Üniversiteleri değerlendirirken dünyada kullanılan üç ölçek var.
İlki QS ölçeği. QS ölçeği Amerika bazlıdır ve akademik ün, çalışan kişilerin ünleri, doktoralı fakülte elemanı oranı, makale sayısı, atıf sayısı, yabancı öğrenci oranı, yabancı öğretim üyesi oranı, öğretim üyesi çeşitliliği, patent sayısı, vb. çeşitli kriterlere göre değerlendirilerler. İkinci ölçek Times ölçeği ve Avrupa bazlı. Bunda da benzer kriterler var. Daha az sayıda. Örneğin, üniversite ile işbirliği bir kriter ama yabancı öğrenci sayısı bir kriter değil. Bir de Uzak Doğuluların bir ölçeği var ama onu hiç öğrenemedim. Unutup duruyorum.
Bir üniversitenin puanını hesaplarken bu kriterlere uzmanlar ağırlık verir. Örneğin, makale sayısı %10 önemli gibi. QS ölçeği Amerika bazlı olduğu için kriterleri Amerikan üniversitelerini kayırma bazlıdır; Times'ın ölçeği de Avrupa üniversitelerini kayırma bazlıdır. Uzak Doğu'nun kendi ölçeği de kendi üniversitelerini yüksek gösterir mesela. Örneğin, Amerika'dakiler öğretim üyelerinin çeşitliliğine 'inbreeding' açısında önem verirken Avrupalılar 'Bu hiç önemli değil, saçmalıyorsunuz' der. İkisinin de haklı ve haksız tarafı vardır. Bundan öğreneceğimiz tek şey de, herhangi bir ölçeğin %100 doğru olmadığıdır.
Bir de bu ölçekler ilk sıralardaki üniversitede çok fark etmez de; QS'te 200. sıradaki bir üniversite Times'da 500. olabilir. Tam tersi Times'da önemli olan bir üniversite QS için önemli görülmeyebilir. Dolayısıyla, hedef Amerika üniversiteleri ise QS, Avrupa üniversiteleri ise Times'ı kullanmak mantıklı olur.
Örneğin, Times ölçeğinde Boğaziçi ve Koç'u karşılaştıralım. (Kriter sayısı daha az ve anlaması kolay diye Times'ı seçtim)
www.timeshighereducation.comwww.timeshighereducation.comEn büyük farklardan biri endüstriden gelir elde etmede. Demek ki Koç'un hocaları sanayiden çok fazla proje alıyorlar veya girişimciler ama Boğaziçi'ninkiler daha teorik çalışıyor ve sanayi ile Koç kadar iç içe değiller. (Bazı bölümler istisna olabilir). Öğretim de de Koç %5'lik fark atmış Boğaziçi'ne. Öğretimin içinde de akademisyen/öğrenci oranı, laboratuvar koşulları gibi alt kriterler var. Demek ki Koç'ta öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısı az ve daha modern laboratuvarları var. Aynı şekilde, Koç Boğaziçi'ne göre uluslararası alanda %10 daha görünürmüş. Demek ki yurtdışındaki hocalarla işbirlikleri ve uluslararası proje sayıları daha fazla. Makale ve yayın sayısında da %6'lık bir fark var. Atıflarda da %13'lük bir fark var. Demek ki bu nedenle Boğaziçi girememiş.
Atıf ve makale sayısı en önemli kriterlerden biri sayılır.