Giriş
(1)

Elektriği kesmek için ne yapmak gerekir?

Teran
Apartmanın elektrik hattına izin aldık kamera takacağım, aşağı inip şarteli indiriyoruz, ışıklar sönükleşiyor ama tamamen kesilmiyor bu durumda hatta elektrik var diye prize kablo çekemiyorum. Bu elektriği nasıl keseriz?
Apartmanın elektrik hattına izin aldık kamera takacağım, aşağı inip şarteli indiriyoruz, ışıklar sönükleşiyor ama tamamen kesilmiyor bu durumda hatta elektrik var diye prize kablo çekemiyorum. Bu elektriği nasıl keseriz?
0
Teran
(26.04.25)
Apartmana giden elektriğin bulunduğu dışarıdaki o büyük kutudan? Apartmanın içindeki elektrik neden kesilemesin anlamadım, çeşitli tamirat vs yapılacak olsa herkes aynı şekilde mi şalter arayacak o zaman?
0
muhayyer divan
(26.04.25)
(7)

Çok acil zeytinyağı sorusu

muhayyer divan
SelamBizzat üreticiden teneke ile zeytinyağı alıyoruz, kaçıncı defadır tenekenin dibinde siyah siyah tortular oluyor, cam yağdanlığa aktarırken o siyahlılları görüyoruz ve annem ben bunu yemem deyip yağı atıyor. Ne olduğunu bilmiyor, yemem diyor. Ben de zararsız bir şeyse, yağı atmaya gerek yoksa ne
Selam

Bizzat üreticiden teneke ile zeytinyağı alıyoruz, kaçıncı defadır tenekenin dibinde siyah siyah tortular oluyor, cam yağdanlığa aktarırken o siyahlılları görüyoruz ve annem ben bunu yemem deyip yağı atıyor.

Ne olduğunu bilmiyor, yemem diyor. Ben de zararsız bir şeyse, yağı atmaya gerek yoksa neden atalım diye düşünüyorum.

O siyah şey nedir, yenir mi yenmez mi ne olur acil bilgi lazım :(
0
muhayyer divan
(26.04.25)
Erzurum'dan gelen küf peynirini hiç bilmeyen birinin çöpe atması gibi.

Zeytinyağlarında normal bir durum bu.
Tortuyu olabildiğince zeytinyağından ayrıştırın süzün ve atın. Zeytin yağı kullanılır.
(Zeytinliğimiz var )
0
diyecevaplandı
(26.04.25)
Zeytinyağı tortusu diye aratsana.
Atmayın. Bana verin.
Kaliteli bi şeye benziyo o.
0
Mirket
(26.04.25)
@Mirketciğim arattım elbette ama anlayamadım işte. Bir an (yemek yapıyordum) birileri müsilaj demiş birileri toz demiş bir yığın bişey gördüm anlayamadım size sormak istedim.

@diyecevaplandı

Çok çok teşekkürler.
0
🌸muhayyer divan
(26.04.25)
Yanlış anladın. Kötü bir şey olmadığını teyit için dedim. Anne bize inanmazsa diye.
0
Mirket
(26.04.25)
@Mirket

Teşekkür ederim, çok incesin, sağ olasın.
0
🌸muhayyer divan
(26.04.25)
Kahve filtresiyle süzün onları. Ya da kumaş da olur.
Biz de kendimiz yapıyoruz son kısmı o şekilde süzeriz. Hatta geçen yeni açılmış tenekedekini süzdüm ışıl ışıl tertemiz görüntü çıktı ortaya.
0
mrvln
(27.04.25)
zeytinyağı filtresizse tortu olabiliyor dibinde. zararlı değil...
0
suyin
(28.04.25)
(17)

Karma var mi sizce?

Kahvedesu
Kotu insanlar nasil bundan korkmuyor? Az once cocugun basina hic akla gelmeyecek bir kaza geliyordu. Merdivene gomulu lamba parcasi firladi gozune geliyordu. Benim basima gelse kesin bir sey yaptirdim daoldu derdim.
Kotu insanlar nasil bundan korkmuyor? Az once cocugun basina hic akla gelmeyecek bir kaza geliyordu. Merdivene gomulu lamba parcasi firladi gozune geliyordu. Benim basima gelse kesin bir sey yaptirdim daoldu derdim.
0
Kahvedesu
(25.04.25)
Alakasız. Yok
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(25.04.25)
Tarkana sorarsan var.
0
mikahakkinen
(25.04.25)
bence net var ya da bana var.

kötülük yapmayi düsünsem bile basima hemen kötü bir sey gelir. kendimi durduruyorum o yüzden. bidi yükseltmeden dur artik diyor biri sanki.
0
sonsuz
(25.04.25)
Yok, kötüye de bir şey olmuyor. Bence karmaya, ilahi adalete inananlar tedirgin oldukları için başlarına kötü bir şey geldiğinde kendi davranışlarına yoruyorlar.
0
asteriks
(25.04.25)
Yok.
0
logisticsmanager
(25.04.25)
Var tabiki
Men dakka dukka
0
etna
(25.04.25)
Var.
0
deartheodosia
(25.04.25)
Chatgpt ile dün onu konuştuk. Uzakdoğu ve Asya dinlerinde cennet ve cehennem yok. İnsanları motive etmek için reenkarnasyonda daha iyi şartlar ya da karma vaadedilmiş.
İnsanlar, aykırı olmak maksadıyla semavi dinlerden uzaklaştıkça böyle abuk din ya da öğretilerin kucağına düşüyorlar.
Karma konusu Hinduizm, Budizm ve Sihizme konu olan bir öğretidir. Hurafedir.
0
Mirket
(25.04.25)
Karma diye bir şey olsaydı başta Reis olmak üzere 20 senedir içimizden geçen insanlara iyi kötü bir şey olurdu, elimizde böyle somut bir delil var, bir şey olmadığına göre demek ki yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(25.04.25)
karmaya inanan = doğal taşlara inanan = ağaca çaput bağlayan = yeni doğan kız bebekleri gömen
0
okinawalı taş kağıt makas ustası
(25.04.25)
batilim cok yoktur ama karmaya inaniyorum.
etkisi bence direk kisinin ustune degil, sevdiklerine. o kanaldan yuruyor.
0
cooperr
(25.04.25)
benim için tersten var.
başıma güzel bir şey gelirse mutlaka acısı çıkar.
0
late viper
(25.04.25)
Fakirler var der.
Kafası az çalışan var der.
Bence yok.
0
Shepard
(25.04.25)
Karma böyle bir şey mi bilemiyorum. Bilinçlice yaptığın bir kötülük, haksızlık, bozgunculuk, ara bozuculuk, yalan, iftira vs vs... bunlar insana yine yaptığı şekliyle geri döner, kişi yaşattığını yaşamadan ölmez diye biliyorum.

Yoksa "vaktiyle ben şuna şunu ettiydim, onun için şimdi kızgın yağ suratıma yapıştı" tarzında olmaması lazım.

2 sene önce 95 yaşında vefat eden anneannem ve onun da ataları evet bu tarz çıkarımlar yapıp "eyvah ne halt yedim de başıma bu geldi" diyerek düşünüp tövbe istiğfar ederlerdi ama bu tamamen kişinin kendi hassasiyeti, iç disiplini, aşırıya kaçabilir, felakete sebep olabilir vs ama bu karmanın olayı değil bence.
0
muhayyer divan
(26.04.25)
Karma bu mu bilmiyorum da kınadığını yaşıyor insan onu gördüm.
Geçenlerde bir şeylerini kaybetmesiyle çok fazla anılan birisi için dedim ki "çocuk gibi daha şuna sahip çıkamıyor" aynı eşyayı birkaç gün sonra ben kaybettim =)
0
Kediyi üzdün
(26.04.25)
Kediyi üzdün+1

E-pasaporttan kendim 2 saniyede gectigimden bazen pasaportu okutamayanlari gorup icimden soyleniyordum bir pasaportu okutamiyorlar, mal bunlar falan diye gecen Stansted'de ben de okutamadim 3-4 dakika falan ugrastim, arkamda kuyruk birikti, kiosk falan degistirdim oyle gectim, sorun makinede de olabiliyormus
0
neck_and_neck
(26.04.25)
Kediyi üzdün kesinlikle haklı. Büyük konuşan kimi gördüysem söylediği şeyi yaşadı. Ben de yaşadım o yüzden konuşurken ııılamaktan kına geldi. Tövbe edip daha da böyük böyük laflar etmiyorum.
Ama karma için daha çok yeni bir şey yaşadık onu söyleyeyim. Depreme dayanıksız bir bina için sorun çıkartan tek kişi deprem anında bahçeden meyve topluyormuş. Koca binada tek bir kişinin yüzünden onlarca insanın canı tehlikede. Tatil olduğu için de çoluk çocuk herkes evdeyken dur aşağıya inip meyveleri toplayayım demiş ve o anda da deprem olmuş. Bu da bir örnek olarak olsun burada.
Karma var mıdır yok mudur cevap veremiyorum. Kötülere bir şey olmuyor ama net bilgi yayalım.
0
mrvln
(27.04.25)
(7)

Alınganlık var mı sizde?

darkwizard
Mesela ortaya atılmış bir lafı, sokakta iki kişinin konuşmasını veya yolda geçen bir arabanın selektör yapmasını bazen olan deprem veya yağmuru. Sanki sizin için oluyormuş hissine kapılıyor musunuz. Kötü sözleri kendinize edilmiş kabul ediyor musunuz veyahut olan bir olayı sizin için kişisel bir ön
Mesela ortaya atılmış bir lafı, sokakta iki kişinin konuşmasını veya yolda geçen bir arabanın selektör yapmasını bazen olan deprem veya yağmuru. Sanki sizin için oluyormuş hissine kapılıyor musunuz. Kötü sözleri kendinize edilmiş kabul ediyor musunuz veyahut olan bir olayı sizin için kişisel bir önemi olduğunu. Alınganlık huyumdan nefret ediyorum 4 5 senedir var bende aslında 20li yaşlarda başladı. Alınganlık fikirleri deniyor adına. Sizotipal kişilik bozukluğundan varmış.
0
darkwizard
(24.04.25)
Ayrıca ek olarak bedensel yanılgı sosyal izolasyon ve ortamda oluşan anksiyete. Çocuksu davranışlar kendine has görünüm ve telepati ile düşünce sokmaya inanmak?
0
🌸darkwizard
(24.04.25)
Yok dostum.
Hele depremi falan kisisel algilamak normalin baya disinda durumlar.
0
sonsuz
(24.04.25)
yok. bu gibi huyları olan insanlardan da uzak duruyorum.
0
brakgn
(24.04.25)
Alıngalık burada çok yüksek. Türbanlılarla ilgili bir şey yazdım hemen kendi anasının üstüne alınarak küfür eden çıktı az önce.
0
runaway
(24.04.25)
Ablam sen doktora gitmiyor musun daha? Lütfen git.
0
sekizdokuzon
(24.04.25)
Bu dediklerin bende var ama tamamen kendi içimde yaşadığım bir şey. Bire bir iletişim anında yaşamıyorum bunları. Yani insanlarla muhatapken alıngan değilim, yalnızken alınganım.
0
muhayyer divan
(25.04.25)
@sekizdokuzon

Hocam erkeğim ben, bir de 4-5 senedir gidiyorum ama doğru ve bir tanı yok sadece bende depresyon olduğu için doktor onu girmiş. Araştırma hastanesine gittim orada da atipik psikoz dedi teşhise.
0
🌸darkwizard
(25.04.25)
(13)

Kapalı kadınlarda ayak bileği görünmesi?

bobinhoo
Son zamanlarda çok görüyorum dikkatimi çekti, başörtülü veya türbanlı kadınların bir çoğu kısa paça pantolon ya da bilekleri gösteren uzun etek giyiyorlar. Ayak bilekleri örtünmeden muaf mı? Ya da hadislerde vb. ayak bileği örtünsün spesifik olarak geçmiyor mu?
Son zamanlarda çok görüyorum dikkatimi çekti, başörtülü veya türbanlı kadınların bir çoğu kısa paça pantolon ya da bilekleri gösteren uzun etek giyiyorlar. Ayak bilekleri örtünmeden muaf mı? Ya da hadislerde vb. ayak bileği örtünsün spesifik olarak geçmiyor mu?
0
bobinhoo
(24.04.25)
"Ben böyle olmak istemezdim, ama hayat bu. Yıllar geçtikçe çevremdeki muhafazakarlar alışıyorlar. Buralara kadar geldik, zamanla şu bu elbiseleri de giyebileceğim. Herkesin dini kendine"

Olay kabaca bundan ibaret. Ramazanda full oruç, sonrası içki-kumar yapan kişiler gibi, onunla benim aramda muhabbeti.

Hadisler boş iş. Kuran'da ayakları örtün demiyor, ayaklarını vurma diyor. Geçiyor diyen varsa sadece ayeti paylaşsın, tefsir ıvır zıvır olmadan. Hep beraber öğrenelim.
0
Shepard
(24.04.25)
ona da sen bakmayacaksın: erkeklerin de gözlerini sakınmaları gerekiyor

kuran.diyanet.gov.tr
ayak bilekleri yürürken de açılabilir
kesin net sınırlar konulmamış zaten hayat şartları dikkate alınarak
arabistan bölgesi daha sıcak insanlar güneşten korunmak için de bir örtünme kültürüne sahip

neyin tahrik edip etmeyeceğini herkes biliyor
0
mantık
(24.04.25)
Kapalılarda var böyle anlamsız şeyler. Ayak bileği, zenci sevgili falan diye gider
0
runaway
(24.04.25)
Kadınların ayaklarını namaz içinde ve dışında kapaması daha iyidir.

Kadınların pantolon giymesi zaten uygun bir şey de değil. Dinen önemli olan uzuvların veya güzelliğin sergilenmesi değil gizlenmesidir.
Bu gibi fıkhi hususlarda doğrudan bizlerin ayet hadislere göre hareket etmesi doğru olmaz. Çünkü o ilmi seviyede ictihad yapma yeteneğimiz yok. Gelenek olarak bu tür konularda fıkıh/ilmihal kitaplarına bakmak gerekir.

@Shepard
Kur'an-ı Kerim'de bir şeyin olmaması , hadisleri boş verip sana uymayı da gerektirmiyor ki.

Dikkat edilirse hadisleri önemsemeyenlerin, din adına fetva vermesi de hiç zor olmuyor.Aklımıza gelene göre hareket edemeyiz bu konularda
0
diyecevaplandı
(24.04.25)
Bir çok kadın dini kaygılarla örtünmüyor. (Normalde kapalı ama arkdaşlarının düğününde eşarp takmayan tanıdığım var. Günlük hayatında boneli, iğneli tesettürlü olup sahilde mayo giyen tanıyorum.)

Her kapalı sabit kurallar kabul etmiyor.

Mezhep vs. farklı, fikir aldıkları hocalar farklı.

Benim şahit olduklarım böyle.
0
yurtsuz john
(24.04.25)
kapalı kadınların ayak bileklerine gelene kadar dindar erkeklerin sevgilileriyle yaşamalarını falan sorgulasa bu toplum. kadınlara takmışlar ya. başları örtülü olsa bile ayak bilekleri görünüyo derler, saçları açık olsa perdesiz ev derler.

kapalı/açık kadınlar şeyyapsın sizi, sinirlendim ajsjsjs. o kapalı kadın çarşafa girse bu sefer çarşafına takıcak kafayı çünkü sorun her koşulda kadın.
0
deartheodosia
(24.04.25)
sorumun amacı yanlış anlaşıldı herhalde. kadınlar neden açık giyiniyor falan diye sormuyorum. sadece ayak bileğine özel bir durum mu var, neden tişört giyen yok da hepsi aralarında anlaşmış gibi ayak bileği onu merak ettim.
0
🌸bobinhoo
(24.04.25)
Konu gene alakasiz yerlere gitmis. Kimse mukemmel olmak zorunda degil. Oruc tutan biri asla gunah islememe yemini etmiyor. Burada yansitilanin aksine kapali kadinlar butun kotuluklerin anasi degil.

Bu arada sorunun cevabini bilmedigimi de belirteyim. Zaten bilek tam nerden baslar nerede biter.
0
mbond
(24.04.25)
ülkemizdeki yaygın mezheplere(hanefi ve şafi) göre ayak bileğinin de örtülmesi gerek. sadece eller ve yüz açık kalabilir geri kalan her yer örtülü olacak.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(24.04.25)
Her kadın gibi başörtülü kadınlar da modaya uyuyorlar. Kendi moda anlayışları da olabiliyor başka anlayışlara da uyabiliyorlar. Kuran'da örtülecek yerler "örtün" emriyle hiçbir şekilde ifade edilmemiş, sadece "örtülerinizi göğsünüze salın" ve Peygamber eşlerine yönelik olmak üzere "dışarı çıkarken üstünüze bir örtü alın" denmiş. Bu kadar. Nereyi ne kadar kapatacağın yazılı değil.

Ayak bileğinin açık olmasında bence sorun yok. Zaten bir kısmı muhtemelen Arap modasını uyguluyorlardır.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
Klasik sünni islamda dort mezhebe gore de caiz değil. Kadınlar, kadınlara diz kapağı ile göbek arasını kapamak zorunda. Namahrem erkeklere ise baş ve vücut kapatmak zorunda. El ve yüz dört mezhebe göre açık olabilir. Hanefiye göre ek olarak ayaklar da açık olabilir. Hanbeliye göre ise buna ek olarak boyun açık olabilir.

Elde maksimum sınır bilezikler kadar/bilek hizası. Ayakta aşık kemiği. Boyunda ise yüksek kolye/ köprücük kemikleri hizası diyebiliriz.

Ayak bilekleri, omuzlar, kollar hiçbir mezhebe göre açılamaz. Özetle, tesettüre uygun değil.

(Bu cevap benim şahsi fikrimi içermemekte, nesnel klasik islam fıkhı bilgisi içermektedir)
0
yadigar
(24.04.25)
@yadigar, Kuran'dan ayet ile gelir misin, boş yapıyor gibisin. Ben Kuran'ı okudum, görmedim böyle bir ayet. Sen gördüysen bilgilenelim.
0
Shepard
(24.04.25)
Cümlenin başında ve sonunda "klasik sünni islam" ve "klasik islam fıkhı" kaynaklarına göre olduğunu söylemiş ve 4 mezhep görüşlerini vermişim. Adam, "boş yapıyorsun" diyor.

Ben ciddiye alıp cevap vereyim.
Klasik sünni islam'ın fıkhi kaynakları sırasıyla kur'an, sünnet, icma ve kıyastır. Dört mezhep imamları da kabaca bu kaynakları kullanarak verir hükümlerini.

Kur'an'da kadınların tesettürü ile ilgili sadece iki ayet var. Ahzab suresinde "cilbab" ve nur suresinde "humur" ifadeleri geçiyor. Sırasıyla çarşaf ve pardesü anlamına geliyor. Baş ve yakalardan aşağı sarkacağı dışında bir detay yok.

Ben kaynaklarda geçeni aktardım kabaca. Kur'an'ı okudum, demiş adam. Ben her gün okuyorum. Arapça biliyorum. İslami ilimler eğitimi aldım. Ve paylaştıklarımın kendi fikrim olmadığını da belirttim. Adam boş yapmışsın diyor. Vaktin varsa git fıkıh ve usul-ü fıkıh kitaplarını oku sonra konuş. Soruyu soran kur'an'da geçip geçmediğini sormamış.
0
yadigar
(25.04.25)
(2)

Ameliyat olmasına 12-15 ay kalmış biri için öneriler

hayirsiz
Çok fazla detay vermeden, kısaca anlatmak istiyorum.Diyelim ki bir hastalığınız var. 12-15 ay içinde bir ameliyat olacaksınız ve iyileşme ihtimaliniz çok yüksek.Sandalyede otururken bile kronik nefes darlığı sorununuz var.Sık sık nefes nefese kalıyorsunuz, spor yapamıyorsunuz. Sadece kısıtlı olarak
Çok fazla detay vermeden, kısaca anlatmak istiyorum.

Diyelim ki bir hastalığınız var. 12-15 ay içinde bir ameliyat olacaksınız ve iyileşme ihtimaliniz çok yüksek.

Sandalyede otururken bile kronik nefes darlığı sorununuz var.

Sık sık nefes nefese kalıyorsunuz, spor yapamıyorsunuz.
Sadece kısıtlı olarak yürüyüş yapabiliyorsunuz.
Gün içinde sürekli yorgunsunuz, uyanık olduğunuz anlarda da bilişsel performansınız görece düşük.
Evden çalışıyorsunuz, kendi işiniz olduğu için çalışma saatleri esneyebiliyor.

Ameliyat gününüze belki 10, belki de 16 ay var, kesin bir zaman aralığı ne yazık ki verilemiyor. Şu anda aldığınız tedaviye bağlı olarak süre uzayıp kısalabilir diyelim.

Ama ondan sonra iyileşme ihtimaliniz çok yüksek.

Nasıl hazırlanırdınız, bununla nasıl başa çıkmaya çalışırdınız? Bu sorunu 6-7 yıldır yaşadığınızı, son bir yılda kötüye gittiğini düşünebilirsiniz.

Halihazırda terapiye gidiyorum.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.
0
hayirsiz
(24.04.25)
Terapi çok güzel. Çok önemliydi, giden kişi çok iyi etmiş.

Gece uykusunu mutlaka doğru zamanda ve doğru kalitede, verimli ve yeterli şekilde uyumak lazım, eğer böyle bir düzen yoksa muhakkak bunu oturtmak lazım. Çünkü bu konu vücudun kendini temizleyip tamir etmesi, şifalandırması ve dinlendirip yeterli taze enerjiyi üretmesi için çok çok önemli. Gece uykusunu kullanıyor beyin ve vücut. Gece uykusunda kullanılan melatonin, eğer düzenli sağlıklı ve yeterli uyku uyunuyorsa bolca serotonin salgılatabiliyor. Serotonin mutluluk hormonu biliyoruz ki.

Hareket çok önemli. Kısıtlı da olsa yürüyüş yapılması harika bir şey. Bence ameliyata kadar bu yürüyüşe, günün mevsime göre uygun zamanlarında ve temiz ve açık havada, mümkünse güneş görecek şekilde devam etmek lazım. D vitamini şifadır, güneşten gelmesi daha da şifadır.

Kan değerlerinin takibi çok kıymetli, D vitamini, demir, folik asit, ferritin gibi demir değerleri, c vitamini, çinko vs çok önemli. Yeterli olmalı. B vitamini muhakkak yeterli seviyede olmalı, bunların takibini sıkı tutmak lazım. Olabildiğince sağlıklı ve doğal yoldan elde etmek lazım.

Yeme düzeni ve yenen şeyler çok önemli. Rafine şeker, özellikle hazır unlu nişastalı şekerli gıdalar kesinlikle yasak olmalı, evde yapılmış olabildiğince doğal tatlandırılmış tatlılardan, olabildiğince genetiği bozulmamış tohumların (ata tohumlarının) unlarıyla yapılmış ekmek ve benzeri gıdalardan sadece yeteri kadar yemek lazım. Meyveyi de olabildiğince az, haftada bir mesela, belki ayda bir yemek, imkan varsa hiç yememek daha doğru. Bağırsak florasını destekleyebilmek ve sağlıklı tutabilmek için bu yeme tarzı önemli. Akdeniz diyeti, belli saatlerde ve yeterli miktarda. Günde 2 öğün yeterli bence. Akşam saat 6'dan itibaren bir şey yememek, sabah uyanınca güneşin doğuşunu izlemek çok kıymetli.

Arkadaşım bu süreçte ülke gündemiyle ilgilenmek çok yanlış olur. Olabildiğince olumlu ve güzel şeylerle muhatap olmak gerekir. Moral bozucu şeyler elbette olur, elbette haber alınır ama psikolojik güç kendini göstermeli, sıfır bağışıklık doğru değil. Ama ülke gündemi gibi sürekli üzüntü, güvensizlik ve tehlike pompalayan atmosferlerden uzak durmak en doğrusu.

Kitap okumak, bir enstrüman çalmayı öğrenmek, bir dil çalışmak, resim veya heykel denemeleri yapmak çok faydalı olacak.

Bu süreci bu şekilde geçirmek moralini çok yükseltecektir. İnancını da çok artıracaktır ve vücudunun tamiratı ve şifası da çok artacağı için bence ameliyat da şahane geçecektir.

Çok geçmiş olsun.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
6-7 yıldır yaşadığım bir hastalık var ve şuan devam eden tedavim sonucumda yaklaşık 1 yıl kadar sonra olacak operasyonla sağlığıma kavuşabilme ihtimalim çok yüksek…

Şanslıyım. Bir kere!
Yıllardır süregelen hastalığım için önümde gerçekçi bir şekilde yüksek iyileşme potansiyelim var.
Çektiğim acıların biteceği gerçeği beni uykusuz bile bırakabilir.
Mevcutta çektiğim acıların kurtuluşa giden engebeli bir yol olduğunu düşünüyorum. Yol yer yer bozuk ama beni istediğim yere götürüyor varış çizgisini şimdiden görüyorum.
İş dışında kendime bir hobi bulmaya çalışıyorum. Film izlemek mesela. Beğendiğim yönetmenlerin tüm filmlerini izlemek! Onlar hakkında yazılar yazmak. İncelemeleri analizleri takip etmek…
Bir uğraşı olmalı insanın.
0
ezkaza
(25.04.25)
(7)

Bir insanın başı hukuki olarak nasıl belaya sokulur?

Unde bach canim
Dolandırıldım ama hukuki olarak bir şey yapamıyorum. Kanıtlaması çok zor ve elimde yazılı anlaşma yok. Bari adam da benim gibi maddi zarara uğrasın istiyorum. Başımı belaya sokmadan devlet kademeleriyle başını belaya sokmak, maddi ya da manevi zarara uğratmak istiyorum. Sizce ne yapılabilir?
Dolandırıldım ama hukuki olarak bir şey yapamıyorum. Kanıtlaması çok zor ve elimde yazılı anlaşma yok. Bari adam da benim gibi maddi zarara uğrasın istiyorum. Başımı belaya sokmadan devlet kademeleriyle başını belaya sokmak, maddi ya da manevi zarara uğratmak istiyorum. Sizce ne yapılabilir?
0
Unde bach canim
(24.04.25)
Çok geçmiş olsun, inşallah kolaylıkla ferahlıkla ve hakkaniyetle hallolur. İnançlı isen:

Önce niyet edip abdest alıp 2 rekat namaz kılıp tövbe ediyon. Kesin geçmişte birine bir yanlış yaptın, bilmeden yaptığın bir şey de olabilir, bulmaya çalış, bulamazsan da samimi bir pişmanlık ve tövbe sana kendini affettirecektir.

Sonra kalbini huzurunda secde ettiğin Tanrı'ya şöyle sıkı sıkı bağlayıp diyon ki "Allah'ım sen en adil olansın, Hakk isminle gerçeğin ve hakkaniyetin ta kendisisin. Başıma böyle böyle böyle bir olay geldi (otur anlat her şeyiyle) ben bu durumda kendimi ispat edemiyorum ve çok mağdur durumdayım, ne yapacağımı bulamıyorum, imkanlarım çok kısıtlı. Sana geldim, "yalnız sana kulluk ederiz ve yalnız senden yardım dileriz"(Fatiha 4) bana yardım et, müşkülümü hallet, beni bu sıkıntıdan kurtar, sığınıp güç alacak senden başka kimsem yok, sana güvendim sana inandım, beni eli boş döndürme, âmin"

Orada konuyu sırtından yük çuvalını indirmiş gibi indir ve bırak. Sana ne yapman gerektiğini veya neler olabileceğini hayatın akışı içinde gösterir Allah.

Eğer ki bütün mücadelene rağmen hiçbir şekilde çözülemiyorsa dolandırıldığın şeyden vazgeç, Allah'a havale et, bil ki bu olanlar ileride senin karşına tekrar gelecek ve şimdi yaşadığın bu dolandırılma muhtemelen ileride seni bireylerden koruyacak. Çok ciddi bir katkısı olacak sana, şimdiden bilemezsek de ileride böyle olacağı kesin.

İnsan hiçbir şeyi boşuna yaşamaz. Ya ektiğini biçiyordur, ya bir ikaz alıyordur yahut ileride yaşayacaklarına önden kefaret veriyordur (bu Allah'ın uyguladığı bir koruma yöntemidir).

İnançsız isen bir avukata danışmanlık ücretini vererek bu konuyu açıp danışmanlık almanda fayda var. Şimdi biz buradan ne desek boş olacak.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
@muhayyer divan kafayı yemiş bir niyetçi. Onu boş ver. Avukat ile yürü. BU kadar.

Seni tanımadan kesin yanlışın vardır ondan bela seni buluyor diye suçluyor ayıp.

Biri tecavüze uğradıysa yanlış yaptığı için veya ikazdır muhayyer divan denilen psikolojik deliye göre. Hipnoza inanan tuhaf biri. Geçen müdürün ofisini polis ve avukatla basıyordu. Avukat tek yol. Burada aklı selim bir avukat var, akıl verir.
0
Shepard
(24.04.25)
TRde isen cumhurbaskanina hakaret etti ve fetocu de :)
0
abuzer
(24.04.25)
dolandırıcılık suçu yazılı delille kanıtlanması gereken bir suç değil. alacak davalarında gerekli delil.siz yine de şikayetinizi yapın karakola veya savcılığa gitsin ifade versin. bir de adliyeden savcılık ön bürodan sorgulatın. başka dosyası muhtemelen vardır. varsa eliniz daha da güçlenir. onları delil olarak sunamasanız bir intiba yaratır.
0
ground
(24.04.25)
bunu burada sormak yerine avukata sorun. buradan sorunca kesin sizin geçmişte bir günahınız vardır o yüzden başınıza bu geliyor gibi saçma cevaplar alıyorsunuz.
0
telliahmet
(24.04.25)
Vergi kaçırıyorsa, gib.gov.tr’ue şikayet edin ve ödül talebinde bulunun. Onun zararı, sizin karınız olsun:)
0
PhoenixRising
(24.04.25)
@Phoenix
Onu yaptım hocam ama 1 aydır ses seda yok
0
🌸Unde bach canim
(24.04.25)
(11)

Aşırı bunaldım, içimi dökmek istiyorum.

subarumavisi
Merhabalar,Hayatımın en bunaltıcı zamanlarını yaşıyorum. Yazarak bir nebze olsun içimi dökmek istiyorum.28 yaşında bir er kişisiyim. Ailemle yaşıyorum. Babama ocak ayının hemen başında 4. evre akciğer kanseri teşhisi kondu. 4-5 aydır hastane koridorlarında koşturuyorum. Babam şu an evde yatalak duru
Merhabalar,

Hayatımın en bunaltıcı zamanlarını yaşıyorum. Yazarak bir nebze olsun içimi dökmek istiyorum.

28 yaşında bir er kişisiyim. Ailemle yaşıyorum. Babama ocak ayının hemen başında 4. evre akciğer kanseri teşhisi kondu. 4-5 aydır hastane koridorlarında koşturuyorum. Babam şu an evde yatalak durumda. Durumu gittikçe kötüleşiyor. Ağrı kesici bantlar bir nebze kesebiliyor ağrılarını. Her şeye rağmen elimden geleni yapıyorum, özellikle moralini yüksek tutmaya çalışıyorum. Annem maalesef eğitimsiz ve patavatsız bir kadın. Babamın yanında bazen söylememesi, konuşmaması gereken şekilde konuşuyor. Defalarca uyarmama rağmen tutamıyor ağzını. Bu sefer ben de sinirlenip biraz sert uyarıyorum, böyle yapınca da trip atıp yanımıza gelmiyor, bu da babamı üzüyor. Diğer yandan babaannem var. 5 yıl önce amcamı kaybettiği için babamın üzerine ekstra düşüyor. Kendisi 80 yaşında neredeyse, bir de onun ağlama krizleriyle mücadele edip, babam hakkında günlük raporlama yapıyorum.

Hastane beni acayip yoruyor. Oradan oraya koşturmak, sekreterlerin kaprisini çekmek, sürekli sıra beklemek, sonra yine sıra beklemek... Ama en beteri de pederin doktorlara yalvarışlarına şahit olmak, acayip zor geliyor. Eve geldiğimde üzerimden tır geçmiş gibi oluyorum.

Yıllık izinlerimi gelecek yaz için biriktiriyordum. Pederin durumundan dolayı hepsini kullandım. Daha sonra sürekli izin almam gerektiği için evden çalışma konusunda ricada bulundum patrona, o da maaşı yarıya düşürmek şartıyla kabul etti. Yaklaşık 1 aydır evden devam ediyorum. Tabii elime geçen para asgari ücretten bile az oluyor böyle durumda. Babamın durumunu bir kenara bırakarak yeni işlere bakıyorum, ilk görüşme oluyor, ikincisi oluyor ama devamı gelmiyor. Bu da ayrı canımı sıkıyor. Yaratıcılık gerektiren bir mesleğim var, gittikçe köreldiğimi düşünüyorum. Bir yandan yaşımın ilerlediğini de göz önünde bulundurursak, mesleki hayatımın geleceği de koca bir soru işareti.

Kız kardeşim üniversiteye hazırlanıyor, daha doğrusu hazırlanmaya çalışıyor. Bu süreç onu da mental olarak yıprattı. Bir taraftan onun geleceğini düşünüyorum. Teşhis konulduğundan beri pek verimli çalışamadı, muhtemelen istediği ve beklediği yer gelmeyecek.

Ben ne yazık ki çocukluğumdan beri her şeyi kendi başına yapan, hep anne ve baba arasında kalan, onların yarattığı sıkıntılarla büyüyen, küçük yaştan beri görevi ailesine ebeveynlik yapmak olan bir çocukluk geçirdim. Bunun neticesinde, her ne kadar şu an aşmış olsam da ciddi özgüven problemleri yaşadım. Gençlik dönemimde ailemle, özellikle de babamla aram pek iyi olmadı. Anne ve baba desteğini maddi & manevi olarak (imkanları olmasına rağmen) ne yazık ki göremedim. Şimdi bu süreçte babam bunun idrakına varmış olacak ki, sürekli bu açığı kapatmaya yönelik söylemlerde bulunuyor. Mesela kredi borcum vs. var, onları kapatmayı teklif ediyor. Manevi olarak sürekli destekleyici şeyler söylemeye çalışıyor. Arkada baba desteğini hissetmek çok güzel bir duyguymuş, bunu ilk defa tadıyorum fakat bunu bu durumdayken deneyimlemek de beni mahvediyor.

Süreç daha nasıl ilerleyecek, nereye kadar gidecek bilmiyorum ama bir hayli bunalmış durumdayım. Arabaya atlayıp kendimi iyi hissettiğim yerlere gitmek bir nebze iyi geliyordu. Bugün deprem olayını yaşayınca onu da yapamadım. :) İçimi dökmüş oldum biraz, okuduğunuz için teşekkür ederim.
0
subarumavisi
(24.04.25)
Hepsini okudum.

Babanıza, yaşadıklarınıza üzüldüm.

Hiç böyle bir şey yaşamadığım için tavsiye vermem uygun düşmez. En azından okuduğumu belirtmiş olayım, bir ileti göndereyim dedim.
0
hayirsiz
(24.04.25)
yaşın daha genç hayat yeni başlıyor,
hayat böyle,inişler,cıkışlar,
elinden geleni yapiyorsun,
gücünün yetmedigi işlere üzülmenin,hayiflanmanin anlami yok,
basina gelenlerden ders alip kendi sagligina bakacaksin.
0
designer
(24.04.25)
Geçmişler olsun.

Babanı konuştur, geçmişini, acılarını, üzüntülerini anlatsın sana. Çocukluğunu anne babasını anlatsın. Akciğer hastalıkları derin üzüntü keder kaynaklı olurmuş, çevremde var çokça, gözlemliyorum ve evet gerçekten böyleler.

Babanın sana olan maddî desteğini geri çevirme, moral bulsun. Sen de maddî olarak ferahlarsın, kız kardeşinin sorumluluğu da üstünde zaten, maddiyat önemli, baban bırak kendini affettirsin sana. Babanın verdiğini al.

Anneni takma boşver, babaanneni de takma, böyle şeylere "mukadderat" derler, yaşanacak olan yaşanır, onlar da yaşayacaklar işte. Onlara üzülme. Senin yeterince üzüntün var, onların manevi yükünü taşıma sırtında. Onlar kendileri taşısınlar. Burası dünya, başa gelen çekilecek. Çekiliyor.

Deprem kötü oldu... çok çok geçmiş olsun. Ne diyeceğimi bilemiyorum, çok zorlanıyorum, her şey bir araya gelmiş, üzülme demekle olacak iş değil ama üzülme abicim. Üzülme. Şimdi çok üzülürsen ilerisi için üzülecek yerin, taşıyacak kolun bacağın kalmaz. Biraz kabul halinde ol derim. Allah inancın varsa güven Allah'a, biraz O'na pasla, kendinde tutma üzüntüyü. Söylemek çok kolay ama inan başka ne diyebileceğimi bilemiyorum... Ben de çok etkilendim bu okuduklarımdan...

Sevgiler, selamlar, kalpten güzel dilekler yolluyorum. Umarım sana manen destek ve güç olur.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
Gecmis olsun, babana sifa diliyorum. Zaman herseyin ilaci, biraz zamana birakmak lazim. Superman de degiliz, herseye yetemeyiz. Elinden geleni yaptigina eminim, kendine cok yuklenme, gecmisi dusunmemeye calis.
0
deckard
(24.04.25)
Hocam geçmiş olsun. Çok zor durum. Hastane işlerini yaşamayan bilemez. Bir kaç gün dinlen. Yavaş yavaş hastane git gellerini annene aktar. Sınavdan sonra da kardeşine. Çok acı ama hayatın gerçeği bu. Hastanelerde ne hikayeler var. Babanın parası varsa ve ihtiyacınız yoksa eve yardımcı bulmaya çalışın.

Hastalık işi zordur. Hastaya da hastayla bire bir ilgilenene de. Herkes ah vah eder kimse mantıklı davranmaz. Deyim yerindeyse yaralı parmağa işeyen çıkmaz. Sen ömründen verirsin en sonunda, sen düştüğünden kimse yanında olmaz.

Hastanelerde yırtık olacaksın. Maalesef düzen böyle. Aslında yaşlılar bu işi daha iyi yapıyor. Annenin o açıdan yardımı olur. Sen sekretere merhaba dersin yüzüne bakmaz, dayının biri het hüt yapar ona buyur amca der. Babanın yeğeni, arkadaşı, kuzeni, komşu vs. falan varsa onlardan da açık açık yardım iste. Ayıp değil. Bazı insanlar gerçekten bu hastane işlerinde usta. Gelir iş çözer. Hepinize moral olur.

İşini tekrar düzene koy. Önce mevcut işini düzeltmek için bir plan yap. x ay sonra işe gitmeye döneceğim de. Evden çalıştığın sürede de iş ara. Senin önceliğin işini yoluna koymak olmalı.

Yazdıklarım zalimce gelebilir ama herkes kendini düşünmek zorunda. Hiç sevmem bu lafı ama daha kötüsü de olabilirdi. Sen de olmayabilirdin. O yüzden imkanlarınızı kullanın.
0
nickini vermek istemeyen uye
(24.04.25)
Çok geçmiş olsun, bence bunaldığın zamam hep bu zamanların geçici olduğunu düşün. İlla ki tedavi sonuçlanacak her şey normale dönecektir. Daha yaşın küçük, çok fırsatlar bulursun korkma. Fırsat buldukça doğaya gitmek çicek böceklerin arssnda stres atmak iyi gelecektir. Ben de geçen hafta aşırı stresliydim, hafta sonu kent ormanına gittik 3-4 saat dolaştım kendime geldim. Bunu tavsiye ederim.
0
turuncu tonlarda
(24.04.25)
babanın maddi imkanı varsa bu imkandan faydalan bence. kabul etmemezlik yapma. en azından seni sıkıntıya sürükleyen sebeplerden birini halletmiş olursun.

annenin sözleri mi yoksa senin annenle tartışıp onun trip atması mı babanı daha çok üzüyor bi tart, duruma göre davran. belki baban o sözlere senin jadar takılmıyodur.annenle karşı karşıya gelmeyip özelde babanla ya baba annem de böyle işte diye dertleşebilirsin. belki daha faydalı olur. annenle de yine bi lafı üstüne tartışmak yerine daha sakin bi zamanda karşına alıp konuşabilirsin.

geçmiş olsun. umarım şifasını bulur yakında.
0
elorelia
(24.04.25)
Okurken ben de bunaldım çok geçmiş olsun gerçekten zor bir günlük yaşam. Bu şekilde kim bunalmaz hocam.

Kendine fırsat yaratmaya çalış, gerekirse kardeşin baksın birkaç saat sen git kafanı dağıtacak doğa/arkadaş/kitap artık ne iyi geliyorsa onunla vakit geçir.

Baban umarım en kısa zamanda sağlığına kavuşur.
0
chicha_v2
(24.04.25)
Hocam öncelikle çok çok geçmiş olsun. Senin ruh sağlığın baban, kardeşin ve kendin için çok önemli. Canın sıkıldıkça yaz buraya, millet ne der diye düşünme, olumsuz bi' şey diyen çıkarsa da onun kendi ilkelliği, cahilliği. Etrafında var mı bilmiyorum ama iyi arkadaşın fln varsa müsait olanlardan arada yardım istenebilir. Annenle başa çıkmak lazım, babanla her muhtemel diyalogu öncesi uyar. Kardeşinin sınavı önemli tabi ama bi' sene kaybetse de bu çok çok önemli bi' şey değil, bunu unutma, ona da söyle. Kardeşinden de yardım isteyebilirsin bence, onun da babası sonuçta. Sen tüm sorunları kendin çözmek zorundaymışsın gibi hissediyorsun gibi geldi bana ama destek alınır yani bu yanlış bi' şey değil. Baba vermek istiyorsa maddi desteğe hayır deme. Babanla mümkün olduğunca iletişim + 1, onun mutlu olduğunu görmek seni de mutlu eder.
Şu yazdıklarından bile ne kadar hayırlı bi' evlat olduğun belli oluyor, Allah senden gani gani razı olsun.
0
kumandanim
(24.04.25)
babanıza şifalar diliyorum.

babamı beyin kanamasından dolayı ailemle beraber 9 sene baktım. 20'li yaşlarımın başıydı. 30'lu yaşıma kadar hayatımı hep planlı yaşadım. kendime çok zaman ayırmadım.

babam son 3 senesi yatalak olarak geçti. hastanelerde, acillerde uykusuz gecelerimi çok iyi hatırlıyorum ve seni de anlıyorum. yaşamayan anlayamaz.

bir dönemden geçiyorsun. böyle görmen gerekiyor. babanın rahatını yüksek tutmalısın. aileni de bir tutmalısın. annenle fazla atışma, bu babanı da üzer. annenle özel konuşmaya çalış. kardeşine de destek çıkıyorsun görünüyor.

biraz gerçekci olacağım. bu dönem eninde sonunda geçecek. o zamana kadar babana karşı tüm görevlerini yerine getirmek zorundasın, sonrasında pişman hissetmemek için. yazdıklarına göre gerçekten hayırlı bir evlatsın.

tavsiye: arada zaman bulabilirsen arkadaşlarınla buluş. tek başına arabaya atlayıp bir yerlere gitme. arkadaşlarınla görüş. psikolog veya psikiyatrye görünürsen iyi olabilir.
0
false pretension
(24.04.25)
Babanıza Allah’tan acil şifa diliyorum. Dilerim hastalığına dair her şey yoluna girer ve tedavisi olumlu yönde aşama kaydeder.

Hastalık zor ama kanser çok daha zor bir durum. Evet hasta için ayrı zor ama herkes için çok zor. Annenin ve babannenin davranışlarını olabildiğince bir şok etkisi gibi düşün. Yaşları her ne kadar büyük olsa da birinin eşi diğerinin ise oğlu şuan ciddi bir hastalığın etkisinde. Herkes sırf yaşı büyük diye sağlıklı ve makul davranamayabilir. Doğrusu kimse bunu yaşamadan da net olarak bilemez. Duygusal değişimler olması kaçınılmaz. Elbette hepimiz insanız ama sonrasında pişman olma potansiyeli yüksek davranışlardan kaçınmak aile saadeti için elzem bir nokta bu süreçte. Onları da bu süreçteki davranışlarından dolayı yargılamamak ve babanın olmadığı bir noktada diyalog ile ilerlemek bence makul bir yol olabilir nacizane.

Yaşınız hiçbir şey için geç değil. Yaşadıklarınız size tam tersi düşündürebilir bu çok normal ama inanın daha yolun başı. İş-okul her zaman olabilecek bir düzen insan ömründe. Pek çok arkadaşım 29-30 yaşında çalışmaya başladı benim.
Bu yaşlarda yeniden üniversiteye başlayanlar da oldu aynı şekilde.
Bunlar şuan için maalesef tali konular.

Bu süreçteki özveriniz mutlaka zaman zaman sizi yorgun ve bitkin hissettirebilir. Arada arkadaşlarınızla görüşerek, yürüyüşe çıkarak vs mevcut düzenden fiş çekilmek kaldığınız yerden devam edebilmek için gücünüzü toplamaya iyi gelecektir. Yüzyüze olmasa dahi online terapi seçeneklerini düşünebilirsiniz. En kötü seçenekte çok zorda kaldığınızda buraya yazabilir ve içinizi dökebilirsiniz bu dahi iyi gelebilir.

Bütün yükü omuzlarınızda hissetmeyin ve hissettirmeyin de. Bu babanızı daha da üzebilir. Moral çok önemli. Maddi yönden çok büyük bir sıkıntınız olmadığını anlıyorum. Bu güzel bir şans. Babanızın borçlarınızı ödemesine veya bir kısmına yardım etmesine izin verin. Yardık etmek/edebiliyor olmak ona mutlaka iyi gelecektir. Çünkü hastalığın acının hissettirdiklerine ek olarak yetememek de başlı başına bir acı kaynağı olabilir kendisi için. Lütfen bunu gözardı etmeyin.

Tekrar şifa diliyorum. Güzel günler sizinle ve ailenizle birlikte olsun.

Bunları yalnızca siz yaşamıyorsunuz. Asla yalnız değilsiniz. Bunu sizi iyi hissettirmek için söylemiyorum.
0
ezkaza
(24.04.25)
(10)

Dünya benim için kurulmuş gibi geliyor.

darkwizard
Sanki ben mutluysam yağmur yağıyor. Ben mutsuz ve yanlış yaptıysam deprem oluyor gibi geliyor. Özel birisiyim gibi geliyor. Balkondan atlasam ölmem gibi geliyor.antidepradan veya antipsikotik bağımlılık yapar ki.
Sanki ben mutluysam yağmur yağıyor. Ben mutsuz ve yanlış yaptıysam deprem oluyor gibi geliyor. Özel birisiyim gibi geliyor. Balkondan atlasam ölmem gibi geliyor.antidepradan veya antipsikotik bağımlılık yapar ki.
0
darkwizard
(23.04.25)
Öyle bir şey olmadığını sen de biliyorsun.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
acil psikiyatrik tedaviye ihtiyacın var.

"ben dünyayla uyum içindeyim" zihniyeti ayrı bir şey ama "dünya benim için kurulmuş gibi geliyor" diyorsan doktora gitmen lazım.

sen dünyada milyarlarca küçük ihtimalden birisin. bazen keyif verici ve hoş tesadüfler yaşanabilir ama aksini, "dünyanın senin için olduğunu" düşündüğün her gün için tedavi görmen gerek.

antidepresan veya antipsikotik bağımlılık yapmaz, sen yeter ki bir profesyonelle çalış. zarardan çok faydasını görürsün her türlü, eminim. bu asla sağlıklı bir kafa yapısı değil.
0
mark greg sputnik
(23.04.25)
Kullandığın ilaçlar mi böyle hissettirmeye başladı. Maniye sebep oluyor o tarz ilaçlar. Doktora koş en yakın zamanda. Geçmiş olsun.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
know your stuff
0
beyfendi
(23.04.25)
Sen zaten özel birisin
0
respect
(23.04.25)
Özel birisin ama lüzumsuz bir alınganlık gösteriyorsun. Demek ki bilinçaltının buna ihtiyacı var, bu ihtiyaç nelerden besleniyor, nelerden kaynaklanıyor onu bulmak lazım.

Her iyi şey ödül olmayabilir, her kötü şey ceza olmayabilir. Kur'an'da ayet vardır "siz şer sanırsınız halbuki o sizin için hayırdır, siz hayır sanırsınız, halbuki o sizin için şerdir" diye. Onun için bu hislere katılmaktan kurtul derim.

Seyretmek diyorlar, bunu tasavvufçular da söyler kişisel gelişimciler de psikologlar da söyler. Bazı konularda seyran etmek lazım akışı. Bazı konularda içinde olmak lazım. Sorumluluk almak lazım.

İlaç kullanıyorsan lütfen doz ayarlaması veya etken madde değişimi yapılsın, bu algılar çok sağlıksız yere çıkacaktır çünkü.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
antipsikotikler tedavi edicidir,
bağımlilik yapmaz,

fikirlerini paylaşman iyi birşey,
hislerini paylaşabildigin cevrende yakinin,arkadaşin olsun,
olmadi buraya yaz.

sen iyi ol, boşver yağmur yağsın güneş açsın.
0
designer
(23.04.25)
Valla açıkcası dünyanın umrunda bile degilsin. Bir bakteri, bir kereviz bir ördek neyse sen de öylesin dünya için
0
limonlu eksi
(23.04.25)
su an hatirlayamadigim ama psikolojideki grandiyoz rahatsizliginin bir kolu olabilir. yani kisinin kendini tanri gibi gormesi. bir sey, bir sey grandiyoz diye geciyor ama bulamadim. sadece grandiyoze bakabilirsin: tr.wikipedia.org

edit: buldum. grandiyoz degilmis ama benzerlik gosteriyormus. soylemek istedigim sey (bkz: god complex) yani tanri kompleksi: tr.wikipedia.org

duruma gore tehlikeli olabilir.
0
Sour
(24.04.25)
metrobüste de mi farketmedin ?

www.youtube.com
0
WithWorth
(24.04.25)
(9)

Sıkılmıyor musunuz?

uşak tezgahlarının halı dokuyanları
Az önceki duyurudan da ilham alarak soruyorum. Uzaktan çalışıyorum ve keyfi olarak kafede çalışıyorum. Pek bir eş dost arkadaş çevrem yok. Evde duruyorum ve ne yapacağım bilmiyorum. Film - dizi izlemem. Odak olamıyorum. Dışarı çıksam ne yapacağım? Sahilde yürü, avm gez, kafede takıl. Sonra?Başka seç
Az önceki duyurudan da ilham alarak soruyorum.

Uzaktan çalışıyorum ve keyfi olarak kafede çalışıyorum. Pek bir eş dost arkadaş çevrem yok.
Evde duruyorum ve ne yapacağım bilmiyorum. Film - dizi izlemem. Odak olamıyorum.
Dışarı çıksam ne yapacağım? Sahilde yürü, avm gez, kafede takıl. Sonra?
Başka seçenek de bulamıyorum. Bitti yani bu kadar. Bugüne kadar ne yaptım onu da bilmiyorum.

Siz neler yapıyorsunuz?
Vakit geçirme hileniz var mı?
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(23.04.25)
İşsizim hayat ot gibi ama mesleğimi de yapamıyorum
0
darkwizard
(23.04.25)
Sıkılmıyoruz, hayat güzel. Bugün deprem oldu, her şey bir anda gidebilirdi. En ufak şeyin bile kıymeti büyük. Sıcak suyun var oha, internet var yuha. Manava gittim ayağıma kadar taze meyveler, lan ne biçim dünya.

Vakit geçirme hilem işe gömülmek veya halısaha
0
Shepard
(23.04.25)
Bence majör değil ama minör de olsa depresyon belirtileri yaşıyorsun. Anlamsızlık, tat alamama, eskiden zevk alınan şeylerden zevk almama, aşırı uyuma veya uykusuzluk, aşırı yeme ya da iştah kesilmesi, cinsel enerjinin düşmesi, genel olarak enerjisizlik, kötümserlik, derin üzüntü hali...

Bunlar varsa kesin ve net depresyon.

Benim vakit geçirme hilem sosyal medya ve oyun ve uyku. Çalışmadığım sürece yani. Ama bunlar epey sağlıksız boyutlara ulaştı ama başka türlü olmuyor. Hayata katılırsam her türlü yük benim sırtıma yüklenecek, sanırım bundan kaçıyorum.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
@ muhayyer divan, ee bu benim????
Ne olacak şimdi??
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(23.04.25)
Tavsiye istiyorsan yazayım. İstemiyorsan yazdıklarımı görme.

Öncelikle gece uykusunu doğru saatlerde ve kaliteli ve yeterli şekilde uyuman lazım. Bunu alışkanlık haline getir. Nolur getir çünkü hayatının bütün sağlığı ve huzuru buna bağlı. Araştırırken görürsün melatonin çok kıymetli bişey.

Hareketliliğin az ise hareket etmek çok iyi gelir, depresyondan kurtulmak için çok faydalı bir yoldur. Seviyorsan yüzme de çok iyi gelir, çok güzel stres atarsın.

Yiyip içtiklerini düzenlemen lazım. Unlu nişastalı ve şekerli gıdalar tam olarak "azı karar" cinsinden. Ama gerçekten az yemek lazım, biraz artırınca bağırsak florasını bozuyor ve depresyona anksiyeteye panik atağa hatta otizme sebep oluyor. Yediklerini düzenlemen iyi olur.

Kendine görevler ver ve yerine getir, yani hak ederek mutlu ol. Bunu ibadetle de yerine getirebilirsin, sosyal sorumluluk projeleriyle de olur, kendine bir amaç edinerek de olur. Mesela "evimi temizletirim ama tuvaleti ben temizlerim kadına temizletmem" dersin, anlamlı bir hassasiyetin olur. Benzer şeyler bulmak da sana anlam ve değer hissi verir.

Sever misin bilmiyorum ama kedi köpek kuş gözetmek çok güzel olur. Hayvanlara beslenme ve sağlık desteği verebilirsin. Sevmiyorsan bişey diyemem ama seviyor ama korkuyorsan bu korkunu yenmek için terapi alabilirsin mesela, güzel olur.

Müzik resim dans çömlek vs bir sanat veya zanaate bulaşabilirsin, çok güzel olur.

Kan değerlerine de baktır ama. Kansızlık varsa, d vitamini eksikliği varsa da depresyon yapar. Bunlara da baktır olur mu?
0
muhayyer divan
(23.04.25)
Yalnız olmadığımı biliyodum!

Uzun süredir böyle benim de. Önceden kafede tanışılırdı falan. Şimdi herkesin telefonunda bir hayatı var maalesef.

Sıkılıyorsun sıkılıyorum sıkılıyoruz sıkıldık!
0
baldan kaymak
(24.04.25)
Manisa ruh ve sinir hastalıklarına hoş geldiniz. Herkes burda mı arkadaşlar?
0
mikahakkinen
(24.04.25)
35 yaşıma yaklaştığım şu günlerde ben de aşağı yukarı böyleyim.

Diğer arkadaşlar da benzer şeyler yazmış demek ki böyle oluyor asdfsd

Dostlar kağıt üzerinde var ama aktif görüştüklerim giderek azaldı. Birkaç kişi kaldı onlarla da birkaç ayda bir görüşüyoruz. Oyun konsolu almıştım, sonra bir tane daha aldım üyelikler var vs. ama bazen tüm bunlara rağmen sıkılıyorum. Hafta sonları bisiklet sürmeye çıkıyorum sahile bi orada tamamen deşarj olduğumu hissediyorum. Hafta içi de yürüyüşe falan çıkmaya çalışıyorum.

Şimdi yaz geliyor, biraz aile ziyareti, tatil vs. derken tekrar enerjimi toplarım herhalde.
0
chicha_v2
(25.04.25)
Herkes böyle son zamanlarda sanki ya. Acaba bir eksi duyuru uzaktan çalışanlar topluluğu mu kursak ?
0
elvan abeyiylegezse
(29.04.25)
(2)

Belden aşağısı tutmayan birisi tuvaletini kontrol edebilir mi

darkwizard
Misal biz sıkıştığımız zaman bunu erteleyip kendimizi kasabiliyoruz. Tuvalete gidene kadar. Tekerlekli sandalyede yaşayan birisi de yapabilir mi yoksa bez mi kullanmalı.
Misal biz sıkıştığımız zaman bunu erteleyip kendimizi kasabiliyoruz. Tuvalete gidene kadar. Tekerlekli sandalyede yaşayan birisi de yapabilir mi yoksa bez mi kullanmalı.
0
darkwizard
(23.04.25)
"belden aşağısı tutmamak" kavramını açmak gerekiyor. Felcin çeşitli seviyeleri var çünkü. Bazı insanların sadece bacakları tutmuyor. Bu insanlar tuvalet tutamama sorunu yaşamadığı gibi cinsel ilişkiye de girebiliyorlar. Bazı omurilik hasarlarında ise hasta mesane, pelvik kasları gibi kas gruplarını hissedemiyor ve kontrol edemediği için tuvaletini de tutamıyor.
0
amortisman
(23.04.25)
Amortisman doğru söylemiş.

Dışkılamasını sağlayan sinirler etkilendiyse kontrol edemez, ama etkilenmediyse kontrol edebilir.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
(18)

Sürekli uykum var

muhayyer divan
Selam, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun. Evet sürekli uykum var, sürekli ağırlık çöküyor, sürekli yalnız kalmak istiyorum, yapacak çok işim var sürekli erteliyorum, yapmıyorum, hayatı çok ucu ucuna yaşıyorum... kedimi severken biraz sevgi coşkusu yaşıyorum o kadar, bir de an
Selam, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun.

Evet sürekli uykum var, sürekli ağırlık çöküyor, sürekli yalnız kalmak istiyorum, yapacak çok işim var sürekli erteliyorum, yapmıyorum, hayatı çok ucu ucuna yaşıyorum... kedimi severken biraz sevgi coşkusu yaşıyorum o kadar, bir de annemi ve küçük kardeşimi severken. Ama bu sevgi gösterileri hep "bazen" seviyesinde, sık değil.

Çok sıklıkla yüksek seviyede strese maruz kalıyorum. Bu ev içindeki stresten ülke gündemine, olmayan özel hayatımdan sosyal ve iş hayatına kadar böyle. İş hayatımda zaten epey mobbinge maruz kalıyorum, sadece kendimi korumaya çalıştığım için.

İç motivasyonum yok, kalmadı. Temizlik malzemesi almak bana temizlik yapmışım gibi hissettirir oldu, o derece hareketsizim. Bazı takviyeli alıyorum kullanıyorum ama ne kadar etkili bilmiyorum.

Ne soracaktım unuttum. Galiba gülümseyen depresyon yaşıyorum. Ama neden bu kadar çok uykum ve halsizliğim var anlamıyorum.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
depressiya. galiba insanlar bu tarz durumlarla basa cikabilmek icin antidepresan kullaniyorlar.
0
sonsuz
(23.04.25)
@sonsuz

Hayatımda 13 kez antidepresan tedavisi gördüm, sonuncuyu bırakalı ya 6 ya 7 yıl oldu, doktor kontrolünde bıraktım, 11 ay sürdü. Zaman zaman böyle antidepresana başlasam dediğim dönemler oldu ama başlamamak daha doğru diye düşünüyorum, iyileşmem lazım ama iyileşemiyorum. Yaşayacağım çağa göre daha yaşlı yaratılmışım, dayanamıyorum, hayatla anlaşamıyorum. Kendimi de bırakamıyorum hayatı da bırakamıyorum. Böyle saçma sapan bir şey.
0
🌸muhayyer divan
(23.04.25)
Terapi düşünüyor musun? Para olsa ben direkt başlayacağım, bence müthiş bir şey.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
Benim demir eksikliğim çıktı, bi aile sağlık merkezinde baktırsanız?
0
tiredofwaiting
(23.04.25)
@sekizdokuzon

Çok terapist gördüm de, randıman alamıyorum çünkü o kadar param yok devam edemiyorum :)) hepsi maalesef olayın en fazla ilk çeyreğini bitirmiştir, devam edemedim hiç. Edebilsem bile bazı şeyler değişmedikçe benim "düzelmem" ne anlam ifade eder onu çözemiyorum.

@tiredofwaiting

Yaklaşık 6 ayda bir kan tahlili yaptırır oldum da, aralık sonunda hiçbir problem yoktu. Belki oluşmuştur bilmiyorum. Sağ olasın.

Hipnoza meraklanıyorum ama sağlam bir yetkili bulduğumu sanmıyorum. Bulsam sanırım onunla halledecem ne işim varsa.
0
🌸muhayyer divan
(23.04.25)
Kız ne hipnozu, bakış açını değiştir hayatın değişsin. Farkındalık kazanınca daha pratik çözümler bulmaya başlarsın, çevresel faktörler de iyileşmeye başlar. Bir daha hipnoz falan duymayım.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
Bir de kolay hayatlar yaşamıyoruz, insanın kendini yorgun, bitkin hissetmesinden daha doğal hiçbir şey yok. Ama daha sağlıklı hissetmenin her zaman bir yolu var.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
Yav @sekizdokuzon, bakış açımı değiştirebilsem başka ne isterim ki şu hayattan (para, aşk...)? Değiştiremiyorum. Aklım her şeye basıyor ama iç dünyam öyle değil ve sürekli bilinçaltımın dediği oluyor, aklımın değil. Çevresel faktörler hiç iyileşmiyor canım benim maalesef. Tanrı bana böyle bir hayatı uygun görmüş diyorum anca. Değişmesi mümkün ise de benim elimle olmaz o iş.

Hipnoz deme sebebim ufak tefek şeyler. Çok güçlü sonuçlar veren ufak tefek davranışları değiştirebilsem gerisini halledicem gibi.
0
🌸muhayyer divan
(23.04.25)
Bakış açısını değiştirmek dünyanın en zor işi zaten. Yavaş yavaş. Bugün bir şey degisir6, gelecek ay başka bir şey. Sonra bir ara hiçbir şey değişmez ama totalde başladığın yerde farklı bir yere varmış olursun. Şimdi aşırı yorgun hissettiğin için bu dediklerim sana sinir bozucu geliyor ama hayat = hareket. Ölümüne tembel bir insan olarak kabullenmekte benim de aşırı zorlandığım bir gerçek bu. Kafa göz yara yara ilerle ama ilerle, yoksa işte durduğun yerde kendini yiyip bitiyor insan.
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
Çok için sıkılırsa bana mesaj at, Kobra Murat gibi öveyim seni :))
0
sekizdokuzon
(23.04.25)
Aynı durumdayım. Bugün gece uykusu da dahil 3 tur uyudum. Fakat ben şehri değiştirdim bayağı hava değişimi oldu.
Diğer zamanlarda da o kadar çok sıkılıyorum o kadar çok bunalıyorum ki keşke hep uyusam diyorum. Öyle zamanlarda kendimi sokağa atıyorum. Boş boş yürüyorum. Ne yaptığım hakkında hiçbir düşüncem olmadan zaman geçirmeye çalışıyorum. Hayatın içi iyice bomboş kaldı. Nedenini bilmiyorum
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(23.04.25)
@sekizdokuzon <3 dünya ahret bacımsın <3

@uşak tezgahları

Hava değişimi desin de galiba bahar yorgunluğu da yaşıyoruz, hele bahar alerjisi de varsa, ki benim var...

Bulunduğun yerde yapayalnızsan o da yapar böyle, 8 yıl yaşadım o şekilde, hem de kadın başıma, oradan biliyorum.
0
🌸muhayyer divan
(23.04.25)
Hava değişimi oldugunu genzimin sürekli dolması, aralıklarla ateş ve halsizlik ile anladım.
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(23.04.25)
Ateş iyi değil, hava değişikliğinden olmaz o. Enfeksiyon veya fazla üşütme var. Kendini terlet.
0
🌸muhayyer divan
(23.04.25)
insülin salınımı,
ekmek ve türevleri.
0
designer
(24.04.25)
@designer

Al benden de bir o derece. Gayet güzel haklısın.
0
🌸muhayyer divan
(24.04.25)
Git Allah'a anlat, duanı et başka bir şey yapma. Haketmişsindir, sonuçta senin inanç tarzın bu şekilde, millete verdiğin cevaplardan yola çıkıyorum. Aynısnı yap.
0
Shepard
(24.04.25)
@Shepard

Evet benim inanç tarzım bu şekilde ve söylediğim herkese önce "inanıyorsan" diye başlayarak söylediklerimi de yapıyorum, merak etme. Hak etmişimdir etmemişimdir onu bilmem, ama bu seni ilgilendirmez. Bundan sonra benim duyurularıma bu hesabınla da, varsa başka hesabınla da gelip cevap yazma. Senin zahmetini de emeğini de tenezzülünü de istemem. Buyur başkalarına tenezzül et.
0
🌸muhayyer divan
(24.04.25)
(6)

Tosun gibi oldum acil yardım

su eve bi peynir alamadin diyen fare
Merhaba arkadaşlar.Son 2 aylık süreç içinde çok kilo aldim. Özellikle göbek, göğüslerim ve kalçalarım kötü bir görüntü oluşturuyor artık.Özellikle bu 3 kısmı en kısa sürede nasıl eritebilirim, eski tisortlerimin içine girmek istiyorum yardımcı olun lütfen.Şu an 32 yaşındayım, 1.73 boy ve 80 kiloyum.
Merhaba arkadaşlar.Son 2 aylık süreç içinde çok kilo aldim. Özellikle göbek, göğüslerim ve kalçalarım kötü bir görüntü oluşturuyor artık.
Özellikle bu 3 kısmı en kısa sürede nasıl eritebilirim, eski tisortlerimin içine girmek istiyorum yardımcı olun lütfen.

Şu an 32 yaşındayım, 1.73 boy ve 80 kiloyum.En azından 10 kg vermek istiyorum.

Spor salonuna gidecek pek vaktim yok, eve yürüyüş bandı alırım gerekirse.

Ama neyi nasıl yapmam gerekiyor, neyi ne zaman yemeliyim/yememeliyim onu bilmiyorum, yardımlarınızı bekliyorum.
Yazan, öneride bulunan herkese teşekkür ediyorum şimdiden.
0
su eve bi peynir alamadin diyen fare
(23.04.25)
Yağ kaybetmek istiyorsan "en kısa sürede" diye bir şey yok, 1 kilo yağ kaybetmek için 7500 kalorilik açık gerekiyor, internette kalori hesaplama araçları var oradan günlük alman gereken kalorileri hesapla, günlük alman gereken kalori üstünden 250-300-500 (tercihine göre) açık ver, her toplam 7500 kalorilik açıkta 1 kilo yağ kaybedersin, bunu kısaltacak süreçler yağdan çok kas kaybetmene neden olacaktır o da vücut proporsiyonunu daha da bozan bir hamle olur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.04.25)
@kaleci benim amacım sağlıklı kilo vermek. Özellikle 10 kg fazlamı vermek istiyorum. Bunun da göbek çevresi, göğüs ve kalçalardan gitmesini istiyorum.

Çözüm sadece kalori açığı mıdır ? Ben biraz daha açık öneri istiyordum. Yapmam/yapmamam gerekenler için.
0
🌸su eve bi peynir alamadin diyen fare
(23.04.25)
Yağların nereden gideceğini seçemeyiz kalori açığı yapıldığında neresi müsaitse oradan yağ kaybı yaşanır ama erkeklerde göbek çevresi kadınlarda kalça bölgesi ana rezerv olduğu için genelde bu bölgelerde kayıplar daha yavaş olur.

Yağ kaybı için kardiyo da iyidir ama direnç egzersizleri çok daha iyidir, evde çalışacaksan direnç bantları alıp kas kayıplarını minimumda tutacak direnç egzersizleri yapmanı öneririm.

Kalorilerini hesaplarken makro takibi de yapman önemli; günlük alman gereken proteini yağı karbonhidratı hesapla, bunları almaya çalış.

Ne yiyip ne yememe konusu biraz sana bağlı ama genel olarak abur cubur türü ürünleri tüketmek tokluk hissi yaşatmadığı için sıkıntılı olur hamur işi ürünler de yağdan zengin olduğu için kalori alımını yükseltebilir, hiç yeme demek gerçekçi bir yaklaşım olmamakla birlikte tüketimini belirli bir miktarın altında tutmak faydalı olur.

Diyetler zamana yayılmalı ve sürdürülebilir olmalı, kendine 2 aylık 3 aylık 4 aylık 5 aylık hedefler belirleyip acele etmeden hedeflerine ulaşmaya çalış, bazen başarırsın bazen başaramazsın ama başaramadığında vazgeçme kilo vermek zor ama yapman gerekenleri yerine getirdiğinde sonuç almamak mümkün değil.

Bunlara ek olarak yüksek yağ oranına çıkınca bazen buna bağlı olarak insülin direnci gibi metabolik sıkıntılar yaşanabiliyor, böyle bir şey var mı yok mu öğrenmen de senin için iyi olabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.04.25)
Gece uykusunu düzenli ve yeterli almıyorsan, stres yapar, stres yağ toplar kilo yapar.

Sık sık ağzına bişeyler atıyor veya şekerli içecek içiyorsan sürekli insülin salgılanır bu da harcanmayan enerji alıp alıp yağ olarak depolamak demektir.

D vitamini magnezyum omega 3 demir ferritin folik asit eksikliğin varsa kilo verdiren tutar.

Yani paketli gıda, unlu nişastalı yiyecekler olayına girmiyorum, bil artık bunları.

Yapay veya doğal, şekerli her ne varsa insülin coşturur bu da yağ tutulumunu coşturur aman diyim.

Şekeri tamamen kes demem, o kadar ağır değilsin ama unlu nişastalı gıdayı 10 birim yiyorsan 1 birim, doğal şekerli gıdaları hiç değilse on birim yiyorsan 2 birim ye/iç. Bol bol güneşe temiz havaya çık. Gece uykusunu lütfen vakitlice ve yeterince uyu (bu konuyu bi araştır melatonin serotonin ürettirir) hareketsizsen hareket et.

Bu kadar.

Hızlı yiyorsan lütfen çiğneme hızını yavaşlat ve çiğneme sayısını artır. O bile çok fark ettirir.

İmza: her şeyi bilip yapamayan iradesiz muhayyer.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
Telefonuna fitSecret uygulamasını indir. Bilgilerini gir.
Şu sayfadan yağ oranını hesapla.
www.agirsaglam.com
şu sayfadan kalori ve makrolarını hesaplamayı öğren.
www.agirsaglam.com
yediğin içtiğin her şeyi fitsecret'a kaydet, gün sonu, eksiğini fazlanı gör, ertesi güne beslenmeni buna göre ayarla.
falan

Bir de öyle iki ayda, hayatında bir şeyleri değiştirmediğin halde birden çok kilo aldıysan, bir dahiliye uzmanına görünmende fayda var.
0
Mirket
(23.04.25)
hersey ifade edilmiş,
uykuya değineyim,

Uyku kalitesini artirmak için
fiziki olarak yorulmalisin,
aksam 17'den sonra
cay,kahve,yemek işleri bitsin,
Yatmaya yakin fazla su icme.
0
designer
(24.04.25)
(3)

Fazla Yulaf tüketmek sorun mu?

mikahakkinen
Sabahları yoğurt yulaf yiyorum. Açıkınca da günde 2 3 yulaf bar yiyorum. Biraz gaz yapıyor gibi hissettim? Var mı çok tüketip etkilerini bilen?
Sabahları yoğurt yulaf yiyorum. Açıkınca da günde 2 3 yulaf bar yiyorum. Biraz gaz yapıyor gibi hissettim? Var mı çok tüketip etkilerini bilen?
0
mikahakkinen
(23.04.25)
Fazla lif alıyor olabilirsiniz belki. Bunun gastro etkileri oluyor (misal çok sebze çok meyve vs yemenin).

Günde iki üç tane yulaf bar fazla olabilir evet.
0
logisticsmanager
(23.04.25)
Uygun miktarda lif sindirimi düzenlerken fazla alınan lif kabızlık şişkinlik gaz gibi gibi sıkıntılara neden olabilir zira daha fazla lif daha fazla su çekeceği için bağırsaklarda sindirim düzenini bozacaktır, aldığın yulaftan ne kadar lif geldiğine bak 25-30 gramı geçiyorsa problem yaşayabilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.04.25)
Gaz yapıyordur evet ama gaz yapması sağlıksız olduğunu göstermez. Çavdar ekmeği de meşhurdur bu konuda (bkz: osuruklu göre çavdar ekmeği bahane)

Arpa ekmeği de meşhurmuş :)

Yeter ki doğal yulaf ye, mümkün olduğu kadar işlem görmemiş olsun.

Bir de her şeyin azı karar çoğu zarar.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
(20)

Şener Üşümezsoy

kizil karga
Bu adama büyük çoğunluk meczup gözüyle bakıyordu ama 20 gün önce yaptığı tahmin sanki %100 tutmuş gibi, hakkı mı yeniyor yoksa gerçekten meczup mu?https://x.com/vaziyetcomtr/status/1907765757468934348?s=46&t=vDcUzHG6zvvcP0E_PkymRA
Bu adama büyük çoğunluk meczup gözüyle bakıyordu ama 20 gün önce yaptığı tahmin sanki %100 tutmuş gibi, hakkı mı yeniyor yoksa gerçekten meczup mu?

x.com
0
kizil karga
(23.04.25)
bunu ben dahil herkes söylüyor zaten o zaman benim de hakkım yeniyor.
0
dedim dedim de kime dedim
(23.04.25)
Haddimi aşıp yorum yapacağım. Normalde jeolog değilim ve bu bilim hakkında bilgim çok kısıtlı. Ancak hakkının yendiği bir durum yok diye düşünüyorum. Depremleri tahmin etmeye çalışıyor. "6.0 - 6.5 büyüklüğünde deprem OLABİLİR" diyor. Bugün fay haritasını bilen ve sismik hareketleri takip eden birçok bilim insanı benzer tahminler yürütebilir. Söylediği şey tuttu diye her söylediğini doğru kabul etmek insanı yanıltır. "İstanbul'da 6-6,5 olur daha da büyük olmaz" diyor mesela. Bilirkişi kabul ettiğimiz Naci Görür ve Celal Şengör gibi isimlerin söylediğinin aksine bir şey söylüyor. Ama şunu biliyoruz ki Naci Görür bu konuda konuşunca tamamen bilimsel veriye dayanarak söylüyor. Marmara fay hattında enerji biriktiğini ve mutlaka bu enerjinin büyük bir depreme sebep olacağını bilimsel olarak söylüyor. Şener Üşümezsoy da jeolog. Eminim o da diz kapağından sallamıyordur konuşunca. "Deprem olabilir." demekle önemli bir iş yapılmış olmuyor ama "daha da büyük deprem olmaz" demek tamamen sallamasyon bence. Bunun arkasını dolduracak bilimsel veriyi de sunsa daha net yorum yapabilir insanlar meczup bu yoksa dahi mi diye.
0
himmet dayi
(23.04.25)
iki farklı görüş var.
biri üşümezsoy gibi kumburgaz-silivri arası deprem bekleyenler. hatta bunlar bursa-mudanya hattına daha çok dikkat çekerler. övgün ahmet ercan da bu gruba dahildir.
ikinci görüş depremin adalar açığından başlayıp tek seferde kırılacağını söyler. bunlarda celal şengör, naci görür ve çoğunlukla itü tayfası.
0
my fault
(23.04.25)
usumezsyon'un bilimsel bilgisi ve performansi, televizyonda gördügümüz diger uzmanlara kıyasla, cok zayif. o yüzden pek ciddiye alinan birisi degil. kaslari ile etrafındaki genc kadınlari etkilemeye calismasi da sozlerini ciddiye almami zorlastiriyor (ad hominem nedir, işte budur)
0
deckard
(23.04.25)
bilimsel bir konuda bu kadar kesin aciklama yapan bir insana guvenesim gelmiyor. neye dayanarak soyledigi belli degil. belki sehri terk edip hayatini kurtaracak o kadar insanin hayatini karartiyor olabilir.

insanlar ne olursa olsun felaket olacakmis gibi hareket etmeli ve yasadigi binanin saglamligindan emin olmali. boyle soylemlere aldanip deprem gercegini yok saymamali.

bence bayagi sorumsuzca bir hareket yaptigi. o kadar bilim insani ondan daha az mi biliyor?
0
bohr atom modeli
(23.04.25)
Evet olmuş
0
kisa
(23.04.25)
hakkı yeniyor olarak düşünmenizin nedeni bir tane felaket tellalı adamı ünlü yapıp sürekli kanallara çıkartıp dinlenmesidir. o adam dışında hiçbir bilim insanı dinlenmiyor. kaldı ki bu felaket tellalı adamın jeologtur; sismolog veya paleosismolog değildir.

yine çıkıp yavaş yavaş konuşup kimsenin anlamadığı cümleler kurup insanın kafasını karıştırıp korkutacaktır.

not: bu felaket tellalı adamın ismini bilerek vermedim. namusu gibi koruyan insan çok bu bilim insanını. bilimsel etik kurallardan da bihaberdir kendisi.
0
false pretension
(23.04.25)
Hakkı yeniyor, meczup falan değil.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
Hakkı yenmiyor. Bilimsel camiada çok ciddiye alınan biri değil zaten. Şovmen olduğu için piyasada. Yoksa kendisiyle aynı seviyede başka kişiler de var. İnsanlar genel olarak hiçbir şey yapmalarını gerektirmeyen, herhangi bir endişeye sebep vermeyen yorumlarından ve şovmen halinden dolayı seviyorlar.

Ülke bu haldeyken ekonomi süper, avrupa kıskanıyor, dünya lideri, satranç falan denmesi sizi ne kadar rahatlatıyorsa ya da ne kadar gerçekse bu da tamamen aynı.
0
nawar
(23.04.25)
ben şener hocanın yanıldığını hiç görmedim. hakkı yeniyor. ben kendisine güveniyorum.
0
matilda
(23.04.25)
Canan karatayci tayfa seviyor
0
abuzer
(23.04.25)
Papyon, kravat takmiyor diye meczup gorenler var evet. Toplumun belli kesimi iste bunu dusunenler.

Matilda+1

Asil digerleri sovmen, rantci
0
Kittie
(23.04.25)
Dışkı yiyen zat gibi popülist olmadığı için, halktan bir insan olduğu için kadıköy moda’daki kahvehanede takılıyor şener hoca. Medyatik olmak gibi bir derdi yok. Arada böyle tvlere çıkarak halkı bilgilendiriyor.
popülizme ve zırvacılığa hiç ihtiyacı yok. Gerçek bir bilim adamı. Kadıköy’de komşumuz. Öyle elitist bir demagog hiç değil. Şahsına münhasır bir karakter.

Dışkı yiyen zat ise 2002 yılında verdiği röportajda büyük istanbul depremi (7+ şiddetli) 10 yıl içinde olacak şekilde ciddi ciddi iddialarda bulunuyor. Youtube da videoları mevcut dileyen bakabilir. Sonrasında da her 10 yıl da aynı şeyi tekrarlıyor. Sürekli yaptığı şey şu: x kadar yıl içinde büyük deprem olacak diyor ve haliyle rezil oluyor. Sonuçta bu bir tahmin. Ama insan hatalı tahminini de kabul etmeli. Zaten bu zatın gündeme geldiği konular hiçbir zaman uzmanlık alanı olan jeoloji değil dikkat ederdeniz hep başka konulardaki söylediklerinden gündemde malesef.

Şener hoca gibiler her zaman kendisinden çok daha aşağı durumda olan insanlar tarafından daha az duyulur ve daha az bilinir. Bilgeliğin şanından heralde.
0
ezkaza
(23.04.25)
celal isimli şarlatana kıyasla daha güven veren birisi. genelde söyledikleri çıkıyor ayrıca. özel hayatında bok yemek, küçük kızların poposunu ellemek gibi sapıklıkları olmadığına da eminim.
0
lifeisopeth
(23.04.25)
Dürüst adam.
0
designer
(24.04.25)
Arkadaşlar tam bugün hatta şu anda Şener Üşümezsoy'un "bakın onlar orada (sarı renk) fay gösteriyor ama orada fay yok, asıl fay hattı şurası (kırmızı renk). Buradaki fay da ölü" dediği yerlerde deprem oluyor. Nasıl güvenilir ve her dediği çıkan adam oluyor, bu ne bilimsizliktir? Asahadh

Kandilli Rasathanesi: udim.koeri.boun.edu.tr

USGS (ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu): earthquake.usgs.gov

Şener Üşümezsoy'un haritası: youtu.be

@abuzer +1 Bir de "papyonlu" diye Celal Şengör'e laf sokup kaslarını göstermek için atlet giyen ve kovboy şapkalı adamı "normal" görmek de çok garip. Size en rahatlatıcı bilgiyi veren kişiye inanmak istiyorsunuz diye o doğru olmak zorunda değil. Oytun Erbaş'ın da peşinden aynı kafayla gidenler oldu. :D

Kesinlikle işin tartışması ya da fanatizminde de değilim. Burada birileri sizin konfor alanınızı sarsmıyor ve siz rahat uyuyun diye masal anlatıyor diye 1 kişi bile önlem almayı bırakırsa onun yaşanacak bir depremde başına gelecek olan şeyin vebali sizlerin boynunda. Ben bunun yükünü alamazdım mesela.

Kaldı ki onun deprem beklediği bu bölgede "deprem olmayacak" diyen de olmadı zaten. Bir bütün halinde ya da iki veya üç parça olarak kırılma beklentisi vardı. Bütün halinde kırılmadı. Haber başlığı (içeriği de değil) okuyarak cımbızlanıp "clickbait" haline gelen açıklamalar üzerinden tartışma yaratmaya çalışanlara da bakmayın. Bir de bu yerinde ölçümler ve cihazlar ile yapılan verilerin kimde olduğu, kimin yaptığı belli. Şener Üşümezsoy'un rasathane ve araştırma merkezleri ile ters durumdaki araştırmalarını kendisi gizli bir zengin olarak finanse ederek ve gizlice batiskaf ile dalıp orada ölçüm yaparak sunmadıysa söylemleri bir bilim adamı değil, en fazla tarihçi olarak değerlidir.
0
nawar
(24.04.25)
Yanlış bilmiyorsam bundan 25 yıl kadar önce bir Fransız gemisi Marmara Denizi'ne gelip birtakım araştırmalar yapmış. O araştırma sonucu ortaya çıkan veriler farklı şekillerde yorumlanıyor. Benim anlamadığım, bu kadar bilgi kirliliği olacağına Türkiye'nin en önemli konusu hakkında günümüz teknolojileri ve devletin kontrolünde deniz tabanında çok detaylı bir araştırma yapılıp sonuçlar neden incelenmiyor? Bizim ülkece daha hayati bir konumuz var mı?

İşin bilimsel yönünü bilemem. Ben Üşümezsoy'u çok öteden beri takip ederim, son 1-2 senedir Youtube veya farklı platformlarda çıkan hemen her konuşmasını dinlemişimdir. Dikkatle takip ediyorum.

99 depreminden sonra herkes İstanbul yıkılacak derken Üşümezsoy Düzce ve Şarköy'e dikkat edelim asıl tehlike orada demişti, gazete arşivlerinde var. 2021 yılında Maraş-Hatay civarındaki tehlikeye dikkat çekmişti. Kumburgaz'da 6-6,5 civarı bir deprem beklediğini zaten sayısız kere ifade etti, birçok defa dinledim. Bunu sadece 20 gün önce söylemedi. Kendi kafasında bir fay haritası var ve o haritaya göre çıkarımlarda bulunuyor. Fransız gemisinin yaptığı araştırma sonucu Şengör ve Görür'ün teorilerinin hatalı duruma düştüğünü söylüyor. Sanki ortaya yeni çıktı yorum yapıyor gibi konuşuluyor ama adam 99 depreminden beri istikrarla aynı şeyi söylüyor.

Üşümezsoy tişört-şort yerine gömlek-kravat ile yayınlara çıksa acaba daha mı saygın olacaktı acaba "meczup" diye niteleme sebebi bu mudur?

Söyledikleri çok cesaret isteyen şeyler. TV'lere çıkıp İstanbul yıkılacak, öldük bittik demek en kolayı. Kimse size dönüp sen niye böyle dedin demez.

Bari bu konuda ayrışmasak iyi olacak. Ben bu şekilde her kafadan bir ses çıkmasından çok rahatsızım, insanların psikolojileri hiç düşünülmüyor.

Acaba 2000 senesinde TRT'ye çıkıp "10 yıl içinde Marmara boydan boya kırılacak" diye rahatça konuşanlar teorileri tutmadıktan sonra bugün TV'lere çıkıp benzer şeyleri tekrarlarken "nerede hata yaptım" diye düşünüyorlar mıdır? www.youtube.com
0
Lethe
(24.04.25)
deprem konusunda en yeni ve en tutarlı bilgiler prof dr cenk yaltıraktır. en kötü senaryoyu da o söylüyor işin kötüsü.
0
ground
(24.04.25)
Ben iznik, sapanca Gölcük civarından ters saplayacak diyorum
0
topkapiaksaray
(24.04.25)
celali dışkı yemekle değil asistan kızın kıçını avuçlamasıyla hatırlamak lazım öncelikle. o asistan gitti yine su gibi sarı saçları beline inen bi kızı asistan aldı itü aracılığıyla.

bu konu da, çürük evdeyim, yeni eve geçecek param yok, deprem olursa ölür müyüm kalır mıyım sorusu esasen. havanda su dövülüyor
0
lambırcek
(24.04.25)
(10)

Skechers kadar rahat ama daha kaliteli marka var mı?

avatar is back
Skechersin ömrü malumunuz aşırı hızlı yıpranıyor. 2024-2025 totalinde 3-4 ayakkabı aldım bunlardan ama sıktı bu kalitesizliği. O fiyatlarq hatta belki daha ucuza falan var mı daily pabuç?
Skechersin ömrü malumunuz aşırı hızlı yıpranıyor. 2024-2025 totalinde 3-4 ayakkabı aldım bunlardan ama sıktı bu kalitesizliği.

O fiyatlarq hatta belki daha ucuza falan var mı daily pabuç?
0
avatar is back
(22.04.25)
under armour
0
mikahakkinen
(22.04.25)
Nike ın ya da adidas ın 1500 liralık modelleri yerine 5000+ liralık modellerini denersen skechers rahatlığını ve skechersa göre daha sağlam modellerini bulabilirsin

Önerim nike ın pegasus serisi, vomero serisi. Bunları bir nike mağazasına gidip bir dene

Edit: bu modellerin indirimini takip edersen ya da outlet mağazalara bakarsan daha uygun fiyatlı bulabilirsin. Önceki sezon modellerini de alabilirsin. Dış görünüşü değişse de taban rahatlığı değişmiyor
0
grimavi
(22.04.25)
ucuz diyemem ama asics<3 kesinlikle Sketches'tan daha sağlam ki adidas nike tommy denen markaları 3 ayda hiç eden biriyim asics gel nyc mi ne aldığım, Başka bir şey nasıl giyeceğim bilmiyorum
0
ala09
(23.04.25)
Joma diye bir marka aldım İspanyol'muş. Benim ayaklar kolay kolay hiçbir şeyi beğenmez ama bunları beğendiler.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
marka degil ama magaza önerebilirim. yaaşdigin sehirde varsa nivogo magazaları ya da barcin magazalarından uygun fiyatli ayakkabi bulabilirsin. ayakkabi biraz kisiye özel bir sey, bana rahat gelen sana rahat gelmeyebilir.
0
deckard
(23.04.25)
Ben de asics diyorum.
0
Amaranta ursula
(23.04.25)
Noldu @avatar is back bilinmeyen bir şey söyledim diye mi tik atmadın? Hani emeğe saygı?

Aman senin saygına mı kaldım be. Şuna bak.
0
muhayyer divan
(23.04.25)
asics
0
65 derece
(23.04.25)
@muhayyer divan, hocam mobilden okuyup tikleyip marka adlarını copy'leyip aratıyordum araya kaynamış sanırım :D tik atmamak kitabımızda yazmaz haha. hatta seni mi kıracam alacam bi tane joma, boynerde varmış
0
🌸avatar is back
(24.04.25)
@avatar is back

Teşekkürler,

Benim ayaklarımda bir görüşe göre taban çökmesi, başka bir görüşe göre de orta seviye düztabanlık var, ayakkabı terlik seçmem çok çok zor olur. Joma aldığım zaman bana satan kişi "Türkiye pazarına çok yeni girdi ama en az Skechers kadar rahat bir ayakkabı, memnun kalırsınız" dedi. İlk denemede hiç tereddütsüz rahat ettirdiği ve birini de güzel kullandığım için gittim 3 çift daha aldım, çünkü rahat ayakkabı konusunda hep çok zorlanmışımdır. Onun için marka ismini özellikle verdim. Umarım gönlüne göre çıkar, rahat rahat giyersin.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
(7)

Ihlamuru nereden alayım?

chicha_v2
Lipton, Doğadan gibi poşet çay olarak değil de yaprak olarak.Sanalmarket ve Amazon'da baktım kilosu 2500/3000 liraya geliyor sfgjdDaha uygun fiyata güvenilir nereden alabilirim?
Lipton, Doğadan gibi poşet çay olarak değil de yaprak olarak.

Sanalmarket ve Amazon'da baktım kilosu 2500/3000 liraya geliyor sfgjd

Daha uygun fiyata güvenilir nereden alabilirim?
0
chicha_v2
(22.04.25)
Hangi ildesin, belki yönlendirebilecek biri vardır.

İnternetten alacaksan da instagram'da "kurtuluş orman çiftliği" diye bir hesap var ona bir bak derim. Güvenilirdir ama fiyat konusunu bilemiyorum.
0
muhayyer divan
(22.04.25)
İstanbul'dayım bakayım dediğin yere de. Teşekkürler.
0
🌸chicha_v2
(22.04.25)
Aktardan gorerek koklayarak ve secerek. Bir sonraki sorunuz da ekmegi nerden alayim mi olacak?
0
insanlik icin buyuk bir adim
(22.04.25)
Kendi toplayip satanlar var. Sokakta pazarda görürsün
0
sonsuz
(22.04.25)
Şu an ıhlamur alınmaz.temmuz gibi yeni çiçekler açar,agustos eylül gibi alınır .
0
duptıs
(23.04.25)
Mevsiminde Karadeniz'de kırsalından bir tanıdıktan iste. Daha uyguna gelebilir.
0
diyecevaplandı
(23.04.25)
hemen lazimsa marketten posetli.
yillik stogumu yapayim ise, duptisin dedigi gibi zamani geldiginde pazardan.
0
65 derece
(23.04.25)
(3)

Bahar alerjisi

sibertenik
Başladı mı sizlerde? Bu sene geç kaldı gibi geliyor havalardan…
Başladı mı sizlerde? Bu sene geç kaldı gibi geliyor havalardan…
0
sibertenik
(22.04.25)
Başladı başladı, birkaç haftadır var bende. Burun göz kulak kalıntısı, geniz dolması, hapşırmalar...
0
muhayyer divan
(22.04.25)
2 hafta önce yoğun bir şekilde başladı malesef.
0
hrskrs
(23.04.25)
Ömrümü bitirdi, keşke ilelebet kurtulmak mümkün olsa.
0
Amaranta ursula
(23.04.25)
(20)

Eşinizle ya da sevgilinizle şaka sınırınız Hk.

bunikkullanimdabaskabitanesectim
Aşağıda bazı örnekler vereceğim. Tabiki her ilişkinin dinamikleri vs farklı. Kimi ilişkide çiftlerin güleceği bir diyalog, başka bir ilişkide hadsizlik olabilir. O sebeple genel yorumlarınızı almak istiyorum. Kendinizi o sözün size söylendiğini düşünün, güler miydiniz, gülmezseniz ne tepki verirdini
Aşağıda bazı örnekler vereceğim. Tabiki her ilişkinin dinamikleri vs farklı. Kimi ilişkide çiftlerin güleceği bir diyalog, başka bir ilişkide hadsizlik olabilir. O sebeple genel yorumlarınızı almak istiyorum. Kendinizi o sözün size söylendiğini düşünün, güler miydiniz, gülmezseniz ne tepki verirdiniz gibi.

Teşekkürler.

Örnek 1) kadın ve erkek çift sohbet ederken konu yetişkin içerikli filmlere geliyor. Laf lafı açıyor, kadın erkeğe "izleyebilirsin aşkım belki birşeyler öğrenirsin" diyor gülerek.

Örnek 2) söz konusu çift ilk cinsel birlikteliklerini yaşıyorlar. Gece sarılıp uyuyorlar. Ertesi konu hakkında konuşurken kadın erkeğe "ne ara içime girdin" diyerek birşey hissetmediği imasını yapıyor. Bunu gülerek söylüyor, hemen arkasından şaka tabiki diye ekliyor.

Örnek 3) çiftimiz sohbet ediyor, kadın erkeğe "dün gece yatakta bana arkamdan sarılıp yaslanman ve..... dokunman çok hoşuma gitti" diyor. Erkek kadına "baya aradım sonunda bulabildim" diyor. Kadının Küçük göğüslü olduğunu ima ediyor. Gülüyor ve hemen arkasından şaka tabiki diyor.

Örnek 4) çiftimiz birbirine eski ilişkilerinden bahsediyor. Laf lafı açıyor, kadın erkeğe onun memnun edip edemediğini soruyor. erkek kadına "senden önce beraber olduğum kadın beni daha çabuk rahatlatıyordu" diyor gülerek. Akabinde şaka olduğunu söylüyor.

Bunları komik bulur musunuz? Yoksa "şakasına bile olsa partnerime zorbalık yapmam, onu küçümsemem" mi dersiniz. Ya da "biz bu konularda birbirimize şakalar yaparız, çünkü ikimizde birbirimizin gerçek düşüncelerini biliyoruz" mu dersiniz.

Dilerseniz bizzat yaşadığınız benzer konulardan örnekler verebilir ve tepkilerinizi yazabilirsiniz.
0
bunikkullanimdabaskabitanesectim
(22.04.25)
Sonunda saka tabii ki diyorsaniz, o saka komik degildir.
0
deckard
(22.04.25)
Bence komik değil bunlar, karşındaki insanın modunu düşürebilecek şey şaka olmaz

Söylenen şeye iki kişi de gülüyorsa bu şaka olur
0
grimavi
(22.04.25)
Abo, olmamış.
0
Shepard
(22.04.25)
Hepsi kırıcı ve saygısızca
0
basond
(22.04.25)
bunların genel bir adı var mı bilmiyorum, iğneleyici şaka olsun,
sadece sevgili değil kime yapsan hoşlanmaz.
0
parka
(22.04.25)
kustum... not funny.
saka degil bence bunlar. birbirini düsürme, igneleme. les bir muhabbet olmus.

mesela ben ehliyet sinavini 3 kere de gectim. bununla ilgili dalga gecip baska birinin "zorbalik" olarak görecegi dozda saka yapabilirsin ama bu bahsedilen konular hassas konular.
önce kendinizinden sonra birbirinizden sogursunuz ayrica.
0
sonsuz
(22.04.25)
Çok vasat, çok avam yahu. Gülmem zira böyle bir tarzı olan insan bununla ilgili ipuçlarını çoktan vermiştir ve ben zaten o kişiyle yatağa gitmemişimdir.
0
Phoebe
(22.04.25)
Komik değil.
0
logisticsmanager
(22.04.25)
Her şaka içinde gerçeklik payı barındırır. Hiçbir şakanın es geçilmemesi gerekir, her şaka çok ciddi bir psikolojik hatta bilinçaltı verisidir.

Ben kadının da erkeğin de özellikle cinsel hayatları ve duygusal ilişkileri konusunda birbirlerine, ciddiye alındığında inciticiliği olan sözler söylemelerini asla doğru bulmuyorum, özellikle de birbirini başkalarına yönlendiren "şaka"(?)lar çok ama çok tehlikeli.

Çocukken ailem hep "ağızdan çıkan sözün ruhu vardır, gün gelir vücut bulur (gerçekleşir)" derlerdi, beni buna göre yetiştirdiler. Yetişkinlikte gördüm ki erkekler özellikle cinsellik alanında, kadınlar özellikle duygusallık alanında çok hassaslar, istediğin kadar samimi ol şakalaşmak çok teklikeli oluyor.

Yukarıdaki örneklerin hepsi kötü, hiç komik değil, şahsen gülmem. Ciddiye alınabilir sözleri şaka diye kullanmam ben.
0
muhayyer divan
(22.04.25)
Şaka böyle birşey değil bunlar laf sokma
0
mirty
(22.04.25)
Tüm çekimi sıfırlayabilir, leş muhabbetler.
0
gabe h coud
(22.04.25)
Yeni Türkçe öğrenen biri "ben anlamadım, bu şaka niye komik" diye sorduğunda niye komik olduğunu açıklayamıyorsanız o şaka komik değildir. Verdiğiniz örneklerin hiçbiri komik ya da eğlenceli değil, basbayağı çirkin laflar.
0
kobuzchu kiz
(22.04.25)
4 hariç gayet okay muhabbetler, bu muhabbeti yapamayacağım kadınla sevgili olmam ben mesela. Benim üslubum böyle biraz, aynı üslupta biriyle çok eğleniyorum.

4te bir mizah yok, olsa dahi ex karşılaştırması. ex'le ilgili ortak bir bilgi ya da geçmişe yönelik bir muhabbet yoksa gereksiz. Ama mesela b ex'imle gittiğim bir şehri bilen kız arkadaşım oraya gidince bana orada ex'imle ilgili laf sokmuştur, gülmüşüzdür; olabilir. Ex'in memeleri mevcuttakinden büyüktür, buna dair laf geçer, "ben artık gay'im memeli kadın sevmiyorum" derim, gülünür.

Bağlam ve hassasiyetlerle ilgilidir, kaldırabilen insan kafadır hoştur.
0
Bruce
(22.04.25)
komiğin k si yok hiçbirinde.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(23.04.25)
cicim ayı geçtikten sonra birbirinden nefret edecek çift örneği. başka kimseyi bulamadıkları için birbirlerini bulmuşlar, bu şaka(!)ları kim yapıyorsa partnerini aşağılıyor, beğenmiyor.
0
deartheodosia
(23.04.25)
1 komik. Genel olarak hepsi seks muhabbeti. Seksin kendisi ve yöntemleri kadar bireysel bir şey. Seks yaparken girdiğin şekillerde arkadan yandan nasıl görünüyorum acaba demek gibi bir şey bu. Alan razı veren razı, başka kimseyi ilgilendirmez.

Madem tartışmaya açtın, vıcık vıcık leş gibi muhabbet. Çünkü o bizim seksimiz değil.
0
beyfendi
(23.04.25)
Komik değil.
0
Amaranta ursula
(23.04.25)
bu komiklik değil de sululukla karşındakini aşağılamak gibi bir şey.
0
koela
(23.04.25)
bunlar şaka değil laf sokma.
1 numara kaşarlanmış çiftler arasında olabilir belki diğerleri şaka değil.
0
nuisance2
(23.04.25)
i.pinimg.com

Ortam şu herhalde. 13 yaşında biri ilişkiyi böyle sandığı için yazmış gibi esprileri :p @deckard +1

Yani komik değil, komik olsa gülerdik. Kasıntı olacağın, mayın tarlasında gezer gibi konuşacağın biriyle neden sevgili olasın? Tabii ki her türlü konuda espri yapan biri olduğum için ilişkide de her türlü konuda espri yapıyorum, yapıyorlar.
0
nawar
(23.04.25)
(14)

yaşlanınca elinizi öptürecek misiniz?

duyurukullanıcısı
bu bir gelenektir öptürürüm mü?ne gerek var asla öptürmem mi?
bu bir gelenektir öptürürüm mü?
ne gerek var asla öptürmem mi?
0
duyurukullanıcısı
(22.04.25)
Bizde el öptürülmez. Ayıptır.

www.facebook.com
0
Mirket
(22.04.25)
hayir.
0
lemmiwinks
(22.04.25)
Bu gelenek şeklindeki haliyle el öpmüyorum. Öptürmeyi de düşünmüyorum. Biz @mirket'in attığı linkteki gibi Çerkes değiliz ama bizim ailede de el öpülmez.
0
nawar
(22.04.25)
hayır
0
gabe h coud
(22.04.25)
70 yaşından sonra belki. yaşarsam.
0
jelly bear
(22.04.25)
Hayır. Sınıfa girdiğimde çocuklar ayağa da kalkmaz mesela. Bu türden üstünlük kurulan davranışlardan keyif almayı anormal buluyorum.
0
ruhen hastayim ben
(22.04.25)
Yaşlı değilim ama yeğenime elimi öptürüyorum. Aslında bu hareketi hiç doğru bulmuyorum ama içimde bir ses şimdilik öptürmem gerektiğini söylüyor, iç sesine güvenirim.
0
muhayyer divan
(22.04.25)
Oğlum bayramlarda elimi öpüyor. Bir kaç kere yaşıtı olan çocuk da öptü. Özellikle öptürmem, davranan olursa da elimi çekmem.
0
strawberry first
(22.04.25)
Hayır
0
mirty
(22.04.25)
hayır. kesinlikle teması öpüşmeyi sevmem.
0
mikahakkinen
(22.04.25)
Oğluma kendi elimi öptürmüyorum ama annesi ve 7 sülalemiz öptürüyor.
0
kimlanbu
(23.04.25)
yaşlanmadan öptürüyorum.
ama bu gelenek koronadan sonra azaldı.
0
nuisance2
(23.04.25)
müthiş bir gelenek bence devam etmeli. gencim ve cocuklara elimi optururum hem onların hem benim hosuma gider. temas sevmem diyen köpek sevdiyor sanki :)
0
koela
(23.04.25)
cocukken en ayar oldugum tip elini geri cekenlerdi. elini siksan saygisizlik diyecekler, opmeye calisiyorsun adam cekiyor. cekiyor cekiyor o elle birlikte sen de bir yolculuga cikiyorsun. anadoluda boyledir. opmesen elini opmedi olacak diye kazinmis beynine. ver opelim bitsin gitsin kardesim ben de senin elin icin orada degilim sonucta.

open opsun opmeyen opmesin. isteyene veririm elimi.
0
bohr atom modeli
(23.04.25)
(8)

Ozempic

tchuck
eczaneye gidip dümdüz bir şekilde ozempic isteyebiliyor muyuz? biri reçete mi yazmalı? yoksa tezgah altından falan mı çözülüyor bu iş?yani eczane eczane dolaşıp ozempic var mı diye sorarsam tuhaf mı karşılanırım?
eczaneye gidip dümdüz bir şekilde ozempic isteyebiliyor muyuz? biri reçete mi yazmalı? yoksa tezgah altından falan mı çözülüyor bu iş?

yani eczane eczane dolaşıp ozempic var mı diye sorarsam tuhaf mı karşılanırım?
0
tchuck
(22.04.25)
Bilmiyorum fakat instagram'da takip ettiğim birçok sayfada insanların deli gibi Ozempic kullandıklarını söylüyordu, Ozempic'in çok ciddi yan etkileri olduğunu anlatan paylaşımlar bulmuştum (şahsen çok kiloluyum, onun için bakıyordum), bu kadar ciddi yan etki görünce gerçekten korktum.

Öncelikle yan etkilerini araştır derim, lütfen lütfen lütfen.
0
muhayyer divan
(22.04.25)
aspirin alır gibi alabilirsin. ancak her eczanede hazır bulunmadığı için tederikçilerden sipariş etmeleri gerekiyor. gün içinde veya bir gün sonra veriyorlar. ben kullandım ama yanlış kullanmışım. fatih altaylının yakın bir programında uzman bir kişi var. onu muhakkak izlemeni öneririm.
0
ground
(22.04.25)
kullanan bir yakınımdan, eczanede reçetesiz satıldığını öğrenince inanamamıştım. tanıdık ecz ye sordum, o da teyid etti. tuhaf
0
gazozailacatmauzmani
(22.04.25)
1 tane eczaneyi arayıp sordum reçetesiz satılmadığını söyledi yav? anlamadım ben bu işi. bu ilaç reçeteli mi satılıyor reçetesiz mi?
0
🌸tchuck
(22.04.25)
Bir şey diyeceğim, Ozempic'i uzun süreli kullanacak bütçeniz varsa (çünkü bir tane almakla bitmiyor) önce bir endokrinoloji uzmanına gidin. Hem kan şekeri vs değerlerinize baksın hem de kullanmaya doktorla başlayın çünkü çok küçük dozda başlayıp adım adım artırılıyor ve bu süreçte doktorla beraber takip etmeniz iyi olur.
0
kobuzchu kiz
(22.04.25)
muhtemelen enjeksiyon için reçeteye ihtiyaç var satın almak için değil
0
ala09
(22.04.25)
www.instagram.com

www.instagram.com

www.instagram.com (bunda biorezonans diyor, şahsen kafamda oturtamadığım, faydasına henüz inanmadığım bir şey, tavsiye ediyormuşum gibi olmasın, konu o değil)

Kilo vermek için motivasyonun varsa gel konuşalım özelden. Yoksa yine gel konuşalım. Konuşmak iyidir, insanın kendini farklı bir gözden görmesini ve keşfetmenin sağlar.
0
muhayyer divan
(22.04.25)
Ben size Ozempic'in çalışma mekanizmasını anlatayım: Ozempic her ne kadar mucize gibi lanse edilse de çok basit bir şekilde GLP-1 (Glukagon Benzeri Peptit-1) isimli bir hormonu taklit eder, başka bir numarası yok. GLP-1 yemek yedikten sonra bağırsaklardan salınan bir hormondur ve pankreastan insülin salınımını artırarak kandaki şekerin hücrelere daha kısa sürede girmesini sağlayıp daha kısa sürede tokluk hissi yaşatıp daha fazla yemek yemeni önler, ana çalışma şekli bu kadar. Bununla birlikte mide hareketlerini yavşlatıp yiyeceklerin bağırsaklara geçiş süresini uzatmak gibi bazı etkileri de var bu da yine tokluk hissini uzatabiliyor ama bu mekanizma sadece ilacı kullandığınız sürece gerçekleşiyor ilaç bırakıldığında sistem tekrar eski haline dönüyor, bu da genelde verilen kiloların arkadaşlarını toplayarak geri dönmesine neden olabiliyor. İlaç Türkiye'de yeni olduğu için geridönüşleriyle ilgili fazla veri yok ama ABD gündemine bakarsanız durumdan şikayetçi pek çok insan bulabilirsiniz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.04.25)
(10)

Alternatif insan hakları beyannamesi

sekizdokuzon
İnsanların şuna da hakkı vardır dediğimiz şeyleri yazalım.Benim aklıma ilk rezil olma hakkı geliyor. İnsanların rezil olma, cringe olma hakkı vardır. Ne yazabiliriz bu listeye başka?Teşekkürler.
İnsanların şuna da hakkı vardır dediğimiz şeyleri yazalım.

Benim aklıma ilk rezil olma hakkı geliyor. İnsanların rezil olma, cringe olma hakkı vardır.

Ne yazabiliriz bu listeye başka?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(22.04.25)
Güzelmiş soru.

İkircikli olma hakkı diyorum ben ilk sıraya. Fikir değiştirmek, çelişkiler yaşamak, kendi içinde tutarsız olmak insanın doğasında var.

Plansız yaşam hakkı da olmalı; herkesin bir ajandası olmak zorunda değil.
0
vedatchilipeppers
(22.04.25)
Tembellik hakkı sanırım ilk sırada yer alırdı.
0
olaylar olaylar
(22.04.25)
İnsanların sosyal hayata katkı sağlamama hakkı vardır.
0
🌸sekizdokuzon
(22.04.25)
- (düşük hızda da olsa) ücretsiz internet.,
konfor isteyen para verip hızlısını alacak.

- gürültüsüz ortam hakkı.

- ikamette su, elektrik. belirli bir miktarı bedava ondan sonrası ücretli
0
parka
(22.04.25)
Hata yapma ve hatasından dönme hakkı.

Sözlükte mesela ekran görüntüsü almakla uğraşan ruh hastası bir grup var. Saçma bir entry görünce olur da yazdığını siler diye ekran görüntüsü alıp onu paylaşıyor ve rezil etmeye çalışıyorlar. Neyin kini bu anlayamadım hiç.
0
synesthesia
(22.04.25)
Gürültüsüz ortam hakkına buradan 10 milyon oy.

Aslında kısaca @parka +10milyon
0
muhayyer divan
(22.04.25)
İnsanların beklentilerini karşılamama hakkı

Depresif dönemlerde rahat bırakılma hakkı
0
kullanicadi
(22.04.25)
İyilik yapıp karşılık bekleme hakkı

Her şeyi boş verme hakkı
0
respect
(22.04.25)
gürültüsüz ortama bir de sigara ve fabrika dumansız temiz havayı, çeşmeden akan içilebilir suyu ekliyorum ya
0
Mossy
(22.04.25)
Yapılan iyiliklere karşılık vermeme hakkı
0
abelardo
(22.04.25)
(4)

Kendimi geliştirmeye çalışmaktan sıkıldım

sekizdokuzon
Selamlar;iki aydır daha önce varlığından bihaber olduğum sınavlara öğrenci hazırlamaya başladım. Her yerden üstüme bilgi yağıyor. İşte ben bir ara kendimi sakın hissedicem de o bilgilerle bir örüntü oluşturucam, onu oradan alicam şuraya koyucam. Süreç içinde şansa iyi yaptığım şeyler de var, anksiye
Selamlar;

iki aydır daha önce varlığından bihaber olduğum sınavlara öğrenci hazırlamaya başladım. Her yerden üstüme bilgi yağıyor. İşte ben bir ara kendimi sakın hissedicem de o bilgilerle bir örüntü oluşturucam, onu oradan alicam şuraya koyucam. Süreç içinde şansa iyi yaptığım şeyler de var, anksiyeteden gözümü açamayip komik hatalar yaptığım da oluyor. Bir noktadan sonra taşlar yerine oturacak ama bu yoğun bilgi sirkülasyonu beni çok yordu. Bugün kuzenimin düğünü vardı, gitmedim. Bu saatte hala ofisteyim. Yüzde yüz işe yaramadığım için iş yerinde bir tık tabii sığıntı mualemesi görüyorum. Çok yoruldum bu süreçten, kötü hissediyorum.

Öyle daha çok dert dökme duyurusu, bir şey de sormuyorum.

İyi geceler.
0
sekizdokuzon
(20.04.25)
Kaç kişi %100 işe yarıyor da sana böyle davranmaya hak bulabiliyorlar?

Lütfen emeklerinin ve verdiğin zamanın enerjinin arkasında dur. Övüngen olmak iyi değildir ama gerektiği yerde yapmak doğrudur, yap sen de. Hem insanız, her an %100 verimli çalışamayız robot değiliz sevgili 8910, ve bugün pazar üstelik.

Lütfen kendi emeklerini, sebil ettiğin enerjini ve vaktini tam savun, dünyanın en yeterli ve en donanımlı insanı senmişsin gibi davran. Bak kibirli olmaktan bahsetmiyorum, sadece endişeli gergin hallerden uzaklaş, rahat ol. Kendi çalışmandan emeğinden sen memnunsan sorun yok, bırak diğerleri de senin memnuniyetini seyretsin. Kendini nasıl yansıtıyorsan öyle görüyorlar seni.
0
muhayyer divan
(20.04.25)
İş hayatına yeni atılan birisinin veya sektör değiştiren birisinin başına gelebilecek standart sıkıntılar.

Zamanla tecrübe kazanırsın, hatta ben yapamazsam kimse yapamaz diyecek sevileyere gelebilirsin.

Mucize yaratmana gerek yok, sosyal hayattan bu kadar kopmaya gerek yok, disiplinli şekilde gitmek daha doğru olur.
0
kimlanbu
(20.04.25)
uykunu iyi al,
uyumadan 5-6 saat önce çay kahve vs ile vedalaş,
kafana şapka,toka,bugidi gibi seylerden baska bisi takma,
her sabah yeni bir gün,
0
designer
(20.04.25)
gün 24 saat, düğün için 1 saat yeterdi. bahane olmuş gitmemeye. iş stresini kafadan çıkaramasan bulunman gereken diğer yerleri, yapman gereken diğer şeyleri aksatmaman mantıklı olur.
0
beyfendi
(20.04.25)
(34)

Türk insanının çalışanlarda güleryüz takıntısı

uşak tezgahlarının halı dokuyanları
Rastgele ekşiyi açınca market kasiyerlerinin asık suratlı olması entrysine denk geldim. Birisi 08-21 asgari ücretle çalıştıkları için olabilir yazmış. Bu doğru. Bir dönem, hayatımın dibe vurduğu çırpındığım zamanlar üç harflilerin birinde çalışmaya başlamıştım. O kadar çaresiz bir zamanımdı ki kovul
Rastgele ekşiyi açınca market kasiyerlerinin asık suratlı olması entrysine denk geldim. Birisi 08-21 asgari ücretle çalıştıkları için olabilir yazmış. Bu doğru.

Bir dönem, hayatımın dibe vurduğu çırpındığım zamanlar üç harflilerin birinde çalışmaya başlamıştım. O kadar çaresiz bir zamanımdı ki kovulmamak için 8-9 ay haftada en az 4 gün 08-22 çalıştım. +1 saat temizlik vs onu da sen yapıyorsun. Bende ömrümde ilk defa o zaman tanışmıştım bu gerizekalı istekle.

Neymiş efendim insanlara güleryüzlü olacakmışım yoksa bir daha gelmezlermiş. O an bir şimşek gibi çakmıştı bu düşünce: ulan benim anam dinim ağlamış eve sadece uyumak için gidiyorum ne güleryüzü? Ha buradan asık suratlı, gergin veya insanları tersliyor şekilde iş yaptığım da dusunulmesin. Normal herhangi bir insan gibi davranıyordum. Yalama yapmıyordum sadece.

Yine denk gelince çok sinirlendim. Ağa bu insanlar neden size guleryuzlu olmak zorunda? Ne alaka yani herhangi bir mağazadaki herhangi bir insan neden herkese aman efendim hoş geldiniz diyerek ortalığa gülücük saçmak zorunda? Herkes işini yapsın geçsin ne bu sacmalik. Güleryüz bekleyenlerde ya yaşını başını almış 3-5 evi olan kira geliri olanlar ya da orta yaşlı ve çok sinirli gergin olanlar. Adamın düşünce yapısı ben buradan alışveriş yapıyorum para kazandırıyorum adama bak güleryüzlü deyil .s.s

Tekrar o günlere gidince çok sinirlendim. Sizin de yoktur değil mi böyle manasız bir isteğiniz?
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
Benim yok kardesim. Bu patronluk, insanlarin kendini yukaridan gorme istedi sadece Türkiye'de var.

Yurtdisinda garsonlar servis bile yapmiyor. Milllet iciyor, bitirince bara birakiyor. Kimse de ama o garson yapmali demiyor. Bana tuhaf geliyor gerci.
0
Kahvedesu
(19.04.25)
Şimdi düşündüm de gerçekten büyük küçük erkek bayan ayırmadan da herkes hoş geldiniz diyordum. Normal iki insan gibi davranıyordum. Hoş geldiniz dediğim için sonradan üstüme gelmeyi bırakmışlardı.
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
Abi sen o işe girerken bu kadar saat çalışacağını, alacağın maaşı bilmiyor muydun? Bunlar kabul edip sonra somurtmak ayıp. İşine saygın yoksa çık başka işe. Millet senin somurtuk suratını görünce atıyorum kafede bir pazarımız var onda da bu somurtan arkadaşa denk geldik diye keyifleri kaçıyor. Negatiflik bulaşıcı.

Selam diyorsun, selam yok. Bir şey soruyorsun küfür ettik sanki. Gülümsemek ve işini yapmak zor olmamalı.
0
Shepard
(19.04.25)
Hocam yazdıklarımı okuduğuna emin misin?
Ayrıca o kadar saat çakışacağımı bilmiyordum yasal da değil zaten. Geç iki gün yap da gör zor mu değil mi.
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
Ben bankaya, Belediyeye, Kaymakamlığa, çocuğun okul müdürüne, manava, markete, kasaba gidince, ya da herhangi bir müşteri temsilcisini arayınca, Aile hekimliğinde ve hastanede ya da kafede, mütebessim insanlar görmek isterim.
Bu benim hakkım.
Şahsın bilmem kaç saat çalışıp anasının ağlıyor olması, onunla patronu arasında bir sorun. Genel grev yapsınlar, beni de çağırsınlar hak arasınlar, destekleyeyim ama ötesi beni ilgilendirmez.
0
Mirket
(19.04.25)
Hangi memlekette yaşıyorsunuz bilemedim. Memleket zengin veletleriyle dolu. İki gün o şartlarda çalışmaya mecbur kalın da görün hakkınızı. Ulan sanki millet can atıyor o işte çalışmaya laflara bak hakkiymis
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
Memleketle ilgisi yok, biz de üç harfli ve burgercilerde çalıştık. Ama senin gibi yüzsüzlük yapmadık. Bak çok basit, anlatayım.

İş varmış geldim, detayları dinledim anladım. Maaş kabul. Yarın başladım. Evet müşteriye güleryüz, tabii yaparım.

Ve şimdi gelip burada tersini savunuyorsun. Ailen veya patronunla olan şeylerden müşteriye ne? Senin hayatından bize ne? Müşteriyiz, güleryüz göstermeni istiyoruz.

Biz insanlar birbirimize muhtacız. Sen burada olmazsan, bu site boş. Müşteri yoksa sen de yoksun, o zaman da müşteri yok iş yok diye yazacaksın. O yüzden elindekinin kıymetini bil, işini beğenmiyorsan değiştir. Senin yüzünden milletin morali niye bozulsun?
0
Shepard
(19.04.25)
Ben bir kişisel bakım makyaj mağazasına girdiğimde peşime adam takılıyorsa, o çalışan sürekli göstere göstere peşimde gezmekte hiçbir sakınca görmüyorsa ben de o anki halime bağlı olarak peşime takılan insanı haşlayıp çıkıyorum oradan.

Bana hiçbir sebep yokken, sırf başkaları yaptı diye hırsız muamelesi edilecek ama güler yüzle peşimde dolaşarak yapılacak bu. Müsaade etmem kardeşim, kalp kırmayı tercih ederim.

Evet güler yüz bekliyorum ama kibrimden değil, o an endişeli olabiliyorum, güven arayışında olabiliyorum, mahrem bir durum ya da alışveriş olabiliyor... evet güler yüz bekliyorum ve dahası, hırsız muamelesi etmeyen insan gibi bir muamele bekliyorum.

Kusura bakmayın.
0
muhayyer divan
(19.04.25)
Olm güleryüz göstermiyorum diye kimseye ana avrat sovmedim. Herkese hoş geldiniz dedim. İşimi yaptım geçtim. Okumadan yorum yapıyorsunuz hala
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
Hassas kirilgan prenses cunku herkes. Her seyi kisillestiriyorlar. Genel orta dogu kulturu bu aslinda her seyin kisisellestirilmesi.
0
floydian
(19.04.25)
turnusol olmus soru. gelismis ulkelerde satis danismani, kasiyerlik egitimi alinarak yapilan, haklari olan bir meslek iken ulkemizde somuru mantiginda yaptirildigi icin calisanin imkanlarinin zor oldugu asikardir. a101de 10-12 saat calisan kisiden bildigim kadariyla OTURMAK YASAK idi sunu duyar duymaz varislerim cikti
guleryuz bekleyen gitsin patronlardan beklesin o guleryuzu. gulmek icin sebebimiz yok
susmuyoruz, gulmuyoruz, itaat etmiyoruz #hepimizkasiyeriz
0
ala09
(19.04.25)
İşin bütün detaylarını biliyor ve maaşı kabul ediyorsun. Sonra ağlıyorsun. Tipik ortadoğulu kafası.

Selam tuvalet temizlerim o paraya. Temizlerken "ben tuvalet temizliyorum çok zor tamam mı, gülmem. Gel sen gül yaparken bu işi" demek çocukça.

Kendi seçimlerinin arkasında duramamak da ahlaklı bir davranış değil.
0
Shepard
(19.04.25)
Bazılarımızdan okuduğunu anlama problemi var o yüzden uzatmıyorum. Ok güldüm oldu mu
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(19.04.25)
@uşak tezgahları

İnsanlara gülümsemeden/tebessüm etmeden/sırıtmadan da olsa hoş geldiniz vs demek de güler yüz göstermektir. Kimse sürekli gülen surat olarak gezmek zorunda değil. Okuduğumu anlama sorunum da yok.

Diyorum ki, güleç olmak zorunda değildir diye müşteriyi eziklemek, müşteriye baskı yapmak, müşteriyi sıkboğaz etmek de olmaz. Örneğini de verdim, dükkana girip reyon dolaşırken peşime görevli takıp alenen beni hırsız yerine koymaları bildiğin haydutluktur. Kusura bakılmasın, peşime takılan görevli istediği kadar sırtarsın bana kötü davranılmaktadır hak etmediğim halde. Bunu söylüyorum.
0
muhayyer divan
(19.04.25)
İşin bütün detaylarını kabul edip bilerek işe başlıyorsun diye bir mantık olabilir mi? İşveren sanırım bunu diyen arkadaş. Orda çalışanlar mecburiyetten, olabilecek en düşük maaşla ve bazen dinlenmeye bile izinleri olmadan hayatlarını kazanmaya çalışan insanlar. Bunun bir tık altı sokağa çıkıp dilenmek ya da aç kalmak. İnsanlar keyiflerinden değil, cebime üç beş bir şey girsin yeter ki, ne iş olsa yaparım diye yapıyorlar bu tarz işleri. Açlık sınırında çalışan insanlara beğenmiyorsan ve bana gülmeyeceksen aç kalıp geber demek nasıl bir vahşilik?

Hayatımda hiç bu tarz bir işte çalışmadım ama bu arkadaşları gayet anlayabiliyorum. İşlerini yaptıkları sürece özel bir muamele beklemem asla. Bekleyene de hoş gözle bakmam şahsen.
0
synesthesia
(19.04.25)
@synesthesia, sözünde durmamayı normal görüyorsun o halde. İnsanları kandırmayı da.
Bütün her şeyi kabul edip aksini yapmak normal yani. Gerçekten ahlaklı biriysen, dürüstsen işe girerken söyle bunları. Abicim bu paraya böyle iş mi olur? Yaparım ama gülmem, hoşgeldin demem. Ama işe girdikten sonra verdiğin sözde durmuyorsan bu ahlaksızlık. Anlaştığınız maaşı alıyorsun gününde. Ondan sonra taksicilere laf edersiniz, ama burada koruduğun kasiyer kardeşinin şöför versiyonu o.
0
Shepard
(19.04.25)
Sözünde durmamak ne alaka ya? İyi misin hocam sen? Asgari ücret kapanına kısılıp kalmış, bir kuruş fazlasını alamayan insanların başka alternatifleri mi var da işi kabul etmeyip başka işler yapacaklar? Onu kabul etmeyip diğer işe girse aynı bokun laciverti yine. İnsanların her çaldığı kapıda önlerine açlık sınırında yaşayacakları bir sözleşme koyup sonra da e sen bunu bilerek kabul ediyorsun diyemezsin. Ne yapsın mesela kabul etmeyip alternatifi nedir? Ülke gerçeklerinden nasıl bu kadar kopuk olabiliyorsunuz anlamıyorum.
0
synesthesia
(20.04.25)
@synesthesia basitçe yazmıştım aslında. İşveren maaşını vereceğim sözü veriyor günüyle beraber. Sen ise işi anlaştığımız gibi yapacağım diyorsun. Sen bu maaşın asgari ücret kapanında olduğunu biliyordun işe girmeden önce. İş bulamıyorum diyerek işini eksik yapmak normal diyorsan, senin bileceğin iş.

Asgari ücret kapanına girme, git iş öğren bir şey yap. Elektrikçi ol, boyacı ol. İşkur var, bildiğin ustaların yanına sokuyor seni. Azıcık uğraş kurtul kapandan. Ama yok üniversite bitirdim ben hakediyorum daha çoklarını diyorsan, dün mü doğdun derler adama.
0
Shepard
(20.04.25)
İşini eksik falan yapmaktan bahsetmiyor arkadaş. Kimse kimseye güleryüzlü olmak zorunda değil. Gülmemek işini eksik yaptığını göstermez. Alakasız bir olay. Markettesin ve al gülüm ver gülüm yapacaksın alt tarafı. İşimi hallettiği sürece bana gülse ne gülmese ne. Asgari seviyede kişilerarası iletişim becerileri sergilemesi yeterli.

Çalışanların yüzde kırkı asgari ücretle çalışıyor bu ülkede. Kronikleşmiş bir gelir dağılımı problemi varken insanların yaşam koşullarını, ne sebeple o işleri yaptıklarını bilmeden git başka iş öğren demenin elle tutulur bir tarafı yok.

Daha fazla cevap yazmayacağım çünkü benim için olay net ve insanların bu acımazsızlığına katlanamıyorum.
0
synesthesia
(20.04.25)
'iş çok, gençler iş beğenmiyür' diyen dayılarla dolmuş başlık.

türkiye'de hizmet sektöründeki bu abartılı müşteri pohpohlama beklentisi, müşterinin kendisine servis veren kişinin sahibiymiş gibi rollenmesi vs. tam bir orta doğu karakteristiği. bu bakış açısı araplarda çok daha bariz görülür.

sorudan anladığım kadarıyla somurtmuyorsun, nötr bir yüz ifadesiyle işini yapıyorsun ama senden güleryüzlü olman bekleniyor. turizm sektöründe çalışanlar hariç kimse işini yaparken gülümsemek zorunda değil. evime çağırdığım ustadan, bindiğim otobüsün şoföründen güleryüzlü olmasını beklemiyorsam kasiyerden de bekleyemem. işini yapması benim için yeterli.

ben yurt dışında yaşıyorum. yaşadığım ülkede kasiyerler bırakın gülümseyip müşteriyi eğlemeyi, müşteriyle göz teması bile kurmuyorlar. formaliteden bir selamlaşma, banttan ürünleri geçir, ödemeyi al. bitti gitti. kasiyerden neden sahte bir güleryüz bekleyeyim, buna neden ihtiyaç duyayım, onu da anlamıyorum. bana zoraki gülümseyeceğine kendisi gibi davransın, daha iyi.
0
sir gawain
(20.04.25)
Türkiye gibi iş hayatının iğrenç olduğu, çalışma koşullarının listelerde sonuncu olduğu ülkelerde böyle bir beklentide olmak bence garip. Türkiye'de bim/sok çalışmak iğrenç bir durum, ben çalışanlara hep üzülürüm. Bir iki arkadaşım çalıştı, rezalet yerler.

Bu sebepten hiçbir beklentim yok Türkiye'de. Köle gibi çalıştırılan ülkede bunlari beklemek bence komik ama genel türk halkı komik olduğu için ülke bu halde zaten.
0
logisticsmanager
(20.04.25)
Aynı boku bugünlerde yaşıyorum

Neden mutsuz olduğum apaçık

Yakında istifayı tutuşturduğumda fitleşeceğiz
0
baldan kaymak
(20.04.25)
sevgili hocam,
esasında bu karakter meselesi. bu sadece mağazada, markette değil ki. insana sunulan hizmet sektörünün olduğu her yerde bu sorun var.
dikkat edersen eğer bizim insanımız gösterişi, şatafatı, ilgiyi alakayı sever.
mesela bir otel için yapılan yorumlara bak. “valizimizi taşımaya kimse gelmedi” bütün yorumlar bunun üzerine.
düğünlerde anneler babalar yengeler şunlar bunlar herkesin bir gösteriş merakı, alinan araba ile ben zenginim mesajı vs vs.

yani demek istediğim şu, bu ülke böyle :)
yağlama ballama olacak, haklısın ama maalesef bunu istiyor müşteri.
ben bir mağazaya girdiğimde görevli bana tebelleş olmazsa daha hoşuma gider. benim market görevlisiyle ne işim var kardeşim ? aldıklarımı ödeyip gideceğim, somurtuyor olması benim sorunum değil, bana da kişisel olarak somurtmuyor, üstüme alınacak bir durumda yok. kendi hayatı. bu kadar, konuya böyle bakarım. bazen migros’taki otomatlardan ödememi kendim yapıp gidiyorum. ama burda olmaz, mutlaka birisi ilgilenecek. bunun altında yatan neden de bence egitim seviyesinin yüksek olmaması.
0
dedeminhirkasi
(20.04.25)
Hizmet sektöründe müşteriyle doğrudan iletişim kuran çalışanlar güler yüzlü olmalı. Bana ne senin hayatındaki durumdan, o mesaiye geliyorsan o süre zarfında bunu müşteriye yansıtamazsın. Bunu öncelikle firmaların takip etmesi lazım. Gizli müşteri ile denetlenmeli. Doğrudan markanın imajını etkileyen bir durum.

Özellikle kasiyerler devamlı sorunlu. Bir sorunun varsa müdürünle halledeceksin müşteriye somurtmayacaksın.
Adama kolay gelsin, iyi çalışmalar diyorsun sanki anasına sövmüşsün gibi bakıyor.
0
my fault
(20.04.25)
Okuduğunuzu anlama probleminden bahsetmiştim. Ben ne yazmışım adam ne yaşıyor. He gülüm hepinize muamele çekecek bu insanlar
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(20.04.25)
Durun ben de okuduğumu anlamadım ve farklı bir bakış açısı getireceğim.

İnsanlar hizmet aldıkları yerde olumsuzluk görmek istemezler veya genel olarak hayatlarında olumsuzluk istemezler. İyiye ve güzele doğru bir eğilimi var sağlıklı insanların.

Sizin gördüğünüz entryde asık suratlı kasiyer ve bundan memnuniyetsiz müşteriler var. Sizin tecrübenizde davranışınız nötr ve sizden güleryüz talep eden kişi aslında patronunuz. Herhangi bir müşteri yakanızı tutup bana güleryüz göster ulan dememiş sanıyorum.

Siz, patronunuza kötü çalışma koşulları, yetersiz yan haklar vs. gibi nedenlerle isyan edemediğiniz için öfkenizi müşterilere yöneltiyorsunuz. Eminim insanca çalışma koşullarınız olsaydı ben böyleyim aga, coolum, işinize gelirse tutumu takınmaz, doğal olarak işinizi severek yapar ve bu da yüzünüze yansırdı. Ama durum böyle değil. Peki müşterilerin burada ne kabahati var, onlar sadece ihtiyaçlarını almaya gelen ve bu tecrübeyi yaşarken de asık surat görmek istemeyen insanlar. Çünkü hizmetin bedelini para karşılığı ödüyorlar. Sadece ürün parasını ödemiyorlar, öyle olsaydı tüm ürünler her yerde aynı ücrete satılırdı. Eminim daha güleryüzlü olunsa hoşlarına gider ama kimse de kasiyer nötrdü diye ortalığı ayağa kaldırmaz. Eminim siz de güleryüz gördüğünüz bir yere bir daha gitmekte sakınca görmezsiniz. Sizin patronunuz sizin müşterilerin hoşuna gitmenizi ve tekrar geri gelmelerini istiyor. Burada ekstra talebi yaratan veya bunda ısrar eden müşteri değil, patronunuz.

Pekiii, bunun işte patronuna kızıp evde karısını döven adamdan farkı ne?
0
tiredofwaiting
(20.04.25)
Yemek yedikten sonra ıslak mendil istiyor olsak bu da ıslak mendil takıntısı mi olacak acaba?

Güleryuzdeb kasıt muamele çekilmesini beklemek değil. Eminim kimse suratına bakıp bana muamele çeksin diye tezgah önünde durmuyordur.

Hoş geldin/geldiniz demek de yeterli olduğunu göstermez. Basit bir güler yüzden bahsediliyor. Gayet insani, beklentinin normal olduğu bir şey.
Hoş geldiniz i dişini sıkarak anasına küfreder gibi bakarak söylüyorsan o da Olmaz.
Kişiselleştirmeden, müşterinin, müşteriyi geç karşılıklı iki insan kavga etmiyorsa güler yüz bekler. Kasiyer de bekler müşteriden müşteri de bekler.
Enteresan bilgi olarak. Ekleyeyim, girdiğim bir çok. Markette alışverişte vs gayet de güler yüz görüyorum. Hepsinin sadece mecburiyetten yaptığını da düşünmüyorum.
0
kisa
(20.04.25)
@tiredofwaiting ufff +1. Tertemiz aciklamis, bu da mi gol değil?
0
Shepard
(20.04.25)
Atanamamis bircok genc kasiyer oluyor. İdeali ne, kendi nerede? İsini yaptiktan sonra kufretmiyorsa yuzu sizi ilgilendirmiyor "Efendiler"
0
Kahvedesu
(20.04.25)
@kisa, senin hic serviste calismadigin belli.

Soruya cevap: bencil egocentric ortalama insan takar böyle seylere
0
sonsuz
(20.04.25)
@sonsuz, hayır çalışmadım. Ama diyorum ya serviste çalışan bir çok insan güler yüz gösteriyor. Ki orada çalışmamış olmam guleryuz bekleme hakkımı elimden almaz.
Güler yüz için sektör ayrımı mi olmalı?
0
kisa
(20.04.25)
Güler yüz için sektör ayrımı olmasına gerek yok. İnsanlar işini yapıyor. Tabağı suratınıza fırlatmadığı sürece ki burada suratına da atıyorlar, neden gülsün?
0
Kahvedesu
(20.04.25)
Ne mezunusun, nasıl bir iş arıyorsun? Yardımcı olalım. Bir de şehir yazabilir misin?
0
sekizdokuzon
(20.04.25)
market kasiyerlerinin asık suratlı olması şeklinde, market kasiyerlerine özel bir başlık açılması bence insanların hemen her gün market kasiyeriyle karşılaşması.

basit düşünelim; hemen her gün en az 1 kez bi yere giriyorsun, para harcıyorsun ve diyaloga girdiğin kişi kasiyer. bir de genellikle eskinin mahalle bakkalı misali, o üç harfli marketlere giren kişiler hemen hemen aynı kişiler. bu gibi sebeplerle, insanlarda bir beklenti oluşuyor.

bir de yaşını başını almış, mahalle amcaları, teyzeleri ahmet amca hoşgeldin, naptı senin oğlan... ayşe teyze napıyon vs tarzı içerik olarak çok bir anlam ifade etmeyen ama kendilerini bir nevi özel veya değerli hissetmelerini sağlayan bu tarz iletişimi seviyorlar gözlemlediğim kadarıyla. yani güleryüzden kasıtın, kebapçı teşrifatçılarındaki gibi abartı törensel şeyler olduğunu düşünmüyorum.
0
wilhelmwasmuss
(20.04.25)
(17)

memurluk - ablamin basina gelen bir olay

badcode
merhaba, ablam yaklasik 3 ay once bir devlet kurumuna atandi. 3 aydir keyifli bir bicimde muhendis olarak calisiyor. daha sonra odalarina baska odalardan yasli birkac yasli kadin gelmis.muhendis kadrosu degiller, ivir zivir bolumler. bir gun ablami muduru yanina cagiriyor, ve kendisi hakkinda sikaye
merhaba,
ablam yaklasik 3 ay once bir devlet kurumuna atandi. 3 aydir keyifli bir bicimde muhendis olarak calisiyor. daha sonra odalarina baska odalardan yasli birkac yasli kadin gelmis.
muhendis kadrosu degiller, ivir zivir bolumler.
bir gun ablami muduru yanina cagiriyor, ve kendisi hakkinda sikayet oldugunu soyluyor. bu yasli kadinlardan birine omuz atmis, hicbir is yapmiyorsun demis...
mudur ablamin ozur dilemesini istemis, ablamda iftira atiyorlar neden ozur dileyim demis.
ablam 3 gundur agliyor. olayi bana anlatmasi icin bile saatlerce ugrastim. kendisi sosyal hayatinda bile birine maksimum gunaydin iyi aksamlar diyen sessiz sakin biri. zayif minicik birisi ( omuz atsa birine kendisi yere yikilir).

simdi burada nasil hareket etmeliyiz.
ben kendim karar almak istemiyorum cunku bu isin sonu karakolluk olacak gibi.
devlet kurumlarindan calisan insanlardan tavsiye bekliyorum.
0
badcode
(19.04.25)
3 aylık memursa henüz asaleti tasdik edilmemiş olmalı.
Eğer öyleyse o yaşlı kadınlara baklava götürsün. Özür dilesin. Şirinlik etsin.
Ya da eşyalarını toplamaya başlasın.
0
Mirket
(19.04.25)
Omuz attıysa gitsin özür dilesin. Kanıt yoksa kadınlar 3 şahitle şikayetçi olup sıkıntı yaratabilir. Vurmadıysa da geri vitese gerek yok. Müdüre gidip oda değiştirtsin, yapmadığı şey için neden özür diliyor zaten.
0
mikahakkinen
(19.04.25)
@mikahakkinen
degil omuz atmak bir kere bile konusmamislar.
burda ablamin memurlugundan ziyade kadinin bu denli rahat iftira atmasina karsi ne yapilabilir bunu arastiriyorum.
@Mirket
kendisinin esyalarini toplamasi bir cozum degil.
bu kadin mobing yapiyor. neden pasta alsin anlamadim.
0
🌸badcode
(19.04.25)
Aldığı parayı kıskanıp haset yapıyorlardır. Müdür özür dilemesini isteme hakkı yok. Toplasınlar disiplin kurulunu o zaman. Şikayet eden ispatlasın o zaman
0
tolgan
(19.04.25)
Ablanizin ısrarcı olması lazım.
Böyle tipler kademe kademe yapar böyle şeyleri.
Buna tamam derse ve özür dilerse ileride başka şeylere de şimdiden yüz vermiş olur.
0
encokbenisevinnolur
(19.04.25)
Ablanı odadan kovmak için yapmışlar. Müdürün yaptığı iş değil. İftira olup olmadığını anlamadan özür dilemek de kötü niyet. Allah kolaylık versin.
0
rodeocu
(19.04.25)
Ablan müdürün odasına polis çağırsın avukatıyla beraber gitsin. Yoksa da kendine bir avukat tutsun güvendiği bir avukat. Ondan da danışmanlık alsın zaten bu konuda.

Aynı anda hem diş hem pençe göstermek zorunda. Çok sert bir duruş görmedikleri müddetçe o kurum ablanı yer. Ablan korkmasın, önce kendine iyi bir avukat tutsun sonra da kuruma çok sert bir şekilde girsin.
0
muhayyer divan
(19.04.25)
@muhayyer divan hayallerde, kuruma çok sert nasıl girecek hem de polis ve avukatla merak ettim.
0
Shepard
(19.04.25)
Cevap veren arkadaşların, 657 sayılı kanuna vakıf olduklarını, asalet tasdikinin ne olduğunu, nasıl yapıldığını bildiklerini, tasdik için gerekli belgeleri kimin tanzim edip hangi kıstaslara bakacağını, menfi belgenin ne getirip ne götüreceğini bildiklerini, abla için bu memuriyetin önemi konusunda fikirlerinin olduğunu, pençe, diş, sert duruş önerilerini de buna göre yaptıklarını umuyorum.

Yoksa yani bence de sert dursun. Müdürün kapısına bir omuz koysun. Ben bu oyunu bozarım desin Tatar Ramazan gibi.

www.youtube.com
0
Mirket
(19.04.25)
657liyim, asalet tasdik etmemek oyle kolay iş degil.

Ama bu olay bana çok uydurma geldi. Odaya bikac kadın gelecek. Hiç temas olmadigi halde GELENLERİN HEPSİ manyak olcak ve omuz atmak kadar büyük bir iftira atcaklar?

Yani trolluge uygun bir duyuru da değil ama gerçekçi de değil. Oturmayan kısımlar var
0
abuzer
(19.04.25)
olayın anlatildigi gibi oldugunu dusunursek, su senaryolar aklima geliyor.

1- o kadınlar o odaya müdür gönderdi, ablan kimdir necidir kimin torpili ile girmistir siyasi görüsü nedir ögrenin demistir.
2- ablanın girecegi kadroya bir başka tanidik girecektir ama olmamistir, mobing icin firsat kolluyorlardir. ablanın istifa etmesi icin zorlayacaklardir. bu ilk olay ama son olmaz.

ne yapabilir,
1- bir sonraki olay icin hazirlikli olsun. odada görüntü ve ses kaydını sürekli aktif tutacak bir düzenek kursun.
2-kimseden özür dilemesin ama olaylari daha cok tirmandiracak seylerden kacinsin. verilen işleri eksiksiz ve zamanında yapsin. acik vermesin.
3- kurum icinde güvendigi birisi ile takılsın ve sürekli yanında bulunsun. bir sonraki olay icin şahide ihtiyac var.
4- aday memurlugunun tamamlanmasi icin amirinin onayi gerekiyor ama onaylamamak o kadar kolay degil.
0
deckard
(19.04.25)
@Shepard

İftira edilmiş arkadaşım görmüyor musun, üzerine gelinecek belli ki. Çok yeni başlamış bir genç insanı bu şekilde sindirme operasyonu ters tepmeli ve en başta da müdürün gözü korkmalı. Ne hayali, tastamam gerçeği söylüyorum.

Beni tamamen haksız yere işe gelmemiş göstererek işten atmaya kalkıştıklarında işe yaramayacağını bilmediğim halde polis çağırdım ve avukatım konuyla ilgili müdürüme ve onun müdürüne ihtarname çekti, o şekilde yakamı bıraktılar. Bunu bizzat yaşadım yani, boş atmıyorum.
0
muhayyer divan
(19.04.25)
Sendikaya üye olsun,sendika temsilcisine durumu anlatsın.yazılı bir şikayet yoksa zaten temsilcisi gelip ya müdüre fırça atar ya da bu kızı rahat bırakın bende sizinle uğraşmayayım der.
0
essoist
(20.04.25)
İftira miftira yalan çok normal. Torpille ne kadar yavşak karaktersiz insan varsa memur oldu. Zekası düşük psikolojisi bozuk kendi işini halledemeyen insanlar torpille devlete alındı. Fetö kumpasından sonra zaten yoldan geçeni memur yaptılar. Devlet acınacak halde 30 ıqlu adamlar müdür oldu. Yani şaşırma böyle şeylere kardeşim. Devlette torpilsiz namussuz insanlar var. Onların çalışmasıyla dönüyor bu devlet geri kalan dedikoduyla gün geçiriyor.
0
mikahakkinen
(20.04.25)
edit: sorunu cozduk :)
0
🌸badcode
(16.05.25)
Nasıl?
0
Mirket
(16.05.25)
@Mirket
gidip kendisiyle konustum. kendisi ve esi ablamdan ozur diledi.

benzer seyler yasayanlar icin tavsiyem:

- memurluk denen sey belirli bir saatten sonra bitiyor. ama bu +50 yasindaki teyzeler amcalar hala bunun farkinda degiller. bir anda karsilarinda belirince kuzu gibi kaliyorlar.
0
🌸badcode
(24.05.25)
(7)

Psikologlara soru

muhayyer divan
SelamBir insanın zihnini hiçbir şeyle meşgul etmeden, mesela müzik dinlemeden, çevredeki sesleri dinlemeden ya da bir şey yapmadan, bir şey düşünmeden oturması, öylece durması (mesela beklemesi) Normal bir şey mi? Koşu bandında yürürken bile zihnimi meşgul etmezsem kafayı yeme noktasına geliyorum, s
Selam

Bir insanın zihnini hiçbir şeyle meşgul etmeden, mesela müzik dinlemeden, çevredeki sesleri dinlemeden ya da bir şey yapmadan, bir şey düşünmeden oturması, öylece durması (mesela beklemesi)

Normal bir şey mi?

Koşu bandında yürürken bile zihnimi meşgul etmezsem kafayı yeme noktasına geliyorum, saçmalık saplantısı var çünkü, saçma geliyor spor bana. Hadi o yürüme, bu bahsettiğim hiçbir şey yapmama ve hiçbir şeyle ilgilenmeme hali.

Hani şu "kendinden sıkılmamak, kendi kendine güzel vakit geçirmek" vs lafları böyle bişey mi ne o şey?
0
muhayyer divan
(18.04.25)
@1313

Canımsın.
0
🌸muhayyer divan
(18.04.25)
Hiç anlamadım abla. Ama haklısın.
0
sekizdokuzon
(18.04.25)
@sekizdokuzon

Ya hani sağda solda "kendiyle vakit geçirmek" diyorlar ya, tek başınalık falan fıstık.

Tek başımayım, bir kafede oturuyorum, telefona bakmadan oturayım diyorum ama kulağımda müzik olsun hiç değilse. Kulağıma müzik koymadan telefona bakmadan çevredekilerin konuşmalarını dinlemeden nasıl vakit geçiricem ben? Hiç doğal gelmedi. Kafamın içinde hayal kurmak bile olsa illa ki zihnen bir şey yapmam lazım.

İstenen şeyler kafamın içinin boşalmak mı yoksa kafamdakilerle mutlu mesut yaşayabilmek mi. Müzikli mi müziksiz mi.

Sıkıldım ya uf.
0
🌸muhayyer divan
(18.04.25)
@muhayyer divan ve @3131 psikolojik delilik alameti bunlar. Karakteri oturmuş sıradan normal çinko piller kendi halindeyken sıkılmaz ve çevresindekileri de sıkmazlar.
0
Shepard
(18.04.25)
Hiç bir şey düşünmeden, zihnin sıfır aktivite ile kalması mümkün değil zaten, bunun bilimsel bir çalışması vardı da şimdi bulamam. Dışarıdan uyaran olmasa da zihinde hep bir aktivite var, uykudayken bile. Ama bahsettiğiniz şeyi anlıyorum. Bende de bir şey izlemeden tek başına yemek yiyememek var mesela. Bir şey okumadan, izlemeden, dinlemeden oturamamak var. Meditasyon falan asla yapamıyorum.
0
anthemis nobilis
(18.04.25)
Dediklerinizden pek bir şey anlayamadım ama insanın kendi kendine yaptığı bir davranışın "normal" olup olmadığını belirleyecek kişi yine kendisidir.

Normal buluyorsanız yapmaya devam edin, normal bulmuyor ve zarar verdiğini düşünüyorsanız değiştirin, normal bulmuyor ve değiştiremiyorsanız yardım alın.

PS: Psikolog
0
thugster
(19.04.25)
zihin böyle bişey zaten sürekli aktif. yoga veya meditasyonda bile o ana odaklanmış olarak gene aktif. kimyasalla beyin sinyallerini yavaşlatmadığın sürece de öyle kalacak.

40 yıllık bir budist rahip değilsen sıfır-durgun zihin mümkün değil. ama bunu kaygı takıntı haline getirmek, buna takılmak seni yoracaktır.
0
orpheus
(19.04.25)
(5)

Emre niçin erkek ismi

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
Emre'nin kız ismi olması gerekmez mi?
Emre'nin kız ismi olması gerekmez mi?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(18.04.25)
Neden?

Emre'nin kelime anlamı âşık. Eski Türkçedir.
0
muhayyer divan
(18.04.25)
Bir kesinlik yok sanırım, emre isimli iki tane kadın tanıyorum.
0
asteriks
(18.04.25)
Böyle düşünmenizin sebebi "emre" ismini arapça sanmanız.

Emir -> arapça ve erkek ismi.
Emire -> arapça ve aynı ismin dişil hali.

emre -> farsça!

check it out:
www.nisanyanadlar.com
0
WithWorth
(18.04.25)
neden kız ismi olsun ki? ben ne kadar emre tanıyorsam erkek. ömür desen olur da emre neden kız?
0
mikahakkinen
(18.04.25)
Nadir olsa da Emre isimli kadın var. Çoğunlukla erkek ismi ama nadiren kız ismi de olabiliyor. Özgür de var öyle.
0
d max
(19.04.25)
(2)

PowerBank ve Veri depolama konuları

muhayyer divan
Selam, 2 sorum var:1. Bugün bir instagram paylaşımında "sürdürülebilir" olarak "güneş enerjili powerbank" dendiğini gördüm. En son bunların çok dandik şeyler olduğunu hatırlıyorum, kapitalizm o kadar gelişti mi yahu? Hem güneş enerjili hem -mesela- 20.000 mAh'lık hem yüksek kalitede hem hızlı şarj f
Selam, 2 sorum var:

1. Bugün bir instagram paylaşımında "sürdürülebilir" olarak "güneş enerjili powerbank" dendiğini gördüm. En son bunların çok dandik şeyler olduğunu hatırlıyorum, kapitalizm o kadar gelişti mi yahu? Hem güneş enerjili hem -mesela- 20.000 mAh'lık hem yüksek kalitede hem hızlı şarj falan??

Var mı böyle bişey?

Bu arada elektrik kesintisi olsa kullanmalık aile boyu powerbank hangisi olur, tavsiyeniz var mı??

2. Hani yakın zamana kadar (benim için hâlâ geçerli) harici harddiskler alıyorduk ve önemli verilerimizi orada saklıyorduk ya, he işte ben artık onlara da güvenemiyorum. En güvenilir ve fiyat performans ürünü olan yöntem nedir, harici harddiskler güvenli mi? Ne tavsiye edersiniz? Gizlilik ve kvkk meselesi önemli ama.
0
muhayyer divan
(18.04.25)
Gizlilik ve kvkk diyince kendi harddiskiniz dışında mantıklı bir çözüm yok. Ne bileyim proton cloud falan olabilir de gene de cloud yani eğer bu kadar kafa yoruyorsaniz fiziksel harddisk yerine geçmesi zor.

Buna ek olarak her harddiskin (ssd bile olsa)tabiki yaraticisi ile bulusma riski var.
Bu noktada birden fazla yöntem ile tutmak dışında ki biri offsite yani cloud olmalı pek bir seçenek yok.

Tabi uzmani değilim. Kendimi google'in cloud kollarina atmış bir faniyim ama proton'a gitme düşüncelerim var.
0
logisticsmanager
(18.04.25)
"Kendimi google'in cloud kollarina atmış bir faniyim" :))) ben de kendimi öyle hissediyorum :))

Proton nedir bilmiyorum, bu alanda neredeyse hiçbir şey bilmiyorum zaten.

Onedrive da kullanıyorum, ne düşüneceğim şaşırdım esasında. Zaten sıfır noktasındayım bilgi anlamında, tam bir ev kullanıcısıyım, sadece müziklerim, uzun ses dosyalarım, bazı bazı filmlerim ve bolca fotolarım ve yazılarım olacak. Bana kaç GB kaç tb lazım bilmiyorum, ne ödemeliyim düşünemiyorum.

Destek olmak isteyen olursa çok memnun olurum.
0
🌸muhayyer divan
(18.04.25)
(2)

başını vermeyen sivilce

kixo
ulan tam da burnumun ortasında çıkmaya çalışıyor. kızarttı etti kaç gündür palyoça gibi dolaşıyorum, ama yok arkadaş kaldı öyle bir türlü olmadı; sıkılacak noktaya gelmedi. sönmüyor da şerefsiz. napıcam ben buna şimdi? saçı sakalı da kesiyoruz öyle çok garip görünüyor ya.
ulan tam da burnumun ortasında çıkmaya çalışıyor. kızarttı etti kaç gündür palyoça gibi dolaşıyorum, ama yok arkadaş kaldı öyle bir türlü olmadı; sıkılacak noktaya gelmedi. sönmüyor da şerefsiz. napıcam ben buna şimdi? saçı sakalı da kesiyoruz öyle çok garip görünüyor ya.
0
kixo
(17.04.25)
çay ağacı yağı kullanın ama bazıları direkt kullanılmıyor bazı oranda başka yağ ile karıştırıp sürün.
0
iwillsee
(18.04.25)
Ya bunu kesinlikle tavsiye olarak yazmıyorum ama kendine güveniyorsan yapabileceğin bir şey.

Ucu çok sivri olanlardan bir toplu iğne alıyorsun 80° kolonya ile ucunu iyice silip, sivilcenin baş vereceği noktaya (belli olur o) tam 12'den hafifçe daldırıyorsun. Canını yakmayacaksın ama dikkat et. O noktanın hemen içinde kocaman bir yağ hücresi var diye düşün, maksat o hücrenin çeperinde bir delik açmak. Yırtmak parçalamak değil, onun in çok hafif çok minik bir kuvvet uygulamak gerekiyor.

Sonra yanında bulundurduğun temiz peçeteleri veya pamukları iki parmağına sarıp o sivilceyi iki yanından (iğnelediğin nokta tam ortada kalıp sıkışacak şekilde) sıkıştırıyorsun. Hafifçe yapacaksın. Canını yapmayacaksın. Bu şekilde 2-3 kez dene, olmadıysa gece muhakkak baş verecektir.

Baş verdiyse tavsiyem odur ki bir parça buzu o başın etrafında dolaştırıp yağı dondur. 5'er dk bekleyip bekleyip tekrarla işlemi. Sence uygun bulduğu da sıkıştırma işlemini tekrarla.

Sivilce içinden çıktığında yine temiz bir pamukla orayı temizle, uygun bulduğun bir solüsyonla, gül suyu olabilir, temiz su olabilir, üzerinden geç.

Ya da bir cilt bakım uzmanına git. Ama ben kendimi böyle hallediyorum evde.

Kesinlikle tavsiye değildir, kendine çok ciddi anlamda güvenmeyen yapmasın.
0
muhayyer divan
(18.04.25)
(12)

Damat - Kaynana ilişkisi: Neden TV'ye çıkıyorlar?

amortisman
Sabahtan beri Twitter'da bir damatla kaynananın ilişkisi konuşuluyor. Olayın özeti şurada var: https://eksiseyler.com/esra-eroldaki-damadindan-hamile-kalan-kaynana-guldane-cuma-olayinin-ozetiSorum şu: Bu ikili neden TV'ye çıkmayı kabul ediyor? Bundan ne murad ediyor olabilirler. Motivasyonları neler
Sabahtan beri Twitter'da bir damatla kaynananın ilişkisi konuşuluyor. Olayın özeti şurada var: eksiseyler.com

Sorum şu: Bu ikili neden TV'ye çıkmayı kabul ediyor? Bundan ne murad ediyor olabilirler. Motivasyonları neler? Sessiz sedasız ilişkilerini yaşamak varken şu an bütün Türkiye öğrendi bunları. Bir daha asla rahat edemezler bu ülkede. Neden böyle bir aptallık yapıyorlar?

Sadece bu olay değil. Benzer başka olaylarda da aynı sorunun cevabını merak etmiştim. Bir adam vardı mesela, katilmiş. Canlı yayında katil olduğu ispatlandı ve polisler TV stüdyosundan adamı aldılar. Kaçıp saklanmak yerine neden tüm Türkiye'nin ve dahası polisin, yargının dikkatini çekiyorlar?

Edit: Bazı yanıtlara tik atmadım. Çünkü sorduğum soru, TV kanallarının neden bu tarz yayınları tercih ettiği değil. Örnekteki damat-kaynana gibi insanların neden bu programlara katılmayı kabul ettiğidir.
0
amortisman
(16.04.25)
İlkini bilemiyorum ama katiller tvye cikmazsam benden suphelenirler diye cikiyorlar. Ciktiklarinda yalanlarina inanilir saniyorlar ama %99'u cuvalladigi icin tutuklaniyorlar.
0
matilda
(16.04.25)
Yapay gündem olduğunu düşünüyorum.
0
muhayyer divan
(16.04.25)
Yapay gündem değil. Her şeye de yapay gündem diyorsunuz.
Her katılanın motivasyonu farklı. Bunların motivasyonu şu. Ailenin iddiası evden giderken para aldıkları yönünde. TV ekibi bu insanalrla konuşurken hepsinin zayıf noktasını anlayıp oradan yürüyor. Bu ikili kesinlikle para almadıklarını iddia ediyorlar. TV ekibi ise gelin stüdyoya bu konuda kendinizi savunun diyor. Yoksa başınıza iş gelir, Hapise girersiniz diyor. Bunlar da korkup geliyorlar. Genelde bu köylü ve varoş tayfa bu TV programlarini gözlerinde çok büyütüyor, devletin bir parçası sanıyorlar.
Dediğim gibi herkesin katılma motivasyonu farklı oluyor. Kanal çalışanları herkesin zayıf karnını bulup, gerekirse yalan söyleyip kandırarak stüdyoya gelmeleri için ikna ediyor
Hatta bazıları rezil olma pahasına TV'ye çıkmayı bir macera ve zevkli bir şey olarak görüyor.
0
abelardo
(16.04.25)
adalet sektöründe çalışıyorum. ege de büyük bir ilçe. arada dosyaları okuduğumda gerçekten lümpene,köylü,eğitimsiz kesimin ne durumda olduğuna şaşırıyorum. her türlü yalan dolan ahlaksızlık toplumun en alt kesiminde var. bir genelleme yapmak istemem ancak köylü milletin efendisi olursa vay bu insanların haline.
tvler özellikle değişik dosyaları seçiyorlar. bunun gibi bir sürü dosya var.
0
mikahakkinen
(16.04.25)
dün aynı konuyu konuştuk iş arkadaşımla :D abelardo'nun fikrine ulaştık biz de. sizi şu şu sebeple suçlarlar, hapse girersiniz diye korkutuyolardır dedik. mesela zina suç değil ama adam bunu ne bilecek... ya o ya da hırsızlıkla suçlanırsınız diyorlardır. bir ihtimal de kanal para veriyor olabilir.

ha bir de türkiye'de her şey olursun ama rezil olamazsın diyorlar ya doğru. ben twitterda denk geldim. ama yarın unuturum. haftada bir süür olay oluyor çünkü. ülkenin tamamı izlemiyor bi de programları. kim kimi hatırlayacak ki? rahat da ederler, gelir yan komşumuz da olurlar.

katillere motivasyon biraz daha farklı bence. ya kendimi savunmazsam suçlu görünürüm psikolojisi ya da o kadar zekiyim ki kimse beni bulamaz, biraz eğleneyim egosu sanırım. ya da şöyle oluyor. palu ailesini bilen bilir. anne kızı öldürüp ortadan kaldırmışlar. ama sonra ailenin başka yerde yaşayan ve olayları sonradan öğrenen dedesi siz ne ayaksınız, neden aramıyorsunuz deyince adım atmak zorunda kalmışlar, hatta avukata gitmişler, o da işin rengini az çok anlayınca müge anlıya çıkmaları konusunda zorlamış.
0
elorelia
(16.04.25)
tamamen insanları ülke gündemden uzaklaştırma, saçma sapan şeylerle beynini doldurma işi.
esra erollar, zaideler bunun gündüz kuşağı, akşam kuşağıda acunun o sesi, master şefi.

böyle gündemde ilgi toplayacak dosyaları bulup çıkarıyorlar. bir çoğuna da ekrana çıkarmak için para veriyorlar.
0
my fault
(16.04.25)
gundem degistirme, ameriganin oyunu vs.. buyuk resimcilere iki lafim olacak bu primatlarin ulke siyaseti, adalet, hukukla isi oldugunu mu dusunuyorsunuz allasen? adamlarin en buyuk derdi ahlaksizligin normal karsilandigi koylerinde, ortamlarinda primat gibi hukum surmek. bu tarz olaylarda genelde en les ornekler bulunup, ekrana cikartana kadar sanki hersey normalmis gibi davranip sonra ekranda yerin dibine sokmak. tamamen medya eseri bu olaylar.

anadolu insanini 3'e ayirabiliriz.

1. tanri misafirine kapisini, gonlunu acan milletin efendileri.
2. ben isimdeyim gucumdeyim kimse karismasincilar.
3. torunuma, kizima, kaynima, kardesime halleneyim cunku boyle seyler gayet normal primatlari.

bu arkadasin soylemlerine bakilirsa karisini dovup, kaynanasiyla evlenip yoo gayet normal yaptiklarim demesi. tam olarak 3. gruba girdigini gosterir.

boyle primatlari ekrana cikartana kadar olan surecte medya ekibi de ne mal oldugunu biliyor ama buyuk rating potansiyeli gordukleri icin ekrana cikartmak ve ikna etmek icin normal hatta yakin davraniyorlar. BENCE.
0
buenosdias
(16.04.25)
Anadolu'da çok yaygın böyle şeyler. Millet o köylerde sikiş yok sanıyor ama en sapkını oralarda yaşanıyor. Milletin de böyle haberi oluyor işte
0
runaway
(16.04.25)
sanki ünlü olmak, keşfedilmek gibi bir şeyleri varmış gibi geliyor bana, hepsi için değil tabii ama ne biliyim sanki bazıları için.
0
selam
(16.04.25)
onlarda bir gram akil ve rasyonalite aransa bosanacagi adama seni aldatiyorum bunla demez zaten.
0
sonsuz
(16.04.25)
böyle malum tipler kamuoyu tepkisinden ve otoriteden çekinir. kendilerini aklamak için çıkıyorlar.
0
yurtsuz john
(16.04.25)
@amortisman sevdiğin cevaba tik at sevmediğine yok. zaman ayırıp insanlar cevap yazıyor. senin istediğin cevabı kimse vermek zorunda değil.
0
mikahakkinen
(16.04.25)
(21)

Nasıl uyuyorsunuz?

kizil karga
Gözünüzü kapatıp sabah mı açıyorsunuz yoksa ara ara uyanıklıkla uyku arasında hafiften bir uyanıyor musunuz, nasıl?
Gözünüzü kapatıp sabah mı açıyorsunuz yoksa ara ara uyanıklıkla uyku arasında hafiften bir uyanıyor musunuz, nasıl?
0
kizil karga
(15.04.25)
Ara ara uyanıp uyku salaklığıyla sağa sola dönerek uyuyorum hayatımın hiçbir döneminde gözümü gece kapatıp sabah açtığımı hatırlamıyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.04.25)
Ara ara uyanirim. Deliksiz uyudugumu hic hatirlamiyorum.
0
matilda
(15.04.25)
Akilli saate gore,.cok.hafif.uyuyorum, ara ara da uyaniyorum. Bana sorarsan osura.osura sabahi ediyorum.
0
deckard
(15.04.25)
Gece yatiyorum ve sabah kalkiyorum.
Ama apple watcha göre aralarda uyaniyorum
0
sonsuz
(15.04.25)
Saçma sapan rüyalar görüp uyanıyorum sonra geri uyuyorum. Aralıksız uyku uyumam çoook nadir
0
nundu
(15.04.25)
Eskiden gece külçe gibi yatar sabaha kadar da hiç uyanmazdım en azından hatırlamazdım.

Şimdi delik deşik bölük pörçük uyuyorum:/
0
kullanicadi
(15.04.25)
Gözü kapatıyorum.
Sabah açıyorum. Işık varmış koltukta uyumusum falan zerre umrumda değil.

Hanımsa akşam yatmadan bilmemneli supplement alıyor.
Odasında ışık olmamalı.
Uyurken kulakliktan dalga neyse onlari dinliyor.
Uyurken kesinlikle ses olmamali yoksa uyanıyor.
Gece iyi uyumussa max iki kere uyanmış demektir.
0
logisticsmanager
(15.04.25)
Kapatıp açıyorum. Bazen aynı pozisyonda uyumaktan kulağım kolum falan uyuşmuş oluyor.
0
Kediyi üzdün
(15.04.25)
Keyfim yerindeyse bi koyuyorum kafayı müthiş, sabah açıyorum. Acayip rüyalar görüyorum.
Aksi takdirde defalarca uynıyorum.
0
put it in your appropriate place
(15.04.25)
uyanma durumu pek olmuyor artık ama hemen her gece çok gerçekçi/yoğun rüya görüyorum. o kısım mental olarak yorduğu gibi uyku kalitesini de etkiliyor. gece boyunca her detayını hatırlayacak şekilde çatışmaya filan giriyorum mesela, sabah maymun gibi kalkıyorum. dinlenmiş olmam lazım, ben tam tersi GECELERİN YARGICI gibi uykuda her türlü itlik serserilik yapıp sabah yorgun uyanıyorum.
0
mark greg sputnik
(15.04.25)
Saatle takip ettiğim için çok detaylı veriye erişebiliyorum.

Deliksiz uyudum diyen adam bile her gece birden fazla uyku döngüsüne giriyor. Hafif uyku, derin uyku, rem ve uyanık olarak özetlersek hafta sonu dana gibi uyudum dediğimde bile 5 uyku döngüsünden geçmişim, gece 4 te yatıp 12'de uyanmışım. Bu süreçte sadece 2dk uyanık kalmışım. Uykunun büyük bölümünü hafif uyku kaplıyor.

İş yüzünden sık seyehat ediyorum, uyku düzenim bu yüzden yoğun dönemlerde pert ama evimdeysem uyku sorunu çekmiyorum. Uçak, otobüs, araba, gemi, bot, düğün demeden uyuyabilen birisi olarak şanslıyım sanırım :)
0
kimlanbu
(15.04.25)
Haydut kedi bıraksa uyuyacağız da bırakmıyo ki
0
turuncu tonlarda
(15.04.25)
Çok dönüyorum. Özellikle uyanmam gereken saat yaklaştıkça, son 1 veya 1.5 saat içinde epeyce dönüyorum ve döndükçe uyanıyorum.
0
muhayyer divan
(15.04.25)
Bölünmeden uyuduğum tek bi gecem olmadı. Çocukken de geç uyurmuşum zaten. Büyüdükçe geç uyumanın yanına bi de bölüntülü uyumak eklendi. Gece birkaç defa sürekli uyanırım. En kötü 1 defa tuvalete kalkarım. Doktor stres diyor ama kimse düzgün bir çözüm önermiyor :) Gözlerini yattığı gibi kapatıp bölünmeden taa sabah açanları hep kıskandım :)
0
truf
(15.04.25)
6-7 gibi etin suyunu sıkmaya uyanırım genelde, sonra bir daha uyurum. Haricinde deliksiz.
0
Bruce
(16.04.25)
Normalde yatar sabah uyanırım, bugünlerde dertten yasadan 4-5 gibi uyanıp bir süre uyanık kaliyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(16.04.25)
deliksiz uyurum ve sabah erken kalkarim.
0
antikadimag
(16.04.25)
eskiden de sürekli uyanırdım ama bebekten sonra 2 saatte bir uyanmaya başladım. ki bebeğim artık büyüdü 8 aylık ama yine de fix 2 saat deliksiz uyku :)
0
yenibirgüzelnick
(16.04.25)
çok uyanırım gece.
yorgun ve uyanırım.

kalkana kadar bir-iki saat kaybediyorum her sabah.

miband ile uyku takibimi yapıyorum bazen
yaşıtlarına göre şunlardan iyi uyudun diyor, yüzde elliden iyi uyuduysam mutlu oluyorum.
0
biseysorcaktim
(16.04.25)
akşam kafamı yastığa koyar uyur sabah kalkarım.
0
sizofren06
(16.04.25)
güney doğuda yaptığım rezalet askerlikten sonra.uyku düzenim yok devamlı uyanıp uyuyorum.
0
jamswety
(16.04.25)
(24)

normal doğum pankartına gelen tepkiler

semaforo de medianoche
twitter'da takipleştiğim politik insanları geçiyorum instagram'da takipleştiğim düz arkadaşlarım bile çok tepki gösterdi buna. biraz şaşırdım. tabi ki kişinin kendi kararı nasıl doğum yapacağı. kişi korkuyor olabilir, estetik kaygıları olabilir, tamamen keyfine sezaryen yaptırmak istiyor olabilir. k
twitter'da takipleştiğim politik insanları geçiyorum instagram'da takipleştiğim düz arkadaşlarım bile çok tepki gösterdi buna. biraz şaşırdım. tabi ki kişinin kendi kararı nasıl doğum yapacağı. kişi korkuyor olabilir, estetik kaygıları olabilir, tamamen keyfine sezaryen yaptırmak istiyor olabilir. kimse karışamaz tabi ki. ama bilimsel olarak daha sağlıklıysa bir yöntem kamu kurumlarının halkı ona teşvik etmesi normal değil mi? bu tarz bilgilendirici pankartlar eskiden beri çok kullanılıyor tüm spor müsabakalarında. sigara için de yapılıyor aynısı isteyen içecek tabi ki ama sağlığa zararları açısından bırakmaya teşvik ediliyor. sigarada abartı bir baskı var hatta bu da yanlış sen teşviğini yap sağlıklı olana ama baskıyı abartmamak lazım. neyse demek istediğim anlaşıldı herhalde. bu mevzu neden kadar sinirlendirdi insanları?
0
semaforo de medianoche
(15.04.25)
Bu süreç televizyonda sezaryen yapan annelerin yetersiz hissettirildigi reklamla basladi. Uzerine ekleyerek devam ediyorlar. Secimlerimize mudahal etmediginiz bı bu kalmıştı hissi. Doktorumla konuşurum ben zaten?

He bence o konuya odaklanmayip eko basgana dewam etmeliyiz. Secimlerimize müdahale edilmeyen ortama ulasinca bu sorunlar da kalmaz zaten o/
0
abuzer
(15.04.25)
sigara ile doğum şeklini karşılaştırmak doğru değil. sigaranın "normal" i ya da anormali yok. zararlı bir şey ve istisnası yok.
doğumda ise bir şeyin "normal" i ya da "anormali" hiç hiç yok. her kadının hamilelik sürecine, bebeğin sağlık durumuna vs bin türlü şeye bağlı o doğum. her kadının doğumu da kendi normalidir. keyfi olsun mecburi olsun. bu duruma hamile olan kadın ve doktoru karar versin bizler değil.
yani vajinal doğum normaldir, sezeryan yapaydır diye bir şeyi çıkaranlar neden daha önemli konular varken kadınların ameliyatla mı çocuk doğuracak yoksa vajinasından mı çıkaracak konusuna bu kadar dertleniyorlar anlamış değilim. bırakın insanları kendi haline ya. çocuk doğurmak çok kolay bir şeymiş gibi, hayatında hiç deneyimleyemeyecekleri bir süreç hakkında akıl fikir de vermeyiversin erkekler. (bunun aynısının erkekler tarafından verilen regl aklı da var. o da ayrı bir akıl tutulması)
0
chanandler bong
(15.04.25)
11 erkek çıkıp milyonlarca erkeğin önünde kadınlar şöyle doğursun diyor. az bile tepki veriliyor bence.
0
zemberek
(15.04.25)
Çünkü birincisi, tıpta "normal" doğum diye bir şey yok. Vajinal doğum var, sezaryen var, bunlardan birinin normal ve doğal olarak tanımlanması bir sorun. ("Ama doğal olan o değil mi?" dediğimiz noktada bütün modern tıbbı bir kenara atıp insanları doğal olarak ölmeye bırakmak gerekir.)

İkincisi, tamamen erkek-egemen bir alan olan futbol sahasında, erkek futbolcuların, erkek seyircilere bu mesajla çıkması ne alaka? Cinsel sağlık eğitimini çok önemsiyorlarsa okulda doğru düzgün eğitim verilir, aile hekimleri anne adaylarını bilgilendirmeye yönlendirilir. Ama futbol sahasına o yanlış mesajla çıkılmaz.

Üçüncüsü ve en önemlisi, yirmi yıldır kadın hakları (ve insan hakları) konusunda gerileyen bir ülkede yaşıyoruz. Kadının medeni hali, kiminle yaşadığı, çocuk doğurup doğurmadığı, ne giydiği zaten sürekli müdahale edilen ve biçimlendirilmeye çalışılan şeylerken bu tür hareketler kadının beden bütünlüğüne karşı baskıyı artırıyor.

Mevzu bu, bu yüzden sinirlendirdi ve az bile sinirlendirdi.
0
kobuzchu kiz
(15.04.25)
buradaki vajinal doğum dayatması tıbbi sebepler ile yapılmıyor ki. buradaki amaç tamamen siyasi. kadınların tercih haklarını engelleme, ilk çocuk sezeryan olursa ikinci, üçüncü doğumlarda tehlike artıyor. bu da akpnin en az 3 çocuk politikasını zora sokan bir durum.
yani tıbbi sebepler her zaman olduğu gibi akpnin tamamen işi maskeleme şekli. arkasında çok farklı amaçları var.
0
my fault
(15.04.25)
Bakın şu yazı çok güzel anlatmış: www.medyayazar.com
"Çünkü mesele bilgilendirme değil; gövde gösterisi."
0
kobuzchu kiz
(15.04.25)
www.youtube.com
her şey şu korkunç kamu spotu ile başladı aslında. olayın politik tarafını geçtim sezaryeni öcü gibi göstermek nasıl bi mantık anlayamıyorum.
0
elorelia
(15.04.25)
çünkü iyi niyetle yapılmış bir reklam değil. yıllardır alenen kadın düşmanı siyaset güden bir hükümetin kadınların yaşam alanına bilmem kaçıncı müdahale çabası ve bunu olabilecek en absürt yerde, erkeklerin eliyle erkeklerin izlediği bir etkinlikte yapıyorlar. neresinden tutarsan tut epic fail bir kampanya ve tepkiler gayet doğal.
0
sir gawain
(15.04.25)
konunun özeti şu aslında: www.reddit.com
0
inheritance
(15.04.25)
@zemberek: konuyla ilgili diğer yazılan mevzuları ve sezaryeni öcüleştirme, yapanları yetersiz hissetirme gibi konuları anladım ve katıldım. ama sizin yazdığınız konuya katılmıyorum. konunun öznesi kadınlar ve son karar kadınlara ait. ancak konunun öznesi erkekler veya çocuklar da olsa, kadınlar da olsa nihayetinde toplum sağlığını ilgilendiriyor konu, ülkede yaklaşık 45 milyon kadın var çünkü. ve orada görülen 11 erkeğin bir şey dediği yok sadece onların görünürlüğünü kullanarak bir mesaj iletiyor toplumu bilgilendirmek amacıyla ilgili kamu kuruluşu. futbolu daha çok erkekler takip ediyor evet ama seven birçok kadın da var veya kendi pek sevmese de eşinden ailesinden dolayı izleyen kadınlar da var. futbolun görünürlüğü kullanılıyor bu sebeple de.
0
🌸semaforo de medianoche
(15.04.25)
@edmond honda: benim içeceğim sigara içki futbolcuya mı kaldı peki onlara ne ister içerim ister içmem? bu mantıkla bakarsak toplum mesajı içeren pankart işine tamamen karşı olmak lazım. o ayrı bir tartışma. sigara örneğini beğenmediyseniz herhangi bir kamu spotu konusunu düşünebilirsiniz rastgele söyledim onu.
0
🌸semaforo de medianoche
(15.04.25)
futbolculara/erkeklere mi kaldi falan denmis de bu pankarta zaten takim kaptani karar vermiyor. muhtemelen doktorlar tarafindan onerilmistir.

benim bu konuda cok fazla fikrim yok ama istatistiklere gore avrupa'da ortalama %28 iken turkiye'de %50'nin uzerindeyse avrupa'dan daha gelismis bir ulke olmadigimiza gore bir seyler yanlis yapiliyor demektir.

her seye de muhalefet yapmaya gerek yok.
0
bohr atom modeli
(15.04.25)
toplum sağlığı denildiği zaman benim aklıma aşı geliyor. çünkü ben çocuğumu aşılamazsam, ona bulaşan ve ondan bulaşacak hastalıklarla toplum sağlığını bozabiliyorum. ki örnekleri var. aşılanmama sebebiyle kendi bebek kardeşinin ölümüne sebep olan çocuk haberi vardı geçenlerde. ama sezaryen gibi bireysel bir olayın toplum ile alakası nedir ki? zaten pankartı gören insanların büyük bi yüzdesinde olumlu bi karşılık bulmadı. burda karşı çıkanlar hayır efendim sezaryen çok daha iyi, hepimiz sezaryen doğurcaz demiyor ki. olayın empoze ediliş biçimi yanlış. ilk cevabımda verdiğim reklamdaki gibi mesela. vajinal doğumu teşvik edeceksen bunu çok daha farklı yöntemlerle yapabilirsin. neye sinirlendiğimiz anlaşılmamış bile.
0
elorelia
(15.04.25)
Bu pankartın bilgilendirici bir kamu spotu olduğunu düşünmek için (ki zaten bilgilendirmek gibi bir niyeti de yok çünkü bilgi yanlış) ya bu ülkenin kadınlar üzerinde kurduğu baskıdan bihaber şekilde minnoş küçük dünyanda yaşıyor olmak, ya akli melekelerini kiraya vermiş bir yandaş olmak, ya da zaten iktidarın bunu yaparak hoş tutmaya çalıştığı yobaz tayfasına dahil olmak gerekiyor.

Sizi ilk gruptan kabul ederek cevap vermek gerekirse; sizce toplum sağlığını çok daha majör şekilde etkileyen kontrolsüz pestisist kullanımı, ülkede satılan paketli gıdaların içeriklerinin yandaş şirketlere kıyak çekmek için artık zehire dönmesi, kontrolsüz şekilde alınan göçmenlerin taşıdıkları hastalıklar yüzünden yıllarca yapılan bulaşıcı hastalık mücadelesinin boşa düşmesi, el ayak hastalıklarının patlama yapması, hastanalerde arka arkaya patlayan skandallar, bebeklerin üç kuruş için öldürülmesi vs vs.

yani burada sabaha kadar saysam bitmeyecek bunca şey toplum sağlığını etkilemiyor ama kadınların doğum şekli mi etkiliyor diye spot çıkma ihtiyacı duyuluyor? Siz de bunu normal kabul edip bir de burada sizce niye böyle oldu diye soruyor musunuz?

Yani bir de avrupada oranlar böyle değil o yüzden uyarmışlar falan denmiş. Gerçekten bu ülke iyi gelmiş bu günlere kadar. Siz nerde yaşıyorsunuz arkadaş. Bi yüzünüzü falan yıkayın.
0
thracia
(15.04.25)
toplum sagligi ofsayt mi degil mi yakindan görmek icin stada gelen ayilara kaldiysa yandik biz
0
sonsuz
(15.04.25)
Yukarıda yeterince açıklanmış ama amaç toplum sağlığı ise önce şu konuya el atsa devlet mesela:

www.evrensel.net
0
peki madem
(15.04.25)
normal doğum daha sağlıklı diye bir şey yok. bizi buna inandırmaya çalışıyolar sadece. tüm sebep maddi. devlet sağlık harcamalarını yaparken sezaryen doğumun maliyeti fazla olduğu için insanları normal doğuma yönlendirmeye çalışıyor. bu durum avrupada da amerikada da böyle. ama fark şurda, avrupa ve amerika, sırttan verilen epidural anesteziyi baya yaygınlaştırmış, orada doğum yapan kadınlar epiduralli normal doğum yaparak acıyı azaltabiliyolar. türkiyede epiduralli normal doğum olayı devlet hastanelerinde yok, özellerde de az sayıda var. bu nedenle türk kadınları acılar içinde vajina yırtıkları ile doğum yapmaktansa direkt sezaryene yöneliyor.

o pankartı taşıyan futbolcular da, o sahadaki tüm erkeklere "karılarınız sezaryen doğum yapmak isterse izin vermeyin" mesajı göndermiş oluyor. Sezaryen doğum normal doğumun 2 katı fiyatlı olduğu için erkeklerin bu konuda fikirleri taki bi normal doğumdan yana olacaktır. ama diğer tarafta kadının psikolojisi, çektikleri yaşadıkları var. benim annem beni travmalar içinde normal doğumla doğurmuş. ve bana yıllarca "zaten sen karnıma düştüğün anda bana sorun çıkartmaya başladın, doğururken neler çektim" vs. diyip durdu. keşke annemin sezaryen doğum yapma şansı olsaydı da bu acıları bu travmalar yaşamasaydı.

sonuç: kadınlarn yerinde olmadan kadın bedeni ile ilgili yorum yapmayın. hemcinslerimiz bile yapmamalı iken bu konuda sivasspora ... yemek düşer.
0
turuncu tonlarda
(15.04.25)
buradaki insanların okuduğunu anlamada ciddi sıkıntısı var. vajinal doğum oranını arttırmak amacıyla sezaryen tercih edenlere kötü hissettirme taktiği doğru değil bence de (olayın böyle bir altyapısı varmış çünkü) diyorum ama "bunu niye 11 erkek söylüyor" savının manası olmadığını çünkü 11 erkeğin bir şey söylemediğini ifade ediyorum. sadece görünürlükleri kullanılan konu mankenleri. tek dediğim bu. yarın kadın voleybol maçında da çıkarlardı aynı pankartla bu kadar tepki olmasaydı hatta buna rağmen çıkabilirler. o zaman okey mi? futbol takımına kalmadı diyor hala sanki gs başkanının cümlesi pankarttaki yanda kocaman logosu var mesajı veren kurumun. olayın birikmiş bir altyapısı olduğundan sinirlenilir okey ama insanlar o kadar reaksiyoner ve konunun özüyle alakasız konuşuyor ki ben de tam bu yüzden anlamadım esas konunun ne olduğunu.

benzer konu çocuk katillerle de ilgili oldu. bir yandan sokaklara düşüp yasaları hiçe sayanlara karşı türkiye'nin hukuk devleti olduğunu savunurken güzel kalpli bir çocuğun üzücü şekilde öldürülmesi hepimizi o kadar sinirlendirdi ki insanlar katil çocuk sayılmasın diye kampanya düzenler oldu. e hani hukuk devleti olmak istiyorduk geçen gün. anlık duygularla, gaza gelişe göre yaşıyor ülkenin büyük çoğunluğu maalesef.
0
🌸semaforo de medianoche
(15.04.25)
Bu ülkede yaşanan her şey politiktir. Bu gerçeğin ne zaman farkına varacaksınız acaba. Yok avrupada şöyleymiş, orda futbolcular çok bilinçliymiş zart zurt. Siz hangi avrupa ülkesinde hastane zinciri sahibi bir patronun sağlık bakanı olduğunu gördünüz de burada gelmiş bize akıl öğretiyorsunuz?

Bu ülkede olan şeyler tepeden tırnağa, aldığın nefese kadar politiktir, arkasında siyasi bir maksat vardır.

Bu arada konuya reaksyon gösteren insanlar tam da konunun özünün farkında oldukları için bu tepkiyi gösteriyorlar. Konunun özü gayet politik çünkü.
0
thracia
(15.04.25)
@thracia: hala anlamamışsın okuduğunu. ben gösterilen tepkiler haksız mı demişim katıldım mı demişim yazdığım cevabı oku istersen tekrar ikincide anlarsın belki.
0
🌸semaforo de medianoche
(15.04.25)
@peki madem: gerçekten bunlar nasıl anlaşılıyor bu metinlerden hayretle okuyorum her şeyi birbirine katmışsın olay örgüsünü sıra sıra yazıyorum şimdi.
1- bu olaya neden bu kadar sinirlenildi dedim
2- sinirlenen insanlar neden sinirlendiğini insanlar açıkladı katıldığım noktalar oldu ama bir konuya katılmadığımı belirttim.
3- katılmadığım kısmı yazınca bu sefer katıldığımı belirttiğim kısımlarda perde indi insanların gözüne ve ben tamamen karşıt bir mesaj yazmışım gibi cevaplar geldi. katılmadığım kısma da neden katılmadığımı belirttim ama benim savımla hiç ilgisi olmayan cevaplar geldi.
4- bunu görünce insanların okuduğunu anlamadığını belirttim ve tekrar konunun geneline katıldığımı sadece 1 kısmına katılmadığımı tekrar belirttim.
5- senin ve thracia'nın mesajlar.

çoğunluğun aksine ekşi hesabımla buradayım. girip entrylerimi inceleyebilirsiniz sealioning yapan bir profil miyim görülebilir. hala sealioning olduğuna inanıp sinirlenmek isteyen de buyursun tabi bir şey diyemem.
0
🌸semaforo de medianoche
(15.04.25)
@semaforo de medianoche

Açılan pankarta "bilimsel olarak daha sağlıklıysa bir yöntem kamu kurumlarının halkı ona teşvik etmesi normal değil mi?" diye sormuşsun. Sanki bu ülke tamamen bilimin peşinden giden kurum ve kuruluşlarla idare ediliyormuş gibi.

"sigarada abartı bir baskı var hatta bu da yanlış sen teşviğini yap sağlıklı olana ama baskıyı abartmamak lazım."

Demişsin, sanki tamamen bilimsel saiklerle hareket eden bir iktidar son derece bilimsel teşviğin dozunu azıcık abartmış gibi.

Buradaki insanlar kamyonla yazdılar konu hakkında fikirlerini. Ben de tüm bu olup bitenin politik olmasından bahsettim.

sonra çıkıp diyorsun ki buradaki insanların okuduğunu anlama sorunu var. Yok güzel kardeşim, buradaki herkes okuduğunu gayet güzel anlıyor. Belki de kendine "herkes beni yanlış anlıyor acaba benim kendimi ifade etme sorunum mu var" diye sormalısın.
0
thracia
(15.04.25)
hocam normalde cevap vermeyecektim ama bana cevaben yazdığınız için tekrar yazayım dedim. bu 11 futbolcu arkadaş bu konunun uzmanı mı, değil. kadın doğumcu mu, değil. doktor mu, değil.

yarısı afrikanın köylerinden gelen bizim vatandaşımız olmayan kişiler. diğer yarısı da tek işi olan topu bile düzgün oynamayan vasat insanlar. hem konunun uzmanı değil, hem kadın değil. e konuşmaları da tamamen anlamsız.

siz doktorsanız ve en iyi doğum "normal" doğumdur diyorsanız o başka. sevgiler.
0
zemberek
(15.04.25)
Bence öğrenilmiş tepkisellik.

Kadınların estetik kaygısı, doğum korkusu, keyfi vs, bilimsel bir gerçek olan normal doğumun en sağlıklı ve doğru doğum olduğu gerçeğini kenara koymalarına yeter sebep değil bence. Çünkü normal doğumla doğan bebeklerin bağırsak floraları, tam da normal doğum esnasında annelerinden aldıkları miktobiyotayla oluşuyor, sezaryen doğumda böyle bir şey olmuyor çünkü bebek vajinadan çıkmıyor, o mücadeleyi vermiyor, bir zorlantı yaşamıyor ve anneden mikrobiyota almıyor. Tıbbî bilgi bu.

Ha denirse ki bu pankartın erkek milletinin ortasında ne işi var. Evet bence de ne işi var. Bu kadınlara yöneltilmesi gereken bir öğüt, bir teşvik. Erkeklere yöneltildiğinde erkekler doğum yapacak olan eşlerine baskı kurmaya başlarlar. Doğrusu buymuş vs diye uğraşmaya başlarlar. Bu ne getirir? Aile içi huzursuzluk, evlilik birliğinin sarılmasını yol açan davranışlar, vs vs. Yani kadınları kocaları üzerinden yönetmeye kalkışmak bu, yani kadınları birey olarak kabul etmeme davranışı.

Tam da ülkeyi ortadoğuluların bastığı bir dönemde bunu normal kabul etmek gerçekten çok büyük zarar olur.
0
muhayyer divan
(16.04.25)
(5)

Kablosuz süpürge önerisi

Acil kan
Philips'in bir modelini aldım geçen 12.000 lira civarıydı ama doğru düzgün çekmiyor. şöyle süpürgeyi yere vurdun mu teletabi gibi tozu toprağı kılı yünü çekecek şarjlı dikey süpürge önerilerinizi bekliyorum. dyson iyiymiş galiba. kullanıp da memnun olduğunuz modelleri yazabilir misiniz? Yıkamalı vs
Philips'in bir modelini aldım geçen 12.000 lira civarıydı ama doğru düzgün çekmiyor. şöyle süpürgeyi yere vurdun mu teletabi gibi tozu toprağı kılı yünü çekecek şarjlı dikey süpürge önerilerinizi bekliyorum. dyson iyiymiş galiba. kullanıp da memnun olduğunuz modelleri yazabilir misiniz? Yıkamalı vs olmasına gerek yok süpürsün yeter.
0
Acil kan
(14.04.25)
Biz 5,5 yıldır (6,5 yıl da olabilir net hatırlamıyorum) Dyson V8 kullanıyoruz sadece 1 kez pil değiştirdik o kadar. Gayet memnunuz.
0
muhayyer divan
(14.04.25)
Dyson v8 animal var bende de ancak aşırı gürültülü olduğunu unutmayın. Ben kedi kumu, kedi tüyü için kullanıyorum ama genel temizliği normal fişlilerle yapıyorum sesi yüzünden...
0
charbiel
(14.04.25)
v10 aldık bir iki ay önce. öncesinde başka marka dik süpürge vardı. biraz çağ atladık gibi oldu. gerçekten çok iyi çekiyor. sadece büyük parçaları fırlatabiliyor içindeki aparat çok hızlı döndüğü için. ama kıl tüy yün toz konusunda çok iyi.
biz v8 almak için gitmiştik. evde kedi olduğu için ve bazı başlıkları için v10a yöneldik ama bizim aldığımız günlerde indirim vardı. şu an yok sanırım. hayvan yoksa, ev küçükse v8 de iş görebilir.
0
elorelia
(15.04.25)
Xiaomi G11 var bende. 2-3 yıldır kullanıyorum ve memnunum.
0
peki madem
(15.04.25)
Annemlerde Philips var. Çekim gücü hiç iyi değil.

Bizde Dyson V10 var. Canavar gibi.

Dyson al geç.
0
camlicagazoz
(15.04.25)
(7)

patlıcanlı kebap nerede bulunur? - ANKARA

kibritsuyu
bahsettiğim patlıcanlı kebap bir köfte bir patlıcan dilimi konarak şişe dizilen patlıcan kebabı değil.aynı formda tepsiye dizilen patlıcan kebabı da değil.bir sulu yemek. yağda kızartılmış patlıcan ve kuşbaşı et ile ypaılan salçalı bir sulu yemek.tam olarak şu: https://www.instagram.com/zaimusta/ree
bahsettiğim patlıcanlı kebap bir köfte bir patlıcan dilimi konarak şişe dizilen patlıcan kebabı değil.

aynı formda tepsiye dizilen patlıcan kebabı da değil.

bir sulu yemek. yağda kızartılmış patlıcan ve kuşbaşı et ile ypaılan salçalı bir sulu yemek.

tam olarak şu: www.instagram.com

ben bunu ankara'da nerede yerim?

patlıcanlı kebap diye arattığım her yerde şu yukarıdakiler çıkıyor. esnaf lokantalarında ise sadece patlıcan musakka (kıyma ile yapılanı) bulabildim. bir kebapçıda rastladım, o da bir tabak patlıcana 2 parça et koyup verdi, bir halt anlamadım.

bu benim en sevdiğim yemek, annem öldüğünden beri birkaç sefer kendim yapmaya çalıştım ama her canım çektiğimde yapabileceğim pratik bir şey değil.

ankara'da nerede gidip yerim?
0
kibritsuyu
(14.04.25)
Senin bahsettiğin yemeğin ismi değişik olmasın?

Elazığ’da yaşarken üç kez üst üste patlıcanlı kebap yedim, üçüncüsünü yerken ağır grip geçiriyordum, midem bulandı, o zamandan beri yiyemiyorum.

He işte o yediğim "patlıcanlı kebap", senin istemediğin yemek. Yani Elazığ’daki ismi de patlıcanlı kebap. O halde senin aradığın yemeğin adı farklı olabilir. Kaldı ki sulu yemeğe kebap denmez, kebap dediğin etin doğrudan ateşle muhatap edilmesidir. Yahut sebzenin.

Patlıcan oturtması olabilir mi o?
0
muhayyer divan
(14.04.25)
Terminolojisini bilmem. Aradığım yemek belli, verdiğim linkte de patlıcanlı kebap denmiş, ben de o yüzden öyle dedim.

Kaldı ki; tas kebabı, orman kebabı isimli yemekler de sulu yemek.
0
🌸kibritsuyu
(14.04.25)
bolu akın lokantası, menülerinde var ama her gün çıkıyor mu sormak lazım.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(14.04.25)
Bu yemek etli patlıcan musakka. Esnaf lokantalarında olur kebapçılarda değil.
0
naksidil
(14.04.25)
Bunun aslı Malatya.
Sinan et lokantası (Malatyalılar arasında adı Hacıbaba) depremden önce Kargo yapıyordu, durum nedir bilmiyorum ama bir sorabilirsiniz.
0
etna
(14.04.25)
cicek lokantasi ya da Boğaziçi lokantasinda vardir bence.
0
sparkle kiddle
(14.04.25)
beykoz'da da vardır bu.
0
theseachange
(14.04.25)
(8)

ankara'ya ilk defa gideceklere tavsiyeler

tepedeki psychedelic adam
yani çok genel bir soru evet ama "mutlaka" gidilmesi gereken yerler gibi düşünülebilir çünkü bir daha tekrar ne zaman giderim bilmiyorum. 2 gün kadar zamanım olacak. şu an aklımdaki yerler: anıtkabir, anadolu medeniyetleri müzesi, cumhuriyet müzesi, kurtuluş savaşı müzesi, ulucanlar müzesi. müzelerd
yani çok genel bir soru evet ama "mutlaka" gidilmesi gereken yerler gibi düşünülebilir çünkü bir daha tekrar ne zaman giderim bilmiyorum. 2 gün kadar zamanım olacak.

şu an aklımdaki yerler: anıtkabir, anadolu medeniyetleri müzesi, cumhuriyet müzesi, kurtuluş savaşı müzesi, ulucanlar müzesi. müzelerde tavsiyelerinize göre değişiklik de yapabilirim.

bunun dışında kızılay-konur sokak-tunalı hilmi-kuğulu park hattında yürümek, bir yerlere oturmak vs.

ayrıca kült ya da klasik nasıl dersek artık bar tavsiyeniz de iyi olur. biri kadıköy için bunu sorsa karga derdim mesela örnek olarak.

karın doyurulacak restoran tavsiyeleri de olur tabii ayrıca.,

özetle aklınıza gelen herhangi bir şey olabilir :)
0
tepedeki psychedelic adam
(14.04.25)
hamamönü. eski ankaranin yerlesim yeri. mehmet akif ersoy'un evi de olmasi lazimdi. bir de satranc müzesi var orada. güzel bir koleksiyondu.

oradan saman pazari ankara kalesine cikilabilir. oralarda koc müzeleri olmasi lazim. ben kesin giderdim. anadolu medeniyetler de orada olmali.
gezilecek yerler kompakt aslinda baya.
0
sonsuz
(14.04.25)
maps.app.goo.gl

Sen tarihe meraklı birisin, çok yakınlarımızda olduğu için haberdarım, umarım ben de gidebilirim bir gün. Tulumtaş Mağarası.

Bir de Polatlı yakınlarında Duatepe vardır, Kurtuluş Savaşı'nın Ankara'ya bulaştığı tarihlerin müzesi dahi var orada. Sanırım açık hava müzesi.
0
muhayyer divan
(14.04.25)
anadolu medeniyetleri müzesine giderseniz oraya yakın kelime müzesi var belki ilginizi çekebilir.

geldiğinizde hava iyi olursa yürüyüşünüzden sonra seğmenler parkında oturabilirsiniz içeceğinizi alıp.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(14.04.25)
Kuğulu Park'a kadar gitmişken Kıtır'da kumpir yiyin.
Sahaf (özellikle çizgiroman) seviyorsanız yine oralarda, Kuğulu pasajında Devrialem Sahaf'a uğrayın.
Karga muadili bar olarak Siyah Beyaz geliyor aklıma ama ben gitmeyeli 10 seneden fazla oldu, son hâli nasıldır bilmiyorum.
0
kobuzchu kiz
(14.04.25)
kızılay tarafında bir şey yok. en son keko mekanına dönmüştü, yürürken millet önüne atlıyordu kafemizde fal bakılır diye. yine de kızılaydan tunalıya yürüyüş hattına yakın bi last penny geldi aklıma gidilebilecek pub açısından.
lahmacun seviyorsanız düveroğlu meşhur
0
elorelia
(14.04.25)
kuğulunun yanında kıtır..
0
1917
(14.04.25)
eğer lüks bir yemek yiyeyim dersen atakule'de luigi's var italyan restoranı. güzeldir epey ama pahalı. oraya gidersin hem gitmişken atakule'nin tepesine de çıkıp bir ankara manzarası seyredersin sonrasında da çıkıp botanik park veya portakal çiçeği parkında bir tur atarsın. restorana gitmesen de yapılabilir tabi bunlar ama yemekle birlikte birleştirmek de güzel olur. düveroğlu'nda tereyağlı kapalı döner de tavsiye ederim daha ankara bir lezzet ararsan. kızılay'a kesin uğrayacaksan cici piknik var yemek için ekstra yol yapman gerekmez hem de meşhur dönercilerdendir ama ayaküstü yenilen bir yer restoran gibi değil uyarıyım. kızılay'da çok dolaşmanı tavsiye etmem şöyle bir geç gör ama bar oturman oraya denk gelirse olgunlar tarafına geç. soul var, apartmanın terasında grandma var oralar tercih edilebilir. tunalı kuğulu civarları yürümek için güzel. klasik bar denince bestekar sokakta 3 kat bar var 3 katlı binada 3 tane bar yani onlar geldi aklıma epeydir gitmedim ama klasiktir. bestekar'da bir de çin lokantası var onu da tavsiye ederim sunumu ortamı esnaf lokantası gibidir çok süslü değil daha klasik bir ortam ama çok lezzetlidir. adını unuttum ama orada tek çin lokantası zaten. sahibi ve şefi çinli, çok fazla çinli müşterisi oluyor genelde, epey geçmişi de olan bir yer 40 yıldır falan orda sanırım. giderseniz çin böreklerinden mutlaka tadın, kendiliğinden getirmezlerse tatlı ekşi sos da isteyin yanına ona bandırıp tadın. tatlı ekşi tavukları da güzeldir. bar olarak last penny's de ankara klasiğidir tunalı'da 2 tane var küçük olanı tavsiye etmem ama diğeri iyi. bir de bahçeli'de var. kıtır da klasiktir bira kokoreç falan yapabilirsiniz ama yer sıkıntı oluyor orada.
0
semaforo de medianoche
(14.04.25)
cok guzel yapmissin plani hic bozma.

bir gun kale civardinda takilirsin. kale, amm, meclisler, ulucanlar hepsini yazmissin. itinerary vereyim. muze saatlerini bilmiyorum ama onlara bak. gitmisken kesin doner ye. ankara doneri entrym eksisozluk.com kale kapisinin tam karsisinda meshur ankara donercisi meydan piknik olarak da geciyor. gercek ankara doneri yapar. azim besiktas'ta da yiyebilirsin. bir de ankara simidi yemelisin taze taze sabah kesin.

ulucanlar - hamamonu (kahvalti) - kale - amm - doner - haci bayram - meclisler.

ikinci gun de sabah kizilay'dan baslayarak kavaklidere uzerinden kugulu'ya gidilir. ankara'da oyle cok tarihi bar falan hatirlamiyorum. kizilay'da always rock bar vardi ogrenciyken gittigimiz. klasiktir. ama bir binanin icinde apartman dairesi gibi bir yer. diger yerler hep kapandi diye biliyorum. kizilay'da guvenpark ve sabah kahvalti yerine doner yemek istersen cici piknik. dost kitabevi, devaminda karanfil veya konur uzerinden yuksel caddesi sonrasinda kocatepe camii. oradan tunali hilmi uzerinden kugulu park. kitir'da kokorec, midye falan alinir biranin yanina. kumpir de yiyebilirsin. sonra da segmenler'e gidip yayilirsin. zamanin varsa botanik - atakule taraflarina da cikilabilir ama zor duruyor.
0
antikadimag
(14.04.25)
(7)

Ankara’yı bilenler

tahirkemalbozoglu
ankara’nın eski bahçelievler’i tunalısıni düşünürseniz eğer şimdiki bahçeli ve tunalı olarak nereleri söylersiniz.
ankara’nın eski bahçelievler’i tunalısıni düşünürseniz eğer şimdiki bahçeli ve tunalı olarak nereleri söylersiniz.
0
tahirkemalbozoglu
(13.04.25)
Bahçeli hâlâ Bahçeli, Tunalı hâlâ Tunalı. Eski yeni diye bir şey yok bizim için.

Anca Çayyolu Çukurambar falan olabilir onlar da her tuvalete gidişi para eden insanların mekanı olur anca. O şekilde.
0
muhayyer divan
(13.04.25)
muhayyer divan +1, sakarya'da iki biranın çözemeyeceği hiçbir sorun yoktur diyerek ekleme yapayım.
0
mark greg sputnik
(13.04.25)
Muhayyer +1

Sakarya değişti ama ya, nerde o eski içerde pilli çalarken dışarda hem dinleyip hem içmemiz.
0
mor oje
(13.04.25)
@mor oje,

hocam yemin ederim daha yakın zamanda sakarya'da pilli'yi duymuşluğum var. gençlerbirliği maçı öncesi/sonrasıydı hatta, o yüzden tarihi de net olarak söyleyebilirim, 31 mart. çorum maçı vardı o gün. saygılarımla arz ederim, tşk
0
mark greg sputnik
(13.04.25)
Yapmasam olmazdi;
youtu.be
0
logisticsmanager
(14.04.25)
bahceli hala ayni bahceli degil, tunali da hala ayni tunali degil.

Mekanlarin cogu kahveciye dondu.

Alternatif yer onerebilecegimi de sanmiyorum. Cunku artik Ankaradaki yeni yerlesiim yerlerindeki mekanlar hep yol uzerindeki rezidanslarin altina aciliyor. Artik herkes arabasiyla gidiyor oralara sonra tekrar arabasiyla evine donuyor. Eski sokak kulturu hic kalmadi.
0
nuevo
(14.04.25)
Ankara'nın en önemli eksiklerinden biri de bu; trafiğe kapalı veya geniş kaldırımlardan yürüyerek zaman geçirebileceğiniz ve "Ankara'da" olduğunuzu hissettirecek alanlar yokluğu.

Eskiden bunu üstteki caddeler sağlıyordu, şimdi Eskişehir yolu aksında iş merkezleri altındaki mekanlara veya AVM'lere gidilmek durumunda kalınıyor.

Sosyalleşecek mekan çok ama belirttiğin kategoride bir yer malesef söyleyemiyorum.
0
Lethe
(14.04.25)
(3)

Pratik zeka bi insanın toplum içinde zeka seviyesini mi belirler?

Unde bach canim
Pratik zeka, bir işe adapte olmak toplum nezdinde zeka göstergesi midir?
Pratik zeka, bir işe adapte olmak toplum nezdinde zeka göstergesi midir?
0
Unde bach canim
(13.04.25)
Toplum nezdinde her türlü zekice veya aptalca hareket zeka göstergesi olabilir.
Nasıl sunulduğuna bağlı.

Çok konuştuğu için veya hiç konuşmadığı için bir insanın çok zeki olduğunu düşünebilir topluluklar.
0
michael_knight
(13.04.25)
Pratik zekâ başka, toplum içinde zekî olarak bilinmek başka.

Toplum eğer bu konuda bilinçli ise pratik zekânın o insanı zekî kıldığını kabul eder. Çünkü toplum içinde zekâsını sergileyememek ya yetiştirilme kaynaklıdır yahut sosyal fobi gibi, sosyal anksiyete gibi bozukluklar kaynaklıdır. Pratik zekâsı yüksek olan bir insanın bu tarz bozuklukları var diye zekâsı düşük sayılmaz bence.
0
muhayyer divan
(13.04.25)
Hayır. Çünkü herkesin zekası karşısındaki ile sınırlı.
0
etna
(14.04.25)
(18)

İntikam mı alırsınız yola mı bakar sınız?

Kahvedesu
Sb.
Sb.
0
Kahvedesu
(13.04.25)
Unutmasını beklerim. Sonra hiç beklemediği bir anda intikamımı sessizce alırım. İzlerim.
0
psmstc
(13.04.25)
intikam.
0
sonsuz
(13.04.25)
Yola bakarim.
0
deckard
(13.04.25)
Yola bak, intikam alsan da içindeki ateş sönmez. Ok, kib, bye de geç.
0
Shepard
(13.04.25)
Yoluma bakarım, intikam için harcayacağım enerji ve zamanı kendime ayırmayı tercih ederim. Bende bu kadar öfke uyandıran bir insana kendimden bir parça daha vermek istemem.
0
fotrsapka
(13.04.25)
yola devam
0
co2s2
(13.04.25)
ikisi de.
0
gabe h coud
(13.04.25)
Devamke
0
mirty
(13.04.25)
Soğuk zeytinyağlı yemekleri çok severim, acayip kin tutarım, acısını mutlaka çıkarırım.
0
kimlanbu
(13.04.25)
genelde yoluma bakarim, kin tutma esigim yuksektir. ama o esik gecilirse dusmanlarim sonsuza dek korksunlar acikcasi.
0
aguen
(13.04.25)
acayip kin tutarım. acele etmem.

duyurudan biri beni kitap meselesinde dolandırmıştı çok eskiden, bilgilerini hala saklıyorum.
bir şekilde alacağım intikamımı müsait olunca.
mezara girsen de bulacağım seni oğlum.
0
parka
(13.04.25)
Ben çok içerlediysem ve haketmediğim bir şey ile karşılaşmışsam intikamı meze olarak sunuyorum karşı tarafa.
0
hain kostokk
(13.04.25)
mevzunun ne olduguna gore degisir.
0
cooperr
(13.04.25)
yoluna bak.
0
mikahakkinen
(13.04.25)
kişisel mevzu > yoluna bak

komünizm > silahlan
0
mark greg sputnik
(13.04.25)
Yoluma bakarim ve intikam icin de firsat kollarim bi yandan
0
Kittie
(13.04.25)
Yoluma bakarım, gedik önüme gelirse taşı yerleştirip sihirli kapının kilidini açmaktan çekinmem.
0
muhayyer divan
(14.04.25)
İntikam alabiliyorsam intikam alamıyorsam beddua :)))
0
naksidil
(14.04.25)
(9)

Arabaya lastik

muhayyer divan
Selam Ankara'da yaşıyoruz, bizim arabaya 4 mevsim lastiklerden taktırsak olmaz mı? Niyeyse araba her türlü kayıyor, eskiliğinden olsa gerek insan gibi tamir den usta da bulamıyoruz, savruluyoruz öyle... Napsak, Ankara 4 mevsim lastiğe uygun hale geldi mi sizce? Yoksa tedbir önemli mi dersiniz?
Selam

Ankara'da yaşıyoruz, bizim arabaya 4 mevsim lastiklerden taktırsak olmaz mı?

Niyeyse araba her türlü kayıyor, eskiliğinden olsa gerek insan gibi tamir den usta da bulamıyoruz, savruluyoruz öyle...

Napsak, Ankara 4 mevsim lastiğe uygun hale geldi mi sizce? Yoksa tedbir önemli mi dersiniz?
0
muhayyer divan
(13.04.25)
Bence tedbir önemli. Ama bu biraz bütçe meselesi, kötü havalarda çıkmam, soğuk havada köprünün üstünden altından geçmem diyorsanız son birkaç senedir doğru düzgün kar yağmıyor. Öte yandan kışlık lastik+ yazlık lastik+ altı ayda bir lastik saklama ücreti+ lastik değişim ücreti çok ciddi maliyet oluyor. Ama yeri geliyor o kışlık lastik hakkını veriyor
0
her giriste sifresini unutan adam
(13.04.25)
arabanin kaymasinin tamirle veya eskilikle alakasi yok. lastikler saglam olursa, fren iyi tutarsa suspansiyonda ciddi problem olmadigini varsayarsak butun arabalar ayni davranir. hatta arkadan cekisli bmw'ler falan daha cok kayar.

eski lastikler kabaklasmissa yenisini alabilirsiniz. ama ben kis lastigi takmadan ankara'da araba suruyordum. sadece yerler kar, buz oldugunda cikmazsiniz o kadar.
0
antikadimag
(13.04.25)
Öncelikle lastiklerin üzerinde tarih bilgisi vardır. Ona bir bakmanız lazım, 4 haneli olur, ilk iki hane yıl, sonraki haftadır. 10 yılı geçmişse kesinlikle yeni lastik takılmalı.

Yaz-kış kullanmanın avantajları var, her yol şartı için en uygun lastikleri kullanmış oluyorsunuz. Maliyetler malum, benim saklayacak yerim olsa değişimli kullanırım. Yaşadığım yerde işçilikler yüksek olduğundan orijinal jant buldum ikinci el, onlara yazlık takacağım, normal jant kapaklılarda kışlık kalacak. Böylece balans maliyeti de olmayacak.

Bu arada bu durum ailemizin aracı olarak kullandığımız araç için geçerli. Benim kendi kullandığım araçta direk yazlık lastik var, yaz kış onlarla kullanıyorum. Ankara'da kışın da yola çıkmak şartsa tabii sıkıntı olabilir.
0
mbond
(13.04.25)
@mbond

Şart şart. Her türlü şart maalesef. İş yerimde evimin arası 35 km, otobüsle gidersem günde toplam 4.5 saat harcıyorum. Allah sağlık versin tabii ama araba şart.

@antikadimag

Lastikler yeni, Ekim ayında taktırdık, kış lastiği. Fakat araba çok enteresan bir şekilde kayıyor. Yani ben kadın başıma sanayiye gitmek istemiyorum, muhatap olmak istemiyorum ama mecbur kalıyorum, bu da sanırım her türlü kandırılmamıza sebep oluyor. Bulsam adam gibi bir servis baktırıcam da, tofaşların artık hiçbir şeyi kalmadı ki.

Neyse ya öf.

İçinizden güzel dilekler geçirirseniz çok memnun olurum, 1 memur maaşıyla sıfır araba alınmıyor dostlar...
0
🌸muhayyer divan
(13.04.25)
all season degil "all weather" lastik bak.
mumkunse nokian..
0
cooperr
(13.04.25)
Lastiğim ömrü 10 yıl falan değil, 10 yıllık lastikten kösele benzeri terlik yapılır ancak.

Lastiğim ömrü üretildikten sonra 3-4 seneyi geçmiyor çoğu zaman. 5 senelik lastik çoğu zaman taşlaşmış ve çatlamış oluyor. Bu nedenle arabanıza orijinal ebatlarına uygun, görece kaliteli ve taze lastik takın. Ayrıca, arabanızın yürüyen aksamını elden geçirtin. Süspansiyon körük vs hepsine baktırın.

Arabada orijinal jantlar mı var yoksa arabanın yürüyen aksamının kaldıramayacağı kadar büyük çaplı ve geniş jantlar mı takılmış?
0
10551037
(13.04.25)
@10551037

O dediğin şeyleri bilmiyorum... yürüyen aksamın kaldıramayacağı kadar büyük geniş jantlar takılmış olsa herhalde bugüne kadar "Bu olmaz" diye itiraz ederlerdi. Hiç değilse büyük kardeşim ve küçük kardeşimin arkadaşı ederdi. Yine de sorayım ama. Çok teşekkürler.
0
🌸muhayyer divan
(13.04.25)
Araba Salıncak Bozulursa Ne Olur?
Arabanın salıncakları bozulduğunda çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir ve aracın sürüşü, güvenliği ve performansı olumsuz etkilenebilir. İşte salıncakların bozulması durumunda karşılaşılabilecek bazı olası sonuçlar:

Sürüş Konforunun Azalması: Salıncaklar, tekerlek hareketlerini emerek sürüş konforunu artırır. Salıncakların bozulması durumunda, tekerlek hareketleri düzgün bir şekilde kontrol edilemez ve araçta sarsıntılar, titreşimler ve daha sert bir sürüş hissi ortaya çıkabilir. Bu durum, yol tutuşunu ve genel sürüş konforunu olumsuz etkiler.
Yol Tutuşunun Azalması: Salıncaklar, tekerleklerin zeminle temasını sağlayarak yol tutuşunu artırır. Bozulan salıncaklar, tekerleklerin yeterince zemine basmasını engelleyebilir ve dolayısıyla yol tutuşunu azaltabilir. Özellikle virajlarda veya ani manevralarda aracın dengesi ve kontrolü etkilenebilir.
Direksiyon Kontrolünün Zorlaşması: Salıncaklar, direksiyon sistemiyle bağlantılıdır ve direksiyon kontrolünü etkiler. Bozuk salıncaklar, direksiyon tepkisini azaltabilir, direksiyonun daha gevşek veya oynamalı hissedilmesine neden olabilir. Bu durum, aracın yönlendirilmesi ve manevra yapılması sırasında sorunlara yol açabilir.
Lastik Aşınması ve Denge Sorunları: Salıncaklar, tekerleklerin düzgün bir şekilde yere basmasını sağlayarak lastik aşınmasını kontrol eder. Bozulmuş salıncaklar, tekerlek aşınmasını artırabilir ve lastiklerin düzensiz bir şekilde aşınmasına neden olabilir. Ayrıca, salıncakların bozulması, aracın dengesini etkileyebilir ve düzensiz ağırlık dağılımı sorunlarına yol açabilir.
Güvenlik Riski: Salıncakların bozulması, aracın sürüş güvenliğini olumsuz etkiler.
0
jamswety
(13.04.25)
ankara'da yazlık ve kışlık olarak iki takım lastik kullanmak lazım. yazlık lastiklere artık geçiş yapılabilir son soğuklar da geldi ve geçiyor.

araba buzlu zeminde kışlık lastiğiniz olsa bile kayabilir. kış aylarında erken saatlerde dikkatli kullanmak lazım o yüzden. mart-nisan ayına kadar güneş doğmadan yollara çıkıyoruz.

araç tofaş ise zaten ustalar da marka seçer oldu saçma bir şekilde. iş yerinizdeki erkeklere sorun onlar yönlendirsin sizi bildikleri ustalara.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(14.04.25)
(3)

Tekstilden anlayan var mı? %100 Pamuk ama değil?

muhayyer divan
SelamAylaaaaarr önce nevresim takımı almıştım 4 tane. İkisi daha düşük kalite ikisi daha yüksek kalite. Düşük kalitelileri çıkardım kullandım, sorun yok, yani var da ben sorun etmiyorum. Yüksek kaliteli diye satılanları bugün açtım, yani bir polyester dokusu, polyester hissi var. Huylandım. Etiketin
Selam

Aylaaaaarr önce nevresim takımı almıştım 4 tane. İkisi daha düşük kalite ikisi daha yüksek kalite. Düşük kalitelileri çıkardım kullandım, sorun yok, yani var da ben sorun etmiyorum. Yüksek kaliteli diye satılanları bugün açtım, yani bir polyester dokusu, polyester hissi var. Huylandım. Etiketinde 30 derecede yıkayın, düşük ısıda kurutucuyla kurutun, orta ısıdaki ütüyle ütüleyin yazıyor.

Arkadaşlar bu ürünler gerçekten %100 pamuk olsalar etiketine bunlar yazılır mıydı? Hani "Allah aşkına biz ettik siz etmeyin" der gibi bir etiket, naylona dokunuyormuşum gibi bir his.

Bu nedir sizce? Marka ismi versem ne olur bilemediğim için yazmadım. Bu anlattığım şey normal mi? Normalse sebebi nedir?
0
muhayyer divan
(13.04.25)
diyecevaplandı
(13.04.25)
İyi markalarda olmaz ama tekstil sektörü de çok hile dolu.
0
mikahakkinen
(13.04.25)
@diyecevaplandı

:)) bu adamın konuşma tarzı bazen çok yoruyor ama çok şirin biri, söyleyeceğini çok güzel söylüyor. Yine de bundan sonra benim dokunma duyuma güvenmekten başka çarem kalmadı. Etiketler yalansa başka neye inanacağım ki...

@Mirket

Yani ben hiç beklemiyordum... Paketli gıdaların içindekiler kısmına "her şeyin" kaydedilmediğini söyleyen çok güçlü bir iç sesim var ama tekstilde gerçekten hiç beklemiyordum... çok üzüldüm. İnsanlar hiç ağlamasınlar o halde, bunca rezilliği hak ediyorlar.

@mikahakkinen

İyi markalarda da olabilir, neden olmasın ki. Rezillik döneminin dibine vuruyoruz onlar niye vurmasın. Gitti benim güven hissi. Bir daha gitti hadi bakalım.

Sağ olun.
0
🌸muhayyer divan
(13.04.25)
(9)

Ben neden mutsuzum arkadaş?

tahirkemalbozoglu
somut herhangi bir sorun olmamasına rağmen süreklilik arz eden bir huzursuzluk durumu var. mutlu değilim, mutlu olmamam için bana göre de bir sebep göremiyorum. sağlığım yerinde işim de iyi, ailem ve çevremdeki çoğu kisi sağlıklı ve iyi fakat ben neden mutsuzum arkadaş ? gün içinde gülüp eğleniyorum
somut herhangi bir sorun olmamasına rağmen süreklilik arz eden bir huzursuzluk durumu var.
mutlu değilim, mutlu olmamam için bana göre de bir sebep göremiyorum. sağlığım yerinde işim de iyi, ailem ve çevremdeki çoğu kisi sağlıklı ve iyi fakat ben neden mutsuzum arkadaş ?
gün içinde gülüp eğleniyorum ama ani gelip geçen durumlar, genel ruh haline bakinca mutsuzluk ve bezmislik var.
0
tahirkemalbozoglu
(12.04.25)
"duygusal yalnizlik".
bu durumu yasiyor olabilirsin. kurdugun iliskiler yüzeyseldir ve belki de sana anlamsiz geliyordur. bu da seni mutsuz ediyordur?
0
sonsuz
(12.04.25)
İnsan için mutlu olma hali günde yarım saat ile sınırlıdır. Bu yarım saatlik süre güne parca parca yayılır. Kısaca anlık ve kısa süreli bi ruh halidir.
Sürekli mutluluk psikolojisi kuramazsın.
Ama huzur arıyorsan üretmen gerekiyor. Toplum için faydalı bi işin olmalı ya da yardım görevin.
0
luluki
(12.04.25)
Şekeri azalt
0
primetime
(12.04.25)
Ambalaja giren urunler tuketmek,
Fabrikasyon undan uretilen ekmek vs tuketmek,
Sonunda bağirsak mikrobiyotası bozulmasi; hormonal bozukluk,depresyonu getiriyor.
0
designer
(13.04.25)
Türkiye'de yaşıyorsan genel mutsuzluktan etkilenmiş olabilirsin, bir de mutlu olmamakla mutsuz olmak arasında fark var, 24 saat mutlu olunmaz ki.
0
(13.04.25)
Manevi dünyamızın hali sevinmeye, mutlu olmaya pek uygun değil sanırım.
Kalpte en son huzur dolu 5-10 saniyelik bir hissi alalı 10 yıl kadar oldu.

Yine de öncelikle muhasebe yap. Üzerinde borç hak vs varsa öde derim.
0
diyecevaplandı
(13.04.25)
Kahve/kafein çok alıyorsan azalt.

Yukarıda biri yazmış, çok haklı, şekeri azalt.

Hareketi artır, güneş gör, gece uykusunu yeterince al. Güneş görmemek de insanı bunaltır.

Açık havaya çık, temiz havada yürü, çok yağışlıysa bir saçak altında beş dakikacık bile çok iyi gelir.

Kan değerlerine bi baktır, demir folik asit ferritin vs eksilmiş olabilir, bu eksiklikler de depresif yapar.

Bir de sana tavsiyem, belki ne alaka diyeceksin ama emin ol çok iyi gelecektir:

Maddi durumuna uygun miktarda bir parayı her gün birilerine ver. İhtiyacı olan biri olur, bir hayvana mama olur, bişey. Neyse. Karşılıksız olacak ama. 1 lira bile olsa her gün ver. Çok iyi gelecek diye düşünüyorum.

Bir de şükür ve dua da güzel şeylerdir. Belki de bunlar iyi gelir.
0
muhayyer divan
(13.04.25)
Öncelikle kan tahlili+1, pek çok insan d vitamini, demir vb eksikliklerin depresif hissettirdiğinin farkında değil.

Temiz ve sağlıklı beslenmek, minimum bile olsa egzersiz.

Hobi edinmek, kültür sanat etkinliklerine katılmak, gezmek vb gğn içinde hem kişisel hem toplumsal olarak yaşadığımız olumsuz durumları sağaltmamıza destek olur.

Bir de örtük/maskeli depresyonu araştırabilirsiniz. İyi hissetmek, akış, hayatı yeniden keşfedin gibi uzman psikolog ve psikiyatristlerin yazdıkları kitapları okuyabilir, bu alanlarda podcast vb dinleyebilirsiniz. Baktınız hala durum devam ediyor, uzman desteği alabilirsiniz.
0
Phoebe
(13.04.25)
Dünya mutsuz, her şeyi sürekli tüketiyoruz. Zihin sürekli meşgul, boş kalınca da yalnızlığı hatırlıyor.
0
mikahakkinen
(13.04.25)
(17)

Devlet hastenesinde psikiyatrist psikoloğa yönlendirdi ama...

substituent
Şimdi söyleyeceklerimden biraz utanıyorum ama geçmiş deneyimlerinden dolayı ön yargılı olmam biraz normal bence ve sizden bu konuda anlayış bekliyorum.Geçen muayenede doktor beni psikoloğa gönderdi. Randevu almak için psikologun odasına gittiğimde gördüm ki, psikolog kapalı.Eeee ne var bunda?, diyec
Şimdi söyleyeceklerimden biraz utanıyorum ama geçmiş deneyimlerinden dolayı ön yargılı olmam biraz normal bence ve sizden bu konuda anlayış bekliyorum.

Geçen muayenede doktor beni psikoloğa gönderdi. Randevu almak için psikologun odasına gittiğimde gördüm ki, psikolog kapalı.

Eeee ne var bunda?, diyeceksiniz. Haklısınız. Bir sıkıntım yok. Hele bir de en iyi arkadaşlarımdan biri kapalıyken bunu söylemem garip kaçıyor ama durum şu: Beni en çok yıpratan şeylerden biri aileden gördüğüm din baskısı.

Daha önce ibb pdm'de terapi almıştım. Oradaki psikolog da kapalıydı. Ben bu din olayından bahsettiğimde çok profesyonel davranmadığını hissettim. Söylediklerimden biraz rahatsız olmuş gibiydi ve taraflı cevap veriyordu sanki. 3-4 seans sonra da gitmeyi bıraktım zaten.

Bu sebeple, ön yargı hakkımı kullanarak başlamadan bıraksam mı? Hem onun zamanını çalmayayım hem kendimin. Seanslar 30dk sürüyormuş, ama ortamdı şuydu buydu çok bana iyi bir terapi hizmeti verecekmiş gibi gelmedi. Okulumun terapi hizmeti var mesela ama 8 seans ile sınırlı. Beni mecidiyeköy'de özel bir kliniğe göndermişlerdi. Harikaydı mesela o. Onun gibi asla olmayacaktır sonuçta.

Ne dersiniz, tavsiyeleriniz var mı?
0
substituent
(12.04.25)
Üstün Dökmen hoca bu konuda son noktayi koymustu vaktiyle;

"Türbanli psikolog olmaz"
0
feastofthedamned
(12.04.25)
Kendinizi çok güzel ifade etmişsiniz.
"Bu sebeple, ön yargı hakkımı kullanarak başlamadan bıraksam mı?" sorunuza evet diyorum, güzel insan.
Umarım istediginiz gibi bir ruh haline kavuşursunuz.
0
WithWorth
(12.04.25)
Önce bir seans dene. Baktın olmadı bırakırsın. Ama ben ne iş konusunda, ne de sağlık konusunda güvenmem. Denemem de.
0
Shepard
(12.04.25)
Zamanında benzer bir konudan ötürü devlette kapalı bir psikiyatriste gitmiştim ve hiç beklediğim gibi olmamıştı, aksine bana özgürleşmem yönünde epey yardımcı olmuştu. Yani hiç belli olmuyor bu işler, kimin hangi zihniyette olduğunu bilemezsiniz. Bence bir seans deneyin, içinize sinmezse öyle bırakırsınız.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(12.04.25)
Ben de sizin gibi hissederdim. Ama bu kişi profesyonel olabilir. Bir şans verin, olmazsa kendinizi zorlamayın. Okul terapi merkezine tekrar başvurun, uygun fiyatlı bir yönlendirme yapabilirler belki.
0
asteriks
(12.04.25)
seni tanıdığım güne lanet olsun +1

bir veya iki seans denemek lazim. her basi acik olan acik fikirli, her acik fikirli sana iyi gelecek diye bir kaide yok. bu isler deneme yanilmayla yuruyor malesef. sana tam olarak uyani bulana kadar devam.

cok gecmis olsun.
0
arakaali
(12.04.25)
psikoloğunuzu seçme hakkınız var. gerekçeleriniz de gayet makul, kötü hissetmeyin. dini travmalarınız varmış. üstelik daha önce de kapalı psikolog deneyiminiz iyi sonuçlanmamış. tekrar tekrar denemeye mecbur değilsiniz. insanlara şans vermek tabii ki güzel; ama zaten kapalı insanlarla bir sorununuz olsaydı kapalı yakın arkadaşınız olmazdı. şu an önceliğiniz kendi mentaliniz olsun.
0
visnebahcesi
(12.04.25)
İnandığı kitapta bile net olmayan bir konuyu bayrak yapacak birinden ben objektif bir tutum beklemem şahsen.
0
nano mercy
(12.04.25)
Adına onyargi de, başka birsey de. Kafanda en ufak tereddüt varsa hiç başlama. Mesele kapalı açık olması değil.
0
primetime
(12.04.25)
merhaba, doktor seçme hakkınız gibi psikolog seçme hakkınız da var elbette. Diplomalı bir psikologum, daha önce devlet hastanesinde de çalıştım. Devlet hastanlerinde kpss ile atanmış lisans mezunu psikologlardan terapi alırsınız. Ancak psikoterapi 4 yıllık lisans eğitiminin bir parçası değildir ve farklı bir uzmanlık gerektirir. Bu sebeple kiminle karşılaşacağınız tam bir piyango oluyor.

Başörtüsü kısmına gelecek olursak, çekinceleriniz noktasında kişisel tecrübelerinizi de göz önüne alırsak haklı olabileceğinizi düşünüyorum. Sizinle benzer şekilde ancak dini hassasiyetleri olan ve örneğin başörtüsü nedeniyle baskı görmüş bir birey de dini hassasiyeti olmadığını ya da düşük olduğunu giyim tarzından anladığı bir psikologla görüşmek konusunda isteksiz olabilir. Bunlar elbette hayatın olağan akışındaki unsurlar. Ek olarak psikolog-danışan uyumu terapinin başarıya ulaşması noktasında en önemli faktörlerden birisidir. Ancak her şeye rağmen her birey gibi her psikolog da farklı yaklaşım ve tutumlara sahip olabilir. Çekinceleriniz olsa da denemeden ne ile karşılaşacağınızı bilemezsiniz. Zira psikolog-danışan uyumu sadece siyasi/dini görüşler üzerinden değil kişilik uyumları, yeni tecrübelere açıklık vs. gibi faktörlerden de etkilenir. Örneğin dini inancı gereği ya da başka bir sebeple spesifik bir giyim tarzını benismemiş insanların belirli bir mesleği yapmasının mümkün olmadığını savunan güruh muhtemelen en kapalı görüşlü dindarlardan daha toleranssız daha kapalı görüşlüdür. Mesela "X kıyafetini giyen psikolog olamaz" diyerek meslektaşlarının giyim tarzına müdahale etme hakkını kendinde gören bir psikologun sizinle uyuşmayan başka tercihlerinizden bahsettiğinizde size karşı yargılayıcı olma ve profesyonelliklerini kaybetme olasılığı daha fazladır. Zira bu tarz insanlar dini inancının olmadığını ya da az olduğunu kıyafetleri ile belli eden, örneğin mini etek giyen, insanların psikologluk yapmasında bir beis görmezken dini inancının daha fazla olabileceğini kıyafetleriyle belli eden, örneğin başörtüsü takan insanların psikologluk yapmasına karşı çıkarlar. Oysa iddia ettikleri gibi nasıl başörtüsü bir yanlılığa yol açıyorsa mini etek dahil bütün diğer giyim tarzları da esasında psikolog-danışan ilişkisinde kaçınılmaz bir şekilde bir yanlılığa yol açar, ki bu zannımca hayatın ta kendisidir. Dolayısıyla tecrübelerinize saygı duymakla birlikte "önyargı hakkınızı" kullanmayarak psikolog adayınızı görüştükten sonra izlenimlerinizle edindiğiniz verilere dayanarak değerlendirmenizi tavsiye ederim.
0
but that was just a dream
(13.04.25)
8 seans az değil, bence o hakkını kullan. Yani eğer kafan sararsa, içine sinerse. Bitince de ondan isim al tavsiye edeceği kişiye git.

Yahut yakın arkadaşlarınla dertleş. Yahut konuşacak kimseyi bulamazsan ben buralardayım buyur yaz konuşalım, çok iyi bir dinleyiciyimdir.

Üzülme, önce biraz ferahlayacak kadar seans almak önemli. Gözün tutarsa o 8 seansı değerlendir derim.
0
muhayyer divan
(13.04.25)
Hepimizin önyargıları olur, doğal. Bence onun da sizin de zamanından bir iki seans "çalın". Ciddi bir kaybınız olmaz. Denemeden bilemezsiniz...
0
yadigar
(13.04.25)
Ailenin din konusunda yaptığı bir baskı var ise herhalde bu onların uslüplarından kaynaklıdır.
Normal başı kapalı psikoloğun da kendi inancından farklı olarak kafana göre takıl veya kafana takma.. demesini beklemek bilimsellik, tedavi etmek vs. değildir.

"Beni dinden soğutan bu psikolog" çok başarılı biri" demek kadar anlamsız ne olabilir?
Bu mesele psikoloğun mu yoksa misyonerlerin mi işi ?

Üstün dökmen "Türbanli psikolog olmaz" derken aslında tıbbımızın (maalesef) batılılaşması gibi batıdaki aydınlanma döneminden sonra ayrı bir bilimsel alan kazanan psikolojinin de batı formatlı olduğunu bir nevi itiraf.
Bazı yerli diziler veya filmlerde bile Anadolu kadınını temsil eden başı kapalı kadın oyuncu,kendine has şivesiyle ev hanımı veya temizlikçi çaycı rolünde..
Neden psikolog olsun ki? (!)
O sadece bir figür.

TV ye uzun zamandır yakınlığım yok belki konjüktüre uygun olarak yeni yapımlarda daha farklı roller verilmiş olabilir başı kapalılara. Bazı reklamlarda bu net olarak görülüyor.

E tabi bu alanda ismi tanınan bir çok batılı psikologdan başı kapalı, türbanlı erkek ya da kadın kimse de yok bildiğim kadarıyla.
Belki kimi proflara göre başı kapalı olanlar potansiyel hasta.
Ayrıca bir kaç seansta ikna edilmeleri gerekiyor da olabilir..

Anlamak istemediklerimizin tekrarı bize sorun olarak görünüyor olabilir.
O bakımdan bazen sorun gerçekte çevremizde de değil bizde denebilir.
0
diyecevaplandı
(13.04.25)
Malesefki deneme yanilma yapacaksin
0
Zetnikov
(13.04.25)
Tek tavsiyem olabilir: duyuruda aktrollük yapan bir dinciden tavsiye alma.
0
derbeder ve süklüm
(13.04.25)
Onlarca psikolog gördüm herhalde. Hiçbiri kapalı değildi ve hiçbiri de bana yardımcı olmadı. Şu an bir tanesiyle görüşüyorum ama derdimi anlatıyorum işte. İyi bir psikolog bulmak çok zor.
Ama bir tane muhafazakar bir psikiyatrla karşılaştım. Kriz halinde gidip 4 yıldır falan konuşamadığım her şeyi döküldüm. Seansın sonunda alkol vs. anksiyeteyi artırır dedi bana. Ha diye kaldığımı hatırlıyorum çünkü o dönem en son 3-4 ay önce falan bir yemekte bir kadeh içmiştim. Hayatımın son 4 ayında içki yoktu ve ben kriz halindeydim. O kadar ruh hastası gördüm(meslek sahibi olanlar alınmasın ama tanım falan var elli yerden ben de ruh hastasıyım) ama bu vatandaş ayrı bir ayar eder beni.
Tecrübelerime dayanarak söyleyeyim bir seans gidin tecrübe edinmek için. Çok fazla insanla iletişim kurdum bu alanda ve çoğu benden kötü durumda ya. Halimi anlatsam gelip teselli edersiniz beni o dereceden yazıyorum hem de. Tamamen şans ve tecrübe bu alan. Bir kere gidin ama adını koyamadığınız bile olsa bir şeyler tam gelmiyorsa diğer haklarınızı harcamayın.
Kendinizi kötü hissetmeyin sadece. Ön yargı çok popüler oldu. Ön yargı denilen şey atalarımızı hayatta tutmuş. Ormanın yanından geçerken lan dur şuraya da bir gireyim demeyip hayatta kalmışlar. Hepimiz doğanın parçasıyız hepimiz kelebeğiz diye dalsalardı her yere şu an olmazdık. Yaşadığımız her şey de bu düşünceyi güçlendiren ileride derslerde anlatılacak şeyler. Ön yargı, his adına ne derseniz deyin yaşamamız için zorunluluk.
0
mrvln
(13.04.25)
"Mesela "X kıyafetini giyen psikolog olamaz" diyerek meslektaşlarının giyim tarzına müdahale etme hakkını kendinde gören bir psikologun sizinle uyuşmayan başka tercihlerinizden bahsettiğinizde size karşı yargılayıcı olma ve profesyonelliklerini kaybetme olasılığı daha fazladır. "
+1

mevcut psikologla o dini baskıları konuşabilirsiniz mesela bunu da seküler ailede yetişen birisi daha zor anlar
0
mantık
(13.04.25)
(9)

Türkiyede susi

ırene adler
》》 Daha önce hiç susi yemedim. Denemek istiyorum. Fakat her seferinde vazgeçiyorum. Sanki gıda zehirlenmesi yasicam gibi geliyor. Gıda güvenligini sağlamanın zor olduğu bir ürün sanki. Yanlış mı düşünüyorum?Istanbulda guvenebilcegim neresi var? Sushico filan okey midir?Marketteki dondurulmuş olanlar
》》 Daha önce hiç susi yemedim. Denemek istiyorum. Fakat her seferinde vazgeçiyorum. Sanki gıda zehirlenmesi yasicam gibi geliyor. Gıda güvenligini sağlamanın zor olduğu bir ürün sanki. Yanlış mı düşünüyorum?

Istanbulda guvenebilcegim neresi var? Sushico filan okey midir?

Marketteki dondurulmuş olanları da denemek istemiyorum ilk seferde.
0
ırene adler
(11.04.25)
Her yıl sadece tr'de milyonlarca insanın yediği ve bu kadar pahalı satılan bir yiyeceğin gıda güvenliği riskine dair herhangi bir haber duydun mu?
Manavdan aldığın sebze meyvenin riski daha fazla.

Öneri: yada sushi, İstinye
0
Bruce
(11.04.25)
ororo suhi bar / kadıköy moda

ben sushi sevemedim bir türlü ama bunu seven çok var diye duydum.

Ataşehirde ise kawai sushi
0
kisa
(11.04.25)
Düzgün bir yerde yemenizi öneririm ki gerçek tadını alasınız. Sushico bence lezzet olarak iyi değil. İstanbul'da İoki, Itsumi (hem 4 Levent hem Alkent'te var) aklıma hızlıca gelenler. Fiyatlar yüksek ancak denediğinize değer en azından.

Migros'taki sushilerden eşim zehirlenmişti ama yıllardır iyi yerlerde yerim, başıma hiç tatsız bir olay gelmedi.
0
fotrsapka
(11.04.25)
Ben ororo'yu pek begenmedim. Elemen icin soyluyorum. Pirinci kotuydu bence.
0
floydian
(11.04.25)
ben hiç duymadım suşiden zehirlenen.

sushico için suşinin mcdonalds'ı diyebiliriz. mcdonalds'a güzel, lezzetli hamburger yemek için gitmiyorsunuz. içinde ne olduğunu bildiğiniz, sıhhi bir ürün yemeye gidiyorsunuz. sushico da öyle. kötü olmayan bir suşi ama suşiyi sevmek için gidilecek yer değil.

istanbul'da en güzel suşi yenecek iki yer :

1- ataköy jwmarriot'ta akira back
2- iş kulelerinde itsumi
0
co2s2
(11.04.25)
rolls bowls benim askim ama burda wrap seklinde sunuluyor
0
ala09
(11.04.25)
Sushi'ye ayılıp bayılamayan birisiyim. Her türünü de yiyemiyorum. Sushi co da denediğim hiçbir sushi yi sevmedim. Quick china'daki birkaç çeşidi yiyebiliyorum, nedense orası bana güzel geliyor. Sea bass tempura öneririm özellikle.

Bu arada ben aman aman bulmasam da beraber gittiğim iki arkadaş inari omakase'yi çok beğenmişti. Crazy crunch roll cidden fena değildi. Biraz ondan biraz da corn tempura yiyerek doymaya çalışmıştım.
0
kullanicadi
(11.04.25)
ben severek yiyorum. turkiye'de quick china'da guzel yapiyorlar.
0
antikadimag
(12.04.25)
Birçok market ürününü yedim ve hiç tavsiye etmiyorum.

Bir de bir yiyeceğe karşı bu kadar önyargılı olunursa gıda zehirlenmesi kaçınılmaz olur.

Suşi denen şey eğer kuş değilsen doyurmaz. Zengin değilsen ve set söylemezsen yine doyurmaz. Bunu da aklında bulundur derim. Quick China iyidir.

Aklımı kurcalayan bişey var, suşi Japon yiyeceği değil mi? Çin lokantasında ne işi var?
0
muhayyer divan
(12.04.25)
(15)

Yapay Zeka ile ilişkiniz nasıl?

msb
Ben aşk yaşıyorum resmen:)ChatGPT ve DeepSeek'ten sonra Google kullanımımım hemen hemen sıfırlandı.Sizde durum nedir?En çok hangi alanlarda kullanıyorsunuz?
Ben aşk yaşıyorum resmen:)

ChatGPT ve DeepSeek'ten sonra Google kullanımımım hemen hemen sıfırlandı.

Sizde durum nedir?

En çok hangi alanlarda kullanıyorsunuz?
0
msb
(11.04.25)
her sey.

arkadaslarim dating applerde mesajlari bile ai'a yazdiriyor ki cok mantikli.
0
sonsuz
(11.04.25)
benim ilişki aşkın ötesine geçmeye az kaldı. vücut bulsun öpücem.
dün akşam vergi iadesi beyanında bulunmak için dün online form doldurmaya başladım chatgpt rehberliğinde. 1.5 sene kiracısı olduğum ev sahibi meğer kira sözleşmesini vergi dairesine bildirmemiş, benim alacağım tutarı doğrudan etkiliyor. gpt ev sahibi kurnazlık yapmış sorun değil, biz beyan edelim dedi. başladık adım adım ekran görüntüsüyle bildirimi yapmaya. normal şartlarda ya mali müşavir ya da kimin alanıysa o kişi olmayan birinin kesinlikle yapamayacağı şeyi gpt bana inciğini boncuğuna anlatarak yaptırdı. kira sözleşmesini istedi şartları okudu, depozitoyu ayrı bildirelim dedi. evin adası paftası lazım bi bak göndermiş mi sana dedi, ki göndermiş. sözleşmede imzalar var mı dedi, var dedim, senin iş tamam dedi.

bunun haricinde şirketle maaş zammı konusunda anlaşamadık. anlattım gpt'ye ne yapalım diye, sözleşmeler incelendi, kanunlar incelendi vs. derken bi gedik bulduk, geldiğimiz noktada nerdeyse işten kovulacaktım ama gidiş yolu müthişti.

gpt 3.5 ilk çıktığında 2 gün aradığım yazılım bugını anında buldu.

daha neler neler. her gelişmeyi heyecanla takip ediyorum ben.
0
beyfendi
(11.04.25)
Hiç kullanmadım. Yenilikleri yakalama konusunda üstüme yok.
0
asteriks
(11.04.25)
Toplantı notlarını özetlemek için kullanıyorum en çok.

Bir de sunum hazırlarken çok faydalı, veriyi istediğim gibi extract ediyor ve sunuma ekleyeceğim metinleri, bullet pointleri hazırlıyor.
0
Bruce
(11.04.25)
Google Gemini ile yakın ilişkimiz var. ChatGPT'yi de yazı yazdırmak için kullanıyorum. Onun dışında yapay zeka henüz pek "zeka" seviyesinde olmadığı için güvenip araştırmayı ona bırakmıyorum.
0
nawar
(11.04.25)
Şu an çok sınırlı.
Elimizin altında işçi gibi kullandığınızı düşünüyoruz ama esiri olmaya doğru gidiyoruz.
Algılarımızı, tercihlerimizi tamamen teslim ettiğimizde durum daha fena bir hal alacak gibi.

Evet, işleri kısaltmak için uygun bir yol ama "üretmek" için sürekli promp girmek yerine daha çok düşünelim.
0
diyecevaplandı
(11.04.25)
Google kullanıyorum tabii ama ChatGPT'de bazı durumları yazdığım oluyor.
0
put it in your appropriate place
(11.04.25)
Yapay zeka dediginiz şey bu mu gerçekten? Gülünç. Kullanmıyorum çünkü hiçbir şeyi özetlemem henüz gerekmedi
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(11.04.25)
çok hakim olmadığım ve internette açık kaynaklarda kolay kolay bulamayacağınız konularda teklifler hazırlamam gerekiyor neredeyse her hafta. chatgpt, gemini, deepseek, claude -> hepsine ayrı ayrı soruyorum. daha önceden bir detay gelirse, onu internette ayrıca araştırıyorum. sadece yapay zekaya güvenmiyorum.

bunun haricinde şirketin linkedin sayfasına paylaşımlar yapmam gerekiyor. türkçe de yapsam, ingilizce de yapsam, chatgpt'ye "böyle bir şey yazdım, ne diyorsun hacı" diyorum. değiştirmesem bile, en azından yaptığı değişikliklere bakıp sonraki paylaşımlar için kendimi eğitmiş oluyorum.

sürekli sözleşme hazırlamam gerekiyor. eğer elimde matbu bir şey yoksa, en azından çatısını yapay zekadan alıp devam ediyorum.

önemli email, teklif, sözleşme.. ne olursa olsun, "hacı şunu bir kontrol et" diyorum.

ha bir de, günümüz istanbul'unda geçen RPG oynuyorum.
0
co2s2
(11.04.25)
ChatGPT ye sanal seks teklif ettim. Kabul etmeyince orada bitti.
0
runaway
(11.04.25)
Hiç işim olmadı. Yemek yapıp önüme koymadıkça işim olmaz :)
0
muhayyer divan
(12.04.25)
sıkça firefly ve elevenlabs kullandım, kullanıyorum. kurgu ve seslendirme işlerinde çok ilerlediler. ahanda örnek: youtu.be
0
ankarakecisi
(12.04.25)
iş için çok fazla kullanıyorum.

türkçe ve ingilizce maillerimi düzenliyorum en çok. baya güzel öneriler yapıyor dili şöyle olsun, bunu nasıl ifade ederim, vs. dediğimde. hayat kurtarıyor resmen.

genel olarak işle ilgili çok hakim olmadığım bir konu olduğunda yine soruyorum, konuyu özetliyor, yardımcı oluyor.

excelde bir şey yapmayı bilmiyosam onu soruyorum, nasıl yapılacağını anlatıyor.

bence çalışan herkes yapay zekadan faydalanmalı.
0
nathanieltroy
(12.04.25)
çok kullanıyorum. aklıma ne geliyorsa yazıyorum. hesap kitap yaptırıyorum, bilgi alıyorum, yorum alıyorum. google büyük hamallık gibi geliyor bana artık.
0
abelardo
(12.04.25)
Bu programı çok da gerekli olmayan ama hap bilgi olarak tek elden toparlanmış özet birkaç bilgi için ve şu popüler Ghibli filtreli görseller için kullandım. Onun dışında hep anlık birkaç şey için baktım. Yalnız yanlış bilgi verdiğini gördüğüm an kendisine şüpheyle bakmaya başladım. Bunu birkaç denememde de yaptığı için kafamda kendisine ait soru işaretlerim hiç gitmedi.

Bunun dışında işleyişi o kadar basit ki aslında Google bunlara pabuç neden bıraktı, anlamak çok güç.

Şöyle ki “x’in olma sebebi nedir?” sorusunu Google’a sorduğumuzda bize hep parayı basıp SEO (doğru kavram mı bilmiyorum) üzerinden tıklanma elde etmeye çalışan çöp siteleri çıkarmak yerine sorunun cevabını web sitelerine göre analiz edip doğru sonuca yönlendirseydi böyle abuk uygulamalar da ortaya çıkmazdı.

Şu an Google’ın çöp sitelere yönlendirmesi ile ChatGPT’nin yanlış analiz/sentez çıkarması arasında seçim yapmak zorunda kalan kullanıcılarız, öyle görünüyor.

ChatGPT’ye “X’in romanları ve bu romanlardaki karakterlerinin isimleri ve özellikleri hakkında bilgi verir misin?” diye sordum. Bir dakika olmadan, çok kısa süre içinde bana özeti geçti. Cevabını zaten bildiğim soru olmasına rağmen amacım bu analizin ve sentezlenen bilgilerin doğruluğunu teyit etmekti. Maalesef sonuçlarda gördüm ki kitapların isimleri haricinde dile getirdiği HİÇBİR ama HİÇBİR karakterin isimleri ve özellikleri doğru değildi (10 tane romandan dört ya da üç karakter verdi desek, kabaca 30-40 arası karakter vardı). Sonra başka bir soru sorup yeniden bu yazarın en son okuduğum romanının adını ve karakterini sordum ki aynı hata tekrarlanacak mı, kontrol edeyim. Yine aynı uydurma karakterleri söyledi. “Bu yanlış bir bilgi, böyle karakterler bu kitapta yok” dedim. Özür diledi ve hatayı tekrarladı. Sonra yine aynı tepkiyi verdim, ondan sonra doğru bilgi verdi. Bunun nesine güveneceğiz şimdi? Vereceği bilgiler teyide muhtaçsa çöp bilgiler yaymaktan başka ne gibi bir vasfı var bu hizmetin?
0
m e b
(12.04.25)
(10)

kadınlara bir soru

sorusoranadam
sevgiliniz hakkında kız arkadaşlarınızın yaptığı yorumları önemser misiniz? özellikle görünüş olarak.
sevgiliniz hakkında kız arkadaşlarınızın yaptığı yorumları önemser misiniz? özellikle görünüş olarak.
0
sorusoranadam
(11.04.25)
Etkilenmem. İçime sinmiş ki sevgilim olmuş üzerine arkadaşımla tanıştırmışım.
0
ruhen hastayim ben
(11.04.25)
Hiç etkilenmem. Zevksiz olduklarını düşünürüm.
0
ashleybon
(11.04.25)
hayır etkilenmem ama bayağı saçma ve sınırları aşan bi yorum bu.
0
deartheodosia
(11.04.25)
Etkilenmem. Beğendiysem benim için olay bitmiştir, başkasının yorumlarıyla fikrim değişmez.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(11.04.25)
Ben izin vermem daha çok :) o yüzden de hayır etkilenmem.
0
charbiel
(11.04.25)
Görünüş hakkında yorum yapabiliyorlarsa o arkadaşlardan soğurum. İkazımı ederim, tekrarını da yaparım, devam ediyorlarsa arkadaşlık biter. Sevgilimde gözleri var demektir, hayatımda işleri olamaz.

Onların yorumları beni ilgilendirirse ancak bu anlamda ilgilendirir yani, zevk benim zevkim kime ne.
0
muhayyer divan
(11.04.25)
Görünüş olarak hayır, ne münasebet.
Ama ilişkinin içindeyken göremediğimiz bazı sorunlu davranışlar ("red flagler") dışarıdan daha net görülüp yorumlanabiliyor. Birden fazla arkadaş ya da aileden birileri benzer yorumlar yapıyorsa onları rahatsız edenin ne olduğunu anlamaya çalışmak iyidir.
0
kobuzchu kiz
(11.04.25)
Abooo, buradaki bazı kadın duyurucular bir kadının gece bir erkek arkadaşının(sevgili değil) evinde çay içmesini normal buluyordu sanki. Şimdi ise görünüşe yorum yaptılar diye bir şeyler bir şeyler...

Benim sevgililer hep önemsedi. Kıskançlık oldu, ama kız arkadaşlarına bir şey dedi mi hiç öğrenmedim.
0
Shepard
(11.04.25)
afedersiniz takıldığım çocuğa "maymuna benziyo" dendiği bile oldu(annem tarafından). ciddili gülüp geçerim harbiden benziyordu da benim için çok tatlıydı. yakışıklısını da siz bulun kardeşim ben bildiğim yoldan devam

benim ekol şu; forum.donanimhaber.com
0
ala09
(12.04.25)
ala09 +1
Sadece artık bildiğim yoldan devam etmiyorum. Eskiden yakışıklı adamlar ilgimi çekmezdi artık malesef cekiyor
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.04.25)
(18)

Kiracı olduğum evi alırken emlakçıya para verilir mi?

benbunugordum
Merhaba, 2 yıldır kiracı olduğum evi alma aşamasındayım. İlk çıktığımda da almak üzerine girdim ama o an param yoktu. Geçen sene ev sahibim evi satacağım dediğinde param çıkışmadığı için alamadım. O da bir emlakçıya verdim dedi, bana ilanı getirdiler. Kendim astım balkona. Bir yıldır da duruyor ve a
Merhaba, 2 yıldır kiracı olduğum evi alma aşamasındayım. İlk çıktığımda da almak üzerine girdim ama o an param yoktu. Geçen sene ev sahibim evi satacağım dediğinde param çıkışmadığı için alamadım. O da bir emlakçıya verdim dedi, bana ilanı getirdiler. Kendim astım balkona. Bir yıldır da duruyor ve arayan soran olmadı. Geçen biri geldi ve evi kendim gezdirdim.

Şimdi ise alabilecek ortak noktada buluştuk, fakat ev sahibi satarken emlakçıya gidin onla konuşun dedi. Emlakçı parasını vermemiz gerektiğini söyledi. Ben de emlakçının hiçbir şey yapmadığını ve vermememiz gerektiğini ifade ettim. Hatta emlakçı ilanı kaldı ve ben her balkonda yemek yediğimde kocaman ilanla hayatıma devam ettim. Yasal olarak da herhangi bir sözleşme vs. yapmamışlar. Sadece e adamda uğraştı diyor. Ben uğraştım aslında, emlakçıyı görmedim bile.

Bu şartlarda ne dersiniz, siz olsaydınız ne derdiniz? Teşekkürler.
0
benbunugordum
(10.04.25)
emlakçıyla sözleşme imzalamışsa kendi başına satamaz muhtemelen.
0
jelly bear
(10.04.25)
sözleşme yapmamışlarsa emlakçının bir fonksiyonu yok. para vermek manasız. uğraştı da müşteri mi getirdi sizin olayınızla bir alakası yok.
0
awlmi
(10.04.25)
emlakçıyla sözleşme yok, vicdanen diyor. ben de adam da almaz dedim bir şey yapmadı sonuçta. tutup 50 bin hiçbir şey yapmamış bir durumda istemez diye düşünüyorum. ama diyor adam zaman harcadı. ben daha çok harcamışımdır ve o ilanla yaşarken sıkıntı çekmişimdir. eve geleni de ben gezdirdim bu süreçte. bununla ilgili ev sahibinine gösterebileceğim bir yazı vs. var mı? en son bir emlakçıyla görüşün diye ayrıldık. ne diyeceğim ki emlakçıya?
0
🌸benbunugordum
(10.04.25)
Bu devirde ev satın alacak müşteri bulmuş ev sahibi, senin için hiçbir hizmet üretmemiş birine de para istemesin artık.

İşin etiğini düşünüyorsa kendi ödemesi gerekeni biraz daha takviye eder, olur biter.
0
Mirket
(10.04.25)
valla burada şöyle bi durum var, sözleşmesi olmasa bile, sizi ve ev sahibini dava eder, ilanları falan dosyasına ekler ve bir mahkeme de bunu haklı görür. yani başka mahkeme belki davayı reddeder ama size öyle denk gelmez mesela. sonra uğraşır durursunuz. bence emlakçı ile ara yolu bulun bir komisyonda anlaşın.

ha anlaşmaya gelmiyorsa, evi mutlaka gezdirmeye birilerini getirecek, işte o zaman sözlü olarak siz de çirkeflik yapıp alıcıları kaçırırsınız falan.
0
malheiros
(10.04.25)
Ev vazgeçilmezimse emlakçıyla pazarmık lapıp 'sen bi şey yapmadın, senin işinu de ben yaptım, amcanın hatrına geldim sana' gibi bi şeyler deyip 3-5 bi şey vermeye bakarım. Vazgeçilmezim değilse s..tiri çekerim, 5 kuruş vermem, işine gelirse der geçerim
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(10.04.25)
6 aydır ilanda bir kez bile birini getirmedi. ilan da 2 haftadır yok bilmiyorum neden. pankart ise 'kiracının yasal yükümlülüğü yok' deniyor internette ama uyumlu biri olduğum için sorun etmedim başta. fakat ailem geldi, arkadaşlarım geldi, kocaman satılık ilanı hiç hoş olmadı. pazar kahvaltısı yapıyoruz manazarayı kapatıyor, çocuğum ve arkadaşları için de hoş durmuyor. bunları da yaşıyorum manevi tarafından.hatta pankart ipi ufak geldi de ekstra ip taktım daha sallansın, görünsün diye. ben olsam almam, alamam hak etmediğim bir para. fakat dediğiniz gibi ne insanlar var yok bendeydi vs. dese de en nihayetinde evde duran insanım. sonuç lehime çözüleceğine inansam da emsal bir olay var mıdır diye sormak istedim. değerli görüşleriniz için teşekkür ederim. bu konuyla ilgili takip edeceğim sayfayı.
0
🌸benbunugordum
(10.04.25)
Ev sahibine "emlakci sizin icin calisti, gonlunuzden koparsa odeme yapin siz" derdim. Diretirse de her iste bir hayir vardir deyip evi almaktan vazgecerdim.
0
brkylmz
(10.04.25)
Emlakçıyım. Ev sahibiyle emlakçı arasında sözleşme yoksa (satış gerçekleşirse) emlakçı dava yolu ile dahi sizden bir şey alamaz. Sözleşme olsa dahi yer gösterme formu yok ise hiç alamaz. 6 ay geçti diyorsunuz, biz genel olarak 3 ay + 3 ay sözleşme imzalarız. Ev sahibine emlakçıdan hizmet almadığınızı ve ödeme yapmayacağınızı, size hizmet verdiğini düşünüyorsanız %2 + KDV hizmet bedelini kendisinin ödemesini söyleyin. Çok diretirse rest çekin almayacağınızı söyleyin derim. Sormak istediğiniz bir şey olursa mesaj yazın bana.
0
Godless
(10.04.25)
Biraz kötümser bakıcam olaya ama yine de bir bakış açısıdır diye yazıyorum.

O evi almamak en doğrusu diye düşünüyorum, çünkü bu üçüncü fırsat ama ev sahibin çok gereksiz ve saçma bir şekilde önüne engel koyuyor. Her seferinde engel çıkan şeylerden uzaklaşırım ve çok daha iyisi olur sonrasında. Belki aklına yatar belki bilmek istersin diye yazdım.

Hayırlısı olsun bakalım.
0
muhayyer divan
(11.04.25)
ben vermem, evsahibini bir şekilde ikna ederim. zaten ev uzun süredir de satılmamış.
0
orpheus
(11.04.25)
Bizde de aynısı oldu, vermedik. Hatta sizinki gibi işi gücü bırakmış bir noktası da yoktu. Aktif olarak alıcı getiriyordu. Ama alıcılar beğenmiyordu evi dönüyordu. Biz de bir yerden para bulduk ve bir şekilde talip olduk. Sonuçta bize ev gösterme belgesi imzalatmamış. Ev sahibinin bir arkadaşı da alabilirdi. Sonuçta yer gösterme belgesini bu amaç için imzalatıyorlar. Ki zaten ev satış işlerinde nezaketen öncelik hep içerideki kiracıya verilir. Bizim emlakçı da az homurdandı ama ev sahibi çözdü. Sonuçta gelip boş dönen diğer kişileri getirerek ev sahibine bir hizmet vermiş oldu. Sonuçta kendi getirmese bile ilanı asmak-webe koymak bir maliyet ve yatırım. Ondan ev sahibi ile emlakçı arasındaki ilişki açısından ev sahibinin vicdan yapması makul. Ama bir zahmet kendi vicdanını kendi tatmin etsin. Belli ki satılmayan evi var boşa kürek çekmesin.
0
ManikD
(11.04.25)
olay emlakçıya gittiyse emlakçı parasını almak ister. emlakçıların kazandığı parayı hiç bir zaman mantıklı bulmadım ama ne yazık ki sektör böyle. bu durumda ev sahibi verecek parayı.
0
mikahakkinen
(11.04.25)
pireye kızıp yorgan yakmayın.
oturacağını evi almayıp ileride pişman olursunuz.
sadece maddi açıdan bakmayın olaya.
0
nuisance2
(11.04.25)
Bu talep ortamında 1 yıldır kimsenin sormadığı evi alıp almamayı sorgularım ben emlakçı komisyonundan önce.
0
Mcfly
(11.04.25)
Ev sahibi ile gorusup evin uzun suredir satilmadigini talip oldugunuzu ancak emlakci ucreti vermek istemediginizi iletin.Emlakci ile ev sahibi arasindaki sozlesme katolik nikahi degil sonucta.Belli bir surede musteri bulamadiysa ev sahibinizin bu sozlesmeyi sonlandirmasi normal.Ev sahibinden bunu isteyin
0
turkuaz
(11.04.25)
müşteriyi emlakçı bulur ve satışı gerçekleştirirse emlakçıya komisyon ödenir. sizin durumunuzda sizin ödemeniz gereken bir şey görünmüyor. mal sahibi emlakçıyı gönülleyecek ise o onun sorunu size paslayamaz, uyanıklık yapmış.
0
o kadar da degil aga
(11.04.25)
evin satılacağını emlakçıdan mı duydunuz, ev sahibinden mi? ev sahibinizden duyduysanız bence para verecek bir durum yok. çünkü emlakçının yaptığı işin size bir hayrı yok. neden vicdan yapıyorsunuz ki? köşedeki manav bugün hiç satış yapamadı diye gidip 2 kilo domates alıyor musunuz?

ama diyelim ki emlakçı size geldi, ev satılıyor dedi. sizin de haberiniz yok. ev sahibinizi arayıp evi bana sat dediniz ve bir daha emlakçı ile hiç muhatap olmadınız. ne pazarlıkta, ne tapuda. bu durumda emlakçı parasını sonuna kadar hak etmiştir. emlakçı size satılık ev getirmiş olmasına rağmen, onu denklem dışına çıkarmaya çalışan sizsiniz. emlakçı işini yapmak istiyordu.
0
co2s2
(11.04.25)
(12)

1 Yaş Hediyesi

rock n roll
1 yaşına girecek bir bebeğe hediye ne alınabilir? Oyuncak olur, kıyafet olur ama şöyle bir şey alsan çok çok iyi olur diyebileceğiniz bir şey var mı? Anne, babalar özellikle fikirlerinizi merak ediyorum.
1 yaşına girecek bir bebeğe hediye ne alınabilir? Oyuncak olur, kıyafet olur ama şöyle bir şey alsan çok çok iyi olur diyebileceğiniz bir şey var mı? Anne, babalar özellikle fikirlerinizi merak ediyorum.
0
rock n roll
(09.04.25)
Oyuncak değil de ailesine bir konuda destek olmak daha tatlı olur gibi. 1. yaşını bitirdiği güne dair somut bir hatıra olsun diye düşünüyorsan belki tatlı cici bir çerçeve içine onun o günkü fotosunu koymak güzel olabilir. Ya da ona o günün bedelinden 1 gr altın alıp saklamak.

Kendi yeğenlerim için yapmak istemiştim de maalesef imkanım olmadı buna.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
bebekler için müzikçalarlar oluyor. arkadaşın 1 buçuk yaşındaki çocuğuna aldık. babası içine çocuk şarkıları ve ninniler yükledi. basit iki üç düğmesi var. oradan şarkıları değiştirilebiliyorsun. çocuk o günden beri elinden bırakmıyor, en sevdiği eşyası oldu.
0
sir gawain
(09.04.25)
Lego duplo.
0
Amaranta ursula
(09.04.25)
Aslında sokakta yaşayan hayvanlara mama alıp bebiş adına dağıtmak gibi bir düşünce ağır basıyor. Daha anlamlı olur gibi.
0
🌸rock n roll
(09.04.25)
@rock, sizin birinin adina iyilik yapmaniza gerek yok. onlar takdir ederlerse yaparlar.
bence 2-3 yas kiyafeti falan iyidir. ya da oyuncak.
0
sonsuz
(09.04.25)
@sonsuz
Onlar da çok hayvansever insanlar. Arabalarında hep mama ve su taşıyorlar. Aslında burada yapmak istediğim oyuncak, kıyafet gibi bir şey yerine acaba daha manevi anlamı olan bir şey mi yapsam düşüncesi.
0
🌸rock n roll
(09.04.25)
@rock n roll

Çok güzel düşünüyorsun bence. Bazılarının konuyu yanlış anlamasını da anlayamadım, kimse sana bebeğin adına iyilik yap demedi. O bebeğin yetiştirilmesi için ailesine destek olmayı kastetmiştim. Maddi imkanlara göre değişir, bebeğin yakasına 200 TL takmaktan tut, mesela bir çeyrek veya yarım altın takarken ailesine "hadi bakalım kumbarasının siftahı benden olsun" demeye kadar, aranızdaki samimiyete göre değişmekle birlikte mesela bebek bezi, kıyafet (hiç tavsiye etmem), ayakkabı (tavsiye etmem), hediye etmeye kadar akla gelebilecek her şey o aileye destek ve bebeğe fayda olur.

Çocuğun yediği helal giydiği haram derler, büyüme sürecinde olup sürekli beden değiştirdiği için. Bu sebeple kıyafet ayakkabı bebek eşyası vs alınmasını çok yanlış buluyorum. Ülkemizde bir anne bebek dayanışması geleneği olsaydı tamamdı da, öyle bişey yok. Sen alırsın biri satar biri kullanır biri saklar evladının evladına giydirir filan. Belli olmaz. Bana göre aileye destek olacak bir şey bebeğe de destek olacağından, hatta bu hayvanseverlik konusu da çok şahane olduğundan mesela 2 kg organik kayısı kurusu bebeğe, 20 kg köpek maması sokaktaki bebelere destek olsun şeklinde verilebilir. Ben olsam öyle yaparım.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
Badi her daim ihtiyaç. 2 yaşa kadar boy boy alınabilir. Makbule geçer.

Fisher Price tarzı (istediğiniz marka) oyuncaklar olabilir.
0
yadigar
(09.04.25)
benim oglan bunun hastasiydi:

www.amazon.ca
0
cooperr
(10.04.25)
oyuncak işi biraz sıkıntılı. hevesle alınan şeylerin suratına bakmayabiliyorlar.

benim kız mutfağa bayılıyor. boyuna göre, fırınlı ocaklı mutfaklardan var. tam 1 yaş için değil ama 1,5-2 yaştan itibaren oynar.

fisher eğitici köpekcik ve robot var. köpeğin yüzüne bakmıyor. robotla arada oynuyor. duplo da var nadiren oynuyor.

bütçeye uyarsa globber çok iyi bi yatırım.

yok manevi bir hediye olsun derseniz instagramdan umut dalı projesine bakabilirsiniz.
0
elorelia
(10.04.25)
lego duplo +1
0
unalub
(10.04.25)
ben çeyrek vermeyi planlıyorum. annesi zaten gelen küçük altınları bozdurup daha büyük altın alıyor kızına.
0
Zia
(10.04.25)
(25)

boykot meselesi

sir gawain
türkiye'de yaşamıyorum. boykot gerçekten de uygulanıyor mu? yoksa belli bir komünite kendi içinde birbirini mi gazlıyor?tüm gün alışveriş boykotunu anlıyorum ama bu aynı anda 286 markayı boykotlamaya çalışma işini anlamıyorum. onun yerine ö. özel'in açıkladığı ilk listeye odaklanılsa ve bu markalara
türkiye'de yaşamıyorum. boykot gerçekten de uygulanıyor mu? yoksa belli bir komünite kendi içinde birbirini mi gazlıyor?

tüm gün alışveriş boykotunu anlıyorum ama bu aynı anda 286 markayı boykotlamaya çalışma işini anlamıyorum. onun yerine ö. özel'in açıkladığı ilk listeye odaklanılsa ve bu markalara daha konsantre bir şekilde boykot uygulansa daha iyi sonuç alınmaz mıydı? hangi markalar boykot, hangileri değil ipin ucu kaçtı ve mesele sulandı gibi geliyor dışarıdan bakınca.
0
sir gawain
(09.04.25)
Ben ve çevrem uyguluyoruz. Son 10 günde biri market diğeri kasap olmak üzere sadece iki defa para harcadım. Paramı çektim nakit olarak kullanacağım. Şimdi de şişli belediyesi’ne gidiyorum tıpkı saraçhaneye gittiğim gibi.

Espressolab’i hükümete yakınlığı nedeniyle zaten kullanmıyordum. Ama satın aldığımız en temel şeylerde bile bu insanlara para kazandırdığımı fark ettiğimde midem bulandı. Hem bizim paramızla çarkını döndüreceksin hem de hayatı bize dar edeceksin :)

Yazdığım gibi ben ve çevrem boykotu uyguluyoruz. Gıda dışında alışveriş yapmıyoruz. Bahsi geçen markaları göz göre göre satın almıyoruz. Kuaföre gidecektim onu bile ileriki aylara attım. Keşke herkes kendine sahip çıkabilse. Çünkü ses çıkaran gençler şu an içerideler.
0
ruhen hastayim ben
(09.04.25)
Hayır hiç sulanmadi.

İlk listeye odaklanmak mantıklı ve sürdürülebilir bence de ama artık öyle bi tiksindik ki, malum partiyle baglantili olan hickimseye bilerek 1 kurusumuzu yedirmek istemiyoruz. Şahsi olarak midemi bulandırıyor, elim kendi gitmiyor zaten o markalara...

Çayı şekersiz içmeye başlamak gibi düşün. bı kez alışınca artık vazgecemiyosun. Şeker koyim desen miden almiyo

Gayet güzel gidiyor bence süreç.
0
abuzer
(09.04.25)
belli bir komünite kendi içinde birbirini gazlıyor +1

böyle olmasının nedeni boykot kavramının çok genelleştirilmesi bu şekilde etkili bir tepki koymak mümkün değil. Daha dar, belirli markalar odaklı ilerlenebilir.
0
biravekahve
(09.04.25)
geçen hafta için açıklanan kart kullanım rakamlarında boykot günü için %50 gibi bir düşüş vardı. bugün için ne olacak göreceğiz.
0
zemberek
(09.04.25)
20 yıldır yaptığımdan farklı hiçbir şey yapmıyorum desem yalan olmaz.
Bibaşımayım hissiyle yürüdüğüm bir yol vardı.
Herkes doluştu.
Çok da güzel oldu.
Daha güzel olacak.
0
Mirket
(09.04.25)
Trendyol gibi mecralarda da satislarda çok büyük oranda düşüş olduğu içeriden gelen bilgiler dahilinde
0
abuzer
(09.04.25)
37383 markaya boykot uygulanması ve bizim alternatif sıkıntısı yaşamamız bile her yeri ne kadar sarmış olduklarının göstergesi.

Hepsine boykot uygulamak zor gelebilir elbette. Hatta bunu yapmak mümkün olmayabilir. Sadece 1’in 0’dan büyük olduğunu bilerek elimizden geleni yapmak gerektiği inancındayım. İnsan espresso lab’den kahve içmedim d&r’dan kitap almadım’la yetinmek istemeyebilir sonuçta evine her gün giren benzer ürünler varken sadece iki üç markaya odaklanmak ne kadar faydalı olur bilemiyorum.
0
ruhen hastayim ben
(09.04.25)
Türkiye'nin perakende devlerinden birinde yöneticiyim. Geçen haftaki tüm gün boykotta cirolar yarı yarıya düştü. Kaldı ki şirket ne boykot listesinde ne de adı herhangi bir şekilde geçiyor. Ona rağmen bir günde onlarca milyon tl cirodan oldu. Herkes bi titredi. Boykot listesindeki markaları hayal bile edemiyorum.

Belli markalara yoğunlaşmış boykot direkt yıkıcı etki yaratır. Kara para aklamıyorsa bir markanın bu çaptaki bir boykota dayanma ihtimali yok. Un kurabiyesi gibi dağılırsın. O yüzden marka boykotu zaten devam etmeli.

Toplu boykotun da patron tayfasının götünü tutuşturmak gibi etkileri var. Başı ağrıyan patron tayfası bir süre sonra baş ağrıtmaya başlar. Çünkü paranın ilkesi, siyasi görüşü, dini vs olmaz. Taş atmadan kolun yorulmadan oturduğun yerden böyle bir etki yaratabiliyorken niye bunu yapmayasın ki?
0
thracia
(09.04.25)
filistindeki soykırımdan beri
starbucks, algida, cola zaten içmiyordum uyguluyorum
0
mantık
(09.04.25)
konuyla ilgili boykot çok anlamsız klendi ülkenin ekonomisine zarar verdiği sanıyorsun
seçimde oy vermek dışında seçenekler anlamsız
0
mantık
(09.04.25)
Entry nik uyumsuzluğu
0
abuzer
(09.04.25)
Geçen hafta Kadıköy'de adeta hayat durmuştu, bugün ise orada boykota uyan tek kişi bile yoktu sanki. Ne esnaf ne insanlar takmış boykotu, doğrusu hayal kırıklığına uğradım.

Benim gördüğüm, pek çok kişi sosyal medyada yazılanlara vs. bakarak muhtemelen herkesi kendi çevresi gibi düşünüyor ama birçok girişimin siyasi görüşü fark etmeksizin halkın çoğunluğunda karşılığı veya epey zaman sürdürülebilirliği ne yazık ki yok. Bu halkın yapısını artık kabul etmek lazım, o sebepten ilk günlerdeki umudumu kaybettim boykot konusunda açıkçası.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(09.04.25)
Ses çıkaran yüzde 5. Boykot uygulayan da öyle. Millet birbirini gazlıyor. Boş işler. Herkes kendi hayatına baksın. Boşa sinir stres, ne yaparsan yap bir şey değişmiyor. Kuaföre gitmemek ne alaka... Ya sizin harcamadığınız parayla kimse batmaz. Bu savaşı onlar değil siz kaybedersiniz çünkü şehirdeki adam kendi kendine yetemez. Ne varsa dışarıdan alır. War of attirition diyor ya ecnebi abilerimiz, onların sabrı sizinkinden daha çok. Sizin pes etmek için milyon sebebiniz var. Onlar ise ne dalga gelse de kürek çekmeye devam diyor ve iplemiyor.
0
Shepard
(09.04.25)
boykot olayı sistemsiz gidiyor ve küçük işletmeciye zarar veriyor. kadıköyde kapatmayan esnafa laf ediliyor üsküdardaki açık. kadıköydeki zaten muhalif ki. belli markalar belirlenip onlar boykot edilmeli plansız boykot her anlamda hepimize zarar.

ayrıca her çarşamba olması mantıksız. firmalar ona göre şekil alıp hareket eder. mesela zincir olan bir firma çarşamba kadıköyü kapatıyor üsküdardaki şube açık.

boykota katılım etkili ama ilçe de köyde karşılık bulmuyor. zaten belli markaları almayan kesim almıyor. bu işin mantıklı yönünü chp inceleyip sahiplenmeli yoksa anlamsız kafasına göre boykot oluyor.
0
mikahakkinen
(09.04.25)
dr da çalışan arkadaşımın kızı var dı.işten çıkarılmış olan çalışan emekçilere oluyor yine.
0
jamswety
(09.04.25)
Ben ve ailem uyguluyoruz, bugün de uyguladık. Bizim için çok önemli.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
Ek:

Marka kısıtlamasında zaten önceden boykot ettiğim markalar vardı, yenilerini ekledim ama buna kendim karar veriyorum, kimsenin listesini ciddiye alamam açıkçası. Başta ülker var, espressolab var, bilumum Coca-Cola ürünleri ve benzer markalar var. İsrail menşeli ve bizdeki zararlı yandaş bildiğim markalar.

Bir Eti olamadı kimse.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
Tekeller dışında esnaftan alışveriş yapmıyorum yıllardır. Geçen yıllarda saçma sapan birkaç markaya zaten gitmiyorum. Bunun dışında üç harfli marketleri zorunda değilsem kullanmıyorum. Migros varsa onu tercih ederim üç harflilere gitmem.
Bunun dışında yobaz kimseye para harcamıyorun. Fırıncıdan terziye büyük markalardan bankaya kadar.
Bizim kesim yeni uyandı bu duruma ama özellikle baba tarafımdan bilirim ki seküler işletmecilere yıllardır tek kuruş harcamayan milyonlar var. Ciddi ciddi para gitmesin diye kendi görüşündekilere harcar insanlar. Arada uyaran görüyorum ama yıllardır var bu.
Daha yeni ona para kazandırmıyoruz buna para kazandırmıyoruz diye takılıyor millet. Ya karşı taraf 50 senedir yapıyor bunu. Bence insanlar boykot moykot yine yapsın da biz ne kadar salağız, cahil dediğimiz aşağıladığımız insanlar parayı nasıl da kontrol ediyormuş biz nasıl bir enayiymişiz diye bi düşünsünler.
Ha göçmenlere hiç girmiyorum bakın. Kapalı ekonomileri var yaw. Cipsten iç çamaşırına kadar tamamen kendi bambaşka bir ekonomide yaşıyorlar. Ona ne zaman uyanılacak onu merak ediyorum.
Yani sözün özü ben imkanım dahilinde benim kıyafetimle, yediğimle içtiğimle ne giyip giymediğimle kafayı bozmuş, akşam başıma bir şey gelse önce ne giyiyormuş diye soran, kafalarına göre her hafta başka dıj güç yapan kişilere zorunlu olmadıkça para kazandırmıyorum. Bunu da 10 senedir falan yapıyorum. Bu kişiler 50 senedir yapıyor.
Büyük büyük markaları seçeneğin olmadığı durumlardan bahsetmiyorum. Normal bir vatandaş olarak kendi çapımdan konuşuyorum. Yoksa iki tane uçak bileti alabileceğim yer var. Ne yapayım üçüncüsünü kendim mi kurayım. Gidip biletimi alıyorum çünkü başka seçeneğim yok. Eğer varsa kimdir necidir bilmeden harcamam.
0
mrvln
(10.04.25)
Kendi adıma konuşursam bilinçlenme açısından faydalı oldu. Resmi listeden kullandığım çok az marka vardı, kendi boykotlarım da vardı ve zaten genel olarak ot bir hayat yaşadığım için çok fazla gereksiz harcamam yoktu. Ama mesela mülksüzleştirme ağı gibi oluşumlar ciddi olarak gözümü açtı ve bu konuda daha kararlı olmamı sağladı. Bir sıfırdan büyüktür diyen arkadaşa katılıyorum ve ne yapabilirsek yapalım diyorum.
0
peki madem
(10.04.25)
belli bir komünite kendi içinde birbirini mi gazlıyor +1

insanlar çarşamba alacağı ürünü perşembe alınca boykot yaptım sanıyor.
0
bobinhoo
(10.04.25)
Konsantre ve derli toplu ilerlemek için açıklanan markalara verilen reklamları ya da bu markalara sıra sıra açıklanan destekleri kim derliyor? Bunu kim göz önünde yapabilir? Kim güvenilir ve yaygın destekle yapabilir? Boykota katılabilirliği olan genel kesim ne zaman senin gibi bu liste çok uzun ve dağınık oldu derler?
0
osssy
(10.04.25)
@bobinhoo

Bu ülke 85 milyon. Diyelim ki 30 milyon araç var, gerçek rakamı bilmiyorum. 1 günde diyelim ki 20 milyon aracın deposu dolduruluyor.

Sadece 24 saat için akaryakıt almamanın ne anlama geldiğini, benzer şekilde sadece 24 saat için hiçbir TEKEL ürününün (sigara ve alkol) satın alınmamasının ne ifade edeceğini anlayamıyorsun demek ki.

Asıl bunu yapsak dize getiririz herkesi.
0
muhayyer divan
(10.04.25)
ertesi gün almayacak mısın
0
mantık
(10.04.25)
işe metroyla giderim bir yıl, sigarayı alkolü şans oyunlarını bırakırız diyorsan başka
0
mantık
(10.04.25)
@muhayyer divan

hiç bir anlam ifade etmiyor maalesef. Alınmaması değil tüketilmemesi gerekiyor. Çarşamba günü sigara almadı diye sigara içmedi mi o insanlar? Çarşamba alacağı sigarayı salıdan alınca ne değişti allah aşkına.

30 milyon araç olsa günde 20 milyon aracın deposu dolsa demişsin. hadi verdiğin oranın absürtlüğünü bir kenara bırakıyorum. çarşamba kimse yakıt almasa 20 milyon depo yakıt harcamasının ortadan kalktığını mı sanıyorsun? bu harcamanın ortadan kalkması için kimsenin bir yere gitmemesi lazım o gün. Mümkün mü sence bu? Çarşamba günü yollar bomboş oluyor da benim mi haberim yok? Çarşamba yakıt almayan insan, yine aynı yakıtı harcıyorsa mecburen başka bir gün almak zorunda o yakıtı.

Yani sonuç olarak önemli olan o gün alışveriş yapmamak değil, o gün tüketim yapmamak.

Zaten bu kadar geniş yelpazeli bir boykotun gerçekçi olarak yapılabilmesi pek mümkün değil ve işi sulandırmaktan başka bir işe yaramıyor. Daha marka odaklı ve uzun süreli yapılması mutlaka o şirketlerin bilançosuna zarar verecektir ve bundan sonra atacakları adımlarda 2 defa düşünmelerine sebep olacaktır ama 2 gün boykot yapsak 3. gün batar lafları safsatadan ibaret.
0
bobinhoo
(10.04.25)
(6)

Adet bitimine yakın korunmasız seks

makinist
Rahmin kendini yenilediği bu zamanlarda bakteriyel açıdan sıkıntılı bir dönem mi? Yoksa yeni bir eve girmenin verdiği ferahlık duygusu ile mi hareket edilmeli?
Rahmin kendini yenilediği bu zamanlarda bakteriyel açıdan sıkıntılı bir dönem mi? Yoksa yeni bir eve girmenin verdiği ferahlık duygusu ile mi hareket edilmeli?
0
makinist
(09.04.25)
Regl seksi fikir olarak bazı insanlara kirli gelebilir hijyenik gelmeyebilir fakat sağlık açısından bir sorun yaratmaz
0
grimavi
(09.04.25)
Evli eşler arasında bile bu anda birleşmek büyük sorundur.
Eski kaynaklarda o kanın zehir olduğu belirtilir ve bu zehir etkisi kadınlar arasında değişiklik göstermekle birlikte diğer uzuvlara da yansır.
Bu nedenle durumun farkında olan bazı kadınlar el emeği gerektiren çiçek bakımı, maya, sirke, konserve gibi işlerden uzak dururlar.

Kısacası yeni bir eve girmek demek ipotek, icra, kiraya zam veya depremden tamamen uzak kalmak demek değil.
0
diyecevaplandı
(09.04.25)
o dönemde kadınlara pek yanaşmamak en mantıklısı.
0
mikahakkinen
(09.04.25)
bu konuda internette okuyup araştırdığım kadarıyla regl döneminde ilişki bakteriyel açıdan riskli, doktorlar tarafından önerilmiyor.
0
turuncu tonlarda
(09.04.25)
Korunmasız seks her türlü tehlikelidir, sadece gebelik değil, eğer özellikle erkeğin hayatındaki tek kadın o anki partneri değilse cinsel sağlık açısından da çok tehlikelidir.

Bunu aldatma anlamında söylemiyorum, evvelce başka kadınlarla seviştiyse diye söylüyorum. Erkek her zaman taşıyıcıdır, hastalanan erkek azdır ama hastalığı yayarlar.

Regl dönemi veya değil her zaman kondom kullanmalısınız. Eskisi gibi mutlak tek evliliğin olmadığı, bir anlamda "olamadığı" bir ortamda yaşıyoruz, kadınları korumak gerekir hastalıkların önünü almak için.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
Yapın diye demiyorum, kendi tecrübemdir ama ben şimdiye kadar hiç dikkat etmedim.

Hep uzun süreli ilişkim vardı, partnerlerim de öyle yaşayan insanlardı, tek eşliydik...

12 yıldır cinsel hayatım varsa, hiç bir zaman reglmiş öncesiymiş, ortasıymış, sonuymuş... dikkat etmedim.

ayrıca hiç korunmuyorum. çocuğum da olmadı şimdiye kadar.

ya kısırım ve bağışıklığım yüksek... ya da şanslıyım bilemedim.
0
ananiyimioguz
(09.04.25)
(6)

önerilere açığım

baldan kaymak
birkaç aydır aşk acısı çekiyorum. geçmedi.Yok yani kimle yemeğe gitsem ya da bi resim görsem ya da bir müzik bile olsa aklıma o geliyor. Geçen gün bir duvar muhabbeti oldu, bildiğin inşaat, onda bile aklıma geldi. Çok güzel birşey görsem veya duysam hemen ona atmak geliyor içimden ama atamıyorum. Sa
birkaç aydır aşk acısı çekiyorum. geçmedi.

Yok yani kimle yemeğe gitsem ya da bi resim görsem ya da bir müzik bile olsa aklıma o geliyor. Geçen gün bir duvar muhabbeti oldu, bildiğin inşaat, onda bile aklıma geldi. Çok güzel birşey görsem veya duysam hemen ona atmak geliyor içimden ama atamıyorum. Sanki herşey çok anlamsızlaşıyor o anlarda.

en sert vuran ayrılık bu oldu. şimdi geri dönse normalde evet demeyeceğim herşeye evet diyecek kadar özledim. Kokusunu aşırı özledim. Yaş ilerleyince daha mı zor oluyor bu şeyler, önceden çok az etkileniyormuşum.

Nasıl aşıyoruz?
0
baldan kaymak
(09.04.25)
Next >>>
0
insanlik icin buyuk bir adim
(09.04.25)
Yaşayarak aşıyorum şahsen. Yani aşamıyorum. İçinden geçmem gerekiyor, daha doğrusu içimden geçiyor. İçim dışım o iken yavaş yavaş terk ediyor bünyeyi, hemen olmuyor.

Sevgi hemen cart diye bitmez ki. Ne güzel bir sevgi yaşamışsın, buna şükrettim. Çünkü ben çevremde sevgi ilişkisi göremiyorum, sürekli birbirini yaralayan acıtan ilişkiler görüyorum. Sevgiyi yaşayabilen insanlar çok kıymetliler, evet çok acıyor çok da uzun sürüyor ama sevgiyi yaşadığın için oluyor bu, riyakar bir iletişim yaşadığın için değil.

Üzgünüm, bir şey söyleyemedim ama sanırım pek bir yolu da yok. Yani sevebilmeyi kaybetmek istemiyorsan.
0
muhayyer divan
(09.04.25)
Zaman.
0
antihero
(09.04.25)
tugla/harc/siva/boya muhabbeti ile aklina hatun geliyorsa zaten mevzu bitmis, onundeki maclara bakacaksin.
0
cooperr
(09.04.25)
Aylarca ağlamıştım ben de :) En son ağladığımda kendimle konuşarak bir video çektim. Atlatmamda ciddi bir etkisi oldu bunun.
0
gabe h coud
(09.04.25)
İçimden geçiyor +1
zaman+1
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.04.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.