[]

alerji dediğimiz şey bu mu?

hiçbir şeye alerjim yokmuşcasına yaşadım bunca senedir. yalnız birkaç gündür geceleri başlayan bir burun tıkanıklığı, boğaz kaşıntısı, hapşırık, nefes darlığı...vs. oluyor. dün mesela akşam 10'da başladı, artarak devam etti ve sabah 4'te sona erdi. gündüz ise, normalim.

ülke değiştirdim bu arada. yaşadığım yerde yeşil alan bol. önceden istanbul'da yaşardım. iki senedir buradayım, geçen sene bu sorunla karşılaşmamıştım ama bu sene havalar erken ısındı ve ortalık polenden geçilmiyor. camlar bile sarı sarı toz oluyor her sabah. acaba bunla mı alakalıdır? misal şimdi yağmur yağıyor nihayet, bugün bu sorunla karşılaşmayabilirim eğer alerjim varsa değil mi?

özetle, alerjik rinit böyle bir şey mi arkadaşlar? bende de mi var yani bu şimdi? yaz mevsimini zaten sevmezdim, şimdi bir sebep daha mı çıktı sevmemek için?

doktora gitmedim, geçmezse giderim belki bir ara.

 
Aynen öyle başlıyor alerji. İlaçsız katlanmak çok zor oluyor bazı günler. Zyrtec kullanıyorum ben, canavar gibi.


  • desdenova34  (04.06.17 13:28:34) 
şuan bir alerjik durum içerisindeyim.Bir anda burnum tikandi ve arka arkaya 3 4 kere hapşırma,burun akıntısı gözlerden yas gelmesi,nefes alamama ve bende geniz eti de oldugu icin burnum şişiyor (geniz etleri şişiyor) ve cetryn şurup kullaniyorum iyi geliyor.


  • verbanadüşlerimi  (04.06.17 13:42:24) 
bahar (polen) elerjisi ve alerjik astım klubune hos geldin. gazan mubarek olsun.

- bogazina elini sokarak yirtarcasina kasimak isteyeceksin
- kulaklarının ici kasintidan oldurecek seviyeye varacak
- gozler kızaracak
- hapsurup duracaksın
- geceleri astım başlayacak, once vızlayarak nefes alacak, sonra gittikçe kotuleseceksin
- ani bir kahkaha attığında ya da fiziksel efor sarfettigin zaman (kosmak mesela) gogsune sikisma hissedecek, astim nobeti gecireceksin.

zyrtec ve ventolin'siz çıkmam abi motton olacak.
  • no christ requires  (04.06.17 14:39:20) 
ya bi bu eksikti hayatımda.

şimdi bu zyrtec denen ilacın olayı içerdiği setirizinmiş. ancak baya da yan etkisi mevcutmuş. almanya'dayım ve araştırdığıma göre yanılmıyorsam duo ürünler varmış, setirizinden kaynaklanan o halsizliği zayıflatan kontra özelliğinde bir uyarıcıyı da (mesela psödoefedrin) içeriyormuş. mesela şu öneriliyor: www.apo-rot.de

böyle bir ilacı denemek mantıklı sanki bu durumda?

gerçi gündüzleri bir sıkıntı yaşamıyorum şimdilik, sadece geceleri birkaç saatlik kriz gibi bir şey geliyor. belki uyarıcıya gerek bile yok, direkt bayıltsın beni gece.

edit: bu arada farklı bir mesaj da geldi. ilaç kullanmadan önce bu alerjinin asıl sebebini öğrenmek için doktora gitmeli sanki. gündüz bir sıkıntı yaşamamam soru işareti biraz.
  • philus  (04.06.17 15:01:50 ~ 15:40:55) 
[]

eski kaset çaların kapağını çıkarmak

i.hizliresim.com

bu eski alman harikası fukara kaset çalarda şu kaset adaptörlerinden kullanmak istiyorum da kapağını çıkarmanın imkanı var mıdır? yani kapağı takmadan kaset çalabilir miyim? kapak kalkıkken çalışıyor misal ancak kaset oturur mu? risk budur deyip odun gibi çıkarayım mı kapağı?


 
Kaset oturabilir belki ama o kapağı çekip çıkartmayın yazık alete.


  • excespeace  (16.05.17 14:57:33) 
delik aç sadece kablo ve jakı için


  • hasmetizm 2046  (16.05.17 16:44:12) 
[]

günlük tutuyor musunuz?

ya da bir defteriniz olabilir, aklınıza gelenleri yazarsınız. bu şey günün programını içerebilir, uzun vadeli hedefler olabilir, çeşitli fikirler yazılabilir...vs. aslında böyle bir olaya girişmek belli konularda faydalı olabilir diye düşündüm de merak ettim diğer insan evlatları ne yapıyor diye.




 
tutmuyorum.


  • ateistanbul  (06.05.17 15:56:15) 
Hep istiyorum hiç tutmuyorum.


  • pastörizesüt  (06.05.17 15:56:54) 
Evet, bullet journal yapiyorum.


  • yuzır  (06.05.17 16:00:29) 
Askerde 5,5 ay tuttum sonra bıraktım.


  • iddaaci  (06.05.17 16:02:39) 
Ajandam haric bir de her dk yanimda tasidigim, gozlemlerimi/o anlik duydugum ve not alma ihtiyaci duydugum seyleri yaZdigim ufak defterim var bir de.


  • kuehles blondes  (06.05.17 16:06:19) 
Kimsenin sırlarımı görmesini istemem. Ya da içimdekileri bilmesini.


  • MaNOfTheYear  (06.05.17 16:10:38) 
nö. şüpheli ölüm halinde müge anlı tehditine karşı lisede tuttuklarımı da yok ettim.


  • elorelia  (06.05.17 16:17:26) 
ya günlük derken not alma, bi defter tutma anlamında soruyorum daha çok aslında (bkz --> kuehles blondes ve yuzır)... yani her gün bi sırrınızı yazacağınız gizli bi kara defterden bahsetmiyorum pek. yoksa oturup "sevgili günlük" şeklinde başlayan yazılar yazacağımı düşünmüyorum ben de.


  • philus  (06.05.17 16:33:22 ~ 16:34:46) 
@tncserap, imrendim şaka maka. bu dijital devirde sabahları erkenden kalkıldığında (gece değil, özellikle sabah) direkt 1-2 sayfa ne olursa olsun elde kalemle kağıda bir şey doldurmanın kişiye katkıda bulunacağını düşünüyorum şu sıralar.


  • philus  (06.05.17 16:44:36) 
Günlük değil ama fikirleri begendigim seyleri isimleri kitap alintilarini isime yarayabilecek bilgileri vs yazdigim defterlerim var. Bazen neyin nerde oldugunu bulmak sıkıntı olabildigi ixin defterin sonuna icindekiler tarzi seyler yapiyorum.


  • delicevat  (06.05.17 17:41:33) 
Çocukken düzenli olarak günlük tutuyordum. Yıllar sonra üniversiteye başlayınca yine yazmaya başladım bir şeyler ama sonra yine aylarca ara verdim. En son 4 sene önce yeniden başlamıştım yazmaya ama o da çok sürmedi. Aslında her gün o günle ilgili bir şeyler yazmayı çok istiyorum ama çocukluğumdaki gibi istikrarlı olamıyorum artık bu konuda.


  • ms brownstone  (06.05.17 19:19:13) 
ortaokulda tutmuştum günlük en son. onun haricinde şuan ajandam var düzenli kullanmasam da. günlük ve haftalık olarak yapacaklarımı not ediyorum. ya da hoşuma giden, merak ettiğim, aklıma gelen ne varsa yazıyorum ufak notlar, listeler halinde. hem işlerin tamamlandığını görmek motive ediyor, hem de unutmamış oluyorum yapılacakları.


  • theworldismine  (06.05.17 19:24:29) 
Hergün tutamıyorum çünkü bazı akşamlar gerçekten yorgun oluyorum. Ee günlüğü de şöyle günü yorumlayıp, üstüne düşmek adına yazmak hoşuma gidiyor o yüzden yatmadan yapıyorum o işi.

Okuma yazma öğrendiğimden gün olamamakla birlikte yazıyorum. Yazmayı çok seviyorum. Kendimle kınuşmayı kendimle başbaşa kalmayı çok seviyorum. Yani kimsenin okumasını ben de istemem ama biri alır bulur okur endişesiyle de bu zevkten mahrum kalamam açıkçası.
  • ruh i tibbiye  (06.05.17 19:31:49) 
Evet, günlük hayat günlüğüm var, bir de rüya günlüğüm var.


  • anumegha  (06.05.17 19:34:21) 
yok tutmuyorum.
sadece askerde tuttum o kadar.

  • basond  (07.05.17 12:12:15) 
[]

makarnayı sütle haşlamak.

tarif bu: www.budgetbytes.com

bu siteden birçok tarif denedim, hepsi de istisnasız çok lezzetli oldu. bugün de bunu deneyeyim dedim de süt olayına şaşırdım biraz. deneyen oldu mu daha önce?


 
İlk başta biraz suyla pişirdikten sonra süt ilave etmişliğim var. kremalı makarnalar için.


  • funl  (22.03.17 20:54:16) 
denemedim ama çok güzel görünüyor ve lezzetli olur muhtemelen. parmesan da katılıyor tarifte. alfredo sos gibi oluyor herhalde


  • veritaslibertas  (22.03.17 21:06:13) 
makarna pirinç gibi değil, yani o suyu hiç içine çekmeyecek. tadı çok baskın birşeyle haşlarsan onun tadını alır (haşlanmış karides suyunda makarna pişirmek). sütte pişirmenin farkını almak pek mümkün değil.

bunun yerine su ile haşladığın makarnayı daha sonra kremayla birleştirip, kremayı iyice çektirip bol parmesan eklersen çok daha kıvamlı ve dişe gelir olur
  • try again fail again fail better  (22.03.17 21:17:16) 
o zaman beşamel sos oluyor zaaten @kola :)


  • try again fail again fail better  (22.03.17 22:19:01) 
yaptım bu arada, güzel oldu. iki parça da taze çili atınca baya iyi oldu.


  • philus  (22.03.17 22:37:04) 
ben makarnayı haşlarken hep az suyla ve 1 çay bardağı kadar sut ilave ederek hasliyorum. hatta o suyu cektiriyorum.
çok lezzetli oluyor.

  • balik kraker  (22.03.17 22:39:45) 
[]

bizdeki sözlük konsepti yurtdışında var mı?

yani reddit şu bu değil de atıyorum ünlü birisi bir şey diyor, ardından yüzlerce insan o kişinin isminin altına yardırıyor. interneti az çok bilirim de sanki yok böyle bir konsept, değil mi? diğer yandan tuhaf ve saçma da geldi hatta şimdi.




 
  • steve rogers  (21.02.17 03:06:13) 
yalniz urban var. urbandictionary.


  • blue eyes white dragon  (21.02.17 03:58:41) 
azerilerin bi sözlüğü vardı bi ara denk gelmiştim baya da eğlenceliydi


  • makinist  (21.02.17 10:01:24) 
[]

istanbul'daki kar iyi miydi?

istanbul'u kendisine getiren bi şey olarak görüyorum karı. bu yüzden çok severim istanbul'u karlı, ancak bu sefer türkiye dışındaydım, dolayısıyla merak ediyorum acaba 2004'te yağan kara yakın mıydı bu son kar? fotoğraflardan pek anlayamıyorum, açıkçası fotoğraf da aramadım fazla. laf olsun, torba dolsun işte.




 
bence gayet tatmin edici 2004'e yakın mı degil mi verilerle anlayabiliriz. (bana göre 2004e yakın belki daha fazla)

ama dısarida olanlar için tabiki de kötü bir şey...
  • qobel  (09.01.17 22:51:24) 
iyiydi bayağı. hatırı sayılır.


  • ayin yazari  (09.01.17 23:06:53) 
2004 daha iyiydi.ilk yagan kar.tipi seklinde oldu.cok biriktirmedi o yuzden,bugun ise cok guzeldi lapa lapa yagdi.kar kaliteside cok iyiydi.havada yumusak olunca seyretmeside oynamasida cok keyifliydi.


  • duptıs  (09.01.17 23:36:22) 
2004 karında istanbulda tatildeydim ve sanki o daha fazlaydı gibi geldi bana.


  • levpontryagin  (09.01.17 23:50:49) 
yaklaşık 5 yıldır istanbul'dayım, o yüzden eski sistemlerle karşılaştıramam ama şurası net ki istanbul'un kolay kolay göremeyeceği yağışlardan biriydi bu. 4-5 senede bir gelir böylesi. belki daha nadir. 2004 sanırım bundan daha kısa solukluymuş. yağış olarak denk ama kısa sürmüş diye biliyorum. bunda bazı yerlerde (ki bunlara uğursuz fatih de dahil) 3 gün boyunca aralıksız kar yağdı neredeyse, -5'leri gördük. dediğim gibi fatih'te oluyor bunlar, çatalca'da veya aydos'ta da değil. ben istanbul'un bundan daha iyisini görebileceğini pek zannetmiyorum. bunun bir üstü efsane olur zaten.


  • der meister  (09.01.17 23:54:24) 
2009'dan beri burdayım öncesini bilmiyorum ama çok güzeldi, ben ki sivaslı insanım böyle aralıksız yağan bir kar görmedim (cuma akşam başlayıp 2 saat öncesine kadar aralıksız yağdı). totale yayılandı, deniz etkisiydi derken bulunduğum yer mükemmel kar aldı şimdi bitti diye kendimi kesicem o ayrı:(


  • pamuk helvalar cebe  (10.01.17 00:17:11) 
Sarıyer, Zekeriyaköy için konuşuyorum kesinlikle daha fazla. Sokaklar iptal resmen arabayı geçtim biz yürüyemiyoruz. Resmi ölçüm bile 84cm mi ne verilmiş. Babama göre 87 bir bu haftanın sistemi iki.


  • catch the arrow  (10.01.17 03:26:11) 
Iyiydi ama ele aldiginda bayatmis gibi ufalaniyordu ctesi kari. Son iki.gun elime almadim.bilemiyorum


  • condom kurşunu  (10.01.17 10:33:08) 
[]

başkanlığa evet mi hayır mı?

açıkçası gelebilecek cevaplar aşağı yukarı belli tabii ki ama mesela ben erdoğan, hatta tüm siyasilerin karşıtı biri olarak başkanlık sistemine geçilmesi taraftarıyım. daha doğrusu erdoğan'ın rahat bırakılması ve ne yapmak istiyorsa yapması gerektiğini düşünüyorum. buradan yapılacak geri dönüşün (başkanlığın gelememesi ya da erdoğan'ın bi şekilde tamamen gitmesi) ülke toplumunda herhangi köklü bir değişikliğe yol açabileceğini düşünmediğim için böyle, belki aptalca, fikirler gelmeye başladı aklıma.

yani bence türkiye'nin ve türk toplumunun, erdoğan'ın başkanlığında dibi göreceği zamanı yaşaması gerekiyor. bizim gibi milletler anca yaşayarak bazı şeyleri idrak edebiliyor. dolayısıyla her kesimden insanı aynı derecede etkileyen bir buhranın içerisine gireceğimiz zamanı yaşamalıyız. şu an hala toplumda fanatizm ve bölünmüşlük var. bu durumun değişmesi için karşıtlıktan çok karşı kesimin suyuna gidip istedikleri verilmelidir. yani şu anda muhalif olmanın mantıksızlığını anlatmaya çalışıyorum. arzu edilen çözüme ulaşmak için yapılacak olan stratejik bir eylem planı gibi düşünün. sadece pasif bir şekilde beklemek ve hatta ölçüyü kaçırmadan destek vermek. tabii tamamen erdoğan'ın yönlendirdiği bir ülkenin çok uzun soluklu olmayacağına ve bir yerden sonra patlak vereceğine emin olduğum için böyle düşünüyorum.

mantıksız mı? uzun vadede toplumun kendini eğitmesi adına hızlandırılmış kurs gibi bir etki sağlar sanki. ya da şu anda bir anda erdoğan çekip gitse bile toplumun normalleşmesi nasıl gerçekleşecek? basit bir bölünmüşlük değil bu, biraz derinleşti sanki.

lan bu devlet bahçeli de benim gibi düşünüyor olmasın? baksana dayının bakışlara, her şey beklenir kendisinden. i.hizliresim.com neyse ya ben bi snickers yiyim. kusura bakmayın.

 
HAYIR


  • tahin pekmez yoğurt  (04.01.17 20:58:19) 
mantıksız değil, ama geçersiz.
çünkü dibi görmek için başkanlığı yaşamaya gerek yok.
şu anda da bu sistemin görebileceği en dipteyiz zira.
o zaman da bundan farksız olmayacak.
"ya, olmadı, iyice battık" demeyecek yandaşlar.
kimse de hiçbir zaman ders almayacak.

dolayısıyla çok büyük zaman ve gelişme kaybı olur ülke için.
bazı zekâsızların bazı şeyleri anlaması için ülkenin rejiminin değişip, iyice dibe batmasının ve bizim de onunla dibe batmamızın anlamı yok.
öyle bir durumda, ülkenin varlığı artık tehlikeye girer, ki aslında bence şu anda da aynı tehlike altında, o ayrı.

başkanlığa elbette ve kesinlikle hayır.
  • blatta hiberna  (04.01.17 21:01:57 ~ 21:02:33) 
abi bunu senden beklemezdim :/ bunlar şakaya gelecek şeyler değil. "ülkenin toparlanması için önce anasının skilmesi lazım" anlayışı çok fazla insana geri dönüşü olmayan zararlar verebilir. toptan ülkeye de öyle tabii. hem başkanlık geldikten sonra bunu atlatabileceğimizi nereden biliyorsun? türk insanında şöyle bir yanılgı görüyorum ben: zannediyorlar ki ekonominin bozulması hükümeti alaşağı edebilecek durumda. o şey olsa olsa 5-6 sene önce olurdu. artık türkiye öyle bir ülke değil. en ağır akp'liler bile protesto mu yaptı? tak tak tak öldürürler 200-300 tanesini, bastırırlar. iç savaş veya diğer her ihtimalde hükümet kanlı veya değil, bastırıp geçer. ünlü bir düşünürün söylediği gibi, kulaklarımızdan tutup geçmişimizi skip atar.

erdoğan istediğini yapabildiği zaman sakinleşecek mi sanıyorsun? türkiye sandığımız kadar ilerici bir ülke değil ama benzer şekilde, o kadar gerici de değil. iktidarda kim varsa onun kitlesinin sesi daha çok çıkar. bugünün şeriatçıları, baskıcıları yarın daha düzgün bir ülkede uyandıklarında yumuşayacaktır. şu anki muhafazakarlaşmanın, doğululaşmanın bir numaralı nedeni mevcut hükümet. o gittiğinde, yerine düzgün bir şey koyulabilirse türkiye yine "normal" bir ülkeye dönebilir. sen diyorsun ki ülkeyi tamamen yıkalım, sonra inşa ederiz. inşa edebileceğimizin, enkazın altında kalmayacağımızın garantisini kim veriyor? ya da inşayı tayyip'in oğlunun ve tayfasının yapmayacağının?

bu ülkenin sınırları dahilinde yaşayan bir türk olarak böyle bir şey olmasını ben asla istemiyorum. ya kazanırız ya kaybederiz, artık "uyuyalım da uyanırız" zamanı geçti bence.
  • der meister  (04.01.17 21:04:31) 
"bugünün şeriatçıları, baskıcıları yarın daha düzgün bir ülkede uyandıklarında yumuşayacaktır."

ben buna katılmıyorum işte. 15 temmuz yaşanmasaydı geçerli olabilirdi ama 15 temmuz'un bahsettiğimiz kitleye etkisi baya güçlü ve bu gücü muhafaza etmek için de her daim farklı propaganda yöntemlerine başvuruluyor. 15 temmuz olmasaydı böyle bir düşünce içerisinde de olmazdım zaten.

oturup da millet acı çeksin gibi manyakça bir düşüncenin içerisinde değilim tabii ki. aksine bir an önce şu günlerin bitmesini arzuluyorum. ancak bu durumun uzun vadeye yayılan etkisinden kurtulmak için bir süre karanlığa katlanmamız gerektiğini de düşünüyorum. reis bizi karanlık bir tünele kadar soktu, kendimizi zifiri karanlığın ortasında bulana kadar götürsün, sonra biz milletçe çıkalım, çıkışı bulalım diyorum. yoksa 10 sene diğer kesim alır yönetimi, sonrasında yine gelir öbür kesim, başa dön, uğraş dur. bu topraklar alışkanlıklarına çok bağlı. bazen onu kırmak için dibe batmak gerekiyor sanki. bilemiyorum da diğer yandan, sesli/yazılı düşünüyorum, gelecek hafta tam zıttını da düşünüyor olabilirim tabii, dengesizim bu tip siyasi konularda.
  • philus  (04.01.17 21:13:54 ~ 21:16:15) 
istersen bir de domalalim gardas herifcioglu isini rahat gorsun.

bir asir once bir padisahtan kurtulduk, ikincisine gerek yok. ha gelirse, oyle ingiliz gemisine binip kacamaz, kaddafiden kotu olur sonu..
  • ubi dubium ibi libertas  (04.01.17 21:15:04) 
@ubi dubium ibi libertas, güldürdün tepkinle ama zaten domalmış durumdayız, sadece bilinçli domalmadık. hatta kime domalmadık ki. gezi döneminde, yani halkın devletten bağımsız bir düzen içerisinde gücü muhafaza ettiği dönemde kazanılan imkanla çok daha farklı bir yola girilebilirdi. ama ne bi düzgün plan çıktı ne de organizasyon, saf kuru gürültü, tomadan su yemeler, selfieler, karşı kesimle dalga geçmeler şu bu. muhalefet partileri ne dese he diyen, iki islamcı grubun kavgasına kendini kaptırıp uyuyan bir haldeydik, kaset maset derken de ortadan silindik. şimdi de ciddi ciddi rejim değişikliğinden falan konuşuyoruz. yani domalmakla kalmadık, içimizde gezdiriyorlar resmen. dolayısıyla kendi adıma şu anda arasam da hiçbir çıkış yolu bulamıyorum açıkçası.


  • philus  (04.01.17 21:38:28 ~ 21:40:02) 
Bir de Erdoğan böyle denesin zaten beceremeyecek deyip ülkenin ebesini sikmeye gerek yok bence. Hayır!


  • nec12  (05.01.17 00:47:15) 
Abi bundan daha dibini de görmeyelim artık. Hayır.


  • istambul  (05.01.17 10:21:19) 
[]

Bir türlü büyüyemeyen adam filmi

Başlık açıklayıcı oldu aslında. Böyle bir film vardı, fragmanını izlemiştim. 30'lu yaşlarındaki adam çocuk gibi davranıyor, anası babası "ne olacak bu oğlanın hali" tavrındaydı. Neydi ismi bu filmin?




 
www.imdb.com

şu olabilir mi?
  • arşivci  (31.12.16 18:44:32) 
Yok ya eski bi film değil.


  • philus  (31.12.16 18:46:02) 
Hani annesi babası evi komple boşaltıp kaçıyorlar adam büyüsün olgunlaşsın diye. O filmi mi soruyorsun?


  • neysene  (31.12.16 18:47:08) 
İzlemediğim için o kadar bilmiyorum açıkçası @neysene.

Bu arada başrol oyuncusu da tanınmıştı aslında, unuttum ama. Nerede görmüştüm bu filmi ben ya, bir türlü bulamıyorum.
  • philus  (31.12.16 18:47:57 ~ 18:50:07) 
Tommy Boy (1995)?


  • RedGoldGreen  (31.12.16 18:56:29) 
adam evde ailesiyle yaşıyor leş gibi bir odası var arada bir hatun geliyor odasına sevişiyor oyun oynuyor metal müzik dinliyor böyle bir tip miydi?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (31.12.16 18:57:38) 
www.imdb.com bu olabilir mi?


  • clones  (31.12.16 18:58:23) 
tommy boy da değil.
proletarier, o olabilir ama izlemedim.

şöyle bi hatırlamaya çalıştım da başrolde sanki adrien brody vardı. ama hala bulamıyorum hehe. rüyamda gördüm lan bu filmi ben, ne iş anlamadım.

@clones, o da değil. 90'lar filmi değil.
  • philus  (31.12.16 18:58:50 ~ 19:00:23) 
neysene'nin dediği The Day My Parents Ran Away (1993) sanırım


  • RedGoldGreen  (31.12.16 19:00:25) 
BULDUM! OH BE!

Boredom: www.imdb.com

kısa filmmiş lan :/ fragman derken tüm filmi mi izlemişim ben yani. bildiğin 2-3 dakikalık fragmandı halbuki. anlamadım gitti, neyse, teşekkürler herkese.

buyrun izleyin bari, link de buldum: www.youtube.com
  • philus  (31.12.16 19:04:30 ~ 19:09:03) 
[]

türkiye ile almanya'da yaşananlar arasında bağlantı kurulabilir mi?

dün tuhaf gündü, olay üstüne olay yaşandı. bunun istihbaratlar arası bir güç gösterisi olduğu konusunda bazı fikirler okudum, mantıklı da geldi aslında. özellikle almanya ya da ab - rusya arasında tabii, türkiye figüran. olabilir mi, yoksa bunlar bildiğimiz, alıştığımız terör saldırıları mı sizce?




 
almanyada henuz tam olarak dillendirilmese de halk kendi arasinda bunun islami teror oldugunu konusuyor. bu saldirinin oldugu yer olan "gedächtniskirche" nin "ikinci dunya savasini hatirlayalim bir daha ayni hataya dusmeyelim" amaciyla yari yikik birakilmasi bunun yaninda bir taraftan da daha bir ay onceye kadar orada pkk yandaslarinin stand kurup terorist ovgusu yapip para ve taraftar topladigi yer olmasi da buyuk bir ironi, sacmalik.

olay yerine yaklasik 50 metre uzakta calisiyorum, almanyada ekmek parami kazaniyorum ama almanlarin ve turklerin bu islerde kendi ulkelerinin parmagi, belki hatasi ya da en masumane sekilde dolayli etkisi olmadigini soylemesi buyuk bir iki yuzluluk. almanlara gore almanya cok masum, ama asla almanyanin silah uretimini her yil daha fazla arttirip bu silahlari kime sattigini kimse gormuyor. biz turklere gore de biz cok masumuz , biz de maalesef bircok seyi gormuyoruz. ama iki halk da ulkelerinin kimlerin piyonu oldugunu daha idrak edemedi. suphelere hak verilebilir, soguk savas henuz bitmedi, sadece direkt degil adice piyonlar uzerinden yurutuluyor.
  • emrahday  (20.12.16 15:52:42 ~ 16:02:59) 
ben de almanya'dayım zaten, o saldırının olduğu yerden çok da sık geçerim ama olayı direkt bir kimliğe ya da ideolojiye indirgemenin herhangi faydalı bi geri dönüşü yok kanımca. bana kalsa sadece islam değil tüm dinler, inançlar denizin dibini boylasa keşke. ama gerçekçi bir beklenti değil bu. yapılması gereken devletin ve medyanın dolduruşuna gelmeden tüm toplumlar arasında siviller olarak birliğin sağlanması. müslümanı, hristiyanı, dinsizi, avrupalısı, ortadoğulusu, herkes. toplumların birbirlerinden uzaklaşması insanlara huzur getirmez. teröriste lanet etmenin de hiçbir anlamı yok, zira o zaten terörist hani. ancak devletlere karşı bir duruş sergilemenin zamanı geldi de bu da ütopik bir arzu biraz tabii. hiçbir devlete iyi gözle bakamıyorum artık. her devletin bu terör olaylarında payı var. olan halka oluyor.

edit'i şimdi gördüm. aşağı yukarı aynı şeyi düşünüyoruz sanırım. aynen haklısın, iki halkın da bir an evvel bu şekilde düşünmeye başlaması gerekiyor bence de. devlet politikalarının esiri olmaktan çıkmak lazım. bir insan şöyle bir durumda hala nasıl devlet mekanizmasını bu denli güçlü bi şekilde savunur, aklım almıyor. şu siyaseti toplumdan söküp atsan, hakikaten sorun morun yaşanmayacak insanlar arasında. siyasetten bağımsız yaşayan farklı kesimlerden, inançlardan insanların gayet uyum içerisinde, güzel güzel yaşadığı ortamlar da var berlin'de, bilirsin. oluyor yani bu, mümkün. ama hep olumsuz tarafı görmekte ısrarcıyız.
  • philus  (20.12.16 16:00:26 ~ 16:06:31) 
@Philus ile benzer seyleri dusundugume cok sevindim. umarim herkes guven icinde olur. maalesef "utopik arzular" demekte de cok hakli. Cahil fanatizim o kadar yogun ki gelecekte de guzel dusunceler hep utopya kalacak gibi geliyor bana.


  • emrahday  (20.12.16 16:10:56 ~ 16:11:16) 
[]

kim lan bu doğu perinçek?

siyaset aleminde yer almış kişileri ve görüşlerini az çok biliyorum da bu adamı pek bilmediğimi fark ettim. çok da umrumda olmamıştı da kendisini baya baya kilit insan gibi gören yoğun bir kalabalık söz konusu. dolayısıyla merak ediyorum, hakikaten bu adam çok mu önemli yani? sıklıkla değişen duruşuna bakılırsa düz, sıradan birisi olmadığı aşikar da ülkeye etkisi ne düzeyde?




 
6 okka taşaklı birisi. isviçre'de ermeni soykırımı kararının kaldırılmasının aktörüdür.


  • pinman  (18.12.16 15:13:43) 
ne olduğu belli değil amerikanın el verdiği ajanlardan olma ihtimali de var.
dönek birisi gibi duruyor. bir gün pkk sempatizanı bir gün milliyetçi bir gün mualif ertesi gün hükümet yanlısı.

bukalemun gibi adam.
bide bu adama toz kondurmayanlar var savunan da körü körüne savunuyor.
  • basond  (18.12.16 15:16:47) 
valla ben de bilmiyorum, son dönemde dediğin gibi saçma şekilde önemliymiş gibi bir rol yüklenmiş sanırım. ha belki hakkaten önemli de bir insandır bilmiyorum ama bu seneye kadar kıyıda köşede kâh milliyetçi kâh solcu kâh dış mihrak olarak takılan andrapoz maşa amcaydı, converse giyen yeşil parkalı üniversitelinin yaşlanmış haliydi gözümde.
yanılmış da sayılmam, bir ağırlığı olsa takipçisi olur bir partisi, aldığı oyu olurdu. işçi partisi vatan partisi neresi olursa takılıyor kovalıyor ama kimse siklemiyor, 300 spartalıdaki hain ucube gibi bişey.

hakkında çok detaylı bilgim yok, pkk kamplarında şen şakran fotoğrafları olduğu için sevmem.

bu ülkede 6 okka taşşağı olan tek siyasetçi de kamer genç'tir. o da toprak oldu gitti anasını satayım.
  • azizakin  (18.12.16 15:23:40 ~ 15:27:05) 
Bu ülkede hep yanlış ata oynayan birisi varsa oda bu adamdır, şansımı yoktur yoksa öyle oynaması mi emrediliyor bilemedim. Orta kat komşumuz mitten emekli bir abla, zamanında çok takip ettik bu adamı emin ol bugünkü bir çok milliyetçi adamdan daha çok sever ülkesini demişti. Bir kaç soru daha sordum ama cevap vermedi.


  • gozu acik sevisen yahudi  (18.12.16 15:28:08) 
bu adam devletin bir numaralı adamıdır. muhalefetin içindeki baklayı çıkartmaya birebirdir. devletin pkk ile en papaz olduğu yıllarda apo ile görüşmüş çiçekli resim vermiş birisi. sayın diyenin hase tıkıldığı yıllarda bunu yaptı adam. o kadar olaylar yaşadı, o kadar badireler atlattı hiç kimse onu uzun süreli hapse tıkamadı.


  • gotic  (18.12.16 15:31:20) 
eski ajan provakatordur. bu ve bunun avanesi eskiden kizil yildiz bayrakla cikarlardi mitinglere. nolduysa birden turk bayraklariyla dolanmaya baslamislardi.
zamaninda millet aclik grevindeyken tuvalette biskuit yerken yakalanmis biri.

  • enaz3kedi  (18.12.16 15:36:32) 
@enaz3kedi ahahahah efsaneymiş ya.. bu bisküvi olayının haberi falan var mı?


  • azizakin  (18.12.16 15:44:55) 
perinçek ya da bahçeli


  • Cursed Chico  (18.12.16 16:14:26) 
cok eski muhabbet, oldugunu sanmiyorum.


  • enaz3kedi  (18.12.16 16:53:18) 
@azizakin

İşçi partisiyle vatan partisi ayni, yani adi degisti vatan oldu zaten dogu perincekin partisi o.

Genel olarak soruya cevap verirsem ben de hic sevmiyorum, her türlü siyasi akima bi ara sirtini dayamis tam dönek biri. Mesela dunyanin her yerinde işçi partisi denince akla kominist parti gelir bu amcanin işçi partisi milliyetciydi dhdhdh neyse sonra adını vatan yaptılar da mantıklı oldu.
  • nundu  (18.12.16 16:55:28) 
[]

bu eylemin ismi nedir?

duyuru tarihindeki en saçma sorulardan biri geliyor.

gıcık tutması mı denir ya da boğaz temizlemesi mi bilemeyeceğim ama hani daha çok sigara içenlerde görülen, balgam takılmasıyla alakalı bir durum. "ıhı ıhı" gibi bir ses çıkarılır boğazdan. o eylemin ismi yok mu ya? öksürmek gibi, öksürük gibi tek kelimelik bir sözcük. mesela ingilizcede de bilmiyorum olup olmadığını, onu da bilen varsa yazıversin. almanca bilenler de almancasını yazabilir bu arada. aklıma bu takıldı şu an. güzel dert di mi?


 
"boğaz temizlemek"

her şeye tek kelime verecek olsaydık sözlüklerimiz kaç katına çıkardı :(
  • güneyli çocuk  (10.12.16 16:12:53) 
ingilizce için de şunu buldum: english.stackexchange.com

yalnız, yanılmıyorsam almanlar koymuş direkt ismini ya da bu öksürmek anlamına mı geliyor acaba, bilemedim: sich räuspern www.dict.cc

neyse ya
  • philus  (10.12.16 16:17:09 ~ 16:18:36) 
[]

sizi üzen kişiyi alttan alma

diyelim bir insan evladı var, normalde pamuk gibi olmasına karşın arada bir anda öfkelenip gayet kırıcı olabiliyor. sonrasındaysa vakit geçtiğinde özür diliyor. ayrıca bunu engellemek aslında elinde de değil, nitekim önlemek için ilaç da kullanıyor. ne yapacağız yahu bu elemanı? eleman dediğim koca adam. öyle eş, koca falan meselesi değil, gayet arkadaşım ve ayrıca birlikte de çalışıyoruz bir süredir. arada ufak bir hatada kafayı yiyor adam. ben de dayanamayıp ağzıma geleni söylüyorum tabii. sonra da kendisine geliyor. ama sanki alttan almak, onun bunları bilinçli olarak yapmadığını düşünerek hoşgörü göstermek çok daha sağlıklı ve yapıcı bir hareket olacakmış gibi geliyor bana. yoksa grip bir insana öksürüyor diye tepki göstermeye benzer bir hal alır olay, o da tuhaf bence biraz. ne dersiniz?

şu beyin ne acayip şey yalnız ha.


 
Alttan alıp hoşgörü göstermek her ne kadar büyüklük olsa da karşı taraf için öfkesinin onaylanması anlamına geldiğinden bu davranış döngüsünü sürdürmeye teşvik edecektir. O yüzden yine onun öfkesini kontrol edemediğinin farkında olarak ama alttan almadan, yaptığının yanlış olduğunu hissettirerek tepki verilebilir.


  • avokado  (07.12.16 01:22:35) 
@avokado, tabii ki yaptığının yanlış olduğunu anlatırım, o ayrı konu. alttan almak derken, onun sanki bilinçli olarak o şekilde davrandığını varsayarak sert bir karşılık vermektense farklı biçimde davranmaktan bahsediyorum.


  • philus  (07.12.16 01:24:27 ~ 01:26:51) 
O zaman evet, sert bir karşılık vermemek daha sağlıklı olur ilişkiniz için bence.


  • avokado  (07.12.16 01:26:16) 
[]

almanya'da torrent

şimdi burada torrent yasak, direkt ceza geliyor. yalnız bizim burada kabel deutschland hotspot çekiyor ve kullanabiliyorum, hızı da fena değil. malum, benim adıma kayıtlı değil, bildiğiniz starbucks'ın internetini kullanmakla aynı hesap olsa gerek. peki bunla torrent kullansam benim ceza yeme gibi bir ihtimalim var mı? yok sanki, ne dersiniz? zaten hep kullanmayacağım, sadece os x mavericks indirmek istiyorum, başka yerde bulamıyorum şu şeyi. kaldı ki yasadışı da değil aslında mavericks'i malum ortamlardan indirmek, zira bu güncellemelerin parasını çoktan verdik bilgisayarı alarak ama indirtmiyor pezevenkler.




 
Almanyada torrenti arada bir kullaniyorum. Deli gibi yardirmadiginiz surece sorun olmuyor. Ozellikle de guncel iceriklere dikkat ediliyormus diye duydum. Onun haricinde bir cok programı ofis vb torrentten indirdim. Ceza da gelmedi.bir kereden bir şey olmaz, zaten yanılmıyorsam once bir uyarı alıyorsunuz.


  • here we go  (03.12.16 01:39:01 ~ 01:40:32) 
ya baya yasak ve çat diye ceza geliyor. vpn tabii ki çözer de tek bi şey indirip bırakacağım aslında. burada film falan kiralama olayı var, güzel, samimi bir ritüel, onla hallediyorum filmleri. ama bu mavericks'i sadece torrent'ten indirebileceğim sanırım. bu yüzden de tek bi şey için vpn falan uğraşmak istemiyorum.

tamamdır here we go o zaman, indireyim gitsin. zaten ismime falan da kayıtlı değil, 30 dakikada bir yeniden login oluyorsun...vs. gerçi torrent onla çalışacak mı acaba, onu da merak ediyorum şimdi. deneyeyim bi bari.
  • philus  (03.12.16 01:39:55 ~ 01:43:21) 
son care trden biri drive falan upload etsin diyeceğim de artık kaç gün sürer orasını bilmem


  • here we go  (03.12.16 01:43:09) 
yalnız bu arada yukarda direkt purevpn reklamı çıktı. şu google da ne korkutucu şey he.


  • philus  (03.12.16 01:45:32) 
torrent yüzünden 970€ ceza ödemis biri olarak, kesinlikle tavsiye etmiyorum, degmez.


  • kimse  (03.12.16 02:10:16) 
var tabi. kapında alman polisi belirir ansızın.

amazon video var almanyada, netflixten çok daha iyi ve ucuz. yıllık 70€ ama içine amazondan alacağın her şey için bedava shipping, bedava spotify tarzı amazon music, netflixin daha iyisi amazon video var. hiç bir şey değil, üni bağıntılı email varsa 35 olmuş.
  • kurnaz  (03.12.16 02:45:50) 
Put.io


  • feel the blanks  (03.12.16 11:46:53) 
private trackerları takip etmiyorlar(veya edemiyorlar) diye biliyorum ben. Gidip thepiratebay'den indirme yani :p


  • noluyo yaa  (03.12.16 12:27:09) 
yalniz almanya'da bu sene basinda büyük tartismalar sonucu yasa degisti. starbucks'in internetinden ceza gerektiren bir sey indirdigin zaman bundan starbucks mesul olmuyor. o indirmeye yapan cihazi bulup ona ceza kesiliyor. O yol da kapandi yani haberiniz olsun


  • antopoloji kusu  (08.12.16 18:28:29) 
antopoloji kusu, teşekkürler bilgi için, iyi oldu bunu öğrendiğim. gerçi mavericks yerine yosemite yükledim doğal yollardan, şimdilik fena gözükmüyor.


  • philus  (08.12.16 19:34:04) 
hocam valla torrentten indirmek istediğinde eşler kısmından hangi iplerin upload(paylaştığını) ettiğini görebiliyorsun. paylaşan adam indiriyordur da zaten. dinamik ip'den nasıl mac adresine ulaşırlar da seni bulurlar fikrim yok ama becerebiliyorsan varsa dosya sitelerine yüklenmiş oradan download et.


  • blue eyes white dragon  (08.12.16 20:11:46) 
sl78, yasaktır herhalde. Yoksa teoride Mavericks de ücretsiz aslında.


  • philus  (09.12.16 01:19:17) 
[]

türk milletindeki lüks ürün merakı

yurtdışındayım, burada çok sayıda türk olduğu için daha iyi karşılaştırma yapabiliyorum da dikkatimi en fazla çeken şey en lüks arabalara türk milletinin biniyor oluşu. yani nerede son model mercedes, bmw varsa anlayın ki o araba yüzde 90 bir türk'e aittir. şehir dümdüz ve bisiklet sürmeye gayet elverişli olmasına karşın bisiklete binen türk ise pek göremezsiniz. öte yandan ülkemizde ikinci el ürün almak da bir nevi eziklik olarak görülür, cepte para olmasa dahi borçlanarak son model telefon alınır, ek olarak mesleğe göre de kişiler küçümsenir...vs. özünde göçebe olan bir millette neden bu denli şekilcilik var? hatta akdeniz insanlarının genel özelliği mi bu acaba? sanki italyanlar da buna benzer gibi geliyor bana ama çok fikrim yok tabii. alman milleti ise tam tersi.




 
Lüks tüketimini/alımını kredi kullanarak gerçekleştiren bir işverene sahibim. Evleri var, arsaları var, meslekleri ve şirketleri var, kredi çekip tripleks ev aldılar. Evin içini en lüks malzemelerle donattılar. Başkasına kiraladılar birkaç yıllığına.

Şirket kendini zor döndürür iken, evlerinden çıkıp başka bir eve taşınmak durumunda kaldılar. Mantıklı olan nedir? ''Nasılsa triplekse taşınacağım, içine lüzümsuz harcama yapmam gerekmiyor.'' düşüncesi değil mi? Onlar için değil, çalışanlarının primini ödeyemez iken ev tadilatına, perdesine kapısına yapılmayan masraf kalmadı. Mutfak, banyo hepsi değişti ki bu ev en fazla 6 yıllık ev ve lüks bir sitede.

Bu telaş bitince altlarında şirketin kiralık arabaları da olmasına rağmen, sırf toplantılara giderken şanları yürüsün diye AUDİ a5 (yanılmıyorsam) aldılar. Telefonları varken ve kredi kartlarında limit yokken de şirket kartının son demiyle kendilerine iphone (en son çıkan hangisiyse ondan) Sırf masaya Samsung koymasınlar diye değilse ben de bir şey bilmiyorum.

Görgüsüzlük ve millet bir şeyde görsün derdinden başka şey değil. Kendilerini bu şekil değerli görüyorlar bence. Bir de paraya ve mala mülke tapma
  • kaymaktutmayansicaksut  (29.11.16 16:03:06 ~ 16:04:45) 
şimdi şirketten, toplantılardan falan bahsedilince aklıma geldi. çok iyi tanıdığım, gayet birikimli, yurtdışında eğitimini almış, uzun süre yaşamış "başarılı" bir tanıdığım da şu anki krizden nasibini aldı, tasarruf yapması gerekiyor. tuhaf şeylerden para kısarken hala bmw'ye biniyor, lüks bir yerde bulunan, yüksek kira ödediği ofisini ise değiştirmedi, zira insanlar bu adresi görünce başka oluyormuş. diğer yandan da her konuştuğumuzda durumunun ne denli vahim olduğundan bahsediyor. değişik, ne diyeyim.


  • philus  (29.11.16 16:09:57 ~ 16:10:58) 
Başka bir özelliğimiz yok çünkü. Sanat, spor, bilim vb ilgi alanlarımız yok, başka şekilde kendimizi ifade edemiyoruz.


  • peggy  (29.11.16 16:12:37 ~ 16:12:58) 
gösteriş az gelişmişlik göstergesidir
biz de paramızın yettiğince gösteriş yapabiliyoruz millet olarak en fazla...
merso bmw falan
araplar misal lambo, ferrari, aston martin, bentley rolls royce la londra da yapıyor aynı boku...
  • rentts  (29.11.16 16:20:14) 
toplumsal gecis evrelerini tam anlamiyla yasayamamis olmakla da ilgili bence. kirsal yasamdan kentli yasama gecis cok hizli oluyor ve tam bir adaptasyon saglanamiyor. insanlar eski aliskanliklarini kaybetmeden yenileri devreye giriyor. dolayisiyla bu yeni olani da nasil kullanacaklarini da bilemiyorlar.

lukse duskunluk araplarda da cok var. muslumanlikla da ilgili yani bir sekilde. muslumanlik toplumlarin entellektuel gelisimini olumsuz etkilemis hep. daha duz ifade edersek musluman toplumlarda egitim ve gelismislik seviyesi daha dusuk. bu toplumlarin bireyleri de kulturel geri kalmisliklarini maddi guc gosterileriyle baskilamaya calisiyorlar.
  • jimicik  (29.11.16 16:29:58) 
iş konusunda bi şey diyemiyorum, çünkü dediğin gibi türk insanı lükse düşkün ve o adresi görünce o arabayı görünce cidden etkileniyorlar. birçok iş için bunlar prestij olayları.

onun dışında, genel olarak ruhumuz fakir olduğundan bu şekilde atlatabileceğimizi düşünüyoruz bence.
  • freya  (29.11.16 16:33:40) 
evet, iş için haklı olabilirsiniz aslında. oyunu kurallarına göre oynamak gibi bir durum söz konusu olabilir.


  • philus  (29.11.16 16:35:57) 
tirnak icinde egitimli olanlarin gorgusuzlugu nerden geliyor derseniz, cevap yine cehalet. misal univ. mezunu, yurt disinda yuksek lisans yapmis, dolgun maasli, beyaz yakali rezidans adamlari, Louis vuitton kadinlari. bu tipleri de oturup incelerseniz genel olarak cahil, yuzeysel tipler olduklarini gorursunuz. popular kultur disinda bir ilgi alanlari yok cogu zaman.


  • jimicik  (29.11.16 16:40:20) 
Hayattan keyif almayı bilmiyoruz. Ornegin güzel bir doğa yürüyüşü yerine avm'de dolaşmayı tercih ediyoruz. Hobimiz yok, okumayı sevmiyoruz, araştırmıyoruz. Hissettiğimiz boşluğu da bu nesnelerle kapatmaya çalışıyoruz.

Birçok neden yazılmış katıldığım. Bence de problem eğitimsizlik ve din.
  • orient blue  (29.11.16 16:52:40) 
Siniflandirma yapmayi sevmem fakat luks duskunu Turk genelde dogu taraflarina ait. Turkiye nin batisinda bu luks duskunlugunu bu kadar goremezsiniz. Hatta bu sekilde bunu insanlarin gozune sokmak ayiptir, mutevazilik on plandadir.


  • balpolen  (29.11.16 18:50:13) 
insanlar yurtdisina genellikle daha iyi yasam sartlari icin cikiyor. dolayisiyla tr'de binebilecegi bir arabaya parasi varsa neden binsin? bunun dogulu/batili olmakla bir alakasi yok. insanlari sacma sapan sebeplerden dolayi kategorize etmeyin.

senin yasadigin sehirde yasasam bisikletle ise gider gelirim, ama garajimda tr'de almamin zor hatta imkansiz olacagi bir arabamda olur. Yine tr'de imkansiz olan bir muhit ve evde yasamak isterim. Param yeterse gider Ferrari'de alirim Maserati'de. Kefenin cebi yok. Rahat olun, yurtdisinda yasiyorsaniz oranin nimetlerinden faydalanin.
  • cooperr  (04.01.17 20:00:53) 
cooperr, insanları kategorize etmek falan ne alaka? herhangi bir art niyet taşımadan bir soru sormuşum işte, bu denli duygusal tepki vermenin gerekli olmadığı düşüncesindeyim. nitekim artık kültürün kendisine yerleşmiş bir durumdan bahsediyorum. konu sadece araba sahibi olmak falan değil, çok daha genel.


  • philus  (04.01.17 20:28:21 ~ 20:32:24) 
cevabi direk sana cevaben yazmadim, yorumlara cevaben de yazdim. kategorize etmek ne alaka diyorsun ama bal gibi kategorize ediyorsun :) duygusal falan da yazmadim, batili bu isleri asali cok olmus biz hala ayni seyleri tartisiyoruz, zaten arabayi uretip bize satan onlar. yilanin, fitnenin ba$i onlar yani:)

bir de bu isin guvenlik tarafi var. ben ailemin guvenligi icin ekstra para harcayip ust seviye bir araba aliyorum diyelim, neden direk gorgusuz muamelesi goruyorum? Sen bisikletle geziyorsun, ikinci el urun aliyorsun, cimri ve varyemez misin? ustune bide gocebe bir toplumdan geliyorsun, niye dort duvar arasinda yasiyorsun? sehrin ortasina bir cadir kur gitsin (evet bence de "ne alaka?")
  • cooperr  (05.01.17 19:29:41) 
Eziklik. Kompleks.


  • yirmisantim  (05.01.17 20:03:59) 
cooperr, gördüğümü, yaşadığımı yazıyorum alt tarafı. içerisinde doğup büyüdüğüm türk toplumunu bir de yurtdışında, türklerin yoğun bulunduğu bir yerde yaşarken ölçüp tartma ve düşünme olanağı bulup kendimce böyle bi tespitte bulundum işte. milleti kategorize etmek gibi bir amacım yok. ancak kültürel olarak, daha çok ortadoğu milletlerinin şekilci olduğu gerçeği var ne yazık ki. herhangi bir esnafla olan iletişiminden tut, genel itibariyle sosyal konumunu belli etme biçimleri farklıdır. bunu söyleyerek milyonlarca insanı bir kategoriye sokmuş olmuyorum, genel tavrı söylüyorum. yani tüm ortadoğulular şekilcidir, görgüsüzdür demiyorum, nitekim ben de ortadoğuluyum. ancak kültürümüze yerleşmiş böyle bir durum mevcut ne yazık ki. kendisini bu şekilde ifade etmeye meyilli olan insanların çoğunlukta olduğu bir milletiz. dolayısıyla bu şekilde uzun cümle kurmaktansa, direkt "türk milleti" diyorum ama türk milleti derken hepimiz türk olsak da bu konu dahilinde kendimi içine katmıyorum ya da buradaki çoğu insanı da aynı şekilde ayrı tutuyorum. ama mesela ailemde de vardır böyle insanlar, yalan değil. bu alışkanlık bir milleti kötü yapmaz, sadece bir kültürdür. yarım ağızla, pek de kendime güvenmeyerek italyanların da genel olarak buna benzer bir tavır içerisinde olduklarını söyledim mesela. bunda bir şey yok.

halin vaktin yerindeyse, paran fazla geldiyse git nereye harcarsan harca zaten. ama bir yanda ağaoğlu gibi parasıyla var olmaya ve kendisini ifade etmeye çalışan insan vardır, diğer yandaysa yine aşırı sevmesem de koç ailesi vardır. aradaki farktan bahsediyorum. bizde ağaoğlu figürü yaygındır diyorum. "para harcayan şerefsizdir!" gibi bir düşüncem yok hani. ya da sana "ikinci el kullanacaksın, araba almayacaksın" demiyorum. ikinci el alışverişin eziklik olarak görüldüğü anlayışı eleştiriyorum. ya da kasiyere tek bi laf etmeden parayı fırlatıp atma kabalığından söz ediyorum.

göçebe geyiğine ise pek takılmamak gerekir, zira onu çadırda yaşayalım demek için yazmadım, daha çok arap asimilasyonunun türk kültüründeki etkilerine atıfta bulunmak için geyiğine ekledim, zira bu gösteriş konusu arap kültüründe epey bir baskın olsa gerek.
  • philus  (05.01.17 20:55:03 ~ 21:03:02) 
peki


  • cooperr  (05.01.17 22:20:02) 
[]

bilgisayarı mavericks'e nasıl yükselteceğim?

hala snow leopard kullanıyorum ve artık üreticiler kendisini pek takmıyor, dolayısıyla kullandığım birçok program eski sürümde. artık yükselteyim diyordum da bilgisayarın kendisi de eski (mbp mid-2009) ve araştırdığıma göre snow leopard'dan sonra bana en uygununun mavericks olduğunu öğrendim. bugün apple store'a gidip sordum da artık güncelleme şansım yokmuş. yani online olarak yok tabii de internette birtakım forumlarda apple store'lardan flash disk'e falan yükletileceğini okumuştum. ben de şansımı deneyip bir sorayım dedim ama olmuyormuş. e ne yapacağım ben? ne idüğü belirsiz bir yerden indirmek ne kadar doğru olur? almanya'da olduğum için torrent de kullanamıyorum. var mı bir tavsiyeniz?

bu arada app store'dan hala yosemite indirebiliyorum, ne dersiniz? millet şikayetçiydi baya, hatta ondan mavericks'e dönenler vardı.


 
ben mid-2008 mbp kullaniyorum. el capitan ile gayet güzel calisiyor (ram 8).


  • helenart  (24.11.16 10:33:32) 
[]

almanca sorusu

"alter" sözcüğü sokakta bildiğimiz "dude" anlamına geliyor herhalde. dolayısıyla bir kadınla konuşurken "alter" kullanılamıyor mu? internette pek bulamadım bilgi. bir kadının alter demesinin tuhaf olduğunu okudum sadece.




 
alter türkçe anlamıyla "moruk" demek.
kadınlara genelde kullanılmaz, doğru.

  • cedex  (20.11.16 18:03:53) 
gençler arasında yaygın bir argo kullanım alter, bir kadından beklemezsin söylemesini ama şöyle düşün nasıl bir kadından ana avrat küfretmesini de beklemezsin ama gayet de edenler var, o hesap. Çoğunluk kullanıyor yani


  • here we go  (20.11.16 18:07:10) 
hocam bildiğim kadarıyla "alter" sözcüğünü kullanan tiplere kıro gözüyle bakıyorlar genelde (en azından üniversite öğrencileri, eğitimli kişiler falan)


  • bluetack  (21.11.16 00:03:11) 
çok ciddi bir samimiyet yoksa aranızda kullanmamak gerekir. hey moruk demek gibi oluyor ama kadın erkek fark etmez yani tanımadığınız birine çok kaba gözükebilirsiniz.


  • osmanyueksel  (21.11.16 01:09:01) 
daha cok almancilarda duyuyordum ben alter kelimesini.


  • bioverse leo  (21.11.16 17:58:05) 
iki alman arkadaşla birlikteyim şu sıralar da çok duydum alter kelimesini açıkçası, bu yüzden merak ettim ama anladığım kadarıyla gereksiz biraz. daha çok kendi aralarında konuşurken kullanıyorlar zaten. aşağı yukarı bi 20 senelik arkadaşlıkları vardır herhalde. neyse ya türkçede de moruk, kanka gibi sözcükler kullanmam zaten, almancada neden kullanayım hani, saçma.


  • philus  (21.11.16 21:41:59) 
[]

kahvaltım nasıl?

geçenlerde marketin (yurtdışındayım) fırın bölümünde ekmeklerin içeriğine bakıyordum. tek glikoz şurubu olmayan ekmek patates ekmeğiydi. alıp üzerine bal sürdüm, muz doğradım, bir de tarçın serpiştirdim. çok iyi doyuruyor, aşırı pratik, peki sağlıklı mı? hani böyle bir düzen oturtayım diyorum.

ayrıca bu patates ekmeği neden popüler değil ki? hayatımda ilk defa yiyorum. ekşi'de de pek lafı geçmemiş. (bkz: patatesli ekmek)


 
Protein ve yag nerede? Bunlar sadece karbonhidrat.


  • balpolen  (19.11.16 15:49:08) 
Cidden asiri sagliksiz. Yumurta peynir zeytin domates daha iyi olur kahvalti icin.


  • signore  (19.11.16 15:58:49) 
kestane ezmesi de var, bir arkadaş getirmişti, onu da sürüyorum da devamlı bulamam diye yazmadım. kestanede protein yüksek sanırım. diğer yandan, şu ballı karışıma biraz tereyağ, bir de badem ya da fındık eklesem dengelemiş olmaz mıyım?

ya da tereyağ değil de direkt patates ekmeğinin üzerine badem ezmesi, bal, muz, fındık... adamı duvara tırmandırmaz mı şu yahu :)

alternatif arıyorum yani. sabahları yumurta falan hazırlayasım gelmiyor. domates mevsimi de geçti. normalde yulafa geceden bi miktar süt ekleyip dolaba koyuyorum, gece çıkarıp üzerine meyveler ve fındık falan ekleyip yiyorum da sıkıldım ondan.
  • philus  (19.11.16 16:02:02 ~ 16:14:58) 
Yok hocam olmazsın. Protein oranı yine de çok düşük kalır özellikle karbonhidrat oranına göre.


  • kljgslsdkjsd  (19.11.16 16:05:39) 
Soğuk et falan da olur marketlerde. Ekmek arası o tarz bir şey de yiyebilirsin.


  • arnold schwarzeneger  (19.11.16 16:11:18) 
[]

leipzig'de geceyi geçirmek

önümüzdeki günlerde gecenin bi vakti leipzig'de olmayı planlıyorum da ne yapsam diye düşünüyorum. berlin'den bi etkinlik için gideceğim, gece 1-2 gibi biter herhalde ve olay haftaiçi gerçekleşiyor. o saatte geri dönmektense leipzig'de bir yerde kalayım da sabah da etrafı biraz gezip sonra dönerim trenle diye düşündüm. sadece yatıp uyumak için tavsiye edebileceğiniz ucuz bir yer var mıdır?




 
cs, mcdonald's, banka, istasyon, hostelworld, airbnb,booking.

bedavadan pahalıya ve evsizliğie doğru sıraladım :)
  • VickVickyVale  (17.11.16 03:09:36) 
booking'den hostel bak hocam, gara yakin yerde A&O vardi sanirim en ucuz oydu.
soguktur oralar simdi, disarda kalma, tren gari da gece 3-4-5 gibi acik kaliyor mu bilmiyorum o saatte oradan gecmedim hic. eger aciksa icinde mc, kfc falan var.

st. thomas kirche ve nikolai kirche'ye gidebilirsin icleri guzel. Augustusplatz'a gidebilirsin, oradaki yuksek binanin tepesine cikabilirsin, ucuzdu sanirim fiyati.
  • jedilance  (17.11.16 11:40:29) 
[]

aşırı rahat olabilmek

geçenlerde birisiyle tanıştım. 55-56 yaşlarında adam. hindistan'da orda burda yaşamış, şimdi de almanya'da, hatta özünde "almancı" türklerden hani ama o tiplemeye de hiç uymuyor. neyse adam aşırı konuşuyor, o huyunu geçersek, nerede olursa olsun etrafındakilere de laf atmaktan çekinmiyor, (yoldan geçen yüzü asık bir kadına, "gül biraz yahu, ne bu hal" dediği gibi) ama çevresinden de olumlu tepkiler alıyor. somurtkan kadının bir anda yüzü gülüyor tabii. ayrıca bir cafe'den çıkarken de radyoyu, almanca olarak "bu müziğe dayanılır mı lan" diyerek hiç çekinmeden kapatabiliyor. ya da markette çikolata alan birisine "zehirliyorsun kendini, haberin yok" diyor...vs. bunlar sadece ilk tanıştığım gün denk geldiğim hadiseler bu arada. özünde çok basit şeyler aslında ama günlük hayatta pek karşılaşmıyoruz hani bir yabancının bu şekilde davrandığını. bu yüzden değişik geldi. ne düşünüyorsunuz bu tür insanlar hakkında? misal ben nispeten soğuk insanım ama neden soğuk olduğumla alakalı fikrim yok. halbuki soğuk olmamı gerektirecek bir durum da yok. hatta saçma da biraz sanki. her kişinin karakteri farklıdır belki ama değiştirilemez mi bu?

özetle, patavatsız olmak istiyorum, siz istemez miydiniz? hatta herkes böyle olsa?


 
lafı yerinde söyleyen, yaşını başını almış ve görmüş geçirmiş insanları severim. çevresine pozitif katkısı olur.


  • mimimi  (03.11.16 22:59:37) 
Davaro bir tip işte. Çevredekiler tolerans göstermese bu kadar rahat rahatov olabilir mi sence?


  • herp  (03.11.16 23:00:53) 
Şu bahsettiğiniz tipte insanlara hiç katlanamıyorum, ne gerek var münasebetsizliğe. Yüzü asık kadının az önce çok kötü bir haber almış olma ihtimali olduğu gibi, hasta, keyifsiz ya da sadece canı istediğinden yüzü asık geziyor olabilir, bana tanımadığım biri öyle dese kavga ederim muhtemelen. Çikolata meselesi de öyle, sana ne be adam. Kafedeki müziği sevmiyorsan orada oturmazsın ne bileyim. Ay adamı okurken sinirlendim resmen. Herkes böyle olsa kabus olurdu.


  • kobuzchu kiz  (03.11.16 23:03:45) 
Bazısının üstüne çok yakışıyor, bazısının üstünde eğreti duruyor böyle hareketler. Hatta, aynı kişinin ruh haline bağlı olarak bile yakışıp yakışmayabiliyor. Böyle insanları sevip sevmem bu özelliklerine bağlı değil; bazısı sıcaktır, her ortama girer çıkar ama ben onunla edecek iki çift laf bulup bulamayacağımı bilemiyorum ya da nasıl bir insan olduğunu da bilmiyorum. Sadece buna bağlı olarak çok bir şey söyleyemem. Ben genelde seviyorum böyle sıcak davranıp ortaya laf atanları ama bazıları da çok salça olabiliyor. Özetle, birinin ortam insanı olup olmamasına bakarak yorum yapamıyorum.

Genelde soğuk değilimdir ama bu adamın yanında ben de soğuk kaçabilirim ya da soğuk bir insanın yanında sevgi kelebeği gibi de kalabilirim. 0-1 değil ki bu durum. Tabii ki herkes sıcak davransa ama herkesin karakterine yakışan bir davranış şekli var ve bazılarına da soğuk olmak yakışabiliyor.
  • aychovsky  (03.11.16 23:04:43) 
bu arada adamda pek davaroluk gibi bi durum yok aslında. doğaya aşırı düşkün, nitekim doğayla alakalı projeler üretip duran, devletten de destek alan, epey okuyan, toplumlar üzerine gereğinden fazla kafa yoran, kendisine has fikirleri olan, nispeten birikimli birisi. mesela rakı sofrasında, hiç sıkılmadan, çok rahat sabahı bulursunuz adamla.


  • philus  (03.11.16 23:17:33 ~ 23:18:36) 
En ayar olduğum insan tipi. Biri bana markette çikolata alırken zehirliyorsun kendini, haberin yok dese sana ne y.rram derdim. Her boku kendisinin bildiğini düşünen insanları çevremde bulundurmuyorum. Rahatlık böyle bir şey değil. Patavatsız olmak da iyi değil. Tavsiye etmem. Bir gün biri gelir bi laf sokar, hayata küsersin. Ilımlı bir insan olman daha iyi.


  • dissendium  (03.11.16 23:23:55) 
ben böyle amcalara acayip sinir oluyorum. münasebetsiz buluyorum. sana ne be adam. bence sevimli falan değil itici ötesi insanlar bunlar. bir gün birisi de çıkıp sana ne lan dallama dese belki cesareti kırılır da demiyorlar demek.


  • sanguine mcqaer  (03.11.16 23:29:54) 
dayi bi siktir git derim boyle tiplere
bu yani sana ne amk derim

  • kingcyrax  (04.11.16 00:08:19) 
şu adama ayar olanlar arasında 30 yaşın üstünde kaç kişi var acaba? ulan sürekli ben bilirim havaları, benim hayatım benim kararım çizgileri. arada dışarıdan birinin dürtmesi iyidir. benim şirketimde de bir sürü bu havada insan var. tavsiyelere kulak asmadığı için bir adım yol katedemiyorlar. tavsiyenin veriliş şekli hoşuna gitmeyebilir ama alabileceğin bir şey varsa en pislik insandan bile alacaksın.


  • mimimi  (04.11.16 00:12:51) 
benimde benzer bir arkadaşım var, dayı kadar değil ama yapabiliyor böyle şeyler, sıcak kanlı biri bu dayı, herkes bişi demiş öyle mi denir falan diye ama bu tür laflar okunduğu gibi duyulmaz, söyleyenin mimikleri, ses tonu vs. ile değerlendirilir, kişilerde rahatsız olmamış demekki elemanın aurası böyle, yapacak bişi yok.

kolay kolay değişmiyor bu aura denen zımbırık, bu gün sokakta dolaşıp para ver onu ver bunu ver diyen veletlerde zamanla yoldan geçenle arkadaşlık edebilecek kıvama gelecekler, sen ben böyle olamayacağız, yapınca eğreti duracak, biraz karakter biraz alışkanlık bunlar

biraz olmak isterdim açıkcası da fazla değil böyle dayı kadar falan. bazen söylemek istediklerimi söylemiyorum falan bunu aşsam yeterli.
  • selam  (04.11.16 00:27:23) 
@selam, aynen. bir de yazıyla tam anlatılmıyor. hani herif çıkıp da direkt "zehirliyosun kendini" dememişti. öncesinde "mmm lezzetli mi bu" diye sorup sonrasında "ama zehirliyosun kendini..." şeklinde devam ediyor. yani yabancıyla sohbetten bahsediyorum aslında. ha ama radyo kapama olayı ayrı tabii. o hakikaten tuhaftı.


  • philus  (04.11.16 00:41:05) 
Bence bu adamın yaptığı rahatlık değil patavatsızlık. Ve elbette ki patavatsız olmak istemezdim. Etrafa pozitif enerji dağıtmak zorunda olmadığın gibi önüne gelene saçma sapan laf atmanın da sempatik bir yanını göremiyorum.


  • fragile lady  (04.11.16 01:54:29) 
[]

yahoo aviate launcher

telefon konularında tam bir cahilim arkadaşlar ama buna denk geldim ve yükledim android'e, çok iyi gözüküyor. hatta o kadar hoşuma gitti ki neden bunun yaygın olmadığıyla ilgili düşünmeye başladım. bilmediğim bir şey mi var acaba diye merak ettim de sorayım istedim. bilgisi olan var mı? siz kullanıyor musunuz, önerir misiniz...vs?

link: aviate.yahoo.com


 
bu tarz launcher'lar genelde hep benzer şeyleri yapıyor birbirine karşı bazı konularda üstünlükleri var ve insan genelde ilk kullandığına alıştığı için değiştirmiyor. ben nova kullanıyorum mesela hani aviate ya da başka bi launcher da iyidir ama novaya alıştığım için değiştirme gereksinimi duymuyorum.

ayrıca android kullanıp launcher nedir bilmeyen büyük bi kitle de var telefonu sadece facebook instagram için kullanan
  • nundu  (01.11.16 14:53:13) 
[]

duş esnasında lif kullanmamak

yurtdışında iki kişiyle kalıyorum. hatta daha önce bir başkası da vardı. hiçbiri lif falan kullanmıyor yahu. duş jelini eline sıkıp vücuda mı sürüyor millet yani? siz de mi böylesiniz? tuhaf geliyor da sorayım dedim. bu güzel derdime derman olabilirseniz ne mutlu hepimize.




 
Safi israf olur.


  • arnold schwarzeneger  (21.10.16 15:18:37) 
lif kullanırım. ama ben de sünger olanları kullanamıyorum ya da işte top gibi olanlar filan. klasik örgü filan anane liflerinden kullanıyorum.


  • kaputt  (21.10.16 15:20:34) 
duş jeli kullanmıyolardır belki. saçı şampuanlayıp vücudu sudan geçirip çıkıyolardır.

lif olmadan duş jeli çok manasız.
  • sir gawain  (21.10.16 15:21:37) 
lif tarzı bi şey kullanmıyorum, normal sabunu veya jeli sürüyorum işte. zaman zaman da özel dikim kese. çamurda yuvarlanmıyoruz her gün altı üstü ölü deri ve ter temizliyoruz bence gerek de yok pek.


  • freya  (21.10.16 15:23:39) 
jel kullanıyorlar, orada duruyor herkesin jeli.

freya, iki günde biter o jel yahu.
  • philus  (21.10.16 15:26:21) 
Jel kullaniyorlar ve genelde lif kullanmiyorlar evet.

O jeli her dus alislarinda kullanmiyolardir. Ve jelin yarisini kullanmiyardir, cok terleyen bolgelerinde filan.
Zaten her seferinde jelle sabunla dus almak cok yararli bir sey degil.
  • kuehles blondes  (21.10.16 15:28:08) 
ben kullanıyorum, eşim kullanmıyor. duş jelini eline bir çorba kaşığı kadar döküp her yerine sürüyor. yıllardır böyle, gayet normal bir durum onun için.

ben de lifsiz yapamam, alışkanlık meselesi.

iki yöntem de vücudu yeteri kadar temizler.
  • harzem  (21.10.16 15:29:29 ~ 15:29:56) 
e bana da lif temizlemiyor gibi geliyor, hatır hutur keselenmesem bile illa değecek tenime; temizliyor gibi gelmiyor lif. nasıl ki lif kullananlar hastalıktan ölmüyor kokudan süründürmüyorsa o arkadaşlar da öyledir. alışkanlık meselesi, biz toplumcanak biraz fazla takığız bu temizlik konularına.


  • baba jo  (21.10.16 15:40:33 ~ 15:40:58) 
duş jeli aldım ama öyle elle sürünce ne adam gibi köpürme vb. ne de durulanma oluyor.
lifsiz bir anlamı yok bence.

  • doxanikee  (21.10.16 15:47:01) 
Lif kullanmayınca temizlenmiyor hissi oluyor bana. Lif olmadan olmaz arkadaş. Hatta otelde filan kaldığımda yanıma ufak bir lif götürüyorum.


  • teknikekip  (21.10.16 15:49:22) 
Yıllardır lif kullanmıyorum. Duş jelini üzerime döküp vücudumda köpürtüyorum. Gerekli gördüğüm sıklıkta kese kullanıyorum onun yerine.


  • ofelia  (21.10.16 16:09:18) 
duş jeli kullandığım zamanlarda, eğer evde isem lif kullanır, eğer spor salonunda isem lif taşımaya üşendiğim için duş jelini vücuduma sürüp yıkanırdım.
artık sabun kullanıyorum o yüzden lif mecburi.

  • peggy  (21.10.16 16:18:59) 
Ben de son birkaç senedir lif kullanmıyorum. Jeli elime döküyorum veya sabunu direkt sürüyorum. Bence yeterince temiz. Lifte bakteri ürüyor gibi geliyor, iyi kuruması zor.


  • Lim5  (21.10.16 16:43:41) 
Cildim hassas, lif kullaninca her yerim kizariyor kabariyor. Birkac kez dus jeli ile yikanip durulaniyorum.


  • thewizardofearthsea  (21.10.16 17:02:57) 
[]

neden bit pazarı kültürü yok?

mesela kadıköy, beşiktaş, şişli, beyoğlu ilçelerinde bit pazarları kurulsa, yalnız öyle internet duyurusu aracılığıyla tek bir kesim değil, her mahalleye afişlerle, gazete ilanlarıyla çağrı yapılsa ve vatandaş her pazar bir araya gelse? bu tip basit şeylerin uzun vadede toplum üzerinde önemli etkileri olduğunu düşünüyorum. örneğin, alman toplumunda türk-alman ilişkisinin eksiklikler olsa da nispeten vasatın biraz üzerinde olmasının da sebeplerinden biri bu tip organizasyonlar bence. türkiye'de de farklı kesimlerin bir araya gelmesi için siyasetten tamamiyle uzak organizasyonların olması gerekmez mi? yani toplumu en azından pazar günleri siyasetten uzak tutmak uzun vadede olumlu sonuç vermez mi?

edit: diğer şehirlerde de olsun tabii, türkiye 1'den büyüktür.


 
1. Ankara Ayrancı antika pazarı var mesela ayda bir kurulur, ama bu antika ağırlıklıdır, Almanya'nın trödelmarkt/flohmark piyasasına nazaran pahalıdır ve bu tür pazarlar TR çapında münferittir.
2. Olay siyaset ise bizim insanımız o pazarda satılan kitaptan müzik cd sinden tut da kıyafete kadar geniş yelpazede siyaset yapacak argümanı rahatlıkla bulabilir.
3. Bu kültürün gelişmemiş olmasında Almanya kadar tüketim toplumu olamamamızın da katkısı vardır, yani biraz da ekonomik koşullar. Bu farklılık kendini Almanya'da belli günler kapı önüne çıkarılan 2.el eşyalarda kendini daha çok belli eder, TR de çıkmaz pek öyle hala kullanışlılığı olan kaliteli eşyalar.
  • candanag  (10.10.16 00:20:47 ~ 00:26:46) 
kitap için sahaf olayı var zaten bizde yerleşik. 2. el giysi filan da tek tük var.
bunun dışında bizde kültürel olarak, başkasının eşyasını kullanmak (parayla alıp) çok sevimli görülen bir şey değil. birinin ihtiyacı vardır, yardım edilir, kültürümüzde o var. para için bunun ticaretini yapmak yok.
siyasetten tamamiyle uzak organizasyon--bu artık uzun bir süre mümkün değil. her etkinliğin siyasi bir karşılığı var.
  • niye ama  (10.10.16 01:10:37) 
Niye ama+1
Bizde ikinci el alıp daha az ödeyeyim değil de, üstüne biraz daha ekleyip sıfırını alayım mantığı var. Fazlasıyla kişisel bir yorum olabilir ama bir de başkasının kullandığı eşyanın kuru temizleme görse de yeteri kadar temiz olmayacağı gibi bir algı da var, bu konuda pimpirikli bir milletiz bence. Ayrıca, gördüğüm kadarıyla bizdeki bit pazarlarında eski olanı ucuza satayım değil de antika/vintage/nadir sıfatlarıyla pahalıya satayım mantığı var. İşin kaynaşma yönüne geleceksek; normal halk pazarı insanları ne kadar bir araya getirip kaynaştırıyorsa, bit pazarı da o kadarını yapar. Feriköy'de pazar günü bit pazarı kuruluyor, gözlemlemek için gidebilirsiniz.

  • pike  (10.10.16 01:59:48) 
Var ama anlasilan sen bilmiyorsun


  • la noix  (10.10.16 07:30:50) 
Hem niye ama'nın dediği durum var, hem de 80'lerden sonra azalan bir ortadirek sınıfında bu kültür oluşamaz. Örneğin, bir şey bir kere alınır ve hayvan gibi alınır. O şey de çulu çıkıp kullanılamayacak gale gelene kadar kullanılır. Tüketim toplumu olmamız 20-30 yıl öncesine dayanıyor; ondan öncesi eşyaların suyunun çıkana kadar kullanıldığı, 10 yıl aynı paştonun giyildiği, çulu çıksa da yamalana yamalana yama tutmayana kadar kullanıldığı, yedeğinin olmadığı dönem. Ülkenin çocuğu işçi, memur, köylü çocuğu iken kaç kişi giysisini ikinci el haldeyken beğenmeyip başkasına verecek kadar az kullanmış ki.


  • aychovsky  (10.10.16 07:34:27) 
Vardır yav istanbulda. İzmirde bile var. Ucuza herşeyi almak mümkün. Pazar yeri gibi oluyor. Ama belediye vergi alamadığı için hoşnut değil. O yüzden afişi unut. Ki internet var zaten afiş mi kaldı.


  • hasmetizm 2046  (10.10.16 07:48:17) 
turkiye'de ikinci el temiz/calisan bir sey bulmak nispeten zor. bulursaniz satan kisi muhtemelen yurt disina tasiniyordur.

ikincisi buldugunuz çürük çarık ikinci el esyalarin fiyatlari sifir fiyati oluyor.

eski ve pasla kaplanmış atıl araba kaputuna 15bin lira istiyorlar oradan hesaplayın. boyle bir ortamda sifir almak genelde daha akillica oluyor.

sahibinden.com ilanlarini da ararsaniz her seyin altina "bozuk ama 100 liraya yapiliyormus, benim vaktim yok. alana hayirli olsun" diye dalga gecer gibi yaziyorlar. amerikada sokaga atilan, cop kabul edilen esyalar burada para ediyor.
  • idexo  (10.10.16 07:48:26 ~ 07:49:29) 
izmirdeki çok büyük. defalarca gittim asla tamamını gezemedim.


  • ground  (10.10.16 09:47:46) 
arkadaşlar, bit pazarı var mı diye sormuyorum, herhalde tek tük bit pazarı olduğundan haberim var. bunun bir kültür haline gelmesinden bahsediyorum. her hafta satmak isteyenler başvurur, çeşitli yemek standları olur, millet evinde yapıp getirdiği yemekleri de satar, bazı bölgelerdeki pazarlarda müzik çalar, bir köşede insanlar ayaküstü sohbet eder...vs. bu her pazar bir ritüel haline gelip tekrarlanır. ama bizdeki tüketim alışkanlığı farklı tabii, haklısınız.

@pike; halk pazarıyla bit pazarını karşılaştırmak doğru olmaz bence. halk pazarında satıcının mesleği o diyebiliriz, alıcı da direkt olarak ev alışverişi yapmak için gidip alacağını alıyor ve alandan ayrılıyor. hatta bunu mümkün olduğunca hızlı yapmak istiyor. iyi bir bit pazarındaysa, kişi yine bir şey almak için gidebileceği gibi, sadece keyfi olarak da orada bulunmak isteyebilir ve tüm gününü o alanda geçirebilir. atmosfer olarak ikisi birbirinden farklı.

bu arada kendimce milleti siyasetten uzak tutmanın yollarını arıyorum sadece. aklıma bit pazarı geldi. onun dışında yaz aylarında, herkesin faydalanabileceği, pahalı olmayan açık hava sineması, yemek etkinlikleri, yine sokakta olabilecek kültürel etkinlikler...vs gibi. yani insanların sokakta bir araya geldiği organizasyonlardan bahsediyorum. hatta evet, yemekle alakalı etkinlikler çok daha ilgi çekecektir herhalde. gözlemeler, börekler, yöresel lezzetler... bir ara bunun için ayrı başlık açayım.
  • philus  (10.10.16 17:34:07 ~ 18:04:43) 
satistaki ikinci el tum urunler hem sifir fiyatlarina yakin, hem de "ambalaji denenmek icin acildi" "cok cok az kullanildi" da ondan.


  • disq  (10.10.16 18:11:52) 
[]

Reklamlar neden tek seferde verilmiyor?

Yani bir kanal önce reklamlara giriyor, şöyle 10-15 reklam gösterip bitiriyor, kanal ile alakalı bir tanıtım videosu verip tekrar reklamlara geçiyor ve bu durum 4-5 defa tekrarlanıyor. Normalleşmiş bir şey mi bu artık?




 
Kandırmaca yapıyorlar, tanıtım çıkınca program başlayacak sanıyorsun o sırada izleme oranı artıyor ve tekrar ''kandırdım zaaaxd'' diye reklamı verip yüksek izlenme oranları ile yüksek meblağlarda reklam almaya devam ediyorlar.


  • neferkitty  (29.09.16 23:49:50) 
neferkitty +1

sen kanal değiştirme diye.
  • cedex  (29.09.16 23:53:49) 
Arka arkaya reklam vermekle ilgili sure kisitlamasi var. Onu kirmak icin araya reklam olmayan bir sey koyup sonra reklama devam ediyorlar.

Yoksa kanal da saniyesine bilmem ne kadar para alacagi yerde tanitim videosu yayinlamak istemiyor.
  • crown  (29.09.16 23:54:29 ~ 30.09.16 00:12:15) 
eskiden dizi-kanalın diğer dizi tanıtımları-reklam kuşağı-tekrar dizi tanıtımları-dizi şeklinde bi sıra vardı sanırım sonra bi 5 6 yıl önce bu fake atmalar başladı diye düşünüyorum


  • nundu  (30.09.16 00:00:34) 
Reklam yayinlama suresinden dolayi. Her yayin diliminde belirli reklam zamanlari var. O yuzden yayin reklamdan cikip geri giriyor.


  • isott  (30.09.16 02:21:23) 
[]

haftada kaç saat çalışıyorsunuz?

ayrıca gün sonu yorgunluğunu falan es geçersek kendinize, hobilerinize...vs. ne kadar vakit ayırabiliyorsunuz?




 
Yok yemek dahil 27.

Haftada en az 3 kere spor, rahat rahat her şeye zaman yetiyor.

Serbest meslek.
  • babilbaligi  (18.09.16 12:48:51) 
40 saat artı freelance de çalışıyorum. iş hobi iç içe geçmiş durumda.


  • sir gawain  (18.09.16 13:12:34) 
bu ay 98 saat lik çalışma programım var haftalık.kendime hobilerime zaman ayıramıyorum. yorgunluğumu uyuyarak atıyorum.kişisel bakımımı ve ev işlerini yapacak kadar zamanım kalıyor.


  • uzman pratisyen  (18.09.16 13:30:46) 
Yol hariç 45 50 saat arası. Kendime vakit ayırıyorum desem yalan olur.
Bazen yorgunluktan 9da uyudugum bile oluyor.

  • cabiday  (18.09.16 13:38:03) 
Yol yemek dahil 40 45 saat arası, ayda iki uc kere 4 5 saatlik extra mesaim de oluyor.


  • anily  (18.09.16 13:50:51) 
30.

Öğle arası dahil.
  • zoghurt  (18.09.16 14:16:47) 
Sabah 7.40ta cikiyorum. Aksam 7.20de eve geliyorum. Sabah 9 aksam 6. Serviste ya kitap okuyorum ya da dizi izliyorum.
11.30-12 gibi yatiyorum, 7den o saate kadar kendime ait, bisiklete binerim, enstruman carim, spofa giderim, kitap okurum bana kalmis.

  • fakyoras  (18.09.16 14:17:39 ~ 14:18:01) 
günde 10 saat çalışıyorum. sabah 7.30 akşam 6.30 12.30-13.30 yemek molası. 2 haftada 1 gün iznim var. cuma günleri.

yol yok bu arada. sabah 6.30 kalkıp giyinip kahvaltı yapıp işe gidiyom.

evet burası şantiye. ..
  • ergenpezeveng  (19.09.16 00:45:55) 
[]

Bizim de tarihimizde bir Hitler ve nazi anlayışı olsaydı

Almanlar kadar utanır mıydık sizce tarihimizden? Mesela Führer içeren farklı sözcükler var ama tek başına Führer kelimesini kullanamıyor doğru düzgün insan yahu. Türkiye'de de aynı etkide bir dönem yaşansa bu denli bir utanç duygusu olur muydu sizce?

Bu arada Ermeni meselesine falan atıfta bulunmuyorum ha. Alakası yok yani konuyla. Tamamen geyik olsun diye soruyorum. Gündeme bakıyorum da şimdi kendi çapımda mesaj veriyormuşum gibi gözükür diye çekindim de baştan belirteyim dedim.


 
hayir.

yasananlarin ne oldugu alakasiz, bizim utanma duygusunu uzun zaman evvel geride biraktigimizi düsünüyorum.
  • wiillii  (02.06.16 21:05:37) 
Nasil da milleti dize getirmisiz zamaninda diye boburlenirdik. Heykelleri falan dikilirdi kesin.


  • isott  (02.06.16 21:06:32) 
Mesela bizdeki katliamları düşünebiliriz aslında. Tabii daha lokal ve anlık olaylar bunlar ama mesela Sivas katliamından söz edildiğinde "iyi olmuş kafirlere, iyi dize getirmişiz" diyor mu Sivas halkı? O kadar da değil sanki yahu.


  • philus  (02.06.16 21:11:37) 
ben şahsen utanmazdım. kesinlikle o diktatörün yaptıklarını tasvip ettiğimden değil. benden 100 yıl önce gelmiş bir adam zalimlik yaptıysa benim suçum ne ki?

elbette kendisini sevenler de olacaktı, yerenler de. ama sevenler bence daha fazla olacaktı ki dünyadaki tüm milletler için de bu geçerlidir diye tahmin ediyorum. "adam ne yaptıysa bizim için yaptı sonuçta." anlayışı.
  • ya ben lan neyse  (02.06.16 21:18:33) 
Nasılına, niyesine, haklısına, haksızına girmeden. Yavuz Sultan Selim ve aleviler arasındaki mesele buna benzer. O zaman "soykırım" tanımı yok tabii ama ciddi bir etnik temizlik de var. Kendisinin adının verildiği köprü bir kaç aya açılıyor :) Bizde ne olursa olsun "devlet" üstte. Devlet ne yapıyorsa bir bildiği oluyor. Dolayısıyla devletin sahipleri, iktidardakiler de aklanmış oluyor bence.


  • mimarbasi  (02.06.16 21:58:12) 
Kuyucu Murat Paşa ve kapak olsun deyiminde olduğu gibi bununla övünürdük. Hatta gazlamak, sabun yapmak gibi deyimlerimiz de olurdu.
eksisozluk.com

  • zombi  (03.06.16 13:44:53) 
osmanlı kafası devam etseydi duymazmışız gibi geliyor. bu işler biraz "suç"*, biraz "frame" edilmek*, biraz da kazananın tarih yazması yalnız*. hitler yenilmeseydi belki almanya utanç duymuyor olacaktı, anlatabiliyor muyum. hitler kripto bir örgüt içerisinde yaptıklarını yapsaydı nasıl intihar etmeyecektiyse.
seppuku yapmak ve kendi adına utanç duymak farklı şeyler. ilki ikincisini zorunlu kılmıyor aslında.

ben bu tür bir algı biçimini kompleksli buluyorum biraz. "biz utanır mıydık" vs.

yahu koca kolonyal dönem var önünde, kızılderililer var, var oğlu var. adamlar utanmayı başkalarına salık veriyorlar, 20 milyon adamı rusya'da öldürmekten utanıyorlar mı mesela? hayır, çünkü onları gaza boğarak öldürmediler, o kadar korkunç değildi, ya da onlar rus'tu hem de sovyetti, zaten kimse istemiyordu?

avrupa'nın yüzleri bir değil, iki değil. lafa değil işe bakalım hepimiz.

neden bahsediyoruz? ne zaman soruları her türlü soracağız? -utanılmasın demiyorum; avrupa konuştuğunda külahıma anlatır diyorum.-
  • godoşu beklerken  (03.06.16 14:27:25 ~ 14:30:48) 
Hitler ve nazi anlayışından utanılmasının sebebi, savaşın kaybedilmesidir. Yoksa, 2. dünya savaşında savaşıp da tamamen masum kalan bir ülke olduğunu sanmıyorum.

Yani, olayı bize çekmenin hiçbir mantığı yok. Çünkü naziler galip gelseydi, bu sefer de her ikinci dünya savaşı filminde muhakkak katyn katliamı işlenirdi.

Şu Avrupalıları yılmaz insan hakları savunucuları olarak görmekten vazgeçin.
  • dead and broken  (03.06.16 14:32:38) 
[]

seçimi nereden takip ediyorsunuz?

mümkünse verileri anadolu ajans'tan almasın. ya da her birini ayrı ayrı söylesin.




 
CNN Türk'ten takip edeceğim. AA ve CHA'dan gelecek veriler.


  • auroraaurora  (10.08.14 17:55:09) 
fox'ta fatih portakalla ismail küçükkaya sunuyor, oradan


  • mutlusismankedi2015  (10.08.14 18:42:34) 
chp: sts.chp.org.tr

cihan: twitter.com

alternatif olarak bunlar var
  • idexo  (10.08.14 19:17:29) 
[]

Komedi Dizisi

genelde ingiliz komedilerini severim.

izlediklerim;

fawlty towers, seinfeld, curb your enthusiasm, the office (uk, usa), the it crowd, black books, spaced, extras, it's always sunny in philadelphia, how not to live your life, louie, ricky gervais'in bir takım başka işleri...vs. şu sıralarda da ara sıra the mighty boosh izliyorum.

bu konudaki zevkimi heralde anlamışsınızdır. izlemem gereken, gözümden kaçan dizi kaldı mı yahu? arrested development'a başlayayım dedim de, başıma bir şey gelmeyecekse, sanki pek hoşuma gitmeyecek gibi geldi demek istiyorum, ne bileyim.

kısacası, önerilerinizi bekliyorum.

 
Bir insan eğer Friends'i hiç izlememişse benim gözümde bu zamana kadar komedi dizisi izlemiş sayılmaz.


  • anashil  (12.04.13 19:24:43) 
coupling ? bunu denemelisin o zaman
birde saçma gelebilir ama ben Mongrels'ı izlerken feci keyif alıyorum.

  • exodia  (12.04.13 19:26:46) 
coupling +1


  • gaborit  (12.04.13 19:43:52) 
friends'i izledim tabi ama tüm 10 sezonu da düzenli olarak izlemediğim için listede yazmadım. aynı şekilde coupling'in de ilk iki sezonunu izlemiştim, devam etmedim, belki ona devam ederim bir ara.


  • philus  (12.04.13 19:48:00 ~ 19:48:42) 
threesome, him & her, the smoking room, my mad fat diary son dönemde bunları beğendim.


  • vrykolakas  (12.04.13 20:21:08) 
hustle da fena değildir.
coupling +1500

  • halanne  (12.04.13 22:20:08) 
misfits, freaks and geeks


  • feykalade  (13.04.13 12:34:14) 
[]

İdeal Uyku Süresi

günden daha fazla yararlanmak için, aynı zamanda dinç kalkmak ve günümü de o şekilde geçirmek için uykumu bir düzene oturtmak istiyorum.

mantık yürüterek, bir döngünün tamamlanma süresinin 90 dk civarı olduğunu da düşünürsek ona göre bir düzen oturtmak istiyorum. önce 4,5 saat uyuyabilir miyim acaba diye düşünmeye başladım ki bir döngünün sonuna yakın ya da sonunda uyanabileyim. ancak bir grafikte gördüğüm kadarıyla, uykunun 5. saatinde tüm uyku evreleri çok daha geniş zamana yayılmakta ve bu süreç de vücudu en fazla dinlendiren kısım. dolayısıyla o 5. saati de uyumak gerekiyor sanırım insan sağlığı açısında. bu yüzden bana göre en mantıklı seçim 6 saatlik uyku.

peki siz böyle birşey düşündünüz mü uyguladınız mı? bu tip uygulamalarla zinde kalkmak ve günü o şekilde devam ettirmek mümkün müdür?

 
Her gün aynı saatte uykuya daldığımda belli bir saatte kendiliğinden uyandığımı farkettim. Bu sürenin kalkmak istediğim saate denk gelmesi için uyuma saatini aradaki fark kadar kaydırmayı düşündüm ama uygulamadım. mümkündür bence...


  • firez  (03.08.12 00:25:18) 
uykunun periyotlar halinde olduğunu duymuştum. yanılmıyorsam 3 saat gibi bir rakamdı bu. mesela bu 3 saatin 1 buçuğuncu saatinde uykunun en derin olduğu an 3 de en hafif 4.5 te yine en ağır 6. saatte en hafif gibi.

ben mesela 7 saat, 7 saat 15 dk falan uyuduğumda acayip dinç kalkıyorum. heralde o periyotlar da bende öyle denk geliyordur diye yordum önceleri. bünyeye göre değişiyo olabilir süreleri. ama yaklaşık olarak böyle bişey var galiba.
  • seen sea  (03.08.12 00:32:01) 
zamaninda ben de bu konuyu cok arastirdim

baya dindar bi abi bana demisti ki "vücuda gerekli olan uyku 5 saattir, eger 5 saatten yarim saat fazla uyursan vücut onu ikinci 5 saate tamamlamak isteyecek o yüzden 10 saat uyumak zorunda kalacaksin ve namaz vakitlerini kaciracaksin"

diger bi abla ise sunu dedi "eger uyumadan önce günün stresini kafandan atabilecek kadar kendini rahatlatip yataga girersen 7 saatlik uyku, ideal olacaktir"

bi diger canli insan da sunu demisti "gün icerisinde istemedigin kadar yorulsan da yataga girmeden önce 20 dk dinlen sonra uyumak icin yataga gir, 6 saat uyu yeter, eger yataga yorgun girersen 20 saat bile uyusan yorgun kalkarsin"


son 9 yildir ayniyim, yataga kacta gittigim önemli degil, önemli olan "aman cok yoruldum yatayim uyuyup dinleneyim" dememek, eve geliyorum saat kac olursa olsun, yarim saat oturarak dinleniyorum, sonra yataga gidiyorum ve 6 saat uyuduktan sonra bomba gibiyim.
  • ivettivett  (03.08.12 00:53:37) 
android veya iphone kullanıyorsanız, yataktaki hareketlerinize göre hangi uyku fazında olduğunuzu hesaplayıp ona göre çalan alarmlar var. ben uzun süreli kullanmadığım için yorum yapamayacağım ama siz de bir deneyebilirsiniz.


  • anonim yazar  (03.08.12 01:00:19) 
uykunun çeşitli fazları vardır bu fazlar içinde seni en çok dinlendiren derin uyku kısmıdır. yaklaşık 90 dakikalık periyotlar şeklinde bu fazlar devam eder.

ancak ilk uyku fazında derin uyku kısmı 30 dakika ise 2ci periyotda derin uyku 20 dakikadır vs. vs. giderek azalır. bu yüzden belli bir orandan fazla uykuda artık derin uykuya geçilmez ve dinlendirici olmaz.

(bkz: polyphasic sleep) konusunu araştırabilirsin.
  • orpheus  (03.08.12 01:15:09) 
@anonim yazar, abi ben o uygulamayi kullandim (ki o sirada bi yukarda yazdigim yöntemi gelistirmistim) sabahlari uyaninca alet hep ayni seyi diyordu "gerekli hareket olmadigindan dolayi ölcüm yapilamadi" falan filan diye, yani benim yöntemle ölü gibi uyudugundan ölcemiyordu ibnetor.


  • ivettivett  (03.08.12 01:16:28) 
Şöyle bi site var bende işe yarıyor. Kaçta kalkarsan uykunu alacağını veya istediğin saatte kalkman için kaçta yatman gerektiğini söylüyor.
sleepyti.me

  • unalub  (03.08.12 02:13:40) 
ben bunu kendimde deneyerek buldum.

ertesi gün tam performans: 8 saat.
ertesi gün sıkıntı yapmayacak: 6 saat.
ertesi günü kurtarır: 4 saat

4'ten aşağısı sıkıntı, 8'den yukarısında da başım ağrıyor genelde.

bir de da vinci uykusu diye bir şey var, programlama mümkün yani.
  • colg fusion  (03.08.12 02:23:01) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.