Giriş
(4)

Irak alışveriş sitesinde satis

seyyar satıcı
Irak'ta yeni kurulmuş bir alışveriş sitesi var. Türkiye'deki ürünler orada satılır mı ? Irak'ta alım gücü yoktur diye düşündüm de. Siz ne dersiniz.
Irak'ta yeni kurulmuş bir alışveriş sitesi var. Türkiye'deki ürünler orada satılır mı ? Irak'ta alım gücü yoktur diye düşündüm de. Siz ne dersiniz.
0
seyyar satıcı
(03.12.20)
Arkadaşım suleymaniye de çalıştı uzun dönem. Aynı burası demişti.
0
allah yazdiysa bozsun
(03.12.20)
Alım gücü olmaz olur mu, her ülkenin farklı profilleri vardır. Bizde de Bayburt,Yozgat'a bakıp tüm ülke böyledir demek gibi bişey dediğiniz.
0
paramolacak
(03.12.20)
Kim demiş Irak'ta alım gücü yoktur diye Iraklıların harcadığı parayı bir çok Türk vatandaşı harcayamaz. Ayrıca Türkiye'nin bir numaraları ticaret partneri olan bir ülke potansiyeli çok yüksek. Ülkede bütün ürünler Türkiye'den gidiyor. Türk malına rağbet çok fazla.
0
berkan11
(03.12.20)
benim duyduğum kadarı ile parası olan halk site gibi belli bir bölgede yaşıyorlar. o sebeple sürekli oralara showroomlar vs açılıyor.
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
(5)

Velev ki bir iş fikrim var

banagazozalnuri
Futbol sektörü ile alakalı bir iş fikrim var. Fikri geliştiriyorum ve sürekli üzerinde düşünüyorum. Olursa global boyutu olacak bir proje olacak. Lakin doğal olarak sermaye sıkıntım var. Sormak istediğim soru şu; fikri iyi bir sunumla bu işe yatırım yapabilecek birilerine anlatabilirsem ve onlar da
Futbol sektörü ile alakalı bir iş fikrim var. Fikri geliştiriyorum ve sürekli üzerinde düşünüyorum. Olursa global boyutu olacak bir proje olacak. Lakin doğal olarak sermaye sıkıntım var. Sormak istediğim soru şu; fikri iyi bir sunumla bu işe yatırım yapabilecek birilerine anlatabilirsem ve onlar da kabul ederse ondan sonra süreç nasıl işliyor? Sistem ayrı uzmanlık alanlarından insanların beyin fırtınasına ihtiyaç duyacağı için "fonu alayım, şirketi ben kurup idare edeyim" diyemem, kaldı ki zaten bu boyutta bir organizasyonu kimse bana emanet etmez sdkfsdf. Ben bir iş modeli öneriyorum ve bu modeli satmayı düşünüyorum. Böylesi bir durumda yatırım için başvurmam gereken kişiler angel investorlar mı oluyor? Fikir beğenilirse hisse mi veriliyor yoksa fikir satın mı alınıyor? Nasıl oluyor?
0
banagazozalnuri
(03.12.20)
fikri beğensem gider kendim yaparım sana niye para vereyim ben senden daha mı tecrübesiz, parasız, networksüz, gerizekalıyım da sadece sana ve sadece sana ihtiyacım var?

bu soruya cevap verebilen insanlar senin dediğin gibi iş yapabiliyorlar.
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
"fikir" satmak diye bir şey yok açıkçası. patent yok , bir şey yok. satmanız gereken bu işle alakalı tüm fizibilite çalışması, tüm bağlantılar vs vs vs vs.. özellikle de meselenin bağlantılar kısmı çok önemli. bu fikir sonucunda siz bu ürünü/hizmeti kime satacaksınız? müşteriniz hazır sizi bekliyor mu? (varsa) muadilleri yerine neden sizi tercih etsinler?

örneğin whatsapp'tan daha iyi bir mesajlaşma app'i yazmak için fikriniz var. çok da güzel bir app olacak. ama kim kullanacak? birileri kullansa bile parayı kim verecek?

angel investor'a, "böyle bir fikrim var, kesin para kazanır" diyemezsiniz. ihtiyacı belirlemiş, müşterinizi hazırlamış, nakit akışını vs projeksiyonu çıkarmış olmanız lazım.
0
co2s2
(03.12.20)
Yatırımı vermek için 2 kriterleri var genelde:

1- İş mantıklı mı. Bugün 10 lira yatırırsam yarın 10 milyon lira kazanabilir miyim?

2- Daha önemlisi, bu adam bu işi yapabilir mi?

Yatırımcı senin fikrini çalıp işi kendisi yapmaya çalışmaz, o kadar çalışkan insanlar değiller onlar, zaten zenginler, tek dertleri paralarını katlamak. Fikri ve enerjisi olan kendi kendini fund edip yeni startup kuruyor zaten yatırımcılık yapmak yerine. Bu bahsettiğim tabi angel investor'lar için geçerli, yani kendi parasıyla yatırım yapan insanlar için.

Bir de VC denilen elemanlar var, bunlar başkalarının parasıyla yatırım yapıyorlar. Bunlar senin fikrini çalmakla hiç uğraşmazlar, çünkü para da kendilerinin değil.

İkna edici olman için fikrinin çok iyi olmasına gerek yok dedim, şundan dolayı, o kadar early-stage'de hangi fikrin iyi hangisinin kötü olduğunu ayırt edemiyorsun zaten. Edebiliyor olsak yatırımcılık çok kolay bir iş olurdu, ama değil. O yüzden fikirden ziyade elemana bakıyorlar. Tecrüben ne, kafan çalışıyor mu, yeterince istekli misin, işler kötüye giderse ağlamak yerine işi düzeltebilecek misin vs. vs.

Kendine güvenmiyorsun gördüğüm kadarıyla, yatırımcı bunu sezerse zaten yatırım yapmaz. Ama ekip kurup birlikte girebilirsin işe, zaten "ayrı uzmanlık alanları" demişsin, tek başına yapmaman daha mantıklı olur.

Hisse konusu da şöyle: seed yatırımda %10 altı para alıp 100k $ civarı bir para veriyorlar. İşler iyi gidiyor ama hala yatırıma ihtiyacın varsa şirketin %60'ına kadar satabiliyorlar, ondan sonra da ya exit ya IPO oluyor genelde.

tldr: kimse fikre para vermez, fikri satın almak diye bir şey yok.
0
plutongezegendegilmi
(03.12.20)
özel mesajınıza özel mesajla cevap verdim ama özet olarak buraya da yazayım.

yatırımcı müşteriye nasıl ulaşacağınızı bilmek ister.

1 - bir şekilde müşteriye ulaşın, 212'li numaralarını arayın, linkedin'de birilerini taciz edin, gidin ofislerine kapılarına dayanın. elinizde satılacak, düzgün bir fikir varsa bir şekilde sizi dinleyeceklerdir. tercih edilen bir yöntem olmasa da, ticarette gayet yaygın bir yöntemdir.

2 - müşteri ile benzer ya da başka işler firmaları bulun. onlarla konuşun. fikri onlara satın ya da onları ortak edin ya da onlar sizi işe alsın.
0
co2s2
(03.12.20)
''' Yatırımcı senin fikrini çalıp işi kendisi yapmaya çalışmaz, o kadar çalışkan insanlar değiller onlar, zaten zenginler, tek dertleri paralarını katlamak. '''

hahahahahahahahahaha

ulan akşam akşam yine güldüm.
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
(3)

grafikerler hangi color palette kullanıyorsunuz?

tamamhosdiyonda
Hangi siteleri kullanıyorsunuz acaba? Bir çok örnek var ama bilemedim, adobenin kendi sitesi de buna dahil
Hangi siteleri kullanıyorsunuz acaba?
Bir çok örnek var ama bilemedim, adobenin kendi sitesi de buna dahil
0
tamamhosdiyonda
(03.12.20)
favorim learnui.design
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(03.12.20)
grafiker olmamama rağmen bir tasarım için renk seçeceğim zaman genellikle bir manzara veya resim seçip onun paletini çıkarmaya çalışıyorum.
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
adobe color'ı ben daha çok seviyorum ama başlığı takibe aldım. belki başka öneriler de vardır.
color.adobe.com
0
elektr10
(03.12.20)
(1)

seneye öğrenci affı çıkar mı

regina phalange
en son 2018'de çıkmıştı, neden af konusu hiç açılmıyor hükümet kanadında şu an, seçim vaadi olarak açıklasalar da masterımızı bitirsek.
en son 2018'de çıkmıştı, neden af konusu hiç açılmıyor hükümet kanadında şu an, seçim vaadi olarak açıklasalar da masterımızı bitirsek.
0
regina phalange
(03.12.20)
bir gönül alma operasyonu bekliyorum ben. kyk + af
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
(11)

Yazılımcılar çıkan hataları nasıl yönetiyorsunuz ?

marionette
Merhaba, full-stack yazılımcıyım. Birçok farklı altyapıdaki ürünün geliştirmesinde back-end, front-end hatta tasarımcı olarak rol aldım, hala da çalışıyorum. Sıfırdan da geliştirilse, hazır kütüphane de kullanılsa mutlaka gün geliyor bir senaryoda üründe hata çıkıyor. Çıkan hatalar kolayca tamir edi
Merhaba, full-stack yazılımcıyım. Birçok farklı altyapıdaki ürünün geliştirmesinde back-end, front-end hatta tasarımcı olarak rol aldım, hala da çalışıyorum. Sıfırdan da geliştirilse, hazır kütüphane de kullanılsa mutlaka gün geliyor bir senaryoda üründe hata çıkıyor. Çıkan hatalar kolayca tamir edilip hayati bir önem taşımasa da müşteri/kullanıcı gözünde prestij kaybı yaşanabiliyor.

Bir yanım artık bu işin hatasız yapılamayacağı, insan faktörünün illa ki bir şeyi düşünmemeyi veya fazla düşünerek başka probleme yol açmaya sebep olacağına ikna oldu. Bir yanım da her seferinde nasıl hatasız yapabiliriz diye çözüm arıyor. 6 senelik tecrübem bana bu işin doğasının bu olduğunu kabul ettirmeye yakın.

Hatasız bir yazılım geliştirme sürecinde bulunmuş biri var mı? Varsa nasıl? Genel olarak hızlıca kullanıma açtığımız için mi hatalar yaşanıyor? Kullanılmadan geliştirilip kullanılmaya başlayınca hataları çıkar bu sefer diye de düşünüyorum.

Kafam biraz karışık, siz ne düşünüyorsunuz?
0
marionette
(03.12.20)
biz yazılım derslerinde kodları ve algoritmları A4'e yazardık. sınavda da hoca A4'lere puan verirdi. bir hata yaptın kod çalışmıyor diyelim. sıfır geçmiş olsun.

şimdi elimizde 1000 yazılımcı var ise gerçek dünyada bunların belki 50 tanesi sıfır hata ile kod yazabilecek sabır bilgi ve donanıma sahiptir.

gerçek hayatta programı run edelim hataları düzeltelim çoğu insan tarafından daha anlaşılır bir metot olarak kalıyor.

yani 1000 yazılımcıyı bu şekilde yönetebiliyorsun. bir hata çıktı istifanı ver desen adam bulamazsın.

diğer mühendislik branşlarında da 3-5 böyle özel sektör.
0
duyurukullanıcısı
(03.12.20)
hatasız bir yazılım mümkün değil elbette ama minimuma indirmek için gerçek ortama geçmeden önce test etmen, ettirmen gerekiyor.

ondan da öte kod yazarken tdd'yi deneyebilirsin..
0
aziz dostum jack
(03.12.20)
(bkz: devsecops) denilen nane bu sebepten dolayı ortaya çıktı tam olarak. %100 hatasız ve güvenli kod mümkün değil ama buna yaklaşman mümkün. Şu videoda 12:20'den itibaren anlatıyor kısaca: www.youtube.com

Bu arada ben sadece güvenlik olarak baz almışım, üründeki genel bug'lar için farklı yöntemler tabii ki vardır. Güvenli - güvensiz kod olayı çok daha büyük bir problem bug'lardansa. Çünkü bug hemen ortaya çıkıyor, ama güvensiz bir kod 3-4 sene sonra bile operasyonu alt üst edebilir. Asıl endişen bu olması lazım.
0
roket adam
(03.12.20)
büyük ürünlerde hata çıkmaması mümkün değil. Ancak hataları production'a çıkmadan önce çözmek gerekir. dolayısıyla iş başlamadan önce kapsamlı bir analizi yazılmalı, tüm süreç bu analize uygun şekilde kodlanmadı. sonrasında test case'ler hazırlanmalı ve bir tester( yazan kişi test etmemeli) tüm bu case'leri test etmeli. Sonrasında ürün productiona hazır oluyor temelde.
0
ayin yazari
(03.12.20)
oncelikle unit test yazmak onemli. cunku yazilimda cikan hatalarin cok buyuk kismi unit testler tarafindan tespit edilebilecek hatalar.

daha sonra integration testler onemli. cunku diger buyuk hata kumesi de integration testlerle tespit edilbilir.

tabi bu testlerin cok sık calismasi lazim o nedenle de ci/cd prosesleri cok onemli. testler lokalde calistigi gibi ayni zamanda integrasyon sirasinda farkli platformlarda da test edilmeli. ornegin git push yapar yapmaz bir docker container icinde test edilebilir. bunun icin bircok arac var ornegin travis, jenkins vs.

ci/cd prosesleri otomotize edilmeli ki. bunun icin cesitli codepipeline yontemleri var. ornegin aws code pipeline ya da github actions pipeline icin kullanilabilir.

ayrica code coverage tool kullanilmali ki testler tarafindan denetlenmemis hicbir kod satiri kalmasin.

code review ve test case review farkli deneyimlerdeki ve uzmanliktaki gelistiriciler tarafindan cok disiplinli yapilmali.

kodlar mumkun oldugunca stateless yazilmali. icinde state barindiran her kod hata olasiligini katlanarak arttirir. bircok alette state sifirlamak icin bir kapat/ac yapmamizin temel nedeni budur. o nedenle mumkun oldugunca stateless functional kod yazmak bizi rahatlatir.

tespit edilmesi en zor hatalar asenkron calisan kod bloklarinda olur. cunku bu kod bloklari arasinda bir bagimlilik var ise asenkron calisan kod bloklarindan birinde gerceklesen islem zamani gecikmesi digerlerini etkileyebilir. bu hatalar cok problemli hatalardir cunku "hersey" ayni olsa bile "bazen" bu hatalar gerceklesir. network hizinda dalgalanma veya islemci sicakligindaki degisim bile bu tarz hatalara neden olabilir.

tum bunlar sayesinde elbette sifir hata saglanmaz, cunku bir projede bircok farkli kutuphane, framework kullaniliyor ve bunlardaki hatalar da sizi etkileyebilir. ya da bunlarla olan entegrasyon sizi etkileyebilir ama cok buyuk oranda hatalari dusurmus olursunuz.
0
emrahday
(03.12.20)
Hatasız kod olmaz +1.

Öte yandan ben testlerin kod kalitesini artırabileceğini düşünmüyorum. Kodunuzun ne kadar kaliteli olduğunu ölçebilir ya da hangi hataların varolduğunu gösterebilir, ama yeni hata çıkmasını engellemez. Test yapmak kodunuzun daha az bug üretmesini sağlamaz yani, sadece varolanları tespit etmenizi sağlar.

Kilo vermek istiyorsanız spor yapmanız ve az yemeniz lazım, tartılmak sadece sonucu gösterir, tartılarak kilo verilmez vs. Bunun gibi.

Neyse, bence hatayı minimuma indirmenin yolu kod karmaşıklığını minimuma indirmektir. Ne kadar güzel/sade bir mimariniz olur, ne kadar loosely coupled kod yazarsanız bug çıkma olasılığı o kadar düşer, çünkü bug'lar genelde developer'ın karmaşıklığın içinde kaybolmasından kaynaklanıyor benim gördüğüm.

Ha yine kodun kritik/karmaşık yerleri vardır, oraya unit test yazarsınız, her zaman çalıştığından emin olmak için e2e kurarsınız düzenli çalışır falan. Onlar ayrı. Ama "yeni bug" çıkma rate'ini düşürmek için mimarinizi ve mindset'inizi değiştirmeniz lazım.

Arada dikkatsizlikten de olabilir ama agile yapıyorsanız, günde 2-3 deploy çıkabiliyorsanız o hatalar zaten minik olur, çok bir şeyi bozmadan görüp düzeltebilirsiniz. Ayrıca external tester yerine developer'ın kodun düzgün çalışmasından sorumlu olduğu bir setting'in developer'ı daha iyi kod yazmaya teşvik ettiğini düşünüyorum.
0
plutongezegendegilmi
(03.12.20)
Ben de bu test süreçleri ve aşırı analiz planlama ile hantallaşma yerine en hızlı şekilde yayına alıp kullanıcıların da bu sürekli gelişim döngüsünde rol almasının mümkün olmasını hayal ediyorum. Bazı yazılımlar hatalı bir işlem yapınca bunu çok smooth bi şekilde bug reporta dönüştüren akışlar yapıyorlar. Hayalim kullanıcının da hem feature isteği hem bug rapor olarak nefret ederek değil de karşılıklı feedback olarak çalışabileceği bir yapı. Hatta belki bu tip tester-kullanıcılara fiyat avantajı vs tanınması. Çünkü 'tester' rolündeki insanların bulduğu hatalar sadece ekibi yıldırıp moral bozmaya sebep oluyor bazen. :D
0
🌸marionette
(03.12.20)
hatasız kod olmaz, "ilk çıkardığınız üründen utanmıyorsanız yanlış yapıyorsunuz" demiş steve jobs

hatasız kod için sürekli aynı işi aynı platformda öğrenme süreci olmayacak şekilde yapıyor olmalısınız.

ekibinizin hataları nerede yaptığını analiz edip buna göre bazı optimizasyonlar yapılabilir. mesela en sık yapılan == yerine = koymak gibi typolar. uygulanabiliyorsa MISRA C gibi kurallar tanımlayıp ekibi bu kurallara uymaya ve alışkanlık haline getirmeye zorlayabilirsiniz.
0
orpheus
(03.12.20)
@plutongezegendegilmi yazdiklarinin bircoguna katiliyorum ama sadece "test hata engellemez" dusuncesine katilimiyorum.

cunku yazilan automatik test kodlari ayni zamanda kodu yazarken gelistiriciye yol gosterici olur. ornegin yazdiginiz ve potansiyel olarak bug olsturacak kod ilk planda kodu yazdiginiz anda test edilebilir ve size bir geri bildirim yapacaktir. yani tum testlerden gecmeyen bir kodu zaten "git push" yapmayacaksiniz.

hadi yaptiniz, bu durumda da CI aksiyonu devreye girecek ve tum testleri calistiracak. bu sefer de sizin bu degisim yaptiginiz versiyon ana versiyon ile birlestirilemeyecek.

hadi bundan da gecti, bu sefer de CI/CD araci devreye girecek ve testlerden gecmeyen versiyonun production a alinmasina izin vermeyecektir.

yani potansiyel bug her seferinde potansiyel olarak kalmaya devam edecek. testler duzgun yazidiysa her adimda test duvarina carpacaktir. testler yazilmasa her satir kod degisikliginde urunun tamaminin test edilmesi imkansizdir, ama testler yazildiginda her degisiklik sonunda bir yer bozuldu mu diye bir geri donus alinabilir.

ayrica bir karmasayi da aciklayayim test ile kastedilen test kodlari. yoksa bir insan tarafindan yapilan manual test yapmak gecmiste kalan bir yontem.

ekleme: asagida @plutongezegendegilmi aciklamasina katiliyorum. kaliteli kod ve temiz kod yaklasimlari her zaman yazilan testten once gelir. yazilan kod kalite prensiplerine uymadiginda hersey sarpa saracaktir, test yazilsa da nafile. bu nedenle burada boyle bir duzeltme yapmak istedim.
0
emrahday
(03.12.20)
care tdd :) turkiye'de e-ticarette ilk 5'te olan bir firmanin altyapisini yeniden yazdik, en onemli kisim olan sepette, canlida 1 tane bug cikmadi, 1 tane bile. inanmasi guc. tabii ki eksiklikler vardi, sonraki versiyonlarda tamamlandi. tdd sayesinde sisteme yeni ozellikler katmakta cok kolaylasti cunku testler sayesinde her kodun dokumantasyonu var ve herkes her yere kolayca girebiliyor.
0
tahtakafa
(03.12.20)
@emrahday, hocam biliyorum bahsettiğiniz konuları ama kastettiğim farklı bir şey.

Şimdi diyelim yeni bir X feature'ı geliştiriyorum, bunu geliştirirken de varolan bir A fonksiyonunu değiştirmem gerekti. Bu A fonksiyonu, Y,Z,T gibi bir sürü diğer feature'u da etkiliyor olsun.

A fonksiyonunu değiştirdiğim için testler patlayacak, testleri de değiştirmem lazım. Üstüne sadece yeni geliştirdiğim X'i değil, Y,Z,T feature'larının da nasıl çalıştığını ve yeni testlerin sadece X'i değil, Y,Z ve T'yi de kontrol ettiğinden emin olmam lazım.

Bu şekilde kod yazmak hem development'ı yavaşlatıyor, hem de bir developer'ın bilmesi gereken business miktarını çok artırıyor. Yeterince büyük bir projede geliştirme yapmak zamanla imkansız hale geliyor bu yüzden.

Peki alternatif nedir? A yazıldıktan sonra onu çok zorunda kalmadıkça değiştirmemek. Onun yerine bir B fonksiyonu yazıp, A'yı extend etmek. Bunu yaparsam sadece B'ye test yazıp geçebilirim. Bunu yapmıyorsam, önceden A'ya yazılan testler anlamsız hale geliyor, çünkü kod değişti. Her değişiklikle birlikte bir sürü başka testi değiştirmem gerekiyorsa bu da maliyeti inanılmaz artırıyor ve mimaride bir sorun var demek oluyor. SOLID'in O'su bundan bahsediyor aslında.

Yani demek istediğim test yazmayın değil. Ama mimari düzgün değilse, iyi kod yazılmıyorsa test anlamsız bir hale geliyor. Sadece test olması kodun iyi olduğunu garanti etmiyor. Test yazarak yeni çıkan 100 bug'ın 80'ini yakalayabiliyorsun, güzel, ama elde 20 bug var. Mimari düzgün olsa 10 bug çıkacaktı, overall'da daha iyi durumda olacaktık. Demek istediğim şey bu.
0
plutongezegendegilmi
(03.12.20)
(6)

Magrabi kapanmış, gözlüğümü kim yapacak?

kırmızıayakkabılıgargamel
Merhaba, Akmerkez Magrabi’den numaralı gözlük almıştım, gözlüğün sapı yamuldu ve gözlük yüzümde yamuk duruyor haliyle. Magrabi bu gözlüğü bana satarken ömür boyu garantili, eğer sorun yaşarsan gelip yaptırabilirsin demişti ama Magrabi Türkiye’den çekilmiş. Gözlük kurun artmasıyla birlikte çok pahalı
Merhaba,

Akmerkez Magrabi’den numaralı gözlük almıştım, gözlüğün sapı yamuldu ve gözlük yüzümde yamuk duruyor haliyle. Magrabi bu gözlüğü bana satarken ömür boyu garantili, eğer sorun yaşarsan gelip yaptırabilirsin demişti ama Magrabi Türkiye’den çekilmiş.

Gözlük kurun artmasıyla birlikte çok pahalılaşmış, şimdi bek güvenip kime yaptıracağım bu gözlüğü? Titanyum çerçeveydi ve sapı da titanyum. Gözlüğü Etiler’de bi gözlük şubesine vs mi götürsem yapmaları için? Belki daha çok dikkat ederler. Gözlük kırılırsa bir daha alamam :( ve numaram 5.0 :(
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
Markayı bilmiyorum ama bahsettiğiniz gibi prestijli, pahalı ve ömür boyu garanti vermiş bir markaysa ürününün arkasında durur türkiyeden çekilmiş olsa da. Ki genelde de öyle oluyor, birkaç teknoloji markası da tr den çekildiğinde desteğimiz devam edecek falan yazmıştı.
Yani onlarla iletişime geçin, umarım fişiniz vs vardır. Ben bunu nerede nasıl yaptırabilirim diye sorun, destek rica edin.
Öte yandan gözlük sapı yamulması da kullanıcı hatası denilebilecek bir şey. Ona da hazırlıklı olun.
0
senolll
(02.12.20)
yazsana websitesine
0
duyurukullanıcısı
(02.12.20)
Magrabi bildiğim kadarı ile Atasun gibi tabi daha lüksü bir gözlük satış şirketi.
Bu nedenle Magrabi'ye ulaşmayı denemek ile birlikte, gözlüğünün markası olan şirkete de ulaşman yararlı olabilir. Onların servisi, desteği vs. vardır.
0
cursor
(02.12.20)
Evet Magrabi Atasun gibi ama daha lüks markalar satıyor sanırım, çok fazla da şubesi yok. Magrabi’ye e-mail attım şimdi ama dünyaca ünlü bir oluşum değil muhtemelen, sadece Mısır’da hizmet veriyorlar. Yine de şansımı deneyeceğim.

Gözlüğümün markası Silhouette, onlara da e-mail atayım, teşekkür ederim.

Kullanıcı hatası kesinlikle, zaten çok hassas bir gözlük. Ama Magrabi’ye gitsem güvenilir tamirci bulurdum şimdi bi gözlükçüye versem tamir sırasında kırsa yanlışlıkla, ne yapacağım yani? Gözlük 2.500 TL’ye yaklaşmış, sadece çerçevesi. Ve yakında güncelleme yapılacakmış 3 bin TL olabilirmiş dedi bi yerel gözlükçü.
0
🌸kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
Çoğu optikçi satıyor o markayı
El becerisiyle düzeltiliyor genelde çerçeveler
0
bir soru sorcam
(02.12.20)
@bir soru sorcam çerçeve değil, sapın çok kritik bi noktası yamuldu
0
🌸kırmızıayakkabılıgargamel
(02.12.20)
(3)

baba ölünce soyadı değiştirmek

Tochinoshin
Var mı böyle bir şey? erkeğim. Annenin babasının soyadını mı almak zorundayım yoksa kafama göre soyadı seçebilir miyim?
Var mı böyle bir şey? erkeğim. Annenin babasının soyadını mı almak zorundayım yoksa kafama göre soyadı seçebilir miyim?
0
Tochinoshin
(01.12.20)
seçebilirsin diye biliyorum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(01.12.20)
doğum yeri hariç her şeyi değiştirebilirsin diye biliyorum
0
duyurukullanıcısı
(01.12.20)
Ben soruyu tam anlamadım. Doğunca babanızın soyadını alırsınız. Babanız ölünce soyadınız değişmez ki? Eğer babanızın soyadını artık taşımak istemiyorsanız bunun için dava açıp nedenleriyle (neden mevcut soyadımı değiştirmek istiyorum) açıklayıp onun yerine alacağınız soyadını (çünkü beni çevremde öyle tanırlar, çünkü babamdan değil dedemden babalık gördüm vs) savunmanız gerekiyor. Örnekler var oradan biliyorum. Avukat değilim. Her halukarda annenin babasının soyadını almanız gibi bir zorunluluğunuz yok, onu biliyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(01.12.20)
(2)

İlgili datanın harita üzerine işlenmesi

hystarie
Arkadaşlar selam. İş emirleri ile ilgili gün içerisinde excele bir çok data giriyorum ve bu datalar birbirleri ile ilişkili oluyor. Örneğin; A ekibi 1. bölgede çalışıyor B ekibi 2. bölgede çalışıyor ve 100lerce ekip olduğunu düşünün. Bu ekiplerinde çakışmasını istemiyorum. Tabi iş emirlerinin süresi
Arkadaşlar selam. İş emirleri ile ilgili gün içerisinde excele bir çok data giriyorum ve bu datalar birbirleri ile ilişkili oluyor. Örneğin; A ekibi 1. bölgede çalışıyor B ekibi 2. bölgede çalışıyor ve 100lerce ekip olduğunu düşünün. Bu ekiplerinde çakışmasını istemiyorum. Tabi iş emirlerinin süresi filan da var.

Ben istiyorum ki A lokasyonu yazınca ben haritada A lokasyonunu tanımlayım küt orasının rengi değişsin emir süresi bitince rengi normale dönsün birden çok ekip gelince kırmızı olsun falan filan. Bunu hangi program ile nasıl yapabilirim.
0
hystarie
(26.11.20)
twitter.com

şöyle mi?
0
duyurukullanıcısı
(26.11.20)
power map
0
gurur
(26.11.20)
(1)

Yatırım araçlarını temelden nasıl öğrenebilirim?

soru icin geldim
Selamlar.Bende aylık ufak birikimlerimi faydalı ve değerli hale getirebilmek için yatırımla ilgili bilgiler öğrenmek istiyorum. Borsa,hisse,fon,eurobond,tahvil,portföy vs. gibi kavramlar bile kulağıma yabancı geliyor. Mesela geçen burada soru sordum hisse değil fon yatırımı veya temettü tavsiye etti
Selamlar.Bende aylık ufak birikimlerimi faydalı ve değerli hale getirebilmek için yatırımla ilgili bilgiler öğrenmek istiyorum. Borsa,hisse,fon,eurobond,tahvil,portföy vs. gibi kavramlar bile kulağıma yabancı geliyor. Mesela geçen burada soru sordum hisse değil fon yatırımı veya temettü tavsiye ettiler. Hisse ile fonun farkını bile bilmiyorum. Neye, nasıl yatırım yapacağım bu konuda bilgim bile yok
0
soru icin geldim
(23.11.20)
mahfi eğilmez kitaplarından başla.

youtube'da 'akademik title' ı olan kişilerin videolarını izle.

en en önemlisi en az 6-7 kitap bitir makro-micro iktisat ile ilgili.
0
duyurukullanıcısı
(23.11.20)
(10)

Amazon Türkiye'den telefon alınır mı? Deneyimi olan?

la lykia
Daha önce Amazon'dan hiç alışveriş yapmadım.Genelde yorumlar çok iyi ama MNG kargo ile çalışıyor olması beni korkutuyor, sanırım kargo işi biraz şans işi :(Pahalı elektronik ürün alıp olumlu deneyimi olan veya sorun yaşayan var mı?
Daha önce Amazon'dan hiç alışveriş yapmadım.
Genelde yorumlar çok iyi ama MNG kargo ile çalışıyor olması beni korkutuyor, sanırım kargo işi biraz şans işi :(
Pahalı elektronik ürün alıp olumlu deneyimi olan veya sorun yaşayan var mı?
0
la lykia
(23.11.20)
hangi ildesin? mng, agt ve kolay gelsin olmayan yerlerde var sadece. bir sorun yaşamazsın, yaşasan bile güzelce seçerler. ben sırf bu yüzden daha pahalı olmasına rağmen amazondan aldım.
0
jelly bear
(23.11.20)
iki kere amazon.com.tr üzerinden satıcısı amazon olan telefon aldım. ikisi de "kolay gelsin" kargo firması tarafından 1 günden kısa süre içerisinde elime ulaştı. şimdiye kadar telefonlarla ilgili bir sorun olmadı.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(23.11.20)
iphone 11 aldım herhangi bir sorun yaşamadım. büyük şehirlerde kargo işi zor tabi. küçük şehirlerde daha sakin olduğundan kargolar daha iyi çalışıyor
0
avatar is back
(23.11.20)
Satıcı amazon ise alınır. Verdiğim siparişlerin hepsi kolay gelsin ile geldi.

Değil ise, kargo şirketi değişikliği talep edilir bence satıcıdan. Bir de ürünün amazon garantisi altında olup olmadığına bakın. Satıcı ve gönderici bilgisinin altında yazıyor garanti altında diye.

Bu garanti ürünün sağlam gelmesini falan garanti ediyor, yoksa 2-3 senelik ürün garantisi değil diye biliyorum.
0
Novice
(23.11.20)
1 ay önce sipariş etmiştim ertesi gün iptal etmislerdi. Paramı hemen yatirmislardi.
0
bepicolombo
(23.11.20)
Çok teşekkürler öncelikle.

@Jelly bear, İzmir'deyim, şurada gördüğüm kadarıyla İzmir'de varmış kolaygelsin ve agt.

www.amazon.com.tr

ikisinden (kolaygelsin ve agt) birini seçebiliyor muyuz, hangisi daha iyi acaba?

Şu telefona bakıyorum:

www.amazon.com.tr

"Amazon tarafından satılır ve gönderilir." ibaresi var.

@Novice, dediğiniz ibare bu mu acaba?

@bepicolombo, neden iptal etmişlerdi?
0
🌸la lykia
(23.11.20)
ben geçen aldım bir sorun olmadı
0
duyurukullanıcısı
(23.11.20)
iPhone XS aldım. Çok memnunum.
Sadece alışveriş yaparken kredi kartını kabul etmedi güvenlik için. 2 tane birden alacaktım. Sonra hesabı kapattı. Sonra açmaya çalıştım müşteri temsilcisiyle. Açıldı. Sinir bozucu bir deneyimdi ancak fiyatı çok uygundu. Razı oldum. Teslimat çok hızlıydı.
0
cliquot
(23.11.20)
Bana bir kere agt geldi. İzlenimim, kolay gelsin daha iyi fakat agt ile de sorun yaşamadım.

Evet, bahsettiğim buydu. Amazon kendisi satıyorsa muhatap belli olur.
0
Novice
(23.11.20)
Satıcısı Amazon olan pahalı elektronik eşya aldım. Kargo da zaten Kolaygelsin
0
nhtzmc
(23.11.20)
(5)

Korona için dava açmak

minikbrowni
Ben şimdi korona oldum diye; Çin’e, Türkiye’ye filan dava açamıyor muyum?Sonuçta bu virüs Çin’in yeteri kadar önlem almamasından dolayı oldu ve belgelendirebileceğim maddi ve manevi kayıplarım var. (Not: Eee o zaman herkes açar diye bişeyle gelmeyin, açsın beni ilgilendirmez)Ayrıca aynı sebeple Türk
Ben şimdi korona oldum diye; Çin’e, Türkiye’ye filan dava açamıyor muyum?

Sonuçta bu virüs Çin’in yeteri kadar önlem almamasından dolayı oldu ve belgelendirebileceğim maddi ve manevi kayıplarım var. (Not: Eee o zaman herkes açar diye bişeyle gelmeyin, açsın beni ilgilendirmez)

Ayrıca aynı sebeple Türkiye’ye de açabilmem lazım, beni korumadığı, önlem almadığı için. Zaten muhtemelen ben bu hastalığı bir bakanlığın bir sınavında iken kaptım.

Hem biz (tüm dünya) bu Çin’e neden yaptırım uygulamıyoruz? Çin hükümetini uluslararası mahkemede filan yargılanması gerekmez mi? Trumpa bile kızıyorlar Çin virüsü dedi diye ama Çin virüsü işte. Çin’den çıktığına emin mi değiliz?

Nedir bunun uluslararası karşılığı? Aman ırkçılık olur filan ayağına görmezden mi geleceğiz? Yada iyileştik diye kenara mı çekileceğiz? Kim bunun suçlusu illa ki birileri görevini tam yapmadı yada kötüye kullandı.
0
minikbrowni
(17.11.20)
uluslararası mahkeme neresi tam olarak?
0
duyurukullanıcısı
(17.11.20)
saçma. en iyi ihtimalle yapılabilecek şey çin'e o hayvan pazarlarını bir şekilde kapattırmak olur.

bir de bu önlemden kastınız nedir ben bunu anlamıyorum. dünyanın en gelişmiş ülkeleri bile karantinayı uzatamıyor türkiye'den ne istiyorsunuz? kimse keyfi için çalışmıyor aç kalmamak için çalışıyor. 1 yıl boyunca kimse çalışmasa bugün corona nedeniyle ölen 1 milyon 300 bin kişi yerine belki onlarca milyon açlıktan ölür. sistem çöker. o işler öyle kolay olmuyor.
0
bohr atom modeli
(17.11.20)
@duyurukullanıcısı siz bilmiyorsunuz sanırım; bahsettiğim “uluslarası ceza mahkemesi” idi, Hollanda Lahey kentinde bulunuyor.

@bohr, Türkiye’den; istediğim zaman ücretsiz bir şekilde test yapmasını, esnek çalışma denilen şeyi valilere atarak değil cesurca çıkıp, uygulamasını, hasta olduğumda karantina da iken, temel ihtiyaçlarımı karşılasın yardımcı olsun isterim. Madem sistem çöküyor peki çalışalım ama hatta 10 otobüs varsa 30 otobüs olsun, kurallar yüzde yüz uygulansın, maske takmayan kalmasın devlet halkına maske dağıtsın. Bunları istiyorum sadece çok bişey istemiyorum.
0
🌸minikbrowni
(17.11.20)
Maddi manevi kayıpların belgelendirilebilir ama Corona virüsüne yakalanmanı kendi ihmalkarlığının dışında olduğunu belgelendirmek nerdeyse imkansız.

Çin, küreselcilerin laboratuarı niteliğinde bir yer sadece. İnsanların eli mahkum herkes bir şekilde izleme altında.

Koronayı bir an için sokaktaki vatandaş gibi sadece hastalık, Çin'e dava açmak falan gibi görmek yerine bir kaç level daha üste çıkarak, birileri açısından geleceğe yönelik bazı planların ilk aşaması olarak görmeyi deneyebilirsin .

Aşı konusunda neden bu kadar ısrarcı olunduğu, neden çin'de şu an hayatın normal şekilde devam ettiği, bilimin aslında kimlerin tekelinde olduğu, ürünlerdeki standartların kime göre şekillendiği, algı yönlendirmeleri, yapay zeka, singularity.. ve
male, female, gender, x kuşağı, y kuşağı derken en sonunda nötr insan elde etme yolunda döşenen taşları oku araştır.
O zaman bak göreceksin öğrendiklerinle Çin'e açılacak davanın sonucu hiç umrunda olmayacak.
0
Erva
(17.11.20)
@erva yani yıllardır yaptığımın dışında bişey yapmadım. Güzel güzel yaşıyordum yani bence ihmalkarlık bende değil devletlerde.

Ayrıca şu an amacım “büyük resmi” görmek değil. Kısasa kısas gibi düşün. Eğer ben bi zarar gördüysem bunun sorumluları hesap vermeli en azından zararımı karşılamalı. Diğer anlattığın kısımları sadece benim bilmem tek başına bi faydası yok ki.
0
🌸minikbrowni
(17.11.20)
(4)

Simply piano

boyalı kuş
Evde bos duran bir piyano var. pandemi yuzunden ozel ders almak istemiyorum. Daha once hic ders almadim. Simply piano ile kendi basima calmayi ogreneyim diyorum. Uygulama hakkinda bilgisi tecrubesi olan var mi? Satin almaya deger mi?
Evde bos duran bir piyano var. pandemi yuzunden ozel ders almak istemiyorum. Daha once hic ders almadim. Simply piano ile kendi basima calmayi ogreneyim diyorum. Uygulama hakkinda bilgisi tecrubesi olan var mi? Satin almaya deger mi?
0
boyalı kuş
(15.11.20)
ben youtube'dan kendim öğreniyorum.
0
duyurukullanıcısı
(15.11.20)
Onlinedan bire bir ders veren hocalar da var. Pandemiden dolayı ders ücretlerini de aşağı çektiler.
0
old possum
(15.11.20)
Şu anki fiyatlarını bilmiyorum fakat iki sene önce kullandığım da gerçekten yararı dokunmuştu.

Fakat uygulamaya başlamadan önce piyanoya dokunuş tekniğini(basit bir şey) internetten izlemenizi öneririm.
0
inte17
(15.11.20)
ben piyano ogrenmeye calisirken kullanmayi denedim fakat youtube tutorial'larinin daha isime yaradigini fark edince biraktim acikcasi
0
yemektehamsivar
(16.11.20)
(12)

keanu reeves

duyurukullanıcısı
bu eleman hiç birşey yapmayarak nasıl bu kadar karizmatik olabiliyor?
bu eleman hiç birşey yapmayarak nasıl bu kadar karizmatik olabiliyor?
0
duyurukullanıcısı
(13.11.20)
bence öyle doğmuş
0
hazen
(13.11.20)
matrix gibi bir filmde oyna. sonra sokağa çık. gerisi gelir.
0
benim adim kerim hepinizi severim
(13.11.20)
Yüzü temiz falan. Bayağı parlak. Bir de karı kız meseleleri, alkol, uyuşturucu vs. İle pek gündemi yok. Kullanıyorsa bile gündem olmuyor.

He bir de Matrix'te oynamışsin. 2000lerin başında Matrix muazzam bir filmdi.(gerçi hala öyle) o saçma sapan kimseye yakışmayan gözlüğü hepimiz taktik maalesef :((
0
westblack
(13.11.20)
Kirma oldugu icin.

Dobermanlar da birsey yapmiyor ama karizmatikler. :D
0
cooperr
(13.11.20)
adamın matrix'te mimiği yok resmen tüm film karizma karizma geziyor.

bunun bi metodu olmalı bence.
0
🌸duyurukullanıcısı
(13.11.20)
İyi bir oyunca değil aslında. Hatta çok kötü rol çıkardığı filmleri var. Ama gerçekten karizmatik ve düzgün biri. Hoş adam.
0
old possum
(13.11.20)
Yakışıklı ve cool
0
Hallegadola
(14.11.20)
Düşününce evet, doğal bir soğukluk ve gizemi var (herhalde karizma bu oluyor) dolayısıyla gülümsediği ve güldüğü zaman bunu daha değerli bulunup iyice merak ettiriyor kendini ("Bu cool adam neye gülüyor acaba ya" gibi)

Matrix'e katılmakla beraber öncesinde Şeytanın Avukatı da var. O filmde de oldukça etkileyici olduğunu düşünüyorum ben. Öte yandan filmlerden bağımsız olarak baktığımda oyunculuk olarak çok dar bir kalıpta gibi görüyorum. Zaten adamın filmografisini düşününce aklıma gelenler Şeytanın Avukatı, Matrix, Hız Tuzağı, Ronin 47, John Wick oluyor. Demek ki yapımcılar, yönetmenler de onu bu tür rollere uygun görmeye başlamışlar.

Dipnot : Tüm oynadığı filmlere hızlıca bakınca içlerinde bazı bildiklerim var ama 7-8 tanesini belki hiç görmemişim bile. O filmler de aksiyon dışı filmler olmuş genelde. Demek ki diyorum o tür filmlerde pek öne çıkamamış Keanu, ya da dikkat çekmemiş film.
0
burka
(14.11.20)
TLDR: PRi cok iyi calisiyor.

Sisteme sifirdan girmis biri degil. Uvey babasi zaten Hollywood icerisinde (vasfini unuttum) yoksa bence nobody olarak bir bok yapamazdi. Adamin oyunculugu cok kotu. Sonradan da iste bebeginin olu dogmasi vb. hikayelerle PRini Allahu ekber daglarina cikardilar. Metro olayi tost makinesiyle fotograf cektigimiz zamanlardan onu da dahil ederek sad keanu, (hatta fat keanu) bilimum meme olagelen tum resimleri hepsi PR.

Kim o PRi akil ettiyse alnindan opup el ustunde tutmali.(keanu yapmali bunu, biz degil)
0
2oda1salon
(17.11.20)
Hiçbir şey yapmamak dediğin her film için aylarca it gibi çalışıp pro seviyede dövüşçü, savaşçı vb olurken diyetine, sağlığına, sporuna çılgınca önem verip genç ve zinde görünüp aynı zaman başarılı aktörlük yaparken bir yandan bu kadar şöhret ve paraya rağmen kişiliğini kaybetmeden sürekli hayır işleri ve çalıştığı kişilere büyük sadakat göstermek. Adam genetik olarak avantajlı tabi ama iyi bir aktör olması yanı sıra ne kadar iyi ve alçak gönüllü bir insan olduğunu anlatan şehir efsaneleri sayesinde bu kadar popüler oldu.
0
r_u_h
(11.01.21)
hiç bir şey yapmıyor derken mimik yok adam da demek istiyorum.

ama mesela bir yürüyüşü bakışı var

Clubbed To Death !!!

nasıl oluyor bu?
0
🌸duyurukullanıcısı
(11.01.21)
@rock bottom

jack Nicolson ve Johnny Depp

sana el sallıyor.
0
🌸duyurukullanıcısı
(11.01.21)
(7)

Kedimin garip davranışının başlaması

baal
Merhabayın, kedim 3 gün evvel kucağımdayken suratımı ısırdı. Ben de normalde olduğundan biraz yüksek sesle ve uzun süre kızdım. Vurmadım ya da canını yakmadım ama çok kızdığımı anladı. Neyse bugün itibariyle biraz mal hareketler yapıyorlar. Evinde içiçe depar atıp birden durup çok acele hareketlerle
Merhabayın, kedim 3 gün evvel kucağımdayken suratımı ısırdı. Ben de normalde olduğundan biraz yüksek sesle ve uzun süre kızdım. Vurmadım ya da canını yakmadım ama çok kızdığımı anladı. Neyse bugün itibariyle biraz mal hareketler yapıyorlar. Evinde içiçe depar atıp birden durup çok acele hareketlerle kendi yalıyor, hemen ardından yine pat pat sağa sola atlayarak depar atıyor. Yine birden takla açıp gödünü falan yalamaya başlıyor. Böyle bir durum tecrübe eden oldu mu? Sizce bir şey yapmak gerekir mi?
0
baal
(13.11.20)
Yavru veya ergen ise olur öyle şeyler. 2 yaşına kadar karakter değiştirirler 2 yaş civarında karakterleri oturur.
0
1bir1bir1
(13.11.20)
Bizim kedinin her zamanki hallerini anlatmışsın :D
0
elorelia
(13.11.20)
arada bir gelirler öyle.
bir de bazen bağırsak hareketi nedeniyle de öyle davranabiliyorlar.
0
blatta hiberna
(13.11.20)
Şu saatlerde duruldu. Bu arada kedi 3 yaşında. Normalde de mal hareketleri var ama bu biraz sağlıksız gibi geldiği için danışayım dedim. Biraz ürkek ve her an tekrar depar ve göd yalama döngüsünü girecek gibi.

Varsa tavsiye dinlenir.
0
🌸baal
(13.11.20)
şuraya goşayım
gödümü yalayayım
şimdi şuraya goşayım
burada da gödümü yalayayım
biraz durayım
gödümü yalamış mıydım?
0
duyurukullanıcısı
(13.11.20)
Depar atma hareketini özellikle gece vakti kedim her gün yapıyor. Anlattıklarınız klasik kedi hareketleri, peluş ayı değil bu sonuçta. Normal bence.
0
Hazelelif18
(13.11.20)
16 gun baktigim 5 yasinda bir kedi vardi. Ilk 12 gun akilli uslu cicek gibi saksi gibi olan hayvan bir anda evde depar atmaya basladi dediginiz gibi. Kulaklarini geriye atip her an saldiriya hazir modda bekliyor, korkup koltugun arkasina filan saklaniyordu durduk yere. Sonra yalaniyordu.

Bunlari yapmaya baslayinca nihayet kendini rahat hissedebiliyor artik diye dusundum, cunku o bir kedi, ve kediler gorunmez varliklarla savasmali :)
0
taurina
(14.11.20)
(5)

Cüneyt Özdemir Youtube'dan ortalama ne kadar gelir elde ediyordur?

levent bilgen
Zannedildiği kadar yüksek değildir ama merak ediyorum. Kendisinin önceliği maddi beklenti olmasa da ne gibi bir karşılığı oluyordur aşağı yukarı?
Zannedildiği kadar yüksek değildir ama merak ediyorum. Kendisinin önceliği maddi beklenti olmasa da ne gibi bir karşılığı oluyordur aşağı yukarı?
0
levent bilgen
(11.11.20)
bağışlar hariç aylık 4-5bin dolar sanırım. ama şu katıldan katılanlar çok oluyor. her yayın 40-50 kişi katılıyor. o da aylık 5-6bin liraları geçiyor. sponsorlu içerikler ve bireysel bağışlar hariç.

hesaplamayı tamamen yurtiçi izleyiciye göre yaptım ama yurtdışından da çok izleniyor. onu da hesaba katarsak aylık 4-5bin dolar dediğim kısmı aylık 7-8bin dolar olarak sayabiliriz bence.

not : tamamen tahmindir
0
avatar is back
(11.11.20)
10bin USD rahat kazanıyordur. Eski içerikler de getiriyordur muhakkak
0
olaylar olaylar
(11.11.20)
%30'unu google kesiyor(arkadaşlar direkt katıl bedelini mi yoksa düşülmüş halini mi hesapladı bilmediğimden yazmak istedim), kalanın %38 gibi bişeyini de devlete vergi olarak verdiğini hatırlatmaya geldim.
0
nhk ni youkosu
(11.11.20)
surada 2-32 bin uSD civari diyor
aylik min 5 K vardir kazanci
socialblade.com
0
exlibris
(11.11.20)
çalışan 5-6 kişi görüyorum. bu arkadaşlara 5-6k para verse aylık 25k
5k'da ofis olsa

30k. bir 30k'da kendine kalıyordur.

60kTL 7,5kUSD/ay

ülkenin en çok izlenen youtube kanalı neredeyseç. normal. hatta düşük.
0
duyurukullanıcısı
(11.11.20)
(9)

Bu nasıl %12 enflasyon?

Mehmet Ersoz
şubat 2019da 32 tlye aldığım akım korumalı priz şu an 64 lira. bu nasıl %12 enflasyon?
şubat 2019da 32 tlye aldığım akım korumalı priz şu an 64 lira. bu nasıl %12 enflasyon?
0
Mehmet Ersoz
(10.11.20)
geçen sene tam bu ay bim'den kilosunu 45₺'e aldığım hurmanın kilosu bugün 68₺. zaten çarşı pazar enflasyonu %40-50. tuik enflasyonu tuvalet terliği fiyatlarını baz alarak yaptığından 8-12 çıkması normal.
0
malheiros
(10.11.20)
akp enflasyonu o. maaş zamlarının falan belirlenceği dönemde eksilere kadar düşüyor.
0
hadsafhada
(10.11.20)
Bu tarz ürünlerin üretimini yapan bir firmadan olduğum icin soyliyim; covid sebebiyle fiyat artisi yapildi bazi ürünlerde çünkü talep azaldi.
Kısacası bu ürün gruplarina da vurmuş olabilir.
Onun dışında dovizin düşeceği, Çin'den üretimin Türkiye'ye akacagi falan filan söyleyen benden daha bilgili arkadaşlar aslında senin ne kadar ucuza aldigini, şükür etmen gerektiğini falan sana anlatabilir. Ama genelde böyle başlıklara gelmiyorlar prensip(!) olarak.
0
logisticsmanager
(10.11.20)
beğendiğim motor 85k'dan 191k'ya çıktı.
0
duyurukullanıcısı
(10.11.20)
Haklısın.
0
trixi
(10.11.20)
Geçen nisan ayında giydiğim montun cebinde bir fis buldum. Cin mısır 3,50tl . Tesadüf aynı marketteydim dedim bakayım şimdi kaç TL 4,00tl. Tek fark var arada geçen seneki 1kg bu seneninki 500gr
0
primetime
(10.11.20)
E doğru değil mi işte? %12 aylık enflasyon değil mi?

Aylık ortalama %10 olsa hesap doğru, ben mi yanlış bakıyorum olaya?
0
John Bloor
(10.11.20)
Enflasyon hesaplarken, priz 2 katına çıkmış %100 enflasyon diye hesaplanmıyor. Pek çok ürüne ve hizmete (kira vs.) bakılıyor. Hepsi de kullanım oranlarına göre ağırlığı farklı oluyor. Yumurta'nın ağırlığı ile ampulün ağırlığı bir değil.

Ancak enflasyon artışta ve artmaya devam ediyor. %20'lere dayandı.


.
0
kartallar yuksek ucar
(10.11.20)
@john aylık değil açıklanan yüzde 12. Yıllık.
Aylik %1 falan aciklaniyor iste.
0
logisticsmanager
(10.11.20)
(2)

bu ürünün materyalinin ismi nedir?

yemrem
ekran koruyucunun kılıfı olarak geldi. bu üründen birkaç metrekare almam lazım. ancak ismini bilmiyorum, bu ürünün materyalinin ismi nedir? mobilden girenler için foto linki: https://hizliresim.com/us7luE
ekran koruyucunun kılıfı olarak geldi. bu üründen birkaç metrekare almam lazım. ancak ismini bilmiyorum, bu ürünün materyalinin ismi nedir?

mobilden girenler için foto linki: hizliresim.com
0
yemrem
(10.11.20)
Bunu laminat parke altı şiltesi olarak internetten bulabilirsiniz.
0
dreamsandcolours
(10.11.20)
çevrenizde laminat parke dükkanı varsa onlardan isteyebilirsiniz.
0
duyurukullanıcısı
(10.11.20)
(4)

Sizce Berat mı Ayrılmak İstedi Yoksa Tayyip mi Berat'ı İndirdi

onkiloversemtamamım
Ben tayyip'in; Berat'ın ekonominin başında olmasının hata olduğunu farkettiğini ve Berat'ı görevden aldığını düşünüyorum. Sizce nasıl oldu?
Ben tayyip'in; Berat'ın ekonominin başında olmasının hata olduğunu farkettiğini ve Berat'ı görevden aldığını düşünüyorum. Sizce nasıl oldu?
0
onkiloversemtamamım
(09.11.20)
@tolkien ama şöyle de bir durum var, 1 hafta önce ekonomik kurtuluş savaşı başlatacağını söyledi, 2 gün önce tcmb başkanını görevden aldı, şimdi de maliye bakanı gitti. ben ekonomiyi daha güvenilir kişilere bırakmaya çalıştığını düşünüyorum.
0
🌸onkiloversemtamamım
(09.11.20)
ortada berat'ı kızdıran bir kriz var orası kesin.

en son gelişmeye bakalım mb başkanı değişti.

demek ki berat mb yeni başkanını istemiyordu. büyük ihtimalle yeni başkan berat'ın dediklerini yapmayacaktı.

buradan yine yeni başkanın tayyip'e yeni yol haritası sunduğu ve buna da berat'ın ters düştüğü anlaşıyor.

yani.

tayyip ağbal'ı çağırdı ne bu ekonominin hali dedi. ağbal şöyle böyle yapılırsa düzelir dedi. tayyip yapın dedi. ağbal berat ve uysal bunları yapmaz dedi. tayyip berat'ı çağırdı ağbal'ın dediklerini yapmalarını söyledi. berat itiraz etti. tayyip o zmn mb başkanını değiştiriyorum nasıl olsa beraber çalışacaksın diye ağbal'ı getirdi. berat'tan istifa tehdidi geldi. biraz beklenildi ikna çabaları falan. berat kriz anı ile instagramdan bastı istifayı.

yani büyük ihtimal ile böyle olmuştur.
0
duyurukullanıcısı
(09.11.20)
Kim ne derse desin zamanlama manidar. Biden gelince tutustular. Bir bakmissin s400den ambargo, halkbanka cezalar dolar bir anda 10-12 olursa hangimiz sasiririz. Berat dedi tum kufru ben yiyorum, ihale bana kaliyor baslarim sizin bakanliginiza dedi basti gitti. Harbiden tum ihale adama kaliyor, adam twitterda surekli hashtag damat asagi damat yukari:)
0
neverletyougodown
(09.11.20)
güvenilir kişilere bırakmak dediğiniz için yazıyorum. erdoğan bizzat kendisi alanının ekonomi olduğunu iddia edip, bu illüzyonla yaşayan biri. ekonomistlerin bir tarafıyla güldüğü faiz, enflasyon çıkarımlarıyla yön verildi politikalara. şimdi sanki yoğun bakımdan dün çıkıp dolar tabelasını görmüş gibi davranıyor birileri. lütfen yemeyin.
ilk zamanlarda etrafında birçok alanda daha donanımlı ama fanatik partili olmayan insanlar varken bugün sadece biat edenlerle çalışmayı seçen yine kendisi.
yeni seçilen akp'liden de işi ehline vermek gibi bir derdi olmadığını görebilirsiniz.
0
not dark yet
(10.11.20)
(6)

Marmara depreminde bina yıkılmadı diyelim; peki ya sonrası?

Münir
Büyük Marmara depremi için stresliyiz. Oturduğumuz ev sıfır bina, iskanında perde tünel sistem yazıyor. Bu anlamda binadan sağ çıkarız diye düşünüyoruz ancak ortamın kaosunu düşününce iç daralması mevcut tabi. Çünkü bulunduğumuz mahallede sağlam binalar olsa da eski yapılar da çok ve fazlasıyla yıkı
Büyük Marmara depremi için stresliyiz. Oturduğumuz ev sıfır bina, iskanında perde tünel sistem yazıyor. Bu anlamda binadan sağ çıkarız diye düşünüyoruz ancak ortamın kaosunu düşününce iç daralması mevcut tabi. Çünkü bulunduğumuz mahallede sağlam binalar olsa da eski yapılar da çok ve fazlasıyla yıkım bekleniyor (Anadolu yakasındayız). Biz de kapsamlı 2 adet deprem çantası hazırladık, 2 kişiyiz. Çanta bize birkaç gün için yeter ancak 2 haftalık yiyecek stoğu oluşturun diyen var. Arabamız da mevcut ancak o karışıklıkta aracı çıkarabilir miyiz? Yiyeceği suyu nereye stokluyorsunuz? Kedimiz de var; kedinin mamasını da koyduk çantalara ama bu çantalar ancak 3-4 gün idare eder bizi. Yiyeceği - suyu arabaya stoklayalım desek; araç çıkarabilecek miyiz meçhul. Hadi bina yıkılmadı ayakta kaldı; biz nasıl ayakta kalıcaz? Kaos için fazla uzakta aramayalım desek; Avrupa Yakası için çok daha kötü olur ancak Anadolu yakasında da E-5 in üstünde Gülsuyu, Sultanbeyli gerçekleri var. Evine güvenmekle de bitmiyor ki stres; hadi bina yıkılmadı hayatta kalma planlarınız neler? Haydi biraz dertleşme olarak düşüncelerimizi paylaşalım mı :(?
Not: Evet biraz anksiyete oluştu.
0
Münir
(08.11.20)
öncelikle bu panik hali ile plan falan yapılmaz. birbirinizi gazlar gerersiniz.

sakin olun.
0
duyurukullanıcısı
(08.11.20)
önce sakin ol+1
kaçma değil, enkazda ölmeme çantam var. bina eski çünkü. çıkabilirsem ya ilk anda amatör birileri ya da yakınlarım (beni bulacakları noktayı biliyorlar) kurtarır.
planım bu. bir yıla kadar ist.u terketmeyi düşünüyorum.

ist.depreminde yıkım büyük olursa öyle arabayla falan çıkmanız zor sanırım.
ayrıca izmirde marketi gördünüz sanırım.
depreme nerde ne şekilde yakalanacağınız belli değil.
temkinli fakat sakin olun derim.
0
jimjim
(08.11.20)
Yapacağınız şey sağ kurtulusaniz doğru izmit e doğru yürümek olmalı.
Gebze feribot Yalova vs.
Şehirden uzaklaştıkça oralarda yardım bulunabilir.
0
kisa
(08.11.20)
Perde túnel sistemle yapılmış sıfır bina almakla zaten önlemlerin %99'unu almışsınız. 17 ağustos depreminde bile istanbulda ciddi bir tedarik zinciri problemi olmadı. Eşkiyalar da yaşayanlara değil, enkaza dadanıyor. Dolayısıyla bu kadar stres yapmana gerek yok, alabileceğin max önlemi almışsın zaten.

Ha 4 gün boyunca devlet duruma el koyamaz da o denli bir kaos olursa zaten çok daha büyük problemlerimiz var demektir, o zaman da alacağın diğer önlemlerin bir önemi kalmıyor. Öyle bir durumun da dünyada örneği yok.
0
roket adam
(08.11.20)
Yukarıda ki arkadaşlara katılıyorum. İzmite yürümek +1 uzaklaşmak lazım.

Arabaya da bir deprem çantası koyabilirsiniz. Araçla kaçamazsanız bile orada yedek malzemeniz olur. Deprem çantasını belki alamazsınız, hasar görür ya da evde yakalanmazsınız ama arabaya ulaşabilecek durumda olursunuz.
0
fezagezgini_4
(08.11.20)
o zaman 6 aylık yiyecek ve su stoğu yap.
parayı dolarda altında tutmakla aynı kapıya geliyor.
ben pandemi için 6 aylık su, yiyecek, ilaç ve normalde eve aldığım her malzemeden stokladım mesela.

depremde en kötü kanalizasyon sistemi çöker. böyle bir durum içinde bahçeniz varsa tuvalet yaptırın. çok fazla miktarda ıslak mendil alın tuvalet işide tamamdır.

deprem sonrası anarşi hırsızlık gibi olaylar için silah alın. en kötü pompalı tüfek alın.

elektrik kesilme ihtimaline karşı jeneratör ve fazla miktarda mazot alın.

kısaca bugünki medeniyet düzeyimizle, 15-20k masraf yapıp, 1 sene evden çıkmadan yaşayacak kadar stok yapmanız mümkün. bu malzemelerde evde fazla yer kaplamaz.
mesela ben makarnaları 10 litre pet su şişesinin içine dolduruyorum mis gibi.
0
aslindasorunumpsikolojik
(09.11.20)
(9)

plastik enjeksiyoncular, endüstriyel tasarımcılar

duyurukullanıcısı
bir firma bana olan borcunu nakit olarak değil plastik enjeksiyon kalıbı olarak ödeyeceğini söyledi.avukattı davaydı vs vs uğraşmaktansa kabul ettim.ben onlara bir tasarım vericem onlar bana kalıp verecekler.böyle garanti satılacak bir ürün var mı?
bir firma bana olan borcunu nakit olarak değil plastik enjeksiyon kalıbı olarak ödeyeceğini söyledi.

avukattı davaydı vs vs uğraşmaktansa kabul ettim.

ben onlara bir tasarım vericem onlar bana kalıp verecekler.

böyle garanti satılacak bir ürün var mı?
0
duyurukullanıcısı
(08.11.20)
Hahahahaha. Duyduğum en saçma ödeme yöntemi.

Önce şu soruları sorayım: O kalıp hangi makinede basılacak? Plastik hammaddeyi nereden temin edeceksin? Kalıbın periyodik bakımlarını kim yapacak. Kalıp kırılırsa tamirini kim yapacak?

Bu arada plastik hammadde için tedarikçiler 500 kilo gibi çok büyük miktarlarda MOQ (minimum sipariş miktarı) verirlerse hammadde alamazsın. Az miktarlarda alırsan da kol gibi fiyattan satarlar. O zaman da ürünün rekabetçi olmaz.

Neyse, garanti satılacak ürün: Cep telefonu kapağı ama modeller güncellendikçe kalıbın çekirdeğinin atılıp yeniden yapılması gerekebilir.

Onun dışında bir milyoncularda satılan bilimum plastik malzeme olabilir ama Çin gibi bir ölücü ülkeyle başa çıkamazsın Türkiye şartlarında. Çin fiyatlarıyla rekabet edemezsin yani.

Geçmiş olsun. Aman, hayırlı olsun.
0
himmet dayi
(08.11.20)
Ben olsam siperlik üretirdim.
0
dissendium
(08.11.20)
Enjeksiyon kalıbı pahalı bildigim kadarıyla ama basacak hammadde ve makine lazım. Plastik mobilya ayağı olabilir.
0
opitseri
(08.11.20)
abi ne yaptın sen ya:) himmet dayıya katılmakla birlikte bazı sorularım var. Kaç gözlü bir kalıp olacak? Yolluk sistemi ne olacak? Maçalı mı olacak? Dahası sen kalıbı kaç tonluk ve kolon arası ne olan makinede basacaksın? Kalıp çekirdekleri nasıl sertleştirilecek? Kaç adet baskı yapabilecek? Tek renkli mi toksa çok renkli mi olacak?
Sıcak yolluk sistemli olacaksa ne marka meme ve manifold kullanılacak? Aklımda çok fazla soru var. İnşallah hakkında hayırlısı olur.
0
Restclean
(08.11.20)
ya hacılar ben ürünü söyleyeceğim onlar kalıbı yapacak kaç gözlü hangi makine falan filan teknik işlere takılmayın. şöyle şöyle olsun derim ürün çıktıktan sonra yaparlar ona göre

benim işte şimdi üretimde veya satışta sorun yaşamayacağım bir ürün bulmam lazım. cep telefonu kapağı gibi. ama ben nereden bilicem hangi kapak satılır falan?

bakımını, garantisini falan firma yapar.

piyasa koşulları. yapacak bir şey yok.

araba pazarı gibi kalıp pazarı tarzı bir yer var mı ya? atıyorum benim elimde çöp kovası kalıbı var nasıl satılır bu? kalıp olarak? 10 ton?
0
🌸duyurukullanıcısı
(08.11.20)
abi amaç akıl vermek değil sadece yardımcı olmak. Fakat yazdıklarımız maliyet ile alakalı. Adam sana 50bin tl lik mi kalıp yapacak yoksa 500 binlik mi? inan bunlar önemli. Kalıp gözü sayısı ise sen yaptırdığın ürünü basarken maliyetini direkt etkiler. Aynı ürünün birim fiyatı 10 kuruşta olabilir 1 tl de. Bu yüzden sordum.
Peki sen kendin basıp satmak yerine elinde tasarımı olan biri için kalıp yaptırsan ve o adama satsan olmaz mı? böylece çok daha az uğraşarak paranı kurtarabilirsin belki.
0
Restclean
(08.11.20)
Eğer bu adamların yaptığı işi biliyorsan en çok sattığı Ürün hangisi onu tespit et bence, en kötü gider kalıbı fasonculara satarsın, ama gidipte giysi askısı kalıbı alırsan zor olur
0
Diskirminant
(08.11.20)
@Restclean
eyvallah hocam.

olur tabi neden olmasın. bende dertten kurtulmuş olurum. nereden bulucam o x kişisini?

mail mi atıcam mesela firmalara?
0
🌸duyurukullanıcısı
(08.11.20)
çok ilginç yaa.
bende migrosa yazılım yazayım peynir alırken.
plastik enjeksiyon sektörü alayı dolandırıcıdır.
kalıp üreticisinden basan firmaya kadar.

en basitinden sen firmaya kaliteli hammadde verirsin, çoğu hammaddeye çöküp en leş malzemeden malzemeni döker. 24 saat başındamı bekleyeceksin ?

yada adam enjeksiyon makinesinin basıncını düşür tutar, parçanın sivri yerleri oluşmaz.

enjeksiyon firmalarına lanet edip enjeksiyon makinesi alan firmalar var.

kısaca alacağını affet, daha az zarar edersin.
2. el enjeksiyon makineleri gırla satılıyor nette, plastik basmakla para kazanılcak olsa o makinler hurda fiyatına satılmazdı.
0
aslindasorunumpsikolojik
(09.11.20)
(3)

Sevgili Araba Guruları, Sanayi Ustaları!

aynabugusu
Arabadan pek anlayan biri değilim, şehir içinde 2 sene kullanabileceğim bir araç alacağım. Yeni ev aldım, araç da lazım olunca ucuz yollu bir şey almam gerekti. Fiyat-performans olacak yani.Proton'un şu aracı hakkında ne dersiniz?https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-proton-temiz-aile-arac
Arabadan pek anlayan biri değilim, şehir içinde 2 sene kullanabileceğim bir araç alacağım. Yeni ev aldım, araç da lazım olunca ucuz yollu bir şey almam gerekti.

Fiyat-performans olacak yani.

Proton'un şu aracı hakkında ne dersiniz?

www.sahibinden.com
0
aynabugusu
(08.11.20)
araba alırken düşüneceğin temel kriterlerden biri

adamın biri gelir vurursa ben nereden far, kapı, dikiz aynası bulucam?

olmalı. sonra ingiltereden 2000sterline far getirttirmek zorunda kalabilirsin.
0
duyurukullanıcısı
(08.11.20)
bence böyle arabalar çok zarar ettirir.

şöyle bi şey alın, satarken de kar edersiniz: www.sahibinden.com
0
tek yaprak havlu
(08.11.20)
@tek yaprak hocam sen de taksi çıkması arabayı atmışsın yav o daha da beter.
0
karsiyakaliyiz
(09.11.20)
(6)

Motorsikletinizin çalınmamasını nasıl sağlıyorsunuz?

kenjataimu
Bir iki arkadaşım motorsikletini çaldırdı, ben de motorsiklet dünyasına giriş yapmayı düşünüyorum. evimde kapalı garaj var yalnız gittiğim yerlerde düz kontak binerler, bi araca yükler götürüverirler diye korkuyorum. zincirler falan koruyor mu, bir yere mi bağlamak gerekiyor?
Bir iki arkadaşım motorsikletini çaldırdı,
ben de motorsiklet dünyasına giriş yapmayı düşünüyorum.
evimde kapalı garaj var yalnız gittiğim yerlerde düz kontak binerler, bi araca yükler götürüverirler diye korkuyorum.
zincirler falan koruyor mu, bir yere mi bağlamak gerekiyor?
0
kenjataimu
(08.11.20)
alarmlı disk kilidi kaliteli bşy olsun

www.hepsiburada.com
0
egokalp
(08.11.20)
çok kaliteli zincir alman lazım. onunla sağlam bir yere bağlaman lazım.

gece açıkta bırakacaksan bağladığın yeri bile kırıp götürebilirler yedek parça için.

tr'de ucuz motor kullanacaksın dışarda falan bırakacaksan.
0
duyurukullanıcısı
(08.11.20)
karşında yavuz hırsızlar olacak. bazen tedbir kar etmiyor. ona göre. zincir de korumadı kayınpederinkini.
0
iddaaci
(08.11.20)
Şans işi ben bugüne kadar motoru hiç kilitlemedim. Nereye gidersem gideyim açıkta durdu hep. Çalınmadi. Önlem alma demek için söylemiyorum, sadece biraz şans işi. Ben olsam yerinde abusun granit zincir kilitlerinden alırım, nereye gidersem gideyim kilitlerim.
0
sckxyss
(08.11.20)
Youtube'da lockpicking lawyer videolarını izledikten sonra anladım ki, alacaksan sağlam kilit alacaksın. Kryptonite markasının bazı modellerini çilingirlerin açamayıp kestiğini duydum. Türkiye'de evolution modeli satılıyor mu bilmiyorum. Videoları izleyince bana en makul kilit olarak göründü.

Kilit elbette garanti değil. Ama işlerini zorlaştıracağı kesin. Bazı ucuz gps takip cihazları var. İkincil önlem olarak öyle bir şey olabilir.
0
the coon
(08.11.20)
aea'nın baya bir hırsızlık videosu vardı.
0
duyurukullanıcısı
(08.11.20)
(7)

Uzaktaki yakinlariniz arkadaslariniz "nasilsin" diye sorunca

ala09
Iyi degilseniz, istirabiniz buyukse onlara cevaben ne diyorsunuz? Uzun uzun anlatiyor musunuz?
Iyi degilseniz, istirabiniz buyukse onlara cevaben ne diyorsunuz? Uzun uzun anlatiyor musunuz?
0
ala09
(05.11.20)
ben geçen birine nasılsın diye sorunca kötü dedim.

dalga geçti. senden de ne beklenir ki zaten minvalinde bir şey dedi.

bizim ülkede işlemiyor. iyi de geç.
0
duyurukullanıcısı
(05.11.20)
bu durumda çoğunlukla yarım bir yanıt veriliyor, ''eh işte'' gibi. karşıdaki hakikaten merak ediyorsa neler olduğunu soruyor, o halde paylaşıyorsun
0
Etanglement
(05.11.20)
nasılsın diyen herkese kötüysem de iyiyim diyorum.
gerçekten kötü oldugumu anlattıgım iki kişi falan var, onların da nasılsın demesine gerek kalmadan ben anlatıyorum.
0
penceredengorunenmorbina
(05.11.20)
“İdare ediyoruz”
“Yaşıyoruz”
“Bir an önce eve gitmek istiyorum”
Nasıl gidiyor cevabına da “gidiyor” diyorum kötü olduğumda, daha fazla soru sorulmaması için hemen ortadan kayboluyorum.
0
Hallegadola
(05.11.20)
Ben yakındakilere de iyiyim diye cevap veriyorum ki
0
dafuq
(05.11.20)
nolsun diyorum ben direkt. eh işte falan demem pek. haydaa sorduk şimdi dert anlatır kafasına girerse diye. kimse benim derdimi dinlemek zorunda değil ama annem, babam vs olursa onlara söylerim tabii ki.
0
matilda
(05.11.20)
İyi diyorum. Herkese, her zaman.
kimsenin, kimsenin derdini salladığı yok.
0
Giovanni Pipitto
(05.11.20)
(4)

virüs öldürücülük hesabı

Tochinoshin
şuan toplam vaka sayısı 48,419,721 ve toplam ölüm sayısı 1,230,753 görünüyor. bunları bölünce 39,3 çıkıyor. bu 39 sayısı, virüse yakalanan her 39 kişiden biri öldü anlamına mı geliyor?
şuan toplam vaka sayısı 48,419,721 ve toplam ölüm sayısı 1,230,753 görünüyor. bunları bölünce 39,3 çıkıyor. bu 39 sayısı, virüse yakalanan her 39 kişiden biri öldü anlamına mı geliyor?
0
Tochinoshin
(05.11.20)
vaka sayısı senin test yapabildiğin insan sayısı o sebeple bence 48m yeterli bir veri değil.
0
duyurukullanıcısı
(05.11.20)
her 39,3 vakadan biri ölmüş demek. 100 kişiye vurunca da oran %2,54 yapıyor.
0
reanarchy
(05.11.20)
8 ayda 10.558 kişi ölmüş. Ayda 1319 kişi ediyor. Koskoca 83 milyonluk Türkiye'de, eve kapanın dendiğinde bile halkın 3'te 1'i harıl harıl çalışmışken, millet çatır çatır tatil yapmışken, 8 ayda 10.558 kişi, ayda kabaca 1300 kişi ölmüş.

Bu mu pandemi?
0
1bir1bir1
(05.11.20)
@konetsu

önlemler altında kayıtlı 1.200.000 ek ölüm var sadece bu hastalıktan dolayı

ve önlem alınacak bişey yoktu diyorsun.
0
duyurukullanıcısı
(05.11.20)
(7)

İddaa bataklığına düştüm

eazy
Abi bu ne bela bir şeymiş ya. Öylesine 8 liralık kupon yapmıştım 3 gün önce, 119 geldi. Sonra o 119 2 gündür şampiyonlar ligi maçlarıyla oldu mu 400. Çekeyim parayı diyorum ama şeytan dürtüyor. Yarın avrupa ligi maçlarına 200 atayım, ne gelirse kardır. 200 lira da hesapta kalsın hafta sonu lig maçla
Abi bu ne bela bir şeymiş ya. Öylesine 8 liralık kupon yapmıştım 3 gün önce, 119 geldi. Sonra o 119 2 gündür şampiyonlar ligi maçlarıyla oldu mu 400. Çekeyim parayı diyorum ama şeytan dürtüyor. Yarın avrupa ligi maçlarına 200 atayım, ne gelirse kardır. 200 lira da hesapta kalsın hafta sonu lig maçlarına oynarım diyorum.

3 gündür ne sosyal medya, ne vatsap, ne telefon bakmaz oldum. Sürekli maç izliyorum. Ben toplam hayatımda bu kadar maç izlememişimdir ya.

illet ya valla illet.

* Bu arada sivas - karabağ maçı ne olur :DDDD
0
eazy
(05.11.20)
cok tehlikeli. beynin o 8 lirayi 10 katina, 40 katina cikarmanin aldigi hazzi uzun sure arayacak. eroin gibi dusun, kumar bagimliligi boyle bir sey, gercek bir bagimlilik. bu gibi kazanclar dopamin dengeni alt ust ediyor, o hissi tekrar yasamak icin hayattan kopartiyor beynin seni ve o amaca goturmeye calisiyor tum kuvvetiyle. bazi insanlar genetik olarak daha yatkin.

sonra ne oluyor? o heyecan icin oynamaya devam ediyorsun. tabii ki hic bir "edge" in olmadigi ve uzun vadede kaybetmen matematiksel olarak garanti oldugu icin kazanmak bir kenara kaybetmeye basliyorsun. bu sefer olur, bu sefer kesin diye diye daha cok kaybediyorsun. kendinden utanmaya basliyorsun "nasil bu kadar salak oldum nasil bu kadar para kaybettim" diye, sonra o paralari geri almak icin beynin hirs yapiyor, her seyi birakip ona kanalize oluyorsun, arada sansa kazandigin 3-5 sana hala imkanliymis gibi bir iluzyon yaratiyor ama o kazandigin 3-5 in yaninda kaybettigin daha fazla oluyor. gideren daha cok bataga dusuyorsun. arkadas iliskileri, aile iliskileri buyuk yara aliyor. zaman gidiyor, para gidiyor...

sen en iyisi yol yakinken beyninin bu bagimlilik yatkinligini farket, unutmaya calis, o 400 lirayla kendine guzel bir kiyak yap, yemek olur, sevdigin biriyle harcamak olur, bir luks ihtiyac olur. beyninin o hissi unutmasi biraz zaman alacak, ara ara "lan bi daha yapsak, kazansak, ne guzel olur di mi?" diyecek, bu uzuun bir sure olacak. buna direnmen lazim. ozellikle bastan amatorken kazanmak daha tehlikeli. genetik olarak bagimliliga bu kadar yatkinsan duble tehlikeli. irade isi degil bu. valla dikkat et. su an sordugun soru "eroyin denedim ulan ne guzel hismis milletin dedigi kadar var. bu arada bildigniz torbaci?" gibi bir soru. eyorlamam bu kadar, kolay gelsin.
0
robokot
(05.11.20)
Ben olsam 300 çekip 100 ayırırdım. Belirli bir yüzde belirle ve o yüzdeden fazlasını ayırma.
0
dissendium
(05.11.20)
Haksız kazanç. Öyle düşün.

Şimdi sen burada bir emek ve zaman ve enerji harcayıp bir iş yapıyorsun ve senin bu işinin üzerine millet paralı iddiaya giriyor, biri kazanıyor ve bir anda para babası falan oluyor, neymiş? Sen şu işi nasıl yapacakmışsın diye tahmin yürütmüşler. Sen çalışıyorsun parayı onlar kazanıyor. Aklına bu gelsin ve beynini bundan sıyırıp koparmaya niyet et.
0
1bir1bir1
(05.11.20)
Kaybedersin 3-5 gune.
0
baldur2
(05.11.20)
şeytan, sen iflas bayrağını çekene kadar dürter. Hatta sonrasında cebe biraz para girdiğinde yine o dürtmeler söz konusu olabilir.
Bir ara bazı çevrede uygulama üzerinden bahis oynayanlar görüyordum. Avuçlarını yaladıklarıyla kaldılar.
0
Erva
(05.11.20)
hacı abi 3 tane 1.1 maça bassan kazanma şansın 0,7.
yani 1.1'lik 3 maçtan oluşan bir kuponun tutma şansı %70
yani sıralı 10 kupon yapsan hepsi 3 maçtan ve 1.1 orandan oluşan en fazla 7. kuponu görebilirsin.
10tl'den başlasan en fazla 19tl'yi görebilirsin.
sonra hepsini kaybedersin.

400e bir kazak al kışın giyersin sıcak sıcak.
0
duyurukullanıcısı
(05.11.20)
içeride 5 lira bırakıp çektim parayı. Çok zor oldu, elim ayağım titredi valla ama Düşmemişim şükürler olsun. Benim kumarım buraya kadarmış.

o 5 lirayı da avrupa ligi maçlarının hepsinin ilk yarı 1 gol oluruna bastım geçtim. ya tutarsa :DDDDDDDD
0
🌸eazy
(05.11.20)
(6)

İphone 12'nin 4gb ram'i olması, nasıl bu kadar stabil?

Cesario
Arkadaşlar Android cephesinde 16 GB ramli telefonlar var. 6gb ramli telefonum teklemeye başladı mesela.Ama gelin görün ki 12K TL'ye satılan telefon 4gb ram ve en az 3-4 sene kasmadan götürür.İphone bunu nasıl başarıyor? Yazılımla, işlemciyle diyebilirsiniz ama tek cümleyle geçiştirmeyeceğiniz doyuru
Arkadaşlar Android cephesinde 16 GB ramli telefonlar var. 6gb ramli telefonum teklemeye başladı mesela.

Ama gelin görün ki 12K TL'ye satılan telefon 4gb ram ve en az 3-4 sene kasmadan götürür.

İphone bunu nasıl başarıyor? Yazılımla, işlemciyle diyebilirsiniz ama tek cümleyle geçiştirmeyeceğiniz doyurucu yanıt arıyorum.

Android neden bunu yapamıyor? Birkaç seneye 64 GB ram'li telefon çıkarırlar. İnstagram, facebook vs deli gibi ram yiyor ve stabil değil mesela.
0
Cesario
(04.11.20)
tamamen android vs ios ram tüketimiyle alakalı. doyurucu nasıl yanıt veririm bilmiyorum ama ioste her cihaza özel optimizasyon oluyor. androidde bu pek yok. donanım-yazılım uyumu ile de çok alakası var tabi. büyük oranda sebebi işletim sistemi. twitter mesela iosta daha az ram tüketiyor.
0
jelly bear
(04.11.20)
stabillikle farklı şeyler aslında. iphonelarda arkaya çok şey açınca ram yetmezse uygulama arası geçiş yaptığında yeniden yüklüyor mesela. Androidde ram yeterliyse(daha çoksa) bunu yaşamıyorsun.

Fakat ios ve android sanıyorum baya farklı. Donanımsal olarak Apple'ın işlemcisi de gerçekten çıktığı yılın en hızlı işlemcisi olarak çıkıyor hep. Bunun üstüne her yıl 3-4 telefon olduğu için optimize etmeleri kolay oluyor.(konsolları düşün, ilk çıktığında oyunlar "eh" oluyor ama optimize edip donanımı daha iyi kullandıkça çok iyi grafikli oyunlar çıkıyor, ama donanım aynı. Kasmıyor da.) Yani kasan telefon google'ın suçu olmayabilir, telefonu dolduran samsung, xiaomi vb.nin sorunu olabilir. Kendi özelliklerini arayüzlerini ekledikleri için bir şeyi tam yapamıyorlardır. Ayrıca apple gibi 3-4 cihaz değil çok daha fazla çıkarıyorlar ve hepsinin rami, işlemcisi, pili vs farklı.
0
nhk ni youkosu
(04.11.20)
bunun benim fikrimce şöyle bir cevabı var.

apple'in işletim sistemi iphone, ipad belki appletv'de kullanılıyordur. Wozniak'ın röportajlarını dinlediğimizde zaten ios öyle aman aman bir evrim geçirmiyor sadece daha iyi performans için güncelleniyor.

yani apple ios'u daha iyi performans için sürekli güncelliyor.

bunun yanında android binlerce cihazda kullanılıyor. google şimdi ben androidde performans kasıcam dese her cihaz için ayrı çalışması lazım birinde olsa diğerinde olmasa müşteri şikayeti olacak hemen.

o sebeple android performansı hardware'e bırakıyor çeşitliliğe yükleniyor.

yani apple CTO'su
hacılar zaten bizde 3 tane model var boşuna hardware kasıpda 8gb 64gb 128gb ram diye kendimizi öldürmeyelim elimizde apple kullanıcılarının tüm verileri var biz ios güncellemesi ile hardware i düşük tutabiliriz diye brif verirken

android CTO'su
aq vestel bile telefon çıkardı ben şimdi hepsine nasıl destek vereyim. düz bi android versiyonu çıkaralım isteyen taksın ram'i işlemci'yi yürüsün gitsin diye brif veriyordur.

hareket alanı meselesi biraz.
0
duyurukullanıcısı
(04.11.20)
İşletim sistemi donanıma optimize. Adamlar bu işi iyi yapıyor. Geçen gün elime bir iMac G5 geçti. 1.6 GhZ core 2 duo ve 1 gb 667mhz ddr 2 ram var. Antika yani. Teyzemin 3-4 sene önce aldığı i5'li lenovo laptoptan daha hızlı, daha akıcı. İçinde yüklü olan Photoshop CS3 bile kasmıyordu (Bu nasıl olabiliyor anlayabiliş değilim). Geçenlerde mediamarktta telefonlara bakıyordum, Orta direk diyebileceğimiz 2-3 GB ramlı Xiaomi falan telefonlar benim 1Gb ramli 6 yıllık iPhone'dan daha hantal çalışıyor.
0
mirafiori
(04.11.20)
isin icinde olan birisi olarak cevap vereyim.

olay isletim sisteminde. ama bu "apple hem donanim hem yazilim yapiyor o yuzden en iyi sekilde optimize ediyor" sigliginda degil. ki bu olayin ram tuketimi ile alakasi yok. olay multitasking kapasiteleri ile alakali. ios, Apple uygulamalari disindaki uygulamalarin arka planda calismasina musaade etmez. uygulamalar arasi gecis yaptiginda arka plana giden uygulamanin o anki halini diske yazar ve uygulamayi memory'den ucurur. boylece tum memory isletim sistemine ve aktif olan uygulamaya ayrilmis olur. onceki uygulamaya geri gelmek istediginde isletim sistemi diskten uygulamanin son halini hafizaya geri yukler ve uygulamayi acar.

android'de ise tipki bilgisayarlardaki gibi "full" multitasking mevcuttur. arka plana atilan uygulamalar, hafizada yer oldugu surece orada durmaya devam eder. cok fazla uygulama acip hafizayi doldurmaya baslarsan, isletim sistemi en eski kullanilan uygulamalardan baslayarak sirayla arka plandaki uygulamalari hafizadan temizler ve aktif uygulamaya gerekli hafizayi saglar.

bir uygulamanin yada sistemin fazla ram tuketmesi aslinda kotu birsey degildir. ram kullanilsin diye cihaza konur, tursusu kurulsun diye degil. ne kadar cok ram'in olursa o kadar fazla seyi hazir kullanimda tutabilirsin. isletim sistemi'ne Ram yetersiz geldigi icin 8-12GB'lik modeller yapmiyorlar. cihazda bu kadar RAM oldugu icin isletim sistemi bunu en verimli bir sekilde (~%70-80'i dolu olacak sekilde) kullaniyor.
0
crucio
(05.11.20)
Valla tamamen sallıyorum ama bence olay kullanılan dilde bitiyor. Android Java'yla yazıldığı (hem OS hem app'ler) ama iOS C ve Swift/Objective-C ile yazıldığı için arada böyle bir fark var.

Java memory efficient oluşuyla bilinen bir dil değil. VM üzerinde çalıştığı ve byte-code'a dönüştürüldüğü için boş + boş Java uygulaması bile kim bilir kaç yüz MB ram kullanıyordur. OOP olduğu için dümdüz bir string için bile obje oluşturman lazım falan. Küçük bir fark gibi görünüyor ama işi milyonlarca satıra vurduğunda oluşacak fark muazzam.
0
plutongezegendegilmi
(05.11.20)
(8)

Sizce halk ne yapmalı?

1bir1bir1
SelamDeprem meselesi gündemde. Bir süredir İstanbul için zaten konuşuluyordu, bir anda İzmir'i vurdu. Manzara ortada. Sonuç yine aynı, "sağlıklı/sağlam" binalardan ev kiralarmak ve satın almak daha da zorlaştı, denetleme mekanizmaları yine doğru çalışmayacak, yine birileri sadece konuşacak ve bunun
Selam

Deprem meselesi gündemde. Bir süredir İstanbul için zaten konuşuluyordu, bir anda İzmir'i vurdu. Manzara ortada. Sonuç yine aynı, "sağlıklı/sağlam" binalardan ev kiralarmak ve satın almak daha da zorlaştı, denetleme mekanizmaları yine doğru çalışmayacak, yine birileri sadece konuşacak ve bunun üzerinden sadece seçim propagandası yapacak, halk yine kesesine göre evler seçmek durumunda kalacak ve bu sebeple belki evin ve binanın dayanıklılığına dair belge peşine düşmeyecek çünkü o belgeye bile güvenmeyecek vs.

Bu durumda bu halk göz göre göre ölüme gitmiş olmuyor mu? Sizce halkın istüne düşenler nelerdir?
0
1bir1bir1
(04.11.20)
halk zaten deprem için hiçbir şey yapmayan bir partiyi ülkeye başkan seçti. yani dedi ki benim depremle falan işim olmaz.

deprem paralarını biz müteahhitlere verdik onla otoyol yapıldı. nasıl zengin oldu adamlar senin verdiğin otoyol parası ile bi bilsen dediler. halk yine aynı adamları iktidar seçti.

halk zaten seçimini yapmış durumda. benim için deprem, eğitim önemli değil demiş. bunlar sadece sonuç.

halkın üzerine düşen kendisini yöneten insanı seçebilmektir. onuda yapamazsan sonuçlarına katlanırsın.
0
duyurukullanıcısı
(04.11.20)
1 Göz göre göre ölüme gidiyoruz
2 O Halk üstüne düşeni 10 seneler önce yapçaktı kusura bakmasın.
0
paramolacak
(04.11.20)
halk en fazla oy vereceği kişileri değiştirebilir. kişisel olarak da sağlam zeminli yeni binaya taşınabilir. başka da hiçbir şey yapamazlar.
0
candide
(04.11.20)
Halk kendini kurtarmalı. Devletten bir şey beklemek için çok geç. Boşuna hayıflanmaya gerek yok, halkı bu konuda kurtaracak bir irade yok ve olmayacak da.

Örnek veriyorum, maltepe'de oturuyorsun ama binan hasarlı, yeni binalar da pahalı mı? Tuzla'ya, gebzeye gideceksin. Yapacak başka bir şey yok.
0
roket adam
(04.11.20)
halkın üzerine düşen görev denetleme mekanizmasını doğru yapacak kişileri seçmek. yoksa yaptığı seçimlerin sonucuna katlanır. halk denen topluluktan bahsediyorsak ancak toplumsal görevlerinden sorumlu tutabiliriz onları. yoksa parası olan iyi eve taşınıyor zaten.
0
Bruce
(04.11.20)
bu halk demokrasiden vazgecip diktatörlük bozuntusu bir sistemi seçti. yani pek ümit yok.
yine de ne yapılmalı dersen, o gılışdar gitmeden akp gitmez diyim.
0
prizmatik
(05.11.20)
bireysel olarak, icinde yasadiginiz yapiyi tetkik ettirip, durumunu ogrenip, buna gore kacis plani hazirlamak gerek. yapinin durumu cok kritikse, kendi yukuyle (deprem, ruzgar, sel olmadan) ayakta zor duruyorsa, cok acil bir cozum gerek. baska turluyse, duruma gore.

malum-u aliniz, turkiye'de yapi stogu kotu durumda. bilhassa koyden kente gocun patladigi, 99'a kadar olan surecte dikilen pek cok apartmanin plansiz projesiz, kontrolsuz, hesapsiz, kitapsiz, korkunc uygulama yanlislari ve malzeme kusurlari ile uretilmis. oyle ki, 99 depremlerindeki yikimlar kuresel olcekte muhendislik icin bir laboratuar islevi gormustu. "ha, geri zekali gibi etriye demirini bir metrede koyarsak boyle oluyormus demek ki", "duz demir ve metre karede 500 kg tasiyan rezil bir betonla bile bu kadar ayakta kalabiliyomus" gibi cikarimlar elde edildiydi.

99 depreminden sonra algi birazcik degisti. yonetmelikler goreceli olarak uygulanmaya baslandi. ama kok neden ortadan kalkmadi. turkiye'deki curume oldugu gibi duruyor. araziden, imardan, insaattan kazanan para baldan tatli. denetim, yasa, kolluk hepsi (insaat filminin son sahnesi gibi) cenazeler topraktan cikmaya baslayinca suclu suclu birbirine bakiniyor. bu yuzden, yeni bir yapinin depremi sag salim atlatacagina, yapiyi yerinde gorup muayene etmeden, deneye tabii tutmadan, kimse kefil olamaz.

elbette yukarida konustugumuzun oncelikli odagi ikamet edilecek apartman dairesi icindi. iyi ya, depreme misafirlikte mi, yolda mi, is yerinde mi, okulda mi, tunelde mi, sinemada mi, yemekte mi denk gelecegiz? evimizin saglamligindan emin olsak dahi, yolda kopru uzerimize yikilmayacak mi? misafir oldugumuz evde uzerimize duvar devrilmeyecek mi? is yerimiz sapasaglam kalacak mi? bu sorularin yanitini siz veremezsiniz. bunlarin yaniti icin "devlet" diye bir kurum var. bu kurum, bizi korumuyorsa, depremden korunmak icin verdigimiz haracin uzerine cokup alakasiz yerlerde bunlari har vurup harman savuruyorsa, bizi felaketle basbasa birakip ustune "keske hasarli evlerde oturmasalarmis" diyorsa, tek yapabilecegimiz yapici, pozitif bir dille anlatmak, kamuoyu olusturmak, sabirla didinmek vs.

baska yollar cok denendi. ben omrumun bir donemini yapi deprem laboratuarinda gecirdim. politika kanallarini gordum, gozledim. halkin yasadigi bir kenar mahalleyi sokak sokak, apartman apartman gezip muayene ettim, kosullarini, yasantilarini, soylemlerini tecrube ettim.

benim nacizane gorebildigim, secebildigim budur. yurunmesi gereken buyuk bir mesafe var. cok daha kotu, rezil durumlardan cikmis, kurtulmus halklar var. motivasyon onemli. dirayet, sabir onemli. vakit onemli.
0
viva paulista
(05.11.20)
(11)

araba kiralama ve boş senete imza olayı

atcapar
Geçen sene merdiven altı diye tabir edilen bir oto kiralamacıdan araba kiralamıştım 5 günlük. Sözleşmede boş senete imza attırmışlardı ve parmak izimi almışlardı bir cihazı vardı bilgisayara bağlanan. Sonra arabayı teslim ettiğimde seneti 40 gün sonra vereceklerini söylemişlerdi, bazı trafik cezalar
Geçen sene merdiven altı diye tabir edilen bir oto kiralamacıdan araba kiralamıştım 5 günlük. Sözleşmede boş senete imza attırmışlardı ve parmak izimi almışlardı bir cihazı vardı bilgisayara bağlanan. Sonra arabayı teslim ettiğimde seneti 40 gün sonra vereceklerini söylemişlerdi, bazı trafik cezalarının 40 gün sonra bile geleceğini söylemişti herif. Bende 40 gün sonra gidip te uğraşmadım aradan da 1 sene geçti şimdi düşünüyorum acaba adamlar o senedi başkasına verir mi acaba diye? Bana ne gibi zararı olabilir? Adıma dava falan açılmaz değil mi? orada imzalattıkları senet aracın değeri kadar mı oluyordur? Tecrübeleriniz nelerdir? ileride başımı ağırtır mı?
0
atcapar
(03.11.20)
boş senetin altında fiyat yazmaz ne kadar yazmak isterse onu yazar, bence git al
0
nahtoderfahrung
(03.11.20)
bu nasıl rahatlık ?

dava açılmaz icra takibi başlatılır. senet boş adam oraya 500 bin tl yazar. önümüzdeki 10 sene boyunca bankadaki parandan, maaşının bir kısmına, sana kalan miraslara, evine, arabana kadar haciz koyarak elinde ne varsa alabilir. neden yapsın dersen gün gelir başı sıkışır senedi doldurur birine verir aradan sıyrılır. boş senet eşittir saatli bomba.
0
orpheus
(04.11.20)
Nasıl böyle şeylere güvenip imza atabiliyorsunuz aklım almıyor. Bence yarından itibaren adamı aramaya başlayın.
0
mg3929
(04.11.20)
korkutmak gibi olmasın ama
şu hayatta yapılacak en yanlış şeyi yapmışsın. bir daha yapma.
0
duyurukullanıcısı
(04.11.20)
Şu anda başın ağrıyor aslında.google a yazsana araba kiralama senet imzalama diye kaç tane haber goreceksin.buradaki kimseye guvenmeyen bol evhamlı arkadaslardan değilim ama bu senin evhamlanman gereken bir konu.muhtemelen oraya gitsen biz onu yırttık attık diyecekler ama bu tahmin edeceğin üzere yalan olacak.birde özel bir yerde parmak izi alınması nedir,muhtemelen yasak bir işlem bu,hatta suç bile olabilir.bence bu adamlara gitmeden önce bir avukata git.
0
duptıs
(04.11.20)
yaptığın yanlış ama bir imza ile adamın her şeyini almak bu kadar kolay mı? Hukuksal boyunu bilmiyorum ama var ise böyle bir şey, o zaman insanları içirip sarhoş edip boş senet imzalatsın herkes.
0
yanqoue
(04.11.20)
1 hafta oldu olmadı bi haber vardı bi emekli albay böyle bi yerden araba kiralıyor imza atıyor sizinki gibi, hayatı kararmıştı.
0
Cebrikkuş
(04.11.20)
Yapmışsınız bir hata, vah vah etmeye gerek yok şimdi. Gidip senetinizi isteyin, eğer duruyorsa.

Boş senete imza atmak nedir allasen, bari araç tutarı kadar yazdırın.

Kısa bir süre önce böyle bir haber vardı ve sanırım sözlükte görmüştüm, gencin biri böyle bir senet imzalıyor ve araç kiralıyor. Sonra da oto kiralamacılar bu seneti işleme koyuyorlardı.

Mağdur genç ve babası borca itiraz ediyor olay mahkemelik oluyor, oto kiracılar gencin (ya da babasının) onlara borcu olduğu için senet aldıklarını iddia ediyorlar ama ispat edemiyorlardı bu iddiayı sanırım.

Mahkeme de güzel bir karara imza atıyor "olay örgüsünün hayatın olağan akışına aykırı olduğuna" karar verip borcu kabul etmiyordu mahkeme.

@yanqoue'nin dediğini ben de merak ediyorum, bir cahillikle ya da tehtitle ya da akli melekelerimiz yerinde değilken bi imza attık diye insanın hayatı kararır mı?

Hukuk buna ne diyor bu konuda? Yani elinde senet olan kişi bu seneti borçludan neden aldığını ispat etmek zorunda değil mi?
0
John Bloor
(04.11.20)
Çok geçmiş olsun, umarım doğru seneti alabilirsiniz, bende diyorum bu insanlar nasıl zengin oluyorlar, sizin gibi 10 kişi bulsalar köşeler zaten.
0
paramolacak
(04.11.20)
abi bos senede imza atip, geri de almadan nasil rahat edebiliyor ve uyuyorsunuz, cok garip gercekten.

1 sey yapacak olsalar coktan yaparlardi ama yapmayacaklari anlamina da gelmez.

gidin ve alin en kisa zamanda (tabii bulursaniz)
0
sweetoffice
(04.11.20)
Bundan 5 Sene önce öyle bir hata yapmıştım. Arabayı teslim ettiğim gün adamdan senedi almıştım. Şu anda adam altına 500 bin tl değil de alacak verecek iliskisinden dolayı diye senede 50 bin tl yazar icraya verir çatır çatır da parasını alır. Siz 1 sene iyi dayanmıssınız ben uyku bile uyuyamazdım.
0
eagle is free
(04.11.20)
(5)

videolu çeviri ücreti

duyurukullanıcısı
ingilizce ve almanca iki makale var okuma süresi 5dktercümanın bu makaleyi cümle cümle tercüme edip videoya çekmesini istiyorum. öyle aman aman bir türkçeye gerek yok. anlaşılsın yeter.makaleyi okurken türkçe'ye çeviricek sesini kayıt edicek yani.yazma yok. şu an bu cümleyi okuyorum diye fare ile se
ingilizce ve almanca iki makale var okuma süresi 5dk

tercümanın bu makaleyi cümle cümle tercüme edip videoya çekmesini istiyorum. öyle aman aman bir türkçeye gerek yok. anlaşılsın yeter.

makaleyi okurken türkçe'ye çeviricek sesini kayıt edicek yani.
yazma yok. şu an bu cümleyi okuyorum diye fare ile seçim yapabilir belki max.

bu işi nasıl fiyatlandırmak gerekir? yazıyormuş gibi kelime sayısı üzerinden mi?
0
duyurukullanıcısı
(03.11.20)
yazılı çevirip sonra sözlü okusa olmuyor mu? çevirisini anlık yapacak ve hatası varsa düzeltme şansı olmayacak. bir nevi simultane çeviri olucak bu. öyleyse simultane çeviri ücreti ödenmeli diyorum ben.
0
Bruce
(03.11.20)
canlı değil ama. yanlış varsa düzeltip örnek veriyorum 2 saat sonra atabilir bana videoyu. veya şurası yanlış olmuş şöyle diye ekleme yapabilir. o zamanda simultane çeviri ücreti gibi mi düşünmek lazım?
0
🌸duyurukullanıcısı
(03.11.20)
öyleyse önceden yazılı çevirsin sonra onu okusun? okuyarak çevirmiş gibi mi olması lazım? önceden yazılı çevirdiğinin anlaşılması bir sorun mu? söylediğini duyup onun üzerinden yeniden çevirmesi çok kayıt aldırır çünkü.
0
Bruce
(03.11.20)
sorun değil ama tabi direk okuyup çevirse yani yazmasa daha az iş gücü olacağından acaba çeviri daha uygun olabilir mi diye aklıma takıldı durum.

yoksa metin olarak da iletebilir tabi direk.
0
🌸duyurukullanıcısı
(03.11.20)
cümleye bakıp ne anladığını söyleyerek çevirmesini istiyorsun yani bi bakıma, uğraşmasın diye. o durumda hata çıkma ihtimali çok çünkü çeviri işi biraz puzzle gibi, sonraki cümlede yazana göre önceki cümleyi yeniden çevirmesi gerekebilir. birkaç kere okur, ne olduğunu anlar, sonra daha rahat çevirir ama bu da elle yapacağı çeviriden daha az bir işgücü değil. hata yapma ihtimali de daha fazla. çeviri yaptığım zamanlar böyle bir teklif gelseydi ben yapmazdım mesela. ya da yaparsam bile yazar öyle gönderirdim çünkü daha pratik ve düzgün bir iş olurdu.

5 dk okuma süresi olan bir metin çok pahalı da olmaz zaten, atıyorum 200 değil de 150 alacaksam bunun için ve 150'yi kabul edeceksem yazıp gönderirdim. kişisel bişey aslında, yapmak isteyen çıkar elbet ama çeviri ne kadar sağlıklı olur bilemedim.
0
Bruce
(04.11.20)
(14)

İşler nasıl (Tüm duyuru kullanıcılarına çok genel soru)

roket adam
Genel olarak herkese sorum: çalıştığınız ya da sahip olduğunuz firmanın işleri, geçen yılın aynı dönemine göre ne durumda? Daha iyi mi, daha kötü mü, ne kadar iyi ne kadar kötü? Bir de hangi sektör.Çalıştığım sektör genel ekonomik kaidelerin tam tersinde ilerlediği için (güvenlik) bunun genel ekonom
Genel olarak herkese sorum: çalıştığınız ya da sahip olduğunuz firmanın işleri, geçen yılın aynı dönemine göre ne durumda? Daha iyi mi, daha kötü mü, ne kadar iyi ne kadar kötü? Bir de hangi sektör.

Çalıştığım sektör genel ekonomik kaidelerin tam tersinde ilerlediği için (güvenlik) bunun genel ekonomiye yansımalarını net bir şekilde yorumlayamıyorum. Böyle bir başlık açıp yorumları dinlemek istedim
0
roket adam
(03.11.20)
Sektör 1 ; özel okulculuk, dershanecilik eğitim sektörü.


Bim mağazaları gibi kurumsallık ayağına mantar gibi türeyen, belirli bir geçmişe sahip olmayan, sadece kurumsallık??? vurgusu yapan orta kesime ve alt kesime hitap eden kurumlar batmak üzere. Hem yanlış planlama hem de covid. Orantısız büyümenin acısını çekecekler. Ultra lüks binalara milyonlar verip öğretmenlere asgarî ücret veren kurumlar batsa umrumda olur mu? Tabii ki olmaz. Ama asgari ücret alan insanlara çok üzülüyorum.

Geçen sene yumruk yemişlerdi. Muhtemelen bu sene nakavt olacaklar. Giderler çok fazla. Gelirler aynı. Orta kesim fakirlesiyor. Herkes dişinden tırnağından arttırıp koleje??? yollamaya çalışsa da pandemi süreci ve online eğitimden dolayı özellikle esnaf kesim öğrencileri okullarından aldı. Geçen seneki uzaktan eğitimden memnun olmayan kesim de öğrencileri okuldan alıp özel ders konseptine döndü.


Dershaneler de en çok bu durumdan nasiplenenlerden. Geçen seneye göre %50 azaldı öğrencileri. Yeni oluşumlar muhtemelen batacak. Krediler patladi sayılır.

Kısacası:
Özel okulculuk sektörü çok ağır darbe yedi. Öğretmenlerin özel ders sayıları arttı parçayı bir şekilde kurtarıyorlar ama kurumlar gidici.


Sektör 2: Psikoterapi. İnanılmaz bir yoğunluk var. Ücretler artmasına rağmen talep çok fazla. Maddi kaygılar başka problemleri tetikliyor şu an. Seanslar full. 2 hafta sonrasına randevular veriliyor.
0
westblack
(03.11.20)
Sektör: Otomotiv

Pandemi başında 1-2 ay bayağı sakindi. Sonrasındaki 4 ay i-na-nıl-maz bir yoğunluk. Son 2 aydır da normal seyrediyor inişler çıkışlar olsa da.
0
Arthur Dayne
(03.11.20)
Sektör: Enerji ve Kimya. B2B

Mart-Haziran arası bazı sektörlerde, özellikle otomotiv sektöründeki düşüş bizi de etkiledi.

Son iki aydır satış rekoru kırıyoruz. Geçen senenin %70 fazlası satışlar. İnanamazsınız, talebe yetişemiyoruz.

Tahsilat sorunu sıfır. Şüpheli alacağımız toplamda 100 bin lira yoktur. Vademiz 38 gün. Eylül'de geçen seneki satışı yakaladık. Ekim'de yine satış rekoru kırdık, Kasım ve Aralık da böyle devam ederse, gelsin primler.
0
stewie
(03.11.20)
İşler Geçen seneye göre daha iyi. Ama ithalatçı firma olduğumuz için şu an ithal malları ülkeye sokmak çok sıkıntı. Mallar geldi gümrükte bekliyor ama çekemiyoruz. Cari açıktan dolayı yukarıdan bayağı baskı var anladığım kadarıyla. Şu an çoğu malı yok satıyoruz ama oldukça talep var.
Sektör; hırdavat
0
etna
(03.11.20)
Sektör: Sigorta

Genele bakınca geçen seneden çok farklı değil. Bazı alanlarda satışlar patladı, bazılarında hiç iş yok. Dengeliyor.
0
jazzabel
(03.11.20)
Sektör: Turizm.

Yabancı turistlere İstanbul ve Türkiye Turu yapıyoruz. İşlerin nasıl olduğunu anlatmama gerek yok. İş yok. Cepten yiyoruz. Cepte kalmadı.
0
habarbey
(03.11.20)
Otomotiv sektöründeyim. Mart-Nisan döneminde epey zorlamıştık ama Mayıs'tan sonra geçen seneden bile iyi hale geldik.Ağustos ayında geçen senenin cirosunu aşmıştık. Şu anda yeni siparişlere 4-5 ay termin vermek durumunda kalıyoruz yoğunluktan ben hayatımda böyle bir şey yaşamadım.
0
iwasbornonamountainside
(03.11.20)
Sektör ; Kozmetik ( kullan at grubu ) , küçük işletmeyim.

Kuaförleri kapatma kararında , beklentim o yönde olduğundan masrafları kısıp , kira eleman ödemelerini yaparak ve bekleyerek atlattık. İzin verilip açılınca siparişe yetişemedik (hammadde kısıtlamasınında etkisi vardı). Bütün yıllık iznimi dükkanda geçirdim (sabah 8,30 gece en erken 23,00 ) , kurban bayramından beri ilk kez bu pazar evdeydik.

Pandeminin bize en büyük iyiliği vade,çek,senet işi ortadan kalktı, her sene bu aylarda elimde tahsilat gününü bekleyen en az 20 yaprak çek senet olurdu.

Her sene olduğu gibi kozmetikte kasım ayında işler %50 daralır , şu anda da öyle olmaya başladı.

Dolar kuru canımızı çok yakmaya başladı , zam demekten bıktık , şu reel piyasayı dolara endeksleyip tahsilatı tl'ye çevirseler bizde müşteride delirmese yeter.
0
synax
(03.11.20)
Sektör : Yazılım - Canlı Skor Müsabakalarının Yayını

Çok yoğun, ocak şubat 60 70 maç civarında yapıyorduk 1 ayda
şimdi 90 ı buldu
nefes alamıyoruz
0
summatinyourteeth
(03.11.20)
Sektör: güç yönetimi

Ikinci ceyrekte etkilendik ama alınan aksiyonlarla (zamlarin ertelenmesi, gelecek seneye sadece 5 gun izin birakmak, müdürlerin bonuslarda %75 düşüş, devletin karsiladigi kisa sureli issizlikleri kullanmak ve bazi yoneticilere de zorunlu ücretsiz izin aldirmak falan) maliyetler düştü+ikinci yarıda fiyatları artırdık. Satislar geçen seneye göre düşmüş olsa da sirketin sıkıntısı yok. Son iki ayda yüksek satış bekliyoruz. Bu sayede geçen seneye oranla daha az kâr olsa da zararla falan kapatmayiz.

Sektör pek etkilendi denemez, tüketici değil b2b bir sektör daha çok. Tek etkilendiği zamanlar ülkelerin lockdowna girmesi ile siparisleri teslim edecek yer olmamasi. Su siralar cok çok yogunuz. Kendi grubumun raporunu dun yaptim; agustos 5.4m euro, eylul 6.3m euro, ekim 8.2m Euro satis. Kısacası isler son ceyrekte düzelmiş gibi ve tahminler de böyle diyor.
0
logisticsmanager
(03.11.20)
sektör: bpo-customer care

işler çok iyi, hatta kapasiteyi aşan büyümeye ayak uydurulmaya çalışılıyor. rekabet çok yüksek pazarda, tepede kalmak için riskli hamleler var. pandemiden beri beklenmeyen talepleri karşılamaya çalışıyoruz, şimdilik sorun yok. bu karlılık çalışanlara da yansıyacak umarım 2021 itibariyle, beklenti içindeyiz.
0
Bruce
(03.11.20)
sektör: sanat eğitimi + atölyeler filan.
2018 - 2018 zamanlarında ayda 8 - 10 atölye X 10 kişi eğitim atölyesi açarken,
2019 son ayları 1-2 atölye açmaya zorlandır. (ekonomik kriz yüzünden)
pandemi sonrası insanlar atölyede bir araya gelemeyecekleri için açamadık. internet üzeri eğitim de biz de mümkün değil. Mayıs ayında fiziksel olarak tüm yerleri kapattık.
Şimdi işsizim. Çalışanlar da öyle :-)
0
ankara06
(03.11.20)
sektör: yazılım
yoğunluk namına değişen bir şey olmadı daha çok çalışıyom hatta, ofiste olsam geyik yapar günün yarısını boş geçirirdim şimdi öğle arasını kendime ayırmayı bile unutuyom çalışırken
0
nahtoderfahrung
(03.11.20)
teknoloji yatırımları danışmanı
sektör / otomotiv, makine, kimya, enerji, IT

kimse yeni teknoloji yatırımı yapmıyor. büyük firmalar dahil. herkes standart üretimini sürdürme derdinde o konuda yatırımlar yapılıyor.
bu sebeple bana çok gerek kalmıyor çünkü standart üretimle işim yok benim. o sebeple kötü. baya kötü.
0
duyurukullanıcısı
(03.11.20)
(4)

Şarap nasıl değer kazanır ?

baknedicem
evde bir arkadaşımın uzun yıllar önce hediye ettiği evenez adlı bir şarap var internete göre doğal şarapmış şarabın doğal olmayanı var mı ki ne alaka onuda anlamadım bu şarap yaklaşık 11 senedir dolabımda duruyor bu şarap değerli bir şarapmıdır yoksa ne kadar yıllanırsa yıllansın ismi cismi duyulmam
evde bir arkadaşımın uzun yıllar önce hediye ettiği evenez adlı bir şarap var internete göre doğal şarapmış şarabın doğal olmayanı var mı ki ne alaka onuda anlamadım bu şarap yaklaşık 11 senedir dolabımda duruyor bu şarap değerli bir şarapmıdır yoksa ne kadar yıllanırsa yıllansın ismi cismi duyulmamış bir şarap olduğundan para etmez mi ?
0
baknedicem
(02.11.20)
sadece belirli şaraplar yıllanır diğerlerinin son kullanma tarihi vardır.

sizin ki de büyük ihtimalle içilmemesi gereken bir duruma gelmiştir.
0
duyurukullanıcısı
(02.11.20)
üzerinde bir son kullanma tarihi yok içsek ne olur zehirlenirmiyiz ?
yada yemekte falan kullanılırmı ?
0
🌸baknedicem
(02.11.20)
ben içmezdim hocam. yerli şarapları zaten aldığın gibi 1-2 yıl içerisinde tüketmen lazım.
0
duyurukullanıcısı
(02.11.20)
@duyurukullanıcısı +1 her şarap yıllandırılmaz. organik şarap hiç yıllandırılmaz. bizim orada yıllık şarap yapılır. o yılda tüketilir.
0
mikahakkinen
(02.11.20)
(8)

Yabancıya hediyelik kaliteli Türk şarabı önerisi

gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
Olan var mıdır acaba? Hediyenin gideceği zat İtalyano erkek. Tesekkurler.
Olan var mıdır acaba? Hediyenin gideceği zat İtalyano erkek. Tesekkurler.
0
gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor
(02.11.20)
degustasyon.org Şurada güzel listeler var.

Asmadan Kor Syrah 2018 bulursanız çok güzel şarap.
0
kobuzchu kiz
(02.11.20)
İtalya’da o kadar çeşit stil ve üzüm var ki... Neler içiyor, biliyor musunuz?

Natural seviyorsa, Gelveri Keten Gömlekler.
Nodus- Narince
Suvla Reserve- Karasakız
Kayra Versvs ya da Kayra Vintage Öküzgözü, Öküzgözü & Boğazkere. Her üçü içinde, 2015 ve öncesi vintageler içmeye değer.

Şahsen bir İtalyan’a Merlot, Cabernet Franc, Chardonnay vs. götürmem. Fransız üzümü diyorsak, adamlar zaten çok evvelinde onları dikip efsane yapmışlar. Super Toscanlar, Friuli’nin Alto Adige’nin Burgonya üzümlerinden şarapları vs. ile zaten o kulvarda üst düzeydeler ve o alanda bir gelenekleri var. Türk şarabının orada söyleyeceği yeni bir şey yok.

Düzeltme: Imla.
0
buf-e kür
(02.11.20)
cok turk sarabi icmedim; ama ictiklerim icinde en f/p urunu + turk sarabi govdesi olan
kavaklidere cabernet savuignon+shriaz
0
buenosdias
(02.11.20)
Vedat Milör den şarap tavsiyesi
hizliresim.com
0
ankara06
(02.11.20)
Nevşehir de çok güzel bir kırmızı şarap vardı ya karabağ mı ne. Baya baya baya beğenmiştim.
0
mobydick
(02.11.20)
Ödül fln almış türk şarap markalarının şarapları oluyor bence onlara bakın. Riske girmeyin.
0
mobydick
(02.11.20)
suvla'nın premium serisi var benim 60'lık italyan iş ortağım beğenmişti.

merter'de kendi ofisleri vardı her yerde bulunmuyor.

edit: merter değil ya perpa.
0
duyurukullanıcısı
(02.11.20)
gabarnet, şiraz, şardonnay yerine; yerli sayılan karaoğlan, öküzgözü, boğazkere tarzı üzümlerden üretilmiş şarapları tercih edebilirsiniz.
0
emininsel
(02.11.20)
(2)

Fason tekstil işi yapan var mı?

bidakikanizialicam
Kendi markamızı oluşturma ve bu markayla üretim yapma hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kendi markamızı oluşturma ve bu markayla üretim yapma hakkında bilgi verebilir misiniz?
0
bidakikanizialicam
(31.10.20)
kendi markanızı oluşturma : nişantaşı'nda dükkan kirala
bu markayla üretim yapma : kumaşın üzerine by nişantaşı yazma

isteyene mba : siyah tshirt üzerine nişantaşı yaz
istenene phd : gri boxer üzerine nişantaşı yaz
isteyene prof : laci kravat üzerine nişantaşı yaz (dikey)
0
duyurukullanıcısı
(31.10.20)
Kendi markanı oluşturma reklam ile olur 5 milyon TL üzerinde para gerekli
0
kleider
(31.10.20)
(14)

rte ve eşi neden fransız malı giyiyor?

bohr atom modeli
hadi araba telefon cart curt anladık da, türkiye bir tekstil ülkesi ve kaliteli markaları da var bakıldığı zaman. yani kravatı bile fransız malı takmanın mantığı nedir?gerçekten anlayamıyorum. hiçbir şey olmasa bakın türk malı giyiyorum demek için bile yapılır. bu lüks/ithal takıntısı geçmişte yaşad
hadi araba telefon cart curt anladık da, türkiye bir tekstil ülkesi ve kaliteli markaları da var bakıldığı zaman. yani kravatı bile fransız malı takmanın mantığı nedir?

gerçekten anlayamıyorum. hiçbir şey olmasa bakın türk malı giyiyorum demek için bile yapılır. bu lüks/ithal takıntısı geçmişte yaşadıkları yoksulluğun dışavurumu mu yoksa başka bir neden mi var sizce?
0
bohr atom modeli
(30.10.20)
türk markalar fransız markalarla yarışabilecek düzeyde değil. rte ve etrafındaki herkes "itibardan tasarruf olmaz" düşüncesinde olduğu için hep en pahalı şeyleri giyiyorlar.
0
himmet dayi
(30.10.20)
Görgüsüzlüğün ve fakirlikten ani zenginliğe geçişin dışavurumu. Bir de sonuçta parasını kendi vermiyor, sen ve ben veriyoruz.
0
varos cloudstrider
(30.10.20)
Modacilari da giydiriyo olabilir.
0
durgunfoton
(30.10.20)
tekstil ülkesi olmamız ile alakası yok. biz normal insanların günlük giyeceği tarzda ürünler üretip her yere satıyoruz ama marka ve kalite bambaşka olaylar, italya ve fransa en iyi örnekler. tabii bunda erdoğanın her şeyin en iyisi benim olacak sendromu da etkili.
0
rose parks
(30.10.20)
zaten o markaların birçoğu türkiye'de üretilip gönderiliyor. neyin becerilemediğini düşünüyorsunuz ki burada?
türkiye'de istendiğinde bu standartta bireysel tasarım da yapılır dikim de ama amaç estetik mi yoksa marka giyinmek mi?
0
🌸bohr atom modeli
(30.10.20)
zenginlik çok ayrı bir duygu galiba. okumuş zengin eğitimli bir abimiz evine altın kaplama kemer yaptırdı üstüne de led döşettirdi. garip garip para harcıyor. anlamak için zengin olmak lazım.
0
mikahakkinen
(30.10.20)
osmanlı padişahlarının fransa hayranlığı da etkilidir bence.
0
jepa
(30.10.20)
becerememek ile ilgili değil. 50 liraya satılan tişörtün üzerine timsah logosu koyunca fiyatı 500 lira oluyor. bu becerememek ile ilgili değil marka değeri ve prestij(!) ile ilgili.

edit: pardon 500 değilmiş 699 liraymış.
0
himmet dayi
(30.10.20)
türkiye'den bir tekstil markası söyler misin dünyaca tanınan?
0
duyurukullanıcısı
(30.10.20)
dünyaca tanınması mı gerekiyor? 1900'lerin başlarında Atatürk jilet gibi giyinirken elbiselerini hangi büyük markadan almış?

tutarsın bir terzi diktirirsin en kötü. yapmazsan böyle "hani yerli ve milliydi" diye sorarlar. yani yapılmayacak bir şey değil, öyle olsa anlarım. ben demiyorum ki tank üretsin, alt tarafı bir gömlek kravat.
0
🌸bohr atom modeli
(30.10.20)
rose parks +1

atatürk kendi kıyafetlerini tasarlayıp özel diktiren falan bir adam.
o zamanların ermeni terzileriyle bugünkü terzilerin kıyas kabul etmeyeceğini zaten biliyoruz.
şimdi bakıldığında bile jilet gibi giyindiğini söylüyoruz.
o ayrı bir zevk, yani kimse giydirmemiş, kendi tercihleri doğrultusunda dikilmiş her şeyi.

dünyadaki diğer devlet başkanlarının, liderlerin vb. büyük kısmını ve rte'yi de birileri giydiriyor.
ne giyeceklerine karar verip onu terziye diktirmek ve/veya kendi dikmek zaten tasarımcılık dediğimiz şey.
dolayısıyla, bir stilist tarafından giydiriliyorlar ve var olan tasarımcıların ürünleri tercih ediliyor.

ülke tekstil ülkesi olabilir ama bu seri üretimle ya da kumaş dokumakla ilgili bir şey.
terzilik, tasarım başka şeyler.
örnek veriyorum; taktığı lanvin kravattır ama kumaşı altın yıldız'dır mesela.
biz ancak bunu sağlayabiliyoruz tekstil ülkesi olarak.

prestijli ve şık giyinmeleri yanlış değil zaten.
görgüsüzlük yanlış.
0
blatta hiberna
(30.10.20)
dikkat çeken sonradan kabul gördükleri çevrelere ait hissetme çabası ve aşırılık. devlet adamlarının dünyaca ünlü tasarımcılardan giyinmelerine karşı değilim. giyimde de insanlar elektronikteki gibi güvenli yolu tercih edebilirler. ama mağaza kapatmak, baştan aşağı marka kuşanmak işin aşırılık, doyumsuzluk kısmı. zevk sahibi biri belki sadece birkaç parça ünlü tasarımcılardan sahip olur ama daha uygun parçalarla öyle iyi birleştirir ki marka meraklılarından çok daha iyi görünür. olmayınca olmuyor.
0
not dark yet
(30.10.20)
(bkz: bu biraz bana abartılı geldi)

@blatta

80 milyonluk ülkede göze hoş gelen bir takım elbise yaratabilecek tek bir terzi bile yok mu yani? yoksa prestij derken bahsettiğin marka giyinmek mi?
0
🌸bohr atom modeli
(30.10.20)
terziye ne giyeceğini senin söylemen lazım.
öyle bir zevk ve vizyon var mı ortalıkta?
onu açıklamaya çalıştım.
stilistin kıyafet dikeni ya da diktireni de tasarımcı dediğimiz şey zaten.

"marka giymek" biraz düşük bir tabir.
zaten onların yaptığı şey marka giymek değil, tasarım giymek.
marka giymek lacoste gömlek giymek gibi bir şey.
yani fransız malı dediğiniz şey o.

fransız, italyan vb. bilinen tüm markaların isimleri, o markaları oluşturan terzilerin isimleri zaten.
valentino ya da ysl birer terzi yani.
seri üretim kolu da var, yani valentino kot pantolonlar gibi mesela.
ama defilelerde görülen terzilik yani tasarım kısmı.

prestij de marka giymek değil, tasarım giymekten gelen bir şey.
büyük ve başarılı tasarımcıların büyük kısmı da fransız ya da italyan zaten.

devlet başkanı olarak kaliteli giyinmesinde bir sorun yok.
mağaza kapatırcasına bir görgüsüzlükte ve buldumcuklukta sorun var.
0
blatta hiberna
(30.10.20)
(10)

Başbakanın evi

black mamba
Cüneyt özdemir'in başbakanla 24 saat belgeselini izledim. RTE uzun süre linkteki evde yaşamış. Baya 2014e kadar burada yaşamış araştırdığıma göre. Bu doğru mu?Bir başbakan neden böyle sıradan bir apartmanda yaşar? Lüks bir yerde yaşasın demiyorum ama izole ve güvenlikli bir yer gerekmez mi? Alt komş
Cüneyt özdemir'in başbakanla 24 saat belgeselini izledim. RTE uzun süre linkteki evde yaşamış. Baya 2014e kadar burada yaşamış araştırdığıma göre. Bu doğru mu?

Bir başbakan neden böyle sıradan bir apartmanda yaşar? Lüks bir yerde yaşasın demiyorum ama izole ve güvenlikli bir yer gerekmez mi? Alt komşu rahatlıkla o evde konuşulanları duyabilir mesela.

Diğer taraftan bu adam öncesinde belediye başkanlığı yaptı, başbakan maaşı da gğzel. Daha aşağıda kazanan insanlar bile daha izole yerlerde yaşıyor.

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
black mamba
(30.10.20)
pr
0
duyurukullanıcısı
(30.10.20)
Bu da olabilir tabi ama basit bir ör değil bence. Oturduğun ev bile sıradansa kazandığın paranın anlamı kalmıyor. Diğer taraftan devletin buna müsade etmesi ilginç geldi. Subaylar için bile lojmanlar var ve izole bir hayat yaşayabiliyorlar. Başbakan suikaste bile uğrayabilir.
0
🌸black mamba
(30.10.20)
İlk hükümet olduklarında yaptığı icraatlerden birisi de vekil lojmanlarını tasviye etmek oldu diye hatırlıyorum, kendisi de başbakanlık konutunda ailesi ile birlikte ikamet etmedi başbakanken.

Resmi misafir vs ağırlandığında, ne bileyim adına kokteyl mi denir ne denir o tür toplantılar yapıldığında başbakanlık resmi konutu kullanılıyordu, ama ikamet etmiyordu.

İstanbul'un en güzel yerinde evi vardı zaten, ankarada neden bir daha ev alsın ki? Zaten AKP'li olan (m. vekili olabilir) birine aitti bu bina yanlışım yoksa.

Ayrıca bu fotoğraf binanın yeni bittiği zamanalra ait sanırım, yoks anormalde bulunduğu semt bölgenin kaliteli semtlerinden.

Şimdi baktım da yaşadığı daire de sıradan bir daire değilmiş, 320 m2 dubleks diyor.

Bi alt kattaki daireler yüksek ihtimal korumalara tahsis edilmiştir, binanın girişinde de sokak giriş çıkışlarında da hem resmi hem sivil polisler hem de başbakanlık korumaları güvenliği sağlıyolardır zaten.
0
John Bloor
(30.10.20)
sen inanıyor musun buna ?
0
orpheus
(30.10.20)
o apartmanın baya etrafı polis çevriliydi, yakın apartmanlarda oturanlar bile kontrolden geçiyordu :D
0
passion rules the game
(30.10.20)
"Diğer taraftan bu adam öncesinde belediye başkanlığı yaptı, başbakan maaşı da gğzel. Daha aşağıda kazanan insanlar bile daha izole yerlerde yaşıyor." vah benim kalbi temiz, yüreği pür-i pak kardeşim. rte'nin gelirlerinde maaşın önemli bir yer tuttuğunu düşünmen gözlerimi yaşarttı buna değinmek istedim öncelikle.

2. olarak dışardan düz apartman gibi gördün diye rastgele bir apartman sanman da gerçekten takdire şayan. aynen alt katta kiracı var bi tane önümüzdeki ay çıkacakmış sahibinden'e ilan vermişler 3+1 kiralık. konuşulanları duymasın diye işitme engelli kiracı arıyolarmış ama.
0
semaforo de medianoche
(30.10.20)
Ankara'da o zamanlar bu binalar kötü değildi. Kentsel dönüşümden yeni yapılan binalardır. Mesela başka iyi nereler vardı derseniz, Yıldız, Bilkent, Ümitköy, Beysukent vb. ama oralarda da oturanlar geneliyle sosyal demokrat insanlardı. RTE de o zamanlar büyük ihtimalle, tanıdık ve kafa dengi müteahhitin yaptığı, komşuların falan aykırı tipler olmayacağı binaya yerleşmiştir.

Bugün mesela Binali Yıldırım'ın oturduğu daire Ankara'da gerçekten iyi bir site içinde, dışından geçerken burada eski başbakan oturuyor demezsiniz, ama Ankara'da oradan da daire almak herkesin yapabileceği bir şey değil. Bugün RTE ev alacak olsa öyle yerlerden alırdı...
0
malheiros
(30.10.20)
sen bu apartmanda komsuların olduguna ve seslerin asagıya gidebileceğine nasıl inandın acaba :)
0
koela
(30.10.20)
gerçekten erdoğanın 2014'e kadar normal bir apartman dairesinde yaşadığına mı inanıyorsunuz ciddi ciddi :)
0
rose parks
(30.10.20)
keçiörende bir evi vardı. halkın adamı kafasından işte. yanına yaklaşamazsın ki. şov time.
0
mikahakkinen
(30.10.20)
(5)

Yabancı arkadaş nereden bulabilirim?

profesor doktor
Evet arkadaşlar. İnternet üzerinden dil geliştirmek için yabancı insanlarla tanışabileceğim güzel bir web sitesi ya da uygulama öneriniz varsa çok mutlu olurum. İngilizce olarak upper-intermediate seviyesindeyim. Ayrıca pratik eksikliğim var bunu da kapatmak istiyorum.
Evet arkadaşlar. İnternet üzerinden dil geliştirmek için yabancı insanlarla tanışabileceğim güzel bir web sitesi ya da uygulama öneriniz varsa çok mutlu olurum. İngilizce olarak upper-intermediate seviyesindeyim. Ayrıca pratik eksikliğim var bunu da kapatmak istiyorum.
0
profesor doktor
(28.10.20)
discord'a gir

ingilizce istemediğin kadar insan var.
0
duyurukullanıcısı
(28.10.20)
Cs oyna
0
antihero
(28.10.20)
Couchsurfing ile turist takip et
0
neymis
(28.10.20)
Tandem
0
pass
(28.10.20)
discord ingilizce serverlarını tavsiye ederim
0
Tam1Hi0n3
(28.10.20)
(3)

Mermer görünümlü masa

cedex
Ekteki gibi, kim yapar?içi ahşap mı yoksa komple mermer blok mu
Ekteki gibi, kim yapar?
içi ahşap mı yoksa komple mermer blok mu
0
cedex
(27.10.20)
mermerci yapar. komple olsa ne kalkar ne de parasina can dayanir. buna once demirci kasa olusturuyor. kaynakli profillerle. daha sonra mermerci gelip mermerini yapistiriyor. ayni hilton tezgahlarini nasil yapiyorsak bunlari da oyle yapiyoruz.
0
turbo sadık
(27.10.20)
tabiiki komple mermer degil yaw :) kaplama, ici buyuk ihtimal ahsaptir.
normal mutfak tezgahi dusun, adam dolap yapmamis ve etrafini tasla kapatmis gibi. dolayisiyla mutfak dolabi falan yapanlar halleder bunu, sececegin tasin cinsine ve buyukluge gore fiyat artar.
0
cooperr
(27.10.20)
benim bildiğim çok ince mermer kaplamalar var onu takıyorlar
0
duyurukullanıcısı
(27.10.20)
(6)

Neden bir çok marka sport suv (coupe) üretmiyor?

avatar is back
Özellikle mercedes’in gle serisi coupe’lerini inanılmaz beğeniyorum. Eşdeğerlerinde de bmw ve audi falan var zaten. Bilmeyenler 2-3 dk izleyebilirler şunu https://youtu.be/w2JT6mmTSJI video harici sokakta falan çok şık görünüyor. Bakıyorum da ne japonlar ne fransızlar, italyanlar üretmiyor. Vw grubu
Özellikle mercedes’in gle serisi coupe’lerini inanılmaz beğeniyorum. Eşdeğerlerinde de bmw ve audi falan var zaten. Bilmeyenler 2-3 dk izleyebilirler şunu youtu.be video harici sokakta falan çok şık görünüyor.

Bakıyorum da ne japonlar ne fransızlar, italyanlar üretmiyor. Vw grubunda ki çoğu markada da yok. Lüks algısı oluşturmaya çalıştıklarından dolayı mı yoksa gerçekten üretilmesi lüks olduğundan mıdır nedir?
0
avatar is back
(27.10.20)
benim görüşüm şöyle. lüks markaların farklı kasalar yaratma olanağı daha fazla. yeni bir kasa yeni bir maaliyet demek. satacak mı satmayacak mı diye düşünmeleri gerekiyor. o yüzden bmw, merc, audi çok düşünmeden pazara sunabiliyor. bu kasa tipinin ilk yaratıcısı bmw. satışları görünce merc ben neden yapmıyorum diyip pazara girdi. audi'de de var sanırım. x6-gle coupe tipinde ve büyüklüğündeki bir aracın sportif ve lüks olması gerekiyor. bunlar da maaliyet çıkarıyor. fransız ya da japonlar sportifliği bir nebze halledebilir ama alman gibi lüks olamaz, kombinleyemez.

suv coupe tarzı ama daha küçük japon araba modelleri mevcut bu arada.
0
false pretension
(27.10.20)
"italyanlar üretmiyor": levante ve stelvio'nun turboları, ferrari bile çıkaracak
"vw'nin çoğunda yok": (audi'yi saymıyoruz hadi) bentayga, urus, macan ve cayenne'in GTS'leri, turboları - VW'nin yüksek performans suv için skoda'yı kullanması tahmin edersiniz ki saçma olur.

devir suv ve kompakt suv devri, ortalık her çeşit suv kaynıyor.

japon pazarı biraz daha farklı, "sport suv" zaten bana kalırsa saçmalık olduğu için doğru hareket eden tek coğrafya uzakdoğu diye düşünüyorum.
0
celeron 300a
(27.10.20)
Dunya piyasasindaki arabalar sadece turkiye'ye getirilen araclarla sinirli degil.
mesela vw grubunun coupe tasarimli SUVsi var - vw atlas coupe
porsche'de cayenne coupe ile piyasaya atladi, vs.
cabrio SUV'ler bile var yahu - nissan murano crosscabriolet (igrenc tabiiki)

bence dis tasarimda ciddi sikintilar var benim hicbiri hosuma gitmiyor, ustune ic hacimleri problemli mesela x6'nin arka koltuklarinda pek kafa yuksekligi yok. SUV'nin olayi genis olmasi, eger luks suv istiyorsan duz gle, x5, cayenne yapistirip gececeksin.
0
cooperr
(27.10.20)
Masserati modelleri de var bu tarz.

Bize gelince, bizde 1.2 Clio joy 180k olmus. Sport suv falan getirmesi aptallık olur bayilerin. Bir de her markanın hitap ettiği kesim farklı. Renault falan sport suv getirse kimse binmez. Çünkü Renault ne kadar iyi bir araç getirirse getirsin markanın yarattığı etki, astsubay aracı maalesef. O yüzden de üretmiyorlar. Adamlar çok çok üstün teknolojiyle müthiş araçlar üretebilir(hatta 1-2 üretiyorlar YouTube ve bayilerdeki ekranlarda görüyorum) ama kimse binmez. Yine premium markaların gerisinde kalır. Çünkü Renault. Filo aracı. Alt sınıf aracı.
0
westblack
(27.10.20)
coupe'ların tasarımı farklıdır, coupe'lara taktığın parçaları diğer araçlarında kullanamazsın bugün megan'ın parçasını clio'ya oradan talisman'a vs taksan iki makyaj yapsan sırıtmaz ama coupe'larda bu işlemiyor.

bu sebeple coupe'lara özel parça siparişi vermen lazım bu masraf demek aynı zamanda fiyatta da çok yukarı çıkamıyorsun ve satın alacak kişi sayısı da az yani baya tehlikeli bir iş aslında coupe üretmek

ya zarar edeceksin yada elinde kalacak

marka prestiji için düşük zararda yapmakta fayda var o sebeple çoğu firma coupe üretmez.

golf için bir kalıp yaptırırsın 300keuro 1milyon adet ürün alırsın, yedek parça satarsın diğer modellerinde kullanırsın

coupe için bir kalıp yaptırırsın 500keuro 10.000 adet belki üretirsin, yedek parça belki satarsın. tek model için geçerli.
0
duyurukullanıcısı
(27.10.20)
sport suç gereksiz bir model. suv'ların bir çok avantajını (geniş ve ferah alan, geniş bagaj, yüksek taban) çöpe atıp, sportif ve büyük görünen ancak ne sportif, ne de büyük olan bir araç yaratıyorsun. gerçek hayattaki kullanımı ve pratikliği yeterli değil, e pazarda çok talep de olmayınca bu pazar biraz tıkanık kalıyor.
benim bildiğim bir çok model var, mesela audi q3 sportback var müthiş bir araç, ancak dediğim gibi yukarıdaki problemleri taşıyor. suv'dan ziyade yüksek bir hb gibi duruyor artık.

Cooper ile aynı şeyleri yazmışım, neyse :)
0
roket adam
(27.10.20)
(11)

işçi çıkarmak

isimsiz uye
bir ustamız var. ilk iki hafta çok güzel başlamıştı işe, ardından yavaş yavaş boşlamaya başladı. şu an varlığı yokluğu bir. her akşam alkol ve geç yatma problemi var. bu da işine yansıyor. dün, mesaiye başlayacağı saatten yarım saat önce mesaj atmış "acil işim çıktı gelemeyeceğim" diye. pazar günü d
bir ustamız var. ilk iki hafta çok güzel başlamıştı işe, ardından yavaş yavaş boşlamaya başladı. şu an varlığı yokluğu bir. her akşam alkol ve geç yatma problemi var. bu da işine yansıyor. dün, mesaiye başlayacağı saatten yarım saat önce mesaj atmış "acil işim çıktı gelemeyeceğim" diye. pazar günü de restoran sektörünün en fazla iş yaptığı gün. o olmadığı için bütün işler aksadı. daha evvel de yapmıştı birkaç defa aynı hareketi. işe geldiğinde de devamlı uykulu ve yorgun bir izlenimi var. son bir aydır tek yaptığı yeşillik-domates doğramak ve kebap yapmak. günlük 170 tl para veriyoruz. yarısını bile haketmiyor.

her neyse, esas sorun şu ki ben bu adamı nasıl işten çıkaracağım? işten çıkarmak zaten zor bir şey, bir de kendisini de seviyorum. yani dükkana faydalı olamıyor. iş konusunda yanımda istemiyorum ama onu kırmak da istemiyorum.
0
isimsiz uye
(26.10.20)
soru resmi açıdan nasıl bir işlem yapılacak mı? yoksa işe yaramadığı ve hatta işe gelmediği halde işten çıkarma konuşmasını nasıl yapacağım mı?

durum böyleyse benim personelim olsa bir dakika düşünmem ve yarın gelme güle güle, der gönderirim. hiç uzatmaya bile gerek yok.
0
scudman1
(26.10.20)
@scudman1 sorun ikincisi
0
🌸isimsiz uye
(26.10.20)
Hayır kurumu işletmiyorsan maalesef bu şartlar altında seni daha fazla çalıştıramam diyeceksin.

Bir şans daha ister ve işine tutunur belki ama pek sanmıyorum tutunacağını. Tabii ki sen tanıyorsun adamı, konuş bakalım bi önce.
0
chicha_v2
(26.10.20)
uyardiniz mi? uyarmadiysaniz basina gelecekleri de belirterek uyarin, tekrarladigi durumda basina ne gelecegini bildiginden kendi hatasi oldugunu daha net anlar, aptal degilse kirilmaz. kirilirsa da yapacak bir sey yok o saatten sonra. muhim olan uyarmak yani bence.
0
lemmiwinks
(26.10.20)
ya zaten ekonomi berbat, canla başla çalışacak binlerce insan işsiz. uyarın, devam ederse direkt çıkarın bence.
0
rose parks
(26.10.20)
iki üç kere tutanak tut ve savunmasını iste yazılı olarak. işe gelmediği veya geç geldiği tarihleri şahitler ile tutanağa yaz.

seni ciddiye almıyor olabilir.
0
duyurukullanıcısı
(26.10.20)
Önce bir uyarın bence de. İşini önemsiyorsa toparlamaya çalışacaktır. Çünkü pandemi sürecinde yeni iş bulmak da kolay değil
0
nuevo
(26.10.20)
durumu izah et. kafanı toplamak için sana 20 gün ücretsiz izin veriyorum. kendi toparla öyle gel devam et işine de. Eşşek değilse durumu anlar zaten. 20 gün sonrada istifa dilekçesini al elinden gönder.

20 gün çalışmadan duracak hali yok. başka yerde çalışırsada senin gönderme hakkın doğuyor. yani işten çıkarmak yasaklandı ama daha beterine izin verdiler. "ücretsiz izin"
0
paudi
(26.10.20)
daha önceden uyardık. "birkaç gün dinlen, kafanı düzeltince gel" dedik. 3 gün sonra çıkıp geldi haber vermeden. hala aynı...
0
🌸isimsiz uye
(26.10.20)
tekrar "acil işim çıktı gelemeyeceğim" falan derse "bundan sonrada hiç zahmet etme gelmek için" deyin, sebebini sorarsa anlatırsınız sebeplerinizi.
0
amour fou
(26.10.20)
Madem sevdiğiniz bir insan, o zaman yalnız kalacağınız bir ortamda oturun konuşun, bir sıkıntısı, derdi mi var, belki yardımcı olabileceğiniz birşey vardır, belki hastası var, belki yakınını kaybetti. Yine de konuşmazsa işi aksatmasının yarattığı sıkıntıları gündeme getirirsiniz.
0
mikro patlama
(26.10.20)
(4)

Üniversite mezunları fabrika işçisi olarak çalışabilir mi?

havadakarada
Uzun zamandır işsizim. Artık kariyer kovalamak yerine fabrikada çalışmayı düşünüyorum. Aynı zamanda KPSS çalışırım. Birçok kişiden fabrikada universite mezunu çalıştırılmadığı, yasak olduğunu duydum. Var mı böyle saçma bir şey?
Uzun zamandır işsizim. Artık kariyer kovalamak yerine fabrikada çalışmayı düşünüyorum. Aynı zamanda KPSS çalışırım. Birçok kişiden fabrikada universite mezunu çalıştırılmadığı, yasak olduğunu duydum. Var mı böyle saçma bir şey?
0
havadakarada
(26.10.20)
yasak diye bir şey yok çalışır.
0
duyurukullanıcısı
(26.10.20)
Sana rahatlikla emir verip ezemeyecekleri icin almazlar. Islerine yaramazsin.

(Bkz: pozisyon icin fazla kalifiye olmak)
0
brkylmz
(26.10.20)
öyle bir şey yok da bazıları kabul etmiyorlar, üni mezunusun burada ne işin var gibisinden. ya da iş bulunca bırakırsın düşünceleri var.
0
rose parks
(26.10.20)
Mühendislik okuyup geçici olarak mavi yaka çalışan gördüm.
0
reactionic
(26.10.20)
(13)

Bu araba alınır mı? Ne masraf çıkarır? + Tavsiyeleriniz

kalifiye balta sapi
Arkadaşlar selam.Araba bakıyoruz. Bütçemiz 90.000 lira civarı. 7 aylık bir çocuğumuz var. Öyle eş dost akraba kalabalık gezen arabayı tıka basa dolduran tipler değiliz. Sürekli al sat yapıp değiştirmektense araba miadını doldurana kadar kullanıp öyle değiştirmeyi tercih ediyorum genelde.Sahibindende
Arkadaşlar selam.

Araba bakıyoruz. Bütçemiz 90.000 lira civarı. 7 aylık bir çocuğumuz var. Öyle eş dost akraba kalabalık gezen arabayı tıka basa dolduran tipler değiliz. Sürekli al sat yapıp değiştirmektense araba miadını doldurana kadar kullanıp öyle değiştirmeyi tercih ediyorum genelde.

Sahibindende şöyle bi araç bulduk: www.sahibinden.com

Genel olarak araçla ilgili görüşleriniz nedir? (Hem bu araç özelinde hem de Grand Vitara için)

Ekspertizinde şaftta boşluk, alt kısımda yağ kaçağı ve radyatör bağlantısında kırık var yazıyor. Tabi yağ kaçağının nerden olduğu filan da önemli elbet ama bunların tamiri ne derece mümkün ve bize ne kadar masraf çıkarır? (Tanıdık iyi bir usta bulma ihtimalim var gibi) Suzuki'lerin bakımları, parçaları filan pahalı mıdır? Ayrıca bu problemler beni aracın motorunun durumu hakkında şüpheye düşürdü. Adamları arayıp sorsak Allah'ın emri her şey mükemmel diyecek.

Son olarak, ilk paragraftaki bilgiler ışığında binek - SUV fark etmez, tavsiye edebileceğiniz bir araç var mıdır?

NOT: Çocuk olduğu için bagajı biraz daha geniş, büyükçe araçlar tercihimiz doğal olarak. Ayrıca daha yeni model, düşük kilometreli ama boş bir araç yerine biraz daha eski ama daha keyifli bir aracı tercih ederim. Ülkemiz gerçeklerini göz önüne alarak mümkün mertebe az yakan, serviste filan üzmeyen bir araç iyi olur tabi.

Teşekkürler şimdiden.
0
kalifiye balta sapi
(26.10.20)
328.000km otobüs almıyorsun araba alıyorsun.
0
killerbee
(26.10.20)
@killerbee ilk sahibi olduğum Mazda3'ü 270.000 km kullandım. Ne motorda ne otomatik şanzımanda hiçbir problemi yoktu. Ama tabi 328.000 de yüksek. Düşük km bakınca site Linea kaynıyor, iş için kullandım 1 sene, düşmanıma bile istemem.
0
🌸kalifiye balta sapi
(26.10.20)
bu kilometre ve kondisyondaki aracı ben olsam almazdım. dert sahibi olmak icin alınır ama. o bütçeyle octavia falan bulunursa alınabilir, devasa bir bagajı var, arka bölümü de çok geniş. vitara’dan büyüktür.
0
orient blue
(26.10.20)
328k'da araç sen 150k km yapsan olacak 500k araç

bir sorun çıkarmasa bile elinde kalır.
0
duyurukullanıcısı
(26.10.20)
@orient blue

Benim de aklımda Octavia vardı ama bütçeye uygun Octavia'lar genellikle km'si yüksek ve ağır hasar kayıtlı. Yoksa 1.6 dizel Octavia en mantıklı seçenek gibi.
0
🌸kalifiye balta sapi
(26.10.20)
tamam işte ilk sahibi olduğun mazdayı 277binde satmışın, şimdi kalkıp niye 330bin km lik araç alıyorsun, satılcak zamanı bile geçmiş.
0
killerbee
(26.10.20)
90’a aldın yaklaşık 10 bin de masraf çıkarır. Oldu sana 100. Masrafını baştan öde, 100 bine daha temiz bir araba bul. O kilometrede o ekspertiz raporlu hurdaya 90 bin verilmez yazık günah. Bir de Suzuki diyorsun yani. Servis diye bir şeyi yok markanın.
0
pass
(26.10.20)
Bu tarz araç bulman çok zor bu fiyata. Duster bile olmuş 120-130k

Ben olsam sw

SW Megane bakarım. Kullanmadan yorum yapmayın ama. Çok rahat ve kıvrak bir araç SW Megane(O fiyat bandına göre tabi). 2009-2010-2011 galiba modelleri. 90a bulunur mu bilmem ama o Aralık'ta bulunabilir belki.

Yere iyi basan bir araç. Güven veriyor. Normal Meganedan daha sportif gelmişti bana.
0
westblack
(26.10.20)
SW Megane tavsiyesi iyi, SW clio bile olabilir. 328 bin çok yüksek bir km, suzuki de öyle parçası servisi kolay bulunan bir marka değil. Başına bela olur. Yerinde olsam station wagon clio'lardan alırım, kocaman bagajı var.
0
roket adam
(26.10.20)
Hocam bu kilometre de dizel araba çok mantıklı değil onun yerine bu kilometre de bari benzinli alın daha az masraf çıkarırır. Bİzde bunun 1.6 benzinlisi var 307 binde henüz ne yağ ne su eksiltmesi var. Size tavsiyem 90 bin bütçe ile 2008 2009 toyota auris bakın derim. Biraz bagaj problem olur ama epey bir süre kullanırsınız. LPG ile gerçekten de az yakıyor.
0
spacevan
(26.10.20)
Benzinli 1,4 Corsa bakın. 100-140 bin km, 2008-2011 arası bulabiliyor olmanız lazım.
0
burfak
(26.10.20)
öncelikle galeriden araç almayın.

100bin civarına bravo önerebilirim, tek çocukla rahat rahat sığarsınız bagajı baya büyüktür.
www.sahibinden.com
0
nuisance
(26.10.20)
@killerbee
satmadım, orası biraz karışık daha kullanırdım ama nasip olmadı. Kastettiğiniz şeyi anladım tabi ki, km'si daha düşük araçlara bakıyorum. Japonlar genelde sorunsuz ve uzun ömürlü oluyor ama ne kadar km o kadar risk.

@westblack & @roket adam
Teşekkürler tavsiyeler için. SW araba severim aslında tip ve kullanışlılık olarak. Ülkemizde pek tutulmuyor olması çok saçma bence.

@spacevan
Teşekkürler tavsiye için, Toyota da bakmıştım ama Auris'te bagaj sıkıntısı olabilir diye hiç aklıma gelmemişti açıkçası.

@burfak
Size de tavsiye için teşekkürler. Bakalım Corsa da.

@nuisance
1 sene Linea kullandıktan sonra resmen Fiat markasından soğudum ama haklısınız, her Fiat da aynı değil.
0
🌸kalifiye balta sapi
(26.10.20)
(11)

tıp bilimi neden tedavi üzerine kurulu?

Tochinoshin
Neden doktora gidip "kemiklerim kırılmasın diye platin taktırmak istiyorum." diyemiyoruz? Sağlıklı bir insanın daha sağlıklı olmasıyla neden ilgilenmiyor tıp?
Neden doktora gidip "kemiklerim kırılmasın diye platin taktırmak istiyorum." diyemiyoruz? Sağlıklı bir insanın daha sağlıklı olmasıyla neden ilgilenmiyor tıp?
0
Tochinoshin
(26.10.20)
amac zaten orijinalini korumak en iyi hali ilk hali.
0
turbo sadık
(26.10.20)
platin tedavisi sonrası kemik daha sağlam olmuyor, yukarda da dendiği gibi orjinaline bir tık daha yakın oluyor. zaten tedavi gören kemiklerde genelde kireçlenme riski oluyor.
0
prodeq
(26.10.20)
Tıp bilimi bana sorarsanız etik sebebi ile şimdiye kadar tedavi alanına yönelmiş. Birincisi tüm tedaviler bulunmuş değil, ikincisi tüm hastalıklar bitmiş değil. Yine de sadece bununla sınırlı aslında değil, estetik cerrahi de tıbbın içerisinde bir alan biliyorsunuz. Hatta genetik içerisinde yapılan yeni genom çalışmaları da tam olarak söylediğiniz bakımdan daha iyiye ait çalışmaların yapıldığı bir kulvar ancak tam olarak etik tartışmaların göbeğinde. Sadece sarı saç mavi göz olmasına gerek yok, örneğin meme kanseri olmayacak bir çocuk ortaya çıkarmak istediğinizde artık bunu yapabiliyorsunuz lakin bu hem tanrıcılık oynamakla eşit görülmekte bir kesim tarafından hem de erişebilen, erişemeyen kitleler arasındaki hali hazırda bile varolan sosyo-ekonomik farkı gelecek jenerasyonlarda misliyle büyütecek olduğundan tartışmalrı bulunmakta. Yine de bu çalışmalar artık yapılıyor çünkü çoğu ülkenin bu konuda bir yasal düzenlemesi olmadığı gibi, genom çalışmalarını teknik okarak artık evinize internetten sipariş verdiğiniz kitlerle bile yapabiliyorsunuz.
0
shadowelves
(26.10.20)
verdiğiniz örnekten yola çıkarsak; daha basit ve risksiz şekilde halledilebilir çünkü. platin takma zahmetine girmeden koruyucu giysi (kask, korumalı pantolon vb) giyebilirsiniz. tıp vücudun kendini onaramadığı yerde devreye giriyor. sağlam olanı daha sağlam yapmaya çalışmak ayrı bir konu.

bir de platin takınca daha sağlam olmuyor vücut +1
0
orient blue
(26.10.20)
çünkü platin taktırma sürecinde sen bir risk alıyorsun.

kolun kırılmış platin takılacak durumunda sen zaten çok kötü durum ile az riskli durum kararındasın

sağlıklı kol mu riskli platinli kol mu? sorusunda platin dersen zaten sen de bir sorun var.

Sağlıklı bir insanın daha sağlıklı olmasıyla neden ilgileniyor tıp. Türkiye'de ilgilenmiyor.

hasta ol gel diyor.
0
duyurukullanıcısı
(26.10.20)
koruyucu tıp var o düşünceye en yakın. onun dışında her müdahale risk taşıdığı için "zarar verme" ilkesine ters. (bkz: Primum non nocere )
0
not dark yet
(26.10.20)
o zaman tüm uzuvları kestirip protez kullanalım. çünkü artrit veya kırılma tehlikesi var. yapay kalp takalım. büyüme riski var. vs.vs.

diz ve kalça protezlerinin ömürleri bile 20-25 sene. orjinali kadar da iyi değil.
0
sutlu nescafe
(26.10.20)
microfiction
(26.10.20)
Sanırım verdiğiniz örnek sorduğunuz soruya uygun olmamış.
Yukarılarda denildiği gibi koruyucu hekimlik gündeme yeni yeni gelmeye başlıyor. Hatta bunu bırakın çoğu hastalığı semptomatik tedavi edip gönderiyor doktorlar. Bu hastalık neden oluşmuş, bir daha oluşmaması için neler yapmak gerekir pek ilgilenmiyorlar.
0
prizmatik
(26.10.20)
Sebebi de eskiden tıp fazla gelişmemişti, meslek bu şekilde oturmuş, şimdi de isteseler bile yoğunluktan bu şekilde çalışmak zorundalar muhtemelen.
0
prizmatik
(26.10.20)
çok detaylı cevap için; soner yalçın'ın kara kutu kitabı..

kısa cevap; çünkü para koruyucu hekimlikte değil tedavi tarafında da ondan.. kimse hasta olmazsa kime sokacaklar bu milyar dolarlık ilaçları, hastaneleri, ameliyatları vs.
adamların dini imanı koruyucu tıbbı bitirmek olmuş. sen hasta ol öyle gel bana diyorlar. hee malesef tüm tıp fakülteleri bu zihniyet tarafından kuşatılmışve zaptedilmiş durumda. doktorların da işine geliyor bu durum. yoksa onlarda bol sıfırlı maaşlarını kaybedeler.

yani özetle bunlar için win win durumu var.
0
ada meltemi
(26.10.20)
(5)

10 seneden eski bilgisayara SSD takarsak?

namidigerkokuc
AutoCAD, solidworks gibi uygulamalar çalışır mı, kaldırır mı? 120 GB SSD almayı düşünüyorum
AutoCAD, solidworks gibi uygulamalar çalışır mı, kaldırır mı? 120 GB SSD almayı düşünüyorum
0
namidigerkokuc
(21.10.20)
ssd veri okuma hızını arttırır.

veri işleme hızı işlemci,ram ve grafik kartı ile ilgili.
0
duyurukullanıcısı
(21.10.20)
ram takviyesi daha fazla fayda sağlar.
0
sutlu nescafe
(21.10.20)
11 senelik bilgisayarıma. ssd + ram takviyesi yaptım. i3 işlemcili. eski nesil. şu anda ps, adobe audition vb. programlarda çılgın atıyorum ama profesyonel düzeyde çılgın atmak değil. sağlıklı kullanabiliyorum yani.
0
iddaaci
(21.10.20)
Solid için ekran kartına ve ram'e de ihtiyaç olur.
0
himmet dayi
(21.10.20)
Solidi bilmem ama autocad zaten çok bileşen isteyen bir program değil, ben ssd takmadan önce bile 8-10 senelik laptopumda 16 GB ram ve 2.10 ghz tırt bi işlemciyle çalışıyordum. SSD ile uçuyor bile.

Edit: Tabi ukalalık etmiş olmayayım, ben çok düşük boyutta inşaat projeleri için açıyodum autocadi. Çok daha büyük dosyaşarda açılma ve kaydetme süreleri uzayabilir.
0
John Bloor
(21.10.20)
(19)

30 yaşında tıp okumak

Sakinolmamlazim
kendimi bildim bileli tıp okumak istiyorum ama olmadı bir türlü.30 yaşında tıp fakültesi için hazırlanmak saçmalık mı?
kendimi bildim bileli tıp okumak istiyorum ama olmadı bir türlü.

30 yaşında tıp fakültesi için hazırlanmak saçmalık mı?
0
Sakinolmamlazim
(21.10.20)
Ben tıp okumanın ve bitirmenin tam sürecini birkaç gün önce öğrendim, aile hekimi olmayı amaçlamıyorsan olmaz o iş 50 yıl falan sürüyor.
0
angelus
(21.10.20)
Hayır asla değil! Kendinizde o azmi ve potansiyeli görüyorsanız okuyabilirsiniz elbet.
0
halitkin
(21.10.20)
hayir. okuybiliriniz. yas sadece sayidir.

ancak doktor maaslarina bakinca, harcadiklari o cabaya degmedigini dusunuyorum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(21.10.20)
Özellikle de devlet hastanelerinde kaç kişi hocaların yaşı ve deneyiminden haberdar muayene olmadan önce?

Bana saçmalık gibi gelmedi, peşinden gidin.
0
edaddy
(21.10.20)
Tıp puanları yüksek. Temeliniz yoksa ilk seferde kazanmak zor. Ama severek yapabileceğiniz bir meslekse saçmalık değil.
0
dissendium
(21.10.20)
Saçmalık değil okumanın yaşı olmaz yaş sadece rakamdan ibarettir bazen.
0
acebi
(21.10.20)
büyük ihtimal ile sıfıra yakın sosyal hayatın olucak 5. yılda sen 35 aynı dersi aldığın kişiler 23 olucak. iletişim kurmakta zorlanmam diyorsan sorun yok.

şimdiki siemens health'in almanya'da bir yöneticisi var adam hindistanlı. ailesi çok fakir olduğu için tıp'da okuyamamış elektronik mühendisi olmuş sonra para biriktirip 32 yaşında tıp okumuş.

şimdi siemens'in beyin takımını yönetip tıp sektörüne patent üretiyor.

yanlış anlamaz isen adam artisliğine okumamış yani adam için bu bir yaşam tarzı. zaten hayatı tıp.

ben mesela 100 kere dünyaya gelsem bir kere tıp okumam. o derece uzak konu bana.
0
duyurukullanıcısı
(21.10.20)
yurtdışında hem kariyer değişimi hem de tıp fakültesinin ikinci bir fakülte olarak okunması sebebiyle çok yaygın görülüyor 30'larında tıp öğrencileri.
ama tabii burası türkiye. insanların belli şartlanmaları var. üniversiteler yüksek lise kıvamında ve yetersiz oldukları için "bir an önce mezun ol, iş bul, evlen" zincirinin bir parçası. çok az kişi okuduğu bölümü gerçekten içselleştiriyor.
bunu yapabileceğinize inanıyorsanız buyrun okuyun bence.
0
not dark yet
(21.10.20)
Hiç mantıklı değil. Sen bitirene kadar tıp mezunlarının durumunun ne olacağı belli değil. Özel üniversitelerin yeni hedefi Tıp. O kadar okuyup da hekimlik yapma fırsatı bulamayabilirsin.

Bir de şu ekonomik krizde genel anlamda okumak eğer ki çok başarılı değilsen mantıklı değil.
0
rene
(21.10.20)
hiç mantıklı değil. her şey zamanında güzel. okumanın yaşı yoktur doğru ama bu yaştan sonra tıp okumak hem ruhen hem de zihnen insanı çok yıpratır.
0
koela
(21.10.20)
İngilizceniz ve fen bilimleriniz çok iyi ise italyada aynı türkiyedekine benzer yabancı öğrenci sınavı var. Onunla ücretsiz ingilizce tıp eğitimi alıp bologna gibi üniversitelerde okuyabilirsiniz. Hem köklü ve dünyada sıralamaya girmiş hem avrupa diploması veren bir yerde okumak (ingiltereye gidip doktorluk yapmak mesela) çok daha mantıklı. Tabi orada geçiminizi idame ettirecek iş ya da hazır para da lazım.

eksisozluk.com
0
Unde bach canim
(21.10.20)
Ben 30 yaşındayım fizik tedavi ve rehabilitasyon kazandım bizim bölümde de bir kadın 41 yaşında o da kızı liselere giriş sınavına hazırlanırken ben örnek olmak adına hem de birlikte çalışmak adına sınava girmiş kazanmış. Yani yapabilirsiniz istedikten sonra hersey olur.

Yalnız zor. Hani bi noktadan sonra kafam almıyor o yüzden biraz zor olabilir
0
fıytfıyt
(21.10.20)
Bana mantıklı gelmiyor ya. Şimdi bu sene hazırlansan anca seneye başlayacaksın, yaş oldu 31. İntörn olduğunda 35'i geçeceksin, yeri geldiğinde 36-40 saat çalışman gerekecek. 24-25'te beden kaldırıyor da 36-40 yaş arasında kafayı sıyırabilirsin bence. Vücut yeter ulan ben 20'li yaşlarda değilim diyebilir.
0
noluyo yaa
(21.10.20)
"okumanin yasi yok" palavradan baska bisey degil. okursun ama sonunda bir cacik olmaz, kendini tatmin edersin o kadar.

Ustune ekleyerek gitmen lazim. Eger simdiye kadar yaptigin seyin ustune tip ekleyince ortaya bulunmaz hint kumasi cikacak ve sen koseyi donecek isen, kendinde de dayanma gucunu goruyorsan girilir. Yoksa duz prastisyen hekim olmak icin 30'dan sonra
yapilmaz.
0
cooperr
(21.10.20)
Okursun gayet de güzel ve keyifli olur ama her şeyin bir bedeli var. Ailen çocuğun varsa etkilenir, özel hayatın etkilenir. Yurtdışında okumak daha iyi olabilir
0
iwillsee
(21.10.20)
tip fakültesinde asistanlik yaptim, neden tip diye sordugum da en cok gelen 3 cevap, parasi iyi, gercekten tibba ilgisi olanlar, ailesi doktor olanlardi. cok zor bir bolum ders yuku cok fazla, gercekten istiyorsan yaparsin. yoksa durulacak bir bölüm degil, ki normalde doktorlari pek sevmezdim, egitimi görünce saygim kat kat artti.

baska bolumlere de bakabilirsin. doktor olmmazsin ama tip alaninda calisirsin.
0
durgunfoton
(21.10.20)
Bu yola girin bence 36 yaşında biter. Çok guzel
0
konsomatrix
(21.10.20)
asistanlık sırasında birbirlerine insanca davranmıyorlar. tertipçilik var resmen. yaş orada sorun olabilir. kendinden 10-12 yaş küçüklerden fırça yemek.
0
screamshot
(21.10.20)
50 küsür yaşında hukuk fakültesi bitiren tanıdığım var.
Şimdi bu insan çevresini dinlese ne işin var diyeceklerdi. Otur oturduğun yerde diyeceklerdi. Bu yaştan sonra okumak zor diyeceklerdi. Sen yaşına uygun davran diyeceklerdi.

Bunları dinlese çoktan emekli modunda yaşıtları gibi boş boş takılacaktı.

Yani insan isteyince yapar. Ama bahsettiğiniz durumdaki isteğin çok büyük olması lazım ki maddi ve manevi yükünü kaldırabilin:)
0
anten
(22.10.20)
(11)

Bozulmuş 120 GB harddiskin içindekileri kurtarmak için 100 lira

namidigerkokuc
istediler. Sizce çok para mı
istediler. Sizce çok para mı
0
namidigerkokuc
(21.10.20)
Piyasayı bilmiyorum ama 100 lira para değil artık. Bilgilerin önemine göre bedavadan hallice geldi bana.
0
kalifiye balta sapi
(21.10.20)
Kurtarabilecekse bedava. Denemek içindir ama o bence
0
kisa
(21.10.20)
100 liraysa muhtemelen kurtaramayacaklardır. çünkü bu işi gerçekten yapabilenler bu paralara yapmıyor. mydisk, golddata gibi işi veri kurtarma olan yerlere git eğer bilgiler önemliyse.

o adamlara diskini verme çünkü başarısız olan her kurtarma girişimi diskteki dosyalarınla arandaki mesafeyi daha çok açar.
0
alperz
(21.10.20)
Bu iş için biraz az para.
0
fever
(21.10.20)
rastgele dosyaları çıkarıp bunlar çıktı sadece demesinler?
0
duyurukullanıcısı
(21.10.20)
100 liraya bu işi yapabileceklerine pek inanmadım.
0
allah yazdiysa bozsun
(21.10.20)
Fiyat uygun ama veriler ne kadar sağlam geri gelir o biraz zor .
Siz hepsi yerine işimize yarayacak türde belli formatlarda (jpg, docx,xlsx pdf gibi)ki verileri isteyin ki iş fazla uzun sürmesin.
0
Erva
(21.10.20)
Ofiste yanan bir disk için 4-5yıl önce 4000 tl istemişlerdi.
Oradan hesap edin ucuzluğunu ve güvenilirliğini:)
0
anten
(21.10.20)
konetsu +1 nasıl bir bozulma. burası önemli.
0
belkider
(21.10.20)
Evet yapılamadı maalesef:D
0
🌸namidigerkokuc
(21.10.20)
harddiski tamir edip içindeki verileri kurtardım ayağı mı yapacak? yoksa çalışan hdd'den gerçekten veri mi kurtaracak? asıl sorulması gereken bunlar.

100 lira çok az rakam zaten veri kurtarmak için.
0
false pretension
(21.10.20)
(10)

Arkadaşım sebepsiz yalanlar söylüyor

goklerdengelenkarar
Selam millet. İlginç bir durum var.Çocukluk arkadaşım herhangi bir mecburiyeti, getirisi ya da başka bir sebebi olmadığı halde (ki bu hallerde bile yanlış) yalanlar söylüyor veya palavra atıyor.Örneğin arabamla gidiyorum. O da evinden yola çıkmış, sokağından çıkıyor ve arabasıyla önüme düşüyor. Gide
Selam millet. İlginç bir durum var.

Çocukluk arkadaşım herhangi bir mecburiyeti, getirisi ya da başka bir sebebi olmadığı halde (ki bu hallerde bile yanlış) yalanlar söylüyor veya palavra atıyor.

Örneğin arabamla gidiyorum. O da evinden yola çıkmış, sokağından çıkıyor ve arabasıyla önüme düşüyor. Gideceğimiz yerde arka arkaya gidip park ediyoruz. Arkasında olduğumu fark etmiyor. Ne yapıyorsun falan diye sorduğumda "ne yapayım, çıktım yola polis çevirdi biraz tartıştık şunu şunu dedim, polis de bana bunu dedi" falan diyor. e yaşanmadı bu. o fark etmedi ama yol boyu önümdeydi.

Çalıştığı yerde patronu arkadaşım. Mesela benim arkadaş bana diyor ki "bizim patron araba alacakmış, geçen gittik araba baktık ona. şöyle oldu böyle oldu". ben de adama diyorum ne yaptınız araba aldın mı sonunda? adam da bana diyor ki ne arabası o nereden çıktı?

Veya fırına gidip ekmek alıp geliyor. Fırıncıyla ilgili komik diyalog kuruyor kafasında ve onu yaşanmış gibi anlatıyor.

Böyle böyle şeyler. Bu bir psiokolojik rahatsızlık değil midir? Nasıl yardımcı olabilirim ona bu konuda?
0
goklerdengelenkarar
(21.10.20)
Twitter kullanıyor mu
0
namidigerkokuc
(21.10.20)
Mitomani
0
elorelia
(21.10.20)
Aynısı benim liseden bir arkadaşım. 15 yıldır en samimi arkadaşım kendisi. İyi günde kötü günde hep yanımda ama söylediği yalanlara artık tahammülüm kalmadığı için araya mesafe koymak zorunda kaldım. Huylu huyundan vazgeçmez çünkü.
0
heidi'nin dedesi
(21.10.20)
Ya boyle insanlar hep var her yerde var. Benim de hayatimin hemen her doneminde oldu en az bir tane. Su an da var. İsin garibi mesela artik bozuyorum "olum ben de oradaydim lan ne salliyosun haahahah soyle soyle oldu iyi salladin ha" diyorum kafasini cevirip baska bir konuya geciyor asiri garip.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.10.20)
7 yil onceki duyurumu hatirlatti eksiduyu.ru
0
neck_and_neck
(21.10.20)
Büyük ihtimalle hayatını çok sıkıcı bulduğu için renklendirmeye çalışıyordur.
0
SiyamkedisiZorro
(21.10.20)
benim de var böyle 2 arkadaşım.değişik değişik hikayeler yazıyorlar kafalarında.seviyorum da kendilerini.he deyip geçiyorum artık.
0
drako
(21.10.20)
böyle insanlarla direk sonlandırıyorum ilişkimi.

yarın başka birine benim hakkımda bir yalan anlatmayacağının garantisi yok.
0
duyurukullanıcısı
(21.10.20)
Arkadas grubumuzda bir mitoman vardi. Acima duygumuzu kullanarak surekli sempatimizi topluyordu. Isin komigi bize zarar veren bir davranisi da yoktu (Gruptaki bazi kizlara yuruyordu ama o da dert degil herkes yapiyor), sadece surekli onun iyiligi icin endise duyuyorduk. Bir noktada insanlar notlarini karsilastirip yalanlarini detayli bir sekilde cikarinca gruptan attik.

Hala arada acikli mesajlar yaziyor gruptakilere, sallamiyoruz.

Ikinci mitoman baska bir arkadas grubumuzdaydi. O da ilki gibi zararsizdi ama bi ara Amerika'ya gidiyorum diye milletin elektronik siparislerini topladi, paralarini aldi sonra memlekete dedesinin yanina gittigi ortaya cikinca bazi arkadaslar dolandiriciliktan mahkemeye verdiler. Gotum gotum odedi paralari geri.

Kisasi, mitomanla ugrasilmaz. Uzucu ama kesip atmak lazim hayattan.
0
cleric
(21.10.20)
Yalan derken fikra gibi mi anlatıyor. Ciddi mi ? Ciddiyse selamı sabahı kes.

Yalan söyleyen insanla dost olunmaz . Zorunda değilsem selam bile vermek istemem .
0
ycaycayca
(21.10.20)
(4)

Merkez bankası faiz tahminleri

Kahir ekseriyet
Perşembe günkü toplantıda faiz artırılır mı, ne kadar artırılır, dövizin tepkisi ne olur, döviz tüm bunları zaten fiyatladı mı? Tahminleri alalım.
Perşembe günkü toplantıda faiz artırılır mı, ne kadar artırılır, dövizin tepkisi ne olur, döviz tüm bunları zaten fiyatladı mı? Tahminleri alalım.
0
Kahir ekseriyet
(20.10.20)
200-250 puan artırılır. Dövizin yükselişini durdurmaz. Aylar önce yapılması gereken hamleler yeni yapılıyor. Kur uçtu gitti, faiz maiz hikaye artık.
0
halitkin
(20.10.20)
150
0
Mistyimage
(20.10.20)
dövizi tutabilmek için o kadar saçma sapan hamleler yapıldı ki elde kaynak kalmadı. hem faiz artacak hem döviz hem de enflasyon. bir yıl önce sadece faiz artsaydı en azından döviz ve enflasyon ile uğraşmayacaktık.

200 rahat diyorum ben.
0
duyurukullanıcısı
(20.10.20)
250
0
false pretension
(20.10.20)
(6)

Borsa konusunda yardımcı olabilecek var mı?

ÇOLAK
Borsa üzerinden işlem yapmak istiyorum ancak tam olarak nereden başlayacağım konusunda fikrim yok. konuyla ilgili bilgisi olan ve tavsiye verebilecek birileri varsa sevinirim.
Borsa üzerinden işlem yapmak istiyorum ancak tam olarak nereden başlayacağım konusunda fikrim yok. konuyla ilgili bilgisi olan ve tavsiye verebilecek birileri varsa sevinirim.
0
ÇOLAK
(20.10.20)
Burgantrade
0
Mistyimage
(20.10.20)
Kullandığın bankanın yatırım hesabı var ise oradan bi hisse senedi hesabı açabilirsin.

Ben YKB kullanıyorum. Hesap açarken sana bir anket yapılacak. O ankette özellikle hisse alım satımına hiçbir bilgim yok dersen hesap açmana izin vermez. Az ya da orta seçeneklerini kullan.

Sonrasında al/sat bölümünden emir vererek hisse alıp bankanın uygulamasından takip edebilirsin.

YKB'nin ayrıca yatırım dünyam uygulaması ve web sayfası mevcut. Ben işlemleri ordan yapıyorum. Anlık takip de mümkün. Investing gibi siteler 15 dakika gecikmeli veri sunar.

Ancak tavsiyem, hiç bilgin yok ise yatırım sitelerinden birinden sanal portföy oluşturup (Yatırım Dünyam'da var) oradan deneme yaparak başlaman. Aksi halde kaybedersin. Çok farklı dinamikleri var.
0
himmet dayi
(20.10.20)
en az 6 kitap bitir mahfi hoca mikro makro vb.
bilanço nasıl okunur öğren.

yaklaşık 6-8 ay çalıştıktan sonra belki başlayabilirsin.

onun dışında başlarsan kumar. iddaa'dan at yarışından farkı yok.
ytd.
0
duyurukullanıcısı
(20.10.20)
burada bu soruyu soruyorsan, hiç acele etme. önce biraz öğren.
0
fever
(20.10.20)
Teknik analiz öğrenip öyle girmenizi tavsiye ederim.
0
sta
(20.10.20)
Yapı kredi vs. bulaşma. Hem iki kat komisyon ödersin hem de canlı ekranın olmaz
0
Mistyimage
(20.10.20)
(2)

Dünyanın'en anlaşılmaz metni

ElfElf
Frmtrde okumuştum galiba dünyanın en anlaşılmaz metni diye geçiyordu.o gün okuduklarımı hatırlayamıyorum ama soyut birşeylerden bahsediyordu ve bu nedenle anlayamayacağım'izi iddia ediyordu. Yabancı bir dilden çeviridir muhtemelen. Bu metni anlamaya çalışmayarak kendi zekamızı küçümsüyor'uz bence tü
Frmtrde okumuştum galiba dünyanın en anlaşılmaz metni diye geçiyordu.o gün okuduklarımı hatırlayamıyorum ama soyut birşeylerden bahsediyordu ve bu nedenle anlayamayacağım'izi iddia ediyordu. Yabancı bir dilden çeviridir muhtemelen. Bu metni anlamaya çalışmayarak kendi zekamızı küçümsüyor'uz bence türkler olarak. Bu metni yeniden görüp anlamak istiyorum. Boylece yıllar önce cesaret edemediğim şey konusunda kendimle girdigim iddiayı kazanacağım. Her neyse metinde bol bol k harfi geçtiğini hatırlıyorum. Bu da bir yanıltmaca idi. Kelimeler birbirine ne kadar benzerse insan okumaktan o kadar cabuk pes eder.

Bu metni bulamayacağınızı ben de biliyorum ille ki.
Ama bunun gibi ilk bakışta çözmemizin zor olduğu başka uzunca bi metin de olabilir...paylaşırsanız hep biRlikte çözmeyi ve'yorumlamayı deneyelim. :))
0
ElfElf
(19.10.20)
codex seraphinianus olabilir mi?
0
nahtoderfahrung
(19.10.20)
ben 24 yaşındayım ve 44 yaşında bir dul bayanla evlendim. kendisinin de 25 yaşında bir kızı var. babam ise bu kız ile evlendi. böylelikle babam, karımın kızı ile evlendiği için damadım olmuş oldu. bunun üzerine kızım da babamla evlendiği için üvey annem olmuş oldu. hanımımın ve benim geçen sene bir oğlumuz oldu. oğlum hanımımın kızının erkek kardeşi oldu, aynı zamanda babamın da eniştesi. bir de üvey annemin erkek kardeşi olduğu için dayı oldu. anlıyacağınız benim oğlum benim dayım oldu. babamın eşi sene sonunda dünyaya bir erkek çocuğu getirdi. o babamın oğlu olduğu için benim de erkek kardeşim, ve de kızımın oğlu olduğu için de torunum. yani ben torunumun erkek kardeşiyim. ayrıca bir annenin evladının babası eşi olduguna göre ben de eşimin kızının babasıyım ve kızımın erkek çocuğunun erkek kardeşiyim. kısacası kendimin büyükbabasıyım
0
duyurukullanıcısı
(19.10.20)
(5)

harddisk onarma yazılımı mac

duyurukullanıcısı
windows bilgisayarım çok yavaş açılıyor açılınca da sadece fare gözüküyor 1-2 saat bekleyince windows geliyor harddisk te sorun var belli kiwin bilgisayarımdan harddisk i çıkardım sata kablosu ile mac'e bağladım.mac üzerinden harddiski nasıl repair edebilirim?mac'in first aid i çalışmıyor.
windows bilgisayarım çok yavaş açılıyor açılınca da sadece fare gözüküyor 1-2 saat bekleyince windows geliyor harddisk te sorun var belli ki

win bilgisayarımdan harddisk i çıkardım sata kablosu ile mac'e bağladım.
mac üzerinden harddiski nasıl repair edebilirim?

mac'in first aid i çalışmıyor.
0
duyurukullanıcısı
(18.10.20)
Dosyalarını yedeklemeyecek misin ?
Yoksa problem çıkar
0
Erva
(18.10.20)
dosyaları yedekleyemedim.

mac var elimde,

win'den çıkan harddisk var
harici harddisk var

mac harici harddisk e dosya yazmamı kabul etmiyor format gereği. harici harddiski formatlayamıyorum içindeki dosyalar gereği

win harddiski ve harici harddiski mac'e taktığımda win harddiskinden harici harddiske yedekleme yapacak programı da bulamadım.

mac'in kendi yazılımları da çalışmıyor. diskte hata var diyor tekrar başa dönüyor.
0
🌸duyurukullanıcısı
(18.10.20)
Disk yavaşta olsa çalışıyor ise herhalde bir format yeterli olurdu sanırım sistemin hızlanması için. ayrıca sistemi ram ve SSD olarak yükseltme yaparsan hız büyük oranda farkedilir
0
Erva
(18.10.20)
ya yüklediğim programları bir daha download vs uğraşmak istemiyorum. bios'tan vs hızlı bir şekilde scandisk vs yapabilir miyim? mac üzerinden yapamadım.

arkadaş mac üzerinden harddisk repair yapan program bulamadım ya.
0
🌸duyurukullanıcısı
(18.10.20)
eğer mac diski windows pcye bağlayabiliyorsan hdtune ile tarama yaptır. bad sector vs. olabilir. zaten ona da yapacak pek bir şey olmuyor.
0
sutlu nescafe
(18.10.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.