Giriş
(11)

Birini elle çağırmak ayıp mı?

teminki
bir kişiyi elle veya parmakla gel gel yaparak çağırmak objektif olarak ayıp mıdır? kişinin yakınlığı, ortamın durumu gibi istisnai durumları hesaba katmadan bir genelleme yaparsak ayıp mıdır değil midir?
bir kişiyi elle veya parmakla gel gel yaparak çağırmak objektif olarak ayıp mıdır? kişinin yakınlığı, ortamın durumu gibi istisnai durumları hesaba katmadan bir genelleme yaparsak ayıp mıdır değil midir?
0
teminki
(02.08.24)
Ayip
0
abuzer
(02.08.24)
Ayıptır
0
kisa
(02.08.24)
evet en sinir olduğum şey değnekçi misin mübarek
0
Hallegadola
(02.08.24)
Ayıp.

Bunu yapan kişi de en temel insan ilişkileri konusunda bile yetersizdir.
0
rock n roll
(02.08.24)
Parayla hizmet aldığın insana bile yapmak ayıptır bunu, garsonu bile elle çağırmazsın.
0
Bruce
(02.08.24)
Ayıp olması için kriter ne olmalı? Değerini düşürücü, alçaltıcı vs mi?

El etmek neden alçaltıcı olsun anlamadım, sadece mantığı çözmeye çalışıyorum bu arada.
0
muhayyer divan
(02.08.24)
Bence değil çünkü elini nasıl kullandığına bağlı :D Köpek çağırır gibi yaparsan ayıp ama içten bi şekilde hani tüm koluyla birlikte elini oynatıp "gel gel" yapanlar var, o zaman değil.

Aynı şekilde kelimeleri ne tonla ağzından çıkardığında anlamı değişmesi gibi :)
0
truf
(02.08.24)
Birine gel demek ayıptır, gelir misiniz demek ayıp değildir.
El ile çağırırken komut vermiş oluyorsun.. Gel gibi.

Birine benziyor el ile yol göstermek ayıp değildir. Çünkü kendin için çağırmıyor, karşındakine yol gösterip yardımcı oluyorsun.

Mantık basit, normal sosyal ilişkilerde kimseye komut veremezsiniz.
0
kisa
(02.08.24)
Dürtmekten farkı yok. Sözlü iletişim daha etkili.
0
hasmetizm 2046
(02.08.24)
bu biraz duruma göre değişir, çok genellenebilir gibi gelmiyor. genellersek evet ayıptır.

yani koltuğa kaykılmış, kibirli bir surat ifadesi ile 5 metre ötedeki garsonu elle gel gel yaparak çağırıyorsan ayıbın daniskasıdır.

ama sahildeni 100 metre ötede yüzen arkadaşını çağırmak için herkesin içinde aaahhmeeeeeaaaat geeellll diye böğürmek yerine el sallayarak kendini gösterdikten sonra elinle gel gel çabuk gel demenin ayıp bir tarafı yok.

ya da sesini duyurabileceğin mesafede bile olsa, kibirle koltuğa yayılmış değil de heyecanlı, neşeli bir yüz ifadesi ve mimiklerle destekleyerek gel koş çabuk gel anlamında çağırmanın da ayıp tarafı yok. herkesin içinde "ahmeet koş eski sevgilin arıyo" demek yerine heyecanlı mimikler yaparak elle koş gel gel koş yapmak niye ayıp olsun?
0
kibritsuyu
(02.08.24)
Ayıp, elle çağırmanın iki geçerli yolu var birincisi çok gürültülü bir ortam ikincisi çok uzak mesafe.
0
akhenaten
(02.08.24)
(9)

ikinci el ürünü kaça alırsanız karlı bir alışveriş olur?

respect
Ürünün kaltesi istediğiniz gibi o yüzden buraları geçelim.tam istediğiniz gibi ürünü buldunuz. bu ürün, sıfırından % kaç ucuz olduğunda karlı bir alışveriş yapmış olursunuz?
Ürünün kaltesi istediğiniz gibi o yüzden buraları geçelim.

tam istediğiniz gibi ürünü buldunuz. bu ürün, sıfırından % kaç ucuz olduğunda karlı bir alışveriş yapmış olursunuz?
0
respect
(01.08.24)
Dumduz cevap istemissiniz ama suruyle faktor var. O yuzden en fazla yari fiyat diyip geceyim.
0
mbond
(01.08.24)
Ürün nedir? Araç mı? Elektronik mi? Diğer bir çeşit dayanıklı mal mı?

Şimdi tam istediğiniz gibi demişsiniz ama 40 bin kilometredeki araçla 150 bin kilometrelerdeki araçların her ikisi de istediğiniz gibi olabilir ama kilometre farkı fiyatın uygunluğundan bahsederken yine de önemli.

Ya da atıyorum elektronikte garanti süresinin dolup dolmaması dolmadıysa ne kadar süresinin kaldığı gibi konular fiyatın iyi mi kötü mü olduğunu değiştirir. Ürün garanti süresi dolmuş olsa da tam istediğiniz gibi olabilir.

Birçok şey var gerçekten.
0
akhenaten
(01.08.24)
66
0
enteg
(01.08.24)
%10 a bulursam çok karlı. %20 ye bulursam az ama yine de çok karlı..
0
bir ileti paylastim
(01.08.24)
elektronik için en fazla yarısını öderim. çünkü kutusu, jelatini açılmamış dahi olsa ürünün yasal sahibi fatura sahibi. üretici veya servis isterse bakmıyor. O yüzden artık 2. el elektronik bir ürün almıyorum. garantisi bitmiş bir ürün ise düşük fiyat veririm ama satıcılar genelde sıfır ürünün biraz aşağısını istediği için genelde satış olmuyor :D
0
cassey
(01.08.24)
ürün sıfır gibiyse ve garantisi devam ediyorsa %25-30 ucuza almak isterim.

ürün iyice kullanılmış, garantisi bitmiş ise %40-50 ucuza almaya çalışırım.

ama ülkemizde ahlak öyle bozuldu ki adam 2. el az kullanılmış ürünü neredeyse sıfır fiyatı ile birebir satıyor,

garantisi bitmiş bir ürünü de sıfır fiyatının çok az altına koyuyor.

Ben 10-15 sene önce de 2. el ufak tefek al-sat yapıyordum, bir şey 2.el oldu mu direkt yarı fiyatına inerdi neredeyse. artık öyle olmuyor.
0
ananiyimioguz
(01.08.24)
Amortismanı, kullanım ömrü önemli. Örneğin bir tablo ikinci el olarak düşündüğünde zamanla değeri artar yani burada işlemez. Zamanla değeri aşınan aktiflerin kullanım ömrüne (yerine koyma süresi) ve kalan kullanım ömrüne göre bir ilişki kurulabilir.
0
gabe h coud
(01.08.24)
%50 ucuza almam lazim minimum.
0
cooperr
(01.08.24)
ananiyimioguz +1
0
merhum
(02.08.24)
(9)

Diyetteyken ayran, yoğurt vs neden tuketilmez.

dedeminhirkasi
S.b
S.b
0
dedeminhirkasi
(01.08.24)
yağlı olduğu için diye biliyorum.
0
mikahakkinen
(01.08.24)
Tüketilir ya. Bağırsak için iyidir
0
numlock
(01.08.24)
Öyle bir kural yok diyet yapacağım diye hayatı bu kadar zorlaştırmak saçma.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(01.08.24)
Candida mantarını besliyormuş bazı görüşlere (candida diyeti diye yeni çıkmış bir akıma) göre. Kesinlikle inanmıyorum.
0
muhayyer divan
(01.08.24)
Neden tüketilmesin? Yağsız yoğurt özellikle tüketiliyor hatta.
0
akhenaten
(01.08.24)
Su tutuyormus gobekte falan diye biliyorum
0
Zetnikov
(01.08.24)
Süt ürünlerinde laktoz olduğu düşünülerek tüketilmiyor ama süt ürünleri fermante olurken laktoz parçalanıp bakteri gıdası oluyor laktozu kalmıyor, bunların dışında süt ürünlerini asıl besleyici yapan makrosu yağdır, yağı azaltılmış süt ürünlerinin pek bir besin değeri olmuyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(01.08.24)
Böyle şeyler biraz diyetisyenle alakalı galiba.
Bana süt ürünlerini tamamen yasaklayan diyetisyen de oldu,
Hemen hemen her öğünüme bunları veren de oldu (peynir, yoğurt).
Meyve mutlaka veren oldu ilk birkaç hafta asla tüketmeyelim diyen de oldu.

Bakıldığında hepsi testlerime bakıp ona göre bir yol aldılar ama sonuçta bütün diyetisyenlerin tekniği farklıdır, herkesin kendince inançları vardır.

Not: Yazılan programa harfiyen uyduğumda hepsinden verim aldım.
"Böyle diyenin tekniği işe yaramadı" gibi durumum olmadı mesela.
0
mutekebbir
(01.08.24)
6 aydır diyetteyim, neredeyse her gün ya yoğurt ya da ayran mutlaka tüketmişimdir. peynir de vazgeçilmezlerimden. 12 kg verdim, yağ oranım %25'den 19'a geriledi. beyaz ekmek 0, makarna minumumda. onun dışında protein ağırlık beslenmeye çalışıyorum. ki şu 6 ayda belki 25-30 gün diyet bozmuşumdur. pastalar, alkoller, pizzalar, dürümler, börekler. ki şu an yaptığıma da diyet demiyorum ben aslında. haftanın minumum 5 günü kalori sayıp, hedeflediğim kalori açığını yaratıyorum, 4 gün spor yapıyorum. onun dışında da haftada 1-2 gün istediğimi yiyorum. ideali budur demiyorum, biraz yavaş bir hızda kilo verdim ama ben bunu sürdürebiliyorum ve ömür boyu da sürdürebilirim şu anki düzenimi. çünkü hiçbir şeyi sıfırlamadım nerdeyse. belli başlı etmenlere dikkat ederseniz bu kadar da kasmaya gerek kalmıyor bence.
0
furry burns
(01.08.24)
(10)

Yalnız Yaşayanlar Neler Yapar?

rock n roll
Ailesiyle yaşayanlar ailesiyle vakit geçirir. Peki yalnız yaşayanlar evde bir gününüz nasıl geçiyor, sıkılıyor musunuz?
Ailesiyle yaşayanlar ailesiyle vakit geçirir. Peki yalnız yaşayanlar evde bir gününüz nasıl geçiyor, sıkılıyor musunuz?
0
rock n roll
(31.07.24)
Valla içiyorum genel olarak sonra yatağa düşüp bayılıyorum. Ailemle yaşarken de aynıydı şu an yalnız yaşıyorum yine aynı.
0
vedatchilipeppers
(31.07.24)
Yalnız yaşayan biri, ailesiyle yaşayan benden çok daha fazla ailesiyle zaman geçiriyordur eminim :)
Evdeki insan sayısıyla ilgili bir şey değil bu yani.
İnsan yalnızsa kalabalıkta da yalnızdır.

Evde yaptığım şeyler;
Kahve yapıp bir şeyler izlemek,
Kahve yapıp kitap okumak,
Kahve yapıp duvara bakmak,
Kitaplığımı düzenlemek,
Uyumak,
Yatmak,
Telefonda orada burada gezmek…
0
mutekebbir
(31.07.24)
5 gibi eve geliyorum işten, 3 gün sporum var saat 6da. Onun dışında yemek falan hallediyorum işte ki yemeği de kendim yapmıyorum hazır yemekler ya da dışarıdan. Gece 12ye kadar evde takılmaca, sevgilimle farklı şehirlerdeyiz onunla görüntülü konuşma, duruma göre ps5/pc oynama ya da puzzle yapma gibi etkinlikler. Bazen evde ders çalışmam gerekiyor onu yapıyorum. Haftasonları da evdeyim full aynı şeyleri yapıyorum. Temizlik falan ufak tefek şeyler yapıyorum genelde. Dışarı da pek çıkmıyorum iş dışında arkadaşım yok burda, iş arkadaşlarımla da pek buluşmuyoruz ayda bir iki.

Bu arada geçen sene birkaç ay elimde olmayan bir nedenden dolayı işe gitmeden maaş aldığım bi dönem vardı. O zaman baska şehirdeydim ama yine genelde evdeydim. Evde olmayla ilgili sorunum yok yani baya keyif alıyorum evde. Zorunda kalmasam haftada iki kez evden çıkarım muhtemelen en fazla
0
nundu
(31.07.24)
mutekebbir +1

Ufak bir balkon var evde, bitkiler falan var. Günün büyük bölümünü orada geçiriyorum.
0
sekizdokuzon
(31.07.24)
aslında evde biri varken yapılan şeylerin aynısını yapıyoruz eheh.

haftaiçi ofis vs. derken akşam eve varışım 18. bi yemek yiyeyim, spora ineyim, banyo yapayım derken 21 olmuş oluyor. günün o yorgunluğuyla salonda ayakları uzatıp tv'ye birkaç bölüm dizi açıp sonrasında uyuyarak gün bitiyor.

haftasonları genelde dışarda oluyorum. arkadaşlarla bir şeyler yapıyor oluyoruz.

pek sıkılmıyorum aslında. yani evde zaten aşırı zaman geçirmelik bir şey yok, insanlardan uzaklaşıp kafamı dinlemek istediğimde ve uyumaya kullanıyorum gibi bir şey.
0
gitdaddy
(31.07.24)
14.30’da evde oluyorum. Neredeyse haftanın her günü sosyalleşme imkanım oluyor, düzenli spor yapıyorum, başka hobilerim de var, ev işi yemek derken yine zaman kalıyor ve bir şekilde “ulan ne sıkıcı, evde bir ses olsaydı iyiydi” noktasına gelebiliyorum. Fakat sıkılıyorum demek yine de nankörlük gibi geliyor.
0
ruhen hastayim ben
(31.07.24)
devasa kitap/mp3/dvd koleksiyonum var.

ya okurum,
ya dinlerim,
ya izlerim.

evde tam kapasite kültürel aktivitelere harcıyorum.

hepinizden çok kültür bende var. en çok bana soracaksınız. saksı değilim ben.
0
tabudeviren
(31.07.24)
Haftaiçi akşam evde oluyorum zaten, duş ve yemek işini hallediyorum. e-posta bültenleri gelmiş oluyor; Nature, New Scientist dergi ve bilimsel haber bazında, Bloomberg newsletter'ları oluyor ekonomiyle ilgili onlara bakıyorum. Sonra dizi, kitap veya oyun oynuyorum hangisi ağır basıyorsa. Telefon görüşmeleri; aile, arkadaşlar, sevgili... Ertesi gün için kılık kıyafet hazırlığı ve kapanış. Eğer spor yaptığım bir dönemse spor gününe denk gelen dizi, oyun, kitap bölümü sporla doluyor.

Haftasonu evdeysem ve gelen giden yoksa yukarıda saydıklarımı daha geniş ölçekte yapıyorum.

Memnunum ben :D Ailemle yaşarken de programım buydu.
0
akhenaten
(01.08.24)
Bir şeyler izliyorum, oyun oynuyorum, arkadaşlarla geyik yapıyoruz whatsapptan falan. Öyle standart geçiyor.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(02.08.24)
baskalarinin da dedigi gibi haftaici isten eve aksam saatlerinde geliyorum zaten. butun gunum evde gecmiyor. haftasonlari da disari cikiyorum: sosyal etkinlik, gezme tozma vs. isten gelince yemek hazirlama/siparis etme, dizi/film filan izleme, kitap okuma vs. seklinde geciyor. sporu cogunlukla ise gitmeden once yapiyorum. dolayisiyla bundan (yalnizliktan) muzdarip olan kisilerin genelde calismayanlar oldugunu dusunuyorum.
0
Sour
(02.08.24)
(12)

bozulan güven, kirilan kalp ye`niden onarilir mi

robert bosch
illa ask iliskisi olmak zorunda degil.güveninizi zedeleyen biriyle üzerinde ugrasip tekrardan güvendiginiz oldu mu?
illa ask iliskisi olmak zorunda degil.

güveninizi zedeleyen biriyle üzerinde ugrasip tekrardan güvendiginiz oldu mu?
0
robert bosch
(31.07.24)
Ben o konuda dünya markası denebilecek seviyede kötüyüm. Maalesef bir kere o güven kırılınca eskiye dönemiyorum. Çıkartıyorum hayatımdan o kişiyi.

Bu huyumdan memnun değilim. Ama değiştiremedim.
0
pispinti
(31.07.24)
Ben sanırım tekrar tekrar şans veriyorum ama bende ya da karşıda değişen bir tavır ya da anlayış yoksa tarih tekerrür ediyor.
0
sekizdokuzon
(31.07.24)
öncelikle: youtu.be
kendi adima olmuyor. 21 senelik arkadasimla sorunlar yasadim, basta kabullenemedim, anlam veremedim, bahaneler ürettim falan ama bir süre sonra mecbur kabullendim ve sonra da astim. duygusal olarak arindim.
su noktada özür gelse de eskisi gibi olmaz. hem tecrübe edindigim icin hem de kendimi birini yeniden sevmeye zorlayamadigim icin.
kendisiyle görüsüyorum hala ama artik hayatimda iyi ya da kötü bir gelisme olunca onunla paylasmiyorum. senede 3-4 defa konusuyoruz, o kisa sürede belki birkac sey anlatiyorum ama asla her seyimi paylasmiyorum artik. cünkü biliyorum ki fesat kocasiyla beraber evimize aldigimiz yumurtalarin numarasina kadar kontrol edip yumurta numarasi yaristiriyorlar.

tam bu olayla ilgili entry'm var hatta: eksisozluk.com
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(31.07.24)
oldu tekrar başka bokluk yaptı
0
eja
(31.07.24)
Bana göre bir insan bir yanlışı bir kez yaptıysa her zaman yapar.
İlla birebir aynısını yapmak zorunda değil ama mutlaka yanlış yapar.
Bu yüzden affetmek bende yok.

Hiç mi tekrar konuştuğun biri olmadı dersen;
Oldu, mecburiyetten oldu, aynı ortamlarda bulununca ve aşırı ısrar sonucu artık sussun diye oldu.
Ama sonuca baktığımızda yine ben haklı çıktım.
0
mutekebbir
(31.07.24)
Fiili olarak oldu, zihnen olmadı. Davranış bazında güvenen biri gibi davranıyorum ama samimi olarak eskisi gibi güvenmiyorum. Yanlış bir şey olsa "aa nasıl olabilir" demem yani. Bu da güvenmiyorum demenin daha ılımlı bir hali gerçi :D
0
akhenaten
(31.07.24)
Her seyi güven üzerine insa etmek narsizm alametidir. Meali su'dur:

"Sen benim prensiplerime ayak uyduramadin öyleyse benimle degilsin"
0
Yourcousinmarvinberry
(31.07.24)
İnsan istedikten sonra her şey olur. Kinci olmaya gerek yok.
0
numlock
(31.07.24)
Kırılan kalp onarılır tabii ki ama bozulan güvenin onarılması için biraz enayi olmak şart.
0
nawar
(31.07.24)
Karşı tarafın ne yaptığına bağlı.

Affedilebilecek şeylerde de iki taraf karşılıklı, yaşanılan durum için ne hissettiğini birbirine samimi bir şekilde anlatır, duygularını ifade ederse ve iki taraf da samimi bir şekilde özür dilerse güven de geri kazanılır, kırılan kalp de onarılır.
0
rock n roll
(31.07.24)
rock n roll + 1
0
gabe h coud
(31.07.24)
Karşı tarafın pişmanlığı samimi gelirse devam. Arkadaşlık çok uzun yıllardır sürüyorsa daha töleranslı davranırım çünkü kaç yıldır birlikte inşa edilen bir şeyi hemen yıkmak kolay olmuyor. Daha kısa süreli arkadaşlıklar için de gelecekteki daha büyük kalp kırıklıkları için uyarı olur derim bırakırım ya da eski samimiyeti göstermem.

Yarın bir gün ben de isteyerek istemeyerek kalp kırarım, hata yaparım. Tek bir hatamdan dolayı sevdiklerimi kaybetmek istemem
0
black holes in the sky
(31.07.24)
(12)

büyük konustum dolandırılıyorum ama nasıl

Zima Blue
merhaba,sürekli nasıl dolandırılmayacagımla alakalı atıp tutan bir insan olarak sanırım dolandırılıyorum. turknetten aradık işte digiturk vs bir kampanya söyledi. 1 yıl kalma sözünüze olur dedi vs. nası güveneceğim dedim onay kodu gelecek bizden zaten dedi. dediği gibi de turknetten onay kodu geldi.
merhaba,

sürekli nasıl dolandırılmayacagımla alakalı atıp tutan bir insan olarak sanırım dolandırılıyorum.

turknetten aradık işte digiturk vs bir kampanya söyledi. 1 yıl kalma sözünüze olur dedi vs. nası güveneceğim dedim onay kodu gelecek bizden zaten dedi. dediği gibi de turknetten onay kodu geldi. ben de söyledim.

telefonu kapatınca jeton gec dustu turkneti aradım tabiki böyle bir kampanyaları yok.

tc min son rakamlarını dogum tarihi vs telefondaki eleman kendi söyledi. bu simdi ne kodu söyletti bana ne onayı aldı?

ne yapmak lazım önlem için?
0
Zima Blue
(31.07.24)
Hangi bilgilerinizi verdiniz?
0
pispinti
(31.07.24)
herhangi bir bilgi vermedim kart bilgisi vs. tc min son dort hanesi ve dogum tarihi mi soyledi evet dedim. Turknetten kod geldi onu soyledim
0
🌸Zima Blue
(31.07.24)
En fazla Turknet abonesi yapmışlardır sizi. e-devlet'ten kontrol ettiniz mi?
0
pispinti
(31.07.24)
Bazen büyük şirketler taşeron firmalarla çalışıyor. Türknet'in o taşeron firmalarından biri aramış olabilir. Direkt turknet'ten mesaj geldiyse Bence problem yok.
0
boray eris
(31.07.24)
turknet abonesiyim zaten. sozlukten baktim digiturklu yapiyolarmis. ariyorum ona zaten ulasilmiyor :).
0
🌸Zima Blue
(31.07.24)
boyle bir kampanyamiz yok diyor. eyvallah yok da bu adamlar nasil sizin adinizla mesaj atabiliyor diyorum uzun bi sessizlik oluyor.
0
🌸Zima Blue
(31.07.24)
E devlet bilgilerinin sızmasının sonucu sanırım. Geçenlerde beni de aradılar uzlaştırmacıyız diye. Beni inandırmak için bütün akrabalarımı saydı, telefonlarını falan da biliyor. her neyse yüz kızartıcı bir suç işlemişim sözde, olay kafa karıştırmayacak seviyede akıl dışı olduğu için istesem de inanamazdım, ancak buna rağmen ben kapattıktan sonra gitmiş ailemden birilerini aramış. Artık dolandırıcıya inanmasanız da ondan bir zarar görebiliyorsunuz haberiniz olsun. Sonra tekrar irtibat kurdu, kendi kimlik numarasını, baro numarasını falan verdi gerçekten öyle bir avukat var.

Sonradan bu avukata kendimiz ulaşınca anlaşıldı ki kimliği çalınmış ve herkesi arıyorlarmış. Davası falan sürüyormuş olayın, ulaşamıyorlar adama.

Neyse, dolandırıcı olduğunu anladığımı adama somut şekilde ispatlayınca sustu. Dolandırıcıyı da dolandırıcı olduğuna ikna etmemiz gerekiyor artık, işe bak. Yoksa bırakmıyor peşinizi.

Çalıştığınız bankaları bilgilendirin, özellikle yüksek limitli kartlarınızı hiç kullanmadıysanız bile değiştirin. Arada kart numarası değiştirmek iyi bir şey. Geçmiş olsun.
0
akhenaten
(31.07.24)
simdi ayni numaradan aradilar, bu seferde digiturkten ariyoruz diyor. herhangi bisey onaylamiyorum herhangi bir abonelik baslatmayin ne cimer sikayetvar heryere yazarim ne siz ne ben ugrasmayalim dedim. kapadim.
0
🌸Zima Blue
(31.07.24)
Telefon numaranızdan TC kimlik numaranız, adınız soyadınız, anne baba bilgileriniz öğrenilir. Hatta anneniz de sorgulanıp kızlık soyadı öğrenilir.
0
marla is in my head
(31.07.24)
Geçen beni de Ankara numarasından arayıp Türknet temsilcisi olduğunu söyleyerek 1 yıl kalma sözüme karşılık bir kampanyaları olduğundan bahsettiler. Türknet'te taahhüt yok ki dedim. Anında kapattılar.

İyice azıttılar.
0
desdenova34
(31.07.24)
Benzer birsey basima geldi gecmiste. Turk telekomdan ariyoruz gibilerinden konustular, taahhut yenileme gibi konustular vs, he he okey okey dedim. Dar vakitti dikkatimden kacti. Onay kodu durumu falan olmadi. Sonra biri gelecek sozlesmeyle imza attiracak dediler. Neredeyse kapida bekliyormus gibi 5-10 dk icinde biri sozlesmeyle geldi. Babam bana sordu, imzala sikinti yok dedim. Neyse imza sonrasi tekrar aradilar, uzun uzun soyledi birseyler millenicom'a gecmeyi onayliyor musunuz dedi en son. Benim kafamda "neeeyyy" sesleri, dedim tabii ki hayir. Bir ton tartistik gecirmeyin sakin vs vs, neyse gecirmediler neticede. Cok uzattim bence dolandirilmamissinizdir.
0
mbond
(31.07.24)
Beni de aradılar geçen taahhütünüz yenilecek, ve fiyat değişmeyecek gibi bişey dedi. aynı zamanda bilmemne kampanyası da olacak dedi superonline + tv plus+ bişey bişey. e tamam dedim.

meğer yeni bir paket geçirmişler ilk 3 ay ücretsizmiş sonradan turkcellden mi aradılar ben mi aradım hatırlamıyorum ama dedim bir yanlış anlaşılma olmuş iptal edin o son işlemi :D

aracı kurumlar 3-5 ne koparırız diye yeni paket, abonelik falan geçiriyorlar sanırım. kıllanmasan girecek bir şekilde.
0
ananiyimioguz
(31.07.24)
(15)

Ana babanın bedduası tutarmış diyolaa

respect
Bugün dayımlara gittim sohbet muhabbet derken oğluna beddua ettiğini öğrendim. çocuğun iki yakası bir araya gelmiyormuş falan bir de bugün arabayla kaza yapmasın mı? ben şok, ben iptal.Çünkü benim pederin de bana beddua etme ihtimali çok yüksek. son zamanlarda beni mutlu eden hiçbir şey yok. Ulan de
Bugün dayımlara gittim sohbet muhabbet derken oğluna beddua ettiğini öğrendim. çocuğun iki yakası bir araya gelmiyormuş falan bir de bugün arabayla kaza yapmasın mı? ben şok, ben iptal.

Çünkü benim pederin de bana beddua etme ihtimali çok yüksek. son zamanlarda beni mutlu eden hiçbir şey yok. Ulan dedim yoksa?

Ne diyorsunuz?

Not: ben böyle şeylere inanmam ama işte :/
0
respect
(31.07.24)
Ana baba haksız yere beddua ettiyse tutmaz, onlar Allah'ın kulu da evlat kişisi değil mi?

Ama o bedduayı almak için tırmaladıysa tutar tabi. Benim de öyle bildiğim çok insan var.
0
muhayyer divan
(31.07.24)
baba bedduası tutsa ben yirmi yıl önce tahtalı köyü boylamıştım. adam hacı falan bi de lol bişey olmaz devamkeee
0
titanyum22
(31.07.24)
hurafe ayol
0
nolmus yani
(31.07.24)
Anne baba bir araya geldi sen dünyaya geldin.
Her türlü hakları var ve ödenmez.
Hakkında söylediklerini hafife alma.
Ve bedduaya inanmak için başa bir belanın gelmesini beklemek, acaba demek olmaz.

@titanyun22
20 yıldır bedduanın tutmamasıyla övünmek yerine, yarın gönüllerini alacak bir şey yapmalısın aslında. Dua veya beddua hemen anında tutar diye bir şey yok.
Kabul olmama veya kabul olma sebepleri, şartları var.

Hayat yaşıyoruz ve iyilik kötülükler bir arada bu dünyada.
Herkes kendince nasibini yaşıyor.

Yarınlar için kendimizce temenni ve umutlarımız var ama tehlike ve riskler hatta ölüm bizden çok uzak diyemeyiz.
0
diyecevaplandı
(31.07.24)
@diye dayı ne diyon allasen hemen hain evlat ökkeş yaptın beni. anne babanın zaten en başta kendi yetiştirip büyüttüğü evladına beddua etmemesi lazım. oradan pay biç benimkinin babalığını.

her evlat iyi olmadığı gibi her ana baba da melaike değil, oturup sana anlatacak değilim.
0
titanyum22
(31.07.24)
Yok öyle bir şey, dediğiniz şey "Ben Ford Focus almayı düşünmeye başladığımdan beri her yerde Ford Focus görüyorum" gibi bir şey, bir nevi seçici algı. Herkesin başına bir sürü iyi, kötü olay geliyor bedduadan bağımsız. Yaradanın işi yok insanların oturup konuşarak çözemedikleri sorunların fedaisi olup orada burada "Ölmesin ama sürünsün" şeklinde verilen reçetelerin peşinde koşacak, milletin hayatına müdahale edecek...
0
salihdt
(31.07.24)
Aile insan için önemli bir destek, bu kişinin ailesiyle arası bozuksa bu hem maddi hem psikolojik olarak kişiyi geri düşürür. Ailesiyle arası iyi olan insanlara göre az ya da çok daha fazla sorunla uğraşmasına sebep olur. Haliyle kötü bir durumla karşılaşma şansı da yükselir. İyi aile ilişkileri menfaat anlamında hiçbir şeye yaramasa bile en azından kişi bunaldığı zaman ailesinden manevi destek bulabilir.

Sizin karşılaştığınız durum da öyle mi bilmiyorum ancak bazı aileler çocukları kendi istedikleri gibi davranmayınca destek sağlamayı kesiyor, burnu sürtsün vs. istiyor. Yardımcı olabilecekleri konularda geri durmayı seçiyorlar. "yola getirmeye" çalışıyorlar. "Bak kafana göre hareket ettin ve içine ettin, ben demiştim" demek için fırsat kolluyorlar. Neticede hayatı kısıtlanıyor kişinin. Evlilikten tutun, okul, iş konusuna kadar böyle. Aileden ayrı yaşasanız bile bu insanlar hayatınızda etkili figürler sonuçta.

Yani bedduayla ilişkisi yok. Beddua sadece bu kişinin ailesiyle arasının kötü olduğunu gösteren bir detay.
0
akhenaten
(31.07.24)
Barajlarda su azalıyor, yağmur duasına çık diyorum.
0
prole
(31.07.24)
İnanma öyle şeylere
0
abuzer
(31.07.24)
ben inanırım öyle şeylere.

genel kanı anne/babanın değil, babanın bedduası tutar şeklinde.
ana'lar çocuklarını çok sever ve içten beddua edemezler, ne olursa olsun düzelmelerini isterler derler. babalar ise anneler kadar bağlanmazmış çocuklarına, o yüzden bedduaları tutarmış.

ben ana/baba bedduasından öte, biri bedduayı hakediyorsa kim derse desin bi noktada tutacağına inanıyorum.
0
biseysorcaktim
(31.07.24)
Hatta babaya kalkan el de taş olurmuş. Videoyu açarsanız gerçek olduğunu göreceksiniz. youtu.be
0
boray eris
(31.07.24)
Hocam sana kitleme buyusu yapmislar hemen sakalli bi hoca bul nefesi kuvvetli ver kurtul
0
Zetnikov
(31.07.24)
Anne baba bedduasını bilmem ama benim her bedduam tutuyor. Bir anda celallenip ağzıma geleni söylüyorum ve söylediğim gibi oluyor. Bu yüzden artık gerçekten dikkat ediyorum, kendimi böyle anlarda frenliyorum. İnanıp inanmamak kişiye kalmış ama durum bu )
0
koskoca kirpi
(31.07.24)
Kendi çocuğuna tecavüz eden babalar buna sesini çıkarmayan anneler var, böyle bir ortamda bu çok iddialı bir söylem olur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.07.24)
haksız insanın bedduası tutmaz. ana baba olsun evlat olsun.
düzgün insan olmaya bakıp sonrasında da böyle şeyleri korkup çağırmamak lazım.
0
kurcalamabozarsin
(01.08.24)
(6)

istifa kararı vermenize baz sebep nedir?

baldan kaymak
zor bir dönemden geçiyorumda fikirlere ihtiyaç duyuyorum :d
zor bir dönemden geçiyorumda fikirlere ihtiyaç duyuyorum :d
0
baldan kaymak
(30.07.24)
İki kere sağlığımı tehdit edecek bir stres ve yoğunluk nedeniyle üç kere de daha iyi bir teklif ve kariyer planım nedeniyle istifa ettim. Sağlık söz konusu olanlarda 5-6 sene çalışmışım.

Bu yazdığım senin ne işine yarayacak, istersen zor dönem geçirmene sebep olan şartları yaz, rahatlarsın.
0
gabe h coud
(31.07.24)
1 - onum kesilirse
2 - haksizliga maruz kalirsam

bu ikisine tahammul edemiyorum. is bulmadan cikmayi hic tavsiye etmem ama yeri geliyor aninda istifa etmen gerekiyor. En son sabah ise geldim baktim ortalik karismis, sacma sapan degisiklikler atamalar yapilmis, oglen 12'de bastim istifayi ciktim.
0
cooperr
(31.07.24)
Bir kere gençlik gerizekalılığı yüzünden güzel bir işten istifa etmiştim sebep yoktu.

Bir kere patronumla sorunlarımız vardı gittim sonra özür diledi geri döndüm ama olmadı sonra yine gittim, bu birkaç kez yaşandı çalkantılı bir ilişkimiz vardı :):)

Bir kere patronu hiç sevmiyordum rakibinden güzel bir teklif aldım öyle gittim, onlar da patronuma ders vermek için beni almak istemişlerdi ben de artık adamın iş bilmemezliğinden darlandığım için kabul edip gittim.

Bir kere stresten geçmeyen baş ağrılarım yüzünden gittim doktor ağrıların sebebini bulamayıp strestendir işini değiştir demişti gerçekten işe yaradı.

Bir kere sektörden bunaldım ve tamamen sektörü bırakacağımı söyleyip gittim, gerçekten de bıraktım.
0
mutekebbir
(31.07.24)
Adaletsizliğe gelemiyorum ben genelde o yüzden istifa ederim
0
regina phalange
(31.07.24)
Görev tanımım sündürülür, şirket en başta söz verdiği şeylerin dışına taşmaya başlar
Şirket kültürü değişir, giderek daha toksik bir yer alır
Belli bir süre çalıştıktan sonra aynı şeyleri yapmak sıkmaya başlar; sektörün gerisinde kaldığımı hissederim
0
salihdt
(31.07.24)
Sırasıyla

1- Başta anlaşılan çalışma planına sadık kalınmaması. Ek mesailerin normalleşmesi. Benim için en önemlisi bu. Hele ki sürpriz mesailer ciddi kredi tüketiyor.

2- Karga tulumba, plansız iş yapılması. Özellikle de benim etkim olmadan boş geçen günlerin acısı iş bana gelince "hadi hadi" temposuna dönüştürülerek çıkarılmaya çalışılıyorsa.

3- Sanki "Bir yönetici nasıl olmalıdır" tarzı kitapları okuyup orda gördüklerini taklit eden basiretsiz yöneticiyle çalışmak. Böyle birinin basiretsizliğinin sonuçlarını her zaman siz çekersiniz ve sinirler laçkalaşır. Aslında yukardaki ilk iki madde de genelde yönetici kaynaklı olur, ancak bazen sizin çalıştığınız yöneticiden daha üst noktada ve bazen de şirketin çalışma sistemiyle ilgili zorunlu olarak ortaya çıktığı için 3. sıraya yazdım.

4- Maddi tatminsizlik, eğer yukarıdaki üç madde sorun değilse bunu bir noktaya kadar görmezden gelebilirim. Huzur daha önemli.

Yukarda çok kereler haksızlıktan ve adaletsizlikten bahsedilmiş. Benim için ilk üç madde bunların somut yansımaları. Bu tarz ortamlarda haksızlık, adaletsizlik, gruplaşmalar, adam kayırma, değersizleştirme pakete dahil geliyor. Yani sürekli "bugün kalıyoruz değil mi?" denen bir ortamda plansız programsız kötü bir yöneticiyle çalışıyorsanız orada başınıza her iş gelir.
0
akhenaten
(31.07.24)
(12)

Duyurudan sözlükten giden nereye gitti?

ananiyimioguz
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
0
ananiyimioguz
(30.07.24)
Quora değildir. Diğer seçenekler diye düşünüyorum. Ben de senelerce girmedim. Son bir senedir geri döndüm.

Ben instagramı da kapattım ve %80 reddit %10 sözlük %10 duyuru takılıyorum.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Quora çok uzun zaman oldu.
Bence reddit en efsanesi. Hayatımda böyle efsane site görmedim.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Ben bir süre Süslü Sözlük'te takıldım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.07.24)
Duyuru ya da sözlük hiç kimsenin hayatında 1. sırada değil. Girer ya da girmez farkında bile olmayabilir.

Ben de uzun yıllar girmedim ki ben çok aktif bir kullanıcıydım. Bir kaç aydır giriyorum yine. Ama eskisi kadar aktif kullanmıyorum.

Sözlük ve duyuru çok ciddi anlamda hayvan, kadın, doğa düşmanı kaynıyor. Bunlar çok ciddi problem aslında.

Bazen gerçekten ne işim var burada diyorum.
0
rock n roll
(30.07.24)
Bizim gibi adhd li her konuda meraklı ve bilgi sahibi olmak okumak isteyenler için reddit
0
grimavi
(30.07.24)
Ben biraz tersine göç yaptım sanırım, Reddit'ten buraya geldim. Reddit'te Türk kullanıcı sayısı son yıllarda hızla arttı. r/turkey 1m oldu, alternatif Türkçe sub'lar açtılar. Büyük bir kısım Reddit'e göçmüştür. Hiçbir site çeşitlilik ve içerik bakımından Reddit ile yarışamaz. Belki YouTube yarışır(?) İçine girince hayatınızdan tamamen çıkarmanız pek mümkün değil.

Bence de Quora'ya gitmemişlerdir. Quora'nın popüler olduğu dönem 2010'ların başıydı.
0
gnosis
(30.07.24)
Reddit. Birçok subda tam bir ekşici gibi yorum yerine tanım yapanlar ve Ekşi Sözlük ağzıyla konuşanlar var.
0
nawar
(30.07.24)
Gün içinde twitterdan sonra en çok açtığım sosyal medya ekşi duyuru benim. Çok soru sormuyorum ya da bi iki gün hiç cevap vermediğim oluyor ama telefonu her elime aldığımda bi açıyorum siteyi (ki telefon elimden düşmez).

Sözlüğe neredeyse hiç girmiyorum artık. Sadece spesifik bir konudaki yorumları okuyacaksam giriyorum. İğrenç toksik bir ortam oldu, debeye günee 3-4 kadın, lgbt, hayvan vs düşmanı entry giriyor falan leş bir ortam hüküm sürüyor. Duyuruda da benzer yorumlar ara ara var ama sözlüğe göre çok daha az hâlâ

Reddite iki yıl önceye kadar çok giriyodum ama salak reddit api paylaşmayı kestiği için third party applerle giriş bitti. Redditin kendi uygulamasını da sevmediğim için neredeyse hiç girmiyorum artık. Mis gibi siteden soğuttular ya baya güzel şeyler okuyodum orda. Çok mutsuzum.

Twitter zaten dakika başı açıp yeniliyorum refleks olarak. Youtube da çok giriyorum ama genelde abone olduğum kanalları izliyorum, nadiren keşfetteki videolara bakıyorum çok ilgimi çekerse. Instagram günde 3-4 kez tüm storyleri izleyip çıkıyorum, postlara ya da keşfete bakmıyorum orada, reels falan anca kız arkadaşımın attıklarına bakıyorum :d
0
nundu
(30.07.24)
Ben reddit'te yurtdışına göçtüm :D Türkçe sublarla bir bağlantım yok. Duyuru dışında hiçbir yerli sosyal medyaya tahammülüm yok. İnsanlar tartışmaktan başka bir şey yapmıyor. Sözlük hesabım yıllardır donuk vaziyette duruyor zaten, hiç bakmıyorum. Bakmayı da düşünmüyorum, bakasım da gelmiyor.
0
akhenaten
(30.07.24)
@akhenaten +1 bu arada, redditte Türkçe sublara ayda yılda bir giriyodum. Kendi ilgi alanlarıma göre takip ettiğim sublara giriyorum genelde girdiğimde.
0
nundu
(30.07.24)
Akhenaten +1
Redditte Türkiye alakalı hiçbir şeyde yokum. Harbiden türk sosyal medyam bolca duyuru çok az eksi, geri kalanı sıfır.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Yaşlanıp çoluk çocuğa karıştılar
0
boray eris
(31.07.24)
(4)

Bireysel emeklilik nedir

Kittie
Faydalari zararlari nelerdir?Her ay istedigim kadar para mi atiyorum?Banka hesabinda biriktirmekten farki ne?5 yilda/10 yilda ne tur bir getirisi olur biraz aciklayabilir misiniz?
Faydalari zararlari nelerdir?
Her ay istedigim kadar para mi atiyorum?
Banka hesabinda biriktirmekten farki ne?
5 yilda/10 yilda ne tur bir getirisi olur biraz aciklayabilir misiniz?
0
Kittie
(30.07.24)
bankaya ufak ufak para atiyorsun, onlar da sepet yapip parayi isletiyor, en azindan enflasyona yenilmeni onluyor, sansliysan biraz da karli cikarak emeklilige kadar biriktirmeye devam ediyorsun.

gavuristanda kenara attigin parayi vergiden dusebiliyorsun da turkiye'de bu mumkun mu bilmem.
0
cooperr
(30.07.24)
@Mirket'in dediklerine ek olarak BES fonlarında stopaj yok.

Yine de farklı kesintiler var. Bir tanesi "çıkışa ertelenmiş giriş aidatı." BES hesabı açtığınızda, sizi, bes'ten çıkarken tahsil edilmek üzere borçlandırıyorlar. 5-8 bin lira arası bir miktardı bu en son baktığımda. Bunu "ben bes hesabımı kapatacağım" ya da "başka şirkete taşıyacağım" dediğiniz zaman kesiyorlar. Kısa vadede bes'ten çıkılmasın diye caydırıcı bir unsur aslında.

Ayrıca brüt asgari ücretin %8,5'luk kısmından fazla olmamak kaydıyda en fazla ilk 5 yıl alınabilecek bir yönetim gider kesintisi var. Bunu yıllık alıyorlar. Ancak genelde kampanyalar oluyor, bu ücretin alınmayacağı bir hesap açabiliyorsunuz. BES açarken bunu konuşun temsilciyle, yönetim gider kesintisi alınmayan bir kampanyanız var mı diye.

BES'in nitelik olarak eşdeğeri BES dışı fon yatırımları. Siz kendiniz 3-5 fondan oluşan bir sepet hazırlayıp buna yatırım yapıp, her ay bu fonlara para aktarır ve bunu 58 yaşına kadar devam ettirirseniz BES'in yaptığı şeyi kendiniz yapmış olursunuz. Ancak bu durumda %30 devlet katkısı almazsınız ve fonlarınızdan da stopaj kesintisi olur. Ayrıca bu şekildeki bir yatırıma daha çok zaman ayırmanız, kafa yormanız gerekli ve fonları satmak BES'ten çıkmaktan daha kolay olduğu için bir aşamada bundan vazgeçmeniz yüksek bir ihtimal. Ek olarak BES sistemi kredi kartından otomatik çekim yapıyor eğer isterseniz. Yani arada bir fon performanslarına bakıp birkaç düzenleme yapmak yeterli oluyor. Her ay bir ödeme planı oluşturup bunu takip etmenize ya da fon dağılım oranlarınızı belli bir düzende tutmak için çaba harcamanıza gerek kalmıyor. Ayrıca isterseniz ara ödeme şeklinde aylık taksit tutarının üstünde eklemeler de yapabiliyorsunuz ve bu ek ödemeleriniz de aynı şekilde %30 devlet katkısı alıyor. Ben aldığım kıdem tazminatını bu şekilde BES'e aktardım örneğin.

Haliyle kesintileri de hesaba katınca bir kâr elde etmek için düzgün BES fonlarına yatırım yapmak önemli.
0
akhenaten
(30.07.24)
bes yaptırırken dikkat etmeniz gereken hususları da ben yazayım:

*yönetim gider kesintisi yapmayan bes şirketlerini araştırın seçin
*kredi kartı ile ödeme yapınca yaklaşık 40 gün sonra falan hesaba geçiyor. dolayısıyla o kadar sürelik kazanç kaybı yaşıyorsunuz. kredi kartı ile ödeme yapmanızı tavsiye etmem.
*fon koçu vs kavramlardan uzak durun. fonları kendiniz seçin ve en azından 3-4 fona dağıtın paranızı
0
oekuklu
(30.07.24)
ben fonlara girmeye başladığımda besi tam olarak öğrendm. fona boş para atacağıma bese atayım, devlet desteği de gelsin diye düşündüm. başta ayda 1000tl ödersem bonus var demişlerdi. şimdi 1500 yaptım. hem kesinti yaşamamak için istediğim zaman parayı da çekemiyorum. öyle unuttuğum, sadece aydan aya fatura öder gibi 1500tl ödediğim bir hesap benim için. 3-4 fona dağıttım unuttum
0
kondansator
(30.07.24)
(16)

peynir seviyor musunuz?

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
günde ne kadar peynir yiyorsunuz? ben galiba biraz fazla yiyor olabilirim. emin degilim. günde yaklasik olarak 140-150 gram kasar yiyorum. en cok butterkäse, gouda ya da bergkäse tüketiyorum, kasar derken türk kasari degil.buna ek olarak mozarella, ricotta ve beyaz peynir de görünce gömüyorum. aksam
günde ne kadar peynir yiyorsunuz?
ben galiba biraz fazla yiyor olabilirim. emin degilim. günde yaklasik olarak 140-150 gram kasar yiyorum. en cok butterkäse, gouda ya da bergkäse tüketiyorum, kasar derken türk kasari degil.
buna ek olarak mozarella, ricotta ve beyaz peynir de görünce gömüyorum. aksam yemegin yanina bile beyaz peynir cikariyorum. bazen peyniri görünce dayanamiyorum kalipla isirasin geliyor. charlie gibi hissediyorum kendimi.
peynir kaynakli bir saglik sikintim yok aktif bir hayatim da oldugu icin ama kesin ileride kolesterol falan cikar.

static.wikia.nocookie.net
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.07.24)
Sizin kadar olmasa da arkanızdan koşturuyorum ben de
0
akhenaten
(29.07.24)
Peynir çok severim ve ben de sanırım günde 150 gram kadar yiyorum ama daha fazla yemem. Yaprak tulumu dedikleri bir çeşit var, lavaş tulumu denen bir çeşit var, Elazığ/Erzincan tulumu var (deli gibi severim), taze kaşar çok severim (tost peyniri değil taze kaşar olacak), dil peynirine bayılırım... Filan.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
Kolesterol konusunu lütfen Ümit Aktaş'tan bi dinle olur mu, kolesterol epey ciddi konu ve çok yanlış yönlendiriliyormuşuz.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
sevme ötesi bayılıyorum. şöyle ki;

kahvaltımda her sabah mutlaka 2 çeşit peynir vardır. eski kaşar, taze kaşar filan da yerim, camambert de, küflü göğermiş de. o dönem canım nasıl bir çeşit isterse öyle seçerim. peyniri kibrit kutusu kadar koymam tabii ki, daha çok yerim. zararlı olabilir vücuda ok ama seviyorum ve miktarını ayarda tutmaya çalışıyorum.
2 gün yemesem canım peynir ister.
evde şu an 5 çeşit peynir var paketi açılmamış. hafta sonu yunanistan'da alkol hariç en çok peynire koştum markette. feta çiçeğimdir.
1 ay spor hocam peyniri kestirdi, hayata küsüyordum.
çok yağlı yememeye çalışıyorum kaşar vs. gibi. Sporla, hareketle dengelemeye çalışıyorum zaten yediklerimi.

peynir güzel..
0
mor oje
(29.07.24)
Besinlerden gelen kolesterol vücutta işlem görmez %90'ı idrarla atılır ve fakat gereğinden fazla kalsiyum damarlarda plak oluşumuna neden olabilir, bir not olması açısından hatırlatmak isterim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.07.24)
seviyorum ama yemem. ayda bir kaç kere bir kaç dilimdir en fazla. kahvaltı yapmıyorum, onun dışında kullanım alanı pek yok.
0
gabe h coud
(29.07.24)
Erzincan tulum peyniri denediniz mi cok fena bisey

Hele karpuz ekmek yaninda aglatmali
0
Zetnikov
(29.07.24)
bende peynir çok severim. özellikle tam yağlı kaşar peyniri. beyaz peynirlerde az tuzlu köy peyniri ve sepet peyniri.
0
my fault
(29.07.24)
Sadece peynirle beslenebilirim.
0
numlock
(29.07.24)
Peynir kahvaltının olmazsa olmazıdır benim için. farklı çeşit peynirleri yemeyi de çok severim. ama onun dışında diğer öğünlerde peyniri çok aramam
0
evelekk
(29.07.24)
bayılıyorum, hatta check up yaptırdığımda doktor kalsiyumu azalt demişti böbrek taşı sorunu yaşayabilirim diye. ona rağmen ayran, peynir, yoğurtan vaz geçemiyorum. kaşarı tost ya da fırına attığım yemeğin üzerine rendelemek dışında pek sevmiyorum. her türlü beyaz peynir, parmesan, mozarella, ezineye varım, makarna , börek ve pizzada peyniri çok severim. ama kahvaltı yapmadığım için aşırı tüketmiyorum.
0
hypathia
(29.07.24)
Biliyorsunuz peynirdeki kazein tıpkı morfin gibi bağımlılık yapıyor. Ben de kazeinin köpeği olarak peynirsiz bir kahvaltı, bir hafta düşünemiyorum.

Yaşım 30 küsür olduğu için yağdan kaçınmak adına azaltmaya çalışıyorum ama ne mümkün en az iki çeşit peynir koyuyorum sofraya.
0
chicha_v2
(29.07.24)
Çok çok seviyorum. Her öğün yiyebilirim ama sadece kahvaltı ile sınırlandırmaya çalışıyorum kendimi.
0
peki madem
(29.07.24)
Peyniri ve çeşitlerini çok severim. Günlük belirli bir tüketimim yok. Genelde kahvaltılarda ve bazı yemek çeşitlerinde kullanıyorum. Haftalık tüketimim senin günlük tüketiminin biraz daha üstünde.

Umut Sarıkaya'nın karikatüründeki mezarına kaşar dökülen kişiye epey yakınım. Yani "lüx ve en iyi yemek" sanmıyorum tabii ki.

galeri14.uludagsozluk.com
0
nawar
(29.07.24)
Fransa'da yaşayan biri olarak damarlarimda türk olarak karpuz, Fransız olarak peynir akıyor.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
Çok severim, her türünü yerim. Ama gramaj hesabım yoktur, günde bir kahvaltı porsiyonunda olması gerektiği kadar tüketirim. Örgü olur, beyaz peynir olur, labne olur vs.
0
Amaranta ursula
(29.07.24)
(5)

Sağ sol profil farkı?

Improbable
başlık garip oldu da sağ profilinizle sol profiliniz arasındaki fark nasıl ey romalılar, belirgin bir fark var mı? yüz ifadeniz için soruyorum. bir de hangi tarafınızı daha çok beğeniyorsunuz?
başlık garip oldu da sağ profilinizle sol profiliniz arasındaki fark nasıl ey romalılar, belirgin bir fark var mı? yüz ifadeniz için soruyorum. bir de hangi tarafınızı daha çok beğeniyorsunuz?
0
Improbable
(29.07.24)
şakacı tarafımı daha çok beğeniyorum

valla hiç düşünmedim ama selfilerimi hep soldan çekmişim, sol demek ki. kaş farkı dışında pek yok gibi.
0
ananiyimioguz
(29.07.24)
Ben cepheden beğeniyorum valla, profiller içime sinmiyor :D fark yok ama, eşit derecede içime sinmiyor.
0
akhenaten
(29.07.24)
karşıdan bakınca bi simetri sorunu görmüyorum ama hafif yandan çekimlerde bence belirgin fark var. sol taraf daha güleç ve zarif hatlı. sağ taraf hayatın sillesini yemiş gibi hem daha sert, hem de o tarafta foto gülümsemelerinin fake olduğu çok belli oluyor o yüzden sol diyorum.
0
engelbert humperdinck
(29.07.24)
Simetrik değil suratım. Gözlüğüm suratımda biraz yamuk durur hep.
0
peki madem
(29.07.24)
Benim sağ ve sol profilim resmen başka insanlar
0
rodeocu
(29.07.24)
(18)

Gönül islerinde sigara mevzusu

polopan
En bastan sevgili olma niyetiyle tanissaydik muhtemelen günde yarim paket sigara icmesini görüsmeye devam etmeme sebebi olarak görürdüm. Ama kendisini is arkadasim olarak taniyorum. Aramizda cekim olustu, hoslanmaya basladim, sanirim karsilikli. Is dolayisiyla tanistigimizdan dolayi zaten cok agirda
En bastan sevgili olma niyetiyle tanissaydik muhtemelen günde yarim paket sigara icmesini görüsmeye devam etmeme sebebi olarak görürdüm. Ama kendisini is arkadasim olarak taniyorum. Aramizda cekim olustu, hoslanmaya basladim, sanirim karsilikli. Is dolayisiyla tanistigimizdan dolayi zaten cok agirdan almaya niyetim var. Is ortamindan sevgili yapmak benim de tercihim degil ama bulundugumuz yerde tanisan sevgililer mevcut, bu konuyla ilgili negatif bir algi yok. Ama is ilerlerse sigara icmesini kabul edebilecek miyim sorusu kafami kurcaliyor. Is ortamindan tanimasam belki bir deneyeyim, nasil hissettigime bakarak karar veririm derdim ama is arkadasligi oldugu icin daha bir temkinliyim, denerim olmazsa devam etmem demek daha zor geliyor.

Sigara icenle olmaz gibi düsünürken yine de oldurmaya calistiginiz bir durum oldu mu? Ya da siz icerken sigara icmeyen biriyle? Nasil bir deneyimdi?
0
polopan
(28.07.24)
Sigara mevzusu çok sıkıntılı, yani birlikte olursun tabii seversen göz bazı şeyleri görmez derler ama ben şahsen sıkıntı çıkaracağımı bildiğim için en baştan o yola girmem sigara kullanan biriyle. Ha biri de bana mesela sen de çok protein tüketiyorsun osuruğun kötü kokuyor dese alınmam, haklı olabilir derim. Her insanın hassasiyetleri olabilir yani yola ona göre çıkmalı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.07.24)
kesinlikle sigara içen biriyle birliktelik yaşamam kimseye de önermem.

iş arkadaşından sevgili olur ama sigara kesinlikle kaçın.
0
kanasla intihar eden adam
(28.07.24)
sigaradan önce iş arkadaşıyla olmaz. attığın taş ürküttüğün kurbağaya değmez, sonrası vıcık vıcık kalıyor.
0
titanyum22
(28.07.24)
Bir taraf sigara içerken diğer tarafın sigaradan rahatsız olan bir insan olması çok katlanılabilir bir şey değil. Boşverin gitsin bence.
0
pispinti
(28.07.24)
Bir de sigara içen kişinin hareketleri norm oluyor, gece kalkıp balkonda bir keyif sigarası içip yatağa dönüyor koku üzerine sinmiş oluyor, dışarıda buluşacaksınız beklerken bi sigara yakıyor sen gelince sarılacak oluyorsun kokuyor

ilişkiye başlamamak bence en iyisi, diğer yandan sigara kullanan kişilerin gözünden de merak ediyorum konuyu, yazsalar iyi olur
0
grimavi
(28.07.24)
Maalesef sigara içmeyen birisini bulmak çok zor. Ülkemizin erkekleri bedenine ve sağlığına bakmamaya, temiz beslenmemeye yemin etmiş sanki. Bu yüzden kriterlerimi saat başı içmemesine günde maks 2 dal içmesine kadar düşürdüm :d Kırmızı çizgim düzenli ve sık alkol tüketmesi ve ot alışkanlığı olması.

Bir de iş arkadaşından olmaz.
0
ruhen hastayim ben
(28.07.24)
Bu şekilde olmaz, konu sigaradan ayrı bir şey. Yani sabah uyandığında iki kere komodinin üstüne tıklatıyor ve bu benim gözüme batıyor diye gıcık olsaydınız o da olmazdı. Böyle şeyler siz çırpındıkça sıkılaşan düğümler gibi. Zaman içinde etkisi artarak devam edecek. Örneğin siz gayet tahammül edebildiğinizi düşünürken tartıştığınız esnada bir sigara yakacak ve bu durum artık öncekinden daha irrite edici bir hale gelecek. Zaman içinde dayanılmaz boyuta ulaşana kadar bu içinizde büyüyecek.

Bu işin olacağı varsa en başta buna kafa yormaktan vazgeçmeniz gerek. Duyunca saçma geliyor ancak böyle şeyler gayet kişinin kendi elinde aslında. "İnsanlar sigara içebilir, var böyle bir olay ne yapayım?" fikrini beimsemeniz gerek. Buna gerek var mı o sizin bileceğiniz iş.

Ya da o sigarayı bırakabilir pek tabi ki, ancak bu sizin dışınızda bir konu.
0
akhenaten
(28.07.24)
Sigara içmeyen biri olarak sigara içen biriyle asla diyorum. İçen ve içmeyen insanın gündelik yaşam pratikleri bile çok farklı. Ben arkadaşlarıma bile posta koydum kışın soğuğunda her seferinde dışarıda oturmak zorunda değilim diye mesela. Ya da bir mekana gidilecek, keyfimce gezmek istiyorum, içen kişi çoğunlukla bitse de çıksak ve sigara yaksam modunda oluyor. İstedikleri kadar dikkat etsinler o kokunun tenlerine, parmaklarına, ağızlarına ne kadar sindiğini fark etmiyorlar. İçen taraf içinde haksızlık bu arada zira sürekli içmeyen tarafı rahatsız etmemeye çalışma gayreti ve stresi çok yorucu, yıpratıcı.

İş arkadaşıyla ilişki olmamalı, asıl soru o değil o yüzden detaya girmiyorum :).
0
Phoebe
(28.07.24)
sigara içen biri olarak sigara içmeyen biri ile sevgili olma fikrine sıcak bakmıyorum. uzun yıllar önce içmeyen bir sevgilim olmuştu , sürekli rahatsız olup olmadığını sormama ve dikkat etmemee rağmen o bu durumdan rahatsız olmadığını söylese de ben asla rahat hissedemedim,

dışarıda kafelerde, parklarda vs etrafımda biri varken bile duman kimseye gitmesin diye aşırı dikkat eden biriyim, bu sebeple başka birini rahatsız etme hissi benim için kötüydü. etrafımda bundan rahatsız olmayan çiftler de var, ablam sigara içmiyorken eşi içiyor ve bu yıllardır hiç sorun olmadı onlar için. ama bana göre de olur yanı pek yok, ben tercih etmiyorum.
0
hypathia
(28.07.24)
Bir de sigara içen birinin yorumu bulunsun. @Phoebe'nin dediği gibi sigara içmeyen birini rahatsız etmemeye uğraşmak ciddi efor gerektiriyor. Yine gündelik pratiklerimiz farklı. Biz mesela sevindiğimizde, heyecanlandığımızda, üzüldüğümüzde elimiz hemen sigaraya gidiyor. Bir kapıya çıkayım da sigara içeyim istiyoruz. Karşıdaki sigara içmiyorsa sohbet bölünüyor, içiyorsa dışarıda sigaralarimizi içerken kaldığımız yerden devam ediyoruz. Günahı paylaşma hazzı giriyor bir de işin içine. İşyerlerinde mesela sigara içen ekip arasında ayrı bir samimiyet oluşur, birbirlerini neredeyse korur kollarlar aynı haltı yedikleri için. Geçen sene bir ara sigarayı bırakmıştım, sigarayı değil, bahsettiğim ekibin muhabbetini özlemiştim. Ayıbını paylaştığın insanla daha şeffaf, daha dolaysız bir iletişim kuruyorsun. Bu yüzden genellikle biz de sigara içenlerle birlikte oluyoruz, birlikte bırakacağımıza dair hayaller kuruyoruz.
0
sekizdokuzon
(28.07.24)
Sigara deal breaker. Hoşlanma durumu varsa da kendime rot balans ayarı çekerdim.
0
gabe h coud
(28.07.24)
@rhb'nin kadın versiyonu ile +1 Çünkü ülkemizin kadınları bedenine ve sağlığına bakmamaya, temiz beslenmemeye yemin etmiş sanki. Ayrıca iş yerinden biriyle zor ve riskli, o yüzden gerek yok bence.

Sigara içmiyorum. Maalesef kadınların çoğu sigara içtiği için mutlaka sigara içen giriyor hayatına. Sigara içmeyen biri için sigara içenle olmak zor ve rahatsız edici. Öpüşmediğin ve sarılmadığın insanların içtiği sigara eğer fabrika bacası ya da kara trene dönmüyorlarsa daha az rahatsız edici tabii ki. O yüzden arkadaşlarımın %90'ının sigara içiyor olması aynı derecede sorun değil haliyle.
0
nawar
(28.07.24)
Ben, sigara içen birine asla ilgi duyamam. Hayatım boyunca sigara içmedim ve içmeyi de düşünmüyorum.

Sigara içenlerin her yerine sigara siniyor ve hiç hoş değil. Özellikle gözlemliyorum sanki sigara içen sayısı artmış gibi geliyor. Erkekler de kadınlar da çok dikkat etmiyorlar kendilerine.
0
rock n roll
(28.07.24)
Yıllar önce sigarayı bırakan biri olarak partnerimin sigara içmesini istemem, kırmızı çizgimdir, o içerse kesin ben de içmeye başlarım, ikinci olarak kokusu çok kötü, partnerin çekiciliğini azaltır, geçen massive attack konserinde arkadaş sigara uzattı, almadım tekrar başlarım korkusuyla.
0
blue rebel motorcycle club
(28.07.24)
Bu şekilde yok sigara iciyor olmaz. Yok erken yatıyor olmaz. Yok çok geveze olmaz gibi kesin bariyerler konursa hiç kimse birlikte olamaz daha da öte evlenen. Sevmek böyle birsey bir çok durumda karşılıklı hata ve kusurları kabullenilmezse hiçbir birliktelik yaşanmaz..
0
sonhakan
(28.07.24)
ben astımım yanımda biri sigara içince boğuluyorum.

ama sigara içip de dikkat eden birçok insan var bence ilişki kurmaya sorun değil.

belki bırakır
0
Hallegadola
(29.07.24)
Ben sigara içen tarafım. Karşı tarafı rahatsız edeceğini bildiğim için "o gözle" bakamıyorum sigara içmeyen insanlara. Arkadaşlık ilişkilerinde dahi sıkıntı yaratan bir olay. Sigara içmeyen insanlara dumanımı solutunca mahcup hissediyorum kendimi.
0
auroraaurora
(29.07.24)
biraz önce bir toplantıdan çıktım. kurum yetkilileri yasak falan dinlemeden fosur fosur sigara içtiler toplantı boyunca, çıktık üstümüz başımız saçımız leş gibi sigara kokuyor, başım ağrıyor dumandan. bir sonraki toplantıya böyle gitmek zorundayım şimdi. yani demem o ki, koku, duman ve zehire sizde pasif içici olarak maruz kalıyorsunuz maalesef :(. toplantıda sizin duyurunuz aklıma geldi :)), önceki yanıtıma ek olsun bu da.
0
Phoebe
(29.07.24)
(4)

2024 paris olimpiyatları

cometome
Türkiye'nin yayınladığı yayın akışı dışında ücretsiz izleyebileceğim bir yer var mı? Ben başka spor dallarını izlemek istiyorum judo izlemekten bıktım.
Türkiye'nin yayınladığı yayın akışı dışında ücretsiz izleyebileceğim bir yer var mı? Ben başka spor dallarını izlemek istiyorum judo izlemekten bıktım.
0
cometome
(28.07.24)
Bildiğim kadarıyla program trt spor, eurosport 1 ve eurosport 2 arasında dağıtılmış vaziyette. Ben düzeni çok anlamadım. Nerde rastlarsam bakıyorum.

Kısaca ulaşmanız gereken kanal eurosport.
0
akhenaten
(28.07.24)
Blu tv varsa oradan canlı yayınlarda eurosportun 9 tane kanalı var, doya doya izlersiniz. İki tanesinde Türkçe spiker var, diğerleri ingilizce spiker belirteyim. Blu tvyi ucuza kapatma yöntemi de vardı Hepsiburada vs sayesinde
0
nundu
(28.07.24)
2021'de Eurosport Player'da bütün branşların bütün yarışları izlenebiliyordu (ücretli). Bu sene Eurosport'a baktım ama streaming bulamadım.

olympics.com
burada Eurosport, Bein Sport ve Tabii diyor.
0
kobuzchu kiz
(28.07.24)
Bruce
(28.07.24)
(18)

Hangi Osmanlı padişahısınız?

sekizdokuzon
Ben sanırım 1. Mustafa'yım. Osmanlı hanedanının sonu gelmesin diye kardeşi tarafından öldürülmeyip sarayda bir kafese kapatılmış, gün yüzü görmemiş. Orada delirmiş, ilk kez tahta çıktığında 96 gün saltanat sürmüş. O esnada ne bir cariyeye bakmış ne bir reform ya da çıkartma yapmış. "Lan bu deli mi,
Ben sanırım 1. Mustafa'yım. Osmanlı hanedanının sonu gelmesin diye kardeşi tarafından öldürülmeyip sarayda bir kafese kapatılmış, gün yüzü görmemiş. Orada delirmiş, ilk kez tahta çıktığında 96 gün saltanat sürmüş. O esnada ne bir cariyeye bakmış ne bir reform ya da çıkartma yapmış. "Lan bu deli mi, ermiş mi?" diye milletin kafasını karıştırmış. Tahttan indirip Genç Osman'ı geçirmişler, bunu tekrar kafese yollamışlar. Genç Osman dört sene sonra çok afedersiniz hayaları sıkılmak suretiyle feci şekilde öldürülünce kimseyi bulamayıp yine bunu çıkarmışlar tahta, bir yıl sonra tekrar indirmisler. Çok yazık bir karakter.

Siz kim olurdunuz?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(27.07.24)
3. Selim'im, çok güzel bestelerim var ama bir o kadar da Fatih Sultan Mehmet'im, saçma sapan gevşekliğe gelemem.
0
muhayyer divan
(27.07.24)
Fatih gevşekliğe gelirdi aslında.
0
🌸sekizdokuzon
(27.07.24)
Gevşekliğe gelmeyen yönü çoktu, ki kendisi de gayet ciddi ve müthiş eğitimlerle yetiştirilmiştir.
0
muhayyer divan
(27.07.24)
Eğitim şart tabii. Ama akşama kadar hokkabazlarla takılan, zamanının ötesinde bir zihne sahip insandan ben el şakası beklerim. Gemileri karadan yürütmek başlı başına büyük bir trollük değilse nedir?
0
🌸sekizdokuzon
(27.07.24)
Hokkabazlarla takılan Fatih değil, yanlışın var
0
muhayyer divan
(27.07.24)
cem sultan yazacaktım :,)
0
deartheodosia
(27.07.24)
Sultan 3. Murat
Hem derviş hem padişah hem de müzisyen (bestesi var.

Gerçi padişahların hepsi seyri süluk görüyorlar ama 3. Murat’ı seviyorum
0
füt
(27.07.24)
@muhayyer divan,’ı okumamıştım:) şimdi gördüm selam ederim
0
füt
(27.07.24)
@füt

Selamlar sevgiler efendim :)
0
muhayyer divan
(27.07.24)
Powerlifting yaptığı için 4. Murat olabilirim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.07.24)
Fatih oldugunu dusunmek istiyor insan tabi.

Biraz Koca Murad (dunya islerinden elini etegini cekip maneviyata yonelme istegi) ve 1. Mahmut (istanbul'u kutuphanelerle donatan kambur, aslinda cok is yapmasina ragmen degeri bilinmeyen padisah) var.
0
antikadimag
(27.07.24)
Pek padişahlık karakterim yok, ben padişah olsam yeniçeri beni devirirdi.
0
akhenaten
(27.07.24)
akhenaten +1
illa birini seçmem gerekiyorsa saraydan hiç çıkmayan bir padişah vardı kesin o olurum ben.

Üçüncü Osmanmış.
0
mutekebbir
(27.07.24)
II. Mahmut
Yavuz
0
gabe h coud
(27.07.24)
Şu zamanda ahtiyacımız olan temel şeylerden biri adalet.
O nedenle aklıma 4. Murat geliyor.

Kendisine bakıyorum da dönemine çok uygun düşmüş ve devlet için zorla da olsa gerekenleri yapmış.
Anadolu'dan İran'a sefere giderken bile halkın huzurunu kaçıranların anında cezasını vermiş.

Meselede haksız olduğu halde kasten birini öldürmek bu zamanda normal bir hal almış maalesef.
Böyle olmamalı.
0
diyecevaplandı
(28.07.24)
ii. mahmut.

arapların çok olduğu bir yerde yaşıyorum. anladınız siz onu.
ama mora katliamında hiçbir şey yapmadığı için çok kızgınım kendisine.
0
titanyum22
(28.07.24)
üçüncü osman
zaytung.com
0
abelardo
(28.07.24)
bi soruya daha böyle bir cevap vermiştim, padişah değilim bence ama ben tam bir pargalıyım. en tepede kelle koltukta geziyorum.
0
Hallegadola
(29.07.24)
(12)

Nelere Özlem Duyuyorsunuz?

rock n roll
Sözlükte " özlenen hissiyatlar" diye bir başlık görünce aklıma geldi. Sizinkiler ne?
Sözlükte " özlenen hissiyatlar" diye bir başlık görünce aklıma geldi. Sizinkiler ne?
0
rock n roll
(27.07.24)
Paraya. Para aseriyorum.
0
sekizdokuzon
(27.07.24)
3 ay yaz tatili. denizli bir sehirde oturdugum icin yaz demek deniz demekti.
ilkokulda arkadaslarla semsiyemizle deniz kenarina gider otururduk. öyle havlumuzun üzerine yatardik. beach'te oturmak falan aklimiza gelmeyi birak, özenmezdik bile.

bunu özlüyorum. ama sen sorunca :D yoksa aklima gelmiyor.
0
sonsuz
(27.07.24)
Geçmişte insanlar birbirlerinden taciz tecavüz dolandırma gibi büyük suçları bu kadar çok beklemezdi, güven ortamı şimdikine göre çok daha sağlamdı. O güven atmosferini özlüyorum.
0
muhayyer divan
(27.07.24)
Huzura.
Sakinliğe.
Gençliğe.
Hesap kitap yapmadan canımın istediği kadar içebilmeye.
Menüyü kontrol etmeden biramızın yanına aperatif söyleyebilmeye.
0
mutekebbir
(27.07.24)
Plansızlığı özledim
0
mirty
(27.07.24)
İnönü stadına.
0
numlock
(27.07.24)
sonbahar aksam ustu, hafif bi soba kokusu. sokakta top oynayan cocuklar
0
foster
(27.07.24)
Annemi özlüyorum. Tek özlemim kendisi.
0
füt
(27.07.24)
Çocukluğumdaki kış aylarını özlüyorum. Farklı olan neydi bilmiyorum ama o zamanlar giydiğim giysinin kumaşı bile farklı kokuyordu. Her şeyden çok daha farklı bir tat alıyordum. Hayatım dolu dolu hissettiriyordu. Şimdi o hissi bir anlık yaşıyorum bazen, baya özletiyor o günleri.
0
akhenaten
(27.07.24)
Lisedeki bir şeyler yapmak zorunda olmama halimi özlüyorum. Sonrası hep ders çalış, evde çalış, işte çalış, bir yerden para bulmaya çalış, şunu bunu mutlu etmeye çalış gibi mecburi meşguliyetlerle geçti.
0
morca
(27.07.24)
termal otel ve hamam. haziranda gittim çünkü im a hammam enthusiast. yine gitmek istiyorum tansiyonum düşer bayılır kalırım diye korkuyorum gidemiyorum.
0
titanyum22
(28.07.24)
top oynamaya, bisiklet sürmeye, saklambaç oynamaya.
çocukken günde minimum 6 saat bisiklet üstünde geçerdi, her gün mahallede maç yapardık.
şimdi en son ne zaman ayağıma top değdi hatırlamıyorum, en son bisiklete 5 sene önce falan bindim.
0
rentts
(28.07.24)
(2)

10 gündür unutulan antidepresan ve hiçbir şey olmaması?

dejame
Arkadaşım yaşadığı deprem sonrası antidepresan kullanmaya başladı ilk defa. Sanırım 15 aydır kullanıyor ama bir haftadan fazla kullanmamış, çoğu gün üst üste kullanmamış, aklına gelse de içerim demiş ama iyi hissetmeye devam edince ertesi günler yine unutmuş.Kendi başına bırakmak da istemiyor ama sa
Arkadaşım yaşadığı deprem sonrası antidepresan kullanmaya başladı ilk defa. Sanırım 15 aydır kullanıyor ama bir haftadan fazla kullanmamış, çoğu gün üst üste kullanmamış, aklına gelse de içerim demiş ama iyi hissetmeye devam edince ertesi günler yine unutmuş.

Kendi başına bırakmak da istemiyor ama sadece birazcık başının ağrıdığını söylüyordu. Doktora gitmesini ve doz azaltımı konusunda tavsiye almasını önerdim ama sizce nasıl olur durum? İki üç günde bir alıp bir süre sonra bırakır gibi mi bu durumda?
0
dejame
(26.07.24)
Hiçbir şey olmaması derken "kötü hissetmiyor olması" gibi bir durumu mu yoksa "ilacın hiçbir yoksunluk belirtisine yol açmaması" gibi bırakmaya yönelik bir sorundan mı bahsediyorsunuz?

İlacın türü, dozu, ilacın etken maddesi tüm bu süreçleri doğrudan etkiliyor. Lütfen arkadaşınız kendi fikrine göre böyle işlere kalkışmasın. Genel olarak antidepresanlar ne tek kapsülle etki gösterir ne de etkileri tek doz almayınca sonlanır. Etkinin başlaması da bitmesi de geniş bir süreci kapsıyor. Ayrıca bu tür ilaçlar vücuttaki önemli salgıları etkiliyor, kafaya göre kontrolsüzce başlanıp bırakılırsa istenmeyen sonuçları olabilir. Ondan sonra arkadaşınız "kullandım, hiçbir işe yaramadı, hatta daha beter oldum" takımına katılabilir. Bir tedavi sürecine başlanmış, süreç takip edilmeli ve takvimine uygun son bulmalı. Bunun aksine bir davranışın hiçbir anlamı olmaz.

Bırakma sürecinde doz azaltımı, başka bir ilaca geçiş ve onu azaltarak bırakma gibi farklı yöntemler var. Ancak doktoru uygun bir şey söyleyebilir. Buradaki insanlar ne ilacı ne arkadaşınızı ne de arkadaşınızın şu anki halini bilmiyor. Buna ancak kendi doktoru cevap verebilir.
0
akhenaten
(26.07.24)
antidepresanların en önemli özelliklerinden birisi ufak dozla başlanıp ihtiyaca göre artırılması.bırakma aşamasında da ufak dozlar la bırakılması.
pat küt başla bırak beyni alır eline arkadaşınız benden bir uyarı.
0
jamswety
(26.07.24)
(8)

Kumru denen yiyeceğin nesini bu kadar abarttiniz

dedeminhirkasi
İzmire gidince şurada mutlaka Kumru ye, aman ha kumrusu harikadır es geçme. Immm harika bisey arkadaşlar mutlaka deneyin. Gittim denedim dostlar ne buldunuz bu Kumru denen kuru sert damak yaralayan ekmekli içi kaşar sucuklu garip şeyden. Bildiğin tost gibi bisey. Ha tost daha iyi o ayrı.
İzmire gidince şurada mutlaka Kumru ye, aman ha kumrusu harikadır es geçme. Immm harika bisey arkadaşlar mutlaka deneyin.
Gittim denedim dostlar ne buldunuz bu Kumru denen kuru sert damak yaralayan ekmekli içi kaşar sucuklu garip şeyden. Bildiğin tost gibi bisey. Ha tost daha iyi o ayrı.
0
dedeminhirkasi
(26.07.24)
Ankara'da da Goralı vardı. Gittim baktım Goralı denince amerikan salatalı sosisli getiriyorlar. Bence bu tarz yemekler günümüze adapte oldu. O geçmişten gelen ve isim yapan olayları yerine sadece isimleri kaldı. Hint ve Meksika mutfağının Hint ve Meksika değil, Amerikan versiyonu ile geldi bizim ülkeye de. Mutfaklar böyle yayılıyor. Almanya'da da döner diye ekmek arası dönerli salata yiyorlar mesela :)
0
nawar
(26.07.24)
Bir sokak lezzeti olarak güzel, ıslak hamburger gibi düşün tek başına anlamsız ama o an güzel bir seçenek

Arkadaşlarla gece dışardayken mideniz kazındı yenir, içtikten sonra sabaha karşı yenir, denizden çıktın yenir
0
grimavi
(26.07.24)
Kumruyla 30 yaşımda tanıştım sayilir, ba yıl dım
0
abuzer
(26.07.24)
Kumru ekmeğin adı. Ben kahvaltılık versiyonunu seviyorum, içinde izmir tulum, iyi bi domates ve çok çok acı olmayan sivri biberle favori kahvaltılığım izmirdeyken. İzmir dışında da en çok özlediğim gıdalardan biri.

Ama senin dediğin ve "Çeşme Kumrusu" diye popüler olan tost versiyonu yaanii pek aramam. Onun yerine karışık İzmir sandviç yerim yumurtalı falan :d dediğin gibi kumru ekmeği tost yapılınca çok kuruyor.

Bi de kumru dediğimiz şey yani ekmek işte ekmeğin mayası, hamuru, susamlı olması falan ordaki olay ama günümüzde ne kadar dikkat ediliyor, tost yapıp içine kaşar vs koyunca tadı ne kadar alınıyor tartışılır. Beklentiyi yüksek tutmaya da gerek yok
0
nundu
(26.07.24)
Güzel olanı çok güzel oluyor bence ama ender bulunuyor.
0
peki madem
(26.07.24)
nerde yediniz, pasaj içinde nohut ekmeğinden yapılan yerde ekmeği tam tersine çok güzeldi, bir kere daha başka yerde deneyin derim. ilçe adını unuttum bu açık pasajlı dükkanların olduğu yerdi.
0
eja
(26.07.24)
Ben de sevmem o kumruyu.
Sevdiğim tek kumru peynir, domates, biber olan özellikle feribota binip yeneni daha güzel geleni.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
Kumru ekmeğin adı +1 kumru sandviç dendiğinde kumru ekmeği ile yapılan sandviçten bahsediliyor. Tombik döner gibi.

İçerik olarak sizin bahsettiğiniz şey aslında yengen. Karışık sandviç olarak da satılıyor.

Bu teknik bilgiden sonra esas olaya gelirsek :D sadece insanlar beklentinizi çok yükseltmiş. Kendiniz öylesine rastlayıp yeseydiniz daha çok severdiniz bence. Neticede bu sokak yemeği ya da ayaküstü yenen bir şey; ânı kurtarmak için. Ne kadar güzel olabilir ki? En şahane yarım ekmek döner ne kadar şahane mesela? Bilemiyorum. Ben seviyorum, gayet yenebilir bir şey.
0
akhenaten
(26.07.24)
(16)

Ahlaksızlık görüyor musunuz etrafınızda?

michael_knight
Dünyanın her yerinde ahlaksızlık var, ama Türkiye’de ahlaksızlık sanki utanılacak bir şey olmaktan çıkmış gibi. İnsanlar, yaptıkları uyanıklıkları, hırsızlıkları ve yalanları bir marifetmiş gibi anlatıyor ve merakla takip ediliyorlar.- Siz de etrafınızda veya medyada övünçle ahlaksızlıklarını anlata
Dünyanın her yerinde ahlaksızlık var, ama Türkiye’de ahlaksızlık sanki utanılacak bir şey olmaktan çıkmış gibi. İnsanlar, yaptıkları uyanıklıkları, hırsızlıkları ve yalanları bir marifetmiş gibi anlatıyor ve merakla takip ediliyorlar.

- Siz de etrafınızda veya medyada övünçle ahlaksızlıklarını anlatan insanlara rastlıyor musunuz?
- Türkiye’nin bu konuda dünyanın geri kalanından daha kötü durumda olduğunu düşünmekte yanılıyor muyum?

Not: Ahlaksızlık derken seksle ilgili şeylerden bahsetmiyorum; seks konusunu dışarıda tutalım lütfen.
0
michael_knight
(26.07.24)
evet her yerdeler ve normalleştirmiş durumdalar.
şaşırıyorum
Türkiye, dünyanın kalanından kötü durumda değil bence genel olarak bir rezillik var. bence dünya üzerinde her yerde artık ahlaksızlık diz boyu.
0
mantarliborekk
(26.07.24)
geri kalmislikla alakali. ekonomi kotuyse hirsizlik ahlaksizliktan cikar, bunun gibi
0
ala09
(26.07.24)
Çok görüyorum geçende müdürlük sınavı hakkında konuşuyoruz. Konu mülakatlardan açıldı herkes torpil bulmanın peşinde. Dindar görünen namaz kılıp oruç tutanlar bile torpili savunuyor. Torpil kul hakkına girmez mi? diye sordum. Herkes ben torpil bulmasam başkası bulacak benim yerime girecek diyor. Artık herkese torpil mevzusu normal geliyor.
Böyle olunca kendimi enayi gibi hissediyorum. Dünyada bir enayi ben kaldım sanırım diyorum.
0
komando kani var bende
(26.07.24)
Ahlaklı insanlar her zaman azınlıktaydı. Şimdi de farklı değil durum. ahlak kelimesi farklı anlamda kullanılıyor artık, seks hiç bir Zaman ahlakla ilgili değildi zaten.
0
hasmetizm 2046
(26.07.24)
Ahlaksızlık olarak değerlendirdiğim şeyler görmüyorum, ama iş etiğine kendimce aykırı bulduğum çok şey oluyor. Adam otelde masaj yaptırıyor, şirkete fatura ediyor mesela. Bana ters. :)
0
auroraaurora
(26.07.24)
türkiye'de ahlaksizlik, adam kayirma, kücüp hesaplar pesinde kosma, torpil kol geziyor.

yere cöp atmak bile ahlaksizlik, terbiyesizliktir benim gözümde.

gecen sene yazin sahilde otururken önümden bir sürü süt misir, cekirdek falan satan cocuk gecti. bundan daha büyük bir ahlaksizlik olabilir mi? cocuklari koruyamiyoruz. bu zaten basli basina en büyük ahlaksizlik. sonra kirmizi isikta arabaya mendil falan satmak icin gelen cocuklar...

türkiye'de yasayabilmen icin bunlara göz yumman lazim. bu da ahlaksizliktir
0
sonsuz
(26.07.24)
sonsuz +1

Ben de kendimce ahlaksız bulduğum bir dünya şeyle karşılaşıyorum gün içinde. Dün mesela işlek bir sokakta yürürken yolun tam ortasında boş bir cam soda şişesi gördüm. O şişenin üstünden geçip lastiğini parçalayacak bir araç mutlaka olur. Bunu akıl etmek çok zor olmasa gerek. Tamam hadi, yine yere at çöpünü, geri dönüşüm falan hiç düşünme ama yolun ortasına da atma mesela. Bu tip detaylar beni çok rahatsız ediyor. Kolay çünkü o çöpü oraya atmamak.
0
sekizdokuzon
(26.07.24)
Ahlaksızlık yapmakla kalmayıp övünmek var. Arkadaş çevremde yok ama günlük hayatta denk geliyorum. En büyük sorun bunun ahlaksızlık olduğunu fark etmeyip/kabul etmeyip bunu pratik zeka, kurnazlık, yolunu bulmak vs. sanmak. Bir trafikte herhangi bir şey için sıra halinde bekleyenlerin yanından geçip ilerde bir yerde kaynak yapmak büyük ahlaksızlıklardan mesela.

İnanılmaz derecede normalleştirilmiş. Kaçak elektrik kullanımı, alınan yiyeceği farklı kategoriden göstererek yapılan KDV kaçakçılığı, vergi kaçırma, iftira, rüşvet, torpil, ayıplı mal satmak, dolandırıcılık hepsi ahlaksızlık ve hepsi iliklerine kadar işlemiş milletin.
0
nawar
(26.07.24)
Hani rusların meşhur bir sözü var ya;

çeçenden canını, azeriden paranı, rusdan karını.. diye

bu üç milletin 2 si türk...dünyada zirve yapmışızdır...
0
digits
(26.07.24)
sokağa, alışverişe, dışarı kısacası topluma çıktığımda her türlü ahlaksızlığı görüyorum. biri bin para. çöp atan, başkasını her türlü rahatsız eden, kendinden başkasını düşünmeyen vs.

ancak kendi çevreme baktığımda (kısıtlı bi iş, arkadaş ve aile çevrem var), böyle buram buram bi ahlaksızlık görmüyorum.

muhakkak yaptığımız yanlışlıklar ya da farkına varmadan verdiğimiz rahatsızlıklar oluyordur ancak o konuda oldukça dikkat ediyorum.

olaya ahlak/ahlaksızlık olarak değil de, başkasına herhangi bi konuda rahatsızlık vermek/kötülük yapmak olarak yaklaştım
0
biseysorcaktim
(26.07.24)
Görüyorum ve çok bunalmış vaziyetteyim.

Torpilden çok kere bahsedilmiş, ancak ne kadar bahsedilse az. Torpil saklanacak bir şey bile değil artık. Çok normal bir şey olmuş. Bu tür insanlara bunun ne kadar olağandışı bir şey olduğunu anlatamıyorum bile, garipseniyorum.

Sosyal medyada yapılan yorumlara bakıyorum, torpil ve din ilişkisi bile kurulmuş. Akrabaları, komşuları kollamak gerekir tarzı hadislerle bağdaştırılmış torpil artık. Adam kayırmak kollamak olarak görülüyor. Bu şahit olması çok yıpratıcı bir şey.

Özellikle alt gelir grubu erkekler arasında ise aldatmak son derece normal. Sadece alt gelir grubu aldatıyor demiyorum, her kesimde yaygın sadakatsizlik; ancak bu kişiler saklanmıyor. Hatta övünüyorlar. Her yerde anlatıyor bu "maceraları." Yazık evde eşleri oturup aile, çocuk düşünüyor. Bayramda falan ne yapmak gerekir bunlara kafa yoruyor. Zaten kocalarının sıkı denetimi altındalar. Kocalarsa her fırsatta "arada olacak tabi hocam" denen "kaçamaklar" peşinde. Sadakat diye bir şey yok. Sadakat olmadığı gibi eşlerin birbirine bakış şekli de çok çirkin. Resmen çirkin yani. Mide bulandırıcı. Bu insanlar aynı zamanda eşlerini her fırsatta aldatıp yine dinden imandan bahsedip cumalara falan gidiyor. Gerçekten insanın karnına kramp giriyor şahit oldukça.

Yine firmalarda kadın çalışanların arkasından yapılan muhabbetler tiksinti verici. Gerçek anlamda tiksinti verici.

Türkiye'de çalışma kanunu da boşuna var. Mavi yaka dışında nerdeyse kimse mesai almıyor. İş güvenlikçileri boşuna var. İş güvenliği önlemleri dalga konusu. İşverenler bunların gereksizliğine çene yorarken işçiler de bunlara uymamakla, iş güvenlikçilere verdikleri ayarlarla övünüyor. İhbar, kıdem tazminatları ödenmiyor, çok az yer ödeme yapıyor. Maaşlar elden veriliyor birçok yerde. Mavi yakanın aldıkları mesailerde de pazar mesaisi düşük veriliyor çoğu zaman. Esnaf vergi falan vermiyor. Kaçak işçi çalıştırılıyor birçok yerde.

Olmayan ne var ki?

İnsanlarda bir boşlamışlık... Herkes kendini nimetten sayıyor. Hakkında açılan suç dosyasıyla övünen tipler ortalıkta kol geziyor. Trafikte maganda dolu, çakarlı araç dolu. Makas atan dolu. Daha dün kamyonun biri kırmızı ışığı beklememek için kamyonla kaldırıma tırmanıp döndü döneceği yere. Kaldırıma çıktı ya kamyonla. 1 dakika fazla beklememek için.

Saya saya bitiremem. Gerçekten iğrenerek yaşıyorum.
0
akhenaten
(26.07.24)
sosyal(!) paylaşım yaptıkları mecralara bakarsanız ahlaksızlıkları anlatmayı geçin bunu övünçle sergiliyorlar bile, ülkenin özeti resmen. gecenin köründe drift atanlar, motor bağırtıp milleti rahatsız edenler ve işin trajikomik kısmı bunların binlerce beğeni alması. bunu beğenenler var ya düşünsenize binlerce.
0
Improbable
(26.07.24)
cahillik, fakirlik, açgözlülük, denetimsizlik, kutuplaşma ve dinin saptırılmasının doğal sonucu bu.
0
parka
(26.07.24)
mesela torpilli bir kadin vardi ben yuksek lisans yaparken. atiyorum Kars'ta ogretim gorevlisi ama Izmir'de doktora yapiyor.
Haliyle Kars'ta falan calismadan maas aliyor.
projeye eklemisler oradan da para aliyor.
yuksek lisansi, tezsiz, okulun yonetmeligine aykiri vs. vs.
doktora yaptigi bolum, onun lisans bolumunu normalde kabul etmiyor, yine usulsuz.

Zaten kendi saklamiyordu, ben de diger detaylari herkese anlattim. Diger arkadaslar da gariban yuksek lisans ogrencisi, atama bekliyor, ales vs ugrasiyor, tuzu kuru tipler degiller ama buna saygili davrandilar, hatta hocam falan diyorlardi ki torpilden bagimsiz kadinin birsey bildigi yok, turist gibi takiliyordu.
Bu bence onun yaptigi ahlaksizliktan cok daha buyuk ahlaksizlik.
buna kopek ceken bir tek ben vardim ve bilin bakalim kim dislandi?
0
spherical
(26.07.24)
Dünyanın başka yerlerinde farklı bir şey olduğuna pek de inanasım yok.

Sorun ahlaksızlık kısmından ziyade utanmama kısmı sanki. Yani ahlaksızlık kol gezse ama daha gizli saklı olsa bir dönüşüm mümkün dersiniz, ama pişkinlik ve utanmazlık var.
0
encokbenisevinnolur
(27.07.24)
adalet bakanlığına bağlı memurum, kurumun içinde öyle bir torpil dönüyor ki. yalakalar ve arkası sağlam olanları kayıran idare yüzünden kurumdaki düzgün iş yapan insanlar bıktı ve eah ben mi düşünecem devletin işini, ben mi kurtarıcam dünyayı ben de yapmıyom lan modunda herkes. şeflerden birinin yüzüne ben kendim direkt dedim sizin gibi insanlar yüzünden sistem çöküyor ülke çöküyor diye. hepinizin aq dedim iş yerimde odamdan çıkmıyorum midem bulanıyor ikiyüzlülerden.

ülkenin geneli de bu model, her şeyde her yerde ahlaksızlık var. hem hak yeme hem de çarpık ilişkiler anlamında. artık evimden de çıkmıyorum insan içine. ülke dışını bilemiyorum ama ülkenin çivisi çıkmış durumda malesef
0
a gun and a pack of sandwiches and nothing
(27.07.24)
(8)

Kalçadan 1 tane kortizon vurulacağım tavsiye eder misiniz?

HellKeePer
Ortopedi doktoru vuralım diyor, dahiliye doktoru yan etkileri olur, gerek yok diyor. 1 tane kortizon vurulup pişman olan var mı? Ağrım var ama bu ağrıyla hayatıma devam edebiliyorum.
Ortopedi doktoru vuralım diyor, dahiliye doktoru yan etkileri olur, gerek yok diyor. 1 tane kortizon vurulup pişman olan var mı? Ağrım var ama bu ağrıyla hayatıma devam edebiliyorum.
0
HellKeePer
(25.07.24)
Yan etkilerin ne olacağını sorup buna göre karar vermeniz en doğrusu. Yani illa ki yan etkiler vardır. Her ilacın yan etkisi var, ancak gerekiyorsa kullanılıyor. Herkeste yan etkiler ortaya çıkmıyor veya aynı yoğunlukta ortaya çıkmıyor ama bazen de çıkıyor. Neticede kimse garanti veremez. Doktor da bu yan etkileri gözetmek durumunda sizi bilgilendirirken. Diğer taraftan, hayatı boyunca düzenli kortizon kullanan hastalar var sonuçta. Elbette etkiliyordur ama faydası zararından fazla olacaksa neden yapmayasınız?
0
akhenaten
(25.07.24)
MR temiz çıktı fakat o bölgede doku probleminden şüpheleniyor doktor. Bunun ameliyatı yok diyor tek çare steroid kortizon iğne ile bölgeyi rahatlamak dedi. 1.5 yıldır çekiyorum ağrıyı.
0
🌸HellKeePer
(25.07.24)
kas arası kortizon mu? eğer cevapta anladığım gibi ise normal ağrı kesici gibi popodan vurulan iğne değil bu, ultrason yardımı ile o bölgenin iltihabını veya kas ödemini azaltmak kortizon enjekte ediyorlar.
omuz tendiniti için olmuştum sonra farklı bir doktor ben önermiyorum prp ya da kortizon dedi ama ağrıya iyi geldiği kesin.
0
eja
(25.07.24)
Kesinlikle gerek yok diyeni dinlerdim
0
hebanon
(25.07.24)
Dailiye doktoru "Yan etkileriyle sonra biz uğraşıyoruz. şekeri, tansiyonu yükseltiyor. ben tavsiye etmiyorum" dedi. Ortopedi doktoru "sorun olmaz hele ki 1 dozdan hiçbir şey olmaz" diyor.


Sannırım 1 doz vurduracağım.
0
🌸HellKeePer
(25.07.24)
Kortizon kortizolün sentetik halidir, kortizol başta sabah saatleri olmak üzere günün her saati vücutta salgılanabilir, başlıca görevleri arasında stres anında sistemin mevcut düzene uyumunu sağlamaktır misal adrenalinden önce salgılanır ve vücudun enerji seviyesini arttırmak ister bunu da karbon yapılı olmayan yağ (gliserol) ve aminoasitlerden (alanin) glikoz üretip kan şeker düzeyini arttırır, sağlıklı bir düzende bu döngü kişiye zarar vermez ama ekstrem yükselen kartizol hormonu sürekli yüksek düzeyde seyrediyorsa çok fazla protein yıkımına neden olacaktır bu da öncelikle kas kayıplarına neden olur devamında ise bu yıkımlar lenf sistemindeki proteinlere sıçrayacağı için T hücrelerinin zayıflamasına ve bağışıklığın düşüp hastalıklara açık hale gelinmesine neden olacaktır. Bunları neden anlatıyorum? Başta da dediğim gibi kortizon kortizolün sentetik halidir, sürekli salgılanan kortizol düşük seviyede salgılandığında hayat kurtarır ama periyodik olarak yüksek seviyelerde salgılanırsa aynı derecede yıkıcıdır, kortizon da bir kereden bir şey yapmaz belki aynı mantıkla süreklilik haline gelirse sıkıntı olabilir ama sen muhtemelen iltihaplanma nedeniyle kullanacaksın ama o da biraz tedavide kestirme yoldur. Yani vücudun yeterli kortizolü üretiyorsa kortizona gerek yok ilk aşamada iltihap giderici anti-enflamatuvar ilaçlar kullanılmadıysa yine gerek yok, kafadan kortizol kullanmak "bence" sıkıntı ama ben hekim değilim tabii onlar daha iyi bilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(25.07.24)
bacak/kalca agrisindan dolayi 4-5 defa kortizon yaptirdim.
bende bir ise yaramiyor malesef.

10 senelik agri deneyimim sonucunda ulastigim nokta su, mekanik arizalarda tip isi cozebiliyor, yani MRda bariz sikinti gozukuyorsa sikinti yok. Ama norolojik bir sikinti var ise goremedikleri icin caresizler, deneme yanilma ile gidiyorlar, kicin basin elege donuyor.

ilacla idare ediyoruz, yapcak bisey yok..
0
cooperr
(25.07.24)
Bosuna parani ve zamanini harcama annem dizine yaptirdi bosa para verdik bi ise yaramadi bide annemi cok kotu etkiledi bu kortizon zikkimi
Tavsiye etmiyorum
0
Zetnikov
(26.07.24)
(18)

Kisinin memleketini sorup etiketi yapistirmak sizce dogru bisey mi?

Zetnikov
İlk zamanlar cok kiziyordum memleket soranlaraSimdi anliyorum ki cogu insan memleketine bakinca ortalama fikir sahibi olunabiliyorMisa A sehrinden gelenler genelde yalanciB sehrinden gelenler tutucu vs oluyor.Bu sekilde etiket yapistiran insanlarin memleket sormasina cok sahit oldumCok az da belki h
İlk zamanlar cok kiziyordum memleket soranlara
Simdi anliyorum ki cogu insan memleketine bakinca ortalama fikir sahibi olunabiliyor
Misa A sehrinden gelenler genelde yalanci
B sehrinden gelenler tutucu vs oluyor.

Bu sekilde etiket yapistiran insanlarin memleket sormasina cok sahit oldum
Cok az da belki hemseri cikmak icin soruyordur belki

Memlekete gore etiketi yapistirir misiniz yorumlariniz nedir
0
Zetnikov
(25.07.24)
yapıştırmam. çünkü bolca istisnalar oluyor
0
jelly bear
(25.07.24)
Memleket çok sorarım ama etiket yapıştırmak için değil. Hatta insanların bu amaçla memleket sorduğunu çok yeni öğrendim ve üzüldüm ben de böyle mi anlaşılıyorum diye :')

Ben muhabbet olsun, gidip gördüğüm bi yerse muhabbetini yapmak; görmediğim bi yerse de orayla ilgili bi şeyler öğrenmek için soruyorum çünkü coğrafya, şehirler vs ilgi alanım yani severim bu muhabbetleri.

Ha bi de yüz hafızam çok kötü olduğu için tanıştığım insanları memleketine göre pinliyip kafamda tutuyorum :d


edit: mesela ilkokul/lisede öğretmeninin meslek sormasının altında yatan amaçları da yıllaaar sonra, üniversite okurken falan öğrenmiştim ve şok olmuştum. Benim için gayet masum bir soruydu ve her okul döneminde severdim yani yeni gelen öğretmenin tanışmak için sıradan sorduğu soruları. Çok saf bi çocuktum, bundan rahatsız olabilecek arkadaşlarım olduğunu da fark etmemiştim ki sosyoekonomik olarak kötü bir sınıfta okudum ilkokulda :(
0
nundu
(25.07.24)
Farklı bölgelerin farklı kültürleri var bu doğru, sonuçta bir yerde yetişen insan "büyük oranda" oranın hayata bakışını farkında olarak ya da olmayarak ediniyor. Ancak aynı şehirde bile bir mahalle diğerini tutmayabiliyor. Sosyal statü, kişisel değerler vs. gibi şeylerin de etkisi var kuşkusuz. O kadar istisna var ki "memleket fikir edinmek için etkilidir" demek yanlış geliyor bana.

Ancak bazı meslekler bazı şehirlerde yaygın, şehirlerin ötesinde o şehrin belli bir köyünde yaygın hatta; bu kadar daralabiliyor kapsam. Onun için bu tip mesleklerde böyle bir yanılgı oluşuyor bence. Adam "X'liler" şöyledir diyor ama halbuki X'liler diye tanıdığı herkes birbirinin köylüsü. Haliyle çok benziyorlar ve o meslek içerisinde X'li birisi denildiğinde az çok fikir oluşuyor.

Ben sormuyorum, özel bir hissasiyetim de yok :D sadece merak etmiyorum.
0
akhenaten
(25.07.24)
Aklıma 'Var Bunlar' dizisindeki şu diyalog geldi:

- arkadaşım, kardeşim bak uzatmayalım olur mu? tamam mı? yani ben adanalıyım sinirlenince çok iyi bir insan olamıyorum
- ben de izmitliyim, sanayileşiyorum. ne ki şimdi bu!?


Dünyanın her yerinde vardır bu indirgemecilik. Tabii ki sağlıklı değil ama yapıyoruz.
0
sekizdokuzon
(25.07.24)
Etiket değil de az çok fikir sahibi olmak için öğrenmek isterim ama nerelisin diye sormam.

Örneğin çok belirgin bir olumsuzluk görmüyorsam üç şehrin insanına güvenirim.
0
hebanon
(25.07.24)
Bir de hayatımız boyunca onlarca kişiyle tanışıyoruz, çoğunu çok ayrıntılı tanımamıza, anlamamıza gerek yok. Öyle olunca da kaba bir sınıflandırma yapmak gerekiyor; cinsiyeti, memleketi, tuttuğu takım, burcu, boyu poşu vs. Genellikle insanla alakası olmayan izlenimler edinip sınıflandırıyoruz ama işte hayatımızı kolaylaştırıyor. Herkesi tanıyamaz, anlayamayız. İslevselse devam.
0
sekizdokuzon
(25.07.24)
Olumlu anlamda yapıştırırım :)
0
gabe h coud
(25.07.24)
Yapıştırmıyorum ama nereli olduğunu sorarım, bir fikir edinmeyi severim. Bu insanları kafamda sınıflandırmak için değil içinde büyüdüğü kültür üzerinden karakter yapısını az çok anlamak için yaptığım bir şey. Ben de dahil istisnalar çok çıkıyor. Artık eskisi gibi kendi içine kapalı kültür nerdeyse kalmadı.
0
muhayyer divan
(25.07.24)
Ünivetsiteye kadar saçma bulurdum, üniversiteden sonra anladım ki haklılık ve doğruluk payı var maalesef. Tabi ki istisnalar var ve memleket insanı kötü de yapmaz ama belli tipik özelliklere sahip olunuyor.
0
black holes in the sky
(25.07.24)
Eğer mikro milliyetçilik yapıyorsa ya da anne-babası o memleketten ilgili kişi doğmadan yaklaşık 10 yıl önce ayrılmadıysa memleket üzerinden ön yargılı yaklaşmak çok büyük oranda tutuyor. Aksi halde doğru tespit ihtimali çok düşük. Her halükarda burç sorup genellemekten çok daha akıllıca bir hareket.

Ek bilgi: kimseye memleketini sormam.
0
nawar
(25.07.24)
Ben hiç bilmem ki nerenin insanı nasıldır.
Bir etiket yapıştıramayacağım için de sormam ve önemsemem.

Kafamda bazı cümleler var mesela;
Konya insanı çok kapalı dindardır.
Kayserili kesin pintidir...

Bunlar bana çok garip geliyor, bir karakter yapısını bir ille bağdaştırmak çok saçma bilmiyorum.
Kimseye nereli olduğunu sormam.
Bana sorulunca da garip karşılıyorum ne bileyim ben İstanbul'da doğdum ve burada yaşadım, ailemin kütüğü bir yerde diye oralı mı oluyorum saçma. Bunu kabul etmiyorlar illa soruyorlar baban nereli, annen nereli o zaman diye. Bu ısrar ne.

Ben bir de il milliyetçiliği sevmem, bunlar övünülecek gururlanılacak ya da tersi utanılacak şeyler değil. Anlamıyorum bu konuyu kafam çok karışık.
0
mutekebbir
(25.07.24)
çok saçma bence de. ben de afyonluyum ama önünden geçmişliğim yok. kütük orada yani.
yalnız nedense erkekler pek bir meraklı ve hakim memleket konularına. işte atıyorum "sivaslı mı aaa onunla çalışılmaz" veya "antepli mi aman onlar hırsız oluyor" şehirleri attım da böyle muhabbetler çok duyuyorum.
0
neira
(25.07.24)
ben yapıştırırım. memleket karakter ve yaşam tarzı konusunda ipucu veriyor
0
abelardo
(25.07.24)
Taksiciler cok yapiyor tam lafi sokucaklar memleket soruyorlar once bakiyorlar arkan saglam mi ondan sonra boşalmaya başliyorlar sana
0
🌸Zetnikov
(26.07.24)
ben yapıştırırım ve genelde de tutar
0
mantarliborekk
(26.07.24)
Ben çorumluyum :D ve yeterince naif, düzgün bir insanım, küfür dahi etmem. Muhafazakar da değilim. Babam da öyle.

Ama memleketi söyleyince bi garip oluyor.
0
ananiyimioguz
(26.07.24)
@ananiyimioguz

bizim burada "senin yaptıgını corumlu yapmaz" diye bi söz var. nedenini bilmiyorum. aydınlatabilir misin?
0
🌸Zetnikov
(26.07.24)
@ Zetnikov, bir sürü varyasyonu olsa da aslında kayserilere sallayacakken çorumlulara da denk gelmesi olayıdır.

Genelde hikayede biri birine ufak da olsa ihanet ediyor, aldatıyor, hırsızlık veya düzenbazlık yapıyor. Sonra aynı adam kayseriliye denk geliyor. kayserili daha beterini yapıyor ve diyor ki "pü senin ben anon senin yaptığını çorumlu yapmadı be!"

çorum olarak biraz kırıldım açıkçası www.youtube.com

yani "çorumdan zaten adam çıkmaz onu anladık da senden de bu kadarını beklemiyordum" gibi bir anlam çıkıyor.
0
ananiyimioguz
(27.07.24)
(4)

30 yaş üstü öğrenciler abonman (mavi kart) indiriminden faydalanacak mı?

s0phiesw0rld
SB, anladığım kadarıyla tek basışlarda sadece yüzde 10 indirim uygulanacak. peki ya abonman indirimi, o da yüzde 10 indirim mi olacak sadece? İkinci sorum da metro, otobüs, vapur vs arasında fark olacak mı tek basışlarda?Teşekkürler
SB, anladığım kadarıyla tek basışlarda sadece yüzde 10 indirim uygulanacak. peki ya abonman indirimi, o da yüzde 10 indirim mi olacak sadece?

İkinci sorum da metro, otobüs, vapur vs arasında fark olacak mı tek basışlarda?

Teşekkürler
0
s0phiesw0rld
(25.07.24)
Doktoradaki bir arkadaşım daha bu sabah mesaj attı 250tl'ye abonman yeniledim diye.
0
akhenaten
(25.07.24)
mevcut öğrenci kartları büyük ihtimal yıl sonuna kadar devam edecek 30 yaş üstü


yıl başında vizeleme sonrası %10 geçerli olacak.


bu lisanstan mezun olunca da bu şekilde devam etti yüksek lisanstan da..
0
jülsezar
(25.07.24)
valla ibb denen rezil kurum o kadar kotu calisiyor ki bunu hala kimse bilmimyor. bazi haberlerde abonmandaki indirim ayni tek basislarda %10 yaziyor bazilarinda o yazmiyor herkes abonman da %10 olacak anliyor.

yakin zamanda hala 250'den abonman yapanlar var mesela, bu ilerde degisir mi kimse bilmiyor cunku adamlar aciklama yapmiyor.

mesela adamlara abonman yenileme kac gun kala aktif olur ve yeni abonman mevcutun bitisinden itibaren mi olur yoksa yenileme gununden mi diye soru sordum 1 haftadir cevap verecekler bu kadar basit bir soruya.
0
bay b
(25.07.24)
İETT ve belbim çürümüş bir yapı malesef.

Kişi başı 700 lira alsalar kimse AÖF ye naylon öğrencilik yapmaz

Bu karar mahkemeden dönecek zaten her şekilde en fazla bir ay uygulanır. Henüz bir düzenleme yok

AÖF AUZEF 1 milyara yakın paradan olmak istemez
0
topkapiaksaray
(25.07.24)
(10)

Bir daha asla yapmam dediğiniz bir şey var mı?

sekizdokuzon
Ben bir daha yaz mevsimine parasız ve işsiz girmem. Bu sıcakta bütün gün baba evinde oturmak dünyanın en korkunç şeyi cidden. Hayatımda kendimi bu kadar aciz hissettiğim pek çok an olmuştur ama bu durum beni ayrı bir yordu, hırpaladı. Bütün hayatımı yazın parasız ve işsiz kalmamak üzerine programlıy
Ben bir daha yaz mevsimine parasız ve işsiz girmem. Bu sıcakta bütün gün baba evinde oturmak dünyanın en korkunç şeyi cidden. Hayatımda kendimi bu kadar aciz hissettiğim pek çok an olmuştur ama bu durum beni ayrı bir yordu, hırpaladı. Bütün hayatımı yazın parasız ve işsiz kalmamak üzerine programlıyorum bu saatten sonra.

Sizin var mı böyle "Bir daha asla!" dediğiniz bir şey?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(24.07.24)
Bir daha hamileliğin son aylarını yaza denk getirmem. Tövbe olsun.
0
Gradient_tabanlı_mor
(24.07.24)
Bağlanmam. Çok sevmem.
0
gabe h coud
(24.07.24)
Yok, çünkü dersem yaparım :3
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
Bir erkeğe açılmam artık, onun için şehir de değiştirmem.
0
Kahvedesu
(24.07.24)
Asla asla demem. Büyük konuşmam. :)
0
naksidil
(24.07.24)
Arada sağlıksız sandviçler söylediğim bir büfe vardı. Son siparişimde sandviçi 40dk sonra içeceksiz getirdi. Kurye çocuk hemen getiriyorum diye gitti yarım saat sonra getirdi. Sonra da karttan çekim olmamış galiba bankadan bir bakabilir misiniz diye aradılar arkadan.

Bir daha asla :D
0
akhenaten
(24.07.24)
Kimseye borç vermem.
0
pispinti
(25.07.24)
bir daha asla master ve isi ayni anda yapmam. ciddi anlamda bunaldim.
yaprak kimildasa aglayacak durumdayim, cok doluyum.
insanlar bunu dert olarak da görmüyorlar ona da uyuz oluyorum.
0
sonsuz
(25.07.24)
asla demiyorum ama bir erkeğe tamamen sırtımı yaslamayi düşünmüyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(25.07.24)
eğer şu anki ilişki olmayan ilişkim biterse, bir daha asla böyle saçma bir ilişki içine girmem. özet: fwb.

mantığım ve kalbim zıt. kalbimi dinlemekte ısrar ediyorum.
0
art cat chocolate
(26.07.24)
(9)

Kiracılara sorum var...

magni
Ev sahibiniz, oturmakta olduğu evinin kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacağını ve şu an sizin kirada oturduğunuz evine dönmek istediğini söylerse;1. Durumu anlayışla karşılayıp başınızın çaresine bakacak yolları araştırmaya mı geçersiniz?2. "Çıkmıyorum. Sen kendi başının çaresine bak, istersen ver ma
Ev sahibiniz, oturmakta olduğu evinin kentsel dönüşüm kapsamında yıkılacağını ve şu an sizin kirada oturduğunuz evine dönmek istediğini söylerse;

1. Durumu anlayışla karşılayıp başınızın çaresine bakacak yolları araştırmaya mı geçersiniz?

2. "Çıkmıyorum. Sen kendi başının çaresine bak, istersen ver mahkemeye." mealinde bir tavırda mı olursunuz?
0
magni
(24.07.24)
Kesinlikle 2, sadece daha kibarca paylaşırdım. Kira bir ticarettir, sözleşme yapılır, bunları başta düşünmeliydi. Kentsel dönüşüm için kira yardımı alacak, kendisi de çıksın kiraya sizi zor durumda bırakacağına. Mahkeme kararı olmadan kesinlikle çıkmayın, ev sahibi dürüst olmayabilir.
0
ZZ
(24.07.24)
eğer amacının beni evden çıkartıp, daha pahalıya yeni kiracı bulmak olduğunu düşünürsem hayatta çıkmam. ama gerçekliğinden eminsem ve evi kentsel dönüşüme girecekse, 3-5 ay ister yoluma bakarım.
0
gitdaddy
(24.07.24)
@ZZ @gitdaddy Evin yıkılacağı kesin. Ortada bir blöf durumu yok yani.
0
🌸magni
(24.07.24)
1.5

ortasını bulup 1-2 ay zaman isteyip taşınma masrafları ile ilgili pazarlık ederdim.
0
biravekahve
(24.07.24)
Blöf olmadığına eminsek madem ne sen madur ol ne ben madur olayım der güzel bir pazarlıkla yeni ev bakarım
0
cilekli pasta
(24.07.24)
Kentsel dönüşüm kapsamında yıkım olacaksa size imzalı bir şeyler gösterebilir. Bu durumda ben boşaltırdım. Eğer göstermezse aptal yerine koyuyordur besbelli, böyle yapanla da ben uğraşırım.
0
akhenaten
(24.07.24)
Kiracısı ne zaman taşınmış kaç aydır oturuyor o önemli.

Eğer çıkmama hakkım varsa 2'yi yaparım ama doğru söyleme ihtimali vardır, iç işlerini bilemem, sert davranmam.
0
muhayyer divan
(24.07.24)
İyi niyetle yaklaşır ama hakkımı da yedirmemeye çalışırdım.
Aklıma ilk gelen taşınmanız karşılığında ev sahibinden para istemeniz. Bunu bir "şantaj parası" gibi düşünenler var, öyle düşünmeyin.

Bu ev değişikliğinin size olacak maliyetinin %70'ini ondan talep ederdim (bir yıllık kiranın da farkı. Mesela 10 bine oturuyorsanız ve yeni evler 20 bin liraysa ayda 10 bin lira fark var)
10 binden 20 bine kira için;
15 bin lira nakliye parası + 20 bin lira emlakçı parası + 120 bin lira bir yıllık kira farkının %70'i olan 108 bin lirayı talep ederdim. Ona da bu parayı nasıl hesapladığımı anlatırdım.

Sonuçta kentsel dönüşüm denen şey birkaç haftada olmuyor. Aylardır böyle bir şey olacağının farkında. Ayrıca kentsel dönüşüm yapılsın diye büyük ihtimalle oy verdi, evi yeniden yapılınca müthiş değer kazanacak. Yani bu işten karlı çıkacak kişi o. Zaten (yanlış bilmiyorsam) 60 bin lira kira yardımı alacak devletten, bunun üzerine 50 bin lira daha ekleyip size ödeme yapsın ve evine geçsin.

Buna yanaşmazsa, bu konuda ters konuşursa "kusura bakmayın, taşınabilecek maddi gücüm yok" deyin. Sohbeti uzatmayın.

Not: Bütün bu dediklerim eğer siz 2-3 yıllık kiracıysanız geçerli. Eğer daha evi bu yıl tuttuysanız kesinlikle çıkmayın. Siz masraf edip karar verip kendinize orada bir hayat kurdunuz. Değiştirmeyin. İlle o evde oturmak istiyorsa az önce dediğimden daha fazla para versin size.
0
michael_knight
(24.07.24)
tek evi oysa zaten ihtiyaçtan tahliye davası açabilir. boşuna ayak diretmenin manası yok. benzer durum için 1den devam ettik.
0
elorelia
(25.07.24)
(11)

iş başvurularında neden maaş yazmıyor?

hsktr
sb. amaçları ne ki? niye yazmazlar? baştan bileyim ona göre başvurayım...
sb. amaçları ne ki? niye yazmazlar? baştan bileyim ona göre başvurayım...
0
hsktr
(24.07.24)
maliyeti düşürmek.
0
jelly bear
(24.07.24)
Mehmet hakli, calisanlarin maasinin paylasmasini da ayip/yasak olarak goren bircok yer var. Ayni sebep. Kimsenin gelip de, falanciyla ayni isi yapiyorum, neden daha az aliyorum sorusunu cevaplamakla ugrasmak isteyecegini sanmiyorum. Ozune inilince hep acik acik soylenmek istenmeyen seylerden kacinma goruyorum.
0
mbond
(24.07.24)
İşinize gelmeyen, sizi zarara sokacak bir şeyi yasal zorunluluk olmadıkça yapmazsınız çünkü, neden yapasınız ki bunu?
0
akhenaten
(24.07.24)
Bu biraz kültürle, biraz da ekonomiyle alakalı. Ekonomisi stabil, enflasyon oranı düşük ülkelerin bazılarında ilanlarda maaç aralığı yazıyor çünkü piyasadaki maaş belli. Bu maaş hiçbir zaman içerde aynı işi yapan insanlarından uçuk derecede yüksek olmuyor. Halbuki enflasyonun yüksek olduğu Türkiye gibi bir ülkede piyasadaki maaş ortalaması içerdeki maaşlardan daha hızlı artıyor. Maaş gizliliği geyiği biraz da bu "Mevcut çalışanların maaşını enflasyona ezdiriyoruz ama yeni aldığımız elemanlara piyasadaki yüksek maaşı veriyoruz, aman herkes çenesini tutsun da huzursuzluk çıkmasın" durumu. Ha işe yarıyor mu? Kimse salak olmadığı için yaramıyor tabi ki.
0
salihdt
(24.07.24)
Türkiye özel sektörü köle aradığı için asla yazmaz.
0
ferenc
(24.07.24)
Cunku yazacaklari maas cok dusuk olacak ve kimsede basvuru yapmayip s*k gibi ortada kalacaklari icin.

Bide sen basvurunca onlar seni secmis oluyor yada eliyorlar buda ayri bi zevksel döngü

Sen is ariyorken mecbur basvuruyorsun diyelim cagirdilar seviniyorsun gidiyorsun sana asgari ucret vericez diyorlar sende o kadar yorulmusun zaten kabul ediyorsun

WELCOME TO KÖLELİK OWWWW YEEEAH BRO
0
Zetnikov
(24.07.24)
1- Çalışanın maaş bilgisi de kişisel veridir. Siz o işe başvurup girdiğinizde, firmanın çalışanları ve ilanı görenler dahil herkesin maaşınızı öğrenmesi gibi durum ortaya çıkıyor.
2- Firmaların bazı pozisyonlar ve işlerde görece bazılarında ise net bütçeleri olur. Bunların bir kısmı başka ihtiyaçları karşılamak için ayrılan bütçeden geri döner. Kalan durumlarda ise firmaya kar olarak döner.
3- Mevcut çalışanların, benzer pozisyonlardayken farklı maaşlar almaları sebebiyle zam talebi ile gelmesinin önüne geçmek.
4- O pozisyona başlayan Olabildiğince düşükten maaş vermeye çalışmak. Bu da anlaşılabilir. Sonuçta burada da ilanlarını ve duyurularını gördüğümüz gibi herkes her işi en ucuza yaptırmaya çalışıyor. Hepimiz bir tamir işi olduğunda son derece kalifiye bir ustaya 50000 TL'den iş yaptırmak yerine 5000 liraya iyice öldürmeyecek usta arıyoruz sonuçta.

Vicdan ve mağduriyet sıralaması ile yazdım :)
0
nawar
(24.07.24)
çünkü düşük yazsa kimse başvurmaz, ayrıca aynı pozisyona sahip şirketler arasında açık bir rekabet olur ve maaşlar yükselir.

yüksek yazsa düşük maaşa razı olan adamları kandırıp düşük maaş veremez.
mesela o pozisyon için bütçesi 100bin lira olan şirkete başvuran adam bunu bilmezse 70bin lira isteyebilir, şirket 30bin lira daha düşük maaşla eleman çalıştırmış olur. köle arayan özel sektör için bulunmaz nimet
0
abelardo
(24.07.24)
yaklaşık 1 aydır yeğenimle almanya'da ilanlara bakıyoruz. bazı ilanlarda saat ücreti yazıyor bazılarında maaş aralığı brüt olarak tabiki. bazılarında ise hiç yazmıyor. zaten çalışanlar da birbiriyle maaş konuşmuyormuş hiç. türkiye'deki durum ise bambaşka yukarda arkadaşlar yazmış zaten.
0
izole
(24.07.24)
Mehmettheslim+1

almanya, abd, türkiye fark etmez. bunun tek sebebi pazarlıkta çalışan kısmın elini güçlendirmemektir. bakın kaç ay önce yazmışız: eksisozluk.com
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.07.24)
Isveren, isciyi daha iyi somursun diye.
0
Kittie
(25.07.24)
(13)

63 yaşında anneme dadanan sapık, ne yapalım?

dejame
90'lı yıllarda annem çalışırken aynı birime Tokat'tan birinin tayini çıkıyor. Bu kadın geldiği günden beri herkesin kendisine büyü yaptığını iddia ediyor, her yerde domuz kanı olduğunu söylüyor, sürekli kendini zehirlemeye çalıştıklarını öne sürüyor.1995 gibi bu kadını memleketine geri yolluyorlar,
90'lı yıllarda annem çalışırken aynı birime Tokat'tan birinin tayini çıkıyor. Bu kadın geldiği günden beri herkesin kendisine büyü yaptığını iddia ediyor, her yerde domuz kanı olduğunu söylüyor, sürekli kendini zehirlemeye çalıştıklarını öne sürüyor.

1995 gibi bu kadını memleketine geri yolluyorlar, aradan 30 yıl geçtikten sonra bize bir telefon geliyor. Bu kadın annemi bulmak için Aydın'a gelmiş, her yerde annemi arıyormuş. 8 sayfalık bir mektup bırakmış, hayatını mahvettiğini ve sürekli kendisini zehirlemeye çalıştığını söylüyormuş. Sanırım polise de gitmiş, 30 yıl önceki sanrılarını anlatıp annemi şikayet etmiş ama polis bu kişiyi başından savmış duyduğumuza göre.

Üstelik ailem o kadar naif ve kimseye zararı olmayan, inanılmaz kibar insanlardır ki, bu olay karşısında gerçekten sinirlerim bozuldu.

En büyük kaygım bu kadının anneme fiziksel zarar verme ihtimali. Polise gitsek bir şey olmayacak. Kadın şizofren gibi bir şey anladığım kadarıyla. Ne yapsak?
0
dejame
(24.07.24)
Kadının ailesi ile konuşma imkanınız var mı? Eşi, çocukları vs? Annenize sahip çıkın, saçma şeyler yapıyor demek işe yarayabilir.
0
amortisman
(24.07.24)
Ne kadar özenli yaşarsa yaşasın insan bir şekilde böyle saçma sapan, hiç olmadık bir şeyin içine düşebiliyor. Çok üzüldüm yaşadıklarınıza.

Bu tip sanrıları olan insanlarla iletişime geçip aktif uzaklaştırma yöntemlerine başvurursanız kafasındaki senaryoları daha da artıracak malzeme vermiş olursunuz sadece. Polise başvurun, şimdilik bir şey yapmayacak olsalar bile aşama aşama şikayetçi olursanız her şey patlak verdikten sonra bir anda başvuru yapaya kıyasla daha rahat ve tutarlı bir süreç olur. Ayrıca elinizde gösterebileceğiniz, bir sürece yayılmış daha sağlam kanıtlarınız olur bu kişi iyice saçmalamaya başlarsa.
0
akhenaten
(24.07.24)
Ailesi bulunmalı ve hastaneye yatırmaları sağlanmalı.
Resmi makamlar en azından bunun için yardımcı olabilir belki.
Şikayet dilekçesi verin.
Telefonla arayan kim?
0
pro9it9is9
(24.07.24)
direk bulup uzaktan gözleyin. tehlikesiz biriyse gidin konusun. tehlikeliyse toplanıp zorla otobüse bindirip gözünü korkutup memleketine postalayın.
0
xrated
(24.07.24)
Siz yinede polise gidin şikayetçi olun, her ihtimale karşı şikayeti siz yapın annenizin adresini vermeyin birşekilde ulaşmayı başarırsa adrese.

delinin ailesine ulaşsanızda bişey olacağını düşünmüyorum demekki ailesi başından atmış bu kadını yoksa nasıl şehir değiştirsin.

benim sık geçtiğim bir yerde böyle olay olmuştu, deli evinden kaçıp milleti kovalıyordu, geçen gün birisi ayağını kötü kırmış yine bu deli yüzünden ambulans gelmişti. ilk kaçtığında bildirilseydi böyle problem olmazdı.
0
eja
(24.07.24)
ne demek zarar verebileceği durumda değil ya? bu ülkede bir kadın şizofren biri tarafından katana ile öldürüldü! mental rahatsızlığa sahip bireyler zarar verme yetisinden yoksunmuş gibi bir algı yaratıp zarar verebilecek önerilerde bulunmayın lütfen.

mektubu nereye bırakmış? telefon kimden geldi size, direkt kadının kendisinden mi? polise gidip şikayetçi olun, bunlar sizi rahatsız ettiğini kanıtlamanıza yetecek sebepler. uzaklaştırma kararı çıkarttırın. annenizi yalnız bırakmayın. kadın size tekrar ulaştığında da tutuklanır zaten.
0
nolmus yani
(24.07.24)
kadini korkutun ama yüzyüze yapin bunu. yazili falan asla degil. düs yakamizdan yoksa senin üstüne yedi alemin cinlerini salariz, kirk bela büyüsü yapariz, ne bu dünyada ne öte dünyada cözebilen yoktur onu, falan diyin. bizi arar sorar, geldigimiz sehre gelirsen seni lanetleriz diyin.

kirk bela büyüsü nedir ya da yedi alem nerelerdir ben de bilmiyorum ama anladiniz demek istedigimi. arastirarak bulamayacagi seyler sallayin kadina ki korksun.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(24.07.24)
şikayetçi olun, ailesine vesaire siz kendiniz ulaşmaya çalışırsanız ailesi de sorunlu tiplerse konu bambaşka noktalara gider, kendinizi belalı/sorunlu tiplerin ortasında bulursunuz. her ne yapılacaksa resmi yollardan ilerlemeye çalışın. sakın kendiniz kadını bulup kolundan tutma, otobüse bindirmeye çalışma vesaire hareketlerde bulunup haklıyken haksız duruma düşmeyin.

uzaklaştırma kararı bu gibi durumlarda da geçerli olabilir, bunu da araştırın.

edit: paranoid şizofreni teşhisi olan bir ablam vardı, öyle bela okuma, korkutma falan daha çok trigger eder onları. sakın diyorum, sakınnn.
0
Phoebe
(24.07.24)
polise şikayet ve twitterdan olayı yaymak geldi aklıma. eşi dostu varsa gelsin toplasın kadını, böyle şey mi olur. akıl hastaları bildiğim kadarıyla bir yakınına zimmetleniyor, onun sürekli denetimi altında olması gerekiyor.
0
titanyum22
(24.07.24)
bu insan paranoyak sizofren muhtemelen.

annenize zarar verebilir. kesinlikle uzak durun.
yüzlesmek, yok üzerine cin salarim falan sacma sapan düsüncelerini iyice tetikler.
0
sonsuz
(24.07.24)
Sakın tedbir almayın bırakmayın. Hiçbir iletişime de geçmeyin, herhangi bir cümlenizle kolayca tetiklenebilir.

Ayrıca annenize zarar verebilecek durumda değil diyen kişinin kendisi de bir şizofren, bu insanların vereceği dönüşü olmayan zararları bu saçma sapan önerilerden bile anlayabilirsiniz. Bu ülkede bir kadın sokak ortasında ruh hastası bir şizofren tarafından kılıçla öldürüldü yahu.

Yaşadığınıza çok üzüldüm. Bazen insan çaresiz kalıyor, o yüzden bu tarz mental rahatsızlıklara sahip insanların çok büyük bir kısmının tecrit edilmesi gerekli.
0
duygusalatasi
(24.07.24)
Belli ki zihinsel-psikolojik sorunları var ve Annenize zarar vermeye teşebbüs etme ihtimali yüksek. Ailesini bulmanın pek bir faydası olacağını sanmıyorum. Ailelerindeki tedavi görmesi gereken kişileri saklama ya da belki düzelir diye evlendirme, evde tutma, işe sokma ya da yoksayma gibi aptalca hareketleri var ülkemdeki insanların. Ailesi zaten belirli bir kavrama seviyesinde olsa çoktan tedaviye yöneltmişlerdi.

Cin musallat olması, çarpması, nazar göz vs. söz konusu olunca koşa koşa hacı-hoca tecavüzüne uğramaya gidenler söz konusu psikiyatri yolu olunca 400 takla atıyor. Kolluk kuvvetlerine haber verin konuyla ilgili. Gerçi ne olur ne olmaz diye ailesi ile iletişime geçmeniz belki kısa bir süre için başkasının başına bela olmasını sağlayabilir.

Annenizin naif ve kimseye zararı olmayan olmasına gerek yok. Her yerde domuz kanı olduğunu ve kendisine büyü yapıldığını iddia ederek 30 yıl boyunca buna takılı olan biri ile sokaktaki rastgele bir insan arasında taraf tutacak olsam da sokaktaki insanı tutarım zaten.
0
nawar
(24.07.24)
tehlikeli bir durum. yakinlarina ulasilmali ve tedavi almalı +1
0
yuvarlanantencereninkapagi
(25.07.24)
(4)

Geceye 2 soru bırakıyorum

ananiyimioguz
1- Hayvanlar birbirlerine isim takabiliyorlar mı? Yoksa genelde ortalığa sesleniyorlar da gelen geliyor.. şeklinde mi davranıyorlar?Sanırım her yunusun bir ses imzası varmış ona göre tanıyorlarmış. Veya şempanzeler belli sesler çıkararak belli kişileri kastedebiliyorlarmış.Ama başka bir örnek bulama
1- Hayvanlar birbirlerine isim takabiliyorlar mı? Yoksa genelde ortalığa sesleniyorlar da gelen geliyor.. şeklinde mi davranıyorlar?

Sanırım her yunusun bir ses imzası varmış ona göre tanıyorlarmış. Veya şempanzeler belli sesler çıkararak belli kişileri kastedebiliyorlarmış.

Ama başka bir örnek bulamadım. Şempanze ve yunuslarda bilinç düzeyi iyiymiş diyebilir miyiz?

2- Sizce atalarımız dil gelişmeden önce birbirlerine etiket takabiliyorlar mıydı? Gerçi anlamsız ses ve hareketler de bir dildir ama ilk başlarda nasıl anlaşıyorlardı bilen veya tahminde bulunacak var mı?

Yani şöyle bir dönem geçirmiş olmamız olasıdır değil mi? www.youtube.com

Yoksa sesler yerine herkesin bir işareti vardı da ona göre mi çağırıyorlardı? Yani mesela nah yapınca biri geliyor, yumruk yapınca başka biri geliyor... gibi.
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
Hayvanların enerji okuduklarını biliyoruz, kediler köpekler kuşlar atlar büyük ve küçük baş hayvanlar, vs vs. Ses okuyanlar da var (ses de bir enerji elbette) koku okuyanlar da var (köpekler) filan. Mutlaka Kızılderililer'deki gibi isimlendirmeler olmuştur diye düşünüyorum. Oturan boğa, demir ayak :)

Bence bütün hayvanlardaki bilinç düzeyi insanlardaki bilinç düzeyleri gibi. Aynı grupta, ufak farklılıklar var.
0
muhayyer divan
(24.07.24)
papağangillerin her bir yavru için farklı tonda ses çıkardıklarını anlatan bi belgesel izlemiştim.
0
sinek kral
(24.07.24)
İlk konunun uzmanı değilim ama mantıken hayvanların hepsi için ortak bir şey olmasa gerek. Sonuçta bireysel yaşayanlar var, toplu yaşayanlar var, ciğerlerinden çıkan havayla ses çıkaran var, ses dalgaları yoluyla iletişim kuran var, hatta kimi türler biyokimyasal salgılarla iletişim kuruyor. Örneğin Yunus ve şempanzelerden bahsetmişsiniz. Bunlar birbirlerinden her açıdan farklı canlılar.

Ses tonları etkili olabilir, temas ve bakışmalar etkili olabilir. Eminim bunların her birinin ayrı ayrı ya da bir arada bulunduğu iletişim yöntemleri vardır farklı türlerde. Ya da doğrudan birey-birey iletişimi olmayıp daha çok alarm seviyesinde topluluğu harekete geçiren sinyallerle birey-topluluk iletişimini sürdüren de vardır. Bu durumda isme zaten gereksinim yok.

Demek istediğim "hayvanlar" diye bir genelleme üzerinden konuşmak yanlış olur.

2. Soru hakkında daha fazla şey söyleyebilirim. İletişimin ötesinde, konuşma dilleri kültürel bir üretim, dolayısıyla insanın soyut düşünme yeteneği kazanmasıyla doğrudan ilişkili. İnsanların yaklaşık olarak kompleks bir dil geliştirecek yetkinliğe ne zaman ulaştıklarıyla ilgili birkaç şey söylenebiliyor.

En önemli kıstaslar taş alet teknolojilerindeki gelişme. Bilinen en erken taş aletler Lomekwi kültürü diye adlandırılan bir grupta 3.3 milyon yıl önce ortaya çıkıyor. Bunun ardından 3 milyon yıl önce Oldowan endüstrisi denen alet teknolojisi geliyor. Bu iki grup taş aletin üretimiyle ilgili deneyler var. Taş alet yapmayı bilmeyen insanları bir odaya alıyorlar ve odaya bir ödül koyuyorlar. Odada taşlar da dahil çeşitli materyaller var. ve modern insanlar ödüle ulaşmak için bu taşları kullanarak Oldowan aletlere benzer kaba taş aletleri o odada icat edebiliyorlar. Bunun için ekstra bir şey öğrenmeye ihtiyaç duyulmuyor.

Ancak 1.95 milyon yıl civarında aşölyen taş alet teknolojisi gelişiyor. Bunlar taşların önlü arkalı olarak yontulup çift yüzeyli, planlı şekillendirildiği aletler. Haliyle bir uzmanlık ve öğrenme süreci gerektiriyorlar. Bu noktada artık temel şeylerden ziyade sofistike bir kültürel aktarım sürecinin başlamış olduğu görülebiliyor.

Dilin kendisi de pek tabi ki komple bir paket olarak gelemez. Her şey gibi bir gelişim süreci olduğunu varsaymak en akla yatkın durum. İsimler de bu gelişim sürecinin bir noktasında ortaya çıkıyor haliyle. Ancak süreç bir gün önce dil yoktu, bir gün sonra artık dil var denemeyecek kadar geniş bir geçiş sürecini de içeriyordu. Haliyle isim takmayı da pekala doğrudan dilin varlığıyla ilişkilendirebilirsiniz. Dil öncesi isimler, dil sonrası isimler diye ayırmak açıklaması güç başka sorulara yol açacaktır. Bunun yerine bilgisayar programlama dilleri gibi daha temel seviyelerdeki dillerden ve daha kompleks dillerden bahsetmek daha düzenli bir kategorilendirme olur.

Ancak atalarımızdan kastettiğiniz şey de önemli. Doğrudan homo sapiens özelinde konuşacaksak büyük olasılıkla daha en baştan itibaren yetkin şekilde sözlü iletişim kurabiliyorduk. Çünkü yukarda anlattığım taş alet teknolojilerini geliştirenler sapiens değil. Lomekwi ve Oldowan aletler için habilis ve kenyantropus en olası seçenekler. Aşölyen aletleri ise erektus geliştiriyor ve sonrasında neanderthaller tarafından üretimi de yaygın biliniyor. Daha sonrasında ise bunu daha kompleks mousteryen aletlerin yapımında öncül olarak kullanıyor neanderthaller. Bilinen en erken sapiensler ise 300.000 yıl önceye ait. Haliyle sizin hangi kısmı sorduğunuz önemli. Örneğin 3.3 milyon yıl önce lomekwi kültürünün 3 milyon yıl önce oldowan endüstrisinin oluştuğundan bahsetmiştik. İşte bilinen en erken sapiens fosillerinden günümüze kadar geçen süre de bu kadar. Haliyle Lomekwi taş aletleriyle ilk sapiens fosiller arasındaki süre gerçekten devasa. Bu süreçte gelişen şeyleri zaten edinmiş olarak var olduk.
0
akhenaten
(24.07.24)
geçenlerde internette fillerin birbirlerine isimleriyle hitap ettiğine dair bir haber okumuştum.

bence insan denen tür, yazılımında dil becerisi ve bilinçle dünyaya geldi ve geldikleri andan itibaren iletişim başladı.
0
kullanıcı adı
(25.07.24)
(21)

Bu aralar ne izliyorsunuz?

sevilen progressive türkücü
Film, dizi fark etmez. Yeni yapım olması önemli değil. İzlenecek neler var?
Film, dizi fark etmez. Yeni yapım olması önemli değil. İzlenecek neler var?
0
sevilen progressive türkücü
(23.07.24)
Var Bunlar izledim. Ba yıl dım!
0
sekizdokuzon
(23.07.24)
Family Guy'i izliyorum. İki sene içerisinde 19.sezonun ortalarına kadar izledim.
0
put it in your appropriate place
(23.07.24)
Chicago Med (8. Sezon amazon prime ve bein connect’te yok, kalpler kirik)
prens <3
0
mor oje
(23.07.24)
The Boys'un son sezonu bitti, House of the Dragon devam ediyor, Walking Dead'e başladık.
0
prole
(23.07.24)
@mirket perfect days güzel ama beklentim daha fazlaydı.
0
🌸sevilen progressive türkücü
(23.07.24)
İzleyecek hiçbir şey bulamadığım için geçmişte izlediğim bir diziye başladım tekrar. Unutmuşum bir sürü şeyi iyi oldu akıyor gidiyor.
How to get away with murder

Succession hala bitirmedim son sezondayım bitmesine üç bölüm kaldı ve bitmemesi için bölük pörçük izliyorum.

House of the dragon ilk 4 bölüm eh işteydi sezon bitince tamamını bitirmek üzere bıraktım şimdilik.
0
mutekebbir
(23.07.24)
Bizimkilere başladım YouTube'da var 70 bölüm falan izledim ama sonra gota Sarınca 8 sezon bitirdim
Yeni hiçbir şey sarmıyor
0
eja
(23.07.24)
iki gundur master chef izliyorum:(
0
ala09
(23.07.24)
prens izledim çok beğendim. 2. sezonu da çok iyi.
0
neira
(23.07.24)
vakit buldukça fallout. bluey.
0
deartheodosia
(23.07.24)
Explore with us diye bir youtube kanalı var true crime videoları yapan. Onu izliyorum son zamanlarda
0
cay koy geliyorum
(24.07.24)
anne with an e'yi bitirdim bugun cok cok sevdim. simdi ne izleyecegimi bilmiyorum ben de bosluktayim :/
0
in vino veritas
(24.07.24)
young sheldon
prens
var bunlar
punisher
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
şahsiyet
prens
regular show (10. kez izliyor olabilirim)
0
oekuklu
(24.07.24)
Gyeongseong Creature'a başladım ve çok beğendim. Netflix ve Prime Video üyeliğim var. İzleyecek doğru düzgün bir şeyler bulmakta zorlanıyorum yaz başından beri.
0
auroraaurora
(24.07.24)
boş kaldıkça çimen show izliyorum, kafam dağılıyor. özellikle fazlı eğlenceli adam.
0
mustafakesekci
(24.07.24)
Ekmek teknesi izliyorum, harika diziymiş meğersem :)
0
but that was just a dream
(24.07.24)
Star Trek'e başlamıştım. Birbiriyle bağlantılı 5 dizi var, izle izle bitmez demiştim. Çok memnunum :D uzun zamandır ne izlesem derdim yok. İzledikçe çok da hoşuma gitti. İlk ilk dizi biraz eski, ancak 2. diziden itibaren gayet de güzel bir şeye dönüştü. Şimdi geriye 1,5 sezonum kaldı. Bilim kurgu seviyorsanız güvenli seçim.
0
akhenaten
(24.07.24)
var bunlar (dehşet bayıldım.)
the boys (7 bölüm oldu süper kahraman dizisi ama içindeki olaylar çok değişik geldi bana)
prens (1 bölüm izledim ama çok sardı devam edicem kesinlikle)
0
gencfb
(24.07.24)
The Bear
House of the Dragon
Mystery to Iunakare
0
gnosis
(24.07.24)
jujutsu kaisen
sukuna obsession <3
0
mizore
(24.07.24)
(6)

Marketteki fiyat farkını kime şikayet edebilirim telefon ya da online?

Cesario
Böyle bir birim var mı tüketici mahkemesine gitmeden?30 tl yazan sodayı kasaya gelince 55 tl olduğunu gördüm, ödedim. Sen yanlış görmüşsündür dediler.Kontrol ettim 30 yazıyor. Kasa kapandı falan dediler yarın öğlenden sonra fiyat farkını veririz falan dediler pişkin pişkin.25 tlsinde değilim de yapı
Böyle bir birim var mı tüketici mahkemesine gitmeden?

30 tl yazan sodayı kasaya gelince 55 tl olduğunu gördüm, ödedim. Sen yanlış görmüşsündür dediler.

Kontrol ettim 30 yazıyor. Kasa kapandı falan dediler yarın öğlenden sonra fiyat farkını veririz falan dediler pişkin pişkin.

25 tlsinde değilim de yapılan muameleye uyuz oldum.

Cimer, bimer, maliye vs şikayet edebiliyor muyuz fiyat farkını online ya da telefonla?
0
Cesario
(23.07.24)
Eğer zincir marketse en hızlı ve sorunsuz sonuç alma ihtimaliniz markanın müşteri iletişim merkezine şikayet iletip oradan çözüm beklemek olur. Bu noktada çözüm olmazsa bu konuşmayı / yazışmayı da alıntılayarak cimere yazarsınız ancak şikayetin doğası gereği çok bir sonuç çıkmaz. Gerekli uyarılar yapılmıştır diye bir dönüş alırsınız zannediyorum.
0
akhenaten
(23.07.24)
Fiyat farkını değil de marketi şikayet et bence. Bu nasıl bir laubalilik?
0
nawar
(23.07.24)
ben fırın ekmeği pahalıya satıyor diye şikayet etmek için aradım fakat serbest piyasa, yapacak bişi yok cevabını aldım.
0
neira
(23.07.24)
ha pardon postu okumamıştım. etiketleri yanlış yere koyabiliyorlar ya da kasada fark edeceksin başka türlü bir yolu yok. geçen gün başıma geldi ve kasadaki adam "eee şimdi ne yapacağız" diye bana sordu :D
0
neira
(23.07.24)
muameleye bir şey diyemem ama başında sahibinin durduğu mahalle bakkalına gitmediyseniz personelin bi kastı yok bu durumda. zammı onlar yapmıyor, işin işleyişine onlar belirlemiyor.
0
elorelia
(24.07.24)
Dün trt de ticaret bakanının röportajı vardı. Bakanlığın ihbar hattı mevcut. Alo 175. Arayın yönlendirirler muhtemelen.
0
o kadar da degil aga
(24.07.24)
(18)

Futbol sizin için ne ifade ediyor?

sekizdokuzon
Benim çok uzak olduğum bir alan ama baktığımda en mahalle çocuğu da kendinden bir şey buluyor bu sporda, en entelektüel, kelli fellisi de. Belli ki futbol yalnızca futbol değil. Sizdeki karşılığı nedir?Teşekkür ederim.
Benim çok uzak olduğum bir alan ama baktığımda en mahalle çocuğu da kendinden bir şey buluyor bu sporda, en entelektüel, kelli fellisi de. Belli ki futbol yalnızca futbol değil.

Sizdeki karşılığı nedir?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(23.07.24)
Futbol > Hayattaki bazı diğer şeyler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.07.24)
Dünya Kupası ve ve EuroCup dışında hiç bir şey.
0
Yourcousinmarvinberry
(23.07.24)
Hayatımda gençliğime dair tüm güzel anıların 1.objesi

Herşeyde Galatasaray var. Yaşam biçimi gibi.

Kadınlar gider, Galatasaray kalır.
0
baldan kaymak
(23.07.24)
dunyanin en buyuk ve onemli sporu. dunyanin her yerinde herkesin oynadigi ve baglanabildigi bir oyun. tek bir top ile, top olmadiginda ezilmis kutu kola, hatta pet sise kapagi ile bile oynanabiliyor. diger sporlar gibi pota, file, sopa gibi ekipman derdi yok.

accessible ve populer. bayiliyorum. dunya kupasini olimpiyatlardan daha cok kisi izliyor. bu serefe nail tek spor.

turkiye ligini 15 yildir izlemiyorum. turkiye'de yuksek para donen her sektorde oldugu gibi asiri kokusmus bir ortam. o yuzden istanbul takimlarini da, turkiye ligini de cok umursamiyorum. gonul bagiyla bagli oldugum zamaninda formasini terlettigim sanli genclerbirligi'dir.

ama milli takimlari, sampiyonlar ligini, ve ingiltere premier ligini severim. futbol tarihini de iyi bilirim.

oynamasini da cok severim. futbol hayatimda cok onemli bir yer kapliyor.
0
antikadimag
(23.07.24)
Derbi ve dünya kupası maçları dışında bakmıyorum.

Küçüklüğümden beri galatasaraylıyım, her dönem sadece 3-4 oyuncuyu biliyorum.

Takımı say desen sayamam. Pes Fifa oynarım ama zevkine. Çok fazla bir alakam yok futbol ile.

Zaten tr de oynanan futbol da leş bence. Oyunu ayrı seyircisi ayrı fanatiği ayrı leş.
0
ananiyimioguz
(23.07.24)
Hayatımda baştan sona izlediğim iki maç var, 2002 dünya kupası türkiye - senegal ve türkiye - brezilya. Onlar da hangi maçtı diye az önce google'dan baktım :D 2002 kupasında ülke genelinde çok aşırı büyük bir ilgi vardı, bana kadar gelmiş işte düşünün.

İşte bu kadar :D

Edit: Bir de Liverpool Beşiktaş vardı, onu unutmuşum. İnsanların tepkileri maçtan daha çok ilgimi çekmişti. İlginç de bir maçtı cidden. Evde herkes toplandı diye izlemek durumunda kalmıştım, pişman olmadım ne yalan söyleyeyim :D
0
akhenaten
(23.07.24)
Data olsun diye yazayım.

Hiçbir şey ifade etmiyor. Hayatımın herhangi bi evresinde ilgi duymadım.

Ayıptır söylemesi çok sevdiğim biri futbol muhabbeti yapınca içimden piii de diyorum :D
0
hedep
(23.07.24)
İzlemesi çok güzel, eğlenceli. Sürprizlere açık yapısı heyecanı yüksek tutuyor.

Türkiye'deki ortam leş ama normalde arkadaşlarla dalga geçmek, karşılıklı sataşmak açısından müthiş bir eğlence kaynağı.

Sırf farklı takımı tutuyor diye düşmanlık beslemek ise aptalca. Bizde son zamanlarda yaratılmak istenen ortam bu maalesef.
0
pispinti
(23.07.24)
Hangi takımlısın dediklerinde Beşiktaş derim ama sorsan bir tane futbolcu bilmem.
Futboldan çok hoşlanmıyorum.

Siyasi sebeplerden sempati duyduğum iki takım var;
Adana demirspor
Amed spor

Futbolla ilgim bu kadar :)

Voleybol, basketbol, tenis vs izlemek daha keyifli geliyor bana. Bir de genel olarak holiganlıktan hiç hoşlanmıyorum futbolu sevmeme sebebim de biraz bu holigan kitle.
0
mutekebbir
(23.07.24)
Adana Demirspor'daki fonetikte ben de çok varım.
0
🌸sekizdokuzon
(23.07.24)
Futbolu takip etmeyi, hikayelerini okumayı, peri masallarına tanık olmayı seviyorum ama maç izlemeyi sevmiyorum. Beşiktaşlıyım, son 1-2 sene öncesine kadar da baya iyi beşiktaşlıydım ama hayatımın hiçbir evresinde düzenli maç izleyen biri olmadım. Beşiktaş kazanırsa özet izle, kaybederse bir hafta mutsuz gez tadında beşiktaşlıydım hep. Artık milli takım turnuvaları dışında neredeyse hiç maç izlemiyorum. CL finalini bile izlemedim ama Euro 2024'te maç kaçırmadım neredeyse.

Yani Eurolar ve Dünya kupası hariç maç izlemeyen, sahanın dışına çok hâkim, sahanın içinden her geçen sene kopan biriyim.

Yine de hayatımda en mutlu anlar listesi yapsam ilk 10'a iki üç tane futbol anısı girer. Bunun sorusunu da sordum birkaç ay önce. Mesela çocukluğumdan beri kariyerini takip ettiğim, öz abim dediğim Messi'nin dünya kupasını kazanmasına evdeki sevincimi Buenos Aires halkı görse biraz abarttın abi der yani öyle diyim :d bu ayıplanacak ya da hor görülecek bi şey de değil çünkü futbol sevinci apayrı bir tür. Hayatımda mutlu anlarım, kişisel başarılarım, sevdiklerimle geçirdiğim güzel günler çok oldu ama tuttuğun takımın şampiyonluk getiren son dakika golü apayrı bir olay. Rasyonel bir açıklaması yok ama onun yerine koyacak bi şey de bulamıyosun kolay kolay
0
nundu
(23.07.24)
@nundu: Sanırım bütünün parçası olma hissinin verdiği vecd hali. Ben insan olmayı böyle yerlerde arıyorum, muazzam bence.
0
🌸sekizdokuzon
(23.07.24)
Hobi olarak bakıyorum.

Tablo incelemek çok hoşuma gittiği için puan durumlarına baktığım oluyor.
0
put it in your appropriate place
(23.07.24)
hiçbir şey.
0
inheritance
(24.07.24)
Sadece dunya kupasina bakarim oda vaktim olursa yasa mesela ronaldinho gibi futbolcular olur mersk ederim bakarim internetten

Bunun disinda bi anlami yok

Turkiyede herseyde fanatik oldugumuz icin futboldada boyleyiz heralde
0
Zetnikov
(24.07.24)
babamla cocukluktan beri en yakin oldugumuz anlar hep futbol izlerken futbol konusurken oldu. orta yasa geldim babam da iki katim. hala bugun bile konusacaksak ilk futboldan baslariz.
ayni sekilde gozlerimi acar acmaz, evimizde hep bir kitaplik hep bir (doneme gore) plak/kaset/cd arsivi olurdu, babamin icini doldurdugu. ayni bakis acisiyla bugun hala muzigi de edebiyati da cok seviyorum.
babamla iliski kurabilmeme yardimci oldugu icin cok seviyorum sanirim futbolu. sadece futbolu degil, muzigi ve edebiyati da.
0
lanetolasibeyaz
(24.07.24)
Ailemde fanatik futbol izleyicileri var. Babam beni küçükken birçok maçı izlemeye kahveye/lokale falan götürürdü. Severdim o ortamı koca koca amcaların hop oturup hop kalkmasını, gol olunca delice sevinmesini :)

E biz de oynardık tabi evde, sokakta, okulda, okul çıkışı, köyde bulduğumuz her şeyle.

Oynayınca daha da takip edesin geliyor, "profesyoneller" nasıl pas veriyor, nasıl sahada konumlanıyor, frikik veya korneri nasıl kullanıyor. Taktikler, verkaçlar, ara paslar...

Bir de stada maç izlemeye gitmeye başlayınca iş bambaşka bir boyut alıyor. On binlerce kişiyle aynı tezahüratı yapmak, maç öncesi/sonrası etkinlikleri, o dumanlı köftenin lezzeti, yenilgi sonrası boynu bükük bir sürü adamla aynı otobüste/metroda gitmek vs. bir bağ kuruyorsun takımla, semtle ve o insanlarla.

Passolig geldiğinden beri hiçbir maça gitmedim. Galatasaray maçlarını takip ediyorum ama alışkanlıktan o da. Eskisi gibi zevk almıyorum şampiyonluklar gelse de.

Hafta sonu zevkli olabileceğini düşündüğüm İngiltere, İspanya ve bazı İtalya ligi maçlarını izliyorum. Bizim lige göre daha çok keyif veriyor o taraf da eskisi gibi olmamasına rağmen.
0
chicha_v2
(24.07.24)
İticilik, çirkinlik.
0
michael_knight
(24.07.24)
(5)

yeni alınan monitördeki piksel sorunu

ikilem
Bir veya iki piksel (iki ise yan yana) kırmızı gözüküyor. Buna stuck pixel deniyormuş. Şu an en yakın fiyat 600 TL civarı daha fazla. Siz olsanız iade eder miydiniz?
Bir veya iki piksel (iki ise yan yana) kırmızı gözüküyor. Buna stuck pixel deniyormuş. Şu an en yakın fiyat 600 TL civarı daha fazla. Siz olsanız iade eder miydiniz?
0
ikilem
(23.07.24)
Ederdim, iki gün önce ben de monitör aldım. Henüz gelmedi, şimdiden bir sorun çıkmasa bari derdine düştüm :D
0
akhenaten
(23.07.24)
Her baktığında uyuz olacaksiniz kendinize
0
topkapiaksaray
(23.07.24)
bu tip şeylere takılan insanlardansanız hemen değiştirin yoksa çok sorun olmaz
0
sweetoffice
(23.07.24)
Değişime zorlarım, olmazsa iade ederim iade günüm geçmediyse. Çünkü servis kabul etmiyor 3-4 taneden fazla olmazsa diye biliyorum. Hep gözünüze takılır.
0
ananiyimioguz
(23.07.24)
monitörü ne için aldın. oyun için aldıysan çok bir sorun olmaz.
ama kurgu, post production, retouch için aldıysan değişim talep et.
0
my fault
(23.07.24)
(9)

Ben neden hasta olmuş olabilirim?

la traviata
Yazlıktayım.İnanılmaz bir boğaz ağrısı, yutkunma sorunu ve ağrı ile devlet hastanesine gittim. doktorun başında yüzlerce hasta vardı, zaten bana da sıra 1,5 saatte geldi.hızlıca baktı ve enfeksiyon olduğunu, antibiyotik ve ağrı kesiciler yazacağını söyledi ve gönderdi. herhangi başka bir tektik yapı
Yazlıktayım.

İnanılmaz bir boğaz ağrısı, yutkunma sorunu ve ağrı ile devlet hastanesine gittim. doktorun başında yüzlerce hasta vardı, zaten bana da sıra 1,5 saatte geldi.

hızlıca baktı ve enfeksiyon olduğunu, antibiyotik ve ağrı kesiciler yazacağını söyledi ve gönderdi. herhangi başka bir tektik yapılmadı. ilaçları kullanmaya başladım.

4 şeyden şüpheleniyorum

1- günde belki en fazla 1-2 saat açık kalan klima.
2- denize gittiğimde (ege) soğuk da olsa her girişimde 1-2 saat denizden çıkmadan kalmam.
3- aldığımız-içtiğimiz sular. (sebil erikli, çay vs ise arıtmaya bağlı suyla yapılıyor.)
4- bir gece çok bunalmıştım ve iki pencere arası uyumuştum sabaha kadar. o gece de çok esiyordu.


Diyelim 1 haftada iyileştim. Neye dikkat etmem lazım bunlardan?

Siz nasıl önlemler alıyorsunuz bu tarz bir hastalık yaşamamak için? yaz vakti ilk defa böyle bir şey yaşıyorum. geçen gün izlediğim videoda doktorlar soğuk su içmek ve soğuğa maruz kalmak hasta etmez diyordu.


bonus olarak da boğaz yumuşatıcı tavsiyelerinizi alırım.

serin günler. teşekkürler.
0
la traviata
(23.07.24)
Geçmiş olsun.
Soğuk hasta etmez diyorlar evet de pratikte gayet ediyor. Bence vücut alıştığından fazla soğuğa maruz kalınca kendini korumak maksatlı ekstra çabalıyor bu da bağışıklık sisteminizin zayıflamasına ve var olan virüslere karşı güçsüz düşmene sebep oluyor.

Boğaz için önerim de şu:
Biraz bal, zencefil, limonu karıştırarak macun gibi yapıp yiyebilir veya bu karışımı içtiğiniz ılık içeceklere karıştırabilirsiniz.
0
Kediyi üzdün
(23.07.24)
Çok detaylı düşünmüşsünüz, ancak salgın var. Yakalananlar hep baş ve boğaz ağrısından şikayetçi. Son 2-3 haftada hasta olan birçok insan tanıyorum. Doktor da enfeksiyon var demiş zaten. Kapmamak için elimden geleni yapıyorum.
0
akhenaten
(23.07.24)
Hasta olmakla ilgili mızmızlanmıyorum aslında. Geçer elbet.

Fakat aynı salaklığı yaparak tekrar bu hale gelmek istemiyorum.

Bir süre soğuktan uzak duralım bakalım.
0
🌸la traviata
(23.07.24)
doktor enfeksiyon olduğunu söyleyince tatmin olmadınız mı da kendinize başka sebepler arıyosunuz?

Saydıklarınızın hiçbiri hasta etmez, mikroplar hasta eder. Birinden mikrop kapmışsınızdır. Cevap bu kadar basit. Ama hadi seçenek seçenek gidelim;

1- Klimanın bakımı ve temizliği yapılmıyorsa ve bakteri üretimi gerçekleştiyse belki bir ihtimal ama yine de sanmıyorum.
2- Denizin soğuk olması hasta etmez, deniz suyu da iyi bir sinüs temizleyicidir. Plajda hasta birisi varsa ondan kapabilirsiniz
3- Eriklide de, sebilde de bakteri olduğunu sanmıyorum.
4- İstediği kadar essin, boğazınızda enfeksiyon yapamaz.

Yani sonuç olarak muhtemelen başka birinden kaptınız işte :)
0
nundu
(23.07.24)
şu an salgın var +1.

çevremde çok hasta var böyle.

hatta covid'in değişik bir varyantının dolaştığı söyleniyor. ben ilk covid'i yaz sıcağında geçirmiştim mesela :/

çok şiddetli boğaz ağrısı kolay kolay denizden, klimadan olmaz. birinden ya virüs ya bakteri kaptınız muhtemelen.

ama tabii başkasından virüs / bakteri kaptığınızda bir de rüzgarda, soğukta falan kalırsanız bünye güçten düşüyor kediyi üzdün'ün dediği gibi.
0
la lykia
(23.07.24)
aynısı başıma geldi.
cumartesi sabahı bir uyandım yutkunamıyorum boğazımın acısından. dedim herhalde klima çarptı. ama sadece boğaz ağrısı var. sıcak bişeyler içip yumuşatmaya çalıştım geçer dedim ama geçmedi, dün doktora gittim çok kötü kızarmış ve iltihap olmuş dedi, antibiyotik, ağrı kesici ve gargara yazdı.

boğazınızı yumuşatmak için gargara alın. tantum verde gargara verdi bana, yaptıkça ağrı geçiyor.
0
veritaslibertas
(23.07.24)
nundu'nun dediği kısmen doğru ama kısmen de yanlış. evet bakteriler, virüsler bizi hasta eden ama bunlar neden bizi bazen hasta ederken bazen etmiyor bunun da sebepleri var tabi. kış günü saçınızı yıkayıp ıslak ıslak dışarı çıkıp bir yarım saat gezerseniz hasta olursunuz mesela çünkü bu mikroplar için elverişli bir ortam oluşturup direnmenizi zorlaştırıyorsunuz. saydıklarınız üzerinden gidersek:

1- normalde 1-2 saat klima o kadar da etkilemez ama bazı bünyeler ekstra hassas olabiliyor klimaya. bir de nasıl çalıştığı önemli çok güçlü ayarda direk ağzınıza ağzınıza estiriyorsanız mesela o zaman farklı.

2- soğukken denize girmek ve hem de uzun kalmak hastalığı tetikleyebilir evet. sanırım üşüme hissetmiyorsunuz ki uzun uzun kalıyorsunuz ama yapmasanız daha iyi. yaparsanız da hemen ılık bir duş alıp çok iyi kurulanın.

3- hazır sularda bir sıkıntı olmaz, arıtma suda da olmaması lazım zaten çayda kaynatıyorsunuz bir de. bunda sıkıntı olduğunu sanmıyorum hazır suların enfekte olması durumunda çok daha toplu bir salgın olur zaten.

4- ceryanda saatlerce uyuyup hasta kalmamak için taş gibi bir bağışıklığa sahip olmak gerekiyor sanırım.

özetle yazdıklarınızdan en kaçınılması gereken maddeler 4 ve 2.
0
semaforo de medianoche
(23.07.24)
Ben 2 hafta önce boğaz iltihabı olmuştum doktor bulaşıcı birisinden kapmışsın dedi.
0
komando kani var bende
(23.07.24)
tüm cevapları özenle okudum. bir çoğuna da dikkat edeceğim.

ama insan sevdiği şeyden (ki sebep onun olup olmadığı da belli değil) feragat istemiyor ilk hasta olduğu anda.

mesela denizde ilk girişte en az 1-2 saat olmak benim için terapi gibi. tek başına düşünmek, kurmak veya çevremden birileriyle sohbet etmek. bundan feragat etmek istemiyorum.
fakat bir süre klima kullanılmayabilir o sorun değil.

yakın zamanda çok yakından bir temizlik ürünü solumadım bundan olduğunu düşünmüyorum @geveze.

bu cevaplardan ve öğrencilerimin ailelerinden geri dönüşlerinden anladım ki bu ara bu sorunu yaşayan çok.
geçmiş olsun herkese.
0
🌸la traviata
(23.07.24)
(14)

Taziyeye giderken ne götürülür

hrvl
Uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşımın annesi vefat etti. 10 gün kadar oldu, arkadaşımın kendi evine taziyeye gideceğiz, cenaze evi değil yani. Ne götürmek uygun olur? Bizim adetlerde çay şeker falan gider normalde ama orası taziye evi değil, çay şeker saçma mı olur? Börektir kektir bir şey götü
Uzun zamandır görüşmediğim bir arkadaşımın annesi vefat etti. 10 gün kadar oldu, arkadaşımın kendi evine taziyeye gideceğiz, cenaze evi değil yani. Ne götürmek uygun olur? Bizim adetlerde çay şeker falan gider normalde ama orası taziye evi değil, çay şeker saçma mı olur? Börektir kektir bir şey götürsek sanki bize koyması için götürmüşüz gibi geliyor o da. Sizce ne götürmeli?
0
hrvl
(23.07.24)
yemek götürülür genelde. onlar üzgün vs yapamaz diye. çay şeker saçma.
0
jelly bear
(23.07.24)
Yemek yapmakla uğraşmasınlar diye yemek götürülür diye öğrendim ben de hep.

Dondurucuda saklanabilir yemekler götürebilirsiniz. Tabi neyi ne kadar yapabilirsiniz bilmiyorum ama içli köfte çok elverişli bu iş için. Bir tepsi yapsanız birkaç gün götürür. Hem besleyici hem de pişirmesi kolay oluyor. Acıkınca ister haşlarlar ister kızartırlar. Börek türevleri de dondurmaya uygun. Bizim evde bulunur hep, özellikle sigara böreği falan şeyleri çözülmesini beklemeden yağda pişirebiliyorsunuz. Dondurmaya uygun yemeklere bir göz atın bence. Yapabileceğiniz bir şey bulursanız öyle yaparsınız. Mantı da buna uygun bir yemek. Daha basit olarak köfteler yine dondurmaya uygun. Çorba yapıp konserveleyebilirsiniz, birkaç kavanoz domates çorbası olabilir.

Verirken bunları dondurucuda bulundur, acıkınca hemen hazırlarsın diye belirtirsiniz.
0
akhenaten
(23.07.24)
Cenaze evine götürülür yemek, evdekiler uğraşmasın diye siz cenaze evine gitmiyorsunuz aradan 10 gün geçmiş bence bir şey götürmeyebilirsiniz garip kaçmaz.
0
Kediyi üzdün
(23.07.24)
Cenaze evine bişey götürülmez. Yemek de götürülmez. 10 kişilik götürürsün 20 kişi varsa ne olacak?
Oraya git, taziyelerini sun, yapacak bişey, herhangi bir eksik var mı diye sorarsın. Hatta hemen yemek yaptırıp geleyim diye teklifte bulunursun.
Allah rahmet etsin
0
etna
(23.07.24)
çay şeker de götürülür, bu da bir imecedir. taziye nedeniyle gelen giden çok olur, ikramların (her ne kadar saçma gibi gelse de uzak yoldan geleni var, hastası yaşlısı bebeği var gibi gibi) tüm maliyeti ev sahibinin üstüne kalmasın mantığıyla yapılır. hatta yoğurt bile götürülür iç anadoluda, ayran yapılır misafirlere diye.

ben olsam güzel bir kolonya da eklerdim.

yemek ilk hafta doğrudan cenaze evine götürülür, sizin durum biraz farklı.
0
Phoebe
(23.07.24)
taziye evi olmadığı için yemek falan götürmeyin. ufak tefek badem şekeri tarzı özel bir atıştırmalık olabilir. size çay falan ikram eder yanında ağzınız tatlanır mantığı.
0
paintov
(23.07.24)
normal misafirliğe gidiyor gibi eli boş gitmemek adına bir şey götürebilirsiniz.

yani eğlenceye gidiyor gibi pasta almayın tabii ama ne bileyim börek, baklava, kuru pasta, çayın yanına ikram edilmelik bir şeyler götürebilirsiniz.
0
kibritsuyu
(23.07.24)
baklava maklava götürmeyin abi düğüne mi gidiyorsunuz?

çok uzak olmayan bir zamanda kayıp yaşadığım için cenaze evinde ne ihtiyaç olduğunu az çok biliyorum.

Bizim eve gelirken birileri yemek getirmiş olsa sevinirdim. yemek yapılmıyor zaten, o an yemek yemek de kimsenin aklına gelmiyor. dolayısıyla bi yemek olsa cenaze sahipleri karınlarını doyursa güzel bir jest olmuş olur.

bu arada bu yemek cenazenin sahiplerine kadar yapılsa kafi. dıdısının dıdısını düşünmeye gerek yok. elinizden geldiğince.
0
oekuklu
(23.07.24)
yemek goturulur. seker olayini bilmiyorum. amac gune gider gibi gitmek ya da bize koysunlar demek degil, o durumda insanin yemek yapma enerjisi ve hali olmuyor, hatta kendini sucluyor 'annem olmus bir de yemek dusunuyorum' diye. yardim olsun, iki isitip hemencecik yesin diye goturulur. ben cenazem oldugunda cok isterdim insanlar bana yemek getirsin acikcasi. cok koyuyor kendine bir sey yapmak, halimin olmamasindan ayri, acikmak bile koymustu bana, bu halde neden acikiyorum diye kendimden utanmistim bir de.
seker de herhalde cok gelen giden olur masrafa ortak olmak gibi sanirim.
0
kassiopeia
(23.07.24)
Yemek hazırlama zahmetinden kurtulsunlar diye kır pidesi götürmüştüm. Yenir, yenmezse de dolaba atılır diye düşünmüştüm. Benden önce biri börek götürdü diye pide almıştım. Kolonya da iyi fikir. Başınız sağolsun.
0
boyalı kuş
(23.07.24)
arkadaşlar bu dedikleriniz cenaze evi için. yani olay taze iken ölü evine gidiyorsanız yemek götürülür, pide götürülür, yemek yapacak imkanları yoktur diye.

telaş bitmiş, acı bir miktar hafiflemiş, insanlar yavaş yavaş günlük hayatlarına dönmeye başlamış. siz taziye ziyaretine gidiyorsunuz artık ne yemeği? elinde zeytinyağlı dolma ile misafirliğe gidilmez ki.

siz artık normal misafirliğe gidiyorsunuz. cenaze olmasaydı ne götürecektiyseniz onu götürün, sadece eğlence içerikli olmasın. şampanya, viski, pasta falan götürmeyin. börek, tatlı vs götürün.
0
kibritsuyu
(23.07.24)
geçenlerde cevap verdiğim bu soru aklıma geldi ve yine bir ekleme yapayım istedim.

size ne ikram edilsin istiyorsanız onu götürün.

pazartesi günü babamı kaybettik. sağolsunlar her gelen börek, baklava türü şeyler getirdi. gelen misafirleri kendi getirdikleri baklava börek ile ağırladık.

aradan 5 gün geçti, ilk 2 gün gelen baklava börek bitti. şimdi ilk anda gelemeyen kişiler ziyarete geliyor ve ziyaret yoğunluğu ilk günkü gibi olmadığı için evde ikram edecek bir şey yok. şimdi çıkıp bir şeyler ayarlayacağım ama gelen kişinin getirdiği şey kendi ikramlıkları olacak.

eli boş gelirlerse sadece benim ayarladığım şeyi ikram edeceğim. börek çörek getirirlerse onu da koyarız tabağa.
0
kibritsuyu
(27.09.24)
kibrit başın sağolsun
0
titanyum22
(27.09.24)
ilk 2 hafta eğer yoğun bir cenaze eviyse peçete, havlu selpak, çay gibi o an bitebilen şeylerden alırız. Daha durulmuş zamansa da kuru pasta gibi ola ki gelen olursa ikram edilmesi için bir şeyler götürürüz.
0
Cremisi
(27.09.24)
(5)

gerçek doğal taş takı nereden alınır?

mizore
geçen gün kuyumcudan bir doğal taşlı takı aldım, renkli cam çıktı. bildiğiniz güvenilir satışçı var mı?
geçen gün kuyumcudan bir doğal taşlı takı aldım, renkli cam çıktı.
bildiğiniz güvenilir satışçı var mı?
0
mizore
(23.07.24)
Bu tip konular cidden sıkıntı, bence önerilere de çok güvenmeyin. İnsanlar genelde kendileri nereden alıp güveniyorsa orayı gerçek kabul ediyor. Taştan tutun, zeytinyağına kadar böyle bu.

Cam ve taşı ayırt etmek çok zor değil aslında, çok basit rehberler var internette. Ciddi bir bilgi gerektirmiyor. Temel olarak cam içerisinde hava kabarcıkları var taşlar ise mineral yapıda olduklarından dolayı görsel olarak farklı. Ayrıca tırnağınızla dokunarak da rahatça anlaşılıyor. Ufak aramalarla baya açıklayıcı kaynaklar bulabilirsiniz.
0
akhenaten
(23.07.24)
aydogank
(23.07.24)
tassandigi'ndan mavi renk akik bileklik almıştım. birkaç ay sonra maviler seffaflasti. cam gibi oldu. bilmiyorum belki akigin özelliği budur :D bi ara akhenaten in yazdığı testlere bakayım.
0
tabudeviren
(23.07.24)
izmir için kemeraltı
0
erty_ksk
(24.07.24)
taş sandığı bana da doğru gelmedi. fiyatları doğal taş fiyatı olamaz. ayrıca nereden aldıkları konusunda şeffaf değiller, bilgi yok
0
🌸mizore
(24.07.24)
(6)

telefon yerine bir şeyler okumak için tablet mi laptop mu?

logisticsmanager
Şimdi telefondan biraz uzaklaşmak istiyorum, özellikle bir şeyler okumak için.Is laptopum var ama onu da böyle canımın istediği şeyleri okumak/arastirmak için kullanmak istemem.Bu noktada su klavye mouse takılabilen tablet gibi şeylerden mi alsam dedim.Bir adet laptop var ama daha çok oyun için ya d
Şimdi telefondan biraz uzaklaşmak istiyorum, özellikle bir şeyler okumak için.
Is laptopum var ama onu da böyle canımın istediği şeyleri okumak/arastirmak için kullanmak istemem.

Bu noktada su klavye mouse takılabilen tablet gibi şeylerden mi alsam dedim.
Bir adet laptop var ama daha çok oyun için ya da hanımın işi için.
Harbiden amacim salonda otururken bir şeyler okumak ve küçük telefon sevdiğim için de bunu yapmak zor oluyor zaten.
0
logisticsmanager
(23.07.24)
ipad air. Neden klavye mouse'a gerek duyacağını düşünüyorsun?

eğer ciddi bi araştırma yapacaksan o zaman macbook air derim. Kucağa alınacak hafif ama güzel bi laptop lazım yani o durumda.

edit: evet online bişey değil de kitap okunacaksa kobo, kindle vb. harika tabii.
0
nhk ni youkosu
(23.07.24)
Tabii ki bir şeyden okumaktan bahsediyorsak kesinlikle kindle ve türevi olan elektronik mürekkepli bir cihaz topladı
0
kisa
(23.07.24)
Bir şey okumak derken kitap demek istememistim. Misal örnek;
Openculture.com
lithub.com

Bu tarz şeylere bakmak, bir foruma girip bir şeyler okumak, misal yeni bir araştırmaya bakmak falan.

Belki biraz not tutmak falan hani ileride unutmamak için bazı linkleri bookmark yapmak vs vs.

Yani aslında bana laptop lazim gibi ama tablet olayi daha hafif, daha mobil diye ona yöneldim galiba.
0
🌸logisticsmanager
(23.07.24)
Tablet daha iyi, ancak okumanın süresi baya önemli. Eğer vakit geçirmek için bir şeyler karıştırmaksa tablet en iyisi. E kitap cihazlarından çok daha iyi hatta. Özellikle dergiler için falan.

Ancak odaklanılacak roman, hikaye vs. okumak için kesinlikle kobo veya kindle şart. Yoksa gözler çok zorlanıyor.
0
akhenaten
(23.07.24)
Yok kitap değil. Kindleim var uzun süre kullandim ama bozuldu. Bozulunca kitaba geriye döndüm ve hoşuma gitti gene. Şimdilik fiziksel kitaptayim.

Lenovo p12 falan iyi diyolar böyle kullanmak için bir de samsung yeni cikanlar pc gibi de oluyormuş falan. Fena değil gibiler.
0
🌸logisticsmanager
(23.07.24)
honor pad x9 kullanıyorum memnunum tavsiyedir + tv yerine kullanıyorum masada falan çok iyi oluyor bi şeyler izlemesi
0
aydogank
(23.07.24)
(18)

Selamın Aleyküm

michael_knight
Selamın Aleyküm diyor musunuz veya demiyor musunuz? Neden?Duyduğunuzda veya duymadığınızda ne düşünüyorsunuz?Sizce nasıl olmalı?
Selamın Aleyküm diyor musunuz veya demiyor musunuz? Neden?
Duyduğunuzda veya duymadığınızda ne düşünüyorsunuz?

Sizce nasıl olmalı?
0
michael_knight
(22.07.24)
ben karşımdakinin eğitim seviyesine göre ve günlük kaç insan gördüğüne göre selam veriyorum. pazarcıya dolmuşçuya bakkala selamınaleyküm diyorum. bende para olduğunu sezdiği anda beni yolacak birine mutlaka selamınaleyküm diyorum. böyle demezsen "aha entel dantel geldi, bunda para vardır" derler. örnek: sanayi.

diğerlerine merhaba, kolay gelsin, iyi akşamlar vb
0
AWD
(22.07.24)
Demiyorum. Muhafazakarlik bir yana kadinlarin diyecegi bir laf gibi gelmiyor bana. Muhafazakar da degilim. Ama soyleyenler oluyor tabii mesela basi kapali bi teyze adres soracak s.a. diye baslayabiliyor. A.s. diyorum tarzim olmasa da.

Bence hic kimse kullanmasin. Turkce degil sonucta.
0
Kittie
(22.07.24)
Çol yadırgamayacağını düşündüğüm herkese, her ortama girerken selamın aleyküm diyorum. Özellikle büyüklerime. Tutup 60-70 yaşında adamlara “Selamlarrr” diye gelmek hoşuma gitmiyor.
0
hrvl
(22.07.24)
Demem. Müslüman değilim. Arap da değilim.

Çevremde sa diyecek kimse yok. Biri ayda yılda bir bana derse sorun çıkartmam as derim.
0
gabe h coud
(22.07.24)
Türküm, müslümanım, "selamı yayınız" diye bir hadis-i şerif vardır ve Selam Allah'ın isimlerindendir, birine selam vermek ona "benden sana zarar gelmeyeceğini taahhüt ediyorum" anlamına gelen bir söz vermektir ve yerine getirmek de gerekir. Bu sebeple selamı yaymak adına muhakkak selamlaşırım ama çok büyük çoğunlukla "selamlar" derim. Özellikle bir mekana girerken. "selamün aleyküm"ü evde kullanıyorum, sabahları uyanır uyanmaz mutfakta olduğunu bildiğim anneme sataşırken :)

Bana göre "selamlar" ya da "selam" iyidir, selam vermekle verilmiş bulunan sözü tutmak şartıyla. O sözü tutmayacaksa insan hiç selam vermesin daha iyi.
0
muhayyer divan
(22.07.24)
Demiyorum. Arap mıyım da diyeyim.
0
pianeta
(22.07.24)
selam vermem ama selam alırım, cinsliğin lüzumu yok.
0
dr doofenshmirtz
(22.07.24)
sadece babamla selamlaşma şeklimizdir. başkasıyla kullanmıyorum ama diyen olursa aleykümselam derim geçerim kasmam. arapçı değilim de yani artık bunun bizim dilimize yerleşmiş bir ifade olduğunu düşünüyorum. çok şaapmamak lazım.
0
titanyum22
(22.07.24)
Kendim ateist bir insanım bir ortama girerken genelde "merhaba" derim ama bana biri selamın aleyküm derse de nezaketen aleyküm selam der geçerim bunu karakter meselesi yapmam.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.24)
Demiyorum. Çünkü arap değilim. Kullananlara karşı da aşırı ön yargılıyım. Genelde merhaba diyorum. Selam demekte de sorun yok. İkisi de arapça kökenli olsa da Türkçeye geçmiş kelimeler. Araplaştırmanın gereği yok. Duyduğumda ön yargılı oluyorum. Tatavasını çekmemek için tipine göre aleykümselam, as ya da selam diyorum. Etkileşimi başlatmaya sebep olan konudan 1 saniye fazla geçirmek istemiyorum.

@muhayyer divan'ın dediği gibi "es-selam" Allah'ın adlarından biri. Barış getiren anlamında. Selam (Salam) ise kelime olarak barış ve esenlik zaten. Haliyle selam deyince karşısındakinin kafir olduğunu düşünen ve cevap vermeyen ama selamın aleyküm deyince "ALLAH'IN SELAMINI VERİYORUZ ONU DA MI ALMIYORSUNUZ? TÖVBE TÖVBE" diyen çomarları adam yerine koymuyorum.

Bu arada sırf Arapça değil. Datee çıkmak, lovebombing yapmak falan gibi lümpen İngilizce-Türkçe karışımı ifadelerden de rahatsız oluyorum. Türkçesi olmayan ya da anlamı uzak kalan şeylerde kullanılmasından o kadar rahatsız değilim tabii. Yapacak bir şey yok.
0
nawar
(22.07.24)
kaleci saçlı forvet icardi +1
0
baldan kaymak
(22.07.24)
merhaba diye cevap veririm :d
0
yuvarlanantencereninkapagi
(22.07.24)
Tanıdığım biriyle selamlaşırken ya da biri bir şey soracağı zaman ağız alışkanlığıyla doğal şekilde söylerse karşılık veriyorum. Ancak bazen bunu ideolojik kullananlar var. Yolda random tipler durduk yere selam veriyor. O zaman sert bir bakış atıp devam ediyorum. Bu insanlardaki bu kadar yakınlaşma isteği, bu kadar her yerde bir temas kurma dürtüsü çok rahatsız edici. Selamı yayın diye hadis varsa bile eminim önünüze gelene selam verin anlamında söylenmemiştir, yeri geldiğince selam verilmesi istenmiştir. Çünkü tuhaf yani. Kimse böyle bir şey istemez kimseden. Birileri yine kendine vazife çıkarıp en müslüman benim kafasına girmiş belli ki.

Kendim kullanmam.
0
akhenaten
(22.07.24)
Herhangi bir yere girerken merhaba der geçerim, selamün aleyküm demem, bende anısı var, lisede yatılı okurken cemaatçi tipler pansiyondaki odalara girerken yüksek sesle selamün aleyküm derlerdi, aleykümselam demediğinde de triplere girerlerdi, hey gidi günler:)
0
blue rebel motorcycle club
(22.07.24)
Müslüman değilim. selamın aleyküm'ü, kültürel bir alışkanlıkla kullanan köylü bir amucaysa örneğin tabii ki aleyküm selam diye karşılık veririm ama bu genelde çok küçük bir kesimi oluşturur. Onun dışında selamın aleykümü kültürel bir asimilasyon olarak kullanmaya çalışan pek çok dallama mevcut, onlara merhaba poğaçacı şeklinde cevap veririm genelde.
0
thracia
(23.07.24)
Ben de dalgasına esselamu aleyküm ve rahmetullah diye girerim bazı ortamlara. 3 kez tekrar ediyorum hatta. :) Şunun selamı var dediklerinde aleyküm selam derim. Kasmıyorum.
0
auroraaurora
(23.07.24)
bunun arap olmakla ilgisi yok, selam ve merhaba kelimeleri nasıl Türkçeye yerleşmişse yüzyıllardır kullanılan selamun aleyküm ifadesi de Türkçeye yerleşmiştir. Araplar başındaki Elif lam takısı ile birlikte esselamu aleykum olarak kullanır zaten bizden farklı olarak. Selamlaşmayı Peygamber efendimiz tavsiye ediyor, bu her selamun aleyküm diyenin müslüman olması gerektiği anlamına gelmiyor. zira yahudiler de ibranicede neredeyse aynı olan şalom aleyhim ifadesini kullanır.
merhaba diyene aleyküm selam diyip kıllık yapmam, selamun aleyküm dediğimde merhaba diye karşılık verene kıllık yapmam ama selam vererek girdiğim yerde adam buyrun diye karşılık veriyorsa ayar olurum. nasıl karşılık verdiğin önemli değil be adam, nezaketen bir karşılık ver en azından. sözün özü, elimden geldiğince selam veririm.
0
mustafakesekci
(23.07.24)
bana selam verildiğinde aleyküm selam derim ama kendim hiçbir zaman s.a demedim kimseye. sonuçta bu da bir selamlaşma şekli, sadece dili farklı. çok düşünmüyorum üstüne bu yüzden. inançsız olduğumu bilen tanıdıklarım da farkında olmayarak bu şekilde selam veriyorlar. insanlarda "selam", "merhaba" deme kültürü pek yok sanırım...
0
dilhun
(23.07.24)
(8)

samsung galaxy buds 2'yi işitme cihazı olarak kullanmak

kibritsuyu
kulakları kesinlikle duymayan ama duyduğunu fakat anlamadığını iddia ettiği için işitme cihazı takmayı reddeden inatçı bir babam var.her söylediğime haa? demesinden, aynı şeyi tekrar edip durmaktan, tane tane konuşup iletişim kurmaya çalışmaktan yoruldum.telefonla konuşurken daha rahat anlıyor. yani
kulakları kesinlikle duymayan ama duyduğunu fakat anlamadığını iddia ettiği için işitme cihazı takmayı reddeden inatçı bir babam var.

her söylediğime haa? demesinden, aynı şeyi tekrar edip durmaktan, tane tane konuşup iletişim kurmaya çalışmaktan yoruldum.

telefonla konuşurken daha rahat anlıyor. yani sesleri dijitize edip kulağının içine yollayacak bir sistem beni biraz rahatlatır.

samsung galaxy buds 2 bluetooth kulaklığım var. onu da takmaz ama bir denemek istiyorum. telefona ve aramaya gerek kalmadan bu kulaklığın sesi alıp kulağına telefondan geliyor gibi yollatmasının bir yolu var mı işitme cihazı gibi?
0
kibritsuyu
(22.07.24)
Transparency modu var, dışarıdaki sesi iletiyor Low mid high diye seçeneği var ama High yapınca normalden daha yüksek oluyor mu emin değilim. Akşam bi denerim.
0
nhk ni youkosu
(22.07.24)
soruya direkt cevap değil ama bu videoyu izleyin derim
www.youtube.com

bu duyma işi çok büyük risk. babam kullanmaya başladı ve hayat kalitesi çok arttı. kulaklık ise dikkatli bakılmadığı sürece görülebilen bir şey değil.

kbb ci arkadaşım hastalarına kullanırsa ne olacağını değil, kullanmazsa ne olacağını anlattığını söyledi.
demans, algılama güçlüğü, depresyon, yalnızlık vs vs.
0
kisa
(22.07.24)
Benim kulaklarımdan birisi daha az duyuyor, günlük hayatımı etkileyen bir boyutta değil ama %10 fark var. Buds2 kulaklığım da var. Haliyle benim aklıma gelmişti bu da ve denedim :D

Hiçbir etkisi yok. Evet dış ses artıyor ancak bu tamamen işlevsel, sadece duyup önlem almanıza yarıyor. Müzik dinlerken araç sesi, korna falan duymak için. Ancak gelen dış ses kaliteli olmaktan çok uzak ve çok hışırtılı. Özellikle otobüs falan gibi ortamlarda konuşmalardan çok motor sesini artırıyor daha kötü oluyor. Sizde de varmış zaten kulaklık biliyorsunuzdur. Öncekinden daha çok "ha?" diyebilir yani.
0
akhenaten
(22.07.24)
Ben de babama bir ara galaxy buds plus takmıştım. Dış sesi alma özelliğini en yükseğe getirmiştim. Bbaya iyi duyuyordu.

Zaten ondan sonra gitmiş philips işitme cihazı almış :D

Sadece biraz utangaçlık gelişti, cihaz gözüksün istemiyor. O yüzden çok minimal bir kablo ile kulağın en içine giren bir cihaz almış, cihazın kendisi de kulağın arkasında duruyor çok belli olmuyor.

yani özet olarak işitme cihazı kadar olmasa da işe yarıyor.
0
ananiyimioguz
(22.07.24)
hocam kulaklıkla normal duyuyorsa sorun kulak kepçesinin ses dalgalarını kulak yoluna iyi iletememesinden kaynaklı olabilir. @nhk'nin bahsettiği transparan modu deneyin bence. eğer sorun bahsettiğim gibiyse ses yükseltmesine gerek kalmadan da düzgün duyar. ama bu tarz kulaklıkların da sürekli takılması çok sağlıklı değil, kulak içerisinde bakteri+akıntı oluşumunu artırır.
0
shadowfollower
(22.07.24)
Geçmiş olsun

Bluetooth kulaklıklar ile işitme cihazları arasındaki radyasyon (veya neyse işte) seviye farklarını bir ölçmeden bence böyle bir çözüme girişme. Belki daha çok zarar görür bilemiyoruz. Ben bluetooth kulaklık kullanmıyorum, beyne zarar verdiği söylentileri çok var.
0
muhayyer divan
(22.07.24)
peki bu işitme cihazlarının gözlükteki miyop, astigmat gibi türleri, gözlük numarası gibi dereceleri var mı? yani cihaz kişiye özel ayrlanıp hazırlanıyor mu, yoksa gidip dükkandan hazır aldığımız bir şey mi?

yani çok zor yürüyor, tuvalete zor kalkıyor. doktora gitmeye ikna etsem bile götürmek getirmek kendisine eziyet oluyor. sırf bu yüzden diş yaptırmadı, ağzındaki porselenler çıktıktan sonra gidip gelme derdi yüzünden dişsiz gezmeye razı oldu.

direkt gidip alıp, al bunu tak kullan diyebiliyor muyum, ya da kbb doktorunu eve getirsem oracıkta ölçüp "şunu al" diyebilir mi bana?

@muhayyer: abicim 89 yaşındaki adamın beynine bluetooth'un vereceği zarardan ne olacak şu saatten sonra?
0
🌸kibritsuyu
(22.07.24)
denedim bence sesi artırmıyor, high ayarda kendi kulağınla duyduğun gibi oluyor. Kulakiçine kulaklık girince oluşan izolasyonu kaldırmış oluyor kendince.

Bence tıbbi cihazlara bak, hem onların pil ömrü vs. çok daha iyidir. Buds2 kulağımda 2-3 saat takılı kalsa pili bitiyor kutusuna koyup şarj ediyorum ben. Şişli'de vs. rasgele yürürken işitme cihazı satan bir yer gördüğümü hatırlıyorum ama sizin oralarda var mı, direkt bişey verip gönderirler mi bi sor bence. Çok da kişiye özel olamaz gibi geliyor bana. (ama kulak tıkanıklığının çeşitleri varsa hastalığa özel cihazlar olabilir belki)
0
nhk ni youkosu
(22.07.24)
(20)

Okumayı Öğrenen Çocuk

princess eugenie
Merhaba,5.5 yaşında bir oğlumuz var, kendiliğinden okumayı öğrenmiş. 2018 ekim doğumlu. ekim doğumlu olduğu için eylülde 2019'lular ile bir yıl daha anaokulu okuyacaktı ama okumayı da söktüğüne göre acaba ilkokula mı yollasak diye düşünmeye başladık. Diğer konularda da gelişimi iyi bir çocuk, ancak
Merhaba,

5.5 yaşında bir oğlumuz var, kendiliğinden okumayı öğrenmiş. 2018 ekim doğumlu. ekim doğumlu olduğu için eylülde 2019'lular ile bir yıl daha anaokulu okuyacaktı ama okumayı da söktüğüne göre acaba ilkokula mı yollasak diye düşünmeye başladık. Diğer konularda da gelişimi iyi bir çocuk, ancak yazıp çizme ilgisi pek yok.
0
princess eugenie
(22.07.24)
Okula erken başlayanlara genelde bu konuyu sorarım. Neredeyse %90'ı bu durumdan şikayetçidir.
Bir uzmanın ne düşündüğü elbette daha önemli ama ben çocuğu okula erken yazdırmanın onun hayatını zorlaştırdığına inanıyorum.
0
michael_knight
(22.07.24)
Beni herkesden 1 sene once okula yazdirdilar ve hayatim karardi


1 yas kucuk yastaki cocuk icin cok buyuk bir fark cok sikinti yasar hayat boyu
0
Zetnikov
(22.07.24)
Uzman değilim ama daha önceden okuduğum bir makalede Kanada'da buz hokeyi sporunda başarılı olan çocukların neredeyse tamamının ocak-şubat-mart doğumlu olduğunu çünkü küçük yaşlarda birkaç ayın bile vücut koordinasyonuna büyük ölçüde etki ettiğini ortaya koyuyordu.

Diğer yandan okuma yazma bilen çocuklarda ADHD yatkınlığı konusunda da çalışmalar var. Akranlarıyla sıkılıp dikkat eksikliği de yaşayabilir yani ilerleyen hayatında.

O nedenle en mantıklı olan şey bir uzmana danışıp, çocuğa özel bir karar vermek gibi görünüyor.
0
marla is in my head
(22.07.24)
Bu olay biraz kumar sanırım. Ben de erken başlayanlardanım. Benim hoşuma gidiyordu, üniversite bitene kadar her ortamda en küçük ben oldum. İnsanların beklentileri daha kolay karşılanıyordu. "Aaa daha kaç yaşındasın sen" muhabbeti çok dönüyordu ben de "yaa evet evet" deyip geçiyordum. Bir ortamdaki en genç insan olmakla ilgili bir problemim yoktu. Arkadaşlarımla aramda zaten sorun olmadı hiç. Bu tarz muhabbetler genelde hocalarla falan yapılıyor.
0
akhenaten
(22.07.24)
Ben de kendi kendimi ogrenmisim. Anaokuluna yazdirmaya goturmustu annem. Mudur ilkokula alalim demisti. Bana siniflari gostermisti. Bak burada oyuncak var, burada defter kitap var demisti. Ben birinci sinifi tercih etmistim. Annem daha kucuk diyip (cilizdim da) anaokuluna vermisti. Bende ters tepti. Yasim gelince ilkokula bi gectim kimse bi sey bilmiyor. Cok sikiliyordum. Ve butun yil ogretmen benle dogru duzgun ilgilenmedi bile. Cunku ben her seyi hemen yapiyordum. Yanima ugramiyordu. Sen zaten yapmissindir diye. Millet heceliyor (normal olarak) bana cok salak geliyordu herkes. Cocukluk iste. Hep bi adim onde oldum siniftakilerden. Zaten caliskan ve akilliydim yasitlarima gore hep ama ekstra bi sey olusturmustu bu durum. Kendimi farkli hissediyordum kotu anlamda. Garip bi duyguydu.

Bir yastan bi sey olmaz onun disinda. Vardi lisede bizden bir yas kucukler. Hic sorun olmuyordu.
0
Kittie
(22.07.24)
Ben de 5 yaşında öğrendim ama normal zamanda okula başladım, o zamanlar 7 yaştı. Sınıftakiler bilmiyor, ben biliyordum ancak öğretmen bunu farketmedi bile sessiz bir çocuk olduğumdan. Açıkçası kendi kendine okuma yazma öğrendi diye herkes genius çıkacak diye bir şey yok. Her şey vaktinde güzel, bence zamanında başlasın. İçimde hiç 'ayy keşke 1 sene erken yazılsaydım' hissi ya da pişmanlığı olmadı. Hayata 1 sene erken atılmaya bence gerek yok, oyununu oynasın çocuk.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(22.07.24)
2011 kasım dogumlu kızımı beklemeyip erken baslattık. okuması vardı, tekrarlı aktivitelerden sıkılıyordu, yeniden ana sınıfı onu bayar diye düşündük asıl etken, fiziksel olarak yasının ilerisindeydi. yani bir sonraki sene göndersem sınıfın en irisi olabilirdi. bu denklemde bir sorun yaşamadık. benim çevremde gördüğüm okula erken başlayan çocuk minyon ise büyüklerin arasında baya zorlanıyor, eğer mental ve de fiziken büyük duruyorsa gönderebilirsiniz. ek not, her çocuk kendi içinde değerlendirilmeli , siz yine kendi durumunuza bakın. son not, erken okuması eğitim hayatında acayip bir fark yaratmadı, dikkatli bir öğrenci o kadar.
0
delidiyorum
(22.07.24)
Okula bir şekilde gidecektir. Çocuktaki saklı becerileri ortaya çıkarmaya bakın. Yıllar süren sınavlar sonunda değil de , şimdiden belirli bir meslek hususunda ayrıca yönlendirme yapın.
0
diyecevaplandı
(22.07.24)
Beni de yaşıtlarımdan iri olduğum için 5.5 yaşında okula gönderdi ailem. Zorbalanma gibi bir durumla karşılaşmadım. Üniversitede de hazırlık atladım. Benden en az 2 yaş büyüklerle okudum. Sınıfın gerisinde kalmadım.
0
gnosis
(22.07.24)
ben yanlış mı biliyorum diye düşündüm ama zaten okul yaşı gelmiş, göndermek istemiyorsanız dilekçe vermeniz gerekecek, adresine bağlı okula kaydı düşmüştür bile. 2018 kasım doğumlu kızımızı yazdırıyoruz biz bu sene.
0
Improbable
(22.07.24)
Devlet okulunda zorbalık görür. Ayrıca çocuğunuz üstün yetenekli - üstün zekali olabilir. Bence bu konuda profesyonel bir destek alın.

Zorbalık riskine karşı uzaktan eğitim veya özel okul en temizi. Ayrıca sınıf atlamayı da düşünün.
0
ferenc
(22.07.24)
Bazı arkadaşlar sorun yaşamadık vs yazmış. bişeyler söylemek istiyorum.

ben 86 dogumluyum. 6 yasında okula yazdırıldıktan sonra ilk okulda herkes benden iriydi ezilmek kaçınılmaz oldu. orta okul ve lisede de o dönemde bilenler bilirler doğudan cok fena göç vardı. bu göç eden cocuklar okullarda gruplasarak teror estiriyorlardı.
devletin okullarından bahsediyorum. hele ki cok gelısmemıs yada varoşumsu bi yerde cok göç almıs bı yerde ise bu okul cocugunuzu baya ezerler.

dersenki bu durum bize uymuyor o zaman gönderin.
0
Zetnikov
(22.07.24)
Sınıf öğretmeniyim, yazdırmayın. Okul sadece okuma yazmadan ibaret değil. Yazıp çizmeyle arası yok demişsiniz çünkü ince motor becerileri henüz gelişmedi. Yaşını beklemeden gönderirseniz ite kaka bir şekilde sınıftakilere uyum sağlar ama ön plana çıkan bir çocuk olma ihtimali düşer. Kendi yeğenimi de bir yıl bekletmiştim hiçbir zararı olmadı.
0
ruhen hastayim ben
(22.07.24)
Bazı aileler hiç okula vermeden evde eğitimi tercih ediyorlar. Bunu da düşünebilirsiniz. Okulun sosyalleşme yönü olsa da bazı açıdan zaman israfı. Şimdi sınıfında suriyeli olacak falan.. hiç gerek yok.
0
ferenc
(22.07.24)
ben de 5,5 yasinda baslamistim -ki basladigimda okuma yazma biliyordum. bir avantaji oldugunu dusunmuyorum. hatta onlardan kucuk oldugum icin sinif arkadaslarim dalga geciyorlardi. lisede bile siniftakiler dogumgunumde fenerbahce formasi alip arkasina dogum yilimi yazdirmislardi bu nedenle. ahaha

4 yil lise okuyup 21 yasinda muhendislik fakultesini bitirdim. o yasta avrupa'daki genclerin yarisi okula yeni basliyor.
0
bohr atom modeli
(22.07.24)
Bir hoca özellikle böyle çocukları istiyordu. Sonra bu öğrencileri yarışmalara, olimpiyatlara vs. girdirip madalya topluyordu. Bu çocuklar sonradan çok iyi bölümlere girdiler. Eğer çocuğun herhangi bir alanda yetenekli olduğunu düşünüyorsanız, o yönünü desteklemeye çalışın. Erken yaşta alınan kaliteli ve verimli bir eğitimin yerini tutacak hiçbir şey yoktur. Elalemin yaramaz çocukları bizimkini ezer korkusuyla çocuğun potansiyelini harcamayın.
0
emirleblebikemir
(22.07.24)
okul öncesi öğretmeniyim, yazdırmayın +1

ekim kasım aralık ayı doğumlular için ilkokulu öteleme hakkı tanıyor devlet. benim mottom her zaman devlet bi hak tanırsa kullanmak yönündedir. yılın son 3 ayında doğmuş çocuğu olan velilere bu hakkı kullanmalarını salık veriyorum. kimi dinliyor kimi dinlemiyor. dinlemeyenler 1.dönemin sonuna doğru ağlayarak geri geliyor. hocam siz demiştiniz ama biz yine de yazdırdık çocuğu ama olmadı öğretmeni oturmuyor diyor dersleri dinlemiyor evde ödev yaptıramıyoruz diyerek geliyorlar. normal çünkü çocuk henüz o hazırbulunuşlulukta değil. okuma-yazma öğrenmek ilkokula başlamak için kriter değildir. bizim çocuğun boyu uzun, bizim çocuk çok okula gitmek istiyor, bize çanta bile aldırdı, sayı saymayı biliyor, renkleri biliyor 1.sınıfa göndericez diyip götüren çok. ha uyum sağlayan da yok mu tabiki var. ama ne gerek var. 1 sene daha anaokuluna gitmesinde hiçbir sakınca yok. kasım doğumlu yeğenim ertelemeden başladı şu an 3.sınıfa geçti annesi inanılmaz zorlanıyor, çocuk da öyle. hep bişeylere yetişme derdinde. sınıftakilerin kolayca yapabildikleri, anlayabildikleri şeyleri o daha fazla efor sarfederek yapmaya çalışıyor. bi yerde de bırakmak istiyor çünkü alfa kuşağı her şeyden çok çabuk sıkılıyor.

çok uzun yazdım bilmem okur musunuz ama her zaman söylerim, ebeveyn olarak çocuğunuz için en iyisini siz bilirsiniz. çocuğunuzu en iyi tanıyan sizsiniz. çocuğun iyiliğine olacaksa yapın. 1 yıl eğitim-öğretimi ötelemek çocuğunuza hiçbir şey kaybettirmez.
0
dedim ben sana
(22.07.24)
Annem babam bir köyde ilkokul öğretmeniydi. (1-2-3 ve 4-5 birleştirilmiş sınıflar) , köy yeri olunca derslere kafama göre girip çıkıyormuşum , öğrencilerde bana bakıyormuş falan. Ben de beş yaşında öğrenmiştim okumayı. İlkokul birinci sınıfta yediğim dayağın haddi hesabı yoktu , sanırım sıkılıyordum millet okuma öğrenmeye çalışırken onlara sarıyordum.
Bende kötü olmuştu bu durum.

Bence anaokuluna gitsin , zaten yazma ayrı bir olay. Bu yaşta ince motor becerileri eksiktir , ondan size öyle geliyor. Her şey yaşında güzel.
0
ketcapli dondurma
(23.07.24)
herkese teşekkürler. öğretmeniyle de konuştum. bir yıl daha anaokulu okuyacak.
0
🌸princess eugenie
(24.07.24)
ben de 4 yaşında annem abime fişleri öğretirken öğrenmişim, yaşıtlarımla okula gönderildim ve iyi ki öyle yapmışlar. asla erken gönderilmeyi istemezdim. kendi oğlumu da 1 yıl geç göndermeyi düşünüyorum. kaçıracağı hiçbir şey yok.
0
deartheodosia
(24.07.24)
(4)

Eksisozlukte sarki benzerliligi ile ilgili bir baslik vardı

funl
"Birbirine benzeyen sarkilar" disinda birbiriyle alakasi olmadigi halde benzeyen sarkilar basligini ariyorum bulamadim. Hatirlayan olup yardimci olursa sevinirim.
"Birbirine benzeyen sarkilar" disinda birbiriyle alakasi olmadigi halde benzeyen sarkilar basligini ariyorum bulamadim. Hatirlayan olup yardimci olursa sevinirim.
0
funl
(21.07.24)
pispinti
(21.07.24)
"tüm şarkıları birbirine benzeyen şarkıcılar" olabilir mi?
0
beatbox yapan metalci
(21.07.24)
Doğrudan aradığınız başlık mı bilmiyorum ama çalıntı şarkılar başlığında birbirine benzeyen baya bir şarkı örneği var. İşlev açısından bunu da kullanabilirsiniz.

şunlara da bakın

(bkz: türk şarkılarına benzeyen yabancı şarkılar)
(bkz: şarkıları birbirine benzeyen gruplar)
(bkz: yabancılardan araklanmış türk pop müziği eserleri)
0
akhenaten
(22.07.24)
brkylmz
(22.07.24)
(22)

Aileniz maaşınızı biliyor mu?

respect
Aile derken anne babadan bahsediyorum, eşiniz değil.
Aile derken anne babadan bahsediyorum, eşiniz değil.
0
respect
(21.07.24)
Yaklaşık olarak biliyorlar.
0
mbond
(21.07.24)
Yaklaşık biliyorlar evet ama asla net hesap vermiyorum, deşmeye kalkarlarsa karışmayın bu benim hesabım diyorum.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Ablam biliyor
0
gabe h coud
(21.07.24)
Kuruşu kuruşuna bilirler, hiç saklamam.
0
gnosis
(21.07.24)
Bilmemeliler. Bilgi, yorumlarıyla birlikte gelir. "Maaşı şu kadar. 3 ay uğraşsa öder aslında" yorumlarla senin yerine hesap yapmaya başladıklarında, nazik ve vefalı olacağım diye ekonomik özgürlüğünü kaybedersin. Ekonomik özgürlük, sadece kişinin parayı kendi kazanması demek değil. Kazandığı para hakkında plan yapabilmesi de dahil özgürlüğe.

Parayı yönetmeyeceklerse -ki yönetmeyecekler- bilmelerine gerek yok. En iyisi bir şey bilmemeleri ve acil durumlarda yardım istemeleri. Bu senin varlığına ve bağımsızlığına saygı göstergesi.
0
nejdet c
(21.07.24)
Benim aylık kazancım her ay farklı oluyor ama ortalamayı biliyorlar az çok.
0
ms brownstone
(21.07.24)
No, yillardir hic bilmezler. Ne gerek var ki bu bilgiye?
0
mor oje
(21.07.24)
Sorduklarında söylerim. Ailemle ilişkim bu açıdan mesafelidir zaten çok karışmazlar bana. Karışmaya çalışırlarsa da daha inatla bildiğimi okurum genelde. Biraz ergence biliyorum ama kendi hayatım konusunda beni dinlemediklerini hissettiğimde delleniyorum. Çok çok karışırlarsa daha konuşmam zaten.
0
peki madem
(21.07.24)
Biliyorlar, olumlu ya da olumsuz herhangi bir etkisini görmedim.
0
akhenaten
(21.07.24)
Bilmeleri negatif olarak donebiliyor diger arkadasi dedigi gibi yorum yapiyorlar bu sefer ve seni degerlendirebiliyorlar en ufak seyde
0
Zetnikov
(21.07.24)
biliyorlar. neden bilmesinler ki? is arkadaslarim haric sorana soyluyorum ben. bu kimseye soylemem triplerini de hic anlamamisimdir. para benim istedigim gibi harcarim. yorum yapacaklarmis, yapsinlar kime ne?
0
bohr atom modeli
(21.07.24)
evet.

tek cocugum ve annemle konusuruz her seyi. birikmis parami falan da bilir.
ben de onunkini ayni sekilde.

bazi insanlarin ailesi de bilmez ailesi de onunkini hic bilmez. hangisi dogru bilmiyorum.
0
robert bosch
(21.07.24)
yaş ve medeni durum önemli.
bilmiyorlar, sormuyorlar da.
0
nuisance2
(21.07.24)
36 yaşındayım, bekarım, yaklaşık 15 yıldır çalışıyorum diyebilirim.
eskiden söylüyordum ancak artık söylemiyorum.

maalesef çok üzücü ama ekonomik istismara çok yatkın bir ailem var. ve son yıllarda ciddi ekonomik istismara uğradım.

yani tüm maaşımı onlara adamam gerektiği gibi bir moda girdiler. bana söylemeden harcama yapmalar, borca girmeler. la lykia var nasıl olsa kafası.

ekonomik özgürlüğümü tamamen kaybettim. maaşımdan 1000 tl bile bana kalmamaya başlamıştı. ne özel hayatım kaldı, ne sosyal hayatım. 4 yılım onların borçlarını ödemekle geçti ve kendileri takip bile etmiyordu neye ne ödediğimi.

başlarda pandemi atlattık, ekonomi bitik, annem babamdır diye çok normal görüyordum ancak bir aydınlanma anı geldi. aha dedim ben ne yapıyorum. çünkü tüm maaşımı onlara adayınca otomatik olarak tüm hayatımı da onlara adamış oldum. evli de olmadığım için bunu normalleştirmeleri, yapacak tabii modunda olmaları çok kırıcı oldu.

anne baba da olsa herhangi bir konuda maddi, manevi, istismara yatkınlarsa sınır koymak şart.
0
la lykia
(21.07.24)
Bilmezler. Ama bu özellikle sakladığım bir şey değil. Bir sürü şeyi bilmiyorlar. Ev aldığımı, araba aldığımı alımlar tamamlandıktan sonra öğrendiler mesela.

Aramız kötü değil ama anne-babasına her şeyi anlatan bir tip olmadım hiç.
0
pispinti
(21.07.24)
Bilirler, bir artisi ya da eksisi yok maksat bilgi.
Ben de onlarin maaslarini, kenardaki paralarini bilirim özellikle annemin üstünde teyzemin paralari falan da var, bir şey olursa bak bunlar bizim değil teyzenin diye soyler.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
hic sormadilar ama ben surekli agladigim icin biliyorlar</3
0
ala09
(21.07.24)
biliyorlar, kimse de istismar etmedi. ama edilen arkadaşlarım var. o konuda aileden yana şanslıyım.

bu arada iş arkadaşlarım dışında herkes bilir maaşımı eş dost falan.

çünkü çok yüksek değil. belki laf edilebilecek düzeyde kazansam söz etmezdim. ne demişler, çok para sessizlik getirir miydi? Para konuşur, servet fısıldar mıydı neydi öyle bir şey vardı.
0
ananiyimioguz
(21.07.24)
Evet ama maaşım kesintiler, vergi vb nedenler yüzünden değişken o yüzden laf anlatamıyorum. Para istemiyorlar tabi
0
pembediken
(21.07.24)
Bilmiyorlar.
Böyle şeyleri konuşmayız sorsalar söylerim de aile içinde böyle bi diyaloğumuz yok.
0
mutekebbir
(21.07.24)
tam olarak

ananiyimioguz +1
0
art cat chocolate
(22.07.24)
kuruşu kuruşuna biliyorlar.
iyi kazandığımı da biliyorlar. buna rağmen sürekli bana para vermeye çalışıyorlar. para veremezlerse bir şeyler almaya uğraşıyorlar.
babam daha yeni kendi kartı üstünden bana çıkardığı ek kartı yeniletmiş. evli barklı insanım, ihtiyacım olduğundan değil ama akıllarında hep "ya ihtiyacı olursa?" ihtimali var. ödleri patlıyor birine muhtaç olurum diye.
annesi babası tarafından suistimal edilenleri görünce üzülüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.07.24)
(2)

Makalede okura film tavsiye etsek olur mu :D

stringer
Kendime has bir yazı dili oluşturmaya çalışıyorum. Şu anda yoğunlaştığım konu hakkında başarılı bulduğum bir yapım var. Dipnotta o filme yönlendirmek istiyorum okuru. Fakat daha önce denk gelmedim bir örneğine. Oluru var mı sizce?
Kendime has bir yazı dili oluşturmaya çalışıyorum. Şu anda yoğunlaştığım konu hakkında başarılı bulduğum bir yapım var. Dipnotta o filme yönlendirmek istiyorum okuru. Fakat daha önce denk gelmedim bir örneğine. Oluru var mı sizce?
0
stringer
(19.07.24)
Olur niye olmasın. Bu konuda daha detaylı bilgi için diye yazılıp öneri verilebilir. Hani kitap oneriliyorsa film niye onerilmesin ki?

Ben de tezimde Haneke'nin filminden alıntı yapmıştım. Bence bunlar çalışmayı zenginleştiren şeyler.
0
Amaranta ursula
(19.07.24)
Örneğin APA 7. versiyonda her türlü yapımı alıntılayabiliyorsunuz. Facebook yorumu için bile yöntemler var.

Ama ne tür bir yayın hazırladığınız, çalışma alanınız, sizin referansı ne amaçla verdiğiniz, konu içinde nasıl ele aldığınız da önemli.

Örneğin çalışma alanınız görsel medya ile ilişkilidir zaten kullanırsınız ama durum bu olsa bu soruyu sormazdınız heralde :D Daha farklı bir alan içinse destekleyici, örnekleyici materyal olarak gösterilebilir. Anlattığınız konuyu güzel somutlaştırıyordur vs.

Ancak alanınız atıyorum fizikse tutup fizikle alakalı bir filmi konu akışındaki bir argümanı temellendirici kaynak olarak kullanmamalısınız tabi ki, bunu söylemeye gerek yok sanırım :D

Hangi kaynağı kullandığınızdan çok ne amaçla kullandığınız önemli kısaca. Atıyorum yeri gelir geçerli olmayan bir bilgiyi tarif ederken, tarif ettiğiniz bu yanlışlığı sergileyen deli saçması kaynaklara dahi örneklemek için referans verirsiniz zaten.
0
akhenaten
(19.07.24)
(9)

LGBT normalleşti mi Türkiye'de?

ferenc
Sarıgül'ün LGBT kaset söylentileri hiç ilgi görmedi. Sanki normalleşti gibi. Ne düşünüyorsunuz?
Sarıgül'ün LGBT kaset söylentileri hiç ilgi görmedi. Sanki normalleşti gibi. Ne düşünüyorsunuz?
0
ferenc
(18.07.24)
Sarıgül edilgen konumda olmadığı için olay büyümedi bence.
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
Sana bir tr gercegi soyleyeyim mi

Gay lezbiyen yada trans insanlarin sayisi gercekten baya fazla

Ama cogu gizlenerek yasiyorlar insanlarin cogu zannediyor ki lgbt sadece nadiren gorunen bisey

Aslinda cevremize baktigimizda amcamiz dayimiz teyzemiz yengemiz kardesimiz abi ablalarimiz daha bir cogu lgbt olabilir fakat dedigim gibi insanlar gizleniyor yada ne yapacaklarini bilmiyorlarkisa gorunur degiller

Herkes birer lgbt adayidir ben taksimde cok takildim ne insanlarla tanistim ünlü yada ünsüz anlatsam klavye yetmez burada
0
Zetnikov
(18.07.24)
Sarıgül "aktif" olduğu için yayanların umduğu kadar ilgi görmedi. Anadolu irfanı, aktif olunca gay olmadığını sanıyor.
0
nawar
(18.07.24)
Ben de öyle düşünüyorum. Pasif olsaydı daha büyük etki yapardı
0
🌸ferenc
(18.07.24)
Neredeyse köpeklerin terörist ilan edildiği bir ülkede lgbt'nin normalleştiğini düşünmek çok iyimserce gibi geldi bana.
0
nick konusunda kararsizim
(18.07.24)
Ücretli trans bireylerin kazandığı paraları baz alırsan ülkedeki potansiyeli tahmin edebilirsin.
0
HellKeePer
(18.07.24)
Şu anda Türkiye'de ne olduğu fark etmeksizin herhangi bir görüş, kimlik, yaşam tarzı marjinalize olmuş durumda. Siz sayın ben de o da marjinal diyeyim. Marjinalize olmayan herhangi bir şey yok. Resmen ergenlik bunalımındayız.
0
akhenaten
(18.07.24)
Sarıgül'ün siyaseti domine edecek bir gücü yok. Güçlü birisi olsaydı şu anda tüm troller medya harekete geçer işini bitirirlerdi.
0
komando kani var bende
(18.07.24)
lgbt'den ziyade seks kasedi olayı sıradanlaştı.

çok sevişken erkek arkadaşlarım var. merak ediyorlar trans bireylerle ilişkiyi ama anlatamıyorsun. o zaman sen de gay oluyorsun deyince itiraz ediyorlar :))

x'de biri yazmış, seyredince benimki kımıldadı diye.
olay bu. ülke olarak bastırılmış cinsellik altındayız.
0
janderzel zartanyan
(19.07.24)
(2)

Cep telefonu sorusu

mirty
Samsung s20+ kullanıyordum, elimdeyken bir anda beyaz ekrana döndü. meğerse kronikmis 5 yıldır problem yokken bir anda telefonsuz kaldım. Samsung a gıcığım artık bir daha almiycam. Iphone larda cok pahalı malum, bütçeyle ilgili problemim yok ama yüksek meblağ ödemekte istemiyorum. Şarjı uzun giden p
Samsung s20+ kullanıyordum, elimdeyken bir anda beyaz ekrana döndü. meğerse kronikmis 5 yıldır problem yokken bir anda telefonsuz kaldım. Samsung a gıcığım artık bir daha almiycam. Iphone larda cok pahalı malum, bütçeyle ilgili problemim yok ama yüksek meblağ ödemekte istemiyorum. Şarjı uzun giden parasını hak ettiğini düşündüğünüz telefon önerisi alırım.
0
mirty
(18.07.24)
Redmi note 13 düşünebilirsin .
0
diyecevaplandı
(18.07.24)
5 yıl problem çıkarmayacaksa ben Samsung'a geçerim şahsen :D Bence Samsung'tan devam edin. Sizi frenlemeye geldim. "5 yıldır problem yoktu" diyebileceğiniz pek bir şey yok.
0
akhenaten
(18.07.24)
(13)

Askerde ilginç bir şeyle karşılaştınız mı?

michael_knight
Askerliğinizi yaparken ilginç bir insanla, olayla karşılaştınız mı?
Askerliğinizi yaparken ilginç bir insanla, olayla karşılaştınız mı?
0
michael_knight
(18.07.24)
İki tane hırsız vardı bizde. Meslek olarak yani, kendisi öyle diyordu. Birinin bi numarası yoktu, diğeri akşam haberlerini kaçırmazdı, sektördeki gelişmeleri takip ettiğini söylüyordu. Haberdeki hırsızları teknik açıdan değerlendiriyordu falan. Bizim bir şeyimizi çalmadı şükür. Zaten etik olarak doğru olmazmış. Sağolsun etik değerleri de vardı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Askerde normal bir şey yok ki, bizim kısa dönemlerin arasında hakim savcı falan vardı ilkokuk mezunu uzun dönem "dede"ler bunları kantine gönderip meyve suyu aldırıyorlardı, biri "ulan 2 ay önce müebbet ceza veriyordum bugün gördüğümüz şu muameleye bak" deyip ağlıyordu.
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
bi elemanın içine cin kaçmıştı diye bi olay olmuştu. herkes inanınca da insan da etkileniyordu :))
0
high hopes of the sozluk
(18.07.24)
anadolulu geyler. yumusak diye tabir edilen ama bir sekilde de korunup kollanan insanlar vardi. anadoluda ancak o kadar gey olunabiliyor demek ki demistim.
0
antikadimag
(18.07.24)
Cinayet işlemiş, adam vurmuş tipler vardı. Hatta bana bir tanesi silah kullanmak için özel ders vermişti.

Savcı vardı bir tane bizim bölükte. Ona herkes işlediği suçlarla ilgili sorular soruyordu. Her tipte suç vardı. Adam bıçaklama, komşuyu dövme falan bir sürü olay.
0
ferenc
(18.07.24)
Ben 2009'da yaptım askerliği. Bizim bölükte ta o zamanlar türk vatandaşlığına geçmiş bir arap vardı, bizim bölükte daha önce bordo bereli olan bir başçavuş vardı. Başçavuş bu araptan kendisine arapça öğretmesini istiyordu ve hergün 1-2 saat arapça dersi veriyordu bu bordo bereli astsubaya. Şimdi düşünüyorumda devlet ta o zaman suriye'de olayların çıkacağını tahmin ediyor muydu? bu bordo bereli astsubay ondan mı arapça kursu alıyordu.
0
komando kani var bende
(18.07.24)
1 - hic yikanmayan insan

Bu kisi kokmaya baslamisti sikayet ettik ve yikanicani ogrenince kaciyordu bi gun banyoya bagladik anadan dogma soyduk baktik bas edemiyoruz itfaiye hortumuyla yikadik tazzikli. Yer fircasiyla fircaladik imana getirinceye kadar

2 - bana egitimin onemini ogretmis olay

Normal askerler resmen yardiriyorduk yapmadigimiz sey yoktu ama askere kisa donem savci vs birileri geldi asker. Komutan ugrwsamicani anladi galiba onlari askeriyeden uzak bir kulebeye verdi. Kulube yerde sadece sandalye telefon ve masa var. Bu telefon 3 ayda belki 1 defa calar calmaz. Bu sekilde hic bisey yaomadan tezkere cerdiler bu adamlara ve hic gorev vermediler. Egitimlilere pek bisi yaptirmiyorlardi digerleri ise asiri calisiyordu
0
Zetnikov
(18.07.24)
* ayağında mantar olduğu halde çamaşırlarını insanlarla aynı filede makineye atmak isteyen biri vardı. eleman mantarın bulaşıcı olduğunu bilmiyor muydu yoksa umursamıyor muydu bilmiyorum.

* aynı eleman ayak tırnaklarını zeminde kesip altına bir şey koymuyordu. tırnakları sağa sola fırlıyordu ve günün sonunda aynı koğuş arkadaşları temizliyordu orayı.

* mesleği imam olan 4 kişi vardı 60 kişilik koğuşta ve hiçbiri birbiriyle konuşmuyordu. bir tanesine nedenini sorduğumda, bu meslek grubunda böyle olur genelde demişti.

* mesleği makine mühendisi olan bir eleman vardı adam ayakta durmaya bile üşeniyordu ve olur olmadık yerde çömeldiği için sürekli ceza yiyordu. Boş vakitlerde de yemek hariç bir yere gittiğini görmedim sürekli yatıyordu ve koğuş içerisinde sesli bir biçimde gaz çıkarıyordu. Lakap takmışlardı "yorgun" diye.
0
biravekahve
(18.07.24)
Bir komutan var. Mhpli belli. Genç yeni astsubay. Bir gün cumartesi içtima alıyor. Bir anda neresinden çıktıysa din min konuşmaya başladı. Böyle dua falan soruyor. Bana sordu, dedim bilmiyorum. Başka dua sordu bilmiyorum. Dua biliyor musun dedi, bilmiyorum dedim. Artık doluyorum tabi, sen müslüman misin dedi, dedi degilim. Allah'a inanıyor musun, dedim inanmıyorum.
Sonra oradan konuşma basladi, icimizdeki isidci iki tip (harbi isidci bunlar destekliyordu fransa saldırısıni falan) ayıplıyor vs.
Sonra komutan odasına çağırdı. Bildiğin insan gibi konustuk, ben kendi düşüncelerimi anlattım adama, o da dinledi. Hiçbir sorun da olmadi, asıl sorun bu iki mal ile oldu onlarin da biri camide hoca diğeri din bilgisi öğretmeni iki boş adam.

Sonra Bir çocuk vardı. Doğu'da çoban. Pkk kaçırmış bunu, bize çalışacaksin diye. Reddetmis, hapse atmislar. Orada da demisler bak bunlara yardim et yoksa oldururler. Sonunda yardim etmeye baslamis. En sonunda da bir gün asker karakoluna kaçıp anlatmis olanlari.

Okuma yazmasi yok, okul okumamis. Askere yollamislar, PKK geçmişi olduğu bilgisi sonradan gelince verilen silahi da almislar. Silahsiz nöbet tutuyordu.

Neyse bu benim dinsiz olduğumu öğrenince bana kurulmuş. Ben de yaziciydim, nöbetleri bugün mrp planlama Nasıl yaparsam öyle yapardim hak gecmesin diye. Önceden çünkü devrecilik olurmus.

Son nobetlerimden biri, bu çocukla beraber nöbet denk geldi. Çocuk bana "sen dinsizsin diye ben sana çok kızdım. Ama sonra genel Halin, nobetlerde adaletli olman falan fikrimi degistirdi. Belki de allah'a inanmak iyi insan olmak için önemli degildir" dedi.

Şu iki hikayeyi hayatım boyunca beklemezdim. Yani bana çok şey katmış hikayedir, arada aklıma gelir. Bakış açımı etkiledi.

Komik/trajikomik olarak da;
Ana birlige varicam. Iste dagitim merkezinde kim nereye gidiyor konusuluyor. Bir eleman da aynı yere gidiyor. Abi naber nasılsın neyse, nerelisin x. Aa ben de x. Hangi üni? Y. Anaa ben de y. Sonra muhabbet derken aynı erasmuslu kizla takildigimizi anladık. Herifle 4.5 ay aynı ranzayi paylastik sonra. Iletisimi kaybettik ama çok komik yani.

Trajikomik olarak da; komutan üstünden alkol aldim, dedim komutanım icmeyecegim (yukaridaki hikayede geçen astsubay). Harbiden icmeyecektim...
Bir abimiz vardı, yasi 35-36. Bir kizla evlenecek, askerlik yapmadi diye istememis kiz. Bu da is yerini vs kapatip askerlige geliyor. Çok sevdigimiz bir abimizdi.
Neyse cephanelikte silah veren vsydi bu. Bir baktık agliyor herif. Kiz bunu terk etmis. Dedim sokarim, açtım tekilayi. Bir nöbetçi iki de normalde yatakta olması gereken adam limonsuz tuzsuz bir sise tekila içtik. Abi düzeldi biraz tabi.
Sonra yatağa döndük ama nasıl karnimiz açıktı. Bende topkek vardi, iki tane adam topkek paylaştık gülerek.

Aklima gelenler bunlar.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
tuvalette durduk yere vucudunun üst kısmını jiletleyen bir eleman vardı. gayet soğukkanlı bir şekilde. aynı şekilde içtimada altına yapan bir eleman vardı. hayatımda görüp görebileceğim, görmeyi hayal edemeyeceğim değişik tiplerle karşılaştım
0
kondansator
(19.07.24)
jandarma eri olarak

adliye koridorlarında mübahşir gibi isim bağıra bağıra gezmek,

zaman zaman mahkum transferi yapmak,

tehlikeli kimyasal taşıyan konvoylara eskortluk yapmak,

köyde kavga ayırmaya çalışmak,

araç geçmeyeli aylar olmuş yollarda devriye atmak,

minare tepelerine çıkıp video çekmek (ortalama bir imamdan çok minareye çıkmışımdır)

gece nezaret nöbeti tutmak,

devlet hastanesinde hasta mahkumun odasında sabaha kadar nöbet tutmak,

düşen askeri uçağı aramak için bele kadar karda dağlarda dolaşmak,

osiloskop lazım olduğu için (evet çok alakasız yukarıdakilerle) vestel, arçelik teknik servisi, üniversite kampüsü gezmek,



altı ay bunlara rağmen çok yavaş geçti.
0
nop
(19.07.24)
bir de robokop kıyafeti giyip maçlarda kale arkasında dikilme misyonu vardı unutmuşum
0
nop
(19.07.24)
Biri nöbete gitmemek için sag el tetik parmağını vurup parçalamışti. 1 yıl askerlik yapacakken iki yıl hapse gitti. İlginç gelen kısmı, bu hesabı hangi sebeple yapamaz olduğu.
0
encokbenisevinnolur
(19.07.24)
(6)

çok acil ms office torrent

kakamelsokoban
selam arkadaşlar, office 360a erişemiyorum normalde oradan yapardım işlerimi. çok acil bir dilekçe yazmam gerekiyor işyerime, normalde ücretsiz izindeyim. sisteme de yalnızca office üzerinden yazılanları yükleyebiliyoruz, diğerlerini kabul etmiyor. elinizde güvenilir torrent varsa iletebilir misiniz
selam arkadaşlar, office 360a erişemiyorum normalde oradan yapardım işlerimi. çok acil bir dilekçe yazmam gerekiyor işyerime, normalde ücretsiz izindeyim. sisteme de yalnızca office üzerinden yazılanları yükleyebiliyoruz, diğerlerini kabul etmiyor. elinizde güvenilir torrent varsa iletebilir misiniz? acele edip virüs doldurmak istemiyorum bilgisayarı. zipli kurulum dosyası da olabilir. şimdiden teşekkürler
0
kakamelsokoban
(18.07.24)
Sadece dilekçe içinse daha hızlı bir çözüm olarak telefona yükleyebilirsiniz ms word'u.
0
akhenaten
(18.07.24)
@akhenaten onu da denedim ama dilekçeye eklediğim resmi sanırım çözümleyemedi, sisteme yükleyemedim mobil versiyonda.
0
🌸kakamelsokoban
(18.07.24)
Word online yazip googlea bi baking isterseniz
0
meyve parcacikli kadin
(18.07.24)
@meyve parcacikli kadin onu yaptığım zaman otomatik olarak office 360a atıyor ama oturum açmak istediğimde bilgilerimi doğru girmeme rağmen bu hizmet geçici olarak kullanılamiyor daha sonra tekrar deneyin yazıyor. bir türlü giriş yapamadım.
0
🌸kakamelsokoban
(18.07.24)
1337xto.to sitesinden bakabilirsin.

Alternatif librefoffice yükleyip, doc, docx olarak da kaydedebilirsin.

google docs üzerinden hazırlayıp, docx olarak indirebilirsin.
0
sealth
(18.07.24)
Google docs her derde derman torrent'ten indireceğin ofis sana faydadan çok zarar getirebilir.

Oradan docx falan indirebiliyorsun hazırladığın dosyayı öyle yüklersin.
0
chicha_v2
(18.07.24)
(6)

bu dövmenin motivasyonu

WithWorth
geçenlerde şu dövmenin bacak versiyonunu gördüm:https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcQgF3MvHtaMuctJrtYilpVjxJMlIDPqy_Hd-g&sbir insan bunu kendine neden yapar anlam veremedim.çiçek böcek dövmesinden farklı bir konumda görünüyor bana.yorumunuz nedir ?
geçenlerde şu dövmenin bacak versiyonunu gördüm:

encrypted-tbn0.gstatic.com

bir insan bunu kendine neden yapar anlam veremedim.
çiçek böcek dövmesinden farklı bir konumda görünüyor bana.

yorumunuz nedir ?
0
WithWorth
(18.07.24)
Hocam suratı yüzü gözünün içi dahil komple dövme yaptıran dilini kestiren kafasına implantla boynuz taktıran insanlar var muhtemelen psikolojileri normal olmayan sorunlu tipler ama senin gösterdiğin normal bence özel bir motivasyona ihtiyaç duymamıştır.
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
Valla ben normalde çok dövme sevmem, yaptırmak gibi bir düşüncem de yok hatta istemem. Ama bu örnekteki baya hoş duruyor bence. Sadece bilekte o kadar düz bir hat olmasa daha iyi olurmuş. Bence figüratif, bitkisel ve yazılı şeylerdense bu tür dekoratif dövmeler daha güzel.
0
akhenaten
(18.07.24)
Farklı olduğunu, çok orijinal bir şey yaptığını düşünmüş olabilir. Eleştirmem ben.

Çok kötü görünüyor o ayrı.
0
pispinti
(18.07.24)
Bu arkadaş nereli bilmiyorum ama Polinezya kültürlerinde geleneksel olarak var olan bir dövme şekli diye biliyorum. Daha sonra dünyada yaygınlaşmış. Bazen insanlar eski dövmelerini kapatmak için de yaptırıyorlarmış çünkü sildirmekten daha ucuz oluyormuş.
0
peki madem
(18.07.24)
Önceki dövmelerini kapattırmak isteyenler yapıyor. Motivasyon bu.
0
sir william jones
(19.07.24)
Onceden siyahileri asagiliyorlardi simdi adamlar koluna kapkara komple dovme yaptiriyor sacma sapan
0
Zetnikov
(19.07.24)
(1)

Macbook ve microsoft office hep mi uyumsuz?

nefertarii
Macbook pro 16 inch m1 max çip kullanıyorum, 32 gb ram var. Yani baktığınızda canavar gibi, ama word’de hele de doküman uzun ve bol tablolu vs bir şeyse donuyor ve force quit yapmak zorunda kalıyorum bazen. Güncellemeler filan yapılıyor zaten düzenli olarak, ve office de lisanslı. Neden böyle oluyor
Macbook pro 16 inch m1 max çip kullanıyorum, 32 gb ram var. Yani baktığınızda canavar gibi, ama word’de hele de doküman uzun ve bol tablolu vs bir şeyse donuyor ve force quit yapmak zorunda kalıyorum bazen. Güncellemeler filan yapılıyor zaten düzenli olarak, ve office de lisanslı.

Neden böyle oluyor ve ne yapabilirim?
0
nefertarii
(18.07.24)
Öncelikle firavundan firavuna selamlıyorum :D

Şurada sizinle aynı sorunları yaşayan insanlar bir konuşmuşlar;
answers.microsoft.com

Birkaç aydır bilinen bir sorunmuş. Muhtemelen eski bir sürümü yüklemeniz gerekecek çözülene kadar.
0
akhenaten
(18.07.24)
(2)

macbook aldim, napayim?

icim urperiyor
Selam duyuru.Yillardir windows kullanan, altini ustune getirmis birisiyim. formatti, yukseltmeydi, crack, oyun, yazilim, donanim hepsiyle ugrastim eskiden. Son yillarda laptop kullanimim minimuma indi, tarayicidan islerimi halletmek, email- excel-word, torrentten eski dizileri indirip TV'ye yansitip
Selam duyuru.

Yillardir windows kullanan, altini ustune getirmis birisiyim. formatti, yukseltmeydi, crack, oyun, yazilim, donanim hepsiyle ugrastim eskiden. Son yillarda laptop kullanimim minimuma indi, tarayicidan islerimi halletmek, email- excel-word, torrentten eski dizileri indirip TV'ye yansitip izlemek %99'unu olusturuyor. Gayet yeni dell latitude laptopum bu islerde bile zortlamaya baslayinca "eytarabe!" diyip M1 macbook air aldim cunku sorunlarin cogu windows kaynakli. halihazirda iphone ve airpods da kullaniyorum. ipad de var ama sadece uzun yolculuklarda dizi-film izlemek icin kullaniliyor.

Dun actim baktim, gayet guzel kibar laptop. Ne guzel fotograflarima notlarima direkt erisebiliyorum. guzelmis diyip kapattim.

bu zimbirtiyi en ideal sekilde kullanmak icin nasil bi yol izleyeyim? Aklimda ruhumu apple'a teslim etmek var, Gmail ve google servislerini birakip safari ve apple muadillerine gecmek, torrent VPN ve ekran yansitma icin harici programlari indirmek, excel-word icin hem windows hem macosta sikintisiz kullanabilecegim (iki sistemde de dosyayi acip editleyebilecegim) bir cozum bulmak var. Baska yapilabilecek bisey var mi? "sunu bunu yap daha pratik olur" diye verebileceginiz bir tavsiye varsa sevinirim.

imza; bir apple fanboy
0
icim urperiyor
(18.07.24)
Şuradan başlayın; www.youtube.com
0
akhenaten
(18.07.24)
erişilebilirlik seçeneklerinden "three finger drag" özelliğini aktif et. Tabii "tap to click" zaten kullanıyorsundur. birden fazla desktop kullan. screenshot kısayollarını öğren (birden fazla var, hepsi farklı işe yarıyor). masaüstüne sağ tıkla "use stacks". klasörleri sütunlar halinde göster (google görsellerde mac finder columns diye arayabilirsin).

tot, copyclip, timeout, rectangleapp güzel ufak programlar.

@ işareti yapayım derken programı kapatma. cmd+q programı kapatır.

Program indirdin, .dmg uzantılı bir dosya. Onu açtığında bilgisayara cd takmışsın gibi düşün. İçindeki programı applications klasörüne sürükle-bırak yapman gerekiyor. Ama dosyayı açtığında (genellikle) sana kolaylık olsun diye applications klasörünü de gösteriyor. Direkt oraya sürükle bırak yapıyorsun. Sonra kapattın. Noldu, bilgisayarda "cd takılı kaldı". Desktopta ona sağ tık, eject yap.

Word excel yerine google docs / sheets kullansana. Çok pratik.
0
kanepeee
(19.07.24)
(6)

kahvalti ne demek

antikadimag
kahve alti derken kahveden once yenen anlamina mi geliyor sonra yenen anlamina mi?
kahve alti derken kahveden once yenen anlamina mi geliyor sonra yenen anlamina mi?
0
antikadimag
(18.07.24)
Kahveye altlık yapiyosun, sonra kahveyi yerlestiriosun
0
abuzer
(18.07.24)
kahvenin altlığı. kahveden önce, sırf kahvenin tadı daha güzel çıksın diye üç beş bi şey atıştırmak manasında.
0
kel aynak kusu
(18.07.24)
Eskiden uyanırdın, hacetini giderip dışarı çıkarsın tarlaya. 2-3 saat çalışırdın, sonra eve yemek yemek için dönerdin. Yemekten 2 lokma alır sigara yakardın. O kahvaltı işte. Sonra yemeğe devam. Akabinde biraz uyku, sonra yardır akşama kadar.
0
numlock
(18.07.24)
Sigara altı denilen bir şey var, sigara içmeye hazırlık gibi düşün.
Kahve altı da böyle, kahve içmeye hazırlık.
0
etna
(18.07.24)
jülsezar
(18.07.24)
Ben de sigara altı örneğini vermeye gelmiştim.

Bugün bunu eşlikçi diye kullanıyor insanlar. Bizim kahvaltı anlayışımız atıyorum bir İngiliz kahvaltısından farklı zaten. İngiliz kahvaltısı kendi başına bir öğün. Bizim kahvaltılıklarımız meze gibi, ufak kaplarda çeşitli atıştırmalıklardan oluşuyor. Kahveyse ana eleman olarak görülmüş. Bugün olsa çayaltı denirdi. Sabah kahvenin ya da çayın yanında atıştırdığınız şeyler anlamına geliyor. Esas olayınız kahve içmek, yediğiniz şeyler de bu olayı zenginleştiren ve midenizi tutan yan unsurlar.

Bu yüzden 40 çeşit kahvaltılık var, çünkü yediğiniz şeyin ne olduğu çok önemli değil ve bunlar aslında tam takım yer almıyor sofrada. Yöreye göre, zamana göre, mevsime göre değişiyorlar. Şimdi, bu, serpme kahvaltı adıyla her şey bir araya toplanarak daha farklı bir şekil aldı ancak aslında öyle tıka basa yemeye yönelik bir kahvaltı kültürü yok önceleri.
0
akhenaten
(18.07.24)
(12)

Turkiye'deki sigara fiyatlari

baldur2
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.

Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
0
baldur2
(18.07.24)
Aslında 20 yıl önceki fiyatlara göre bayağı yüksek. Çeşit çeşit sigara vardı ve aralarında da fiyat farkı vardı.

Sigara içen çok fazla, 20lik paket sigaranın 16 dalı vergi diye biliyorum, buradan bir de yakıttan gelen verginin geliri muazzam. Fiyat arttırırken bunu da düşünüp arttırıyorlar bence, sigara fiyatlarını iki katına çıkartsalar herkes kaçak tütüne kayar ya da sigarayı bırakır, bu da devlet bütçesinde büyük gedik açar.
0
lamborcini
(18.07.24)
Alkolün pahalı olma sebebi politik, bunu bilmeyen yok sanıyorum genel bir bilgi bu. Artık şaşırmıyor olmalısınız buna.

Sigara ise farklı, öncelikle dini açıdan net bir kapsama girmiyor ve tüketen çok sayıda insan var, tüketen insanlar her kesimden. sigara fiyatlarına haddinden fazla zam yapıldığında bu içenlerin sigarayı bırakmasına sebep olmuyor bu da defalarca kere görüldü bu ülkede. Kimse isyan etmiyor zaten, ama bunun yerine kaçak sigara tüketimi artıyor. Hem insanlar sigara içmeye devam ediyor, hem de devlet daha az vergi almış oluyor. Bu istenen bir şey değil haliyle.

Ayrıca "o kadar da ucuz" değil. Maaşları da dolar cinsinden düşünün. Sigara fiyatları akaryakıt gibi maliyetleri üzerinden belirlenmiyor. İnsanların alım gücüne göre zorlayıcı bir seviyede tutuluyor. Haliyle ucuzu pahalısı nedir diye düşünürken maliyet hesabı yapıyormuş gibi düşünmemelisiniz. Avrupa'da 2 dolara satılması farklı, Türkiye'de 2 dolara satılması farklı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Ne olsun istiyorsun, sigara içmiyorsan sana ne?
Türkiye dünyada en çok sigara tüketen ülken. Çoğu markalar da burada üretiliyor.
0
numlock
(18.07.24)
bugün hep birlikte sigarayı bırakalım, yarın benzin 100 lira. ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri sigaradan alınan vergi. bakmayın reisin milletin cebinden paketi aldığına. yenisini alsın da vergi versin diye yapıyor öyle :D
0
mustafakesekci
(18.07.24)
@lamborcini aslında sigara fiyatları reel olarak epey bir düştü. www.verikaynagi.com
Mesela 2013’te ortalama sigara 7.50 3 euro yani. 2016’da 11,25 3 euro’dan da fazla. Şu an 2 euro’nun altında.

@akhenaten çok sayıda çalışma var sigara fiyatları arttıkça bırakan insan sayısı da artıyor, istersen birkaçını bulur gönderirim. Bu sebeple mesela Hollanda’da sigara halihazırda çok pahalı (8-10 euro civarı) ancak 30 euro’ya çıkarmayı tartışıyorlar.

@numlock İşte tam da bu yüzden, Türkiye’nin dünyada en çok sigara içen ülke olması nedeniyle, devlet sorumluluğu olan halk sağlığı konusunda yeni politikalar üretmeli ve günlük, kısa vadeli çıkar odaklı değil de uzun vadede sigara tüketimini azaltacak, bilimsel olarak kanıtlanmış yollara gitmeli. Buna daha fazla zam da dahil.
0
but that was just a dream
(18.07.24)
Dunyadaki en ucuz sigara turkiye'de arkadaslar belki de. Bunu sormamda bir absurdluk gormuyorum.



@numlock

Sorun da o zaten.
0
🌸baldur2
(18.07.24)
Ben şeyi merak ediyorum, Avrupa'da pahalı olan sigarayla Türkiye'deki birebir aynı mı yoksa yine ucuza getirmeye çalışıp daha da kanserojen mi yapıyorlar acaba.

Bu arada sigara pahalı olunca vape denen şeye dadanıyorlar veya boş sigara tüpleri kağıtları alıp kendileri tütün ve/veya ot vb. şeyler içiyorlar. İçen yine yolunu buluyor. Sigara dünyası acayipmiş, AB üretimi bir sürü sigara tüpü, doldurma makinesi, filtresi vs var ve hepsinin İtalyan İspanyol Polonya markası falan olması fena güldürmüştü beni haha sen pahalı yaparsın başka yerden patlar.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
Vergi olayi zaten soylenmis.
Bu benim sigara firmasında çalışan arkadaslarimdan bilgidir;
Sigara firmalari malum lobici. Lobisi güçlü olan yerde zaten elektronik sigara yasaklatiyor vs. Sonra da sigarayi dayiyor.

Lobisi güçlü olmayan yerlerde "sigara çok kötü icmeyin elektronik için " diyor.

Kısacası sigara lobisinin de etkisi var ama tabiki devlet bu konuda sağlık falan değil kendi çıkarlarıdm düşünülüyor. halkın zaten hobiymis, alkolmus, disari cikmaymis vs yapabilecek bir parası yok, insanlar fakir Tek parasi cay/kahve/sigara. Bundan sigarayi da alirsan sıkıntı çıkar. O çıkmasın diye. Yoksa emin ol daha fazla vergi için verirlerdi zami.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
romanya'da camel 25 lei.
cluj-napoca'da herkesin maaşının ortalaması 1000 euro (hemen hemen 5000 lei).
ortalama 1+1 ev kirası otopark dahil 2500 - 3000 lei (500 - 600 euro arası).
ben valla romanya'da sarma sigara alıyorum.
1 kilo tütün kargo dahil 200 lei'ye denk geliyor.
2 ay aşağı yukarı idare ediyor beni.
günde 1 paketten fazla sigaraspor.
0
rain when i die
(18.07.24)
@but that was just a dream, buraya bir parantez açmak istiyorum, bunu gösteren araştırmalar yok demedim. Elbette ki var, zaten sigaranın komple yasaklanmasındansa fiyatlarının yükseltilmesinin sebebi bu tür araştırmalar. Bu bir sır değil. Ancak araştırmalar yapıldığı bölgelerin gerçekliğini yansıtıyor. Bunları doğrudan buraya uyarlayamayız. Hiçbir araştırmaya gerek olmadan zaten bir malın fiyatı ortalama alım gücünün üstüne çıkarsa ona erişimin kısıtlanacağını söyleyebiliriz, ancak kaçakçılıkla mücadele ve halkın tutumu da bu sonuçları etkileyen faktörlerden birisi.

Bunun en yakın dönemdeki örneğini 2010'lu yıllarda bizzatihi yaşayarak gördük aslında. Sigara fiyatları yükseldi ve her köşe başında kaçak tütün satan dükkkanlar türedi, bu tütünler bir şekilde dolaşımda kalmayı başarabildi. Aynı zamanda fiyatları da sigaraya gelen zamlarla sürekli yükselmeye devam etti. Sonuç olarak kayıt dışı ekonomide artış meydana geldi.

Toplumun genel duruşu da bu olayın yaşanmasını engelleyecek bir yapıda değil. İnsanların geneli "sigara kötü bir şey", "içmesen daha iyi" demekten öte bir duruşa sahip değil. Sigaraya karşı hassasiyet gösteren ve hatta genel olarak sağlıklı yaşamanın önemine vurgu yapan insanlar genel çerçevede, kaba bir tanımla plaza insanlarından oluşuyor. Diğer kesimlerdeki insanlarda bu kadar belirgin bir hassasiyet yok. Ben göremiyorum en azından. Sadece sigara değil her türlü gıda maddesine karşı ve ayrıca sağlıklı diyet yapılarına ve yaşam tarzlarına karşı böyle bir umursamazlık hakim. Hal böyleyken daha detaylı programlar olmadan sadece fiyatları yükseltmek çözüm olsun sanmıyorum.
0
akhenaten
(18.07.24)
Türkiye'de gerçekten çok ucuz. Alkollü içeceklerden ucuz olması ise tamamen siyasi-dini sebeplerden.

Gelişmemiş ülkeler ve bu ülkelerden yoğun göç alan ülkelerde sigara tüketimi fazla olur. Hele bir de halk sağlığı temelli sigara fiyatlandırma politikası yoksa. Biz bu üçüne de tik atıyoruz. Haliyle Dünya'da en çok sigara içilen ülkelerden biri Türkiye. Sigaradaki yüksek vergi sayesinde fiyat bu seviyede. Vergi olmasa sudan ucuz.

Kayda değer bir vergi kaynağı oluşturuyor. Bizde halktan alınan vergi, halk sağlığından önemli olduğu için fiyat böyle. Çünkü fiyatı arttırırsa sigara içen azalacak. Ayrıca alternatif yöntemlere (kaçak sigara, tütün vb.) yönelen artacağı için paket alan düşecek ve vergi geliri düşecek. Başka sebepten değil.
0
nawar
(18.07.24)
Her ülkenin maliye politikası ve öncelikleri farklıdır neden benzer veya aynı olsun ki! Tekel ürünleri ekemk gibi temel tüketim malı değildir faydalı değildir dolayısıyla ekmek gibi faydalı nimetlerle mukayese edilemez. Tekel ürünleri toplum sağlığına zararlı olduğu için caydırıcı vergi politikası uygulanır.
0
doharkoman
(18.07.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.