ben olsam bildiğim şirkette devam ederim. 5 yılı aşmış olmanız demek izninizin de 20 güne gelmesi demek ki yeni evli biri için oldukça önemli. yerinizde olsam aynı işyerinde bölge yöneticiliğini seçerdim.

memnunsan gerek yok bence. herşey para değil, ortama alışma falan da sıkıntı oluyor. çok fazla risk almayan bi adam olarak ben devam ederdim şimdi iş yerimde.

Beni en çok korkutan ortam zaten. çalışacağın kişiler sıkıntılı olunca kazandığın paranın hiç önemli kalmıyor. İhtimaller üzerine kurgu yapmaktan beynim kaynadı ama artık birşeyler yapmanın zamanı geldi.
Bu her iki teklife yanıt vermek inanın çok zor. herkesin yorumunu detaylıca irdeliyorum. teşekkürler.

İK ile veya kimle görüşmen gerekiyor ise onunla görüş maaşı arttırmaya çalış.

bölge müdürlüğünün çalışma şartlarından bahsetmemişsin. stres seviyesi vs. aynısa 3x maaşlı tercih edilebilir. bu arada böl. md. için 2x maaş olacağı kesin mi? önce bunu netleştir. sonra 1,5 x maaşta kalırsan hayal kırıklığına uğrama. risk almak için yeni evli olmak çok önemli değil. çocuk olunca risk almak daha da zorlaşır.

gelelim cevaba: mümkünse mevcut yerde böl. md. olarak maaşını 3x olmasa bile 2-2,5x'e arasına getirerek kal. 1-2 sene burda çalış. sonra cv'nde böl. md. artısıyla başka bir şirkete geç.

Bölge müdürü olduğum zaman sorumlu olduğum bölgenin( ege, akdeniz, marmara) cirolarından bizzatihi sorumlu olup otomotiv kredilerinde bana tanımlı olan tüm bayilerle ilişkilerin yürütülmesi, hedeflenen cironun tutturulması, bayi personellerinin bayi- kurum arasındaki ilişkilerinin yönetilmesi hususlarından sorumlu olacağım. sürekli seyahat etmem gerekebilir.
Dediğiniz hususu düşünüyorum açıkcası cv'de böyle bir referans etkili olacaktır.
az sonra İK ile şartlarla ilgili görüşmeye gideceğim. x2-2,5 te ısrar edeceğim.
gelişmeleri buradan aktarırım. her halde hayatımın eşiğinden geçiyorum. başka türlü açıklayaıyorum...

naaptın?

dün 4 saat kadar görüşme yaptık. Ben ısrarla *2,5 maaşta ısrarcı oldum. yarın her şey bitmiş olacak.ya başka banka ya da 2,5 kat ile burası..
artık allahtan hayırlısı diyorum.

gün olarak hesaplanıp para iade edilir.

www.tsrsb.org.tr

tabii ki de alabilirsiniz, araç satış belgenizi yani noterden aldığınız belgenin aslını ya da fotokopinizi götürün. kalan ücreti size vereceklerdir. aynı şey trafik poliçeniz için de geçerli.

hasar ödemesi yapılmış mı?

hayır, sadece cam değişti, o da pakette hasarsızlık içinde idi zaten.

daha kaçırmadın bi şey. bekliyoruz bakalım nolcak.

spoiler gibi olmasın ama muhtemelen akbaba teslim olma sözü verdi. o yüzden hatunu gönderdi köyüne. tamamen benim yorumum. ama son olaydan sonra işler boka sardı yine.

alkım'ın arka sokağında migros'un yanında bi atari oyun salonu var. orda 2 tane masa vardı.

beşiktaş alkımsa ben de varım..

linkteki sayfanın en altında ilgili salonlar var. belki sana yakın vardır.

www.sporas.com.tr

@su olsam

yok hocam kadıköy'deki alkım bu dediğim. tam yeri kapalı otoparkla migros arası. aşağı inen merdivenler var. mekan orası.

kuveyttürk bedava. eft vs ücreti de yok.

bir çok bankada hesaba birkaç fatura bağlarsan hesap işletim ücreti almazlar. hesap açma ve bankamatik kartı için para alınmıyor zaten. kredi kartı için kart aidatı alıyorlar.

patlar onlar. yapcak bi şey yok.

yeni laminant için bütçe ayırın. tek yol

sigorta yok mu?

sökmeyi deneyin, kabarmasından iyidir.

Talaş ve silika karışımı döktüm.
Silika bildiğimiz kedi kumu. Nemi az da olsa alır diye düşündüm.
Şu saate kadar aşırı bir kabarma olmadı.
Bakalım bekleyip göreceğiz.

Günler sonra gereksiz edit:

Çözüm işe yaradı ve ilk anda oluşan kabarmalar dışında bir sorun oluşmadı.

çevrede bilardocu varsa onlarda olabilir.

olimpiyat evinde olabilir.

evin bereketi derler onlara, zararsızdır, anadoluda her evde olur.

Bizim yazlıkta görmüştüm, 13 katlı binanın, 6. katına camdan girmişti, öldürmeye çalıştım ama çok hızlı.

niye öldürüyorsunuz anlamadım? küçücük hayvandan korkup çareyi öldürmekte bulmak nedir ya? ayrıca kertenkeleler süper şeker hayvanlardır al koynuna besle. çok ayıpladım çok.

evine kedi girse onu da elektrik süpürgesiyle çekecek misin?
psikopat mısın, elektrik süpürgesiyle çekiyorsun.
sevmeyebilirsiniz, korkabilirsiniz ama illa öldürmeye gerek var mı?

kertenkelenin herhangi bir zararı yoktur. büyük ihtimalle o da dışarı çıkacak yolu arıyordur.
"timsaha benzeyen" nedir yahu? yok t-rex girmiş eve. :)

seni gece uyurken ısırır. salgıladığı bir sıvı sayesinde tüm iskelet sistemin yavaş yavaş çöker. sıvı olarak hayatına devam erdersin.

eve giren 'kertenkele'nin aslında adı var,
şudur aslında sizin eve giren;
www.bocekilaclamasi.gen.tr

bunlar bir nevi gecko deniyor bunlara :) leopard gecko olanlar mesela tanesi 100 liradan satılıyor. pet olarak besleyebilirsiniz.
ama arkadaşların dediği gibi; evin bereketi olarak da söylenir anadoluda. örümcekleri temizler, size zararı olmaz merak etmeyin.
öyle hayvanı öldürmeye de kalkmayın.
cani misiniz kuzum?

ya hacılar tamam eyvallah demekki korkulcak bişey yokmuş.insan erkek haliyle bile çekiniyor yani lambanın dibine doğru gitti bu sonra ses seda yok ee nerdeki bu sinek ilacı falan fayda etmez mi ? ilacı var mı?

@mahsunkul hacı walla böleydi ama bukadar benekli değildi.

sonra hacılar bide kertenkele öldürmek sevap diye okumuştum ben buna nediyorsunuz ?

www.youtube.com

Sence?

geçenlerde bir tanesi bize misafir geldi. evde iki kedi var ve hayvana musallat oldular diye dışarı çıkarmaya çalıştık kaçtı eşşek sıpası.

ama daha önce besledim ben o eve girenlerden pek de şekerdi. soğuk kış günü daha şeffafcık minicik bir şeyken gelmişti. kedinin mutfağa girmesini yasaklayıp elemanı mutfakta beslemiştim. lavabonun kenarına yeşillik falan koyuyordum. sonra büyüdü serpildi ve apartman boşluğuna göç etti.

demem o ki, heyvancık size hiçbir şey yapmaz. kendi kendine takılır. sonra da çıkar gider. ellemeyin garibanı.

Durup durup şu hayvanı öldürmek sevap diyen bir din... :/

@dungangadunganga dostum bende onu diyorum işte bizim dinimize göre cana kıymak günah şimdi bu işin doğrusu nedir bilen yok mu?

yada bana çözüm söyleyin bahçadaki kediler yesin iti.

öldürmeyin. zararsızdır. birkaç güve yer, gider.

iyide nerden geldi nerden gidicek camı açık bırakınca mı geldiki hee bide şu var hadi geldi nerden gidicek lambanın dibindeki çukura girdi ses seda yok

valla dostum en son kendi bilcee iş bugece görürsem elektrik süppürgesini boylar fazla direnirse tel süpürgeyi yer kafasına bunla mı uğraşcaz yahu

hocam süleymancıktır o..
ben tüm yaz 2 yetişkin 2 çocuktan oluşan bir aileyi besledim..
evin bereketidir, zararsızdır, zaten genelde duvarda tavanda filan takılır.
evde örümcek, karınca, sinek ölüsü filan ne var ne yok temizler.

hacı ya bi sabah suratımda uyanırsam var yaa işte ozaman yarreaa yering :D anlaatabilmişimdir umarım

o ancak eliniz boyutundaki hayvanın sizden ölesiye korktuğunun farkında mısınız? o hayvanın günlük diyetine kesinlikle uymadığınız da göz önüne alınırsa hayvancık size ne yapabilir ki? işi gücü yok da sizin üzerinizde mi gezecek? bu yaz eve girenle gecelerce aynı odada kaldık. hayvanın kuyruğunun ucunu bile görmedik. dokunmayın minicik şeye. ayrıca vakti zamanından beri oraya buraya diktiğimiz beton yığınları nedeniyle o hayvanların yaşam alanına tecavüz ediyoruz. gezecek yeri kalmayanlar da o yığınların içine giriyor. onların yaşam hakkına da saygı gösterin biraz.

@kedili madam iyide hacı evde ben kiracıyım benim bi dikili ağacım yokanlican üst kata gitsin ya gece tam yatacak vakit nerden çıkarki yani bide böyle kafası güzel gibi bakiyo insana :D

bi odanın camını falan aralık bırakın hayvan çıkar gider. zaten minicik şey. her yere sığıyolar.

umarım gider yoksa bende demiyorum illede asalım keselim ama böylee bayık bayık bakması adamı uyuz ediyi ya tepkide vermiyor ya

haber.gazetevatan.com

arkadaşım sen kaç yaşındasın?
bunca insan sana anlatmış, zararsız diye. kimileri de çıkmış sana 'belki anlarsın' ümidiyle daha detaylı anlatmış. habitatlarından bahsetmiş, yaşam alanlarını saymış.
sen hala yok ev benim değil, yok elektrikli süpürgeyi çıkarırım bilmem ne.
Maganda mısın sen?
hayvan nereden geldiyse oradan gider, merak etme kalmaz senin evinde.

ulan ne insanlar var ya. biz de adam sanıp laf anlatmaya çalışıyoruz.

@mahsunkul adamlığını ispatladın uzayabilirsin.
(bkz: fobi)

ablam ev kredisi için yapmıştı yıllar önce.

mortgage kredilerinde evet, tam tarihten emin değilim 2006'dan sonra kullandırılanlarda yapılabiliyor yalnızca.

Tamamen bankanın inisiyatifinde.

yapılandırabilirsin ama kredi çekmiş olduğun banka mecbur değil. diyelim ki sen 1,05'den kullanmışsın ve borcunu ödüyorsun. ortalama kredi faizleri 0,8'e düşmüş. o zaman ya kendi bankanla anlaşırsın ya da başka bankadan 0,8 faizle kredi çekip eski krediyi kapatırsın. genelde aynı banka ile anlaşılıyor. sonuçta banka müşteri kaybetmek istemez.

Acente üzerinden satın alınca kimi yerlerde taksit olabiliyor.
Pegasus ve THY'de sanırım bazı kartlara web sitesi üzerinden yapıyor taksit.

Yabancı havayollarının sitelerinde hiç görmedim taksit sistemi.

acentadan aliyorsan yapabiliyorsun.

wings'in yurtdisi harcamalara 5 taksit olayi var, bileti yurtdisindan ya da yurtdisi bir site uzerinden internetten alirsan (expedia olsun, skyscanner olsun) otomatik taksitlendiriyor.

www.wingscard.com.tr

Uçak bileti için hiç denemedim ama bazı kredi kartları yaptığın harcamaları daha sonra isteğine bağlı olarak 3-5 taksite bölüyor. Geçen yıl aldığım 200 liralık benzini (150Tl+50Tl şeklinde) daha sonra bankanın bana gönderdiği mesajı olumlu yanıtlayarak 3'e böldürmüştüm..

şu site bir çok karta yapıyor: www.ekobilet.com

nissan micrayı önerebilirim. o fiyata başkada var mı bilmiyorum zaten. kullanıyorum iyidir tavsiye ederim.

honda civic bu fiyata mümkün değil.
opel corsa essentia 32000 tl nasıldır?

o fiyata 15-30 bin km'de 2. el düşünün bence. mesela jazz veya polo olabilir. bir de aracı almadan önce kullanın mutlaka. sizin yarı otomatik ( tiptronic ) dediğiniz bazı modeller yokuşta geri kaydırabilir. bayanlar için sıkıntı olur genelde. bazı modellerde hill holder vardır, kaydırmaz. ikinci el alacaksanız mutlaka güvenilir bir ustaya veya servise kontrol ettirmek lazım.

Bunlari yaparken bol bol su icmediysen susuzluk yapmis olabilir bas agrisini.

nefesli çalış düzelecektir çok sıkma kendini.yüksek kan basıncına hipertansiyon denir ve efor kanını basınçlı halde damarlara yollar budur kuvvetle ihtimal

en az 1-2 litre su içmiş olman lazım. yoksa baş ağrısı olabilir.

Susuzluktan.

Gazı alınmış maden suyuyla, normal suyu karıştırarak iç (Spordan sonra veya spor sırasında). Ya da vitaminsiz mineral tabletleri var onları kullan. Spordan sonra vücutta su ve mineral kaybı yaşanıyor. Baş ağrısının sebebi genellikle budur.

Barcelona'da Camp Nou'ya gidip Messi izlenir.
Pueblo español'e gidip Ispanya'nın 4 köşesinden mimari eserler görülür.
Sagrada Familia hala bitmemiş mi diye bakılır.
Travessera de gracia'daki Moncho's a gidip tıka basa deniz ürünü yenir.

zaten iki mekana da gitsen hiç bir şey yapmadan sokaklarda dolansan yinede istanbul'da yapamayacağın şeyleri yapmış olursun. farklı mekan farklı ülke vs. onun dışında yaacağın herşey tursitik deneyimine katkıda bulunur sadece.

lizbon : burada maps.google.com ginginha icilir | barlar sokaginda fado dinlenir.

barselona'da turistik olmayan harbi flamenko izlenir.

ara sokaklarda kaybolunur. ama iki şehir de pek güvenli değil söyleyeyim.

lizbonda asansöre binip ordan şehirde round yapan tramway ile yürümeden yorulmadan şehri gezmek mümkün.
lizbonda gideceğiniz her restoranda önce peynir ve soğuk muska böreği vs getirip hesaba işliyorlar, yemeyeceklerinizi geldiği anda geri yollayın. tavsiyem peyniri yemeniz. diğerleri berbat.
rüzgarlı bir şehir, benim yüzüm kuruyup dökülmüştü 2 günde. ona göre tedarikli gidin.
adega vinhotinto şarabı gayet başarılı, tavsiye ederim.

4 TL Türkiye.

Sürdürmekte olduğun hayat standardı 2 liralıksa Avrupa, daha yüksekse Türkiye.

2 lira dediğin para bana optimum bi yaşam sağlıyorsa, 2 liraya avrupa derim.
2 lira dediğin para cücük kadarsa, 4 liraya türkiye derim.

4 lira türkiye
tatiller avrupada.

"Bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım demiş" sözündeki bülbül benim.

Elbette Avrupa. İnsana insan muamelesi yapılıyor mu, ona bakarım. Hayvandan farksızız ne yazık ki. Konu aslında çok uzun ama işte sükunetle yazınca bu kadar oluyor.

evropa

2 TL avrupa

ötv, benzin, bok püsür derken zaten yaşam standardı 4 tl'ye burada çok daha düşük oluyor. avrupa diyorum ben de.

tabiiki avrupa cunku burada bir araba zaten avrupanin 2 katina denk geliyor keza ev almak tatil yapmak vs. hayat burada pahali

4 lira türkiye. aynı paraya %50 daha az çalışacaksın bi kere. tabii diğer tüm iş koşulları eşitse.

yaş 20-28 arasıysa belki yurtdışı iş tecrübesi kazanmak adına 2-3 yıllığına avrupa.

2 tl avrupa.

Türkiye. iki ya da dört.

avrupa'nin cogu yerinde 2 liraya zaten turkiye'de 4-5 liraya zor yakalayacagin bir standartta yasarsin... ickin, eglencen, tatilin, sosyal guvenligin v.s.

10 lira türkiye. Tr'de yaşamak istemeyişimin en büyük sebebi insanların alım gücünün düşük olması zaten.

neresi huzurluysa. alaska bile olur. olursa.

Arabanızda kaza tutanağı bulundurun. Karşı tarafla anlaşmanız durumunda kendi aranızda 2 takım doldurabilirsiniz.
Ehliyet, ruhsat ve trafik sigortasının fotokopisini karşı tarafa veriyorsunuz. Siz de ondan alıyorsunuz. Anlaşmayıp polisi çağırsanız da alıyor/veriyorsunuz bu evrakları.
Kaza yerine ait fotoğraf çekebilirsiniz. Polisi çağırdıysanız araçların yerini değiştirmek (trafik güvenliğini tehlikeye sokarım diye) doğru değildir. Trafik güvenliğini tehlikeye sokmamak için önlem almak sizin sorumluluğunuzdadır. Duba filan koyun kaza yerinin gerisine. Su şişesi koyanlar var.

Yaralanmalı kaza olursa her halükarda polisi çağıracaksınız. İkiden fazla araç kazaya karışırsa her halükarda polisi çağıracaksınız. Belediye otobüsüne ve bildiğim kadarıyla resmi plakalı aracın karıştığı kazalarda polis.

Sigorta ve kasko poliçesinin fotokopilerini ve 1 adet tutanak araçta bulundur.

Birde hasar sonrası anlaşmalı olan servisleri araştır, en iyi hizmet veren hangisi internetten yorumları vb. araştır. Hasar sonrası hangi servise gideceğini önceden belirle yani.

Not: Maddi hasarlı kazalarda polise gerek yok, iki taraflı olsada.

Kazada kusurunuz varsa karşı tarafın hasarını trafik sigortanız, kendi hasarınızı kaskonuz karşılar. Karşı taraf asli kusurlu ise kaskonuz hiç devreye girmez, hasarınızı karşı tarafın sigortası karşılar.

Devlet malına zarar verdiyseniz (kırmızı ışığı yıktınız diyelim) zararı sikörta karşılar.

Yaralanmalı kazalarda ilkyardım serbest, yaralıyı hastaneye yetiştireyim diye olay yerinden götürmek suçtur. Delilleri karartma. Ambulansı bekleyin.

diyelim ki ben suçluyum arkadan vurdum resmini çektik falan filan daha sonra nolcak

Tutanağa yazıp çizeceksin. Arkadan furdum diye. Evrakları da verip/alırsan mesele yok. Fotoğraf çekip ayrılırsın olay mahalinden. Gittiğin servise kasko firmanla anlaşmaları olup olmadığını sorarsın o kadar.

@taha1907

Önce hemen kaza şeklini fotoğraflayın sonra araçları düzgün bir yere çekip tutağınızı tutun daha sonrasında ise karşı tarafın hasarı senin sigortandan ödenecek, senin aracının hasarını ise kaskon ödeyecek. Araç yürür haldeyse kendin götüreceksin, yürümüyorsa kaskoyu arayıp, çekiciyle çektireceksin.

Hasarsızlıklarda bozulacak tabii.

Kazaya yirmi araç karıştı diyelim. Altı ayrı araç senin arabana vurdu, sen yedisine vurdun (kalabalıktılar) diyelim. Senin arabana hasar veren ve hasar verdiğin araçların hepsiyle ayrı ayrı tutanak düzenlenir. Ama kendi aranızda değil, ne dedik: ikiden çoksa polis:)

arabanın ön ve arkasına üçgen reklektör koyun varsa reflektör yelek giyin. üçgen reflektörü mümkün oldukça uzağa koyun. ideali 50-100 metre civarı ama istanbul trafiğinde mümkün değil tabii.

@andrey bolkonski Yaralanmalı kazalarda ilkyardım serbest, yaralıyı hastaneye yetiştireyim diye olay yerinden götürmek suçtur. Delilleri karartma. Ambulansı bekleyin.

demişsin, peki yayaya çarptıysak da götürmemek mi lazım hastaneye?

@9uncu nesilim ama para bende, evet götürmemek lazım. Kasıt olabilir olayda. Olayı örtbas etmek isteyen olabilir. Yayayı, yaralıyı alakasız yerde indirip kaçabilir vesaire.

farklı bi açıdan levye, muşta falan imkanlar el veriyorsa uzun namlulu olur bazuka olur artık nasıl uygunsa araçta bulundurmakta fayda var. herkes yeteri kadar medeni olmayabilir.

hasar kaydı derken araba pert değil di mi? 25000 çok ucuz oldu bence bir sıkıntı var dostum. arabayı göstermeden alma.

3700'lük hasar kaydı kafanı karıştırmıyor mu? benimkini karıştırdı.

donanımı ne? trendline, comfortline?
bu hasar kayıtları, sağ çamurluk ve sağ farın değişimine neden olan kazaya mı ait yoksa onlar başka, bu 3700 ve 950 liralık hasarlar başka mı?

bence hasar kaydı çok değil. mümkünse kaza fotoğrafını iste. motora zarar gelmiş mi bi bak. vw servis genelde pahalıdır. farda ufak bi çatlak olsa bile değiştirirler. hafif bir kazaysa alınabilir. ama her halukarda güvendiğiniz bir ustaya baktırın. o zaten nerede boya, kaza, parça değişimi var söyler mutlaka.

vw genelde en ufak problemde geçirmasyon fiyatlar uygular. misal bir diş kırılmıştır 600-700 tl lik parçayı değiştirir ve üstüne bir de işçilik koyar. aynı parçayı sanayide üç kuruşluk silikon ile tutturabilir ve 15-20tl lik işçilikle kurtulabilirsiniz.

o nedenle merhum un dediği gibi hasarın mahiyetine bak, motor, şasi ve yürüyen aksamlara değil de çamurluk, far, tampon vs gibi parçalarda hasar varsa çok da önemseme.

şimdi sadece o hasar kayıtlarını göz önüne alarak değerlendirme yapılmaz.
satıcıdan tam anlamıyla ne olduğunu, varsa fotoğraflarını, yoksa hangi parçaların değiştiğini öğrenmeye çalışın.

arabayı mutlaka yetkili serviste expertize sokun, ilave sanayide tanıdık varsa motor, şasi, kaporta boya, yürüyen aksam, vites kutusuna baktırmaya çalışın.

arabada turbo besleme varsa turbosuna baktırmaya çalışın, en azından kompresyonunu ölçtürmeye bakın. ucuz bir parça değil çünkü

arabanın fiyatını değerlendirebilmek için donanım seviyesi ve hangi motor olduğunu da bilmek lazım.

pendik olabilir bence de. maltepe birazcık uzak kalıyor. ne kadar e-5 tarafına çıkarsan o kadar kötüdür ayrıca yaşam olarak. yani geceleri pek tekin değildir, vs.

metro olmasa bile marmaray'a (mevcut tren hattına) yakın bir yerlerden bak. seneye açılacak büyük ihtimalle.

pendik, tren yolunun alt tarafı.

www.airbnb.com

Ya booking ya airbnb zaten başka alternatif TO DO vs var mı?

türkiyede bi farkı yok sanki benim bildiğim:

konut kredisi bildiğin kredi gibi yani konut için kredi çekiyosun oranları ona göre kredi sana ait, ödüyosun evi satsan da ödüyosun.

fakat

mortgage eve ait bi olay(en azından ingilterede yaşayan teyzemin beyanatı bu) yani ben evi satıyorum fiyatı bu diyosun satıyosun alan mortgage i ödemeye devam ediyor.


tabi türkiyede böyle değil bunlar galiba saçma bi durum tabi.

ev 150 binse sende %25'i yani 37.500 nakit olmalı. 20 binle alamazsın yani. ayda 1000 tl ödeyebilmek için 10 yıldan uzun vadeye bakman lazım.

Genelde bu tarz yerlerde dairenin şerefiyesi yerine çevresinin metrekare fiyatları baz alınır. sonuçta orası bildiğimiz eyüp. gaziosmanpaşa, kağıthane, bayrampaşa, fatih, kasımpaşa gibi orta gelir ve altının yaşadığı mahallelerden oluşuyor. bir de bina 20 yıl olmuş ve deprem öncesi. o yüzden çevresindeki benzer yıllarda yapılmış, benzer özellikteki dairelere bak. muhtemelen 1500 - 1800 tl metrekare fiyatı vardır. ayrıca site içerisinde olması binanın deprem öncesinde olmasını dengeliyor gibi duruyor.

ayrıca metrekare brüt ve net arasında değişiklik gösterir. müşteriye brütünü söyle her zaman. 100 m2 ev bu mu kardeşim derse brüt olayına girersin.

bi emlakçıya gidip buna benzer özelliklerdeki evlerin kiralarına bakın o çevrede. piyasa hakkında fikriniz olur. :) ancak ben de ev sahibiim kiraya vereceğim gibi değil de, daire kiralayacakmış gibi gidin.

@klassno

samsun'da yaşadığım için onları yapamıyorum.

internet üzerinden baksanız emlak sitelerine? bu arada o civarda kiraların samsun'dan çok farklı olacağını zannetmiyorum. benzer bir kitle yaşıyor çünkü.

siteyse yönetimi vardır herhalde. telefon açıp sorun daireler kaça gidiyor diye.

istanbul modern olabilir.

www.istanbulmodern.org

SALT olabilir belki, Karaköy'de Bankalar Sokağı'nda

www.saltonline.org

Ben bir kez gittim buraya, arkadaşım tipografi ile ilgili bir konferansa giderken beni de çağırmıştı. İtiraf etmeliyim ki sanat ve tasarım konusunda fazla bir şey bilmiyorum ama en azından bir bakılmaya değer bir yer gibi geldi bana.

İstanbul maalesef kütüphaneler konusunda zayıf. Anadolu yakasında bildiğim tek düzgün kütüphane -ki kendisi belki de profesyonel anlamda kütüphanecilik yapılan tek yerdir- İslam Araştırmaları Merkezinin kütüphanesi. İsme bakıp da aldanmayın, sadece din konusunda değil her konuda oldukça iyi bir kütüphanedir. Yalnız kullanmak için en az lisansüstü seviyede öğrenim görüyor olmanız ya da akademisyen olmanız gerekiyor.

Bir diğer seçenek de Beşiktaş'taki Bahçeşehir Üniversitesi Kütüphanesi (Adliyenin hemen yanında). Orası da oldukça güzel ve konforlu bir kütüphane. Her gün gece 12'ye kadar açık. Kitap almak için dışarıdan üyelik de kabul ediyorlar. Kütüphanede çalışmak için ise üyeliğe ihtiyacınız yok. Bu kütüphane anadolu yakasında olması dışındaki bütün isteklerinize cevap veriyor. Mutlaka deneyin.

yemek yapıcaksın başka çaren yok, net.

evde yeme şansınız varsa ekmek - köy peyniri - patates - makarna - pirinç stoğu yapın, peynir ve ekmek dışındakiler çabuk bozulmaz.

3 çeşit yemek 6 TL gibi yerlerde 500 liraya 83 kere yemek yiyebilirsiniz.

hehehe. daha bugün kuzenimle evde yemek yaparak ne biçim tasarruf ettik diye muhabbet ediyorduk. beşiktaşta 4 yıldır yaşayan bir öğrenci olarak sana birkaç tavsiyede bulunayım.

önerilerim:

-sabah kahvaltısı ve akşam yemeğini kesinlikle evde ye.
-gerekli mutfak gereçlerini bir an önce edin.
-pilav, makarna, çorba, et, tavuk vb temel yemekleri hazırlamayı öğren ve üşenme.
-ekmek almayı unutma.
-makarna, ekmek ve pirince verdiğin paraya acıma. en ucuz doymanın yolu bu yiyeceklerden geçiyor. bu yemekleri zeytinyağı, kekik, sarımsak, çeşitli soslar ve konserve garnitür ile tatlandırıp sıkılmadan yiyebilirsin.
-para sıkıntın varsa migros yerine dia'yı tercih edebilirsin. bim'e yakınsan bim'e de gidebilirsin. üçler de fena bir yer değil.
-en önemlisi cumartesi günü semt pazarını kaçırmaman. bütün haftanın erzağını 20 lira civarına denk getirebilirsin. öğrenciyim deyip pazarlık yaparsan her ürünü 50kr-1tl daha ucuza alma şansın da var.

balkan sofrasını bul

evet balkan lokantasını da deneyebilirsin. ucuza birçok yemek çeşidi yapıyorlar. ben pek sağlıklı ve lezzetli olduğunu düşünmüyorum ama bir süre idare edecek bir yer. bir yerden sonra bayıyor.

ev yemeği yap en az 2-3 öğün ye. formül basit:

-soğanı yağda pembeleşinceye kadar kavur
-varsa ve yiyorsan az bi şey kıyma at ve kavur.
-sebze at (fasulye, bezelye, kabak, ıspanak, patates vb.) bi süre pişir.
-sonra salcalı su veya domates, az su ve tuz ekle.
-pişene kadar pişir. arada bir tadına bak pişmiş mi diye.

evde yemek yap, beleş olan hiçbirşeyi kaçırma ikramdır, arkadaş ısmarlamasıdır yolda promosyon dağıtırıyorlardır. oluyor ya yeni ürünleri deneme olarak dağıtıyorlar.

valla ben sevdim. dilbilgisi de iyi. tebrikler.

teşekkür ederim. türkçe'ye dikkat etmeye çalışıyorum ama hatalar görürseniz bildirmekten çekinmeyin.

tasarım şablonunda biraz daha farklı şeylere kaçabilirsin imkanın varsa. ve mesela oradaki hamaböceği gibi farklı şeylere yer ver blogunda bence. öbür türlü çok çok fazla kaynak var çünkü aradan sıyrılman zor.

@berker kilicli makine daha çok kullanıldığı için, yoksa makinaya bi garezim yok.

@berker kilicli Türkçe doğrusu "makine"dir.

arka plandaki teknik resim mimari projesi gibi. onu değiştir bence.

ismet özel.
"münacaat" diyeyim sen anla.

orhan veli - tren sesi

Garibim
Ne bir güzel var
Avutacak gönlümü
Bu şehirde,
Ne de tanıdık bir çehre;
Bir tren sesi
Duymaya göreyim
İki gözüm iki çeşme.

Turgut Uyar'ın yeri ayrıdır.
"Hiçbir şey umurumda değil diyorum
Aşktan ve umuttan başka
Bir anda üç kadeh ve üç yeni şarkı
Belleğimde tüylü tüylü geyikli gece duruyor

Biliyorum gemiler götüremez
Neonlar ve teoriler ısıtamaz yanını yöresini
Örneğin Manastır'da oturur içerdik iki kişi
Ya da yatakta sevişirdik bir kadın bir erkek
Öpüşlerimiz gitgide ısınırdı
Koltukaltlarımız gitgide tatlı gelirdi
Geyikli gecenin karanlığında

Aldatıldığımız önemli değildi yoksa
Herkesin unuttuğunu biz hatırlamasak
Gümüş semaverleri ve eski şeyleri
Salt yadsımak için sevmiyorduk
Kötüydük de ondan mi diyeceksiniz
Ne iyiydik ne kötüydük
Durumumuz başta ve sonda ayrı ayrıysa
Başta ve sonda ayrı ayrı olduğumuzdandı"

tevfik fikret - yağmur

Küçük, muttarid, muhteriz darbeler
Kafeslerde, camlarda pür ihtizaz
Olur dembedem nevha-ger, nağme-saz
Kafeslerde, camlarda pür ihtizaz
Küçük, muttarid, muhteriz darbeler.
...

Cemal Süreya;

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin.

soruyu görünce aklıma ilk gelen ismet özel'di ki ilk cevaptada yerini bulmuş. "yıkılma sakın" şiiri,
"...
yaşamak
bizimçün dokunakli bir sarki degil ki
..."

tevfik fikret ve attila ilhan tabiki !

turgut uyar ve nazım.

Melih Cevdet Anday - Mezarlık

Bir gün biz de bu parka geleceğiz
Ahbap, arkadaş omuzunda,
Ve dağlara, taşlara benzeyeceğiz
Öyle sessiz, öyle manidar...

Konuşmak yok artık bu yerde
Yolculuk hevesi, avarelik yok
Evine, toprağına bağlı herkes
Muharebe derdi, para derdi yok...

Yalnız yaşayanlar için midir, diyor, mezarlık,
Toprak üstündeki her bitki,
Yerin dibine doğru büyüyenler de var
Hep yaşayanlar için mi?

Belki de ağaçlardan yukarıya doğru
Uzayan bir şey vardır mezarlardan
Sonsuz hürriyete benzer bir şey,
Öyle sessiz, öyle kocaman...

Bir bu tesellisi kaldı mezarlığın
Yoksa ölünün hali yaman...

(bkz: edip cansever)

muadili değil ama peyote belki.

sakarya'da var benim bildiğim uzaktan paralı.

hatta buymuş:
www.uzem.sakarya.edu.tr

emba.maltepe.edu.tr

ahmet yesevi universitesi var bir de, tek amaclari parasini alip, erkek ogrenciler icin askerligi tecil ettirmek.

atılım da var. iş arkadaşım 5 sayfa copy paste master projesi yapıp mba mezunu olmuştu, ondan önce hiçbir dersine gitmemişti, her dönem bütün derslerden kalıyor, bölüm sekreterine telefon edip f leri c yaptırıyordu.

İtiraz genelde "ben orda değildim" üzerinden oluyor ancak o zamanda fotoğraf çıkarıp gösteriyorlar. Pek şansınız yok gibi.

15 gün içinde ödersen %25 indirimli oluyor. öde kurtul bence. itiraz için dava falan açman gerekiyordu yamulmuyorsam. uğraşmak istiyorsan araştır.

Bunu senden baska birisi bilemez bro. Biz ne bilelim aylik ne kadar aliyon, ne kadar harciyon, hangi sehirde yasiyon, kira veriyor musun vs...

X lira biriktirmiş olman gerekirdi gibi bir söylem olmaz. Sonuçta kazandığın paranın sürdürmekte olduğun hayat standardına olan dengesini biz bilemeyiz.

Henüz tecrüben çok az, o yüzden işten ayrılır ayrılmaz iş bulurum düşüncesine kapılman yanlış olur. 6-12 ay işsiz kalman durumunda ne kadar masrafın olacağını kestirmeye çalış, ona göre davran kapıyı çekip çıkacağın zaman.

Yeni bir iş bulmadan ayrılma. Ben çalışmamın birinci yılında hiç para biriktirmemiş durumdaydım. Para biriktirmek için borçlanmak gerekiyor. Kredi çekmek, araba almak gibi. Yoksa o para uçup gidiyor.

Kendini kovdur da işsizlik maaşı al bari. En temizi.

Maaşını bilemeyiz ama şu an çulsuz olman normal ve büyük ihtimal. Ne kadar veriyorlar ki biriktiresin.

1-yeni işe başladıysan para biriktirmeyi unut.
2-bana 1 milyon tl yeter.
3-yeni mezunsan 2-3 yıl sürünmeyi göze alacaksın. bü mezunu olup abd'de yüksek yapmadıysan genelde böyledir. biraz tecrübe edindikten sonra iş seçme lüksün olur.

en az 1 yıl daha sabret. anormal zor bir durum (taciz, mobbing vb.) yoksa tabi.

@faith no more işsizlik maaşı için son 3 yılda son 120 günü kesintisiz olmak üzere toplam 900 gün prim ödemek gerekiyor.

turkiye gercegi bu kardes is buldugun icin sanslisin bile. ne saniyorsun ki en erken 5 sene sonra sikindririk bir b segemnt arabayi arabayi 2. el almak icin firsat kollaycaksin.

turkiyede para calisilarak kazanilmaz once bunu kulagina kupe edeceksin

@merhum, suanki isimde iyi para.aliyorum ancak kendimi gelistirecegm ve meslegmle aalakalii bi yer deil.2.si mobbnge varacak kadar siki bi ortam. dusun ustmudur mutfakta kahve icerken bzi gorup kolay gelsin diyor.
@iplikci onun farkindayim hocam zaten amac bi sekilde ticarete atlamak. sonra ozgurluk ins.

son olarak para biriktirme konusunda ben bu senenin sonuna kafar sabredip 10bin biriktirmis olsam ve 1 yillik tecrube olmus olcak isten ayrilsam mallik mi yapmis olurum?burda para iyi ama inanilmaz derecede sikiliyorum. patlicam. bu arada kendm disinda guvendigim kimse yok para anlaminda.

@barfilozofu doğru ya la, 120 günü düşündüm de 900 gün olayını unutmuşum.

parasal destek sağlayacak kimse yoksa zaten işten ayrılma. ayrılacaksan bile sana en az 6 ay yetecek kadar para biriktirip öyle ayrıl. iş bulmadan ayrılma. tek yol koy götüne rahvan gitsin demek. kimseyi takmayacaksın. md. "kolay gelsin" derse sen de ona "kolay gelsin" de. yarın işten çıkacakmış gibi rahat ol. iş hayatında her zaman böyle tipler olacak. Hepsini kafaya takarsan 35 yaşında kanser olursun. son olarak iyi bir iş aramaya başla. kendini geliştiremeyeceğin yerde fazla durma. 3-5 ayda bir sürekli iş değiştirenlere hoş bakılmaz iş başvurularında. o yüzden biraz daha sabret.

ben kendim yapmadım, yapacak bir ortamım yoktu ve zamanında bitirip çalışmak durumundaydım, ama kardeşime tavsiye ettim, hatta ısrar ettim bir sene uzat diye. nedenini soracak olursan, ben öğrencilikten bir şey anlamadım, kantine gidemedim, geyiklerden randıman alamadım, arkadaşlarımın etkinliklerine katılamadım, sabah akşam çalış dur. kardeşim de yatay geçiş yapmıştı, ilk yıl 26 ders yüklediler buna, o da aynı, sürekli çalışmak. ben de dedim ki, hem adam gibi tez yap, sadece tezi bırak ve bir yıl uzat, şöyle tadını çıkar. yaptı, bir sene uzattı, tezden de memnun uzattığına da memnun.

4 sene üniversiteden sonra sizi 40 sene (büyük ihtimalle) sikko bir çalışma hayatı bekliyor.

paranla yapacağın 2 haftalık(o da şanslıysan) tatil, 2 aylık yaz okulu geyiklerinin, üstüne 1 aylık boş vaktin yanında hiç bir şeydir bence. he bütler biraz daha bayık ama..

Tabi ki para sıkıntısı normalin üstündeyse bitirip çalışmaya başlamak daha iyi olabilir. O ayrı..

hayat hiç de okul gibi değil. bu yüzden okulu bir sene daha okumak güzel.

çalışma hayatı kötü değildir elbet fakat öğrencilik güzel şey... Etrafımdan, ailemden, hocalarımdan biliyorum... İnsanlar eşşşşek gibi çalışıyorlar... Bırak tatil yapmayı, kitap okumaya zamanları kalmıyor... Tabii ki git hayvanlaş benim gibi 2-3 yıl uzat demiyoruz... Ama en azından bir yıl uzat, hem yeni insanlar vs tanırsın hem de o bir yılda belki hayata bakış açın değişir... Çünkü sonrasında o bakış açını değiştirecek zamanın bile olmayacak...

okul uzatmak iyi değildir. halbuki ben de üniye ilk başladığımda öyle düşünmüştüm, uzatayım kafa rahat nede olsa öğrenci hayatı.

sanıldığı sürekli çalışmaya gerek yoktur okulu uzatmamak için. doğru zamanda doğru kişilerle çalışırsanız rahat rahat da bitirebilirsiniz. öte yandan çalışıp eğlenceyi kaçırmamak arkadaş ortamı kurmak için en güzel tavsiye okul kulüpleridir. ne bilim tsm olsun, hal müziği olsun şarkı söylemekten korksanız çekinseniz bile gidin. ben gitmedim lakin ihtiyacım ve isteğim yoktu. ama gidenleri gördük.

4 senede bitirirsen 4 sene kaybedersin, 5 senede bitirirsen 1 sene kaybedersin derdi bizim üst dönemler. ben 5.5 senede bitirdim gayet de zevkliydi.

işletme, maliye gibi yatarak geçilecek bir bölümde okuyorsan yeterince gezmişsindir, yatmışsındır gereği yok. ama matematik, mühendislik gibi sınavlardan kafanı kaldıramadığın, sabahlara kadar ders çalıştığın bi bölümdeysen doğru dürüst ne gezebilmişsindir ne etkinliklere katılabilmişsindir. o yüzden 2 3 ders bırakıp uzat ki rahat rahat gez dolaş, 2 haftalık tatil yerine 1 senelik tatil yap. ailenin yanına dönünce ortam çok stres oluyor, 1 sene daha kendi başına olmanın rahatlığı da var. yabancı ülkelerde gençler üniversteye başlamadan veya 1. sınıf sonunda okulu dondurup 1 seneye yakın ülkeyi, dünyayı geziyorlar kafa dağıtıyorlar. bizde bu olmadığı için uzatıp dağcılık kulübüne falan giriyoruz.

para olmadıktan sonra uzatmanın pek bi anlamı yok. ya okul kantininde 10 tane çay içerek geyik yaparsın ya da evde yatar uyursun, oyunlara tv'ye sararsın. kısacası harçlık sıkıntın yoksa uzat, gez toz arpacık.

yattigin yerden, bir halt yapmadan baba parasi yemek guzel geliyor insanlara. calismak zor geliyor

iş hayatının kötü olmasının bir numaralı sebebi sorumluluk üstlenmektir. yıllarca sorumluluklar alacaksınız ve bunları yerine getirmeniz istenecek sürekli. çok önemli bir durum olmadıkça(hastalık vs.) her sabah erken kalkıp işe gideceksiniz. ben de 1 sene uzattım okulu. okula gitmek gibi bir gayem olmadı hiç bir zaman. erken saatte derslerin hiç birine gitmemişimdir. e o rahatlığa alışınca bünyede ters etki yaratabiliyor yeni koşullar. bi de ben 4.sınıfta başladım çalışmaya uzattığım sene de çalıştım. e okulu uzattın niye çalışıyorsun? çalıştın niye okulu uzatıyorsun? ne yardan geçtim ne serden :)

artık özel şirketlerde (hangilerinde tam olarak bilmiyorum da), iş güvenliği uzmanı çalıştırmak zorunlu. benim bildiğim mühendislik mezunlarını (ziraat bile oluyor) alıyorlar sadece..
iş güvenliği uzmanı olarak çalışan birkaç kişi tanıyorum. 10.000 tl maaş çok uçuk bir hayal. benim yıldız makine+ yüksek lisans mezunu bir arkadaşım türkiye'nin en kurumsal firmalarından birinde çalışıyor, 3.250 civarı bir maaş alıyor.
iş güvenliği uzmanlığı tam amelelik onun dediğine göre, zira hep yollarda geçiyor iş hayatın. şöförsün bir nevi. sürekli seyahat etmekten bıkıp istifa eden de gördüm.

öyle olsa 2000'e aldığı adamı eğitime yollar şirketler.

vaktin varsa eğitimi al sertifikayı koy cebine. iş bulmanda artı değer sağlar.

ayrıca dark horse +1. firma yeni mezun birini işe alır onu eğitime gönderir. maksat yasal zorunluluğu yerine getirmek olsun. iş güvenliği olmayabilir ama c sertifikalı adam çalıştırırlar.

bi de 10 bin maaş alan adam gemi yapımı, inşaat gibi yüksek riskli sektörlerde çalışan en az 10 yıl tecrübeli insanlardır muhtemelen.

abi bu nedir sunu yap 10 bin tl maas , su okulu bitir 3. sinifta isin hazir, efendim surdan cik gugil havada takla atiyo bir de agziyla kus tutuyo seni almak icin. yok öyle seyler hocam allasen.

bu sertifika zorunluysa ve sirket aninda doldurmak zorundaysa seni ise alir o kadar, eger acik varsa ve birini egitime yollayamiyosa da bikay yüz lira ek geliri olur aylik o kadar.

C sınıfı iş güvenliği uzmanının 10 bin TL maaş alma ihtimali yoktur.
Bahsettiğiniz maaşı alabilecek olan insanlar A sınıfı iş güvenliği uzmanlarıdır.
C'den önce B'ye sonrada A'ya yükselme süresini netten araştırırsan bulabilirsin.

İşin özü yerinde olsam alırdım bu arada.
Her türlü +1 özellikte bir belgedir diye düşünüyorum

banka onemli degil
100 dolar'da goturebilirsin, yada onun karsiliginda TL'da olabilir.

moneygram daha ucuz. bilgin olsun. kuveyt türk ve bank asya'da var.

Bende aynı durumdayım dostum.yanı erken kalkmadım ama uykum tam olarak gelmıyor hala.catlayacagım.bu karanlıkta yasam hıc ıyı bısey degıl.vampırellaya bagladım.yarın aksam erkenden ılık sut ıcecegım.belkı gecer.

pazar günü bütün gün evde yaymaktan kaynaklanıyor. ben de aynı durumdaydım. gün içinde en az 1 saat spor veya yürüyüş yaparsanız daha rahat uyursunuz.

ev bedelinin maksimum %75'i kadar kredi çekebilirsin. ama aylık ödyebileceğin miktarı kendin belirleyebilirsin. mesela kira tutarın referans olabilir veya tüm gelirinin üçte veya dörtte biri.

vekalet sahiplerinin ev satmaya da yetkisi var mı ona bakacaksınız. zaten tapuda üstünüze aldığınızda belli olur vekalet durumu. para da genelde banka aracılığıyla verilir. yani ev sahibi ve siz bankaya gidersiniz. adam parayı görür. para ihtiyatlı olarak karşı tarafa geçer. siz ve ev sahibi tapuya gider. tapudaki işlemler bitince bankaya havber verilir. ihtiyat kaldırılır ve para adamın olur.

vekalet iptal edilmiş olabilir mi? kontrolü nasıl yapılır bilmiyorum, ama olabilir gibi bence.

vekaletin geçerliliğini ilgili noterden teyit edin mutlaka. mümkünse noterden yazı alın. yamulmuyorsam bankalar yazı fakslatıyor notere.

mümkünse tapu sahibi her iki kişiyle de telefonda görüşün. evi satmak istediklerini, evin fiyatını, vekaleti olan kişiyi, ödeme yapılcak hesabı vs. sözlü de olsa teyit edin. ters bir durum varsa ortaya çıkar en azından.

begonvil hotel de kalinir, zaten merkeze cok yakin oldugu icin aksamlari sallana sallana merkeze inilir. sahildeki meydanda, mavi bar`da bira ve buzlu badem keyfi yapilir. ertesi sabah icin kekova tekne gezisi ayarlanir ve kekova ya gidilir. diger gun de, kaputas ve patara plajlarina ayrilir.

kesinlikle kayaking yapmaya çalışın.

@freefroglet çok net olmuş tenks. Yalnız beginvil hotel 55€ demiş tek kişilik odaya. Daha makul fiyatlı yerler yok mu Kaş da kalınabilecek bildiğin?

konaklamaya çok para verme bence. zaten küçük yer merkez sıkıntısı yok. kaş hotelde kal ateş pansiyonda kal ne biliyim.

mavi bara kesinlikle git. red pointte de koparsın. ordan sonra duvar bara geçersin. meydanda bi yer var birasını alan gelir oturur içer işte duvar bar da denir. tekne turu yap. limanağzına uğra

limanağzı +1

mümkünse dalış turu.

hacı yer konusunda (bkz: aphrodite pansiyon) diye bir yer var. evde annem babam bu kadar sıcak davranmıyor bana. kesinlikle orada kal. pahalı da değil. biz 50 tl ye anlaşmıştık. çıkarken "size yanlış oda vermişiz 40 tl alalım sizden" diye eksik para aldılar.

Dalis dersleri alin

ona aşıksın ve bir an önce düzenli bişe sahip olup sana evlenme teklifinde bulunmasını mı bekliyorsun? adam mutluysa, gayet olur, benim de var bikaç tanıdığım, gayet iyiler...

(git:www.eksiduyuru.com

evlenmek istesin, araba istesin, ev istesin, daha çok çalışsın, daha güzel bir araba ve ev istesin, daha da çok çalışsın. zaman akıp geçsin. yaşlansın. o istekler zorunluluklara dönüşsün. çalışmayı bırakamasın. yaş kemale ersin. bir gün göçüp gitsin.

sence mantıklı mı?

eziklik, dangalaklık, kimse kusura bakmasın.

edit: yukarıdaki cevapları çok sonra gördüm de, hala kavanozdan çıkmamış çok adam varmış içimizde. hiçbirimiz peygamber ya da bilge falan değiliz gençler. bu yaşta bir insanın, çevresinde gördüğü şeyleri istememesi bir anormallik. "sistemin çarkları" yazanın sabahlara kadar ağzına vururum, saçmalamayın.

"arabayı nabıcam yea trafik var zaten" diyen ultra mantıklı kardeşlere selam ederim. evlenme, tamam. araba da alma, borca girme, ona da tamam. e peki filozof da olmadığına göre bu .mınakodumun hayatını niye yaşayacaksın o zaman? insan arzulamak için yaşar.

sabah 8 akşam 6 çalışıp akşam 7 gibi evde olup 8 gibi yemeğini yedikten sonra bir saat internet-tv ardından bir saat de tembellik yapıp akşam 10'da uyuyup 6.30'da uyanıp hazırlanıp işe gitmek...
eğer bir de kişinin sevgilisi, çocuğu falan varsa onlarla ilgilenemeyecek.
böyle boktan bir hayatı istememek normal. şahsen ben de çalışmayı pek düşünmüyorum.

hocu 400 tl ile öğrenci geçinemıyor..nasıl yettırıyor anlayamadım.

fight club'da bi laf vardı. tyler durden satın aldıklarının esiri olursun sonra gibi bir şey diyordu. tam hatırlayamadım şimdi.

edit: sen iyisi mi izlemediysen izle, izlediysen bir daha izle.

iş stres bitiriyor beni ayın 28 i gelmiş farkında bile değilim yaz gelip geçiyor bunun bile farkında değilim. bu da bir seçim gerçi.

adam kendi yağında kavrulup gidiyor. akşam balık şarap alıp eve gitti mi mutlu olan bir insan. idolüm. kendisini tebrik ediyorum. evlenmek için kız bul anası babası amcası eniştesi,kardeşleri teyzeleri beğensin. sonra ev al.. düğün yap..üstüne bi de gerizekalı gibi çocuk yap. yoo dostum yoo

400 lirayla nasıl geçindiğine dair kitap yazsa, kurs falan verse acayip zengin olur :)

tuzu kuru demek ki. bi kere ev ailesinin kira vermiyor büyük ihtimalle. 400 tl'yle bütün gün duvara bakılarak da yaşanabilir tabi. evi, arabayı, evlenmeyi geçtim de böyle ot gibi yaşanır mı?

ailesiyle beraber yaşıyorsa normal bi durum. 400 lira ile anca aile yanında yaşanılır. öyle lüksü olan insanlar tabi ki çalışmaz ama ben o kişiyi, allah gecinden versin, anne baba öldüğünde görmek isterim.

zaten bilgide okuduguna göre ailesi de zengin.
400 lira kendisi harcıyor, ama anasının evinde oturup, anasının yemeklerini yiyor.
Bir şekilde uyanması lazım, hırs yapsın, kariyer peşinde koşsun demiyorum.
ama kendi hayatını idame ettirecek kadar bir düzene girmesi gerekiyor.

400 lira meselesini garip bulmakla beraber imrendigim insanlar oluyo genelde.

bi kariyer para hirsi kapliyo hepimizi, neye yetisiyoruz lan, gene baskasi icin caliscaz.

@hope ender + 1

güzel bir sesi ve türkçesi varsa bir on yıl sonrasının ted williams'ı olur bence.

ne kadar çok erkek kezban var memlekette. hemen atlıyorlar. efenim herkes evlenmek zorunda değilmiş, hayat böyle güzelmiş.

en alakasız yerlerden evlilik lafı çıkartıyorlar.

arkadaş bütün kızlar evlenmek için senin peşindeymiş gibi havalardasın ama kim inanır buna? kim ne yapsın seni? işsiz güçsüz, niteliksiz, dil desen iki papuç ama hiçbir alanda icraat yok.

@last ümitsiz vaka o arkadaş boşver. kendine güveni yok, hayattan bir beklentisi yok. anne-babasına sırtını dayamış. burdaki binlerce arkadaşından farksız.

ayrıca büyük olasılık depresyonda.

olay evlenmek değil elbet. misal ben isterim bi sürü param olsun dünyayı gezeyim örneğin.

bir suru atanamayan ogretmen var 700 liraya dershanelerde sabahtan aksama surunuyorlar. is bulsalar zaten alacaklari max 1500 2000.

kusura bakmayin da bu adam 400 binlira mi kazanacak siz neyin kafasindasiniz benmi baska ulkede yasiyorum alacagin tas catlasa 4 5 bin bu ulkede o da en kiyak islerde yillarca tecrubeden sonra.

ayrica keske ailem zengin olsaydi hic calismasaydim hep dunyayi gezseydim, yurt disinda okusaydim, ama nerde bu pis ulkede mahsur kaldim. bence siz adami ailesi zengin oldugu icin ve sizin yasayamadiginiz kebab hayati yasadigi icin kiskaniyorsunuz.

çok paragözsün filan gibi ütopik bir mesaj gelmiş.

olayı şöyle açayım. sevgili arkadaşlar. ben de çok uzun zamanımı "paranın ne önemi vaaaaar. möhim olan insanlıııık" şarkısını söyleyerek geçirdim. elbette paranın önemi yok. ancak böyle belli bir yaşa gelmiş bir insanın işinin gücünün olmaması, hayatta hiçbir isteğinin olmaması, anne babasına sırtını dayaması çok tehlikeli. çeşitli örnekleri ile gördüm. çeşitli kazıklar yedim. bu insanların sorunlu ve arızalı insanlar olduğunu bizzat yaşayarak gördüm. en basitinden depresyondalar. depresyondaki insanı da sen düzeltemezsin. kendisi düzelecek. uzak durmak lazım.

insanın hayatla ilişkisi olmalı, insanlarla ilişkisi olmalı, hayalleri olmalı.

tekrar yazıyorum parada gözüm yok, ancak çok param olursa hem bol bol seyahat edip değişik yerler görüp insanları tanıyabiliri, hem de ihtiyacı olan insanlara yardım edebilirim. bunun için isterim para. (bunlar için çok paraya gerek yok elbet. ancak misal olarak yazıyorum buraya. para sadece son model araba ve içki için kullanılmaz.)

minimalist bir insanım ve açıkçası çalıştığım dönemde kendime harcadığım para aylık 400TL civarındadır. araba kullanmayı sevmiyorum o yüzden almayı hiç düşünmedim, iphone vs gibi tüketim şartlanmalarına yea ama bu zaman da böyle olmalı çağımızın gereği diyemiyorum insanlık gururum engel buna, her bizim istediğimiz veya bize istememiz gerektiği söylenen şeyleri istemeyenlere manyak o, özgüveni yok, loser, depresif demiyorum diyemiyorum çünkü özünde benim de para ile elde edebileceğim arzularım yok. ve gezmekti, sanatla ilgilenmekti vs vs gibi bir çok şeyin sadece parayla olduğunu düşünenlere de içten içe gülüyorum.

evet filozof değiliz, evet ermiş değiliz zaten çoğunluğumuz reklam/tüketim neslinin koyunuyuz ve görüldüğü üzere bundan 60-70 yıl önce normal sayılan satandartları bile normal karşılayamayacak kadar sistem tarafından sindirilmiş.

misal bir evim varsa minimum geçinme rakamını kazanıp benim için en rahat ve kendime en çok zaman ayırabileceğim işi yaparım geri kalan zamanda da istediklerimi yapmam çok da zor olmaz. ayda 400TL harcamadan yaşadığım yıllar oldu fazlasını kazanmış olsam da ama fazlasını kazanmasaydım yine aynı hayatı yaşardım o yüzden az çok böyle bir hayatı düşünebiliyorum. depresif değilim, arzularım yok değil ama bu arzular starbucks'ta oturayım, ipad'imi açayım, audi a9 alayım, 3 katlı villada yaşayayım vs değil.

velhasıl kelam, bu dünyada yalnız olmayı isteyen herkes, parayla alınacak şeyleri arzulamayan herkes illa anormal değildir, bunu anormal bulmak biraz normal değil aslında. gerçi suçlanacak bir şeyde yok ortada ağzıma küreklede vursalar sistem bizi bu hale getirdi maalesef.

soruya cevap olarak, evet insan araba istemeyebilir, ev istemeyebilir, evlenmek istemeyebilir bunlar olasıdır sanıldığı kadar garip değil, kişi öyle mutludur öyle yaşar kimsenin de bunun üzerinden kendisine hakaret etmesi veya psiklolojik açılımlar yapması gerekmez.

eyyorlamam bu kadar.

ulan evlenip niye kendini hapis etmek istesin adam? çalışmıyor diyorsun zaten, arabaya ne gerek var, zaten tüm zamanlar onun.

çok merak ediyorum. 400 lirayla nasıl geçiniliyor bir anlatın lütfen.

anne baba evi olmadan yalnız :)) ayrıca o 400 lirayı da kim veriyor size? duyurudaki söz konusu insanın düzenli işi de yokmuş?

@mea maxima culpa bu standart bir durum değil elbet, ailesinin evi olabilir, aileden kalan bir ev olabilir yani kira vs vererek mümkün değil tabii de bu tip olabilirlikleri gözardı etmekte normal mi ki? ayrıca biz hayat denilince bir tek istanbul, ankara, izmir'i anlıyorsak vay halimize, köyde bu parayı harcamadan kendi yetiştirdikleriyle yetinen aileler var.

evet, evet biz robinson ile parasız da yaşıyorduk güzel adamızda.
imza cuma :))

asgari ücretle ailesini geçindirenler de filmlerde dizilerde oluyor sadece, gerçek hayatta hiç yok.

imza: c. nolan

2 alternatif var;
1. hemen alt kattaki metroya iner otogara gider (25 dk falan) oradan da tekirdağa giden otobüslerden birine atlayıp silivri de inersin.
2. yine metroya binip, yenibosna da iner (5 dk) hemen metronun dışından silivri otobüslerine binip gidersin.
Bana kalırsa ben 2. yolu tercih ederim, otogara gidiş süresi orada otobüs bulma kalkışı v.s uzun iş.

metroya bin ve yenibosna durağında in. silivri otobüsleri oradan kalkıyor. kime sorsan gösterir.

istanbul ulaşımı için:jobistanbul.files.wordpress.com

kıyıköy ve ağva

şile, kilyos, burgazada

şu maaş sitesi: iskolig.com

okuluna göre dğişir ama 1500-2000 civarı tahmin ediyorum.

1-konfor kısmı kişiye göre değişir. "hostelde 8-10 kişi kalabilirim, koku ve sesten rahatsız olmam, ortak duş, tuvalet kullanırım" diyorsan olur. yoksa otelde kalman lazım. bütçe şişer o zaman.
2-tek olur. yolda birileriyle tanışıp onlara takılabilirsin. daha zevkli bile olabilir.
3-15 güne 1500 avro yeter.
4-rota uygun ama uçak biletlerini alman lazım.

bu arada interail biletleri 26 yaş altı için uygun, üstü için pahalı bence. bi de tcdd kuru normalden yüksek alıyordu galiba. 15 gün için otobüsü veya ucuz hava yollarını düşün bence.

www.avrupayagezi.com

ekşi'nin var bir tane. mea maxima diye birileri ilgileniyor. sordum dedi öyle entel insanlar değiliz gelebilirsiniz falan dedi. ama istanbuldalar galiba.

www.thyke.com

ekstre son ödeme tarihinden önce yatırırlarsa faiz işlemez.
ama yine de siz hesap kesim tarihinden önce yatırtmak için bastırın.. ne demek 3000 lira sevhen çekim yapıyorlar ama 1 ay sonra ödüyorlar?
eşkiya mısınız nesiniz? diye çıkışabilirsin

Sert çıkın, sizin onayınız alınmadan çekildiyse para kesinlikle faiz falan ödemeyin.

biraz çirkefleşin ertesi gün iade ederler. "tv alacaktım limitimi doldurdunuz" diyin mesela. benzeri başıma gelmişti. taksit ertelemeli tur almıştım ama tur iptal oldu ve firma karta iade yaptığını söyledi. garanti her taksidi 3 ay gecikmeli iade edeceğini bildirdi. ben de bağırıp çağırdım. hepsi aynı ayda iade edildi.

bulunduğunuz ilde tüketici hakem heyeti mutlaka vardır . Şikayet edin

hukuki bir zorunluluğu yok. hele bahsettğin gibi keyfi bir durumsa bence karşılamaz. ama sen düzgünce ara meramını anlat ve deki en uygun fiyatı tespit edip bildireceğini söyle. ve yarı yarıya karşılamayı teklif edebilirsin.

keyfi bir tadilat olucağı için ev sahibi ödemem diyebilir üstelik hukuki yöndende haklı zira tadilat talebiniz zaruri değil keyfi.

ev sahibinin yerinde olsam bende kabul etmem , evet ev değer kazanacak vs vs ama zaten içinde senelerce oturmayı planlayan bir kiracı varken ve evi satma durumu söz konusu değilken neden cebime giren paradan feragat edip hali hazırda kiracılı olan evim için tadilat yaptırayım ki ?

senin yerinden baktıgımda ise senin haklı oldugun taraf şu herkes evim dediği meskende keyifli keyifli oturmak hareket etmek ister.. yine de her keyfin bir bedeli oldugunu unutmamak lazım.

tamamını kabul etmez bence ama yarı yarıya önerebilirsin. makul biriyse ve kiraya çok ihtiyacı yoksa kabul eder herhalde. sonuçta banyo yenilenmiş olacak.

bu arada yarısını veya tamamını sen vereceksen kontratı 1 yıldan daha uzun süreli yapmaya çalış. seneye kontratı uzatmayıp çıkarabilir seni.

hukuki dayanağınızın olduğunu sanmıyorum ancak konuşup anlaşın, evin değeri yükselecek sonuçta ve daha sonra işe yarayacak. olmadı kiradan parça parça düşeyim diyin (3000 tl maraf yaptınız, kirayı her ay 300 tl eksik yatırın vs) tabi bunu yazılı anlaşma ile yapın.

(bkz: Czech Streets)

www.eksisozluk.com

türkiyede yaşamış biri her yerde yaşayabilir.
insanın olduğu yerde yalnız kalmazsın, asosyal olmadığın sürece kaynaşırsın.

prag'a hiç gitmedim ama başka pek çok ülkeye gittim, bir kaç şehirde birkaç haftadan daha uzun yaşadım. her gittiğim yere de burada yaşamak nasıl olur diye bir bakarım.

sıcaklık ortalaması: www.weather.com

kışın genelde eksilerde.

Prag'da yasayan iki arkadasim var, gecenlerde ziyaretlerine gittigimde ikisi de cok mutlulardi orada olmaktan. Ben 3 gun kadar kaldim sadece ama genel olarak guzel bir yer diyebilirim. Zaten Turkiye'den sonra yasamasi daha zor bir yer bulmaniz cok kolay degil :)

İnsanlarla kaynaşırsınız. Çek Cumhuriyeti gibi eskinin doğu blok ülkelerinde gençlerin birçoğu yabancılara karşı sanırım bir sempati besliyor ve iletişim kurabilecek düzeyde İngilizce biliyorlar. Kendileri ile İngilizce konuşan birini görünce bu onların hoşlarına gidiyor ve iletişimi sürdürmek istiyorlar. Onlar da bizim gibi, yabancılara/turistlere karşı sanırım genel bir sempati besliyor. Elbette bu söylediğim %100 herkes için genellenemez, ama gördüğüm kadarıyla gençlerdeki genel eğilim bu şekilde.
Havası kışın öyle çok soğuk değil.
Boş zamanda gidilebilecek çok yeri var.
Bir de, Antalya'da mı yaşamak istersin Prag'da mı deseler Antalya derim. Ama, Kütahya'da mı yaşamak istersin Prag'da mı deseler Prag derim.
Öyle yani.

örümceklerden korkuyorsan yaşanmaz.

geçmiş olsun.

muhtemelen yan çizecekler. ama devamında tüketici haklarına başvurabilirsiniz.

Hocam biraz zorlayın. Ben sizin yerinizde olsam topu lpg'yi takan servise atarım. "Arkadaş al sana vekalet, ya kaskodan paramı al ya da bana 1 hafta içinde paramı ver yoksa ruhsatını iptal ettiririm" der işin içinden sıyrılırım.

godless frog +1

Kasko ve Atiker'e yüklen. ödemezlerse dava açmayla tehdit et. yine ödemezlerse dava aç. bu arada mmo'ya da dava aç bence. nasıl sızdırmazlık raporu vermişler. lpg bir yerden sızdırıyorsa patlamıştır muhtemelen. durup duruken patlamaz.

geçmiş olsun.

En yakın tüketici hakem heyetine elinizde olan tüm ödeme vs bilgileriyle gidin, onlar yol gösterir.

1 ay ödeme yapmayınca icraya vermişler hemen. bugün icra mektubu gelmiş.

www.eksisozluk.com

Yakınsa, iyidir.

köklü ve iyi bir okuldur.

Tomorrow, When the War Began, normalde 7 kitaplık bir serinin ilk kitabından uyarlama olduğu için film haftaya yeni bölümü çıkacakmış gibi bitiyor ama hoş.

www.imdb.com


edit:bir de şu listeleri buldum

www.imdb.com

www.imdb.com

australia filmi var ama ortak yapım
www.imdb.com

www.imdb.com

senaryo nick cave abimizindir.

(bkz: The Loved Ones)

t24.com.tr

evet gayet haklı bir şüphe.
geçen sene muhabirlik yapıyordum en büyük kanallardan birinde, neler neler yaşanıyor. artık ne haber izliyorum ne gazete okuyorum.

tarafsız bir site olabileceğine hiçbir şekilde inanmıyorum, en basitinden birine bi haber verirken tamamen kendi bakış açınızla verirsiniz. eh konu büyük haberler olunca çok daha büyüyor bu durum.

tarafsız zor ama bianet fena değil bence.

faturanın arkasında değil miydi o form


www.markafoni.com

faturanın arkasında evet. gerçi doldurmasanız da farketmiyor. defalarca doldurmayı unutup yolladım.

fatura haricinde web sitesinde de vardı, kalktı mı o?

ilgili sipariş detayına tıkla. onun bi yerlerinde vardı yamulmuyorsam.

€xpolerer'ın verdiği linkteymiş fakat dün henüz bana teslim edilmedi olarak göründüğü için çıkmıyormuş anlaşılan. şimdi görünüyor orada. teşekkürler.