Ekşi Duyuru

yapilmaz.

30 gün içinde, herhangi bir şart göstermene gerek olmadan iade edebilirsin.

Bu bahsettiğin problemler yoksa başka teste gerek yok bence. Zaten garantisi de vardır. Kafaya takma yani o kadar. Bir şey olmaz.

18inde asi oldum. Sistemde en yakin tarih 1 agustos diyor. Randevu almaya kalkinca hata veriyor.
Ikinci asiyi 6-8hafta icinde olmak lazimmis. Ben henuz randevu alamadim.

15 Haziran'da aşı oldum, 29 temmuz a randevu aldım.

18 haziran'da asi oldum; 31 temmuz'a alabildim.

13 Haziran'da ilk dozu oldum, 27 Temmuz'a aldım.

21 Mayıs aşı oldum , 05 Temmuz'a randevu alabildim.

20 nisanda ilk dozu, 3 haziranda ikinci dozu oldum.

13 haziranda oldum 27 sine aldım :)

14 haziranda aşı oldum, aynı akşam ikinci doz randevumu 28 temmuza aldım.

Çarşamba günü oldum, 30 temmuz sabahına aldım.

9 haziranda olup, 23 temmuzda 2.doz.

akit yazarı kenan alpay'mış

Tarayan memur sadece ilk sayfayı taradıysa sadece ilk safya görünür... indirdiğiniz evrağın formatına bakın, tiff olarak yüklendiyse uygun programla diğer sayfaları da görürsünüz...

kullandığınız programa göre sadece ilk sayfası görünüyordur.

"windows fotoğraf görüntüleyicisi" ile açarsanız sorun çözülür.

@arma aski

tam tersi windows'unki ilk sayfayı gösteriyor. irfanview ile açtım bütün sayfalar göründü.

@false pretension

"fotoğraflar" ile açarsanız tek sayfa görünür, "windows fotoğraf görüntüleyicisi" ile açarsanız tüm sayfalar görünür. yıllardır bu uygulama ile çalışıyorum. sorununuz çözülmüş zaten, kolay gelsin.

gerekli programlar kısmından "uyap doküman editörü"nü yükleyin hocam.

adaptör ile batarya arasında direkt bir ilişki yok. zaten istesen de adaptörü 10.95 seçemezsin. yanılmıyorsam macbooklarda adaptör 18.5 ya da 19 volt. 45-65-80w arasındaki fark ise daha hızlı şarj etmesi. eğer macbookunda harici ekran kartı varsa oyun oynuyorsan ya da render alıyorsan ufak adaptörün gücü yetmiyor ve pilden yemeye başlıyor.

benim 15" mbook pro cihazım gündelik kullanımda hem 45w hem de 65w ile gayet güzel çalışıyordu. özetle aşırı güç tüketmeyeceksen en ufak hafif adaptörü almak en mantıklısı.

Uyum konusundan bağımsız, ben de macbook pro'nun farklı bir versiyonu için gittigidiyordan apple olmayan bir batarya aldım. %40 kalınca bilgisayar kendi kendine kapanıyor. Tavsiye etmem bataryanı bunla değiştirmeni.

2009 orijinal adaptör bulma ihtimaliniz zaten düşük, bulacağınız 3. parti bataryalar da çevremdeki arkadaşların tecrübesi hep kullanılmaz ürünler oldular.

Alışveriş sitesinden uyumlu gözüken batarya bakmak yerine tecrübesi olan birinin kullandığı bir bataryanın peşine düşmenizi öneririm.

benimki alerji sayilmaz ama sogan yiyince o gece uyuyamiyorum. asiri rahatsiz ediyor.

soğan zarını ayırıp yemeyin. bazı insanlarda sadece soğan zarı hassasiyet oluşturuyor.

soğanda iki zar var. içindeki ve dışındakini mi soymak lazım. yoksa sadece iç zar mı?

Bizim apartmanda da olan cok oldu, biz dahil... Birbiri ile gorusmus olanlara bulasmisti sadece, boyle havalandirmadan olmadi.

Korona olduklarından nasıl emin oldun? Belki farklı bir hastalığın ilacıdır.

Yan komşumuz atlattı, bize bulaşmadı, apartmanımız çok dikkatli herkes birbirini tanıyor ama misafirliğe gitmek yok.

Alt ve üst komşularımız atlattı, karşı komşularımız şu an geçiriyor herhangi bir bulaş gerçekleşmedi.

Valla bir haberde okumuştum. Çinde bir aileye, hiç evden çıkmayan covidli üst komşusu yüzüne virüs bulaşmıştı. Araştırdıklarında havalandırmadan veya lavabo giderinden bulaşmış olabilecegi yazıyordu.

Ben Corona oldum, aynı evde yaşadığım erkek arkadaşıma bulaşmadi. Apartmanda maskesiz biri öksurup hemen arkasından siz bulunduğu bölgeden geçmedikten sonra banyo havalandirmasindan zor bence.

Kaldığım apartmanda hem bulunduğum kat, hem alt ve üst kat aynı anda korona olduk. Başka katlarda bir şey çıkmadı. Fakat apartman her gün dezenfekte ediliyordu.

dhl ve fedex olabilir.

Koli dedigin icin kafama gore yorumluyorum boyutu ve agirligi ama temiz 300 dolarini alirlar.

Ups, ptt ve tnt'e de bak. Ups icin istersen tahmini fiyat verebilirim boyut ve agirliklara gore

pts ile gonderirsen daha uyguna gelir wp.pts.net

LEDine göre değişiyordur ama o şerit ledler genelde metre başına 1W falan tüketebiliyorlar, yani 5A akıma kadar yolunuz var. Ne kadar akım o kadar parlaklık. Ama yakma riskiniz de var, onu da belirteyim. En temizi ayarlanabilir olanlardan alıp oynamak olur muhtemelen.

@pluton

teşekkürler cevap için. evet ayarlanır cinsten. kumanda üzerinden parlaklık ayarlanıyor ama en yüksekte bile istediğim parlaklığı vermiyor.

artmaz, 2.3 a akım zaten 5m için yeter de artar bile. daha yüksek akımlı adaptör takarsanız hiç zararı olmaz ama faydası da olmaz. boşuna masraf yapmayın bence.

LED şeritlerin çekeceği akım kendi üzerlerindeki dirençlerle sınırlanmış oluyor.

12V 2.3Amper adaptör ile besliyorsunuz diyelim ve LED şerit de 1 Amper çekiyor olsun.
12V 100Amper bir adaptör takmanızın bir faydası olmayacaktır. LED şerit yine 1 Amper çekecek. E voltaj da zaten 12V.. P = I x V Her iki durumda da 12 Watt...

Ama ne yapabilirsiniz; çok önermiyorum ama bir tık boost etsin derseniz; 13-15Volt besleme deneyebilirsiniz. Bu durumda, zaten fabrika çıkışı biraz overdrive edilmiş LED'leri iyice overdrive etmiş olursunuz.
Parlaklık, sallıyorum %10 artsın diye %20 fazla güç tüketme gibi bir durum da var belli bir eşiğin üstünde. Ha nasıl oluyor derseniz; ışık olarak alamadığınız o %10'luk fark ısıya dönüşür, normalde olduğundan baya da sıcak olur.

Yani önermiyorum ama bilgi olsun diye yazdım.

Suçtan zarar görmemişsin bunu sen değil de STK yapabilir örnek tüketici derneği

aslında zarar gördüm. (bkz: #121855235)

zarar gördüğüme göre kendim de dava açıp bu cezanın arttırılmasını isteyebiliyorum o zaman.

haberde cezanın üst sınırdan kesileceği söyleniyor. bu durumda daha fazla ceza verilmesi mümkün olmaz diye düşünüyorum.

manevi tazminat davası açacağım ben.

(bkz: elif aybüke koçak)

www.youtube.com

annem, 75 yaşında. iki dozu da oldu. ikinci dozu olalı sanırım 2 haftaya yakın oluyor. herhangi bir sıkıntı yaşamadık şu an için.

Ananem oldu, herhangi bir sıkıntı yok

Dedem seksen küsür yaşında. 2. dozu vuruldu. Gayet iyi.

eşimin anneannesi, dedesi ikinci dozu da oldular, ikisi de iyiler.

Komşumuz 92e 2. dozu olduktan 3-4 gün sonra pozitif olarak hastaneye yattı, 5 gün yatıp çıktı.
Eşi 62k aynı gün aşılarını oldular aynı gün hastaneye yattılar ama maalesef kaybettik. Ben çıkamıyorum bu işin içinden.

Dedem oldu, herhangi bir sorun olmadı şükür.

hem babanem hem büyükbabam oldu, ikisi de iyi.

anneannem ve dedem oldu, sıkıntı yok bildiğim kadarıyla.

Kalbinde sıkıntı olanlarda mı ne kalp krizi gibi şeyler duydum ama çevremde yaşayan yok. Twitter uydurması olabilir veya belki cidden kimine yan etki yapıyor da olabilir bilemiyorum.

Annem, 80 yaşında. Hiç sorun olmadı.
Arkadaşımın annesi 85 yaşında. Çok fazla kronik hastalığı var. İlk gün ateş, halsizlik olmuş. Ertesi gün toparlanmış.

90 yaşında komşum oldu; annem de oldu. her iki dozu da. bir sıkıntı olmadı.

5-6 tane var. problem duymadım.

Anneanne yaş 83. Kanser tedavisi görüyor. Sorun yok.

dayim 2, esi 1 doz oldu. herhangi bir sikinti duymadim.

73 yaşında babam. İki dozu da oldu. Hiç yan etki vs görmedi.

Ek : 70 yaş üzeri 2 kişi daha geldi aklıma. Birinde hiçbir sorun olmamış, diğeri tansiyon hastası. ilk aşı sonrası biraz baş dönmesi yaşamış. İkinci aşı sonrası sorun olmamış.

78 yas baba son derece saglikli. 2. Dozu olali yaklasik 20 gun oluyor hic bir seyi yok
76 yas anne koah hastasi, kanser gecmisli. 2. Dozu olali 8 gun oldu bir sey yok.

5 kişi oldu. Sıkıntı yok.

Alt komşumuz oldu. Hiçbir sıkıntısı yok.

80 yaşında teyzem oldu ikinci dozu. Hiç bir sıkıntı yok.

ananem,dedm ve babanem oldu.herhangi bir sıkıntıları yok.babanem 2.dozdan sonra ate problemi yaşadı biraz ama sıkıntı yok.

Babannemiz yaptırdı, herhangi bir yan etki görmemiş, sıkıntısı olmamış. +80

75+ babaanne-dede

bugün 2. dozun üstünden tam olarak 14 gün geçti. ikisi de iyi

geçen hafta benzer bir soru sormuştum: www.eksiduyuru.com

93 yaşındaki dedem ve 88 yaşındaki annneannem aşı oldu. İkisindede herhangi bir sıkıntı yok.

Babam oldu, henüz bir sıkıntısı yok.

4x4 de kamyonettir.

Ruhsatta ne yazdığı önemli bazı 4x2 lerin otomobil yazdığını okumuştum gezenbilir'de, 4x4 olduğu halde kamyonet de yazıyor olabilir.

Ruhsatta ne yazıyor?

Edit: Tabiki çift kabinler için bu karışıklık, yoksa tek kabin zaten direkt kamyonet.

kamyoneti alırken ne kadar vergi ödendiği ile ilgili bu sınıf meselesi. çok ama çok azdır daha yüksek vergi ödeyip otomobil sınıfında pikap alan.

4x2 ya da 4x4 olması fark etmez.

4x4 pickupların yıllık mtvsi binek gibi ödeniyor. Alırken avantajlı sadece.

bununla ilgili bir kesin bilgi yok mu yav

4x4 olunca otomobil vergisi alınıyor, 4x2 ise kamyonet vergisi alınıyor diyorlar. benim pickupım yok sadece bilgi amaçlı soruyorum.

2021 model 2000cc'ye kadar,arkası açık , 4x2 ile 4x4 pickupın vergisi ne olur?

4x2 şahıs şirketi üzerine kamyonet olarak kaydediyorlar, çift kabinli olanlar panelvan olarakta kaydedilebiliyor. Vergisi düşük oluyor ama köprüden geçme, hız sınırlamaları gibi dezavantajı olabiliyordu.

4x4 arazi aracı (suv) gibi vergilendiriliyordu

www.gezenbilir.com

@northern mariner

artık köprüden geçebiliyor pickuplar. o dezavantaj kalktı. sahibinden'de baktığımda yıllık vergisi 6bin tl civarı görünüyor.

Sahibinden'de Arazi & Suv & Pickup bölümünde hususi araç olarak vergileri gösteriyor. Ticari kaydedilen araçlar için farklı. Köprüden geçme mevzusu yine ticariler için farklı.

Ticari kaydedilince devletin gözünde Amarok veya Ford Ranger bile Hyundai H100 olarak görülüyor :)

Mesela Ford Ranger için 4x2 olan kamyonet olarak mtv şöyle çıkıyor.
i.hizliresim.com

Bu dertten bende muzdaribim. En önemli tavsiyem geç uyysanızda sabah erken kalkmanız. Diyelim hiç uyumadınız ve ertesi günde uyuyamıyorsubuz yinede erken kalkın. Sonraki gün ol adı bir sonraki gün uyursunuz. Ayrıca gün içerisinde enerjinizi harcayınki gece yorgun yatağa girin. Yattığınızda telefona bakmayın. Saat 8 den sonra çay kahve kafeinli içecekler tüketmeyin ve gün içerisindeki tüjetiminizi sınırlandırın.

Melatonin kullandım çok memnun kaldım.

@kisa ne kadarlık ve ne marka?

Melatonina 3 luk idi sanırım ama 1 ya da iki tane içiyordum duruma göre. Genelde 1 yeterli oldu. Ciddi bir sorunum olmadığından düzenli de kullanmadım.

Çeyrek unisom işe yarar.

Çocukluk dışında hayatımda ilk defa askerde 10.30'da uyuyordum. Sebebi gün içinde yorulmak ve çok erken uyanmak. Gün içinde hareket edip biraz yorulursanız erken uyumanız kolaylaşır. Erken kalkınca da uykunuz erken gelir.

Melatonin'in markasına bakma hepsi aynı. Sadece dolgu malzemeleri farklı. İmkanın varsa yurtdışına çıkan arkadaşlarından rica et, türkiye'nin 4'te biri fiyatına alırsın. 3-5 ve 10mg versiyonlarını göreceksin. tavsiyem 1 adet 5mg deneyerek başlaman. Bazı insanları ertesi gün bile sersem/saf bir hale çeviriyor, bazılarında hiç birşey olmuyor, bazılarında gerçekten doğal uyku yaşatıyor. Önce sizin vücudunuzun nasıl tepki verdiğini gözlemlemek önemli.

Eğer vücut olumlu ve beklenen şekilde tepki veriyorsa tavsiye edildiği üzere miniumum 8 saat, alarmla falan kesmeden uykuya vakit ayıracak şekilde kullanıp ne olup bitiyor gözlemleyin. bazılarında gerçekten uykuyu doğal şekilde getirir ama 4 saat sonra cin gibi uyanıp uyku düzenini daha da bozabiliyor.

Ve her ne olursa olsun meletonin takviyesi her gün, haftanın 3-4 günü falan kullanılacak birşey olmadığını unutmayın. Alkolden, nikotinden, kafeinden daha çabuk tölerans geliştiriyor. 1-2 hafta sonra 5mg'dan 10 mg'a çıkasınız, takviye almadan uyuyamaz olursunuz gerçekten kontrol ve irade sahibi değilseniz farklı yollar deneyin. Hiç değilse böyle takviyelere yönelene kadar haftasonu kendinizi normalden daha kısa uykuya maruz bırakıp uyku borcu oluşturun derim.

5-6 yıldır anormal uyku ve çalışma sürelerine sahip kardeşiniz olarak amatör tavsiyelerimi iletiyorum.

fiyat aynı, ceza yok

Anlaşılmayan her işte avukatın sahtekarlık yaptığının sanılması...

Dosya bilirkişideymiş anlattığınıza göre. Yani dosya yok. Dosya yok, anlıyor musun(muge anli tonlamasıyla), avukat ne yapsın duruşmaya katılıp, mazeret vermiş işte. 2-3 ay bizim ülkemizde duruşmalar arası süre bile değil.

Bilirkişinin dönmediği değil bilirkişiden dönmediği yazıyordur.şimdi sen bilirkişisisin atıyorum kadastro bilirkişisi bende hakimim.

Falsecim al şu dosyayı (dosyayı fiziki olarak, komple) ölç biç bana rapor sun diyorum.
Sende alıyorsun gerekirse karayollarına tapuya vs araştırma yapıyorsun gerekirse ölçüm yapıyorsun vs.

Sonra dosyayı ve raporunu bana sunuyorsun bende sana bu emeğin karşılığı bi ücret takdir ediyorum.

Şimdiiii sen eeey bilirkişi söyle bakalım neden hala raporunu sunmadın? Küçük bi ilçe demişsin yoksa sen ilden filan mi geliyorsun ? Yoksa elinde çok dosya var sıra bu dosyaya mı gelmedi? Söyle nezaretini insanlar öğrensin!!!

Diğer bir konu; bu dosya fiziken bilirkişide olunca mahkemede gölge dosya yaparlar yani nedir, dosyanın son duruşma zaptı önemli birkaç evrak vs olan bi yedek dosya. Neden bunu yaptılar çünkü dosya bilirkişide

Durum böyle olunca hakim her celse yazar; dosyanın bilirkişiden dönmediği görüldü gereği düşünüldü dosyanın bilirkişiden dönmesinin beklenmesine duruşmanın 31 Şubat 2021 tarihine bırakılmasına karar verildi.

Şimdi avukatta bunun böyle olacağını bilir, gitse de böyle olur gitmese de. O zaman niye gitsin zaten bi ton duruşması var. Yazar bi dilekçe falan mahkemede duruşmam olduğundan sizin duruşmaya katılamayacağım mazeretimi kabul edin diye. Eee hakim bakıyor zaten dosya yok piyasada kabul ediyor mazeretini.

Umarım detaylı anlatabilmişimdir, sizin dosya bilirkişide tıkanmış oradan dönerse hızlanır. Ama şunu lütfen unutmayınız, ne o mahkemede ne o bilirkişideki tek dosya siz değilsiniz.

@infernalcadre detaylı anlatım için teşekkürler. evet tek biz değilizdir diye ben de düşündüm ama emsal olarak gösterilecek fazla da yer yok. hemen rapor sunulur diye düşünmüştüm. o yüzden işi acaba yokuşa mı sürüyorlar içimden geçirmedim değil :)

peki bir sorum daha var; bilirkişi raporu en ince detayına kadar sundu fakat avukat bi mazeret sundu (hasta oldu, arabası bozuldu vs) gelemedi. dava yine mi ertelenir?

Hakime bağlı, kabul etmeyebilir ama avukatı o zaman işi şöyle uzatır, hakim bey raporu yeni gördük detaylı inceleyip beyanda bulunmak için süre istiyoruz der, duruşmayı atarlar (bulunduğu il/ ilçenin iş durumuna göre değişir) 6 ay sonraya.

Ama en en sonunda avukat bu şekilde devam ederse ki etmesi suçtur, mazeretini kabul etmeyebilir ve yokluğunda karar verebilir. Hatta hiç bir aşamada mazereti kabul etme zorunluluğu yok gerekçesini yazdığı sürece.

Hocam bizim biraz çetrefilli bir arsa davasında 3 yılı geçtik, 2 ay sonra artık karar bekliyoruz. 1 yıl güzel süre.

(bkz: tatami)

Puzzle kauçuklarda oda gibi küçük hacimlerde yapıştırmaya gerek olmayabiliyor. Tek başınıza uygulayabilirsiniz.
www.kaucukdunyasi.com
Hatta ev için en uygunu bence de tatami
www.tatamizemin.com

Bulaşma riskinin en düşük olduğu yöntemlerden biri, gıda yoluyla diye biliyorum.
Ayrıca mümkünse, elimin altında fırın ya da mikrodalga varsa biraz ısıtıyorum, en azından kafam komple rahat oluyor.

nesnelerden enfekte olunabildigine dair bi calisma gormedim ben. covid pozitif birinin bol bol sulu sekilde tukurdugu bir yeri, pek vakit gecmeden yalarsaniz kaparsiniz ama onun disinda bir case goremiyorum ben boyle damacana silmelik, siparisi balkonda bekletmelik falan. orda virus tutunabiliyor da enfekte edebilecek yogunluk ve canlilikta olmuyor.

Hafta 2-3 kez disardan siparis ediyorum. Gelen yemegi de isitma imkanim yok, geldigi gibi yiyorum. Yedigimiz sey mide asidi ile temas ettigi icin virus etkisiz hale geliyormus. Disardan aldigimiz herhangi bir seyi veya dokundugumuz elimizi burnumuza, gozumuze surmedigimiz surece sorun olmaz. Yemekten sonra da elinizi guzelce yikarsiniz, bitti gitti. (Henuz korona olmadim)

Pandemi başında panik halindeyken söylemiyordum ama hazirandan beri söylüyoruz; temiz, bildiğim yerlerden sipariş veriyorum. Bazen isittigim da oluyor, şimdiye kadar bir şey olmadı. Zaten bununla ilgili yapılmış çalışmaları da bol bol okudum; gıdadan ya da üzerindeki materyallerden geçme riski çok çok az cidden; bunlar yerine etrafınızdaki insanlardan korkmak gerek.

Etrafımdaki doktorlar da hep dışardan yiyor; bu kadar aynı fikirde olduklarına göre bir bildikleri vardır diye düşünüyorum.

Bu arada alışverişleri dezenfekte etme olayini da bıraktım yine haziran başından beri.

farklı yerlerden sipariş verdim. endişelenmedim bile. fraise gibi torba paket silme işlemlerini de bıraktım. hatta 1 kere yaptım sadece.

Aşırı çok söylüyoruz. En başından beri. Hiçbir şey olmadı.

ben surekli disaridan soyliyorum kahvalti disarida ogle disarida aksam disarida.
kaptim mi kapmadim mi bilmiyorum. belki de kaptim da atlattim ya da hala kapmadim. ama kesinlikle bunlari yapanlar temiz degil. mesela salata yemiyorum bilerek cunku elle koyarlar. o elle de paralara el suruyorlar. ya da pipetle iciyorum ki etrafinda virus varsa dudislerime degmesin vs.

söylüyorum gelince paketten çıkarıp gelen paketleri çöpe atıp ellerimi yıkayıp öyle yiyorum başka bir şeye dokunmadan.

@klakie+1

eger kontrol kalemin varsa ve bu islerden biraz anliyorsan sigorta yukaridayken kombi tarafina elektrik gidiyor mu diye bakabilirsin. gitmiyorsa sigorta bozulmustur. gidiyorsa kombi arizalidir.

eger elin yatkin degilse bence once tanidik elektrikci sigortayi kontrol etsin, bozuksa degistirir masrafsiz olur. eger sigorta saglam derse servis yolu gozukur.

kısa devre vardı muhtemelen sen yukarı kaldırdıgın an tekrar atıyordu. devreyi bozmuş olabilir bu kadar ısrar etmek. bilgili değilim bu arada sadece tahmin

Sigortanın da bozulma ihtimali çok yüksek, sigortanın alt girişinde elektrik varsa (kontrol kalemi) kaldırdıktan sonra üst çıkışında da elektrik varsa sigorta sağlamdır, değilse sigorta bozuktur.

bugün elektrikçi gelcek. yeni sigorta takalım dedi. eğer yine çalışmazsa büyük olasılıkla anakart gidik.

kolonlara ve kirişlere bakın onlar önemli.
tuğla duvarların yada dış cephe sıvasının deprem önemi ile hiç bir alakası yok.sıvarsın geçer.
40 yıllık binaların da bodrumuna inip oradaki taşıyıcı kolonları bir gözlemleyin.hasarlı olsun olmasın 40 yıllık bina deprem için güvenli değildir.

ya ekşide de aynı tartışma var. insanlar sizin gibi soru sormak yerine ahkam kesiyor hiç bir bilgisi olmadığı halde. deli oluyorum bu işlere.

sıvaların dökülmesi binanın sağlam olmadığını göstermez. aksine deprem sırasında mantıklı bir şekilde çalıştığını gösterir. taşıyıcı sistemle alakası yoktur çünkü. benim dolabım devrildi, binam sağlam mıdır demekle aynı şey hemen hemen.


eğer kolon ve kirişlerde hasar oluştuysa yüksek ihtimalle içeriden gözlemleyebilirsiniz çünkü çatlaklar oluşur. her çatlak da hasar demek değildir. çatlakların şekli ve derinliği önemlidir. dışarıdan bir hasar oluşmaz. mantolama ile kapatılması söz konusu olmaz yani. evhamlıysanız uzmanlardan yardım isteyebilirsiniz. çevre şehircilik bakanlığı yapıyor galiba deprem tetkiklerini eski binalarda.

kendiniz ise kolon kiriş birleşim bölgelerini kontrol edebilirsiniz. ilk hasarı o bölgeler alacaktır maksimum yükün bindiği yerler olarak. dışarıdan görünen bir hasar yoksa yüksek ihtimalle önemli bir hasar da yoktur.


binanızın depreme dayanıklı olup olmadığını maalesef anlayamazsınız. yukarıdaki arkadaşın dediği karot alarak test yapmak beton dayanımını ölçer sadece. bir fikir verir. bir kaç farklı test metodu da var ama dediğim gibi bence hiç biri tam olarak kesinlik vaad etmez.


detaylı deprem tetkikini yaparsanız da binanız muhtemelen geçmeyecektir çünkü binanız deprem yönetmeliğine göre yapılmadı. her şey tam olsa bile bodrum perdeleri duvar örülmüştür. şu anki yönetmelikte betonarme perde yapmak zorunludur. binanızın demirleri %99 nervürlü demirden yapılmadı. o da zorunlu şu anki yönetmelikte. yine %99 ihtimalle hazır betondan da yapılmadı. bu da beton kalitesinin her bölgede aynı olmaması anlamına geliyor.


şahsi fikrim deprem yönetmeliğinden önce yapılmış her konutun bu testlere göre yenilenmesidir. ancak bu demek değildir ki yönetmelikten önceki her bina çürüktür. yine şahsi fikrime göre 2011 sonrası yapılmış her bina, müteahhit tarafından ağır saçmalanmadıysa bir şekilde ayakta kalır büyük depremlerde hasarlı da olsa. çünkü şartlar çok sıkı.

2001 sonrası binalar ise nispeten sağlam çünkü ilk yönetmelikle beraber hazır beton kullanımı da zorunlu hale geldi projelendirmede ciddi tedbirler alındı vs.

ondan öncesi için sağlam olan binalar da var. olmayanlar da. tam bir tespit yapmak mümkün değil ama dediğim gibi analiz yaparak fikir sahibi olabiliyoruz.


şu sıva vs. işleri için lütfen okuyun:

eksisozluk.com

Artçılar şu kadar sürer demek ne kadar doğru olur, bilmiyorum. Çünkü, 8 ay sonra olacak 3.8 büyüklüğündeki bir deprem bile bugünkü depremin artçısı olabilir.

Ama 5.4-5.5 büyüklüğünde artçılar meydana gelebilir. Dolayısıyla, hasarlı binaya sahip kişilerin belli bir süre evlerine girmemeleri mantıklı olur. Çünkü, Van'daki depremde ana depremde yıkılmayan bir otel, 5 küsürlük bir artçı depremde yıkılmıştı. Hatta bir Japon gönüllü hayatını kaybetmişti.

Evet, büyük deprem o fayın üstünde meydana gelmez ama İzmir'de Konak'ın içinden ve Karşıyaka'nın kuzeyinden geçen ve 6.5-6.8 büyüklüğünde deprem üretebilecek başka fay hatları da var. Hele Konak'taki çok sıkıntılı, direkt şehrin altından geçiyor

1-2 ay devam eder

geçmiş olsun öncelikle,99 depremzedesiyim artçıları hatırlamaya çalışıyorum il günler çok yoğundu ama uzun süre sonra da olduğunu hatırlıyorum. hasarlı binalarda bulunmayın evet ama korkmayın vir süre sonra artçılara da depremde ne yapmanız gerektiğine de alışacaksınız. Açıkcası ilk bir hafta yoğun oluyor yavaş yavaş azalıyor ama ne kadar süreceği
Biraz belirsiz arkadaşların da dediği gibi..

izmir'in altını en iyi bilen adam zafer akçığ hocanın araştırmalarına bakabilirsin.
az önce tele1 yayında bu doldurma zeminlerle ilgili büyükşehir belediyesi için detaylı bir rapor hazırlayıp verdiklerini söyledi, aradıklarının hepsi orada olabilir.

İzmir'in her yeri fay hatti

ping için 15 ms oldukça iyi bir rakam. aynı intranet içerisinde olsanız 1-2 ms üzerinde olmaması lazım ama internet üzerinde herhangi bir ip'ye 15 ms çok çok iyi bir rakam. Peki neden daha önce 1-5 arasındaydı? Asıl sorun bence orada :)

speedtest'in pingi çok önemli değil, asıl ölçümü şöyle yap önce.
windows tuşuyla beraber r tuşuna bas, gelen arama kısmına cmd yaz, konsol açılacak.
oraya ping 8.8.8.8-t yaz enter yap, bir dakika boyunca bekle. orada gördüğün ortalama ping senin gerçek pingindir; ona göre yorum yaparsın. ping harici belki kopma da vardır anlık.

yerinde olsam modemi resetlemeyi denerim, çözülme ihtimali var. ama sebep isp kaynaklıysa ping'in çözümü çok kolay değil. aslında kolay ama bunu bir sorun olarak algılamadıkları için müdahale etmeyip yaşadığın durumdaki gibi normal diyip geçiştirmeye çalışıyorlar.
binandaki switch'e atacakları bir reset bu sorunu çözer muhtemelen ama dediğim gibi, buna ikna olmaları lazım. reset sonrası çözülmezse her gün ısrarla ara, twitter'dan falan yaz, darla; elbet biri yardımcı olur.

@anathema

ciddiyim 1 ping görüyordum. en fazla 5'e çıkıyordu. valla bende bişey değişmedi. son birkaç aydır böyle.

@bruce

çok kez reset attım, dns değiştim. dns benchmarkla en iyi dns'i seçtim, aynı. bu arada pingler 34-35 çıktı cmd'de.

35 pingte 10 saniye süren ekran açılması normal değil. şimdi baktım benimkine, kablosuz ve modeme uzaktayım ve 75 ms civarı; sayfalar 2-3 saniyede açılıyor.

derdin neden eskisi gibi değilse okay ama pratikte yaşattığı bir yavaşlıktan yakınıyorsan sorun ping sebepli olmayabilir. çözüm için isp'ye muhtaçsın o halde, dediğim gibi darlaman lazım biraz. 150 civarı çıkıyor de, sayfalar açılmıyor de, denediklerini söyle. daha fazla uğraşmamak için bişeyler yaparlar.

Cevap gelmezse kenarda dursun diye yazıyorum, bu puan şu anda envai çeşit sitede denememe rağmen Yemeksepeti dışında hiçbir sitede geçmiyor. Bir ara N11'de geçiyordu, onu da kaldırdılar. Koçtaş'ta geçerse şok geçiririm. Ama denemek için ödeme adımına kadar gelip kart bilgilerini girin. Geçiyorsa zaten "Şu kadar puan var, kullanılsın mı?" diye sorması lazım.

siteler;

www.altungold.com
www.gramaltinal.com
www.koctas.com.tr
www.markafoni.com
www.turna.com
www.yemeksepeti.com
param.com.tr

mağazalar;
Migros
Kipa
Özdilek
Carrefoursa
A101
Koton
İkea
Metro
Deicman

kaynak: donanımhaber

o listeyi ben de gördüm ama çoğu sitede yok.

bi de işbankası müşteri hizmetlerini aradım puanları nerede kullanabilirim diye. biz de bilmiyoruz dediler şaka gibiler hahaha

Web sitelerinde geçmesi düşük ihtimal, geçtiğinde tüm ödemeyi maxipuanla yapman falan gerekiyordu zaten.
param kullanırsan %4 komisyonla karta aktarıyor puanı, sonra param kartla istediğin gibi harcayabilirsin, ben sıklıkla süreli puanları böyle biriktiriyorum.

28 inch 4k kullanıyorum yanında da 24 inch fhd var.

24 inch için 2k bence gerekli değil. ekran zaten ufak ve native çözünürlükte 2k açarsan ikonlar yazılar ufak kalacak. denildiği gibi çoğu oyunu da fhd oynayacaksın eğer gerçekten çok bir ekran kartın yoksa.

fakat28 inch boyutuna çıkınca fhd artık yetersiz kalıyor. o zaman 2k veya 4k gerekli.

24 inch bu iş için sınır gibi bir şey bence.

Yani 24” için gerek yok ama 27” için kesinlikle 2k aşağısı kurtarmaz ben de böyle düşünüyorum

27 inç ve 2k ikilisi ideal bence.

Daha büyük monitörlerde 4k düşünülebilir.

ne için kullanacaksın
sadece oyun için gibi anlıyorum , o zaman ekran kartının destekleme muhabbeti var.destekleme derken akıcı şekilde kullanmak kastım oyunlarda.
hadi ekran kartın destekledi, lag yani gecikme muhabbeti giriyor.
çok detay var amacın ne sistemin ne bilmek gerek.

Hem oyun hem video için düşünüyorum.

çalışır sorunsuz. ne verilirse onu taşır kendi limitine kadar

en az 144hz bir monitör almanızı tavsiye ederim. Amazon prime day’de muhtemelen çok iyi bir monitör düşürebilirsiniz o fiyata

ssd konusunda yardımcı olabilirim. ssd,ram, işlemci fanı vb ürünleri satıyorum. özelden yazarsanız yardımcı olabilirim.

Evet kabaca dogru.

modeller ne

gpu : rx 580 8 gb
cpu : intel 2700k 4.5ghz OC

bu incelemede durum daha fena. üstelik 3080'le yapılmış. bence oyunlarda normal.

www.youtube.com

Geçici olarak kapatmada kaybetmezsin. Hesabımı sil dersen 30 gün sonra kullanıcı adın diğer potansiyel kullanıcılar için müsait hale gelir.

Girmez.

Madde 125- (1) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden (...) (1) veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.

İri kıyım demek iri cüsseli demek. Buradaki unsurları taşımıyor.

Adli olarak cevap verilmiş, hakaret değil denmiş ancak bunun konuşma dilinde kırıcı olmayan versiyonu iri yapılıdır.

Kadın değilse girmez

www.youtube.com

Vahşi Kırlar
HBO Vice serisi
Coşkun Aral Yemen Belgeseli
Ekümenopolis
Çekmeköy Underground

kötü şekilde içinden:
(bkz: born into brothels calcutta's red light kids)

timelapse şeklinde içinden
(bkz: Koyaanisqatsi)

Öğretici ve Amerika'yı (ve bizi) Avrupayla karşılaştırır şekilde içinden
(bkz: where to invade next)

"what if" içinden (her gün sürekli mcdonalds yesen ne olur?)
(bkz: supersize me)

dünyanın içinden
(bkz: samsara)

eğlenceli, ulan laiklik ne güzel dedirten içinden (satanizm belgeseli ama aslında hıristiyan topluluğunda tezat bir şey yapabilmeyi anlatıyor)
(bkz: hail satan)

sahte-belgesel içinden (mockumentary)
(bkz: what we do in the shadows) (vampir belgeseli, tarzını seversen en sevdiğin komedi filmleri arasına girebilir)

2008 Krizi nasıl oldu dersen ekonominin içinden:
(bkz: the big short)

Human

Samsara vardı Human benzeri

Baraka
The true cost
Sans Soleil
Koleksiyoncu

Netflix yapımı Street Food belgeselini tavsiye ederim.

olay sadece akdeniz ve ege ile sınırlı kalmaz diye düşünüyorum.

Karşılıklı gösteriş bir şey olmaz. Şu an Türkiye’ye saldırabilecek ülke yok. Zarar kazançtan büyük.

Savaş çıkamaz.

Not: NATO

Gövde gösterisi yapıyor bütün ülkeler. 21. Yüzyılda halen daha realist politikalar işlevsel. Avrupa’da milliyetçilik has safhada, hükümetler de bundan faydalanıyor. Milfhunter Macron kendi dalgasına bakmalı.

Günümüz dünyası şu an birinci dünya savaşı öncesi ortamı andırıyor. Multipolar yani çok güçlü dünya düzeninde herkes birbirinin açığını arıyor. Avusturya Macaristan veliahtı suikastının 21.yy versiyonu dünyada köklü değişiklikler yaratır; ne NATO kalır ne AB.

fransızlar dahil oluncaya kadar ben de bişey olmaz diyordum ama fransızların gazına gelip yunanlılar saldırırsa misliyle karşılık vermemiz de olası.

Yakın arkadaşının eski sevgilisine, kardeşimsin sen benim derken, şuan evlenmek üzere yol alıyor olmak

Çalıştığım şirkette duz devlet lisesinde ogrendigi kadariyla ingilizce konusan (sifirdan bi tık yukarida belki) guvenlik gorevlisinin geçici olarak gelen amerikalı üniversite ogrencisini ayarlamasi, sonra isten ayrilmasi amerikaya tasinmalari once orada birlikte yasamalari sonra evlenmeleri, universite ogrencisi ablamizin egitimini tamamlayip ogretmen olmasi, guvenlikci kardesimizin taksi soforlugu vs islerde calisarak dikis tutturmasi.. iki cocuklarinin olmasi ve ikisinin de dogru durust Turkce konusamiyor olmalari.. dolayisiyla baba tarafindan akrabalariyla iletisimlerinin dilden dolayi sifir olmasi.

Dusundukce imkansiz geliyor hala.. hayret..

Kız istemiyor. Erkek yıllarca peşinden koşuyor. Balkona not, çikolata vs atıyor. Deniyorlar 1-2 sene içinde ayrılıyorlar. 3 yıl geçiyor ve tekrar karşılaşıyorlar. Evli ve çocuklular.

Sadece duyduğum bir tanesi; kız yine istemiyor. Erkek sürekli etrafında olmaya devam ediyor. 3 sene sonra evli ve çocuklu.

kedi sidiği nasıl bilmiyorum ama ıslaklık varsa pişmiyordur.koku da bir maya kokusu olur o varsa maya çoktur. hamuru biraz katı yap, çok cıvık yaparsan kerpiç gibi olur zaten . kulak memesi kıvamında olacak hamur.

Amonyak kokusu mu var ciddi ciddi? Ne kadar maya kullandınız? Maya bozulmuş olabilir.

Yeni paket. Kedi çişinin benzeri bi koku. Tam amonyak denemez sanırım. Mayayı azaltip tekrar deneyeceğiz.

eğer orijinal tarifteki ölçüye uygun değil de oranları katlayarak yaptıysan mayayı da aynı oranda arttırmaman gerek.
mesela 2 bardak un 1 kaşık maya olarak verilen ölçüyü 4 bardak un 2 kaşık maya olarak kullanmayacaksın. 2 kaşık yerine 1,5 gibi bir şey kullanman gerekir.

Kokuyu bilemedim ama ekmeği tepsiden al ve tel gibi bişi üstünde soğumasını bekle
İçi nemli kalmaz böylece

@üğpoıuy

Faladdin'de kahve falı baktıracak kadar sıkıcı bir gün.

İşten biraz erken çıkıp foça'ya kampa geldim, deniz kenarında oturuyorum. Çok esiyor, çok üşüdüm. Genel olarak iyiyim :)

eksiup.com

eh iste. evde yalnizim, ne yapacagimi bilemedim. bos bos oturuyorum. canim da bir sey yapmak istemiyor aslinda. yalniz hissediyorum.

Bisiklet yorgunu. Susak.

Tatilden döndüm. Ege kıyılarını önceden de sevmezdim, hala sevmiyormuşum. Misal bir bolu ormanları varken insanlar niye o kurak, sıcak ve çorak araziyi tercih ediyor, onu düşünüyorum.

bebeyi uyuttum uzun süredir ilk defa bilgisayar açtım

m'eh işte. idare etmece^^

n11 diye belirtmişsiniz ama ben watsons'ta satılan maskeyi çok beğendim. telli ve 3 katlı. hem 10'lu hem de 50'li paketleri var.

Bimdeki maske de iyi. N11 den almaktan vazgeçtim paketi patlak gelenler varmış kullanılmaz öyle.

Çeşit çeşit maske kullandım. Marketlerden, eczanelerden falan aldım. N11’de var mı bilmiyorum ama en son B-Good adlı bir markanınkini aldım, çok kaliteli ve güzel. Tekrar bulunca stok yaptım hatta

Bim den aldim en son 10 tanedi 7 liraydi. Markasi soreno sorento muydu neydi. S li birseydi. Tavsiye ederim

www.gittigidiyor.com

Ürün detayını okuyun zaten kaliteyi fark edeceksiniz

Şuan piyasadaki en iyi steril olmayan maske soly care maskeler

Masaüstü bilgisayarın topraklamasında sıkıntı var gibi gözüküyor.

tunçmatik'in prizlerinden kullanıyorum acaba ömrü mü bitti? 8 9 sene olacak neredeyse

bu arada bilgisayarlar aynı prize bağlı.

Ben de asansör çalışınca sadece bilgisayardan ağdan kopuyorum varsa sebebini bilen merak ettim :D

bilgisayarın çoklu priz üzerindeki yerini ve çoklu prizi de başka bir yere taktım. düzelmedi...

@false pretension ; olabilir. Direk prize bağlayıp deneyebilirsiniz.

@eatpraylaw ; Asansörün elektrik hattı iyi yalıtılmamış ve apartmana giren data kabloları ile aynı boru hattından gidiyor olabilir. parazit yapıyor olabilir.

Bir arkadasimin anneannesi 3 kalp krizi gecirmis, 85 yasinda bir bünye ve Corona'yi atlatti.

65 yaş üstünün corona'dan ölüm orani %10-15 aralığında zaten. Her 65 yaş üstü vefat etmiyor ki. Dolayisiyla benim de birebir tanidigim değil ama çevremdeki insanlardan duyduğum 2-3 kişi var iyileşen.

eski komşum, bir teyze vardı yoğun bakıma aldılar ama atlattı çok şükür.

70, E
Şeker ve astım hastası
İyileşti.
Ama 10-15 gün kendinden habersiz şekilde yattı hastanede, ağır geçirdi yani.

var. 2 kişi. biri sigara içen. diğeri içmeyen. sigara içmeyen 5 günde taburcu oldu. sigara içen 14 günde.

var, kuzenimin kayınpederi 65 yaşında. entübe şekilde 18 gün yoğun bakımda kaldı. iyileşti, taburcu oldu.
şu an bildiğim kadarıyla bayağı iyi.

bataryandaki tüm zımbırtıları söküyorsun bu alacağın bağlantı yerini bağlıyorsun iş bitiyor.

Yol ne kadar uzun ki? Çıkmadan önce depoyu boşaltsan yetmez mi:))

10 12 saat kadar diyelim

Benzinlik?
(Küçük abdest için söyledim)

pandemi süreci diyorum hocam benzinliğe girmek riskli.

Tuvalete girer girmez her yere dokunup elinizi agziniza gozunuze mi goturuyorsunuz?

Maskenizle girin, isinizi gorun, elinizi iyice yikayin. Sonra kapi acmaniz gerekiyorsa hala dokunduktan sonra elinizi dezenfektanlayin.
Sorun nedir anlayamadim :/

shell'in tuvaletine girdim dun. kapilar sensorle aciliyor, sabun - musluk sensorlu, hicbir yere dokunmadan ciktim. diger shell'lerin de oyle olabilir.

opet, temazsız

benzinlik tuvaletinde sağı solu yalamayacaksanız bulaşmaz. korkacak bişey yok

dokunup dokunmamak değil tek sorun. sizden önce birisi tuvalette hapşırsa tıksırsa ters bir hava akımı ile virusu solumanız mümkün maske olsa bile... gerçi ben pandemi sürecinde zorunluluktan hastane tuvaletine girdim birşey kapmadım ama 10 saatlik uzun yolda en az 5 kere tuvalete için durabiliyor insan :)

Sağlam maske ile girin, FFP3 maskeler mesela.
Ya da (cinsiyeti bilmiyorum ama) kuytu bir yerde sağlam torba ya da şişe kullanıp plastikle doğayı kirletin.

Yol kenarı benim tercihim.

valla babamın hiçbir birikmişi yok. annem diklenince adam baya kızmış sonra ben alınca konuşmayı sonlandırıp kapattı anlattığım gibi.

bu olaylar ilk ciktiginda bizim komsunun basina geldi, ögretmen.
polis, savci diye tanitiyorlar, klasik. teröristler size tuzak kurdu.
fakat tuhaf olan, adami ikna edip para cekmeye giderken sen su an suradasin biz seni gorebiliyoruz demeleri. yerini soylemeleri. ama komsu diyodu ki ortada kimse, araba hic bir sey yok.

Alışverişte fatura için gerçek tel no vermeyin.

evin telefonunu çok kullanmıyorum alışverişlerde. muhtemelen bir yerden sızıp aldılar. babamın ismine kayıtlı olduğu için onunla ilgili bilgileri salladılar ben telefonu alınca.

cep telefonunu arasalar anlarım da ev telefonu ilginç geldi.

söylediği bilgiler çok anormal değil.
birini arayıp, anne babasının adını, kimlik nosunu söylerseniz, azıcık da üstten konuşup, gerekli dozda azarlarsanız, insanlar polis olduğunuza inanır.
bu tarz durumlarda, birikiminiz olup olmadığını bilmiyorlar genelde. arayıp, korkutabildiklerini konuşturuyorlar. 15 Temmuz konusuna falan gelip de kızınca, karşıdakinde bi "beni fetöcülükle mi suçlayacaklar" psikolojisi oluyor, o yüzden konu oraya da gelmiş.

siz genç olunca, bir de ikinci bir kişi daha dahil olunca konuşma biter. o sebeple, duyduğum bütün hikayelerde "aman başka kimseye söyleme, bu operasyon çok gizli" diyorlar. çünkü tek başınaysanız korkarsınız. iki kişiyseniz telefonla aldatılmanız zordur.

sonuçta ipsiz sapsız bu insanlar, kötü konuşmamanız güzel olmuş. telefonu kapattılar ve iş bitti. endişelenmeyin hiç. verdiğin bir bilgiyi "aa o zaman yanlış kişiyi aradık" diye karşılamaları da bir an önce kapatmak için. eğer böyle demeseydi, muhtemelen karakola giderdin. öyle konuşup, "yanlış oldu" deyip kapattıkları için hâlâ konuştuğun kişinin polis olma ihtimalini düşündün konuşma bitince. yani tek atım sık kurşunu bitmiş, sizinle artık uğraşmazlar.

bir de, annenize söyleyin, velev ki gerçek polis de olsa, telefonda konuşmak nedir? bir sıkıntı mı var, babanızın bir durumundan mı şüpheleniyorlar, çağıracaklar sizi merkeze. ya da kapınıza gelecekler. olmadı whatssaptan emoji atsalarmış :) telefonda tartışır m ı polis dediğiniz kişi? besbelli telefon kimin üzerine kayıtlıysa, o isme ulaşıp şanslarını denemek istemişler. ki, ben bile şu an mahallenin çöp kutusunu karıştırsam kaç numarayı ve sahibini bulurum.

teror örgütü fotoğrafı da sizi kıllandırmak için. terör örgütü olsa bile, oturup da toplantılarında "biz onu dolandırmaya çalıştığımızda annesi biraz sert konuşmuştu" diye size kafayı mı takacak? hiç panik yapılacak bir durum yok, rahat olun.
böyle telefonlar moral bozuyor. ilerde arkadaş ortamında anlatacağınız bir olay gibi düşünün sadece.
geçmiş olsun.

terör kısmını bilemeyeceğim fakat, bundan çok daha komplike bir şey yaşadık. Sanıyorum banka çalışanları da işin içinde olabiliyor, çünkü arkadaşımın annesini hangi bankada kaç parası olduğunu bilerek aradılar.

Sonrasında oğlunu arayıp (arkadaşım) "para istemeden" konuşuyorlar. Para istenmeyince gerçek sanıyor, fakat o sırada annesini başkası arayıp "oğlunla da görüştük, evden onu alacağız, sen parayı çek bize ver kayıtlı şekilde bilmemne yapacağız" diyorlar. Hatta sanırım konferans moduyla annesini arkadaşıma bağlıyorlar, o da paradan haberi olmadığı için "evet anne aradılar eve gelecekler" diyor. Adamlar ikisini görüştürüp güvenmelerini sağlıyor yani.

Ben annesinin çalıştığı yere çok yakın olduğum için çıkıp gittim(arkadaşım bana yazmıştı facebooktan, kesin sahtedir dedik vs ben öyle gittim), "oğlum hasta" diye çıkmış. Tesadüfen caddede çantasında parayla yakaladım,(elinde telefon vardı "asla kapatma" falan diyorlarmış. Bankanın içine girip bir süre bekledik. Ben olmasam götürüp eliyle teslim edecekti.

Buna benzer olaylar günde binlerce kişinin başına geliyor. Eski ev arkadaşım bir bankanın dolandırıcılık biriminde çalışırdı. Şahit olduklarından sonra, hava gibi su gibi normal geliyor.

cevaplar için teşekkürler hepinize. dediğim gibi dolandırıcılık çok da ipimde değil doğrusu. buna benzer banttan arayan da oluyor, sms yollayan da ama adamın whatsapp profilinde el nusra olması çok canımı sıktı. annem biraz atar gider yapmış ama ben sakin konuşunca konuşma bitti dediğim gibi.

korkutmasın senin gibi günde 100 kişi arıyor bi saf denk gelirse onu kazıklıyor.
bir şekilde kin yapıp kafaya takıp senin peşine düşmez. bu dolandırıcı tiplerde herhangi bir ahlak ya da şeref algısı olmadığı için ona ettiğin hakaretlere bile aldırmaz bir sonraki kurbanına doğru devam eder. seninle vaktini harcamaz.

yani gece 2-3 te makina çalıştırmak saygısızlık ve genel kural olarak uygulanabilir. sabah için de rica da bulunabilirsiniz. denemekte fayda var, bu düşüncesizlikte bir aileden olumlu sonuç alır mısınız orası şüpheli.

Sabah 8-9-10 normal saatler bence, hatta 9-10 çok çok normal, geç bile diyebilirim.
Bence ayıp olur, hatta biri bana gelse terslerim bile.

Ama gece çamaşır makinesi anlaşılabilir bir şikayet, çünkü makine gümbür gümbür çalışıyor ve insanlar o saatte uyuyorlar. Biz binada akşam 11'den sonra makine çalıştırılmasın diye konuştuk herkes de riayet ediyor şimdilik.

Ama bütün bunların dışında, komşunuzla iyi ilişkileriniz varsa, birbirinize nazınız geçiyorsa tabiki konuşun. Ev sahibiyle konuşmak ters tepebilir. Bir de komşunuzun, sizin rahatsız olduğunuzdan haberi bile olmayabilir, söylerseniz belki anlayışla karşılayacak zaten.

8 9 10 normal saatler mi? sitemizde saat 10'dan önce tamirat işi yapılması, matkap kullanılması yasak mesela. Tamam matkap kadar ses çıkarmıyor ama yine de süpürge sesi oldukça fazla duyuluyor. Mobilyaları sürüklüyor, kaldırıyor bırakıyor...

gece makine çalıştırmalarının sebebi ucuz elektrik olabilir ama 22-06 arasında kullanabiliyor, gece 2 baya ayıp, bence muhtemelen siz hiçbir şey demediğiniz için ses gitmiyordur filan diye düşünmüş olabilirler.

eğer düzgün anlayışlı tiplerse nazikçe rica edebilirsiniz, biri bana bu şekilde gelse utanır özür dilerim, dikkat edeceğim derim.

makinanın altına 4 parça kauçuk götür sesi keser bence

@aziz

ben de öyle düşünüyorum. başka açıklaması olamaz zaten :)

inan bunu düşünmeyecek insanlar var. rahatsızlığını söylediğinde ters tepki verip üste bile çıkmaya çalışabilirler. ne manyaklar var.

niye ayıp olsun? o sizi rahatsız ederken ayıp oluyordur diyor mu? zaten o kafa uyarıdan anlamaz. ben üst katımı şikayet ettiğimde, gelen polis 'ben de gürültü yapıyorum, ne var bunda, bizim yapabileceğimiz bir şey yok demişti'. Adamın gürültü yapılmama saatinden haberi yok. Apartman gürültü yönetmeliğinde yazıyor hepsi.

Sabah 8-9-10 tabiki normal saatler. İnsanlar 7'de iş başı yapıyorlar. Matkapla bile çalışılsa, emin olun yasal saatler yine 9-10 değil, çok daha erken.

Ama yine hepsi komşu ilişkilerine çıkıyor. Komşum bana ricayla gelirse tabiki dikkate alırım ama emrivakiyle gelirse en iyi ihtimalle kapıyı yüzüne çarparım.
Hele ki ev sahibime söyleyip beni uyarmaya kalkarsa emin olun oturduğum sürece komşumu duymazdan gelirim.

@artci

iyi de insanlar 7'de iş başı yapmasıyla yaşadığın apartmandaki yaşamın ne alakası var? insanların hepsi 8-18 işe sahip değil. kimisi gece boyunca nöbet tutup, sabahları uykuya dalıyor. site içersinde alınan kurallar yine yasal kurallar ile korunuyor. yani bir sitede bir kural varsa ve ev sahibi ya da kiracı buna uymuyorsa suçlu sayılıyor. bunların örnekleri mevcut. yani iş başı 7de başlıyorsa kafana göre sitede saat 7de matkap kullanamazsın. çok saçma bir mantık.

şöyle bir yönetmelik buldum:
Apartman sakinlerinin her türlü gürültüden uzak durması gerekir.
Mesai günleri içerisinde saat 13:00 ile 15:00 arasında ve geceleri saat 19:00 ile 07:00 yüksek ses çıkartmak yasaktır. Bunlara örnek olarak; yüksek sesle müzik dinlemek, elektrik süpürgesi çalıştırmak, matkap kullanmak vb. verilebilir. -- Pazar günleri ve resmi tatillerde apartman içerisinde ses çıkartılmamalıdır.



1 Ocak 2018 tarihi itibariyle apartmanlar için gürültü cezası 1.450 TL’ye yükseldi. Yapacağınız şikayete göre gürültü yapan komşuya Kabahatler Kanunu’nun 36. maddesine göre 124 TL, Çevre Kanunu uyarınca ise 1.450 TL para cezası kesilebilir.

@burya

o yönetmeliği biliyorum fakat site içersindeki kurallar da farklı değerlendiriliyor. eğer topluca alınan kararlara yaşayanlar uymuyorsa şikayet edilebiliyor.

@false

Kızma hocam, sen sordun biz cevaplıyoruz. İnsanlar 7'de iş başı yapıyorlar, yani hayat başlıyor anlamında söyledim. Apartmanda da insanlar yaşadıkları için, kurutma makinesi de açacaklar, süpürge de kullanacaklar, öğleden sonra işleri olacak planları olacak, öğleden önce ev temizleyecekler, yetişmesi gereken çamaşırlar olacak, makineyi de kurutucuyu da açacaklar.
İnsanlar sizin 9-10'a kadar süren uykunuza göre hayatlarını düzenleyemezler ki. Yani öyle bir şey istemeniz, sizin insanların hayatına müdahale etmeniz olmuyor mu?

Yasalar demişsiniz, hangi yasaya göre söylüyorsunuz bunu? Sabah süpürge çalıştırılamaz diyorsunuz ama hiç bir yasal dayanağı yok. Aksine çalıştırılabilir diyor yasalar, saat sınırları koyarak. Ki bu saatler emin olun saat 9-10 değil.

Başta dediğim siz sordunuz ben cevapladım. Hoşunuza gitmeyen cevabı saçma bulmanız da garip. Ama yasal olarak da elinizde hiç bir şey yok maalesef (Gece makine çalıştırılmasını ayrı tutuyorum). Ve bir de komşunuza rica etmeden, direkt ev sahibine gitme fikriniz de baya nahoş. Sizin rahatsızlığınızdan komşunuzun haberi bile yok?

Üstteki arkadaşların bahsettiği gürültü yönetmeliğini de incelemenizi öneririm. Selamlar.

artci sarsinti+1

insanların 7'de işbaşı yapması 7'de matkap kullanalım demek değil.
o saatlerde gün başlıyor ve sabah 9'da falan da süpürge kullanılır, makine çalıştırılır artık.

bir önceki soruda da aynı cevabı verdim; evde iş sabahtan yapılır.
temizlikçi geliyorsa ne olacak?
kendi de yapıyor olsa aynı şey geçerli.

çamaşırı gece yıkamak bence de faturayla ilgili bir şey ve muhtemelen evin bu kadar ses geçirdiğinden haberleri yok.
ama onun dışında biri gelip "11-12'den önce süpürge çalışmasın" dese, "daha neler?" derdim.

ne kadar gürültü geliyor olabilir bilemiyorum.
kulak tıkacı falan kullanın olmazsa.

Sabah 8-9-10 konusunda arkadaşlara katılıyorum. Burada sıradışı olan siz oluyorsunuz çünkü bu saatler genele oranladığınızda çok erken saatler değil. İsteyen gece yaşar gündüz uyur, gündüz uyuyan birisi için evde yaptığım işin programını değiştiremem. Ama gelip düzgün bir şekilde mantıklı bir sebeple rica ederse dikkatli olurum. Gece çamaşır makinesi çalıştırma olayının da ikili ilişkilerle çözülebileceğini düşünüyorum.

Ama bazı insanlar laftan anlamıyor, benim üst komşum ısrarla halı kilim v.b pis şeyleri balkonuma çırpmaya devam ediyor. Balkon açık ve yemek yiyoruz, bu mesela terbiyesizlik. Ama laftan anlamıyor. Ev sahibi üzerinden veya başkası üzerinden gitmek yerine kendiniz konuşun ve emir kipi yerine kibar bir tavırla rica edin.

oooo geçmiş olsun. hiç laftan analyacağını sanmıyorum. anlayacak adam olsa o hareketi yapmaz zaten. ayrıca bu salağı makinası kesin bozuktur. yoksa yeni makinalarda hayatta alt kata ses gitmez.

Siz uyucaksınız diye insanlar hayatlarını devam ettirmesinler mi? Saat 10 ne yazık ki erken bir saat değil. 8 bile çok erken sayılmaz ama yine bir nebze anlarım da saat 10 da uyanıyorsunuz diye biri benim ev sahibime uyarı yapsa inadına saat 7 de gürültü yaparım.

Yalnız ben 8 bile erken değil'e şaşırdım azıcık. 5 buçuk 6 gibibkalkıp koşan bir insanım her sabah, apartmanda falan da hiçbir kural yok ama yıllardır içime yerleşmiş kural sabah 10 gece 10 arası yapılır temizlik, makine yasası var. Yani 8 de evde olsam, 10'a kadar başka bir sey yapiyorum, bildiğin o saati bekliyorum. Gece zaten 10'dan sonra yasak gibi bir sey evde. Ki kendim okadar erken kalkiyorum yani komşu uyanıp yapsa sorun olmaz ama bende nedense böyle işliyor. Coğunluğun sanah 8'de ev temizlenir, süpurge çalıştırılır fikrine sıcak bakmasına şaşırdım epey.

Cevap vermemişim, bence sormakta sakınca yok. Ayıp olmaz.

Hafta içi 9, hafta sonu 10-11 gibi falan bence normal saatler.

Daha garanti olsun; hafta içinde 10 hafta sonu 12.

biraz uyanma saatlerine bagli. benim ust komsum gece 2de eve gelip 11 de uyaniyodu (ahsap evde malesef adamin eve her gelis- gidis saatini duyuyodum). o yuzden oglen 12den once ses yapmazdim uyusun diye.
simdiki alt komsum 9da evden cikiyo. o yuzden 9dan sonra rahat rahat rahat supuruyorum filan.

genel olarak hafta ici 10'dan sonra, haftasonu 12den sonra uygun bir saat bence.

haftasonu 12:30 diyorum, hafta içi de 10 bence. adam uyandığı gibi de sizi duymak istemeyebilir.

Elektrik süpürgesi, saç kurutma makinesi gibi ev aletlerinin sesinden gereğinden fazla rahatsız olan biri olarak 13.00 diyorum

hafta içi 9, hafta sonu 11 normal.
eve gündelikçi geldiğinde temizliğe 12'de başlamak falan mümkün değil tabii.
temizlik, tadilat vb. işleri sabah başlar, öğleden sonraya akşamüstüne kadar sürer.
öğlen 12'de işe başlanmaz yani günün yarısı gitmiş oluyor.

sürekli alt komşuya göre yaşamak biraz zor bence.
ben de sabahları erken kalkarım ama bazı günler öğlenleri biraz kestiriyorum.
üst komşum evini kaçta süpüreceğini bana mı sormalı bu durumda?
bunun sonu yok ki.

bir de mesela benim üst kat iş yaptığında da duyuluyor ama uykudan uyandıracak bir gürültü de olmuyor açıkçası.

kliplerin hepsini seç. sonra sequence -> close gap.

Satışta kesinti yokmuş.

Bildiğim kadarıyla mitsubishi nin birkaç elit modeli hariç ev tipi split klimalar içerideki havayı sirküle ediyor. Dışarıdan hapşırmayla falan bulaşacağını sanmam. şöyle bir risk olabilir. hepimiz çok az belki eser miktarda da olsa dışarıdan virüz, bakteri taşıyoruz ve bunun içinde coronavirüs de var. işte o az miktadaki virüs bir şekilde evin havasına karışırsa sürekli sirküle olacak. düşük bir ihtimal ama var böyle bir şey.

Filtreni temizlet ve dışarıdan getirdiğin bir şeyi ve elbiseni hemen balkona falan çıkar. içeride tutma. mümkünse klima çalıştırma saatini biraz azalt ama mecbur kullanacaksın paranoyak olmaya gerek yok

Hayır, iç ünite sadece içerideki havayı sirküle eder. Dışarıdaki ünite ile borular sayesinde gaz alışverişi yapar. Dışarıdan içeriye hava taşımaz.

klimanızın markası modeli ne? klima dışardan hava almaz diye kestirip atmayalım. dışarıdan hava alan veya dışarı hava veren çok çeşitli markaların modülleri var. en yaygın olanları arçelik ve beko'nun klimaları. bir ara inverter klima alanlara çift taraflı hava sirkilasyonu yapan duo fresh modülünü ücretsiz veriyorlardı. klimanızın iç ünite hava giriş kanalallarının hemen üstüne takılan ince uzun bir modül. iç üniteye bakınca anlarsınız zaten.

örnek modül: www.bekoyetkilisatici.com

Klimalarda hepa filtresi vs yok muydu? Bildigim kadsriyla o filtre cok guclu, baya bir sey engelliyor. Filtre bakimi yaptirabilirsiniz bence.

Sayın @krtkartal;

peki bu bahsettiğiniz parça bir havalandırma borusuyla evin duvarından dışarıya ulaşıyor mu?

Dışarıdan emiş yapabilmek için bu güçlerde bir cihaz için en azından 15 cm çapında boru döşenmesi lazım!

klima içerideki havayı sirküle eder. sokmaz dışarıdan hava..

sayın @John Bloor

evet iç ünite gaz hortumunun yanından bunun hortumu çekiliyor. modülün gücüne göre hortum kalınlığı oluyor. 50m3/saat olanların hortumuı 3inc tir. kapasite arttıkça hortum genişliği değişmiyor yanına paralel 3inc hortum çekiliyor. kapasitesine göre 20-25 / 40-50 santim kare şeklinde kendi dış ünitesi vardır. bazı markalarda klimanın dış ünitesinin içirisine bazı markalarda da klima dış ünitesinin sağına/soluna/altına/üstüne takılır. dış ünitesinde elektrik yoktur sadece filtreleri vardır.

bunlar çift yönlü çalışırlar, dışarıdaki havayı temizler içeri alır veya içerideki pis havayı dışarı atar.

her klima seti dışarıdaki havayı almaz diye genel bir tabir yanlış olur. 2 yıl önce beko bazı inverter klimalarında bu modülü hediye veriyordu. bu modülü kullanan beko klimalar ihtiyaç halinde (evde koku, ev havasını tazeleme vs) haliyle dışarıdaki havayı hepa ve karbon filtreden geçirerek ortama verir.

Hocam tamam sağlık önemli de bence abartıyorsunuz .nasıl bir korku 4-5 metre yükseklikteki klima dış ünitesinden korona kapacağımızı düşündürdü.

@krtkartal

arçelik 90044
arçelik 4705ys (bu baya bi eski)

linklediğiniz fotoğraftaki eklenti yok bizde.

evet biliyorum. buna istinaden bu duyuru başlığını açtım.

Hayır. Sözluk bu konuda gerçekten yetkili bir merci mi durumun komplo teorisi olup olmadığına karar versin.

Örnek olsun diye yazıyorum:
Virüs iddiasına dair komplo teorisi çürütuldu, amenna, iyi de bu komplo teorisyenleri zaten bu otoritelere yani curutenlere güvenmiyor.

Komplo teorisinin sınırlarını çizmek ve tanımını yapmak zor olduğu için buna bir şey yapılamaz, yapılmamalı.

Ama kadar küfür edenler, olmamış şeyler hakkında olmuş gibi başlık açanlar, önceki entry.de söylenenleri papağan gibi tekrarlayanlar, haber linkini paylaştığı halde içerik ya da başlık ile akilsiz sözlukculeri avlayanlar varken; komplo teoricileri ile uğraşmak biraz ütopik. Önce diğer sorunlara bir çözüm bulunmalı.

Bazı derin gerçeklere hayaller de karışabiliyor ama pc, yazılım ve bilişim dünyasının sürekli adını parlattığı hep olumlu olarak hakkında haberler yaptığı b.gates daha çok microsoft tan çekildikten sonra tohum işine girmiş diye biliyorum. Hindistan'da çekilmiş olan tohum konusu üzerine belgesel vardı bir ara. Büyük şirketlerin tohum üzerine faaliyet gösteren yerel firmaları satın aldığından bahsediyordu.
ve tabi özel kişi ve kurum adları geçmedi yayında.

twetter, bir şeyleri sildi diye sözlük neden silsin?
masonluk konusu da zaten ayrı bir gerçek. Hayal,kurgu değil.

bugün 1758 adet test yapıldığına dair bir tweet paylaşıldı. bu sayı 2 gün önce 3656 idi.

23

Çünkü yönetimin işine geliyor. Ne kadar çok tartışma o kadar çok hit demek kazanç demek. Öyle olmasaydı bu kadar provokatif, bölücü, ayrıştırıcı ve küfürlü içeriğe izin verilmezdi.

her saniye onlarca, yüzlerce entry giriliyor sözlüğe. sözlük moderasyonunun bu kadar hızlı reaksiyon almasını beklemek doğru değil bence. sonuçta bu insanların da belli başlı mesai saatleri falan var. moderasyon iyi değil evet ama çok hızlı müdahale etmelerini beklemek de yanlış.

Legacy'ye katılıyorum. Sözlüğün tek bir amacı var; kâr etmek. Çünkü bu bir şirket. Ama yazarların büyük bölümü kendi hayalindeki ekşi sözlüğü yaşamak istiyor her zaman. Bu kadar çok sesli bir ortamda bu mümkün değil.

Sözlüğün yeni mottosu, başımızı hukuk (iktidar) ile fazla belaya sokmadan bize hit ( para ) kazandıracak herşey serbest.

ülkede coronavirus açıklandıktan hemen sonra 11 mart 2020 marketlerde ürünlerin bitmesi başlığı saatlerce en tepedeydi. milyonlarca lira kazanan bir sitenin ve buna bağlı olan şirketin böyle konularda hızlı aksiyon alması lazım. yok para kazanıyor yok moderasyon iyi olacak diye birşey yok olayı saçma bir düşünce. milyonlarca insan gündem hakkında buradan besleniyor, troller ve provakatörler de burayı kullanarak panik yaratıyor. sözlük gecenin 3ü olsun 5i olsun moderasyonuyla hazır olmalı bana kalırsa.