spinoza
HSBC kredi kartı sahibi bir adamım. Son ayın ekstresi de diğerleri gibi teğet geçmedi:) ve bir kısmını peşin geri kalanını da tam olarak anlayamadığım ama rahat bir şekilde zorlanmadan ödedim. Bankamatikten borcun bir kısmını peşin ödedim. Ardından neler yapabilirim diye bankanın internet şubesinden
HSBC kredi kartı sahibi bir adamım. Son ayın ekstresi de diğerleri gibi teğet geçmedi:) ve bir kısmını peşin geri kalanını da tam olarak anlayamadığım ama rahat bir şekilde zorlanmadan ödedim. Bankamatikten borcun bir kısmını peşin ödedim. Ardından neler yapabilirim diye bankanın internet şubesinden araştırırken kredi kartı borcu ödeme segmesini seçtim ve orda karşıma hiç para yatırmadığım hesabım ve kredi kartı borcumun kalanını gösteren bir sayfa çıktı. Sıfır lira bakiyesi olan hesabımda 500 lira para çekme limitim varmış. ben de bunu kredi kartı borcumu ödemek için kullandım. sonuçta borcu kapattım ama tam olarak olan biteni anlamadım? kredi mi çekmiş oldum? bunun faizi ne kadardır, son ödemesi ne zamandır?
0
Kredi kartından nakit avans çekmişsin anladığım kadarıyla. Normal harcamaya göre faizi çok yüksektir ama zamanında ödersen pek sorun olmaz. Haa ödemezsen asıl problem o zaman başlıyor çünkü nakit avansın faizi katlanıyor. Haberin ola.
0
bankada bulunan hesabınıza kmh (kredili mevduat hesabı) tanımlanmış. anaparanın son ödeme tarihi diye bir tarih yok size bağlı ama faiz oranı diğer kredilere yüksektir yani acil durumlar haricinde kullanmanızı tavsiye etmem. faizini ise her ayın son veya sonraki ayın ilk günü yatırmanız gerekir. 500.-TL çok yüksek bir rakam değil 20-30 lira gibi bir faiz tahakkuk eder ama ben bir an önce yatırmanızı tavsiye ederim. ve yatırırken ay sonundaki faizi de düşünerek yatırın mesela dün 500 lira çektiniz ve bugün yatıracaksanız birkaç lira fazla yatırın
0
asetaldehit
rock müzik deyince aklınıza gelen en baba isimler, gruplar nelerdir? sözlüğümüzün rock müziğe eğilimi ne yöndedir? şöyle zevkinize hitab eden grup ve kişileri benimle paylaşırsanız çok memnun oluurm. hem de sourberryde size geri döner. esirgemeyiniz efendim...
rock müzik deyince aklınıza gelen en baba isimler, gruplar nelerdir? sözlüğümüzün rock müziğe eğilimi ne yöndedir? şöyle zevkinize hitab eden grup ve kişileri benimle paylaşırsanız çok memnun oluurm. hem de sourberryde size geri döner. esirgemeyiniz efendim...
0
şurdaki liste de mesela sözlüğün eğilimi için fikir verebilir:
www.last.fm
benim aklıma led zeppelin geldi ama mesela ilk.
www.last.fm
benim aklıma led zeppelin geldi ama mesela ilk.
0
elbette tarzları tam olarak rock diye tanımlanamaz ama sayayım ben yine de.
Dream Theater
Black Sabbath
Guns'n Roses
Anathema
The Doors falan benim ilk aklıma gelenler.
Dream Theater
Black Sabbath
Guns'n Roses
Anathema
The Doors falan benim ilk aklıma gelenler.
0
lithost
uzun yıllar direndim ama şu sıralar bir kredi kartı almam icap etti.sakın bulaşma dediğiniz kredi kartları var mıdır?
uzun yıllar direndim ama şu sıralar bir kredi kartı almam icap etti.
sakın bulaşma dediğiniz kredi kartları var mıdır?
sakın bulaşma dediğiniz kredi kartları var mıdır?
0
finansbank ile birlikte denizbank ve citibank. mumkun oldugu kadar garanti'den de uzak durun.
0
en fazla faiz veren kart hcbs...
en az faiz veren kart cardfinans diye biliyrm..
ama ben sana garantiden al derm..
en az faiz veren kart cardfinans diye biliyrm..
ama ben sana garantiden al derm..
0
harcamalarınızı bütçenize göre ayarlarsanız, son ödeme tarihini geçirmeden borcunuzu öderseniz kredi kartı ile ilgili yaşayabileceğiniz en büyük problem kart ücreti olabilir bence. çoğu bankada bu konuda esnek davranıyor. ya hiç almıyolar ya da iptal ediyolar. kart iptal ettirme hususunda özel bankaların yaklaşımı müşteri kaybetmeme yönündedir. bugüne kadar 8 tane kredi kartım oldu, sadece hsbc'yi kart ücretini iade etmedikleri için iptal ettim. diğer 7 tanesi hala duruyor ama 2-3 tanesini aktif olarak kullanıyorum. bu yedi taneden kart ücreti alan olursa onu da iptal ettiririm. benim tavsiyem taksitli alış veriş yapmayı düşünüyorsan harcama yapacağın yerde en avantajlı olan kartı al. örneğin vatan bilgisayar'da şu an en avantajlı yapı kredi world. öğrenciysen cardfinans go tavsiye ederim kart ücreti 5 lira ama e-ekstre alırsan iade ediyolar ve 200.-TL'ye kadar faizsiz nakit çekebiliyosun. onun haricinde bank asya'nın kartı da güzel kart ücreti yok ve paypass özellikli. son olarak kartını aldın memnun değilsin ve banka kartını iptal etmiyorsa, bankayı arayıp kartını kaybettiğini söyle, yeni gönderilen kartı da kabul etme, bu kadar basit:)
Not: Finansbank çalışanıyım:)
Not: Finansbank çalışanıyım:)
0
halkcard ı önerebilirim, advantage özelliği var, dahası yıllık kullanım ücreti 5 tl.
0
ilunga
Simdi ailenin yasinin artmadigini anladim, amma bunlar hep 1990-da mi yasiyorlar? Eger öyleyse, teknolojinin gelismesini nasil izah ediyorlar? (Mesela internet, hdtv, yeni nesil araba, cep telefonu, oyun konsolu falan) Cunki yeni sezonlarda bu saydiklarimi da kullaniyorlar. Yani bunlar 90-yilinin no
Simdi ailenin yasinin artmadigini anladim, amma bunlar hep 1990-da mi yasiyorlar? Eger öyleyse, teknolojinin gelismesini nasil izah ediyorlar? (Mesela internet, hdtv, yeni nesil araba, cep telefonu, oyun konsolu falan) Cunki yeni sezonlarda bu saydiklarimi da kullaniyorlar. Yani bunlar 90-yilinin normal hali gibi mi gosteriliyor?
0
valla bu tarz zamansal çelişkilere pek önem vermiyorlar sanırsam. zaten homer dizide 38 yaşında ama bir bölümde lise sonda (bu tahminen 17-18'e denk gelir en fazla) çalıştığı golf sahasında marge ile mercimeği fırına veriyorlar. sonucunda bart doğuyor. yalnız bart dizide 12 yaşında olarak gösteriliyor. arada nerden baksan 8 sene fark yani. hatta bu çelişkiyi jon steward programında matt groening'e de sormuştu. groening kaçamak yanıtlarla geçiştirmişti.
edit : bart 10 yaşında da olabilir. tam hatırlayamadım şimdi.
edit : bart 10 yaşında da olabilir. tam hatırlayamadım şimdi.
0
cnbc-e derginin bir sayısında benzer bir soru sorulmuştu. homer'ın doğum tarihinin bir bölümde farklı, diğerinde farklı bir tarih olarak geçtiğini, buna benzer başka hatalarında olduğunu, sebebini sormuşlardı. dergi dizinin hafızası olmadığını ve her bölümün sıfırdan yazılıyormuş gibi yazıldığını söylemişti.
0
axellennox
Şimdi ben askerliği 329. dönem kısa dönem yapıcam. Hala şubeye gitmedim, kısmetse yarın. Başlangıç tarihi olarak 12 Ağustos deniyor. Bir iki gün gecikmeyle gitsek, cezası, yaptırımı ne olur? Uçak, otobüs falan bulamayanlar mesela ne ceza alıyorlar?
Şimdi ben askerliği 329. dönem kısa dönem yapıcam. Hala şubeye gitmedim, kısmetse yarın. Başlangıç tarihi olarak 12 Ağustos deniyor. Bir iki gün gecikmeyle gitsek, cezası, yaptırımı ne olur? Uçak, otobüs falan bulamayanlar mesela ne ceza alıyorlar?
0
bizim bölükte geç katılan arkadaşlar olmuştu. katılım günü pazar diye, ertesi gün gelmişler. sonunda kim ne kadar geç geldiyse o kadar geç çıktı. ama duyduğumuza göre diğer bölüklerdeki komutanlar bunu görmezden gelip vakti zamanında da salıvermişler. yani bölükten bölüğe değişen bir durum.. yanlız değil bir gün geç çıkmak inan yarım gün bile geç çıkmak adama çok koyuyor bende sölmesi.
0
tamamen gidecegin yerde ki komutanlarina bagli bir durumdur bu.
kimisi birşey demez terhis gunu 1 gun geç çıkartır ki bu cok kotu kor adama. kimisi de gelir gelmez ifadeni alir birgun geç gelmenden ötürü ve 1 hafta ceza alabilirsin. 1e7 derlerdi bizim kıtada.
Nereden biliyorsun dersen askerligimi yazıcı olarak yaptıgım icin bu tarz her evraki kendi ellerimle hazırlardım.
Riske sokma yani kendini. gununde git gununde cik. en iyisi budur.
kimisi birşey demez terhis gunu 1 gun geç çıkartır ki bu cok kotu kor adama. kimisi de gelir gelmez ifadeni alir birgun geç gelmenden ötürü ve 1 hafta ceza alabilirsin. 1e7 derlerdi bizim kıtada.
Nereden biliyorsun dersen askerligimi yazıcı olarak yaptıgım icin bu tarz her evraki kendi ellerimle hazırlardım.
Riske sokma yani kendini. gununde git gununde cik. en iyisi budur.
0
o askerde hangi tipe ( piyade, denizci, jandarma ) düştüğüne, o tipte ki askerliğin hangi kurumuna düştüğüne, düştüğün kurumda personel yada personel lojistikte tanıdığın olup olmadığına, personel yazıcısı olup olmadığına ve daha pek çok etkene göre değişen tıpkı diğer kanunlardaki gibi esneyen genişleyen bir durumdur. Normalde geciktiğin kadar fazla yaparsın ama 1 haftadan fazla gecikmeni tavsiye etmem. Alacağın ceza bir haftadan sonra yine değişkenliklere tabi olur. Hatta gidince görürsün ki eğer görebilirsen benim gibi askerlikte olaylardan sonra ilgili tedbirler alınarak kurallar her an değişebilir. en son tüfek tutuşumuzu değiştirmeye kalkmışlardı mantıksız bi şekiller falan vardı.
bunlar önemli değil, gidince hakkaten mal ol. ben bi halttan anlamam ki yaw de. toprille okudum de. bi bok bilme. bilince daha iyi yere düşeceğini sanma. askerlikte en boktan şey sana verilen sorumluluktan başka komutanlarına yakın olmandır. emir bitmez unutma :)
bunlar önemli değil, gidince hakkaten mal ol. ben bi halttan anlamam ki yaw de. toprille okudum de. bi bok bilme. bilince daha iyi yere düşeceğini sanma. askerlikte en boktan şey sana verilen sorumluluktan başka komutanlarına yakın olmandır. emir bitmez unutma :)
0
detaylı cevaplarınız için hepinize çok çok teşekkürler arkadaşlar.
@eluser: mal ol derken, mallığa askere gitmeden sınavdan mı başlamalı. sınavda izlenecek strateji ne olmalı acaba?
@eluser: mal ol derken, mallığa askere gitmeden sınavdan mı başlamalı. sınavda izlenecek strateji ne olmalı acaba?
0
Geç gitme konusunda üç ihtimal var, yazılmış ama yine de yazayım:
- Birşey olmaz, zamanında çıkarsın
- Birşey olmaz, geç kaldığın gün kadar geç çıkarsın
- Birşey olur, diskoya (askeri cezaevi gibi birşey) gidersin. Yani başlangıçtan kabus olur askerliğin.
Duruma göre mal ol. Ben yeminli tercüman olduğumu söylediğimde tüm acemiliğim boyu tabur komutanına ingilizce çalıştırdım, boş zamanlarımda odasında red alert oynadım, eğitimlere de girmedim. silah sökme takma, atış vs. konularını da önceden bildiğim için "bunun babası general, torpilli" diye laf çıkmıştı hala. İngilizce bilmiyorum deseydim eğitimlere katılmak durumunda kalırdım. yani azıcık hesapla, zaten gerçekten ihtiyaç olunduğunda soran subay veya astsubayın gözünden, hal hareketlerinden anlarsın.
- Birşey olmaz, zamanında çıkarsın
- Birşey olmaz, geç kaldığın gün kadar geç çıkarsın
- Birşey olur, diskoya (askeri cezaevi gibi birşey) gidersin. Yani başlangıçtan kabus olur askerliğin.
Duruma göre mal ol. Ben yeminli tercüman olduğumu söylediğimde tüm acemiliğim boyu tabur komutanına ingilizce çalıştırdım, boş zamanlarımda odasında red alert oynadım, eğitimlere de girmedim. silah sökme takma, atış vs. konularını da önceden bildiğim için "bunun babası general, torpilli" diye laf çıkmıştı hala. İngilizce bilmiyorum deseydim eğitimlere katılmak durumunda kalırdım. yani azıcık hesapla, zaten gerçekten ihtiyaç olunduğunda soran subay veya astsubayın gözünden, hal hareketlerinden anlarsın.
0
ilk hafta yoklama alınmıyor zaten, devamsızlık sorunu yaşamazsın, tanışma falan
0
Geç gittiğiniz gün sayısı %98,728 ihtimalle askerde geçireceğiniz gün sayısını değiştirmeyeceğinden yani geciktiğiniz kadar geç çıkacağınızdan bir an önce gidin, askerliğinizi yapın gelin. Geç giderseniz sizden önce bot bağlayanlar "şafak doğan güneş" dediklerinde siz "şafak 1" bile deseniz, "lan keşke o bir gün geç gelme kararını verdiğim anda aklım başımda olsaydı" dersiniz. Hatta kendinize okkalı bir küfür edersiniz. Küfür etmeyi bilmiyorsanız merak etmeyin, nasıl olsa orda gün görmemiş küfürler öğreneceksiniz.
Acemilik bitip de bölüklere dağıldığımızda 307'ler teskereciydi. Yazıcımız izin kullanmıştı 1-2 gün. Arkadaşları gidip de o bizle başbaşa kaldığında morali o kadar bozulmuştu ki kesinlikle izin kullanmadan terhis olmaya karar verdim. Öyle böyle değil, devredaş olmadığınız birilerinin bile sizden önce terhis olduğunu görmeniz moralinizi yerle bir ediyor.
Ayrıca sınavda yapacaklarınızın hakkınızda verilecek kararı değiştirecekelrini hiç sanmıyorum. Çok iyi yaptığımı düşünmeme rağmen sürgün oalrak tabir edilen bir yerde yaptım ben. Orda her türden insan vardı. Tıpkı diğer yerlerdeki gibi.
Acemilik bitip de bölüklere dağıldığımızda 307'ler teskereciydi. Yazıcımız izin kullanmıştı 1-2 gün. Arkadaşları gidip de o bizle başbaşa kaldığında morali o kadar bozulmuştu ki kesinlikle izin kullanmadan terhis olmaya karar verdim. Öyle böyle değil, devredaş olmadığınız birilerinin bile sizden önce terhis olduğunu görmeniz moralinizi yerle bir ediyor.
Ayrıca sınavda yapacaklarınızın hakkınızda verilecek kararı değiştirecekelrini hiç sanmıyorum. Çok iyi yaptığımı düşünmeme rağmen sürgün oalrak tabir edilen bir yerde yaptım ben. Orda her türden insan vardı. Tıpkı diğer yerlerdeki gibi.
0
geç gittiğin kadar geç çıkarsın, komutanın, yazıcının insiyatifinde olsa da evrakların terhisten sonra askerlik şubesine gidecek, ve giriş çıkış günlerin arasından eksiklik olduğu farkedilecek. eksik hizmet olarak ikamet ettiğin şehirde 1-2 gün askerlik yapacaksın terhisten sonra. kısacası risk almaya değmez.
0
alkolik imam
Büyük bir firmanın bayiliğini almak için 10.000 lira banka teminatı göstermem gerekiyor. Bunun masrafı vs gibi işlemleri nasıl olabiliyor ayrıntılı bilgi verecek arkadaşlara repleri eksik etmem.
Büyük bir firmanın bayiliğini almak için 10.000 lira banka teminatı göstermem gerekiyor. Bunun masrafı vs gibi işlemleri nasıl olabiliyor ayrıntılı bilgi verecek arkadaşlara repleri eksik etmem.
0
Öncelikle yeni işinizin size hayırlı olmasını ve bol kazançlar getirmesini dilerim. Umarım her şey planladığınız gibi gider ve zorluklarla karşılaşmazsınız. Bu devirde bayilik almayı düşünen kimseler çok olmasına rağmen, çoğunluk buna cesaret edemez. Sonuç olarak da yerlerinde saymaya devam ederler. Oysa siz bir yola çıktınız ve allahın izniyle başarılı da olacaksınız. Öyle hissediyorum.
Sorunuzun cevabına gelir isek maalesef bilmiyorum. Fakat cevabımın legal olabilmesi için aşağıya maalesef pek de işinize yaramayacak kimi bilgiler yazmak durumundayım.
Bu teminat mektubu'nun pek büyük bir masrafı yoktur. Çalışmakta olduğunuz bankaya giderek detaylı bilgiyi alabilirsiniz. Ksıa sürecek bir işlemdir kendisi.
İyi çalışmalar.
Sorunuzun cevabına gelir isek maalesef bilmiyorum. Fakat cevabımın legal olabilmesi için aşağıya maalesef pek de işinize yaramayacak kimi bilgiler yazmak durumundayım.
Bu teminat mektubu'nun pek büyük bir masrafı yoktur. Çalışmakta olduğunuz bankaya giderek detaylı bilgiyi alabilirsiniz. Ksıa sürecek bir işlemdir kendisi.
İyi çalışmalar.
0
pek bi masrafı olacagını sanmıyorum biz surekli istiyoruz. tek iyi tarafı odeme sıkıntısı cıktıgında ben bankadan anında tahsil edebiliyorum, kalanı bankayla senın aranda oluyor.
ptesi gunu maliyetını de ogrenırım cevap veren cıkmazsa.
ptesi gunu maliyetını de ogrenırım cevap veren cıkmazsa.
0
teminat mektubu bir çeşit kredidir. gayrinakit kredi olarak da geçer. firma için istiyorsanız gerekli evraklarla bankaya kredi başvursuunda bulunmalısınız. mevcutta çalıştığınız bir banka varsa daha kolay olur çünkü bir tür garantörlük olduğu için banka hiç tanımadığı bir firmaya garantör olmak istemez. eğer şirketin ve ortakların sicili düzgün ise, tutar düşük olduğu için kefalet karşılığı alabilirsiniz. peki kefalet karşılığı ne demek, firma kredi teminatı olarak sözleşme ve senet imzalar, ortaklık payına göre ortakların da en az %51'i şahsi kefaletiyle de bu sözleşmeyi ve senedi imzalar, sadece atılan imza karşılığı, başka bir teminat vermeden bu krediyi alabilir. tabii bu şirketin ve ortakların sicilinin düzgün olmasına, kontrol edilen diğer hususlarında düzgün olmasına, kısaca moralitenizin düzgün olmasına bağlıdır. mesela şirket üzerine bir araç varsa ve mtv'sini ödemediyseniz ve kredi talebini inceleyen banka bunu farkederse olumsuz kayıttır sizin için. eğer kefalet karşılığı alamazsanız nakit karşılıklı da deneyebilirsiniz. normal de pek tercih edilmmez ama 10.000.-TL yüksek olmadığı için tercih edilebilir. 10.000.-TL'nize banka tarafından blokaj konur ve bu parayı kullanamazsınız. mektup iade edilene kadar para bankanın teminatıdır. yine şirketin hesabında durur ama mesela hesaba 5 lira yatırırsanız hesap bakiyesi 10.005, kullanılabilir bakiye 5 olarak gözükür. bunun avantajı parayı vadeli olarak da bağlayıp bloke koydurtabilirsiniz. paranın getirisini de rahatça kullanabilirsiz hatta mektup komisyonunuzu bile karşılayabilir. komisyona gelince teminat ne kadar kolay nakite dönüştürülebiliyorsa komisyon o kadar düşer. yani nakit teminatlı bir mektubun komisyonu, kefalet karşılıklı bir mektuba göre daha düşüktür. en yüksek komisyon olan kefaletin komisyonu ise kesin mektuplar için yıllık %3,5, geçici mektuplar için dönemsel 150.-TL civarındadır. Burda dönemsel=yıllık/4. yani her yıl 4 dönemden oluşur ve mektuplar için her 3 ay da bir komisyon tahakkuk eder. 10.000.-TL'de yıllık %3,5 komisyon, dönemsel 350/4=87.5 gibi geçici mektup fiyatından daha düşük bir fiyat getireceği için ona da dönemsel 150.-TL gibi bir fiyatlama yapılacaktır. mektup komisyonlarını gününde yatırmanız daha sonraki talepleriniz için olumlu referans olacaktır. umarım yardımcı olmuşumdur:)
0
rahan
garanti bankasının bir şubesinde hesabım var, şubedekiler hesapta kaç para olduğunu benim iznim olmadan görebilir mi? peki bu bilgiyi yakın olduğunu düşündüğüm insanlarla paylaşabilir mi? (o kadar laçkalık var mı yani¿)bir de aynı şube başka şubedeki hesabımdaki para miktarını görebilir mi?
garanti bankasının bir şubesinde hesabım var, şubedekiler hesapta kaç para olduğunu benim iznim olmadan görebilir mi? peki bu bilgiyi yakın olduğunu düşündüğüm insanlarla paylaşabilir mi? (o kadar laçkalık var mı yani¿)
bir de aynı şube başka şubedeki hesabımdaki para miktarını görebilir mi?
bir de aynı şube başka şubedeki hesabımdaki para miktarını görebilir mi?
0
her isteyene hesabindaki para miktarini gosteremez, kisisel bilgi bildigim kadariyla. mahkeme emri vs gibi seyler gerekir ya da bankada calisan bir tanidik :s
baska subedeki tum hesaplarini gorebilir, ayni musterisi numarasina ait hesaplari kompile gorebiliyorlar.
baska subedeki tum hesaplarini gorebilir, ayni musterisi numarasina ait hesaplari kompile gorebiliyorlar.
0
herkesten saklamak gibi bir derdim yok. en fazla 2-3 maaşlık bişi :)
patron paramın durduğu şubeyle çok bi sıkı fıkı ilişkide de, ordan alıp başka bir bankaya koyarsam takip etme ihtimalleri kalmaz.
patron paramın durduğu şubeyle çok bi sıkı fıkı ilişkide de, ordan alıp başka bir bankaya koyarsam takip etme ihtimalleri kalmaz.
0
banka personelinin poziyonuna ve görevine bağlıdır belki ama büyük ihtimalle görebilir. ancak bunu başkasıyla paylaşması kanunen suçtur. yasal merciler hariç(savcılık, vergi araştıması vs.) atıyorum eşinize ya da kardeşinize bile olsa izniniz olmadan bilgi verirse ve ispatlayabilirseniz başı ciddi derde girer.
0
banka personeli haricinde sizden başka bir kişi bilemez.bırakında banka personelide bilsin.olurda azaldığında ya da çoğaldığında(oldu bi kere diyelim) siz kimden hesap soracaksınız? personelde bizde göremiyoruz ne oldu bizde bilemiyoruz derse, alırınız başınızı iki elinizin arasına..öle değil mi ama..
0
esas olarak banka personelinin müşteri ile ilgili bilgileri kesinlikle 3. kişilerle paylaşmaması gerekir ama tabii ki %100 uygulanmıyor.
eğer özel bankacılık müşterisi olursanız, ki sağlam bir portföy gerekir (min. 500.000.-TL) gibi, hesaplarınızı sadece hesabınızın olduğu şubenin personeli görebilir, diğer şubelerde hesap bakiyesi sıfır gözükür
eğer özel bankacılık müşterisi olursanız, ki sağlam bir portföy gerekir (min. 500.000.-TL) gibi, hesaplarınızı sadece hesabınızın olduğu şubenin personeli görebilir, diğer şubelerde hesap bakiyesi sıfır gözükür
0
bu tarz bilgiler kesinlikle 3. kişilerle paylaşılamaz. (anne, baba, eş dahil)
herhangi bir şubeden böyle bir bilginizin sızdırıldığına inanıyorsanız gayet ciddi şikayette bulunma hakkınız var. banka sistemlerinde her türlü log tutuluyor. sizin bilgilerinize saat kaçta hangi kullanıcının girdiği bellidir yani. şikayetçi olabilirsiniz. bilgiyi sızdıran kişinin işten çıkarılmasına kadar gider o iş.
herhangi bir şubeden böyle bir bilginizin sızdırıldığına inanıyorsanız gayet ciddi şikayette bulunma hakkınız var. banka sistemlerinde her türlü log tutuluyor. sizin bilgilerinize saat kaçta hangi kullanıcının girdiği bellidir yani. şikayetçi olabilirsiniz. bilgiyi sızdıran kişinin işten çıkarılmasına kadar gider o iş.
0
areels
efendim, derya isminde bir arkadaşımız var, derya daha çok kızlara verilen bir isim olduğundan hayatı boyunca karşısına çıkan bir sorun oluyor. ben de ondan bahsederken erkek olduğunu belirtmek zorunda kalmaktan sıkıldım mesela;- neredeydin?- deryayla denize gittik- ne!?- derya erkek öf...- naptınız
efendim, derya isminde bir arkadaşımız var, derya daha çok kızlara verilen bir isim olduğundan hayatı boyunca karşısına çıkan bir sorun oluyor. ben de ondan bahsederken erkek olduğunu belirtmek zorunda kalmaktan sıkıldım mesela;
- neredeydin?
- deryayla denize gittik
- ne!?
- derya erkek öf...
- naptınız?
- deryayla yemek yedik geldik işte, derya erkektir
- aman bana ne canım erkekse erkek
- pöff
ve evet derya ismini değiştirmeye karar verdi, şimdi ona yeni bir isim arıyoruz, ne bulsak acaba?
- neredeydin?
- deryayla denize gittik
- ne!?
- derya erkek öf...
- naptınız?
- deryayla yemek yedik geldik işte, derya erkektir
- aman bana ne canım erkekse erkek
- pöff
ve evet derya ismini değiştirmeye karar verdi, şimdi ona yeni bir isim arıyoruz, ne bulsak acaba?
0
deniz olsun diyecegim ama o da unisex bir isim yine erkek oldugunu aciklamak zorunda kalacaksiniz büyük ihtimal.
0
ajlan :)
abi nasıl bi insan eğilimleri zevkleri nasıl madem isim değiştiriyo ona göre olsun. ömer?
anlam dersen
barış, özgür?
irfan?
erdem?
yabancı da olur dersen kesin maynard?
daryus?
abi nasıl bi insan eğilimleri zevkleri nasıl madem isim değiştiriyo ona göre olsun. ömer?
anlam dersen
barış, özgür?
irfan?
erdem?
yabancı da olur dersen kesin maynard?
daryus?
0
öncelikle sonucu bildir!! duyuru ahalisi olarak çatlarız alimallah!!
çınar olur
emre olur
ege süper olur
attila olur
aman canım herkesin oğlum olsa kesin bunu koyardım dediği bir favori ismi vardır. onu koysun işte kendininki her neyse artık.
çınar olur
emre olur
ege süper olur
attila olur
aman canım herkesin oğlum olsa kesin bunu koyardım dediği bir favori ismi vardır. onu koysun işte kendininki her neyse artık.
0
Simdi cocuga isim koyar gibi oldum ama sen cocuk degilsin.
Yani cocuga isim koyarsin, ki "adina benzesin" niyetiyle olur. Zaman icinde de benziyor nasil oluyorsa.
Sen yetiskin durumdayken ismini degistiriyorsun. O yuzden "Kesinlikle" karakterinle bir bag icermeli.
Bu yuzden bence once kendini anlatmalisin kisaca. Nasil birisin, ne yer ne icer, nasil davranislar gosterirsin, once bunu bilelim.
Mesela agirbasli mulayim bir adamsindir o zaman "Selim" ol derim. Yok ben kadinsi ozellikler gosteririm arada dersin "Derya kalsin" derim. Ne bileyim kasli-masli irice bir adamim ben dersin, o zaman "Tunç-Taygun" gibi bir sey ol derim.
Yani sozun ozu: Bircok seyde oldugu gibi isim kisiyi yansitmali, isim marka, soyisim model adidir.
Yani cocuga isim koyarsin, ki "adina benzesin" niyetiyle olur. Zaman icinde de benziyor nasil oluyorsa.
Sen yetiskin durumdayken ismini degistiriyorsun. O yuzden "Kesinlikle" karakterinle bir bag icermeli.
Bu yuzden bence once kendini anlatmalisin kisaca. Nasil birisin, ne yer ne icer, nasil davranislar gosterirsin, once bunu bilelim.
Mesela agirbasli mulayim bir adamsindir o zaman "Selim" ol derim. Yok ben kadinsi ozellikler gosteririm arada dersin "Derya kalsin" derim. Ne bileyim kasli-masli irice bir adamim ben dersin, o zaman "Tunç-Taygun" gibi bir sey ol derim.
Yani sozun ozu: Bircok seyde oldugu gibi isim kisiyi yansitmali, isim marka, soyisim model adidir.
0
üniversite mezunu görünümlü mülayim bir insandır. how i met your mother'daki ted'in sakin sessiz olanı, yani ted görünümlü marshall diyebiliriz. fotosunu gösterecektim ama facebook hesabını dondurmuş
0
isim değiştirilir mi yahu? bundan sonra yaşayacağı problemlerin yanında bu anlattıklarınız büyük bir problem değil bence. bi sürü derya var erkek.
0
unisex olarak: doğa
sadece erkek ismi olarak: alper
sevdiğim isimlerdir bunlar :) ama bence adını sevsin yahu. derya diye erkek de çok üstelik. hem mizacına da uygunmuş gibi.
sadece erkek ismi olarak: alper
sevdiğim isimlerdir bunlar :) ama bence adını sevsin yahu. derya diye erkek de çok üstelik. hem mizacına da uygunmuş gibi.
0
Evet cok sey istedigimi biliyorum ama bir kriter daha var, ki bu en onemlilerinden:
Soyadın!
Kesinlikle birlikte dusunulmeli bunlar, hatta ikisi yan yana gelince ince bir esprisi olursa tadindan yenmez, akilda kalir, unutamaz kimse seni...
Soyadın!
Kesinlikle birlikte dusunulmeli bunlar, hatta ikisi yan yana gelince ince bir esprisi olursa tadindan yenmez, akilda kalir, unutamaz kimse seni...
0
derya gayet unisex bir isim. ilkokuldaki servis şoförümüzün adıydı aynı zamanda.
hiç kasmayın bence.
hiç kasmayın bence.
0
kicklaps
arkadaşlar kayseri askerlik daire başkanlığına havaalanından nasıl gidebilirim? yarın sabah 8.30da kayseri de olacağım ve kardeşiniz hayatında ilk defa kayseri'ye gitmektedir:) bir yardım etseniz çok makbule geçecek
arkadaşlar kayseri askerlik daire başkanlığına havaalanından nasıl gidebilirim? yarın sabah 8.30da kayseri de olacağım ve kardeşiniz hayatında ilk defa kayseri'ye gitmektedir:) bir yardım etseniz çok makbule geçecek
0
az yürü, bir kanal var su kanalı, ilk köprüde bekle, minibüsler olur, carşıya git. hunat cami arkasında son durakta in.
yürüyerek hunat cami önüne git, osman kavuncu cd den geçen otobüslere bin. önünde indirir
yürüyerek hunat cami önüne git, osman kavuncu cd den geçen otobüslere bin. önünde indirir
0
kaleci topu tokatladi
arkadaşlar elimde tükenmez mavi kalemle atılmış iki adet imza var ama bunlardan birinin sahte olduğunu düşünüyorum. imzanın sahte olduğunu belgeli bir biçimde kime,nereye,nasıl tasdik ettirebilirim?
arkadaşlar elimde tükenmez mavi kalemle atılmış iki adet imza var ama bunlardan birinin sahte olduğunu düşünüyorum. imzanın sahte olduğunu belgeli bir biçimde kime,nereye,nasıl tasdik ettirebilirim?
0
imza sahtedir diye dava açarsınız imzayı atana. mahkeme bilirkişiye gönderir, bilirkişiler inceleyip raporu mahkemeye sunarlar, hakim "imza sahtedir" diye karar verirse size belge olur. sahte çıkmazsa dava masrafları, bilirkişi ücretleri falan hepsi size patlar.
bunun dışında öyle göstertip kontrol ettirip resmi olarak belge alabileceğiniz bir yer yok.
bunun dışında öyle göstertip kontrol ettirip resmi olarak belge alabileceğiniz bir yer yok.
0
bir de imzayı atan kişiden noter tasdikli imza beyannamesi isteyin. kendiniz bakın. noter huzurunda attığı hangisiyse o geçerlidir.
0
sadece iki imza bir birine benzemiyor diye imzanın sahte olduğunu düşünüyorsanız, özellikle çok imza atan insanların artık sıkıntıdan sallapati imzalar attığını unutmayın ama o kişinin öyle bir belgeye kesinlikle imza atmayacağını düşünüyorsanız, arayıp sorun. eğer adam ben imzaladım derse yapılacak çok bir şey yok bence.
0
orjinal imzanın sahibi işten ayrılalı 2 ay oldu. yani imzanın taklit olup olmadığını ona sormam imkansız neredeyse.
0
sanırım işten ayrılma davasıyla ilgili tanık imzaları falan bunlar. siz de tanııklardan birinin yerine işten atılan kişinin sahte imza attığını düşünüyosunuz. eğer durum bu ise geçerli olan tek yol ilk verilen cevap ta söylenmiş. mahkemeye gidip bilirkişi onayından çıkmadan yolu yok bunun.
0
işim gereği her gün defalarca imza kontrolü yapıyorum, referans alabileceğiniz 1 den çok imza yoksa sahte olduğunu anlayamazsınız, noter tasdikli imzalar da 3 tane olur genelde, bi de imza kontrolü yaparken şekil birebir tutuyor mu diye bakmamak lazım, örnek imzalara bakarak imzayı atan kişinin karakteristik hareketlerini tespit etmek lazım. ama bunlar tamamen görsel tespit, yanılma payı var ki başkasının imzasını birebir, ama gerçekten birebir atabilen insanlar gördüm. kriminal incelemede imzayı atan kişiye değişik açılardan, ayakta, oturuken, vs bir sürü imza attırıyolar, öyle inceliyolar.
0
kimlanbu
bir arkadaşım kardeşinin hesabı yerine alakasız bir kişinin hesabına havale yapmış. Bankaya gidip bu yanlışlığı düzeltme imkanı var mı yoksa bir bardak soğuk su mu içsin. İyi seneler, öperim, oh ne güzel dünya.
bir arkadaşım kardeşinin hesabı yerine alakasız bir kişinin hesabına havale yapmış. Bankaya gidip bu yanlışlığı düzeltme imkanı var mı yoksa bir bardak soğuk su mu içsin. İyi seneler, öperim, oh ne güzel dünya.
0
geri alınıyor ama hızlı olun. karşı taraf çekmeden. bi arkadaşıma havadan para gelmişti öyle. bu hemen yedi parayı. sonra banka aradı, bundan rica ettiler, o da geri yatırdı. bir yaptırımı olur muydu veya hangi bankaydı hatırlamıyorum.
0
yasal olarak; giden gitmiştir, yanlış da göndermiş olsanız, gönderdikten sonra o paradan hak iddia edemezsiniz
0
havaleyi yapan kişi, kendi bankasına yazılı müracaatta bulunur, banka, karşı bankaya bu talebi mesaj yoluyla iletir, karşı banka, müşterinin şubesine yönlendirir talebi, şubede, müşterinin temsilcisi müşteriyle görüşür, müşterinin onayını, rızasını alırsa iade işlemini gerçekleştirir. sehven de olsa alan tarafın rızası gerekir.
0
isott
Misal ben M.P. bilet satıcısıyım.Yılbaşı için 1000(bin) adet bilet aldım.900 adedini sattım.Kalan 100(yüz) bileti ne zaman teslim edebilirim? 31.12.2008 akşam mı yoksa 01.01.2009 sabah mı? akşam ise saat kaçta?Satıcı falan değilim ama merak ettim.şimdiden teşekkürler..
Misal ben M.P. bilet satıcısıyım.Yılbaşı için 1000(bin) adet bilet aldım.900 adedini sattım.Kalan 100(yüz) bileti ne zaman teslim edebilirim? 31.12.2008 akşam mı yoksa 01.01.2009 sabah mı? akşam ise saat kaçta?
Satıcı falan değilim ama merak ettim.
şimdiden teşekkürler..
Satıcı falan değilim ama merak ettim.
şimdiden teşekkürler..
0
elbette ki çekilişten önce. yani şahsi fikrim, çekilişlerin başlama saatinden önce teslim edilmeli. değilse sizin olur hepsi parasını alırlar. 100 tane bilet almış gibi olursunuz.
0
tamam bende mantıklı dusunebılıyorum ama daha gecen yılbasında saat 23 de bilet aldım.bunun ıcın soruyorum..
0
satıcı amca satabildiğimi satarım, kalanlarda benim şansıma dediyse eğer pek tabi alabilirsin :)
0
tabudeviren
bu seride üçüncü duyuru bu, tek melodi kaldı.şu melodinin ismini bilen var mı?http://tabudeviren.googlepages.com/x2y.mp3 (149 kb)bir de güzel haber:bu seride daha önce sorduğum melodiyi büyük bir şans eseri buldum.elvis presley'in an american trilogy'sini başka kimler söylemiş diye gezinirken bu wik
bu seride üçüncü duyuru bu, tek melodi kaldı.
şu melodinin ismini bilen var mı?
tabudeviren.googlepages.com (149 kb)
bir de güzel haber:
bu seride daha önce sorduğum melodiyi büyük bir şans eseri buldum.
elvis presley'in an american trilogy'sini başka kimler söylemiş diye gezinirken bu wikipedia'da "I Wish I Was in Dixie" başlığına denk geldim.
adları bilinmeyen güzel melodiler - 2'de geçen
tabudeviren.googlepages.com
adresindeki melodi "Dixie" isimli bir amerikan şarkısı imiş.
en.wikipedia.org
buradan dinleyebilirsiniz.
böylece benim sormamla merak eden diğer arkadaşlar da bu melodinin ne olduğunu buldular. cümleten geçmiş olsun.
şu melodinin ismini bilen var mı?
tabudeviren.googlepages.com (149 kb)
bir de güzel haber:
bu seride daha önce sorduğum melodiyi büyük bir şans eseri buldum.
elvis presley'in an american trilogy'sini başka kimler söylemiş diye gezinirken bu wikipedia'da "I Wish I Was in Dixie" başlığına denk geldim.
adları bilinmeyen güzel melodiler - 2'de geçen
tabudeviren.googlepages.com
adresindeki melodi "Dixie" isimli bir amerikan şarkısı imiş.
en.wikipedia.org
buradan dinleyebilirsiniz.
böylece benim sormamla merak eden diğer arkadaşlar da bu melodinin ne olduğunu buldular. cümleten geçmiş olsun.
0
nah neh nah'ın girişine benziyor ama olmayabilir devamı tutmuyor. ama bence kesin o devamı tutmamış. neyse bir bak bakalım www.youtube.com 
0
vincenzo
mesela benim hesabımda 1 milyon lira var diyelim, banka memuru/müdürü artık neyse geldi benim paramı (benim rızam/onayım/isteğim olmadan) kendi hesabına yada bir başkasının hesabına aktardı diyelim. bu durumda bankanın sorumluluğu ne olur? benim param hesabımda durur mu?
mesela benim hesabımda 1 milyon lira var diyelim, banka memuru/müdürü artık neyse geldi benim paramı (benim rızam/onayım/isteğim olmadan) kendi hesabına yada bir başkasının hesabına aktardı diyelim. bu durumda bankanın sorumluluğu ne olur? benim param hesabımda durur mu?
0
ne olmasını bekliyorsun? tabii ki hesap özetlerinde ortaya çıkar ve yakayı ele verir. bazen çıkıyor öyle akıllılar ama maksimum bir ay içinde yakayı eleveriyorlar.
0
tüm sorumluluk bankanındır. diyelim hesap açtırdınız ve 1.000.000 ytl yatırdınız, bir şekilde sizin rızanız,onayınız veya isteğiniz olmadan bu para çekildi, siz itiraz ettiğiniz anda, banka bunun aksini ispatla yükümlüdür, yani gişeden nakit çekildiyse nüfus cüzdanı ve dekonta atılmış imza, transfer talimatıyla yapıldıysa şekil şartları uygun ve imzalı talimat (yüksek tutarlarda telefon teyidi de alınır), ama siz kendi güvenliğinizi tehlikeye atacak bir şey yaparsanız, boş kağıda imza atıp 3. kişiye vermek, telefon ve internet bankacılığı bilgilerini başkasıyla paylaşmak, bunlar sizin sorumluluğunuzdadır. bunun bir istisnası da tabii ki kanuni takip ve ödemelerdir. mesela sizin hesabınızda 1.000.000 ytl var, aynı zaman taksitli bir krediniz var, ödeme günü geldiğinde bu taksit hemen alınır, ama burada krediyi alırken imzaladığınız ödeme planı olduğu için bilginiz dahilinde olduğu varsayılır. veya bu hesaba bağlı bir çek keşide ettiniz, çek bankaya ibraz edildiği anda ve yine şekil şartları uygunsa ve hesap uygunsa sizin onayınız aranmaz.
0
banka paranızı size öder ama calınan parayıda o personelden ss kuralı cercevesinde tahsil eder. bunu yapan arkadas bir daha hiçbir bankada çalışamaz.
0
para aktarması için sisteme girerken kendi kullanıcı adı ve şifresiyle girer, dolayısıyla hangi personelin para aktardığı sistemde görünür
0
bunu yıllarca yakalanmadan yapanlar var. link aşağıda. türkiye'nin en büyük banka doladırıcılığı. kadın kanserden öldü sanırım. diğer elemanlar da tutuksuz yargılanıyorlar şu anda. hatta bir tanesi akp'li bir belediyede işe başladı tutukluluk durumu ortadan kalktıktan sonra.
www.haberler.com
www.haberler.com
0
illa şikayet lazım değil. hesap sahibinin ruhu bile duymuyor olabilir. müfettiş gelip incelerse de çıkar ortaya. (bkz: yaprak dökümü) (bkz: şevket)
0
insanimsi
yenicek başladım. hem konuşmaları hem de yazıları çevrilmiş olanı arıyorum. misal pilot bölümünde michael camdaki gazete küpürlerini söküyor. o gazete küpürlerinde yazanları falan çevrilmiş olsun.
yenicek başladım. hem konuşmaları hem de yazıları çevrilmiş olanı arıyorum. misal pilot bölümünde michael camdaki gazete küpürlerini söküyor. o gazete küpürlerinde yazanları falan çevrilmiş olsun.
0
çok şey istiyorsunuz gibi. gazeteleri bilmem de tabelalardaki yazılar ya da şu mekan, şu zaman gibi ekranda beliren yazılar mevcuttu divxplanetteki sezon paket halindeki yazılarda.
0
soru kirliliği olmasın diye buradan sorayım:
kardeşler hapishaneden hangi kaçıncı bölümde çıkıyor?
abisinin cinayetinin sırrı kaçıncı bölümde çözülüyor?
kardeşler hapishaneden hangi kaçıncı bölümde çıkıyor?
abisinin cinayetinin sırrı kaçıncı bölümde çözülüyor?
0
bence ilk sezondan sonrasını izleme, fikir çok güzel, ilk sezon çok güzel, sonrası vakit kaybı.
0
alkolik imam
Az önce bakkalımdan kutunun üzerine 70 krş olarak etiket yapıştırdığı malı 75 krş olarak aldım(nutymax:)) zam gelmiştir vs diyerek umursamadım 5 krş için tartışmaya da üşendim.Fakat şimdi kardeşime aynı ürünü alıp geldi ona 1 liradan vermiş. Öğrendiğim kadarıylada bu bakkal bunu sürekli yapıyor fiya
Az önce bakkalımdan kutunun üzerine 70 krş olarak etiket yapıştırdığı malı 75 krş olarak aldım(nutymax:)) zam gelmiştir vs diyerek umursamadım 5 krş için tartışmaya da üşendim.
Fakat şimdi kardeşime aynı ürünü alıp geldi ona 1 liradan vermiş. Öğrendiğim kadarıylada bu bakkal bunu sürekli yapıyor fiyat tutarlılığı yokmuş. Gidip birazdan yakasına yapışacağım fakat ders alması için şikayet etmek istiyorum. Bunu direkt gidip zabıtaya mı bildirmeliyim yoksa farklı bir mecra mı vardır bu iş için. Ve fatura fiş dışında nasıl ispatlanır bu olay?
Fakat şimdi kardeşime aynı ürünü alıp geldi ona 1 liradan vermiş. Öğrendiğim kadarıylada bu bakkal bunu sürekli yapıyor fiyat tutarlılığı yokmuş. Gidip birazdan yakasına yapışacağım fakat ders alması için şikayet etmek istiyorum. Bunu direkt gidip zabıtaya mı bildirmeliyim yoksa farklı bir mecra mı vardır bu iş için. Ve fatura fiş dışında nasıl ispatlanır bu olay?
0
Bir şeyi istediği fiyattan satması suç mu ne gerekçeyle şikayet edeceksiniz? Eğer 1 TL alıp 70 kuruşluk fiş kesiyorsa vergi kaçırıyordur ama ister 5'e satar ister 10'a satar, serbest piyasaya değil mi bu?
0
70 lik mala 70 lik fiş kesiyorsa 70 lira vermeniz lazım. 75 keserse o zaman kendine bir yararı olmaz vergiden vs. gerçi adamın 70 lik malı 105 e satma hakkı da var ama bunu hem etikette hem de fişte belirtmeli o zaman. önce fiş, sonra iş. baktın çok pis adam dükkana fare salıp şikayet edilebilir. ama harbici bakkal bakkalsa böyle marketlerin yanında bir çeşit oluyorlar sanki nasıl desem bir nevi eğlence bir nevi macera olarak görmeli bu işi. küçük esnaf iyidir. birdaha boyle birşey olursa "yıkyee" diip next tuşuna basmalı belki de =)
0
zaten normalde fiyat etiketsiz ürün satmanın cezası var bu yüzden ister 5 ister 10 a satra gibi afaki bir cevap mantıksız nasıl ki fırıncılar vs istedikleri fiyattan ürün satamıyorlar ise bakkallar çakkalar da satamaz.
Alo Zabıta 153 buyrun tuşlayın.
Alo Zabıta 153 buyrun tuşlayın.
0
fiyat etiketi olmalı, ve üzerindeki fiyat neyse o dur, daha fazla bilgi için (bkz: icap)
0
sorularvesorunlar
benim de soyleyeceklerim var köşesinde yazdığı bütün yazılarının birarada olduğu bir link var mı?
benim de soyleyeceklerim var köşesinde yazdığı bütün yazılarının birarada olduğu bir link var mı?
0
ya sanki 100 milyonluk kitap da para yok diyosun. bildiğim kadarıyla 10ytl'lik bi kitap. bu parayı bulamayacak bi insan olsan buraya yazmanı sağlayan interneti de bulamaman lazım.
0
leon
merhaba arkadaşlarmoda'da şirin bir cafe açmayı düşünüyoruz dükkan hazır.-mütevazi bi cafe olacak,-raflarda eski kitaplar olacak,-kahve ağırlıklı ve ev yapımı tarzı pastalar vb. olacakşimdilik düşündüğümüz özellikler böyle, buna göre biz bu özelliklere uyacak şirin, sakin, samimi, tatlı bir isim arı
merhaba arkadaşlar
moda'da şirin bir cafe açmayı düşünüyoruz dükkan hazır.
-mütevazi bi cafe olacak,
-raflarda eski kitaplar olacak,
-kahve ağırlıklı ve ev yapımı tarzı pastalar vb. olacak
şimdilik düşündüğümüz özellikler böyle, buna göre biz bu özelliklere uyacak şirin, sakin, samimi, tatlı bir isim arıyoruz.
önerileriniz bizim için çok değerli.
moda'da şirin bir cafe açmayı düşünüyoruz dükkan hazır.
-mütevazi bi cafe olacak,
-raflarda eski kitaplar olacak,
-kahve ağırlıklı ve ev yapımı tarzı pastalar vb. olacak
şimdilik düşündüğümüz özellikler böyle, buna göre biz bu özelliklere uyacak şirin, sakin, samimi, tatlı bir isim arıyoruz.
önerileriniz bizim için çok değerli.
0
benim de aklıma yazdıklarınızı ilk okuduğumda mütevaziden çağrışımla "moda'vazi" geldi. :)
0
"Manes"
edit: ı ıh vazgeçtim. karanlık geldi tekrar okuyunca. tapınak ismi gibi.
edit: ı ıh vazgeçtim. karanlık geldi tekrar okuyunca. tapınak ismi gibi.
0
"kategorik imperatif" olsun. şaka şaka. yahu bu tarz cafeler, samimi olucam, içimdeki samimiyeti müşteriye yayıcam derken türlü şebekliklere düştükleri gibi samimi de olamıyorlar. eski kitap koyucaksanız örneğin, koyduğunuz kitapların da hangi kitaplar olduğu çok önemli. kitapsever şöyle bir baktığında, kitapların arasında tırışkadan bir şeyle karşılaşırsa içten içe t.şak geçeceği gibi bir daha uğramaz da cafeye. sonra "tarz" olsun diye acayip acayip tuzluklara, dev salata tabaklarına, türlü şirinliklere de gerek yok, renk patlamasından insanın gözü yoruluyor, başı ağırıyor, pastel pastel... ayrıca gelen adama yalandan güler yüzlü olmaya da gerek yok, kendiniz gibi olun öyle hizmet verin. ben kendi adıma "ağzı kulaklarında" hizmetten hiç hoşlanmıyorum, çünkü bir o gülen surata bir de fiyat listedindeki 4 ytl'lik karbonatlı çaya bakınca kendimi güler yüzlü bir şekilde kazıklanmış hissediyorum. sonra acayip acayip makarna türleri, kahve çeşitleri sunucam diye insanın miğdesini kaldırıyosunuz, gerek yok. son olarak bir kız nesli tv'de gördüğü samimi kafe ortamı arkadaşlıklarını izleyerek büyüdüğünden nice koç yiğitler cafe köşelerinde harap olup gidiyor.
kısacası samimi olunmaz, samimiyet kurulur. hayırlı olsun, kolay gelsin.
kısacası samimi olunmaz, samimiyet kurulur. hayırlı olsun, kolay gelsin.
0
makara kukara.
olur da bu ismi koyarsan, bir sene boyunca istediğim zaman gelip beleş kahve içip pasta yerim yalnız. bi nevi telif hakkı. eheh...
olur da bu ismi koyarsan, bir sene boyunca istediğim zaman gelip beleş kahve içip pasta yerim yalnız. bi nevi telif hakkı. eheh...
0
'kahvesi güzel' pastaları da harika diye devam edebilir hatta... 'Neşeli günler' de olabilir, hatta filmin fotoğraflarını da kullanırsınız içeride, sıcak ve samimi bir ortamı doğal olarak yaratmış olursunuz.Bol şanslar...
0
sağolun arkadaşlar süpersiniz :)
ilgiyle takip ediyorum, isim bulalım söz beleş kahve içebilirsiniz.
daha fikir aşamasında tabi, samimiyet ile ilgili tavsiyelerinizi de dikkate alıcam.
ilgiyle takip ediyorum, isim bulalım söz beleş kahve içebilirsiniz.
daha fikir aşamasında tabi, samimiyet ile ilgili tavsiyelerinizi de dikkate alıcam.
0
bahçesi olacak mı bahçesi? olacaksa "moda bahçe" diyebilirsin. hem mekan fenerbahçe semtine yakın hem sıcak bir isme benziyor (ben de emin olamadım tam).
0
belki garip gelecek ama ben sizin nickinizi beğendim.
yani leon çok güzel bir kafe ismi olur bence
"hadi leon'a gidip bi kaffe içelim" filan. sanki insan arkadaşına gidiyormuş gibi...
yani leon çok güzel bir kafe ismi olur bence
"hadi leon'a gidip bi kaffe içelim" filan. sanki insan arkadaşına gidiyormuş gibi...
0
"cafè fait maison" geldi aklıma fransızcadan zerre çakmam sizin için google.translate e girip home-made die arattım. ev yapımı pastalar direk onu çağrıştırdı bende...kolay gelsin istanbula gelirsem uğrarım hatıra fotoğrafı çektiririz:)
0
benden de fransizca bir isim, önerisi "à la maison" (okunusu = alamezon) yani "evde" demek.
0
hocam ne oldu bu cafe işi?geçmişte yazdıklarımı okuyorken gördüm merak ettim açabildiniz umarım...
0
efruz
dün saat 15;30 sularında yapılan bsir eft, bugün tatil diye mi hala gelmedi bana, ne zaman geçer hesabımabaşka bankalar arasında oluyor
dün saat 15;30 sularında yapılan bsir eft, bugün tatil diye mi hala gelmedi bana, ne zaman geçer hesabıma
başka bankalar arasında oluyor
başka bankalar arasında oluyor
0
öğlene kadar yapılan eft ler genellikle aynı gün içerisinde ulaşıyor. öğleden sonrakiler bir sonraki güne kalabiliyor. fekat böğün tcmb kapalı olduğundan sisteme girmediyse yarın gelir.
0
bankalar 13.00'dan sonra i$lem yapmaya devam etti mi? Eger internet bankaciligindan yapildiysa bu eft, muhtemelen mesai saati di$inda oldugundan per$embe sabahi 08.00'da i$leme alirlar. Paraniz o zaman hesabiniza du$er diye tahmin ediyorum.
0
mesai gunlerinde eft islemleri 14.30-16.30 arasi bitiyor (bankaya gore degismekte).
yarim gun tatil olan gunlerde eft islemleri 11.30'da sona erer.
bu durumda eft karşı tarafın hesabina ilk mesai gunu gecer. sizin durum icin 30 ekim persembe oluyor.
yarim gun tatil olan gunlerde eft islemleri 11.30'da sona erer.
bu durumda eft karşı tarafın hesabina ilk mesai gunu gecer. sizin durum icin 30 ekim persembe oluyor.
0
bu eft manuel onaylanarak mı geliyor ki, bugün bankaların internet şubeleri açık, yani tatil günü de olsa bilgisayar neden onaylayıp aktarmaz ki.
cünkü havale yapılıyor olsaydı tatil günlerinde para hesaba geçiyor, aynı banka içinde yani
cünkü havale yapılıyor olsaydı tatil günlerinde para hesaba geçiyor, aynı banka içinde yani
0
aynı banka içinde ayrıdır transfer onu 24 saat yapabilirsiniz. bankalar arasında yarım günlerde 13:00 de kapanır, ama 13:00 de kapanması 12:59:59 da gidip bankadan eft yapabilirsiniz demek değil. 11:30'a kadar olan talepler alınır, onların aktarılması vs 13:00 olur zaten.
0
cantstandya
Merhaba,rapidshare için sadece 3sezonu tam olarak indirebildim.1-2 ve 4-5 için önerebileceğiniz bir adres var mı ? sharebus 'ta sadece 3.sezon linkleri çalışıyor.
Merhaba,
rapidshare için sadece 3sezonu tam olarak indirebildim.
1-2 ve 4-5 için önerebileceğiniz bir adres var mı ? sharebus 'ta sadece 3.sezon linkleri çalışıyor.
rapidshare için sadece 3sezonu tam olarak indirebildim.
1-2 ve 4-5 için önerebileceğiniz bir adres var mı ? sharebus 'ta sadece 3.sezon linkleri çalışıyor.
0
ravioli
ne yapmak gerekir?
ne yapmak gerekir?
0
Neden kopsun ki?
Hadi mi desen anlarım da re teli nasıl kopar ki, klasik gitar da olsa elektro da olsa re de fazla bend de yapılmaz.
Hadi mi desen anlarım da re teli nasıl kopar ki, klasik gitar da olsa elektro da olsa re de fazla bend de yapılmaz.
0
klasik gitar ise eger, ben cok kopardim. sebebi de perdedeki demir zamazingonun biraz keskin olmasi. distaki nikel sargiyi zedeliyodu, kopuyordu haliyle sonradan.
0
@thefin: kendi gitarımda da arkadaşların gitarlarında da en çok re teli kopuyor, hatta şimdiye kadar başka telim kopmadı benim.
eşikleri zımparalamak işe yarar mı acep, yoksa bozar mıyım klavyeyi?
eşikleri zımparalamak işe yarar mı acep, yoksa bozar mıyım klavyeyi?
0
normalde iyi bir gitarda herhangi bir telin kopmaması gerekiyor abanmadıktan sonra.. fakat uyduruk gitarların köprüleri çok tel koparıyor tabii.. re telini koparmayı başaran bir gitar çok büyük ihtimalle yine köprüden koparıyordur diye tahmin ediyorum, yoksa koca tel ortadan cart diye kopmaz.. köprünün ordaki saddle a bir ayar çektir derim.
0
uzun süre kullanmamak lazım aynı teli. her gün bir kaç saat çalınan bir gitarın tellerini yaklaşık 2 haftada bri değiştirmek gerekir yoksa sesi baya saçmalaşır zaten zamanla. öyle arada bir tıngırdatıyorum diyosan 1-2 ay da olabilir, ama re telinin dışındaki sargı açılıp da içindeki maddeler gözükünceye kadar kullanıyorsan muhtemelen ömrünün 4-5 katı kadar kullanıyorsundur takımı.
özellikle sahil gitaristlerinde re telinin ikinci perdeden zedelenip kopması sık karşılaşılan bir durumdur. heh
gitarın nedir?
özellikle sahil gitaristlerinde re telinin ikinci perdeden zedelenip kopması sık karşılaşılan bir durumdur. heh
gitarın nedir?
0
@kurukafa: gitarın markası arenas, 4-5 sene önce kursa heveslenen kardeşim için almıştım.
0
arkadarşlarının gitarında da sadece re telinnin kopmasını düşünerek; yeni başlayan insan genelde ses çıkartmak için abanır ve bu abanma genelde ortadaki tellere denk gelir. re teli de ortada olduğu için normal olmayan bi şekilde normaldir.
perdelerde ya da köprüde sorun olması çok muhtemel.
canı istediği zaman çalan bir gitar kullanıcısı için değil 2 hafta ya da 2 ay, 6 ayda bir kere değiştirmek yeterlidir.
perdelerde ya da köprüde sorun olması çok muhtemel.
canı istediği zaman çalan bir gitar kullanıcısı için değil 2 hafta ya da 2 ay, 6 ayda bir kere değiştirmek yeterlidir.
0
öğrenci gitarlarının perdeleri sargılı tellere daha çok zarar verir tabii. her gün 1 saat bile olsa çalınan bir klasik gitarın üzerinde 6 ay tel bekletilmez, 2 hadi bilemedin 3 ay bile oldukça fazladır. kopar gider teller yani normaldir(belki kopmaz normalde(öğrenci gitarından bir üst kalitede bir gitarda) ama sesi büyük ölçüde ölür). ancak daha ilk aydan kopuyorsa veya telin sargıları zedeleniyorsa perdeler ortalama bir arenas'a göre bile kötü durumda olabilir.
0
klasik gitarda bence sol el tırnakları da fazlaca etkili oluyor bu konuda. benim klasik de süreli aynı teli koparıyordu. dikkat ettiğimde eşiğin yavaş yavaş keskinleştiğini ve telin de bu noktadan inceldiğini gördüm. zımparalamak eşiği bozar bu şekilde de çok tel koparır. sanırım çabucak öğrenip kaliteli bir gitar almak gerekiyor.
0
bildiğim kadarıyla re teli, mi ve la telinden daha ince olmasına rağmen gerginlik olarak gitara daha çok yükleniyor, benim bugüne kadar re telim koptuysa hep eşikten kopmuştur, perde kısmından zedelenecek kadar uzun süre kullanmamak lazım zaten, eşikten kopmaması içinde yapılan telin arkasından çevirirken biraz u gibi bırakmak, v gibi değil, böylece oraya fazla yüklenmiyor, biliyorum karışık oldu ama eşiği incelediğinde kesin anlarsın:)
0
eren
bilgisayarın hoparlöründen gelen müziği kaydetmek istiyorum. mikrofonu hoparlöre dayamaktan daha uygun bir software çözümü vardır sanırım?
bilgisayarın hoparlöründen gelen müziği kaydetmek istiyorum. mikrofonu hoparlöre dayamaktan daha uygun bir software çözümü vardır sanırım?
0
ben youtube, myspace gibi ortamlarda dinledigim müzikleri ayni zamanda sound forge programi ile bilgisayarima kaydediyorum.
0
Ses kartında Stereo Mix varsa bilgisayar içinde dönen her sesi kaydedebilirsin. Varsa ses kontrol panelinde görürsün zaten. Ancak kaydetcek prgram yada ses kartı kaliteli birşey olmalı çünkü bir süre sonra ses tizleşip infinite loop kıvamı bir sinyale dönüyor =)
Daha pratik bir yolu vardır belki.
Daha pratik bir yolu vardır belki.
0
sound outputtan (hoparlör çıkışından) mikrafon girişine direkt bağlamantı yapmanın bir yöntemi olması lazım. hatta vardır.
0
bilgisayarın hoparlor cıkısını mic girisine baglayabilirsin
2 ucuda ses kartına giren uca sahip bi kablo olursa rahat rahat yapabilirsin bu işlemi
2 ucuda ses kartına giren uca sahip bi kablo olursa rahat rahat yapabilirsin bu işlemi
0
windows xp'de ses ozelliklerine girdikten sonra "kaydederken" bolumune girip "what u hear" ozelligini secip pc'den cikan ne ses varsa kaydetmeniz mumkun. lakin ses kartinin oyle bir ozelligi var midir yok mudur bilemiyorum.
0
demlikposet
amerikada herkes çek kullanıyor, patronlar çekle maaş ödüyor, kiracılar çekle kira ödüyorkıyafet alışverişi yapıp bile çekle verilebiliyor?bu sistem amerikada neden çok yaygın?çok iyi bişeyse biz de veya diğer ülkelerde neden bu kadar kullanılmıyor_?kötü bişeyse neden o adamlar kullanıyor süreklifin
amerikada herkes çek kullanıyor, patronlar çekle maaş ödüyor, kiracılar çekle kira ödüyor
kıyafet alışverişi yapıp bile çekle verilebiliyor?
bu sistem amerikada neden çok yaygın?
çok iyi bişeyse biz de veya diğer ülkelerde neden bu kadar kullanılmıyor_?
kötü bişeyse neden o adamlar kullanıyor sürekli
finans konusunda cahilliğimi bağışlayıp anlatabilecek birisi var mı
kıyafet alışverişi yapıp bile çekle verilebiliyor?
bu sistem amerikada neden çok yaygın?
çok iyi bişeyse biz de veya diğer ülkelerde neden bu kadar kullanılmıyor_?
kötü bişeyse neden o adamlar kullanıyor sürekli
finans konusunda cahilliğimi bağışlayıp anlatabilecek birisi var mı
0
Valla Kanada'da oyle ama tam anlayamadim hala, istersen hic bulasmiyorsun ama mesela kiraci, kirayi cekle odemeni isterse ogrenmek zorunda kaliyorsun:)
Sunu buldum bir de:
money.howstuffworks.com
Sunu buldum bir de:
money.howstuffworks.com
0
çekin bizde yaygın olmamasının nedeni güvensizlik, teoride vadesi olmamasına rağmen, uygulamada vadeli kullanılması ve güvensizlikten dolayı bankaların herkese çek karnesi vermemesi. yani hesabınızda x lira var diye çek karnesi vermiyo bankalar, her yaprak için 435 YTL'ye kadar karşılıksız olsa bile bankalar ödemek zorunda olduğu için, çek karnelerini teminat karşılığı veriyolar.
www.uzmantv.com
www.uzmantv.com
www.uzmantv.com
www.uzmantv.com
0
dolandiriciliga acik 1
bizde is yapanlar nakit sever bankada para tutmaz 2 (kayitdisi ekonomi denen sey)
cekin damgalanmasi (karsiliksiz) adamin itibarini bitirir, bunu da göze alamazlar 3
bizde is yapanlar nakit sever bankada para tutmaz 2 (kayitdisi ekonomi denen sey)
cekin damgalanmasi (karsiliksiz) adamin itibarini bitirir, bunu da göze alamazlar 3
0
amerikada çek sisteminin güvenliğine kredi puanlama sistemlerinin sıkılığının da katkısı çok. genelde ev, araba, eğitim kredisi vs'yi çok uzun vadeli aldıkları için kredi notunu olumsuz yönde etkileyecek olan karşılıksız çek vermemeye dikkat ediyor insanlar.
bir de çek kullanımının yaygın olmasından kelli bizdeki döviz büroları gibi etrafta çek bozan bir çok yer var. bu da çekin likiditesini arttırıyor.
bir de çek kullanımının yaygın olmasından kelli bizdeki döviz büroları gibi etrafta çek bozan bir çok yer var. bu da çekin likiditesini arttırıyor.
0
çok hızlı çalışan bir adalet sistemi var finans konusunda. karşılıksız çek hapis cezası almanıza neden olabiliyor öncelikle, kredibiliteniz sıfırlanabiliyor filan.
türkiye'de böyle bir sistemi kurmak zor çünkü çek çok kolay taklit edilebilir bir şey ve türkiye'deki adalet sistemi malum.
türkiye'de böyle bir sistemi kurmak zor çünkü çek çok kolay taklit edilebilir bir şey ve türkiye'deki adalet sistemi malum.
0
boshi
Arkadaşlar, Amarigan bir cihazım için kullandığım Ataba kovertörüm var, 220V'yi 110V yapıyor. Hatta buyurun fotosu sağda. Benim merak ettiğim, bu konvertör, cihazı (amfi) kullanmıyorken elektrik yer mi? Yani cihazı kullanmadığım zamanlarda bunu da mı prizden çekmeliyim elektrik sarfiyatı olmasın diy
Arkadaşlar,
Amarigan bir cihazım için kullandığım Ataba kovertörüm var, 220V'yi 110V yapıyor. Hatta buyurun fotosu sağda. Benim merak ettiğim, bu konvertör, cihazı (amfi) kullanmıyorken elektrik yer mi? Yani cihazı kullanmadığım zamanlarda bunu da mı prizden çekmeliyim elektrik sarfiyatı olmasın diye (elektrik sarf ettiğinden şüpheleniyorum zira hırr hırr ses geliyor aletten).
Teşekkür ederim,
boshi
Amarigan bir cihazım için kullandığım Ataba kovertörüm var, 220V'yi 110V yapıyor. Hatta buyurun fotosu sağda. Benim merak ettiğim, bu konvertör, cihazı (amfi) kullanmıyorken elektrik yer mi? Yani cihazı kullanmadığım zamanlarda bunu da mı prizden çekmeliyim elektrik sarfiyatı olmasın diye (elektrik sarf ettiğinden şüpheleniyorum zira hırr hırr ses geliyor aletten).
Teşekkür ederim,
boshi
0
lise yıllarından kalan elektrik bilgime dayanarak: birbirine fiziksel teması olmayan iki sargıdan oluşan bobinin 220 tarafından akım geçiyor evet, hırlama da burdan, bağlantıların kötü oluşundan geliyor olabilir. ama bobin voltajı küçültüp diğer tarafta devreyi tamamlayan birşey olmadığı ve bobinin de ihmal edilecek kadar küçük bi direnci olduğu için elektrik çekmiyor diyebiliriz.
0
az da olsa elektrik yer. "hrr" sesini çıkartıyorsa bir titreşim oluşturuyor demektir. titreşim için bir enerji harcamak gerek. enerji de elektrikten işte :)
0
İçinde transformatör var, sen kullanmıyorken de azıcık elektrik harcar yalnız dikkate alınmayacak kadar azdır, önemseme.
0
ihmal ediyoruz yani, süper çünkü çok üşeniyordum aletin fişini çekip takmaya falan.
bu arada crimson king, özür dileyerek düzeltiyorum, aleti kullandığım cihaz naif bir DAC. yetiyor da artıyor yani :)
sağolunuz.
bu arada crimson king, özür dileyerek düzeltiyorum, aleti kullandığım cihaz naif bir DAC. yetiyor da artıyor yani :)
sağolunuz.
0
elektrik yer ama az yer. misal stand by da kapanmış bi ev eşyası gibi düşün akım çekmeye hazırdır ama çıkışı bağlı olmadığı için çok az bir şey çeker. hır seside transformatörden kaynaklanır. zemini sabitlerseniz yada altına gazete kağıodı gibi bişey koyarsanız o ses te gider.
0
armish
Evden bayağı bir çıktı bunlardan, değerlendirilebilir mi acaba?
Evden bayağı bir çıktı bunlardan, değerlendirilebilir mi acaba?
0
ne kadar eski? tedavülden kalkalı 10 yıl geçmediyse merkez bankasından değiştirilebilir, galiba ziraat bankasıda değiştiriyor.
0
hocam ben geçenlerde 57 yılına ait iki tane 1 lira buldum. satsak üç beş kuruş eder mi acep, yoksa ilerde çocuklara mı verelim bilen varsa sölesin:D
0
crimson king
şöyle ki cep telefonlarına eklenebilecek çok şahane bir özellik geldi aklıma, aslında yıllar önce geldi, dur şunu adıma tasdikliyeyim dedim, sonra düşündüm ulan bu benim aklıma geldiyse, işi bütün gün bunu düşünmek olan adamlar var, onlar kesin düşünmüştür dedim, vazgeçtim, yıllar geçti, bir değişik
şöyle ki cep telefonlarına eklenebilecek çok şahane bir özellik geldi aklıma, aslında yıllar önce geldi, dur şunu adıma tasdikliyeyim dedim, sonra düşündüm ulan bu benim aklıma geldiyse, işi bütün gün bunu düşünmek olan adamlar var, onlar kesin düşünmüştür dedim, vazgeçtim, yıllar geçti, bir değişiklik yok, hala hiç bir telefonda yok, ve sadece yazılımsal bir değişiklikle eklenebilecek bir özellik. şimdi ben bunu nasıl adıma tasdik ettirip duyursamda, bütün cep telefonu üreticileri kapımda kuyruk olsa, zengin olsam? fazla bilgi vermek istemiyorum ama saçma bir özellik değil, yani yeni bir devir açmaz ama bazen o kadar ihtiyacını hissediyorum ki aman aman:)
0
önce tasdik, sonra iş planı.. sonra da başlasın toplantılar, görüşmeler, sunumlar vs.
0
sana tavsiyem, tasdik olayını yurtdışı kapsamlı yapan güvenilir bir kurum ile yapman. hatta kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez. bence yurtdışındaki bir patent bürosu ile bağlantı kurup pahalıya da olsa hallettir bu işi. senin için belki küçük bir buluştur ama, 10 saniyelik bir reklam müziğinden bile dünyaları kazanıyo eloğlu.
remember;
büyük düşünmeyenler, büyüyemezler.:)
remember;
büyük düşünmeyenler, büyüyemezler.:)
0
Avrupa ve Amerika patentleri alırsan fikrine zengin olabilirsin.
Ama şunu da düşünmek lazım. Senin güzel dediğin fikrin uygulaması var mı? Ya da uygulanırken çıkaracağı zorluklar nedir? Unutmamak lazım ki birçok buluş tasarım mühendislerinden onay alamadıkları için piyasaya çıkamıyorlar.
Ama şunu da düşünmek lazım. Senin güzel dediğin fikrin uygulaması var mı? Ya da uygulanırken çıkaracağı zorluklar nedir? Unutmamak lazım ki birçok buluş tasarım mühendislerinden onay alamadıkları için piyasaya çıkamıyorlar.
0
şöyle ki, teknik olarak uygulanmasının çok çok kolay olduğuna eminim, ama kullanıcılara benimsetmek açısından biraz zor olabilir, hani çoğu kişi bir çok özelliğini kullanmaz ya, onun gibi, kullanım açısından gprs wap gibi maliyeti olan bişey değil, daha çok telefonun kullanımında kolaylık sağlayan bişey, ama her nesle hitap etmeyebilir, mesela yaşlılar için, diğer kesimler içinde ilk başta zor gözükebilir ama bence kolay alışılabilinen ve çok kullanışlı bir özellik. 2 noktadan eminim, özelliğin ne olduğu tam açıklanmadan yapılacak bir reklam çok merak uyandıracaktır, yani sağladıyı faydayı gösterip, nasıl olduğu bir süre saklanırsa, çok ilgi görecektir, yani telefonların bunu yapabilmesinin çok güzel olduğunu düşündürecektir herkese, ve eminim, ben yapmasamda bu özellik mutlaka bir gün telefonlarda olacak, hatta o yüzden çok şüpheliyim, mutlaka birinin aklına bu zaman kadar gelmiştir diye düşünüyorum:) ya ayrıntı veremediğim için karışık oluyor biliyorum en açık şekilde yazmaya çalıştım. bu arada bu uluslarası patent ofislerine nasıl ulaşırım, maliyet nedir?
0
Türk Patent Enstitüsü yardımcı oluyor sana. Masrafları fazla tutmaz sanırım. Takipçilikle filan en fazla 1000 liraya halledersin.
0
yok saatle alakalı değil. bişeyler oluştu kafamda. patentini alıcam bir an önce, internette uluslararası tasdik yapabilecek bir yer lazım bana
0
fikir ile tek başına bir şey elde edebileceğini sanmıyorum. bir uygulama ile yola çıkarsan ve gerçekten insanların ilgisini çekip şirketlerin kendilerinin desteklemek isteyecek istedikleri bir özellik halini alır ise kazanırsın.
0
fikir ile tek başına bir şey elde edebileceğini sanmıyorum. bir uygulama ile yola çıkarsan ve gerçekten insanların ilgisini çekip şirketlerin kendilerinin desteklemek isteyecek istedikleri bir özellik halini alır ise kazanırsın.
0
eğer karşıdan gelen aramanın, çağrı süresini gösteren bir eklentiyse (bkz: şerefsizim benim aklıma gelmişti) ben de para isterim:)
fikrim şudur: Telefonunuza gelen çağrının süresini size gösterir.Telefonunuz 2 saniye çalmışsa, anlarız ki karşıdaki çağrı atmıştır...
Yok çağrı süresi 50 saniye ise; bizi gerçekten konuşmak için aramıştır...
fikrim şudur: Telefonunuza gelen çağrının süresini size gösterir.Telefonunuz 2 saniye çalmışsa, anlarız ki karşıdaki çağrı atmıştır...
Yok çağrı süresi 50 saniye ise; bizi gerçekten konuşmak için aramıştır...
0
hlathguth
5+1 ses sistemi satın alacağım, ancak laptopumun tek bir çıkışı bulunuyor; keza iPod'umun da öyle. 5+1'i bu tek çıkışa bağlamak gibi bir şansım var mı? Ne dersiniz?
5+1 ses sistemi satın alacağım, ancak laptopumun tek bir çıkışı bulunuyor; keza iPod'umun da öyle. 5+1'i bu tek çıkışa bağlamak gibi bir şansım var mı? Ne dersiniz?
0
herhangi bi elekronikçiden jack çoğaltıcı kablo alabilirsin. bir ucunu çıkışa takıyorsun diğer tarafta 2 ya da 3 çıkışa sahip oluyorsun. yanlız bu çıkışlar da orijinaldeki gibi stereo olacağı için 5+1 sistemde surround elde edemeyeceksin. sadece sesi hoparlörlere dağıtmış olacaksın.
0
5+1 en az 3 çıkış gerektirir, hiç bir anlamı olmaz. laptop tek çıkışı olduğuna göre zaten ses kartı da desteklemiyordur. 2+1 almak bence daha mantıklı. 5+1 dts albümlerde, dvd filmlerde ve benzerlerinde işe yarar. laptop için 5+1 pcmcia ses kartı alınabilir. ipod için stereo olarak bağlanabilir, destekliyorsa stereoX2 de olabilir. bu kadar:)
0
hiçbirine gerek yokki kutunun içinden pcye bağlamak için jacklar çıkıyor frontların kablosunu pcye bağladığınızda stereo seçeneği yaptığınızda çalışr
0
dort ogeyi anlatir yedi gokten soz eder
MerhabaBugün bir davete gittim, enstürmental bir parça çaldılar, şarkıyı biliyordum ama bir türlü aklıma gelmedi, tek hatırladığım eski bir parça oldugu ve nakaratından bir kısım. "as i love you oooohhh i love you" nakaratından da tam emin olamadım şimdi salladıysam kusura bakmayın. Yardımlarınız iç
Merhaba
Bugün bir davete gittim, enstürmental bir parça çaldılar, şarkıyı biliyordum ama bir türlü aklıma gelmedi, tek hatırladığım eski bir parça oldugu ve nakaratından bir kısım. "as i love you oooohhh i love you" nakaratından da tam emin olamadım şimdi salladıysam kusura bakmayın.
Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Bugün bir davete gittim, enstürmental bir parça çaldılar, şarkıyı biliyordum ama bir türlü aklıma gelmedi, tek hatırladığım eski bir parça oldugu ve nakaratından bir kısım. "as i love you oooohhh i love you" nakaratından da tam emin olamadım şimdi salladıysam kusura bakmayın.
Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
0
shirley bassey'in as i love you (1966) diye bi şarkısı çıkıyo googleda aratınca.youtubeda var, bende açılmıyo o yüzden link veremedim.
0
"as i love you" kısmını "yes i love you" olarak algılıyor ve moody blues'dan nights in white satin olabilir diyorum.
0
newyorkais
Arkadaşlar elinde bitturk torrent sitesi için davetiyesi olup paylaşmak isteyen benimle irtibata geçerse çok müteşekkir olacağım...
Arkadaşlar elinde bitturk torrent sitesi için davetiyesi olup paylaşmak isteyen benimle irtibata geçerse çok müteşekkir olacağım...
0
umutsuzum
merhaba arkadaşlar.2007-2008 döneminde üniversite 4. sınıfı bitirdim. ama alttan sürüyle dersim var. yani kağıt üzerinde 4 bitti ama derslere bakılırsa 2-3ün dersleri (hemen hemen) komple duruyor. bu sene, yani 5. senemde bile 4. sınıftan ders alamıyorum.üniversite hayatım boyunca dersleri hiç umurs
merhaba arkadaşlar.
2007-2008 döneminde üniversite 4. sınıfı bitirdim. ama alttan sürüyle dersim var. yani kağıt üzerinde 4 bitti ama derslere bakılırsa 2-3ün dersleri (hemen hemen) komple duruyor. bu sene, yani 5. senemde bile 4. sınıftan ders alamıyorum.
üniversite hayatım boyunca dersleri hiç umursamadım. açıkçası üniversiteye ve şehire alışamadım. zaten sevmediğim bir bölümdü o yüzden hiç ısınamadım. dersler mide bulandırıcıydı. bu arada bölümüm zor bir mühendislik dalı.
bugün birinci sınıftan itibaren aldığım tüm notların yazıcıdan çıktısını aldım. açıkçası iyice umutsuzluğa düştüm. birçok arkadaşın 90-100le geçtiği dersleri 2. , 3. alışımda hâlâ geçememişim. üstelik çok komik notlarla (100 üzerinden 0, 1, 5).. ama dediğim gibi çalışamıyorum ve derslere bir türlü ısınamıyorum.
benimle beraber üniversiteye girmiş arkadaşların mezun olması ise beni kahrediyor. neden diyecek olursanız, açıklayayım. "aslında ders çalışmadın, doğal olarak bitiremezsin 4 senede" yaklaşımı doğru. ama bu mezun olanlar o kadar salak ve aptal insanlar ki... onları görünce, hâlâ alttan bu kadar dersimin olması beni mahvediyor.
açıkçası notlarıma baktığımda utanç duyuyorum. beni nasıl bu hale geldim, inanmıyorum. günlük gazete bile okumayan tiplerin dersleri başarıyla geçmesi, beni geriye atıyor. notlara bakınca iyice geriliyorum. korkuyorum, umutsuzluk içindeyim. geceleri aniden uyanıyorum tedirginlikten. mezun olmamak beni inanılmaz ürkütüyor.
bu sene aldığım tüm dersleri istisnasız vermek zorundayım. yani hepsini vermeliyim ki, 6. senede 4. sınıfın derslerini alıp bitireyim. ne kadar korkunç değil mi. tam uçurumun kenarından döneceğim, eğer dönebilirsem. omuzlarımda inanılmaz bir yük var. geçen senelerde yaşadığım deneyimler nedeniyle bunu yapabilip yapamayacağımı kestiremiyorum. inancım yapamayacağım yönünde.
bu sene de geçen seneler gibi olursa yandım.
arkadaşlar o kadar kötü bir durumdayım ki, eğer bu sene başarılı olamazsam intihar etmeyi bile düşünüyorum. birisi bana derslerle veya okulla ilgili soru sorunca ağlayasım geliyor. kaçıyorum hemen oradan.
benim gibi bir insanın bu duruma düşmesi çok kötü. bir de insanların ders başarısını sosyal statü gibi görmesi iğrenç bir şey. az önce kariyer.net'e girip baktım. staj başvurularım reddedilmiş. iyice çöktüm. evet, 4. sınıfım ve hiçbir zorunlu stajı da yapmadım.
ailemde de kendimi çok yalnız hissediyorum. pek yakınlık ve samimiyet yoktur bizde.
4 senelik üniversite hayatımda adam gibi bir dosta rastlamadım. omzuna yaslanacağım ve bana destek olacak bir kız arkadaşım da yok. yani arkadaşlar anlacağınız, batacağım en dip noktaya batmış, yalnız ve zavallı biriyim.
ne yapabileceğim konusunda hiçbir fikrim yok. birisi "bunun çözümü hacca gitmektir" dese onu da yapacağım. tavsiyeleriniz, her bir kelimeniz benim için altın niteliğinde.
lütfen dalga geçmeyin, cidden çok kötü durumdayım ve yardıma ihtiyacım var. bu bataklıktan nasıl kurtulabilirim?
2007-2008 döneminde üniversite 4. sınıfı bitirdim. ama alttan sürüyle dersim var. yani kağıt üzerinde 4 bitti ama derslere bakılırsa 2-3ün dersleri (hemen hemen) komple duruyor. bu sene, yani 5. senemde bile 4. sınıftan ders alamıyorum.
üniversite hayatım boyunca dersleri hiç umursamadım. açıkçası üniversiteye ve şehire alışamadım. zaten sevmediğim bir bölümdü o yüzden hiç ısınamadım. dersler mide bulandırıcıydı. bu arada bölümüm zor bir mühendislik dalı.
bugün birinci sınıftan itibaren aldığım tüm notların yazıcıdan çıktısını aldım. açıkçası iyice umutsuzluğa düştüm. birçok arkadaşın 90-100le geçtiği dersleri 2. , 3. alışımda hâlâ geçememişim. üstelik çok komik notlarla (100 üzerinden 0, 1, 5).. ama dediğim gibi çalışamıyorum ve derslere bir türlü ısınamıyorum.
benimle beraber üniversiteye girmiş arkadaşların mezun olması ise beni kahrediyor. neden diyecek olursanız, açıklayayım. "aslında ders çalışmadın, doğal olarak bitiremezsin 4 senede" yaklaşımı doğru. ama bu mezun olanlar o kadar salak ve aptal insanlar ki... onları görünce, hâlâ alttan bu kadar dersimin olması beni mahvediyor.
açıkçası notlarıma baktığımda utanç duyuyorum. beni nasıl bu hale geldim, inanmıyorum. günlük gazete bile okumayan tiplerin dersleri başarıyla geçmesi, beni geriye atıyor. notlara bakınca iyice geriliyorum. korkuyorum, umutsuzluk içindeyim. geceleri aniden uyanıyorum tedirginlikten. mezun olmamak beni inanılmaz ürkütüyor.
bu sene aldığım tüm dersleri istisnasız vermek zorundayım. yani hepsini vermeliyim ki, 6. senede 4. sınıfın derslerini alıp bitireyim. ne kadar korkunç değil mi. tam uçurumun kenarından döneceğim, eğer dönebilirsem. omuzlarımda inanılmaz bir yük var. geçen senelerde yaşadığım deneyimler nedeniyle bunu yapabilip yapamayacağımı kestiremiyorum. inancım yapamayacağım yönünde.
bu sene de geçen seneler gibi olursa yandım.
arkadaşlar o kadar kötü bir durumdayım ki, eğer bu sene başarılı olamazsam intihar etmeyi bile düşünüyorum. birisi bana derslerle veya okulla ilgili soru sorunca ağlayasım geliyor. kaçıyorum hemen oradan.
benim gibi bir insanın bu duruma düşmesi çok kötü. bir de insanların ders başarısını sosyal statü gibi görmesi iğrenç bir şey. az önce kariyer.net'e girip baktım. staj başvurularım reddedilmiş. iyice çöktüm. evet, 4. sınıfım ve hiçbir zorunlu stajı da yapmadım.
ailemde de kendimi çok yalnız hissediyorum. pek yakınlık ve samimiyet yoktur bizde.
4 senelik üniversite hayatımda adam gibi bir dosta rastlamadım. omzuna yaslanacağım ve bana destek olacak bir kız arkadaşım da yok. yani arkadaşlar anlacağınız, batacağım en dip noktaya batmış, yalnız ve zavallı biriyim.
ne yapabileceğim konusunda hiçbir fikrim yok. birisi "bunun çözümü hacca gitmektir" dese onu da yapacağım. tavsiyeleriniz, her bir kelimeniz benim için altın niteliğinde.
lütfen dalga geçmeyin, cidden çok kötü durumdayım ve yardıma ihtiyacım var. bu bataklıktan nasıl kurtulabilirim?
0
senin gibi durumda olup hatta bir kaç sene okula gelmeyip sonra 6. ve 7. senede okulu rahat rahat bitiren çok tanıdığım var. yine de geç olduğunu düşünmeyin ve derslerin başladığı tarihten itibaren bütün derslerinize düzenli olarak girin, bütün hocalarla durumunuzu konuşun, ilk dönemi bitirip bir çok dersi verebildiğinizi gördüğünüzde size güven gelecek ve bir sonraki dönemlerde de çok daha rahat olacaksınız.
okula gitmek ders çalışmak zor geliyorsa yapacak fazla bir şey yok. bu alışkanlığı kazanmaya çalışın. okula gittikçe sizin durumunuzda olanlarla tanışacaksınız ve yeni bir ortamınız olacak, üniversiteye yeni başlamış gibi olacaksınız. düzenli takip ve diyalogla çok rahat bir şekilde üstesinden gelirsiniz diyorum hepsinin.
bir dönemde 12 (ben) 16 ve 22 (iki arkadaş) ders veren insanlar var daha önce hiç takip etmediği halde.
okula gitmek ders çalışmak zor geliyorsa yapacak fazla bir şey yok. bu alışkanlığı kazanmaya çalışın. okula gittikçe sizin durumunuzda olanlarla tanışacaksınız ve yeni bir ortamınız olacak, üniversiteye yeni başlamış gibi olacaksınız. düzenli takip ve diyalogla çok rahat bir şekilde üstesinden gelirsiniz diyorum hepsinin.
bir dönemde 12 (ben) 16 ve 22 (iki arkadaş) ders veren insanlar var daha önce hiç takip etmediği halde.
0
istemediğiniz bir alanda dersleri de veremiyorsanız belki de öss'ye tekrar hazırlanıp başka bir alanda başka bir üniversiteye gitmek için çok geç değildir. söylemesi kolay gerçi ama..
0
:) hocam beterin beteri var, bu dediğin dert mi allasen, 2 sene uzatmışsın alttarafı, panik yapma takıl kafana göre bitmezse koy götüne, illa bitirmen gerekmiyor bitirirsende bu düşüncelerle olmaz, ayrıca gerçekten abartıyorsun bu kadar kafayı takacak bir şey göremedim ben.
0
bende okulumu 7 yılda zar zor bitirdim. umutsuzluğa kapılacak bişey yok, sen bitirmeyi kafaya koyduysan kesin biter. bi de bişey söyliyim sana, biliyorum inanmayacaksın, alay ettiğimi düşüneceksin, ama çok ciddiyim, ve zamanı geldiğinde sende aynı şeyi hissedersin büyük bir ihtimalle, iyi ki okulu 4 yılda bitirmemişim, iyi ki 7 yıla uzatmışım, askerliğimi yaptım, büyük bir firma da iyi bir işe girdim, ama şu an senin yerinde olmayı deli gibi isterdim. herşey olabiliyorsun ama ne yazık ki bir daha üniversite öğrencisi olamıyorsun.
0
Okul bitmesine biter, biraz gayret gerek. Zaten yukarda bu isin nasil yapildigi, yapilabildigi anlatilmis. Ben ek bir oneride bulunacagim:
Zorunlu stajinizi yapin, sonra da ek olarak yapabildiginiz kadar cok yerde stajyer olarak calisin. Ne kadar cok yer gezerseniz o kadar iyi olacaktir sizin icin. Is bulmaniz, kariyer planlariniz daha kolay gerceklesir. Uzerinizdeki bu depresifligi de atarsiniz. Bence ilk is olarak kendinize stajyer olarak calisacaginiz bir yer bulun.
Zorunlu stajinizi yapin, sonra da ek olarak yapabildiginiz kadar cok yerde stajyer olarak calisin. Ne kadar cok yer gezerseniz o kadar iyi olacaktir sizin icin. Is bulmaniz, kariyer planlariniz daha kolay gerceklesir. Uzerinizdeki bu depresifligi de atarsiniz. Bence ilk is olarak kendinize stajyer olarak calisacaginiz bir yer bulun.
0
istemediğin bir okulu bitirince derdin bitmeyecek ki? bu sefer istemediğin bir işi arıyor olacaksın. es kaza çalışmaya başlarsan istemediğin bir hayatı emekli olana kadar yaşamaya çalışacaksın.
gerçekten yapmak istediğin bir şey var mı? hiç düşündün mü? hayatta ısınamayacağın derslere nasıl çalışacağının derdini çekeceğine gerçekten istediğin bir şeyin mücadelesini vermenin yolları olabilir mi?
var olabilir diyorsan, ben eforumu o yönde sarfederdim, daha kolay ve daha verimli olabilir(yaptım ordan biliyorum). yok ise(ama burda "çok zor ya" dan falan bahsetmiyorum, karşına aldığın durum da zor, gerçekten hiç bir imkan olmamasından bahsediyorum) damdan düşen ien iyi damdan düşen anlar. 7 senede okulunu bitiren bir sürü kişi var, destek al. tek olmadığından eminim, hepimiz her gün duyuyoruz.
kolay gelsin.
gerçekten yapmak istediğin bir şey var mı? hiç düşündün mü? hayatta ısınamayacağın derslere nasıl çalışacağının derdini çekeceğine gerçekten istediğin bir şeyin mücadelesini vermenin yolları olabilir mi?
var olabilir diyorsan, ben eforumu o yönde sarfederdim, daha kolay ve daha verimli olabilir(yaptım ordan biliyorum). yok ise(ama burda "çok zor ya" dan falan bahsetmiyorum, karşına aldığın durum da zor, gerçekten hiç bir imkan olmamasından bahsediyorum) damdan düşen ien iyi damdan düşen anlar. 7 senede okulunu bitiren bir sürü kişi var, destek al. tek olmadığından eminim, hepimiz her gün duyuyoruz.
kolay gelsin.
0
umutsuzluk cukuruna duseriz hepimiz. ben 96'da girdim, 2008'de ciktim. hazirlik okudum, dondurdum, salladim, hic gitmedim. ben de bolumu cok sevemedim, ama bitti cok sukur.
benim de alttan cok dersim vardi, hatta bi donem sirf 2 ders alip ikisinden de kalmisligim bile olmus, ki sonradan bakinca ne kadar da salakmisim dedim.
tek basima ben de calisamiyordum, simdi bile olsa yine calisamam, ki ders calismayi cok sevmem. okula da pek ugramadigim icin -calistigimdan dolayi- derslerde pek basarili olamiyordum, taaaaa ki grup calismasini kesfedene kadar.
evet, olay bu, grup calismasi kesinlikle. sinavdan birgun bile once olsa, ortak ders aldiklarindan bikaciyla samimi ol, yardim etmelerini rica et, bi gece beraber bakmak yeterli olur. konuyu pek ogrenmene gerek yok, soru tiplerini ogrensen yeter. oyle yaptim da anca gectim.
ha ben af cikmadan bir hafta once kaydimi sildirip, af cikinca geri geldim, yoksa atiliyordum okuldan, 7 sene dolacakti ve alttan dersim coktu yani.
su an senin durumun benden iyi, o yuzden bu kdar umizsizlige kapilma ve dedigim gibi, grup calismasi, tek cozumu bu, tek basina calisamayanlar icin.
benim de alttan cok dersim vardi, hatta bi donem sirf 2 ders alip ikisinden de kalmisligim bile olmus, ki sonradan bakinca ne kadar da salakmisim dedim.
tek basima ben de calisamiyordum, simdi bile olsa yine calisamam, ki ders calismayi cok sevmem. okula da pek ugramadigim icin -calistigimdan dolayi- derslerde pek basarili olamiyordum, taaaaa ki grup calismasini kesfedene kadar.
evet, olay bu, grup calismasi kesinlikle. sinavdan birgun bile once olsa, ortak ders aldiklarindan bikaciyla samimi ol, yardim etmelerini rica et, bi gece beraber bakmak yeterli olur. konuyu pek ogrenmene gerek yok, soru tiplerini ogrensen yeter. oyle yaptim da anca gectim.
ha ben af cikmadan bir hafta once kaydimi sildirip, af cikinca geri geldim, yoksa atiliyordum okuldan, 7 sene dolacakti ve alttan dersim coktu yani.
su an senin durumun benden iyi, o yuzden bu kdar umizsizlige kapilma ve dedigim gibi, grup calismasi, tek cozumu bu, tek basina calisamayanlar icin.
0
örnek olsun diye söylüyorum, yakın bir arkadaşım 3 yıl okula devam etmedi derslere girmedi.
4. yıl bütün vaktini derslere ayırdı, hem 1. hem 2. öğretimlerle derse girdi. dersleri takip edip düzenli çalıştı ve adam bölümün yüzde 60-70 nin iki-üç senede verdiği 4 dersle beraber ilk dönemde 17 ikinci dönemde 15 ders verdi. hepimiz göt olduk.
O da bölümünü sevmezdi.
4. yıl bütün vaktini derslere ayırdı, hem 1. hem 2. öğretimlerle derse girdi. dersleri takip edip düzenli çalıştı ve adam bölümün yüzde 60-70 nin iki-üç senede verdiği 4 dersle beraber ilk dönemde 17 ikinci dönemde 15 ders verdi. hepimiz göt olduk.
O da bölümünü sevmezdi.
0
arkadaşım hiç üzülme benim itü gibi okulda 7.senenin yaz okulunda okulu bitirmiş arkadaşım var. senin yapman gereken aldığın tüm dersleri verme çabasına girmek hocalarla arayı iyi tutmak. yaz okulunda artık okulunun yaz okulu kredi limiti veya büt limiti neyse hepsine girmek. moralinide bozmamaktır. yok aga ben karı-kız meselesinide halledicem diyorsan facebook filan yardır derim:) moralide bozma dediğin gibi ne mallar üniversite bitiriyor.
0
ben ilkokula basladigimda dayim universiteye basladi, ben universiteyi bitirdikten 1 yil sonra dayim seref listesine girerek universiteyi bitirdi.
sen az uzatmissin dayimi ornek al adam kac sene kaldi, atildi, geri dondu gene kaldi en son aklini basina topladi dogru durust okudu bitirdi okulunu. ha sebebi soracan olursan proflardan biriyle didisti adam sakalini kes demis bizimki kestirmem diye inat etmis kac yilina patladi bir inadi.
kendi kendine acimayi birak ve yeniden basla. sanki yeni kayit yaptirmissin hissiyatina burun ( u : uzum'un u su ) ne olacak yani?
sen az uzatmissin dayimi ornek al adam kac sene kaldi, atildi, geri dondu gene kaldi en son aklini basina topladi dogru durust okudu bitirdi okulunu. ha sebebi soracan olursan proflardan biriyle didisti adam sakalini kes demis bizimki kestirmem diye inat etmis kac yilina patladi bir inadi.
kendi kendine acimayi birak ve yeniden basla. sanki yeni kayit yaptirmissin hissiyatina burun ( u : uzum'un u su ) ne olacak yani?
0
4 sene hemen hemen hiç okula gitmedim, çoğu hocanın yüzünü bile görmedim, 4 sene boyunca 1 gün bile üstüste 2 derse girmedim.
5. sene vermem gereken yanlış hatırlamıosam 30 - 36 ders vardı , ki dönemde 8 ders filan veriliyor. Yapıcam dedim yaptım, yapıcam diyen adamın elinden hiç bi şey kurtulamaz.
Ha bi de, stajın reddedildi diye hiiiç üzülme, daha neleri reddedecekler :) Tavsiyem okul bitmeden ucundan kıyısından iş hayatına girmen, bizim o çok önem verdiğimiz diplomaya iş hayatında pek prim vermiyor abiler..
5. sene vermem gereken yanlış hatırlamıosam 30 - 36 ders vardı , ki dönemde 8 ders filan veriliyor. Yapıcam dedim yaptım, yapıcam diyen adamın elinden hiç bi şey kurtulamaz.
Ha bi de, stajın reddedildi diye hiiiç üzülme, daha neleri reddedecekler :) Tavsiyem okul bitmeden ucundan kıyısından iş hayatına girmen, bizim o çok önem verdiğimiz diplomaya iş hayatında pek prim vermiyor abiler..
0
azeroth
var mı mantıklı bir açıklaması? yoksa hakkaten de "ahaha evleniyorlar ve de kapitalizm bizim yanımızda; tüketim de bayanların geninde var, o zaman sokalım kol gibi olabildiği kadar" modu mudur sadece olay? o pöfüdük tül yumağını kim icat etmiş, hadi o bir bok yemiş; bayanların genine kim kazımış bu
var mı mantıklı bir açıklaması? yoksa hakkaten de "ahaha evleniyorlar ve de kapitalizm bizim yanımızda; tüketim de bayanların geninde var, o zaman sokalım kol gibi olabildiği kadar" modu mudur sadece olay? o pöfüdük tül yumağını kim icat etmiş, hadi o bir bok yemiş; bayanların genine kim kazımış bu cehennemden gelen beyaz çakma birden fazla perdenin yoğunlaşmış halini?
0
cevap veriyorum. A)Talep. daha doğrusu talep esnekliğinin düşük olması. benzeri aynı seromoni içinde nikah yüzüğünde ve kuaförde de yaşanır.
0
bir arkadaşım gelinlik yerine hatırladığım kadarıyla vakkodan hoşcana bir elbise alıp sadece duvak yaptırmıştı gayet de güzel, ilginç ve hesaplı olmuştu (tabi hesaplı dediğim gene en az 1000 yeteleyi gözden çıkarmak lazım 5000 liralık perdemsilere göre çok daha ucuz kalıyor)..
0
sonuçta seri satılmıyo, sadece kadınlar alıyor ve hayatlarında bir kere o da.( belki iki defa o da taş çatlasın). 500 liraya mal edip yüzde 20 kar payıyla 600 liraya satacağına yüzde yüz kar ile 1000 liraya satıyor. talep azlığı ve verilecek paranın ne kadar büyük olursa sorun olmaması fiyatların yüksek olmasının sebepleri içiersinde sayılır.
0
her genç kızın evlenmek istemesi her ilişkinin evlilikle bitmesini istemesi andromeda kompleksi
bunun hikayesini de en kısa zamanda başlığa yazayım takipte olunuz..
ayrıca olay tamamen geçirmece
birkere oluyor nasılsa ödeyecekler misali
normalde kuaförsen EN ÇOK 30liraya çıkacağın halde gelinlikle gidrsen 150 lira istemeleri gibi bişey
bir şey hayatında ne kadar az oluyorsa o kadar masrafl olucaktır
(çok evlenmek bu denklemi çökertebilir)
bunun hikayesini de en kısa zamanda başlığa yazayım takipte olunuz..
ayrıca olay tamamen geçirmece
birkere oluyor nasılsa ödeyecekler misali
normalde kuaförsen EN ÇOK 30liraya çıkacağın halde gelinlikle gidrsen 150 lira istemeleri gibi bişey
bir şey hayatında ne kadar az oluyorsa o kadar masrafl olucaktır
(çok evlenmek bu denklemi çökertebilir)
0
Bi kaç açıklaması var aslında,ilki türkiyedeki kumaşların hele biraz kaliteliyse çok pahalı olması. e baktığın zaman genelde ortalama bir gelinlikte kullanılan dantel,ipek,şifon,tül ve işlemeler zaten pahalı.üstüne işçiliğin de pahalı olduğunu belirtmek gerekiyor. yurt dışındaki sitelere baktığınızda çok ucuza ortalama gelinlikler görürken bizde en uygun bin ytlden başlıyor.
bir de özel tasarım,dikim istiyorsanız fiyat direk ikiye fırlıyor ki bunun ayakkabısı var,duvağı var,kuaförü var.saçmalık.
iyi araştırmak gerekiyor.
bir de özel tasarım,dikim istiyorsanız fiyat direk ikiye fırlıyor ki bunun ayakkabısı var,duvağı var,kuaförü var.saçmalık.
iyi araştırmak gerekiyor.
0
evlenilen ve gelinliğe ihtiyaç duyulan dönem eğer düğün sezonu ise, fiyat fırlatılıyor yukarlara, tabii baktığınız yer biraz isim yapmış bir yer ise, o zaman da fiyatlar yüksek seyrediyor. ben mart ayında birkaç moda evinde gelinlik baktım, fazla marka olmayan iddiasız yerlerdi, fiyatlar 550-800 arasında idi sıkı bir pazarlıkla, şimdi en ucuz yollu olanı 900 den başlıyor. daha pahalı yerlerde 1000 ytl den ucuzunu göremedim. ancak o tarihte almak da akıl karı değil tabi. gelinlik aylar önce alınıp dolapta, askıda bekletilmeye uygun bir kıyafet değil, en fazla bir hafta on gün önce eve getirmek gerekiyor, o kadar süs püs püsür var ki...
bir de şu yalana kanmamak lazım, gelinliğin üzerinde bilmemne süsü varsa fiyat uçar gider diyorlar satıcılar, bu külliyen yalan. en sade süssüz modellerde bile hemen hemen aynı fiyatı çekiyorlar şu günlerde. tamamen taleple alakalı bence de...
türk kültüründe beyaz gelinlik de yok aslında... güzel bir bindallı üzerine de kırmızı bir örtü, işlem tamam... özümüze mi dönsek, napsak...
kolay gelsin.
bir de şu yalana kanmamak lazım, gelinliğin üzerinde bilmemne süsü varsa fiyat uçar gider diyorlar satıcılar, bu külliyen yalan. en sade süssüz modellerde bile hemen hemen aynı fiyatı çekiyorlar şu günlerde. tamamen taleple alakalı bence de...
türk kültüründe beyaz gelinlik de yok aslında... güzel bir bindallı üzerine de kırmızı bir örtü, işlem tamam... özümüze mi dönsek, napsak...
kolay gelsin.
0
bir kadın hayatında sadece 1 kere giyer gelinliği. dolayısyla özel olmasını ister. bunu fırsat bilen gelinkçilerde dayar fiyatı.
ki ben bir insanın hayatında 1 kere kullanacağı birşey satsam bende aynısını yapardım heralde.
ayrıca ömürde bir kere olacağı için de herkes şikayetçide olsa mecbur kalıp alacaktır.
ki ben bir insanın hayatında 1 kere kullanacağı birşey satsam bende aynısını yapardım heralde.
ayrıca ömürde bir kere olacağı için de herkes şikayetçide olsa mecbur kalıp alacaktır.
0
cümbür cemaat geziliyor geleneksel ailelerde.
yani iki taraftan da birileri oluyor.
kimse de, daha işin başında karşı tarafa rezil olmak istemiyor, cimri damgası yemek istemiyor.
satıcılar da, geçirdikçe geçiriyor afedersin.
(hatta, ikinci elciler bile, pis, ter lekeli gelinlikleri 1000'den kiralıyor)
biz altı ay önce evlendik (buradan da ilan etmiş olayım, godless commie damadımız) ve mis gibi sıfır gelinliği 500'e hallettik, isteyene adres verebilirim.
aynı ipuçlarını, davetiye, ayakkabı, saç/makyaj vs. için de verebilirim, aman diyim, kazıklanmaya gelmez, en ihtiyacınız olan dönemde.
yani iki taraftan da birileri oluyor.
kimse de, daha işin başında karşı tarafa rezil olmak istemiyor, cimri damgası yemek istemiyor.
satıcılar da, geçirdikçe geçiriyor afedersin.
(hatta, ikinci elciler bile, pis, ter lekeli gelinlikleri 1000'den kiralıyor)
biz altı ay önce evlendik (buradan da ilan etmiş olayım, godless commie damadımız) ve mis gibi sıfır gelinliği 500'e hallettik, isteyene adres verebilirim.
aynı ipuçlarını, davetiye, ayakkabı, saç/makyaj vs. için de verebilirim, aman diyim, kazıklanmaya gelmez, en ihtiyacınız olan dönemde.
0
sirrikadem
Morgda geçen filmler arıyorum. Neler var?not: şu an vizyonda olan "kadavra/pathology" haricinde...
Morgda geçen filmler arıyorum. Neler var?
not: şu an vizyonda olan "kadavra/pathology" haricinde...
not: şu an vizyonda olan "kadavra/pathology" haricinde...
0
(bkz: saw 4) tamamı morgda değil ama morgun halet-i ruhiyesini fazlasıyla hissedeceksiniz.
0
crimson king
yok mu bunu yapan bir babayiğit, bildiğim bir iki capture sitesine baktım ama sonuç yok. herşeyi kaydediyorlar bu yok. var mı bunu yapabilecek biri?Not: dvdriplerinin ve divxplanet'te türkçe altyazılarının olduğunu biliyorum, hatta çok istersem bu altyazıları direkt video dosyasına gömebileceğimi de
yok mu bunu yapan bir babayiğit, bildiğim bir iki capture sitesine baktım ama sonuç yok. herşeyi kaydediyorlar bu yok. var mı bunu yapabilecek biri?
Not: dvdriplerinin ve divxplanet'te türkçe altyazılarının olduğunu biliyorum, hatta çok istersem bu altyazıları direkt video dosyasına gömebileceğimi de biliyorum. ben sadece tv'den kaydedilmiş türkçe altyazılı versiyonları istiyorum. bi de yayınlandığı saatte ben işteyim yoksa alıp ben kaydedicem:)
Not: dvdriplerinin ve divxplanet'te türkçe altyazılarının olduğunu biliyorum, hatta çok istersem bu altyazıları direkt video dosyasına gömebileceğimi de biliyorum. ben sadece tv'den kaydedilmiş türkçe altyazılı versiyonları istiyorum. bi de yayınlandığı saatte ben işteyim yoksa alıp ben kaydedicem:)
0
bende bir iki ay önce indirdim tüm bölümleri sharebus tan. tvrip olmasını neden istediğini anlamadım ama hali hazırda dvdrip varken
0
mesele şöyle ki; ben altyazı sitelerinde bulunan altyazıları beğenmiyorum, iyi iş yapanlar var ama 9 sezonun tamamının, profesyonel bir ekip tarafından çevrilmiş olmasını tercih ederim. cnbc-e çevirileri çok iyiydi ama capturelarını bulamadım. tnt'nin de iyi olduğunu tahmin ediyorum ve bu kayıtlardan altyazıları riplemek istiyorum o sebeple. altyazı sitelerinde de altyazıların bir kısmı tv rip ama tamamı değil.
0
vereceklerini hiç zannetmiyorum ki zamanında cnbc-e den çok isteyen olmuştuki herhalde dergide açıklama yapmışlardı bunun korsan kullanıma gireceği gibisinden. bende 9 sezon dvdrip var ama beğendiğim türkçe altyazı hiç bulamadım. motomot çeviri çok oluyor ve keyfini kaçırıyor insanın.
0
divxplanet'in cevirilerini begeniyorum. doctor jivago'nun ununu zaten herkes biliyor. onlarin altyazilarini indirip begenmediginiz yerleri editlemek de bir tur cozum olabilir... -ki benim ba$vurdugum bir yontemdir-
0
tüm sezonları tekrar baştan izlemeye başladığımdan isteğinizi anlıyorum ama kaydeden olacağını sanmıyorum. böyle şeyleri 3 sebeple kaydeden var. ilki kendi izlemek için ki paylaşıma açacağını hiç sanmıyorum, tanıdığınız varsa alabilirsiniz ancak. ikincisi türk torrent sitelerinde paylaşanlar ki böyle dizilere talim edeceklerini pek sanmıyorum, dublajlı olsaydı belki(lostun dublajlılarını kaydetmişlerdi). üçüncüsü ise türkçe altyazısı olmayan dizilere tv-rip altyazı yapmak. seinfeldin tüm sezonlarının türkçeleri mevcut olduğuna göre(hatta son sezonda 3 bölüm de ben çevirmiştim, ona rağmen tüm altyazıların pek sağlıklı olmadığı görüşüne katılıyorum) bu da zor bir ihtimal.
katafalk; keşke doctor_jivago çevirseydi seinfeld'i ama pek mümkün değil öyle bir şey ne yazık ki, binbir çeşit çevirmen mevcut 9 sezonda.
katafalk; keşke doctor_jivago çevirseydi seinfeld'i ama pek mümkün değil öyle bir şey ne yazık ki, binbir çeşit çevirmen mevcut 9 sezonda.
0
axijazz
Diyelim ki benim kredi-kredi kartı borçlarım var ve bunları ödeyemeden öldüm. bu borçların akıbeti ne olur kimden ve nasıl tahsil edilir?
Diyelim ki benim kredi-kredi kartı borçlarım var ve bunları ödeyemeden öldüm. bu borçların akıbeti ne olur kimden ve nasıl tahsil edilir?
0
normal şartlarda bütün alacak ve borçların yasal varislere devredilmesi lazım.
0
Bildiğim kadarı ile kredi çekerken senin herhangi bir nedenden ölmene karşı sigorta yapılıyor. Fekat bankalar bunu sigorta şirketine ödetmektense varislerinden talep ediyorlar (sigortayı yememek için) aslında yasal olmayan bi uygulama ama tutturabildiklerine yapıyorlar...
Kredi kartı olayını bilmiyorum...
Kredi kartı olayını bilmiyorum...
0
banka kredilerinde sigorta borçluya yapılır. teminat gösterdiye ev, işyeri, araç gibi onlara sigorta, kasko vs yapılır. sigortası olmasına rağmen vasilere ödetmek tamamen kanun dışıdır ve çok ağır cezaları var. banka kat kat tazminat öder böyle bişey yaparsa. onun haricinde genel olarak alacak ve borçlara aileye kalır ama toptan reddedilebilir. yani hem alacak hem borç hepsini reddebilirsiniz, ayrı ayrı olmaz diye biliyorum. bi de mesela şey var. mesela koca vefat etti, kredi çekmiş, teminat olarak da ailesiyle birlikte, yani eşi ve çocuklarıyla birlikte oturduğu evi teminat göstermiş ve başka mülkleri yok. eğer bankanın elinde ölen kocanın eşinin bu aile evinin teminat olarak alınmasına rıza gösterdiğini gösteren bir belge yoksa banka bir bardak soğuk su içer.
0
ben varislerden bahsedeyim. şimdi eğer borç bir hayli fazla ise genelde varisler mirastan mahrum olmayı seçebiliyorlar böylece borcu ödemek zorunda kalmıyor. yani ölürseniz ve çocuklarınızın (ve tabii tüm varislerinizin) borçlarınızı ödemesini istemiyorsanız onlar da istemezse sorun yok.
ama diyelim ki sizin kredi kartı borçlarınız var lütfen bunları ödemeden ölmeyin. aceleye gerek yok.
ama diyelim ki sizin kredi kartı borçlarınız var lütfen bunları ödemeden ölmeyin. aceleye gerek yok.
0
garanti bir ara telefonla arayıp sigorta yapıyordu limite göre bir bedel belirliyorlar (oldukça düşük bir miktarı) başınıza bir iş gelirse kredi kartı borçlarını sigorta ödüyordu.
0
sigortala-ipotek yoksa varislere geçer, borcu alacağından fazlaysa varisler redd-i miras davası açıp mirası kabul etmez. alacaklılar alacaklarıyla kalırlar.
0
pembeli kiz
dün yine sudoku ile ilgili bir soru sormustum bugün de soracagim ama biraz baska. elektronik sudoku alasim geldi bugün gittigidiyor´da da buldum bir kac tane. daha önce almis olaniniz arsa hangisini önersiniz?
dün yine sudoku ile ilgili bir soru sormustum bugün de soracagim ama biraz baska. elektronik sudoku alasim geldi bugün gittigidiyor´da da buldum bir kac tane. daha önce almis olaniniz arsa hangisini önersiniz?
0
java çalıştıran telefonlara oyun olarak yüklenebiliyor. ekstra bir cihaz taşımaya gerek yok bence.
0
yanlış rakam koyacağın yere engel koyanlardansa hiç alma. hem java sudokulara da gıcıklığım var. ne o üç sağa kaydır beş sola kaydır. sudoku elde kalemle sayıların çatışabileceği yerler izlenerek oynanır. en büyük zevk öyle alınır.
çeşitli kitap/kırtasiyeciler sayfalarına önlü arkalı yerleştirilmiş seviyesi değişen cep sudoku defterleri satarlar. onlardan al, at çantana, paşalar gibi takıl.
çeşitli kitap/kırtasiyeciler sayfalarına önlü arkalı yerleştirilmiş seviyesi değişen cep sudoku defterleri satarlar. onlardan al, at çantana, paşalar gibi takıl.
0
aktuel her ay veriyor bildigim kadariyla onun zorlu olanlari gayet guzel. ayni sekilde kirtasiyelerde de cesitli zorluk derecelerinde sudokular mevcut.
bana bir urunle birlikte promosyon olarak bir tane geldi, ne ekrani ekran ne de oyunu oyun. kisaca bi halta benzemiyor. alirken kullanici yorumlari varsa o markayla ilgili onlari iyi degerlendirin derim. yoksa o elektronik olanlardan cacik olmaz.
bana bir urunle birlikte promosyon olarak bir tane geldi, ne ekrani ekran ne de oyunu oyun. kisaca bi halta benzemiyor. alirken kullanici yorumlari varsa o markayla ilgili onlari iyi degerlendirin derim. yoksa o elektronik olanlardan cacik olmaz.
0
ya o elektronik zımbırtılardan alırsan, hem çözdüğün sudokudan bir şey anlamazsın, hem de bulmaca özme keyfini kaybedersin. sudokudan soğursun.
bazı şeyler kağıt kalemle daha güzel.
misal ben kare karalamaca severim, internette bulmuştum, tıklıyorsun karalıyor, uğraşmıyorsun tek tek karalamaya ama işte aynı zevki de vermiyor.
ne varsa kağıt kalemde var efenim
bazı şeyler kağıt kalemle daha güzel.
misal ben kare karalamaca severim, internette bulmuştum, tıklıyorsun karalıyor, uğraşmıyorsun tek tek karalamaya ama işte aynı zevki de vermiyor.
ne varsa kağıt kalemde var efenim
0
pembeli kız,
ben de senin gibi bir sudoku hsatasıyım. bu konuda gördüğüm en başarılı alet (lütfen bana küfretme :p) psp.
psp'de sudoku gerçekten zevkli. çünkü kareler arasında geçiş yapmak çok kolay. Ayrıca, emin olamadığın karelere ihtimallerini de yazabiliyorsun vs.
Etrafından psp'si olan biri varsa, bir kere eline al derim. Ama bırakamazsın, benden söylemesi.
ben de senin gibi bir sudoku hsatasıyım. bu konuda gördüğüm en başarılı alet (lütfen bana küfretme :p) psp.
psp'de sudoku gerçekten zevkli. çünkü kareler arasında geçiş yapmak çok kolay. Ayrıca, emin olamadığın karelere ihtimallerini de yazabiliyorsun vs.
Etrafından psp'si olan biri varsa, bir kere eline al derim. Ama bırakamazsın, benden söylemesi.
0
reeper redeemer
flexi card başvurusunda bulundum, görsel olarak http://www.simpsonstrivia.com.ar/simpsons-photos/wallpapers/groundskeeper-wille.jpg linkteki görseli kullansam onaylanma ihtimali ne kadardır sizce? telif melif bikbik ederler mi acep?
flexi card başvurusunda bulundum, görsel olarak www.simpsonstrivia.com.ar linkteki görseli kullansam onaylanma ihtimali ne kadardır sizce? telif melif bikbik ederler mi acep?
linkteki görseli kullansam onaylanma ihtimali ne kadardır sizce? telif melif bikbik ederler mi acep?
0
resim açılmıyor ama anladığım kadarıyla simpsonslarla ilgili bişey. telif haklarıyla korunan bir eseri kullanamazsınız. gayet kesin belirtilmiştir.
0
referrerden oturu acilmiyor. referrer disable edilirse gorunuyor (bkz: hotlink protection)
neyse,
flexi'nin tasarim sayfasinda diyor ki
" Genel olarak onaylanmama riski taşıyan görseller şu şekildedir:
* Futbol takımlarının isim/ logoları
* Siyasi içerik taşıyan görseller
* Telif hakkı talep edilebilecek eserler
* Ahlaki değerlere uymayan görseller
"
sanirim aciklayici olacaktir.
neyse,
flexi'nin tasarim sayfasinda diyor ki
" Genel olarak onaylanmama riski taşıyan görseller şu şekildedir:
* Futbol takımlarının isim/ logoları
* Siyasi içerik taşıyan görseller
* Telif hakkı talep edilebilecek eserler
* Ahlaki değerlere uymayan görseller
"
sanirim aciklayici olacaktir.
0
d o d
uzun yıllar önce izlediğim bir filmde küçük bir çocuk (ehliyeti olamayacak yaşta) babasının arabasını kaçırıp yollara düşüyordu..boyu bile yetmediğinden arabayı ayağına taktığı takunyalarla sürüyordu..çocuğun amacı benzin istasyonlarından kart toplayıp o kartlarla şimdi hatırlayamadığım bir yazıyı t
uzun yıllar önce izlediğim bir filmde küçük bir çocuk (ehliyeti olamayacak yaşta) babasının arabasını kaçırıp yollara düşüyordu..boyu bile yetmediğinden arabayı ayağına taktığı takunyalarla sürüyordu..çocuğun amacı benzin istasyonlarından kart toplayıp o kartlarla şimdi hatırlayamadığım bir yazıyı tamamlamaya çalışmaktı...bu filmi hatırlayan var mı? lütfen biri hatırlasın ya :) ne lanet bi durum haftalardır bulamadım...
0
motorama olmasın:) us.imdb.com bende çok uzun zaman önce bir defa izlemiştim hayal meyal hatırlıyorum:)
0
t3
artık heves mi ettim ne ettiysem bi banka hesabı açayım kendime dedim, 2 kuruş para biriktiririm, gerektiğinde harcarım cayır cayır diye..lakin araştırdıktan sonra irkilerek gördüm ki bankalar, "hesap işletim ücreti" adı altında benim paramdan cort diye ücret kesmekte.."en az 2 otomatik ödeme talima
artık heves mi ettim ne ettiysem bi banka hesabı açayım kendime dedim, 2 kuruş para biriktiririm, gerektiğinde harcarım cayır cayır diye..
lakin araştırdıktan sonra irkilerek gördüm ki bankalar, "hesap işletim ücreti" adı altında benim paramdan cort diye ücret kesmekte..
"en az 2 otomatik ödeme talimatı verirseniz, bu ücretten muaf kalıyosunuz" diyo bazıları..
halbuki ben parama dokunmayarak hesap işletim ücretinden muaf olmalıyım; otomatik ödeme talimatı verip hesabımı gerçekten işler kılınca değil..
nedir yani bunun mantığı?
hiç yok mu benden bu ücreti almayacak babayiğit bi banka lan?
lakin araştırdıktan sonra irkilerek gördüm ki bankalar, "hesap işletim ücreti" adı altında benim paramdan cort diye ücret kesmekte..
"en az 2 otomatik ödeme talimatı verirseniz, bu ücretten muaf kalıyosunuz" diyo bazıları..
halbuki ben parama dokunmayarak hesap işletim ücretinden muaf olmalıyım; otomatik ödeme talimatı verip hesabımı gerçekten işler kılınca değil..
nedir yani bunun mantığı?
hiç yok mu benden bu ücreti almayacak babayiğit bi banka lan?
0
bildiğim kadarıyla yok. garanti bankası, sanırım 1 adet otomatik ödemeye istediğinizi yapıyor. yine de bir araştırın..
0
öğrenci değilsen ödicen hacı.. yok öyle bi banka. ben eminim yok. hesap işletim ücreti almayan banka yok ama hesap işletim ücreti ödemekten kurtulma yöntemi var. her banka yer mi bilmem. şöyle ki benim ismilazımsız bankada hesabım var. ve sistem her ayın son gününde mesai saati bittikten sonra -bu zamanlama bankaya göre değişebilir emin değilim- bütün hesapları tarayıp gerekli kişilerden bu ücreti düşüyor. ben de her ayın son günü hesabımdaki bütün parayı farklı bir hesaba aktarıp diğer gün tekrar yatırıyorum. 6 aydır da kuruş düşmediler.
pi-es: kimsin lan sen çakal ben de banka mensubuyum diyen çakal çıkarsa peşinpeşin söyliyim. müdürün kardeşiyim. ve evet müdürden de kesiliyo o para
pi-es: kimsin lan sen çakal ben de banka mensubuyum diyen çakal çıkarsa peşinpeşin söyliyim. müdürün kardeşiyim. ve evet müdürden de kesiliyo o para
0
her ay min. 150 ytl yatırıp, istediğiniz zaman anaparanızı ve faizini kesintisiz çekebileceğiniz ve hesap ücreti olmayan bir hesap var. finansbank'ın biriktiren hesabı. hatta ankara'da iseniz ben açabilirim:)
0
bankada işe gir. hem hesabın otomatik açılır, hemde personele işletim ücreti, havale, eft vs. beleştir:)
0
Bankasya hesap işletim ücreti almıyorum diye reklam yapıyordu sanki geçenlerde.
0
bankalar, onlardan kullandigin hizmetin senelik karsiligi adi altinda(atm, vezne, pos vb.) "yillik islem masrafi" adi altinda para keserler. bu parayi eger ogrenciysen ogrenci kimligin veya ogrenci islerinden alinan "hala burada okuyo bu adam" yazili kagidi goturunce senden cekilen tutarin buyuk bir kismini geri alabiliyorsun ama asla tamamini odemiyorlar 30 cektilerse 22.5-25 veriyorlar. bunun bir yolu yok ben her sene kimlik fotokopsini veriyorum ipe ipe butun bankalar kesiyorlarmis. hani para biriktirme yerine b tipi fon felan alsan boylece vadesiz ytl hesabinda para olmaz hem paran para kazanir hem de senden habersiz parani cortlatamazlar
0
sanırım en mantıklısı b tipi likit fon görünüyor..
teşekkür ederim cevaplayan arkadaşlara..
teşekkür ederim cevaplayan arkadaşlara..
0
bence vadeliye koy, vadesini de 1 aylık yap, hem fondan daha çok getirir biriktirdiğine değer hem de ücret kesilmez.. 1 ayın sonunda paranı ister çekersin ister bırakırsın işlemeye devam eder.. onun dışında hem vadesiz hesap olucak hem de işletim ücreti kesilmeyecek malesef yok, ben de çok cebelleşmiştim, sonunda 2 otomatik fatura bağlayarak sıyrıldım..
0
sirrikadem
şöyle bol gaz çıkarttıranından bir soda var mı bildiğiniz? en iyi soda hangisi oluyor?
şöyle bol gaz çıkarttıranından bir soda var mı bildiğiniz? en iyi soda hangisi oluyor?
0
kesinlikle beypazarı. meyveli sodadan başka sodayı diline değdirmeyen beni bile kendisine bağlamıştır ve meyveli sodadan tiksindirmiştir.
0
pellegrino!!!!
hatta ankara'da starbucks dışı bi yerde bulabilirsem minnettar olucam.
hatta ankara'da starbucks dışı bi yerde bulabilirsem minnettar olucam.
0
kizilay in kendine has bi aromasi var gibi geliyo bana. en sek sodalar bence sarikiz, sirma, kinik ve beypazari.
0
october swimmer
Şöyle hem akustik gitarım hem de elektro gitarım için,fiyatı uçuk olmayan ama kullanışlı bir gitar tuner arıyorum. bir de acaba hepsiburada gibi sitelerden mi almalıyım ya da izmir için çankayadaki mağazalardan mı bakınmalıyım?marka,mekan,site önerileri iyi olurdu?teşekkürler
Şöyle hem akustik gitarım hem de elektro gitarım için,fiyatı uçuk olmayan ama kullanışlı bir gitar tuner arıyorum. bir de acaba hepsiburada gibi sitelerden mi almalıyım ya da izmir için çankayadaki mağazalardan mı bakınmalıyım?
marka,mekan,site önerileri iyi olurdu?
teşekkürler
marka,mekan,site önerileri iyi olurdu?
teşekkürler
0
Ben rastgele girdiğim bir mağazadan 20 tl'ye aldım memnunum gayet. Öyle çok ince eleyip sık dokuma gerektiren bir şey değil saırım, benim tek kıstasım jack girişi de olmasıydı o kadar.
0
abi 20 ytl ye 10 ytlye var ama çoğu çin malı olduğu için pekte randımanlı olduğu söylenemez.geneldede metronomlu oluyor onlar.ben musedo metro tuner mt 30 kullanıyorum.bunu kullanmamın sebebi dükkanda stoklarımızda çok olmasıydı bir tane aldım öyle.memnunum yanlız kontrabasta yemiyo alet onu söyliyeyim :)
0
internetten AP guitar tuner bulunup indirilebilir ve keyifle kullanılabilir. yalnız sistemi biraz zorlayabiliyor.
0
benzer bir şekilde Native Instruments - guitar rig'in içinde de çok güzel bir metronom var. biliyorum cevap tam isabetli değil ama olsun yani güzel bir vst...
0
1. Tuner chromatic olursa faydalı olur.
2. jack in olduğu gibi jack outta olursa sahnede de kullanılır. bu özellikleri sağlayan cort e410 var. uzun zamandır kullanıyorum hiç problem yaşamadım. ama metronomuz yoksa metronomlu bir model almanızı öneririm. metronomda 40 - 250, ölçü de sayabilen, standart kulaklık girişli, aynı hızı 2, 3, 4 ile çarpabilen bir model olursa tam süper olur
2. jack in olduğu gibi jack outta olursa sahnede de kullanılır. bu özellikleri sağlayan cort e410 var. uzun zamandır kullanıyorum hiç problem yaşamadım. ama metronomuz yoksa metronomlu bir model almanızı öneririm. metronomda 40 - 250, ölçü de sayabilen, standart kulaklık girişli, aynı hızı 2, 3, 4 ile çarpabilen bir model olursa tam süper olur
0
cantstandya
haftasonuna kadar fotodaki saati bulmam gerekiyor. ziyaret etmemi önerebileceğiniz bir saatci var mı ? anadolu veya avrupa yakası farketmez.not: bu senenin saati değilmiş o nedenle lacoste subelerınde bulmak zor.
haftasonuna kadar fotodaki saati bulmam gerekiyor. ziyaret etmemi önerebileceğiniz bir saatci var mı ? anadolu veya avrupa yakası farketmez.
not: bu senenin saati değilmiş o nedenle lacoste subelerınde bulmak zor.
not: bu senenin saati değilmiş o nedenle lacoste subelerınde bulmak zor.
0
Birebir aynısı değil ama çok ufak farklılıklar içeren modelleri şurada var sanki: www.alisverissaati.com
0
crimson king
çok merak ediyorum mümkün müdür? istediğim şartlar1. kullanacağım madde doğal olmalı ve yan etkisi olmamalı.2. kullandığım zaman kesinlikle uyutmalı. (yani kullandıktan sonra uyuyamayıp, yarı uyanık yarı sersem olmak istemiyorum, o yüzden içtimmi kesinlikle uyumalıyım)3. alışkanlık yapmamalı veya za
çok merak ediyorum mümkün müdür? istediğim şartlar
1. kullanacağım madde doğal olmalı ve yan etkisi olmamalı.
2. kullandığım zaman kesinlikle uyutmalı. (yani kullandıktan sonra uyuyamayıp, yarı uyanık yarı sersem olmak istemiyorum, o yüzden içtimmi kesinlikle uyumalıyım)
3. alışkanlık yapmamalı veya zamanla daha yüksek doz ihtiyacı hissetmemeliyim.
4. uyandığımda da saatlerce sersemlik yaşamak istemiyorum.
bunların hepsi mümkün müdür? passiflora diyolar ama 2 ve 4. maddeler kesin değil galiba onda. edit: öğlen uykusu gibi 2 saatlik bir uykudan bahsediyorum, gece uykusu değil
1. kullanacağım madde doğal olmalı ve yan etkisi olmamalı.
2. kullandığım zaman kesinlikle uyutmalı. (yani kullandıktan sonra uyuyamayıp, yarı uyanık yarı sersem olmak istemiyorum, o yüzden içtimmi kesinlikle uyumalıyım)
3. alışkanlık yapmamalı veya zamanla daha yüksek doz ihtiyacı hissetmemeliyim.
4. uyandığımda da saatlerce sersemlik yaşamak istemiyorum.
bunların hepsi mümkün müdür? passiflora diyolar ama 2 ve 4. maddeler kesin değil galiba onda. edit: öğlen uykusu gibi 2 saatlik bir uykudan bahsediyorum, gece uykusu değil
0
lisedeyken bizde böyle bir ihtiyaç içerisine girmiş idik indiegirl'le birlikte. gündüzleri okuldan geldikten sonra uyumak, gece kalkıp ders çalışmak istiyorduk ama okuldan gelince de yatamıyorduk. ayrıca, kullandığımız ilacın fil deviren cinsten olmaması gerekiyordu ki, gece kalkabilelim.
okul doktorumuz bunun için bize unisom diye bir ilaç önerdi. İlaç aslen alerji ilacı olarak ortaya çıkmış ama daha sonra uyutucu etkisinin daha ağır bastığını fark etmişler ve uyku ilacı olarak girmişler piyasaya. unisom aslında tam bir uyku hapı değil, genelde gece uykuya dalmakta vs zorluk çeken insanlara tavsiye ediyorlar.
Umarım işinize yarar.
okul doktorumuz bunun için bize unisom diye bir ilaç önerdi. İlaç aslen alerji ilacı olarak ortaya çıkmış ama daha sonra uyutucu etkisinin daha ağır bastığını fark etmişler ve uyku ilacı olarak girmişler piyasaya. unisom aslında tam bir uyku hapı değil, genelde gece uykuya dalmakta vs zorluk çeken insanlara tavsiye ediyorlar.
Umarım işinize yarar.
0
başka alerji ilaçlarından bildiğim kadarıyla onlarda uykuyu getiren madde paresetamol ve ne yazık ki kalkınca insanı sersem yapıyor. evet aradığım yoğurt veya süt gibi değil.
0
geçen gün gazetede kediotu ve çarkıfelek çiçeği nin uykuya dalmayı kolaylaştırdığına dair bişeyler okumuştum.bunları tablet halinde de bulmak mümkünmüş ayrıca.
0
gazetelerde iki ay falan önce basettiğin şeye benzeyen bi haber çıkmıştı, bilimadamları 2 saat için adamı anında uyutup manyak dinlendiren bir uyku üzerinde çalışıyorlar diye ama bilmiyorum sonucu...
şartların mümkünatına gelince; biraz uygunsuz kaçacak ama tam olarak uyuşan bir örnek vermek istiyorum:
Rivayet odur ki, Osmanlı zamanında azınlıktan birisi o zamanın şartlarına göre sexshopvari bir dükkan açmış; sipariş üzerine ekipman yapar imiş. Bir gün bir kadın gelip adama demiş ki:
"Usta, bana öyle bir alet yap ki;
boyu arabî,
eni farısî
letafeti türkî olsun.."
adamımız cevaben demiş ki:
"Bacım, öyle y...k bulsam ben kendi g.tüme sokarım!"
Sanırım soruya verilebilecek en uygun cevap bu olsa gerek...
şartların mümkünatına gelince; biraz uygunsuz kaçacak ama tam olarak uyuşan bir örnek vermek istiyorum:
Rivayet odur ki, Osmanlı zamanında azınlıktan birisi o zamanın şartlarına göre sexshopvari bir dükkan açmış; sipariş üzerine ekipman yapar imiş. Bir gün bir kadın gelip adama demiş ki:
"Usta, bana öyle bir alet yap ki;
boyu arabî,
eni farısî
letafeti türkî olsun.."
adamımız cevaben demiş ki:
"Bacım, öyle y...k bulsam ben kendi g.tüme sokarım!"
Sanırım soruya verilebilecek en uygun cevap bu olsa gerek...
0
crimson king
efendim söylemesi ayıp usa'den bir amfi aldım, üzerinde yazdığına göre bu alet 120V 60Hz ve 180w istiyor, haliyle fişinin ucu da bizim prizlere göre değil. internetten bulduğum bir yer telefonda bunları trafolarını değiştirebildiklerini söyledi. yani rahatça bizim prizlerde kullanabilirmişim, ancak
efendim söylemesi ayıp usa'den bir amfi aldım, üzerinde yazdığına göre bu alet 120V 60Hz ve 180w istiyor, haliyle fişinin ucu da bizim prizlere göre değil. internetten bulduğum bir yer telefonda bunları trafolarını değiştirebildiklerini söyledi. yani rahatça bizim prizlerde kullanabilirmişim, ancak aklıma pek yatmadı bu iş, hakkaten kolayca ve düzgün bir şekilde yapılabilecek, amfiyi sağlıkla kullanabileceğim bir operasyon mudur bu? transformatör de düşündüm ama 180w, hatta daha fazlası, destekleyen transformatör yerden kalkmaz gibi. ne dersiniz?
edit: aslında ankara'da bildiğiniz bir yer varsa o da çok süper olur.
edit: aslında ankara'da bildiğiniz bir yer varsa o da çok süper olur.
0
ulu konya sokak'ta kesinlikle çözerler eminim. ya 220 50hz'i 120 60hz'e çevirebilen adaptör gibi bir şeyle, ya da anfinin içindeki trafoyu değiştirerek yapabilirler. dükkan olarak bilemiyorum ama özellikle oradaki sesçiler ya da elektronikçiler çarşısı içindeki dükkanlar halleder.
0
merhaba yakın bir zamanda bir arkadaşım swr kafa alıcaktı amerikadan(fiyatlar uygun diye) mail attık adamlara bize buradan almamamızı çünkü voltaj farkından dolayı problem çıkacağını ve bu yüzden eğer illa yurt dışından almak istiyosak almanyadan almamızı söylediler.
operasyondan sonra bize haber verirsen sevinirim.bu problem çoğumuzun yaşadığı bişey.
aynı şeyi carvin de söyledi ve bizi dek müziğe yönlendirdiler.
operasyondan sonra bize haber verirsen sevinirim.bu problem çoğumuzun yaşadığı bişey.
aynı şeyi carvin de söyledi ve bizi dek müziğe yönlendirdiler.
0
amplini elletme, açtırma bence özellikle değerli bir amp ise. 220->120 çeviricilerden al bir tane işin hallolsun.
0
sadece transformator degistirmen isini gormez. transformator sadece gerilimi yukseltir, alcaltir. sana hem frekansini hem de gerilimini degistirecek birsey gerekli. piyasada bu durumlar icin adaptor satiliyordur zaten.
0
şöyle ki bende amfiyi açtırmak istemem ama voltaj çevirici aletlerin 100w lığı bile en az 3-4 kilo. benim amfi (fender blues junior) 180w yazıyor ki mutlaka daha fazla almak lazım ısınma durumuna karşı, ki bu durumda taşınacak bişey olmayacaktır. trafo konusunu adisa firmasıyla konuştum ve kolayca yapılabildiğini söylediler. amfi işiyle ilgilenen bir tanıdığa da o da değiştirilebileceğini söyledi. ama içime sinmiyor herhalde voltaj çevirici alıp taşıycam:)
0
sathaner
1920 x 1080 (fullhd) çözünürlükte 42 inch mi?http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=152435&productid=evph42pfl7762yoksa1366 x 768 çözünürlükte 50 inch mi?http://www.hepsiburada.com/productdetails.aspx?categoryid=152054&productid=evph50pfp5532dBir türlü karar veremedim, kısacası çö
1920 x 1080 (fullhd) çözünürlükte 42 inch mi?
www.hepsiburada.com
yoksa
1366 x 768 çözünürlükte 50 inch mi?
www.hepsiburada.com
Bir türlü karar veremedim, kısacası çözünürlük mü? boyut mu?
www.hepsiburada.com
yoksa
1366 x 768 çözünürlükte 50 inch mi?
www.hepsiburada.com
Bir türlü karar veremedim, kısacası çözünürlük mü? boyut mu?
0
geleceğe yönelik düşünmek isterseniz 1080p olanı alın (1920x1080, 42"). 1080p henüz çok yaygın değil fakat 3-4 yıl içerisinde bir hayli yaygınlaşacak.
eğer günü kurtarayım hatta 2-3 sene rahat olayım diyorsanız 1366x768 50" olanı almanız daha mantıklı olur.
şahsen ben 1080p yayını tercih ederdim.
eğer günü kurtarayım hatta 2-3 sene rahat olayım diyorsanız 1366x768 50" olanı almanız daha mantıklı olur.
şahsen ben 1080p yayını tercih ederdim.
0
tabii ki 50 inç olan.
"720p ile 1080p arasındaki farkı anlayabiliyorum" diyen kesinlikle yalan söylüyordur. "hayır benim evimde var, amcamda var, evimde bluray var, ps3 var, şu var, bu var, ben baktım 1080p daha güzel" diye ısrara devam edenlerse ikinci yalanlarını söylüyorlardır. neden?
- bir kere böyle yayınlar daha türkiye'de başlamadı. başlamayan yayında bir kalite farkı anlayabilmek mümkün değildir. ps3 için henüz adam gibi oyun çıkmadı. bluray daha yaygınlaşmadı. bu yüzden subjektif bir yorum yapmak henüz mümkün değildir.
- 720p ile 1080p'yi teoride karşılaştırmak mümkün olsa da, karşılaştıran kişinin 720p'nin ne demek olduğunu bilmesi gerekir. yıllardır ayıla bayıla izlediğimiz dvd'lerdeki yüksek çözünürlük sadece 720x576'dır. hatta çoğu insanın film izlemek için kullandığı divx video'ların çözünürlükleri bundan da düşüktür,iyi bir ihtimalle 640x360'dır.
- 3-4 sene sonrası için televizyon almak ise kesinlikle ama kesinlikle doğru bir yatırım değildir. o aradaki 3-4 sene kullanılmayacak mı o televizyon? zaten 3-4 sene sonra türkiye'de yaygınlaşacağı hala meçhuldür. digiturk'ün maç ve film (o da sadece bir kanalda) yayınları haricinde türkiye'de hala hd yayın yok. kimsenin hd'ye geçmeye niyeti yok. altyapı şu anda müsait değil zaten.
"720p ile 1080p arasındaki farkı anlayabiliyorum" diyen kesinlikle yalan söylüyordur. "hayır benim evimde var, amcamda var, evimde bluray var, ps3 var, şu var, bu var, ben baktım 1080p daha güzel" diye ısrara devam edenlerse ikinci yalanlarını söylüyorlardır. neden?
- bir kere böyle yayınlar daha türkiye'de başlamadı. başlamayan yayında bir kalite farkı anlayabilmek mümkün değildir. ps3 için henüz adam gibi oyun çıkmadı. bluray daha yaygınlaşmadı. bu yüzden subjektif bir yorum yapmak henüz mümkün değildir.
- 720p ile 1080p'yi teoride karşılaştırmak mümkün olsa da, karşılaştıran kişinin 720p'nin ne demek olduğunu bilmesi gerekir. yıllardır ayıla bayıla izlediğimiz dvd'lerdeki yüksek çözünürlük sadece 720x576'dır. hatta çoğu insanın film izlemek için kullandığı divx video'ların çözünürlükleri bundan da düşüktür,iyi bir ihtimalle 640x360'dır.
- 3-4 sene sonrası için televizyon almak ise kesinlikle ama kesinlikle doğru bir yatırım değildir. o aradaki 3-4 sene kullanılmayacak mı o televizyon? zaten 3-4 sene sonra türkiye'de yaygınlaşacağı hala meçhuldür. digiturk'ün maç ve film (o da sadece bir kanalda) yayınları haricinde türkiye'de hala hd yayın yok. kimsenin hd'ye geçmeye niyeti yok. altyapı şu anda müsait değil zaten.
0
co2s2 ye katılıyorum, download manyağı birisiyimdir, son zamanlarda hep hd filmler indiriyorum, onların da çözünürlüğü 1240x720 civarında oluyor, açıkcası fullhd film indirmeye üşeniyorum, çünkü bir film 20-30 gb arasında, indirmesi bir dert saklaması daha büyük bir dert, full hd için henüz çok erken diye düşünüyorum, sanırım 50" alsam daha faydalı olacak.
ayrıca ps2 bile oynamışlığım yoktur, film keyfi için düşünmekteyim.
ayrıca ps2 bile oynamışlığım yoktur, film keyfi için düşünmekteyim.
0
50 inç biraz mantıksız, 42 inç iyidir hatta fazladır bile. 50 inç için gerçekten 1080p kaynak gerekiyor çünkü malum boyut büyüdükçe çözünürlük artmazsa görüntü çamur gibi oluyor. öte yandan bu çözünürlükte kaynaklarım gani gani falan deniyorsa 720p ile devam edilebilir. 50 inç sonuçta 50 inçtir. yeterince büyük salonun ve bluray dvdlerin varsa sana kim ne diyebilir.
0
ayrıca toshiba'nın hd-dvd teknolojisinden elini çekmesiyle birlikte ortam blu-ray'e kaldı ve yakın zamanda piyasada 100 dolar civarına blu-ray writer sürücüleri görebiliriz. bu da 30-40gb filmleri saklamanın şimdiye nazaran daha pratik olacağını gösterir. tabi ben hep ileriye yönelik yorum yapıyorum sonradan pişman olmamak için.
0
selam,
ben geçen ay senin istediğin modeli alacaktım ama ellerinde olmadığı için 42PFL7662D modelini aldım.
ilk olarka şunu söylemem gerek: 1080p native çözünürlük değil, native istersen 1080i olarak kullanman gerekli.(tabi bendeki böyle, sendeki model de sanırım aynıdır.)
ben 1080p ve 720p hdrip film denedim, bunların içinde 720p olan daha güzel geldi. sebepleri ise:
+ekranı 1080p yapınca görüntü yaklaşık 2-3cm sağa kayıyor, yani görüntünün solunda 2-3cm kadar siyahlık var, sağında da 2-3cm kadar kesilme var. yani kısaca görüntü ekrana tam oturmuyor.
+görüntüyü 1080i yapıp native'i açtığımda ise tam hatırlamıyorum ne olduğunu ama bir sebep yüzünden sevmemiştim =) sanırım siyahlar çok dandik gelmişti ama dediğim gibi hatırlamıyorum.
eğer görüntünün ekrana tam oturmasını istiyorsan çözünürlüğü 1366x768 'e indirmen lazım. böyle yapınca cuk oturuyor. tabi native desteği olmadığı için yazılar net değil, ama film izlemek için ideal.şimdiki aklım olsa 1080p alacağıma 720p tv alırdım.
ayrıca senin kıyasladığın tv'lerin teki lcd, diğeri plazma. bu konudan tam emin değilim, sadece forumda gördüğüm kadarıyla söylemek isterim; tv izlemek için plazma, playstation v.b. tip konsollarla oynamak için de lcd tavsiye ediyolar. normal dijital yayında plazma lcd'den daha iyi görüntü veriyormuş. tabi bu bilgi yanlış da olabilir, plazma kullanmadığım için bilmiyorum.
ben geçen ay senin istediğin modeli alacaktım ama ellerinde olmadığı için 42PFL7662D modelini aldım.
ilk olarka şunu söylemem gerek: 1080p native çözünürlük değil, native istersen 1080i olarak kullanman gerekli.(tabi bendeki böyle, sendeki model de sanırım aynıdır.)
ben 1080p ve 720p hdrip film denedim, bunların içinde 720p olan daha güzel geldi. sebepleri ise:
+ekranı 1080p yapınca görüntü yaklaşık 2-3cm sağa kayıyor, yani görüntünün solunda 2-3cm kadar siyahlık var, sağında da 2-3cm kadar kesilme var. yani kısaca görüntü ekrana tam oturmuyor.
+görüntüyü 1080i yapıp native'i açtığımda ise tam hatırlamıyorum ne olduğunu ama bir sebep yüzünden sevmemiştim =) sanırım siyahlar çok dandik gelmişti ama dediğim gibi hatırlamıyorum.
eğer görüntünün ekrana tam oturmasını istiyorsan çözünürlüğü 1366x768 'e indirmen lazım. böyle yapınca cuk oturuyor. tabi native desteği olmadığı için yazılar net değil, ama film izlemek için ideal.şimdiki aklım olsa 1080p alacağıma 720p tv alırdım.
ayrıca senin kıyasladığın tv'lerin teki lcd, diğeri plazma. bu konudan tam emin değilim, sadece forumda gördüğüm kadarıyla söylemek isterim; tv izlemek için plazma, playstation v.b. tip konsollarla oynamak için de lcd tavsiye ediyolar. normal dijital yayında plazma lcd'den daha iyi görüntü veriyormuş. tabi bu bilgi yanlış da olabilir, plazma kullanmadığım için bilmiyorum.
0
daha yeni hd ready bi tv aldık 40 inch dvd filan bağladım görüntü hiç de güzel değil filmin çözünürlüğü tv'ye yetmiyor hele kablolu tv hiç yetmiyor yakından izleyince görğntü baya bozuk. blue ray film desek oynatısı 800 ytl'ymiş filmi ayrı hikaye. diyeceğim o ki en ucuzunu alın, dvd teknolojisi 99'da benim elime ulaşmıştı millet sorunca 3d görüntü ve 3d ses diyorduk hepsi yalanmış daha yeni öğrendik ki hala dvd film indirmek işkence (4 gb).
0
digiturk plus, birçok kanalda high-definition yayın sunuyor diye biliyorum. ama şu an baya pahalı kendileri.
0
co2s2 ye gayet net katılıyorum.
ben de televizyon / projeksiyon almayı planliyordum. hdready / 1080p arasında düşündüm. ps3üm var. 40-42" aşağısı için 1080p tamamen gereksiz birşey. normal bir izleme uzaklığında o farkı anlayamazsınız. ama daha büyük ekranlarda ki 50" az değil, fullhd'nin farkı belli olmaya başlar, o da ancak full hd besleyen kaynağınız varsa.
ps3 oyunları diyorsaniz, oyunların çoğunun 1080p olmadığını söyleyebilirim.
gayet de orjinal çoğu oyunun arkasında 720p yazıyor. gt5 gibi nadir oyunlar ancak gerçek 1080p 60hz e destek veriyor.
tek artisi bluray olur, ama onun içinde blurayin türkiyede alınabilir bir seviyeye gelmesi bence oldukça geç olacak, şimdiden verilecek 1080p parasına değmeyecektir.
ben de televizyon / projeksiyon almayı planliyordum. hdready / 1080p arasında düşündüm. ps3üm var. 40-42" aşağısı için 1080p tamamen gereksiz birşey. normal bir izleme uzaklığında o farkı anlayamazsınız. ama daha büyük ekranlarda ki 50" az değil, fullhd'nin farkı belli olmaya başlar, o da ancak full hd besleyen kaynağınız varsa.
ps3 oyunları diyorsaniz, oyunların çoğunun 1080p olmadığını söyleyebilirim.
gayet de orjinal çoğu oyunun arkasında 720p yazıyor. gt5 gibi nadir oyunlar ancak gerçek 1080p 60hz e destek veriyor.
tek artisi bluray olur, ama onun içinde blurayin türkiyede alınabilir bir seviyeye gelmesi bence oldukça geç olacak, şimdiden verilecek 1080p parasına değmeyecektir.
0
delikan76
Şöyle bir sorun var gençler, bir yanıtı var mıdır bilemiyorum:Artık DVD Player'da izlediğim tüm orjinal/korsan DVD filmlerde müzik sesi konuşma sesinin çok önünde. Genel ses ayarı ile düzelmiyor, bir optimumu yok. Yani normal ses düzeyinde konuşmalar duyulmuyor, filmdeki müzik hep konuşmanın önünde
Şöyle bir sorun var gençler, bir yanıtı var mıdır bilemiyorum:
Artık DVD Player'da izlediğim tüm orjinal/korsan DVD filmlerde müzik sesi konuşma sesinin çok önünde. Genel ses ayarı ile düzelmiyor, bir optimumu yok. Yani normal ses düzeyinde konuşmalar duyulmuyor, filmdeki müzik hep konuşmanın önünde kalıyor, açınca da müzik daha çok arttığı için konuşma duyulsa(ki genelde gene duyulmuyor müzikten) bile ortam inliyor, rahatsızlık oluyor.
Eskiden olmazdı bu. Benim DVD player mı bozuldu, nedir bu olayın sırrı? Eskiden de oluyordu ama sadece bazı DVD'lerde, şimdi hepsinde oluyor.
NOT: Bunu hep müzik olarak algılamayın. Konuşma olmayan diğer sesler diyelim. Onların sesi hep önde ve yüksek.
Artık DVD Player'da izlediğim tüm orjinal/korsan DVD filmlerde müzik sesi konuşma sesinin çok önünde. Genel ses ayarı ile düzelmiyor, bir optimumu yok. Yani normal ses düzeyinde konuşmalar duyulmuyor, filmdeki müzik hep konuşmanın önünde kalıyor, açınca da müzik daha çok arttığı için konuşma duyulsa(ki genelde gene duyulmuyor müzikten) bile ortam inliyor, rahatsızlık oluyor.
Eskiden olmazdı bu. Benim DVD player mı bozuldu, nedir bu olayın sırrı? Eskiden de oluyordu ama sadece bazı DVD'lerde, şimdi hepsinde oluyor.
NOT: Bunu hep müzik olarak algılamayın. Konuşma olmayan diğer sesler diyelim. Onların sesi hep önde ve yüksek.
0
hoparlorlerin ses seviyelerinden olmasin ?
genelde konu$malar orta kanalda oluyor, hani belki o cok kisik kalmi$tir. diger kanallar (fr, fl vs) daha yuksektir. olabilir mi ?
genelde konu$malar orta kanalda oluyor, hani belki o cok kisik kalmi$tir. diger kanallar (fr, fl vs) daha yuksektir. olabilir mi ?
0
ses ayarlarından "çok kanallı" ayarlanmıştır. eğer 5.1 ses sistemi yoksa ve çok kanallı diye ayarlandıysa alet konuşma seslerini orta kanala, müzikleri efektleri yan kanallara veriyordur. orta kanal falan da olmadığı için mevcut yanlardan ağırlıklı olarak müzik+efekt geliyordur. ses ayarını stereo yaparsanız düzelir.
0
cantstandya
Explorer'da sık kullanılanlar listesindeki sitelerin iconları bir süre sonra kayboluyor. öyle renkli renkli kalsınlar istiyorum.history temizleyen biri değilim.nedendir bu iconların bir süre sonra ortadan kaybolması a dostlar ?:)
Explorer'da sık kullanılanlar listesindeki sitelerin iconları bir süre sonra kayboluyor. öyle renkli renkli kalsınlar istiyorum.
history temizleyen biri değilim.
nedendir bu iconların bir süre sonra ortadan kaybolması a dostlar ?
:)
history temizleyen biri değilim.
nedendir bu iconların bir süre sonra ortadan kaybolması a dostlar ?
:)
0
cantstandya
bugun aldıgım 0 laptop un ekranında dış yüzeyinden bir elle dokunma soz konusu oldgunda suya parmak değdirilince cıkan dalgalanma belli bolgelerde olusuyor. genellıkle lcd ekranın en ust kısımlarında bariz olarak beliriyor ve 4-5sanıye ıcınde kayboluyor.markası MSI model vr330yarın gerı mı goturmelı
bugun aldıgım 0 laptop un ekranında dış yüzeyinden bir elle dokunma soz konusu oldgunda suya parmak değdirilince cıkan dalgalanma belli bolgelerde olusuyor. genellıkle lcd ekranın en ust kısımlarında bariz olarak beliriyor ve 4-5sanıye ıcınde kayboluyor.
markası MSI model vr330
yarın gerı mı goturmelıyım yoksa gecıcı bır durum mu?
markası MSI model vr330
yarın gerı mı goturmelıyım yoksa gecıcı bır durum mu?
0
icinde zaten sivi olmasindan mutevellit gayet normal bir $ey ama cok fazla ve rahatsiz ediciyse bir sor, et derim
0
sadece ekranın ust bolgesınde olması kıllandırdı beni. bakalım bir azalma var gerçi. eğer düzelmesse uğrastıracak gıbı.
tşkler.
tşkler.
0
bana da 4-5 saniya biraz fazla gibi geldi. hazır yeni almışken "noluyor lan?!" edasında bir gidip sorunuz derim ben.
0
lan manyak mısın ekrana niye dokunuyon... bak adam mouse yapmış. mouse güzel, mouse iyi.. delirtme beni insan
0
odeme pazartesi gunu yapılacak dıye anlastık. o yuzden ıcım raahat
kus gıbı hafifim :D
kus gıbı hafifim :D
0
crimson king
efendim televizyonda, gazetede görürüz şu ünlü şu kadarlık saat takıyor şunda bundan var. mtv crips programında da zenci bir rapçi iki tane saati alıp göstermişti "şu anda elimde 1,5 milyon dolar tutuyorum" gibisinden, benim anlamadığım nokta şu ki bu herifler manyak mı? 300000 dolar bir saate veril
efendim televizyonda, gazetede görürüz şu ünlü şu kadarlık saat takıyor şunda bundan var. mtv crips programında da zenci bir rapçi iki tane saati alıp göstermişti "şu anda elimde 1,5 milyon dolar tutuyorum" gibisinden, benim anlamadığım nokta şu ki bu herifler manyak mı? 300000 dolar bir saate verilir mi? ben mi çok kanaatkarım nedir ama mesela 1 milyon dolara bi araba alsa anlarım olabilir derim, veya bende gitar alırken fiyatları gözüm görmez ama bu saatler deli ediyor beni. lütfen biri açıklasın nedir bunlar çok mu iyi yatırımlar
0
Yatırım değil etiket olarak kullanıyorlar sanırım. Misal 300-400 TL'ye Tommy kazak da kötü bir yatırım ama insanlar yatırım olarak yapmıyor bu harcamaları. "300 TL'lik kazak giyiyor" veya "$1,5M'lık saat takıyor" dedirtmek amaç diğer insanlara. Dedirtenlik resmen...
0
show & sosyete dünyası adı üstünde, gösteriş için elbette bunlar. bu tutku nasıl oluşuyor woody allen'ın small time crooks 'u az bir şey değinir bu konuya (kadın tarafından)
0
yatirim degil hastaliktir. fiyat onemli degildir. (1.5 milyon dolar falan onlari geciceksin zaten cogunlugu hediye edilir o saatlerin). gercekten deger veren o an cebindeki son parasiyla cok begendigi saati dusunmeden alir. soyle 3 5 gercek saat firmasinin nasil saat yaptigini gorunce hak verirsin.
0
1 milyon'u gomen adam saatten anlayan, ilgilenen bi adamsa helal olsundur. yeri gelmistir gitmistir saati yapan atelyeye izlemistir saatinin yapimini. tutmustur montajlanmamis parcalarini, uretimine taniklik etmis, kendine ozel yapilan one of a kind saatini takmistir sonunda koluna. saati yapan ustayla oturmus konusmustur nasil yapilcagini, ogrenmistir butun mekanizmasini, carklarin capina dis sayisina kadar. o fiyatlarda yapilan saatler eger boyle abargan pirlantali, altindan saatler degilse malzeme acisindan cok para harcanmayacagi icin, o fiyatlara ancak ozel uretim siparis saatler olmalari sayesinde ulasabilirler ve gercekten takan icin manevi acidan degeri parayla olculemeyecek seviyede olurlar. ama herif bi magazaya gidip "sar en pahalisindan iki tane" diyip aldiysa saatleri o gormemisliktir, okuzluktur.
0
söylenenler elbette doğru da, bir de şu var. siz 200 ytl'lik saat takarken, asgari ücretle çalışan biri de size benzer bir tavırla bakabilir.
0
gösteriş etkisini anlıyorum da, aslında demek istediğim şu; mesela benim 1 milyon dolara bir araba almam için en azından 50 milyon dolarım olmalı. yani 50 milyon dolarım olsa 1 milyon dolarlık arabayı alıp binebilirim. ama saat gibi artık fonksiyonellikten çok aksesuar olarak kullanılan bir şey için 1 milyon dolar vermem için en az 500 milyon dolarım olmalı. yani ben böyle düşünüyorum belki 2 milyon doları olup 1 milyon dolara saat alan öküzde çoktur da, demek istediğim ya benim gibi düşünen multi milyoner çok fazla, ya da artık pahalı saat takmak çok önemli bir prestij göstergesi ki adam servetinin yarısını bir saate verebiliyor. sanırım bu pazarcıların elinde bile 1,5 milyarlık telefon olmasına benziyor.
0
cantstandya
merhabalar,emule da *.cso formatında dosya indiriyorum. 800 mb lık dosyayı bir günde çekti ama geri kalan son 2 mbı için '' 20byte'' gibi bir hıza düştü. 1 gündür bilgisayar açık diğer dosyaları tamamladı ama bu CSO dosyası tamamlanmadı.Sorun ne olabilir?not: Eğer yanılmıyorsam ; download edilmiş
merhabalar,
emule da *.cso formatında dosya indiriyorum. 800 mb lık dosyayı bir günde çekti ama geri kalan son 2 mbı için '' 20byte'' gibi bir hıza düştü. 1 gündür bilgisayar açık diğer dosyaları tamamladı ama bu CSO dosyası tamamlanmadı.
Sorun ne olabilir?
not: Eğer yanılmıyorsam ; download edilmiş olan birimin 1-2 mb. kadar geri gittiğini bile gördüm. Emule'u açıp kapattıktan sonra.
Teşekkürler.
emule da *.cso formatında dosya indiriyorum. 800 mb lık dosyayı bir günde çekti ama geri kalan son 2 mbı için '' 20byte'' gibi bir hıza düştü. 1 gündür bilgisayar açık diğer dosyaları tamamladı ama bu CSO dosyası tamamlanmadı.
Sorun ne olabilir?
not: Eğer yanılmıyorsam ; download edilmiş olan birimin 1-2 mb. kadar geri gittiğini bile gördüm. Emule'u açıp kapattıktan sonra.
Teşekkürler.
0
ed2k protokolünde tanımlı sanırım, bu protokolü kullanan programlar dosya bitmeye çok yaklaşınca (örneğin 99.1% gibi bir bölüm tamamlanınca) otomatik olarak gizli priority'sini düşürüyor ve böylece hızını kesiyor önemi diğer download'lara veriyor. hatta başka download olmasa bile oluyor bu. vaktiyle tam da bu konuda bir yazı bulmuştum ama şu an bulamıyorum.
hızın düşüşü muhtelemen bu veya o bölümün paylaşımda olmaması veya çok az kişide olması.
bazen çekilen parçaların hash'i dosyanın orjinaliyle uyuşmaz, o zaman bu parçalar tekrar çekilir. eMule bozuk olduğuna karar verdiği bölümleri otomatik olarak siler ve tekrar çekilmesini sağlar.
hızın düşüşü muhtelemen bu veya o bölümün paylaşımda olmaması veya çok az kişide olması.
bazen çekilen parçaların hash'i dosyanın orjinaliyle uyuşmaz, o zaman bu parçalar tekrar çekilir. eMule bozuk olduğuna karar verdiği bölümleri otomatik olarak siler ve tekrar çekilmesini sağlar.
0
işin garip tarafı 400 sources gözüküyor. dediğim gibi direk 60 kb. ortalamayla çekti ve hemen sonuna yaklaştı.
neyse artık bu gece de açık kalsın bilgisayar belki tamamlar.
zahmet oldu.
çok teşekkür:)
neyse artık bu gece de açık kalsın bilgisayar belki tamamlar.
zahmet oldu.
çok teşekkür:)
0
jesters cap
abidik bir başlık olduğunun farkındayım ama pek şık bir decision analysis kitabının bir iddiasına takılmış bulunmaktayım.bu kitap der ki:diyelim önünüzde iki alternatif var,birinci alternatifi (a1) seçerseniz 89% ihtimalle 1,000,000$ kazanıyorsunuz, 10% ihtimalle 5,000,000$ alırken, 1% ihtimalle de
abidik bir başlık olduğunun farkındayım ama pek şık bir decision analysis kitabının bir iddiasına takılmış bulunmaktayım.
bu kitap der ki:
diyelim önünüzde iki alternatif var,
birinci alternatifi (a1) seçerseniz 89% ihtimalle 1,000,000$ kazanıyorsunuz, 10% ihtimalle 5,000,000$ alırken, 1% ihtimalle de beş kuruş kazanamıyorsunuz.
eğer ikinci alternatifi (a2) seçerseniz direk 1,000,000$ ı alıp olasılık hesabına girmeden ortamdan topuklayabiliyorsunuz.
şimdi kitabın yazarı amcam iddia ediyor ki insanların çoğu ikinci alternatifi tercih eder. sizce doğru mudur? siz hangisini yapardınız?
not: pek geyik ve havada bi soru görünse de non-emv -ortalama kazanç hesabını dışlama- durumunu inceleme bölümünde insanların çoğunun risk aversive -riskten kaçınan- olduğunu iddia eden bir örnek. 1%lik risk için 5 kat kazançtan kaçılması garip geldi.
not2: şahsi tercihim a1den yana, pilavdan dönenin kaşığına tüküreyim.
bu kitap der ki:
diyelim önünüzde iki alternatif var,
birinci alternatifi (a1) seçerseniz 89% ihtimalle 1,000,000$ kazanıyorsunuz, 10% ihtimalle 5,000,000$ alırken, 1% ihtimalle de beş kuruş kazanamıyorsunuz.
eğer ikinci alternatifi (a2) seçerseniz direk 1,000,000$ ı alıp olasılık hesabına girmeden ortamdan topuklayabiliyorsunuz.
şimdi kitabın yazarı amcam iddia ediyor ki insanların çoğu ikinci alternatifi tercih eder. sizce doğru mudur? siz hangisini yapardınız?
not: pek geyik ve havada bi soru görünse de non-emv -ortalama kazanç hesabını dışlama- durumunu inceleme bölümünde insanların çoğunun risk aversive -riskten kaçınan- olduğunu iddia eden bir örnek. 1%lik risk için 5 kat kazançtan kaçılması garip geldi.
not2: şahsi tercihim a1den yana, pilavdan dönenin kaşığına tüküreyim.
0
Rakam kaybetmeye değer bir rakam olsaydı çoğunluk A1'i seçerdi sanırım ama miktar büyüdükçe kayıp artacağı için garantiye yönelinmesi normal gibi.
0
Direk a1 dedim. %1 yüzünden kaçmam. Ha %30 olur 40 olurdu, o zaman düşünürüm. Ama şu şartlarda direk a1.
0
Böyle bir seçeneğin karşımıza gerçekten geldiği zamanki ve gelmediği zamanki düşüncelerimiz tamamen farklı olabilir. Riske girmenin de bir olasılığını çıkartabilirz böylece. Ama böyle bir para değeri için riske girmeye değmez, şans faktörü konusunda görüşmek dileğiyle...
0
a2'yi alır ortamdan uzaklaşırım ne gircem riske falan %1 de olsa nolur nolmaz.
0
değil bu şartlarda, birisi bana 99% ihtimalle 5 milyon dolar vericem deseydi bile, ben gene 2.şıkkı tercih ederdim.
şanssız adamım vesselam.
şanssız adamım vesselam.
0
acun'un yarışmasını izleyip analiz yapın derim. ben de $1m alır ortamlara akardım. ha param bok gibi olur o zaman bu riski alırdım ne derler para parayı çeker.
(bkz: var mısın yok musun)
(bkz: var mısın yok musun)
0
başlığını hatırlayamadım ama bu bana şu kapılı yarışma hikayesini hatırlattı, oradaki muhabbetten hareket edilirse a2 daha alınası. Tam hatırlayamadım ama olayı şuna getiyorlardı; a1'de kazanma olasılığımız 1/2'dir, çünkü ya kazanır ödül alırız ya da kaybeder alamayız. ama a2'de kazanma ihtimali diye bir şey yok ödül bizim bu mantıkla hareket edenler de doğal olarak a2'yi seçecektir. tabii bir de ortadaki para önemli, bir minyon dolar az para değil. eğer a1'in seçilmesini istiyorsak küçük ödül ile büyük ödülün farkını arttırmak gerek.
(bkz: nafi)
(bkz: nafi)
0
ayrıca şöyle bir şey var ödüller 10 milyar tl, 100 milyar tl, hava şeklinde olsaydı şansımı denerdim. burada risk/kazançtan daha fazla parametre işin içinde. yarışmacının içinde bulunduğu ekonomik durum en büyük etken.
0
sözlük yazarlarının çoğunun bu rakamlarla rahat rahat riske girecek parası olmadığını düşünerek yazdım. ha var 100 milyon dolarınız diyelim o zaman siz de kendinize uygun bir rakamla deneyin :)
sorudaki rakamları değiştirmeyi düşünmedim zaten yeterince büyük ve biz de bu rakamlar karşısında yeterince fakiriz.
sorudaki rakamları değiştirmeyi düşünmedim zaten yeterince büyük ve biz de bu rakamlar karşısında yeterince fakiriz.
0
işte 1 milyon dolar yeterince büyük olduğu için kimse %1lik de olsa riske girmek istemiyor sanırım..
0
konfüçüs ne demiş, matematik matematik matematik. biraz olasılık bilgisi olan herkes şansını kullanmayı deneyecektir. neden mi? bakınız: expected value
bu deneyi birden fazla defa yaptığımızda kazanacağımız para bizim neyi seçeceğimizi belirleyecektir. buna göre oranları ağırlıklarıyla çarpıp 100 e böldüğümüzde bu en olası sayıya ulaşacağız. yani:
89*1.000.000 = 89.000.000
10*5.000.000 = 50.000.000
1*0 = 0
_____________+-----------
=139.000.000
bu sayıyı yüze bölersek, 139.000.000/100 =1.390.000 ü bulacağız.
diğer bir deyişle, birçok kez bu oyunu oynarsak bizim ortalama kazanacağımız para 1.390.000$ oluyor. bu durumda 1.000.000$ ı seçmek akıl karı değildir. araştırmana bunu yazacaksan telif hakkı olarak bir yemek isterim, heeeeeee!!!
bu deneyi birden fazla defa yaptığımızda kazanacağımız para bizim neyi seçeceğimizi belirleyecektir. buna göre oranları ağırlıklarıyla çarpıp 100 e böldüğümüzde bu en olası sayıya ulaşacağız. yani:
89*1.000.000 = 89.000.000
10*5.000.000 = 50.000.000
1*0 = 0
_____________+-----------
=139.000.000
bu sayıyı yüze bölersek, 139.000.000/100 =1.390.000 ü bulacağız.
diğer bir deyişle, birçok kez bu oyunu oynarsak bizim ortalama kazanacağımız para 1.390.000$ oluyor. bu durumda 1.000.000$ ı seçmek akıl karı değildir. araştırmana bunu yazacaksan telif hakkı olarak bir yemek isterim, heeeeeee!!!
0
alakalı olaraktan hiçbir aşk 100 milyon dolar etmez başlığını inceleyebilirsiniz. ruh halleri yaklaşık olarak aynı :)
0
soruyu yanlış okumuşum, önceki yazdıklarım hükümsüzdür. şansımı denerim, eğer %1 ihtimal de gerçekleşirse gider kendimi atarım bi yerden aşağı.
ama matematiği geçersek şöyle de bir şey var "bir isin ters gitme ihtimali varsa ters gider"
ama matematiği geçersek şöyle de bir şey var "bir isin ters gitme ihtimali varsa ters gider"
0
@comptrol
ne yazık ki bu konu "non-emv"ers başlığında inceleniyor :) yani no-expected monetary value. deneyin tekrarlanma durumu yok bir seferlik teklif. bu soru da özel bir anektod olarak geçiyor "a criticism of the behavioural assumptions" diye.
yöntem çok acayip, adam da acayip. kitabında bazı bölümlere not düşmüş "bu kısma kadar anlamadıysanız bu bölümü atlayıp geçin, bunlar için uğraştığınıza değmez". beş sayfa daha geçince "buraya kadar geldiniz bir daha uyarıyorum bu kısımlar öyle önemli şeyler değil kafanız basmıyorsa buralara bakmayın" diye.
ben yine de 1%lik risk yüzünden a2yi seçenleri anlayamayacağım :)
ne yazık ki bu konu "non-emv"ers başlığında inceleniyor :) yani no-expected monetary value. deneyin tekrarlanma durumu yok bir seferlik teklif. bu soru da özel bir anektod olarak geçiyor "a criticism of the behavioural assumptions" diye.
yöntem çok acayip, adam da acayip. kitabında bazı bölümlere not düşmüş "bu kısma kadar anlamadıysanız bu bölümü atlayıp geçin, bunlar için uğraştığınıza değmez". beş sayfa daha geçince "buraya kadar geldiniz bir daha uyarıyorum bu kısımlar öyle önemli şeyler değil kafanız basmıyorsa buralara bakmayın" diye.
ben yine de 1%lik risk yüzünden a2yi seçenleri anlayamayacağım :)
0
hemen her hafta 14000000 da bir ihtimal içeren sayısal loto'da biri büyük ikramiyeyi kazanıyor değil mi? 14 milyonda bir olan bir olasılık her hafta bir kişiye vuruyor. bu soruda da 100 de bir ihtimalin vurması yani ellerimiz boş dönmemiz aslında hiç de küçük bir olasılık değil gibi geliyor. ben de a1'i seçerdim. zaten yapı olarak öyle hırslı, her şeyin en fazlasını elde etmeye çalışan biri de değilim. ver sen 1 milyon dolarımı gideyim dayalı döşeli bir ev, bir araba, bir tekne, gerisi de bankaya.. oohh mis :)
0
şartlar ağırlaştırılsa risk alınırdı ama a2 alternatifi babalar gibi %100 1 milyon dolar verdiğine göre risk almaya gerek yok, binde 1 dahi olsa.. ben de a2 derdim.
0
mevzubahis 1,000,000$ ise, kalanı teferruattır, direk a2, 1,000,000$ dolarım olduktan sonra %1 le mi uğraşıcam, mümkün değil.
0
