Giriş
(9)

1 milyon tl faiz mi dolar mı?

respect
vay be yazınca ne kadar da büyük durdu :)1 milyon tl ye dolar almıştım ama bozup faize yatırayım mı?
vay be yazınca ne kadar da büyük durdu :)

1 milyon tl ye dolar almıştım ama bozup faize yatırayım mı?
0
respect
(16.05.24)
soru buysa yarısı faiz yarısı dolar, kafa rahat. aynısını ben bugün düşündüm, %100 kriptodaydım, askerde bakamayacağımdan tamamen altına geçicem yarın.
0
gule gule
(16.05.24)
Yarısını bozdurup faize yatırın.
0
archmage mahmut
(16.05.24)
Yanlış hesaplamış olabilirim, siz de bi hesaplayın ama kabaca şöyle:

Parayı %53'ten 180 günlük faize koyarsanız 1.250.000 TL haline geliyor.
Bundan 180 gün sonra dolar 40 TL olursa faizle aynı oluyor.

Şu anda dolar 32 TL. Bundan 180 gün önce 28 TL'ymiş. Bundan 365 gün önce 19 TL'ymiş.

Bu tabloya bakınca faiz bana daha mantıklı görünüyor ama size nasıl görünüyorsa öyle davranmalısınız.
0
michael_knight
(16.05.24)
faizler de inişe geçecek bu ivme devam ederse
gerçi mevcut mevduatı etkilemez herhalde
0
bir soru sorcam
(16.05.24)
Tabii ki faiz. Rasyonellik bunu gerektirir. Bütün tahminlerde USD yıl sonu tahmini 40 TL civarında olacak. USD tahmini geçmişe bakılarak yapılmaz.
0
doharkoman
(16.05.24)
Yatırım fonlarına bir bakın bence
0
substituent
(16.05.24)
Soruna cevap veremem ama bildigim bise varsa o da bu sene faizin indirilmeyecegi yonde. Bi yerden duymuslugum yok sadece biseyleri toparlamak icin baska care kalmadi
0
KidLazer
(17.05.24)
bozmadan eurobond yapabilirsin, makastan zarar etmemiş olursun.

bozacaksam, altın fonu GGK alırdım.
0
gabe h coud
(17.05.24)
Soru yanlis.Dolar yatirim araci degildir.Dolar alip vadesizde mi bekliyorsunuz?
Paranizi dolar bazli kazandiracak bir yontem bulmaniz lazim. Kisa donem faiz, altin,hisse senedi,yabanci hisse senedi,kripto,arsa/arazi vs.

YUksek faiz fazla hircinlasan ati sakinlestirmek icin vurulan kirbac gibi dusunun.Devamliligi olmaz.Kisa donem icin cekicidir ve balon olusan diger kalemleri dizginler ve ekonomide sikilastirici etkisi vardir. Faize yatiracaksaniz da diger kalemlere vaktinde girebilecek beceriniz olmali.Yoksa birkac ay faiz ne guzelmis dersiniz uzun vadede diger kalemlerin arkasindan bakarsiniz.
0
turkuaz
(17.05.24)
(13)

isviçre'deki arkadaşım paket lahmacun istedi

duyurukullanıcısı
bana lahmacun yollar mısın diye mesaj atmış ciddi ciddi.daha önce türk kahvesi vs vs göndermiştim ama lahmacun falan yemek nasıl olur bilemedim.iyice sarıp sarmalayıp ertesi gün kargosu ile göndersem olur mu?
bana lahmacun yollar mısın diye mesaj atmış ciddi ciddi.

daha önce türk kahvesi vs vs göndermiştim ama lahmacun falan yemek nasıl olur bilemedim.

iyice sarıp sarmalayıp ertesi gün kargosu ile göndersem olur mu?
0
duyurukullanıcısı
(16.05.24)
önce iyi bir yerden lahmacunlar alınır. ikiye katlayıp oda sıcaklığında kurumaya bırakılır. Fırında da olabilir.
iyice kuruduktan sonra iyice sarıp sarmalayıp ardından havalı poşete sarılarak yollanır.
0
deepex
(16.05.24)
kurubuzla göndermen lazım bayatlar
0
bir soru sorcam
(16.05.24)
Hayvansal gıdayı İsviçre'ye öyle gonderemezsiniz ki? Gümrükten geçmez. Dondurmaları bile atıyorlar.

Ayrica hemen her donercide lahmacun da var. İsviçre'dekileri begenmiyorsa Almanya'ya geçsin arabayla iki-uc saatte, ne yiyecekse yesin. Lahmacun istenir mi ya?
0
fraise
(16.05.24)
Ona bu videoyu gönder: www.youtube.com
0
orangesandsea
(16.05.24)
et, süt, köklü herhangi bir bitki falan sokamazsin. les gibi kokar bir de o lahmacun. dalga geciyor herhalde.
0
robert bosch
(16.05.24)
Lahmacun gönderilmez, kokar bozulur. Ya kendi yapacak ya da arkadaşların dediği gibi Berlin'e bir yere gidecek.
0
muhayyer divan
(16.05.24)
İsviçre gibi bir ülkeye öyle kafanıza göre gıda gönderemezsiniz. Gümrükte çöpe gider bu arada yurtdışında yaşayan insanımızda salça lahmacun börek sevgilisi kabardı. Bir lahmacunu kendisi orda da yapabilir. Alt tarafı ekmek hamurunun üstüne kıyma domates ve biberle hazırladıgı harcı bir şişeyle bile düz hale getirdiği hamurunun üzerine sürüp fırına airfryere koyacak. Siz yaptıgı eziyete degmez. Bence lahmacun tarifi gönderin
0
limonlu eksi
(16.05.24)
arkadaşı 10 kavanoz domates sosu isteyen duyurucuda sen miydin?
bu gurbetçleri anlamak mümkün değil beleşe diye mi yapıyorlar yeminle arkasındaki sebebi anlamıyorum gayette isviçrede neredeyse her şehrinde iyi bir türk restoranı var ya.
böyle sığ arkadaşlıkta ne bileyim.
0
eja
(16.05.24)
İsviçre Türklerin yoğun yaşadığı bi yer gitsin yesin. İlla antep lahmacunu istiyosa da kalkıp burda yesin bir zahmet. Burdan oraya giden lahmacundan hayır mı gelir zaten.

Ayrıca internette de sırf yurtdışında yaşayıp lahmacun özleyenler için bir dünya tarif var avrupadaki marketlerde bulunabilecek ürünlerle. Onlara baksın.
0
nundu
(16.05.24)
bizde fırına pide harcı götürüp pide yaptırdığımız gibi acaba kıyma, soğan, domates falan pide içi yapıp pizzacıya götürse, hamuru ince açıp üstüne bunu yayarak pizza yaptırsa. buradan gıda kargolamaktan daha mantıklı hareket.
0
kibritsuyu
(16.05.24)
arkadasiniza bir tarif:

markette hazir pizzateigler oluyor. ondan aliyor hemen bir tane, sonra evde robotta malzemeleri cekip pizzateig ustune yayip pisiriyor. 20 dkda lahmacun hazir.
0
insanlik icin buyuk bir adim
(16.05.24)
En iyisi arkadaşınıza sormak bence.
0
michael_knight
(16.05.24)
zeytin bile sokamazsın isvicreye
0
ala09
(16.05.24)
(3)

bilgisayari monitöre baglamak

c1b2k3
merhaba,benim bilgisayar macbook pro 14" ve elimde bir tane eski philps 223v5lhsb2/00 monitör var.bu ikisini hdmi ile bagliyorum ama sadece görüntüyü daha büyük görüyorum. yani aslinda pc de nasilsa ayni ölcekte sadece daha büyük. daha fazla alani görmem mümkün olmuyor mu? cizim yapiyorum ve bana da
merhaba,

benim bilgisayar macbook pro 14" ve elimde bir tane eski philps 223v5lhsb2/00 monitör var.


bu ikisini hdmi ile bagliyorum ama sadece görüntüyü daha büyük görüyorum. yani aslinda pc de nasilsa ayni ölcekte sadece daha büyük.

daha fazla alani görmem mümkün olmuyor mu? cizim yapiyorum ve bana daha büyük cizim alani lazim. mesela bayni yakinlastirma ölcüsünde; projede sadece tek kesiti görürken ben alyni yakinlastirma ölcüsünde 3 kesiti de beraber görmek istiyorum.

umarim anlatabilmisimdir. var midir bi yolu?
0
c1b2k3
(16.05.24)
ekran (display) ayarlarına girip, çözünürlüğünü artırmanız gerekli. bu monitör için ayrı, mac masaüstü için ayrı olur mu bilmiyorum, hatırlamıyorum.
0
malheiros
(16.05.24)
Var.
Monitör ve MacBook ekranı farklı iki ekran olsun, biri sağda biri solda olsun şeklinde ayarlayabilirsiniz.
Farklı ekranlar olmasını ayarladıktan sonra çözünürlüğü de ayarlayabilirsiniz.
Sol üstteki Apple Menüsü>System Settings>Displays menüsünde seçenekler.

Bu arada Mac OS'ta ekrana zoom özelliği de çok pratik. Ayarlamak gerekiyor galiba.
System Settings>Accesibility>Use Scroll Gesture with modifier....+ Modifier Key for scroll gesture (Bende klavyenin sol en altındaki "kntrl" tuşu ayarlı)
O tuşa basıp mouse wheel'i ileri yapınca zoom in giriyor, geri yapınca zoom out yapıyor. Çizim yaparken ekranı tam istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz böylece.
0
michael_knight
(16.05.24)
1080p çözünürlükte gibi gözüküyor bahsettiğiniz monitör macbook ise 3024 x 1964 çözünürlükte ve 2x scaling ile retina çalışıyordur muhtemelen. yani yine 1080'den daha fazla bi çözünürlük. Daha fazla yeri görmek için daha fazla çözünürlük gerekiyor 4k bir monitöri 2k scaling ile çalıştırırsanız daha makul bir görüntü alırsınız.

Ha belki macos 1080'i de HiDPI modunda çok ufak 960x540 gibi çözünürlüklerde açmış olabilir ayarlardan displays altından tek tek çözünürlüklere bakın zaten en tepede native çözünürlüğü çıkacaktır monitörün.
0
hedep
(16.05.24)
(6)

bebek arabalı kişilerin metroda asansör kullanması gerekmez mi?

nic cage
buna dair bir kural, uygulama falan yazıyor mu bir yerlerde? hem onlar için hem de diğer insanlar için daha güvenli geliyor bu bana ama arabayla yürüyen merdiven kullanıyorlar. tutamayıp bi devrilse geçmiş olsun, sakatlık ölüm her türlü sonuç mümkün. gelişmiş ülkelerde de böyle mi acaba?
buna dair bir kural, uygulama falan yazıyor mu bir yerlerde? hem onlar için hem de diğer insanlar için daha güvenli geliyor bu bana ama arabayla yürüyen merdiven kullanıyorlar. tutamayıp bi devrilse geçmiş olsun, sakatlık ölüm her türlü sonuç mümkün. gelişmiş ülkelerde de böyle mi acaba?
0
nic cage
(16.05.24)
Aslında senin dediğin doğru. Yürüyen merdivenden indirip çıkarıyorlar aklım çıkıyor. Otobüste, dolmuşta da böyle. Ama otobüs ve dolmuşta ebeveynlerin hatası yok. Rampa olması lazım. Anne ve babayla beraber yolcular hep birlikte bebek arabasını sırtlayıp öyle bindirip, indiriyorlar.
0
rock n roll
(16.05.24)
bu dedigin 2,3 milyonluk avrupa sehri icin mantikli. ama 20 kusur milyon yasiyor bu sehirde. heryerde kuyruk. bi sekilde herkes o an kendisine uygun olan opsiyona yonleniyor.
0
buenosdias
(16.05.24)
Aslında bebek arabalarının yürüyen merdivenleri kullanması yasak ama burası Türkiye kurallar uygulanmıyor.

Adam öldürme, yaralama, dolandırıcılık, iş hukuki gibi bazı alanlarda kanun uygulanıyor ama özellikle sokaktaki düzenle ilgili kuralların çoğu uygulanmıyor.

O bebek arabası o metroya ulaşana kadar kaç tane kaldırıma park eden arabadan, kaldırıma ürün koyan esnaftan, yol verilmeyen yaya geçidinden, yürürken sigara içen insandan, hoparlörle domates satan satıcıdan, kaldırımdan giden motorsikletten kendini koruyarak geldi. Onlarca kanunsuzluğun içinden geçtikten sonra cezası olmayan bu basit kurala uymamaları çok normal.
0
michael_knight
(16.05.24)
Gerekiyor, onun için birçok yerde yürüyen merdivenler önünde engeller var aslında.
0
akhenaten
(16.05.24)
Bir kere avm'de yürüyen merdivendeyken (bant da olabilir tam emşn değişim ama eğimli bantlardan) inilen kısımdaki metallere bebek arabasının tekerlekleri sıkışmıştı. Çok korkunçtu ama allahtan bir şey olmadı, çekip çıkardılar. Tabi onlar çıkarana kadar arkadan gelen insanlar önde birikmeye ve sıkışmaya başladı, bir süre daha çıkaramasalardı hepimiz üst üste düşecektik. Kesinlikle asansör kullanmaları lazım.
0
playing star again
(16.05.24)
maalesef insanların birbirine saygısı yok, bebek arabası ile asansörde binmesi çok zor (tecrübe ile sabit) gençler 1 kat için bile asansör kullanıyor; ihtiyaç sahiplerine sıra gelmiyor
0
sweetoffice
(16.05.24)
(17)

yurtdışında yaşamak için ailenizi karşınıza almaya değer mi?

the feel good
katiyen yurtdışında yaşamanızı/düzen kurmanızı istemeyen bir aileniz var ve bununla beraber yurtdışında maddi, manevi olarak daha kısıtlı olduğunuz bir senaryo var. yine de bunu kendiniz gerçekleştirebileceğiniz bir durumda bu kısıtlı şartlara rağmen bir şeyler yapmaya çabalar mısınız, yoksa imkanla
katiyen yurtdışında yaşamanızı/düzen kurmanızı istemeyen bir aileniz var ve bununla beraber yurtdışında maddi, manevi olarak daha kısıtlı olduğunuz bir senaryo var. yine de bunu kendiniz gerçekleştirebileceğiniz bir durumda bu kısıtlı şartlara rağmen bir şeyler yapmaya çabalar mısınız, yoksa imkanları daha da genişleterek aile yanında bir şeyler yapmaya çabalarsınız?
0
the feel good
(16.05.24)
Hayat sizin. Yaşayın. Ben hayatımı istediğim gibi yaşamalıyım. Aile ancak tavsiye verebilir, bir şey dayatamaz.
0
pispinti
(16.05.24)
yurtdisina ciktiginda manevi olarak kisitlanacaksin, bundan kacisin yok.
onun yerine zaten cogunluk maddiyati koyuyor dolayisiyla onda da kisitlanacaksan zaten disari cikmanin pek anlami kalmiyor. yani bu topa girmene degmez.
0
cooperr
(16.05.24)
Yurtdışında yaşamak derken nasıl olacağına bağlı. Türklerin çoğu çantayı alıp gideceğini sanıyor ama işin gerçek yüzü öyle değil.

10 senedir öğrenci vizesinde takılanlardan tut doktor olup şöförlük kuryelik yapanlar var. Durumu değerlendirmek lazım. Tam secure bir durum yoksa iyice düşünmek gerekir.

Maddi rahatlık yoksa iyice düşünmek gerekir. Başka ülkeye gidince dostluğu arkadaşlığı hemen bulmuyorsun.

Sonuç olarak hayat senin derim
0
ferenc
(16.05.24)
Değmez. Ben yapmam doğrusu.
0
diyecevaplandı
(16.05.24)
Maddi manevi kısıtlanacaksa kişi, yurtdışına gitmesinin bir manası yok. Ya para için gidilir zaten ya da sessiz sakinlik için gidilir yurtdışına ikisinden de eksi yiyilecekse üstüne aileyi üzecek ve aranın açılmasına sebep olacaksa cevabı çok basit bunun.
0
avatar is back
(16.05.24)
İnsanlar çeşit çeşit. Ailesine akrabasına aşırı bağlı insanlar da var. Şehir dışında yaşayıp kırk yıl ana babasıyla konuşmasa eksikliğini duymayacak da var.

Gittiği yerde kısa sürede kendine bir çevre edinebileni de var, tüm dünyası aile akraba takımı olanı da var.

Fazla bağlı ve bağımlı olanlar zaten gitse de barınamayıp erkenden dönüyor. Kişiliğinize göre kendiniz karar vermelisiniz.
0
Mirket
(16.05.24)
maddi olarak kısıtlı olmayacaksan bile ailen karşı çıkacaktı muhtemelen. bu yüzden onlara göre değil kendine göre karar ver. ama param bitti bana biraz ateşleyin diyeceksen kimseyi zor durumda bırakma.
0
elorelia
(16.05.24)
biraz da aileyle ilişkiye bağlı bence.

bazı insanlar aileleriyle çok kopuk ve aralarında kan bağı dışında bir bağ yok gibi. o durumdaysanız sallamayın, gidin.

benim ailemle bağlarım çok kuvvetli. bir kere olsun destekleri eksik olmadı, varlıklarıyla bile bir güven verdiler. beni karşılarına alıp hakikaten içtenlikle yurtdışına gitmememi isteseler bu fikri siler atarım.
0
gitdaddy
(16.05.24)
@gitdaddy +1

Yalnız hissetmek, yalnız kalmak, yurtiçi ya da yurtdışında olmaktan, ne bileyim ekonomik koşullardan vs vs çok daha büyük bir sorun. İnsan yaşadığı her şeyde sevdiklerini ve ailesini düşünerek ve onlardan güç alarak anlam buluyor. Aynı sebepten Green Card'ımı yaktığım için gönül rahatlığıyla gitmem, gitmedim diyebilirim. Bir gün dönüp pişman da olmadım. İnsanın dünya üzerinde en sevdiklerini bir vize almak zorunda kalmadan gidip görebilmesi bile o kadar büyük bir nimet ki yaşayan bilir...
0
silverleaf
(16.05.24)
Kesinlikle değer. Başarısız ve mutsuz olacaksanız bile "denedim, olmadı" dersiniz.

Eğer cesaret edemezseniz 70 yaşına gelince "acaba yapsaydım nasıl olurdu" diyeceksiniz ve ömrünüzün sonuna kadar da her kötü giden durumda ailenize suç bulup "onların yüzünüzden oldu, izin vermediler" diyeceksiniz.

Tüm bu söylediklerim 50-55 yaşın altındaysanız geçerli. Eğer o yaşlara geldiyseniz denemeyin.
0
michael_knight
(16.05.24)
Michael +1
Yani aileniz hasta olsa vs neyse ama "gitme" diyorlarsa gitmeyeyim bana çok iyi gelmedi. Benim ailem de ben giderken süper degildi uzgunlerdi ama şimdi mutlular çünkü senede bir iki geliyorlar, ben bir iki gidiyorum falan.

Eğer gitmezseniz 10 sene sonra neden yapmadım deme ihtimali var.
0
logisticsmanager
(16.05.24)
Pispinti +1 aileniz size tavsiye verebilir, sizin hayatiniz baska. Kendi istediginize odaklanin, yurtdisinin iyi kotu taraflari sizin icin neler, nasil altindan kalkabilirsiniz bu kisma bakin. Aileye maddi bagimliliginiz varsa bu bagimliligi bitirmeden gitmeyin.
0
tuborg yesili
(16.05.24)
6 yildir yurt disinda yasayan ve benzer hikayeleri cevremde cok gormus biri olarak Mirket +1 diyorum.
0
turkuaz
(16.05.24)
bir suru dinamik var burada.

atiyorum ailesini cok seven, yada gelecekte ihtiyac duyacak karakterde biriysen arayi bozmaya degmez.
tam tersi aile olmasa da olur, tek basima iyiyim diyen biriysen basip gidebilirsin.

ama ongorulu bir yorum yapayim. arabesk bir soylem olarak da gorsem "gurbet" gercekten zorlayici bir kavram. burada problem yasadiginda annen, baban, esin dostun var. ki oraya gidince adaptasyon, yalnizlik, kultur vs.. baslangicta bir suru problem yasama ihtimalin yuksek. ister istemez gozun anani, babani, esini dostunu arayacak.
0
buenosdias
(16.05.24)
yurtdisina cikmazsaniz icinizde kalir. gidip 5 sene para biriktirip dönmek de kötü bir senaryo degil.
0
robert bosch
(16.05.24)
çok fazla ''kişisel'' faktörü olan bir durum.

kişilik olarak pişman olma pahasına yeni bir şeyler deneyimlemeyi göze alan birimisiniz*

aile ile ilişkileriniz nasıl, çok içli dışlı mısınız? büyük kararlarda ailenizin fikri mi sizin için öncelikli yoksa bireysel kararınız mı son aşamada belirleyici

mevcut ekonomik durumunuz, mesleğiniz? yani maddi anlamda yaşam kalitenizin değişimi çok keskin mi olacak olumlu yahut olumsuz anlamda. veya gene bu keskin değişimleri göze alabilen biri misiniz?

ola ki maddi veya manevi sebeplerden ötürü tekrar türkiye'ye dönme kararı alırsanız, türkiye'de geçim durumunuz ne olacak? manevi olarak, deneyimledim olmadı tecrübe edindim öyle veya böyle iyi ki yaptım diyebilecek misiniz?

ve daha bir sürü şey...

ben şahsen türkiye'ye tekrar döndüğümde mesleki anlamda, kaldığım yerden devam edebilme durumum olsa giderim. pişman da olmam.

gitmeme kararı almam da en büyük etken de, türkiye'ye tekrar döndüğümde maddi olarak yeniden başlama opsiyonumun olmaması. çünkü memurum/öğretmenim ve özel sektöre geçiş yapabilecek bir mesleğim yok. yani var da, öğretmenlik özel sektörde yapılabilecek bir iş değil bana göre. ha bu bile kişisel. çünkü benimle aynı şartlarda biri bu derece endişe yaşamayabilir.


şunu da ekleyeyim, küçük bir kızım var. ileride bana yurt dışında yaşamak istiyorum derse, desteklerim. hatta yurt dışında yaşamasını kolaylaştıracak, bilgi, beceri ve mesleki yeterliliği edinmesi için çabalarım, ona göre eğitim hayatı hazırlamaya çalışırım.
0
wilhelmwasmuss
(16.05.24)
zor bir karar.
0
abelardo
(16.05.24)
(7)

Çadırda kalmak için gece örtüsü, battaniye, pike tavsiyesi

ananiyimioguz
Geçtiğimiz haftasonu bir göl kenarında çadır denedik. Günübirlik gittik kalmadık. Çadırı denemek istedik yeni almıştık.İyi güzel sevdik ama gece ister bu mevsimde ister yaz olsun üstümüze bir şeyler örtmemiz gerekecek belli ki. Gece üşürüz çünkü.Tulum kullanılıyor gelende onlara baktım ama biz öyle
Geçtiğimiz haftasonu bir göl kenarında çadır denedik. Günübirlik gittik kalmadık. Çadırı denemek istedik yeni almıştık.

İyi güzel sevdik ama gece ister bu mevsimde ister yaz olsun üstümüze bir şeyler örtmemiz gerekecek belli ki. Gece üşürüz çünkü.

Tulum kullanılıyor gelende onlara baktım ama biz öyle larva gibi duramayız. Belki bir hareket alanı vardır ama illa ki arada üstümüzü açıcaz, birbirimize sarılıcaz falan bana pek kullanışlı gelmedi.

Battaniye desen, bazen motorla gidebiliriz ormana falan, zaten çadır büyük, bir de battaniye taşımayayım çok yer kaplıyor.

Pike deseniz, bana uyar ama hanım gece onunla yazın bile olsa üşüyor bazen.

Bize şöyle yükte hafif ama ısıtmada başarılı bir şey lazım.

Bu tarz bir ürün biliyor musunuz? Termal tagini ekleyince depremzedelere örtülen alüminyum şeyler çıkıyor.

Nasıl bir şey almamız lazım?

Powerbank ile çalışan ısıtıcılı şeyler gördüm ama onlar da çok küçük, vücudu kaplamıyor.
0
ananiyimioguz
(15.05.24)
çadırda her halükarda polarla/kazakla/hırkayla uyumak lazım. buna ek olarak kalın bir battaniye yeter. çadır zaten yatak gibi değil, yatayım da 12 saat uyuyayım bir mekan değil. gece 12-1de yatsan, ister istemez sabah en geç 7-8de uyanırsın. ama dediğim gibi polar tarzı, kapşonlu şeyler şart. ha hayvan gibi içip sızarsan şortla da uyursun o ayrı :)
0
numlock
(16.05.24)
cift kisilik yani fermuarlari birbirine gecen tulumlar var, ayrica tulum dusundugunuz gibi daracik degil deneyin bence mutlaka arkadastab vs alip, en ideali o cunku kamp icin. Hem tasimak hem kullanislilik acisindan
0
tuborg yesili
(16.05.24)
çadır için altına önce bir branda aldım. onun üstüne kuracağız.

sonra yatacağımız yerlere mat sereceğim. yine de rahatsız mı olur?

şişme yatak buldum amazondan bir tane, hatta pompası da kendinde var kenarına bastırdıkça şişiyor. içinde yani pompası. ama yorumlarda geri iniyor çabucak yazmışlar. şişmeden de vazgeçtim.

çok rahatımıza düşkün değiliz mata yatarız da üstümüze ne örtücez onu bulamadım.

tulum konforluysa ona da kayabiliriz ama keşke deneyebilsek bir yerde sdfjsg
0
🌸ananiyimioguz
(16.05.24)
arkadastan odunc alma ihtimali yok sanirim, decathlona gidip orda kurulu cadirlar oluyor onlarin icinde deneseniz? Cadirlarda mat ve tulumda serili oluyor cunku. Bir diger aklima gelen de tulumu alip deneyip begenmezseniz iade etmek.

Sisme yatak cok kisa omru olan bisi, sahsen tavsiye etmem. bu arada mat da ister istemez soguk cekebiliyor dedigjm gibi en iyisi tulum.
0
tuborg yesili
(16.05.24)
Mat üzerinde yatmak rahat olmaz. En azından şişme mat, uygunu da şişme yatak olur. Dechatlondan alınmış şişme yatağım var. Yıllardır inmedi. İki kişi için iki tane tek kişilik uygun oluyor. Aksi taktirde yani çift kişilik bir tanede diğer kişinin en küçük hareketi uykunun bölünmesine neden oluyor.

En uygunu uyku tulumusur. Hiçbir rahatsızlığı yoktur. Olmazsa yan fermuarını açık bırakırsın, ya da fermuarını hiç kapamayıp yorgan gibi kullanırsın.

Olmaz arkadaş illa ki tulum dışı bir öneri isterim dersen polar battaniye hem hacim ve hem de ısıtıcılık olarak iyidir.
0
Mirket
(16.05.24)
Tuborg+1
kullandım aynı şekilde, çok rahat oluyor.
0
hasmetizm 2046
(16.05.24)
Decathlon'dan bir şişme yatak alın. Mat almanıza gerek yok, motorsikletle giderken gereksiz yük olur.

Üzerinize kalın eşofman, polar giydikten sonra bir de battaniye alın üstünüze. Battaniye taşımak zor olur diye düşünmeyin, taşımak zorundasınız. Hafiflik ve ısıtmada çok başarılı olduğu için göçebeler yüzyıllardır battaniye kullanıyor.

Şişme yatak masrafından kaçmayın. Rahat uyumanız için elzem.
Yıllardır iki kişilik şişme yataklarda partnerimle yattım, hareketlerden rahatsız olmadım hiç.
0
michael_knight
(16.05.24)
(7)

Ambulans hastalari neden aynı özel hastaneye götürür?

dedeminhirkasi
Çevremde ne kadar kalp krizi geçiren varsa hatta şöyle söyleyeyim Ankara da kalp krizi geçiren çoğu kişi ambulansla istisnasız bu hastaneye götürülüyor. Bunun olayı nedir? Yani mesela bu hastane kalp açısından iyi mi? Bundan dolayı mı?
Çevremde ne kadar kalp krizi geçiren varsa hatta şöyle söyleyeyim Ankara da kalp krizi geçiren çoğu kişi ambulansla istisnasız bu hastaneye götürülüyor. Bunun olayı nedir? Yani mesela bu hastane kalp açısından iyi mi? Bundan dolayı mı?
0
dedeminhirkasi
(15.05.24)
*Hastane özel
0
🌸dedeminhirkasi
(15.05.24)
Ambulansın olayı en yakın yere götürmesi değil mi? Kalp krizi de ani müdahale isteyen bir durum.
0
orangesandsea
(15.05.24)
Belki her gün her saatte nöbetçi kardiyolog olan bir hastanedir.
Bildiğim kadarıyla Kadıköy'de de Siyami Ersek hastanesi bu şekilde. Devlet hastanesi tabi o.
0
michael_knight
(15.05.24)
Bildiğim kadarıyla 112 komuta merkezi en müsait hastaneye yönlendiriyor
0
obscure
(15.05.24)
En yakına götürür,biz özel bir sebepten dolayı başka bir hastane istedik ancak götürmediler.
0
mirty
(15.05.24)
Hangi hastane olduğunu da yazsanız belki yorum yaparız ooo o hastanenin kalp bölümü bir numaradır falan diye.
0
kibritsuyu
(15.05.24)
kardiyoloji/kvc bölümü olan en yakın hastaneye götürülüyor, özel ya da devlet ayrımı olmuyor hayati konularda.
0
nolmus yani
(16.05.24)
(5)

Rocky 4 filmindeki robotun Capitol'de olması

michael_knight
İnternette hiçbir kanıt bulamadım. Hafızam bana diyor ki;18 Eylül 1993 günü Capitol Alışveriş Merkezi'nin açılışında Rocky 4 filmindeki robot vardı. AVM yönetimi bu robotu satın almıştı ve birkaç yıl bu robot AVM'de kalmıştı.Açılış günü Süleyman Demirel ile robot karşılıklı sohbet etmişlerdi.Ama int
İnternette hiçbir kanıt bulamadım.

Hafızam bana diyor ki;
18 Eylül 1993 günü Capitol Alışveriş Merkezi'nin açılışında Rocky 4 filmindeki robot vardı. AVM yönetimi bu robotu satın almıştı ve birkaç yıl bu robot AVM'de kalmıştı.
Açılış günü Süleyman Demirel ile robot karşılıklı sohbet etmişlerdi.

Ama internette buna dair bir iz bulamadım.
Hayrına google'layan olur mu bu konuyu? Hatırlayan zaten yoktur di mi?
0
michael_knight
(15.05.24)
Rocky 4 filminde robot yoktu ki?
0
summerof69
(15.05.24)
nasıl da kendinizden eminsiniz @summerof69

www.youtube.com

Edit: onu geç google'a rocky 4 robot scene yazsan bile bin tane foto var.
0
summerjam0306
(15.05.24)
Sözlükteki başlıkta capitol diye aratınca 2006 tarihli bir entry var sizi doğrulayan.

eksisozluk.com
0
pispinti
(15.05.24)
@pispinti çok teşekkürler. Hafızamdan şüphe etmeye başlamıştım.
Bu kadar büyük bir olayla ilgili internette hiç iz bulamayışım da şaşırtıcı. Kuzenime sorduğumda robotu hatırlıyor ama Rocky 4'teki robot olduğunu hatırlamıyordu.
0
🌸michael_knight
(15.05.24)
kara şimşek abi, 17sn lik sahneyi hatırlayamamışım, kusura bakma.

twitter'da da birisi bahsetmiş :

twitter.com
0
summerof69
(15.05.24)
(2)

Kredi çektiğimi kimler görebilir?

1nisan
Mesela tc nomu bilen herhangi biri ya da bankacı tanıdığı olan biri (başka bankadan) kredi çektiğimi görebilir mi? Öğrenebilir mi? Benim banka hesabımda neler döndüğünü beni tanıyan biri öğrenebilir mi? Yoksa bunlar kişisel veri mi?
Mesela tc nomu bilen herhangi biri ya da bankacı tanıdığı olan biri (başka bankadan) kredi çektiğimi görebilir mi? Öğrenebilir mi? Benim banka hesabımda neler döndüğünü beni tanıyan biri öğrenebilir mi? Yoksa bunlar kişisel veri mi?
0
1nisan
(15.05.24)
Güncel durumu bilmiyorum ama 10-15 yıl önce görmek çok kolaydı.
Ev sahipleri kiracı ile ilgili kredi durumu öğrenirdi bankacı arkadaşlarından. Bankacı arkadaşlarım vardı bakıyorlardı.
Hatta bir arkadaşım sevgili yapmıştı, sağlık sigortası şirketinde çalışan arkadaşımız üzerinden daha önce geçirdiği ameliyatlara bakmıştık.

Evet bunlar kişisel veri ama burası da Türkiye. Ben emin olmazdım.
0
michael_knight
(15.05.24)
Bankalarda bireysel kredi ekranlarına yetkisi olan kişiler TCKN üzerinden kişilerin o bankadaki ve diğer bankalardaki kredi risklerini görür.

Bankacıların yaptıkları her işlem loglanır. Teftiş süreçlerinde x,y kişisinin finansal bilgilerinin neden kontrol edildiği sorgulanacaktır. Şube çalışanı olsam böyle gereksiz bir riske girmem.
0
Lethe
(15.05.24)
(6)

Avrupa'ya döküman göndermek için hangi şirket?

michael_knight
Lüksemburg'a 15-20 dosya kağıdı döküman göndermem gerekiyor.İnternetten baktığım fiyatlar sizce doğru mudur? Saçma göründü bana ama belki de böyledir bu iş.- Ptt 175 TL- UPS 3400 TL- DHL 2000 TLSiz nasıl gönderiyorsunuz? PTT'nin ne kadar süreceğine dair bir deneyiminiz var mı?(Toplam ağırlığı 25 gra
Lüksemburg'a 15-20 dosya kağıdı döküman göndermem gerekiyor.
İnternetten baktığım fiyatlar sizce doğru mudur? Saçma göründü bana ama belki de böyledir bu iş.
- Ptt 175 TL
- UPS 3400 TL
- DHL 2000 TL

Siz nasıl gönderiyorsunuz? PTT'nin ne kadar süreceğine dair bir deneyiminiz var mı?
(Toplam ağırlığı 25 gram olan A4 boyutunda dosya kağıtları)
0
michael_knight
(15.05.24)
PTT ile "Turpex" servisini kullanarak gönderebilirsin. Biraz daha pahalı ama çok daha hızlı diyorlar. eksisozluk.com

Bir yakınım bana paket gönderirken o şube Turpex ile göndermiyormuş, düz takipli airmail ile gönderdi(15x10cm gibi kutu 250 lira tutmuştu, turpex olursa 750 falan tutacaktı galiba), İngiltere'ye girip bana ulaşması 1 ay sürdü. Tabii Türkiye'den çıkış mı uzun sürdü İngiltere'de gümrük işleri mi emin değilim ama normalde Aliexpress veya Almanya'dan DHL ile gelen şey 4-5 günde geliyor.

Ups ve DHL doğru olabilir, ben de bi baktığımda 50-60 dolar çıktığını hatırlıyorum.
0
nhk ni youkosu
(15.05.24)
Fransa'dan Türkiye'ye düz posta ile yolladigim evraklar yaklaşık 3 haftada geliyor. Tahminen aynı mantıkla düz şekilde yollarsaniz 3 hafta 1 aya gelir anca.
0
logisticsmanager
(15.05.24)
PTT 175 ama gideceginin garantisi yok bir de yavas.
UPS/DHL garantili, hizli ve pahali. 48 saatde teslim icin $80 verdigimi net hatirliyorum.

Onemli bir dokumansa asla PTT'yi kullanmam.
0
cooperr
(15.05.24)
PTT
0
doharkoman
(15.05.24)
@copper %100 doğru yazmış.

PTT ve turpex I de denedim biri 1 Ayda gitti , turpex daha pahalı olan 1.5 ay oldu kargo nerede olduğu belli değil , bıraktım aramayı.

Dhl 2 kez İtalya ücra köşesine yolladım max. 48 saat de ulaştı. Ama gerçekten pahalı.

Önemliyse DHL
0
coner
(15.05.24)
Çok teşekkürler arkadaşlar.
DHL çağırdım eve.
Printer'dan bir çıktı almamı istedi. Çıktı aldım, bekliyorum kuryeyi.
0
🌸michael_knight
(15.05.24)
(8)

Oversize erkek eşofman altı

qwertyali
Nereden alınır? Moda olarak oversize değil baya şişko biri için nereye bakılacak bulamıyorum.
Nereden alınır? Moda olarak oversize değil baya şişko biri için nereye bakılacak bulamıyorum.
0
qwertyali
(14.05.24)
Normal mağazalarda bulmak zor ama her şehirde bir iki adet sadece büyük beden satan dükkan bulunur

Eskişehir büyük beden giyim
istanbul üsküdar büyük beden giyim gibi il ilçe şeklinde aratırsanız çıkar
0
grimavi
(14.05.24)
Buyuksunabi.com
Starbattal.com
Tambattal.com
Superbattal.com
0
pro9it9is9
(14.05.24)
Erkeklerde 100-120 kiloya kadar normal markalarda ve mağazalarda kolayca bulunuyor diye biliyorum.
Mesela şu ürün 1.70 boy 100kg için 3XL önermiş satıcı.
1.90 180kg için 6XL önermiş.

www.trendyol.com
0
michael_knight
(14.05.24)
Decathlonda da var 4xl'ler. Genelde sadece online satış oluyor.
Defacto ve lc waikikide online büyük beden satıyor. Yalnız "baya şişko biri için" tabirin hem hoş değil hem de açıklayıcı değil. Boy kilo nedir aşağı yukarı?
0
numlock
(15.05.24)
@numlock burada problem tabirde değil de şişkoluğumda bence. 188 boy ve 125 kilo.
0
🌸qwertyali
(15.05.24)
Çok da abartma, 30-35 kilo fazlan varmış. Yarın düzgün beslenmeye başlasan, haftada Bi kilo versen yılbaşına kalmadan kendine large beden giysi alırsın her mağazadan.
0
numlock
(15.05.24)
@qwertyali ben de obes bir yakının için arıyorsun sanıp o siteleri yazdım.
Babam için oralardan alırdım.
Biraz abartmışsın sanki baya şişko diyerek :)
0
pro9it9is9
(15.05.24)
decatlhon
0
nuisance2
(15.05.24)
(4)

Pasaport yenileme ve Almanya oturum karti?

allstar
Yeni pasaport alinca icindeki numarasi ayni mi oluyor? Eger ayni degilse almanya oturum kartimi da yenilemem lazim. Pasaportumu Türkiyede yenilersem ALmanyaya geri nasil dönücem? Yenisini aldigimda eskisi direkt iptal mi oluyor yoksa bir süre kullanabilir miyim?
Yeni pasaport alinca icindeki numarasi ayni mi oluyor? Eger ayni degilse almanya oturum kartimi da yenilemem lazim. Pasaportumu Türkiyede yenilersem ALmanyaya geri nasil dönücem? Yenisini aldigimda eskisi direkt iptal mi oluyor yoksa bir süre kullanabilir miyim?
0
allstar
(14.05.24)
Pasaport çıkartırken soruyor "eskisini iptal edeyim mi yoksa kullanmaya devam edecek misiniz?" diye.
Gerisini bilmiyorum.
0
michael_knight
(14.05.24)
yenileme derken pasaportunuzun süresi doluyorsa yenileme diyr bir şey yok, sıfırdan alıyorsunuz. numarası farklı oluyor.
0
elorelia
(14.05.24)
oturum kartiniz size verilen bir belgedir, sizin adiniza verilmistir, pasaport numaraniza degil kisi olarak size baglidir. pasaport uluslararasi gecerliligi olan kimlik kartidir, sizin siz oldugunuzu ispat icin. dolayisiyla oturum kartinizi yenilemenize gerek yok. pasaportunuzu oturum kartinin verildigi kisi oldugunuzu ispatlamak icin kullaniyorsunuz.
0
kassiopeia
(14.05.24)
pasaportunu almanya'daki konsoloslukta yenileyeceksin.
alman yabancilar dairesinden oturum karti yenilemesi icin randevu alacaksin.

oturum kartinin bagli oldugu pasaport kartta yaziyor. ülkeye giris cikislarda sorun yasarsin.
0
robert bosch
(14.05.24)
(9)

macbook air’ı olanlar?

sir gawain
elime 2018 macbook air geçti. 256 gb harddisk, 8gb ram. sorun şu ki bilgisayar bomboş olmasına rağmen makine aşırı yavaş, kapanıp açılması işkence. chrome açarken bile abartmıyorum 20 saniye geçiyor. m1 öncesi hepsi böyle mi? bu kadar yavaş olması normal mi? 10 yıllık windows laptop bundan seri çalı
elime 2018 macbook air geçti. 256 gb harddisk, 8gb ram. sorun şu ki bilgisayar bomboş olmasına rağmen makine aşırı yavaş, kapanıp açılması işkence. chrome açarken bile abartmıyorum 20 saniye geçiyor. m1 öncesi hepsi böyle mi? bu kadar yavaş olması normal mi? 10 yıllık windows laptop bundan seri çalışıyor.
0
sir gawain
(13.05.24)
M1'den önce evet gerçekten çok yavaştı.
Sonuçta çok ince ve hafif olsun diye üretiyorlardı. Ama 20 saniyede chrome açacak kadar da değil. O kadarı normal değil.

Arkaplanda başka uygulamalar çalışıyor olabilir.
Bir de Safari kullanmanızı öneririm.
0
michael_knight
(13.05.24)
normal degil, bastan ios yukle..
0
cooperr
(13.05.24)
17 mbp var, 18 air'e denk sayılır, arc browser kullanıyorum bende herhangi bir sıkıntı yok. tek sıkıntısı virtualbox'ta sanal linux/windows kullanmak, çok konforsuz.

browser'i kapatıp tekrar açtım, 2.33 sn.
0
gule gule
(13.05.24)
Bende 2014 Macbook Air var, çatır çatır açıyor tarayıcı sayfalarını.
0
hayirsiz
(13.05.24)
2013 Air'da Chrome canavar gibi calisiyor. M2 Air da var, ona kiyasla daha yavas tabi ama oyle 20 saniyeler degil. Sizdeki makinede baska bir sorun olabilir.
0
sertac akin
(13.05.24)
aynı makineden yazıyorum yaklaşık bi senedir çok aktif kullanıyorum hiç yavaşlama vs yok. bi sıkıntı olmalı hiç normal değil.
0
entropik
(13.05.24)
Bende Mid 2012 var gayet güzel çalışıyor. MacOS High Sierra yüklü. Belki OS fark ediyordur.
0
pispinti
(13.05.24)
çare temiz kurulum

recovery modunda (başlarken cmd+r basılı tutarak)açıp aldığı en son os'i kurun fakat kurmadan önce installer içindeki disk utility ile diski tamamen formatlayın, farketmesi lazım performansın.

tabi tüm disk gidecek yedek almayı unutmayın.
0
hedep
(13.05.24)
2018 modeller destekliyor mu emin olamadım ama boot camp ile windows 10 da kurabilirsiniz. Ben 2017 air’e bootcamp üzerinden windows 10 başlatırsam 6-7 saniyede açılıyor, macos başlatırsam pin girdikten sonra boot etmesi 20 saniye sürüyor. High sierra’dan sonraki os’lar boot hızını iyice yavaşlattı.
0
phoarbix
(13.05.24)
(11)

Muz ağaçlarına dadanan komşu

entropik
apartman ve havuz arasına muz ağaçları dikildi, 2. kattan bir kişi benim "havuz manzara"mı kapatıyor diyerek yönetime şikayet etti ve tüm muzlar kesildi. tabi muzlar arsız tekrar çıkıyor sürekli ama bu manyak ayağıyla eze kıra yine çıkmasını engelliyor bu muzların. ne yapmak gerekir yönetime dilekçe
apartman ve havuz arasına muz ağaçları dikildi, 2. kattan bir kişi benim "havuz manzara"mı kapatıyor diyerek yönetime şikayet etti ve tüm muzlar kesildi. tabi muzlar arsız tekrar çıkıyor sürekli ama bu manyak ayağıyla eze kıra yine çıkmasını engelliyor bu muzların. ne yapmak gerekir yönetime dilekçe yazıp imza mı toplayalım. yada bunu ağaçlara zarar veriyor diye şikayet edebileceğimiz biyer var mı? ağaçlara zarar verirken videoya alıp sosyal medyaya atayım dedim bu sefer ben haksız duruma mı düşerim.
yoksa en temizi adamı muz ağazıyla dövmek mi ?
0
entropik
(13.05.24)
Yönetim niye kesiyor


Bi daha ağaç dikin, yönetim kesmesin
0
jülsezar
(13.05.24)
@jülsezar aynen yönetiminki salaklık ama bu komşu çok bastırmış rahatsız oluyorm manzaram engelleniyor diye. yeni dikmeye gerek yok bi rahat verse 1 aya toparlanacak kökleri duruyor çok hızlı büyüyor muzlar. ama manyak işte ağaç filizlendikçe kendisi eziyor kırıyor falan.
0
🌸entropik
(13.05.24)
En temizi sizi dövmek.
Ağaç seviyorsanız ya evinizde besleyin ya da ormana gidin.
Havuz manzarası sayesinde belki değeri 5 milyon TL olan ev ağaç düşkünü manyaklar sebebiyle 3-4 milyon TL'ye düşüyor.

Muzu manavdan alın.
0
michael_knight
(13.05.24)
@cosmicstring havuz dediğin betondan ibaret. ama havuzdaki ablalar da bir manzara oluşturuyor tabiki amcamın derdi de o.

@michael_knight muzu yemiyoruz ama gölgesinden faydalanıyoruz, çoluğumuz çocuğumuz havuza rahat giriyor dayılar balkondan izlemeden. ağaç düşkünü manyak nedir ya şey gibi bu doğayı hayvanları seven manyaklar gibi bişey:)
0
🌸entropik
(13.05.24)
Yanlis mi anladim acaba.Yonetimin karari olmadan kendi kafaniza gore ortak alana muz agaci mi diktiniz acaba?

Eger boyleyse komsu sikayet etmekte hakli.Kafaniza gore ortak alana agac dikemezsiniz
0
turkuaz
(13.05.24)
@turkuaz şöyle detay vereyim. sitede 2 havuz var, havuzun birinin komple etrafı, benim bahsettiğim havuzun ise 4te 3ü muzlarla çevrili, site yönetimi yaptı bunu. çok da güzel oldu hem tropik bi hava verdi, hem gölge yapıyor kocaman ağaçlar hem de havuzların etrafı kapanmış oldu. ama sadece bu amcanın şikayeti üzerine bir bölümdeki ağaçlar kesildi.
0
🌸entropik
(13.05.24)
komşunuz haklı.
0
tchuck
(13.05.24)
Bir 'Balkonların havuzu görmesini nasıl engellerim' vakası mı bu?

Benim balkon da havuz manzaralı. Sırf bu manzara için aldım bu evi. Gece yağmur başladığında elimde şarapla anında balkondayım. Işıklı mavi havuzda yağmur damlalarını seyretmek kadar zevk aldığım bir şey yok. Kimse kesemez valla manzaramı.

Balkondaki dayılardan rahatsız olanlar için haremlik selamlık havuzlar vardır mutlaka bir yerlerde.

Gerçi biraz sert söylemiş ama @michael_knight yerden göğe haklı.
0
Mirket
(13.05.24)
@Mirket sadece balkonlar görmesin değil tabiki. çıplak çıplak duracağına etrafı ağaçlarla çevrili olsun vakası. çok ilginçmiş havuz manzarası sevmek benim evim de aynı havuza bakıyo bu arada. ama beton mermer vs havuzu izleyeceğime mis gibi tropik ağaçları izlerim. neyse apartmandakiler de ağaçları korumak istiyorlar ben yine de bi dilekçe yazıp imza toplayıp şansımı deniycem.
okuyan cevap yazan herkese teşekkürler.
0
🌸entropik
(13.05.24)
Bizim manzara da sırf beton değil. Şimdi saydım da, geniş bir yeşil alan, 7 tane palmiye ağacı, bir nar, bir turunç, epey bir de çalı formatında bitki var. Güzel bir peyzaj çalışması yapılmış. Çok güzel bir görüntü. Hiçbir ağaç birilerinin önüne perde olsun, birilerini gizlesin diye dikilmemiş.

Şöyle şeyler var. Hem yeşile bakıyorsun hem kimse görmüyor. İki amaç bir arada. Tavsiye ederim.

www.cihancit.com.tr
0
Mirket
(13.05.24)
Havuz manzarası da ne saçmqymış.
Muz harika bir ağaç. Bahçemde 7-8 tane oldu. Havuz zaten içeriden görünmüyor ama görünseydi de ağacı tercih ederdim.

Gölet filan olsa neyse.. yüzme havuzu yahu. Mozaik çukura doldurulmuş su
0
nop
(14.05.24)
(9)

Akli Dengesini Kaybetmeye Başlayan Yaşlı Komşu

norek
Selamlar.Oturduğum 4 katlı apartmanın yöneticisi ve 1. kat mukimiyim. Yöneticilik bizde dönüşümlü olarak (2 yılda bir değişecek şekilde) yapılıyor, o yüzden itiraz etmeden sıram gelince vazifeyi aldım.En üst katta 80'li yaşlarda, yalnız bir hanımefendi oturuyor. Kendisi Türkiye'nin ilk kadın nüfus m
Selamlar.
Oturduğum 4 katlı apartmanın yöneticisi ve 1. kat mukimiyim. Yöneticilik bizde dönüşümlü olarak (2 yılda bir değişecek şekilde) yapılıyor, o yüzden itiraz etmeden sıram gelince vazifeyi aldım.
En üst katta 80'li yaşlarda, yalnız bir hanımefendi oturuyor. Kendisi Türkiye'nin ilk kadın nüfus müdürlerinden birisi. Çok iyi eğitimli ve akıllı bir teyze. Herkes onu çok seviyor. Bu hanımefendi hem kanser hastası, hem sol tarafı felçli, hem de geçen sene beyin kanaması geçirdi. Yani sağlığı hiç iyi değil. Bununla beraber son zamanlarda zihinsel olarak da sıkıntı yaşamaya başladı.
Uzun yıllar önce bu teyzenin alt katında oturan ailenin Tayfun adında genç bir oğlu varmış. Tayfun ve ailesi sonradan taşınıp gitseler de bu teyzem Tayfun'un oradan hiç taşımadığını, hemen altlarındaki dairede sonradan oturan komşularımızın hepsi tarafından saklandığını ve gece kendisini korkutarak, uyumasını engelleyerek ve hatta alt kattan yatağına elektrik vererek kendisine eziyet ettiğini iddia ediyor.
Gece kafasını camdan çıkarıp "Yeter artık 10 numaradaki hayvan" falan diye bağırıyor.
Alt katta da yine yalnız yaşayan 40lı yaşlarında bir edebiyat öğretmeni beyefendi vardı. Kendisi bu sıkıntıları bir süre çektikten sonra taşındı gitti. Şu an o daire boş, fakat bizim teyzeye göre Tayfun hala orada saklanıyor.
En son taşınıp giden bu edebiyat öğretmeninin kapısına gece polis göndermişti bu teyze. Öğretmen Bey, yönetici olduğum için benden bu durumun tutanağını yazmamı istedi.
"Şu tarihte, şu kişinin şikayeti üzerine apartmanınıza polis intikal etmiş olup işlem yapmadan ayrılmıştır" falan yazıp karar defterine koydum. Şimdi de daire boş olmasına rağmen yine polis gönderiyor, "polise de kapıyı açmıyorlar" diye bana söyleniyor.
Ben bu teyzeye çok üzülüyorum. Bir şekilde bir yakınının telefonuna erişebilsem arayıp konuşacağım durumu ama cesaret edemiyorum kendisinden istemeye (sebebini aşağıya yazdım). Anlattığına göre yeğenleri doktormuş zaten, durumu anlayacaklardır.
Muhtara gidip istesem acaba erişebilir miyim bir yakınının telefonuna, bu size ilk sorum.
Bir diğer sıkıntı, bu teyze bu durumu mahallenin esnafına da anlatıyormuş. Marketlere ve eczanelere gidip anlattığını duymuş diğer komşular. Yarın bir gün başına bi şey gelse esnaf da "kadını el birliğiyle öldürdüler" falan diye düşünür mazallah çok o yüzden karışmak istemiyorum ama ben de yöneticiyim aksi gibi.
Teyzeyi rahatsız olduğuna ikna etmek de bir yol, lakin ona da yeltenmedim daha. Bir keresinde yine bana bunları anlatırken "bunlar gerçek, paranoya değil" falan dediği bir an "nereden biliyorsunuz" diye sormuş bulundum, sesini yükseltti, kızdı bana. İkna olacağını sanmıyorum. İkna edebilsem belki hastaneye gidip, örneğin ilaç alıp sakinleşecek. Gece boş daireden sesler gelmediğini fark edecek, o duyduğu sesler kesilecek ve kendisi de rahatlayacak.
Bu durumda ben çok kendimi de ortaya atmadan ne yapabilirim, fikirlerinize açığım.

Okuduğunuz için teşekkürler.
0
norek
(13.05.24)
Teyzeyi ikna filan edemezsiniz. Polise gidip anlatacaksınız, madem sürekli geliyorlar. Polis de çoluğu çocuğu varsa onlara ulaşacak. Polisten akıl alın bence.
0
orangesandsea
(13.05.24)
Benim ilk aklıma gelen teyzenin apartmanı içinde Tayfun'la birlikte yakması ihtimali olurdu.
Bu durum nereye şikayet ediliyor bilmiyorum ama önce bu şikayeti yapardım. Zaten yakınları ilgileniyorlarsa haberdar olurlar durumdan.

Şu anda teyzenin bir yakınıyla konuşmanız hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
0
michael_knight
(13.05.24)
polise gidin +1 polis yakinlarina ulasacaktir. yegenlerinin bu durumdan haberi olmayabilir ya da ciddiyetinin farkinda olmayabilirler en basitinden. Yegenleriyle ayda yilda bir telefonda gorusuyorsa ya da haftada bir 1 saat gorusuyorsa alt kattaki soyle yapiyor boyle yapiyor diye soyleniyor olabilir o zaman durumun ciddiyetini anlamazlar.
0
kassiopeia
(13.05.24)
Ya Nihat amca da beni çok sıkı takipte, acaba?!?!?!?
0
orangesandsea
(13.05.24)
Nihat Amca mı? Anlamadım.
0
🌸norek
(13.05.24)
Sizinle ilgili değil, benim yaşlı komşum da beni süper takip ediyor, yoksa ben de onun Tayfunu muyum diye şüphe düştü içime.
0
orangesandsea
(13.05.24)
Tanışıyoruz sandım bir an ya ))
Rahmetli babamın ismi de Nihat, o da o apartmanda otururdu, 2 sene önce kaybettik.
Bir an bi kontak çıktı sandım pardon.
0
🌸norek
(13.05.24)
Bence akrabaları kadının hastalıklarından haberdarlar bu yüzden uzak duruyorlar, ister okumuş olsunlar ister meslek sahibi olsunlar yaşlı bakımı zor, siz bu yaşananları anlatınca aa biz sahip çıkalım o zaman ilgilenelim demeyecekler, yine kendi haline bırakacaklar, gerçek dünya böyle maalesef, siz yine ulaşmayı deneyin tabi
0
grimavi
(13.05.24)
"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Çağrı Merkezlerinden Alo 183 Şiddetle Mücadele Hattı aracılığı ile aile, kadın, çocuk, engelli, yaşlı, şehit yakınları ile gaziler ve gazi yakınlarına yönelik hizmetlere ilişkin çağrılar değerlendirilerek rehberlik ve danışmanlık hizmeti sunulmaktadır."
0
zihua
(14.05.24)
(11)

Okuma Alışkanlığı kazandıran kitaplar

somon sosu
Okumayla arası çok olmayan ama bunu değiştirmek ve kitapları sevebilmek için okunması gereken kitaplar nelerdir?
Okumayla arası çok olmayan ama bunu değiştirmek ve kitapları sevebilmek için okunması gereken kitaplar nelerdir?
0
somon sosu
(13.05.24)
stefan zweig kitapları.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(13.05.24)
Herkes için farklı olsa gerek. Biyografiler benim çok hoşuma gidiyor.
Okumayla arası çok olmayan kişinin ilgisini çekebilecek birinin biyografisi olabilir.

Steve Jobs, üç büyüklerden sevdiği takımdan bir futbolcu, Escobar aklıma gelen örnekler.
0
michael_knight
(13.05.24)
Gerilim, fantastik kitapları tercih ederim ben.

Stefan king, Dan Brown, LOTR, Harry Potter serisi olarak okunabilir.

Dünya klasiklerinden başlamayın derim.
0
drako
(13.05.24)
Cep kitapları ile bu alışkanlık kazanılabilir.
0
diyecevaplandı
(13.05.24)
Emine ışınsu-çiçekler büyür. Okumaya niyet edip de tavsiye isteyen herkese sabit önerim. Hem doyurucudur hem ilgi çekici hem de çok rahat okunur. Bir kere alıştıktan sonra kervan yolda düzülüyor
0
kel aynak kusu
(13.05.24)
Bülbülü öldürmek
0
playing star again
(13.05.24)
bulbulu oldurmek -9999

bu amacla baslamistim. birak aliskanlik kazandirmayi olan hevesimi de kirdi. 30. sayfada afakanlar basmisti.
0
buenosdias
(13.05.24)
Herkes için farklı.
Benim soluksuz okuduklarim hep polisiye. Misal bosch serisi, soluksuz okuyorum. Bir de sandmanler, onlar da soluksuz gidiyor.
0
logisticsmanager
(13.05.24)
jean-louis fournier kitapları sevdirebilir, tavsiye ederim.
0
gule gule
(13.05.24)
herkes için farklı+
ben gerilim/korku okumayı seviyorum mesela ya da bilimkurgu. kafamı dağıtıyor.
en son “o başlattı/sian gilbert” okudum, pek de tavsiye etmiyorum biraz girly vibe’ı var ama ben hızlıca okudum.
0
deartheodosia
(14.05.24)
Okuma aliskanligi kazanmanin birinci kurali kindle ebook almaktir. Deli gibi okursunuz ve istediginiz kadar kitap tasirsiniz.

Kitap olarak frank mccourt angela'nin kulleri tavsiye ederim
0
Zetnikov
(14.05.24)
(2)

Kazılmış çukur- araç hasarı

Olric
Merhabalar. Cuma günü akşam mahallede park yeri arıyordum. Kazılmış ve kapatılmamış bir çukur varmış herhalde dalgınlığıma denk geldi derin olduğunu fark etmedim. Üstünden geçince aracım ciddi hasar aldı. O akşam çekici ile aracı sanayiye çektirdim. Kaskom var. Sorum şu ki burada sorumluluk o çukuru
Merhabalar. Cuma günü akşam mahallede park yeri arıyordum. Kazılmış ve kapatılmamış bir çukur varmış herhalde dalgınlığıma denk geldi derin olduğunu fark etmedim. Üstünden geçince aracım ciddi hasar aldı. O akşam çekici ile aracı sanayiye çektirdim. Kaskom var. Sorum şu ki burada sorumluluk o çukuru açıp bırakan kurumda mıdır? Henüz çukuru açan belediye mi yoksa iski vs gibi başka bir kurum mu bilmiyorum. Belediyeyi arayıp sordum ama talep oluşturdular henüz kim çalışma yaptı bilmiyorum. Burada eğer sorumluluk belediye ya da kurumda ise benim nasıl ilerlemem gerekir? Kasko şirketi aracı yaptırır, kurumdan kendisi mi tahsil eder? Yoksa ben mi kuruma bir başvuru yapmalıyım hasarı karşılamaları için?
0
Olric
(13.05.24)
Sen kaskoyla muhatap ol. Gerisine karışma. Belediye muhalefettense değer kaybı davası falan da düşünebilirsin.
0
Mirket
(13.05.24)
Kasko parayı öder, aracı yaptırır. Ondan sonra kimin suçu olduğuna göre karşıdan para alabilecekse alır. Ama kaskonun karşı taraftan para alıp almaması sizin hayatınızı etkilemez.

Kaskom bozulmasın derseniz siz uğraşacaksınız belediyeyle. Böyle işlerle uğraşmamak için kasko yaptırıyoruz.
0
michael_knight
(13.05.24)
(3)

F/p hava temizleyici

hede hodo
Hangi markaya yoğunlaşayım? Evde kedi de var.
Hangi markaya yoğunlaşayım? Evde kedi de var.
0
hede hodo
(12.05.24)
Winix.
Çünkü hem çok önerildiğini görüyorum hem de gittiğim iki hastanede Winix marka kullanıldığını gördüm. Fiyatı da makul.
Cihazın çalışma mekanizması da havayı içine çekerken birkaç katman filtreden geçirmek diye anladım. O yüzden çok araştırmaya, para vermeye gerek yok diye düşünüyorum.
Dyson aldım ama gereksiz fazla para harcadığımı düşünüyorum.

Yine de benimki konu hakkında uzman olmayan müşteri görüşü. Uzman bir arkadaş cevap verirse onun cevabını dikkate alın.
0
michael_knight
(12.05.24)
bende çok araştırmıştım winx pro en iyisi ama en az 6 ayda bir filitre değiştireceksiniz unutmayın.
0
eja
(12.05.24)
hangisinin filtresi en büyükse onu alın. Hava temizleyiciler 2 adet filtre ve bir adet fandan oluşur başka hiçbir teknolojileri de yoktur.
0
ThomasJefferson
(12.05.24)
(4)

Tv boyutu seçimi

lrdrylgh
Merhabalar yeni bir tv almam gerektiğinden daha önceden de bir kaç kez tv ile alakalı soru sormuştum. Tv modelini aşağı yukarı belirledim ama şimdide hangi boyutu tercih etmeliyim tam karar veremiyorum. Tv nin bulunduğu yerde tv ile karşı koltuklar arası mesafe yaklaşık 2.6-2.7 metre arası. İnternet
Merhabalar yeni bir tv almam gerektiğinden daha önceden de bir kaç kez tv ile alakalı soru sormuştum. Tv modelini aşağı yukarı belirledim ama şimdide hangi boyutu tercih etmeliyim tam karar veremiyorum. Tv nin bulunduğu yerde tv ile karşı koltuklar arası mesafe yaklaşık 2.6-2.7 metre arası. İnternette tv boyutunun belirlenmesi ile ilgili hesaplara baktığımda bu mesafe için en fazla 60 inç tv uygun diyor. Tabii bu karşı koltukların mesafesi olduğundan yandaki koltuklar biraz daha yakın. Öyle olunca en makulü 55 inç miş gibi duruyor. Fakat konuştuğum bir kaç kişi 65 inç de olur dedi. Tv yi bir kerelik alacağımdan acaba 65 inç mi alsam diye aklımda soru işareti oluştu. Sizce bu bahsettiğim ortam için kaç inç tv en uygun olur?
0
lrdrylgh
(12.05.24)
benzer bi mesafeden izliyorum. 55' almistim ama keske 65' alsaydim dedim.
Büyük ekran iyidir
0
vhs kaseti
(12.05.24)
vhs kaseti +1

küçük olması sorun yaratır ama büyük olması sorun yaratmaz, gözünüze batmaz. daha rahat olur.
0
MtKrt
(12.05.24)
Aşağı yukarı aynı mesafeden izliyorum, 65' var bende. Memnunum.
0
pispinti
(12.05.24)
"Bu televizyon çok büyükmüş, izlemek hiç rahat değil, keşke daha küçük olsaydı." dediğim hiç olmadı. O yüzden o mesafe-inç hesabını hiç umursamıyorum.
Bütçeniz yetiyorsa daha büyüğünü alın.
Ben 65 inç aldım keşke 75 alsaydım diyorum.
Siz de en azından 65 alın bence 3 metrelik mesafe için.
0
michael_knight
(12.05.24)
(13)

Borsadan hisse senedi alınca nasıl ortak oluyoruz?

ya ben lan neyse
ben bir şirkete 1/1000 oranında hisse yoluyla ortak olduğumda o şirket 1000 dolar kar etse bana 1 dolarını vermiyormuş. canı isterse temettü adıyla veriyormuş. e bu nasıl ortaklık? ben kardan pay almıyorsam neden hisse senedi diye bir şey var? ben o hisseyi neden alıyorum?
ben bir şirkete 1/1000 oranında hisse yoluyla ortak olduğumda o şirket 1000 dolar kar etse bana 1 dolarını vermiyormuş. canı isterse temettü adıyla veriyormuş. e bu nasıl ortaklık? ben kardan pay almıyorsam neden hisse senedi diye bir şey var? ben o hisseyi neden alıyorum?
0
ya ben lan neyse
(11.05.24)
yani...
0
malheiros
(11.05.24)
kurallar öyle

zaten kar dağıtsa da şirketten para çıkışı olduğu için hissenin fiyatı sistemsel olarak düşürülüyor
0
bir soru sorcam
(11.05.24)
Ortak degil hissedar oluyorsunuz, adi ustunde hisse senedi - hissedar.

Ortak olsaniz sirket yonetiminde karar alma yetkiniz de olurdu.
0
sertac akin
(11.05.24)
Çok bilmiyorum ama şirket hissedarlara kar payı dağıtmıyorsa patrona da dağıtmıyor diye tahmin ediyorum.
Yani kazanılan paranın tamamını şirketi büyütmek için şirket içinde tutuyorlar.

Şirketin yarısının sahibi patron da bir kuruş almıyor bin liralık hisse sahibi de bir şey almıyor.
Öyledir herhalde.
0
michael_knight
(11.05.24)
temettu finansal tablolara bakılıp verilen bir şey. Buna da şirketin yönetim kurulu karar verir. Yani şirketin paraya ihtiyacı varsa sırf temettü vermek için temettü vermek demek geleceği satmak demek. Temettü çok onemliyse sürekli temettü veren sirketlerden hisse alınabilir. Misal benim çalıştığım şirket 100 yıldır her sene temettü vermiş.

Hissedar olmanın kuralları önceden belirli. Sizin mantığıniza göre şirket zarar ederse de sizden para istemeliydi ama yapmiyor.
Siz ortak degilsiniz yani, share owner. Piyasada 10 milyon hisse varsa ve siz 10 milyonda bir hissenin sahibisiniz.

Neden aliyorsunuz? Ileride temettu oder diye, ileride hisse fiyati degerlenir diye. Başka bir şeyden alınmıyor.
0
logisticsmanager
(11.05.24)
@logistic: aydınlandım resmen. yani temettü vermeyen şirketin hissesi aslında deniz kabuğu gibi bir şey. sadece kendi aramızda "bu da değerliymiş meğerse" diye ortak karar verdiğimiz bir şey doğru mu?
0
🌸ya ben lan neyse
(11.05.24)
Temettü dağıtmak yönetim kurulunun keyfine kalmış birşey.
Edilen karı şirkette tutup yatırımda kullanmayı tercih ederler genelde. Böylece şirket büyür. Senin hissen de daha çok para eder.
0
parka
(11.05.24)
Yok aslında o kadar basit değil. Şöyle ki sizin dışınızda aslında şirketin elindeki kapitallere vs bakarak da şirketin piyasa değerinin olup olmadığına bakilabilir.
Misal bugün koç şirketinin hissedi düşse 100 milyon lira olsa; bu koc'un değeri bu mu demek? Ya da Yükselse 100 milyar dolar olsa bu mu demek? Birincisinde şirketin karina, cash flowuna, elindeki malzemelere bakarak ucuz olduğu soylenebilir. Ikincisinde de bunlarla alakasız piyasa fiyati denebilir. Misal tesla'nin fiyatinin şirketin elindeki fabrikalar, inventory, cashflow hiçbir şey ile alakası yok. O tamamen sizin dediginiz "beyler Tesla çok iyi hisse" diyip yükselttiği bir fiyat.

Misal sirketler satilirken de bu piyasa fiyatı olmuyor her zaman. Misal bugün nvidia almak isteyecek biri tabiki 3 trilyon dolar ödemeyecek.

Bu arada şirketin hisse değerini etkileyen çok şey var ama evet sizin benim gibi insanlarin psikolojik fiyatlamasi var. Ama tabiki büyük oyuncularin yaptıkları asıl bizi yonlendiriyor.

Bu arada temettu vermeyen hisse kötüdür denemez. Misal teknoloji şirketleri yeni vermeye başladı çünkü hayvan gibi para birikti. Ama vermeyen sirketin finansal tablolarina bakmak lazım. Şirket gelen parayı kendine yatırıyorsa ve bir planı varsa neden olmasin? Ha sirket temettu verememe sebebi hayvan gibi operating expense olduğundan zarar edecek olmasiysa bu noktada şirketin iyi yönetilmedigini anlayabiliriz.

Yani aslında deniz kabuğu değil. Misal bugün temettü vermeyen ama füzyon enerjisini planlayan sirket sizce deniz kabuğu mu? Yoksa belki de gelecekte çok değerli olacak bir hisse mi? Misal kontrolmatik yeni veriyor galiba ama vermiyor diyelim.
2021 yılında 10 bin lira kontrolmatik alsaydıniz (1100€) su an elinizde 163bin lira (4674€) olacakti. Buradaki sebep sizin ne düşündüğünüz değildi, firma hayvan gibi iyi yönetilen, geleceği iyi olan, çok iyi yatırımlar yapan, finansal açıklamalari iyi olan bir firma. Kısacası deniz kabuğu değil yani, siz olmasaniz da bu firma başarılı olurdu ama belki de hisselerini satması ile yarattığı kapital sayesinde iyi yatirimlar yapti ve hisse fiyati daha da artti haliyle win-win oldu.
0
logisticsmanager
(11.05.24)
borsadaki hisseler adi hisseler. bir de bunların imtiyazlıları oluyor. kurucu hisseler gibi. işte onlar asıl ortaklığa eşit hisseler fakat artık bu hisseleri görmek zor. borsamızda sanırım 3 hisse bunu sağlıyor, gerisi adi hisse.
0
false pretension
(12.05.24)
Hisse alınca gerçekten o şirketin sahipliğinde bir pay sahibi oluyorsunuz. Tabi büyük ortaklarla veya nitelikli hisse sahipleriyle aranızda farklar var ama genel kurulda oy hakkınız vs de oluyor. YK üyesi, %5'ten fazla pay sahibi ortaklar, A imtiyazlı hisse sahipleri ve sizin gibi borsadan hisse alanların hepsi kelime anlamıyla ortak ama hukuki anlamda, hak ve sorumluluklar anlamında farklılıklar nüanslar var. O yüzden kabaca ortaksınız, bunda bi yanlışlık yok.

Asıl sorunuza gelince: Adı üstünde şirket. Kendi tüzel kişiliği var. Diyelim biriyle ortak market açtınız. Yıl sonu geldi, kar etmişsiniz. Karı şirketten çıkarıp kendinize almak yerine, yandaki dükkanı da alalım, ya da biraz fazla mal stoklayalım, şirkete bi araba lazım veya önümüzdeki dönem riskli, şirketin kenarda güvencesi olsun mevduata ve dövize koyalım vs vs diyebilirsiniz. ya da şirket zarar da edebilir, o zaman eğer şirketin ihtiyacı yoksa şirkete ek para koymanıza gerek olmayabilir, içerideki parayla karşılarsınız. Aynı mantıkla, temettü (kar payı) dağıtmak da şirketin duruma göre vereceği bir karar. Şirket 100X kar ettik ama 20X'i dağıtalım, kalan 80X'le yeni fabrika yatırımı yapalım diyebilir, borç ödeyeceğiz diyebilir vs. Bunlar şirketin stratekik ve finansal kararlarıdır. Kar payı dağıtma kararı verilirse tüm diğer pay sahipleri gibi siz de sahipliğiniz oranında alırsınız. Ömer Koç da kar payı dağıtma kararı almayan şirketlerden temettü almıyor, siz de hisse sahibiyseniz siz de almıyorsunuz. Anormal bir durum yok.
0
perferil
(12.05.24)
Hissedar olmanın kuralları>
hissedar olmak ortak olmak zaten, ortaklık dediğimiz şey bu. sözlükteki teknik anlamının dışında bir hissedarlık nasıl oluyor. adamlar bunu soruyor. bir dükkana ortak olup, sermayesine para koyup* nasıl gerçek hissedarlar gibi aylık kazançtan bir meblağa kendi namıma el koyamam. soru bu.
yönetim kurulu için kurallar farklı, bu anlaşılabilir de.

şirket zarar ederse de sizden para istemeliydi> hissedarın parası zaten eriyor?
hangi şirket zarar edince hissedarlardan zarara mukabil para istiyor, sermaye mi artırıyor. rutin kazancından mı ödüyor. 2si denk şeyler mi
örnek: aylık 50 liralık iş yapıyor ve para kazanıyor. bunun haricinde 100 liralık kredi alıp yatırım yaptı ve o işi batırdı. batmasaydı kendi kendini öderdi*. şimdi 100 lira kredi borcunu gerçek hissedarlar cebinden mi ödeyecek.

ortak degilsiniz yani, share owner> arkadaşlar hadi doğruyu söyleyelim, paydaşlarının gönüllü savunusunu yaptığı bir sanal ve hülyalı ortaklık icad edilmiş. bana para ver, spkda fazla fazla kıymet biçilsin, ben de kolayca kredi bulayım= borsa.
buna da adi hissedarlık ve imtiyazlı hissedarlık gibi bir şekilde kıvam vermişler

ileride hisse fiyati degerlenir diye> gerçek hissedarlar cebine harçlık da koyuyor. hatta borsadan toplaya toplaya bir şirketin 50%+ hissesiyle sahibi olanlar var. sanaldan gerçek ortaklığa geçiş oluyor demek ki.

son bi deney yapalım. birisi A şirketinin 4% ortağı olsun borsa üzerinden. temettü de vermiyor. 10 sene para kazansın şirket. 11. sene batsın. gerçek ortaklar çocuğunu okul ayağına ingilterede tatil yaptırtmışken 4%lük ortağımızın elinde ne var
0
lambırcek
(12.05.24)
şirketin zararına ortak olmuyorsun diye bir durum yok
şirket kapanıyor hiçbir hak iddia edemiyorsun
ya da bedelli sermaye arttımınında cebinden para çıkmak durumunda
0
bir soru sorcam
(12.05.24)
"Doğuş grubu, geçen yıl, yine yasal ve meşru olan ‘vergiden kaçınma’ amacıyla Doğuş GYO’yu @dogusotomotiv’e sattılar.

Elbette bu işlemin bir diğer amacı da borsadaki ortaklarıyla kârı minimum derecede paylaşmaktı."
x.com

:ddd
ortak oluyoruz kardeşim aynen
0
lambırcek
(23.05.24)
(4)

istanbul'dan atina'ya arabayla gidilir mi?

mr.goodcat
12 saat falan gösteriyor. sabah erkenden çıkıp araçla gidilir mi sizce? bir yerde kalınmadan direkt. tek şöför. yollar falan nasıl? mantıklı mı?planda selanik'e kadar gidip orda gezip gelmek vardı ancak atina mı yapsak deniyor da.ilk giderken bir yerde kalınmayacak. dönerken konaklaya konaklaya dönü
12 saat falan gösteriyor. sabah erkenden çıkıp araçla gidilir mi sizce? bir yerde kalınmadan direkt. tek şöför. yollar falan nasıl? mantıklı mı?

planda selanik'e kadar gidip orda gezip gelmek vardı ancak atina mı yapsak deniyor da.

ilk giderken bir yerde kalınmayacak. dönerken konaklaya konaklaya dönülecek.
0
mr.goodcat
(11.05.24)
Sınır kapılarında kaybedeceğiniz zamanı ve molaları hesaplarsanız 12 saate girmek imkansız. Şoför iyiyse gidebilir ama pert olur.
0
kimlanbu
(11.05.24)
Biraz yorucu olur ama gidilir. O tek şoför kendine güveniyorsa, gençse halledilir.
Ama tabi gümrükte normalin ötesinde bir bekleme olursa (mesela 2-3 saat) o zaman bir yerde konaklamak gerek. (Ben iki şoför olarak yapmış ve aşırı yorulmuştum.)
0
michael_knight
(11.05.24)
Ben yaptım bunu. Hafta içi giderseniz gümrükte çok beklemezsiniz bence. Ben hiç dinlenmeden geldim istanbula kadar hatta alexandrapoli’de durdum yemek vs yedim tekrar devam ettim. Yalnız bu noktada araba çok önemli. Ben üst segment bir arabayla seyahat ettim ama egea kıvamında arabaysa bunu gerçekleştiremezsiniz çok yorar.
0
Boris
(11.05.24)
Biz gittik üç kişi ama Selanik aktarmalı gittik bir gece konakladık, arada başka yerlere uğradık vs.

Direkt gidilir mi gidilir elbette ama en az iki şoförle ve c sınıfı ve üstü bir araçla yapmanızı tavsiye ederim.

Yollar güzel, hız sınırı çoğunlukla 130 km, bazen 5-10 km'de bir, bazen 20-30 km'de bir gişeler oluyor kart veya nakit ödeyebiliyorsunuz.
0
chicha_v2
(11.05.24)
(33)

hayatim kaydi...

jacoba benzer jojuk
Arkadaşlar, ben 27 yaşındayım. Geçen sene ulkenin en iyi universitelerinden birinde Elektrik Elektronik Mühendisliğinden mezun oldum. Şu anda İtalya'da yüksek lisans yapıyor, aynı zamanda İtalya'nın en büyük holdinglerinden birinde part-time olarak gömülü sistem mühendisliği işiyle uğraşıyorum. Okul
Arkadaşlar, ben 27 yaşındayım. Geçen sene ulkenin en iyi universitelerinden birinde Elektrik Elektronik Mühendisliğinden mezun oldum. Şu anda İtalya'da yüksek lisans yapıyor, aynı zamanda İtalya'nın en büyük holdinglerinden birinde part-time olarak gömülü sistem mühendisliği işiyle uğraşıyorum. Okulum yemeğimi içmeğimi, ulaşımımı karşılıyor, üstüne bir de yılda 5500 euro harçlık veriyor. Part-time çalışsam da, maaşım aylık 1100 euro ve İtalya koşullarında bu çok iyi bir rakam. Her şey yolunda gibi görünüyor, değil mi? Aslında harika bir hayatım olması gerekirken, hiç bu kadar intihara yaklaşmamıştım. Bunun sebebi tamamen aç gözlülük, aşırı kazanma hırsı ve kumarbaz dürtülerim.

Hikayemi biraz geriye sarayım. 2020'nin sonlarında Ukraynalı çok güzel bir kız arkadaşım vardı, o bir dis hekimiyken ben hâlâ öğrenciydim ve bu zoruma gittigi icin ilk defa hayatimda gelir elde etmenin yollarını aramaya baslamistim. Korona krizini fırsata çevirip, online sınav ve ödev yardımı yaparak iyi paralar kazandım. Paranın tadını aldıktan sonra duracak değildim ya; nasıl daha çok kazanırım diye araştırmalar yaparken kripto paralarla tanıştım. İlk başlarda herkes gibi kaybettim. Saçma sapan al-sat işlemleriyle paramı eritiyordum. O sıralar kaldıraçlı işlemlerle tanıştım ve tüm yatırımımı kaybetmem sadece 10 dakika sürdü. Sonra oturup işin ilmini öğrenmeye başladım. Temel analiz, grafik analizi, haber analizi... Günlerce, haftalarca bu konularda kendimi geliştirdim. Bir yandan çalışmaya devam ediyordum. Yaklaşık 1000 dolar gibi bir sermayem birikince piyasaya yeniden girdim. Ama artık spot kesmiyordu, kaldıraçın zehrini bir kere almıştım çünkü. Mahvolmuş bir psikoloji, uykusuz geceler, istahsizlik ve hayalet gibi günler geçirdikten sonra, kaldıraçtan kazansam ne olacaktı ki? Sermayem yine erimişti. Sonra kaldıraçtan tövbe ettim, daha çok çalışıp bir süre sonra tekrar 1000 dolar civarı sermaye edindim. Spottan doğru yatırımlarla sermayemi biraz artırdım. Sonra gem coin avcılığına başladım ve doğru stratejilerle uzun vadede çok büyük kazançlar sağladım. Para arttıkça borsa dışına alıp araba satın alarak realize ediyordum. Prime zamanıma ulaştığımda yaklaşık 300 BNB'm ve 2 arabam vardı. Öğrenci halimle aylık en az 2 bin dolar harcıyor, lüks bir hayat yaşıyordum. Ta ki gem coin piyasalarında hacim ölene kadar. Fiyatlar kımıldamamaya başladıkça benim sabrım tükeniyordu ve artık adrenalin ihtiyacımı karşılayamıyordu. Kaldıraçın zehri tekrar etkisini göstermeye başlayınca, kazandığım her şeyi yeniden kaybettim. Bir bağımlı gibi davranıyor, her kayıp sonrası telafi etme çabalarıyla daha da çok kaybediyordum. Her şeyimi kaybedene kadar durmadım tabii ki. Arabaları sattım, onları da kaybettim. Sonra yine tövbe ettim, biraz huzura kavuştum; okuluma odaklanıp mezun oldum ve İtalya'ya geldim. Burada her şeyin normal ve harika olması gerekiyordu ama ne maaşımdan ne de bursumdan tek kuruş harcayabiliyorum, çünkü bu bataklığa yeniden battım. Varlık içinde yokluk çekiyorum. Üstelik artık bankalar da bana çocuk muamelesi yapmıyor; 200 bin TL kredi kartı limiti ve 100 bin TL kredi bir anda veriliyor. Tabii ki onları da kaybettim. Sacma sapan igneler, binance botlari, girdigim islem yonunun tersine haber gelmesi hep beni buluyordu. Zaten hep oyle olurdu... Hep oyle derler...

Şu an borçlarım var. 5500 euro bursum yattığında borçlarımı kapatacaktım, ancak 5500 euroyu da kaldıraçla iki günde kaybettim ve borçlarım yüzünden ortada kaldım. Mecburen ailemle konuştum ve yer yerinden oynadı. Çünkü daha önce defalarca söz vermiştim ama kayıplarım hep kazandıklarımdan fazlaydı. Borçlara daha önce hiç bulaşmamıştım. Cok kotu durumdaydim. Canım annem altınlarını satıp borc verdi, kredi kartı borçlarımı ödedim. Artık sadece 11 ay kredi taksidim kalmıştı. Sadece 11 ay sıkıntıya katlanacaktım ve sonra her şey bitecekti. Ama dayanamadım; annemin ödediği borçlardan acilan limitle tekrar girdim ve yine kaybettim. Bu utancla yasayamiyorum

Şu an hiç param yok, yuklu borcum oldugu gibi duruyor ve artık aileme de söyleyemem. Hayalet gibi yaşıyorum, yemek yemiyorum, okula gitmiyorum. Bu utançla yaşayamıyorum ve intihar etmek istiyorum. Birkaç kez çok yaklaştım ama cesaretim olmadı. Ama yüksek bir yerden atlamak ya da kafama sıkmak gibi anlık fırsatlar elime geçerse, ne kadar düşünürüm bilmiyorum. Bunun sebebi, artık bir çıkış yolumun olmadığını düşünmem. Üç gün sonra maaşım yatacak, ancak kredi kartı borcum 165 bin TL, ek hesap borcum 35 bin TL, kredi taksidi 13 bin TL. Anneme de 65 gram altin... Bunları nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum, nasıl bir strateji izlemem gerektiğini de bilmiyorum. Henüz öğrenci olduğum için çalışma iznim 20 saatle sınırlı, o yüzden ek iş de yapamıyorum. Belki burada bana yol gosterecek yada motivasyon saglayacak birileri vardir. Hicbir sey cikmasa en azindan mevcut durumda en az aci ve izdirapla bu borclari nasil bir sistemle odemem en mantiklisi bununla ilgili bir plan onerisi sunacak olanlar vardir. Cunku ben isin icinden cikamiyorum... Muhtemelen beni aşağılayacak, küçük görecek, hakaretvari konuşacak insanlar da olacaktir. Onlara peşinen söylemek istiyorum, insan kınadığını yaşamadan ölmezmiş. Umarım sizin başınıza gelmez. Kumar o kadar kötü bir şey ki, uyuşturucudan kötü. Allah düşmanımın başına vermesin.
0
jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Geçmiş olsun. Üzülmeyi kesip bunu bir hastalık olarak görüp tedavisine başlaman lazım.
0
parka
(09.05.24)
Ricky gervaisin dizisinde İntiharı bir çeşit süper güç gibi görünüyor istediğini yapıyordu. Bu vakte kadar istediğini yapmışsın kanki zaten, borç yaptın diye niye tribe sokuyorsun kendini. Hayatının dibini arıyorsan eğer daha yaklaşmış bile değilsin emin ol. Para alt tarafı ödenir. Bu noktada kumar bağımlıları yakınlardan aileden destek alır sonra ödemez, hala keyfine bakar. Kimisi de gider psikiyatriye tedavi görür, gider bankaya borçları yapılandırır. Şımarık kalmaya devam etmek de senin seçimin, ağlayıp intihar etmek de, yetişkin gibi sorumluluk almak da. Keyfine göre. Kimsenin umurunda değil açıkçası ailenden başka senin dertlerin. Yanımda olsan iki tokat atardım kendine gel diye. Benjm yerime sen yap
0
hasmetizm 2046
(09.05.24)
Sağlığına kavuşursan ödenmeyecek borç değil.
0
parka
(09.05.24)
kapatılamayacak büyük bir borcun yok, yapman gereken çok kolay ve çok açık bir şey var sadece, kaldıraçlı işlemlerden ve borçlarını kapatana kadar genel olarak investment'tan uzak durmak.

sonra da her ay ne kadar biriktirebiliyorsan sp500'e at.
0
king lizard
(09.05.24)
Yani üzülsem de hasmetizm'in direktligi size lazım gibi. Çünkü hastasiniz ve canım cicim olur halledilir ile olmaz sizin işiniz.

Burada kim size ne derse boş çünkü zaten bu yollardan 50 kere geçip 51.ye çıkış ariyorsunuz. 52 olmama ihtimali düşük. Bence olay borç nasıl ödenir değil siz nasıl hastaliktan kurtulursunuz, doğru soru bu olmali.

Borç ödenir, ben burada bunun kaç katı borcu olanlar okudum ki eski paralarlaydi. Ama siz duzelecek misiniz? Okuduklarimdan onu göremedim pek.

Okurken streslendim.
0
logisticsmanager
(09.05.24)
tedaviye basladim ancak bu uzun vadeli bir cözüm. zaten kaybedecek hic param kalmadı ve uzunca bir süre de olmayacak. borc gelirlerimin cok üzerinde nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum ama teşekkür ederim görüşleriniz icin.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Durumunuzu anlatan bir e-postayı yakınınızda hizmet veren psikiyatristlere gönderin.
5 yıl sonra ödemek üzere seans talep edin, yardım isteyin.

Profesyonel yardım almadan değişmeniz mümkün görünmüyor.
Bunun bir hastalık olduğunu kabul edin. Grip bir insan burnunun akmasını nasıl engelleyemiyorsa siz de kumarı engelleyemiyorsunuz. Bunu düşünerek sorumluluk hissinden kurtulun demiyorum, tedavi olmak için acele edin diyorum.

Maddi olarak altından kalkamayacağınız bir durum değil. İyileşince halledersiniz. Özellikle de Avrupa'da 3-5 maaşlık bir borcunuz var. Halledilir.
20-30 maaşlık borçlar bile hallediliyor, o kısmına çok takılmayın.
0
michael_knight
(09.05.24)
Bir tane sorunun var, başka da bir sorunun yok. Kumar bağımlısısın ve bundan kurtulana kadar ucu kumara çıkan her şeyi bırakmalısın. Bu tekrar ettiğine göre basit tavsiyelerle bırakabileceğin bir şey gibi durmuyor. Profesyonel destek alman lazım. Kumar bağımlılığı konusunda destek veren dernekler, kurumlar mutlaka vardır. Onları araştır.

Kumarı bırakabildiğin takdirde gayet güzel bir hayat var önünde. İntihar mintihar sakın düşünme. Çaresiz bir durumda değilsin. Kumarı bırakıp mevcut borçlarını eritmek için bir süre zorluk çekeceksin. Sonrası için mesleğin var, ailen var vs vs.

Kumarı bırak. Başka bir şeye odaklanma. Senin ana sorunun ailene karşı olan utancın, kendine karşı özsaygını yitirmen, bu borcu nasıl öderim derdi vs asıl sorununun komplikasyonları. Kumar bağımlılığı sorununu çözünce onlar da hallolacak. Kumar bağımlılığına odaklan.
0
perferil
(09.05.24)
olan olmuş, biz de gençken az bok yemedik. totalde borcun ne kadar delikanlı? her ay totalde ne kadar ödeme yapman lazım onu de sen bana?
0
numlock
(09.05.24)
Bir daha en ufak bahis, iddia dahi oynamayacagina dair kendine yemin etmekle basla ve asla oynama.
Yaz geliyor okulun bitmek uzeredir. Sana receteye mavi yaka, beden isi yaziyorum. Bulundugun ulkede bulabilirsen kacak gocek ya da Turkiye'de gunde en az 10-12 saat fabrika, insaat, mutfak isinde calisman lazim tatil boyunca. Ki hem helal yoldan para kazan ama asil onemlisi paranin, emegin degerini ogren. En buyuk terapi budur, odanda 4 duvar arasinda durur, surekli dusunur, stres yapip, pc'ye telefona gomulursen kafayi yersin. Isten geleceksin kafayi devirip sizacaksin, sonra ertesi gun 5'de kalkip gene isine gideceksin yaz boyunca. Bunu uygula duzelmezsen gene sorarsin.
0
freedonia
(09.05.24)
evet ozellikle ailemin de artik sabri kalmadi ve kahroldular. son kez yardim eli uzattilar ve bunda da onlari dinlemezsem bir daha onlara ulasmamam gerektigini ve artik benden vazgececeklerini soylediler. ben de son kez soz vermistim ama nasil oldugunu bile anlamadan kendimi kaybedip yine bu boku yedim. onlari da kandirmis oldum. artik kesinlikle soyleyemesem de bunun utanci ve kahri beni mahvediyor. ozellikle onlarin da ekonomik olarak iyi durumda olmadigini bildigim icin...
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
iki sey soyleyecegim. biri duymak istemeyecegin biri duymak isteyecegin.

1. kaldirac, coin falan zehir degil. maalesef o zehir senin icinde. hirsini, benligini tetikleyen boyle seylere karsi zaafin var. borctur odenir, biter ama yarin obur gun alkol, kumar, iddaa bagimliligi olarak geri donebilir. oncelikle bu hirsini, sevkini, enerjini dogru seylere kanalize etmesine ogren.

2. daha 27 yasindasin. gencsin. borc, harc, hatalar elbet yapilir. bunlar duzelmeyecek seyler degil. onunde kocaman bir hayat var. hala herseye sifirdan baslayabilirsin. her hafta kemoterapiye giren yada diyalize giren bir hasta oldugunu dusun. tatile gidemiyorsun, calisamiyorsun, gelecek plani yapamiyorsun, gunbegun eriyorsun. cok sukur oyle bir durumun yok. hersey duzelir.
0
dokunmakalbime
(09.05.24)
@numlock yazida da belirttigim gibi aylik 13k kredi taksidi odemesi, bu aya toplam 140k kredi karti borcu, 35k da ek hesap borcu var. gelirim 1100 euro.

@freedonia hocam zaten calisiyorum sabahin 6'sinda kalkip ise gidiyorum ama gelirim borclari kapatmaya yetmiyor.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Öncelikle diğer herkesin dediği gibi kumarı bırak. Sen yatırım adı altında kumar oynuyosun. Yatırım yapmak, paradan para kazanmak bu değil.

Psikiyetrik tedaviye ve psikoterapiye ihtiyacın var sanırım. Online psikolog dolu her yer.

Sen iyi ol her şey düzelir. Bu cümle sana ne kadar inandırıcı geliyo ne kadar samimi geliyo bilmiyorum ama ben çok samimi söylüyorum. Sen sağlıklı oldukça para kazanılır, ki sen gayet güzel eğitimli birisin.

Borçlar da gerçekten kendini bataklıkta hissedeceğin boyutta değil. Asla ödenmeyecek rakamlar değil.

Öncelikle kredi kartı ve nakit hesap borçlarını her ay asgari tutar ödeyerek ilerle. Kredi borcunu da bankayı arayıp yapılandır. ayda 13 bin değil de ayda 7-8 bin olacak şekilde vadeyi uzatsan daha iyi olur. borçlu olduğun bankalar Türkiyede değil mi?

Sen kumar oynamaktan kararlı bir şekilde vazgeçersen ve elindeki parayı sadece borçlarına ödemek için kullanırsan bu yolla ödeyebilirsin.

elinde ekstra para kalırsa onu da hemen bankadan gram altın almak için kullan. Bu arada annene vereceğin para da birikmiş olur. Yani elimde 100 euro kaldı hemen onu da katlamaya çalışayım deme sakın.

Zaten mezun olduğunda daha yüksek maaş alırsın. o maaşınla da yatırım danışmanlığı hizmetini profesyonellerinden alarak değerlendirirsin. sen kendi kendine yapmaya çalışınca kendini durduramıyorsun anladığım kadarıyla.

bir de bence kendine öğrenci bütçesi ile takılınacak ortamlar bul. mesela lüks mekanlara gitmeye çalışacağına öğrenci arkadaşlarınla öğrenci mekanlarında takıl. Gidip de saçma sapan insanlara özenme.

Kendini iyileştirecek olan sensin. Kendine bu kötülüğü yapmayı bırak. Önünde çok güzel bir hayat var bunun farkına var bir an önce ve kendine acımayı da bırak. zavallı falan değilsin. zaaflarını kontrol etmeyi öğrenmelisin sadece.
0
turuncu tonlarda
(09.05.24)
7 senedir kripto borsasının içindeyim, kazanırken yatırımcısın, kaybederken kumarbazsın..böyle iki yüzlü bir şey bu para, adamı vezir de eder rezil de.

sizin durumunuza gelelim, ne kumarbazsınız ne yatırımcısınız..sorun bağımlılık, dediğiniz gibi yatay seyreden piyasada volatileye alışmış bünye için durmak çok zor. bu kadar kaybın açıklaması da plansızlık olabilir sadece. bu plansızlığın sebebi de denildiği gibi içinizdeki zehir yani başka işle uğraşsanız da işin ucuna gidip batma noktasına getirecek, bu zehri yönetebilmenin yöntemlerini arayın +1

borç kısmı denildiği gibi halledilebilecek seviyede insanlar cep telefonundan aranmayla 15-20 maaş dolandırılıyorlar, asgari ücretle çalışmalarına rağmen beden gücüyle ödüyorlar.

kripto borsasında spotta kalabilmek için kaldıraçlı işlemlerde trade yapmak gerekebiliyor yoksa %15 karla spotu bozup büyük yükseliş kaçırılıyor. bunu yaparken de futures'da anaparanın %10'unu geçmeyecek bakiye bulundurmak, pozisyona futures bakiyesinin %20'sinden fazla girmeyek(likidite tutmak) ve yüksek kaldıraçtan(4x+) kaçınarak yapmak lazım, başlarda belki daha düşük yüzdelerle. ve tabii ki en önemlisi borç olmayan parayla yapmak.
0
gule gule
(09.05.24)
Öncelikle hayatınızın kaydığı yok endişelenmeyin.

Ancak upuzun yazınızın hiçbir yerinde "bu sorunumla ilgili olarak bir uzmana başvurup terapi süreci başlattım" gibi bir şey göremedim.

"Ve artık adrenalin ihtiyacımı karşılayamıyordu." demişsiniz. Siz bir şey kazanmaya ya da geleceğinizi kurtarmaya çalışmıyorsunuz. Siz kumar da oynamıyorsunuz, oyun oynamak gibi bir niyet göremedim ben. Siz sadece heyecan peşinde koşuyorsunuz. Şu an yaşadığınız bu çöküntü bile sizin için bir çeşit heyecan anlamına geliyor olsa şaşırmam. Finansal piyasalar kazansanız da kaybetseniz de bir "zehir" değil. İsterseniz yastıkla adam boğabilirsiniz. Bu yastığı tehlikeli bir şey yapmaz, sizin davranışınız tehlikeli olur. Sizin yaptığınız daha çok sosyal medyada gökdelenlere tırmanıp, binaların çatılarında sağa sola atlayarak video çeken insanlarınkine benziyor. Ancak ekstrem sporlarla uğraşan insanlar için ölüm-kalım çok daha somut bir kavram olduğu için muhtemelen onlar sizden daha tedbirli ve eğitimlidir.

Çok açık konuşacağım, normalde insanlar çok sık şekilde birilerine bir psikiyatri uzmanına danışın diye öneri veriyor ama sizinki böyle sıradan bir senaryo değil, bu kapsamda düşünmeyin.

Gidip bir psikiyatriste danışın. Bütün bunlar hiç normal değil, sözü uzatmanın çok anlamı yok. Hayatınızın kaydığı falan yok, ancak eğer bu durumu bir psikolojik bir rahatsızlık olarak görüp önlem almazsanız kayacağı kesin. Şu aşamada çözülmeyecek bir sorun yok.
0
akhenaten
(09.05.24)
Şirketinizden avans isteyebiliyorsanız borçlarınızın bir kısmını yatıştırabilir ve ödeme yaptıkça limit düşümüne giderek süreci toparlayabilirsiniz. Kredi taksidiniz aylık ücretiniz karşısında çok bir meblağ değil. Borcunuz rakamsal olarak büyük değil fakat öğrenci bir insan için hayli fazla. İntiharı aklınıza getirmeniz bile saçma bu durumda. İntiharın arkanızda bırakacağı enkazı düşünün sizi seven insanlar için. Yakın bir arkadaşınız varsa durumu iyi olan ufak miktarda kısa vadeli borç alarak ailenizi haberdar etmeden üstesinden gelebilirsiniz. Bankalarınızı arayarak adres değişikliğini yapın ve ailenizin olduğu adres olmadığına emin olun bu durumda aileniz haberdar olmaz ve sizi daha kötü bir buhrandan uzak tutar. 1 seneye kalmaz ben bu düşünceye nasıl kapılmışım diye hayıflanırsınız. Hayat böyle maalesef. Ben 26 yaşında -560bin ile başladım hayata ve şu an + olarak çok daha fazlasına sahibim. Riskli işlerden uzak durun yaptığınız şey ile aylık kazancınız 20bin euro olsa bile aynı durumu tekrar edersiniz. Bir uzmandan destek almayı en önceliğiniz yapın. Hayat her şeye rağmen yaşamaya değiyor.
0
odiyus
(09.05.24)
Bu kadar okuduktan sonra cidden milyonluk borçlar var sandım. Bahsettiğiniz borç ödenmeyecek bir şey değil. Tabi öncelikle bir şekilde tedavi falan olmak ve tekrar bu işe girmemek. Sonrasında her türlü ödenir. Benim mevcutta daha fazla borcum vardır, evliyim ev geçindiriyoruz üstüne. Aramızdaki tek fark kendi işimi yapıyor olmam ama son 3 ayda 2 asgari ücret tutarında para kazanabildim, ama bir şekilde çeviriyorum. Napayım borç yüzünden hayatımı karartacak değilim. Kimse paramı ver diye canımı almayacağına göre, bir şekilde öderim ben de. Ama öderim her türlü geç de olsa. Sizin durumda en büyük sıkıntı mevcut alışkanlığınız. Onu bıraksanız ve kendinize artık yapmayacağınıza dair güvenseniz, borçlar bir şekilde ödenir. Bankalar kimsenin peşine tetikçi takmıyor borç yüzünden. En fazla 3-5 sene bankalardaki siciliniz kötü görünür o kadar.
0
pianeta
(09.05.24)
Borcun ödenmeyecek bir şey değil. Farz et ciddi bir rahatsızlığın oldu ve tedavisi için bu borçları yaptın.

Gerçekten ciddi bir rahatsızlığın da var ancak aldığın bu ders ve travma iyileşmenin başlangıcı olabilir.

Borsa denilen saçmalığı siktir edip elle tutulur emtialara, her şeyden önce de kendi yetkinliğine yatırım yap. Kazandığın parayı borçlarını kapatmak için kullanırken bir yandan da her gün kendine bir yatırım yap örn. dil öğren ya da derslerine çok daha fazla yoğunlaş ya da bir yetenek edin.


Paradan para kazanılmaz. Para mal ve zaman edinmek için kullanılan bir mediumdur.

Benim yaşıtlarım zamanında finansal okuryazarlık (çok önemli bir yetenektir, kesinlikle edin.) konusuna dalıp sonra borsa oynamaya başladı. Paradan para kazanırlarken ben kendime yatırım yaptım. Çok para biriktiremedim evet ancak şu an yurtdışında çok uluslu bir şirkette astronomik maaş ile çalışıyorum. Yurtdışında yaşıyorum ve vatandaşlık yolundayım. Borsacı tayfa da istanbul'da ev kredisine girmiş. Ben burada 2. arsayı nereden alsam diye bakıyorum. :) Paran ve borcun seni tanımlamaz yeteneklerin, prensiplerin önemli. Para gelir gider.
0
ThomasJefferson
(09.05.24)
Şu kadarcık şey için intihar mı edilir? Aslında hiçbir şey için edilmez de, abartılacak bir durum yok. Annen zaten o borcu geri istemez, isterse de süresiz bir borç almışsın, 3 sene sonra ödesen yine problem olmaz. Varsın bankalar da haciz göndersin, ne yapabilirler, canını mı alacaklar ki sen zaten ondan da vazgeçmişsin?

Az para alsan ya da TR'de olsan farklı iş bul derdim ama gayet iyi yerdesin, burada kalıp devam etmen lazım. Daha yüksek ücretli iş bulman ya da gerekiyorsa git akşamları kaçak çalış, bulaşıkçılık yap, yerleri süpür ne gerekiyorsa yap derim ama anlaşılırsa oradan şutlarlar seni, bu yüzden otur ayda kaç TL ödeyebilirsin onu hesapla, kiranı, mutfak masrafını ayır, geri kalan para ile kartlarının ve kredinin asgarisini öde ama en önce bunları öde ki cebindeki parayla yine saçma sapan işlere bulaşma. Üstüne faiz biner ama yine de biter o borç. Ama tabii ki bir daha o kaldıraçlı işlemlere bulaşmaman lazım, bunun için destek alman lazım.

Utanılacak bir durum yok, bu bir hastalık, kimse de bu yüzden seni aşağılayamaz. Sıkıntılı 2-3 seneden sonra bu günlerini hatırlayıp gülersin.
0
Tutkun
(09.05.24)
@pianeta @tutkun hocam 10 yil once karti alirken babamin da imza attigini hatirliyorum. babama bulasirlar diye korkuyorum. o zaman intihardan daha kotusu olur benim icin
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
dostum geçmiş olsun ama diğer arkadaşlara katılıyorum, senin yapman gereken tek şey eline geçen parayla oynamayı bırakmak. yavaş yavaş düze çıkacaksın, çıkarsın. belli ki kafası da çalışan bir adamsın. yeter ki hırs yapma, kumarı bırak, cebine giren paraya göre yönetmeye çalış hayatını. eğer bir noktada "ulan böyle yaşanır mı" dersen kendine şunu sor: çok kazandın, çok lüks yaşadın, her şey çok iyiydi, madem öyle niye bu noktaya geldim?

"bırakamıyorum" diyorsan kesinlikle profesyonel destek al çünkü kumar bağımlılığı az buz bir şey değil. utanacak, sıkılacak bir şey yok. hastaysan eğer hasta olduğunu kabul edip tedavi yoluna gireceksin.

saydığın miktar hele ki avrupa'da yaşamaya devam edip euro üzerinden kazanırsan inan kapanmayacak borç değil. kapanmamayı geçtim görece rahat kapatırsın yani, yeter ki cebine giren parayı RİSKLİ İŞLERLE arttırmaya çalışma.

intihar etme. sen kendi hayatını kendi yanlışlarıyla bozmuş genç birisin. yaşadığın utancı, mutsuzluğu anlıyorum, buna saygım var ama öyle 50 yaşında çoluğunu çocuğunu sokaklara atmış ve onlarca insanın ahını almış biri değilsin en azından bak. kendin düştün, kendin çıkarsın. sen eğer bu yola girer, borçlarını yavaş yavaş kapatmaya başlarsan zaten ailen de çok mutlu olacaktır eminim. annen senden yarın 65 gram altın istemeyecek. ama onlara ihtiyacı varsa bile senin düzgün yaşaman, yavaş yavaş taşları yerli yerine koyman onu mutlu eder. ya hepsini geçtim olm intihar diyosun, düşünsene, sence annen "iyi oldu paramızı yiyodu şerefsiz" deyip senin ölümüne sevinecek mi?

sen de biliyorsun şu an sadece çıkmazda olduğun, utandığın için böyle düşünceler içerisindesin. hayatının geri kalanında bu borcundan ÇOK DAHA FAZLA para kazanabileceğini de, kendini de aileni de toparlayabileceğini biliyorsun.

ailen şu zamana kadar zaten senin yanında durmuş. onlara sarıl, kendine gel, kumar gerçekten durduramadığın bir hastalık haline gelmişse tedavi gör.

senin farkında olabileceğin üzere en başta bu büyük deliği kapatman lazım. gelen para kumara, kaldıraca, coin'e gitmeyecek abi. şu kısmını bir hallet hele. emek edip çalışarak para kazanma konusunda sorun yaşayan biri değilsin belli ki, o yüzden bu deliği kapattığın zaman alıp yürürsün, her şey yoluna girer.
0
mark greg sputnik
(09.05.24)
bazi yorumlar beni mental anlamda gercekten cok etkiledi. acikcasi bu postu acarken hic bu kadar yapici yorumlar beklemiyordum. sonucta kumar borcu edip bunu kapatabilmek icin anasina altinlarini sattirip onunla tekrar kumara giren bir adamim. bunun yuku de bana bir omur yeter heralde.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
noteri dolandırıp üstüne mal geçireni, iddaa bağımlılığından çalıştığı bankayı dolandıranı, kumarda söylemesi ayıptır eşini masaya koyanı çalıştığımda yer de gördüm. bunların hepsi bağımlılık tedavisi gerektiren durumlar. senin de artık profesyonel yardıma ihtiyacın var. bu dünyada temiz kalmak en zoru. ben hiç bir insan görmedim çalışarak zengin olsun.

yaşayacağın hayatı yaşamışsın, artık durup tedavi görüp bir yerden gtü toparlamaya başlamalısın.
0
mikahakkinen
(09.05.24)
Babanız ne için imza attı tam olarak bilmiyorum ama banka tutup da sizin borcunuzu babanızdan istemez.
Ama şu olabilir evet: bankanın telefonlarını açmazsanız aile bireylerinizi arayabilirler. Ben daha önce çok da büyük olmayan bir meblağdan dolayı icralık olmuştumi kara listeye girmiştim. En son banka köydeki dedemlerin evini aramış. Ne alaka, nerden buldular, neden orayı aradılar bilmiyorum tabi. Annem babam varken tutup da orayı aramak garipti, ama aramışlardı ulaşamıyoruz kendisine diye. Onun dışında iletişimde kaldığnız sürece banka sizi atlayıp ailenizi aramaz ya da para istemez.
0
pianeta
(09.05.24)
gabe h coud
(09.05.24)
Tedaviyi uzun vadeli bir çözüm olarak görüyorsanız geçmiş olsun, tedavi olmak istiyor musunuz? Önce buna bir karar vermelisiniz.
Hiç endişe etmeyin , bu mutsuzluk hali bir yerden para bulup borçlarınız bir bölümünü ödediğinizde , tekrar kumar oynadığınızda geçecektir. Bir yerlerden para bulmaya çalışın, tek çözüm bu mutlu olmanız için.
0
peri harfler narla
(09.05.24)
Valla Allah etrafındakilere sabır versin kendin etmiş bulmuşsun üzülme çözüme odaklan aman aman çözülmeyecek bir para değil tedavi olmaya bak+1

Haşmet+1
0
basond
(09.05.24)
Ysiniz genc.Bu hatalar normal.Onemli olan hatalardan ders almak
0
turkuaz
(09.05.24)
Kumar bir hastalıktır iradeli olun uzak durmayın tövbe edin hayatınızdan tamamen çıkarın kumardan kimse kazanmaz bu size beyninizin oynadığı bir oyun. Beyninizin ödül mekanizmasını değiştirip kumar yerine başka bir şey koymalısınız ya da bu güdünüzden bastırmalısınız. Başa çıkamayacak kadar iradesizseniz tedaviye başlayın. Para ödenir zararın neresinden dönerseniz kardır. Hayatınızdan kumarla ilgili her şeyi çıkararak başlayabilirsiniz. Gerekirse farklı bir yere taşının.
0
doharkoman
(10.05.24)
Yorumlara baktım da, "üzülme, ödenir" tarzı yorumlar yaşanan süreç içinde iyice anormal hal alan bir durumu basitleştirmek normalleştirmek gibi ele alınmış sanki.
Oysa daha ihtiyatlı düşünme gayreti içerisinde olmak lazım.

Zamanla gittikçe daha fazla risk ve borç içine girmenin temelinde aile gibi bir yerlerden maddi destek alma hususunda güveninin olduğunu düşünüyorum.
Kısaca,
- evet bu dertlerim borçlarım var ama şuradan/şunlardan zaten karşılarım.. gibi bir düşünce ile hareket ediyoruz sanırım.
Eşin veya ailenin yardımını hazırdaki bir bonus gibi görüyoruz.

Oysa yapılması gereken, tammen kazanma hırsı içinde risk alarak uçurumun başından aşağı doğru bakmak değil, uçurumun başından da uzak durmak olmalı.

Ömrümde dolar almadım,
borsa, kripto para işlerine girmedim, kredi kartım yok, masada kumar hayatımda da olmadı. Bankanın bir kaç ay sonra vereceği maaş promosyonunu bile şimdiden belirleyeceğim fakir ailelere paylaştırmayı düşünen asgari ücretli biriyim.
Başkasının aldıklarına yaptıklarına trend de de takılmam.

Maddi kayıpları derinden yaşadıktan sonra aldığımız nefesin bile değerinin farkında olmalıyız.

Maneviyata ağırlık ver.
Kazanmayı, tamamen yaşamın amacı olarak düşünme.
Başkalarına destek olmayı da öne al.
Fiziki manada alım satım işleri herhalde sana çok daha uygun olur.

Ayrıca böyle borçlar veya arkası karanlık sözde ticari işler için değilde hastalık vs hayati durumlar için hiç dokunmayacağın bir birikimin kenarda fiziki altın olarak dursun.

İntihar mı? O da çözüm değil.
İntiharla sadece bu dünyadan uzaklaşıyorsun belki ama diğer taraf daha fena.
Kendimizi düzeltmeden, ahirete gitmenin ne anlamı var?
0
diyecevaplandı
(10.05.24)
Hasmet +1

Kripto ve benzer konular disinda kaldiracli isteme benimde cok kayiplarim oldu.

Kredi ve kredi karti borcu ailemin paralarini kaybettim.

Bu bagimliliklarin ailemini cok uzuyordur oncelikle.

Bedava peynir fare kapaninda olur sozunu avuc icinde dove yaptir.

Kolay para kazanma hirsi seni bu hale getirmis.

Bulundugun konusma geldigine gore akilli adamsin. Var olan borcununda 1-2 senede odersin.

Bu enflasyonist ortamda zamanlar TL borcun eriyecektir.

Fakat bu yaptigin sacmaliklara bir son verdigin surece.

Bu enerjini farkli konular yogunlastir.

Ben yaklasik 3 senede borcumu bitirmek uzereyeyim. Bu enflasyon sayesinde odedigim taksitler devede kulak kaldi.

Ticarete yogunlastim. Maasli bir iste calismak istemiyorum.

Kendi projelerim var. Bunlari nasil gerceklestiririm bunun yollarini arastiriyorum.

Emir cumlelerime lutfen takılma sabah sabah afyonum patlamadı henuz.
0
kaiserr76
(10.05.24)
sende öyle bir irade var ki, tekrar yükselirsin.

sorunun olduğunu kabul etmiş olman zaten en büyük adım. bundan sonra tıbbi/profesyonel destek alman iyi olur.

vent etmek istersen yaz. konuşuruz.
0
janderzel zartanyan
(10.05.24)
(5)

Yatmayan emekli maaşı için SGK'ya mı bankaya mı gitmeli?

william morris
E-devlette herhangi bir kesinti gözükmüyor, ikramiyeler yatmaya devam ediyor ama son 2 aydır emekli maaşının kendisi yatmıyor ilginç bir şekilde. (ölüm aylığı)Daha önce böyle bir şey başına gelen oldu mu? Bu durumda sorun bankadan mı yoksa SGK'dan mı kaynaklanıyor?
E-devlette herhangi bir kesinti gözükmüyor, ikramiyeler yatmaya devam ediyor ama son 2 aydır emekli maaşının kendisi yatmıyor ilginç bir şekilde. (ölüm aylığı)

Daha önce böyle bir şey başına gelen oldu mu? Bu durumda sorun bankadan mı yoksa SGK'dan mı kaynaklanıyor?
0
william morris
(09.05.24)
Devlet bazen kişiden ölmediğini kanıtlamasını istiyor. Belki öyle bir durumdur.
Kişinin bankaya bizzat gitmesi ölmediğini kanıtlamaya yetiyor olmalı.
SGK'ya telefonla sorsanız belki söylerler veya bilen bir arkadaş şimdi cevaplar.
0
michael_knight
(09.05.24)
maaşı yatmayan kişi yakın zamanda babasından aldığı maaş - kocasından aldığı maaş arasında bir seçim ya da değişiklik yaptı mı?
bunun dışında eğer kocasından kalan maaşı alıyorsa, kişinin kızı yakın zamanda kendisine babasından dolayı ölüm aylığı bağlanmasını talep etti mi?
0
de jure
(09.05.24)
de jure, maaş babadan geliyor ve maaşı yatmayan kişi bekar. dolayısıyla herhangi bir değişiklik durumu yok, yasalara göre de hala maaşı almaya hakkı var. ilginç bir şekilde e devlette de gözüküyor zaten maaş ama nedense 2 aydır banka hesabına yatmıyor.
0
🌸william morris
(09.05.24)
maaşı alan kişinin annesi ya da diğer kardeşlerinin durumunda herhangi bir değişiklik yoksa, SGKnın hatası olabilir, SGKya gidip durumu öğrenmeye çalışmaktan başka bir yol gelmiyor aklıma.
0
de jure
(09.05.24)
Sgk ya gitsen daha iyi bence
0
Topalordek
(09.05.24)
(6)

Tv seçimi

lrdrylgh
Merhabalar yeni bir tv almam lazım. Gün içerisinde işte olduğumuz için tv izlemiyoruz. Akşamları da öyle çok fazla oturup izleme fırsatımız olmuyor ama arada film felan denk gelirse oturur izleriz. Yeni teknolojilere bakıyorum en iyisi oled fakat onlarda pahalı baya. Biraz bakınca oled teknolojisine
Merhabalar yeni bir tv almam lazım. Gün içerisinde işte olduğumuz için tv izlemiyoruz. Akşamları da öyle çok fazla oturup izleme fırsatımız olmuyor ama arada film felan denk gelirse oturur izleriz. Yeni teknolojilere bakıyorum en iyisi oled fakat onlarda pahalı baya. Biraz bakınca oled teknolojisine yakın Samsung'un qled veya lg'nin qned televizyonlarını gördüm. Oled ile bu modeller arasında görüntü açısından ciddi bir fark var mı acaba? Bizimki gibi kullanım için oled tv almaya gerek var mı yoksa bahsi geçen modeller işimizi görür mü?
0
lrdrylgh
(09.05.24)
OLED çok güzel bence gerek var.(Elbette bütçeniz varsa)
2 yıl önce LG'nin OLED'in bir altındaki en iyisi olduğunu düşünerek Nanocell'in en üst modelini aldım. Ciddi de bir para verdim.
Şimdi unuttum ama herhalde ben en iyi Nanocell'i 17 bin liraya aldım, en düşük OLED 25 bin liradan başlıyordu. (Ama o zaman bu paralar az paralar değildi)

Çok pişmanım. Keşke OLED alsaydım.
Siyah üzerine beyaz yazı yazdığında yazının etrafı da ışıklı, yarı beyaz oluyor. Sinir ediyor beni. Boyut belki etkilidir bu durumda, 65 inç olanı aldım.

Şimdilik yazılımda bir sorun yaşamadım ama bazen "Android işletim sistemli" alsam daha mı iyi olurdu diye düşünüyorum.
Bir de diyorum ki görüntü kalitesini vs. her şeyi boşverip Philips Ambilight alsaydım keşke. O zaman yazıların etrafındaki beyazlığı da umursamazdım.

Alacağınız televizyonu 10-15 yıl kullanacağınızı göz önüne alarak bence en beğendiğinizi alın. 10 bin lira daha pahalı bir model aslında aylık 80 TL daha pahalı. (10 yıldan hesapladım)
0
michael_knight
(09.05.24)
düz led aldım. bence oled gereksiz pahalı.
düz modellerden alabilirsiniz gayet. paranız çoksa alın tabii oled ama değmez bence.
0
jelly bear
(09.05.24)
cevaplar için teşekkür ederim. peki marka olarak hangisini önerirsiniz? önceki televizyonum samsung du fakat smart tv olmadığından donma kasma gibi bir problemim olmadı. şimdiki tv lerde böyle problemler var mıdır onu da bilmiyorum ama hangi tv nin kullandığı sistem daha iyidir?
0
🌸lrdrylgh
(09.05.24)
bence son yıllarda en iyi televizyonları philips yapıyor.
0
summerjam0306
(09.05.24)
düz modellerde karanlık sahnelerde çaprazdan izleyen kişi karanlığı grimsi görüyor. tam karşıdan izleyen siyaha yakın görüyor. ucuz olan modellerde bunu aklınızda bulundurun. minimum 65" almakta fayda var.
0
walter white kilikli
(09.05.24)
Yoğunlukla gece ve film izleme odaklı kullanacaksanız projeksiyon da alabilirsiniz
youtu.be

Fiyatları da uygun bir araştırın bu modeli isterseniz

İçinde dahili hoparlörü ve android işletim sistemiyle geliyor, yani smart tv özellikli
0
grimavi
(09.05.24)
(4)

Balık tutmak nasıl bir uğraş?

kukuleta
Ara ara sahilde oltayla balık tutanları görüp bi çekiliyorum mevzuya ama bilgi sıfır.Vakit var, ama nereden başlamak lazım? Farklı yemler, oltalar vb vb...Üsküdar sahil bana yakın mesela. Oradan hangi balıkları tutabilirim?Başlangıç için nasıl bir ekipman lazım?
Ara ara sahilde oltayla balık tutanları görüp bi çekiliyorum mevzuya ama bilgi sıfır.

Vakit var, ama nereden başlamak lazım? Farklı yemler, oltalar vb vb...

Üsküdar sahil bana yakın mesela. Oradan hangi balıkları tutabilirim?

Başlangıç için nasıl bir ekipman lazım?
0
kukuleta
(08.05.24)
Aşırı keyifli bir iş.
7-8 kişinin balık tuttuğu her yerde en azından bir tane balık malzemeleri satan adam olur.
Ona gidip öğrenmek istediğinizi söyleyin.

Oltayı olması gerektiği hale getirip size saatlik olarak kiralar ve nasıl yapılacağını gösterir.

Şimdiden uyarayım ki o dünyaya girince çoğu insan daha güzel olta, daha güzel misina, çapari, vs. almak için para harcar.
Rasgele.
0
michael_knight
(08.05.24)
micheal knight +1

ama şöyle de bişey var, acemiysen insanlardan biraz uzakta tutmaya başla. senin oltan diğerlerinkine takılır, laf etmeye başlarlar.
0
numlock
(08.05.24)
www.eksiduyuru.com

Aynı soruyu sormuş ve 6 ay önce balık tutmaya başlamış biri olarak cevaplamak isterim.
Daha çok başında ve pek bir şey de tutamamış biri olarak çok keyifli bir uğraş.

Bir bilenin yardımı işinizi çok kolaylaştırır. İhtiyacınız olan bilginin çoğu Youtubeda mevcut fakat uygulamak ilk başlarda zorluyor. Az da olsa bilen birinin yardımıyla çok daha rahat başlayabilirsiniz bu işe. Bilen biri çıkmazsa ekipmanınızı alıp , mağazalardan neye ihtiyacınız olduğunu sorup bilgi alabilirsiniz yardımcı olacaklardır, herhangi bir merada balıkçılardan da yardım isteyebilirsiniz. Ben yardım istediğimde kimse terslemedi. Herkes yardımcı olmaya çalıştı. 1-2 hafta bolca başlangıç ile ilgili videolar izleyin mutlaka. Kafanızda oturmaya başlayacaktır. Ekipman almak içinde acele etmeyin. Farklı disiplinleri de anlamak için lrf, spin , surf , dip gibi konuları araştırın.
0
Depik
(08.05.24)
Yaşlı işi, top sakal, balık kokan amcalar, akşam rakı bira, beyaz saç, kırışık kavruk ten. Bende böyle algı yer etmiş
0
hunharca ben
(09.05.24)
(7)

Tuketici cayma hakki

eja
Magazadan alinip acilip kullanilip begenilmediginde 7 gun icinde kosulsuz iade hakkimiz var midir?Konuya sebep olan bir adet supurge kullanildi suan 6. Gunu yarin sorun cikmadan media mrkt aldigim subeye iade goturebilirmiyim?
Magazadan alinip acilip kullanilip begenilmediginde 7 gun icinde kosulsuz iade hakkimiz var midir?
Konuya sebep olan bir adet supurge kullanildi suan 6. Gunu yarin sorun cikmadan media mrkt aldigim subeye iade goturebilirmiyim?
0
eja
(08.05.24)
mağazadan koşulsuz iaden hakkın yoktur. fakat mağazalar inisiyatif ile iade alabilirler. ama almaması yasalara aykırı değildir. git şansını dene. nakit iade vermezler de hediye çeki verebilirler.
0
jelly bear
(08.05.24)
hayır.
0
neden beni sevmedin
(08.05.24)
Mağazadan alınan ürünlerde cayma hakkı yok. Gördün, aldın.
İnternette cayma hakkı olmasının mantığı görmeden almak zorunda olmamız.

Sizin süpürgenin ambalajı açılmış, kullanılmış, haznesi toz dolmuş. Yeni bir müşteriye satılamayacak durumda. O ürün mediamarkt için artık çöp. Büyük ihtimalle iade almayacaklardır.
Yine de belli olmaz. Müşteriyi memnun etmek için iade alırlar belki.
0
michael_knight
(08.05.24)
Nedennnnn hayir ;( googleda hem var hem yok gibi bu cok uzduu konussamda tamam peki der kapatirim ya cazgir olamafdm bi turlu sgdhdjj
0
🌸eja
(08.05.24)
Neden mi hayır?
Çayma hakkın olmadığı için hayır.
Görerek alıp üstüne üstlük kullandığın ve içine toz girmiş bir süpürgeyi iade etmek sence ne kadar olası?
0
zimbirik
(08.05.24)
Soru anlaminda degil bir nayir nolamaz anlamindaki "neden"di acikcasi
Hic kedi kilina ise yaramadi ya bosa 35k verdik
0
🌸eja
(08.05.24)
Farklı uçları ekstra satılıyor bazı markaların. Özellikle kedi kılı, tüy gibi şeyleri toplayan başlıkları oluyor, iade edemezseniz ona bakabilirsiniz
0
zimbirik
(08.05.24)
(5)

hastanelerden kişinin muayene raporlarını istemek

hadeoradan
merhaba, bir kişiye ait hastaneleri arayıp, o hastanelerde olduğu muayenelerin raporuna isteyen herkes ulaşabilir mi?çok bilinir 3 hastaneyi arayıp muayene raporlarımı istedim. ad-soyad ve muayene tarihini verdim ve bana sorgu, sual olmadan yolladılar. bu normal bir şey mi?
merhaba, bir kişiye ait hastaneleri arayıp, o hastanelerde olduğu muayenelerin raporuna isteyen herkes ulaşabilir mi?

çok bilinir 3 hastaneyi arayıp muayene raporlarımı istedim. ad-soyad ve muayene tarihini verdim ve bana sorgu, sual olmadan yolladılar. bu normal bir şey mi?
0
hadeoradan
(08.05.24)
KVKK kapsamında kendi şirketinde çalışan kişinin kan grubunu bile kapalı şekilde kimlik bilgisi verilmeli ve sadece yetkili kişi görecek demişlerdi bu ilk kvkk çıktıgında, belki sonra değişmiştir.

muhtemelen boşluğuna gelmiştir paylaşan kişinin, malesef diyelim.
0
liberal
(08.05.24)
Bashekimlige yazi ile basvurulup sadece kendisine veriliyor evrak. isterseniz sikayet edebilirsiniz kvkk onayi almadan yaptilarsa ceza alirlar, veya onceden su kisiler ile belge paylasabilir diye mail telefon vermeniz ve bunu yine kagitta imzaniz ile beyan ederek yapmalisiniz
Ben bu sekilde yaptim a plus hastanede
0
eja
(08.05.24)
Normal değil.
Burası Türkiye, normal.

Hayal meyal hatırlıyorum büyük takımlarda oynayan veya birine transfer olmak üzere olan bir futbolcunun sağlık durumuyla ilgili bilgiyi telefon edip öğrenmişti sanki bir taraftar. Belki de sadece deneyip başaramamıştı.

Daha önce Florence Nightingale'den bazı belgeler talep ettiğimde çok titiz davranmışlardı. KVKK onayı vermediğim için belgeleri göndermemişlerdi, hastaneye bizzat gidip KVKK onayı verdikten sonra oradaki email adresine göndermişlerdi.
0
michael_knight
(08.05.24)
Devlet hastanesinde memurum bırakın belge paylaşmayı iki hasta yakını arasında bile bilgi paylaşamıyorum.
Mesela hastaya gelini bakıyor ya da refakat ediyor ama kızı arayıp durumunu sordu bilgi veremiyorum yasak.
Hasta yakınından öğrenin diyorum.
Ya da bilgim varsa ikisinden de o zaman bilgi veriyorum.
Belge paylaşmak çok ayrı bir şey asla vermem kimseye iki kardeşten birisi arayıp belge istemişse diğer aile fertlerine tek tek arayıp soruyorum şu kişi benden şunu istedi sizin bilginiz var mı? Vs.
Şikayet edilse ceza alırlar
0
kirmizipilotkalem
(08.05.24)
KVKK'nın ciddi cezaları var buna rağmen toplumdaki cezasızlık algısı yüzünden toplum iflah olmuyor. Normal bir şey değil suç.
0
doharkoman
(08.05.24)
(8)

Ozel hastaneye gitsem serum taktirabilir miyim?

sckxyss
Çok hasta değilim ama hafif ateş ve halsizlik var. Kendimi biliyorum, 4-5 günde gitmiyor bu. Önceden daha kötü durumda acile gittiğimde takılan serumun çok iyi geldiğini tecrübe ettim. Acile gitsem, bir serum yiyip kendime gelsem diye düşünüyorum. Mantıksız mi? Zararı var mi? Gideceğim hastane olduk
Çok hasta değilim ama hafif ateş ve halsizlik var. Kendimi biliyorum, 4-5 günde gitmiyor bu. Önceden daha kötü durumda acile gittiğimde takılan serumun çok iyi geldiğini tecrübe ettim. Acile gitsem, bir serum yiyip kendime gelsem diye düşünüyorum. Mantıksız mi? Zararı var mi?

Gideceğim hastane oldukça boş bir hastane, yani başka bekleyenlerin sırasını falan almış olmayacağım.
0
sckxyss
(07.05.24)
Takarlar.
Çok insan bunu yapıyor. Twitter'da doktorların bunu eleştirdiğini görüyorum ama tanıdığım doktor ve hemşireler kendileri de biraz halsiz kalınca bi serum takıyorlar. Hem kendilerine de etrafındakilere de.

Siz yine de gıcık bir doktora rastlarsanız diye bodoslama "serum takın" demeyin de "serum bana genelde iyi geliyor, faydası olur mu?" gibisinden sorun. Kesin takarlar.
0
michael_knight
(07.05.24)
Özelde serum takarlar. Doktorlar da alıştı gibi hastalsrın bu isteklerine. Ama serum eskisi gibi fayda etmiyor. Eskiden serumu yer, bir güzel uyur, uyandığımızda çok daha iyi olurduk. Şimdi ne serum uyutuyor, ne de içindeki ilaçlar iyi geliyor.
0
birşeylersoracağım
(07.05.24)
Serum dediğiniz şey tuzlu su.
Kendine serum takan doktorlar içine çeşitli vitaminler falan karıştırıyor kendi tercihlerime göre.
Bana serum takın diye giderseniz tuzlu su içip dönmüş olursunuz.
0
zimbirik
(07.05.24)
Parasını verdiğin sürece ya da özel sağlık sigortan kapsıyorsa neden takmasınlar? Önce bir de özeldeki doktorun muayenesi gerek diyerek onun parasını da alırlar. Özel hastanenin canına minnet. Ticarethane gibi işliyorlar.
0
nawar
(07.05.24)
serumun içinde özel bir şey yok ki. içine ateşin varsa parol, ağrın varsa arveles koyuyorlar.
serum taktırana kadar eczaneden bunlardan veya soğuk algınlığı ilacı al daha iyi.
0
my fault
(07.05.24)
Serum bir çok ülkede halsizlik ve kırgınlıklara karşı çözüm olarak kullanılıyor fakat buna hekim karar verir Ismarlama olarak serum takacaklarını sanmıyorum zaten böyle bir şey olmamalı da. Tıp ticarileştirilmemeli.
0
doharkoman
(07.05.24)
serumu keyfe keder yapmasalar bile iğne yaparlar ki aynı şey oluyor zaten. serumun içine ağrı kesici ateş düşürücü falan koyuyorlar direkt damardan bol miktarda alınca hızlı ve etkili şekilde iyi hissetirmeye başlıyor. iğne de aynı sebepten direkt damardan verince ağrı kesici ateş düşürücüyü hızlıca kendine getirtiyor. paracetamol, ibuprofen falan gibi klasik etken maddeler ama aldığınız şey özel bir şey değil yani eczaneden aldığınız grip ilaçlarında da bunlar var.
0
semaforo de medianoche
(08.05.24)
özeller parası ile herşeyi yapar, kokteyl derseniz onlar anlar
0
eja
(08.05.24)
(2)

Sakarya-Antalya Arası Gezi planı

Zima Blue
merhaba,kız kardeşimin düğünü nedeniyle önümüzdeki ay antalyaya gitmem lazım. düğün günü yol gidip sonra düğüne katılmak istemiyorum. 2 gün önceden yola çıkmak istiyorum ama antalya da konaklamak da pahalı. acaba diyorum bu güzergahta konaklayarak hem de gezerek 2-3 saat araç kullana kullana gitsem
merhaba,

kız kardeşimin düğünü nedeniyle önümüzdeki ay antalyaya gitmem lazım. düğün günü yol gidip sonra düğüne katılmak istemiyorum. 2 gün önceden yola çıkmak istiyorum ama antalya da konaklamak da pahalı. acaba diyorum bu güzergahta konaklayarak hem de gezerek 2-3 saat araç kullana kullana gitsem buraya. ama nereye uğramaya değer nerde kalınır gezilir hiç bilmiyorum.

var mıdır önerisi olan?
0
Zima Blue
(07.05.24)
Turistik bir yer olduğu için Antalya'da konaklamak daha ucuzdur.
Hem arabanız olacak hem de denize girilen sezon. Denize girilebilecek günleri Afyon'da sucuk yiyerek, Konya'da etli ekmek yiyerek harcamayın bence.
0
michael_knight
(07.05.24)
Gunlugu 13_15 bin tl de ev diyollar. Hem 20 aylik bir oglan da olacak yanimda denizden nefret eden. o yuzden o plan bana cok hitap etmiyor. tesekkur ederim yine de
0
🌸Zima Blue
(07.05.24)
(6)

Faydalı bir eğitim aldınız mı?

michael_knight
Birkaç saat veya birkaç günde verilen eğitimlerden bahsediyorum. Böyle bir eğitim aldınız mı? Çok faydalı veya çok faydasız mıydı?
Birkaç saat veya birkaç günde verilen eğitimlerden bahsediyorum.
Böyle bir eğitim aldınız mı? Çok faydalı veya çok faydasız mıydı?
0
michael_knight
(07.05.24)
datacamp.bogazici.edu.tr

iki gun cok iyi yukleme olmustu.
0
gule gule
(07.05.24)
ileri düzey excel eğitimine katılmıştım, çok faydasını gördüm. o eğitim olmadan kendim araştırarak, video izleyerek de öğrenir miyim? belki evet ama uzun zaman alabilirdi.
onun dışında 1-2 günlük çok eğitime katıldım, birçoğunun kalıcı bir faydasını görmedim. bir tek segem sertifikası almak için katıldığım eğitim dolu doluydu. diğerleri çer çöp
0
mustafakesekci
(07.05.24)
Yöneticilik programında bir eğitim aldim (uygulamalı bir egitimdi, ekip yönetimi icin) kendim hakkında çok şey öğrendim. Üzerinden bir sene geçti hala aklımda.

Onun dışında etkili sunum eğitimi de çok iyiydi Amerika'dan bir danışman tarafından verildi.

Bir de insights egitimi almistim. Onda garip olan insights sonuçları yesil/sari/kirmizi giderken 20 kisilik ekipte beni yüzde 70 kırmızı yüzde 40 sarı koydular kimse yeşil, mavi demedi :)

Design thinking eğitimi de aldım. Acayip güzeldi, iki gün boyunca sıfırdan bir ürün dizayn edip bütün design thinking metodlarini kullandık. Su an bile beyin firtinasi yaparken kullanıyorum hatta Amerika'daki ekipten randevu Alip "şöyle bir şey var, hangi metodlari kullanayim" diyorum.

Vallaha soru sayesinde son bir senede çok güzel egitimler aldığımı gördüm.

En kötüsüyse COVID dönemi olan genç lider programiydi. Normalde Avrupa'da hep beraber bulusup vs oluyor ama olmadi patladi. Hep onlinedi sunumlar falan kesinlikle aynı etki değildi. Oradan hiçbir şey hatırlamıyorum eğitim olarak misal.

Bir de filipinlilerle nasıl calisilir eğitimi almistim, kadının "bunlar her şeye pozitif yaklasir her şeyi yapariz der yapamayacak olsa bile" demesi hala aklımda. Harbiden oyleler :)
0
logisticsmanager
(07.05.24)
Almanya’da liderlik eğitimine katıldım. Aldığım en iyi eğitimlerden. Beni gerçek anlamda değiştirdi.
0
gabe h coud
(07.05.24)
Merhaba, mesleki eğitimler yıllar içinde çok faydalandıklarım oldu.
Şahsım adına aldığım en iyi eğitim, Şiddetsiz İletişim eğitimleriydi. Herkese öneririm. Kendime, hayata bakış açım inanılmaz değişti ve gelişti.
0
from where i ride
(08.05.24)
Cevaplar hep mesleki eğitimlerden geldi ama sorarken benim aklımda daha çok nefes eğitim, özşefkat, yoga, hızlı okuma vs. gibi konular vardı.
0
🌸michael_knight
(08.05.24)
(9)

Pazar alışverişi 430 lira tuttu

noxie
selam dostlar, pazara gittim az önce, 430 tl tuttu. akşam daha ucuz oluyor biliyorum ama şimdi gitmem gerekiyordu. sizce çok mu bu tutar?güncelleyerek yazıyorum. fiyatlarını hatırladıklarımı da ekledim.aldıklarım: 1 kg kuru soğan, otlar (birer adet maydonoz, roka, kuzu kulağı, semiz otu) (10, 10, 10
selam dostlar,

pazara gittim az önce, 430 tl tuttu. akşam daha ucuz oluyor biliyorum ama şimdi gitmem gerekiyordu. sizce çok mu bu tutar?

güncelleyerek yazıyorum. fiyatlarını hatırladıklarımı da ekledim.

aldıklarım:

1 kg kuru soğan,
otlar (birer adet maydonoz, roka, kuzu kulağı, semiz otu) (10, 10, 10, 20 = 50 tl buna verdim)
2 adet enginar (60 tl)
1 kg bezelye (35 tl)
1 kg kabak,
1 kg şeftali (40 tl)
yarım kilo erik (50 tl)
1 kg domates (25 tl)
1 kg biber,
1 kg salatalık (20 tl)
1 küçük yuvarlak sarı kavun (100 tl)

tüm pazarı almışım yuh
0
noxie
(07.05.24)
neyi ne kadar aldınız onu yazmamışsınız.

iki hafta önce enginarın tanesi 25 lira civarındaydı. 4 tane almış olsanız 100 lirası enginar yapıyor sadece.
0
inheritance
(07.05.24)
öncelikle kaçar kilo aldığını bilmeden yorum yapamayız. belki çoğu normal fiyatlıdır ama erik ve kavun toplam tutatı aşırı yükseltmiş olabilir. kalem kalem kıyaslama yapman daha doğru olur.
0
hrskrs
(07.05.24)
maydanozun tanesini kaça aldınız? bana uygun göründü bir tane kıvırcığa 50 tl veriyorum beylikdüzü pazarı çok pahalı ya.
benim pazarın pahalı olması öngörüm maydanoz endeksli

erik kilosu 100 lira burda yarım almışsınız kafadan 50 tl zaten
0
eja
(07.05.24)
İyi fiyata almışsınız.
Elbette her yerde her kalite ve fiyatta ürün var, az veya çok dememiz çok anlam ifade etmez. Ama ben dün 1 kilo erik aldım 295 TL'ye. Ama en güzel erikten.
0
michael_knight
(07.05.24)
enginar, şeftali, kavun zaten şu an pahalı şeyler. 200 lira sadece bunlar zaten.
diğer fiyatlar da uygun.
0
livaneli_kadir
(07.05.24)
ankara güncel market fiyatlarını veriyorum:

1 kg kuru soğan - 15 lira
otlar (birer adet maydonoz, roka, kuzu kulağı, semiz otu) - her biri 9 lira
2 adet enginar - 50 lira
1 kg bezelye - 30 lira
1 kg kabak - 17 lira
1 kg şeftali - 30 lira
yarım kilo erik - 25 lira
1 kg domates - 28 lira
1 kg biber - 30 lira
1 kg salatalık - 20 lira
1 küçük yuvarlak sarı kavun - fikrim yok.
0
summerjam0306
(07.05.24)
şeftali ve bezelye olmadan 500 lira tuttu migrosta.

sizin elliye aldığınız demet yeşilliklerin tümü yaklaşık 80lira sanalmarkette.
bezelye benzer fiyattı ama sepete eklerken stokta kalmadı.
şeftali de benzer olsun.

600e varıyor yine de sizin listede online'da.
böyle kıyaslayınca bana makul geldi 430 tüm bunlar için.

hatta şöyle amme hizmeti olsun:
i.hizliresim.com
enflasyona hayıflanırız resim durdukça
0
biseysorcaktim
(07.05.24)
Sadece kavun ve eriğin mevsimi henüz değil bu yüzden çok pahalı, 2 hafta sonra fiyatlar daha da düşer, diğer fiyatlar normal geldi (aslında normal değil, her yerde aşağı yukarı benzer fiyatlar demek istedim)
0
Tutkun
(07.05.24)
burası normak gibi hocam, kavun ve erik şişirmiş burayı ama mevsimi olmadığı için bu fiyatlar normal.


daha doğrusu yeni normal yani, yoksa ot dediğin şey 10 tl uçuk tabi ama yeni normaller böyle maalesef. 50 liraya avokado alıyorum, 3 sene önce 7-8 tl ye alıyordum 10ar 10ar
0
kumandanim
(07.05.24)
(6)

tek başına japonya'ya gitmek

semaforo de medianoche
daha önce tek başına yurt dışı seyahatiyle ilgili soru sormuştum https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1579299/tek-basina-yurt-disi-gezisi şimdi daha spesifikleştirerek sormak istiyorum. tek başına japonya'ya gitmek sizce pişman olunacak bir hareket mi olur? açık ara en çok seyahat etmek istediğim yer.
daha önce tek başına yurt dışı seyahatiyle ilgili soru sormuştum www.eksiduyuru.com şimdi daha spesifikleştirerek sormak istiyorum. tek başına japonya'ya gitmek sizce pişman olunacak bir hareket mi olur? açık ara en çok seyahat etmek istediğim yer. çok merak ettiğim ve gezmek istediğim bir ülke ama çok uzak ve çok farklı bir kültür (beni cezbeden kısmı da bu aslında). bu ilk kez yurtdışına çıkan ve bunu da tek başına yapacak biri için önemli sıkıntılara yol açar mı?

bir de eylül-ekim gibi gitmeyi düşünüyordum ama bu uzakdoğunun iklimi değişik o mevsimlerde yağmur fırtınadan gezemezsin asla gibi bir şey olur mu?
0
semaforo de medianoche
(07.05.24)
ilk kez yurtdışına çıkan biri için Japonya'da pişman olmazsınız ama zor gelebilir. Tokyo'da bile İngilizce bildiğim halde yer yön bulmak zor olmuştu.

Uzakdoğuda genelde ekvatora yaklaştıkça ve muson iklimi altında kalan yerlerde hava sıkıntılı olabilir. Japonya'da hava kaynaklı çok sorun yaşamazsınız.
0
kaptan memo
(07.05.24)
Japonya'ya gidip bir hafta kalıp dönmek herhalde ucuzundan yapılırsa 100 bin TL civarında tutacaktır.
Bence önce 10-15 bin liralık 2-3 gecelik mesela Belgrad tatili yapın. Kendinizi bir sınayın.

Japonya'ya gitmedim ama çok az insanın İngilizce bildiğini söylüyorlar. Metro hatları çok karışık olsa gerek, alfabe bambaşka, kültür aşırı farklı.
0
michael_knight
(07.05.24)
Tek başına gidebileceğin en uygun yer.
Google maps iyi çalışıyor.
Metro alışınca kolay, çözersin.
Heryer de 7/11 falan var, yemek işi de problem değil.
0
durgunfoton
(07.05.24)
dünyanin en güvenli ülkesi ama ilk defa yurtdisina cikacaksan zorlanabilirsin. dil farkli ama alfabe de farkli. gördügün seyi okuyamayacaksin mesela.
eylül-ekim degil de kasim basi git. japonya'da havalar o dönemde hala cok güzel ve momiji dönemi. yazin asla gitme, gezemezsin. kisi basi japonya'da 2200 euro harcadik 14 günde (ucak bileti, konaklama, yeme icme, alisveris, ulasim, müzeler, kaleler falan heeer sey dahil). hicbir seyden kismadik. yeme icme su an türkiye'ye göre cok ucuz mesela.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.05.24)
@michael_knight: yurtdışı seyahati bütçe ve zaman meselesi. ikisi de bende çok olmadığından belgrad'a gidip kendimi sınama fikri biraz lüks gibi. hiç görmediğim bir ülkeye tatile gidiyorsam 2-3 gün kalmak istemem bir kere. belgrad ve tokyo maliyeti kıyaslarsak uçak biletleri açısından 50k fark olacak evet ama kalma gezme masrafı çok farklı değil. yani tokyo'da 100'lük olacaksam belgrad'da da 50'lik olacağım o yüzden çok mantıklı gelmiyor. şartlara göre tokyo planından vazgeçip belgrad/balkanlar yapabilirim ama ikisi birlikte aynı yılda zor biraz.

@konusma: alfabe farklılığı o kadar sıkıntı olabilecek bir şey mi ya? yabancı dil olarak ingilizce biliyorum sadece zaten. yani fransa'ya gitsem de tabela falan okumak için translate kullanmam gerekecek. burada da google translate'in kamerasıyla hallederim çok sorun olmaz gibi geliyor bana. kaldı ki vazgeçersem alternatifim sırbistan orada da alfabe farklı.
0
🌸semaforo de medianoche
(07.05.24)
telefonuna esim indir, internetin olsun sıkıntı yaşamazsın japonyada. tek başında da gayet gezilir, güvenli bir ülke japonya. ben aralık ayında gezdim hava mükemmeldi, ben olsam ekimde giderim, yazın çok sıcak oluyormus üstüne high season daha pahalı
0
monicapp
(07.05.24)
(9)

Tv izlemek için koltuk vs. önerisi

sakince
Arkadaşım 6 ay yanımda kalacak, akşamları film falan izliyoruz. Açıkcası sandalyede rahat edemiyor. Bana şöyle pahalı olmayan şeyler önerir misiniz? armut tipi koltuk düşünüyorum ama o da yer kaplıyor ne biliyim onun şişme hali var mıdır veya hızlıca katlanacak vs.
Arkadaşım 6 ay yanımda kalacak, akşamları film falan izliyoruz. Açıkcası sandalyede rahat edemiyor. Bana şöyle pahalı olmayan şeyler önerir misiniz? armut tipi koltuk düşünüyorum ama o da yer kaplıyor ne biliyim onun şişme hali var mıdır veya hızlıca katlanacak vs.
0
sakince
(07.05.24)
bütçe ne?
0
numlock
(07.05.24)
taksitle almayı düşünüyorum.1000 lira altı bulabiliyorsak iyi ama diğerleri daha işlevselse piyasayı bilmediğim için birşey diyemiyorum.
0
🌸sakince
(07.05.24)
Sandalyelerin fiyatları 1000 TL civarında.
Bir koltuk aldıktan sonra sadece onu bir kamyonetin getirmesi ve bir işçinin sizin eve taşıması en ucuzundan 250 TL.

Sahibinden.com'da mahallenizdeki satılık koltuklara bakın bence. Güzel bir şey yakalayabilirsiniz.
0
michael_knight
(07.05.24)
poeng falan olabilir

ama ne kadar alan var, ne kadar bütçe var bunlar çok önemli
0
gurur
(07.05.24)
google'a en ucuz tekli koltuk yazıp, ucuzdan pahalıya doğru sıraladığımda baştan ikinci koltuk bu. bana rahat gözüktü

www.trendyol.com

bunun yorumlar daha iyi
www.trendyol.com
0
Fodera
(07.05.24)
@gurur alan bir koltuk sığacak kadar sıkıntı yok. Ama odamda fazlalık olsun istemiyorum yani katlayıp koyabiliyim.

poeng çok güzel öneri sırtı geniş.
@fodera oturmak için çok güzeller ama yaslanıp izlemek için sıkıntı olur.
0
🌸sakince
(07.05.24)
haklısın ama ben google tv koltuğu yazdım sen yazma, fiyatlar biraccık dudak uçuklatacak seviyede...
0
Fodera
(07.05.24)
şöyle br şişme koltuk nasıl olur?

www.hepsiburada.com
0
🌸sakince
(07.05.24)
tek kişilik yataklı koltuklar var. onlar süper oluyor o durumda.
0
gurur
(10.05.24)
(7)

Kırık ayak ile yemek

kondansator
bugün otobüsten inerken ayağımı burktum. Hafif bir kırık var diye doktor da alçıya aldı. Şansa yarın akşam için de arkadaşlarla yemek yiyecektik. Ben rahat giderim ama abuk mu olur alçıda ayak ile yemeğe katılmak ? Zaten restoran eve çok yakın
bugün otobüsten inerken ayağımı burktum. Hafif bir kırık var diye doktor da alçıya aldı. Şansa yarın akşam için de arkadaşlarla yemek yiyecektik. Ben rahat giderim ama abuk mu olur alçıda ayak ile yemeğe katılmak ? Zaten restoran eve çok yakın
0
kondansator
(07.05.24)
Ayağımız alçıda diye eve mi kapanalım hocam..
0
jülsezar
(07.05.24)
Bişiy olmaz
0
anon1m
(07.05.24)
İlk defa kırık ile tanışınca ne yapacağımı bilemedim. Sağolun var olun
0
🌸kondansator
(07.05.24)
sıkıntı yok. ekstra muhabbetini yaparsınız
0
paintov
(07.05.24)
Yok ya bişey olmaz. Ben öyle kırığı çıkığı olan görünce hatta geçmiş olsun bile diyorum göz göze gelirsek :)
0
numlock
(07.05.24)
gittiğinde yanına keçeli kalem götür arkadaşlarına alçıya bişeyler yazdırır/imzalatırsın. güzel bir anı kalır
0
wendyangelamoiradarling
(07.05.24)
Abuk olmaz da sağlıklı olmaz.
Yıllar önce benim ayağımı alçıya aldıklarında doktor "şu kadar süre fazla hareket etme, üstüne sakın ağırlık verme" gibi şeyler söylemişti. Sizde de durumun farklı olduğunu sanmıyorum.
Daha bir gün önce kırılmış ayakla yemeğe gitmezdim ben. Daha 60-70 yıl kullanacaksınız o ayağı.
Kırıldıktan bir hafta sonra gidecek olsanız bu kadar garip gelmezdi bana.
0
michael_knight
(07.05.24)
(4)

bluetooth kulaklık ömrü ne kadardır?

abelardo
benim huawei freebuds 3i bluetooth kulak içi kulaklık 2.5 sene kullanım sonrası bataryası çok zayıfladı, bir tane kulağından hiç ses gelmiyor, çok ciddi bağlantı sorunları yaşıyor. çoğu zaman bağlanmıyor. normal mi?siz kaç yılda bir yeniliyorsunuz?
benim huawei freebuds 3i bluetooth kulak içi kulaklık 2.5 sene kullanım sonrası bataryası çok zayıfladı, bir tane kulağından hiç ses gelmiyor, çok ciddi bağlantı sorunları yaşıyor. çoğu zaman bağlanmıyor. normal mi?
siz kaç yılda bir yeniliyorsunuz?
0
abelardo
(06.05.24)
Bluetooth veya değil, 2 seneden sonra hepsi gidiyor eğer çok iyi bir şey almadıysanız.

Ben de JBL'in klasik kulaküstü olanlarından 2 senedir kullanıyorum. Genel olarak iyi gidiyor ama nadiren geç bağlanmaya başladı. yer yer manuel bağlamam gerekiyor vs. Bir de earbuds 2 pro var o henüz 1 senesini doldurmadı bir sorun yaşamıyor
0
akhenaten
(06.05.24)
Beats Solo 2 kulaklığımı 2019 yılında almıştım ve halen kullanımda. Son bir yıldır eskisi kadar aktif kullanmıyorum ancak hala hem bağlantı hem ses hem pil konusunda çok çok iyi.
Bir dönem Senheiser bluetooth kulaklık almıştım şarj süresi abartısız 2 saatte bitiyordu ve lanet etmiştim kulak içi kulaklık mevzusuna. Bir kaç defa kullanmaya çalışıp kullanamadım resmen çöp oldu, çekmecemde bir yerlerde sonsuza kadar bekleme modunda artık.
Son 1 yıldır iş sebebiyle günlük olarak abartı bir şekilde airpods 3 kullanıyorum, neden bu zamana kadar almamışım dedirtti. Ses kalitesi olsun şarj süresi olsun çok memnunum. Bakalım bu ne kadar gidecek..
0
foolrules
(06.05.24)
Önceki kulaklığı xiaomi mi airdots pro'nun hem kulaklık hem de kutu bataryası 2 sene sonunda ömrünü doldurmuştu.

Şimdi kullandığım Jabra Elite 85T ise 2 seneyi doldurdu. Batarya performansında düşüş var ama hala gayet iyi, benim kullanımımda hala kulaklığın şarjı bitmeden benim kulaklıkla işim bitmiş oluyor. Yani performans düşüşü benim kullanımını etkileyecek düzeyde değil. Kulaklığın performansında da bir sorun yok, arıza vs yaşamadım. 3 seneden fazla kullanırım bu gidişle diye düşünüyorum.
0
10551037
(06.05.24)
2019'da kendime aldığım AirPods 2'yi babam halen kullanıyor. 5 yıl olmuş.
Bir şarjda yaklaşık 30-40 dakika telefonla konuşabiliyor, 1 saat civarında da müzik-video dinleyebiliyormuş.
0
michael_knight
(06.05.24)
(6)

Ustanın ağzındaki contayı su sayacına takması

ya ben lan neyse
gelip sayacı değiştiren adam ağzındaki contayı sayaç bağlantısına taktı. şimdi suyu kullanırken tiksiniyorum. tükürüklü su kullanma ihtimalim nedir?
gelip sayacı değiştiren adam ağzındaki contayı sayaç bağlantısına taktı. şimdi suyu kullanırken tiksiniyorum. tükürüklü su kullanma ihtimalim nedir?
0
ya ben lan neyse
(05.05.24)
musluğa gelene kadar barajdan su borularından gelen suyu görsen elini bile yıkamazsın belki.

tükürüklü su kullanma ihtimalim nedir?
%0000,9
0
exlibris
(05.05.24)
"eser miktarda" bile sayılmaz.

İtiraf etmeliyiz ki genelde eve gelen işçilerle aramızda yaşam,huy, kültür farkımız var ve bize uygun düşmeyen hareketleri görüntüleri daha çok dikkate alıyoruz.

Belki de beklediğin buydu
Onun da önlemi alınmış :)
www.adjustbrand.com
0
diyecevaplandı
(05.05.24)
Adam tükürük kusmuyorsa ciddi bir sorun yok.
0
rock n roll
(05.05.24)
akan suya tükürmekten farkı yok...
0
jülsezar
(05.05.24)
Aldığınız her nefeste hepimizin osuruğu var ama nefes almaktan vazgeçmeyin. Çünkü çok az. Önemsemeyeceğiniz kadar az.
Contadaki tükürük de bizlerin osuruğu gibi. Önemsemeyin.
0
michael_knight
(05.05.24)
Mirket +1

Soruya cevabım, akan su miktarı çok fazla olacağı için seyrelme miktarı artacaktır. Dolayısıyla tükürüklü su miktarının çok düşük olacağını söyleyebiliriz.
0
xuma
(05.05.24)
(11)

yemeklik zeytinyağını kahvaltıda yemek

beklenen buyuk istanbul depremi
https://www.komilizeytinyagi.com.tr/_next/image?url=https%3A%2F%2Fcms.komilizeytinyagi.com.tr%2FUploads%2Feab39639cb5d42a19ec963949c8f81f3.jpeg&w=750&q=75kahvaltılarda bir senedir komili'nin kahvaltıda yenmeye daha uygun bir zeytinyağından yiyordum (yukarıdaki görseldekilerden biri ama hangisiydi ta
www.komilizeytinyagi.com.tr

kahvaltılarda bir senedir komili'nin kahvaltıda yenmeye daha uygun bir zeytinyağından yiyordum (yukarıdaki görseldekilerden biri ama hangisiydi tam dikkat etmedim), bitti o. yakın zamanda da yemekler için kullanmak için yine görseldeki ikinci sıradakini almıştım, komili riviera yani. "kızartmalar ve tencere yemekleri için ideal" yazıyor açıklamasında, ama önceki bitince kahvaltıda da bundan tüketmeye başladım.

çok bilgim yok zeytinyağı konusunda ve denk geldiğim kadarıyla genel olarak komili falan da pek önerilmiyordu zaten de, orayı geçerek soruyorum: kahvaltı için ayrı bir zeytinyağı alasım gelmedi ve bu riviera ile kahvaltıda tüketmek için daha uygun olanlar arasında büyük bir fark oluyor mu (fayda bakımından, veya "riviera'nın kahvaltılık -banarak- tüketimde bir zararı olur mu" bakımından), bunu merak ettim kısacası. bilen varsa, aydınlatırsa çok memnun olurum, çok teşekkürler. (kahvaltı, salata vesaire için kesin bunu al kullan dediğiniz bir marka falan varsa öyle tavsiyeleri de alabilirim bu arada)
0
beklenen buyuk istanbul depremi
(05.05.24)
Riviera çok kötü bir yağ. Bilgisi olan bir kaşık bile kullanmaz. Ne kahvaltıda ne de yemekte.

Ama damak da sağlık da sizin. Sonuçta sigara bile içiyoruz.
Bence en kısa zamanda kahvaltı için "sızma" zeytinağı alın.
0
michael_knight
(05.05.24)
yemekte kullanmak için ne önerirsiniz?

görseldeki komili'nin "natürel sızma"ları da mı kötü; hem yemek hem kahvaltı için onlardan birini kullanamaz mıyım acaba, merak ettim.
0
🌸beklenen buyuk istanbul depremi
(05.05.24)
Zeytin yağı zeytin yağı değil midir, yemeklik kahvaltılık diye ayrılıyor mu ?
0
jülsezar
(05.05.24)
@jülsezar Çoğu insan (ben de) daha lezzetli olanı kahvaltıda, salatada, ekmek banmak için kullanıyoruz. Lezzeti biraz daha düşük olanları da yemek yaparken kullanıyoruz.

@beklenen Ben yemekler için de sızma kullanıyorum. Bütçenizi zorlamayacaksa size de öyle yapmanızı öneririm.
0
michael_knight
(05.05.24)
Çiğ olarak tüketmek için sızma zeytinyağı alın. Onu da plastik ve veya şeffaf ambalajda satandan almayın. Evde cam yağdanlığa falan koyacaksanız dolap içi falan gibi karanlık bir yerde muhafaza edin.

Haşlama tipi bir yemek yaparsanız biraz soğuyunca üzerine o yağdan dökün. O yağı pişirmeyin.

Yemeklik diye satılan ve yemek pişerken yemeğin içine konan veya kızartmalarda kullanılan zeytinyağlarını pek de zeytinyağı gibi görmeyin.
Bence.
0
Mirket
(05.05.24)
o zaman cevaplardan anladıklarım şunlar:

- tüm çeşitleri plastik/pet şişede satan bir marka olduğu için komili'nin sızma zeytinyağını almamak gerek (cam yağdanlığa koyuyor olsam bile)
- kahvaltı için kesin sızma zeytinyağı; yemek için de yine sızma olsa iyi olur
0
🌸beklenen buyuk istanbul depremi
(05.05.24)
riviera biz de kullanmıyoruz. saklama koşulları da çok önemli. ışık görmemeli ve serin yerde saklanmalı.
0
paintov
(05.05.24)
Süpermarketten almak zorundaysam ben Komili alıyorum. Diğer markalara göre bana daha çok güven veriyor.
0
michael_knight
(05.05.24)
bir zaman incelemiştim komili yağlarını, içlerinden en iyisi "banmalık" versiyonu.
rivieraya verdiğiniz paraya yazık. eğer maddi olarak değil de kolay geldiği için market yağlarına yöneliyorsanız banmalık alın. yok internetten söylerim gelsin derseniz de yemekler için 0,5, 0.8 asit oranlarına sahip yağlar yeterli. komilinin görece iyi zeytinyağları da 0.8lik diye hatırlıyorum. genelde ise iyi firmalar 0.5lik ürün çıkarıyor. onları hem yemekte hem kahvaltıda kullanıyoruz biz. fakat biraz daha tadını çıkaracağım derseniz 0.2-0.3 asit oranıyla enfes yağlar var ülkemizde. (özem-kisthene, oleamea gibi) hem içersiniz hem kahvaltıda kullanırsınız.
özem zeytinyağları çok güzeldir. olgun hasatları da var onların, onu yemeklere kullanıp erken hasat yağları kahvaltılık yapabilirsiniz. ben de normalde erken hasat kullanırdım ama olgun hasatını alıp yemeklerde kullanacağım.
özem'in ay sonlarında indirimi oluyor, takip ederseniz biraz daha uyguna alırsınız. bi de şu var, son hasat zamanında yani 2023 sonunda rekolte düştüğü için genel olarak firmalar zeytinyağının fiyatını çok yükselttiler ama her zamanki satışlara ulaşılamadığı için önümüzdeki zamanlarda iyi kampanyalar gelebileceği söyleniyor.
nermin hanım çiftliği de çok zam yaptı ama onların da yağını seviyorum. onlar da dönem dönem %15 indirim yapıyor.
başka markalar da sayarım ama genel olarak yüksek fiyatlar işte..
0
suyin
(05.05.24)
Söylediklerimi teyid eder bir yazı şurada

-Sızma'nın 93 dereceden fazla ısıtılması sakıncalı
-Diğerleri kimyasal işlem görmüş

www.milliyet.com.tr
0
Mirket
(05.05.24)
çok teşekkürler cevaplar için, çok faydalı oldular.

marketten almamın nedeni de, bir tane daha almakla uğraşmak istemememin nedeni de kolaya kaçmaktı, yoksa iyi/kaliteli/sağlıklı bir marka bildiğim durumda alırım ondan, elimdeki bitince de öyle yaparım muhtemelen. @suyin'in önerdiği markalara göz atayım.

@Mirket öyleyse tüm yemekler için, soğan bilmem ne kavururken vesaire, ayçiçek yağı kullanmak gerekiyor gibi (bir önceki mesajda bahsettiğiniz gibi haşlama + zeytinyağını soğuyunca üzerine dökme tercihini bir yana bırakırsak). ben önceleri zeytinyağı kızartmaya uygun diye okumuştum gerçi ama tekrar bir araştırayım yine de, teşekkürler.
0
🌸beklenen buyuk istanbul depremi
(05.05.24)
(7)

Öğrenme amaçlı araç kiralamak mantıklı mı?

rayde
Öğrenme amaçlı araba almadan önce kiralayarak sürüş yapmak istiyorum. Sıfır değilim, daha önce farklı araçlar sürdüm, 2 kere özel ders aldım ama arabam olmadığı için biraz araya zaman girdi ve cesaretlenmem lazım araç almadan önce.Sorum şu aslında, 1 aylık veya 2 aylık kiralayacağım. Herhangi bir ka
Öğrenme amaçlı araba almadan önce kiralayarak sürüş yapmak istiyorum. Sıfır değilim, daha önce farklı araçlar sürdüm, 2 kere özel ders aldım ama arabam olmadığı için biraz araya zaman girdi ve cesaretlenmem lazım araç almadan önce.

Sorum şu aslında, 1 aylık veya 2 aylık kiralayacağım. Herhangi bir kaza, sağa sola sürtme gibi durumlarda sorun yaşar mıyım? Kiralama işleminde ekstra güvence paketi almak mantıklı mı? Ya da kiralama işleminde ekstra dikkat et dediğiniz bir durum olur mu?
0
rayde
(03.05.24)
senin hatalı olmadığın durumları zaten karşılıyor. alkollü falan sürmezsen sorun olmaz. ekstra sigorta da yaptırırsın.
0
jelly bear
(03.05.24)
en az 2 yıldır ehliyetinin olması gerekiyor.

öğrenmek için kiralayacaksan ekstra paket almak mantıklı. küçük çizik vs için polis tutanağı ararsın yoksa. ya da cebinden çıkar.

geçen hafta araç kiraladım, paket falan almadım. adam arabayı geri alırken direkt arabanın altına elini sokup çizmişsin dedi. 2 bin lira verdim. paket 3 bin liraydı, yine kar ettim ama arabanın altı dahil her yerini video kayda alsaydım para vermezdim. arabayı sürtmediğimden emindim. neyse, çakallıklara dikkat et yani.
0
gabe h coud
(03.05.24)
Mantıklı.
Bence saatlik kiralanan arabalarla başla.
0
michael_knight
(03.05.24)
saatlik mantıklı. aylık çok para ödersin.
günde 1 saat kiralasan daha az ödersin.
0
jelly bear
(03.05.24)
Umarım başınıza öyle bir şey gelmez ama MOOV ile kaza yaptım ben. Bundan yaklaşık 3-4 yıl önce.

Karşıdan gelen arabayla kafa kafaya çarpıştık. Tamamen benim suçumdu. Tek yönlü sandığım yol çift yönlüymüş. Far kırıldı, kaput yamuldu, belki radyatörü de etkilemiştir. Ciddi bir hasar vardı MOOV aracında. Karşıdaki araçta da ciddi bir hasar vardı.

Süreç çok kolay oldu. Karşılıklı rapor tuttuk, imzaladık. Raporu MOOV aracın torpidosuna koydum, aracı kilitledim gittim.
Hiçbir para ödemedim.
0
michael_knight
(03.05.24)
Ehliyet en az 2 yıllık olacak, bazıları yaşa göre farklı fiyat uyguluyor, bazıları belli yaş altına vermiyor. Bazı firmalar findeks notuna bakıp aracı teslim etmiyor, misal windy car.

Kiralama yapacaksanız sıfır aşımlı hasar sigortası ve cam, lastik gibi şeyleri kapsayan ufak sigortayı yaptırın mutlaka. Kurumsal bir yer dışında (Enterprise, europecar, sixth, Alamo) sakın kiralama yapmayın.

Moove gibi saatlik kiralayan firmalardan uzak durun, 2 sene önce arkadaşım yola atlayan bir yayaya çarptı, araca 18k ödedi, yayaya da bundan daha fazlasını ödemek zorunda kaldı. Sanırım firma tiktak tı.
0
kimlanbu
(03.05.24)
Bence değil, acemi oluyor insan sonuçta ne olacağı belli olmaz. Ayrıca araç yoksa tecrübeli olman için sürekli kiralaman lazım o da mantılı değil, kendi aracında öğrenmek en iyisi bence
0
lorne malvo
(04.05.24)
(8)

hurmanın glikoz şurubuna batırılması

gule gule
eskiden de bu kadar popüler miydi bilmiyorum ama son günlerde önüme çokça şu cinsten haberler düşüyor.hurmanın kendisi glikoz şurubunda bekliyor,içeriğinde hurma yazıyorsa glikoz şurubuna batırılmıştır.reklam olmasın bazı markaların barlarının ve çeşitli ürünlerinin içeriği sağlıksız değil diye alıy
eskiden de bu kadar popüler miydi bilmiyorum ama son günlerde önüme çokça şu cinsten haberler düşüyor.

hurmanın kendisi glikoz şurubunda bekliyor,
içeriğinde hurma yazıyorsa glikoz şurubuna batırılmıştır.

reklam olmasın bazı markaların barlarının ve çeşitli ürünlerinin içeriği sağlıksız değil diye alıyoruz fakat bu haberleri gördükçe bunlardan da uzaklaşacağız gibi gözüküyor. nedir bu işin aslı?
0
gule gule
(03.05.24)
Marketten hurma alırken içindekiler kısmına bakıyorum.
O dediklerinizde içindekiler kısmına "hurma, glikoz" gibi bir şey yazıyor.
Sadece "hurma" yazanları tercih ediyorum.

Neyse ki halen çoğu firma içindekiler kısmında yalan söylemiyor.
0
michael_knight
(03.05.24)
@michael_knight cevap için teşekkürler, sorumun çıktığı yer aslında içindekiler kısmında(barlar için) sadece hurma yazıyorsa bu hileye(glikoz şurubuna batırma) bulaşmamışlar şeklinde çıkarım yapabilir miyiz sorusu onu merak ediyorum.

malum yurtdışında ve türkiye'de aynı isimli ürünlerin içerikleri farklı ve her gün başka bir kimyasalın adını öğreniyoruz kabul edilmeyip geri gönderilen ihracat mallarından, hiçbir şeye güven kalmadı.
0
🌸gule gule
(03.05.24)
Ben içindekilerde yazmayınca glikoz olmadığını düşünüyorum. Ama ne sektörü tanıyorum ne de mevzuatı ve cezaları biliyorum.
Fakat fiyatından ve lezzetinden anlaşılıyor.

Glikozlu hurma 50 lira, glikozsuz hurma 200 lira (Elbette daha ucuz ve pahalı satılanlar da var ama genel olarak diyorum)
0
michael_knight
(03.05.24)
a101 çerezya medine hurması arkasında sadece hurma yazıyor 250 gramı 100tl gibi bişeydi
0
eja
(03.05.24)
Haberleri bilmiyorum fakat hurmaya glikoz şurubu eklenmesi yasal ve en masum olanlarından. İşin aslı şudur iktisadi şartlardan ve Türkiye'de bilinçli tüketicinin az olmasından dolayı küresel gıda şirketleri bakanlıklarda kuvvetli lobicilik yapıyor ve mevzuatı çoğunlukla kendi menfaatlerine uygun olarak düzenlenmesi için baskı yapıyorlar bu sadece Türkiye'de değil dünyanın her yerinde böyle fakat iktisadi şartlardan dolayı (kıt bir kaynağın nüfusa paylaştırılması) Türkiye'de bir çok ürünün kalitesi müreffeh ülkelere daha düşük ve tağşiş oranı yüksek. Bir de işin pazarlama kısmı var ürünlerin şeker miktarı arttıkça tüketimde artıyor.
0
doharkoman
(03.05.24)
Bu işin aslı nedir? Türkiye'de gıda seviyesi o kadar kötü ki neyin aslı olduğunu bilemezsin. Içine istediğini de katsa kontrol mekanizmalari yavaş ya da yok.

Sonuçta bakanının dünyanın en büyük gıda firmalarından birine danışman olduğu ülkede her şey olabilir.
teyit.org

Ustünde glikoz şurubu yazmayanı alıp olmadığına inanacaksiniz.

Ülkenin tombikler ülkesi olmasının sebeplerinden biri de gıda kalitesinin düşmesi zaten.
0
logisticsmanager
(03.05.24)
Bakanımızın geçmişte küresel bir şirkette kariyer yapmış olması olsa olsa alanındaki liyakatini ve tecrübesini gösterir bir de buraya teyit linki bırakmışsınız hiç gerek yoktu biyografisini okumanız yeterli olurdu bu konu sır değil ki (geçenlerde Diyanet işleri başkanımıza biyografisinde Arapça bildiği yazmasına rağmen yapılan itibar suikastına benziyor nasılsa her şeye inanan malum bir kitle var) malum bakanlıklarda artık teknokrasi var alanında liyakatli kişiler bakanlık yapıyor her neyse şartlar ortada bakanımızın kariyeri kısa vadede realiteyi değiştirmeyecektir komplike bir konu tek bir sebebi yok tağşiş oranının yüksekliği kıt kaynakların nüfusa paylaştırılması ile alakalı iktisadi bir konu uzun vade de böyle devam edecek her şeyin bir maliyeti var.
0
doharkoman
(03.05.24)
@doharkoman; prim oluyor mu böyle yapınca yoksa düz maaşın içinde mi var? Bir de sadece eksiduyurudan mi sorumlusun yoksa baska sosyal medyalar da gerekiyor mu mesai saati içinde ? Umarim maaş enflasyona yenilmemistir. Kolay gelsin, zor is seninkisi de.
0
logisticsmanager
(03.05.24)
(3)

İstanbulda kamelyası olan, mangal yapılabilen piknik alanı?

jackyr
Böyle bir yer var mı bildiğiniz? Yarın gideceğiz hafif yağmur olacak bu yüzden üzerimizde kamelya olsa çok iyi olur
Böyle bir yer var mı bildiğiniz? Yarın gideceğiz hafif yağmur olacak bu yüzden üzerimizde kamelya olsa çok iyi olur
0
jackyr
(03.05.24)
Anadolu yakası Aydos oba çadırı
0
obscure
(03.05.24)
Belgrad Ormanı'nda kamelyalar var. Tabi erken gidip kapabilirseniz.
0
michael_knight
(03.05.24)
çatalcada bir çok piknik yerinde var geçerken görürsünüz, çatalca flamingo köyü fena değil biz gittiğimizde çok kalabalıktı.
www.google.com

antikköyde fena değildi geçen sene
www.google.com
0
eja
(03.05.24)
(9)

Discord nedir?

michael_knight
Discord nedir? Neden tercih ediliyor? Sahibi kim?
Discord nedir?
Neden tercih ediliyor? Sahibi kim?
0
michael_knight
(03.05.24)
Eski forumların uygulamalı(App) hali gibi düşün.

Sesli, görüntülü görüşmeye de izin veriyor. Genelde oyun oynayanlar onun üzerinden yayın veya paylaşım yapardı ama bizim arkadaş grubumuzun discord serverı da var mesela. WhatsApp veya telegram göre daha düzenli, tablı(başlıklı) sekmeler açabiliyorsun. Bence cidden yeni nesil forum bu işte :D
0
nhk ni youkosu
(03.05.24)
Twitch'in yan ürünü olarak ortaya çikti. Twitch'deki chat'in farkli bir versiyonuna da sahip. Ayrica Telegram gibi yazip konusabiliyorsun private olarak.
0
Yourcousinmarvinberry
(03.05.24)
Arkadaş grubuyla iletişimde kalabilmenin en kolay ve iyi yolu.

Sunduğu özellikleri (bütün server üyelerine görünür, sürekli açık voice channel, ekran paylaşımı vs.) Discord kadar iyi sunan başka bir uygulama benim bildiğim pek yok.

Birisini aramaya üşenen ve çok da sosyal olmayan bir insan olarak, arkadaşlarımın server'da hali hazırda zaten konuşuyor olduğunu görünce direk bağlanıp 15-20 dk. sohbet edip daha sonra istediğin zaman çıkmak kadar sosyal olarak tatmin edici bir şey yok.

Sahibini tanımıyorum.
0
king lizard
(03.05.24)
Arkadaşlar gerçekten aptala anlatır gibi anlatabilir misiniz?
Sadece özel server'lara bağlanarak mı çalışıyor yoksa Whatsapp gibi merkezi bir yere de bağlanıyor mu yoksa ikisi birden mi?
Gizlilik sağlamak için Whatsapp ve Telegram'a göre bir avantajı var mı?

Yapay zeka tool'larından bazılarını kullanabilmek için girmek zorunda kalıyorum ama hiçbir şey anlamıyorum.
0
🌸michael_knight
(03.05.24)
Kurulan server'ları adı server ama aslında kendi altyapını kurmuyorsun tabii ki hepsi Discord'un kendi altyapısında, Discord'a bağlı.

O yüzden Whatsapp ve Telegram'a göre gizlilik sağlamak için bir avantajı olduğunu sanmıyorum.
0
king lizard
(03.05.24)
elinizde 3 kişilik, 500 kişilik ve 100 bin kişilik 3 grup/topluluk var diyelim. bu 3 gruba da aynı anda hizmet verebilen(yönetim veya katılımcı iki taraflı da) bir uygulama olduğu için kullanılıyor.

istediğiniz gibi özelleştirebiliyorsunuz, yönetebiliyorsunuz ve arayüzü de çok kolay. serverlar @king lizard'in dedigi gibi.
0
gule gule
(03.05.24)
bu kadar yaygın olmasının sebeplerinden biri teknik olarak başarılı olması. tüm platformlarda ve web'de iyi şekilde kullanılıyor.

gizlilik konusunda bir iddiası olduğunu sanmıyorum, varsa bile mesnetsizdir ve o amaçla kullanılamaz.

kendisi aynı zamanda kahvehane gibi. server'ları kahvehane, içindeki odaları da masa gibi düşünün. istediğin kahveye gidip istediğin masaya oturabiliyorsun.

özelleştirme oranı yüksek. hem ücretli hem ücretsiz seçeneklerle kullanılıyor.

biz evden çalışıyoruz ve iletişim, dosya paylaşımı, başka araçlarla entegrasyon, geçmiş konuşmalarda arama, video görüşme, ekran paylaşımı gibi amaçlar ile hem slack hem zoom kullanıyoruz.

discord bu işleri iyi yapıyor. o yüzden aramızda "slack ve zoom'a para ödemekten vazgeçip, bedava discord'a mı geçsek" tartışması oldu. bedavasında bazı özellikler kapalı, paralısına geçersek bile daha az ödemiş oluruz şeklinde konuşuldu.

kendine ait bir sunucuya kuramıyorsun. yani data'n onlarda.
hatta oluşan datayı satmak ve özel amaçlar için kullanmak konusunda cömertler bildiğim kadarıyla.
0
biseysorcaktim
(03.05.24)
Biz çok bir özelliğini kullanmıyoruz, en basit olarak server oluşturmayı whatsapp grubu kurmak gibi düşünün bu serverların içerisinde sürekli aktif olan ses kanalları var buraya bağlandığınızda (bağlanmak derken tek tıkla oluyor bu) o an orada olan diğer kişilerle doğrudan konuşmaya başlayabiliyorsunuz, arama kapama çaldırma vesaire yok. Bununla birlikte aynı ekranda yazışma paneli de bulunuyor. Ortak kanaldan müzik vs dinletme, ekran görüntüsü üzerinden yayın açma gibi özellikleri de var.

Ses çözünürlüğü skype gibi muadillere göre daha tatmin edici. Oyun oynarken kullanıyoruz. Başka topluluklarla bir ilişkimiz yok, sadece grup içi iletişim.

Güvenlik konusunu da düşünmedik hiç bu sebeple. Ekstra bir güvenlik sunduğunu sanmıyorum +1
0
akhenaten
(03.05.24)
Eskiden teamspeak vardı, oyunun içerisinde teamspeak ile oyuncular birbiri ile konuşabilirdi. Teamspeak bazı yönlerden yetmediği (arkadaşının oyununu izlemeyediğin, karşılıklı oynayamadığın vs.) için discord geliştirildi diyebiliriz. Discordun çıkış mantığı budur. Gerçek amacı ise; oyun içerisinde sesli sohbet ortamı yaratmasıdır. Misal bu özellikler bugün PS5' e bile entegredir.

Mesajlaşma sistemi merkezidir. Yazdığın yaptığın herşey discord sunucularında saklanır.
0
krtkartal
(03.05.24)
(7)

Anneler gününde kadın müşterilere hediye önerisi?

Geceler
Merhaba, e ticaret yapıyorum, kadın müşterilerimizin paketine ufak bir not ve bir hediye koymak istiyorum. Bu hediye ne olabilir sizce? İstoça vs da gidebilirim fakat aklıma bir tek plastik gül ve toka geliyor olur mu ki? Sizin aklınıza birşey geliyor mu? Tebessüm ettirebilecek yaaa dedirtecek birşe
Merhaba, e ticaret yapıyorum, kadın müşterilerimizin paketine ufak bir not ve bir hediye koymak istiyorum. Bu hediye ne olabilir sizce? İstoça vs da gidebilirim fakat aklıma bir tek plastik gül ve toka geliyor olur mu ki? Sizin aklınıza birşey geliyor mu? Tebessüm ettirebilecek yaaa dedirtecek birşey :)
0
Geceler
(03.05.24)
Bana pek iyi bir fikir gibi gelmedi eğer doğrudan annelere yönelik ürünler satmıyorsanız. Kadınlar günü değil anneler günü. Anne olmayan, olmak istemeyen kişiler için pek anlamlı bir gün değil.
0
fotrsapka
(03.05.24)
fotrsapka +1


olmak isteyip de çeşitli nedenlerden olamayanlar için de üzücü olabilir ..
0
jülsezar
(03.05.24)
üsttekiler +1

kadın=anne algısına yol açacak bir hediyeye gerek yok. Hediye koymadınız diye kimse laf etmez ama bu hediyeden rahatsız olanlar olabilir. Hele not yazarsanız falan iyice kötü bir izlenim
0
nundu
(03.05.24)
anne olduğuna emin olduğunuz müşteriler için hoş bir izlenim olur muhakkak ama haricindekiler için kaş yaparken göz çıkartıyor misali olur.

düşünceniz kadınlar günü için daha iyi bir fikirmiş aslında.
0
since1907
(03.05.24)
Çok kötü bir fikir.
Anne olmayanlar var. Anne olamayanlar var. Anne olmak istemeyenler var. Annesini kaybettiği aklına geleceği için ağlayanlar var.
Bu hediyenizin mutsuz hatta sinirli yapacağı birçok müşteriniz var. Yapmayın.
0
michael_knight
(03.05.24)
anne oldugunu bildiginiz kisilere de lutfen hamur kesme aparati filan koymayin, anne olmak mutfakta isci olmak demek degil. kadinlar icin olan bir hediye yeterli olabilir, mutfak hediyesi kadin hediyesi degildir. yukardakiler +1
0
kassiopeia
(03.05.24)
marteniçka gibi ipli bileklik olabilir
0
turuncu tonlarda
(03.05.24)
(9)

Kadıköy'deki en güzel park hangisi

kahver
Selamlar. Kadıköy'deki parklardan, en güvenlikli, en temiz, en nezih, hello cello tiplerin çok olmadığı park hangisidir? Yani insan kız arkadaşı veya ailesi ile hangisine gitse daha huzurlu olur.Teşekkürler.
Selamlar. Kadıköy'deki parklardan, en güvenlikli, en temiz, en nezih, hello cello tiplerin çok olmadığı park hangisidir? Yani insan kız arkadaşı veya ailesi ile hangisine gitse daha huzurlu olur.
Teşekkürler.
0
kahver
(02.05.24)
Çok fazla var ama ilk aklıma gelen Profesör Dr. Kriton Curi Parkı.
0
michael_knight
(02.05.24)
diğerlerini pek bilmem ama kriton curi gayet nezih
0
jülsezar
(02.05.24)
benim en sediklerim evime de yakın olması sebebiyle özgürlük parkı ve göztepe 100. yıl parkı. göztepe parkında kahve içmeyi tercih ediyorum , hafta sonları çok kalabalık olabiliyor. özgürlük parkında ise sandalyeni, şarabını, biranı alıp arkadaşlarında oturup eğlenebiliyorsun. tatil günleri yine çocuklar sebebiyle kalabalık olabilir ancak diğer zamanlarda keyifli bir park.
0
hypathia
(02.05.24)
özgürlük parkı ve Göztepe parklarında problem yaşamazsınız.
0
co2s2
(02.05.24)
kalamış marina demeye geldim. hem yeşillik hem deniz manzarası, kitle nezih, haftasonu bile sakin.
0
patlamis misir
(02.05.24)
benim gördüklerimin arasında, günün her saati en nezih göztepe özgürlük parkı, kalamış da güzel ama hep çok fazla ıssız gelmiştir. özgürlük parkı da çok büyük olsa da , haftasonu hava güneşliyse çok çocuklu aile oluyor
0
gadlemler
(02.05.24)
Fenerbahçe parkı ve özgürlük parkı koskoca ilçede fazla seçenek yok zaten
0
doharkoman
(02.05.24)
sahil kenarı istiyorsan kalamış parkı ve dalyan parkında bahsettiğin tipler pek olmaz.
0
orpheus
(02.05.24)
kesinlikle Fenerbahce parki
0
oscar
(03.05.24)
(3)

levent civarı ev bulmak

duyurukullanıcısı
sarı site dahil bir çok yere bakıyorum ama sanki eskiden daha çok ilan olurduinsanlar başka bir yere mi ilan veriyor? yoksa camlara bakıp orasını aramak mı lazım?
sarı site dahil bir çok yere bakıyorum ama sanki eskiden daha çok ilan olurdu

insanlar başka bir yere mi ilan veriyor? yoksa camlara bakıp orasını aramak mı lazım?
0
duyurukullanıcısı
(02.05.24)
kiralar çok yükseldiği için insanlar mevcut evlerinden eskisi gibi çıkamıyorlar. bu yüzden de boş ev daha az, daha az ilan var.
0
co2s2
(02.05.24)
Emlakçı Çekmeköy'deki evimize 24 saat sonra kiracı buldu. Hem de sahibinden'deki ilanlardan %15-%20 civarında daha fazla talep etmiştik. Siteye ilanı akşam girdi, öğlen kiracıyı buldu.

Levent hem popüler hem de bütçe sorunu olmayan insanların tercih ettiği bir bölge. Evlerin önemli bir kısmı ilana hiç çıkmadan emlakçının ve mal sahibinin tanıdıklarına, sürekli müşterilerine kiraya veriliyor olabilir.

Bunlar bilgi değil, akıl yürütme. Konuyla ilgili bilgi sahibi olan varsa onun dediklerini dikkate alın.
0
michael_knight
(02.05.24)
Genel olarak arz düştü. Takip ettiğim iki mahalle var, ilan sayılarında ciddi düşüşler gözlemliyorum.

%25 olayından sonra ev sahibi "evimi boş tutarım daha iyi" mantığında. Mevcut kiracı çıkmak istemiyor, mahkemeler doldu taştı. Kiracılı evler satılmıyor. Bu nedenlerden ilan sayılarında düşme var.

Bazı satışlar/kiralamalar el altından yapılıyor ve ilana çıkmaya gerek bile kalmıyor. Bölge emlakçıları ile birebir iletişimde olman fayda sağlar.
0
Lethe
(02.05.24)
(6)

Ev hakkında sıfır bilgi sahibi olmam (Vana nedir, nasıl açılır vs)

put it in your appropriate place
Ev hakkında direkt cahil kaldım. :// Yani vana nedir, bilmiyorum elbet ama yarın öbür gün sıfırdan ayrı eve çıkma durumunda elim kolum bağlı olacak. Doğalgaz nasıl açtırılır, elektrik nasıl bağlatılır, bunun gibi durumları nasıl ve nereden öğreneceğim?Babamın pek öğretici tarafı yok, zaten derdimi/d
Ev hakkında direkt cahil kaldım. :// Yani vana nedir, bilmiyorum elbet ama yarın öbür gün sıfırdan ayrı eve çıkma durumunda elim kolum bağlı olacak. Doğalgaz nasıl açtırılır, elektrik nasıl bağlatılır, bunun gibi durumları nasıl ve nereden öğreneceğim?

Babamın pek öğretici tarafı yok, zaten derdimi/durumu anlayacağı da yok. Yani yapabileceğini bilsem, reis nedir bu işin aslı diye sorarım tabii ama işte soracak yetkili kişi de yok.
0
put it in your appropriate place
(01.05.24)
Biz varız ya.
0
Mirket
(01.05.24)
İnsan mecbur kalınca her şeyi hallediyor. Şimdiden endişelenmeye gerek yok.
Böyle şeyleri ailemden öğrenmedim, yaptırmak zorunda kalınca öğrendim. Çok zor işler de değil, düşünsene Türkiye'de 20-25 milyon kişinin yapabildiği bir şeyi sen haydi haydi yaparsın.
0
michael_knight
(01.05.24)
sorup hepsini tek tek öğreneceksin. sonuçta kalp ameliyatı yapmıyorsun. bu dediklerinin çoğu online başvuru ile artık oluyor. evde birşey yaptırırken önce usta çağıracaksın. onlar seni kazıkladıkça işi öğreneceksin. buna deneyim kazanmak deniyor zaten :D
0
kendicoplugundeotenhoroz
(01.05.24)
Devam ediyorsunuz kısaca.
0
🌸put it in your appropriate place
(01.05.24)
bkz. YouTube :)
0
alfired
(01.05.24)
(bkz: )youtube.com
0
from where i ride
(02.05.24)
(6)

Ceo’ya terfi maili atarken let me congrats you diye başlanır mı

condom kurşunu
Ya da nasıl giriş yapılır?
Ya da nasıl giriş yapılır?
0
condom kurşunu
(30.04.24)
Congratulations on your new role. Wishing you continued success on this time.

Ya da şöyle mi yazsam
0
🌸condom kurşunu
(30.04.24)
ChatGPT bu konuda bana çok yardımcı oluyor, size de olur.
Mesela "Let me congrats you" yanlış bir cümle, öyle yazmayın.
0
michael_knight
(30.04.24)
@condom kurşunu neden "on this time" dediniz? Sadece bu seferlik başarılı olsun, başka zaman başarısız olsun mu istiyorsunuz?
Bakın yazdığınız çok yanlış bir anlama gelebiliyor. Mutlaka chatgpt'den yardım alın.

Ondan yardım alınca da emin olmayın. Ona yazdırdığınız metni ona bir daha sorun. Hatalarını bul, yanlış anlaşılan bir şey var mı diye kontrol et diyerek onu yorun.
0
michael_knight
(30.04.24)
“congratulations and all the best on your new position.”

bu kadar yeterli. uzatmaya gerek yok.

ceo’ya congrats denmez, onu eşine dostuna söylersin.

“on this time” bence de çok falso. sanki önceki pozisyonunda başarısız olmuş da bu defa başarılı olmasını diliyormuşsun gibi bir iması var.
0
sir gawain
(30.04.24)
Senin pozisyonun nedir, aranızda kaç dikey var?
Çok varsa "please accept my congratulations on your new role" de.
0
Bruce
(30.04.24)
CEO'ya terfi maili eger CFO, COO falan degilsen atilmaz.
0
cooperr
(30.04.24)
(8)

Yuksek miktarda doviz bozdururken kur farkı

funl
Bankadaki oran ile doviz burolari arasindaki kur farki, bozduracagim tutar icin 12000 tl fark ediyor. Benim icin hic az bir para degil bu. Ama bi taraftan bankadan al cek, doviz burosuna gotur tekrar bankaya tl yatir cok cetrefilli geliyor. Bu durumlarda napiyorsunuz ?
Bankadaki oran ile doviz burolari arasindaki kur farki, bozduracagim tutar icin 12000 tl fark ediyor. Benim icin hic az bir para degil bu. Ama bi taraftan bankadan al cek, doviz burosuna gotur tekrar bankaya tl yatir cok cetrefilli geliyor. Bu durumlarda napiyorsunuz ?
0
funl
(30.04.24)
Tanıdığım bir bankacı vardı. Bankacı, tanıdığı döviz bürosunu aradı. Anlaştığımız kadar dövizi banka şubesine çocukla gönderdi ben de türk lirasını çocuğa verdim.
0
michael_knight
(30.04.24)
"bankadan al cek, doviz burosuna gotur tekrar bankaya tl yatir"la uğraşmamak için 12 bin lira öderim, öyle üşeniyorum diyorsanız bankadan halledin. Banka-döviz bürosu arası taksiyle gidip gelseniz daha ucuza gelir mesela, 12 bin değil de 200-300 lira harcamış olursunuz.
0
kobuzchu kiz
(30.04.24)
her hafta tam olarak bu dediğini yapıyorum :) hem 12bin az para değil diyorsun, hem de vezneden para çekip büroya götürmek gözünde büyüyor. bana 5bin ver ben yapayım senin yerine tüm bu işlemleri.
0
numlock
(30.04.24)
USDT olarak tutanlar var.
0
karincaezmezuo
(30.04.24)
aynı durumda kalıp bankadan bozdum.
bazı döviz büroları parayı bankaya getiriyor arayıp öğrenip özel kurda veriyorlar size.
üşengeçlikten ziyade paranın çalınacağından falan korkuyorsanız, işlek şubelerde zaten bavul bavul paralar çıkıyor.
döviz burosu ile banka yanyana olan bir yer bulursanız üşenmezsiniz
0
eja
(30.04.24)
Anladigim kadariyla arkadasin derdi ugrasmak veya tembellik degil, o parayi bir yerden bir yere goturme korkusu. Ben de benzer seyi yasadim bir iki sefer, anliyorum. Benim carem, tanidik biriyle bankaya gitmek, aracta onlari bekletip parayla hemen arabaya binip doviz burosune gitmek vs oldu. Para benim de degildi ustelik, iyice strese girmistim.
0
quaker
(30.04.24)
sırt çantasına koyacaksın zaten, sağlam bir şeyse kim ne bilecek. biriyle git. ben ev almak için biriktirdiğim dövizleri bozunca, TL'ler sırt çantasına zor sırdı. şaşkınlığımı gizlemekte zorlandım ama büro dışına çıkana kadar sürdü sadece.

yüksek miktarda bozunca özel kur veriyor bürolar, pazarlık yaparak farkı 12binin üzerine de çıkarma ihtimaliniz olabilir.

bir çanta parayı bankaya yatırmak zaman alabilir sadece.
0
biseysorcaktim
(30.04.24)
Banka yada dovizi cekebileceginiz ATM yaninda bir doviz burosu bulun +1
0
turkuaz
(30.04.24)
(3)

2. El eşya satışı, vergi ve diğer şeyler

akhenaten
Bilgisayarımı satmayı düşünüyorum, daha önce internetten hiç satış yapmadım onun için kafam karışık.1- Bunların vergilendirilmesi gerekiyor mu? 2- Satışta benim adıma kesilen faturayı da alıcıya vermenin herhangi bir sakıncası olur mu? Teşekkürler
Bilgisayarımı satmayı düşünüyorum, daha önce internetten hiç satış yapmadım onun için kafam karışık.

1- Bunların vergilendirilmesi gerekiyor mu?
2- Satışta benim adıma kesilen faturayı da alıcıya vermenin herhangi bir sakıncası olur mu?

Teşekkürler
0
akhenaten
(29.04.24)
2. Sorudaki cümle biraz düşük olmuş, ben ürünü alırken bana kesilen faturadan bahsediyorum.
0
🌸akhenaten
(29.04.24)
1- Yıllık belli bir tutara kadar bu gibi alışverişler vergiden muaf olmalı. Şimdi bilen biri gelip anlatır.
2- Faturayı vermenizde bir sakınca göremiyorum.

Çok dikkatli, temkinli olmak istiyorsanız "şu bilgisayarı şu kişiye sattım" diye bir kağıt yazıp karşı tarafa da "alıcı" olarak imzalatın. O bilgisayarla suç işlenmesi gibi bir durumda açıklamanız kısa sürsün. Ama o kadar düşünmeye gerek yok bence.
0
michael_knight
(29.04.24)
Vergiden muaf, satabilirsiniz. Adınıza kesilmiş faturayı karşı tarafa vermenizde bir sakınca yok.
0
doharkoman
(29.04.24)
(6)

Sizce bu ürüne bu fiyat verilir mi?

dedeminhirkasi
Bu ürün bu fiyat eder mi değil sorum zira ülkede hiç bir ürün ederi fiyatta değil.Değer mi sadece alıp almamak arasında gitgeller yaşıyorum.Spigen iPhone 14 / iPhone 13 Kılıf Optik Armor MagFit MagSafe özellikli Black - ACS05070https://app.hb.biz/XachRZcNsby6
Bu ürün bu fiyat eder mi değil sorum zira ülkede hiç bir ürün ederi fiyatta değil.
Değer mi sadece alıp almamak arasında gitgeller yaşıyorum.

Spigen iPhone 14 / iPhone 13 Kılıf Optik Armor MagFit MagSafe özellikli Black - ACS05070
app.hb.biz
0
dedeminhirkasi
(29.04.24)
bana gore telefonun orjinal klasindan asiri uzaklastiran bir kilif. o kamera kapatma slideri cool gorunuyor ama muhtemelen kimse kullanmaz.
0
buenosdias
(29.04.24)
bi kılıfa 100 tlden fazla vermediğim için bence gereksiz.
0
jelly bear
(29.04.24)
Ben vermezdim. Çünkü daha önce aldığım iki farklı Spigen marka kılıfın da arkası soyuldu, çirkin bir görünümü oldu.
O günden beri markasız kılıflar kullanıyorum telefonumda.
Telefonun başına bir şey gelmesinden korktuğum için en kaba, en çok koruyan kılıfı çirkin olsa bile kullanıyorum.

MagSafe özelliğini kullanmayacaksanız o kılıf kesinlikle alınmaz. Kullanacaksanız olabilir.
0
michael_knight
(29.04.24)
merhaba. yıllardır spigen kullanırım. her yeni telefon aldığımda ilk işim spigenimi satın almak oldu. sülalem rahat geziyorum. o kadar çok düşürdüm ki telefonu. hiçbir zaman sorun olmadı.

tough armor kullanıyorum.
0
bir ileti paylastim
(29.04.24)
Yakın zaman önce yıllarca kullandığım telefonumu değiştirirken bolca kılıf bakmak zorunda kaldım. Eski telefonumda Spigen Touch Armor Tech kullandım, çok memnundum. Elbette zamanla yıprandı ama çok uzun bir süre kullandım, telefonu da güzel korudu. Marka olarak Spigen bence gayet iyi, kafanız rahat olsun derseniz tercih edilebilir. Ben bu modeli kullanmadım ama etrafımda Spigen kullanan çok insan var, herkes memnun.

Yakın zaman önce bolca kılıf baktım, gördüklerim şöyle:

- İyi markaların fiyatları daha da artmış.
- Çok fazla aşırı dandik ürün var ve fiyatlar aşırı değişken. Fiyat yüksek, ürün kalitelidir diye düşünmeyin, çok pahalı ve bir o kadar kalitesiz ürün çok fazla.
- Eskiden çok azdı, şimdi ekseriyetle şeffaf kılıflar var. Şeffaf kılıflara verilen paraya acıyorum zira kısa süre içinde sararıyor.
- İğneyle kuyu kazar gibi araştırma yaparsanız Spigen gibi markalara denk kalitede biraz daha ucuz ürünler bulabilirsiniz.

Kamerası kapaklı bir ürün arıyorsanız, Spigen kalitesinde ve birazcık daha uygun fiyatlı marka olarak Supcase'i bulabilmiştim. Supcase'in bilgisayarı korumak için üretilen bir ürününü satın aldım, gayet memnunum. İsterseniz telefon kabına da bir bakın, ben yorumlara bakmıştım insanlar memnundu genel olarak. Biraz kaba ama telefonu korusun isterseniz fena değil gibi.

www.kisa.link
0
10551037
(29.04.24)
şu an 909 tl gösteriyor bende, alıyorsanız kaçırmayın.
0
adivar
(29.04.24)
(4)

Kaziklaniyor muyum?

mirty
Selamlar,Bugün iç-dış parazit ve genel kontrol için 23 kilo köpeğime 1400 lira ödedim. Lokasyon: Ankara. Fiyat algısı kalmadığı için emin olamıyorum kazıklanıyor muyum?
Selamlar,

Bugün iç-dış parazit ve genel kontrol için 23 kilo köpeğime 1400 lira ödedim. Lokasyon: Ankara. Fiyat algısı kalmadığı için emin olamıyorum kazıklanıyor muyum?
0
mirty
(29.04.24)
Normal gibi. Dış parazit 2 ay önce 650 liraydı ki zam gelecek deniyordu.
0
prole
(29.04.24)
2 gün önce de 650 tl.
evet kazıklanmışsın.
köpek büyük diye fark da bu kadar büyük olamaz herhalde.
0
OgutucuRecep
(29.04.24)
Ben de benzer bir ücret ödüyorum İstanbul, Şişli. Tam dikkat etmiyorum ama bu civarda. 28 kiloluk köpeğim var.
Parazit için iki farklı marka var, veteriner daha ucuz olanı öneriyor ben daha pahalı olanı tercih ediyorum. Bravecto sanırım pahalı olanın markası. Bir de NexGuard var, o da iç parazit galiba, emin değilim.
Bildiğim kadarıyla 10 kiloluk sınıflara ayırıyorlar köpekler. 21 kilo veya 30 kilo olan köpek aynı dozda alıyor. Fiyatı da 10 kiloluk köpeğin 3 katı oluyor.
0
michael_knight
(29.04.24)
5 kilo kediye 750 veriyorum bana normal geldi. denilen gibi kilo üzerinden yapılıyor bu aşılar kendi içlerinde markasına göre fiyatları değişiyor karnesinden bakın hangi aşıyı yapmış marka verirseniz fiyat karşılaştırılması yapılır
0
eja
(29.04.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.