www.iatatravelcentre.com

reopen.europa.eu

Hangi ülkede 25$
Türkiyeye senede 200 tane geliyorsa, nakliye, getiren şirketin kendi karı gibi konularla oluyor saçma fiyatlar.
çok meşhur bir ayakkabı firması, distribütör değiştirince yarı yarıya ucuzlamıştı.
Yeni firma daha çok adetli alıyordu, başka markalar da aldığı için nakliye işi daha ucuza geliyordu falan.

bir de şunun gibi
Koçtaşta slikon 50 lira, ustaya bana silikon çek desen 300 liranı alır
o silikonu çekmek, çekmeyi bilmek de bir iş.

hele konu hastaneyse, alın bu malzemeyi ben evden getirdim, benim ameliyatta bunu kullanın diyemezsin malesef.

"hele konu hastaneyse, alın bu malzemeyi ben evden getirdim, benim ameliyatta bunu kullanın diyemezsin malesef."

@Corc Konu bu değil. 200 TL olsun (veya ben alıp getireyim) demiyorum. Gerçekten 10 katına mı ulaşıyor, evetse neden böyle oluyor diye anlamaya çalışıyorum.

"10 KAT". Bu yetmiyor mu sorgulamak için?

10 dolarlik kozmetik 400 lira
50 dolarlik ayakkabi 1000 lira

akp kendisine oy vermeyen kesimden resmen yillarin intikamini aliyor.

MEdikal malzeme ithalatında çalıstım.

MEdikalciler sevmeyeceği eşşeğin önüne ot koymazlar.

En ucuz malzemeyi ithal edip en fazla karla satarlar.

Parası olmayanı kapılarında ağlatırlar .

türkiyedeki ithal her üründe durum böyle değil mi zaten?

"değil" demişsiniz ama hangi ithal üründe durum böyle değil ki gerçekten?

gümrüğü, vergisi, dağıtımcısı, lojistiği, kârı...
böyle oluyor işte.
evet, muhtemelen az kâr koymamışlardır ama 25 dolarlık malzemeyi buraya getirmenin maliyeti de 250 lira olmaz.
çok fazla masraf giriyor araya.

İyi tarafına odaklanayım (kendimi zorlayıp):
Neyse ki hala bu durumu "her ithal mal böyle, normal" demeyen, buna alışmayı reddeden bireyleri var bu toplumun.

"Değil" dedim, evet. Öyle ise siz bir-iki örnek verin, fiyatı 10'a katlanmış olan. Ben bilmiyorum.

Konuya dair bildiğiniz bir şey varsa buyrun paylaşın. Mesela medikal sektöründesinizdir ve medikal ürünler giyim ürünlerine göre çok daha x gerektiriyordur, bu da fiyatı bu hale getiriyordur. Ama bu bilgiye sahip olmayıp sadece "her şey böyle" deyip kestirip atmak bu tartışmaya bir şey katmıyor.

@sivrisinek
Pardon, faturada adımı görünce (karalı kısım) bana kesildiğini sandım. Evet, hasteneye kesilmiş. (Durumu değiştirmiyor yine de.)

@pantepember
Kusura bakma, ama bu sessizlik koyunluktan değil de, ne halleri varsa görsünlerden biraz.
18 sene konuştuk da nooldu, hala bugün seçim olsa kime oy verirsinde adamlar önde.
Ben ses çıkartmak yerine ülkeden gidiyorum, o yüzden gerçekten de "ne bok yerlerse yesinler" var biraz.
Bu arada yanlış okumadıysam, ürün ameliyat/dikiş ipliği
Onu bile üretemeyip dışarıdan alıyoruz.
Bence fiyatından önce buna da ses çıkartmak lazım.
Bezdim yav :)
Hırsız diyorsun, "çalıyorsa benden çalıyor sıkıntı yok" diyo.

Para için değil de, ameliyatınız için geçmiş olsun bu arada yazmayı unutmuşum

araya giren masrafların olması bunu "normal" kabul ettiğimiz anlamına gelmiyor.
eskiden de vardı bu masraflar, vergiler ama yine de bu denli değildi.
normal olan, fiyatın bu hale gelmesi.
anormal olan, aradaki masrafların ve vergilerin aşırı şişirilmiş olması.

tek tek neyin örneğini istediğinizi anlayamadım.
daha geçen gün yurt dışında 7.20 dolar olan bir cilt bakım ürününe 300 küsur lira verdim.
kozmetikle uzaktan yakından alakası olan, parfüm falan alan herkes bu pahalılıktan haberdar zaten, daha neyin örneğini vereyim?
laptop, robot süpürge, mutfak robotu fiyatlarına bakın, hepsi aynı şekilde yüksek.
yani "her şey böyle" derken geçiştirmiyoruz.
gerçekten her şey böyle.

"her ithal mal böyle, normal" demeyen, buna alışmayı reddeden bireyler bizden farklı ne yapıyor peki tam olarak?

sizi rahatlatacaksa malzeme sektörünün değil ama o malzemeyi kullanan sektörün içindeyim ben de. fakat fiyatları benim ne düşündüğüm değil piyasa şartları, kur, vergiler, kar payı, komisyonlar, ihaleler vb değişkenler belirliyor. ancak sadece medikal malzeme ya da ilaçlarda değil bakkaldan marketten aldığınız ithal bisküvide bile aynı durum mevcut. fark 10 kat değildir de 5 kattır, orada da işe ürünün arzı ve talebi gibi faktörler giriyor çünkü devreye. açmak gerekirse ithal bisküviyi almasak da olur ama yerli muadili olmayan veya yetersiz kalan medikal malzeme ve ilacı mecburen alıyoruz ve bunları üretenlerin sayısı da üründen ürüne değişmekle birlikte genel olarak sınırlı. kozmetik, giyim, ayakkabı vb. farklı örnekleri de yukarıda vermişler zaten.

Hastane o paradan almamıştır. Hem daha ucuza hem de daha düşük kurdan almıştır. Tahminen 20$'a falan dolar 5-6 iken almışlardır. Yani tl cinsinden bakarsan 1e 20 falan kâr var. Ama anormal bir durum değil. Böyle ne yazık ki.

poliçe detaylarınızda ne yazıyor? siz sigortaya sordunuz mu bunu neye göre ödemediniz diye?

eriyebilir vidayı da ilk defa duydum, değişikmiş. geçmiş solun.

Malzeme şu:
LUPINE LOOP PLUS DUAL SUTURE (DS) ANCHOR W/ ORTHOCORD

Yalnız, şu an internette bu malzemenin hepi topu 25$ olduğunu görüyorum:
www.dotmed.com(ds)-anchor-w-orthocord/1874207

Bir gariplik var. Malzeme 1944 TL (faturası bana gönderildi) ve benden tahsil edilen 1242 TL.

1- Bunun tamamının sigorta tarafından karşılanmasını bekliyordum.
2- 25$'lık malzeme nasıl oluyor da 1944 TL'ye satılıyor?

Saçımı zamanında çok fazla beyaza ve griye boyatan kadın olarak,

Yapılacak işlemin adı bleach+Gri boya. Kıl yapısı kalınlaştıkça boyamak zorlaşıyor kuaförün riske girmemesi normal.

Bleaching beard diye ararsanız örnekler var. Kötü olursa kesersiniz zaten

Anladığım şu:
Siyah sakalda gri rengi elde edebilmek için oksidan ile beyaza yakın (açık sarı gibi) bir renge kadar açılmalı. Bu da cilt sağlığı açısından riskli olduğu için hiç kimse denemiyor.

Şimdiye kadar bulabildiğim en iyi örnek bu:
www.youtube.com

@jazzabel'in de dediği gibi beard bleaching kelimeleriyle aranarak bilgi bulunabilir.
www.youtube.com

Valla çok zor bir süreçtesin. ben de aylarca baktım karşılaştırdım araştırdım ama ne yazık ki denemeden anlamıyorsun.
arkadaşlarımdan jabra, xiaomi, philips, samsung, plantronic kulaklıkları deneme fırsatım oldu.
en iyisi açık ara plantronik ama ne yazık ki ynei modelleri tr de satılmıyor.
diğerleri dış sesi çok alıyor.
benim önceliğim telefonla görüşmelerinde kullanmaktı müzik ikinci plandaydı ve en önemlisi çift telefon desteği olması şarttı. ben motorola nın verve buds 200 kulaklığını aldım.
görüşmelerde sorun yaşamıyorum, sesim net ve güzel gidiyor.
müzik aşırı yüksek ses seviyorsan az geliyor gibi olabilir ama gayet makul ve tonu bası tizi güzel
çift telefon desteği var ve fiyat/performansı gayet başarılı.
en güzel yanı ise pili gayet uzun gidiyor. iki kulaklığı ayrı ayrı kullanabiliyorsun vs.
bugün tekrar kulaklık alacak olsam yine motorolayı alırdım sanırım. henüz benzer özellikleri bu fiyata sağlayan ve bu kaliteyi veren bir ürün göremedim piyasada.

sorumun cevabı açık ara Motorola Verve Buds 200'müş. erty_ksk tavsiyesi üzerine aldım herkese öneririm

JBL T500BT

Semt çok sıkıntılı hocam. Bazı semtlerde bunu yapsan anında kan alırlar, ama beyoğlu'nda böyle bir şey olacağını sanmam.

küçük semtte de parayi yedirmişlerse bir b.k olmuyor. ben dogrudan partiye daldim. sac sakal dagilmis, uzerimde esofman ama piskopat gibi. sonra hoparlorleri arka tarafa alip cevirdiler biraz daha iyi. hak yok hukuk yok batsin bu dusuncesizlii yemin ederim ya.

Biraz önce Beyoğlu Belediyesi Zabıta Müdürlüğü'nden bir çevre mühendisi aradı. 20:00-08:00 arası ses ölçümü yapan ekiplerin çalıştığını, gürültü yaşandığında belediyenin zabıta müdürlüğüne ulaşıp "evimde ses ölçümü yapılması için ekip gönderilmesini" talep etmemi önerdi. (08:00-20:00 arası ise, klasik zabıta müdahalesi, "lütfen sesi kısınız" vs. deyip ayrılmak, ceza uygulamamak.)

Daha önce ses kirliliği (ya da benzer bir şey) ile ilgili bir maddeden 4 bin-14 bin (üst sınırı yanlış hatırlıyor olabilirim) TL'lik ceza yazılıyorken, son 2 aydır çevre kanununa muhalefet etmek suçundan 44 bin TL ceza yazıldığını, bu nedenle caydırıcılığın arttığını söyledi.

Bu personelin telefon numarasını, gerektiğinde danışmak için, kendisinden izin alarak, kaydettim.

Umutluyum.

Bu arada, dün önce polisi, sonra da zabıtayı aramıştım. Muhtemelen polis kısa zamanda geldi ve ses azaldı (ama hala rahatsız ediciydi). Zabıta ise, genellikle olduğu gibi, başvurumu sonraya atmış. (Beni arayan personele olayla ilgili bilgi bu sabah, yani olayın bir gün sonrasında ulaşmış, o da mesaisi başlar başlamaz beni aramış. Şikayetimin saati ise 18:39, yani ölçüm ekibinin çalışma saatlerinin dışında.)

Sonuç: Önerilen, ses ölçümü yaptırmak ve yüklü bir ceza ile (44 bin TL) korkutmak.

aliexpressden alırsın bunu

Galiba Türkiye'de yok.

Şu iyi görünüyor:
www.aliexpress.com

Gene iş başa düştü; kendi cevabımı yazıyorum:

Az öne deneme amaçlı 1 haftalık Plus üyeliği aldım. Birkaç dakika içinde e-pin geldi. E-pin denen şey Tinder'ın VIP code'u (yani promo code). Kodu girdim ve Plus üyeliğim hemen başladı.

Bu bir hafta içinde bir sorun yaşamazsam 1 yıllık Gold alacağım.

tinder herkese ayri fiyat mi biciyor? oyle gozukuyor.

bende 1 aylik tinder plus 8 lira.
tinder gold 28 lira gozukuyor.

tinder plus kullanip rus ve tas gibi slav, avrupai erkeklerle yazisiyorum.

ismi gecen siteleri bilmiyorum.

Leonardo~Da~Vinci Fiyatlar yaşa, cinsiyete ve ülkeye göre değişiyor sanırım.

Benim sorum bu ucuza, hem de çok ucuza satılan üyelikler ile ilgiliydi. Cevabımı şimdilik almış durumdayım.

Ben de lokasyon değiştirme özelliği nedeniyle ücretli üyelik kullanıyorum zaten. Türkiye ile sınırlı kalınca kendimi hapiste hissediyorum.

kalabalığa karışırken maske takıyorsanız, nefesteki oksijen seviyesi azaldığı için oluyor.

@anthemis nobilis, ama kalabaliktan ayrildiktan sonra saatlerce devam ediyor. ve sadece 15-20 dk suren bir market alisverisinden sonra bile oluyor.

- Şu aralar hastaneler sağlık kurulu raporu veriyor mu? -bilmiyorum
- Uygun fiyatlı özel hastane olarak nereyi önerirsiniz? -ben ersoy hastanesindne almistim, 200tl idi 2018de. seninkiyle daha ucuzdur simdi.
- Özel sağlık sigortası bu rapor için kullanılabilir mi? (muhtemelen hayır) - hayir
- Virüsten korunmak için, işlemlerin fazla zaman geçirmeden yapıldığı bir hastane önerebilir misiniz? - ersoy'da sabah 9da girip 11de raporla cikmistim.

Üsküdar Devlet Hastanesi'ni öneririm.

Ben yazayım (yine):

Beşiktaş Sait Çiftçi Hastanesi'nde yapılıyor. 200 TL. Sabah giderseniz öğleye kadar bitiyormuş (heyet toplanma günlerini sormayı unuttum). Bu hafta son kez randevusuz hasta da kabul edeceklermiş. Önümüzdeki haftadan itibaren ise sadece randevulu hasta kabul edeceklermiş.

Sadabad Tıp Merkezi, Okmeydanı, 300 TL (merkez hakkındaki Google reviews yorumları korkunç).

Uskudar Devlet Hastanesi'ni oneririm.

Hocam basit bi parser yazacaksın işte. Klasik bir ödev bu. Hesap makinesi yazıyormuşsun gibi düşün. Elinde sayılar (değişkenler) ve işlemler (operatörler) var, bunları parse edip, başka bir formatta bir dosyaya yazacaksın (sonucu ekrana yazıyormuş gibi düşün hesap makinesinde, bunun biraz daha karmaşığı, çünkü kod yazıcaksın dosyaya).

İnternette milyon tane örneği var, misal JS versiyonu:

blog.mgechev.com

Verdiğin örnekte adam example.bit dosyasını yazmış, derlemiş (derlenmiş halini göstermiyor, senden istenen o), derlenmiş halinin çıktısını ekrana basmış bir de. Keşke derlenmiş halini de gösterseydi daha açıklayıcı olurdu.

yapılması istenenler:

1- infix code -> postfix code (herhangi bir üst seviye programlama dili ile yazılacak):

infix:
x & y | z

postfix:
x y & z |

2- postfix code -> assembly code:

postfix:
x y & z |

assembly:
mov ax, x
and ax, y
or ax, z

3- cmd.exe program example.bit -> example.asm
yazılan programın exe'si command prompt ile çalıştırılarak asm dosyası üretilecek.

4- x86 compiler example.asm -> output
oluşturulan asm dosyası bir x86 emulator'da çalıştırılarak sonuç ekrana yazdırılacak veya compiler ile derlendikten sonra oluşan com dosyası command prompt ile çalıştırılarak sonuç ekrana yazdırılacak.

sorudaki eksiklikler/problemler:
- örnek çıktı verilmemesi
- test case verilmemesi
- a86'nin, kod örneği fasm, nasm ve masm'e göre çok çok çok az olan bir assembler olması

cevaplardaki eksiklikler:
- verilen örnek kodların sadece infix-postfix kısmıyla ilgili olması

selamlar, birinci soru için cevap verebiliyorum;
-en önemlisi, bazı sigorta şirketlerinde bekleme süresi var, kontrol edin ya da ettirin.( genelde 3 ay oluyor, bu süre zarfında hastanede çıkan masrafları karşılamayacağız diyorlar).
-yatarak ve ayakta dahil aldığınızı düşünüyorum, bununla birlikte bazılarında yatarak tedavi için limitler bulunuyor yada %100 karşılanmayan durumlar var, onu kontrol edin.
-bayan iseniz doğum dahil paket satanlar var, kontrol edebilirsiniz.
-ekstrem olarak diş dahil olanları gördüm ama araştırmadım, olsa iyi olurdu :)

dün eşime ve oğluma yaptırdım, kişi başı 734TL tuttu.

SİGORTANIZIN TEMİNATLARI

LİMİT(TL)

YATARAK
AMELİYAT GİDERLERİ LİMİTSİZ
AMELİYAT MALZEMELERİ 40.000
KEMOTERAPİ, RADYOTERAPİ, DİYALİZ LİMİTSİZ
KÜÇÜK MÜDAHALE LİMİTSİZ
MEDİKAL YATIŞ LİMİTSİZ
ODA, YEMEK, REFAKAT LİMİTSİZ
EVDE BAKIM 30.000
TAHLİL - RÖNTGEN(YATARAK TEDAVİ) LİMİTSİZ
SUNİ UZUV 30.000
YOĞUN BAKIM LİMİTSİZ
TIBBİ MALZEME 5.000
AMBULANS
AYAKTA
DOKTOR MUAYENE / 10 KEZ
FİZİK TEDAVİ / 10 KEZ
İLERİ TANI YÖNTEMLERİ / 10 KEZ
TAHLİL - RÖNTGEN(AYAKTA TEDAVİ) / 10 KEZ
KAPSAMLI DİŞ PAKETİ
GÖZ SAĞLIK PAKETİ

@kimlanbu

Selamlar. Detaylı bilgi için incelemek istiyorum. Link verebilir misiniz?

www.ethicasigorta.com.tr

ben internetten yapmadım, arkadaşım sigortacı olduğu için onunla halletim

balkantravel.com.tr Tavsiye ederim.

Ben cevaplayayım:

Ücretler 350-2500 euro arasında değişiyor. Ağırlık ise 500-1000 euro arasında.

Geçtiğimiz günlerde cumhurbaşkanlığı istihdam ofisi benzer bilgilerin yer aldığı bir rapor yayınlamıştı.

ne kadar bağlayıcıdır bilinmez ama buyrun.
www.cbiko.gov.tr

işkolig

veriler gerçeği yansıtmıyor bence orada.

İşkolig'deki maaş ortalamaları epey düşük. Belki de platformu daha çok maaşının düşüklüğünden dertli olanlar kulanıyordur ve bu da ortalamaları düşürüyordur.

Mesela:
Koç Sistem Maaşları - Toplam 21 pozisyon
Yazılım Geliştirme Danışmanı 2.850 TL
Yazılım Geliştirme Kıdemli Danışmanı 3.650 TL
Yazılım Geliştirme Uzmanı 2.900 TL

Böyle maaş mı olur?

Bulgaristan'da bu işler ahbap çavuş ilişkisi üzerinden gidiyor. O yüzden düşündüğünüz gibi profesyonel bir firma bulamazsınız.

Bakanlıkta para yedirilmesi gibi mi? Aracı kurum da bundan bahsetti. Eskiden 1-1,5 ayda yapılan işlemler 3-4 ay sürüyor artık, dediler.

Son durum:

Firma, işini yaptı ve hatta sonucu beklenenden de erken aldı. Temmuz başında belgelerimi teslim etmiştim. BG Adalet Bakanlığı'ndan beklenen cevap bana Kasım başında ulaştı. Yani 6 ay sürebilir denen süreç 4 ayda sonlanmış oldu.

avrupa yakasi ?

esenyurt selim aydın diş hekimi

Citydent (Elmadag)

Beşiktaş Cem Alanya

Eğer sadece yurtdışında iş bulmaya yönelik kıymetini soruyorsanız, bilmiyorum. Hoş, eğitim içeriğini de bilmiyorum.

Ama eğer 15 yıllık deneyiminize rağmen bu master programının size ne katacağını kestiremiyorsanız, belki de yazılım temelleri sizde eksiktir. Bu program da sizi bu altyapıyı dolduracak araştırmalara, okumalara, pratiklere vs. itebilir.

Ben üniversite eğitimini paket olarak görüyorum. Bu eğitimi paket olarak almadan da insanın kendini geliştirmesi oldukça mümkün. Benim titrim bilgisayar mühendisi, ama ben okulu sevmezdim. Temelimi okul dışında okuyarak kendim oluşturdum.

Avrupada hem iş hem eğitim derim ben. Zaten boun tezsiz yüksek lisansa para ödeyeceksin. Onun yerine yurtdışında burs kovala ya da parayı oraya ver.

hocam 15 yıldır kod yazıyorsan ve artık yönetim kademesine geçmediysen sıkıntı yok mu ortada? Sana MBA falan yakışır bence.

avrupa'da yasayacaksan yuksegi orada yapacaksin tr'de degil. bir yandan master'ini yaparken bir yandan is kovalarsin.
ayrica kesinlikle MBA diyorum ben de.

haa amac zengin olmaksa okul ile zor o i$, yalan olur. daha cok okul= daha cok para devri 80lerde bitmis ya. simdi tuber olup gotunde mayin patlatip 2 milyon hit alan, duz vites araba kullanmasini beceremeden araba incelemesi ceken ergenler banka muduru kadar para yapiyor. garip bir donemde yasiyoruz.

@gzg Teknik olarak değil, özellikle iş alanında bana ne artı sağlayacağını kestiremiyorum. Paket ile ne kastedildiğini de anlayamadım.

@ozdek Bir esesci'ye karşılık yüzlerce, binlerce esesci gibi olmayan insan yok mu? Herkesten esesci olmasını beklemek?..

@insomniac Burs almak kolay mı? Gıda mühendisliği mezunuyum demiştim.

@Elduinnnn Yaşlanan herkes yönetici mi olmalı?

@cooperr Avrupa'daki eğitim ücretleri buradakilerin 4-5 katı değil mi? Burada zaten 40.000 TL.

Anladığım şu ki, yine bilgi yok ama bol bol fikir var. Yüksek lisans yapmış bir kişi bile yok sanırım cevaplayanlar içinde. Ve de epey büyük laflar var. İlginç.

pantepember, abicim, zaten fikir soruyorsun bilgi degil.

yuksek yapmadigimizi nerden cikarttin? :)

@cooperr "Olabildiğince" bilgiye dayalı fikir soruyorum. O da bulunamazsa sadece hisse dayanan fikir de değerli olabilir.

Bu arada, cevapların hiçbiri benim durumum dikkate alınarak yazılmamış. Bence bizim kültürümüzde genel bir sorun bu: okuduğunu anlamak.

Mesela senin yazdığın cevap, mali durumu hiç önemsemiyor. Bir de, zaten Avrupa'da iş bulabilmek için eksikliklerini gidermeye çalışan birine "Avrupa'da master yap, bir de iş kovala" demek de durumu anlamamak gibi görünüyor bana.

Ayrıca, tecrübeli biri isen kendi tecrübeni belirt ki ben de nasıl bir tecrüben olduğunu bilebileyim ve ona göre fikrini dikkate alayım.

Ben bir-iki link vereyim tezsiz yüksek lisans ile ilgili:

www.quora.com

www.gograd.org

alghurairfoundation.org

elimizdeki donelere gore fikrimizi soyledik abicim, sordugun sorularin icinde zaten mali durumunla alakali birsey yok. verdigin linkler tezli/tezsiz master karsilastirmasi, sordugun sorular bununla da ilgili degil. bizim okudugumuzu anlamamakla sucluyorsun ama sanki kafandaki sorularini tam olarak kagida dokememissin. soruyu soran biz degiliz dolayisiyla bizim sana CV vermek gibi bir mecburiyetimiz yok. kafana uyarsa goz onunde bulurdurursun, uymazsa sen bilirsin.

Ben yurtdisinda calisiyorum. Benim tecrubem: yurtdisinda is bulmak icin egitimden ziyade islerle ve kisilerle gelen referanslar onemli.

Yine de ben olsam (yazdigin gibi teknik olarak da eksik hissediyorsan) o yuksek lisansi mutlaka yapardim. Zaman geciyor diye dusunme. Paralelde is de bakarsin.

Merak eden için yazayım:

Sorumun üzerinden yaklaşık 3 ay geçmiş. Bahsettiğim programda okuyorum. Bazı sorunlar olsa da, bir ara bırakmayı düşünmüş olsam da, şu an doğru seçim yapmış olduğumu düşünüyorum. Hem diploma, hem de bilgisayar ve programcılığın temmelleri konusunda sahip olmadığım bilgiyi edindiğim/edineceğim için.

Genç insanlarla tanışmak ve bir şeyler paylaşmak da hoş bir deneyim.

2 donemin ardindan su anki fikrimi paylasayim:

Egitim kalitesi yerlerde surunuyor. Cunki hocalarin cogu (3.5/5) egitim vermeyi kaynak kitap iceriginin slaytlara gecirilmesi ve derste ogrenciye, giris seviyesi bir Ingilizce ile okunmasi olarak goruyor.

Ogrenci tamamen kendi basinin caresine birakiliyor.

Ama sonuc olarak bana kattiklarini (ogrenmeyi ogrenmek, dokuman yazmak, machine learning ogrenmek, kaliteli oldugu dusunulen bir universitenin diplomasina sahip olmak, software engineer unvani kazanmak vb) dikkate aldigimda iyi ki yapiyorum, keske daha once yapsaymisim diye dusunuyorum.

Nereden biliyorsun daha beter olacağını, akacağını? Sen önüne gelene fetöcü, terörist, yunan, pontuslu, ermeni, pkklı, vatan haini, zillet diye aklına ne gelirse hakeret ederken sıkıntı yok, adamın ettiği tek bir laf yüzünden, o da kesin değil, daha beter olacak öyle mi...

Sen kahin misin?

Seni anının önünde küçük düşürsünler, yaşlı insanları rencide edip geri döndürsünler, oradaki o kadar egosu yüksek milletvekilini, sen kontrol et. daha sonra adama it dedi diye kına. adama pontus dendi fetö dendi ailesine soyuna sopuna saldırıldı gık demedi, adama saldırsın diye üstüne gidildi normal bir insan gibi tepki verdi. adamı linç ediyoruz.

ben halen it dediğine yüzde yüz inanmıyorum. dediyse yanlış yapmıştır. kendisinide putlaştırmaya gerek yok ama bu ülkeye kılıçdaroğlu da imamoğlu da çok fazla. bu ülkeye muharrem ince gibi tek taraflı düşünen ulusalcı siyasetçi lazım. size fazla size.

Asıl takılınması gereken "belediye tesislerinde içki sattırmaması, haremlik selamlık havuz hizmeti sunması ve daha da kötüsü bunlarla övünmesi" iken... İt dedi mi, demedi mi... Demiş olabilir, insani bir şey, eğer nadiren ve hakkıyken demiş ise.

Ben de otoriter biri haline gelmesinden çekiniyorum. Muhafazakarlık yarıştıran biri olması bizi düşündürmeli.

Hatta, genel olarak, dert etmemiz gereken, siyasetçilerin, yöneticilerin allah ve din laflarını ağızlarına -kırk yılda bir bile olsa- almaları olmalı, hamaset yapmaları olmalı.

itlik demiş olsun ne olacak sanki. hepimiz derdik o durumda. çevrende çok kişi var ve çok sinirlisin... ağzından illa ki bir laf çıkacak doğru veya yanlış. ki aynı durumu şu hava alanında güvenlikçiye edilen küfürde de gördük. demem o ki çevren kalabalıksa o an insanoğlu ne yaptığını ne dediğini dahi hatırlamayabiliyor.

bunun dışında reyiz 20 yıldır anamıza sövüyor dolaylı ve direk, kimsenin sesinin çıktığı yok.

Birader bu solcunun fanatiği akp lilerden daha beter. Dün montaj diyen bugün hak etti diyor :)
Yanlışa yanlış demek erdemdir.
Yanlış için özür dilemek de erdemdir.
Yanlışı yalanla çarpıtmak ise tam olarak akp nin yıllardır yaptığı ve bizim karşısında durduğumuz şeydir.

Bence de ekrem imamoğlu bu süreçte fazla abartıldı. Akp’liler ve cb’nin bizzat şahsı sağ olsun.

Bana pek güven vermiyor. Seçildiği zaman Elbette gözler üzerinde olacağından dolayı kolay kolay yanlış bir şey yapamaz. Ama ülke bunların elinde olsa şu anki durumdan çok da farkı olmaz. Siyasetçiye güven olmaz.

Kalitesiz degildir belki ama cok iyi dr secmek lazim cunku cogu dr mal! Mesela bi defasinda tavsiye ustune gitmistim bu sebeple, kanal tedavisini yurtdisinda yaptirmistim ve bana dediler ki 6 ay sonra ustune kaplama yaptir yoksa kirilma riski var. Gittim devlete burda bana dedikleri "bence iyi is cikarmislar, gerek yok su an." 2 ay sonra ucu catladi..

Gecen dis eti apsesi icin gittigimde "Onun icin seni agiz, cene ve dis e sevk ediyorum randevu bak 7/24 bunun icin yapabilecegimiz bir sey yok" deyip cok alakasiz bi disime dolgu yapip yolladilar. Bu dedigim "arastirma hastanesi"nde oluyor. Apselerimle yolladilar beni eve ya!

Eger ciddi bir islemse yaptircagin bas parayi git ozele. Basit seylerse devlet iyi. O kadarini da yapabilsinler zaten!

Bir şekilde üniversitelerin diş hekimliğinde yaptırın. Randevu almak zor ama en azından yapılan iş iyi.

üniversite hastanelerine gidin. yoksa ağız ve diş sağlığı merkezine gidin

o da yoksa devlet hastanesi.

Evet, üniversite hastanesi iyi fikir. Aklımdan çıkıp gitmiş. Üniversite yıllarımda (20 yıl önce) yaptırdığım implant hala sapasağlam.

Bir soru: Ünv. hastanelerinde SGK'liler için ücretlendirme nasıl? Ücretsiz mi? Küçük bir miktar mı?

diş taşı temizliği mekanik bir işlem doktorun titiz çalışması dışında bir espirisi yok
ama iyi yapılmazsa dişin saçma sapan bir şekilde aşınıyor
6 ayda bir değil; gerekliyse yaptırılmalı, üst çene alt çene ayrı ayrı değerlendirilebilir

Ünv diş hekimliklerinde sgk ile tedavi olabilirsiniz. Devlet hastanesinde nasılsa orası da öyle. Dişimi öğretim üyesi yapsın derseniz fark ödersiniz, onun dışında da implant, kemik tozu vs tabii ki aynı devletteki gibi onları da ödersiniz. Ama çekim, dolgu, kanal onları sgk ödüyor.

Çapa'da diş çekimini dahi öğrenciler yapıyor haberiniz olsun. Ayrıca tüm gün orada oraya sürünüyorsunuz, adam akıllı ilgilenen yok, insanlar yığılı vaziyette. Birkaç gün önce Çapa'daydım, tam bir rezillikti. Paranız varsa hiçbir şekilde hiçbir bölüm için gitmeyin devlet hastanesine, inanın değmiyor.

Pasaport ve/veya vize tarihlerini hatalı giriyor olabilir misin?

nereden nereye yolculuk?

terör tehlikesi sebebi ile bazı ülkeler uçuşlarda online checkine izin vermiyor

bazı havalimanlarında online check in'e izin vermiyor.

@cakabo
Vizem çok önceden 1 yıllık olarak alınmıştı. Aynı vizeyle 3'üncü yolculuğum. Yani online check-in sırasında herhangi bir yere vize bilgisi eklemiyorum.

@prasinos
Yolculuk İstanbul - Kopenhag arası.

Vizeyi aldığın ülkeden önce başka yere gidersen ülkeye girememe riskiyle karşı karşıyasın.
Ayrıca İsveç vizeyi kısa süreli verirse ekim başında gitmeyi düşünmen hayal ürünü olarak kalır.

Ne zaman gideceksen o zaman al, ne gerek var alengirli işlere..

yunanistana girerken "bu seyahatinizde isveçe gidecek misiniz?" sorusuna maruz kalırsın. hayır dersen ülkeye giremeyebilirsin. görevlinin insafına kalmış.
evet demen gerekiyor. bunun için de isveçe de gidecekmiş gibi rezervasyonlar yaptır. sorarlarsa gösterirsin. sonra da iptal edersin.

@durgunfoton

1-7 Eylül'de İsveç'te olacakmışım gibi uçak ve otel rezervasyonlarımı yaptırdım, seyahat sigortasını da bu tarihler için yaptıracağım.

@cakabo

'Alengir'in nedenini önceki mesajda belirttim.

Çok büyük ihtimalle çok giriş çıkışlı, 3 aylık vize çıkar diye düşünüyorum. Ve de daha uzun olması için de bir mektup eklemeyi planlıyorum.

7 eylüle kadar vize verirlerse ikinci defa başvurman gerekir ki ilk defa alıyorsan kesin öyle verirler

@argent dawn

1 yıl önce İsveç'ten Schengen vizesi almıştım, 3 aylık çoklu giriş çıkış vermişlerdi.

riske atacağınıza iki seyahatinizi de belgeleyin erken başlayan daha uzun vize verirler

Bu seyahatinizde sorun olmayabilir ama bir sonraki isveç seyahatiniz için vize başvurunuzda bu durum önünüze sürülebilir ve red yiyebilirsiniz.

Vatandaslik 80 sonrasi göcenlere veriliyor diye biliyorum.Romanya icin arastirmistik,diger ülkeler icinde böyleydi.

benim bildiğim 7. dereceden akrabaya kadar birini gösterebiliyorsun. yani amcanızdan dolayı da alabilirsiniz sanırım vatandaşlık.
öyle duymuştum, kesin bir bilgim yok.

babanın hayatta olması gerekiyordu o yüzden malesef alamazsın.
not: eşim de ardino doğumlu bu arada^^

bilgi. babanızın hazatta olması lazım. adım adım ıslenıyor bunlar. once hak sahibi alacak. sonra sizin hakkiniz dogacak, o alamadiysa sizde alamiyorsunuz.

eger babaniz zamaninda o ulkede sigortali calismis olsa idi(her ulkede farkli bir sure kiminde 5, kiminde 3 sene) o durumda sizin babanizin oradaki vizesi uzerinden hakki olabiliyordu. onun icinde babanin hayatta olmamasi ciddi sikinti yaratmakta siz 18 ustu oldugunuz icin.

kisaca su anda yollar kapali.

@kurnaz,

"Bulgar vatandaşı üst soyun, hayatta olması ya da buna dayanarak ana babadan birinin çocuklarıyla torunlarından önce başvurmasına gerek yoktur."

Kaynak: untacguner.av.tr

Üntaç Güner'e selam söyleyin. Yok öyle birşey. Babanız rahmetli olduğundan olmuyor maalesef.

babanın hayatta olması meselesi sadece bulgaristan için mi geçerlidir. daha 1 ay olmadı sırbistan'dan arkadaşım aldı. babasında yok.

@pantepember iyice araştırın.

@shenergy,

Kaynağın ne arkadaşım?

@goodman,

Hiçbir şey anlamadım.

Neyse arkadaşlar,

Bu siteden yine bir hayır gelmeyecek anlaşılan. Ben cevabı bulunca buraya yazarım. İşi düşen de faydalanır.

Kaynağım bulgaristan vatandaşı olmam. Çevremdeki 6-7 kişiye yol göstererek vatandaşlık almalarını sağlamam.

babam ruscuk doğumlu ve vatandaşlık için uğraşmıyor. bu nedenle ve bazı ailevi nedenlerle aramız bozuk. ona çaktırmadan vatandaşlık şansı var mı?

Sirbistandan vatandaslik alan arkadasimla simdi konustum da onu da 2 kere konsolosluktan kovmuslar baban alamadan alamazsin diye. Yani konsolosluk bile dese inanmayin. Onun isine bir tercuman aracı oldu bir de 500 euro islemler hizlansin diye aciktan para verdi. Pesini birakmayin bence

Kartı kullanıp kullanmaman önemli değil, kart açıksa ücret kesilir.

Yasal olarak alınıyor bu ücret, hakem heueti o yüzden geri alamazsın demiştir ve doğru.

Ücreti ödediğim takdirde demişsin ama zaten kart direk kesiliyor bu miktar. Öyle olmadı mı?

Bu ücreti ödemezsen başka banka kartının bloke olacağı bilgisini nerden aldın?

Garanti bankası Bonus Card'da kart ile harcama yapılmadıysa kart ücreti alınmıyor. Kart ücreti peşin alınıyor, 1 yıl kullanıp sonra kullanmazsanız ücret kesilmiyor. Doğrudan müşteri temsilcisinden onaylattım. Bende de en son Mart 2015'te ücret kesildi. 2016 mart'ta tekrar kesilmesi gerekiyordu, bu tarihten itibaren kartı hiç kullanmadim, hiç ekstre kesilmedi, kart ücreti alınmadı. Harcama yaptığım an kart ucretini yansitacaklar.

mahone,

Dediğim gibi, almadığım ve belki de hiç almayacağım hizmetin bedelini almaları doğru mu? Bunu neden kabul etmeliyim? Almaya yasal hakları olduğu için mi?

Kesilmiş olması ile ödenmiş olması aynı mı? Kesildi, ama henüz ödemedim.

Akbank'tan gelen SMS:
"9022 ile biten kart ekstrenizi 2 kez ustuste asgari tutarin altinda odediniz. 3. kez asgari tutar alti odemede kanunen tum kartlariniz kullanima kapanacaktir. B002"

neyehbe,

Ama o 1 yıllık sürenin ücretini zaten sürecin başında, peşinen ödemişsin. Şimdi senden almadıkları ücret de, önümüzdeki 1 yılın ücreti olacaktı. Herhangi bir harcama yaptığında bu ücreti alacaklar. Doğru mu anlamışım?

Yani bankalar, ev kirası ödemelerinde olduğu gibi, hizmetin ücretini baştan alıyorlar. Ben belki o hizmeti almayacağım, ve kartı iptal ettireceğim. Benim durumumda, kartı iptal ettirmek istediğimde, en azından 11 aylık bedelin benden tahsil edilmemesi gerekir. Değil mi?

Kullanmadığın hizmet nedir hocam, avivasa primi ödenmiş mesela otomatik. Bir ay ya da iki ay kullanman farketmiyor.

Asgariyi tutraını da üç kez üst üate ödemezsen evet tüm kartların blokelenir o bankadan. Takibe girmeye başlarsın muhtemelen.

E sen şimdi kart ücretini almasınlar diye hiç mi ödeme yapmıcaksın? Bu durum zaten batık olan durumunu daha da kötüleştirmektwn başka bir işe yaramaz. Sana tavsiyem, tüm borcunu kapaman ve niyetin varsa bundan sonra kart ücretini kovalaman.

Şu durumlarda, iki kere asgariyi bile ödemediğin için her halükarda hiç bi hak iddia edemiuorsun maaleaef. Yani mesrla hakem heyetine gitsen ve sen haklı çıksan (mümkün değil ama varsayalım) banka "tüm borçlarını ödesin iade edeyim o zaman" diyecek.

Bi de bu iş belkilerle yürümüyor. O yıl içinde kartı aktif olarak kullanılmışsa, yıl sonunda kart ücrwti kesilir. Bankadan bankaya uygulamada farklılıklar görülebilir.

wings'de işler nası yürüyo bilmiyorum ama ben axxes kartta 1 sene açık tutma sözüne iade aldım. 425 tl harcama sözünü kabul etmediğini söylersen bir sonraki teklife geçerler. örnek olarak kesilen tutar kadar puan gibi. ( ama wings'de mil veriyo galiba. ) onu da kabul etmezsen tamam tamam iade alalım diyebilirler.

ücreti ödemediğinde faiz işler. diğer kartlarıın bloke olacağını sanmıyorum.

mahone,

Mevzuyu ısrarla anlamamak istiyor gibisin.

1) Kesilen hizmet bedeli, henüz hizmetin alınmadığı döneme, gelecek yıla ait. Bunda bir anlaşalım.
2) Avivasa ile ilgili detayı, belki bir önemi olur diye belirtmiştim.
3) İnternette biraz araştırma yaparsan, bu ücretin ekstra hizmetler -taksitle ödeme, mil puan vs- için alındığını görürsün. Sanırım şurada vardı bu bilgi: www.hesapkurdu.com

Arkadaşlar,

Hakem heyetine başvuru yaptım (26.12.2016). Bir hafta sonra (4.1.2017) üyelik ücreti iade edildi.

Haberiniz olsun.

Detayları merak eden olursa buradan yazsın, cevaplarım.

Not: Gelen cevaplar gösterdi ki, peşin hükümlü, cesaretsiz ve mantıktan uzağız. Ülkenin genel hali bu maalesef.

Ekstrem bir durum olmadıkça vizeler 3-5 iş gününde çıkıyor. Haziran ayında danimarka'dan aldığım vize 3 iş gününde çıktı. İtalya'dan aldığım oturum izni 5 günde çıktı. Bence yetişir.

Bu arada benim danimarka başvurum vfs globalden yapılmıştı, seninki konsoloslukmuş farkeder mi bilemem.

@ambrosia, teşekkürler cevabın için.

Bir görüşme de (ekstra olarak) VFS'den aldım. Aynı gün.

www.swedenabroad.com sitesindeki bilgiye göre VFS üzerinden yapılan başvurular 4-5 gün içinde, direkt konsolosluğa yapılan başvurularsa 14 gün içinde sonuçlanıyormuş.

www.swedenabroad.com

Başvurumu VFS ile yaptım ve sitelerinde de dedikleri gibi 4-5 gün içinde vizem çıktı. (Üzerinden çok zaman geçtiği için tam olarak kaç gün içinde çıktığını hatırlamıyorum.)

Meraklısına.

ürünü almamanız gerekiyor.

fatura ve servis kağıdıyla tüketici hakem keyetine başvuruyorsunuz.

önemli olan ürünü servisten almamak.

30 iş günü olan bu süre 2011'deki bir değişiklikle 20 iş gününe indirilmiş.
Yararlı gibi görünen bir kaynak paylaşayım:
www.enpedi.com

hayır ama görevlinin kıl olma ihtimaline karşı bi rezervasyon veya davet mektubu bulundurmanızda fayda var. başıma geldi oradan biliyorum.

vize multiply mi yoksa single mı ? ona bakmanız gerekiyor. birde vize statüsü schengen mi gerçekten ona da bir bakın.

Konu hakkında az çok bildiklerimden çıkardığım sonuç şöyle:
Vize tek giriş-çıkışa izin veriyorsa, ve Fransa'dan çıkış aynı zamanda Schengen bölgesinden çıkışsa (örneğin Türkiye'ye dönüşse) vizenin yenilenmesi gerekir.
Ama bunu deneyimlemedim. İlginç bir soru olmuş, cevabı merak ettim.

soru ilginç değil eksik. delidiryakalayin'ın da dediği gibi schengen olduğundan emin misin vizenin öncelikle ve schengense tek giriş mi çoklu mu?

multiple girişli schengen vizesiyle fransa'ya gayet girersiniz, yeniden vizeye başvurmanıza gerek yok.

Bildiğim kadarıyla;
Ne kadar süre kalındığının bu hesapta bir önemi yok. Vize geçerlilik tarihinin aşılıp aşılmadığı önemli.
Çok giriş-çıkışa izin olduğu için tekrar vize almaya gerek yok (vize geçerlilik tarihinin aşılmadığını varsayarak tabii).
Ama vizenin alındığı yerden, veya herhangi bir konsolosluktan bu bilgiyi onaylamak en iyisi olur.

@pantepember

ne kadar süre kalındığının önemi var, duration of stay kısmı bir girişte 90 günden fazla kalamazsınız anlamına geliyor.

e sitede arkada HTC duruyor ya işte? Androidde var demekki

Yok. Tasarım eski sanırım. Çünki bir ara "Yakında Android'de" diyordu.

bir ara yaptirmayi düşünüyordum 800tl olduğunu duyunca vazgeçtim

940 TL şu anki fiyatı. Ama kendilerinin ve de birçok insanın iddia ettiği gibi başarı oranı çok yüksekse, egzama, kronik yorgunluk, şişmanlık gibi başa büyük bela olan hastalıklara kısa sürede çözüm buluyorsa değer.
Bir sitenin de (tahlil.com) 100 TL'lik indirim sağladığını gördüm.
Düşünsene, yememen gereken gıdaları belirliyorsun, ve bunları hayatından çıkarıyorsun, ve 1-2 hafta içinde yıllardır kurtulamadığın birçok hastalıktan kurtuluyorsun.
Benim kafamı karıştıran şeyse, böyle mucizevi gibi görünen bir şeyden neden bu kadar az kişinin haberdar olduğu. İster istemez kuşkulanıyorum. Epey de para.

Firsat sitelerindekilerin fos oldugunu biliyorum. Ama su pahali olanindan fayda goren birini biliyorum. Peynir filan yememesi gerekiomus meger. Cok zayiflamisti yasaklilari yemeyince.

yani o şekilde giyerim diyorsan o pütür pütür olan kısmı bant veya jelatinle falan kaplayabilirsin herhalde. ama en temizi yeni kaliteli bir çanta almak tabii.

Aşınma neymiş yav. Bir sürü çantam oldu aşınanı görmedim. Kaliteli bir çanta al aşınma filan olmaz.

ilk defa sırt kısmı aşınan çanta duyuyorum. düzgün çantalar al kendine bence.

Edit: Ben de Quiksilver kullanırım yıllardır ama hiç öyle bi sorun yaşamadım.

yandan takılan çantalardan kullanıyorum

"Düzgün/kaliteli çanta al". Valla bravo!
Kullandıklarım kaliteli mi sizce: Quiksilver, Targus vs.
Sırt kısmındaki delikli ağsı kısımdan bahsediyorum.

Çok ilginç, hiç kimsenin bu sorunu yaşamamaış olması. Fotoğrafını çekip yükleyeceğim, başka çare yok anlaşılan.

sony turkiye'ye tweet at.

bende hepsiburada ile ilgili yaşadığım problemlerde bir türlü cevap alamayınca, tweet attım ve faceden sayfalarına bişeyler yazdım. anında dönüş yaptılar problemi çözdüler.sosyal medya güçlü bişeymiş , onu öğrendim.

sony sitesinden mail at iletişimden. ben logitech mouse için şikayet yazdıydım süper ilgilendiler.

sikayetvar.com'a yaz. Senin yerine şirket yetkililerine iletiyorlar.

sikayetvar.com'a şikayet yazmıştım bunla ilgili. Ama her zamanki gibi, firmanın "Müşterimiz telefonla aranarak bilgilendirilmiştir" gibi bir mesajıyla konu kapandı.
sikayetvar.com'u kime şikayet etmek lazım ki?!

şikayetim var tarzı siteleri hiç takmıyorlar, dediğim gibi twitter sony sayfası, yada facebook sony sayfası, orada 2 3 resmin altına irdeleyeci şeyler yaz bak nasıl irtibata geçiyorlar seninle gör.

ekşi sözlük şikayetim vardan çok daha korkulacak bir site bunların gözünde.mesela hepsiburada acayip tırsıyor ekşicilerden.

www.eksisozluk.com

şikayetvar'a "yalan kimse de aramadı konu da kapanmadı" diye bir daha yazarsanız dakikasında arıyolar.

sikayetvar.com'da firma cevap yazdıktan sonra ne yazarsan yaz, bir kıymeti yok gibi geliyor bana. "Firmanın bu cevabını kabul etmiyorum" benzeri bir cevap yazmıştım firmanın cevabının altına, ama tık yok.
Twitter ve Facebook'u deneyeceğim.
Umarım işe yarar, çünki daha birçok firma var sırada.

isparta'da bir tane var.

wall street institute.

----- ///// nerede ? \\\\\ -----

Özel ders alın. Daha çok işe yarayacağına ve daha az para harcayacağınıza eminim. Sonra gider belge alırsınız oralardan. Şu kur seviyesindedir falan diye.

sehir?

Pardon, herkesi İstanbul'da yaşıyor sanmaktan oluyor bu =/ İstanbul'da, Taksim civarında arıyorum.

selam yaklaşık 1 sene önce ben de araştırmaya başladım. çok cuvcuvlu bir iş bu. çünkü her kafadan başka bi ses çıkıyor vs vs...

evvela şunu söylemeliyim şeçenekleriniz 37" - 42" aralığında. bence televizyonu kullanacağınız alana göre büyüklüğünü kafanızda sabitleyin. bi dünya sitede izleme mesafesine göre doğru büyüklüklerin ne olması gerektiğine dair tablolar var.

forumları okuyun bence. ama kafanız karışmayacaksa. çünkü forumlar her boku çok iyi bildiğini zanneden mallarla dolu olabiliyor. çok kafa karıştırıyorlar. doğru yanlışı birbirine katıyorlar. ama bir süre sonra aklı başında adamların yorumlarını fark edip doğruya yanlışa dair kafanızda bir şeyler oluşmaya başlıyor.

alacağınız ürünü illaki gidin görün! mümkünse sd yayın bağlatın hd yayın bağlatın vcd taktırın bilgisayar bağlatın dvd oynattırın. yapmasını bekleyeceğiniz ne varsa yaptırın. sesini duyun vs.

tüm bunları yaptınız diyelim halen içiniz rahat değil çünkü ortalıkta 40" panellerin standart dışı paneller olduğu konuşuluyor. içiniz kaldırmazda 40" seçeneğini iptal ediyorsunuz. bu tür kafa karışıklıklarını da geçtiniz ve hatta markaya ve modele dahi karar verdiğinizi varsayalım halen içiniz rahat değil. neden? çünkü panellerle ilgili bir takım dedikodular dolaşıyor, iki belki de üç farklı seri panel kullanıldığından bu serilerden birisinin çok kötü olduğundan birisinin mükemmel olduğundan diğerinin normal olduğundan bahsediliyor.

vel hasıl dünya para vereceğiniz bir ürün için araştırdığınız oranda kafanız karışıyor mideniz bulanıyor.

ben naptım? evvela sevmediğim markaları eledim. kalan markalardan sevdiklerimi daha önce kullandıklarımı belirledim. kullanmam gereken ekran büyüklüğünü belirledim. birer ikişer alternatif belirledim. benim alternatiflerimden birini içeren bir kampanyaya denk geldim. gittim aldım. çoğ memnunum. kafam rahat aga...

samsung u tavsiye ederim. benim evimde Samsungun 3 tane LCD TV si var. Şu an a kadar memnunum.Sorun çıkmadı. Samsung Sonyle birlikte aynı paneli paylaşıyorlar. Demek istediğim gayet iyi ürünleri var.

teşekkürler cvaplar için. (özellikle barbaroj, üşenmeyip bu kadar detaylı bir cevap yazdığın için...)

bir arkadaşım samsung'un ekranlarının kolay arızalandığını söyledi. bunlar daha çok cep telefonları sanırım. birkaç gün önce benim de samsung telefonumun ekranı bozuldu. görüntü gidip geliyor.

ekran boyutuna gelince: 200 tl'lik bir fark için 37" almaya değmez, diye düşünmeye başladım. yarın büyük bir eve taşınırsam 37" küçük gelebilir. 37'leri eleyebiliriz yani.

sony ve philips'leri de genellikle önermiyorlar. favoriler samsung ve lg.

Samsung modelinin aynısının 50hz olanını aldık biz. Çok memnunuz. Yapamadığımız şey yok. Görüntü kalitesine resmen vurulmuştuk mağazada. Samsung için şimdiye kadar tek duyduğum olumsuz yorum koyu sahnelerde led ışıklarının kenarlardan bölgesel olarak belli olmasıydı. Kendi TV'mizde dikkat ettim, koyu sahnelerde bi sıkıntı görmedim ama ekranı tamamen kararttığımda o ışıkların bölgesel olarak daha parlak göründüğünü bende farkettim. Ama normalde izlerken hiç fark yok. LED/LCD dünyasının ustası Samsung'dur diye duydum gördüm. Tavsiye ederim.

levi's ta boot cut paçaları olan pantolonlara bakabilirsin

türkçede ispanyol paça deniyor, o şekilde daha çok sonuca ulaşabilirsiniz sanırım. ikinci el ya da alternatif giysi satan dükkanlarda bulabilirsiniz. Taksim'de Galatasaray hamamının olduğu sokağa girince ( Turnacıbaşı), hamama gelmeden solda bir giysici vardır, oraya bir bakın.

evet, yıllarca 'ispanyol paça' de, sonra adı aklına gelmesin, ilginç =/

teşekkürler.

süngerciler var. oralardan alıp yaptırabilirsiniz.

yatak olarak da kullanacağım için belki biraz daha kaliteli bir şey gerekebilir, emin değilim.
bu arada, süngercileri nerede bulabilirim?

koltuk döşemecilerine bak ya da bakma

www.spotesya.com
www.spotesya.com bu daha da ucuz
www.istanbulsunger.com bunlar daha havalı

hah evet en basiti döşemecidir.

Tahtakale. Her kalınlıkta sünger var yataklık. Kaplama da yapıyorlar. Ben boks ringine köşe yastığı yaparken 90*200 ebadında 30 cm kalınlığında süngeri 60 liraya aldım geçen ay.

aslında aradığım şey sünger değil, yanlışlık olmasın. şöyle bir şey:
www.ikea.com.tr

önceki cevabımı beğenmemişsin ama yine de söylüyorum döşemecilere bak. orjinal kanepe şiltesi bile vardır.

evet, sanırım süngerci değil, döşemeci görür işimi.
bir kağıthane yapılacak anlaşılan =)
teşekkürler.

bir döşemeciyle konuştum az önce. 10 cm yapamayız, şişer, 16 cm yapalım, o da 150 tl olur, dedi.
ikea'daki fiyatlar (159-189 tl) için de normal dedi.
nasıl olacak bu fiyatlarla? çıkamadım içinden.

o zaman ikinci el koltuk kanepe satanlardan şansını deneyebilirsin.

Dormeo renew şilte var yastik hediyeli biraz pahali ama çok başarili www.dormeo.web.tr

yataklı kanepe ve yataklar. hepsi ikea'dan. dün denedim ve harika buldum. biraz tuzlu, ama kesinlikle değdi. öneririm:

www.ikea.com.tr
www.ikea.com.tr

linkteki yatak, normal şekilde uyumak için yeterli olabilir ama biraz daha hor kullanılınca ne sonuç verir, bunu düşünmek lazım.

belki görmüşsünüzdür ama görmediyseniz, ikea!nın benim evim 25, 35, 45, 55 metrekare diyerek döşediği örnek evler var, onları bir görmekte fayda olabilir...

ikea'daki odaları gördüm. o kadar alanım yok =/
ikea'da iki tane yataklı kanepe beğendim. ama biri 1000 tl civarı, diğeri 1600 tl. bunlar da yüksek fiyatlar.
teşekkür ederim öneriler için.

biz uzun yıllar önce armony mobilya'dan yaptırmıştık. gayet kullanışlı ve pratik oluyor.
yatağın üzerindeki dolap/raf gibi detayları da sizin yerinize ve istediğinize göre değiştirebiliyorlardı.
www.armonymobilya.com

10 yıldır kullanıyorum ama pek kapadığım olmuyor, doğtaş'tan aldıydım.

www.instructables.com böyle bir şey kapanır yataktan daha kullanışlı o yataklardan vardı bir ara. çok rahatsız.

şöyle şeyler buldum. belki işine yarar, fikir verir..

www.evofisdekorasyon.com
www.eviim.com
www.paneldus.org

Tikleseydin iyiydi.

pantepember tıklasa eyiydi..

"tiklemek" ne işe yarıyor bilmiyorum =] "eyvallah" anlamında mı, "tmmdır işime yaradı bu" anlamında mı, yoksa başka bir şey mi?
neyse,
cevap yazan arkadaşlara teşekkürler.
şu ürünü (548 tl'den) aldım:
www.ikea.com.tr
henüz denemedim.

aha al burayı oku iyice...

forum.paticik.com

geçenlerde rastladım bu kindle'a nette. ben de merak ediyorum, nasıl alınır, kaça gelir, fiyat & performansı nasıldır, hangi formatları destekler vb.

yurtdisindan turkiye'ye getiremezsin. amazon yollamiyor.

ben dx kullaniyorum, daha dogrusu kullaniyordum, ekrani bozuldu, amerikadaki arkadasim uzerinden ucretsiz degistirdim. ekraninin buyuk olmasi benim icin onemliydi, textbook tarzi seyler okumak daha rahat oluyor. tavsiye ederim.

alacaksan yurtdisindan bir arkadasina siparis ver ve o sana getirsin.

ssl.facebook.com

profili kapamak ve geride hiç iz bırakmamak için:
suicidemachine.org

iade olayı ürünün kendisinden çok; satın aldığın mağazanın bir uygulaması olabiliyor.(diye biliyorum)

tuketici kanunu diye bi kanun var, acıp okumak gerek.

15 gun kosulsuz iade var. ister para iadesi ister aynı urunun yenısı. 2 yıla kadar iöalatcı garanti vermese bile tedarikci tarafından garantili her turlu elektronık urunç

ürün paketini açmıştım doğal olarak. bunu belirtmeliyim.
bu arada, ürünün de paketli satıldığını ve ürünü görmek / denemek için paketini açmanın mümkün olmadığını da...

urunu acıp acmaman onemli değil, o kısmı satıcılar uyduruyor direk. cırlayabildigin kadar cırla.

ürün ambalajının açılmış ya da açılmamış olması önemli değildir. tüketici kanunu var evet ama tüketicinin aldığı mal ayıplı değilse ve tüketicinin o malı aldığı mağaza/dükkan/depo vesairede müşterilerin görebileceği herhangi bir yerde "x sürede ürün iadesi vardır" şeklinde bir yazı yoksa, iade edemezsiniz. ancak mal ayıplı çıkmışsa ve firma da ürününüzü servisine göndermişse -yanılmıyorsam- 1 aydan uzun süren servis işlemlerinde ürününüz tamir edilip size gönderilene kadar onun yerine muadili bir ürünü kullanmanız için size vermek zorundalar.

ürün bana göre sorunluydu. ama servisten ürünün sorunsuz olduğu cevabı geldi.

aslında merak ettiğim şuydu:

ürünü alırken deneme imkanım olmadığı için bana uygun olup olmadığını bilmem mümkün değildi.
herhangi bir arızası olmasa bile, ürünün ergonomik olmadığını (örneğin sol kulağımda gevşek durduğunu, saçlarımı sıkıştırıp kopmalarına neden olduğunu) ileri sürerek, 7-15 gün içerisinde iadesini yaptırma hakkımın olup olmadığını öğrenmek istiyordum.

taksim'deki (bkz: eloy cafe). aynı zamanda bar da.

Orayı biliyorum hatta az önce ordan geldim :D Başka başka??

ben de merakla bekliyorum cevapları. çünki taksim rock ve metal müzik çalan mekan bakımından ne yazık ki fakir.
psychedelic değil de classic rock için bir yer önerebilirim: tezgah.

pulp (salladım)

bu durumlarda tek yok plakaları cıkarıp baska bi hdd ye takmak da onu ancak iyi bi data recovery seysı yapar.

servisler, içindeki bilgiyi geri getirmeyi garanti etmez diye biliyorum. bir defasında wd vardı, kendi kendine, daha alınalı bir ay olmadan bilgisayar tarafından görünmemeye başladı. içindeki cigabaytlarca data puf.. aletin yenisini verdiler ama senin durum farklı. düşürmüşsün. garanti kapsamında bakmazlar sanıyorum.

tamirat diye bir şey yok içindeki hdd yi cıkarıp yenisini takar yollarlar.
yere düşşsede dışında darbe izi yoksa garantidedir.

edit:türkiyede o seviyede veri kurtarma olduğunu sanmıyorum olsada senin hdd nin fiyatının 3-5 misli fiyat çıkar.

peki o çıkan ses neyin nesidir? prize taktığımda "tık, tık, tık" diye, sanki dönmeye çalışıyormuş gibi bir ses çıkarıyor. mefta olmuş olsaydı, bu sesi çıkarabilir miydi yine de?
bir arkadaşım, son çare olarak, kutuyu değiştirip denemeyi önerdi. yani sorun sadece kutuda olabilir dedi.
bu arada kutuda çatlak var, ve garanti kapsamı dışında kalacak sanırım :/

çıkan ses hdd nin can çekişmesi oluyor.trink trink trink.aslında ölmüş oluyor.
boardı veya usb kısmını değiştirmenin fayda ettiğini pek görmedim.

garanti işine gelince,şansını bir dene yada seagete hdd nin türkiye distrubutor firmasından seri numarası ile garanti kontrolu yapıp sadece hdd yi garantiye gönderebilirsin belki.

Fazla kurcalamadan teknik servise götür istersen.İçindeki veriler zarar görmesin. Okuma başlığı zarar görmüştür.
Gerçekten de çok pahalı iş veri kurtarmak.Bi ara bir sözlük yazarının veri kurtarma merkezi vardı.Ama nickini hatırlayamıyorum.Ona danış istersen.Ekşi duyuruda ilan vermişti.

bu arada, bu ses "trink" veya "tık" değil (yani yanlış yazmışım), "dııt" şeklinde ve uzun. 2 sn aralıklarla.
dahili bir hdd bozulmuştu daha önce ve evet o "trink" denebilecek bir ses çıkarıyordu. o meftaydı. ama sanki bunun feryadı farklı :/
deliricem. bu kadar basit olmamalı bu kadar değerli bir şeyin yok olması. harici harddisk bu, daha sağlam olmalı. elbet bir gün düşecek. dalgın olursun, sarhoş olursun, biraz sakar olursun... kasıtlı mı bu kadar hassas üretiyorlar anlamıyorum. düştüğü yükseklik 50 cm kadar.
bir hdd'm daha var; wd mybook. o da düştü birkaç kez, ama yaşıyor hala.

en başta söyleyeceğimi en sonda söylüyorum.
o kutunun içinde standart pc harddiski var.civataları bozmadan kutuyu aç.masaüstü pc nin kasasını açıp içine bağla.
dvd sürücüsüyle aynı kablo olabilir.dvd yi söker onun yerine bağlarsın hdd arızalı değilse çalışır.

edit:my book hdd de 3.5 diye biliyorum.iki kutuyuda sökersin my book un içinden çıkan hdd yi bir kenara koyup arızalı olan harddiski my book a takarakta deneyebilirsin.

killswitch engage'in holy diver coveri oldukca guzeldir. ayrica machine head'in hallowed be thy name de dinlemeye deger coverlar arasinda yeralir.

ilk anda aklima gelen primal fear'in seek and destroy cover'i oldu. bence gayet basarili. aklima gelen oldukca da cevabi editlerim.

bir de not:
(git: ) fonksiyonu sadece duyuru id'leri ile calisiyor. (git: 70074) gibi. bilginize.

Richard Cheese
Tek geçerim.
Coverları hem çok başarılı hem de çok matrak.
Dene, pişman olmazsın.

www.richardcheese.com

dandy warhols - hells bells [ac/dc]

velvet revolver'in psycho killer coveri güzeldir.

morrissey seviyorsun madem, colin meloy sings morrissey albümü. jack the ripper ne şahane olmuş yaa.

colin meloyu dokunaklı buluyorum ama bence moz kavırlamasın bu adam.

patti smith- smells like teen spirit o ne ses ne hüzün yırtarım kendimi

type o negative ayrıca travis-hit me baby one more time:)

evet patti smith'in twelve isimli albümü tamamen cover'lardan oluşur ve kötü bir yorum yoktur içerisinde bana kalırsa. şarkılar da gayet güzel.

(bkz: orijinalinden iyi olan cover'lar)

tesla'nin real to reel ve real to reel vol.2 albumleri cok guzel cover sarkilar iceriyor, kesinlikle tavsiye ederim.

bir onceki cevabim ile biraz alakasiz dusecek ama bugun klibi gorunce aklima geldi.
muslum gurses'in son iki albumundeki cover'larin cogu cok basarili. tavsiye ederim.

"pink floyd" seviyorsan yazacagim albumu dinle bir sekilde. ben spotify'da dinliyorum su an mesela.

pink box: songs of pink floyd / tinyurl.com

spotify link'i de su: open.spotify.com

shirley bassey - where do i begin