Giriş
(14)

Matematik nasıl anlatılırsa dinlerseniz?

sekizdokuzon
Merhabalar;Diyelim YouTube'da geziniyorsunuz. Karşınıza bir video çıktı, belli ki matematikle alakalı bir şeyler anlatılıyor. Ne olursa, hangi şartlar sağlanırsa "Bu neymiş?" dersiniz ve tıklarsınız, nasıl anlatılırsa izlemeye devam ederseniz? YouTube örneğinden ziyade, yaş fark etmeksizin ne olursa
Merhabalar;

Diyelim YouTube'da geziniyorsunuz. Karşınıza bir video çıktı, belli ki matematikle alakalı bir şeyler anlatılıyor. Ne olursa, hangi şartlar sağlanırsa "Bu neymiş?" dersiniz ve tıklarsınız, nasıl anlatılırsa izlemeye devam ederseniz?

YouTube örneğinden ziyade, yaş fark etmeksizin ne olursa matematik ilginizi çeker?

Not: 13 senelik Matematik öğretmeniyim. Artık bu işi farklı bir metodla yapmak istiyorum. Elbette sahada edindiğim tecrübeler var ama kullanıcı deneyimini daha iyi kavramak adına sizlere de sormak istedim.

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(02.06.24)
Bazı matematik öğretmenleri çok eğlenceli anlatıyorlar. Hem izliyorum hem gülüyorum. Bir de çok şanslısın matematik bilen birisi olarak :)
0
rock n roll
(02.06.24)
Ali Nesin'in birkaç videosuna denk gelip kısa kısa izlemiştim. aklımda kaldığı kadarıyla, işlemleri sorgulatıyordu, bu neden böyle? nasıl sağlaması yapılır? neden öyle olmuş vs. diyerek konunun derinliklerine giriyordu.
bir de, yabancılar sanırım bu işi eğlenceli hale getirerek çözmüş. özellikle amerikadaki fizik, kimya dersleri gibi olursa tadından yenmez.
0
MtKrt
(02.06.24)
3Blue1Brown
0
substituent
(02.06.24)
Konuyu süründürmeden mantığını anlatırsa, küçük ipuçları veriyorsa izlerim.
0
sevilen progressive türkücü
(02.06.24)
benim gibi kalin kafalilar icin gercek hayattan ornekler vemke lazim,. yoksa soyut kavramlar arasinda kaybolup gidiyorsun.

matematigi hic sevemedim, cunku 1-2 kisi haric butun matematik ogretmenlerim ruhsuz tiplerdi. fizigin ile hep hastasi oldum, cunku enerji, surtunme, vs somut kavramlar. matematik benim icin sadece ogrenmem gereken bir dil olarak kaldi.
0
cooperr
(02.06.24)
basitten karmaşığa adım adım anlatma.
lisedeki matematik öğretmenlerim faciaydı. dersanedeki gibi anlatanlar olsaydı matematiği çok severdim.

lisede geometriden 2 ile geçmiştim. öss sınavında full çektim. ama matematik öğretmenleri sayesinde liseden gelen puan çok düşük oldu.
0
tabudeviren
(02.06.24)
Bana mutlak değer konusunu öğretebilirse her anlattığı konuyu dinlerim. Matematikten hocalarım yüzünden hayatım boyunca nefret ettim. Mutlak değer konusu şahsi takıntımdır. Aslında çok kolay konu nesini anlamıyorsun ehe ehe diyenlere otomatik kendimi kapatıyorum. Öğrenemediysem her konu benim için zordur. Mantığını biliyorum uzaklık eksi de olsa artı da olsa aynı falan fistan ama iş soruyu çözmeye gelince yapamıyorum. Yazarken bile daral geldi bak yine.
0
buzbebek
(02.06.24)
-Anlatan kişinin diksiyonu güzel olmalı. Ne çok hızlı ne de çok yavaş konuşmalı.
-Anlatan kişinin kılığı kıyafeti özenli olmalı.
-Dümdüz değil arada yükselerek heyecanlanarak arada şakalar yaparak dinamik bir şekilde anlatmalı.
0
pispinti
(02.06.24)
Ezbere dayalı değil de işlemlerin mantığı ağırlıklı olarak öğretilirse ilgimi çeker. Bizim hocalar müfredattan sebeple ezbere dayalı hatta sınava yönelik eğitim veriyor bu yüzden matematiksel düşünme gelişmiyor ve matematik eğitiminin sıkıcı olduğu düşünülüyor. Müfredata göre giderseniz sizde bu sistemin dışına çıkamazsınız konu anlatımına yönelik giderseniz olabilir. Bir de youtube'da görüyorum öğrencilerin ilgisini çekmek için saçma sapan hareketler yapan eğitimciler var böyle şeylere gerek yok.
0
doharkoman
(02.06.24)
-şaka ve şebeleklik olmamalı, dikkat dağıtıyor. sakin ton olmalı, en fazla şenol hoca kadar.
-öğretme aşamasında cevabı çok aratmamalı, sorunun bir kenarında temel formül yazabilir
-öğretme aşamasında basitten zora çok soru çözmeli. aynı tip sorular özellikle.

üstteki acı hatıralardan da görüleceği üzere eğitim maarifi bitiriyor :D
müfredat hudutları, memuriyet, zorunlu eğitim matematikten nefret ettiriyor

ilk öğrenen kişi mesela ali nesinden öğrenmemeli. o konu anlatım kitabı gibi fırlatıyor insanın üstüne. pdf derslerine bakarsanız görürsünüz
0
lambırcek
(02.06.24)
Matematik değil geometri için diyeceğim, criminal geometri diye bir kanal var, eğlenceli farklı bir iş yapiyor.
0
sibertenik
(02.06.24)
Ali Nesin öğrencisini matematik aşkıyla boğup boğup duvara atar. Tutkusunu taklit edeceğim ama, adam kendini vakfetmiş bu işe.

Cevaplar için çok teşekkür ederim, kanal tutarsa herkese benden çay!
0
🌸sekizdokuzon
(03.06.24)
Kız tavlamakla ilgili olsa çok ilgiyle dinlerdim.
Tabi hedef kitleyi iki katına çıkarmak için kız/erkek tavlamak olması gerek.

Bu veya bunun gibi hedef kitlenin (15-18 yaş olduğunu sanıyorum) ilgisini çekebilecek konularla bağlantılar kurulsa ben de ilgiyle dinlerdim, eminim onlar da dinlerdi.
- Karşı cinsi tavlamak (Olasılık, istatistik)
- Aileden ayrı eve çıkmak (Geometri, trigonometri, evdeki eşyaların yerleşimi)
- Instagram'ta takipçi kasmak (logaritmik artış)
- Para biriktirmek (faiz, yüzdelik hesaplar vs)
0
michael_knight
(03.06.24)
ananiyimioguz
(03.06.24)
(8)

Avukata kadına ilk mesaj

aslında
Şöyle ki, ortak bir kadın arkadaşımız bizi birbirimize uygun buldu, ilk konuşmamızda şöyle oldu, ben yurtdışından dönüyordum, ortak arkadaşımız free shoptan sigara istemişti, hangi sigara vs için aradım, o an yanındaymış tanıştırmak istediği kadın da yanındaymış, telefonu o açtı, ben de anladım o ol
Şöyle ki, ortak bir kadın arkadaşımız bizi birbirimize uygun buldu, ilk konuşmamızda şöyle oldu, ben yurtdışından dönüyordum, ortak arkadaşımız free shoptan sigara istemişti, hangi sigara vs için aradım, o an yanındaymış tanıştırmak istediği kadın da yanındaymış, telefonu o açtı, ben de anladım o olduğunu, hiç bozmadım, senin siparişin neydi, sana ne alayım vs dedim o da “aa ne kadar cömert bir erkek” vs dedi gülüştük. İkinci konuşmamız da bugün aynı şekilde oldu, yine arkadaşımı aradım, avukat olan açtı, yine gülüştük şakalar vs, konuşmada bir ara instagram konusu geçti, şimdi ekleyip bir mesaj atmak istiyorum ama bir avukata atılacak komik bir şey olsun istiyorum, komik fikri olan?
0
aslında
(31.05.24)
mesai saatinde avukat, mesai saatinden sonra vukuat :')
0
since1907
(31.05.24)
Instagram'dan seni ekleyeyim de diğer arkadaşımı azledeyim bu ilişkiden :)


Ben olsam avukatlı espri yapmazdım. Bir insan sadece mesleğinden ibaret değil. Bana yapılsa gıcık olurdum herhalde.
0
michael_knight
(31.05.24)
Avukata atılacak komikli mesaj ektedir. Saygılarımla arz ederim gibi bir şey olsun. Arzuhalci gibi.
0
gabe h coud
(31.05.24)
Zaten güzel bir elektrik var gibi görünüyor, selam yazsan bile olur, kasma :) Ben olsam ekledikten sonra çok eski olmayan bir fotoğrafını bulur, mükemmel görünüyorsun, bilgilerine arz ederim yazardım herhalde.
0
kimlanbu
(01.06.24)
Espriyi bosver. Ciddi ol ama sicak davran. Yavsaklik hep kaybettirir. Direkt soyle bi komuda danismak icin bulusmak istiyorum falan. Kadin zaten razi. Salla bi konu. 3/5 dakika konusun. Sonra hayattan sohbete devam.

Espri falan girme o işlere.
0
halk
(01.06.24)
hayırdır allah mı bu? "bir avukata mesaj" falan? ne istiyorsan yaz içinden geleni mesaj at. saçmalamayın ya.
0
numlock
(01.06.24)
Bence de sürekli espri-şaka yapma ihtiyacı hissetmeyin. Dozunda olsun. Bol şans.
0
pispinti
(01.06.24)
avukat/hukuk esprilerini ileride yaparsın.
başlangıçta olmasın ama.
0
tabudeviren
(01.06.24)
(1)

Elektrikli Bisiklet Önerisi

kimlanbu
Selamlar,Bir yetişkin ve 20kg çocuğu rahatça taşıyabilecek bir bisklet arıyorum. Bolca video izledim fatbike dedikleri lastikleri görece kalın olan bir model almaya karar verdim. Katlanabilir olursa iyi olur ama elzem değil asansör büyük. Menzil 50km den aşağı olmasa iyi olur. Yokuş performansı iyi
Selamlar,

Bir yetişkin ve 20kg çocuğu rahatça taşıyabilecek bir bisklet arıyorum. Bolca video izledim fatbike dedikleri lastikleri görece kalın olan bir model almaya karar verdim.

Katlanabilir olursa iyi olur ama elzem değil asansör büyük. Menzil 50km den aşağı olmasa iyi olur. Yokuş performansı iyi olmalı, 250w yeterli gelir mi gelmez mi onun kararsızlığındayım. 25km/s hız yeterli, uçmasına gerek yok. bütçe 25k
0
kimlanbu
(31.05.24)
Elektrikli bisikletlerle ilgilendiğim yıllarda bu Facebook grubu çok işime yaramıştı. Şimdi çok daha büyük ve kalabalık olmuş.
Bence oraya da bir sorun. Sizi fatbike almaktan vazgeçireceklerini sanıyorum.

www.facebook.com
0
michael_knight
(01.06.24)
(9)

Asgari ücret artar mı

regina phalange
Reyisin artık aeçim derdi kalmadı gerçi ama sizce napar?
Reyisin artık aeçim derdi kalmadı gerçi ama sizce napar?
0
regina phalange
(31.05.24)
beklenti ve şimşek'in isteği artmaması yönünde. şu an gidişat o yönde.

kişisel tahminim: sembolik bir oran da olsa artış yapılacak.
mesela düz 20bin yapılabilir.
0
nuisance2
(31.05.24)
Bence artmaz
0
jülsezar
(31.05.24)
Asgari ücrete zam yapmak filmi başa sarmak demek. Bence de yapmayacaklar.
0
salihdt
(31.05.24)
kesinlikle artmayacak diye bir şey demediklerine göre artar.
0
nothing in my way
(31.05.24)
asgari artmasın bence de. işverenler maaş arttırsın ama asgari artması halka yaramıyor.
0
jelly bear
(31.05.24)
Yılda bir kez belirlenecek ve Temmuz'da artış olmayacak dediler. Şimdi baktım Bakan bey açıklma yapmış zam yok diye.
0
gnosis
(31.05.24)
Artmaz bence.
Sizce @regina phalange?
0
michael_knight
(31.05.24)
Artmayacak.

Çünkü şu an TC tarihinin en yüksek dolar bazlı asgari ücretini alıyoruz. Aralık $350-$400 olacak şekilde TL bazlı olarak bu şekilde devam eder.
0
jackyr
(31.05.24)
dolar kurunda düzeltme olmadan asgari ücreti attıramazlar.
0
Rao
(31.05.24)
(6)

iphonedan pc ye aktardığım tüm fotolar bozuk

iwillsee
neden böyle oldu bilmiyorum. hiç bir program açmıyor. paint ile aç diyorum onu da açmıyor.. bunlar uzun zaman önce eski telefondan aktardığım fotolar ve telefondan yedekleme şansım da yok ne yapabilirim. lütfen yardım edin.
neden böyle oldu bilmiyorum. hiç bir program açmıyor. paint ile aç diyorum onu da açmıyor.. bunlar uzun zaman önce eski telefondan aktardığım fotolar ve telefondan yedekleme şansım da yok ne yapabilirim. lütfen yardım edin.
0
iwillsee
(31.05.24)
Dosya uzantısı JPG değil de HEIC veya HEIF gibi bir şey mi?
0
michael_knight
(31.05.24)
@michael_knigh evet aynen öyle ama bazıları öyle bazıları değil gibi
0
🌸iwillsee
(31.05.24)
Windows kullanmayı çok bilmiyorum ama burada dediğine göre "Windows Photos" adlı programla açıp JPG olarak kaydedebiliyormuşsunuz.
discussions.apple.com

Bir de şu siteyi yazmışlar: heictojpg.com

Nasıl yapacağınızı bilmiyorum ama o HEIC to JPG gibi isimlerle ararsanız bol bol anlatan web sayfası ve YouTube videosu olsa gerek.
0
michael_knight
(31.05.24)
microsoft store'dan "HEVC Video Uzantıları" adlı uygulamayı satın aldım. 2,5 tlye.
benim sorunumu çözdü.
0
unalub
(31.05.24)
ayarlar > kamera > formats > high efficiency seçili ise fotoğraflarınız heic olarak kaydediliyor, most compatible'da ise jpeg

fakat bu ayarı yapınca eski çekilenler fotolar etkilenmez, iphone'dan direkt olarak diske atınca heic gelir, fakat icloud üzerinden o fotoğrafları indiriseniz jpeg olarak iner. veya mail/whatsapp üzerinden paylaşarak alırsanız...
0
malheiros
(31.05.24)
Fotoğraf üzerinde oynama olduysa bozuk oluyor formatı genelde. Ben öyle hatırlıyorum. Benim de yüzlerce fotoğrafımın formatı farklıydı hep, ne yaptıysam açamadım.
0
allahkitapwesli
(31.05.24)
(4)

Düşük kredi puanı

anarkokombi
MerhabalarKredi planının düşüklüğünden dolayı kredi çekemiyorum. Ama acil derecede de krediye ihtiyacım var 100k kadarBildiğiniz herhangi bir platform üzerinden yapabileceğim bir işlem var mıdır? Yahut bu gibi durumları göz ardı edip kredi çekebileceğim bir banka var mıdır bildiğiniz??
Merhabalar

Kredi planının düşüklüğünden dolayı kredi çekemiyorum. Ama acil derecede de krediye ihtiyacım var 100k kadar

Bildiğiniz herhangi bir platform üzerinden yapabileceğim bir işlem var mıdır? Yahut bu gibi durumları göz ardı edip kredi çekebileceğim bir banka var mıdır bildiğiniz??
0
anarkokombi
(31.05.24)
ipotek veya rehin verebiliyorsan verebilirler belki
0
paintov
(31.05.24)
Sorunuza cevap değil ama bilginiz olsun.
Kredi puanı düşük olan bir arkadaşım Burgan Bank'tan kredi kullanabilmişti. Normalden daha yüksek bir faizle vermişlerdi. Ama bu dediğim yaklaşık 8-9 yıl önce olmalı, o zamanlar o banka piyasaya yeni giriyordu.
0
michael_knight
(31.05.24)
Durum şöyle ki her kredi başvurum kredi puanımı daha da düşürüyor
0
🌸anarkokombi
(31.05.24)
"Findeks Risk Raporu"nuzu almışsınızdır herhalde.
Şimdi dışarı çıkın, uyduruk olduğunu düşündüğünüz bankalara gidip kredi kullanmak istediğinizi söyleyin.

Kredi çıkmayacaksa sorgulama yapmayın, rapor bende var, bakabilirsiniz deyin.
Bu krediyi nasıl geri ödeyeceğinize dair bir planınız da olsun kafanızda.

İnternetten hiç başvurmayın. O başvurularda ilk başta hep "onaylandı" deyip son aşamada "şubeye gidin" veya "onaylanmadı" diyorlar bildiğim kadarıyla.
0
michael_knight
(31.05.24)
(2)

Noter onaylı tercüme işleri

dali dili havali korna
Apostili yapılmış 3-4 sayfalık bir belgenin İspanyolcaya noter onaylı olarak tercüme edilmesi ve yapılan tercüme için de apostil alınması işlemi ne kadar sürer? Şehir İstanbul.
Apostili yapılmış 3-4 sayfalık bir belgenin İspanyolcaya noter onaylı olarak tercüme edilmesi ve yapılan tercüme için de apostil alınması işlemi ne kadar sürer? Şehir İstanbul.
0
dali dili havali korna
(31.05.24)
1 iş günü sürer. Aynı gün içerisinde bitme ihtimali de var.
0
michael_knight
(31.05.24)
1 gün +1

belgelerin fotoğrafnı önceden gönderin, sonra tercüme bürosundan tercümanın kaşesi vs vurulur, genelde noter ile aynı binada tercüme büroları oluyor, oradan notere geçersiniz noterdeki sıraya bağlı. apostili de kaymakamlık yapıyor 2dklık iş.
0
jülsezar
(31.05.24)
(6)

Ev alma durumları

applebite
Merhaba,Bu aralar ev alma durumlarına ne diyorsunuz? Fiyatının 3 te 1 i fiyatı kadar kredi çekerek (400-500 bin) + nakit 1 milyon gibi düşünün. Şimdilik oturmalik alinacak. 1+1 türü evler. Almazsam da kiraya cikilacak 1+1 eve. Onun da kirası 8-10k civarı olur. Ekstra durum bı süre sonra şehir değişi
Merhaba,
Bu aralar ev alma durumlarına ne diyorsunuz? Fiyatının 3 te 1 i fiyatı kadar kredi çekerek (400-500 bin) + nakit 1 milyon gibi düşünün. Şimdilik oturmalik alinacak. 1+1 türü evler. Almazsam da kiraya cikilacak 1+1 eve. Onun da kirası 8-10k civarı olur. Ekstra durum bı süre sonra şehir değişikliği ihtimali. Ama belirsiz tabi. Tavsiyeleriniz neler olur? Hem maddi hem stratejik.
0
applebite
(31.05.24)
2 milyon liranın altında satın alacağınız her ev çok kazançlı olur. Zaten inşaatın maliyeti 1 milyon civarında. Kesinlikle alın.
Hele oturmak için alıyorsanız daha da kesinlikle alın.
"1,5 milyon TL civarında, 500 bin TL krediyle, oturmak için ev alacağım" dediğinizde "bu hareketin yanlış olur" diyen akıllı bir insan çıkmaz bence.
0
michael_knight
(31.05.24)
Ev fiyatlarıbda genel manada fırsat varken mantıklı olur. 200 ayda kendini çıkaran ev iyidir öyle düşünün ama 1+1 lerde 120 aya kadar düşüyor bu oran daha da iyi oluyor.
0
Topalordek
(31.05.24)
alacağınız bölgede 1+1 veya aynı sitede kaç adet açık ilan var bakın, beylikdüzü bölgesinde mesela 1+1 çok ev var ve çok fazla ilan var, uzun süredir ilanda bekleyen evler var bu riskide araştırın
0
eja
(31.05.24)
ihtiyacınız varsa alın. etrafta "evinizi arabanızı satın faize yatırın" diye zırlayan 20li yaşlarında twitter ekonomistleri var, onlara itibar etmeyin.
0
kent sakini
(31.05.24)
oturmak için her türlü alınır.
0
jülsezar
(31.05.24)
Krediyi kac faizle cekeceksiniz. Ne kadar surede ne kadar olarak odeyeceksiniz
0
optimistbakunin
(31.05.24)
(9)

Son bir kredi

pavlis
bir kredi daha çekip işi bıraksam nasıl olur?üzerime maaş yok, bir şey yok. süreç nasıl ilerler, bilgisi olan var mı?
bir kredi daha çekip işi bıraksam nasıl olur?
üzerime maaş yok, bir şey yok.

süreç nasıl ilerler, bilgisi olan var mı?
0
pavlis
(30.05.24)
krediyi ödememeyi mi düşünüyorsun anlamadım?
son bir kredi derken üzerinde başka krediler mi var?

süreç normalde nasılsa öyle ilerler. işi bırakman çektiğin krediyi etkilemez. ödeyemezsen 2-3 aydan sonra yasal takibe girersin. kartların birer birer kapanır. bankadaki parana mallarına haciz gelir.
0
jelly bear
(30.05.24)
evet ödemeyeceğim.
üzerime kredi var, kredi kartlarım var.
hesaplarımda 0,50 krş bile yok.
üzerime kayıtlı hiçbir şey yok
0
🌸pavlis
(30.05.24)
kredinin çıkmama ihtimali yüksek. ama çıkarsa ve ödemezsen dediklerim olur. karalisteye girersin. hiçbir banka 5 kuruş vermez. kredi kartı kullanamazsın. ilerde işi girip çalışırsan maaşının bir kısmına haciz gelir. tekrar kredi kartı alman baya zorlaşır.
0
jelly bear
(30.05.24)
ne kadar kredi verecekler ki? hadi 500 verseler. vermezler ya verdiler diyelim. maksimum 1 senede o para gider. ki ben iki üç ayda yok ederim. sonra ne yapacaksın? mal ve maaş yoksa hiçbir şey yapamazlar.
0
paintov
(31.05.24)
Çıkmaz +1. Bununla birlikte,
Ciddi bir meblağ çekebilenler için düşünülebilir. Tavsiye değildir.
Süreç şöyle işliyor,
Kartların kapanır, yasal takibe girersin. Önce senden parayı ödemeni isteyecekler sonrasında avukat ile yasal konuları konuşursun. Ardından sana maaş haczi için belge imzalatmak isteyecekler. Maksimum asgari ücretin 1/4'ünü alabiliyorlar. Sen ödemezsen şirkete yazı yazarak maaşının 1/4'ünü oradan tahsil ediyorlar. Maaşın da yoksa daha sonra maaş aldığında ödeyeceğine dair belge imzalatmak isteyecekler. İmzalamazsan hiçbir şeyin de olmadığı için hiçbir şey alamayacaklar.
Önemli not: Bu süreçte aileni ve sevdiklerini bu borcu kullanarak rahatsız edebilirler.
Önemli not2: Daha sonrasında düzenli bir hayata geçmek istediğinde süreç zaman alıyor.
Önemli not3: Meblağa göre hapis cezası da alabilirsiniz.
0
pccopath
(31.05.24)
Onaylı kredim var. +900 o yüzden soruyorum.
0
🌸pavlis
(31.05.24)
boşver ya çekip napacaksın, gidip vodkaya, cine gömeceksin, bu sefer de gözünü kayseri'de açarsın. gerek yok, sarmaldan çıkmak lazım. o "bu sefer son"lar bizi bu hale getirdi zaten.
0
numlock
(31.05.24)
Ayağını yorganına göre uzatmak lazım
0
doharkoman
(31.05.24)
70 yaşın altındaysanız yapmayın. İleride pişman olursunuz.
Ölene kadar size yetecek bir para çekebiliyorsanız çekin ama size 1 yıl yetecek para için önünüzdeki 50 yılı zorlaştırmayın.
0
michael_knight
(31.05.24)
(3)

Armut.com sahte yorum?

pavlis
Sahte yorum var mı?Bir ev taşıma işim var ve güzel bir teklif geldi. Bayağı da olumlu yorum var ama firma iki farklı isim kullaniyor sanırım. Bir yorumda da üçüncü isim gördüm. Acaba sahte yorum yapılıyor mu armuta?Yorumlar yıllara ve aylara yayılarak 5 senelik
Sahte yorum var mı?
Bir ev taşıma işim var ve güzel bir teklif geldi. Bayağı da olumlu yorum var ama firma iki farklı isim kullaniyor sanırım. Bir yorumda da üçüncü isim gördüm. Acaba sahte yorum yapılıyor mu armuta?

Yorumlar yıllara ve aylara yayılarak 5 senelik
0
pavlis
(30.05.24)
aynı durumdayım. bilgisi olan var mı
0
marsabil
(31.05.24)
Sahte yorum yoktur diye düşünüyorum ama olabilir de.
Fakat o yorumların büyük çoğunluğu gerçek yorumdur. Şirket çok kötü bir hizmet veriyor olsa yorumlarda bunu mutlaka görürsünüz.
Ayrıca armut'tan hizmet aldığımda hizmetveren düşük puan vermeyeyim diye inanılmaz iyi davranıyor bana her seferinde. Normal müşteriye kesinlikle öyle davrandıklarını sanmıyorum. İş bitmeden puan/yorum istiyor, onu sakın vermeyin. İş bitince verin.
0
michael_knight
(31.05.24)
ev taşıma işinde en güzel referans.
yakın zamanda çevrenizde taşınıp memnun kalan birinden bulmaya çalışın.
0
nuisance2
(31.05.24)
(5)

Sigorta olmaksızın gebelik takibi ve doğum

wild honey suckle
Hello,Ben 20 haftalık hamileyim ve yurtdışında doğum yaparız diye düşündüğümüz için sigorta yapmadık. Şimdi her doktor muayenesinde para ödüyoruz ancak şu an çok koymuyor. Oldu da yurtdışına gidemedik medikal sebepler dolayısıyla, doğum yaklaştıkça kontroller sıklaşıyor ya hani nst falan gün aşırı g
Hello,

Ben 20 haftalık hamileyim ve yurtdışında doğum yaparız diye düşündüğümüz için sigorta yapmadık. Şimdi her doktor muayenesinde para ödüyoruz ancak şu an çok koymuyor. Oldu da yurtdışına gidemedik medikal sebepler dolayısıyla, doğum yaklaştıkça kontroller sıklaşıyor ya hani nst falan gün aşırı giriyorsun, hepsine para ödüyor olacağım değil mi? Atıyorum doktorumun viziti 3 bin tl, her gün nst ye girersem 3 biner tl mi ödeyeceğim??

Thank youuu
0
wild honey suckle
(30.05.24)
Evet bazı hastanelerde NST ücreti farklı oluyor ama. Gittiğiniz yeri arayıp sorabilirsiniz.

Bir de bazı hastanelerde doğum paketi oluyor. Bütün muayeneler ve doğum dahil oluyor tek bir fiyat içerisinde. Onu da araştırabilirsiniz. Bu arada bu doğum paketi işi İstanbulda pek yaygın değil. Ama Ankarada çok yaygın.
0
nuevo
(30.05.24)
10 gün içinde kontrol muayenesi hakkınız var ama. atıyorum bugün 3000 verdiniz nstye girip muayene oldunuz. bugün dahil 10 gün içinde ikinci gidişiniz ücretsiz. on gün içinde 3. defa giderseniz yine bi 3000 tl.
0
elorelia
(30.05.24)
doğum paketi alsan daha ucuza gelir.
0
jelly bear
(30.05.24)
Doğumu burada yapmayacaksanız doğum paketi almak daha ucuz değil çünkü zaten 5 aylık gebesiniz. Ama doğumu burada yapma ihtimaliniz de varsa o zaman iki seçeneği kıyaslayacaksınız paketsiz doğum ne kadar paketli doğum ne kadar.

Sorunuza cevap bence hastaneye göre değişse de genel uygulama 10 gün içinde kontrol ücretsizdir.
0
Kediyi üzdün
(30.05.24)
NST gün aşırı yapılmıyor benim bildiğim. Bizim doktor en sık olarak son birkaç hafta "haftada bir" yaptırdı NST'yi.
Belki riskli gebeliklerde dediğiniz gibi gün aşırı yapılıyordur.

Muayene için kontrol var 10 gün. NST muayeneye dahil değil de ekstra bir ücret sanırım. Belki hastaneden hastaneye değişiyordur.

Doğum paketi almaktan ben korkardım. Elbette ücreti de önemli ama mesela siz doğum paketini aldıktan sonra doktorunuz başka hastaneye geçebilir. Bir sebepten doğumu o hastanede yapmaktan vazgeçebilirsiniz. Bu arada doğum paketinde doğum da dahildir, yurt dışı düşünüyorsanız paket alamazsınız sanırım.
0
michael_knight
(30.05.24)
(4)

dağınık çalışmak, bilgisayar klasörleri

asli_1986
merhaba,çok dağınık çalışan biriyim.masaüstünde klasör, dosya falan hepsi bir arada.3 ay önce yaptığım bir çalışma var. yönetim bu akşam getir bakalım dedi, çalışmayı bulamadım. kaydettiğim çalışma isimlerinden, klasörlere falan karman çorman, kendimden bıktım.iş yerinde, masaüstü ve klasör düzenini
merhaba,

çok dağınık çalışan biriyim.
masaüstünde klasör, dosya falan hepsi bir arada.
3 ay önce yaptığım bir çalışma var. yönetim bu akşam getir bakalım dedi, çalışmayı bulamadım.

kaydettiğim çalışma isimlerinden, klasörlere falan karman çorman, kendimden bıktım.

iş yerinde, masaüstü ve klasör düzenini nasıl kuruyorsunuz.
bazıları vardır 3 yıl önceki çalışmayı bulup çıkartıyor.
bende ise dün yapılan çalışma bile kayıp.

ilginiz için teşekkürler.
0
asli_1986
(29.05.24)
Kişisel konularla alakalı klasörüm var,
Projeler,
Genel bilgiler
İşle alakalı diğer konuları tuttuğum bir klasör var.

Genel bilgiler ve klasörler de alt klasörlere ayrılıyo konularına göre.
Mesela projeler klasöründe finans ve satış olarak iki alt klasör daha var.
Onun altında da projenin kendi klasörleri var.

Projeler/ finans/ yıl sonu raporu/
Gibi.

Yıl sonu raporu için benim toplarığım dosyalar için bir klasör, benim oluşturduğum çıktılar için başka bir klasör var.

Bu klasör ağacı her konuda, projede ya da genel bilgi de farklılık gösterebilir.

Ama iki konuyu aynı başlıkta toplayabiliyorsam direk onlar için ortak bi klasör açarım. Bir alt seviyede ayrı klasörlere ayırırım.
0
zimbirik
(29.05.24)
İşin en önemli kısmı dosya ismi. Dosya ismine mümkünse tarih de koyuyorum.
Klasörler de düzgün olsun tabi ki ama ben klasörlerde hiç gezmiyorum arama çubuğundan dosya ismindeki kelimelerle arama yaparak buluyorum dosyalarımı.

Çalışmayı nasıl bulamadığınızı anlamadım. Mesela dosya adını hatırlamasanız da o çalışmaya özel birkaç kelime vardır arama yapabileceğiniz ve onlarla bulursunuz gibi geliyor bana.
0
michael_knight
(29.05.24)
Everything adlı uygulamayı yükle.

Kurulumdan sonra program sistemindeki tüm dosya, dizinlerin bir kaydını alır.
arama yerinde bulmak istediğin dosyanın tahminen bildiğin kadar adını yaz.
harfleri yazmaya başladığın an istediğine en yakın sonuçlar anında sıralanır zaten.
Sonra program üstünde sağ tıkla ve
Buradaki gibi sıralamalar yap:
i.hizliresim.com
Dosyayı oluşturma, değiştirme ve erişme zamanına göre ..

Yine olmadıysa bu kez dosyanın uzantısını göre arama yaparak sırala.
Mesela dosya bir word dökğmanı ise .doc veya .docx yaz arama yerine.
Sonrasında yine üstte belirttiğim türde sıralamaları yap ve 3 ay önceki yakın tarihlere bak.
Dosyayı bulamaman imkansız.
bulamazsan bilgisayarına virüs girsin sen de çokça kilo alırsın umarım :)
0
diyecevaplandı
(30.05.24)
Aynı problemi ben de yıllar önce yaşıyordum. Şimdilerde Mac ya da Windows kullanırken, masaüstünde kesinlikle ne ikon ne de dosya tutmuyorum. Hem ferah duruyor hem de düzenli. Dosyalarımı Dokümanlarda ya da farklı klasörler altında 01... 02... şeklinde ana kategorilere atıp saklıyorum. Aceleyle kaydedilecek bir şey olduğunda ya İndirilenler'e ya da hızlıca masaüstüne atıyorum ki sonra gözüme çarpsın ve düzenlemeyi unutmayayım.
0
VIPCH
(30.05.24)
(15)

ebeveynlere soru; yeni bebek gercekten hayatın sonu mu?

caliptyca
Doguma 2 ay kaldi ama kiminle denk gelsem "son iyi gunlerin", "bikac yil sabredeceksin" vs. modunda. Buna eşim de dahil (benden onceki evliliginde bebegin-o zaman 1 yasindayken- velayetini alip 5 yildir o baktigi icin..). Sonradan tatli tatli yumusatiyor gulunce dunyan degisecek ehe ehe diye ama onu
Doguma 2 ay kaldi ama kiminle denk gelsem "son iyi gunlerin", "bikac yil sabredeceksin" vs. modunda. Buna eşim de dahil (benden onceki evliliginde bebegin-o zaman 1 yasindayken- velayetini alip 5 yildir o baktigi icin..). Sonradan tatli tatli yumusatiyor gulunce dunyan degisecek ehe ehe diye ama onun da bi tarafi bezgin tabii..

Sonuc olarak su an 3 kisilik bi aileyiz yakinda 4 olacaz ama niye herkes dunyamiz bitecek gibi davraniyor ya da oyleyse neden cocuk yapiyorlar anlamiyorum. Gercektwn boyle mi ya?
0
caliptyca
(29.05.24)
7-24 ilgilenmen gereke, uyanık kısmının yarısında ağlayan bir varlık. bi yere bırakıp gidemezsin vs.
uykusuz geceler. hazırlıklı ol. bebeğim yok da durum böyle hep
0
jelly bear
(29.05.24)
bebek dünyanın tadı be. olsa da sevsek benimki büyüdü. tadını çıkarın. huzurlu olun, ağladığında kendinize yaklaştırın varlığınızı hissettirin, asla kızmayın bebeğinize, sizden çok daha zor bir iş yapacak ilk senelerinde.

bi dakika, "3 kişilik aileyiz" ile bebek sorusu örtüşmedi
0
screamshot
(29.05.24)
hayatın sonu değil ama büyük bir pranga olduğu kesin. evlenerek bir bacağımızı prangalıyoruz, çocuk yaparak da 2. ayak prangalanmış oluyor.

"göğsüne yatırdın mı her şeyi unutuyorsun." klişecileri hariç güzel yorum yapan yok ama herkes de çocuk yapıyor:)
0
yazar yazmaz yazan yazar
(29.05.24)
Bebeğim yok, bebekli arkadaşlarım var.
Bizimle takılmak istiyorlar, gittiğimiz yerlere de geliyorlar çünkü biz hep çayır, çimen, sahil falan çocuk dostu yerlere gidiyoruz.
Geliyorlar ama biz onlardan pek verim alamıyoruz. En az biri tüm ilgisini çocuğa veriyor. İkinci kişide yarı bizde yarı da çocuğuyla takılıyor. Buluşmamızın en az yüzde 40 ında ikisi de full time çocukla ilgileniyor.
Bizim yanımızda oldukları için mutlular, arada muhabbete de katılıyorlar, bizim açımızdan da sıkıntı yok. Ama onlar gerçekten çok kısa bir zamanlarını bizle geçirebiliyorlar totalde.

Eğer sizin de arkadaşlarınız, günlük hayatınız çocuk dostu ise o zaman yalandan da olsa hayatınıza devam edebilirsiniz.

Ama evde değil cafede buluşan bir arkadaş grubunuz varsa, boş zamanlarınızda çocuğun ağlamasından gerilmeyeceğiniz, çocuğu eğleyebileceğiniz bi yerlere gidiyorsanız o zaman kısmen, hayatınıza devam edebilirsiniz.
0
zimbirik
(29.05.24)
Evet bildiğiniz hayatın sonu, ama başka bir hayatın başlangıcı.
Mesela evlilik de hayatın sonu. Ama isteyerek yapıyoruz, devam ettirmek için aşırı uğraşıyoruz vs.

Siz hayatı nasıl görürseniz hayat o şekildedir.
Bu "yandın, bittin" diyenler her zaman her konuda var. Ebeveynlik çok yaygın bir durum olduğu için tavsiye veren daha çok oluyor.
0
michael_knight
(29.05.24)
Ust katimda yeni bebek var o kadar cok agliyor ki her saat basi saadece 15 dk kdr suaiyor ben bittim aileyi dusunemiorm
0
eja
(29.05.24)
yok ya bence planlı ve istenen bi bebekse öyle olmaz. bazı bebekler kolik oluyor çok ağlıyor bazıları da inanılmaz uysal oluyor. biraz şans işi. mesela kuzenimin 9 aylık bebeği var. hasta olmadıkça uykuları düzenli, gceleri çok uyanmıyor ve gündüz de oyuncaklarla oynuyor pek ağlamıyor. ama sen gezip tozayım kafasındayken çcouk yaptıysan tabi ki işkence olur. mesela youtubede doğum hikayesi videoları izle çook güzel çok duygusal şeyler var. bebek isteyen bekleyen planlayarak yapan merak eden birine işkence olamaz bence bu.
0
turuncu tonlarda
(29.05.24)
buyuk bi degisimin zorlugu yanisira sorumluluk yuku ve bence en onemlisi uykusuzluk yipratici olabilir ama esinizin tecrubesi rahatlatici geldi bana. cunku cocuk derdinden sonra esler arasi dertler de oluyor Vay nasil anne 724 cocuguyla ilgilenir beni ilgisiz birakir diye aglio erklerimiz
0
ala09
(29.05.24)
Böyle bir durumu duyuruda okumak gerçekten üzücü.

Yaklaşık son 20 senelik süreçte yükselen bireyselleşme, kişinin bir aile kursa bile artık çocuğa daha bakamayacağını, kendi zamanının ve imkanlarının kısıtlanacağını kişiye yavaş yavaş fısıldamakta.

"Annelik" veya babalık bir çok kimsenin aradığı şeyken başkaları için de zamanla istenmeyen bir durum olarak görülür oldu.

Çocuk, yuvanın korur aileyi bir arada tutar.
Bir süre evet, çocuğun da kendine göre gereksinimleri anne babanın biraz daha özveriyle bebeğe bakmaları gerekecek, uykular bölünecek belki ama doğan çocuk, başkaları yaptığı için ben de yapayım diye doğurulmamalı.
Çocuk güzel bir niyet, faydalı amaç için yetiştirilmeli.

Bazen duyarız çevredeki bazı yaşı büyüklerden:
- 4 çocuk büyüttüm, üniversite okudular, iş sahibi oldular , gelirleri iyi vs..

Kusura bakmasınlar da,o büyüttükleri çocukların ağzından küfür eksik değilse, eli altında çalışanın hakkına giriyorsa, çevresindekiler komşuları rahatsızlığından bıktıysa, hiç o çocukları yapmasaydınız teyze (veya amca)

Siz çevrenizin ne dediğine bakmayın. Çocuğa kardeşte lazım ayrıca.
0
diyecevaplandı
(29.05.24)
Eşim ikinci çocuğu istediğinde belli bölgemi kökünden kesmek mantıklı geldi öyle söyleyeyim.

Çok zor, maddi manevi yıpratıcı, özellikle manevi olarak yıpratıcı.

Ev, iş, hastane üçgenine hapsoluyorsunuz, yolculuklar ızdırap, sosyal hayat sıfıra yakınsıyor, özellikle annenin ruh hali perişan halde, uykusuzluk, hayattan bezmişlik, geçmek bilmeyen göz altı morlukları, yüzdeki devamlı bitkin ifade.

Yakınlarda yardım edecek akraba yoksa tam bir çılgınlık. Özellikle ilk aylar baba çalışacak, eşi evde duracak, olası bir problemde tek başına, gözünüz devamlı arkanızda.

Yeni çocuğu olmuş arkadaşlarımızı görünce eşimin de hevesi geçti, sebebi bulunamayan ağlama, evde parmak ucunda yürümek, hapşırığın bile içinde patlaması, bez değiştir, kusmuk temizle, günde 48489229848483 kere nefes alıyor mu diye kontrol et, evdeki her tehlike oluşturabilecek eşyayı bertaraf et.

Anlatırken içim daraldı. İkinci çocuğu yapanlara saygı duyar şapka çıkarırım, bende o cesaret yok. Oğluma ölürüm ama çok zor, ilki deli cesareti ile yapılır, biz ne kadar yazsak da bir kulağından girer diğer kulağından çıkar.
0
kimlanbu
(29.05.24)
Merhaba, bebeğinizi sağlıkla kucaklayın. Tecrübe ve gözlemlerimi yazmadan önce; eşinizle bebekli hayat konusunda söylediklerinin sizdeki karşılığını konuşun.

Araları 6,5 yaş olan iki çocuğum var. Onlar doğmadan önce de, doğduktan sonra da "hayatın bitti" mafyası vardı :) Bebeğiniz doğduktan sonra tutturacağınız düzenden her bahsedişinizde, aynı düşünceleri tekrarlayacak olmaları muhtemel:"Emzirmeyi sonlandırınca hayat bitecek. Ek gıdaya başlayınca hayat bitecek. Asıl yürümeye başlasın, hayat o zaman bitecek. 2, 3, 4 yaş sendromları başlasın, hayat asıl o zaman bitecek. Okula başlasın, hayat hakikaten bitecek. Ergenliğe girsin, hayat öz hakiki bitecek." Hayat, bitmiyor bunları tecrübe edince. Bununla birlikte; kendi deneyimlerini bu şekilde anlatanlar da bitmiyor.:)

Bebeğiniz doğduktan sonra bir adaptasyon süreciniz olacak. Uyku, emzirme, bebeğinizle bağ kurma, sosyal hayata dönme, yapmaktan zevk aldıklarınızı 2 çocukla tecrübe etme, kardeşlerin birbirine alışması... Önünüzde koskoca bir hayat olacak. Eşinizin dediği gibi; sizinle ilk göz teması ve gülümsemesi. Hayata bir canlı getiriyorsunuz ve hayatta kalmayı öğretiyorsunuz. Çok çılgın anılarınız birikecek. Koşulsuz sevgiyi tadacaksınız.
2 çocuğumla toplantılara, mesleki eğitimlere, STÖ desteklemeye, hobilerime, kamp tatillerine, arkadaşlarımla görüşmeye devam ettim. Uzun yıllar, tek başıma ebeveynlik yapıyor gibiydim, sonra gerçekte tek başıma ebeveynlik yaptım. Dünyaya, yaşamayı öğreteceğiniz bir canlı getiriyor olmanın bilinciyle hayatınıza devam edebilirsiniz. Kolik, bebek reflüsü, DEHB tanısı bunları da tecrübe ettim. Hayat kalitesi diyenlerin, hangi bilinçle bebek yaptıklarına bakın. Erken çocukluk döneminde kurduğunuz bağ, kişiliği gelişirken çok önemli olacak. Sevgiler.
0
from where i ride
(30.05.24)
modern zamanın depresyon sebebi çocuk sahibi olmak. dünyaya tehlikelerden koruyamıyacağımız bir varlığı getirip endişeleniyoruz. çocuk dünyanın en güzel şeyi deyip evde çocuğa her türlü yanlış hareketi yapan bir çok ebeveyn var.
kimse kendini kandırmasın çocuk sahibi olup bakmak dünyanın en zor şeyi. dünyanın yüzde 99u doğuruyor zaten mucizevi bir şeymiş gibi anlatılmasını halen anlamadım. bir çocuğum var çok seviyorum ama hayatım çocuk olduktan sonra tamamen değişti. çünkü hayatımın karar vericisi çocuk oldu.
0
mikahakkinen
(30.05.24)
Ben de bebek bekliyorum, son 2.5 ayım:)

Ve hiç etkilenmiyorum böyle söyleyenlerden. Bir çoğunun çocuğu yok zaten. Olup da şikayet edenler de olgun insanlar değil. İnsan çocuk yapmadan önce ne kadar fedakarlık yapabileceğini hesaplamalı.

Ben evlenirken de “evlenince erkekler değişiyor, sevgililik gibi olmaz, rutin hayat işte evlilik mutsuzluk” vs mafyası vardı acayip etkilenmiştim. 3 sene oldu sevgililik de neymiş be evlilik cennet diyorum 3 senedir her günüm mutlu. Şimdi de öyle olacağını tahmin ediyorum. Bu sebeple insanların kişisel deneyimlerini umursamıyorum.

Edit: şu aklıma geldi, bir arkadaşım bebekten aşırı şikayet ediyordu öyle zor böyle berbat filan. Dedi ki en son sabah 8 olmadan kalkıyorum düşünebiliyor musun 7 saat bile etmiyor uykum:( ahslshaks. O sırada işe gitmek için zaten 6.30 da uyanık olan ben aydınlanma yaşamıştım.
0
Gradient_tabanlı_mor
(30.05.24)
söyleyenler doğru söylemiş aslında. kimse bunun kolay olduğunu iddia etmesin. çok zor evet. kedi sahiplenince bile hayat bi tık zorlaşıyor, sorumluluklar artıyor. yeni ayakkabı bile alsanız ayağınıza vurur, bi süre dert çekersiniz. yani bu tip sorularda şunu anlamıyorum, bebekten hayatınızı değiştirmemesini mi bekliyorsunuz? yemesi, uykusu, bezi herrrr şeyi size bağlı bi canlıdan bahsediyoruz. ve o canlı bir sürü aşamadan geçip yetişkin olacak. kim buna 'ay abartmışlar, alt tarafı bi bebek' diyebilir? tabi ki hayatınızın bundan önceki evresi bitti ve tabi ki bundan sonrası çok zor olacak.

ben 1,5 sene gece kesintisiz 2 saat uyumadım. abartı değil tam 1,5 sene.

şu an konuşmasını iyice ilerletmiş 2 yaşında bi kız annesiyim. muhabbet edebiliyorum az çok kendisi ile. ve o kadar mutluyum ki. bugün mesela neredeyse ilk defa sabah ben işe hazırlanırken uyanınca ağlamadı ve odasından neslihan neslihan diye seslendi bana. gittiğimde oturmuş, gülümsüyordu. sarıldım, öptüm. yani bu mutluluğu tarif et deseler edemem. zor mu zor? ama verdiği mutluluk, işte o başka hiçbi duygu ile kıyaslanamaz. hayatınızda şu ana kadar en mutlu olduğunuz anı düşünün. benim bu sabah yaşadığım mutluluğun yanından geçemez.
0
elorelia
(30.05.24)
birisi demisti gecen bi duyuruda;

cocukla da zor, cocuksuz da zor. ama cocukla daha guzel.

kolay bir sey degil elbet ama cocuga kesinlikle karsi olma durumu yoksa, cocukla cok daha guzel.

yapiya gore de degisiyor tabi, takintili stresli anne-baba olunca da daha zor. cocuk bu, belli temel seyleri sagladiktan sonra gerisini kendisi hallediyor. gunde bin kere nefes aldigini kontrol etmeye gerek yok mesela, nefes almasini engelleyecek nesne ve durumlardan kacindiginiz surece nefes almaya devam edecek icgudusel olarak. cicek gibi biraz, yemegini suyunu verip temizligini yaptiktan sonra buyumesini bekleyecek/izleyeceksiniz.
0
icim urperiyor
(30.05.24)
(6)

Memurlar farklı mı?

michael_knight
Bebek bakıcımız çocuğunun okuluyla ilgili bir iş için izin aldı. Ben de iş görüşmesine gitme ihtimali olduğunu düşündüm. Öğretmen arkadaşıma sordum o dediği işlem bu aylarda yapılıyor mu diye.Öğretmen arkadaşım da dedi ki "başka bir iş için görüşmeye gitse size söylerdi. Neden söylemesin ki?"Benim a
Bebek bakıcımız çocuğunun okuluyla ilgili bir iş için izin aldı. Ben de iş görüşmesine gitme ihtimali olduğunu düşündüm. Öğretmen arkadaşıma sordum o dediği işlem bu aylarda yapılıyor mu diye.

Öğretmen arkadaşım da dedi ki "başka bir iş için görüşmeye gitse size söylerdi. Neden söylemesin ki?"
Benim arkadaşım mı böyle saf yoksa genel olarak memurların iş hayatıyla ilgili düşünceleri geri kalan insanlardan çok mu farklı?
0
michael_knight
(29.05.24)
"çocuğunun okuluyla ilgili bir iş için izin aldı" konuda burada kapanmış. siz hem kuruntu yapıp güvenmeyip bir açık arıyorsunuz, hem arkadaşınıza sorup onu yargılıyorsunuz, hem de alakasız şekilde mesleği sorguluyorsunuz :)

şimdi ben şirket çalışanı olarak "kesin iş görüşmesine gitmiştir arabayla takip edin" desem, "özel sektör çalışanları farklı mı" diye mi soracaksınız? :)
0
avatar is back
(29.05.24)
abi bir kişiden nasıl genelleme olabilir. arkadaşın iyi niyetli diyelim.
0
jülsezar
(29.05.24)
bir memur olarak düşüncemi yazayım: çocuğunun okulu da sebep olabilir, gezmeye de gider, iş görüşmesi de olabilir. çalışan izin aldıktan sonra işverenin arkasını araması falan çok kötü geliyor bana. şüpheleniyorsanız açık açık sorun, işi bırakacaksa size zaman versin yerine başkasını arayın. böyle çok fazla izin alıyorsa da yine başka bakıcı ile anlaşabilirsiniz.
0
gnosis
(29.05.24)
benim memurlarla ilgili gözlemim şu. beyaz yakadan farklı bakıyorlar olaylara.

öncelikle, izin konusu memurlar için pek problem değil. özel sektörde çalışan birisi için izin almak büyük bir olay iken memurlar için öyle değil. özel sektördeki kişilerin zor izin almaları onlara garip geliyor ve hatta bu durumun farkında bile değiller.

ikinci olarak memurlar için mobbing denen olay neredeyse tümüyle siyaset ile ilgili. siyasi görüş veya bir stk, sendika üyeliği onlar için mobbing, torpil veya yalakalık ile daha ilişkili iken, özel sektörde bütün bunlar siyasetten bağımsız oluyor.

iş hayatı ile ilgili biraz daha iyi niyetli olduklarını düşünüyorum ben de. sizin verdiğiniz örnekte anlamaması bu yüzden kaynaklanıyor olabilir. saf diyemem ama özel sektördeki olayları anlamıyorlar. mesela memurlar belki kendi aralarında konusuyorlardır kurum değiştiricem diye ama özel sektörde iş değiştireceğim diye konuşulmaz genellikle.
0
abelardo
(29.05.24)
Arkadaşlar ben memurların iş hayatına ne şekilde farklı baktıklarını öğrenmek için sormuştum ama siz bakıcının haklarını savunur bir konum almışsınız nedense.

@avatar konu orada kapanmadı benim için. Patronu veya yöneticisi olduğunuz bir şirket gibi düşünmeyin bakıcı konusunu. Bir çalışan var. Onun yokluğunda diğer iş arkadaşları idareten de olsa işleri yürütür gibi bir durum yok. Özel sektörde de bu şekilde izin aldığınızda yöneticiniz kendi içinden "acaba mı" diye düşünür ama bir kişinin gitmesi şirketi yok etmez.

@gnosis açık açık sormak ilişkimizi zedeler. Bu sektörde genelde işi bırakacak kişiler zaman vermiyor, bir anda gidiyor. Bu gidiş de maaş alınan gün oluyor. Bu ay bizi bıracaksa buna 2 gün kaldı. Yanlış anlamayın bakıcıları suçlamıyorum, durumu tarif ediyorum.
0
🌸michael_knight
(29.05.24)
Öğretmen arkadaşınız saf olabilir ama genel olarak memurların bakış açısı bu şekilde değil bence. Hatta arkadaşınızı ileri derecede saf buldum. "Neden söylemesin ki" sorusu çok saçma. Dediğiniz gibi işi bırakacaksa hemen bırakır bunlar. O yüzden pek yapacak bir şey yok gibi. En fazla gideceğini önceden tespit edebilirseniz maaş konusunda terslik yapabilirsiniz. Ben de genel olarak bakıcı ve temizlikçilerin bu tok satıcı tavırlarına gıcık olurum o yüzden "öyle bir anda yüzüstü bırakıp gidemezsin" tavrı yapardım sanırım.
0
bhhs
(29.05.24)
(15)

herkes yurtdışına taşınıyor, gezmeye gidiyor nasıl?

mikahakkinen
aileden ev, kendi maaşımla araba almış 2 memur ve 1 çocuklu aileyiz. ben her ay kredi kartı ödemelerine zor yetişiyorum. orta seviye bir memurum, aranan bir mesleğim yok. millet yurtdışına çıkıp çatır çatır geziyor. antalya otele gitmeyip avrupaya gidiyorlar deniyor alakası yok 1 hafta aile ile norm
aileden ev, kendi maaşımla araba almış 2 memur ve 1 çocuklu aileyiz. ben her ay kredi kartı ödemelerine zor yetişiyorum. orta seviye bir memurum, aranan bir mesleğim yok.

millet yurtdışına çıkıp çatır çatır geziyor. antalya otele gitmeyip avrupaya gidiyorlar deniyor alakası yok 1 hafta aile ile normal bir almanya gezisi 100 bin tlyi geçiyor nasıl geizyor bu insanlar?

taşınma olayında tamamen iş buldum gittim olamaz bence. yani cesaret en önemlisi ama burada biraz ekonomik gücü var ki oradada bir düzenle başlamıyor mu?

nasıl oluyor?
0
mikahakkinen
(29.05.24)
- Annesinden babasından malı kalmıştır, satıp satıp yiyordur. Benim böyle tanıdığım var, 150 dönüm tarlayı kumarda yedi, birazını da çiftlikbank vb çeşitli yerlerde kaybetti.

- Kredi çekiyordur. (Yakın zamana kadar 12 taksitli kredi çekip 2 hafta tatil yapan, çektiği fotoğrafların paylaşımını da 365 güne yayanlar vardı.)

- Kredi kartı limiti 500-600 bin liradır, yarısına kadar kullanıyordur. Benim böyle çok tanıdığım var.

- Cesareti vardır, biraz da birikmişi vardır, öyle gider. (Taşınanlar için söylüyorum, diğerleri tatilciler için zaten)
0
hayirsiz
(29.05.24)
İş bulup gidenlerin ekonomik iyi durumu olmasa da oda kiralıyor ben gibi.

Ben euronun 4 lira olduğu zamanlar, Roma ve Venedik'e 1 günlük ya da 2 günlük gitmiştim. Yanımda abur cubur götürdüm, hostelde kaldım. Uçağa 400 tl ödemiştim. Şu an pahalı cidden. Yurtdışında yaşayan kardeşim Türkiye'ye geliyor. Ona bile Avrupa pahalı.
0
Kahvedesu
(29.05.24)
yurtdışı tatili kişi başı max 30-40 bin. 15-20 bine bile yapılacak yerler var.

japonya amerika tayland gibi uzak yerler hariç tabii.

30-40 bin tatil için çok gelmiyor artık bana. senede 1-2 yapılabilir gayet. 40 bin maaş alan biri 1 maaşını tatile gömebilir bence.
0
jelly bear
(29.05.24)
Taşınma olayında gayet de "iş buldum gittim" olur.
Avrupa'daki bir şirket o kişi için çalışma izni başvurusu, sponsorluk vs. gibi işlerle uğraşıyorsa o kişi işinde iyidir. Büyük ihtimalle Türkiye'de maaşı 2-3 memur maaşıdır. Eşi de benzer şekilde olabilir.

Hiç değilse 2 milyon liralık yani 57 bin euro'luk bir arabası vardır.
Oraya gidince 17 bin Euro'ya ondan daha güzel bir araba alır, 40 bin euro'yu da taşınma masrafı, depozito, yeni yerde hayat kurmak için birikim olarak kullanır. 40 bin euro tutmaz zaten bu işler.
0
michael_knight
(29.05.24)
Ben su an TR'de yasamiyorum ama gordugum kadariyla ozel sektorde 15 yil tecrubeyi gecen arkadaslarim cok rahat 100-150K arasinda maas aliyorlar.Hemen hepsinde ev-araba vb. temel alimlar yapilmis zaten gecmis yillarda.

Ayrica Almanyada 1 hafta tatilin 100K'yi gectigini dusunmuyorum.Harcamada sinir tabii ki yoktur ama o paraya bircok Alman 1 ay aile gecindiriyor.
0
turkuaz
(29.05.24)
1 haftalık almanya 100bin mi :)

gidenler nasıl mı gidiyor? sorunuzdan anladığım, sizden farkları, araştırmayı ve 1 haftalık tatil fiyatını çıkarmayı bildikleri içindir. google'a "almanya tatil git" gibi şeyler yazıp bakarsanız size milyon $ reklam bütçesi harcayan otelleri turları göreceğiniz için o fiyatlar gelmiştir. ajetten zorlarsanız 2k biletler havada uçuyor bu yaza bile, gidip berlinde kalmayın almanyanın iç kesimlerini, dağlarını köylerini öğrenin. millet mis gibi dağ evlerinde butik otellerde 80-100€'ya otel tutuyor.

ayrıca "herkes" yurtdışına falan gitmiyor gezmiyor. nüfusun %9'unun pasaportu var, onların da yarısı hacı falan
0
avatar is back
(29.05.24)
"1 hafta aile ile normal bir almanya gezisi 100 bin tlyi geçiyor" kısmı böyle olmak zorunda değil. öyle olsa bile bi günde 100bin çıkmayacak cebinizden.

vize almak için bir kaç ay öncesinde başvurup ödemelerini yapıyorsunuz.
vize için uçak bileti almanız gerekiyordu. onu da aylar öncesinden aldınız. 100bin dediğiniz tutarın uçak bileti ve vize kısmı aylar önce ödendi, taksit yaptınız.

ayrıca türkiye'de (özellikle istanbul ya da diğer büyükşehirlerde) yaşam pahalı. yani burada yaşıyorsa, üzerine biraz daha koyup avrupa'da tatil de yapabiliyorlar.

bir hafta antalya'da tatil yapsa ailecek yine benzer bir para tutacak bu arada.
0
biseysorcaktim
(29.05.24)
2 memur 1 çocuklu aileyiz gayet rahat geçinip üstüne yeşil pasaportumuzla gezebiliyoruz.

Artı evi ve arabamızı kendimiz aldık artı aileden destek görmeyi bırakın birde biz onlara destek oluyoruz.
Evin kredisi de devam ediyor ve evimizi kiraya veremediğimiz içn şu anda kirada oturuyoruz ve evimiz boş bekliyor.
(Tayin olursak kiracıyı çıkarmak zor olacak bu yüzden boş)
Tabii bu gezme işi bir anda olan bir şey değil hesabımızı ona göre yapıp ona göre para ayırıyoruz.
Mesela her ay maaşta 50 euro kenara atıyoruz.
Bunu her maaşta mutlaka yapıyoruz.
Minimal yaşiyoruz. Hava yollarının belirli kampanyaları var, turlar var. Vs. Vs.
0
kirmizipilotkalem
(29.05.24)
Benim merak ettigim vize nasil aliyorlar vize almasi cok sikinti
0
Zetnikov
(29.05.24)
Ben iş buldum gittim.
Gittiğim ülkede de ev ve araba almak için yüksek birikime ihtiyaç yoktu. Peşinatı 6 ayda birikti zaten. Şimdi ev ve araba kredimi ödüyorum. Maaşım da yetiyor.

Öyle aileden birikime gerek yok yani. Bazı avrupa ğlkelerinde sistem birikmiş parası olmayan ama düzenli geliri olanları kira öder gibi çooooook uzun vadede ev sahibi yapmak üzerine kurulu.

Türkiyede ise başta boyundan çok büyük krediye girip 5 seneye ödeyebileceğin bir kredi ayarına gelmesi sonrasında ise kuş kadar kalması üzerine kurulu. O yüzden türkiyede ev almak içinbaşka bir gelir de lazım ilk senelerde. Avrupada bu böyle değil.

Avrupaya taşınanlar hep avrupada iş bulabilecek mesleklerde çalışanlar, mesela mühendisler. İstisnasız herkes iş bulup taşınıyor. Türkiyede iyi okullardan mezun mühendisler avrupada iyi şirketlerde çalışabilecek kadar kalifiye. Hatta avrupadaki bir şirketin vize işleriyle uğraşmasına değecek kadar kalifiye çoğunlukla. İş bulup gitme olayı doğru yani. Bir birikim gerektirmiyor. Ev taşımak tabi ki masraflı. Türkiyede a şehrinden b şehrine taşınmak da bir birikim istiyor zaten. Ama avrupaya taşınıyorsan eşyaları götürmüyosun çoğunlukla. Orada da ikeadan bir ev döşüyorsun. İlk 6 ay yavaş yavaş ev eşyaları tamamlanıyo. Başta sadece en gereklileri alıyosun falan. Cidden ötle yüksek birikim gerektiren şeyler değil. 2 3 maaşlık birikim falan lazım. Ama o da yoksa zaten daha büyük sorunlar yaşarsın hayatta.

Tatile gidenler de mühendisler. 100k aylık mühendis maaşı türkiyede. Haliyle rahat rahat geziyorlar avrupada. Türkiyede iyi mühendisler gerçekten avrupa standartlarında kazanıyor ve türkiyede de masraflar avrupaya yaklaştı. Haliyle 10 gün türkiyede tatil yapacağına 1 hafta almanya da yapılıyor.
Öncelik meselesi bir de.
0
zimbirik
(29.05.24)
şahsen biz yılda 1-2 kere gidebiliyorsak gidiyoruz onun dışında da kıt kanaat yaşıyoruz.

bazı arkadaşlar 1 hafta gidiyorlar sonra 1 sene onun borcunu ödüyorlar böyle yaşayanlar da var.
0
ananiyimioguz
(29.05.24)
2 tane çok büyük avantajlara sahibim. Biri muazzam.

- Ailemle kalıp ev bize ait. Dolasıyla kira giderim yok.
- Çalıştığım firmada sayesinde yan hak olarak indirimli bilet (ced bilet) hakkım var.

Kira vermemem de muazzam aslında ama ced bilet ayrı bir muazzam. Avrupa'ya gidiş-dönüş biletler en fazla 3.500 türk lirası.
0
put it in your appropriate place
(29.05.24)
O kadar yüksek bütçelere gerek yok evli çocuklu bir tanıdığım bile 3 odalı evlerinin 2 odasını 2 ayrı öğrenci kıza verip ekonomilerini denkleştirmişti örneğin. Gezi olaylarında da yine yüksek bütçesi olmayanlar 1 sene öncesinden veya kampanyalarla ucuza bilet, 10-15-20 kişilik hosteller,vs en büyük gider kalemleri olan seyahat ve konaklamadan kısılarak hallediliyor.
0
iwasbornonamountainside
(29.05.24)
www.eksiduyuru.com bu tam iki hafta icinde ayni sekilde soruldu tartisildi.

gezme:
eskiden yurtidisi isi kulturel olarak asiri ice donuk ve de malum fakir bir ulke oldugumuz icin sadece ufak bir elit/egitimli kesimin yapabildigi bir seydi. kimse dogru duzgun ingilizce bilmezdi, vs. Son 20 senedir sartlar degisti, sosyal medya falan derken aliskanliklar meraklar daha global bir hal aldi ve yurtidisi gezme isi "halka indi"

oyle olunce herkes habire gidiyor ya ben gitmezsem ezik kalirim algisi olusmakta kacinilmaz olarak. bu trend eskiden de vardi tabii ama son donemde daha da alt tabakalara yayildi.

tasinma:
tasinma isi biraz daha komik bence. adam cekya'ya romanya'ya falan gidiyor uyduruk bir universiteye, "turkiye rezil bir yer haci ya ben defolup gidiyorum buradan" falan yaziyor...

gecenlerde biri "yurtisina gitmek icin aileyi karsima almaya deger mi" diye bir baslik acmisti mesela. ama ortada fol yok yumurta yok. net bir 'yurtdisi' plani soz konusu degil, gurcistan'a mi tanisinor sirbistan'a mi tasiniyor bilmiyor. sadece laf olsun torba dolsun eksik kalmasin diye "yurtdisi" diretmesi yapiyor kendine. garip cok var boyle.
0
hot potato
(29.05.24)
Taşınma öyle kolay değil. Turist vizesi alan taşındım diyor veya dil kursu, ogrencilikle gidip taşındım diyor.

Çalışma izni diye bir olay var. Kalıcı oturum diye bir şey var. Bunlar uzun süreçler. Para, yabancı dil ve zaman gerekiyor.

Evli, çocuklu aileler için çok zor ve değmez.

Çoğu türk gittiği yerde cepten yeyip sonra Türkiye'ye dönüyor. Bu en çok Amerika'da oluyor. Saatlik 6-7 dolardan kaçak çalışıp sonra böyle hayat çekilmez deyip dönüyorlar.

Türklerin çoğu için yurtdışı sadece bir fantazi. Çoğu ingilizce bilmiyor veya bildiğini sanıyor. Gittiği yerde mavi yaka veya işçi olmak istemiyor. Çok zengin olabileceğini sanıyor. Sosyal hayatta çok değer göreceğini sanıyor.

Abd'de 50 bin dolardan fazla para kaptıran Türkler tanıdım. Dil kursu ile gelmiş olmamış, hukuk acentalarına iş bulsun diye para kaptırmış olmamış, kaçak taksi yapacağım derken araba masraflarından zarar etmiş falan filan...Herşey göründüğü gibi değil kısaca

Burada biri sordu geçenlerde gittiğim yerde beyaz yaka olmak istiyorum hukukçuyum dedi. Olamazsın falan deyince kızdı. Kanada'da şöförlük yapan Türk mühendis, doktor falan var .5 sene kebapçılarda çalışanlar var.
0
ferenc
(29.05.24)
(6)

bayram tatili trafigi

la mort heureuse
selamlar, bayram tatilinde mugla’ya gitmeyi planliyoruz, 15 haziran cumartesi otele girmeyi planliyoruz. yaz tatili olacagi icin trafik olur diye tahmin ediyoruz ama sanki gecmis yillardaki kadar kotu trafik olmuyor gibi de geliyor, insanlar bir gun once ya da sonra gidiyor falan. besiktastan muglay
selamlar, bayram tatilinde mugla’ya gitmeyi planliyoruz, 15 haziran cumartesi otele girmeyi planliyoruz. yaz tatili olacagi icin trafik olur diye tahmin ediyoruz ama sanki gecmis yillardaki kadar kotu trafik olmuyor gibi de geliyor, insanlar bir gun once ya da sonra gidiyor falan.
besiktastan muglaya cumartesi sabah erken saatte ciksak cok yogun bi trafikle karsilasir miyiz?
0
la mort heureuse
(29.05.24)
Cumartesi sabah istanbul içi ve Orhangazi köprüsü girişinde malum arife trafiği kaosunu yaşarsınız. sizin yerinizde olsam Yenikapı - Yalova İdo ile İstanbul ve Orhangazi köprüsü trafiğini bypass edip, Orhangazi sapağından otobana bağlanırdım.
0
obscure
(29.05.24)
egedeki trafiği hafife alıyorsunuz. bodrum marmaris tatil önü trafiğide iyidir.
0
mikahakkinen
(29.05.24)
Belli olmuyor.
Ben son yıllarda dikkatle takip ediyorum. Bazı bayramlarda çok bazı bayramlarda hiç trafik olmuyor.
Kurban bayramında insanlar tatil yöreleri dışında kurban kesmek için memleketlerine de gidiyor, bunun etkisini siz düşünün.

Cumartesi öğlen otele girmekten nefret ediyorum, ya sabah çok erken yola çıkmak zorunda kalıyorum ve otele gelince uykum oluyor ya da otele geç kalıyorum. Henüz rezervasyon yapmadıysanız Pazar günü giriş yapın, Cumartesi gecesini yolda veya oraya yakın ucuz bir yerde geçirin.

Eğer sabah 4-5 gibi yola çıkarsanız İstanbul'da trafik olmayacaktır, Bursa'da da önemli bir sorun olacağını sanmıyorum.
0
michael_knight
(29.05.24)
bayram trafiği iğrenç. özellikle şehir girişleri ve çıkışları.
0
jelly bear
(29.05.24)
Cumartesi de Pazar da aşırı yoğun olur sabah çıksanız akşam yemeğine kadar varamazsınız 30-35 derecelerde bütün gün araba kullanmak da insanı mahveder mümkünse Cuma'dan gidip 1 gece başka otelde kalın.
0
iwasbornonamountainside
(29.05.24)
Cuma okullar kapanıyor, millet memlekete gitmeye çalışabilir.
Mümkünse çok erken çıkıp, duruma göre yolda dinlenin. Veya, Cumadan yola çıkıp yolu ikiye bölün.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(30.05.24)
(12)

edirnedeki bu tiny house olayında fikriniz nedir?

OgutucuRecep
kim haklı?
kim haklı?
0
OgutucuRecep
(29.05.24)
milletimin çakal insanları kesin bir katakulli yapmıştır, olan da masum tinyhouse çulara olmuştur
0
duyurukullanıcısı
(29.05.24)
Tiny house'çu haklı.

Detaylarına bakmadım ama adam kendi arazisine ruhsatlı taşıt koymuş. Hukuki olarak arabasını kendi arsasına park etmekten bir farkı olmamalı.
Arabamı kendi arsama park etsem gelip kepçeyle parçalamazlar umarım.
Siz ne düşünüyorsunuz Ogutucu?
0
michael_knight
(29.05.24)
arabasını parketmekten farkı orayı konaklamak için kullanmaları.
teknik olarak arabadan farkı var. ha arabamı koydum ha karavanı biraz uyanıkça davranmak.
orada olay bir değil birçok kişinin artık bunu yapmaya başlaması.
konaklama için orayı işletiyor olabilirler.
mantar gibi bittikleri zaman ise gerçekten boku çıkar.
yarın biri arazi alıp 20 tane tiny house koyarsa kim bunu engelleyecek?
tarım arazisi olduğu için orada bir yapılanma olmaması lazım kanun bunu belirtiyor.
şimdi mevzu şuna dönüyor geldiniz bizi mi buldunuz bu kadar hukuksuzluğun içinde?
yani izin verirlerse de olmuyor vermezlerse de bizi mi buldun oluyor.

bence %65 haksızlar %35 haklılar.
0
🌸OgutucuRecep
(29.05.24)
klasik türkiye olayı. sen bu araca ya da karavana artık her ne derseniz, devlet olarak ruhsat vermişsin, plaka vermişsin. belediye olarak oraya elektrik çekmişsin, su çekmişsin (güzelce cukkanı da almışsın tabi). ondan sonra da gelip 'yok ya bu böyle olmadı bunları yıkalım/kaldıralım' diyorsun.

olayın suistimal edilip edilmediğini tartışmıyorum. bu ülkede her şeyin böyle karman çorman olmasını, yetkili makamlar arasında koordinasyon olmayıp hepsinin 'ben yaptım oldu' kafasında takılmasından bahsediyorum. baştan sona saçma sapan bir mesele yani. o yüzden haklı haksız yok, sistem bozuk. (bence)
0
brkylmz
(29.05.24)
Yasal olarak tiny houselar ruhsatlı araç olarak geçiyor. Burası tamam ama ruhsatlı araçların rutin bir muayene işlemi var. O yaptırılmış mı? Çekicisiyle birlikte ruhsatlı araç sayılır. Çekici nerede?

Tarım arazisinde su ancak tarım maksatlı olarak çıkarılabilir ya da alınabilir. Bu suyun bir konaklama aracına sabit bağlanması yasal mı?

Tarım arazisinde elektrik sadece sondaj maksatlı olarak ruhsatlandırılabilir. Ne elektriği aldın ve ne maksatla kullanıyorsun?

Kanunun arkalarından dolaşıp tarım arazisine değişik isimlerde ev yaparsan bir gün Devletin gelip yıkmasını beklemelisin.
0
Mirket
(29.05.24)
tiny house olayinda kullanilan araclar yonetmelige gore hareket edebilir olmak zorunda. bunun net kistasi yok ama jandarma veya belediye geldiginde aracini su noktadan bu noktaya cek dediginde birkac dakika icinde cekebilir olmak gerekiyor. bu zamana kadar boyle bir kontrol yapilmiyordu, sadece arac ruhsatina bakilip trafik vergisi vs. odendi mi diye kontrol ediliyordu. simdi bu hareket edebilir olma kurali da kontrol edildiginden aracina/evine eklentiler yapan (tuvalet cikisi, su/elektrik vs) yapanlar problem yasadi.

biraz da seytanin avukatligini yapalim; muhtemelen otel fiyatlarinin artmasi nedeniyle alternatif olarak halk bu tarz opsiyonlara talep olusturdu. bu talebi degerlendirmek isteyen girisimciler de tarim arazilerine bircok tiny house kurup kiralamaya basladi. bu durum da cesitli otel, pansiyon isletmecilerini rahatsiz etti. ya da bu alandaki ranti goren guclu kisiler yeni bir duzenlemenin pesindeler. devlet de yillardir denetlemedigi ve goz yumdugu kurallari simdi uygulamaya kalkti. yani kisaca kimse masum degil.
0
emrahday
(29.05.24)
haberlerden anladığım durum şu, tarla ve tarım arazileri daha küçük parsellere ayrılıp, satılıyor, bu kişilerde buraya tarımsal faaliyet için sağlanan altyapı (elektrik, su, kuyu v.s) yararlanıyor, burayı konaklama ev amacıyla kullanıyor. Bu durum da amacı dışında kullanım olmuş oluyor. Bundan rahatsız olan köylüler, tarımla uğraşanlar, bölgenin yerlileri şikayetçi olmuş ve bu karar alınmış.

www.edirnehaber.org


Şahsen kararı doğru buluyorum, en başından düzgün denetlenip, kanunda açık varsa değişiklik yapılarak bu durumun önüne geçilmesi gerekirdi. Kocaeli bölgesinde de (sevindikli, akmeşe, maşukiye) çok yaygın bir durum, bir nevi gecekondulaşma, çarpık yapılaşmaya evrildi bu durum.
0
sealth
(29.05.24)
sadece araç olarak kalsa tinyhouse'çu haklı.

fakat bekçi kulübesi için izin alınıyor, oraya elektrik su çekilmesi sağlanıyor, sonra bu elektrik su kanalizasyon hesapta mobil olan tinyhouse'lara bağlanıyor. bir de üstüne pergole gibi sabit çıkmalar inşaa ediliyor ee şimdi ne farklı kaldı gecekondu'dan bu olayın ? ek inşaatlar ve bağlantılar olmasa zaten kimsenin bir şey yapma yetkisi de yok. bu bağlantılar yapıldığı için devlet bunu ruhsatsız yapı olarak değerlendiriyor. olay bu.
0
delidir yakalayin
(29.05.24)
çarpık yapılaşma ve çevre kirliliği yaratıyor. izin verilmemeli.
0
calmdown
(29.05.24)
dün akşam sözlükte bir idare mahkemesi kararı paylaşılmıştı. eksisozluk.com aynı olaysa, kanalizasyon sistemine bağlı, elektrik ve su şebekesine bağlı "tinyhouse" taşınmazdır diyor. adamlar tarım arazisine altyapı çalışması yapmışlar: su ve kanalizasyon için kanal kazmışlar. üstteki tinyhouse'u götürünce tarım arazisi eski haline dönmüyor ki.
0
gnosis
(29.05.24)
tiny'ciler haksız.
---
www.instagram.com

tinyhouse denilen şey bir araca bağlanan, yürüyebilir vaziyette olan bir yapı olmalı değil mi? mesela yukarıda verdiğim linke bakarsanız tinyhouse'lar oluşan site yapmışlar. aracın tekerlekleri var ama bahçe düzenlemesi yapılmış, sabitlenmesi için beton dökülmüş, altyapı gelmiş vs. üstelik bir değil, iki değil bir sürü böyle konut var.

yani olayda, bahçene koydun ve geçici konaklama yaptın gibi bir durum yok. ev fiyatına satılan, ticari amaçla kullanılan yasadaki boşlukları kullanan ya da suistimal eden bir durum var.
0
biseysorcaktim
(29.05.24)
Araziler küçük parçalara bölünüp satılıyor.
Hepsinin üzerinde bunlardan var sadece tarım arazileri bitiyor, bitti.
Sakıncalı bir durum önlem alınması gerekliydi.
Çünkü bazıları suyu, kanalizasyonu geç etrafını çevirip ağaç dikmişti.
0
kirmizipilotkalem
(30.05.24)
(9)

Parfümün kutusundan orjinal olduğunu anlama?

pianeta
Normalde sıfırı 4600 - 5000TL olan parfümü birisi dolap.com'da 1000TL'ye satıyor.Fotoğraflarda baya jelatinli falan ama her türlü malın her türlü kopyasını üretebildikleri için yüzde yüz güven vermiyor tabi bu. Adam yurtdışından getirdiğini, al sat yaptığını falan yazmış.Sizce bu riske girilir mi?Ay
Normalde sıfırı 4600 - 5000TL olan parfümü birisi dolap.com'da 1000TL'ye satıyor.
Fotoğraflarda baya jelatinli falan ama her türlü malın her türlü kopyasını üretebildikleri için yüzde yüz güven vermiyor tabi bu. Adam yurtdışından getirdiğini, al sat yaptığını falan yazmış.
Sizce bu riske girilir mi?
Ayrıca elimize geçmeden, sadece kutusunun fotoğraflarına bakarak bir şey anlamamız mümkün mü?

Ek olarak üstüne kod falan yazıyorlar şişelerin. Ama aynı kodu 100 farklı şişeye basıp geçseler kim anlayacak? Bunun doğruluğundan tam olarak nasıl emin oluyoruz?
0
pianeta
(29.05.24)
yurt dışından bile getirse o kadar fark olmaz. kutusuna bakmana gerek bile yok, sahte o parfüm. orjinali 5000tl olan ürünü 1000e satmaz. 3500e satar atıyorum gerçekten orjinalse.
0
numlock
(29.05.24)
Peki illa kutusuna bakacağız desek, nasıl olacağız kutusuna bakarak?
Dediğim gibi orjinal bir parfüm kutusundaki kodu kopyalayıp 100 tane kutuya fotokopi gibi bassalar, kim nerden anlayacak?
Bu kadar kolay bir yöntem varken nasıl emin oluyoruz tam olarak?

(en kesin yöntem tabi ki boyner, sephora gibi yerlerden almak biliyorum ama bu soruyu meraktan soruyorum gerçekten. yarın babam getirse orjinal parfüm aldım sana dese ama aslında kazıklanmış olsa, ben o parfümün orjinal olup olmadığını nasıl sorgulayabilirim üstünde orjinal kod fotokopisi varsa?)
0
🌸pianeta
(29.05.24)
anlayamazsınız. dediğiniz gibi aynı kodu basıp geçerler. fiziken orijinal ve satılan ürünü yan yana getirip kutusunun malzeme kalitesine baksanız ya da büyüteçle hatta mikroskopla yazı baskı kalitesine baksanız belki anlaşılır. ha bir de elbette kokunun kendisinden anlaşılabilir. sahte olanlar ilk anda orijinali ile aynı kokuyor gibi gelse de genelde biraz zaman geçtikten sonra farklı kokmaya başlıyor.

yurtdışında parfüm fiyatları bizdekinden pek farklı değil, o yüzden dolap’taki bence de %100 sahte.

dediğiniz gibi bilindik yerden ya da bizzat kendiniz yurtdışından / freeshop’tan almadıkça sahte olma ihtimali hep var.
0
orient blue
(29.05.24)
5000 liralık parfümün 1000 liraya satılması pek olacak iş değil. Dolandırıcıların bu fiyatlamasını da anlamıyorum, 3200 liraya satsa hiç şüphelenmeden alıp geçerdiniz.

O kod işi dediğiniz gibi değil.
Her Parfüm şişesinde tek bir eşsiz kod var.

O kodu web sitesine bir defa girdiğinizde size "orijinal" diyor. O kodu bir daha girdiğinizde "ürün sahte olabilir, bize ulaşın" diyor. Daha dün bir güneş kreminde kullandım bu kod işini.
0
michael_knight
(29.05.24)
@michael_knight

Şimdi sizin mesajı okuyunca sahibinden'de kodunun fotoğrafının da yüklendiği bir parfüm ilanına girdim. Kodu sorgulayınca dediğiniz şekilde bir uyarı vermedi, direkt kodla ilgili bilgiler verdi.
checkfresh.com'dan sorguladım.
0
🌸pianeta
(29.05.24)
Bahsettiğim güneş kremi için size kodu vereyim, sorgulayın. Tabi dün ben kontrol ettiğim için yeniden kontrol edilince orijinal demeyecek.
solante.com
0
michael_knight
(29.05.24)
Orjinal parfum almanin tek yolu %100 orjinal satan magazalar olur oradan alirsan sikinti olmaz bu magazalar zaten riske giremez
0
Zetnikov
(29.05.24)
@planeta checkfresh.com parfümün orijinalliğini değil tazeliğini kontrol etmek için kullanılan bir site. Ondan aldığınız sonucu o şekilde okuyun.
0
michael_knight
(29.05.24)
Beymen ve Sephora dışında hiçbir yerden orijinal parfüm almayın bence.

Eğer bilindik bir markanın parfümü ise orijinalinin neredeyse aynısını (muadil) yapan bir marka önerebilirim.
Ben onlarla tanışınca orijinal almayı bıraktım.
0
gradacion
(29.05.24)
(4)

istanbul'da stres seviyemin yukselisi :(

ala09
dostlar araba kullanirken kim nereden nasıl firlayacak anksiyetesi, anksiyete mi hakliyim mi? tamam keyfi yok burda gezmenin, biraz arabanin eski ve hantal olmasiyla alakali da olabilir ani yeni araclardaki gibi değil frenler e bir de park problemi. farkettim ki oturdugum yerde bacaklarim falan agri
dostlar araba kullanirken kim nereden nasıl firlayacak anksiyetesi, anksiyete mi hakliyim mi? tamam keyfi yok burda gezmenin, biraz arabanin eski ve hantal olmasiyla alakali da olabilir ani yeni araclardaki gibi değil frenler e bir de park problemi. farkettim ki oturdugum yerde bacaklarim falan agriyor. bunun cozumu nedir acaba ustune mi gitsem bazen tren kullaniyorum. benzer sekilde her gun ortlaama 2 saat arabayla git gel yapan arkadasimda bu stres çok yok. tecrubelileri dinliyoruz :>
0
ala09
(27.05.24)
fazla mükemmel kullanmaya çalışma arabayı. en temizi de orta şerit. maalesef tecrübe ettikçe atarsın bu stresi.
ben de mesela bilmediğim mahallelerin ara sokaklarında ekstra dikkat kesiliyorum, aynı sendeki gibi sanki sağdan soldan her an bişey çıkacak gibi kullanıyorum.
bir de motorcular sağolsun kamikaze gibi takıldıkları için stres olman normal. zamanla geçer ama.
0
numlock
(27.05.24)
Senin korktuğun, seni strese sokan şey ufak maddi hasarlı kaza.
Yani 5 bin TL - 30 bin TL arasında maddi zarar verecek hasarlar. Sen suçlu olmazsan bu da senin cebinden çıkmayacak. Aracının değeri düşebilir bir miktar ama yani gördüğün gibi hayatını mahvedecek bir para değil.
En ucuz arabaya 1 milyon TL olarak düşünürsem araç değerinin %3'ü gibi bir para için bütün gününü endişeli geçiriyorsun.
Geçirme.
Hadi ben tahmin hatası yaptım, %3 değil de %10 olsun. Yine de dünyanın sonu değil.
Rahat ol.
0
michael_knight
(27.05.24)
Bir tahminde bulunarak başlamak istiyorum: Kalabalık ve nispeten düşük gelirli insanların oturduğu yerlerden geçiyorsunuz bence arabayla :)
Önceden bende de vardı bu durum. Trafikte birlikte sürdüğüm herkesin benle derdi varmış gibi hissederdim yani trafik öyle hissettirirdi.
Ben ofise gittiğim zamanlar Ankara'da Eryaman-Yenimahalle arası git gel yapıyorum. Sabah akşam 10-15 dk.
Öncelikle hızımı her daim düşük tutuyorum. Daha keyifli ve ekonomik sürüyorum. Zaten arabam da performans sürüşüne uygun değil; Clio 4 dci 0.9 motor.
Spotify'da BBC'nin Inside Politics diye podcasti var günlük çıkıyor, genelde standart o açık oluyor müzik yerine. Yani burada da tavsiyem, keyif aldığınız bir işitsel medya bulup onu tüketmeyi deneyin.
İş çıkışı hafif acıkmış olduğumda trafikte sıkıntı yaşadığımı fark ettiğimden beri öğlen yemeğinden 2 saat kadar sonra meyve veya bir avuç çiğ kuruyemiş yiyorum. Bazen termos bardakla soğuk kahve alıyorum yanıma çıkarken. Işıklarda falan birer yudum alıyorum, bunu da deneyebilirsiniz.
0
norek
(28.05.24)
aynı rota bile olsa istanbul süprizlerle dolu her an tetikte olma gerekiyor bu açıdan stresli olmak normal
bir de başka bir şeyi dert edip yolda onu düşünmek ya da düşünememekle ilgili olabilir
0
mantık
(28.05.24)
(5)

Atina'da yaklasik 24 saat aktarma

mirafiori
Baktigim ucuslar arasinda boyle bir secenek var. Aksamustu 5'te Atina'ya iniyor, donus ucagi da sonraki gun 4'te. Yani yaklasik bir aksam, bir oglen yemegi ve kahvaltim olacak gibi. Bu sure Atina'nin havasini gormek icin yeterli olur mu yoksa hic bulasmayip kisa sureli aktarma mi bakayim? Tek basima
Baktigim ucuslar arasinda boyle bir secenek var. Aksamustu 5'te Atina'ya iniyor, donus ucagi da sonraki gun 4'te. Yani yaklasik bir aksam, bir oglen yemegi ve kahvaltim olacak gibi. Bu sure Atina'nin havasini gormek icin yeterli olur mu yoksa hic bulasmayip kisa sureli aktarma mi bakayim? Tek basima olacagim bir de. Kalma durumunda hangi bolgeye bakmak daha iyi olabilir? Biraz alternatif mahallede kalmayi tercih edebilirim.

Bonus soru : Aegean air ile sorun yasayan oldu mu, aktarma surelerine guvenilir mi?
0
mirafiori
(27.05.24)
Aegean ile bir kaç kez uçtum, sorun yaşamadım. Büyük bir firma zaten.

Tatlı bir stopover bence. Akşam 7-8 gibi şehirde olup dışarda canlı müzik olan bir yerde yemek yiyip müzik dinler,etrafı biraz turlar yatarsınız. sabah da görmediyseniz Acropolis'i görüp öğle yemeğini yiyip havalimanına geçersiniz.

(Acropolis civarında bolca airbnb ve konaklama seçeneği var, sabah direkt oraya geçmek için konaklama açısından mantıklı olabilir)
0
brkylmz
(27.05.24)
Bence gayet iyi, cikip bi atina havasi almaya yeter. Havalimanina ulasmak icin merkezde uygun bi yerde kalin, rezervasyon yapmadan once havalimani metrosuna/otobusune ne kadar mesafede vs ona bakin derim.
Omonoia’da kalmayin, exarchia’yi da gecin.
0
kuehles blondes
(27.05.24)
Aegean air thy ile Pegasus arasında bir kaliteye sahip bugüne kadar bir sıkıntı yaşamadım, rötar yapmadı.

Eger fırsat varsa ucuza araba düşürüp sahilden sahilden geze geze turlamak, bulduğunuz en uygun otelde konaklamak olabilir, ucuz araç 80eur olsa, kalma 50-60, yeme içme derken ekstra 200eur ile güzel bir anı olabilir.
0
kimlanbu
(27.05.24)
Havalimanından merkeze otobüsler var. Plaka civarında güzel vakit geçer, 10-15 saat takılın derim merkezde. Aegean İzmir - Atina uçuşa küçük ve eski bir uçak vermişlerdi, biraz sallamıştı onu hatırlıyorum.
0
HellKeePer
(27.05.24)
Kısa süre de olsa çok güzel olur Atina. Elbette hak ettiği zaman daha fazla ama böyle bir imkanınız varsa kullanın bence. Havaalanında metroyla şehir merkezine gidebiliyorsunuz.
Plaka'da, Monastiraki'de yani merkezin merkezinde kalmanız gerekiyor ki hem gece hem sabah işler kolay olsun. Zaten en çok seçenek de o bölgede olacak.

Orada gece güzel bir yemeğin yanında bir şeyler içersiniz. Gece o bölgede sokaklar canlı olur. Sabah da Akropolis'i hızlıca bir gezip uçağa gidersiniz.

Aegean, THY'den fazla, Pegasus'tan az rötar yapan bir firma benim aklımda. Ama uzun zamandır kullanmıyorum.
0
michael_knight
(27.05.24)
(5)

Teknosa Hediye Çeki Nasıl Satılır?

michael_knight
Eşimin çalıştığı şirket 20 bin liralık Teknosa hediye çeki vermiş. Teknosadan almak isteyeceğimiz hiçbir şey yok.Bu hediye çekini satmak mümkün mü? Nerede nasıl ve kaç liraya satılabilir?Parça parça da kullanılabilen bir çek, 20 bin liralık tek ürün almak mecburi değil.
Eşimin çalıştığı şirket 20 bin liralık Teknosa hediye çeki vermiş. Teknosadan almak isteyeceğimiz hiçbir şey yok.

Bu hediye çekini satmak mümkün mü? Nerede nasıl ve kaç liraya satılabilir?
Parça parça da kullanılabilen bir çek, 20 bin liralık tek ürün almak mecburi değil.
0
michael_knight
(27.05.24)
buradan sözlükten donanımhaberde forumlarda vs satabilirsiniz

ben olsam önce eş dost arkadaşa sorardım, daha kolay olur ve arıza çıkmaz
0
jülsezar
(27.05.24)
kaça satıyorsunuz? fiyat uygun gelirse değerlendiririm
0
lafacukur
(27.05.24)
ben alayım 15'e? bir araya geliriz, ben çek tutarını girerim eğer fiyat düşerse hesabınıza atarım tutarı.

gerçi teknosa'da da herşey çok pahalu

eş dost daha garanti
0
duyurukullanıcısı
(27.05.24)
@lafacukur kaça satılabileceğini de bilmiyorum. Bana kalsa ben satmam, evde unuturum çürür gider :)

Eşime birisi "bunu satıyorlar" demiş. O da bana "sat" dedi. Siz bir teklif yaparsanız patrona sorayım :)
Bu transferin nasıl gerçekleşebileceğini de bilmiyorum.

Ne para ne de çek veren taraf önce göndermek istemez. Birlikte Teknosa'ya gitmek dışında bir yöntem de bilmiyorum.
İstanbul, Şişli'deyim. En yakın Teknosa Cevahir AVM'deki. Almasanız bile yöntem hakkında bilgi verseniz o da çok makbule geçer.

Teknosa'da kasanın oraya gidip alışveriş yapanlara satmaya çalışsam tutuklanır mıyım? :) Belki de en doğru yöntem o.
0
🌸michael_knight
(27.05.24)
donanımhaberde çek takas/satış bölümü var ama bu çek biraz büyük miktarda bence de önce yakınlara satmaya çalışın

örnek bir ilan buldum : 10.500 liralık çeki 9.500 e satıyorlar. bence sizde 18 in altına satmayın
0
pislick0
(27.05.24)
(4)

İstanbul'a ilk kez gelen yabancı misafiri nereye götürelim?

chicha_v2
Birkaç gündür İstanbul'da, Cihangir tarafında kalıyor.Tarihi yarımadada Ayasofya Sultanahmet falan gezdi. Kadıköy'e de gitmişti geçen gün.Eşim Balat'a götürebiliriz dedi, başka nereler olabilir?Not: Araba var ama yaya gezmeyi gezdirmeyi tercih ederiz.
Birkaç gündür İstanbul'da, Cihangir tarafında kalıyor.

Tarihi yarımadada Ayasofya Sultanahmet falan gezdi. Kadıköy'e de gitmişti geçen gün.

Eşim Balat'a götürebiliriz dedi, başka nereler olabilir?

Not: Araba var ama yaya gezmeyi gezdirmeyi tercih ederiz.
0
chicha_v2
(24.05.24)
İnançlı bir Ortodoks'u Eyüp Sultan türbesine götürmüştüm, çok etkilenmişti. İlgisini çeker mi diye sorabilirsiniz.
Beşiktaş'ın en kalabalık sokaklarından birinde bira-patates hoş olabilir.
Eminönü'nün kalabalığı ve kaosu farklı gelebilir, balık-ekmek de var.
Kuruçeşme Aşşk kahve bana çok güzel geliyor.

Bunların içinde en iyi fikir bence Balat
0
michael_knight
(24.05.24)
İstiklal, taksim
0
Zetnikov
(24.05.24)
Rahmi Koç Müzesi / Sütlüce
0
since1907
(24.05.24)
teknede uzunca bogaz turu. daha once yaptiysa bile farketmez tekrar yapilir.
0
hot potato
(24.05.24)
(3)

almanyaya türk plaka araçla gitmek

alp9900
almanyaya araçla türk plakalı aracımla girip aynı gün uçakla çıkmam mümkün mü?ertesi hafta alarak geri döneceğim 1 hafta boyunca arabamı parketmiş olacağım buna engel bir şey var mıdır?
almanyaya araçla türk plakalı aracımla girip aynı gün uçakla çıkmam mümkün mü?

ertesi hafta alarak geri döneceğim 1 hafta boyunca arabamı parketmiş olacağım buna engel bir şey var mıdır?
0
alp9900
(24.05.24)
Almanya'da ozel bir otoparka araba birakip ucakla ulkeyi terkettim. NL plakaliydi ama fark edecegini sanmam. Ayrica Bosna'da da araba birakip ucakla ciktim, kimse birsey sormadi. Sure asiri uzun degil zaten yasak bir yerde olmadikca sorun olmaz.
0
mbond
(24.05.24)
Türkiye'de bunun yasak olduğunu, cezası olduğunu biliyorum. Almanya'da sorun olmadığına emin olun.
0
michael_knight
(24.05.24)
Sorun olmaz,sürekli bu şekilde yapıyorum/yapıyoruz.
0
duptıs
(24.05.24)
(4)

Bu fotodaki meyhane neresi?

co2s2
(git: https://imgur.com/a/WPJ8bw1)https://imgur.com/a/WPJ8bw1elimizde başka bilgi yok. hangi YouTube videosu olduğunu da bilmiyorum. bir arkadaş sordu. ona da misafirleri sormuş. var mıdır bilen?
(git: imgur.com)

imgur.com

elimizde başka bilgi yok. hangi YouTube videosu olduğunu da bilmiyorum. bir arkadaş sordu. ona da misafirleri sormuş. var mıdır bilen?
0
co2s2
(24.05.24)
Cumhuriyet meyhanesi, kesin bilgi.
0
Bruce
(24.05.24)
Cumhuriyet Meyhanesi.
Bruce benden hızlı davranmış, ben de kanıt göndereyim bari :)

maps.app.goo.gl
0
michael_knight
(24.05.24)
sağ altta bahar yazıyor. bahar dizisinden bir görüntü.
0
jülsezar
(24.05.24)
biz sürekli olarak cumhuriyet meyhanesinin diğer sokaktaki girişine odaklanmışız. cumhuriyet meyhanesi doğru bilgi.
0
🌸co2s2
(27.05.24)
(2)

Avans Hesaptan Çekilen Tutar Hakkında

sislerrr
SelamlarAvans hesabımdan diyelim 20 k para çektim ve ekstresi kesilmeden bu parayı geri yerine koysam faiz yer miyim?Teşekkürler.
Selamlar

Avans hesabımdan diyelim 20 k para çektim ve ekstresi kesilmeden bu parayı geri yerine koysam faiz yer miyim?

Teşekkürler.
0
sislerrr
(24.05.24)
günlük işler. aynı gün ödemediğin sürece günlük faiz yersin. (bazı bankalar aynı gün ödesen bile faiz kesebiliyor)
0
jelly bear
(24.05.24)
Evet faiz ödersiniz.
Mesela şu anda 20K para çeksem ve 5 dakika sonra geri yatırırsam 1 günlük faiz öderim.
0
michael_knight
(24.05.24)
(16)

Uyurken arkada ses olsun diye açılanlar

sekizdokuzon
Selamlar;Bir uyaran bağımlısı olarak yatmadan önce yatmadan önce arkada çalsın diye bir dizi ya da reality program açıyorum. Gerçek Kesit, falanca twitch yayıncısı filancayi izliyor, gerçek suç hikâyeleri, kısmetse olur vs derken cephane tükendi.Benim gibi yatmadan IQ yu sifirlayanlar; sizler neler
Selamlar;

Bir uyaran bağımlısı olarak yatmadan önce yatmadan önce arkada çalsın diye bir dizi ya da reality program açıyorum. Gerçek Kesit, falanca twitch yayıncısı filancayi izliyor, gerçek suç hikâyeleri, kısmetse olur vs derken cephane tükendi.

Benim gibi yatmadan IQ yu sifirlayanlar; sizler neler dinliyorsunuz?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(23.05.24)
Diamond Tema
Rabarba
0
pianeta
(23.05.24)
Selam. Bende öyle bir bağımlılık yok ama, uyku saatime yarım saat kala falan bazen Youtube'dan Engin Deniz, Okan Süvari falan açıyorum. Uykum geliyor. :) Hem de bir iki bir şey öğreniyorum.
0
motosiklet burclu adam
(23.05.24)
benim guilty pleasure'ım bu, twitch'ten ses tonunu beğendiğim birini bulup dinliyorum ne dediği önemli değil ahah. Herkesi mayıştıran kişi farklı olabilir, veya asmr gibisinden sayfa çevirme sesi falan da kafamı dağıtır mesela.
0
nhk ni youkosu
(23.05.24)
Geri dönüyoruz podcast
Varyete podcast
0
grimavi
(24.05.24)
kardeş payı
işler güçler
geniş aile
0
duyulmasi gerektigi kadar
(24.05.24)
Kanıt açıyorum ben de.
0
pispinti
(24.05.24)
fatih altaylı
0
yazar yazmaz yazan yazar
(24.05.24)
avrupa yakası
0
mcsword
(24.05.24)
recep ivedik, cem yılmaz veya bir komedi filmi, dizisi açıyorum, korkunç hikayeler olan bir şey açarsam rahatsız ediyor.
0
kimlanbu
(24.05.24)
avrupa yakası'na bağımlılığım vardı ama bıraktım sonunda, hiçbir şey dinlemeden uyuyabiliyorum artık.
0
noxie
(24.05.24)
nemlizade.
0
since1907
(24.05.24)
müge anlı izle süper kolajlar var
0
sizofren06
(24.05.24)
canlı yayın avrupa yakası
0
megalomaniac
(24.05.24)
hoşuma giden, ama bin kere izlediğim/dinlediğim için merak etmediğim şeyler.

birisi kanıt demiş yukarıda. benim için de kanıt. saati de nefis. gece saat 11'de açıyorum teve2'yi, yetmişaltıncı tekrarını verdiği için konuyu da biliyorum, oturup izlesem yetmişyedinci kere izlerim, ama izlemesem de kaçırdım diye üzülmem. en güzeli kanıt sesleri altında uyumak.

podcast açıp dinleyerek uyuyabilirim, ama ilgimi çekerse ve dinleyemeden uyuyakalırsam aklım onda kalır, başladım diye tekrar dinleme zorunluluğu kesbeder. dinlemezsem o beni dürter "şu başlayıp bitiremediğini dinle" diye. dinleyemedikçe yapmam gereken ama ertelediğim bir görevmiş gibi rahatsız eder o beni. o yüzden öyle toplara hiç girmem.
0
kibritsuyu
(24.05.24)
Tarihin Arka Odası. En güzel kısmı ekrana bakmanın hiç gerekmemesi.
0
michael_knight
(24.05.24)
çok niş bir alan ama, pokemon gameplay videoları açıyorum genelde :')

podcast açamam çünkü dinlediğim bi şeye dikkatimi full vermem lazım. Dizide de bir konu akışı var, bildiğim bir dizi olsa bile (ki hiç bu kadar bildiğimi iddia ettiğim bir Türk dizisi yok) dikkatimi vermem gerekiyor. Pokemon videolarında arkaya genelde oyunun kendi müziklerini koyuyorlar ki çok tatlış müzikleri var sdjdsj konuşanlar da çok bağırıp çağırmıyor hatta spesifik izlediğim bir kanal var flygonhg diye, sakin sakin konuşuyor. Bi de oyunları nuzlocke denen inanılmaz zor bir kural setiyle oynuyor ve konuyu hikayeleştiriyor anlatırken. Masal dinler gibi uyuyakalıyorum :D
0
nundu
(24.05.24)
(3)

krediyi kapatma hk

baldan kaymak
faiz ödemek yerine aynı miktarda tl ile borcu kapatalım diyoruz.kapattığımız borç bugünkü tutarı ile altına endekslenecek ve daha kısa sürede geri ödenecek.biz tl ödeyip altına endeksleyeceğiz.karşı taraf faiz indirimi alacak.mantıklı mı sizce?
faiz ödemek yerine aynı miktarda tl ile borcu kapatalım diyoruz.

kapattığımız borç bugünkü tutarı ile altına endekslenecek ve daha kısa sürede geri ödenecek.

biz tl ödeyip altına endeksleyeceğiz.
karşı taraf faiz indirimi alacak.

mantıklı mı sizce?
0
baldan kaymak
(23.05.24)
Ben anlayamadım.
Krediyi eğer 6 ay veya daha önce çektiyseniz o zaman faiz oranları iyiydi. O kredi güzel kredi. Onu erken kapatmayın.

Benden daha iyi biliyorsunuzdur ama kredinin ilk ödemelerinde genelde faiz ödersiniz, ana para pek azalmaz. O yüzden kredinin o pahalı olan ilk kısmını ödediyseniz ucuz kısmı başlayacakken kapatmanız mantıklı değildir.

Özetle hem anlamadım. Anlasam bile kredinin faiz oranı, kaç ay kaldığı, erken kapatmanın ne kadar avantajlı olacağını vs. görmek gerek. Çok büyük bir kazanç olmayacaksa bence kimseyle böyle işlere girmeyin.
0
michael_knight
(23.05.24)
Simdi kredinin "pahali kismi" "ucuz kismi" diye bir sey yok. Yani bu sekilde bir "borcu kapat veya kapatma" analizi yapilmaz. Diyelim ki 10000 lira borcun var (anapara). Buna her ay belli bir % oranda faiz isliyor. Sen her ay sabit bir miktarda borc odemesi yapiyorsan ilk aylarda cogunlugun faize gitmesi garip bir tesaduf degil cunku o aylar isleyen faiz miktari daha fazla. Aylik odeme miktarini arttirsan bu sorun ortadan kalkar. Veya sen direkt ana paraya odeme yapip borcu 9000 bine getirdiginde o aydan itibaren kacinilmaz olarak daha az faiz isleyecek ve kacinilmaz olarak yaptigin sabit odemenin daha cogu anaparaya ve daha azi faize gidecek.

Esas soruya gelirsek isin prensibi basit: kredi faiz orani (%) senin elindeki parayla elde edebilecegin kazanc oranindan (%) yuksekse kredi kapatilir. Yani elindeki nakitle iyi bir is fikrini gerceklestireceksen kredi borcu oyle dursun diyebiliriz ama nakit para bos bos mevduatta duruyorsa krediyi kapat gitsin.

"altina endekslemek" "karsi taraf faiz indirimi alacak" falan bunlardan hicbir sey anlamadim. Cok gereksiz dolambaclandiriyorlar gibi geldi. Duz nakit verip dakikasinda tamamen kapatilamiyor mu bu borc?
0
hot potato
(24.05.24)
Şu ortamda alınmış krediyi erken kapatmak, sadece çok çok önemli bir işiniz varsa olabilir. Örneğin ev kredisidir, evi acil satacaksınızdır vs. Onun dışında mantıklı değil.

Hele TL'yi, altına endeksleyip kapatmak, büyük risk. Aydan aya ödeyip, geçin. Yanarsınız...


.
0
kartallar yuksek ucar
(24.05.24)
(7)

çin - tayvan

WithWorth
savaşları okuma konusunda ciddi yanılgılarım olduğunu düşünüyorum.rusyanın 6 ay içinde ukraynayı haritadan silmesi lazım derdim ancak savaş yıllardır devam ediyor.çinin yüzölçümü tayvanın 266 katı,nüfusu ise 58 katı imiş,ordular ortada, ülkelerin ekonomik durumları da ortada.tayvan bir de adaya haps
savaşları okuma konusunda ciddi yanılgılarım olduğunu düşünüyorum.

rusyanın 6 ay içinde ukraynayı haritadan silmesi lazım derdim ancak savaş yıllardır devam ediyor.

çinin yüzölçümü tayvanın 266 katı,
nüfusu ise 58 katı imiş,
ordular ortada, ülkelerin ekonomik durumları da ortada.
tayvan bir de adaya hapsolmuş gibi.
şu haritadaki iki ülkeye bakar mısınız ?

www.turksam.org

tayvanın birkaç hafta içinde çin topraklarına katılması gerekmez mi ?

yanılgılarım tam olarak nerelerde?
0
WithWorth
(23.05.24)
Konuyu çok uzaktan izleyen olarak bildiklerim;
1- Dünyanın neredeyse tamamı (yani ABD) Tayvan'ın arkasında.
2- Tayvan ada ama dağlık. Kara savaşında savunmacının ciddi avantajı var.
3- Böyle bir girişim Çin'in ekonomisini mahveder. Bunu göze alması zor.
0
michael_knight
(23.05.24)
Çünkü Çin'in kendisi de şu anki uluslararası ticaret anlamında statükoyu bozmak istemiyor. Çin ürettiği ürünleri satabilmesi ve ekonomisini devam ettirebilmesi açısından dışa bağımlılığı en büyük ülkelerden biri, şu an için savaşa girip Amerika ve Avrupa gibi ticaret ortaklarını karşısına almak istemiyor.
0
king lizard
(23.05.24)
Hangisi kazanır derken sadece görünenlerle değil, görünmeyenler veya konuya uzak gibi görünen hususları da ele almak gerekiyor bu zamanda.
Alanın genişliği, nüfus ve orduların kıyaslanması ile düşünmek olmaz.

Günümüzde savaş kavramının tanımı daha da geniş. Mesela İran'da üst düzey kişilerin bile kaza adı altında ölümleri bir çok ülkeyle dış ilişkileri etkileyecek seviyede bir olay.

Savaş, sadece cephede değil diplomasi ticaret turizm ticaret vs bir çok alanda hala sürüyor.
Mesela Rusya ile bizim de arka planda görünmeyen savaşımız var aslında. Bu daha çok etki alanlarında yer kapma mücadelesi olarak söz konusu.
Suriye, Afrika bunlardan ikisi sadece
İsrail ile de bir tür savaştıyız aslında.

Ticari dengeler sebebiyle ABD ve ayrıca ABD'ye bağlı Avrupalı devletler de var işin içinde.
Diğer yandan Çin'in Türkiye'de dahil olmak üzere, bir kuşak bir yol adlı devasa ticaret hattı projesi söz konusu. Çin bunu herhalde heba etmek istemez . Ama tuhaf olan bu projenin aslında yine Çin'deki "batı asıllı" sermaye sahiplerinin planlaması.

Bunun yanı sıra ileriye dönük olarak ABD ile Çin arasında teknolojik temelli istihbarat alanında da büyük çekişmeler hala var.

Filistin meselesi sebebiyle ABD'de, Çin merkezli olan tiktok yasağı konuşuluyor.
Sebebi de Tiktok un, Instagram gibi platform algoritmalarının dışında hareket etmesi ve Filistindeki dramla ilgili içerikleri daha fazla göstermesi.
Instagram gibi yerlerde ise arama yapıldığında ancak istenenler çıkıyor.

Elon musk'ta netanyahu ile görüştükten sonra X ye de bazı değişmeler oldu. Filistin meselesini öne çıkaran çeşitli tanınmış kişilerin hesaplarıyla olan etkileşimler de hesap sahiplerinin kendi tespitleriyle ortaya çıktı.


Abd uzak doğu konusunda Hindistan'a söz geçirebilirse belki Çinle gerilimin dozunu arttıracak ama şu an kendi yaklaşan seçimleri de bir çok şeye engel. Trump seçilirse bir çok şey sil baştan.

Neyse.. Tayvan'ı bazı yönleriyle Kıbrıs gibi düşünebiliriz sanırım.
0
diyecevaplandı
(23.05.24)
Rusya Ukrayna'yı 6 ay değil isterse 1 günde tarihe gömer savaşın uzaması Putin'in stratejisinden ibaret. Bu sene bitmeden Rusya zaferi ile sonuçlanacağını düşünüyorum zaten yakın zamanda Çin ile anlaşma yapıldı Rusya ile Ukrayna'yı mukayese etmek pire ile deveyi mukayese etmeye benzer Ukrayna'da Rus zaferi aynı zamanda batının (ABD,NATO,AB) mağlubiyeti olacak. Ukrayna'dan sonra sıradaki hedef Transdinyester veya baltık ülkeleri olabilir. Değil avrupada dünyada Rusya'yı durdurabilecek bir güç yok.

Batı Rusya'ya tariihte eşi benzeri görülmemiş bir ambargo uyguluyor Rusya'ya uygulanan ambargo ne Kuzey Kore'ye, ne İran'a ne de Esed rejimine uygulandı bütün bu ambargolara rağmen Rusya 2023'te batı ekonomilerinden daha fazla büyüme kaydederek rekorlar kırdı, Rusya'nın ne kaynak sorunu var ne insan kaynağı problemi hayat güllük gülistanlık devam ediyor tarih boyunca ambargolarla demir perde içinde yaşamış Rusya için ambargolar bir şey ifade etmiyor herşeyin alternatifi var. Bu ambargolarla batı kendi bindiği dalı kesti farkında değil Rusya çok büyük bir pazar bu pazarı kaybetti şimdide Gazze boykotundan dolayı batılı şirketler çok ciddi darbe aldılar batılı şirketlerin yerini Çinli ve Türk şirketler alıyor.

Tayvan içinde benzer şeyler geçerli Çin ve Tayvan kıyaslanamaz yakın gelecekte Çin'in Tayvan'ı muhasara altına alması ve işgal etmesi kaçınılmaz bir durum olduğuunu düşünüyorum. Böyle bir durumda batının yapabileceği fazla bir hamle yok ABD ve dünya ekonomisi Çin'e bağımlı ABD'de üretim yok herşey Çin'den geliyor Çin'in elinde ABD tahvilleri var dahası artık dünya genelinde batı hegemonyası kalmadı artık çok kutuplu düzen var batı her alanda kaybetti.

Yanılgınız şurada her şey göründüğü veya medyada gösterildiği gibi değildir. Gazze içinde o kadar propagandalar yaptılar/ yapmaya devam ediyorlar güya İsrail Gazze'yi 1 saatte temizleyecekti ne oldu? İsrail ordusu dünya kadar kayıp vererek 2 ayda ancak deniz kıyısına kadar ulaşabildi 8 ay olacak neredeyse daha HAMAS'ın beyin takımından birini yakalayamadılar güya tünellere su basıp HAMAS'ı ortadan kaldıracaklardı orada da başarısız oldular terlikli eşofmanlı mücahidler milyonlarca dolarlık teknolojileri basit el yapımı silahlarla akılcı taktiklerle çöpe çevirdiler

Dünyadaki bu gidişat (çatışma alanları vs.) ABD seçimlerine kadar (belki öncesi belki sonrası) devam edecek Ukrayna'da Rusya zaferi, Gazze'de mücahitlerin zaferi ve bağımsız Filistin devletinin BM tarafından tanınması ve Tayvan'ın işgali şeklinde. ABD'de (muhtemelen Trump seçilecek) yeni gelecek hükümet Rusya politikasını değiştirip Çin'e yoğunlaşacak.
0
doharkoman
(23.05.24)
Abi bu tarz şeyler için eksiduyuruda çok vakit harcama çünkü alacagin cevaplar "bati bitti" oluyor, neredeyse ürettiği her şeyi Export eden ülke bağımlı olmuyor da diğerleri oluyor sadece. Ha sonra bir de elinde nükleer olan avrupa rusya'ya karsi da koyamiyor falan filan. Seviye burası.

Al abi sunlari oku, en azından ciddi bilgi olur;
www.cfr.org


moderndiplomacy.eu

foreignpolicy.com

Yani olay sadece elindeki askeri güçle falan alakalı degil. Zaten dünyada hiçbir şey sadece askeri güçle alakalı değil artık. Eskidendi o. At gözlüğü ile bakip "atom bombasi atalim" tayfanin olayi o.

Savaş konusunda da eksi falan bakmam, War institute'tan bakarim. Bunun üstüne yazan profesörler varken burada ilkokul mezunu olup olmadigi belirsiz olan bizlerden bilgi almakla uğraşma.
0
logisticsmanager
(24.05.24)
Tayvan dünyanın en büyük çip üreticisi, dünya çapında üretimin yarısından fazlasını yapıyor. Tüm dünya çipler üzerinden yürüyor şu an. O bölgede çıkacak bir savaş, tüm dünyada üretimin aksamasına sebep olacak. O yüzden kimse bunu istemez Çin de dahil.

En basit açıklaması bu benim için, fazlasını yapacak kadar bölgeye hakim değilim.

Bi de "Sabah girsek akşam ülkeyi alırız" düşüncesi en fazla 12-13 yaşında ergenliğe girerken bitmesi gereken bir konu. Bi kere en basitinden, tayvan'ı işgal etse, oradaki halk "Haa bundan sonra PRC vatandaşıyız ROC yerine yani tamam, yarın sabah iş var yatayım o zaman" mı dicek? Minnacık hong kong bile yıllardır duyup bildiğimiz bir isyan halinde, tayvanı topraklarına katmak öyle kolay mı yani?

Rusya'nın doğu Ukrayna saldırısı bir açıdan daha mantıklı orada kendisini destekleyen bir popülasyon bulunuyor. Çin ve Tayvan arasında böyle bir durum da yok. Adada yaşayan 20 milyon insana soykırım mı uygulayacaklar mesela?
0
nundu
(24.05.24)
@logistics tam ilk okuldaki o "atom bombası" atalım kafadayım, kaynakları okuyacağım.

@nundu abi minicik tavyan'ın ürettiği çip'i dev gibi çin nasıl üretemiyor ?
0
🌸WithWorth
(25.05.24)
(12)

Avrupa'da bankanın müşteriyi kovması neden?

michael_knight
Avrupa'da yaşayan insan bir sabah uyanıyor ve banka hesabı kapatılmış. Banka diyor ki "artık seninle çalışmak istemiyoruz". Banka bunu neden yapıyor?Türkiye'deyse hesap açalım diye bankalar birbirini eziyor.Avrupa'da neden böyle, Türkiye'de neden öyle?
Avrupa'da yaşayan insan bir sabah uyanıyor ve banka hesabı kapatılmış. Banka diyor ki "artık seninle çalışmak istemiyoruz". Banka bunu neden yapıyor?

Türkiye'deyse hesap açalım diye bankalar birbirini eziyor.

Avrupa'da neden böyle, Türkiye'de neden öyle?
0
michael_knight
(23.05.24)
avrupa'da kullanıcı ve hesap konularında bankacılıkta ciddi regülasyonlar var. arada bir de regülasyonları uyguladıklarını göstermek için belirli sayıda banka hesap açma talebini reddediyorlar, hesap kapatıyorlar, transferleri incelemeye alıp bloke atıyorlar.
0
avatar is back
(23.05.24)
Türkiyede de eger hesabın bahis kumar işlerine bulaştıysa bizdeki bankalarda aynı şeyi yapıyor
0
limonlu eksi
(23.05.24)
Yasadışı işlem şüphesi gibi değil de mesela şuradaki gibi durumlardan bahsediyorum.
Banka müşterisinin bankaya hiç masrafı yokmuş gibi geliyor bana. Ama yanıldığım veya anlayamadığım bir kısım var belli ki.

www.reddit.com
www.reddit.com
0
🌸michael_knight
(23.05.24)
türkiye gri listede. bu hafta listeden cikmamiz bekleniyordu, durum nedir su an bilmiyorum ama türkiye'de dogmak yetiyor yani riskli olarak degerlendirilmaye. dogmak ve/veya yasamak. diyelim türkiye'de dogdun ama hic yasamadin türkiye'de, vatandasligin da abd vatandasligi olsun, gene fark etmez, gene riskli degerlendiriliyorsun. yani türkiye'den hesabina para girmemis olsa dahi sadece dogdugun yer sebebiyle seni bir tehdit görüyorlar. gri listede kimler var? türkiye, irak, afganistan...

sebebine gelince fatih altayli'nin timur soykan ve murat agriel ile yaptigi söylesiyi izlemenizi öneririm.
0
alice in potatoland
(23.05.24)
Abi yolladiklarinin ikisi de ing ikisi de Lüksemburg. Buradan anladigim ing ve Lüksemburg iliskisi olanlarda sıkıntı var.

Ben misal Fransa'da su ana kadar şu şekilde duydum;
Kisi cryptolar vs gibi şeylerde kullaniyor. Ondan sıkıntı olmus.
Kişi yurtdışı hesaplarla özellikle sıkıntılı ülkelerle çok girdi çıktı parasal işlemler yapiyorsa.

Onun dışında cost vs diyerek kapatilan bir şeye hiç denk gelmedim sosyal medyada.
Orada kesin dediğim gibi ing'nin belki Lüksemburg'tan çıkma vs bir şeyi varsadir ya da küçülme vs.
0
logisticsmanager
(23.05.24)
@alice
listede afganistan ve 20 sene işgal görmüş yakasından bi türlü düşmedikleri düzeni kalmamış zavallı ırak yok. yalan söylemişler sana.
kaynak gösterdiklerin parayı trollükten örnekteki gibi yalandan ve kışkırtmadan kazanan tipler
üstelik bu derecede yabancı yaptırımların içten içe gönüllü destekçisi olmamak lazım.

zaten liste çıtırdan ideolojik. kara listede myanmar, iran, k.kore var. darbe hükümeti, ezeli nato düşmanı, nato düşmanı + komünist.
0
lambırcek
(23.05.24)
Ya tamam Irak ve Afganistan yok ama Mozambik var, Niijerya var, Suriye var, Kenya var, Namibia var, Kameron, Burkina Faso, Yemen gibi şahane başka ülkeler var.
Şahanelikten bayılacağım.
0
alice in potatoland
(23.05.24)
@alice felakat masalların bitmedi mi hala? bence de parantez açıp seni istisna saymalı. ne o öyle kara kara heriflerle bi arada saymak. onlar kokuyodur bi de eminim. avrupa ayıp ediyor.
0
lambırcek
(23.05.24)
www.bloomberg.com
bitmedi felaket masallarım çünkü masal değil gerçekler. kaynak österdiklerimle bir husumetin varsa sorun sendedir.
0
alice in potatoland
(23.05.24)
kriptopara işlerine baya karşılar. O yüzden olabilir. Devletler zorluyor.

Şöyle düşün, birkaç yıl önce Türkiye'de bankalarda döviz tutmak zordu şahsen beni sürekli taciz edip illa vadeliye geçirelim, KKM yapalım falan diyorlardı. Onun son noktası "madem dolar tutacaksın al paranı başka bankaya git" olabilirdi.
0
nhk ni youkosu
(24.05.24)
Belirsiz ucuz açık bir soru daha. Avrupa'da yaşayan biri? Hangi avrupa ülkesi olduğu belli değil. Öncesi ve sonrası hakkında bir detay yok. Pek inandırıcı gelmedi. Ayrıca konunun Türkiye'nin gri listede olup olmaması ile alakası yok Türk vatandaşı gri listeden bağımsız olarak bir çok ülkede banka hesabı açabilir. Gri liste çok ciddiye alınacak bir durum değil bu iddia (saçma sapan ideolojik kanalların algı oyunu ne de olsa alıcısı var) Velev ki müşteri uygu bir profilde değildi baştan hesap açmazlardı zaten.

Gri listeye gelirsek bu liste dönem dönem değişir buradaki kriter ülke isimleri değil kategorizasyondur.
0
doharkoman
(24.05.24)
alice aktardığın yalanı düzelten zaten benim. linke gerek yok biliyorum
bugün nasıl kandırılsam diye haber dinleyip karikatür kötüye dönüştürülen 2 ülkeyle (2si de 20 sene amerikan işgali görmüş tesadüfe bak) türkiyeyi yanyana getiren sensin. bu çarpık zihni üreten ve ekmeğine bakanlar da saydığın isimler. yazdığın ilk şey yalan ama hala vurgulu vurgulu gerçekleri konuştuğunu düşünüyorsun. hala ayıkmadın
0
lambırcek
(24.05.24)
(7)

köpek sahiplenmeye giriş 101

ve sen oyle masum bakiyordun ki
arkadaşlar merhaba. ben barınaktan köpek sahiplenmek istiyorum. daha önce hiç beslemedim. bu konuda kendimi eğittikten sonra sahiplenmek istiyorum ki hayvancağız ömürlük mutlu huzurlu bir yuvaya kavuşsun. şimdi deneyimli arkadaşlara sorularım şunlar.- nelere dikkat etmeliyim?- sosyal medyada hangi h
arkadaşlar merhaba.

ben barınaktan köpek sahiplenmek istiyorum. daha önce hiç beslemedim. bu konuda kendimi eğittikten sonra sahiplenmek istiyorum ki hayvancağız ömürlük mutlu huzurlu bir yuvaya kavuşsun.

şimdi deneyimli arkadaşlara sorularım şunlar.

- nelere dikkat etmeliyim?
- sosyal medyada hangi hesapları (köpek eğitimi vs konusunda iyi diyebileceğiniz) takip ediyorsunuz?
- evim epey küçük ama hol kısmı geniş. kendisine orada bakacağız. elbette günde iki kere dışarı çıkaracağız ama evin içinde büyük ırk rahat edebilir mi? küçük veya orta ırk mı bakmalıyım?
- temel eğitimleri (temel itaat, tuvalet, evde yalnız kalma vs) nasıl verebilirim?
- hangi kitapları almalı, kimleri takip etmeli, neler yapmalıyım?
- veteriner, çip, karne, kimlik vs nasıl oluyor? belediyeler bunları yapıyor mu?
- mama olayını nasıl yapıyorsunuz? sadece kuru mama mı yiyor yoksa evde pişen yemeklerden de veriyor musunuz?
- dışarıda başka köpeklerle ya da kedilerle karşılaştığında kavga çıkmaması için ne yapıyorsunuz? sakin sakin oynuyorlar mı yoksa hırlama, havlama durumunda ne yapabilirim?

baya araştırıyorum bir süredir. detaycı biri olduğum için her şeyi düşünüp ona konforlu bir yaşam sağlamak istiyorum.

yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

(sözlükten de mesaj atabilirsiniz. aynı isimle kayıtlıyım. yeter ki yardımcı olun.)
0
ve sen oyle masum bakiyordun ki
(23.05.24)
Şimdiden tebrikler :)

Öncelikle gözünüzü korkutmak hem de çok korkutmak isterim. Çünkü bir köpek size ve yeni düzene alıştıktan sonra o düzen bozulunca çok kötü oluyor. Bu sorumluluğu alamayacaksanız hiç kalkışmamanızı öneririm.
Bu sorumluluk için en azından iki kişi (biri asil, biri yancı) gerektiğini de düşünüyorum. Çünkü insan hasta oluyor, cenazesi oluyor, arkadaşının düğününe gitmek zorunda oluyor... Bir yedek şart.


Köpeğimizi KurtaranEv barınağında sahiplendiğimiz için en çok orayı seviyorum. Pek çok farklı barınak var, hepsini sosyal medyadan takip edin.

- Köpek eğitimi çok ilginç bir konu. Pek çok uzman birbirinin tam tersini iddia edebiliyor o yüzden kafanız karışmasın. Şimdiden söyleyeyim ki bu eğitim işinde tek bir doğru yok. Kendi yolunuzu bulmanız gerekecek.
- Evin küçüklüğünün köpek bakımına etkisi yok. 50 metrekare ev ile 250 metrekare ev köpek için aynı. 30 kiloluk köpeğimizle evde yaşıyoruz, bir sıkıntımız yok. 40 kilo olsa yine sorun olmazdı sanırım. 50-60 kilodan sonra evle ilgili değil de sarılırken ezilmek, hasta olursa taşıyamamak gibi sıkıntılar olacaktır. Bahçe olsa elbette daha iyi olurdu ama bu köpek için olduğu kadar benim için de geçerli. Bahçe olsa arada çıkıp rahatlardım :)
- Tuvalet eğitimini vermeyi öğrenirsiniz. Aşırı zor değil. Biraz sabır birazcık da kaka temizlemek gerekebilir ama hayvandan hayvana değişiyor. Genelde çok uzun sürmüyor. Evde yalnız kalma, yürüme, çağırınca gelmesi gibi şeyler yavaş yavaş olacak. Şimdiden düşünmeyin. Eğitimler de aldırabilirsiniz, siz de okuyup eğitebilirsiniz.
- Kitap, influencer, YouTube kanalı vs. hepsi karşınıza çıkacak ("Youtube - Tarkan Vardar" ben beğeniyorum ama beğenmeyenler de vardır mutlaka.)
- Veterinere gidince o hayvana bir çip takacak ve size karne verecek. O anda ve sonraki aylarda olması gereken aşıları size söyleyecek. Karmaşık bir iş değil. Belediye bir şey yapmayacak siz cebinizden ödeyeceksiniz.
- Mama olayında da her konu olduğu farklı fikirler var. Ben sadece kuru mama verme taraftarıyım. Tam tersini savunanlar da var. Ama "ben ne yersem o da ondan yer. Fasulye yer, pilaki yer" gibi hayallere kapılmayın.
- Dışarıda başka kedi ve köpeklerle nasıl anlaşacağı öncelikle şans işi. Hayvanın karakterine, geçmiş tecrübelerine bağlı. İşler istediğiniz gibi değilse yavaş yavaş üzerinde çalışarak değiştireceksiniz. Yıllarca uğraşsanız değişmeme ihtimali de var, hazırlıklı olun.

- Her gün günde en azından 2 defa dışarı çıkmanız gerekecek. Ama ne olursa olsun. Hasta olsanız da, darbe olsa da, ailenizden birini kaybetseniz de ne olursa olsun çıkmanız gerekecek.
- Ayda 1-3 bin TL civarında bir masrafı olabileceğini hatırlatırım.
- Her tatile gideceğinizde ya onu kabul eden bir yer arayacaksınız ya da onu bırakacak bir arkadaş veya köpek oteli. Yine de aklınız arkada kalacak.
- Evi temizleme işi zorlaşacak.
- Hasta olduğunda çok endişelenecek ve belki de ciddi masraflar yapacaksınız.

Tarif edemeyeceğim kadar güzel bir duygu :)
0
michael_knight
(23.05.24)
"Geçici yuva olma" sistemi var. Köpeklerle ilgili çoğu konuda olduğu gibi bazı insanlar buna şiddetle karşı çıkıyor bazı insanlar şiddetle savunuyor. Bence çok güzel bir sistem. İlginizi çekebilir.
www.kurtaranev.org
0
michael_knight
(23.05.24)
Selamlar

Şimdi bir kere siz Türkiye'de yapacaksiniz, o yüzden sizle aynı dinamiklere sahip değil benim deneyimlerim. Misal ben bahcesiz evde olana önermem çünkü köpeklere genelde ev bulunuyor Fransa'da ama Türkiye'de öyle degil, cok ciddi bir sıkıntı var ve kimseye bahceli ev yap öyle sahiplen gibi saçma bir öneride bulunamam. Ülkede kaç tane var zaten.

Amma lakin büyük köpek+ ufak ev+ günde iki kere cikarmak = kabus. Köpeğin günde en az 6-7 saatte bir dışarı çıkması lazım. Iki kere hayatta yetmez 3 minimum. Benim köpeği 3 kere cikarirdim bir iki kere apartmana isedi çok su içtiği günler. Sonra 4e cikarmistik. Ve araştırınca da 6 saatte bir falan çıkması gerektiğini öğrendik.

Sosyal medya takip etmiyorum artık.

Kesinlikle küçük ırk ya da max orta bakın.

Temel eğitimleri kendiniz verebilirsiniz. Bunun için youtube, reddit, bedava kitaplar vz bir sürü şey var. Bence en basiti bu.

Patricia McConnell kitapları baya ünlü.

Sadece kuru mama, biraz ödül. Kaliteli mama alın.

Hah Türkiye'nin en sıkıntı konusu; disarida başıboş hayvan. Vallaha buna ne yapılır bilmiyorum. Malesef çok kolay yönetilebilecek bir şey değil bu. Bir de köpekten köpeğe reaksiyon değişir. Bazı köpeklerde sorun olmaz, egitimle falan desentesization yapilir ama bazilarinda (misal benimki) çok zor.
0
logisticsmanager
(23.05.24)
ya arkadaşlar cidden çok teşekkür ederim. uzun uzun yazmışsınız. var olun cidden. şimdi hepsini not alıyorum. :)
0
🌸ve sen oyle masum bakiyordun ki
(23.05.24)
Köpeğin ilk bilmem kaç günü vs diye bir şey vardi. Ona bakin.

Bu arada gercekten almadan önce evinizde barinak köpeği geçici baksaniz ideal olabilir.

Misal ben çise cikarmak bu kadar koymaz derdim. Aksam 11'de canin uyumak isterken çise cikarmak ya da sabah uyumak isterken çıkarmak bazen adama cok koyuyor. Misal covid asisi ertesi günü köpeği disari cikartmak hayatimda unutamayacagim zorlukta seylerden biri. Ondan ben bahçeli ev diyorum kişinin hayatı için de. Disari mi çıkacaksin? Kapiyi ac, isesin. Sonra 6 saat cik dolas.

Ya da ishal oldu. O gun 10 kere cikardim misal.

Sonra hasta oldu sabaha kadar uyumadim onunla ilgilenirken.

Yani simdi düşündüğüm zaman buyumeyen çocuk gibi zor yani :) bahceli ev olmadan daha zordu da hayat güzel oldu şimdi.
0
logisticsmanager
(23.05.24)
Ben de tebrik ediyorum, gerçekten çok güzel bir duygu. Ben sorularınızın çoğuna cevap veremeyeceğim, benim köpek sahibi olduğum yıllara göre pek çok şart değişti, en basitinden sosyal medya diye bir şey yoktu o zamanlar:) Yine de bazı deneyimlerimi paylaşabilirim.

Benim köpeğim büyüktü, küçük bir evde yaşıyorduk, büyüklüğü sorun olmadı hiç bir zaman, yavru iken çok enerjikti ama o zamanlar tüm şartlarımız uygundu, dışarda birlikte çok vakit geçirdik, sürekli başka köpeklerle birlikte oyunlar oynayarak, bisiklet peşinde koşup enerjisini atarak geçirdi ilk yıllarını, büyüdüğünde evde olduğu zamanlar bir köşede hatta bir kuytuda yatıyordu.

Büyüklük arttıkça mama ihtiyacı da artıyor, bizimki hassastı, egzama vs problemleri oluyordu, o nedenle en kaliteli kuru mamaları alıyorduk kendisine, mama masrafımız küçük ırklara göre oldukça yüksekti, böylece sorunuza da cevap vermiş olayım kuru mama yiyordu, bir dönem evde kendisine özel pirinç ve kabaktan oluşan bir lapa hazırlıyorduk, egzaması için veteriner tavsiyesi idi ve o dönem işe yaramıştı, normal yemekler bünyesine iyi gelmiyordu.

Bizimkisi lider ruhlu bir erkekti ve özellikle 11. ayından sonra diğer alfa köpeklerle bir arada bulunması çok zorlaşmaya başladı, kedilerle de arası çok iyi değildi çünkü yavru iken hırpalamışlardı kendisini,bu durumun tek çözümü dışarda tasma ile dolaştırmak, olası kavgalarda tasmasından tutup çekmek oluyor, şimdiki aklım olsa kısırlaştırılmış bir dişi köpeği tercih ederdim.

Evinizin sürekli kirlenmesine, her tarafın tüy olmasına hazırlıklı olun, uzun süren uğraşlardan sonra hayvan sahibi olmayan insanların 'ev kirlendi temizlik yapmalıyım' aşamasına anca geleceksiniz, köpek bakmak hijyen takıntılı insanlara göre değil. Özellikle yavruyken, tuvalet eğitimini tam alana kadar çiş kaka temizlemeniz gerekebilir ama tuvalet eğitiminden çok korkmayın, çünkü onlar da bulundukları ortama çiş kaka yapmak istemiyolar, kasları geliştikten sonra uzun süreler tutabiliyorlar, hayvanı da çok zorlamadan günde iki defa çıkarmak yeterli olacaktır tuvalet için.

Spontan planlara veda etmeniz gerekecek, bu akşam eve gitmeyeyim, geç döneyim, haftasonu atlayıp tatile gideyim vs bunlar geride kalacak, ya da michael knightın dediği gibi yedekte birileri olmalı, bende bu sorun olmamıştı, çünkü zaten gönüllü olarak önceliği kendisine veriyordum, muhakkak uzakta olmam gereken durumlarda da güvenebileceğim kişiler vardı.

Bence en önemlisi kendisini sevmek ve ona vakit ayırmak, gerisi bir şekilde gelir, ben köpeğimi sahiplendiğimde köpekler hakkında hiç bilgim yoktu, kendime ait bi evim bile yoktu, neye güvenerek, ne düşünerek aldım onu bilmiyorum ama çok da iyi oldu, onun bir zamanlar var olmadığı bir hayat düşünemiyorum, normalde ben de çok detaycıyımdır ve bir işe kalkışmadan önce her şeyi düşünmeye ve hesaba katmaya çalışırım ama köpek sahibi olmak önünü ardını düşünmeden yaptığım belki de tek hareket, hiç de pişman olmadım.

Son olarak yaşam döngülerinin biz insanlara göre kısa olması çok kalp kırıcı:(
0
(23.05.24)
arkadaşlar size de çok teşekkür ederim. ne güzelsiniz ya :) detaylı detaylı yardımcı olmuşsunuz. var olun. hepinizin söylediği her cümle çok kıymetli. hepsini not alıyorum. :)
0
🌸ve sen oyle masum bakiyordun ki
(23.05.24)
(5)

Powerbank in şarj kablosu yerine uzun bir kablo takarsam?

Zetnikov
Bi sikinti olurmu sarj ederken. İcinden kisa kablo cikiyor
Bi sikinti olurmu sarj ederken. İcinden kisa kablo cikiyor
0
Zetnikov
(23.05.24)
olmaz
0
jülsezar
(23.05.24)
(uzun kablo takarsanız sıkıntı) olmaz.
0
michael_knight
(23.05.24)
@jülsezar
@michael_knight

mesela usb tasınabılır harddısklerde kablo uzayınca veri transferinde sıkıntılar yasanıyordu. powerbankte de şarj hızı dusebılır dıye dusunmustum aslında.
0
🌸Zetnikov
(23.05.24)
hocam sıkıntı olmaz ile şarj hızının düşme ihtimali farklı şeyler.

düşmez hocam kullanacağınız kabloda. dandikse kablo düşebilir.

ama deneyin direkt görün.
0
jülsezar
(23.05.24)
@jülsezar

teşekkr ederim
0
🌸Zetnikov
(23.05.24)
(1)

Antalya Mersin taraflarında sakin denizli bungalov önerisi?

gezegen olan pluton
Yazın özellikle çok kalabalık plajı olmayan, denizi temiz güzel, çok da pahalı olmayan bungalow yer önerileri yapabilir misiniz?
Yazın özellikle çok kalabalık plajı olmayan, denizi temiz güzel, çok da pahalı olmayan bungalow yer önerileri yapabilir misiniz?
0
gezegen olan pluton
(23.05.24)
Naz Beach Bungalow - Manavgat.
Yazın gidip çok memnun kaldım. Fiyatı makul, akşam yemeği inanılmaz lezzetliydi ve fiyata dahil. Normalde fiyata dahil olunca uyduruk olmasını bekler insan ama gerçekten hem lezzetli hem de boldu.
Plaja sıfır. Plaj kupkum.
Denize ilk girerken biraz taş var ama ayakkabı gerektirecek kadar değil, biraz ayak acıtacak şekilde.

İşletmecisi bir çiftti. Astsubay emeklisi çok düzgün bir bey ve para-muhasebe gibi işlere bakan eşi. Asıl farkı yaratan ve tesisi güzel kılan onlar ve birkaç çalışandı.
Fakat bir yandan da pek yapacak bir şey yok, onu da söylemeliyim.
Haftada bir canlı müzik varmış ama bize denk gelmedi. Bu sezon ne olduğunu sormak lazım.
Fiyatı makul dediğiniz için bu yeri söyledim. Arabasız gitmenin zor olduğu bir yer.
0
michael_knight
(23.05.24)
(4)

Tamamlayıcı sağlık sigortası sıfırdan başlarsa ne olur?

artci sarsinti
Sağlık sigortasını başka şirkete geçirmek istiyorum.Mapfre aktarma dosyasını göndermiyor. Yeni şirkete sıfırdan başlatsam ne gibi dezavantajı olur?Yeni şirketin fiyatı mapfrenin üçte ikisi.
Sağlık sigortasını başka şirkete geçirmek istiyorum.
Mapfre aktarma dosyasını göndermiyor. Yeni şirkete sıfırdan başlatsam ne gibi dezavantajı olur?
Yeni şirketin fiyatı mapfrenin üçte ikisi.
0
artci sarsinti
(23.05.24)
Dosya gelirse sigortalı olduğunuz süreçteki şikayetlerinizi muaf tutmazlar yeni şirkette, bu yüzden iyi olur dosyanın gelmesi sanki o sigortanın devamı gibi olur sanırım
0
atom karincanin torunu
(23.05.24)
Göndermiyorlar bir türlü. Uğraştırıyorlar. Sanki sıfırdan başlayacak gibi gözüküyor.
0
🌸artci sarsinti
(23.05.24)
Git bir sigorta acentesine, halletsin.
Sıfırdan başlatırsan, ömür boyu yenileme garantisinin 3 yıllık süresi yeni baştan çalışmaya başlar. Varsa şu ana kadarki kronik hastalıkların kapsam dışında kalır. 3 yıl içinde ortaya çıkabilecek kronik hastalıkların, ömür boyu yenileme garanti kapsamı dışına atılmasına neden olur falan.
0
Mirket
(23.05.24)
Konunun uzmanı değilim, bilgilerim kulaktan dolma, ona göre okuyun.
Sıfırdan başlatmayın kesinlikle.

Geçen sene belki de sadece işe gitmemek için karnım ağrıdı diye uydurup doktordan rapor almışsınızdır. Bir sene sonra midenizde ciddi ve masraflı bir sıkıntı olunca sigorta şirketi "senin zaten bu şikayetin vardı, sen ölene kadar midenle ilgili hiçbir hastalığını ne ben ne de hiçbir sigorta şirketi bundan sonra karşılamayacak" diyerek o muayeneyi bahane gösterir, gösterebilir.

O yüzden aktarma için elinizden geleni yapın.
0
michael_knight
(23.05.24)
(5)

Mini Cooper Countryman

izmitcan
Merhabalar, bu aracın 2016sını düşünüyorum 1.6 benzin otomatik türkiye paketi. Bu aracın sahibindendeki ilanlarına göre biraz daha pahalı olması gerekmez miydi? kronik problemi falan mı var bilgisi olan yardımcı olursa sevinirim
Merhabalar, bu aracın 2016sını düşünüyorum 1.6 benzin otomatik türkiye paketi. Bu aracın sahibindendeki ilanlarına göre biraz daha pahalı olması gerekmez miydi? kronik problemi falan mı var bilgisi olan yardımcı olursa sevinirim
0
izmitcan
(22.05.24)
aracı bilmiyorum. eğer muadillerine göre ucuzsa ya kronik bir problemi vardır ya da ikinci eli çok yavaştır
0
paintov
(22.05.24)
ben bu aracı normal kullanan görmedim. anırta anırta kullanan ise çok gördüm. sakarya nezdinde konuşuyorum.
0
bisorumvargaliba
(23.05.24)
mini cooper tipik bir bmw, 10 yasina gelmisse, hele gecmisinde hor kullanilmissa ocagina incir agaci diker.
0
cooperr
(23.05.24)
sanayide iyi bir usta bulun. o araçları zorlamayan yok. zaten bu tarz araçlarda belli yıldan sonra arızalar oluşuyor.
0
mikahakkinen
(23.05.24)
Tamirci bir yakın arkadaşınız yoksa almayın. Zaten öyle bir arkadaşınız olsa bize kalmazdı, o söylerdi almamanızı.

Dört tanıdığımın Mini Cooper'ı vardı, dördü de sürekli tamircideydi. Uzun süren tamirler sonrası arıza ışığı sönüyordu ve birkaç gün sonra yeni bir şey için yanıyordu. 5-10 yaş arasındaki arabalar bunlar. Bu arkadaşlarımdan biri tamirciyle o kadar samimi oldular ki bir yılbaşında birlikte dışarı eğlenmeye gittiler.

Yüzlerce kişiden feedback almadım ama dörtte dört. Ben o yüzden Mini Cooper'dan korkarım.
0
michael_knight
(23.05.24)
(2)

YouTube videomda şu atraksiyonu nasıl yaparım?

sekizdokuzon
Aşağıdaki videoda olduğu gibi kendimi sağ altta küçük bir daire içinde göstermek, ekranın çoğunu sunuma ayırmak için hangi programı kullanmalıyım? https://youtu.be/oB6-t0ehR7w?si=QNDYTzsZ6SQgef0HTeşekkürler.
Aşağıdaki videoda olduğu gibi kendimi sağ altta küçük bir daire içinde göstermek, ekranın çoğunu sunuma ayırmak için hangi programı kullanmalıyım?

youtu.be

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(22.05.24)
Ekranı o şekilde kaydeden ekran kaydedici programların olduğunu biliyorum. Ama isimlerini veya detayları bilmiyorum.
"Ekran kaydı + webcam" gibi aramalar yapabilirsiniz.
0
michael_knight
(22.05.24)
Mac kullanıcısı iseniz final cut pro'da da yapabilirsiniz.

Mantıken üst üste 2 videoyu koyuyorsunuz ve sonra kendinizinkini küçültüp sağ alta yerleştiriyorsunuz.

michael'in dediği programlara örnek eskiden Camtasia Pro vardı ama hala duruyor mu bilmem. Üni'de kendi videomuzla birlikte sunum yapmamız gerektiğinde onu kullanıyorduk. Tabi bahsettiğim yüzyıllar önce : )
0
la traviata
(23.05.24)
(14)

İzmirden İstanbula iş için gider misiniz?

Kediyi üzdün
Selamlar, 10 senedir izmir'de bir firmada mühendis olarak çalışan bir kadınsınız.İstanbul'da bir firma tam aradığı kişinin siz olduğunu söylüyor ve gelmeniz için de çok istekli. Bu teklif karşısında, gidecek olsanız kriterleriniz neler olurdu? Tabii ki daha yüksek bir maaş olur ama detaylandırırsanı
Selamlar,

10 senedir izmir'de bir firmada mühendis olarak çalışan bir kadınsınız.

İstanbul'da bir firma tam aradığı kişinin siz olduğunu söylüyor ve gelmeniz için de çok istekli. Bu teklif karşısında, gidecek olsanız kriterleriniz neler olurdu? Tabii ki daha yüksek bir maaş olur ama detaylandırırsanız bu tarz bilgileri sevinirim.

(ben iş veren tarafından biri olarak soruyorum. karşı tarafa teklifte bulunacağım onun açısından düşünmek istiyorum)

Medeni durumunuzu bekar olarak düşünün.
0
Kediyi üzdün
(22.05.24)
istanbul'dan kacanlardaki en yaygin sebepler: kesmekes, insan profili ve kaos. eger birinin bu sehirde yasamasini isteyecekseniz. bunlari minimize edecek teklifler sunmalisiniz.

atiyorum, istanbul'un nezih bir semtin sakin bir daire yada ayni kriterde bir co-working space uyeligi.
0
buenosdias
(22.05.24)
insanlar istanbuldan kaçmak istiyor. o yüzden çok cazip bir teklif yapılması gerekebilir.

kusura bakmayın düz bakacağım da.
şirketin ne tarz bütçe kalemleri var. yoksa 2 kat maaş da hepsini kapsayabilir.

acıbademi kapsayan özel sağlık sigortası cezbedici olur. taşınma yardımı olabilir. ek 1 hafta yıllık izin olabilir.
0
jülsezar
(22.05.24)
Sadece İstanbul seviyesinde maaş yeterli.
Bir insanın İzmir'den İstanbul'a gelme isteği yoksa zaten hiçbir şey ikna edemez, isteği varsa zaten her teklifi kabul eder.

Eğer patron olsam durum üzerinde çok kontrolüm olmadığını kabul ederdim. Teklifimi yapıp cevabımı beklerdim. Onun aklını çelecek ilginç bir teklifle onu İstanbul'a getirirsem bir süre sonra elimden kaçacağını düşüneceğim için ilginç bir teklif yapmazdım.
0
michael_knight
(22.05.24)
Mevcut maaşımın min 3 katını vermiyorsa gitmem. Tabii şu anki maaş nedir o önemli. 50 bin alıyorsanız misal, 150 bine gidilmez. Ben olsam gitmem yani.

Buenos +

İzmiri bırakıp istanbula geldiğinizde, en nezih muhitte oturamayacaksanız, geldiğinize pişman olursunuz.
0
saturn
(22.05.24)
Relokasyon paketi şart tecrübeliyi getirmek için. İstanbul'dan İzmir'e versiyonunu çalıştım çok; adayın beklentisine göre değişiyor içerik.

-toplu para veriyim nerede nasıl istiyorsa kullansın modeli. Buna nakliye, 1veya2 aylık kira, emlakçı payı, kapora desteği(75k gibi fix bi tutar) dahil. Sen parayı önden veriyorsun sözleşme yapıp, hangi nakliye firması, hangi semt o karar veriyor.

Bunun artıları esneklik ama kurulu düzeni olan bunlarla uğraşmak istemeyebilir. O durumda ikinci model iş yapar.

-çalışanın nasıl bir yerde yaşamak istediğine göre bölge belirler, oradan emlakçı ile anlaşır, önden parasını verir, bu adama yardımcı ol dersin. Kurumsal firmalar daha iyi yapıyor bunu remax, cb gibi.
Çalışana yine bir kira desteği sunarsın ama diğer modele göre daha az olur, üstünü kendi tamamlar. 1 ay vermek yeterlidir sonra zaten yeni maaşını almış olacak.
Bu modelde nakliye şirketini de ayarlarsan çalışan için cezbedici olur.


Ve tabii ayrıca protokol yapıp yaptığın masrafa göre 1 ya da 2 sene içinde ayrılırsa parayı geri alacağını belirtmen gerek.
0
Bruce
(22.05.24)
istanbul dünyanın en güzel 3-5 şehrinden bir tanesi. tabi ki giderim.

150bin üstü brüt maaş istenmeli.
0
tchuck
(22.05.24)
para, kira yardımı/kalacak yer, araba, prim, ekstra izin, tatil-hediye çeki vs.
0
jelly bear
(22.05.24)
çalışacağın yer hangi ilçe olacak benim için bu çok önemli, atıyorum levent ise kiralar 30-40dan falan başlıyor, istanbulu genelde kimse gözünde canlandıramıyor ama toplu taşıma keşmekeş metrosuda metrobüsüde deli kalabalık mesafeler uzun trafiği mesela kimse gözünde canlandıramıyor ama iş çıkışı geröekten duran bir trafik var.

yaşamın orta üstü ise istanbulda en en az 100k lazım kirada oturacaksan, birde sosyal yaşantı önemli burada insanlar biraz daha canavar özellikle aman iş yerinde bulurum arkadaş diyorsan sektör çok önemli, kuyu kazma iyi görünüp arkadan bıçaklama genel bir algı çoğu şirkette. demografi çok karışık

bence istanbulda insanlar daha stressli bu da iş yaşamına aşırı yansıyor, bu kafa yapısı içine girebilecekmisin.

istanbulun beşiktaş nişantaşı kadıköy kısımları harici çoğu merkezi yeri basmane gibidir, tabi bu sizin izmirde nasıl bir hayat yaşadığınızlada ilintili

ps. bir kadın olarakta araba yoksa biraz gece çıkmak zorlar diyorum
0
eja
(22.05.24)
İstanbul'da doğmuş büyümüş, Üniversite okumak için İzmir'e gelmiş bir kız arkadaş, 'Asla İstanbul'a dönmem.' deyip uzun yıllar direndi. İzmir'de kariyeri tıkanma aşamasına gelip, işsiz kalma korkusuyla yüzleşince İstanbul'a döndü.

Her iki şehirde de uzun yıllar yaşamış biri olarak ona çok hak vermiştim. Orada izole bir yaşam sağlayabileceğim çok çok cazip bir maaş dışında asla gitmem.
0
Mirket
(22.05.24)
benzer koşullarda istanbul'a geçen, title ve maaşları da oldukça yükselen iki kadın arkadaşım maaş artmasına rağmen yaşam standartlarının düştüğü, asosyalleştikleri, yalnız yaşamakta ciddi sıkıntı yaşadıkları gerekçesiyle izmir'de iş kovalıyorlar şu anda.

bu birazda mizaçla ilgili sanırım. iş teklifi yapılacak kişi gerçekten tam bir survivor modundaysa gider ve tutunma ihtimali de görece daha yüksek olabilir.
0
Phoebe
(22.05.24)
İş için şehir değiştiren insanların en büyük kaygısı ev bulma ve taşınma konusunda oluyor. Eğer bu kişiyi ikna etmek istiyorsanız taşınma ve ev bulma konusundaki yardımlar çok yardımcı olabilir. Ama bahsettiğim yardım al sana taşınma parası şeklinde değil. Zor olan zaten bütün bu organizasyonun kendisi.

Örneğin " Sen işi kabul ettiğinde biz tüm taşınma işini organize edeceğiz " derseniz bu çok daha değerli olur. Yapacağınız şey ise sadece evden eve nakliyat yapan düzgün bir firma ile anlaşmak o kadar. Bu, vereceğiniz ekstra prim vs den çok daha ucuza gelen ama değeri yüksek bir teklif.

Ayrıca 10 yıllık çalışanın ayda 24 gün resmi izni olur. Ama iş değiştirildiğinde bu 14'e düşer. Kendisine yıllık izinlerinin korunacağını ve 24 günden devam edeceğini söylemeniz de bence sizin için maliyeti düşük ama karşı taraf için epey şahane bir offer olabilir.
0
thracia
(22.05.24)
izmirliyim iş için istanbul'a taşındım. öyle yüksek maaşlar ya da ayrıcalıklı teklifler olmadı.çağırdılar , geldim. öncesinde birkaç defa toplantı için çağırmışlardı. İzmir uzaktan belki çok güzel rahat sakin vs vs ama istanbul ülkemizin kalbi . çok güzel bir şehir. sanat ve sosyal açıdan ne arasan var . konserler , tiyatrolar , festivaller her şey burada .
0
devilone
(22.05.24)
Maaşı söylemişsiniz onun haricinde benim bakacağım ilk şey depreme dayanaklı muhit ve depreme dayanıklı bina olurdu. Birde ev ve iş arası mesafe.
0
etna
(22.05.24)
İzmir malum sebeplerden dolayı diğer büyükşehirlere nazaran geri kalmış bir büyükşehir bu yüzden iş imkanları kısıtlı İzmir'in gençleri çalışmak için İstanbul'a göç etmek zorunda kalıyor şahsen iş için İzmir'den İstanbul'a göç eder miydim bilmiyorum ama burada belirleyici olan maaş ve haklardır.
0
doharkoman
(22.05.24)
(5)

kapadokya-denizli gezi planı

hatasızcoololmaz
temmuz- ağustos gibi fiyat performansı yüksek bir plan yapmak istiyorum. bilgisi olanları defansa beklerim :)
temmuz- ağustos gibi fiyat performansı yüksek bir plan yapmak istiyorum. bilgisi olanları defansa beklerim :)
0
hatasızcoololmaz
(22.05.24)
Arabayla mı bisikletle mi otostopla mı otobüsle mi?
Her ikisine de gitmedim ama Temmuz Ağustos'ta her ikisinin de cehennem gibi sıcak olacağını ve gölge bulunmaz yerler olduğunu düşünüyorum.
Bu kötü hava sıcaklıklarına rağmen yabancı turistler bu tarihlerde geleceği için fiyatlar da yüksek olacaktır. Bu gezi için Eylül ortası daha iyi bir seçim gibi görünüyor bana.
0
michael_knight
(22.05.24)
denizli için sadece pamukkaleyse 1 gün yeterli.
0
mikahakkinen
(22.05.24)
Denizli'de yemek için Garson Şükrü'yü önermeye geldim.
0
nonik
(22.05.24)
Nevşehir'den bildiriyorum.
Kapadokya hiçbir zaman cehennem gibi sıcak olmaz. Sadece öğle saatlerinde 2-3 saatlik bir dilimde sıcak olur ki onda da gölge 5-6 derece daha serin olur.
Kapadokya için yaklaşık 3 gün yeterli. Çok detaylı gezmek istiyorum, ne kadar mağara varsa, ne kadar kilise varsa, ne kadar yeraltı şehri varsa hepsini gezmem lazım derseniz 1 hafta.
Balonlar inanılmaz pahalı, şu anda fiyatlar 180-250 euro arası. Değer mi? Bence değmez.
Mutlaka görmelisiniz dediğim yerler;
- Göreme Açık Hava Müzesi
- Paşa Bağları
- Ihlara Vadisi (Kapadokya içinde yer alsa da biraz uzak kalıyor)
- Aşk Vadisi (sabah balonları izlemek için en uygun ama en kalabalık yer)
- Kaymaklı ve/veya Derinkuyu Yeraltı Şehri
- Uçhisar Kalesi
- Kızılçukur vadisi (gün batımını izlemek için harikadır)

Aklıma gelenler bunlar. Her bütçeye uygun otel var ama ben özellikle cave otelleri tavsiye ederim, buranın havasını daha iyi hissedebilmeniz için. Herhangi bir konuda danışmak isterseniz yeşillendirebilirsiniz, yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım.
0
mustafakesekci
(22.05.24)
Ya çok şart değilse ikisine de yazın gitme. En iyisi bahar.

Denizli’de yaşadım daha önce. En son temmuzda gittiğimde de kafamda şapka varken ve sürekli su içmeme rağmen gölgede güneş çarpmıştı kaç gün yattım.
Kapadokya’da da yazın gidince sıcaktan hiç bir şey anlamadım. Baharda harikaydı.
0
Gradient_tabanlı_mor
(22.05.24)
(14)

Görücü usulü evlilik sizce çağdışı mı?

ulukayin
Eskiden daha toyken çok saçma ve çağdışı gelirdi. İki tane uzun ama başarısız ilişkiden sonra gayet mantıklı gelmeye başlıyor bu durum. Her iki ilişkimde de en başından evlilik odaklı yürümüşken yolun ortasında ve sonunda fikirsel anlamda aldatıldığımı gördüm. Evlilik bu kadar korkunç değil bana gör
Eskiden daha toyken çok saçma ve çağdışı gelirdi. İki tane uzun ama başarısız ilişkiden sonra gayet mantıklı gelmeye başlıyor bu durum. Her iki ilişkimde de en başından evlilik odaklı yürümüşken yolun ortasında ve sonunda fikirsel anlamda aldatıldığımı gördüm. Evlilik bu kadar korkunç değil bana göre. Hatta sevdiğin, değer verdiğin insanla bir ömür geçirme fikri bana nirvanaymış gibi geliyor bu hayata dair. Hâl böyle olunca dedim ki kendime madem sonuç odaklı bir şey istiyorsun, madem sürüncemede kalmış ilişkilerden nefret ediyorsun neden görücü usulü düşünmüyorsun?

Erkek tarafı benim bu arada.
0
ulukayin
(22.05.24)
Görücü usulü evlenmek çağ dışı, görücü usulü tanışmak şu devir için en mantıklı şey bence.
Sosyal medya sayesinde herkes istediği dünyayı yaratabiliyoeir, kim gerçek kim değil anlayamıyor insan. Bence arada ortak akrabalar/arkadaşlar gerekiyor artık. Sonra da tanışma süreci başlar.
0
numlock
(22.05.24)
Görücü usulü tanışsanız ne değişecek ki? Yani evlilik temelli ilişkiye başlamak nasıl oluyor ki? Evlilik temelli başlamadığınız ilişki olsa ve bu süreçte birbirinize gerçekten ısınıp evlenmek isteseniz "ama evlenemeyiz, evlilik temelli başlamadık ki biz" mi diyeceksiniz?

Ya da ailenizin uygun gördüğü biriyle tanıştınız diyelim, ikiniz de evliliğe fitsiniz. Böyle olunca sevgi de yanında otomatik mi geliyor?

Benim görücü usulü evlilik yapanlarda gördüğüm genel bir tavır var. Eşlerinden anneleri gibi bahsediyorlar. Evliliği baya kurumsal bir şey olarak görüyorlar genelde. Hatta çoğu evlendikleri kişiye çok bir bağ hissetmiyor, gözleri dışarda oluyor. Elbette herkes böyle değildir.

Eşinizi bulmak ve ilişkinizi düzene sokmak için çaba ve zaman harcayıp kötü ve güzel zamanlar geçirerek bir şeyler kurup öyle evlenme kararı almak yerine başkalarının, işin en zor kısmını sizin için halletmesini bekleyince bunun bir etkisi oluyordur diye düşünüyorum ya. Bu manzara bana şeyi hatırlatıyor,

Aileler ufak çocuklarını tanıştırır ya birbirleriyle "hadi arkadaş olun bakim" diye. Ondan nitelik olarak çok bir farkı yok sanırım.

İnsan kendi yuvasını kurabilecek yeterliliğe sahip olmalı. Bence doğrusu bu. Bu kadar karamsar olmayın.

Tabi burada gerçekten "görücü usulünden" bahsediyorum. Yoksa aileler tanışmada sadece aracı olup sizi bıraktılarsa (ki kaç aile var böyle?) birlikte bir şeyler kurmak için bir alanınız olduysa bunun ortak arkadaş yoluyla tanışmaktan çok bir farkı yok. Görücü usulü böyle bir şey değil.
0
akhenaten
(22.05.24)
çağdışı olsun olmasın, ne fark eder? bu sevgili olaylarından ağzı yanan insanların sarıldığı bir can simidi gibi bi şey. ailelerin/arkadaşların önerdiğinin tanışılan insandan daha uyumlu olacağı beklentisini çok anlamsız buluyorum.
0
deartheodosia
(22.05.24)
annenin, teyzenin "şu kızla konuş bak" diye darladığı görücülükse evet fazla geleneksel ce moderniteden uzak ama birileri aracılığıyla tanışmak diyorsan etrafımdaki çoğu bekar kişi bunu istiyor. e ilişkilerdeki belirsizlik ve beklentiler zorlayınca bu yöntem mantıklı

fekat evliliğe dair görüşünüz biraz gerçeklerden kopuk geldigini söylemeliyim. hayat arkadaşla ömür mömür dediğiniz şey ev arkadaşlığı. hatta içinde çok kez "fikirsel aldatmalar" yaşanabilir biraz daha evli arklardan fikir alabilirsiniz
0
ala09
(22.05.24)
Görücü usülü aslında yanlış biliniyor. Görücü usülünde, evleneceğiniz kişiye sizden başkaları karar veriyor. Bir geliyorsunuz, hiç tanımadığınız biri için: "işte bu senin karın olacak, hafta sonu düğününüz var" diyorlar.

Sizin bahsettiğiniz "şu kişi ile iyi anlaşırsınız", "şu kişiyle bir görüşün" tarzı anlaşmalı, görüşme usülü ilişkilerde hiç bir sorun yok. Görüşürsünüz, beğenirseniz devam edersiniz.


.
0
kartallar yuksek ucar
(22.05.24)
kartal +1. demek istediğim tam buydu.
0
numlock
(22.05.24)
benim bir omur gecirecegim partnerimi baskalarinin secmesi cagdisiligin otesinde mantiksiz.

benim partnerimde aradigim fiziksel ve fikirsel ozellikleri en yakin akrabayi gectim anne/babanin bile bilmesine imkan yok zira hepimiz bambaska insanlariz.
0
cooperr
(22.05.24)
Yaşadıklarınıza "başarısız ilişki" olarak değil; tecrübe olarak yaklaşırsanız, bir ilişkide yaşadıklarınızı önce sizin nasıl karşıladığınızı öğrenme fırsatınız olur. Daha sonra karşı cinsin hayat stratejilerine maruz kaldığınızda sizin geliştireceğiniz stratejilerin onlardaki tepkilerini öğrenirsiniz.Ailenizin görüşünü önemsemenizi anladığımı düşünüyorum. Bununla birlikte; hayatı, ilişkileri, ihtiyaçları karşılama isteği artık onların zamanındaki gibi değil. Yani, güncel değil. Onların vasıtasıyla tanışmak olabilir. Ancak "evlilik" niyetiyle baştan yaklaşmak, mantıklı olmaz diye düşünüyorum. Aynı şekilde; karşı tarafın da ilişki deneyimi azsa, "akıl almalar" ve yönlendirmelerle süren, ilişkilerden biri yaşanmış olunuyor.
0
from where i ride
(22.05.24)
Çoğu evlilik araştırmaları akademik yayınlar iyi evliliğin kendi benzer sınıfımızla, ekonomimizle, değerlerimizle örtüşen insanlarla olduğunu söylüyor

Yani öngörüsüne inandığın aileden birinin ya da bir arkadaşının, şöyle bir tanıdığım var, kafanız karakteriniz uyuşuyor gibi, bir de tanışıp siz vakit geçirip görün demesi aslında çok iyi bir filtreleme yapabiliyor

Bu tanışma önerme görücü usülü sayılmaz ya da modern görücü usülü diye bir isim takabiliriz :)
0
grimavi
(22.05.24)
bence de kafanizda kavram kargasasi olusmus. kartal +1. duyuru bana su karikaturu hatirlatti: 64.media.tumblr.com

gorucu usulu konseptinin icinde hic tanimadigin biriyle evlenip hop diye ayni eve tasinmak cinsellik yasamaya baslamak falan var. iki tarafin da secim sansi yok, gorucu usulunu radikal bir sey yapan da bu. diger turlu zaten secim ve tanima sansin olsa o normal dating olur, gorusecegin kisiyi ha uygulamadan bulmussun ha halanin karsi komsusu bulmus arada bir fark yok.

gorucu usulune geri donersek, bu devirde hangi kadin hic tanimadigi bir erkekle evlenmeyi kabul eder, onu bir canlandir kafanda.
0
hot potato
(22.05.24)
Cevap veren herkese teşekkür ederim. Fakat benim çevremde ve benim bildiğim görücü usulü evlilik hadi haftaya evleniyorsunuz değil. Bak işte şunun kızı varmış, şöyle şeylerle uğraşıyormuş (iş, hobi vs) görüştürelim mi sizi şeklinde bir görücü şeklindeydi aslında sormak istediğim soru.
Ayrıca bu devirde hadi şununla evleniyorsun, şu gün istemeye gidiyoruz diye bir şey kaldı mı ya? :)
0
🌸ulukayin
(22.05.24)
Şurada çoook güzel bir görücü usulü evlilik hikayesi var.
Kulaklığınızı takın, gözlerinizi kapatın bir 45 dakikanızı ayırın.
Seveceksiniz.

www.youtube.com
0
Mirket
(22.05.24)
Sizin tarif ettiğiniz "görücü usulü evlilik" değil.
Sizin tarif ettiğiniz "referanslı tanıştırılma."

Herkes kendine göre bir eş bulmak ister. Belki de ön yargıdır ama ben bu şekilde biriyle tanışmayı kabul eden bir kadınla mutlu bir evlilik kurabileceğime inanmıyorum. Bu gereksiz bir ön yargı olabilir çünkü annesi-teyzesi değil de kankası-arkadaşı tavsiye etse benim kafamda herhangi bir sorun yok.

Etrafın ne düşündüğünü çok da umursamayın, denemek istiyorsanız girin o işe.
0
michael_knight
(22.05.24)
Görücü usulü ile evlenmek çağ dışı. Birilerinin "iyi anlaşırsınız bence" diyerek tanıştırması, sonucunda evlenseniz bile görücü usulü evlenme sayılmaz. Haliyle çağ dışı da değil.
0
nawar
(22.05.24)
(6)

Teknik Servislerin Korkunç Fiyat Politikası?

eisberg
2 ay ara ile bulaşık ve çamaşır makinemiz bozuldu, ikisi de farklı markalar (vestel ve hoover). Servis arıza tespit için geldiğinde kafadan 500₺ tespit ücreti alıyor. 2 dk tespit koyup ikisinde de 5 bin tl üzeri tamir fiyatı çıkarıyor.Bu fiyatlar çok yüksek değil mi? Onarım yolu falan denenmiyor mu
2 ay ara ile bulaşık ve çamaşır makinemiz bozuldu, ikisi de farklı markalar (vestel ve hoover). Servis arıza tespit için geldiğinde kafadan 500₺ tespit ücreti alıyor. 2 dk tespit koyup ikisinde de 5 bin tl üzeri tamir fiyatı çıkarıyor.

Bu fiyatlar çok yüksek değil mi? Onarım yolu falan denenmiyor mu hiç? Sizin başınıza gelse ne yapardınız? Ben yeni ürün alma yoluna gidiyorum maalesef ama bu durum da can sıkıcı oluyor.
0
eisberg
(21.05.24)
yetkili servis yerine esnafa yaptırırsanız genelde daha az ödersiniz.

birkaç kere üst üste arıza çıkaran 15+ yıllık makine vardı son arızasında pes edip yenisini aldık.

5 bin tl para hayatta vermem tamire. tamirci değiştir. garantisi bittiyse yetkili servisi arama asla.
0
jelly bear
(21.05.24)
Bölgemizin suyu aşşırı kireçli olduğu için termosifon arıza yaptı. Servis çağırdım. Servis ücreti, rezinstan değişimi, yoğuşma musluk değişimi falan derken yenisinin yarı ücretine yaklaştı.
Yenisini alsam, 7 taksit, iki yıl garanti ücretsiz montaj avantajlarım olacaktı.
Böyle olacağını bilsem kesin yenisini alırdım.
0
Mirket
(21.05.24)
Yetkili olmayan, sizin mahallenin servisini çağırın o da bir baksın. Çok daha ucuza tamir edebilir.

Ama daha önce de duymuştum, şimdi Twitter'da yine gördüm. Tamir için aramış birisi, makineyi alıp götürmüşler. Gitmişler. Makineyi çalmışlar yani :)
Google haritalar'da Street View ile kontrol edin gerçek bir dükkan olup olmadığını.
0
michael_knight
(22.05.24)
Benzeri başıma geldi. Pompa arıza yapmış makinede. Fiyat çok yüksekti ama servisin elinde fazla sipariş geçilmiş parça varmış adam onu taktı fiyatı az aldı. Esnafa göster ama onunda yaptığının garantisi yok. 5bin tamir masrafı ise illa ödenecekse yeni makine al.
0
Topalordek
(22.05.24)
yapabileceğim bir şeyse kendim yapıyorum. geçen youtubedan baka baka ç. makinesinin kömürlerini değiştirdim. daha önce de tuş panelini değiştirmiştim.
0
ya ben lan neyse
(22.05.24)
Aynen boyle bir gercek varmis, televizyon bozulmustu mahalledeki tamirci servisin beste biri fiyatina yapti, kullaniyoruz sorunsuz kac senedir. Kombide de ayni durum. Bakim yaptiralim dedik verdikleri fiyatin yarisina mahalleden bulduk gene.
0
freedonia
(22.05.24)
(5)

Dedektiflik suc mu

kafamdabiseyvar
Merhaba instagramda birisinin whatsapına girebilen bir dedektiflik hizmeti gordum. Bir panel veriyorlarmis ordan giris yapiyormussun. Bunun cezasi olur mu dolandirici midir?
Merhaba instagramda birisinin whatsapına girebilen bir dedektiflik hizmeti gordum. Bir panel veriyorlarmis ordan giris yapiyormussun. Bunun cezasi olur mu dolandirici midir?
0
kafamdabiseyvar
(21.05.24)
Bu bir dedektiflik degil. Bilişim suçu.Yasa karşısında da cezası var.
0
limonlu eksi
(21.05.24)
en iyi ihtimal dolandırıcıdır

suç +1
hukukçu değilim ama olası suçlar büyük ihtimal şu şekildedir
özel hayatın gizliliğinin ihlali + bilişim sistemine girme suçu + haberleşme gizliliğinin ihlali + kişisel verilerin hukuksuzca kaydedilmesi

suç olması zaten bu işe kalkışılmamasına yeter ama

ben bu tarz işlerde zaten adamın para istediği iban hesabından korkarım, suça bulaşmış hesap diye

hadi diyelim böyle bir hizmet ?! sunuyor, gerçek, 2 gün sonra size şantaj yapmaya kalkması da olası (kardeş para gönder yoksa seni baktığın hesaba söylerim vs vs.)
0
jülsezar
(21.05.24)
Suç olmasının yanında dolandırıcıdır whatsapp'a girmek mümkün değil
0
cometome
(21.05.24)
Dedektiflik suç değil ama bu hizmet suç.
0
michael_knight
(22.05.24)
Bu dedektiflik değil ve bilişim suçu/siber suç.

Geçenlerde "para aktarma işi güvenli ve yasal mı?" diye soran biri vardı. Biri bir aynı tema.

Nasıl "acaba?" oluşabiliyor bu tür konularda kafanızda? Pamuklara sararak mı büyüttü aileniz? :)
0
nawar
(22.05.24)
(5)

bebek seti

patronaj1
selamlar. yataş'ın şu setinden alan oldu mu? daha iyisi vs öneri olur mu acaba?https://www.yatasbedding.com.tr/baby-shower-hediye-seti-anne-bebek-uyku-seti-48787
selamlar. yataş'ın şu setinden alan oldu mu? daha iyisi vs öneri olur mu acaba?

www.yatasbedding.com.tr
0
patronaj1
(21.05.24)
Kesinlikle almayın. Bebeklere yorgan, battaniye kullanılmıyor artık. Uyku tulumu kullanılıyor.

Yorgan ve battaniye gibi ürünlerin ani bebek ölümlerine sebep olabildiğine dair araştırmalar var. Artık bebeğin yatağına bebek dışında hiç ama hiçbir şey koyulmuyor.

Uyku tulumu alabilirsiniz. Bebeğin doğacağı aya göre ne kadar sıcak tutacağını göz önüne alarak bir seçim yapabilirsiniz. www.owliturkiye.com
0
michael_knight
(21.05.24)
Pakedi Kullanmadim. Amacin onemli oldugunu dusunuyorum, kendinize mi aliyorsunuz yoksa bir hediye mi bu.

Kesin almayin demem. yukaridaki girdiye tam olarak bu anlamda katilmiyorum. Evet yorgan ve battaniyenin "yeni dogan" da risk olusturdugu dogru ama bu battaniye ve yorgan tek seferlik urunler degiller. Yani hem baska amaclarla kullanilabiliyor hem sonra da kullanilabiliyorlar. net bir sekilde bu kutuyu almayin tulum alin eslenik bir cevap degil. Ben battaniye kullandim, kullaniyorum ve bunu doktor tavsiyesiyle yapiyorum cunku hic bir tulum hic bir kundak yonteminde durmadi cocuk yani elimde premiumun dan dandgine 7 tane falan tulum var. Elbette cok kontrollu bir sekilde, yani risk gercek ona itiraz yok ancak her bebek farkli her bebegin cozum yollari fakrli.

Benim icin paket icerigindeki komik olan sey yastik. Bebek yastigi diye bir sey yok. Bebekler duz zeminde uyuyorlar.
Yeni dogan yatagi TR de gorup ozendigim bulundugum ulkede fakrli nest versiyonlari olan bir urun. Misal tek o alinabilir.
emzirme yastigi denen arkadasta cok spesifik bir urun yani annenin kendisinin secmesi dogru olur yoksa bosa urun olur.

Ozetle eger hediyeyse cok verimli olmayabilir, kendiniz baktini kafaniza yattiysa olabilir. Dedigim gibi yenidogan yatagi nest olan yani tek basina alinabilir. Bebegi koyacak yer gerekiyor kendi esas yatagi disinda.
0
wallcan
(21.05.24)
bence de bu set gereksiz ya. tulum zaten var, bi de biraz büyüyünce yatak dışında bi yerde yatarken üzerine atmalık bi battaniye falan okey.
teşekkürler.
0
🌸patronaj1
(21.05.24)
buradakilerden sadece yatağı ve anne emzirme yastığını kullandık. ikisini de 2 aydan sonra daha kullanmadık. hediye ise bebek bezi almak daha mantıklı. kendiniz kullanacaksanız evde envai türlü şeyden alternatiflerini yapabilirsiniz. zaten pahalıymış
0
etna
(21.05.24)
Emzirme yastığı ve yatağı ebebekten daha uyguna alabilirsiniz fiyatı kontrol edin. O yatak gibi olan şey Max 2-3 ay kullanılıyor sonra zaten bebekler durmuyor. Yorgan ve yastığı yeni doğana almaya gerek yok. Yan pozisyonda tutacak yastıklardan uyku tulumlarından alın hatta yarı kundak yapan uyku tulumları var onlar daha iyi
0
iwillsee
(21.05.24)
(22)

Bebeklerin yemek yemesinden tiksinmek

Gradient_tabanlı_mor
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil. Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz? Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu
Kendim de hamile olmam dolayısıyla sosyal medyada karşıma sürekli bebek çocuk videoları çıkıyor. Bunların da yemek yeme videoları beni aşırı tiksindiriyor. Eskiden beri sevmem. Hiç de sevimli değil.
Bunu siz de iğrenç buluyor musunuz?

Acaba daha düzgün yemek yedirilemez mi bebeğe/çocuğa? Ağzı burnu bulaşık vıcık vıcık her yere bulaşmış filan. Niye düzgün yedirmiyorlar veya peçeteyle silmiyorlar?
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Ben tiksinmiyorum. Ne kadar düzgün yedirirsen yedir bebek tükürebiliyor, kusabiliyor. Peçeteyle siliyorlar, yine de çıkartabiliyor.
0
rock n roll
(21.05.24)
Çocukların belli bir miktar dağınıklık ve pislikle barışık olması gerekiyor. Her kaşıktan sonra yüzünü sildiğinizde çok rahatsız oluyorlar, oysa yemek yemeyi keyifli bir deneyim olarak yaşaması gerekiyor yiyecekle sağlıklı bir ilişki kurabilmesi için. Ayrıca kokuları, dokuları yemeğe dokunarak, biraz atarak, koklayarak öğreniyorlar. Özetle bu "insan olma" deneyiminin bir parçası.

Tabi ki bu her yeri, kafası, bacakları yemek olsun öyle yesin demek değil. Sadece belli bir mihtar rahatlık onların keşifleri için gerekli.
0
fotrsapka
(21.05.24)
@fotrsapka, ya tamam rahat olsunlar da sevimliymiş gibi paylaşılmasın o zaman sosyal medyada. Zira iğrenç :D
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
%90'ı sevimli değil. Hatta canlısı, videodan kötü ama tiksinmiyorum. Hamile olduğun için tiksiniyor olabilirsin. Uzmanları daha iyi açıklar. Doğurduğunda bebek yedirme videoları ile fenomen olduğunu görmeyelim sonra. Ahahq
0
nawar
(21.05.24)
@nawar hamilelik öncesi de tiksiniyordum. döke saça yemek yenmesi beni mahvediyor. doğurunca umarım düzgün yemek yer çocuğum :(
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Bana sevimli geliyor. Düşünürseniz de iğrenç değil. Yenecek kadar temiz bir şeyin yanağınıza, burnunuza değmesinde hijyen açısından bir sıkıntı yok.
Bebeğinizin gelmesiyle belki sizin de konuya bakış açınız değişir.

Çocuğun düzgün yemek yemesini beklemek biraz hayalcilik olur. Aylar boyunca ne yaptığında kolunun hareket ettiğini, ne yaptığında hareket etmediğini anlamaya çalışıyor bebek. 6. ay civarında başlıyor anne sütü dışındaki besinleri yemeye.
0
michael_knight
(21.05.24)
Valla bana baya net sevimli geliyor :D
0
akhenaten
(21.05.24)
Başlığı okur okumaz midem bulandı. Yıllardır yemek yiyen bebeklerin sevimli olmadığını toplum baskısı yüzünden dillendiremiyorum. Gerçekten mide bulandırıcı.
0
ruhen hastayim ben
(21.05.24)
Seni rahatsız eden şeyi çocukluktan getirdiğin çok belli, terapi almazsan aynısını çocuğa da geçirirsin. Sevmezsin normal de iğrenç bulmak çok sağlıklı değil bence.
0
hasmetizm 2046
(21.05.24)
sevimli buluyorum.

anne baba yedirirken her kaşıktan sonra silmelerinden bahsediyorsanız hem çok vakit harcar hem de peçete yetişmez. ayrıca sık sık silmek hassas tenlerini tahriş eder. bir kaşık sonra tekrar sileceksek silmenin manası yok.
bebeklerin kendilerinin yemesinden bahsediyorsak belli bir aydan sonra döke saça da olsa kendi başlarına yemeyi öğrenmeleri gerekiyor, motor becerilerin gelişmesi önemli.
0
hrskrs
(21.05.24)
ben de çok iğrenç buluyorum ama ben bebekleri ve küçük çocukların kendilerini de sevimli bulmuyorum :) kendimi bildim bileli de çocuk sahibi olmayı istemiyorum. Ben çok da küçük yaşta değilken kardeşim doğdu ve o bebekken de çok muhatap olmuyodum :d şimdi koca kız oldu üniversiteye geçecek neredeyse aramız çok iyi

edit: ben yemekle ilgili şeylerden çok tiksinirim ama o da var. Kan, hastalık vs yani çok takmam gore olayı pek etkilemez beni ama ıslak ekmek, alakasız yemeklerin birbirine karıştırılması falan direkt midemi kaldırır. Ünide bk, mcdonalds gibi yerlerde yemek yedikten sonra bi arkadaşım masada kalan patates, kola, soslar ve bi yerde karıştırıyodu sıkıntıdan öyle sohbet ederken iş olsun diye. Bi gün baya şiddetli tepki göstermiştim yapma şunu midem bulanıyor diye sdjjsd

Yani döke saça, salyalı yemek yeme olayı zaten bana ters
0
nundu
(21.05.24)
Ben huylu biri olmama rağmen bundan tiksinmem. Çocuk işte motor becerileri henüz gelişmediği için ağzını tam tutturamıyor, tükürüyor, eline yüzüne bulaştırıyor. Bunu yapmadan düzgün yemeyi öğrenemez, üstünü batıracak, rahatsız olacak ve düzgün yemeyi öğrenecek.
0
playing star again
(21.05.24)
İğrenç falan değil alış yani durmadan kusacak o bebek
0
Tina
(21.05.24)
olaca çocuğun için tehlikeli bir düşünce bu.psikiyatriste görün.
bebeklerin hiç bir şeyi çirkin olamaz.
0
deepex
(21.05.24)
iğrenç gelmiyor bana
0
basond
(21.05.24)
@deepex, yok bir de hastaneye yatayım istersen. Ne kadar abarttın. Alt tarafı pis görüntü sevmiyorum.
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
Yemek yemeleri ne ki :)
Öyle yemek yemeleri taa kaç ay sonra. O zamana kadar milyon defa kusacak, ağzını 100 defa silsen de bir şekilde her yeri kusmuk olacak. Sonra o alt açılacak, poposu temizlenecek, hele bir de erkekse alt açılınca her yere işeme riski olacak.
Kısacası yemek yenecek duruma gelesiye kadar geçirdiklerinden o zamana kadar o duruma çoktan alışmış olacaksın. Gözün görmeyecek bile ve hatta sana çok normal ve temiz gelecek.
0
yeninesiltupcu
(21.05.24)
@yeninesiltupcu evet muhtemelen kendi çocuğumdan tiksinmem. Ama başka bebeklerden tiksinmeye devam ederim :))
0
🌸Gradient_tabanlı_mor
(21.05.24)
bizimki doğunca hemen kraliyet akademisine gönderdik.
şu an yemek adabı konusunda şu noktada;
www.youtube.com
0
elorelia
(22.05.24)
Bebeğe yemek yedirirken bulaşır, bunun bulaşmama gibi bir yolu yok. Her bulaştığında da silemezsin çünkü ciltleri çok hassas, kağıt veya bez ne ile silersen sil tekrarlandıkça tahriş eder. O yüzden yeme işlemi bitince silinir temizlenir.
0
curukturpkokusu
(22.05.24)
beni de tiksindiriyor. o cake smash fotoğrafları falan var ya, hayatımda o kadar iğrendiğim başka az şey vardır.
annem de tiksinir.
bebekleri çok seviyorum ama yemekle oynamalarından, bunu da sevimli gibi gösterilmesinden aşırı nefret ediyorum.
burada iddia edildiği gibi bebeğin kusması ya da altını açmak gibi şeyler tiksindirmiyor. ama yemeğin böyle oyuncak edilmesine dayanamıyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.05.24)
sen düzgün yedirirsin, tiksindiğin çocuk gördüğünde de (bu da nasıl vicdansa), bakmazsın olur biter. sanki kucağında yiyorlar. kendi çocuğuna verirsin 3 yaşında eline çatalı bıçağı, yanına ıslak mendili, yaslanırsın arkana. mis gibi.
0
numlock
(28.05.24)
(5)

Kiracı - ev sahibi - komşu

metal69
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler. Yani ev sahibine yazayım
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler.

Yani ev sahibine yazayım mı böyle bir durum var diye?
0
metal69
(21.05.24)
Masrafı ev sahibi karşılayacak.
Ev sahibine haber vermelisiniz ki masrafı o ödeyeceği için hangi ustaya hangi yöntemle tamir ettireceğine de o karar vermeli.
Ev sahibiyle konuşmadan kendi kendinize yaptırıp sonra ondan para isteyemezsiniz.

Tesisat önemli ve tamiri zor bir sistem olduğu için ev sahibine haber vermeden yaptırmamalısınız da. İyi niyetle ben ödeyeyim diyerek bile yaptırmamalısınız.
0
michael_knight
(21.05.24)
tesisat ev sahibine aittir

iyi niyetle bile yaptırmamalısınız +1

benim tanıdığım vardı şöyleydi böyleydi diyebilir ev sahibi ve haklıdır da.
0
jülsezar
(21.05.24)
aynısı bizim evde oldu ev sahibi kendisi yaptırdı. durumu bildirin ve yaptırmasını isteyin yanaşmazsa yaptırırım ama kiradan düşerim dersiniz.
0
Kediyi üzdün
(21.05.24)
Ev sahibi yaptırır. Bir an önce bildirin. Bildirmezseniz hukuki anlamda sorun yaşayabilirsiniz
0
jackyr
(21.05.24)
Sakın siz yaptırmayın ev sahibine haber verin
0
mirty
(21.05.24)
(5)

vize için adli sicil kayıt belgesi

dali dili havali korna
Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi istenmiş. E-devletten aldığım belge işimi görür mü yoksa adliyeden ıslak imzalı bir belge mi almam daha mı garanti olur? Sonrasında bunların noter onaylı tercümesi ve apostil damgası vurulması işi de var.
Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi istenmiş. E-devletten aldığım belge işimi görür mü yoksa adliyeden ıslak imzalı bir belge mi almam daha mı garanti olur? Sonrasında bunların noter onaylı tercümesi ve apostil damgası vurulması işi de var.
0
dali dili havali korna
(21.05.24)
Apostilli istendiyse direkt adliyeye gitmeniz gerekiyor. Adli sicil kayıtlarına apostil adliyeden alınıyor.

10dan fazla adli sicil kayıdı veriliyordu galiba. Çevirtmenize vs gerek kalmayacak adliyeden istediğiniz dilde alabilirsiniz.
0
jülsezar
(21.05.24)
Turistik vize mi? E-devletten birçok dilde alınabiliyor, noter onaylı tercümeye, apostile gerek yok. E-devletten aldığınız yeterli olur. Ben yıllardır defalarca kez böyle yaptım. Ancak özellikle apostil istendiyse o zaman evet adliyeden almanız lazım.

Adli sicil ve/veya arşiv kaydınızı İngilizce , Fransızca , Almanca , İtalyanca , İspanyolca , Felemenkçe , Danca , Portekizce , Arapça , Rusça , Çince , Arnavutça , Bulgarca , Japonca , Korece , Letonca , Makedonca , Rumence , Slovakça , Boşnakça , Hırvatça , Sırpça , Moğolca , Kazakça , Özbekçe , Kırgızca , Tacikçe , Türkmence , Bengalce , Çekçe , Darice , Bahasa Endonezya , Farsça , Fince , Hintçe , İbranice , İsveççe , Lehçe , Karadağca , Macarca , Malayca , Urduca , Yunanca dillerine tercüme edilmiş sorgulama sonucu olarak alabilirsiniz.
0
orient blue
(21.05.24)
turistik değil 90 günden uzun süreli eğitim amaçlı.

"Adli Sicil Kayıt belgesinin aslı ve fotokopisi" yazmışlar fakat apostil için valiliği adres göstermişler. e-postayla sorduk vize firmasına, cevap gelecek mi bakalım.
0
🌸dali dili havali korna
(21.05.24)
İstanbul Çağlayan için "ıslak imzalı apostilli adli sicil kaydı" almak için sistemi size söylüyorum. Turistik vize değil de iş için gidenlerin ihtiyacı oluyor sanırım. Sırada bekleyen gördüklerimin hepsi çalışmak veya okumak için bir ülkeye gidiyordu.

C kapısının yanında (kapıdan girmeden) "Adli Sicil Kaydı" gibi bir ok var, onu takip edin. Bir pencereden adli sicil kaydınızı verecekler. Sonra adliyenin içine girip ikinci katta "bişiy kurulu"nu bulacaksınız. O kağıdınızı alacak, size bir imza attıracak. 4-5 dakika sonra ondan yeni bir kağıt alıp biraz ilerideki beyaz masaya gideceksiniz. O kağıdınızı alacak 5-20 dakika sonra "apostiller" diye seslenecek. Kendi kağıdınızı alacaksınız. Bu işlem ücretsiz. Tahminen 30-60 dakika sürer toplamda.
0
michael_knight
(21.05.24)
Garanti olması için orjinal alın. Diğer belgelerin apostili için kaymakamlık yapıyor, adli sicil kaydının apostili sadece adliyeden
0
jülsezar
(21.05.24)
(5)

Nick Saklama

rock n roll
Selam, aklımda bir fikir var, siz ne dersiniz. Şimdi bazen burada sorduğumuz soruları anonim de olsak bazen çok detay vermeden soruyoruz, belki sorduğumuz sorudan gerçek hayatta bizi tanıyan olursa diye. Böyle durumlar için nick Saklama butonu olsa o soruda nick yazmasa ya da modlar sabit bir nick b
Selam, aklımda bir fikir var, siz ne dersiniz. Şimdi bazen burada sorduğumuz soruları anonim de olsak bazen çok detay vermeden soruyoruz, belki sorduğumuz sorudan gerçek hayatta bizi tanıyan olursa diye. Böyle durumlar için nick Saklama butonu olsa o soruda nick yazmasa ya da modlar sabit bir nick belirlese herkese o nick yazsa. Nasıl olur sizce? Çok linç gelirse silebilirim. Compumaster "icat çıkarma" der mi acaba? :)
0
rock n roll
(20.05.24)
Üyelik alımları açıldığından beri sırf bu amaçla 3er 5er nick aldı herkes. Hala açıksa sen de al, söylediğini yapmakla uğraşmaz zira kimse.
0
Bruce
(20.05.24)
Yedek nick alınabilir bunun için ama açılan duyurularla veya duyuruda istenen bir yardım ilgili özelden mesaj atma zorunluluğu da oluyor. Mesajı atacak olan,
mesajın kime gittiğini,
mesajın kim vurduya gitmek istemediğini bilmek ister.
0
diyecevaplandı
(21.05.24)
Öyle bir sey olsa güzel olurdu
0
robert bosch
(21.05.24)
Bence hem bunu yapmakla uğraşmazlar hem de güven vermez.
Bir gün o "nick saklama butonu" bozulur. Kabak gibi ismin yazar. Veya en azından ben böyle bir şey olabileceğini düşünerek o butona asla güvenmezdim.
0
michael_knight
(21.05.24)
Sag üst tarafta liberal yazması bana da çok garip geliyor. iş yerinde falan başkaları kabak gibi görebilir. burada bu gözükmese bile yeter.
0
liberal
(21.05.24)
(4)

1 sene ingiltere’de yaşayacak arkadaş için hediye fikri

eurhka
rains yağmurluk fikrim var şimdilik.bunun dışında müze kart gibi bi şey var mı oralarda acaba? her müzeye girebilmesini sağlasam da tatlı olurmuş. başka bi fikir varsa açığım. teşekkürler
rains yağmurluk fikrim var şimdilik.

bunun dışında müze kart gibi bi şey var mı oralarda acaba? her müzeye girebilmesini sağlasam da tatlı olurmuş. başka bi fikir varsa açığım.

teşekkürler
0
eurhka
(20.05.24)
Yağmurluk çok mantıklı. Müze kart için bence biraz bekle, gitsin yerleşsin, ne var ne yok etrafta öğrensin.
Ama güzel bir çay takımı da hoş olur.
0
numlock
(20.05.24)
İngiltere'de müzeler bedava:) Paralı olan özel koleksiyonlar vs. illa var ama gezeceği esas yerler bedava işte.

Aslında Easyjet'ten falan puan/para hediye etme şeyi varsa kredi hediye edersin, o istediği zaman İskoçya vs. bir yerlere gider gezer. Ben sevinirdim.
0
nhk ni youkosu
(20.05.24)
Benzer bir durumda kaliteli şemsiye almıştım arkadaşıma. Çok sevmişti. Beşiktaş'ta bir şemsiyeci var ya, ondan almıştım.
Ama yağmurluk fikri size ait. Ona daha uygun bir hediye olabilir. Bence güzel seçim.
0
michael_knight
(20.05.24)
-Pound sigacak boyutta cuzdan (banknotlar TL'den daha yuksek, klasik Turk cuzdanlarina sigmiyor)
-Bahsettiginiz muze vs. giris icin yillik uyelik paketi :www.nationaltrust.org.uk (National Trust olarak gecer, arkadaslarin soyledigi klasik ucretsiz muzelerden farklidir. Ulkenin en el degmemis, dogal, tarihi, korunan yerlerine bedava girebilir bu kart ile)
-Arac kullanacaksa, saka maiyetinde "Highway Code" kitabi olabilir
0
quaker
(21.05.24)
(8)

12 taksit daha mı ucuz? (ekonomi)

architects creed
merhaba, bildiğimiz üzere tr'de enflasyon %300 civarında. bunu geçen yıl aldığınız ürünlerin bugünkü fiyatlarına bakarak çıkartabilirsiniz. her ürün yaklaşık 4 katına çıkmış. ben hayatımda hiçbir şeyi taksit ile almadım, peşin alamıyorsam param yetmiyordur felsefesindeydim. bugün düşünürken bir şey
merhaba,

bildiğimiz üzere tr'de enflasyon %300 civarında. bunu geçen yıl aldığınız ürünlerin bugünkü fiyatlarına bakarak çıkartabilirsiniz. her ürün yaklaşık 4 katına çıkmış.

ben hayatımda hiçbir şeyi taksit ile almadım, peşin alamıyorsam param yetmiyordur felsefesindeydim.
bugün düşünürken bir şey fark ettim: eğer ürünleri diyelim ki 12 taksit ile alırsak, zaten paranın değeri 4 kat düşeceği için, birkaç ay sonra ürün için ödediğimiz para çok düşük kalmayacak mı?
neredeyse bedavaya almış olacağız ürünü.
yani peşin almak kerizlik mi? taksit ile almamak büyük bir hataymış gibi geldi düşününce.

sizce her şeyi 12 taksitle almaya mı başlamalıyım?
0
architects creed
(20.05.24)
Evet öyleydi he seneye de dört katına çıkarsa fiyatlar yandık açıkçası o kadar çıkacağını düşünmüyorum ama vade farkı yoksa (bazen varsa bile alacağım ürüne bağlı) seçebildiğim en çok taksit sayısı ile alışverişimi yapmaya çalışıyorum uzun zamandır.

Araba alırken bile 12 ay vadeli taksitli nakit avans çekmiştim kredi kartımdan kuş kadar kaldı son taksitleri öderken.
0
chicha_v2
(20.05.24)
Evet taksitle alışveriş yapmaya başlamalısın.
"Vade farkı almadan taksit yapıyoruz." dediklerinde bu cümleyi "bedavaya para dağıtıyoruz" şeklinde duymalısın.
Ama genelde 2-3 taksit yapıyorlar, vade farksız 12 taksit zor.
0
michael_knight
(20.05.24)
bu sene %40la kapatır enflasyon
0
bir soru sorcam
(20.05.24)
saticilar tamamen salak degil. millet normalde almayacagi seyleri sirf taksitli (bunu "indirim"ler icin de soyleyebiliriz) diye aldigi icin bu taktigi uyguluyorlar. dikkat edersen cok elzem urunler hic oyle 12 ay faizsiz taksite girmez, insanlarin duzenli olarak almadigi, kar marji cok yuksek urunler girer. son olarak alisveris yaparak kara gecilmez, birikim, yatirim yaparak gecilir.
0
hot potato
(20.05.24)
vade farkı olsa bile baştan en az %50 fazladan söylemeliler ki eşitlensiz değeri, öyle bir satış politikası yoksa %300 enflasyonda her türlü taksit karlı oluyor gibi.

@hot potato , bahsettiğim ürünler de üretim araçları ve sarf malzemeleri.
0
🌸architects creed
(20.05.24)
enflasyonun negatif olmadığı her durumda eğer taksitli fiyatıyla peşin fiyatı aynı ise taksitli almak finansal açıdan karlıdır.

hatta taksitli fiyatı yüksek bile olsa taksitli almak karlı olabilir, onu hesaplamak lazım. bugünkü değer hesabı formülünü kullanabilirsiniz.

örnek olarak enflasyonun %100 olduğu varsayımıyla 12 taksitli fiyatı 5000 lira olan bir malı aldığınızda cebinizden çıkan para 3365 lira olmuş olur. peşin olarak 3365’in altına alabiliyorsanız peşin almak mantıklı, aksi halde taksitli.

hassas olmasa da şöyle de hesap edebilirsiniz. mesela 5000/12 yaptığınızda ilk taksidi ödedikten sonra kalan parayı mevduat yapın, bunu her ay tekrarlayın. bir faiz geliriniz olacak, bunu toplam ödediğiniz 5000’den düştüğünüzde de benzer sonuç çıkacaktır. tabii gerçek enflasyon verisini kullanmak, onunla kıyaslamak lazım.

bir not daha; taksitle öderken elde kalan anaparayı değerlendirmeniz şartıyla bu hesap geçerli tabii.
0
orient blue
(20.05.24)
vade farkı yoksa sen peşin ediyorsan ve ürün 500 tl üstüyse evet kerizsin.
düşük tutarlar için aradaki fark önemsiz bence o yüzden 500 dedim.

düşünsene 100.000 tllik ürün alıyorsun. 12 taksitle almak varken peşin ödüyorsun. 100 binin aylık faizi 4000 tl şu an. kaybettiğin paraya bak ilk aydan.
0
jelly bear
(20.05.24)
%300 enflasyon yok o sizin yanılgınız enflasyon hesaplaması bu şekilde yapılmıyor zaten herneyse, yüksek enflasyon dönemlerinde taksitli alışveriş avantajlıdır vade süresi uzadıkça avantaj artar ama iş işten geçti artık.
0
doharkoman
(20.05.24)
(10)

Emeklilik sisteminin kârlılığı

twelfth
Varsayımlarımız şunlar olsun:- Maaş değil ama sağlık açısından babasından güvencesi olduğunu düşünelim elimizdeki kişinin. Yani işin içine sağlık güvencesini katmayalım bile.- 20 yıllık prim günü kalmış olsun. Emekli olduğunda da 20 yıl daha yaşayacağını varsayalım. Yani 20 yıl ödeyecek. 20 yıl da m
Varsayımlarımız şunlar olsun:

- Maaş değil ama sağlık açısından babasından güvencesi olduğunu düşünelim elimizdeki kişinin. Yani işin içine sağlık güvencesini katmayalım bile.
- 20 yıllık prim günü kalmış olsun. Emekli olduğunda da 20 yıl daha yaşayacağını varsayalım. Yani 20 yıl ödeyecek. 20 yıl da maaş alacak.
- Ülkenin durumu, 20 yıl sonra araplar bilmemne muhabbetlerini de bir an için unutalım.
- Şu an en düşük aylık dışarıdan prim ödemesi tutarı 6.500 TL. En düşük emekli maaşı ise 10.000 TL. Bu ikisinin arasındaki oranın sabit kaldığını varsayalım.

En düşük aylık prim ödemesi şu an 6.500 TL. En düşük emekli maaşı ise 10.000 TL. Enflasyonun ve dolayısıyla faizin sıfır olduğu durumda 20 yıl x 6.500 TL = 780.000 TL ödeyip 20 yıl x 10.000 TL = 1.210.000 TL geri alıyorsun. Bu da reel 55% ortalama getiri demek. Tabiki normalde ilk ödediğin 6.500 TL'den sağladığın getiri çok fazla iken son ödediğin 6.500 TL'den sağladığın getiri çok daha az. Fakat ortalama olarak yatırdığın paranın enflasyondan arındırılmış 55%'i kadar getiri elde ediyorsun eğer 20 yıl yaşarsan.

Yanlışım var mı? Benzer düşük riskli yatırımlarla kıyaslanınca daha avantajlı değil mi?
0
twelfth
(18.05.24)
Biz bu hesabı niye yapıyoruz? Devlet saçmalıyor demek için mi? Bu iyi bir yatırımdır demek için mi?

O bir yatırım sistemi değildir. Sigorta sistemidir.
Sosyal devlet, halkına bakar. Bakmak, aç ve açıkta bırakmamak zorundadır. Ancak öyle bir bakıma muhtaçlık durumu söz konusu olduğunda (ki bu durum, bir kaza, bir kronik hastalık ile her an ya da yaşlılıkla olabilir), o günler geldiğinde, senin, varsa eşinin ve çocuklarının bir nebze daha iyi şartlarda hayatınızı idame edebilmek için girmek zorunda olduğun bir sosyal ve sigorta sistemidir.

Yatırım olarak değerlendirilmesi yanlıştır.
0
Mirket
(18.05.24)
@Mirket Bu iyi bir yatırımdır demek için.
0
🌸twelfth
(18.05.24)
- Erkeklerde emeklilik yaşı 65. Beklenen yaşam süresi 75 yıl.
- Hesabında hata var 20 yıl boyunca ayda 6500 ödersen toplam 1.560.000 TL ödemiş oluyorsun. (6500*20*12)

Senin bakış açına bu yeni bilgiler ışığında bakarsak;
1.560.000 TL ödeyip 1.200.000 TL geri alıyorsun (20 yıl prim ödemek - 10 yıl yaşam süresi)

Para toplu halde olunca sahip olduğu güç nasıl hesaplanır, açıklanır. Terimleri bilmiyorum ama toplu para aydan aya gelen paradan çok daha güçlüdür.
20 yıl o parayı biriktirmiş olsan onu değerlendirebileceğin farklı yatırım kapıları açılır.
0
michael_knight
(18.05.24)
Hesabı 10 yıla göre yapmışsınız 20 yılda 1.56m ödeme yapıp kalan 20 yılda 2.4m ödeme alırsınız. Oran doğru ama, %53,85.

Ancak gerçek şu ki evdeki hesap çarşıya uymuyor. Emeklilik maaşı hiçbir zaman kârlılık üzerine kurulu değil. Emeklilik maaşı = güvence. Emekli maaşları her zaman için minimum hayatta kalma gereksinimlerini karşılamaya yaklaşıyor. En düşük emekli maaşının üstünde bir maaş da alsanız bugünkü gibi bir kriz ortamında zamlar oransal değil taban yükseltilerek yapıldığı için aldığınız maaş gittikçe asgariye yakınsıyor. Yani sizin birikiminiz eriyor bir yerde. Neticede emekli maaşı size stabil bir satın alma standardı vermiyor. Sadece hayatta tutuyor.

Yani anlatmak istediğim aslında emekli maaşı bir birikim değil. Böyle bakmayın. Emekli maaşı "hak kazanılan" bir şey. Hak kazandığınız şey ölene kadar minimum standartlarınızı karşılayacak bir devlet güvencesi elde etmek.

Bunun olumlu ve olumsuz yönleri var, en büyük olumlu yönü ölene kadar maaş alacak olmak. En büyük olumsuz yönü paranın işleyişinin kontrol edilemiyor olması.

Bu açıdan emekliliğe hak kazanmak her halükarda önemli, ancak bunu kârlılık açısından değerlendirebilir miyiz bilemedim. Bence şu soruyu sorun, "Ölene kadar minimum gereksinimlerimi karşılamak için 20 yıl boyunca her ay belirlenecek tutar kadar ödeme yapmayı ve bugünkü standartlarımı bu ödemenin eşdeğeri kadar kısmayı istiyor muyum?"
0
akhenaten
(18.05.24)
@Mirket, teşekkürler açıklamalar için
@michael_knight haklısınız 20 yıl yerine 10 yıl ile çarpmışım. Ama aynı hatayı hem cash inflow için hem de cash outflow için yapmışım. Yani aynı noktaya geliyor. Parayı toplu ödemediğim için ve toplu halde de almayacağım için ikisinin etkisini aynı sayabiliriz diye düşündüm.
@akhenaten Teşekkürler. Evet hata yapmışım hesapta. Sonucu etkilemiyor dediğiniz gibi.

Arkadaşlar SGK'nın ne olup olmadığını biliyorum. Finansal bir hesap olarak sorduğumu düşünün bunu lütfen. Yoksa zaten SGK'lıyız allaha şükür. Maaşımızdan bir miktarını semi-aktif yöneceğimiz şekilde yatırıma mı yönlendirsek yoksa SGK primi olarak mı yatırsak diye karar vermeye çalışıyoruz sadece. O yüzden ceteris-paribus tarzında diğer değişkenleri sabit tutarak sınırlı ve çerçeveli bir modelde bu reel getirinin makul olup olmadığını anlamaya çalışıyorum.

Özetle soru şuna evriliyor: Kimi dönemde yıllık enflasyondan arındırılmış %100 getiri bile sağlayabilirsiniz. Kimi dönem de tüm yatırım enstrümanlarının getirileri enflasyonun altında kalır ve yatırımlarınız reel olarak erir. Fakat 20 yıl boyunca her yıl enflasyondan arındırılmış kesin %2.7 (%53.85 / 20 yıl) getiriyi hiç fon yönetimi yapmadan sürdürmek harika bir şey midir diye anlamaya çalışıyorum.

PS: Böyle bir karşılaştırma yapmak için de 2024 yılındaki 10.000 TL'nin en kötümser hesabı vereceği bariz. Çünkü emekli hiç bu kadar fakir olmamıştı. Dipteyiz yani. Bu dibe rağmen iyi getiri ise her türlü iyidir diye düşündüm.
0
🌸twelfth
(18.05.24)
Dipte değiliz.
0
Mirket
(18.05.24)
@twelfth parayı toplu ödüyorsun sayılır. İlk yıl değil ama 20.yıla geldiğimizde eğer paraları kenara atsaydın toplu para sahibi olacaktın.
Bu arada gerçek hayatta aylık prim ödememiz çok daha yüksek oluyor ama emekli maaşı bir süre sonra en düşük emekli maaşı haline geliyor.

Emekli maaşında dipte değiliz şu anda 310 dolar. 169 dolara düştüğü zaman olmuş daha birkaç yıl önce.
cdn.kisadalga.net
0
michael_knight
(18.05.24)
@twelfth Ne kadar kazanıyor olduğunuz da önemli aslında. Burada konuşuyoruz ama temayı bilmiyoruz tam. Ayda 6.500tl sizin için önemli bir tutar değilse tabi ki mantıklı. O parayı harcamak yerine bunu yapabilirsiniz. Ancak emekliliğinizi "ana yatırım planı" olarak kurgulamaktan bahsediyorsanız ve diğer yatırımları kısmanız gerekecekse bence bir daha düşünün.

ben sizi anladım aslında, muhtemelen diğer arkadaşlar da anladı ancak tekrar vurgulamakta fayda var, sanırım anlatmakta zorlandığım şey şu;

Emeklilik (sgk emekliliğinden bahsediyorum, bes'lerden ya da sizin kişisel olarak emekliliğinize yönelik yaptığınız yatırımlardan bahsetmiyorum) bir yatırımdan daha çok bir hizmet alımı aslında. Yukarda @mirket sigorta demiş, ben de güvence derken bunu vurgulamaya çalışıyordum.

Şimdi bu neden önemli?

Eğer çalışarak emekli olamıyorsanız ancak dışardan prim ödeyerek emekli olmak mantıklı mı diye soruyorsanız tabi ki mantıklı olur. Neden yapabiliyorken ölümünüze kadar devlet güvencesi almayasınız?

Eğer zaten çalışarak emekli olabilecekseniz ve emekliliğe ekstra kaynak ayırıp prim ödeme tutarınızı artırmak istiyorsanız ben kişisel olarak önermezdim. Neden böyle yapasınız ki? Yani yüksek emekli maaşı da alsanız zaten bu ister istemez oransal olarak değer kaybedecek ve muhtemelen 20 yıl yaşamanız da bir şey fark ettirmeyecek çünkü siz 10. yılda falan baya eritmiş olacaksınız maaşınızı. Yani yaptığınız bütün o ödemeleri yapmasaydınız da neredeyse o kadar maaşı yine alıyor olacağınız bir senaryoya ilerleyeceksiniz. Bunun böyle olmaması için varsayımınızdaki senaryonun ciddi ciddi gerçekleşmesi gerekiyor.

Ek olarak bunu @michael_knight'ın da söylediği bir şey için yani düzenli maaş ödemesi için yapcaksınız. Toplu para ya da eşdeğeri ev, arsa vb. varlıklarınızdan kısmış olacaksınız. Yani emeklilik dışında yapacağınız potansiyel birikimin de önemli bir kısmını yaşlanınca maaşınızı nispeten yüksek tutmak için kullanmış olacaksınız.
0
akhenaten
(18.05.24)
@michael_knight En düşük derken, 10.000 TL'nin alım gücünü kastettim. Emekli maaşının geçinmeye "bu kadar" yetmediği bir dönem oldu mu emin değilim. Fakat dolar cinsinden emekli maaşı, bu durumu net olarak açıklamaz.

"Bu arada gerçek hayatta aylık prim ödememiz çok daha yüksek oluyor ama emekli maaşı bir süre sonra en düşük emekli maaşı haline geliyor."

demişsiniz ya tam olarak tartışmaya çalıştığım konu bu. Şu anki 6.500 TL'lik aylık prim ödemesi ile 10.000 TL'lik emekli maaşı oranının (65%) ne yönde ilerleyeceğini anlamak çok değerli olur. 10.000 TL'nin alım gücünün yerlerde olduğunu biliyoruz. Fakat yine de 6.500 TL'den daha yüksek. Bu oran mı daha iyi yoksa portföy tutmak mı? (toplu parayı elde tutma avantajını gözardı edelim.) Bu oran gelecekte hangisinin lehine değişecek?

@akhenaten Güzel noktalara değindiniz ama iş böyle karışmasın diye finansal bir analizden ibaret tutmaya çalışmıştım. Şöyle açıklayayım. Maaşım yüksek, yüksekten ödenen SGK'm var, ben ve ailem için ömürboyu devam edecek geniş kapsamlı özel sağlık sigortam var, bireysel emeklilik sahibiyim, ayrıca gayrimenkul yatırımım ve finansal yatırımlarım var, SGK'lıyım ve 6.500 TL'yi ödemek konusunda bir zorluğum yok. Burada eşim için ekstra bir 6.500 TL ödemek ile bunu dışarıda yatırıma yönlendirmek arasındaki marjinal farkın ibreyi nereye doğru ittiğini anlamaya çalışıyorum. Eşimin de finansal ve sağlık sigortası anlamında riskli bir durumu yok. Yani aç açıkta kalma riski oldukça düşük. Bu nedenle konuyu devletin ömürboyu vatandaşına bakması vb. parametrelerinden uzağında tutarsak bile 20 yıl öde, 20 yıl geri al şeklinde bir yatırım düzeneği finansal olarak mantıklı geliyor, katılır mısınız? 6.500 TL'yi harcamakla SGK'ya ödemek arasında bir karşılaştırma tabiki anlamsız olur bu arada. 6.500 TL ödemek ile karşılaştırılabilecek en mantıklı "rakip plan" uzun vadede enflasyonun her sene ortalama 2.7% kadar üstünde getiri sağlamasına rağmen riski sıfıra yakın bir yatırım planı olmalı diye düşündüm. Böyle bir plan da var mı çok emin değilim. SGK planının yumuşak karnı ise 6.500 TL ödemeler çok artarken 10.000 TL maaşların daha az artması olur, ki bunu da tam kestiremiyorum açıkçası.
0
🌸twelfth
(18.05.24)
20 yil ayda 6500 faize / dolara / altina / borsaya koysan muhtemelen daha karli olur. Kar var evet ama kar var diye mantikli anlamina gelmiyor. Alternatifleri de degerlendirmek gerekiyor. "Reel getiri" dusunurken enflasyon ve alim gucunu de isin icine dahil etmek lazim.
0
The_Lollok
(18.05.24)
(8)

İstanbul düz dönerci tavsiyesi

avatar is back
Hem et hem tavuk için cevaplara açığım ama dümdüz olanı istiyorum. Mesela etse yaprak döneri ekmek arası olsun sadece, tavuksa iyi kızarmış tavuk lavaş ya da somun arasında, içinde max marul ve 1-2 parça domatesli olanları kastediyorum. Artık öyle bir hale geldi ki 40 çeşit sosa daldırıp çorba yapıy
Hem et hem tavuk için cevaplara açığım ama dümdüz olanı istiyorum. Mesela etse yaprak döneri ekmek arası olsun sadece, tavuksa iyi kızarmış tavuk lavaş ya da somun arasında, içinde max marul ve 1-2 parça domatesli olanları kastediyorum.

Artık öyle bir hale geldi ki 40 çeşit sosa daldırıp çorba yapıyorlar hiç sevmiyorum öylesini. Direkt bahsettiğim, küçüklğğümüzün dönerini nerden bulabilirim?

İlçe lokasyon farketmez
0
avatar is back
(17.05.24)
Lokanta 1973
Bayramoğlu
Farika
Zümrüt büfe
Barış büfe
0
numlock
(17.05.24)
Besiktas karadeniz
Bayramoglu +1
Donerci serkan usta (ben pek sevmem ama)
Etiler cardak
Besiktas define bufe
0
mor oje
(17.05.24)
Dönerci şahin usta'yı tek geçerim. Yalnız döneri erken bitiyor. Geç kalma.
0
Mirket
(17.05.24)
Karadeniz Dönercisi - Beşiktaş.
Saat 15:00'ten sonra gitme, biter.
Yağlı döner seviyorsan İstanbul'da en beğendiğim burası. Yağlı döner sevmiyorsan beğenmezsin.

Kapıda sıra olduğunu göreceksin, gözün korkmasın. İçeri gir, üst kata çık. Yukarıda iki kat var. En yoğun zamanda bile en çok 3-4 dakika sonra bir masa boşalır ve oturursun. Sıradan daha kısa sürer. Oturma yeri rahat değildir hemen ye çık.
Dönerin başındaki Asım Usta'nın yaşına bak ve bir süre sonra bu döneri yiyemeyeceğini farkederek üzül.

Afiyet olsun.
0
michael_knight
(17.05.24)
@michael +1 bu arada. Bu da vardı aklımda ama Michael öyle güzel yazmış ki şu an canım çekti yemin ederim :))
0
numlock
(17.05.24)
Tavuk döner bilmem. Yukarıda önerilenlerden Bayramoğlu, Beşiktaş Karadeniz, Zümrüt, Define ve Şahin'de defalarca yedim, hepsi çok iyi dönerler. Bayramoğlu daha farklı, daha az yağlı iken diğerleri daha yağlı büfe dönerleri. Büfe döneri seviyorsanız bence denk kalitede aşağıdaki mekanları da deneyebilirsiniz.

Fiori
Dönerci Sadık Usta (koyun eti kullanır, kimisi sevmez)
Dönerci Engin Usta
Dönerci Hacı Osman
0
10551037
(17.05.24)
hocapaşa kasap osman. zamanında en güzel et döner burada çıkardı. bir keresinde burada döner yerken russell crowe ile selamlaştığımız bile olmuştu. ama sirkeciden uzakta kaldım o yüzden şimdi ne haldedir bilemiyorum.
0
bravoteam
(18.05.24)
Şahin usta dedikten sonra bu twitin karşıma çıkması ilginç oldu doğrusu

x.com

Yorumlar pek öyle demiyor ama onların da başka önerileri var.
0
Mirket
(18.05.24)
(11)

Akrabayla alışveriş vs

Cremisi
Gerçekten asabım bozuldu, karmaşık yazabilirim.Kick boks dersi veriyorum, kuzenim, 9 yaşındaki yeğeni için ders almak istedi. Garantiye almak için hiç spor geçmişleri olmadığından deneme dersi yaptım, sevdiler! düet 10 ders satın aldılar. 2 ders yaptık, 3.sünde çocuk ağladı yapmadı, kuzenimle yaptık
Gerçekten asabım bozuldu, karmaşık yazabilirim.
Kick boks dersi veriyorum, kuzenim, 9 yaşındaki yeğeni için ders almak istedi. Garantiye almak için hiç spor geçmişleri olmadığından deneme dersi yaptım, sevdiler! düet 10 ders satın aldılar. 2 ders yaptık, 3.sünde çocuk ağladı yapmadı, kuzenimle yaptık.
Şimdi de ağlıyor gelmek istemiyor diye iade istediler, salonumda da iade yok, ona rağmen hocam 10 ders düet reformera dönüştürelim dedi.
Kuzen diyo ki ben hesapladım 10 ders az, vs. Ben de, normalde ödeme alındığından ders değişiminde hoca vs farklılığı olduğundan bu bile yapılmaması gerekiyor ama rica ettiğim için oldu, ki ben aldığım ödemeyi reformer hocasına vericem dedim. Şimdi diyo ki kendim ders alsam daha kârlı yol vs reformer zararda oluyorum:)
Şeytan diyor ki lanet olsun de ve kendi cebinden iade et. 2 kuruş için gidip patronlarıma tekrar anlatmak istemiyorum, ayrıca kuzenime de şu saatten sonra ders vermek istemiyorum. Şuurlu düşünemiyorum, akıl verirseniz sevinirim.
0
Cremisi
(17.05.24)
yetki sende değil abi sonuçta. salon iade etmiyor benlik bi şey yok de geç.
0
jelly bear
(17.05.24)
Ver kendi cebinden, bunu da güzel bir tecrübe olarak +hanene yaz. Akrabayla ticaret olmaz.
0
numlock
(17.05.24)
kendi cebinden falan iade etme. kuzenin cingene. iade falan yok. sen orada profesyonel olarak calisiyorsun. kuzenin aklinca seni asagilamaya calisiyor bence.
0
hot potato
(17.05.24)
Kuzene patronun telefonunu verin, aradan çekilin.

Kuzene "bu patron çok paragöz, iade etmiyor. Sen konuş" deyin.
Patrona "bu kuzen çok paragöz, 10 ders yetmez diyor" deyin. Sonra sinemayı izleyin.

Belli olmaz, kuzen patronu ikna edebilir de.

Bu kuzeni üzmemek için kendi cebinizden kesinlikle para vermeyin. Zaten hayatınızda olmasının size fayda getireceği bir insana benzemiyor. Kırılırsa kırılsın.

Ek: Şimdilik sakinleşin. Mümkünse bu konuyu soğutun. Hafta sonu boyunca ne kuzenle ne patronla konuyu konuşmayın.
0
michael_knight
(17.05.24)
Ortada sizin herhangi bir kusurunuz olmadığı için cebinizden para ödemeniz saçma olur. Salonun sahibi ya da yetkilisi değilsiniz sonuçta, çalışanısınız.

Patronun telefonunu vermek pek iyi bir fikir olmayabilir. Patronun size bakışı açısından size negatif yazar.
0
pispinti
(17.05.24)
Zararda oluyorum vs deyince, valla mahcup da oldum patronuma çünkü bunlar kesin kural, yoksa kontrol edilemez önü alınamaz. doktora gittim sporu yasakladı iade verin diyorlar, 10 günü kalmış:) diye cevap yazdım.
Şimdi kendisi sırf eksiği olmasın diye boksa devam etmek isteyebilir ve ben bunu istemiyorum. O yüzden iade etmeyi düşündüm aslında. Ki empati yapıyorum sırf kuzenimi çalıştığı yerde zora sokmamak adına teklif dahi edemezdim, kendisi bi de avukat:)
0
🌸Cremisi
(17.05.24)
Abi sen dediğimi yap seni zora sokmayacaksa tabi. Lanet olsun de kapat mevzuyu, bunu da ders olarak al. İş yerine kötü olmaya gerek yok. Hiçbir işletme böyle bir "akraba durumu" yüzünden para iade etmek istemez.
0
numlock
(17.05.24)
Sorun "akrabayla alisveris" falan degil. Sorun kuzeninin Turk olmasi hocam.
"salonumda da iade yok" demissin. Salonun kurali "bizde iade yok ama musteri calisanimizin kuzeni ise var" degil, salonun kurali "iade yok".
Su noktadan sonra kuzenin embesil olmakta israr ederse, bence "e tamam, git salon yonetimi ile sen konus" de.
Hani "al, kendi cebimden veriyorum, bir daha da beni rahatsiz etme" diyeceksen ona da OK'im. Ama eger kendi cebinden vereceksen, kendi cebinden verdigini bilsin, sirf "yeter artik, sus be yuzsuz adam" diye verdigini bilsin, ve bir daha muhatap olma.

Ya urun yada hizmet iade hakkini savunmak istiyorsa siktirip gitsin, Tuketici Hakem Heyetine basvursun... Seni neden butun bu surecin parcasi yapiyor? Sen ders veriyorsun orada, salonun sahibi yada yoneticisi degilsin.

Hocam, acik acik suratina soylesene bunlari...
0
malmoth
(17.05.24)
#malmoth'un dediği benim de aklıma gelmişti, git kendin konuş demek VS gibi ama karşındaki profil fazla çirkef - kusura bakma kuzenin ama durum bu-
Ayrıca patronun en nihayetinde senin akrabanın ısrarlarını, çamura yatmalarını, 3 kuruşluk hesaplarını çekmek zorunda kalacak ve bu günün sonunda sana karşı bir negatiflik yaratacak.
0
numlock
(17.05.24)
Var mı yazılı sözleşmeniz falan? Kuzeniniz kanuni olarak haklı. Hizmet vermediğiniz ücreti iade etmeniz gerekir. Ahlaki olarak da bu böyledir dini olarak da. Can sıkıcı bir durum fakat hazmetmeniz lazım hizmet vermediniz sonuçta bu tür durumlarla daha çok karşılaşacaksınız ona göre esnek olun bu da size tecrübe olsun akrabalıktan ziyade bizim toplumumuzda e istediğini bilmeyen kararsız insan çok fazla başlıklara bakın bir kaç liralık ürünleri bile beğenmeyip iade edenler var (bana ters gelse de hakkıdır)
0
doharkoman
(17.05.24)
Kayıt olmadan önce form dolduruluyor, orada da hepsi yazıyor. Ayrıca ben kendilerine böyle bir durum olmasın diye deneme dersi yapmışım, ki yukarıda da dediğim gibi öyle bir durumda eğer ki sabancı değilseniz hiçbir işletme ayakta kalamaz. Ciddi sağlık durumunda vb durumda zaten yardımcı olunuyor işte bizim keyfi durumda dahi başka ders önerimiz ya da devir gibi. Sözleşmede hepsi yazıyor.
0
🌸Cremisi
(17.05.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.