koltuğunu garantiye almış oluyorsun. bir de 'uçuşa katılacağını' beyan ediyorsun. online checkin yapmazsan ve kontuar kapanırsa uçamazsın.

asıl esprisi uçağın altına verecek valiz yoksa, direkt uçağa gidebilmek. ama valiz varsa mecbur o sırayı bekliyorsun yine. çok da bi esprisi olmuyor.

Üstte yazılanlar doğru. Bir ekleme olarak bazen havaalanında online check yapanlar için ayrı sıra açılır, o sıra da nispeten daha hızlı ilerler. Ayrıca bagaj etiketinizi kendi aldığınız makineler de oluyor bazen, o da size vakit kazandırır.

bazen uçak o kadar dolu oluyor ki (overbooking) özellikle bayramda, zamanında gitsen bile uçakta sana yer kalmamış oluyor. online check in o yüzden her türlü avantajlı. gerçi overbooking durumunda yüklü bir tazminat alıyorsun.

yetkiliye bir sey demiyorsun, valizin varsa valizini birakiyorsun.
self baggage drop vars onu da kendin yapiyorsun.
valizin yoksa dogrudan ucaga geciyorsun, boarding pass'i de telefondan okutuyorsun.

Check in yaptıktan sonra bileti (boarding pass) de oluşturman gerekiyor, sadece check in yeterli olmaz. Eğer uçak altına bagaj vermeyeceksen, ve sistem online olarak boarding pass oluşturmaya izin veriyorsa, boarding pass’ı dijital olarak oluşturup direkt kapıya gidebilirsin. Bagaj vereceksen veya bir sebepten dolayı sistem boarding pass oluşturmana izin vermediyse, hava alanında “self check-in/baggage drop, bagaj bırakma” yazan kontuarın sırasına girip bagajını bırakabilirsin. Bagajın yoksa, kiosklarda kendin boarding passını basabilirsin

Taramak?
Cep telefonu için appler de var

merhaba. camscanner isimli aplikasyon ile yapabilirsiniz. fotografını çekin, çıkışını pdf yapın.

Microsoft lens

iphone kullanıyorsanız notlar kısmında belge tarayabiliyorsunuz foto çeker gibi. pdf olarak kaydediyor. mail atarsınız kendinize.

tarayıcı tabii ki

vakti dolmuş müzik lisansları, oyun için gereken sunucuları açık tutmaya neden kalmaması, insanları yeni oyuna yönlendirme niyeti.

mesela 2018 steam'de gözüküyor ama de-list edilmiş

store.steampowered.com

apartman için mi kuracaksın yoksa sadece kendi dairenin kapının önüne görecek şekilde, kendin için mi?

iç ortam mı, dış ortam mı olacak? dış ortam ise kaç metre bir alanı görecek.

montaj yapacağının yerin yakınında enerji alabileceğin yakında nokta var mı?

ne kadar süre kayıt tutması gerekir.

Dış ortamda iş görecek birşey olsun dersen tplink tapo modellerine bakabilirsin. Uzaktan izleme için wifi gerekir, sd kart takarsan yerelde üzerine kayıt yapar. Enerji içinde bir şekilde usb adaptör üzerinden enerji vermen gerekir.

Dış ortam için
TP-LinkTapo C500
TP-LinkTapo C320WS

iç mekan için;
TP-Link Tapo C210
TP-Link Tapo C100

TAPOların içinde sd kart oluyor hırsız kamerayı söküp giderse elin boş kalır, taponun bulut hizmeti yıllık 1 cihaz 489 tl

@sealth

sadece kendi dairenin kapının önüne görecek şekilde, kendimiz için.

evin içinden ne gerekiyorsa çekebilirim

kayıt sürekli gerekiyor 7/24

bulut depolama hizmeti birçok birçok firmada ücretli bir opsiyon.Hırsız alıp gitse evet problem ancak, merkezi kayıt cihazlı bir sistemde kurulsa hırsız eve girdiğinde bunu da alıyor.

Burada alınacak önlem bulut depolama olabilir ya da cihaz için alarm kuralları belirlenecek bu alanlarda bir hareket olduğunda kısa bir video kaydı ve snapshot'u telefona gönderecek, bir kayıtta burada olmuş olacak.

Farklı bir seçenek de hem kapı dışına hem de kapı içine birer kamera koymak olabilir.
Kayıt içinde bütçenin yettiği ve cihazın desteklediği en yüksek sdkartı al.
Montaj yapacağın yerde wifi sinyal seviyesini kontrol et, 3 dişten az olmasın.


Amazon'dan TP-Link Tapo C210+SD Kart, güvenliği çok kafaya takıyorsam kapının iç tarafına da TP-Link Tapo C100+SD Kart, elektrik kesintisi durumu içinde modem&kameraların besleneceği küçük bir ups alırdım ancak bütçenin bayağı bir üzerine çıkmış olur.


www.youtube.com

apartmanınızda olağan dışı giriş çıkışlar varsa dairelerden biri günlük kiralama işi yapıyordur veya bir eskortluk durumu olabilir. şikayet yolu ile önlemeye çalışın.

evet doğum gününden sonra başvurabilirsiniz.

Yazıcının pcye ve sizin kullanıcı adınızın yazdırma yetksininin IT tarafından tanımlanmış olması gerekiyor.

kira tamirat parası olarak alınıp kira bedelinden düşülmüştür gibi bir not yazılabilir dekonta.
bu durumda kira vergisinden muaf olunacağını düşünmüyorum ama bir avukata sorun.

senin için değişen bir şey yok,

3 aylık kira bedeli diyecek yatıracak, sen o parayı daha sonra tadilata harcayacaksın, sene sonu geldiğinde de normal şekilde vergini ödeyeceksin.

maliye niye peşine düşsün 120 bin lira giriş oldu diye ki? her gün o kadar para yatsa hiç çıkmasa diyeceğim ki haklısın ama öyle değil, ayda yılda bir kere 120 bin yattı diye maliye peşine düşmez.

Buradaki tek soru kira sozlesmesindeki kişi siz misiniz olurdu heralde.
Sonuçta kiraci sozlesmede yazmayan birinin hesabına para atmayabilir.
Ha burada tek ilerisi için sorun şu olur; kiraci ile bozusursaniz ve bu parayi "kira diye yatirma" derseniz kiracı sizin hakkınızda şikayette bulunur evden çıkarken, sonra maliye pesinize düşebilir tabi.

Son maddede tahliye ile ilgili ekstra vurgu yapilmis ama yasal olarak bir anlami olacagini sanmiyorum.

Polis ve avukat olmama niteligini sozlesmede belirtmeye gerek var mi? Kiralayan size yalan soyleyip sonradan avukat oldugu ortaya cikarsa mi bu madde devreye girecek mesela? Yaptirimi ne olacak?

Bonus:
sebeder.org

tahliye taahhütnamesi imzalatabilirsiniz onun dışında yukarıda yazdıklarınızın hiçbir önemi yok. siz sözleşmeye ne eklerseniz ekleyin kanunda yazanlar geçerlidir. "polis ve avukat istenmiyor." maddesinden başınız bile ağrıyabilir. kafayı takmış bir avukata bakar. şu an moda olan uyap ve findeks belgesi istemek fakat bunu da kiracı vermek istemezse yapabileceğiniz bir şey yok.

çok korkuyorsanız evinizi kiraya vermemelisiniz.

Ev kira konusunda tek bildigim sey var oda kiracinin zamani gelince sikinti cikarmadan evden cikmasini saglayacak bir maddedir.

Cunku cevremde evden cikmayip davalik olan senelerce kafasina gore takilan insanlar gordum sahsen ev sahibi olmakta kiraci olmakta ayri bir sikinti

polis ve avukat mevzusunu emlakçıya sözle ileteceğim ki eve bakmaya dahi getirmesin.

tahliye taahhütnamesi yeterli onu da karı koca olarak imzalamaları gerekiyor yoksa oda geçersiz.
tüfe zaten olması gereken.
diğer maddeler saçmalığın daniskası.

son 3 aylık maaş bordrosu da şart bence. mesleğiyle ilgili yalan söylememsi için.

maaşlı çalışan harici evine kimseyi sokma. yok mobilyacı yok şarküteri bilmem ne esnaf falan filan hayatta kira ödemezler. çok uğraştırırlar.

Siz bana şimdi 50 bin verin iki sene sonra 50 bin alın mesela. Babamın çocuğu olsanız bile belki kabul edersiniz.

Hakkını korumak ile karşı tarafı salak yerine koymak farklı şeyler. Maaşlı mümkünse bildiğiniz insanlara vermeye çalışın ve tahliye taahhütnamesi alın.
Ödemez, gürültü yapar, eve başkasını doldurursa yasal hakkınız zaten açar dava kazanır tüm giderini de karşı taraftan tahsil edersiniz bunlar için ayrıca imza almanın mantığı yok.

apartman aidatı varsa kiracının ödeme yükümlülüğü olduğunu ekleyebilirsin

Ben hem kiracı hem de ev sahibi olarak yazıyorum bunları iki tarafı da gözeterek. Daha önce de birkaç postta yazım ailemde gayrimenkul sektöründe de çok insan var onlarla da iş yaptığımda edindiğim deneyimi paylaşmak isterim.

Hatta kiracımızı ev diye tutup iş yeri olarak kullandığı için tahliye etmek için uğraşıyoruz o süreci de anlatayım.

Kanunen bu istediklerinizin birçoğu sözleşmede yazsa bile geçersiz kalabilir. Ben avukat değilim yanlış yönlendirmeyeyim o yüzden bir avukata danışın.

-Depozito evden çıkarken ödenir doğru. Ama depozito ödenen miktar kadar geri ödenecektir konusu tartışmalı. Bu konuyla ilgili yargıtay kararları var, depozito kira bedeli olarak alınıyor. Kira bedeli olarak geri ödeniyor.
www.hukukihaber.net

Bir de aslında depozitonun vadeli mevduata ödenmesi gibi düzenlemeler var:
www.ensonhaber.com

ama aranızdaki bu yönde bir anlaşma ne kadar geçerli olur onu bir avukat söyler. Yine de kiracıdan bir şeyler beklerken bizim de ev sahibi olarak ne kadar uyduğumuzu düşünmemiz lazım.

-Tahliye taahhütnamesi konusuna ben olsam iyi niyet göstermek adına şunu eklerdim, "kira ödenmediği ya da anlaşılan zam oranında ödenmediği takdirde geçerlidir". Sonuçta bunun maksadı kira ödenmediğinde kullanmak, yani teoride öyle. Öbür türlü kiracının üstünde bir tehdit gibi duruyor sürekli ve açıkcası ben öyle evi tutmazdım. Tutmam da:) Sizin pazarlık gücünüz varsa kiracının da var. Hatta kiracının daha fazla ev seçeneği var.

-Evcil hayvan konusuna hiçbir şekilde karışma hakkınız yok kanunen.

-3 kişiden fazla aile konusu da tartışmalı ve geçerliliği olur mu? Teknik olarak evin kullanım hakkını veriyorsunuz. Ve kiracı evdeyken siz eve giremezsiniz bile kiracının izni olmadan (evi satılığa çıkartmışsınızdır, müşteriye göstereceksinizdir onda bile eve giderken izin alıyorsunuz). 3 kişilik aile geldi sonra çocukları oldu ne yapacaksınız? Kayınvalidesi hastalandı yanına aldı? Bekar biri tuttu yabancıyla evlendi? Ya da misafirim dedi. Bir de ayrımcılık kapsamındadır bu para cezasına kadar yolu var.

-Evde ve apartman içinde gürültü istenmiyor, bu zaten genel geçer bir kural. Bu da manasız bir madde. Bir de neye göre kime göre gürültü? Ben komşusuyla "çok öksürüyorsun" diye kavga eden insan duydum:D

-Ben size gerçekci bir yerden geleceğim, bu yıl tüfeye göre zam yapan ev sahiplerinin zorlanacağını düşünüyorum. Çünkü kimse maaşına öyle bir zam almayacak ve o kiralar aksamaya başlayacak. Ve ev sahipleri de uğraşacak. İşi mahkemeye götürseniz bile uzun sürecek bir de mahkemeye gittiği için kira ödemeleri iyice aksak bir halde olacak. Siz sonunda kazansanız bile aylarca zarar edeceksiniz.

Ha bir de şu var, siz sözleşmeye tüfe yazdınız. Devlet de geçen sene yaptığı gibi dedi ki %25 sınırı koydum. Çünkü geçen yıl TUİK'in sitesinde şu yazıyordu:

Tüfe %XX altında not: Konut kira artışları için TÜFE %25 olarak hesaplanacaktır.

Şimdi kanunen devletin istatistik kurumu diyor ki konutta tüfe bu. Kiracı da diyor ki sözleşmede tüfe yazıyor, devlet de konut tüfesi %25 diyor ben sözleşmeye göre zam yaptım. Yani kendinizi korumaya alırken zarar da etme riski var. Ben kendi adıma kendi sözleşmeme öngördüğüm bir enflasyon oranı var ona dair bir oranı net yazmayı düşünüyorum. Ama mülk sizin.

-bu zaten makul bir madde. Ama bunun süresini net belirlemek lazım. Dünyanın binbir türlü hali var, geçici işsizlik vb... Bir buffer koymak lazım. 3 ay ödenmedi vb gibi.


açıkcası naçizane yorumum kiracıyla her zaman ortak bir zeminde buluşmak maddi olarak da daha karlı oluyor.

Bu kadar sert maddeler genelde eve bakmaya geleni kaçırır.

Kiracı daha hızlı ev bulabiliyor ama ev sahibi o kadar hızlı kiracı bulamayabiliyor bu kadar keskin çizgiler çizdiğinde. Ben kendim ev bakarken bu tarz taleplerle gelen ev sahiplerine cevap bile vermeden teşekkürler deyip kapattım telefonu:)

Ev sahibi olarak da şunu düşünüyorum, evin boş kaldığı her an bana zarar.

Ya da görece az ödeyen ama tıkır tıkır sorunsuz ödeyen bir kiracıyı, yüksek anlaştığım ama sorunlu ödeme yapan bir kiracıya tercih ederim.

Kiracıyla mahkeme yoluna gitmek en az 1 senelik bir serüven. Kendi deneyimimizden biliyorum neredeyse 2 yıl olacak ilk tebligatlaşma ve sürecin başlaması.

Ben kiracı-ev sahibi ilişkilerinde zıtlaşıp da karlı çıkana çok rastlamadım. Siz de yaşamışsınız, hep bir maddi kayıp oluyor.

O yüzden orta yol bulmak, iki tarafın da benimseyeceği bir sözleşme hazırlamak en makulu.

Ama mülk sizin, ben sadece kendisi de kiracı olan ama kendi mülkünde de kiracı olan biri olarak yorumumu paylaştım.

Bu arada yukarda maaş bordrosu isteyin vb gibi şeyler yazılmış. KVKK diye bir şey var aman diyeyim:)

Sözleşmeye istediğinizi yazın. 12 + 5 sene kiracı istemezse, evden zor çıkartırsınız. İşe en yarar belge tahliye taahhütnamesi. Onunda pek çok kriteri var. Yasa, tamamen kiracıdan yana.

2025 çok sıkıntılı bir yıl olacak. Kiracınız bir anda işsiz kalabilir. Kirayı ödemese bile 4-5 sene uğraşırsınız.

İmkanınız varsa, paraya çok ihtiyacınız yoksa, evinizi kiraya vermeyin!

Para mutlaka lazım diyorsanız, kiracıyı çok iyi araştırın. Sözleşmeyi 4-5 bin tl para verip, iyi bir avukat ile hazırlayın.


.

-depozito...: 'Bir kira bedeli olarak alınacak ve tahliye anındaki bir kira bedeli olarak ödenecektir.' denmesi şık olur.

- evde köpek.. : Apartman yönetim planında ne yazıyorsa o. ve konu yöneticiyle kiracı arasında . Sen karışamazsın.

-3 kişi..: Karışamazsın. Boşuna yazma.

-evde gürültü.. : Çok saçma bi madde

- yıllık zam oranı: Kanun ne diyorsa o. Bir şey yazmaya gerek yok.

- kiranın ödenmeme durumu: yazılması çok saçma olur ve gereksiz

- meslek ayrımcılığı konusu, yazmayın ve emlakçıya da söylemeyin. Ayrımcılık suçtur. Başınız belaya girer.

- Şartlı bir tahliye taahhütnamesi önerilmiş. Olmaz o.

Hayır zaten Dask poliçesi 365 gündür, üstünde yazar. Var olan poliçeyi götürün tapuya.

aktif dask varsa yaptırmaya gerek yok. süresi bittiyse yaptırmak zorunlu. ev sahibi yapmalı.

dask olmadan elektrik, su alınamıyor doğru.
ama dask'ın süresi bir yıl. henüz süresi dolmadıysa tekrar yapmanıza gerek yok.

yani dask kiracı ile ilgili değil, evin kendisiyle ilgili.

dask'ı ev sahibi yaptırır evet.
zaten düşük bir bedeli var dask'ın.

@jelly bear aktif dask yok yani 2 sene önce yaptırmıştık o bitmiş oluyor sanırım. zorunlu kısmına bakmıyorum aslında sadece yeni kiracı biz dask yaptırmazsak üstüne doğalgaz ve su aboneliği alabiliyor mu? eğer dask olmadan alabiliyorsa dask yaptırmayı düşünmüyoruz.

"zorunlu" kısmı tam da bakmanız gereken kısmı :)
www.gedizperakende.com.tr

Geçerliliği devam eden DASK Poliçe Numarası (6305 sayılı Afet Sigortaları Kanunu uyarınca abonelik işlemlerinizin tamamlanabilmesi için Zorunlu Deprem Sigortası yaptırmanız gerekmektedir. Henüz Zorunlu Deprem Sigortası yaptırmadıysanız dilediğiniz sigorta şirketinden bu konuda hizmet alabilirsiniz. DASK’ınız varsa ve poliçe numaranızı bilmiyorsanız Alo DASK 125’i arayarak öğrenebilirsiniz.) Kiracılar için ev sahibinizden numarayı öğrenmeniz yeterlidir.

dask zorunlu.
elektrik su doğalgaz aboneliği için de zorunlu. yoksa üstüne alamaz. yaptırmak zorundasınız.

zaten 300-400 tl bi şey.

Evde kiracı varsa ve zaten üstüne elektrik ve su aboneliğini aldıysa ev sahibini için burada olumsuz bir durum var mıdır?
Hatırladığım kadarıyla gördüğüm , daha çok abonelik devrini üstüne alana kiracı dask yapıyor.

Bilen ?

Tuzla da içmeler bölgesi var. Orada olması lazım

yalova termal
www.yalovatermal.com

yalova leş. atlayın afyona gidin

evi kontrol edip vereceksin

Anahtarı teslim ettiğinde kontrol sonrası

Aslında yazılı olmayan usül, son ay (ya da depozito kadar) kira öndenmemesi

üst sınır o istersen daha az yapabilirsin. yüzde 25 yok artık.

kira-artis-orani.hesaplama.net

Kasım 2024 için geçtiğimiz 12 aylık TÜFE'nin ortalaması, 62% evet. Aralık için bu 60 da olabilir, 65 de. Yani artık sabit değil, değişken bir oran olacak eskisi gibi.

2 yıllık sınırlama haricinde hep böyleydi zaten. son 12 ayın yıllık enflasyon oranının ortalaması gibi bir rakam.

beklentiler gerçekleşirse, seneye temmuzdan sonra 40-50 (40a daha yakın) bandında olur

+ omnibus

beklentinin gerçekleşeceğine inanmak: inanmanızın gerçekten gerçekleşeceğini beklemek değil mi?

delikli olanın çapı büyük olduğu ve yanında LNB'si de geldiği için pahalı. pratikte bir farkları yok (aynı ölçüde olanların).

o delikler rüzgara yelken gibi direnmesin diye. kalite açısından bir farkı yok.

ikincisinde ilanda çap yazmıyor, soru cevap kısmında 60-70-75 yazmış bir şeyler. hangisi gelecek ürünün çapı belli değil. güven vermiyor.

birincisi ise 90-95 cm yazıyor ve dörtlü lnb var. yani dört ayrı uydu alıcısı kullanabilir. ürünün delikli üretilmesi ekstra maliyet demek. delikli olması rüzgar direnci açısından iyi ama çok etkili bir şey olacağını sanmıyorum. çekim açısından aynı boyuttaki deliksiz bir çanaktan farkı olmaz.

türkiye'de 60 cm çanak yeterli olur. delikli olmasına gerek yok.

lnb adı verilen ve uca takılan parça ise kaç uydu alıcısı bağlayacağınız ile ilgili. tek uydu alıcısı bağlanacaksa tekli lnb yeterli olur.

(bkz: jotun)

jotun +1 ama işçilik önemli. boyanın düzgün tutunması için gerekeni yapacak usta lazım. türünü bilmiyorum ama onlar bilir, iç ve dış cephe ayri oluyor.

jotun +1

jotun'un sitesinden bakıyorum şimdi bir sürü model var. hangisini almalıyım acaba?

www.jotun.com

diğer prosedürleri hallettiniz mi? sonuçta iskele kurulacak. mantolama? işçilik vs anlaştınız mı

Tamamen elektrikli arabalara hala biraz şüpheci bakıyorum ben.

Şarj edilebilir hybrid'ler en güzel çözüm gibi geliyor bana. Hem kendi kontrolümüzde şarj edebiliyoruz ve yalnızca pilden 80-100 km gidiyor, pil bitince de içten yanmaya geçiyor. Normal hybrid gibi regenerative charge mevzusu zaten var.

Menzil korkusu yok, benzin tasarrufu var. İki tarafın da en güzel yönleri gibi.

aynı fiyata alcaksan vergisi aynıysa her türlü mantıklı. öbür türlü çok mantıklı değil.

Tabii şu an tam sırası.

Az yakan bir araba olduğunu varsayıyorum. 800 km menzil diyorum bir depoya. Senede 9600 hadi yuvarla 10.000 km yapan birinin araba sürekli arıza vermediği sıkıntılar yaşatmadığı ve çok eskimediği sürece elektrikliye geçişi bırak genel anlamda araba değiştirmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bu denklemde arabayı şarj edecek müstakil bir yerininiz olmadığını, varsa da hızlı şarj edecek altyapınızın da olmadığını varsayıyorum. Evinize hızlı şarj altyapısı da istiyorsanız bunun bedeli senelik benzin masrafınız kadar olacaktır.

Sorunuza doyurucu bir cevap alabilmek istiyorsanız verdiğiniz bilgi çok yetersiz.

1 depo benzin ne demek? Hangi depo? Deposu 40 litrelik bir B segmenti arabadan mı bahsediyoruz yoksa 100 litrelik F segmenti bir araba mı?

Ayda ortalama kaç km yol yapıyorsunuz? Asıl önemlisi, yaptığınız yolu nasıl yapıyorsunuz? Her gün 20-30 km mi yapıyorsunuz yoksa tek seferde uzun yol yaparak depoyu mu bitiriyorsunuz?

Otomobilin sizin hayatınızda kapladığı yer nedir? Acil bir durumda 500-600 km yol yapmanız gereken bir durumun içinde misiniz yoksa otomobil kullanımınız son derece rutin, iş ve ev arasında mı?

Otomobili nerede şarj edeceksiniz? Eviniz şarj etmeye uygun mu? İşte şarj imkanınız var mı? Evinizin yakınında şarj istasyonu var mı?

Mevcut arabanız ve almayı düşündüğünüz elektrikli araba nedir?

Bu sorulara cevap verirseniz sorunuza doğru bir cevap alma olasılığınız artar yoksa varsayımlara dayalı cevaplar yararınıza değil, zararınıza olabilir.

Denizgonen +1

Kuzenim aynı durumda tutturmuş hybrid istiyorum diye, şu an benzinli yaris kullanıyor hesap kitap yapıyorum anlatıyorum benzin+vergilerin masrafı alacağı araçtan daha ucuza geliyor ve kenarda biriktirdiği tasarrufu da sıfırlamamış oluyor

2025 ortasına kadar elektrikli araç almaktan emin olamadım. ama 2025 ve sonrası bunların menzili artabilir. teknolojik büyük bir ilerleme olma olasılığı çok yüksek.
ayrıca şu an yatırım zamanı değil. gerçekten paranızı el altında ve tl olmayacak şekilde tutmanızda fayda var.

Ben ayda 3-4 kere İstanbul-Çanakkale arası gidip geliyorum ve ne Çanakkale’deki evimde, ne de İstanbul’daki evimde arabamı ev elektriğimden şarj etme şansım yok. İstanbul-Çanakkale arası, 350 km kadar ve ben 3-3.5 saat arasında alıyorum bu yolu. Elektrikli bir araba ile bu mesafeyi şarj için durmadan gitme şansım yok. Bu sebeplerle ben elektrikli araba almıyorum.

Sizin durumunuz nasıl? Şehir içi – şehir dışı ayrımınız nasıl? Şehirlerarası giderken her 3-4 saatte bir durup 1 saat araba şarj etmeyi göze alıyor musunuz?

Şehir içi için evde şarj edebilecek misiniz? Yoksa şarjı bitince bir AVM’de ya da benzinlikte boş boş 1 saat bekleyebilecek misiniz?

Bunlarla ilgili probleminiz yoksa bile, sadece ayda 1500 lira az harcamak için yeni araba almak mantıklı gelmedi bana.

Zaten arabanızı değiştirmek üzereyseniz ve yukarıda bahsettiğim şarj mevzusu sizin için problem değilse bile, birkaç sene daha beklemekte fayda var gibi geliyor bana. Kaldı ki Teslalar hariç, neredeyse tüm elektrikli arabaların hibrid ya da benzinli versiyonları da var.

hibrit saçmalık.
karşılaştırmanın sadece yakıt ve menzil üzerinden yapılması da bir diğer saçmalık. içten yanmalı bir motorun rutin bakım masrafları ile motor ve aktarım organları kaynaklı arıza ve onarım masraflarından kimse bahsetmiyor.
elektrikli araçta motor yağı yok, şanzıman yok, baskı balata yok, triger kayışı, buji yok, piston bileziği yok... yok yok yok.
elektrikli araç da arıza yapacaktır elbet ancak içten yanmalı bir motorun bakım, mekanik arızası ve onarım süresi ile elektrikli bir aracın bakımı, arıza, onarım süresi kıyaslanmaz bile.

hibrit saçmalık demem de tam bu nedenden, arıza&bakım unsurunu ikiye katlıyorsunuz.

elektrikli araba alıyorsan, aynı arabanın elektrikli - benzinli - hibrid versiyonu olanlarını alma. baştan elektrikli olarak tasarlanmışları al. tesla gibi, hyundai ionq 5 gibi vesaire. hem elektrik, hem benzinli olan araba platformlarında tesisat problemi çok oluyor.

değil, hele tr'de hiç değil.

kisa cevap, degmez..

konu sadece yakit mi burda? bence bakis acisi cok sikintili. bende ayda bir depo benzin harcayan biriyken gidip elektrikli arac aldim. kar ederim, ekonomik olur diye almadim ama aldiktan sonra ciddi ekonomik oldugunu farkettim. evden sarj imkanim var, evdeki elektrigi kullanarak aracimin deposunu 150 liraya dolduruyorum. bir tanede 30m uzatma kablosu aldim, tatile vs gittigimde herhangi bir yerde prizle sarj edebiliyorum yine. sehir icinde 450km, sehirler arasi yolda 300km gidebiliyorum. aracin getirdigi konfor ise muazzam. 1.8'e aldigim teslaya benzer ayni ozelliklerden benzin ya da dizel bir araci ne kadara alabilirim hic bilmiyorum. aracta kolay giris (koltuk, direksiyon ve klimanin otomatik ayarlanmasi), uzaktan yonetim (neredeyse tum arac ozelliklerini), gelismis otomatik far (karanlikta muazzam bir otomatik uzun far kullanimi var), mukemmel bir ses sistemi, otopilot (uzun yolda harika bir konfor sagliyor), bekleme sirasinda kullanabilecegin medya ozellikleri (netflix, youtube vb) ve oyunlar, surekli guncellenen yazilim ile yeni ozelliklerin gelmesi vb bir cok keyif aldigim ozelligi var. havalar sogudu simdi araca bindigimde otomatik direksiyon ve koltuk isitma yapip kabin sicakligini ayarliyor ve bunun icin bir tanim yapmadim ya da ayarlamadim aracta. sadece klima sabit 21 derecede ayarli. yazin soguk olarak araci hazirlarken, simdi sicaklik dusuk oldugu icin sicak olarak ayarliyor. bunun gibi yazilim ile yapabildigi ve sonradan da gelebilen bir suru ozellik sunabiliyor. (sumon ozelligi gelecek ornegin -aracin disaridan hareket ettirilebilmesi-). ek olarak bu arac bakim istemiyor. eski aracimi yilda bir ozel servise goturmek zorundaydim. bu anlattiklarim aslinda ekonomisine vurgu yapmak icin degil, konfor, bagimsizlik ve aractan aldigim keyfi vurgulamak icindi. bu araci alirken ikinci elde ne olacagini dusunmeden aldim, uzun yillar binmek istedigim bir arac, daha almadan satmayi dusunenleri uzer bastan soyleyeyim.

Onenote?

Bu işin ağa babası evernote ücretsiz oldu çok yeni, önerelim hemen.

Ben de bakıyorum aynı aralıkta bişi, şunu gördüm ty.gl

Daha bilindik marka ve daha çok yorum var.

Bissel markasını da araştırmanızı öneririm.

baca yoksa karbon filtreli davlumbazlar var. duvarı kırıp dışarı mı verceksin? o kötü olur. baca olmalı.
karbon filtreli bakabilirsin.

evet alırsın kurarlar.

@jelly bear şimdi baktım karbon filtreli davlumbazlara 4.000 bin den başlıyor. o zaman biz duvarı kırıp dışarı vericez 2.000 binlikten alacaz acaba duvarı kaça kırarlar şimdi sorum buna evrildi.

duvarı kırarsan ısı yalıtımı feci olur. bilemedim. balkon falan varsa belki

Müstakil ev midir? Apartman dairesinde pek öyle şuradan baca açacağım olayı olmaz da.

Karbon filtre davlumbazlarda zaman zaman karbon filtrelerin yenilenmesi gerekir. Maliyetlidir yani.

Montajı normal şartlarda servisi yapar da şartnamesine uygun mesafede baca deliği ile elektrik tesisatını da hazır işter.

Baca deliği açma hususu, daha doğrusu bu olayda duvar delme konusu inşaat işi olduğu için pek bir rayic bedel yoktur. Kapıcının elinden bu işler gelir tanıdığı, ne koparırsam hesabıyla bir para ister diye düşünüyorum.

@Mirket aile apartmanı 1 katında kiracı var. diğer 3 kattada yıllar önce duvarlar kırılmış hepsine bacalı aspiratör takılmış. kiracının yaşadığı katta baca yok yapılmamış. şimdi kadın istedi bundan bi tane alayım diyorum mutfağa perde takmış oturma odasına yemek kokusu gitmesin diye..

kapıcı filan yok. yaşadığım yerde de usta'lık işler dert oluyor. iş bilen usta yok.

karbon filitreli al geç eğer usta problemi varsa problemsiz usta ile bile uğraşılıyor artık ustaların gelmedi zaten 500-600 den başlıyor aynı hesaba gelecek.
iyi marka değil alveus tarzı dandiklere bakın

Mahallede inşaat malzemesi satan, nalbur, hırdavatçı dükkanı var ise onların tanıdığı, bildiği ustalar vardır. Onlarla görüşüp fikir ve fiyat alın.

Davlumbaz ile baca deliği arasında alüminyum spiral boru vardır. O boru nereden geçirilmiş, nasıl tutturulmuş, kaç santimdir konularını önceden tespit etmek için komşuları ziyaret edip nasıl yapılmış konusunu inceleyin.

Davlumbazı alacağınız yerle o spiral borunun boyunu konuşun, sizin mi onların mı temin edeceğini öğrenin. Siz temin edecekseniz, o söylediğim nalburlarda boy boy satılır. Önceden temin edip hazırlayın ki, servis takabilsin.

ayrıca ocak ile davlumbaz arasında en az 65 cm olmalı, yoksa servis takmıyor.

brandacılar çarşısı diye bir şey yok. manifaturacılar çarşısı var. orada da branda, tente falan bulabilirsiniz.

@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim +1 kısa ismi İMÇ olarakk bilinen çarşıda aradığını bulmama şansın çok az.

kombi proje işi yapan yerler var, kombinin servisini arayıp onlardan yönlendirme de isteyebilirsiniz

Müşteri hizmetleri ile irtibat kurup montaj için randevu alacaksınız

Müşteri hizmetleri ile ilgisi yok. Su tesisatçıları montaj yapar. Cihaz değişikliği işlemleri için doğalgaz kurumundan detaylı bilgileri alın. En son müşteri hizmetleri.

@doharkoman +1 başka biri montaj yaparsa garanti kapsamı dışında kalabilir cihazınız. o yüzden önce markanın müşteri hizmetleri.

biraz pahalı oluyor ama aynı durumda 3-4 sene önce bir firma ile anlaştım, onlar her şeyi hallettiler. kombi + diğer işlerin masrafı bir rakama anlaştık, kombi biraz pahalıya gelmiş oldu ama diğer işlerle uğraşmadım

Dediğiniz gibi yaptım bende de açılmadı.

e-devlet'e girip Hazır Beyan Sisteminden Beyanname Düzenleme kısmından girmeye çalıştım o da açılmadı.

@pispinti ya acaba bu sistem sadece mart ayında açılıyor olabilir mi? ilk defa vergi ödeyelim dedik devlet sayfayı açmıyor :)

Birkaç ay önce maliye kendisine bağlı sistemlerin login yöntemini değiştirip tek yerden login olunarak sonra sistemlere yönlendirilmesi gibi bir yönteme geçti. Teknik adı nedir bilmem.

Siz hazır beyan sistemine eski liknle login olmaya çalışıyorsunuz sanırım.

dijital.gib.gov.tr

Buradan e-devlet ile giriş yapın, sonra alttan hazır beyan linkine tıklayın.

akbanktan aldık biz geçen iyiydi.
ama sözleşmeniz 3 sene olabilir ona bakın bence.

Evet olur. Beyanda detaylı yazarsınız.

Emlak vergisinden düşemezsin, kira vergisinde düşersin orada da götürü değil gerçek gider yapman lazım. Bazen götürü gerçekten daha mantıklı olabiliyor.

Mevzuat:
Türkiye'de faaliyet gösteren, mevduat ve katılım fonu kabulüne yetkili yerli ve yabancı tüm kredi kuruluşları ile merkezi yurt dışında bulunan kredi kuruluşlarının Türkiye'deki şubeleri, zorunlu olarak sigorta sistemine dâhildir.
diyor. Yani Burgan Bank daki mevduatın da sigorta kapsamında.
2023 yılı için de sigortalı olan miktar 400.000 TL.

4 yıldır sorunsuz şekilde kullanıyorum. Ayrıca 120 ihtiyaç kredisi çekmiştim

tr'de bankacılık çok sert denetlemelere tabi ben nerde kar görsem düşünmeden gidiyorum. burgan ise kuveyt merkezli zaten, arkası sağlam.

dolar faizi için nkolay usd repo'da yıllık %4 veriyor. ama ben olsam midas nemalandırmaya atardım. günlük nemalandırıyorlar. midasın da oranı %4

@mirket'e ek olarak, mevduat hesaplarına devlet güvencesi bir ay sonra 700-750bin civarı olacak.

yaklaşık 3 yıldır sorunsuz kullanıyorum burgan bank'ı.

burgan'da önce bir vadesiz dolar hesabı açman gerek. transfer işleminde burgan swift ücreti almıyor ama enpara alıyor olabilir.

Bir ekleme yapayım. Sigorta kapsamında olan, yani 400.000 TL ye kadar olanı devlet güvencesinde olan hesaplar mevduat ve katılım fonları.
Devlet tahvili, hazine bonosu, yatırım fonu, repo gibi yatırım araçları ile kripto varlıklar sigorta kapsamında değil.

güvenilir olmayan banka yoktur.

yıllardır kullanırım, tl olarak.

250bin tl ye kadar güvence altında olduğunu biliyorum.

Altlı üstlü ızgara ikonları var biri ön camın diğeri arka camın buğusunu çözer.

Max'ı hızlıca çözmek için kullanabilirsin.

Ac'yi ve yukarı ok olanı kullanırsan ön camı sıcak tuttuğunda buğu olmaması lazım.

Altındaki arka cam ve aynaların ısıtması için sanıyorum.

o tuşlar da klimayı aktif edip buğuyu alırlar.
nemi dengelemek için klima en kolay yol.

hizliresim.com

bu tuş hızıca buğuyugidermeye yarar. klima kapalıysa bile buna basınca klima da açılır. buğu gidince tekrar basıp kapatabilirsiniz.

Bir cevap da benden, yukarıdakilere ek olarak: Havalandırma tuşlarında dışarıdan hava al/alma vardır. Dışarıdan hava almaz iseniz, buğu yapar sürekli. Kontrol etmenizde yarar var.

Max yazan tuş vasıtasıyla Camdaki buğu gidince cama sıcak üfletmeye devam edin. Yani sonrasında, resimde görüldüğü gibi devam

kesin çözüm klima fonksiyonunu sıcak ayarda açık tutarak kullanmak.
Klimayı neden açmak istemiyorsunuz? Yakıt tüketimine çok çok fazla bir etkisi bence olmuyor. Buğulu gitmeye değmez bence.

işten çıkarıldıysanız neden istifa dilekçesi yazasınız ki? hatta muhtemelen onlar size alacağım yoktur şeklinde imzalamanızı isterler, onu da imzalamayın.

geçmiş olsun.

Ne kadar zamandır calıştığına göre bazı hakların mevcut. Hiçbir şekilde istifa yazmamalısın. onların seni çıkartmaları gerekmekte.

Ayrıca ssk çıkış kodu da önemli issizlik maaşı alabilmek adına

Neden istifa dilekçesi veriyorsunuz ortada bir istifa yok ki, işten atılmışsınız. bu sebeple size içeride kalan paranızı, ihbar ve tazminatınızı hesaplayıp ödemeleri lazım.

istifa dilekçesi falan vermeyin. hatta haksız fesih ise işe iade davası açın, büyük ihtimal lehinize sonuçlanır. o durumda 8 maaş (yanlış bilmiyorsam) daha tazminat alırsınız

Çıkışınızı zaten vermişler sizin istifa vermeniz anlamsız. Durumunuz arabulucuya kalacak gibi. Size önerim bir avukatla görüşün

bence işyerinden kimseyle, patronla vs. görüşme, avukat bul, konuyu anlat, git bugün için rapor al. iş yerinden uzaklaş ve avukatla nasıl çözeceğinizi konuşun bu durumu.
geçmiş olsun. avukatınız çatır çatır alır.

edit ; 3 aydır çalışıyordum. sgk'Yı aradım. sizi sabah istifa etti olarak işten çıkarmışlar dedi ( ki haberim yok)... o yüzden adliyede arabulucu ile hakkınızı arayabilirsiniz buradan bir işlem yapamayız dediler.

İstifa etmiş gibi gösterilerek işten çıkarıldıysanız her şeyden önce ilk iş hemen noterden istifa etmediğinize dair ihtar göndermelisiniz. Bugün bunu yapın öncelikle. Zaman kısıtı var, kaç gün hatırlamıyorum ama geciktirmeyin. Yoksa istifa etmişsiniz gibi gösterebilirler, iş uzar.

toksik bir isyerine benziyor. sen de tecrubesiz gorunuyorsun. tam bir suistimal ortami var gibi duruyor. bir abi tavsiyesi olarak, bilen birine danismadan hicbirsey imzalama, yapma.

ibraname getirdiler şimdi alacağım tutar yazıyor tabi karşısında imza atmamı bekliyorlar ama daha hesabıma geçen bir tutar yok. patron toplantı yapıyor başka birileriyle onun bitmesini bekliyorum. paramı ödemezse imza atmayacağım. ama sonrada ödemezse ne yapacaz.

şu maaşı 4 takside bağlayan firma değilimi o ?

eğer öyle ise isabet olmuş bence , ödeme almadan hiç bir şeye imza atmayın ve istifa dilekçeside imzalamayın. Varsa kıdem tazminatınız vs. hepsini ve maaş alacağınızı talep edip, tüm alcaklarınızı aldıktan sonra o zaman imzanızı atarsınız ne gerekiyorsa

Geçmiş olsun

der
sen hala sgkya şikayet etmedin mi?

isfita dilekçesini kafana göre yazamazsın, ayrıca geçerliliği olması için noterden yollaman lazım. İstifa kelimesini dilekçende geçirme bile, yazılması gereken şey "şu şu sebeplerden ötürü iş akdimi haklı olarak feshediyorum, şu şu alacaklarım, şu şu şu sigorta primlerimin yatırılmasını" diye noterden ihtar çekmen lazım. Bir avukat tanıdığın yazarsa iyi olur

Gene de bence 2 aylık bir süreç için değmez, önce güzelce konuşup mevcut paranı al, hiçbir evrağı okumadan imzalama ki sanki seni ücretsiz izne çıkmış gibi gösteremesinler. Sgk'ya şikayet edersen güzel ceza yeme ihtimalleri var, genellikle ilk seferde altından girip üstünden çıkıyorlar ve ceza yemiyorlar. Son olarak paranı almadan "hiçbir alacağım yoktur" diye bir dilekçeye imza atma.

Hocam bir ekleme yapayım: O e-devlette gözüken "21", ücretsiz izin günü sayısı değil. İzin türünün kodu. Atıyorum doktor raporunun kodu 68 olabilir, doğum izninin kodu 134 olabilir (sallıyorum bunları). 21 de "ücretsiz izin" anlamına geliyor, yani kaç gün izin yaptığınızla alakası yok.

koşarak uzaklaşılası bir durum. sigortanızı yapmamış olabilirler.

@elorelia sigorta yapıldı.

Maaş bordronu istediğinde sana verecekler çok merak ettim. Bordronda tüm sigorta kesinti vs paylarını görürsün. Bir iste bakalım ne diyecekler. Ama bence koşarak uzaklaşılası.

oradan hemen cıkmaya bak. yakında hiç odenmemeye baslar. bu sefer alacak pesinde kosarsın

geçen hafta e devletten baktığımda 4a hizmet dökümünde bahsettiğim iş yeri için giriş yapıldığı gözüküyordu 18 eylül 2023 diye. şimdi tekrar bakayım dedim sigortalı için hata--->Borçlanmalar Servisi diye bir uyarı çıkıyor. bu nedir ilk defa böyle bir yazıyla karşılaştım.

maaşı zamanında yatırmayan yerde çalışılmaz

şimdi baktım 21 gün eksik gün ( ücretsiz izin) göstermişler. ne yapabilirim? 153 e şikayet edip istifa mı edeyim? maaşta içerde. kasım ayı ile birlikte 20k alacağım var.


hizliresim.com

21 gün eksik gün değil. eksik gün nedenidir. ama dediğin gibi ücretsiz izin girmişler.
normalde bi ayda 30 gün sigorta girişi olması gerek. sgkya şikayet edebilirsin

Reis hangi şirket yaz buraya bilsin de insanlar yanlışlıkla çalışmasın. Bu ne böyle ya?

O iş yerine güvenip borc altına girme

bekledikçe 20k değil 50k içeride kalacak gibi duruyor. sigortayı düşük yatırmak için ücketsiz izin göstermişler anlaşılan. ilk yatan para da bordronuzda görünen kısımdır muhtemelen. kalanı da şahsi hesaplardan gönkerilorlar ki şirket incelemelerinde görünmesin.
Bi bahane ile içerdeki alacagınızı minimuma indirip topuklayın bence de.

Şu iş yerini yerle bir etmeyen sosyal devlete ne diyelim yani. Böyle saçma iş mi olur.
Çakallık yapan iş yeri. Vallaha bu tarz şeyler yüzünden yabancı firmalara şükrediyorum en azından bu işlere girme riskini almiyorlar.

Bol bol belge biriktirin. Calistiginiza dair kanit tutun. Simdiden hazırlanın.

fakir şirkette çalışmak insanın kendine yapabileceği en büyük eziyetlerden biri. zaman geçiyor, kaçabildiğiniz an kaçın.

vergi kaçırma, sgkdan kaçırma her şey var belli ki bunlarda. işçinin hakkını yiyen tipik ucuzcu şirket. sana hiç hayrı dokunmaz kaçmaya bak zira yıllar geçtikçe tazminatın birikir, alamazsın yazık olur emeğine.

eğer sana kısmi süreli sözleşme imzalatmadılarsa eksik günlerin için şikayette bulunacağını da söyle.

Maaşı şirketin karakteri, namusu olarak düşünebilirsin. Böyle dandik şirketlerin en büyük kozu içerde maaş bırakıp çalışanlarının istifa etme motivasyonunu düşürmektir. Zarar büyümeden kaçmak lazım. Nasıl ki dünyalar kazanılırken sizi etkilemiyorsa kötü zamanlar da sizi bağlamaz.

bir an önce alacağınızı alıp, arkanıza bakmadan topuklayıp kaçmanızı tavsiye ederim.
Çalışanın hakkını 4 taksite bölen firmadan bir hayır gelmez. Ayrıca belliki her şey gayri resmi ilerliyor firmada.
önemli bir göreviniz imza yetkiniz vs. varsa kabak başınıza da patlayabilir aman dikkat edin.

Yalan söyleme, baştan bozuk gitmesin bence. Özel bir işim var de en güzeli .

banka.

Kuzenim geliyor sehir disindan, otobusten inip yakinima gelecek anahtari vermem lazim. Ama sorarlarsa, cok detaya da girmemek lazim anlasiliyor yoksa.

ne dersen de, ama uzun sureli bir mazaret olsun. yarin obur gun 2. 3. gorusmeye cagirdiklarinda kapin acik olsun.

orn: evin tesisatinda problem var usta gelecek. sonrakinde de usta kotu calismis. tekrar gelecek gibi

Sakın öyle dürüstlük falan yapma. Özel işim var dersen iş görüşmesi ihtimali güçlenir.

Banka
Doktor
Şehir dışından bi arkadaşım gelmiş bi görüşmek istedi de 1 saat izin alabilir miyim dönecekmiş akşama

notere gitmem gerek de.

Diş randevusu (temizlik) veya kuaför randevusu.
Eve ustalar gelecek.

usta, doktor, banka, vize görüşmesi bunları kullanabilirsiniz. ben genelde yalan söylememek için işim var şu kadar izin almam lazım diyip geçiyorum. yöneticim de bu güne kadar hiç sormadı ne işin var diye. her iş yerinde dürüstlük işe yaramaz.

Evet. Hatta araç lift üzerindeyken eldiven takıp altını temizliyorum

@yap desem yapmazsin he filteleri ve motor yağını kendim alıp götürüyorum.

Sanayici kendi aracını yetkili servise götürüyor. Neden diye sordum sanayici arkadaşıma faturası fişi var bir şey oldu mu hesabını sorarım dedi. İnsanların arabalarını kafasya bu kadar takmalarına çok kızıyorum, ancak sanayiciler o kadar çakal ve ahlaksız ki başında durmanı öneririm.

Başka bir durum yoksa yıllık bakım için 2 saat beklenmez normalde.

Ben de bekliyorum araç yanında.
Standart değişimi gereken şeyler motor yağı ve diğer filtreleri.
Bazen filtreler beklediğimden temizse onları da değiştirmeye gerek kalmıyor bir yıl daha.

beklemektense dürüst ustaya götürmek daha mantıklı
mahalle arası ustaların bomboş olduğu saatlerde yarım saatte biten bir işlem zaten

Bilgisayarında Bluetooth varsa bağlayabilirsin.

Sağ altta Şu resimdeki gibi bir simge olması lazım.
imgur.com

bilgisayarda bluetooth var ama bağlanmıyor bir türlü çözemedim.

bluetooth driver güncellemeyi bir deneyin.

Kulaklığı pairing mode'a alın (manuel'inde yazar +, - ya da bi tuş kombinasyonu ile girer o moda)

Daha sonra laptop bluetooth menüsünden cihazları aratın gümert diye bağlanem mi diye sorması lazım bilgisayarın.

Artık çoğu kulaklık birden fazla cihaz da tutabiliyor aklında hatta.

benzer bir süreçteyim. hiç haberim yokken bir sürü tarlanın varisi olduğumu eve gelen tebligatla öğrendim. benim gibi 20-25 kişi var hak sahibi.

varislerden birisi taşınmazların satış yoluyla hak sahiplerine pay edilmesi için avukat aracılığıyla dava açmış, öyle haberimiz oldu. mahkeme tek celsede tüm tarla bağ bahçenin icra yoluyla satışına hükmetti. zaten bu durumlarda başvurulan yegane yol buymuş, o yüzden çok hızlı karara bağlanıyor. şimdi satışın gerçekleşmesini bekliyoruz.

özetle emlakçıdan ziyade bu alanda uzman bir avukata danışmakta fayda var.

Öncelikle avukata danışın +1

Tarım arazilerini söylediğiniz şekilde satamazsınız, belli bir dönümün altındaki parçalara bölünemez. O üç kişinin payı bölünme sınırının üstündeyse belki mümkündür, dolayısıyla yine avukata danışsanız en doğru bilgiyi verir.
www.imarhaber.com

Kendi hissenizi birbaşkasına hisse olarak satabilirsiniz. Ancak bu tür satışta diğer hissedarların öncelikle satın alım hakkı vardır. (Şüfa hakkı) Satış sonrası dava açarak benim haberim yoktu diye satışı iptal ettirebilirler. Onun için diğer tüm hissedarlardan Almak istemiyorum diye noter tastikli belge almadan o hisseyi hiç kimse satın almak istemez.

Diğer arkadaşların dediği gibi mahkeme kanalıyla sattırıp payınızı alabilirsiniz (İzale i Şüyu) Ancak bu şekilde satışlarda hisseniz para değil pul olur.

En iyisi madem diğer hissedarlarla görüşüyorsunuz, Payınızı ya onlardan birine satın ya da güvendiğiniz birine vekalet verip ona sattırın. Öncelikle de tapu dairesine gidip o haczin ne olduğunu öğrenip halledin.

Bu aşamada da emlakçılara karşı ihtiyatlı yaklaşın.

edevlet uzerinde web tapuya erisip arsa uzerinde konulan şerhleri gorebilirsiniz.

3 kisiye siz alin o zaman bizim hisselerimizi diyebilirsiniz. eger almiyorsaniz da birlik olup satalim diyin, cunku izalei şüyu davasina giderseniz mahkeme ortakligin giderilmesi icin ihaleye cikarip satacak orayi ve eger guzel bir bolge ise ihale islerini kovalayanlar ederinin cok altina alacak arsanizi.

mahkemden satış kararı avantajlı
teklifler interntten veiliyor, tüm türkiye'ye açık
değerinin altında giden yer pek görmedim

intikal yapıldı mı? yani misal siz dedenizin mirasçılarından biriyseniz, sizin isminizin olduğu tapuyu aldınız mı?

admin.google.com adresinden workspace adresinizle giriş yapın. sol tarafta faturalandırma içinden abonelikler sayfasına girin. açılan sayfada mevcut aboneliğinizin üstüne tıklayın. tekrar açılan sayfada daha fazla seçeneğine tıklayıp aboneliği iptal et butonuna tıklayın.

sorun biraz sizden bağımsız görünüyor. türk telekomun bölgede iletimi sağladığı dslam cihazları eski olabilir veya yeterli gelmiyordur. bundan dolayı ekipler hızı 16ya düşürmenizi söylemişlerdir. tabi ki eski bir modemi değiştirmeniz bazı iyileştirmeler sağlayacaktır ancak kopmaların önüne geçeceğini düşünmüyorum. sizinle birlikte bölgeden başkaları da telekoma şikayette bulunursa altyapıyı iyileştirebilirler diye düşünüyorum. hatta imkanınız varsa genel müdürlüğe gidip dilekçe verebilirsiniz.

Yıllar önce benzer bir problem yaşıyordum. Sorunun modemimden kaynaklandığını başka bir modem çatır çatır çalışınca kabullendim. Başka bşr modem deneyin derim.

Amazonun bir zamanlar hayvani indirimler yaptığı kampanyalardı. Yarı fiyata ayakkabı falan vardı. Benim açımdan kampanya dediğin reel indirim oranıyla ve bunu yapan firmanın güvenilir olmasıyla alakalı. Öyle olunca ihtiyacın yoksa da kaçmaz diyorsun.

Bir de laptopu 3x yerine 2x paraya satarken almadığıma çok pişman olmuştum.

Reklam sayılmaz ama pandemide herkes marketten hayati ihtiyaçlarını alınırken, kasada elinde sadece luppo ile duran bir adamın görüntüsü çıkmıştı. Merak edip almıştım. Sonra çevremden de aynı şeyi yapan insanlar duymuştum.

—spoiler

Tadı çok kötüydü


—spoiler

Pandemi zamanında 1000 bilmem kaç tane iyi bulaşık makinesi tabletine 350 lira mı ne vermiştim. Sonra da benzeri bir adet fiyatı ile bir tık daha standart bir tabletten de 500 adet almıştım.

Hala da onları kullanıyorum. O dönemki parlatıcıları vs de stokladım hesaplarıma göre 2-3 yıllık parlatıcım da var.

Kredi kartına motosiklet almak, daha dün aldım, sabah da teslim almaya gideceğim. 100k+ ücret.

Samsung s20 fe reklamı. Reklamı gördükten 2 gün sonra hayatımda birşeye sinirlenip aldım. Normalde 6 aydan uzun süre telefon kullanmazdım, 1.5 yıldır sıkılmadım.

Oral b diş fırçası reklamı.

Jbl ses reklamı. Arkadaş zorla aldırdı. Beğenmeyip iade etmiştim haha.

A101 in galatasaray çanta reklamı. Hemen aldım. İçi döküldü ama halen kullanıyorum kıyamıyorum.

Bim in motosiklet çantası. Piyayası 600 tl ydi o dönem. 200+ küsüre almıştım. Halen duruyor.

Nike ve adidas ın ayakkabı reklamı. Geçen yıl üç tane aldım bir tanesi halen duruyor.

48 li diş fırçası ucu. 400 tl ye almıştım. Servet niteliğinde.

Luppo hiç yemedim arada 1 adet halley yetiyor. Swh.

Starbucks'tan bir de kupa. Sarı kırmızımsı metalik. 1000 tl ödedim 2 ay olmuyor. Pişman değilim.

Xbox 7 000 e almıştım çift kol. 2 senelik üyelik aldım en yüksej paket 1.000 tl tutmuştu.

Galatasaray kombinesi 12.000 tl tuttu. Kapalı gişe stadyum.

Ne alırsam yarın ya bulamayacağım ya daha pahalı olacak gibi düşünüyorum.

Bunların çoğu reklam yada kampanyaydı.

0.64 konut kredisi kampanyasıydi.

Dün bi toptan markette 250 gr filtre kahve ve yanında french press ikilisini gördüm. 150 lira olunca vaay press bedavaya geliyor alalım dursun derken içinde 2 adet 250 gr kahve olduğunu öğrenmemle dumur oldum. ama asıl dumur kahveyi içtikten sonra başladı. french press için özel çekilmiş kahve bildiğin espresso tadı veriyor. espresso'nun o ekşi kreması birebir aynı. hayatımda ilk defa kokusuyla tadı aynı olan bir kahve gördüm. bu saatten sonra hep bu kahveden almam lazım. tekli bulamazsam hep bu setten almaya kadar yolu var. gemileri yaktım.

merak edenler için kuru kahveci mehmet efendi colombian press coffee freshly ground (coffea arabica türü çiğ çekirdek kahveden mamüldür).

şok'un kasa arkası kampanyalarına dayanamıyorum jdmdfjdk. diş macunu, sabun, duş jeli gibi ihtiyaçlarımı genelde kasa arkasından indirimle karşılıyorum.

pratik olarak tabiki sheets ,ancak gelişmiş fonksiyonlar vb için excel

Excel

Kullanıcıya bağlı. Çok büyük verilerle çalışmıyorsanız basit tablolar, karmaşık olmayan hesaplar yapıyorsanız benim gibi Google Sheets derim. Hem de hesabınıza girebildiğiniz heryerden (telefon dahil) ulaşıp üzerinde çalışabilme özgürlüğünüz olur.

excel, belki de yılların aşinalığından dolayı

Excel. Shortcuts webde çalışmıyor. Excel stabil.

Senelerdir açık uygulama. Crack ettiler ama kaynak kodunu free yapıp sunamadılar. Muhtemelen telife giriyor. Ama yapılırsa ok iyi olur.

Bir iki tane var aslında esinlenen ama kod bilmek gerekiyor.

Hesabınız doğru. Her şey hukuki işliyorsa haftada 3 saat fazla mesai ücreti hakkınız oluşur.

6 gün için günde 30 dakika mola çay kahve yaptırır. 3 saat de öyle kapatır.

Ozellikle mimarlar gunde 10-12 saat calisiyor. Tanidiklarim var. Sikayet edemiyorlar cunku sikayet ederlerse onlar issiz kalacaklar ama insan bol oldugu icin firma ayni sartlarda calisacak baska birilerini bulabilecek.

çok ihtiyacınız yoksa çalışmayın o tarz yerlerde. sonunda mutsuz ve stres dolu bir yaşama sahip olursunuz. işsizliğin verdiği huzursuzluk ve stres, orada çalışmaktan yeğ duruma gelir.

mola hakkınız var. bu da 15er dakikadan gunde 2 kez. yani günde yarım saat x 6 gün = 3 saat.

hiçbir şey olmaz. hatta bu kadar az kullanıyorsanız ben olsam 1 yıl daha ertelerdim.

Hiçbir şey olmaz. Aracın garantisi vs zaten bitmiş. sizi yetkili servise bağlayan bir durum da kalmamış. Bu sebeple hiç kendinizi sıkıntıya sokmayın. 15 ay da olur 18 ay da olur.

Bu kadar az kullanmaya zaten sadece yağ ve yağ filtresi değişir. hava, polen falan elletmeyin. daha önce hiç değişmemişse yakıt filtresini göz önünde bulundurun.


5 yıl için de lastikler hiç değişmemişse artık sertleşme ve çatlaklar başlamış olabilir. ilk fırsata kontrol ettirin.

yine aynı şekilde 5 yıl içinde akü hiç değişmediyse bu kadar az kullanılan bir araçta kontrol edilmesi gerekebilir.


kısaca ne zaman paranız olursa o zaman yaptırın dert etmeyin

çok bilgim yok ama yağ 1 yılda azalabiliyor. olması gerekenden az seviyedeyse sıkıntı olabilir sanki ve akü de az kulanımda bitebiliyor. fren yağı vs bilmiyorum

bir şey olmaz, zaten kullanmamışsınız.

bişey olmaz arabalar genelde 10k km periyotlarla bakıma girer. motor yağı ve araç içindeki sıvıların çoğu en geç 2-3 yılda bir mutlaka değişmelidir. sizin durumunuzda 1 yıl daha hiç sorun yaşamadan rahatlıkla kullanırsınız.

şu an hava sıcak ama kışa doğru sabah ilk çalışmada zorlanıyorsa aküyü değiştirin, herhangi bir benzincide yağına suyuna baktırın. eksik varsa uygun antifiriz ve motor yağı ile tamamlayın. normal şartlarda bu sıvılarda aşırı eksilme olmaz. ama motor yağı her 1000km kullanımda 100ml kadar eksilebilir.

fren balataları ne durumda bilmiyoruz ya gözle kontrol edilmeli. ya da fren yaparken ötme sesi gelmeye başlarsa geç kalmadan değiştirilmeli. gene 1-2 günde birşey olmaz ama ötme varken 1-2 ay gibi uzun süre kullanmaya devam ederseniz balata biter ve diske zarar verebilir.

sizin binadan belediyenin atıksu hattına bağlanan borudaki tıkanıklığı açmazlar veya sitedeyseniz site içi hatları açmazlar. fakat belediyeden diye gelen kombine araçlar da aslında taşeron araçları, onlardan birinin numarasını alırsınız, parasıyla açtırırsınız.

Tam olarak sizin durum değil ama başımdan geçeni aktarayım;

Aslında açmak zorunda değiller ama açıyorlar diye anladım ben. Sonuçta oy vererek seçildikleri ve etrafı bok basarsa suçlu kim olsa da belediyenin adı kötüleneceği için.
Eskiden oturduğum bir apartmanda bu şekilde tıkanmıştı. İski'yi aradım. Vidanjör denen kamyon geldi.
İşçi baktı dedi ki "binanın sorumluluğundaki kuyu çamur(dışkı çamuru) dolmuş, onu almak gerek. Bir ufak bahşiş verirsin, alırım dedi. Ama sakın ha belediyeye bahşiş verdiğini söyleme diye de birkaç defa tembih etti. Sonradan telefon edip soruyorlarmış bahşiş istedi mi diye.
Ufak bir bahşiş verdim, yaklaşık 2 kova çamur çıkardı, çöpe attı çamuru. Bu işlemde kamyon hiç kullanılmadı diye hatırlıyorum, adamın tek kullandığı çok uzun sopası olan bir çeşit kürek ve kovaydı.
Bahşiş derken şimdinin parasıyla 100-200 TL gibi bir paraydı sanırım. İstanbul, Maltepe'de oldu bu durum yaklaşık 4-5 yıl önce.

nereden gideceksiniz? mecidiyekoyden otobus var yildiz posta caddesinden gecen. onun disinda balmumcu duraginda inip yildiz posta caddesine yuruyeceksiniz, yakin zaten caddenin baslarina dogru dedeman.

Zincirlikuyu metrobusten inince 5 dakika falan zaten yürüyerek, kaldım da oradan biliyorum. Sadece yola arabalara dikkat edin :)

Üstünde telefon işareti olduğuna göre böyle bir özelliği varmış gibi geliyor bana.

Mikrofon var, evet yapılabilir.

Telefon görüşmesi yapılır, ama o kulak içi tipi en iğrenç olanı. Asla kulakta durmaz zırt pırt düşer, aşırı saçma bir tasarım.

Ayrıca o paraya orjinal Samsung olmayacağını biliyorsunuzdur. Bence girin bir Bim'e, 25 liraya satılanlardan alın ve kullanın. Aynı kalite, belki daha iyidir. Uzun bir süredir bim'den aldığımı kullanıyorum, 10 liraya almıştım o zaman.

yapılır yapılmasına da karsı taraf sizi ne şekilde duyar orası tartişilir :)

Kullanım Alanı Telefon

Mikrofon Var

almadim da kesin nevresim alirim yine. cunku en cok onu seviyor. alamazsam cicekle gecistiririm

Benim annem kendisi istekte bulunuyor.
Bir şey alacaksan kitap al diyor genellikle. Anı kitapları, dönem kitaplarını seviyor
Daha önceleri bir jean ceket, bir tepsi almışlığım var.

Bir fizyoterapistten pilates paketi alacağım 10 seanslık, hayat kalitesini arttıracağını düşünüyorum

muhtemelen bahsettiğiniz miras davasının karşı vekalet ücreti, dosya masrafı vs. kaynaklanan bir vergi borcu. interaktif vergi dairesine e-devlet üzerinden giriş yaparak bu borcun varlığını sorgulayabilirsiniz, muhtemelen "yargı harcı" olarak gözükecektir.
yine de aklınıza yatmayan hususlarla ilgili avukata danışmakta fayda var, müteselsil borç gibi bir durum varsa hak kaybına uğramazsınız.
geçmiş olsun.

vatandas.uyap.gov.tr'ye e-devlet şifrenizle girip dosya sorgulama bölümünden dosyaya son eklenen evraklara bakın.

beyan verirken götürü usulü verilmesi lazım geliyordu sanırım. tam hatırlamamakla birlikte vergi dairesine sorarsanız bilgi verirler. ben sağlam bir tadilat yapmıştım. sanırım 4 sene hiç vergi vermedim. (2017 civarı daire başına 30bin civarı masraf yapmıştım. doğalgaz, wc, banyo, parke boya vs.)

Evet gerçek gider yöntemini seçerek yapmış olduğunuz faturalı giderleri matrahdan düşebilirsiniz .
Kanunen kabul edilen giderlerinizi beyannamede takam olarak belirtmeniz yeterli . Tabi bunla ilgili evrakları 5 yük boyunca ( maliye sorarsa diye saklamanız gerekir .
Tabii illa gerçek gider yöntemini değil götürü gider yöntemini seçebilir siniz .
Eğer götürü gider yöntemini seçerseniz direkt belgesiz ,
O yul içinde tahsil ettiğiniz kira gelirinin toplamını ,
Sene içinde 100.000 diyelim
……………… -21.000 tl matrahtan muaf kısım (22 yılı için ) her yul yenilenir bu tutar ,
………………..79.000 tl üzerinde
………………..-11.850. Tl. yüzde 15 götürü gider
………………..67.150 tl vergi matrahınız olur .
Ayrıca götürü gider yöntemini seçerseniz herhangi bir belge sunmanıza gerek yok .
Benim örneğime göre 100.000 değil 200.000 kita getirisi elde etseydiniz götürü gider size daha avantajlı olabilirdi .
Tabi konutun hisseli olup olmadığı , başkaca komut gelirinin olup olmadığı bu hesaplamayı değiştirir .

Acr Phone uygulamasını kullanıyorum tavsiye ederim. Telefonum android 9. sürüm. Bunun üzerindeki sürümlerde kayıt olmuyor galiba.

illegal diye biliyorum

İllegal olduğu için Google son 4-5 senedir kaldırdı.
Kendi içinde ses kaydı yapan bir telefon alman lazım ya da telefonuna Malezya veya Hindistan yazılımı yüklemen lazım. Yoksa olmaz

evet yeni telefona google authenticator kurunca eskisinde üç noktaya tıkla "hesapları dışa aktarma" seçeneğini seç devam et. Bu aktarımı yapmadan sıfırlama.

Tabii normalde sitelerin ilk verdiği, google authenticator'e girdiğin kodu/qr'ı yedeklemiş olman gerekiyor onlardan da tekrar aktif edebilirsin ama onu yedeklemeyenler için telefondan telefona taşımak güzel.

A101 7,5k'ya toshiba satiyor 150 ekran.

@Yourcousinmarvinberry baktım şimdi aşırı büyük ve enerji sınıfı g. uzak durulası bir tv. 7k'ya aldığın g sınıfı 150 ekran tv her ay 50 tl daha fazla elektrik yakar.

philips pus7503 kullanıyorum. Ambilight için aldım. Berbat bir arayüzü var. Takılıyor. Benimki son çıkanlardan değil; ancak Philips bu konuda problemli bir marka. Önermiyorum.

akıllı tvler özellikle android tvler aşırı yavaş. akılsız tv de kalmadı tabi ama mi box falan çok işlevsel

+ a101den tv alacaksan abidik gubidik bir marka alma benim aldığım axen marka bozuk çıktı adamlar sallamıyor hakem heyetiyle uğraşıyorum boş yere sinir bozar

G sinifi eskinin a veya a+'i bu arad. Enerji siniflari degisti biliyorsun degil mi?

Ya lg ya samsung al. 55 ekran, oled qled falan degil en ucuz modeli al gec.

Bence 27" pc monitoru al, kanallari ve interneti oradan takip eder.

geçen sene ablamlara almıştık. markayı tam hatırlamıyorum ama axen, awox tarzı bir şeydi sanki. ama webOs arayüzlü lg altyapısını kullanıyor (kumandası bile lg). çatır çatır hiçbir takılması yok. olay webOs arayüzlü olmasında sanırım

Bütçenize ve renk zevkinize göre sınırlarsak seçtiklerinizden daha iyi alternatifler yok, bence gayet iyi cihazları seçmişsiniz.

5 gözlü olan iyidir. Yüksek aleve ihtiyaç duyuluyor. Seçim güzel.

bunlarin ikisi de ankastre diyor. ikisi de tezgaha gomme olacak yani. biri eski stil degil.
ben ilkini alirdim, 5 goz gereksiz bence.

ev sahibi

Dask’i ev sahibi oder, bina depremde yikilsa tekrar yapilma mastafini oduyor dask.

Dask sadece ev kiralarken lazım olan bir şey değil, her yıl yaptırılması zorunlu aslında. Ama bir yaptırımı ve takibi yok, sadece abonelik veya tapu işlemleri yapılırken sorulduğunda aklına geliyor insanların.

Özetle, ev boş da olsa kiraya da verilse, her sene ev sahibinin yaptırması gerekli. Kendisi için lazım.

Az önce e-devlet üzerinden annem için beyanda bulundum.
13 bin küsur gider düştü. 9500 de vergiden muaf kısım.
Kalan 72 bin TL için damga vergisiyle birlikte 14 bin vergi çıktı.
Hazır beyan diye arayınca çıkıyor.
Kendisi hesaplıyor.

Hazır beyan sistemi var oradan bakabilirsin .