Giriş
(3)

Eskisini getir yenisini götür kampanyaları mantıklı mı? (Telefon Laptop vs)

hadi ya la
Bende eskimeye yüz tutmuş ama hala gayet sorunsuz çalışan iPhone 7 Plus ve Macbook Air 2017 var. Artık elektronik cihazları yenilemek çok masraflı olduğundan buna bir yatırım gözüyle de bakar oldum.Hepsiburada, Vatan gibi yerler eskiyi getir yeniyi götür kampanyası yapıyor. Bunlar mantıklı mı yoksa
Bende eskimeye yüz tutmuş ama hala gayet sorunsuz çalışan iPhone 7 Plus ve Macbook Air 2017 var. Artık elektronik cihazları yenilemek çok masraflı olduğundan buna bir yatırım gözüyle de bakar oldum.

Hepsiburada, Vatan gibi yerler eskiyi getir yeniyi götür kampanyası yapıyor. Bunlar mantıklı mı yoksa ikinci el olarak kendim satsam daha mı iyi olur?
0
hadi ya la
(06.05.21)
Böyle kampanyalar satmakla uğraşmak istemeyen ya da satacak durumda olmayan insanlar için. Kendiniz daha iyi fiyata satabilirsiniz tabii ki.
0
son feci skilacci
(06.05.21)
kendin satsan daha yükseğe satarsın. genelde mantıksız oluyor.
0
jelly bear
(06.05.21)
kendiniz satın. kesin daha iyi fiyat bulursunuz.

öte yandan, mba2017'nin hala kullanılabilir olduğunu düşünüyorum. i7p'yi de telefonla çok işi olmayan bir aile büyüğünüze verin mesela.
0
co2s2
(06.05.21)
(21)

Yerli aşı çalışmalarına gönüllü olur muydunuz?

hayaletimsi
Az önce yerli aşı çalışmalarının herhangi birinde gönüllü olmak için bir form doldurdum. Bir an önce aşı olma isteğimin etkisi de var bunda. Siz olur muydunuz? ne düşünüyorsunuz?Ankara'da yaşayan arkadaşlar için şuradan doldurdum formu;https://ankarasehir.saglik.gov.tr/TR,522128/asi-calismasi-gonull
Az önce yerli aşı çalışmalarının herhangi birinde gönüllü olmak için bir form doldurdum. Bir an önce aşı olma isteğimin etkisi de var bunda. Siz olur muydunuz? ne düşünüyorsunuz?

Ankara'da yaşayan arkadaşlar için şuradan doldurdum formu;
ankarasehir.saglik.gov.tr

ps:
İlk erciyes üniversitesine mail atmıştım, bugün şöyle bir cevap geldi.

"Sayın xxx,



Aşı çalışması için gönüllü olarak katılmak istediğinizi belirtmişsiniz. Erciyes Üniversitesi Hakan Çetinsaya İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezimizde geliştirilen Covid-19 Faz -1 ve Faz- II aşı uygulama çalışması tamamlanmıştır. Faz –III çalışması Erciyes Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezinde ve farklı şehirlerde ki merkezlerde Mayıs ayında başlayacaktır. Bu konuda Sağlık Bakanlığının bilgilendirmelerini takip etmenizi öneririz. İlginize teşekkür eder, sağlıklı günler dileriz. "
0
hayaletimsi
(04.05.21)
Canımı sokakta bulmuş olsaydım Sağlık Bakanlığına güvenip gönüllü olurdum.
0
himmet dayi
(04.05.21)
Bilim insanlarına saygım sonsuz ama yönetim kısmına zerre güvenmediğim için kesinlikle gönüllü olmazdım.
0
whoosie
(04.05.21)
Olmam, olmak isteyen çıkar elbet.
0
infernalcadre
(04.05.21)
Katılırdım elbette. En kötü ihtimalle antikor üretmezsiniz totonuzda üçüncü gözünüz çıkmaz.
0
helena
(04.05.21)
bedavaya olmazdim.
0
hot potato
(04.05.21)
Olurdum, korkulacak bir yan yok. Sağlıkçıyım
0
sydney
(04.05.21)
Hayır, olmam. Niye olayım ki?

- Risk grubunda olsam ve aşıya erişimim olmasa "hiç yoktan iyidir" diyip belki olurdum. Ama 28 yaşındayım, evdeyim, hiç gerek yok.

- Aşı işinde çok para var şu an. Birileri 1 milyar dolar daha fazla kazanmak için "ya bu da böyle olsun" diyip erken basabilir aşıyı, denetimini yapanlara rüşvet verebilir. Ortada akıl almaz bir pasta var, o kadar paranın (ve rekabetin, zaman kısıtının) olduğu bir ortamda birilerine güvenmek kolay değil.

- Grip aşısı da olmuyorum mesela. Çok daha iyi bilinen ve denenmiş bir alan olmasına rağmen. Niye? Çünkü çok şükür düzgün çalışan bir bağışıklık sistemim var. Bu yeni aşı mevzusunda niye kimsenin bağışıklık sistemi yokmuş gibi davranıyoruz anlayabilmiş değilim.
0
plutongezegendegilmi
(04.05.21)
Olurdum, kafayı çalıştırıp ücreti mukabilinde kanal kanal gezer tecrübelerimi aktarırdım.
0
paramolacak
(04.05.21)
Hayır.

Başka nedenleri de var ama temel nedeni gerçekten aşılanmama engel olacak olması. Aşılama yapılacak da sonuçlar takip edilecek de kör kırılacak da... Yerli aşının işe yaramama ihtimali bir tarafa placebo grubunda da olabilirim. Yerli aşının neden olabileceği sağlık sorunları da cabası (üçüncü gözünüz çıkmaz diyen arkadaş AZ aşısının ne gibi sorunlara neden olduğunu pek takip etmemiş herhalde). Niye kendimi bu kadar sıkıntıya sokayım ki?
0
son feci skilacci
(04.05.21)
Kesinlikle olmam. Kim ne niyetle ne yapıyor belli degil güzel ülkemde.
0
lion de la Turquie
(04.05.21)
Yaptığımın doğru olup olmadığını tartışmak istemiyorum, bencilce gelebilir ama olmazdım.
0
megalomaniac
(05.05.21)
Kimsenin deneği olamam. Hele tepedekiler hâlâ gitmemişken katiyen.
0
1bir1bir1
(05.05.21)
Olmam, duyuru başlığını görür görmez aklıma şu geldi; aslında doğrudan bir ilişkisi yok ama benzer bir sonuç ortaya çıkabilir :

Birkaç sene önce ilköğretim okullarında süt dağıtılmıştı ve yanılmıyorsam son kullanma tarihi sebebiyle pek çok çocuk rahatsızlanmıştı. Hükümet hemen savunmaya geçti. Bülent Arınç "Çocukların süte hassasiyeti olmuş olabilir, 1 kereden birşey olmaz" benzeri bir açıklama yapmıştı...

Bu aşı durumunda da benzer bir durum ile karşılaşabiliriz. Bilimadamları ve tıp doktorlarımıza güvenmediğimden değil, ülke yöneticilerin mentalitesini bildiğimden. Farzedelim aşı geliştirildi ve özellikleri, olası yan etkileri bir raporla sunuldu. Virüse karşı amaçlanan hedefleri bir yana, potansiyel ciddi bir riskin altı çizildi. Sizce hükümet yetkilileri nasıl karar alırdı, ne yaparlardı ? İşte ben bu "ne yaparlardı" sorusunun cevabını tahmin ettiğim için hayır diyorum.

Süt dağıtım haberini de buldum, buyrun : www.cumhuriyet.com.tr
0
burka
(05.05.21)
jessica hyde olsaydim seve seve gönüllü olurdum.
0
evimin paspasi
(05.05.21)
Öncelikli grupta olmama rağmen aşı olmuyorum, gönüllü olmak katiyen istemem.
0
odiyus
(05.05.21)
Bu ulkede 13 yil boyunca sinav sorulari calindi. Cemaat-akp sinav sorularini calip, fem dersanelerinde dagittilar. O mevki, makamlarin cogunda liyakattan uzak hirsizlar oturuyor su an.
0
neverletyougodown
(05.05.21)
herkes aşı olabilmek için yarışırken ben istemiyorum çünkü ileride ne olacağını, hangi hastalıkların önünü açabileceğini bilmiyorum. bi yandan da hata mı yapıyorum diye içim içimi yiyor. hoş, aşı sırası da gelmedi gerçi. ama yerli aşı en baştan kaybediyor.
0
antihero
(05.05.21)
bu
ülkede
insanlara
radyasyonlu
çay
içirdiler.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(05.05.21)
bırak geliştirme aşamasında gönüllü denek olmayı, aşı çıktıktan sonra aşısını bile olmam.
0
halanne
(05.05.21)
Mustafa Varank olduysa ben de olurum, koca bakanı riske atacak değiller.
0
cowboy
(05.05.21)
Ben de tıp öğrencisiyim .kuagülasyon yapan covid aşısı türü üretimden kalktığı oldu.ben sinovac oldum.biontech gelirse rapel olarak olurum.bizim aşıyı eğer aşı olmamış olsam ve sıra çok varsa olurdum.40-50 yaş arası isem bekler biontech olurdum
0
birdposing
(05.05.21)
(1)

40 kg'dan daha sert el yayı?

hadi ya la
Geçen seneden beri Decathlon'daki ayarlanabilir el yayını kullanıyordum fakat geçen gün kırdım.Aynısını almak istemiyorum çünkü çok hafif geliyor.Hepsiburada'da 60 kiloya kalan olanlarını gördüm ama çok daha sert bulabilir miyim?
Geçen seneden beri Decathlon'daki ayarlanabilir el yayını kullanıyordum fakat geçen gün kırdım.

Aynısını almak istemiyorum çünkü çok hafif geliyor.
Hepsiburada'da 60 kiloya kalan olanlarını gördüm ama çok daha sert bulabilir miyim?
0
hadi ya la
(02.05.21)
Captains of Crush serisiyle dünya üzerinde kimsenin sıkamayacağı kadar sert yaylara sahip olabilirsin ama herhalde 2-3 asgari ücret olmuştur onların fiyatı.

Ben aliexpress'ten aldım. Aşırı dandik ama gerçekten de sert bir yay. Sanırım 100 kg idi.
0
son feci skilacci
(02.05.21)
(8)

Vakalar azaldı mı?

gelmeistemem
Filyasyonda görevli olan var mı? Ya da sağlıkçılar var mı?
Filyasyonda görevli olan var mı? Ya da sağlıkçılar var mı?
0
gelmeistemem
(02.05.21)
İlgisi bile yok, 4-5 farklı sağlıkçı yakınım servislerin full olduğunu söyledi. Twitterdaki soytarıların günlük sayılarına çok inanmanızı tavsiye etmem.
0
aguen
(02.05.21)
Azalmadı bence. İki üç günde vaka sayısı 20 bin az çıkıyor.
(bkz: insan gerçekten hayret ediyor)
0
oyokbuyoknevar
(02.05.21)
turizm sezonuna az kaldi, sence?
0
evimin paspasi
(02.05.21)
Geçtiğimiz yıl da inanmamıştım, ama buradaki sağlıkçılar doğrulamıştı. Bir de onlardan duymak istedim. Kapanır kapanmaz vakanın azalması saçma zaten. En azından 10 gün bekleselerdi.
0
🌸gelmeistemem
(02.05.21)
@gelmeistemem şimdiden 20k'ya düşürmezlerse 10 gün sonra nasıl 5k'ya düşürecekler? :)
0
son feci skilacci
(02.05.21)
50-60 bin sayılarını açıklayanlar aynı sistem, aynı insanlar değil miydi, şimdi neden düşürmeye çalışssınlar? Paranoyak tavırlarınız yüzünden başkalarını hapsetmeye hakkınız yok.

Cevap: evet azalıyor.
0
kanlakarisikyagmur
(02.05.21)
covid19.saglik.gov.tr

resmi test sayılarına bakın. 300+ binlerden 240 binlere düştü. Tabii vakalar belki azalıyordur ama test sayısının azalmasının da etkisi vardır. Yani belki millet eskiden en ufak göstergede hastaneye koşuyordur şimdi gitmiyordur evde geçiriyordur vs. bilemem ama böyle bir durum var.


@kanlakarisikyagmur, "açıklayanlar aynı sistem, aynı insanlar değil miydi"
turizm sezonu geliyor. Gerçek olsa da olmasa da bizi eve tıkıp sayıyı azaltıp turist doldurmak istiyorlar. Şu an da mesela biz nefes almaya bile çıkamazken turistler dolaşabiliyor. Yani o aynı sistem seni değil doları euroyu düşünüyor.
0
nhk ni youkosu
(03.05.21)
hes haritasında hafiften kırmızılıklar azalmaya başladı.
0
nuisance
(03.05.21)
(8)

Dini hassasiyetlerimi kaybediyorum ve bu beni heyecanlandırıyor

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Son 1-2 yıldır dine daha doğrusu İslam'a bakış açımda önemli bir değişim oldu ve ben gittikçe deizme kaymaya başladım. Kendimi artık bir Müslüman olarak gördüğümü söyleyemem. Ama buna rağmen hala dini hassasiyetlerim vardı, cuma günlerini kutsal addetme, Ramazan'da alkol tüketmeme
Merhaba arkadaşlar,

Son 1-2 yıldır dine daha doğrusu İslam'a bakış açımda önemli bir değişim oldu ve ben gittikçe deizme kaymaya başladım. Kendimi artık bir Müslüman olarak gördüğümü söyleyemem. Ama buna rağmen hala dini hassasiyetlerim vardı, cuma günlerini kutsal addetme, Ramazan'da alkol tüketmeme, boy abdesti almak gibi. Şimdi bu hassasiyetler de yavaş yavaş kayboluyor ve bu içimde bir heyecan yaratıyor. Heyecan derken hani bile bile yanlış bir yola girersiniz ya da biraz cesaret isteyen bir işe kalkıştığınızda bütün bedeninizi bir heyecan kaplar ya öyle bir heyecan.

Bu hassasiyetleri hala korumak beni arafta tutuyordu ve ben bundan rahatsız değildim. Bilmiyorum belki bir parçam kopmamak istiyor. Tam bir yol ayrımında gibiyim. Hassasiyetlerimi kaybedersem bir daha dönüş olmayacağını düşünüyorum. Diğer yandan bu süreçte Tanrı ile de arama mesafe koydum. Çok değil az bir zaman önce ihtiyaç duyduğum zamanlarda yardım isterdim, sevindiğim zamanlarda teşekkür ederdim. Şimdi ihtiyaç duysam bile yardım istemiyorum. Bütün bunlar beni oldukça düşündürüyor ve doğru mu yapıyorum yanlış mı yapıyorum bilmiyorum. Kafam oldukça karışık.

Bilmiyorum belki Hrıstiyan falan olsam aksine daha dindar biri olurdum, sürekli kiliseye giderdim. Ama şu yaşadığım ortamda ben inancımı çok fena kaybettim. Ama bu hassasiyetler konusunda kafam karışık. Bu hassasiyetler tabii ki de kendi içimde, yani başkalarının hassasiyetlerine saygım sonsuza dek sürecek, Ramazan'da sokakta bir şey yememek gibi. Siz ne düşünüyorsunuz? İnancınızı kaybettiğinizde veya ateistliğe ya da deizme geçiş dönemlerinde bu sorunları yaşadınız mı siz de? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(02.05.21)
Çevrenin ve diğer ilgi alanlarının bu konuda etkisinde kalma ihtimalin yüksek.
İslam, hayat nizamıdır aslında. Bir insanın günlük hayatında karşısına çıkabilecek meseleler sadece ibadetlerden ibaret değil.

"Bilmiyorum belki Hrıstiyan falan olsam aksine daha dindar biri olurdum, sürekli kiliseye giderdim.."
kısmı dikkatimi çekti ki okuduğum bir yazıda misyonerlerin
zamanın birinde yaptıkları toplantıda aldıkları kararlardan biri olarak müslümanın kolay kolay hristiyan olmayacağını bildiklerinden, artık taktik değiştirerek bir müslümanın hristiyan olmasa da hristiyan gibi düşünmesini sağlama üzerinde çalıştıklarından bahsediyordu.
Buna hidden church deniliyor.

Samimi olarak İslam dini kaynaklarını okuyan birinin ise müslüman olacağından bahsediliyordu bakla bir yazıda.
İmamı Gazali hazretlerinin ihyaulmiddin kitabı bu kaynaklardan biridir.
0
Erva
(02.05.21)
Benim hayatımda dışarıdan görünen neredeyse hiçbir şey değişmedi. Sadece içsel bir değişim yaşadım. Bu değişimler de ne yazık ki olumsuzdu ama insan böylesi daha rahatlatıcı diye kendini zorla inandıramıyor.

Hassasiyet dediğin şeyler birer şartlanmadan ibaret. Çocukken şu sokağın ötesine geçme denildiğinde orayı ilk kez geçerken yaşadığın korkuyla karışık heyecan neyse bu da o. İnanmasan da bir süre rahatsızlık duyabilirsin bunları yapmadığında. Ateist olmak "evet bu akşam 19:00 itibarıyla ateist oldum ve artık boy abdesti almıyorum" demek gibi bir zihniyet değişimi olmuyor. Ritüellerin değişmesi yavaş yavaş oluyor. Ben yıllardır inançsızım ama Kuran, İncil ve Tevrat yine kitaplığımın en yüksek yerinde durur. Alıp aşağıdaki bir rafa koyamam mesela.

Doğru mu yapıyorsun yanlış mı sorusuna cevap vermek bana düşmez. O senin kararın.
0
son feci skilacci
(02.05.21)
Valla dini hassasiyetler kismi bence direkt bisekil toplum dayatmasi ve toplumdaki tepkiden korkma ile baglantili. Yani 'ramazanda sokakta yemek yememek' bir hassasiyet gostergesi degildir, en temelde bu toplum baskisinin ve dayatmanin bir sonucudur. Bunun 'ben karsi tarafi cok dusundugum icin boyleyim' kisvesi altinda sempatiklestirilmesi de hos bir sey degil. Bu olayin hassasiyet adi altinda sempatiklestirilmesi o olayi gerceklestirmeyen kisiyi saygisiz olarak nitelendirmeye yol acar ki aslinda alakasi yok. Bir kisinin bir dine ya da daha dogrusu inananlara saygisini gosterme bicimi onlarin istedigi sekilde davranma degildir.

Hani gidip inadina sokakta yiyecegim ya da alkol alacagim tarzi bir olay degil benim kastettigim ama niye gidip ramazanda sokakta yemek yemeyeyim, niye kendimi engelleyeyim? Eger bu sorulara cevabin 'sikinti cikmasin diye' olursa -
ki oyle olacaktir buyuk ihtimal- o zaman sen toplumun tepkisinin esas olay oldugunu kabullenmis olursun, onunla da kalmayip toplumun senin bu yaptigina tepki gosterme potansiyeli oldugunu da kabullenmis oluyorsun ki bu da oyunu onlarin istedigine gore oynamana sebep olmus oluyor. Hal boyleyken niye 'dini hassasiyet' olarak ifade edilip sempatiklestiriliyor. O kisinin ya da kisilerin 'dini hassasiyeti' baska birisinin onlarin istedigi gibi hareket etmeye zorladi.

Sen de icten ice bunun bisekilde farkindasindir, buna yonelik biseyler yapmak da bu yuzden seni heyecanlandiriyordur bence. Yani dini hassasiyet meselesinde olay artik 'tanri' ile alakali olmaktan cikiyor 'toplum' isin icine giriyor bence.
0
j r r tolkien hayrani
(02.05.21)
bizimkiler inancli insanlardi ama sofu degillerdi. herhangi bir sey dayatmadilar bana kucukken. liseye kadar oruc falan da tuttum hatta, bayramlarda memlekette akrabalarin yaninda olursam onlarla bayram namazina falan da giderdik.

sonra biraz okuyunca falan ortaokuldayken gelmisti bu senin uyanis. rituellerin anlamsiz olduguna kanaat ettigimde de tamamen bosladim. gereksiz gormeye basladim. inancimdan bagimsiz olarak iyi ve ahlakli bir insan olursam topluma faydali olacagimi farkettim sadece.

hicbir zaman bir tanrinin varligini reddetmedim cunku varligiyla yokluguyla ilgilenmiyorum. herhangi bir tanriya inanma ihtiyaci da hissetmiyorum.

hayatimda onlarca donum noktasi oldu. su anda oldugum yerdeysem su an oyle olmasi gerektigi icindir. calistim, cabaladim, sansim da yaver gitti evet, elimden tutan da oldu. islamiyette "once tedbir sonra tevekkul" derler bilirsin, ben kaderci bir insan degilim, her sey olacagina varir diyorum, ama demeden once de gereken her seyi yapiyorum. sinavim varsa calisiyorum, emniyet kemerimi bagliyorum, arabanin bakimini yaptiriyorum vesaire.

arada annemle konusuyoruz boyle mevzulari, o da agnostiklikle deizm arasinda gidip geliyor ama farkinda degil daha. allah gunah yazmasin ama bazi seyler cok sacma ya diyor ahaha.
0
chezidek
(02.05.21)
anlattıklarına ek olarak benim başkalarına olan hassasiyetlerim de kayboldu. ramazanda saklanarak yemek yemek gibi mesela, niye bunu yapıyorum ki dedim. bir arkadaş yazmış bunlar hassasiyet değil, mecburi yapılan dayatmalarmış aslında. bunları sorguladıkça daha da uzaklaşıyorsun doğal olarak. takma kafana, hissettiğin gibi devam et derim.
0
roket adam
(02.05.21)
yıllar geçtikçe düşünceleri değişiyor insanın, ilk ateist olmaya başladığım zamanlarda islamiyete ve müslümanlara karşı bir öfke, suçlama duygusu vardı. içinde yaşadığımız toplumdaki kötülüklerin sebebi olarak hep islamiyet ve müslümanlığı görüyordum tabi bunda ekşinin ve sosyal medyadan beslendiğim kanlların da etksisiyle. haram olan şeyleri daha bir istekli yapıyordum.
tabii başta da dediğim gibi düşünceleri değişiyor insanın zamanla, şimdi aslında bizi köklerimize bağlayan şeylerin bu ritüeller olduğunu düşünüyorum, kötülüklerin islamiyet ve müslümanlıkla değil insanla ilgili olduğunu biliyorum. iftar zamanında herkesle birlikte yemek yemek çok güzel geliyor ya da camide hep beraber namaz kılmak, bayramlarda en güzel elbiselerle sevdiklerimizle olmak, aynı hisleri paylaşmak aslında bizi geçmişe bağlayan bu toplumun belki de en güzel şeyleri. ateist bir dindar gibi yaşamak en güzeli galiba.
0
syabk
(03.05.21)
kadın olarak ben de islam'daki bazı konulara öfkeyle yaklaşıyorum, toplumsal olarak da destekleniyor işte erkeklere sınırsız özgürlük, elinin kiri, aman ne olacak canım, erkek o gibi bakılırken tüm dini geleneklerin ve ayrıca ibadetlerin (örtü, namahremden kaçma, ibadet...) kadınlardan bekleniyor olması ve buna rağmen toplumun devamlı eleştiri düzeyini arttırması (giyim kuşam, davranış, sosyal hayat... izin tanıdıkça ekleniyor), üzerine bir de toplumsal olarak erkek baskısının yüklenmesi vesaire. yine de o reddetme noktasına gelmek istemiyorum, kendimi engelliyorum bazı sınırları geçmemek için, düşünmüyorum falan. ergenken ara ara ya hepsi uydurmaysa, allah yoksa diye düşünürdüm ve başım dönmeye başlardı ajdhjs.
0
deartheodosia
(03.05.21)
Caner taslaman in youtube takı videoları çok aydınlatıcı. Adam fizik doktorası yapmış.
0
yuyu
(03.05.21)
(8)

Mini tornavida seti arıyorum

1bir1bir1
SelamEn minik yerlerde bile kullanabileceğim, kesinlikle dandik olmayan bir tornavida seti almak istiyorum ama bu benim en yabancı olduğum konulardan biri. Acaba yardımcı olur musunuz hem iyi bir set olsun hem kazık yemeyeyim?
Selam

En minik yerlerde bile kullanabileceğim, kesinlikle dandik olmayan bir tornavida seti almak istiyorum ama bu benim en yabancı olduğum konulardan biri. Acaba yardımcı olur musunuz hem iyi bir set olsun hem kazık yemeyeyim?
0
1bir1bir1
(02.05.21)
www.trendyol.com

her yerde kullanılır, efsane.
0
jelly bear
(02.05.21)
@jelly bear

Valla çok güzel görünüyor ama çok minik yerlere girmezmiş gibi duruyor, acaba resimde mi öyle duruyor?
0
🌸1bir1bir1
(02.05.21)
şöyle söylim iphone, macbook falan açabiliyorsun. daha ne kadar minik olsun ?
0
jelly bear
(02.05.21)
Yukarıdaki linktekinden bende de var, genel anlamda iyi ama öyle her yere girmiyor. Mesela oğlanın oyuncak arabalarının altındaki vidalar biraz derinde oluyor bazen, onları açamıyor.

O tip küçük yerlerde şunlar daha çok işe yarıyor: www.hepsiburada.com
0
vudin
(02.05.21)
www.trendyol.com

Siz saatçi tornavidası seti soruyorsunuz galiba. Linkteki gibi bir şey lazım o halde. @jelly bear'ın gönderdiği de güzelmiş ama o kadar parayı verdikten sonra Bosch'un uç setlerinden birini alıp şarjlı tornavidayla kullanmak daha mantıklı.

Edit: Ben yazarken @vudin Stanley marka setin linkini atmış. Bende de Stanley var ve gerçekten verilen paraya değer. Harika bir set.
0
son feci skilacci
(02.05.21)
merhaba

bütçeniz nedir bilmiyorum ama “wera-tool check plus” aklınıza gelebilecek hemen hemen her alanda işinizi görür. biraz pahalı bir set, ancak aldığımdan beri arabamın torpidosundan eksik etmiyorum. kısa tornavida sapı, minik anahtar kolu, sık kullanılan lokma uçları vs gayet iş gören bir set. fiyatı biraz yüksek, ancak uzun vadeli kullanım düşünüyorsanız kesinlikle pişman etmez.
0
doubletapper
(02.05.21)
Şudur: www.hepsiburada.com

Bu tabi elektronik cihaz vs falan için, duvara vida giricem, ahşapa vida çakıcam falan dersen bu işini görmez. Elektronikte her türlü işini görür.
0
roket adam
(02.05.21)
Bu malzemeler dandik olmasın da, benim 10-15 liraya aldığım setten biri vidanın sıkıştığı yerde sapı elimde sabit duracak şekilde ucu dönüyordu :))) evet herhalde saatçi tornavidası lazım. Şu uç seti olayına mı girsem napsam ama uçlar da içte derine inmeli. Derin işler peşindeyim :p :))
0
🌸1bir1bir1
(02.05.21)
(5)

Yüksek proteinli soğuk öğün önerileriniz

son feci skilacci
Merhabalar. Başlık gayet açık oldu sanırım. Öğle yemeklerini pişirmeyle uğraşmadığım ve birkaç dakikada hazırlanabilir yemeklerden seçmeye çalışıyorum. Yalnız sürekli ton balıklı salatayla da olmuyor :) Repertuarımı genişletmek için fikirlerinize ihtiyacım var. Mümkünse yulaflı şeyler olmasın çünkü
Merhabalar. Başlık gayet açık oldu sanırım. Öğle yemeklerini pişirmeyle uğraşmadığım ve birkaç dakikada hazırlanabilir yemeklerden seçmeye çalışıyorum. Yalnız sürekli ton balıklı salatayla da olmuyor :) Repertuarımı genişletmek için fikirlerinize ihtiyacım var. Mümkünse yulaflı şeyler olmasın çünkü kahvaltıda tüketiyorum zaten.

Sadece isim yazmak yerine tarif linki atarsanız veya tarif yazarsanız daha iyi olabilir. Şimdiden teşekkürler.
0
son feci skilacci
(02.05.21)
birkaç dakikadan uzun sürebilir ama yumurta salatası geldi aklıma. üstelik tadı şahane oluyor.

yumurtaları katı olarak haşlıyorsun. (kaynar suda 6-7 dk.) varsa yumurta dilimleyiciyle küçük küçük, yoksa bıçakla haşlanmış yumurtaları dilimliyorsun. (bıçakla kesince biraz tipsiz oluyorlar). sonra zeytinyağı, kekik, limon, dereotu ve taze soğan ekleyip karıştırıyorsun.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(02.05.21)
@istanbul kanatlarımın altında teşekkür ederim.

Birkaç dakika yazıp gönderdikten sonra ben de bunun iyi bir kullanım olmadığını düşünmüştüm aslında. Yani 10-15 dakikada hazırlanabilen yemekler de benim için uygun. Yalnız yumurtayı da kahvaltıda çokça yediğim için yumurtalı önerilere soğuğum biraz :)
0
🌸son feci skilacci
(02.05.21)
Kavurma yapip, kucuk kavanozlara koyuyorum. 6 tane falan oluyor zaten, buzluga koymuyorum normal kisimda duruyor, salataya ekleyip yiyorum. Bazen isitiyorum. Ben limonlu sevdigin icin soguk yiyebiliyorum. Belki dusunebilirsin.
0
durgunfoton
(02.05.21)
www.budgetbytes.com

buyur :)


edit: tuh ton baligi kismini gormemisim.
0
baldur2
(02.05.21)
haşlanmış mercimek salatası ve yine haşlanmış maş fasulyesi salatası da olabilir.
link atamıyorum salata olduğu için içerik size kalmış:)

bu ikisini haşlanmış yumurta ile de süsleyebilirsiniz.
0
ackapaackapaartema
(02.05.21)
(14)

20 bin lira maaş ve TR şartları

83746428
merhabaiyi akşamlar.Tr şartlarında bekar ve ailesiyle yaşayan biri için (kira elektrik su fatura derdi yok, ortak bütçeden ödeniyor) bu ücret eminim ki çok iyidir. ancak pandemiden dolayı hayatlar alt üst oldu ve izinsiz çalışmak durumunda kalınabiliyor tabii ki ya da esnaf kepenk kapatıyor vs.yani
merhaba
iyi akşamlar.
Tr şartlarında bekar ve ailesiyle yaşayan biri için (kira elektrik su fatura derdi yok, ortak bütçeden ödeniyor) bu ücret eminim ki çok iyidir. ancak pandemiden dolayı hayatlar alt üst oldu ve izinsiz çalışmak durumunda kalınabiliyor tabii ki ya da esnaf kepenk kapatıyor vs.
yani demek istediğim dişi sıkmalı mı, yoksa remizden delirmeli mi?
0
83746428
(30.04.21)
hocam sizi üzerler böyle çok söylemeyin maaşı madem...saygılar.
0
AlsterWasser
(30.04.21)
Arabanın mazotuna yetmez. Fakir maaşı.
0
elorelia
(30.04.21)
soruyu anlamadım ben de. esnaf mısın 20k kazanamıcak mısın bi süre aylık sorun nedir ?

sanırım anladım. 20k kazanıyorsun deli gibi harcayayım mı yoksa biriktireyim mi diyosun.

remizden delir.
0
garavel
(30.04.21)
remizden delirmek +1

Soruyu ben de anlamadım.
0
msb
(30.04.21)
20 bin lira maaş alıp ailesiyle yaşayan biri Remzi'yi delirtmiyorsa diş değil kafasına sıkmalı.
0
son feci skilacci
(30.04.21)
Temizden delirin gitsin.

Bu arada 20 bin lira aylık ücret çok iyi olmasa bile iyi sayılır. Standartların ortalama üstü olur. Ailenle yaşıyorsan standartlarını yüksek tutabilirsin. Diş sıkacak bir durum yok 3000$ para eder aşağı yukarı, takıl kafana göre.
0
vedatchilipeppers
(30.04.21)
Hocam 20 bin yetmiyor da ek iş mi yapmak istiyorsunuz tam anlaşılmadı. Yani tamamen beklentinize kalmış bir şey yoksa kafası rahat olsun diye terfi almak istemeyen de var.

@gabe sizin bir duyurunuza daha denk gelmiştim, ne iş yapıyorsunuz hakkaten merak ediyorum
0
havadakarada
(30.04.21)
remizden delirmek +1
:D hahah google'da remizden delirmek arattım lol:D


*bekar insan neden ailesiyle yaşıyor?
0
rewlack
(30.04.21)
çok değişik bir iş yapmıyorsanız bekar ve ailesiyle yaşayan biri için 20 bin tl türkiye şartlarında gayet iyi bir rakam. ancak 20 bin tl kazanan biri neden kendi hayatını kurmaz da aileyle yaşar orası çok ilginç bi konu. bence delirmenin sebebi biraz bu olabilir, parasal bir sıkıntı olduğunu sanmıyorum. bu arada ailenle yaşıyorsan muhtemelen genç bir arkadaşsın, gençsen de otur çalış derim.
0
roket adam
(30.04.21)
güzel bir flex başlığı olmuş. her zamanki bakın maaşım şucular da toplandığına göre bir sorunun daha sonuna geldik, iyi akşamlar.
0
aguen
(01.05.21)
Tuhaf soru..
Yine de yaklaşık 3000 TL alan ve kira ödeyen ve hala akıllı kalabilenlerle konuşmalısın.
Buluşma yeri de dostlar çay ocağı olsun.
0
Erva
(01.05.21)
Ya ne paralar bunlar aylık 20 bin var ortada soruyorsunuz, çok iyi maaş devam.
0
Hallegadola
(01.05.21)
İşsizim, bekar ve ailemle yaşıyorum.
0
spartamed
(01.05.21)
Deyim zannedip ben de arattım remiz delirmeyi google'da.

20 bin.. akmasa da damlar.

Hesap hareketlerini görmeden inanmam. Görsem belki yine inanmam.
0
IncredibleMau
(01.05.21)
(4)

İnstagram tüyoları

tiptansoguyantipci
Herkese merhaba. Bu soruyu yakın arkadaşım(erkek birey) için soruyorum. Kuzeninin liseden arkadaşını eklemiş. Eklediği kızı tanımıyor, hiç tanışmamışlar. Kuzeni kızı göstermiş. Bu da beğenip eklemiş. Tabii kız daha onaylamamış arkadaşlık isteğini.Tanışmak için ne yapmalı? İnstagramdan mesaj mı atm
Herkese merhaba.
Bu soruyu yakın arkadaşım(erkek birey) için soruyorum.
Kuzeninin liseden arkadaşını eklemiş. Eklediği kızı tanımıyor, hiç tanışmamışlar. Kuzeni kızı göstermiş. Bu da beğenip eklemiş. Tabii kız daha onaylamamış arkadaşlık isteğini.
Tanışmak için ne yapmalı? İnstagramdan mesaj mı atmalı? Bana göre imkansız karşı tarafın eklemesi. Sizin fikriniz nedir?
İnstagramda beğendiğiniz profile istek gönderir misiniz?
0
tiptansoguyantipci
(30.04.21)
Ben hayatımda hiç yapmadım ama beni bazen ekleyen insanlar oluyor. Normal selam verenler, fotolarla ilgili yorum yapanlar ve (sanırım) benim bir şeyler yazmamı bekleyenler olmak üzere üç grup insan var. Şahsi favorim dümdüz selam verenler.

Sizin durumda madem arada kuzen var, direkt oradan konuya girsin hanım kızımız kabul ederse. Cevap alamazsa da zaten olmamış demektir.

Not: Mesaj atmayın erkeğim.
0
son feci skilacci
(30.04.21)
Böyle çok oluyor ya tanımadığı kişiyi takip etme durumu. Ben bir bakıyorum iyi bir tipse geri takip ediyorum. Geri takip ederse bir hikayeden vs sohbet açılabilir.
0
turkce konusan uzayli
(30.04.21)
Eklediği kızın takipçi sayısı 1000’in üzerindeyse ordan buluşma ayarlaması zor. Sosyal medyada kızlara ilgi alaka had safhada tahmin ediyorsunuzdur. Yoo öyle değil diyorsanız da siz söyleyin yine de çok ümit etmesin. Gelelim taktiğe. Kız takip isteğini onaylamadan mesaj atmak gibi erkeği ‘muhtaç’ pozisyona sokacak bi harekete asla girişmeyin. Takip kabul edilirse hikayelerine bakar, kendisi bir iki hikaye atar, kız bakmış mı kontrol edilir. Eğer karşılık varsa bir hikaye üzerinden sohbet açabilir.
Ekstra not: sen benim kuzenimin liseden arkadaşıymışsın’a girmesin.
0
hepbiarayisicinde
(01.05.21)
Mesaj atma ve eklemesin. Arkadaşa iletsin biri var sana göre, sen de bak, beğenirseniz konuşun desin. Yoksa hiç bulaşmasın.
0
Hallegadola
(01.05.21)
(5)

& şunu sözlü olarak birine nasıl anlatıcaz

anti-kahraman
ve işareti diyince anlaşılmıyor yav
ve işareti diyince anlaşılmıyor yav
0
anti-kahraman
(29.04.21)
ampersand diyebilirsin.
0
lemmiwinks
(29.04.21)
Shift+6

Ya da "müzik notasına(anahtar) benzeyen işaret"
0
IncredibleMau
(29.04.21)
8'e benzeyen de diyebilirsiniz :)
0
invictae
(29.04.21)
Tuzlu çöreğe benzeyen işaret diyin.
0
son feci skilacci
(29.04.21)
D&R'ın ortadaki v'si.
0
onemoremile
(29.04.21)
(11)

Bedelli Askerlik Soruları (3'ü 1 arada) - Silah reddetme/Sınav izni/Telefon

aguen
Selam duyuru,Zamanı geldiği için dolandırılıyorum mecburen, bedelli askerlik parası + 1 ay maaş gitti; iş derdi olmayan, çok beyin kullanmam gerekmeyen fitness kampı olarak değerlendirmeyi düşünüyorum mecburen. Gelecek ay gideceğim.1.Bana silah teslim edilmesini istemiyorum. Prensip olarak da karşıy
Selam duyuru,

Zamanı geldiği için dolandırılıyorum mecburen, bedelli askerlik parası + 1 ay maaş gitti; iş derdi olmayan, çok beyin kullanmam gerekmeyen fitness kampı olarak değerlendirmeyi düşünüyorum mecburen. Gelecek ay gideceğim.

1.

Bana silah teslim edilmesini istemiyorum. Prensip olarak da karşıyım. Zamanında savunma sanayisine girmememin tek sebebi de etik sebeplerdi. Sanırım sorun çıkarmıyorlarmış ama tam olarak ne yapmamız gerekiyor? Silah uzatılınca "Yok ben kullanmıyorum, teşekkürler" demiyoruz sanırım :)

edit: Başvururken e-devlet'te bir form dolduruyorduk, ne olur ne olmaz "Silah korkum var." seçeneğine evet demiştim.

2.

Çok ufak bir fark ile ortalamam Bilkent ve Hacettepe'de YL yapmama yetmiyor. Göstermelik değil gerçekten paper çıkacak projemi geliştirmek için yapacağım o yüzden mecburen odtü olsun diyordum. İngilizce sınavları tahmin edin ne zaman ^^ Bir önceki başvurumda da tek finalim vardı ve İYS ile aynı saatteydi o sene. Günlük izin alıp gelip geri gidebiliyor muyum, yoksa odtü sınavını ciddiye almazlar mı?

3.

Telefon hakkında çok tartışma dönmüş.
www.hepsiburada.com

Şu telefonu alsam kullanabilir miyim?
0
aguen
(27.04.21)
1- sorun olmaz. Soruyolar zaten.
2- bilmiyorum
3- kullanabilirsin
0
fakyoras
(27.04.21)
1- Bize sordular ( Kuzenime mecbursun atacaksın bizce sıkıntı çıkarmasan iyi olur demişler)
2- Bence Harvard olsa bile ciddiye almazlar ( sallama bi yorum bu bir bilgim yok sadece tahmin)
3- Kullanırsın
0
paramolacak
(27.04.21)
Fitness kampı iyiymiş.

1. Bedellilere üç atış yaptırıyorlardı. Değiştiyse bilmiyorum. Sebep sorarlar. Etik gibi şeyler orada işlemez.

2. Bedellilerin hiç izni yoktu. Yine değiştiyse bilmiyorum.

3. Çift sim kartlı olduğuna dikkat etmezlerse kullanabilirsin. Sim karta bakıyorlar.
0
dissendium
(27.04.21)
2011 de kisa donem yapmis biri olarak silah reddetme diye bir sey olmadigini soyleyebilirim. O zaman oyleydi hatta buyuk dalga konusu olur diye dusunuyorum. Silah muaf durumu ancak psikolojik bir rahatsizligin varsa mumkun. Rol yaparsan bilemem. Telefon eski tuslu nokialar is goruyor. Kamerali bisey alirsan tugayda, kislada her nerede isen cekim yapma ihtimaline karsin el koyarlar. Yasak degil ama teknoloji yasak gibi dusun.
0
thesomberlain
(27.04.21)
Yalnızca 1. hakkındaki tecrübemi aktarabilirim. Bize sordular. Ben atış yapmak istemiyorum dedim yaptırmadılar. Sırf üşengeçlikten yapmak istemedim.
0
jangbogo
(27.04.21)
eylül 2020 de :
1)Atış yapmak istemeyen silah korkum var diyenlere atış yapanların silahlarının yanında kep tutturup silahın attığı kovanları toplattılar :) 3 atış yapıp çekilecek adamlar bir manga askerin atış yapmasını silahın 25 cm yanında beklediler.
2) Sınavları olanlar izin aldılar ama bu izinler tmi (terhis mahiyetinde izin) ve idari izinlerinden düştü .kullandıkları güne göre bizden 1 veya 2 gün sonra terhis oldular.
3)evet o telefonu kullababilirsiniz.
0
delikedidilimiyedi
(27.04.21)
1- Burdurda bedelli yaptım ben de, 1.ye biraz sorun çıkardılar, çocuğa çok baskı yaptılar atış günü maalesef.
0
roket adam
(27.04.21)
1- Herkese sormuşlar da bize soran eden olmadı valla. Bize sordular diyen arkadaşlar herhalde sadece atışta silah görmüş olanlar. Atışı istemeyen yapmıyor evet. Bizim birlikteki gibi bütün askerliğin silahla geçecekse o takdirde silah dağıtılmasını bekleyip "yok abisi kullanmıyorum" demek pek mantıklı olmaz. Önceden komutana gidip söylemekte yarar var.

2- Bizde her türlü sınav için gidenlere izin verildi. Belgelerini önceden hazır et mutlaka. Uygun bir zamanda konuşur izin alırsın.

3- Kullanabilir miyim derken serbest miydi anlamında soruyorsan bende de bu modelden (ya da çok benzeri, bir arkadaşımdan ödünç alıp gittiğim için emin değilim) vardı, demek ki kullanılabiliyor.
0
son feci skilacci
(27.04.21)
1. O nerede askerlik yapacağınıza göre değişir. Mevzuata göre atış yapmadan nöbet tutturmayan yerler var. O yüzden buna takık bir komutan denk gelirse 3 atışı yapmanız için ısrarcı olabilir. Onun haricinde zaten silahla dolaşmıyorsunuz.

2. Yine komutanına ve bölüğe göre değişir. Bazı yerlerde sınav için izin verenler var.

3. Kamera olmadığı için problem olmaz.
0
Avery
(27.04.21)
1- silah tutmak belki hayatın boyunca deneyimleyeceğin tek şey olucak. yani silah tutan bir insan ne düşünür bunu öğrenebilmek için tek bir şansın var. insanların nasıl hissetiğini bilmediğin bir şeye prensip olarak karşı çıkman anlamsız. yani ben askere gittim 3 ay silah taşıdım, atış yaptım artık prensip olarak karşıyım demen mantıklı, diğer türlüsü cidden mantıkısız, ön yargı veya başkasının yargısını kabullenme. ben savunma sanayinde çalıştım sonra ben bu işte çalışmam dedim mesela. o sebeple argümanın bence saçma. neyse komutanına psikolojik nedenlerle silah taşıyamayacağını söyle belki bir şey yapar ama tüm bölük silahla gezerken sen turist gibi gezersen o psikoloji sana ağır gelebilir. lets talk about real facts!

2- sadece ölmek üzere isen hastahane'ye gidebilirsin. diğer türlü hiç bir komutan tanımadığı biri için o riski almaz. dönüp geldiğinde bölükteki herkes benimde sınavım var diyecek ve üst kademelere şikayet mektupları yazacak. biraz empati.

3- tuşlu telefon ok.

orası böyle hak/hukuk yeri değil. orada sivil değilsin. o sebeple sivil haklarını unut.
0
duyurukullanıcısı
(28.04.21)
1- bize bir secim hakki sunulmadi
2- her turlu sinava izin verildi
3- telefon uygun kesin bilgi
0
pofudukayi
(28.04.21)
(2)

dicaprio'nun bir filmi vardı

avatar is back
müstakil bahçeli gibi bir evde yaşıyordu. karısıyla çok fena tartışıyorlardı araları kötüydü bağırış çağırış falan vardı. gözümün önüne dışarıda geçen bir sahne daha geliyor şafak vakti dışarıda evin civarıyla alakalı ama o film olmayabilir. genç olduğu yıllara ait değildi. yakın tarihli de değildi
müstakil bahçeli gibi bir evde yaşıyordu. karısıyla çok fena tartışıyorlardı araları kötüydü bağırış çağırış falan vardı. gözümün önüne dışarıda geçen bir sahne daha geliyor şafak vakti dışarıda evin civarıyla alakalı ama o film olmayabilir.

genç olduğu yıllara ait değildi. yakın tarihli de değildi bence. sadece 2-3 dakika izlemiştim
0
avatar is back
(26.04.21)
Revolutionary road olabilir mi? Shutter island da bir ihtimal.
0
galileo figaro magnifico o o o o
(04.05.21)
Revolutionary road +1
0
son feci skilacci
(04.05.21)
(4)

Xiaominin yap ölçen tartısını kullanan var mı

condom kurşunu
Doğru ölçüyor mu nasıl oerformansı
Doğru ölçüyor mu nasıl oerformansı
0
condom kurşunu
(25.04.21)
Ben kullaniyorum da dogrulugunu ne ile kiyaslayacagim? :)
0
invictae
(25.04.21)
ben de kullanıyorum, yağ oranı için tam oranı tabii kontrol edemem elimde başka alet olmadığı için ama gidişatı anlamak adına gerçekten faydalı. sağlıklı beslenip bir akşam böyle günah gecesi yapıp bira cips hamburger falan yediğğinde ertesi günü puanının düştüğünü görebiliyorsun cidden.
0
roket adam
(25.04.21)
Ben kilomu doğru dürüst ölçsün diye aldım. Böyle tartıların yağ ölçümünü falan yapması mümkün değil zaten. Neredeyse karın kaslarım görünecek, %22 yağ oranıyla obez olduğumu iddia ediyor. 187 boya ideal kilom 72 olmalıymış. Çılgın bir alet.

Kiloyu zeminden etkilenmeden adam gibi ölçmesi ve kaydediyor olması güzel. Bunun dışında bir numarası yok. Yağ oranı öğrenmenin en iyi yolu (eğer invaziv yöntemler kullanamıyorsanız) vücut ölçülerini almak ve göz testi yapmak.
0
son feci skilacci
(25.04.21)
Ben kullaniyorum ama dogru degil. Yag oranim %27 gosterirken, diyetisyende %20 oldugu cikti ortaya. Ki aylarca hardcore spor yaptim, o arada yag oranim dusmek yerine artti tartida ama halbuki aynada bile belliydi yag kaybettigim
0
bradshaw
(25.04.21)
(17)

Kitap satmak

osuran imam
Kitapçığını elden çıkarmak istiyorum. Üç bin civarında kitap var sanırım. Daha fazla da olabilir. Bunları topluca bir sahafa bırakıp toplu bir para alsam ne güzel olur ama kimsenin o kadar parayı bir seferde vereceğini sanmıyorum. Sosyal medyada hesap açıp satsam başıma iş açar mıyım? yoksa yasal mı
Kitapçığını elden çıkarmak istiyorum. Üç bin civarında kitap var sanırım. Daha fazla da olabilir. Bunları topluca bir sahafa bırakıp toplu bir para alsam ne güzel olur ama kimsenin o kadar parayı bir seferde vereceğini sanmıyorum. Sosyal medyada hesap açıp satsam başıma iş açar mıyım? yoksa yasal mıdır o yol? Nasıl bir yol izleyebilirim? Sahibinden, letgo filan denedim de iş yapmıyor o tür yerler.

Kitaplar genelde sosyal bilimler alanında kuram kitapları. Ders kitabı değil de işte kültür teorisi, sosyoloji, edebiyat, psikoloji filan. Kaliteli ve az bulunan kitaplar da var, roman şiir filan da. Yani iş yapacak şeyler. Ama mecra bulamıyorum.
0
osuran imam
(23.04.21)
excel dosyasında listeleyip burada bile satabilirsiniz bence.
0
eurhka
(23.04.21)
Sahaflar kiloyla alır çok çok yazık olur ederini bulmaz.

Sahibinden'e ve forumlara dev listesi olan ilanlar açmak ya da bundle'lar yapmak (onarlı falan) makul olabilir.
0
hedep
(23.04.21)
Hocam bir excel dosyası yaparsanız bana da yollayın lütfen. Sahaflar çok çok düşük fiyatlara alır maalesef.

excel +1
0
armagan abanuz
(23.04.21)
Asimov varsa aralarında bilmek isterim.

Excel +1
0
Jazz
(23.04.21)
Asimov yok maalesef
0
🌸osuran imam
(23.04.21)
fiyatlı excel +1
0
filteria
(23.04.21)
Hepsini sisteme gireceğim ama excel'den hiç anlamıyorum. Word olarak hazırlasam sorun olmaz inşallah.
0
🌸osuran imam
(23.04.21)
buraya koyun +1 en iyi bu şekilde değerlendirebilirsiniz
0
purrp
(23.04.21)
diger bir yolu kitapligin fotografini cekebilirsiniz.

satildikca guncellersiniz...

edit: Alfabetik dizilmisse excel-word icin ugrasmadan guzelce taranir.
0
idexo
(23.04.21)
Sahibinden ve Letgo'ya nasıl girdiniz? Tek tek ismiyle girmezseniz satmanız biraz zor. Ben kitap satın alıyorum mesela o sitelerden ama adını aratıp alıyorum. "Satılık kitap" yazıp 100 tane kitabın fotoğrafını koyanların ilanlarına hiç bakmıyorum, pek bakan da olacağını sanmam.

Yine en iyisi burada veya başkaca edebiyat forumlarında listeleyip satışa koymak. Eğer bekleyecek durumunuz da varsa en az 6 ay başka mecralarda satmaya çalışmadan sahafa vermeyin. Sahaf bire alıp yüze satacak, sizin de elinize 3 kuruş para geçecek.
0
son feci skilacci
(23.04.21)
Letgo gibi yerlere tek tek girdim, ama bunlar akademik vb. kitaplar, orada kimsenin o tarz kitaplar aramayacağını fark ettim sonradan.
0
🌸osuran imam
(23.04.21)
Fiyat aralığınız nedir? Yani yenisi üzerinden oranı?
0
ykyt
(23.04.21)
açıkçası planım şöyleydi: değerli kitaplarla görece daha az değerli kitaplar arasında fiyat farkı gözetmemek, böylece hepsini birden elden çıkarmak. atıyorum, üvercinka'nın özel baskısı var, bu kitabı sahaflar 150 liradan aşağı satmıyor. ben bu kadar fiyat koymak yerine, bütün kitaplara mesela 10 lira deyip aradaki farkı kapatmayı planlıyordum. bu sayede mesela dünya klasikleri filan da elden çıkmış olacak. ama tabii bunu yapmak için kitapları topluca satmam lazım. aksi halde dünya klasikleri gibi kolay bulunan kitapları elden çıkaramam.

tek tek satma işine gelince, bu defa hepsine bir fiyat biçmem lazım. onu da şimdiden bir şey diyemem. ama piyasa fiyatının altında olacak doğal olarak. belki nadir kitapların fiyatları biraz yüksek olabilir, o da işte tek tek satmanın dezavantajı.
0
🌸osuran imam
(23.04.21)
sahaflar sizin 3 bin kitabınıza şöyle bir bakıp "300 lira veririm" der, sonra tanesini 300'e satmaya çalışır, bazı değerli sahaflar var onlar gerçek sahaf da piyasanın çoğu böyle maalesef.
bazen mezatlar oluyor aslında ama mezatlarda önemli kişilerin kitaplarını satıyorlar bilemedim şimdi.
0
ckisc
(23.04.21)
uğraşmak istemiyorsan nadir kitapları ayır, teker teker satışa koy ya da buradan listele. genel olarak 3-5 liraya gidecek kitapları sahafa ver gitsin.
0
roket adam
(23.04.21)
koy şuuraya bir link, biri de alip sozluge koysun, hem biz gorelim guzel arsivini, al(a)masakta "vay be" diyelim, hem bakarsin cikar biri " aldim ulen" der sen de sevinirsin belli mi olur, yapacagin bir liste sadece..
0
alttaraf
(23.04.21)
Evet evet, liste hazırlamaya başladım bile. Ama tahminimden zor oldu. Şimdilik 800 kadarını girdim. İlgilenenlere teşekkür ederim. Hazırlayınca buraya koyacağım.
0
🌸osuran imam
(23.04.21)
(12)

Aptal yerine konmak

Bikit
Uzun bir mesele okuyan herkese simdiden tesekkurler. 32 yasindayim. Kucuk bir sehirde yasiyorum. 4 ay once bir hastalik tanisi aldim. Kronik ve sonu kotu seylere gidebilecek bir durum ama hastalik telafuz etmek istemiyorum. Henuz arada derede bir tani. En yakin arkadasim dedigim bir kiz var, kendisi
Uzun bir mesele okuyan herkese simdiden tesekkurler.

32 yasindayim. Kucuk bir sehirde yasiyorum. 4 ay once bir hastalik tanisi aldim. Kronik ve sonu kotu seylere gidebilecek bir durum ama hastalik telafuz etmek istemiyorum. Henuz arada derede bir tani. En yakin arkadasim dedigim bir kiz var, kendisi baska bir bransta basarili bir hekim. 3 senedir tanisiyoruz ama son 2 senedir yedigimiz ictigimiz ayri gitmiyordu. Her seyimizi, her gunumuzu paylasiyoruz. Evlerimizin anahtarlari bile birbirimizde.

Taniyi aldigim gun bile onda kaldim. Bana "her sey cok guzel olacak. Yeni bir sen olacaksin. Her adiminda yanindayim" gibi seyler soyledi. Duruma ailemi bulastirmak istemedim. babannem yatalak-babam bakiyor, annem kalp tansiyon seker memeca gibi bir suru hastaliga sahip benimle kosturmasi dogru degil, ablam hamile vb.. Onlara anlattim ama etrafa yaymamalarini, kuru gurultu istemedigimi, arkadasimin bu surecte yanimda olacagini belirttim. Onlar da taniyorlar arkadasimi.

Kendime bi prof. buldum bir tedavi plani cikardi bana. Doktor bulma konusunda arkadasim yardimci olmadi. Annemle bikac doktor gezdik. Arkadasim da bu islerde tedavi fikstir icine sineni sec dedi.

Ben tedavi planini arkadasima yolladim bana herseyin guzel olacagini, tedavimin iyi gececegini soyledi. Bu arada internetten okudum bazi kotu seyler yaziyor yan etki olarak. (kemik erimesi, erken menopoz, kalp, akciger vb..) Arkadasima bunlari ilettim. Oyle bir sey yok olumlu dusun her sey beyinde biter gibi seyler soyledi.

Bu arada onerilen protokol baya kemoterapi benzeri bir sey. Ilaclarin da cesitleri varmis. Ben tum bu surecte her seyi arkadasima ilettim, her evragi yolladim bir sekilde. Tek soyledigi sey tahlillerin iyi, hastalik yoktur hasta vardir, olumlu dusun kuzum, her sey cok guzel olacak, bana guven, ben ankara ekoluyum falan. Ben ilaclara basladim 2.5 ay devam ettim. Doktor arkadasim da ara sira bende, ailemde kaldi, bana destek oldu sagolsun.

Bu surecte baska bir arkadasimin doktor annesini gormustum yolda durumu anlattim. bana "sana x tedaviyi onerirlerse kabul etme ben karsiyim, sen daha cok baslangictasin, minimal mudahele ve hayat tarzi degisikligine bi git" dedi. Bunu arkadasima ilettim "bakma sen insanlarin dedigine o uzmanmiymis, emekli bi doktor, sen kendi doktoruna guven. Oyle bisey yok. Sonra geri donulmez seyler olsa daha mi iyi, aileni dusun seni sevenleri dusun" dedi.

Bir gun annemlerdeyken ic hastaliklari uzmani bir akrabamiz geldi. Durumu anlattim. Kadin "sen neden bu tedaviyi kabul ettin ki senin durumun oyle bisey degil. Doktor sadece onermek zorunda protokol geregi" dedi. Sonra hangi ilaci kullandigimi sordu soyledim. Bu islemler menopoz yapiyor yaslilara verilir sana yumurta koruyucu neden yapmadilar falan dedi. Sinirlendi. Kocasi falan da sinirlendi. "sen bi git. doktor doktora konusun. Biraksin bu tedaviyi kiz" dedi.

Bu arada doktorum standart protokolu bana sundu ama kabul etmeme gibi bir opsiyonum da varmis sonucta. Gerci ben her surecte bi dusuneyim diyip zaman istedim ve arkadasima sordum. Arkadasim da "didikleme artik bisey. Milyonda bir yan etkiyi okuyosun hastaligi cagiriyosun. Dusundugun gibi seyler olmayacak. Her sey cok guzel olacak" gibi seyler soyledi hep. Ben zannediyorum ki o kadar derece yapmis kiz hacettepe mezunu bosa konusmaz, yasasin kadin destegi.

Akrabanin devreye girmesiyle agir tedaviyi biraktim ama ilaclarin %70ini almis bulundum ve gunlerce gozyasi doktum. Cildim bozuldu, kaslarimin yarisi gitti, saclarim inceldi, 2 aydir adet olmuyorum, yumurta rezervim baya bitti gibi, yuzum sisti, rengim soldu, curumus bir insana dondum vb. Hala da oyleyim.

Arkadasima mesaj attim baya yazdim ben bu hataya nasi dustum, vucut dengem gitti falan diye. Bana sen mantikli dusunemiyosun antidepresana baslaman lazim kuşum yazdi. Tedavi edilemeyen bi hastaligin olsaydi yine bunlari soyleyecek miydin, derdin tip mi menopoz mu falan diyor. Evet dedim. Sana yardimci olmaya calistim burda diyor. Soyleseydin gercekleri o secimi bana biraksaydin keske diyorum. Bana narsistik kisilik bozuklugun var tedavi ol dedi. Surekli sisterhoodluktan, kadin dostlugundan falan bahseden kiz birden baska bir karakter aldi.

Annemle yazismis bu arada mesajlarini okudum. Annem ona ben tedaviyi biraktiktan sonra yazmis boyle yan etkiler var midir diye. Benim cok kotu oldugumdan bahsetmis. Kendisi "yeni normaline alisacak. Zaten su an mantikli dusunemiyor bi psikiyatriste gitmesi lazim" diye cevap vermis. Bana "hic bisey olmayacak bana guven hastalik cagirma" diyen, evime gelip bana bakan kiz anneme yan etkilerin olacagindan bahsedip, yeni normaline alismasi lazim falan yaziyor.her sey bitince.

Kizin niyetini bilmiyorum ama kendimi kandirilmis ve aptal yerine konmus gibi hissediyorum. Hic arastirmamis, sorusturmamis bile. Sonra beni aradi "ben de biraz ihmal ettim, arastirmaliydim. Kendi sorunlarim vardi. Ozur dilerim" falan dedi hersey bittikten sonra. Tum bunlara ragmen yine ona gittim bana "doktorlar olaya cok mekanik bakiyor. Kisinin yasina, konumuna bakmiyor. Sana bu kadar agir seyler yapilmayabilirdi ama her sey cok guzel olacak kuşum olumlu dusun" dedi yine. Ben sinirden titredim tabii esyalarimi aldim ciktim.

Bana simdi mesajlar atiyor nasilsin falan diye cevap vermiyorum. Kendime cok kiziyorum nasil bu kizi dinledim diye. O kadar guvendim ki yeri geldi aileme akrabalarima kizdim onerileri nedeniyle. Surekli sosyal medyadan insanlara iyilik yapmayacaksin temali sozler atiyor simdi. Sana yuk yapan insanlari birak falan. Bir de durumum hakkinda bilgi almak icin arkadaslarini aratiyor. Neymis beni merak ediyolarmis vb.. Bakmiyorum, cevap vermiyorum artik.

Siz olsaniz bu kiz hakkinda olumlu dusunur muydunuz? Yoksa ben su an hastalik psikolojisinde mantikli dusunemiyor ve suclayacak birini mi ariyorum? Tamam kiz bana iyilik yapmaya calismis olabilir ama ben ona soruyorum boyle boyle bisey oluyor mu diye, imzalattiklari kagitlari yolluyorum. Hayir onlar prosedur bisey olmuyor yeter artik daha fazla kurcalama diyor. Okumuyor, ilgilenmiyor bile. Cunku benim ona yolladigim seyleri sonra tekrar istedi "aa oylemiymis ben bi bakayim" diye. Her sey bittikten sonra. Doktoruma soruyorum oladabilir olmayadabilir bunlar risk tabii ki diyor. Politik cevaplar veriyordu hep. Ama ben reddetme opsiyonum oldugunu bile dusunemedim hic bu arkadasima guvendigim icin. Bir insanin hayatiyla oynamak bu kadar kolay mi?

Sagolun simdiden.
0
Bikit
(22.04.21)
Arkadaşın Allah mı? Belki de o konuya çok hakim değildir ve seni yönlendirmek istememiştir. Seni yönlendirse ve aksi bir durum olsa işin içinden nasıl çıkacak?

Üstelik senin hastalıktan kırılıp ölmeni istememiştir nihayetinde. Neden özellikle kötülüğünü istesin ki?

Bence olaya doktor gibi değil arkadaş gibi yaklaşmış. Sen de sanki konuda uzman gibi sürekli onu sıkıştırmışsın.

Sonuç olarak bence olayı yanlış yorumluyorsun.

Geçmiş olsun.
0
elorelia
(22.04.21)
Ben sizi haklı görmekle birlikte kim haklı kim haksız konusunun ikinci planda olduğunu düşünüyorum. Ortada yanlış yapılan şeyler var ama kötü niyet yok anladığım kadarıyla. Bence kendisiyle iletişimi en aza düşürebilir veya isterseniz tamamen de kesebilirsiniz. Sadece kin ve nefret duymamanız onun için yeterli, eskisi gibi iyi olmak zorunda değilsiniz. Bu gibi insan ilişkilerini gözünüzde çok büyütmeden şu an önemli olanın sağlığınız olduğunu hatırlayın. Doğru tedaviyle inşallah hastalık ihtimalini ortadan kaldırın ve eski sağlığınıza kavuşun. Bu şekilde daha sağlıklı olur diye düşünüyorum. Çok geçmiş olsun.
0
havadakarada
(22.04.21)
@elo olayı biraz abartmışsın sanki ne alaka? sen bilgisayar alırken anlayan arkadaşına sormaz mısın?

bende sizi haklı buluyorum sonuçta size yapılan tedavi ya da prosedür o kadar metin okunsa dahi anlaşılmayacak şeyler. arkadaşınızın kötü niyet göstermemiş olmaması da iyi bir durum değil bence, aksine kötü bir durum. bu işlerden hiç anlamayan birisinin verdiği telkini neden verirsin ki nerden baksan saçmalık.

avukat arkadaşımıza bütün mal varlığımızı devredeceğimiz sözleşme gönderip hiç okumadan kanka bir şey yok diyip dımdızlak kalmaktan ne farkı var bu durumun.

tamam en yakın arkadaşımız olabilir ama biz ona arkadaş olduğumuz için sormuyoruz ki uzman olduğu için soruyoruz.

yani arkadaşlık konusunda ne desem bilemedim ama ben olsam görüşmezdim herhalde.

bu saç boyamak kadar basit bir şey değil hayati diyorsunuz. okurken sinirlendim yani.

bu duyuruyu hastayım napayım diye açsaydınız, muhtemelen burdaki herkes arkadaşınızın dediklerini diyecekti demek ki bizimde arkadaşınızdan bir farkımız yok, bir de böyle düşünmek lazım.
0
respect
(22.04.21)
Doktor kıza şu konuda hak verdim: Bence de iyi durumda değilsin. Neredeyse en yakın arkadaşım beni bilerek yanlış tedaviye sevk edip öldürmeye çalıştı diyecek kadar evhamlanmışsın. Bu da belki hastalık nedeniyle belki de başka bir nedendendir ama gerçekten de destek alsan iyi olur.

Bunun dışında eğer olaylar anlattığın gibiyse (bence değil, bir sürü yeri kırptığın çok açık), pozitif bilime tepki olarak doğmuş çiçeği burnunda doktorumuz hayırlı olsun ve Allah iki cihanda karşılaştırmasın.
0
son feci skilacci
(22.04.21)
Arkadaşın az da olsa haklı bence de. Abartı derecede evham yapmışsın sanki arkadaşın kasten seni kötü bi duruma sokmuş gibi. Diğer doktorun bir tedavi tavsiye etmiş, arkadaşın da onaylamış, burada suçlu bulunacak bir şey yok. Ki tıpta tek bir doğru da olmayabilir, belki de yan etkileri yüksek bu tedavi senin hastalığını daha hızlı bitirmeni sağlayacaktı, bunu bilemeyiz.

Çok geçmiş olsun bu arada.
0
roket adam
(22.04.21)
biraz kendinle ilgilen. sıcağı sıcağına verme kararlarını , biraz zaman geçsin. sen bir şeyleri atlat (umarım güzel olur her şey senin için) ondan sonra daha objektif tartarsın kendince.

genelde kötü hastalik gecirenler ve atlatanlar, hastalık sonrası çok radikal kararlar verebiliyorlar. ben mesela lance armstrong'un hayatını okudum, hastayken eşi onun en iyi yardımcısı oluyor ama adam nasıl bir yenilenmenin içine girdiyse, o hayat arkadaşı ile devam etmiyor yoluna. başka kadınla beraber oluyor. belki tavsiye veya nasihat verecek bir statüde olmayabilirim ama önce kendinize sarılın, ondan sonra diğer işlerle ilgilenirsiniz.

sağlıklı günler dilerim.
0
evimin paspasi
(22.04.21)
Sagolun arkadaslar. Benim burada gücüme giden 2 durum var. 1.arkadasimin surecle ilgileniyor gibi gorunup hic ilgilenmemesi 2.bana her seyi aciklikla anlatmamasi. Tedavi kararini o veremez ama bir arkadas olarak acik davranmasini beklerdim.

Oyle bir sey olmayacak bana guven falan deyip beni tedavi icin asiri cesaretlendirdi. Bana dese ki "bu tedavinin boyle yan etkileri olabilir. Ama tedavi olmazsan da soyle olabilir. Sen olc tart kararini ver ben karismam" o zaman ben de kendi kararimi alabilirdim. Ama benim adima karar verip ona yonlendirmeye calismasini hazmedemiyorum.

Ben okuyorum her turlu kaynaktan. Ornegin kas dokuyormus bu ilac diyorum. Basta yok oyle bisey diyor. Sonra kaslarim dokulunce sen cagirdin diyor. Boyle bi mantik mi var?

Bir de bu surecte cidden tipim degisti ve enerjim dustu. Disari bile cikamiyorum. fiziksel olarak guzel biriydim. Yuzum silindi gibi, gunlerce de agladim. Moon face gibiyim. Allahtan pandemi donemi is yeri acik degil. Fiziksel gorunumun ve gencligin onemli oldugu bir is yapiyorum cunku.

Bir tane arkadasi var hastaneden hasta bakici erkek. 45 yasinda falan. Onu orgutlemis surekli iltifat edip duruyorlar. Surekli o adami cagiriyor her yere. Adam biralari icip icip bana "cok guzelsin. Bi dahaki geldigimde seni kirmizi elbiseyle gormek istiyorum" falan diyor. Hayatta 2 kere gordugum kisi eline firsat gecince abuk subuk seyler soyluyor. Cildirdim uzerine falan da yurudum hatta. Beni kirmizi elbiseyle gormek istiyormus. Bu doktor kiz da hic bisey soylemiyor adamin hadsizliklerine. Sonra diyorlar ki senin moralin duzelsin diye yapiyoruz. Bi tek akilli onlar cunku.

Hazmedemiyorum ve kendimi igrenc insanlara bulasmis gibi hissediyorum. Ama eviminpaspasinin dedigi gibi ele alacagim artik olayi.
Tesekkurler.
0
🌸Bikit
(22.04.21)
Öncelikle Allah şifa versin. Ben sizin eskisinden daha iyi olacağınıza inanıyorum, öyle doğdu içime.

İkincisi, ben bu hayatta ana babadan başka kimseye güvenmemeyi öğrendim. Arkadaş fasa fiso. Bir de üç yıl en iyi arkadaş olmak için kısa bir süredir, hastabakıcı olayına ben de çok kızdım, ben kendimi benzettim size karakter olarak, ben de böyle densizlilklere çok ayar olurum, size çok hak verdim o olayda.

Son olarak, bence tek hatanız arkadaşınıza güvenmek değil, sağlam doktor araştırması yapmadan tedaviye başlamak olabilir, tabi ki bu durumu yaşayan bilir. Bence yeniden bir doktor araştırması yapın, psikolojik destek de alın. Ben sizin eskisinden daha güzel ve sağlıklı olacağınıza inandım, dediğim gibi içime öyle doğdu okuyunca, tekrar Allah şifa versin tez zamanda.
0
Hallegadola
(22.04.21)
Çok geçmiş olsun. Kronik ve tedavisi mümkün olmayan bir hastalığı olan biri olarak tedaviye başlamadan önce işin uzmanı 6 doktora göründüm. 6sı da aynı tedaviy önerince demek ki olması gereken buymuş dedim. Sizin de arkadaşınıza değil işin uzmanlarına danışmanız gerekirdi tabi ki ama insan o durumda pek düşünemeyebiliyor sizi anlıyorum. Arkadaşınız bence hatalı değil. Sizi sizden başka kimse düşünmez. Yer geliyor anne babalar bile çocuğunu düşünmüyor değil ki arkadaş düşünsün..

Çok kafaya takmayın. Hastalık olunca insanın daha hassaslaştığını biliyorum. Takmamak da elde değil ama naçizane tavsiyem sizin yerinizde olsam daha olumlu şeylere odaklanır kendimi motive etmeye çalışırım. Hastalık yokmuş gibi davranın demiyorum da bu da gelir bu da geçer ben bunu aşarım kafasına girmek lazım yoksa çekilmiyor.

Yakın zamanda sağlığınıza ve eski neşenize kavuşmanızı dilerim:)
0
suicides underground
(22.04.21)
ben de @respect gibi düşünüyorum. tamam kötü niyetle bir şey yapmamıştır o belli, ama sizin için çabalamamış, biraz baştan savmış. bahsettiğiniz kadar yakın bir arkadaş için bu da yeterince kötü. tamamen ilişkiyi bitirir miydim emin değilim ama böyle bir durumdan sonra arkadaşımdan uzaklaşacağım kesin. siz de bir süre uzaklaşıp sinirlerinizi yatıştırın bence. umarım tez zamanda atlatırsınız bu süreci.

arkadaşlarım sen anlarsın diye bana basit bir konuda bile soru sorduklarında, asla fikrim olmasa bile epey araştırıp bak böyle böyleymiş diye linkleri gönderiyorum. hele de böyle hayati bir konuda, kendi alanı olmasa bile çevresinde bilenlere danışıp size çeşitli bilgiler sunabilirdi. çok yoğunsa ve darlandığını hissettiyse, her şey çok güzel olacak diye geçiştireceğine, bu konuda yeterli fikrim yok, doktoruna danış diyebilirdi. teyzeler gibi sus hastalığı çağırma demiş.

geçmiş olsun.
0
akil kupuru
(22.04.21)
Bu bazı meslek gruplarındaki kişilerde daha sık görülen bir durum maalesef. Size denk gelmiş. Psikolojik karşılığını bilmiyorum ama bazı kişilerde oluyor. Arkadaşlardan birisi sağlık yada maddi konuda zayıf düştüğünde denge bozuluyor ve öbür taraf kendisini daha güçlü hissediyor ve zayıf olandan uzaklaşmak onu başından savmak istiyor. Bu nedenle kararlarınızı kendiniz vermeye çalışın. Bundan sonra da geçmişi geçmişte bırakıp mevcut durumunuzu daha iyi nasıl yapabileceğimize odaklanın. Geçmiş olsun.
0
Dr
(22.04.21)
Arkadaşınızdan uzak durun. Çok geçmiş olsun.
0
EasyTiger
(23.04.21)
(3)

cardio egzersizleri olmadan karın kası çıkarılır mı?

i think therefore i am
1,5-2 aydır chloe ting egzersizleri yapıyorum ve dikkatli besleniyorum, bu şekilde epey yol aldım hedefim güçlenmek ve özellikle karın kaslarını belirginleştirmekti şimdi ayva göbek görüntüsüne kadar geldim. Ancak birkaç gündür dizim ağrıyor sanırım cardio egzersizlerinde farkında olmadan hareketler
1,5-2 aydır chloe ting egzersizleri yapıyorum ve dikkatli besleniyorum, bu şekilde epey yol aldım hedefim güçlenmek ve özellikle karın kaslarını belirginleştirmekti şimdi ayva göbek görüntüsüne kadar geldim.
Ancak birkaç gündür dizim ağrıyor sanırım cardio egzersizlerinde farkında olmadan hareketleri yanlış yaptım :/ bi yandan üstüne gitmeye korkuyorum bi yandan da tam iyi gidiyorken sporu bırakmak istemiyorum.
Ama hoplayıp zıplamalı koşmalı şeyler de dizimi daha kötü yapabilir şu an.

Merak ettiğim cardio’suz sadece bölgesel egzersizlerle de ilerleyebilir miyim abs çıkarma yolunda? mesela ağırlıklı pilates filan yapsam. ya da başka önerileriniz olur mu? YouTube kanalı vs de olur.
0
i think therefore i am
(09.04.21)
Yağ, kası saklar haliyle yag oranı düştükçe kaslarınız belirginleşir. Bunun da yolu evvela beslenmedir. Kardiyo olmadan da kaslarınız belirgin hale gelebilir, bunun için direnç uyguladığınız her egzersiz işinizi görür.
0
karacigerim vur kadehlere
(09.04.21)
Yağ oranınız düşmedikçe belirginliği artmaz. Kardiyo şart değildir, yağ yakımı/ kalori açığı oluşturduğunuz her yol sizi karın kası görünürlüğüne götürür
0
Unde bach canim
(09.04.21)
Selam. Önceki arkadaşların yazdıkları doğru. Cardio olmadan da yağ oranı düşürülebilir, nitekim düşürülmektedir de. Hatta bunun için ille de kalori açığı veriyor olmanız da gerekmez. İyi bir body building rutini takip ediyor olmanız yeterlidir.

Diz ağrısını çok büyütmeyin. Ben de Insanity Max 30 yapıyorum ve 1. ayımı yeni bitirdim. Şu anda benim de diz ağrım var. Daha önce T25 yaparken de olmuştu. O kadar zıplayınca oluyor. 1 hafta recovery haftası yapın, işte yoga veya güç antrenmanı gibi dizleri yormayan şeyler yapın, sonra kaldığınız yerden devam edin. İlle program değiştirmenize gerek yok. Hala ağrınız varsa dizlik takın. Bir de asla ayakkabısız spor yapmayın.
0
son feci skilacci
(09.04.21)
(2)

sporda ara vermek gerekir mi

penceredengorunenmorbina
chloe ting'in 25 günlük challenge'ını bitirdim ve ara vermeden 2 haftalık programına devam ettim. O da cuma günü bitecek. Yine ara vermeden bir programa başlamak mantıklı mı? yoksa bu tarz programlarda 1 hafta ara vermek mi gerekir?
chloe ting'in 25 günlük challenge'ını bitirdim ve ara vermeden 2 haftalık programına devam ettim. O da cuma günü bitecek. Yine ara vermeden bir programa başlamak mantıklı mı? yoksa bu tarz programlarda 1 hafta ara vermek mi gerekir?
0
penceredengorunenmorbina
(07.04.21)
ben de chloe'nin 3 programını yaptım geçen sene. hiç ara vermedim. bence zaten gerekli arayı kendisi veriyor boş günlerle.

diğer yandan bu tarz konularda vücudu dinlemek lazım. eğer yorgun hissediyorsan veya bıkkınlık gelmişse ara vermek daha doğru. ben mesela sürekli olarak yoga yapıyorum ve çok iyi geldiğini hissediyorum. ama bazen o kadar da iyi gelmiyor gibi hissediyorum, yaparken bitse de gitsek moduna giriyorum ve öyle olunca bırakıyorum bir süre.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(07.04.21)
Selam. Ara vermeden devam edin. Ağır BB programlarında bile 3 ayda bir 1 hafta ara veriliyor. Bu tip programlar bakımından ise insan vücudunun böyle bir araya ihtiyacı yok. Ara vermeyi gerektirecek bir sakatlık, ağrı vb. yoksa aynen devam.
0
son feci skilacci
(07.04.21)
(12)

haftada bir tatlı yemek zayıflatır mı?

ardt
böyle şeylere de pek inanmam aslında ama geçen gün bir programda uzman konuşuyordu, son 6 aydır sağlıklı besleniyormuş, sadece haftada bir gün kendisini serbest bırakıyormuş ve o bir günü de sağlıklı geçirmektense o gün tatlı yemenin kendisini daha fazla zayıflattığını, bunu kendisinde gördüğünü söy
böyle şeylere de pek inanmam aslında ama geçen gün bir programda uzman konuşuyordu, son 6 aydır sağlıklı besleniyormuş, sadece haftada bir gün kendisini serbest bırakıyormuş ve o bir günü de sağlıklı geçirmektense o gün tatlı yemenin kendisini daha fazla zayıflattığını, bunu kendisinde gördüğünü söyledi, "bunu burada söylemem doğru mu aslında bilmiyorum ama" (gülerek) dedi.

böyle bir şey var mıdır? mümkün müdür?
0
ardt
(06.04.21)
43 kilo birisi olarak, yok şunu yiyeyim mi yok şu içmeyeyim mi gibi soruları aşırı saçma buluyorum. açacaksın netten hesaplama programlarını, şu an boyun kilon yaşın ve günlük ortalama aldığın kalori miktarı neyse yazacaksın. sana zayıflaman için alman gereken kaloriyi söyleyecek. ona uy yeter. ister su iç ister bira, ister tatlı ye ister tuzlu ye, gereken kalori miktarını geçme yeter.
0
rose parks
(06.04.21)
psikolojinin zayıflamaya etkisi var.
uzman muhtemelen bunu söylemek istemiştir.
daha önce de bir doktor bana, "aklına çok takılıp gece uykularına girecek kadar canın isteyecekse, onu ye çünkü kilo vermene engel olur" demişti.

yani eğer bir yandan olması gerekeni doğru şekilde yapıyorsanız, vücut zaten o ritme giriyor ve haftada 1-2 öğün o düzen içinde öldürücü bir etkiye sahip olmuyor.
tam aksine, o öğünler sizi mutlu ediyorsa, motivasyonunuzu bozmuyorsa zararı değil, faydası oluyor.

o yüzden cheat day ya da cheat ettiğiniz bir öğün olabilir diyette.
herkesin yapısı farklı.
ben cheat olayının dozunu ayarlayamadığım için 30-60-90 günlük challengelar yapıyorum.
canım bir şey isterse, "x tarihinde yiyebilirsin, bugün değil" diyorum ve bu bana iyi geliyor.
bazen de o gün o öğünde onu yemek daha iyi gelir.
kişisel bir tercih ve yapı meselesi.
0
blatta hiberna
(06.04.21)
rose parks,

yani bir kişi günde 2000 kalori altında kalarak kilo verebiliyor ise bir sene boyunca sağlıksız beslenmesi ile sağlıklı beslenmesi arasında bir fark yok öyle mi? sürekli hamburger, kumpir, çikolata, baklava yiyen kişi ile sebze, tavuk, et balık yiyen kişinin vücudu 2000 kalori altında kaldığı sürece aynı olur yani?


bu arada haftada bir tatlı yemek zayıflatmayabilir ama kilo da aldırmaz hemen.
0
elorelia
(06.04.21)
bence mumkundur. bilimselini bilemyecegim ama vucut duzene girince onu nasil yakacagini da bilir diye dusunuyorum. duzen sanirim isin sirri burada.

bir haber vardi, adam her gun sadece mc donalds yiyerek bir ayda 10 kilo veriyor.

buldum: www.independent.co.uk
0
yoggi
(06.04.21)
Selam. Kadrolu kilo verici olarak bence böyle bir şey var. Yalnız olayı iki şekilde değerlendirmek lazım:

İşin birinci yönü gerçekten tatlı yemek kilo verdirdiğinden falan değil kesinlikle. Diyet yapıp başarılı olanlar çok iyi bilirler ki bu işin özünde sabırla devam etmek vardır. Ara sıra yapılan cheat dayler insanların diyette daha uzun sebat etmesini sağladığından uzun vadede başarı getiriyor olabilir. Ben ihtiyaç duymadığımdan yapmadım hiç şahsen.

İşin ikinci ve asıl sorduğun yönüne gelince, cheat day kilo vermeyi hızlandırmaz. Zaten bunu yapmasının tek bir yolu olabilir: Bazal metabolizmayı hızlandırmak. Tabii ki bu konuda da yapılmış deneyler var ve cheat daylerin bazal metabolizmayı hızlandırmadığı anlaşılmış durumda. Şu an link arayıp bulacak vaktim yok maalesef ama ararsanız kolaylıkla bulursunuz. Uzman arkadaşın söylediği şey hayalden ibaret yani.

Ben her ne kadar cheat day yapmıyorsam da pazarları kalori açığı vermeden, hatta biraz kalori fazlası alarak beslenirim. Kendimi fiziksel ve psikolojik olarak çok daha iyi hissetmemi sağlıyor.
0
son feci skilacci
(06.04.21)
Bak ben 39 yaşındayım, ülkenin açık ekonomi modeline adım attığı yılları yaşadım. Yani öncesinde ülkedeki fabrikasyon gıda üretimi çok daha sağlıklıyken ithal edilen malzemelerin ucuzluğu sebebiyle glikoz şurubudur bilmem çin tuzudur vsdir, hepsi girdi ambalajların içine ve tabi bir süre hiç bilmeden gayet güzel bol bol yedik bunları, bu şekilde büyüdüm.

Şimdi dikkatimi çeken bir şey var; regl dönemimin dışında tatlı yememek şeker ve tatlandırıcı almamak iyi geliyor ama regl öncesindeki beden gerilimi bana tatlı yemeyi bütün bir öfkeyle emrettiğinde ben zaten irademe sahip çıkmakta bile iradesiz kalıyorum ve o paketli tatlı gıdaları yiyorum. Eskiden inat edip yemiyordum ve reglim zaten geciken bir yapıyken iyice gecikiyordu çünkü stresim artıyordu. Dikkat ettim reglden önceki son 3-4 gün (bu süre sanırım benim bedenime mahsus, başka bedenleri bilemem, bilemeyiz) canımın çektiklerini suçluluk hissetmekden yediğimde regl çok daha kolay geliyor. Bende böyle bir olay var. Kilo da almıyorum. Buna bi dikkat et. Psikoloji çok önemli ve çok etkili.

İlla kıllanıyorsan titizlik basıyorsa inatagramda yutubda çok güzel doğal tatlı tarifleri var. Alıyor medine hurmasını kakao ekliyor inceltilmiş fındıkla bi karıştırıyor of. 3 malzeme yav. Fındık kakao hurma. Yap ye. Haftada bir. Korkma şundan, o senden korksun.
0
1bir1bir1
(06.04.21)
@rose parks konuyu o kadar güzel özetlemiş ki.
Bir de makroları dengelemekten bahsetseymiş tam olacakmış.
0
Mirket
(06.04.21)
Kilo vermek ASLA ve ASLA, buyuk harflerle yaziyorum, giren kalori/cikan kalori duz mnatigina indirgencek kadar "basit degil"! Yedigin seylerin carb, yag, vs dengesi, dogal mi rafine mi tukettigin, ne-neyin yaninda kolay sindirilir, neyi hangi saatte yemen gerekir, ne tur fiziksel aktivitelerde bulunman gerekir, hormonal dengelerin nasi vs vs etkileyecek pek cok sey var. Insan bedeni komplekstir o nedenle "amaaan ben x kg olarak hic takmam alinan veerilen kalorileri not et yeter" ya da "haftada 1 gun bile tatli yesen sistemin allak bullak olur tum emegiin bosa gider"cileri hiiiiic kale almayin derim.

3-5kg gibi bi rakamdan bahsetmiyorsak, once gidip bi endokrinologa gorunun hormonlariniza kan degerlerinize baksin, sonra da dogru duzgun bi universiteden diploma almis isini bilen bi diyetisyene danisin.

her insanin yapisi, genleri farkli. dolayisiyla her insanin yiyip icip kilo verecegi liste farkli. bazi yiyeceklere karsi intoleransinizin olmasi bile kilo vermeyi sekteye ugratabilir.

internette tavsiye verme yasi 9-12lere dustugu icin gidin uzmanina dannisin.
0
e mice
(06.04.21)
Konunun uzmanı değilim ama "aldığın kalori ihtiyacından düşük olursa zayıflarsın" gibi basit bir mantıkla çalışmaz insan vücudu.

Vücudun ihtiyaçlarını doğru karşılamazsan bilinçaltı şöyle davranıyor: "sanırım dışarıda bir kıtlık var, ben en iyisi bulduğum besinleri depolamaya başlayayım."

Tebrikler, artık yağlı bir insansınız.

Bu bilinçaltı anne karnında başlıyor üstelik. Anneler hamilelik döneminde "aman fazla kilo almayayım." diye kendinin ve bebeğin ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde beslenmezse anne karnındaki bebeğin bilinçaltı da benzer şekilde davranıp "sanırım dışarıda kıtlık var." diyor ve doğar doğmaz obeziteye yatkın bir bünye ile yaşamına devam ediyor.

özetle rose parks'ın söylediği kadar basit bir şekilde "sağlıklı" kilo veremezsin.
0
himmet dayi
(06.04.21)
kilo alıp vermek çok sayıda faktöre bağlı kompleks bir süreç. "haftada bir gün tatlı yiyerek kilo vermek" diye bir şey yok, bu çok eksik ve yanlış yönlendirici bir ifade.

diyelim ki ben ideal kilomun 50 kilo üstündeyim. çok sağlıklı beslenmeye başladım, yediğime içtiğime dikkat ettim fakat evden dışarı bir adım atmadım. 7 kilo verdim bu süreçte. bu durumda "hiç hareket etmemek kilo verdiriyor" diyebilir miydim? el oğlu buna cherry picking demiş ne güzel, bi' nevi işine gelen veriyi dikkate almak.

gerçekte olan nedir peki? tatlı yediğin halde zayıflayabilirsin. bunu zaten tartışmaya açmak bence yersiz; tatlı yiyen herkes şişko olsaydı dünyada sağlıklı insan olmazdı. önemli olan rutindir. sağlıklı yağ ve protein tüketen, bol bol sebze ve yeşillik yiyen, sürekli fiziksel olarak aktif yaşayan birisi tatlı yedi diye kilo almayabilir. aynı şeyi evden çıkmayan 120 kiloluk biri yaparsa kilo alabilir ama.

kilo vermenin matematiği bu kadar basit değil. kişiden kişiye bile değişiyor bu. örneğin 167 boyunda, 70 kilo olan bir kadının kilo vermek için ihtiyaç duyduğuyla 180 boyunda 120 kilo adamın ihtiyaç duyduğu aynı değil. birine deli gibi kilo verdiren şey diğerinde hiç işe yaramayabilir. mesela inşaat işçisi her gün bir ekmek yiyip bir litre kola içse de zayıf kalabilir ama oturduğu yerde her allahın günü kek börek yiyen bir şüşkonun karbonhidratı ciddi anlamda azaltmadığı sürece İSTİKRARLI VE SAĞLIKLI kilo vermesi zordur.

vücudun temel prensibi herkes için aynı ama yaşam tarzı, beslenme tarzı, mevcut sağlık durumu, mevcut kilo vs. bunlar çok önemli şeyler. eğer kilo vermek istiyorsan yapman gereken şey öncelikle vücudun çalışma prensibini anlamak, sonra da tükettiğin besinler konusunda bilgilenmek. son olarak da uygulanabilir, sürdürülebilir bir beslenme tarzı oluşturmak.

gerisi hikaye. yok işte tatlı yedim şöyle oldu, bilmem ne otunu bacağıma sürdüm böyle oldu vs. bunlar yalandır, yalan değilse de en fazla bir ay sonra bırakacağınız düzenlerdir.
0
der meister
(06.04.21)
cheat meal veya day popüler. 30 gün boyu aynı değerlerde besin almak yerine arada şaşırmtak için öneriliyor bazı yerlerde
0
ShadowOfMoon
(06.04.21)
Onların tatlı yemek dediği o gün beş dilim baklava yemek değil. Hindistan cevizi, yulaf, bal gibi şeylerle yapılan uyduruk tatlılar. En fazla sütlü irmikli bi şey.
0
oyokbuyoknevar
(06.04.21)
(34)

doğmak üzere olan kızıma isim seçelim mi? :)

jonestown
doğuma 1 hafta falan kaldı ama isime karar veremedik bi türlü, eşim de pes etti bana bıraktı zira çok kararsız biriyim. 2 kedim var onlara bile isim bulamayıp birine oğlum birine kızım dedim düşünün.. seçenekleri yazayım bi anket yapalım dedim. SimayAybeniz (en içime sinen bu ama aydeniz anlarlar ka
doğuma 1 hafta falan kaldı ama isime karar veremedik bi türlü, eşim de pes etti bana bıraktı zira çok kararsız biriyim. 2 kedim var onlara bile isim bulamayıp birine oğlum birine kızım dedim düşünün.. seçenekleri yazayım bi anket yapalım dedim.

Simay
Aybeniz (en içime sinen bu ama aydeniz anlarlar karışır diyenler oldu)
ilke
Miray

farkettiğiniz gibi ay'lı isimleri seviyorum özellikle, farklı az duyulmuş isim önerilerinize de açığım :)
0
jonestown
(25.03.21)
Aylı isimleri seviyorsanız direk ay ismi koyun :) Nisan mesela
Miray daha iyi içlerinde
Ama Yaz koysanız keşke ben çok seviyorum Yaz ismini :)
Sağlıklı ve kolay doğum olur inşallah
0
coca cola
(25.03.21)
Boş ver bizi be :) koy içinden geleni.
Haa ben kızım olsa nagehan koyardım:) soyadıyka kafiyeli olmasını öneririm. Kişiyi çok etkiliyor
0
sonuncu nokta
(25.03.21)
Kızım olsaydı Cemre veya Mevsim düşünüyorduk ama oğlumuz olacak.
0
suicides underground
(25.03.21)
Ceday olsun o zaman :)
0
freebird5406_2
(25.03.21)
Ben bu sıralar Lara ismini çok seviyorum. Hem yurt dışında da kullanılabilir. Bu arada Selay da olabilir ya da Nilay.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(25.03.21)
kişisel sıralamam:
miray
simay
aybeniz.

voleybol takımı kadrosu sayıyor gibi oldum.
aybeniz kızılderili ismi gibi. soluk beniz anlamında.

evet benzersiz ama gereksiz de. neden kız ömrü boyunca adını yanlış söyleyenleri düzeltsin ki? üstelik yurtdışına filan açılacak olursa diğer ikisiyle işi daha kolay olur.
0
filteria
(25.03.21)
sunay
0
cooperr
(25.03.21)
AyCan
0
ankara06
(25.03.21)
Yazdıklarınız içinde Simay.

Umay da düşünebilirsiniz.
0
opucuk baligi
(25.03.21)
Aydan güzel isim, çok da yaygın değil. Bir düşünün.
0
epistemic_regress
(25.03.21)
Aybeniz koyarsaniz ismi hep yanlis yazilir cok sıkıntı yasar. Uzulursunuz. Ayla koyun.
0
matilda
(25.03.21)
İlke ismini çok severim ben. Sağlıkla alırsınız umarım kızınızı kollarınıza :)
0
gmzo
(25.03.21)
aybeniz nedir ya? soluk benizli gibi

ada ismi guzel gibi
aysel
ayla

olabilir ay olsun diyorsaniz
0
exlibris
(25.03.21)
@

ay denilince aklına solukluk mu geliyor yahu herkesin, hiç öyle düşünmemiştim :)
0
🌸jonestown
(25.03.21)
Ayda
0
orient blue
(25.03.21)
meko
(25.03.21)
Aybeniz bence kotu bir isim :/
Soluk benizli kisi gibi.

Miray guzel
Ayla, Aydan, Simay...
0
kuehles blondes
(25.03.21)
Tomris.
0
mezarkabul
(25.03.21)
Aybeniz yerine aysima daha iyi olamaz mı en azından anlamı daha güzel, ayyuzlu demek. Bir de Aylin,Ayda da olabilir.
0
Rh Negatif
(26.03.21)
Miray diye eski sevgilim vardı, o yüzden sempatim diğerlerine kıyasla fazla. Miray +1
0
son feci skilacci
(26.03.21)
Aybeniz koymayin :( aytemiz gibi...
bu yazdiklarinizda en guzeli Miray bence. anlami nedir bilmem ama kulaga hos geliyor.


aydan, ayla gibi isimleri severim ben de. bir de soyisimle olan uyumu da onemli. soyadiniz parlak olsaydi mesela Aydan Parlak, soyadiniz yildiz olsaydi Ayla Yildiz gibi...
0
yoggi
(26.03.21)
miray > simay > ilke
0
deartheodosia
(26.03.21)
Miray ismi, Farsça kökenlidir. Anlam itibariyle ay gibi ışık saçan demektir.
Miray ismi, yumuşak başlılığı, güzel huyu temsil eder.
Miray ismi Kur'an'da geçmemektedir.

Güzel. Oyum Miray'a!
0
new day new life
(26.03.21)
aybeniz bence de aytemiz gibi, biraz talihsiz olabilecek bir isim.

miray da, simay da, ilke de tanıdım.
direkt o kişileri çağrıştırdığı için önyargısız fikir vermem zor ama fonetik olarak bence de içlerinde en iyisi miray.

"ay"lı isim olarak da en sevdiğim "aylin".
aylinler de tatlı olur genelde.
0
blatta hiberna
(26.03.21)
İlke çok güzel. Duru diyecektim.
0
EasyTiger
(26.03.21)
aybeniz'i çok sevdiyseniz ayben koyun. aybeniz gerçekten kötü bir isim.

diğer seçeneklerin tamamı güzel. parantezi yazmadan sorsanız ilk aybeniz'i elerdim.
0
kibritsuyu
(26.03.21)
Aybeniz koymayin demeye geldim. Digerleri guzel isimler.
0
pofudukayi
(26.03.21)
ilay
0
xrated
(26.03.21)
Mayıs
0
FAtE
(26.03.21)
@freebird5406_2 sfadfasd

bunlardan ben ilke yi daha çok begendim
ışık
güneş
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(26.03.21)
Aybeniz koymayın, ayrıca "Simay benim karım lan" Simay güzel isim.

Benim hep tavsiyem iki isim koyun, soy adı ile fonetik olarak uyumlu iki isim koyun.

Allah sağlıklı ve hayırlı bir evlat olmasını nasip etsin .
0
John Bloor
(26.03.21)
İlke. Andımızı getiriyor akıllara. Dolayısıyla çocukluğumuzu da. Ekseriyetle de çocukluk akla gelince pozitif duygu yükleniyor insan.
0
onemoremile
(26.03.21)
aybeniz koymayın.

miray +1
0
contavolta
(26.03.21)
bana göre kızımın ismi en güzel isim :)

deniz
0
lostys
(26.03.21)
(5)

Hukuk mu adalet mi?(hakim olsanız)

Unde bach canim
Hukuk ve adalet kavramlarından sadece birini seçerek karar verecek olsanız, sadece hukukun işleyişini mi baz alırsınız yoksa adil olmayı mı?
Hukuk ve adalet kavramlarından sadece birini seçerek karar verecek olsanız, sadece hukukun işleyişini mi baz alırsınız yoksa adil olmayı mı?
0
Unde bach canim
(23.03.21)
hakim olsan hukuk'a aykırı karar veremezsin, o yüzden hukuk.
0
jelly bear
(23.03.21)
Tabi ki hukuk. Zaten insanlar bunu anlamıyor. "bilmem bilmem ne oldu serbest kaldı" yazıp duruyorlar sinir oluyorum. Yarın adam yaralama serbest olur hakim adam yaralamaya ceza vermez. Yarın sokakta zıplamak yasaklanır hakim sokakta zıplayana ceza verir.

Veee en önemlisi KANUNLARI HAKİM KOYMAZ, UYGULAR. Teşekkürler...
0
infernalcadre
(23.03.21)
hukuk ve adalet birbirini tamamlayan ve kapsayan kavramlar. Hukuk kurallarının ruhu diye bir kavram var ve bu aslında hukuk kurallarının adalete uygun bir şekilde oluşturulmasını ifade ediyor. Yani, hukuk kurallarının oluşturulmasında, karşılıklı menfaatlerin dengelenmesinin, hakkaniyetin ve diğer ilgili kıstasların gözetilmesi ve ona göre kanun yapılması gerekiyor. Bizde hukuk kuralları ise allaha emanet oluşturuluyor. Hazırlık süreçleri oldukça kısa süren ve meclisten neredeyse hiç tartışılmadan geçen kanunlar yumağı. Hatta bazıları o kadar başarısız ki, dil bilgisi kuralları bile dikkate alınmamış (iş kanunu geçici madde 10).

Neyse, hakim olsam, hukuk kuralları ne diyorsa onu uygulardım. Bu bir yükümlülük. Ancak, anayasanın hükmü açık, hakimler kanuna uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar verirler (madde 138). O yüzden, sadece hukuk kuralları değil, vicdan da giriyor işin içine, bir başka deyişle adalet kavramının anayasadaki tezahürü. Kanunun ya da yargıtay içtihatlarının ne dediği umrumda değil, normlar hiyerarşinde anayasanın yeri belli.
0
kojonotsuki
(23.03.21)
Sadece adil olmayı baz alırdım. Adil olmaktan daha üstün çok az değer vardır.
0
deneme
(23.03.21)
Adalet subjektif bişi dasti

Sen birine bir tokat vursan bunun cezası ne olmalı?

Kimisi buna "Bir tokat, çünkü yapılanın tam karşılığı odur." der. Birisi çıkar "Hayır, bir tokattan fazlası vurulmalı, çünkü tokat onun yaptığının karşılığı, bir tokat da durduk yerde itlik yaptığı için vurulmalı." der. Bir başkası çıkar "Bir tokata bir tokatla karşılık verirsek bizim suçludan ne farkımız kalır, biz hafif bir fiskeyle geçiştirelim." der. Üçü de kendince adildir. Hukuk dediğin şey bu subjektifliği ortadan kaldırmak, belli bir müşterekte buluşmak için var. Rawls dayım çok güzel anlatır bunları.
0
son feci skilacci
(23.03.21)
(14)

Lost hakkında soru, spoiler vermeden cevaplar mısınız

Coyote
Losta yeni başladım daLocke şimdiye kadar izlediğim dizilerde en sevdiğim karakter sanırımResmen yolu locke ile kesismeyen, onunla konuşmayan hayat amacını bulamıyor...:D hep böyle mi?Evet hayır ya da ohooo daha neler var ki veya locke ilk başta iyi hoş da sonradan gör gibi cevaplarınızı bekliyorum.
Losta yeni başladım da

Locke şimdiye kadar izlediğim dizilerde en sevdiğim karakter sanırım

Resmen yolu locke ile kesismeyen, onunla konuşmayan hayat amacını bulamıyor...

:D hep böyle mi?

Evet hayır ya da ohooo daha neler var ki veya locke ilk başta iyi hoş da sonradan gör gibi cevaplarınızı bekliyorum....
0
Coyote
(16.03.21)
ohooo daha neler var

edit: bu arada gercekten cok sanslisin keske ben de sifirdan izliyor olsam :)
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(16.03.21)
Ohooo daha neler var +1

Ve tabi ki sen bir de sonradan gör.

Aşırı özendim şu an ya keşke ben de unutsam da bir daha yaşasam şu heyecanı.
0
turkce konusan uzayli
(16.03.21)
Tüm karakterler için şeyleri yaşarsın. Sawyer için bile.
0
baal
(16.03.21)
*Aynı şeyleri
0
baal
(16.03.21)
Lost iyidir hoştur daha neler var +1 ama maalesef sonra çok bozdu geyiği gerçek
0
basond
(16.03.21)
Locke giderek daha da güzelleşiyor. Bu ifadeyi tarizli kullanmış olabilirim. Olmayabilirim de. Belki iki anlamını birden kastetmişimdir. Bilemeyiz. Spoiler bunlar hep.
0
son feci skilacci
(16.03.21)
eh, işlerin göründüğü kadar basit olmadığını anlıyorsun ilerleyen zamanlarda. kimse aziz değil, kimse de safi kötü değil. dizi bunu iyi anlatıyor zaten. bunun net bir cevabı yok. yani birini koşulsuz favori karakterin yapmak için çok erken. ha, nihayetinde yine Locke favorin olabilir, o ayrı. daha fazla anlatmayayım her söylemek istediğim seyir zevkine zarar verebilir gibi hissediyorum :D
0
olutaklidi
(16.03.21)
balon karakter
0
jamiro
(17.03.21)
dizinin sonunda tüm şzleyenler salak yerine konuyor.
ömrümdeki en büyük zaman kayıplarından birisi olarak görüyorum diziyi.
mantıklı bir son yok. bu benim için sorun değil diyorsanız devam edin.
locke ve tüm diğer karakterler hakkında olaylar gelişiyor, ilginçleşiyor, finalde mantıklı bir yere bağlanacak derken hiçbir soruya (bazılarına değil hiçbirine) cevap verilmiyor.
0
aslindasorunumpsikolojik
(17.03.21)
Locke'u karakter olarak benimseyip sevdiysen dizinin sonunu sevmezsin. Sonunu sevmeyenler de tıpkı locke gibi her şeye kör göze parmak anlam cevap arayan tipler.
0
Jux
(17.03.21)
Dizinin sonunu idrak edememiş insanlara takılma. Söz konusu sorulara cevap veriliyor. Burada bahsedip Spoiler vermek istemiyorum. Merak eden sözlükte lost başlığında yazdığım entry'ye bakabilir.

Evet finali ilk sezonları kadar güzel değil ama temel soru işaretlerini cevapsız bırakmadılar.

Locke için ohooo daha neler var +1
0
himmet dayi
(17.03.21)
En kıskanılanlar listeme giriş yaptınız Lost' a yeni başlamış biri olarak :/

Ohooo daha neler var +500

Not: dikkat ettiğinize eminim ama bölüm adlarını da göz ardı etmeyin lütfen 8)
0
lüzumsuz adam
(17.03.21)
locke en sevdiğim karakter. bir de benjamin.
diziyi bu ikisi için izlemeye devam ettim.
ve cevabım ohooo daha neler var.
locke başta iyi sonradan gör diyemem çünkü locke hiçbir zaman %100 iyi biri olmadı ki o yüzden çok sevdik zaten.
0
matilda
(17.03.21)
bir hakkım olsa, izlediğin dizilerden bir tanesini komple unutacaksın, baştan izleyebileceksin gibisinden, düşünmeden lost derim. hiç bir dizinin bölümlerini böyle merakla beklemedi dünya.

bir de bir sezonu bir kerede izlemek falan yok. her hafta her hafta bekleyeceksin. vay arkadaş ne günlerdi
0
co2s2
(17.03.21)
(4)

Duvara askı hangi yükseklikte asılır?

cliquot
Merhaba. Antrede palto vs asmak için duvara askı takılacak. Matkap dübel vs. İşlem bir kere yapılacağı için merak ettik, bunun hangi yüksekliğe asılacağı ile ilgili bir standart var mı?
Merhaba. Antrede palto vs asmak için duvara askı takılacak. Matkap dübel vs. İşlem bir kere yapılacağı için merak ettik, bunun hangi yüksekliğe asılacağı ile ilgili bir standart var mı?
0
cliquot
(16.03.21)
Kullanıcı boy ortalamasına göre değişir aslında, 200 cm max olmalı bana göre. 175-200 arası bizim toplum için ideal sanki.
0
John Bloor
(16.03.21)
Altı boş olacaksa herhangi bir yüksekliğe asılabilir. Ev sahibinin boyuna bağlı. Dolu olacaksa (ayakkabılık vb.) montların sığabileceği kadar yer+ bir miktar daha boşluk yeterli olur. Onu da deneyerek tespit edersiniz.

Edit: Niyeyse yazmayı unuttum, illa rakamsal değer gerekiyorsa ortalama 2 metre civarı diyebilirim. Ben kendi evimde biraz daha yükseğe astım boyum uzun olduğu ve altına ayakkabılık koyduğum için.
0
son feci skilacci
(16.03.21)
185 cm çakın gitsin. ideal. aynı yükseklikte olmak zorunda da değil hepsi. mesela 3 tane askı olacaksa bir tanesi 15 santim aşağıda olabilir. ya da 4 taneyse 2 tanesi.
0
kisa bisey olsun istemistim
(16.03.21)
2 gibi falan bence
0
co2s2
(16.03.21)
(26)

Eşcinsellik-Dizi

bitchesaintshit
Bu tarz sahneler çıktığında geçiyor musunuz yoksa izlemeye devam mı? Mesela Shameless.The Haunting dizisine başladım(6.bölümdeyim) Korku dizisinde bile var. Senaristler için artık eşcinsel karakter eklemek zorunluluk mu?
Bu tarz sahneler çıktığında geçiyor musunuz yoksa izlemeye devam mı? Mesela Shameless.

The Haunting dizisine başladım(6.bölümdeyim) Korku dizisinde bile var. Senaristler için artık eşcinsel karakter eklemek zorunluluk mu?
0
bitchesaintshit
(16.03.21)
standard bir sex sahnesinden farklı hissettirmiyor.
0
king lizard
(16.03.21)
Adını duyardim izlemek anca nasip oluyor, 2001 çıkışlı six feet under her bölümde var neredeyse, 2. Sezonda baymaya başladı artık ama sardirmiyorum, öyle içten oynuyorlar ki gercek hayatta cinsel tercihleri bu şekilde mı para ya da sanat için bu kadarıni yapamazlar gibi geliyor.
0
candanag
(16.03.21)
Herhangi bir seks sahnesinden farklı hissettirmiyor. +1
0
kedimedi
(16.03.21)
Çok uzun değilse izlerim. Çok uzunsa heteroseksüel seksi de atlayabilirim.

Türk dizilerinde aşık kişilerin öpüşememesi de bununla aynı sebepten. İzleyici kitlesi kimse ona göre dizi yapılır. Parayı veren düdüğü çalıyor aslında.

Dijital platformlar veya Amerika'da bu dizileri izleyenlerin bir çoğu liberal politikaları destekliyor ki böyle diziler yapılıyor. Bir de eşit düzeyde temsil gibi şeyler çıktı Hollywood'da, o yüzden sadece eşcinsellik değil, karakterlerin biri uzak doğulu göçmeni Amerikan, biri Afrikan-Amerikan vs. oluyor. Dünya böyle bir süreçten geçiyor işler dengelenince bence isteyen istediğini yapar hale gelecek.
0
nhk ni youkosu
(16.03.21)
niye drğiştireyim, bir homofobiklik seziyorum...
0
rose parks
(16.03.21)
Tarihin gerisinde kalmak istemem. 100 yil once bir beyazla bir siyahin evlenmesi yasakti ve seks yapmasi irkcilara gore "igrencti". Zaman degisiyor, toplumlar gelistikca baskalarinin seks yasantisina karismak gecmisin bir ozelligi oluyor. Siyah beyazla mi, bir erkek baska bir erkekle mi, kadinla mi iliski yasiyormus modern insanin surekli kafasini kurcalayan konular degildir. Egitimli modern insanin daha gelismis dertleri vardir.

Hic seks olmazsa olmaz mi? O ayri bir soru. Ama olacaksa kim oldugu dedigim gibi egitimli insanin ilgi alani degildir.
0
howfaristhesky
(16.03.21)
Atlamıyorum. Ama... hetero cinsellik sahneleri de alakasız bir şekilde ve gereksiz uzun olunca atlıyorum.
Normal bir şey bence.
Göze sokulmak için değil de, normal olduğunu göstermek için yapılıyor bana göre.
Eşcinseller var ve eşcinsel karakterlerin de dizi ve filmlerde olması çok normal.
0
runagain
(16.03.21)
Senaristler için straight karakter eklemek zorunluluk değilse, bu da değil.
0
lcha
(16.03.21)
Zorunluluk değil. Siz farkında olmasanızda çevrenizde bir sürü lgbt insan yaşıyor. Bu insanlar ab-abd gibi ülkelerde daha görünür ve rahat bir şekilde yaşayabiliyor. Toplumda varolan bu insanlar elbette dizi/film'lere de yansıyor.

Straight sahneleri de lgbt içerikli sahneleri de keyifle izliyorum.
0
hayaletimsi
(16.03.21)
İzlemeye devam. Got gibi 40 dakikanın 45’i sevişme sahnesi olunca fenalık geliyor bana sadece, homo hetero fark etmez. Netflix’in zorunlulukmuş gibi eşcinsel karakter eklemesini de saçma buluyorum ayrıca, fazla duyar kasmaya da insanları ötekileştirmeye de gerek yok.
0
infj.
(16.03.21)
Neden geçeyim ki. Kadın erkek sevişmesinden ne farkı var? Eşcinsel karakter eklemek zorunda çünkü normalleştirilmesi lazım. Çünkü hayatımızın içindeler ve ötekileştirilmemeliler.
0
sta
(16.03.21)
Sense8 deki sahneyi geçmiştim, six feet under daki çifti severek izledim, orada sadece cinsellik değil, günlük hayat, duygusal hayat, çatışmalar, anlaşmazlıklar, hatalar, kabuller, çok yönlü derinlikli yazılmış karakterler vardı

Straight bir izleyicinin gay cinselliği içeren sahnelerini atlamasına kesin homofobi denebilir mi emin değilim, neticede arzular örtüşmüyor

Bu sahneyi izlemek istemiyorum demekle bu sahneler asla çekilmesin insanlar toplumdan dışlansın aynı işte çalışmam aynı okulda okumam yanyana oturmam demek arasında fark var bence

Bana göre sokakta el ele de tutuşsunlar, parkta sarılıp öpüşsünler love is love :) görmek istemeyen diğer yöne yürür kafasını çevirir
0
freebird5406_2
(16.03.21)
Cevaplar güzel gelmiş. Dedim ''Acaba herkes homofobiksin diye çıldırır mı'' ama bir şey diyen çıkmamış ki ne alakası var yazdıklarımla. Sadece 1 kişi homofobik olduğumu sezmiş :d Eğer ben homofobiksem umarım dünyadaki herkes benim kadar 'homofobik' olur. Sadece bu tarz sahneleri izlemeyip ileri sarıyorum ve dizinin türü fark etmez neredeyse her dizide görünce bunu sorgulamak istedim. Bıkkınlık geliyor.

Ha şunu da söyleyeyim. Straight sahneleri de atlıyorum. Ne bileyim işte bir savaş, korku filminde/dizisinde sevişme sahnesi görünce onu izlemek zaman kaybı gibi geliyor.
0
🌸bitchesaintshit
(16.03.21)
Geçmiyorum ama bazen bazı sahnelerde eşcinsel olmasa dahi o sevişme sahnesinin orada veya o kadar uzun olmasını gereksiz buluyorum.

@nhk +1

Her kesime şirin gözükelim linç yemeyelim diye her yapımda en az bir Asyalı, Afro-Amerikan veya başka azınlık olma zorunluluğu göze batıyor. Politik doğrucular da en az yobazlar kadar can sıkıcı olacak yakın gelecekte görürsünüz.
0
chicha_v2
(16.03.21)
Bana çekici gelmiyor. Normal sex sahnesinden farklı bulmayana saygı duyarım ama hetero ilişki bana çekici geldiği için izlerken garip gelmiyor. Gay homo ilişki bana çekici gelmediği için, hatta itici geldiği için atlıyorum. Lezbiyen sahne olsa atlamam çünkü o çekici geliyor.

Homofobik değilim. Lez sahnelerini atlamıyosun gayleri atlıyosun diye laf eden de olur da napıyim zorla kendime beğendirtcek halim yok. Homo yaşama saygı duyuyorum ama izlememeyi tercih ediyorum
0
onkiloversemtamamım
(16.03.21)
Atlamıyorum. Daha fazla dizide ve filmde olması beni çok mutlu ediyor.
0
peki madem
(16.03.21)
standart bir sahneden farklı görmüyorum açıkcası
0
gazozailacatmauzmani
(16.03.21)
Erkek hetero olduğum için erkek erkek ilişkileri çekici gelmiyor. Atlıyorum. İtici gelmesi de normal bence. Nefret etmiyorum ama.

Kadın kadın olunca izliyorum :)
0
lion de la Turquie
(16.03.21)
Diziyi filmi sardırıp bölmeyi sevmediğimden denk gelirse izliyorum ama netflix’im olsaydı da sürekli maruz kalsaydım ileri sarardım herhalde. Gay ilişki benim gözlerime de hitap etmiyor lezbiyenler her dizide olsun lol.
0
heathen
(16.03.21)
Sahneleri atlamıyorum, iyi çekilmiş, duyguları yansıtan, inandırıcı sahnelerse zevkle izliyorum, sırf dizilerde eşcinselliğe yer vermeliyiz, şu sahneyi de ekleyelim şeklinde formüllere dayandırılmış bir sahne ise sıkılıyorum, aynısı heteroseksüel sahneler için de geçerli. Mesela örnek verilmiş, Six Feet Under'da Keith ve David'in ilişkilerini, arkadaşlarımmış ya da kendim yaşıyomuşum gibi içselleştirerek izlerdim.
0
(16.03.21)
Atlamıyorum. Benim tercih etmediğim bir ilişki türü olabilir ama bu ilişki türünü tercih eden insanlar var. dizi ve filmlerde birer sanat eseridir. Sanat insanlara duyguları yansıtır. İzlerken sadece dövüş ya da korku olarak izlemiyorum. Olayın içindeki dram kısmını da anlamaya çalışıyorum. o sahnede hikayenin bir parçası. (dram derken hüzün, acı olarak demiyorum.)

Filmlerde tecavüz sahneleri de oluyor ya da aşırı vahşet içeren cinayet sahneleri de oluyor. Bunlarda aşırı rahatsız edici olabiliyor ama hiç kimse atlamıyor. Atlayanlara da hiç kimse vay efendim senin içinde gizli tecavüzcü var ya da içinde bastırdığın bir katil var demiyor.

Ben eğer böyle bir sahneyi (erotik, hetero ya da homo farketmez) aile büyüklerimin de içinde bulunduğu bir ortamda izliyorsam rahatsız hissediyorum ama geçmem, izlemek isteyen başkası olabilir. Hikayede varsa vardır. Adam laf olsun diye o akışa o sahneyi koymuyor diye düşünüyorum. sahnenin anlattığını anlayamıyor olmam ya da hissedemiyor olmam sahneyi gereksiz yapmıyor.

Eğer arkadaş ortamında ya da tek başıma izliyorsam geçmiyorum. Rahatsız hissettirmiyor.
0
draconas
(16.03.21)
Geçmiyorum tabi ki. Benim anlamadigim korku dizisinde neden olmasin :D ayrica bly manor yonetmenin dedigi gibi bir korku hikayesinden cok bir ask hikayesi. Bir ask hikayesinde cinsellik olmadan olur mu? Iki kadin birbirine asik olabilir. Zorunluluk olarak degil dizi bunu anlatiyor zaten.
0
turkce konusan uzayli
(16.03.21)
Geçiyor muyum? Evet. Genç kız sahneleri genç kızlar için. Hangi cinsiyet ya da cinsel yönelim olduğu fark etmez, bütün seks sahnelerini diyalog veya filmin devamını etkileyecek bir sahne var mı diye kontrol ederek atlaya atlaya izlerim. Beni hikaye ilgilendiriyor, başroldeki seksi adamlar/kadınlar değil.

Senaristler için eşcinsel karakter eklemek bir zorunluluk mu? Hayır ama modaya uymak, eğer senaryonuz çekilsin istiyorsanız, neredeyse bir zorunluluk. Moda da güçlü kadın imgesi ve lgbt friendly filmler/diziler şu anda. Bu da gayet doğal, bu insanlar çok uzun süre sanat eserlerinde yok sayıldılar. Spot ışıklarının onların üzerinde olacağı bir gün muhakkak gelecekti, şu anda da o günleri yaşıyoruz.
0
son feci skilacci
(16.03.21)
Normalleştirilmesi diyenler olmuş. Zaten normal!
İzlediğim içeriğin kalitesine göre her tür cinsel ilişki sahnesini izleyebilir ya da değiştirebilirim. Sırf olsun diye eklenmiş sahneler oluyor. İki kat hızda dizi izlemek gibi birşey!
0
cliquot
(16.03.21)
Baş rolünde çocuk olan dizide bile var. Anne with an e. Neden her disiye eşcinsellik serpiştirildiğini ben de anlamıyorum. Rahatsız olmuyorum ama neden ki? Rahatsız olanlar böyle olunca daha çok rahatsız oluyor. Sırf bu yüzden nerflix aboneliğini iptal edenler var.
0
suicides underground
(16.03.21)
Şahsen hiç deneyimleme arzusu içinde olmadığımdan ve hiçbir şekilde bana erotik ya da tahrik edici gelmediğinden meraktan izliyorum. Heteroseksüel ve lezbiyen ilişkiler zaten göze sokuluyor ve estetik veriliyor. Homoseksüel ilişkinin ekrana aktarımı bana göre pek estetik değil. Shameless sahneleri rahatsız edici çiğlikte. Sense8 zaten işin suyunu çıkardığı için estetik gelmiyor. Gözümüze sokuyorlar resmen. Çekmek için çekilmiş yani. Ama mesela hayatım boyunca şu ana kadar izlediğim tüm seks sahneleri arasında en erotiklerinden biri Spartacus'teydi. İki erkeğin bu kadar estetik olabileceğini hiç düşünmemiştim. Sahne bitince başa alıp bir daha izledim. O kadar güzeldi.
0
elestirman
(17.03.21)
(21)

Fazla mı iyi niyetli bakıyorum ? ne yapmalıyım ?

komikolmakuzen
Selam duyuru sakinleri;Şimdi şöyle bir olayımız var. Yaklaşık 10 küsür yıllık çok samimi bir arkadaşım var. konu ile pek alakası yok ama ben erkek kişisiyim, o kadın kişisi. Neyse, 10 gün kadar önce doğum günü partisi için otelde bir kutlama yapılacağı haberini verdi ve mutlaka katılmamı istediğini
Selam duyuru sakinleri;
Şimdi şöyle bir olayımız var. Yaklaşık 10 küsür yıllık çok samimi bir arkadaşım var. konu ile pek alakası yok ama ben erkek kişisiyim, o kadın kişisi.
Neyse, 10 gün kadar önce doğum günü partisi için otelde bir kutlama yapılacağı haberini verdi ve mutlaka katılmamı istediğini söyledi. bende müsait olduğumu ve katılacağımı bildirdim. bu konuşmadan bir kaç gün sonra, oganizasyonda bir sorun olduğunu, partinin iptal olduğunu, doğum gününü başka bir şehirde yaşayan erkek arkadaşı ile orada kutlayacağını söyledi. buraya kadar herşey okey. kabul edilebilir bir durum.
Fakat dün akşam tesadüf eseri o partinin ilk konuşulan şekilde, yani otelde yapıldığını öğrendim.
Tesadüf konusunuda biraz açalım. instagram'da bir bildirim geldi. "xxx yyy mekanını bir gönderide etiketledi" şeklinde. doğal olarak birde fotoğraf paylaşıldı. kısa sürede etiketi kaldırdı fakat bildirimde hala görünüyordu. Sonuç olarak partinin yapıldığını ve bana "bir nedenle" yalan söylendiğini biliyorum.

mantıklı bir açıklaması olabilir, kendince haklı bir nedeni olabilir ama biraz bozuldum gibi oldu. direk söyleyebilirdi şu şu sebepten gelmeni istemiyorum ve ya hiç haber vermeyebilirdi. ama böyle bir yalan olunca bozuldum.

Siz olsanız ne yaparsınız?
a: görmezden gelip hiç bir şey yok gibi yapmak
b: rahatsız olduğunu belirtmek
c: iletişimi kesmek (yuh amk)
d: hepsi
e: hiç biri.

Fikirlerinize ihtiyacım var.
0
komikolmakuzen
(14.03.21)
“” konu ile pek alakası yok ama ben erkek kişisiyim, o kadın kişisi. ””
Konuyla çok alakası var

Bundan sonra o temasa geçmeden sen geçme
Yakında evlenirler
Belki nikaha çağırır seni
0
bir soru sorcam
(14.03.21)
c
0
mikahakkinen
(14.03.21)
Erkek arkadaşı seni çağırdığını öğrenince sorun çıkarmış, kız da sana gelme demenin en az kırıcı şeklinin parti iptal demek oldugunu dusunmus. Bence a şıkkı, hicbi sey yok gibi davran ama kızın öncelikleri arasında artik erkek arkadaşının istekleri oldugunun da farkında ol.
0
instant crush
(14.03.21)
sıkıntıyı çıkaranın erkek arkadaşı olması düşük ihtimal. kızdan önce eleman "böyle böyle bir plan yapıyoruz müsait misin?" diye aramıştı. muhtemelen arıza çıkaran daha önce tanışıp pek yıldızımızın uyuşmadığı bir iş arkadaşı.
0
🌸komikolmakuzen
(14.03.21)
İletişimi kes bence. Nihayetinde olgun davranıp gerekçesini söylemesi gerekirdi. 10 yıllık bir arkadaşlıkta bu tip çocukça hareketler olmamalı
0
olaylar olaylar
(14.03.21)
Kızla yakın arkadaş isen sevgilisi rahatsız olmuştur. Kız da böyle bir yalan uydurmuş.

Ben c şıkkını işaretliyorum.
0
komando kani var bende
(14.03.21)
Çok samimi, karşı cinsten, erkek yani, bir arkadaşım vardı. Sevgilisi oldu ve evlilik teklif etti. Sonra yanıma gelip çok zorlandığı, sıkıntılı bir konuşma yaptı. "Saçma olduğunu biliyorum olm ama senin durumun kronik bir tepkiye sebep oluyor, bir şekilde bu ilişkiyi istiyorum, galiba bir süre samimiyeti askıya alacağız" minvalinde. Müstakbel eşte travmatik bir kıskançlığa sebep olmuşum. Iyi dedim, ne diyeyim. Tabi onun bir süre olmayacağı açıktı. Kadınla evlendi ayrıldı bu arada. Ama şu anlattığım dürüstlüğü saglıyamıyorsa, ne kadar saçma ve kötü bir udurum olursa olsun sahoden belki de okadar samimi değilsiniz demek ki. Böyle bir şey olsa üzülürdüm ya, ama cağrılmadım, ikinci plana atıldım falan diye değil, sahiden benim dürüstçe ilerlettigim ilişki ne biçimmiş meğer. Ha ne diyordum, sorunun cevabı. Yüzleşirim ben. Cünku yüzlesmezsem kendim kırgınlıgım içinde rol yapmak zorunda kalırım ve bu baska şekilde ortaya çikacağından baska konularda ona kötü davranmaya başlarım muhtemelen bilmeden. Bu yuzden yüzleşip ne olduğunu sorarım, ama hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
Edit:Hele bir de dandik iş arkadaşi için cağırmıyor ve bir de bunun icin yalan söylüyorsa, dağlara taşlara.
0
velvetmorning
(14.03.21)
neden olduğunu sorabilirsiniz. eğer mantıklı bir açıklama yoksa erkek arkadaşı sizi kıskanıp istememiştir o da böyle bir yalan söylemiştir. sorun mutlaka sonuca göre hareket edersiniz artık.
0
golgi aygıtı
(14.03.21)
Çocukça bir davranış tamamen. Lisedeymiş gibi bir şeyleri saklamak yerine düzgün bir üslupla açıkça anlatabilirdi size. Bana yapılsa saygısızlık olduğunu düşünürüm ve yüzleşip durumun aslını öğrendikten sonra yavaş yavaş tüm iletişimimi keserim o kişiyle. Sandığınız kadar samimi değilmişsiniz bu kişiyle sanırım.
0
kedimedi
(14.03.21)
İletişimi kes +1

Hem yalan söylemişler hem sana bir kusura bakma ama böyle böyle oldu demeyecek kadar değer vermediklerini göstermişler bu hareketleriyle. Daha ne yapsınlar ki iletişimi kesmen için, karını mı kaçırsınlar?
0
son feci skilacci
(14.03.21)
B+c
0
melancholia
(14.03.21)
@velvetmorning
tam olarak aynı şekilde düşünüyorum. sorun çağırması çağırmaması değil, açıkça söylese sebebini ummrumda olmaz. her ikimizde o olgunluğa sahibiz.
Şu an mantıklı görünen yüzleşmek ve yavaş yavaş iletişimi kesmek gibi görünüyor. şu bir gerçek ki rahatsızlığımı belirtmezsem muhtemelen büyüyecek alakasız bir yerde kırıcı olarak ortaya çıkacak.
0
🌸komikolmakuzen
(14.03.21)
Bence kutlamaya katılacak başka birisi yüzünden tercih yapmak zorunda kalınmış. Muhtemelen bunu açıklayamadığı için öyle bir yol uygulamış. Hoş olmamış, yakın arkadaşı kandırmak daha kötü. Demek ki sandığınız kadar yakın değilmişsiniz. Bence bundan sonra biraz mesafe koyun.

Yalnız öğrenince sebebi söyleyin, merakımdan çatlarım gibi geldi :)
0
epitaf
(14.03.21)
sorun çıkaran kişi iş arkadaşı ve bana o yüzden böyle basit numaralar yapacak karakterdeki kişiyle muhatap olmanın anlamı yok
0
sen nasıl bir insansın
(14.03.21)
Sağlıklı ilişkiler, doğrudan iletişim, olgunca davranmak vs vs için b
Ben ne yapardım c
0
benim bir gizli bildiğim var
(14.03.21)
İnstagramdan takibi bir çekerim evvela arkamdan iş dönecek ve ben seyredeceğim. Daha neler..
İş arkadaşı felansa ihtiyaçlar için bu olay hiç yaşanmamış gibi davranır ekstra tek kelam etmem
Harici bir arkadaş ise silerim tüm mecralardan daha da selam sabah vermem.
0
cilekli pasta
(14.03.21)
B+Sana baska bir faydasi yoksa c. Baska bir faydasi varsa, sadece o faydayla sınırlı olarak onu kullanabilirsin, mubah bence. Ama b olmazsa içinde kalir bence de, onun olgunluk gostermemesinden sikayet ederken kendin de ayni hataya düşme.
0
her giriste sifresini unutan adam
(14.03.21)
Ben olsam soğurdum. O arayıp sorsa konuşurdum ama ben aramazdım.
0
Unde bach canim
(14.03.21)
cevaplar için teşekkür ederim.
ben yüzleşmeden kendisi arayarak açıklama yaptı ve özür diledi.
bütün organisazyonu bahsettiğim beni sevmeyen arkadaşı yapmış. erkek arkadaşı ile beraber baş başa yemek yemek diye çağırıp ben ve bir kişiyi daha çağırmamış. benim arkadaşımın ancak otelde haberi olmuş. böyle bir açıklama geldi.
(bkz: bilemiyorum altan)
0
🌸komikolmakuzen
(14.03.21)
sevgilisi değil seni sevmeyen arkadaşının işi gibi bu iş.
0
Frederick Co
(16.03.21)
bunu yapan kişi 25+ hele hele 30+ ise genel olarak sıkıntılı bir tiptir. iletişimi kesmesen bile ciddiye alma salla gitsin.
0
nuisance
(16.03.21)
(9)

Gerçekten Astral Seyahat diye bir şey var mı?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,,Önceden Astral Seyahat, Lucid Dreaming, ruhani boyutlara falan çok merak salmıştım, bi 10 yıl önce falandı tüm bunlar. Ergenlik dönemleriydi işte. Sürekli bu konularda bir şeyler okuyordum ama hiç girişmedim. Dolayısıyla gerçek mi yalan mı öğrenme şansım olmadı. En çok merak etti
Merhaba arkadaşlar,,

Önceden Astral Seyahat, Lucid Dreaming, ruhani boyutlara falan çok merak salmıştım, bi 10 yıl önce falandı tüm bunlar. Ergenlik dönemleriydi işte. Sürekli bu konularda bir şeyler okuyordum ama hiç girişmedim. Dolayısıyla gerçek mi yalan mı öğrenme şansım olmadı. En çok merak ettiğim de Astral Seyahat idi. İnternette birçok kişi bunun nasıl yapıldığından, seyahat esnasında neler yaşadıklarından falan bir sürü şey yazmış. Yaptığını iddia edenlerin çoğu öyle şuraya gittim buraya gittim gibi abartı şeylerden bahsetmemişler. Sadece oldukları yerde dolandıklarını söylemişler.

Üniversite hazırlığa gidiyordum o zamanlar. Arkadaşlarıma sorduğumda falan yaptığını iddia edenler olmuştu. En garibi de ateist olduğunu söyleyen birinin bunu yaptığını söylemesiydi. Hem doğaüstü şeylere inanmayıp hem de astral seyahate çıkmak değişik bir olay. Her neyse bu sohbetler azalarak bitme noktasına geldi günümüzde. Ama benim kafamda tek bir soru var: Gerçek mi? Şimdi saçma geliyor ama yaptığını iddia eden bu kadar insan da uyduruyor mu? Yoksa bir çeşit ot kafası falan mı? Siz ne diyorsunuz? Yaptınız mı hiç? Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(13.03.21)
Astral seyahat dediğiniz şey ruhla alakalı. Ruh metafizik bir kavram. Tanrı var mı diye sormaktan bir farkı yok.

Materyalist bir bakış açısıyla bakarsak, elbette öyle bir şey yok. Beynimiz, dolayısıyla "ben" dediğimiz şey maddeden oluşuyor. Ölünce bizi oluşturan maddeler çözülüyor ve doğaya karışıyor. Yok oluyoruz. Ruh diye bir şey yok.

İnançlı biriyseniz "olabilir" diyebilirsiniz.

Ateist arkadaşınızın muhtemelen kafası karışıkmış. Materyalist ve ateist biri ruh kavramına inanmaz çünkü.

---

"out of body experience" diye wikipedia'dan bakınca bu "deneyim"lerin psikolojik ve nörolojik bazı sebepler yüzünden ortaya çıkabileceği yazıyor. örneğin: travmatik beyin hasarı, duyusal yoksunluk (sensory deprivation: yani duyu organlarının kısıtlanarak duyu verilerinin azaltılması durumu), ölüm tehlikesi atlatmak (near death experience), uyuşturucular, dehidyasyon (susuz kalmak), uyku problemleri, rüya görmek (ve gerçek zannetmek) benzeri şeyler. astral seyahat gerçekleştirdiğini söyleyen kişiler muhtemelen bunlardan birini deneyimliyor aslında.
0
isabella was a ginger
(13.03.21)
Astral seyahat yok, ama şizofreni gerçek. Böyle sağa sola gittiğini iddia eden arkadaşlarınız varsa profesyonel destek önerin.
0
roket adam
(13.03.21)
astral seyahat gerçek olsaydı medyum tipli şarlatanların orta gelir grubunu söğüşlemek için kullandıkları bir yağlı kapı değil, yakın gezegenleri ya da okyanus dibini araştıran biliminsanlarının aktif kullandığı bir keşif yöntemi olurdu. ya da devletlerin kullandığı geçerli bir istihbarat yöntemi olurdu.
0
sinek kral
(13.03.21)
OOBE gerçek mi sorusunu iki şekilde yorumlamak mümkün:

Gerçekten ruh (ya da her neyse) bedenden çıkıp bir yerlere gidebiliyor mu? Bunun olduğunu iddia eden bir sürü insan var. "Manitimin evine gittim, üzerinde pembe pijaması vardı, yatağın üzerinde saçlarını tarıyordu. Kendime gelince aradım gerçekten pembe pijamasıyla saçlarını tarıyormuş." gibi çok iddialar okudum. Bunu lab koşullarında yapabilen ise tabii ki tarih boyunca hiç olmadı. Astral seyahat yapabildiğini iddia edenlere, bulunduğu odaya belli bir nesne gizleyip o nesnenin ne olduğunun sorulması türünden deneyler %100 başarısızlıkla sonuçlandı.

Gerçekten böyle kafalar var mı? Tabii ki var. Beyin insanı nelere inandırıyor, bedeninden çıktığına mı inandıramayacak? Ayık kafayla güzel deneyimler yaşamak için şu kavramlarla başlangıç yapabilirsiniz: (bkz: ganzfield effect), (bkz: sensory deprivation tank)
0
son feci skilacci
(13.03.21)
ben iki defa yasadim hatta belki dalga gecenler de olabilir ama ikinci olan ve son olanda japonca konuşarak uyandım. hala etkisindeyimdir.
0
evimin paspasi
(13.03.21)
tasavvuf inancı
tüm dinlerin, tüm öğretilerin aslında tasavvuftan doğduğuna
çile hane, çile çekme ritüellerinin bir nevi erme olduğuna
bu tip neş'e atlayan kişilerin astral seyahat diye de adlandırılan, zaman ve mekandan bağımsız olma durumuna geçebildiklerine inanır.

ama roket adama katılıyorum, 1500 sene önce peygamberim diyen adamlar, bugünün ruh hastaları
0
summatinyourteeth
(13.03.21)
rüyasını kontrol edip astral seyahate çıktığını düşünüyor olabilir bir ihtimal.

Uçuk şeyler yapmamışlar demişsin ama istediği mekana gidip dolaşabildiğini iddia edenler de var. Eve bi kağıt yazıp bırakmak ve gelip okumasını istemek lazım. Bunu hep "birilerinin yaptığı" söylenir ama kimse o kişi olmaz :D
0
nhk ni youkosu
(13.03.21)
var, cen kabla bol bol çıkıyor. hikayelerini de paylaşıyor yutubda. bi bakın derim.
0
phoenixbucklesby
(14.03.21)
Bu konnuda iddialı olanla birilerine Nasa'nın verdiği bir ayar vardı yanlış hatırlamıyorsam. Bu şahıslar "bize biraz ödenek verin uzay muzay gezip bilgi toplayıp gelelim" gibi bir başvuru mu ne yapmışlar Nasa'ya.

Nasa'daki abiler de bunları bir toplantı odasına alıp "şu dolabın üstünde bir kitap var, astral seyahat ile kitabın adını okuyun bize yeter" gibi bir karşılık vermişlerdi.

Şehir efsanesi de olabilir bu hatırladığım gerçek de, nihayetinde bunu yaptığını söyleyenden ispat etmesini istemek çok basit.

Var olduğunu ve yaşadığını söyleyenler derin rüyalar görüyor olabilirler, hemen de şizofreni dememek lazım saki.
0
John Bloor
(15.03.21)
(9)

Sürekli Telefonla Konuşan İş Arkadaşı

ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
Çalıştığım yer bir kamu kurumu. İş yerinde odada 3 kişi çalışıyoruz ve odamız biraz tenha sayılacak bir yerde. Bu sebeple geçerken uğradım diye içeri giren, çıkan pek olmuyor. 3 kişiyiz ama uzak çalışma dönüşümlü olarak devam ediyor, bu sebeple odada birisi ben 2 kişi bulunuyor.Diğer iki kişi aynı m
Çalıştığım yer bir kamu kurumu. İş yerinde odada 3 kişi çalışıyoruz ve odamız biraz tenha sayılacak bir yerde. Bu sebeple geçerken uğradım diye içeri giren, çıkan pek olmuyor. 3 kişiyiz ama uzak çalışma dönüşümlü olarak devam ediyor, bu sebeple odada birisi ben 2 kişi bulunuyor.

Diğer iki kişi aynı müdürlüğün personeli, ben ise farklı bir müdürlüğe bağlıyım. Şikayetin konusu da bu iki personelden birisi. 8 saatlik mesaimizin abartısız 5 saatini telefonda kişisel görüşmeleriyle geçiriyor. Arkadaşını, kuzenini, sevgilisini vs. arayarak geyik muhabbeti yapıyor ve benim odada olmamdan da herhangi bir çekincesi yok. Bütün gün yapılan muhabbetleri dinlemeye maruz kalıyorum. Mesela bugünkü konu yakın bir zamanda isteme olayları olacakmış, istemeye gidilecek evin terası varmış, havalar ısındığı için kahveler orada içilebilirmiş, bu sayede virüs tehlikesi de azalırmış vs.

Bir süredir uzak çalışmadaydık ve herkes evindeydi, haliyle rahattı. Bazıları sanırım daha rahattı ki bu rahatlıklarını kaybetmek istemiyorlar, bir taraftan işlerini yapıp diğer taraftan yakınlarıyla konuşuyorlar. Eğer odaya birisi gelirse veya müdürü ararsa telefonu kapatıyor veya dışarı çıkıyor ama daha sonra yine gelip masasında konuşmaya devam ediyor.

Ben kurumda 9, birimde ise 1.5 senedir çalışıyorum. Kendisi benden daha önce o odadaydı, ben sonradan geldim. Daha önce sorun yaşadığım insanlar oldu ama kimseyi bir üst amire şikayet edecek seviyeye hiç gelmedim. Yine bunu da şikayet etmeden çözmek istiyorum ama bir çıkış yolu bulamıyorum çünkü müdürümden oda değişikliği istersem sebebini soracaktır ve mantıklı bir sebep yoksa kabul etmeyecektir. Asıl sebebi söylersem de şikayet maksadıyla söylemesem bile dedikodular ile mevzu bahis şahsın kulağına gidecektir bu olay. Bu arada söz konusu kişinin biraz kezbanlığı var, eğer duyarsa haksızlığını göz ardı edip bana karşı rezillik çıkarabilir.

Bu durumda 3 farklı senaryo geliyor aklıma.

1 - Müdüre gerçekleri söylemek ve sonucuna katlanmak. Yer değişikliği olmayabilir belki ama en azından uyarı alarak kendine çeki düzen verir. Ama daha sonra dediğim gibi benimle uğraşır.

2 - Odadaki diğer kadına söylemek. Kendisi çok sevecen birisi ve annem yaşında bir kadın. Onu bu olayın içine çekmeyi hiç istemiyorum ama en sorunsuz o çözer gibi geliyor. Yine de o da 'bak seninle ilgili böyle bir duyum aldım' demeden çözemez, o duyumu da kimden aldığı gün gibi ortada kalacak.

3 - Müdürlük değişimi istemek. Bunu da ben istemiyorum çünkü hem müdürüm çok iyi bir insan hem de işimi seviyorum. Diğer müdürlüklere geçmek istersem hemen kabul ederler ama ben kalmak istiyorum.

Mevzu bahis şahıs benim yaşlarımda ve aynı odayı paylaşsak da günlük muhabbetimiz günaydın/iyi akşamlardan ibaret. Bazen birisi ziyaretime gelsin, çay kahve ısmarlayım diye özellikle beklediğim oluyor çünkü benden başkası odada olunca konuşmuyor telefonda.

Tavsiyeleriniz, önerileriniz nedir ?
0
ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
(09.03.21)
Ben olsam bir şekilde yüzüne karşı söylemeyi denerdim. başkasından duyacağına sizden duysun.
0
olaylar olaylar
(09.03.21)
Kendisine söyleyebilirsiniz. Bunda ne var ki? Arkadaşım burası bir işyeri dikkatimi dağıtıyorsun telefon konuşmalarını dışarıda yapabilir misin diye rica edebilirsin. Hala devam ederse diğer alternatifler düşünülebilir.

Başıma bu tip bir şey geldi. Odadaki bir erkek bir kadın sürekli bel altı konuşuyorlardı bikaç defa uyardım. Devam edince müdüre çıkıp söyledim. İnsan kaynaklarından ihtar aldılar. Artık çıtlatı çıkmıyor.
0
suicides underground
(09.03.21)
Kendisine söyleyin +1

Benim oda arkadaşımın da uzak mesafe ilişkisi vardı. O zamanlar biz de böyle merhaba merhaba durumundaydık. Söyledim, dışarıda konuşmaya ya da zamanlamasını bana göre ayarlamaya başladı. Söylemeseydim rahatsız olduğumun farkına bile varmazmış, çünkü kendisi sesten kesinlikle rahatsız olmuyor. Sizin arkadaş da belki durumu bilse konuşmayacak, söylemeden bilemezsiniz. O yüzden iletişim kurmakta fayda var.

Kendisiyle iletişim kurmadan üstüne şikayet etmek büyük ayıp olur. Eğer söylemenize rağmen devam ederse o zaman yollar açık, üstelik o durumda eliniz de daha güçlü olur.
0
son feci skilacci
(09.03.21)
Tatlı dil, güler yüz, nazik ve terbiyeli muamele her türlü zorluğu yenermiş, ben olsam ablanın olmadığı bi anda 2 kahve söylerdim, kahveleri içerken, "odada yaptığın telefon görüşmesinden dolayı rahatsız oluyorum, dikkatim dağılıyor, görüşmelerini odanın dışında yapar mısın" derdim.
0
zidan
(09.03.21)
Kendisine söylediğim zaman haksızlığını anlayıp kabul edecek birisi değil. Tam tersine üste çıkmaya çalışıp dinleme benim görüşmelerimi, kulaklığını tak demesi daha muhtemel. Ama ben seni uyarmıştım demek için kendisine söylemek bir yöntem. Onu bile nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum çünkü dediğim gibi suçunu kabul edecek birisi değil, tam tersine her şeyde üste çıkmaya çalışan birisi.

Bu arada kendi müdürüne iletmeyi düşünmüyorum durumu, ben kendi müdürüme iletmeyi düşünüyorum, o da sessiz olsun diye değil odalar değişsin diye. Sonra 4 kişilik odada tek başına çalışırken istediği gibi geyiğini yapabilir, hem o hem ben mutlu oluruz.
0
🌸ejderha kuyrugunun ucunda yanan ates
(09.03.21)
1- Müdür bu konuda anlayışlı ve konuyu çözebilecek biri mi? Yani nazikçe kadına söyler mi? Kişinin kendisine söyleseniz @n3tw0rk3r in dediği gibi kesilmeme durumu var. 5 saat konuştuğunu söylemeyin müdüre.

Sadece odada x kişinin telefonla konuştığunu ve iş anlamında dikkatinizi dağıtıp verimli olamadığınızı söyleyin. Böylece şikayet gibi olmaz. Kesinlikle süre vermeyin. Müdür baskın yapıp birkaç kere odaya gelirse, kendi görüp uyarır.

Eğer Pandemi'den önce böyle bir sorun olmuyorsa, yani şu an az kişi olduğu için böyle yapıyorsa, kişiye kendiniz söyleyebilirsiniz nazikçe, tamamen keseceğini zannetmiyorum. Kulaklıkla falan idare edersiniz (Kamu kurumunda kötü görünür gerçi, sizin açısınızdan)
0
kaset
(09.03.21)
Ben günümüzün aşırı popüler bir kamu kurumunda staj yapmıştım. Yine böyle bir odada dört kişi ben beşinci kişiyim. Bana bilgisayar ayarlar ayarlamaz hemen dediler ki telefon görüşmelerini dışarıda yapıyoruz. Bir kere annem aradı telefon sesli de kalmış aşırı utanmıştım, tekrar uyarmışlardı çünkü.

Bence siz de ilk başta nazik biçimde uyarın, sonra her yaptığında tekrar uyarın, ama dangozun birisiyse ki böyle çok memur var, onun yaptığının aynısını yapın. Bağırarak telefonda konuşun. Ondan daha fazla yüksek sesle. Boş telefona konuşun yeri gelince. Yanınızdaki diğer tontiş teyzeye de söyleyin, kafalayın onu. Bir tartışma esnasında sizi savunur.

Kolay gelsin
0
Hallegadola
(09.03.21)
devlet kurumlarındaki çalışan kalitesi yükselmeden bizden bi halt olmaz. Ona söyleyin aldığı paranın hakkını versin. Öksüzün yetimin hakkını çalmasın. Her yere herkese şikayet edin. Dedikodusunu yapın. Hiç iş yapmıyor, haksız kazanç sağlıyor, haram yiyor diye insanları dolaylı yoldan ona karşı manipüle edin. Keşke açığa alınsa işinden olsa uzaklaştırılsa da dünyanın kaç bucak olduğunu görse. Size de allah sabır versin.
0
hepbiarayisicinde
(10.03.21)
Bence "uzun sürecek özel konuşmalarınızı ofis dışında yapabilir misiniz?" gibisinden bir ricada bulunabilirsiniz.
BU talep oldukça haklı bir talep. Çalışma ortamında diğerlerini rahatsız edecek şekilde gürültülü konuşmak kabul edilebilecek bir şey değil, özellikle de iş için değilse.

Alttan alta çok uzun süre özel görüşme yaptığına dair eleştiriyi de alacaktır.
0
burfak
(10.03.21)
(11)

akp'lilerin hakaretleri

diyojenimtırak
iktidara geldiklerinden bu yana akp'li bakan, mv, başbakan vs. herhangi birinin başkalarına hakaretlerinden hangilerini hatırlıyorsunuz?
iktidara geldiklerinden bu yana akp'li bakan, mv, başbakan vs. herhangi birinin başkalarına hakaretlerinden hangilerini hatırlıyorsunuz?
0
diyojenimtırak
(09.03.21)
hemen aklıma erdoğan bayraktar'ın kanser hastası kıza söyledikleri geldi.
0
nothing in my way
(09.03.21)
"Bi takla at da görelim" var hatırladığım.
0
John Bloor
(09.03.21)
Gaziantep'te raylı bi sistemin açılışı mıydı neydi, bi milletvekili "öküzün trene baktığı gibi bakıyorlar" demişti.

erdoğan bayraktar+ "çaresizliği hiç tatmamışsınız" bunu hayatım boyunca unutmam.
0
IncredibleMau
(09.03.21)
Önemsiz AKPlilerin (milletvekilleri, teşkilat görevlileri, ilçe belediye başkanları falan) her gün birilerine küfrettiklerini duyuyoruz tabii ama onları geçiyorum.

Benim hatırladığım en efsane ana avrat küfürlü iki tane var:

İlki Bülent Arınç'ın gazeteciye "şeyini şey ettiğimin şeyi" demesi. Aklım çıkmıştı ulan bunu medyanın önünde rahat rahat nasıl söyleyebiliyor diye. www.hurriyet.com.tr

İkincisi ve favori olayım ise Kürşad Tüzmen'in "Hepimiz Bizans'ın çocuklarıyız" diyen Jacques Chirac'a "Avrupalılar ne çocuğu olduğunu iyi bilir" demesi. Kürşad Tüzmen genel olarak olağanüstü bir insandı zaten. Karnını içeri çekerek verdiği pozlarla bezeli Ayşe Arman röportajı hala gözümün önünden gitmiyor.

www.hurriyet.com.tr
0
son feci skilacci
(09.03.21)
ermeni gibi bir şey demişti
0
ShadowOfMoon
(09.03.21)
en son dun sahsim asi konusunda yine hakaret ediyordu sen ne bicim adamsin diye...
0
exlibris
(09.03.21)
bu gerci hakaret degil ama dil surcmesi canli izlemis ve gulmustum www.youtube.com
0
exlibris
(09.03.21)
"iki ayyaş" diyerek kurucularımıza,
bunlar solcu bunlar ateist bunlar terörist diyerek şahsıma yapılmıştı :)
0
Sir Anthony Hopkins
(09.03.21)
bunlardan bir ansiklopedi yazılır. hangisini istiyorsun? yusuf yerkel'in tekmesinden, özhaseki'nin "onların oylarının Allah belasını versin"e kadar geniş bir yelpazeden bahsediyoruz.
0
ebabil curnatasi
(09.03.21)
“Kadın mıdır kız mıdır bilemem.”
0
suicides underground
(09.03.21)
erdoğan bayraktar leş bir karakter ama!
ne o esnada kızın kanser olduğu biliyor
ne de kızın ona söylediği şeyi duyuyor,
onu görüp yanına gelen binlerce insan gibi, kızı da arzuhalci zannedip, zan ile hareket edip, kameralara da göstermeden cebine para sıkıştırıyor(sonra kız itiraz edince, yine anlamayıp, para verdiğini mırıldanıyor)

ondan sonrası kızın haklı olarak incinmesi ve ben dilenci değilim demesi.

yani e. bayraktarın bu hususta ne yapması gerekiyordu, kasti bi ayıp yok ortada kaza var.

ki kıza karşı bir özür metni açıkladı bakanlık, y.dışından ilaçlarını da getirtti.

bu çok hassas bi mesele, tane tane takip ettim. öyle manşetlere kapılıp konuşulacak bir şey değil.
0
esref
(11.03.21)
(13)

sorum beylere geliyor :)

Lanovaromana
Mantığımın doğru işleyip işlemediğini öğrenmek için soruyorum. Hatun kişisi olarak biri ile konuşmaya (karantinadan dolayı görüşememeye) başladık. Karantinadan kısa zaman önce 9 senedir beraber olduğu kız arkadaşı ile ayrılmışlar, nedenini soramadım ama kavga gürültüsüz ve olgunluk içinde ayrıldıkla
Mantığımın doğru işleyip işlemediğini öğrenmek için soruyorum.

Hatun kişisi olarak biri ile konuşmaya (karantinadan dolayı görüşememeye) başladık. Karantinadan kısa zaman önce 9 senedir beraber olduğu kız arkadaşı ile ayrılmışlar, nedenini soramadım ama kavga gürültüsüz ve olgunluk içinde ayrıldıklarını anladım.

Kendisi 35 yaşında, şimdi böyle bir kişi bu kadar uzun ilişkiden çıktıktan sonra bir ortayaş çılgınlığı dönemi geçirmek ister değil mi? Yani beklentilerimi yüksek tutmayayım, ilişki falan istemiyordur değil mi?

Sadece kendi tecrübeleriniz üzerinden, mantık yürütmenizi rica ediyorum :)

Teşekkürler.
0
Lanovaromana
(18.04.20)
Muhtemelen evet ama hiç belli olmayacağını da söyleyebilirim.
Net cevabı olmaz Malesef.
Biraz dikkat ederek deneyip görmeniz lazım.
0
kisa
(18.04.20)
Belli olmaz, uzun ilişkinden çıkıp ilk sevgilisiyle birkaç ayda evlenen bir sürü erkek var.
0
sta
(18.04.20)
o biraz da size bağlı. yani başlangıçta farklı düşünse bile siz doğru kişi iseniz ve doğru yönlendirirseniz farklı yerlere gidebilir.
0
nuisance
(18.04.20)
Sizden hoşlanırsa kesin ciddi düşünür. Zira 35 yaşından sonra erkeklerin işi iyice zorlaşıyor.
0
maxim gorki
(18.04.20)
hiç bu kadar uzun ilişkim olmadı ama az çok kendimi tanıyorsam 9 seneden sonra kesin aşırı saçmalardım. gerçi 9 sene bi tarafa karantina sonrası bile saçmalarım ben :)
0
scudman1
(18.04.20)
Yalan yok arkadaşım olsa abi bir soluklan hayatını yaşa derim. Yani o yüzden bence tutmayin ama oladabilir tabi. Yakın arkadaşım hep uzun iliskiden cikti hep uzun iliskiye girdi garip sekilde.
0
logisticsmanager
(18.04.20)
bazı insanlar uzun ilişki insanı oluyor, isteseler de böyle hayatımı yaşayayım kafasında olamıyor. dile kolay 9 yıllık bir ilişkiyi uzun ilişki insanı olmayan biri yapamaz diye düşünüyorum. bu açıdan bence daha yavaş adım atsa da benzer bir tutum içinde olacaktır sana karşı da. bu arada 6 yıllık ilişkisini bitirdikten bir ay sonra tanıştığı kadına aşık olan, üç yılın sonunda da evlenen bir tanıdığım var. belli olmuyor yani hiçbir şey. çok beklentiye girme ama moralini de bozma.
0
pearson
(18.04.20)
Her erkek fabrikasyon uretilmedigi icin bunu anlamak size duusyor. Onyargilari bir kenara birakirsaniz daha mutlu olursunuz.
0
thesomberlain
(18.04.20)
9 yıl diyosun. bence boşanmış bir erkek olarak düşün ve ona göre karar ver.
0
Pertev nail
(18.04.20)
dokuz yıllık ilişki çok fazla yav. biriyle dokuz yıl ilişki yaşayıp otuz beş yaşına gelip ayrılmak acayip bir olay. hayatının hatırlayabildiği kısmının yaklaşık üçte biri tek kişiyle geçmiş.

kadın olsaydım ihtiyatlı ve biraz daha dikkatli olurdum ben böyle birine karşı.

boşanmış biri olarak düşün +1
0
tabudeviren
(18.04.20)
takılmalık düşünmese bile dokuz yıllık ilişkiden çıkan birinin hemen ciddi ilişki havasına girebileceğini düşünmüyorum.
0
the beloved daughter
(18.04.20)
Uzun iliskiden cikanlarin geneli kisa surede evleniyor. Tespitiniz pek dogru degil gibi, belli olmaz diyeyim.
0
thesomberlain
(27.04.21)
Çocuk yapmak isteyip istemediğine bağlı. İstiyorsa çok hızlı bir biçimde ciddi bir ilişkiye girip evlenmeyi seçebilir. Aksi halde, evet, adeta bir Teoman'a dönüşür. Ben olsam öyle yapardım en azından.

Edit: Şunu da söylemek gerekir belki, 9 yıllık ilişkiden çıkan birinin sudan çıkmış balıktan fazla bir farkı yok. İstese de Teoman'a dönüşemeyebilir elbette. En son bir kadına kur yaptığında 26 yaşında olan birinden bahsediyoruz. O yüzden içi Teoman iken dışı Kayahan da olabilir. Bilemem o kadarını.
0
son feci skilacci
(27.04.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.