limoncello
Hava atılacak bi durumu var mı? Bizim karşı komşu özel beybihan üniversitelerinin birinde tam burssuz hukuk okuyan kızı üstünden hava atıyormuş da annemin gün grubunda. Cidden havalı bir iş mi bu?
Hava atılacak bi durumu var mı? Bizim karşı komşu özel beybihan üniversitelerinin birinde tam burssuz hukuk okuyan kızı üstünden hava atıyormuş da annemin gün grubunda. Cidden havalı bir iş mi bu?
0
Hayır. Avukatlık yetenek isteyen bir iştir.
Akıllı (hatta kurnaz), yetenekli insanlar çok iyi avukatlık yapar.
Vasat insanlar, bir şekilde avukat olanlar ortalama bir hayat yaşar.
Akıllı (hatta kurnaz), yetenekli insanlar çok iyi avukatlık yapar.
Vasat insanlar, bir şekilde avukat olanlar ortalama bir hayat yaşar.
0
eskiden cok zor kazanilan ve bitirilen bir bolum oldugundan oyleymis evet.
abd'de hukuk fakultesi zor kazanilan ve bitirilen bir bolum, baro uyesi olmak da cok zor. orada avukatlik prestijli.
ama turkiye'de su anda avukat fazlasi var. ha isletme mezunu ha hukuk mezunu.
abd'de hukuk fakultesi zor kazanilan ve bitirilen bir bolum, baro uyesi olmak da cok zor. orada avukatlik prestijli.
ama turkiye'de su anda avukat fazlasi var. ha isletme mezunu ha hukuk mezunu.
0
iyi avukat olur ve sivrilebilirseniz, çok prestijli.
ama zaten o yüzden o kadar az sayıda iyi ve sivrilebilmiş avukat var.
prestij belki burada doğru kelime olmayabilir, ama işini bilen, iyi bir hukuk insanı elbette saygı uyandırır.
o da öyle kolay bir şey değil.
ama zaten o yüzden o kadar az sayıda iyi ve sivrilebilmiş avukat var.
prestij belki burada doğru kelime olmayabilir, ama işini bilen, iyi bir hukuk insanı elbette saygı uyandırır.
o da öyle kolay bir şey değil.
0
İşe ve makama şerefini veren öncelikle insandır. Bunu bir bilin de gerisi kolay. İkinci olarak avukatlık prestijli ve çok ama çok zor bir iştir. Çünkü adalet arayışı arayışların en haklısı, güzeli olduğu gibi, bu arayışta insanlara yardımcı olmak, onlarla mücadele etmek çok şerefli bir uğraştır. Bunun dışında oğlu kızı hukuk okuyan ebeveynin, karısı ya da kocası hukukçu olan herhangi birinin kendisine herhangi bir şekilde üstünlük atfetmesi konuyla ilgisi olmamak bakımından 1-geçersiz, 2-tutarsız, 3-komiktir.
0
36 bin diye bilgi'ye gitmemiştim, hata etmişim ücret tarifesi ne öyle?
yalnız adalet'de bizim hoca danışmaya gelenlerden falan para almadığımız bile oluyordu, artı barodan da ayda 1 ya da 2 iş geliyordu diyordu. sırayla dönüyormuş.
bu paralar ne kadar gerçekçi şu an muallaktayım, gerçekçiyse keşke gitseymişim 3 senede çıkarmış parası herhalde.
yalnız adalet'de bizim hoca danışmaya gelenlerden falan para almadığımız bile oluyordu, artı barodan da ayda 1 ya da 2 iş geliyordu diyordu. sırayla dönüyormuş.
bu paralar ne kadar gerçekçi şu an muallaktayım, gerçekçiyse keşke gitseymişim 3 senede çıkarmış parası herhalde.
0
Sagolsun hükümetimiz aşırı bir avukat patlaması var, hala hakim savcı açığı var ve bu bir şekilde avukatlardan da dolduruluyor.
ama böyle bir ülkede evet avukatlık prestijli bir meslek.çünkü haklarını biliyorsun. Alışveriş, hizmet gibi unsurlarda yüzde 90 sorunla karşılaşırım. Bu ülkede kimse mesleğinin hakkını vermiyor çünkü. Avukatım ben milletin problemi ile uğraşıyorum sizinle kendi problemim için mi uğraşmayacagim dedigim an problemler çözülüyor. Onun dışında bu cümleyi kurana kadar kolayca problem halletmem mümkün değil.
Ayrıca o kadın da hava atmasın. Ozelde burssuz mezun olup kıvrak zekali avukat görmedim ben. Karşima çıkan en iyi avukat ve hakimler belli birkaç okul mezunuydu.
ama böyle bir ülkede evet avukatlık prestijli bir meslek.çünkü haklarını biliyorsun. Alışveriş, hizmet gibi unsurlarda yüzde 90 sorunla karşılaşırım. Bu ülkede kimse mesleğinin hakkını vermiyor çünkü. Avukatım ben milletin problemi ile uğraşıyorum sizinle kendi problemim için mi uğraşmayacagim dedigim an problemler çözülüyor. Onun dışında bu cümleyi kurana kadar kolayca problem halletmem mümkün değil.
Ayrıca o kadın da hava atmasın. Ozelde burssuz mezun olup kıvrak zekali avukat görmedim ben. Karşima çıkan en iyi avukat ve hakimler belli birkaç okul mezunuydu.
0
Gkcn
Merhabalar,Biraz uzun olacak ama durum da bir hayli karisik cevap verecek olanlara simdiden tesekkurler.Su anda 74 gunluk jandarmayım. Usta birligim bir ilce jandarma karakolu buraya tek basima geldim ve bazi sorunlar yasadim askerlerle, birlik degistirmek icin dilekce verdim (boyle bir hak var evet
Merhabalar,
Biraz uzun olacak ama durum da bir hayli karisik cevap verecek olanlara simdiden tesekkurler.
Su anda 74 gunluk jandarmayım. Usta birligim bir ilce jandarma karakolu buraya tek basima geldim ve bazi sorunlar yasadim askerlerle, birlik degistirmek icin dilekce verdim (boyle bir hak var evet) boluk komutanı tayin olacakti ve buna ragmen dilekceyi imzaladi gitmeden. Benim bildigim dilekcenin gectigimiz carsamba il jandarma komutanligina gitmis oldugu. 3-4 gun icinde cevap gelir dediler gelmedi, boluk komutani vekiline sordum idari islerdeki komutana yonlendirdi, o da uzmana yonlendirdi yarin il jandarmaya gidecek baksin diye. Neyse bakarim dedi uzman fakat olay molay oldu, gidemeyince sordum o da beklemen lazim gibi bisey soyledi. Sonra bu boluk komutani vekili geldi hemen yanima. Ben alayı aradim, komutan bakmis dilekcene ama ne olumlu ne olumsuz birsey soylememis dedi (?!) ve "senin acelen var mi?" Dedi(?!) tekrar arayip sorarim direk komutana olmazsa dedi. Ben de soralim dedim.
Bu durumda ihtimaller nedir? Sizce dilekcem engelleniyor mu? Son soylenen 2 cumle, dilekceye olur verilmis bunlar salmak istemiyor anlamina gelir mi?
Biraz uzun olacak ama durum da bir hayli karisik cevap verecek olanlara simdiden tesekkurler.
Su anda 74 gunluk jandarmayım. Usta birligim bir ilce jandarma karakolu buraya tek basima geldim ve bazi sorunlar yasadim askerlerle, birlik degistirmek icin dilekce verdim (boyle bir hak var evet) boluk komutanı tayin olacakti ve buna ragmen dilekceyi imzaladi gitmeden. Benim bildigim dilekcenin gectigimiz carsamba il jandarma komutanligina gitmis oldugu. 3-4 gun icinde cevap gelir dediler gelmedi, boluk komutani vekiline sordum idari islerdeki komutana yonlendirdi, o da uzmana yonlendirdi yarin il jandarmaya gidecek baksin diye. Neyse bakarim dedi uzman fakat olay molay oldu, gidemeyince sordum o da beklemen lazim gibi bisey soyledi. Sonra bu boluk komutani vekili geldi hemen yanima. Ben alayı aradim, komutan bakmis dilekcene ama ne olumlu ne olumsuz birsey soylememis dedi (?!) ve "senin acelen var mi?" Dedi(?!) tekrar arayip sorarim direk komutana olmazsa dedi. Ben de soralim dedim.
Bu durumda ihtimaller nedir? Sizce dilekcem engelleniyor mu? Son soylenen 2 cumle, dilekceye olur verilmis bunlar salmak istemiyor anlamina gelir mi?
0
illa cevap vermek zorundalar dilekçene. komutanların yeni korkulu rüyası bimer. bimere verecem de. silsileyi bozmadan alay komutunanına kadar çık. nerede jandarma olduğunu yaz bakalım özelden.
0
sizi, birliklerinden göndermek istemiyorlar diye algiladim ben.
nedeni de muhtemelen, herhangi bir teftişte görülecek olan bu dilekçenin neden verildiğine ve askerin neden rahatsız olduğunun sorulacagina ilişkin kuşkular diye düşünüyorum.
eger ustelerseniz, size bir yanit vereceklerdir.
yalnız, gideceğiniz yere de "bu uyumsuzdur, ona gore davranin" filan gibilerinden laflar edebilir ve sizin, gideceğiniz yerde daha da rahatsız olmaniza neden olabilirler.
nedeni de muhtemelen, herhangi bir teftişte görülecek olan bu dilekçenin neden verildiğine ve askerin neden rahatsız olduğunun sorulacagina ilişkin kuşkular diye düşünüyorum.
eger ustelerseniz, size bir yanit vereceklerdir.
yalnız, gideceğiniz yere de "bu uyumsuzdur, ona gore davranin" filan gibilerinden laflar edebilir ve sizin, gideceğiniz yerde daha da rahatsız olmaniza neden olabilirler.
0
Ustelemek niyetim var surekli. Ama bu adamlar bu sefer belgeyi hic gondermeyip yok edip benimle de ugrasabilirler diye cekiniyorum. Ya da bana gelen dilekceyi vermeyip senin is olmadi deyip gecistirmeye calisabilirler
0
Dilekcedeki nedenler de birlikten bagimsiz. Kendimle alakali sivil hayat kaynakli problemler oldugundan bahsettim. Bunu da bir baska rutbeli akil verdi. Ancak ben kandirildigimi dusunuyorum.
0
seni salladıklarını düşündüğün anda "bimer" kelimesini kullan.
İşlemleri hızlandırırsın.
İşlemleri hızlandırırsın.
0
ottomotto
arkadaşlar basit bir web sitesi lazım bu nedenle godaddy den domain adı ve "web site mimarı" adı altında linkte yer alan paketi almak istiyorum yaklaşık 1 yıl için 140 tl ödemem gerekiyor bunu indirimle alabileceğim bir promosyon kodu bulabilirmiyim. http://tr.godaddy.com/hosting/website-builder.as
arkadaşlar basit bir web sitesi lazım bu nedenle godaddy den domain adı ve "web site mimarı" adı altında linkte yer alan paketi almak istiyorum yaklaşık 1 yıl için 140 tl ödemem gerekiyor bunu indirimle alabileceğim bir promosyon kodu bulabilirmiyim. tr.godaddy.com
0
hadi ya la
Merhaba, düşündüğüm birkaç şeyi anlatıp sizden neden böyle olduğum konusunda fikir almak istiyorum.Özellikle Türkiye'de futbol inanılmaz popüler bir spor. Her kesim takım tutar, en azından önemli gördüğü maçları izler ve futbol muhabbeti yapar.Küçükken, çocukluğumda yetişkinlik dönemimde futbol beni
Merhaba, düşündüğüm birkaç şeyi anlatıp sizden neden böyle olduğum konusunda fikir almak istiyorum.
Özellikle Türkiye'de futbol inanılmaz popüler bir spor. Her kesim takım tutar, en azından önemli gördüğü maçları izler ve futbol muhabbeti yapar.
Küçükken, çocukluğumda yetişkinlik dönemimde futbol beni golften fazla heyecanlandırmadı. Tabii aynı ilgisizlik diğer sporlara da var. Sadece futbolun bu kadar gündem olmasını anlayamıyorum.
Sözlükte maçlar gündemde binlerce entry alır,
İnsanlar (nedense) fanatik biçimde takım tutar,
Kavgalar olur, şampiyon olunca sevinirler, yenilince üzülürler.
Kendimi genel insan psikolojisinin tamamen dışında hissediyorum böyle düşününce.
Bu tür sosyal olaylarla bağlantılı psikolojik bir sorunum da yok, zevkli ve güzel bir hayat yaşıyorum normalde.
Bunun bir nevi psikolojik analizini merak ediyorum.
not: ibrahimoviç'in rövaşata golünü, geçen hafta ismini hatırlamadığım birinin attığı gol gibi şeyleri arkadaşlar izletince "vay be" diyorum.
Özellikle Türkiye'de futbol inanılmaz popüler bir spor. Her kesim takım tutar, en azından önemli gördüğü maçları izler ve futbol muhabbeti yapar.
Küçükken, çocukluğumda yetişkinlik dönemimde futbol beni golften fazla heyecanlandırmadı. Tabii aynı ilgisizlik diğer sporlara da var. Sadece futbolun bu kadar gündem olmasını anlayamıyorum.
Sözlükte maçlar gündemde binlerce entry alır,
İnsanlar (nedense) fanatik biçimde takım tutar,
Kavgalar olur, şampiyon olunca sevinirler, yenilince üzülürler.
Kendimi genel insan psikolojisinin tamamen dışında hissediyorum böyle düşününce.
Bu tür sosyal olaylarla bağlantılı psikolojik bir sorunum da yok, zevkli ve güzel bir hayat yaşıyorum normalde.
Bunun bir nevi psikolojik analizini merak ediyorum.
not: ibrahimoviç'in rövaşata golünü, geçen hafta ismini hatırlamadığım birinin attığı gol gibi şeyleri arkadaşlar izletince "vay be" diyorum.
0
Şike ve ardarda gelen başarısızlık mahvetti Türkiyedeki futbolu, bende bu ülkedeki futbola karşı bir şey hissetmiyorum atl. madridin şampiyonluğu ya da liverpolun şampuyon olma ihtimali daha çok heyecanlandırıyor maalesef..
0
gayet normal bir insansın. acayip abartılı futbol sevgisi var. fanatizm, holiganlık derecesinde takımlarına aşık adamlar. afedersin popolarında don yok, maçlara bilet alırlar, birisi takımlarına laf söylerse katil olacak hale geliyorlar, kaç kişi öldü futbol uğruna. nedir bu futbol aşkı? eşlerine bu kadar aşık olsalar mükemmel bir evlilikleri ve cinsel hayatları olurdu. futbol uğruna ne yuvalar yıkıldı.
0
Millet futbolla kafayı yemiş. Uyuyo herkes. Olduğun gibi olmak iyidir.
0
sende bi sorun yok. hayati futbol olan faydasiz pezevenkler dusunsun hallerini. boyle devam et, keske hepsi senin gubi olsa.
0
Futbolu ve diğer sporları çok seven bir insanım. Ben de bir insanın spor sevmemesini anlayamıyorum. Fanatik değilim. Tuttuğum takım var, sempati duyduğum bir ton futbolcu ve takım var. Oturup izlerim. İlla izleyecem diye bir şey yok elbette. Bayern -Real maçını sabırsızlıkla beklerim. Hanım yok ya sinemaya gidelim dese sinemaya giderim. Fakat futbol izlemekten inanılmaz keyif alıyorum.
Diğer sporlar da aynı şekilde. Voleybol maçı da, basketbol da, hentbol da. At yarışı da izliyorum. Bahis yapmıyorum. Elbette ki her maç sonrası cinsel içerikli, sökmeli, takmalı, geçirmeli, emmeli, sokmalı muhabbet eden gerizekalı kitleden olma ama bir insanın ilgi duyacağı bir spor dalı nasıl olmaz anlayamıyorum. Çok tuhaf geliyor. Anormal demiyorum yanlış anlaşılmasın ama tuhaf geliyor.
Diğer sporlar da aynı şekilde. Voleybol maçı da, basketbol da, hentbol da. At yarışı da izliyorum. Bahis yapmıyorum. Elbette ki her maç sonrası cinsel içerikli, sökmeli, takmalı, geçirmeli, emmeli, sokmalı muhabbet eden gerizekalı kitleden olma ama bir insanın ilgi duyacağı bir spor dalı nasıl olmaz anlayamıyorum. Çok tuhaf geliyor. Anormal demiyorum yanlış anlaşılmasın ama tuhaf geliyor.
0
insanların hayatlarındaki boşlukları sürü psikolojisi eşliğinde doldurduğu şeylerden biri futbol. çocukken sokakta hep futbol oynamış, hayaller kurmuş ve bu hayallerden sıyrılamamış insanların, kitlelerin karşılıklı gazıyla birlikte gereksiz benimsemesi, anlam yüklemesi... futbolun dünya çapında popülerlik kazanmış olması bu etkenleri sürekli olarak tetikliyor ve bu saçma fanatik insanlar bitmiyor. aslında biraz tanrı sevgisine benziyor.
0
Tüm sene boyunca en huzurlu, en heyecanlı, en mutlu hissettiğim anlar TT Arena'da bulunduğum anlardı diyebilirim. Sanki dünyadaki bütün sıkıntılarımı girişinde bırakıyorum gibi oluyor. O yüzden kolay kolay bir başkasına küfür edecek kadar fanatik olmasam da futbolu seviyorum. Salak salak s.ktik, soktuk muhabbeti olmasa, iğrenç spor medyası, dingil yöneticiler olmasa çok daha severdim.
0
tuttuğu takıma bir laf edilse en efendisinin bile en iğrenç ifadelerle küfrettiğini görüyoruz hepimiz.en basit haliyle aidiyet duygusu sanırım.
çocukluktan beri bir takım tutturuluyor, "en büyük bu takım, diğerleri şerefsiz" diye beyne kodlatılıyor. spor, rekabet iyidir, eğlenmesini bilirsen çok güzel bir şeydir diye öğretilmiyor.
ben de fenerbahçeliyim, bugünkü şampiyonluk bende ufak bi kıpırdanma uyandırdı o kadar. o da geçer bir iki seneye. iğrenç bir hale geldi çünkü artık fanatizm.
çocukluktan beri bir takım tutturuluyor, "en büyük bu takım, diğerleri şerefsiz" diye beyne kodlatılıyor. spor, rekabet iyidir, eğlenmesini bilirsen çok güzel bir şeydir diye öğretilmiyor.
ben de fenerbahçeliyim, bugünkü şampiyonluk bende ufak bi kıpırdanma uyandırdı o kadar. o da geçer bir iki seneye. iğrenç bir hale geldi çünkü artık fanatizm.
0
Ben de boyleyim. hic bir zaman sevmemisimdir futbolu. diger sporlari seviyordum o konuda ayriliyoruz ama futbol hep sikici gelmistir. Kulturle alakali bir durum turkiye'de ingiltere'de futbol, kanada'da buz hokeyi, amerika'da amerikan futbolu beyzbol hokey vs.
Turklerden daha psikopat olan bir suru millet var ingilterede holiganlarin programini izleyin discovery den hala yayinliyorlarsa.
Kanada'da banka subelerinde falan zipliyorlar musteriler calisanlar birbirlerine sariliyorlar milli takim gol atinca, tv acik para sayma makinelerinin yaninda herkes maci izliyor. Turkiye'de goremezsin boyle bir manzara mesela bankada falan.
Aileyle de alakali biraz da, babam izler oyle arada ama hic fanatik ya da hic mac kacirmayan ya da oturup yorum yapan futbol programi izleyen biri degildi ama oyle olsaydi bana da gecerdi biraz diye tahmin ediyorum.
edit: click here to see her naked +1 demeden gecemeyecegim bir de.
Turklerden daha psikopat olan bir suru millet var ingilterede holiganlarin programini izleyin discovery den hala yayinliyorlarsa.
Kanada'da banka subelerinde falan zipliyorlar musteriler calisanlar birbirlerine sariliyorlar milli takim gol atinca, tv acik para sayma makinelerinin yaninda herkes maci izliyor. Turkiye'de goremezsin boyle bir manzara mesela bankada falan.
Aileyle de alakali biraz da, babam izler oyle arada ama hic fanatik ya da hic mac kacirmayan ya da oturup yorum yapan futbol programi izleyen biri degildi ama oyle olsaydi bana da gecerdi biraz diye tahmin ediyorum.
edit: click here to see her naked +1 demeden gecemeyecegim bir de.
0
bende hiç anlamıyorum toplumumuzun futbol ile neden bu denli rabıta halinde olduğunu.
toplumsal olayları da hissedemiyorum.
toplumsal olayları da hissedemiyorum.
0
Futbola çok fazla kafayı takan insanların "sığ" olduğunu düşünüyorum ben. Zira bu, insanların kendini eğlendirmek için "uydurduğu" bir spor müsabakası. Olaya böyle bakmak lazım. Senin durumun da çok normal, demek farklı zevklerin var.
0
herhangi bir spor dalını sevip takip etmekle holiganizm aynı şeyler değil, onu bi ayıralım önce. çünkü cevaplar yavaş yavaş "because it's too mainstream" olayına doğru kayıyor.
bunu bir psikolojik analizi olamaz, zevkler ve renkler farklıdır. seninki normal öbürleri anormal demek saçma, tam tersi gibi. ilgini çekmiyormuş, bu kadar işte.
bunu bir psikolojik analizi olamaz, zevkler ve renkler farklıdır. seninki normal öbürleri anormal demek saçma, tam tersi gibi. ilgini çekmiyormuş, bu kadar işte.
0
senin için konuşmuyorum ama mal mal entel triplere girmeye gerek yok. kültür sanat dünyasından bi dünya adam da fanatikçe maç kaçırmadan takım tutuyor köşesinde ona buna sallıyor futbol yüzünden.
sen büyürken etrafında öyle çok bi futbol muhabbeti dönmemiş sen de takımı sahiplenememişsin demek ki. herkes sevecek diye bir şey yok.
sen büyürken etrafında öyle çok bi futbol muhabbeti dönmemiş sen de takımı sahiplenememişsin demek ki. herkes sevecek diye bir şey yok.
0
zaten "tuttugum takim yendi. bu, iyi" ve "tuttugum takim yenildi. bu, kotu" psikolojisini cope at gitsin. milliyetcilige kadar uzar gider konu. kendini bilen insanin boyle sorunlari, psikolojik yapisi olmaz.
futbol nedir ki..? topa tekme attim, gol oldu.. e?
ronaldinho diye bi futbolcu vardi. gayet estetik ve zekice hareket edebilen, o'nu "ne guzel oynuyor" diye izlemek gibi konular ayri da... "gol oldu, takimin hanesine bir sayi eklendi, oh" mantigi pek bi' gelismemislikle, rekabet duygusuyla, kazanma hirsiyla ve dolayisiyla; kibirle vs. alakali.
futbol nedir ki..? topa tekme attim, gol oldu.. e?
ronaldinho diye bi futbolcu vardi. gayet estetik ve zekice hareket edebilen, o'nu "ne guzel oynuyor" diye izlemek gibi konular ayri da... "gol oldu, takimin hanesine bir sayi eklendi, oh" mantigi pek bi' gelismemislikle, rekabet duygusuyla, kazanma hirsiyla ve dolayisiyla; kibirle vs. alakali.
0
Basit bir analizi var aslinda. Herhangi bir duygusal bagin yok futbolla.
Objektif bakinca esasen cogu macin 90dksinin cogu oldukca sikici gecen bir oyun bence izleyenler icin.
Ama duygusal bakmayi da tercih edebilirsin. Duygusal boslugunu futbol doldurusa, tuttugun bir takim olur, lig denen oyunu takip edersin, mac analizlerini izlersin, yorumlari okursun, gun ici muhabbetlere dahil olursun, bir bakmisin her hafta maci bekleyen birisin. Artik futbol senin stresten kacis alanin olmus.
Objektif bakinca esasen cogu macin 90dksinin cogu oldukca sikici gecen bir oyun bence izleyenler icin.
Ama duygusal bakmayi da tercih edebilirsin. Duygusal boslugunu futbol doldurusa, tuttugun bir takim olur, lig denen oyunu takip edersin, mac analizlerini izlersin, yorumlari okursun, gun ici muhabbetlere dahil olursun, bir bakmisin her hafta maci bekleyen birisin. Artik futbol senin stresten kacis alanin olmus.
0
üniversite hazırlık sınıfında çok zorladım kendimi futbolu sevmeye ama olmadı. beni gram ilgilendirmiyor, hiç hoşlanmıyorum yani. bi arkadaş bayern'den bi adamın golünü anlatıyor, sonra bana döndü "abi hiç mi ilgini çekmiyor ya" dedi. o derece ilgilenmiyorum.
0
sporu ve futbolu çok seven birisi olarak, herhangi bir spora "izleyici" olarak bağlanmanın bir eksiklikten ileri geldiğini düşünüyorum ben açıkçası... spor yapmıyorsanız, hiçbir şekilde hiçbir sporla ilgilenmiyorsanız aslında birazcık toplumdan izole olduğunuz düşünülebilir. ama bu sadece benim için geçerli bir fikir. dünya kupası benim için bir spor olayından ziyade, "kültür"dür mesela. en çok sevilen, en çok oynanan oyunun, en güzel halidir. futbol izlemeyen birisi bile, 2014 dünya kupasının nerede düzenleneceğini bilebilmelidir. bilmeyene "neden bilmiyosun ya aptal pff" demem, ama şaşırırım.
19 yaşındayım. şu zamana kadar hepsi amatör olmak kaydıyla paten kaydım, futbol oynadım, basketbol oynadım, hentbol takımına girdim, tenis oynadım. grand slam finallerini izlerim, basketbolda 2-3 ligi takip ederim, futbolda 30-40 ligi takip ederim, buz hokeyinde de isveç ve rusya'nın hastasıyım. buna ek olarak bir de profesyonel dota manyağıyım.
kendimi hiçbir zaman desteklediğim takımların birine veremedim tamamen. o fanatik taraftarların yaşadığı aidiyet duygusunu hiçbir zaman hissetmedim. çocukken, maç izlerken gördüğüm bir görüntü, beni "futbol çok güzel lan" dedirtmeye itmişti: hava çok bozuk, bir adam var, kucağında kabana sarılmış, şirin mi şirin minik bir velet. takım gol atıyor, futbolcu bunların olduğu tribüne koşuyor. ekranda bu veledi gösteriyorlar, kıpkırmızı burnuyla nasıl seviniyo pezevenk.
romantiğim ben. alınan her puandan, futbolcuların her hareketinden bi şeyler çıkarmayı seviyorum. türkiye ligi'ni sadece puan tablosundan takip ederim, izlemem. sevmiyorum çünkü. futbolu sıkıcı buluyor ve çoğu maçı 90 dakika boyunca izlemeye tahammül edemiyorum.
ama çok seviyorum. ve bana kalırsa, mevcut durumda böyle endüstriyelleşmiş bir sporu tutkuyla sevmek, eksik olan bazı şeyleri tamamlama ihtiyacından ileri gelen saçmasapan bir motivasyonun sonucu...
geçen sene palermo kümede kalmaya çalışırken, catania avrupa ligi hesapları yapıyordu. ezeli rakipler. bu sene palermo tekrar üst lige yükselecek, catania düşüyor... kaderin cilvesi işte. ben hayatı görüyorum sporda. inişler, çıkışlar, güzellikler, çirkinlikler... her şey var. hepsinin üstüne, bir de milletin birbirinin üstüne çıktığı puan tablosu var. haha.
öyle işte. kusura bakma yeni uyandım, beynim allak bullak çok karışık oldu. millwall-west ham maçı yüzünden lisede çorlu'da birbirimizi bıçaklıyoduk biz. lan sana ne millwall'dan, neyin fanatikliğini yapıyosun?
bi şeyler eksik. onu yerine koymak istiyorum. spor beni inanılmaz mutlu ediyor. bununla doğdum ve "sağlıklı" hissettiğim pazar günlerinde her zaman bir spor vardı. dün liverpool-chelsea, sunderland-cardiff maçlarını izledim mesela. liveprool'un hüznünü paylaştım. cardiff taraftarı olduğum için oradan ekstra kendim üzüldüm. sunderland'li taraftarlar için sevindim.
bir şeyler eksik, ama hep eksik kalsın, sorun değil. sonuçta hepimiz kendi kafamızda yarattığımız dünyalarda yaşıyoruz. ben cardiff için ağlamayı, 90 dakikalığına liverpool'luların mutluluğunu/acısını paylaşmayı seviyorum. benim için kültür bi noktada.
ama sevmiyorsanız, kendinizi garipsemeyin. hiçbir anormallik yok. neticede, sporların tümü, bunları yıllarca yapan insanların, hayatlarını bununla idame ettirebilmesi adına oluşturulmuş yarışlardan ibaret. en azından benim saydıklarım için. umursamayabilirsiniz, hatta umursamamanız daha mantıklı.
yine de güzel şeyler hep. hani eskiler pazar günü banyosunu yapıp bizimkiler izlermiş ya... ben pazar akşamı kanal a'da ligue 1 maçı izliyodum. hafta sonunu iple çekiyodum çünkü 500 tane maç oluyodu. isveçlilerin bile bilmediği isveç takımları hakkında bi şeyler bilmek hoşuma gidiyodu.
çok duygulandım ağlıycam, i <3 endüstriyel şit
19 yaşındayım. şu zamana kadar hepsi amatör olmak kaydıyla paten kaydım, futbol oynadım, basketbol oynadım, hentbol takımına girdim, tenis oynadım. grand slam finallerini izlerim, basketbolda 2-3 ligi takip ederim, futbolda 30-40 ligi takip ederim, buz hokeyinde de isveç ve rusya'nın hastasıyım. buna ek olarak bir de profesyonel dota manyağıyım.
kendimi hiçbir zaman desteklediğim takımların birine veremedim tamamen. o fanatik taraftarların yaşadığı aidiyet duygusunu hiçbir zaman hissetmedim. çocukken, maç izlerken gördüğüm bir görüntü, beni "futbol çok güzel lan" dedirtmeye itmişti: hava çok bozuk, bir adam var, kucağında kabana sarılmış, şirin mi şirin minik bir velet. takım gol atıyor, futbolcu bunların olduğu tribüne koşuyor. ekranda bu veledi gösteriyorlar, kıpkırmızı burnuyla nasıl seviniyo pezevenk.
romantiğim ben. alınan her puandan, futbolcuların her hareketinden bi şeyler çıkarmayı seviyorum. türkiye ligi'ni sadece puan tablosundan takip ederim, izlemem. sevmiyorum çünkü. futbolu sıkıcı buluyor ve çoğu maçı 90 dakika boyunca izlemeye tahammül edemiyorum.
ama çok seviyorum. ve bana kalırsa, mevcut durumda böyle endüstriyelleşmiş bir sporu tutkuyla sevmek, eksik olan bazı şeyleri tamamlama ihtiyacından ileri gelen saçmasapan bir motivasyonun sonucu...
geçen sene palermo kümede kalmaya çalışırken, catania avrupa ligi hesapları yapıyordu. ezeli rakipler. bu sene palermo tekrar üst lige yükselecek, catania düşüyor... kaderin cilvesi işte. ben hayatı görüyorum sporda. inişler, çıkışlar, güzellikler, çirkinlikler... her şey var. hepsinin üstüne, bir de milletin birbirinin üstüne çıktığı puan tablosu var. haha.
öyle işte. kusura bakma yeni uyandım, beynim allak bullak çok karışık oldu. millwall-west ham maçı yüzünden lisede çorlu'da birbirimizi bıçaklıyoduk biz. lan sana ne millwall'dan, neyin fanatikliğini yapıyosun?
bi şeyler eksik. onu yerine koymak istiyorum. spor beni inanılmaz mutlu ediyor. bununla doğdum ve "sağlıklı" hissettiğim pazar günlerinde her zaman bir spor vardı. dün liverpool-chelsea, sunderland-cardiff maçlarını izledim mesela. liveprool'un hüznünü paylaştım. cardiff taraftarı olduğum için oradan ekstra kendim üzüldüm. sunderland'li taraftarlar için sevindim.
bir şeyler eksik, ama hep eksik kalsın, sorun değil. sonuçta hepimiz kendi kafamızda yarattığımız dünyalarda yaşıyoruz. ben cardiff için ağlamayı, 90 dakikalığına liverpool'luların mutluluğunu/acısını paylaşmayı seviyorum. benim için kültür bi noktada.
ama sevmiyorsanız, kendinizi garipsemeyin. hiçbir anormallik yok. neticede, sporların tümü, bunları yıllarca yapan insanların, hayatlarını bununla idame ettirebilmesi adına oluşturulmuş yarışlardan ibaret. en azından benim saydıklarım için. umursamayabilirsiniz, hatta umursamamanız daha mantıklı.
yine de güzel şeyler hep. hani eskiler pazar günü banyosunu yapıp bizimkiler izlermiş ya... ben pazar akşamı kanal a'da ligue 1 maçı izliyodum. hafta sonunu iple çekiyodum çünkü 500 tane maç oluyodu. isveçlilerin bile bilmediği isveç takımları hakkında bi şeyler bilmek hoşuma gidiyodu.
çok duygulandım ağlıycam, i <3 endüstriyel şit
0
merkezefendi
son 1-2 senedir dinliyorum, konserlere de bazen gidiyorum ama pek seçici dğilm, çok anlamam yani.ama anlamak istiyorum.yani dönemleri, sanatçıları, tekniklri falan. klasik müzik hakkında 2-3 cümle edebilecek birikimim olsun istiyorum.nasıl olcak, nerden başlamalıyım?
son 1-2 senedir dinliyorum, konserlere de bazen gidiyorum ama pek seçici dğilm, çok anlamam yani.
ama anlamak istiyorum.yani dönemleri, sanatçıları, tekniklri falan. klasik müzik hakkında 2-3 cümle edebilecek birikimim olsun istiyorum.
nasıl olcak, nerden başlamalıyım?
ama anlamak istiyorum.yani dönemleri, sanatçıları, tekniklri falan. klasik müzik hakkında 2-3 cümle edebilecek birikimim olsun istiyorum.
nasıl olcak, nerden başlamalıyım?
0
boyle durumlarda genelde tuvalete gidip eksideki basliklara bakiyorum. bilmedigim bir film-sarki-durum vs. oldugunda baya iyi oluyor. iceri gidip orda okuduklarimi kendi yorumummus gibi anlatiyorum :(
ne pislik insanmisim ben ya.
ne pislik insanmisim ben ya.
0
DÖnemlere ayır ve zaman kronolojisi izle. Başlangıç için en kolayı ve en sevileni her zaman Barok. Youtube'dan baroque diye aratırsan çok şey bulursun. Bach, Pachelbel, Vivaldi ile başlanabilir.
Sonrasında sırasıyla klasik, romantik, impresyonist diyerek gidebilirsin. Oralarda işler karışacak. Özellikle romantik çok ağır, yoğun, resmen yorucu ve ilk başta sıkıcı gelecek. Bhrams ile bir başlayabilirsin.
Müziksel özelliklerden ziyade, bunu resim ve edebiyat ile birleştirebilirsin. Örneğin, barokun özellikleri olan hareketler; klasiğin özelliği olan sadelik, romantizmin özelliği olan felaketler silsilesini resimden görerek müzikten de duyarak pekiştirmek daha rahat oluyor.
Sonrasında sırasıyla klasik, romantik, impresyonist diyerek gidebilirsin. Oralarda işler karışacak. Özellikle romantik çok ağır, yoğun, resmen yorucu ve ilk başta sıkıcı gelecek. Bhrams ile bir başlayabilirsin.
Müziksel özelliklerden ziyade, bunu resim ve edebiyat ile birleştirebilirsin. Örneğin, barokun özellikleri olan hareketler; klasiğin özelliği olan sadelik, romantizmin özelliği olan felaketler silsilesini resimden görerek müzikten de duyarak pekiştirmek daha rahat oluyor.
0
"Best Classical Music Pieces" gibi bir albüm indir torrentten, sevdiklerini araştır, tarihsel olarak bir timeline çiz kendine hangisinin hangi akımlardan etkilendiğini hayatında ne olup bittiği bu timeline'a yaz. Klasik müzikten anlayacaksın diye, müzik tarihi etüd etmene gerek yok. Hepsini sevmeyeceksin bile.
Kişisel favorim olan Mussorgsky - Pictures at an Exhibition'un hem piano hem de Maurice Ravel orkestrasyonunu tavsiye ederim.
Kişisel favorim olan Mussorgsky - Pictures at an Exhibition'un hem piano hem de Maurice Ravel orkestrasyonunu tavsiye ederim.
0
ben şuradaki tavsiyelere uyuyorum: www.getintoclassical.com
bir de bugün bilmediğim enstrümanlara bakarken şu videoları gördüm, örnek: www.youtube.com
bu ikisine ek olarak wikipedia'dan da müzikal terimlere falan bakıyorum.
bir de bugün bilmediğim enstrümanlara bakarken şu videoları gördüm, örnek: www.youtube.com
bu ikisine ek olarak wikipedia'dan da müzikal terimlere falan bakıyorum.
0
Gkcn
Askerlik acemi birliğim Kastamonu çıktı, neyle nasıl gideyim? Sadece THY mi uçuyor? Başka yakın bir yere uçmak otobüsle geçmek mantıklı mı?
Askerlik acemi birliğim Kastamonu çıktı, neyle nasıl gideyim?
Sadece THY mi uçuyor? Başka yakın bir yere uçmak otobüsle geçmek mantıklı mı?
Sadece THY mi uçuyor? Başka yakın bir yere uçmak otobüsle geçmek mantıklı mı?
0
Evet sadece THY uçuyor. Başka yerden otobüsle geçmek çok mantıklı değil çünkü biraz kurcalarsan o yakın yerlerin neredeyse hiçbirinden doğru düzgün bir Kastamonu otobüsü geçmediğini göreceksin. İstanbul'da olduğunu varsayarak ikinci alternatifin buradan direkt otobüsle gitmek. O da 6 saat kadar sürüyor sanırım. THY'nin her öğlen var uçağı. Kolay gelsin, hayırlı tezkereler.
0
@iorveth haklısın unutmuşum ama nereden gideceğimin pek bir önemi yok gibi aslında. İzmir'den gidicem.
0
jesterdvine
Bizim danışmanlık şirketinin facebook sayfasını açtık iyi güzel de, 5-6 kişi bizim yerden fayda görüp 5 yıldız yorum bırakmıştı bu güzel. Bugün birisi, tamamen alakasız birisi 1 yıldız bırakıp ortalamayı düşürmüş.Acaba bu rating olayının görülmesini nasıl engelleriz veya istediğimizi sileriz?
Bizim danışmanlık şirketinin facebook sayfasını açtık iyi güzel de, 5-6 kişi bizim yerden fayda görüp 5 yıldız yorum bırakmıştı bu güzel.
Bugün birisi, tamamen alakasız birisi 1 yıldız bırakıp ortalamayı düşürmüş.
Acaba bu rating olayının görülmesini nasıl engelleriz veya istediğimizi sileriz?
Bugün birisi, tamamen alakasız birisi 1 yıldız bırakıp ortalamayı düşürmüş.
Acaba bu rating olayının görülmesini nasıl engelleriz veya istediğimizi sileriz?
0
gravisky
Merhaba arkadaşlar,Şu an iki üniversitede yüksek lisans yapıyorum. İlk başvurduğum programdan askerliğim tecilli. Ancak tecil en fazla 3 yıl 4 ay yapılıyormuş, bugün öğrendiğim kadarıyla ağustostan itibaren askerliğe alınabilirim.Sorum tecil hakkımı ilk yüksek lisansımdan ikincisine aldırma şansım
Merhaba arkadaşlar,
Şu an iki üniversitede yüksek lisans yapıyorum. İlk başvurduğum programdan askerliğim tecilli. Ancak tecil en fazla 3 yıl 4 ay yapılıyormuş, bugün öğrendiğim kadarıyla ağustostan itibaren askerliğe alınabilirim.
Sorum tecil hakkımı ilk yüksek lisansımdan ikincisine aldırma şansım var mı? İlk yüksek 4-5 ayda bitecek gibi görünmüyor :( bana kayıt sildirmem durumunda yapılabileceği söylendi ancak kaydı da sildirmek istemiyorum. Lütfen yardımcı olun dünyam başıma yıkıldı.
Şu an iki üniversitede yüksek lisans yapıyorum. İlk başvurduğum programdan askerliğim tecilli. Ancak tecil en fazla 3 yıl 4 ay yapılıyormuş, bugün öğrendiğim kadarıyla ağustostan itibaren askerliğe alınabilirim.
Sorum tecil hakkımı ilk yüksek lisansımdan ikincisine aldırma şansım var mı? İlk yüksek 4-5 ayda bitecek gibi görünmüyor :( bana kayıt sildirmem durumunda yapılabileceği söylendi ancak kaydı da sildirmek istemiyorum. Lütfen yardımcı olun dünyam başıma yıkıldı.
0
kaydini sildirirsen oteki yuksek lisansin devreye girmez, kayit silindigi icin sana sanirim bir yil kadar bir tecil hakki daha verir sistem. onun disinda yuksek lisansa kayit yaptirdigin ilk bolum gecerlidir tecil islemleri icin, baska bir surec durumu etkilemez. hemen askere de alinmazsin, sen basvuru yapmadikca bakaya durumuna duseceksin, gbt sistemine dusmen aylarca da surebilir, bir gun de surebilir, onun icin sistematik davran ve asla kaydini sildirme, okulu bitir oyle git.
0
sana ne kadar zaman lazım? kaç gitsin. 3 dönem kaçtım 550 lira ceza geldi. polise yakalanırsan 2 ye katlar ama.
0
Durum fena ben bir dahaki doneme erasmus yaparim diye dusunuyordum. Bu uc yil 4 ay kuralindan dedigim gibi haberim yoktu. Eger kaydi silip digerinden tecil ettirirsem ilk kez tecil ettiriyor musum gibi oluyormus sanirim. Ama illa kaydi sildirmem mi lazim. Kacmak care olmaz bence.
0
babamasoliimbananickaldirsin
soru baslikta, tesekkurler!
soru baslikta, tesekkurler!
0
200 kelime veya 1000 karakter 1 birim eder, birim başı 4-6 TL arası değişir çevirinin niteliğine göre.
0
4-6 tl olarak değişmez. metnin türü ve konusuna göre çevirmen bir fiyat belirler, anlaşılırsa çeviriyi alır. 4-5 TL'lik çeviriden hayır gelmez.
0
oyle agir hukuk tip makaleleri icin demiyorum yalniz, onu belirtmeyi unutmusum.
anlatayim, bana email geldi kayitli oldugum bir siteden. kelime basi ucretinizi yazin diye.. ben de ne yazacagimi bilemedim acikcasi cok az ya da cok fazla istemeyeyim diye sorayim dedim. teknik seyleri ceviremem tabi, o yuzden ortalama bir fiyat ogrenmeye calisiyorum
anlatayim, bana email geldi kayitli oldugum bir siteden. kelime basi ucretinizi yazin diye.. ben de ne yazacagimi bilemedim acikcasi cok az ya da cok fazla istemeyeyim diye sorayim dedim. teknik seyleri ceviremem tabi, o yuzden ortalama bir fiyat ogrenmeye calisiyorum
0
o zaman 6-7 TL fiyat ver 1000 karakter için. arada pek bir fark yok belki ama 4-5 TL amelelik, en basit metinler için bile.
0
kelime başı 10 kuruştan çalışıyorum. 1000 karaktere 5-6 TL'den 5 sene çeviri yaptıktan sonra eeehh eytere bea diyerek dış piyasaya açıldım. mutluyum.
0
ermanen
nerden nereye gittiniz?nasıl geçti?neler yaptınız?biriyle tanıştınız mı?@kakaogidilir ki sordum işte :)
nerden nereye gittiniz?
nasıl geçti?
neler yaptınız?
biriyle tanıştınız mı?
@kakao
gidilir ki sordum işte :)
nasıl geçti?
neler yaptınız?
biriyle tanıştınız mı?
@kakao
gidilir ki sordum işte :)
0
gittim. kuşadası güzelçamlı. yalnız kalıp düşünmeye ihtiyacım vardı. Otelin barında ya da dışarda sakin barlarda takıldım genelde. gündüzleri yüzdüm bolca. kitap okudum falan
0
Ben gittim gitmez olaydım, bodrum ve marmarise, en kötü olayıda çok sessiz geçiyor, bir daha tövbe :)
0
eğlenme amaçlı gidilmez düşünme amaçlı gidilir bence. yalnız kalma ihtiyacı belki.
0
avrupadaki çoğu ülkeye tek başıma gittim. interrail şeklinde değildi de ayrı ayrı birer ikişer ülke. tek başıma gidip gönüllü olarak da çalıştım bir işte. başka birileriyle gitmekten kesinlikle çok daha iyiydi. yerel insanlarla tanışıyorsun, klişe gezi programlarından çıkabiliyorsun, on tane daha sayarım bu şekilde. bir müzede 5 saat kalmak istiyorsam kalırım mesela yanımda sıkılır belki diye düşüneceğim birisi olmaz, yorgunluk zamanları uyuşmaz mesela.
couchsurfingi de dahil edersek içine çok fazla insanla tanışma imkanın oluyor ve neredeyse tamamına yakını iyi niyetli.
couchsurfingi de dahil edersek içine çok fazla insanla tanışma imkanın oluyor ve neredeyse tamamına yakını iyi niyetli.
0
Gaziantep - Adana (Yumurtalık) muhteşemdi. yüzdüm uyudum, yüzdüm uyudum daha doğrusu yüzmeyi öğrendim. kimseyle tanışmadım. en keyif aldığım tatil buydu.
0
Biz zengin değiliz valla. Kendi paramı daha kendim kazanmadığım için, ailemle gidiyorum. :)
Bazen kuzenlerle gideriz hep beraber. Tatil bana ancak öyle tatil gelir. Eğlenip, coşamam ki tek başıma. Yazın da zaten tek başıma düşünmek için yalnız kalamam. Sıcak havada melankolik hallere girmem tam tersidir.
Ayrılacaksam hatta yazın ayrılırım sevgilimden. :D
Bazen kuzenlerle gideriz hep beraber. Tatil bana ancak öyle tatil gelir. Eğlenip, coşamam ki tek başıma. Yazın da zaten tek başıma düşünmek için yalnız kalamam. Sıcak havada melankolik hallere girmem tam tersidir.
Ayrılacaksam hatta yazın ayrılırım sevgilimden. :D
0
Geçtiğimiz yaz, Kaş'taydım. En güzel tatilimdir, tanıştığım insanlar da var, seneye aynı yere gitmemi sağlayacak güleryüzlü iyi insanlar ^^
Genellikle, yüzmek, kitap-dergi okumak, sessizliği dinlemek, müzik dinlemek, yürüyüş yapmak gibi faaliyetlerde bulundum. Çok huzurluydu, dönüm noktası diyebilirim.
Genellikle, yüzmek, kitap-dergi okumak, sessizliği dinlemek, müzik dinlemek, yürüyüş yapmak gibi faaliyetlerde bulundum. Çok huzurluydu, dönüm noktası diyebilirim.
0
@kahin cok guzel anlatmis sebepleri
Ben de son iki senedir yalniz gidiyorum, daha iyisini bekleyemezdim
Kafana gore dolasmak gidecegin yerleri kendin secmek modern sanat muzesine bile yanindakinin begenip begenmeyecegini aldirmadan girmek bazen mal mal dolasirken yerlisi sanip yol soran turistleri yanlis yere yonlendirmek bazen parkta yatip uyumak her gittigin ortamda yalniz oldugun icin sosyallesmenin kolayligi...
Ben de son iki senedir yalniz gidiyorum, daha iyisini bekleyemezdim
Kafana gore dolasmak gidecegin yerleri kendin secmek modern sanat muzesine bile yanindakinin begenip begenmeyecegini aldirmadan girmek bazen mal mal dolasirken yerlisi sanip yol soran turistleri yanlis yere yonlendirmek bazen parkta yatip uyumak her gittigin ortamda yalniz oldugun icin sosyallesmenin kolayligi...
0
bu yaz gittim. istanbul'dan türkbükü'ne. çok sakindi, tam istediğim gibi. huzur buldum, kafa dinledim. eğlence aramıyordum zaten, tam bir dinlence tatili yaşadım. insanlarla da tanıştım, yerli yabancı.
seneye kesin yine aynı yere giderim diyordum ki, tanıştığım insanlardan biri sonradan facebooktan çok pis yapıştı, sırf o yüzden gitmeyebilirim ve hakkaten çok üzülürüm öyle bir şey olursa.
yurtdışı tek başına çok çok daha güzel bir deneyim olur ama tabii...
seneye kesin yine aynı yere giderim diyordum ki, tanıştığım insanlardan biri sonradan facebooktan çok pis yapıştı, sırf o yüzden gitmeyebilirim ve hakkaten çok üzülürüm öyle bir şey olursa.
yurtdışı tek başına çok çok daha güzel bir deneyim olur ama tabii...
0
gittim.
istanbuldan türkiye içerisinde gittiğim bütün şehirlere gittim tek tek saymiyim bi de amerika
ama avrupaya gidişlerimde de arada bir arkadaşlarımdan kaçıp trene binip bir iki günlük yalnızlıklarım da sayılıyorsa neredeyse gittiğim heryere en az bir kere de tek başıma gitmiş sayılıyorum
şöyleki aslında olayım arabaya atlayıp uzun yol yapmak sadece ama bunlar bazen 5 6 gün oluyor. tatil sayılıyor bence (:
ben neredeyse dışarıda olduğum her gün birisiyle tanışırım. en çok da tek başımaysam. ve bu gezintilerimde de tanıştım baya
istanbuldan türkiye içerisinde gittiğim bütün şehirlere gittim tek tek saymiyim bi de amerika
ama avrupaya gidişlerimde de arada bir arkadaşlarımdan kaçıp trene binip bir iki günlük yalnızlıklarım da sayılıyorsa neredeyse gittiğim heryere en az bir kere de tek başıma gitmiş sayılıyorum
şöyleki aslında olayım arabaya atlayıp uzun yol yapmak sadece ama bunlar bazen 5 6 gün oluyor. tatil sayılıyor bence (:
ben neredeyse dışarıda olduğum her gün birisiyle tanışırım. en çok da tek başımaysam. ve bu gezintilerimde de tanıştım baya
0
bencede kafa dınlemeye yanlız kalmaya gıder ınsan kı benım bu ara cok ıhtıyacım var oyle bir seye
sık sık Foca ya gıdıyorum hele bu mevsım de cok guzel oluyor
bı kac sene önce de Kaş a gitmişdım ordan da Kalkan gecıp 2 ay gıbı bı sure kalmısdım
ama cok ıstıyorum hırvatıstana gıtmek yada
gemıye atlayıp ıtalya ya gıtmek
sık sık Foca ya gıdıyorum hele bu mevsım de cok guzel oluyor
bı kac sene önce de Kaş a gitmişdım ordan da Kalkan gecıp 2 ay gıbı bı sure kalmısdım
ama cok ıstıyorum hırvatıstana gıtmek yada
gemıye atlayıp ıtalya ya gıtmek
0
dalessandro
İnsanlara sergilenen taş birebir kaşıkçı elmasının orjinali mi yoksa imitasyon mu? Böylesine pahalı birşeyin orjinaliin sergileneceğine pek ihtimal vermiyorum ama yine de sorayım dedim.
İnsanlara sergilenen taş birebir kaşıkçı elmasının orjinali mi yoksa imitasyon mu? Böylesine pahalı birşeyin orjinaliin sergileneceğine pek ihtimal vermiyorum ama yine de sorayım dedim.
0
orjinali diye biliyorum. kuyumcu tükkanı değil ki orası camı kırıp taşı alıp kaçsınlar... nolucak..
0
nax
otomobil kullanırken polis ehliyet görmek istese ama yanımızda yoksa sıkıntı çıkar mı? yoksa tc kimlik noyu söyleyince yeterli olur mu?
otomobil kullanırken polis ehliyet görmek istese ama yanımızda yoksa sıkıntı çıkar mı? yoksa tc kimlik noyu söyleyince yeterli olur mu?
0
0
"2918 Sayılı karayolları trafik kanunu (44/1-b) maddesine göre, aracınızı kullandığınız sırada kendinize ait sürücü belgenizi üzerinizde bulundurunuz. Yapılacak trafik kontrollerinde eğer sürücü belgeniz yanınızda yoksa kontrolü yapan trafik ekipleri (polis-jandarma) size sürücü belgenizi yanınızda bulundurmamaktan cezai işlem uygulayabilir, Sürücü belgenizi yanınızda bulundurmamanın cezası ise 2013 yılı için 166 TL ve 5 ceza puanıdır."
0
iki kere yakalandım ehliyetsiz evde unutmuşum.
ilkinde ruhsat da yoktu gerçekten de öbür çantamda unutmuştum. emniyet şeridinden giderken polis çevirdi ceza kesicekken diğer çantamda unutmuşum dedim. arabayı bağlayacaklardı derken off seninle mi uğraşıcaz be diyip yolladılar.
ikincisinde ruhsat sigorta herşeyin tamsa yollicam seni tamam dedi. muaneyi yeni yaptırmıştım şükür, yine yolladı.
ama burda kadın olma durumu ne kadar etkili bilmiyorum hatta biraz önce arkadaşıma da telefonda anlattım. geçen pazartesi polis çevirdi. neden noldu dedim. hanımefendi plakanız yok telefonla konuşuyorsunuz kemer takılı değil aşırı hızlısınız. şirinlik yaptım yolladı..
sıkıntı çıkar ama benim gibi salabilirler de. yaşamış biri olarak yazayım dedim.
ilkinde ruhsat da yoktu gerçekten de öbür çantamda unutmuştum. emniyet şeridinden giderken polis çevirdi ceza kesicekken diğer çantamda unutmuşum dedim. arabayı bağlayacaklardı derken off seninle mi uğraşıcaz be diyip yolladılar.
ikincisinde ruhsat sigorta herşeyin tamsa yollicam seni tamam dedi. muaneyi yeni yaptırmıştım şükür, yine yolladı.
ama burda kadın olma durumu ne kadar etkili bilmiyorum hatta biraz önce arkadaşıma da telefonda anlattım. geçen pazartesi polis çevirdi. neden noldu dedim. hanımefendi plakanız yok telefonla konuşuyorsunuz kemer takılı değil aşırı hızlısınız. şirinlik yaptım yolladı..
sıkıntı çıkar ama benim gibi salabilirler de. yaşamış biri olarak yazayım dedim.
0
ben yakalandım ve ehliyetim arkadaşın arabasında unuttuğum kart tabakamda kalmıştı. polis bey normalde cezası olduğu felan söyledi. ben de ceza yazabilirsiniz ama durum budur dedim. neyse sonra telsizle tc kimlik numaramdan ehliyet durumumu sordu, karşı taraf nerden alındığını, puan durumunu vs aktardı. bir daha yapmayın yoksa cezası var dedi (yaz dolayları yanlış hatırlamıyorsam 163 veya 63 gibi bir şey demişti).
0
damacana
bu sene haziran ayında üniden mezun oldum. askerliği tecil ettireceğim bunu en son ne zamana kadar yaptırmam gerekiyor? son bir tarihi var mı?
bu sene haziran ayında üniden mezun oldum. askerliği tecil ettireceğim bunu en son ne zamana kadar yaptırmam gerekiyor? son bir tarihi var mı?
0
31 ekim olması lazım özel bir durum yoksa, gene askerlik şubesini arayıp bir sor derim.
0
peki şu an asker kaçağı durumuna mı düştüm? tecil için gitsem tutup götürmesinler askere :)
0
Sandman
interneten mi indiriyorsunuz yoksa mağazalardan mı alıyorsunuz
interneten mi indiriyorsunuz yoksa mağazalardan mı alıyorsunuz
0
www.megashares.com aylık 10 dolar veriyorum. paralı üyelerin search olayı var.
0
we miss freddie mercury
yeni bir site kurdum ve wp teması kurdum. tema etkinlik üzerine ve portofilyo şeklinde etkinlik eklenebiliyor. merak edenler için tema; http://northeme.com/theme-live/?t=workality-liteşimdi buraya etkinlik eklerken, temanın works butonu ile ekleniyor wp arayüzünde, yani yazılar olarak eklemiyoruz. a
yeni bir site kurdum ve wp teması kurdum. tema etkinlik üzerine ve portofilyo şeklinde etkinlik eklenebiliyor. merak edenler için tema;
northeme.com
şimdi buraya etkinlik eklerken, temanın works butonu ile ekleniyor wp arayüzünde, yani yazılar olarak eklemiyoruz. ancak yazılarda default gelen welcome yazısını sildim. siteyi facebookta paylaşınca, my blog - just another site şeklinde çıkıyor, ama siteye girince hiçbir sıkıntı yok. keşke o welcome yazısını silmeyip editleseydim. peki ben bunu nasıl düzeltebilirim?
yazılarda bir yazı oluşturdum hoş geldiniz şeklinde, ancak hala facebook ta paylaşınca my blog şeklinde çıkıyor.
northeme.com
şimdi buraya etkinlik eklerken, temanın works butonu ile ekleniyor wp arayüzünde, yani yazılar olarak eklemiyoruz. ancak yazılarda default gelen welcome yazısını sildim. siteyi facebookta paylaşınca, my blog - just another site şeklinde çıkıyor, ama siteye girince hiçbir sıkıntı yok. keşke o welcome yazısını silmeyip editleseydim. peki ben bunu nasıl düzeltebilirim?
yazılarda bir yazı oluşturdum hoş geldiniz şeklinde, ancak hala facebook ta paylaşınca my blog şeklinde çıkıyor.
0
temadan değil o wordpressin kendisinde var ayarlarda o yazı. Sitenin ismini sloganını yazacağın yerde.
0
Facebook performans açısından linkleri önbelleğe alıyor, o yüzden Facebook'ta paylaşıldığında hala eski yazı görünüyordur. Bildiğim kadarıyla yapılabilecek birşey yok. Bi süre sonra düzelmesi lazım
edit: linki aşağıdaki kısma yapıştırıp butona tıklarsanız düzeliyormuş;
developers.facebook.com
edit: linki aşağıdaki kısma yapıştırıp butona tıklarsanız düzeliyormuş;
developers.facebook.com
0
Wordpress Dashboard'da Ayarlar > Genel > Slogan (Just Another ..)
Ayarlar > Genel > Site Başlığı (My Blog ..)
Ayarlar > Genel > Site Başlığı (My Blog ..)
0
nezaretten taharet
(bkz: burgeri king'ten patatesi mc'ten alacan)bu nedir abi? olana bitene, yazılanlara, hiç bir şeye anlam veremiyorum artık. hayatımda bağlandığım epi topu 2-3 site var, hepsi aynı kaderi paylaşıyor. nerelere gidelim?
(bkz: burgeri king'ten patatesi mc'ten alacan)
bu nedir abi? olana bitene, yazılanlara, hiç bir şeye anlam veremiyorum artık. hayatımda bağlandığım epi topu 2-3 site var, hepsi aynı kaderi paylaşıyor. nerelere gidelim?
bu nedir abi? olana bitene, yazılanlara, hiç bir şeye anlam veremiyorum artık. hayatımda bağlandığım epi topu 2-3 site var, hepsi aynı kaderi paylaşıyor. nerelere gidelim?
0
Ben gecen gun "10" seklinde entry gord. Adam basliga "10" yazmis. Baska birisi de altina "10+" yazmis. Sordum aga bu nedir diye sen buranin muhtari misin dedi bitanesi
0
sol frame bitmiş. ben okuyacağıma bakıyorum. en çok yazılanlara bakıyorum filan. sol freymden başlık seçme devri bitti..
0
iki sene evvel fatih güner sözlük kapatılmalı dediğinde götümle gülüyodum. şimdi bana server odasının anahtarını emanet etseler fişi çeker giderim amk.
0
ekşisözlük asimile oldu :) inci kadar koruyamadı kültürünü yazık. Microsoftu bırakıp gelmeyeydi iyiydi, sözlük kendi halinde iyi gidiyordu.
0
o değil de, şu küfür hadisesi de çok sevimsiz. yani herkes birbirine o kadar galiz küfürler ediyor ki, insan okurken rahatsız oluyor artık. herkes birbiriyle kavga halinde, altta kalanın canı sıksın oynanıyor sanki sanal olarak, illa üste çıkılacak, son laf edilecek.
0
Bir de ekşi çok bozdu yeaa deyince dalga geçiyorlar. 2006-2007 civarı girdiğimde okuyacak daha çok şey buluyordum. Okuyacak şey pek kalmadı dur yazar olayım da ben yazayım dedim. Baktım sözlüğü basmışlar, ciddi bir şey yazmaya gelmiyor gelsin anketler, gitsin türk kızları. Fb-Gs, Akp-Chp, Nurcular vs. Diğerleri her gün aynı şeyler. Ben sadece gündeme bakıyorum onun da yarısı saçma sapan şeyler oluyor. Döyzb gitmemeliydi. Nerelere gitsek bilemiyorum 9gag, reddit, twitter, facebook, birkaç haber sitesi biraz googlelama? E başka?
0
okuyacak yine kaliteli yazılar var ama eskiye nazaran daha çok kovalamanız gerekiyor. yani ne aradığını bilmeniz gerekiyeh.
0
2005ten sonra yazılan entryler çok kötü.
Din vs din düşmanı
Kemalist vs anti kemalist
Dindar olan kamil gerici,
Atatürk hayranı olan faşo(gerçi bu biraz doğru ama)
Ya işte hep aynı pok.
Din vs din düşmanı
Kemalist vs anti kemalist
Dindar olan kamil gerici,
Atatürk hayranı olan faşo(gerçi bu biraz doğru ama)
Ya işte hep aynı pok.
0
Bozan sozluk degil ulke. Sozlukteki sadece onun yansimasi.
Ya ulkeden gideceksin ya da kendini soyutlayacaksin. Baska turlu katlanilmiyor.
Ya ulkeden gideceksin ya da kendini soyutlayacaksin. Baska turlu katlanilmiyor.
0
candanag
soruyu tam çerçeveleyememiş olabilirim, saçma da gelebilir belki ama belki subjektif yorumlardan öte özellikle ülkemizdeki büyük takımları destekleyen kişilere dair belki stereotip üzerine makale tarzı ciddi bir şeyler sunanlar olmuştur bir yerlerde. bunu paylaşabilirsiniz ya da hasmane ya da kötüle
soruyu tam çerçeveleyememiş olabilirim, saçma da gelebilir belki ama belki subjektif yorumlardan öte özellikle ülkemizdeki büyük takımları destekleyen kişilere dair belki stereotip üzerine makale tarzı ciddi bir şeyler sunanlar olmuştur bir yerlerde. bunu paylaşabilirsiniz ya da hasmane ya da kötüleyici tutumu bir kenara bırakarak -zor sanırım bu biraz- yorumlarınızı sunabilirsiniz.
bu doğrultuda bir soru yöneltmemin sebebi, fanatik ve dolayısıyla futbol ile çok haşır neşir olmamakla birlikte özellikle üç büyük takımı tutan bireylerin bazı öne çıkan özellikler geliştirdiğini düşünüyorum. bu yorumumu daha çok erkek taraftarlar üzerinde geliştirdiğimi söyleyebilirim. söz gelimi yeni tanıştığım bir insan bu takımlardan birini tutuyorsa biraz muhabbet ile -spor dışında elbette- hangi takımı tuttuğuna karşı bir önsezi oluşuyor ve %100 olmasa da yüksek oranlarda bir tutarlılık geliştirdiğimi düşünüyorum.
soru biraz uzun oldu ama olabildiğince kapsayıcı anlatmaya çalıştım, çünkü çok çekişmeli bulduğum ve somut gerçeklere ulaşılamayacağını düşündüğüm bir kişisel varsayım üzerinden hareket ettiğimi düşünüyorum.
NOT 1: böyle bir varsayım sadece kişiye ait olabilir, ötesine geçemez türü cevaplarınızı da detaylandırarak açıklarsanız memnun olurum.
NOT 2: Bu soruyu ülke dışında, dünyanın başka bir yerinde paralel bir soru etrafında şekillenen bir araştırma sonucu üzerinden de cevaplayabilirsiniz.
bu doğrultuda bir soru yöneltmemin sebebi, fanatik ve dolayısıyla futbol ile çok haşır neşir olmamakla birlikte özellikle üç büyük takımı tutan bireylerin bazı öne çıkan özellikler geliştirdiğini düşünüyorum. bu yorumumu daha çok erkek taraftarlar üzerinde geliştirdiğimi söyleyebilirim. söz gelimi yeni tanıştığım bir insan bu takımlardan birini tutuyorsa biraz muhabbet ile -spor dışında elbette- hangi takımı tuttuğuna karşı bir önsezi oluşuyor ve %100 olmasa da yüksek oranlarda bir tutarlılık geliştirdiğimi düşünüyorum.
soru biraz uzun oldu ama olabildiğince kapsayıcı anlatmaya çalıştım, çünkü çok çekişmeli bulduğum ve somut gerçeklere ulaşılamayacağını düşündüğüm bir kişisel varsayım üzerinden hareket ettiğimi düşünüyorum.
NOT 1: böyle bir varsayım sadece kişiye ait olabilir, ötesine geçemez türü cevaplarınızı da detaylandırarak açıklarsanız memnun olurum.
NOT 2: Bu soruyu ülke dışında, dünyanın başka bir yerinde paralel bir soru etrafında şekillenen bir araştırma sonucu üzerinden de cevaplayabilirsiniz.
0
Geceleyin bu kafa ile ciddi cevap veremem ama ultras diye bir kültür var. Özellikle İtalya ve Güney Amerika ülkelerinde kürsülere konu oluyorlar.
Araştırmanızı öneririm
Araştırmanızı öneririm
0
Fanatizm, tıkanmadır.
Takıma göre stereotipik özellikler oluştuğu fikrine katılmıyorum. Bu sizin sezilerinizle doğrudan alakalı olabilir. Ama fatanizm seviyesine göre stereotipler olabilir.
Takıma göre stereotipik özellikler oluştuğu fikrine katılmıyorum. Bu sizin sezilerinizle doğrudan alakalı olabilir. Ama fatanizm seviyesine göre stereotipler olabilir.
0
bu benim kafamda da dönen bir konuydu ben sadece fikre dökememiştim senin gibi.
istanbul için genelleme yapabilirim .
fenerbahce taraftarı - > kolpacı , hayalperest , zalim , genel anlamda yavsak diye nitelendirebileceğimiz ( no offense ) meriçimsi -- tam cadde piçi ( bagdat caddesi) kafasında garip ama fenerbahce klup olarakta buna yakın
bjk taraftarı -> mert , isyankar , kabadayı , biraz laçka - lakayt , biraz potansiyelinin altıda , baya gaza gelmeye doldurulmaya müsait. çarşı = anarşi . bjk de klup olarak bu özelliklere sahip.
cimbom taraftarı - > ekseri paralı , snob , geçmişlerinin şaşasında yaşayan aristokratımsı / aristokrat özentisi , makyavelist , narsist , çıkarcı tipte.
genellemeyi kurarken ayşenin osmanın xyz taraftarı olmasını değil, ciddi ciddi takım tutan futbol ve diğer branşları takip eden gerçek taraftar üzerinden kurdum. sırf takım tutmak için takım tutanları elbet genellemek mantıksız.
istanbul için genelleme yapabilirim .
fenerbahce taraftarı - > kolpacı , hayalperest , zalim , genel anlamda yavsak diye nitelendirebileceğimiz ( no offense ) meriçimsi -- tam cadde piçi ( bagdat caddesi) kafasında garip ama fenerbahce klup olarakta buna yakın
bjk taraftarı -> mert , isyankar , kabadayı , biraz laçka - lakayt , biraz potansiyelinin altıda , baya gaza gelmeye doldurulmaya müsait. çarşı = anarşi . bjk de klup olarak bu özelliklere sahip.
cimbom taraftarı - > ekseri paralı , snob , geçmişlerinin şaşasında yaşayan aristokratımsı / aristokrat özentisi , makyavelist , narsist , çıkarcı tipte.
genellemeyi kurarken ayşenin osmanın xyz taraftarı olmasını değil, ciddi ciddi takım tutan futbol ve diğer branşları takip eden gerçek taraftar üzerinden kurdum. sırf takım tutmak için takım tutanları elbet genellemek mantıksız.
0
Dr_Stat
Duyurunun pazar sevişgenleri. sevişmeden uyumak kötü değil mi? Şu gece birinin koynunda uyumak varken burda takılmak koymuyor mu adama?
Duyurunun pazar sevişgenleri. sevişmeden uyumak kötü değil mi? Şu gece birinin koynunda uyumak varken burda takılmak koymuyor mu adama?
0
çok zordu bir zamanlar. sevişmeye sevişmeye kullanılmayan organlar köreliyor :(
0
@douchebag darwin'e bağlaman güzeldi.
@goldentitan bir zamanlar uzak mesafe ilişkim vardı seni iyi anlıyorum.
@goldentitan bir zamanlar uzak mesafe ilişkim vardı seni iyi anlıyorum.
0
zor değil amk kafam rahat. sevişsen şimdi, sonra uyuması var, niye sarılmıyosun bilmemne. sabah kalkarsın kahvaltı ister elini ayagını koycak yer ararsın, bi gitse de bizim elemanlarla goy goy yapsam dersin falan falan
0
aynı yataktayken zor gelmiyor. yani sevişmek yerine götü devirip uyumakta zorluk yaşamam ben. ama uzaktayken, özlüyorken ve buna karşılık siklenmiyorken "sevişmeden uyumak" daha acı gelebiliyor.
yoksa şey gibi biraz hani evlenince götü göbeği salmak gibi, "nasılsa yanımda, sonra da sevişiriz" diye çok şey olmuyosun.
yoksa şey gibi biraz hani evlenince götü göbeği salmak gibi, "nasılsa yanımda, sonra da sevişiriz" diye çok şey olmuyosun.
0
raskolnikov2
Bugün beşiktaşa giderken yolda x teyzeyi gördüm. Geçen ay eşini kaybetti. Merhabalaştık, hal hatır sordum ama başın sağolsun diyemedim. İçimden tekrar bu durumu hatırlatmak, onu üzmek gelmedi.Geçen sene de yılda bir kere falan gördüğüm uzaktan bi akraba babasını kaybetmişti. Ona da diyemedim. Hal ha
Bugün beşiktaşa giderken yolda x teyzeyi gördüm. Geçen ay eşini kaybetti. Merhabalaştık, hal hatır sordum ama başın sağolsun diyemedim.
İçimden tekrar bu durumu hatırlatmak, onu üzmek gelmedi.
Geçen sene de yılda bir kere falan gördüğüm uzaktan bi akraba babasını kaybetmişti. Ona da diyemedim. Hal hatır sordum öyle sohbet ettik.
Sizce yanlış mı yapıyorum?
İçimden tekrar bu durumu hatırlatmak, onu üzmek gelmedi.
Geçen sene de yılda bir kere falan gördüğüm uzaktan bi akraba babasını kaybetmişti. Ona da diyemedim. Hal hatır sordum öyle sohbet ettik.
Sizce yanlış mı yapıyorum?
0
ben de zorlanıyorum bu durumlarda ama yanlış yapmışsın. insanlar gerçekten bekliyor. demelisin.
0
Bence yanlış değil.. Ama bir çok insana göre yanlış.. Ben de bu konuda böyle davranırım, insanlara bir şey söylemek istemem ama bazen mutlaka gerekiyor, özellikle olay sıcaksa.. Mesela "geçen ay" demişsiniz üzerinden zaman geçmiş ve yeniden hatırlatmaya gerek duymazdım, ben de olsam söylemezdim..
İki kez çok yakınımı kaybettim, hiç böyle bir beklentim de olmadı açıkçası.. Hoşlanmıyorum bu tür mevzulardan..
Hassas olan insanlar var, çok önemserler böyle şeyleri onları bir derece anlayabiliyorum ama durumu kısasa kısas olayına çevirenler var onları hiç anlamıyorum..
İki kez çok yakınımı kaybettim, hiç böyle bir beklentim de olmadı açıkçası.. Hoşlanmıyorum bu tür mevzulardan..
Hassas olan insanlar var, çok önemserler böyle şeyleri onları bir derece anlayabiliyorum ama durumu kısasa kısas olayına çevirenler var onları hiç anlamıyorum..
0
Bende de benzer durumlar oluyor. Kendim duymak istemem başkalarını da öyle sanıyorum.
0
omer gibi
güzel mi cidden? doğası nasıl? hayatta stres yaşıyor musun? ev araba almak kolaymış diyorlar öyle mi cidden? amerika rüya mı lan?
güzel mi cidden? doğası nasıl? hayatta stres yaşıyor musun? ev araba almak kolaymış diyorlar öyle mi cidden? amerika rüya mı lan?
0
göreceli herkese göre. inanılmaz büyük ve karışık bir yer. araba almak evet ucuz ama iyi bir maaşın varsa ucuz. eğer zenginsen hayat çok güzel ama fakirsen çok kötü.
bu arada gps olmadan iki sokak ileri bile gidemiyorsun yoksa net kaybolursun
ayrıca,taco bell denen birşey var
bu arada gps olmadan iki sokak ileri bile gidemiyorsun yoksa net kaybolursun
ayrıca,taco bell denen birşey var
0
Istanbul gibi, paran varsa güzel, yoksa cehennem. Kimsenin umrumda olmazsın. Hemen herşey parayla satılır, ücretsiz hizmet yok denecek kadar azdır. Doğa konusunda şunu söyleyebilirim, Kuzey Amerika bir kıta olduğundan, aradığın her doğa şartını en saf haliyle bulabilme şansın vardır. Her türlü meyvenin sebzenin orjinali yetişir ama bulabilir misin bilmem (bkz: hormonlu amerika) ev araba almak kolay falan değildir, çünkü çok pahalıdır, benim bulundugum yerlerde öyleydi en azından.
0
@1,2,3 gitme şansım var lan heyecanlanıyorum hakkında bişey bilmeden. sanki burda yasadığım zorluklar puuuf diye gidicekmiş gibi
0
babacım moral bozmak gibi algılama sakın ama eğer geçimin zor olacaksa buradan çok daha zor bir hayat yaşayacaksın. homesick durumlarınıda sokarsan baya zorlar seni. ama eğer adapte olursan ve sosyal hayatına ayıracak kadar paran olursa türkiyeyi aramazsın bile
0
turkiye'yi aramiyorum. midwest olsa arayabilirdim. buyuk sehirlere gelmek lazim.
0
@gibson hocam öğrenci bursundan ne olursa artık. iş miş bulursak neyse de iki sene biraz dertli geçebilir. haaa gel gelelim su anda da pek farklı bi hayatım yok
0
Lise 1 de 3 hafta los angelesta kalmıştım çokta beğenmemiştim. Ama şimdi gitsem ne düşünürüm bilemedim
0
İşin gücün varsa güzeldir canım, değişiklik iyidir. Ha bir de ben boston u tek geçerim.
Little yazmıştır dedim ben de geldim, naber :)
Little yazmıştır dedim ben de geldim, naber :)
0
doğasından da ben bahsedeyim.ben ilk sincabı, geyiği orda gördüm. doğu yakasındaydım bayaaaa bi yeşillikti. böyle dağ tepe de yok düz orman. okyanus kıyısı gayet güzeldi. ama okyanus sürekli bi hırçın sahiller temiz değil. bazı yerler hariç. kasırgada yaralandım geberip gidiyorum gevur ellerde tüm gece hastanede kaldım. öyle işte
0
muhendislere 50 bin dolar dedikleri brut ve senelik maastir. aylik netini bulmak icin 16'ya boleceksiniz. ayda 3 bin dolar eder. mali depremin merkez ussu ev kirasi oldugu icin, bir apartman dairesini 2 ya da 3 kisi paylasirsaniz, iy kotu idare edersiniz. apartman dairesinden kasit, pahali sehirler degil, sehir merkezine yakin yerler degil.
- kural ve kanunlara saygili
- iskolik derecesinde calismayi seven
- kole ruhlu
- durust
- kafasi abidik gubidikten, kaytarmaktan, sark kurnazligindan cok, durustce ve mutemadiyen calismaya odakli
- vergisine, borcuna sadik
- diger insanlara saygili, efendi
- ogrenmeyi deli gibi seven
- Turkiye'deki magandalara, haksizliklara, trafik kesmekesine, kaosa, her daim yurek agizda yasamaya, polisten medet ummanin gaflet olmasina yabancilasmis, nefes alamaz hale gelmis
biriyseniz, ABD size cennet gibi gelir.
Ama,
aaaabi idare et yeaaaa!
noolacak yeaaa?!?
bi defalik da biz delelim kurali yeaaa!
lan surdan kestirmeden cikarim ben!
dur lan sunun onune geciyim,
nasi kerizledim ama ipneyi!
siktiret lan, ne calisacam? baskasi calissin ben arazi oliyim aq
bu amarigalilarin alayi salak lan!
cekil bagyan, ben geliyom gormuyon mu, sel-lek-tor yapiyom
su bemevelinin gotune de bi sel-lek-tor cakiyim
ne vergisi la? enayi miyim ben?
bu ne aq, bu kadar sey okunur mu la? doktora tezi gibi ne olm bu?
turunden biriyseniz, abd'deki sistem sizi yer bitirir. agir isler ama iyi ogutur. hele bi de polisle basiniz derde girerse ve bi gun Turkiye'ye donebilecek olursaniz, ucaktan iner inmez apronu opersiniz.
is hayati cok streslidir. posanizi cikarirlar. nefes bile alamazsiniz. duzenli tertipli ve is biriktirmeyen biriyseniz, cok rahat edersiniz. ama is disi hayatin, nispeten kolay olmasi, trafigin cok daha az stresli olmasi, hatta araba kullanmanin neredeyse, zevk olmasi gibi faktorlerle, is hayatinin stresi kismen notralize olur.
araba almak kolay olmak zorunda. yoksa bu cark donmez. yani ise gidecek adam bulamazlar. toplu tasima yer yer cok iyidir ama yer yer de cok yetersizdir.
sistem, sizi ev almaya adeta zorlar.
ABD, Turkiye'de dogup buyumus bir Turk'un aklinin alamayacagi kadar buyuk. Sadece ulke olarak degil, her yonuyle buyuk. Misal, dun, federal hukumet bi ceza kesti, Morgan Chase'e galiba. Cezanin tutari, 13 milyar dolar. Bunun arkasindan, daha kriminal davalar gelecek deniyo. Diger bir misal, Twitter hisseleri halka arz edildi. Siradan insanlar bi bok alamadilar tabii. O ilk arz sirasinda hisselere erisimi olan kuruluslar, dakikalar icinde, 1.5 milyar dolar kar ettiler. Bunun gibi binlerce ornek var. Bir Turk'un algilama kapasitesinin otesinde buyuklukler bunlar.
Guzel olan yerler cok guzel, cirkin olan yerler cok cirkin, doganin her turu var.
Icine girdiginizde, artik ruya gibi gelmez oluyo, sadece hayatta kalmaya calisiyosunuz. Rekabet cok cetin, cunku Cinliler ve Hintliler basta olmak uzere, butun dunya ile rekabete baslamis oluyosunuz.
Cebiniz para doluysa ve gezmeye gelirseniz, cok seversiniz tabii. Ama hayatta kalmaya calismak, o kadar da eglenceli degil.
Ben anami ozledim, beni koyumun yagmurlarinda yikasinnar, en sacmasapan arkadasim bile burnumda tutuyo, ah lan guzel bi doner ekmege 100 dolar verirdim simdi, bu ne mantar ulke lan, donemine geldiginizde isin gazi gene kaciyo...
Yani ABD'de 5-7 sene gecirecekseniz cok eglenebilirsiniz. Ama butun omrunuzu gecirecekseniz ve Turkiye'ye, sevdiklerinize cok bagliysaniz, gurbetcilik epey bi uzer, yorar, yipratir, pisman eder...
- kural ve kanunlara saygili
- iskolik derecesinde calismayi seven
- kole ruhlu
- durust
- kafasi abidik gubidikten, kaytarmaktan, sark kurnazligindan cok, durustce ve mutemadiyen calismaya odakli
- vergisine, borcuna sadik
- diger insanlara saygili, efendi
- ogrenmeyi deli gibi seven
- Turkiye'deki magandalara, haksizliklara, trafik kesmekesine, kaosa, her daim yurek agizda yasamaya, polisten medet ummanin gaflet olmasina yabancilasmis, nefes alamaz hale gelmis
biriyseniz, ABD size cennet gibi gelir.
Ama,
aaaabi idare et yeaaaa!
noolacak yeaaa?!?
bi defalik da biz delelim kurali yeaaa!
lan surdan kestirmeden cikarim ben!
dur lan sunun onune geciyim,
nasi kerizledim ama ipneyi!
siktiret lan, ne calisacam? baskasi calissin ben arazi oliyim aq
bu amarigalilarin alayi salak lan!
cekil bagyan, ben geliyom gormuyon mu, sel-lek-tor yapiyom
su bemevelinin gotune de bi sel-lek-tor cakiyim
ne vergisi la? enayi miyim ben?
bu ne aq, bu kadar sey okunur mu la? doktora tezi gibi ne olm bu?
turunden biriyseniz, abd'deki sistem sizi yer bitirir. agir isler ama iyi ogutur. hele bi de polisle basiniz derde girerse ve bi gun Turkiye'ye donebilecek olursaniz, ucaktan iner inmez apronu opersiniz.
is hayati cok streslidir. posanizi cikarirlar. nefes bile alamazsiniz. duzenli tertipli ve is biriktirmeyen biriyseniz, cok rahat edersiniz. ama is disi hayatin, nispeten kolay olmasi, trafigin cok daha az stresli olmasi, hatta araba kullanmanin neredeyse, zevk olmasi gibi faktorlerle, is hayatinin stresi kismen notralize olur.
araba almak kolay olmak zorunda. yoksa bu cark donmez. yani ise gidecek adam bulamazlar. toplu tasima yer yer cok iyidir ama yer yer de cok yetersizdir.
sistem, sizi ev almaya adeta zorlar.
ABD, Turkiye'de dogup buyumus bir Turk'un aklinin alamayacagi kadar buyuk. Sadece ulke olarak degil, her yonuyle buyuk. Misal, dun, federal hukumet bi ceza kesti, Morgan Chase'e galiba. Cezanin tutari, 13 milyar dolar. Bunun arkasindan, daha kriminal davalar gelecek deniyo. Diger bir misal, Twitter hisseleri halka arz edildi. Siradan insanlar bi bok alamadilar tabii. O ilk arz sirasinda hisselere erisimi olan kuruluslar, dakikalar icinde, 1.5 milyar dolar kar ettiler. Bunun gibi binlerce ornek var. Bir Turk'un algilama kapasitesinin otesinde buyuklukler bunlar.
Guzel olan yerler cok guzel, cirkin olan yerler cok cirkin, doganin her turu var.
Icine girdiginizde, artik ruya gibi gelmez oluyo, sadece hayatta kalmaya calisiyosunuz. Rekabet cok cetin, cunku Cinliler ve Hintliler basta olmak uzere, butun dunya ile rekabete baslamis oluyosunuz.
Cebiniz para doluysa ve gezmeye gelirseniz, cok seversiniz tabii. Ama hayatta kalmaya calismak, o kadar da eglenceli degil.
Ben anami ozledim, beni koyumun yagmurlarinda yikasinnar, en sacmasapan arkadasim bile burnumda tutuyo, ah lan guzel bi doner ekmege 100 dolar verirdim simdi, bu ne mantar ulke lan, donemine geldiginizde isin gazi gene kaciyo...
Yani ABD'de 5-7 sene gecirecekseniz cok eglenebilirsiniz. Ama butun omrunuzu gecirecekseniz ve Turkiye'ye, sevdiklerinize cok bagliysaniz, gurbetcilik epey bi uzer, yorar, yipratir, pisman eder...
0
laptop
yazın çok çalışmak istedim de hikaye oldu. anamın ağlayacağını da çok iyi biliyodum, biraz da tırstım. neyse.öğrenci adamım. hafta sonları yarım günlük bi işe girsem diyorum, herhalde en makulu garsonluk olacak yine ama bi de size danışayım dedim. en azından kendi param çıksın. zaten bana bıraksalar
yazın çok çalışmak istedim de hikaye oldu. anamın ağlayacağını da çok iyi biliyodum, biraz da tırstım. neyse.
öğrenci adamım. hafta sonları yarım günlük bi işe girsem diyorum, herhalde en makulu garsonluk olacak yine ama bi de size danışayım dedim. en azından kendi param çıksın. zaten bana bıraksalar okulu, türkiyedeki lanet eğitim sistemini falan bi kenara bırakıp işe gireceğim, para kazanacağım da neyse. biliyorum ergen kafası diyosunuz ama hiç okumaktan yana değilim şu devirde. elime somut bi şeyler geçsin istiyorum. neyse felsefeyi geçiyorum.
ne diyonuz bana, şunu yapabilirsin dediğiniz ne var, bütün günde çalışırım diyorum ama 1 gün olur herhalde. ya da yarım yarım iki gün. 17 ye girmeye az kaldı. çok bebe de değilim, yazın işte fikir-tavsiye falan. sipali lazım sipali.
öğrenci adamım. hafta sonları yarım günlük bi işe girsem diyorum, herhalde en makulu garsonluk olacak yine ama bi de size danışayım dedim. en azından kendi param çıksın. zaten bana bıraksalar okulu, türkiyedeki lanet eğitim sistemini falan bi kenara bırakıp işe gireceğim, para kazanacağım da neyse. biliyorum ergen kafası diyosunuz ama hiç okumaktan yana değilim şu devirde. elime somut bi şeyler geçsin istiyorum. neyse felsefeyi geçiyorum.
ne diyonuz bana, şunu yapabilirsin dediğiniz ne var, bütün günde çalışırım diyorum ama 1 gün olur herhalde. ya da yarım yarım iki gün. 17 ye girmeye az kaldı. çok bebe de değilim, yazın işte fikir-tavsiye falan. sipali lazım sipali.
0
Ekstra olarak komilik yapabilirsin. Otel düğün salonu vs. tanıdık garson varsa o ayarlayabilir. olmadı gazetelerde o tarz ilanları ara.
0
haftasonu yarım gün çalışayım ne demek ya, 20 lira mı lazım sana? organizasyon şirketlerine kayıt yap, onlarda günlük işler olur, 40-50 lira alırsın. örnek;
in-ka insan kaynakları
in-ka insan kaynakları
0
Palyaçoluk/animatörlük
özel ders
direksiyon dersi
mystery shopper'lık
ayrıca ergen kafası demiyoruz; eğitim hayatı ; üniv, master doktora falan.. insana meslek edindirmek için değil, bir bakış açısı kazandırmak bir hayat tarzı edindirmek sosyal açıdan seni hayat hazırlamak için var. yoksa meslek sahibi zengin ve zihninin(beyin demiyorum) %de bilmem kaç eksiğini kullanan biri de olabilirsin. tıpkı benden daha çok eğitim almış bir prof.a nazaran benim zihnimin %de bilmem kaç eksiğini kullandığım gibi..
özel ders
direksiyon dersi
mystery shopper'lık
ayrıca ergen kafası demiyoruz; eğitim hayatı ; üniv, master doktora falan.. insana meslek edindirmek için değil, bir bakış açısı kazandırmak bir hayat tarzı edindirmek sosyal açıdan seni hayat hazırlamak için var. yoksa meslek sahibi zengin ve zihninin(beyin demiyorum) %de bilmem kaç eksiğini kullanan biri de olabilirsin. tıpkı benden daha çok eğitim almış bir prof.a nazaran benim zihnimin %de bilmem kaç eksiğini kullandığım gibi..
0
lllllllllllllllllll
mrb, benim bildiğim google'ın pagerank algoritması 1970'lerde makaleleri sıralamak için bir derginin kullandığı bir algoritmanın revize edilmiş hali, yanlış hatırlamıyorsam o algoritmanın adı da citerank idi. bu durumda google bu algoritmayı revize edip kullandığı için patent ödüyor mu?
mrb, benim bildiğim google'ın pagerank algoritması 1970'lerde makaleleri sıralamak için bir derginin kullandığı bir algoritmanın revize edilmiş hali, yanlış hatırlamıyorsam o algoritmanın adı da citerank idi. bu durumda google bu algoritmayı revize edip kullandığı için patent ödüyor mu?
0
patent ödemeyi bırakın, üstüne patentini almışlar.
söylediğiniz gibi o kodun revize hali değil de, ondan esinlenmiş deniyor nette. en azından benim bulabildiğim kaynaklar bu şekilde.
en.wikipedia.org
söylediğiniz gibi o kodun revize hali değil de, ondan esinlenmiş deniyor nette. en azından benim bulabildiğim kaynaklar bu şekilde.
en.wikipedia.org
0
yani bu tür bir durumda esinlenme olunca esinlendiğiniz şeye para ödemiyorsunuz diye genelleme yapılabilir mi?
0
karisik hisli adam
1 yıl önce aldığım laptopumun pili kafayı yemekte. şarj full, bilgisayarı çıkarıyorum, 20 dakika sonra tak! kendi kendine kapanıyor. pil göstergesine tıkladığımda "pille ilgili sorun yüzünden bilgisayarınız aniden kapanabilir" şeklinde bir uyarı görüyorum. bu kadar çabuk nasıl ölebilir aklım almıyor
1 yıl önce aldığım laptopumun pili kafayı yemekte. şarj full, bilgisayarı çıkarıyorum, 20 dakika sonra tak! kendi kendine kapanıyor. pil göstergesine tıkladığımda "pille ilgili sorun yüzünden bilgisayarınız aniden kapanabilir" şeklinde bir uyarı görüyorum. bu kadar çabuk nasıl ölebilir aklım almıyor.
yaklaşık 6 ay nerdeyse pili hiç kullanmadım üstelik. son 6 ayda hep takılı, nadir çıkardım. o da en fazla 20-30 kez sonuna kadar boşalmıştır, bu fazla mı değil mi bilemiyorum şimdi.
ne yapmalıyım? pil durumuyla ilgili bir program birşey falan var mı? yoksa öldü, yenisine yol gözüktü mü dersiniz?
yaklaşık 6 ay nerdeyse pili hiç kullanmadım üstelik. son 6 ayda hep takılı, nadir çıkardım. o da en fazla 20-30 kez sonuna kadar boşalmıştır, bu fazla mı değil mi bilemiyorum şimdi.
ne yapmalıyım? pil durumuyla ilgili bir program birşey falan var mı? yoksa öldü, yenisine yol gözüktü mü dersiniz?
0
Pil gerçekten ölmüş durumda, yazılımsal olarak bişey yapılamaz. Yenisine sağlık , garanti kapsamına gireceğini zannetmiyorum çünkü pil sarf malzemesidir, tıpkı yazıcı kartuşu gibi öyle veya böyle biter ve yenisini alırız.
0
samsung pillere 6 ay garanti veriyormuş, maalesef garanti sökmüyor.
0
pil kullanılsa da kullanılmasada bitebilir.kimyasal ne de olsa.ama 1 sene çok azmış. benim toshiba 24 saat şarjda durmasına rağmen 3 senedir canavar gibi pildeyken 1,5 saat gidiyor.şarj cihazı arızalı olabilir belki.muadilinde tekrar bir şarj et bence.sonuna kadar boşaltmak iyidir arada. pillerin içinde çip var onlarda arızalanmış olabilir.bir de şu sayfayı okuyun.
goo.gl
goo.gl
0
facebook
askerliğini yapmış, işini eline almış, 28 yaşındaki er kişiye babası bir daha bu eve bekar gelme dese, o babaya tepkiniz ne olurdu ?üzerime çok geliyorlar, destek kuvvete ihtiyacım var :)ps: aslında istiyor ile istemiyor arasındayım
askerliğini yapmış, işini eline almış, 28 yaşındaki er kişiye babası bir daha bu eve bekar gelme dese, o babaya tepkiniz ne olurdu ?
üzerime çok geliyorlar, destek kuvvete ihtiyacım var :)
ps: aslında istiyor ile istemiyor arasındayım
üzerime çok geliyorlar, destek kuvvete ihtiyacım var :)
ps: aslında istiyor ile istemiyor arasındayım
0
bir daha bu eve bekar gelme derken. boşanıp boşanıp baba ocağına mı dönüyodün sanki :)
yok de. baba yok kafama göre kız napayım yaratayım mı de :) ha varsa ne bekliyosun o zaman derler adama.
yok de. baba yok kafama göre kız napayım yaratayım mı de :) ha varsa ne bekliyosun o zaman derler adama.
0
en son bayramda ziyarete gitmiştim, o zaman kullanmıştı bu cümleyi (belki şaka ile karışık bir tabirdi ama koydu bana)
daha evlenmemiş biriyim
daha evlenmemiş biriyim
0
oha be, ben kadınım senden büyüğüm daha duymadım öyle bişey anne-babamdan. ben de diğer akrabaları sorun ediyodum, demek beterin beteri var :(
ben olsam (sevgilin yoksa)babacım inanın çok istiyorum ama devir çok kötü evlenecek kız yok derdim.
ben olsam (sevgilin yoksa)babacım inanın çok istiyorum ama devir çok kötü evlenecek kız yok derdim.
0
olm ne güzel işte, eve gitmemeye bahanen olur ;) babanın yanına gidebilmek için mi evleniceksin yani zoraki?
0
kız yok deme bence onlar bi tane bulur beğenmezsin yine sorun olur
0
kambocya diasporasi
whatsapp, tango ve fotoğraflara şifre koyabilir miyim mesela? böyle birşey var mı?
whatsapp, tango ve fotoğraflara şifre koyabilir miyim mesela? böyle birşey var mı?
0
kedidir o kedi
calması en zor müzik enstrümanı size göre hangisidir?bence çello
calması en zor müzik enstrümanı size göre hangisidir?
bence çello
bence çello
0
ney
ney dedim çünkü keman, piyano, çello, gitar kontrabas, sol klarnet falan bunların hepsini elime alıp uğraşmışlığım vardır, müzik aletleri satış işinde çalıştım 2 sene kadar, ee ordada otururken alırdım elime bişey akortlar atıyorum bi şarkı çalmaya çalışırdım, 2 hafta uğraşıp düzgün bi şarkı çalamadığım tek enstruman neydir.
ney dedim çünkü keman, piyano, çello, gitar kontrabas, sol klarnet falan bunların hepsini elime alıp uğraşmışlığım vardır, müzik aletleri satış işinde çalıştım 2 sene kadar, ee ordada otururken alırdım elime bişey akortlar atıyorum bi şarkı çalmaya çalışırdım, 2 hafta uğraşıp düzgün bi şarkı çalamadığım tek enstruman neydir.
0
size göre diye bi sey yok. objektif olarak, genel kabul gormus en zor enstruman bandoneondur.
her iki tarafta da akordeon baslari gibi tuslari bulunur. bu tuslar, korugu basarken ayri ses cikarir, korugu cekerken baska ses cikarir. kafayi yedirtir calmak isteyene.
(bkz: bandoneon/@compadrito)
her iki tarafta da akordeon baslari gibi tuslari bulunur. bu tuslar, korugu basarken ayri ses cikarir, korugu cekerken baska ses cikarir. kafayi yedirtir calmak isteyene.
(bkz: bandoneon/@compadrito)
0
falafila
bazı duyurularda hakikaten ufuk açan yanıtlar okuyorum, o yüzden bugün düşündüğüm bir şeyi sizlere de sormak istedim.etrafımdaki insanlarda, özellikle yirmili yaşların ilk yarısındakilerde derin bir umutsuzluk var. hayatlarında her şey yolunda gitse dahi temelde mutsuz olduklarını görüyorum. peşin h
bazı duyurularda hakikaten ufuk açan yanıtlar okuyorum, o yüzden bugün düşündüğüm bir şeyi sizlere de sormak istedim.
etrafımdaki insanlarda, özellikle yirmili yaşların ilk yarısındakilerde derin bir umutsuzluk var. hayatlarında her şey yolunda gitse dahi temelde mutsuz olduklarını görüyorum. peşin hükümlü davranıp "doyumsuzluk" olarak yaftalamak mümkün ama gerçekten doyumsuzluk değil bu. örnek verirsem; iyi okullardan mezun, iyi yerlerde çalışanlar ve sosyal/özel hayatlarında bir problemi olmayanlar dahi böyle. bunların birine ya da birkaçına sahip olanlar da böyle. hiçbirine sahip olmayanlar da. bir kısmı mücadeleden vazgeçmiş, bir kısmı mücadele ediyor ama size içini açtığında aslında mutsuz olduğunu ya da kendine, hayata veya insanlara tahammül edemediğini söylüyor. gencecik insanlardan intihar laflarını duyuyorum, lafta kalmayıp uygulamaya dökenlerle de karşılaşıyorum. insanlar artık yaşamaktan zevk almıyorlar gibi geliyor bana. gençlerin genel profili mi bu yoksa? neden böyle bu insanlar sizce?
etrafımdaki insanlarda, özellikle yirmili yaşların ilk yarısındakilerde derin bir umutsuzluk var. hayatlarında her şey yolunda gitse dahi temelde mutsuz olduklarını görüyorum. peşin hükümlü davranıp "doyumsuzluk" olarak yaftalamak mümkün ama gerçekten doyumsuzluk değil bu. örnek verirsem; iyi okullardan mezun, iyi yerlerde çalışanlar ve sosyal/özel hayatlarında bir problemi olmayanlar dahi böyle. bunların birine ya da birkaçına sahip olanlar da böyle. hiçbirine sahip olmayanlar da. bir kısmı mücadeleden vazgeçmiş, bir kısmı mücadele ediyor ama size içini açtığında aslında mutsuz olduğunu ya da kendine, hayata veya insanlara tahammül edemediğini söylüyor. gencecik insanlardan intihar laflarını duyuyorum, lafta kalmayıp uygulamaya dökenlerle de karşılaşıyorum. insanlar artık yaşamaktan zevk almıyorlar gibi geliyor bana. gençlerin genel profili mi bu yoksa? neden böyle bu insanlar sizce?
0
çünkü insanlar kendini mutlu etmek için değil toplumu mutlu etmek için yaşıyor artık. bu yüzden sevmediği şekilde davranıyor, sevmediği işte çalışıyor, sevmediği yerlere gidip sevmediği şeyleri giyiniyor. sırf başkaları seviyor yüceltiyor diye.
eğer ilgiliyseniz bu konuyla, freud ve einstein'ın id-ego-süper egodan da bahsettiği yazışmaları var www.idefix.com tavsiye ederim. insan idini bastırıp süper egoya yöneldikçe mutsuzlaşıyor.
eğer ilgiliyseniz bu konuyla, freud ve einstein'ın id-ego-süper egodan da bahsettiği yazışmaları var www.idefix.com tavsiye ederim. insan idini bastırıp süper egoya yöneldikçe mutsuzlaşıyor.
0
sonuçta hayatın anlamını henüz bulan yok. mecburen yaşıyoruz, mecburen de yaşamak için çalışıyoruz. niye peki? çalışmak güzel bir şey değil. hiç çalışmasak, her şey son derece güzel bile olsa -ki bu çok düşük bir ihtimal ve öyle olanlar da zaten mutlu gibi- mutsuz olabiliriz etraftaki insanlara bakıp, dünyanın haline bakıp. niye mutlu olalım ki? belki aşık falan oluruz da onun için yaşar mutlu oluruz. o da zor işte...
0
yok zoru görmeyeni bol. basit seylerden tat almayi bile unuttular zamanla.
bir onceki nesil buyuk zorluk gormus ve bu nesli korumayi kafaya takmis. benim cevrem icin gecerli hemen oyle degil demeyelim. boyle olunca cocuklar evdeki veya cevredeki kosullari mucadeleyi gormeden isole bir sekilde yasamayi basarmis. derdi olunca psikologlara psikiyatrlara goturulmus hemen ilaclara baslanmis. hgemen stres denmis depresyon denmis.
biri de cikip hoop olm senin g.tun kalkmis dememis. bacak kadar boyunla kizdan red yedin diye hayatin bitti mi saniyorsun lan sen dememis. ya da hayvani bir okula gidiyorken bir usttekine gidemedim diye aglayana bi bagirmamis. altindaki arabasini eski model almis annemler off ya hayatim sucks diyene bir tane yapistirmamislar.
valla boyle profiller var. uzak durmakta fayda var. su an cevremde kimse boyle degil.
bir onceki nesil buyuk zorluk gormus ve bu nesli korumayi kafaya takmis. benim cevrem icin gecerli hemen oyle degil demeyelim. boyle olunca cocuklar evdeki veya cevredeki kosullari mucadeleyi gormeden isole bir sekilde yasamayi basarmis. derdi olunca psikologlara psikiyatrlara goturulmus hemen ilaclara baslanmis. hgemen stres denmis depresyon denmis.
biri de cikip hoop olm senin g.tun kalkmis dememis. bacak kadar boyunla kizdan red yedin diye hayatin bitti mi saniyorsun lan sen dememis. ya da hayvani bir okula gidiyorken bir usttekine gidemedim diye aglayana bi bagirmamis. altindaki arabasini eski model almis annemler off ya hayatim sucks diyene bir tane yapistirmamislar.
valla boyle profiller var. uzak durmakta fayda var. su an cevremde kimse boyle degil.
0
bunun en büyük nedeni genelde genclerde realistik olmayan beklentiler.
en tirt egitimi alanda microsofta girecegini, mezun olunca kapida sira ile bekleyen olacagini zannediyo, ilk 2-3 senede bunun gercek olmadigini anliyo iyi ihtimalle sonra bi bok olcagi yok birakiyo. ek olarak mali olarak durumuda iyi olmadigindan cevre iliskileri de bozuluyor, cikarci insanlar sirt dönüyo.
kisaca özetlersem, maalesef aileden gelen ve onlarca yaratilan beklentinin realistik olmamasindan, cogu insan ek olarak kendi ayaklari üstünde durmadigindan, karakter gelisimini tamamlayamiyor.
en tirt egitimi alanda microsofta girecegini, mezun olunca kapida sira ile bekleyen olacagini zannediyo, ilk 2-3 senede bunun gercek olmadigini anliyo iyi ihtimalle sonra bi bok olcagi yok birakiyo. ek olarak mali olarak durumuda iyi olmadigindan cevre iliskileri de bozuluyor, cikarci insanlar sirt dönüyo.
kisaca özetlersem, maalesef aileden gelen ve onlarca yaratilan beklentinin realistik olmamasindan, cogu insan ek olarak kendi ayaklari üstünde durmadigindan, karakter gelisimini tamamlayamiyor.
0
@serabetan realistik beklentisi olmuş, bunu yapmış
ya da hakketen microsofta girmeyi beklemiş ve bunu da yapmış insanlar da var :)
olayı getirip de kariyere endekslemek yanlış bence. MIT'de Karolinska'da çalışan zil takıp oynamalı senin mantığınla hiç de öyle değil.
bilkentliyim, neredeyse tüm çevrem öyle kimse mutluluktan ölmüyor...
benzer şekilde; ek olarak kendi ayaklari üstünde durmadigindan...bırak kendi ayaklarının üstünde durmayı herkes aile geçindiriyor. yine aynısı.
ya da hakketen microsofta girmeyi beklemiş ve bunu da yapmış insanlar da var :)
olayı getirip de kariyere endekslemek yanlış bence. MIT'de Karolinska'da çalışan zil takıp oynamalı senin mantığınla hiç de öyle değil.
bilkentliyim, neredeyse tüm çevrem öyle kimse mutluluktan ölmüyor...
benzer şekilde; ek olarak kendi ayaklari üstünde durmadigindan...bırak kendi ayaklarının üstünde durmayı herkes aile geçindiriyor. yine aynısı.
0
belki de sosyal paylaşım siteleri yüzünden böyledir. sonuçta herkes mutluyum pozları satıyor buralarda, bunu görenlerde kendini, kendi hayatını sorguluyor bir yandan da bu oyuna dahil oluyor. başkalarının kendisinden daha mutlu olduğunu düşündüğü içindir.
0
@niye ama
ben zaten sadece kariyer demiyorum, ama en büyük etken genelde ordaki beklentilerin karsilanmamasi. salliyorum bmw de calisan ama aslinda orda mutlu olmayan insanlar olabilir, keza mit icin de gecerli bu, illa sevdigi icin orda olmayabilir, en iyi tercihtir belki onun icin ama istedigi yer degildir belki, ki karolinska bunlarin yakininda dahi degildir zaten.
bunlar disinda dedigim bir baska durum var karakter gelisiminin eksik olmasi. hayatinda üniversite sonuna kadar bir kere camasir yikamamis adamlar en ufak bir gercekle yüzlesince bi bok saniyo onu. kedi götünü görmüs durumu iste.
bunun gibi cokca neden var. illa beklenti kariyer degil, mutlu olacagini sanip ta mutlu olamamakta var bunlar icinde.
ben zaten sadece kariyer demiyorum, ama en büyük etken genelde ordaki beklentilerin karsilanmamasi. salliyorum bmw de calisan ama aslinda orda mutlu olmayan insanlar olabilir, keza mit icin de gecerli bu, illa sevdigi icin orda olmayabilir, en iyi tercihtir belki onun icin ama istedigi yer degildir belki, ki karolinska bunlarin yakininda dahi degildir zaten.
bunlar disinda dedigim bir baska durum var karakter gelisiminin eksik olmasi. hayatinda üniversite sonuna kadar bir kere camasir yikamamis adamlar en ufak bir gercekle yüzlesince bi bok saniyo onu. kedi götünü görmüs durumu iste.
bunun gibi cokca neden var. illa beklenti kariyer degil, mutlu olacagini sanip ta mutlu olamamakta var bunlar icinde.
0
iş bulmak zor, siyaset hiç güzel bi gelecek sunmuyor, zorunlu askerlik var, vs. o yaşta insanların mutlu olması o kadar zor ki..
0
kendi alanım olduğu için bir ABD bi avrupa örneği olarak MIT ve karolinska dedim, bizim için öyle :)
başka alanlarda ne biliyim Boeing ve Airbus gibi algılayın siz onu.
ben de diyorum ki kariyer beklentisi gayet de karşılanmış, hep ayakları üstünde durmuş, sorumluluk almış, başarmış insanlarda da durum çoğu kez aynı..ben musmutlu pek kimseyi göremiyorum.
başka alanlarda ne biliyim Boeing ve Airbus gibi algılayın siz onu.
ben de diyorum ki kariyer beklentisi gayet de karşılanmış, hep ayakları üstünde durmuş, sorumluluk almış, başarmış insanlarda da durum çoğu kez aynı..ben musmutlu pek kimseyi göremiyorum.
0
bence gençlerin genel profili böyle değil sizin çevrenizdeki insanlar ya da gözlemlediğiniz insanlar böyle. bunun için tek bir neden söyleyemeyiz. herkesin kendine özgü sorunları olabilir onun dışında türkiye'de yaşam kalitesinin düşük olması, özgürlüklerin kısıtlanması(zorunlu askerlik) örnek olarak gösterilebilir. ayrıca herhangi bir dini inancı olmayan gençlerin de bu duruma düşmesi olası bence
0
abi değil demişsin ama doyumsuzluk cevap. yani farketmesen bile o. insanlar bir türlü o tam özgürlüğe kavuşamıyor. yetmiyor bir süre sonra. zengin olmak istiyor vs. zengin olsan bile yetmiyor...
bunda çevrenin, medyanın, internetin etkisi de var tabii.
bunda çevrenin, medyanın, internetin etkisi de var tabii.
0
bu arada cevap vermemişim :)
belki "fazla bilmek"ten?
ne biliyim avrupadaki amerikadaki bir gencin bizden çok daha fazla maddi imkana, özgürlüğe, cinsel hayata vb. sahip olduğunu biliyoruz mesela.
Memleketimizdeki durumlarla alakalı olarak da aynısı, belki babalarımız bilmediklerinden "kıyas"lamadıklarından daha mutluydu?
sadece başka ülkelerdeki değil aynı ülkede de olabilir İbrahim tatlısesin oğlunun yanındaki kız başlığında küfrediyordu o yaştaki gençler misal.
bir de en müreffeh iskandinav ülkelerinde intihar oranları tavandır. biz ülke olarak onlar seviyesinde değilken, bireysel olarak onların seviyesine ulaşmış insanlarımız olabilir.
ne kadar eğitimli, bilinçli, duyarlıysa o kadar inciniyor olabilir insanlar. (boğaziçinden bir hoca ne kadar çok acı var diyerek intihar etmişti misal, sosyal bir sorun üzerinde çalışıyordu kadın)
"birey" oldukça, yalnızlaşıp mutsuzluğa/intihara meyil artıyor olabilir.
belki "fazla bilmek"ten?
ne biliyim avrupadaki amerikadaki bir gencin bizden çok daha fazla maddi imkana, özgürlüğe, cinsel hayata vb. sahip olduğunu biliyoruz mesela.
Memleketimizdeki durumlarla alakalı olarak da aynısı, belki babalarımız bilmediklerinden "kıyas"lamadıklarından daha mutluydu?
sadece başka ülkelerdeki değil aynı ülkede de olabilir İbrahim tatlısesin oğlunun yanındaki kız başlığında küfrediyordu o yaştaki gençler misal.
bir de en müreffeh iskandinav ülkelerinde intihar oranları tavandır. biz ülke olarak onlar seviyesinde değilken, bireysel olarak onların seviyesine ulaşmış insanlarımız olabilir.
ne kadar eğitimli, bilinçli, duyarlıysa o kadar inciniyor olabilir insanlar. (boğaziçinden bir hoca ne kadar çok acı var diyerek intihar etmişti misal, sosyal bir sorun üzerinde çalışıyordu kadın)
"birey" oldukça, yalnızlaşıp mutsuzluğa/intihara meyil artıyor olabilir.
0
Gencecik insanlarin intihar dusunmesi denemesi neden tuhaf ki
Yaslandikca kabul edilebilir bir durum mu hayatina son vrme istegi
Kac yas intihar icin uygundur sizce?
Bekara avrat bosamasi kolay demisler ya, o hesap seninki.
4duvari sir yaratmis yaratan, seni de merakli.
Yaslandikca kabul edilebilir bir durum mu hayatina son vrme istegi
Kac yas intihar icin uygundur sizce?
Bekara avrat bosamasi kolay demisler ya, o hesap seninki.
4duvari sir yaratmis yaratan, seni de merakli.
0
mutluluğu yanlış yerde arıyorlar da ondan. insanın ömrünü planlaması da bir obsesyon bir patoloji, e herkesin ömrü az çok belli zaten. oku-çalış-tercihen evlen veya gençliğini geçir işte bir şekilde- evli ol olma çocuk yap- yaşarsan emeklilik- geber şeklinde. belirlilik insanı mutsuzlaştırır, sıkar,tüketir. belirsizlik özgürleştirir. gençlerin genel profili bu evet. spontanlığı kısa vadeli şeylerde yakalamaya çalışır insanlar ama "yemez" bunu vücut. belirlilik sıkıntıdır, boşluktur.
0
@cecilia, "gencecik" belirli bir yaş grubunu ifade etmek için kullanılmış bir ifade, intihar için uygun yaşı belirtmeye yönelik değil. yanlış anlaşılıyor olabilir.
@Zetahead, mutluluk süreklilik gösteren bir durum değil bence de. yanlış ifadeyi seçmiş olabilirim. saadet/memnuniyet ya da başka bir kavram yerini alabilirdi, bilemiyorum.
intihar konusunda istatiksel bir vurgu yapmaya çalışmadım, sadece o yaş grubuna ilişkin gözlemimi belirttim.
@Zetahead, mutluluk süreklilik gösteren bir durum değil bence de. yanlış ifadeyi seçmiş olabilirim. saadet/memnuniyet ya da başka bir kavram yerini alabilirdi, bilemiyorum.
intihar konusunda istatiksel bir vurgu yapmaya çalışmadım, sadece o yaş grubuna ilişkin gözlemimi belirttim.
0
mag.newsweek.com
şu yazıda intihar ve sebepleri, profil ve sınıflardan bahsetmiş.
şuan gelişmiş ülkelerde orta yaşlı insanlarda en büyük ölüm sebebi de intiharmış.
şahsi görüşüm ise sebebin ailelerden kaynaklandığı. baskı altında eğitim için zorlanan çocuk bu çektiği zorluğun karşılığını almak için beklenti yaratıyor. yıllar sonra başarsın ya da başarmasın adaletsizliği ve işlerin onun için hiç kolaylaşmadığı hep mücadele etmesi gerektiğini anlıyor. sürekli çaba demotive ediyor.
insanlar kendilerine zaman ayıramıyorlar. arkadaşlarıyla oldukları zaman, tatiller veya haftasonları ise bu eksikliğin acısını çıkartmak için sınırları dışına çıkıp bu sefer de eğlenmek için zorluyorlar. hiçbir zaman hayatı akışına bırakamadıkları için omuzlardaki sürekli yük ile yaşıyorlar.
işte bu yüzden okulu iyi, işi iyi, sosyal hayatı olan insan için hedefe ulaşmış ve mutlu olması gerekir diyemeyiz. çünkü asıl bu insanlar için durum daha zor. bu noktaya ulaşmaları kolay olmadı ve bu noktada kalmaları için de hep çaba göstermeye devam etmek zorundalar.
şu yazıda intihar ve sebepleri, profil ve sınıflardan bahsetmiş.
şuan gelişmiş ülkelerde orta yaşlı insanlarda en büyük ölüm sebebi de intiharmış.
şahsi görüşüm ise sebebin ailelerden kaynaklandığı. baskı altında eğitim için zorlanan çocuk bu çektiği zorluğun karşılığını almak için beklenti yaratıyor. yıllar sonra başarsın ya da başarmasın adaletsizliği ve işlerin onun için hiç kolaylaşmadığı hep mücadele etmesi gerektiğini anlıyor. sürekli çaba demotive ediyor.
insanlar kendilerine zaman ayıramıyorlar. arkadaşlarıyla oldukları zaman, tatiller veya haftasonları ise bu eksikliğin acısını çıkartmak için sınırları dışına çıkıp bu sefer de eğlenmek için zorluyorlar. hiçbir zaman hayatı akışına bırakamadıkları için omuzlardaki sürekli yük ile yaşıyorlar.
işte bu yüzden okulu iyi, işi iyi, sosyal hayatı olan insan için hedefe ulaşmış ve mutlu olması gerekir diyemeyiz. çünkü asıl bu insanlar için durum daha zor. bu noktaya ulaşmaları kolay olmadı ve bu noktada kalmaları için de hep çaba göstermeye devam etmek zorundalar.
0
asıl neden herkesin peşinden koştuğu soyut bir kavram olan mutluluğun kendisidir. bu bir kelime ve büyüdükçe bizim için anlamı sürekli toplum tarafından ve kendimizle diğerleni kıyaslama eyleminden dolayı değişiyor. mutluluk için bellli kriterler belirleyip daha sonra o amaçlarımıza ulaştığımızda aradığımız şeyin bu olmadığını görüp yeni tanımlar ve kriterler üretiyoruz. bu şekilde seyreden bir kısır döngü var. bir adada yaşamakta olan bir grup insan yada ilkel kabilelerde mutluluk diye bir kavram olacağını düşünmüyorum. günlük işleri ve ihtiyaçları karşılayıp sadece yaşamaya devam ederler. modern insan çok fazla şey görüp çok fazla şey yaşadığı ve etrafında sayısız yaşam şeklini gördükten sonra kıyaslama ve toplumun diğer tanımlarından kendisini soyutlayamıyor. bu nedenlerle sürekli bu kısırdöngünün içinde debelenip duruyor.
0
Geleceğe dair hayallerimizin paramparça yerlerde gezdiği ilk dönem olduğu için olabilir. Herkes rockstar, ceo, celebrity gibi yaşamak ister, ve kimi daha yoğun kimiyse daha soft bir şekilde bunun hayalini kurar. 20'li yaşların ilk yarısında işe güce başlayıp, hele bir de evlilik bağlayınca, senelerdir kafanda kurduğun dünya yerle bir olur. 30 yaşına gelince sanırım kabullenme evresi başlıyor ve daha keyifli olabilirsin. Tabi bunlar tahmin hep
0
ilich
mizah dergilerinde aylık ortalama ne kadar kazanıyorlardır ? özelliklede birkaç kare çizenlerini merak ediyorum bu kadar az işle ne kadar alabiliyor
mizah dergilerinde aylık ortalama ne kadar kazanıyorlardır ? özelliklede birkaç kare çizenlerini merak ediyorum bu kadar az işle ne kadar alabiliyor
0
Emrah Ablak makine mühendisi. Umut Sarıkaya da İTÜ makine mezunu. Adamların paraya ihtiyacı olsa muhtemelen mühendislik yaparlardı. Demek ki paraya ihtiyaçları yok. Ayrıca karikatürist olmasa da Fırat Budacı'nın mesleği diş hekimliği. Yiğit Özgür mesela grafik tasarımcı. Özellikle Yiğit Özgür için o kareleri çizmek çok mesai gerektiren bir iş değildir sanırım.
Bir bilgim yok ama dergiden pek para kazanabildiklerini sanmıyorum. Başka işler de yapıyorlardır bence onlar. Reklam işleri falan. Erdil Yaşaroğlu yapıyor onu biliyorum. Selçuk Erdem de yapıyor sanırım.
Konu karikatüristlerden açılmışken. Yiğit Özgür arkada :D
www.youtube.com
Bir bilgim yok ama dergiden pek para kazanabildiklerini sanmıyorum. Başka işler de yapıyorlardır bence onlar. Reklam işleri falan. Erdil Yaşaroğlu yapıyor onu biliyorum. Selçuk Erdem de yapıyor sanırım.
Konu karikatüristlerden açılmışken. Yiğit Özgür arkada :D
www.youtube.com
0
uykusuz 2.5 tl. haftalık 50 bin filan satıyordu en son. bu da aylık 500 bin gelir demek. yarısı gider, basım, ıvır zıvır olsa. 250 bin kemiksiz para. dağıt 10-15 kişi arasında.
0
medievalman
ikisini de birer bolum izledim ve sevdim. Once hangisini izleyeyim? planet earth daha mi iyi?
ikisini de birer bolum izledim ve sevdim. Once hangisini izleyeyim? planet earth daha mi iyi?
0
ben ikisini de çok sevdim. planet earth ten ziyade, bbc'nin life belgeseli daha güzeldi bence onu da izleyebilirsin. kendi adıma konuşursam life > human planet > planet earth
0
human planet'i izlemedim ama bana planet earth huzur veriyordu. 6-7 bölüm izlemiştim galiba. en son bir mağaraya paraşütle atlıyorlardı :) güney amerika'da olsa gerek.
0
görsel olarak planet Earth. Human planeti tuncel kurtiz seslendiriyordu sanırım o yüzden o da apayrı cezbetmişti beni.
0
gerard
selam,hic turk internet sitelerinden (denetlenmis) finansal tablolarini financial report olarak sunan bildiginiz var mi? eksisozluk, yemeksepeti, markafoni..varsa nerden bulabilirim?boyle bir sey yoksa, bilisim alanindaki yabanci herhangi iyi bir startup icin de olabilir.
selam,
hic turk internet sitelerinden (denetlenmis) finansal tablolarini financial report olarak sunan bildiginiz var mi? eksisozluk, yemeksepeti, markafoni..
varsa nerden bulabilirim?
boyle bir sey yoksa, bilisim alanindaki yabanci herhangi iyi bir startup icin de olabilir.
hic turk internet sitelerinden (denetlenmis) finansal tablolarini financial report olarak sunan bildiginiz var mi? eksisozluk, yemeksepeti, markafoni..
varsa nerden bulabilirim?
boyle bir sey yoksa, bilisim alanindaki yabanci herhangi iyi bir startup icin de olabilir.
0
Finansal tablodan kastını tam anlayamasam da, (git: www.crunchbase.com)'da ilgini çekecek birşeyler olabilir.
0
0
Olmasına gerek yok ki. Bunların hiç biri halka açık şirketler değil, yayınlamak mecburiyetinde değiller esasında.
0
silent enigma
merhaba,tezim için internet üzerinden anket yapmak istiyorum, hem ücretsiz olan hem kolay kullanımlı hem de sınırlaması olmayan (en fazla 20 cevap verilebilir vs gibi) bir site arıyorum. önerilerinizi beklerim efenim.
merhaba,
tezim için internet üzerinden anket yapmak istiyorum, hem ücretsiz olan hem kolay kullanımlı hem de sınırlaması olmayan (en fazla 20 cevap verilebilir vs gibi) bir site arıyorum. önerilerinizi beklerim efenim.
tezim için internet üzerinden anket yapmak istiyorum, hem ücretsiz olan hem kolay kullanımlı hem de sınırlaması olmayan (en fazla 20 cevap verilebilir vs gibi) bir site arıyorum. önerilerinizi beklerim efenim.
0
matilda
4.5 senelik bi iliskim var. Akla gelebilecek nerdeyse her seyi aldim. Ama oyle klasik gomlek kalem forma falan oyle seyler almak istemiyorum artik. Sizce ne alsam hem şık hem degisik bisey olsa.
4.5 senelik bi iliskim var.
Akla gelebilecek nerdeyse her seyi aldim. Ama oyle klasik gomlek kalem forma falan oyle seyler almak istemiyorum artik. Sizce ne alsam hem şık hem degisik bisey olsa.
Akla gelebilecek nerdeyse her seyi aldim. Ama oyle klasik gomlek kalem forma falan oyle seyler almak istemiyorum artik. Sizce ne alsam hem şık hem degisik bisey olsa.
0
Şişme kadın +1
Ya da ona küçük sürprizler yap ve vibratör filan al. Hayatı boyunca unutamaz.
Ya da ona küçük sürprizler yap ve vibratör filan al. Hayatı boyunca unutamaz.
0
altta female demon'un duyurusunda bahsettiği gibi 2-3 günlük tatil hediye edebilirsin sen de.
0
Uçurtma için biraz geç kaldınız ama harika oluyor. Harmonica veya puzzle denediniz mi?
0
0
Maddi bir sey yerine manevi bir hediye vermeyi de deneyebilirsin.Arkadaslarini,ailesini toplayip mini videolar cekip birlestirmek gibi.Her biri kisi sayisina gore 30-60 saniyelik erkek arkadasin hakkinda konusmalar yapsa sen onlari birlestirsen biraz ugrastirir ama hos bir sey cikar ortaya bence.Aklima bu konsept geldi ama sen degistirebilirsin de.Yanina da son zamanlarda cok istedigi kitap/plak/konser bileti gibi bir sey ilistirsen tadindan yenmez hatta.
0
Gkcn
Sizin için şıklık mı yoksa kullanım pratikliği mi önemlidir? İlk adımda ona şans vermenizi sağlayan nedir?
Sizin için şıklık mı yoksa kullanım pratikliği mi önemlidir? İlk adımda ona şans vermenizi sağlayan nedir?
0
her ikisi birden önemli ama şıklık ve sadelik bence bir tık önde.
0
bence kesinlikle ikisi de önemli.
işe süper yarayan bir application ı telefonumda tutarım ancak kullanasım gelmez. aynı minimum işleve sahip bir varyantı çıktığı anda ona geçerim.
işe yaramayan ama güzel gözüken bir application ın ise gözünün yaşına bakmam. anında uçururum.
işe süper yarayan bir application ı telefonumda tutarım ancak kullanasım gelmez. aynı minimum işleve sahip bir varyantı çıktığı anda ona geçerim.
işe yaramayan ama güzel gözüken bir application ın ise gözünün yaşına bakmam. anında uçururum.
0
ha en en en ne önemli dersen bence stabilite. düzgün çökmeden saçmalamayan bir aplikasyonu başımın tacı yaparım.
0
tasarımcı olarak şöyle söyleyeyim mükemmel kodlanmış amacına da mükemmel hizmeteden bir mobil aplikasyonda eğer tasarıma belli belli başlıefendime söyliim ux, usability ve pek tabiiki tasarım denen öğeler olmazsa hiçbir işe yaramaz. yoksa bugün neden whatsapp tasarımını değiştirdi? neden twitter android uygulaması görünümünü aldı tamamen? işte bu yüzden
0
siklik zerre umurumda olmaz pratiklik cok onemli. ikon olmasa bile satir satir yazsin ozellikler ama kolayca ulasabileyim yani. ve de duzgun calismasi filan sen ikisi arasinda secim yapmamizi istemisin ben pratiklik derim.
0
pangea
merhaba.bu başlıkta bahsettiğim durumu nasıl karşılıyorsunuz? diyelim, bir süredir fitness la iştikal ediyorsunuz, dahası vücudunuz da iyiden iyiye şekle girmeye başladı. bu durumda, vücudunuzun üst kısmını çekip gönderir miydiniz?
merhaba.
bu başlıkta bahsettiğim durumu nasıl karşılıyorsunuz? diyelim, bir süredir fitness la iştikal ediyorsunuz, dahası vücudunuz da iyiden iyiye şekle girmeye başladı. bu durumda, vücudunuzun üst kısmını çekip gönderir miydiniz?
bu başlıkta bahsettiğim durumu nasıl karşılıyorsunuz? diyelim, bir süredir fitness la iştikal ediyorsunuz, dahası vücudunuz da iyiden iyiye şekle girmeye başladı. bu durumda, vücudunuzun üst kısmını çekip gönderir miydiniz?
0
valla onun piyasası sakat diyolla. adamı madara edebilir veya yüceltebilir. sonuçta instagram iyi ama çevresi kötü.
0
unholy crap
soru başlıkta. bir arkadaş ile bu tarafta rakı içelim akşama diyoruz ama kadıköy'deki meyhaneler sokağı dışında pek bildiğimiz bir yer yok.önerilere açığız, meyhaneler sokağındaki mezelerini beğendiğiniz bir yer de olabilir.teşekkürler.edit: radarı büyüttük avrupa yakası da olur. yeter ki güzel bi y
soru başlıkta. bir arkadaş ile bu tarafta rakı içelim akşama diyoruz ama kadıköy'deki meyhaneler sokağı dışında pek bildiğimiz bir yer yok.
önerilere açığız, meyhaneler sokağındaki mezelerini beğendiğiniz bir yer de olabilir.
teşekkürler.
edit: radarı büyüttük avrupa yakası da olur. yeter ki güzel bi yer olsun biraz kafa dağıtabilelim
önerilere açığız, meyhaneler sokağındaki mezelerini beğendiğiniz bir yer de olabilir.
teşekkürler.
edit: radarı büyüttük avrupa yakası da olur. yeter ki güzel bi yer olsun biraz kafa dağıtabilelim
0
Nevizade'de lipsos var. Kafa dağıtacaksanız kalabalık yerde tadı çıkar.
0
halitkin
bu aralar ebay ve dealextreme sitelerinden bir çok ürün satın aldım. hepsi de d slr aksesuarları. çünkü aradığım şeylerin çoğu Türkiye'de bulunmuyor bulunsa da pahalı.neyse istanbuldayım, evim 5. katta ve asansör yok. bütün kargolarımı da aynı adam getiriyor. bugüne kadar yaklaşık 7-8 tane kargomu g
bu aralar ebay ve dealextreme sitelerinden bir çok ürün satın aldım. hepsi de d slr aksesuarları. çünkü aradığım şeylerin çoğu Türkiye'de bulunmuyor bulunsa da pahalı.
neyse istanbuldayım, evim 5. katta ve asansör yok. bütün kargolarımı da aynı adam getiriyor. bugüne kadar yaklaşık 7-8 tane kargomu getirdi. fakat hep küçük şeylerdi.
az önce yine geldi. fakat bu sefer ki ağır bir kutuydu (stabilizer almıştım)
adamı nefes nefese görünce "kusura bakmayın her defasında sizi de yoruyorum bu kadar" dedim.
sanki adam yıllardır bunu dememi bekliyormuş gibi başladı içini dökmeye.
"çok yoruluyorum ben, araç da yok altımda yürüyerek buraya kadar geliyorum bir de merdiven çıkıyorum. neden diğer kargo şirketlerini kullanmıyorsun?" gibi sözler sarf etti.
ben de dedim ki "bu ürünlerin hepsi çinden geliyor ve satın alırken kargo şirketi seçme şansım olmuyor. free shipping olduğu için hepsi ptt'ye geliyor ben ne yapayım." dedim.
neyse imzamı atıp tam kapıyı kapatırken adamın kendi kendine konuştuğunu duydum. homurdanıyordu. açtım tekrar kapıyı.
"bir şey mi dediniz?" dedim. "bak nefes nefese kaldım zor nefes alıyorum?" dedi boynunu tutarak.
sonra ben de "abi o zaman ben sana telefon numaramı vereyim aşağıya geldiğinde ara beni ben gelip alırım?" dedim.
"onun yerine farklı kargolarla göndertin?" dedi. "yok öyle bir seçeneğim yok. ne yapiym o zaman siz bir öneride bulunun onu yapiym" dedim.
"yapacak birşey yok kargo geldikçe ben sana teslim edicem" deyip sitem edip gitti.
şimdi burada kim haklı? sonuçta adamıın işi bu neden bu kadar serzenişte bulundu?
bundan sonra nasıl davranacağımı da bilemedim. hep alttan aldım çünkü gelecek 8 kargom daha var. yani ben bu adamla 8 defa daha muhattap olucam. bundan sonra nasıl davranmam gerek bilmiyorum.
ne yapmamı önerirsiniz? bir dahaki geldiğinde 20 tl bahşiş mi versem diyorum ama ters teper diye korkuyorum. koskoca adam onur kırıcı bulur mu bu davranışı? aklıma başka bir şey de gelmiyor. adamın işi bu ama ciddi ciddi acıdım. babam yaşında adam. o yüzden kızamıyorum da.
hayır tanıdık esnaf mesnaf olsa dükkanına bıraktırıcam o da yok.
neyse istanbuldayım, evim 5. katta ve asansör yok. bütün kargolarımı da aynı adam getiriyor. bugüne kadar yaklaşık 7-8 tane kargomu getirdi. fakat hep küçük şeylerdi.
az önce yine geldi. fakat bu sefer ki ağır bir kutuydu (stabilizer almıştım)
adamı nefes nefese görünce "kusura bakmayın her defasında sizi de yoruyorum bu kadar" dedim.
sanki adam yıllardır bunu dememi bekliyormuş gibi başladı içini dökmeye.
"çok yoruluyorum ben, araç da yok altımda yürüyerek buraya kadar geliyorum bir de merdiven çıkıyorum. neden diğer kargo şirketlerini kullanmıyorsun?" gibi sözler sarf etti.
ben de dedim ki "bu ürünlerin hepsi çinden geliyor ve satın alırken kargo şirketi seçme şansım olmuyor. free shipping olduğu için hepsi ptt'ye geliyor ben ne yapayım." dedim.
neyse imzamı atıp tam kapıyı kapatırken adamın kendi kendine konuştuğunu duydum. homurdanıyordu. açtım tekrar kapıyı.
"bir şey mi dediniz?" dedim. "bak nefes nefese kaldım zor nefes alıyorum?" dedi boynunu tutarak.
sonra ben de "abi o zaman ben sana telefon numaramı vereyim aşağıya geldiğinde ara beni ben gelip alırım?" dedim.
"onun yerine farklı kargolarla göndertin?" dedi. "yok öyle bir seçeneğim yok. ne yapiym o zaman siz bir öneride bulunun onu yapiym" dedim.
"yapacak birşey yok kargo geldikçe ben sana teslim edicem" deyip sitem edip gitti.
şimdi burada kim haklı? sonuçta adamıın işi bu neden bu kadar serzenişte bulundu?
bundan sonra nasıl davranacağımı da bilemedim. hep alttan aldım çünkü gelecek 8 kargom daha var. yani ben bu adamla 8 defa daha muhattap olucam. bundan sonra nasıl davranmam gerek bilmiyorum.
ne yapmamı önerirsiniz? bir dahaki geldiğinde 20 tl bahşiş mi versem diyorum ama ters teper diye korkuyorum. koskoca adam onur kırıcı bulur mu bu davranışı? aklıma başka bir şey de gelmiyor. adamın işi bu ama ciddi ciddi acıdım. babam yaşında adam. o yüzden kızamıyorum da.
hayır tanıdık esnaf mesnaf olsa dükkanına bıraktırıcam o da yok.
0
işi o onun. adam işi garantilemiş. valla normal bir kargo elemanı bu lafı etse merkeze şikayet etseniz adamı atarlar.
0
Ufak bir bahşiş verin ayıp olmaz. 5 kat yürüyormuş adam sürekli yazık.
Tracking number yoksa sonra ufak tefek paketleriniz kaybolabilir. Ne hikmetse benim hep tracking no olmayan paketlerim kayboluyor.
Tracking number yoksa sonra ufak tefek paketleriniz kaybolabilir. Ne hikmetse benim hep tracking no olmayan paketlerim kayboluyor.
0
abi afedersin ama deli misin nesin sen ya sorunun saçmalığına bak.
o ne öyle ya başlarım öyle şeye dışarda bu kadar işsiz varken karsısında da bu kadar dusunceli biri varken nasıl bir tavır o oyle nasıl git baska kargoya ver der su an sinir doldum. sorup derdını anlatmıssın ınsan gıbı medeni bir sekilde karsılastıgın tavra bak. ben olsam inadına 8 siparis daha veririm o ne ya. neyse uyuz oldum su an ben gidip bi su içeyim.
o ne öyle ya başlarım öyle şeye dışarda bu kadar işsiz varken karsısında da bu kadar dusunceli biri varken nasıl bir tavır o oyle nasıl git baska kargoya ver der su an sinir doldum. sorup derdını anlatmıssın ınsan gıbı medeni bir sekilde karsılastıgın tavra bak. ben olsam inadına 8 siparis daha veririm o ne ya. neyse uyuz oldum su an ben gidip bi su içeyim.
0
Bahşiş almak için yapmıştır zaten.
Mantığı da çok güzelmiş. Paket taşımak istemiyorsan neden postacı oldun? Belki Ptt'nin iç işleyişinde bizim bilmediğimiz başka sorunlar olabilir ama bu sorunların muhatabı ben değilim. Ben kargo göndermeyince her şey düzelecek sanki.
Mantığı da çok güzelmiş. Paket taşımak istemiyorsan neden postacı oldun? Belki Ptt'nin iç işleyişinde bizim bilmediğimiz başka sorunlar olabilir ama bu sorunların muhatabı ben değilim. Ben kargo göndermeyince her şey düzelecek sanki.
0
yazık ya adama, zor yani. bahşişi dene bence. bi de sizin girişte berber yok muydu? oradaki çalışanla konuş oraya bıraksın.
0
yahu tamam da işi onun o. çok enteresan gerçekten. adamcağız yoruluyor fakat işi yahu o, ayırt etme şansı yok ha kaldı ki etmiyor da çıkıyor, teslim ediyor. ediyor da sizi suçlaması da bi ayrı enteresanmış. üstelik siz ben aşağıya inip alayım dediğiniz halde. cidden vicdanen karmaşık bir durum.
telefon numaranızı almak istememiş fakat aşağıdan zile bastığında, siz beklemesini rica ederek aşağıya inseniz bence sorunu çözersiniz.
bahşiş vermek falan da çok saçma, önünü alamazsınız o şekilde bence.
telefon numaranızı almak istememiş fakat aşağıdan zile bastığında, siz beklemesini rica ederek aşağıya inseniz bence sorunu çözersiniz.
bahşiş vermek falan da çok saçma, önünü alamazsınız o şekilde bence.
0
önerinize rağmen hala reröre yapıyorsa müstahak ona +8 tane daha zebellah kargo verin, yüz görmüş astar istiyor.
# bölge bölge ayrılıyor görevliler sizin ptt kargocunuz o kişi.
# bölge bölge ayrılıyor görevliler sizin ptt kargocunuz o kişi.
0
Yıllar yılı benzeri şeyleri ben de yaşadım. Naifliğim yüzünden işittiğim homurtular kulaklarımı çınlattı.
Bir süre önce ablamın evini taşıması için bir şirketle anlaşmıştık. Ben taşıma görevlileri (her biri Arnold gibiler) çok yoruluyorlar diye asansörsüz bir binada bulabildiğim kolileri ıvır zıvırı ve hatta ağır ama ebatı küçük şeyleri taşıyarak yardım ediyordum.
Bir süre sonra baktım ki adamlar bir kenara oturmuş sigara yakmışlar ve bana talimat veriyorlar. Yukarıda komodinin önündeki bilmemneyi de getir, bilmemneyi indir, bir de biz terledik bak,(elde sigara bileğin içiyle alnı silme hareketi) dediler.
Kendimi aptal gibi hissettim. Adamlar oturuyordu ve ben taşıyordum. Bu bir süre devam ettikten sonra gittim yanlarına ve benden bu kadar dedim. Adam "ama biz yoruluyoruz" dedi. Ben de "ama paranızı da alıyorsunuz değil mi?" dedim.
Ablam taşındığında orada olmayabilirdim o zaman mecburen bu adamlar taşıyacaktı her şeyi ve eril bir figür görüp ona da iş yıkmak gibi şansları olmayacaktı.
Kargo görevlileriyle de yaşadım bu durumu, tam da sizin lafını ettiğiniz türden, dört kat yukarı ortalama bir koliyi çıkaran adam homurdandı ve ben de seslendim, ne dediğini işittim dedim, blöf yaparak, adam kaşlarını kaldırıp gözlerini yere dikerek meydan okudu bana. "Bundan sonra getirir aşağı bırakırım" dedi. Ben de "o zaman ürünü almam, bana teslim edilmediğini söylerim, apartmandaki güvenlik kamerasından görüntüleri alır ve şirketine teslim ederim, neticede ürünü bana teslim etmek zorundasın" dedim.
Merdivenlerden inerken hala "homua homua" diye küfürler ediyordu.
Başkalarına yardım etmek, onlara yüklenmemek iyi bir davranış ama şunu söyleyebilirim ki bu onların işi. Onlar bunun karşılığında para kazanıyorlar ve herkesin evi asansörsüz değil.Günde kaç kez bizimki gibi asansörsüz binaya denk geliyordur ki elinde ağır yükle? Hiç muhatap olmayın, işini yapsın o, eğer ki aksarsa iş, o zaman şikayet edersiniz. Ürünün ne olduğu, ağırlığı vb. onun işini yapmamasını ya da serzenişini size yapmasını meşrulaştırmaz.
Bazen taksiye binersiniz, mahalleden sıklıkla kullandığınız duraktır. Her sabah uzun mesafe gidiyorsunuzdur ve aynı adama denk geliyorsunuzdur adam memnundur, ne zaman kısa mesafe gittiniz o zaman suratı asılır adamın.
E hayat bu,her zaman yük hafif, yol uzun olacak değil ve zaten o iş için hak edilmiş miktarı kazanan adama bir de armağan vermemiz gerekmiyor.
Bir süre önce ablamın evini taşıması için bir şirketle anlaşmıştık. Ben taşıma görevlileri (her biri Arnold gibiler) çok yoruluyorlar diye asansörsüz bir binada bulabildiğim kolileri ıvır zıvırı ve hatta ağır ama ebatı küçük şeyleri taşıyarak yardım ediyordum.
Bir süre sonra baktım ki adamlar bir kenara oturmuş sigara yakmışlar ve bana talimat veriyorlar. Yukarıda komodinin önündeki bilmemneyi de getir, bilmemneyi indir, bir de biz terledik bak,(elde sigara bileğin içiyle alnı silme hareketi) dediler.
Kendimi aptal gibi hissettim. Adamlar oturuyordu ve ben taşıyordum. Bu bir süre devam ettikten sonra gittim yanlarına ve benden bu kadar dedim. Adam "ama biz yoruluyoruz" dedi. Ben de "ama paranızı da alıyorsunuz değil mi?" dedim.
Ablam taşındığında orada olmayabilirdim o zaman mecburen bu adamlar taşıyacaktı her şeyi ve eril bir figür görüp ona da iş yıkmak gibi şansları olmayacaktı.
Kargo görevlileriyle de yaşadım bu durumu, tam da sizin lafını ettiğiniz türden, dört kat yukarı ortalama bir koliyi çıkaran adam homurdandı ve ben de seslendim, ne dediğini işittim dedim, blöf yaparak, adam kaşlarını kaldırıp gözlerini yere dikerek meydan okudu bana. "Bundan sonra getirir aşağı bırakırım" dedi. Ben de "o zaman ürünü almam, bana teslim edilmediğini söylerim, apartmandaki güvenlik kamerasından görüntüleri alır ve şirketine teslim ederim, neticede ürünü bana teslim etmek zorundasın" dedim.
Merdivenlerden inerken hala "homua homua" diye küfürler ediyordu.
Başkalarına yardım etmek, onlara yüklenmemek iyi bir davranış ama şunu söyleyebilirim ki bu onların işi. Onlar bunun karşılığında para kazanıyorlar ve herkesin evi asansörsüz değil.Günde kaç kez bizimki gibi asansörsüz binaya denk geliyordur ki elinde ağır yükle? Hiç muhatap olmayın, işini yapsın o, eğer ki aksarsa iş, o zaman şikayet edersiniz. Ürünün ne olduğu, ağırlığı vb. onun işini yapmamasını ya da serzenişini size yapmasını meşrulaştırmaz.
Bazen taksiye binersiniz, mahalleden sıklıkla kullandığınız duraktır. Her sabah uzun mesafe gidiyorsunuzdur ve aynı adama denk geliyorsunuzdur adam memnundur, ne zaman kısa mesafe gittiniz o zaman suratı asılır adamın.
E hayat bu,her zaman yük hafif, yol uzun olacak değil ve zaten o iş için hak edilmiş miktarı kazanan adama bir de armağan vermemiz gerekmiyor.
0
çok sık ptt kargo kullanan biri olarak bahşiş veriyorum.
klasik bahşiş ayakları. bana da yapiyorlar.
sigara al 10 20 bahşiş ver arasira.
hep de alıştırma.
haklisin ama çözüm bu karşim
klasik bahşiş ayakları. bana da yapiyorlar.
sigara al 10 20 bahşiş ver arasira.
hep de alıştırma.
haklisin ama çözüm bu karşim
0
bu kadar diyolog yerine 5-10tl bahşis verseydiniz; bir dahaki paketler uçarak gelirdi, hem de siniriniz bozulmazdı :)
0
Ya aslında şu yazdıkların o kadar naif ve incelik içeren şeyler ki.. Ama ne yazık ki biz böyle merhametli davrandıkça, Avrupa ülkelerine özenmeye, oradaki sisteme gıptayla bakmaya devam edeceğiz. Bana sorarsan, adamın davranışı gayet haksız ve seni bunları düşünmek zorunda bırakması bile profesyonellik dışı bir hareket. O adamın işi o, ve çalışma koşullarını başından beri biliyordu. Kaldı ki tek 5.katta oturan ve ikide bir siparişi gelen sen değilsindir diye tahmin ediyorum. Çok yoruluyorsa, yaşlıysa başka bir iş arasın, ben de üzülüyorum, herkesin içinde kalabileceği bir durum, ama o adama kolaylık sağlayınca, aynı durumda kalmayacaksın diye birşey de yok. Ben olsam şubeyi arayıp şikayet bile edebilirdim. Sonuçta o kişi her paket getirdiğinde gerilmek zorunda değilsin.
0
Yurtdışından adam için güzel bir hediye sipariş et.
Adam siparişi sana getirdiğinde, Bunu sizin için aldım de?
Karşılıklı bakışıp, duygulanın, birbirinize sarılın. :)))
Ya da bahşiş ver.
Adam siparişi sana getirdiğinde, Bunu sizin için aldım de?
Karşılıklı bakışıp, duygulanın, birbirinize sarılın. :)))
Ya da bahşiş ver.
0
Bahşiş falan verme, bu adamın görevi sonuçta. Bahşiş verenlerin yüzünden bu adam bu cesareti buluyor. PTT gibi bir kurum Türkiye'deki apartmanların %5'inde bile asansör bulunmadığını bilmiyormu sanki, eğer şikayeti varsa gitsin PTT'ye etsin. Muhatap olma, imzanı at, pakedini al, kapıyı kapat. Ülkemizde herkes kısa yoldan para kazanma derdinde, kime yardım etsen seni enayi yerine koyar. Adama bak ya, bir de sana kargo ile iste diye akıl da vermiş. Herkes kargo ile istese sen ne iş yapacaksın?
0
adamın işi o. ama kapına çıkarmak değil. normalde posta kutusu zemin katta olur. asansör de olsa kapına getirmemeli. taahütlü olmadığı sürece kapına getirmek zorunda değil. niye getirdin diye sormalı, yoruluyorsa aşağı bırakacak.
bizim postacı da sokakları bilmiyorum bahanesiyle hiç getirmiyordu. şikayet ettim, beklemediğim kadar ciddiye alındım.olayı incelemek için eve şube müdürü falan geldi.
bizim postacı da sokakları bilmiyorum bahanesiyle hiç getirmiyordu. şikayet ettim, beklemediğim kadar ciddiye alındım.olayı incelemek için eve şube müdürü falan geldi.
0
denizzz
bütçe 100-150 tl arası. tşk.
bütçe 100-150 tl arası. tşk.
0
valla giyecek işleri biraz riskli olabiliyor ama beğenmezse de gider değiştirir zaten:
mevsimi geliyor, giyiyorsa çizme olmadı bot gibi bişi alın.
mevsimi geliyor, giyiyorsa çizme olmadı bot gibi bişi alın.
0
kambocya diasporasi
değişik derken çok uç da olabilir çok sıradan da. aylık 1000-1500 tl gibi bi parayı sadece bunun için harcayabilirim. o kadar bütçem var yani. sürekli cafeye git nargile iç filan sarmıyor bi süre sonra.aklınıza neler geliyor?yaş 25 cinsiyet erkek şehir adana
değişik derken çok uç da olabilir çok sıradan da. aylık 1000-1500 tl gibi bi parayı sadece bunun için harcayabilirim. o kadar bütçem var yani. sürekli cafeye git nargile iç filan sarmıyor bi süre sonra.
aklınıza neler geliyor?
yaş 25 cinsiyet erkek şehir adana
aklınıza neler geliyor?
yaş 25 cinsiyet erkek şehir adana
0
benim o kadar param olsa, ben de kesinlikle seyahat etmeyi seçerdim öncelikle.
sonralıkla, yamaç paraşütü derdim. ya da mesleki gelişim kurslarına katılır, niteliğime nitelik katardım. keşke param olsa da katılabilsem o kursalara, bir an önce iş bulabilmek için.
sonralıkla, yamaç paraşütü derdim. ya da mesleki gelişim kurslarına katılır, niteliğime nitelik katardım. keşke param olsa da katılabilsem o kursalara, bir an önce iş bulabilmek için.
0
benim öyle bir zamanım ve param olsa, vedat milor'un veya mehmet yaşin'in yaptığı işi yapardım.
yani atıyorum hataya künefe yemeye giderdim, bitlis'e büryan yemeye, trabzon'a hamsili pilav yemeye vs. giderdim.
bol bol fotoğraf filan da çekerdim. hatta mümkünse çok yakın biriyle beraber gezerdim.
yani atıyorum hataya künefe yemeye giderdim, bitlis'e büryan yemeye, trabzon'a hamsili pilav yemeye vs. giderdim.
bol bol fotoğraf filan da çekerdim. hatta mümkünse çok yakın biriyle beraber gezerdim.
0
yasli ateist
burada böyle oturmuş milletin sorduğu sorulara neden cevap veriyorsunuz? birden fazla nedeni olabilir ama ağır basanı istiyorum. mesela can sıkınıtısı bende ağır basan. ikicil derecede de iyilik yapma isteği.
burada böyle oturmuş milletin sorduğu sorulara neden cevap veriyorsunuz? birden fazla nedeni olabilir ama ağır basanı istiyorum. mesela can sıkınıtısı bende ağır basan. ikicil derecede de iyilik yapma isteği.
0
can sikintisi
bir de bazen soru o kadar komik oluyor ki yazana veya cevaplayan tesekkur edesin geliyor
bir de bazen soru o kadar komik oluyor ki yazana veya cevaplayan tesekkur edesin geliyor
0
yardım edebileceğim konularda yardım etmek, yarım lazım olan konularda yardım istemek B) tanınma gibi bir amacım olmadığı için içimden gelen yorumu yapıyorum klasman dışı duyurularda. içinden geldiği gibi takılıyorsun ya güzel mekan
0
Yardım almak istediğimde utanmamak için, elimden geldiğince. Yardım etmeyi seviyorum ayrıca.
0
bilgi paylasimini severim ama bazen sorularin cevabini bilsem de cevap vermiyorum. bakip geciyorum.
genelde bu sorularin cevabi bana gore cok kolay bulunabilir. bir de usengecim.
genelde bu sorularin cevabi bana gore cok kolay bulunabilir. bir de usengecim.
0
ekşi sözlüğün eski tadı kalmadığı için buraya daha çok giriyorum. girince de yardımcı olabildiğim konularda yardımcı oluyorum haliyle.
0
1-işsizlik
2-can sıkıntısı
3-bazen ben de bişeyler öğreniyorum.
4-yapacak daha iyi bişey bulamıyorum.
5-bazen öyle şeyler okuyorum ki halime şükradiyorum. kendimi salak bilirdim filan ama akıllı olduğumu anlıyorum. ve evli filan olmadığım için + ciddi ilişkim olmadığı için şükrediyorum.
2-can sıkıntısı
3-bazen ben de bişeyler öğreniyorum.
4-yapacak daha iyi bişey bulamıyorum.
5-bazen öyle şeyler okuyorum ki halime şükradiyorum. kendimi salak bilirdim filan ama akıllı olduğumu anlıyorum. ve evli filan olmadığım için + ciddi ilişkim olmadığı için şükrediyorum.
0
eskiden saatlerce ekşide takılırdım, şimdiyse canım hiç bakmak istemiyor. burada güzel bir yardımlaşma ortamı var, sanki tanıdıklarla oturup sohbet eder gibi. hem başkalarına yardımcı olma hem de sorulan sorulardan bir şeyler öğrenme imkanı var.
0
kirazıseviyorum
önerilerinizi bekliyorum fiyat sıkıntısı yok. süperse dünya para bayılıp yiyebilirim.
önerilerinizi bekliyorum fiyat sıkıntısı yok. süperse dünya para bayılıp yiyebilirim.
0
ben çok yerde yemedim ama dominosunkileri baya beğeniyorum. denemediyseniz bir bakın.
0
@condom kurşunu
midpointte ben de yedim evet şimdiye kadar en çok orayı beğendim galiba.
midpointte ben de yedim evet şimdiye kadar en çok orayı beğendim galiba.
0
Ben dilek restaurant'ınkini çok beğenmiştim. Midpoint'e kıyasla daha iyiydi.
0
Sıralıyorum
Lacivert
Big Chefs
Dilek Pera
Midpoint'ten nefret etsem de Midpoint
Özsüt
değişik sufleler yapan bi yer de Moda'da var, cafe sufle mi neydi.
Lacivert
Big Chefs
Dilek Pera
Midpoint'ten nefret etsem de Midpoint
Özsüt
değişik sufleler yapan bi yer de Moda'da var, cafe sufle mi neydi.
0
kesinlikle j'adore. çikolata konusunda zaten aşmış bir mekan, sufleleri de mükemmel. sadece porsiyon biraz küçük, onu da çikolatalı pastalarını yiyerek telafi edebilirsin zira şu ana kadar yediğim en güzel çikolatalı pasta kendileri.
0
belki şaşıracaksın ama pizza hut çok güzel yapıyor. fiyat da süper. bir oturuşta 3 tane yiyip tatlı krizine girebilirsin.
0
lawist
Öncelikle o kadar uzakta olup ta bu kadar ortadoğuda söz geçiren devlet yok .Malumunuz oralarda arjantin,meksika ,brezilya gibi ülkeler varken biz neden hep USA tarzı ve onları örnek alıyoruz..Zihnimizde neden hep onlar var ? Ortadoğuya kadar giriyorlar tüm dünyayı esir alıyorlar .. Nedir bu ? .. S
Öncelikle o kadar uzakta olup ta bu kadar ortadoğuda söz geçiren devlet yok .Malumunuz oralarda arjantin,meksika ,brezilya gibi ülkeler varken biz neden hep USA tarzı ve onları örnek alıyoruz..Zihnimizde neden hep onlar var ? Ortadoğuya kadar giriyorlar tüm dünyayı esir alıyorlar .. Nedir bu ? .. Süper güç lan diyorsunuz anladık yok mu başka marifetleri ...
0
her ortadogu olayinda bu ulke ciktiginda ben ister istemez sınır komsularimizdan biri diye nitelendiriyorum amerikayi.
bu arada amerika dunyanin abisi o yuzden hem ortadoguda, hem uzakdoguda, hem afrikada her yerde bunlar
bu arada amerika dunyanin abisi o yuzden hem ortadoguda, hem uzakdoguda, hem afrikada her yerde bunlar
0
vallahi bu zihniyetten ben yoruldum arkadaş. bireysel algılama sen de tüm böyle diyenlere gelsin; bir kere geliyoruz dünyaya güzel bulduğumuzu yeriz, giyeriz, izleriz taklit ederiz. amma kasılıyorsunuz ya. güçlüler işte herkes de beğeniyor ye iç yaşa. on kişi amerikayı boykot edip hayatımızdan her şeyi silsek bi halt olacak sanki. bi ara da starbucks ne dert oldu herkese, vay neden bir kahveye x lira, yapsınlar da içmeyelim oradan. mocha diye gelen aynı buzlu kahve diye gelen aynı ne söylesen aynı ürün geliyor. ciddiyetsiz herkes çünkü, çeşitlilik değil kazık ön planda. daha sayayım mı bilemiyorum.
0
insanları kontrol etmesini, uyutmasını iyi biliyorlar hacı. bir örneği de başımızdaki işte fedailerini uyutuyor işine bakıyor B) "onları örnek alıyoruz" derken tam anlayamadım hocam. hayat tarzı olarak mı başka bir şekilde mi?
0
Mind Manipulation
Media Manipulation
Political Manipulation
Economical Manipulation
Bu konuların anlattığı herşeyi yaparak.
Amerika sosyal darvinizm temelleri üzerine kurulmuş, doğal seleksiyon ile kafası çalışmayanları ve güçsüzleri toplum katmanlarından elemiş bir ulustur. Şu anda koloni dönemiyle aynı vahşi yapı yok gibi dursa da, yönetim katmanları, yani Amerika'nın dümenini elinde tutanlar, yüksek oranda bu hanedanlıkları sürdüren insanlardır.
237 yıldır, başarının, çok çalışmanın ve en önemlisi kurnazlıgın desteklendiği bir toplumun, diğerlerine egemen olması çok doğal bence.
Media Manipulation
Political Manipulation
Economical Manipulation
Bu konuların anlattığı herşeyi yaparak.
Amerika sosyal darvinizm temelleri üzerine kurulmuş, doğal seleksiyon ile kafası çalışmayanları ve güçsüzleri toplum katmanlarından elemiş bir ulustur. Şu anda koloni dönemiyle aynı vahşi yapı yok gibi dursa da, yönetim katmanları, yani Amerika'nın dümenini elinde tutanlar, yüksek oranda bu hanedanlıkları sürdüren insanlardır.
237 yıldır, başarının, çok çalışmanın ve en önemlisi kurnazlıgın desteklendiği bir toplumun, diğerlerine egemen olması çok doğal bence.
0
daliekber
Uskudar icadiyede oturuyorum eski isimde 500a ile tek vasitayla ise gidebiliyordum. Simdi leventte calisiyorum. Tek vasita ile ise gidebilecegim ortalama 20 dk da ise gidebilecegim uzaklikta muhiti yesillikli ve nezih bir semt ariyorum nereleri onerirsiniz?
Uskudar icadiyede oturuyorum eski isimde 500a ile tek vasitayla ise gidebiliyordum. Simdi leventte calisiyorum. Tek vasita ile ise gidebilecegim ortalama 20 dk da ise gidebilecegim uzaklikta muhiti yesillikli ve nezih bir semt ariyorum nereleri onerirsiniz?
0
Mesai saatlerinde yol durumunu bilmiyorum ama Reşitpaşa'nın da bazı yerleri hoş. İstinye de olabilir.
0
Sarix
60 yaşında emekli bir çift için yazlık olarak iyi midir? sakin ve serin bir yer arıyoruz ebeveynlerime.
60 yaşında emekli bir çift için yazlık olarak iyi midir? sakin ve serin bir yer arıyoruz ebeveynlerime.
0
fuskiyenin oglu
Pompacı aracın dizel olduğunu nasıl anlıyor ?
Pompacı aracın dizel olduğunu nasıl anlıyor ?
0
Benzin deposunun kapağında yazar genelde. Ben de arkadaki tdi, tsi'dan falan anlar diye düşünürdüm eskiden.
0
kapakta işaret eder şu mazot diye. bir de dizel egzostların ucu aşağı kıvrık olur ;)
0
Bazı modeller vardır ki çoğu dizel olmasına rağmen az sayıda benzinlisi piyasada gezinir. Bu şekilde yıllar önce bir tanıdığa verdiğimiz benzinli wv jetta'ya (80 model) mazotu doldurmuşlar. Aylarca beyaz duman atmıştı araba.
Özetle pompacıya bırakmadan söylemekte yarar var.
Yeni araçlarda ise (sanırım hepsinde) yakıt deposunda uygun yakıtın ne olduğu yazar. Hatta bazı modellerde Euro standardı bile belirtiliyor kapağın içinde.
Özetle pompacıya bırakmadan söylemekte yarar var.
Yeni araçlarda ise (sanırım hepsinde) yakıt deposunda uygun yakıtın ne olduğu yazar. Hatta bazı modellerde Euro standardı bile belirtiliyor kapağın içinde.
0
1- Yeni araçlarda yakıt kapağının arkasında dizel ibaresi oluyor ama eskilerde ve filo araçlarında olmayabiliyor.
2- Ayrıca tdi, tdci, tsi vs. arkada da yazmayabilir. Mesela benim aracım dizel olmasına rağmen arkasında dizel olduğunu belirten hiçbir ibare yok.
3- Dizel olmasına rağmen, benzinli araçtan farklı ses çıkartmayan motorlar da mevcut.
Yani pompacının elinde hiçbir veri olmadığı zamanlar oluyor. Zaten bu nedenle dizel araca benzin basan pompacılar veya belirtmeyip benzin alan dikkatsizler mevcut. Yaşanıyor bu tip olaylar.
2- Ayrıca tdi, tdci, tsi vs. arkada da yazmayabilir. Mesela benim aracım dizel olmasına rağmen arkasında dizel olduğunu belirten hiçbir ibare yok.
3- Dizel olmasına rağmen, benzinli araçtan farklı ses çıkartmayan motorlar da mevcut.
Yani pompacının elinde hiçbir veri olmadığı zamanlar oluyor. Zaten bu nedenle dizel araca benzin basan pompacılar veya belirtmeyip benzin alan dikkatsizler mevcut. Yaşanıyor bu tip olaylar.
0
Eski çalıştığım şirkette, birisi kendisine tahsis edilmiş dizel şirket aracına kaza ile benzin almıştı. Bizimkisi belirtmemiş, pompacı da sormamış ve araç benzin ile doldurulmuş. 500 metre bile gidemeden motor ve filtre sistemi komple dağalıyor elbette.
Sonuçta aracın tamir masrafının yarısı bizim şirket çalışanına ödettirildi, diğer yarısı da benzin istasyonu tarafından karşılandı.
Sonuçta aracın tamir masrafının yarısı bizim şirket çalışanına ödettirildi, diğer yarısı da benzin istasyonu tarafından karşılandı.
0
yanlış bilmiyorsam pompa ağızları farklı olmalı ya.. ama burdaki yorumlara göre değilmiş.. öyle bişe kalmış aklımda ama nedense..
ayrıca ayırt edebilmek için, devir göstergesine bakın, maksimum 7bin falansa dizeldir..
dışarı verdiği sesten anlamayan erkek değildir ayrıca..
ayrıca ayırt edebilmek için, devir göstergesine bakın, maksimum 7bin falansa dizeldir..
dışarı verdiği sesten anlamayan erkek değildir ayrıca..
0
@kveldulv
Benzin pompa ağzı dar. Dizel pompa ağzı geniş. Bu nedenle dizel yakıt tankının geniş ağzına daha dar ağızlı olan benzin tabancası girebiliyor. Ama dizel tabancasının ağzı geniş olduğu için benzin yakıt tankına oturmuyor, giremiyor.
Kısaca dizel otomobile benzin koyarsın ama benzinliye dizel koyamazsın.
Benzin pompa ağzı dar. Dizel pompa ağzı geniş. Bu nedenle dizel yakıt tankının geniş ağzına daha dar ağızlı olan benzin tabancası girebiliyor. Ama dizel tabancasının ağzı geniş olduğu için benzin yakıt tankına oturmuyor, giremiyor.
Kısaca dizel otomobile benzin koyarsın ama benzinliye dizel koyamazsın.
0
Polis arabaları gibi gır gır yapıyorsa dizeldir. BMW 5 serisi bile o sese çözüm bulmuş değil :)
0
Benzinliye de mazot koyulabiliyor. Bizim benzinli octavia'ya yanlışlıkla 3-4 litre mazot koymuştu pompacı. Sonra servisi aradık depoyu fulleyin arada kaynar dediler. :)
0
@oziloz
Hangi akaryakıt zinciri ise tebrik etmek lazım kendilerini tasarımlarından ötürü.
Benzinli aracı dizel ile doldursanız bile, motor dizel yakıt için yeterli sıkıştırmayı sağlamayacağından dolayı araç çalışmaz. 3-4 litre ise zaten problem yaratabilen bir şey değil.
Ama dizel motora koyulan benzin öyle değil. Benzin yakıtı dizel motor içinde yanlış zamanlı patlar ve dağıtır pistonları. Onu geçtim yağlama yapamaz ve aşınmadan piston yuvalarını dağıtır. Her şeyi geçtim, filtre sisteminin amına koyar afedersiniz.
Hangi akaryakıt zinciri ise tebrik etmek lazım kendilerini tasarımlarından ötürü.
Benzinli aracı dizel ile doldursanız bile, motor dizel yakıt için yeterli sıkıştırmayı sağlamayacağından dolayı araç çalışmaz. 3-4 litre ise zaten problem yaratabilen bir şey değil.
Ama dizel motora koyulan benzin öyle değil. Benzin yakıtı dizel motor içinde yanlış zamanlı patlar ve dağıtır pistonları. Onu geçtim yağlama yapamaz ve aşınmadan piston yuvalarını dağıtır. Her şeyi geçtim, filtre sisteminin amına koyar afedersiniz.
0
Sarix
böyle bir söylem var farklı insanlardan duydum. doğruluk payı ve sebebi nedir?
böyle bir söylem var farklı insanlardan duydum. doğruluk payı ve sebebi nedir?
0
"gayrimenkule yatırım yapmazlar" olarak geçer daha çok. sürekli oradan oraya sürüldükleri, sevenlerinin çok olmaması nedeniyle.
0
net yalan iftira pek güzel alıyorlar hatta ev olsun arsa olsun alışları gayet iyi .)
0
İstanbul Ulusta bir sefarad arkadaşım var, evleri kendilerinin. Demekki olabiliyor. Doğru olmasa gerek ama direkt kendisine de sorarım.
0
sahipsiz
Herkese iyi bayramlar öncelikle. Adamlar bootstrap ı kullanarak tema yaratmışlar satıyorlar, google a bootstrap theme yazınca çıkar birden fazla site var böyle, reklam yapmış olmayım çünkü bana ait değil. sitedeki temalara bakıyorum şık ama yapılamayacak şeyler değil bence, bunun dışında mesela 12$
Herkese iyi bayramlar öncelikle.
Adamlar bootstrap ı kullanarak tema yaratmışlar satıyorlar, google a bootstrap theme yazınca çıkar birden fazla site var böyle, reklam yapmış olmayım çünkü bana ait değil. sitedeki temalara bakıyorum şık ama yapılamayacak şeyler değil bence, bunun dışında mesela 12$ a satılan var 3112 kere indirilmiş mesela. bu da 37bin küsür dolar yapıyor! e abi o zaman ben de bunu yapamaz mıyım? bir tane tema yapıp o siteye yollasam? 8 9 dolardan koysam 1500 tane inse tamamdır? yoksa hayallerde mi yaşıyorum bazı insan olarak?
bu da mesajı sonuna kadar okuyan arkadaşlara gelsin benden, çok çok sevdiğim bir şarkıdır. küçüklerimi gözlerinden büyüklerimi ellerinden öper iyi bayramlar dilerim
www.youtube.com
Adamlar bootstrap ı kullanarak tema yaratmışlar satıyorlar, google a bootstrap theme yazınca çıkar birden fazla site var böyle, reklam yapmış olmayım çünkü bana ait değil. sitedeki temalara bakıyorum şık ama yapılamayacak şeyler değil bence, bunun dışında mesela 12$ a satılan var 3112 kere indirilmiş mesela. bu da 37bin küsür dolar yapıyor! e abi o zaman ben de bunu yapamaz mıyım? bir tane tema yapıp o siteye yollasam? 8 9 dolardan koysam 1500 tane inse tamamdır? yoksa hayallerde mi yaşıyorum bazı insan olarak?
bu da mesajı sonuna kadar okuyan arkadaşlara gelsin benden, çok çok sevdiğim bir şarkıdır. küçüklerimi gözlerinden büyüklerimi ellerinden öper iyi bayramlar dilerim
www.youtube.com
0
Temacılık medeniyet tarihinde önemli bir geçim kaynağıdır.
Themeforest var mesela, her yer tema.
Bu arada aracı siteler o fiyat üzerinden komisyon alıyor haberin olsun. 12$'a satılan temanın atıyorum 5$'ı siteye gidiyordur.
Themeforest var mesela, her yer tema.
Bu arada aracı siteler o fiyat üzerinden komisyon alıyor haberin olsun. 12$'a satılan temanın atıyorum 5$'ı siteye gidiyordur.
0
gitsin abi, 7*3bin = 21bin yine fena para değil.. hadi bir kısmı da vergiye gitsin, 15bin kalsın bana. tek temadan 15bin lira kazanma olasılığı, seri üret abi 15 tane üret koy siteye? bence biraz hayal kuruyorum.
0
Theme satarak iyi paralar kazanmak çok da imkansız değil aslında. Ama yapılması gereken, püf noktalar diyebileceğimiz şeyler var;
Themeforest, internet alemindeki en popüler tema marketplace'i olduğundan, en iyi oranlar onda. Fakat birçok insan senin gibi düşünüp saatlerini bu işe yatırdığından, binlerce tema var satılmayı bekleyen. Şu aşamada, dünyanın en iyi temasını da yapsan, oraya koyar koymaz kendi kendine deli gibi satmasını bekleyemezsin.
Orada çok satan temaların sahipleri, internette birçok "asset" yani değere sahip olmaları. Birçoğunun binlerce ziyaretçili blogları, freebie dağıttıkları websiteleri, tutorial ve design püf noktaları paylaştıkları tumblr'ları falan var. Bunların hiçbiri yoksa da, bildiğin önce yatırım yapıp, tüketiciye ulaşabilecekleri sitelerde temalarının reklamını yapıyorlar ki; adamlar görüp beğenip alabilsin.
Bunların haricinde, design trendlerini çok sıkı takip etmek, alacak olan kişiye kusursuz bir "customization" yelpazesi sunmak ve gerçekten fresh birşeyler çıkarmak gerek. Tüm bunları yapabiliyorsan, maaşlı bir işte çalışmaktan kurtaracak kadar parayı kazanabilirsin tema yazarak.
Themeforest, internet alemindeki en popüler tema marketplace'i olduğundan, en iyi oranlar onda. Fakat birçok insan senin gibi düşünüp saatlerini bu işe yatırdığından, binlerce tema var satılmayı bekleyen. Şu aşamada, dünyanın en iyi temasını da yapsan, oraya koyar koymaz kendi kendine deli gibi satmasını bekleyemezsin.
Orada çok satan temaların sahipleri, internette birçok "asset" yani değere sahip olmaları. Birçoğunun binlerce ziyaretçili blogları, freebie dağıttıkları websiteleri, tutorial ve design püf noktaları paylaştıkları tumblr'ları falan var. Bunların hiçbiri yoksa da, bildiğin önce yatırım yapıp, tüketiciye ulaşabilecekleri sitelerde temalarının reklamını yapıyorlar ki; adamlar görüp beğenip alabilsin.
Bunların haricinde, design trendlerini çok sıkı takip etmek, alacak olan kişiye kusursuz bir "customization" yelpazesi sunmak ve gerçekten fresh birşeyler çıkarmak gerek. Tüm bunları yapabiliyorsan, maaşlı bir işte çalışmaktan kurtaracak kadar parayı kazanabilirsin tema yazarak.
0
o işler o kadar kolay değildir bence. elbet bi bilen olup anlatır ama o kadar kolay olsa herkes coder,temacı falan olur paranın amına koyardı panpa
0
Themeforest icin
Yaptigin tasarim genele hitap etmeli, şik ve sade olmali.
Responsive olmali.
Tum browser ve cep telefonu vb alet edevatla cok iyi gecinmeli.
Editlemeye musait olmali ve kod yapisi yalin ve duzgun olmali.
İlk uyelikte sattiginin yuzde 50sini envato alir, satisin arttikca bu yuzde duser.
Yuzbinlerce tasarimin arasindan siyrilip iyi satis yapabilmek icin iyi is cikarmali ve teknik destegi cok saglam tutmalisin
Tabi her geleni de almiyorlar. Once basvurup portfolyonu gonderip onay beklemen gerek.
Yaptigin tasarim genele hitap etmeli, şik ve sade olmali.
Responsive olmali.
Tum browser ve cep telefonu vb alet edevatla cok iyi gecinmeli.
Editlemeye musait olmali ve kod yapisi yalin ve duzgun olmali.
İlk uyelikte sattiginin yuzde 50sini envato alir, satisin arttikca bu yuzde duser.
Yuzbinlerce tasarimin arasindan siyrilip iyi satis yapabilmek icin iyi is cikarmali ve teknik destegi cok saglam tutmalisin
Tabi her geleni de almiyorlar. Once basvurup portfolyonu gonderip onay beklemen gerek.
0
drystedb efficacious
bugün şarapçıya gittim, vincent diye meyveli bi şarap aldım, eyvallah güzel ama alkol oranı çok düşük, çakırkeyf bile yapmıyor be.ucuz şaraplar vardı 8 10 liraya, bunlar ne dedim sofralık şarap onlar dedi.küfreder gibi söyledi soğudum şaraptan, vince'ı kapıp çıktım.ucuz şarap sofralık mı oluyor nedi
bugün şarapçıya gittim, vincent diye meyveli bi şarap aldım, eyvallah güzel ama alkol oranı çok düşük, çakırkeyf bile yapmıyor be.
ucuz şaraplar vardı 8 10 liraya, bunlar ne dedim sofralık şarap onlar dedi.
küfreder gibi söyledi soğudum şaraptan, vince'ı kapıp çıktım.
ucuz şarap sofralık mı oluyor nedir?
ucuz şaraplar vardı 8 10 liraya, bunlar ne dedim sofralık şarap onlar dedi.
küfreder gibi söyledi soğudum şaraptan, vince'ı kapıp çıktım.
ucuz şarap sofralık mı oluyor nedir?
0
vincent şirince de falan da bolca satılıyor, çıkışı orası olabilir.
valla saçma bi tamlama olmuş sofralık şarap, tek başına gitmez bu anca yemekle kaktırırsın gibi.
valla saçma bi tamlama olmuş sofralık şarap, tek başına gitmez bu anca yemekle kaktırırsın gibi.
0
yillandikca degerlenen guzellesen kaliteli oluyor, yillandirilamayan dursa da guzellesmeyen saraplar sofra sarabi oluyor diye hatirliyorum
0
evet ucuz şarap, hızlı mayalansın diye basıyorlar kükürtü, yıllanma filan durumu kav mav olmuyor tabi, içmeden bir sürahi içerisinde 1 saat filan havalandırırsan tadı güzelleşir.
0
sofralık şarap, kısa sürede tüketilmesi gereken, yıllandırılmaya müsait olmayan şarap oluyor. havalandırıp keyifli bir şekilde içilir. Vincent da bu anlamda o kategoriye girebilir, çünkü zaman içinde tadının güzelleşmesi durumu söz konusu değil. Şirince'nin ilk seri üretim mevye şarabıdır, kafan iyi olsun diye değil, için ısınsın, sevgi dolu aromalı bi akşam geçir diye üretilir :)
0
metehan01
Benim facebook, ekşisözlük, eşiduyuru, 4chan, fuckyouverymuch.dk, 9gag, karnaval, youtube falan.Yeni site arayışlarındayım ne var ne tavsiye edersiniz?
Benim facebook, ekşisözlük, eşiduyuru, 4chan, fuckyouverymuch.dk, 9gag, karnaval, youtube falan.
Yeni site arayışlarındayım ne var ne tavsiye edersiniz?
Yeni site arayışlarındayım ne var ne tavsiye edersiniz?
0
ssge
şöyle ki; karşı cinsle yüzyüzeyken pek bir sorunum yok. fakat konu mesajlaşma kısmına gelince bir mesajı 2382 kere silip tekrardan yazma, bunu yazarsam acaba ne düşünür diye kendini yiyip bitirme ve sonrasında bir mesaja 15 dakikada cevap verme gibi dertlere sahibim. kasmasam da kanka moda geçeriz d
şöyle ki; karşı cinsle yüzyüzeyken pek bir sorunum yok. fakat konu mesajlaşma kısmına gelince bir mesajı 2382 kere silip tekrardan yazma, bunu yazarsam acaba ne düşünür diye kendini yiyip bitirme ve sonrasında bir mesaja 15 dakikada cevap verme gibi dertlere sahibim. kasmasam da kanka moda geçeriz diye korkuyor aklımdan ilk geçeni yazamıyorum. ilk geçeni yazınca da harbi çekilmez oluyorum. 2 paragraf mesaja ok yazmak falan geçiyor içimden en doğal ben olsam mesela. yukarıda belirttiğim sebeplerin çaresi nedir? nasıl aşarım bu sanal mesajlaşma sorununu? sağolun.
0
işte bunlar hep tecrübesizlik sinyali. yavaş yavaş neye ne cevap vereceğini ve nasıl etkili olacağını öğreneceksin diye düşünüyorum. taktik yapmayı öğrenceksin anlamında demiyorum ama verilecek cevap var, verilmicek cevap var. çok bilmiş gibi de konuştum ama aslında derdim o da değil.
sonuç olarak benim fikrim şudur ki, zamanla olacak bi şey.
sonuç olarak benim fikrim şudur ki, zamanla olacak bi şey.
0
