Giriş
(6)

Sözlükle ilgili bir öneri ! Mod.lar bi bakın hele

hasanikisalakosmandört
Malum bu sabırtaşı istilası başladığından beri sözlük okunacak halden çıktı. Saçma sapan başlıklar,tekrar entariler,ışık hızı ile akan sol frame vb. Acaba yeni yazar olanlara belli kısıtlamalar getirilemez mi? Mesela yeni bir yazar ilk 2 ay günde en fazla 5 entari girebilir,1'den fazla başlık açamaz
Malum bu sabırtaşı istilası başladığından beri sözlük okunacak halden çıktı. Saçma sapan başlıklar,tekrar entariler,ışık hızı ile akan sol frame vb. Acaba yeni yazar olanlara belli kısıtlamalar getirilemez mi? Mesela yeni bir yazar ilk 2 ay günde en fazla 5 entari girebilir,1'den fazla başlık açamaz gibi. Bu sınırlar kıdem arttıkça genişlesin ve 1 yıl sonunda yazar hala uçmamış veya çaylak olmamışsa limitsiz hale gelsin. Bu durumda mod.ların iş yüküde hafifler ve çaylak-yazar sirkülasyonu için daha fazla zamanları kalır.
0
hasanikisalakosmandört
(22.01.09)
(ara: 1 ayda)
0
ozdek
(22.01.09)
oldu olacak yazar olmasinlar hic yaa siktir ett ne gerek var abbiee yeea.

istedikleri kadar yazsinlar ki ucsunlar hizlica
0
no christ requiress
(22.01.09)
bence onbaşı yüzbaşı gibi rütbeler verelim herkes ona göre yazsın haddini bilsin falan.
0
tai
(22.01.09)
@tai : yaşasın forum kardeşliğiyle karıştırdın sanırım.
0
bore
(22.01.09)
forum kardeşliği falan değil bahsi geçen şeyin olmayacağını belirtmek istedim. yani sana ne lan dersen eyvallah tabi de bence olmaz abi bu iş. burada yazar olduktan sonra 1. nesili de 11. nesili de aynı haklara sahip. şimdi bir takım sözlüğe yeni giren insanın haklarını kısıtlayıp o hakkı başka kişilere kaydırmak ne kadar mantıklı olabilir?
0
tai
(22.01.09)
zaten çoğunluğu 1 günde 5 entry'den az entry giriyor hocam. sayılarına hiç bakmadın mı sabırtaşlarının 9 ve 10 toplam 9000 küsur yazar var. bunların 3/4'ü günde 3 entry girse günde 20250 entry yapar. bu da dakikaya vurursan dakikada 14 entry eder. şu anki hızları bundan bile az yani dediğin mantıksız.

(bkz: hesaplayan adamlar)
0
atrin
(22.01.09)
(9)

başkanlık yemin töreni

zbam
obamanınki 150 milyon dolara patlamış (buşunu muşun ki de 30 milyon dolar falan). oha dedim. neye harcıyolar abi 150 milyon doları? gerçi izlemedim baştan sona oturup ama alt tarafı insanlar toplanıyo adamlar da konuşuyo vs. minvalinde geçmiyo mu bu zımbırtı? hadi ses-ışık sistemi falan yaptın porta
obamanınki 150 milyon dolara patlamış (buşunu muşun ki de 30 milyon dolar falan). oha dedim. neye harcıyolar abi 150 milyon doları? gerçi izlemedim baştan sona oturup ama alt tarafı insanlar toplanıyo adamlar da konuşuyo vs. minvalinde geçmiyo mu bu zımbırtı? hadi ses-ışık sistemi falan yaptın portatif tuvalet koydurdun falan filan ben taş çatlasın 1 milyon dolara malederim diyorum.
0
zbam
(21.01.09)
150 milyon dolarlık harcamaya obamamobile dedikleri limuzin, tören alanına gelecek otobüsler için harcanan paralar vs. bir sürü şey dahil olabilir diye düşünüyorum. portatif wc ses ışık falan (tören alanı düzenlenmesi) 3,5 milyon dolara mal olmuş öyle okudum. detaylı bilgiye www.ntvmsnbc.com linkinden ulaşabilirsin.
0
gsgsgsgsgsgsgsgs
(21.01.09)
neden ve neye bu kadar ekstra harcama yaptılar ben de anlayabilmiş değilim.
sağ sola baktım harcamaların sadece devede kulak sayılabilecek bir kısmının açıklandığını gördüm. belki telaffuz edilenden de fazla harcama yapılmıştır. ayrıca obamamobile bana çok haşmetli göründü. o ne öyle, tank çarpsa ters döner.
0
jack of hearts
(21.01.09)
(bkz: güvenlik) bir de müzisyenlere verilen paralar.
bundan ibarettir efenim, diğerleri çerez parası kalır bunun yanında.
olay 1 günlük bir şey değil çünkü. günler öncesinden oranın ve obama'nın geçeceği yolların güvenliğinin sağlanması, simülasyonlar falan filan..
0
abtash
(21.01.09)
12,000 özel tim üyesi görev almiş..onların extra-duty maaliyetelri falanda var ayrıca obamanın güvenliği içinde bi çok düzen kurulmuş.. ama yinede 150 milyon çook para..
0
annemadamolgeldedi
(21.01.09)
o değil de benim kanımı donduran; töreni 240 bin kişi biletli izlemiş ve biletin tanesi 8.249 dolardan gitmiş. bu nası bi iş ya. buna göre törenden sağlanan hasılat 1.979.760.000 dolar! oha! bu harbiden doğru mu ya bunu biri açıklasın lütfen. insanın kanını donduran görüntüler şerefsizim.
0
deliktas
(21.01.09)
@deliktas
değil abd'de dünya'da 240 bin kişi öyle bir töreni izlemek için o kadar para vermez aynı anda, hele ki bu ekonomik kriz. o 8bin küsür değil de 8 küsürdür olsa olsa(tabi haber tamamen yalan da olabilir, izleyenlerin sayıısı 1 milyondan fazla zaten, sadece beyaz saraya bahçesi de olabilir neyse) o da yaklaşık 2 milyon dolar yapar. pahalı davetiyeler, akşamki balo için geçerli olabilir ama 8 küsür bin dolar yine de çok, olmaz öyle şey.
0
abtash
(21.01.09)
sekiz bin doları veren ön sıradır sadece, için rahat olsun.
0
jack of hearts
(21.01.09)
bilet fiyatları 50$'mış diye biliyorum ben de
0
atrin
(21.01.09)
Ntv'nin konuyla ilgili haberi: www.ntvmsnbc.com

Haberin yarısına doğru gösteriyor bilet fiyatını.

@abtash: töreni milyondan fazlası izledi evet. benim kastettiğim 240 bin kişinin biletli izlemiş olduğu. diğerleri beleş. o 240 bin de muhtemelen beyazsaray bahçesinde oturanlar.
0
deliktas
(21.01.09)
(5)

bilgisayar tekliyor?

the beyin
simdi... yaklasik 30 dakika once kendileri otomatik olarak kapandi ve duman veya toz cikti. aboroheey acaba guc kaynagi mi islemci yandi ki bakalim hangisini yenileyecegiz derken tekrar acabildim. ucuz yirttigimi dusunuyordum ki - normalde takilmayan bilgisayar yine takilmayip teklemeye basladi. tek
simdi...

yaklasik 30 dakika once kendileri otomatik olarak kapandi ve duman veya toz cikti. aboroheey acaba guc kaynagi mi islemci yandi ki bakalim hangisini yenileyecegiz derken tekrar acabildim. ucuz yirttigimi dusunuyordum ki - normalde takilmayan bilgisayar yine takilmayip teklemeye basladi.

teklemek nedir?

mouse imlecini soldan saga dogru sabit ivme ile gotururken arada duraksamasi.
sabit hizla ve hizli bir sekilde bu duyuruyu yazarken 20 karakterin normal yazilmasini gormem ve duraksama sonrasinda 5 karakteri toptan olarak gormem.

acaba sorun nedir?

- avast calisir vaziyette - task manager'da cpu veya ram i oyle azalip artip yiyen bi seye denk gelemedim.

(guc kaynagi yine asiri isinmis sanki - veya ben pimpirikli oldum, pimpirik ne demek onu bilmiyorum iste.)
0
the beyin
(20.01.09)
Kasa içinde bulunan tüm fanlarin calistigina emin misiniz?
0
trimpot
(20.01.09)
güç kaynağıdır o. yakında komple gidebilir. arkadaşınızdan falan alıp deneyebilirsiniz aslında.
0
sanal uyku
(21.01.09)
sabit diskte de sorun olabilir onu da bir "koklamayı" dene ya da disk kontrol programları ile kontrol et.
0
edip
(21.01.09)
ram'de bir sıkıntınız olabilir. bahsettiğiniz sorunlar genel ram sorunları çünkü. 2 slot raminiz varsa fişi çekin ve ikisini de tek tek deneyin. bakın bakalım sorun onlarda mı.
0
atrin
(21.01.09)
mouse-klavye takılmaları %100 olmamakla birlikte genel olarak ekran kartı aşırı ısınmasından meydana gelir. varsa ekran kartı fanınızı gözden geçirin, gerekiyorsa yenileyin yoksa oraları soğutmaya çalışın.
0
abtash
(21.01.09)
(4)

izmir'de poster yaptırabilecek yer var mıdır? varsa neresidir?

beerserk
jpeg formatlı bir fotodan bildiğin büyük bir poster yaptırmak istiyorum. böyle bir şey yapabilecek yer neresidir acep?
jpeg formatlı bir fotodan bildiğin büyük bir poster yaptırmak istiyorum. böyle bir şey yapabilecek yer neresidir acep?
0
beerserk
(20.01.09)
Can fotokopi, Dokuz Eylül Meydanı'na yakın bir yerde, ayrıca SSK'nın oralarda da var bir tane.

Bu arada jpg fotonuzun çözünürlüğü iyi değilse çok iyi bir sonuç alamayabilirsiniz, hatırlatayım.
0
sui
(20.01.09)
Can Fotokopi yapar evet. Biz geçenlerde 2000x3000 cm baski yaptirmistik, gayet sukela oldu. Resolution/Çözünürlük 300 olsun, gerisini onlara birakin.

Ayrica Can Fotokopi; SSK'ya biraz uzak, Ticaret Odasi'nin hemen karsisinda, Gazi Bulvari girisinde ve bir cok yerde subesi mevcut.
0
trimpot
(20.01.09)
sui haklı fotonun özelliklerine bakabileceğin bir programla dpi değerine bir bak. 250 300 arasındaysa iyi bir sonuç alırsın 100 ve altındaysa unut o posteri derim.
0
atrin
(20.01.09)
çok teşekkür ederim arkadaşlar. can fotokopiyi biliyorum ancak nedense aklıma gelmedi. tüm bilgiler için tşkler tekrar.
0
🌸beerserk
(20.01.09)
(14)

arabayı boşa almak ne kadar tasarruflu

abtash
krizin çaprazlama girdiği çoğunluk arasındayım, seyir halinde mümkün olduğunca arabayı boşa alıyorum ama ne kadar faydası var bilmiyorum, uzun vadede yarardan çok zararı olur mu? ne kadar karı vardır benzin tasarrufu olarak?(rakamlar konuşsun efenim)
krizin çaprazlama girdiği çoğunluk arasındayım, seyir halinde mümkün olduğunca arabayı boşa alıyorum ama ne kadar faydası var bilmiyorum, uzun vadede yarardan çok zararı olur mu? ne kadar karı vardır benzin tasarrufu olarak?(rakamlar konuşsun efenim)
0
abtash
(20.01.09)
rölantide tutarsan aracı daha çok yakar, onun yerine hızına uygun en büyük viteste tut ve gaza hiç dokunma.

edit : ayrıca seyir halinde boşa alırsan aniden kaçman gereken bir engel vs çıkarsa manevra kabiliyetin azalır. Sen vitese takana kadar iş işten geçmiş olabilir.
0
kimlanbu
(20.01.09)
ben şehirlerarası otobüs sürücüleri falan sürekli boşa alıyorlar diye bir bildikleri vardır diye yapıyordum. yamuluyormuşum demek.
@fuck milk get beer
motor freni'nin kalktığından haberim vardı ama emniyetli yerlerde yapıyordum zaten.
@kimlanbu
dimyata pirince giderken eldeki bulgurdan oluyormuşuz demek, teşekkürler.
0
🌸abtash
(20.01.09)
misal 90 kms'de aldın boşa 60'a düştün. hızın düşerken araba rölanti gazını zaten yiyor sonra tekrar hızlanayım dedin ve 90'a kadar gaz verdin. işte o 60'dan 90'a çıktığında verdiğin gaz 90kms ile sabit gitmenle neredeyse eşit. yokuş yukarıysa artar aşağıysa azalır ama fark her zaman için çok çok küçüktür. canını seviyorsan boşta kullanma daha dün evimin önünde 4 kişinin öldüğü 15 kişinin yaralandığı bir facia yaşadık. atma boşa falan.
0
atrin
(20.01.09)
yeni nesil araçlarda boşa atınca yine benzin yer araba. uzun yollarda en ideali 5. viteste 90la gitmektir. (hız/yakıt oranı açısından)
0
brkylmz
(20.01.09)
dur-kalk ta en büyük benzin emicidir, o nedenle kırmızı ışıkta kalkarken ya da ilerdeki kırmızı ışığa giderken limite kadar gaza basıp oraya gelince frene basmamak gerekli ivmelenmen yavaş olmalı
0
edip
(20.01.09)
enjeksiyonlu ise motor freni esnasında benzini keser, boşa alırsan kesmez.
0
theunforguven
(20.01.09)
uzun bir rampadan aşağı inerken yol bilgisayarından yaptığım araştırma sonucu boştayken 0,2 ya da 0,3 anlık yakıt tüketimi gösteriyor. viteste inince 0 oluyor anlık tüketim.
0
prompter
(20.01.09)
yeni nesil arabalarda boşa almanın yakıt tüketimi açısından kesinlikle faydası yoktur... ideal olan (çoğu binek arabada) 2000-3000 devir arası kullanmaktır... 2000 altında gerekli devire ulaşmak için; 3000 üzerinde de motora gereksiz yüklendiğiniz için fazladan yakıt harcarsınız...
0
si murg
(20.01.09)
gerçek anlamda boşa almak eski araçlarda mümkündü diye biliyorum. Yani motor kapalı, araç boşta, mevcut hız ya da eğim etkisiyle hareket etmekte. Bu şekilde olan ile evet bir tasarrurf söz konusu olabilir ama allaha emanet gittiğinizden adı peygamber vitesi. Günümüz araçları böyle bir şeye zaten izin vermiyor; motor rölantide çalışır boşa alırsınız, yine mevcut hız ya da eğimle gidersiniz, bu şekilde de ne kadar tasarruf olur size bırakıyorum...
0
late viper
(20.01.09)
ben buna inanmıyorum işte arkadaş. ben arabamı (hyundai elantra) genellikle boşa atarak kullanıyorum ve şehir içi yakıt tüketimim 8lt/100km. 2000 3000 arası kullanmayı da denedim ama o zaman daha fazla yakıyor bu meret. misal kırmızı ışığa yaklaşıyorsun belli ki yakalanıcaksın boşa atmadan duramam. evet 5. vites 90 km şehirlerarası yolda faydalı ama şehir içinde boşa atmak çoğu durumda avantajlı. aynı hızda 2000 devirle gidecekken 800 devirde gidiyorsun. daha ne?
0
tai
(20.01.09)
hiçe yakın. eğer kontağı da kapatabilseydiniz biraz daha fazla olurdu. 1964 model arabada bu dediğim yapılabilirdi.
0
trocero
(21.01.09)
ah keşke benzin avrupadaki gibi 1 ytl/lt olsa da bizde bunları konuşmuyor olsaydık.
0
blackidom
(21.01.09)
tai...

bende opel astra var, şirkette de peugeot... biri benzinli diğeri dizel... her ikisinin de kitapçığı 2000-3000 arası öneriyor ki diğer markaların da önerdiği bu rakamlar diye biliyorum... ha, bu adamlar po ile, totalle anlaşmış arkadaş, yok öyle bir şey diyorsan o da olabilir tabii... ben kitabın yalancısıyım... ama sonuçta düşük ve yüksek devir, sadece yakıt açısından değil, motor ömrü açısından da zararlıdır... haa, bunu da sanayi ustası dostu pis kapitalistler uydurmuş dersen, o da olabilir tabii :))
0
si murg
(21.01.09)
ben daha ziyade gördüğüme inanıyorum. böyle 100 km de yakılan yakıt şehir içinde 7.8 olunca ağzım kulaklarıma varıyor. aynı araba amcamda var o 10 litrenin altına inemiyor. 2000 3000 arası kullanmayı da denedim ama bu rakamları geçemiyor malesef. arabadan arabaya değişir dersen bilemem ama en azından bendeki elantra için durum bu.
0
tai
(21.01.09)
(3)

ek$ibition logosu

hikaye mesture
bu logo kime aittir? zoom in yapınca AWM okuyorum. ama AWM, HWM, RWM kullanıcı değil. kim bu eserin sahibi?
bu logo kime aittir?
zoom in yapınca AWM okuyorum. ama AWM, HWM, RWM kullanıcı değil. kim bu eserin sahibi?
0
hikaye mesture
(20.01.09)
bwh olsa gerek.
0
teritori
(20.01.09)
m harfi var ama sonda

edit:
istatistiklerde en cok logo gonderenlerde varmis rwn
0
ermanen
(20.01.09)
want2die'ın cevabı doğrudur.
0
atrin
(20.01.09)
(3)

rhino

charlesbukowskiineksi
yeni dünyanın üstün insanları merhaba,rhino programını öğremek istiyorum sular seller gibi bileyim onu kana kana içeyim bilgisayar kadehinden. çizimler şekiller yanaklarımdan süzülüp ficuduma çarpsın damlalar. kafamda zeytin dallarından bir taç.nası yapabilirim ? ( rhionyu öğrenme kısmını. diğerleri
yeni dünyanın üstün insanları merhaba,
rhino programını öğremek istiyorum sular seller gibi bileyim onu kana kana içeyim bilgisayar kadehinden. çizimler şekiller yanaklarımdan süzülüp ficuduma çarpsın damlalar. kafamda zeytin dallarından bir taç.

nası yapabilirim ? ( rhionyu öğrenme kısmını. diğerlerini sktredin)
0
charlesbukowskiineksi
(19.01.09)
çok pahalı onun kursları. adam gibi bir kaç yer var onlar da ciddi rakamlar telafuz ediyorlar. 3d max biliyorsan kendi kendine azimli bir çalışmayla çözersin sanki. programı anlatan materyaller olması lazım nette. bayağı bir vakit alır ama. bir de çevrende bilen birisi olsa iyi olur takıldıkça sormak için.
0
coffee and cigarettes
(19.01.09)
rhino tarzı program kullanmadım hiç ama öğrenebileceğimi düşünüyorum b.sayara yatkınlığım var sonuçta. belli bi zaman önce de deneme sürümünü indirip kurcalamıştım biraz. sonuçta bi de - tabi ki gerekli altyapıyı aldıktan sonra - insan karıştırarak, uğraşarak öğrenebilir diye düşünüyorum. insanlar kendi kendilerine ne programlar, ne yabancı diller öğreniyor sonuçta. kıvırırım bu işi gibime geliyor ve fakat nerden nasıl başlayacağımı bilmiyorum.
0
🌸charlesbukowskiineksi
(19.01.09)
ben de kendi çapımda böyle programlar öğrenmeye kasan bir insanım. internette "rhino tutorial" diye aratırsan baya bir şey bulabilirsin.
0
atrin
(19.01.09)
(7)

cpu fanının çıkması durumunda ne yapmak gerekir?

kriker
core 2 quad q6600 işlemcili bilgisayarım mevcut. fanlardan çok ses geliyordu, açayım temizleyeyim dedim. cpu'nun fanını da temizleyeyim derken fanla cpu'yu birbirinden ayırmış bulundum. baktım termal iletkenliği sağlayan macun duruyor. "aha sıçtık, fanı çıkartmamak lazımdı heralde" diyerekten fanı
core 2 quad q6600 işlemcili bilgisayarım mevcut. fanlardan çok ses geliyordu, açayım temizleyeyim dedim. cpu'nun fanını da temizleyeyim derken fanla cpu'yu birbirinden ayırmış bulundum. baktım termal iletkenliği sağlayan macun duruyor. "aha sıçtık, fanı çıkartmamak lazımdı heralde" diyerekten fanı yerine taktım. bilgisayarı açtım. sisoft sandra'yla işlemciye test maksatlı bir yükleneyim dedim. beklediğim oldu ve bilgisayar dondu. bir kaç kere işlemi tekrar ettim. donmalar devam etti. yine sisoft içerisinden fanın thermal resistance'ına baktım 0,08 C/W gösteriyordu. benim bildiğim kadarıyla thermal resistance ne kadar düşükse o kadar iyi, ki bu da oldukça düşük bir değer.

iyice kafam karıştı. ne yapmam lazım acaba?

yeni bir cpu fanı mı almam lazım? eğer yeni fan almam gerekiyorsa işlemcinin üzerinde kalan kurumuş termal macunu nasıl temizlemem gerekiyor?

işletim sistemi: windows vista 32 bit.
0
kriker
(17.01.09)
önce bir bak tam oturmuş mu o olmazsa macun alıp sürüp tekrar yapıştırmayı. o da olmaz sa yeni fan al, macunu bezle veya metal bir şeyle silersin. macun olmazsa olmaz değildir ayrıca. büyük ihtimal fan uçmuştur.(oturmamazlık etmediyse tabi, iyi kontrol et tekrar ediyorum)
0
abtash
(17.01.09)
benim bildiğim; eğer fan oturmazsa işlemci aşırı ısınacağından ve bu sıcaklığın da bir üst sınırı olduğundan sistem başlatıldıktan biraz sonra "cpu over temperature" hatası vererek durdurulacaktır.
0
rodeocu
(17.01.09)
termal macum sağlıklı bir ısıtma için tabi ki olmazsa olmazdır..

öncelikle fan yerine tam oturmuş mu oturmamış mı bi emin ol.. benim tavsiyem kasayı yan yatır ve öyle dene yani heatsink (o aliminyum parça) yukarı doğru baksın, yerçekiminden faydalan, gerekirse elinle biraz da bastırabilirsin heatsink'i.. eğer düzgün çalışırsa kasa dik dururken heatsink ile cpu arasında boşluk kalıyo demektir ve heatsink'i tekrar çıkart ve yeniden monte et.. bir de fanın çalışıp çalışmadığından emin ol belki onun kablosunu da çıkarmışsındır yanlışlıkla..

termal macuna gelince, onu temizlemek için aseton yada tiner kullanabilirsin.. kulak pamuğu yada normal pamukla yavaştan sil temizlemek için.. yeniğ termal macun sürmek imce bir iş biraz.. çok sürersen yarardan çok zarar olur.. çok ince bi tabaka halinde sürmelisin..
0
dmr
(17.01.09)
yeni fan al termal macunuyla geliyor.
0
sanio
(17.01.09)
Termal macunu saf alkolle temizleyip yenilemek ve soğutucuyu yerine güzelce monte etmek yeterli olacaktır. Ben termal macunu asetonla temizleme taraftarı değilim. Aseton ciddi bir şekilde aşındırcı bir maddedir. Sakatlık çıkarma ihtimali her zaman var. Sentetik tiner de kullanılabilir sanırım.
0
carc
(17.01.09)
fan zarar görmediyse yeni fan almak saçmalıktan başka bir şey değil dmr'in dediği gibi hassas bir biçimde termal macunu cpunun üstünden temizle yine aynı hassaslıkla yeni termal macunu tek damla biciminde işlemcinin üstüne damlat. çok damlatma ama bir yağmur damlasının yarısı kadarı yeterli olacaktır(oha tarife gel ama başka bir şey diyemedim) sonra temizlemiş olduğun cpufan bloğunu tam o damlanın üstüne getir nazik ve oval hareketlerle yedire yedire oturt. afiyet olsun.
0
atrin
(17.01.09)
SpeedFan isminde bir program indirdim. CPU'nun son 3-4 saatlik sıcaklığını kaydettirdim. 35 C dereceyle 50 C derece arasında değişiyor. Fallout 3'ü açtım. O açıkken dahi sıcaklık 50 dereceyi geçmedi. Bir problem yok gibi görünüyor. Duruma göre (sıcaklık artarsa) yeni bir fan almayı düşünebilirim, zira bulunduğum yer yazın cehennem gibi oluyor. Bilgisayar neredeyse 7/24 açık ve CPU'nun soğutulması gerekiyor. Öneriler için çok teşekkürler.

Ben yaşamış olduğum bu deneyimden şöyle bir sonuç çıkardım: CPU'ya termal macunla yapıştırılan fan bir şekilde cpu'dan ayrılıp tekrar birleştirilirse termal macun ısı iletim özelliğini kaybetmiyor.
0
🌸kriker
(17.01.09)
(8)

Sakalı tersten alma - Askerlik ilişkisi

abtash
evet pek sevgili ekşi duyuru'cular sorularım bitmiyor, ardı arkası kesilmiyor.sakalı tersten alma kıl dönmesi yapar mı? var mı böyle gördüğünüz bir vaka? ekşi sözlük'te arattığımda, münferit bir entry'ye rastladım. ancak tecrübeye dayanmadığını düşündüğüm için burada da soruyorum.askere gidebilirim
evet pek sevgili ekşi duyuru'cular sorularım bitmiyor, ardı arkası kesilmiyor.
sakalı tersten alma kıl dönmesi yapar mı? var mı böyle gördüğünüz bir vaka? ekşi sözlük'te arattığımda, münferit bir entry'ye rastladım. ancak tecrübeye dayanmadığını düşündüğüm için burada da soruyorum.

askere gidebilirim bu yaz, sakalım da biraz gür malesef, ne tesadüftür ki cildim de hassas her gün traş olamıyorum. kıl dönmesi olmayacaksa tersten alıp en azından bir gün cildimi dinlendireyim diyorum.

bonus: eğer kıl dönmesi olacaksa askerde her gün traş olmak rahatsız ediyor beni desem g7'yi narin popoma sokarlar mı? dipnot: erbaş yapmam diye düşünüyorum o kadar okuduk, bir katkısı olur mu?

edit:g7 değil g3'müş. olsun o da acıtır.
0
abtash
(17.01.09)
lise yıllarımda takır takır tersten alıyordum gürlükten dolayı, üniversite'de yurtta biri dedi o gün bugündür sadece sevdicekle buluşurken tersten alıyorum bayramlarda bile tersten almıyorum o kadar yani.
benim tedirginlik cilt güzelliği değil de kanıyor, sivilce yapıyor cildim üst üste iki gün traş olunca, tahriş oluyor krem falan da bana mısın demiyor.

bundan sonra tersten traşa devam o zaman.
0
🌸abtash
(17.01.09)
kendimi bildim bileli tersten alırım sakalı. hiç bişey olmadı. askerlik boyunca da iki günde bir yeterli geldi. bi kere üçü denedim, içtimadan sonra teğmen "sen bi kal" dedi.
gerisinden size ne lan?!
0
domine deyus
(17.01.09)
eğer herhangi bir cilt rahatsızlığından dolayı raporun yoksa askerde her gün traş olmak zorundasın. merak etme, kısa sürede cilt bile anlıyo askerde olduğunu, hizaya geliyo. ayrıca her gün olduğun için, sakal nispeten kısa olduğundan o derece tahriş olmuyo cilt.
0
hevipeyra
(17.01.09)
ilk kez tersten alacaksan bi sure batma olaiblir sonra alısırsın.
0
bryan fury
(17.01.09)
adam açıklamış..

www.uzmantv.com
0
evandro
(17.01.09)
anlamadim ben ya. nasil tersten aliyorsunuz abi? hani boyun kismini tersten almak tamam da; yanaklari, biyigi falan da mi tersten aliyorsunuz?
0
ne nicki be
(17.01.09)
ben sakalı tersten alınca çok fena bir yanma hissi oluyor. bi de kaymak gibi oluyor surat, iş yerinde ya da askeriyede zorunlu olmadığı sürece sakalı tersten almanın hiç bir manası yok.
0
godless killing machine
(17.01.09)
ruh hastası bir birliğe ve daha da kötüsü ruh hastası bir adama düşebilirsin kardeş hazırlıklı olmak lazım. traş olduktan sonra pamuğu ters yönden suratına sür. yüzünde pamuk kalıyorsa askeriye şartlarına göre olmamış demektir o traş. teslim olmadan 1 ay önce tersten almaya başlarsan sakallarını alışır cildin aklında olsun.
0
atrin
(17.01.09)
(4)

Demonoid ile ilgili bir soru

metalon
Demonoid'den film indirdiğim zaman 60-90 kbps arası indiriyorum, fakat iş guitar hero world tour'u indirmeye gelince 15 kbps üzerine çıkamadım. Hepsinin health barı yüksek ratiom 0,32 sebebi ne olabilir?
Demonoid'den film indirdiğim zaman 60-90 kbps arası indiriyorum, fakat iş guitar hero world tour'u indirmeye gelince 15 kbps üzerine çıkamadım. Hepsinin health barı yüksek ratiom 0,32 sebebi ne olabilir?
0
metalon
(17.01.09)
Sizin ratio'nuzla değil de indirdiğiniz dosyanın seeder/leecher sayısıyla alakası var. Seeder sayısı düşükse 15K ile indirmeniz normal.
0
arche
(17.01.09)
Kullandigin torrent programinda inen dosyanin yaninda seeds sayısı vardır. Dosyanın kac kişide tam olarak bulundugunu gosterıyor. O sayı 10dan filan az ise yavas indirmesi normal. Tabii seederların ozellikleri onemli. Orada tek seeder olur ama 100le upload eder sen sıkıntı yasamazsın. Demonoid icin ratio sorunu yok diye biliyorum. Diğer dosyalarda da normal indiriyosan seeder sayısındandır sorunun.
0
macabrex
(17.01.09)
arkadaşların dediğine ek olarak bittorrent programınızda indirirken seed peer gibi sütunlar göreceksiniz. seed sütunu (2/25) gibi bir rakamsa bu dosya 25 paylaşımcıda tam olarak vardır ama sadece 2 tane şu an paylaşım yapıyordur/online'dır.
0
atrin
(17.01.09)
olay illa seeder/leecher sayısı ile akalı değil. Tamam bunların sayısı çoksa çabuk iniyor, ama bir de indirdiğiniz dosyanın konumu önemli.

pek düzgün tarif edemeyebilirim, ama bazı dosyalar internet hızınız ne kadar hızlı olursa olsun, seeder/leecher sayısı tatmin edecek şekilde gözükürse gözüksün yavaş iniyor. genelde bu dosyalar biraz eskimiş dosyalar oluyor. dosyalar eskidiğinde bir şekilde daha yavaş server'lara mı aktarılıyor nedir.
0
mea maxima culpa
(17.01.09)
(8)

Yeni doğmuş bebe + Golden Retriever uyumu

prompter
Bir buçuk yaşında dişi ve aacayip zilli bir golden retriever babasıyım. Yaza evlenme planlarım var. Mamafih çevremden sürekli "Evlenince köpeği ver, çocuk olunca mikrop kapar, hasta olur, maf olur" gibi laflar işitiyorum. Var mıdır bunun hakikati yoksa kızımla mutluluğumu mu kıskanıyorlar? Yeni doğa
Bir buçuk yaşında dişi ve aacayip zilli bir golden retriever babasıyım. Yaza evlenme planlarım var. Mamafih çevremden sürekli "Evlenince köpeği ver, çocuk olunca mikrop kapar, hasta olur, maf olur" gibi laflar işitiyorum. Var mıdır bunun hakikati yoksa kızımla mutluluğumu mu kıskanıyorlar? Yeni doğan bebeğe zararı var mıdır evdeki köpeğin?
0
prompter
(16.01.09)
Ben bu hayvan işlerinden anlamam, hiç kedim köpeğim olmadı ve olmayacak.
Ancak,

Çocukla beraber köpek olacaksa en uygunu golden retriever diye bir yazı okumuşluğum var. Hatta şöyle bir magazin haberinin devamı niteliğindeki bebek-köpek, çocuk-köpek durumları için uzman görüşü eklentili bir haberdeydi.

Bir ülkede bir ailenin golden retriever köpeği ve küçük bir bebekleri var. Köpek hep bebeğin odasında uyuyor ve genel olarak çocuğa korumacı bir tavır sergiliyor. Bir gece bir sebepten çocuğun solunumu duruyor(bir şey yutuyor galiba bebek), bebek haliyle ağlayamıyor bile. Ama yattığı yerden bebeğin solunum sesini dinleyen golden retriever bu ses kesilince birşeylerin ters gittiğini anlayıp hemen gidip anne-babayı uyandırıyor. Anne baba gelip bebeğin solunumunu tekrar açmayı başarıyor ve köpek bebeğin hayatını kurtarmış oluyor.
0
delikan76
(16.01.09)
İnsanlar bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayı çok seviyorlar prompter.
Biz de evdeki iki kedimizden ve yakında çocuk sahibi olmayı düşünmemizden ötürü benzer şeyleri yaşıyoruz..
Evinizi bir hayvanla paylaşıyorsanız , bu tip söylenmelere karşı bir bağışıklık geliştirmek zorundasınız. Bu nedenle "çocuk mikrop kapar, nefesi kesilir, tüy yutuluyormuş , ciğerine yapışıyormuş, nah bu kadar kist yapıyormuş, bıdı bıdı" diye sürüp giden söylenmelere lütfen kulak asmayın..Ya da bunları söyleyen insanlara bunları nerden bildiklerini sorun.Ya "bir yerde(?)" okumuşlardır , ya komşularından duymuşlardır , ya da amcalarının eniştesinin cücüğünün oğluna evdeki köpek yüzünden bir şey(?) olmuştur..

Bu tip insanlara ; aşılı , sağlıklı ve gerekli veteriner ziyaretleri yapılan bir köpeğin herhangi bir tehdit içermeyeceğini izah etmeniz lazım.Ya da nasılsa kimse sallamıyor , siz onları boşverin , içinizi rahat tutun gerisini de boşverin.

Bence yapmanız gereken şey, internette kapsamlı bir araştırma yapmak. Sonra da içinizi rahatlatmak adına önce veterinerinize sonra da bir/birkaç çocuk doktoruna danışmak..
Son bulgular , evde bulunan (aşıları yapılan,sağlıklı) bir kedi/köpeğin , çocuk gelişiminde çok olumlu etkileri olduğunu , olayın psikolojik boyutunun yanında bu tip çocukların, hayvansız evlerde büyüyen çocuklara kıyasla çok daha sağlam bünyeli ve alerji geçirmeyen sıhhatli insanlar olduğunu kanıtlıyor.. Evdeki kedilerimize söylenip duran insanların ağzını kapamak adına çekmecemde hazır tuttuğum, bu yönde envai çeşit makale ve doktor görüşü mevcut.Bence şu an sizin de yapmanız gereken şey böyle detaylıca araştırıp , köpek forumlarına göz atıp , doktor görüşlerini okumaktır.

Doğacak çocuğunuzun en yakın arkadaşı köpeğiniz olacaktır , inanın buna... Nişanlınız da köpeğinizi seviyorsa, lütfen köpeğinizden ayrılmayı aklınıza dahi getirmeyin..
Yarın öbür gün çocuk olduğunda, köpeğin aşılarına çok çok dikkat ederseniz , temizliğine her zamankinden fazla özen gösterirseniz ve bebek ilk doğduğunda bağışıklık sistemi kuvvetlenene kadar ilk birkaç hafta/birkaç ay ikisini çok yakın temasta bulundurmazsanız hiçbir sorun yaşamazsınız. Bu şekilde kedisini, köpeğini çocuklarıyla beraber büyüten envai çeşit insan var..Ferah tutun içinizi. Bişiycik olmaz :)
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(16.01.09)
köpeğiniz sosyal ve temel itaat eğitimi almışsa bir sorun olmaz. hatta iyi bile olur. çocuğunuzu yolda gezdirirken ' bak köpek bu ısırır' diye çekiştirip kinofobik yapacağınıza, aslan gibi köpek ile yetiştirip kendisinden farklı bir canlı ile iletişimini güçlendirirsiniz.

köpek yalar eder en fazla suratını o da problem değil. köpeklerin ağız içleri sterildir ve insandan temizdir, sizin öpmenize tercih edin hijyen olarak. valla bak.


en kötü yanı, çocuğunuz evliliğinizin ilk yılı doğar ise yaklaşık 8 veya 9 yaşındayken köpeğiniz büyük ihtimal ölecek. o zaman çocuk için çok yıkıcı olacak. bunu da demiş olayım.
0
galahad
(16.01.09)
tam tersine bebek için 10 numara bir hareket olur. anne baba haricinde mükemmel duyulara sahip bir bakıcısı daha olmuş olur ;)
0
atrin
(16.01.09)
bu konuda bir araştırma yapmadım ancak bildiğim kadarıyla hamileliğin ilk döneminde bebeğin düşmesine neden olan bir virüs taşıma riski oluyor köpeklerde. tabi bu hurafe de olabilir. araştırmaya muhtaç bir bilgi. bebek sağlıklı doğduktan sonra herhangi bir sakıncası olmaz.
edit: kedilerde olabilen bir virüsmüş. ismi de toksoplazmosis. bir kaç sitede araştırdım. köpekle ilgili tek risk annenin üzerine atlayıp düşürmesi olarak geçiyor:)
0
onakomamonako2
(16.01.09)
kardesim 4 kedili evde yasiyor ve 5 haftaya bekliyoruz bebegi planlandigi gibi giderse. toksoplazma olayindan gozumuzu cok korkuttu ilk doktoru ama arastirdiktan sonra jinekologlarin bile konuda cahil olmasi bizi uzdu. kediler asiliysa endiselenecek bir sey yok ozetle.
hele soz konusu olan yukardaki satirlarin muhatabi hanimsa, 2 cocugunuz olcak, hepsi bu.
not: gebelik doneminde etraftan bik bik eden cok oluyor, en yorucu donem o zaman olacaktir. kardesim 6 aydan sonra kurtulabildi 'kedileri atin' baskisindan.
0
pyro clustic flow
(16.01.09)
ben de olaya başka yönden bakayım.

köpeğiniz de sizin bir çocuğunuz değil mi? onu sokağa veya başka bir yere atma fikri nasıl gelebiliyor aklınıza. vicdanınız sızlamayacak mı? :( o sizinle gözünü açtı, size alıştı. barınağa bırakılan köpekler sahiplerinden ayrıldıkları için resmen intihar eder gibi yemek yemiyorlar, açlıktan ölüyorlar bile bazen.

evlendim, çocuğum oldu diye kedi-köpeğini vermek isteyenlere o kadar kızıyorum ki.

milyonlarca kedi ve köpek çocuklu evlerde yaşıyor. siz niye yaşamayasınız? hem çocuğunuz bol sevgi ile arkadaşla büyüyecek.

ben kedilerimden ayrılmayı düşünemem. bugün moralim çok bozuk, öyle içlerine doğuyor, öyle anlıyorlar ki şaşarsınız. sabahtan beri biri iniyor kucağımdan diğeri çıkıyor. yanımdan ayrılmıyorlar.
0
mea maxima culpa
(16.01.09)
evini ve yatağını iki köpekle (ki biri kurt-rottweiler kırması bir dilber, öbürü sokaktan apartma bir yağız) bir aile olarak biz "çocuk da gelsin bir an önce şenlik olsun" diye bekliyoruz hevesle..

ayrıca bağışıklık sistemi canavar olur, hayatta hasta olmaz. tek çocuk bile olsa paylaşmayı öğrenir. çok daha sosyal olur.
0
cedilla
(17.01.09)
(12)

cinnet

passion rules the game
bazen ciddi ciddi kendimi vurasım atasım geliyor. korkarım bir gün cesaret edebilsem yapacağım. böyle çok sinirlendiğiniz veya bunaldığınız anlarda kendinizi rahatlatmak için ne yaparsınız?(bunu çözemeyenler için bonus soru: en kolay intihar yöntemi nedir? :Dhayır bazen de istiyorum 3 aylık ömrüm ka
bazen ciddi ciddi kendimi vurasım atasım geliyor. korkarım bir gün cesaret edebilsem yapacağım. böyle çok sinirlendiğiniz veya bunaldığınız anlarda kendinizi rahatlatmak için ne yaparsınız?

(bunu çözemeyenler için bonus soru: en kolay intihar yöntemi nedir? :D

hayır bazen de istiyorum 3 aylık ömrüm kalsın, hem istediklerimi yapayım, hem insanlar ne düşünüyor öğreneyim falan...)
0
passion rules the game
(12.01.09)
aman hocam sakin. bir adet akvaryum edinin, içine de 2-3 adet balık atın. cidden işe yarıyor. ayrıca spor kıyafetlerini giyip koşuya çıkabilirsiniz bu gibi durumlarda.
0
deckard
(12.01.09)
@elxa..denesem de ben normalde de sabırsızım..3 saniyeden sonra daha sinirleniyorum..

@ttg..ya yapabilsem acillik durum olabilir ama böyle pek de anormal gelmiyor..çok sık olmuyor yani..

@deckard..denedim akvaryum, müzik, spor her şeyi denedim. etkili olamıyor gibi.
0
🌸passion rules the game
(12.01.09)
En iyisi alıntıdır*:
"Ne ölümden korkmak ayıp ne de düşünmek ölümü."

Önemli olan; bir noktadan sonra olduğu gibi kabul edebilmekte. Yoksa ikisini de yaptım, yapıyorum ve yapacağım...
0
late viper
(12.01.09)
ufak çizikler atmaya sakın bulaşma. ben birkaç yıl önce okulda elimde arkadaşımın törpüsüyle gezer olmuştum. kanatacak ama çok kısa sürede kapanacak şekilde kesiyordum. alttan alta alışıyor insan gerçektende.

şimdi ise çok sinirlendiğimde ve o an öfkemi dşarı vuramayacağım bir durum olduğunda gözlerimi kapatıp karşımdakini delicesine dövdüğümü düşünüyorum. bi 5-10 saniye kadar, sonra sakinleşiyorsun biraz.
0
patricia teyze
(12.01.09)
Bardak kır.
0
kabal
(12.01.09)
cam kır, bağır bağırabildiğin kadar ama birilerine değik kendi kendine.
0
sleep may be the enemy
(12.01.09)
artık iş intihar seviyesine gelirse, seni kontrol edebilecek, gerektiğinde tutabilecek bir arkadaşınla sızana kadar iç.

ne demiş bukowski? sarhoşluk, ertesi sabah uyanabildiğim bir intihar şeklidir.

şaka bir yana, uyumak güzel bir çözüm :) babamdan kaptım bende, annemle ne zaman kavga etselerdi annem bağırırken babam uyurdu :)
0
metalon
(12.01.09)
Selam kardes,

oncelikle buradan bir profesyonel doktor,psikolog,psikiyatristten alacagin kadar iyi bir yardim alamazsin ve gecerliligi gorecelidir yani bende ise yaramistir sende yaramaz ama doktorlar teshis,tedavi konusunda uzmandir.

bence parasina aldirma yada ssk dan da psikiyatristler var, bir ugra. sana ilk seansta yada ikincide hemen bir sakinlestirici ilac verirler. hafif birsey de olabilir. kas gevsetici, hafif uyusturucu olanlardan.

"insanlar, hayatlarinin kontrolu ellerinden ciktigini dusunduklerinde yada bundan korktugunda depresyona girermis". bunu unlu bir psikiyatristten duydum. kontrollu ol, guclu olmaya calis. zihnine gelen her olumsuz dusunceye kapilma, aldirma. bunlara vesvese de denir. yersiz korku, endise demektir yani dayanagi olmayan. butun vucudun negatiflige kapilsa, butun damarlarin gerilse, kaslarin kasilsa da sen hic bir zaman dusuncelerinin eyerini kacirma elinden. hep olumlu telkinlerle,umut asilayarak asil zihninin kontrolune.

benden bu kadar. sevgiler, saygilar.
0
silversurfer
(12.01.09)
duvara bardak at, kumaş kes..
0
bordeaux
(12.01.09)
ya çok boşluktasın yapacak işin yok ya da başında çok dert var artık çekmek istemiyorsun.

sakinleştirici kullanmak, , akvaryuma bakmak, uyumak falan pek işe yaramıyor böyle ani gelen sinir ataklarında.en güzeli gidiyorsun bir boks ya da kickbox kursuna başlıyorsun tüm sinirini atıyorsun ya da bir spor salonunda gidip eldivenleri takıp kum torbasıyla 1 saat başbaşa kalıyorsun, tüm zihnini boşaltıyorsun. sonra geliyorsun atrin sağ ol hacım pırıl pırıl oldum diyorsun.
0
atrin
(12.01.09)
manyak misin olm? bi dusun; intihar ettin diyelim. sonuc??? harbiden dusun yani intihar edince ne kazanacaksin?
0
ne nicki be(2)
(12.01.09)
vur kendini sokaklara yürü.1 saat yuruyup temiz hava alınca kendini daha iyi hissediyorsun. En azindan bende ise yarıyor.
0
macabrex
(12.01.09)
(7)

otomobil

kaktus1512
merhabalar...Benim volkswagen polo marka aracım var(dı) bununla takla attım perte çıktı...bunu hurdacıyamı satmak mantıklı yoksa tamir ettirip satmak mı ?
merhabalar...Benim volkswagen polo marka aracım var(dı) bununla takla attım perte çıktı...bunu hurdacıyamı satmak mantıklı yoksa tamir ettirip satmak mı ?
0
kaktus1512
(08.01.09)
ne hasarı bildirmişsiniz, ne hurdacının ne kadar verdiğini ne de tamir masrafının ne kadar olacağını. kimse müneccim değil ki aracı görmeden ya da bu bilgileri bilmeden bir şey söyleyebilsin.

neyse 7 milyar masraf yapıp 12 ye satabileceksen hurdacı da 5 milyar veriyorsa hiç uğraşma hurdacıya ver. ha daha fazla kar edeceksen ve uğraşırım, kazalı arabayı da yaptıracak vaktim ve nakdim var diyorsan yaptır. ama kazalı araç zor satılır aklında olsun.
0
atrin
(08.01.09)
zor satilmasinin yaninda tamir islerinin usta becerisine cok bagli oldugundan ve ustalarin genelde beceriksiz olmasindan arac eskisi gibi olmaz. tamir ettirmeyi dusunurken bunu da goz onunde bulundurun.
0
entrapmen
(08.01.09)
servis 21 bin lira artı işçilik masraf çıkarttı... bildiğiniz hurdacı var mı ?
0
🌸kaktus1512
(08.01.09)
fotoğrafını çekip araba.com'un kazalı araç katagorisine ilan verebilirsin. onun dışında büyükşehirlerden birinde yaşıyorsan tek işi hurda araç alıp satmak olan sanayi siteleri vardır. mesela ankara'da hurdacılar sitesi ve yıldız sanayi sitesi vardır böyle. istanbulda da var. fakat aracı ilk elden satarsan daha iyi fiyata satarsın. çünkü onlar da alıp başkalarına satıyorlar. bir de servise değil de sanayideki ustalara bi sor bakalım. onlar yapmak için daha iyi bir fiyat çıkarırlarsa belki yaptırıp satmak daha mantıklı olur. pakat perte çıkıp da yaptırılmış arabayı satmak çok zordur bu da aklında olsun.
0
babatema
(08.01.09)
gecmis olsun.
hangi sehirde oldugunu soylersen hurdaci tavsiyesinde bulunabiliriz.
0
kayranin kedisi
(08.01.09)
istanbul da yaşıyorum.
0
🌸kaktus1512
(08.01.09)
perte çıkmış arabayı tekrar trafiğe sokmayın yazıktır günahtır.
0
burfak
(09.01.09)
(4)

Microsoft'tan gelen bu mail ne ola ki?

kurukafa
Bilgisayar işlerini yaptığım bir yere ***@msiletisim.com dresinden şöyle bir mail gelmiş:Sayın *** ****, (isim şirket patronunun ismi)"Microsoft kurumsal lisans veritabanımızda yapılan çalışmada, firmanızın yetersiz sayıda lisansa sahip olduğu tespit edilmiştir.Bilgisayar sisteminizin doğru şekilde
Bilgisayar işlerini yaptığım bir yere ***@msiletisim.com dresinden şöyle bir mail gelmiş:

Sayın *** ****, (isim şirket patronunun ismi)

"
Microsoft kurumsal lisans veritabanımızda yapılan çalışmada, firmanızın yetersiz sayıda lisansa sahip olduğu tespit edilmiştir.

Bilgisayar sisteminizin doğru şekilde lisanslanması, firma bilgilerinizin güvenliğini korumak, sisteminizde bulunan yazılım ve donanımları en doğru şekilde yönetmek ve firmanızın hukuki ve cezai yaptırımlarla karşılaşma riskini azaltmak bakımından kritik bir öneme sahiptir.

Bu nedenle, veritabanımızda yer alan firmanıza ilişkin bilgileri düzeltmek ve güncellemek amacıyla sizinle irtibata geçme kararı aldık.

Bu doğrultuda bizimle işbirliği yaparak firmanızda kullanılan Microsoft ürünlerinin satın alma fatura belgeleri ile ürünlere ait lisans kitapçığının birer fotokopisini ve Microsoft ürünlerine ilişkin yazılım envanter formunu mümkün olan ek kısa zamanda Microsoft Telif Hakları Departmanına ulaştırmanızı rica ediyoruz. Bizlere ulaştıracağınız dökümanlar gizlilik politikamız kapsamında değerlendirilecektir.

Telif haklarının korunması hususunda gösterdiğiniz ilgi ve duyarlılık için şimdiden teşekkür eder, başarılı çalışmalarınızın devamını dileriz.

Saygılarımızla,
****** *****
"

Elimizde 2-3 makine hariç kullandığımız ürünler için yeterli lisans var, eksikler bir şekilde halledilir de, bu nedir yahu? Biz Microsoft'a herhangi bir kayıt yaptırmadık bugüne kadar. Bunlar firmada kaç bilgisayar olduğu, hangisinin lisansının eksik olduğu vs ile bilgiyi nereden nasıl ediniyorlar, mail adresimizi nereden alıp da bize böyle bir posta yollayabiliyorlar?

Bu postaya cevap vermek zorunda mıyız, herhangi bir yasal yaptırımı var mı? Ve şu aba altından sopa gösterme durumu bizi ne zaman ve ne şekilde yasal olarak bağlar (ceza meza demiş, gelip şirketi mi basacaklar bu mudur yani?), daha önce tecrübe etmiş biri varsa bilgilendirmesini rica ediyorum.

Teşekkürler.
0
kurukafa
(06.01.09)
usta tecrübem yok ama windows tabanlı işletim sistemine sahip bilgisayarlar kullandığımız için hepimizin sülalesine yetecek kadar bilgiyi alabiliyorlar bilgisayarlarımızdan. internete bağlı olmayan bilgisayarlarda böyle bir problem yok ama pc internete bağlıysa illaki öğreniyorlar. kullanım koşullarını bir okuyun derim. eğer gerçekten hakları yoksa ki bence vardır, lisans için firmalara baskın düzenleyemezlerdi.
0
atrin
(06.01.09)
bu sekilde bir mail'in hukuksal acidan bir yaptirimi olabilecegini sanmiyorum. sonucta tebligat yerine gecen bir sey degil. ancak gene de iciniz rahat olsun isterseniz msiletisim.com alan adi sahibi:

Registrant:
Metis Bilgisayar Sistemleri A.S.
19 Mayis cad. 59-61 Sisli
Istanbul, NA 34360
TR

Domain name: MSILETISIM.COM

ilgili sirketin web sitesi:

www.metis-tr.com

iletisim bilgileri:

Metis A.Ş. UBM Plaza
19 Mayıs Cad. No: 59-61 Kat:6-7
34360 Şişli - İstanbul

Tel. : +90 212 33 66 900
Fax : +90 212 33 66 901
Mail : [email protected]

sirketin referanslarinda microsoft gorunuyor; bir telefon acarsaniz olayin ic yuzunu ogrenmeniz mumkun olacaktir saniyorum.
0
diabolus79
(06.01.09)
Teşekkürler,

msiletisim.com kendisini microsoftun ana sayfasına yönlendiriyor, whois'ine bakmak aklıma gelmemişti. anladığım kadarıyla ellerinde bilgileri olan kişilere olta atıyorlar böyle? Hmm..
0
🌸kurukafa
(06.01.09)
metis microsoft turkiye nin call center i ve teknik destek bolumu olarak calismaktadir. uyarilarini dikkate almanizi tavsiye ederim. ufaktefek lisans sorunlari problem cikartmaz genellikle. yani 30 makinadan 3 tanesinin lisanssiz olmasi sorun olmaz uyarirlar ve sure verirler. esas sorun bsa denen kurulusun ihtara cevap vermemeniz neticesinde sirketinize gelmesi olabilir. bu durumda sadece ms urunleri degil, tum korsan yazilimlardan basiniz belaya girebilir. bir de bsa nin gerekli gordugu durumlarda, guvenlik gucleri ile birlikte sirketinize baskin yapma hakki var.
0
audionaut
(06.01.09)
(3)

canavar gibi powerpoint sunuları yapmak istiyorum

atrin
başlıkta derdimi anlattım. böyle flash animasyon gibi etkileyici sunular yapmak istiyorum. office 2003le olmuyor tabi ama 2007nin baya bi desteği var diye duymuştum. elinde kaynak gibi bir şeyler olan ya da şuraya bak diyebilecek olan var mı? şimdiden teşekkür ediyorum.
başlıkta derdimi anlattım. böyle flash animasyon gibi etkileyici sunular yapmak istiyorum. office 2003le olmuyor tabi ama 2007nin baya bi desteği var diye duymuştum. elinde kaynak gibi bir şeyler olan ya da şuraya bak diyebilecek olan var mı? şimdiden teşekkür ediyorum.
0
atrin
(04.01.09)
(bkz: ovation)
0
44
(04.01.09)
ovation hazır bir tema içine atıyor diye biliyorum. benim istediğim kendi isteğim doğrultusunda iyileştirmek.
0
🌸atrin
(04.01.09)
2007 de flash eklentisi yapabiliyorsun. çok da zor değil üstelik. ben yapmıştım geçen sene (2008). gaayet çalışır ve etkileyici sunumlar olmuştu. çalışmayabiliyor versiyon uyumsuzluklarında. dönüştürmesi veya uyumlaştırılması olur mu bilmiyorum ama tahminim olmayacağı yönünde. çok da basit eklemesi. 2007 yüklersen tekrar görüşebilir ve menü üzerinden tarif edebilirim. ha ben nasıl öğrendim, doğrusu sordum mühendis arkadaşlarım vardı. onlar da çok hakim değillermiş. ben de google araması yaptım. sonuçta kendi kendime çıktım işin içinden.
0
fempusay
(04.01.09)
(2)

internette en ucuz kontakt lens nerede?

benbirmartiolsam
sözlükte gezmekten yazı yazmaktan okumaktan gözü bozulmuş çok sevgili sözlük yazarları bana ucuz kaliteli lens ve solisyonu bedava getirebileceğim bir internet sitesi ve ya ist içi bir yer tarif edeceklerdir diye umuyorum. bol tartışmalı okumalı yazmalı günler dilerim, gözü bozuk olmayanlar da gözle
sözlükte gezmekten yazı yazmaktan okumaktan gözü bozulmuş çok sevgili sözlük yazarları bana ucuz kaliteli lens ve solisyonu bedava getirebileceğim bir internet sitesi ve ya ist içi bir yer tarif edeceklerdir diye umuyorum. bol tartışmalı okumalı yazmalı günler dilerim, gözü bozuk olmayanlar da gözlerine iyi baksınlar değerini bilsinler havuç yesinler.
0
benbirmartiolsam
(04.01.09)
www.lensci.com

memnunuz baya. fiyatları da güzeldi en son
0
atrin
(04.01.09)
www.lensmarket.com
son baktığımda aşmışlardı..
0
erostrada
(04.01.09)
(11)

photoshop sorusu

etna
şimdi ben resimdeki gibi arka planı seçiyorum. ok. peki birisi bana söyleyebilir mi;1- çiçeği nasıl seçeceğim2-seçtiğim çiçeği arkaplan veya zemin olmadan photoshopta yeni bir zeminde veya coreldrawda nasıl kullanacağım?mesela birinci resimdeki çiçeği (sadece çiçeği) seçip bir arkaplan üzerine oturt
şimdi ben resimdeki gibi arka planı seçiyorum. ok.
peki birisi bana söyleyebilir mi;

1- çiçeği nasıl seçeceğim
2-seçtiğim çiçeği arkaplan veya zemin olmadan photoshopta yeni bir zeminde veya coreldrawda nasıl kullanacağım?
mesela birinci resimdeki çiçeği (sadece çiçeği) seçip bir arkaplan üzerine oturtmuşlar. bunu nasıl yaparım? birde böyle birşeyi coreldrawda nasıl çalışabilirim? inşallah anlatabilmişimdir.
0
etna
(02.01.09)
1- ctrl+shift+i (invert selection, türkçesi "seçimi evir" gibi bir şey olmalı)
0
weeping guitar
(03.01.09)
coreldraw'ı bilmem ama photoshopta sadece çiçeği seçmen için magnetic lasso tool seçip çiçeğin kenarlarında usul usul gezdir. bununla alakalı google'da "dekupe nasıl yapılır" şeklinde bir arama yaparsan sonuca ulaşabilirsin.

arka planı kaybetmeye gelince, sağ tarafta ufak bir pencerede layerları göreceksin. çiçeği seçtikten sonra sağ tıklayıp "layer via cut"'ı seç. bir başka layer olarak göreceksin çiçeği orada. akabinde çiçek haricindeki layerları hemen alttaki minik çöp kutusuna sürükle bırak.
0
teritori
(03.01.09)
ek olarak: çiçeği çok düzgün çıkarman gerekiyorsa path ile çizip make selection yapabilirsin.
0
ashh
(03.01.09)
ilk resmi değiştirdim.
gördüğünüz gibi çiçeği seçiyorum, tek katman bırakıyorum ama
hem şeklde sürükleyip coredrawa taşısam, hem farklı jaydetip öyle taşısam altta yine bir zdemin oluşuyor.
işte asıl sorunum bu benim.
0
🌸etna
(03.01.09)
gif olarak kaydet jpeg olarak değil
0
atrin
(03.01.09)
clipping path yapmak gerekmez miydi arkadaşlar?

coreldraw'ı pek bilmem ama sanırım psd dosyalarının zemini yoksa sorunsuz açıyor gibi bişi vardı. çiçeğin haricindeki layerları sil. transparan kalsın arkası. psd kaydedip coreldrawda açınca sanırım olabilir.
0
this is heavy
(03.01.09)
kaydederken alfa'lı kaydetmen lazım, png ya da tiff gibi bir formatta
0
sijwocaq
(03.01.09)
1- Çiçeği pen tool (p) ile düzgünce kalem gibi kullanarak etrafından çizmelisin en düzgün bu şekilde dekupe edilir başladığın noktaya geldiğinde ters tıklayıp make selection yapıp resmi seçmiş oluyoruz
2- Bu aşamada ctrl j yapıp seçmiş olduğumuz alanı başka bir layer a kopyalamış oluyoruz, bundan sonra resmin arkasına başka bir arka plan koymak istiyorsanız
3- arka plan resminizi move tool (v)ile çekip dekupe etmiş oldğunuz çiçeğin sayfasına bırakıyorsunuz şimdi çiçeğin olduğu sayfada sadece arka plan resminiz görünüyorsa onu çiçeğin arkasına atabilmeniz için sağda layerlar var orda 3 farklı layer görüyor olmanız gerekiyor 1. background (çiçeğin ilk hali) 2. layer 1 (çiçeğin dekupe edilmiş hali) 3. layer 2 (arka plan resminiz) layerlar alt alta sıralanırken en üstteki layer her zaman sayfada en üstte görünür. Şimdi arka plan resmimizi layer 1 in altına çekip bırakın

Biraz uzun oldu ama yapınca basit bir işlem olduğunu göreceksiniz.
0
ignesiz bal bocegi
(03.01.09)
Corel draw da bitmap tabanlı bir dosyaya işlem yapmak bence yanlış bir yöntem
Photoshop bitmap tabanlı bir programdır
Corel Draw vektörel tabanlı bir programdır
bipmap dosyalarını photoshop ta vektörel dosyaları corel draw da çalışmalıyız ki işimizi kendi kendimize zorlaştırmayalım
0
ignesiz bal bocegi
(03.01.09)
@ignesiz bal bocegi
photoshop'u iyi bilsem corel'e hiç gerek kalmayacak aslında da... bilmiyorum işte.
coreldrawda çalışıyorum mecburen.
0
🌸etna
(03.01.09)
O zaman photoshop ta yukarıda yazdıgım işlemleri yaptıktan sonra dosyanı psd kaydet corelde çağır dekupe ettiğin hali gelecek.

Birde corel draw da resmi açıp bitmap color mask seçeneğinden silmel istediğin rengi seçip apply dersen otomatik dekupe eder tabi bu seçenek tek renk alanlarda başarılı oluyor
0
ignesiz bal bocegi
(03.01.09)
(8)

turkcell faturasına itiraz edicem. n'apıyım sizce?

oceano
220 ytl'lik kol gibi fatura geldi. neymiş, yok efendim 70 ytl lik tel görüşmesi yapmışım!ayrıca perşembe-cumartesi bedavaydı tel görüşmeleri. ama bana bunları da soktular sanırım.bir de ekonomik 100 mesaj paketim ve alo 60(+60) konuşma paketim var ama bunlar da işlememiş galiba. çünkü ücretsiz üyeli
220 ytl'lik kol gibi fatura geldi. neymiş, yok efendim 70 ytl lik tel görüşmesi yapmışım!
ayrıca perşembe-cumartesi bedavaydı tel görüşmeleri. ama bana bunları da soktular sanırım.
bir de ekonomik 100 mesaj paketim ve alo 60(+60) konuşma paketim var ama bunlar da işlememiş galiba. çünkü ücretsiz üyelik die bakıorum online işlem merkezinden, mesaj paketi görünüyor. başka bir yerde de alo 60. ama alakasız bi yerde.
alo 60(+60) paketimde de 77 dk kalmışmış. imkansız. kalamaz kardeşim nası kalıyor?

sonuç olarak faturama itiraz edicem. üstelik gerekirse tehdit edicem, kükriycem.
nereyi aramam, napmam, nasıl davranmam lazım? "kapattırıcam!" tehdidi işe yarar mı?
taktik istiyorum ey ahali..
0
oceano
(01.01.09)
4440532 turkcell müşteri hizmetlerini aramanız gerekiyor. mümkün olduğunca sakin olun ve olayı anlatın burada yazdığınız gibi. eğer haklıysanız binlerce kez özür dilerler. arayın sakince anlatın kısaca..
0
dambil
(01.01.09)
hakli olma ihtimaliniz yuzde 0. aynisi benim basima gelmisti, bir hisimla turkcell bayisine girdim. her seyi, her konusmami saniye saniye gosterip morarttilar. insanin ama demesine bile firsat birakmiyorlar. senin de mutlaka bir yerlerde yanlis hesabin vardir. gitmeden once biraz daha incele derim ben.
0
ne nicki be(2)
(01.01.09)
yeni pakete yani alo 60+60 a kasım ayının 3'ünde geçtin diyelim. bu tarife bir sonraki ayın yani aralık'ın 1. günü işlemeye başlar. dolayısıyla ayın 3'ünden aralık 1'e kadar yaptığın bütün konuşmalar eski tarifen üzerinden hesaplanır. ince bir detaydır ama türkcell çalışanlarının masraflarının %50'sini bu yolla karşılar. sormazsan da tarifeye ne zaman geçiş olacağını söylemezler. umarım bir hata olmuştur ama genelde hata yapmıyorlar. türkcell extralarda türkcell çalışanı halkla ilişkiler uzmanı mı ne olur 1 tane onu bul işallah çözülür..
0
atrin
(01.01.09)
turkcell'den her şey beklenir.
0
nihilanth
(01.01.09)
McDonalds dan aldığın bedava menuleri de yazmış olmasınlar faturaya
0
gns
(01.01.09)
kapattırıp avea'ya geçecem, numara taşıycam de. muhakkak gizli saklı bir planları oluyor onu devreye sokuyorlar. ben aveayı arayı türkcelle geçecem dedim. bana bir tarfie uygulamaya başladılar her ay 60 gelen fatura 30 olmaya başladı.
0
detroitli kizil
(01.01.09)
mcdonalds a gitmedim aylardır.

muhtemelen haftada 2 gün bedava konuşma günlerinin faturasını da bana kestiler. hesap dökümü istiycem ve avea ya geçiorum diicem.
başta sakin sakin anlatayım tabi durumu. ulan 150 ytl geldi geçen ay azaltıcam dedim 220 oldu nasıl iş bu yahu!?
0
🌸oceano
(01.01.09)
Ben bir pda kullanıyorum ve ilk aldığım zamanlarda yüklü faturalar ödüyordum.
Sonradan farkettim ki cihazın fabrika ayarları güncellemeler ve diğer uygulamalar için otomatik gprs için tanımlanmış.Yani gprs bağlantısı yapıyomuş alet sürekli
Sende bir pda kullanıyorsan ayarlarını kontrol et
0
gns
(01.01.09)
(5)

psikiyatr hastaya teşhisi söyler mi?

medea
Birkaç yerde hastanın o hastalığın rolüne girmemesi için söylenmemesi gerektiğini okumuştum. Ben de bir yıldır psikoterapi görüyorum ve bana da doktora sorduğum halde teşhis konusunda hiçbir şey söylenmedi. Annem ara ara doktorumla konuşmaya gider bizim çocuk ne durumda diye. Bir keresinde doktor "
Birkaç yerde hastanın o hastalığın rolüne girmemesi için söylenmemesi gerektiğini okumuştum. Ben de bir yıldır psikoterapi görüyorum ve bana da doktora sorduğum halde teşhis konusunda hiçbir şey söylenmedi. Annem ara ara doktorumla konuşmaya gider bizim çocuk ne durumda diye. Bir keresinde doktor "uzun ve zorlu bir tedavi süreci, sabırlı olun" demiş mesela. bu, bana bi teşhis koyduğunu ama söylemediğini düşündürmüştü. Siz ne düşünüyorsunuz?
0
medea
(31.12.08)
doğrudur. bende annem için giderim arada. teşhisi yıllar evvel konmuştu. söylemedik kendisine. doktoruna sorduğu zamanda bildiğim kadarıyla doktor geçiştiriyor lafı dolaştırıp. annem de doktor için "iş bilmez" diyor. biz zaten kendisine söylesek de rahatsızlığını kabullenmeyecek biridir. insanımız hâlâ psikiyatrları deli doktoru olarak görüyor buna bazı hastaları da dahil. haliyle kimse ben psikiyatra gidiyorum demez, diyemez çekinir açıkçası insanların acıyan, garip bakışlarıyla karşılaşmamak için.

öncelikle geçmiş olsun. annemin rahatsızlığı, kronikleşmiş ömrü boyunca devam edecek, kendi ailesinde de karşılaşılmış genetikten geçen bir rahatsızlık. 6 ayda bir doktoruna görünür. o arada bir iğne olur. ağır stres altında olursa bazen de ilaç tedavisi uygulanır. bu sebeple kimse annemi en ufak strese sokacak bir harekette bulunmaz. canını sıkan kendisini rahatsız eden hiçbir durum ya da olayla başbaşa bırakılmaz muhatap edilmez. zaman dediğiniz göreceli bir kavram, geçecektir en sonunda. siz böyle şeylere kafanızı yormayın. doktorunuzun tavsiye ve yönlendirmelerinden kesinlikle çıkmayın. bu işleri o biliyor en nihayetinde.
0
phonex
(31.12.08)
eger kiside psikiyatrik bir hastalik varsa elbette soylemek durumunda kisi. zorunluluk derken zaten ortada bir tedavi varsa insanlarin ilaci neden kullanacaklarini bilmeye hakki var bir kere. ornek olarak depresyon, obsesif kompulsif bozukluk, bipolar bozukluk sayilabilir bu durumlar icin.

gittiginiz kisi psikiyatrist mi bilmiyorum ama anladigim kadariyla psikiyatrik bir durumunuz yok. basliga psikiyatrist yazdiginizi gordugum icin soyledim bunlari.

fakat bir psikoterapistin "narsistsiniz" diye hastaya durumu hakkind abilgi vermemesi kisinin tedavi yaklasimina gore kabul edilebilir bir davranis olabilir bence. bahsettiginiz seyin adi "transferans" olarak gecer, bazilari terapotik olarak kullanabilir bunu. ama kural olarak soylenmez diye bir sey oldugunu sanmiyorum
0
gimbal
(31.12.08)
@phonex
teşekkürler, size de geçmiş olsun.

@gimbal
ilaç kullandığım bir dönem de oldu buna rağmen bana ısrarla sormama rağmen neden ilaç kullandığıma ya da neden haftada bir psikiyatra geldiğime dair bir bilgi verilmedi (bu arada gittiğim kişinin psikiyatr olduğundan eminim, eğitimiyle ilgili ayrıntılı bilgim var)
bunun dışında, psikiyatrik bir durumum olmadığına yazdığım bir kaç satır yazıdan kanaat getirdiğinize göre ya çok hevesli bir psikolog adayı ya da çok tecrübeli bir psikolog olmalısınız.
Son paragraf benim bu konudaki düşüncelerimin özeti olmuş bu arada, zaman ayırdığınız için teşekkürler.
0
🌸medea
(01.01.09)
psikiyatrik bir durumunuz olduguna pek kanaat getirmedim aslinda, yazdiklarinizda ilaca iliskin bir sey olmadigi icin ve sadece psikoterapiden bahsettiginiz icin o anlam cikiyor diyebiliriz. yalniz neden doktorunuzun size aldiginiz ilac veya bu ilaci neden kullanmaniz gerektigi hakkinda bilgi vermedigini anlayabilmis degilim. bence onemli bir bilgi bu
0
gimbal
(01.01.09)
doğru bir yöntem ama türkiye'de biraz farklı işliyor böyle şeyler. genelde psikiyatrlar yakaladığı tavuğu yolmak üzere 5 6 seansta bitebilecek bir hastalığı 20'ye 30'a çekmekte sakınca görmüyorlar. psikiyatr ve sizin konuşma oranınız arasında dağlar kadar fark olmuşsa kıllanmaya başlayın derim.

hastalık teşhisiyle ilgili bir şey bilmiyorum sadece söylemek istedim.
0
atrin
(01.01.09)
(5)

overclock tavsiyeleri

majik
amd athlon 3000+ 1.8 ghz (9x200 mhz) işlemcisinvidia 6600 gt 128 mb ekran kartıgigabyle k8nf-9 anakartı2,5 gb ddr400 rami olan nispeten eski bir bilgisayarım var. Haliyle artık yeni oyunlar işlemci ve anakart yüzünden çalışmamaya başladı. Bir süre daha bu sistemle idare etmek zorunda olduğum için ov
amd athlon 3000+ 1.8 ghz (9x200 mhz) işlemcisi
nvidia 6600 gt 128 mb ekran kartı
gigabyle k8nf-9 anakartı
2,5 gb ddr400 rami olan nispeten eski bir bilgisayarım var. Haliyle artık yeni oyunlar işlemci ve anakart yüzünden çalışmamaya başladı. Bir süre daha bu sistemle idare etmek zorunda olduğum için overclock yapmaya karar verdim.

1-)Hangi noktaya kadar soğutma yapmadan gelebilirim?
2-)Farklı bir hava soğutma uygulayarak kaç ghz'e kadar çıkabilirim? En iyi fan nedir acep?
3-)Ekran kartı için de standart fanla yapılabilecek maksimum overclock değerlerini yazabilirseniz çok sevinirim.
0
majik
(30.12.08)
athlon 3000+ 11 x 200 = 2.2 ghzde calisir rahatlikla stok faniyla. zaten calismasi gereken deger oydu yanilmiyorsam. sorun cikartabilecek tek sey ram clocklardir muhtemelen. sayet anakartinizdan kaynakli bu hizda calismama hasil olursa az biraz voltaj verin ama gercekten azicik arttirin :) anakartiniz cok fazla voltaja dayanamayabilir.

ekran karti icin google aramasina ilgili terimleri yazarak bir seylere ulasabilirsiniz ama bence en iyisi atitool'u kurup oradan tek tek denemeyle sonuca ulasmaniz.
0
entrapmen
(30.12.08)
11 x 200 çalıştırmak için fsb çarpan değerini 9'dan 11'e mi çekmem gerekiyor? overclock işlemini 200 mhz üzerinden yapıyordum çünkü ben genelde, çarpanı değiştirince daha mı az ısınıyor, nedir?
0
🌸majik
(30.12.08)
sisteminiz tahminen 3-4 yıllık. bu kadar kullanılmış bir cihaza overclock yapmak pek sağlıklı olmaz. zaten zamanla yıpranmış olan devrelere daha da yük bindirir ömrünü kısaltırsınız. hele soğutma yapmadan gitmek çok akıl karı değil bu noktada ekmeğe giderken evdeki bulgurdan olmayın.
not: overclock basiclerini nette çok rahat bulursunuz. misal youtube'a girin how to diye illaki çıkıyor =)
0
atrin
(30.12.08)
uyarılarınız için teşekkür ederim. 3,5 sene oluyor sistemi toplayalı dediğiniz gibi.
0
🌸majik
(30.12.08)
biraz daha "for dummies" anlatabilir misiniz hocam :)
0
🌸majik
(30.12.08)
(10)

arabanın motorunu ısıtmak

kibritsuyu
niyedir yahu? yıllardır anlam veremediğim bir uygulama. arabayı vitese takmadan park halinde röööğğ röğğğ diye gazlayıp çalıştırmanın, vitese takıp yolda gitmesinden farkı ne? motor dediğin alet, araba gitse de gitmese de çalışmıyor mu lan zaten? arabanın gidiyor olmasıyla duruyor olması arasında mo
niyedir yahu? yıllardır anlam veremediğim bir uygulama. arabayı vitese takmadan park halinde röööğğ röğğğ diye gazlayıp çalıştırmanın, vitese takıp yolda gitmesinden farkı ne? motor dediğin alet, araba gitse de gitmese de çalışmıyor mu lan zaten? arabanın gidiyor olmasıyla duruyor olması arasında motor açısından ne fark var? araba giderken ısınamıyor mu motor? durduğu yerde niye ısıtmak gereği duyuluyor? aklıma bir tek kaloriferi kullanarak camların buzlarını eritmek geliyor. bir de çok fantastik olsa da donmuş olması muhtemel vites kutusu dişlilerinin, şamzıman yağının falan motor sıcaklığıyla erimesini sağlamak olabilir. başka?
0
kibritsuyu
(30.12.08)
diyelim ağır bir kalkış olacak, araba devir almadığı için motorda soğuk olduğundan muhtemelen istop edecektir.
0
alkolik imam
(30.12.08)
iyi de araba yürürken motora güç biniyor. motor soğukken o gücü karşılayamayacak vaziyette. e tabi bunlar genelde karbüratörlü arabalar için geçerli. enjeksiyonlu araçlar kendileri ayarlıyorlar. karbüratörlülere göre daha kolay daha doğrusu ısınması. otomatik jikleli çünkü çoğu.
0
osuruklu
(30.12.08)
Çok iyi bilmiyorum ama tecrübe ettiklerimi anlatayım,

Şu an yürüyen çoğu araba enjeksiyonlu. Bu enjeksiyonlu motorlarda jigle denilen aparat yok.

Şimdi motosikletten devam edeyim,

Soğuk havada beklemiş motoru, enjeksiyonlu bir motosikleti çalıştırmak için, çalışana kadar aralıksız marş basıyorsunuz ve eğer akünüz zayıf değilse ve ne bileyim yakıt varsa bir süre sonra mutlaka çalışıyor. Vitese takıp gidebiliyorsunuz...

Karbüratörlü motorlarda ise jigle çekiliyor ve marş basılıyor. Motor çalışmıyor. Biraz bekleyip tekrar deniyorsunuz. Çalışmıyor. Bir daha, Bir daha derken soğukta çişiniz geliyor. Çişe gidiyorsunuz geliyorsunuz ki, anahtarı üzerinde unutmuşsunuz biri motoru götürmüş. Sonra polisti, tutanaktı, sigortaydı uğraş dur.

İşte bu yüzden...
0
sheba and the albino girls
(30.12.08)
enjeksiyonlu motorlarda da jikle oluyor efenim. (bkz: kawasaki z750)
0
osuruklu
(30.12.08)
arabayi en iyi sekilde isitmak icin de rolantide bekletmek daha faydali derler bu arada.
0
x daemon
(30.12.08)
soğuk havada motora rörö diye gaz vermek motora yapılacak en büyük kötülüktür. arabada antrifriz yoksa ÇOOOT diye motor bloğunu eline alır şahıs uyarmak gerek. yapılacak mantıklı hareket arabayı hareket etmeden 2 3 dakika çalıştırıp yavaş yavaş hareket ettirmektir. bunu yapmanın sebebi de zaten soğuk olan motora fazla yük bindirmemektir. motor ısındıkça kendine, kendine geldikçe gücü hızı yerine gelir.
0
atrin
(30.12.08)
önemli olan motorun ısınması değil,yağın ısınmasıdır.ısınan yağ incelir ve yağlama işini daha iyi yapar.yağ pompası ne kadar hızlı dönerse o kadar yağ pompalar.bu işlem de bildiğim kadarıyla en fazla 10 sn içinde gerçekleşir.maksat,kartele süzülen yağın hareketli parçaları yağlamasıdır.en sağlıklısı arabayı çalıştırıp 8-10 sn sonra birinci viteste 2000 devirde bi süre takılmak.öyle durduğu yerde röağğğ diye gaz vermenin çok bir manası yok.
0
sarap dumani
(30.12.08)
eski nesil sabırtaşı araçlarda** arabayı çalıştırdıktan sonra motoru ısıtmazsanız yolda giderken araç stop ederdi . yeni nesil araçlarda otomatik jikle mevcut olduğu için ısıtmanıza gerek yok. hatta benim aracımın kullanma kılavuzunda çalıştırdıktan sonra direkt hareket edin yazıyor.

not: hareket edin derken hayvan gibi gaza abanmayı kastetmiyorum. abanırsanız ve aracınız dizelse mazot pompasını harcayabilirsiniz...
0
hevipeyra
(30.12.08)
Arabaların kullanım kitapçıklarını okursanız motoru durur şekilde rolantide ısıtmanın motora zarar verdiği, bunun yerine 2500 deviri geçmeden hareket ederek yolda motorun ısıtılması gerektiği yazar. En azından Mercedes ve Hyundai bunu öneriyor, başka markaların kitapçıklarını okumadım ama muhtemelen onlarda da benzer şey yazıyordur...
0
crown
(30.12.08)
bunun hicbir manasi ve motora da herhangi bir faydasi yok. ilk 5-10 saniye rolantide kalsin kartere inen yag motora dagilana kadar, sonra dusuk devirde hareket edip ilerlemek motor icin de benzin tuketimi icin de en iyisi. o ilk 5-10 saniye de zaten kemeri tak, gozlugu sil, garaj kapisinin acilmasini bekle gibi ivir zivir islerle gecip gidiyor.
0
feeling the blanks
(30.12.08)
(3)

CPU Aşırı Isınma

abtash
merhabalar, toshiba m100 notebook'um var, ekran kartı 512 mb ati x1400. işlemcisi t 2300 nazar değmesin canavar gibi çalışıyor açmadığı şey yok nerdeyse ama sıcaklıkla başımız belada. çekirdekler 47-48 derece civarlarında biraz yüklendim mi 50'yi de geçiyor. siz değerli yazarların ortalama sıcaklık
merhabalar, toshiba m100 notebook'um var, ekran kartı 512 mb ati x1400. işlemcisi t 2300 nazar değmesin canavar gibi çalışıyor açmadığı şey yok nerdeyse ama sıcaklıkla başımız belada. çekirdekler 47-48 derece civarlarında biraz yüklendim mi 50'yi de geçiyor. siz değerli yazarların ortalama sıcaklık değerleri nedir. takılma yaşamıyorum günün birinde işlemciyi alırımıyım elime, ya da anakartı falan. gerçi bugün soğutucu siparişi verdim bitenekadaral'dan ama ne kadar faydalı olur bilmiyorum.
0
abtash
(29.12.08)
@mrtksn bugün tozunu aldım zaten fanın. belli ısıya gelince kapanacağını biliyorum ama ya kendisini yakmaz da başkalarına bulaşır diye tırstım biraz. kıç keder yer sonuçta masaüstü kasa gibi değil:)
tşk.
0
🌸abtash
(29.12.08)
söylediğiniz aralıklar notebookların işlem yaparkenki normal sıcaklıklarıdır. çok kıllanıyorsanız bu durumdan bi fanlarını falan temizleyin ama çok büyük bir düşüş olacağını sanmıyorum
0
atrin
(29.12.08)
50 derece anormal bir sıcaklık değil. yine de konulduğu yerle arasında mesafe olması daha iyi tabiki.
bitenekadar da cooler satarak zengin oldu valla. sırf ben 4 tane aldım vaktinde, 2 haftada bir satıyorlar. :p
0
sanal uyku
(29.12.08)
(21)

agir tahrik hakkinda soru

nooneatall
Gecenin 1:26'sinda tepemdeki odada civi cakan adami gidip oldurene kadar dovsem, agir tahrikten indirim alir miyim?
Gecenin 1:26'sinda tepemdeki odada civi cakan adami gidip oldurene kadar dovsem, agir tahrikten indirim alir miyim?
0
nooneatall
(29.12.08)
alırsın bence.
0
deckard
(29.12.08)
adamı evinize davet edin, evinizde dövüp öldürün, ardından adamın evine çıkıp çiviyi çaktığı çekici, bir peçete ya da eldiven gibi parmak izinizi bırakmayacak bir şeyle alıp ölen adamın eline tutuşturun. sonra da polisi arayın. nefsimüdafa'dan yırtabilirsiniz belki.
0
deliktas
(29.12.08)
gardrop yeri degistirmeye basladi.. cikiyorum ben, yeter..

sabah haberlerinde gorusmek uzere..
0
🌸nooneatall
(29.12.08)
yarına yetişemeyebilirsiniz. salı günü 3. sayfa ve anahaber kesin ama.
0
infernal majesty
(29.12.08)
yarın o evden çıktıktan sonra anahtar deliğine kibrit çöpü ya da kürdan falan sıkıştırın, buarada cımbızla çıkartamayacağı şekilse olsun; ikinci bir kürdan-kibrit çöpünden yardım almanız gerekebilir, bunu düzenli yapın ama. çok eğleneceksiniz.
0
dinomazu
(29.12.08)
benim adıma da vurun. tüm kiracılara, özellikle öğrencilere gelsin..

not:işbu cevap yazarı, olayın adli sürece girmesi durumunda mesuliyet kabul etmez, o derece yavşak bi insandır afedersiniz.
0
jangara
(29.12.08)
Ve nooneatall küfürler savurarak girdiği komşu evinde duvara çiviyle çakılmış diğer komşularını görür
0
gns
(29.12.08)
adam çiviyi kafasına saplamasın elemanın? bi haber versin bari merak ederiz
0
atrin
(29.12.08)
geldim.. adam sag.. ama cok saglikli degil..
0
🌸nooneatall
(29.12.08)
yine sizinki çivi çakıyo bizim üst komşu gece 3 te et dövüyodu , düşünün ne manyaklar var.ama yinede ellerine sağlık :)
0
madrigal
(29.12.08)
nooneatall evine geri döner.. elinde komsusunun çekiciyle beraber.. çekiçten yere damlayan kanın sesi alt kat komşusunu uyandıracaktır.
0
patricia teyze
(29.12.08)
cekicte kan yok, ama kirik, o kadarini soyleyeyim..
0
🌸nooneatall
(29.12.08)
benim de yandaki kızlar sevişiyo ya. birbirleriyle değil ama. size göre şanslı mıyım değil miyim bilemedim
0
jangara
(29.12.08)
"sen şimdi sinirini alamamışsındır, istersen bizim üst kattakine dal" desem ben de azmettirici mi saylanırım? bir de bunları konuşuyoruz diye ekşiduyuru yardım ve yataklıktan kapanır mı ki? peki bu durumda compumaster mı bizi uçurur biz mi onu uçurmuş oluruz?
0
light beam
(29.12.08)
hepiniz şanslısınız. benim yan komşular 50-55 yaşlarında evde kalmış iki kız kardeş. devamlı kavga ediyorlar geç saatlerde.
0
deckard
(29.12.08)
ya villada oturanlar ne yapsın
0
gns
(29.12.08)
@nooneatall
rahatladin mi ustadim sen onu soyle bize ? simdi misil misil uyursun sen ?
0
lejant
(29.12.08)
durum devam edıyosa evıne gıdıp yapma o olayı..haneye tecavuzden ceza artar..
0
isott
(29.12.08)
saçmalamayın.
0
fundamental
(29.12.08)
çekici nasıl kırdın? korktum senden.
0
kurukafa
(29.12.08)
asayiş berkemal sanırım.
0
lejant
(29.12.08)
(5)

Bir Şey Merak Etmek İstiyorum

deliktas
İnsanlık halidir, hasta oluyoruz. Genelde şahsımın hastalıkları hafifmeşrep olup soğuk algınlığı ertesinde kesik öksürük ve burun tıkanıklığı olarak gerçekleşir. Yanlış anlaşılmasın napim needim diye sormayacağım. Doktoru var hastanesi var kliniği var. Benim soracağım soru yıllardır merak ettiğim am
İnsanlık halidir, hasta oluyoruz. Genelde şahsımın hastalıkları hafifmeşrep olup soğuk algınlığı ertesinde kesik öksürük ve burun tıkanıklığı olarak gerçekleşir. Yanlış anlaşılmasın napim needim diye sormayacağım. Doktoru var hastanesi var kliniği var.

Benim soracağım soru yıllardır merak ettiğim ama bir türlü bir doktora sormayı akıl edemediğim, sorsam da cevabını alabileceğimden emin olamadığım bir şey. Bu tip soğuk algınlığına yakalandığım zaman önce çok afedersiniz burnum tıkanıyor. Ama işin ilginç yanı, burnum tek taraflı tıkanıyor ve tıkanan burnumun tıkanan tarafı ayağa kalktığımda tekrar açılıyor. Çekiyorum bi güzel oturuyorum tekrar ve yine tıkanıyor. Niye böyle bu yahu? Bunun bilimsel bir açıklaması var mı? Varsa eğer o yoldan yola çıkarsak otururken de burnumuzun tıkanmasını engelleyebilir miyiz?
0
deliktas
(29.12.08)
soruya cevap olmayacak ama bende de var öyle bir şey. hatta sağa yattığımda burnumun sağ tarafı tıkanıkken, soluma döndüğümde afedersiniz sümüğün sol tarafa doğru yavaşça gittiğini hissederim.
0
temasettin
(29.12.08)
basınç farkı veya yer çekimiyle(ya da ikisi birden) bağlantılı olduğunu düşünüyorum ben. kendi başıma da geldiğinden.
0
jangara
(29.12.08)
kafanızın konumu yere olan eğimiyle alakalı yer değiştiren yaramaz sümükler sorumuzun cevabı efendim.
0
atrin
(29.12.08)
bendede oyle oluyor sahsen . tıkanmayan burun delıgıne parmakla bastırıp sumkuruyorum oh mis .
0
the end of dreams
(29.12.08)
o değil de fizyoloji (sistemlerin normal işleyişi) hocamız şunu dediğinde dumur yaşamıştım. insan zamanın çoğunda tek burun deliğinden nefes alıyormuş. Bi o tıkanıyormuş. Bi öbürü. hala inanmalı mıyım emin değilim. ama şu durumda tek bir burun deliğinin tıkanması her halükarda normal görünüyor. Hava yollarının elastikiyetiyle ilgili bir problem de olabilir. ayağa kalktığında bir şekilde daha sert olan hava yolları oturduğunda daha elastik hale geliyordur ve kapanıyordur. Oturma şeklinle alakalı olabilir belki ama gerçekten gizemli bir oluş. Merak etmekte sonuna kadar haklısın bence :D
0
cop ev misali beyin
(29.12.08)
(9)

otostopçunun galaksi rehberi

kaleci makabayasi
-----dikkat spoiler içeren soru---------- -----dikkat spoiler içeren soru----------evrenin sonundaki restoranda bir araç çalacaklar.araca dair bilgi verirken dış yüzeyinin sürtünmesiz olduğu ve bu yüzden araca dokunulamadığı bilgisi veriliyor.böyle birşey gerçekte olabilirmi.yani sıfır sürtünmesiz
-----dikkat spoiler içeren soru----------
-----dikkat spoiler içeren soru----------


evrenin sonundaki restoranda bir araç çalacaklar.araca dair bilgi verirken dış yüzeyinin sürtünmesiz olduğu ve bu yüzden araca dokunulamadığı bilgisi veriliyor.böyle birşey gerçekte olabilirmi.

yani sıfır sürtünmesiz bir yüzeye dokunmak mümkün değilmidir.
0
kaleci makabayasi
(27.12.08)
spoiler falan ekle.
0
deckard
(27.12.08)
değildir.
0
surtunme kuvveti
(27.12.08)
insanoğlunun bildiğine ya da sürtünme tanımına göre, değildir.
0
dorian greyfurt
(27.12.08)
-----spoiler--------

dokunulur bence.

kitabı okuduğumda ben de çok etkilenmiştim o anlatımdan. Arabanın mükemmel siyah olması yüzünden görünmemesi falan :).
ama sürtünme dışında da Normal olarak bahsettiğimiz yüzeyin tepkisi olacaktır dokununca .O yüzden tam dik açıyla dokununca ne sağa sola kayar elimiz ne de daha fazla itebiliriz bu durumda hissederiz tepkiyi :)
bunu burada tartışmaktan da müthiş keyif aldım :)
karşıt fikirler ile ufkumu genişletiniz efendim
------spoiler-----
0
disease
(27.12.08)
sorunun spoiler içerdiğini başlıkta belirtmelisin.
0
insanimsi
(27.12.08)
konu oto. gal. reh. olunca spoiler lık bi durum olmazki.
0
uz
(27.12.08)
neden olmasın ki? tam da bugünlerde kitabı okuyan, oralara gelmemiş birisi olarak artık restoranda bir araç çalınacağını biliyorum mesela? korkudan cevaplara bakmadım bile..
0
inkey
(27.12.08)
kitabı okumamış kişilerden özür dilerim.ibareyi koydum
0
🌸kaleci makabayasi
(27.12.08)
dünya fiziğine göre mümkün değildir. sürtünmesiz diyorsa "0" sürtünmelidir yani sürtünme yoktur. ama ogr'da gördüğümüz şeyler dünya fiziğiyle alakalı olmadığı için kapıyı falan açabiliyorlar =)
0
atrin
(27.12.08)
(11)

ceptikla.com'u nasıl bilirsiniz?

damnlucifer
Merhaba sevgili sözlük yazarları,Yakın bir gelecekte cep telefonumu değiştirmeyi planlıyorum. Acaip üşengenç bir insan olduğum için dışarı çıkmak istemiyorum :-))Bunun içinde internet üzerinden alış veriş yapmaya karar verdim. Karşılaştırmalı fiyatları gösteren bir internet sayfası yardımıyla ceptik
Merhaba sevgili sözlük yazarları,

Yakın bir gelecekte cep telefonumu değiştirmeyi planlıyorum. Acaip üşengenç bir insan olduğum için dışarı çıkmak istemiyorum :-))

Bunun içinde internet üzerinden alış veriş yapmaya karar verdim. Karşılaştırmalı fiyatları gösteren bir internet sayfası yardımıyla ceptikla.com sitesine ulaştım. Bir de ne göreyim, hepsiburada.com ile aynı ürün arasında 100 lira fark var.

Acaba diyorum, alınacak telefonlarda yamuk çıkma olasılığı nedir? Telefon markası filan aynı olur ona lafım yok fakat kvk,genpa,kıl,tüy,yün garantili olduğu ile ilgili bir ibare göremedim. Oysa ki hesiburada.com'da en altta açıkça yazılmış.

Uzun lafın kısası yardıma muhtacım, bu garibana bir el atın be..n'olur..
0
damnlucifer
(25.12.08)
Yazıyormuş görmemiş ama yine de içim rahat etmedi alış veriş yapanlardan, fikir talebim sürmektedir.
0
🌸damnlucifer
(25.12.08)
en son ucuz olan site weblebiydi, ondanda milletin dili yandi. gerci bu sitede butun kartlara taksit yapiyor bilemedim. ayrica boyle kredi kartiyla elektronik urun satiyosa mecbur garantili olmak zorunda. garantisi olmayan urun satamazsin yasal olarak. hele birde fis, fatura kesecekler.
0
sanio
(25.12.08)
webdenal'a bir baksan, belki onlardakiyle arasındaki fark azdır.
0
pyro clustic flow
(25.12.08)
ben distribütör garantisi olmayacak diye çekiniyorum, çünkü kuzenim başına böyle bir olay geldi daha önceden.

fiyat bazında site sıralaması şu şekilde;
www.fiyatara.com

cevaplar için teşekkürler.
0
🌸damnlucifer
(25.12.08)
ben daha önce ereyondan aldım gayet iyiydi...
0
kahvegibi
(25.12.08)
evet bu adamlar turkcell hatlarida satiyor. kafalarina gore fiyat koymuslar hatta. ben olsam guvenmezdim. hepsiburada.com dan alirim 100 ytl fazla veririm icim rahat eder.
0
sanio
(25.12.08)
cevaplar için sağ olun arkadaşlar, hepsiburada'dan şaşmamak en iyisi dediğiniz gibi.

haydi kalın sağlıcakla :))
0
🌸damnlucifer
(25.12.08)
ereyon piyasa fiyatının çok altında ve güzel ürünler satıyor. satış sonrası desteği de çok iyi. artı olarak alacağınız ürünün paralel ithalat mı yoksa distrubitor mu olduğunu siteden görebiliyorsunuz. tavsiye ederim. hepsiburada genelde çok geç yanıt veriyor.
0
atrin
(25.12.08)
ben ceptikla.com'dan telefon aldım ertesi gün elimdeydi. donanımhaberi de takip ediyorum bu siteden telefon alan birsürü insan oldukça memnundu. nokia kom garantisi de mevcut eğer yazıyorsa "kvk genpa garantisi vardır" diye.
0
montreal
(25.12.08)
www.sihirlikazan.com

cep telefonu konusunda hayli iyi fiyatları var. teslimatta filan da sorun çıkarmadılar. dene istersen.
0
bloom
(25.12.08)
ceptikla.com dan sasma arkadasim herhangi bir sikinti olmaz. olursa gel bana soyle hallederiz.
0
sifatsiz
(26.12.08)
(5)

durup dururken kontörlerim gidiyor, nasıl engelleyebilirim?

bubez laab
kontör yüklemeye gelmiyor. turkcell kullanıcısıyım, kontör yükleyince 20 kontör civarında kontör kesiyolar. hiç bir açıklama da gelmiyor. durup dururken titriyor alet ve mesaj göndermiş gibi kontör bilgisi -azaldığını bildirmek için- geliyor. bu bir virüs mü? eski kampanyaların çakallığı mı? yoksa d
kontör yüklemeye gelmiyor. turkcell kullanıcısıyım, kontör yükleyince 20 kontör civarında kontör kesiyolar. hiç bir açıklama da gelmiyor. durup dururken titriyor alet ve mesaj göndermiş gibi kontör bilgisi -azaldığını bildirmek için- geliyor. bu bir virüs mü? eski kampanyaların çakallığı mı? yoksa dinleniyor muyum?
turkcell-im e üye olmuşum sanırım öyle bir bilgi var sanki. bu tip kampanyalardan nasıl çıkılıyor?

aradım mamafih bulamadım.
özür diliyorum çok da iyi arayamadım. ama sizin bilebileceğinizi düşündüm ey sevgili ek$i kardeşlerim,abilerim,ablalarım.
0
bubez laab
(25.12.08)
boyle mesaj atip cevap yazdiginiz ya da "istemediginizi belirten bir mesaj yazmadiginiz takdirde" sizi uye yapan cakal servisler var.. bunlardan birine uye olmussunuz buyuk ihtimalle. musteri hizmetleri belki derdinize care bulur..
0
paradoxical
(25.12.08)
Efendim müşteri hizmetlerini arayın ve durumu iletin. Onlar gereken yolu site göstrecektir.
0
non descript
(25.12.08)
turkcell'in online işlem merkezinden de bakabilirsiniz. ama 3. parti uygulamalar görünür mü bilmiyorum ve hatta sanmıyorum. en azından turkcell'in sizi bir şeye bağlayıp bağlamadığını görebilirsiniz.
0
alchoburn
(25.12.08)
turkcell'in bu huyu yüzünden numara taşımadan önce bıraktım. nerede gudik şey var üye ediyorlar hemen. bu 20 kontör civarında olan kesinti büyük ihtimalle hani şu reklamlarında "biz de kontör istiyoruz" diye halay çeken insanların olduğu zımbırtı. müşteri hizmetlerini arayın ve neye üyeyseniz söylemelerini istemediklerinizi de iptal etmelerini söyleyin. hattımı kapattırıcam yoksa ya da numarayı taşıycam yoksa derseniz etkili olur kanaatindeyim.
0
atrin
(25.12.08)
telefona gelen linklere tıklandığında veya herhangi bir siteye girdiğinizde vs vs... sizi üye edebilirler. buna dikkat etmek lazım. onaylanmadığı halde kimse kalkıp sizi bir yere abone edemez yoksa.

bu çalarken dinlet gibi geliyor bana zira aylık kesintisi onun da 20 kontör, böyle bir uygulama açılmış olabilir.
0
alchoburn
(25.12.08)
(5)

izmirde abercrombie kıyafet nerde satılıyor

demlikposet
izmirde sahte olmayan Abercrombie & Fitch sweatshirt ve montları satan bir mağaza var mı?gittigidiyor sahibinden gibi yerlerde var ama, hem bedensel olarak sorun hem orda da gerçeklik sorunu var20liraya satılan abercrombie gömleklerden bahsetmiyorum düzgün şeylerden bahsediyorumteşekkürler
izmirde sahte olmayan Abercrombie & Fitch sweatshirt ve montları satan bir mağaza var mı?

gittigidiyor sahibinden gibi yerlerde var ama, hem bedensel olarak sorun hem orda da gerçeklik sorunu var

20liraya satılan abercrombie gömleklerden bahsetmiyorum düzgün şeylerden bahsediyorum
teşekkürler
0
demlikposet
(25.12.08)
eskiden Enis (güzelyalı En Club) satardı, alsancak da bir mağaza açmıştı ama kapattı galiba...
0
nick name
(25.12.08)
selway'de bi mağazada gördüm sanıyorum poşetim
0
atrin
(25.12.08)
karşıyaka yalı spor üst kat.
0
oldtimer
(25.12.08)
ahahha..
tiffany mağazaları artık abercrombie satmaya basladı..evet evet bildigin tiffany..eski sezonlarını satıyor ama..
0
isott
(25.12.08)
kervan pasaja git
0
the man who hears deepest inquisitions
(25.12.08)
(10)

ocak sonuna kadar acele kiralık ev aranıyor

sargon
selam arkadaşlaristanbulda en çok 300-350 ytl kirası olan sahibinden olup bizi emlakçı parası derdinden kurtaracak (mümkünse bikaç eşyası da olabilir) kiralık ev arıyoruz 2 bay arkadaşız istanbulda iş dolayısıyla uzun dönem kalıcaz kiralar şimdiden gözümüzü korkuttu not:satılık eşyası olan arkadaşla
selam arkadaşlar
istanbulda en çok 300-350 ytl kirası olan sahibinden olup bizi emlakçı parası derdinden kurtaracak (mümkünse bikaç eşyası da olabilir) kiralık ev arıyoruz
2 bay arkadaşız istanbulda iş dolayısıyla uzun dönem kalıcaz kiralar şimdiden gözümüzü korkuttu
not:satılık eşyası olan arkadaşlar da iletişime geçebilir
ocak sonuna kadar acil!!!
0
sargon
(14.12.08)
(bkz: sarcasm)
0
durum serserisi
(14.12.08)
kişi başı 300-350 mi? detay verir misiniz?

not: yardımcı olabileceğimden değil sırf meraktan
0
atrin
(14.12.08)
sobalı ev bile yok o fiyata. tuzla tarafında gecekondu tarzı, evi andıran yerler 400ytl falan. istanbul'a hoşgeldiniz. inşaatta çalışmaya geldiyseniz aynı ekipten 5-6 kişi bir ev tutarsınız daha ekonomik oluyor.
0
cha
(14.12.08)
izmitte sobalı gecekondu tutsanız 200-250 ytl bi de kişi başı 55 ytlden adapazarı ekspresi abonmanı alırsanız istediğiniz fiyata yakın bir şey olur.
0
darknum
(14.12.08)
o fiyata uygun gecekondular var. sultanbeyli'de bulabilirsin.
0
mortifera
(14.12.08)
avcılar'ın çok ücra köşelerinde var hatta paraya kıyarsanız 400'e falan yine avcılar'ın biraz merkezi yerlerinde o fiyata ev bulabilrisiniz. bir de hadımköy toki konutlarında 300-350 ytl ye evler var ama hadımköy neresidir nasıl gidilir diye sorarsan orasını bilmiyorum.
0
barfilozofu
(14.12.08)
anadolu yakasında kartal da 450 ye evler var diye biliyorum. sahibinden.com da candır canandır böyle konularda.
0
rentts
(14.12.08)
bütçeniz bu kadar ise, yeni eve çıkmak yerine "2 adet ev arkadaşı aranıyor" ilanlarına bakmanızı da öneririm. istanbulun pek çok semtinde o fiyatlara ev bulmak zor olabilir.
0
flyalone
(14.12.08)
gerçekten yardımcı olmak için cevaplayan arkadaşlara teşekkürler(tabiki ilk sıradaki komedi üçlüsü hariç!!)
belki bu konudan muzdarip başka arkadaşlara da bilgi açısından yeni aldığım duyumları paylaşmak istedim ümraniye civarında da gecekondu tarzı olmayıp hatta düzgün yerlerinde 350-400 civarında evler buldum bikaç tane ilgilenenler olursa yönlendirebilirim
0
🌸sargon
(16.12.08)
kızmayıon hemen yau. hayat zor, geçinmek çok zor hepimiz biliyoruz bunları. ba$ta kendim, kimse kötü niyetle bi$iler yazmamı$tır diye dü$ünüyorum. umarım aradığınız evi bulursunuz.
0
durum serserisi
(16.12.08)
(9)

huyu suyu değişen anne

palyacopapi
arkadaslarr anneme neler oluyorr?? 57 yasinda kendisi. 7 ay kadar önce emekli oldu. son bi kac aydir acaip degisiklikler var kendisinde. aşırı derecede hassaslasti. sese, gürültüye, toza, insan davranislarina, kokulara akla gelebilecek herseye. elinde süpürgeyle dolasir hale geldi. bi cok seyi takın
arkadaslarr anneme neler oluyorr?? 57 yasinda kendisi. 7 ay kadar önce emekli oldu. son bi kac aydir acaip degisiklikler var kendisinde. aşırı derecede hassaslasti. sese, gürültüye, toza, insan davranislarina, kokulara akla gelebilecek herseye. elinde süpürgeyle dolasir hale geldi. bi cok seyi takıntı yapiyor. bişi soliyor mesela yapılsın die o şey olana kadar 20 kere tekrar ediyor. nedir bu? üstüne gitmiyorum ama bu bir saglık sorunu mu? var mı bir fikriniz? acaba zaten boyle idi de emekli oldugu icin daha fazla vakit gecirdigimizden mi ben yeni farkediyorum? var mı bu tür şeyler yasayan icinizde? bi yardim edin be cok magdurum :(
0
palyacopapi
(11.12.08)
annenin menepoza girip girmediği hakkında bi bilgin var mı ?
0
sevii
(11.12.08)
anneye acil arkadaş, hobi ya da oyalanacak bir şeyler bul. menopoz değil de can sıkıntısından olmuş gibi geldi bana.
0
atrin
(11.12.08)
yok :S biz de bu tür seyler ne yazık ki anneyle konusulmaz. simdi netten baktim. bu bir genelleme tabii ama 45-50 yas arasi oluyormus bu menopoz. annem nerdeyse 60 yasinda. daha simdi tartistik. son 2 saat icinde etler kasaba gidecek kıyma olacak mealinde yaklasik 8 cümle kurdu :S
0
🌸palyacopapi
(11.12.08)
belki de dediğiniz gibi daha fazla vakit geçirdiğinizden dolayı siz yeni farkediyor olabilirsiniz. iş hayatına harcadığı enerjiyi artık evine harcadığı için de bu şekilde olmuş olabilir. bence sakince konuşmayı deneyin.
0
quinza
(11.12.08)
tipik emekli anne vakaası.derhal ek iş bulmalısın
0
jessamine
(11.12.08)
çalıştığı dönemlerde menepozu pek ağır yaşamamıştır ama şimdi bi meşgale de yoksa menepozda annen açısından daha fazla sorun teşkil ediyordur. konuş annenle neden bu kadar gergin sinirli olduğunu sor derim ben. yardım alması gerekebilir
0
sevii
(11.12.08)
işinin ehli bir psikiyatra görünmeli muhakkak... zira stres faktörleri arasındadır emeklilik de... üstelik pekala travma olarak adlandırılır... yaşam değişikliği ölçüm repütasyonu gibi bir şey vardı, yanılmıyorsam thomas holmes ve richard rahe adlı psikiyatrlar tarafından hazırlanmıştı... eşin boşanması 100 puanken emeklilik de 59 puanla küçümsenmeyecek bir stres faktörü oluşturuyordu... travmatik bir durumdan bahsedip de travma sonrası stres bozukluğundan bahsetmek de lazım... önemli yaşamsal olaylardan/değişikliklerden sonra insan 3 ila 6 ay içinde yaşadığı travmanın altından kalkabilir.. 7 aylık bir zamandan bahsediyoruz, üstelik en önemli 43 yaşam olayından birisi olarak değerlendirilen emeklilikten de bahsediyoruz... bundandır ki bir psikiyatra görünmeli anneniz, küçük bir ihtimal de olsa tssb tanısı alabilir kendisi...

ayrıca anneniz alenen psikolojik bir rahatsızlığa somatik tepkiler veriyor... bu gibi stres ajanlarıyla karşılaşılan durumlarda insanlar muhakkak somatik yani davranışa dökülen tepkiler verirler... kişiliğin biçimlenmesiyle beraber görülen davranış bozuklukları gibi yoğun ve giderilmesi/kontrol altına alınması zor olan bir biçimde olmasa da hareketlerde belirgin davranış bozukluğu benzeri semptomlar izlenebilir.. misal anneniz muhtemelen obsesif kompülsif bozukluk tanısı almadı hayatı boyunca, bundan sonra da almaz... ancak şu an pekala OKB sahibi bir insan gibi hareket etmekte...

tıp fakültelerinde öğretilen ikinci kuraldır: insan biyo-psiko-sosyal bir varlıktır... anneniz de bu yüzden kesinlikle profesyonel destek almalı zira emeklilik sosyal statü bozukluğu gibi algılanır üretime ve tüketime dayalı yaşanan yeni dünyada...
0
martenit
(11.12.08)
bayram zamanı şimdi şiddetlenmiştir takıntılar. bayramlar herkese süper gelmiyor. hele annelere. misafir gelsin gitsin temizlik yapılsın yok et mevzuu mesela direk bayrama özel delirmeler bunlar. gelenin gidenin akrabaların laf sokması yok dedikodusu yok ağırlaması vs. derken çıldırabiliyor anneler. ondan biz bayramın ilk gününden anneyi evden kaçırıp gezdiriyoruz. hatta misafirlerden kaçma teknikleri uyguluyoruz bu çabamız da takdir ediliyor eh. süper açılıyor. daha bayram gelmeden kafalarında kuruyorlar anneler bu koşuşturmayı çünkü yemek yapılcak yok bilmemne of diye. bundan daha 2 ay önce de bayramdı onun stresi daha geçmemiştir valla.

bu gezdirme olayını sadece bayram değil sık sık yapmalı. hele yeni emekli olmuş ve sürekli ev işi yapıp hayatını bundan sonra ev ahaline hizmet etmek için geçireceği düşüncesi de aklına geliyorsa tabii ki bunalıcaktır. anne sen bi köşede otur herşeyi biz yapacağız deseniz de olmaz, yemez. onun kadar iyi yapamassınız yine sinir olur falan... reklamlarda görüldüğü gibi herkes emekli olunca doğaya kırlara açılmıyor, balığa ava tatile, güney memleketlere italyaya taşınmıyor. o bakımdan sanki öyleymiş gibi anneyi elinden tutup gezdirmeli bol bol. bu yaşından sonra bırakın da biraz huysuzluk yapsın canım. demek ki büyüğüdüğünüze kanaat getirmiş artık =)

bişey soyleyip yapılana kadar tekrar etme olayı benim annemde de var, tanıdığım tüm annelerde, babalarda da var hatta gayet normal birşey. ben bile birşey dediğimde yapılmassa maksimum 2 dakka içerisinde deliye dönebilirim. kaale alınmıyorum gibi hissedebilirim. bir sözünü iki etmeyiniz annenizin, uçarak istediğini 30 sn içinde gerçekleştiriniz. anneler iyidir =)
0
random blonde
(11.12.08)
eksiduyuru ve sizi seviyorum :) tavsiyelerinizi biir birr okudum uygulucam. cok tesekkürler efenim.
0
🌸palyacopapi
(11.12.08)
(7)

En mukemmel oyuncak

ermanen
Dunya piyasasindaki en mukemmel oyuncak nedir su siralar? Mukemmelik neye gore olacak tabi o var. Manevi olarak deger verdiginiz birsey size en mukemmel gelebilir ama benim kafamdaki asmis teknolojisi olan bir oyuncak. Asmis teknolojisi olmasa da, mukemmeligini tanimlayabildiginiz bir oyuncak da soy
Dunya piyasasindaki en mukemmel oyuncak nedir su siralar? Mukemmelik neye gore olacak tabi o var. Manevi olarak deger verdiginiz birsey size en mukemmel gelebilir ama benim kafamdaki asmis teknolojisi olan bir oyuncak. Asmis teknolojisi olmasa da, mukemmeligini tanimlayabildiginiz bir oyuncak da soyleyebilisiniz. Yalniz oyuncak kategorisinde olsun, psp, ipod, arabam demeyin yani. Gerci birseye oyuncak demenin siniri nedir, onu da tanimlarsaniz sukela olur.
0
ermanen
(02.12.08)
(bkz: tickle me elmo) (en azından benim mükemmele layık gördüğüm bu var an itibariyle)

aşmış olarak nitelendirebileceğimiz pek fazla şey yok açıkçası..
geçen gün joker'in kataloğunda gördüm, uzaktan kumandalı robot gibi bişi vardı.. bildiğin hizmetkar olarak kullanabiliyosun aygıtı; getir götür yapıyo, muhabbet ediyo felan..

tabu da oyuncaktan sayılıyosa o da 2. mükemmelim olur herhalde..
0
thefalloftekin
(02.12.08)
bence yeni nesil uçaklar müthiş.
0
forumtrak
(02.12.08)
tickle me elmo +1, ayrıca darth vader ya da stormtrooper başlığı da şahane.
0
haydiger
(02.12.08)
Bende uzaktan kumandalı helikopter demek istiyorum. Manyak bişey yaaa. 3 boyutlu düşünüp bide onu uçurmak varya.... Param olsada alsam.
Ama kendi içimde cevabını verdiğim şeyi sen söyleme demişsin ama onun eksikliğini hiçbişey dolduramaz. Zannedersem tek eksik PSP idi...
0
onyetele
(02.12.08)
0
cruor
(02.12.08)
Lego (Technic/Mindstorms) tabii ki...

modüler olması sebebiyle yaratıcılığı körüklüyor, ucu açık, kişiyi sınırlayan tek şey hayal gücü, ve parça sayısı :). son versiyonlarında servo motor, konum, mesafe, ışık sensörleri, kontrol bilgisayarı gibi donanımlar da eklendi. artık yaptığınız mekanik tasarım için bir de yazılım hazırlayıp kapalı veya açık devre kontrol edebiliyorsunuz robotunuzu. e daha ne olsun...

tabi bu set ancak hevesli ve 15 yaşından büyük bir kullanıcıya hitab eder.

fikir vermesi açısından: bu oyuncakla neler yapabildiğine dair videolar var youtube da.
0
makineci
(03.12.08)
onyetele'ye katılıyorum. kesinlikle helikopter. 150ytl civarına oldukça güçlü açık havada uçurulabilen hayvan gibi helikopterler var. çok zevkli
0
atrin
(03.12.08)
(7)

sıfır bilgisayarda kopya windows???

badfan
selamlar,cumartesi günü izmirde büyük bir firmadan yeni bir laptop aldım.kutunun içinden hiçbir cd vs çıkmadı.blgisayarın altında windows xp professional lisans etiketi olmasına rağmen üründe xp home editon sp3 kurulu. kurulmuş olan product key ile lisans etiketindeki arasında hiçbir benzerlik yok.b
selamlar,

cumartesi günü izmirde büyük bir firmadan yeni bir laptop aldım.

kutunun içinden hiçbir cd vs çıkmadı.

blgisayarın altında windows xp professional lisans etiketi olmasına rağmen üründe xp home editon sp3 kurulu. kurulmuş olan product key ile lisans etiketindeki arasında hiçbir benzerlik yok.

böyle bir şey nasıl olabilir?

lisans etiketinin sahte olabileceğinden şüpheleniyorum. böyle birşeye cesaret edebilirler mi?

teşekkürler
0
badfan
(01.12.08)
cd key'in çakma olacagini düsünmüyorum. hele ki büyük bir firmanin böyle bir riske girecegini hiç sanmam. xp home cd keyleri ile pro lar farklidir zaten. muhtemelen ellerinde bulunan cd'den yükleme yapmislardir.

içinizin rahatlamasi için microsoft'u arayarak sormanizi öneririm.
0
trimpot
(01.12.08)
büyük ihtimalle kullanılmış bir ürün almışsınız. gidip geri verin. daha önce açılmadığına emin olduğunuz bir kolide duran bir laptop alınız. bunu anlamak için de laptop kolisindeki koli bandının üzerinde distribütör firmanın ismi yazsa iyi olur. genelde öyle anlaşılıyor. tabii teknosa'dan almadınız umarım. aldıysanız bile ayıplı mal olduğu için almak zorundalar. tehdit edin.
0
co2s2
(01.12.08)
cihazı ilk çalıştıran siz misiniz? yani genelde ürün ilk açıldığında ilk kurulum uygulaması çalışır windows'un. burdan fabrikadan sonra bayinin veya başka birinin
ürüne mudahale edip etmediğine dair bir fikir edinilebilir. bu arada genelde notebooklarda cd falan olmuyor zaten. hdd üzerinde gizli bir restore alanı oluyor ordan restore ediliyor.
tamamen kurgusal olarak söylüyorum, ürün bayiye free dos veya linux kurulu olarak gelmiştir. xp'yi kendileri kurup yanlış etiketi yapıştırmış olabilirler. markanın iyi bir bayisi ise yetkisi oluyor işletim sistemi kurmaya falan. veya iade bir üründür, size kaktırmış olabilirler.

bence durumu sorgulayın.
0
hayo
(01.12.08)
cevaplara teşekkürler

kutusunun üstünde yazdığına göre cihazın fabrikadan sevk tarihi 28.10.2008
windowsun kurulduğu tarih ise 25.10.2008

yani sonradan kurulmuş ya da kullanılmış bir cihaz değil.
direk fabrika çıkışından hatalı.

elimde hiçbir cd ,belge falan da olmadığı için bişey de yapamıyorum. yarın aldığım yeri arıcam.

@co2s2: teknosadan almadım bilgisayarı
0
🌸badfan
(01.12.08)
sanırım olabiliyor. isterseniz yetkili bir yere mail atın ya da telefnla bildirin bir deneme yapsınlar. ben de bilgisayarımı doğru düzgün bir firmadan aldım fakat windowsun lisans doğrulayıcısı falan indikten sonra bu kopya orijinal değil diye uyarılar vermeye başladı. windowsun sitesinden şikayet maili gönderebilirsiniz. türkçe bile yazabilirsiniz sanıyorum.
0
safepassage
(01.12.08)
ben de laptopu alırken vistayla geleceği yazıyordu. açıp baktım xp kurulu. açıklamasını da "vista pek sevilmiyor xp kurup veriyoruz" şeklinde yaptılar. XP kopya haliyle cdkey, sticker falan yok. Vistayı da kutusuyla verdiler. Yapabiliyorlar bazen böyle mallıklar. Kopyaysa zaten Microsoft Genuine hedesi çıkar yakında sağ altta.
0
neronas
(01.12.08)
ben xp home değil professional istiyordum bu saçmalık nedir diye gidin, cazgırlık yapın. ya bana professional verin (parasını ödediniz hakkınız ikisinin arasında fiyat farkı vardır) ya da xp pro kurulu sıfır bir makine verin diye diretin. bilginiz dahilinde olmadan istediğiniz mal değiştirilmiş. ürün listelemelerinde ram hdd zart zurt yanında işletim sistemi de yazar. siz 2ghzlik cpu istemişken 1 ghzlik pc verebiliyorlar mı? veremiyorlar. bunu da veremezler. hakkınızı arayınız.
0
atrin
(01.12.08)
(7)

2-3 milyarlik arabadan hayir gelir mi?

osuruklu
son gunlerde bi araba almak geliyo icimden. walla cok ozeniyorum. ankara'da bu havada motosiklete binmeyi artik gozum kesmiyo. neyse lafi cok uzattim.bi tane 84-88 arasi eski kasa sahin aliyim diyorum. param anca onlara yetiyo, ogrenci adamim sonucta. ama simdi zirt pirt problem cikartirsa falan can
son gunlerde bi araba almak geliyo icimden. walla cok ozeniyorum. ankara'da bu havada motosiklete binmeyi artik gozum kesmiyo. neyse lafi cok uzattim.

bi tane 84-88 arasi eski kasa sahin aliyim diyorum. param anca onlara yetiyo, ogrenci adamim sonucta. ama simdi zirt pirt problem cikartirsa falan canim sikilir. vosvos falan mi alsam acaba? ama onlarin da en yenisi 74 model arkadas. 34 yasinda lan.

ne yapsam? sahin falan alsam mi ki?
0
osuruklu
(30.11.08)
yatırım olarak alınabir, zira ötv indirimi için hurda araç kampanyası başlayacak diye bişiler okumuştum.
ama o tip bi niyetin yoksa fiat bis öneririm. tam öğrenci işi. az yakar, park problemi olmaz. geyiği de çok olur. yani en azında şahin'in kötü imajı olmaz. :)
2,5-3 arasına temiz bulunur gibi geldi. sahibinden.com da var..
0
hayo
(01.12.08)
şahin vosvostan daha az problem çıkartır bence.
çıkartsa da vosvos gibi değil, heryerde parçası var, ucuz, yolda kalsan bile bir şekilde yürütürsün, en ücra köşedeki tamirci bile anlar.
0
vincenzo
(01.12.08)
lada samara da düşünebilirsin o fiyat aralığında olması lazım.
0
yoldaki isaretler
(01.12.08)
86 dogan al derim. tas gibi arabadir.
0
trimpot
(01.12.08)
lada samaraları araştır. çok az yakar, çok dayanıklıdır ve oldukça da geniş bir arabadır.
0
atrin
(01.12.08)
vosvos şirin bir arabadır ama ekonmik bir araç değildir. özellikle bu işlerden anlamıyorsan tamirciler tarafından çok sömürülebilirsin..eski tip willys jeepler var, tüp takılmış , modifiye edilmiş falan..cj3 veya cj5 diye aratırsan bulursun. suzukilerin de var öyle 84 model cipleri..hem genç işidir, hem de basit arabalardır.
0
elinherifi
(01.12.08)
cok farkli bir yaklasim acisi olarak su donemde 2-3 milyar paran varsa birak kalsin, harcama derim. zira 2-3 milyara alacagin araba nerden baksan bir o kadar daha masraf cikartir, 5-6 milyara mal olur; fakat araba almadigin takdirde o para arabadan cok daha fazla isine yarar.
0
polifonik osuruk
(01.12.08)
(6)

otomatik vites

amarat
merhaba, normal vitesli arabaları deli gibi kullanabilen bir bünye iken otomatik vitesli araç sürmede çekincelerim var.Otomatik vitesli arabası olanlar, opel vectra ( arabadan arabaya değişir mi bilemiyorum ) arabası olanlar şoyle tane tane anlatsalar süper olur.
merhaba, normal vitesli arabaları deli gibi kullanabilen bir bünye iken otomatik vitesli araç sürmede çekincelerim var.

Otomatik vitesli arabası olanlar, opel vectra ( arabadan arabaya değişir mi bilemiyorum ) arabası olanlar şoyle tane tane anlatsalar süper olur.
0
amarat
(30.11.08)
dsg için birşeyler söyleyebilirim, işim gereği sık sık düz vites şirket arabası kullandığımdan, dsg vitesli arabanın koltuğuna oturunca, aralarında çok büyük fark olduğunu hissediyorum, benim tespit ettiklerim;
* Trafikte iken otomatik araç harakete hazır olmak için sürekli viteste ve devir yüksek olduğundan frene sürekli basmanız gerekmekte, bu da bir süre sonra rahatsızlık vermeye başlıyor ve her fırsatta N ye atma ihtiyacı hissettiriyor. N ye atınca ayağınızın altında fren yumuşuyor.( harakete geçerken D ye atmayı unutmayınız)
* Düz yoldan aniden yokuş yukarı bir yola geçiyorsanız otomatikten triptroniğe geçmeniz ve kontrolü ele almanız gerekli, yoksa araç biraz bayıyor. (Ustaları da bu fikirdeler şanzımanın iyiliği içinmiş)
* Bayır aşağı giderken sürekli vites yükseldiği için yine triptroniğe geçerek fren etkinliği için vites küçültmeye ve kompresyona ihtiyacınız oluyor.
* düz viteste hızlanmak için vites düşürme olayı otmatikte biraz gecikmeli oluyor, arabaya alışınca ani hızlanma gereken yerlerde gazı nasıl ayarlayacağınızı öğreniveriyorsunuz.
* otomatik ile sol ayağınız kaşınınca sağ elinizle kaşıyabliyorsunuz.
0
acpi
(30.11.08)
Ben yıllardır otomatik kullanıyorum. Opel değil ama Hyundai ve Mercedes kullanıyorum eğer spesifik bir sorunuz varsa yardımcı olabilirim sanırım. Avantaj ve dezavantajları derseniz bence bir dezavantajı yok. Yeni nesil otomatik viteslerin benzin tüketimleri düz vitesten daha düşük, hızlanma değerleri (çift kavrama sistemi sayesinde) daha iyi, daha kısa sürede hatasız vites değiştiriyor. Yoğum trafikte sürüş kolaylığı zaten tartışılmaz. Yeni nesillerde vitese manuel de müdaghele edebiliyorsunuz tam otomatik moddan çıkıp tiptronik olarak kullandığınız zaman. Yurt dışında satılan arabaların ezici çoğunluğu otomatik vites, spor arabaların (corvette, porsche, ferrari) hemen tamamı otomatik vites. Ayrıca yola konstarasyonunuz dağılmaz, iki elinizi sürekli direksiyonda tutabilirsiniz vs. Düz vitesin bence tek bir avantajı bile yok fiyat dışında...
0
crown
(30.11.08)
otomatik vitesin olayı zaten anlatacak bişi olmayacak kadar basit bir kullanımı olması :)
park da çalıştırıyorsun. d ye getirip onla kullanıyorsun. gaz ve fren var, debriyaj yok.
alışana kadar sol ayak debriyaj arıyor ve sol ayakla frene basma gafletiyle ani frenler yapılabiliyor, dikkatli olmak lazım. yeterince sürüş yaptıktan sonra alışıyor insan. hatta düzenli olarak hem düz hem otomatik kullanma imkanın varsa bünye ayrımı yapabilir hale geliyor bi süre sonra.

istanbul gibi trafik cehennemi olan memleketlerde otomatik vites lazım.
ama ben izmirde düz vites arabamla mutluyum :)
0
hayo
(30.11.08)
uzun yolda sıkılırsın, erkek adam otomatik mi kullanırmış ya da abi arabanın performansı falan filan gibi fasa fisolara kulak asma. kendi aracım otomatik. çalıştığım şirket arabalarınınsa hepsi manuel. hangisi daha rahat diye soracak olursan benim araç 98 model olmasına rağmen 2008 model olan bütün arabalardan çok daha rahat. evdeki koltuğumla bir yere gidiyormuşum gibi hissediyorum. artı olarak anlatılacak bir şeyi yok ki otomatik vitesin hocam? p'de çalıştırırsın sonra vitesi drive'a getirirsin. araç ilerlemeye başlar. bunu istemiyorsan frene basarak drive'a atarsın. araca yön verir ve ayağını frenden çekersin. evet otomatik araçlar vitese atıldığında yürür. artı olarak d1 d2 d3 gibi vitesler vardır benim aracımda d1 normal sürüş 2500devirde vites değiştirir. d2 5000-5500 devirde vites değiştirir (spor) d3 ise vites değiştirmez sadece 1 vites ve 7000 devire kadar çıkabilirsin. (karlı yollarda kullanım, hassas kullanım için) bu kadar takıldın bir yer olursa mesaj at cevaplayayım. 8 yıldır otomatik kullanıyorum ve manuel'i savunan arkadaşlara afedersiniz ama götümle gülüyorum. yok vitesi hissetmekmiş yok daha süratliymiş vs vs ne gerek var ya cadde yarışcısı değilsen işin olmaz zaten öyle şeylerle
0
atrin
(30.11.08)
otomatik vitesli arabayı da manuel gibi kullanabilirsin.bende bi yan makinası var mesela.1 e takıyorum sonra devri gelince 2 ye 3e takıyorum 3de devri gelince d'ye takiyorum.ha şanzımanın içine edersin belli bi süre sonra ama.bendeki araba bmw.şahsen ben çok eğleniyorum ama diğer araçlarda nasıl olur onu bilemiyorum..
0
isott
(01.12.08)
bu yeni nesil otomatik viteslerin tüketimi değil de performansları düz vitese yaklaşıyor. ama tüketim konusunda mutlak olarak daha fazla oluyor otomatik vites.

düz vitesin niye avantajı olmasın, bir kere bir yol arabasından performans isteyen birisinin otomatik alması yanlış olur (DSG dışında, ondan altta bahsedicem). şimdi örnek verirken crown porsche, ferrariden bahsetmiş, ama bilmelisiniz ki onlardaki otomatik vites sistemi ile normal bir yol arabasındaki otomatik vites aynı değil. ferrari mesela F1 sistemini aynen kullanıyor. porsche tiptronik isminin hakkında sahip bir firma. onlar sizin alacağınız arabada olmayacak limited-slip differential kullanmaktalar. bunların yanında, herhangi bir otomobil yarışında otomatik vites kullanan yarışçılar gördünüz mü hiç :) o yüzden crown'a katılamayacağım, bu fiyat aralığındaki otomobillerde manuel daha iyidir. çift kavrama sistemi, yani DSG vites elbette insanın kol üzerinden limitleri dahilinde gerçekleştiremeyeceği bir hızda vites değiştirmeye olanak tanıdığı için daha iyidir. o konuda bir şey diyemem. ama DSG olan arabalar da bir vectra'ya göre daha pahalı olacaktır.

benzin tasarrufu konusunda da aynı durum söz konusu. boşa atılamayan bir arabada benzin tasarrufundan bahsedilmesi zor :) bunu esprisine diyorum, ama gerçekten de manuel vites ile yaktığınız yakıt eğer benim bilmediğim özel bir teknoloji yoksa her zaman daha düşük olacaktır.

bana sorarsanız, sürüş zevkini almak için, sürücü kabiliyetini yola daha çok yansıtabilmek için manuel vites gerekir. eğer bunları yapmak istemiyorsanız otomatik de alabilirsiniz elbette. ama ben mesela sevmiyorum, sağ elimle yapacak işim olmuyor.
0
tom riddle
(01.12.08)
(10)

multiplayer oyun tavsiyesi

atrin
aynı evi paylaşan 3 kişinin oynayacağı güzel, eğlenceli oyun arıyoruz. (bilgisayar oyunu). ne bileyim benim aklıma half life geldi ama onunda mapleri çok büyük. quake olabilir ya da redalert. böyle şeyler arıyorum işte. sizin aklınıza gelen güzel ve multi destekli oyunlar varsa yazarsanız sevinirim.
aynı evi paylaşan 3 kişinin oynayacağı güzel, eğlenceli oyun arıyoruz. (bilgisayar oyunu). ne bileyim benim aklıma half life geldi ama onunda mapleri çok büyük. quake olabilir ya da redalert. böyle şeyler arıyorum işte. sizin aklınıza gelen güzel ve multi destekli oyunlar varsa yazarsanız sevinirim...

not: konfigürasyonu çok zorlamazsa iyi olur =)

not 2: eski duyurulara da baktım yukardakilerin haricinde bir şey denmemiş...
0
atrin
(28.11.08)
unreal tournament 2004'ü önerebilirim şahsen.
0
cumingsoon
(28.11.08)
o bir efsane; age of empires
0
trimpot
(28.11.08)
(bkz: risk)
0
mevta
(28.11.08)
counter strike, online server'lara da girebilirsiniz.
0
ermanen
(28.11.08)
tm nations belki?

ingiliz server'larında onlarla alay ede ede bayrak kapma yarışı
0
hikaye mesture
(28.11.08)
bağlantı 1mbit. en düşük pc centrino 1.73mhz işlemcili 512 ramli bir pc. buna göre olsa tavsiyeler süper olur =)
0
🌸atrin
(28.11.08)
worms
0
turkish tekila
(28.11.08)
stronghold
0
nihilanth
(28.11.08)
Şöyle ki: img379.imageshack.us

Çılgın atıyoruz biz.
0
shangrilla
(28.11.08)
starcraft
0
sanal uyku
(29.11.08)
(4)

3,5 sene sonra telefonun kapanması

eruda
3,5 yıl önce Samsun'dan KVK garantili olarak aldığım çok sevdiğim cep telefonuma bugün Turkcell'den bir mesaj geldi, telefonunuz klonlu listesinde ve kapatılacak diye. Bu durumda ne yapmam gerekir? Şu anda Ankara'dayım.(Gerekir mi bilmiyorum ama telefonum Sony Ericsson k750i) Teşekkürler
3,5 yıl önce Samsun'dan KVK garantili olarak aldığım çok sevdiğim cep telefonuma bugün Turkcell'den bir mesaj geldi, telefonunuz klonlu listesinde ve kapatılacak diye. Bu durumda ne yapmam gerekir? Şu anda Ankara'dayım.(Gerekir mi bilmiyorum ama telefonum Sony Ericsson k750i) Teşekkürler
0
eruda
(28.11.08)
kullanmadığınız eski bir cep telefonu varsa imeisini üstüne yazdırabilirsiniz bir telefoncuda.
0
atrin
(28.11.08)
faturası varsa yasal yollardan halledebılırsınız..
0
isott
(29.11.08)
@isott
faturasının durduğunu sanmıyorum ama garanti belgesi var o olur mu?
0
🌸eruda
(29.11.08)
garanti belgesinde aldıgınız telefon bayısının adı yazar.kaşesi olur en azından.oraya gıdersenız sıze yardımcı olacaklardır diye dusunmekteyim..
0
isott
(01.12.08)
(6)

wireless im nerde?

lovemyself
efendim, asus laptop kullanıyorum. bir kilit şeysi var kendisinin, onu açarsam çevrede wireless var mı gösterirdi kendisi, gül gibi geçinip giderdik.format-xp yükleme durumundan aylar sonra wireless kullanmam gerekti dün. ama "kablosuz ağları göster" seçeneğini bulamadım. bluetooth unu gayet de güze
efendim, asus laptop kullanıyorum. bir kilit şeysi var kendisinin, onu açarsam çevrede wireless var mı gösterirdi kendisi, gül gibi geçinip giderdik.

format-xp yükleme durumundan aylar sonra wireless kullanmam gerekti dün. ama "kablosuz ağları göster" seçeneğini bulamadım. bluetooth unu gayet de güzel kullanıyorum, ama wireless ağları göstermiyor. nerden bulacağımı bilmeye hakkım var. hatta kilidi açınca otomatik uyarı da çıksın istiyorum.

ps: çözüm sunulacaksa aptala açıklar gibi olsun lütfen. şahsen kendim zekiyim ama bilgisayar kullanımı falan işte..

saygılarla..
0
lovemyself
(23.11.08)
3 değişik model asus'u defalaca formatladım, tekrar yükledim. modelini söylerseniz yardımcı olabilir.

bu arad "kilit"i biraz daha açabilir misiniz? tam anlamadım kilitle ne kastettiğinizi.
0
raj
(23.11.08)
arkadaşın kilitten kastı touchpad'in altındaki wireless anahtarı sanıyorum. önce fn tuşuna ve ona basılı tutarken yukardaki F2 tuşuna basarsanız bir menü çıkacaktır f2'ye basma sırasına göre bluetooth, wireless+ bluetooth, wireless ve hepsi kapalı seçenekleri çıkacaktır.

otomatik uyarı için bir şey diyemeyeceğim.
0
atrin
(23.11.08)
asus F3e serisi efendim bendeki.

Fn ve F2 ye basıyorum. Ama onlara bastığımda bluetooth açılıyor. bir daha basınca kapanıyor. menü çıkmıyor yani. wireless ağlarını gösterme gibi bir durumu yok.

kilit derken de touchpad i kastetmiştim, evet. bilgisayarı aldıktan sonra birkaç ay da o şeyi bilmediğim için wireless kullanamamıştım ben :)
0
🌸lovemyself
(23.11.08)
cevap için teşekkürler. ama uzun işmiş ya tüh.
0
🌸lovemyself
(23.11.08)
kutusundan cd çıktıysa onun içindeki driverleri yükleyin
0
yuto
(23.11.08)
asus'un driverlarını yüklerken şöyle yapacaksınız.

önce utility driver'larını yükleyeceksiniz, mesela klavye veya kasa üzerinde on-off tuşları varsa "önce mutlaka utility" driver'larını yükleyeceksiniz. zaten sitesine girerseniz driver'ların altında uayrı yazar "please install this that driver before installing wireless device" gibi.

driver'ları sitede belirtilen uygun sırayla yükledikten sonra en son wireless driver'ı yüklemeniz lazım, ondan sonra wireless ağları da görürsünüz, kilitle wireless'ı düzgün açıp kapatmaya da başlarsınız.
0
raj
(24.11.08)
(4)

belgesel sorusu

atrin
belgesel hastalığı var bu kardeşinizde denk geldiğinde sıkılmadan izliyor. 4 5 ay önce sanıyorum samanyolu tv'de denk gelip bir belgesel izlemiştim ve hasta olmuştum. yalnız arşive katmak için ismini almamışım.(gece 2 ya da 3 civarıydı sanıyorum saat)belgesel serengeti'deki (ya da belli bir alandaki
belgesel hastalığı var bu kardeşinizde denk geldiğinde sıkılmadan izliyor. 4 5 ay önce sanıyorum samanyolu tv'de denk gelip bir belgesel izlemiştim ve hasta olmuştum. yalnız arşive katmak için ismini almamışım.(gece 2 ya da 3 civarıydı sanıyorum saat)

belgesel serengeti'deki (ya da belli bir alandaki) vahşi hayvanların avlanma stratejilerini anlatıyordu. maymunların, akbabaların, aslanların, sırtlanların vs..

özellikle akbabaların avlanması aklımda kalmış ovayı kuş bakışı gösterip oklarla haberleşmelerini çizdikleri daireleri görenin daireler çizerek merkez akbabaya yaklaşması bunu görenlerin katılması. artı aslanların belli bir sayıya kadar sırtlanla baş edebilmeleri sonra topuklamalarından falan bahseden çekimlerle bunu çok güzel destekleyen bir belgeseldi... işte bunu arıyor ve yardımlarınızı bekliyorum. şimdiden teşekkürler.
0
atrin
(23.11.08)
bu dedigini ben de izledim hem de bir kac kez. galiba ara ara tekrar yayinliyorlar. en iyisi izlemeye devam et. ya da belgeselleri nerden aldiklarini ogren
0
darth maul
(23.11.08)
ben de izledim bu belgeseli ama samanyolunda değildi sanırım. Ama sana önerim bırak bu tv belgesellerini bbc planet earth belgeselini izle derim. Eğer hala izlemediysen. Ntv vermişti bi ara capture yapan siteler vardı mutlaka.
0
ocanal
(23.11.08)
planet earth'ün bütün bölümleri mevcut elimde =) vahşi hayvanların savaş stratejilerini incelediği için ilgimi çekmişti.. isim vere olursa çok güzel olur..
0
🌸atrin
(23.11.08)
Planet Earth'de buna benzer kısacık bir bölüm var sadece. Bu değil yani. Elimden gelen budur. Planet Earth'ü mutlaka izle ama yani üstüne daha iyi doğa belgeseli tanımam (everyone is a critic)
0
cinematography
(24.11.08)
(10)

sevgili miyopyalılar

againstthelife
bıktım artık bu gözlükten.lazer operasyonu yapayım diyorumiyi yapan kötü yapan var mıdır?riskleri nelerdir?duygusal rakam kaçlarda gezinir?bi söyleseniz, atsam gözlükleri...
bıktım artık bu gözlükten.
lazer operasyonu yapayım diyorum
iyi yapan kötü yapan var mıdır?
riskleri nelerdir?
duygusal rakam kaçlarda gezinir?

bi söyleseniz, atsam gözlükleri...
0
againstthelife
(23.11.08)
Göz doktorumla bu mevzuu görüşmüştüm ve bana söylediği şuydu: "İyi bir şey olsa kendim yapardım.". Adam hâlâ gözlük+lens ikilisiyle takılıyor ve yine geçenlerde bir TV programında laze ameliyatın aslında çok da tavsiye edilmediğini dinlemiştim. Türkiye'de çok yapıldığını ama, dünya genelinde o kadar yararlı kabul edilmediği söyleniyordu. Sonradan komplikasyonları mı çıkıyormuş, bir şey oluyormuş işte. Zaten Türkiye, bildiğim kadarıyla, lazer ameliyatı için en çok turist çeken ülke (bkz: tıp turizmi). Sebebi de bu olsa gerek.
Tavsiye etmiyorum.
0
nuage
(23.11.08)
1- her göz uygun degil
2- 0 lama garanti degil, hala miyop kalabilirsin.
3- Uzun süreli etkileri bilinmiyor.

45inden sonra presbiopia yüzünden okuma gözlügü takacaksin zaten, eger olmazsan okuma gözlügü takmayacaksin.
0
the man who hears deepest inquisitions
(23.11.08)
izmir'de özellikle bu alanla ilgilendim bir süre. şöyle söyleyebilirim, ameliyat ağrısız diye bir şey yok belli bir süre ağrıyabilir. ameliyattan sonra göz numaranızın "0" olacağına dair bir garantiniz asla yok. ameliyattan belli bir süre sonra tekrar numaranız artmaya başlayabilir ve kaç numaraya gidebileceğine kadar yapılmış bir araştırma yok. (çok yükselmiyormuş ama 1 1.5max diyorlar) iyi yapanı ve kötü yapanı elbette var izmir'deyseniz yardımcı olabilirim isim konusunda. risk ameliyat öncesi belirlendiği için gözünüz uygun değilse zaten yapılmıyor.

sadece nuage'ın dediği şeyi tekrar hatırlatırım. doktorlar kendileri gözlük takıyor. hatta ameliyat yapan bir çok doktor tanıyorum izmir'de çoğu gözlük kullanıyor. lens kullanan da var da bu estetik kaygılardan kaynaklanıyor. ama kendine operasyon yaptıran bir gözcüye denk gelmedim. belki ben rastlamamışımdır.
0
atrin
(23.11.08)
bu tip ameliyatlar %100 çözüm sağlamıyor. miyopun yanında astigmatın da varsa özellikle. lens kullanabilirsin. ilk başta zor gibi görünse de son derece rahat. tek yapman gereken temiz tutmak..
0
quinza
(23.11.08)
lazer ameliyatı savunan kimse çıkmamış. hayret. ben yaptırdım gayet memnunum 5 sene filan oldu galiba. görüş sıfırlandı.

doktorların ameliyata karşı olduğunu, lensi desteklediklerini yazmışsınız. ona bakarsanız lens'in de gözlere çok zararlı olduğunu söyleyen doktorlar var.

benim eniştem göz doktoru. o da lensin gözlere zararlı olduğunu ve bir süre sonra lens kullanamayacağımı söyledi. sonra babasının da rahatsızlığı için ameliyat yapan bir prof. doktorun ameliyatlarına girdi, adamın iyi ameliyat yaptığından emin oldu ve nerdeyse zorla lazer ameliyatı yaptırdı bana. sonuç olarak çok memnunum. :))

herkese tavsiye ederim. ama doktoru dikkatli seçmek lazım.

ayrıca lens iyidir diye doktorlara temkinle yaklaşın lütfen. çünkü (yine eniştemden biliyorum) doktorlar lensleri çok ucuza alıyorlar, sonra tuzlu bir şekilde bize kakalıyorlar. uzun bir süre pahalı pahalı lensleri aldım, sonra eniştem böyle bir yerde çalışmaya başlayıca feci ucuz bir fiyata aldık lensleri.

düşünün lütfen lazere bir kere para vereceksiniz bitecek. adam size bir ömür boyu lens kakalayıp zengin olacaksa neden başkasının yapacağı lazer ameliyatını desteklesin???
0
mea maxima culpa
(23.11.08)
4 e karşı 1
maxima baskın geldi bana göre.
açıklamaları makul mantıklı.
nevada da yaptığım araştırmaya göre lazer yaptıran on kişiden sadece birinin şikayeti vardı öyle oldu böyle oldu diye. diğer dokuzu on puan verdiler.
düşünmedeyim hala.
0
🌸againstthelife
(23.11.08)
bence baskin cikan sey maxima degil, "sizin sabit fikirliliginiz ve/veya zaten karari az cok vermis olmaniz" gibi geldi bana.

aciklanmayan bir kac seyi de ben ekliyim.
arkadasim dunya goz hastanesinde oldu 2008 baslarinda. 500 kusur ytl gibi bisey vermisti kampanya ile. simdi sanirim web sitelerinde yine yuzde 40 gibi bir indirim ifadesi var, direk telefonla da sorabilirsiniz.
gozluk kullanan doktorlar var bu isi yapan, gercek bu.

her operasyonun (goz ameliyati, bademcik ameliyati, o su bu..) riski var sonucta.
ama göz bu.. sakaya gelmez. gozlukle idare ederdim ben olsam (eger numaralari cok cok buyuk degilse)

siz de bir kac doktorla gorusun, belki farkli etkilerler sizi.
gecmis olsun.
0
la traviata
(23.11.08)
diyeceğim şu ki aman ucuza gitme, kampanyaymış filan dikkat et. istersen benim doktorumun ismini vereyim.
0
mea maxima culpa
(23.11.08)
ben 2,5 sene önce yaptırdım. pek memnunum, öneririm. ameliyat anı 15 dakika sürse de biraz korkutucu oluyor. ertesi gün acı çekiyorsunuz ama bir haftada toparlıyor.

biraz daha detay için (bkz: #9694811)

sorular içinse ben olabilirim evet.
0
trendkill
(23.11.08)
ben de 6 yıl önce yaptırdım, emrullah taşındı'ya, veni vidi göz merkezinde. 99'da babamın (496 dikiş) 2003'de benim başıma gelen retina yırtılması olayında emrullah bey beni kör olmaktan kurtarmıştı (sol gözümde 87 dikiş var). fiyatlarını bilmiyorum ama hep ödeme planları var, indirim oluyor vs vs.

benim sol göz topografisi zaten felaket olduğundan ameliyattan sonra, özellikle alacakaranlıkta, nep net (ha?) görme sorunu çektim, yaklaşık 6 ay sonra düzeldi.
0
zkurmus
(24.11.08)
(12)

Kedi-Kedi-Kedi II

kahvegibi
Selamlar,Dün bahsettiğim ufaklığı aldım geldim. Kendisi maalesef 2 aylık. Şimdiye kadar hiç bir aşı olmamış. Veterinerin de çok bilgilendirdiğini söyleyemem. Birincisi, kedinin iki aylıkken annesinden ve kardeşlerinden ayrılması erken midir?Veterinerden çıkmadan önce kedişe bir pire yağı döküldü, bi
Selamlar,

Dün bahsettiğim ufaklığı aldım geldim. Kendisi maalesef 2 aylık. Şimdiye kadar hiç bir aşı olmamış. Veterinerin de çok bilgilendirdiğini söyleyemem.

Birincisi, kedinin iki aylıkken annesinden ve kardeşlerinden ayrılması erken midir?

Veterinerden çıkmadan önce kedişe bir pire yağı döküldü, bir de parazit tableti yutturuldu. Ancak kediş yolda kustu. Bu tableti yeniden vermemiz gerekir mi? Bir de, kedinin annesi babası dışarı çıkıp geliyorlarmış. Bu yüzden kediye birşey bulaşmış mıdır?

Son olarak, bu sıpa patileriyle elimi tutup tutup ağzına götürüyor ıssırmak için. Şu anda canımı yakmıyor ama ileride çok ıssıran ve tırnaklayan bir kedi olmasını istemiyorum. Her seferinde yüksek sesle hayır deyip elimi çekiyorum ama başka yapabileceğim birşey var mı? Issırma oyuncağı filan oluyor mu?

Teşekkürler
0
kahvegibi
(18.11.08)
2 aylık kedinin ayrılması erken degil ona eminim
ama dierlerini bilemiycim..
0
merope
(18.11.08)
- iki aylık iyidir, bişi olmaz. ama gönül ister ki kedi çift olarak gelsin kardeşiyle.
- yol tutmuştur, ondan kusmuştur. veterineri arayıp sormakta fayda var. kediye bir şey bulaşmamıştır, ne de olsa parazit tableti yutmuş. diğer tür hastalıklar için aşıları yaptıracaksınız zaten
- ısırdığında höt deyin ki hoşlanmadığınızı anlasın. ama sabırlı olmak lazım, oynamak istiyor aslında, kedi sizi de kendinden bildiği için :) tırmaladığında iki patiyi birbirine sürtün ki anlasın tırnaklar acı verir. en azından pati attığında tırnak çıkarmaz (pati atmanın önüne zor geçiliyor.)
0
no avalon
(18.11.08)
kedin varsa, biraz da oyuncuysa ellerde kollarda tırmık izlerine alışacaksın. bunu önlemenin yolu çok net söyleyebilirim ki yok. yazlıktaki sadist psikopat cani bir komşumuz tırnaklarını söktürmüştü kedinin (kestimek değil direk kökünden). o tırmalamıyordu mesela. böyle gerzekçe yöntemler dışında tırmığın önüne geçmek imkansız. zaten oyun yapıyorsa tırnak çıkarmadan patiler. kızmışsa tırnaklı patileyip kanatır. ama büyüdükçe oyun moyun unutup hep tırnaklıyorlar.

bir de çok seri hayvanlar. attığı patiden elini çekerek kurtulmak çok zor. ışık hızıyla tırmalıyorlar aman dikkat.
0
kibritsuyu
(18.11.08)
ısırdığında elini kedinin ağzına doğru enlemesine ittir ki ısıramasın belli bir süre sonra ısırmak için saldırırken ısıramadığını, ağzının 2 karış açıldığını hatırlayıp yalamaya başlıyorlar.

pati atma huyunu da ancak onunla oynarken çözebilirsiniz. tırnak geçirdiğinde yüksek sesle hayır demenin kedi üzerinde bir etkisi olmaz köpek üzerinde olur. tırnak geçirdiğinde oyun oynamayı bırakın. belli bir süre sonra tırnak da geçirmiyorlar. bazı kişiler tırnakladığında kediyi çimdikliyor ama ben buna karşıyım. onun canı sevilmek istemediğinde o seni çimdikliyor mu? hiç...
0
atrin
(18.11.08)
benim kedim hiç öyle tablet falan yutmadı, onun da bi aşısı var bildiğim kadarıyla..
tırmalama konusunda her tırmaladığında "höt" demek önemli..(daha doğrusu bi kızma sesi belirle, hep onu yap, benimki "şşşşt"den anlıyor mesela..) zaman içinde bunun senin canını acıttığını ve yapmamasını gerektiğini anlayacaktır..o zamana kadar güzel ellere veda, her an çizikler kaçınılmaz :P
bu arada canavarın bi fotoğrafı falan var mı?o kadar yorum yaptık okuduk merak ettim..:D
0
erostrada
(18.11.08)
bi de tırmalama oyuncakları var, alın ve patisiyle tırmalama hareketi yaptırın üstünde, zamanla sizden ve kanepelerden vazgeçip oyuncağa geçer..
ısırma için bildiğim oyuncak yok, her şeyi ısırıolar zaten..
0
erostrada
(18.11.08)
@erostrada: tırmalama oyuncağı falan işe yaramıyor. nereyi canı çekerse orayı tırmalıyor yine. o kadar oyuncak aldık. yerini gösterdik, bi iki tırmaladı beğenmedi, yine koltuklara döndü. kedi yüzünden lime lime olan koltukların yüzünü değiştirdik, çıkan eski kumaştan da yeni bir tırmalama aleti yaptık. hesapta koltukları seviyo ya, al işte aynı kumaş, onu tırmala diye, onu da beğenmedi. gitti eski gazeteleri koyduğumuz kutuyu parçaladı. kutuyu kaldırdık, bu sefer balkonda süpürge buldu onu parçaladı. tırmalama aletine hiç pas vermedi 13 yıl boyunca. hayvanın karakteriyle de alakalı olabilir tabi.
0
kibritsuyu
(18.11.08)
@kibrit
benimki de belli bir süre koltuklarıma dadandı ama her seferinde kızıp her seferinde azimle tırmalama duvarına götürünce pes etti..
tabi kedilerin de karakteri var, hepsi bir olmuyor ama bende işe yaradı..
0
erostrada
(18.11.08)
ay çok sevindim kedi almanıza ya ! hayırlı olsun.. gün geçtikçe ne kadar süpper bir karar aldığını anlayacaksın :) kedisiz ev , ev gibi bile gelmeyecek.. kendi evime gideyim de pisimi mıncırayım diyeceksin :)

heh gelelim aklındakilere..

iki ay , kedinin anne sütü alması için yeterli bir süredir.. ideali midir bilmiyorum ama yeterli olduğundan eminim...o açıdan "çok mu küçükken aldım" diye soru işareti olmasın aklında , ufacık tefecik içi dolu turşucuk bir kedi için ideal zamanında almışsın :)

parazit tabletine gelince...yolda, arabada sarsıldı diye kusmuştur herhalde.. koruyuculuğu gitmiş midir bilemiyorum veterineri arayıp sormakta fayda var..
bu arada,bazı veterinerler parazit aşısı yerine böyle tablet veriyorlar.. tablet de mutlaka koruyuculuğu olan bir şey ama aşının daha etkili olduğunu,daha kapsamlı bir koruyuculuk sağladığını duymuştum ben.. ayrıca sanırım tabletlerin ayda bir yutturulması gerekiyordu, parazit aşısı ise 2.5-3 ayda bir yapılan bir şey. bu açıdan da aşı daha makul geldi bana..ama sen nasıl rahat edersen , veterineriniz ne tavsiye ederse o şekilde devam edersin..

kedinin annesi babası dışarı çıkıyormuş ama aşıları yapılmıştır herhalde ?
yani evde aşısız kedi besleyeceklerini sanmıyorum , bu açıdan da için rahat olsun. zaten şimdi ufaklığın tüm aşılarını / bakımını yapıyorsun ; hiç bir sorun çıkmaz..

ısırma meselesine gelincee..
valla genel geçer tüm kurallar, mevzu kedi olduğunda rafa kalkıyor..
kimi kediler otoriter bir ses tonuyla "hayır" denmesinden anlıyorlar, kimileri "şşişşşt!" sesinden ,kimileri assla ısırmaya tırmalamaya yeltenmiyorlar , kimilerine ise hiç bir şey kar etmiyor.

gözleri açılmadan evimize gelen büyük kedim , küçükken ısırdığında sertçe "hayır" diyorduk , parmağımızı sallıyorduk , kaşlarımızı çatıyorduk, "aaa!" diyorduk ; aynı hareketleri yaptığında, aynı tepkileri alırsa, yapmaktan vazgeçer sanıyorduk ama yok yani , 3 yaşında gürbüz bir kedi oldu .. hala ısırıyor hala ısırıyor...
kedinin huyuna suyuna göre değişen bir şey bu anlayacağın..2 yaşında küçük kedimiz ise öyle munis öyle sakin bir hayvan ki , büyük ihtimalle dişleri ve tırnakları olduğunu ve bunları kullanabileceğinin farkında değil :) büyükten dayak yediğinde yere yatıp göbeğini açıyor, kendini öyle savunacağını sanıyor :) o derece uysal bir şey :)
anlayacağın tamamen şans işi bu .. bakalım sizin kısmetinize nasıl bir şey çıkacak :)

bu arada sen yine de şimdilik ısırmasına çok müsaade etme.. ısırdığında oyunu bırak,yanından ayrıl..bir kilit kelime edin , o yanlış bir şey yaptığında o kelimeyi tekrarla . "yapma!" gibi , "olmaz!" ya da "hayır dedim!' gibi..
ama dediğim gibi , kimi kedilerin mizacı daha vahşi oluyor , ne yaparsan yap , kedinin ısıracağı varsa ısırıyor,engelleyemiyorsun..

ısırma oyuncağı diye özel bir şey var mı bilmiyorum ama oynayıp vakit geçirebileceği , stresini üzerinde atabileceği oyuncaklardan alabilirsin.. (aslında yavru bir kedi için en iyi oyuncak , diğer bir yavru kedidir :) ve iki kedi her zaman bir kediden iyidir.)

tırmalama tahtası için de henüz erken , ama birkaç ay sonra , ayaklı büyük olanlarından bir tane edinip , şişe şeklinde satılan ve kedilerin kokusuna bayıldıkları "catnip"lerden de bir şişe alıp , tırmalama tahtasını catniple spreyleyip , kedi kişisinin tırmalamasını umabilirsin :) bizim evde farklı boy ebat ve şekillerde dört ayrı tırmalama tahtası var ve çok şükür ne koltuklarımızı ne perdelerimizi ne de halılarımızı tırmalamıyorlar..

mama konusunda da dikkatli davranacağını umuyorum..
veterinerlerde satılan profesyonel mamaların yavrular için olanından alıp vermelisiniz.whiskas'tan uzak durun , şu an çok küçük olduğu için de evde yediklerinizden ona vermeyin (süt dahil.)

veteriner seçimini de nasıl yaptınız bilmiyorum..
birkaç kötü veteriner deneyiminden sonra, biz süpper bir hekim bulduk , uzun süredir ona gidiyoruz.. yerleri kurtuluş'ta , aklında olsun , lazım olursa vereyim numarasını.

ufaklığın göbeğini mıncırıp patilerinden öperim :)
tekrar hayırlı olsun.
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.11.08)
yav şimdi aklıma geldi, kedilerin nefret ettiği bi hareket var: burnuna "pıt" yapmak. vurmak değil ama, şöyle parmağı sallayıp burnuna dokunmak. ısırdığında falan "höt" -ya da ne kelime kullanacaksınız- deyip burnuna dokunun (okşamadan ama, onu seviyor şerefsizler). şartlı refleks oluyor bi süre sonra.
0
no avalon
(18.11.08)
kediler nefret ettikleri hareketlere patiyle karşılık veriyor. aman dikkat.

mesela bir sefer ıslak ilinizle kedinin suratına su atma hareketi (eli yumruk yaptıktan sonra parmakları hızla açarak eldeki suyu karşıdakinin suratına atarak yapılan sinir hareket) yapın, o saatten sonra o kedi eliniz kuruyken de suratına yaklaşan o şekilli bir el gördüğünde korkacaktır. ama patileyerek karşılık verebilir.
0
kibritsuyu
(18.11.08)
teyzemin tüylü canavarını istenmeyen bir davranıştan yegane vazgeçiren şey sprey sesi, yani "psst" sesi. ama işin aslı, pisilerin kokulara karşı çok hassas olması, özellikle de kolonya, parfüm, deodorant tarzı kokulardan pek hazetmemeleri. bu tarz bir koşullandırma deneyebilirsin. bir süre sonra psst sesini çıkarman bile yeterli olabilir. bir de minik burunları pek hassastır, malum. hızlıca burnuna üflersen ısırdığı/tırmaladığı elini kurtarman kolay olur. huylanıp, kafasını çevirip kaçacaktır büyük ihtimalle bunu yapınca. yüzüne hapşırıp eylemine devam de edebilir tabi yeterince psikopatsa :) ısırıp oynayabileceği tüylü falan ufak bir oyuncak da faydalı olabilir, yeter ki koparıp yutabileceği bir parçası olmasın.
0
tarantinoesque
(19.11.08)
(5)

yavru kedi kaçarsa...

vicious rumor
3 aylık kedim iki saat evvel apartmanda dışarı fırladı. gel buraya diye peşine düştüm ama korktu apartmanın tavan arasına kadar kaçtı. tavn arasının kapısının aralığından ipiyle mamasıyla ne kadar uğraşırsam uğraşayım çıkartamadım.sorum şudur. şimdi evin kapısının önüne mamasıyla suyunu koydum belki
3 aylık kedim iki saat evvel apartmanda dışarı fırladı. gel buraya diye peşine düştüm ama korktu apartmanın tavan arasına kadar kaçtı. tavn arasının kapısının aralığından ipiyle mamasıyla ne kadar uğraşırsam uğraşayım çıkartamadım.
sorum şudur. şimdi evin kapısının önüne mamasıyla suyunu koydum belki daireyi çıkartamaz diye yoksa yavru olsa da içgüdüsel olarak da bulabilir mi? ne yapayım. kedinin evden kaçması başlığına da baktım. ancak acı verdi yani. ne yapayım arkadaşlar?? :(
0
vicious rumor
(18.11.08)
acıkınca gelir ama mamayı az koy ki doyup geri dönmesin, bağırarak devamını istesin. çoğu kedi apartman boşluğundan korkar, o yüzden çıkmıyordur, sen de korkutma daha fazla, oradaysa gelir. sorun yaratmazsa daire kapısını aralık bırak, ama arkasında bekleme :)
0
ashh
(18.11.08)
ben kendi haline bırakıp "nasılsa geri döner" moduna girmemenizi tavsiye ederim.
acıkınca gelmek isteyip gelemeyebilir , şaşkınlıktan ve korkudan saklandığı yerden çıkmak istemeyebilir..

hem sokak kapısına mama su koymanız neye yarayacak ki ?
gelince yemeğini yiyip doyunca kapınızı mı çalacak ?

tavan arası dediğiniz yere gidip ne yapıp ne edip çıkartmanız lazım ufaklığı..tek başınıza zorlanabilirsiniz , yanınıza birini de alın.
normalde kedinin üstüne gidip onu sıkıştırmanız korkmasına sebep olur ama hal böyle olunca yapacak başka şey kalmamış ki , mecbur düşeceksiniz peşine.. korkması; temelli kaybolmasından, sokağa kaçmasından iyidir.

umarım şu saat itibariyle kediyi çoktan bulmuş evinize almışsınızdır , yoksa da kolay gelsin diyorum..
yüksek sesle konuşmadan , fısıldar gibi adını söylemeniz ,seveceği bir yiyeceği yanınızda götürmeniz , bıkıp usanmadan oyuncaklaırnı falan sallayıp bir şekilde dikkatini çekmeniz işe yarayacaktır diye umuyorum..
:(
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(18.11.08)
benim kedim de kaçmıştı bi kere yanlışlıkla..bodrumda merdiven aralığından ancak korkutarak çıkarmıştım, bi sopa ile korkuttum, oradan kaçıp merdivenlerde bana miyavlamaya başladı, kucakladım eve geri getirdim..
aynısı işe yarar mı sizde bilmem, benim tecrübem budur..
0
erostrada
(18.11.08)
taze balık çiğ tavuk parçalarıyla gelmesini sağlayın yanınıza kadar. normalde bu ikisi verilmez ama kedi kaçarsa birebir geri döndürmek için en ideal besindir, dayanamazlar.
0
atrin
(18.11.08)
snowflake o yöntem bütün kedilerde işe yaramıyor. benim kedim catnip'i sallamadığı kedilerin uzak durması için üretilmiş spreylerle aşk yaşıyor. ilginç hayvanlar azizim.
0
atrin
(18.11.08)
(7)

PSP alınır mı?

puppets
Merhabalar. Arkadaşlar psp almayı düşünüyorum fakat tam emin değilim. Çıkmasının üzerinden 3-4 sene geçti o yüzden psp2 çıkar da ben öyle mal gibi kalırım diye korkuyorum. Ayrıca oyun yükleme olayını çözebilir miyim, kolay bir olay mı? Bu konularda aydınlatırsanız sevinirim :)
Merhabalar. Arkadaşlar psp almayı düşünüyorum fakat tam emin değilim. Çıkmasının üzerinden 3-4 sene geçti o yüzden psp2 çıkar da ben öyle mal gibi kalırım diye korkuyorum. Ayrıca oyun yükleme olayını çözebilir miyim, kolay bir olay mı? Bu konularda aydınlatırsanız sevinirim :)
0
puppets
(16.11.08)
bence alınır. hatta psp slim alınır. geçen gün sabahın körü otobüste yanımdaki eleman açtı pes oynadı. egm'de yazar olduğumu söyleyince bana da oynattırdı eheh.
0
deckard
(16.11.08)
neye ihtiyacınız var belirleyin ona göre karar verin. oyun hastasıyım günde 2 3 saatim yolda geçiyor, film dizi vs izlerim oyun oynarım diyorsanız ideal. ancak günde 1 saat git gel yapıyorum. internete girerim mp3 dinlerim diyorsanız gereksiz bir alettir. oyuncuysanız vazgeçilmeniz olur o ayrı.
0
atrin
(16.11.08)
alınmaz mı..
psp2 çıkmaz uzun bi süre. psp 3000 çıktı çünkü. zaten pahalı da. psp slim alın rahat edin.
kullanımı da kolay. ben çok anlamam psp den filan ama temasını değiştirmedim, oyun yükledim internet ayarlarımı yaptım tamam oldu her şey.
god of war u bile bitirdim yani.
film dizi izlemek için de ideal. sabahları işe giderken bazen serviste oynuyorum, işyerinde çok sıkılınca oynuyorum filan. çok keyifli :)
0
oceano
(16.11.08)
psp alınır bence de slim alın 3000 çıktı diye iyidir diye düşünmemek gerekir hala içindeki donanım ilk çıkan psp fat ile aynı ne farkı var kopya oyunları oynatmamak için yeni özellikler eklenmiş(ki bu büyük bir eksidir) bir de üstüne mikrofon eklenmiş. bu durumda en mantıklısı psp slim almaktır kulaklıklı bir mikrofon alınır tüm özelliklerden mükemmel şejilde yararlanılır.
0
winniethepooh
(17.11.08)
bence çok güzel bir alet ama ona ayıracağım parayla masaüstü bilgisayarımı yeniledim, full ayarlarda cod5 oynuyorum kütür kütür.
0
murqx
(17.11.08)
birçok yerde gayet makul fiyatlara bulabileceğiniz(250 ila 300 ytl arası) bir alet olmasından mütevellit kendisi çok yararlı bir alettir. benim gibi bilgisayarı hala athlon xp işlemcili ati 9600 ekran kartlı insanlar için o fiyata ne yazık ki bilgisayarı yeniledin şahane oyun oynuyorum demek hayalden öteye gitmemekte. ayrıca benim için asla grafikler önemli olmamıştır. oynabilirlik benimoyuna olan bağlılığım daha önemlidir ne oyunlar gördüm direct x 10 isteyiğp hayvani sistemler isteyen ama topu topu 2 saat oynayıp sıkınılan ya da ne oyunlar gördüm patapon gibi dümdüz bir çizgide pata pata pon diye bağarta bağarta saatlerce oynatan. demem odur ki hem taşınabilir olsun hem de oyunları çekici olsun buyur bunu al. ayrıca cod psp versiyonu internet üzerinden multiplayer oynanmakta keza son günlerimin favori oyunu pes 2009 u da çatır çatır online bir şekilde oynamaktayım.
0
winniethepooh
(18.11.08)
ARkadaşlar öncelikle hepinize çok teşekkürler. Bugün bir arkadaştan bir günlüğüne bu aleti ödünç aldım ve inanılmaz bir şey. Alabilirsem alacağım. Yanlız alırsam psp3000 mi psp slim mi almalıyım, ne farkları vardır?
0
🌸puppets
(18.11.08)
(7)

kızın babasına benzetilen erkek

angut
Bi kız arkadaşı olan bi erkeği babasına benzetiyorsa bu durumda ne düşünülmeli ne yorum yapılmalı?Bu iyi bişey midir, kötü mü?
Bi kız arkadaşı olan bi erkeği babasına benzetiyorsa bu durumda ne düşünülmeli ne yorum yapılmalı?
Bu iyi bişey midir, kötü mü?
0
angut
(16.11.08)
(bkz: kizlarin babalarina benzeyen erkek secme sebepleri) (59)

diye bir sey var, bilmiyorum alakali midir..
0
la traviata
(16.11.08)
babadan babaya farklar vardır.
0
szqnn
(16.11.08)
bence kızlar babalarına benzeyen erkekleri seçmezler; babalarını çok yakından gözlemledikleri için ondaki spesifik özellikleri yine çok yakından inceledikleri sevgililerinde tespit ederler, sonra da babalarına benzeyen adamları tercih ettiklerini düşünürler. büyük yanılgı...
0
blackdog
(16.11.08)
iyi veya kötü diyebilmek için daha fazla detay lazım.
0
tabudeviren
(16.11.08)
cumlede virgul eksik, iyi de degil kotu de degil, garip birsey.
0
ermanen
(16.11.08)
tam anladığım şeyi mi soruyorsun bilmiyorum ama o işin dinamikleri biraz değişik. yani kız, erkek arkadaşını bbasına benzetiyorsa şöyledir diye net bir şey söylemek kolay değil. mesela benim bir kız arkadaşım babasının parfümünü kullandığımı ve bunu mümkün ise değiştirmemi kibarca rica etmişti, bundan rahatsız olmuştu, ki babası ile ilişkisi gayet iyi olan birisiydi. ama tam tersi örneklerini de gördüm, yani net bir şey çıkartmaya çabalamamak laızm bence.
0
kurukafa
(16.11.08)
soyut bir kavram + baba seviliyor = iyi
soyut bir kavram + baba sevilmiyor = kötü
somut bir kavram + baba seviliyor = iyi
somut bir kavram + baba sevilmiyor = kötü

dinamikler babayı sevip sevmediği ağırlığında. soyut bir kavram misal koruma, şefkat, ilgi vs vs. somut kavramsa arkadaşların bahsettiği gibi traş olur, saç tarama olur, koltuğun yerini değiştirme olur, yemek pişirme olur. kızın ne açıdan söylediğine göre değişir. bence tabi
0
atrin
(16.11.08)
(6)

sigara ile çalkantılı ilişkim ve sigara tavsiyesi

palyacopapi
sevgili arkadaslar; sadece bende mi oldugunu merak ettigim bir durum var. 33 yasindayim. asagi yukari 17 yasimdan beri sigara iciyorum(mu) ben de bilmiyorum. soyle ki... bazen hic sigara icmiyorum aramiyorum aylarca. ama bigun geliyo ki delirecek gibi oluyorum yakiyorum bi tane. sonra surekli icer h
sevgili arkadaslar; sadece bende mi oldugunu merak ettigim bir durum var. 33 yasindayim. asagi yukari 17 yasimdan beri sigara iciyorum(mu) ben de bilmiyorum. soyle ki... bazen hic sigara icmiyorum aramiyorum aylarca. ama bigun geliyo ki delirecek gibi oluyorum yakiyorum bi tane. sonra surekli icer hale geliyorum. paket aliorum filan. ama bazen de iciyorum nerdeyse haftada 1 pkt ancak. canim istiyor yakiyorum bi tane yarisina gelmeden tiksiniyorum sonduruyorum. boyle dengesiz ve aptalca bir sigara aliskanligim var. ne seninle ne sensiz gibi bisi. var mi bu durumda olan aranizda? neden oluyürde bole olüyür? ve boyle birine hangi sigarayi tavsiye edersiniz? epiy uzun zamandir winston superlight iciyorum. boleyken bole iste... ha bir de bazen hıckırtıyor bu beni. evet bole her nefeste hıck hıck.. te ellam ya...
0
palyacopapi
(11.11.08)
benzer şekilde kırk yılda bir (içki ortamı, dışarda yalnız olduğum zamanlar vs) djarum black içerim.. karanfilli hoş.. diğer sigaralardan zerre zevk almıyorum.. bazen bir günde (arkadaşlara da ikramlarla) bir paketi bitirdiğim olurken sonra 8-9 ay ağzıma sürmediğim olabiliyor.. hiç de aramıyorum.. ha normalde nargile severim belki alakalıdır..
0
p shadow
(11.11.08)
ben de var buna benzer bi durum sadece yemeklerden sonra keyif alıyorum, açık havada içtiğimden bi hort anlamıyorum:))
0
ukeladümbelek
(11.11.08)
sigarayı her bıraktığımda (burdan da anlaşılacağı üzere bi çok kez bırakıp tekrar başladım) sigaraya bir özlemim oluştu. fakat tekrar içtiğimde özlem duyduğum şeyin kesinlikle o olmadığını anladım. nefret bi duygu bu.
sanırım burda bi disipline ihtiyacın var. yani kendini piskolojik durumuna göre bazen içen bazen içmeyen biri olarak tanımlayacağına artık bundan sonra içmeyen biri olarak tanımla ve ona göre davran.
illa içicem diyorsan winston "white" diye bi sigara var, co ve zifir değerleri baya bi düşük. gerçi bi arkadaş bu gerekçeyi şöyle çürütmüştü: "4000 zehirli maddeden sadece 3 tanesinin değeri düşük diye daha az zararlı mı oluyor bu meret?"
0
hayo
(11.11.08)
kova burcu musunuz ?
0
brkylmz
(11.11.08)
hayo'nun bahsettiği psikolojik durum çok gerçekçi. bir arkadaşımda vardı. öncelikle ben de 32 yaşında olan ve 18 yaşından 31 yaşına kadar sigara içmiş biri olduğumu hatırlatarak arkadaşımın uyguladığı bu taktiğe o dönemler çok hayranlık duyardım. ha derdim "bu çok da bağımlı değil, istediği zaman bırakabiliyor, istediği zaman içiyor, en azından benim gibi mahkumu olmamış". çünkü ben günde ortalama 1-1,5 paket içerek en güzel zamanlarımı zehirlemiştim.
ama sonra 31 yaşında -artık yaşın mistik yanından mıdır bilinmez :)- işi kafamda bitirerek, psikolojimi "kesinlikle sigara içmenin yasak ve sadece ileriki yaşları ipotek altına alan bir şey olduğu" gerçeğine hazırlayarak, tabii tüm bunları da bir iki dahiliyeci ve kardiyologun "sigarayı bırakman gerek" telkinine ekleyerek kurtuldum bu meretten.
ve onca yılın severek isteyerek alışkanlık haline getirilmiş olan o özelliğini, zihnen kendimi hazırladığımdan ne yemek sonrası, ne içki sırası ne de hüzün-neşe ikilisinde arar oldum.
yine hayo'nun dediği gibi 4000 zehirden 2-3 tanesi az olsa nolucak ama philip morris one veya kadınların içtiği o ince winner tarzı sigaralardan içersen daha az zehir alırsın sanki...
ama içme. seni de yeşilaycı yapalım. bir gün ölümlü olduğunu anladığında çok geç kalmış olmanı istemem :)
0
tranko buskas
(11.11.08)
içtiğiniz sigara ne kadar light olursa o kadar zararlı olacağını hatırlatmak isterim. içimi kolay olduğu için ciğerlerinizin derinliklerine daha rahat sızıp daha fazla zarar veriyor.
0
atrin
(11.11.08)
(4)

bornova'da berber

diabolus79
selamlar,saclarin artik papaza donmesinden mutevellit berber ariyorum. bornova merkeze yakin, kuafor kisvesi altinda sac trasina 20 30 lira bayilmak zorunda kalmayacagim bir yer olursa sevinirim.
selamlar,

saclarin artik papaza donmesinden mutevellit berber ariyorum. bornova merkeze yakin, kuafor kisvesi altinda sac trasina 20 30 lira bayilmak zorunda kalmayacagim bir yer olursa sevinirim.
0
diabolus79
(11.11.08)
küçük park da onur erkek kuaförü. 15 e falan kesiyolar iidir.
0
kazma penguen
(11.11.08)
özkanlar migrostan merkeze çıkarken anadolu bankın sokağında bilmemne balık evi'nin yanında men's club var. halil'i bul ona kestir saçını. 8 lira verirsin. kesimi çok iyidir istediğini aynen uygular saçlarına. kötü huyu var ama jöleydi vakstı o tarz şeyleri sürüp şekil vermeye bayılıyor adam. yok ben zaten eve gidicem uğraşma boşuna der ondan da yırtarsın.
0
tai
(11.11.08)
Bornova küçükpark'ta empas'ın karşısında can kuaför var. Gürcan diye bi eleman var, iyi kesiyor. Bahşiş dahil 10ytl'ye halledebilirsin.
0
kimlanbu
(11.11.08)
ata durağından meydan'a doğru giderken emek kırtasiye var. emek kırtasiyenin yanındaki sokaktan girdiğinde hatta girmeden de görebileceğin bir berber var. sahibini tanırım iyi adamdır.
0
atrin
(11.11.08)
(11)

DealExtreme'den alisveris yaparken...

osuruklu
simdi bu amcalar free shipping demisler. hakkaten de checkout yaparken 1 cent aliyor shipping olarak. o da sadece track number vermek icin. neyse.sorum su. yaklasik 20 dolarlik bi alisveris yapaceyim. 100 tane renkli zar, 100 tane de Nd miknatis alicam. vergi neyin oder miyim aceba? 15 gunde falan g
simdi bu amcalar free shipping demisler. hakkaten de checkout yaparken 1 cent aliyor shipping olarak. o da sadece track number vermek icin. neyse.

sorum su. yaklasik 20 dolarlik bi alisveris yapaceyim. 100 tane renkli zar, 100 tane de Nd miknatis alicam. vergi neyin oder miyim aceba? 15 gunde falan gelse sevinmeli miyim? tesekkurler.
0
osuruklu
(06.11.08)
ödersin
0
babatema
(06.11.08)
walla ufak bi paketse ve üzerinde 20$ yazıyorsa takılmaz herhalde. ama senin paket biraz kallavi olacak galiba. değerinin 20 doalrdan fazla olduğunu düşünürlerse gümrükte sorun çıkabilir.

genelde 1 1.5 hafta civarında geliyor istenilen şey.
0
hububrad
(06.11.08)
yok abi. miknatislar iki tane toybox kutusu kadar bi sey. zarlar da minik minik seyler.

peki acilinca gercekten 20 dolar oldugunu gorseler?

bir de ptt'den mi alacagim ben bunlari geldigi zaman. eve getiriyolar mi?
0
🌸osuruklu
(06.11.08)
bende almayı düşünmüştüm bu siteden bir şeyler, eğer alırsan ve bu duyuruyu editlersen güzel olur, favorilere ekledim.
0
nema problema
(06.11.08)
paket direk eve geliyor. ben ordan telefona silikon kılıf ve ekran koruyucu almıştım. 3-5 dolarlık çok ufak şeyler. bi sorun olmadı doğal olarak.

bi de ebay'den 50 dolarlık bi gps alıcısı almıştım telefon için. ona da bişi olmadı.

bilmiyorum bu iki örnek durumu açıklamak için yeterli olur mu :)
0
hububrad
(06.11.08)
dealextreme'den herhalde en az 10 kere alışveriş yaptım, 4 dolarla 110 dolar arası tutan toplamlarda. ben de o zarlardan aldım ayrıca, süperler küçücük kutuları var :) hiç vergi ödemedim. kapıma kadar geldi hep. tek kuruş da shipping ödemedim.

şu ana kadar aldıklarımdan bazıları:
1 toytt, 2 r4 for ds, 2 n5 for ds, 4 kingston micro sd 2 gb kart, 2 1gb kart, zarlar, 2 değişik ipod cebi/koruması, 1 cep telefonu jammer kılıfı, yoyo, yedek helikopter pervanesi (heheh valla, oyuncak ama), 2 nintendo ds çantası, 4 paket nintendo ds ekran koruyucu, 12 nintendo ds stylus, 1 tornavida seti, bir dişçi seti, 1 fener crank ederek şarj edilen, 1 termometre, 1 iç-dış termometresi, en son da nintendo ds lite case - yani shell - dsin yine menteşesi kırıldı, söküp yenisini takıcam, daha gelmedi. oha daha da aldım ama sıkıldım yazmaya.

bir tek yoyo dandik çıktı, ışıkları bozuldu hemen ama çocuklar oynuyo işte.

nintendo ds ekran koruyucular süper. stylusların bazıları tam oturmuyor yerine ama olsun, mütemadiyen kaybetiğimiz için pek önemi yok, 4 tanesi 1 dolara almıştım.

onun dışında gelen her şey gayet düzdün çıktı. tavsiye ederim.
0
zkurmus
(06.11.08)
ordaki çin malı telefonlardan alsak sorun çıkar mı peki ?
0
nema problema
(06.11.08)
@nema: bilemiyorum. elektronik olarak benim aldığım o r4lerde filan hiç sorun çıkmadı. alacaksan o reviewlara bakarak al derim.
0
zkurmus
(06.11.08)
100$ altındaki alışverişleriniz için vergi ödemezsiniz. ama radyo-tv-cep telefonu gibi şeyler alacaksanız bunlar bandrollü olduğu için (telefon'da vergiye mahsus) vergi ödersiniz.

osuruklu arkadaşım kısaca cevabı kartından çekildiği miktar haricinde bir şey ödemeyeceğin gibi yaptığın alışveriş için vergi de ödemeyeceksin. 100$ üstüne çıkarsan tutarda ödersin ama aklında olsun.
0
atrin
(06.11.08)
1 kuruş bile ödemezsin. free shipping diyor. ayrıca türkiyedeki gümrük mevzuatına göre 100euro altındaki ürünlerden vergi alınmaz.
siparişini veriyorsun, ortalama 10-12gün sonra kapına postacı gelip size teslim edip gidiyor.
ama bilginiz olsun track number diye birşey yoktur! yani kargom şuan nerede şeklinde takip etme şansınız yok. ama kaybolmaz korkmayın. uzun zamandır büyük küçük siparişler vermekteyim. yeter ki postacı kapıya geldiğinde evde olun. ayrıca (bkz: dealextreme)


babatema@: alışveriş yapmadığınız, haliyle bilgi sahibi olmadığınız bir websitesi için "ödersin" şeklinde ki ifadeniz, duyuru sahibi ve okuyanları yanlış yönlendirmekte.
0
winsome
(06.11.08)
@winsome;
asıl bahis konusu meblağ değil, adettir.

kişisel kullanım amaçlı olmak üzere 100 euro tavan fiyatlı olmak üzere ithalat yapılabiliyor. fakat "100 tane renkli zar, 100 tane de Nd miknatisın" hiç bir kişisel kullanım değeri bulunmamaktadır.

üşenmedim, link de koydum.
www.gumruk.gov.tr

isimimi vermeseydiniz tekrar cevap vermezdim bu konuya sahi neden böyle kişiselleştirme ihtiyacı hissettiniz bilemiyorum.

sevgiler & saygılar.
0
babatema
(06.11.08)
(11)

Manyak Kedi

kahvegibi
Merhabalar,Sevgili arkadaşımın 3 aylık erkek kedisi var. 1 aylıkken geldi eve. Acayip mülayim ve tatlı bir kediydi. Kediydi diyorum çünkü artık kedi değil, canavar. Attığımız her adımda bacağımıza zıplıyor, sürekli olarak ıssırıyor ve tırmalıyor. Yavru bir kedi olduğu için oyuncu olması normal ve bu
Merhabalar,

Sevgili arkadaşımın 3 aylık erkek kedisi var. 1 aylıkken geldi eve. Acayip mülayim ve tatlı bir kediydi. Kediydi diyorum çünkü artık kedi değil, canavar. Attığımız her adımda bacağımıza zıplıyor, sürekli olarak ıssırıyor ve tırmalıyor.

Yavru bir kedi olduğu için oyuncu olması normal ve bu özelliğini tatmin etmek için arkadaşım da ben de kediyle hep oynadık. Sert de davranmadık. Herhangi bir travması da olmuş değil. Issırma huyundan da vazgeçiremiyoruz. Hayır dememize, bağırmamıza, odadan çıkartmamıza hatta bazen ufak şaplaklar atmamıza rağmen fena halde, hatta kanatacak kadar ıssırıyor.

Bu ıssırmaların, tırmalamaların bir çözümü, çaresi var mıdır? Teşekkürler
0
kahvegibi
(06.11.08)
:) sanirim benimki ile akraba o. çözüm mözüm aramayin. bi müddet sonra azaliyor. çook normal o sekilde davranmasi. şu petşoplarda satılan tırmanma hedeleri filan var ama ben bi b.ka yariyacagini sanmam cünküm o ona diil istedigi yere tirmanir, isirir, cirmalar. allah ecir sabir versin ne diim :)
0
palyacopapi
(06.11.08)
yavru kedinin 1 yaşına kadar hareketli hatta hiperaktif olması çok normal.

bende de bunlardan 1 tane var. 6,5 aylık oldu şimdi az önce yanından geldim kolum ısırık dolu. :))

burnuna ufak şaplaklar vurmanız, sözle ve mimikle çok acıttın, canımızı acıtma diyerek fark ettirmeniz gerekli. zamanla öğreniyorlar.

ısırarak oynamak kedilerin doğal bir davranışı, bunu yoketmeye çalışmayın. ancak zamanla canınızı acıtmamayı öğrenecektir.

1 yaşını geçtiksen sonra da tembel tembel oturmaya başlayacak, siz ara ara gidip dürteceksiniz hareket etsin diye. doğaları bu bunların.
0
mea maxima culpa
(06.11.08)
@palyacopapi haklı. tırmalama tahtası ve oyuncak alın. oyuncak fareler ve ayılar filan var, onları çok seviyorlar. (gerçi 5-10 dakika sonra yatağın altında kayboluyor onlar ama neylersiniz)

küçük oyuncaklara ip bağlayıp oynatın filan. enerjisini alın yani onunla oynayarak.
0
mea maxima culpa
(06.11.08)
mea yazinca benim de aklima geldi. en kolay ve ucuz oyuncak naylon poşet. poşeti tortop ediniz. ve bir sekilde baglayiniz. sonra kedinin önüne atiniz. acaip egleniyor benimki. ya da normal ağzi acik poşette olur içine giriyor filan. bir de sonrada temizlemeyi göze alirsaniz kağit peçete ile de çilgin atabiliyolar. haaa pinpon topunu da unutmayalim. iyi eglenceler pisicik :)
0
palyacopapi
(06.11.08)
kendisinin şu an deli gibi dişleri kaşınıyor ve enerjisini ancak sizinle oynayarak atabiliyor. yapacağınız en güzel şey büyükçe bir fırın eldivenini elinize geçirip onunla çılgınlar gibi 30 dk geçirmektir. bırakın enerjisini atsın pambık gibi olur.
0
atrin
(06.11.08)
o dişler düşecek ayrıca. dökülüyor. yenileri çıkıyor.
0
mea maxima culpa
(06.11.08)
şaplak atmayın çünkü anlamaz. psikolojisi bozulur bu sefer hayvanın.
0
chavezding
(06.11.08)
bazı kediler çok oyun oynadıkça da daha çok azıyor mesela bi arkadaşım ayağıyla oyun yapıyordu hep kediye kedi şimdi gelen giden herkesin ayağına saldırıyor. cok elinizle oynarsanız elinize kolunuza saldırmaya alışabilir. hedef olarak görmeye başlıyorlar. o yüzden oyuncak gibi, ip gibi vs. şeylerle oynarsanız hedefi siz değil oyuncaklar olarak belirleyebilir. bağırmayın, odadan cıkarmayın daha asabiyet sinir yapar hayvan. yavruyken iyice hareketli olmalı ki kasları reflexleri iyice gelişsin zamanla geçiyor zaten yaşlandıkça. bu sefer de hadi oyna diyosun bitarafını kaldırmaya üşeniyo=)
0
random blonde
(06.11.08)
vallaha kendi kedim gibi söylemiyorum hayvan sevilmek isteyince geliyor sevdirip gidiyor. ben sevesim geldiğinde de katlanıyor bana napsın =). kesinlikle ısırmak vs gibi huyları yok ve çok haşin oynarım öyle böyle değil. kendisi 6 kiloluk bir leopar çakması olduğu için oyunlarımız da çok vahşi hatta bazen kendimi serengeti düzlüklerindeki antiloplar gibi hissettiriyor. ama oyun haricinde saygıda kusur etmez hatta acıkmadığı ya da oyunu gelmediği sürece miyavlamaz bile. kediden kediye değişir ama benim önerim kesinlikle fırın eldivenidir.
0
atrin
(06.11.08)
Bir kaç ay sonra düzelir, bizim canavar yüzünden evde yürüyemez hale gelmiştik. Adım attığımız anda düşmanına saldırır gibi tırnaklarını geçirip ısırıyordu. Bağırırsak veya vurursak daha da hırslanıyordu. Mümkün olduğu kadar ip, top vs ile oynatın enerjisini atacak başka şeyler de olduğunu görsün.
0
kimlanbu
(06.11.08)
şu bahçıvan eldivenlerinden alıp elinize geçirip kediyi saldırtın. iyice saldırsın. sarılıp fittin fittin yapsın, tırmalasın, ıssırsın. yorulana doyana kadar parçalasın. hatta yetmedi, kızdırın (bizimki arka patisine dokununca delirirdi mesela, gıdıklanıyodu rahmetli), poposuna dürtün, sinirden sallamaya çalıştığı kuyruğunun ucunu tutun falan. kıhhlasın saldırsın. tatmin olunca yorulup gider zaten.

aha atrin fırın eldiveni demiş, okumamışım. o da olur tabi :)
0
kibritsuyu
(07.11.08)
(12)

motor olayina giriyorum. motorculardan destek beklerim.

eusebiodelaparma
efenim. $imdi benim zaman zaman scooter kullanmi$ligim var. ama bana ait scooter im bile olmadi. vitesli motor da uzuuun seneler once sanirim kawasaki dt'ydi, kullanmi$tim. goruldugu gibi hala hayattayim. ama $imdi vitesli bir motorla 32 ya$imdan sonra bu olaya girme planlarim var. biraz ara$tirdim
efenim. $imdi benim zaman zaman scooter kullanmi$ligim var. ama bana ait scooter im bile olmadi. vitesli motor da uzuuun seneler once sanirim kawasaki dt'ydi, kullanmi$tim. goruldugu gibi hala hayattayim. ama $imdi vitesli bir motorla 32 ya$imdan sonra bu olaya girme planlarim var.
biraz ara$tirdim ve ba$langic motoru olarak honda cbf 150 ve nevi tavsiye ediliyor. ne dersiniz?
istanbul'da motor kullanmak ne menem bir $eydir?
i$e takim elbise ile gitmem gerek. olabiler mi?
bir de ba$langic egitimi icin honda nin bir guvenli suru$ egitim merkezi varmi$. 280 ytl ye iki gun egitim veriyorlarmi$. burasi hakkinda bir fikri olan var mi?

konuyla ilgili ba$ka oneri/teklif/fikir/anilari olanlar kendini tutmasin. zarari olmaz.
0
eusebiodelaparma
(04.11.08)
motordan zerre anlamasam da bir ara başlamaya heveslendiğimde yamaha ybr'yi duymuştum.. bilmem sizi keser mi, işinize yarar mı..
0
p shadow
(04.11.08)
istanbul'da motor kullanmak her geçen gün daha da zorlaşıyor. sürekli bir sürücü değilim ama motor alsam da istanbul'da kullanmamayı tercih ederim. kırmızı ışıkta beklerken bile gelip arkadan çarptılar. ne yazık ki araba kullanırken olduğu kadar basit bir kaza olmuyor bu bile. zaten sadece yaz aylarında takım elbiseyle kullanmak mümkün. o da belediyemizin açtığı nefis çukurlara su birikmemesine ve oradan geçmek zorunda kalmamaya dua ederek anca. illa ki istiyorum diyorsanız tavsiyem ehliyetiniz varsa şayet bir motor kiralayıp bir kaç gün gezin tozun ki nelerle karşılaşacağınız hakkında fikriniz olsun.
0
giotine
(04.11.08)
motordan başlarsak; cbf 150 kesinlikle alma. başta yağ yakması olmak üzere bir sürü çözülemeyen problemi var. zaten honda alacaksan 250cc ve üzeri bir şey tavsiye ederim. 250 nin altındakiler honda kalitesinde değil. 125-150 arası bir şey alacaksan ybr yi tavsiye ederim, hem büyütmak istediğinde cbf'e göre elinden çıkarman daha rahat olur.

istanbul'da motor kullanmak bildiğin deliliktir. sadece huni yerine kask kullanılır o kadar. deliliğin dozajına göre bazen o da kullanılmaz.

işe takım elbiseyle gitmeyi falan zaten unut. yağmurdu yaştı bunlar zaten var... bi de çok rüzgar yersin.

honda'nın eğitimini duydum ama detaylı bilmiyorum. gitme imkanın varsa tabiki bir zararı olmaz.

hadi salıcakla...
0
babatema
(04.11.08)
hocam ben de motor kullaniyorum okula gidip gelirken. git gel toplam 8 km ya vardir ya yoktur. ama ona ragmen bile bolume barut ficisi gibi gidiyorum bazen. millet resmen manyak olmus. motora hic saygilari yok. dusunurken bu da aklinda bulunsun.
0
osuruklu
(04.11.08)
cbf 150 var bende, pek memnunum. 2. el aldım ama hiçbir sorun çıkartmadı. yağ akıtma diye bir problemi yok bence. istanbul trafiginde motor kullanmak hakkaten gitiikçe zorlaşıyor. (metrobus geldi diye şeritleri daralttılar, artık çevre yolunda bile trafiğe takılmak mümkün olabiliyor) yağış mevsiminin gelmesiylen, iş kıyafetiyle binebilme ihtimali azalıyor. Şirkette düzgün bir ayakkabı bulundurularak ve ütülü pantolonu dikkatlice yanınızda taşıyarak üstesinden gelebilirsiniz. tüm bu dez avantajlarına rağmen, işe motorlan gitmek, paha biçilemez :)
0
nicin ben
(04.11.08)
(bkz: #13901704)
0
sijwocaq
(04.11.08)
valla geçen yıl abim de heves etti motora 30larına gelip boşanınca, scooterla başlicam dedi, dedim yapma düzgün bişi al 150lik falan, napcan scooterı, yok mok derken bir gün eve kle 500 almış olarak döndü, kursta denemiş de hayran olmuş. hala da hayatta. iyi eğitim almak önemli tabi böyle hamlelerden önce.
demem odur ki, bi boy büyük al büyüyünce de giyersin:)
0
whoosie
(04.11.08)
takım elbiseyle motordan düştüğün anda başına gelecekler hakkında en ufak bir fikrin olmadığı görüşündeyim. kask takarak başını korursun belki ama ya gerisi? motorcu korumalarını giyip çıkarman 2 dakikalık bir iş değildir.
0
atrin
(04.11.08)
benim sorduğu her kişi başlangıç olarak bir naked motor almamı tavsiye etti. çünkü sonradan kendi motorun yetmeyecek, beğenmeyeceksin. 250 cc de sınır olsun.

hyosung'un da naked modelleri revaçta, onlara da bakabilirsiniz.
0
tom riddle
(04.11.08)
Öncelikle sizin gibi bilinçli motorcu adaylarını görmek çok güzel.

CBF 150 artık kendini kanıtlamış bir motor. Şehir içinde her türlü işinizi görecektir. Özellikle ağırlıklı olarak işe gidip gelmeye kullanacaksanız gayet uygun. Bütçeniz uygunsa, arada bir şehir dışına çıkıp gezerim diyorsanız CBF 250 ya da YBR 250'yi de inceleyebilirsiniz.
"İki günde bıkarsın, kesmez bunlar seni" diyenlere hiç aldırmayın. Motosiklet kültürünün gelişmiş olduğu ülkelerde bu motorları ömür boyu kullananlar var. Ralli sürücüsü değilsiniz zaten, trafikte kullanacaksınız. Sanki 200-300 basacak yol mu var şehir içinde...

Motora binerken kaska ek olarak korumalı eldiven+çizme+mont+pantolon da kullandığınız takdirde (ki her daim kullanmalısınız) takım elbiseyle de gidebilirsiniz, yağmurdan çamurdan da etkilenmezsiniz.
Anlaşılacağı üzere bu motor işi biraz zahmetli.

Honda motosiklet eğitim merkezi hiç fena değil. Bütçeniz uygunsa gidebilirsiniz. Buna ek olarak OMM gibi grupların ücretsiz teorik eğitimlerinden birine katılmanızı da öneririm. Motosiklet teorisi kitabını da muhakkak okuyun. Zaten ehliyet mehliyet alana kadar en az bir üç ay geçecektir, epey vaktiniz var daha.
0
386 dx
(04.11.08)
para mevzunu halledersen cbr 150 r al derim ya da bugun yamaha r125 gordum o da gayet guzel alet.
0
bryan fury
(04.11.08)
daha önce scooter kullanmış birisi olduğundan dolayı honda cbf 250 tavsiye ederim ben sana. ha bi de @boilteau demiş zaten işe takım elbise ile gidip gelmek için maxi-scooter'lar çok şahane bence. bi hayli de kullanıcısı var. suzuki burgman, honda foresight araştırmanıza değer bence.
0
deadstar
(04.11.08)
(10)

darbe mi oldu?

demlikposet
yaklaşık 15dakika önce evin üzerinden 9 askeri helikopter 3 kırmızı helikopterle manisa yönüne uçtu az önce 10civarı askeri helikopter gene aynı yöne doğru uçtugerçekten ürktüm biraztekrarlıyorum manisada darbe olmuş olabilir mi11tane daha geçti ve üzerlerinde kamera gibi bir şey vardı
yaklaşık 15dakika önce evin üzerinden 9 askeri helikopter 3 kırmızı helikopterle manisa yönüne uçtu
az önce 10civarı askeri helikopter gene aynı yöne doğru uçtu

gerçekten ürktüm biraz
tekrarlıyorum manisada darbe olmuş olabilir mi

11tane daha geçti ve üzerlerinde kamera gibi bir şey vardı
0
demlikposet
(27.10.08)
29 Ekim törenlerine hazırlıktır...
0
crown
(27.10.08)
Darbe olsa bile bu öğlen saatlerinde olmaz.

(bkz: sabah erken kalkanin darbe yapmasi)
0
ataturkiye
(27.10.08)
Allah korusun.
Darbe olsa, bir şehirde değil, her şehirde askerî helikopterler, tanklar vs. olmalıydı. İstanbul'da bir aksilik yok şimdilik. Her ne kadar, yağmur 3 gündür şehre darbe yapmış olsa da, bir aksilik yok.
0
nuage
(27.10.08)
çok alçak uçuş yapıyorlar ve tam şehir merkezindeler
bornovanın en merkezi yeri, tam metronun orası
3 tane daha ötemizden geçti

bunlar canlı bomba vs arıyor olabilirler mi?
prosedör böyle işler mi
0
🌸demlikposet
(27.10.08)
kuştur onlar kuş..

eğitim uçuşu olabilir belkide.
0
isott
(27.10.08)
29 ekim provasıdır. telaş yapmayınız.

ya da ankara'daki törende geçiş yapacak olan uçaklar çiğli'deki ana jet üs komutanlığı'ndan ankara'ya (veya eskişehir'e konya'ya. artık tören öncesi nereden kalkacalarsa oraya) gidiyorlardır.
0
kibritsuyu
(27.10.08)
başbakan ya da başka önemli birileri geçiyorsa olabilir. törenlere hazırlık da olabilir.
0
rectoa
(27.10.08)
uçaklarda geçmeye başladı sanırım eğitim uçuşu hakkatten
0
🌸demlikposet
(27.10.08)
hemen hemen bütün radyo frekanslarını dinledim. hasan_mutlucan.mp3 e rastlamadım. hazııır ol! rahat..!
0
regedit
(27.10.08)
demliğim onlar tören provası yapıyorlardır. ankara'dayken 29 ekime 1 hafta kala her gün aynı saatte bayrak direğini yalarcasina geçen helikopterlere ve f16lara maruz kalmıştık.

helikopterlere dikkatli bakarsan altlarında bir ip, o ipe tutunmuş baş aşağı sarkmış bir bordo bereli görebilirsin. (tabi şovun sergileneceği yere yakın bir yerdeysen)
0
atrin
(27.10.08)
(8)

ısıtıcı ama hangisi?

p shadow
önce odanın durumunu anlatayım; ben diyim 9 siz deyin 10 metrekare bir odam var, dört duvarın ikisi direkt dış duvar, biri kör diğerinde iki pencere var.. bir duvarın belki üçtebirine kadar balkon geliyor, yani iki buçuk duvarım soğuk.. birde bunlara ilaveten kuzey cephesindeyim ve konumlanmadan dol
önce odanın durumunu anlatayım; ben diyim 9 siz deyin 10 metrekare bir odam var, dört duvarın ikisi direkt dış duvar, biri kör diğerinde iki pencere var.. bir duvarın belki üçtebirine kadar balkon geliyor, yani iki buçuk duvarım soğuk.. birde bunlara ilaveten kuzey cephesindeyim ve konumlanmadan dolayı odayı bırak ev bile doğru dürüst güneş almıyor.. öğrenci evi.. bazen balkona çıkıyoruz ısınmak için.. sanırım yeterince açıklayıcı oldu..

ev kaloriferli ve kalorifer yandığında güzel ısınıyor, o zaman sorun yok, fakat apartman yönetimi (ki ilk fırsatta şikayet edecem ama bilmiyorum takarlar mı) abuk zamanlarda yakıyor kazanı..

şimdi benim bu odayı ara sıra, okuldan gelince, gece çizim yaparken falan ısıtmam gerekiyor, ama ısıtıcılara bakıyorum çeşit çeşit.. hem burada hem internette genel olarak biraz arama da yaptım, infraredler baş ağrıtıyor falan diyorlar hadi onu geçtim odayı değil gördüğü yeri ısıtıyor gibi bir muhabbet var, fanlılar ses yapıyormuş hadi ona rağzıyım desem küçücük şey ne kadar elektrik yakıyor ne kadar ısıtıyor falan, 15 ytl gibi fiyatlara var tutup alıcam elimde kalacak gibi.. belki bir arkadaştan ödünç olarak şu yağlı radyatörlerden (kalorifer gibi petek petek olandan) alabilirim ama onlar da geç ısınıyormuş tabi ısıyı koruması falan da avantaj.. Seramik diye bişey var, quartzlar falan çıkmış çok karıştı benim kafam..

maksimum 70-80 ytl civarı birşey almayı planlıyorum ama 15 ytl'lik birşey yetecekse neden olmasın.. tabi elektrik faturası bazında fiyat/performans oranı da önemli..

cevap yazmasanız da bu kadar yazıyı harbiden okuduysanız, bana ayırdığınız vakit için bile teşekkür ediyorum..
0
p shadow
(24.10.08)
ben bu sorunu cok cektim, cok benzer bir evde oturuyordum. maddi acidan acilmamak icin kesin cözüm yoluna gidemedim, idare ettim.

lakin bu ufolar falan teknik ve mesleki bilgim dahilinde söylüyorum saglikli seyler degil. tekrar belirtiyorum kullanici gözü ile söylemiyorum. ha ben alirim benim keyfim derseniz tabi o sizin takdiriniz. o ucuz elektirik isiticilari pek verimli degil, aslinda en temizi yagli radyatörlerdir. lakin sürekli yakmak ögrenciyi bozabilse de, termostat ayarli oldugu icin belirli bir termostat ayari yapildktan sonra enerji tasarrufu saglayarak randimanli verim alabilirsiniz.


gerektiginde acik birakip kapiyi cekip gittiginizde güvenebileceginiz aletler bu kategoride cok azdir. yagli radyatör, tasarim ve yapisi itibari ile daha güvenlidir.

söyle ayak ucumda dursun aradabir calistiririm derseniz, kumtel´in minik üc tasli resistansli olan isiticilari da hem ucuz hem de basit isinmalar icin minimal bir caredir.

bir diger önemli husus ise, isiyi mufahaza edebilmektir. isterseniz kömür madeni yakin oda da, cam ve kapi gibi yerlerde belli belirsiz araliklar iyi yalitilmamis ise verim almak her zaman güctür.
0
aheste cek kurekleri millet uyanmasin
(24.10.08)
yagli, fanli ve termostatli (ucu bir arada) radyator en iyisi sanirim... benim odami cehennem gibi yapiyordu valla..
0
ermanen
(24.10.08)
ben de aynı soruyu soracaktım. bu duyuruyu görünce buraya eklemekte uygun gördüm umarım bir sakıncası yoktur.

bugün araştırırken şu klima gibi görünen ama daha ufak olan zannediyorum ki içinde rezistans olan duvar tipi ısıtıcılar var. bu ısıtıcılar hakkında bir yorum yapabilir misiniz 15-20m2'lik bir odada randıman alabilir miyim? yoksa yağlı radyatör en iyi çözüm mü?
0
atrin
(24.10.08)
ben fanlı ısıtıcı kullanıyorum küçük oda için: şu ana dek gördüğüm tek dezavantajı havayı kurutması. direkt kendime yönlendirdiğimde burnumu kurutuyor meret, biraz uzakta ve başka yöne bakar halde tutuyorum. buharlı muharlı bir şey bulursanız ondan alın. en büyük avantajları: ==> küçücük. alman kurdu boyutlarındaki quartz sobayı kullanmak zorunda kalmıyorum, varlığı hissedilmiyor hacmen. ==> hakkaten ısıtıyor, hem de bu infrared'ler gibi vektörel değil, sistemik (nasılsa artık :)) demem o ki infrared gibi sırtınızı döndüyseniz sırtınızı önünüzü döndüyseniz önünüzü ısıtmıyor, odayı ısıtıyor.


ikinci dezavantajı elektrik sarfiyatı olabilir ama faturayı almadığımdan henüz kesin izlenim edinemedim. ama elektrikten ısı üreten her alet gibi bunlar da bayağı yakıyordur. infraredlerden çok daha az ya da çok daha fazla yakmıyodur yani.
0
boshi
(24.10.08)
geçen aylarda ısıtıcı işine bir aylığına girip çıkmış biri olarak: (sizin durumda) fan falan almayın ısınamazsınız ve havayı çok kurutur. işte o başağrısı yapar. ufo baş ağrısı yapmaz, havayı kurutmaz ama gördüğü yeri ısıtır. termostat devreye girip cihaz kapanınca serin gelebilir.

o fiyata yağlı radyatör alın efendim. ben kullanıyorum çok güzel. ama sizin durumda ufo en iyi çözüm gibi duruyor. velakin fiyatları biraz tuzlu. ufo 1800w modeli işinizi görür. ufo pahalı gelirse aselhot diye bir marka var o da iyi. ucuz infrared ısıtıcılardan uzak durun. gerçekten kalitesiz yani, 1 ay sonra elinizde kalır.
0
metox
(24.10.08)
ne alırsanız alın, odanın bi kenarına içi su dolu bi kase koyun, boşaldıkça doldurun, nem olur iyi gelir.
0
whoosie
(24.10.08)
cevaplar için teşekkür ederim, ama sanırım tercihimi yağlıdan yana kullanıcam.. aslında sabahları da oda soğuk oluyor, şöyle azıcık çalışıp soğuğu kıracak bir alet de güzel olurdu.. alışveriş sitelerinin yorumlarında küçük fanlıların kısa sürede odayı ısıttığını falan okumuştum ama pek de inandırıcı gelmedi.. en iyisi sabah çabucak giyinip kendimi dışarı atmak, akşam gelince de yağlı radyatör ile ısınmak..

edit: nem olayını da ıslak havlu ve şu kaloriferlere takılan suluklar ile çözmeyi planlıyorum, onun için de ayrıca teşekkürler..
0
🌸p shadow
(24.10.08)
yağlı radyatörler tertemiz, yaklaşık on dakikada adam gibi ısınıp bir saat sonra kapatsanız bile temiz iki saat ısıtıyolar ortamı:) hayır aynı derdi çektim ordan biliyorum.. rezistanslı aletlerin alayı "şurayı yakayım da şurası da donsun oh oh" modunda çalışmakta, sinir bozucu.
0
myriamonde
(24.10.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.