turkce'de amelasyonun daha formal hali operasyonal is diye geciyor sanirim, ingilizce'de operational tasks diyoruz genelde. eger amelasyon = operasyonel degilse bu ceviri yanlis olur tabi. ben ikisini benzer kullaniyorum :/

no brain task da olabilir biraz daha informal gerekiyorsa.

(bkz: legwork)

Burger King et tedarikçisi o. Sırf bu yüzden tavsiye ederim.

Evet, güzel lezzetli. Arkadaşım sürekli oradan alıyor

koftelerini önermem. tatsız tuzsuz sosisten hallice idi.

Bonfilesini öneririm özellikle. Ama fiyatları uçmuş.

Tavsiye ederim, amasyaliyim

bi kere aldım kusbaşı etini. baya iyiydi.

Smart TV ise android box almaya gerek yok. SS IPTV adlı uygulamayı samsung'un uygulama marketinden indirip IP TV izleyebilirsin.

Vodafone TV,Turkcell TV plus uygulamalarını televizyonun destekliyorsa kullanabilirsiniz. Herhangi bir cihaz ve IPTV hizmeti almadan.

Damlaya damlaya göl olur düsturuyla.

Şunu kabullenmek gerek, tek bir tartışmayla cahil birinin fikri değişmez. En son başvuracağı çare inada bindirip kenara çekilmek olur.

Ben bu tip tartışmalardan sonra konuyu hafızaya atarım ve her ilgili gelişmede temcit pilavı gibi ısıtıp ısıtıp gündeme getiririm. Nihayetinde artık ses edemez hale gelir, bir dönem tartışmalarda sessiz kaldıktan sonra yavru kedi gibi çekingen miyavlamalarla hak vererek katılmaya başlar.

Tabi bu benim hobim, eğer siz normal bir insansanız uğraşmanın hiç anlamı yok.

Normalinde cahile karşı susmak en güzel cevaptır.

3. Soru için diyeceğim ise o bildiğini sandığı konularla ilgili yüzeysel değil de daha teknik şeyler sormak bir yol olabilir.

Yillardir internet tartismasi yaparim daha en ufak konuda fikrimi degistirebilen olmadi.

Benim de fikrini degistirebildigim insan olmadi.

Bolca bana cahil diyen insan oldu, ben de bir suru insana cahil dedim.
Su an seninle bir tartismaya girsek ve %100 yanildigini kanitlasam yine de ikna olmazsin.

Bu yuzden sal gitsin. Herkes en iyi kendisi biliyor.

Valla aslinda cehaleti tanimlamak ve kisilere de cahil damgasi vurmak o kadar kolay degil. Mesela burada cehaletten kasit biseyleri bilmemek midir yoksa yanlis bilmek midir? Ikisi ayni seyler olmadigi gibi direkt bunlardan biri de degildir bence cehalet.

Birisinin biseyleri yanlis bilmesi kisiyi cahil yapmaz bana gore. Benim bildigim cehalet olayi daha cok bilgi sahibi olmamakla ilgilidir cunku. Onda bile kisiye direkt 'cahil' damgasi vurmazsin, daha cok 'su konuda cahil' seklinde kapsami daraltirsin. Normali de bu aslinda cunku insanin her konuda her seyi bilmesi mumkun degil.

Atiyorum kisi gitsin tum edebiyat tarihini, felsefe tarihi falan yalayip yutsun is teknolojiye gelince bilgisi oldukca sinirli olabilir, bu durumda bu kisiye 'bilgisayar cahili' diyebilirsin. Bu daraltmanin disina cikip direkt 'cahil' ya da 'bilgin' siniflamasina girersen ise isler karisir cunku bu kisi gidip teknoloji konusunda asmis birine gore cahil olabilirken, felsefe ya da edebiyatla ilgili kisinin gozunde ise bilgin olabilir. Simdi hangisi dogru peki? O adam bilgin mi yoksa cahil mi.

Ben tartisirim, tartismalari severim ancak girdigim bu tartismalari da 'cehalet ile savasma' seklinde adlandirmam cunku boyle bir adlandirma kendini direkt bilgin karsi tarafi ise cahil kabul etmek oluyor ki bu da bence son derece kibirli bir yaklasim. Genelde yanlis oldugunu dusundugum seyler ustune tartisirim ben ancak bu demek degildir ki ben dogrusunu biliyorum. Bazen dogru bilen adama yanlis bilgiyle saldirdigim da olmustur.

@j r r tolkien hayrani aslında bahsettiğim şey "çok cahilsin keşke ölsen" minvalinde bir şey değil. soru açıklamasında da ifade etmeye çalıştığım üzere bilgiçlik taslayanlara karşı mücadeleden bahsediyorum. yoksa tabii ki atom fiziğini bilmeyen biriyle bunu nasıl bilmezsin diye kavga etmek değil niyetim ki ben de bilmiyorum zaten. kimsenin böyle bir zorunluluğu da yok. sadece fazla özgüvenli olup da kullandığı kelimeyi ya da kavramı bilinçsizce kullananlarla dertliyim. hatta belli bir makam mevkide iken bunu yapanlardan koşarak kaçmak istiyorum.

Cehaletle savaşmak?! :D

Yanlış biliyorsa ya da bilmeden sallıyorsa anlatırım, yol gösteririm, birlikte araştırırım vs. Somut-teknik-belgeli bir şeyse iş kolay zaten. Biri yanlışımı düzeltince ben pek mutlu oluyorum. İnsan ayırmadan teşekkür ederim.

Asıl sorun bildiği halde görmezden gelen ya da gerçeği çarpıtanlar. Kendini ait hissettiği grubun çıkarına kör olmayı seçen insanlardan tiksiniyorum. Başkalarının da iletişime dahil olduğu alanlarda tartışırım ama mesaj yoluyla falan gelirse cevap vermeye tenezzül etmiyorum. Ben bir kişiyle tartışıyorsam onun fikrini değiştirmek için tartışmam. Aynı ortamdaki üçüncü kişilerin fikri benim için daha önemli.

j r r tolkien hayrani'na yazdığınız cevaptan sonra ek: ben şöyle biliyorum diyerek birlikte araştırmayı önerin.

duzeltmem, bulasmam, bana ne.

antikor testinin sonucu ne kadar korunacaginizi belirlemez. aa antikorum yuksek korunuyorum diye bir olay yok yani. asi meselesi cok daha karmasik bir mesele. turkiye bu durumdayken 3 doz biontech bulabilmemiz mucize, cikmisken gidin boosterinizi olun, antikor mantikor kafanizi bos yere bulandirmayin.

network veya ds damat bakabilirsiniz bence fiyat skalasini bilmiyorum da vakkodan ucuz oldugu kesin

acilen veteriner.
sindirim yoluna girmeden, midedeyken kusturabilir belki.
yoksa ameliyat olması gerekir, onu çıkartabilmesi mümkün değil gibi.

arada bir film çekerek çıkartıp çıkartamayacağına bakarak falan izleme ihtimali de var.
durduğu pozisyon yatay olursa, belki bir ihtimal ama zor.

Dayanamayıp tuzlu su verdim ve kustu ama midesinden bir şey çıkmadı. Sonra mal ben tıkacın bir ucunu yatağın altında buldum. İki cm civarı ip belki kalmıştır içeride.

Boşuna eziyet çektirdim hayvana ya. Yine de soru burada kalsın, belki birine faydalı olur.

Zehirli olabilecek bitki, deterjan vs hariç katı cisim yutma durumunda dil altına bir çay kaşığı tuz dökerek ya da yarım çay bardağı ılık suya iki çay kaşığı tuz karıştırarak kusturulabilir deniyor. Ben tuzlu su yaptım ama hepsini vermedim tabi çeyreğini ancak verebildim. 10 dk içinde kustu.

bir diğer kritik bilgi de özellikle bu tarz ip vs. yuttuktan sonra dışkılamaya başladığında ip falan sallanırsa dışarıya asla çekilmemesi gerekiyor. yabancı cisim yutulmasında en sağlıklı hareket veterinere gitmek.

Geçenlerde haber çıkmıştı, yeniden tüm yemek servisleri başladı diye

ben agustosta ekonomi uctum ve her turlu yemek veriliyordu. normale doneli cok oldu.

Business'ta yemek olayi normale dondu, ancak yemek oncesi sonrasi ikramlar azalmisti en son uctugumda.

Ben 2 hafta önce İstanbul-Miami uçuşu yaptım THY ile. Bütün ikramlar olması gerektiği gibiydi. Hatta hizmet kalitesinde ve çeşitlilikte artış olduğunu bile söyleyebilirim ki ekonomi statüsünde yolculuk yaptım ben.

@burka yorumunuza oldukca sasirdim. Yillardir thy ile uzun ucuslar yapiyorum ve son 2 yildir her seyi gidim gidim kisip kaliteyi dusuruyorlar. En son 3 hafta once lax-ist ucusundaydim, yillardir tuvalette olan atelier rebul sabun-krem-sprey uclusu bile gitmis, yerine eyup sabri tuncer gelmis. Ekonomi yemek tepsilerinde standart bulunan kucuk hamidiye sular gitmis, yerine bir sey gelmemis, sadece ozellikle isteyenlere bardak su veriyorlar. Ekonomide raki, viski, cin gibi ickiler gitti, sadece bira ve sarap var artik. Ekonomide chopard tuvalet/ihtiyac cantasi ve icinde neredeyse orijinal boy chopard lip balm olan gunleri vardi thy’nin yakin gecmiste. Ufak tefek seyler gibi gorunebilir bunlar ama hizmet kalitesi ve cesidinde artis olmadigi kesin.

@feliss

Merhaba, yanıtınızı şimdi gördüm. 5 senedir THY ile uluslararası uçuş yapıyorum, gördüklerimi yazayım:

1. Tuvaletteki krem,kolonya değişimini ben de farkettim. Önceden olan Rebul markasını çok beğenirdim şimdi kullanılanı ona kıyasla daha zayıf buluyorum ama kötü bulmuyorum. Seçimlerini neye göre yapıyorlar bilmiyorum ama belki sponsorluk anlaşmaları filan vardır. Neticede THY markasının kozmetik ürünlerini tedarik ediyorsunuz, bence THY ücret ödemiyordur bu ürünlere.

2. Tuvalet/ihtiyaç çantası gördüğüm kadarıyla standardını koruyor. Çantaları vb. değişmiş ama içeriğinin benzer kaldığını söyleyebilirim. Balm gibi ürünleri kullanmadığım için yorum yapamayacağım.

3. Yeme/İçme konusunda şimdiye kadar hiçbir kesintiyle karşılaştığımı hatırlamıyorum. Su, servis saati dışı ikramlar (mutfaktan ufak tatlı/tuzlu yiyecekler ve çay,kahve,su vb almak hep mümkündü) içkiler, ana yemekler hep çok tatmin ediciydi. Hiçbir zaman eksik birşey için talep etmek ya da hostese sormak zorunda olduğumu hatırlamıyorum. İçkileri net anımsamıyorum ama, bira ve şarap dışında opsiyonlar vardı ancak ben uçuşta içmeyi sevmediğimden dikkat etmemiş olabilirim.

4. Yastık, örtü, kulaklık vb. ufak ama uçuş kalitesini artıran şeyler hep mevcuttu. Hepsi de yeni paketinde sunuluyordu. Uçuş dışında da kullanılmaya müsait, gündelik hayata uygun şeylerdi.

Neyse, birkaç ay sonra burayı güncellerim :)

scarface

antikadimag+1

yuksek oranda scarface benzetmesi var.

Oyunun yapımcıları filmlerden çok etkilenen insanlar olarak biliniyorlar. Her oyunda belirli film ve dizilerden büyük ilhamlar var. www.youtube.com

7 güne kadar yalnız kalıyordu benimki hiçbir şey olmuyor. Ailemin kedisi 16 gün tek başına kalıyor sadece kapıcı uğrayıp mama su bırakıyor ama bir iki dk bile kalmıyor.

30 aralik gunu mama, su ve kum tamamen doldurulmus/tazelenmisse 4 gun idare eder.

Otel hizmeti veren veteriner yok mu yakınlarda?

aaaa evet, veterinerlere bir sorayim, cok tesekkurler!

4 günlüğüne veterinere bırakmak kedi için daha stresli bir iş. Yetişkin ise idare eder o kadar süre.

Can sıkıcı bir durum haklısınız ama idare eder kedi.

Bence de baska ortama gitmesi daha stresli olur kedi icin. 4 gun mamasi suyu varken cok rahat yasar butun gun uyur. ip kamera taksaniz yeterli gelir

vaktiyle benzer bi şey yaşamış biri olarak kediniz tripli bi kediyse başka ortama girmesi mahvedebilir onu. büyük bir kediyse ve yeterince suyu maması varsa 1 haftaya kadar bildiği ortamda yalnız olması bence sorun olmaz. bizde olmamıştı.

Kesinlikle kamera taktir.30 aralık son gun kim ilgileniyorsa bir yere değil birkaç noktaya mama kabı ve su kabı bıraksın. Bu önemli birkaç noktaya bol bol gözünü seveyim hayvan ac susuz kalmasın. Olmadi birine yedek anahtar bırak çok acil durum için.

Ben de 2 gün bile tek bırakmak istemeyengillerdenim fakat çevremdeki çoğu insanlar zorunluluktan bırakıyorlardı 4 gün çok bi süre değil kedi için. Çevrede insan olmadığından mamaya da abanıp aç kalmaz, uyur paso.

önceki duyurunuzu da baz alarak ilişkinizi pek sağlıklı bulmadım ancak başka bir şey söyleyeceğim. saç ektirmek veya kilo vermek istiyorsanız verin, kız arkadaşınızın gözüne hoş görünmek için değil kendiniz için aldığınız kararlar bunlar belli ki. kız arkadaşınız bir gün -olur ya- hayatınızdan çıktığında kendi kararlarınızı zamanında takip etmediğiniz için pişmanlık duyabilirsiniz.

Valla konser konusunda ne konseri olduguna gore degisir olay. Ayda yilda bir gelen bir grup ise gitmek istemesi dogal. Bir daha taa ne zaman gelecekler ya da belki hic gelmeyecekler cunku. Yok her hafta konserleri olan gruplardansa bir anda gitmek istesi tuhaf, ben olsam 'bu konsere bu kadar gitmeyi neden istiyorsun?' diye sorardim.

Kilo olayindaki yorumu ise bence yalan ancak oyle yalan soylemesini de anlayabiliyorum. Ne bileyim burda bile kilo alma konusunda ':(' su smile i kullandigina gore gercek hayatta surekli bir kilo konusunda 'off kilo aldim' diye diye dolaniyorsundur bence. Hal boyleyken o da stratejik davranip seni teskin etmeye calisiyordur. Direkt 'evet cok kilo aldin, zayiflamalisin' dese bu sefer 'biraz kilo aldim, hemen degistirmeye calisti beni' triplerine girebilirsin diye dusundugu icin yalan soyluyordur bence. Ancak dedigim gibi onun oyle yalan soylemesine de sen zorluyorsun bence. Kilo aldiysan zayiflamak istedigini soylemek yerine git zayiflamaya yonelik hareketler yap.

siz gitmeyecekseniz de onun gidebilmesi sizi mutlu etmeli basta sadece kendinize gore cevap vermeniz ayip ama sonuc olarak gidecek bu iyi. tutturmasini gerektirmeyecek sekilde gidebilseydi daha iyi olacakti neyi zorladiniz anlamadim. kilo konusunda j j t h+1

Senin onsuz bir şeylerden keyif alamaman gibi o da sensiz alamadığı için çağırmış, engellemeye çalışarak hata etmişsin.

Kilo veremeyeceğini düşündüğü için öyle diyor. İkinci seansı da geciktirdin galiba. Yapma. Kaçar.

Kiz arkadasinizin da konsere gitmesini engellemeniz garip bir istek olmus. Yani sizin uzun zamandir beklediginiz bir konser olsa ve iki gun sonra sizinle de gidebilecekken o gun gitmeyi tercih etmesi biraz kalp kirici olabilirdi. Ama X konseri olmadi biz de Y konserine gideriz demek luzumsuz. Pantolon olmadi gomlek verelim gibi.

Bruce'a kilo verme konusunda katiliyorum. Eger yeme bozuklugunuz veya bir mental rahatsizliginiz falan yoksa, kilo aldiginiz barizse ve vermeniz sizin icin saglik veya ozguven sebepleriyle vs daha iyi olacaksa 'kilo vermek istiyorum' diyen insana, 'hadi iyi sanslar' denir. "Yok yok, verme boyle de iyi' gibi seyler genelde karsinizdakinin cesitli sebeplerden yapamayacagini (veya bunu yapmasinin az once dedigim sebeplerden kendisi icin daha yikici olacagini) dusunuyorsaniz soylenir genelde.

Ayrica kilo vermek 'ona guzel gorunmek' icin yapacaginiz bir seyse sonradan 'ben senin icin X yaptim' demenize engel olmak icin de karsi cikiyor olabilir.

Hocam bu duyurunun amaci iyi şeyler duymak mi, yoksa aci gerçekler mi? Ona göre cevap vereceğim.

@kaptankedi her şeyi duymaya hazırım hocam . Zaten zor yürüyen bir ilişkim var

kız arkadaşın senin ve ilişkiniz için hangi emekleri veriyor

kilo konusunda j r r tolkien hayrani +1
ayrıca göbekli erkek seven kadın da var.
bilemeyiz ama siz moralinizi bozmayın diye öyle konuşuyor da olabilir.
burada "yalan söylüyor" denmesi biraz abartılı.
evet, doğruyu söylemiyordur belki ama bunları söylediğinizde, "evet, kilo ver" dese bu sefer kırılırsınız.
çok anlamsız olur çünkü.
"bu kadın beni beğenmiyor mu? dış görünüşe fazla mı takılıyor?" diye duyuru açarsınız bu sefer.
kız rahatsız olmuyorsa, "benden yana bir şey yok, iyisin işte" diyor size kasılmayın diye.

konser konusunda da siz gidemeyecekseniz o arkadaş grubunuzla gitsin zaten, neden gitmemesi gerekiyor ki?
tanımadığınız insanlarla bilmediğiniz yere gidecek olsa tamam belki bir derece ama ortak arkadaşlarınız çağırmış zaten.
her zaman çıkan bir grup olsa bile, arkadaşları gidiyorken o da gitmek istemiştir.
grup her zaman çıkabilir ama arkadaşları her zaman gitmiyor izlemeye muhtemelen.
eğer zaten kırk yılda bir gelen grupsa, durum iyice saçma olmuş.

size bir ay izin vermesi, ona eşlik edememeniz konusunda olmalı, evden çıkma, arkadaşlarıyla sosyal aktivitelere katılma konusunda değil.
siz gelemiyorsanız, o da çok istiyorsa kendi gider.
sizin işiniz bitince de başka etkinliklere katılırsınız.

bu hata veya anlayışsızlık olacak bir durum değil.
üstelik kendi ortak arkadaşlarınızın olduğu bir aktivite için bile olayı bu kadar didiklemeniz biraz değişik.
aslında çok kontrolcüsünüz ama ya kızdan çekindiğiniz ya da kaybetme korkunuz olduğu için bunu yansıtamıyorsunuz veya ortaya koyamıyorsunuz da, o yüzden böyle içinizde birikiyor gibi geliyor bana.

ilişki böyle her cümleden anlam çıkartılmaya çalışılarak yaşanmaz.
zor yürüyor çünkü yürütmeyi pek bilmiyorsunuz gibi.
kıza sorsak, muhtemelen bu düşüncelerden haberi bile yok, normal bir ilişkisi var zannediyordur.

siz gitmiyorsunuz diye o niye gitmesin ki saçma. çiftlerin her şeyi sürekli beraber yapma olayı bence müthiş itici bi olay. bana kendi başlarına bir şey yapamıyorlarmış, partnerleri olmadan bir hiçlermiş gibi bir düşünce veriyor bu istek. saygım azalıyor.

kilo konusu da gerçekten vereceğinizi düşünmediği için söylenmiş bir şey. erkekler bunu kadınlar göbekli erkek seviyor/kadın sevdi mi gözü tip mip görmez diye kodluyor ama o iş öyle değil. bu kadar salmaya devam ederseniz "bensiz yapamaz" dediğiniz kadın öyle bi sizsiz yapar ki ağzınız açık kalırsınız.

Kilo ve saç ekimi konusunda farklı hislerim var. Bir ihtimal kendi dış görünüşünü bu denli takıntı haline getirmiş birisinin (anlattığınız şekilde takıntı gibi duruyor, olmayabilir siz daha iyi tanıyorsunuz) özgüven problemleri yaşıyor olması ve sizin ondan daha az çekici görünüyor olmanızdan memnuniyet duyuyor olmasını da düşünmek gerekir. Bazı insanlar, çevresindeki insanlar tarafından, birlikte olduğu kişilerin kendilerine göre daha az çekici olarak yorumlanmasını güven verici buluyor. Bu kendi özgüven eksiklikleriyle alakalı olabileceği gibi, narsisist bir dürtüyle de böyle olabiliyor. Hiçbir açıdan sağlıklı bir durum değil tabi ki.

Burada önemli olan şey şu, sevgiliniz siz kilo verirken ya da saç ektirirken; yani genel anlamda dış görünüşünüz için efor harcarken sözleriyle sizi yatıştırmak adı altında her zaman yürüdüğünüz yolun önünü kapamaya çalışıyor mu? Yoksa gerçekten istediğinizi anladığı şeyler için sizi teşvik de ediyor mu içten bir şekilde? Bu desteği hissediyor musunuz hayatınızda?

Bana genel anlamda sevgiliniz sizi kendisinden üstün görüyor ve sizin görünüşünüzden kısarak bir şekilde kafasında durumu eşitlemeye çalışıyor gibi geldi.

edit: şimdi diğer sorunuza da baktım ve evet, bence kız arkadaşınızla ilişkinizi sürdürmek istiyorsanız onun kendisini ekstra bir şey yapmadan da yeterli hissetmesi için uzun ve zaman içerisinde oturacak bir uğraş vermeniz gerekecek.

siz de kız arkadaşınızın dış görünüşünü beğendiğinizi iki seferdir vurgulamışsınız, eğer dış görünüşü çok fazla önemsediğinizi ona da belli ediyorsanız onun güzellik takıntısını çok daha yüksek bir boyuta ulaşacak şekilde tetikliyor olmanız çok olası geldi bana. bir insana iltifat etmek güzel bir şey, insan kendisini güzel hissetmek ister; ancak güzelliğe olan ilginizi sık sık dile getirmek iltifattan farklı bir şey ve insanı yarışta gibi hissettirir.

konsere gitmek istiyorsa gitsin, her etkinliğe beraber katılacaksınız diye bir kural yok.

kilo konusunda ben nedense pek iyimser düşünemedim. iki ayrı tanıdığım kadının erkek arkadaşları obezdi. ikisinde de erkekler kilo vermeye çalıştıkça kadınlar engel oluyordu. dış görünüşü geçtim sağlık için bile kilo vermeleri gerekirken bu şekilde davranmaları şaşırtıcı gelmişti. sonra iki kadının da kendi ağızlarından erkek arkadaşlarını başkalarına kaptırmak istemediklerini, obez olmalarının işlerine geldiğini duydum. bahsettiğim iki çift de 20lerin başındaydı.

tabii sizin durumunuzda sevgiliniz sizi üzmek istemiyor olabilir, kelleri daha çekici buluyor olabilir. bilmek zor.

son olarak, önceki duyurunuzu da okuduğum için dayanamayıp savcı pars gibi olaya dalayım, aşk dediğin kaç mevsim sürer de böyle yoruyorsunuz kendinizi

önceki duyuruda hanımefendiyi bir parça dengesiz resmetmiştiniz, bu duyuruyla birlikte biraz yerine oturdu. siz de dengesizsiniz. böyle böyle birbirinizi yıpratacaksınız gibi duruyor.

diğer arkadaşların dediği gibi; 'evet kilo versen iyi olur' dese —aha beni olduğum gibi beğenmiyor mu/beni değiştirmeye çalışıyor! —diye duyuru açmanız da çok olasıydı.

neden siz kendiniz olmayı seçmiyorsunuz? kilo vermek istiyorsanız verin. vermeyecekseniz, halinizden memnun ve kendinizi beğeniyorsanız vermeyin? veresiniz varsa niye soruyorsunuz? siz kilo vermek için adımlar attığınızda zaten sizi destekleyecektir. yok desteklemiyor da köstek oluyorsa o zaman bir problem var demektir. onu da ayrıca değerlendirmek gerekir.

sizin tavrınızda şöyle bir şey var: "bu kadın olmadan ne yaparım ben? o zaman tam onun istediği gibi olayım, onu kaybetmeyeyim."

böyle ilişki olmaz. bu şekilde davranmaya devam ederseniz kesinlikle kaybedeceksiniz.

siz siz olacaksınız, parteriniz de kendisi olacak ondan sonra daha açık iletişim kurup, burada sorduğunuz soruları kendi aranızda konuşacaksınız. karşılıklı olarak niyetlerinizi bileceksiniz, ve belki buna göre kendinizden taviz vereceğiniz hususlar olacak, belki de olmayacak.

Ilk duyurunuzu az once gormustum oraya yazacaktim ama giris yapinca bu yeni soruyu gordum buraya yazayim.

bu kiz sizin icin bariz "manic pixie dream girl" olmus. sonunda kizi degistirmeye calisacaksiniz ve o arada bir evlilik olmussa kiza yazik olacak cunku ya degistirmeye calisacaksiniz elinizde harab olacak veya ayrilacaksiniz.

kendim maalesef hep iliskilerinde bir manic pixie dream girl olan biri olarak yapmayin diyorum. seviyorsaniz degistirmeden sevin. bahsettiginiz seylerden hicbiri kotu degil kiz hakkinda sadece siz ona uyumlu degilsiniz. uymak da istemiyorsunuz icinizdeki onu degistirme duygusu hic bitmiyor cunku.

kiza yazik.

Arkadaşlar kilo vermemi direkt kendisi istemiyor . Şöyle ki spora yazıldım ve spora gittiğimde , arayıp kiminle spor yapıyorsun , güzel kızlar var mı vs diyor. Gel hadi eve artık diyor .
Kendisi asla yemez ama akşam otururken Mısır patlatıyor , cips getiriyor . Ben yemeyim şimdi boş ver getirme dediğimde ye ya üç günlük dünya diyor :)

Valla ise gitmekten vazgecer, evde pineklerdim. Sonra da evde curur giderdim saniyorum.

Ben faizi yedikçe anapara değerini günden güne kaybedecek.
Bir kısmı ile ev, dükkan, fabrika binası vs alır oradan kira geliri sağlarım. Çocuğun okulu vs sabit giderleri garanti altına alırım.
Bir kısmı ile altın alırım ne olur ne olmaz parası.
Evde boş oturmam mesleğimi -bilgisayar mühendisi- hobi niyetine yaparım. Mobil uygulama yazar reklam geliri sağlarım. Youtube kanalım var gezer tozar oraya içerik eklerim bol bol. Ordan da reklam geliri ile yuvarlanırım.

Ben çalışırdım. Kendi işimi kurardım. Çalışmak insanı canlı tutar. Bu rahatlığa güvenip üniversite de okuyabilirdim. Örnek olarak arkeoloji okusan işsiz kalabilirsin normalde ama paran olup da arkeoloji okursan profesör olana kadar çalışabilirsin. Yurt dışında eğitim alabilirsin. Buradaki arkeoloji yerine kişinin hayatını adamak istediği bir konu gelebilir. Hayatını müziğe, spora da harcayabilirsin.

Ben kesinlikle tüketim hayatı yaşamazdım. Bunu net şekilde söyleyebilirim. Yani ünlü olsam Bodrum'da plaja lahmacun söyleyen biri olmazdım. Gidip de Apple ürünlerine para dökmezdim. Üretim odaklı bir insanım.

Ana parayı kullanabiliyorsam eğer, aldığım eğitime göre değişmekle birlikte, ABD yatırımcı vizesi alır kendi alanımla ilgili iş kurarım.

Ana parayı kullanamıyorsam aynı şekilde paraya dokunmaz, 10%'luk kısmı ile her ay Ethereum ve Terra Luna alırım. Kalanı dolar veya altın olarak biriktiririm. (o arada kafam rahat istediğim yerde çalışırım) Yaklaşık 2 yıl bunu yaptıktan sonra biriken para ile yine yatırımcı vizesi ile gider kendi işimi kurarım.

Aldığım eğitim iş kurmaya uygun değilse bu pasif gelirle eğitim almak da güzel seçenek.

gelir tl ise hiç bişey ifade etmez, örnek şu yaşadığımız günler.

ha dolar olarak geliyorsa o zaman yine mevcut rutinimi değiştirmem ama iş hayatında da kendimi çok yıpratmam. sigortasım işlesin işte kendi yağımda kavrulayım ama çok da yıpranmıyayım diye çalışırdım.

birikim yapmaya devam eder, akıllı yatırımlar yapardım.

evim yoksa ev alırdım, arabam yoksa araba alırdım araba için lükse kaçmazdım, ayağımı yerden kessin ama yolda bırakmasın misali.

ev bi ömür oturulacak bişey olacağı için arabadan çok daha önemli.

milyonların olsa da boş kaldıktan sonra hiç bişeyin keyfi çıkmaz. milyarder insanlar bile çalışıyor, ha nasıl çalışıyor, gidiyor holdinge çay kahve , yok öğlende şurada yemek, oradan masaj, oradan bilmem ne , dostlar alışverişte görsün misali ::)

10 bin ye. Kalan 40binle kredili ev al.

Pasif gelirden anladigimiz sonsuza kadar gelecek para demek, yani yatirim yapmaya gerek yok.

Antalya'ya yerlesirdim cunku yilin 10 ayi denize giriliyor.

cok sicak oldugunda da eskisehir ankara falan takilirdim.
Ayda 1-2 kere balkanlara falan gidip gezerdim.

Motorla yunanistana gider gelirdim. Her sene birkac kere bati avrupa gezerdim.

seyahat eder, okur, yazardım.

isterse trilyoner olayım 2024e kadar iş hayatımda bi değişiklik yaratmaz bu durum. o yüzden iş kurardım değiştiririm vs demiyorum. ama yaşadığım ev değişirdi, evin içi değişirdi. aileme yarısını gönderirdim ki tam istedikleri evde otursunlar onlar da. bana kalan yarıyla da gezer tozar eğlenirdim valla. kısa vadede durum bu olurdu.

Memlekete döner, her gün en az 1 saat doğada yürüyüşe çıkar ve ömrüm yettiğince okuyup yazardım. Emeklilik hayali :)

Cevaplar genelde şu an ne yapılacağını söylüyor.

Belki biraz daha 30lu, 40lı yaşlarının sonlarındaki arkadaşlar cevaplar:

30'lu yaşların başında aylık pasif geliriniz 3.000 Dolar olsa (50k TL) geri dönüp baktığınızda 'şunu yapardım' dediğiniz ne var?

Math art sphere yazınca çıkıyor benzer şeyler.

d2t1xqejof9utc.cloudfront.net

3d eklenebilir aramaya.

hiç mi hiç zannetmiyorum. sallıyorum varil petrol olması gereken yer olan 85usd civarlarına çıkar ve dolar buralarda sabitlenir ve devlet ötv'sini almaya başlarsa benzin 16-17'leri görürse trafik seyrekleşir.

henüz trafiği azaltacak kadar pahalı değil. uzun yollar yerine insanlar uçağa ve trene yöneldi tekrar ama şehir içi için erken

trafik azaldığı için yine kullanım artar
beyaz yaka henüz dibi görmedi

"Sizce artan zamlarla araç kullanmayı bırakan olur mu ?"
İstanbul'da değilim ama araç kullanımını azaltan tanıdıklarım var. Alışverişe ya da gezmeye hala araçlarıyla gidiyorlar ama işe gidiş-gelişte toplu taşıma ya da servis kullanıyorlar. Sabah trafiği burada azıcık da olsa azaldı gibi. Tahminim İstanbul'da azalmaz. Şehir çok kalabalık gerçekten.

Ülkenin zengini de çok..onlar ülkeyi bırakıp gitmeyeceğine göre trafik azalmayacak. Ama orta direk zaten yok oluyor. Onların yerini dolduracak yabancılar ucuz diye akın akın ev ve vatandaşlık satın alıyor.
Bariz fark olmaz trafikte bence.

aynısını geçen istanbul'daki bir taksi şöförüne sordum, evet yüzde 20 kadar fark etti dedi.

Bugün Nişantaşı'ndaydim 50 dakikadan fazla aracı park etmek için yer aradım, 6 katlı otopark buldum, en son katında bir araclik yeri zor buldum, bence oyna devam olur.

azaldi zaten, hatta toplu tasima kalabaligi da azaldi millet eskisi kadar gezmiyor.

Devamli kilitlenen bir noktada oturuyorum, sadece kuryeler geciyor yoldan.
1 ay once hergun trafik kavgasi cikardi.

Otopark bulmak zorlasti, cunku arabayi koyan yerinden cikarmiyor :) 3 aracim var 1 aydir kullanmiyorum.

Tabi yollar bombos havasi yok sonucta 20 milyonluk sehir, yaya olarak dolassan yine tikaniyor.

Ama eski trafik sikisikligi yok.

Son birkaç aydır iş arkadaşlarımın 4de 1 arabalarıyla işe gelmeyi bıraktı. Servisle geliyorlar. Sorduklarımda da artık maddi olarak kaldıramadıklarını söylüyorlar

Carnivore diyette unu, meyve şekerini, rafine şekeri ve gluteni de kesmiş oluyorsun aslında. Tüm paketli gıdaları ve yanında bunları kestiğinde sebze ya da et yemenden bağımsız olarak hem zayıflarsın hem de bazı problemlerinde iyileşme gösterirsin.

Yalnızca et ile beslenmenin günümüz deney ve araştırmalarına göre sağlıklı olmadığı belirtiliyor. Kırmızı etin inflamasyon ile ilişkisi artık ortada vs. Türkiyede yaşıyorsanız etde çok fazla hormon oluyor. Bunun etkisini şuan ya da kısa vadede hissetmeseniz de yaşlılığınızda problem yaşarsınız.

Dönemsel deneyecekseniz, 1 2 ay vs o zaman 3 haftalık bir eliminasyon diyeti yapsanız zaten egzamanıza neyin neden olduğunu keşfedersiniz tümden sebzeleri hayatınızdan çıkarmak yerine.

hayvansal ve yağ odaklı beslenme toplumsal olarak kötüleniyorsa bil ki insanlar isyan etmesinler diyedir, çünkü herkesin ekonomik olarak ulaşabileceği bir beslenme çeşidi değil.

inflamasyonu karbonhidrat yapar, bununla birlikte hayvansal beslenirsen damarların tıkanır, ama karb'ı full kesip hayvansal beslenirsen hiç bi zararını görmezsin.

ister carnivore beslen ister ketojenik. her türlü go go go.

Akdenizde ve egede esen rüzgarın binaların arasında zayıflamaması ve denizden daha iç kesimlere kadar ilerleyebilmesi için yapılıyor.

oralara yönetim odası, toplantı odası, etkinlik odası gibi yerler konabiliyor. bu bulduğunuz örnekte de o koridor gibi kısımlardan o tür bir yerlere giriliyor olabilir. benim bir arkadaşımın göztepe'de oturduğu apartmanda bu şekilde kullanılmış durumda o alan örneğin. büyük bir giriş bölümü var merdiven ve asansörlere kadar, bir de büyük toplantı odası var. bazı apartmanlarda da o bölümde güvenlik görevlisi olabiliyor. güvenlik görevlisi çalıştırmasalar bile banko gibi bir yer oluyor, onu da gördüm.

ama mimari bir gerekçe ya da belli bir yıldan sonra yapılan binalara getirilmiş özel bir gereklilik var mıdır başka, onu bilemedim.

Kadıköy bölgesinde çok var bu. Örneğin İmar izninde 500 metrekare ev ve en fazla 6 kat yapabilirsiniz denildiğinde, her evi 100m2 yapacaklarsa eğer en altta bir katı boş bırakıyorlar. Böylece hiç bir ev zemin kat olmamış oluyor ve daha değerli oluyor.

dediğin gibi zengin bölge, alanın sıkıp suyunu çıkarmaya ihtiyacı yok. oraya dükkan yapsa gürültü,patırtı bitmeyecek.

Hayır dükkan yapabilse yapar. Katların toplam alanı ve maximum kat sayısı limitlerinde bir boşluk olduğunda, en üste bir kat az yapmaktansa en altı boş geçmeyi tercih ediyorlar.

Bizim ev de boyleydi imari oldugu halde bu sekilde yapmislar. Zemin kata daire konmasi sacma gelmis herhalde o seneler.
Zenginlikle de alakali.

Fakir semtlerde siginak bodrum falan demezler her yeri kiraya verip satarlar.
Zengin semtlerde acik otopark bahce falan vardir.
Kadikoyun cogu apartmaninda arkasinda kocaman yesil alan olur.

Tam olarak @talasas’in dediğinden. Toplam izin verilen kapalı alan sınırlı.

Zemin katta mi iki daire daha değerli, yoksa orayı pas geçip yapacağın ekstra en üst katta mi?

Deprem yönetmeliğine uygun değil bu mimari tarzı sanırım. Yönetmelik öncesi evlerde var bu.zemin kat es geçtim kazancım arttı diyen müteahhidin kazancı uğruna binayı riske atması.

Deprem yönetmenliğiyle ve binanın taşıma kapasitesiyle bir ilgisi yok. Tuğla ya da benzeri malzeme taşıyıcı değildir. Ve deprem
yönetmenliği sonrası yapilmis genç, 1-2 yaşında binalarda da çokça bulunuyor.

Bu ozellik zaten bir cok telefonda var. telefonunuzun modeli ne?

Kanka ben şöyle yapıyorum. Pil kullanımından WhatsApp i uyku moduna alıyorum. Ben açmadığım sürece WhatsApp uyku modunda. Bana mesaj da ulaşmıyor

@mr.goodcat: General Mobile GM21 Pro. Android 11.
@allah yazdiysa bozsun: Daha önce bu yöntemi denediğimde işe yaramadı. Yoksa o yöntem benim de aklıma gelmişti.

@allah yazdiysa bozsun: Şimdi diğer telefondan mesaj atarak tekrar denedim ama mesaj gayet de iletiliyor (çift tik oluyor) ve bana da bildirim geliyor. Wi-Fi kullanıyorum, mobil veride de böyle.

Bir iki gün önce birisine daha yazmıştım şöyle yapabilirsiniz;

Wp logosuna basılı tutup uygulama bilgileri/veri kullanım ayrıntıları/mobil veriyi devre dışı bırak, wifi devre dışı bırak.

Kullanacağınız zaman açar, işiniz bitince kapatırsınız.

@uvbray +1

uygulama bilgilerinden yapabilirsin.

Pil tasarrufundan google zimbirtirlarini kapatirsan yine mesaj alamiyor.

Bir de netguard uygulamasi var, herhangi bir uygulamanin internetini tamamen kesiyor.
Yapay vpn

@uvbray: yukarıdaki arkadaşların dediğine ek olarak bunu yapmıştım zaten ama olmadı. Hem arka plan verilerini kısıtladım, hem uyku modunda aldım hem de zorla durdurdum ama olmadı.

@divit: Soruda kullandığımı belirttiğim uygulama oydu. Gayet de kesiyor ama dediğim gibi VPN oluşturduğu için VPN tabanlı kullandığım reklam engelleme uygulamasını devre dışı bırakıyor aynı anda iki VPN çalışmasına izin verilmediği için.


Neyse belki benim gibilerine çözüm olur diye buraya da yazayım: Killapps diye uygulama indirdim, WhatsApp'ı seçip onu daima uyku modunda tutmasını sağladım. Ben WhatsApp'a girene kadar da uygulama aktif olmuyor.

Sizin telefonunuzda olur mu bilmiyorum ama kendi telefonumu baz alarak: kablosuz bağlantı ve ağlar (internet acip kapattigim yer) -> veri kullanimi -> ağ erişimi. bende böyle bir yer var ve buradan bütün uygulamalar icin wifi ve mobil veriyi kullanıp kullanamayacaklarini belirleyebiliyorum. o internet kismini bir kurcalayin belki sizde de vardir

bugun ben de sorguladim aynisini. bir gyo'nun lansmanina giden bir arkadasim anlatmisti. daha ortada ev yok, baslamis bir insaat yok sadece maket proje var ve on satisa acilmis evler. millet birbirini ezmis siraya girebilmek icin. arkadasimin gozunun onunde tanesi 4.5 milyon tl'den 10 tane daire satin almis adamin biri. hayir arap degil.

onlar zengin degil sanirim biz fakiriz :)

Zaten eline para geçtikçe ev araba almış insanların ellerindekiler değerlenince satıp satıp üstüne biraz koyup büyüttüler. Ya çok fazla evler alabiliyorlar artık ya da daha güzelinde/büyüğünde oturuyorlar.

Benim gördüklerim böyle. Ama hiç yoksa mesela.. almak imkansızlaştı artık evi de arabayı da.

10 tane falan adam ticaret ile uğraşıyordur herhalde. Arap değilse bile araplara veya da işte yurt dışına bir şeyler satmış olabilir. Kendi büyük ölçekli bir işi olabilir.

herkes plazada kole degil ki ulkede.
ilkokul mezunu olup ticaret yapip zamaninda buyumus bir suru zengin var. okumus, aileden zengin olup kendi isini kurmus kesim var. zengin cok yani herkes etrafina bakip fakirlik var saniyor. yok fakirlik falan, biz beyaz yaka kesim fakiriz sadece.
bir de zamaninda dugun takisiyla vs ev alip onu satip ustune koyup alan kesim de var.

Normal dumduz beyaz yakayim.
Orta sinif arabam var satsam yarim milyonun ustunde ediyor.
Yazin satip baska model alacaktim alsaydim simdi 800bin edecekti. Biraz kredi cekip arabayi satsam ev ediyor ama benim istedigim evler 4 milyon oldu.

Gordugun gibi 30 ustu adam icin siradan bir ev cok zor degil.
Yeni kusak icin zor hatta imkansiz oldu.

Zenginler daha zengin. Paraları dolarda orda burda. Onlar ve yabancılar çerez gibi kapışıyor evleri.ankarada 2 milyon altına hersey çöp şu an

italya'da eğitim ücreti miktarı uygun fiyatlı olduğu için tercih ediliyordu. ama euro bu kadar artmışken önceki cazipliğini yitirmiştir.

nöbetçi eczane verebilir

açıköğretim sınavı var bu hafta sonu, okulların çevresindeki kırtasiyelerin de bazıları açık olur mutlaka.

(git:www.sentantuan.com ) katolik ama.
sıfır inançlıyım ama severim burayı. mimari falan sanırım.

İndirdiğiniz yerden tekrar almayı deneyin ya da
çok özel değilse upload yapın bir yere bakalım.

uzantisi bozulmus olabilir mi bi ihtimal?

m.youtube.com

Bir dener misiniz? Belki işe yarar. Bu arada pdf dosyasını yedekleyin maile falan atın.

Gıda sektöründe kısa bir tecrübem oldu. Avrupa ülkeleri için kalite yönetim sistemleri önemli. GMP, CE araştırın. Gümrükte takılma olayı bundan olabilir belki diyeceğim ama satın alan kişi de bunlara dikkat eder diye düşünüyorum.

Abd için fda araştırın

eğer 'oynak' kur durumunuzu çok etkilemeyecekse ve erasmus yapabiliyorsanız muhakkak yapmalısınız. yok dönem uzar yok dersler aksar vs gibi dertlerle kıyaslanacak bir deneyim değil. doğru planlarsaniz koca bir kıtayı özgürce gezebilir çok çeşitli kültürler insanlar dünyalar tanıyabilirsiniz. bundan ala rasyonelite yok bence. hem okul sonrası böyle şeyleri yapmak daha zorlaşıyor. yapabiliyorken yapın. erasmusa gidip pişman olan duymadım ama gitmeyip olan çok duydum. dönem mönem uzaması da önemli değil bence bunlara takılmayın. hayatımın en eksantrik deneyimlerini erasmusta yaşadım. keşke dönebilsem o zamanlara valla dert yok tasa yok bi o şehirdesin bi bu şehirde.

erasmus öğrencilik hayatında şüphesiz iyi bir deneyim.
hangi bölümde olduğunuzdan bağımsız farklı ülkede farklı dilde eğitim deneyimlemek, kültür, insanlar ve ülke hakkında bilgi edinmek için gayet yeterli bir program.

tabi tıp fakültesi özelinde bir şey konuşmam doğru olmaz. doğrusu bu hususta bilgim hiç yok. ancak mezuniyet sonrasında yurtdışında hekimlik yapmayı istiyorsanız bu aşamada oradaki sağlık durumunu ve tıp eğitimini gözmlemlemek büyük katkı sağlayacaktır.
genel geçer yorumları okuyup dinlemekten ziyade birebir orada bulunmak emin olun çok daha efektif oluyor.

yeni sosyal ortamlara ve insanlara tanıklık etmek başlı başına arayıp bulunamayacak derecede kıymetli bir şey. erasmus akademik eğitimden ziyade bu perspektiften çok kıymetli bir program.

ekonomik olarak üstesinden gelebilecek durumda olanlara öneriyorum ben. sonuçta gittiğiniz yere göre de değişir elbette ancak malum sadece hibe yeterli olmuyor veya herkes hibe almıyor ne yazıkki.

Her seyi gectim, ingilizceniz gelisir. Turkiye'de iyi universitelerin ogrencileri bile aslinda ingilizcelerinin ne kadar tutuk oldugunun farkinda degil, benzer universitelerde okuyan bati/orta avrupalilara gore.

Ben 2 kere Erasmus programından faydalandım lisans döneminde. Birisi öğrenim diğeri stajdı. Şu anda da yurtdışında yl yapıyorum burslu olarak. Orta sınıf bir ailenin çocuğu olarak genç bir yaşta ABD dahil 15 tane ülke görmek, yurtdışında bir hayat kurmak benim için mümkün olmazdı Erasmus olmasaydı. Kurun mevcut durumunu düşününce bu söylediklerim artık Türkiye’deki herkes için yapılması daha zor şeyler. İmkan var ise değerlendirmenizi tavsiye ederim.

Erasmus yapmadım ama bilgi dediğiniz için yazayım.

Son zamanlarda şöyle bir olay okudum.

eksisozluk.com

Hibe konusunda sorun yaşanıyormuş.

Euro nedeniyle ben artık öğrencilerin belini büken bir şey olduğunu düşünüyorum. Parası olan bir saniye bile düşünmesin, yapsın.

Ne okuyorsan oku, hatta okumuyorsan bile erasmus yapmaya calis.

Evine haciz falan getirmeyeceksen yap mutlaka.

Ne faydasi olur diye dusunme, faydasi olmasa bile git ilerde cok pisman olursun

leg warmer. Türkçe tozluk deniyordu eskiden ama başka adı var mı şimdilerde bilemem.

Onlar gibi değil ama daha kaliteli; Fleabag.

Modern family. En sevdiğim, canım dizim.

the office

Peep Show.

spaced

black books

black books, the it crowd, the office.

şu an office'i izliyorum ve genel olarak çok keyifsiz olmama rağmen bu diziyi izlerken çıldırıyorum resmen. bu zamana kadar izlemediğim için kızıyorum.

kendine bir iyilik yap ve michael scott'la tanış, onun deyişiyle bir ignorant slut olma dmkdkld

the it crowd.

Black Books +1
How not to live your life

adettendir curb your enthusiasmi da yazmış olayım
bir de veep

louie
after life
horace and pete

brooklyn 9-9

bu listenin standardinda bir de the big bang theory olur baktim yok, onu ekleyebilirim sanirim. bir de married with children var ama nereden bulunur bilmiyorum

MOdern family güzeel

Modern family çok iyi
Big bang theory de baya iyi
Bigbang den sonra young sheldon olur
Brooklyn 99 eh işte.

community
freaks and geeks
you're the worst
silicon valley
new girl
marvelous mrs. maisel
fleabag
the good place
catastrophe

will & grace
schitt's creek
fleabag
modern family

şu anda zaten hattınızı taktığınızda kullanabiliyor olmanız lazım. 120 gün kayıt zamanı var. bu süre içinde hat sahibi sorgulaması yapmıyor diye biliyorum sistem.

ne zaman ki kayıt yaptırdınız o zaman pasaport sahibine ait bir hat ile kullanılabilir hale dönüşüyor.

Kayıt yapıldığı vakit, telefon kimin pasaportuna kaydedildiyse kullanıldığı hattin sahibinin tc’si eşleşmesi gerekiyor.

Ne kadar süre önce hattı üstüne almak gerekir, mesela başkasının üstüne 1 ay önce hattı üstüme aldım, olmaz en az 2 sene önce üstüne alman gerekiyor diyorlar mi

Ciddi fark var, i5li macbook o para etmez. İhtiyacın yoksa alma derim.

m1 varken i9 bile hikaye. bence zam gelmesine takılmayın alabiliyorsanız para biriktirip alın. sonuçta sizin kazandığınız paraya da zam gelmiştir mutlaka.

Yandım allah fark var, youtube'da epey üst segment intel mac ile giriş seviyes m1 karşılaştırmaları var. Sonuçlar ilginç epey.

elindeki para dolardiysa cok fark etmiyor bugun dovizini bozup alsan yine ayni fiyata almis olacaksin, 2 ay onceyle bugun doviz fiyatlari arasindaki fark baya ucuk yani, elinden ayni miktarda doviz cikar sonucta, tl fiyati onemli degil.

elinde tl tutuyorduysan gecmis olsun, evet baya fark var. hem de mesela eski macbookunu 7 sene kullanmissin, bugun alacagin intel macbooku 7 sene kullanamazsin muhtemelen, o zamana intel destegi bitecektir, yazilim destegi azalacaktir vs.

ilk aklıma gelenler;
Medeniyetler / Civilizations, BBC
Büyük Dünya Tarihi, BBC
Zeitgeist: The Movie / Zamanın Ruhu

Baraka'yı da unutmamak lazım

Sanırım Ali Okancı.

twitter.com

evet

bana fotoğraflarını atabilir misin? samsunda telefon tamircisiyim bu arada sana yardımcı olmaya çalışıcam.

olcmeyi bilemiyorum da gozlemlemek mumkun.
Genelde tavsiye edilen gozlemler sunun gibi seyler:
- alkolu herhangi bir duyguyu arttirmak veya bastirmak icin tuketiyor musunuz
- alkol-rahatlamak arasi bir baglanti goruyor musunuz (olmazsa olmaz manasinda)
- alkol tuketeceginiz zamanlari sabirsizlikla bekliyor musunuz
- tukettiginiz miktar gittikce artiyor mu
- ailenizde alkol bagimliligi (veya baska bagimlilik) hikayeleri var mi
- nadiren iciyor olsaniz bile bir oturdugunuzda bayilana/bilinc kapanana kadar ictiginiz oluyor mu
- alkol tukettiginizde davranis degisikliginiz oluyor mu (ofke, siddet egilimi vs)
- Siklikla 'birakayim sunu ya' deyip kontrol edemediginiz oluyor mu
- X yapmak yerine icki icebileceginiz Y aktivitesini (sirf bu sebeple) seciyor musunuz

Bunlardan biri veya birkaci alkolik oldugunuz anlamina gelmiyor ama dikkat etmeniz gerektigini gosterebiliyor. Tabii insanlar farkli, hikayeler ve bunyeler farkli vs vs.

a castle from christmas
last christmas (2019) netflix'de var mi bilmiyorum

Animasyon olarak; Klaus

Netflikste var mı bilmiyorum ama bad santa gelmiş geçmiş en iyi krismıs filmi olabilir.

henüz izlemedim, yani önerim gibi olmayacak pek ama kendim bu kategoriden "nikolas"ı seyretmeyi düşünüyorum (orijinal adı "a boy called christmas"), fikir olarak yazmış olayım :)

en son "bir şans daha"yı (orijinal adı "last christmas") izlemiştim netflix'te bu kategoriden, o da yani eh işteydi. zaten süper kaliteli olmuyor christmas filmleri. george michael şarkıları eşliğinde gidiyor film, hikayesi twistli, producer ve hikaye yazarı olarak emma thompson var arka planda.

Teşekkürler arkadaşlar.

Klaus'u geçen yıl izlemiştik, çok çok güzel, üstelik özgün de bir animasyon filmi, ben de buradan herkese tavsiye etmiş olayım :)

yine noel isimli filmi izledim gecenlerde cok sevdim ben.

dun de noel prensi isimli filmi izledim bu cok kliseydi ama isin icine biraz noel girince her sey daha sevimli oluyor malum o yuzden fena degildi diyebilirim.

Dyson V8 Absolute+ Dikey Şarjlı Süpürge
www.hepsiburada.com

Bu bu arada

Evde kediniz kopeginiz varsa almak isteyebilirsiniz.

Fiyatı bu saatten sonra düşmez.

V10 aldım geçen ay 4800e on numara muazzam kolaylık ve çok güzel çekiyor tek sıkıntısı şarjı çabuk bitiyor

iner mi diye sormaniz epey iyimser. inmez. nicin insin? su anda turkiye'de fiyati inme ihtimali olan bir urun bile yok.

Geçen sene anneler gününde 3.000 tl'ye almıştım. Özetle: İNMEZ

güzel. dahada artar.

Dyson da var philips de.

Philipsinki daha fiyat/performans ürünü bence.

İnmez
Alinir. En son model olmasi gerekmez hayvan icin olan baslikli alin hayvaniniz olmasa bile. Koltuklardan cikan toza inanamazsiniz

themeforest.net

Mavi tık opsiyonunuz kapalıysa bile whatsapp üzerinden gönderilen sesi açarsanız mavi tik gider.

Sesi açmazsanız çift tik ulaştırıldı gözükür.

(Mavi tik aktifse fakat sesi dinlemediyseniz sesten sonra gördüğünüz mesajlar mavi tik gözükür ses çift tik mavi gözükmez)


~Üsttekiler yalanmış, denedim tik gitmiyor kapalıysa seste bile değişmiş evet.

mavi tik kapalıysa karşı tarafa bildirim gitmiyor artık

Dolaşan cake miktarı sürekli yükseliyor, ifolar artık kazandırmıyor. Tavsiye etmem.

Çok teşekkürler hangi stake e girilir öneriniz var mı

Dodo da çok düşük geliyor bana

%70 küsür APR degen farmlar harici bulamazsın. Cake 12'lerde iyi support buldu bence dört beş günlük bir taksimle peyderpey gir, stakeini yap. Btc bir düzeltme daha yerse her şey gibi o da nanay, ama bu 46-50 akümülasyonu sürdüğü sürece Cake 12-13 arası gidip gelecektir.

Eger cok acilse guzelhost gibi bir firmadan 40 50 liraya cpaneli olan bi paket alin.

Cpanel uzerinden direkt tek tikla joomla kurulumu yapiliyor zaten.

ödev için belirttiğim host firmasını kullanmam gerekiyor. içinde cpanel var, eğer doğru anlamışsam.

şöyle mi yapacağım?
önce siteyi localde hazırlayacağım, sonra host'a yükleyeceğim

Zamanında bu kadar yaygın değilken deepwebde garip gurup işlerde anonim para transferi için kullanıyorlardı, hala benzer kullanımları olduğunu düşünüyorum, gerek para döndürmek adına gerek illegal bişeyler satın almak için. Onun dışında kendi açımdan gerçek hayatta bir avantajı transfer komisyonlarının neredeyse olmaması ve yurtdışı para transferlerinde 40-50€ komisyon + kur kaybı yerine 2-3€ binance komisyonuyla halledilebiliyor olması.

Şimdi millet yapay dünyada yaşamaya hazırlanıyor ya orada geçerli olacak olan para birimleri olarak görüyorlar heralde. Ben hala anlayabilmiş değilim, geçen decentraland'a girdim 5 dakika durup çıktım.

kullanılmıyor. kullanılması gerekmiyor.

not: 5 yıldır kripto para yatırımcısı ve al-satçısıyım.

kullanıldığı yerler mevcut en basitinden newegg. arada bir newegg de kripto ödemeye iyi indirimler olabiliyor. geçen kasım ayında bitpay üzerinden kripto ile ödeme yaparsan msi gaming laptoplarda tüm indirimlere ek %20 indirim daha vardı. hatta biraz uğraşırsanız türkiye'den de bitpay visa kartı alabilirsiniz. harcamalarınızı güncel cüzdanınızda bulunan kripto para/usdc ile ödersiniz. fazla uzak olmayan bir gelecekte bitpay/visa işbirliğinin sadece usdc ye mahkum kalmayıp tüm kriptoları destekleyeceğini düşünüyorum.

bunlara gerek var mı elbette yok. eminim ki bu ekosistemin içindeki insanların %99,99u kripto parayı harcama aracı olarak görmüyor. yatırım aracı olarak görüyor.

Basta kullaniliyordu sonra illegal is bahanesiyle adama 500 sene falan hapis verdiler. Dukkani kapattilar, ondan sonra kimse cesaret edemedi.

Parayi sistemden cikarirsan cok sinirleniyorlar bu yuzden usdt falan cikardilar. Sen dolar kullan ama adi dolar olmasin gibi bir cozum. Boylece hep sistemde kaliyorsun.

Sanki gerçek hayatta altın ile gümüş ile ev araba alıyor musunuz? Almıyorsunuz. Kripto paralara tıpkı altın, gümüş gibi yatırım aracı gözüyle bakıyorum.

+altın gümüşün gercek hayatta karsiligi var ve kullanıldığı alanlar var. Komisyon olayına okeyim. Stabillere de zaten bir sey diyemem. Bu kadar çoook koin nerede kullaniliyor ve kullanilcak. Sürekli bir vaatler var.

Abicim demek istemiştir o

bitlis'li bi müşterim vardı (Güroymak) bana sürekli abecan derdi.

Bir ek olarak -can daha çok İranlılar tarafından kullanılıyor. Bizdeki -cığım anlamı var.

Alicigim yerine Alican diyebilirler.

üniversitede vanlı ev arkadaşım sık sık abican/abecan derdi. doğuya özgü gibi duruyor

Facebook'un çıkışına denk gelir.

Küresel medya neyi meşhur ederse diğerinin modası bitiyor.
Bir de tabi şu var: Biz büyüdük ve kirlendi dünya..

Facebook bitirdi.
Keza forum sitelerini de bitiren facebook oldu.

Facebook chat cikardi, gomdu.
ustune mobil dunyaya entegre olamadi. Telefonlara gelseydi oradan devam ederdik.

Bir de yazilim olarak cok dandikti, icq varken meshur olmasi bile garipti.

O dönemde herkes birbirini facebook'tan bulup ekliyordu, yani çoğu insanın msn'inde olan kişilerden daha fazlası facebook'ta ekliydi.

Facebook aynı zamanda bugünkü bildiğimiz sosyal medya anlamında tam oturmuş ilk örnek, ne kadar tutulduğunu biliyorsunuz. O dönemde internet kullanıcısı yaş ortalaması oldukça düşük ve facebook tamamen bu kitlenin istediği her şeyi sunuyordu. (Stalk alanı, mesajlaşma özelliği, duvar ve kişisel mesajlar, farmville gibi çeşitli oyunlar, widgedlar)

Paralel olarak yeni tanışmalarda msn adresi sormak yerine facebook'tan ekleşmek daha popüler oldu. Esasen msn'i bitiren en büyük şey bu alandaki kayma. Msn messenger yakın arkadaşlar arasında izole bir ortam olarak, alışkanlık olduğu üzere devam etti ancak hayatımıza yeni giren herkes facebookta birikiyordu.

İnsanlar liselerden, üniversitelerden mezun olup dağıldıkça da eski bağların kopmasıyla değişim tamamen gerçekleşti.

Aynı zamanda facebook bu kadar çekiciyken msn messenger giderek hantallaştı. Windows live messenger sürümleri kesinlikle memnuniyetsizlik yaratıyordu, bunun da hızlandırıcı bir etkisi oldu.

Wa dan o tadı alamamanin sebebi eskiden anında mesajlaşma için pc başında olman gerekiyordu ve insanlar bilgisayarla o kadar da vakit geçiriyordu, kısıtlı zamanda kısıtlı muhabbetler dönüyordu şimdi ise 7/24 mesaj atıp birilerine ulasabiliyorsun zorluğun tadını kolaylık veremez

facebook bir cep telefonları iki

msn, facebook'un olmadığı ortamda milletten haber almana yarıyordu ve cep telefonlarında imkansız olan sınırsız mesajlaşma imkanı sunuyordu

önce facebook vurdu. anlık etkileşimin önünü açtı

telefonlar akıllanında herkes 30.000 sms'i simit parasına alır oldu
sonra doğal olarak gerek kalmadı zaten.

o tat dediğin şey zaten o zamanlar tek çare oydu.

mcdonalds'da yediğin ilk hamburger gibi yani.

Herkes Facebook demiş ama ben mi yanlış hatırlıyorum MSN zaten Facebook çıkmadan önce ölüm yoluna girmişti. İlk çıktığında çok basit bir programken, son zamanlarında bir sürü özellik ekleyip, arabirimi saçma bir hale getirip hantal bir programı önümüze koymuşlardır.

Yaptığın programı çok kurcalamayacaksın.

boray eris+1

microsoft msn'e hiçbir zaman büyük bir kıymet vermedi. hatta adeta üvey evlat muamelesi gördü diyebiliriz. evet facebook'un geldiği nokta ile son nefesini verdi ama öncesinde zaten beyin ölümü gerçekleşmişti. msn'e gerekli özeni ve geliştirmeyi sunmadılar. salakça yeni arayüzler eklediler. ama asla kabul görmedi. özellikle son yayınlanan versiyon/sürümler fecaat idi. windosws live messenger (8.0) çıktığında lanet okuyordum microsoft'a. destek çekilene kadar uzun süre 7-7.5 kullanmıştım hatta ben.

bence en iyi sürüm msn messenger 7.5 idi.
hey gidi günler!!

msn bitmedi ki, mahkeme kararıyla kapatıldı.

bir firma microsofta messengeri tekel oluşturmakla dava etmiş ve davayı kazanmıştı.

tüm aramalarda skype geçti diyor ama o zamanlar boy boy haberler çıkmıştı mahkeme kararıyla kapatılıyor diye.

aol ile kanlı bıçaklıydı aol'nin mahkemeyi kazanmış olması olasıdır.

ha tabi mahkema kararı kısıtlayıcı bi karar olup, microsoftun msn messengeri kapatmasına da sebebiyet verebilir.

İşe beraber gidip geldiğimiz iş arkadaşımın arabasında hep trt türkü açık olurdu, benim de dikkatimi çekmişti orada bu tip türküleri ezgidaş türkü olarak tanımlıyorlardı. Yani var böyle bir şey ve sadece çökertme ve iki keklik arasında değil çok fazla var.

Detayları bilemiyorum ama... Sanırım bu besteler de belli anonim kalıpların birikiminden oluşabiliyor, türküler oluşurken de bu ezgilerden ister istemez etkileniyor.

haklısınız gayet, aşırı benziyorlar, ezgidaş tanımı da güzelmiş.

bazı türküler gerçekten birbirine benzeyebiliyor, akhenaten güzel açıklamış, benim için de aydınlatıcı oldu :) "anonim kalıp birikimi" var muhtemelen gerçekten, ben de bazılarını dinlerken "bunlar birbirine ne kadar benziyor" diyebiliyorum.

mesela bence de "halim yaman böyle" ile "adaletin bu mu dünya" birbirlerine çok benziyorlar, özellikle girişlerinde.

Hes kodu tanımlaman gerek

@helena

onu tanımladım aplikasyondan. yine olmuyor.

www.istanbulkart.istanbul&[name=tab_3]

Mavi kartı kast ediyorlar galiba

@ceketimi alip cikcam

hayır bu kart aylık abonman. bu değil.

fotoğraflı istanbul kart alacaksın.

@kaufman

fotoğraflı istanbulkartı nasıl alıyorum? online işlemlerden başvuru dediğimde fotoğraf istemiyor. Adresinize kargolayalım diyor. Bu ne saçma iş anlamadım. Siz tecrübe ettiniz mi, spor aktivitelerine katılıyor musunuz? Süreç nedir? Bilginiz varsa biraz daha detay verirseniz sevinirim.