Giriş
(11)

İnternetten tanışılıp mesajlaşılan kişi problemi

seni tanıdığım güne lanet olsun
Yaklaşık bir ay önce Twitter’da yazdığım bir yorumla ilgili benden 7-8 yaş küçük bir hemcinsim bana mesaj attı. O konudan başlayarak birkaç saat yazıştık. Tatlı bir kız. Birkaç yıl önce bir kaza geçirmiş, yürüyemiyormuş, bu yüzden hep evdeymiş. Ertesi gün yine aynı konuyla ilgili bir şeyler yazdı ve
Yaklaşık bir ay önce Twitter’da yazdığım bir yorumla ilgili benden 7-8 yaş küçük bir hemcinsim bana mesaj attı. O konudan başlayarak birkaç saat yazıştık. Tatlı bir kız. Birkaç yıl önce bir kaza geçirmiş, yürüyemiyormuş, bu yüzden hep evdeymiş. Ertesi gün yine aynı konuyla ilgili bir şeyler yazdı ve tekrar uzun uzun sohbet ettik.

Sonrasında her gün Twitter’da, Instagram’da gördüğü magazin haberlerini veya eski magazin meselelerini bana yazmaya başladı konuşalım diye. Bahsettiği kişilerin neredeyse hiçbirini tanımıyorum. Genelde influencerlar, TikTok ünlüleri, Kick yayıncıları falan oluyor. Tanımıyorum diyorum ama o yine anlatıyor olayları, sonra da karşılıklı yorumlayalım istiyor. Kırılmasın diye hiç ilgimin olmadığı insanların aşk hayatları, arkadaş kavgaları, estetikleri falan hakkında fikir yürütür oldum.

Kız da bana çok bağlandı, her sabah “aşkımmm günaydınnnn” diye yazıyor, gece 4-5’e kadar da “kankammmm, aşkımmm” diye mesajlaşmaya devam ediyoruz. Gerçekten çok yoruldum, sıkıldım. Başka arkadaşı da yokmuş ve gerçekten çok yalnız, engelinden ötürü özgüveni de düşmüş epey. Üzmek, kırmak hiç istemiyorum. Hesabımı kapatmayı bile düşündüm ama öyle pat diye kapatmak da garip olur gibi geliyor. Ne yapayım ben ya? Ne önerirsiniz?
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(09.06.25)
Bütün bunları ona açıkça anlat. Benim bu kadar çok konuşacak vaktim de, bunları konuşmaya heves edecek ilgim de yok de. Bunları söylemek istemedim bir çıkış yolu çok aradım ama bulamıyorum, insanlar konuşa konuşa anlaşır, ben de sana derdimi anlatmayı seçtim, anlamak isteyeceğini düşünüyorum de.

Bunların yanına ne kadar iletişim kurabileceğini, neler konuşabileceğini de yazmak mümkün, ama sonuç olarak mutlaka ona bu konuyu anlat. Habersizce bir anda yok olmak hiç doğru değil, bilemezsin çok fazla hassas biri de olabilir.
0
muhayyer divan
(09.06.25)
Samimiyet seviyesini kademeli olarak dengele. Günlük rutinlerin + sorumluluklarının yoğun olduğunu hissettirecek kısa cevaplar ver

İnan pek tanımıyorum bu kişileri. Aslında biraz da farklı şeylerden bahsetsek?

Seninle sohbet etmek güzel, ancak ben bu magazin meselelerine pek uzak kalıyorum; belki ikimizin de ortak ilgisini çekecek başka konular keşfedebiliriz?

Falan gibi
0
vedatchilipeppers
(09.06.25)
Aslında yarın şu işim var, bütün gün meşgul olacağım, görüşemeyiz herhalde diyorum arada ve o gün yazdıklarına da dönmüyorum.

Böyle dememe rağmen o gün bir sürü şey yazıyor, ertesi gün yazıyor. Kıyamıyorum sonunda ve cevap veriyorum. Seni meşgul ediyorum, özür dilerim, cevap vermesen de kırılmam zaten ben gibi şeyler yazıyor ve buna da üzülüyorum.

Başka konulardan konuşalım desem o da bir tık tehlikeli sanki çünkü ben konuşmayı tamamen bırakmak istiyorum. @vedatchilipeppers
0
🌸seni tanıdığım güne lanet olsun
(09.06.25)
E o zaman madem komple bırakmak istiyosun kırmadan ve açık biçimde “Seninle sohbet etmek güzeldi ama son dönemde kendi hayatım ve sorumluluklarım sebebiyle bu yoğunlukta mesajlaşmayı sürdüremiyorum. Umarım anlayışla karşılarsın,” diyerek net bir sınır çizmek en doğrusu olmaz mı?

Bu tarz bi açıklık belki ilk etapta zor (hatta belki bir tık kaba) gelebilir ama bu iletişimddki duygusal sorumluluğu tamamen üstlenmek zorunda değilsin biliyosun di mi?
0
vedatchilipeppers
(09.06.25)
Blok mesajların alakasız olan son kısımlarından konuyu kırpıp başka bir konuya bağlarsan eğer gevezeliği boşa düşer. Birkaç tekrardan sonra deli mi ne bu der vazgeçer uzun yazmaktan. İflas olmaz gevezeler var ama onlarda işe yaramaz bu. Tatile çıkıyorum bir süre yokum falan diyip uzun ara verirsin o da kendine başka adaylar arar.
0
beyfendi
(09.06.25)
Önce siz twitter’a daha az gireceksiniz. Haftada bir hatta iki haftada bir açıp bakın. Sorarsa hazır yaz da gelmişken bir bahane bulursunuz. İletişim iki taraflı. Uzun süre cevap gelmezse biter.
0
gnosis
(09.06.25)
İnternet arkadaşlıklarinin gerçek arkadasliklar gibi olmadigini bunun oncelikli olmadigini ifade edin bence.
Bu genc kiz sizin arkanizdan yeni internet arkadasliklarina girmemesi belki daha iyi. Gercek arkadaslarina ve gercek ortamlardaki networkune odaklanmasina yonunde tavsiye verin bence. Ben de buna odaklanacagim dilebilirsiniz.
0
WithWorth
(09.06.25)
Siz pek okumayın yazdıklarını. Zaman harcamayın. Bazen kısa cevap verin, bazen hiç cevap vermeyin. Kız da takılsın kendi kendine. O kadar vir yük olmaz. Oyalansın işte kendi kendine...
0
yadigar
(09.06.25)
Kimseye acimayacaksin tepene cikiyor sonra insanlar. Ben de yapamiyorum ama yapmak lazim. Direkt soyle. Sen mi kurtarican milleti. Kendimizden veriyoruz boyle saygisizlar yuzunden
0
Kittie
(09.06.25)
Direkt söyle +1
Başka türlü, böyle don lastiği gibi uzar
0
encokbenisevinnolur
(09.06.25)
yav arkadaşlar hayat hiç tanımadığın/görmediğin birinin duygularını bu kadar dert etmek için çok kısa. konuşmak istemiyorum daha fazla de, devam ederse bas engeli geç. ne kadar seviyorsunuz kendinize dert çıkarmayı.
0
bobinhoo
(10.06.25)
(19)

karısıyla tartışan arkadaşın "sakın evlenme" tavsiyesi vermesi

respect
ben ağzını burnunu kırmak istiyorum.sizin düşünceleriniz nelerdir?
ben ağzını burnunu kırmak istiyorum.

sizin düşünceleriniz nelerdir?
0
respect
(09.06.25)
Boşansın o zaman, evli olmayan birini neden evlenmekten vazgeçirmeye çalışıyor ki, ya ona nazaran güzel bir evliliği olursa diye mi?

Ağız burun değil de ben olsam sürekli laf dokundururdum.
0
encokbenisevinnolur
(09.06.25)
Korkak olduklarını düşünüyorum
0
vedatchilipeppers
(09.06.25)
Tartışma yokken de evlenme derler o adamlar ama konu açılmıyor. düzenli seks yardımlaşma ve üreme için gereğinden fazla bir sorumluluk evlilik.
0
beyfendi
(09.06.25)
Evli olmayıp ahkam kesenlerin de ben ağzını burnunu kırmak istiyorum.

Evli insanların bir çoğundan bunu duyuyorsanız demek ki bir bildikleri var. Kalkıp algıları kapalı adamlara bir şey anlatacak halim yok. Neden diye sorun, zorluklarını sorun, standart bir flörtten veya sevgilinizle aynı evde yaşamaktan neden farklı ve zor bunları sorun.
0
kimlanbu
(09.06.25)
Ağzını burnunu kırmak istemedim. Evlilik bir çok zorlukları barındıran bir yapı, sevgiliden ayrılmak gibi işin içinden çıkılamıyor zaten. Tavsiyeyi alan kişi de bunu dinlemek zorunda değil, kendi durumu çok daha farklı olabilir.
0
mbond
(09.06.25)
ooooo, sorunun sahibi evli arkadaşlar da gelmiş :)

sizin sorununuz bizi zerre ilgilendirmiyor. beceremiyorsanız boşanın arkadaşlar. boşuna gelip kafa z*kmeyin, sizi çekmek zorunda değiliz.
0
🌸respect
(09.06.25)
Dinleme o zaman respect kardeş. Sen niye gelip arkadaşının naçizane tavsiyesi hakkında burada onay beklentisine giriyorsun?
0
mbond
(09.06.25)
@mbond kardeş

soruda onay bekler bir ifadem olduğunu sanmıyorum.
0
🌸respect
(09.06.25)
İnsanlar evliliği, karşısındakini kendine %100 uydurmaya çalışarak yaşıyorlar, beklentileri çok büyük çoğunlukla bu oluyor. Hayaller hayatlara uymayınca kavgalar tartışmalar vs vs. Çok büyük çoğunluk zaten psikolojik anlamda ağır yaralı, bilinçaltı açısından özellikle.

Bu kavgalar ve o tarz tavsiyeler normal sayılır. Bakma sen ona. Çok gerilmişler birbirlerini yemişler de geç. Karı koca ipektir araya giren köpektir, hiç yorum bile yapma. Boşver geç.
0
muhayyer divan
(09.06.25)
Farklı görüşlere tahammül edememeniz beni böyle düşünmeye itti.

Bu arada "becerememe" konusunda çok haklısınız, günümüz erkeklerinin büyük bir çoğunluğu sınırlarını koruyup, ilişki dinamiklerini idare etmesini beceremiyor ve sonrasında kafaya bu konuları taktığından böyle tavsiyeler veriyorlar.
0
mbond
(09.06.25)
evli arkadasim karisiyla tartistigi icin evlenmekten vazgecerim

xd
0
ala09
(09.06.25)
Beceriksiz olduğunu düşünürüm. Her anlamda. Hem muhtemelen kendi sevip isteyip karar verdiği halde süreci yönetmeyi başaramiyor hem de bu durumdaki memnuniyetsizligini sonlandiracak cesareti yok. Birinden birini yapabilmesi lazım
0
abuzer
(09.06.25)
Eşimin böyle bir arkadaşı var. Sana anlatacağına gitsin karısıyla konuşsun diyorum. Hem sürekli şikayet ediyor hem bir orta yol bulmak adına iletişim kurmaya da çalışmıyor. Herhangi bir kişinin yüzüne gülüp arkasından konuşmak yeterince ayıpken bunu eşine yapanları çok ayıplıyorum. Sanki görücü usulü evlendirdiler, istemediği kadınla zorla evlendirdiler. Eşine bunu yapan sana neler yapar, güvenme bu herife diyorum eşime de.
0
cilacı ökkeş usta
(09.06.25)
cilalı ökkeş +1
0
gilbeys
(09.06.25)
Klasik evli kişi muhabbetleri. Ciddiye almayarak onlar konuşurken başka şeyler düşünüyorum bu durumlarda.
0
peki madem
(09.06.25)
icine girmeyince bilemezsin.
0
bohr atom modeli
(09.06.25)
Ben de evliyim. Aklım erken erseydi evlenmezdim.
0
mikahakkinen
(09.06.25)
Bomboş insanlar.
Ciddi bir mesele vardır ayrılık yoluna girersin otururuz dertleşiriz tamam ama böyle ortalık yerde insanların yanında (eşi orada olsa da olmasa da) eşlerini kötüleyen insanlardan hiç hoşlanmam.
0
mutekebbir
(09.06.25)
Hepsi değilde bazıları artık siz ne dersiniz onu bilemem. nazar değmesin ya da negatif enerji çekmesin diye, evlilik kötü birşeymiş gibi konuşuyor.
0
komando kani var bende
(09.06.25)
(11)

Psikolaga gitmek istemek ama psikologlara gitmeyi istememek

avatar is back
Bir süredir gitmem gerektiğini düşünüyor ve hissediyorum. Ancak açık konuşacak olursam, çemişgezek psikolog danışmanlık bitirenler kaynıyor ortalık. İnanın sanki ben bu halimle daha çok şey biliyor gibi geliyor bana, ki psikolojiye dair bilgim pek yoktur. Bi ara da instagramda aradım gençleri bi dol
Bir süredir gitmem gerektiğini düşünüyor ve hissediyorum. Ancak açık konuşacak olursam, çemişgezek psikolog danışmanlık bitirenler kaynıyor ortalık. İnanın sanki ben bu halimle daha çok şey biliyor gibi geliyor bana, ki psikolojiye dair bilgim pek yoktur. Bi ara da instagramda aradım gençleri bi dolaştım, çoğu iyi okullardan mezundu ama paylaşımları çocukça, ergence geliyor bana. Kanayan gül üzerine alem buysa kral biziz yazılarının daha modern halleri olan çiçekli manzaları fotolara anlamsız safsata dolu sözlerin yazılı olduğu şeyleri görünce çok basit geldiği için soğuyorum. Ee köylü gibi google’a en iyi psikologlar yazınca da bu işin top noktasındaki adamlar çıkıyor onlara da ulaşmak ayrı zor.

Sormak istediğim şey şu kısaca, mesela ortepedi, göz vs ameliyatı olacaz, bu işin f/p olarak ulaşılabileceklerini bir şekilde bulabiliyoruz. Aynı şeyi psikologlar için nasıl uygulayabiliriz? Nasıl içimi döküp “hoca anlat hele ne yapayım, başımı alıp nerelere gideyim?” Diyebilirim?
0
avatar is back
(08.06.25)
'Abi bir terapiste gidiyorum, inanır mısın, üçüncü seanstan sonra tünelin ucundaki ışığı görmeye başladım.' diyen sözüne güvenilir bir arkadaş, eş, dost, akraba bulabilirsen ötesi kolay.
0
Mirket
(08.06.25)
Gidince anlarsın gibi bir tarafı var.
Bir de bu arkadaşlarda bir çeşit tanrı kompleksi midir nedir ona eğilim oluyor galiba, mesela söylediğine itiraz kaldırmiyor geriliyorsa faul.
0
encokbenisevinnolur
(08.06.25)
Abi bomboş iş. Boşuna para verme. Git kursa katıl, hobilere yelken aç. Tatil yap. Ama 40 dakika seni umursamayan birine dert anlatıp karşılığında çözüm bekleme. Uzadıkça uzar bu iş.
0
Shepard
(08.06.25)
su tunelin isigini gorenler biraz da memnun kalmadiklari psikologlari da anlatsalar mi? mesela kedisi öldugu icin seansa gelemeyecegini haber verdigi sirada hastasina "ama cnm 24 saat once haber vermedigin icin seansin ucretini almam laaazimmm" muhabbeti yapanlari falan? curuk devletin kokusmus profesyonelleri uc kurus icin boyle bas sagligi diler. puanlari yetse psikoloji okumazlardi o da ayri mesele

aynayla konus, gunluk yaz, oku, kendine baska yol ara. tr de herhangi bir sey ne kadar bilimselse psikologlari da o kadar. duydugum en komik analizler, en unprofessional yorumlar alayi psikologlardan gelmistir. falciya gitsen hayati daha iyi bilir, okumustur psikologlar ezbere kitaptan.

hatta gecen haftadan yakin bir ornek olsun, mallığın sınırı yok ya, intihara meyilli ark diye duyuruda sormustum hatta o kisi psikologuna anlatiyor durumunu. psikolog da kendinize bir sise sarap alin bir tabak hazirlayin ve boyle bir aksam gecirin demis. arkadasim da sadece kokteyl icebiliyor sarap bira falan icemiyor zorlasa bi kadeh anca ama psk oyle dedi diye gitmis almis sarabin icine de su katmis zorla icmeye calismis icememis bile. agbi... hadi hatunun psikolojisi bozuk. psikolog neyin kafasi. ve yillardir gittigi kisi. ezbercilik yapacak ya. jilet de verebilirdi gerci halimize bin sukur. memurlara falan sallarken ulkenin en low ve tehlikeli kadrosunu kaciriyoruz ya daha sık bullylenmeli diyorum ve acil sifalar diliyorum
0
ala09
(09.06.25)
yıllaaar önce gittiğim bir psikolog, annemin evine gittiğim zaman annemle uyuduğumu söylediğim için "patlatacak başka bomban var mı" demişti. ben de beni daha ilk seanstan yargılayan bir insana kendimi açamam diye gitmedim. seansın ortasında başka danışanının dedikodusunu yapıp, eşimin çalıştığı kurumu öğrendiğinde ben ordan ders almıştım diyip kurumun dedikodusunu yapmaya başladı ve gittiğim yerin kurucusuydu. bu olay üstüne uzunca bir süre psikoloğa gitmedim. sonra bulduğum psikolog bana iyi geldi mi diye sorarsan 10 üzerinde 6.5 veririm. en azından neden hasar almadığımı düşündüğüm bir konuyu çok güzel anlamamı ve kendimi daha iyi tanımamı, yapmaktan pişman olup hala yaptığım bazı şeyleri ailemde gördüğüm için normalleştirdiğimi göstermişti bana. düşündüm de 6.5 az geldi 7 yapalım onu.
0
matilda
(09.06.25)
Shepard +1, Ayrıca ala09 da önemli bir noktaya değinmiş. Ben genel olarak kayıtsız iş yapılmasına bazı adaletsizliklere sebep olması dışında çok da karşı değilim ama ensesi kalın psikologlar da biraz abartıyor. Buradan duyduklarımıza göre cayır cayır nakit çalışıyorlar.
0
mbond
(09.06.25)
3 şey yapabilirsin.

1. Uykunu düzene sokmak. Bunu uyku konusunda sıkı bir araştırma yaparak bilgi edinip öyle yapmak lazım. Gece uykusunun depresyona ve sağlığa etkilerini, bir de kaliteli uykuyu araştır yeter.

2. Hayatına sporu alabilirsin, bu kendine daha fazla para ve vakit ayırmanın gerektiriyorsa ve imkanın varsa yapabilirsin, imkan yoksa sadece yürüyüşü bile her gün yapmak çok iyi gelebilir.

3. David Burns'ün İyi Hissetmek isimli kitabı ve Doğan Cüceloğlu'nun bazı kitaplarını uygulamalı olarak okuyarak kendine yardım edebilirsin. İnan ki psikologdan alacağın faydayı daha kısa sürede almana yardımcı olur. Kendine yardım kitaplarını araştırmak mümkün ama bu ikisi kesin ve net.

Seninle aynı dertten muzdaribim, insan konuşup dökülmek istiyor haklısın. Onun için de bir arkadaşını veya hiç tanımadığın birini kendine muhatap edebilirsin.
0
muhayyer divan
(09.06.25)
İyi hissetmek, hayatı yeniden keşfedin, akış vb kitapları okumanız şu aşamada size iyi gelebilir. Psikonet yayınevinin başka yayınlarını da inceleyebilirsiniz. Temiz beslenme, hafif de olsa egzersiz, kuvvetli ve aktif sosyal iletişim vb de çok önemli. Bir de kan tahlili, bazı değerlerin düşüklüğü de psikolojiyi oldukça olumsuz etkiliyor.

Psikolog araştırırken de 4 yıllık psikoloji lisansı mezunu olmasına, klinik psikolog olmasına, benimsediği ekole ve bunları uygulama yaklaşımına, aldığı eğitimlere ve sertifikalara bakmak lazım. Google da psikolog, uzman psikolog, klinik psikolog, psikolojik danışman vb farkları nedir araştırın. En çok gözlemlediğim durumlardan biri insanların bu farkları bilmeden örneğin psikolog diye rehberlik bölümü mezunu psikolojik danışmana gidiyor olması.

Bir diğer nokta da en çok çalışma, yayın yaptığı alana göre seçmek. Ben nörolog seçerken bile mutlaka migren çalışan, bu alana ayrıca eğilmiş olan doktoru seçiyorum. Psikoloğun da aynı şekilde araştırılmasında fayda var.

Elbette tüm bunlara rağmen olumsuz bir deneyim yaşayabilirsiniz ama çok bilinen bir mekanda yemek kötü geldi diye tüm restoranlara gitmeyi bırakıyor muyuz? Ya da aile hekimi öksürüğümü çözemedi diye komple doktora gitmeyi bırakıyor muyuz? Bu toptancı yaklaşım ve sizdeki gibi daha deneyimlemeden veya yetersiz deneyimle şerh düşmek de zaten başka psikolojik aksaklıkların emareleri.
0
Phoebe
(09.06.25)
Cok paran varsa gidilecek bi sey zaten bu alan artik. Cunku bu meslek grubu artik yasam kocu gibi davraniyor. Bos beles para dokuyorsun. Unlu bir prof hakkindaki izlenimlerim bana bunu gosterdi. Yani sanma ki yeni mezuna falan gittim veya berbat bi okuldan mezun birine.
0
Kittie
(09.06.25)
psikolog bazı konularda çok geride kalmış, duygusal olarak gelişmemiş insanlar için faydalı
hayatı bilen insan için parası varsa iyi bir dinleyici oluyor
0
mantık
(09.06.25)
psikologlarda f/p diye bir şey yok, arkadaşınız, eşiniz/dostunuzdan alacağınız tavsiye ile gideceğiniz birinin de size uygun olacağının bir garantisi yok. aynı durumu yaşayan, aynı duygu/düşüncelere sahip iki kişi aynı psikolog için apayrı yorumlarda bulunabilirler. bu danışan ve danışılan kişinin uyuşması ile alakalı. arkadaşın gibi düşünün, senin için "on numara arkadaş, ölüme bile gidersin", komşusu aynı kişiden nefret ediyordur.


fayda gördükten sonra ise fiyatın bir anlamı kalmıyor yani tabii ekonomik gelir izin verdiği sürece.

paylaşımlar bir kaç yüz sayfalık kitapların içerisinde yer alan şeylerin bir kaç cümle ile özetlenmeye çalışılmasından kaynaklı. birisi yıllarca oturmuş araştırmış deneyler yapmış sonuçlar bulmuş, makale yayınlamış, ondan kitap yapmış, başka biri o kitaplardan yıllarca eğitim almış, uygulamış tecrübe edinmiş, 240 karakterle nasıl anlatsın o koca koca kitapların içeriğini :) en basite indirmeye çalışıyor, bunu yaparken yine herkesin anlayabileceği kelimeleri seçmeye çalışıyor, sonuç; "koyun olarak 1 yıl yaşayacağına, kral olarak bir gün yaşa kaarşim"
0
selam
(09.06.25)
(10)

Yaşamak ölmekten hazin geliyor

momento
Size de geliyor mu?
Size de geliyor mu?
0
momento
(08.06.25)
hayatımızda böyle anlar olmuştur. ama zamanla geçer. sonra bakıp, "kendime niye bu kötülüğü yapmışım" der, geçeriz.
0
tabudeviren
(08.06.25)
Az önce Angels of America'da kanser olduğunu öğrenen Al Pacino "Ben yıllardır yaşıyorum, yaşamdan korkmadım, ölümden hiç korkmam." gibi bir şey demişti. Ona çıkıyor galiba.

Güzel söz bu arada, açayım da dinleyeyim.
0
sekizdokuzon
(08.06.25)
ölmek az şey değil ama önü sonu olmayan tek seferlik bir işlem. özellikle güç durumdaki insana daha "kolay" ve "tercih edilebilir" gelmesi şaşırtıcı değil. yaşamayı daha zor bulmanın sebebi senin yetersizliğin, ezikliğin vs. değil. en azından bunun farkına varmanı umarım. yaşamak çoğu insan için kolay değil. hatta sorsan insanların en az yüzde 25'i sanırım şu veya bu sebeple uzatmaları oynadığını, aslında yaşamak istemediğini söyleyecektir ama "tamam bu akşam seni acısız öldüreceğiz" desen yüzde 1'i bile kabul etmez.

yaşamak çok katmanlı bir şey. mükemmel olmak zorunda değil. yaşarsan her şey olabilir. ölürsen tek bir yol var. o yüzden gardını düşürme. mesela sevdiğin bir insana veda etmek, sevdiğin bir yerden ayrılmak da hazin gelir... ama bunları yaşadığında "ulan keşke bu hiç olmasaydı!" demezsin, di mi? var olmak, yaşamak, tecrübe etmek... bunlar kısmen acı verici şeylerdir ama illaki kötü değildir.

yaşamak, ölmekten daha hazin olabilir çünkü daha fazla efor gerektirir. bu laf çok ağır depresyonda olan birisi için anlam ifade etmeyebilir (geçmişteki halimden biliyorum) ama yine de söylemek istiyorum: yaşamın binbir türlü alternatifi ve geri dönüşü var. ölümün ise hiçbir çıkışı yok.

o yüzden "dayanamıyorum, öleceğimi düşününce seviniyorum" diyecek noktadaysan ve imkânın varsa lütfen profesyonel yardım al. yok o kadar kötü durumda değilsen yaşa. dediğim gibi kusursuz veya mükemmel olmak zorunda değil, zaten istesek de olmuyor. yaşamak önünde 100 tane kapının olması gibi. belki 80 tanesinin kötü yere çıkacağını düşünüyorsun ama sonuçta oradalar. oraya geçtikten sonra belki daha iyisi çıkar, onu da bilemiyorsun.

ölümde ise bi şey yok. en kolayı. ben kendi adıma yaşamaktan özellikle keyif alan birisi değilim ama ölmeye yönelik bi merakım da yok. zaten öleceğim ve yaşadığım hiçbir şeyin kıymeti olmayacak. o yüzden yaşarken bi şeyleri denemek ve zorlamak, ona enerji yoksa da boş tavan izlemek daha keyifli geliyor fikir olarak. çünkü biz insanoğlu olarak sadece "var olmayı" biliyoruz. temelde bu kadar ciddi sorun olmaması lazım. uçurumun kenarına gelince atlama isteği duymak gibi... duyarsın evet ama atlamazsın.
0
mark greg sputnik
(08.06.25)
Oluyoruz demek ki yaşanılacak, diyordu bir şair.
0
encokbenisevinnolur
(08.06.25)
Geldiği dönemler oluyor ama sonra geçiyor. Bu ülkede gelmiyor diyen yalan söyler
0
respect
(09.06.25)
Ölmek anlamlı, yaşamak anlamsız ve acı geliyor.
0
muhayyer divan
(09.06.25)
Yuoo yaşamak guzel
0
abuzer
(09.06.25)
Bana alismak sevmekten daha zor geliyor. Yasamak guzel. (bkz: günaydın lan yaşamak)
0
vedatchilipeppers
(09.06.25)
Bazen
0
fildirfildir
(09.06.25)
Valla bazen bu vücudu taşımak zor gelmiyor değil.
0
mikahakkinen
(09.06.25)
(4)

Hssta ziyaretine ne götüreyim?

cilacı ökkeş usta
Hastamız 75 yaşında. Kolu kırıldı, ameliyat oldu, evde yatıyor. Evine gideceğim. Aslında yakınım, ama sorsam şunu getir diye söylemez. Evde bir de kızı var, o bakıyor, yemek yapıyor.Ne götüreyim giderken?
Hastamız 75 yaşında. Kolu kırıldı, ameliyat oldu, evde yatıyor. Evine gideceğim. Aslında yakınım, ama sorsam şunu getir diye söylemez. Evde bir de kızı var, o bakıyor, yemek yapıyor.
Ne götüreyim giderken?
0
cilacı ökkeş usta
(08.06.25)
Çok tuhaf ama hasta ziyaretine gelenler bile ikram bekliyor, kuru pasta, kurabiye gibi hızlıca gelenlerin önüne çıkarılabilecek şeyler hastaya bakan kızın işini kolaylaştırır, bir de gelenlere hizmetle uğraşmamış olur

Birkaç kutu da meyve suyu ya da hazır uludağ limonata gibi içecek iyi olur
0
grimavi
(08.06.25)
grimavi +1

ben güzel bir kolonya da ekliyorum.
0
Phoebe
(08.06.25)
kolonya
diğer ziyaretçilere ikram edilecek mini kurabiye, kek, börek vs götürülebilir. kızı için kolaylık olur grimavi +1

gazete vs okuyan biriyse, bulmaca dergileri vardır sudoku çengel bulmaca vs. onlardan da götürülebilir. rahmetli babama alırdım bulmaca dergileri evde oyalanırdı onlarla...
0
exlibris
(08.06.25)
İlikli kemik veya pöç al götür. Kızı bunları iyice kaynatsın şöyle en az 6 saat. Etini yedirsin suyunu da bol bol her yemeğe kullansın. Al sana doğal kolajen, kemiğe bağ dokuya iyi gelir. Sağlık olur.
0
muhayyer divan
(09.06.25)
(6)

nasıl kusulur

Efoody
dün bu ilaçların içinde falan olan üzerinizde içmeyiniz yazması dışında ilaçtan pek de bir farkı olmayan şeyler var ya adını halen bilmiyorum ne zıkkımsa ondan yuttum. zehir danışmayı aradım hastaneye ulaşana kadar kusabilirseniz iyi olur dedi. sorun şu ki nasıl kusulur bilmiyorum. hastaneye gidene
dün bu ilaçların içinde falan olan üzerinizde içmeyiniz yazması dışında ilaçtan pek de bir farkı olmayan şeyler var ya adını halen bilmiyorum ne zıkkımsa ondan yuttum. zehir danışmayı aradım hastaneye ulaşana kadar kusabilirseniz iyi olur dedi. sorun şu ki nasıl kusulur bilmiyorum. hastaneye gidene kadar bol tuzlu su içme ve diş fırçası ile dilin arkasını kurcalama eylemlerini yaptım ancak kayda değer bir şey olmadı.
köy gibi bir yerde yaşıyorum. dün hadi bayramdı insanlar vardı bir şekilde hastaneye yetiştim ama başka bir gün benzer bir şey başıma gelse çok şanslı olmam lazım hastaneye bu kadar hızlı varabilmek için.
dünden beri de aklımda hep bu soru var. nasıl kusarım? kusamadı ve öldü desinler istemiyorum arkamdan.
0
Efoody
(08.06.25)
Kusturucu ilaçlar var onlardan almak mümkün.

İşaret parmağını içe doğru katlayıp ağızdan içeri sokabildiğin kadar sokmak yutkunma işlemini tersine çevirebiliyor.

Benden bu kadar. Çok geçmiş olsun.
0
muhayyer divan
(08.06.25)
İşaret ve orta parmağını birlikte dilin en arkasına kadar sokup, tutarak ileri doğru hafif çekince kusma refleksi gelişir.
0
Mirket
(08.06.25)
boğazına parmak attın çıkmadıysa tuzlu bal ye
0
yurtsuz john
(08.06.25)
Geçmiş olsun.

Ben gerektiğinde klozetin başına geçip kusacağıma inanarak, kustuğumu hayal ederek kusabiliyorum. Önemli olan öğürme refleksini harekete geçirmek.

Bir de vücudun bunu kabullenememesi gibi bir durum var. Sen gırtlağı harekete geçirmek istesen de o kendi düxenini korumak için yutkunarak normale dönmeye falan çalışıyor. Bir anlamda reflekslerin savaşı.


En garanti yol, yazıldığı gibi iki parmağı (önce yıkayıp tertemiz edip) boğaza sokup yumuşak yerleri gıdıklamaktır. Vücut öğürmekle yutkunmak arasında gidebilir. Öğürmeye zorla kendini.

Şunu da deneyebilirsin, kafanı geriye yatırıp boğazını gererek, yutağından biraz aşağı, gövdenden biraz yukarı, muhtemelen yemek boruna isabet eden yere parmaklarınla hızlıca (bastırmadan) pıtıpıtıpıtıpıtı seri şekilde vurmak. Bu da öğürmeni sağlayabilir.
0
lazor
(09.06.25)
boğazına parmak atacaksın abi. birkaç parmağını ağzına sok, indirebildiğin kadar içeri indir. midede herhangi bir şey varsa hepsini döker. alışık değilsen kolay bir şey değil, vücut kendince tribe girip gerilim yaratıyor ama çekinme, inebildiğin kadar in. tuzlu su, diş fırçası filan hikaye yani kendi kendine yapabileceğin en iyi şey parmaklarını köküne kadar ağzına sokmak.
0
mark greg sputnik
(09.06.25)
Yazılanları okurken kusasım geldi. Neyse videolu bir paylaşım yapayım konuyla ilgili.

www.youtube.com
0
mbond
(09.06.25)
(3)

Türk müziği orkestrasında enstrüman seçimi

kanepeee
Profesyonel olanları soruyorum. Burada enstrümanların seçimi/dağılımı ne kadar kritik?Şu resimde (emin ongan üsküdar musiki cemiyeti) en az dört tane ud görüyorum:https://img.piri.net/resim/imagecrop/2019/01/07/01/43/resized_91c65-63bf061bmusiki.jpgBunun bir sınırı yok mu?Bir de vurmalı sazları çala
Profesyonel olanları soruyorum. Burada enstrümanların seçimi/dağılımı ne kadar kritik?

Şu resimde (emin ongan üsküdar musiki cemiyeti) en az dört tane ud görüyorum:
img.piri.net

Bunun bir sınırı yok mu?

Bir de vurmalı sazları çalan sazendede hem bendir hem darbuka hem def varsa, hangisini çalacağına şef mi karar veriyor?
0
kanepeee
(08.06.25)
Türk müziğinde bağımsız olarak orkestralarda her enstrümanın ayrı partisyonu vardır. Resimde dört tane ud var hepsinin kendi içinde 1. Ud, 2 ud vs. gibi ayrılır. Amiyane tabirle biri üst sesi çalarken orta, alt diye gider, basit anlaşılsın diye böyle yazdım.

2. soruya cevap evet sef hangi enstrümanin nerede girip çıkacağına isterse tek tek karar verir, her sefin yorumu farklı olabilir, partisyonlari ona göre düzenler.
0
mirty
(08.06.25)
@mirty tamamen uydurmuş. Böyle bir şey yok Türk Müziği orkestralarında.

Kaynak bizzat benim, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olan devlet koro ve topluluklarından birinde enstrüman sanatçısı olarak görev yapıyorum.

Bizde sazların bir sınırı yoktur. Sazları şef kendi müzik anlayışı doğrultusunda elinde bulunan saz çeşitliliğine, geçilecek eserlerin türüne, repertuarın kime hitap edeceğine göre seçer. Sayısını da böyle belirler.

Türk Müziği orkestralarında batı müziği uygulamaları yoktur @mirty.
0
muhayyer divan
(08.06.25)
@kanepeee

Ritim saz konusunda sanatçıyla şef birlikte karar veriyorlar. Bazen şefin istediği şey sazendeye uygun olmuyor, bazen sazendenin elinde istenen saz olmuyor, bazen sazendenin istediği şey müziğe tam gitmiyor vs. Beraber karar veriyorlar.
0
muhayyer divan
(08.06.25)
(7)

Garip garip sorular (içerde zikir var)

vedatchilipeppers
Merhaba bayram şekerleri. Can sıkıntısından sizlere birkaç soru hazırladım:1- Bugüne kadar aldığın tüm kararların aslında yıllar önce izlediğin bir filmden etkilenerek şekillendiğini fark ettin. Bu durumda hayatının kontrolü gerçekten sende midir?2- Sınırsız bilgiye erişimin var, ancak bu bilgiye er
Merhaba bayram şekerleri. Can sıkıntısından sizlere birkaç soru hazırladım:

1- Bugüne kadar aldığın tüm kararların aslında yıllar önce izlediğin bir filmden etkilenerek şekillendiğini fark ettin. Bu durumda hayatının kontrolü gerçekten sende midir?

2- Sınırsız bilgiye erişimin var, ancak bu bilgiye erişebilmen için hayatındaki en sevdiğin anılardan komple vazgeçmen gerekiyor. Hepsi silinip gidecek. Kafadan silinmiş olması onları hiç yaşamamış hale getirir mi?

3- Ailenden bir kişi, senin için yıllardır para biriktirdiğini ve bunu çok riskli ortamlarda yaptığını, birkaç kere ciddi miktarda para kazandığını ama “paranın seni bozacağını düşündüğü” için bir kısmını haber vermeden bağışladığını, bir kısmını da fon olarak kenarda tuttuğunu söyledi. Bu durumda kızmalı mısın, yoksa aslında seni gerçekten korumuş olabilir mi?

4- Sürekli “mantıklı hareket ediyorum” diyen yakın bir dostunun, aslında aldığı bütün kritik kararları burç yorumlarına göre verdiğini öğrendin. Bu durumda mantıklı davrananın aslında sen olduğun kesin mi, yoksa arkadaşın hayatındaki başarılarıyla bunu mantıklı bir yönteme dönüştürmüş olabilir mi?

5- Sevgilinin seninle konuşurken tüm sohbetleri ses kaydı alıp terapistine dinlettiğini/anlattığını ve yorumlattığını öğrendin. Bu durumda sevgili bireyi ses kaydı aldığı için güvenilirliğini kaybetmiş midir, yoksa bu onun kendi sorunlarıyla baş etme yöntemi olarak kabul edilebilir mi?

Atış serbest, sevgiler

BONUS SORU: Çok yakın bir arkadaşının hamile olduğunu öğrendin ve ziyaretine gittin. Çocuğunun cinsiyeti belli olmuş ve isim arayışına başlamışlar. Öğrendin ki düşündükleri iki isim de senin eski sevgililerinin isimleri. Bu durumda arkadaşının seçimlerinde gizli bir mesaj mı vardır, yoksa tamamen tesadüfi ve masum bir durum olabilir mi? Böyle bir durumda nasıl hisseder ve ne düşünürsün?
0
vedatchilipeppers
(08.06.25)
1. Değildir
2. Getirmez
3. Seni korumuslar.
4. Mantıklı bir yönteme dönüştürmüş olabilir.
5. Güvenilirliğini kaybetmiştir.
0
sekizdokuzon
(08.06.25)
1- sendedir. hiçbir karar çevresel etmenlerden bağımsız değil neticede. bu da değil. netice olarak farkı yok.
2-soru biraz tutarsız.. ama evet, hatırlamadığın şey hiç yaşanmamış şeyden farksız.
3-saçmalamış.. böyle başkasının adına büyük kararlar alanlarda ciddi bir ego sorunu oluyor. uzak olsa iyi olur.
4-arkadaşım kendini kandırmakta çok becerikli biriymiş. öyleysiyle samimiyet çok ileri düzeye çıkmıyor.
5-böyle bi ihtimal kanımı dondurur. düşman başına
0
kel aynak kusu
(08.06.25)
1. Kararı kendi yaşantıma göre uyarladığım işin evet bendedir. Bodoslama dalmadığımı düşünüyorum.

2. Kısa süreli hafıza kaybı gibi flashbackler/dejavular yaşamayacaksam. evet yaşanmamış hale getirir. Çok önemli mi tartışılır ister miyim? sanırım evet.

3. Bana güvenmediği için kızarım. Güven veremediğimi düşünüp kendime de kızarım. Benim için para biriktirmesi güzel evet ama bunu benim beceriksizliğimden ötürü yaptıysa yine üzücü. Karmaşık duygular.

4. Aldığı kararlar ne derecede başarı elde etmiş buna bakarım. Eğer başarı grafiği benimkinden fazlaysa şapkamı önüme alır. Kim nerede hata yapmış düşünürüm.

5. İkili ilişkilerde üçüncü kişileri sevmem. Çok spesifik bir konu olur tartışırsın doğru olana karar versin bunda sakınca yok. Ama her şey her şey olmaz çünkü aldığı kararlar ve verdiği cevaplar kendine ait olmaktan çıkmıştır. Güvenirliliğini kaybettirmez ama nasıl olsa kendi fikrini sunmayacağı için ilişkiyi suskunluğa itebilir. Yani her şey daha açık değil de daha yüzeysel konuşulur. Tercih eder miyim asla.
0
respect
(08.06.25)
1) Ne kadar bende bilmiyorum ama aynısı bende de var. The Big Kahuna filmi hayata bakış açımı değiştirdi.

2) Bilmiyorum. Ortalamayı ele aldığımda hayatımdan memnumum. Vazgeçer miyim, bilmiyorum.

3) Bir trip yaparım. Neye göre paranın beni bozacağına karar vermiş.

4) Olumlu bir geri dönüş olduysa, helal olsun derim.

5) Duruma göre değişir. Varsayım üzerinden konuşamam.
0
put it in your appropriate place
(08.06.25)
Ben en çok bunların nereden aklınıza gelebildiğini merak.ettim açıkçası.

1- evet, çünkü film pulp fiction çıktı. sonra da zaten o filmi izlemeden önce de öyle olduğumu farkettim.

2- Bir duygu kalır illa ki.

3- bunu babam gerçekten, kısmen yapmıştı. Bence parayı korumuş çünkü paranın beni bozacağı yoktu.

4- burç yorumlarını mantık çerçevesinde yorumlamış olabilir.

5- terapistini de çağır üçlü yapalım sen de izleyici ol derim, zira bu durumda ben sevgilimle değil terpaistiyle ilişki kuruyorum demek ki, bari somutlassin. Tabii muhtemelen ayrılırız da mantığım bu olur.
0
encokbenisevinnolur
(08.06.25)
Zikir göremedim yalnız zikir arıyordum sorularda...
0
muhayyer divan
(08.06.25)
1. hayattaki herhangi bir karar herhangi bir dış etkenin bizi biz yapmasıyla şekillenir. bu birisi için bir film olabilir. ya da 10bin film olabilir. özgür iradeyi kabul ediyorsanız sonuç fark etmez.

2. sınırsız bilgiye erişmeyi istemem. benim hafızamdan silinmiş olması bir şeyi yaşanmamış hale getirmez. iki kişi dolaşırken arkadaşımın boğaza salladığı bir şişe bile dünyaya etki eder. ben unutsam ne olur unutmasam ne olur. artık dünya değişmiştir.

3. genel olarak fakir olduğum içi bir şey hissetmedim bu soruya.

4. soruda en başta, kendini benimle mukayese ederek mantıklı hareket ediyorum demiyor. kendi bakışaçısına göre mantıklı hareket ettiğini öne sürüyor. o sebeple ben neden mantıklı ya da mantıksız davranan olayım ki bu soruda, konunun burada astrolojiyle bile alakası yok. öyle olsaydı bile ilk sorudakine benzer şekilde herkesin yaşam dizgesi farklıdır, hem burçlara göre hem filme göre karar vermiş de olabilir ama ne o ne de ben bunu bilebiliriz. çünkü biz x bir form değiliz, biz bizi yapan her şeyi birleştiği bir benliğiz.

5. fark etmez.

bonus: hiçbir şey hissetmem.
0
sanal hayvan
(08.06.25)
(3)

Ankara'da bugün açık dişçi

muhayyer divan
Selam, herkesin bayramı kutlu olsunDünden beri annemin dişi ağrıyor, diş hekimimize ulaşamadım, başka bir dik hekimi aradım o da kapalı sanırım...Diş fakültelerinin acili var mıdır, yoksa açık bir dişçi bulmam mümkün mü, kafam allak bullak ne yapacağımı şaşırdım.
Selam, herkesin bayramı kutlu olsun

Dünden beri annemin dişi ağrıyor, diş hekimimize ulaşamadım, başka bir dik hekimi aradım o da kapalı sanırım...

Diş fakültelerinin acili var mıdır, yoksa açık bir dişçi bulmam mümkün mü, kafam allak bullak ne yapacağımı şaşırdım.
0
muhayyer divan
(07.06.25)
bazı fakültelerin acili olur ama sizin sorununuz çok kritik değilse çözemeyebilirsiniz. hacettepenin diş hekimliği fakültesini arayın bir bakalım. açıktır muhtemelen.
0
sanal hayvan
(07.06.25)
@sanal hayvan

Çok kritik değilse derken, yani annem dünden beri uğunup duruyor, şu an çok acı çekiyor mesela, bir ağrı kesici içti ama etkisini görünceye kadar çok zaman geçiyor, çok ağrı çekiyor.

Dişindeki sorun nedir bilmiyorum ki...
0
🌸muhayyer divan
(07.06.25)
ben bunun için söylememiştim aslında. diş ağrısının çözümü daha köklü bir sorun kaynaklıysa o esnada diş hekimleri de belki bir şey yapamaz birkaç gün sabredip normal diş hekimine gitmesini önerebilirler diye dedim. acilden kastım da ağrıdan duramamak ile ilgili değildi. neyse geçmiş olsun. inşallah açık yer bulabilirsiniz.
0
sanal hayvan
(07.06.25)
(10)

Kadınlar tek başlarına kaldıklarında...

feastofthedamned
...odalarındaki endam aynasının karşısına bikini ile geçip, "ne güzel butlarım ve de kıvrımlarım var, tenim kadife gibi, dudaklarım parlak ve pürüssüz" şeklinde iç geçirirler mi ? Yoksa kendilerine karşı nötrler mi ?
...odalarındaki endam aynasının karşısına bikini ile geçip, "ne güzel butlarım ve de kıvrımlarım var, tenim kadife gibi, dudaklarım parlak ve pürüssüz" şeklinde iç geçirirler mi ? Yoksa kendilerine karşı nötrler mi ?
0
feastofthedamned
(07.06.25)
ben de merak edip bi kere bu soruyu sordum ama kadın çok korktu ve "benim odamda senin ne işin var" deyip polise teslim etti beni, sıkıntılı bi süreçti. o yüzden ben bilmiyorum. kadınların odalarında yalnız olabilmeleri için senin orada olmaman lazım dediler. aklıma yattı.
0
mark greg sputnik
(07.06.25)
Bunu sevgili olsun arkadaş olsun 10dan fazla kadına sordum, sadece 1i yapıyormuş. Anlamsız buldum erkek halimle bile her aynaya baktığımda aşık oluyorum.
0
aguen
(07.06.25)
İyi bayramlar iyi bayramlar, kimsenin bayramını kutlamamışsın, kimseye hayır duası etmemişsin, anca et but. Abdest al da gel Kuran okuyacağız.
0
muhayyer divan
(07.06.25)
Örnek verdiğiniz cümleler, erkek bakışı sonucu söze dökülmüş cümleler. Soru biraz paradoksal biraz saçma o açıdan, çünkü şu oluyor: "kadınlar kendilerine erkek gözüyle bakıp, bir de beğenip iltifat edip, bir de üzerine kendilerini bunun üzerinden severler mi?"
0
encokbenisevinnolur
(07.06.25)
Buradaki erkek düşmanı kadınların ve avanelerinin bunu yaptığına yemin edebilirim ama ispatlayamam.
0
Rondak
(07.06.25)
Tam tersi. Bir kadın aynadaki görüntüsüne bakarken en çok kusurlarını görür.
Ek: Bu görüşümün doğru olmadığı konusunda mesaj geldi. Bende durum bu diye düzelteyim. Örneğin son gittiğim yerde kaşlarımı fazla incelttiklerinden aynaya baktığımda bu aralar sadece kaşlarımı görüyorum ben.
0
gnosis
(07.06.25)
Türkiye'deki kadın ve erkekler aynada kendilerini beğenecek fiziğe sahip değiller
0
HellKeePer
(07.06.25)
gnosis+1 Daha çok kusur görüyoruz nedense.
0
sekizdokuzon
(07.06.25)
kusur görüyorum +1

butlarım ne yahu? tavuk muyum ben? sdkjfhdjfs
0
art cat chocolate
(10.06.25)
Bacagin üst kisminin arkasina but denir çünkü. Bilmiyordun, ögrenmis oldun.
0
🌸feastofthedamned
(12.06.25)
(18)

Kız arkadaşım ve alkol tartışmalarımız

birsorunumvar
1 yılı aşkın bir süredir ilişkim var. Farklı şehirlerde yaşıyoruz ancak o uzaktan çalışabildiği için genellikle bir aradayız. Bu aralar da ciddi planlar kafamızda oluşur oldu.İlişkimizin başında daha 2. dışarı çıkışımızda ikimiz de alkollüyken, o sarhoştu ama ben değildim, yan tarafımızdaki kız ark
1 yılı aşkın bir süredir ilişkim var. Farklı şehirlerde yaşıyoruz ancak o uzaktan çalışabildiği için genellikle bir aradayız. Bu aralar da ciddi planlar kafamızda oluşur oldu.

İlişkimizin başında daha 2. dışarı çıkışımızda ikimiz de alkollüyken, o sarhoştu ama ben değildim, yan tarafımızdaki kız arkadaşıyla eğlenen bir erkeğin koluna girip bir şeyler söyledi ama anlamadım ne söylediğini müziğin gürültüsünden, dibimde olmasına rağmen. Eve döndüğümüzde ben eşyalarımı alıp dönmeye karar verdim. Ancak yalvar yakar, bir sürü sözlerle ertesi gün çözdük. Biraz fazla alkol aldığında hafıza problemi yaşıyor, yani hatırlamıyor olanları.

Bunun dışında beraber alkol aldığımızda da yaklaşık yarısında aramızda tartışma yaşanıyor. Alkol eşiği biraz düşük ve sonrasında tersleştiği oluyor. Ama buna alıştım, pek sorun değil.

Biz çoğunlukla bir arada olduğumuzdan bensiz alkol alış sıklığı çok olmadı. Ancak bu 1 yılda biz uzaktayken sarhoş olacak kadar alkol aldıkça, ki cuma, cumartesi ve pazar günlerinin yaklaşık 2’sinde alkol alır. Tümünde sarhoş olmasa da yarısında o noktaya geliyor diyebilirim. Ben de daha ilişkimizin başında olanları düşününce, o dışarıda her alkol alıp sarhoş aldığında rahatsız oluyorum. Yani verdiği sözleri geçiyorum, kararında içmesinin, hafızasının da zayıflığından ötürü bize zarar verdiğini, bende adeta bir travma yarattığını söylüyorum. Söylediğim gibi çoğunlukla bir arada içinde, çok da gündeme gelmedi bu konu son 3 ayda.

5 gündür ayrı şehirlerdeyiz. 4 gün sonra da yine bir araya geleceğiz, 15 gün falan ama sonrasında da büyük oranda bir arada olacağız diye planlamıştık. Neyse cuma alkol aldı arkadaşlarıyla, çakır keyif oldu. Dert etmedim döndü eve ama saçma sapan bir nedenden dolayı tartışma çıkardı o haliyle. Neyse sabahında çözdük. Bugün de öğlen çıktı ve akşam artık yazı yazamayacak noktaya gelmiş. Yanında benim de tanıdığım bir kız arkadaşı var ama yazışırken sadece 2 bira içtiğini, sarhoş olmadığını söyledi. Ben de bunca saat içip nasıl oluyor da 2 birada kaldığını ve sarhoş olmadığını iddia ettiğini sordum. Whatsapptan yazmaya çalışıyor yazamıyor bile öyle sarhoş olmuş. Aradı açtım, kız arkadaşı onun yerine konuştu. Ona vermesini söyledim ve zil zurna sarhoş. Benim güvenimi kırması beni öyle üzdü ki. Ben zaten hayatımı güven üzerine kurgulayan biriyim. Aradığı esnada arkadaşıyla eve dönüyordu. Saatlerdir de arıyor ama açmıyorum. Güvenimi kırdığına ve artık dilediği gibi yaşayabileceğini yazdım.

Biz evlenince bir arada olunca bu problem olmuyor pek belki ama daha ilişki başındayken yanımda dahi bir şeyler olmuşken, emin de olamıyorum. O konuyu aşamadım ancak o esnada verdiği sözlerin de hiçbirini tutmadı ve bunda bana da yardımcı olmadı. Şimdi bir yol ayrımındayım. Siz yaşananları nasıl görüyorsunuz?

Not: bu arada anlattığım alkol konusu dışında oldukça güvenirim kendisine.
0
birsorunumvar
(02.06.25)
Abi benim hanım da sarhoş oluncaya kendini dağıtır,yani daha doğrusu bir şey yaptığı yok ama 3. Içkiden sonra garanti kusar, ne yaptığını hatirlamaz.

Bunu ilk başlarda bildiğimiz için benim olmadığım ya da ne bileyim tanıdık akraba ortamı falan olmayan yerde içmez fazla. Ya da kız arkadaşları ile evde değilse falan.

O yüzden dediğini kesinlikle anliyorum ve beni rahatsız etmişti ve hanım da anladı ve anlaştık yani. Maalesef anlasamayacaginiz bir durum bu eğer böyle devam ederse. Çünkü bir insanın blackout olması baya kötü bir şey ve hele bir kadının çok tehlikeli. Ve ilk örneğiniz de yardımcı olmuyor.

Bence yeteri kadar denemissiniz ama olmuyor gibi :/
0
logisticsmanager
(02.06.25)
abi yanlış anlamazsan hayatını böyle mi geçirmeyi planlıyorsun, ben okurken fenalık geldi. alkol içmesi bambaşka bir sorun zaten de bir de seni sallamamasını ekle oraya
0
nahtoderfahrung
(02.06.25)
Kurtarıcı rolüne girip hayatını başkasını düzeltmeye çalışmaya alttan almaya uğraşma

Bu arada o kişiyi de etiketlemiyorum, hayatını böyle yaşamayı seviyor, eğleniyor ya da rahatlıyor
0
grimavi
(02.06.25)
Konunun ona güvenmenle, sadakatsiz bir şeyler yapmasıyla ilgisi yok, ortada iradesiz ve sorumsuz bir kişilik var.

Tüm bunları yaşayacağını ve sonunda seninle papaz olacağını bile bile niye sarhoş olacak kadar içiyor, bunu bi düşün. İradesizlik harici, kendini sarhoşken iyi hissetmesiyle de ilgisi var muhtemelen. Özgüven problemi mi yaşıyor? Normalde fazla kontrol meraklısı ve anksiyetik ve kendini ancak o sarhoşlukta mı rahat hissediyor?

Ortada ciddi ele alınması gereken bir sorun var, kendisi bunun farkındaysa ciddi çözüm için destek olup atlatmasını sağlayabilirsin.
Durumu ciddi bulmuyorsa kendini daha fazla enayi hissetmemek için ayrılman faydalı olur.
0
Bruce
(02.06.25)
Bruce+1

Eski eşim tanıştığımızda geceleri 1 duble viski içerdi. Yalnız olmak tedirgin ediyor, hem de yorgunluğumu alıyor derdi. Dert etmezdim.
Ben içmeyi çok severim. Ama farkettim ki kendisi sürekli alkole göre plan yapıyor, içtiğini ailesinden gizliyor vb. Ve sürekli içtiği miktar arttı. Bir gün bile bana kötü bir sözü olmadı ya da bir ters davranışı yoktu ama sorumluluklarını ya yerine getirmedi ya da sorumluluk almamaya çalıştı,hep kaçtı.
Akademisyendi, ünvanını kaybetti. Durumuna dayanamadım 10 yıllık beraberlik sonunda boşandık. Ailesi biz boşandıktan sonra öğrendi herşeyi. Beni çok suçladılar ancak alkolik olmadığını kabul etmediği için tedaviyi de kabul etmemişti. Yıllar sonra (15 yıl sonra) beni aradı, haklıydın demek için. Hala sarhoştu. Aradan iki yıl daha geçti öğrendim ki alkol yüzünden işini tümden kaybetmiş.

İçmeyi sevmek başka, alkolik olmak başka.
İyi düşünmenizi tavsiye ederim. Naçizane tavsiyem bitirmemiz yönünde, çevremde de gördüm alkol batağına düşüp de çıkan olmadı henüz. Sizde bir de Kavgalar da cabası... Hayatınız hep diken üstünde geçecek, ne kadar içti, tartışacak mıyız, sapıtacak mı...
Yanımda ol tedavi olayım da sadece yalan. İyileşsin, geldiğinde sizi bulursa devam edersiniz, bulmazsa yapacak bir şey yok. Hayat seçimlerimizin sorumluluğunu üstlenmemizi gerektirir.
0
strawberry first
(02.06.25)
Sence de alkole karşı çok zayıf değil mi? Üstelik bu konuda göz göre göre yalan söyleyebilen biri diğer konularda da gayet rahat söyler.

Bence kesinlikle ayrılmalısın ve alkol bağımlısı biriyle birlikte olmamalısın. Bu kadın tam olarak bağımlı, değişim falan bekleme derim.
0
muhayyer divan
(02.06.25)
abi yanlış anlama sırf bir duyuru üzerinden hele de birlikte olduğun birisi hakkında densizce yorumlar yapmak istemem ama (ahmet çakar sesiyle okuyunuz) BURNUMA KÖTÜ KOKULAR GELİYOR.

cinsiyetçilik olarak algılanmasın, bir kadının alkol konusunda sınırını bilmemesini ve alkol problemini yaşamasını erkeğe kıyasla daha tehlikeli buluyorum. hele ki bu arkadaş ortamında, dışarıda bar-gece kulübü tarzı bir ortamda gerçekleşiyorsa. temelde kendisi de maalesef öküz gibi içen, benzer ortamlarda/kişilerle bulunmuş birisi olarak argümanım şudur: erkek genelde haddini hududunu bilmese bile mevcut ilişkisine zarar verebilecek potansiyelde şeyler yapma becerisi kısıtlı bir canlıdır eğer bir KARİZMA BOY değilse. genelde kusmak, altına sçmak, facebook'ta İKİNCİ EL ALIM SATIM GRUBU yöneticisiyle kavga etmek vb. abukluklarla yetinir. kadının ise bu tür ortamlarda erkekten daha "kötü/ahlaksız" olduğu için değil ama daha fazla ilgi göreceği için cozutma ihtimalini yüksek görüyorum şahsen ki bunu yine tecrübeme dayanarak söylüyorum, yaşayıp gördüğüm için. elbet tersi de vardır.

hepsini bir kenara bırakıyorum, en başta zaten diğer her şeyden bağımsız, partnerinin "içip saçmalayacak" noktaya gelmesinin seni rahatsız etmesi, güvenini zedelemesi çok normal... yani bu şahıs en iyi ihtimalde bile bir yerde düşüp bayılabilir, saçma bir hareket yapıp kendine ya da başkasına zarar verebilir, "GECE 2'DE İÇKİ ŞİŞELERİM BÜTÜN MAAŞIMI RULETE BASMAMI EMRETTİĞİNDE BEN" tarzı meme'lerin öznesine dönüşüp ertesi gün hatırlamayacağı bir kredi çekebilir... olur da olur.

velhasıl çok içen insanla belki olur ama sınırını bilemeyen ve çok sarhoş olan insanla olmaz, bu konuda endişelerinde sonuna kadar haklısın. bu kişi istemeyerek de olsa ilişkiye şu ya da bu yönden zarar verme potansiyeli yüksek kişidir. "çok içmiştim" ancak problemlerin yüzde 10-15'i için geçerli bir bahane olabilir zira geri kalan kısmı için insan haklı olarak "içmeseydin ulan o zaman zorla mı içirdiler" der.

şahan'ın şahan olduğu zamanlarda "30 yıllık karısını düştü diye terk etti" skeci vardı, hatırlayan var mıdır bilmem. ilişkimiz sadece arkadaşlık düzeyinde olsa da birkaç kişiden böyle soğumuşluğum vakidir. yani normalde çok düzgün, kaliteli bir insan ama iki bira içtikten sonra saçmalıyor, masanın üstüne çıkıp az daha zorlasa boynunu kıracak şekilde oradan düşmeyi başarıyor, kusuyor, tuvalete gideceğim diye kalkıp başka masayı deviriyor, yanında olup olaya şahitlik etmesen ertesi gün "bunun ağzını burnunu kırmışlar" dersin, sağlam yeri kalmıyor vs... kim böyle biriyle ilişki ister ki? bi şeye basıp düşse kolunu kırsa yerine göre aylarca yanında olup desteğini sunarsın e ama sen iki bira içip düşüyon yaa? yarın alkollü bi sosyal ortamda bulunsak "içmiyorum" diyemeyeceksen ya da sınırını bilemeyeceksen ne yapıcaz?

***

kız arkadaşın ya kontrollü bir ortamda alkol direncini arttırsın (ki bence çok saçma bir "amaç") ya da hiç uğraşma, meramını anlat ve "böyle devam edeceksen ben yokum" de. birbirinizi o kadar seviyorsanız ve o da alkol problemi olduğunu kabul ederse ona göre yeni bir yol çizersiniz belki.

dediğim gibi çok içmek ve "sarhoş saçmalaması" ayrı bir şey, sınırı bilmeyip aşırı içmek ayrı bir şey... dünyanın en iyi ve düzgün insanı olsa da ikincisini SÜREKLİ yaşayan birine güvenilmez. şöyle düşün mesela seni 4 saatliğine aptala çeviren bir hap var, sen bunu haftada en az iki gün ve kamuya açık alanda alıyorsun. partnerin "ya birader manyak mısın sen, seninle mi uğraşıcam" dese yadırgar mısın? normal bi tepki değil mi?
0
mark greg sputnik
(02.06.25)
Alkol probleminin kadin/erkek olmakla alakasi yok, kaldi ki partnerizin simdilik oncelikle alkol problemi degil baska sorunlari var bence, Bruce +1. Kadin olsun erkek olsun boyle bir insanla zamaninizi gecirmek istiyor musun soru bu. Ayrica, kadin oldugu icin pek takilinmamis, genellikle kadin alkol aldiginda ilk dert sevgilim/esim baskasiyla sevisir mi oluyor da, her ictiginde sebepsiz terslesen/tartisma cikaran biri fazlasiyla tehlikeli bir durum, genellikle bunu yapan erkekse dikkat cekiyor. Duygusal siddet, istismar ne derseniz diyin, normal degil, demek ki bastirdigi bir sey var. Kahraman olacagim diye hayatinizi mahvetmeyin, insan gibi konusmussunuz olmamis.
0
kassiopeia
(02.06.25)
Şimdi olayın başında sizi alıp başınızı gitmeye yönelten süreç bu kişinin alkollüyken başka bi adamın koluna gidip kulağına bir şeyler söylemesiymiş anladığım kadarıyla. Bu ve benzeri sebeplerden dolayı alkollüyken sizi aldatma ihtimalinden endişeleniyorsunuz ama alkollü değilken güveniyorsunuz.

Şimdi öncelikle güven tanımı gereği ortası olan bir şey değil. Birisi ya güvenilirdir ya da değildir. Kimse "Biraz güvenilir" olamaz.

İnsan sarhoş olduğunda önemsemediği, detay olayları hatırlamayabilir. Ancak sarhoşluk filmlerdeki gibi bir şey değil. Kişi kritik olayları bal gibi hatırlar. Eğer bu olayı hatırlamadığına samimi olarak inandıysanız cidden önemli bir şey değildir demek ki.

Şimdi bence siz kendinize şunu sorun, burada örnek verdiğiniz bu tek olayda bu kişiyi kıskandığınız için mi o anı hiç unutmadınız yoksa o an cidden içinizi hoplatan kötü bir şüphe mi hissettiniz. Eğer ikincisiyse boşverin gitsin. Eğer ilkiyse, her halükarda bu kişi alkol sorunu yaşamaya devam ediyor, bunla uğraşıp uğraşmamak size kalmış.

Alkollüyken tersleşmesi aynı bir sorun, arkadaşlarına da yapıyor mu bunu? Samimi şekilde evet herkese böyle diyorsanız bilemem, ancak özellikle size böyleyse belki çok da uğraşmamak gerekiyordur. Anlaşamayınca anlaşamıyor insanlar. Ayıkken iyiyiz, sarhoşken kötüyüz demek sosyal mesaj vermeye çalışan filmler dışında çok gerçekçi bir bakış açısı olmaz bence. Sarhoşken ne değişiyor, sizi tersleyen kişi atıyorum hocasına falan da aynı tavrı gösterir mi sarhoşum diye? Göstermez elbette.
0
akhenaten
(02.06.25)
Ay okurken once sinirlendim, sonra uzuldum. Bu kadar emek ve zaman kaybina gerek var mi gercekten.

O gun tartistik, bugun tartistik, alkol aldi, gereksiz yere sorun cikardi tartistik. Alkol aldi, gitti ona buna salca oldu.

Ne bu. Iliskiyi bunun icin mi yasiyorsunuz. Kendisine bile saygisi yok boyle bir insanin. Zaman kaybindan baska bir sey degil benim gozumde.
0
narod
(02.06.25)
ayrıl coco demeye geldim. aynı insanla ilişkim oldu, yürümezdi yürümedi. her gittiğimiz mekanda olaylık olmuştuk neredeyse. bir keresinde tuvalete gidiyorum diye gitti dönüşte başka masaya oturdu, birinde merdivenlerden düştü falan, birilerine sataşıldı, tartışmalar yaşandı, neler neler.. ertesi gün de hatırlamazdı çoğunu seninki gibi.

yani olmuyor, oldurmaya da çalışma gerçekten olmuyor. alkolden bağımsız kişilik bozukluğu da olabilir arkadaşın.
0
Improbable
(02.06.25)
2. deytte ayni evde miydiniz? her gun icen biriyim, sarhosluga 1 gram tahammulum yok. o kadar sarhos olduklarina inanmiyorum o ayri bi sey, hem dagitmak icin icmek cok low, hem de 2 birayla agzi gozu yamuluyo he. ya kendini toparlasin ya da yoluna bak. ben burda ilgi acligi da goruyorum siz varken o kadar icmiyor da siz yokken abartiyor kendini mi kanitlamaya calisiyor kac yas grubundan bahsediyoruz baska eglencesi mi yok
0
ala09
(02.06.25)
sen yanındayken, bir erkeğe salça olmuş. kim bilir sen yokken neler yapıyordur düşüncesi geldi aklıma. belli ki alkol aldıktan sonra düzgün pek bir hareketi yok.

o kızla iyi bir birlikteliğin olsun istiyorsan, alkolü bıraktıracaksın. ya da sadece sen varken içecek o da ayarında.

alkol tüketen biriyim ama sarhoşluk hissini o bilinç kaybını sevmem. dozunda içeceksin. sizin ki çok problemli bir durum.
0
koela
(02.06.25)
Sen daha o ilk saçma hareketi sineye çekerek kendi gidişatını belirledin. Burada sana kim ne dese nafile.

Bazı durumda insana ne söylersen söyle, düşüp kafası gözü yarılmadıkça aklı başına gelmiyor. Muhtemelen sen de bu konuda onlardansın. En son üzülüp dağılan sen olacaksın. O zaman sana iyi şanslar ve sabırlar dilerim.
0
lazor
(02.06.25)
ben de 3 kadeh şarap ile sarhoş oluyorum ama hiç böyle şeyler yapmıyorum.

ben sevgi pıtırcığı olup sevdiğime aşkım yavrum seni çok seviyorum galan der öperim. kavga ne alaka?

millete de salça olmam, yavşamam.

alkol bahane gibi geldi bana. alkol korkularını kaşdırmış ve gerçek kişiliği ortaya çıkmış olabilir.

ayrıl coco
0
art cat chocolate
(02.06.25)
hayatta bir sürü sıkıntı var, başıma bile isteye yeni dertler açmak istemeyeceğim için ilişkiyi bitirirdim. şimdi böyleyse ileride neler olacak, yetişkin bir insanın sorumluluğunu almak istiyor musun? madem alkol problemleri var neden alkol almaya devam ediyor ısrarla?
0
deartheodosia
(02.06.25)
Alkol insanın kişiliğini değiştirmez +1

İçindeki seni dışa vurur, alkollüyken sağa sola yavşayan birisi zaten yavşak birisidir sadece alkolün arkasına sığınarak hareket ediyor, hatırlamıyorum dediğine de inanma bal gibi hatırlıyor senden tepki görmemek için istemsiz yaptım kozunu oynuyor sana. Bunca yıldır her gün alkol tüketirim üç birada birinin koluna girip yavşayıp hatırlamıyorum aşkım diyeni ne duydum ne gördüm. her dışarı adım attığında aklın kalacak, miden bulanacak bir şey yaptımı, yapacakmı hissiyle ömür geçmez. Sonuç olarak ayrıl coco uğraşmaya değmez.
0
IcedFlames
(02.06.25)
Buradaki yazının konusu benim. Okuduğunuz şey sadece bir kişinin, yaşananların kendi yorumunu taşıdığı tek taraflı bir anlatım.
Alkolle ilgili abartılı ve bağlamından kopuk anlatımların böyle bir kitle önüne getirilmesi beni hem şaşırttı hem de üzdü.
Ben bir insanım. Hatalarım olabilir, tartışmalarımız da oldu. Ama burada çizilmeye çalışılan “sorunlu biri” figürü, ne beni ne de bu ilişkinin gerçeğini yansıtıyor.
Yazıyı yazan kişinin beni böyle anlatmayı seçmesi kendi tercihidir. Ama tanımadığınız, sesini duymadığınız biri hakkında böylesine rahat ve küçümseyici yargılarda bulunmanız asıl mesele.
Oysa bir ilişkinin iç yüzünü, bağlamını, kalbinden geçenleri sadece yaşayan bilir.
Bu hikâyede ben ne manipülatörüm, ne alkolik, ne de “drama düşkünü” biriydim.
Ben sadece seven, açık olmaya çalışan ve sonunda beklemediği bir şekilde sessizlikle yüzleşen biriydim.
Yine de herkes kendi içeriğini dışarı taşır. Buraya yazılanlar da sanırım daha çok bunu anlatıyor.
0
Gijua
(03.06.25)
(13)

Arabanın tatlısını ne zaman yiyeceğiz tipleri hakkında

tahirkemalbozoglu
Bu tipler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu tipler hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
tahirkemalbozoglu
(25.05.25)
Ben böyle klişe şeyleri severim, sen de 1 kilo tatlı yaptır, tulumba bile olur, dağıt

O an orada olanların ağzı tatlansın, kaçıranlara da yaptık biz sana kısmet olmadı dersin
0
grimavi
(25.05.25)
Bütçe müsait değilse alma. 1-2 haftaya herkes unutur.
0
HellKeePer
(25.05.25)
Her zaman bedavaciysa, kendi asla bişi ikram etmiyosa gıcık olurum

Normal insansa "aiyy yarın unutmim güzel bı tatlı alim" diye düşünürüm
0
abuzer
(25.05.25)
bir kilo tatlı yaptırın ve dağıtın. baklava pratik olur, herkes bir dilim alır olay kapaanır. milletin ağzı tatlansın. şaka da olsa takılmayı bırakırlar.
0
exlibris
(25.05.25)
Aslında yeni mal mülk almış insanı maddi olarak zorlamak bana hep saçma gelmiştir. Yine de bir tepsi baklava çok pahalı olmasa gerek. Alın yesinler:d
0
ruhen hastayim ben
(25.05.25)
Ben verilmesi gerektiğini düşünüyorum, göz kalıyor, arabaya zarar vermesin :) nazar var, negatif enerji. Verilmeli, o haset etkisi bir kırılmalı bence. İnsan iyi niyetli ya da kötü niyetli de olsa bi vibe veriyor negatif olarak.
0
damba
(25.05.25)
sünnet mi ya bu ahaha. ne tatlisi. ilk defa duydum. sacmalik.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.05.25)
Evet ne zaman yiyecez merak ediyorum, bi tatlı yediremediniz bana diyebilirsin.

Ben bu ağız tatlılığı meselesiniz, bir kötülükten kurtulanların yaptığını biliyorum. Yani bizde öyledir. Mesela ailenin evlatlarından biri çok zarar gördüğü eşinden hayırlısıyla boşanınca boşanılan gün bir tatlı yaptırılır ev halkına ikram edilir. Lokum bile olsa çok iyi gelir. Çok acı bir olay yaşadık, ağzımız tatlansın moraller daha çabuk düzelsin anlamına gelir. Kolay değil evet ama hiç değilse psikolojik bir destek olur.

Ev araba almak evladı olmak işe girmek vs vs fazladan para harcamayı meşru kılmaz bence. Çok seviyorlarsa sevenleri tatlı yedirsin. Ne yeme meraklısı milletiz ya.
0
muhayyer divan
(25.05.25)
Ya senin içinden geliyosa yap da birileri söyleyince yapmak bana saçma geliyo sevmiyorum öyle yüzsüzce tatlı isteyen insanları.
0
turuncu tonlarda
(25.05.25)
araba kazasından sağ kurtuldun tatlısı aldıran bile vardı iç.anadoluda
sizinkiler sempatik bence
0
bir soru sorcam
(25.05.25)
araba aldığında tatlı dağıtıldığını ilk defa duydum. hangi yörenin adeti bu? iç anadolu falan herhalde.

kendin de daha önce başkalarının tatlısını yemişsen alırsın, yoksa salla gitsin.
0
sir gawain
(26.05.25)
adettendir, ben almıştım.
hiç duymadım diyenler "yeni arabayı ne zaman ıslatıcaz" diyenleri de mi hiç duymadınız.
0
duyuruuser
(26.05.25)
araba, ilk maaş, ilk emekli maaşı gibi şeyler ıslatılır. içinden geliyosa yap. bence hoş bi geyik. yapmazsan kimse de bi şey demez.
0
archmeister8
(26.05.25)
(2)

Cocuk yerine pet kasanlar petiniz kacinci levelda?

lapaz
?
?
0
lapaz
(24.05.25)
Hayatım boyunca 30 kedi beslemişiz. Son 3'ü ile birlikteyiz, biri 12 yaşında diğerleri 10. yaşlarını henüz bitirmediler. Hepsi gayet sağlıklı, turp gibiler. Tam olarak neyi soruyorsun?
0
muhayyer divan
(24.05.25)
Biri üç diğeri 9 yaşında. Hayatım boyunca toplamda ne kadar kedi/köpek beslediğimin sayısını bilmiyorum. Evimde beslediğim kediler 3-->7-->2 şeklinde.
0
rakicandir
(24.05.25)
(8)

çamaşır / bulaşık makinesi alırken nelere dikkat edelim

biseysorcaktim
evde ikisi de var ama eski, benim bekarlık dönemimden kalma ve yenilerini almamız gerekiyor. ev küçük olduğu için kurutma makinesi alamıyoruz ama kurutmalı makine olsa şahane olur. balkon da yok. yatak odasında daimi bir kuruluk var üstünde sürekli kılık kıyafet var. kuruluğu atmak, yoketmek istiyor
evde ikisi de var ama eski, benim bekarlık dönemimden kalma ve yenilerini almamız gerekiyor.

ev küçük olduğu için kurutma makinesi alamıyoruz ama kurutmalı makine olsa şahane olur. balkon da yok. yatak odasında daimi bir kuruluk var üstünde sürekli kılık kıyafet var. kuruluğu atmak, yoketmek istiyorum. o kadar nefret ettim varlığından.

bosch, siemens, electroluk almış müstakbel eşimin arkadaşları memnunlarmış. en iyisi onlarmış. ben böyle şeylere inanmıyorum.

arçelik mağazalarında geçerli yüzde on gibi bir indirimimiz de var. duruma göre değerlendirebiliriz.

eski çamaşır ve bulaşık makinesi bence gayet iyi durumdalar, onları köy evine taşıyacağım. bulaşıkta da çamaşırda da neredeyse sürekli aynı modu kullanıyoruz. full / orta / hızlı gibi üç mod yeter bana her iki makine için de.

bir de benim eskiden kalma alışkanlığım makine dolmadan açmamak.
sırf bu yüzden onlarca iç çamaşırı aldım kendime çünkü iki tane atlet şort için makineyi çalıştıramazdım. ama en büyük arzularımdan biri de, sadece 1 tişörtü atıp sadece 1 tişörtü yıkamak ama makinenin de buna uygun oranda enerji/su/kaynak harcaması. var mı öyle şeyler?

teşekkürler.
0
biseysorcaktim
(23.05.25)
Hiçbir ev tipi çamaşır makinesi 1 tişört için 1 tişörtlük su ve elektrik ve deterjan harcamaz, sadece mesela (tamamen örnek olsun diye söylüyorum) 4 kg çamaşır için ayrı, 5 kg çamaşır için ayrı, 7 kg için ayrı tarife uygular. 1 çamaşır 2 çamaşır diye bir kodlamaları yok onların.

3 program fazla fazla yeter. En azından 12-13 sene önce aldığım Altus marka bulaşık makinesini hâlâ çatır çatır kullanıyoruz her gün, daha bozulmadı. Nazar değmesin tabi de.

Çamaşır makinesini 11 kg olandan alın derim, zira yorgan battaniye yıkamak için kuru temizlemeye göndermek zorunda kalmazsınız.
0
muhayyer divan
(23.05.25)
o kurutma teli kadar lanet bir şey yok. evde kurutmanın yarattığı rutubet de çok çok kötü olay. hem kurutmalı hem yıkamalı olan makineler iyi değil diyorlar ama evde çamaşır kurutacağıma ne kadar kötü olsa da makine alır geçerdim.
çamaşır makinesinde en büyük tavsiyem olabilecek en yüksek hacmi almaya çalışmanız olur. battaniye vs yıkarken çok faydası oluyor. bulaşıkta da otomatik kapı açma özelliği güzel olabilir ama çok ekstra bir şey bence. sadece kapağı açmayı unutup boşaltırken sürekli etrafa su damlaması çok gıcık bir şey :))
0
nolmus yani
(23.05.25)
kurutma makinesini çamaşır makinesinin üstüne koyacak yer de mi yok?

bulaşık makinesi için eko ve kısa program olsa yeterli. ekstra durulama fonksiyonu da olsa iyi olur.

her ikisi için de arçelik'ten memnunum ben.
0
inheritance
(23.05.25)
bulasik mak. arcelik en basitini alin gecin derim, genelde 1 ya da 2 program kullaniliyor zaten, mutlaka 1 saatlik kisa programi olsun. ben en ust rafi catal bicaklik olanlardan (tek tek dizdiginiz) nefret ediyorum ama tercih meselesi.
camasir mak de kesinlikle 11 ya da 8 kilo filan neyse olandan alin, mumkunse kurutmali, artik teknoloji ilerledi. onda da mutlaka yarim saatlik 1 saatlik kisa program olsun, insaatta filan calismiyorsaniz zaten normal isine gucune giden insana yetiyor. kurutumaliktna ben de nefret ediyorum ama makinem o kadar iyi ki (arcelik) bozulana kadar bekleyecegim, bir gun bozulursa o zaman kurutmali alacagim.
0
kassiopeia
(23.05.25)
ben bulasik makinesinde ön yikama programini seviyorum. 10 dakika ön yikama programi olsun isterim kesinlikle. 35 dakikalik kisa program da iyi, özellikle cok kirli olmayan seyler icin.
günlük olarak genelde eco mod ve yogun yikama cok sik kullaniliyor.
bu dördü olduktan sonra gerisi önemli degil.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(23.05.25)
@ inheritance
çam/bul makineleri ikisi de mutfakta tezgah altında duruyor. o yüzden ayrı bi kurutma makinesi alamam, üstüne koyacak yer yok.

cevaplara teşekkürler.
başka öneriler varsa dikkate alırım.
0
🌸biseysorcaktim
(23.05.25)
camasir + kurutma ayni makinede olunca maalesef ergonomik olmuyor. hem iyi kurutmuyor hem camasirin kilini tüyünü toplamiyor hem de zaman acisindan kullanissiz oluyor.
valla balkonsuz ev zor. ben sanirim bango üstü bulasik makinesi alirdim, bango altindaki yere de kurutma makinesi koyardim. böylece hem kurutma makinem hem camasir makinem hem bulasik makinem olurdu.
kurutma makinem ve camasir makinem cok kullanisli olurdu ve evdeki kurutma askisi kalkardi. evin tozu tüyü, nemi falan biterdi.
bulasik makinesi yari yariya kullanisli olurdu (tencere falan koyamazsiniz) ama en azindan günlük bulasiklari asla elde yikamazdim, yani o da idare ederdi gayet.

banyoda hic yer yok anladigim kadariyla? mesela kurutma makinesi banyoda, camasir makinesi mutfakta olsun gibi bir sey de olmuyor?
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(23.05.25)
Tadilat yaparak banyoya koyabiliriz ama belki bir süre sonra bu evden taşınırız diye o işe girmiyorum

Ama kurutma makineleri su tesisatının olduğu yerde olmak zorunda değilmiş. Başka bir odaya koyabilirim. Isı pompalı olanlar ortamı çok ısıtmıyor dediler.

Kurutmalı çamaşır makinesini eledik şuan.
Çamaşır bulaşık da çok fazla seçenek var ama kat veremedik.
0
🌸biseysorcaktim
(23.05.25)
(4)

osmanlıda bayramlar

WithWorth
aklıma geldi bakayım dedim.dini bayramlar dışında bayram yokmuş.istanbulun fethini de mi bir yıl sonra kutlamak istemediler ?nasıl olur ??biz kutluyoruz şimdi.
aklıma geldi bakayım dedim.
dini bayramlar dışında bayram yokmuş.

istanbulun fethini de mi bir yıl sonra kutlamak istemediler ?
nasıl olur ??
biz kutluyoruz şimdi.
0
WithWorth
(18.05.25)
muhtemelen dini sebeplerden dolayı kutlanmamıştır yani ona Fatih değil Allah sebep oldu kutlamak da şirke girer zaten Allah'ın buna gücü var falan kafasıyla kutlanmamıştır.
0
matilda
(18.05.25)
İstanbul'un fethinin günü net olarak belli değil. İttihat ve Terakki döneminde kutlanmaya başlamış ama Haziran ayında kutlanıyormuş 1900 lerin başında. Farklı tarihi kaynaklarda farklı günler yazıyormuş, cumhuriyet döneminde 29 Mayıs olarak kutlanmaya başlanmış.

Dünyada da milli bayram olayı fransız ihtilali ve amerikanın bağımsızlığı zamanında başlıyor yani çok eski değil.
0
cek
(18.05.25)
vay arkadaş! youtu.be
0
🌸WithWorth
(18.05.25)
Hıdrellez ve nevruz var.
0
muhayyer divan
(18.05.25)
(18)

İnsanlarla İletişiminiz Nasıl?

rock n roll
Sizi severler mi?
Sizi severler mi?
0
rock n roll
(09.05.25)
Esnaf beni çok sever. İş yerimde bazılarınca fazla sevilmem zira insanların gevşekliklerine tahammül edemiyorum, bazıları çok sever. Çok arkadaşım yok ama olanlar beni çok severler. Falan.

Bunlar hep bana yansıtılanlar. Gerçeği Allah bilir.
0
muhayyer divan
(09.05.25)
10/10
0
Amaranta ursula
(09.05.25)
İnsanlara ısınmam çok zaman alır o nedenle genel olarak ilk adımda ilişkilerim iyi değildir. Sonrasında yavaş yavaş olursa iyi olur.
0
peki madem
(09.05.25)
çok sevilirim.
0
gabe h coud
(09.05.25)
Yine kendimizi mi övüyoruz :p

Herkesin hemen seveceği bir tip değilim.
0
sekizdokuzon
(09.05.25)
zaman alır
0
mantık
(09.05.25)
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(09.05.25)
@sekizdokuzon

Bana bayılıyorlar övünmek gibi olmasın :))

Belki bayılma derecesinde değildir ama çok severler :))
0
🌸rock n roll
(09.05.25)
maşallah herkes seviliyormuş.
beni genelde sevmezler.
karamsar, bol şikayet eden, uyumsuz, bazen fazla adil/dürüst biriyim.
0
parka
(09.05.25)
Sevimli, enerjik, çıtı pıtı insanlara kolay ısınılıyor, doğru. Ben Alman gullecisi gibi olduğumdan başta bir dayak yer miyiz endişesi yaşaniyor olabilir :p
0
sekizdokuzon
(09.05.25)
iş ve özel olmak üzere iki ana arkadaş grubum var. ikisinde de buluşmalarda aranılan adam oluyorum. pozitif ve sorun yaratmayan neşeli biriyim. ondan sanırım :)
0
makarnavodka
(09.05.25)
dışarıdan soğuk ve sert bir mizacım var. sevilmesi kolay, aranan insan değilim. aile dışı muhtemelen nötr'dür bana karşı.
0
nwnd
(09.05.25)
soguk, mesafeli, resmi. aslinda ben de yeni yeni farkediyorum insanlara ne kadar soguk davrandigimi.
yakin arkadaslarimla boyle degilim tabi ama topluluk icinde uyuz derler.
0
Ley
(09.05.25)
Seven var.

Ama yine de pek iyi değil. Ara ara problemler yaşıyorum. Bende mi bir problem var diye düşündüğüm oluyor.
0
put it in your appropriate place
(09.05.25)
Iyi degil.
0
deckard
(09.05.25)
Hayır.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(09.05.25)
Sert söylemlerimden dolayı iyi derler ama yanaşmazlar.
0
mikahakkinen
(09.05.25)
bir kısmı çok seviyor. Bir kısmı ilk başta "kalp kırıcı" gibi bir hissiyata kapılıp sonra seviyor. Genelde seviliyor gibiyim. Garip geldi şu anda.
0
sparkle kiddle
(10.05.25)
(8)

1 Yaşına Girecek Bebeğe Oyuncak

rock n roll
Merhaba 1 yaşına girecek bebeğe hediye alacağım ama çok zorlanıyorum. Daha önce sormuştum bu soruyu fakat yemin ediyorum işkence. Çok zormuş bu iş.Oyuncağın kutusuna bakıyorum, ne olduğu anlaşılmıyor. İki tane blok üst üste koyuyorsun oyun bitiyor. Zaten öyle olur o yaştaki bebek için ama bazıları g
Merhaba

1 yaşına girecek bebeğe hediye alacağım ama çok zorlanıyorum. Daha önce sormuştum bu soruyu fakat yemin ediyorum işkence. Çok zormuş bu iş.

Oyuncağın kutusuna bakıyorum, ne olduğu anlaşılmıyor. İki tane blok üst üste koyuyorsun oyun bitiyor. Zaten öyle olur o yaştaki bebek için ama bazıları gerçekten çok anlamsız. Biraz daha alınabilir olanların fiyatı çok yüksek. 6 bin liraya bebek gördüm mesela. Bir de bütün oyuncakların arkasında yutma tehlikesi uyarısı var, 3 yaş üzeri çocuklar için yazıyor.

Satiş danışmanları canından bezmiş ve onlar da bilmiyor aslında. Soruyorum sadece o yaş grubunun olduğu reyona götürüyor.

Daha küçük oyuncakçı dükkanlarında seçenek daha mı çoktur acaba? Tavsiyelerinizi bekliyorum. Ağlamadan bugünü bitirmemi sağlayın lütfen.
0
rock n roll
(09.05.25)
Bebeğin ailesinin kültürel yapısı da önemli. Kimi mesela doğal yapıdaki oyuncakları kullansın ister, kimi için oyuncağın pahalılığı önemli olur, kimi çocuğunun her istediğini itirazsız almaya odaklı olur onun için 1 yaşındaki için hiçbir şey fark etmeyebilir... belki bu sana bir fikir verebilir.

Babam bana 4 yaşımdayken peluş bir ayıcık mı köpek mi ne almış (hâlâ ayırt edemiyorum, çok kısacık kuyruklu ama köpek gibiydi) yıllarca ona sarılmışım, bir gün annem atmış onu. Çok üzülmüştüm, o benim tarihim diye çok ağlamıştım. İnsan bazen böyle şeylere çok değer verebiliyor, çok fazla inceleme derim.

Belki elinde bir bebek yapıp götürmek bile olur, amigurumi filan...
0
muhayyer divan
(09.05.25)
İnan her ne alırsan al o bebek 1 2 ayda sıkılacak ve televizyon kumandası kemirecek, mutfak dolaplarını karıştırıp, hepsini indirip tencerelere tahta kaşıkla vuracak. Belki daha önce de yazmışımdır bilmiyorum, büyük küçük her çocuk doğum gününe giderken pijama takımı + katia daki cicili bicili kutulu çoraplardan alıyorum. Her çocuğun yeterince oyuncağı var günümüzde, en azından işe yarasın. İlla ki uyuyor, evde vakit geçiriyordur giyer yani pijamayı. Biraz da büyük alıyorum. Mis. Ayrıca pijama da iyi seçersen gayet cicili fanfirikli bir hediye. 3 4 yaş bir melek kanatlı pijama almıştım birkaç sene önce arkadaşın kızına, büyüğü olsa da ben de giysem demiştim. Halloween zamanı da kollarının altından yarasa kanadı çıkan pijama almıştım kendi oğluma.

Yine de illa oyuncak diyorsan şununla erkek kız deliler gibi oynuyorlar. Cinsiyeti yok bence ben oğluma da yıkatırım bulaşık

ty.gl
0
kullanicadi
(09.05.25)
hocam 1 yaş konuşmaya başlama, sesleri öğrenme yaşları. ben aşağıdaki üründen almıştım. 1-2 sene kadar kullandı da.

www.amazon.com.tr
0
shadowfollower
(09.05.25)
Amazon veya trendyol’a “montessori oyuncak” yazarak arama yap.
Beğendiğini al.
Valla.
0
michael_knight
(09.05.25)
İnstagramda bir hesap var güzel oyuncaklar paylaşıyo.

www.instagram.com

Mesela şu oyuncak;

ty.gl

Onunndışında eğitici kitaplar alabilirsin, konuşmayı hızlandırıcı vs.

Dahiyizbiz.com
ty.gl
www.hepsiburada.com
0
turuncu tonlarda
(09.05.25)
oyuncak alma, oyun battaniyesi al.
yere serilip çocukların üzerinde oynadığı renkli oyun battaniyeleri oluyor. çok güzel renkli desenli şeyler var. ondan alabilirsiniz.
0
erty_ksk
(09.05.25)
Hepinize çok teşekkür ederim. Lego aldım.
0
🌸rock n roll
(09.05.25)
www.e-bebek.com

Nokta atışı. Çok tercih edilen bir oyuncak, belkide vardır o yüzden sorman iyi olur. Eğer yoksa süper hediye olur. Sesli, dokununca konuşuyor, şarkı söylüyor falan.
0
el conquerador
(10.05.25)
(9)

Eşinize nasıl hitap ediyorsunuz?

dedeminhirkasi
YouTube dan birkaç gezi videosu izlerken dikkatimi çekti. Kari koca gezen çiftlerden bazıları birbirlerine “karim, kocam” diyorlar. Karim ne abi? Karim…. Garip ne bilim ya karim neee?Ben örneğin eşimin ismi Asya olsun. Asya’m diyorum birlikteyken. Aile içinde veya disarda bir ortamda Asya veya Asya
YouTube dan birkaç gezi videosu izlerken dikkatimi çekti. Kari koca gezen çiftlerden bazıları birbirlerine “karim, kocam” diyorlar. Karim ne abi? Karim…. Garip ne bilim ya karim neee?

Ben örneğin eşimin ismi Asya olsun. Asya’m diyorum birlikteyken. Aile içinde veya disarda bir ortamda Asya veya Asya hanım diyorum. Buna da alistim ama öyle soğuk bir tavırla söylemiyorum tabi. Nedense birbirimize birlikteyken de asla aşkım, tatlım diyemiyoruz. Asya hanım demek çok mu garip oluyor acaba. Belki garipliği fark edemiyor olabilirim.
0
dedeminhirkasi
(09.05.25)
İkinizin arasında neyse o. Başkalarının kullandıkları hitaplar bence sizi bağlamamalı. Ha, taraflardan biri "bana şöyle hitap etsen çok hoşuma gider" gibi bir talepte bulunabilir, gayet de makuldür, gereği yapılır falan ama başkalarının hitap kültürü sizi şekillendirmek zorunda değil.
0
muhayyer divan
(09.05.25)
birine tanitirken mi karim/kocam diyorlar, yoksa seslenirken yüzüne karsi mi? bunlar isim, hitap türü degiller ki. kari ve koca kelimeleri cins isim, evli bir kadına ve evli bir erkeğe işaret eder, yani belirli bir kişi veya varlık ismi değil. sahiden mallik.
ben esime ismiyle hitap ediyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(09.05.25)
hanim cok korkunc ya ibo showda tatlisesin derya hanim demesi geliyo aklima. ask neden bu kadar kirocasin.....

esim lafindansa karim/kocam demeyi tercih ederim

bekarspor
0
ala09
(09.05.25)
Bu son zamanlarda çıktı. Gereksiz bir duyar bence. Eşim, hanım, göreve daha çok kullanılıyor benim gözlemim. Ama bana kalırsa Karı/koca kavramları kesinlikle rahatsız edici değil. Hatta bana göre daha uniq. Böyle geleneksel hitapları severim. Bazı insanlar bunun kaba bir tabir olduğunu düşünüyor nedense. Halbuki bu topraklarda 100lerce yıldan fazladır bu şekilde kullanılıyor. Dün hiçbir sorun yoktu, ne değişti?
0
ezkaza
(09.05.25)
Sevgilim diyorum çoğunluk, zaman zaman aşkım

X hanım y bey karım/kocamdan daha garip
0
abuzer
(09.05.25)
Hanım ya da hanımım demeyi çok severim, bi de surekli bir isim takarım cüceretti, hekey, pörtlek bir sürü şey söylerim. Aramız kötü olursa ismini söylerim. Aşkım, sevgilim çok jenerik gıcıklıgina derim bana denincede tüylerim ürperir.
0
mirty
(09.05.25)
Asya'm da acayip itici bana gore tabii.
Bir de asya hanim'a da hic gerek yok. Aklima unlulerin roportaj verirken kocalarindan karilarindan hanimli byeli bahsetmeleri geliyor. Cok alaturka.

O influencer etkilesim almak icin oyle yapiyordur. Illa birilerinin dikkatini cekerler ve yorum alirlar. Bana oyle geldi.
0
Kittie
(09.05.25)
Genellikle hayatım diyorum.
0
kumandanim
(09.05.25)
Sevgilim diyorum, hanım diyorum, ismini söylüyorum.

Hayatım/yavrum da diyorum nadiren.

Dışarıda, onun veya benim anne/baba evinde ismiyle daha çok.
0
chicha_v2
(09.05.25)
(12)

İtalya'dan spagetti getirtmek

muhayyer divan
İstesem ne yapmam gerekir, İtalyanların kendileri için ürettikleri spagettiden bahsediyorum ama, Türkiye için ürettikleri değil.Yiyip yiyip hiç şişmemek uykusu gelmemek kilo almamak ne demek arkadaş. Biri bana bunu açıklasın. Neler yapılıyor getirmek için?
İstesem ne yapmam gerekir, İtalyanların kendileri için ürettikleri spagettiden bahsediyorum ama, Türkiye için ürettikleri değil.

Yiyip yiyip hiç şişmemek uykusu gelmemek kilo almamak ne demek arkadaş. Biri bana bunu açıklasın. Neler yapılıyor getirmek için?
0
muhayyer divan
(09.05.25)
rummo'nun orada satılani ile burada satılani farklı değil. Böyle spesifik ürün üretmek zaten basit bir süreç değil ki bu kadar ufak bir market için yapasin. Basit bir ürün makarna.

Kısacası italyan makarnasindan biraz fazla şey bekliyorsunuz. Ki bunu da eve İtalyan makarnasindan başka bir şey sokmayan bir eşe sahip olan biri olarak söylüyorum. Bir farkını görmüyorum açıkçası düz insan olarak.
0
logisticsmanager
(09.05.25)
@logisticsmanager

Yediğin zaman şişkinlik yapmıyorsa, gluten alerjisi yapmıyorsa, uyku getirmiyorsa ve kilo aldırmıyorsa bence gayet farklıdır.

Bizim unların ve hatta buğdayların dışarıdakinden çok daha bozuk, genetiğiyle çok oynanmış olduğu bilgisi var aklımda, bu ara çok denk geldi. Madem öyle makarna zevkimden niye olayım, ayda bir yerim ama yerim diye düşündüğüm için, bir de spagetti denen şey İtalya ile mehur diye bildiğim için böyle dedim. Yoksa tek derdim nispeten çok daha sağlıklı üretilmiş spagetti yemek.
0
🌸muhayyer divan
(09.05.25)
@arbre

Artık her şeyi kendim yapmaktan bıktım, mutfakta yaşamak istemiyorum arkadaş. Ben eskiden sanatçıydım ya, bi sanat hayatım bi sanat atmosferim vardı, ev kadını oldum çıktım be. Sağlıklı makarna istiyorum!
0
🌸muhayyer divan
(09.05.25)
Gıda maddesi getirtemezsin. Yasaktır. Gümrükten geçmez.

İthal edilmiş, satılanı varsa onu arayıp bulman gerek.

Ya da gelen bir tanıdığa ricacı olacaksın, valizinde bir iki paket getirecek.
0
Mirket
(09.05.25)
@muhayyer; demek istediğim şu. Italyan makarnası çok kaliteli. Ama sismiyorsun, uykun gelmiyor falan bunlar hikaye. Bir de kilo aldirmiyorsa diye bir şey de yok. Bütün makarnaların 100gr kalorisi yüzde 99 aynı. Nuh 357 kalori, rummo 357. Ha protein falan biraz farklı da bunların kiloya etkisi minimal. Yani kafanda kurduğun bu italyan pasta hayali gerçekçi değil.

Illa italyan makarnası istiyorsan gidip al işte marketlerden. Bunlar da Türkiye'ye özel yapılıyor falan diyorsan da diyecek bir şeyim yok tabi.
0
logisticsmanager
(09.05.25)
@teyze

Çocukluğumdan beri bir alışkanlığım vardır, makarnayı mutlaka yoğurtla yerim. Neden bilmem, canım hep öyle çeker. Çok sonradan bunun çok sağlıklı bir yeme olduğunu öğrenmiştim, ne kadar doğru bilmiyorum. Güya unun kan şekerini fırlatmasını önlüyormuş, daha sakin daha dengeli yükseliyordu kan şekeri. Doktorlar bilir.

Benim oldum bittim stres seviyem çok yüksektir, stres bağımlısı olduğumu düşünüyorum. Ve evet bizde stres yeme ile atılıyor. Doğru.

@logisticsmanager

Valla bu ara sıklıkla işitiyorum, Avrupa'daki işte uzak doğudaki tahılların bizdekinden çok daha sağlıklı olduklarını, zaten şu yemek yeme videolarına üst üste bu kadar çok makarna kızartma vs yiyip hiç kilo almamalarını sadece yiyip istifra etmekle açıklayamıyorum, mide kası dayanmaz ona, kusmak çok acı verici bir şey. Neyse aman. Yemeyeceksek yemeyiz napalım. Sonuçta ölecez zaten.
0
🌸muhayyer divan
(09.05.25)
Bunun makarna ile alakası yok. Bir de sosyal medyada görüp bunları gerçek sanmaniz da biraz saçma yani. Sosyal medya bu, millet uçak kiralayıp uçak benim diyor.

Misal et deseniz tavuk deseniz anlarım. Kalitesi aynı değil. Ama makarna Çok basit bir ürün. Dünyanın çoğu yerinde yüzde 90 aynı.

Neyse, Avrupa'da yaşayan biri olarak kilo alan da gördüm kilolu da gördüm. Fark; bizim kadar yemiyorlar. Bizden daha fazla spor yapıp yürüyorlar. Belli ürünlerin kalitesinde fark var ama bu farkı yapacak bir şey yok.
Türkiye fakir bir ülke olduğu için çok karbonhidratli çok yağlı beslenen bir ülke bundan ötürü kilolu fazla.
0
logisticsmanager
(09.05.25)
Bu konuda bir video izlemiştim youtube'da, şimdi bulamadım ama italyanlar makarnayı tartarak pişiriyor. Kişi başı 80 gr bilemedin 100 gr haşlayıp yiyorlar ve yanında bir şey yemiyorlar genelde. Sadece sos ve makarna. Bir de al dente yapıyorlar, az haşlıyorlar, bunun şekeri az zıplattığını iddia ediyordu video, çok haşlayınca glisemik endeksi yükseliyormuş. Bizde hamur gibi yiyen çok gerçekten. Ben de dişe gelecek şekilde severim bu arada rahatsız etmiyor sanki öyle yiyince. Yiyip yiyip kilo almamalarının nedeni porsiyon kontrolü, pişirme tekniği, yağ kullanımı vs olabilir yani

Ayrıca sosyal medya konusuna gelirsek, yeme içmeye meraklı birisi olarak bu konuda çok paylaşım yaparım. Zaman zaman insanlar bana ya sen bu kadar yiyorsun da neden zayıfsın diye sorar. O gün özel bir yere gideceksem, bir gün öncesinden kısmaya başlarım.İtalyan restoranına gideceksem o gün o makarna harici hiçbir carb almam mesela bünyeye. Akşam abartacağımı biliyorsam sabah sadece geç kahvaltı yaparım o kahvaltı da sadece yumurtadan oluşur. Demem o ki sosyal medyada görünen sadece bir an, o mukbang videoları çeken insanlar falan da belki günde tek öğün yiyor, her yere bisiklet sürerek gidiyor vs bilemeyiz yani. Bir de metabolizma meselesi, kimi insanın bünyesi hızlı çalışıyor yapacak bir şey yok.
0
kullanicadi
(09.05.25)
istanbul'da yaşıyorsan Zorlu avm'de eataly mağazasına giderek bakabilirsin ya da internet sitesinden seçebilirsin .
ben değişik soslarını seviyorum .

www.eataly.com.tr
0
devilone
(09.05.25)
@kullanicadi hakli. Benim hanım annem/babam yemek yaptıginda koyduklari yağa sasirirdi. Misal makarnaya yağ koyulmaz. Bizim ailede koyuluyor.
Pilava koyduklari yağ ile 3 pilav yaparsın.
Yağın kalorisi hesaba katılmıyor pek Türkiye'de ama yemekler çok yağlı, her şey yağlı. Bir de bol karbonhidratli (benim babam pilav/makarna olmadan doyamazdi) haliyle çok kilolu var.
Ve dediğin gibi bizim evde de misal eşim sorar 100 gr mi 125 gr mi diye. Ailemde babam 500 gr yapardı 3 kişi yerdik.

Zavallı makarna suçlu olmuş hep.
0
logisticsmanager
(09.05.25)
Yiyip yiyip kilo almamak şişman fantezisinden başka bir şey değil. Acı yoksa başarı da yok. (acı derken süs biber olanı değil)

Buna inanan terleten eşofmanla kilo verip slim fit olacağına, elektrik veren kemerle baklava karın kası yapacağına falan da inanır.
0
thracia
(09.05.25)
Son 10 yıldır pastavilla ve barilla dışında kesinlikle makarna yemiyorum.Diğerleri bildiğin samandan hallice barilla çeşitleri bolca varken buna gerek yok diye düsünüyorum

Ama şimdi onların getirttikleri ne derece şişirmiyor onu bilemiyorum
0
smokee
(09.05.25)
(6)

sorum kadınlara

baldan kaymak
aşık olduğunuz bey ile ilişkiniz bir sebepten bitse, bey kişisi devam etmek istemediğini söylese ama uzun yıllar onu sevseniz. Ne olsa bitirirdiniz?Bey kişisi size durumu açıklıyor ama durum değişmiyor.Sizi engellemesiBaşkasıyla evlenmesiSizin öneriniz?Tşkler.
aşık olduğunuz bey ile ilişkiniz bir sebepten bitse, bey kişisi devam etmek istemediğini söylese ama uzun yıllar onu sevseniz. Ne olsa bitirirdiniz?

Bey kişisi size durumu açıklıyor ama durum değişmiyor.

Sizi engellemesi
Başkasıyla evlenmesi
Sizin öneriniz?

Tşkler.
0
baldan kaymak
(08.05.25)
Beni sevmeyeni 3 saat daha falan sevmeye devam ederim sonra biter. Varligini bile unutabilirim
0
sonsuz
(08.05.25)
Sevmem ki. Umurumda bile olmaz.
0
rock n roll
(08.05.25)
Ben çok duygusalım. Bir hafta durmadan ağlarım, sonra unuturum. Engellemesini ya da evlenmesini beklemem.
0
gnosis
(08.05.25)
Karşımdaki insanın ne yaptığı çok da bir şeyi değiştirmiyor. Ben kendi içimde süreci yaşarım. Ne zaman unuturum diye de bir soruya cevabım yok. Zaman
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(08.05.25)
Onun gerçekten "kötü" biri olduğuna kanaat getirmek bitirir içimde. Bana kendisi hakkında "kötü" dedirtiyorsa bitiririm.
0
muhayyer divan
(09.05.25)
Psikoloğa giderim ve asıl meselem neyse onu çözmeye çalışırım. Zira bitmiş bir ilişkinin ardından "uzun yıllar" o kişiyi hala sevdiğini düşünmek rasyonel değil, hayatın olağan akışına da aykırı. Aşk ve/veya sevgi böyle bir şey değil. Paylaşım yoksa duyguların devam etmesi o duygu halinin kendisine ters.
0
Phoebe
(09.05.25)
(15)

Evli bir kadının nikah yüzüğü takmaması normal mi?

sonhakan
...
...
0
sonhakan
(07.05.25)
şöyle zihnimi bir taradım. bildiğim 10 evliden 8'i takmıyor.

norm olmayı çoktan geçmiş belli ki. normal yani.
0
yurtsuz john
(07.05.25)
Değil. 30 yaş kadından ulaşıyorum sözlüğe.
Bir yüzükle neeereen nereye gelindi, bir yüzüğe ne kitaplar yazılıp filmler çekildi.
Çok net bu sorunun cevabı. Cool takılanlar, evlilik sözleşmesini tam anlamıyla anlamak istemeyenler ve sağlık kısmını ayırıyorum.
0
mrvln
(07.05.25)
Benim annem 30 yıldır takmıyor :) 34 yıldır evli.

Yakın arkadaşlarımdan da takmayan çok var. Evliliğe bağlılık bir yüzükle mı ifade ediliyor sadece?
0
fraise
(07.05.25)
Bence normal herkes takı takmayı sevecek diye bir şey yok kadın değilim fakat yakın zamanda evleneceğim ben de v e açıkçası yüzük takabilir miyim bilmiyorum hiç bir şekilde takı takmaya alışık değilim çok da istekli olduğumu söyleyemem fakat yüzüğe de o kadar para verildi çabalayacağım.
0
denizgonen
(07.05.25)
Çevremde evli olup da yüzük takmayan sadece bir kadın var. O da ne taksa kabarıyor. Alerji konulu bir sorunu var.

İleri yaşta bir erkek olarak yaşıma uygun ve yüzük takmayan her kadını yürünmeye müsaitim mesajı veriyor olarak algılarım, beğenirsem de yürürüm.

Tekrar söylüyorum bir istisna dışında çevremde hiç görmedim.
0
Mirket
(07.05.25)
Arkadasim takiyor ve aldatiyor.
0
Kahvedesu
(07.05.25)
Normal

İster takar, ister takmaz. Yüzük takmak bir sadakat belirtisi değildir.
0
rock n roll
(07.05.25)
tanidigim annem ve akranlarindan yuzuk takan kadin cok az. y kusagi kendi kendine tekrar anlam yukledi yuzuge, takmayan kadin yok denecek kadar az. sadakat belirtisi degildir ama mesajidir bana gore, kendisini tanimayanlar icin
0
ala09
(07.05.25)
Normal. Bazı kadınların sıklıkla vücutları şişer iner şişer iner, yüzüğün parmağını kesmesindense takmaz daha iyi. Bazı kadınlar hiç takı sevmezler bir de. Suç değil ya.
0
muhayyer divan
(07.05.25)
değil. çevremde evli olup da yüzük takmayan kadın hiç görmedim.

hatta bırak evli olmayı, bekar olduğu halde kimse yavşamasın diye yüzük takan bile gördüm.

yüzük takmayan kadın çevresindeki erkeklerin ilgisini sömürmek isteyen bir tip olabilir.

çok nadir durumlar:

- alerji problemi
- aşırı kilo alıp yüzüğün artık parmağa uymaması
- takı takmayı sevmemesi
0
tabudeviren
(07.05.25)
benim hatun bana sinirlenince cikartiyor.
son 1 senedir bana cesitli konulardan dolayi sinirli, takmiyor.
buna gavular "power trip" diolla, yuzugu kullanarak yapilan bir manipulasyon yontemi.
cok da fifi :)
0
cooperr
(07.05.25)
Biz karı koca nişanlandığımız günden beri takmıyoruz, sevmiyoruz. Çevremizde alyansı hiç çıkarmayan da var, hiç takmayan da var.

@rock n roll +1
0
kobuzchu kiz
(07.05.25)
Ben takmıyorum hamileyken ellerim şişince çıkarmıştım sonra da geri takmayı unuttum 2 sene olmuş. Kocam takar ama o seviyor takmayı.
0
kaptan maydanoz
(08.05.25)
group scene ceken evli pornocular bile takiyor.
anormal olabilir.
0
sonsuz
(08.05.25)
hiçbir mana çıkarılamayacak bir hareket.
0
elorelia
(08.05.25)
(20)

Çocuk sahibi olmayacak olanlar, korkuyor musunuz?

ofelia
Geçenlerde termal otele gittim, çok sakindi ama 3-5 teyze de vardı etrafta. bir kısmı uzaktan akraba diyelim, tabi onların tek derdi "kaç yaşına geldin hadi çocuk yap". yok ben yapmıcam diyorum, tabi aklı almıyor 80 yaşında kadın, onun dünyasında bi kadın nasıl çocuk sahibi olmak istemez. neyse gülü
Geçenlerde termal otele gittim, çok sakindi ama 3-5 teyze de vardı etrafta. bir kısmı uzaktan akraba diyelim, tabi onların tek derdi "kaç yaşına geldin hadi çocuk yap". yok ben yapmıcam diyorum, tabi aklı almıyor 80 yaşında kadın, onun dünyasında bi kadın nasıl çocuk sahibi olmak istemez. neyse gülüyoruz ediyoruz gargaraya geliyor yaşlı akraba darlaması, mevzu o değil.

ama sağıma bakıyorum 50-60 yaşında kadınlar yürüyemiyor, eğilemiyor, soluma bakıyorum 80 yaşında teyzem kendi giyinemiyor. bir yaştan sonrası bakıma muhtaç her türlü.

benim planım net aslında, elimden geldiği kadar sağlıklı yaşlanmaya gayret edip sonrası huzurevi. ama onun da iyisi lazım, ya da yurtdışı huzurevi, tr hastanelerinde bile eziyet ediyorlar insanlara.

bi yandan çocuk yap yaşlandığında bakar argümanı var, yoo, 5 çocuklu tanıdığım vardı huzurevinde, ya da termalde bi teyze vardı iki çocuğu da yurtdışında yaşıyor, hiç gelemedi bizimle havuzlara düşerim ederim diye korktu, ee ne anladık?

yani yaşlılık planınız ne? çocuk sahibi olanlar daha mı rahat bu konuda? çocuk sahibi olmayanlar bu tarz bi kaygınız var mı?
0
ofelia
(07.05.25)
Ben çok sağlıklı bir yaşlı olacağım. Yoga yapıyorum, bedenimi çok iyi kontrol edebiliyorum. Spor yapıyorum, kondisyonum çok iyi. Alkol, sigara yok. Kendi kendimi idare edebilirim gibi geliyor, eğer olmazsa mecburen huzurevine giderim ama yaşlı olmadığımı düşünüp almazlar muhtemelen :))

Belki de bakıcı bulurum yatılı, sohbet muhabbet geçinir gideriz ev arkadaşı gibi olur. Ben kendi işlerimi görürüm aslında ama belki hastalanirsam yanımda biri olursa iyi olur.
0
rock n roll
(07.05.25)
Cocuk sahibi olma plani mi yoksa bakici sahibi olma plani mi kuruyo bunu diyenler. Absürt ya.
Her seyin eksisi ve artisi var. Cocuk buyuk sorumluluk. Su an evli olsaydim da cocuk dusunmezdim. Hayati, cocuktan daha cok seviyorum.
Ileriye dogru dusunulebilir mi? Belki... kaygim? Yok ya.
0
sey mi dostum
(07.05.25)
Sana baksin diye cocuk yapilmaz. Cocugunu seviyorsan ona bakmasin cile cekmesin istersin.

Yalnizlik korkutucu ama. Yasitlarin coluk cocukla ugrasirken sen hayati gittikce daha anlamsiz bulabilirsin. Bunu da aktif bir hayatla önlemek mümkün. Parali ve cocuksuz olmak kötü degil bence.
0
sonsuz
(07.05.25)
2 tane kızım var, bakıma muhtaç kalırsam eşim ile idare ederiz olmazsa giderim huzurevine, kimseye dert olmak istemem, asla "bana bakarlar" diye düşünmedim, hayat yeterince zor bir de benim derdime düşsünler istemem.
0
devorgilla the gunslinger
(07.05.25)
Çevremdeki orta-üst sosyokültürel ve sosyoekonomik kesimde insanların çocuklarına verdikleri emek ve yaptıkları yatırımları gördükçe gerçekten hayret ediyorum.

Eskiden köyde insanlar 5-10 çocuk yapar, çocuklar neredeyse kendi kendilerine büyürlerdi. Üstelik 5-6 yaşından itibaren tarlada, bahçede, hayvancılıkta işe yararlardı. Ebeveynler yaşlandığında da çocuklar onlara bakardı. Zaten herkesin evlenince ayrı eve çıkması gibi bir kültür de yoktu.

Şimdi ise çocuklar adeta birer prens ya da prenses gibi yetiştiriliyor. Sürekli masraf çıkarıyorlar ama pratik anlamda hiçbir katkıları yok. Üstelik büyüdüklerinde genellikle yuvadan uçup gidiyorlar ve anne-babaya bakmak gibi bir sorumluluk da üstlenmiyorlar. Gelecek nesillerin bu konuda daha da duyarsız olacağı açık.

İnsanlar hâlâ alışkanlıkla ya da gördükleri şekilde çocuk yapmayı hayatın doğal ve zorunlu bir parçası sanıyorlar. Ama bu anlayış yakın gelecekte değişecek. 2100’lü yıllara gelmeden, devletler çocuk yapılması için insanlara ciddi teşvikler vermek zorunda kalacak. O dönemin insanları da geçmişte insanların nasıl hiçbir teşvik almadan çocuk yaptığına hayretle bakacak.
0
bobinhoo
(07.05.25)
korkmuyorum. yaşam biçimim nedeniyle ölene kadar elden ayaktan düşmem. huzur evi bir seçenek değil. çocuk kesinlikle yapmam demiyorum ama bana baksın diye yapma ihtimalim sıfır.
0
gabe h coud
(07.05.25)
çocuksuzlara sormuşsun ama çocuklu olarak yazmak istedim. çocuğun yaşlılıktaki artısı çocuğun ebeveyne bakması değil bence, hayat amacı olması, yaşam sevincini diri tutması.
çocuksuz olduğumu düşününce hadi 50 yaşına kadar kariyer kovalayayım amaçlarım olsun gezeyim eğleneyim, ama sonra? sonrası için hiç bir planım yok gezmek de eğlenmek de kariyer de bir yere kadar sana motivasyon olur sonra ölmek için gününü beklersin(çok gördüm bunu)
şimdi çocuğum bana baksın veya bakmasın benim amacım onu iyi yetiştirmek, iyi olduğunu bilmek, torunlarım olması, onların iyi olduğunu bilmek. al sana 100 yaşına kadar yaşam motivasyonu.
huzurevinde yapayalnız yeryüzünde senin hiç bir parçanın olmadığını bilerek sessiz sessiz ağlamak yerine hayırsız evladım gelmedi ama gelir belki haftaya diye ümit içinde ölmek daha iyi asdfkl.

bir de kendime iyi bakıyorum ben yaşlanmam safsatası var çok güldüm onlara ya. evet yaşlanmazsınız çok iyi baktınız :)
0
kaptan maydanoz
(07.05.25)
Haha minnoşlar toplanmış gene, genç yaşta atıp tutmak kolay ama yaş kemale erince öyle olmuyor. Paran olsa da olmasa da birine muhtaç oluyorsun. Çocuğun olsa da olmasa da yaşlanınca korkuyorsun herkes ölmekten farkında olmasada korkar. Benim oğlum var ama ilerde bize baksın amacı hiçbir zaman gütmedik. Çocuğun olur ilerde ölebilir, yurtdışına yerleşebilir, aranız kötü olabilir bin tane ihtimal var. Bizim hanımla bir planımız yok, maddi imkan olursa huzur evi diyoruz.
0
mirty
(07.05.25)
Ben henüz karar vermiş değilim ama olmazsam ileride pişman olmaktan korkuyorum sadece.
0
Proserpina
(07.05.25)
Türkiye'de yaşayan birinin çocuk sahibi olmaya karar verdiğinde korkması gerekir. Masrafları katlayan bir şey sonuçta.

Sen çocuğuna iyi eğitim aldıramazsan, yatırım yapmazsan o da sana yaşlandığında bakabilecek kapasitede olmaz
0
runaway
(07.05.25)
@ kaptan maydanoz

Herkesin yaşam motivasyonu, onu hayata bağlayacak faktörler farklı olabilir. Sen cocugunla hayata baglanirsin ben başka şeylerle. Ayrıca, ben muhakkak hayata kendimden bir parça birakmaliyim kaygısını taşımıyorum. Ben kimim ki ne özelliğim var ki? Ben olmasam dünya yine dönüyor. Var olan çocuğum belki bir ihtimal, minicik bir ihtimal de olsa belki gelir beni görür umudu beni daha çok tüketir.

Ayrıca evet çok sağlıklı bir yaşlı olacagimdan şüphem yok. Yine de seni güldürebildiysek ne mutlu bize.
0
rock n roll
(07.05.25)
ben 3-5 sene daha evlenemezsem evlat edinmeyi kafama koydum. olay bize bakilmasi degil, olay hayata dair motivasyon @kaptan maydanoz'un da dedigi gibi.
0
baldur2
(07.05.25)
Sağlıklı besleniyorum, süper yaşlı olcam diyenlere bir kahkaha da benden o/

Çocuk sahibi olmak akıl karı değil. Ya üzerine çok dusunmeyip topluma uyucan ya da gerçekten hormonlarin tavan olucak, vicudun çocuk çocuk diye bagircak.

Bana bakar motivasyonu çok temelsiz,
artık kimse kimseye bakmaz. Aşırı aşık olup, evlenip, çocuk yapmadan önceki düşüncem "eger yasarsam 70e kadar falan idare ederim, sonra bir şekilde ötenazi"idi. Bu fikir beni çok rahatlatiyordu.
0
abuzer
(07.05.25)
Bu konuda biraz nasip kısmetçiyim. Evet insan bir şeyin olması veya olmaması için çabalamalı ama çabasına rağmen hiçbir şekilde değiştiremiyorsa da orada kısmet değilmiş görüşü devreye giriyor.

Benim hayatımda ise evlilik kısmet olmadığı için çocuk zaten otomatik olarak düşünülemez. Ki zaten istemedim hiç, hep çok korktuğum bir şeydir.

Bir avukatım vardı, evleneli 10 sene olmuş, çocuk düşünmedim değil ama öyle müvekkillerim oldu ki, onca zorluğa sıkıntıya emeğe karşılık onlarınki gibi bir evladım olursa diye çok korktum hâlâ korkuyorum derdi. Sevgiyle büyütülmüş bir evladın yetişkin olunca ana babasına karşı terörist olmasını kastediyor. Yaşlanınca çocuğundan dayak yiyeceksem niye doğurayım ki onu diyor. Haklı.

Hem doğursak da sağlıklı olacağı garanti değil, yaşayacağı garanti değil, iyi insan olacağı garanti değil, anlaşacağın garanti değil, yurt dışına yerleşmeyeceği garanti değil, seni terk etmeyeceği garanti değil... hiçbir şeyin güvencesini kimse kimseye veremez. Çok enteresan bir düzende yaşıyoruz, avukatımı çok haklı buluyorum.

Sağlıklı yaşlanmak gerektiğinden eminim ama kendimi asla kanalize edemiyorum. Sanırım yine antidepresan kullanmam gerekiyor. Çünkü aslında yaşamıyorum.
0
muhayyer divan
(07.05.25)
yaşlanınca bana bakar diye çocuk yapılmaz, aşırı mantıksız bir şey bu.
0
deartheodosia
(07.05.25)
Hayat bu şekilde planlı ve mekanik bir pragmatizm içinde yaşanabilecek bir süreç değil ki.
Yaşlanacağını nerden biliyorsun? Belki de hiç yaşlı olmadan öleceksin. Buna dair de bir planın var mı? Yoksa bile olabilir mi?
Uzun vadede hepimiz zaten ölüyüz. Biz fıtratına/yaradılışına ve hormonlarına karşı koyamayan bir mekanizmayız. Bu tartışmasız bir gerçek. Kimileri kabul edebilecek cesarete sahip değil sadece ve bunu erteleme cenderesiyle meşgul.
Üremek/çocuk yapmak neslini sürdürmek insanı insan yapan başat ve ilkel bir istek. İlkel olması küçümsenesi veya aşağı görülecek bir şey değil asla. İlksek anlamıyla kullanıldığını düşünün.
Elbette bu iç güdüsel istek bile başlı başına bir pragmatizme sahip. Meselede bu zaten.

Ayrıca sağlıklı yaşamak dediğin şey ne? Bunun bir karşılığı var mı?
0
ezkaza
(07.05.25)
cocugu "ilerde bana bakar" umidiyle yapiyorsaniz yapmamanizi siddetle tavsiye ederim, cok fena taklaya gelebilirsiniz..

cocuktan bagimsiz herkes emeklilik ve yaslilik donemini bir sekilde garanti altina almaya calismali, baska secenegimiz yok.hepimiz bir sekilde huzurevine dusecek gibi yasamak durumundayiz, artik evde yasli bakilan donem bitiyor.
0
cooperr
(07.05.25)
Çok sağlıklı bir yaşlı iken minicik bir beyin kanaması veya pıhtı atması, insanı bir başına donunu giyemez hale getirebiliyor.

Belirli bir yaştan sonra küçükük bir kayma ve düşme kalça kırığına, o da kişiyi yatağa bağlayıp yetişkin bezi kuşanmaya götürüyor.

Belirli bir yaştan sonra sağlıklının en süperi, şifresini unutup maaşını çekemez, hat safhadaki tremoruyla atm tuşlayamaz hale gelebiliyor. Artık kafa da durabiliyor.

Kimse ölene kadar asla bakıma muhtaç hale gelmeyeceğini sanmasın.

Bakıma muhtaç halinizle bir ücretli bakıcıyı size adam gibi bakması için sevk ve idare edemezsiniz. Hayal kurmayın.

Huzurevine giderim diyen arkadaşlar, Devlet huzurevlerinin kendine yettiğiniz sürece hizmet ürettiğini ve onun için de epey bir şimdiden kuyruğa girmeniz gerektiğini bilin.

Özel huzurevi düşünüyorsanız da artık çok geç gerçi de şimdiden maaşınızın yarısını falan bir köşeye huzurevi fonu olarak ayırmanızda fayda var. Ayrıca özel huzurevlerini de bugün ekşide epey trend olan türkiye'de gittikçe yükselen esnaf ahlaksızlığı başlığı içinde değerlendirirseniz, size sahip olacak bir yakınınız olmazsa özel huzurevinde de aradığınız huzuru pek bulamayacağınızı bilmenizde fayda var.

Bana baksın diye çocuk yapılmaz gibi boydan büyük laflar etmek güzel ama dünyanın düzeni bu.

Banyoda düşüp kalçayı kırıp kimsenin çalmayacağı kapının arkasında günlerce acıdan bağıra bağıra ölmek, öldükten günler sonra çürümüş ceset kokunuz yayıldığı için farkedilip kapınızın kırılmasını istemiyorsanız, annenize babanıza kardeşlerinize kuzenlerinize sahip çıkın, çocuk yapın, büyük aile olun. Çekirdek aile denen şey sadece safsatadır.

Ek: Ama öyle, Saldım çayıra, mevlam kayıra ile de yetişmiyor çocuk. Beceremeyecekler de yapmasın bizahmet.
0
Mirket
(07.05.25)
darulaceze de gönüllü çalışmıştım bir dönem, çocuğu tarafından dövülen ne teyzeler, zorla elinden evladı tarafından parası alınan amcalar, neler neler gördüm. o yuzden cocugun var diye zor bir yaşlılık geçirmeyeceksin sanmak da boş geliyor bana. ayrıca çok iyi evladı olan ama onu erkenden kaybedenlerde var.
herkesin yaşamındaki sınandığı konu farklı anlayacagın, 40 yaşındayım, korkmuyorum ne olacaksa o olacak. en kötü senaryo için bile iyi bir insanım bence sokakta kalmam birileri evini açar en kötü diye düşünürüm hep.
0
speranza
(07.05.25)
Arkadaşlar evet, çocuk yapın. Geniş aile olun, çekirdek aile safsatadır. Çocuğunuz olursa çok iyi olur. O, size bakmazsa ya da bakamazsa siz ona bakarsınız. 70- 80 yaşınızda, yetişkin ve yatağa bağımlı evladınızı bezlersiniz. Problemli bir çocuğunuz olursa yine o yaslarinizda onunla uğraşırsınız. Karakoldan,adliyeden toplarsınız. Bir diğer senaryo; mesela ben banyoda ayağım kaymış düşmüşüm yerde acılar icinde kıvranıyorum ama o da ne daha bayrama çok var çünkü bazı çocuklar anne ve babalarını bayramdan bayrama arıyorlar.

Demem o ki; doğurun arkadaşlar.Gepgeniş aileler olun.
0
rock n roll
(08.05.25)
(24)

Sirri sureyya onderin olumu

Kittie
Kendisi ne ara pkk ile olan baginin disina cikti da herkesin sevgilisi haline geldi? Instagramimda herkes adama guzelleme yapiyor.Yoksa hep mi oyleydi de ben kacirdim.
Kendisi ne ara pkk ile olan baginin disina cikti da herkesin sevgilisi haline geldi? Instagramimda herkes adama guzelleme yapiyor.
Yoksa hep mi oyleydi de ben kacirdim.
0
Kittie
(04.05.25)
çok terör destekçisi varmış etrafta demek ki.
0
jelly bear
(04.05.25)
Bunu ben de merak ediyorum. Sözlük'te biri "üslûbunu, edebî hazinesini, meddahvârî tavrını" beğeniyormuş", öldüğüne göre artık hesabı allah'a verecekmiş.

Ne güzel memleket. Kişisel beğeniler kişisel görüşler ülkesinin ve insanının güvenliğinden çok daha önemli, bu kişi öğretmen bir de.

Ben insanları çok fazla sığlaşmış, çok fazla unutmuş görüyorum. Ne yaşandı neden yaşandı herkes unutmuş, bilmiyor kimse. Fena halde bozuğum.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
ak troller "yeni barış sürecinin" propagandası için herifi cennetten düşmüş bir melek yaptılar.
0
parka
(04.05.25)
Hayır bir de Türk Bayrağına sarmışlar ya. Rezilliğin dik âlâsı.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
Güncel süreç zaten malum, ancak Sırrı Süreyya Önder'in esas popülaritesi HDP'nin ilk kez parti olarak seçime girdiği zamana dayanıyor. Yanlış hatırlamıyorsam 2015 zamanı. HDP o dönem bağımsız adaylarla değil de ilk kez parti olarak seçime giriyordu ve Batı illerinde popülariteyi artırmak için baya bir kampanya yürütmüştü. Bu da baya başarılı sonuç vermişti ki oyu MHP'yi geçmişti. En çok öne çıkan yüzleri de Sırrı Süreyya Önder ve Selahattin Demirtaş'tı. Her yerde Sırrı Süreyya'nın esprili videoları falan paylaşılıyordu, Demirtaş'ın "Selo" lakabını aldığı zamanlardı. Hatta o dönemde adı sık sık Kamer Genç'le birlikte "Meclisin renkli simaları" başlıklarında geçerdi.
0
akhenaten
(04.05.25)
Gezi döneminde çok popüler olmuştu bir kesim sol cenahta ve sempati toplamıştı.
0
efreet sultan
(04.05.25)
Türkiye milletvekilini Şili bayrağına mı sarsınlar?
0
sekizdokuzon
(04.05.25)
5 yaşında mısınız ya? SSÖ Gezi Parkı'nda daha infial olmadan, orada toplam 100 kişi bile yokken bizzat iş makinalarının önüne geçerek ağaçların sökülmesini engelledi. Gezi'ye insanları çağırdı ve tüm süreçte Gezi direnişine en çok destek veren siyasilerdendi.

Hopa vb çevre direnişlerine de Gezi gibi katıldı, destek verdi. LGBT+ yürüyüşlerine katıldı, destek verdi. Milletvekili olmadan önce de sonrasında da her zaman halkla iç içe oldu.

Birkaç tane film çekti, filmlerde oynadı, TV programları yaptı/katıldı.

Yıllardır milletvekili, meclis başkanvekili. Mecliste tüm partilerin sevip saygı duyduğu nadir kişilerdendi.
0
perferil
(04.05.25)
sırrı süreyya aslında hdp cizgisinde bir politik gecmise sahip degil. selahattin demirtas'ın türkiyelileşme projesi kapsamında partiye katilmisti. parti icinde dönen dolaplara ses cikarmadigi icin pragmatik olmakla suclayabilirim kendisini ama bunun disinda kendisini hak mücadelesinden vazgecmeyen, adaletli bir insan olarak anacagim. hastaneye kaldirilmasi ile birden sırrı abeci kesilenler bir yana, bircok insan gibi benim de hep sevdigim, varligi ile mutlu oldugum bir insandi.
0
deckard
(04.05.25)
hiç bir zaman kendisini samimi bulmadım. toprağı bol olsun.
0
mikahakkinen
(04.05.25)
perferil+1

en son ne zaman aglamisimdir hatirlamiyorum iki gundur sessiz sessiz gozyasimi tutamiyorum. turkiyede aydin diyebilecegimiz hak ehli kac kisi kaldi? ya surgunde ya hapiste simdi son nefer de mezarda. barisin sehidi. sesimize ses olabilecek birileri olmali. aci sizin olmayinca bu topraklarin derdi oldugu gercegini degistirmiyor. oyle bir cenaze ki geri donusum iscileri dernegi, lgbti+lar, ic işleri bakanlığı dahil celenk yolluyor. bu bile bir seyler anlatmali. hak, hukuk, denokrasi mucadelesi story atmakla bitse keske
0
ala09
(04.05.25)
Türk siyaseti tamamen ideolojik bir çizgiyle aktif olunabilecek ve destek bulunabilecek bir atmosfere sahip değil. Yüzde 1den fazla oy alamayan bir partinin, düşüncenin geçerliliği ne yazık ki yok.
Sırrı ne kadar barışçıl, ne kadar kürtçü, ne kadar terör destekçisi bir adamdır bilmem. Samimi olduğunu ve bu kadar farklı cenahtan insanın haklı olduğunu bir anlığına düşünürsek; peşinde olduğu türk kürt barışı için, yüzde yüz desteklemiyor da olsa öcalan'la iş tutarak hareket etmesini anlayabilirim. Hayat da siyah beyaz değil, politika da. Barış için öcalan'la görüşmesi gerekirse öcalan, rte'yleyse rte yapmasını; varmak istediği yoldaki engellerden biri görüyor olabilir.

Amacının bu olduğunu, kürt olmamasına rağmen barış için kürt tarafına etki edebilme gücünü kullanmayı tercih etmesini onu tanıyan kişiler samimi buluyor muhtemelen. Kürtlerin bile önemli kısmının apo çıksın pkk'yla savaşa devam etsin demediğini düşünürsek, bu adamı da politikanın gereği yaptığı işleri yapmasını anlamsız bulmayanlar vardır. kürtlerin siyasal varlığını demirtaşla beraber pkk'dan bağımsız bir zemine oturtmak istemiş ama günün sonunda, akp'nin zorlamasıyla beraber; oyunu, çözümün apo'da olduğu kuralını kabul ederek oynamaya çalışmış bir insan olduğu fikrine sahip bu insanların önemli bir kısmı.

Kendisinin muhtemelen insani açıdan iyi niyetli, romantik ve bir noktada naif bir insan olduğunu düşünüyorlar sanıyorum.

Ben kendisini gezi'nin önderlerinden olması sebebiyle saygıyla anacağım ama öyle ya da böyle, barışı getirecek olanın akp olduğuna ikna olup asıl rte ile iş tutması sebebiyle samimiyetini sorgulayacağım.
0
Bruce
(04.05.25)
@sekizdokuzon

Kurmaya çalıştığı "devletin bizde geçerliliği olmayan flamasına sarmalılardı. Ne Türklere hizmet ediyor ne Türkiye Cumhuriyeti devletine. Ve bu gün gibi ortada. Şehit aileleri başta olmak üzere bütün Türk milletine hakarettir bu yapılan.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
Türk milletine senden benden büyük hizmetleri olmuştur, sen içini ferah tut.
0
sekizdokuzon
(04.05.25)
Sırrı Süreyya Önder bu ülkeye çok güzel işler yaptı, kişilik olarak da çok iyi bir insandı, onunla biraz muhabbetin olsa emin ol böyle bir duyuru açmazdın, bu ülkenin en büyük sorunlarından biri faşistlerin kendi gibi düşünmeyenlere hemen terörist demeleridir. Oysa bu faşist arkadaşların ülkeye herhangi bir faydası yok, hep zararları var.
0
blue rebel motorcycle club
(04.05.25)
Kendisi mecliste en olmasi gereken vekildi.

Ülkeyi bu hâle getirenlere ses çikarmaya büzügü yemeyenler 15 gündür adamin arkasindan sövüp durdu alçakça.

Bu adam ömrünün yarisini hapislerde geçirmesine karsin gene de davasindan hiç geri adim atmamis. Ilik götlü ulusalcilar ve muhalif postlu ülkücülerin kuyruk acisi bundan.
0
feastofthedamned
(04.05.25)
Ben anlamıyorum, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde "pkk"yı temsil edeceksin, onu savunacaksın, onu destekleyeceksin, onun ülkeden toprak koparması için çalışacaksın ve @sekizdokuzon onun hakkında diyecek ki "ülkeye senden benden çok hizmet etmiştir" desin. Hiç çekinmeden, utanmadan, hiç içi sızlamadan ya. Öteki de sanki pkk bir terör örgütü değilmiş gibi, konuyu sadece "kendi gibi düşünmeyenlere hemen terörist demek" olarak yansıtsın...

Siz galiba film izliyorsunuz. Hayatı film izlemek sanıyorsunuz. Belli oldu.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
apoyla kol kola giren adamı, ben sonsuza kadar apocu kalacağım diyen adamları övmüşler de övmüşler inanılmaz :D

yazık size çok yazık. daha başçavuş söylemi var, ben bu cumhuriyetin ne hayrını gördüm söylemi var. ki saymakla bitmez.

aponun köpeği olan adamı ne hakla böyle övebiliyorsunuz? sempatikmiş aydınmış pehhh

umarım ortalıkla ben atatürkçü ya da milliyetçiyim diye gezmiyosunuzdur.
0
jelly bear
(05.05.25)
Ben de instagram'da gördüm birkaç arkadaşımdan şaşırtıcı bir şekilde. Gidip Gezi fotoğrafını paylaşmışlar. Resmen post-truth dönemde yaşıyoruz. Sanki son 12 yıldır hiçbir şey yapmadı. Kimse saymıyor onları bak. Sonra pkk'nın türk solunu davar güder gibi gütmesi deyince kızıyor insanlar. Ahahah

Bak bir kısmını yazmışlar şurada eksisozluk.com
0
nawar
(05.05.25)
sehirlerde bazi sevmediginiz cirkin binalar olabilir, ama o binalarin bazilari sehrin dokusunun bir parcasidir. senin cirkin bulman o binalarin yikilmasini zorunlu kilmiyor.

sirri kafali biriydi, ilerlemek istiyorsak bize surekli istedigimiz seyleri degil, bizi sasirtacak seyler soyleyecek insanlara ihtiyacimiz var. yoksa olay turk'un turk'e propagandasindan oteye gitmiyor, kendi kendimize calar soyler, en sonunda da ortadan yok olur gideriz.

ortada bir problem varsa bu problem gormezden gelinerek, yok sayarak cozulmuyor. ha bunun karsiligi tabiiki toprak vermek olamaz. toprak isteyen varsa bu cografyada savasir, alabiliyorsa alir.

ama sen anavatan olarak, o topraklarda yetisen cocuklarindan bir ya da birkacini gormezden gelemezsin, otekilestiremezsin. sirri'nin bence dikkat cekmek istedigi nokta basindan beri buydu.

ha gidip terorist maymuna agam pasam cekmesi bence de rezillik, ama orta godu insani malesef reisci, bu adam da marsli degil bu topraklarin cocugu. herkes bir limana siginmaya calisiyor.

ezcumle, sen seversin sevmezsin ama sirri gibi insanlara ihtiyacimiz var. meclis dedigin yerin ortalamasi "Yeliz" olmamali, olursa iste bu dustugumuz cukurdan 100 sene daha cikamayiz.

olaya "filtresiz" bakin biraz.
0
cooperr
(05.05.25)
Vatan haini. Keriz gibi inanan beyaz yakalı dünya gerçeklerinden uzak duyurucu arkadaşları da gördük.
0
Shepard
(05.05.25)
1 yıl önce vefat etse medyada hdp'li pkk'lı oldü diye haber yapılacaktı ve mesaj yayınlayan oyuncular terörist ilan edilecekti. Şimdi şartlar gereği her yerde övülüyor.

Bu arada tanıyan(birlikte iş falan yapan) arkadaşlarım gerçekten sevmişler, çevresine iyi bir insan galiba (ve sanatçı kişiliği iyi) ama yine de siyasetçi tarafı bence hoş değil ve "cumhuriyetin ne hayrını gördüm" diyen buna rağmen meclis başkanı falan olan ve apoyu babası gibi gören bir adamı ben pek ciddiye alamıyorum. Yine de genç yaşta kimse ölmesin tabii zeus rahmet eylesin.

son söz olarak, bence Sırrı Süreyya'nın ölümü ve medyadaki yansıması üzerine çok güzel iletişim tezi yazılır. Ben doktora terk biriyim ama iletişim bilimleri çalışan arkadaşıma bi söyledim belki bunun üzerine giderler. Çünkü gerçekten acayip yönlendirme dönüyor.
0
nhk ni youkosu
(05.05.25)
genjler, olaya konjonkturel bakmamak lazim, sirri 20 yasinda olmedi, turkiye'de son 20 seneden ibaret degil. adamin zaten cevresi genis, seveni cok.

"sikintilara bir de soyle bakin" diyen herkes terorist degil.

adam lisede ogrenciyken 12 eylul darbesi sonrasi 7 sene yatiyor. bugun hangimizi lisede alip iceri atsalar, en guzel genclik yillarini 4 duvar arasinda sikimsonik bir sebeple gecirsen, cikinca "bu cumhuriyetin hastasiyim" diye demec vermezsin.
0
cooperr
(05.05.25)
Sanat sepet işlerinde suyun başını tutanlardan biriydi muhtemelen.
0
luluki
(05.05.25)
(2)

Atipik psikoz'un Şizofreni'den farkı nedir?

the sound and the fury
SB
SB
0
the sound and the fury
(04.05.25)
Atakları çok daha kısa süreli olur diyordu gogulda.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
ruh sağligin yerinde olmayınca
kendi özbakimin ,beslenme ,kisisel temizlik gibi gibi bozuluyor,

psikoz geciren kisi tedavi edilip eski mutlu haline daha kisa zamanda dönebiliyor ,sanırım,
doktor degiliz, tabi..

burada her yazilani,olumsuz örnek vereni vb.seyleri dikkate alma.

doktorunla gorusmelere ara verme,
aklina takilanlari not al,
gittiginde kendisine de sor.
0
designer
(04.05.25)
(9)

Hıdırellez'i Kutlayacak Mısınız?

rock n roll
En son çocukken dilek dilemiştim, balkonda gül ağacımız vardı kağıda ev çizip agacımıza bağlamıştım :)Siz dileğinizi kağıda çizecek misiniz, özel değilse ne dileyeceksiniz?Ben dilek dileyeceğim. 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan geceymiş hıdırellez.
En son çocukken dilek dilemiştim, balkonda gül ağacımız vardı kağıda ev çizip agacımıza bağlamıştım :)

Siz dileğinizi kağıda çizecek misiniz, özel değilse ne dileyeceksiniz?

Ben dilek dileyeceğim. 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan geceymiş hıdırellez.
0
rock n roll
(04.05.25)
Biz batılıyız ama kutlarız her sene.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
Tutmuş muydu dilegin
0
abuzer
(04.05.25)
@abuzer

Ev almamiştik ama tasinmiştik. Yıllar sonra aldık ev onun da herhalde onunla ilgisi yoktur. Dilek dilerken biraz daha açıklayıcı dilemek lazım herhalde :))
0
🌸rock n roll
(04.05.25)
Sadece denemek için 1.88 boyunda (parantez içine yazicam boyu, cm cinsinden), geniş omuzlu, kirli sakallı, kısık gözlü bir erkek cizicem. Bakalım nolacak.
0
sekizdokuzon
(04.05.25)
Her sene muhakkak...
0
SiyamkedisiZorro
(04.05.25)
Evi temizleme motivasyonum oldu bu sene.
0
peki madem
(04.05.25)
Nasıl yapılıyor?
0
Kahvedesu
(05.05.25)
Eskiden, dileklerimi kağıda yazıp kırmızı gül ağacının dalına bağlardım.
Geçen yıldan itibaren bıraktım.
Neyin olacağı neyin olmayacağı belli.
0
pro9it9is9
(05.05.25)
@Kahvedesu

Dilek diliyorsun, kağıda dileğini çizip gül ağacına baglayabilirsin. Bazı kişiler ateşin üstünden atlıyor, ben onu yapamam alev topuna dönerim.
0
🌸rock n roll
(05.05.25)
(13)

Özgür Özel'e yapılan saldırı ne derece planlı sizce?

sekizdokuzon
Saldırıyı gerçekleştiren şahsın özgür iradesiyle karar alıp eyleme geçtiğini pek düşünmüyor sanırım kimse. Ucu nerelere varıyor sizce? Teşekkürler.
Saldırıyı gerçekleştiren şahsın özgür iradesiyle karar alıp eyleme geçtiğini pek düşünmüyor sanırım kimse. Ucu nerelere varıyor sizce?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(04.05.25)
100 de 100 planlı. neye şaşırıyoruz ki? daha dün türkeşin kızını babasının mezarında sıkıştırdılar. reis belediye tesislerinde alkol alıyorlar, kıbrısta başörtülü kardeşlerimizi okullara almıyorlar diyor. gene aynı senaryo.
0
mikahakkinen
(04.05.25)
Aklına ilk kim geliyorsa sorumlusu o tabii ki.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(04.05.25)
amaç muhalefet adayını karikatürize etme ve tek dokunulmazin RTE olduğu şovu.

anadolu insanı etkileniyor böyle şeylerden; şimdiden "bak şamarı nasıl yabıştırmışlar tipitip'e" diye başlamıştır kahvelerde muhabbetler.

özgür özel de tıpkı kılıçdaroğlu gibi anadoluda baya ses getirmeye başlamıştı.

ne tesadüf ki -tıpkı kılıçdaroğlu saldırısı gibi- bütün kameralar full her açıdan çekimdeyken gerçekleşiyor bu saldırılar :))

şartlı tahliyeliymiş zaten. artık o "şart" neyse :)
0
makbur
(04.05.25)
Akpli manyagin biri.
Arkasinda bir güc olsa özgür özel su an ya ölüydü ya da hastanede
0
sonsuz
(04.05.25)
milletin saldırmadığı chp genel başkanı mı var?
öncekilerde arkasında kim vardı
eğer biri varsa ne oldu sonucunda
bu soruların cevaplarını bulduk bu eksik kaldı sanki
0
Whily
(04.05.25)
3-5 eline sıkıştırmış ya da akrabasını bilmem nerede işe alma sözü vermişlerdir.
0
gabe h coud
(04.05.25)
"Yarın anmaya katılacakmış, al bu parayı yumruk at" kadar mi yoksa "Seni içeriden çıkartırız ama sen de bizim işimizi göreceksin ileride" kadar mı planlı? Sormak istediğim o aslında.
0
🌸sekizdokuzon
(04.05.25)
Planlı mi bilmem ama, 2 çocuğunu öldürmüş 2 sini yaralamış birisi dışarıda ise sorun var demektir. İmamoğlu suçsuz ve tutsak
0
the sound and the fury
(04.05.25)
@makbur +1

noktası virgülüne katılıyorum
0
yurtsuz john
(04.05.25)
Arka planda rezerv alan yasası, iklim değişikliği yasası ve daha bilmem neler neler işliyor. Tam da bu sebeple her şeyin sonuna kadar planlı olduğuna inancım gittikçe gelişiyor.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
dem ile chp'nin arasını açmaya çalışıyorlar. su gibi eriyen oyları kürt(dem) seçmen ile kapatma telaşındalar. planın gizli öznesini tahmin etmek zor değil.
0
HellKeePer
(04.05.25)
Özgür Özel bunu çok sağlam bir gole çevirebilirdi.
Ama yok adamda ya liderlik kumaşı yok ya da Kılıçdar gibi AKP'ye çalışıyor.
0
parka
(04.05.25)
adamın tipi tip değil, sokakta görsen siktir çekersin o derece. ama adam chp başkanının yanına yaklaşabiliyor. o kadar koruma vs varken hemde.
adam özgür özel gelecek diye pansiyon tutmuş, plan yapmış ama sebebi yemek kart vermediler diyeymiş.
azmettiricisi bellidir. herkesin aklındaki adam ve ekibi bu işin baş sorumlusudur.
0
rhan
(04.05.25)
(2)

Anne babanıza terapistlik yapıyor musunuz

sekizdokuzon
Sb
Sb
0
sekizdokuzon
(04.05.25)
Evet maalesef
0
grimavi
(04.05.25)
Yapıyorum, çocukluktan beri.
0
muhayyer divan
(04.05.25)
(5)

Akineton kafa yapar mı

the sound and the fury
Akineton kullanıyorum. Antipsikotik yan etkisini ortaya çıkarmak için ama içince de alkol almış gibi oluyorum. Ruhum debeleniypr
Akineton kullanıyorum. Antipsikotik yan etkisini ortaya çıkarmak için ama içince de alkol almış gibi oluyorum. Ruhum debeleniypr
0
the sound and the fury
(03.05.25)
Yapar.
0
deckard
(03.05.25)
Bunu neden yapıyorsun, sağlıklı çalışan beynini hasta etmek için mi.

Şimdi gogula sordum da, hem yeşil reçete ile satılır, ülkemizde satışı yapılmamaktadır diyor hem de 302 lira fiyat gösteriyor.

Bence üreticileri de kafayı yemiş.
0
muhayyer divan
(03.05.25)
Yeni başladıysanız yapabilir. Bu tarz ilaçlara adaptasyon bir birbuçuk ayı buluyor. Kimin sizin beyninizin sağlıklı olup olmadığına karar vermesi için porfesyonellere danışın. Profesyoneller önerdiyse ve birkaö ay sonra anlamlı bir yan yardımını görmediyseniz vazgeçin kendinizi zehirlemeyi.
0
sanal hayvan
(03.05.25)
tedavi edicidir,
doktora daniş,
aksam yatarken kullan.
0
designer
(03.05.25)
akineton için cezaevinde millet kurşun yer kurşun atar. sen de yapmıyorsa ağır bağımlısın demek. metanfatamin kullan.
0
mikahakkinen
(03.05.25)
(24)

düz vitesle yokus cikmak

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
bende minik bir araba var. yokus cikarken mümkün degil 40km'den fazlasini basmiyor. yokus dedigim de yasadigim kasabaya giderken ciktigim yokus, baya daga tirmaniyorum, öyle sehir ici kücük yokus degil. bu sebeple bazen arkamda sira oluyor arabalar. gaz pedalinin köküne kadar bassam da kesinlikle hi
bende minik bir araba var. yokus cikarken mümkün degil 40km'den fazlasini basmiyor. yokus dedigim de yasadigim kasabaya giderken ciktigim yokus, baya daga tirmaniyorum, öyle sehir ici kücük yokus degil. bu sebeple bazen arkamda sira oluyor arabalar. gaz pedalinin köküne kadar bassam da kesinlikle hizlanmiyor arac.

ben düz vites oldugu icin böyledir diye düsünüyordum ama galiba arabanin beygiri yetmiyor.
sizce sorun ne olabilir? beygirdeyse daha büyük araba düsüneyim. yanimdan millet 70 basip geciyor, ben sakil sakil 40 ile cikiyorum.


1.3 motor
75 HP
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.05.25)
daha fazla veriye ihtiyaç var, benzinli/dizel - atmosferik/turbo - marka/model
0
adivar
(03.05.25)
yine de ufak bir arabada 1.3 75 hp yetersiz gelmez hiçbir şekilde. kullanım hatası var muhtemelen. Aracı yüksek viteste boğuyor olabilirsin. Yokuş çok dikse 2. vitese düşürürsün, topladığında 3le devam edersin ya da 4. boğulduysa düşürmelisin vitesi. 2000 devirin altına düşmesin araç.
0
adivar
(03.05.25)
Mazda 2 Takumi
Benzinli
Atmosferik
75 HP
1.3 motor

Yokusu hep 2. vitesle aliyorum. birkac kere yüksek vites denedim, belki daha iyi olur diye ama üce gectigim an motor devri trajik bicimde düstü, hemen tekrar ikiye gectim ki stop etmesin. Hep ikide cikiyorum o sebeple.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.05.25)
1.3 motor o yokuşu çıkmaz.

bu motor gücünde ve böyle bir yokuşta normali budur. daha hızlı çıkmak için turbo motora sahip araç alacaksın
0
gilbeys
(03.05.25)
toros bile o kadar devirden düşmez. motorunda bir bakımsızlık olduğunu düşünüyorum. hava filtresi, yakıt filtresi, enjektörler, bujiler, egsoz sistemi bir kontrol edilmeli.

tamam araba 75 beygir ama kilosu da düşük, 950 kilo. 110-115 beygir standart arabalar en az 1350 kilo.
0
orpheus
(03.05.25)
orpheus +1

mazdalar seri arabalar, 2. viteste o kadar zorlanman garip
motora baktir, benim de aklima ilk gelen hava filtresi tikanikligi, bujiler, bobinler, vs..
0
cooperr
(03.05.25)
LPG kullanıyorsan basmaz. 1.3 motor güzel gayet de basar ama LPG ve 1.3 hiç basmaz. LPG epey ciddi bir etken. Bir de filtreler temiz değilse egzoz bişey olduysa yani araba bakımsızsa işi olmaz. Ne çıkacam yukarı te büle oturacam der.
0
muhayyer divan
(03.05.25)
İstediğiniz kadar dağa tırmanın, yanınızdan diğer arabalar 70 km ile geçiyorken (ki bu arabaların da Türkiye gerçeği doğrultusunda standart performansa sahip otomobiller olduğunu varsayıyorum) siz 40 km'yi geçemiyorsanız ya arabada bir sorun var ya da araba kullanmayı bilmiyorsunuz.

Araba kullanmayı biliyorsanız arabanızı bir mekanik ustasına götürüp derdinizi anlatın ve arabaya baksın. Araba yokuş çıkamıyorsa muhtemelen fakir çalışıyordur ya da benzer bir sorunu vardır, tamir edilmesi gerekir ancak bu tip bir sorun kendini düz yolda da gösterir büyük oranda. Düz yolda sorun yoksa ancak yokuşu çıkamıyorsanız muhtemelen teknik bir sorun yoktur ancak bazen çok ilginç sensör arızaları falan olabilir. Neyse, siz önce aşağıda yazdıklarımı yapın, yine olmazsa arabanızı düzgün bir ustaya götürün.

Aşağıdaki mesajınızdan araba kullanmakla ilgili temel bilgilerden yoksun olduğunuzu anlıyorum.

"Yokusu hep 2. vitesle aliyorum. birkac kere yüksek vites denedim, belki daha iyi olur diye ama üce gectigim an motor devri trajik bicimde düstü, hemen tekrar ikiye gectim ki stop etmesin. Hep ikide cikiyorum o sebeple."

Bu mesajınızdan motor/şanzıman (ve devir) hakkında hiçbir bilginizin olmadığını anlıyorum.

Arabada bir sorun yoksa muhtemelen araba kullanmasını bilmiyorsunuz. Zayıf bir arabayla (arabanız zayıf), özellikle atmosferik motorlu bir arabayla dik bir yokuş çıkmak için (yokuşun dik olduğunu söylüyorsunuz) arabayı doğru devirde tutmanız gerekir. Bu da küçük hacimli atmosferik bir motor için arabanın "bağırması" ile mümkün olacaktır. Bu yokuşta hızlanmak için motoru bağırtmanız lazım. Korkmayın, motorun bağırması zararlı bir şey değildir. Motoru ısıtmadan bağırtmak elbette iyi değildir ancak motor ısındıktan sonra herhangi bir yokuşu çıkmak için bağırmasında hiçbir sakınca yoktur, hatta motoru düşük devirde yürütmeye çalışmaktan (yukarıda da yazıldığı gibi boğmaktan) çok daha iyidir. Yapmanız gereken şeyler şunlar:

1. Yokuşa mümkün olduğunca hızlı başlamak: Bunun için yol şartları önemli elbette, eğer yol şartları uygun değilse bunu sakın denemeyin.
2. Yokuşta motoru maksimum gücünü ürettiği devir aralığında tutmak: Aracınız maksimum torkunu 4.000 dd, maksimum gücünü ise 6.000 dd civarında üretiyor olmalı. Motoru bu aralıkta tutmaya çalışın, yani bırakın motor bağırsın.
3: Yokuşta hız kaybını minimumda tutmak: Yokuşa başladınız ve arabanın çekişi düştüyse, vitesi derhal küçültüp gaza basın ki araba daha fazla hız (ve devir) kaybetmesin. Bunu yeterince hızlı yapmazsanız bir vites daha düşürmeniz gerekir.

Yokuşu ikinci vitesle çıkıyorken siz gazı köklemenize karşın araba hızlanamıyorsa, arabayı birinci vitese alıp gazı kökleyin. Devir bandı tamamlandığında, motor mümkünse devir kesiciye girmeden yani 6.000 dd civarında hızlı bir şekilde 2. vitese geçip gazı yine kökleyin. Tabi bunları yol şartları elverdiği ölçüde yapmanız zorunlu.

Denedikten sonra sonucu yazarsanız sevinirim.
0
10551037
(04.05.25)
LPG kullanmiyorum tabii ki.
Kullanmayi biliyorum. Kullanimla alakali sikintim yok. Kullanmayi bilmesen yasadigim yerde bana ehliyet vermezlerdi, emin olun. Yokusta araci kaldirma, dogru vites secimi, yokusta iki yöne park, her seye bakiliyor ehliyet vermeden önce. ilk sinavdan dönüs yaptiktan sonra sinyali 100 metre daha acik unuttugum icin kalmistim. o kadar diyeyim.
1-2-3 madddelerde anlattiginiz sekilde kullaniyorum zaten, yokusa änündeki yol 80 basmak yasal olmasina ragmen cezayi göze alip gazi kökleyip 110 ile bile girdim, pedali köklesem vitesi düsürsem dahi araba torkunu kaybediyor, ve asla bagirmiyor himbil himbil tirmaniyor. o sebeple sorunun arabadan oldugunu düsündüm.
Ki hakliymisim.
Komsudan rica ettim bu sabah, kendisinin servisi var, gelip bir bakti.
Debriyaj asinmasi olmus. Onun düzeltilmesi gerekiyormus. Mazda 2'lerde sik görülen bir sorunmus ve düz yolda anlamazsin bu sorunu, kendini yokusta belli eder dedi. Bu ay sonu servise gidecekti zaten, bir iki hafta öne cektiricem servisi pzt. günü arayip. yani umarim cekerler.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.05.25)
Düşük viteste gazı kökleyince hız artmamasına karşın devir yükseliyor mu? Yükseliyorsa debriyajla ilgili bir sorun olabilir ama devir yükselmiyorsa (yani araba gaz yemiyorsa) sorun başka yerde olabilir diye düşünüyorum.
0
10551037
(04.05.25)
debriyaj aşınması mantıklı gelmedi. debriyajı sıyıran araç yokuşta bağırır ama gitmez ve koku yapar. tam tersine gaza basınca devir yükselir ama araç hızlanmaz.
0
orpheus
(04.05.25)
orpheus +1
debriyaj olamaz, o zaman devir yukselirdi araba yigilmazdi.
bence ignition coils ve bujiler.
onlar olmadi enjeksiyon sistemi tikali falan olabilir.
0
cooperr
(05.05.25)
servistem randevu aldik, ak koyun kara koyun ortaya cikacak. sizlere de haber ederim arkadaslar buradan sikintiyi, tesekkür ederim.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.05.25)
Sorun neymiş, belli oldu mu?
0
10551037
(13.05.25)
Ben de tam haber etmeye gelmistim.
Mazda servisten randevum vardi bu sabah. Araci biraktim, yarin alicam. Su asamadaki sorun türkcesini bilmedigim su parca bozulmus: www.google.at

Parca siparisi verdim. Baska bir sorun daha kesfederlerse yarin güncellerim ama bu asamada tek sikinti bu gibi.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.05.25)
dediğiniz şey debriyaj balatası oluyor. Yani bana ilginç geldi açıkçası zira benim bildiğim eğer sorun onda olsaydı yokuşta araba anlamsız bir fayda etmeyen devir yükselmeleri yaşayıp balatayı sıyırmalıydı.

deneyip göreceksiniz artık.
0
denizgonen
(13.05.25)
Servisteki ustanin da yorumu, arabanin km'si henüz cok düsük bu sorunlar icin, oldu. O da sasirdi ama baska sebepten :)
Umarim bunu düzelterek kurtaririz da ilerde baska sikinti yaratmaz.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.05.25)
Parça baskı balata ama bence sorun başka yerde olmalı, baskı balatada sorun varsa bu kendini sadece yokuşta değil, düz yolda da gösterir.

Sorun gerçekten baskı balatadaysa, bence düz vitesli arabayı kullanmanızda bir sorun var ilk mesajımda yazdığım üzere. Çok düşük km'de baskı balatayı bitirdiyseniz kullanım, özellikle vites değiştirme alışkanlıklarınızı gözden geçirmeniz gerekir.

Araba yokuş çıkarken düşük viteste zorlandığı için yüksek vitese aldım, daha da kötü oldu yazmıştınız, zaten buradan anlaşılıyor şanzıman ve devir ilişkisinden pek haberdar olmadığınız.
0
10551037
(14.05.25)
arabanın beygiri değil, torku yetmiyor.

mesela o motor 1.3 turbo dizel olsa, 75 hp olmasına rağmen yine tork yüksekliğinden yokuşu kurtarırdı.

araba sorunu parça değişimi ile düzelmez, hala da sizi tatmin etmiyorsa, imkanınız varsa euro 6'dan düşük turbo dizel veya bilindik japon / kore markalarının turbo benzinli motorunu alın veya japon / kore tam elektrikli yürüyün.

en azından tork nedir öğrenirsiniz.
0
rain when i die
(14.05.25)
Arabayı dün akşamüzeri aldım ustadan, sorun devam ederse telefon aç dedi. Daha evin otoparkına çıkarken yine aynı sorun olunca geri götürdüm hemen.

Ustayla sürüşe çıktık, bu sefer o sürdü. Şansımıza usta da aynı sorunu yaşadı. İyi ki! Arabayı tekrar servise bıraktım:(

Yani sorun düzelmemiş. Uğraşıyorlar şu an, bakalım ne diyecekler.

10551037, öyle demedim. Yokuşa girerken yüksek vites ve yüksek hızla girdim, gene araba hızını gaza abanmama rağmen kaybedecek mi görmek için dedim. yani yüksek vitesi yokuş öncesinde aldım, yokuş çıkarken tabii ki vites arttırmadım. Tamamen yanlış anlaßılmış orası.
Araba da 70 bin km'de. Usta düşük falan diyor ama o kadar da düşük değil ve ilk defa değişti bu parça.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.05.25)
sikintinin baski balata olmadigi belliydi..
0
cooperr
(15.05.25)
Ben yanlış anlamadım, siz yanlış anlatmışsınız.

Bakın, yazdığınızı aşağı aynen kopyaladım:

"Yokusu hep 2. vitesle aliyorum. birkac kere yüksek vites denedim, belki daha iyi olur diye ama üce gectigim an motor devri trajik bicimde düstü, hemen tekrar ikiye gectim ki stop etmesin. Hep ikide cikiyorum o sebeple."

Burada anlattığınız şey açık. Yanlış anlaşılma var dediğiniz yerde başka şey anlatıyorsunuz.

Sorunun baskı balatada olmadığını tahmin etmiştik, baskı balatada sorun olsa düz yolda da sorun yaşardınız. 70.000 km'de baskı balata bitmiş olabilir ona itirazım yok ama sorunun başka yerde olduğu açık.

Anlattığınız kadarıyla, başka bir şeyi eksik ya da yanlış yazmadıysanız düz yolda sorun olmadığını, yokuş yukarı çıkarken sorun yaşadığınızı varsayıyorum.

Daha önce de yazdığım gibi, bir sensör hatası ya da ateşleme/besleme sorunu olmalı. Mesela yakıt pompasında bir sorun vardır ve düz zeminde benzin basan pompa, belli bir açı geçildiği zaman yakıt basmakta zorlanıyordur. Belki de bir sensör hatasıdır, yine belli bir açı geçildiği zaman sensör okuması gereken veriyi okuyamıyor ve motorun beslenmesine engel oluyordur.

Bence aracınızı düz yolda deneyin. Düz yoldaki performansından emin olun. Orada da sorun varsa ona göre bir değerlendirme yapmak gerekir.
0
10551037
(16.05.25)
o baski balatayi tamirciye monte etmek lazim, ben yerinde olsam simdiye kadar yapilan islem icin ciddi pazarlik yaparim, buyuk ihtimal mis gibi balata cope gitti. eger pazarlik yapmazsa soyleyin eski balatayi versin, buraya foto atin bakalim bitik mi degil mi, ki zaten bitik olsa yigilmaz.

10551037'in dedigi gibi, atesleme ya da besleme.

bence ya bujiler - Zündkerzen
olmadi ignition coils - Zündspule (dusuk ihtimal cunku aracta km yok)
ya da benzin filtresi falan tikanmis olabilir.
ya da maf sensoru falan olabilir.
0
cooperr
(16.05.25)
Sorun neymiş, belli oldu mu?
0
10551037
(27.05.25)
(4)

İmitasyon deriden erkek çantası

muhayyer divan
Ama yeşil olacak ve böyle hâkî ile askerî yeşil arası bir tonda olacak, yumuşak ve hafif malzeme olacak, yatay dikdörtgen olacak A4 falan alabilecek, postacı çantası gibi asmalı olacak.Böyle bir çanta bilen var mı, varsa nereden bulunur bu? Yaptırılabiliyor mu, evet ise bu işin âdâbı erkânı nasıldır
Ama yeşil olacak ve böyle hâkî ile askerî yeşil arası bir tonda olacak, yumuşak ve hafif malzeme olacak, yatay dikdörtgen olacak A4 falan alabilecek, postacı çantası gibi asmalı olacak.

Böyle bir çanta bilen var mı, varsa nereden bulunur bu?
Yaptırılabiliyor mu, evet ise bu işin âdâbı erkânı nasıldır?
0
muhayyer divan
(02.05.25)
amortisman
(02.05.25)
kaftın çantası deri değili kanvas. ben on yıl aynı çantayı kullandım, sonunda askıyı tutan parça metalle sürtünerek aşındığı için koptu. tamiri mümkün olmayan şekilde başkaca yerleri parçalandığı için çöpe attım. hala aynı özelliklerde olduğunu yazmışlar, alınır bir çanta. dokusu yıllar içinde giderek daha sevilir bir hale geliyor. ben direkt makinede yıkayıp kurutmada kurutarak kullandım.
0
ahmet oturum cerezi
(02.05.25)
@amortisman

Ben de kaft'a kanvas olduğu için bakmadım. İmitasyon ve yumuşak deri olması lazım.
0
🌸muhayyer divan
(02.05.25)
dericilere model verirsen yaparlar gibi geldi. istersen gidip derisini kendin alırsın, kiloyla satılan deriler var, deriyi aldığın yere de bunu kime yaptırayım ucuz yollu dersen sana gösterirler.

instagramdan galataleather adlı hesaptan yıllar önce 3-4 çanta almıştım, oraya bakabilirsin çok model var.
0
kullanıcı adı
(03.05.25)
(13)

Sizce ben nasıl bir insanım?

sekizdokuzon
Atış serbest.Teşekkürler.
Atış serbest.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(02.05.25)
Gelen bütün cevaplara tık atacağıma ve kimseye cevap vermeyeceğime onurum üzerine yemin ederim jdksk
0
🌸sekizdokuzon
(02.05.25)
"Ben Ruhi Bey nasılım"

Kendini başkalarının gözünden görmek isteyen meraklı bir bayan. Biraz gergin ama geyiği güzel.
0
muhayyer divan
(02.05.25)
Bencil biri oldugunu düsünüyorum. Dating olaylarina dayanarak biraz empati yapmadigini ve sadece kendini düşündüğün izlenimine kapildim.

Onun disinda kariyerli, kendini gelistiren, espritüel eglenmeyi seven, kafa, rahat ve büyük ihtimalle cekici birisin büyük ihtimalle : P
0
sonsuz
(02.05.25)
Anne ve babadan kurtulup kendi evine taşınması gereken, kimseye zararı olmayan iyi bir insansın.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(02.05.25)
Psikolojik deli.

İşinde kötü, hayatında kötü. Eşi, dostu, arayanı soranı olmayan, bencil, öğrencilerine bol töbe estağfurullah çektiren, haddini bilmeyen, olmadık şeyleri kafasında kuran birisin.
0
Shepard
(02.05.25)
Onursuz
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(02.05.25)
youtu.be


Yok aklıma gelen bu değil de soruyu görünce aklıma bu video geldi
0
kisa
(02.05.25)
Önceki yazılarınızıda bilmiyorum,
Ama nickten çıkarım yapınca iki buçuk beş , yedi buçuk on , jetski bunlar , diri diri bunlar , kumarcı bunlar , pavyoncu bunlar , içkici bunlar enişteeeee diye bir şarkı var o aklıma geliyor :)
0
kararsızataletfilozofu
(03.05.25)
8910, nostaljik.
0
designer
(03.05.25)
Alkolik
0
rentts
(03.05.25)
Sorduğun sorulara, verdiğin cevaplara göre esprili, eğlenceli birisin diye aklımda kalmış
0
kullanicadi
(03.05.25)
bi ara burada telegram grubu reklamı vardı, orada gördüm, ablama benziyorsun :)

bi de nickini 8910 şeklinde yazdıklarında nokia telefona benziyorsun.
0
tabudeviren
(03.05.25)
Tatlı.
0
rock n roll
(04.05.25)
(10)

Duyduklarınızın yüzde kaçını ciddiye alıyorsunuz?

sekizdokuzon
Bende bu oran giderek düşmeye başladı. Bazen bütün bir günüm abuk sabuk şeyler duyarak geçiyor gibi geliyor. Bir de insanın her duyduğuna inanmak gibi bir meyli var, bununla savaşıyorum son zamanlarda.Sizde bu oran kaça kaç?Teşekkürler.
Bende bu oran giderek düşmeye başladı. Bazen bütün bir günüm abuk sabuk şeyler duyarak geçiyor gibi geliyor. Bir de insanın her duyduğuna inanmak gibi bir meyli var, bununla savaşıyorum son zamanlarda.

Sizde bu oran kaça kaç?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(02.05.25)
Karşımdaki kişiye göre değişir. Yine de sanırım en az %80 ciddiye alırım. Ciddi insanım ben.
0
muhayyer divan
(02.05.25)
Duyduğum bir şeyi kendim de mutlaka araştırırım.

" Her, hıyarım var diyene tuzlukla koşma " sözünü çok severim ve hayatımda da uygulamaya çalışırım.
0
rock n roll
(02.05.25)
@rock n roll

Ciddiye alırım derken araştırmaya değer görürüm anlamında demiştim, hiç değilse mantığına sorarım doğru olmama ihtimali var mı diye.

Ciddiye almak ile inanmak aynı şey değil galiba yav?
0
muhayyer divan
(02.05.25)
encrypted-tbn0.gstatic.com

:(

Şu anda üçümüz de farklı şeylerden bahsediyoruz :(
0
🌸sekizdokuzon
(02.05.25)
Yok ben @ sekizdokuzon un sorusunda geçen " her duyduğuna inanmak" kısmına yönelik yazdım. Kavga çıkarmış şimdi :))

Çok yakın bir arkadaşım var, o işinde çok iyidir, o bir şey derse inanabilirim bak ona :)
0
rock n roll
(02.05.25)
@rock

Güven meselesi evet. Annem her söylenene hemen ve çok inanır. Ne kadar absürd olursa olsun anında inanır. Niye böyle diye düşündüm düşündüm, çocukluğu çok muazzam bir güven ortamında geçmiş. Kimse ona yalan söylememiş, öyle büyük bir çevresi de yokmuş zaten. 1960'ların küçük bir Anadolu şehri, düşün. Bu kadar güven ortamında yetişen insan neden her söylenenden şüphelensin ki, değil mi.

Bilemedim şimdi. Belki de yanlış düşünüyorum. Belki başka bileşenleri vardır.

Evet gördüğünüz gibi ben hiçbir şeyi geyik olarak sürdürmeyi beceremeyen biriyim. : )
0
muhayyer divan
(02.05.25)
0%
0
feastofthedamned
(02.05.25)
sözün kimin ağzından çıktığına bağlı
0
designer
(03.05.25)
Valla direkt dinlemeyi bırakıyorum iki kişiden fazlaysak ortamda. Anlık tepkiler verip sonra unutup pot kırması kötü oluyor ama ahahaha
0
black holes in the sky
(03.05.25)
"Bende bu oran giderek düşmeye başladı."

demişssiniz, katılıyorum.

Belki bundan beş yıl önce daha az kontrol etme gereği duyardım, artık söyleyen kişi çok saygı duyduğum, alanında çığır açmış biri değilse "ulan şunu bir doğrulayayım" diye araştırıyorum.
0
hayirsiz
(03.05.25)
(4)

Evlenme baskısı?

loch ness
Kız arkadaşımla 1 yıl 3 aydır birlikteyiz. Anne babası ayrı ve kardeşleri ile birlikte babasında kalıyor. Evde hiç huzuru yok. İş yerinde çok yoruluyor , evde de darmadağın, durmadan pislik ve gürültü çıkaran insanlarla yaşıyor. son derece sorunlu bir ailesi var ve sürekli iç içeler. sürekli birbirl
Kız arkadaşımla 1 yıl 3 aydır birlikteyiz. Anne babası ayrı ve kardeşleri ile birlikte babasında kalıyor. Evde hiç huzuru yok. İş yerinde çok yoruluyor , evde de darmadağın, durmadan pislik ve gürültü çıkaran insanlarla yaşıyor. son derece sorunlu bir ailesi var ve sürekli iç içeler. sürekli birbirlerini yorup üzüp manipüle ediyorlar, sürekli bir drama ortamı hakim.

Bense uzun süreli ilişkim ve uzun süreli evliliğimden travmatik olaylar yaşayarak zar zor kurtuldum. 2 katlı büyük bir evde yalnız yaşıyorum.

Sevgilim de 4 yıllık ilişkisinden sonra evlenip 1,5 yıl sonra boşanmış, 1 yıl ayrı kalıp tekrar aynı adamla evlenip yine 1,5 yıl kadar sonra yine boşanmış bir kadın. evlilik kararının da , boşanma kararının da arkasında duramayan ve olgunlaşmamış bir insan izlenimi veriyor.

Sevgilim ilişkimizin başından beri ısrarla evlilik beklentisi içinde, ben de bunu istiyorum ama henüz değil. birlikte yaşamadan , ailesiyle ve ailevi problemleriyle arasına ne kadar mesafe koyacağını bilemeden, eski eşin etrafımızda dolanıp huzursuzluk çıkarıp çıkarmayacağını bilmeden, evime yerleştiğinde ve beni tamamen garantilediğinde nasıl bir ruh haline gireceğini bilmeden yine aynı naneyi yemek istemiyorum. onu seviyorum ama onunla evlilik fikrini çok riskli buluyorum.

bana taşınmasını, ilişkiyi deklare etmeyi , beraber bir süre yaşayıp nasıl götürdüğümüzü görmek istiyorum. ama o hem kabul etmiyor, hem de görüşme sıklığımızı ve diyaloğumuzu azaltarak beni evliliğe mecbur kılmaya çabalıyor gibi hissediyorum. böyle manipülatif oyunlardan hiç haz etmem ve bu davranışlar beni adım adım geri dönüşü olmayacak şekilde soğutuyor.

sonuç olarak, boyun eğip evlilik yoluna girmeli mi? adım adım soğuyup hasarsız bir ayrılığa mı iniş yapmalı? yoksa bıçak gibi kesip atıp daha relax daha akışta kalabilen birilerine mi bakmalı?
0
loch ness
(02.05.25)
Tanımadan mı sevgili oldunuz, onu anlamadım. Tanıdıysan tanıdığın halde neden böyle bir kadınla sevgili olduğunu düşündüm. Evlilikten fena halde yara almış bir erkek olarak bence çok daha sağlıklı seçimler yapmayı öğrenmen gerek.

O elbette birlikte yaşamayı istemez, özellikle de babası "bu tarz ilişkiler benim kitabımda yazmaz" diyen biriyse. Ayrıca bulunduğu şartlardan kurtulmasının tek yolu evlilik ise elbette evlilik ister. İlla kötü olacak diye bir şart yok, iyi olacak diye bir şart olmadığı gibi.

Makul insan konuşarak anlaşabilen insandır. Bence konuşarak anlaş ama yalan söyleme kapasitesini iyi değerlendir. Yalancıysa başka hiçbir sebebe gerek yok, dümdüz ayrıl.
0
muhayyer divan
(02.05.25)
@muhayyer divan -boşanmadan 1 yıl kadar öncesinde tanışıyorduk, ancak detaylar sevgili olduktan sonra yüklenmeye başladı tabi. ilişkiye evlilik düşüncesiyle başlamadık. birbirimize çekiliyorduk ve tahmin ettiğimizin çok ötesinde bir uyum yakaladık. bu da uzun süreli ilişkiye ve evlilik fikrine götürdü bizi. ancak evlilik sadece yataktan ibaret değil, diğer kalemlerde çok sıkıntılar çıkabilir diye korkuyorum.
0
🌸loch ness
(02.05.25)
Evet haklısın, yalnız şunu da hesaba katmak mümkün.

Sevgilin 2 kez evlilik yaşamış. Aynı kişiyle olması önemli değil, 2 kez evliliği tecrübe etmiş. Muhakkak çevresinde "kocana şunu söyleme bunu söyleme şunu yap bunu yapma" türünde telkinler yönlendirmeler olmuştur, mutlaka. Kendisi de bu söylenenleri biraz gözlemlemiştir diye düşünüyorum, eski eşini sevmemiş olsaydı ikinci kez evliliği denemezdi, maddî çıkar gözetmiyorsa yani.

Bu verilen telkinlerden biri de, gelip sana ailesinde yaşanan olumsuzlukları, ev içinde olup bitenleri anlatmaması olur. Ama o sana anlatmış. Ben bunda -eğer kafasız biri değilse- düşüncesizlikten çok samimiyet ve dert ortaklığı görüyorum. Duygusal ilişkilerini arkadaşlık üzerinden geliştiren biri olabilir, yani dertleşebildiği kişilere bağlanıyor olabilir. Bunu bi düşün.

Bir de yalancılıkla ek olarak 2 maddeye daha dikkat et. 1. Parayla iletişimi nasıl, gelen para ve/veya mal her zaman kocaman kocaman sevinçler yaşatıyorsa, kazancın hakça olup olmamasını önemsemiyorsa, kendisi har vurup harman savuran ama senden sorumlu davranmanı bekleyen bir yanı varsa olmaz. İleride çok ciddi sıkıntı yaşanabilir. 2. Ona yaşama sevinci veren, mutlu eden şeyleri gözlemle. Sadece para, maddiyat, ne bileyim mesela titr, mevki, gibi şeylerse, mesela tabiattan mutlu olmuyorsa, doğaya saygısı ve sevgisi çok azsa (umurunda değilse), mesela bir sorunu konuşarak çözmüş olmak onu mutlu etmiyorsa ondan yine olmaz.

Benimsediği değerlere bak diyorum kısaca. Ama ailesini hayatına karıştırtacaksa yine olmaz evet. Ama bunu da onunla açıkça konuşman gerek.
0
muhayyer divan
(02.05.25)
böyle bir durumda evlilik fikri gereksiz geldi bana. evlilikten bunalmış iki taraf da. sizi evliliği zorlayan ne yani. ilk başlarda ultra uyum, sonradan evlilikle rutinler, sıkılma ve yine kapanış sizi bekler. açık ve net konuş, ısrarcıysa bırak.
0
adivar
(02.05.25)
(12)

Devlet dis hastanelerinde kanal tedavisi riskli mi?

fatihreis
Özelde fiyatlat ucmus durumda, amalgam dolgu kaldirilacak buyuk diste devlette mi tedavi olayim? Kalitesiz mi?
Özelde fiyatlat ucmus durumda, amalgam dolgu kaldirilacak buyuk diste devlette mi tedavi olayim? Kalitesiz mi?
0
fatihreis
(02.05.25)
Devlette kanal için pek uğraşmazlar. Ben özeli tavsiye ederim. Özelde bile endodonti uzmanlığı olmayan bir diş hekiminin yaptığı kanalın iyi olmama riski fazla
0
runaway
(02.05.25)
birkere diş tartari icin gitmistim dişciye,
sira bulmak pek kolay olmuyordu sanirim.
0
designer
(02.05.25)
Yapmıyorlar ki. Endodontiye gönderiyorlar. Orada da randevu bul bulabilirsen :)
0
tss
(02.05.25)
hem fakülte hem hastane tarzi yere git,

içeride ayni anda 20 kişiye bakiyorlardi

dent.ege.edu.tr
0
designer
(02.05.25)
hayır, gayet kaliteli. okmeydanı ağız ve diş hastanesi'ni tavsiye ederim. 8-10 senedir sadece buraya gidiyorum.

diş hastanelerine gidin. normal hastanelerin diş bölümleri pek kaliteli olmuyor.

ilk randevuda bakıyor, kanal lazım derse endodonti'den randevu alabilirsin sistemini açtım diyor, sonra saat tam 10:00'da girip endodonti'den randevu alman gerekecek.
0
ahm1
(02.05.25)
Eskiden yapılıyordu ve bence riskli çünkü mezun olmamış, henüz yeni öğrenme aşamasındaki öğrencilere dahi yaptırıldığını hatırlıyorum. Bence kocaman bir risk. Özele git. O da riskli ama en azından hesap sorabilirsin.
0
muhayyer divan
(02.05.25)
Eşimin dişlerini yaptırmak için devlete gidelim dedik, röntgen çekildi, doktor 30sn baktı, 1 hafta sonraya randevu al dedi, evet tahmin edeceğiniz gibi randevu yok...

Burada yazamayacağım küfürler edip özele gittik, yoksa herhalde 2 sene sürerdi.

İmkan varsa parası neyse verin özele gidin. Adamı sinir hastası ederler.
0
kimlanbu
(02.05.25)
Yıllar önce 75. Yıl adsm'de 1 kanal 2 dolgu yaptı hekim hanım. Eline sağlık hala sağlamlar.
0
1917
(02.05.25)
Basina her is geldiginde 15'er günlük randevudan randevuya kosarsin.

Benim dolgum düstü mesela bir ay evvel. Tekrar randevu almakla ugrasmadim.
0
feastofthedamned
(02.05.25)
annem de babam da devlette protez yaptırdı. ikisi de kullanamadı. daha sonra özelde tekrar protez yaptırdılar. kanal tedavisi de benzerdir diye düşünüyorum. imkan varsa özele gidin.
0
inheritance
(02.05.25)
Ben fakülte hastanesinde yaptırdım, ozeldekinden daha iyi oldu
0
mirty
(02.05.25)
adsm veya adsh lerde ilk muayene genel dişe oluyor. genel diş hekimi çok var randevu bulması kolay. orada röntgen çekip kanal gerekliyse endodontiye git deyip sistemden kaydını açıyorlar. ardından endodontiye randevu kovalıyorsun. endodonti uzmanı az olduğu için randevu bulması zor. orada da hasta sirkülasyonu fazla olduğu için ne kadar özen gösterilir belli olmaz.

diş hekimliği fakülteleri daha mantıklı olabilir. öğrenciler işlem yapıyor. yaptıkları işlemlere göre not alıyorlar. o sebeple daha özenerek düzgün yapmaya çalışırlar ama yinede öğrenci olmaları akılda soru işareti bırakıyor.(başlarında hocaları var diyorlar fakat başlarında duranlar çoğunlukla asistan hekimler veya kıdemlileri. onların da ne kadar tecrübesi var tartışılır.)

o yüzden imkan varsa özelde endodonti uzmanına yaptırmak mantıklı.

diş olayının dönüşü yok. iki kuruş ucuz yaptırayım dersin daha sonrası dünya para iş çıkartır. bunu tecrübe edince çok iyi anlıyorsun.
0
my fault
(02.05.25)
(4)

bel fıtığı için öneri

yanlishayvan
selambel fıtığı bacak ve kasık bölgesinde ağrıya sebep oluyor. kullanmış olduğunuz, önerebileceğiniz bir krem vb. şey var mı?
selam

bel fıtığı bacak ve kasık bölgesinde ağrıya sebep oluyor.

kullanmış olduğunuz, önerebileceğiniz bir krem vb. şey var mı?
0
yanlishayvan
(01.05.25)
Benim de meslekî hastalık olarak bel fıtığım var, çok ağrı olduğunda arveles kullanıyorum, yalnız epey ağır bir ağrı kesiciymiş sonradan öğrendim, dikkate almak lazım.

Bir de bel fıtığına karşı, beli sıcak tutmanın çok iyi geldiği söyleniyor. Bir arkadaşımın annesi gürül gürül yanan kaloriferin önüne yatıyormuş, çok iyi geliyor demişti. Ben de sıcak su torbası kullandım bir ara, bel oyuntusuna koyup sararak sabitledim. Gerçekten çok iyi geliyor.
0
muhayyer divan
(01.05.25)
Omurlar arasindaki kıkırdak beslenemedigi icin,
sertligini kaybediyor
ve disari dogru taşma yapiyor,
sinir ile temas ettiginde,
fitiktan haberin oluyor,
sinire değmeyen patlayana kadar agri yapmayan fitiklarda olabilir yani,

vucud savunma sistemi kendine temas eden her cismi yok etmeye calisir,
onun icin iltihap üretir,
bu kikirdagi yok etmek icin sinir ile arasinda iltihap oluşmakta,bölge de şişme kizarma vs olmakta.

bir sene hareketsiz yattigini düşün,
o kikirdakgin fazlasini vucud yer bitirir,tabi hareketsizlik kaslari ve dokularıda eritir,

Agrı senin sensörün,
hareketsiz kalman için,

agri kesici ve iltihap giderici aldiginda yine istirahat etmen önemli,

başa gelecek olursak,
Kikirdagi beslemelisin,
beslenmesi hareket ile olur,


sabah uyandiginda


fizyonetistanbul.com

bacaklarini karnina tek tek cek,
sonra ikisi çek,

fizyonetistanbul.com

sonrada kedi ,deve hareketi yap.


www.physio-pedia.com

www.physio-pedia.com
0
designer
(01.05.25)
norolojik agri kremle falan gecmez malesef, sinir ustundeki baskinin kaldirilmasi lazim. spor, masaj, fizyoterapi ilk adimlar. ilerlerse ameliyat.
0
cooperr
(01.05.25)
Bende de bel fıtığından dolayı siyatik ağrısı oluyor. Rahatlatmak için nerve flossing denilen hareketi yapıyorum:

www.youtube.com
0
peki madem
(01.05.25)
(10)

Bir yıl boyunca sadece ekmek yemek

trablon
fakir kalıp parasızlıktan sadece ekmek yesek ölür müyüz veya vitamin eksikliğinden hastalık çıkar mı bilen var mı? ekmek ve su arkadaşlar.
fakir kalıp parasızlıktan sadece ekmek yesek ölür müyüz veya vitamin eksikliğinden hastalık çıkar mı bilen var mı? ekmek ve su arkadaşlar.
0
trablon
(01.05.25)
Vejetaryenliğin dibini yaşar, rütbeni alır ve ölürsün.

m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(01.05.25)
Ciddi kas kaybı ve organ bozukluğu.

Yanına mercimek, yumurta ve yoğurt eklersin minimum riskle geçiştirirsin.
0
avatar is back
(01.05.25)
Oy tercihin değişebilir.
0
ground
(01.05.25)
Yanına öğün başına 2 yumurta ve tuz koy. Mümkünse bir de yağ koy ama. Bu şekilde ölmezsin, ağır hastalıkların çoğuna uğramazsın sanıyorum. Tuz yağ ve yumurta (En ucuz protein ve süper besin) olmadan olmaz.

Sadece ekmekle ölmezsen de ömrünü çok ciddi kısaltırsın.
0
muhayyer divan
(01.05.25)
bu arada sorunun içinde sadece sağlık değil de "yokluk" kavramı var ise, cevap komple değişir.

mahalle pazarlarında gün kapanışında gidersen, çürükleri falan geçtim, sadece biraz yaralı, ezilmiş 5'er kilo meyve sebze toplarsın. her gün hem de en az.
0
avatar is back
(01.05.25)
geliyorlar bana dostum abre geliyorlar.korkuoyorum ailem ölünce ne bok yicem diye
0
🌸trablon
(01.05.25)
temel bir sürü besin maddesinden eksik kalıyorsun.
bir kaç hafta sorun olmaz. ay'ı devirince sorunlar başlar.
zeka geriliğinden organ yetmezliğine kadar bir sürü şeye sebep olur.
b, c vitamini yok, protein yok, sağlıklı yağlar yok. daha bir sürü şey yok.
karbonhidrat başta enerji verir. sonra acıktırır.
obeziteye de sebep olabilir.

1 yıl böyle beslensen hastalık kesin. muhtemelen kalıcı hastalık.
ölüm olur mu, ne zaman olur bilmiyorum.

çöpten beslenmek daha sağlıklı muhtemelen sadece ekmektense.
0
biseysorcaktim
(01.05.25)
türkiyede açlıktan ölemezsin. belediyeler, kurumlar vs. yardım eder asıl sorun barınma.
0
orpheus
(01.05.25)
Yardım alman lazım.
0
antihero
(01.05.25)
"korkuyorum ailem ölünce ne bok yicem diye"

Arbre de sokakta kalma korkusu deyince aklıma evinizin kira olma ihtimali, senin iş bulamamış olma ihtimalin geldi.

Keşke halk olarak imece usulü birbirimize ev alabilseydik. Çok isterdim. Aklıma sırf yeni doğan bebek var diye ona devletin ev tahsis ettiği bilgisi geldi. Sanırım kuzeydeki ülkelerden biriydi. Keşke biz de öyle olsak, me güzel olurdu.

Keşke sana hep birlikte hiç değilse manen destek olabilsek. İçim gitti.
0
muhayyer divan
(01.05.25)
(17)

Psikoloji / Bu nasıl oluyor?

muhayyer divan
SelamBir insan düşünün, hem kendisini heyecanlandıran bir ilgi alanında eğitim almak istiyor, deli gibi merak ediyor öğrenmek istiyor, hem de eğitime başladığında kesinlikle öğrenmiyor, uzak duruyor, zihnen öğrenmeyi reddediyor. Belki bilinçaltı reddediyor, bilemiyorum. Ben bunu birçok alanda yaşıyo
Selam

Bir insan düşünün, hem kendisini heyecanlandıran bir ilgi alanında eğitim almak istiyor, deli gibi merak ediyor öğrenmek istiyor, hem de eğitime başladığında kesinlikle öğrenmiyor, uzak duruyor, zihnen öğrenmeyi reddediyor. Belki bilinçaltı reddediyor, bilemiyorum.

Ben bunu birçok alanda yaşıyorum. Özellikle yabancı dil konusunda ama bu aralar öğrenmek istediğimi bildiğim bazı bilgisayar programları hakkında da yaşıyorum. Meslekî alanda da yaşadığım noktalar var.

Bu neden olur?
0
muhayyer divan
(01.05.25)
Gunumuzun en buyuk sorunlarindan, sizin sebebiniz farkli olabilir tabii ama benim icin ozetle telefona bakiyorum, "eglenceli" seyler var surekli, kaydiriyorum yenisi geliyor vs. beynimiz fazla fazla enerji kullanmak istemiyor zaten. Bu kaydirmalarin da etkisiyle dikkat suresini iyice kaybediyoruz. Mesela birseye bakmak icin telefonu elinize alip neye bakacaginizi unuttugunuz oluyor mu saniyeler icinde? O da ayni sebepten.

Yabanci dil konusunda da birsey farkettim. Ozel olarak ilgili kisiler icin heyecan verici olabilir ama soyle bir surece baktigimda, cok bariz sikici bir aktivite, uzun vadede baska bir dilde iletisim kurabilme fikri heyecan verici ama arada cok uzun bir pratik yapma donemi var.
0
mbond
(01.05.25)
Söylendiği gibi, sosyal medya kullanma alışkanlığının bize bahşettiği çağımız hastalığı,
Odaklanamama problemi,
Çabuk ilgi dağılması ve ilgi kaybolur kaybolmaz yana kaydırma isteği.

Çaresi sosyal medya kullanımını bırakmak.
0
Mirket
(01.05.25)
Söylediğiniz şey çok özel bir şey değil; Bir şeyi (Örneğin yabancı dilde konuşmak) düşündüğümüzde o nitelik ya da yeteneğe sahip olduğumuzu hayal edip belli bir motivasyon hissediyoruz, yani kısacası heves ediyoruz. Ancak buna dair bir adım atıp gerçekten o niteliği edinmenin ne kadar vakit, para, özveri gerektiren bir şey olduğu gerçeğiyle yüzleşince o heves etmenin motivasyonu eriyip gidiyor.
0
salihdt
(01.05.25)
Aşırı ilgi duyduğun bayıldığın şeyleri öğrenmek de disiplin istiyor. Biz istiyoruz ki çabucak öğrenelim ya da öğrenme sürecinin her evresi haz versin. Amma lakin ki öyle olmuyor.
0
sekizdokuzon
(01.05.25)
@sekizdokuzon

Haz alamamaktan değil de, özellikle karışık bulduğum (gerçekten çok karışık diyor hoca da, yani sadece bana karışık gelen bir şey değil gerçekten çok karışık) ders esnasında çok ciddi bir sis oluşuyor, bunu hissediyorum. Sanki gözlerimle baktığım ekran arasına tül perde geriyorlar, kulaklarımla gelen sesin arasına bir şey koyuyorlar ve anlamak algılamak özellikle zorlaşıyor gibi. Gibi değil özellikle zorlaşıyor. Niye anlamadım.

Bu bir travma tepkisi olabilir mi? Başaramama korkusu kadar başarma korkusu da vardır deniyordu, bu o olabilir mi?
0
🌸muhayyer divan
(01.05.25)
Bir şeye heves etmek kolay o şeyi yapmak zordur. Öğrenmek çaba ister, devamlılık ister, pratik ister. Heves işi başlatmaya fayda sağlasa da öğrenme disiplin ve pratikle ilgilidir. Disiplin ve pratik için de irade gerekir. Rahatınız iyi, keyfiniz yerinde ve sizi değişime iten bir sebep (parasızlık, hastalık, büyük bir motivasyon) yoksa iradenizi zorlamamanız anlaşılır. Öok az insan iradesi üzerinde yüksek kontrole sahip.
0
playing star again
(01.05.25)
tembellik.
0
deartheodosia
(01.05.25)
@muhayyer: o olur, öğrenmeye başladığının, geliştiğinin işareti. Haz duyamiyorsun dediğim o, zihnin allak bullak oluyor, sinaniyor. Öğrenmek böyle bir şey, acılı ama sonu güzel.
0
sekizdokuzon
(01.05.25)
Dikenli yollardan yıldızlara yani, acı önce geliyor.
0
sekizdokuzon
(01.05.25)
öğrenme çok yavaş bir süreçtir. yaş ilerledikçe giderek daha da yavaşlar. istek ise öyle değil, tarihin bu döneminde istekliliğin artma hızı çok daha yüksek. ikisi birbiri ile örtüşmüyor, beklenti ile gerçeklik senkron ilerlemiyor. yavaşlığı ve bunu kabul etmeyi öğrenmek lazım. bir de disiplin denen bir şeytan icadı var, asıl mesele onu öğrenebilmek. onu öğrenmekle başlayabilirsiniz.
0
ahmet oturum cerezi
(01.05.25)
Mükemmelliyetçi olabilir misin?

Öğreneceksem ya çok iyi öğrenmeliyim ya da hiç öğrenmesem de olur mu diyorsun acaba? :)
0
rock n roll
(01.05.25)
@rock n roll

Mükemmeliyetçilik de var evet ama galiba ben eski öğrenme hızımı kaybettiğimi yeni fark ediyorum, onu anladım. Yaş itibariyle gayet de yavaşlamışım. Zaten artık yakını görme görmeme meselesi de çıktı... Hadi bakalım. Yaşlandık iyi mi.

Teşekkürler gençler. Evet yavaşlamışım ben.
0
🌸muhayyer divan
(01.05.25)
birbirinize ahkam kesmeyin ..

anlattiginiz sey bahar aylarinda alevnen, duygulari uçta yaşamak gibi...öyle mi?
0
designer
(01.05.25)
Kursa yazilirsin,
devam ettiremezsin,
Spora başlarsin,
iki hafta sonra bakmışsin kendine bahaneler uydurup gitmezsin,
sevgili edinirsin,
sen kendin secmissin,sen onu ikna etmissin ama hemen vazgecersin gibi... degil mi
0
designer
(02.05.25)
@designer

Öyle de değil.

Kursa yazılıyorum, dersler başlıyor ve benim zihnim algılarım sanki nöronların arasına yalıtkan plaka koymuşlar gibi sekteye uğruyor. Anlayamıyorum, çözemiyorum, "ders" yahut bir şekilde "sorumluluk" olmayan bir anda gösterilse, bir an o konuyu konuşsak rahatlıkla öğreneceğim şeyi, adı "ders" ise, bir sorumluluk halindeyse öğrenmem çok fazla zorlaşıyor. Çocuk yaşta enstrüman öğrenmekle 45 yaşında öğrenmek arasındaki fark gibi. Ama daha şiddetlisi.

Keşke arada yazdıklarımı okusaydın.
0
🌸muhayyer divan
(02.05.25)
moderasyonu uyarıyorum. bir grup var, duyuruyu terapi odası olarak kullanıyor. saracak yer arıyorlar. bu gruba dikkat. son 6 aydır. millete sarıp sürekli kendi ruhsal sıkıntılarını tedavi ettirmeye çalışıyorlar.
0
mikahakkinen
(02.05.25)
@mikahakkinen

Buraya gelme. Benim duyurularıma cevap yazma. Uğrama benim duyurularıma. Rahatsız oluyorsan gelmezsin. Emin ol ben de senin duyurularına uğramam. Çek git şurdan.
0
🌸muhayyer divan
(02.05.25)
(14)

başarılı insanların çocukları neden başarısız?

yenibirgüzelnick
siz de farkediyor musunuz bunu? tam olarak başarısız denmese de anne-babaları kadar başarılı olamıyorlar. ünlü sanatçıların yine sanatçı olan çocukları veya oyuncuların oyuncu çocukları, bilim adamlarının çocukları ebeveynleri kadar başarılı olamıyor. sebebi nedir? ebeveynlerinin başarısının gölgesi
siz de farkediyor musunuz bunu? tam olarak başarısız denmese de anne-babaları kadar başarılı olamıyorlar. ünlü sanatçıların yine sanatçı olan çocukları veya oyuncuların oyuncu çocukları, bilim adamlarının çocukları ebeveynleri kadar başarılı olamıyor.
sebebi nedir? ebeveynlerinin başarısının gölgesinde kalmaları mı yoksa zaten onları geçemem diye hiç çaba göstermedikleri için mi?
ya da fazla imkandan dolayı şımarıklık yapmaları mı?

halbuki önlerinde çok büyük rol model ve imkanlar var kullanıp anne babalarını geçebilrler..
0
yenibirgüzelnick
(01.05.25)
Bence, başarı kişisel bir şey. Anne ve baba belki bu potansiyele sahip ama çocuk sahip olmayabilir. İmkanlarını kullanma potansiyeli de olmayabiliyor. Bir de hırslı bir yapıda olmayabilir.

Bir de maddi imkanı çok iyi olmayan kişiler şartlarını iyileştirmek için daha azimli ve hırslı olabilir ama bu başarılı ailelerin çocukları zaten genelde her türlü imkana sahip oldukları için daha rahatlar galiba.
0
rock n roll
(01.05.25)
Bu sorunun kısa cevabı normal dağılım. Başarı dahil bu tarz özellikler bir toplulukta normal olarak dağılır. Sizin verdiğiniz örnekler normal dağılımın en uç tarafında kalıyor. Yani belki %0.01 dediğiniz kadar başarılı (örn. ünlü sanatçı) olabiliyor. İki neslin art arda %0.01’in içinde yer alması da takdir edersiniz ki düşük bir ihtimal.
0
but that was just a dream
(01.05.25)
Ben ünlü futbolcu vs değil de iş yaşamından gideceğim. Başarıyı ikiye ayıralım.
1.kendi emekleri ile başarı
2.aile destekli başarı.

2den başlayacak olursak, aile desteği ile başarılı olanların çocukları da en az kendileri kadar başarılı oluyor. Hatta çocuk daha iyi eğitim alıp daha donanımlı olduğu için kariyer adımlarını hızlı geçiyor.

1. Kendi çaba ile başarı. Bu başarı tipi çoğunlukla çok acı ile beraber geliyor. En iyi üniversiteler, yoğun çalışma, ekstra mesailer, sorumluluklar vs. Bu acı verici sürecin sonucunda insanlar başarılı ama çok da mutlu olmadığını gördüğünde çocuklarının bu kadar acı çekmesini istemiyor. Zaten bir evi bir arabası bir yazlığı olacak bir çocuğun acı çekmesini de gereksiz görüyorlar ve çocuklarının hayatını daha sosyal itemlarla dolduruyorlar.

Spordan örnek vereyim, Kobe, LeBron, mj zaten belirli bir aralıkta gelen nadir yetenekler. Genetik olarak bu kadar şanslı olmaları, çalışmaya yatkın olmaları bir sonraki nesilde görünme olasılığı inanılmaz düşük oluyor. Yine de bazı istisna örnek var,
-Curry babasından çok daha iyi basketbolcu.
0
Omelas'ı Terk Eden Köylü
(01.05.25)
çok acayip bir durum bu, hadi sanatçılar için sanattaki şeytan tüyü herkeste olmayabilir ve çocuğa geçmemiş diyebiliriz ama çalışarak bir yerlere gelebilecek insanlarda niye böyle onu ben de anlamıyorum.

pilot/doktor/asker tanıdıklarım var zehir gibi, ama çocukları bildiğin embesil. ittire ittire zar zor dersleri geçiyorlar.
0
tabudeviren
(01.05.25)
Rahata alışkın büyüyorlar çalışmalarına gerek yok
0
mirty
(01.05.25)
babam başarılı bir insan. ben bi şey (şey derken yumuşatıyorum) olamadım :,) yani başarı ne onu da düşünmek gerek, alanında ünlü olmak, isim yapmak mı başarı? yoksa yalnızca eğitimini tamamlayıp meslek sahibi olmak başarı mıdır? bir de anne baba ismiyle/bağlantılarıyla ilerlemek gerekiyor toplumda. ilkeli yaşamak, torpil kullanmamak da “başarı”ya ket vuruyor.
0
deartheodosia
(01.05.25)
calling'ini yana cagrini bulmak diye bir sey var. basarili insanlarin cocuklari sirf onlar basarili diye cocuklarini bu ise sokuyor veya cocuklar sirf annesi/babasi o iste basarili, kolay olur diye o ise giriyor. fakat o anne/baba yaptigi isi buyuk bir askla, motivasyonla yapiyor, cocuklar ise hazir, kolay diye o ise giriyorlar. bir iste bu duzeyde basarili olmak zaten ozel bir durum, yani on binlerce sanatci, bilim insani vardir ama bunlardan cok azi cok buyuk basari elde ediyor, onlarin cocuklari da bu ozel durum altinda "eziliyor."
0
Sour
(01.05.25)
Rahatlığın tembelliğe ve hedonistliğe yol açması.
0
parka
(01.05.25)
Bazen başarının çok ciddi mücadelelerle gelmesi ve o mücadelelerin verdiği çoğu olumsuz duygulaın aileye yansıtılması sonucu çocuk bunu bilinçsizce "başarı acı vericidir" diye kodlayabilir.

Tam da bu yüzden "ağızdan çıkan sözün ruhu vardır" derler. Biri illa ki etkilenir ve o söz bir koda dönüşüp birilerinin hayatına yön verir.

Başarılı insanlar bazen başarılarını elde edebilmek amacıyla çocuklarını üçüncü dördüncü beşinci plana isterler ve kendileri hep başarı odağında yani birinci planda yaşarlar, çocuklar ise bunu kendi içlerinde normalleştirip kendi başlarının çaresine bakarlar, anne/babadan alamadıkları ruhsal ihtiyaçlarını başka şeylerden karşılamaya çalışırken onlardan beklenen başarıdan uzaklaşırlar.

Birçok senaryo olabilir. Bazen çocuğun yaratılışında üşengeçlik, çabasızlık, hareketsizlik olur. Bazen tembellik denir buna Bazen rahatlık denir gamsızlık denir vs. Yapıdan kaynaklanabilir yani.

Başarı illa atadan oğula devam etmesi gereken bir şey mi bilmiyorum. Hatta başarının tek kıtasının okul/iş camiasında başarı olduğunu da düşünmüyorum açıkçası. Herkes aynı alanda başarılı olacak olsaydı dünyada farklı alanlar gelişmezdi, farklı iş alanları sanat alanları spor alanları düşünce alanları vs vs. Bilemiyorum bence yapı meselesi biraz.
0
muhayyer divan
(01.05.25)
bence cok basarili insanlarin cocuklari ya salmis, rahata alismis oluyorlar ya da en az ailesi kadar basarili olmaya calisiyorlar.

bazen mücadele etmis, basarili olmus kisinin motivasyonu para kazanmak olabiliyor. o basarili olunca cocugum bu sefer rahat etsin diye fazla imkan sununca ve senin gelecegini ben garantiledim gibi karsidakini rahatta tutan bir duruma evrilince is, cocuk da calismak istemiyor olabilir.
0
sonsuz
(01.05.25)
insanın hayatta kalma iç güdüsü sağlıklı çalışmayinca ,frontal korteks tam anlamiyla gelişmiyor.

yesin,içsin,hayal aleminde gezsin.
0
designer
(01.05.25)
cok normal. o dedigin insanlar zaten olaganustu basarili. onlari gecmek icin omrunu verip yanina yaklasamayanlar var.

cocuklari rehavet icinde olmasa dahi gecmeleri kolay degil ki. yani memur babayi gecip doktor olmak gibi bir sey degil ali sunal'in kemal sunal'i geride birakmasi.

o yuzden sasiracak bir sey yok.
0
bohr atom modeli
(01.05.25)
Cogu yeteneksiz zaten. Anne babalari sayesinde kapilar aciliyor kendilerine. Onlar da zaten bi sey yapmak istediklerinden degil, meslegin var mi var hesabina is yapiyorlar. Hem para kazaniyorlar, hem kendilerine ait bi une kavusuyorlar, hem yorulmuyorlar.

Gercekten yetenek olanlar da var ama zaten goze batmiyorlar normal olarak.
0
Kittie
(01.05.25)
1- genetik sebepler: malesef gen gecisi her zaman gerceklesmiyor. misal benim dedem ressamdi, babam mimar. ikisinin de cizimi uber seviyedeydi, ben cop adam cizmekte zorlaniyorum.

2- onunde basaracak birsey olmamasi, hirssizlik ve hedefsizlik: cocuk zaten iyi bir mahallede dogmus, mali mulku var, istedigi herseyi elde etmis. zaten insanligin ezici cogunlu hayati boyunca bir eve calisiyor, adamin 5-10 mali mulku var, neden zorlasin?

etrafimda bu klasmana giren millenial sayisi asiri fazla bu arada, cunku boomerlar bu dunyanin kaymagini yedi. millenial cocuklari da zaten dokulenleri toplasa geberene kadar onlara yetecek seviyede.

bizim gibi milleniallarin cocuklarini buyuk cokus bekliyor.
0
cooperr
(01.05.25)
(10)

Hangisi?

rock n roll
Selam,Diyelim ki, geçmişte çok sevdiğiniz çok aşık olduğunuz bir ilişkiniz oldu ve ayrıldınız üzerinden de bir kaç yıl geçti. Sonra başka birisiyle tanıştınız ve bir ilişkiye başladınız. Bu ayrıldığınız kişi bir gün ortaya çıkıp, yeniden deneyelim dese şu an hayatınızdaki kişiyi terkeder miydiniz ya
Selam,

Diyelim ki, geçmişte çok sevdiğiniz çok aşık olduğunuz bir ilişkiniz oldu ve ayrıldınız üzerinden de bir kaç yıl geçti. Sonra başka birisiyle tanıştınız ve bir ilişkiye başladınız. Bu ayrıldığınız kişi bir gün ortaya çıkıp, yeniden deneyelim dese şu an hayatınızdaki kişiyi terkeder miydiniz ya da hayatınızdaki insanla devam etmeyi mi seçerdiniz?
0
rock n roll
(30.04.25)
30+ isem hayatimdaki insanı terk edip diğerine dönmem. 20+ isem yanlis seçim yapip ex'e dönebilirim

Yenisine neden aşık diilim peki.. üzücü
0
abuzer
(30.04.25)
Etmem benim için güven stabilite verilen ve tutulan sözler daha önemli
0
grimavi
(30.04.25)
benzeri benim basima geldi.
yeni datelestigim erkek arkadasimdan zaten cok hoslandigim icin umrumda bile olmadi.

@arbre'nin dedigi cok dogru bu arada. tamamlanmis bir seydense yarim kalmis, baslanmamis bir seyi beyin unutmuyor.
garsonlar siparisi getirdikten sonra senin istedigini bile hatirlamiyorlar ama siparisi getirene kadar akillarindasin.
0
sonsuz
(30.04.25)
Ex’ten next olmaz. Eskisini de eski haliyle sevmişimdir. Eski eskide kalır. Eskinin bir değeri olsa, bit pazarına nur yağardı. Ya da öyle bir şey…
0
gabe h coud
(30.04.25)
Böyle bir hisse kapılsam heralde hali hazırdaki ilişkimi sürdürmek için çok da bir sebebim olmadığı gerçeğiyle yüzleşmem gerekirdi. Kabaca bakınca ilk hissettiğim bu oldu.

Eskiye döneceğimi zaten düşünmüyorum ama mevcut sevgilimden ne beklediğime bir bakıp vardığım sonuca uygun şekilde davranırdım heralde.

Böyle bir histen sonra hiçbir şey olmamış gibi devam etmek zor olur heralde.
0
akhenaten
(30.04.25)
2 değişkene bağlı.

1. Öncelikle şu an birlikte olduğum kişinin içime sinip sinmediğine, tanıdıkça mutlu olup olmadığıma bakarım. Değmeyecek biri gibi duruyorsa 2. Maddeye geçerim.

2. Ayrıldığım kişiyle nasıl ayrılmıştık, sebep neydi, devam etmeye değer mi, eksten neks (Türkçe yazıyorum evet (= ) olur mu vs vs. Olumlu isem şimdi birlikte olduğum kişinin bana olan sevgisini sorgularım, gerçekten seviyorsa bunu ona yapmam. Sevdiğini hissetmiyorsam veya çıkar sevgisiyse ayrılmayı talep etmeyi, öbürüne yeniden denemeyi

Düşünürüm.

Daldan dala atlamıyorum bak, düşünürüm.

İlişki iki kişiliktir, sadece senin ömrün sadece senin kalbin değil söz konusu olan. Sevgilim dediğimiz insanın ömrüne ve kalbine saygımız yoksa aslında sevmiyoruzdur. Saygı yoksa sevgi olmaz arkadaşım. Daldan dala atlanmaz.
0
muhayyer divan
(30.04.25)
Şu anda hayatımda olan kişiyle devam ederdim. Ben de düşüncemi söylemiş olayım.
0
🌸rock n roll
(30.04.25)
geçmiş geçmişte kalmıştır. biz kimseyi yolda bırakmayız.
0
mikahakkinen
(30.04.25)
ben darmadağın olurum şu an böyle olursa ve bu yüzden de kimseyle bişi yaşamıyorum.

Bu yüzden de başlayamıyorum, zor geliyor. Halen o kadını seviyorum. Çabaladım da hiç değilse. Son 4 ayda çok güzel 2 kadın girmek istedi hayatıma, sırf bu sebepten reddettim.

Toplayamıyorum da. Ruhsuz hayalet gibi geziyorum. Galatasaray falan olmasa kafayı yemiştim. Canım yanıyor açıkçası. Geçmedi de kaç ay oldu. Gözümde canlanıyor resmen. Kapıma gelse, kocaman sarılırım.
0
baldan kaymak
(30.04.25)
Hayatımdaki kişiyi böyle bir şey için terk edersem burnum boktan kurtulmazdı muhtemelen.
0
Kahvedesu
(30.04.25)
(9)

Birkaç yıldır neden çilekler çok güzel?

akhenaten
Yıllar boyu ne zaman çilek alsam tat namına tamamen boş, plastik gibilerdi. Son üç senedir falan baya şekerli, çilek çilek tadı olan çilekler var. Baya belirgin şekilde farklı. Bana mı denk geliyor, başka dikkatini çeken oldu mu? Ne değişti duyan bilen var mı?Hatırladığım kadarıyla bi ara bizim yurt
Yıllar boyu ne zaman çilek alsam tat namına tamamen boş, plastik gibilerdi. Son üç senedir falan baya şekerli, çilek çilek tadı olan çilekler var. Baya belirgin şekilde farklı. Bana mı denk geliyor, başka dikkatini çeken oldu mu? Ne değişti duyan bilen var mı?

Hatırladığım kadarıyla bi ara bizim yurtdışına bir yerlere gidecek çilekler elde kalmıştı, o sene kışın bile çilek bolluğu vardı. O sıralarda başladı bu güzel çilekler. Bunları satamıyorlar mı artık dışarı, ondan mı biz yiyoruz :D
0
akhenaten
(29.04.25)
Hasta ediyormuş arkadaşlar dikkat. Yarın sabah bakar atarım ama akşam öyle bir yazı okudum.
0
gabe h coud
(29.04.25)
Aynı şeyi ben de düşünüyordum son 2 haftadır. Sebebi ne bilmiyorum.
0
Amaranta ursula
(30.04.25)
Biyontek aşısından dolayısı
0
apocalipy
(30.04.25)
Bilgim yok ama sağdan soldan gördüğüm minik gözlemlerle biliyormuş gibi anlatayım.

Kentten köye göç eden veya ziraat mezunu veya internetten araştırma yapmayı bilen birkaç kişi seralarda çok temiz, kaliteli, doğru tohumla doğru sulamayla lezzetli çilek üretme yöntemleri kullandı.

Yurtdışında zaten çok yaygın yöntemler.

PVC borularla topraksız tarım seraları vs kuruldu.

Bu çileklerden iyi para kazanıldığını görünce pek çok insan bu işe girdi.


Sorunuzun bir parçası değil ama ek bilgi olarak vereyim, Almanya’da bir veya iki yıl önce çileklerde aşırı pestisit veya hormon çıktı. Sağlığa çok zararlı olacak şekilde. Alman toplumu şok oldu.
0
michael_knight
(30.04.25)
5 gün önce ben de minik kasa çilek aldım, ben de taşlarını çok beğendim, pestisit meselesinden dolayı karbonatlı suda beklettim, bekleyince çileklerin kondisyonundan eser kalmadı, neredeyse küflü gibi görünmeye başladılar. Sağlam gördüklerimi yedim yedirdim.

Henüz hastalanmadım, kesin bilgi.
0
muhayyer divan
(30.04.25)
aşı lobisi geldi kaçın.

tekrar söylüyorum çileğe verilen ilaç çok fazla. ocak ayında çilek satılıyordu. aydında yaşıyorum, türkiyeye ve avrupaya çilek atça sultanhisardan gidiyor. ilaç vardır ilaçsız olma ihtimalı 0. tarım ilaçları her şeyi başarıyor.
0
mikahakkinen
(30.04.25)
çilek zaten tatlı olmaz. yediğiniz şey çilek değil. çürümeye başlayınca biraz tatlanır. eskiden beri çilek pudra şekerine batırılarak yenir bu yüzden.
0
ground
(30.04.25)
ben çocukken çilek pudra şekeriyle yenirdi, çünkü şekerli bir meyve değildi +1

çilek zaten normalde de en çok pestisit uygulanan meyvelerin başında geliyor. hele bir de şekerliyse başka ilaçlar da kullanılıyordur. yemeyin daha iyi.
0
sir gawain
(30.04.25)
size yemin ederim geçen hafta 1 kasa çilek aldık acayip lezzetliydi aynen haklısınız eskiden böyle değildi.
0
sizofren06
(30.04.25)
(7)

Acil tanımadığımız kişiden gelen para

muhayyer divan
SelamAnnemin banka hesabına hiç tanımadığı birinden 10.000 TL para gelmiş, bankayı aradık parayı iade edebilirsiniz hesabınızı kapatabilirsiniz diyorlar başka bir şey demiyorlar.Benim de içime kurt düştü. Sırf gelen parayı iade ettiği için dolandırılmış diye haber okuyoruz. Bu parayı iade edersek ge
Selam

Annemin banka hesabına hiç tanımadığı birinden 10.000 TL para gelmiş, bankayı aradık parayı iade edebilirsiniz hesabınızı kapatabilirsiniz diyorlar başka bir şey demiyorlar.

Benim de içime kurt düştü. Sırf gelen parayı iade ettiği için dolandırılmış diye haber okuyoruz. Bu parayı iade edersek gerçekten dolandırılabilir miyiz? Banka parayı gönderene bizim yerimize ulaşmıyor ve bizim o kişiyi bulma ihtimalimiz yok.

Ne yapmalıyız acil yardım eder misiniz
0
muhayyer divan
(29.04.25)
10 bin büyük para değil. O hesaba dokunmasın. Para trafiği olmasın. Online başka hesap açıp kullansın. Yanlışlıkla gönderilmişse size tekrar ulaşırlar.

Para aklama yöntemi olarak birine para gönderiyorsun, sonra iade istiyorsun. Benim sana gönderdiğim kirli para ama senin bana gönderdiğin temiz oluyor. Ama bu 10 bin lira için yapılmaz.
0
gabe h coud
(29.04.25)
öncelikle paraya dokunmayın. Siz kendiniz iade etmeyin bankaya bizzat gidip bu işlemi kendilerinin yapmasını isteyin. kendilerinin bunu belli bir usul çerçevesinde gerçekleştirmesi gerekiyor. Ayrıca sizi biri ararsa yanlışlıkla olmuş. para şu ibana geri atabilir misiniz diye ricada bulunursa sakın yapmayın.
0
limonlu eksi
(29.04.25)
@Mirket ciğim bak @gabe yazmış

"Para aklama yöntemi olarak birine para gönderiyorsun, sonra iade istiyorsun. Benim sana gönderdiğim kirli para ama senin bana gönderdiğin temiz oluyor."

Evet bu 10 bin lira için yapılmaz ama bunun devamının gelmeyeceğini bilemeyiz, her türlü teyakkuzda olmalıyız diye düşünüyorum.
0
🌸muhayyer divan
(30.04.25)
muhtemelen farklı bir iban hesabına atmanızı isteyecekler. bunu sakın ama sakın yapmayın. işte o zaman suça karışmış olursunuz. derdinizi anlatana kadar başınız ağrır.
0
ground
(30.04.25)
Mirketciğim

Bu işleri biliyor olsam zaten buralara sormam, ama banka işlerinden hiç anlamam, paradan anlamam, hukuktan anlamam... hiç anlamadığım ve kafamın basmadığı şeyler. Onun için sorma ihtiyacı hissettim. Yoksa neden yorayım sizi... :(
0
🌸muhayyer divan
(30.04.25)
bana sanal kumar parası gibi geldi. bilemedim ama.
0
selam
(30.04.25)
Mirketciğim ve dostlar

Meğer annemin bir arkadaşı, babasının bir hayrının bir kısmını göndermiş, anneme de haber vermemiş, durduk yere para gelince epey kıllandık falan. Aklımıza ilk gelen şey aynen iade etmek oldu ama bu dolandırıcılık olaylarından yakın zamanda haberdar olunca, hani bana yatırılan para kara para ama ben iade edince aklanıyor falan lafları, çok kıllanmıştık, hatta bu 10 bin lirayla olacak iş değil ama bu parayla başlayıp ilerletirlerse, başımıza iş açılır mı diye düşündüm yani.

Neyse çok şükür yamuk bir durum yokmuş :)
0
🌸muhayyer divan
(01.05.25)
(10)

Aşırı Düşünmekten Kurtulma Yolları

rock n roll
Nelerdir?Birçok konu var kafamda ve günlerdir bu konular üzerinde düşünüyorum. Şöyle olursa nasıl olur ya böyle olursa diye. Beynim sürekli aktif ve ben her zaman böyleyim. Beynim kendini imha etmeden salmam lazım.Benim gibi olup da bu durumdan kurtulan var mı, nasıl başardınız?
Nelerdir?

Birçok konu var kafamda ve günlerdir bu konular üzerinde düşünüyorum. Şöyle olursa nasıl olur ya böyle olursa diye. Beynim sürekli aktif ve ben her zaman böyleyim. Beynim kendini imha etmeden salmam lazım.

Benim gibi olup da bu durumdan kurtulan var mı, nasıl başardınız?
0
rock n roll
(29.04.25)
Meditasyon. Allah bulandan yayandan binlerce kez razı olsun.
0
sekizdokuzon
(29.04.25)
Kendimi mesgul ediyorum.
0
deckard
(29.04.25)
Alkol gerisi yalan
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(29.04.25)
Hayati kontrol etmeyi birak

Hayatin bi akisi var nehir gibi aktigini dusun

Kendini akisa birakmalisin

Gecmis bitti gecmiste kaldi

Artik bugun var onune bak sadece
0
Zetnikov
(30.04.25)
Kafanda çevirdiğin konulara verdiğin önemi incele. Muhtemelen çok fazla değer verdiğin, hayatının öncelik sırasında en üstlerde olan konular.

Bir de hastalık veya ölüm halinde o konulara ne olacağını düşün. Sensiz de yürür mü? Kendini bu kadar kasmaya değer mi?

Şimdiye kadar bu miktarda çabalamışsın, daha kaç birim çabalaman lazım? Kaç birim daha kaygılanırsan kendini güvende hissedersin? Kaygılanarak işleri garanti altına alabiliyor musun?

Her şeyi olduğu gibi kabul edebilmeyi çalışmak zihni sakinleştirir. Kabul konusu önemli. Tepkisizlik demiyorum ama, sadece kabul. Elden geleni hakkıyla yaptıktan sonrasını akışına bırakmayı gerektirir. Akışına bıraktığında zihnin susmalı, endişeyle konuşmaya devam etmemeli. Kendini çok tehlike altında hissediyorsun, sürekli olarak hem de. Bunu kırmadan zihnin susmayacak.
0
muhayyer divan
(30.04.25)
Çok klişe olacak ama spor ya da yogun is temposu. Fiziksel yorgunluk düşünmeyi engelliyor bence. Canım sıkkın olduğunda ise veriyorum kendimi
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.04.25)
Ben çok düşünmeye başladığım zaman hobilerime sarılıyorum, bir de daha çok çalışıyorum.

Yardımı oluyor.
0
hayirsiz
(30.04.25)
Playstation oynuyorum, oyun oynarken başka hiçbir şey düşünmeme izin vermiyor beynim.
0
antihero
(30.04.25)
konusuna göre degismekle birlikte ben de yapiyorum.

yazmak iyi geliyor bazen
0
sonsuz
(30.04.25)
ergenlik öncesi çağlarda yaşanan aşırı stres ve travmaya bağlıyor bazı nöröbilimciler. magnezyum biglisinat ve balık yağı düzenli alınırsa iyi gelir. ayrıca spor, yürüyüş, meditasyon, uyku kalitesini arttırmak da faydalı olur.
0
orpheus
(30.04.25)
(5)

keşke şunun uygulamasını yapsalar yaa dediğiniz şeyler

Mossy
mobil uygulama anlamında sb
mobil uygulama anlamında sb
0
Mossy
(28.04.25)
Anahtar gözlük ne bileyim kaybedilebilir şeyler için çaldırma uygulaması. Çip olsun bi tane, ses çıkarabilsin, sadece 1 telefona tanımlanabilsin ve kaybettiğimiz şeyi çaldırarak bulabilelim.

Aslında başka fikirlerim vardı da böyle dan diye sorunca aklıma gelmedi. (Dan diye) (bu ifade çok tuhafıma da gidiyor bir yandan)
0
muhayyer divan
(28.04.25)
Telefondaki Siri, Chatgpt ve akıllı ev sistemi bir araya gelip Voltran'ı oluştursalar, tadından yenmez.
0
Mirket
(28.04.25)
Seviş Sepeti

Aradığın özellikleri yazıyosun ona göre eşleşiyosun. Tinderdan iyi.
0
yurtsuz john
(28.04.25)
@muhayyer divan, zaten istediğin işi yapan milyon tane ürün var, samsung smart tag, apple airtag güncel ve kullanışlı cihazlar. Evin içinde hangi yönde, kaç metre uzakta gösterebiliyor ve çaldırabiliyor, aynı şekilde tam tersi de olabiliyor, tag üzerinden telefonu da çaldırabiliyorsun.

Ben akıllı ev uygulamalarını tek bir uygulamada toplayabilecek bir uygulama istiyorum, ne yazık ki google home'a bile eklenmiyor her şey. Evde lamba tuya'da, otomatik balık yemleyici iceehome'da, akıllı prizler hybrone'da, su kaçağı detektörü şımart'ta...
0
kimlanbu
(28.04.25)
@kimlanbu

Bilmiyordum... hiç haberim yoktu. Bilseydim yazmadım.
0
muhayyer divan
(29.04.25)
(10)

Geleceği merak etmek

kizil karga
Geleceği merak ediyor musunuz? Mesela 100-200 sene değil de daha uzak gelecekler 3 bin 5 bin 1 milyon yıl sonrası dünya nasıl olacak insanlık nasıl olacak teknoloji ne seviyeye gelmiş olacak, bunları merak ediyor musunuz ya da bunların göremeyecek olmak üzüyor mu sizi?
Geleceği merak ediyor musunuz? Mesela 100-200 sene değil de daha uzak gelecekler 3 bin 5 bin 1 milyon yıl sonrası dünya nasıl olacak insanlık nasıl olacak teknoloji ne seviyeye gelmiş olacak, bunları merak ediyor musunuz ya da bunların göremeyecek olmak üzüyor mu sizi?
0
kizil karga
(27.04.25)
yapay zekanın bugün 20.yılında olduğu bir dünyayı görmeyi bugünden isterdim. 2 senede geldiği yer korkunç, hala inanmıyorum. daha bugün kendi sesimi bir kaç dk içinde klonlayıp kendi sesimden random metinler dinledim. videolar, fotoğraflar ve tabi ki de en efsanesi kodlama.

1 milyon yıl sonrası çok afaki onu tahmin etmek bile mümkün değil bugünden. 2-3bin sene sonra tip2 medeniyet olduğumuzda; yıldızlar arası seyahat, kolonizasyon, terraforming vs. o günleri görmek çok acayip olurdu.
0
avatar is back
(28.04.25)
Beni üzen şeyler;
Bazı kitaplari okuyamayacak, bazi filmleri izleyemeyecek, oyunları oynayamayacak olmak. Ne bileyim deniz kenarında arkadaşlarla bir bira icip gülüp eglenememek falan. Misal hanımla vakit geciremeyecek olmak beni üzüyor.

Onun dışında gerçekten umrumda değil. Insan nüfusunun dünyayı getirdiği nokta göz önüne alındığında 200 sene sonrası çok tatlı olmayabilir.

200 sene sonraki insanlar mevcut dönemi de kiskanabilir yani, belki daha basit, daha doğal hayatlar yaşıyor olacagiz. Belki ilerisi idiocracy filmi gibi olacak.
0
logisticsmanager
(28.04.25)
oturup üzülmüyorum ama her yenidogan bir öncekinden daha uzun bir ömür süresi ile doguyor. daha uzun yasamak güzel olabilirdi. yapay zeka vs derken calisma süreleri cok düsecek bence. biz su an cok ve bos calisiyoruz.
ileride sadece insan faktörünün gercekten gerekli oldugu yerlerde calisacagiz. bu iyi bir sey.

onun disinda kendi gelecegimle daha ilgiliyim. böyle sorular teenage yaslarinda daha ilgi cekici geliyordu ama su an cevapsiz sorular sadece. düsünmek anlamsiz geliyor.

"bugünün endiseleri varken, yarinin endiselerini düsünme." jesus christ

"Therefore do not worry about tomorrow, for tomorrow will worry about itself. Each day has enough trouble of its own.” Matthew 6:34
0
sonsuz
(28.04.25)
Yok üzülmüyorum ne zaman öleceğim diye bekliyorum şahsen.
0
muhayyer divan
(28.04.25)
bugun yeterince zengin. 30 kusur yasima geldim hala bir seyler ogreniyorum. bilmedigim tonla sey var, tecrube etmedigim. yani daha bugunu bitirememisken yarini merak etmiyorum. hala bugunu merak ediyorum.

gelecek buyuk oranda spekulasyon. muhtemelen bugun tahmin edemeyecegimiz, akil yurutemeyecegimiz gercekliklere ulasilacak.
0
antikadimag
(28.04.25)
Dünyayı 2 milyar yıl sonra güneş yutacakmış dediklerinde oturup ağlamıştım çocukken.

Şimdi ise gelecek seneyi bile merak etmiyorum.
0
yurtsuz john
(28.04.25)
hiç merak etmiyorum.
göremeyecek olmak üzmüyor.
ben daha çok kendi zamanımda ve hayatımda yetişemediğim, yaşayamadığım ve tamamlayamadığım şeylere üzülüyorum.
0
tabudeviren
(28.04.25)
etmiyorum. tek üzüldüğüm çocuğumun tüm yaşam süreci hariç gelecekle alakalı hiç merakım yok.
0
mikahakkinen
(28.04.25)
Valla yalan olmasın çok merak ediyorum. Ama öyle falcılık gibi, mistik bir şeyler aradığımdan değil. Birkaç yıl önce bir kitap okumuştum. Okumayana da şiddetle tavsiye ederim bu konulara merakı varsa:

Sonsuzluğun Sonu - Isaac Asimov (metallica diye bi grup buldum...) (ayrıca bu kitap Vakıf serisiyle doğrudan bağlantılı olmasa da temelini atıyor o evrenin)

Kiapla ilgili spoiler vermeden anlatmaya çalışayım ama yine de spoiler olabilir diye düşünen olursa devamını okumasın.

Hikayede kahramanımız binlerce yıl ötesine gidip geri gelebiliyor. Özellikle bu kitabı okuduktan sonra aklıma hep "on binlerce yıl sonrası nasıl olur acaba" sorusu gelir.
0
himmet dayi
(28.04.25)
Merak ediyorum, ama tamamen entelektüel bir merak. Bilim kurgu eserlerini de çok severim.
Göremeyecek olmak ilgi duymaya engel değil. Benzer bakış açışıyla tarihe de ilgi duymamak lazım. Olan oldu neticede.
0
auroraaurora
(28.04.25)
(3)

Asetat kagidina yazip silmek

WithWorth
Şeffaf asetat kagidina kitabin ustune koyup surekli yazip silmek yeniden yazmak istiyorum. Hangi kalemi almaliyim ve nasil silecegim ?
Şeffaf asetat kagidina kitabin ustune koyup surekli yazip silmek yeniden yazmak istiyorum. Hangi kalemi almaliyim ve nasil silecegim ?
0
WithWorth
(27.04.25)
asetat kalemi alabilirsin.

asetonla ya da kalemin arkasındaki silgiyle silebilirsin.
0
jelly bear
(27.04.25)
www.hepsiburada.com
Her rengi vardır.

Kolonyalı mendil falan da siler.

Bir de rapido kalemiyle yazılır. O pek silinmez.

www.ankasanat.com
0
Mirket
(27.04.25)
Normal beyaz tahta kalemi de olur, asetatın silinebilirliğini bilmiyorum ama kağıt tahta diye bir instagram hesabından aldığım şeffaf bir naylon beyaz tahta kalemiyle gayet güzel yazıp silip duruyorduk. Biraz kirletiyor, ıslak mendil işin özelliğini bozabilir falan. Öyle.
0
muhayyer divan
(28.04.25)
(8)

ayak sağlığı için ne yapıyorsunuz?

MtKrt
ayak sağlığını korumak için dönem dönem veya düzenli olarak yaptığınız şeyler va mı? ayak sağlığını nasıl korumalıyız?genelde yapılan yanlışlar neler?duştan çıkar çıkmaz kurularım, nemli bırakmam. ama bugün sağ serçe parmak altında deri soyulması fark ettim, parmağı elle oynatınca bıçak yarası gibi
ayak sağlığını korumak için dönem dönem veya düzenli olarak yaptığınız şeyler va mı?
ayak sağlığını nasıl korumalıyız?
genelde yapılan yanlışlar neler?

duştan çıkar çıkmaz kurularım, nemli bırakmam. ama bugün sağ serçe parmak altında deri soyulması fark ettim, parmağı elle oynatınca bıçak yarası gibi acıyor. soyulma diğer parmak altına da geçmiş. dikkat etmeme rağmen bunlar olunca canım sıkılıyor.
0
MtKrt
(27.04.25)
Valla ben günde en az 2-3 kere yıkıyorum. Zaten namaz kılınca bu default oluyor. Bir de çoraplarımı ayaklarım tam kurumadan giymiyorum. Onun dışında başka da bir şey yapmıyorum.
0
Amaranta ursula
(27.04.25)
arada sırada podologa gider bakım yaptırırım.
bebek poposu gibi oluyo ayaklar tavsiye ederim.
0
rentts
(27.04.25)
Önce o mantarı tedavi ettirmen lazım

Sonra kaliteli ayakkap, pamuklu çorap, sık çorap değişimi, ayakkap sık yıkama, ortak kullanim alanlarında (havuz otel vs) ıslak zeminlere min temas, kişisel terlik vs bilindik şeyler
0
abuzer
(27.04.25)
Temiz ayak, temiz çorap, Daima kuru tutmak, Ter ya da yıkama sonrası parmak aralarını kurulamak, sentetik çoraptan kaçınmak, terletmeyen ayakkabı giymek, pudra kullanmak
0
Mirket
(27.04.25)
Deri soyulması ölü deriyi iyice temizlemeyip, ayağı iyi kurutamadığınızdan oluyor.
0
sevilen progressive türkücü
(27.04.25)
Duştan çıkmadan önce topuk taşı ile tabana işlem yapıyorum. Misler gibi oluyor
0
limonlu eksi
(27.04.25)
Benim ayaklar epey dertli, kolay kolay ayakkabı terlik sandalet vs beğenmezler, zor zor bile beğenmezler.

Ucu sivri ayakkabı almam.
Topuklu ayakkabı olabildiğince giymem. Giyersem muhakkak en rahat ettiğim bir dolgu topuklu ayakkabı alırım.
Spor giymek zorunda değilsem mutlaka deri ayakkabı giyerim.
Ayaklarıma plastik silikon vs değdirmem, ayaklarım çabuk ve çok terler, gerek yok öyle şeylere.
Ayda bir pedikür yaptırıyordum ama hem kilo aldım artık olduğum yere sığmıyorum hem parasına bazen ihtiyacım oluyor, hafifleyene kadar pedikürden vazcaydım.
Banyoda sabunlayıp iyice durulayın çıkınca kurulamak, ponzalamak, tırnak kesimini doğru yapmak, mutlaka ama mutlaka pamuklu çorap giymek... bunlar zaten saymaya gerek olmayan şeyler.

Başka ne kaldı?

Ayak sağlığı için diyabetli olup olmamak da çok önemli. Diyabet varsa ayaklara uzun süre sıcak su tutmamak gerektiğini okumuştum bir yerde. Ve diyabet varsa ayaklarda yara çıkabilir, çıkıyorsa ve kolay iyileşmiyorsa durum ciddi demektir denmişti. Kardeşim ve babam diyabet oradan biliyorum.
0
muhayyer divan
(28.04.25)
ayağınız terliyorsa zaten saglıklı oluyor. ama dezavantajı bu ayak kokar.

kuru ayaklar kötü görünüyor ama kokmuyorda.
0
archmeister8
(30.04.25)
(3)

Hat sanatı eğitimi hk?

kel aynak kusu
Sb, hat öğrenmek istiyorum ancak ders hangi hocadan alınır, yoksa ilk aşamada hocanın önemi yoktur da belediye kursları dahi yeterli gelir mi, bu ayrıntıları hiç bilmiyorum.Önerisi olan varsa buyursun lütfen
Sb, hat öğrenmek istiyorum ancak ders hangi hocadan alınır, yoksa ilk aşamada hocanın önemi yoktur da belediye kursları dahi yeterli gelir mi, bu ayrıntıları hiç bilmiyorum.

Önerisi olan varsa buyursun lütfen
0
kel aynak kusu
(27.04.25)
Kesinlikle ilk hoca da sonraki hocalar da çok önemli. Hocayla güzel iletişim kurulmuyorsa ve hoca bu sanatın asıl haline saygılı değilse çok bozuk çok saçma sapan şeyler öğrenmen çok mümkün. Bu işin bir silsilesi var, bir âdâbı var, geleneği var, bunu doğru bilen ve buna sahip çıkan birini bulmak gerekir.
0
muhayyer divan
(27.04.25)
@teyze

Hat sanatı videodan öğrenilecek bir şey değildir. Birebir iletişim gerektirir. Bilek kırılması denen şey gerçekleşinceye kadar hocanın gözetimi altında olunması mutlaka gereklidir. Bazı şeyler internetten öğrenilmez.
0
muhayyer divan
(27.04.25)
ölçülerle falan çok uğraşılıyor. valla ben serbest stil seviyorum, kafama göre takılıyorum. tabii o zaman bunun adı kaligrafi olur mu tartışılır ama bakıldığında hoş görünüyorsa benim için yeterli. çoğu bir anlık hevesle başlayıp bırakıyor, nasıl bir şey olduğuna dair önden bir fikriniz olursa daha iyi olabilir.
0
kesmekes laleler
(27.04.25)
(9)

Yatağınızın altında ne var?

goodz
(git: https://www.eksiduyuru.com/files/1477/1477255812.jpg)Herkesin bir yatağı vardır. Çoğu zaman altında bir şeyler olur. Sizin yatağınızın altında ne var?
(git: www.eksiduyuru.com )
Herkesin bir yatağı vardır. Çoğu zaman altında bir şeyler olur. Sizin yatağınızın altında ne var?
0
goodz
(27.04.25)
Bos. Baza mi deniyor? O bölmeden yok. Bod yatagin alti.

Odayi genis gösteriyor
0
sonsuz
(27.04.25)
Yeğenimin oyuncakları, birkaç kaban, pike.
0
sekizdokuzon
(27.04.25)
Notalar, nota defterleri, kırtasiye, bir yığın ıvır zıvır.
0
muhayyer divan
(27.04.25)
Benimki boş. Robot supurge girip rahatça supursun diye. Bazı alerjik bünye problemleri de diyebiliriz buna tabii.
0
fraise
(27.04.25)
Görev bilinci ile bazayı kaldırıp baktım.

Takım elbise var.

Vintage deri mont var.

Mayolarım var.

2 kutu kondom.

Bir sürü yazlık tişört var.
0
yurtsuz john
(27.04.25)
Ayakkabı kutuları var.
0
Bruce
(27.04.25)
yastık ve yorgan
0
gabe h coud
(27.04.25)
Dik süpürgenin boş kutusu, eski elektrik süpürgesi, yorgan, battaniye, nevresim vs. olan hurç, buharlı temizlik makinesi, ayarlanabilir dambıl seti ve arada saklanası gelirse bir adet kedi.
0
peki madem
(27.04.25)
Kışlık kıyafetler, cantalar, ayakkabılar.
0
Amaranta ursula
(27.04.25)
(15)

Tek başınızayken yaptığınız garip hareketler?

sekizdokuzon
Taklit yapmak, garip garip dans etmek, aynanın karşısında garip yüz ifadeleri çalışmak, halının üstüne yüzüstü yatmak.Kimse bakmıyorken neler yapıyorsunuz? Bunları başkasının yanında yaptığınız oluyor mu? Teşekkürler.
Taklit yapmak, garip garip dans etmek, aynanın karşısında garip yüz ifadeleri çalışmak, halının üstüne yüzüstü yatmak.

Kimse bakmıyorken neler yapıyorsunuz? Bunları başkasının yanında yaptığınız oluyor mu?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(26.04.25)
Allah affetsin arada bir burnumla oynarım.
0
etna
(27.04.25)
Kişnemek
0
apocalipy
(27.04.25)
taklit ve dans var, başkalarının yanında da yapsam da kendi başıma iken çok daha farklı bir boyutta oluyor. Çok yoğun bir duygu yaşıyorsam genellikle kendime bir şeyler söylüyorum sesli "such a poor girl" gibi cringe biraz....
0
ala09
(27.04.25)
Yok kız poor moor değil, insanın esas hali.
0
🌸sekizdokuzon
(27.04.25)
Düşündüm düşündüm yok öyle bişeyim. Anca annemle küçük kardeşime sataşıyorum, onlara acaip kelimeler uyduruyorum, kedilere çeşitli şarkılar besteliyorum falan. Bir de arada "götgötgötgöt" diyorum. Küçük kardeşim eskiden çok yadırgardı şimdi bazen umursamıyor bazen çok gülüyor bazen kendisi de yapıyor aynı şeyi falan. Kendi kendime yapmıyorum.
0
muhayyer divan
(27.04.25)
Halıya uzanıp tavana bakıyorum. Esneme hareketleri yaparken ilginç şekillere giriyorum. Özünde bedenimi rahatlatmaya çalışıyorum sadece. Ama dışarıdan biri izlese açıklayamam
0
kel aynak kusu
(27.04.25)
Bazen koşudan sonra eve dönerken arabada müzik eşliğinde çığlık atıyorum.
0
gabe h coud
(27.04.25)
halıya uzanmak bende de var.
0
hayirsiz
(27.04.25)
kendi icadım olan saçma kelimeler sayıklamak... bazen bunlara özgü müzik eşliğinde.
0
tabudeviren
(27.04.25)
PC başında iş yaparken arada şunu açıp oturduğum yerden oynuyorum: youtu.be
Etrafta biri varsa görünce alkışla tempo tutuyor:D
0
gnosis
(27.04.25)
Kediyle çok fazla konuşuyorum, elli tane isim takıyorum, tekerlemeler, tuhaf cümleler, bir konserve bitirdigi halde tekrar bağırınca bir de bayil istersen diyorum, 7.2 yetmedi mi diyorum, susup otururken de gidip dürtüyorum
0
sanguine
(27.04.25)
Sesli bir şekilde sövüyorum. Beni tanıyan çoğu insan (yakın olanlar hariç) şahit olsa benden duyduguna inanmayacagi kadar envai çeşit kufurle.
0
encokbenisevinnolur
(27.04.25)
Hayret kimse yazmamis, tuvalet kapisi acik halde isemek, scmak
0
tantamount_to_equivalent
(27.04.25)
Dans ediyorum, birine öfkeliysem sesli bir şekilde o zaman diyemediklerimi söylüyorum. Kanepede uzanırken çok absürt şekillerde yayiliyorum. Mesela kafamı asagi sarkitip ayaklarımı koltuğun sırtına dayamak o sırada telefona bakmak gibi. Wp emojilerini yüz ifademle kopyalayıp fotoğrafliyorum. Ama bunları kimseye göndermedim, göndermeyi düşünmüyorum:D
@tantamount_to_equivalent+1
0
Amaranta ursula
(27.04.25)
Zihin konusmalarimin bir kısmını sesli yapıyorum ama cümlenin tamamını değil mesela alasiz birkaç kelimeyi falan. Gerizekali gibi hissediyorum kendimi o anlarda. E dans bir de zipliyorum
0
yuvarlanantencereninkapagi
(30.04.25)
(3)

sosyal Medyada özlü söz paylaşmak kötü müdür?

komando kani var bende
Merhaba duyuru ahalisi. Sosyal medyada özlü söz ya da insan ilişkilerine ait sözler paylaşmak kötü müdür? ya da eziklik midir?
Merhaba duyuru ahalisi. Sosyal medyada özlü söz ya da insan ilişkilerine ait sözler paylaşmak kötü müdür? ya da eziklik midir?
0
komando kani var bende
(26.04.25)
Kötü değil de komik. 2005 yılında değiliz.
0
nawar
(26.04.25)
Kötü değil aksine iyi bir şeydir. Bilemezsin birine şifa oluverir... ama birilerine aba altından sopa gösterme amaçlı yapılıyorsa hem saçma hem gülünç.
0
muhayyer divan
(26.04.25)
Emekli amca aktivitesi artık.
0
kimlanbu
(27.04.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.