bir yaz elbisesi giy git işte...

siyah düz bir elbise. arkadaşın için de bir kere topuklu giyiver ne olacak. ekstra bir şey giymeye takıp takıştırmaya gerek yok bence.

valla ben bir erkek olarak böyle durumlarda rutin giyinince sonradan pişman oluyorum. filinta gibi takımları çekmiş adamların yanında kendimi çuval içinde hissediyorum. resmi, şöyle havalı (çok abartmadan) bir şeyler giyin bence.

Bence zaradan veya mangodan gayet sik duz mini elbiseler alinabilir altina da topuklu giyersin iste mis gibi ben yakistiriyorum minyon tipli insanlara bu tarz.

sirin mini bir elbise alin, herry de felan guzel modeller oluyor, bu baharin moda renklerini bilmiyorum ama renkli, sevimli ve biraz da seksi bir elbise giyebilirsiniz. kisa boyluysaniz, mini giymeniz neredeyse sart, ve en az orta yukseklikte topuklu bir ayakkabi giymeniz uygun olur. sacinizi da kiyafetinize ve ayakkabiniza gore yapin/yaptirin, boyunuzu biraz daha uzun gosterecek bir model secin, boylelikle cok yuksek topuklu ayakabi giymenize gerek kalmaz.

filmi tv de görünce öğrendim, ekşiden entrylere bakıyordum ben de.

"Ben hep belgesel" türü bir kadın olmama rağmen rahatlıkla belirtebilirim: iğrenç bir karakter.

evet, böyle tipleri seviyorlar.

barzo kadınlar sevebilir

Ayının önde gideni nesini sevelin bunun.

bazı kadınlar sevıyor evet.

@divit, özeleştiri mi, bana mı laf sokuyorsun:)

yeminle fiyatı söylemediğiniz için beynim yandı duman çıkıyor...

bobrek.avi.

mesaj atıp sordum, "yurtdışı olduğu için o fiyata satıyorum" dedi. kayıtlıymış da. ama zaten satıldı dedi. yine de merak ediyorum hala, 900e temiz iphone 5 olur mu diye.

acil doktora git. bi de o arabanın markasını söyler misin? (sırf merak)

şimdi tam da "çocukluğunuza inelim" gibi olacak ama, size küçüklüğünüzde bakım veren bir kişi var mıydı ihtiyaç duyduğunuzda yanınızda olan? örn. ağlamalarınız uzun sürer miydi yanıtsız kalır mıydı? erken evrede anımsamak zor gerçi...

Evde pek s.leyen yoktu beni. Yine de aç susuz parasız kaldığım hiç olmadı.

Araba p ile başlıyor :)

kiralama fiyatı o kadar büyük para değilmiş be. insan nadiren de olsa kendini öyle şımartabilir, kirala gitsin.

Birisi zamanında bir hikaye anlatmıştı,

Adamın biri dara düşmüş yakın bir arkadaşı olan komşusundan borç almış, işler umduğu gibi gitmeyince ödeme zamanı elinde para olmadığından adamın içini bir dert basmış evde düşünürken karısı sormuş "neyin var" diye, adam durumu anlatmış, kadın "dert ettiğin şeye bak, ben bunu hallederim şimdi" demiş açmış pencereyi seslenmiş komşusunun hanımına, kadın pencereye çıkınca, "benim beyin seninkine borcu varmış ödemiyoruz biz o borcu haberin olsun" demiş kapatmış pencereyi dönüp kocasına demiş ki "şimdi onlar düşünsün nasıl ödeyeceğini"

Senin durumuna gelince, en kıral arkadaşlar senin arkadaşların çünkü onlar senin arkadaşın. öyle ezilip büzülmeye gerek yok, çok sıkı fıkı olmasanızda onlar senin arkadaşın.

Arabaya gelince kirala gitsin, yanına da güzel bi kız oturt, olmadı onu da kirala, ye iç gez, bırak o çevresinde bulunduğun adamlar düşünsün gerisini.

düşünmeden razer al

razer +1

edit: logitech'in mouselarına da bir göz atabilirsin.

minik donut canavarı teşekkür ederim seninkinin soldaki tuşlar biraz dengesiz görünse de bana yine de daha çok tuşlu olduğu için bakıcam küçükmüş çünkü 110 mm bunlar da 107 97 ve 95mm. Üçü de kablolu kullanılıyor bu arada.

Razer orochi aldım baya memnunum ama tahmin ettiğim gibi sağdaki tuşlar pek basmaya uygun değil.

razer al da synapse falan uğraş dur.
başka bir şey de demem.

Bir sorun olmadı henüz synapsete.

siz düzenleyin, olmazsa gelir benim evde içersiniz:)

istanbul'a gelirsem bir gün, şenliklerle kutlanacak zaten:)

Siz duzenleyin ben her turlu icerim.

öyle olmuyor, bu kez ben kılımı bile kıpırdatmayacağım:)

Duzenleyelim o vakit. Lakin nasil oluyor bu isler? Kac kisiyiz biz bu topraklarda?

abi limon'da bir zirve açıyorsun, bir de sözlükte başlık.
bir de limon'daki daha önceki denizli zirvelerine gelenlere veya mesaj atanlara bakıyorsun, onlara sözlükten mesaj atıyorsun gelmek ister misiniz diye:)
zaten çok fazla yer seçeneği yok, bir yer seçiyorsun işte:)

imagine bar bunun için uygun gibi. bilmem ne dersiniz

bana da uyar:)

yine olmamış :)

Notebook konusunda sadece donanım özellikleri değil üretici firma da önem arz ediyor. Yani birazcık markaya bakmak lazım. Asus'un bazı serileri şu aralar iyi. Mesela kendi kullandığım şu ürünün
www.pcdepo.com
8 gb ram'e sahip olanı. Aynı sitede 8'lik olanı da satılıyor diye biliyorum.
İşlemcileri cpu benchmark'tan karşılaştır, benim verdiğim linkteki cihazın işlemcisinin daha iyi performans gösterdiğini göreceksin. Ram'de eğer 8 gb olanı bulursan işini görür, bulamazsan al ramini kendin tak. 8 gb işini fazlasıyla görecektir.
Not: Aynı mesleği yapıyoruz.

laptop bu derecede yoğun bir kullanımda 5 yıl götürmez, beni götürmüyor.
şu an için bakarsan özellikleri iyi, 3 yıl falan götürür.

genelde senin icin en onemli seyler ekran cozunurlugu, SSD ve CPU

simdi bakalim 1.900 tl harcayarak ne secmissin..

cozunurluk 1366 x 768 .. (ekran karti vasat) bu ekrana gunde 7+ saat bakacaksin..
SSD yok..
I7 cpu ama bencmark asagida vasat degerler.
www.cpubenchmark.net

bizim sana tavsiyemiz
www.vatanbilgisayar.com

neden ?

cozunurluk: 1600 x 900 (ekran kartlari hemen hemen ayni)
SSD yok..
I5 cpu ama benchmark degerleri senin sectigin I7'den daha hizli
www.cpubenchmark.net

elinde kalan 300 kusur lira ile de baska bi ihtiyacini karsilarsin.

** benchmark eklendi

Hp alıp memnun kalan görmedim pek. Bence bütçe musaitse apple bi bilgisayar al. Yazılımcı adamsın zorluk çekmezsin alismada

Hp'ye bence de yaklaşma. Hp çok bozdu:)

bu marka meraklisi vatandaslarin nasil dusundugunu cok merak ediyorum.

hp cok bozmus, acer s.kindrikmis, dell tass gibi.. vs vs..

simdi laptop bilesenlerini kim uretiyor ??? hp mi? acer mi ? dell ? sony mi?
ak hepsi uretilenleri topluyor, kablolari bagliyip suslu kasalarina isim basiyor.. baska birsey yaptiklari yok.

motherboard >> ECS, Foxconn vs..
harddisk >> WD, seagate, vs..
cpu >> intel, amd vs..
dvdrw/bluray >> lg, liteon vs..
gpu >> intel, s3 vs..
lcd panel >> aoc, AU Optronics vs..

o dandikmis bu guzelmis yok 10 sene kullandim DA$ gibin...mis mis.. ortalama fiyat bandinda satilan her laptop hemen hemen ayni bilesenleri ayni kaliteyi tasir.

kızlara bakıp çıkıyoprum. bi de bi kaç gündür giremedim. ama üstünde durmadım da.

eh işte arada..

bir sözlük yazarı olarak ekşi sözlük'ü bol bol itin götüne soktum. fakat hiçbir zaman bu camianın bir parçası olduğumu, beğenmediğim şeyleri yaptığımı inkar etmedim ve bunları özellikle belirttim.

fakat bu ekşibişın'daki insan fotoğrafları beni utandırıyor desem yeridir. hele o yorumlar yok mu... orda birbirini yalayan, eli sikinde fotoğraflar arasında gezen insanlar sözlükte anadoluluları aşağılıyor, çomar deyip cinsellik hakkında sallayıp duruyor, ne kadar rahat ve şahane olduklarından bahsediyor vs...

direkt alakalı olmasa da şu örneği vereyim aklıma gelmişken: bu tip bir arkadaş vardı mesela, bana 1 ay boyunca ev sormuştu. sonra bizim ev arkadaşımız çıkmaya karar verdi. ilk olarak kendisine söyledim. dedim bayan, hanımefendi, bizimkisi çıkıyor. istersen sen gel, önceliği sana veriyorum ben.

1 aydır ev arayan rahat abla ne dese beğenirsin? ya cnm bir erkek olsa neyse de iki erkekle olmaz ya... gelmeyebilir, kesinlikle anlıyorum. ama buna sebep olarak sadece erkeği gösterdi lan kız.

ekşibişın da öyle bi yer. ikiyüzlülük, iğrençlik milletin paçalarından akıyor. internette olmanın verdiği rahatlıkla iyice kaypaklaşıp gerçekten uzaklaşıyorlar bana kalırsa.

bu söylediklerim sadece teşhir bölümü için geçerli. ben elim skimde toplamda 5 kez falan oraya girdim zaten başka bi yeriyle ilgilenmedim ekşibişın'ın. o yorumları, tiperi gördükten sonra oraya da girmez oldum.

velhasıl ekşibişın ekşici ılık götlülerin gerçek yüzüdür, teşhir bölümüyle başlı başına bir utanç duvarıdır.

biz duyuruda da kendimizi gösterdik, fotoğrafımızı koyduk. şu zamana kadar duyuru ifşaları hakkında eminim en az 500 yorum yapılmıştır. ve bunların taş çatlasa 50'si kalp kırıcı, kötüdür.

kişilerin çok daha anonim olduğu bu platformda bile insanlar birbirinin fotoğrafını insan gibi değerlendiriyor ama ekşibişın'da yalan dolan şaka komiklik (!) alıp yürümüş.

amk bana duyuruda paragraf döşediğim için "hayatsız" diyen adam, yeni fotoğraf ekleyen kadına "bu fotoğrafında kolyen yok :))" gibisinden laflar ediyor. biz en azından ekşibişın'da karının kızın kolyesini götünü kovalamıyoruz siktimin enteli.

(bu tamamen rastgele bir örnekti, son zamanlarda cidden "kolyen yok" ya da ona benzer bir yorum yapıldıysa sahibi alınmasın, en son ne zaman girdim onu bile hatırlamıyorum)

bazen. ciddi takılmak için uygun bir yer değil bition; çoğu kişi trollük için takılıyor orada.

bi kişi var takip ettiğim, diyalogda olduğum, arada o yeni bişeyler paylaşmış mı diye bakıyorum o kadar.

hoslandigim bir kiz var ona bakiyorum ben arada.

o ne diye birkaç kez girmiş olmam lazımdı. rajrex vücut sergiliyordu (ya da başka biri, emin olamadım şimdi). bir kadın fotoğrafı vardı millet güzel mi dil mi kavgasına girmişti. sonra da bakmadım hiç. zaman geçirmiyorum, keyif almıyorum. teşhircilikte instagramdan ne farkı var biri aydınlatsın.

bir kaç defa girdim baktım ve bu zamana kadar gördüğüm en boş beleş adamların toplandığı bir yerde zaman geçirmem açıkçası. söylenenlerin hepsine katılıyorum. açıkçası ben de orada fotoğraf paylaşan ya da yorumlayan insanlar adına utanıyorum.
insan götünü, bacağını neden teşhirir ki ya da neden sevgili bulmak için onlarca kez resimlerini yükler anlayamıyorum gerçekten.
bir de şöyle bir şey var, tanıdığın biriyse güzel-çirkin farketmez "burcucum çok güzel çıkmışsın", eğer yeniysen ortamda burnun büyük, ağzın büyük, kaşın gözünün üstüne vs. yorumlar bunlardan ibaret.

1,5-2 sene önce yoğun takılıyordum, ortam ve muhabbet güzeldi.

şimdi eskisi kadar girmiyorum, ara sıra aklıma gelince.

İki üç kere girdim gerçekten fotoğraf diyebileceğim fotoğraflar paylaşan insanlar vardı biraz gezindim sonra abuk subuk insanların abuk subuk resimlerine geldim. Bu mu bition yani? Et mi sergiliyorlar? Daha da girmem. Sub-ethada en çok takıldığım yer duyuru herhalde.

amma takılmışsınız teşhire. hayır bunları okuyan çaylaklar da yazar olduklarında soluğu ilk bition'da alıyorlar, bir şey varmış gibi:)
bition'ın sıkıntılı kesimi yöneticileri bence. hayır site de bir şeye benzese. yıl olmuş 2014, hala internetin en çok downtime'ı olan sitesi. adı bition olmasa kimse girip bakmaz bile.
abuk subuk kuralları var. erkekler adonis yayınlıyorum diye neredeyse tamamen çıplak fotoğraf koyabiliyor, kadınlarda meme ucu göründü mü, uuuu.
gerçi buradaki yanıtlara bakınca, çok da şaşırtıcı değilmiş.

ete gote takilacaklarina kafalarini calistirsalardi instagram'i bulurlardi. eksi sozluk'e, duyuruya niye giriyosam oraya da onun icin giriyorum, ilginc birsey var mi diye? vakit gecer mi diye ama yok gecmiyo bayadir girmiyorum.

milletin ne muhabbet cevirdigini de cok sallamiyorum acikcasi, o yonden elestirmeyi sacma buluyorum. guzel muhabbet bulursan takil bulamiyosan baska yere bak, internet bu, sayisiz secenek mevcut.

ha bi de ordan kizlarin fotolarini alip, o fotolarla sahte profiller olusturup uye toplayan bi dolu copcatan sitesi gordum :)

zaman geçirmiyorum, ilgimi çekmiyor. daha önce de demiştim, birileri çıplak fotoğrafımı yayınlasa haberim olmaz. o kadar bakmıyorum.

eskiden zaman geçirirdim ama şimdi birkaç kişinin mekanı olmuş meh biryer çokçok nadir bakıyorum, duyuruda yavaştan o kıvama geliyor gözümde açıkça öyle

biraz önce girdim uzun zaman sonra, bişi anlamadım çıktım. daha önce de toplasan 2-3 defa gene aynı 5 dakikalık girişlerim olmuştur. u-duyuruyu ise her gün girdiğim yerdir

kırk yılda bir. meh işte keyif kısmı.

4-5 sene önce takılıyordum o zamanki kadro daha geyikti byron, esismen, kaba simsek vs şu an günde 1 kere falan fotoğraflara bakıp çıkıyorum.

1 defa kedimin ekmek sepetine oturduğu fotoğrafını koydum komik diye, gelip nickaltıma "pis", "ekmek sepetine kedisini oturtuyor sonra oradan ekmek yiyor", "misafirliğe gitmemeli buna" filan yazdılar. bir daha da girmedim. :_(

vardı bir ara, alıp ebenimkini tersten görmüştüm. ağaca çıkmaya çalışan bir deniz kaplumbağasından kaçıp 3 saat falan da beyin gücümle eşyaları hareket ettirmeye çalışmıştım.
ismini hatırlamıyorum. denemeyin.

eksisozluk.com hala var mı bilmiyorum ama bizim zamanımızda gençler bunu kullanrdı.

Tantum tablet. Overdose'da halüsinasyon yapar.

ben de böyle merak ettim araştırdım buldum bir şeyler, arkadaşım ölüyodu (sahilde işemiş sıçmış ağzından köpükler çıkmış halde buldular) ben de tam iki gün uyudum amk (ergenken tabii). kıllısını arama git ot iç daha iyi

yok.

insider.nike.com

burada yazana göre: daha yüksek numara = daha iyi destek

3 çok esnekmiş ve ayağın tamamen çıplak gibi hissediyormuşsun.
4 de çok esnekmiş ve halen ayağında ayakkbı olmadığı hissi oluyormuş ama 3'e göre daha iyi destek sağlıyormuş.
5 aralarında en iyi desteği sağlayanmış ama halen ayağın çıplak gibi hissediyormuşsun.

sağol, teşekkürler ama bu destekten kastın ne olduğunu anlayamadım. desteğin az ya da fazla olması ne anlama gelecek? düz, sert yolda koşacağım. eklem ya da diz kapağı ağrısı çekmemem için hangisi daha iyi olur?

taban desteği işte. ne kadar destek varsa o kadar az sakatlanma olur.

abi gidip mağazada bir dene, çok yumuşak bir taban rahatsız edici olabilir.

Sert zeminde yolda kosacaksan daha fazla destekli olmasi eklem agrilari acisindan daha iyi olur.

kullanmadıklarından emin misin?
yüklü programlar en azından bir güncelleme kontrolü çeker. arkaplanda çalışan programlardan bir kaçı neti kullanıyor olabilir.
www.colasoft.com ya da benzeri bir programla modem trafiğini incele derim. ya da en basiti masaüstünü kapat diğer cihazlar bağlıyken modeme bak data ışıkları yanıp sönüyorsa aktarım vardır, yani interneti kullanıyorlardır.

indirmenin ötesinde upload feci yavaşlatabiliyor. sağolsun servis sağlayıcılar upload'u 1 mbit ile kısıtladıkları için.
telefonda veya tablette dropbox, box veya google+ gibi otomatik eşitleme yapmaya ayarlanmış app var mı? upload yapmaya çalışıyor olabilir.

router trafiğine gelmeden pc'nin kendi trafiğini de inceleyebilirsin wireshark ile. hatta ona da gerek yok aslında windows'un built-in network monitor arayüzü yok muydu(mac kullanıyorum). oradan bak bakalım pc gerçekten wi-fi'ı sömürüyor mu? sömürüyorsa hangi app veya servis kullanıyor? iyi niyetli mi? gerekirse networku kullanmasını engellersin.

ilk aklıma gelen bu. bir de tam emin olmadığım sebepler var. pc'nin wifi adaptörü eskiyse router'un ona uyum sağlamak için kendini daha yavaş bir link layer protokolüne geçiriyor olabilir.

zaten airties arayüzüne bakıyorum sürekli. şifreli gerci wpa\wpa2. peki bu wifishark programıyla hangi diger cihazlarda hangi site/ip üzerinden ne kadar internet kullaniliyo saptayabilir miyiz?

ariston genus evo diye bir kombi var, bir yıllık falan, dijital göstergeli, kullanımı kolay, şimdilik sıkıntı çıkarmadı.

var ama konuşmam.

sayısız insandan birebir duydum bunu ama ı-ıh. söz konusu glori olunca insan mesafeli davranıyor. ajksdnjndf

benimkini çok beğeniyolar. sen de beni beğeniyodun zaten, ekstra üzül.

burnumu kapayıp konuşunca karizmatiğim aslında

edit:komik değil miydi lan :/

kenan ışıkvari sesim var. sürpriz tekliflerinle önerini düşünebilirim.

benim sesimi de rutkay aziz'e benzetirler. üzülülebilirsin yani.

herhangi bir yerin müşteri hizmetlerini ara, er kişi denk gelmezse çıkan kadının suratına kapatıp tekrar ara. sesi güzel oluyor oradaki adamların. (daha ne diyeyim bilemedim)

allah kahretsin bir kaç kişi nihat doğana benzetti. ince tiz lanet bir sesim var. ne olaydı şöyle al pacino minvalinde tok bir sesim olaydı. :|

Mark Lanegan ile Tom Waits arasında bir sesim olduğunu söylerler. AMA sen ve memelerin ilgimi çekmiyor.

Geçen bi yanlış numara aradı. Yanımdaki arkadaşım bile adamın sesini duyup beğendi. İstersen yönlendireyim, bi alo desin sen de rahatla biz de rahatlayalım.

kaç kız benimle tanıştığında oha sesin ne kadar karizmatik demişti ama sen duyamicaksın sesimi.

1940'larda yaşasaydım radyoyu Hitler'den daha aktif kullanırdım. Görüntü yok da ses var; ha ama o da sana yok. Ne o öyle 90'lar telefon sapıkları gibi.

buyrun benim.

Keşke karizmatik sesli erkek ifşası olsa

al dinle.
www.youtube.com
çok karizmatik:)

Ara beni :)

sarji somurmeyip notification'lari duzgun yollayabilse super uygulama.

eğlenceli, ama felsefede sürekli bir varoluşçuluktur gidiyor:(
bir de evet soruları ezberleyen tipler var, üstelik spesifik konularda soruları ezberlemek de kolay.
yine de insanın canı sıkıldığında eğlenceli.

anagramda (şimdiki adı word scramble) dünya şampiyonuyla oynamıştım baya. çok iyisin falan diye mesaj atmıştı mutlu olmuştum. quiz up ın adamı olabilir :) o kadar oynaması için hayatı olmaması lazım.. beni kazandırdı ama oyuna

bi arkadaş tavsiye etti ama daha yükleyemedim.

Ben baya beğeniyorum. Bi de aynısının Türk versiyonunu yaptılar ama bug'dan geçilmeyen bir uygulama.

ilk çıktığında çok oynuyordum uzun süredir girmedim. silmiyorum ama girerim illa ki. güzel bi uygulama.

QuizUp iyi ama yabancı dil tarafında pratik yapmak isteyenler için ideal. Türkçe olarak, CevAPP uygulamasına bakılmalı.

açıkçası ben de kendime yeni bir bilgisayar toplamayı düşünüyorum, ama ssd'li iyi bir sistem toparlamaya çalışınca 3000'in altına inmek zor. gerçi sizinki işyeri bilgisayarı olacağı için işlemci ve ekran kartından biraz kısabilirsiniz. yine de 2200-2300 civarı tutar gibi (monitör ve diğer çevrebirimler olmadan).
sonuçta harcayabileceğiniz paraya bakar yani:(
şuradan deneyebilirsiniz:
www.sanalmarketim.com

2000-3000 ne yaptiniz siz yahu :) o paraya uzay istasyonu kurulur.

1500tl civarina yeni bir bilgisayar toplarsin ofis icin, uzun sure de goturur.

ssd'nin ise yarayip yaramayacagini bilmek icin bilgisayarin diger ozelliklerini de bilmek lazim. bilgisayari kasan hard disk mi yoksa ram-islemci filan mi ogrenmek lazim.

ofiste muhasebe ve e-mail için kullanılan bilgisayarın yavaşlıktan bıktırması normal değil (çok eski bir sistem değilse). ssd kararı vermek için diskte sıkıştığınıza emin olun.

eski bilgisayarlarda yapılması gereken format atıp gereksiz her türlü programın kurulmasını engellemek.

500 liralık bir laptop bile (i3lü 2011 model n5010'umla video render alıyorum da bezdirmiyor) ofis işlerini çatır çutur görebilecekken bu görevler için 3000 liraya bilgisayar toplamak çok anlamsız.

abiler, cevap veren elleriniz dert görmesin.

bilgisayar özelliklerine dikkatle baktım, bu işleri yapamayacak bir makina değil.

sonra malwarebytes ile temizliğe başladım. ardından ccleaner geldi, açılıştaki uygulamaları, arka planda çalışan gereksizleri temizledim. kullanmadığım driverları tespit edip sildim.

şimdi bilgisayım şahane oldu, bütün işleri süper bir hızla yapıyor. sıkıştığı noktanın harddisk olduğunu tespit ettim; kullanımları görüntüleyen ufak bir uygulama indirdim. fakat artık beni rahatsız etmediği için değiştirmeyi düşünmüyorum.

ağzınız bal yesin.

var böyle bir kullanım.

"stand sb a drink" diye aratırsanız bulursunuz.
www.thefreedictionary.com (v.tr madde 7)

"benim biramı çeker misin?" gibi bir şey işte.

Yeni tasarım bu oldu, bana da teklif ediyorlar ama henüz kabullenmedim. Mecbur bırakılana kadar geçmeyi düşünmüyorum.

benimki de öyle, twitter kafasına göre sırayla geçiriyor.

olur. çok da güzel iyi olur.

erimesi gereken bir göbek göremedim. allah sahibine bağışlasın.

içine çekebilirsin.

orda göbek mi var allasen bildiğin sıfır bedensin. ben yaptırmana sıcak bakmazdım hijyen açısından. görsellik olarak mıknatıslısı var ise orası için (tamamen sallıyorum) onu kullan.

Spor yapınca önce popodan gitmesi ne demek anlamadım. Nereni çalıştırırsan orası çalışır. Belin düz. Twister tarzı şeylere ağırlık vermelisin bence ve bol mekik çekmelisin diye düşünüyorum. Daha profesyonel kişiler daha sağlıklı cevap verir ama bu haliyle çok yakıştıramadım kızmazsan :/ Elbette canının istediğini yaptır da bi yandan şekle de girsen gerçekten güzel olursun. Zayıf olduğun için daha kolay :)

yakisir, ama secim onemli, nasil bir sey takacaksin?

ya mesela yandan olan dümdüz değil. ben hiç çıkıntı olmamasını istiyorum çünkü o tümseklik bildiğin yağdan kaynaklı.oturunca yığılmayı yapan da o. o yüzden rahatszı oluyorum.

çok istiyorsan, plank yap.

power plate olan bir salona gidip onunla çalışabilirsin. çok etkili.

pandispanya,

spor salonuna gittim önce kardiyo yaptırdılar 2 aya yakın. o sırada da göbekte de az da olsa erime oldu ama popo küçüldü, pantolonlarım bosbol gelmeye başladı. kardiyosuz tek başına mekikle crunchla da göbek erimez dediler. kardiyoyla yağları yakıp onlarla da sıkılaştırmak lazımmış.

Yiyeceklerin toplandığı özel bölgeler var. Şekeri, beyaz ekmeği, hamuru, rakıyı, birayı kesmen lazım öncelikle. Ben senin bahsettiğin şeyi anladım, zayıfsın ama göbeğin çıkık. Aslında kısa sürede halledebilirsin bence. Kardiyo, kalbin normalden daha hızlı çalışmasını sağlayan hareketlere verilen bir isim ve sen bunu koşu bandında koşmadan da yapabilirsin. Neyse ben gerçekten bilen birilerine devredeyim duyuruyu.

Bi de şimdi bi kere daha baktım da yaptır valla boşver :)

guzel

söylemeyi unuttum benim metale allerjim var sadece gümüş takı takabiiyorum bu durumda da olurmu acaba gümüş piercing?

ne güzel göbeğin var. metale de alerjin varmış. niye zorluyorsun. taktırması bir dert, alışması bir dert, yıkanırken bir dert sevişirken bir dert. ister istemez o bölge hassaslaşacak. psikolojik olarak korumak isteyeceksin. bir baskı oluşturacak.

bir de verdiğin örnek kadar iyi bir fiziğin yok. onda durduğu gibi sende durmayacak. ayrıca beyaz tenlisin. bence vazgeç bu sevdadan.

eriyecek bir şey yok, sıkılaşması lazım. mekik falan yani karın kası lazım.

oraletarya, esmerim yahu :S

ama dediklerin doğru. psikolojik olarak hep tedirginlik olacak.

alttan ve üstten iki tane küçük piercing olabilir gibi.
ama fikrimi sorarsan ben de göbekte piercing fikrinden pek hoşlanmıyorum.

@aylin dal, fotoğraf yanılttı o zaman da hiç esmer birine benzemiyor fotoğraftakiler.

piercing olur, çok iyi olur çok da güzel olur. ayrıca gerçekten eriyecek bir şey yok. gayet güzel. fashion tv mankeni gibi kupkuru olmayın öyle güzel değil. bununla ilgili pulp fiction da butch ile fabienne arasında çok güzel bir diyalog vardı.

yap gitsin. sırıtmaz.

Deli misin ya.. Yazık etme göbeğine.. Doğal çok daha çekici. O dandik demiri takınca iyi bişey olcak mı sanıosun..

göbeği göremedim

o göbek mekikle erir -ericek göbek yok sende, sıkılaşcak göbek var- her gün 30-40 artıra artıra çek. simit bölgen için denizkızı oturuşu yapıp bi o ya bi bu yana yat. belini ben de düz buldum twister veya hulahop denen zımbırtıdan alıp yapmalısın -sordun diye söylüyom-

bu göbeğe piercing de evet bence de olur. ama biraz sıkılaştırıp öyle yaptır ki, kendini daha güzel göstersin piercing

sen naaptın allah kahretmesin. çok güzel olur ama çok çok azıcık bi yağ fazlası var.

tavada hafif ısınımış yağa önce sucuklar , sucuklar renk alınca yumurtalar, tuz , baharat
bir kişiye bol ekmekle 2 yumurta yeter
kaşar bence koyma

afiyet olsun kardşim. tavaya sucukları koycan, yağ koyma bence ama istersen biraz tereyağı koy. bekle 1, 2 dakika hafif ateşte pişir sucukları. sonra yumurtaları kırcan üzerine sonra kapağı kapatcan üstü pişsin, bi 2 dakika da öyle geçsin. bak gözünle tadı güzel gözüktüğü zaman al. alma bu devrede üzerine kaşar rendele kapağını kapat 12.5 felan saniye bekle olur. salyalı yumurta gibiyse bekle kapağı kapat daha da pişsin.

sucukları ayrı yap (yağsız), yumurtayı ayrı yap (tereyağında).

inciswf.com

bak bu saatte koku sana..

zeytinyağı koy tavaya ocağı aç.
sucukları at max 1dk kalsın.
sucukları ters çevir, 2 yumurta kır.
max 2dk daha kalsın kısık ateşte.

çatal bıçak yok ekmeği ban ye.

ekmeği yumurtaya da banacak mısın :(

3 koy. elini fakir alıştırma.

üstünü kapatma ki ekmeği sarısına banabilesin.

sucuklarla yumurta ayrı pişirilir. yoksa sucuklar çok pişer kuru olur. akıllı olun.

kapat, aç?

Telefonun gizli numaralara kapalı olsa dahi gizli numaradan aramanın bir kaç yolu var, voip üzerinden aranabiliyor aynı şekilde skype eskiden öyle idi ama halen öyle midir bilmiyorum.

soyut sanat bi şeyler al işte. tablo falan. abidik gubidik karalamalar binlerce lira ediyor ünlü birinin elinden çıkınca.

www.chrono24.com.tr

@gonion saat düşündüm aslında ama o tutar bakar saatin modeline falan, bulur yani :D

abi beni niye sallamıyosun. hem o saati benim gibi biri görse gözünü alamaz, 'oha çok iyi nerden aldın' falan der, illa ki öğrenir fiyatını. ver sen ünlü birinin sallamasyon bi tablosunu, 'bunu da nereye asacağsak' diye alsın, ruhu duymaz. kimsenin de aklına gelmez.

esqi parayla mı?

hospitalier misin?

playstation cafe aç. onun üzerine yap.

@icim urperiyor haha yok ya sallamama durumu değil, mantıklı geldi tablo bakıyordum ben de.

sağlam bir viski al, pahalı olsa da sesini çıkaramaz, içer:)

@maleficent aslına bakarsan üst limit de yok ama troll gibi gelmesin diye yazdım, öyle. o konuda sıkıntım yok o yüzden.

Maltali para bok burada prim yapmiyo.kediden yuru ama o da cins olmasin yarali,kor kedi kanali.kesin bilgi yayabilirsin.

Ferrari al bi tane olm cinliler sahinden ferrari yapmislar iphone 5 verdim bunu aldim sana de.

ben de tablo al derim, ya da bir enstrüman el yapımı falan. 50-100 de öyle uçuk bir rakam değil, ben anlıyorum seni.
fakir kızlar eqlesin, gezdireyim arabayla ;)))

@duptıs reelden arkadaşıma sorsam görgüsüz diyecek, burada sorunca prim yapmaya çalışıyor oluyoruz. nabam lan kime sorayım ? sen söyle

pahalı olduğu anlaşılır ama yine de piyango çıkarsa alınacaklar adındaki yer imleri klasörümün uygun örneklerini söyliyim. şuradaki www.graf-von-faber-castell.com kalemler güzel bence. böyle bir ilgisi varsa düşünebilirsin. onun dışında sevdiği bir grubun compilation albümünü veya imzalı bir albümünü alabilirsin www.queenonlinestore.com gibi. veya çok pahalı olmasa da yaygın olmayan bir şey alabilirsin oculus rift veya şu www.kickstarter.com gibi. bir de şş hayat çok mu güzel lan?

arkadaşının cinsiyeti ve yaşı yeteri kadar data sağlamıyor. adam rap seviyorsa gidip el yapımı yüz binliralık martins gitar alsanda bi şeye derman olmaz afedersin. ama 3-4 binliralık bi turntable seti alsan hoşuna gidebilir. o yüzden paradan çok adamın ne sevdiğine dikkat et. bana milyon dolarlık sürreal tablo alsan merdiven altına koyarım örümcek sarar. ama şöyle portatif bi set speaker alsan düzenlediğim videoların ses ayarlamalarını (mixlerini) daha rahat yaparım. www.pennamuzik.com

şundan al (tahminimce 800 000 falandır); file.yabantv.com

ha ciddi ciddi üst limitin yoksa bundan al (üstteki rakama 2 sıfır ekleyin.); www.mavibayrak.org.tr

Adi sani bilinmemis, siparisler olarak uretilen parfumler var, onlardan siparis et. Arasa da bulamaz. Bi' de "bir arkadas" demisken iyi dusun; sonra pisman olma o kadar harcama yaptigina.

Ekleme: Lim5 akli imis, soz konusu parfum turune niş parfüm adi veriliyormus.

Niş parfüm deniyor sanırım metal revolution'ın bahsettiklerine. Onlar olabilir ama kokusunu beğenmeme riski var. Parayı çöpe atmış olursun.

bak şu figur koleksiyon ortamlarında 2100 dolardan 30.000 dolara kadar alıcı buluyor ;) hem ucuz görünümlü bit pazarında 5-10 liraya satanı bile çıkıyor bazen ;)
i957.photobucket.com

oluyor, ben su anda dondurma kasikliyorum mesela. birazdan da uyurum, bir haftadir nevresimleri geciremedim usengeclikten, nevresimsiz uyuyorum.

bugun spora gitmedim, dun gittim, camasirlari yikamaya usendim.

yarin uyaninca yenmis olurum muhtemelen, arada oluyor boyle. sanirim uyuyup uyaninca geciyor.

topluma yaklaşmaya başladığım zamanlar nadiren oluyor:)

kitap oku film izle müzik dinle iki tek fiski at. ben bunları yapıyorum genelde.

bi kere sordum onu da bilmeye hakkım var çünkü niye bitti niye biter 6 yıllık bi ilişki insan bunu bilmek ister ben isterim. çok sevdim derse mutlu olmam bozulurum ama önemsizleştirip önemliliğini başka yerden görünce çok kötü oldu. elimde olsa takmam ama elimde değil aklımdan çıkmıyo bi türlü.

O sana doğruları anlatsa da takıcaksın. önce kendine karşı dürüst ol.

Taktığın şey rekabet. erkek arkadaşını sevdiğin için filan takmıyorsun. diğer kadının senden daha ''üstün'' olup, daha sevilme ihtimali bile seni çıldırtıyor.

O yüzden önce kendine dürüst ol, teşhisi düzgün koy. uzun süreli ilişki, ilk aşk filan falan işte çocuğun onu unutamadığını düşünüyorsun ve 5 yıllık ilişkiler filan unutulmaz. bir erkek asla unutmaz bu ilişkileri. en masum en güzel çağlar o zaman. ilk aşktan sonra gelenler onun yerini dolduramaz.

burda bi sürü atıp kesen olacak ''yok her zaman öle olmaz, yok işte genelleme yapma'' sen inanma, 35 yaşında adamım var bir bildiğim, gördüğüm, duyduğum.

6 yıllık ilişkisi o. tabiiki sana göre çok daha samimi özel anıları olacak. ve bunu da ya kabullen yada ayrıl.

Unutulmayacağına inanmıyorum, kaç yıllık evlilikler bir çırpıda unutuluyor ama geçmişi kaşımak gereksiz bence. Geçmiş gitmiş, gerçekten eskisiyle rekabet etmenin anlamı yok. Keyfini çıkarmanın anlamı var.

unutulmuyosa ben öleyim o zaman camfrog sonmez. yarışta değilim ama kendimi gölge altında hissediyorum teşhisim doğru. evlilik gibi ilişki altında eziliyorum ve üzülüyorum öyle üstün olma hırsım yok üzgünüm sadece.

6 yılda düşünebileceğin her boku yaşamışlardır, yani takma boşuna sorma da bence, düşündüğün her şey oldu çünkü

bir ilişkinizin olması o insana sahip olduğunuz anlamına gelmez. hele bir insanın geçmişine asla sahip olamazsınız.
ilişkinizin başladığı günden sonra olup bitenler ilgilendirebilir sizi ancak. başka yerlere de el atmaya başladığınız anda o ilişkinin sonu kısa sürede gelir.
bütün bunları hepimiz kitaplarımızda yazdık, ama okumuyorsunuz demek ki:)

olaya bi de diğer yanından bak; 6 yıllık ilişki sürdürmüş insan istisnalar dışında iyi insandır. iyi bir sevgilin var bi kere o yüzden şanslısın diyelim.

yalnız adam pek kafa yormamış gibi olaya, 'iyiydik de sonra bozuldu' diyosa sevgilin olayın farkında değilken kız sıkılmış ayrılmıştır muhtemelen.

ayrıca tecrübe iyidir. biz kızlar zaten düşünceliyiz de öküz erkekler kafalarını yormaktan korkuyolar. bazen diyorum sevgilimin bi eski sevgilisi olaydı da kafasına göre hareket etmek yerine bazı şeylerin değerini anlasaydı.

+ olarak neden unutsun yaw? galeri7.uludagsozluk.com kızın arkasından hakaret etse 'ne karaktersiz sevgilin varmış ayrıl' derdim de sevgilin pek bi beyefendi gibi duruyo burdan.
senden önce mutlu olmasını niye kaldıramıyosun? bırak güzel anılar olarak kalsın.

my girl 2'yi izleyip shelly'nin tavırlarına biraz bakarsan olması gerekeni görebilirsin.

taksan da takmasan da bişey değişmeyecek. takarsan üstüne mutsuz olacaksın. kıskan ama takıntı yapma.

evet, gereksiz takıyorsun. seni sevdiği için, sana değer verdiği ve eski ilişkisinden tehdit hissetmemen için söylememiş ve küçümsemiş.

unut gitsin, güzel güzel sevgili olun, yeni hatıralar, izler bırakın birbirinizde.

en basitinden şöyle düşün, aşık olduğun adam şu ana kadar ki yaşanmışlıkların birikimi.
Kızma bu yüzden, böyle düşünürsen; o geçmişini de sevmeyi anlayabileceksin...

senin aklina takmaman icin uzatmamis, bozuldu bitti demis onemsizmis gibi. hala onem veriyormus izlenemi yaratmasin sende diye ama ters tepmis. cok onemliydi, oluyordum sevgimden dese gene ayni hissedeceksin. sorun sende yani.

lg g2 bunları yapıyor, diğerlerini bilemem.

sony ya da lg al bence. görünümü çok daha iyi sony'nin, sony alırdım ben olsam.

Net olarak: Note 3!

Note 3 + 1

çıktığından beri android kullanan biri olarak (son 3 senesi note) tabiki iphone öneriyorum. androidlerin hiçbirinde stabil olma gibi bir durum yok.

zaten android cihazların pazarlama taktiği bu.
çok güçlü sistem özellikleriyle işletim sistemini yenmeye çalışıyorlar.
bu sistemin tuttuğunu görünce de işletim sistemi üzerine eğilmiyorlar.

ios her zaman daha düşük sistem özelliklerine sahip olmasına rağmen her zaman daha stabil ve güvenilir. androidde kuracağınız tüm uygulamalar rehberinize, maillerinize, mesajlarınıza keyfine göre ulaşabiliyor ve engelleyemiyorsunuz.

androidin bir diğer kötü yanı ise güncelleme gelmememesi. ya da çok güçlü modellere bile çok geç gelmesi. o kadar çok model var ki. özellikle samsung'da.
her modele ayrı işletim sistemi olduğu için yetişemiyorlar.

o yüzden o kadar para verip kullanan biri olarak android almayın derim.
ki ben işletim sistemini bile modifiye edebilen biriyim siz hiç anlamıyorsanız bulaşmayın. zaten şartlarım düzelince ben de ios'a geçiş yapacağım.

Lg G2 +1 Eğer 1700+ verebiliyorsan Note 3.

lg g2'yi order eyledim amazondan, teşekkür ederim kıymetli bilgiler için. umarım memnun kalırm.

başta bana iyi fikir gibi gelmişti.
sonra izledikçe, okudukça ve fiyatlarını öğrendikçe saçma olduklarını düşünme eğilimim arttı.
başarabildiklerini düşündükçe hadi diyelim 200 lira verirsin bu artı işlevlere, ama daha fazlası saçma geliyor.

Hem lüzumsuz hem estetik değil. Çocukken taktığımız uzaktan kumandalı, hesap makineli saatler gibi.

google fossil ve bir kaç saat firmasıyla daha anlaşma yapmıştı yakın bir zamanda, eli kulağındadır eli yüzü düzgün akıllı saatlerin pazara çıkışı, şu ankiler at siki gibi aynı maalesef.

en dandik teknolojik fikirler listemde 3d ve mobil site ile beraber ilk üçümde.

daha çok yeni o yüzden çekici bir ürün göremedim, düşünce fena değil bakalım ilerde neler gelecek.

muhtemelen.

kesin zehirlenmiştir. çöpleri eşeleyip bişeyler bulup yemiş olabilir. benim kedim de dışarı çıkıyordu, o da zehirlendi öldü. başın sağolsun.

ama çöp karıştıran bir kedi değildi ki. evde bile öyle her verilen şeyi yemezdi. kabı pislenince oradan mama bile yemezdi. kesin zehirlediler. :(

benimki de çok titizdi, ama kedilerde avlanma içgüdüsü varmış. karnı tok bile olsa, ya da başka sebepten avlanırmış mutlaka. acaba fare falan mı yedi ki?
zehirlemiş de olabilirler tabii doğru söylüyorsun o da olabilir.

sadece yanıt olsun diye, olabilir.
çok üzüldüm kedine badi.

fare yemez ki, zaten yaşlı ve kısır olduğu için fazla fiziksel aktivitesi yoktu. kesin zehirlendi, ya da zehirlediler.
:((

Bilmedigim icin soruyorum belki boyle bir sey vardir, kim neden senin kedini zehirlesin ki?

Basin sagolsun

bir bitkiden dolayı da zehirlenmiş olabilir. üzüldüm :/

aslında kedileri sokağa bırakmamak lazım, ama benim kedim kapıları tırmalıyordu. ben de vicdan azabı duyuyordum, o yüzden çıkarıyordum. okulun bahçesine çocuklar bırakmıştı, cins bir kediydi. çocuklara sordum. birisi verdi bize demişlerdi. ben de aldım çocuklardan eve getirdim. önceki hayatından o şekilde alışmış herhalde düzenini bozmayım diye içim rahat etmese de çıkmasına izin veriyordum. gezip geliyordu. bir gün böyle mayışmış bir şekilde geldi. koyduğum yerde duruyor, hareket etmiyordu. veterinere götürdüm zehirlenmiş dedi. elinde öldü doktorun :(

Kedimin yaşadığı yer, arabaların geçmediği ve az sayıda insanın yaşadığı bir yerdi. Gençlik hastalığı olabilirmiş ölüm nedeni.

"Start the test now" yazıyordu ne dediğini anlamadım kapattım. Start başlamak demek ama onu biliyorum.

4,800 kelime. çevremde, ailede en iyi ingilizce bilenlerden biriyim ama bu işte. 10 yıl ingilizce eğitimi veriliyor ama hala bok gibi. eğitim sistemini siktiğimin.

8200 cikti benim de. gerci kac yildir ogreniyosunuz, hic ingilizce konusulan ulkeye gittiniz mi falan da sordu. onlarin da etkisi vardir heralde.

7 bin kelime bilsen yazar olursun beyav!

6800 çıktı. tutarlı buldum. reading için 8000-9000, listening için 6000-7000 yeterli olur diyordu. ielts'te reading'ten 8, listening'ten 9 almıştım.

ikinci testi de yaptim, biraz daha fazla cikti testyourvocab.com

@zeta, gunluk konusma baska bisi, 200 kelimeyle de gecinirsin.

8500 çıktı ama yani bir sürü bilmediğim kelime ile karşılaştım,
ayrıca nasıl değerlendireceğimi anlamadım.
Reading için 8000-9000 yeterli mi diyor yani?

9000, ilk site tutarlı.

12.600 dedi ama üzülmeyin çünkü ingiliz dili ve edebiyatı okuyorum ve i don't know cevabını o kadar çok kullandım ki bu bölümde okuyan bir öğrenci için bayağı utanç verici bir sonuç.

@zetahead 1000-3000 kelime hakkında yapılan genelleme "günlük" konuşma kapasitesine göre söylenen bir şey. bu testte günlük konuşma dilinden uzak bayağı kelime var.

9200 çıktı ama bilmiyorum ne kadar doğrudur.

neredeyse yarısını bilmiyordum ama 9000 çıktı :) çevirmenim bi de.

@michael_knight

evet ilk test öyle diyor. Mesela ben de listeningde daha iyiyim. Yani listening için daha az kelime bilmek yeterli olabilir. Reading daha kasıntı.

Şu istatistiğe bakarsak: testyourvocab.com çoğunluk 4.000-7.000 arasına sıkışmış. 10.000 kelime önemli bir eşik.

"You know at least 8,800 English word families!"

Oha beklediğimden çok çıktı :) (ilk link my vocabulary size)

12.200 ne be

7bin fena degil, sorduklari oldukca zor kelimeler. high school bitirmis 30 yas alti bi amerikali ciksin bu sorulari cozsun en fazla 14-15bin alir.

7200
öbür siteden 8080 aldım.

13000. toefl dan 100 almıştım

6.200

ingilizce kursu görmedim herhangibir yerde, birde yaşımı ve eğitim süremi, ybancı ülkeye gittim mi (yabancı ülkeye gitmedim daha önce) vs. sorması bu sayıya etki ediyor mu bilmiyorum, onları unsure seçtim.

@empty bottle

Etki ediyor evet. İngilizceyle haşır neşir olduğun yıl sayısı etkileniyor çünkü. Yaş da önemli, ingilizce eğitim veren okulda okumak da vs.

6100

kursa gitmedim, üni. hazırlık okumadım ing. dersimiz de yok, liseden bildiğim ve film-müzik- gittiğim ab projeleri. Ama iyi biliyorum sanıyodum moralim bozuldu biraz..

9800. Ama pek aklıma yatmadı böyle bir testle kelime bilgimi ölçmek esasında. Yine de yaptım merakımdan.

Sonuçlar tutarlı. İlk link 5800 ikincisi 5720.

sırasıyla 13800 ve 9220 çıktı. ikinci biraz kazık gibi.

9700 çıktı.

Ilkinde 9400, ikincisinde 13.300 cikti. Aradaki farkin sebebi, ilk testin kelime ailelerini, ikincisinin ise (her nedense) kelimelerin kendilerini saymasi olsa gerek. Gene de fark fazla cikti diye fotograflarini koyayim:
imgur.com

ilk testi yaptım, 14.200 çıktı, bozuldum biraz:(

2400

caps?

bazen takılı kalıyor yeni bir tweet attığınızda, sayfayı genel olarak yenilediğinizde (f5) gider.

26 yaşındayım senin gibi cahil değilim yüksek lisans yapıyorum. bana hakaret ettiğin için derhal özür dilemezsen seni savcılığa şikayet ederim hapse atılırsın. üstüne de maddi ve manevi tazminat davaları açarım.

toplumlar çok uzun yıllardır etkileşim içerisinde. bu kadar basit. basit olmayan; "etkileşim" dediğimiz olgunun sayısız açılımları.

kadim uygarlıklar ve diller.

@yalnux elbette ortak bir geçmiş söz konusu ancak modern kültürlerde böyle vücut bulabilecek kadar değil bence.

Büyük ihtimalle eski edebi eserlerde yer alan laflar bunlar bütün dillere çevirilen eserlerde. Tabii önemli nokta var o da "bazı" deyimlerin aynı olması çünkü o deyimler evrensel geçerler için var. Gümüş ve altının değeri bütün dünyada aynı olunca birebir karşılığı olması doğal daha özgün bir şey olsa karşılık bulunamaz etkileşim tam olmaz.

muhtemelen ingiliz dili edebiyati okuyanlara cok normal basit bir seymis gibi gelecek ama yeni ogrendigim bi kelime ya da bildigim bi kelimenin 2. 3. anlamina bakarken guzel bi siteyse nereden geldigi yaziyor.
mesela bir kac kez sunla karsilastim; "x kelimesi normalde ingilizcede su anlami tasiyor ancak shakespeare in su su eserinde ilk kez su anlamda kullanmasindan sonra ingilizceye bu anlami yerlesti." boyle bir sey oldugunu bilmiyordum ben baya sasirmistim :) yani bir yerde bir kez kullanilmasinin - tamam shakespeare edebiyatin en onemli adamlarindan biri olabilir ama yine de - anlamini degistirmesi cok sasirtmisti

bence de eski edebi eserlerdeki laflardir, turkceye cevrilirken direk cevrilmistir. ya da hangi dillerde varsa iste. bir kez oyle cevrilse yetebiliyor, heralde dile direk oyle yerlesiyor.

wallcan +1 yani

ben şunu kullanıyorum, kanal dizmedim hiç, o konuda tembelim, ama diğer konularda sıkıntı yok.
www.hepsidijital.com

yok böyle arkadan takmaçlılardan değil. box şeklinde olanlardan olmalı.

microstar s1 hd kullanıyorum. detaylı inclemesi için bakınız:

forum.donanimhaber.com

bunlardan görmeyeli uzun zaman olmuştu :)

belli kanallarda oluşan bi problemse, ve komşu ile aynı çanağı kullanıyorsanız yapmanız gereken üç şey var; kendi uydunuza gelen bağlantıları kontrol edin, olmazsa LNB üzerindeki komşu ve sizin çıkışlarınızı bi değiştirin, ve güncel şebeke frekansı ile arama yapıldığına emin olun. şebeke frekansıyla arama yapmanız önemli. internette gerekli bilgiler vardır. eğer komşu ile ayrı çanakları kullanıyorsanız yine sorun çanağın ucundaki sinyal toplayan LNB yüzünden olabilir. deneme yapmak için çalıştığını bildiğiniz bi LNB'yi geçici olarak takabilirsiniz. hiçbiri olmazsa sorun cihazda demektir. muhtemelen yeni ve güzel bi cihaz almak uzun vadede daha yararlı olacaktır.

teşekkürler, aynı çanağı kullanıyoruz. şimdi komşunun uydu alıcısını alıp bizim lnb'ye takıp deneyelim diyorsunuz. eğer çalışıyorsa problem cihazda de mi? lnb dediğimiz de bu kablo sanırım :)

bu cihazların geneli temassızlık sorunu yaşamakta,muhtemelen sizin problemde baglantıların kotu olması.bu tarz recever yerine şyle birşeyler daha iyi.www.teknosa.com

televizyon destekliyorsa az daha paraya kıyın, hdmi bağlantılı bir alıcı alın.
bendeki taktığım gibi duruyor, görüntü kalitesi de daha iyi.

olmadı. yanlış mı yapıyorum?

Orijinal kapak mı?

sanmıyorum, 30 liraydı:(

büyük olasılıkla ondandır. kullanılan mıknatıs güçlüdür.

başka kılıf bakınız. nillkin kılıfları tavsiye ederim.

Hilti .

jack hammer.

hilti marka, jack hammer ise aletin tipinin ismi (cekic gibi).

road breaker olarak da geçer.

We decided to make a trial/demo on the first quarter by coming to a mutual decision with X about .... in order to conduct mitochondrial ... study.

sadece "agreed to" kullanabilirsin. we agreed to make a demo...

abi sözlükte de elli kere yazdım, türkçe metinleri bu kadar karmaşıklaştırmayın. ikiye bölün cümleyi gitsin.

metnin sahibi tarafından "Having agreed to..." yapmam istendi, bilginize..

aiding and abetting: yardım ve yataklık

fraud by wire: telgraf veya telefon üzerinden dolandırıcılık.
tureng.com

wire, paranin hesba havalesinde de kullanilir o zaman da havalede bir dolandiricilik yapilmasi gibi birsey ortaya cikiyor

bilgisayar destekli çeviriden (CAT) söz ediyorsanız, programı alıp çalıştırarak çeviri elde edemezsiniz.
bir çevirmenle veya çeviri bürosuyla iletişime geçmeniz gerekli.

(bkz: sametran)

Ben daha Türkçe ile herhangi bir dil arasında azıcık akla yakın tercüme yapabilen bir şey görmedim, duymadım. Bildiğin saçmalıyor programlar.

@saatgeceninonikisi

dil yapılarımız elbette ki çok farklı. lakin google translate bile öyle işimize yarıyor ki bazen. tuğla gibi paragrafı önce içine atıyorum, sonra cümle cümle düzenlemeleri yapıyorum. en azından katkısı oluyor.

bana söylenen ise bunu çok daha iyi yapan bir programın olduğu, önceki çevirileri tanıyıp bir sonraki çeviride cümle mantığını çözen programlar olduğu söylendi.. hoot arkadaşımızın paylaştığı semetran'ı inceledim, ilginç bir şeye benziyor.

demem o ki çeviri yapmasını bekleyemeyiz, sana katılıyorum. ama bizi biraz iteklesin yeter. düzenleme yapmak daha kolay oluyor.

silindirik ünite levhaların dış yüzeyi yıkanmak zorundadır. Flush: su tutmak, üzerinden su geçirmek manasında.

Dikey kaynaklar birbirlerinden 45 derece açıyla sapmalıdır denmiş. offset sapma/kaçıklık manasında kullanılmış.

offset in propportion to one another. nedir peki

flush yıkamak dışında aynı hizaya getirilmek anlamında da olabilir, metne bakmak lazım.
offset burada dikey kaynaklar arasında (yatay düzlemde) 45 derece açı var anlamında.

benim kullandığım şu: tinyurl.com

yukarıdaki sorumda "yeni modeldir diye logitech m325 diye bir şey aldım" cümlesinin neresi anlaşılmıyor?

@cemallamec: çift tıklama yapılabiliyor mu kesin olarak? bir de orta tuşa tıklarken tekerlek milimetrik de olsa hareket edince sayfa scroll oluyor mu olmuyor mu en önemli kriterler bunlar.

sadece 1 ve 2. maddeyi okuyup cevap verenler oluyor, o yüzden soruyorum.

mesela bir bağlantının üzerine gelip ve tekerleğe tıkladığımızda sayfa yeni bir pencerede açılıyor. tekerleği iler geri sardığımızsa sayfa aşağı yukarı çıkıyo. senin kriterlerine uymuyo galiba.

tamam öyle olsun da, tekerlek dönebilen, hareketli bir mekanizma olduğu için, tekerleğe tıklarken o tekerlek mükemmel bir şekilde sabit durmuyor. çooook çok çok dikkatli tıklamazsanız üstüne bastırırken azzzııccııcıcık oynuyor. 0,0001 milimetre kıpırdıyor. o kıpırdayınca tam ben tıklayacakken sayfa aşağı veya yukarı kayıyor ve link de kayıyor. ıskalıyorsun, tıklayamıyorsun.

o kadar hassas olmasın diyorum. tekerlek 0,00001 mimiletre oynayınca sayfa kaymasın. tıklarken ıskalamayayım.

bakın başkaları da şikayet etmiş: (bkz: #31914775) tekerleğe tıklarken fazla sert. döndürürken fazla yumuşak. dönmesini engelleyerek tıklamak mümkün değil. öyle olunca da tıklayacağın yer kayıyor, ıskalıyorsun.

bi de herhangi bir düğmeye tek tıklayarak çift klik yapılabilsin.

Bence sıcak bir fırsat... göz atmak da fayda var.

www.hizlial.com

bana kalırsa senin için tam çözüm tekerleğin yumuşak ve sert hareket arasında ayarlanabilmesini sağlayan ayrı bir tuşu olan m705 benzeri modeller.
www.hizlial.com
resimde tekerleğin altındaki düğme.

hp-toshiba-casper-acer'den özellikle uzak durmam gerektiği intibası oluştu bende :) biraz sıkıntılı olduklarını duymuştum, o yüzden harici disklerini bile almadım.

Hocam uzak durman gereken listeyi iyi özetlemişin, Toshiba'dan özellikle uzak dur zaten. Ben 4-5 ay önce yeni laptop aldım eskisi toshiba idi, şu an Asus kullanıyorum tasarım, performans ve fiyat olarak bence piyasanın lideri Asus. Zaten almadan önce uzun araştırmalar sonucu Windows işletim sisteminde Asus'un Eru etkisi yarattığı sonucuna vardım, daha ötesi yokmuş diyorlar. Biri çıkar aksini ispatlar illa ki ama sen Asus al pişman olma. :)

laptop'tan 6-7 yıl verimli çalışmasını beklemek hayal. 3 üzerini her şekilde kar saymalısın. elbette, 5 yılı veya üzerini deviren laptoplar var, ama performans olarak, özellikle cep telefonlarının bile coştuğu bu dönemde senin isteklerini ne kadar karşılar bilemem.
bluray'le hiç uğraşma, ssd'li al.

Cheepie özel isim burda. Açıklama olarak da "onların şeytanları" demiş, bağlamı biliyorsan oturtursun muhtemelen.

Indess de Indian'ın dişisi için uydurulmuş bir kelime gibi. Emin olamadım ama.

portend: tureng.com
Cheepie de şeytanlarına verilen isim, ama şeytan derken tam bizim düşündüğümüz anlamda olmayabilir.
books.google.com.tr

daha önceden daha kötü oldugum (hissettiğim) zamanlar olmustu, fakat bu gelecekteydi.
yani şu an en kötü zamanında, daha önceden hiç bu kadar kötü olmamış
ancak gelecekte olabilir(olacak) bu, demek istiyor. Felsefesi bu gibi, zaten özlü söz, ben böyle anladım, yanlışım varsa (ya da başka fikri olan) düzeltirler.

"kendimi kötü hissettiğim zamanlar olmuştu. ama bunlar gelecekte kaldı."

şeklinde kısaca çevrilebilir. zamanda yolculuk ya da rüya alemi, hayal dünyası gibi metafiziki bir gerçeklik söz konusu.

alışılmışın dışında, absürt bir mantık silsilesi izlediği için şiirsellik de akıyor hafiften. bence ver kurtul. herifin kayış koptu kopacak.

"yetmez, ama evet"

daha kötü hissettiğim zamanlar olmustu, fakat bu gelecekteydi. gayet açık gibi geliyor bana anlamı, gelecekte daha kötü hissettiği zamanlar olacak (buna inanmış, edebiyat burada), şu anda da en kötüsünde( ya da kısaca kötü hissediyor).

benim de aklıma ilk zaman yolculuğu geldi nedense. doctor who'yu fazla kaçırdım zaar.

Hoparlörü bilmem de "kulaklık dedin mi Sennheiser'a bak, çamurdan da olsa al" derim.

kulaklık:
koss porta pro
akg k518


hoparlör:
100ü epey aşıyor ama: www.vatanbilgisayar.com
bu da aşıyor :/ : www.vatanbilgisayar.com(Speaker)/logitech-980-000356-z-323-2+1-360-derece-ses-sistemi/productdetails.aspx?I_ID=40629

iki arkadaşımda jwin marka bir hoparlör var. 2+1 şeklinde. bahsettiğin özelliklere sahip. fazla yüksek sesle dinlemek için değil, çok hoş ses vermek için. hoparlörlerleri sadğlı sollu laptıop un yanına koyuyor. +1 olan kutusunu da aşağıda durduğu için fazla yer de kaplamıyor.

ben de ondan almayı planlıyorum. ne yazık ki modelini bilemiyorum. fakat değerlendirebilirsiniz.

ben kulaklık olarak da bunu kullanıyorum, hoparlörün tersine bass'ı biraz düşük, ama gayet temiz ses veriyor.
www.vatanbilgisayar.com

www.vatanbilgisayar.com

ben şunu kullanıyorum, 60 liraya almıştım, ama niye uçmuş fiyat bu kadar anlamadım:
www.vatanbilgisayar.com
tek sorunu basın hoparlörün üzerinden ayarlanamaması, benim verdiğim paraya değiyor.

www.dr.com.tr

ya da

www.dr.com.tr

böyle bir şey alacaksınız siz muhtemelen. aralarında çok da büyük bir fark olacağını pek düşünmüyorum, hele sizin gibi çok gümbür gümbür vermesine gerek yok diyorsanız. büyük bir teknoloji marketine gidip deneyin bence, tipine filan da bakıp içinize sinen bir şeyi alın. ama mutlaka subwoofer'lı olsun, kötüsü bile hiç olmamasından çok daha iyi olur.

Kesinlikle edifier al.

Ben bunu kullanıyorum son derece memnunum. Logştech den uzak dur.

www.vatanbilgisayar.comör%20(Speaker)/edifier-x600-x600-2+1-speaker/productdetails.aspx?I_ID=43918

www.vatanbilgisayar.com

bende bu var . 95 tl ye almıştım fiyatlar dolarla herhalde uçmuşlar yav.

Creative 2.1 kullanıyorum. Tek geçerim.

Tam olarak dediğin gibi değil ama şöyle bir şey var. Özelliklerini sen yazıyorsun o fiyat belirliyor.

novabilgisayar.com

Masaüstü için bu heralde ya.

çoğu site yapıyor zaten bunu, en azından bu saydığın özellikler için

www.ucuzu.com

www.akakce.com

italyan erkekleri öyle piç ve yüzsüz oluyor gördüğüm kadarıyla. sen de kadınsın sanırım. görmüş beğenmiş demek. ama tahminimce başkalarına da atmıştır aynı şekilde :) artık kim denk gelirse.

iki bira icecek vaktin vardir herhalde diye dusunmus. musait degilim deyince yalnizca turkler "seni gormek istemiyorum" anlami cikariyor olabilir.

yine de ne olur ne olmaz atmış işte. şuradan şuraya buralardayım uyarsa beklerim gibisinden. bunu daha yılışık olmadan yazsa bir sorun olmazdı da çok yılışık yazmış. ama genel olarak normal değil mi? bir yere gidiyorsun ülke değiştiriyorsun. karşındaki müsait değilim diyor, sen yine de bi iki bi şeyler içmek isterim şuralarda kalıyorum şu kadar buradayım diyorsun. üslup dışında hareket normal.

Seni götürmeye kafasına koymuş bu ben söyliyim sana.

bana üslubu çok itici geldi. acaba ben mi abartıyorum diye bi sorayım dedim.

büyük ve güzel gözlerine vurulmuş senin eleman. oteli de güzelmiş.

Işte bunlar hep sex. Beğendiysen buluş, bu kadar basit

adam 5 gün kalıcam diyo, hiç mi müsait değilsin? ben seni kafaya koydum, o gün müsait değilsen 5 gün daha kalırım, bi içelim gerisi gelir zaten diyo. evet gayet yavşakça yazmış. yavşıyo. seks istiyo. italya'dan öpücüklerle de sekse vurgu yapmış.

8 ay sonra bu duyuruya nasıl rastladın abi:)
olan olmuştur zaten:)

abi nasıl ya, son cevaplananlara çıktı bu, vallahi orda görüp yazdım ben, ahahaahha

denemeden çok zorlanırsınız, mağazada deneyin, internetten fiyatını karşılaştırın.

deneyerek almalısın mutlaka. frekans aralığı önemli evet. ama frekans aralığı geniş diyip denediğin kulaklıktan hiç memnun kalmayabiliyorsun. her kafa üstü kulaklık dışarıya ses vermiyor. px 200 ve px 200 II vermiyor mesela. ama dışarıdan gelen sesi %100 de kesmiyorlar.

(bkz: sennheiser hd 219)
fiyatına göre ses kalitesi iyi. dışarıya az ses veriyor. açık olmadığında dışarıdan ses duyuyorsun.

Benim tercihim yüksek sensitivity değerine ve ihtiyacıma göre frekans cevabına sahip olmasıdır.

Örneğin; en son aldığım kafa üstü kulaklığın frekans cevabı piyasadaki birçok kulaklığa göre daha düz, natürel bir frekans cevabına sahip. Yani 20-20000 Hz içerisindeki tüm frekansları hemen hemen eşit değerlerde bana sunuyor. Yani bu aralık içerisinde herhangi bir frekans aralığını diğerlerinden daha belirgin olarak duyurmuyor. Tabii ben bu şekilde olmasını istediğim için bu kulaklığı tercih ettim. Bir başkası ben alt frekansları/üst frekansları daha belirgin duymak istiyorum diyebilir. O durumda isteğine göre olan kulaklıkları araştırıp tercih etmelidir.

Özellikle bu iki özellik bulunduğunda ben izolasyonu çok sallamıyorum işin doğrusu. Her kulaklığın izolasyon değeri de aynı değildir.

Frekans aralığı olarak insan duyumu için genel geçer olan 20-20000 Hz yeterlidir çoğu zaman.

Marka önemlidir. Model önemlidir. Hangisini alacağınıza karar vermeniz için almayı düşündüğünüz marka ve modellerin teknik özelliklerini karşılaştırmak kolaylık sağlayabilir. Birçok kaliteli markanın ürünlerinin teknik özellikleri internette mevcuttur.

Ha öyle sırf isme bakarak alınırsa hayalkırıklığı yaşamanız olasıdır.

kutu üzerinde yazan frekans aralıklarına çok güvenmemek gerekir.genelde kulaklıklar 100 hz-18 khz arasını verir ama 20hz - 20khz diye yazar üzerinde.
kafa üstü kulaklıkların kapalı olanları nispeten daha az ses veriyor dışarıya ve dışarıdan daha az ses alıyor ama izolasyon konusunda çok büyük beklentiye girmemek gerekir keza o dum tıslar otobüsün taa arkasından bile duyuluyor.

panasonic'ten ziyade sennheiser gibi doğrudan audio product merkezli markaları seçmek daha doğrudur genelde ama ben 100 liralık panasonic'in 200 liralık sennheiser'dan daha iyi ses verdiğine şahit oldum.yani son kararı deneyerek vermekte fayda var.

son olarak çok para verecekseniz (+300 mesela) yurtdışı fiyatlarına da bakın. pahalı olan iyidir demeyin, distribütörler arasında deli fiyat farkı oluyor bazen.

anadoludaki köylerin bir kısmında da buzdolabı yok ama buz gibi ayran içebiliyorlar. soğuk taş odalar vardır, içi devamlı serin olan. oralarda sebze ve meyveler de bozulmadan kalır.

soğuk suyun içinde bira şişelerini bırakmak da bir çözüm. ayrıca ben westernlerden hatırlıyorum koca koca buz kalıpları taşırlar, barlara da gidiyordur onlardan.

kar da var, çocukluğumda köyde yaz aylarında satılırdı, katırın sırtına yükleyip getirirlerdi.

takinca ikincisini de yonlendirecek o seni, unifying yazilimi kurulu olmus olmasi lazim zaten makinada, o halletmisti benimkini.

ikisini aynı anda bağlama, sırayla bağla, zaten cihaz algılıyor. aynı anda bağlarsan biraz sıkıntı olabiliyor.

Istatistiki olarak bilgisayarlarin degistirilme sureleri 2-3 sene. Eger 6 sene gidecek bir bilgisayar almak istiyorsaniz butcenizin karsilayabilecegi en iyi bilgisayari almaniz lazim. O bile 3 sene sonra ortalama hatta ortalama alti bir bilgisayar olacak. 6 sene sonra ne olur bilinmez.

illa laptop olması gerekmiyorsa bence masaüstü alın. kralını da alsanız 5-6 sene gitmez, hele oyun açısından asla. onun yerine masaüstü alın, bu paraya çok daha iyisi toplanır. hemde anakartı en son modellerden alırsanız ilerde çok para harcamadan sadece kısmi yükseltmelerle bilgisayarın performansını koruyabilirsiniz. olmadı sadece yeni kasa alınması bile maliyeti kısar.

Ya o mesele değil, hem benim 3 yıl oldu kendi bilgisayarımı alalı hala çok süper, oyun da oynuyor hala böyle olsa yeter yani. Çocuk laptop istiyor ya laptop pratik hem, bu ikisinden hangisini alalım? Fark verip i7 almaya değer mi soru bu.

ikisi de oyun amaçlı değil, oyun oynasın diyorsanız, oyun amaçlı modellere bakın, biraz daha pahalı olabilir tabi.

değer i7 olanı alın. i7 4 çekirdek i5 ise 2 çekirdekli, hızları sizi etkilemesin.