkanırken yeni alınan lacivert renkli bir şort, açık renkli 2 pantolon ve 1 gömleği boyamış. giysilerdeki boyalı alanlar parçalı ve diğer çamaşırlarda herhangi bir boyanma durumu söz konusu değil. biz ne yapsak da bu boyanan alanları eski haline döndürsek?
yardımlarınızı bekliyorum.
0
kırmızıkaşekaban
soru başlıkta. istanbulda (kadıköy ve taksim civarı tercihim) bol çeşit barındıran, özgün şeyler satan bir gümüşçü arıyorum. aradığım, küçük kibar bir şey öyle osmanlı takıları konsepti gibi büyük takılar satan bir yer olmasın. var mıdır gören, bilen?
soru başlıkta. istanbulda (kadıköy ve taksim civarı tercihim) bol çeşit barındıran, özgün şeyler satan bir gümüşçü arıyorum. aradığım, küçük kibar bir şey öyle osmanlı takıları konsepti gibi büyük takılar satan bir yer olmasın. var mıdır gören, bilen?
0
pardonan
ilaç, karışım vs.. Burnum akmasın istiyorum.Çok teşekkürler.
ilaç, karışım vs.. Burnum akmasın istiyorum.
Çok teşekkürler.
Çok teşekkürler.
0
1 tane limonu bir bardağa sık. içine bir tane aspirin at. karıştır & iç. sonra yatağa gir,üstüne bir sürü battaniye at. 1-2 saat uyu ve iyice terle. kalkınca duş al & kıyafetlerini değiştir.
0
burun spreylerinden birini al öncelik burun akıntısını durdurmaksa. otrivine, sterimar, nasonex fln.
0
denizaya
Bu mısraların en iyi çevirisi hangi dillerde olur sizce?Özellikle; ingilizce, arapça, fransızca, ispanyolca ve uzakdoğu dillerine hakim arkadaşlardan örnekler bekliyorum.-------------------------Baka kalırım giden geminin ardından;Atamam kendimi denize, dünya güzel;Serde erkeklik var, ağlayamam.
Bu mısraların en iyi çevirisi hangi dillerde olur sizce?
Özellikle; ingilizce, arapça, fransızca, ispanyolca ve uzakdoğu dillerine hakim arkadaşlardan örnekler bekliyorum.
-------------------------
Baka kalırım giden geminin ardından;
Atamam kendimi denize, dünya güzel;
Serde erkeklik var, ağlayamam.
Özellikle; ingilizce, arapça, fransızca, ispanyolca ve uzakdoğu dillerine hakim arkadaşlardan örnekler bekliyorum.
-------------------------
Baka kalırım giden geminin ardından;
Atamam kendimi denize, dünya güzel;
Serde erkeklik var, ağlayamam.
0
After the leaving ship do I stare;
Into the sea can't I throw myself, world is fair;
There is manhood in the head, I can't wail.
not: çevirirken devrik cümle ve uyak kullandım, daha şiirsel dursun diye... ayrıca "fair" kelimesini kullanarak da tevriye yaptım.
Into the sea can't I throw myself, world is fair;
There is manhood in the head, I can't wail.
not: çevirirken devrik cümle ve uyak kullandım, daha şiirsel dursun diye... ayrıca "fair" kelimesini kullanarak da tevriye yaptım.
0
rony
az önce pencerede sigara içerken avradını ziktimin yaratığı yüzüme yapışıyordu1!!!1 gece uçan kuş var mı yoksa yarasa mıydı o ipne? yüreğim ağzıma geldi!
az önce pencerede sigara içerken avradını ziktimin yaratığı yüzüme yapışıyordu1!!!1 gece uçan kuş var mı yoksa yarasa mıydı o ipne? yüreğim ağzıma geldi!
0
yüzünüze gerçekten 10 cm. den daha da yaklaştıysa kuş olabilir. herhangi bir şeyden korkup körleme uçuşlar yapabiliyorlar.
yarasa da olabilir; ama onların kanat çırpışları çok sessiz olur ve siz ani bir hareket de yapmış olsanız çok ciddi bir çarpışma riski yaşamazlar.
asıl soru benden size gelsin: biz nereden bilelim kuş mu yarasa mı yahu!
yarasa da olabilir; ama onların kanat çırpışları çok sessiz olur ve siz ani bir hareket de yapmış olsanız çok ciddi bir çarpışma riski yaşamazlar.
asıl soru benden size gelsin: biz nereden bilelim kuş mu yarasa mı yahu!
0
gece uçan kuşlar da var. baykuş gibi. ama nerden bilebiliriz suratına az kalsın yapışacak canlının kuş mu yarasa mı olduğunu?
0
yarasadır büyük ihtimalle. yanından geçerken anlamak zor oluyor bazen. gece aktif kuşlar genelde baykuşlar. ama "mockingbird" gibi gündüz kuşları da gece aktif olup ötebiliyorlarmış. şehirdeki ışık kirliliği yüzünden imiş daha çok.
0
yarasadır;hatta geçen sene benim odama girmişti.hem de istanbulda 12 katlı binaların olduğu yerde öyle köyde möyde de değiliz yani.
0
yarasadir abi. adrenalin seven dengesiz hayvanlar. o kadar sonar dalgali bilmemneli duyuları olmasına ragmen, carpismisligimiz da var kendisiyle.
0
kelebekten büyük, kuştan küçük, daire çizer gibi anlamsız hızlı uçuşta bişeyse yarasa. güneş batmaya yakın görüyorum ben genelde. gözü görmüyo napsın o da haklı
0
ayrıca doğal alan bırakmak gibi bi centilmenlik yapmadığımızdan betonlar arası mücadelede ben olsam ben de beton dışı bişey gördüğümde yapışırdım evet
0
yarasa yarasa. istanbulda çok fazlalar geceleyin bunların olduğu yerde yapılabilecek en ölümcül hatayı yapmışsın sigaraı bir de hava fırlatsaydın gör bak neler oluyordu
0
reznov
ben pariste birkac yil yasamak isterim ,
ben pariste birkac yil yasamak isterim ,
0
popüler, sevilen ve saygı duyulan bir insan olmak isterim sanırım. maddi şeylerden bahsedersek bilgisayar+diablo 3.
0
bu başlığı okuyanların önemli bir kısmı içlerinden malum kelimeyi söylemiştir diye düşünüyorum.
0
balıkta ve en sevdiğim koyda ve en sevdiğim o haziran sabahının sisli sabah erken saatinde oltama bir levrek vurduğu anda olmak isterim. sisleri yırtarak sudan fırlayan balığı görmek!!
0
şu filmlerde ki penthouse olayı ama bomboş bi daire ve stratocaster
tabi çalmayı da öğrenicem
tabi çalmayı da öğrenicem
0
kelli
sizce nedir,öneriler,hadi local new yorkers..
sizce nedir,öneriler,hadi local new yorkers..
0
godfrey
biraz garip bir tabir mi oldu bilmiyorum ama ben bunlardan arıyorum arkadaşlar. geçmese bile en azından bir kısmında orada bulunsun kahramanlarımız. dumb and dumber ya da crazy heart gibi..seviyorum o atmosferi.
biraz garip bir tabir mi oldu bilmiyorum ama ben bunlardan arıyorum arkadaşlar. geçmese bile en azından bir kısmında orada bulunsun kahramanlarımız. dumb and dumber ya da crazy heart gibi..
seviyorum o atmosferi.
seviyorum o atmosferi.
0
yatagants
Aksam 10.30 civari alkol almayi bitirdim ancak cok karistirmisim. hala su icsem kusuyorum ve midem bulaniyo. ama midemde kuscak biseyde kalmadi. ne yapmali?
Aksam 10.30 civari alkol almayi bitirdim ancak cok karistirmisim. hala su icsem kusuyorum ve midem bulaniyo. ama midemde kuscak biseyde kalmadi. ne yapmali?
0
yapabileceğin birşey yok. alka seltzer at birtane ve yat direk. ben genelde çikolatalı süt içerim,işe yarar ama sen deneme. deneyen herkes dahada kötü oldu.
0
bir şişe sodanın içerisine bir aspirin at. iyice erisin. sonra onu iç. çok iyi gelecek.
0
metpamid varsa onu iç, midende durdurabilirsen bulantıyı keser. yarım saat bir sonra da yağsız bişiler yemeye çalış. böyle grissini gibi kuru, yağsız bişi iyi gelir bulantıya.
0
geven kafa
Son 1 aydır bünyemde giderek artan bir köpek korkusu kendini göstermeye başladı.1 ay öncesine kadar aramız çok iyiydi. yolda gördüğümde sever, arada yiyemediğim yemekleri, buzunu fazladan çözdüğüm etleri falan da yedirirdim. elden yedirdiklerim bile vardı. o kadar iyiydi aramız.Ama 1 ay öncesinde er
Son 1 aydır bünyemde giderek artan bir köpek korkusu kendini göstermeye başladı.
1 ay öncesine kadar aramız çok iyiydi. yolda gördüğümde sever, arada yiyemediğim yemekleri, buzunu fazladan çözdüğüm etleri falan da yedirirdim. elden yedirdiklerim bile vardı. o kadar iyiydi aramız.
Ama 1 ay öncesinde erken bir saatte 4 köpek tarafından kovalandım. Büyük ihtimalle o saatte beni tehtid olarak algıladılar. O gün iyi bir depar atarak kaçtım.Sonrasında bu bir ay içerisinde de çok kez köpekler tarafından kovalandım.
Kampüs içerisinde yaşıyorum, her yer köpek dolu, yolda bile yürüyemiyorum artık . Sürekli bir kaldırımdan ötekisine geçiyorum, yollarımı değiştiriyorum. Dışarı çıkarken tekrar tekrar düşünmeye başladım.
2 gün önce de, 2 kez daha köpek saldırısıyla karşılaştım. İlkinde gece vakti telefonla uğraşıyordum, kaldırımın kenarındaki 4-5 köpeği farketmedim bile. Hani derler ya umursamazsan, bir şey yapmazlar diye, öyle olmadı. Hayvanların varlığından bile haberdar değildim, yine de üzerime havlayarak ve hırlayarak koşturdular.
Aynı günün sabahında bu sefer 2 köpek saldırdı. Orada olduklarını biliyordum, içimden kendimi sakinleştirmeye çalışsam da bir işe yaramadı, yanlarından geçtikten hemen sonra onlar da saldırdı.
Rektörlüğe haber verirsem, biliyorum bu köpekler toplatılıcak. 1-2 hafta köpeksiz olucak kampüs, sonra tekrar dışarıdan hayvanlar doluşucak okula. Zaten hayvanlara da üzülürüm, alıp 1-2 hafta barınaklara kapatıp, sonrasında boş bir araziye/ormana bırakıcaklar.
Ne yapmalı bilemedim, dışarı çıkarken elimde taş topluyorum ama saldırırlarsa kullanabiliceğimi sanmıyorum zaten bu aptal hayvanlar dönüp üzerlerine yürüdüğümde de kaçışıyorlar.
Duyurunun özü: Hem seviyorum, hem de korkuyorum. Bu hayvanları benden uzak tutmanın zararsız bir yolu var mıdır?
1 ay öncesine kadar aramız çok iyiydi. yolda gördüğümde sever, arada yiyemediğim yemekleri, buzunu fazladan çözdüğüm etleri falan da yedirirdim. elden yedirdiklerim bile vardı. o kadar iyiydi aramız.
Ama 1 ay öncesinde erken bir saatte 4 köpek tarafından kovalandım. Büyük ihtimalle o saatte beni tehtid olarak algıladılar. O gün iyi bir depar atarak kaçtım.Sonrasında bu bir ay içerisinde de çok kez köpekler tarafından kovalandım.
Kampüs içerisinde yaşıyorum, her yer köpek dolu, yolda bile yürüyemiyorum artık . Sürekli bir kaldırımdan ötekisine geçiyorum, yollarımı değiştiriyorum. Dışarı çıkarken tekrar tekrar düşünmeye başladım.
2 gün önce de, 2 kez daha köpek saldırısıyla karşılaştım. İlkinde gece vakti telefonla uğraşıyordum, kaldırımın kenarındaki 4-5 köpeği farketmedim bile. Hani derler ya umursamazsan, bir şey yapmazlar diye, öyle olmadı. Hayvanların varlığından bile haberdar değildim, yine de üzerime havlayarak ve hırlayarak koşturdular.
Aynı günün sabahında bu sefer 2 köpek saldırdı. Orada olduklarını biliyordum, içimden kendimi sakinleştirmeye çalışsam da bir işe yaramadı, yanlarından geçtikten hemen sonra onlar da saldırdı.
Rektörlüğe haber verirsem, biliyorum bu köpekler toplatılıcak. 1-2 hafta köpeksiz olucak kampüs, sonra tekrar dışarıdan hayvanlar doluşucak okula. Zaten hayvanlara da üzülürüm, alıp 1-2 hafta barınaklara kapatıp, sonrasında boş bir araziye/ormana bırakıcaklar.
Ne yapmalı bilemedim, dışarı çıkarken elimde taş topluyorum ama saldırırlarsa kullanabiliceğimi sanmıyorum zaten bu aptal hayvanlar dönüp üzerlerine yürüdüğümde de kaçışıyorlar.
Duyurunun özü: Hem seviyorum, hem de korkuyorum. Bu hayvanları benden uzak tutmanın zararsız bir yolu var mıdır?
0
amına kodumun hayvanları hemen çeteye bağlıyolar evet birbirlerini gazlıyolar hep :) Köpek kaçıran düdük var yüksek frekansta köpekleri rahatsız eden bir ses gönderiyormuş, ama hiç denemedim.
0
Nerede satılır bu düdükler, istanbul içerisinde elden alabiliceğim bir yer var mıdır?
0
abi köpek psikolojisi biraz cinstir. ters bi zamanda seni görür, tehdit olarak algılar, saldırgan tavırlarla üzerine gelir, kaçarsın yardır yavdır kovalar. kaçmayı bırakırsın döner arkasını gider. sen kaçınca köpek içgüdüsel olarak kovalıyor. sen karşı saldırıya geçsen bu sefer iki taraflı saldırıp kaçmalı bir gerginlik oluşuyor. bir köpek saldırgan tavırlarla üzerine geldiğinde yapılacak en mantıklı hareket sabit durmak ve karşı tepki vermemek. ısırmak için yaklaştığında sen de çantanı veya elini kaldırıp vururmuş gibi yapacaksın. o da biraz ürküp geriye kaçar ve tekrar ileriye atılmaya hazırlanır. sana doğru gelirmiş gibi yaptığında çantanı veya elindeki birşeyi tekrar kaldıracaksın. sonunda vazgeçer ve yoluna devam edersin. sürekli köpeklerle haşır neşir olan biri olarak çok fazla saldırgan köpekle karşı karşıya kaldım, ısırıldım da birkaç kez. ama köpek korkusunu yersiz buluyorum çünkü korkan birisinin salgıladığı adrenalinle dudakları ve teni donuklaşmaya başlıyor, kan kaslarına hücum ediyor, davranışları keskinleşiyor. köpek de bunu tehdit olarak algılıyor.
0
çok uzun diye okumadım kusura bakma ama köpeklerle göz göze gelmemeye dikkat edersen ortada bi sorun kalmaz.
0
@cro.magnon
Malesef anlattığın gibi olmuyor bu durum, hayvan üzerime hayvalarak koşmaya başladığında, ilk aklıma gelen kaçmak oluyor. Karşısında hareketsiz durabiliceğimi sanmıyorum. Kaldı ki artık sokağın başında gördüğümde bile nefesim kesilmeye başladı. Senin dediğini yapabilmem pek mümkün gözükmüyor.
Malesef anlattığın gibi olmuyor bu durum, hayvan üzerime hayvalarak koşmaya başladığında, ilk aklıma gelen kaçmak oluyor. Karşısında hareketsiz durabiliceğimi sanmıyorum. Kaldı ki artık sokağın başında gördüğümde bile nefesim kesilmeye başladı. Senin dediğini yapabilmem pek mümkün gözükmüyor.
0
@punish
Bu saldırıların 2 tanesinde köpekleri farketmemiştim bile, göz göze gelmedim. Zaten elimden geldiğinde onlara bakıp dikkatlerini çekmek istemiyorum, çoğu zaman kafamı öne eğip, etrafı kolluyorum.
Bu saldırıların 2 tanesinde köpekleri farketmemiştim bile, göz göze gelmedim. Zaten elimden geldiğinde onlara bakıp dikkatlerini çekmek istemiyorum, çoğu zaman kafamı öne eğip, etrafı kolluyorum.
0
üzerinize doğru koşmakta olan köpek yada köpeklermi var. onları hiç önemsememiş gibi yolunuza devam edin. gittikçe yaklaşıyorlar değilmi. şimdi çok ama çok ani bir biçimde arkanıza dönün, köpeklere doğru sert ve kararlı 1 adım atın bu 1 adımı atarken hoşt şeklinde bağırın elinizle de hareket yapın. ama bunu çok ani yapın. büyük ihtimalle şaşıracak ve oldukları yerde çakılıp size havlamaya devam edeceklerdir. biraz sabit kalıp havlamayı kesmelerini bekleyin. sonra yavaşça yolunuza devam edin. tekrar koşmaya başlarlarsa aynı hareketi tekrar edin.
0
Acayip sesler çıkarıp ayağını falan yere vurursan aniden kaçarlar dicem ama dışarıdan da garip görünür. Gerçi ben ne zaman rastlasam mağara adamı gibi bağırırım. Bir de cidden göz göze gelme, aniden delleniyolar.
0
yanında yemek taşı. gelirlerse yanına at ve yürüyerek uzaklaş. koşunca daha çok saldırırlar. kalabalık ve açlarsa "hoşt" yöntemleri işe yaramayabilir. ama kampüs içinde o kadar saldırgan köpek yoktur sadece bölgelerine giren yabancıları uzaklaştırmaya çalışıyorlardır.
düdük yöntemi var bi de dendiği gibi ama ben de denemedim. köpek için zararlı olabilir belki...
düdük yöntemi var bi de dendiği gibi ama ben de denemedim. köpek için zararlı olabilir belki...
0
geceleri mala bağlıyor kampüs köpekleri. bütün gün camış gibi ayağımın dibinde yatan köpek gece kovalıyor.
sakin kal ve kıpırdama. yukarıda da demişler zaten.
yanında köpek kurabiyesi fln taşı sürekli küçük bir torbada. ama o zaman kovalamasalar bile dibinden ayrılmama ihtimalleri var.
eğer güvenlik görevlisi varsa onlardan rica edebilirsin, seninle yürüyebilirler eğer çok uzun mesafe yürümüyorsan.
sakin kal ve kıpırdama. yukarıda da demişler zaten.
yanında köpek kurabiyesi fln taşı sürekli küçük bir torbada. ama o zaman kovalamasalar bile dibinden ayrılmama ihtimalleri var.
eğer güvenlik görevlisi varsa onlardan rica edebilirsin, seninle yürüyebilirler eğer çok uzun mesafe yürümüyorsan.
0
köpekler aç susuz kalmışsa sinirleri gerilmiş olabilir, başkalarına da saldırıyorlar mı öğrenmeye çalış. yemek su falan bırak biraz geri çekil köpekler gelsin yesin zaten minnet duyarlar sana. ama yemeklerini yerlerken dokunma, yiyip yanına gelirlerse seversin filan alışırlar.
saldırı olduğunda olabildiğince uzun ve büyük görünmen gerek, köpeğin durumuna göre bağırman ve karşı saldırıya geçmen işe yarayabilir, ama gözü pek bi köpekse kavgaya girebilir. en güzeli napoliten çikolata gibi bişey olsun yanında hep, köpekler saldırıya geçmeden önce atarsın önlerine, onlara tatlı veren güzel amca olursun :)
saldırı olduğunda olabildiğince uzun ve büyük görünmen gerek, köpeğin durumuna göre bağırman ve karşı saldırıya geçmen işe yarayabilir, ama gözü pek bi köpekse kavgaya girebilir. en güzeli napoliten çikolata gibi bişey olsun yanında hep, köpekler saldırıya geçmeden önce atarsın önlerine, onlara tatlı veren güzel amca olursun :)
0
hophophoba
arkadaşlar yeni yurda çıktım(yurtdışı yurt). Demin kapıyı çaldılar parti var gel falan dedi tanımadığım insanlar. Ben de tanıdıklarımı aradım, gelen yok. Bir yandan çıkasım var, ama çok becerikli değilim sosyalleşme olayında loser modunda dönmek istemiyorum. Ne yapayım?
arkadaşlar yeni yurda çıktım(yurtdışı yurt). Demin kapıyı çaldılar parti var gel falan dedi tanımadığım insanlar. Ben de tanıdıklarımı aradım, gelen yok. Bir yandan çıkasım var, ama çok becerikli değilim sosyalleşme olayında loser modunda dönmek istemiyorum. Ne yapayım?
0
git gel iki çakarsın.
git ama beceri değil tecrübe önemlidir bu işlerde, al sana fırsat.
git ama beceri değil tecrübe önemlidir bu işlerde, al sana fırsat.
0
kendini merkezde hissetme. tüm algılar eşit oranda dağılacak. ortama ısınana kadar suskunluk, gözlemleme, klasik merhabalaşma içerisinde olmanın başkalarının gözünde abes kaçmayacağını bil. zaman ilerledikçe rahatlarsın. kaynaşmalarda oynayacağın rol kendiliğinden gelir.
0
su piresi
Duyuruda yeniyim birşey dikkatimi çekti cevapların bazılarında tik işareti çıkıyor neden merak ettim doğrusu.
Duyuruda yeniyim birşey dikkatimi çekti cevapların bazılarında tik işareti çıkıyor neden merak ettim doğrusu.
0
kendi soruna gelen cevapların yanında beyaz kare boşluk oluyor. doğru veya seni tatmin eden cevap olursa, cevabın yanındaki kareye tıklayıp tik atabiliyorsun.
0
lawist
http://dunya.milliyet.com.tr/16-yasindaki-ogrencisiyle-iliskiye-giren-turk-ogretmen-tutuklandi/dunya/dunyadetay/02.06.2012/1548469/default.htm
0
turkiye'de olmuyor hic yani oyle mi?
Ogrencisi ile iliskiye girip, hamile birakan ogretmenler; defalarca tecavuz edilen ve tehtidle korkutulan, olayi kimseye anlatamayan binlerce ogrenci yok yani ??
Bu olaylar turkiye'de, bir sekilde tacizi/tecavuzu sezinleyen madur yakinlarinin, o da cesur olanlarinin, sikayeti ile ogreniyoruz. Simdi bir de bu kiz tecavuz bebegi bakacak, nasil soylesin.
Amerika' nin farki, boyle bir olay oldu mu, madur korkup, baski altinda kalmaz, aninda suc duyurusunda bulunur, devlet de, toplum da maduru her sekilde korur. Bu da takibinde haber olur. Siz de okursunuz.
Ogrencisi ile iliskiye girip, hamile birakan ogretmenler; defalarca tecavuz edilen ve tehtidle korkutulan, olayi kimseye anlatamayan binlerce ogrenci yok yani ??
Bu olaylar turkiye'de, bir sekilde tacizi/tecavuzu sezinleyen madur yakinlarinin, o da cesur olanlarinin, sikayeti ile ogreniyoruz. Simdi bir de bu kiz tecavuz bebegi bakacak, nasil soylesin.
Amerika' nin farki, boyle bir olay oldu mu, madur korkup, baski altinda kalmaz, aninda suc duyurusunda bulunur, devlet de, toplum da maduru her sekilde korur. Bu da takibinde haber olur. Siz de okursunuz.
0
sorularimvar
http://25.media.tumblr.com/tumblr_m0puccnh5R1qivb1bo1_500.jpg?dur=418hangi filmden? kim?
0
denizaya
Şimdi dünya'nın dinlere göre dizilimini gösteren haritaya baktım da;http://www.wadsworth.com/religion_d/special_features/popups/maps/matthews_world/content/map_01.htmlHep Arabistana yakın olan ülkeler müslüman, örneğin kuzey afrika arabistana yakın olduğu için müslüman ama güneyin islamla alakası yo
Şimdi dünya'nın dinlere göre dizilimini gösteren haritaya baktım da;
www.wadsworth.com
Hep Arabistana yakın olan ülkeler müslüman, örneğin kuzey afrika arabistana yakın olduğu için müslüman ama güneyin islamla alakası yok..Amerikada islam'ın "i" si yok..Keza, slav ülkelerinde ve uzakdoğu ülkelerinde de islam denen şey yok...
Wikide falan tarihlerine baktım ama pek birşey bulamadım. Hadi Malezyayı biyeree kadar anlayabilirim de bu Endonezya nasıl müslüman ülke olmuş? üstü uzakdoğu, altı avusturalya...
Endonezya ve malezyanın nasıl islamlaştığını bilenler?
www.wadsworth.com
Hep Arabistana yakın olan ülkeler müslüman, örneğin kuzey afrika arabistana yakın olduğu için müslüman ama güneyin islamla alakası yok..Amerikada islam'ın "i" si yok..Keza, slav ülkelerinde ve uzakdoğu ülkelerinde de islam denen şey yok...
Wikide falan tarihlerine baktım ama pek birşey bulamadım. Hadi Malezyayı biyeree kadar anlayabilirim de bu Endonezya nasıl müslüman ülke olmuş? üstü uzakdoğu, altı avusturalya...
Endonezya ve malezyanın nasıl islamlaştığını bilenler?
0
endonzeya için;
kısaca:
- müslüman tüccarlar
- müslümanlığın hanedanlığa girmesi
- bir de şafii düşünce ekolünün yayılması imiş
malezya'da da benzer durumlar var sanırım. daha ayrıntılı bilgiler:
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
kısaca:
- müslüman tüccarlar
- müslümanlığın hanedanlığa girmesi
- bir de şafii düşünce ekolünün yayılması imiş
malezya'da da benzer durumlar var sanırım. daha ayrıntılı bilgiler:
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
0
en.wikipedia.org
özet geçecek olursak, müslüman tüccarlar vasıtasıyla yerel yöneticilere ve kraliyet mensuplarına geçmiş. oradan da zamanla yayılmış.
en.wikipedia.org
burada da aynı hikaye hint tüccarlar ile olmuş.
özet geçecek olursak, müslüman tüccarlar vasıtasıyla yerel yöneticilere ve kraliyet mensuplarına geçmiş. oradan da zamanla yayılmış.
en.wikipedia.org
burada da aynı hikaye hint tüccarlar ile olmuş.
0
secretcode
Evet aşina olduğumuz bir cümle değil mi?-Bu işin deadline'i ne zaman?-Arkadaşlar! lütfen bu noktaya "fokus"lanalım..-Bu konuda "mailing" yapmamız lazımya dagönderilen mail imzasında yer alanMarketing & Sales managerBusiness developerCreative DirectorBrand ManagerAccount Managervs.uzar gider bu liste
Evet aşina olduğumuz bir cümle değil mi?
-Bu işin deadline'i ne zaman?
-Arkadaşlar! lütfen bu noktaya "fokus"lanalım..
-Bu konuda "mailing" yapmamız lazım
ya da
gönderilen mail imzasında yer alan
Marketing & Sales manager
Business developer
Creative Director
Brand Manager
Account Manager
vs.
uzar gider bu liste. Bu durumun açıklaması sadece tek başına "özenti" olarak tanımlayabilir miyiz?
Bugün ben reklam sektöründeyim. Bütün reklam ajanslarının neredeyse hepsinin internet sitesi tamamiyle ingilizce. Türkçe seçenek dahi yok.
Örneğin; vodencomtr ye bakabilirsiniz.
Yani arkadaş Türkiye'de yaşıyorsun. hayatında ingilizce konuşman gereken hiç bir alan ve ihtiyaç söz konusu değil. Ofis arkadaşların türk, müşterilerin türk peki bu kadar anormal derecede ingilizce takıntısının gerçek sebebi nedir bir Allah'ın kulu çıksında bana izah etsin inanılmaz merak içerisindeyim.
-Bu işin deadline'i ne zaman?
-Arkadaşlar! lütfen bu noktaya "fokus"lanalım..
-Bu konuda "mailing" yapmamız lazım
ya da
gönderilen mail imzasında yer alan
Marketing & Sales manager
Business developer
Creative Director
Brand Manager
Account Manager
vs.
uzar gider bu liste. Bu durumun açıklaması sadece tek başına "özenti" olarak tanımlayabilir miyiz?
Bugün ben reklam sektöründeyim. Bütün reklam ajanslarının neredeyse hepsinin internet sitesi tamamiyle ingilizce. Türkçe seçenek dahi yok.
Örneğin; vodencomtr ye bakabilirsiniz.
Yani arkadaş Türkiye'de yaşıyorsun. hayatında ingilizce konuşman gereken hiç bir alan ve ihtiyaç söz konusu değil. Ofis arkadaşların türk, müşterilerin türk peki bu kadar anormal derecede ingilizce takıntısının gerçek sebebi nedir bir Allah'ın kulu çıksında bana izah etsin inanılmaz merak içerisindeyim.
0
Kompleks var biraz. Selam ben ingilizce de biliyorum havası. Halbuki herkes biliyor artık ingilizce, gelip enteresan ve ingilizce / türkçe karşılığı tam olarak olmayan farklı bi dilden kelime kullan, hayran kalalım. Saçma sapan şeyler.
0
Başlıktaki "deadline" dışındakilere dair eleştirinize katılıyorum, ancak biraz pratik yaklaşmak lazım; en azından benim bildiğim yaygın ve kısa bir karşılığı yok, son x tarihi demek pek pratik gelmeyebilir.
0
Fokuslanmak saçma evet hatta odaklanmak daha güçlü hale getiriyor bence anlamı ama 'mailing' yerine ne kullanılabilir? Zaten E-Mail olarak yerleşmiş durumda dilimize e-posta diyen neredeyse yok gibi. Deadline da yine kabul edilebilir.
Ama Business developer falan bunlar kartvizitte hem türkçe hem ingilizce yazmıyorsa sadece ingilizce yazıyorsa çok güldürüyor beni.
Ama Business developer falan bunlar kartvizitte hem türkçe hem ingilizce yazmıyorsa sadece ingilizce yazıyorsa çok güldürüyor beni.
0
bu subject üzerine brain storming yapsak bile resultlar bizi satisfy etmez. comes böyle goes this way
0
"off day" var bir de. sonradan ortaya çıkmış mail atmak, türkçe de tam karşılığı duruma göre değişebilen deadline ı filan zor olsa da anlıyorum ama, izin günü demek bu kadar mı zor arkadaş?
0
çoğu kullanım abes kaçabiliyor tabii. ama bazı terimleri ingilizce kullanmak daha anlamlı ve terim olarak mecbur kalabiliyorsun. türkçe'nin karşılamadığı yerler olabiliyor. ama bu bahane olmamalı, en az şekilde ve en uygun şekilde kullanılmalı.
0
Deadline: son gün veya teslim tarihi işte. Çok mu zor yani bunu söylemek de dedlayn diyoruz?
0
meselenin özentilikle alakası yok bence.
bahsettiğin şeyler genel olarak teknik veya mesleki terimler. bazlarının tam türkçe karşılıkları yok. bazılarının da var ama çok itici. (türkçeleştirilmiş hiç bi program kullanamıyorum ben mesela)
zaten ne kadar türkçeleştirmeye çalışsan da tamamiyle türkçe olmuyor neticede. mesela futboldaki faul, ofsayt terimlerini düşün. ya da mobil, program, kredi, orjinal, marka, şampiyon, disk, market, televizyon gibi sözcükleri. yazılışı türkçeleştirilmiş o kadar. öyle olacağına orjinal haliyle kalsın daha iyi. mailing/mail'leşmek yerine e-posta'laşmak karşılığını kullanalım falan demişler. e-posta'nın neresi türkçe? elektronik kısmı mı, posta kısmı mı? olmayınca olmuyor işte.
ayrıca günlük konuşma dilimizde arapça, farsça, fransızca vb. kökenli çok fazla sözcük kullanıyoruz ve kimsenin gözüne batmıyor. günlük hayatta yalnızca yerine sadece, örneğin yerine mesela, yanıt yerine cevap, belirgin yerine bariz, özgün yerine orjinal, işlev yerine fonksiyon kullanıyoruz ki bu verdiğim örneklerin türkçeleri hem yaygın olarak biliniyor hem de sırıtmıyor. yani buna rağmen bu sözcükler bu şekilde kullanılıyorsa, senin söylediğin sözcüklerin hiç kafaya takılmaması gerek.
bahsettiğin şeyler genel olarak teknik veya mesleki terimler. bazlarının tam türkçe karşılıkları yok. bazılarının da var ama çok itici. (türkçeleştirilmiş hiç bi program kullanamıyorum ben mesela)
zaten ne kadar türkçeleştirmeye çalışsan da tamamiyle türkçe olmuyor neticede. mesela futboldaki faul, ofsayt terimlerini düşün. ya da mobil, program, kredi, orjinal, marka, şampiyon, disk, market, televizyon gibi sözcükleri. yazılışı türkçeleştirilmiş o kadar. öyle olacağına orjinal haliyle kalsın daha iyi. mailing/mail'leşmek yerine e-posta'laşmak karşılığını kullanalım falan demişler. e-posta'nın neresi türkçe? elektronik kısmı mı, posta kısmı mı? olmayınca olmuyor işte.
ayrıca günlük konuşma dilimizde arapça, farsça, fransızca vb. kökenli çok fazla sözcük kullanıyoruz ve kimsenin gözüne batmıyor. günlük hayatta yalnızca yerine sadece, örneğin yerine mesela, yanıt yerine cevap, belirgin yerine bariz, özgün yerine orjinal, işlev yerine fonksiyon kullanıyoruz ki bu verdiğim örneklerin türkçeleri hem yaygın olarak biliniyor hem de sırıtmıyor. yani buna rağmen bu sözcükler bu şekilde kullanılıyorsa, senin söylediğin sözcüklerin hiç kafaya takılmaması gerek.
0
tekila shot bardağı
iyi geceler ekşi duyuru halkı,bir zamanlar oynadığım bir oyunu arıyorum 2 boyutlu basit bir oyundu krişlerden köprü kurmaya çalışıyoduk okeye basıncada bi araba üstünden geçiyodu ve yıkılmazsada diğer bir bölüme geçebiliyoduk. arka plan tamamen siyah köprünün altı suyla dolu kirişlerde beyaz ve ilk
iyi geceler ekşi duyuru halkı,
bir zamanlar oynadığım bir oyunu arıyorum 2 boyutlu basit bir oyundu krişlerden köprü kurmaya çalışıyoduk okeye basıncada bi araba üstünden geçiyodu ve yıkılmazsada diğer bir bölüme geçebiliyoduk. arka plan tamamen siyah köprünün altı suyla dolu kirişlerde beyaz ve ilk başlangıç tutacak noktalarıda sarıydı. oyunla ilgili hatırladıklarım bunlar yardımcı olursanız sevinirim
teşekkürler
bir zamanlar oynadığım bir oyunu arıyorum 2 boyutlu basit bir oyundu krişlerden köprü kurmaya çalışıyoduk okeye basıncada bi araba üstünden geçiyodu ve yıkılmazsada diğer bir bölüme geçebiliyoduk. arka plan tamamen siyah köprünün altı suyla dolu kirişlerde beyaz ve ilk başlangıç tutacak noktalarıda sarıydı. oyunla ilgili hatırladıklarım bunlar yardımcı olursanız sevinirim
teşekkürler
0
harrage
nasil ki bir saati yapan saatci var , nasil ki bir mobilyayi yapan bir marangoz var , saka saka:Dya kafama takilan bir sey var benim. bilgisayardan hele ki yazilimdan programlamadan hic anlayan biri degilim. simdi mesela bir program yazcaz. onu baska bir program kullanarak yaziyoruz. iste visual bas
nasil ki bir saati yapan saatci var , nasil ki bir mobilyayi yapan bir marangoz var , saka saka:D
ya kafama takilan bir sey var benim. bilgisayardan hele ki yazilimdan programlamadan hic anlayan biri degilim.
simdi mesela bir program yazcaz. onu baska bir program kullanarak yaziyoruz. iste visual basictir c#tir falan filan (hatam varsa kusura bakmayin dedigim gibi tbt haric zir cahilim bu konuda). peki bu visual basic falan da program degil mi? bu programlar ne ile yazilmis. yani o "if" "else" komutlarini falan ilkel olarak bilgisayara nasil tanitmisiz.
anneye anlatir gibi anlatirsaniz sevinirim.
ya kafama takilan bir sey var benim. bilgisayardan hele ki yazilimdan programlamadan hic anlayan biri degilim.
simdi mesela bir program yazcaz. onu baska bir program kullanarak yaziyoruz. iste visual basictir c#tir falan filan (hatam varsa kusura bakmayin dedigim gibi tbt haric zir cahilim bu konuda). peki bu visual basic falan da program degil mi? bu programlar ne ile yazilmis. yani o "if" "else" komutlarini falan ilkel olarak bilgisayara nasil tanitmisiz.
anneye anlatir gibi anlatirsaniz sevinirim.
0
en basit şekilde şöyle anlatayım; bilgisayarın anladığı tek dil 0 ve 1 lerden oluşur. en ilkel programlama sadece 0 ve 1 kullanarak yapılır yani. o bahsettiğiniz dillerin her birini yazdığımız bir "derleyici" programı vardır. bu derleyici yazdığımız kodları 0 ve 1 şekline dönüştürür. böyle düşünebilirsiniz.
0
Her yazılım aslında bildiğiniz satır satır kod. Bildiğiniz ilkel notepadde dahi kod yazabilirsiniz ama derlemek problem olur.
Yeni kodlama dilleri ve program kütüphaneleri çıktıktan sonra işleri kolaylaştırmak için VB'yi piyasaya sürmüşler. Bir tür makina üreten makina durumu yani.
Ama dediğim gibi yazmak için tek ihtiyacınız olan bir klavye ve notepad aslında.
Yeni kodlama dilleri ve program kütüphaneleri çıktıktan sonra işleri kolaylaştırmak için VB'yi piyasaya sürmüşler. Bir tür makina üreten makina durumu yani.
Ama dediğim gibi yazmak için tek ihtiyacınız olan bir klavye ve notepad aslında.
0
peki (direk salliyorum) p harfi bilgisayarin anlayacagi sekilde 01100101 diyelim. simdi bilgisayar bu 01100101 dizisini gorunce ekranda p harfi cikacak atiyorum. bunu o bilgisayara nasil izah ediyoruz. yani ilk olarak bunu nasil yapiyoruz araci bir program kullanmadan. su ilk programi anlayamiyorum bir turlu. icinden cikamadim.
0
bu kod yazdığımız ortamlara compiler deniyor işte. interpreter da var veya ikisini karışımı ortamlar var "Microsoft Visual Studio" gibi. IDE (integrated development environment" deniyor bunlara. compiler'lar da yine programlama diliyle yazılıyor. "fonksiyonel programlama" kullanılıyor bunlarda. bir de bunların yazdılığı ortama da "compiler compiler" deniyor.
kaynaklar:
stackoverflow.com
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org(compilers)
ama senin sorun programlama dili mi nasıl yaratılmış?
kaynaklar:
stackoverflow.com
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org(compilers)
ama senin sorun programlama dili mi nasıl yaratılmış?
0
eğer daha derinlere inmek istiyorsan programlama dillerinin tarihine (punch card'lard assembler'lara sonra compiler'lara nasıl geldiğimiz, bir dil geliştirilerek diğer dilin yaratılması vs.) bakman lazım.
diğer bir konu da bilgisayar mimarisi, cpu mimarisi, boole cebiri vs. içindeki devreler ve dijital sinyaller vs.
farklı konular var sorunda, o yüzden basit bir cevap vermek zor biraz..
diğer bir konu da bilgisayar mimarisi, cpu mimarisi, boole cebiri vs. içindeki devreler ve dijital sinyaller vs.
farklı konular var sorunda, o yüzden basit bir cevap vermek zor biraz..
0
etkilenmekicinkotuarkadasariyorum
çok sevdiğin bir arkadaşın var ve başka şehre gidiyo. sen aramadıkça o seni hiç aramıyo. ama her aradığında sıcak davranıyo, seni davet ediyo görüşelim diyo samimiyetine inanıyosun... kız ya da erkek farketmez, evlendi, iş güç sahibi oldu para değiştirdi vs. bunları sebep olarak sunmayalım; yapısı b
çok sevdiğin bir arkadaşın var ve başka şehre gidiyo. sen aramadıkça o seni hiç aramıyo. ama her aradığında sıcak davranıyo, seni davet ediyo görüşelim diyo samimiyetine inanıyosun... kız ya da erkek farketmez, evlendi, iş güç sahibi oldu para değiştirdi vs. bunları sebep olarak sunmayalım; yapısı böyle bazı insanların.
ve ondan sürekli yeni bir şeyler öğreniyorsun, muhabbetini de seviyorsun. görüşmek de istiyorsun ama aramazsan aramıyor. bu naza katlanır mısın? hep arayan taraf olur musun?
ve ondan sürekli yeni bir şeyler öğreniyorsun, muhabbetini de seviyorsun. görüşmek de istiyorsun ama aramazsan aramıyor. bu naza katlanır mısın? hep arayan taraf olur musun?
0
Bir yere kadar evet. Bir yerden sonra kendini değersiz hissettiriyorsa ı-ıh oradan sonra bir adım daha atılmaz.
Not: Atıldı, sonuçları görüldü.
Not: Atıldı, sonuçları görüldü.
0
kişinin karakteriyle alakalı bir durum.
ben kesinlikle aramam -hoş beni arayanı da aramıyorum ya neyse- ama farklı düşünceler mutlaka oluri her insanın mizacı bir değil çünkü.
ben kesinlikle aramam -hoş beni arayanı da aramıyorum ya neyse- ama farklı düşünceler mutlaka oluri her insanın mizacı bir değil çünkü.
0
evli insanlar boş vakitlerini eşleriyle ve başka şeylerle geçirmeyi yeğliyorlar. arkadaş arama eylemi onlara zor geliyor. ha tabii kişisine göre değişir. bir de fazla arkadaşı olabilir. alışmıştır aranmaya vs. farklı farklı durumlar var.
en iyi strateji açık açık söylemek sanırım. "hep ben arıyorum" de. "tamam ben arayınca sıcak davranıyorsun ama senin de aramanı isterim" de... olmuyorsa da zorlama boşver...
en iyi strateji açık açık söylemek sanırım. "hep ben arıyorum" de. "tamam ben arayınca sıcak davranıyorsun ama senin de aramanı isterim" de... olmuyorsa da zorlama boşver...
0
bende de vardı böyle tipler aramayınca aramaz arayınca can ciğer buluşalım nasıl özledim bende seni arayacaktımlar vs sonra başıma bir şey geldi 'cnm bn glmyrm bni yannda hsset'
yol yakınken kurtar kendini ben kurtardım ve şuan kafam rahat aramak isteyen dost olan arar zaten
yol yakınken kurtar kendini ben kurtardım ve şuan kafam rahat aramak isteyen dost olan arar zaten
0
naz degildir, yapisi boyledir, hayirsizdir ama aslinda sizi sever. sadece arayip sorma aliskanligi yoktur.
sevin onu, birakmayin :)
kendimden biliyorum. arayamiyorum insanlari, elim gitmiyor.
sevin onu, birakmayin :)
kendimden biliyorum. arayamiyorum insanlari, elim gitmiyor.
0
artık aramıyorum. hatta siliyorum heryerden. sonra arayınca o kişi için de güzel oluyor. aa sen miydin, silmiştim numaranı diyorum.
yaş 39.
yaş 39.
0
yok aramam. sevgili bulunca arayıp sormayı kesen kardeşim gibi gördüğüm bi insanla artık hiç görüşmüyorum.
hele karşı cinsseniz, stepne olma ihtimaliniz yüksek. aman diyim. aramayın. her şey karşılıklı.
hele karşı cinsseniz, stepne olma ihtimaliniz yüksek. aman diyim. aramayın. her şey karşılıklı.
0
arkadaşlar bu kişi kesinlikle sizi bırakacak, bahane edecek biri değil farzediyoruz. sadece yapısı böyle insanları soruyorum. yani sevgi emek mi, karşılık beklememek vs. aramayınca "sevgi" olmaz mı, olur mu? teşekkürler.
ben de arıyorum. aramaya da devam ediyorum. benden 10-15 yaş büyüğüm ayrıca.
ben de arıyorum. aramaya da devam ediyorum. benden 10-15 yaş büyüğüm ayrıca.
0
bazen protesto yapıyorum. şakayla karışık söylüyorum. samimiyete göre izah ediyorum. çünkü gerçekten ben de meraktayım, aynı dediğin tipte. satacak, yolda bırakacak, uzaklaşılacak biri değil, muhabbeti güzel ruh ikizin hatta. ama çok nadir arayıp soruyor.
bence naz değil bu. yapısı böyle. sadece zamanın ne kadar çabuk geçtiğini farketmiyor. yarın ararım, akşama ararım, geç oldu uyumuştur şimdi,...falan düşünüyor ve nihayetinde aradan günler, aylar geçtiği halde aramamış oluyor.
bzen sıkılıyorum hep arayan taraf olmaktan. hatta aramicam diyorum. fakat o güzel arkadaşlığın bitmesi de hoş değil, dediğin gibi birçok şey öğreniyorsun, muhabbetini de seviyorsun. öyle olunca arıyorum.
bence naz değil bu. yapısı böyle. sadece zamanın ne kadar çabuk geçtiğini farketmiyor. yarın ararım, akşama ararım, geç oldu uyumuştur şimdi,...falan düşünüyor ve nihayetinde aradan günler, aylar geçtiği halde aramamış oluyor.
bzen sıkılıyorum hep arayan taraf olmaktan. hatta aramicam diyorum. fakat o güzel arkadaşlığın bitmesi de hoş değil, dediğin gibi birçok şey öğreniyorsun, muhabbetini de seviyorsun. öyle olunca arıyorum.
0
ararsın ama her defasında da aranmaz ki. değersiz hissetmeye başlıyorsun eninde sonunda. bu yüzden hep arayan taraf olmamak, gerekiyorsa görüşmemek lazım diyorum.
0
ben öyle aramayan bir insanım işte. ben olsam aramam. :) sevdiğim arkadaşlarım uzaktaysa, sürekli görüşemiyorsak hiç aramıyorum. sevmiyorum öyle telefonda hal hatır sormayı, muhabbet etmeyi pek. uzun süre görüşmeyince telefonda muhabbet de pek olmuyor. yüz yüze gelsem ama, daha dün ayrılmışız gibi aynı samimiyette konuşurum. beni hep başkaları arar. ama onlar da zamanla sıkılıyorlar bu durumdan ve aramayı bırakıyorlar. arayın bence siz. seviniyordur siz arayınca yine.
0
los angeles
http://www.youtube.com/watch?v=5sJ8CJPefOE&feature=related
0
dwyn
Odanızın duvarlarını ne renk? Ne renk olsun isterdiniz? En çok hangi renk duvarları seversiniz, hangi renk kesinlikle kullanılmamalı? Kombin serbez
Odanızın duvarlarını ne renk? Ne renk olsun isterdiniz? En çok hangi renk duvarları seversiniz, hangi renk kesinlikle kullanılmamalı? Kombin serbez
0
Ben odayı karartan renkleri sevmiyorum, insanın içine huzur veren renkleri seviyorum...
Ama sadece film izlemek için bir odan oalcak, orası iç boğucu, odayı karartan bi renk olabilir.
Birde etrafta tanıdık bi iç mimar varsa, LCD televizyonun arkasını örme, tuğla duvar yaptırın, sadece bir kısmını...evi çok farklı ve şahane gösteriyor gerçekten...
Birde bu linke bakabilirsin;
www.kendieviniyarat.com
Ama sadece film izlemek için bir odan oalcak, orası iç boğucu, odayı karartan bi renk olabilir.
Birde etrafta tanıdık bi iç mimar varsa, LCD televizyonun arkasını örme, tuğla duvar yaptırın, sadece bir kısmını...evi çok farklı ve şahane gösteriyor gerçekten...
Birde bu linke bakabilirsin;
www.kendieviniyarat.com
0
0
koçtaşta renk bıdısından seçiyorsun istediğin rengi.makinesi var 2-3 dk da karıştırıp veriyorlar hemen.marshall marka olanlar sanırım
0
salon lila, benim odam gül kurusu, mutfak ve kardeşimin odası turuncu ile sarısı arası bir renk. mobilyalarla uyumlu olunca çok tatlı oldular bence.
0
annemin evindeki odam turuncu... gayet guzel oluyor, aydınlık, parlak, insanın ici acılıyor.
kendi evimdeki kırık beyaz gibi, değiştirmeye izin yok.
kendi evimdeki kırık beyaz gibi, değiştirmeye izin yok.
0
odam açık kahverengi ama hep şarap rengi bir kırmızı istemişimdir. boyamaya cesaret edemiyorum.
0
kirada oturuyorum. bütün evi şampanya rengine boyamışlar. kesekağıdı ya da limon küfü tercih ederim ben. gerçi boyadan ziyade çok şahane duvar kağıtları var. kendi evime duvar kağıdı yaptırırım.
0
Işık alan bir oldam olsa, karşılıklı duvarları koyu kırmızı ve koyu yeşile boyamak isterdim. Çook güzel oluyor o.
0
denizaya
Tam hatırlamıyorum şimdi, bir uzakdoğu ülkesine seyahette oluyor bu sanırım, muhtemel güney kore olabilir bu...Bu rakamlar yanlış olabilir veya tersi olabilir, giderken 12 saat, dönerken 8 saat sürüyor mesefe diye duymuştum...Bu mesefe neden böyle oluyor acaba? ㅋㅋㅋㅋ
Tam hatırlamıyorum şimdi, bir uzakdoğu ülkesine seyahette oluyor bu sanırım, muhtemel güney kore olabilir bu...
Bu rakamlar yanlış olabilir veya tersi olabilir, giderken 12 saat, dönerken 8 saat sürüyor mesefe diye duymuştum...
Bu mesefe neden böyle oluyor acaba? ㅋㅋㅋㅋ
Bu rakamlar yanlış olabilir veya tersi olabilir, giderken 12 saat, dönerken 8 saat sürüyor mesefe diye duymuştum...
Bu mesefe neden böyle oluyor acaba? ㅋㅋㅋㅋ
0
istanbul - seul ucusu budur..
sebep hava trafigi ile ilgili ucus hizi duzenlemeleri..
sebep hava trafigi ile ilgili ucus hizi duzenlemeleri..
0
rüzgar hızı ve gidiş dönüş rotasının farkıda etkiler.
Frankfurt LA 11 küsür saat LA Frankfurt 10 küsür saat sürüyordu mesela.
Frankfurt LA 11 küsür saat LA Frankfurt 10 küsür saat sürüyordu mesela.
0
ama bir rus pilot da bana dunyanin donus yonuyle alakali oldugunu soylemisti.. sizin havada kaldiginiz sure boyunca dunya da donuyor belirli hizda ve bu gecikmeye veya erken gtimeye neden olabiliyor demisti..
ama bizim turk pilot onun da etkisi var ama hava trafigi ile ilgili hiz sinirlamalari var demisti..
ikisi de bana mantikli geldi.. :)
ama bizim turk pilot onun da etkisi var ama hava trafigi ile ilgili hiz sinirlamalari var demisti..
ikisi de bana mantikli geldi.. :)
0
great circle route ve jet stream ile alakalı.
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org:Greatcircle_Jetstream_routes.svg
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org:Greatcircle_Jetstream_routes.svg
0
@bigman : verdiğim linkte şöyle bir şey var :
"Dünya dönerken etrafını saran havayı da kendisiyle beraber döndürüyor. Böyle olunca yerden bakan birine göre toprak gibi hava da hareketsizmiş gibi duruyor. Böylece aynı yakıtı harcayan uçakların hareketinde de Dünya'nın dönüşünün bir etkisinin olamayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. Kısaca tekrarlarsak, normal, rüzgârsız bir havada değişik yönlere giden uçaklar, havaya göre olduğu gibi yere göre de aynı hızla hareket ederler.
Rüzgârlı havalarda durum değişir. Eğer havaya göre aynı hızla giden uçakları düşünürseniz, (bu her uçak aynı yakıtı harcıyor demek) rüzgârla aynı yönde giden uçak yere göre daha hızlı gidiyordur; çünkü hem uçak havaya göre belli bir mesafe kat eder, hem de rüzgâr havayı ve içindeki uçağı bir miktar ileriye taşır. Uçak, rüzgâra ters yönde girmişse bu uçak yere göre daha yavaştır. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz. Eğer İstanbul'dan Ankara'ya doğru kuvvetlice bir rüzgâr esiyorsa, İstanbul-Ankara uçuşu daha kısa, Ankara-İstanbul uçuşu daha uzun sürer.
Rüzgârların belki de en ilginç olanı Jet-Stream diye adlandırılan ve yerden 10-30 km yukarıdan esen güçlü hava akımları. Bunlar sürekli aynı yönde, batıdan doğuya doğru ve saatte 100-400 km hızlarla esiyorlar. Yerden hissedilmeyen Jet-Stream ilk defa 2. Dünya Savaşı sırasında bombardıman uçakları tarafından keşfedildi. O zamandan beri bu rüzgârlar üzerinde yapılan çalışmalar bunların Dünya'nın dönüşünün etkisiyle basitçe açıklanamayacak bir şekilde oluştuğunu gösteriyor."
atmosfer de dünyayla birlikte dönüyor, rus pilotun dediğinin olabilmesi için atmosferden çıkmış olmamız gerekir.
"Dünya dönerken etrafını saran havayı da kendisiyle beraber döndürüyor. Böyle olunca yerden bakan birine göre toprak gibi hava da hareketsizmiş gibi duruyor. Böylece aynı yakıtı harcayan uçakların hareketinde de Dünya'nın dönüşünün bir etkisinin olamayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. Kısaca tekrarlarsak, normal, rüzgârsız bir havada değişik yönlere giden uçaklar, havaya göre olduğu gibi yere göre de aynı hızla hareket ederler.
Rüzgârlı havalarda durum değişir. Eğer havaya göre aynı hızla giden uçakları düşünürseniz, (bu her uçak aynı yakıtı harcıyor demek) rüzgârla aynı yönde giden uçak yere göre daha hızlı gidiyordur; çünkü hem uçak havaya göre belli bir mesafe kat eder, hem de rüzgâr havayı ve içindeki uçağı bir miktar ileriye taşır. Uçak, rüzgâra ters yönde girmişse bu uçak yere göre daha yavaştır. Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz. Eğer İstanbul'dan Ankara'ya doğru kuvvetlice bir rüzgâr esiyorsa, İstanbul-Ankara uçuşu daha kısa, Ankara-İstanbul uçuşu daha uzun sürer.
Rüzgârların belki de en ilginç olanı Jet-Stream diye adlandırılan ve yerden 10-30 km yukarıdan esen güçlü hava akımları. Bunlar sürekli aynı yönde, batıdan doğuya doğru ve saatte 100-400 km hızlarla esiyorlar. Yerden hissedilmeyen Jet-Stream ilk defa 2. Dünya Savaşı sırasında bombardıman uçakları tarafından keşfedildi. O zamandan beri bu rüzgârlar üzerinde yapılan çalışmalar bunların Dünya'nın dönüşünün etkisiyle basitçe açıklanamayacak bir şekilde oluştuğunu gösteriyor."
atmosfer de dünyayla birlikte dönüyor, rus pilotun dediğinin olabilmesi için atmosferden çıkmış olmamız gerekir.
0
tozluhikaye
VHS döneminden, tahminen 88-89 yapımı, bir film arıyorum. Türkçe'ye "Esrarengiz Kasaba" adıyla çevrildiğinden eminim. Hatırladığım kadarıyla bir genç, kaybolan kız arkadaşının izini sürüp kasabalıların teker teker bir tarikat veya uzaylılar tarafından kaçırıldığını farkediyordu. Konu başka bir filmd
VHS döneminden, tahminen 88-89 yapımı, bir film arıyorum. Türkçe'ye "Esrarengiz Kasaba" adıyla çevrildiğinden eminim. Hatırladığım kadarıyla bir genç, kaybolan kız arkadaşının izini sürüp kasabalıların teker teker bir tarikat veya uzaylılar tarafından kaçırıldığını farkediyordu. Konu başka bir filmden de aklımda kalmış olabilir. İsim daha somut bir ipucu olacaktır. Çıkartabilecek olan var mı?
0
Children of the Corn?
www.imdb.com
Invasion of the Body Snatchers?
www.imdb.com
Nedense yaptığın tanım ikisini de çağrıştırdı.
www.imdb.com
Invasion of the Body Snatchers?
www.imdb.com
Nedense yaptığın tanım ikisini de çağrıştırdı.
0
hjarteblod
bkz: görsel
bkz: görsel
0
0
Direnç ile ters orantılı olan, adını direnç birimi ohm'un tersinden alan mho'nun işaretidir. İşaret de adı gibi ohm'un tersidir derim ben.
0
avatarairo
Aşk acısı nasıl dindirilir? alkolün anlık gidermesi gibi şeyler değil kökten çözüm arıyorum. yardımcı olacak varsa dinlemeye hazırım.
Aşk acısı nasıl dindirilir? alkolün anlık gidermesi gibi şeyler değil kökten çözüm arıyorum. yardımcı olacak varsa dinlemeye hazırım.
0
kendine saygı duymaya başlayarak.
hayatının odağını yine öz benliğine kaydırıp, verdiğin kararları, yaptığın şeyleri doğrusuyla yanlışıyla kabullenerek başlayabilirsin.
hayatının odağını yine öz benliğine kaydırıp, verdiğin kararları, yaptığın şeyleri doğrusuyla yanlışıyla kabullenerek başlayabilirsin.
0
dindirelemez, mecbur cekeceksin bir sure.
suresi kafanin ne kadar calistigina bagli olarak, bu ask acisinin kendine zarardan baska bisey olmadigini fark edeceksin.
suresi kafanin ne kadar calistigina bagli olarak, bu ask acisinin kendine zarardan baska bisey olmadigini fark edeceksin.
0
Aslında kimseyi kendimden daha değerli görmedim bu güne kadar ilk defa bu kadar fena oldum. daha önce başıma gelmediğinden de ne yapacağımı bilemiyorum.
0
söylemeyi unutmuşum, hüzünlü şarkılardan uzak dur. aşık olmayan adamı bile dertlendiriyorlar, aşk acısı çekeni öldürürler.
0
ilk başta neden unutmalıyım sorusunu kendine sor. unutman için mantıklı bir sebebin varsa onun üzerine yoğunlaş. sonu mu yok? sana uygun mu değil?... bunları düşünüp biraz da mantıklı olduktan sonra bence gayet kolay unutmak.
''unutamıyorum'' diyoruzya hep aslında onun doğrusu ''unutmak istemiyorum''. çünkü birine aşık olmak güzel bir şey, mutlu eden bir şey, hele de muhabbetiniz varsa, uzaktan platonik değilse kopmak istemiyor olabilirsiniz, varlığı hoşunuza gidiyor olabilir,... vs vs işte bu nedenlerden dolayı unutmaz insan. unutmaz diyorum bak, unutamaz değil!
sadece sakin kafayla durup düşünmektir bundan kurtulmanın yolu. yoksa bu acının da sonu gelmez. nereye kadar böyle aşk acısı çekerek geçireceksin?
''unutamıyorum'' diyoruzya hep aslında onun doğrusu ''unutmak istemiyorum''. çünkü birine aşık olmak güzel bir şey, mutlu eden bir şey, hele de muhabbetiniz varsa, uzaktan platonik değilse kopmak istemiyor olabilirsiniz, varlığı hoşunuza gidiyor olabilir,... vs vs işte bu nedenlerden dolayı unutmaz insan. unutmaz diyorum bak, unutamaz değil!
sadece sakin kafayla durup düşünmektir bundan kurtulmanın yolu. yoksa bu acının da sonu gelmez. nereye kadar böyle aşk acısı çekerek geçireceksin?
0
Platonik bir şey. Karşılığı olmasına da imkan yok. Aynı sınıftaydık şimdi mezun oldu gitti. Tek umudum seneye onu görmeden 1 yıl geçirecek olmam.
0
o zaman kesinlikle aklından biran önce çıkarman lazım çünkü böyle bir daha hiç görmeyeceğin birine bağlanıp kalmak sana çok fazlasıyla zarar verir. bir zaman sonra ona bağlılıktan dolayı başkasına şans vermez duruma gelirsin ki bu da hayatına girebilecek insanlara ve tabi ki sana da büyük haksızlık olur.
bak mezun olmuş gitmiş, ha hala aynı okulda olsaydınız ve platonik deseydin kesinlikle git fırsatı varken tanış konuş derdim ama yok artık. o yüzden unutmam daha kolay deyip yoluna devam et. birdaha görmeyeceğin birine tutulup kalmak sana acı vermekten başka hiçbir işe yaramaz. tekrar söylüyorum bu işin sonu yok nereye kadar böyle acı çekeceksin ki? güzel bir anıydı, güzel insandı ama geçti gitti de artık, demelisin.
fazla uzattım biliyorum ama biraz durup bunun üzerinde düşün bence, aşamayacağın bir şey değil, neyse ki yaşanmışlık yok asıl o zaman senin için çok zor olurdu.
bak mezun olmuş gitmiş, ha hala aynı okulda olsaydınız ve platonik deseydin kesinlikle git fırsatı varken tanış konuş derdim ama yok artık. o yüzden unutmam daha kolay deyip yoluna devam et. birdaha görmeyeceğin birine tutulup kalmak sana acı vermekten başka hiçbir işe yaramaz. tekrar söylüyorum bu işin sonu yok nereye kadar böyle acı çekeceksin ki? güzel bir anıydı, güzel insandı ama geçti gitti de artık, demelisin.
fazla uzattım biliyorum ama biraz durup bunun üzerinde düşün bence, aşamayacağın bir şey değil, neyse ki yaşanmışlık yok asıl o zaman senin için çok zor olurdu.
0
proculianus
insana yaşam enerjisi veren, böyle suratında salak bir sırıtmayla izlenilecek film önerileri istiyorum gençler.teşekkürler şimdiden.
insana yaşam enerjisi veren, böyle suratında salak bir sırıtmayla izlenilecek film önerileri istiyorum gençler.
teşekkürler şimdiden.
teşekkürler şimdiden.
0
ikisini de izledim be. :)
başka yok mu? tam da amelie tarzı filmler soruyorum ben de.
başka yok mu? tam da amelie tarzı filmler soruyorum ben de.
0
once kazandı,izlendi. ve bayıldım. teşekkür ederim.
ama diğerlerini de izleyeceğim en kısa zamanda.
ama diğerlerini de izleyeceğim en kısa zamanda.
0
godfrey
şu günlerde uçak biletini almayı düşünüyorum arkadaşlar ama bir türlü karar veremedim. ilk kez tur harici bireysel olarak bir tatile çıkacağım ama bu iki ülke arasında kararsız kaldım.siz ne diyorsunuz?
şu günlerde uçak biletini almayı düşünüyorum arkadaşlar ama bir türlü karar veremedim. ilk kez tur harici bireysel olarak bir tatile çıkacağım ama bu iki ülke arasında kararsız kaldım.
siz ne diyorsunuz?
siz ne diyorsunuz?
0
irlanda dublin
uçurumlar
miss doğa
siyah bira
güzel kızlar
hoş şeyler bunlar
uçurumlar
miss doğa
siyah bira
güzel kızlar
hoş şeyler bunlar
0
irlanda'ya falan gitmedim ama acayip sempatim var, oraya gitsin kim gidecekse :)
0
2 gun falan ise irlanda. 2. gunden sonra bayar. iskocya'yi da salla. ingiltere'ye git sen.
0
zaraeta
we could be the same'in stüdyo kaydını hiç dinlememiştim. dinlemek istediğim zaman final performanslarını açıyordum. hep giriş sanki gereğinden fazla kısaymış gibi geliyordu bana. şimdi klibine baktığımda harbiden de kısaltılmış olduğunu gördüm. öyle bir kısıtlama falan mı var eurovision'da ? varsa
we could be the same'in stüdyo kaydını hiç dinlememiştim. dinlemek istediğim zaman final performanslarını açıyordum. hep giriş sanki gereğinden fazla kısaymış gibi geliyordu bana. şimdi klibine baktığımda harbiden de kısaltılmış olduğunu gördüm. öyle bir kısıtlama falan mı var eurovision'da ? varsa neden ve ne kadar ?
çok teşekkürler.
çok teşekkürler.
0
3 dakikadan uzun olamıyor şarkılar bildiğim kadarıyla. nedenini bilmiyorum.
0
Sevdiğim tek yönüdür o yarışmanın süre olayı. Bazı şarkılar işkence gibi, bir de 4-5 dk olduğunu düşünsenize ? Ayrıca daha çok sahnede kalan daha çok akılda kalır, birileri çakallık yapıp güzel şarkıların nakaratlarını söyledikçe söyletir falan... Toplarlar puanları gibi bir düşünce de olabilir.
0
nedeni şu: programın bir süresi var o süre içinde bitmesi gerek, dünyanın pek çok yerinde yayınlanan bir yarışmayı, yayıncıları mağdur etmeyecek süreyle ve aralarla yayınlamak durumundalar.
0
tabi öyle ama 3 dakika da çok kısa. tam mesela 4 dakika olsaydı harika olurdu bence çünkü şarkının asıl bağlayan kısmı giriş kısmı zaten.
0
ben sen o
In parallel scientific benchmarks involving cosmology simulations(e.g. Barnes-Hut), the oct-tree building operations often require sorting the keys before the actual tree building phaseyukarıcaki cümlede geçen "oct-tree" kısmı algı biçimlerimin o kadar uzağındaki, bilen varsa ve yazar, paylaşırsa bu
In parallel scientific benchmarks involving cosmology simulations(e.g. Barnes-Hut), the oct-tree building operations often require sorting the keys before the actual tree building phase
yukarıcaki cümlede geçen "oct-tree" kısmı algı biçimlerimin o kadar uzağındaki, bilen varsa ve yazar, paylaşırsa bu bilgisni çok müteşekkir kalacağım, şimdiden teşekkürler.
yukarıcaki cümlede geçen "oct-tree" kısmı algı biçimlerimin o kadar uzağındaki, bilen varsa ve yazar, paylaşırsa bu bilgisni çok müteşekkir kalacağım, şimdiden teşekkürler.
0
octree ile aynı şey heralde.
en.wikipedia.org
şurda "sekizli ağaç" denmiş:
www.bilisimsozlugu.net
çevirmeden kullanmak daha iyi ama. çoğu dilde böyle kullanılıyor.
en.wikipedia.org
şurda "sekizli ağaç" denmiş:
www.bilisimsozlugu.net
çevirmeden kullanmak daha iyi ama. çoğu dilde böyle kullanılıyor.
0
Kozmoloji simülasyonlarını(Barnes-Hut gibi) içeren paralel bilimsel değerlendirmelerde(ya da performans testlerinde) octtree inşa operasyonu, genellikle asıl inşa fazından önce anahtarların sıralanmasını gerektirir.
octree 3 boyutlu veri uzayında, uzayı sürekli 8 eş parçaya bölerek veriyi oturtmaya çalıştığımız ağacın ya da bu işlermin ismi oluyor. her yaprakta tek bir bilgi olduğu noktada çok hızlı arama yapabiliyoruz.
octree 3 boyutlu veri uzayında, uzayı sürekli 8 eş parçaya bölerek veriyi oturtmaya çalıştığımız ağacın ya da bu işlermin ismi oluyor. her yaprakta tek bir bilgi olduğu noktada çok hızlı arama yapabiliyoruz.
0
kartonpiyer
Bundan on gün kadar önce eşim küvetin yanında normalde dolapta duran bir kremini buldu. o kremi kullanmadığını ve dolapta durduğunu, neden küvetin kenarında olduğunu sordu, bilmediğimi söyledim, allah allah dedik neyse unuttuk gitti... bu mevzudan birkaç gün sonra, yine banyoda kapının arkasındaki a
Bundan on gün kadar önce eşim küvetin yanında normalde dolapta duran bir kremini buldu. o kremi kullanmadığını ve dolapta durduğunu, neden küvetin kenarında olduğunu sordu, bilmediğimi söyledim, allah allah dedik neyse unuttuk gitti... bu mevzudan birkaç gün sonra, yine banyoda kapının arkasındaki askıda fazladan bir vücut havlusu olduğunu iddia etti eşim. baktık, kendi kullandığı beyaz havlunun aynısıydı, belki dalgınlıkla ikinci kez temiz havlu çıkarmışsındır dedim filan, neyse bunu da unuttuk gitti... ve bugün, eşim bana ciddi biçimde benim onu aldatıp aldatmadığımı sordu, ne oldu dedim, bana yatağımızın altında, hemen kendi tarafında üstü çiçekli bir telefon kılıfı bulduğunu söyledi. yok artık filan dedim, getirdi baktım evet baya baya hatun tipi telefon kılıfı.. Tabi krem, havlu ve telefon kılıfı üçlüsü bir araya gelince oha diyor insan, açıklayacak cümle bulamıyorsun.. ne oluyo lan bizim evde? siz aynı durumda olsanız nasıl aklarsınız kendinizi? abi aldatmışsın işte felan demeyin, cidden yok öyle bişey.
ek bilgiler: ev kiralık, bikaç ay önce taşındık, evde kedimiz de var, bu kılıfı belki evde eskiden oturanlar biyerlerde kaybetmiştir, kedi bulmuştur vs diye düşünüyorum ama öyle dolap altından filan kedi çıkarmış olsa bu kılıfın kirli tozlu vs olması gerekirdi ama temiz. eşim daha önce defalarca yatağın altını temizlediğini ama bunu görmediğini, eğer eskiden kalmış olsa görmesi gerektiğini söyledi.
nooluyo lan bu evde????? siz olsanız eşinize ne dersiniz? kendimi onun yerine koyuyorum, yatak odamızda misal bir erkek saati bulsam delirirdim.. napıcam ben? cidden..
ek bilgiler: ev kiralık, bikaç ay önce taşındık, evde kedimiz de var, bu kılıfı belki evde eskiden oturanlar biyerlerde kaybetmiştir, kedi bulmuştur vs diye düşünüyorum ama öyle dolap altından filan kedi çıkarmış olsa bu kılıfın kirli tozlu vs olması gerekirdi ama temiz. eşim daha önce defalarca yatağın altını temizlediğini ama bunu görmediğini, eğer eskiden kalmış olsa görmesi gerektiğini söyledi.
nooluyo lan bu evde????? siz olsanız eşinize ne dersiniz? kendimi onun yerine koyuyorum, yatak odamızda misal bir erkek saati bulsam delirirdim.. napıcam ben? cidden..
0
evet ihmal ettim kiliti değiştirmedim ama yani ev sahibi niye gelsin ya, hadi geldi diyelim, salak mı bu belirtileri bıraksın?
0
ev sahibi ikinizden birisine göz koymuştur veyahut eve bir şekilde girebilme şansı olan birisi kumpas düzenliyordur?
0
maliyetini bilemem ama madem bu kadar ciddi kamera falan yerleştirip inceleyebilirsin. kedi böyle mucizevi şeyler yapıyosa görürsün, kapı kilidini değiśtirmediysen başkasının girmesi gibi bir şey de olabilir.
ayrıca kilit değişmediğine göre eski kiracı bi gün denemiş olabilir. baktı açılıyo takılmıştır
ayrıca kilit değişmediğine göre eski kiracı bi gün denemiş olabilir. baktı açılıyo takılmıştır
0
kumpas kuracak biri yok, biz yokken gelen bir temizlikçi de yok. en akla yakın iki şey var, anahtara sahip olan biri eve geliyor olabilir ya da kedi buldu bu telefon kılıfını bi şekilde.. yani ben kendimi bildiğime göre, ben eve hatun getirmediğime göre böyle bi izahı vardır. peki hanıma ne diyeceğim ben? yani sağolsun makul bir açıklama o da bulmaya çalışıyor, bana güvenir ama yani güven denen şey nereye kadar ki?
0
korktum yahu ev sahibi eve geliyordur falan. anahtar baska kimde var? temizlige yardima gelen birileri var mi mesela? ya da ikinizden biri dünyanin en dalgin insani.
0
birilerinin birakma ihtimaline karşı dokunmayın parmak izi açısından. hatta bir daha olursa özel kriminallabaratuvarlarindan birine incelettirin . kilidi değiştirin. kapıyı kilitleyerek çıkın. uyurgezerlik. ihtimalini ve de en son psikolojik rahatsızlık ihtimalini de düşünün .
0
ek bilgi: evde çalınabilecek şeylere kimse dokunmamış, bu üç konu dışında bir belirti vs de yok
0
eşimin öyle bir telefon kılıfı yoktu ondan eminiz ikimiz de o nedenle uyurgezerlikle bile o kılıfı izah edemiyorum. psikolojik rahatsızlık olduğunu sanmam.
0
durumu bir defa açıklayamazsınız. açıklamaya da çalışmayın zaten. en mantıklısı eve kamera yerleştirmek. sabahları evde olmuyorsanız evin anahtarını bir şekilde ele geçiren birileri evinizi o değişik amaçlarla kullanıyor olabilir. misal ev sahibinin çapkın yeğeni. apartmanda ki kapıcı. emlakçı olabilir. benim geçen sene tuttuğum emlakçı ev boşken gelip jakuziyi kullanıyormuş.(boşken derken, biz kiralamadan önce ama aklı evvel biri çıkar kiraladıktan sonra da yapar bu işi) olur yani öyle şeyler. önce anahtarı değiştirin, yeterli olmazsa kamera taktırın.
0
evin kilidini değiştirmemişsiniz, o nedenle anahtar sahibi veya sahipleri siz yokken evinize girmiş olabilirler. kılıfı da evin başka bir yerinde düşürmüşlerdir belki, sonra da kediniz oynarken yatağın altına kaçmıştır siz fark etmeden. bence eşinizi eve başka insanların girmiş olabileceği yönünde ikna edin, ayrıca kilidi de derhal değiştirin derim.
0
önce kamera taktırın ki gelen giden varsa kanıtlama şansı olsun. anahtar değişince giren varsa artık giremicek, peki nasıl kanıtlancak masumluğun?
0
ya usta kafana bit yeniği sokmak gibi olmasın da karın sana kumpas düzenliyor olmasın?
0
"ne derdiniz?" sorunuza cevap olsun diye yazıyorum, hoş değil ama...
"aldatsam daha dikkatli olmaz mıydım sence? o kadar aptal mıyım kremi havluyu unutayım..?" falan derdim bence.
"aldatsam daha dikkatli olmaz mıydım sence? o kadar aptal mıyım kremi havluyu unutayım..?" falan derdim bence.
0
komplotuar teori meraklisi bir Turk olarak, "aranizi bozmak isteyen birisi yapiyor olabilir mi bunlari?" sorusunu sormam lazim. eve sizden baska birisinin girdigi kesin. onda artik bir suphe yok.
ben olsam ne derdim? "bu eve bizden baska birisi giriyor ve bunu kamerayla v.s. tespit etmemiz lazim." derdim.
ben olsam ne derdim? "bu eve bizden baska birisi giriyor ve bunu kamerayla v.s. tespit etmemiz lazim." derdim.
0
Kedidir o. Vardı ya bir video hırsız kedi diye. inanılmaz, bulduğu her eşyayı eve getiriyor. çok komikti. link bulursam eklerim.
edit: ha havluyu asamaz tabii...
linki yine de ekleyeyim, gülersiniz: www.youtube.com
ABD'nin California eyaletine bağlı, San Mateo kentinde yaşayan, Dusty adlı (kleptoman) kedinin, üç yıl içinde 600'u aşkın hırsızlık yaptığı ortaya çıktı. Jean Chu ve ve Jim Coleman adlı çiftin sahibi olduğu Dusty'nin gece karanlık bastırdıktan sonra komşu ve çevre evlerden çaldığı nesnelerle eve dönüşü,
edit: ha havluyu asamaz tabii...
linki yine de ekleyeyim, gülersiniz: www.youtube.com
ABD'nin California eyaletine bağlı, San Mateo kentinde yaşayan, Dusty adlı (kleptoman) kedinin, üç yıl içinde 600'u aşkın hırsızlık yaptığı ortaya çıktı. Jean Chu ve ve Jim Coleman adlı çiftin sahibi olduğu Dusty'nin gece karanlık bastırdıktan sonra komşu ve çevre evlerden çaldığı nesnelerle eve dönüşü,
0
o kadar konuşmuşsunuz bir cinler, periler diyen çıkmamış yazıklar olsun.
çaresizce açıklamaya çalışan adam biraz şüpheli görünürdü bana. benim de haberim yok, anlamadım neler döndüğünü diyeceksiniz tabi. başka ne denir.
çaresizce açıklamaya çalışan adam biraz şüpheli görünürdü bana. benim de haberim yok, anlamadım neler döndüğünü diyeceksiniz tabi. başka ne denir.
0
bütün bunlarla eşinin karşılaşması ilginç hakkatten. tüm ihtimallerin dışında ya seni deniyor, ya seni deniyor... bu hatun milletinin aklı başka çalışıyor amman diyim
0
hakkaten yazdıklarınız için teşekkürler.
kedimiz evden çıkmıyo, 10. kattayız, dışarıdan getirme olasılığı yok. eşimin psikolojik bir sorunu olmadığına eminim. eve giren tanıdık yok öyle hani kumpas filan yapacak vs. o da imkansız. karımın beni aldatmayacağından eminim. üstelik bu olanlardan o sonuca varmak pek mümkün de değil zaten.
benim aklıma 3 mantıklı izahat geldi:
1. havlu ve krem eşimin dalgınlığındandır. telefon kılıfı da bi dolabın içinde filan kalmıştır, kedi bulmuş getirmiş oraya bırakmıştır. bu iyimser tahmin.
2. eve birileri girip takılıyor. ama o kadar salaklar ki orda havluyu burda kremi, öbür tarafta telefon kılıfını unutuyorlar. bu da bi tahmin tabi.
3. eşim beni test ediyor olabilir. havlu, krem, telefon kılıfı filan o organize etti ve benim kendisini aldatıp aldatmadığımı bu yöntemle anlamaya çalışıyor olabilir. bunu eşime sordum, saçmalama dedi :) bu da abuk da olsa aklıma gelen bi olasılıktı tabi.
kedimiz evden çıkmıyo, 10. kattayız, dışarıdan getirme olasılığı yok. eşimin psikolojik bir sorunu olmadığına eminim. eve giren tanıdık yok öyle hani kumpas filan yapacak vs. o da imkansız. karımın beni aldatmayacağından eminim. üstelik bu olanlardan o sonuca varmak pek mümkün de değil zaten.
benim aklıma 3 mantıklı izahat geldi:
1. havlu ve krem eşimin dalgınlığındandır. telefon kılıfı da bi dolabın içinde filan kalmıştır, kedi bulmuş getirmiş oraya bırakmıştır. bu iyimser tahmin.
2. eve birileri girip takılıyor. ama o kadar salaklar ki orda havluyu burda kremi, öbür tarafta telefon kılıfını unutuyorlar. bu da bi tahmin tabi.
3. eşim beni test ediyor olabilir. havlu, krem, telefon kılıfı filan o organize etti ve benim kendisini aldatıp aldatmadığımı bu yöntemle anlamaya çalışıyor olabilir. bunu eşime sordum, saçmalama dedi :) bu da abuk da olsa aklıma gelen bi olasılıktı tabi.
0
kapıcı giriyor olabilir mi, benim bir yabancı müdürümün başına gelmişti.
hatta kapıcının kendi de değil, çocukları. yedek anahtar varmış meğer.
bu çerçevede ben de bir şey anlatayım. bir ara bahçemizde bir köpek vardı, civar evlerden ıvır zıvır çalıp getiriyormuş kapımıza. ilk olarak mavi bir bikiniyle fark ettik. ben de kadın tarafı olarak, eşime, eşinizin tepkisine benzer bir tepki verdim, "biri kapıya bikini bırakmış, bana bir mesaj vermeye çalışıyor öteki kadın" diye--yarı şaka yarı ciddi. hani "kapımıza arap kadri donu assa biri, sen ne yaparsın?"a kadar empati yaptırdım. Ama sonra, bildiğimiz köpek çıktı sorumlusu.
Mutlaka bir açıklaması vardır.
Bir de -- acayip şakalara meyilli arkadaşınız var mı?
hatta kapıcının kendi de değil, çocukları. yedek anahtar varmış meğer.
bu çerçevede ben de bir şey anlatayım. bir ara bahçemizde bir köpek vardı, civar evlerden ıvır zıvır çalıp getiriyormuş kapımıza. ilk olarak mavi bir bikiniyle fark ettik. ben de kadın tarafı olarak, eşime, eşinizin tepkisine benzer bir tepki verdim, "biri kapıya bikini bırakmış, bana bir mesaj vermeye çalışıyor öteki kadın" diye--yarı şaka yarı ciddi. hani "kapımıza arap kadri donu assa biri, sen ne yaparsın?"a kadar empati yaptırdım. Ama sonra, bildiğimiz köpek çıktı sorumlusu.
Mutlaka bir açıklaması vardır.
Bir de -- acayip şakalara meyilli arkadaşınız var mı?
0
hacı,
kamera döşe eve. Kedi krem sürüp, havlu çıkartıyorsa tv kanallarına görüntüleri satar köşe olursun. Ecünniler gelip yapıyorsa yine tv kanallarına satar köşe olursun. Tanıdık biri girerse, görüntüleri cd'ye çekip evine gönderirsin. Tanımadık biri giriyor ise polise verirsin. Sen yapıyosan ya.. öhöm bişeyler yemişsin demektir.
kamera döşe eve. Kedi krem sürüp, havlu çıkartıyorsa tv kanallarına görüntüleri satar köşe olursun. Ecünniler gelip yapıyorsa yine tv kanallarına satar köşe olursun. Tanıdık biri girerse, görüntüleri cd'ye çekip evine gönderirsin. Tanımadık biri giriyor ise polise verirsin. Sen yapıyosan ya.. öhöm bişeyler yemişsin demektir.
0
aynı firmada çalıştığım bir arkadaşın evine o yokken ev sahibi giriyormuş. aşırı artan telefon faturalarından sonra şüphelenip, döküm alıp bulmuşlardı.
kamera pahalıya gelirse veya yaptırmanız gecikecekse kilidi değiştirin biran önce.
birinizin kardeşinde / kankasında yedek anahtar var mı? siz yokken eve hatun atıyor olabilir.
kamera pahalıya gelirse veya yaptırmanız gecikecekse kilidi değiştirin biran önce.
birinizin kardeşinde / kankasında yedek anahtar var mı? siz yokken eve hatun atıyor olabilir.
0
eva_green
bu salvia divinorum denilen bitkinin halk arasında bilinen bi adı var mı acaba?
bu salvia divinorum denilen bitkinin halk arasında bilinen bi adı var mı acaba?
0
ben başka bir isim duymadım, zaten öyle türkiye'de çok yaygın bir kullanımı da olmadığı için halkça belirli bir ismin kullanılmadığını düşünmüyorum.
(bkz: salvia divinorum) başlığında kutsal bitki demişler.
(bkz: salvia divinorum) başlığında kutsal bitki demişler.
0
türkiyede çok yaygın değil. ben getirmiştim amsterdamdan cebimde bir 80x. birçok arkadasım o şekilde oğrendi ilk. kahinin adaçayı diyolar türkçede ama tabiki bunun ne piayasası var ne kanalı var ne de torbacısı var. bulamssın yani o şekil. ya internetten siparişe güveniceksin ki çok düşük ihtimal ya da asmterdamda smart shoptan binbir takla ile alıcaksın. ya da gidersin bir peru köyüne orda bulursun.
bu arada kardeşim esrar için bonzai için kokain çekin hap yutun ama salvia apayrı bir dünya. denemeni tavsiye etmem. insanı delirtiyor çıldırtıyor kafayı kırdırtıyor..
bu arada kardeşim esrar için bonzai için kokain çekin hap yutun ama salvia apayrı bir dünya. denemeni tavsiye etmem. insanı delirtiyor çıldırtıyor kafayı kırdırtıyor..
0
lunedor
Bu işlemin kolay bir yolu var mı? Kızartma için soyacağım o yüzden buzlu sulu taktiği dışında ve patatesleri kana bulamadan soymak için taktikler?Not: Modlar çok kısa süre üstte tutalım açım amk :P
Bu işlemin kolay bir yolu var mı? Kızartma için soyacağım o yüzden buzlu sulu taktiği dışında ve patatesleri kana bulamadan soymak için taktikler?
Not: Modlar çok kısa süre üstte tutalım açım amk :P
Not: Modlar çok kısa süre üstte tutalım açım amk :P
0
@yadigar aklıma geldi aslında ama patso denemesi için kabuk olur mu? bilemedim hiç
0
teknik değil ama domatesleri bile soymak için kullanabileceğin bi ürün bu, baya güzeldir.
(git: www.bicakcim.com)
(git: www.bicakcim.com
)
0
@ruz teşekkürler kullanışlı bir şeye benziyor ama an itibariyle fileto bıçağı ve ekmek bıçağı dışında bir malzeme yok maalesef.
0
(bkz: patates soyacağı)
görsellerden de bakabilirsin nasıl bişey olduğuna. marketlerde bulunur genelde.
edit: o an için sormuşsun ya, neyse genel cevap olsun.
görsellerden de bakabilirsin nasıl bişey olduğuna. marketlerde bulunur genelde.
edit: o an için sormuşsun ya, neyse genel cevap olsun.
0
bir miktar su kaynat. at patatesleri içine birkaç dakika beklesin kabuklar hafiften yumuşar. çok daha rahat soyabilirsin. aynı şey domates için de geçerlidir.
0
Patatesleri haşla elinle bile soyulur. ondan sonra ister rendeleyerek ister doğrayarak kızartabilirsin. güzel de olur.
0
cevaplar için teşekkürler ileri günlerdeki patates maceralarımda çok yardımcı olacaklar.
sonuç ise; onu önermeyin dedim dedim ama her zamanki gibi dediğimi yapamayıp şu şekilde hallettim.
www.youtube.com
sonuç ise; onu önermeyin dedim dedim ama her zamanki gibi dediğimi yapamayıp şu şekilde hallettim.
www.youtube.com
0
long live rock n roll
Bir İngilizce kelimeyi hatırlamaya çalışıyorum. Tam Türkçe karşılığı yoktu sanki. Kelimenin anlattığı şey "iki seçenek arasında avantaj ve dezavantajları hesaplayıp karar vermek".'Drawback' gibi bir şey ama o değil. Sanki 'draw' var içinde. "opportunity cost" kavramı da bununla ilintiliydi sanırım.K
Bir İngilizce kelimeyi hatırlamaya çalışıyorum. Tam Türkçe karşılığı yoktu sanki. Kelimenin anlattığı şey "iki seçenek arasında avantaj ve dezavantajları hesaplayıp karar vermek".
'Drawback' gibi bir şey ama o değil. Sanki 'draw' var içinde. "opportunity cost" kavramı da bununla ilintiliydi sanırım.
Karışık oldu ama anlarsanız helal olsun.
Edit: Yok daha basit bir şey, günlük hayatta kullanılabiliyor. Mesela X ve Y seçenekleri var, ikisinin de artı ve eksileri var. X'i seçersen belli +/-, Y'yi seçersen belli +/-'ler gelecek. Bu durumda "it is a matter of ..." şeklinde kullanılabilecek bir kelime.
Dilemma da değil. Sanki 'drawback' gibi bir birleşik sözcüktü. Yarın finalim var, bütün derdim bu oldu şimdi!
'Drawback' gibi bir şey ama o değil. Sanki 'draw' var içinde. "opportunity cost" kavramı da bununla ilintiliydi sanırım.
Karışık oldu ama anlarsanız helal olsun.
Edit: Yok daha basit bir şey, günlük hayatta kullanılabiliyor. Mesela X ve Y seçenekleri var, ikisinin de artı ve eksileri var. X'i seçersen belli +/-, Y'yi seçersen belli +/-'ler gelecek. Bu durumda "it is a matter of ..." şeklinde kullanılabilecek bir kelime.
Dilemma da değil. Sanki 'drawback' gibi bir birleşik sözcüktü. Yarın finalim var, bütün derdim bu oldu şimdi!
0
Bodyguard-cBs
arkadaşlar spora yazıldım bırkac gun once bundan oncesinde ise evde calısıyordum.ısı dısıplıne etme amacıyla spora yazıldım.hangı proteın tozunu veya besın taksıyesını onerırsınız cok ıyı beslenebilen bir insan değilim. o yuzden ekstra destek sart :)yardımcı olan herkese teşekkürler
arkadaşlar spora yazıldım bırkac gun once bundan oncesinde ise evde calısıyordum.ısı dısıplıne etme amacıyla spora yazıldım.hangı proteın tozunu veya besın taksıyesını onerırsınız cok ıyı beslenebilen bir insan değilim. o yuzden ekstra destek sart :)
yardımcı olan herkese teşekkürler
yardımcı olan herkese teşekkürler
0
asil besini yediklerinizden almaya bakin. protein tozlari belli bir duzenin ustune kullanilmasi gereken "destek" gidalari.
www.bodyforumtr.com burada tum protein tozlari hakkinda yorumlar mevcut.
genel olarak zaten protein tozu dedigin sey protein iceriyor. ne sasirtici degil mi? =) ekstra yag, karhonhidrat ve diger seylerin dengesi degisiyor. sayet amacin kilo almaksa karbonhidratlara yonelmen daha iyi sonuc verebilir.
ekleme: sunu da soyleyeyim. herkes kendi kullandigini oneriyor. kendi kullandigi seyi belirlerken baskalarina soruyor. onlar da aynen sadece kendi kullandiklarini oneriyor. piyasa boyle sekilleniyor. karsilastirma yapmak, incelemek vs bunlar pek olan seyler degil.
markalarin yaratim surecleri boyle bir sey iste. suradan 100 kisi cevirsek en az yarisi optimum der cunku piyasanin en bilinen markasi.
www.bodyforumtr.com burada tum protein tozlari hakkinda yorumlar mevcut.
genel olarak zaten protein tozu dedigin sey protein iceriyor. ne sasirtici degil mi? =) ekstra yag, karhonhidrat ve diger seylerin dengesi degisiyor. sayet amacin kilo almaksa karbonhidratlara yonelmen daha iyi sonuc verebilir.
ekleme: sunu da soyleyeyim. herkes kendi kullandigini oneriyor. kendi kullandigi seyi belirlerken baskalarina soruyor. onlar da aynen sadece kendi kullandiklarini oneriyor. piyasa boyle sekilleniyor. karsilastirma yapmak, incelemek vs bunlar pek olan seyler degil.
markalarin yaratim surecleri boyle bir sey iste. suradan 100 kisi cevirsek en az yarisi optimum der cunku piyasanin en bilinen markasi.
0
vücut geliştirme sporuna yeni başladıysan takviyeye hemen başlamak önerilmez. evdeki çalışmanın nasıl olduğunu da bilmiyoruz tabii. en az 2-3 ay sonra başlamak lazım. optimum whey protein iyidir. ama bu benim araştırmama göre. başka iyi markalar da var.
entrapmen'in dediği gibi forumları oku ve iyice araştır tabii. oralara da sorabilirsin.
entrapmen'in dediği gibi forumları oku ve iyice araştır tabii. oralara da sorabilirsin.
0
saiko
Yalakalığa doymuyorum.
Yalakalığa doymuyorum.
0
Teşekkürler hepinize, tepedeki pastayı da biricik moderatör/coder'ımız yapmış seviyoruz kendisini. Bir geldim buraya her yerden pasta çıkıyor :)
0
goldentitan
çita gibi hızı çağrıştıran kelimeler arıyorum. her şey olabilir.
çita gibi hızı çağrıştıran kelimeler arıyorum. her şey olabilir.
0
takyon
ışık hızı
ses hızı
roket
uçak
gökdoğan
bugatti
formula
ferrari
lamborghini
kurşun
internet
speedy gonzales
tavşan
araba yarışı
almanya otobanları
şimşek
yıldırım
motorsiklet
koşucu
at
roller coaster
tsunami
tornado
elektron
ışık hızı
ses hızı
roket
uçak
gökdoğan
bugatti
formula
ferrari
lamborghini
kurşun
internet
speedy gonzales
tavşan
araba yarışı
almanya otobanları
şimşek
yıldırım
motorsiklet
koşucu
at
roller coaster
tsunami
tornado
elektron
0
kirliyesilkazak
Prefigurativeness kelimesi için çeviri öneriniz var mı? Türkçe'de bir karşılık bulamadım; zaten ne anlama geldiğini pek anlayamadım.Bir fikir vermesi açısından metnin ilgili kısmını yazıyorum: - ....Freud speaks very appositely of the "prefigurativeness of sexuality" for the rest of the psychical be
Prefigurativeness kelimesi için çeviri öneriniz var mı?
Türkçe'de bir karşılık bulamadım; zaten ne anlama geldiğini pek anlayamadım.
Bir fikir vermesi açısından metnin ilgili kısmını yazıyorum:
- ....Freud speaks very appositely of the "prefigurativeness of sexuality" for the rest of the psychical behaviour. The degree of sureness in sexual efficiency becomes the standart for the sureness in demeanour, in views and in conduct.
Teşekkürler.
Türkçe'de bir karşılık bulamadım; zaten ne anlama geldiğini pek anlayamadım.
Bir fikir vermesi açısından metnin ilgili kısmını yazıyorum:
- ....Freud speaks very appositely of the "prefigurativeness of sexuality" for the rest of the psychical behaviour. The degree of sureness in sexual efficiency becomes the standart for the sureness in demeanour, in views and in conduct.
Teşekkürler.
0
normaldeki terim karşılığını bilmiyorum da ben "yansıma" vs gibi bir karşılık kullanırdım zira cinselliğinizden emin olmanın nasıl davranışınıza, hal ve tavrınıza nasıl yansıdıgını anlatıyor cumle.
0
önceden fikir vericilik
"belirleyicik" yerine de "belirticilik" daha uygun gibi..
"belirleyicik" yerine de "belirticilik" daha uygun gibi..
0
swg
Merhaba Ali Bey, Merhaba Mehmet Bey mi diyeceğim nasıl olacak :/
Merhaba Ali Bey, Merhaba Mehmet Bey mi diyeceğim nasıl olacak :/
0
Merhabalar benim de aklıma geldi ancak bana mail at demişlerdi bir nevi iş için mail atıcam. Yaşça büyük kişiler sanki merhabalar deyince çok mu laubali gibi olur !!
0
Sn. Mehmet Ali ve Sn. Ahmet Veli bey,
Vs vs vs......
şeklinde bir giriş yapılabilir. İlla merhaba demek zorunda değilsiniz sanki?
Vs vs vs......
şeklinde bir giriş yapılabilir. İlla merhaba demek zorunda değilsiniz sanki?
0
morte
sonra sildirebilir miyiz?
sonra sildirebilir miyiz?
0
ilerde sildiririm düşüncesi ile yaptırılmaması gerek bence.tam anlamıyla silinmiyor ve iz kalıyor.
0
skywalkeremre
2-3 sene önce kullanmaya başladım kemik çerçeveli. arada takıyorum işte,bilgisayar & ps ikilisinin gözlerime tecavüz etmesinden mütevellit mütemadiyen yorucu eylemlerde takmaya özen gösteriyorum. Fakat bir süredir (uzun zaman sonra ilk defa bugün yapmadı) ağrı yapıyor 2 kaşın birleştiği yerde.Derece
2-3 sene önce kullanmaya başladım kemik çerçeveli. arada takıyorum işte,bilgisayar & ps ikilisinin gözlerime tecavüz etmesinden mütevellit mütemadiyen yorucu eylemlerde takmaya özen gösteriyorum. Fakat bir süredir (uzun zaman sonra ilk defa bugün yapmadı) ağrı yapıyor 2 kaşın birleştiği yerde.
Derece düştü desem mümkün değil tam tersi olur,0.75lik göz yükselse ağrı yaparmı o cam? Çerçeve ağır desem değil emporio armani kemik çerçeve oldukça hafif.
Cam dereceleri çok düşük. Sağ yok sanırım, sol 0.75. Normalde uzağı göremiyorum diye gittiğim doktor bu reçeteyi vermişti.
niye oluyor bu ağrı?
Derece düştü desem mümkün değil tam tersi olur,0.75lik göz yükselse ağrı yaparmı o cam? Çerçeve ağır desem değil emporio armani kemik çerçeve oldukça hafif.
Cam dereceleri çok düşük. Sağ yok sanırım, sol 0.75. Normalde uzağı göremiyorum diye gittiğim doktor bu reçeteyi vermişti.
niye oluyor bu ağrı?
0
sustain
Nasıl olmuş? Olmuş mu? Mercan - Derin Uykularhttp://www.youtube.com/watch?v=vMlN2R67aJw&feature=g-all-sDirector : Bora TarhanVisual work, Art Direction : Bora Tarhan Visual Assistant : Bora BalbeyEditor : Deniz SolakerMake Up, Hair : Osman Nuri BurukStyling : Ece OzelStyling and Mercan's Assistant :
Nasıl olmuş? Olmuş mu?
Mercan - Derin Uykular
www.youtube.com
Director : Bora Tarhan
Visual work, Art Direction : Bora Tarhan
Visual Assistant : Bora Balbey
Editor : Deniz Solaker
Make Up, Hair : Osman Nuri Buruk
Styling : Ece Ozel
Styling and Mercan's Assistant : Ozge Yesilcimen
Arangement: Noise Dog
Soz Muzik: Alper Narman
Mercan - Derin Uykular
www.youtube.com
Director : Bora Tarhan
Visual work, Art Direction : Bora Tarhan
Visual Assistant : Bora Balbey
Editor : Deniz Solaker
Make Up, Hair : Osman Nuri Buruk
Styling : Ece Ozel
Styling and Mercan's Assistant : Ozge Yesilcimen
Arangement: Noise Dog
Soz Muzik: Alper Narman
0
güzel olmuş. siz kimsiniz peki? neleri yaptınız tam olarak? hangi teknolojileri kullandınız?
0
ermanen
gönderiyor musunuz? ne yazıyorsunuz?bir de bu mail'de işe kimin alınacağını karar verme işleminin nasıl olacağını sormak normal mi?
gönderiyor musunuz? ne yazıyorsunuz?
bir de bu mail'de işe kimin alınacağını karar verme işleminin nasıl olacağını sormak normal mi?
bir de bu mail'de işe kimin alınacağını karar verme işleminin nasıl olacağını sormak normal mi?
0
sen wide'a ve merena'ya kulak asma, eger ozellikle international bir sirketse ve kurumsalligi ust duzeydeyse senin icin pozitif etki yaratabilir. ama klasik bir turk sirketiyse, yukaridaki gibi tepkiler alma olasiligin cokca oldugu icin gerek yok..
0
