Giriş
(5)

Ayaklı vantilatör çalışmıyor. Motoru mu bozuldu acaba?

ermanen
Ayaklı vantilatör var. Yazın baya çalıştırıldı. Son zamanlarda açınca hemen dönmeye başlamıyordu, motordan biraz ses geliyordu. Bir süre sonra kendiliğinden dönmeye başlıyordu.Bugun hiç tepki yok. Uzun süre bekledim çalışmadı. Bütün ayarları denedim. Motordan da ses gelmiyor. Motoru mu öldü bunun ac
Ayaklı vantilatör var. Yazın baya çalıştırıldı.
Son zamanlarda açınca hemen dönmeye başlamıyordu, motordan biraz ses geliyordu. Bir süre sonra kendiliğinden dönmeye başlıyordu.
Bugun hiç tepki yok. Uzun süre bekledim çalışmadı. Bütün ayarları denedim. Motordan da ses gelmiyor. Motoru mu öldü bunun acaba? Tamire götürmeye değer mi bilmiyorum. Ağır biraz. Nereye götürülür, ne kadar alırlar? Garantisini çoktan geçmiş bir alet.

Yeni hafif bir vantilatör mü alsam yoksa...
0
ermanen
(17.10.25)
motora elektrik gelmiyor olabilir. eliniz yatkınsa varsa multimetre ile kontrol edin. çıplak tellere elinizle dokunmamaya dikkat edin, şakaya gelmez 220v.

yazlıkta 30 yıllık arçelik vantilatör vardı. bir gün çalışmamaya başladı meğerse düğmesi kırılmış.
0
inheritance
(17.10.25)
multimetre yok. motoru da baya iyi kapatılmış. :/
0
🌸ermanen
(17.10.25)
Bu yaz bana da aynısı oldu şu işlemi yaptım düzeldi

İhtiyacın olan tek şey tornavida ve makine yağı
youtu.be
0
grimavi
(17.10.25)
@grimavi

denedim biraz once, bu da ise yaramadi. motorda daha ciddi bir sorun var sanirim
0
🌸ermanen
(17.10.25)
Aynısını yaşadım motor ile mil arasındaki rulman kitlenmiş yağladım temizledim düzeldi
0
basond
(17.10.25)
(4)

Türkiye'de en çok fırtına olan yerler nereler? (rüzgar, yağmur, kar, kum)

ermanen
Türkiye'de en çok fırtına olan yerler nereler? Türkiye ile ilgili istatistik bulmak zor. Belki aranızda veri bulan olur, ya da bildiklerinizden, haberlerden, deneyimlerinizden söyleyebilirsiniz.rüzgar fırtınasıyağmur fırtınasıkar fırtınasıkum fırtınasıen çok rüzgar ve yağmur fırtınası, karadeniz'de
Türkiye'de en çok fırtına olan yerler nereler? Türkiye ile ilgili istatistik bulmak zor. Belki aranızda veri bulan olur, ya da bildiklerinizden, haberlerden, deneyimlerinizden söyleyebilirsiniz.

rüzgar fırtınası
yağmur fırtınası
kar fırtınası
kum fırtınası

en çok rüzgar ve yağmur fırtınası, karadeniz'de bir yerde olur diye düşünüyorum. kar fırtınası da doğu'da bir yerdedir sanırım: erzurum, kars, bitlis, tunceli, ağrı, hakkari. ama illa en çok kar yağışıyla da ilişkili değil. kum fırtınası güneydoğu'da olur sanırım, ama belki iç anadolu'da da olabilir.

artvin, hepsinin olabileceği bir yer gibi geliyor. kum hariç belki.

kasırga ve tayfun gibi şeyler, konumu dolayısıyla türkiye'de pek olmuyor sanırım.
+2
ermanen
(16.10.25)
Rüzgar fırtınası deyince aklıma Enver Dündar Başar Sokak geldi :)
0
Mirket
(16.10.25)
en cok rüzgar firtinasini bana biz saros'ta, hem canakkale hem edirne tarafinda yasiyormusuz gibi geliyor. yolda yürürken rüzgar böyle aliyor seni, bir bakmissin sivrisinek gibi ucuyooosuun.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.10.25)
İskenderun'da Yarıkkaya fırtınası adıyla anılan bir fırtına vardır. Senede bir sıcak esen bir fırtınadır. bazı yıllar deli eser. Otobüs devirdiği anlatılır. Otobüs devirdiğine şahit değilim de, bina çatısını söküp denize attığına şahitlik ederim.
+1
Mirket
(16.10.25)
Çok şiddetli şekilde kar fırtınası denince aklıma Van - Hakkari arasındaki bölge geliyor.

Bir de fırtına denebilir mi bilmiyorum ama belirgin şekilde hava akımı, Hatay'ın güney kısımlarında (enerji amaçlı) rüzgar gülleri de vardır)
Suriye sınırdan da içeriye bazı zamanlarda toz fırtınası gelir. Fırtınanın kendisi hissedilmez ama yoğun toz, havanın rengini değiştirir. Hafif kızıl veya bakır rengine döner hava. Bölgeye o an ilke defa gelmiş olsak ortamı mars gibi zannederiz sanırım.
+1
diyecevaplandı
(16.10.25)
(24)

Size ne hediye verilse sevinirsiniz?

ermanen
Size ne hediye verilse sevinirsiniz? Ne hediye gelsin istersiniz veya sizin için anlamlı olur?Spesifik olursa güzel olur. Şu kulaklık/saat/cihaz vs. marka/modeli, şu markanın şu giysisi/aksesuarı, şu kitap gibi vs. Markası olmayan veya önemli olmayan genel bir şey de olabilir. Hobilerinizle ilgili o
Size ne hediye verilse sevinirsiniz? Ne hediye gelsin istersiniz veya sizin için anlamlı olur?

Spesifik olursa güzel olur. Şu kulaklık/saat/cihaz vs. marka/modeli, şu markanın şu giysisi/aksesuarı, şu kitap gibi vs.
Markası olmayan veya önemli olmayan genel bir şey de olabilir. Hobilerinizle ilgili olabilir mesela. Maddi/nesne dışında da olabilir. Tatil/restoran/etkinlik/aktivite gibi, beni şuraya götürsün gibi. Konser, maç, festival, fuar, gösteri, fan convention bileti olabilir.

belki az bilindik, nadir veya akla gelmeyecek bir şeyler diyen de çıkar.

not: ev/araba/motor gibi şeyleri es geçiyoruz. bisiklet olabilir :)
+4
ermanen
(14.10.25)
hayalim doktor tardisiyle gelecek bana jackpot euromillionen kuponu verecek, donna'ya yaptigi gibi.
su asamada galiba güzel bir bora bora tatili iyi olurdu.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.10.25)
Tam şu an bir kobo clara colour iyi olurdu.
+2
Mirket
(14.10.25)
hediye istemenin sınırı yok ama en son linkini bir yere kayıt ettiğim şu var;

www.casio.com
+1
ruhlardan esinlenen karga
(14.10.25)
otantik bir yerlerde tatil bileti + otel rezervasyonu
+1
but that was just a dream
(14.10.25)
Canon R100
0
arbre
(14.10.25)
Tatil
Anlamli Fotograflarla bisiler (sosyopix)

Saat gshock gri pembe

Baba koltugu

Bjk mac bileti

Dağda evinde bikac gun
+1
abuzer
(14.10.25)
Telefonu bagladiin gramofon

Pikap
+1
abuzer
(14.10.25)
dron veya oyun konsolu (muhtemelen 2 oynar kenara kaldiririm ikisini de, ama sevinirim yine de)

magic mushroom da olabilir, denemek istiyorum.
+1
lemmiwinks
(14.10.25)
maddi şeylere, hediye dahi olsa anlam yüklemekte zorlanıyorum. anısı olması gerekir anlam kazanması için.

hediye konusunda da kimsenin bana sormadan hediye almasını hiç istemem. hediye vermeyi severim.

çünkü hiçbir şeyi beğenemem. pahasından değil. kendim bile anlam veremediğim değişken bir zevkim var ve her şey ona uymuyor. bana hediye alınacaksa direkt istediğim giysi veya dekor ürününün linkini atabilirim.

almak istediğim çok şey var ancak özel bir şey değil hiçbiri.

sanırım en iyisi bana hediye vermeyin, para verin. :d
+1
art cat chocolate
(14.10.25)
kendi soruma cevap da vereyim:

elektronik müzik sevdiğim için eletronik müzik festivali veya etkinliği bileti, veya oraya götürme anlamlı olur
bir de cruise tatili hiç yapmadım, bunun hediyesi de sevindirir

nesne olarak schimano vites sistemli güzel hybrid bir bisiklet anlamlı olurdu. ama şu anda pek süremem ya. eskiden yaşadığım yerde vardı ve sürecek düzgün yer vardı.
sony noise cancelling kulaklık merak ediyorum. bose'ye karşılaştırmak için. bu hediye güzel olurdu.
+3
🌸ermanen
(14.10.25)
Sevdiğim bir çizgi film karakteri ile ilgili bir ürün mesela. Geçenlerde hiç beklemediğim şekilde biri bana Snoopy anahtarlık almış nasıl mutlu oldum çunku belki bir iki defa taa ne zaman bahsi geçmistir sevdiğim ile ilgili.
Yani ilgi duyduğum bir hobi ilgi alanı karakter vs ile ilgili bir şey alınınca çok mutlu olurum küçücük şeylerden de öyle. Mesela çok üşürum ve çorapların enerjisini çok severim. Renklo renkli desenli desenli. Biri durduk yere çorap alsa çok mutlu olurum. Bir de mesela tatlı yapmayı çok severim..biri gelse güzel bir mesela cupcake tarifleri kitabı gibi bir şey alsa yine çok mutlu olurum. Hediye almayı da vermeyi de çok severim. Birine alacaksam da özellikle ilgili olduğu bir şeye ait olması yönünde hep arastiririm.

Ama durduk yere biri bana benle alakasız bir şey alsa veya ben birine durduk yere herhangibir şey hediye etsem o da güzel bence. Çünkü ne olursa olsun "seni düşündüm" mesajı var.
+1
egerbiryolcu
(14.10.25)
tatil hediyesi çok güzel olur (deniz olmasına gerek yok kültürel de olur, antep kapadokya mardin vs)
instax mini çok seviyorum (yanında kağıdını da alsın ama alacak olan kişi, kağıda para vermek istemem sonradan gjfg)
masaj - hamam paketi
+1
Sadece soruyorum
(14.10.25)
vanilya özütü
0
asue
(14.10.25)
Paşabahçe maya yeşil çift kişilik fincan takımı.
Çay da olur, Türk Kahvesi de...

Şu Türk Kahvesi (2 Fincan 1 Lokumluk):
www.pasabahcemagazalari.com

Şu da Çay (2 Fincan):
www.pasabahcemagazalari.com

Varsa almak isteyen, adres vs. bilgilerini göndereyim :)
+1
dilemma of subscribtionability
(14.10.25)
louis c.k. stand up'ına bilet.
+2
lalu
(14.10.25)
kaşmir kaban
+1
deartheodosia
(14.10.25)
eskiden en ufak bir şeyden bile çok mutlu olurdum, şimdi gelen hediyeleri değiştirmek için uğraşmaktan sıkılıyorum:) maddi değeri olan bir şey istemem, onun dışında her şey olur
+2
sweetoffice
(14.10.25)
Canon zoe mini 2 s
+2
abuzer
(14.10.25)
@dilemma of subscribtionability,

Çift kişilik fincan takımı hediyesi 'ikimiz' kelimesiyle başlayan hayallerin hediye ile ifadesidir.

Herkesten ya da herkese öyle bir hediye olmaz. Özel kişiden beklenir o.
+1
Mirket
(14.10.25)
çok iyi bir koşu ayakkabısı.
iyi bir pt den 20 derslik paket.

bunları satın alabilecek gücüm var ama niyeyse kendime çok çok zor para harcıyorum.
+1
kumandanim
(14.10.25)
Düşünülmüş emek verilmiş bir hediyenin ne olduğuna çok takılmam mutlu olurum.

Ama düşündüğümde şuna ihtiyacım var dediğim bir ürün aklıma gelmiyor. Kişisel manası olan esprili bir kupa, taşlı tuşlu seramik handmade bir kahve fincanı, cicili bicili bir ajanda olabilir:) ya da tatil, cilt bakımı, spa günü gibi şeyler

Merak ettiğim bir mekanda tadım menüsü de çok iyi bir hediye olurdu
+1
kullanicadi
(14.10.25)
Kazimali dunya or turkiye haritasi
+1
abuzer
(14.10.25)
Mesleğimle ilgili almayı çok istediğim ama alamadığım bir şey: en sağlam yapılmış olanlarından, büyük boy, iki yana genişleyebilen, ışıklı raflı nota sehpası. Çok pahalı kendisi 🥲
+1
muhayyer divan
(15.10.25)
@mirket
Evliyim. "eşinizle afiyetle için" mesajı da olabilir pek tabii.
Ama yıllardır sadece iki üç defa çıktı kutudan. Bir tanesi bu yaz, kızım ve kuzeni (yaşlar 9-10) için çıktı mesela. Bunlara çay saati yaptım tam viktorian usulde böyle barok müzikli, manzaralı, fiskos masalı, dantelli, sandalyeli falan... Özel misafire yani...

Neyse, efendim, Türk Kahvesinde bu zıkkımdan yıllar içinde 3 tane alarak 6'lı seti tamamladım zaten. Çay takımına gelince, 2 tane (4 fincan) aldım. Dellendiğim bir zamanda yine bir çift alırım, onda da 6'yı bulurum.

Yıldız porselenden de aynı tonlarda çok tatlı bir şekerlik uydurdum bunlara. Çok yakıştı, takım zannedersiniz.

Aynı tonlarda bir de vazo bulsam, huzur içinde ölebilirim. Yıllardır sağda solda yeşilin o tonlarında porselen limoj vazo arıyorum. Halbuki gitsem yıldız porselene, fincanları falan göstersem ısmarlama yaparlar. Ama işte maksat uğraş olsun. Zaten aldıklarımı da hiç internetten almadım. Hep mağazada denk gelince aldım yıllar içinde... (Bu arada yıldan yıla kalitede minik düşüşler olmuş, kendini belli ediyor)

Neyse, eğer gönderecekseniz, 2'li değil, sizinkiyle birlikte 6'lı olacak. Sorun yok. Onu belirtmek istemiştim :)

Edit: Vazoya bir de sütlük eklemek lazım...
+1
dilemma of subscribtionability
(15.10.25)
(14)

Ne tür duyurulara/sorulara artı veya eksi verirsiniz?

ermanen
Biliyorsunuz ki ekşi duyuru'da, sorulara ve cevaplara oylama, artı (upvote) ve eksi (downvote) verme özelliği geldi. https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1613692/oy-sistemi-kullanim-kilavuzusorulara artı pek veren yok gibi şimdilik. bazı aşk meşk, güzin abla veya anketimsi soruların baya eksi aldığını
Biliyorsunuz ki ekşi duyuru'da, sorulara ve cevaplara oylama, artı (upvote) ve eksi (downvote) verme özelliği geldi.
www.eksiduyuru.com

sorulara artı pek veren yok gibi şimdilik. bazı aşk meşk, güzin abla veya anketimsi soruların baya eksi aldığını gördüm. bunların içeriği de önemli olur tabii ki. sanırım daha ilginç veya bilgi alma/verme ile ilgili sorular daha çok artı alır gibi.

siz hangi sorulara artı veya eksi verirsiniz? neler artı veya eksi hakediyor?
sorulmuş veya sorulabilecek örnek soru da verebilirsiniz.

çok da şeyimde değil diye düşünen de olur tabii, daha önemli olan yardımcı olmak da, ama sonuçta bu özellik geldi ve kullanacağız.

edit: bütün cevaplara artı verdim :)
0
ermanen
(13.10.25)
Eksi vermedim daha, eksi vereceklerimi engelledim. Samimi, doğru şeyler yazanlara artı veriyorum.
0
sekizdokuzon
(13.10.25)
Insanın düşüncesine göre değil yazdığı içeriğin soruya cevap veya konuşmaya bir şey katıp katmamasina göre + veririm. Kisisel saldırı direkt - mesela.
+2
compumaster
(13.10.25)
Abi bu sitenin kullanıcılarına her şey çok. Compumaster eline sağlık kaç gün uğraşmış yapmış, 1 saniyede kötüye kullanmaya başladılar. Kız mesela soru sormuş. Özel hayatıyla ilgili bir soru. 27 eksi oy almış. Bu ne şimdi. Hangi kriterle açıklanabilir bu. Tamam ben de eleştiri yapıyorum da gidip eksi vermiyorum.

Bu sitede sevip sevmemeye göre oy veriliyor. Bundan fazlası da beklenmezdi zaten. Toksik çünkü. Benim kriterim mantıklı, akıl işi yorum olması artı oy için.
0
arbre
(13.10.25)
@arbre

Sanırım aşk meşk soru türüyle de ilgili o. çünkü yoruma ve cıvıtmaya açık sonuçta.
soruş tarzı da önemli. bazıları yeterli ayrıntı olmadan ve samimiyetsiz soruyor, ve üstüne yorum da beğenmiyor. aynı tarz sorular da çok olabiliyor. böyle soruları sevmeyen çok sanırım, ama bu tür sorular da yorum sorusu olduğu için en çok cevap alanlardan. iki ucu pis değnek misali.
+1
🌸ermanen
(13.10.25)
Uygulamada eksi oy verme seçeneği varsa Seri Eksi Iy Veren İbne'nin gelmesi de kaçınılmaz oluyor bir de.
+4
kizil karga
(13.10.25)
cevapların artı eksi alması umurumda değil ve bu butonları henüz kullanmadım. muhtemelen kullanmam da. bana biraz old school internet alışkanlığı gibi geliyor artık bu artı eksi verme işleri.
+4
sir gawain
(13.10.25)
Katıldığım ya da bilgilendirici olan duyuru ve cevaplara artı verdim. Her türlü kötü davranış için eksi verdim. Konuyla alakasız konuşmaya değil ama hatalı cevaba verebilirim belki. Henüz girmedim o konuya.

Zaten toplam 10-15 oy verdim sanırım. Cevapları oylara göre sıralama seçeneği olsaydı "cevap bu" butonundan daha faydalı olurdu tabii ki. Anket olmayan sorudali 17 cevap arasından cevaba ulaşmak isteyince kolay olurdu.
+2
nawar
(13.10.25)
henüz cok kullanamadim oylama özelligini, birkac oy verdim ama daha ziyade impulse oylama seklindeydi. yasli amcalarin "aa tus, basayim bakayim calisiyor mu?" mantiginda bir oylamaydi. zamanla kafamda bir cerceveye sokarim. muhtemelen kadin düsmani, hayvan düsmani, hakaret icerikli, duyurusundan/cevabindan kiroluk sacilan kisiler haric eksi vermem diye düsünüyorum. benimle farkli fikirde olanlara eksi vermem mesela.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.10.25)
@yazar yazmaz yazan yazar

normalde kavram ordan geldiği için. compu da oylama açıklamasında ingilizce terimleri kullanmış. teknik terimlerde olabiliyor ve UI terimleri böyle. tam anlaşılsın diye eklemek istedim.

eksi verecek kadar sorun teşkil etmesi ilginçmiş ama canın sağolsun :)
0
🌸ermanen
(13.10.25)
Vereceğim cevap verilmişse ve üstüne ekleyeceğim bir şey yoksa ya da benim vereceğim cevap olmasa bile beğendiğim bir yorum/cevap geldiyse artıya basıyorum.

Verilen cevabın yanlış olduğunu düşünüyorsam veya aşırı düşük IQ içeren bir soru/cevap görürsem eksiye basıyorum.
+4
himmet dayi
(13.10.25)
Ayni fikirde olduklarim direkt artı

Bilimsizligi yayma komitesinin cevaplarina eksi
0
abuzer
(13.10.25)
Argo, kaba ve küfür içerikli söz kullanımı, bozuk Türkçe ve Türkçeyi dejenere etme etkili yabancı kelime kullanımına eksi vermeyi düşünmekteyim.

Soru soranın kafasında soru işareti kalmayacak şekilde verilmiş dört dörtlük cevaba da artı veririm.

Yeni bir şey öğrenmemi sağlayan sorulara artı, can sıkıntısından sorulmuş sorulara eksi veririm muhtemelen.

Belirli bir konunun fanatiği olmuş ve her metni o konuyla ilgili mağduriyet çıkarabilir miyim önyargısıyla okuyanlara da kesinlikle eksi veririm.
+1
Mirket
(13.10.25)
Yeni temayi ve ozellikleri baya begendim. Tekrar yazmaya basladim hatta :d

+layip -liyorum da denk geldikce
+1
fakyoras
(13.10.25)
Çok faydalı bulduğum yanıtlara +, bariz şekilde zararlı veya kesin emin olduğum şekilde yanlış bilgi içeren yanıtlara - veriyorum.
Onun dışında yersiz bir şekilde eksilenmiş veya artılanmış duyuru ya da yanıt varsa tersine oy verdiğim oluyor. Mesela bu duyuruyu açtığımda duyuru skoru -1 di. Ne alaka diyip bastım + yı
+1
mikro patlama
(13.10.25)
(7)

Pazar günleri ne yapıyorsunuz?

ermanen
Pazar, genelde dinlenme günü diye düşünülüyor sanırım. Gezen de vardır tabii. Yıl içinde genele bakarsanız ne oranda dinlenme ve gezme sizde? Evde vs. dışarda geçirme oranı.Evde uzanıp bir şeyler mi izliyorsunuz genelde? Bir hobiyle mi uğraşıyorsunuz? Arkadaş, sevgiliyle mi buluşuyorsunuz? Kafeye, r
Pazar, genelde dinlenme günü diye düşünülüyor sanırım. Gezen de vardır tabii. Yıl içinde genele bakarsanız ne oranda dinlenme ve gezme sizde? Evde vs. dışarda geçirme oranı.

Evde uzanıp bir şeyler mi izliyorsunuz genelde? Bir hobiyle mi uğraşıyorsunuz? Arkadaş, sevgiliyle mi buluşuyorsunuz? Kafeye, restorana mı gidiyorsunuz? Doğa gezisi mi yapıyorsunuz? Aile? Gaming? Pazar alışverişi? Temizlik? İş/Çalışma? Başka?

Hristiyanlık'ta da Pazar günü kutsal gün tabii ve belki kiliseye giden bile vardır, ama buradan çıkması zor.

Not: 2012'de de sormuşum ama kişiler ve zamanlar değişti :)
+2
ermanen
(12.10.25)
Bu saydıklarınızın hepsi +evdeki bitkilerin saksı değişimi, budaması, gübrelemesi vs. Bitki işleri olmayınca oturup makale, katalog falan tarıyorum bir iki saat.

Örneğin bugün bir bitkinin saksısını değiştirdim, şimdi birazdan alışverişe çıkacağız. Haftaya da arkadaşları çağırıp evde yemek yapıp takılalım diyoruz. Öbür hafta da ormana bir gitmek istiyorum kış girmeden. Sonbaharda güzel oluyor, bakalım.
+1
akhenaten
(12.10.25)
Çocukla vakip geçirme olarak değişiyor hava güzelse dışarıda kötü ise ev yada kapalı alanda beraber vakit geçiriyoruz
+1
basond
(12.10.25)
ben cuma günleri calismadigim icin isleri genelde cumadan bitiriyorum. benim esim gidiyor kiliseye. eger beraber kutlamamizi gerektiren bir bayram falan degilse ben gitmiyorum, evde takiliyorum. biraz is yapiyorum. yatagi kapat, camasir at, vs. bazen cuma gününden bir yerlere kaciyoruz. eger evde oldugumuz haftasonuysa her zaman dogada yürüyüse cikiyoruz. kar bile yagsa cikiyoruz. dogada yürüyüse hatta her gün cikiyoruz :) es gibt kein schlechtes wetter, nur schlechte kleidung (kötü hava diye bir sey yok, kötü kiyafet var) diye bir motto var, sahiden öyle büyümüs, evde de aynen bu motto uygulaniyor. sonra genelde hobilerimizle ilgileniyoruz. ben igne isi yapiyorum, o satranc falan oynuyor. genelde arkadas bulusmalarini cumartesi gününe kadar hallediyoruz, pazar günü sahiden aile olarak vakit gecirme günümüz.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.10.25)
Bugünkü derslerimi iptal ettim, iyice bir dinlenmek istiyorum. Akşama da annemlere gidicem. Çalışmıyorsam hafta sonu hiçbir şey yapmama taraftarıyım.
+1
sekizdokuzon
(12.10.25)
Sektör değişikliği yaptığım için bu haftaya kadar cumartesi pazar işleri yetiştirmeye çalışıyordum. Bu hafta ise CRTP (Certified Red Team Proffessional) diye bir sınavın hazırlığına başladım. Bir ay içerisinde sınavı verip, bunun bir basamak üstünde bulunan sınava hazırlanacağım. Yıl sonuna kadar ikisini birden verip bir üst lige çıkmak istiyorum açıkçası.
+1
rakicandir
(12.10.25)
Çok değişken bazen yatıp dinleniyorum bazen geziyorum, ihtiyaca göre.
Bugün uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşım burada olduğu için onunla plan yaptım, tüm gün sergi gezip akşam da eğlenmeye çıkacağız.
+1
mutekebbir
(12.10.25)
Sevgilim varken çıkıyorum. Sevgilim yokken evdeyim. 6 gün zaten iş için çıkıyorum. Ondan bir gün çıkmak istemiyorum. Evde Instagram, Youtube, çay, kitap, keyifli oluyor.
0
arbre
(12.10.25)
(6)

En çok favori alan duyurunuz hangisi?

ermanen
İstatiskilerim kısmına yeni eklenmiş. Ben -> İstatistiklerim -> En Çok Favori Alan DuyurularınızBenimki 2011'de sorduğum şu film sorusu imiş. 25 favori almış:Öyle bir film önerin ki diğerlerine hiç benzemesin ama göz kırpsınhttps://www.eksiduyuru.com/duyuru/258058Genelde en çok favori alanlar film s
İstatiskilerim kısmına yeni eklenmiş.
Ben -> İstatistiklerim -> En Çok Favori Alan Duyurularınız

Benimki 2011'de sorduğum şu film sorusu imiş. 25 favori almış:

Öyle bir film önerin ki diğerlerine hiç benzemesin ama göz kırpsın
www.eksiduyuru.com

Genelde en çok favori alanlar film sorularım olmuş.
+1
ermanen
(10.10.25)
3 favori ile en lezzetli pastacı duyurum haha. ama asıl şok eden 15 yıldır duyuru kullanıyor olmam. yaşlılığıma ağlamak istiyorum.
+2
a perfect lie
(10.10.25)
11 sene önceki sorum. Kitap önerisi sormuşum, 9 favori almış.
+1
rock n roll
(10.10.25)
favori duyurunuz hangisi duyurum 34 fav almış

Size bir iyilik yapayım duyurumda 25 fav almış ben 10f duyurusunuda bu duyuru ile hatırladım
+1
basond
(10.10.25)
9 favori ile şu: www.eksiduyuru.com
+1
Amaranta ursula
(10.10.25)
16 favori ile şu: www.eksiduyuru.com

kendisi aynı zamanda altındaki 721 cevap ve 11.006 izlenme ile sitenin en çok izlenen beşinci duyurusu. canım benim.
+2
kibritsuyu
(11.10.25)
(git: 1232470)
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.10.25)
(12)

Gidecek misiniz?

ermanen
gitmek istediğiniz yereya gidemiyorsakya emin değilsekya yol dediğimizhiç başlamadıysaya varmak değil degitmekti asıl mesele...
gitmek istediğiniz yere
ya gidemiyorsak
ya emin değilsek
ya yol dediğimiz
hiç başlamadıysa
ya varmak değil de
gitmekti asıl mesele...
0
ermanen
(25.09.25)
birileri giderken biz dönüyoduk
0
nahtoderfahrung
(25.09.25)
Gidemiyorsa kaldığı yeri güzelleştirmeye bakmalı insan.


“Bu dünyaya bir an daha dayanamayacağım,” diye düşündüm.
“Öyleyse, çocuğum, başka bir dünya yap.”
(Ben Kirke’den alıntı)
0
titanic kemancısı
(25.09.25)
Yolda olmak.
Benim için bu.
Oruç Aruoba okumanı öneririm şu ara :)
0
gadlemler
(25.09.25)
hep gidiyorum. artik durmak, sakinlesmek ve netlik istiyorum.
0
baldur2
(25.09.25)
Duyuru'ya baktım, cevaplara da baktım. Kusturmalı ermanen duyurusu olmuş bu. ahhaahah
0
Shepard
(25.09.25)
Gitmeye çabalamak lazım.
0
kumandanim
(25.09.25)
Gitmek? Kalmak? Hangisi daha?
0
duster
(25.09.25)
yok.
0
Algorix
(25.09.25)
@nahtoderfahrung
dönmek de aslında gitmekti
belki de istediğin yer değildi
ya da zaman

@titanic kemancısı
dünyada güzellikler var
ama gitmeden bilemezsin
bozan yıkan da çok var
ama uzay-zamanı bükemezsin

@gadlemler
Yolda olmak evet.
Belki de hiçbir yere varmamak için.
Soyadı ilginçmiş yazarın, sağol öneri için.

@baldur2
ikisi birden de olabiliyor
ama onu dengelemek de zor

@Shepherd
Belki tadı biraz ağır, tamam
Ama hepimizden bir parça var
Midene dokunduysa, affola

@kumandanim
Ve bazen en çok, gitmeden yoruluyor insan

@duster
gitmek mi kalmak mı bilemedim
hem kaldım, hem gittim
ama hiç tam anlamıyla değilim
0
🌸ermanen
(25.09.25)
Yol bir yere gitmez. O bir durma biçimidir.

www.youtube.com
0
Mirket
(25.09.25)
çok sevdiğim bir atasözüyle cevap vermek isterim abi,

"o konuda bilgim yok kardeşim"
0
der meister
(25.09.25)
@Mirket

şair doğru demiş. anlamlı oldu video ve sözler
ya da anlamsızlığı iyi anlatmış

@der meister
zaten ne konu, ne de bilgi var
gelişine gidiyoruz işte
0
🌸ermanen
(25.09.25)
(9)

Komik, sizi güldüren yapımlar neler? (Dizi, film, video, program, yazı vs.)

ermanen
Evet neler? Neye gülüyorsunuz? Ne güldürdü?Dizi, film, sitcom, internet dizisi, anime, çizgifilm (adult olabilir), tiyatro, tv programları, stand-up, talk show, youtube, ya da herhangi bir video (kisa, uzun, sosyal medya, instagram).Yazılı da olabilir: kitap, dergi, karikatur, cizgiroman, hikaye, ma
Evet neler? Neye gülüyorsunuz? Ne güldürdü?

Dizi, film, sitcom, internet dizisi, anime, çizgifilm (adult olabilir), tiyatro, tv programları, stand-up, talk show, youtube, ya da herhangi bir video (kisa, uzun, sosyal medya, instagram).
Yazılı da olabilir: kitap, dergi, karikatur, cizgiroman, hikaye, manga vs.
Sesli de olabilir: podcast, sesli program, radyo vs.

Not: kara mizah, trajikomik veya absurd de olabilir
0
ermanen
(15.09.25)
Son günlerde yeni favorim king of the hill.
Podcast olarak yillardir the monday morning podcast.
0
logisticsmanager
(15.09.25)
Sabah suna efsane guldum; www.instagram.com
0
sey mi dostum
(15.09.25)
dizi: plebs, ghosts (bbc), extraordinary son izledigim diziler
bunun disinda karsilasmalar, var bunlar gibi yeni donem turk dizileri de var.
0
fakyoras
(15.09.25)
Kahkahayla olmasa da: kardes payi, sidika dizileri

Kendimi durduracak degilim-firat budaci, kitap

Mesut sure-iliski testi
Ricky gervais tum bolumler xd

Monty python 2 filmi
Cmylmz prime bolumler
0
abuzer
(15.09.25)
Kendi soruma cevap verim:
Sanirim en cok guldurenler adult cizgifilmler oldu. En cok gulduren:
- family guy
- mr. pickles (bunun absurdlugu hat safhada)
Hepsi bunlar kadar guldurmuyor ama, sunlar gibi: futurama, rick and morty,south park (eglenceli bolumleri olabiliyor)

Normal komedi dizilerinden Big Bang Theory bazen. The Office bazen
0
🌸ermanen
(15.09.25)
Ay evet south <3
0
abuzer
(15.09.25)
Rick and Morty'ye gülüyorum. Gibi'ye çok gülüyorum. Gibi için geçen biri varoş eğlencesi demişti ona da çok güldüm açıkçası :)

Ricky Gervais +1 her yapımını beğeniyorum. Eskilerden George Carlin ve Bill Hicks'i severim.
Mesut Süre'ye de gülüyorum. Her bölümüne değil ama arada kahkaha attığım espriler yapıyor.
0
himmet dayi
(15.09.25)
kertenkeleyi kerpetenle ketenpereye getiren
(15.09.25)
ben otuz sene önce huysuz virjine gülüyordum hala da ona gülüyorum.

böyle kahkaha ata ata gülmek istediğimde açar huysuz virjin izlerim.
0
yurtsuz john
(15.09.25)
(6)

Uçak bileti son anda alınca ucuz olabiliyor mu?

ermanen
Deneyeniniz var mı son zamanlarda?Biraz araştırdım da eski zamanlarda daha olası imiş. Şimdilerde olmuyor mu hiç? Mesela bugün uçakla bir yere gitmek istiyorum ve bugün bileti alacağım. İstanbul'dan Avrupa'daki bir şehre mesela. Avrupa içinde belki daha ucuz olur.Skyscanner'a bakıyorum. Başka trick'
Deneyeniniz var mı son zamanlarda?

Biraz araştırdım da eski zamanlarda daha olası imiş. Şimdilerde olmuyor mu hiç?

Mesela bugün uçakla bir yere gitmek istiyorum ve bugün bileti alacağım. İstanbul'dan Avrupa'daki bir şehre mesela. Avrupa içinde belki daha ucuz olur.

Skyscanner'a bakıyorum. Başka trick'ler de söyleyebilirsiniz.
0
ermanen
(11.09.25)
oluyor.

ucak firmalari biletlerin bir kismini acentalara satiyor. eger acentalar bileti satamadilarsa biletler ucuzluyor. booking'den de bakabilirsin.
0
sonsuz
(11.09.25)
olabilir ama ters kose de olabilirsin.
kumar..
0
cooperr
(11.09.25)
Olma ihtimali var. Donemine gore degisiyor. Mesela gurbetcilerin oldugu yerler ile Turkiye ucuslari okul tatillerine denk gelen donemler icin asiri ucuk. 9 ay once alsan gene ucuk, ancak mesela bazen son 1 hafta kala falan bariz dusmus olabiliyor. Talep olmayacak bir zamansa sonradan dusebilir. Bu ay cok baktim, hic degismedi neredeyse en son artik aldim 1 hafta kala.
0
mbond
(11.09.25)
çok değişken var doluluk arz talep vs vs ama imkansız değil.
genelde daha pahalanır.
0
basond
(11.09.25)
ben hiç denk gelmedim. ‘20 euro’ya şuraya bilet buldum, 30’a şuraya uçtum’ diyenler görürüm yıllardır. bir bana denk gelmiyor galiba. belki de şana işidir.
0
sir gawain
(11.09.25)
genelde daha pahalı oluyor.
0
merhum
(12.09.25)
(8)

Bu evdeki cisim ne?

ermanen
https://imgur.com/a/LKqsEnXEvde, ben gelmeden önce olan bir şey idi. Nedir bu? Bir işe yarıyor mu?edit: vay be baya bereketli bir şey imiş. sağolun cevaplar için.
imgur.com

Evde, ben gelmeden önce olan bir şey idi. Nedir bu? Bir işe yarıyor mu?

edit: vay be baya bereketli bir şey imiş. sağolun cevaplar için.
0
ermanen
(11.09.25)
Kabak değil mi dekoratif amaçlı
0
gobekliraki
(11.09.25)
Kurutulmuş su kabağı :)
0
kobuzchu kiz
(11.09.25)
Su kabağı, dekoratif bir ürün. İçini oyarak lamba ya da abajura çeviriyorlar
0
grimavi
(11.09.25)
doğu karadeniz de o uzun kısmı dibinden keserler ve içini boşaltırlar güneşte bırakılınca içi iyice kuruyarak bir kap ya da sürahi haline gelir.
sonra bunun içine doğal ayran koyarlar.o ayran inanılmaz bir şekilde bildiğin asitli hale gelir.bardağa koyduğunuzda kola gibi köpürür.mide de bağırsakta ne kurt bırakır çok faydalıdır.
ufak bir bilgi.
şunun gibi .oha ne kadar pahalı anne kırdın parayı :)
www.hepsiburada.com
0
jamswety
(11.09.25)
eskiden köy evlerinde görürdüm hiç ne oldugunu sormadım :)
0
koela
(11.09.25)
su kabağı. her yıl yetiştirirdim bu sene sıcak ve kuraklıklardan kurudular. yeşilken yemeği yapılır lezzetlidir.www.google.com
dalından koparılmaz iyice kurutulduktan sonra bir yere asılır ve kabuğu tamamen tahtalaşması beklenir. alt kısmı kesilip sap kısmının içinden kablo çekilerek lamba yapılır.
www.google.com
dikey kesilerek kepçe yapılır. www.google.com
hatta ördek bile yapılır :))
www.google.com
0
ground
(11.09.25)
peru'da onla sanat yapiliyor

www.google.com
0
sonsuz
(11.09.25)
eskiden bizim mahalledeki caminin gasilhanesinde vardı bunlardan, ortadan yarıp tas diye kullanırlardı ölü yıkarken.
0
bay b
(11.09.25)
(8)

İnsanlığın sonu gelse üzülür müsün, sorun olur mu? (veya ister misin?)

ermanen
Büyük bir felaket veya kıyamet senaryosu oldu diyelim, ve insanlık yok oluyor.Bütün insanları yok etmese de bütün dünyayı etkileyen bir senaryo da olabilir ve azınlıkta olan insanlar hayatta kalmaya çalışıyor olabilir. bu senaryoyu, bütün insanlığın yok olmasından daha az isteyen veya daha çok istey
Büyük bir felaket veya kıyamet senaryosu oldu diyelim, ve insanlık yok oluyor.

Bütün insanları yok etmese de bütün dünyayı etkileyen bir senaryo da olabilir ve azınlıkta olan insanlar hayatta kalmaya çalışıyor olabilir. bu senaryoyu, bütün insanlığın yok olmasından daha az isteyen veya daha çok isteyen çıkabilir.
(bkz: last of us)
(bkz: the road)
(bkz: i am legend)
(bkz: the walking dead)
(bkz: fallout)
(bkz: the matrix)

birisi pandemi tekrar olsun ister miydiniz diye sormuştu. bunu istemek daha zor ve acımasız olarak düşünülebilir. sonuçta hepimiz bunu yaşadık. pandemi zamanında çok hasta olanlar veya yakınları ölenler oldu.

bir felaket olacaksa, insan kaynaklı olması muhtemel (meteor ve süper volkan patlaması dışında belki). covid-19'un kökeni hala net değil. çoğu araştırma hayvandan (büyük olasılıkla yarasa) insanlara geçtiğini söylüyor, ama laboratuvar sızıntısı ihtimali de tamamen yok sayılmıyor. dünya tarihinde başka pandemiler de oldu, ve gelecekte olabilir de. pandemi gibi bir durum, hayvanlara ve doğaya yapılanlarla da ilişkili olabiliyor.

şöyle de düşünülebilir: madem büyük bir felaket olacak, ben veya yakınım ölecek, o zaman bütün insanlık yok olsun. belki dünya için daha altruistik bir düşünce olarak da farzedilebilir. dünya resetlensin, başka canlılara kalsın gibi. daha felsefi de düşünebilirsiniz. işin din boyutu da var, öbürdünya vs.

ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
ermanen
(09.09.25)
herhangi bir altruistik cabam olmaz. götü kurtarmaya da calismam.

titanik'te gemi batarken brandy siparis veren adam gibi otururum.
üzülmem. o ani yasarim sadece.

www.youtube.com
0
sonsuz
(09.09.25)
tabii ki üzülürüm.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(10.09.25)
dünyada sadece iki tane kalmış ördekle röportaj yapılan, bir tanesinin "dayımlar filan hep tükenmiş lan" diye düşündüğü karikatür geldi aklıma.

insanlığın sonu gelse üzülürüm ya herkes kötü değil sonuçta, acısıyla tatlısıyla evrim sürecini dahil edersek milyonlarca yıllık bir mirastan söz ediyoruz. sen ta homo şuyis buyis iken gel uzaya çıkacak seviyeye eriş, sonra hop insanlık bitti. yazık olur. üzülürüm.

kitlesel bir kriz bana daha heyecan verici geliyor ama onu belirteyim. çünkü hayatın olağan akışında var olmakta zorlanan biriyim. kaosta daha iyi yer bulabilme umuduyla en azından başlangıçta daha iyi hissedebilirim gibime geliyor. tabii gerçekçi olmak gerekirse öyle bir ortamda muhtemelen perişan olurum, fikri de hayatın durağanlığından ve sıkıcılığından ileri gelen bir fantezi olarak görüyorum. post-apokaliptik dünyada zurna dürüm siparişi verip remote çalışacak halim yok. sıkıntı yaşardım.

devrimdir, savaştır vs. bunlar zaten bize uzak görünse bile maalesef insanlığın gerçeği ve her an kafamızın üzerinde sallanan kılıçlar ama ben bunun ötesinde bi çöküş/yıkım konusunda hevesli değilim açıkçası. hep birlikte daha iyi, daha güzel, daha onurlu bir hayat sürebilsek daha iyi olurdu. dayımlar tükensin, dünyada 2-3 milyon insan kalsın, toplu ölümler olsun, meteor düşsün vs. istemem.

insanlık zaten bir yerde yok olacaktır. ama üç bin yıl sonra, ama üç milyon yıl sonra... o zamana kadar yaşayan yaşasın bence, yok olmaya hiç gerek yok.
0
der meister
(10.09.25)
Bazen keşke uzaylı istilası olsa veya biz nasıl istemeden veya isteyeRRek karıncıları, örümcekleri veya işte böcük ve spiderları öldürüyorsak birilerinin de bizi bu şekilde bam diye öldürmesini normal bulurum. Her gün bu hayatta savaşmaktansa aynı anda herkesin ölmesi bir eşitlik, adalet ve rahatlama duygusu getirir. Suçluluk yok, bak ben de öldüm. Sorumluluk yok çünkü kurduğumuz düzen yok, bak ben de yokum. Dünyadaki amaçsızlık da son bulacak ve dertler kolay yoldan bitmiş olacak. O yüzden ben isterim.

Demeden edemeyeceğim ahahahahah, hem fakirler de kurtulur imtihannnn da imtihan diye ağlamaktan.
0
Shepard
(10.09.25)
soruyu ben sormuştum. ben üzülmem. ama istemem de. yani bana sorsalar Batuhan sen he dersen insanlığın sonunu getireceğiz yapalım mı diye bana sormayın derim. ha başkasına sorarlar o da getirin lan der o zaman da bir gram üzüntü duymam ki ben sonları hiç sevmeyen birisiyimdir izlediğim dizilerin son bölümünde bile duygulanırım ama insanlığın sonu konusunda nötrüm benim için sorun arz etmiyor. Zaten bu bir gün gerçekleşecek. Şimdi veya sonra farketmez. Şimdi olmasının iyi yanı insanlae daha fazla üzüntü ve acı deneyimlemeyecek. Çünkü acı ve zevk deneyimleri bence eşdeğer değil. Acı daha baskın. O yüzden acıyı zevkle karşılayamazsın hiçbir zevk acıyı karşılayamaz. Dolayısı ile varlık zor bir şey. Zaten acının karşılığı zevk düşüncesi çok naif bir düşünce işte sabredicez cennete gidicez filan. İşin başka boyutları var. Daha başka kavramlar var akıl adalet ahlak gibi acının bunlarla da ilişkisi var. Acı insanı olgunlaştırıyor zevk ise çürütüyor. Böyle zor bir şey insanın varlığı. Bu son bulursa buna üzülmem.
0
Batuhanolabilir
(10.09.25)
çocuğum var şu an kafaya takarım. tek olsam takmazdım.
0
mikahakkinen
(10.09.25)
Yapay zekanın dizginlerini elimizden kaçıracağız ve en iyi ihtimalle dolaylı olarak zaten kendimizi yok edeceğiz bir şekilde. (Örneğin yapay zekanın önerdiği bir deneyi yaparken)

Bunlar olmasa bile az bir zaman olmasa da 5 milyar yıl sonra dünya zaten yaşanamaz bir hal alacak, koloni kurmayı beceremezsek zaten gidişat yok olma yönünde.

Chat gpt5 ile konuşmanı öneririm, gerçekten büyük keyif veriyor.
0
kimlanbu
(10.09.25)
İnsan dışındaki türler de olumsuz etkilenecekse üzülürüm. Onun dışında umurumda olmaz sanırım. Çocuğum olsa farklı düşünürdüm.
0
auroraaurora
(10.09.25)
(8)

"Red flag" niye ingilizce kullanılıyor? Neden "kırmızı bayrak" değil ?

ermanen
ingilizceden geldiği için deyip geçiştirilebiliriz tabii. şikayet olarak sormuyorum. fikrinizi soruyorum. belki sosyolojiye de girmek isteyen olur kim bilir.."red flag"ın başka ve daha eski anlamları da var. savaş zamanlarından geliyor. yarışlarda da kullanılıyor. ilişkiler için kullanımı daha sonra
ingilizceden geldiği için deyip geçiştirilebiliriz tabii. şikayet olarak sormuyorum. fikrinizi soruyorum. belki sosyolojiye de girmek isteyen olur kim bilir..

"red flag"ın başka ve daha eski anlamları da var. savaş zamanlarından geliyor. yarışlarda da kullanılıyor. ilişkiler için kullanımı daha sonradan gelmiş, ama baktım ingilizcede, 1960'larda, ilişkide uyarı/tehlike işareti olarak kullanılıyormuş mesela. mecazi anlamından önce, ilk olarak, gerçekten tehlikeli bir durumda kırmızı bayrak sallayarak tehlike işareti gösterme olarak kullanılıyormuş.

türkçede politika sembolü olarak "kızıl bayrak" var:
tr.wikipedia.org

araştırdım başka ülkelerde nasılmış. bu ilişkilerdeki mecazi anlamı, genelde çoğu ülkede Gen Z "red flag" olarak kullanıyor gibi. Fransa'da bile. ama Kanada'da fransızca konuşanlar (Quebec) "drapeau rouge" olarak kullanıyormuş. yani çevirmişler.

teknik terimlerde ingilizce kelimeleri daha çok kullanıyoruz tabii. bu daha normal. save etmek. login olmak. download etmek. çevrilemeyen şeyler de olabilir. spoiler vermek gibi vs. teknolojik ve yeni terimlerde de daha normal.

"red flag" sadece bana biraz daha ilginç bir durum gibi geldi. teknolojik bir terim değil, çevrilemez değil, kavram ve konsept olarak da yeni denemez. (yeni yerine eski yazmışım düzelttim)

not: illa "kırmızı bayrak" değil de, "alarm sinyali" gibi bir şey de olabilirdi mesela. sözlük'te de demiş birisi.
sosyal medya, dil asimilasyonu gibi konularla da alakalı sanırım.
0
ermanen
(08.09.25)
terim öyle girmiş, çevirmeye de gerek duyulmamış. Lovebombing, ghostlamak gibi benzer modern ilişki terimlerini de ingilizce kullanıyoruz. Her kelimeyi dilimize çevirip almaya gerek yok ve günümüz dünyasında mümkün de değil. Bilgisayar kelimesini zamanında Türkçeye güzel çevirmişiz ama o zaman sosyal medya yok, gündelik hayatta computer kelimesinin yaygınlaşacağı bir alan da yok. Öyle olunca bunun adı bilgisayar denince halk benimsiyor. Şimdi ABD'de çıkan bir terim 3 saniye içinde burada da yaygınlaşıyor sosyal medya sayesinde. İstediğin kadar hızlı bir çeviri üret yine de toplumsal hafıza ilk duyduğunu kabul edip kullanıyor. 20 senedir 6 sıfır atamayanlar gibi düşün işte
0
nundu
(08.09.25)
@nundu

evet sosyal medya ile daha alakali sanirim. "ghosting" de guzel ornek ama o cok daha yeni bir kavram mesela, sosyal medyada ve sms ile yazmama anlaminda. "red flag" boyle arada kalmis ilginc bir terim gibi geldi. daha eski bir kavram. eski koye yeni adet getirmek gibi de ama iste sosyal medya...
0
🌸ermanen
(08.09.25)
Halktan farklılaşmış bir kitle içinde olma sevdası, hevesi tarih boyunca ve her ülkede var.
Üstün, üst kültür olarak görülen ülkenin dilinden sözcükler kullanmak insana kendini farklı hissettiriyor. Memleketin yüzde doksanbeşine 'red flag' desen sana boş boş bakar. Bu da o sözü kullanana ayrıcalıklı hissettirir.
Bir zamanlar Fransızca kullanmak bu işe yarar imiş. Okuduysanız Savaş ve Barış'da Rus Çarı bile bunu yapmaktadır. Recaizade'nin Araba Sevdası'nda da bu konu çok güzel hicvedilir. Cami hocaları da vaaz verirken bir türlü Türkçesini bir türlü hatırlayamadığı sözleri Arapçayla tamamlama gereği duyar.

Kısacası sosyal medyayla falan alakası yok. Özentidir.
0
Mirket
(08.09.25)
TDK'ye göre "kırmızı bayrak" diye bir şey yok.

Türkçe yabancı kelimeleri kolaylıkla kabul eden bir yapıya sahip.
0
gabe h coud
(08.09.25)
Dile yerleşimi kolay ve böyle şeylere adaptasyon sorunu yaşayan bir topluluk değiliz.
Bu adam kırmızı bayrak desen herkes ne alaka der, ama bu adam red flag dediğin an konu anlaşılır.
Yerine türkçe alternatif konulsa bile akışkanlıklar değişmiyor kim selfie yerine özçekim diyor mesela, bunun gibi.
0
mutekebbir
(08.09.25)
Konusurken hic yabanci kelime kullanmam ama yazarken pratik oluyor. Yazi da yerine gore tabii. Nereye yazdigina da bagli.
Red flagi dunku sorumda kullandim. Ha normalde o soru baglaminda "sorun olur mu, tehlike mi, risk mi" falan denilebilir. Oyle seyler kullanirdim o soruyu sesli birine sorsaydim
0
Kittie
(08.09.25)
İnternet küreselleşme denen nanenin en hızlı ve kontrolsüz geliştiği mecra. Amerikanın köyündeki biriyle çemişgezekti biri aynı konuda birbirileriyle fikir paylaşıyor. Bu da diller arası etkileşimin en jenerik halini tetikliyor. Bakıyor ki ingilizcedeki bir tabir cuk diye karşılıyor, kendi dilinde direkt karşılığı yoksa bağlamı korumak için orijinal halini kullanıyor.

Bunun önünde durmak mümkün değil çünkü herzan +1.
Türkçe beynelmilel bir dil olsaydı kızıl bayrak yayılabilirdi. Değil, o yüzden de ingilizce hali jargon haline geliyor.

Kompiterden bilgisayara geçiş var yakın tarihte ama o zamanlar dillerarası iletişim internetsiz ortamda yayılamadığı için kontrol edip yaygınlaştırabiliyordun. Şu anda selfie yerine bulunan özçekimi bile yaygınlaştıramıyorsun çünkü herkes selfie kelimesine global ölçüde maruz kalıyor.
0
Bruce
(08.09.25)
Bugünkü anlamda red flag ne kırmızıdan ne de bayraktan geliyor bildiğiniz üzere. Orijinalinde kırmızı bayrak dikkat edilmesi gereken problemli bir noktayı işaret etmek için kullanılıyor. İngilizce konuşan birileri bu konsepti alıp insan davranışlarına uyarlıyor. Bu kültürel kontekst bu analojiyi yapan insanların yaşantısında var, diğerlerinin yok. Bu açıdan çevirisi anlamı korumuyor.

Bizim kültürel örüntümüz içinde bu yok. Kırmızı bayrak deyince bizim aklımıza daha ziyade ülkenin kendi bayrağı gelir heralde ilk. Hatta bayrak kavramı dahi daha farklı manalarla doldurulmuş kendi içinde ayrı bir derya. Haliyle uymuyor.

Bakın kendiniz dahi demişsiniz Fransa ile Kanada arasında dahi bir fark var. Bakmadım ama muhtemelen bu terim ABD'de türemiştir, Kanada ve ABD'de yaşayan insanların tarihsel ve kültürel pekçok ortak noktası var. İki grup da İngiliz ağırlıklı bir geçmişten geliyor ve yüzlerce yıldır bu kültürden temel alıp bir arada yaşıyorlar. Haliyle fransızca konuşsa da "drapeau rouge" analojisi bir kanadalı için anlamlı olabilir.

Bizim için değil. Olmadığı gibi bir de zaten dışardan ithal bir öbek. Yani bu dillere ve kültürlere hakim insanların "böyle de bir şey var" diye öğrendiği şeyi yaygınlaştırdığı bir şey... Gerisi kendi kendine halloluyor işte.

Terim kültüre çok yerleşirse kırmızı bayrak haline de dönebilir. Ama illa dönecek diye de bir şart yok tabi. Bir siyasetçinin çıkıp birkaç demeçte bunu kırmızı bayrak şeklinde kullanmasına bakar örneğin. Sonra onun üzerinden kendi siyasi etki alanındaki ingilizce bilmeyen ve terimle tanışıklığı olmayan birileri bu terimi benimserse bu şekilde de yayılabilir. Ama örneğin bir siyasetçinin bu terime konuşmasında yer vermesi için "red flag" haliyle daha baya bir benimsenip alışılması falan da gerek. Komplike süreçler cidden.
0
akhenaten
(08.09.25)
(7)

Arkadaş Yunanistan Schengen almaya çalışıyor ama randevular anında bitiyor

ermanen
Nasıl randevu alıyor millet?Özel botlar falan mı var acaba?Parayla randevu alma da var sanırım ama çok pahalı dedi.Daha önce Schengen vize aldı ama süresi bitti.DM'den de yazabilirsiniz. Yardım edim şu çocuğa. Bikaç aydır uğraşıyor.
Nasıl randevu alıyor millet?
Özel botlar falan mı var acaba?

Parayla randevu alma da var sanırım ama çok pahalı dedi.
Daha önce Schengen vize aldı ama süresi bitti.

DM'den de yazabilirsiniz. Yardım edim şu çocuğa. Bikaç aydır uğraşıyor.
0
ermanen
(04.09.25)
muhtemelen bot kurmuşlardır, artık online randevu alınan her şeyin içine sıçılıyor. türkiye'ye özel bir durum da değil almanyada devlet dairelerine randevu alıp satıyorlardı.
0
nahtoderfahrung
(04.09.25)
Arkadaşım telegram kanalına üye oldu sanırım. Açılınca oradan direkt paylaşıyorlardı, ücretsizdi.
0
liberal
(04.09.25)
muameleciye veriyoruz dosyayi, o hallediyor. max. 5 haftada is tamam oluyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.09.25)
Ben visabottan takip edip alıyorum randevu. IG'deki ucuza.ucak sayfasının kanalında da açılan randevular paylaşılıyor.
0
Bruce
(05.09.25)
Kosmos vize Instagram hesabında hikâyelerin bildirimini açık tutacak, bildirim gelir gelmez 5 dk içinde aldı aldı, yoksa bitiyor.
0
Mistyimage
(05.09.25)
insta vb. hesaplardan takip edip yakalama yazın çok zor. sen pasaport bilgilerini girip ödeme yapana kadar botlar kapatıyor.
iki seçenek var: ya botlara para verip başvuru dosyasını kendi hazırlayacak ya da acenteye (muameleci de deniyor. onlar da bot kullanıyor bu arada) para verecek onlar halledecek.
0
merhum
(05.09.25)
200-250 euro veriyorsun bir haftada randevunu veriyor şirketler.
0
gercekdunya
(05.09.25)
(18)

Erko kelimesi nerden çıktı? Kullanıyor musunuz?

ermanen
(bkz: erko)erkek kısaltması. ben hiç kullanmadım. kızlar mı kullanıyor genelde? sosyal medya'da mı kullanılıyor genelde? gerçek hayatta kullanan var mı? cringe bir kelime mi sizce?nerden çıktı bi de? sözlük'te biri "twitter verisine bakılırsa 2021 yılında yaygınlaşmış gözüküyor." diyor. twitter'da m
(bkz: erko)
erkek kısaltması. ben hiç kullanmadım. kızlar mı kullanıyor genelde? sosyal medya'da mı kullanılıyor genelde? gerçek hayatta kullanan var mı? cringe bir kelime mi sizce?

nerden çıktı bi de? sözlük'te biri "twitter verisine bakılırsa 2021 yılında yaygınlaşmış gözüküyor." diyor. twitter'da mı çıktı ilk?
0
ermanen
(04.09.25)
Yanlış hatırlamiyorsam Danla Biliç'ten çıktı ilk. Günlük hayatımda çok sık olmasa da kullanıyorum, ağza oturan bir yapısı var.
0
sekizdokuzon
(04.09.25)
(bkz: twitter ergen dili ve edebiyatı)

dalga geçme haricinde böyle bir tabiri kullanan bir kızdan/kadından soğurum.
0
m e b
(04.09.25)
Tırnak içinde kullanırım. Maço, toksik bir tipten bahsederken kullanıyorum.
0
mutekebbir
(04.09.25)
Ben kullanıyorum. 33 yaşında kocaman kadınım. Dilime komik geliyor. Tüm arkadaşlarım ve çevrem de kullanıyor o yüzden eğleniyoruz \O/
0
Gradient_tabanlı_mor
(04.09.25)
Ay tam demin aşağıdaki sorulardan birine ben de yazdım. Hiç kullanmadım ve neden kullanıldığını nasıl ortaya çıktığını da anlamadım. Bir şey mi kaçırdım acaba? Bana da itici ve sexist geliyor. Ortamlarda kadınlar hep böyle, erkekler hep böyle şeklinde genelleme yaparak konuşmaktan pek bir farkı yok sanki.
0
Amaranta ursula
(04.09.25)
Biz karı desek kadın düşmanı oluyoruz, karılar erko diyince çok sevimli ^^ eki eki oluyor. Ama bence komik güzel.
0
Shepard
(04.09.25)
red flag
0
ruhlardan esinlenen karga
(04.09.25)
Bizdeki karşılığı kezban olan kadınların kullandığı aşağılama kelimesi
0
olaylar olaylar
(04.09.25)
güno, yeto, ne müno ciktigi aralar cikmistir o da heralde
0
sonsuz
(04.09.25)
tam bir varoş tabiri. duyduğum kişiden uzaklaşırım
0
my fault
(04.09.25)
bunu kullanan kişiden koşarak uzaklaşmak gerekir.

bunun kadınlarda bir karşılığı var mı? yok.
peki bir karşılığı olsa ne olur? linç olur. kullanan erkek yerin dibine sokulur.

o halde kadınlar da kullanmasın.
zaten ne anlama geldiği, ne ifade ettiği de belli değil.
0
abelardo
(04.09.25)
Erkoların bu kadar alıngan ve kırılgan olmaları da şako mu ? Erkolara yöneticilik gibi görevler verilmemeli çünkü çok duygusallar
0
grimavi
(04.09.25)
varoş tabiri.
0
mikahakkinen
(04.09.25)
Az önce kullandım da geldim haha:
www.eksiduyuru.com

Ek: erkeğim.
0
prole
(04.09.25)
aşko efso erko mük mük.. internet jargonu. mesele edecek bir şey görmüyorum hatta komik geliyor.
0
beyfendi
(04.09.25)
varoş tabiri.
0
unabomber
(04.09.25)
Ergenler ve sosyal medya feministleri kullanıyor. Genelde küçümseyici ya da aşağılayıcı anlarda kullanılıyor. İtici. Varoş tabir +1 "Güno, yeto, müko" döneminin ürünü olması lazım @sonsuz +1

"****" deyince tetiklenen/tetiklenecek kişiler "erko" diyerek... Neyse o da başka bir videonun konusu.

Gereksiz sansür eklendi adhadh
0
nawar
(04.09.25)
asla kullanmam, iğrenç bence. çok kulak tırmalıyor ve herkes kullanıyor artık.
0
deartheodosia
(05.09.25)
(22)

Eve aldığınız faydalı veya ilginç şeyler/eşyalar/zımbırtılar?

ermanen
Genel soru yine. Ben genel seviyorum ve herkese faydası olur :)Eve aldığınız faydalı veya ilginç şeyler, eşyalar, zamazingolar? uzun kullanımlık, kısa kullanımlık, dekoratif, eğlencelik/hobi, hayat kurtaran şeyler, kolaylık sağlayan şeyler, faydalı temizlik malzemesi, tamir/alet/edevat, evcil hayvan
Genel soru yine. Ben genel seviyorum ve herkese faydası olur :)

Eve aldığınız faydalı veya ilginç şeyler, eşyalar, zamazingolar?
uzun kullanımlık, kısa kullanımlık, dekoratif, eğlencelik/hobi, hayat kurtaran şeyler, kolaylık sağlayan şeyler, faydalı temizlik malzemesi, tamir/alet/edevat, evcil hayvan için, kendin için vs.

Daha spesifik şeyler veya daha az bilindik şeyler, faydalı küçük zımbırtılar da olabilir. Spesifik marka veya eşya çeşidi de olabilir (şu kahve makinesi, şu süpürge, şu mutfak gereci, şu bıçak, şu havlu, şu sprey vs.)

not: bilindik beyaz eşya, mobilya herkeste var tabii ama daha spesifik/marka ve farklı bir faydası varsa vs. bahsedebilirsiniz.
0
ermanen
(02.09.25)
www.trendyol.com

şundan almıştım hayatımı bayağı kolaylaştırdı yemek yaparken çok işime yaradı.
0
matilda
(02.09.25)
Kapı arkası askısı. Dilsiz uşak , duşakabiinin arasına asıp sabun vb koymak için telli basit bir raf büyük ıslak temizlik bezleri ( kulla. At ) mikrofiber bez (arabada da işe yarıyor
Dikey elektrik süpürgesi , yer minderi . O plastik askılar yerine gömlek kaban ıvor zırv için masif askı , Mikrodalga Fırın . Su sebili . Kallavi bir tırnak makası .
Birde elwkkrirkli Ocak olduğu için , Türk kahvesi yapmak için ufak kamp Ocağı .
( klasik beyaz eşya harici bunlar)
Almayı düşündüklerim oda nemlendirici , oda hava temizleyici ( konum karasal iklim , çok dağınık bir erkeğim )
0
dunyatuhaf
(02.09.25)
Kitap arası okuma led ışığı.
Yoyo.
Dilsiz uşak.
Ocak arkası koruyucu.
Yoğun leke çıkarıcı.
0
encokbenisevinnolur
(02.09.25)
tencere kapağı tutucu www.ciceksepeti.com
dolma için tencere altlığı www.trendyol.com
0
eja
(02.09.25)
Söndürmeden at sigara küllüğü , banyo kovası maşrapa , banyo taburesi . İyi bir çekçek, ( çekpas ) Victorinox bıçaklar , cam kesme doğrama tahtası ( !) buz akülerinden, tel zımba çok balkon varsa yıkama hortumu banyo musluğuna bağlananlardan ( ev çok büyük ve çok balkon varsa )
0
dunyatuhaf
(02.09.25)
bir de cam silme robotu aldım geçen sene. hayat kalitemi arttıran bir alışveriş oldu.
daha aklıma gelirse parça parça yazarım kusura bakmayın. üstte kalınca görmezsiniz diye. tik koymak zorunda değilsiniz.
0
matilda
(02.09.25)
@dunyatuhaf
Kapı arkası askı ben de almıştım. çok giydiğim şeyleri asmak için hayat kurtarıcı gerçekten. dolap düzenleyici asmalı şeyler de var. daha eskiden küçük dolaplı ev varken almıştım, şimdi gerek kalmadı

Ve araştırarak cam kesme tahtası ben de almıştım. kir leke tutmuyor çok iyi. ama keserken ses çıkıyor :)
0
🌸ermanen
(02.09.25)
Potpuri. Hem dekoratif hem güzel kokuyor.
Enteresan sayılmaz ama dikey şarjlı süpürge. kullanım açısından fişli süpürgelerle arasında dağlar kadar fark var. Fişlilere lanet olsun.
0
beyfendi
(02.09.25)
Ev tipi gözenek açıcı buhar makinesi
Elektrikli manikür seti
Ağız duşu
0
auroraaurora
(02.09.25)
kendi evime kestane icin sunu aldim: www.trendyol.com
kisin haftada iki kere falan kestane piser evde, cok pratik oldu.

anneme de biber ve patlican közlemeyi cok sevdigi icin ocak üstü genis sac aldim. közmatik prensibiyle calisiyor. www.trendyol.com
o da cok memnun, o eski yuvarlak közmatiklerden kurtuldu. tek seferde sürüyle biber közleyebiliyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(02.09.25)
telve türk kahve makinesi
robot süpürge
hava temizleyici (tozu cok azaltti)
mikrodalga
ikea'nin kutulari
pizza cutter
poset mandallari
aynali taki dolabi
ayakkabilik (önceden yoktu :D)
ekmek kizartma makinesi
0
sonsuz
(02.09.25)
Gerçi ben almadım hanım evlenmeden önce almıştı, Tchibo cafissimo kapsül kahve. 4-5 sene önceye kadar hiç işim olmazdı çay kahve ile - çayla hala aram yok - ama kapsül kahveye alıştım, sabahları işe gitmeden önce evden çıkmadan bi' 10 dk oturup bi' kahve içme rutinim oluştu, acayip faydali bi' alet.
Ara ara kampanyalar oluyo' tchibo' da bilmem kaç paket kahve alana mainayı hediye veriyolar, aklında olan kovalasın.
0
kumandanim
(02.09.25)
Deterjan hazneli fırça. Duşun içine koydum, duş aldıktan sonra hazır içerideyken temizlik yapıyorum ıslanma derdi de olmadan.
0
peki madem
(02.09.25)
@peki madem

önce bu "deterjan hazneli fırça" nedir dedim, google'da baktım ki benim evde de varmış. uzun zaman önce alınmış, bir köşede unutulmuş şekilde duruyordu. duşakabin temizleme fikri çok iyiymiş, ben de öyle kullanim madem. sağol hatırlattığın için :D
0
🌸ermanen
(02.09.25)
Balkonuma kuş havuzu aldım gözlerim yolda kuş bekliyorum geçen gün havuzun içinde buğday taneleri gördüm şişmiş, büyük ihtimalle su içtiler içerken döküldü ama ben yakalayamadım;
Onları izlemek için balkona bebek kamerası aldım, bu gece kuracağım umarım iyidir.

Evin içine girmesinler diye kapıya manyetikli sineklik aldım temudan, tahminimden sağlam bir şey geldi.

Evin içini gökkuşağı gibi aydınlatan cam stickerı aldım asla işe yaramıyor saçmalık.

Halı temizleme spreyi diye bir şey varmış domol marka aşırı iyi bir ürün yeni keşfettim müthiş ve şu an rossmannde indirimde (ekstra bilgi :)).

Adını bilmediğim bir alet aldım kokteyl yaparken bardağın ağız kısmına tuz/şeker/lime sürmek için bir aparat varmış ondan aldım daha kullanmadım ama çok işime yarayacak gibi duruyor. (www.trendyol.com) ben aldığımda 640 liraydı iki günde artışa bak şoka girdim.

Yine temudan şarjlı gece lambası aldım şişeye takılabilen, elimde şişesi çok güzel bir cin vardı onu gece lambası yaptım bitince, güzel bir aksesuar oldu.

Odamı yeni dekore ettiğim için bir sürü alım yaptım ama ilk etapta aklıma gelenler bunlar.
Mum aldım mesela seversen aşırı iyi kokuları şahane mumlar var hem de çok şıklar sevdiğin bir şeyse link atarım.

Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
0
mutekebbir
(02.09.25)
@mutekebbir

Eve faydalı diye sorarken, dışardaki hayvanlara bile faydalı bir şey düşünmen çok mütekebbir bir davranış olmuş :) hatırlatma olarak temizliğini de düşünmen faydalı olabilir.

temu'daki şeyler kaliteli oluyor mu ya? trendyol vs. temu? temu daha ucuz heralde. bunun için ayrı duyuru açılabilir.
0
🌸ermanen
(02.09.25)
Bakır görünümlü plastik bir şey zaten öyle havuz diye havalı durduğuna bakma çok kaliteli bir şey değil, her gün suyunu yeniliyorum zaten çok ısınıyor havadan dolayı sabahları temizleyip soğuk su döküyorum suyu da balkonda şişeden döküyorum belki çevredeki kuşların dikkatini çeker diye ama bakalım beklemedeyiz :)

Temudan alışveriş yapmayı hep erteledim ben güvensizlikten dolayı ama bir gün riske girdim ve bu tür ev için ufak tefek aksesuarlar aldım hepsi de çok ucuzdu hani kötü gelse bile üzülmezdim ama kötü gelen hiçbir şey olmadı. Aldığım her şey ürün bilgileriyle aynıydı. Önemli olan yorumlara bakmakmış sanırım ben de öyle yaptım.
dekoratif taşlar
gece lambası başlığı
sineklik
şapka askısı
kuş havuzu
bunları aldım hiçbirinde sorun çıkmadı.
0
mutekebbir
(02.09.25)
hala airfryer benim için :D
deterjan hazneli cam silme fırçası
çalışma standı ama kitap koymalık sadece ya da tablet vs.
kapı arkası askısını ben de iki kere falan giyebileceğim ama dolaba da koymak istemeyeceğim şeyleri asmak için kullanıyorum.
ocak üstü tost makinesi
victorinox bıçak, soyacak vs.
0
black holes in the sky
(02.09.25)
@sonsuz hava temizleyici hangi marka ve model aldınız acaba? evdeki manasız tozdan bıktım
0
melodi
(02.09.25)
evin koridoruna sensörlü lamba, şu tür bir şey:
www.n11.com
0
late viper
(02.09.25)
ters kılavuz. Yalama olmuş vidaları açmak için ne zaman lazım olacağı belli olmuyor çünkü.
Tabiki eli alet tutanlar için.
0
Rao
(02.09.25)
hiç kimsenin matkap yazmaması. :))
alırken parayı çöpe atıyor gibi olmuştum ama çok fazla işimi gördü.
0
tabudeviren
(03.09.25)
(12)

Hayata doydunuz mu? Ne kadar doydunuz?

ermanen
Biri "Yaza doydunuz mu?" diye sormuştu. Benim aklıma ise bu sorunun daha genel, bütün hayatı kapsayan bir hali geldi.Sonuçta buradakilerin çoğu belli bir yaşa, belli aşamalara gelmiş insanlar. Tabii daha genç, önünde uzun yıllar olanlar da vardır ama sanırım azınlıktalar. Neyse, herkes kendine göre
Biri "Yaza doydunuz mu?" diye sormuştu. Benim aklıma ise bu sorunun daha genel, bütün hayatı kapsayan bir hali geldi.
Sonuçta buradakilerin çoğu belli bir yaşa, belli aşamalara gelmiş insanlar. Tabii daha genç, önünde uzun yıllar olanlar da vardır ama sanırım azınlıktalar. Neyse, herkes kendine göre düşünsün.

Hayata doyulur mu ki?
Ölene kadar bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Yine de bazı dönüm noktaları insana belli bir doygunluk hissettirebiliyor: istediğin işi yapmak, istediğin kişiyle evlenmek, çocuk sahibi olmak, çocuğunu büyütmek ve mürüvvetini görmek vs... Toplumun genel geçer başarı ölçütleri gibi yani.

Ama bazılarımız için bu da yetmez. Daha fazlasını isteyenler çıkar: dünyayı gezmek, yeni yerler görmek, ekstrem sporlar yapmak, risk almak, tehlikeyi tatmak… Belki de ne kadar çok deneyim yaşarsak, o kadar doyumsuz hale geliyoruz.

Mesela dünyayı gezme örneğini düşünelim.
Yeni bir yer gördüm, bir fotoğraf çektim… peki sonra? Bunun ötesinde çoğu zaman bir de sosyal medyada kendini gösterme çabası, hatta bir miktar ego tatmini de işin içine giriyor. Ama gezmek sadece görmekten ibaret değil. Asıl değer belki de; gittiğin yerde bir kültürü solumak, yeni yemekler tatmak, insan ilişkilerine dokunmak… İşte bu, insana gerçek bir doyum sağlayabilir.

Hatta bir başka ülkeye yerleşmek, orada gündelik yaşamın parçası olmak da bambaşka bir deneyimdir. Sadece "gezmekten" öte, gerçekten farklı bir hayat tarzını tecrübe etmek…

not: tabii ki kişiye ve yaşanmışlıklara göre göreceli bir soru. kendinize göre cevaplayabilirsiniz. konuyla ilgili de yazabilirsiniz.
0
ermanen
(25.08.25)
hayata doymadim tabii ki de... saglik oldugu sürece de doyacagimi düsünmüyorum. allah beni ve sevdiklerimi hatta kimseyi saglikla sinamasin insallah.

35 yasinda olup hayat bitti abii tripleri atmak da sacmaligin daniskasi. sebebi depresyonsa acil sifa diliyorum.
yani koskaca rahmi koc 95 yasinda daima gelecegi düsünüyorum diyor ama sen tamam oyun bitti doydum mu diyeceksin? :)
0
sonsuz
(25.08.25)
Hayata doydum demek biraz geniş bir bakış açısı oluyor, detaylandırmak gerekir. Tabii ki doymadım hayata, daha yapılacak çok şey var. Ama bazı yönlerden kendimde bir tok gözlülük görüyorum. Alışveriş mesela eskisi kadar keyif vermiyor, arkadaş edinme motivasyonum pek yok, çevremde az kişi olsun istiyorum. Eşyanın fazlası gözüme batıyor.

Onun dışında gezilecek görülecek çok yer var, yenilecek çok yemek var. Böyle şeyler hala ilgimi çekiyor, hevesimi kaybetmedim. Hayat güzel, kendimi daha iyi tanıyorum, kendi kendime iyi vakit geçirebiliyorum neden doydum bu hayata diyeyim ki?
0
kullanicadi
(25.08.25)
gabe h coud
(25.08.25)
doydum
0
koela
(25.08.25)
bir şeye sahip olmak, bir yere gitmek, bir şeyleri yapmak doyurucu bir tatmin sağlamıyor.

"ee so what, noldu şimdi, napıcaz şimdi" oluyor. sürekli yeni bir hedef koymak gerekiyor. bir müddet sonra da sıkıyor bu. bir de ne yaparsan yap kendini başkalarıyla kıyaslamak gibi bir huyun varsa, işte o zaman asla hiç bir şey ya da edinim keyif vermiyor.

bu noktada dünyaya doymak mümkün olmuyor.
yine bu noktada, dünyaya doymaya çalışmaya reddetmek gibi bir şey ortaya çıkabiliyor. buna da depresyon mu diyoruz, tükenmişlik mi diyoruz bilmiyorum.

doyma çabasını yitirmek çok tehlikeli.

bir de dini öğretiler, bazı koşullanmalar var.
"yalan dünyanın rengine aldanmak" mesela. yaşama ve yaşamdan zevk alma isteğine yalan dünyaya yapılan yalan bir yatırım gibi hissediliyor bazen. bu da yaşam enerjisini yok ediyor.

dünya gelip geçici, şu fani ömrümüz kısıtlı, süleymana bile kalmadı dünya, önemli olan öbür taraf.. böyle düşününce dünyadan zevk almak bile ızdırap haline geliyor.

hedonist bir şekilde sürekli bir şeyler yapmak zorunda olmak da, zaten dünya fani deyip evden çıkmamak da aynı ağırlıkta iki uç gibi geliyor bana.

bence dünyayı keşfetmeyi hiç bi zaman bırakmamalı, ama doyumu da deneyim, gezmek, görmek bir şeye sahip olmakla tanımlamamalı
0
biseysorcaktim
(25.08.25)
Deep web bir yorum olacak ama yaşamaya daha başlamadım sayılır.
0
sekizdokuzon
(25.08.25)
Doymadım ama yarın ölecek olsam "ulan yaşayamadık bee" diye de üzülmem, hep tadını çıkararak, çok kasmayarak yaşamaya çalıştım.
0
ananiyimioguz
(25.08.25)
Doymadım hiç hem de.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(25.08.25)
Kendi cevabımı da vereyim madem; biraz kendimden, biraz da felsefi...

Genel olarak düşününce hayata doyduğumu hissediyorum. Çünkü istediklerimin birçoğunu, en azından bir kere de olsa, yaşama şansı buldum. Ama bu “artık vazgeçtim” anlamına da gelmiyor elbette. Bazen öyle anlar oluyor ki, “tamam, yeter” diye geçiriyorum içimden; sonra fark ediyorum ki hâlâ yapacak çok şey var.

Tabii bazı noktalara gelebilmek için bedeller ödemen, bazı şeylerden vazgeçmen gerekiyor. Ben de hep o dengeyi bulmaya çalışıyorum. Ama ne tuhaftır ki dengeyi aradıkça bazen o denge daha da bozuluyor — hatta senin elinde olmadan.

İş sonunda yine dönüp dolaşıp zaman ve para meselesine geliyor. İkisi bir araya geldi mi büyük bir özgürlük gibi görünüyor; ama insanın içinde istek, merak ve heves yoksa hiçbirinin anlamı kalmıyor. Çünkü hayatın bütün deneyimlerini yaşamak zaten imkânsız. Her şeyi bilemezsin, hatta farkında olduğun şeyleri bile denemeden asla öğrenemezsin. Yani mesele aslında ne yaşadığından çok, nasıl hissettiğinde saklı.

Toplumun bize “dönüm noktası” diye sunduğu kalıplar var: istediğin işi yapmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak… Bunlar seni tatmin edebilir, ama etmek zorunda da değiller. Başkasının hayatına özenmek de bir zorunluluk değil. Hele sosyal medya… Bence en çok doyumsuzluğu o körüklüyor. Hep daha fazlası, hep daha iyisi varmış gibi.

Oysa belki de asıl mesele, “benim için yeterli olan nerede?” sorusunu dürüstçe sorabilmekte gizli.
0
🌸ermanen
(25.08.25)
Doymadım demeyelim de hayatta iyi bi yere varamayacağımı, potansiyelimi kullanamayacağımı anlayıp pes ettim diyelim.

Yanii ölsem gözüm arkada kalmaz.
0
luluki
(25.08.25)
36 yaşında bir erkek olarak yazayım:

Yani görece hem evet hem hayır (bkz: Gulyabani diye bir şey yoktur ama olabilir de).

Detaylandırayım:

İstediğim noktaya geldim, daha güzel ve sürdürülebilir bir hayat için gelişmeye devam edeceğim.

Zamanında yaşamadığım deneyimler ve tecrübeler oldu. Bunlar için geç kaldım. Güzel bir arkadaş grubum, kız arkadaşım ya da lisede sosyal bir hayatım olmadı mesela. Pandemi öncesine göre çok şükür işim, evim var; ama hep hayatımda bir şeyler eksik diye hissettim.

Pandemi sonrası bugüne kadar “işte yaşıyorum bu hayatı” dediğim çok oldu. O eksiklik duygusu gitti. Ha, yine bir kız arkadaşım olmadı ama bazı şeyler de eksik kalsın.

36. yaşımı, 1 ay gecikmeli olmak üzere, 1 Nisan günü bir Avrupa ada ülkesinde Michelin Yıldızlı bir fine dining restoranda kendi başıma kutlarken dedim ki: Cinsellik bulunan barlardan, casinoya ve fine dining’e kadar çok şükür kendimce geniş bir yelpaze içinde deneyimler yaşadım.

1 Nisan’dan 43 gün sonra, 14 Mayıs günü başka bir Avrupa kentinde Bungee Jumping yaptım mesela. Kasım ayında planlamaya başlamıştım. Nerede yapabilirim, nasıl gidebilirim diye araştırdım. Karar verdimç Bunun için Avrupa’daki ada ülkesinden vize aldım, oraya gittim (gitmişken doğum günümü de kutladım evet) ve gerçekleştirdim.

Yazlıkta otururken kendi kendime “bu aralar iyi değilim, ben bir Avrupa şehrine gideyim” dedim. Pazartesi günü yöneticimden sonraki Perşembe ve Cuma için izin istedim. Yakın çevreme anlatırken yaşça büyük biri, “Dün yazlıktaydın, şimdi Avrupa diyorsun; ne biçim iş bu?” diye şaka yaptı. Dedim ki: “Kral, bunun için geliştirdim kendimi.”

En son gezide fark ettiğim iki durum oldu:

1) Daha sürdürülebilir bir hayat; tamam istediğim hayatı yaşıyorum ama bazı defolar ve açıklar var.

2) Hoşuma giden sadece yurtdışı gezisi değil, aynı zamanda o gezi sırasında hissettiğim rahatlık ve güven duygusu. İstediğim aslında bu rahatlıktı ve buna sahibim.

Bir taraftan kendimce kendimi gerçekleştirdim, ama öte yandan da gelişmeye devam ediyorum.
0
put it in your appropriate place
(25.08.25)
Doyduğumu söyleyemem. Sabahları sıcak çıtır ekmek ezine peyniriyle kahvaltı, öğlenleri buz gibi kola sigara, gece bütün bademli sütlü çikolata, yeni müzikler, denizde yüzmek, hayata doydum desem bunları sevmem, istemem. Öte yandan, yapmak, sahip olmak istediklerimin tamamının sebebi başkalarıyla hesaplaşmak. Bunun ne kadar çocukça, beyhude ve aptalca olduğunu bilsem de bundan vazgeçmeyi henüz başaramadım. Yoksa benim kendi adıma bir isteğim varsa da ben bilmiyorum. Aslında gayet memnunum, mutluyum.
Ama 36 yıllık hayatımda da aklımın beni birçok kere hüsrana uğratmasından sebep, aklımı dinlemeyip tedbiren daha iyi bir iş için iş başvuruları yapıyorum. Tek girişimim bu.
0
Batuhanolabilir
(25.08.25)
(5)

Kahvecilerin veya diğer yerlerin kahve makineleri ne kadar temiz?

ermanen
Bu kahve makineleri temizleniyor mu?Ayrıntılı temizlik yapılıyor mu?İçinde kirlenebilecek (veya oksitlenebilecek?) baya zamazingosu yok mu?Hangi kahveci ne kadar temizliyor nerden bileceğiz?Güvenebiliyor musunuz?Bir de kahveciler dışındaki yerlerde kahve makinesi temizlik durumu daha azdır veya belk
Bu kahve makineleri temizleniyor mu?
Ayrıntılı temizlik yapılıyor mu?
İçinde kirlenebilecek (veya oksitlenebilecek?) baya zamazingosu yok mu?
Hangi kahveci ne kadar temizliyor nerden bileceğiz?
Güvenebiliyor musunuz?

Bir de kahveciler dışındaki yerlerde kahve makinesi temizlik durumu daha azdır veya belki hiç yoktur diye düşünüyorum. Otel (lüks olmayan belki), hostel, market, bakkal, benzinci vs.

Not: Bir kere bir Airbnb'deki kahve makinesi içinde küflenmiş kahve çekirdekleri gördüm. öğütülüp içine de küf yayılmış olabilir mesela.
0
ermanen
(23.08.25)
Airbnb deki temizlemez çünkü ev tipi makina kullanır bozulursa kolayca değiştirir

Kahveciler endüstriyel makina kullanır, bu makinalar en az 30 bin liradan başlar haliyle makinaya iyi bakarlar, bunu atarım yenisini alırım demek kolay değil
0
grimavi
(23.08.25)
Otomatik öğütücülerin temizlenmesi çok zor, hijyen takıntısı olanlar hariç kimsenin düzgün temizlediğini düşünmüyorum.

Kahve makinelerinde temizlenebilir parçalar ona göre dizayn ediliyor, günlük temizlik olarak çok zor değil. Ama kafayı kırıp suyun geçtiği her yeri temizleyeyim diyorsan o da çok zor.

kahveden zehirlenmek de çok yaygın bir şey değil. Fikren rahatsız edici olması dışında risk taşımaz genelde.
0
Bruce
(23.08.25)
Kahve ve birada herhangi bir bakteri tüm tadı bozuyor. Temizlenmezse içeceklerin tadı değişir. Çok iyi temizlendiğini sanmam.
0
mikahakkinen
(23.08.25)
Ben de şeyi düşünüyorum mesela starbaksta görmüştüm bardağın içini bastırıp suyun taziğiyle temizleyen lavabo içi çeşme vardı. Bunu gördüğümde ya dışını nasıl temizleniyor diye düşünmüştüm. Sonuçta bardağın dışına da dudağımız değiyor.
0
naksidil
(24.08.25)
Kahve makinelerinin özel temizlik tozları var. İşletmelerin %90ı (özellikle zincir ve butik yerler) her kapanışta başlıkları o tozla temizler. Temizlemezse makinenin ömrü kısalır. Yani temizlik takıntısı olmasa bile sürekli makinenin masraf çıkarmaması için mecburen temizlik yapması gerek zaten. Ama bahsettiğim yerler dışındaki kategorilerdeki işletmelerin buna çok dikkat ettiklerini sanmıyorum. Makinenin hijyen açısından temizlenmesi gereken yerleri sütün ısıtıldığı buhar çubuğu ve kahvenin geldiği başlıklardır, onlar dışında hijyeni etkileyen ya da gıdayla temas eden bir yeri yok. Ki buhar çubuğu temizliği en önemlisi, malum süt. Aynı şekilde düzenlik olarak bahsettiğim tozla buhar çubuğunun da temizlenmesi gerekir.
Öğütücülerin de maksimum haftada bir açılıp temizlenmesi gerekir. Kolay kolay küflenebilecek bir şey değil ama hem hijyen açısından hem de kahvenin kaliteli çıkması açısından düzenli temizlenmeli. Özellikle butikler bu konuda daha titizdir.
0
anatomik
(24.08.25)
(4)

Türkiye'nin en mutsuz illeri 2025 1. Trabzon 2. Antalya 3. İzmir 4. Ankara

ermanen
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından gerçekleştirilen Yaşam Memnuniyeti Araştırması’na göre 2025 yılının en mutsuz illeri:1. Trabzon- Nüfus: 818 bin 23 - Oran: 11,192. Antalya- Nüfus: 2 milyon 688 bin 4 - Oran: 11,73. İzmir- Nüfus: 4 milyon 462 bin 56 - Oran: 10,654. Ankara- Nüfus
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından gerçekleştirilen Yaşam Memnuniyeti Araştırması’na göre 2025 yılının en mutsuz illeri:

1. Trabzon- Nüfus: 818 bin 23 - Oran: 11,19
2. Antalya- Nüfus: 2 milyon 688 bin 4 - Oran: 11,7
3. İzmir- Nüfus: 4 milyon 462 bin 56 - Oran: 10,65
4. Ankara- Nüfus: 5 milyon 782 bin 285 - Oran: 9,95
5. Samsun- Nüfus: 1 milyon 368 bin 488 - Oran: 9,72
6. İstanbul- Nüfus: 15 milyon 907 bin 951 - Oran: 9,12
7. Çorum- Nüfus: 524 bin 130 - Oran: 9,1
8. Ordu- Nüfus: 763 bin 190 - Oran: 8,75
9. Gümüşhane- Nüfus: 144 bin 544 - Oran: 7,68

www.tourismtoday.net
www.ntv.com.tr
www.facebook.com

En mutlu iller:
1. Sinop
2. Afyonkarahisar
3. Bayburt
4. Kırıkkale
5. Kütahya
6. Çankırı
7. Düzce
8. Uşak
9. Siirt
10. Şırnak

Ne diyorsunuz bu işe? Trabzon ve Antalya'nın en mutsuz çıkması garip değil mi? İzmir en yaşanılır illerden biri değil mi?

Çoğu Karadeniz şehrinin mutsuz çıkıp Sinop'un en mutlu şehir çıkması da ilginç. Sinop çoğu Karadeniz şehrinden farklı mı yani?
0
ermanen
(23.08.25)
Anketin nasıl yapıldığı, ne sorulduğu da önemli. Anket şehirlerle mi ilgili yoksa ülkeye dair izlenimlerin şehirlere göre sıralanmasıyla mı liste oluşturuldu bunlar önemli olsa gerek.

İzmir en yaşanılası yerlerden değil mi diye sormuşsunuz. Bu konu özelinde anketin kapsamı önemli örneğin. İzmir'in dağını taşını, insanların şehre aidiyet hissini veya başka bir şehri tercih edip etmemesi gibi hususları sorgularsanız muhtemelen daha düşük sırada olurdu. Ancak kapsam insanların şehir ve ülke yönetimine, gelecekten beklentilerine, iş ve diğer sektörel konulardaki bakış açılarına dair profilini çıkartıp genel ruh hallerini yansıtmak üzerineyse üst sırada olması şaşırtıcı değil aslında. Büyük şehirlerin çoğu için geçerli aslında bu.

Bu durumda Trabzonun durumu şaşırtıcı olur aslında.
0
akhenaten
(23.08.25)
Zaten Şırnaktatyım a... üstüne bi de mutsuz mu olayım diyerek mutlu oluyorlardır. Kaybedecek pek bir şey kalmamış yani Suriye ile aynı coğrafyadasın. Bundan çok değil bir tık dandiği zaten afrika bangladeş falan dip yani
0
Batuhanolabilir
(23.08.25)
izmir gerçekten mutsuz. iş imkanı az ve millet ne yapacağını şaşırmış durumda. bir ilçesi adeta koskoca genelev gibi. geçim sıkıntısı yaşayan kadınlar kendilerini satıyorlar.

ayrıca izmir'in iç kesimleri çarpık kentleşmesi ve doğu göçü nedeniyle hakkari gibi
0
runaway
(23.08.25)
bu sonuçlar bana göre çok mantıklı.

yani siz şimdi görünüşte haklı olarak antalyalı mutsuzken çankırılı nasıl daha mutlu olabilir diye düşünüyorsunuz. benim gözlemlerim ve mantığıma göre izahatım şu: bize (işte okumuş, şehirli, beyaz yaka insan profili olarak genelliyorum) göre beklentileri farklı. adı şehir olan ancak kent kültürü olmayan büyük kasaba hüvviyetindeki yerde doğup büyüyen, kimlik olarak da o şehre ait olan insanların beklenti düzeyi düşük. genelde o yerlerin yerlisi olan insanlar aslında kasabalı gibi yaşıyorlar, orada malı mülkü olması, tarlası, ekini olması, aşağı yukarı sosyal çevresindeki herkesin benzer dünya algısına sahip olması, bir konfor alanı sağlıyor ve mutlu hissediyorlar. ancak kentli insanın, kentten beklentisi farklı. temsili bir örnek vereyim, diyelim bir büyükşehirde yeterli sosyal, kültürel aktive olanaklarının tatmin edici düzeyde olmaması başlı başına bir mutsuzluk kaynağı olabilirken, diyelim bir şırnaklı için bu bir mutsuzluk sebebi değil. (veya benzer profilde bir küçük batı şehri de olabilir).

kentli insan için kiraların yüksekliği, verdiği emeğin yarısının kiraya gitmesi ciddi bir mutsuzluk kaynağı iken küçük şehirin yerli insanı genellikle zaten bir ev sahibidir. dolayısıyla oranın insanı için barınma problemi bir mutsuzluk alameti değildir.

bir de sinop bildiğim kadarıyla yaşlı nüfusun çok yüksek oranda olduğu bir yer. ve göç alan bir yer olmadığı için de muhtemelen genel profil sinop'un yerlisi yaşlı kuşaktır. bu insanlar da yukarıda anlattığım profile sahiptir.

ben trakyalı değilim ama trakyanın kırsal, yerli, yaşlı insanlarının ağırlıkta olduğu bir ilçede öğretmenim. okulumdaki ben hariç herkes buralı ve kendini buraya ait hisseden tamamına yakını en az 25-30 yıldır öğretmenlik yapan ve hayatlarının neredeyse tamamı burada geçmiş burada doğmuş burada ölecek insanlar ve hepsi çok memnun hayatlarından.
0
wilhelmwasmuss
(23.08.25)
(24)

Ne yemek yiyorsunuz?

ermanen
soru başlıkta.evde ne yemek yapıyorsunuz? yapılıyor?dışarda ne yemek yiyorsunuz? ne tür mekan/restoran? fast food? esnaf? fine dining?eve ne yemek sipariş ediyorsunuz?evde yeme/dışarda yeme oranı?vs.
soru başlıkta.

evde ne yemek yapıyorsunuz? yapılıyor?
dışarda ne yemek yiyorsunuz? ne tür mekan/restoran? fast food? esnaf? fine dining?
eve ne yemek sipariş ediyorsunuz?
evde yeme/dışarda yeme oranı?
vs.
0
ermanen
(22.08.25)
evde: köfte, pilav, makarnalar, tavuklu yemekler, fasulye, patates, mantı, karnıyarık, alinazik, pizza, fırın yemekleri vb.
her sabah kahvaltı.

dışarda: kebap, hamburger, pizza, lahmacun; döner. bazen açık büfe ev yemeği

eve asla yemek sipariş etmem.

%90 evde %10 dışarda yerim. max %20ye çıkar bu. sadece akşam yemekleri o da.
0
jelly bear
(22.08.25)
Sabah;

çavdar ekmegi+omlet+peynir+çay

ikindi;
biraz kuruyemis ve (varsa) elma

aksam;
tencere yemegi, eger o yoksa çavdar ekmegi arasi domates peynir+sade soda.
0
feastofthedamned
(22.08.25)
Evde mevsim sebzelerinden zeytinyağlı tencere yemekleri
youtube.com

Örneğin bu hem pratik az malzemeli ve lezzetli

Dışarıda yeme olayını azalttım
0
grimavi
(22.08.25)
Bilumum ev yemekleri yapıyorum kisir, taze fasulye, köfte, güveç etc.
Disarda evde yapamayacağım şeyleri yiyorum mangal kebap, pizza (bunu aile evinde yapabiliyorum kendi evimde fırınım yok), baklava, kunefe, katmer vs
Dışarıdan eve hic sipariş vermedim.
%85 evde, %15 arkadaşlarla buluşunca ya da misafir gelince
0
Amaranta ursula
(22.08.25)
Son bi iki ayda evde neredeyse hiç yemek yapmadım hep dışardan söyledim. Ondan önce de makarna, ızgara tavuk bonfile falan yapıyodum.

Kahvaltı yapmıyorum, öğle yemeklerini hastane yemekhanesinden yiyorum haftaiçi. Yemeği beğenmezsem hastane içinde kafeterya var oradan ev yemeği, mantı, döner vs bi şeyler yiyorum.

Akşam yemeklerinde dışarıdan tavuk pilav, makarna, tost, sandviç, bowl, hamburger, lahmacun, döner, noodle sıklık sıralamasında söylüyorum. Biraz evde yemek yapmaya dönmem lazım yine ama. Son 3 ayda evde yapıp yediğim gün sayısı 1 sanırım. %99 dışarıdan oluyor lol. Ondan önceki bir yılı düşünürsek %60 dışarıdan %40 evde olabilir
0
nundu
(22.08.25)
ev yemekleri yapıyorum. türlü, patates oturtma, patlıcan oturtma, tas kebabı, orman kebabı, hindi sote, mantarlı hindi ya da tavuk sote, kuru fasulye, taze fasulye, barbunya, ıspanak, pırasa, tavuk haşlama vs. vs.
dışarda ben mantı ve makarna çok severim o tarz şeyler ya da iskender, kebap, lahmacun gibi şeyler. arada da canım ev yemeği çekerse ve dışardaysam ev yemeği yerim.
eve haftada 1 bazen 2, bazen 2 haftada bir sipariş veriyorum. eve %80 mantı gelir eğer teksem.
çoğunlukla evde yiyorum. eve sipariş de dediğim oranda işte.
0
matilda
(22.08.25)
evde istediğim her yemeği yapıyorum.
zorunda kalmadıkça dışarıda yemiyorum. yersemde basit o anlık açlık ihtiyacımı ucuz şekilde karşılayacak şeyler.
hiç eve sipariş etmiyorum.

%99,99 ev %0,01 dışarısı
0
my fault
(22.08.25)
Protein olacaksa Kıyma kavurma, köfte, tavuk sote, bazen fırında somon, bazen nadiren kavurma filan pişiriyorum. Kışın düdüklü yemeği yaptığım oluyor. Yanına sebze tencere yemeği ya da fırında ızgara sebze, bazen salata, bazen pilav oluyor. Arada bir gimbap yapıyorum evde keyifli oluyor. Dışarıda yemem çok az 2 ayda bir filan o da sosyal amaçlı yoksa hiç yemem. Evde yemek yapmak kaliteli malzemeyle bile daha ucuz. Mesela 2 kişilik döner yeseniz düzgün yerde 1600 tl o parayla rahat 2 kilo kıyma alınıyor zaten. 1 gün önceden ne yemek yapacağımı planlar ona göre buzluktan eti vs çıkarıyorum ya da iş çıkışı markete gidiyorum, son ana bırakılırsa yorucu oluyor. Önceden planlayınca çok pratik oluyor her şey.
0
titanic kemancısı
(22.08.25)
Nadiren iki öğün genelde tek öğün yiyorum.
İki öğün;
Evde standart kahvaltı tabağı hazırlıyorum.
İş yerinde uyguladığım diyete uygun bir yemek yapıyor aşçı benim için genelde sebze ve et grubundan oluşan doyurucu bir yemek oluyor bu.

İzin günlerimde de evde kahvaltı dışında sebze sote, köfte, yoğurt vs böyle basit pratik şeyler hazırlıyorum.

Programım yoksa dışarıda yemeyi bıraktım, sipariş vermeyi zaten aylar öncesinden bırakmış durumdayım.
0
mutekebbir
(22.08.25)
Dönem dönem değişiyor.

2 yıl kadar akşam yemeği yapmayı bırakmıştım. Bu aralar salata (sadece soslu), meyve veya kendi yaptığım kekten yiyorum. Evden çalışıyorsam öğlen ve akşam makarna veya hazır vegan döner/köfte vb. yapıyorum.

Öğlenleri işteysem genelde ev yemekleri yapan bir yere gidip baklagillerden bir şeylerle salata yerim. Uzun zamandır evde tencere yemeği yapmadığım için iyi oluyor. Pizza, noodle ve vegan/vejetaryen bowl da seviyorum.
0
auroraaurora
(22.08.25)
Benim hanımın mesleği yemek. Bu sebepten her gün her gün farklı yemek yiyoruz. Şunu diyebilirim; senede 300 farkli tarif yapıyor. O yüzden sürekli farklı dünya mutfakları falan, evin her yeri kitap, dergi doldu.

Bense düz adamım, öğle yemekleri bende. Sebze, karbonhidrat ve protein yapıp geçiyorum. Genelde somon köftesi, tavuk, dondurulmuş karışık sebzeler falan. Ya da konserve sardalya tavada pisirip salata falan.
0
logisticsmanager
(22.08.25)
@grimavi

guzelmis o kabak yemegi. pratik ve saglikli. arada ben de daha sade kabak yemegi yapiyorum.

zeytinyagli soyle bir versiyonu da var:
www.nefisyemektarifleri.com
0
🌸ermanen
(22.08.25)
@titanic kemancısı

gimbap bi kere yillar once Kore restoraninda yemistim heralde. adini unutmusum. susiye benziyor zaten. Kore'de misin yoksa? ya da Kore yemekleri seviyorsun. Kore restoranina gitmeyeli cok uzun zaman oldu.
0
🌸ermanen
(22.08.25)
@logisticsmanager

hanimin yemek meslegi olmasi guzelmis ve dunyanin cogu mutfagini denemek guzel ayricalik. ben de gezdigim yerlerde denemeye calistim.

yalniz 300 kusur cesit yemek de fazla gelmiyor mu ya? hepsini begenebiliyor musun? belki hanim yaptigi icin mecburiyetten de begendiklerin oluyordur :D
0
🌸ermanen
(22.08.25)
@ermanen metro marketlerde nori yosunu satılıyor, pirinci farklı sadece bizim pirinçten o da suşi pirinci diye satılıyor. ton balıklı, turşulu, mayonezli, sebzeli filan yapıyorum orijinal şeklinde susam yağı filan var onlar yok bende, olan malzemeyle yapıyorum daha çok :D. Kendi damak tadıma göre uyarladım biraz internette çok çeşitli videolar var tavuklu filan yapan da oluyor doyurucu bayağı. Sarmak için bambusu da 50 tl ye filan satılıyor, Kore’de yemiştim orijinalini ama arada bir evde de yemek güzel oluyor. Tek nori yaprağı ile yapıyorum pakette bayağı var alınca, buzdolabında saklıyorum uzun süre malzemesi oluyor böylece. Normalde gimbaba pirinç sirkesi katılmazmış, suşiye katılırmış sadece ben bilmeden onu da almıştım metro marketten bir iki damla pirince ekliyorum boşa gitmesin diye güzel oluyor. İyi sarmak için sebzeleri vs çok ince kesmek lazım birkaç video izlediktan sonra kolay oluyor yapması :d
0
titanic kemancısı
(22.08.25)
Egeliyiz. Taze fasülye börülce bamya semiz otu çorbası.
Et olarak pirzola köfte.
Dışarıda kebepçıdan başka yemekçi yok. Farklı dünya mutfağı olursa deniyoruz.
Bölgemizde pide ünlü ve riskli olmadığı için ayda bir dışarıda yiyoruz. Eve de sadece pide söylüyoruz. Otlu peynirli kapalı pide ve kuşbaşı pide söylüyoruz.
0
mikahakkinen
(22.08.25)
@ermanen; abi canin kuru fasulye istese sipariş vermen lazım yoksa hayatta aklina gelmez =d bir de o kadar fazla yapıyor ki birkaç tarif oluyor, hastası oluyorum. Ama 2 hafta sonra ne olduklarıni unutmuyorum. Bana diyor hangisi soyle tekrar yapayim, diyorum nasıl hatırlayayim 300 tariften =d

Onun dışında yüzde 95i çok güzel. Yiyemedigim belki iki kere falan yılda.
0
logisticsmanager
(22.08.25)
evde pilav çeşitleri, nadiren makarna, farklı patates yemekleri, patlıcan, nohut tava, tavuk, köfte, ali nazik, hazır mantı, hindi, kabak ama genelde kıymalı kabak sandal gibi, kabak graten, pırasa graten falan.. sebze yemeklerini çok fazla tek başına yiyemem o yüzden kıyma koyuyorum genelde içine. eskiden hazır dondurulmuş çok yerdim şu an yemiyorum şinitzel falan da uzun süredir yemedim pratikliğine rağmen. bakliyatları hazır alıyorum konserve ya da paketli yayla'nınkiler gibi. ya haşlanmış şekilde ya yemek.

dışarıda ağırlıklık olarak pide, lahmacun, köfte. fast food genelde pizza butik burgercilerden hamburger. fine dining gitmem. güzel bir esnaf lokantası bulsam ağırlıklı olarak oradan yerim aslında.

eve sipariş edeceksem eskiden çok tavuk döner dürüm söylerdim artık söylemiyorum. söyleyeceksem dürümle'nden. yine genelde pizza lahmacun. güzel bir işkembeci var et yemekleri ve pide, lahmacun falan da yapıyor son zamanlarda oradan söylüyorum. porsiyonu bol ve doyurucu çok aç olmayınca oradan bir çorba söyleyip yanında gönderdikleriyle doyuyorum genelde.

dışarıda yeme oranı daha fazla maalesef.
0
black holes in the sky
(22.08.25)
şu sıralar hafta içi kahvaltı yapmıyorum. öğle yemeğini şirkette yiyorum. akşam bir kase yoğurt içine protein tozu. hafta sonu programa göre, davetler vs. çok değişiyor.
0
gabe h coud
(22.08.25)
Büryan yiyorum.
0
runaway
(22.08.25)
dışarıdan yemeyi çok çok azalttım. hemen her tür yemeği yaparım ama kısa sürede yapılanları tercih ediyorum. bir de el işçiliği olanları hiç yapmıorun sarma içli köfte gibi. o kadar uğraşıp kısa sürede bitmesi mantıksız geliyor.
0
ground
(22.08.25)
Evde: Sulu sebze/bakliyat yemekleri, başta somon olmak üzere balık çeşitleri, ev köftesi, küşleme/pirzola/kuzu şiş tarzı etler, zeytinyağlı çeşitleri, makarna üstü ton balığı/hindi, basmati pilavı (çok severim).

Dışarıda: Genellikle balık/kırmızı et çeşitleri. Rutin gittiğim yerler var; Rota Balık, Kavak Doğanay, Fevzi Hoca, Trabzon Kültür Derneği, Marmara Et, Nusret Burger, Günaydın gibi. Saray İşkembe'de sakatat çorbaları içerim.

Eve sipariş verirsem: Genelde döner oluyor, bazen de Adile Sultan ev yemekleri.

Haftaiçi günde üç öğün, haftasonu 2 öğün yiyoruz. Haftalık toplam 19 öğün yemeğin 2 veya 3'ü dışarıdandır. Haftasonu gezmeye çıkınca mecburen dışarıda yiyoruz.
0
Lethe
(22.08.25)
%80 evde yerim.

bitkisel beslenme uyguluyorum ama işlenmemiş olanlar mümkün olduğunca ya da minimal işlenmiş olanlar.
0
elite crew
(22.08.25)
Sabah küp peynir %0.03 yağlı

Öğleden sonra mercimek çorba 1 kase
Pancar, kuru fasulye, nohut, yoğurtlu roka; içeren bowl minik

Akşam ise bi avuç karışık yemiş 2 adet muz
0
baldan kaymak
(22.08.25)
(10)

Sizi en son ne mutlu etti veya siz en son neyle mutlu ettiniz?

ermanen
Sizi en son ne mutlu etti?Siz en son neyle mutlu ettiniz?(son zamanlardan birkaç tane olabilir, birden fazla cevap verebilirsiniz)yani hem kendinizi, hem de başkasını (veya başka bir canlıyı) mutlu etmekle ilgili soru.daha çok küçük mutluluklar ve deneyimlerle ilgili cevapları merak ediyorum. iyilik
Sizi en son ne mutlu etti?
Siz en son neyle mutlu ettiniz?

(son zamanlardan birkaç tane olabilir, birden fazla cevap verebilirsiniz)

yani hem kendinizi, hem de başkasını (veya başka bir canlıyı) mutlu etmekle ilgili soru.
daha çok küçük mutluluklar ve deneyimlerle ilgili cevapları merak ediyorum. iyilik/yardım yapmak ve almak da buna dahil oluyor.

finansal durumlar, ev almak gibi büyük durumlar da olabilir, ekleyebilirsiniz onları da.
0
ermanen
(20.08.25)
Arkadaşımın 1 yaşında kızına pembe tütü etek aldım. Doğum günü geçmişti çoktan, zaten kutlama falan da yapılmadı, benden hediye beklentisi de yoktu ama kız çocuklarına zaafım var içimden geldi aldım. Giydirmiş kızına bana da fotoğraf attı çok mutlu oldum :) benim çocuklar erkek, öyle süslü püslü şeyler hep içimde ukte kalmıştır ezelden beri
0
kullanicadi
(20.08.25)
kulaklığımı şarjı az gidiyor garantiye göndermiştim. sıfırıyla değiştirdiler. küçük mutluluk.
0
jelly bear
(20.08.25)
Oğlum bana ne zaman sarılsa içim pır pır ediyor :')
0
mirty
(20.08.25)
(Şaka, ironi yahut zevzeklik değil)
İki gün önce 1 milyoncudan 25 liraya 2’li musluk hortumu (pekcazip.com ) aldım. Getirip evdeki alaturka tuvaletin taharet musluğuna taktım. Su böyle ses çıkarmadan, hızla dolduruyor artık maşrabayı. O suyun akma hissi bende iki gündür izahı pek mümkün olmayan bir mutluluğa sebep oldu. Sebebini ve bu işin psikanalizini de çok merak ediyorum, çünkü öyle yatlarım katlarım olmasa da mesela istediğim zaman şak diye malum son model telefonu dertsiz bir şekilde alabileceğim bir ekonomik seviyem var. Ama bu hortum beni son bir-iki yılda aldığım her şeyden daha fazla mutlu etti. Çok garip. Hatta duyuru açıp sormayı düşündüm de sonra çok saçma geldi.

Ben en son neyle mutlu ettim? Bilmiyorum. Geçen hafta kızımın manga setinin tek eksik cildini kitapçıda bulup almıştım ondan habersiz. Evde bir anda kendisine uzatıp “kızım al şu kitaplarını salondan, bırakma sağda solda, odana götür” deyip uzatmıştım cildi. Oflayıp poflayıp kitabı odasına götürürken fark edip dönüp koşup boynuma sarılmıştı.
0
yadigar
(20.08.25)
Bir tanıdığım benim yaptığım brownie'nin bağımlılık yaptığını söyledi, beni mutlu etti.
Yarın brownie yapıp götüreceğim, ben de onu mutlu edeceğim.
0
kobuzchu kiz
(20.08.25)
@yadigar

bak bu tam istediğim gibi bir cevap. değişikmiş. küçük bir deneyim ve mutluluk. küçük mutlulukların psikolojisi ile ilgili araştırmalar var sanırım.

şöyle bir makale buldum:
Do Little Things Truly Make Us Happy?
Here’s why small moments matter more than big achievements.
www.psychologytoday.com

kısaca demis ki: Gündelik küçük anlar—örneğin sıcak bir kahve ya da nazik bir jest—çoğu zaman büyük başarılar veya maddi kazançlardan daha kalıcı mutluluk getirir. Araştırmalar, ilişkileri beslemenin ve küçük iyilikler yapmanın uzun vadede anlamlı bir yaşam ve içten sevinç sağladığını vurguluyor.

su makaleler de alakalı:
Small but Certain Happiness in Daily Life: Structure and Relation with Well-Being
link.springer.com

The Experience of Pleasure: A Perspective Between Neuroscience and Psychoanalysis
pubmed.ncbi.nlm.nih.gov

not: diğer cevaplar da güzel tabii. yadigar'ın cevabı ve işin psikolojisini sorgulaması beni de derine itti biraz.
0
🌸ermanen
(20.08.25)
Yüzmeye başladım yıllar sonra, inanılmaz mutlu ediyor.
0
sekizdokuzon
(20.08.25)
Cezaevinden siyasi suçlu olarak 8 yıl sonra çok sevdiğim bir arkadaşım tahliye oldu. Dün onunla konuştum, Eylül'de onu göreceğim için çok mutluyum.
0
Amaranta ursula
(20.08.25)
Gezip gördüğüm ülke sayısı geçenlerde 20 oldu, bu beni mutlu etti.
0
blue rebel motorcycle club
(20.08.25)
Bugun saclarimi kestirdim, kisaydi ama daha da kisa ve havali oldu. Epey mutlu etti. :)
0
sey mi dostum
(20.08.25)
(3)

Yurtdışından İstanbul'a uçakla sırt çantasında protein tozu getirilir mi?

ermanen
Yurtdışından (Avrupa'dan) İstanbul'daki havalimanlarına, uçakla yanımızda taşıdığımız sırt çantasında, bir kutu (1kg veya daha fazla) protein tozu getirilir mi? (check-in valizi yok)internette baktım da 350ml sınırı olur demiş bazı yerler, bazıları kutu hiç açılmamışsa sorun olmaz demiş. bilen veya
Yurtdışından (Avrupa'dan) İstanbul'daki havalimanlarına, uçakla yanımızda taşıdığımız sırt çantasında, bir kutu (1kg veya daha fazla) protein tozu getirilir mi? (check-in valizi yok)

internette baktım da 350ml sınırı olur demiş bazı yerler, bazıları kutu hiç açılmamışsa sorun olmaz demiş. bilen veya yapmış olan var mı?
0
ermanen
(12.08.25)
getirilir. sorun olmaz.
0
gabe h coud
(12.08.25)
amerika uçuşları için sanırım 350 sınırı. bir de bineceğiniz havalaanının kurallarına bakın.

Ayrıca bu tarz toz şeklinde ki ürünler için ben de bir ara araştırmıştım. Deney yaptığım numuneleri türkiyeye getirirken ve götrürken evham yapmıştım. Sonra düşündüm lan bunu protein tozu kutusuna koysam kim nasıl ayırt edecek dışarıdan.
0
jülsezar
(12.08.25)
Daha yeni 500g getirdik.
0
ruhen hastayim ben
(12.08.25)
(9)

Avrupa'dan ne aldınız ve ne alınır?

ermanen
Soruyu bilerek geniş tutuyorum. Avrupa'ya gitmiş herkes cevap versin diye. Her ülkede veya şehirde farklı şeyler olabilir, aynı tür şeyler de olabilir. Farklı ülkelerden veya şehirlerden cevaplar olursa güzel olur.Genel düşünürsek magnet en bilindik hediyelik eşyalar arasında mesela. Hediye olmasına
Soruyu bilerek geniş tutuyorum. Avrupa'ya gitmiş herkes cevap versin diye. Her ülkede veya şehirde farklı şeyler olabilir, aynı tür şeyler de olabilir. Farklı ülkelerden veya şehirlerden cevaplar olursa güzel olur.

Genel düşünürsek magnet en bilindik hediyelik eşyalar arasında mesela. Hediye olmasına gerek yok illa. Kendinize aldığınız olabilir. Yiyecek olabilir. Kıyafet olabilir. Ülkeye/şehre özgü olması daha anlamlı olur. Belki nadir veya az bilindik cevaplar çıkabilir.

Siz ne aldınız veya ne alınır?

not: araba, ev gibi şeyler kastetmiyorum :)
0
ermanen
(14.07.25)
evde gündelik kullandığım eksik şeyleri alıyorum tepsi, bira altlığı tuzluk(bu mesela pisa kulesi gibi) gunluk kullanırken anı oluyor.
0
eja
(14.07.25)
tr'de olmayan şeyler, uniqlo'dan mesela pantolon, mont, tshirt gibi şeyler alıırm muhakkak.
0
elektr10
(14.07.25)
Klasik magnet ve kartpostal dışında bir yüncüye gidip yün alıyorum. Yerel marka olmasına özen gösteriyorum. Sonra onunla ördüğüm şeyin hatırası oluyor.
0
peki madem
(14.07.25)
sos çeşitleri
gıda takviyeleri ve vitaminler
0
eisberg
(14.07.25)
ben kahve çekirdeği alıyorum.
0
kveldulv
(14.07.25)
primark varsa mutlaka ugrarım, çorap tshirt vs.. ordan alıyorum. sos, parasetemol, makarna, peynir, alkolle içmek için bitters, güneş kremi vs..
0
benaslinda
(14.07.25)
Ayakkabı ve giyim olabilir. Arada yiyecek.

Aslında her şey, Türkiye'ye göre uygun. Ama yükte hafif, pahada ağır şeyleri almak, daha mantıklı.


.
0
kartallar yuksek ucar
(14.07.25)
- elektronik her seyim
- kutu oyunlari
- kiyafet/ayakkabi kaliteli ve uyguna geliyor
- hediyelik esya konusunda cesit cok fazla. (taylor swift orgu bebek seti tr'ye de gelmis bu arada lol) www.amazon.com.tr
- o ulkeye ait, yola dayanacak kurabiye tarzi seyler varsa isyerine arkadaslara vermek uzere alirim

en son soda yapma makinesi bile getirecektim ucaga co2 tupu almadiklari icin iade etmek zorunda kaldim
0
aguen
(14.07.25)
Biçok premium kulak üstü kulaklık orada çok daha ucuz.
Bazı saat modelleri keza.
Kaliteli çakmakla ilgileniyorsan yine mantıklı.

Tr'de niş olan ürünleri getiren fahiş kar istediği için niş ürünler daha ucuza bulunuyor; ne olduğundan bağımsız.
0
Bruce
(14.07.25)
(26)

Avrupa'da yaşamak mı yoksa Türkiye'de yaşayıp Avrupa'yı ziyaret etmek mi?

ermanen
Hangisi sizce?Kriterlere de bağlı olabilir tabii. Avrupa'ya istediğiniz zaman gidebilirsiniz.- Türkiye'de ortalama kazanıp kira ödemiyorsunuz diyelim.- Avrupa'da daha çok kazanabilirsiniz.- Avrupa'ya gidince, oraya yerleşme/kira stresi vs. olacak.- Çocuk yokAvrupa'da yaşanacak ülke daha çok Almanya
Hangisi sizce?

Kriterlere de bağlı olabilir tabii. Avrupa'ya istediğiniz zaman gidebilirsiniz.

- Türkiye'de ortalama kazanıp kira ödemiyorsunuz diyelim.
- Avrupa'da daha çok kazanabilirsiniz.
- Avrupa'ya gidince, oraya yerleşme/kira stresi vs. olacak.
- Çocuk yok

Avrupa'da yaşanacak ülke daha çok Almanya veya Hollanda gibi ama başka ülkelere göre de düşünebilirsiniz.

edit: Cevaplar için teşekkür ederim. Bu arada en başta 'sizce' diye sordum, yani elbette kişiye ve kriterlere göre değişir. Benim durumum ve hayatım aslında daha karmaşık (ya da öyle oldu); herkesin cevabını merak ettiğim için soruyu sadeleştirerek sordum. Özelden konuşmak isteyen olursa, özellikle Avrupa tecrübesi olanlar, yazabilir.
0
ermanen
(11.07.25)
cocuk yoksa avrupa'da yasamak cok da matah bir sey olmayabilir. cocuk yoksa egitim iyi, demokrasi vs derken cok anlamli hale geliyor.

cocuk yapacaksaniz avrupa yoksa tr.
avrupa'da yasamak vatandaslik almak icin mantikli olabilir. alip dönersiniz ve yurt disi deneyimi kazanmis olursunuz.

bir yere tasinmak stresli ve bol bilinmezli bir sürec. ama cok iyi de cikabilir sonu.
0
sonsuz
(11.07.25)
Bu tip soran cok oluyor da, bu cok subjective bir sey. Cunku avrupanin kendi icinde de inanilmaz farketmekle birlikte biraz askerlik gibi bir sey bu, herkes kendi senaryosunu yasiyor kimi cok mutlu kimi cok mutsuz. Kimi mutsuz ama kalmayi seciyor. Kimi mutlu ama hasret cok etkiliyor vs.

Avrupa da daha cok kazaninca daha cok da harcamiyor musunuz? yani bu cok ne kadar cok?

Ailenize arkadaslariniza ne kadar baglisiniz? Annenizi babanizi vs. senede 10 gun gorseniz yetiyor mu? Yalnizlikla iliskiniz nasil? Introvert misiniz extrovert mi?
TR de bir seyleri cozmek denen meseleye ne kadar yatkinsiniz? AVM de alan olmasa tepsinizi gidip cope dokuyor musunuz yada alan bireyin yanina getiriyor musunuz? Park yeri yoksa ikinci siraya gecip 4 luyu yakip isinize bakiyor musunuz? AVM de park yeri o tarafta diye ters yonde gidiyor musunuz? Yaya ya yol veriyor musunuz? Yada bunlari yapabilecek misiniz? Gunessizlikle araniz nasil?
0
wallcan
(11.07.25)
Yurtdışında yaşamak kolay değil, pek çok sıkıntı çekiyor insan.

Eğer ciddi bir sebebiniz yoksa ve rahatınız yerindeyse yurtdışına yerleşmeyi düşünmeyin. Mutlaka pişman olduğunuz, zorlandığınız anlar olacak öyle bir zamanda vazgeçersiniz ve boşa gider her şey.

Tek başınıza yani bekarken taşınmanın da ekstra bir zorluğu olduğunu sanıyorum ama tecrübe etmedim.
0
michael_knight
(11.07.25)
Bence Avrupa'da yaşamak, tabii Polonya da Avrupa, Amsterdam da Avrupa. Ve gerçekten çok subjektif bir şey.

Biz çocuksuz çift olarak taşınmaya niyetliyiz, burada yaşayıp orayı ziyaret etmektense orada yaşayıp burayı ziyaret etmek istiyoruz.
0
kobuzchu kiz
(11.07.25)
biraz yaşa göre değişiyor sanırım.

yaşam standartım yüksek değilse de, geçen sene avrupada güzel bir şehrinde keyifle yaşayabilecek gelire sahiptim ve gitmeyi düşündüm. sonra aileye uzaklık, gittiğin yerde yabancı hissetme, karşılaştığın az-çok zorluklar, dil bariyeri gibi şeyler beni geri itti, ki yabancı dilim ve avrupa'da yaşamışlığım var.

şimdilerde ise iki kişi olarak gitmeye çalışıyoruz. çünkü kazancımız makul da olsa yetmiyor. kaliteli yaşamak istediğimizde eksiye iniyor ve çıkamıyoruz. iki gezelim tozalım fiyatına bakmadan alalım dediğimizde batıyoruz. akşam yarım saat bir saat yürüyelim yorulursak bir kafe'de çay/kahve içelim kısmı bile çok komplike. yollar kalabalık, insanlar kaba, kaldırımlar kötü, her yer trafik, sürekli korna, bir kafeye oturunca yüksek müzik, tanımadığım masadaki adam bana karşımdakinden daha yakın o kadar her şey içiçe. (istanbul'da) bunlardan kaçmak için sahip olman gelirle de abd'de de avrupa'nın lüks yerinde de yaşarsın.

İstanbul’da bir kafeye girince, servis ücretiyle birlikte korna gürültüsü de ikram ediliyor.

ikinci paragrafta bahsettiklerimden münezzehseniz, türkiye'de yaşamaya devam etmek yeni bir macera atılmaktan daha güzel olabilir. çünkü insan memleketinde (ya da memleketim diyebildiği) yerde kök salar, başka yerde geçici hisseder.
0
biseysorcaktim
(11.07.25)
Avrupa'da kira ödeyeceksen birikim yapamazsın. Bu sorunun cevabı Türkiye'deki ortamına bağlı. Leş bir ortamdaysan kaçmak için düşünülebilir. Türkiye'de insani gelişmişlik düşük olsa da her yerde düşük değil.
0
runaway
(11.07.25)
şöyle söyleyeyim. yılda bir kez bir haftalığına türkiye’ye gidiyorum ve üçüncü gün geri dönmek istiyorum. ilke bana resmen negatif enerji yüklüyor.

tüm zorluklarına rağmen avrupa’da gayet mutlu ve huzurluyum. varsın daha az kazanayım, varsın konfor alanımdan çıkmış olayım.

sırf daha az insan, daha temiz ve yeşil sokaklar, dışarıda daha az kavga gürültü, daha az trafik, gece tek başına güvenli bir şekilde evine yürümek için bile avrupa derim.

kimisi işi sadece ekonomik yönünden değerlendiriyor, kimisi kültürüne daha bağlı yetişip ondan kopmak istemiyor. yani bu kişiye göre değişir. ben oldum olası 'boğazda rakı içmek abi, türklük abii' kafasında bir insan olmadım. zengin olmak gibi bir derdim de yok. orta sınıf (ama gerçekten orta sınıf, türkiye'de kendini orta sınıf sanan fakir beyaz yaka hayatı değil) bir hayat yaşayayım benim için yeterli. sevdiklerim dışında türkiye'ye dair özlediğim hiçbir şey yok. o yüzden bu saatten sonra türkiye’nin deliliğine, kaosuna ve yozluğuna tekrar girmemek için elimden geleni yaparım.
0
sir gawain
(11.07.25)
avrupa'da ozellikle hollanda'da yasamak turkiye'den cok daha huzurlu. bazi zorluklara (yuksek kira veya mortgage, dil zorlugu, herkes ingilizce konussa da, kapali hava vs) ragmen boyle. o yuzden avrupa'da yasayip turkiye'ye gezmeye, aile ve arkadaslari gormeye, yemek yemeye gitmek bana daha mantikli geliyor. oyle de yapiyoruz, senede 3-4 kez, 3-4 haftalik gidiyoruz turkiye'ye, boylece cok ozlem de olmuyor. hatta 4 hafta cogunlukla fazla geliyor turkiye'de.

avrupa'dayken turkiye'de yapamadigimiz, ya da yaparken oldukca zorlandigimiz seyleri yapabiliyoruz. spor yapmak daha erisilebilir, doga her yerde. goruntu ve gurultu kirliligi cok cok daha az. insanlar daha durust, daha guleryuzlu, daha saygili.

kisaca imkan varsa avrupa'da yasayip turkiye'yi ziyaret daha guzel.

bir gun belki turkiye'ye donerim ama bu buyuk bir sehir olmaz muhtemelen.

not: amsterdam, cocuk yok, mortgage var, kazanc turkiye ile benzer.
0
lemmiwinks
(11.07.25)
Uzun yıllardır buralarda bu soru olur. Ve her zaman bu olaya ekonomik bakmanın sonucu Türkiye cikaracagini söyledim (eger iyi seviye biriyseniz). Çünkü Türkiye gelir adaletsizligi ülkesi ve bu sebepten iyi kazanirsan iyi hayatın var ama normal kazanirsan hayat kötü. Genelde bati Avrupa'da insanları yüzde 60-70 ayni hayatlarda yasatma çabası var diyelim. Misal dün müdürle konusuyorduk, Türkiye'de ilk müdürüm benim 5 katı maaşım aliyordu dedim. Fransa'da bu imkansiz çünkü bu ciddi gelir adaletsizligi yaratır.

Neyse kendim için konuşursak biraz sir gawain gibi; birak Avrupa'da daha fazla parayi Türkiye'ye beni birinin dönüşmesi için 2-3 katı Avrupa maaşı vermesi lazım (imkansiz haliyle) ve o da birkaç yıl için, aynı nasıl millet dubai falan gidiyorsa öyle. Yoksa Max 2 hafta kalirim, o da tatil sebebiyle. Yoksa acayip kötü yani ülke eğer fanusta yaşamıyorsan (misal hayatin İzmir'de Alaçatı/cesme beach clubsa, bostanli'da bayrakli'da deniz manzaralı evse tabiki senin hayatin fanus).

Bu sebepten bu sorularda benim kendim için cevabım her zaman batı Avrupa çünkü hayatta aradığım tek şey en çok para veren ülkede yaşamak değil.
0
logisticsmanager
(11.07.25)
Denize kıyısı olan bütün avrupa ülkelerine gittim neredeyse, yemeğinden kültürüne, yasalarına, yazılı olmayan kurallarına kadar bizden çok farklılar.

Çocuk yoksa ve 30 yaş altı olsam gitmek isterdim, benim durumumda kaza, bela, savaş olmazsa gitmek istemem
0
kimlanbu
(11.07.25)
Verilen cevaplari okumadim ama neredeyse hepsinin "parasi olan için Türkiye cennet" zirvaligini yazdigina eminim (:

Üstelik bunu yazanlar bu ülkede yasamayanlar hep.
0
feastofthedamned
(11.07.25)
Turkiye'de yasarken gelirim ortalama ustuydu, ev masrafim yoktu.
Ama cocugun gelecegini goremiyordum. Covidin ortasinda pili pirti toplayip geldik yerlestik.
Ne gelir, ne yerlesme stresi su bu, hic biri bu yaptigimiz degisikliklerin artilarini sifirlayamiyor.
Keske gencken, cocuk yokken gelseymisiz diyoruz surekli ustelik. Burada cok daha erken hayat kurmus olmak muhtesem olurdu.
Ulke degistirmek, kafanizda "Turkiye mi daha iyi, yurt disi mi?" sorusu varken pek mantikli degil, gitseniz akliniz kalacak bariz.
Karsilastirma, "Amsterdam mi? Berlin mi?" seviyesindeyse zaten mentalite olarak siz gitmeye hazirsiniz demektir.
0
quaker
(11.07.25)
Avrupa'da daha çok kazanabilirsiniz - bunu neye dayandirdigina gore degisir, eger orda aldigin avroyu tlye cevirip daha cok kazanacam diyorsan komik oluyor.

olay paraya bakar, gelismis ulkelerin sana vaad ettigi hayati yasamak icin iyi para kazanman lazim, o da 3-4bin avro ile olacak sey degil.

"parasi olan için Turkiye cennet" lafina da giydirenler genelde culsuzlar oluyor. abicim sen paraya ulasamamissan, cehennem hayati yasiyorsan bunda bizim sucumuz ne? eger guzel bir hayat olmasaydi zenginlerin alayi satip kacardi, neden hala orda takilmaya devam ediyorlar? Benim tanidigim bir turkiye yahudisi ki herif karun gibi zengindi, bana neden zamaninda "olm yurtdisinda gez toz ama sonunda mutlaka ulkene don, burdaki hayati hicbir yerde yasayamazsin" derken bunu salakligindan mi soyledi sence? elestirirken biraz mantikli olun yahu.
0
cooperr
(11.07.25)
Iyi yetismis bir muhendisi dusunelim. Olaya sadece para kazanmak olarak bakiyorsan bu kisinin Hollanda/ALmanya'da ay sonunda biriktirdigi rakam Turkiye'de biriktirecegi rakamdan kat ve kat yuksek olmayacak.Evet ortalamada daha yuksek olacak ama finansal acidan bakiyorsan bence anlamli bir fark olmaz.Motivasyon para ise Dubai/Isvicre/Amerika gibi yerlere bakmaniz lazim.

Bunu soyledikten sonra asil konuya geleyim.Ailenizden/arkadaslarinizdan uzakta yasamanin sizin icin ne anlama geldigini sorgulamaniz lazim ki dogru sonuca ulasasiniz.Turkiyeyi yilda birkac defa her biri 1-2 hafta olsa da ziyaret etmek ve ailenizi bu siklikla gormek ok midir? bu sorunun cevabini arayin.
0
turkuaz
(11.07.25)
4 bin euro para değil Avrupa'da, sokaktaki dilenciye bahşiş diye atıyoruz biz, gitsin kendine çeki düzen versin diye.
En az 250 bin euro lazım batı Avrupa'da yaşamak için. O da minimum.
0
logisticsmanager
(11.07.25)
‘avrupa’da 4 bin euro para değil’ diyenler (bir üstte ironi yapan arkadaşı kastetmiyorum) neyin kafasını yaşıyor anlamıyorum. çift olarak gittiğininizi düşünürsek, sen 4 eşin 4 kazansa krallar gibi gerçek bir orta sınıf hayatı yaşarsınız avrupa’da. birkaç aya arabanızı da alırsınız, krediyle ev sahibi de olursunuz, yılda iki üç kez tatilinize de çıkarsınız, dışarıda istediğiniz gibi yiyip içersiniz de. hele kuzey avrupa’da eğitimin sağlığın ücretsiz olduğu bir sosyal devlete yerleştiyseniz daha da kolay. ha ama orta doğu kafasıyla ‘ben 50 bin euro’luk arabadan başkasına binmem, devlet hastanesine gitmem, prenses kızımı sadece özel s*ksok sistemiyle eğitim veren özel koleje gönderirim’ diyorsanız o para türkiye’de de avrupa’da da yetmez tabi.

bunu diyenler muhtemelen a haber’in sokak röportajını izleyip avrupa’da ekmeğin 5 euro olduğuna inanan tayfa sanırım. nasıl bir yanılsama içindesiniz oğlum siz? ya da türkiye’de nasıl bir hayat yaşıyorsunuz ki avrupa’daki bu hayat size yetmiyor?
0
sir gawain
(11.07.25)
ben kendi adıma söylüyorum, türkiye'de yaşayıp avrupa'yı ziyaret etmek.

hayatımı türkiye'den kaçmak hayaliyle yaşadım ama artık yaşlandım. babamı kaybettim. annem yaşlanıyor. şu dünyada beni arayıp soracak 2-3 tane insan var, hepsi burada. ellerinden öper, 1.5 yaşında dünya tatlısı yeğenim var, senede 8-10 gün görmek bile çok az geliyor, 3-4 yılda bir görme fikrini çirkin buluyorum.

hele ki avrupa'ya "daha sonra" gitme imkanım varsa ben şu noktada türkiye'de kalırdım. en azından bildiğim çöplük.

tabii dediğim gibi bunlar çok kişisel şeyler. ben eutard olarak büyüdüm, 25 yaşımdan sonra siyasi sebeplerle avrupa'dan öyle bir nefret etmeye başladım ki bin ladin ya da saddam gelse "olm çok abartıyosun sakin ol" der herhalde. o yüzden yazdıklarımı asteriskle almakta fayda var.
0
der meister
(11.07.25)
abicim sana gore guzel 3-4bin, bana gore degil. sana yeter bana yetmez.
sen titr pesindesin, ben para pesindeyim. ici bos titrler beni tatmin etmiyor.
sen 50bin avroluk araca binmeye gerek yok diyorsun, ben dandik 15 yasinda reno/fiat ile gezinmek istemiyorum.
sen orta direk alti dandik bir gocmen banliyosunde yasamaya OK diyorsun bana gelmez.
dunya sadece siz ve cevrenizden ibaret degil, bunu artik anlasaniz mi yaw?
herkes memur hayati yasamak istemiyor. dolayisiyla bu tarz sorularin cevabi kisiye gore degisir.
0
cooperr
(11.07.25)
Kimse zaten kişiden kişiye değişmez yazmaz da hiçbirimiz de başkasının hayatları hakkında senin kadar fazla konuşmuyoruz. Hepimizin yaşadığı hayati, geliriyle ne yaptığını bizden iyi biliyorsun. Şurada Avrupa'da yasayanlara memur diyorsun böcek diyorsun ama cevap verince "kişiden kişiye değişir". Hayır zaten Avrupa'da 4 bin alan kişi Türkiye'de nasıl villalarda yaşıyor 50 bin euroluk araba alacak gelire sahip oluyor anlamadım nasıl bir fantastik durumsa. Bugün 50 bin euroluk arabayı kredi ile alamiyorsun ülkede çünkü max kredi 400 bin lira.

Sunları yaz ki bilginin olmadığı ortaya çıksın istedim. Zaten batı Avrupa'da yaşam konusunds bilgin olmadığını biliyorum çünkü Avrupa'da yaşamıyorsun ama hepimizden çok fikrin var Avrupa'da kime ne kadar çok para gerekir diye. 4 bin euro para değil falan, 4 bin euro net gelir ile banliyöde yasandigini sanan, sadece 15 bin euroluk araba alabilecegini sanan biri enteresan.

Böyle birinin sürekli avrupa'da ne kadar paranın neyi yaptığı hakkında konuşması komik yani. Kabul etmelisin bence. Yaşamadığı hayat hakkında bu kadar fikir sahibi olan pek fazla kişi yok duyuruda.

Kanada anlat, kuzey amerika anlat. Bizden çok bilgin var yani biz bilecek degiliz.

Not; 50 bin euroluk arabanın Türkiye'de 100 bin Euro olması...
0
logisticsmanager
(11.07.25)
lol, 50 bin euro’luk arabanın bir altı 3 bin euro değerindeki 15 yıllık renault mu? ya da ciddi ciddi avrupa’da 4 bin euro kazanan insanların göçmen banliyölerinde mi yaşadığını düşünüyorsun?

yaşadığım ülkede 50 bin euro’luk arabalara sadece nargileci kıro gurbetçi türkler ve araplar biniyor. hepsinin tek derdi sıfır siyah benz ya da bmw almak. muhtemelen aynı kafa yapısında birisin. olur öyle, bu da senin hayatın.
0
sir gawain
(11.07.25)
Kriteri karşıladığım için Türkiye'de yaşayıp Avrupa'yı ziyaret etmek. Tek derdim vize alabilmek. Şimdilik Şubat 2026'a kadar vizem var.

Hatta kriterin bir üstüne avantajım daha var uçak bileti açısından.
0
put it in your appropriate place
(11.07.25)
@ermanen; yok abi sana neden yazayım :) kendisi kanada'da yaşıyor. Motor yandi senin bir anda :)

@sir gawain; abi merak edip istatistik kastım=d
Ayda 4 bin net, 48 bin Euro yıllık yapar.
Medyan net gelire göre bunun medyan altında kaldığı ülkeler;
Luxembourg

Medyana orani;
Hollanda 1.48 kati
Almanya 1.73 kati
Fransa 1.87 kati
Euro alani 2.01 katı

Ülke ortalama gelirinin iki katını kazanip banliyöde yaşamak icin 3 bin Euro maaş hacizi lazım=d
Işte salla gitsin sonuçta fact check yok.
0
logisticsmanager
(11.07.25)
@logisticsmanager

adam avrupa’da 4 bin kazananların ciddi ciddi fakir olduklarını düşünüyor. ses etmeyelim, öyle sanmaya devam etsin :) aynen kanka açlıktan kırılıyoruz, domatesin kilosu olmuş 10 euro.
0
sir gawain
(11.07.25)
cooperr amca yasliliktan euro ile cad i karistirdi. yasli basli adam olabilir, üzerine gitmeyin.
0
sonsuz
(11.07.25)
haa, cooper abd’de mi yaşıyor? tamam taşlar şimdi yerine oturdu. muhtemelen 4 bin euro’yu 4 bin usd gibi düşünüyor -ki 4 bin usd ile abd’de cidden fakir hayatı yaşarsın.

sen yine de euro’nun alım gücü, avrupa’da ortalama gelir ne kadar, araba ev fiyatları nasıl, sosyal devlet nedir, avrupa’da insanların mutluluk kriterleri neler, bu tür şeyleri bir araştır hocam. abd kafasında birinin avrupa’daki hayatı anlaması zor, yirmi yıldır orada yaşayan kuzenimden biliyorum. ben onu anlamıyorum, o da beni anlamıyor. bizimkisi biraz öyle oldu. benim de şu dünyada asla yaşamam dediğim yerlerden biri abd ona bakarsan.
0
sir gawain
(11.07.25)
olm teker teker gelin :)

Avrupa'da yasayanlara memur diyorsun böcek diyorsun - yok herkese demiyorum yahu, sana diyorum ama (bocek demiyorum estagfurullah memur diyorum) .. cunku sen 4bin avro ile luks icinde yasadigini iddia eden birisin. bunu da benim gibi eski kasarlar yemez kardes..

50bin avroluk arabaya kirolar biniyor - Bu da bizim insanimizin sanrilarindan biri, Steve Jobs'da son kasa spor mercedesle geziyordu, hatta taninmasin diye 6 ayda bir yeniliyordu, kiromuydu? Geciniz.. Yurtdisinda kimsenin sizin bindiginiz araca baktigi falan yok, adamlarin zaten dedeleri babalari coktan o araclara binmis inmis, biz geriden geliyoruz o kadar.

almanya deneyimin yok - evet surekli yasamiyorum ama almanya ile engaje biriyim, aileden oturu. Arada gidip geliyorum, en son gecen sene 1 hafta berlinde idim. Maaslar ne durumda, giderler nasil, mesela buyuk sehirlerde bir daire kac para, bunlarin farkindayim. 3-4 bin avro net paranin orda ne ise yaradigini bizzat yakin akrabalarimdan biliyorum. Pek oyle abarttiginiz gibi bir durum yok ama herhalde onlar baska bir almanya'da yasiyorlar..ya da yoksa siz yogurdum eksi demekten mi cekiniyorsunuz?

medyan gelir muhabbeti: yaw medyan gelir dedigi zaten aclik siniri, bak "fakirlik" demiyorum "aclik". Al burdan ornek vereyim, burda 2024 verileri medyan gelir $45000 burut, net ayda $3000 yapar. Su anda yasadigim sehirde 1+1 daire kirasi dandik bir muhitte $1500 civari ki nispeten ucuz bir yerdeyim. Bir tane kulustur arac alsan, benzin, sigorta, tamir, mutfak masraflari derken zaten eksiye dusuyorsun. Sizin medyan dediginiz bu, uranuse plutona gitsen de bu boyle.

tanimadigin kisiler hakkinda atip tutuyorsun - yaw siz buraya yasadigini sehre, aldiginiz maasa, yaptiginiz ise hatta pozisyona kadar yaziyorsunuz, bende fal bakiyorum. Anlattiklarinizla benim falda gorduklerim birbirini pek tutumuyor, ne yapayim? :)

arkadaslar, ezcumle sizin bu "avrupa cohh eyyi" kafasinin a haberci tayfanin "avrupa bizi kiskaniyor" kafasindan bir farki yok yaw, sorry.

biraz oranin kalbur ustu insanlariyla takilin (kalbur ustu derken sizin white trash sizden 500 avro fazla maas alan mudurunuzden bahsetmiyorum), bir bakin bakalim kac para aliyorlar, kac paralik evlerde oturuyorlar, altlarindaki araclar nasil..

sonra gelin konusalim... bir de cift dalmaniza gerek yok, sakin sakin pls..
merci tout le monde!
0
cooperr
(12.07.25)
(9)

Yolculukta/seyahatte/tatilde gerekli olabilecek şeyler

ermanen
neler?aslında tecrübeliyim bu konuda ama belki benim bilmediğim bir şeyler, zımbırtılar yazarsınız. yine de aklınıza gelen herşeyi yazın. başkaları için de faydalı olur bu duyuru.- sırt çantasında taşınabilecek bir şey mümkünse- bir şeylerin küçük/seyahat boyu olabilir- pratik bir şey olabilir- tüyo
neler?

aslında tecrübeliyim bu konuda ama belki benim bilmediğim bir şeyler, zımbırtılar yazarsınız. yine de aklınıza gelen herşeyi yazın. başkaları için de faydalı olur bu duyuru.

- sırt çantasında taşınabilecek bir şey mümkünse
- bir şeylerin küçük/seyahat boyu olabilir
- pratik bir şey olabilir
- tüyo veya faydalı bilgi de verebilirsiniz
0
ermanen
(06.07.25)
Terlik, terliksiz asla.
0
tiredofwaiting
(06.07.25)
Ağrı kesici, alerji ishal ilaçları, yara bandı. Şapka gözlük, plastik poşet, güneş kremi, nemlendirici krem, ıslak mendil, atıştırmalıklar. Ayrıca rossman Gratis gibi mağazalarda seyahat boyu ürünler bölümü var. Zamanınız varsa göz gezdirin
0
pembediken
(06.07.25)
powerbank
0
jelly bear
(06.07.25)
Çoğu temu'dan alınmış, açılır kapanır seyahat terliği, ince çabuk kurur seyahat havlusu, ilaç kutusu, şarj kablo ve adaptör kutusu, powerbank,katlanır diş fırçası, ufak diş macunu, mini boy sabun, şampuan, duş jeli, balsam vs. tüpü, mini traş jeli ve traş bıçağı, gün sayısı kadar don, tişört ve çorap, yedek pantolon, deniz şortu, şort, sandalet, şapka, deniz gözlüğü, e book, Macbook, aklıma gelenler

Ayrıca bagajda, kafa lambasından şişme yatağına, çadırından kamp ocağına, hamağından, kamp tava tenceresine herşey var da onları saymadım.
0
Mirket
(06.07.25)
@Mirket

katlanabilir terliği ilk defa duydum. yazdıkların arasında bir tek onu bilmiyordum :)
temu'da varmış da temu'nun kalitesiz plastik zımbırtılarına güvenemiyorum pek.
0
🌸ermanen
(06.07.25)
Linkini bulamadım da, evet, adi, plastik ama yer kaplamıyor. Önemli olan da o.
0
Mirket
(06.07.25)
sizi soyle alalim: valizim.com
0
freedonia
(07.07.25)
Benim bir ilaç bir de kişisel bakım çantam oluyor küçük. Bunlar sırt çantamda.

İlaç:
Varsa düzenli kullanılan ilaçlar.
Ağrı kesici(ler)
Antifungal/pişik kremi
Yanık kremi (silverdin)
Yara kremi (Madefix vb.)
Güneş kremi
Yara bandı ve antiseptiği
(Eskiden alerji ilacı da olurdu)

Kişisel Bakım:
Makyaj pamukları ve kulak çubukları
Tıraş bıçağı
Tırnak makası
Kulak tıkacı
Seyahat tipi fırça ve macun
Ped
Sprey kolonya

Yukarıdakiler, kağıt ve ıslak mendil, bandana, yedek birer alt ve üst iç çamaşır ve çorap, bazen yedek tişört, bluetooth kulaklık, şarj aleti, e-kitap okuyucu, küçük bloknot ve bir iki kalem sürekli bulunur çantamda. Bir de biraz tuz... (Çok tuz tüketiyorum maalesef)

Torpidoda kablolu kulak içi kulaklık, kürdan, tuz, çakı, bir çift temiz çorap, bir rulo buzdolabı poşeti, laser pointer ve mushaf bulunduruyorum hep.

Bagajda çok zengin bir ilkyardım çantam var işyeri tipi böyle ne ararsanız var. Hamak, ip, hasır, örtü, seccade, 2 katlanır koltuk, 1 katlanır masa, şal, kapşonlu hırka, 1 çift terlik, sıvı sabun, temizlik mendili, kağıt havlu, birkaç şişe su, kedi maması, eldiven, maske, kafa lambası, askılı lamba ve şemsiye var.

Anahtarlığımda da şişe açacağı, USB bellek ve mini İsviçre çakısı var.
0
yadigar
(07.07.25)
en gerekli olacak ve en pratik sey kucuk ve hafif bir cantayla seyahat etmek. seyahat sirasinda agir yuk tasimak zorunda olmamak, hizli hareket edebilmek kadar buyuk bir luks yok.

illa nesne yazmak gerekiyorsa cebi fermuarli kargo sort veya kargo pantolon diyorum. pasaportu, cuzdani falan cebine atip fermuari cekebilmek cok pratik.

avrupanin yagmurlu bir yerine gidiliyorsa ufak bir semsiye.
0
hot potato
(07.07.25)
(11)

En iyi korku filmi?

ermanen
korku fanları, korku severler veya korku filmi izlemiş herkes.en iyi korku filmi hangisi? size göre. en son biri 2009'da sormuş. güncelleyelim.soruya göre bir tane korku filmi yazmanızı istiyorum ama kategorilere ayırmak isterseniz de makbule geçer. en iyi psikolojik korku, en iyi doğaüstü korku, en
korku fanları, korku severler veya korku filmi izlemiş herkes.

en iyi korku filmi hangisi? size göre. en son biri 2009'da sormuş. güncelleyelim.

soruya göre bir tane korku filmi yazmanızı istiyorum ama kategorilere ayırmak isterseniz de makbule geçer. en iyi psikolojik korku, en iyi doğaüstü korku, en iyi gore, en iyi slasher, en iyi found footage, en iyi yaratıklı korku, eskilerden, yenilerden vs... hepsi olmasa da istediğinizi yazabilirsiniz.
0
ermanen
(30.06.25)
Rosemary's Baby
0
sekizdokuzon
(30.06.25)
Midsommar ile hereditary arasında kaldım:/ birinden birini seçemeyecek gibiyim ikisi de benim bebeğim <3
0
kullanicadi
(30.06.25)
Bir de Carrie (1976 versiyonu)
0
sekizdokuzon
(30.06.25)
the shining.
ben hala korkuyorum ara ara.
0
sonsuz
(30.06.25)
jacob's ladder (1990)
0
nothing in my way
(30.06.25)
Rosemary+1 ve halka (japon)
0
herzan
(30.06.25)
kullanicadi+100, aklima gelen ilk film ikisi oldu.
Hereditary bi tik daha onde.
0
sey mi dostum
(30.06.25)
Japon halka
Orijinal suspiria
Orijinal ich sech ich sech
Martyrs
Orijinal let the right one in

Edit: orijinal rec +1 the witch +1
0
Bruce
(30.06.25)
rec (2007)
0
beatbox yapan metalci
(01.07.25)
herhalde hayatım boyunca binin üzerinde korku filmi izlemişimdir.

maliyet/performans, özgünlük, pr alanındaki inovasyonu ve finalinin etkisi ile tüm paket olarak en beğendiğim iş blair witch project.

sinemada izlediğim ve yaşım da küçük olduğu en çok etkilendiklerim ring ve saw.

en iyi bilimkurgu-korku: açık ara alien

en iyi doğaüstü-korku: the exorcist (1973)

güncellerden en başarılı bulduklarım:

get out
it follows
the vvitch
0
sir gawain
(01.07.25)
tek film dersem:
The Descent
(ama aklim The Others da diyor)

yuzlerce korku filmi izlemis bir korku fani olarak ben de kendi soruma cevap yazayim dedim. korku fani olan birinin cevap vermesi daha zor aslinda.

found footage filmlerinin atalari en cok etkileyenlerden denebilir:
- Blair Witch Project +1
- Paranormal Activity
- Lake Mungo

yaratikli favorilerimden:
- A Quiet Place (hem alien, hem monster horror gibi), devam filmleri de fena degildi
- Gremlins'in korku/komedi olarak ayri yeri var ama :D
- Alien +1 (ve oynu da dahil) en iyi korku yapimlarindan tabii, onun da ayri yeri var

gore ve ortaya karisik:
- Martyrs

eskilerden:
- Jacob's Ladder +1
- Event Horizon da etkilemisti baya

yenilerden:
- Get out +1 (ve ayni yonetmenin Us ve Nope filmleri)
- Barbarian

slasher:
begenmem zor oluyor genelde ama son zamanlardan X ve Pearl iyiydi.
A Nightmare on Elm Street kult film serisinin yeri ayri tabii.

az bilindik, basarili:
under the shadow
0
🌸ermanen
(01.07.25)
(7)

Youtube'da ne izliyorsunuz, izlenir, izlemeli?

ermanen
Youtube'da ne izliyorsunuz, izlenir, izlemeli?eğitici, öğretici olabilir.komik bir şeyler olabilir.belgesel olabilir.film / kısa film olabilir.kıyıda köşede kalmış ilginç bir şey olabilir.ya da önerin istediğiniz herhangi bir şeyi.not: youtube benzeri platformda da olabilir.
Youtube'da ne izliyorsunuz, izlenir, izlemeli?

eğitici, öğretici olabilir.
komik bir şeyler olabilir.
belgesel olabilir.
film / kısa film olabilir.
kıyıda köşede kalmış ilginç bir şey olabilir.
ya da önerin istediğiniz herhangi bir şeyi.

not: youtube benzeri platformda da olabilir.
0
ermanen
(29.06.25)
youtube.com


Peter santello diye bir adam var amerikanın terk edilmiş madenci kasabalarını, rust belt şehirlerini, amerika kırsalını dolaşıp alternatif amerikanın insanlarıyla konuşuyor

Rastgele bir bölüm aç mesela meksika sınırı ve kaçak göçmenler bölümü ilginç
youtu.be
0
grimavi
(29.06.25)
Mesut süre ile ilişki testi (eğlence)
Çimen Show (eğlence)
Evrim ağacı (bilim)
Mesut Çevik (teknoloji)
Fatih Altaylı (haber / sohbet)
Şule Aydın (geyikli ve göndermeli haber)
Barış Özcan (Teknoloji / Bilim)
Zülfü Livaneli (Sohbet)
0
ananiyimioguz
(29.06.25)
veritasium, Kurzgesagt
0
ahmet oturum cerezi
(29.06.25)
32. Gün Arşivi kanalının hiç bir videosunu kaçırmıyorum.
0
yurtsuz john
(29.06.25)
Astrapera - astronomi ve uzay konusunda çok çok iyi içerikler üretiyor, çok iyi ve anlaşılır bir anlatım tarzı var. Direkt abone olun.
Tardy travel - ağırlıklı olarak eski sovyet ülkeleri geziyor, yoldayken kitaplar okuyor, gezerken öğrendiğini bildiğini anlatıyor. Hakkı teslim edilmesi gereken bir adam.
Slice ve imineo documentaries - çok kaliteli belgeseller
Mor koyun tv - kalbi temiz, düzgün bir çoban.
0
beyfendi
(29.06.25)
Bilim
Evrim ağacı
Astrapera
Barış özcan
Akademiklink
Thepuremiles (kendi kanalım xd)

Spor
Hastalık bu futbol
Socrates
Vole

Gezi
Mert öztürk
Gezmek en kolay
Ruhi çenet

Siyaset
Fatih altaylı
Erlik
Yusuf kayaalp

Hikaye
Bentropi
Context türkçe
Kerem gök

Eğlence
Orkun ışıtmak
Gökhan üner
Mrbeast
İlişki testi
0
messina123
(29.06.25)
(10)

Çocuğumuza isim koymazsak ne olur? Geçici isim, çocuğun isim seçmesi vs.

ermanen
hukuken ne olur?doğum anında isim vermek mecbur değil herhâlde?bazı kaynaklar doğumdan sonra 7 gün içerisinde isim verilmesi gerekiyor demiş ama bu dine göre sanırım.bir de:çocuğa geçici isim vermek mümkün mü?mesela çocuk kendi ismini seçme aklına erişene kadar vs.sonradan mahkemeyle isim değiştirme
hukuken ne olur?
doğum anında isim vermek mecbur değil herhâlde?
bazı kaynaklar doğumdan sonra 7 gün içerisinde isim verilmesi gerekiyor demiş ama bu dine göre sanırım.

bir de:
çocuğa geçici isim vermek mümkün mü?
mesela çocuk kendi ismini seçme aklına erişene kadar vs.
sonradan mahkemeyle isim değiştirme de var ama o uğraştırıcıydı bildiğim kadarıyla.
0
ermanen
(27.06.25)
yurtiçinde doğumdan sonra belirli süre içerisinde kimliği çıkartmak gerekiyor, aksi taktirde cezası var. bu süre bildiğim kadarıyla 30 gündü, şu an güncel durumu kontrol etmek gerekli.

ayrıca geçici isim diye bir şey olabilir mi? bence olamaz.

18 yaşına geldiğinde mahkemeye başvurarak istediği isme geçebilir. veya 18'e girmeden aile başvurabilir muhtemelen değişiklik için.
0
emfuzi
(27.06.25)
Eninde sonunda çocuğun kimlik alması ve kayıt olması için üzere nüfusa gidilecek oradan bir isim istenecek.

Bir süre sonra geçici ve resen isim değişikliği diye "resmi" bir uygulama hiç duymadım.
Bazı sitelere üyeliklerde bile nick değiştirme veya siteyi nikcsiz kullanım hakkını her an vermiyorken...
0
diyecevaplandı
(27.06.25)
çocuğu hastaneye kontrole götürdüğünüzde kimlik isteyecekler.
0
brkylmz
(27.06.25)
Çocuğun hayatını nasıl mahveder, çocukluk yıllarında zorbalanmasının önünü en güzel nasıl açarım vol 232
0
but that was just a dream
(27.06.25)
Çocuğun kendine isim seçme aklı kaç yaş mesela? Diyelim ki 10 yaşında gayet aklı yerindeyken kendine bir isim seçti. Çocuğun kendi seçimlerini yapması sizin için bu kadar önemliyse size şöyle dese mesela;

"adımı seçtim; donald trump, ayrıca bundan sonra sizinle değil dün parkta tanıştığım 50 yaşındaki yeni afgan arkadaşım ubeydullah'ın evinde yaşamaya karar verdim"

o zaman da seçimlerine saygı gösterip "tabii ki yavrum, senin seçimlerin bizler için çok önemli" diyerek izin verecek misiniz?
0
thracia
(27.06.25)
yapacagimdan degil yahu. hukuken neler olur merak ettim. kimsesiz cocuklarla ilgili durumlar da var mesela.

cocugun isim secmesinin de ayrıntıları olur diye dusunum. sonucta mantıklı bir isim secmesine izin verilir. belki baska ulkelerde de farklı durumlar vardır.
0
🌸ermanen
(27.06.25)
Sonradan isim degistirmek, basta cocuga isim koymamaktan cok daha az ugrastirici.
Dunyanin her yerinde cocuk isim koyma hakki ailenindir. Yetiskin bireyin kendi ismini sonradan secme sansi hep vardir. Limitler elbetteki mevcut.
0
wallcan
(27.06.25)
İsmini yaptığı kahramanlıkla hak edip kendi alsın. Eski Türk devletleri ve kızılderililerde böyleymiş.
0
runaway
(27.06.25)
"
çocuğa geçici isim vermek mümkün mü?
mesela çocuk kendi ismini seçme aklına erişene kadar vs.
"

bu kısım pratikte mümkün. şimdi ne koyarsanız koyun çocuğun aklı erdiğinde ona "oğlum/kızım biz sana bu ismi geçici koyduk, sen istediğin ismi seç ve ismini değiştir" diyebilirsiniz.
babam 18'imde falan bana bunu söyleseydi olm kafayı mı yediniz lan derim.
0
himmet dayi
(27.06.25)
Senin çocuğun mu olacak la :))
Çok sevindim. Tebrik ederim.
0
sehpa fx350
(28.06.25)
(17)

Faydalı veya ilginç bir şey söyleyin/öğretin

ermanen
sizi etkileyen, ilginç ya da faydalı bulduğunuz bir bilgi söyleyin/öğretin. - okuduğunuz bir kitap, makale ya da izlediğiniz belgesel veya yapımlardan olabilir,- kendi alanınıza dair ilginç bir bilgi olabilir,- pratik bir püf noktası (life hack), tavsiye, `diy` vs.- ya da küçük ama anlamlı bir hayat
sizi etkileyen, ilginç ya da faydalı bulduğunuz bir bilgi söyleyin/öğretin.

- okuduğunuz bir kitap, makale ya da izlediğiniz belgesel veya yapımlardan olabilir,

- kendi alanınıza dair ilginç bir bilgi olabilir,

- pratik bir püf noktası (life hack), tavsiye, diy vs.

- ya da küçük ama anlamlı bir hayat dersi olabilir.

her konudan olabilir. ev, uzay, seyahat, yurtiçi, yurtdışı, sağlık, gastronomi, psikoloji, teknoloji, biyoloji, filoloji, tarih, finans vs.

ben başlayım:

ilginç bilgi:
Mesela bi kitap 'İnsan beyni karar verirken çoğu zaman önce duygusal tepki verir, mantıklı kısmı sonradan devreye girer' demişti. ilginç gelmişti bana.

faydalı bilgi:
Bir şeyi başkasına anlatır gibi tekrar etmek, öğrenmeyi %90'a kadar artırabilir (Feynman tekniği)
0
ermanen
(26.06.25)
Bilimkurgu yazari james tiptree, aslinda bir kadindi ve abd de istihbarat servisinde gorevliydi. Gercekte kim oldugu cok sonralari ogrenildi.

John le carre bir MI6 ajaniydi.

George orwell sosyalist arkadaslarini gizli servise gammazlayan bir muhbirdi.
0
deckard
(26.06.25)
*Sürüngenler sınıfında yer alan dinozordan, kuşlar sınıfına geçişin bir örneği olarak karşımıza çıkan Archaeopteryx aynı zamanda “ara form yok” iddiasına da tek başına darbe vuran bir canlı.
Üç parmaklı pençeleri ve bir kuşta görmeye alışık olmadığımız diş yapısıyla tam anlamıyla dinozorlar ile kuşlar arasındaki geçişi simgeleyen bu canlı, bu yönüyle bilim dünyasında oldukça önemli bir yere sahip.

**Einstein, uzay ve mekânın, birbirine bağlı olduğunu söylediği zaman, dünya hayret etmişti. Bohm bu görüşü bir basamak daha ilerletti ve, “evrende her şey, birbirinin devamı olarak süreklilik arz etmektedir” dedi. Bunu göz önüne alınca, her şey, aynı şeydir; “Som, Bölünmez, Tek”

***Beynin tamamını kullanıyoruz ama bazılarımız öğrenerek, gelişerek, sinir hücreleri arasındaki bağlantıları arttırıyor ve böylece daha hızlı ve etkin düşünüp davranabiliyor.
0
bahçedekisandal
(26.06.25)
En yırtıcı canlı çeşidi kuşlar sanırım.
Bakamayacakları sayıda yumurtaya kuluçkaya yatıyorlar.
Sonra kardeşler arası bir mücadele başlıyor. İlk çıkanın diğer yumurtaları, bu süreci başaramayıp kardeşleri de çıktıysa kardeşini yuvadan atma durumu var.
Yırtıcı kuşlarda süreç, yuvadan atma şeklinde değil de döve döve öldürme şeklinde ilerliyor. Anne kuş olayı bir köşeden izlemekle yetiniyor.
En zayıf yavruyu kendisi yuvadan atanlar var. Leylekler buna en güzel örnek.
Kimsesiz insanlara Anadolu'da 'Leyleğin yuvadan attığı' denmesinin sebebi bu.
Bazı anne kuşlar zayıf yavruyu yuvadan atıp ziyan etmiyor. Düpedüz yiyor.

zayıf yavrunun yuvadan atılması kedilerde de var.
0
Mirket
(26.06.25)
@arbre

Uzak bir galakside kara deliğin uzay-zamanı bükerek dev enerji jetleri fırlattığı gözlemlenmiş; benzeri bir şey Samanyolu’nda olursa Dünya tehlikeye girebilirmiş:
www.thebrighterside.news
0
🌸ermanen
(26.06.25)
@Mirket

Tavuklar bile yavrusunu veya yumurtasini yiyebiliyormus. tabii insanlariun yarattigi stresli ortamlar yuzunden oluyor genelde.
marti, karga, baykus vs. de yavrularini bazen yiyor heralde.
0
🌸ermanen
(26.06.25)
@bahçedekisandal

Archaeopteryx'tan daha eski olabilecek bazı potansiyel kuş ataları (avialanlar) da sonradan tanımlanmış: Anchiornis, Xiaotingia, Aurornis, Baminornis

wikipedia'da ayrintilari var: en.wikipedia.org
0
🌸ermanen
(26.06.25)
paslanmaz çeliklerin dış yüzeyi oksitlenerek bir tabaka oluşturur bu sayede içeriye doğru paslanma ilerlemez
0
bir soru sorcam
(26.06.25)
meat ve meet ayni okunuyor. bu tarz ayni okunan seylere homofon deniyor.
0
sonsuz
(26.06.25)
Annem dahil Herkesin yaz meyvesi diye bildiği çilek bulunduğum yerde (Akdeniz) kışın yetişir. Eylül başında tüplü fide ekimi yapılır. Hasadı en geç Kasım ortası başlar. Ekim başı gibi de şoklu denilen fideleri ekilir. Hasadı şubat - mart civarı başlar. Her iki gidenin de hasadı haziran başında biter. Kalanlar artık reçellik çilektir. Temmuz başı itibariyle tarlada çilek kalmaz. Temmuz-ağustos ayı fide üretimi ve tarla bakım zamanıdır.
0
strawberry first
(26.06.25)
Bardağa bira doldururken köpürtmemeye çalışmak yanlış. Köpürmesin diye özen göstererek bardağa döktüğünüz veya direkt şişeden/kutudan içtiğiniz bira vücudunuzun içinde köpürür ve rahatsız eder, şişkinlik hissi verir.
0
cay koy geliyorum
(27.06.25)
bunu herkes bilmez buyrun:

kiraz bitkisi tek basina agaclasamaz, cali olarak kalir.
agaclasmasi icin visneye a$ilanmasi gerekir.
butun kiraz agaclarinin govdesi orjinalinde visnedir.
a$i tuttuktan sonra visne dallari yok edilir, kiraz alir basini gider.
0
cooperr
(27.06.25)
çok da şey yapmamak lazım. hayat anlamlı bir şey değil.
0
mikahakkinen
(27.06.25)
haslanmis yumurtayi sivri tarafindan baslayarak soyarsaniz cok daha kolay soyulur. 40'imda ogrendim, hayatim kolaylasti :D 73 yasindaki babama da ogrettim, o da bilmiyormus. :)
0
lemmiwinks
(27.06.25)
@lemmiwinks

ben de gecen seyi ogrendim. yumurtanin tabanina igneyle bir delik acip yumurtayi oyle kaynatinca yumurta cok kolay soyuluyormus. yumurtanin icine su girdigi icin.
0
🌸ermanen
(27.06.25)
@ermanen
"İnsan beyni karar verirken çoğu zaman önce duygusal tepki verir, mantıklı kısmı sonradan devreye girer"

Daniel Kahneman, beynimizdeki Sistem 1 ve Sistem 2 teorisi ile bu konuda nobel aldı.
0
theconqueror
(27.06.25)
Yüksek bir noktadan durgun bir suya (deniz göl vs) atlayacaksınız atlamadan önce suya küçük bir taş atarsanız suyun yüzey alanını kırar yüksek bir yerden atladığınızda oluşan basınç nedeniyle yaşanan beton etkisinden kurtulur olası bir sakatlığın/can kaybının önüne geçmiş olursunuz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.06.25)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet

O doğru değilmiş ya. sorun suyun yüzey gerilimi değil, yoğunluğun ani değişimi. MythBusters bu konuda bir bölüm bile yapmış. Taş atmak suya inişte hiçbir işe yaramıyormuş. en azından insan gibi ağır bir şey için.

bu suya yüksek yerlerden atlayanlar, derinliği ve zamanlamayı anlamak için suya taş atıyorlarmış.
unofficialnetworks.com
www.youtube.com
0
🌸ermanen
(27.06.25)
(23)

Avrupa'da insanlar mutlu mu cidden?

ermanen
2025 yılına göre Dünya'nın en mutlu 10 ülkesi:1. Finland2. Denmark3. Iceland4. Sweden5. Netherlands6. Costa Rica7. Norway8. Israel9. Luxembourg10. Mexicohttps://www.visualcapitalist.com/mapped-happiness-levels-across-europe/en üst sıralar avrupa iskandinav ve kuzey ülkeleri. kosta rika ve israil'in
2025 yılına göre Dünya'nın en mutlu 10 ülkesi:

1. Finland
2. Denmark
3. Iceland
4. Sweden
5. Netherlands
6. Costa Rica
7. Norway
8. Israel
9. Luxembourg
10. Mexico

www.visualcapitalist.com

en üst sıralar avrupa iskandinav ve kuzey ülkeleri. kosta rika ve israil'in araya girmesi ilginç. meksika da büyük baya, şehrine göre değişiyor belki.

soğuk koymuyor mu insanlara? sıkıcı olmuyor mu?
sağlık sistemi her yerde iyi değil gibi? insan hakları çok mu iyi yani?
son zamanlardaki ekonomik durum, kira artışı, göçmen artışını da düşünebiliriz.
çalışan biri çok da gezemiyor bence.

belki kendi ailesi çapında, müstakil evinde köpeğiyle bahçesiyle mutlu olma durumuna mı giriliyor bilmiyorum.
bi de kuzeylere intihar oranı da yüksek çıkıyordu. çelişkili durumlar.

not: güneydeki ülkeler daha alt sıralarda, iklim deniz güneş olmasına rağmen. kazançla da ilgili olabilir.
0
ermanen
(23.06.25)
iskandinavya antidepresani cakiyor bence.
bu kadar soguk, karanlik ve igrenc bir havada mutlu olmak imkansiz. mutsuz degillerdir ama en mutlu olmalari hic inandirici degil.
0
sonsuz
(23.06.25)
Sordukları soru şu:

Hayatı temsil eden bir merdiven hayal edin, en altta 0, en üstte 10 var. 0, tahayyül edebileceğiniz en kötü hayatı temsil ediyor, 10 ise en mükemmelini, şu anki hayatınızla hangi basamaktsınız?

Kabaca düşünürseniz, dibinde Ukrayna işgale uğramış ülkelerde yaşayan insanların, kendi hayatlarının geneline bakıp "Hayat fena değil ya" demeleri normal. Bir de siz kendi açınızdan oraları soğuk ve sıkıcı diye değerlendiriyor olabilirsiniz de orada doğmuş, büyümüş insanlar için buralar ne o kadar soğuk ne de o kadar sıkıcı. Genel olarak bir Danimarkalı'nın "Bizim ülkede pek de bir şey olmuyor, zaten baya da soğuk, o zaman 3. basamaktayım" demesi saçma olurdu. Kaldı ki en mutsuz, işgal altındaki Ukrayna bile 4.7
0
salihdt
(23.06.25)
saçmasalak şeyleri dert edindikleri için mutlular sanırım. tek dertleri hava durumu vs olabilir. göçmenlerden de mutsuz olabilirler tabii.

israil nası sıralamaya girmiş şaşırdım. meksika aynı şekilde şaşırtıcı
0
jelly bear
(23.06.25)
- eropada insanlar mutlu mu? evet mutlu

- soğuk koymuyor mu, sıkıcı değil mi? 2 haftaya tr kavrulacak mesela koyarım sıcağa, yaşasın soğuk. soğuk her daim dinç ve tetikte tutar, soğuk mutlu eder insanı. disiplinli tutar, disiplin ise mutluluk verir

- sağlık sistemi? kuzeyde baya iyi. kötü denilemez. sağlık sistemi bizden iyi 50 tane ülke var, kim nerden salladı bu sağlıkta kozmozun en iyisiyiz diye bilmiyorum ama üç gün sonraya 1,5 dakikalık muayene almaktansa 10 gün sonraya 45 dakikalık muayene alabilmek çok daha faydalı.

- ekonomik durum ve gezememek yok mu? türk bakış açısıyla yok. biz gittiğimiz her yerde serpme kahvaltı, açık büfe, kebap beklerken adam ormanlık alandan bir tepeye çıkıp kamp sandalyesi açıp müziğinin keyfini çıkarmaya gezmek diyor.

türkiye neden mutsuz diye sorarsan, türkiye'de kimse hiç bir şey bilmiyor. önceki kuşaktan bişey öğrenemedik, geç modernleşen bir toplumuz ve her şeyi deneme yanılma ile öğreniyoruz. bana biraz network ve para verin mesela 3 ay içinde influencar aracılığıyla saçma salak bir mutfak aletine sahip olmayanların köylü olduğunu, x tatil bölgesine gitmeyenin fakir olduğu algısını yerleştireyim millete. 2-3 sene önce airfryer dalgası gibi, 5-6 sene önce alaçatıya gitmek gibi şeyler buna güzel örnekler mesela. mutsuz olmamız için çok sebep var.

eropada adam bisiklete binip, öğle plesteyşın oynuyor akşam game of thrones izliyor bitti gitti. elinde telefonla twitterda "burayı gezmeden ölürseniz sizin geçmişinizi öpeyim", "şu alet 30k liradan 28'e düşmüş almayan köylüdür" gibi şeylere maruz kalmayan adam mutlu kalır tabi
0
avatar is back
(23.06.25)
Mutlu anlarında bizden daha mutlu değiller. Sadece mutsuz anları bizim kadar yoğun ve fazla değil. Bizim kadar çeşitli ve fazla dertleri de yok. O yüzden genel ortalamada matematiksel olarak bakınca mutlular.
0
nawar
(23.06.25)
bana gore boyle listeler anlamsız. mutlulugun her cografyada tanimi farkli olabilir.

sabah aksam evde oturup yemek yapan, tek eglencesi muge anli, esra erol izlemek olan, tatil-sinema-muzik-deniz-orman gormemis akpli yengeme sorsan ondan mutlusu yok. cunku kocasi, cocuklari yaninda.
0
buenosdias
(23.06.25)
Sanırım bahsedilmemiş diye ekliyorum: O ülkelerde insanlar insani şartlarda çalışıyor, fazla mesai almadan köle gibi çalışıp ay sonunu zor getirmek normal değil. İşe başladığın ilk yıl hiç ücretli iznin olmaması normal değil. Hani iş-yaşam dengesi var ya, hah işte oralarda gerçekten var. Rekreasyona, hobilerine, çocuklarına ayıracak daha fazla zamanları var. Onlar mutlu olmasın da Kemer'de, Urla'da oh sıcak ne güzel deniz derken çalıştığı lüks yerlerde yemek yemeye parası yetmeyen insan mı mutlu olsun?
0
kobuzchu kiz
(23.06.25)
Bu tip arastirmalarda dikkat edilmesi gereken sey su, insanlara mutlu musunuz diye sorulmuyor.
Ben üniversitede para kazanmak icin böyle araştırmalara katiliyordum, soru söyle formüle ediliyor mesela: "is bulma kurumunun issiz kaldiginizda size olan desteginden memnun musunuz?"
Buna adam evet diyor ve sonuc "en nutlu ülkesi" diye yorumlaniyor.

Bir de bu arastirma özelinden, bana baya kolpa geldi. Meksika herhalde en cok göc veren, acik sekilde insan yasaminin her an tehdit altinda oldugu ülkelerden. Insanlar gelecek göremiyorlar. Türkiye'den daha kötü durumdalar. Meksika'ya gidince AB ülkesi konsolosluklari sokaga tek basina ciktiginda sorumluluk alamayiz diye aciklama yapiyorlar (true story).
Israil su an fiilenf savas halinde. Gectigimiz senelerde israil vatandaslarinin ab ülkelerine vatandaslik basvurusu 15 kat artti. Kacabilen kacti.
Bu iki ülkeyi en mutlu ülkeler arasinda gösteren arastirma akillara zarardir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(23.06.25)
benim tanıdığım gavur'lar hep mutluydu.
ülkelerine gidip gezdiğimde de insanlar mutluydu.

kış günü isveç'e gittim. çok soğuktu ama sorun değil. ona göre giyinmiştik. herkes öyle giyiniyor, kimse üşümüyor haliyle.
herkes gülümsüyor, otobüse binip bir şey sorunca kimse terslemiyor, yolda tanımadığın insanlar selam verip alabiliyor ve gerçekten güvende hissediyorsun.

barcelona, roma, paris çok güvenli değil ve istanbul'da olan sorunlar var orada da metropol'lerin kalabalık yerlerinde. ama çepere doğru çıkınca gerçekten güzel ve keyifli yaşıyorlar.

avatar +1

bizim mutsuzluğumuz görgüsüzlüğümüzden biraz da.
ben de sandalyemi alıp dağa bayıra şehir içinde parka bahçeye oturmak istiyorum ama uygun ortamı zor buluyoruz ancak bir kahveye 300 lira verip uyduruk bir menü ile iki kişinin 1500'e karnını doyurabileceği yerler adım başı.
0
biseysorcaktim
(23.06.25)
evet mutlular. dunyaya dair bizde olan problemlerin bir kismi onlarda da var tamam ama bize ait o kadar sacma dertlerimiz var ki bu ulkede.

bu arada her insanin asik oldugu bir sehir vardir, benim icin orasi kopenhag. bir turk olarak orada yasamanin ayni olmayacagini bildigim icin buradayim, ama danimarkali olmak isterdim acikcasi.
0
aguen
(23.06.25)
Listenin hiç doğru olduğunu sanmıyorum.
İsrail'de yapılan anketlerden de ve son iki yıl içinde ülkeden göçenlerden de haberleri yok.
Oradan ayrılan da var.
Özellikle zengin takım;
vay askerlerimiz ölmüş, vatan millet, netenyahu'ya sakadat, arzı mevud falan dinleyecek durumda değiller.
Listelere buradan da girmişti şaibeli olarak:
m.facebook.com


Meksika nın da listede olması tuhaf.
Hangi açıdan bakmışlar bu sıralamaya.

Batının mutluluğu sömürüyle gelen varlıklarına bağlı. maddiyat bittiği ve ekonomik sorunlar başladığı anda orta çağdaki gibi "uyanacaklar".
Şu an belki hissedilmiyor ama bu sürecin başladığına dair ciddi yorumlar da var.
Bizim yaşadığımız zorlukların 10'i bile onları çok etkiler.
Bizim avantajımız bağışıklık kazanmamız.
Ama onlar buna hiç hazır değiller.

Ayrıca (İngiltere de dahil) batıda varlıklı olanların körfezdeki Arap devletlerine göç ettiğine dair ifadeler de var internette.
Bu kadar göçebe fakirin yanında zenginlerin göçü ise hiç konuşulmuyor.
0
diyecevaplandı
(23.06.25)
Liste tamamen uydurma sallamasyon. Yıllardır Avrupa bilen birisi olarak…
0
benaslindayohum
(23.06.25)
Cjkdkdklsl bağışıklık kazanmak. Anladığım artık troller ülkenin süper olduğunu falan savunmayı bıraktı ama kötülüğünü övüp "oglum şükredin bak şimdiden hazırsınız işte yeni dünyaya" diyorlar. Kskdkfk ulan şunu herhangi bir batı avrupa ülkesinde söylesen döverler. ancak bizim gibi gariban aklı ile çalışan ülkelerde çıkar bu.

Yani ülke mutluluğu tam nedir bilmiyorum ama misal Finlandiya denmiş, Finlandiya sağlık konusu (özel değil, devlet) acayip sıkıntılı buna ek olarak işsizlik de sıkıntılı. Yani bu listeler tam neye göre yapılıyor bilmiyorum tabi ama eğer sağlık ve iş sizin için önemliyse misal Finlandiya sıkıntılı.
Yalnız insanları iyi, Finlandiya'da fabrika var ve ofis arkadaşım da fin. Ben şu ana kadar hep sevdim finlerle çalışmayı. Belki de hayatlarından mutlulardir yani.

Bilmiyorum bu listeyi yapmak zor. Ben misal kuzey ülkesinde mutlu olamam ondan bana sorsan o istatistiği düşürürdum. Ama tam tersi Fransa'da çok mutluyum ama Fransa'da da sikayet etmeyi profesyonel olarak yapanlar var (ki iyi ki varlar, sayelerinde bu kadar hak hukuk var bizim gibi şükretmeyi ovselerdi halleri harapti).
Bu listeye bu kadar kafa yormamak lazım o yüzden.
Ama evet çoğu batı ve kuzey avrupa ülkesinde yoldan rastgele soru soracağı. kişi Türkiye'dekinden mutlu çıkacaktır.
0
logisticsmanager
(23.06.25)
Bu listeler sacmaliktan ibaret. Ganalilar, hayat tecrubeme gore tanidigim en sen sakrak, sakaci, en mutlu, en fazla gulumseyen millet. Bu adamlar 120. sirada, Turkiye'den (98) bile geri. Issizlik oranina, sosyal devlet yapisina bakip aha en mutlu ulke diyorlar saka gibi. He anasini satayim tatilde yan dairemde kalan 3-4 yaslarindaki kizi bir esyasini unuttu diye azarlayip, kizini tek basina o esyayi almaya yollayan Norvecli daha mutlu, cocuk daha kaldigi yeri bilmiyor dogru duzgun, karanlikta telefon isigimi acip kapisini ben actim, hirlisi, hirsizi manyagi var, sansa yasiyorlar resmen
0
freedonia
(23.06.25)
mutluluk, ne anlama geldigi olcumu falan cok rasgele bir konsept. o yuzden ona girmiyorum.

sordugun sorulara gelince:
*soğuk koymuyor mu insanlara? sıkıcı olmuyor mu?:
genel olarak kimse cok soguga, kapali havaya bayilmaz da bu mutsuz olacak bir sey degil zira zaten atiyorum isvec'te dogmussun. bildigin alistigin iklim o. hava soguksa zengine de soguk. kar yagdiginda hayat duruyorsa, yollar kapaniyorsa ona mutsuz olursun veya evin yalitimi kotuyse ve enerji masrafi coksa ona sinir olursun. kar yagmasinin kendisinden mutsuz olmazsin pek.

mesela sana bana gore yemekleri de berbat ama tutup uff bu ne ya ne yiyoruz demezler. ayni sey.

*sağlık sistemi her yerde iyi değil gibi?
bu da gene saglik sisteminden ne anladigina bagli. atiyorum norvecte otel gibi gorunumlu luks ozel hastaneler yoktur ama preventative saglik hizmetleri, halk sagligi falan iyidir. bu yuzden insanlar bilinclidir, daha iyi beslenir ve spor yapar ve daha az hastalik yasar (bunlari gidip arastirdigimdan degil, farazi ornek veriyorum). Ote yandan saglik sisteminden anladigin dirsegin agiriyinca 2 saat icinde uzman cerrah gormekse, basin agriyinca acile gidip hemen bakilmaksa o zaman saglik sistemi iyi degil dersin.

*insan hakları çok mu iyi yani?
atiyorum danimarka'da oranin yerlisiysen zaten ne insan hakki sorunun olacak? ayrimclik falan zaten cogunlugun tecrube ettigi bir sikinti degil, gocmen falansan oluyor.

*kira artışı
yani bu da gercekten cogunlugu rahatsiz eden bir sey mi, genelde degil. bu bahsettigin ulklerin cogunda ciddi sosyal ev stogu var. ozel mulk olan konutlar da oyle kiralari kafasina gore arttiramaz. bir de gene atiyorum izlanda'nin norvec'in kendi halkindansan zaten kendi evin olma olasiligi yuksek. yuksek kira en cok bu ulkelere sifirdan gidip yerlesmeye calisan biri icin sikinti.

*çalışan biri çok da gezemiyor bence:
benim isvec'te isvicre'de yasayan arkadaslarim epey geziyor gordugum kadariyla ama acip banka hesaplarina kredi kartlarina falan bakmadim. yani bir de norvecli isvecli falan gezemiyorsa kim geziyor? oyle olsa tum dunya'da turizmin patlamasi gerekirdi.
0
hot potato
(23.06.25)
@konusma+1
Acikcasini soylemek gerekirse sosyal bilimdeki her turlu verilere cok buyuk supheyle bakmak gerekir. Zaten ilgili kaynakta da veri toplama ve elestiriler bolumunde bazi yerinde elestirilere deginmisler.

Mesela en onemli elestiri su, kisiler bireysel mutluluktan cok ulkenin sosyoekonomik durumuna gore degerlendirme yapmis. Mutluluk taniminin farkli olmasi ve bunun da gruplara gore degismesi ayri olay zaten.


Ustelik bu sorulara tam olarak nasil yanit verdikleri de belli degil. Atiyorum kisi belki 10 uzerinden 4 puan verirken, anketi yapan kisi araya girip 'ama x ulkesinde sartlar bunlar','y ulkesinde yasasan senin buna cevap vermen bile mumkun olmayabilirdi' falan diyor olabilir. Bilmiyoruz, sadece sonuclar var elimizde bir de belki o sonuclara gore yayinlanmis makaleler.

Ama cogu arastirmada salt anketi de goz onune almiyorlar. Zaten ilgili kaynakta bile demis 'The rankings are based on six key factors: GDP per capita, healthy life expectancy, social support, freedom to make life choices, generosity (measured by charitable acts), and perceptions of corruption'

Yani atiyorum kisi finlandiya da yasamasina ragmen puani 3 verdiyse, iste ulkenin kisi basi milli geliri, sosyal devlet, ozgurlukculuk vs gibi seyleri katip o 3 puani 5-6 puan yapabilirler.

Kisacasu benim dusunceme gore sosyal bilimlerde anketlerle yayinlanan her turlu sonuca 'yav he he' deyip gec ve supheyle yaklas. Gercek olma payi olabilir elbette ama bana gore dogru duzgun kanitlanamayan gerceklik gerceklik degildir.
0
j r r tolkien hayrani
(23.06.25)
@logisticmanager
Söyleyeni artık Afrika ülkelerinden bile kovulan o çok sevdiğin ve kaldığın Fransa'da mı dövecekler?
Buralarda durum böyle. Finli arkadaşına söyle o da arama yapsın.
Belki lokasyon gereği sonuç farklı çıkar:
i.hizliresim.com

Fransa'nın neyini övüyorsun.
sağlık sistemini mi ?
Maskeye bile muhtaç haldeler. Zamanında başka kaynaklarda "çaldıkları" söylendi. Burada az bile söylenmiş:
tr.euronews.com
Finlandiya da arkaşın mı vardı? Eminim Türkiye'yi sevmediği için ona yakınlık duyuyorsun. O nedenle o bir troll değil(!) biliyorum.
Zihniyetine bakılırsa bir kişi üstünden sonuca böyle varıyororuz.

O finli arkadaşına sorsana,
- internette ülken için olumlu bir şey söylediğinde Fransa'dan sana troll diyen oluyor mu ? diye

Fransa'da şikayet etmeyi profesyonel olarak yapanlar varmış.
Sarı yelekliler bunlar biri. Üstlerin hiç çıkarmasınlar.
Zorda kalındığında sağlık sistemi gereği yaşlıların nasıl ölüme terk edildiğini profesyonel şekilde dünya gördü:

www.euronews.com

www.socialeurope.eu

Tekrar yazıyorum : maddi/ekonomik kriz çıkana kadar oralarda mutlusun.
Orta çağ ile aranızda sadece maddi kazanç var. Öyle sabır kanaat şükür vs. manevi değerler arama.
Maddiyata dayanan toplumu etkileyecek en ufak bir kanun değişikliğinde yapılan gösterileri görüyoruz.

Senin zihniyet muhalif olmak demekse bu "Türkiye'yi" eleştirmek olmamalı.
Ha bir de
Fransa'da hak hukuk varmış. Afrika ülkelerini onlarca yıldır sömürmeye dayanan bağlayan bir hukuk mu ?
Fransa oralardan çekildikçe
Türkiye'ye alan açılıyor.
Haberin var mı ? (Biraz arama yap faaliyetleri gör)

Zulmeden ve Türkiye aleyhine terör örgütlerine yardım eden bir yeri asla övmemelisin.

Aylık cebine giren paraya odaklı bir değerlendirmenşn manası yok.
Ben mi ?
Ben bağışıklığını kazanmış sıradan bir işçiyim. Makam derdim yok.
0
diyecevaplandı
(24.06.25)
unutulan sey cogunlukla su: oralara tek basina gidenler yalnizlik ceker. ilk 2 yil ok ama 4-5 yil sonra arkadas edinemedigini fark eder insan ve kimse seninle can kardes olmayacak. gidiyorsan arkadas yoklugunu hissedeceksin.

turkiye gibi bir yer degil. mexico;da arkadas bulursun ama tine tr gibi olmaz.
0
musicka
(24.06.25)
Diksksksskkd oğlum sen geçen uzaylilar gelecek dünyaya demiyor muydun, nerede bu uzaylilar? Hani "konusuluyor, bahsediliyor" falandı? Zaten hep böyledir; aktroll + komplo teoristi. Galiba özel olarak seçiyorlar böyle.

Duyurunun aktrollu trigger oldu, şu an troll merkezinde kendisine çay veriliyor.
0
logisticsmanager
(24.06.25)
@logistic, insanlar troll degil sen antipatiksin :)
listede fransa'nin f'si yok ama fransayla ilgili destan yazmissin. misal benim "hanim" da fransiz ama cok mutlu yazmis olsan level 99'a erisecektin ama 98'de kaldin.
0
sonsuz
(24.06.25)
yukarıda yazılmış ama ben de yazayım. bu tür araştırmalar sokaktan geçen yüz insana mikrofon tutup 'mutlu musunuz?' diye sorularak yapılmıyor. eğitim, sağlık, ekonomi, özgürlük, güvenlik, hukuk, sosyal adalet gibi birçok farklı konu başlığı üzerinden sorular soruluyor. bunlardan memnun olan insanlar da mutlu kabuk ediliyor -ki gayet mantıklı.

israil, kosta rika ve meksika kolpa geldi. ama iskandinav ülkeleri bu listelerin her zaman başında gelir. çünkü yukarıda saydığım konularda vatandaşını memnun edecek en ideal sistem (sosyal devlet) iskandinavlarda.

'güneş yok nasıl mutlular' geyiği de baydı artık. sen türk halinle güneşe sıcağa alışkın olabilirsin ve finlandiya'ya gitsen özlemini çekersin. o insanlar zaten bu iklime doğmuş. buna alışkınlar. sen mesela okyanus görmemenin özlemini çekiyor musun? onun gibi.

'en büyük intihar oranı iskandinavlardaymış' da bir şekilde ergenliğimizde duyup gerçek kabul ettiğimiz bir şehir efsanesi. alın size ülkelere göre en büyük intihar oranları:

en.wikipedia.org

listedeki ülkelerden finlandiya, danimarka ve isveç'te bulundum. kimse sokağa çıkıp mutluluktan dans etmiyor. bu öyle bir mutluluk değil. ama insanlar hayatla barışıklar, huzurlular, kaygılı değiller. asıl mutluluk da zaten budur.
0
sir gawain
(24.06.25)
@logisticsmanager
uzaylı çıkacak aha gelecek demiyorum.
Bu yönde ortak hareket etmek için haberler çıkacak. Yönlendirme yapılacak. Bu haberler arkaplanda farklı işliyor. Anlayamaman benim sorunum değil.

@sonsuz
demir yığını olan Eiffel kulesi yanında romantizm, empati kasmaya hazır olanların Türkiye'ye bakış açısı ancak bu kadar olur.

yazılanlara anlamlı tek tek cevap vermek yerine laf atma zorunluluğu böylelerinin default ayarlarından.
Yabancılara ait tanınmış dergi ve gazetelerinde Türkiye hakkında çıkan haberleri makaleleri göstersek yabancı yazarların da troll olduğunu iddia edecek nerdeyse.
Sanki dergilerde yazılanlar benim editörlüğümde yayımlanıyor.
Finli arkadaşına sorsun bakalım onlar da kendisi gibi mi yapıyor diye.
0
diyecevaplandı
(24.06.25)
Sjdjsnnfn komplocu aktrollcu savunmak. 30 tane cümle yazmışım sadece bir tanesi fransa onda da istatistiki olarak kuzeyde yaşasam veriyi aşağı cekecegimi ama Fransa'da yukseltecegimi bu sebepten bu tarz şeyleri hesaplamanin zor olduğunu yazmışım =d ve bana destan yazmissin demissin, yuh yani. Sonsuzcum senin bana takikligin var, her cevabimin altinda bitiyorsun bunu anladık da komplocu aktrolle ele ele kol kola olacak kadar düşme be. Ben seni anlıyorum sıkıntın var benle, çözmek de istemiyorsun. Ama bence bu seviyeye düşmek senin gibi birine bile yakışmadı.
0
logisticsmanager
(24.06.25)
(17)

Yolculukta, gezide, uçakta, otobüste, trende atıştırma/içecek ne alırsınız?

ermanen
yolcukluktayanınızdaçantanızdagezide yoldauçaktaotobüstetrendearabadakısa geziuzun gezicumartesiertesiötesivs.atıştırmaiçecekyiyecekabur cubursağlıklı/sağlıksız?
yolcuklukta
yanınızda
çantanızda
gezide
yolda
uçakta
otobüste
trende
arabada
kısa gezi
uzun gezi
cumartesi
ertesi
ötesi
vs.

atıştırma
içecek
yiyecek
abur cubur
sağlıklı/sağlıksız
?
0
ermanen
(20.06.25)
lifalif bar.
0
mikahakkinen
(20.06.25)
Fındık
0
mezzosprite
(20.06.25)
Almam
0
avatar is back
(20.06.25)
çubuk kraker
değişik püskevitler
beyaz leblebi
mısır kavurgası
cips
antep ve yer fıstığı
enerji içeceği
termosta (sıcak su , kahve, buzlu su)
0
ground
(20.06.25)
Borek, sarma, kuruyemis, hurma, cikolata, biskuvi, su, sandvic.
0
mbond
(20.06.25)
8 saatlik uzun yolda çantama eti susamlı çubuk atarım

Hem kokmaz hem yağlı değil hem de beni tutuyor
0
grimavi
(20.06.25)
Tadım karışık kuru yemiş. 101 de var. 110 tl. Kuru üzüm, fıstık, leblebi, badem. Bi de yanına mis süt alıyorum.

Hem sağlıklı hem ucuz.
0
luluki
(20.06.25)
yorgunluk, kas ağrılarım ve baş ağrılarım olduğundan beri sağlıklı şeyler yemeye çalışıyorum. geçenlerde 1 haftalık diyetten sonra canım çok tatlı istediği için biraz bal yedim (ortalama 3 tatlı kaşığı gibi bişeydi, ceviz ile karıştırıp). ve bir saat geçmeden yine yoğun baş ağrısı ve nefes darlığı gibi şeyler oldu. dedim ki, artık vücudum toksin kaldırmıyor.

buna istinaden sağlıklı diyebileceğim, dışarıda zorunluluktan tercih ettiklerim şunlar;

tuzlu fıstık (tadım)
karışık kuruyemiş (tadım)
(ya da diğer kuruyemişler)
züber
kahve
0
love and trust
(20.06.25)
Araba yolculuğu ise mutlaka termosa çay/kahve koydururum.

Teksem uçakta, trende bir şey yiyip içmem. Arkadaşlarla kalabalık gitmişsek her uçuş öncesi havalimanında içmeye başlayıp varana kadar da devam ettiririz.
0
ruhen hastayim ben
(20.06.25)
ben genelde yolluk kek yapıyorum. bilemedin sandviç. içecek istemem.
0
neira
(20.06.25)
protein bar, badem, fındık.
içecek bira, olmazsa su.
0
kumandanim
(20.06.25)
Araba yolculuğunda midem bulanabiliyor; o yüzden çubuk kraker.

Çantamda protein bar ya da minik paketli kuruyemiş de bulunduruyorum uçak ya da araba; fark etmez.

İçecek pek almam yolda ya da uçakta kahve alıyorum. Su oluyor zaten çantamda hep.
0
fraise
(20.06.25)
Tek soru kisvesi altinda onlarca soru sorabildigin icin tebrik ederim oncelikle. Tavsiyem bir sonraki soru icin alt alta yazma yerine virgulle ayirip sorman seklinde olur. Tek kelimeyi alt alta okumak gercekten yoruyor.

Neyse, ben genelde yolculuklarda pek bisey almam yanima. Tabii yolculugun kisa mesafe(en fazla 5-6 saat) oldugunu varsayiyorum. Eger mesafe da uzunsa su ve doyuracak abur cubur falan aliyorum yanima.
0
j r r tolkien hayrani
(20.06.25)
Ne verirlerse yeyip içiyorum. Asla geri çevirmem
0
runaway
(20.06.25)
Formun limonlu bisküvisini çok seviyorum ben. Hem tok tutuyor hem lezzetli.
0
akhenaten
(20.06.25)
kuruyemişli lifalif bar alıyorum ben de, yurt dışı seyahatiyse ve trene falan bineceksem orada marketlerden kuruyemiş alırım. bazen bulursam fiskobirliğin 30-50gr’lık paketli fındıkları oluyor onlardan atıyorum çantaya. Ama çoğunlukla bunları yemiyorum, her ihtimale karşı diye taşıyorum. zaten seyahat etme sebeplerimden biri de yeme içme olduğundan bunlarla karnımı doyurmam.
0
phoarbix
(20.06.25)
salatalık. kokmaz, elinizi kirletmez, hemen yenilir.
0
co2s2
(21.06.25)
(7)

Paris - Amsterdam arasi hangi sehre gidilir? Trenle mumkunse

ermanen
Amsterdam'a dogru giden bir guzargah ciziyorum. Paris'te de kalicam. Arada 2-3 gece bosluk oluyor gibi. Hangi sehri onerirsiniz?Bruksel ve Antwerp gordum.Lille dusundum sIkIcI gibi.Bruges Airbnb cok pahali.Ghent belki?Rotterdam belki?Baska?Haftaicine denk geliyor.Almanya'ya gecmicem tekrar.
Amsterdam'a dogru giden bir guzargah ciziyorum. Paris'te de kalicam. Arada 2-3 gece bosluk oluyor gibi. Hangi sehri onerirsiniz?

Bruksel ve Antwerp gordum.
Lille dusundum sIkIcI gibi.
Bruges Airbnb cok pahali.
Ghent belki?
Rotterdam belki?
Baska?

Haftaicine denk geliyor.
Almanya'ya gecmicem tekrar.
0
ermanen
(18.06.25)
bruges. eindovenda bir şey yok. brükselde atomium ve grand palace var. rotterdam daha hareketli. tüm günleri paris ve amsterdama yay bence ikisi de gayet hareketli yerler. hollandadaki küçük köyler falan gezilir.(volendam vb.)
0
mikahakkinen
(18.06.25)
Gent görmeye değer bir yer, kendi küçük şehir segmenti içinde.
0
Bruce
(18.06.25)
3 gece 4 gün Lille + Brugge icin ideal bir süre bence.
Gent güzel bir sehir ama kücük. Ben sahsen Gent'i daha sonra bir Brüksel + Gent + Antwerp turuna saklardim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.06.25)
Telefonda editleyemedim. Bana kalsa Dunkirk + Calais taraflarinda 2-3 günlük WW2 turu yapardim.
2 günlük tur yapacaksam bir günü de Brugge'da gecirirdim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.06.25)
gent+brugge akar bence
0
bay b
(18.06.25)
gent kucuk ama guzel. iki ay once gitmistim gecen hafta yine bi arkadasi goturdum.
0
bohr atom modeli
(19.06.25)
Brugge
0
oscar
(19.06.25)
(3)

Berlin'de telefon nerden alınır? Her yerde fiyat aynı mı?

ermanen
Hangi telefon mağazasını önerirsiniz?Samsung Galaxy alıcam büyük ihtimalle. belki son modeli değil de S20, S21. bunların fiyatı ne şu aralar? hangisini önerirsiniz? internette araştırdım da hep farklı fiyatlar yazıyor. bir de refurbished var sanırım. refurbished mi alsam?başka dikkat etmem gereken v
Hangi telefon mağazasını önerirsiniz?

Samsung Galaxy alıcam büyük ihtimalle. belki son modeli değil de S20, S21. bunların fiyatı ne şu aralar? hangisini önerirsiniz? internette araştırdım da hep farklı fiyatlar yazıyor. bir de refurbished var sanırım. refurbished mi alsam?

başka dikkat etmem gereken ve önerdiğiniz bişey?
türkiye'de de kullanmam gerekecek.
0
ermanen
(17.06.25)
türkiyede 4 aydan fazla kullanman gerekecekse kaydettirmen lazım. o da fahiş fiyat telefondan pahalı olur
0
jelly bear
(17.06.25)
Almanyada mediamarkt ve saturn var ama ikisinde.de fiyatlar ayni. O2 ya da vodafone bayilerine bakabilirsin. Orada bazen fiyatlar dusuk olabiliyor. Ohne vertrag diye bakacaksin.

www.o2online.de
0
deckard
(17.06.25)
idealo.de’den fiyatlara bak. Online sipariş et kalacağın yere veya teslim noktası varsa oraya.

Ama Türkiye’de kayıt ettirmek çok pahalı. Zararlı çıkabilirsin o işten.
0
michael_knight
(17.06.25)
(28)

oğlunuz olsa ne isim koyardınız?

ermanen
soru başlıkta
soru başlıkta
0
ermanen
(03.06.25)
Cüneyt
Hakan
Aslan
0
gabe h coud
(03.06.25)
barbaros
alparslan
0
mikahakkinen
(03.06.25)
Ercan

Aslında Ercan sevdiğim bir isim değil ama aynı iş yerinde çalıştığım bir arkadaşım vardı. Çok severiz birbirimizi. Çok iyi bir insandır, o sebeple onun adını vermek isterdim.
0
rock n roll
(03.06.25)
erk, kara, noyan, tunga gibi öztürkçe isimler. noyan gerçi moğol ama olsun
0
ground
(03.06.25)
Seçkin
Salim
Selim

Bu üç isimden biri. Kafamda şu ana kadar hiç başka alternatif olmadı. Babamın adı olmasaydı Mustafa Kemal de koymak isterdim ama Atatürk'ün değil babamın ismini koydum diye algılanacaktı. Babamla hiçbir sorunum yok ama benim ilk ismim anneannemin ismi olduğu için travmam var galiba :D
0
matilda
(03.06.25)
erdem, selim, bilge, görkem, egemen
0
strawberry first
(03.06.25)
Elessar
0
rakicandir
(03.06.25)
Sırf bi isim hoşuma gidiyor diye farazi de olsa çocuk yapmaya hiç gerek yok. İkinci bir isim ekleyecek olsam Cuma ismini eklerim kimliğime. Hatta doğumdan gelen ismi sildirecek olsam Robin Cuma yaparım.

Otuzundan sonra insan doğumdan gelenin yanına kendine uygun gördüğü bir ismi ekleyebilmeli ve hatta bu kültürel bir pratik falan olmalı.
0
beyfendi
(03.06.25)
Abdullah, ömer, osman, hamza.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(03.06.25)
arda
0
buenosdias
(03.06.25)
Deniz, onur veya emre
0
cilacı ökkeş usta
(03.06.25)
Çağan koyduk
0
va
(03.06.25)
robin, leon, doa/dua
0
ala09
(03.06.25)
kuzgun
0
lüzumsuz adam
(03.06.25)
Bu ara herkes çocuk yapıyor herhalde isim duyuruları epey popüler :)

Biz de Türkçe bir şeyler koymak istiyoruz. Dora, Uygar, Toluhan (Araplara karşı zafer kazanan komutanmış ^^) olabilir. Bir de her an laik atak geçirip Mustafa Kemal koyabiliriz.
0
chicha_v2
(03.06.25)
Göktürk

Aslan.
0
drako
(03.06.25)
BALAMİR
0
Shepard
(03.06.25)
atlas
0
chanandler bong
(03.06.25)
Cihangir benim oğlanın adı
0
rodeocu
(03.06.25)
Ensar
Enes
Bilal
0
runaway
(03.06.25)
Arman
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.06.25)
yağız
yiğit
ayaz
0
archmeister8
(03.06.25)
Cemre
Cansel

Gibi feminen isimleri erkeklere yakıştırıyorum. Ama hem Mustafa Kemal Atatürk’ten dolayı hem de hayatımı kurtaran doktorumdan dolayı Kemal koyardım.
0
ruhen hastayim ben
(03.06.25)
Rüzgar koydum
0
mirty
(03.06.25)
Ateş
0
Zetnikov
(03.06.25)
tarik
demokan
0
cooperr
(04.06.25)
Erman olabilir belki.

Türkçe karakterli isim kesinlikle tercih etmezdim.
Uniseks isim kesinlikle tercih etmezdim. Belli olmaz, bunlar çocuğun hayatını zorlaştırabilir.

üÜnlü bir insanın ismini kesinlikle koymazdım, belli olmaz. İleride bir skandalı ortaya çıkarsa isim lekelenir.

Siyasi bir fikrin temsilcisi ismi kesinlikle koymazdım. Çocuğun siyasi fikri kendi kendine oluşacak. Devrim isimli bir sağcı veya Alparslan isimli bir solcu veya Ensar isimli bir laik olarak yaşamak zor olabilir.

Bazı isimleri neden tercih etmeyeceğimi açıklamak isterim.
Tarık: yabancılar farklı harflerle kullanıyor bu ismi, yanlış harfle yazar yabancılar.
Atlas: dünyanın tüm yükünü taşıyor, oğluma böyle bir yük vermek istemem.
Ege: “hi i am Ege” dediği zaman “i am a gay” demiş gibi oluyor.
Noyan: “no” şeklinde olumsuzlukla başladığı için tercih etmem.
Ateş: Cehennemi hatırlatan bir şey, yakıcı, yıkıcı, zarar verici. O yüzden tercih etmezdim.
0
michael_knight
(04.06.25)
Burak.
0
since1907
(04.06.25)
(3)

Teknoloji ve bilim konusunda ilerlemeler/buluşlar biraz coştu mu ne?

ermanen
Son zamanlarda baya bir coştu sanki. Gördüğüm bazı haberler:Uçan araçlar yakında halka açılacak (Çin ve Türkiye)Kanser hücresi normal/sağlıklı hücreye dönüştürüldü (Güney Kore)Uzaydan Dünya'ya güneş enerjisi ışınlama (Japonya)Ay'a nükleer enerji santrali kurulacak (Çin/Rusya)yapay zeka da hızlı bir
Son zamanlarda baya bir coştu sanki. Gördüğüm bazı haberler:

Uçan araçlar yakında halka açılacak (Çin ve Türkiye)
Kanser hücresi normal/sağlıklı hücreye dönüştürüldü (Güney Kore)
Uzaydan Dünya'ya güneş enerjisi ışınlama (Japonya)
Ay'a nükleer enerji santrali kurulacak (Çin/Rusya)

yapay zeka da hızlı bir şekilde ilerliyor
quantum konusunda da baya ilerlemeler oluyor (negatif zaman keşfi, quantum ışınlaması, quantum kıyameti başlangıcı vs.)

noluyor? bize neler oluyor? bir eşik noktasına mı geldik? sanki sona yaklaşıyor hissi de oluşuyor. algıda seçicilik de olabilir ama sanki daha bir coştu insanlık.

yoksa bazı güçler de yaşlandı da artık her şey daha hızlı ilerlesine mi getiriliyor :D 2030'a kadar ölümsüzlük de bulunacak deniyordu :)
0
ermanen
(22.05.25)
teknoloji geliştirmenin bir amelelik kısmı var. bunlar data analizi, hesaplama, prototipleme vs vs.
asıl teknoloji geliştiren ülkelerde maaşlar yüksek olduğu için bu amelelik kısmı çok maliyetli oluyordu ama şimdi yapay zeka, 3d printer, robotik falan denilince bu maliyetler hem ucuz hemde yapılabilir oldu.

mesela luxemburg'da bir uzay araştırması yapan firma kağıt üstünde herşeyi tamamlıyor. ama analiz,kodlama,prototipleme için kendi kaynağını kullansa yüksek maaş ödemek zorunda kalıyor dış ülkelere gitse (tr,çin,balkan gibi) hem zaman hemde maliyetten zararda oluyordu. şimdi çoğu şeyi kendi kapalı ekosisteminde çözebiliyor.
0
duyurukullanıcısı
(22.05.25)
snowball efekti. ozellikle chip, llm, image recogniton alanindaki gelismeler cogu seyi pozitif etkiledi. muhtemelen bu gelismeler katlanarak devam edecek. sayet yapay zeka kullanimi icin stratejik bir planlama yapilmazsa gunluk hayatta tembellik de buna paralel artacak.
0
buenosdias
(22.05.25)
Bir sürü ilerleme var ve teknoloji ilerledikçe bilimin ilerleme hızı da artıyor, evet. Ama bir yandan da, gördüğümüz o haberlerin çoğu düpedüz clickbait, elli yıldır yapılan "kansere çare bulundu!!!" haberlerinden çok farkı yok. Habere konu makaleyi açıp bakınca "laboratuvar ortamında yapay olarak büyütülen fare kanser hücrelerinin yüzde sekizi bilmemne maddesine yanıt verdi" gibi şeyler çıkıyor.
0
kobuzchu kiz
(22.05.25)
(3)

Atina şehrinde ne yapılır? Yakın adalar, yeme içme vs.

ermanen
Atina'da ne yapılır, ne önerirsiniz?Akropolis dışında :)daha az bilindikyeme içme restoran önerileri vs.deniz ürünleri özellikleyakın adalara günübirlik gitmeye değer mi? Salamis/Salamina adası mesela?mayıs ayı için.biraz daha uzak adalar günübirlik değer mi? mykonos gibi ama sezonu değil heralde?ma
Atina'da ne yapılır, ne önerirsiniz?

Akropolis dışında :)
daha az bilindik

yeme içme restoran önerileri vs.
deniz ürünleri özellikle

yakın adalara günübirlik gitmeye değer mi?
Salamis/Salamina adası mesela?


mayıs ayı için.
biraz daha uzak adalar günübirlik değer mi? mykonos gibi ama sezonu değil heralde?
mayıs'ta deniz soğuk olur sanırım. denize girmek çok önemli değil.
0
ermanen
(23.04.25)
Benaki müzesi
0
sonsuz
(23.04.25)
Eğer 2-3 gün kalınacaksa Atina'dan günübirlik herhangi bir yere gitmek gereksiz olabilir. Atina zaten oldukça keyifli, rahat, salaş bir şehir. O kadar kasmaya gerek olmayabilir. Özellikle Plaka bölgesindeki tavernaların yüksek puanlı olanlarından birini gönlünüze göre seçebilirsiniz. Zaten yüksek puanlı olanlar hemen hemen benzer kaliteye sahip, kaliteli deniz ürünleri hepsinde mevcut. Naçizane önerim, lüks/modern görünen restoranları tercih etmemeniz :)

Spesifik önerim, tesadüfen keşfettiğimiz ve 2 akşam üst üste birkaç saat uğrayıp bir şeyler içtiğimiz pub. "Barley Cargo" Bira menüsü sayfalarca, bira tadım menüsü var, oldukça keyifliydi. İyi tatiller :)
0
kafasizbiri
(23.04.25)
buyrun;

medium.com
0
asilyis
(24.04.25)
(6)

Deprem açısından ne yaptınız ve ne yapılmalı? (Türkiye için genel soru)

ermanen
Belki faydalı olur diye genel duyuru açmak istedim. Konuyla ilgili sorular da var aşağıda. Belki ufacık bir bilgi verir ve fikir oluşturur. Belki hayat da kurtarır kim bilir. **Siz de bildiklerinizi ve önerilerinizi bu duyuru altında paylaşabilirsiniz.**Şimdi ekonomik durum ve devlet politikaları da
Belki faydalı olur diye genel duyuru açmak istedim. Konuyla ilgili sorular da var aşağıda. Belki ufacık bir bilgi verir ve fikir oluşturur. Belki hayat da kurtarır kim bilir.

**Siz de bildiklerinizi ve önerilerinizi bu duyuru altında paylaşabilirsiniz.**

Şimdi ekonomik durum ve devlet politikaları da bazı şeyleri zorlaştırıyor olabilir. büyük bir deprem olup felaketle sonuçlanınca, deprem gündeme geliyor ve bir süre sonra deprem gündemden düşüyor. büyük deprem olunca tekrar başa sarıyoruz. belki de deprem konusunu hep konuşmamız gerekiyor. jeologlar hep konuşuyor da zaten ama dinleyen pek yok. türkiye'nin ekonomik ve politik durumu da ön planda tabii.

kentsel dönüşüm yasası'nın da sorunları var sanırım. sözlük'te de konuşulmuş baya:
(bkz: kentsel dönüşüm)
(bkz: kentsel dönüşüm yasası)
(bkz: riskli yapı)

türkiye bir deprem ülkesi bildiğiniz gibi. bilmeyen varsa da tekrar pekiştirmiş olduk. (bkz: türkiye deprem tehlike haritası)

bir çok fay hattı var. büyük deprem oluşturmuş ve oluşturabilecek faylar var. marmara hattı'nda hala kırılmayı bekleyen yerler var ve 7 üzeri büyüklükte olabilir, tarihte de olmuş. bu bir jeolojik gerçek. jeologlar da söylüyor. sismik boşluk haritası da var. sadece depremin zamanı bilinmiyor. istatistiksel olarak tarihte olmuş depremlere göre tahminde bulunulabiliyor. ve sismik dalgalara göre saniyeler ve belki dakikalar önce uyarı verilebiliyor. bu konuda araştırmalar sürüyor.

- siz ne yaptınız? ne yapacaksınız? ne yapılmalı?
- deprem ve jeoloji hakkında bilgi edindiniz mi?
- evinizi, binanızı kontrol ettirdiniz mi?
- zemini kontrol ettirdiniz mi?
- ev, yer değiştirdiniz mi?
- deprem çantanız var mı?
- deprem anında yapılması gerekeni biliyor musunuz?
evrimagaci.org

öneri olarak: apartmanda yaşıyorsanız birlik olup kontrolleri yaptırabilirsiniz.
uygulama önerisi: (bkz: deprem ağı)

başka faydalı bilgiler paylaşabilirsiniz.
japonya yapmış abi deyip geçmemek lazım bence.

edit:
aklıma gelen ek şeyleri ekleyebilirim buraya.
(bkz: kolon kesmek)
(bkz: kolon kesen dükkanlar denetlensin kampanyası)
0
ermanen
(23.04.25)
Deprem için yaptığım tek şey deprem bölgesinde oturmamak
0
kaptan maydanoz
(23.04.25)
@kaptan maydanoz

en iyisi en az riskli yerde yaşamak tabii. ama türkiye'nin neredeyse her yerinde deprem olabilir, veya her yeri depremden etkilenebilir. başka durumlar için de evin ve zeminin sağlam olması önemli.

sanırım az riskli şehir kastettin. belki faydalı olması açısından daha çok bilgi verebilirsin bu konu hakkında.
0
🌸ermanen
(23.04.25)
Kayalık zeminde, daha güvenli bir eve taşındım ama bir depremde istanbul altüst olacak, istediğin kadar güvenceli evde yaşa. O yüzden güvenli başka bir şehirde yaşama fikri var aklımda. Bilmiyorum henüz aksiyon almadım, cesaretim de yok pek tekrar böyle büyük bir değişikliğe ama istanbul korkutuyor beni artık
0
mor oje
(23.04.25)
open.spotify.com

Depremden sonra bu podcasti dinledim. Apartman 3 katlı. Oturduğumuz bölge deprem bölgesi, bina radyal sisteme göre inşa edilmiş. Acil durum için ailelemle buluşma yerimizi belirledim. Deprem çantamız kapının girişinde. İnternetsiz çalışan haberleşme app indirdim. Oturduğum bölge sıkışık ve şehir içi değil.

Podcastte 5 10 arası olduğu binaların riskli olduğu anlatılıyor. Ayrıca yapışık binalarında risk oluşturduğumu belirtiyor. Bence depremde büyükşehirlerin şansı yok kurtulsan bile izdiham olayı çok tehlikeli. En tehlikeli 2 şehir İstanbul ve İzmir. Buralarda yaşamak zorunda kalanların hayatı gerçekten riskli.
0
mikahakkinen
(23.04.25)
Fay hattının üzerinde oturuyor olabilirim tüm artçılarda da sallandım. bence merdivenlerden inmek daha riskli evde mutafağa yakın takılıyorum.
0
ashleybon
(24.04.25)
Japonyadaki gibi değer görmediğimiz için hükümete isyan etmeli. Öyle zarar görmezsek zaten depremde zarar göreceğiz
0
Unde bach canim
(24.04.25)
(15)

Türkçe bilmeyen birini en şok edecek Türkçe kelimeler neler?

ermanen
Türkçe bilmeyen birini en şok edecek Türkçe kelimeler hangileri?Sebepleri farklı olabilir:- okunuşu garip gelebilir- komik olabilir- başka dilde benzer anlam taşıyabilir- başka dilde benzer kelime veya okunuşu olabilirher türlü örneğe açığım.bize bile garip gelebilecek Türkçe kelimeler vardır tabii.
Türkçe bilmeyen birini en şok edecek Türkçe kelimeler hangileri?

Sebepleri farklı olabilir:
- okunuşu garip gelebilir
- komik olabilir
- başka dilde benzer anlam taşıyabilir
- başka dilde benzer kelime veya okunuşu olabilir

her türlü örneğe açığım.
bize bile garip gelebilecek Türkçe kelimeler vardır tabii.
0
ermanen
(13.03.25)
İnsan yiyen=Yamyam. Kulağa yummy gibi geliyor.
0
ruhen hastayim ben
(13.03.25)
Şafak isminde olmak.
0
runaway
(13.03.25)
bende beni de şok eden birkaç hikaye mevcut.

eksisozluk.com

başka bir kişisel hikaye olacak ama bir vakit alan isimli dingiliz bir beyefendi ile birlikteydik. bana da kargo gelmişti. "alan janderzel zartanyan" yazıyor üzerinde ve masamda duruyordu.

geldi bu. neden orada benim ismim yazıyor diye sormuştu. işin tuhafı alan kelimesi yerine alıcı kullanılır değil mi?

eski eti nero da büyük olay olmuştu yine bu ejnebi tayfa arasında. en çok fotoğrafı çekilen abur cuburdu eskiden.

çalıştığım bir firma adının anatolia minerals olmasından ötürü am diye logo yaptırmış ve tüm belgelerde kısaltma olarak kullanıyorlardı. presidentlerden birine söyledim. bir daha görmedik o kısaltmayı. uzun uzun yazdık firma tekrar satılıp ismi değişene kadar.

şu alan bey bir de müge ismini "müyc" diye telaffuz ederdi.
0
janderzel zartanyan
(13.03.25)
Goygoy

Çemkirmek

Dırdır
0
gilbeys
(13.03.25)
Bir kısmı Türkçe değil ama bizim de kullandığımız bazı isimler duyunca ya da okuyunca şaşırtıyor

Yazılışı sebebiyle; Nigar, Togay, Tugay, Ufuk, Engin, Can, Baran, Buse

Okunuşu sebebiyle; Asım
0
akhenaten
(13.03.25)
sok eder mi bilmiyorum
rus arkadasim icin; dis fircasi, muz-buz-tuz gibi benzer olanlar
fransiz,; mert
alman; beste, figen
0
spherical
(13.03.25)
internette bir adam cumhuriyet kelimesine çok gülmüştü. ingilizce kapsamında.
0
ya ben lan neyse
(13.03.25)
isim acisindan dusunulurse almanlar icin "şule" (okunusu okul demek) ve "türkay" (okunusu turkiye demek) isimleri karmasa yaratabilir
0
emrahday
(13.03.25)
isim olarak Ufuk
yer adi olarak Batman
0
cooperr
(13.03.25)
Niğde, rusçada no where gibi birşey
0
Ley
(13.03.25)
Şok denemez ama bir japon hapşurduktan sonra sen de gör dendiğinde 'send a girl' olarak algıladığını ve neden öyle dendiğini anlayamadığını söylemişti.
0
(14.03.25)
horlamak, hapşurmak, öksürmek, öğürmek, havlamak, miyavlamak gibi asıl sesinden türetilmiş kelimeler. bir adı vardı da buların hatırlayamadım.
0
ground
(14.03.25)
🌸ermanen
(14.03.25)
rus: kulak
0
hay sikfuck
(14.03.25)
menemen. bu cok gulduruyor yabancilari. ingilizce'de "man a man" gibi

Mine ismi olabilir. ingilizce'de "mine", benim veya mayın demek

Samsun ili "Samsung" gibi algılanır
0
🌸ermanen
(14.03.25)
(3)

2024/2025 yıllarından iyi filmler, belki daha az bilindik

ermanen
2024, 2025 yıllarıiyi güzel filmlerdaha az bilindik olması daha iyigenre farketmez ama daha çok:- sürükleyici- gerilim- gizem- korku- aksiyon- survivaliyi sci-fi, iyi komedi ve iyi drama da açığım tabii.
2024, 2025 yılları
iyi güzel filmler
daha az bilindik olması daha iyi

genre farketmez ama daha çok:
- sürükleyici
- gerilim
- gizem
- korku
- aksiyon
- survival

iyi sci-fi, iyi komedi ve iyi drama da açığım tabii.
0
ermanen
(07.03.25)
imdb'de puanladığım 2024/2025 filmlerine baktım. 7/10 verdiklerim:

the girl with the needle
nosferatu
grand theft hamlet
anora
the wild robot
the substance
late night with the devil
dream scenario
all of us strangers
the holdovers
poor things

tek bir tane bile 8 ve üstü yok. sinema gerçekten bitmiş :/
0
sir gawain
(07.03.25)
@sir gawain

eski sinema kalmadi di mi? tek tuk iyi biseyler cikabiliyor. sinemayi bicok sey etkiledi sanirim. teknoloji, sosyal medya, pandemi ve simdi de yapay zeka..
iyi yonetmen veya aktor de mi cikmiyor artik bilmiyorum.
0
🌸ermanen
(07.03.25)
Tüm isteklerini karşılayan bir film: Apocalipsis Z: El principio del fin.

İspanyol yapımı, kedisiyle zombilerden kaçıp kedisini ve kendisini hayatta tutmaya çalışan bi adamın hikayesini anlatıyor.

İspanyol yapımı olduğu için gizem otomatik olarak geliyor; zombiler kediyi ha yedi ha yiyecekderken acayip geriyor; zombiler korkutucu; adamla kedisi motorla kaçıyor hep aksiyon; zombiler yemeye çalışırken hayata tutunmaya çalışıyorsun daha ne kadar survival olsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.03.25)
(8)

Dünyada en iyi büyük şehirler hangileri sizce?

ermanen
Büyük şehir deyince kriterler şöyle olabilir:- Ekonomi & İş Olanakları: İş piyasası, girişimcilik, gelir-maliyet dengesi- Altyapı & Ulaşım: Toplu taşıma, trafik, şehir planlaması- Kültür & Sosyal Hayat: Sanat, gastronomi, etkinlikler, gece hayatı- Güvenlik & Yaşam Kalitesi: Suç oranı, sağlık hizmetl
Büyük şehir deyince kriterler şöyle olabilir:

- Ekonomi & İş Olanakları: İş piyasası, girişimcilik, gelir-maliyet dengesi
- Altyapı & Ulaşım: Toplu taşıma, trafik, şehir planlaması
- Kültür & Sosyal Hayat: Sanat, gastronomi, etkinlikler, gece hayatı
- Güvenlik & Yaşam Kalitesi: Suç oranı, sağlık hizmetleri, çevresel faktörler
- Çeşitlilik & Dinamizm: Kültürel çeşitlilik, eğitim, sosyal entegrasyon

Duyuru'da, büyük şehirler hakkında niye böyle kötü, niye böyle leş gibi bir çok soru oluyor. Tabii genelde gezmeye gidenler, turist olarak gidenler diyor. Turist olmak ve yaşamak farklı. Göçmen durumları da dengeleri değiştirdi dünyada. Koca şehrin her yeri de iyi olamaz.

Cevap kişiye göre de değişebilir. Bir şehir temiz ve güvenli olabilir ama aşırı sıkıcı olabilir. Mütevazi yaşamayı da sevebilir insan, sosyal olmak istemeyebilir. ve insanlar açığı gezerek kapatmaya da çalışabilir vs.

Bir şehirde yaşamadan da tam fikir sahibi olmak zor olabilir. Ama her türlü bilgi, deneyim ve düşünceye göre bir şeyler söyleyebilirsiniz.

Hem genel olarak, hem size göre de cevap verebilirsiniz.
0
ermanen
(27.02.25)
LA, San Francisco, Zürih.

LA suc orani cok yüksek ama olsun. senin basina bir is gelmedigi sürece senin basina gelme orani 0% :)
0
sonsuz
(27.02.25)
amsterdam.
0
lemmiwinks
(27.02.25)
Ankara galp ben
0
mirty
(27.02.25)
Sübjektif olarak Londra diyorum.
0
orient blue
(27.02.25)
Barcelona
0
gabe h coud
(27.02.25)
bunlarin hepsinin bir arada oldugu buyuk sehir yok, belki eskiden vardi ama kalmadi. benim deneyimim soyle:

yasanilacak sehirlerde gelir/maliyet dengesi dagilmis durumda.
para olan yerlerde de altyapi, kultur, sosyal hayat yok.
0
cooperr
(27.02.25)
saydığın kriterler güvenlikle ters orantılı oluyor genelde. dünyada tüm bu kriterleri karşılayan bir şehir olduğunu sanmıyorum.

bana göre dünyanın en büyük üç şehri londra, paris ne new york'tur.
0
sir gawain
(28.02.25)
Singapur
0
king lizard
(28.02.25)
(7)

Martılar kargalar karda kışta nereye sığınıyor? Üşümüyorlar mı?

ermanen
İstanbul'da yoğun kar başladı. Baya yağacak heralde.Martılar karda kışta üşümüyor mu? Nereye sığınıyorlar?Soğuk havaya daha dayanıklılar tabii diğer kuşlara göre ama kar da işin içine giriyor.Bu havada gezen ve çatıda duran da var.Haliç tersanesine ve gemilere de mi sığınıyorlar bazen acaba...Kargal
İstanbul'da yoğun kar başladı. Baya yağacak heralde.
Martılar karda kışta üşümüyor mu? Nereye sığınıyorlar?
Soğuk havaya daha dayanıklılar tabii diğer kuşlara göre ama kar da işin içine giriyor.
Bu havada gezen ve çatıda duran da var.
Haliç tersanesine ve gemilere de mi sığınıyorlar bazen acaba...

Kargalar da biraz büyük, ağaçlarda da duruyorlardır belki. Ama mesela Kuzey Amerika'da kış gelince göç edenler var. İstanbul'dakiler göç etmiyor sanırım.

Daha küçük kuşlar ovuklara, çatı aralarına, bir yerlere girebiliyor sanırım. Güvercin, serçe gibi.
0
ermanen
(19.02.25)
Burada kar yağıyor, az önce camdan baktım 5 tane martı uçuyordu, sanırım üşümüyorlar.
0
lamborcini
(19.02.25)
Balıklar da buzlu suyun altında yüzmeye devam ediyorlar, bilmiyorum gidip sormak lazım
0
HellKeePer
(19.02.25)
@HellKeePer

Balıklar apayrı konu. Balıklar soğukkanlı, yani vücut ısıları çevredeki suyun sıcaklığına göre değişir. Su soğuksa balık üşümez çünkü vücutları suya uyum sağlar. Ama su sıcaksa, balık da daha sıcak olur. Kuşlar ise sıcakkanlı, yani vücut ısılarını kendileri korurlar ve dışarısı soğuk olduğunda üşüyebilirler.
0
🌸ermanen
(19.02.25)
Biz bile kuş tüyü, kaz tüyü montlar giyiyoruz çünkü bu kanatlı hayvanların tüyü hayvan gibi ısı yalıtımı sağlıyor.

Göçmen kuş değil ki bunlar, yaşadıkları iklime uyum sağlayanlar çoğalıyor, uyum sağlayamayan fazla üreyemeden ölüyor. Sığındıkları ağaçlar, kapalı yerler de vardır mutlaka.
0
kobuzchu kiz
(19.02.25)
kuş uzmanı değilim ama martıların üşüdüğünü sanmıyorum. neticede onlar su kuşu ve daha önceki yıllarda böyle karda falan denizde yüzdüklerine şahit oldum. onların tüyleri yağlı ve muhtemelen tenlerine su değmiyordur. tüylerindeki yağlı katman onları su ve soğuktan koruyordur. karga ve güvercinleri bilemem ama onlar da sonuçta açık hava hayvanı elbet dirençleri bizden daha yüksektir.

şöyle bir şey var www.youtube.com
0
exlibris
(19.02.25)
kargalari bilmiyorum ama martilarin deniz kusu olmasindan ötürü ördekler gibi tüylerinin hidrofobik olabilecegini düsünüyorum. su video benim cok hosuma gitmisti: www.youtube.com
google'a sorarsak bence martilarin tüyü de ayni böyledir.
www.youtube.com

exlibris neredeyse ayni seyi benden önce yazmis, yazdiktan sonra fark ettim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.02.25)
ölüyorlar

kargalar itlaf ediliyordu haşerattan farksız olduğu için
6 Nisan 1932, Akşam gazetesi
i.imgyukle.com

kediler köpekler de soğukta ölünce insanlara ait şehirler başıboş hayvanlardan temizleniyordu.
ölmeyince itlaf ediliyordu 1920lerden 2005e kadar sürdü bu.

ama artık siyasi/yem rantı icabı ve insanların menfi dönüşümü sonucu hepsini bakmak gerektiğine dair bir inanış doğdu
0
lambırcek
(20.02.25)
(15)

Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor ya da tam tersi niye geldi?

ermanen
İki türlü de olabilir, o yüzden zıt iki soru birden:Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor?Uzaylılar dünyaya niye geldi?Muzip cevaplar da kabul.
İki türlü de olabilir, o yüzden zıt iki soru birden:

Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor?
Uzaylılar dünyaya niye geldi?

Muzip cevaplar da kabul.
0
ermanen
(16.02.25)
ibret almak için uzaktan bakıp gidiyorlardır. arada yeni nesillere sakın böyle olmayın diye göstermek için geliyorlardır sadece.
0
lazpalle
(16.02.25)
1- uzaylilarin dünyaya gelmedigi bilgisi kesin bilgi degil.
2- yayilma ve genisleme varligin özünde var. akil sahibi her varlik, su dagin ötesinde ne var, bu dagi aştık simdi bu dagin ötesinde ne var diye diye diye uzayda galaksiler aşar. aklin dogasi bilinmeyene ilgi duymayi gerektiriyor.
0
deckard
(16.02.25)
Çünkü hem uzay çok geniş hem de zaman.

Zamanın bir noktasında ve uzayın bir yerinde ya ışık hızına yaklaşarak ya da nesillerce yolculuk yaparak başka yıldız sistemlerine ulaşan akıllı varlıklar olduğunu kabul edelim. Bu uzaylıların tam da bizim yaşadığımız yıldız sistemine, tam da insanlık tarihi içerisinde (ki evrenin yaşının yanında 1-2 saniye eder mi emin değilim?) gelmeleri olasılığı sıfıra çok yakın. Çok geç kalmış olabiliriz.

Fikrimi savunacak kaynak ararken çok erken geldiğimizi tartışan bir makale buldum, gece gece kafam açıldı: arxiv.org
0
kobuzchu kiz
(16.02.25)
işte geldim burdayım
0
neira
(16.02.25)
milyar dolar harcayıp uzayda aminoasit arıyor bilim insanları. bildiğimiz anlamıyla uzaylıların dünyaya geldiğini geleceğini zannetmek biraz saflık bence. evrenin kendisinden kendi bileşenlerinden insan gibi bilinci olan, evrenin kendisiyle ilgili soru sorabilen bir canlının oluşması bence daha manyakça bir şey.
0
beyfendi
(16.02.25)
Uzaydan bakinca nokta kadar bi yerde bile degiliz aslinda inanilmaz kucuk dunya. denk gelmek imkansiz

Ama gelirsek denk cok sakat olur

Biz nasil hayvanlari hayvanat bahcesine koyuyor fantezi yapiyorsak yada onlari avlayip yiyorsak benzerini de bize uzaylilar yapacaktir buyuk ihtimal
Yada kan elmasi filminde afrikalilara yapilan gibi onlarda burda degerli maden gorurlerse operler
0
Zetnikov
(17.02.25)
fermi paradoksu, uzay çok büyük bu yüzden başka akıllı canlı olmaması imkansız, aynı şekilde bu büyüklükten dolayı bize ulaşmaları da imkansız.

başka bir galakside bizden onbinlerce yıl ileri medeniyetler olabilir. müthiş ileri teknolojileri vardır. ancak fizik yasaları sabit. belki solucan deliği, uzayı bükmek vs. bunlar gerçekten de mümkün değildir.

başka bir olasılık varlar ama simulasyonda dünyayı yaşam olmayan boş gezegen olarak görüyorlar.
0
orpheus
(17.02.25)
evren çok büyük. bize en yakın yıldız (güneş dışında) 4 küsür ışık yılı. şu an insan teknolojisiyle bir ışık yılını 18.000 yılda gidebiliyoruz (lol). kendi güneş sistemimizde %99,99 ihtimalle tek yaşam dünyada. yani dünya dışı bir yaşam formunun dünyaya ulaşabilmesi için bizim milyon katımız gelişmiş bir teknolojiye sahip olması ya da enerji formunda seyahat eden karbon dışı bir varlık olması falan gerekiyor. solucan delikleri bile bu mesafeleri bir dereceye kasar kısaltabilir.

mekan çok büyük olduğu gibi zaman da çok geniş. şu an insanlık tarihini evrenin yaşıyla kıyasladığımızda saliselik bir kıvılcım yanıp sönüyor gibi düşün. işte o saliselik kıvılcım koca insanlık tarihinin tamamı. yani bir varlığın başka bir güneş sistemi ya da galaksideki bir varlığa ulaşabilmesi zamansal olarak da imkansıza yakın.

böyle bir yaşam formu bir mucize eseri dünyaya gelse bile maliyet çok yüksek olacağı için bunu bir çıkar elde etmek amacıyla yapar. gezintiye çıkmışken şöyle bir dünyaya uğrayacak halleri yok. o çıkar da dünyadaki varlıkları ya da maddeleri sömürmektir, bu kadar basit.

sonuç olarak, uzaylıların dünyaya gelmesi eşittir insanlığın sonudur. neden gelmiyorlar diye üzülmemeli, aksine sevinmeliyiz.
0
sir gawain
(17.02.25)
kuran'a inanıyorsan daha önce yecüc mecüc adı altında geldiler. zulkarneyn bir şekilde kendi boyutlarına hapsetmiş ancak yine istila için o engeli kırıp gelecekler.
0
deranzo1
(17.02.25)
başta şunu söylemek istiyorum zülkarneyn oğuz kaandır ve hapsettiği envai çeşit virüs yayan malum ırktır. zülkarneyn sonrasında kuzeye gitmiştir burada da odin ismini almıştır. boşuna hem biz Türkler hem de iskandinavlar runik alfabesini kullanmamış. orhun yazıtlarını da ilk olarak danimarkalı dil bilimci vilhelm thomsen okumuştu çözmüştü hatırlarsanız

açıkçası ben battlestar galactica ve matrix evrenine aynı anda inanıyorum. hem yarı cyborguz hem de simülasyondayız. göbeklitepenin laboratuvar ve gen aktarımı merkezi olduğunu öğrenmeye başladı insanlar artık.
0
Hallegadola
(17.02.25)
0
unalub
(17.02.25)
insanlık olarak dünyaya verdiğimiz zarar hep bi acaba buraya ait değil miyiz i düşündürtmüştür. belki de uzaylılar bizleriz, geldik ve yaşıyoruz.
0
lüzumsuz adam
(17.02.25)
evrenin boyutunu gercek anlamda idrak etsen ihtimal olarak uzayli ziyaretinin var olmayacagini bilirsin. atlantik okyanusunun farkli kiyilarindan 2 karinca atip yuzerek birbirlerini bulmasini beklemek gibi dusuk bir ihtimal.
0
buenosdias
(17.02.25)
En başta "uzaylı" diye başka bir yaşam formu var mı yok mu onu da düşünmek lazım. Bizler ezelden beri canlılık olayına çok fazla anlam yüklüyoruz halbuki canlı yaşam formu Dünya'da birkaç kimyasal işlemin tesadüfen bir araya gelmesiyle başlamış bir süreç ve bu süreç kendi dünyamıza özgü bize özel bir durum, illa kainatın başka bir noktasında da olmasını gerekektiren bir zorunluluk değil, yani gelmemelerinin nedeni olmamaları olabilir.

Eğer var olduğunu kabul ediyorsak, arkadaşların değindiği kainatın büyüklüğünü anlamak lazım, mesela Jüpiter'le Mars arasında Jüpiter'in kütleçekiminde bulunan bi Astreoid Kuşağı var, burada bir gezegen büyüklüğünden çakıl taşı büyüklüğünde sayısız astroid var, ölçeklendirilmiş görüntüsü şu şekilde: upload.wikimedia.org fakat normalde her bir cismin arasında 1 milyon km'lik boşluk olduğu söyleniyor, yani bu kuşağa giren herhangi bir uzay aracının teorik olarak bir tane astroide çarpmadan kuşağın diğer ucundan çıkabililiyor, ayrıca imkansız gibi geliyor ama bu astroidlerin tamamının bu kuşaktan serbest kalıp uzayda boşluğuna savrulduğu gibi bir senaryoda sadece çok küçük bir kısmının Dünya'ya denk geleceği söyleniyor, çünkü uzay inanılmaz bir büyüklüğe, uzaklığa ve boşluğa sahip ki verdiğim örnek sadece Samanyolu'yla ilgili bir örnek, uzayda Samanyolu gibi 100 milyar galaksi olduğu söyleniyor, yani biz o 100 milyar galaksi içindeki trilyonlarca gezegenden sadece bir tanesiyiz, uzaylı diye bir şey varsa bile bu ortamda gelip bizi bulmanlarını beklemek pek gerçekçi bir beklenti olmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.02.25)
@Hallegadola

kuzey güney açıklamanız klasik anlayışta kalıyor. bana kalırsa çok daha mantıklı açıklaması şurada, izlemek isterseniz.

youtu.be
0
deranzo1
(17.02.25)
(8)

Sürükleyici, sıkıcı olmayan, izlenebilir film önerisi

ermanen
biraz acil olduğu için genel soruyorum. herkes en azından bir film yazabilsin diye.biraz kriter verirsem:- daha çok zekice olanlar öncelikli- aptalca aksiyon, sırf vurdu kırdı olmasın mümkünse- gore olmasın (zeki kurguysa biraz olabilir)- sürükleyici korku/gerilim ve survival olabilir- ama iyiyse fi
biraz acil olduğu için genel soruyorum. herkes en azından bir film yazabilsin diye.

biraz kriter verirsem:
- daha çok zekice olanlar öncelikli
- aptalca aksiyon, sırf vurdu kırdı olmasın mümkünse
- gore olmasın (zeki kurguysa biraz olabilir)
- sürükleyici korku/gerilim ve survival olabilir
- ama iyiyse film türü farketmez

normalde çok film izlemiş biriyim ve eskiden de film sorularına çok yanıt vermiştim. şimdi aklıma izleyecek bir şey gelmedi. bazen ara veriyorum ve sonra ne izlenir diye tıkanıyorum.
0
ermanen
(11.02.25)
izlemediyseniz (bkz: contratiempo)
0
lazpalle
(11.02.25)
The Gentlemen (2019)
0
Amaranta ursula
(11.02.25)
flatliners 1990 olanı
0
janderzel zartanyan
(11.02.25)
Uzun zaman sonra dün ikinci kez Basic Inctinct i izledim. Hala en iyi gerilim filmlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Ayrıca zamanında itici Michael Douglas ın da çok güzel seviştiğine karar verdim. Yaşla zevkler değişiyormuş, neyse konu nerelere geldi.
0
sumuklu asilzade
(11.02.25)
İnstinct demek istemiştim,
0
sumuklu asilzade
(11.02.25)
Mirket
(11.02.25)
Nedense aklıma şu film geldi, izlediğimi bile unutmuştum.

m.imdb.com

2021de bir de amerikan versiyonu çekilmiş.
0
(12.02.25)
Hodejegerne
The Town
Collateral
Jennifer8
0
alimcgraw
(12.02.25)
(9)

Hayat bir simülasyonsa, bu kadar saçma bir tasarımı kim yaptı?

ermanen
İnsan doğasının çelişkileri, evrenin soğuk kayıtsızlığı ve zamanın tek yönlü akışı... Bunlar estetik bir tercih mi, yoksa başka bir amaç mı güdüldü? Belki de bu tasarım, kaosu düzenle birleştirerek sorgulamaya zorlamak için yapıldı. Peki, bu tasarımın arkasındaki niyet neydi? Bir mesaj mı, yoksa sad
İnsan doğasının çelişkileri, evrenin soğuk kayıtsızlığı ve zamanın tek yönlü akışı... Bunlar estetik bir tercih mi, yoksa başka bir amaç mı güdüldü? Belki de bu tasarım, kaosu düzenle birleştirerek sorgulamaya zorlamak için yapıldı. Peki, bu tasarımın arkasındaki niyet neydi? Bir mesaj mı, yoksa sadece bir test ortamı mı?

Belki de her şey rastgele...
0
ermanen
(23.01.25)
Bu dünya imtihan dünyası. Ben bunu bilir bunu söylerim.
0
sekizdokuzon
(23.01.25)
Hayat bir simülasyon değilse?
0
etna
(23.01.25)
tüm tasarımı bilmeden çok sınırlı bir bakış açısıyla saçma diye yorum yapamayız. insanı boşver fizik yasalarına, atomaltı parçacıklara, evrenin büyüklüğüne baktığında aslında akılalmaz bir tasarım. niyetini bu perspektiften asla bilemezsin.
0
orpheus
(23.01.25)
Kafa güzel veya bozuk galiba :) daha iyisini yapabileceksen bir de senin simülasyonu deneriz
0
kimlanbu
(23.01.25)
Simülasyonu hazırlayana sormak lazım... Gerçi onlar da evren simülasyonunun arka planındaki kozmik radyasyonun milyar yıl içindeki dalgalanmasını falan inceliyor olabilirler, konunun ne estetikle, ne de bizimle alakası yoktur belki.
0
salihdt
(24.01.25)
tek ana kural var butun varolus icin. varolan her sey kendi etkinligini, gucunu arttirmak icin hareket ediyor. spinoza conatus, schopenhauer wille diyerek tanimlamis bu gucu. nietzsche will to power demis. ayni muhabbet, ciddi paralellikler var.

bu minvalde insanoglu parasini, fiziki gucunu, statusunu, cazibesini arttirmaya calisiyor. ulkeler yine ayni sekilde kendi etki alanlarini, zenginliklerini, guclerini arttirmaya calisiyor. bu gucle daha gucsuz olanlari somuruyorlar. madde de bu kurala tabi. gaz icinde bulundugu odaya yayiliyor. kursun duvara carptiginda ikisi de kendi fiziki butunluklerini korumaya calisiyor. kursun gucluyse duvari deliyor, duvar gucluyse kursunu durduruyor.

yazilimdaki tek kural bu ayrismalarin - principium individuationis - geregi varolusta kendilerine yer kapmaya calismasi. bu mucadele sonucunda entropi olusuyor ve butun objeler zamanla digerleri tarafindan yipratilarak yok oluyor. yerlerine yenileri geliyor. dogada surekli bir olusum ve bu olusan seylerin guc mucadelesi var. hayvanlarda cok belirgin bu. butun hayvanat bir birini yiyor. hayatta kalanlarla yola devam ediliyor.

bir bu, bir de fraktallar cok temel iki oge varolusta.
0
antikadimag
(24.01.25)
anlamsiz bir kaos tasarlamak, herseyin düzen icinde oldugu bir sistemi tasarlamaktan daha zor. eger tanrı varsa, kaosun tanrısı oldugu icin tanrı olabilir, düzenli yaratan tanrı o kadar da tanrı degildir.
0
deckard
(24.01.25)
Tasarımda saçmalık yok. Rahat ol. Evet tesadüf ve rastgelelik de yok. Nasıl olabilir ki?
Her şey tesadüfen mi oluştu?
0
luluki
(24.01.25)
Her şey rastgele.
0
peki madem
(24.01.25)
(25)

Sizi ne heyecanlandırıyor?

ermanen
Beni heyecanlandıran pek bir şey veya hiçbir şey kalmadı ya. Buna dünyayı gezmek, sevdiğim yemekler ve tenasül dahil. Sevgili de işe yaramıyor. Spor iyi gelebiliyor ama onda heyecan yok tabii. Aliskanliktan devam. Muzik veya muzik etkinligi bir nebze ama onun da etkisi baya azaldi. Ailem de oyle duz
Beni heyecanlandıran pek bir şey veya hiçbir şey kalmadı ya. Buna dünyayı gezmek, sevdiğim yemekler ve tenasül dahil. Sevgili de işe yaramıyor. Spor iyi gelebiliyor ama onda heyecan yok tabii. Aliskanliktan devam. Muzik veya muzik etkinligi bir nebze ama onun da etkisi baya azaldi. Ailem de oyle duz insanlar, heyecan verecek bi durum yok.

Eskiden oyun oynamayi daha cok severdim. Bazi oyunlarin cikmasi heyecanlandiriyordu. Ama o da bitmis bende. Psikologa gitmicem.

Sizden spesifik ornekler verin lutfen. Belki ilham alirim.
0
ermanen
(23.10.24)
son yıllar hepimizin neşesini aldı.

çocukken yaparken kendinden geçerek zamanı unuttuğun ne ise ona yönelmeni tavsiye ederim. sihir orada hala çünkü. onda da bulamadıysan yemek yapmayı dene. yaratıcılık her daim geliştirir.
maket yapmak, çizim yapmak, upcycling, bitki yetiştirmek ve çoğaltmak. sukulentleri çoğaltmak çok kolay ve keyiflidir mesela.
0
janderzel zartanyan
(23.10.24)
uzun yıllardır fotoğraf çekiyorum son dönemde tamamen analoğa döndün. filmi yıkamak, kimyasalı hazırlama aşaması, ajitasyon aşaması, zaman tutması son dönemde heyecanla yaptığım işler.
hele ki karanlık odaya girip filmleri basmak çok ayrı bir heyecan. çektiğin fotoğrafın ellerinde görüntüye dönüşmesi..

doğrudur son dönemde ülkede olanlar herkesi çok etkiledi ama hala hayattan zevk alacak aktiviteler yaratılabilir.
0
my fault
(23.10.24)
Ben bunu 30 yaşla alakalı sanıyordum. Beni heyecanlandıran tek şey hala seyahat etmek. nadiren de iyi yemek ve iyi bişeyler izlemek/ dinlemek. Onun dışında kendime ayırdığım zamanları seviyor ama eskisi gibi heyecanlanmıyorum.

Eskiden kendime ayırdığım günlere heyecanlanıp şunu yapıcam bunu yapıcam derdim şimdi hımm ok moduna geldim.
0
tuborg yesili
(23.10.24)
su siralar

joe alwyn, kovulmam, yeni is aramak, headhunterlarla görüsmelerde tek ayak üstünde 40 yalan söylemek, spor, yaklasan dogum günüm...

az neselenin kendinize zaman ayirin. heyecanlanmaniza izin verin be
0
robert bosch
(23.10.24)
Motosiklet ve arabam her binisimde beni heyecanlandırır. Bir de gece yatarken oğlandan dolayı acaba bu gece nasıl geçecek diye heyecanlanırım
0
mirty
(23.10.24)
Şu ara sadece yaklaşan seyahatim heyecanlandırıyor. Bir de iyi yemeğe karşı heyecanımı hala kaybetmedim, keşke birazcık kaybetsem :(
0
kullanicadi
(23.10.24)
tatil ve flört
koşuda pblerime yaklaşmam veya geçmem.
yeni iş fırsatları. kazakistan'ın en büyük madenine sahip ailenin varisiyle tanıştım ve beraber iş yapacağız. wtf!
0
gabe h coud
(23.10.24)
Herkes seyahat demiş. Bu kadar parayı ve zamanı nasıl buluyorsunuz arkadaş:(
0
nothing in my way
(23.10.24)
Bir hayalim var, onun için çalışıyorum. Umarım gerçek olur.
0
rock n roll
(23.10.24)
Bir şeyleri seçmeye vs. çok üşeniyorum artık. Deneme yanılmalara kapıyı kapattım.

Zevklerine güvendiğim insanlar var. Birinin damak tadına çok güvenirim örneğin, şurda bir şey yedim çok güzeldi derse heyecanlanırım gider yeriz. Birinin film zevkine çok güvenirim, şöyle bi film buldum kesin bak derse akşam eve çerezimi falan alır giderim heyecanlanırım. Böyle şeyler.

Bu tip günlük şeylerin dışında daha büyük ölçekli konularda da sevdiğim, saygı duyduğum insanların komferansları ya da sempozyumlarda falan ilgim olan bir konuda konuşmaları varsa heyecanlanırım.
0
akhenaten
(23.10.24)
Bugünlerde yağlıboya resim yapmayı öğrenmeye çalışıyorum daha çok yeniyim. Ama işlerimi tamamlayıp başına oturmaya sabırsızlanıyorum bugünlerde. Bir de amatör olarak dikiş dikiyorum sevdiğim basit parçaları fal. Eskiden puzzle yapmak için böyleydi. Kısaca bir şeyi ortaya çıkarmak güzel geliyor.Ne kadar basit şeyler olursa o kadar güzel herşey.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(23.10.24)
Cocuk yapin
0
nuisance2
(23.10.24)
afyon salim ustada aşçı tabağı yemek. kaplıcaya gitmek. i love afyon. afyona gitmek için çalışıyorum.
0
titanyum22
(23.10.24)
yasinin 35 civari oldugunu dusunuyorum benim gibi, sanki kendim yazmisim gibi oldu. ama bence seyahatten sikilmam gibi, ozellikle imkan ve para varsa cok cok fazla ulke var gezecek. kapsamli bir dunya turu yapsan 1-2 seneni alir mesela.

gym'e devam ama heyecanli olmasi icin hayvan gibi basasim var, degisim sart. haftada bir hali saha, 2-3 haftada bir de basketbol oynuyorum, onlari merakla bekliyorum. oyun dizi vs sarmiyor.

sanirim cozum evlenip coluk cocuk sahibi olmak :)
0
baldur2
(24.10.24)
yeni seyler ogrenmek
spor yapmak ama gym degil. futbol, bilardo gibi rekabet iceren seyler.
seyahat etmek
0
antikadimag
(24.10.24)
30+ sorunları..

Benim; seyahat, yemek..

Çözüm çocuk +7
0
abuzer
(24.10.24)
niye birşey heyecanlandırmak zorunda olsun ? böyle bir şart koyduğun anda psikolojik olarak çıkmaza giriyorsun aslında. yani hayatın bir amacı olmalı-hedefi olmalı gibi zorunluluk doğuyor. hiçbirşey heyecanlandırmıyorsa ama aşırı da mutsuz değilsen bir süre için sal gitsin öylesine gündelik yaşa.
0
orpheus
(24.10.24)
Valla beni doğal güzellikler aşırı heyecanlandırıp mutlu ediyor. Güzel bir gün batımı, dolunay, yeşilin ve berrak gökyüzünün kavuştuğu anlar, yeşille sarılı akarsular. O anlarda vücudum aşırı serotonin salgiliyor, nefesim kesilir gibi oluyor. Mal gibi üst üste çok güzel, çok güzel ya diyip duruyorum. Bu yüzden iyilik halimi gözetmek için doğa ile temasımı arttırmaya çalışıyorum.
0
Amaranta ursula
(24.10.24)
orpheus +1

Hayatın doğal akışı bozuldu sosyal medyayla. Öyle bir algı var ki; sanki her an herkes keyiften çıldırıyor, heyecandan tir tir titriyor. Bunu gerçekleştiren kesim aslında devede kulak. Boş durunca bir şeyleri kaçırıyor hissi başladı. Ciddi bir anksiyete yaratıyor bu durum. Kitap dahi okunmuyor. Yapılan eyleme ve o ana odaklanmak en iyisi. Herhangi bir el işi denemenizi öneririm, üretmek çok iyi geliyor.
0
lüzumsuz adam
(24.10.24)
-koşmak hala heyecanlandırıyor, uzun mesafeler koşmak. - 12 senedir koşuyorum.
- güzel biralar içmek çok hoşuma gidiyor, fıçı bira menüsü geniş olan mekanlara gitmek acayip heyecanlandırıyor ( hanım " şekerci dükkanındaki çocuk gibi oluyosun." diyor :)
- evde yemek yapmak, değişik tarifler, yeni reçeteler denemek, denerken içmek heyecanlandırıyor.

böyle :)
0
kumandanim
(24.10.24)
çocuk yaşınız gelmiş diye okumsadım. şimdi yapmazsanız 5-10 yıl sonra pişmanlık tek gerçeğiniz olur.
0
zeleno
(24.10.24)
VHS kasetlere kaydedilmiş 90'lı yıllar tv görüntülerinin YouTube'da paylaşıldığını görünce kalbim çarpıyor. Sevindirik oluyorum.
0
yurtsuz john
(24.10.24)
Şu ülkede çocuk sahibi olmak heyecan mı korku mu anksiyete sebebi mi onu bir belirlemek lazım. Ben evliliğim bozuluyor çocukla kurtaralım, bunalımda hissediyorum çocuk iyi gelir falan bunları da anlamıyorum. Çocuk çocuktur , evet kimi insanlar ister, çok zor şartlarda da elinden gelenin en iyisini yapar yetiştirir ama çocuğu çocuk olarak değil de farklı bir amaca giden araç olarak düşünmek… bilemiyorum Altan.
Soruya gelince zerre heyecanım yok. Hep beraber bir filmin sonunu seyrediyoruz zaten. Birbirimizi kandırmayalım.
0
sibertenik
(24.10.24)
tamamen aynı şeyleri düşünmekle beraber, para beni heyecanlandırıyor. crypto, borsa, ticaret, para kazanma ihtimalim olan şeylerin tamamında gözlerim açılıyor.
0
calligrapher
(24.10.24)
Valla o kadar gezdim ettim, halen yurtdışı gezileri heyecanlandırıyor. Tamam ya biraz dinleyim, bu sene gitmeyim diyorum ama canım sıkılınca patlatıyorum geziyi.

Tabii indirimli bilet hakkı olan Ced Bilet olunca görece kolay oluyor ://
0
put it in your appropriate place
(24.10.24)
(15)

Bir film bulamadım delirecem - Ölümsüz veya yüzlerce yıl yaşayan adam

ermanen
öncelikle "the man from earth" değil. bütün keyword aramalarında bu çıkıyor. daha az bilindik bir film.adam ya ölümsüzdü ya da çok uzun yıllar yaşıyordu. farklı zaman dilimlerinde görüyorduk. dünya savaşı'na veya başka bir savaşa katılıyordu sanırım. bir dönem karısı oluyordu, o ölüyordu. karısı sen
öncelikle "the man from earth" değil. bütün keyword aramalarında bu çıkıyor. daha az bilindik bir film.

adam ya ölümsüzdü ya da çok uzun yıllar yaşıyordu. farklı zaman dilimlerinde görüyorduk. dünya savaşı'na veya başka bir savaşa katılıyordu sanırım. bir dönem karısı oluyordu, o ölüyordu. karısı sen hiç yaşlanmıyorsun tarzı bir şey demişti heralde.

kimliğini zaman zaman değiştiriyordu sanırım. bir de senede bir kere bir adamla bir yerde mi görüşüyordu ne. böyle uzun yaşadığını öğrenen biri oluyordu heralde.

bi ihtimal zaman yolculuğu içeriyor olabilir. karıştırdığım yerler olabilir. çok film izlediğim için bu aklıma gelemedi bir türlü.

şunlar değil:
the man from earth (tekrar yazdım çünkü en çok tahmin edilebilecek olan bu)
the age of adaline (bunda yaşlanmayan karakter kadın ve tam uymuyor)
the curious case of benjamin button (bunda yaşlı doğup geriye doğru yaşıyor)

bütün ölümsüzlük film listelerine baktım bulamadım. aklım bana oyun mu oynuyor nedir.

"Movies and TV shows with immortality / Where the main character is immortal" başlıklı şu IMDB listesine de baktım hiç biri uymuyor:
www.imdb.com
0
ermanen
(25.09.24)
The Sandman'de vardı sizin dediğinize benzer bir hikaye ama, film değildi tabi.
0
salihdt
(25.09.24)
highlander olabilir mi?
0
Phoebe
(25.09.24)
' Zaman Yolcusunun Karısı ' kitabını hatırlattı; filmi de varmış izlemedim ancak bir hayli örtüşüyor.
0
lüzumsuz adam
(25.09.24)
@salihdt

güzel tahmin. ama film olması lazım ya. The Sandman dizisini izledim evet, barda görüşme sahnelerini bu Sandman'daki görüşmelerle karıştırmış olabilirim.

edit: bi dakka o bölümü bi daha izleyim. bu olabilir. aklım çok karmançorman.

@Phoebe

highlander değil. bu kadar eski değildi

@lüzumsuz adam

time traveler's wife değil. bunda kadın ölmüyordu heralde. benim aradığım filmde komedi unsuru yoktu. daha çok dram
0
🌸ermanen
(25.09.24)
the old guard
0
brakgn
(25.09.24)
Forever diye bir dizi vardı ama çok kısa sürdü o. Yine de tanımınıza uyuyor.
0
bu ne bilimsizlik
(25.09.24)
Mr nobody?
0
wild honey suckle
(25.09.24)
hasmetizm 2046
(25.09.24)
Forever dizisi de olabilir. Forever ve The Sandman veya başka şeyleri de aklım karıştırıp harmanlamış olabilir.
0
🌸ermanen
(25.09.24)
Cloud atlas ?
0
grimavi
(25.09.24)
The Sandman, Doctor Who ve Highlander geldi okur okumaz benim de aklıma. İlişki katmasan işin içine bir adamla buluşma deyince Good Omens de geldi aklıma.

Böyle yaşlanmamalı/ölümsüz bir ton film geldi aklıma. Underworld, X-Men Origins, Eternals. Ben yazayım da bunları elerken aklına başka sahne gelir belki :)
0
nawar
(25.09.24)
Forever ile sandman karmasi bir şey olmus galiba.
0
logisticsmanager
(25.09.24)
(bkz: The Fountain)
0
jepa
(26.09.24)
Benim de aklıma Cloud Atlas geldi
0
atom karincanin torunu
(26.09.24)
Outlander dizisi olabilir mi?
0
Amaranta ursula
(26.09.24)
(5)

Taşınabilir internet / mobil wifi

ermanen
Eve internet bağlatılamıyorsa seçeneğimiz taşınabilir internet / mobil wifi gibi şeyler oluyor.sözlük'te yorumları hep kötü. redbox, superbox vs.iyisi yok mu? sınırsız internet olanı var mı? ne önerirsiniz?online oyun oynamak için mesela uygun olmuyor mu hiçbiri?
Eve internet bağlatılamıyorsa seçeneğimiz taşınabilir internet / mobil wifi gibi şeyler oluyor.

sözlük'te yorumları hep kötü. redbox, superbox vs.

iyisi yok mu? sınırsız internet olanı var mı? ne önerirsiniz?

online oyun oynamak için mesela uygun olmuyor mu hiçbiri?
0
ermanen
(20.09.24)
valla ben araştırdım ama bulamadım. superbox falan da hem sınırsız değil hem çok pahalı. rez olarak yazayım da cevapları ben de göreyim.
0
oekuklu
(20.09.24)
Bulunduğunuz yerde Türk Telekom altyapısı yoksa superbox’un Telekom versiyonu olan magnet’e başvurabilirsiniz. Onda sınırsız paket var fakat bulunduğunuz yerde gsm şebekesinin de magnet’e izin vermesi lazım (muhtemelen vermiyordur, ben de alamamıştım).

Onun dışında sınırsız yok maalesef. Ben de boş port bulana kadar birkaç ay Turkcell’den aldığım data hattına paket yükleyerek idare ettim, en son 200 gb paket 800 küsür lira idi, modemi de ikinci el almıştım.
0
orient blue
(20.09.24)
turkcell data hattı nedir? modemle bağlantısı nedir?

magnet için de modemden bahsedilmiş. usb modem mi oluyor bu?
bireysel.turktelekom.com.tr
0
🌸ermanen
(20.09.24)
Data hattı bildiğimiz sim kart, görüşmeye kapalı, sadece internete çıkabiliyor. Bunu da bir gsm modeme taktığınızda superbox yapmış oluyorsunuz. Magnet’in modemi de buna benziyor. Prize takarak normal modem gibi çalıştırıyorsunuz. Kendi pili olan (Turkcell vınn gibi) modeller de var ama tavsiye etmem, hem cihazlar uyduruk hem de pili bittiğinde yine prize takacaksınız sonuçta, onlar seyahat esnasında falan kullanmak için.
0
orient blue
(20.09.24)
data hatları daha çok düşük veri iletimine sahip ancak sürekli internet bağlantısı olması gereken cihazlar için kullanılan hatlar. tabi önceden söylendiği gibi modeme takarsanız kendi superboxınızı yaratmış olursunuz. ancak bölgedeki mobil iletişim yoğunluğuna göre ping değerleri farklılık gösterir çünkü bant genişliğinin büyük kısmı mobil kullanıcılardadır. sonrasında kalan genişlik data hatlarına verilir. çünkü pos cihazları veya basit haberleşme yapan cihazlar için çok küçük bir bant genişliği genelde yeterli olur. maalesef çok merkezi bir yerde değilseniz online oyunlarda ping değerleri çok yüksek olacaktır.
0
bravoteam
(21.09.24)
(9)

Kaju bağımlılığından nasıl kurtulurum?

ermanen
her gün en az bir paket yiyorum. çiğ değil ama, kavrulmuş kaju. çiğ olanın tadı kötü geliyor.
her gün en az bir paket yiyorum. çiğ değil ama, kavrulmuş kaju. çiğ olanın tadı kötü geliyor.
0
ermanen
(16.09.24)
Bence bağımlılıklardan kurtulmanın yolu bir anda şak diye kesmek. Ben artık bunu yemiyorum bitti nokta şeklinde.
0
rock n roll
(16.09.24)
bende eskiden boyleydim. su an yiyemiyorum. istemeden oldu tabii

cozum su;

bi gun dozaji abart. igrenene kadar ye. sonra gecmis olsun. istesende bi daha yiyemeyeceksin
0
foster
(16.09.24)
Kaju bağımlılığından beyaz leblebi yiyerek kurtulabilirsin, beyaz leblebi yemek bir süre sonra işkence olmaya başlayınca onu da bırakırsın hiçbir bağımlılığın kalmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.09.24)
ben de fıstık bağımlısıydım. yediğim fıstığın kalorisini hesaplayınca istemeden bıraktım. hayatımın şokuydu.
0
mizore
(16.09.24)
Almayarak kurtulabilirsin:D ben de cips hastasıyım ama iki ayda bir kendime izin veriyorum. Aşırı canım çekince marketten alıp en yakın çöpün yanında ağzıma iki adet atıp çöpe fırlatıyorum.eve sokmam büyük zaafım var...
0
kullanicadi
(16.09.24)
Geçen gün kaju nasıl çıkartılıyor veya kaju nasıl hazırlanıyor gibi bir video düştü önüme. Onu bir kere izlesen, bir daha kaju yemezsin :)


.
0
kartallar yuksek ucar
(16.09.24)
Zararlı olduğunu bilmiyorsun sanırım. Normalde ticari bir ürün de değildir, olgunlaştıktan sonra kısa sürede tüketilmelidir. Çabuk çürüyen bir meyvedir. Toplandıktan hemen sonra üzerine bromür gazı ve bazı kimyasallar sıkarlar. Böylece bize kadar ulaşır.
0
hebanon
(16.09.24)
Daha gençken ben de çok tüketirdim. Artık çok yağlı ve ağır geliyor nedense. İstesemde 3 5 taneden fazla yiyemiyorum.
0
catakutle
(16.09.24)
kavrulmuş kaju diye yediğin şey kaju bile değil, hamur.

www.odatv.com

www.sabah.com.tr

kajunun bir avuç kadarı 300 liradan başlıyor. sen hamur yiyorsun, hamur bağımlısısın arkadaşım.
0
titanyum22
(16.09.24)
(19)

En abartılmış (overrated) ülke/şehir hangisi sizce?

ermanen
ya da hangileri?bence new york / abd, ya da abd'nin çoğu yeri. "san diego" gibi bir yer hariç belki bana göre. new york kalabalık, bakımsız ve turistik denecek pek bir şey yok. sokaklar evsiz dolu ne yazık ki. tarihi pek bir şey de yok. binaların tepesinden çıkıp bakıyorsun, bi de özgürlük heykeli v
ya da hangileri?

bence new york / abd, ya da abd'nin çoğu yeri. "san diego" gibi bir yer hariç belki bana göre.

new york kalabalık, bakımsız ve turistik denecek pek bir şey yok. sokaklar evsiz dolu ne yazık ki. tarihi pek bir şey de yok. binaların tepesinden çıkıp bakıyorsun, bi de özgürlük heykeli var. central park'ta bisiklet sürmek fena değil. yaşamak farklı olur tabii, kültür ve sanat açısından çeşitlilik var. bir etkinlik için de ziyarete gidilebilir mesela. büyük şehirlerin iyi yanları da var tabii ki.

not: demin sorulan italya'nın abartıldığı sorusundan esinlendim. bana göre avrupa şehirleri daha görülesi yerler gibi duruyor, tarihi çeşitlilik ve farklı kültürlere yakın olmak. abd bu tarafa uzak da, ve insanlara da uzak yerler cazip gelebiliyor. abd'nin de bir cezbedici yanı var sanırım. şehirlere/ülkelere turist olarak gitmek farklı tabii, ve ülkenin daha küçük yerleşim yerleri ve kültürüne daha yakın olabileceğin yerler de var. deminki soruda da bahsedildi bu tür şeyler. abd de sonuçta kocaman ülke ve bir çok farklı deneyimler edinebilecek bir yer, ama küçük yerleşim yerleri avrupa gibi gezilesi yerler olmuyor genelde.
0
ermanen
(04.09.24)
Oyumu Amsterdam'dan yana kullaniyorum.
0
mbond
(04.09.24)
new york, new jersey, boston. hepsi benim için hayalkırıklığıydı. hele amerikan yaşam tarzını sevmiyorsan daha da rahatsız edici oluyor.

avrupa’da helsinki. gerçi çok büyük beklentim yoktu ama sonuçta başkent diye gitmiştim. bomboş bir şehir, içinde hiçbir şey yok.
barselona da aşırı turistik ve boğucu olmaya başladı. 15 sene önce gitsem belki severdim ama şu an b*ku çıkmış, posası kalmış bir şehir.
0
sir gawain
(04.09.24)
1-paris
2-amsterdam
3-barcelona

balon kere balon 3 tane sehir.
0
bay b
(04.09.24)
Viyana
0
Bruce
(04.09.24)
İskandinav ve balkan şehirleri.

Stockholm'ü 1 numaraya yazayım, Gamla Stan bölgesi evet güzel ama onun dışında özellikle yazın giderseniz şehir bomboş, insan yok. Birçok restorant, cafe ve sosyalleşebileceğiniz yerler tadilata giriyor/kapanıyor. Bu da şehrin canlılığını yok edip sıkıcı bir ortam haline getiriyor. Epey şaşırmıştım. Yaşamak için çok iyi olabilir onu hariç tutuyorum.
0
Lethe
(04.09.24)
bunun cevabını verebilmek için hakkını vererek ciddi şehir gezmiş olmak lazım.

turistik gezide bile ne aradığına bağlı çok öznel bir konu. mesela chicago veya new york bir mimar için gayet turistik tek tek binaları görmek vs. çokça tatmin edecektir, bir başkası için bina yığını. müzesinden sokaklarına, cafelerinden konser salonlarına, saraylarına her şehirde çok şey var gezip görecek. avrupa şehirlerinin overrated olduklarını kesinlikle düşünmüyorum. koca bir arşive sahip çıkıyorlar. turizimden dolayı popülasyon sıkıntılı ama stratejik tarihler seçerek gezilebilir. Amerika da bence eşsiz uçsuz bucaksız arazileri ile bayağı cezbedici.

en son gezdiklerim arasında gelmesek de olurmuş dediğim Torun var lakin şehrin her yanını bezemiş tuğla yapılarını görmüş olduğum için memnunum.

uzak doğu hiç yok lugatımda onun için karşılaştırma yapamıyorum.
0
nwnd
(04.09.24)
bana nyc ilginc geliyor cünkü mimarim ve ilgimi ceken cok fazla sey var. pis olmasi falan ayri bir konu ama mimari ve kültürel acidan cok doyurucu. ayrica abd'nin bircok sehrinden farkli olarak yürüme mesafesinde bircok sey bulabiliyor olusunuz sehrin sokaklarin civil civil kiliyor.

paris nasil balon oluyor anlamiyorum bu arada. paris'i ben 15 gün gezdim, bir 15 gün daha gezerim yani. müzeyse müze, parksa park, saraysa saray, güzel mimari, konserler, günün her saati civil civil sokaklar, tekne turlari, kiliseler. daha ne ariyorsunuz mesela? aynisi amsterdam ve barcelona icin de soruyorum bu arada. amsterdam'da toplamda 6 hafta üstünde kaldim 4 farkli gezide. barcelona'da bir hafta kaldim. bir an canim sikilmadi.

bence dresden'di. avrupa'da gezdigim sayisiz yer icinde bu diyecegimi sadece burasi icin derim: bok gibi yerdi. ufacik tefecik bir örnek vereyim. hostelde resepsiyona pub var mi civarda diyoruz, pub ne diyor. sokaga cikiyoruz, keza ayni. bir yerel kadin sonunda pub ne demek biliyordu ama dedi ki pub yok sehirde, biergarten var ama kisin kapali. la sehirde oturup icki icecegimiz yer yok mu? cafe soruyoruz, o da yok. bir tane var, cafede 3 masa var ama iceride 30 kisi bekliyor. sonra güc bela bir irish pub bulduk.
404094 sehir gezdim, pub ne diyen insani ilk defa orada gördüm.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.09.24)
Amsterdam diyeni döverim. Bünyesinde dünya kadar turistik aktiviteyi barındıran başka muadili yok.

Başka hangi ülkede ağzında sigara kanal turu yapabilirsin, mantar sote yiyip müze gezebilirsin, vitrinden manken seçebilirsin, tarihi yapıları görebilirsin, büyük clublara gidebilirsin, plajlara gidebilirsin...
0
kimlanbu
(04.09.24)
en overrated şehir hangisidir diye anket yapmışlar, birinciliği istanbula vermişler!
0
exlibris
(04.09.24)
Abartılmış biraz iddialı, yerine beklentimin altında kalan hayal kırıklığı yaratan Viyana oldu.
0
put it in your appropriate place
(04.09.24)
En beğenmediğim Seul.

İtalya iyi güzelde ok, bence de abartılmış balon artık. italyanları iş hayatında tanıyorum ve nefret ederim onunda etkisi olmuş olabilir.

Newyork’u ben çok beğendim ama orada tabi ki zenginsen güzel, metrosunu falan hiç beğenmedim.
Abd’de gökdelen, şehir dışlarında ki doğa ve müze dışında birşey yok, şehirler zaten evsiz dolu, bana çok tehlikeli geldi ama bilmiyorum belki yalnızdım ondandır.

Bence münih ve çevresi ve portekiz, ispanyanın bazı şehirleri ‘underrated’. TR ise birinci olabilecekken cahillikten harcanıyor.
0
durgunfoton
(04.09.24)
Sehir gezerken zamanlama cok onemli.

NY'ye agustosta gittim berbatti, sehir o kadar yogunlugu kaldiramiyor, her yer cop yiginiydi. 5 gunlugune diye gitmistim, 3 gun zor dayandim kactim.

Sonra bir arkadasin dugunu icin ilkbaharda gittim sakindi, cok guzeldi.

Bir de Istanbul overrated diyen tas olur yaw, eski yarimdada dunyanin en guzel yerlerinden biri, sadece bogaz yeter. Her ne kadar icine etmis olsakda guzel sehir.
0
cooperr
(04.09.24)
Gördüklerim arasında açık ara Prag. İnanılmaz abartılıyor. Türk tipi şark kurnazı esnafı da cabası.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(04.09.24)
kısmen haklısın ancak pis sokakları için değil kültürel mirası için gidilip gezilmesi gerek bazı yerlerin.
yeme içme vs konusunda katılıyorum, abartılmayan kısmı geçmiş kültürlerini miraslarını orada yaşayabiliyorsunuz. gerisi boş abartı işler.
0
basond
(04.09.24)
@nwnd +1. arkadaşlar siz mükemmel tarihi ve mimarisi süper olan bir ülkede mi yaşadığınızı sanıyorsunuz? paris boş ne demek ya. adamlar 30 kere ihtilal, dünya savaşı vs. yaşamış her yeri tarih dolu bir şehir. türkiye de 1 şehir söyleyin ki dolu dolu tarihli ve korunmuş.

Amsterdamdaki olanakların müzelerin 10da 1i hangi Türk şehrinde var. veya dünaydaki kaç şehirde var. herkesin şehirlerden beklentileri farklıdır. dünyada 4 ülke görüp bu yorumu yapmak çok saçma. ben mesela le havre şehrini çok sevdim. fransada le havre en sıkıcı şehirlerden biri olarak görülür.
0
mikahakkinen
(05.09.24)
bana göre de avrupa çok sıkıcı. bakış açısı.
0
deartheodosia
(05.09.24)
New York City bence overrated. Bana Istanbul'u andırıyor. Sehir artık doymuş..insana, çalışana, turiste.. böyle yerler bana bir şey ifade etmiyor. Full kaos ve yorgunluk. İnsan ilişkileri yapay ve para hep ön planda.
0
ferenc
(20.09.24)
izlanda, isvec, finlandiya gibi iskandinav ulkeleri. asiri abartiliyorlar.

new york'a dil uzatanlar utansin. dunyanin baskentine laf etmek... abd sehirleri evet abartidir cogunlukla, tarih yok, mimari yok ne var lan it dedirtir adama. hele dallas falan gitmeden once kulaga cool geliyordu. gidince cok sasirmistim bombos bir sehir, bombos.

ama new york, italya buralar abarti degil. bunlara abarti diyen neye bakmasi gerektigini bilmiyordur zannimca.
0
antikadimag
(20.09.24)
kanada. guzel isli maasli birinin gidip 6 ay kuremesi akil alir gibi degil.
0
baldur2
(20.09.24)
(10)

Hayvan ismi olan erkek isimleri neler?

ermanen
Türkçe / Türkiye'de kullanılan isimler.Benim bildiklerim:aslanşahindoğankartalparsbaşka ne var?az bilindik de olabilir,bildiğiniz, duyduğunuz garip ve nadir isimler de olabilir.kaplan isminde olanlar da var sanırım?
Türkçe / Türkiye'de kullanılan isimler.

Benim bildiklerim:
aslan
şahin
doğan
kartal
pars

başka ne var?

az bilindik de olabilir,
bildiğiniz, duyduğunuz garip ve nadir isimler de olabilir.

kaplan isminde olanlar da var sanırım?
0
ermanen
(03.09.24)
Yunus var, mitolojik hayvan olarak ejder var.
0
akhenaten
(03.09.24)
aa yunus bilindik evet. aklıma gelmemiş
0
🌸ermanen
(03.09.24)
Ökkeş. Örümcek demek.
0
muhayyer divan
(03.09.24)
Yunus ismi ile Yunus baliginin bir alakasi yok. Yunus ismi peygamber adi oldugu icin konur. Ismin asli ibraniceye dayanir. ibraniceden yunancaya, oradan arapcaya, sonra da türkceye gecmis. asil anlami kumru demek.
Yakup adi da mesela peygamber adi oldugu icin konur cocuklara, anlami ibranicede cok baska ama türkcede erkek keklik demek mesela.

Sayilanlardan baska

Marti
Albatros
Babür
Baykara
Bugra

aklima gelenler.
Bir de belki Burak ismi sayilabilir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.09.24)
toygar geldi bi de aklıma
0
🌸ermanen
(03.09.24)
Bozkurt, Kurt, Sergen, Tuğrul, Sungur
0
kurmaca
(03.09.24)
sergen hangi hayvan oluyor? anlamlarında hayvan olduğu yazmıyor

bunları da yeni öğrendim:
babür: kaplan
baykara: yırtıcı bir kuş
tuğrul: akdoğan, çakır doğan
sungur: doğangiller ailesinden bir yırtıcı kuş türü, akdoğan
0
🌸ermanen
(03.09.24)
merhaba. sorsak herkes sinefil ama bu cevaplar anca zeki demirkubuzu sevindirir.
0
libertine
(03.09.24)
ejder var ya bi de. tam bir 90'lar mahalle abisi ismi. kaleye geç yıldız vericem.
0
libertine
(03.09.24)
Sergen adının erkek ördek ya da ördek yavrusu gibi bir anlamı olduğu bilgisi kalmış zihnimde. Siz deyince hem TDK’nın hem de Nişanyan’ın adlar sözlüklerine baktım, bulamadım. Nişanyan insan adı olarak kullanılan sergen’in raf, vitrin gibi bir anlamı olmadığını yazmış bu arada. Tdk ise bu konuda da çuvallamış.
0
kurmaca
(06.09.24)
(3)

İnek, koyun, keçi, manda, eşek, at, deve sütü farkı ne?

ermanen
Çoğu kişi inek sütünü bilir. Bunun dışındaki hayvanların da sütü içilebiliyor:koyun, keçi, manda, eşek, at, deveve başka ülkelerde sütü içilen diğer hayvanlar da var:ren geyiği, bufalo, yakrusya'da mus geyiği mandıraları da varmışbu hayvanların sütlerinin farkı ne? peynir farklarından da bahsedebili
Çoğu kişi inek sütünü bilir. Bunun dışındaki hayvanların da sütü içilebiliyor:

koyun, keçi, manda, eşek, at, deve

ve başka ülkelerde sütü içilen diğer hayvanlar da var:

ren geyiği, bufalo, yak
rusya'da mus geyiği mandıraları da varmış

bu hayvanların sütlerinin farkı ne? peynir farklarından da bahsedebilirsiniz.

ek soru: inek, keçi, eşek, at sütlü sabunlar var. bunların farkı ne oluyor? faydalarının farkı vs.?

not: bu arada domuz sütü de içilebilirmiş ve hatta inek sütüne benziyormuş. ama sağılması nadirmiş çünkü zormuş ve inek kadar süt depolamıyormuş. nadir de olsa domuz peyniri yapan çiftlikler varmış. yurtdışındadır tabii.
0
ermanen
(03.09.24)
keçi sütü inek sütüne göre daha güvenilir. çünkü inekler süt vermesi vb. durumlar için bir sürü ilaç alıyor ve bu sütede geçiyor. keçi daha yabani ve küçük olduğu için riski az.
0
mikahakkinen
(03.09.24)
Keçi sütü inek sütüne göre daha fazla yağ daha az şeker ihtiva ediyor, o nedenle inek sütüne göre daha lezzetli ve daha az alerjik olabiliyor, eşek ve koyun sütü antioksidan bakımından zengin diyorlar ama ben diyenlerin yalancısıyım, diğerleri hakkında bir fikrim yok sanırım en lezzetlisi keçi sütünden elde edilen ürünler oluyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.09.24)
aradaki en büyük fark iki süt arasindaki moleküler fark. inek sütü büyük moleküllü oldugu icin sindirimi zordur ancak keci sütü insan sütü gibi kücük moleküllüdür. bu anne sütüne en yakin süt geyigi de aslinda buradan gelir. keci sütü gaz yapmaz falan denmesinin sebebi budur. eger keci sütü icince gaz yapmadigini ama inek sütünün kendisine gaz yaptigini söyleyen biri varsa o kisi esasen laktoz intolerant degildir cünkü iki süt arasinda kayda degecek bir laktoz farki yoktur sanilanin aksine. keci sütünde laktoz orani %4.2, inek sütünde %5'tir.

öte yanda keciler taze sürgünleri yerken inekler yerdeki otu kopara kopara yerler. bu da süt kalitesine etki eder.

bufalo denen hayvan da bizim manda ya da camis dedigimiz hayvani yabanili. sütünün tüketilmesi garip degil. manda yogurdu ülkemizde de gayet sevilenve bulunabilen bir ürün. cok da güzel olur cünkü sütü cok yaglidir.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.09.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.