Giriş
(11)

Gözlük Seçimi

Carlito Brigante
Dün gittiğim göz doktoru gözlük yazdı bana ve devamlı takıcaksın dedi.Bende bugün-yarın gözlük alıcam ama nasıl bi gözlük alsam da beni iyice itici yapmasa.Şekli şemali çerçevesi rengi nasıl olursa güzel olur sizce...p.s: tipim, yüz şeklim cem davran'a çok benziyor.
Dün gittiğim göz doktoru gözlük yazdı bana ve devamlı takıcaksın dedi.Bende bugün-yarın gözlük alıcam ama nasıl bi gözlük alsam da beni iyice itici yapmasa.Şekli şemali çerçevesi rengi nasıl olursa güzel olur sizce...

p.s: tipim, yüz şeklim cem davran'a çok benziyor.
0
Carlito Brigante
(27.05.09)
eğer opsiyonun varsa lens tavsiye ederim. numara ilerlemesini oldukça durduruyor.
0
whoosie
(27.05.09)
@whoosie lens çok teferruat istiyor.ben fazla uğraşmayayım diyorum.
0
🌸Carlito Brigante
(27.05.09)
çerçevesiz ya da sadece üstten çerçeveli.
www.efeoptik.com.tr
image2.sahibinden.com
0
aithra
(27.05.09)
ya insanlar korkmasın lensten artık:)
em,n ol gözlüklerin yağmurda ıslanırken, istediğin güneş gözlüğünü takamazken, numaran yükselip dururken ya da makarna süzerken camların buğulandığında anlayacaksın ne dediğimi.
0
whoosie
(27.05.09)
lense alışmanız biraz zaman alabilir ama lens daha iyi bence.gozlugun camı kirlenir cıkardıgınız yerde bulamazsınız bilmem ne.gozlugun işi daha fazla.ha illa da gozluk diyosanız boyle dikdortgen seklinde cercevesiz gozluk iyi gider bu yuz sekline
0
voodoo 007
(27.05.09)
yaşınız gençse çok klasik bir model yerine, şöyle bir modelin, yüzünüze en uygun şeklini seçebilirsiniz;

www.smartbuyglasses.ca&G/special_deal_image/special_deal.png/special_deal/0/water_image_pos/1/m/D&G_DD1116_5O1
0
pinking of you
(27.05.09)
@pinking of you yaş 25
0
🌸Carlito Brigante
(27.05.09)
bu konuda uzman sayılırım.çok nerd gözükmek istemiyosan kalın ve siyah çerveli gözlük tavsiye etmem bizzat kullanıyorum ama 6 yaşımdan beri alışkanlık olmuş ben de bırakamıyorum neyse siyah ve ince kemik olabilir,gri,mavi ince kemik.yarım ince kemik gibi.renk tercihleri de siyah, mavi ,gri, beyaz ama kesinlikle tek renk olanlar tercih edilmeli.çerçevesiz gözlüklere ayrıca kılım
0
zombikanı
(27.05.09)
gözlük kullanımda yeni olduğundan çerçevesiz gözlük tavsiye etmem birleşim yerlerinden kısa zamanda tecrübesiz darbelere dayanamıyarak kırala biliyor tavsiyem sadece üstten ince çerceveli sapları kalın olan siyah renk gözlük iyi olur.

lens işi titizlik, bakım, dikkat isteyen bir şey gözlerinizin mikrop kapması çok daha kolay oluyor.
0
cellar
(27.05.09)
bu duyuruya cevap yazmıştım neden silindi anlam veremedim ama yeniden yazayım.
gözlükçüler zaten sizin yüzünüze ne tür iyi gider biliyor ve once modelin arasından bulup çıkarıyor.. onların da tavsiyesiniz yabana atmayın. bence ilk gözlük deneyiminiz olacağı için kemik almayın. narin oluyorlar. çabuk çatlar, kırılır vs.

(yine mi olmadı yoksa?)
0
girl in a coma
(27.05.09)
@girl in a coma bence oldu, güzel oldu :)
0
🌸Carlito Brigante
(27.05.09)
(16)

Sebepsiz Çaylaklık

Çavuşoğlu
merhabalar,dün itibari ile çaylak oldum. nasıl oldum ben de bilmiyorum. silinen entry'm yok. bugün yazar olan bir arkadaşın söylediğine göre mail geliyormuş. o da gelmedi. bu akşam modlog çıktısını bir arkadaş gönderdi, sadece benim sildiğim entry'ler var. şimdi neden çaylak olduğumu öğrenemeyecek m
merhabalar,

dün itibari ile çaylak oldum. nasıl oldum ben de bilmiyorum. silinen entry'm yok. bugün yazar olan bir arkadaşın söylediğine göre mail geliyormuş. o da gelmedi. bu akşam modlog çıktısını bir arkadaş gönderdi, sadece benim sildiğim entry'ler var.

şimdi neden çaylak olduğumu öğrenemeyecek miyim? moderatörün keyfilik faktörü denilen kavram bu kadar mı ayyuka çıkmış durumda? yada benim gözümden kaçan bir şey mi var acaba?

bir de bir başlıkta ki entry'min girilme saati tarihi (25.05.2009 13:59. bu hala yerli yerinde duruyor çaylaklık entry'lerinde. ama aldığım modlog çıktısında ben bu entry'yi (25.o5.2009 19:36)'da kendi kendime silmişim. yani bir entry çaylaklık entrysi iken daha önce girmiş oluyorum ama silmesini çok daha sonra yapmışım. acaba bir bug olabilir mi ya da ben bug olduğuna inanmak istiyorum.

şimdiden teşekkürler.

bu arda nickim metteya.
0
Çavuşoğlu
(26.05.09)
entryler noktalama, yazım yanlışı ve istenmeyen kelimelerden ötürü silinmiyor. Sözlükte kullanılması tehlikeli kelimeleri bolca kullanmış olabilirsiniz. Günlerdir takip ediliyorsunuzdur ve bardağı taşıran bir entryle çaylaklığa düşürülmüş olma ihtimaliniz yüksek, geçmiş olsun.

eğer gerçek sebebini öğrenmek istiyorsan iletişimden şansını bir dene.
0
ocanal
(26.05.09)
sebepsiz yere olacagini sanmiyorum. hic bir moderatorun de "ulan dur sunu caylak edeyim" tarzi bir sey dusunecegine ihtimal vermiyorum. tarihcenize dusulen notlarla alakali bir seydir muhtemelen.
0
sourlemonade
(26.05.09)
tabi tabi bugdır.

dostum 5 tane entry'in silinmiş. öyle veya böyle.
0
arigold
(26.05.09)
teşekkürler öncelikle. ama dediğim gibi silinen bir entry'm yok ki hani çaylaklığımı buna yorayım. iletişim kısmı işe yarıyorsa ordan bir irtibata geçmeye çalışayım, aklıma gelmemişti :)
0
🌸Çavuşoğlu
(26.05.09)
silinen entry'leriniz:

tanım, tanım devamı, örnek, alıntı ya da bkz değil 2
başlıktaki entrylere fiziksel referans içeriyor 1
daha önce yazılmış zaten bu 1
içerik başlıkla uyumlu değil 1

sanirim caylakliga yeter.

@cavusoglu, silinmis entry'lerin tarihcene islenir ve benzeri bir hata daha yaparsan caylak olur yahut ucarsin yeni birseylerin silinmesine gerek yok. yani entry'lerin 5 yil önce silinse de farketmez.
0
dr shephard ameliyathaneye
(26.05.09)
@dr shephard ameliyathaneye,arigold: evet 5 tane entry'm silinmiş ve mod kardeşler 2 ay beklemişler çaylak yapmak için.

@assert h: sebepsiz dememin nedeni şu an için bunu bir sebebe bağlayamamam. yoksa moderatörlere bir sıfat yükleme kaygısı değil kesinlikle. ama dediğiniz gibi notlarla alakalı olabilir de yine de sebebi bilmek tekrar aynı hataya düşmeme engel olur en azından.
bu arada acaba bana gelmeyen ve bugün arkadaşlarımın geldiğini söylediği maillerde çaylaklık sebebi belirtiliyor mu ? ilk defa oluyor da :))

teşekkürler tekrar.
0
🌸Çavuşoğlu
(26.05.09)
silinen entry in nasil yok anlamadim. 5 tane silinmis. ya da bize yanlis bi nick verdin.
ayrica dokuzuncu nesil yazarsin. siralaman en fazla 500 dur. 50 bni kusurde olan elemanlar var. yakinda donersin heralde...
0
ne nicki be
(26.05.09)
mail filan göndermiyorlar bildiğim kadarıyla ben çaylak olduktan sonra birşey değişmediyse tabi.
0
ocanal
(26.05.09)
ucurulursan mail alirsin. onda da entry yedeklerin gelir sana. caylak oldugunda mail gelmez ama tekrar yazar oldugunda da alirsin, evet.
0
sourlemonade
(26.05.09)
çaylakken mesaj gelmez, uçarken ve çaylak-yazar olurken mesaj alırsın ki 10. sab. yazar olan için nereden baksan 1-2 yıl süren var. :s
0
ne bakiyon kardesimm
(26.05.09)
çaylak oldum ben de tam 7 gün önce, mail falan gelmedi.
0
1001gecemasallariyla1002gece
(27.05.09)
ben çaylak olduğumda bana "yedekleriniz" diye mail geldi...
ama 4 ay önce idi bu tabi.
0
fuck milk get beer2
(27.05.09)
sadece 1 entry silnirse çaylak olabilir mi peki bir yazaR?
0
eyke
(27.05.09)
"sadece 1 entry silnirse çaylak olabilir mi peki bir yazaR?"
bazen evet, bazen hayır. entrisine göre.
0
aithra
(27.05.09)
@eyke;

Benim de bir entry'im daha önce yazılmış zaten bu gerekcesi ile silinmis ve bende caylak olmustum.

Hos halen de caylagim ama :o)
0
tragamin
(27.05.09)
eğer önceden bir yedek almışlıgınız varsa uçarken yedeğinizi gönderirler, çaylak olmuşsanız eğer, öyle bir eyleme gerek duyulmuyor. bunu nolur nolmaz diye sizin yapmanız daha malum olacaktır.
0
olay mahalline sonradan gelen defans oyu
(06.07.09)
(7)

is bankasi problemimizi kime anlaticaz

maresalx
sifreyle ilgili bir problemim vardi, is bankasi'nin musteri hizmetlerini aradim 444 02 02 bi soru soracaktim kendilerine. kadin bana tarif ediyo 403.. bi hata kodu veriyo surekli bunu iletince hatti daha fazla mesgul etmeyin, "iyi gunler" dedi telefonu suratima kapatti. ben bu evrimini tamamlamamis
sifreyle ilgili bir problemim vardi, is bankasi'nin musteri hizmetlerini aradim 444 02 02 bi soru soracaktim kendilerine. kadin bana tarif ediyo 403.. bi hata kodu veriyo surekli bunu iletince hatti daha fazla mesgul etmeyin, "iyi gunler" dedi telefonu suratima kapatti. ben bu evrimini tamamlamamis kadinin adini onumdeki kagida yazmistim nasil ve nereye sikayet edebiliirim ? 444 02 02 demeyin bu zaten ordan biri yani boyle mudur bunlarin amiri falan... hic bi telefonda yok sitelerinde!!! nereyle muhatap olucaz bilen duyan var mi ?
0
maresalx
(26.05.09)
aç genel müdürlüğü ara, çemkir.

ama unutma ki belki de bir kişinin işine son verilmesine sebep olacaksın, haklılığından eminsen ara derim.
0
arigold
(26.05.09)
çalıntı kartı tuşla.
3-4 kere ordan oraya bağlarlarsa çemkir, hemen hallediyorlar.
iş bankası böyle.
0
aithra
(26.05.09)
hesabının olduğu $ubeye bizzat gidersen daha kolay halledersin.

çağrı merkezi / telefon bankacılığ olayı ülkemize henüz bir numara büyük gibi geliyor bana.
0
robinbook
(26.05.09)
Bence tekrar düşünün, sizinle konusan kadın isinin geregini yapamamış olabilir, hatta siz gayet mantıklı sorular sormus olabilirsiniz ama belki sizden onceki konustugu baska insanlara ne sorarlarsa sorsunlar ne kadar saygısızlık ve taciz ederlerse etsinler evet efendim sepet efendim diyip sıra size geldiginde gereksi yere patlamış olabilir. İşleminizi şubenizin santralini arayarak veya direk şubeye giderek halledebilirsiniz, o kadını gerekli mercilere şikayet etmek belki sizde bi anlık rahatlama yaratabilir, herkes aldığı maaşın karşılığını versin diye düşünüyo olabilrsiniz, yüzünüze telefon kapatmanın kolay olmadığını o kadına anlatmış olabilirsiniz ama bu olayı bu aksaşm olmadı yarın unutacaksınız, ama o kadın için cok daha pahalıya malolucak muhtemelen, çünkü türkiye'de çağrı merkezi çalışanları en zor şartlarda çalışanlar, en çok şeye sabretmesi gerekenler, en uzun mesailerle çalışanlar ve iş güvenlikleri gerçekten cok az, ben sizin yerinizde olsam boyle bisey yapmaya cesaret edemezdim cunku bunun sorumlulugunu almak zor gelirdi, sizi hiçbişeyden alıkoyamam ama bu soruyu gorup bisey uazmassam da icim rahat etmezdi galiba
0
tehanu
(26.05.09)
sikayetvar.com u deneyebilirsin. onlar seni arar.
0
piano factory
(26.05.09)
@ tehanu

oylece bakar kalirim .) neden cesaret edemiyim ayri niye is guvenligi olmasin telefonla konusurken kadinin kafasina santral mi dusecek. gun saat gorevlinin adina kadar verip resmi yaziyla sikayetimi yaptim. tavuk gibi seyretmektense uyanik oldugumu gosterip musterinin suratina cat diye telefon kapamanin ne oldugunu gosteririrm ben ona.
0
🌸maresalx
(26.05.09)
Kadın işinden atılabilir, bak yapma diyenlere aldanma sakın. Atılsın. Bu ukala dümbelekleri işini adam gibi yapmayı artık öğrensin. Bana adam gibi hizmet etme karşılığında maaş alıyorlar. İşin peşini bırakma.
0
pichoscosama
(26.05.09)
(10)

göz seğirmesi

hobele
tam 17 gündür sol gözüm seğiriyor. sürekli, belli aralıklarla, rahatsız edici biçimde seğiriyor. nedenini araştırdım ama bulamadım. herhangi bir tedavi yöntemi de bulamadım. doktora da gitmedim. ama artık iyice sinirimi bozmaya başladı. bazen öyle bir hızlı seğiriyor ki ekrana bakamıyorum. fikri ola
tam 17 gündür sol gözüm seğiriyor. sürekli, belli aralıklarla, rahatsız edici biçimde seğiriyor. nedenini araştırdım ama bulamadım. herhangi bir tedavi yöntemi de bulamadım. doktora da gitmedim. ama artık iyice sinirimi bozmaya başladı. bazen öyle bir hızlı seğiriyor ki ekrana bakamıyorum.
fikri olan var mı? neden olur, nasıl geçer? artık inadı bırakıp doktora mı gitmeliyim? doktor ne diyecek ki?
deneyimi olanların paylaşmasını çok rica ederim.
teşekkür.
0
hobele
(26.05.09)
bende de var. neredeyse 20 gündür. fazla süt içmek ve magnezyum eksikliği gibi birşey okudum. magnezyumlu gıda aldım ama nafile. cidden sinir bozucu bişey.
0
atmosphere
(26.05.09)
bazı mineral eksikliklerinden oluyodu sanırsam. badem ceviz gibi şeyler ye, geçmesi lazım.
0
nickim onbes harf
(26.05.09)
ya geçtiğimiz kışın başında bende de oldu. 3-4 haftadan fazla sürdü. bi ara paniklediysem de sonradan düşünmemeye başladım. ve bir süre sonra da ne olduysa geçti. stresten olmuş olabileceğini düşünüyorum bendekinin. olabiliyomuş. ancaak: "bazen öyle bir hızlı seğiriyor ki ekrana bakamıyorum." kısmı beni şaşırttı. bu durumda bi doktora git bence. hiç değilse için rahatlasın.
0
jangara
(26.05.09)
Genellikle stressel oluyor. Şükür bende de yakın zamana kadar vardı, geçti.
0
ataturkiye
(26.05.09)
Bende de mütemadiyen oluyor. Sürekli ekrana bakarak çalışıyorum, bu nedenle yorgunluktan olduğunu düşündüm. (Kendi çıkarırım.) Evde gözümün üzerine ılık demlenmiş çayla kompress yaptım, çok iyi geldi. Ertesi gün değil, ondan sonraki gün geçti. Etkisi var mıdır bilmiyorum ama dinlendirdiği kesin.
0
denizen
(26.05.09)
magnezyumlu gıda nedir peki?
0
🌸hobele
(26.05.09)
fındık, fıstık, badem
0
atmosphere
(26.05.09)
stress ve aşırı mutsuzluk(depresyon olsa gerek) ana nedenleri ama bazen durduk yere çıkma ihtimalide var. ayrıca; (bkz: magnezyum/#3104264)
0
roadrunner_merlin
(26.05.09)
gözlerinizden biri bozuk ama diğeri değilse de oluyormuş.
geçen sene teki sürekli seğiriyordu. bozukmuş. birbirlerine uyum sağlamak için + çaba sarfedip yoruluyorlarmış.
siz cevizinizi, bademinizi yeyin :) biraz da dinlendirin gözlerinizi. geçmezse yine bir doktora gidin.
0
aithra
(26.05.09)
yorgunluktandır dinlenince gecer ama hakkını ver dinlemenin.Bir de günlük işlerinde çok yoruluyorsan devam edebilir bir süre daha.Velhasıl fazla yorma kendini.
0
suser adayi
(26.05.09)
(3)

blogspot.com

layer26
Arkadaşlar önemli bişey sorucam önemli bi blogun içeriğine ulaşamıyoruz daha doğrusu silinmiş konular var.Başlığı yazarak google'da önbellekten bakıyoruz ama bunların hepsine nasıl ulaşabiliriz blog yönetimine ulaşabiliriz şifreyle ordan çekip çıkartabilirmiyiz silinenleri.Teşekkürler şimdiden.
Arkadaşlar önemli bişey sorucam önemli bi blogun içeriğine ulaşamıyoruz daha doğrusu silinmiş konular var.Başlığı yazarak google'da önbellekten bakıyoruz ama bunların hepsine nasıl ulaşabiliriz blog yönetimine ulaşabiliriz şifreyle ordan çekip çıkartabilirmiyiz silinenleri.Teşekkürler şimdiden.
0
layer26
(26.05.09)
hesabınızla kendi bloğunuza girerseniz silinenlere ulaşırsınız. kendi bloğunuzdakilere tabii.
0
cro magnon
(26.05.09)
hocam o blogun hesabına giriş yapabiliyorum ama bulamadım silinenleri hiçbiyerde.
0
🌸layer26
(26.05.09)
blogspot yapıyor bazen böyle.
yedek alın periyodik olarak, içeriğiniz kaybolmaz.
0
aithra
(26.05.09)
(13)

-türk yemekleri- iki amerikana ne tavsiye edersiniz.

felsongy
yarın ameikadan eski patronunuz ve bir arkadaşı geliyormuş ve anneniz de bize davet etsene onlara gerçek türk yemekleri yedirelim demiş.menünüz nasıl olurdu? ne mutlaka yedirilmeli, neden uzak durulmalı falan ve de filan.
yarın ameikadan eski patronunuz ve bir arkadaşı geliyormuş ve anneniz de bize davet etsene onlara gerçek türk yemekleri yedirelim demiş.menünüz nasıl olurdu? ne mutlaka yedirilmeli, neden uzak durulmalı falan ve de filan.
0
felsongy
(25.05.09)
biraz bilgi edinin diye:www.osmanlimutfagi.com
0
akustik cinayet
(26.05.09)
ecevit, beyaz saraya giderken yanında hünkar beğendinin tarifini götürmüş hediyelerden biri olarak. çok da güzel yemektir bence. kim nerede yapar hiç bilemiyorum ama
0
gunetapar_
(26.05.09)
patlıcan yemeklerini deneyin. dolma ve mantı türevleri de hoş olabilir
0
CrimsonAndAzure
(26.05.09)
manti, biber dolmasi, zeytinyagli yaprak sarma
tarhana corbasi
cacik
gavurdagi salata, nar eksili cevizli falan
meyve olarak can erik
0
cisterna
(26.05.09)
saydiklarimi aslinda herkes sevmeyebilir, amerikan mutfagina yani kisaca fast food a alismis insanlara cok tuhaf gelebilir bu tatlar ama begenmezlerse de begenmesinler bence. turk yemegi bunlardir yani. ya da onlem olarak bi kenarda da biraz kofte falan olsun: )
0
cisterna
(26.05.09)
amerikanlar bol etli ve yagli yemeklere aliskindir sanirim.türk mutfagi ters gelmez onlara. sadece acili yemeklerden uzak dur.
0
fspades
(26.05.09)
mercimek çorbası

içli köfte
su böreği ya da paçanga böreği pastırmalı
belki kızarmış hellim

zeytinyağlı sarma ya da dolma
zeytinyağlı fasulye, barbunya pilaki, bamya vs

patlıcanlı kebap, tas kebabı vb
patates püresi
şehriyeli pilav ya da iç pilav

cacık, salata

fırında sakızlı sütlaç

törkiş kafi
0
pinking of you
(26.05.09)
tatlı soğanı hafif sumak ilâ karıp, zeytinyağında cızırdatıp sunmak lâzım evvela. uzunyoldan gelenin; bilmediği mutfaktaki spazmlara önlem amaçlı, sindirim sistemi sorunlarına terbiyedir en azından:) anadolu tedbiri bu.
olamaz deriseniz, soğan çorbası deneyin. ama, önce kendinize yapıp, sınayarak girişin bu işe. daha önce yapmadıiseniz rezil bişe de çıkar ortaya. çorbada sarımsak; ateşten almaya yakın en son konulsun:)
hah, soorası nereli olduğunuza bağlı. yöresel, etnik bişeler sunun. bizler beyle de güsel, alengirli insannarız die. yahut yemekteyiz bölümlerini arayın nette. yapın bişey.
şevketi bostan vakti de geçti geçiyor. acele idin :) bitti bitti..
0
yapacakbirseyyok
(26.05.09)
bence mantıdan uzak durun. alışkın olmayana ıslak hamur fikri garip geliyor, iğreniyorlar.
0
cereal killer
(26.05.09)
amerikada yasayan bir akrabam 2003 yılında evlenmis dugunune de bir suru amerikalı arkadası gelmisti.yemeklere bayılmıslardı. o gun menude olanları sayayım aklımda kaldıgı kadarıyla;

karnıyarık
zeytinyaglı sarma
paçanga boregi
hatırlayabildiklerim bunlar, corba ise ya ezogelin ya da tarhanaydı simdi aklıma gelmedi.zeytinyaglılara bayılırlar bi de kebap ve benzeri seylere de bayılıyorlar ama iyi yapan bi yer olması sart
0
lurgee
(26.05.09)
kimse söylememiş ama içli köfte, tereyağı ile, köy usulü (dışarda hazır satılan ne idüğü belirsizlerden değil).
0
alchemistt
(26.05.09)
sarma-dolma türevlerine bayılıyorlar.
patlıcan yemeklerine de hayır demiyorlar.
bu kanılara şöyle vardım:
en son verdiğin uluslararası yemekte: üç japon, iki türk, bir arap ve bir amerikalı (aslen jamaika kökenli) zenci ablamız vardı. menüde de:
kaşık börek çorbası (tarhanaya benziyor)
patlıcan kızartması ve zentinyağlı yaprak sarması + yoğurt
türlü
patetesli börek vardı

bir diğer yemekte de mantı yapmıştım, biraz ağır geldi ama beğendiler.
0
aithra
(26.05.09)
cevap veren herkese çok teşekkür ediyorum. ilk kez bir amerikanı türkiyede ağırlayacağım. o yüzden önerileriniz önemli.
mantıdan uzak durduk dediğiniz gibi.
yaprak sarma, kuru biber ve patlıcan dolması halep de diyorlar sanırım.
bostane, umarım adını doğru hatırlıyorumdur. gavurdağı salatasına benziyor biraz cevizli, nar ekşili ve vişne suyu ihtiva eden lezzetli bir salata. mevsim salatası. başka aklınıza gelen lezzetli ara sıcak önerebilirsiniz.
hünkar beğendi.
tatlı da önerebilirsiniz annem bir sürlü tatlı yapalım bir de adını unuttuğum şerbetli bir tatlı yapalım dedi.
bir de son olarak gelen misafirlerimizden biri hindu kökenli amerikalı imiş bugün tanıştım. ve ne yazık ki vejeteryan. o sanırım hünkar beğendinin beğendi kısmıyla ilgilenecek.
teşekkür ederim herkese çok yardımınız dokundu.
0
🌸felsongy
(27.05.09)
(16)

korkuyorum

sesintoplandigiyer
merhabalar, bu akşam öss için dersanenin kampına gidiyorum. ama içimde çok fena bir korku var. çünkü 18 gün boyunca bahçeli bir binada aralıksız test, denemeler bunun gibi şeyler yapılacak. ve dışarı çıkma izni gibi şeyler yok. kapalı alanda kalmak, aşırı disiplin gibi şeyler bana biraz stres getird
merhabalar, bu akşam öss için dersanenin kampına gidiyorum. ama içimde çok fena bir korku var. çünkü 18 gün boyunca bahçeli bir binada aralıksız test, denemeler bunun gibi şeyler yapılacak. ve dışarı çıkma izni gibi şeyler yok. kapalı alanda kalmak, aşırı disiplin gibi şeyler bana biraz stres getirdi. kendimi nasıl sakinleştireceğim bilmiyorum. kuzenim ekşi duyuru'nun yardımcı olacağını söyledi. evet sizce ne yapmalıyım?
0
sesintoplandigiyer
(25.05.09)
gitme madem arkadaşım,
en hassas dönemde bu kadar kasacaksa seni, takılmaya devam et evde.
kafanın en rahat olması gereken dönemdesin.
0
arigold
(25.05.09)
Selamlar,
Ben öss'ye girdiğim yılda son 15 gün deneme dahi çözmemiştim hafif hafif günde 15-20 soru karalamıştım. Sınavda da beklediğimi almıştım. Dediğin olay stres yapar insanda, yorar beyni. Bence evinde hafif tempoyla çalış çok daha yararlı olur.
0
spitzer
(25.05.09)
gitmem gerekiyor. bu zamana kadar çalıştım, çabaladım.şimdi korkuyorum diyipte gitmemezlik yapamam.
0
🌸sesintoplandigiyer
(25.05.09)
bir kere öncelikle kendini hiç bir şeyi yapmak zorunda hissetmememlisin, helek i böyle bir dönemde. neden gitmen gerek? neden böyle bir zorunluluk olsunki sonuçta amacın başarı sağlamak ve emin ol böylesine stres ve baskı altında sonavda başarı sağlayamassın. dahaççok baskı ve strese girmek yerine kendini daha rahat hissedeceğin bir çalışma yöntemine yönelmelisin bence.
0
bir zamanlar cocuktum
(25.05.09)
öss'ye 1 hafta kala kitabı defteri kapatmıştım. güneş, gezmece, arkadaşlar...
kafam rahat mis gibi girdim sınava, çok da iyi oldu.
her neyse, madem kararını verdin, streslenmeyeceksin bu kadar basit. madem bugüne kadar çalıştın, kasmana gerek yok türkiye 1.liği hedeflemiyorsan.
hem kapalı yer, baskı bilmem ne diyorsun, hem de korkup gitmemezlik yapamam diyorsun..
0
arigold
(25.05.09)
ben dershanenin kampına gitmiştim ama tamamlamadan çıktım kampı, hiç gerek yok; zaten dershane kavramından tiksinirim; adamlar çok ilgileniyoruz ayağına sıkıyorlar da sıkıyorlar insanı. bi de değmez istemiyosan vazgeçiver ne olacak ki?
0
ansya
(25.05.09)
dene bi, bunalınca gidersin evine, bağlamıyorlar ya..
0
aithra
(25.05.09)
ya öyle sacmalik mi olur. sicarim kampa. oss'ye gireyim derken sagliktan olmanin bir esprisi yok.
0
okocha
(25.05.09)
istediğin zaman evine geri dönebileceğini aklından çıkarma.
fazla da kasma bence kamptakiler ne derlerse desinler.
0
kalimotxo
(25.05.09)
korkman gereken bir şey yok. önce kendine sırayla şunları sor:

1. bu kampa gerçekten ihtiyacım var mı?
2. kampın bana yararları ve zararları neler?

bu sorulara verdiğin cevaplar seni ikna ediyorsa kampa git. çok sıkılırsan da çıkarsın. psikolojini bozmasına ve seni sıkmasına izin verme.
0
biyolog olcakmisim
(25.05.09)
auschwitz öss kampı mı bu? canınız sıkılınca çözmüyorum, yapmıyorum de. istediğin zaman da çık evinde çalış. her türlü derece yaptığında senin adını flamalarına yazdıracaklar zaten. öyle kampa falan alıyorlarsa zaten kafadan girersin gibi. manyak olmanın lüzumu yok. öss'de sıçarsın sonra.
0
jesters cap
(25.05.09)
yillar once gitmistim ben de boyle 10 gunluk bir kampt. 2. gununde fethullah hoca kasetleri dolasmaya basladi ortada 3. gun camdan atlayip kactik :) dersaneyi de biraktim ^^
0
mat couthon
(25.05.09)
senin tek sorumlulugun öss'de hedefine ulasmak. dersanedeki tiplemelere en ufak bir borcun yok. eger istemiyorsan gitme. gidersen cözmüyorum dedigin zaman birak cözme, cikmak istedigin zaman cik.
0
fspades
(25.05.09)
selam,
bu tür işleri zorunluluk gibi düşünmen için verilen telkinleri biliyorum zira o insanlar inanılmaz paralar yapıyorlar senin bu korkundan.

ben 2004 mezunuyum liseden, öss falan için hiç dersaneye gitmedim, okulun bir programı vardı, son sene onu da bıraktım, evde de test mest çözmedim. sınava kısacası öss adına hiçbisikim yapmadan girdim. puan olarak çalışarak ne yapacaktıysam onu yaptım. ama össden önceki aylarımı evde uçak maketi yaparak, bilgisayar oynayarak, kod yazarak geçirdiğim için çok memnunum. kısacası, ne kadar zor olduğunu bilsem de senin için, bu kamp mamp olayları, test çözmelerin, hele bir de az vakit kalmışken (sanırım) hiç de elzem olmadığına inanman.
evde modere şekilde kendin çalışırsın, istemezsen çalışmazsın olur biter.
0
lhun
(25.05.09)
bilirim o kampları.kacarsınız 1 saatligine ya bişi olmaz bizi de oyle kandırıyolardı:)
ama şunu rahatlıkla soyleyebilirm ki o disiplin bana cok iyi gelmişti (her manada)
zevk almaya bakın.arkadaslarla gece yapılan yastk savaslarını tadını cıkarın yada ne bilim bi daha oss ye hazirlanmayacagınızı dusunerek kendinizi motive edin.ama sıkılacagınızı dusunuyorsanız gitmeyin.
dipnot:her durumu eglenceli hale getirebilirsini<.hele de arkadas ortamınız varsa.biz cok cılgınlıklar yapmıştık zamanında:)
0
voodoo 007
(25.05.09)
istemiyorsanız gitmeyin, hiç gitmeyin gibi yorumlar biraz yanlış yönlendirebilir gencimizi, en azından ben bu kanaatteyim.
bu kampa gerçekten ihtiyacı olabilir ya da kampın içeriğini tamamiyle bilmediğimizden kampı sevebilir de.
öss'den düşük bir puan aldığında kampa keşke gitseymişim de diyebilir eğer gitmezse.
gençleri yanlış yönlendirmeyelim arkadaşlar :)
siz dershaneye ya da kampa gitmeden üni kazandıysanız negzel de herkes böyle yaparsa kazanır diye bir kaide yok ne yazık ki.
koşulların elveriyorsa git bence kampa. çok kasma kendini, sağlığın daha önemli. baktın olmuyor çıkar dönersin evine ama denemedim de deme.
0
aithra
(26.05.09)
(11)

hiç çalışmadan yaşamak

kurtulan adam
böyle insanlar var mı..yani erkek cinsiyetinden.zengin falan da değil diyelim bi evin kirasıyla 500 tlyle falan hiç çalışmadan geçinenler.abi ben işimi sevmiyorum insanlarla uyumsuzluğum yüzünden iş hayatında hiç mutlu olabileceğimi de düşünmüyorum.yavaştan böyle fikirler oluşmaya başladı bende.acab
böyle insanlar var mı..yani erkek cinsiyetinden.zengin falan da değil diyelim bi evin kirasıyla 500 tlyle falan hiç çalışmadan geçinenler.abi ben işimi sevmiyorum insanlarla uyumsuzluğum yüzünden iş hayatında hiç mutlu olabileceğimi de düşünmüyorum.yavaştan böyle fikirler oluşmaya başladı bende.acaba saçmalıyor muyum?
0
kurtulan adam
(25.05.09)
yok saçmalamıyorsun diyerek moral vereyim, de ben yıllardır düşünüyorum bu hususta, çözümü yok gibi.
0
tahsin sutcuoglu
(25.05.09)
piyango çıkmadığı ya da mısırdan miras kalmadığı sürece olmaz. ya da google, facebook, million dollar homepage gibi bişey bul. bunlar da piyango sayılır zaten.
0
hardal
(25.05.09)
yabancı bir adam vardı böyle, ömür boyu hiç çalışmamış gayet de düzgün yaşıyordu. hatta kitap da çıkarmıştı bu hususta. ama adını hatırlamıyorum maalesef.
0
kalimotxo
(25.05.09)
belirli bir refah seviyesinde yasamak istiyorsan, o seviyede yasayan insanlar kadar sikinti cekmen gerekir.

mesela 1 milyon liran olmasini istiyorsan bir postacinin tum hayati boyunca mektup tasiyarak ve hic harcamadan para biriktirerek 1 milyon dolara ulasmasi gereken zamani gozunde canlandir yaklasik 60-70 yilda belki ek isler yaparak biriktirebilir. senin 1 yil icersinde boylesine bir parayi elde etmen icin o postacinin 60-70 senede cektigi sikintiyi cekmen gerekir. (legal yollardan) ancak legal olmayan yollardan boyle bir para kazanman icinde farkli sikintilar hatta hayatini karartabilecek durumlar icersine girebilirsin (2. paragraf: Paul Graham - Hackers & Painters kitabindan ornektir.)

yani diyecegim odur ki calismak zaten ruh ve beden sagligi icin gereklidir.
emin ol suan varolan isinden baska bir is bulmadan cikarsan ve 3 ay issiz kalirsan (basima geldi) kendine oyle dertler yaratirsin ki kafayi yersin. imho
0
buyerson
(25.05.09)
(bkz: cosmo kramer)
0
la grande
(25.05.09)
ucuz memleketlerde yaşayanlar var dediğin gibi, mesela hindistan gibi bir yerde. orda da istersen arada turistik bir yerde çalışıp kafana göre takılabilirsin.
0
pyro clustic flow
(25.05.09)
çalışmanın ruh ve beden sağlığı için iyi olduğuna inanmıyorum.yani çalışmanın tanımı nedir ki..çalışmış olmak için illa yapılan şeyden para kaznmak mı lazım
0
🌸kurtulan adam
(25.05.09)
hayatta zevk aldığın bir şeyi yaparak para kazanabiliyor musun ona bakabilirsin. Böylece hem bildiğimiz iş hayatının kabusluklarından uzak olursun, hem de nasıl geçireceğim zamanımı bir işe yaramıyorum ben diye düşünmezsin. Var böyle insanlar, güneye yerleşip küçük bi pansiyon açanlar, işi bırakıp evde kitap yazmaya başlayanlar filan
0
sayinseyirciler
(25.05.09)
en basit bilg. oyunlarında bile kasmadan level atlayamıyor ve hatta karakterini yaşatamıyorsun.
hayat bundan daha beter. en basit tarifiyle, yaşamak için yemek yemek zorundasın. yemek yemek için çalışmak. sevdiğin bir iş muhakkak vardır, onu bul, çalış. kendine yet.
0
aithra
(25.05.09)
kendiyle yüzleşme cesareti bulan insanların nihai isteği budur diye tahmin ediyorum. zira kimisi için aylaklık da zordur, bu sefer hayatın kendisiyle karşılaşırsın, düşünürsün ben neyim ne yapıyorum falan, her adama göre değildir yani.

öte yandan bir erkek olarak düşünmen gereken şeyler var. evlenecek misin, veya bekar hayatı mı yaşayacaksın, bunu yapmak için sence ne kadar paraya ihtiyacın olacak? veya senin evde (veya tatil yerinde) aylak oturma kararını destekleyecek ama "babanız erkek olup çalışaydı şimdi adam gibi okullarda okurdunuz" demeyecek bir eş bulabilecek misin? dediğim gibi burada sorun bir miktar erkeğe özgüleşiyor, zira çalışsın çalışmasın erkeğin görevi evini kurup insanların karınlarını doyurmak. dişi olsaydın, ve bazı şeyleri kabullenmeye razı olsaydın, sadece kocanın ağız kokusunu çeker hem parasını yerdin hem de hayatın aylaklık üzerine olabilirdi.

bunun dışında, kendi kendinin sosyal güvenliği olacaksın, bu tür hesapları da gerçekçi yapmak gerek. mesela kendine ne kadar ömür biçiyorsun? diyelim bu hesap tuttu, o zaman bu hayatın boyunca ihtiyacın olacak paranın tabanını oluşturacaksın. sonra her hastalık vs. ekstra cebinden çıkacağı için buna bir buffer zone parası hazır etmen lazım ki bunun ne kadar olacağını kestirmek de zor.

buna ek olarak, diyelim en verimli çağlarını bir iş tecrübesi vs edinmeden geçirdin, gayet kifayetsiz ve yeteneksiz bir hal aldın, ama ardından bu hayat tarzından sıkıldın veya bir şekilde daha fazlasına ihtiyacın oldu; geriye dönüş gayet zor olacaktır.

bir de servet biriktirme modelini seçmen lazım; önce parayı biriktirip sonra onu yiyecek misin, yoksa sabit bir gelire mi bel bağlayacaksın (kira gibi), veya ikisinden biraz biraz mı.. neticede ne yaparsan yap, toplamda neredeyse risk-free olman lazım, yani evin yıkılması, kiraların düşmesi, piyasanın altüst olması vs olmaz diyeceğin türlü şey seni sokaklara düşürmemeli.

bunlar hesaplanması gereken şeyler, ama öte yandan bu isteğini çok doğal buluyorum, zira "çalışmak" denen şey ile modern dünyada çalışmak olarak bahsettiğimiz şeyler çok farklı. kendi bağını bahçeni ekersen bu çalışmaktır eyvallah, ama sabah akşam birinin orospusu olup, şerefsizlerin ağız kokusunu çekip, başkasının parasına para katmasına yardımcı olurken sen ucundan koklayacaksan bu pek çalışmak değildir. aksini düşünen kendini iyi kandırabilmiş, dünya haline adapte olmuş demektir, tebrikler.

tabi kazanış tarzını eleştirdiğimiz gibi tüketim tarafını da eleştirmemiz lazım sistemin. aman yeni çıkan playstation ne eylenceli, efendim yeni araba telefon vesair bunların içinden de doğal olan tüketimi ayrıştırman, geri kalanıyla refahını koruyabilmen de gerekli. zira başta zaten insanların çok çalışmaya güdülenmesi, çok ve gereksiz tüketmeye güdülenmiş olmalarından geliyor. ama ben zannetmiyorum ki kendini dinlemeye vakit bulmuş herhangi bir adam dünyadan tad almak için bu kadar boş tüketimlere ihtiyaç duysun.

biraz da metriklerinden bahsetmek isterim bu işin. benim annem emekli öğretmen, hayatında özel ders vs vermemiş, ek geliri olmamış bir insan. hayatı boyunca çalışarak kazandığı para (36 yıl çalıştı) yaklaşık yarım trilyon ediyor. çok iyi yönettiği için (borsa faiz vs falan değil kesinlikle, sadece harcamasını yönetti) o parayla şimdi bana imkansız görünen şeyler yapmış. ortalama insan ömrünü düşünecek olursan bir o kadar da kazanacak (sosyal güvenlikten). şimdi senin bu parayı iyi çalışıp bir 5 - 10 senede elde edip, sürdürülebilir bir yaşam yaratmaman için bir sebep yok. dikkat et bu parayı faize koymak değerlendirmek vs gibi işleri hesaba katmıyorum bile. eski piyasayla tr gibi bir yerde senelik ortalam %20 de dönüşü var o paranın.

bir de unutmadan, bilidğim kadarıyla ücra yerlerde hafif komünal takılan topluluklar var. ama bunları sadece duydum, nasıl yapılır edilir katılınır fikrim yok. (aslında çeşitli cemmat dernek vs de bu yolu bellemiş olabilir) hatta münzevileri vs de araştırmak lazım. bunların hepsi nispeten parasız sürdürülebilir yaşama örnek modeller.

veya ne bileyim, bir köye gidip çobanlık yapabilirsin eğer mutlu ediyorsa; sana bir oda, karnına aş verirler, al sana özgür (eğer öyle geliyorsa) bir yaşam.

"into the wild" filmini izlemediysen onu da izlemende fayda var. daha radikal bir yöntem ama kesinlikle pahalı, dünyanı sürekli gezen insanlar var, modere şekilde tasarruflar ederlerse son izlediğim belgeselde adam 8 ayda toplam 20bin dolarla 26 ülke mi ne geziyordu (amerikan pasaportu var o ayrı bir durum tabi). toplamda 13.5 trilyon etse de, amerika şartlarında bildiğim kadarıyla hamburgerciler daha fazla kazanıyor 20 bin dolardan. demem o ki 40 bin dolar kazanır, bir sene gezer, bir sene vasıfsız bir iş yaparsın. ama dediğim gibi tüm dışsal hastalık evlenme sıkılma vs hesap dışı tabii.

eğer bi karar verecek olursan bize de bildir :)
0
lhun
(25.05.09)
(bkz: pushkar shah)
pushkar shah,
1998 yılından beri hiç çalışmıyor.
11 yıl önce cebinde yaklaşık 1 euroya karşılık gelen bir parayla başladığı yolculuğunda; bisikletiyle dünyayı dolaşmakta...

tam olarak senin sorunla pek ilgili değil ama, yine de böyle düşüncelerin varsa pushkar shah dan da haberdar ol istedim.

bence Ilhun herşeyi açık açık olağanüstü bir şekilde anlatmış. bayılarak okudum yazısını. sen de iyice bir oku :)...
0
mumutum
(26.05.09)
(3)

Bahçeye alınan köpek

joehigashi
şöyle bir şeyi merak ediyorum.. Hiçbir bilgim yok bu hususta.. diyelim ki evimizin bahçesine kulübesiyle birlikte yavru bir kangal ya da ilerde büyüyüp bekçilik yapması için bir köpek aldık..1- Bu köpekler tuvalet ihtiyacını nasıl gideriyor yani eğer ki bahçeye salınırsa ulu orta yerlere pisleyip ba
şöyle bir şeyi merak ediyorum.. Hiçbir bilgim yok bu hususta.. diyelim ki evimizin bahçesine kulübesiyle birlikte yavru bir kangal ya da ilerde büyüyüp bekçilik yapması için bir köpek aldık..

1- Bu köpekler tuvalet ihtiyacını nasıl gideriyor yani eğer ki bahçeye salınırsa ulu orta yerlere pisleyip bahçeyi berbat eder mi yoksa verilecek bir eğitimle kedi gibi kendisine ayrılan özel bir yere pisler mi ? Yani genelde bahçeye salınan köpekler ulu orta yere mi pisliyo ?

2- Gece gece fuzuli yere havlayıp mahalleyi ayağa kaldırır mı ?

3- Soğuk havalar karşısında hayvancağızı içeri almaya gerek olur mu ? Yoksa ısıtmalı tarzı kulübeler var mı ?

4- Beslenme hususu nasıl oluyor ? Evde pişmiş bizden artan etleri falan versek olur mu yoksa illa özel mama mı almak gerekir ?

not: şu an köpek almayı tahayyül etmiyorum ama ilerde alırsam fikir sahibi olma açısından soruyorum ki böyle bir durum olabilir.
0
joehigashi
(25.05.09)
senelerdir bahçede köpek bakarız (memlekette).
1- baştan işaretliyor bahçenin her köşesini, sonra dışarı salınınca yapıyor ediyor. dışarı hiç salınmıyorsa bellediği bir köşeye gidip yapıyor bizimkiler.
2- yabancı bir ses ya da uygunsuz (beğenmediği) birilerini görünce havlıyor. genelde çingenelere havlar.
3- tüyleri var onun :) kulubesine şilte koyarsınız kışın en olmadı. (gerçi bu cinsine göre değişir galiba)
4- evdekileri veriyoruz biz, içine ekmek doğrayıp. hemen hemen her yemeği yiyorlar. ama tabi arada bir kemik vs. de veriyoruz.
+ aşıları var; kene için vs.
0
aithra
(25.05.09)
böyle bir işe girişirken, yavru köpeklerin bahçeden çalınacağı riskini de unutmamak gerekir.
alacağın köpeğin cinsi verilecek cevapları dadeğiştireceği için, köpeğin cinsi bilmeden pek bir şey yazamadım. mesela rotweiller olursa
2, evet
4, sadece kuru mama diye cevaplardım, kişisel deneyimlerime ve kızıma dayanarak.
0
pyro clustic flow
(25.05.09)
1 ) tuvalet alışkanlığı diye bir şey var, eğer doğru işaretlemeler yaparsanız, bahçeye bile yapmaz, günün belli saatlerinde alırsınız bahçe dışında bir yere yaptırırsınız.

2 ) eğitimine bağlı. bekçi köpeği isteyenler genelde köpeğini bahçe duvarının yanından geçen herkese havlatmayı tercih ediyor. eğer işlek bir yerde otoruyorsanız günde 2650 sefer havlayabilir bu köpek. ha eğer köpek sadece bahçeye girene havlasın ve içeri sokmasın derseniz bu sefer işin içine acil durumda eve girmek zorunda kalacak olan doktor veya itfaiye eri ne yapacak sorusunu sorarım. nitekim kangal diyorsunuz, 80 kiloluk köpek, skertiverir adamı bahçenin kıyısında köşesinde. burada eğitim çok önemli, istenilen şey; köpeğin sahip eksenli havlaması, youtube' da schutzhund bark and hold diye aratın, ondan lazım size.

3 ) yok. kulübeyi 2 kademeli yapın. ilk kademede kapı olsun, köpek kapıdan girdikten sonra bir paravan ile karşılaşsın ve yarım tur dönüşle yatacağı yere ulaşsın, böylece kapıdan giren rüzgar direk paravana vuracaktır ve içeriyi estirmez. bir de kulübe içine kamyon lastiği atarsınız, köpek girer lastiğin içinde uyur, böylece tamamen rüzgardan korunur.

4 ) köpekler artıkçı hayvandır. ama köpek besleme söz konusu olunca, mevzu sadece artık yemeği vermekle olmaz. siz evde yahni yaparsınız, az artar, gider verirsiniz köpeğe. yahni içinde olan soğan gider köpeği zehirler. veya gider aşırı protein yüklersiniz, aşırı d vitamini yüklersiniz vs. ha şimdi şurada hiç bir şey olmaz diye yazan arkadaşları az dehşetle izliyorum, köpeklerine kaç sefer kan sayımı yaptırmışlar, kaç sefer kemik ölçümü yaptırmışlar. büyük ırklarda köpek beslenmesi başlı başına bir sorundur. benim köpeğim 40 kilo, ben 6 yıldır mama ile besliyorum. cillop gibi köpek. tüm değerleri sınırda, kalçası sağlam, iskelet sisteminde bir anormallik yok, mineral eksiği yok. sağlıklı neticede.

köpek almayın. çok uzun bir inceleme süreci geçirtin kendinize. bir ırka da tamamen vurulmadan o ırkı almayın. hiç beklemediğiniz süprizler olabilir. elinizde olan kangalı doğru yetiştiremeyip asosyal yaparsanız ne olacak? bu tip soruların cevabını verdiğiniz zaman köpek sahibi olun.
0
galahad
(25.05.09)
(21)

nostaljik objeler

portishead
Böyle çocukluğumuzu veya eski zamanları hatırlatan, bulundukları dönemi simgeleyen, görünce gülümsetip ''aa öyle bir şey vardı zamanında di mi' dedirten nostaljik objeler neler olabilir?. Mesela kumbara, tavuklu saat, file (hani şu memurların kullandığı) felan gibi...
Böyle çocukluğumuzu veya eski zamanları hatırlatan, bulundukları dönemi simgeleyen, görünce gülümsetip ''aa öyle bir şey vardı zamanında di mi' dedirten nostaljik objeler neler olabilir?. Mesela kumbara, tavuklu saat, file (hani şu memurların kullandığı) felan gibi...
0
portishead
(25.05.09)
gripin, altin cikolata, leblebi tozu.
ilk aklima gelen bunlar oldu.
0
sourlemonade
(25.05.09)
sulugöz, cin ali kitapları, ayşegül orda burda serisi, pıtırcık serisi, üner ünite dergisi.
0
kriker
(25.05.09)
küçükküçük poşetlerde renkli kolonyalar, meybuz denen bişey vardı poeştlerde meyveli buz, ülker napoliten çikolata, balık kraker, golf yapan lord ve prenses sevgilisi desenli porselen vazo küllük vs takımı, atari, vatkalı bluzlar, emel sayın
0
tehanu
(25.05.09)
arı mayalı silgi, gırgır, commodore 64, hulahop. ilk olarak bunlar geldi aklıma. buldukça yazarım.
0
spirit crusher
(25.05.09)
karton bebekler, merdivenden çıkıp sonra kaydıraktan kayan penguen oyuncağı, tamagotchi
0
merry shelly
(25.05.09)
çocukluğun hangi döneme geliyor bilmiyorum ama benim aklıma gelenlerden biri mabel sakız.
bir de poşet içinde çekirdek vardı açınca heryeri yırtılırdı.cam şişe cola, gazoz ve fanta şişenin üzerinde danseden, oturan farklı figürlü insanlar vardı. anneannenin ya da babaannenin hacıdan getirdiği uzun boylu (yaklaşık 40 45 cm) gelinlikli bebekler vb.
0
kaafinur
(25.05.09)
üstü kadife kaplı küçük toplar ve topaç vardı.
gazetelerin verdiği kartondan evler, arabalar, oyunlar, kuponla porselen takımları..
takunya vardı önceden, kızlar giyerdi. yekke yekke ayakkabılar, bahçıvan tulumları..
bonibon'un ufo şeklinde bi kabı vardı.
büyük radyolar, siyah beyaz televizyon ve çatıdaki anteni..
kahve değirmeni vardı, küçük böyle. eve kahve çekirdek halinde alınır, bunda çekilirdi.
pikap, gramafon..
0
aithra
(25.05.09)
o değil de 2 litrelik pepsi kola şişelerinin altında mavi plastik tas gibi bi şey olurdu @lo4ı3pqcmcwdkf%%%%%^W432lnwddjk
0
o da olabilir
(25.05.09)
kurukafa desenli bandana
0
peki
(25.05.09)
duvara asılan seramik zenci bir kızla oğlan vardı
şemsiye formunda çikolata
telsiz çıkmıştı bir de 80'li yıllarda "breyk breyk arkadaş arıyorum"
sonra alman dağ evi formunda hava durumuna göre kız ya da erkek köylü almanın çıktığı dereceler vardı
yine moda olmuş diyorlar: rubik küpü vardı
yine 80'li yıllarda bulgaristan'dan göçenlerin getirdiği katlanınca küçülen muşamba çantalar vardı
Lee Cooper vardı
Ööööööf, ben yaşlanmışım.
0
SiyamkedisiZorro
(25.05.09)
Unuttum, bir de içinde çiçek olan kolonyalar vardı
kolonyalar bittiğinde doldurulurdu - o doldurma aleti
kadınların saçlarına fön çekilmezdi, sardıktan sonra fanus gibi bir yere sokarlardı kafayı
çiçekli mandal tokalar vardı (öyk!)
0
SiyamkedisiZorro
(25.05.09)
plastikten kara şimşek. tepesinden delip tel geçirirdik uzunca. direksiyonu olurdu o.
0
zeki baba
(25.05.09)
* üstü çizgili platik top vardı bir de. üzerine oturunca yamulurdu. (yumurta) olurdu.
* bir de "mekap" ayakkabılar vardı. ne sağlamdı be.
sonra torsion çıkınca dibimiz düşmüştü.
aldırıncaya kadar ne yalakalık etmiştim bizimkilere.
* haa bir de, gazetelerde ilanı çıkan elektronik yap-boz setler vardı.
onunla zekamızı geliştirirdik aklımız sıra.
* bir de dama gibi bir oyun vardı.
sarı delikli bir yuvarlak. kırmızı çubukları onun üstüne takardık. işimiz bitince de kırmızı çubuklar, o sarı kutunun içine doldurulurdu saklamak için.
* pinokyo/hüdaverdi bisiklet.
* kontra bisikletler(alman)
* cız/meşe/cambilik (kemik, kocabaş)
* ortası fındıklı yuvarlak çikolatalar. (bugünlerde yeniden çıktı)
* huzur/cincibir gazozu
* çekiliş
ohhooooo neler vardı daha bee..
0
zeki baba
(25.05.09)
Cevap yazanlara cok tesekkurler,yıllar sonra yeniden hatırlanan cok guzel seyler yazılmış. Fakat soruyu eksik sorduğumu farkettim. Asıl amacım gecmiste kalan fakat bugun de kullanılabilecek, hala bir fonksiyonu bulunan objeler. Alınıp bugun de kullanılabilsin yani...

Bu arada Zeki Baba'nın bahsini ettiği şu sarı küçük çubuklu kırmızı delikli oyunun adı neydi ve hala bulabilirmiyim bilenler yazarsa çok sevinirim...:)
0
🌸portishead
(25.05.09)
walkman, kaset, yılbaşı ve bayram tebriği, anjesörlü telefon ve jetonu, esem spor ayakkabılar, casio saat, hesap makineli saat, cep aynası,
0
mat couthon
(25.05.09)
çapraz açılan ahşap dikiş kutuları (çok mu eskiye gittim)
uzun boyunlu tombiş gövdeli kalın camdan sürahiler.
jakar/brokar renkli koltuklar ve aynı renkte oya işli yuvarlak sırt yastıkları
0
cedilla
(25.05.09)
futbolcu kartları
troll oyuncağı tinyurl.com
eti puf
sanal bebek
capri-sun
atari
şemsiye çikolata
furby
tipitip sakız
tombi cips
calippo

edit:
solo test o sarı küçük çubuklu kırmızı delikli oyun. ankarada olanlar atakuledeki depo isimli mağazada bulabilirler. ne sevinmiştim bulunca.

edit2:
tangle ve kenex vardı bi de.
0
hardal
(25.05.09)
@portishead oyunun adı solo test olabilir mi?
0
merry shelly
(25.05.09)
laklak vardı bir de.hala var mıdır bilmiyorum.
0
karamell
(25.05.09)
cedilla'nın bahsettiği sürahilerden kardeşim doğumgünümde hediye etti, her görene senin istediğin cümleyi kurdurttu paşabahçeden almış sen de bulabilirsin yani.

ağlayan çocuk resmi, şu yani yusufzar.blogcu.com

annaanne evi klasiği geyik avı gösteren seccade

bu üçünü bulman çok zor olmaz ama bi de yalayınca insanın ağzında iğrenç bi tat bırakan prensesli kuşlu muşlu biblolar vardı görüntüsü şeker gibi, içinde parlak partiküller var. Çok çirkinlerdi ama epey nostaljik.

Bi de eskicileri gez bence, hiç aklına gelmeyen ama o hissi verebilecek şeyler bulabilirsin.
0
hayali arkadaş
(25.05.09)
saat başlarında içinden guguk kuşu çıkan sonra tekrar kafesine giren isveç saatleri Ev şeklindeydi altından ipler sarkıyodu iplerin ucunda da kozalaklar vardı
bulursan bana da haber ver hatta ben epey aradım vaktinde
0
hayali arkadaş
(27.05.09)
(9)

Bayan parfümü tavsiyesi

joehigashi
Bir bayan arkadaşa (sevgilim değil yanlış anlaşılmasın) parfüm almam gerekiyor. Sözükteki saygıdeğer bayan arkadaşların tavsiye edeceği güzel bir parfüm markası var mı acaba ?Not : açık parfüm alacağım o yüzden fiyat önemli değil.. Hatta kullandığınız memnun olduğunuz açık parfüm varsa tavsiye de bu
Bir bayan arkadaşa (sevgilim değil yanlış anlaşılmasın) parfüm almam gerekiyor. Sözükteki saygıdeğer bayan arkadaşların tavsiye edeceği güzel bir parfüm markası var mı acaba ?

Not : açık parfüm alacağım o yüzden fiyat önemli değil.. Hatta kullandığınız memnun olduğunuz açık parfüm varsa tavsiye de bulunursanız çok memnun olurum..
0
joehigashi
(23.05.09)
cok yanlıs, parfumunu bilmiyorsan hic kalkısma. cok ters tepebilir.
0
bryan fury
(23.05.09)
moschino-cheap and chic beğenmeme ihtimali olacağını sanmıyorum. bir çok tene uyan nadir kokulardan.
0
wilwarn
(23.05.09)
Benim adım hıdır, elimden gelen budur.. Parfüm alacağım kişiyi tanımıyorum bile.. Nerden baksanız tutarsızlık, sonuçta parfümü bana aldıranın düşüneceği bir şey. Söyledim de hatta olsun dedi.. Şöyle anlatayım kendi bulunduğu yerde açık parfüm satan yer yok diye ben kendisine daha doğrusu kız arkadaşına kargoyla parfüm göndereceğim olaya bak !! Ne derseniz diyin artık.. Ha parfüm alacağım kişi esmer galiba.. bu arada hiçbir sorumluluk almadığımı arkadaşa da söyledim..
0
🌸joehigashi
(23.05.09)
(bkz: ralph lauren)... bayanlar genelde bu parfümden memnun kalırlar.
0
vend avesta
(23.05.09)
lacoste
0
aithra
(23.05.09)
candy - açıktır ama harika kokusu var.( kapalısı var mı bilmiyorum )
0
ykyt
(23.05.09)
himm...
parfüm almanın felsefesi. "sen kötü kokuyorsun / senin parfümünü begenmiyorum" demek anlamına gelebilir. lise mantığıyla hediye alma derim. hele parfüm asla. onlar kendi parfümlerini çoktan seçmişlerdir zaten. seninkinin çöpe gideceği kesin.
başka bi hediye düşün... bence :-)
0
anki06
(23.05.09)
hunca sexy...

benim hatunda var. doyamıyorum koklamaya..
0
anteelope_
(23.05.09)
çemkirmek istemiyorum bu yüzden en kısık sesimle, lütfen, rica ediyorum, bayan demeyelim. teşekkürler.
0
nobetciokur
(24.05.09)
(4)

ev arkadaşı - ev arıyorum...

bisus
anadolu ya da avrupa yakasında, yaşanılmayacak kadar kötü olmayan, merkezi yerlere kolayca ulaşabileceğim bir semtte, güzel bir ev ve ev arkadaşı arıyorum. ev temiz olmalı, ev arkadaşım öğrenci olmalı kira da en fazla 250 istemeli ha tabi bi de bayan olmalı benim gibi. 3. arkadaş da olabilirim..birl
anadolu ya da avrupa yakasında, yaşanılmayacak kadar kötü olmayan, merkezi yerlere kolayca ulaşabileceğim bir semtte, güzel bir ev ve ev arkadaşı arıyorum. ev temiz olmalı, ev arkadaşım öğrenci olmalı kira da en fazla 250 istemeli ha tabi bi de bayan olmalı benim gibi. 3. arkadaş da olabilirim..birlikte ev de tutulabilir.

bir de ataşehir şerifali, kadıköy inönü, mecidiyeköy gülbağ nasıl yerlerdir ?

şimdiden teşekkür ettim:)

mail: [email protected]
0
bisus
(22.05.09)
gulbag pek iyi degil ama caglayan tarafi daha temiz.
0
astaroth
(22.05.09)
şerifalinin evleri yenidir, cillop gibidir ama uzaktır, kadıköye gelmen normal zamanda min 1 saat sürer, trafik varsa da allah bilir. ayrıca geceleri ulaşım da zordur, taksiye para bayılman gerekir eğer taksime takılmaya falan kalkarsan.
bu arada sen, bugun nazım hikmet kültür merkezinde konuştuğum güzel kız mısın?
0
zubundy
(22.05.09)
gülbağ'da bu paraya ev bulman çok zor.
0
aithra
(23.05.09)
zbundy hayır değilim.
0
🌸bisus
(27.05.09)
(2)

pinhani - gözler anlatır

ezeriko
belki 20 tane indirdim, hepsi yarım.tamını gönderebilecek veya link verebilecek varsa çok makbule geçer, teşekkürler.aka.ezer zımbırtı gmeyildışa kapalıdır.
belki 20 tane indirdim, hepsi yarım.
tamını gönderebilecek veya link verebilecek varsa çok makbule geçer,
teşekkürler.

aka.ezer zımbırtı gmeyil

dışa kapalıdır.
0
ezeriko
(22.05.09)
gönderdim ama bendeki de yarım olanlardanmış. hiç farketmemiştim.
0
boikot
(22.05.09)
gönderdim.
0
aithra
(22.05.09)
(3)

takva filmi hakkında-spoiler

pinking of you
az önce izledim star tv de. filmin sonunda şeyh konuşma yapıyordu dergahta bir sürü kişiye. bizim şahıs da dinliyordu onu, derken birden yatakta gördük kendisini bağlanmıştı falan.acaba arada bişey oldu da kestiler mi, kriz falan mı geçirdi, küfür mü etti abimiz? yoksa orjinali de mi böyle, merak et
az önce izledim star tv de. filmin sonunda şeyh konuşma yapıyordu dergahta bir sürü kişiye. bizim şahıs da dinliyordu onu, derken birden yatakta gördük kendisini bağlanmıştı falan.
acaba arada bişey oldu da kestiler mi, kriz falan mı geçirdi, küfür mü etti abimiz? yoksa orjinali de mi böyle, merak ettim.
0
pinking of you
(22.05.09)
muharrem o arada kendi kendine istişare yapıyordu
0
blowup
(22.05.09)
cemaat gerçekleriyle tanışan abimiz erdi.
0
makineci
(22.05.09)
kesmişler sanırım.
o arada inme iniyor sizinkine, erdi merdi diyorlar.
0
aithra
(22.05.09)
(9)

Tang

sarere
Şu toz içicek tang ve muadilleri zararlı mıdır?
Şu toz içicek tang ve muadilleri zararlı mıdır?
0
sarere
(21.05.09)
zararlıdır, neden yararlı olsun ki fabrikasyon ürünü olan birşey? değil mi?
0
kobretti
(21.05.09)
İyi de adamlar neden o kadar reklamını yapıyorlar. Talep var kazanıyorlar ki yapıyorlar, insanlar alıyor bir şekilde. İnsanlar zararlı bildikleri bu içeceği neden alıp içsinler ki ?
0
🌸sarere
(21.05.09)
şimdi böyle bir mantık nasıl olabilir?

adamlar iyi pazarlıyor diyeyim? sigarayi zararlarını bildiği halde içen insanlar neden içiyor? veya kolayı?

tang'in de tadı güzeldir ama insan sağlığına yararı olduğunu göstermez içiliyor olması.
0
kobretti
(21.05.09)
zararli derken; faydali degildir en azindan. yani c vitamini falan tiras gibi.
ama bir de soyle bi muhabbet var; "suyun disinda herseyin bi yarari ve zarari vardir..."
0
ne nicki be
(21.05.09)
ben bunu jelibon, lolipop yada envayi cesit ivir zivirda protein, c vitamini" marketinginden farkli gormuyorum valla,

tang'in verecegi c vitamininden hic bi cacik olmaz acikcasi. yani haklisiniz, faydali degil ama gunluk tukettigimiz diger ivir zivirlar kadarda zarari vardir.

envai cesit aroma tadi veriyorlar, adi uzerinde meyve suyu bile degil, tozu sulandiriyosun filan, kantik kuntik isler icmeyin:)
0
kobretti
(21.05.09)
böyle toz içecekleri içtikten bir müddet -5 10 dk. kadar- sonra boğazımda çok kötü bir tat bırakıyorlar.

içlerinde bir sürü tatlandırıcı, renklendirici vs katkı maddeleri var. bu toz zımbırtıların hiçbiri orijinal meyve sularının yerini tutmaz, bir hayrı olduklarını da sanmıyorum.
0
hicazkar
(21.05.09)
hangi madde fabrikasyon/zararlı değil ki şu zamanda?
0
natnan
(22.05.09)
sorunun tam cevabını verelim

değildir.
zararlı olsalardı gıda kodeksine uygunsuzluktan satışları yapılamazdı.
tabi yasaya uygun üretim yapan üreticileri kastediyorum. merdiven altı üreticileri değil.
0
trocero
(22.05.09)
içindeki meyve özütleri vs. "çok fazla kullanıldığında" mideye zarar veriyor (hayvanlar üzerindeki deneylerin sonuçlarını okumuştum), alerji yapıyor, göz sulandırıyor - kızartıyor.. kaldı ki içinde bir sürü madde daha var.
bu sadece tang ve muadilleri için değil, meyveli sakızlar, şekerler vs. için de geçerli.
0
aithra
(22.05.09)
(3)

leylak kokulu parfüm/koku

shi aila
leylak kokulu cok da pahali olmayan parfüm, koku ne var?bilenler icin yves rocher'in eau te toilette fraiche "pur desir de lilas"ini cok begeniyorum ama cabuk ucuyor. buna yakin (ayni markanin sabunu, losyonu disinda) daha kalici birsey tavsiye edebilir misiniz?tesekkürler
leylak kokulu cok da pahali olmayan parfüm, koku ne var?
bilenler icin yves rocher'in eau te toilette fraiche "pur desir de lilas"ini cok begeniyorum ama cabuk ucuyor.
buna yakin (ayni markanin sabunu, losyonu disinda) daha kalici birsey tavsiye edebilir misiniz?
tesekkürler
0
shi aila
(21.05.09)
Highland Lilac of Rochester
Caswell-Massey - Lilac signature scent
En Passant, by Olivia Giacobetti for Frederic Malle
0
ermanen
(21.05.09)
Marks and Spencer ve The Body Shop a bi uğra istersen. Body Shopun yağ şeklindeki parfümleri ancak yıkanınca bi zahmet çıkarıyor kokularını.
0
chaud
(22.05.09)
body shop'un spreyleri de var leylak kokulu, 2 gün gitmiyor kokusu.
0
aithra
(22.05.09)
(3)

elektrik sayacı değişimi

cafcurucufcuf
geçenlerde eve kağıt bırakmıslar sayacınız bozuk, değişmesi gerekiyor diyerekten. ev boş olduğu için tüketim sıfır haliyle. geçen gün yine gelmişler, saatin bozuk olmadığı söylenince yinede 15 gün içinde değişmesi gerek, eski saatler bunlar falan filan demişler. öyle zamansız günlerde gelip kontrol
geçenlerde eve kağıt bırakmıslar sayacınız bozuk, değişmesi gerekiyor diyerekten. ev boş olduğu için tüketim sıfır haliyle. geçen gün yine gelmişler, saatin bozuk olmadığı söylenince yinede 15 gün içinde değişmesi gerek, eski saatler bunlar falan filan demişler. öyle zamansız günlerde gelip kontrol ediyorlarki evde alakasız insanlara denk geliyorlar, banada tam anlatamıyorlar durumun nasıl geliştiğini, kontrolorün ne dediğini. neyse

ben bu sayacı değiştireyim diyorum, kiracıyım, saati ev sahibinin mi değiştirmesi gerekiyor. 2 hafta önce aboneliği üzerime almıştım ben, sayaç benim adıma mı kayıtlı oluyor şimdi.

ben gidip bi yerlerden sayaç alıp taktırıcam mı, sayacı elektrik dağıtım şirketine götürüp onaylatıcam mı, neyi nasıl yapıcam, bu haltları daha önce yemiş birisi bulunur mu buralarda.
0
cafcurucufcuf
(21.05.09)
google sağolsun.

ARIZALI SAYAÇ DEĞİŞİM İŞLEMLERİ KANUNEN TEDAŞ'CA YAPILMALI ve ARIZALI SAYAÇ KONTROL EDİLMEK ÜZERE ÜRETİCİ FİRMAYA TEDAŞ TARAFINDAN GÖNDERİLMELİDİR. Arızalı sayaç değişim işlemlerinin nasıl yapılacağı konusunda TEDAŞ Genel Müdürlüğü tarafından 28 Mayıs 2004 tarih ve 1911 sayılı bir yazı tüm üretici firmalara ve TEDAŞ müesseselerine tebliğ edilmiştir. Aynı konu 2 Temmuz 2004 tarih ve 19798 sayılı yazı ile Tüm müesseselere ve üretici firmalara bir yazı ile tekrar duyurulmuştur. Sayacınız bağlı olduğunuz TEDAŞ tarafından değiştirilecektir. Bu işlem için TEDAŞ'a müracaat ediniz.


www.basari.com.tr
www.basari.com.tr


son olarak isterseniz sayacı kendiniz değiştirin ve eski sayacı TEDAŞ'dan isteyin ve taşındığınızda yine TEDAŞ'a başvurarak yeni taktırdığınız sayacın yerine eskisini taktırıp, kendinize ait olan sayacı yeni taşındığınız eve taktırabilirsiniz ikinci yol ise ev sahibini ile anlaşıp kiradan düşün.

Abone bir dilekçe, sayaç ve faturası ile bağlı bulunduğu bölgenin TEDAŞ veya diğer elektrik kurumlarına başvurur.

MEKANİK SAYACINIZI ELEKTRONİK SAYAÇ İLE DEĞİŞTİRDİĞİNİZDE ESKİ MEKANİK SAYACINIZI GERİ İSTEYİNİZ.

KİRACI İSENİZ EVDEN AYRILMADAN ÖNCE BAĞLI OLDUĞUNUZ TEDAŞ'A MÜRACAATLA ESKİ MEKANİK SAYACI YERİNE TAKTIRARAK ELEKTRONİK SAYACINIZI YENİ TAŞINDIĞINIZ EVDE KULLANABİLME HAKKINA SAHİPSİNİZ.

NOT:Bu tavsiyeleri gözü kapalı yapıp sonra bürokrasinin çarkları arasında sıkışmadan önce yine de TEDAŞ'a bir danışın derim ben
0
anarche
(21.05.09)
ev sahibinizle anlaşıp sayacın parasını kiradan düşerseniz, evden çıkarken sayaç söktürmekle uğraşmazsınız.
0
aithra
(21.05.09)
hic ugrasma o kagıdı ev sahibine gotur ilgilensin kendisi.
0
bryan fury
(21.05.09)
(6)

Bir Sorum Var Arkadaşlar

kottak
benim sürekli takıldığım bir dini site var adı www.dinimizislam.com ama geçenlerde bir arkadaşım dediki orada yazılan bazı şeyler yanlış diye...şimdi benim kafam karıştı kime inancam diye bu siteyi bileniniz varmı aranızda...?güvenilir bir sitemi
benim sürekli takıldığım bir dini site var adı www.dinimizislam.com ama geçenlerde bir arkadaşım dediki orada yazılan bazı şeyler yanlış diye...şimdi benim kafam karıştı kime inancam diye bu siteyi bileniniz varmı aranızda...?güvenilir bir sitemi
0
kottak
(20.05.09)
hani geçenlerde, "elbiselerini at" demişti, o arkadaşın mı yine?
0
cedilla
(20.05.09)
(bkz: dinimizislam.com)

ek: iğrenç bir site imiş. entryleri incele anlarsın.

edit:
birkaç şey yazayım içinden.

masturbasyon günahtır.

müzik günahtır.
sual: inşaat şirketi olarak, plaj sitesi, içki fabrikası, turistik otel gibi yerler yapmak uygun mudur?
cevap: günaha sebep olmayacak, fabrika, iş yeri, okul, ev gibi yerlerin inşaatı tercih edilmelidir.

sual: yolda hanımı ile veya kızı ile gezene selam verilir mi?
cevap: hanımı ile gezene selam vermemeli, kızı ile gezene selam verilir

sual: mastürbasyonun kimseye zararı olmadığına göre niye haram ki?
cevap: dinimiz, bir şeyi haram etmişse, haramdır. haramsa, niye haram denmez. besmelesiz kesilen kuzu eti de haramdır. mutlaka bir kimseye zararı olması gerekmez


sual: ev zilinin ve cep telefonunun melodili olmasında sakınca var mıdır?
cevap: mekruh olur. melodi hoşuna gittiği için çaldırıp onu dinlemek caiz olmaz. onun için düz olanlarını tercih etmelidir.

sual: on yaşında bir oğlum var. bu oğlum yanımda iken eniştemle bir odada oturmamız halvet olur mu? günah mıdır?
cevap: evet günahtır. çünkü bu yaştaki çocuk, halvete mani değildir.

sual: henüz büluğa ermemiş, 11-12 yaşındaki bir kızın kapanması gerekir mi? böyle bir kız, eniştesi gibi bir namahrem akrabası ile sefere çıkabilir mi?
cevap: evet kapanması gerekir. sefere mahrem akrabası olmadan çıkamaz. 8-9 yaşındaki bir kız, gösterişli sayılır. baliğ olmamış gösterişli kız da, kadın gibidir


sual: baldızımı veya yengemi istanbul’un bir semtinden öteki semtine arabamla götürebilir miyim?
cevap: yenge de baldız da yabancı kadındır. zaruret olmadıkça da onları yalnız olarak bir yere götürmenizi tavsiye etmeyiz.


seçim senin tabi.
0
emcedeltate
(20.05.09)
bak şimdi madem müslümanım diye geziyorsun, islamla ilgili bilgileri bir sitedeki kendini bilip bilmediği belli olmayan insanlardan mı alıyorsun? duymuşsundur hani islam'ın esaslarının anlatıldığı bir kutsal kitap var. al onu oku madem meraklısın..
0
dambil
(20.05.09)
pek sayın kottak,

görünen o ki, kişiliği koyacak yer arıyorsunuz. aileden gelen "dindarlık" sonradan, belki de internet yoluyla edindiğiniz bilgilerle çelişiyor ya da aralarında çok büyük farklar olduğunu görüp orta yolu bulamıyorsunuz.

bir arkadaşım diye dorduğunuz sorular, aslınds bu iç çatışmanın ürünü. yukarıda yazılan tavsiyelere göre yaşamak mı istiyorsunuz. internet kullanmanın, eğitim almanın size getireceği fayda, cahil bir köylüden daha iyi bir yorumlama yeteneği değil mi? lütfen biraz düşünün, 10 yaşında bir çocukla aynı odada kalmamayı önerebilen bir din olur mu? siz bu kadar mı kör cahilsiniz ki, bunu düşünmeyip burada cevap arıyorsunuz.

allah ıslah etsin..
0
kabablanka
(21.05.09)
bir çok genç dimağ böyle mundar oluyor, ona üzülüyorum.
0
aithra
(21.05.09)
kurana inanın hadislere inanın.peygamber<sav) bile boyle kesin yasaklamadıktan sonra kimin ne haddine acaba?bide dinde kesin yasaklar vardr mesela haram kılınan içki hırsızlık kul hakkı gibi şeyler.siz bunları oturup kuran ve hadislerden okursanız zaten kendi dogrunuzu yanlışınızı ayırabilirsiniz.ha burdakiler yanlşmıdır,vallahi bilemeyecem.ama insan takva sahibi olmak istiyorsa boyle herseyine dikkat eder.mesela siz elhamdulillh muslumanım deyip plajlarda insanların acık giyinmesini gunah olarak tasdikliyorsanız,gunaha sebebiyet vermemek adına insaatını yapmazsnız.bunlar sizin kendi iç dunyanızda yorumlanacak seylerdir.
nolur boyle kuran hadis meal okumadan direk boyle sitelerden medet ummayın.kendi dogrunuzu okuyarak yaptıgınız yorumlarla kendiniz bulun.
0
voodoo 007
(22.05.09)
(8)

uzun ömürlü makarna sosu

yoldaki isaretler
her gün sıfırdan makarna sosu yapmaktan sıkıldım. şöyle her gün bir iki kaşık ısıtıp kullanacak şekilde bi tencere domates ağırlıklı bi sos yapsam;1 - buzdolabından ne kadar dayanır?2 - dayanma süresini arttırmak için ne yapabilirim?
her gün sıfırdan makarna sosu yapmaktan sıkıldım. şöyle her gün bir iki kaşık ısıtıp kullanacak şekilde bi tencere domates ağırlıklı bi sos yapsam;
1 - buzdolabından ne kadar dayanır?
2 - dayanma süresini arttırmak için ne yapabilirim?
0
yoldaki isaretler
(20.05.09)
Buzdolabinda herhalde 3-5 gun dayanir. Ama kucuk posetlerde (ya da kucuk kaplarda vs) dondurursan birkac ay durabilir. Yiyecegin porsiyonlarda dondurursan cozmesi de kolay olur.
0
wpi
(20.05.09)
onun yerine pesto da satın alabilirsin (fesleğen yerine domatesli olanından)

ama kendin yapmak istiyorsan, vakumlu bir kaba koymak suretiyle ömrünü uzatabilirsin. (yurt dışında sırf soslar uzun süre kalsın diye satılan özel torbaları var, ama burada hiç görmedim)

vakumlu kap derken kastettiğim o kahvaltılık şeyleri koyduğumuz plastik kapaklı şeyler değil bu arada elbette :)
0
mortifera
(20.05.09)
yazın güzel domatesleri, biber ve sarımsak ile kaynatıp hava almayacak şekilde küçük cam kavanozlara doldurursanız bir yıl kullanabilirsiniz.

cam kavanozların kapaklarını kaynar su içinde bekletin, domatesleri soğumadan hemen kavanozlara koyun, kapağını sıkıca kapatıp kavanozları ters çevirin. soğuyana kadar o şekilde kalsın. soğuyunca buzdolabının alt kısmında muhafaza edin. hava almazsa bir yıl gider.

açtığınız küçük kavanozlar 3-4 gün gene bozulmaz. kahvaltılarda sızma zeytinyağı ve kekik ekleyip tüketebilir ya da pişirip makarna sosu olarak kullanabilirsiniz.
0
parasut
(20.05.09)
içine kekik, kimyon, karabiber, canınızın çektiği her türlü baharat eklenmiş bir şişe ketçap şahanedir.
0
kibritsuyu
(20.05.09)
@parasut
sarmısak bu sosun dayanması için gerekli değil di mi? sarımsaksız da olur yani?
@kibritsuyu
ben sıcak olsun istiyorum, sos makarnayla haşr-ü neşr olsun istiyorum; ocakta biraz çevirsek bişey olmaz di mi makarnayla ketçabı?
0
🌸yoldaki isaretler
(20.05.09)
@yoldaki isaretler
sadece domatesle de olur.
0
parasut
(20.05.09)
cam kavanozda satılan domates püreleri var. tavada az çevirin kekikle, 1 dk sürmez hazır olması.
0
aithra
(20.05.09)
knorun hazır çorba poşeti gibi poşetlerde satılan domatesli makarna sosu var, üzerine soğuk su döküp 2-3 dakka kaynatıyosun süper oluyo.
0
red g
(20.05.09)
(4)

çeviri yapmak istiyorum, ama ne yapacağim, nereye başvuracağim, nasıl olcak bu işler bilmiyorum

fuck milk get beer2
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı siteler
şimdi arkadaşlar, üni. öğrencisiyim.. 98'den beridir ingilizce biliyorum.. türkiye'nin ilk 10'unda bir anadolu lisesinden mezunum.. tamamen ingilizce eğitim mühendsilik okuyorum ankara'da.. ingilizcem iyidir gayet..
altyazı falan çevirdim bir iki kere tane filme, internete yüklemiştim altyazı sitelerine, öylesine, zevkine, hobi olarak yapmıştım, para için değil..

paraya da ihtiyacım var, herkes gibi, durumlar kötü.. neden boş duruyorum ki.. evimde çeviri yaparım, 3-5 bişi kazanırım diyorum.. daha önce hiç yapmadım paralı çeviri..

ama ne yapmam gerekiyor, nereye başvurucam, nasıl oluyor bu işler, bu çeviri ortamının "olayı" nedir? bilmiyorum bunları..
google'da aradım bir kaç şey, ama sağlıklı bir sonuca ulaşamadım.. hep "çeviri yapılır" ilanları falan denk geldi..

teşekkürler şimdiden ;)
0
fuck milk get beer2
(20.05.09)
bu sıra ingilizce-türkçe çeviri piyasası biraz durgun sanırım. bu nedenle çok fazla para kazanamayabilirsiniz. onun yerine mühendislik alanında çalışabileceğiniz bir firmaya yarı stajyer olarak girip en azından hem mesleki gelişiminize katkıda bulunup, hem çevre yapıp, hem cv'ye yazacak bir şeyler çıkartıp hem de üç beş kuruş para kazanabilirsiniz. çeviriden daha fazla getirisi olur diye tahmin ediyorum.

ama yok illa çeviri derseniz burada ilan verebilirsiniz.
0
kahvegibi
(20.05.09)
kampüsün etrafında illa ki çeviri yapan yerler vardır. böyle fotokopici falan gibi yerler, hem çeviri yapılır hem çıktı alınır falan gibi (ahah cümleye gel). hepsini dolaşın, gidin söyleyin derdinizi, "çeviri yapıcam ben" deyin. birinden biri sizi arar, çeviri verir. çok çok ucuza yaparsınız, ama bence bu çok önemli değil çünkü hem yeminli bir çevirmen değilsiniz hem de hayatınızı bununla idame ettirmeyeceksiniz sonuçta, ama cebinize üç beş kuruş girer. bu yolla yıllardır çeviri yapıyorum ben, mis gibi para kaldırdım. çeviri bürolarına falan da başvurun tabii ama pek olumlu sonuç alamayabilirsiniz. yine de kahvegibi'nin önerisi bence de daha mantıklı. kolay gelsin :)
0
naoko
(20.05.09)
kariyer.net, yenibiris.com gibi sitelerde çeviri bürolarının ilanları olur. "çeviri" ya da "çevirmen/tercüman" diye aratın. onlara cv gönderin. hemen cevap gelmiyecektir tabi. ihtiyaçları olduğunda cvlere bakarak 5-10 kişi seçip, onlara deneme metni yolluyorlar. çevirinizi beğendiklerinde freelance olarak çalışabilirsiniz (cvnizde bunu belirtmeyi unutmayın).
yine çeviri bürolarını araştırın ankara'daki, onlara mail ile cv yollayın, isterlerse frilens olarak çalışabileceğinizi de ekleyin.
0
aithra
(20.05.09)
noterler konu açıldığında hassaslar yemin zaptı tutmak konusunda. bırakın anadolu lisesini falan, ingiltere'de yüksek lisans yapmanız bile iş görmüyor ikna hususunda. mutlaka lisans eğitiminizi ingilizce olarak değil, ingilizce üzerine yapmış olmanızı istiyorlar. ha ama tanıdık notere kpds'den üds'den falan doksan beşin üzerinde not gösterirseniz o da oluyor.

veya bir çeviri bürosuyla anlaşarak işin hamallık kısmını üstlenebilirsiniz. çevirileriniz onlar tarafından proofread edildikten sonra onların imzalarıyla geçerlilik kazanır. ha ne olur, biraz sömürülür emeğiniz. ama durum sahiden acilse yapılacak odur.
0
tiberius claudius
(03.06.09)
(2)

mybrute hesabı arıyorum

ne gerek var ki
arkadaşlar biraz saçma bir başlık kabul ediyorum içinizden aç kendine bitane nolucak diyor olabilirsiniz ama olay şu online oyunlardan hoşlanmam, hoşlandığım kız da benim tam tersim. iletisinde mybrute linki gördüm, nedense(!) oyuna başlama kararı aldım ama şu an başladığımı anlamasını istemiyorum,
arkadaşlar biraz saçma bir başlık kabul ediyorum içinizden aç kendine bitane nolucak diyor olabilirsiniz ama olay şu online oyunlardan hoşlanmam, hoşlandığım kız da benim tam tersim. iletisinde mybrute linki gördüm, nedense(!) oyuna başlama kararı aldım ama şu an başladığımı anlamasını istemiyorum, önceden açtığınız ve kullanmadığınız bi hesap varsa seviyesi gücü hiç önemli değil yeterki bugün açılmamış olsun, verirseniz çok sevinirim.
0
ne gerek var ki
(19.05.09)
sözlükten msg at, vereyim ben bi adet 6. level hesap
0
uyuzcan
(19.05.09)
"ne gerek var ki"
0
aithra
(20.05.09)
(3)

heybeli ada civarında görülen, yanağında fındıktan büyükçe kahverengi bi leke olan kumral çoçuk..

modoniyon
tamam burası yeri değil ama..başlıkta anlattığım şahsı tanıyan eden bilen var mıdır?top sakalı var, akşam 8:30 gbi bi köpek gezdiriordu
tamam burası yeri değil ama..
başlıkta anlattığım şahsı tanıyan eden bilen var mıdır?top sakalı var, akşam 8:30 gbi bi köpek gezdiriordu
0
modoniyon
(19.05.09)
biliyorum ben. sait faik'in havada bulut öyküsünde söz ettiği "köpekli adam" o. ama dur... burgaz adaydı o galiba.
0
beccaria
(19.05.09)
itiraf.com daki "platonikim" adli bolume yazarsaniz belki daha cok sansiniz olur.
0
la traviata
(19.05.09)
akşam 8:30 gibi onu gördüğünüz yerde olun, nasılsa köpeği o saatte gezdirecektir yine. gider tanışırsınız.
0
aithra
(20.05.09)
(11)

çocuğu hasta olan otogardaki aile sizce dolandırıcılık mı yoksa gerçek mi?

theos ek mekhanes
benim iki akrabam otogarda otobüs beklerken yakınlarında bir yerde telefon konuşmasına kulak misafiri oluyorlar, telefonla konuşan adam ağlayarak paraya ihtiyacı olduğunu, kan kanseri oğlunu tedavi ettiremediğini anlatıyor, bunu duyan akrabalarım da gidip soruyorlar durumu, para yetmediği için oğlun
benim iki akrabam otogarda otobüs beklerken yakınlarında bir yerde telefon konuşmasına kulak misafiri oluyorlar, telefonla konuşan adam ağlayarak paraya ihtiyacı olduğunu, kan kanseri oğlunu tedavi ettiremediğini anlatıyor, bunu duyan akrabalarım da gidip soruyorlar durumu, para yetmediği için oğlunu tedavi ettiremediğini, otogarda kaldıklarını anlatıyorlar, benimkiler de çıkarıp 500 tl para veiyorlar.

sizce bu olayın gerçek olma ihtimali nedir? parayı verenler pek de saf olmayan bir çift ve çok gerçekçi olduğunu, adamın hüngür hüngür ağladığını söylüyorlar, sizlere de sorayım dedim.
0
theos ek mekhanes
(18.05.09)
şu anda o parayı çatır çatır yiyoruz.
welcome to istanbul.
0
radikalherif
(18.05.09)
karar veremeyeceğim ama bu hikaye bana çok ama çok tanıdık geliyor. daha önce birden fazla kez duyduğuma, hatta aile büyüklerinin tembihleri arasında yer aldığını hatırlıyorum.

hep te bir maske takarak lösemi olurlar.
0
carnicero
(18.05.09)
ben cocukken yazlikta bir adam sitenin orta yerinde yere ativermisti kendisini, bayildi diye site ahalisi basina toplandi su falan derken adam gozlerini acti anlatmaya basladi cok hasta oldugunu, tedavinin pahali oldugunu, hic parasi olmadigini, ailesinin sefil durumda oldugunu falan aglayarak. cok inandiriciydi herkesin ici burkuldu. yardimsever site ahalisi aralarinda para toplayip adama verdiler ustune adami arabaya atip hastaneye de goturduler. hastanede "bir tuvalete gidiyim once" demis gidis o gidis bir daha da goren olmadi. havalandirmadan kacti kesin :)
0
eick
(18.05.09)
kesinlikle dolandırıcılık. geçmiş olsun.
0
ozdek
(18.05.09)
akrabalarınızın yardımseverliği cidden takdire şayan, ancak üzgünüm.
0
domine deyus
(18.05.09)
olay antalya'da gerçekleşmiş bu arada. bence de olay senaryo gibi, yazık.
0
🌸theos ek mekhanes
(18.05.09)
telefon konuşmasına kulak misafiri olmuşlar. adam dilencilik yapmamış sonuçta.
0
aithra
(18.05.09)
telefon konuşmasına şahit olmak gerçek olduğu anlamına gelmeyebilir. en güzeli 500 tl gibi büyük bir mebla vermeyi göze almışlarsa bari hastaneye ödeme yapma seçeneği akıllarına gelseydi keşke. o zaman garanti olur. elden para vermek " ya doğruysa " mantığı oluyor, insanı şüphede bırakır.
0
ykyt
(18.05.09)
gecmis olsun akrabaglarina. o kadar saglik dernekleri egitim dernekleri vakiflar varken tutup sokaktan gecen adama 500-tl vermesi olmamis.
0
emininsel
(18.05.09)
şu ya da bu şekilde kendilerini 500 tl parayı ihtiyacı olan birine verecek durumda görmüş bu insanlar. dolandırılmışlar mı dolandırılmamışlar mı bunu tartışmak çok yersiz. neden yersiz? çünkü akrabalarınız yardım etmek istemiş ve etmiş, zaten eğer yardım yanlış adrese ulaştıysa o insanın başı her türlü derde girer... ilahi adalet demiyorum, bu kesinlikle dünyanın kanunu, iyilik iyiliği ve kötülük kötülüğü çeker. akrabalarınızın da içi rahat olsun bence, dolandırılmadıklarını ve büyük bir iyilik yaptıklarını düşünsünler sadece.
0
wilwarn
(18.05.09)
parayı alan aile gün itibariyle çifti aramış ve teşekkür etmiş, yeşil kartın karşılamadığı zaruri ihtiyaçları karşıladıklarını, imkan olduğunda parayı ödeyeceklerini belirtmiş, tabi böyle bir şey istenmeyecek kendilerinden lakin durum buymuş belirteyim.
0
🌸theos ek mekhanes
(18.05.09)
(11)

universite

alokozay
daha gitmeden sıkıntısı düştü iyimi? diyorumki hani bizler lise 4 üz ya , üniversiteye gittigimiz zaman ne olucak? onların yanında çok küçük kalıcaz. üst sınıflar bakıp bakıp arkamdan daşşak geçicekmiş gibi bir his var içimde. bir fikriniz varmı bu bizim kuşagın üniversitede üst sınıflar tarafından
daha gitmeden sıkıntısı düştü iyimi? diyorumki hani bizler lise 4 üz ya , üniversiteye gittigimiz zaman ne olucak? onların yanında çok küçük kalıcaz. üst sınıflar bakıp bakıp arkamdan daşşak geçicekmiş gibi bir his var içimde. bir fikriniz varmı bu bizim kuşagın üniversitede üst sınıflar tarafından ugrayacagı muamale hakkında?

yahu benimde yaşım 16 gibi gösteriyor ne yapsam bilmiyorumki ?
0
alokozay
(18.05.09)
yok ya hiç merak etme kimse seninle ilgilenmez üniversitede. Öyle bunlar çömez şunlara bak daha çocuk lan bunlar muhabbeti lisede olur ancak. Ben üniversiteye ilk gittiğimde senin gibiler bana abi demişlerdi.

edit1: Hatta senden büyükler seni kıskanır bile daha çocuk yaşta üniversite okuyor adama bak be derler.

edit2: Bu arada üniversiteyi kazanmış olmanın verdiği bir zafer duygusu olacaktır sende, etraftan ilgi çekeceğini filan düşünürsün filan ama orada anlayacaksın ki etrafındakilerin hepsi senin gibi ne senden fazlaları var ne senden eksikleri.
0
ocanal
(18.05.09)
çok zor. mahvoldun.
0
yoa
(18.05.09)
orada kimse seni tınlamaz, pek fazla üst sınıfları görmezsin bile. hele ki kampüsler büyükse tanışmazsın bile -hehe- kendi arkadaş çevren oluşacağı için koyver gitsin. bu saatte bu kadar takma.
0
xellent
(18.05.09)
bu bahsettiğin amerikan filmlerinde olur. rahat ol kimseyi sallama.
0
trumanshow
(18.05.09)
Bizim sınıfta 32 yaşında bir öğrenci vardı, hiç de dalga geçmiyorduk hatta iyi makara yapıyordu
0
lngrad
(18.05.09)
hiç dert etmene gerek yok. lisedeki gibi üst sınıfların alt sınıfları ezmesi, taşak geçmesi, acımasız travmatik şakalar vb. yoktur üniversite. millet artık büyümüş oluyor. ben üniversiteye başladığımda 17 yaşındaydım, benden 8 yaş büyük adamlarla arkadaş olmuştum. lisede değilsiniz artık, üniversite arkadaşınız. öyle üst sınıf faşizmi olmaz. denk gelirseniz eğer (sınıfta kalanların üst sınıftaki arkadaşlarıyla tanışma vb. gibi etkenlerle) sınıflarla karışıp kaynaşıyor, bir farkınız olmuyor. 27 yaşındaki adam 17 yaşındakine "abi n'aber vb." diyor. sorun etme hiç.
0
beccaria
(18.05.09)
kendi dönemimdekilerden 2 yaş küçük bir üniversite öğrencisi olarak (son sınıf olmama rağmen dışarda liseli sanılan)çok güzel bi durum olduğunu söyleyebilirim bunun. hep genç hissetceksin zaten,son sınıfta daha yaşım küçük, çıkınca hemen iş bulmasam şunu da okusam, şuralara gitsem diye planlar yapcaksın filan. hem nasıl bi muamele uygulamalarını bekliyosun ki, lise olsa neyse de üniversitede olmaz ki.
0
ansya
(18.05.09)
tıp fakültesi 6. sınıftayım. 1. sınıfların var olduğunu bu duyuru sayesinde hatırladım. ve hatırladığım kadarıyla kimse ilgilenmiyor onlarla. rahat olun.
0
gonion
(18.05.09)
yok ya takma kafana, kimse sana uzun uzun bile bakmaz, hatta üçüncü dördüncü sınıflar olabildiğince yardımcı oluyorlar dersler, hocalar, okul hakkında falan. dediğin durum en son lisede yaşanıyor işte.
0
baldur2
(18.05.09)
birkaç sene sonra genç gösterdiğinize sevineceksiniz :)
0
aithra
(18.05.09)
ben de çok küçük gösteriyorum, hala 1.sınıf sananlar var (hazırlık dahil 3 bitmek üzere) ama arkadaşların dediği gibi hiç böyle bir şeyle karşılaşmadım. yarım saat muhabbet ettiğin insanın laf arasında senden 3 sınıf büyük olduğunu filan bile öğreniyorsun :) rahat ol genç adam. üniversite bambaşka.
0
drink the stars
(19.05.09)
(4)

Süreli İş sözleşmesi

crystalsoul
Selamlar.Çalıştığım yerde 2 yıllık süreli sözleşme yapmak istiyorlar. Yani 2 yıl ayrılmayacağım konusunda bi sözleşme. Google'da sözleşme örneklerine baktım fakat hiçbirisinde eğer işci keyfi bir sebepten ayrılırsa ne olacağı konusunda bir bilgi bulamadım.Sorum özetle: Bu 2 yıllık süre zarfında eğer
Selamlar.
Çalıştığım yerde 2 yıllık süreli sözleşme yapmak istiyorlar. Yani 2 yıl ayrılmayacağım konusunda bi sözleşme. Google'da sözleşme örneklerine baktım fakat hiçbirisinde eğer işci keyfi bir sebepten ayrılırsa ne olacağı konusunda bir bilgi bulamadım.

Sorum özetle: Bu 2 yıllık süre zarfında eğer işten sebepsiz bir şekilde ayrılmak istersem ne olur? Tazminat vs alamayacağımı biliyorum. Ancak başka başıma neler gelir? Merak ettim.
0
crystalsoul
(17.05.09)
sözleşmede ayrıldığınız takdirde uygulanacak prosedür de vardır mutlaka ???
0
fotograf cekemeyen japon turist
(17.05.09)
ya henüz sözleşmeyi görmedim, ancak google da bulduğum sözleşme örneklerinde rastlamadım.
0
🌸crystalsoul
(17.05.09)
iş sözleşmesi örneği: www.alomaliye.com
"Belirli süreli sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi halinde cezai şart ödemesine ilişkin madde, karşılıklı ise geçerlidir. Sadece tek tarafa yükümlülük getiren bir madde ise geçerli değildir."
cezai şart ödemesi olarak bir karar alındı mı? ya da işçi ya da işveren, sözleşme süresinden önce sözleşmeyi feshederse bir tazminat ödeyeceği üzerine iki taraflı bir madde var mı sözleşmede? varsa o maddeye göre neyse cezanız/tazminatınız öder ya da çekersiniz.
..işvereninizle anlaşıp, ihbar süresine uyarak çıkarsanız problem olmaz gibi. iki taraflı feshedebilirsiniz sözleşmeyi, gerekli bir nedene dayandırıp.
..sözleşmeyi okuduğunuzda çift taraflı bi hüküm varsa, çıktığınızda hüküm size işler. bunun da pazarlığını yapabilirsiniz tabi işvereninizle. işten çıkma niyetiniz olduğunu belli etmeyin. hatta oluyorsa sözleşmeyi bir senelik süreye indirin, zaten 2. sene devam ederseniz kendiliğinden uzuyor.
bir de eğitim alacak mısınız? deneme süreniz vs var mı?
0
aithra
(17.05.09)
Hiç bir sözleşme sizi 2 yıl bi iş yerinde tutamaz. Nedensiz yere ayrılmak mı istiyorsunuz gidiyorsunuz ik ya ben ayrılmak istiyorum tazminatı da ödemeyeceğim diyorsunuz olmaz derlerse ofisinize gidip akşama kadar oturuyor, iş yapmıyorsunuz. Maksimum 1 hafta dayanabilirler, sonrasında istifanı kabul ederler...
0
selimse
(17.05.09)
(2)

Doğum günü için istenilen hediyeyi bulabilme sorunu

Arch
Yakın bir tarihte arkadaşımın doğum günü, kendisinin hoşlandığı veya ona özel olabilecek 2 şey var aklımda ve onları bulmaya çalışıyorum,1. Karlsson on the roof (git: http://en.wikipedia.org/wiki/Karlsson-on-the-Roof) kitabı veya 2002 yılında çekilmiş olan animasyon film dvdsi.2. 15-20cm boyutunda p
Yakın bir tarihte arkadaşımın doğum günü, kendisinin hoşlandığı veya ona özel olabilecek 2 şey var aklımda ve onları bulmaya çalışıyorum,
1. Karlsson on the roof (git: en.wikipedia.org) kitabı veya 2002 yılında çekilmiş olan animasyon film dvdsi.
2. 15-20cm boyutunda porselen gibi bir maddeden yapılmış makyajlı ve takma kirpikli şirin inek kumbara.

İstanbulda bunlardan herhangi birini nereden bulabileceğime dair en ufak bir fikrim yok.Bu sebepten yardımınızı istiyorum
0
Arch
(15.05.09)
inek kumbaradan profilo avm teknosa'nın ordaki hediyelikçide gördüm galiba. arka kısımda, en alt katta, tam asansörün karşısındaki hediyelikçi.
0
aithra
(15.05.09)
gene büyük inek kumbaradan boyner home'larda gördüm.
0
kahvegibi
(15.05.09)
(4)

Biftek tarifi

1001gecemasallariyla1002gece
evet daldan dala atlayarak şimdi de biftek tarifi istiyorum canlarım. "biftek yapsana" deyince aldığım "tarif bul o zaman" cevabıyla yıkıldım. tabi şimdi zilyon tane yemek tarifi sitesi var ama denemiş birinden tavsiye almak daha mantıklı geldi..
evet daldan dala atlayarak şimdi de biftek tarifi istiyorum canlarım.
"biftek yapsana" deyince aldığım "tarif bul o zaman" cevabıyla yıkıldım. tabi şimdi zilyon tane yemek tarifi sitesi var ama denemiş birinden tavsiye almak daha mantıklı geldi..
0
1001gecemasallariyla1002gece
(14.05.09)
(git: 72609)
0
demcan
(14.05.09)
az zeytin yağı+ kırmızı ve kara biber (varsa biberiye)+ tuz+ sarımsak+ az sirke ya da kırmızı şarap.. bunları derin ve geniş bir kapta karıştırın. biftekleri buna yatırıp her iki tarafını da yarımşar saat dinlendirin sosta.
sonra tavayı ısıtıp bifteyi tavaya atın (yavaş atın, etraf kirlenmesin :P), her iki tarafını da çevire çevire kızartın. bir tarafı pişmeden diğer tarafını çevirmelisiniz ki yanmasın ve ortası da pişsin.
şöyle görünmesi lazım: dinnerdiary.org
kolay gelsin.
0
aithra
(14.05.09)
250 gr kırmızı et için 3 yemek kaşığı worchestershire sosu ve 50 gr zeytinyağında , buzdolabında kapalı kapta ara ara karıştırarak 2 gün beklet, az yağda kızart.
0
evil nymph
(14.05.09)
biftekler yağsız tavada alt üst pişrilir, üzerine rende domates, kekik ve tuz ilave edilir, suyunu çekene kadar bir süre daha pişirilir, afiyetle yenilir.
0
yalniz okur
(15.05.09)
(4)

sevgilimin doğum gününde yemek yapmak istiyorum ama...

gorunen koyun gorunmez kilavuzu
kız arkadaşımın doğum günü yaklaşıyor ve ben ona doğum gününde kendi ellerimle yemek hazırlamak istiyorum. ama şöyle bir durum var ki, ben daha önce hiç yemek yapmadım. o akşam için güzel, lezzetli ve kolay yapılabilir ne olabilir? romantizm de kokmalı hani yemekler...lütfen, "hiç uğraşma, bir yerle
kız arkadaşımın doğum günü yaklaşıyor ve ben ona doğum gününde kendi ellerimle yemek hazırlamak istiyorum. ama şöyle bir durum var ki, ben daha önce hiç yemek yapmadım. o akşam için güzel, lezzetli ve kolay yapılabilir ne olabilir? romantizm de kokmalı hani yemekler...

lütfen, "hiç uğraşma, bir yerlerden sipariş et veya birilerine yaptır" muhabbetlerine girmeyiniz.
0
gorunen koyun gorunmez kilavuzu
(14.05.09)
biftek ve güzel soslu bir makarna. biftek'in de makarnanın da yapımı kolaydır. soslar ise her süpermarkette satılıyor artık.
0
atrin
(14.05.09)
soslu biftek daha bir tat verir.
1. biftekleri kızartıyoruz.
2. 2 tane soğanı doğrayıp hafif kavuruyoruz. rengi değişir gibi olunca içine salça atıp, onu da pişitiroruz azık. sonra içine su atıp kaynatıyoruz. tuz vs eklemece de var tabii. (su da işte biftekleri yayvan tencere olur, tava olur borcam olur vs onun içine koyduğumuzda üstüne çıkcak kadar.)
3. elimizde kızarmış biftekler, ve de soğanlı salçalı suyumuz var.
4. bifteklerin üstüne salçalı sosu ekleyip, gönlümüzce pişiriyoruz ocakta. yani bifteğe çatalla bastırıp yumuşaklığı ayarlarsın kendince.
not: soğan dilimlemeyi beceremezsen, büyük marketlerde doğranmış soğan bulabilirsin.
0
pyro clustic flow
(14.05.09)
soslu makarna bile yapsanız kafi.
kabuğu soyulmuş domatesleri küçük küçük doğrayıp tencereye atın, biraz tuz+ kekik+ sarımsak+ yarım bardak suyla kaynatın yarım saat, en kıral sos olur :)
biftek zor gelirse tavuk eti elıp köriye bulayıp az yağda kızartabilirsiniz (tamamen beyazlaşana kadar kızaracak et, kızartırken karıştırın arada bir).
0
aithra
(14.05.09)
içerisinde mantar olan bir şey yapın. özel bir makarna içerisinde olursa dadından yenmez. marketlerde var. "tortellini" sihirli kelime.
0
gozupek
(14.05.09)
(12)

Facebook üzerinden oyun

derectus
Facebook üzerinden bir oyun oynamak, saatlerce başından kalkmamak istiyorum. var mı hastası olduklarınız?
Facebook üzerinden bir oyun oynamak, saatlerce başından kalkmamak istiyorum. var mı hastası olduklarınız?
0
derectus
(13.05.09)
texas hold'em poker var?
0
zeykur valekov
(13.05.09)
@zeykur valekov

sıkılmış durumdayım ondan. daha basit şeyler arıyorum esasında.
0
🌸derectus
(13.05.09)
gülmeyin ama pet society. bir süre sonra hastalık oluyor gift magic box alırken kendinizi kaybetmiş bir halde bulabiliyorsunuz. gerçi ondan bi süre sonra da sıkıyor insanı. bi süre idare eder.
0
inkey
(13.05.09)
word challange, pet society falan guzel bunlar.
0
astaroth
(13.05.09)
facebook okey

kız olmadan başlamayan tiplere alıştıktan sonra zevkli biraz.
0
sakabilmemneyi
(13.05.09)
mindjolt games. application'ın içinde eğlenceli ufak oyunlar var.
0
tai
(13.05.09)
Bubble town a hastayım ben. Facebook üzerinden de oynanabiliyor, oyunu bitirene kadar rahat etmemiştim :)
0
selimse
(13.05.09)
word challenge'ı filan yapan firmanın güzel oyunları var (adını unuttum). diğer kişilerle rekabet filan sarabilir..
0
dambil
(13.05.09)
MindJolt Games
bir sürü oyun var, seç beğen oyna :)
0
readmymind
(13.05.09)
warbook oynuyordu bir aralar millet.
0
blackdog
(13.05.09)
bejeweled blitz, scramble, ve tabii ki bubbletown. öf ki ne of.
0
zkurmus
(13.05.09)
might of many
warbook
pet society
yoville
mafya savaşları mı mob wars mı ne öyle bir şey daha vardı
0
aithra
(13.05.09)
(9)

elma krom işe yarıyor mu?

loststone
selam arkadaşlar,var mıdır bu elma krom'u kullanan? işe yarar mı hakket?
selam arkadaşlar,

var mıdır bu elma krom'u kullanan? işe yarar mı hakket?
0
loststone
(13.05.09)
sizi şöyle alalım:
www.kadinlarkulubu.com
0
clementine
(13.05.09)
eczacı yakınıma kilo aldırdırığına dair şikayetler gelmiş, geçen gün konuşmuştuk.
0
pozitif dusunce de kazanir
(13.05.09)
baska bir duyuruya yazmistim. tekrar yazmaay usendim, copy paste'liyorum:


bakin soyle dusunun, fazla kilolu olmanin saglik uzerinde yuzlerce olumsuz etkisi var, kalp, dolasim sistemi zorlaniyor, iskelete asiri yuk biniyor, obez insnalarin kanser olma riski bile daha fazla. yani kilolu olmak kotu bir sey. sizce insanalara zarar vermeden gercekten zayiflatan bir sey olsaydi, doktorlar butun obez hastalarina bu ilaclari yazmaz miydi? bu tur para tuzaklari en iyi ihitmalle paranizi cope atip moralinizin bozulmasina en kotu ihtimalle de ciddi saglik problemlerine yol acar. icinde ne var ne yok bilmeden, ali bu haplari kullanamk bence hic akil kari degil.
0
okuryazar
(13.05.09)
keşke yarasa da, 50-60 kağıtla herkes fazlalıklarından kurtulsa. karşı komşum anlattı: kardeşini nöroloğa götürdüğünde beyninde ödem oluşan bir kadın hasta varmış bekleyenler arasında. doktorun ilk sorduğu sorulardan biri lahana veya elma&krom haplarından kullanıp kullanmadığı olmuş. cevap olumlu.

ben şahsen işe yarayıp yaramadığından çok, böyle bir yan etkisi olma ihtimalini merak etmekteyim. çatır çatır satılıyor çünkü. bu arada, aynı komşu bu aralar popüler zayıflama tekniklerinden birinin lavman olduğunu söyledi(oha). neyle, nasıl bilmiyorum, bilmek de istemiyorum. bir süre sonra delinen bağırsak haberleri falan görmeye başlarız ortalıkta herhalde. ama bu elma&krom'u pek öven seda sayan'ın dizlerine bile estetik yaptırdığı söylenmişti zamanında. o yüzden yarar-zarar dengesi bir yana, samimi de gelmiyor bu tarz ürünler.
0
tarantinoesque
(13.05.09)
Kromun iştah kapadığı doğrudur, profesyoneller içinde krom ürünü kullananlar var. Ama ona bile çoğunluk tarafından "gereksiz" gözüyle bakılır. Bunun dışında da elma krom ürünlerinden hiçbir şey beklemeyin.
0
hiko seijuro
(13.05.09)
okuryazar, doktorlar zaten obezite hastalarına destek olarak haplar veriyorlar. tiroit hormonu gibi... hani ilaç kullanımı zaten var...
sağlıklı olduğunu iddia etmiyorum ama, tiroit bezlerinizi fazladan çalıştırmanız kilo vermenizi sağlar...
levotiron, tefor gibi ilaçları kullanmak bu ne olduğu belirsiz zayıflama haplarından daha mantıklı hem de çok daha ucuz
0
ilse
(13.05.09)
Merak edip araştırdım geçenlerde.Pubmed' de DNA hasarı yaptığına dair bir iki yayın okudum. Aman uzak durun..
0
triacilgliserol
(13.05.09)
alli hariç hepsi yalan
(bkz: alli)
0
demlikposet
(13.05.09)
(yukarıda bir başlığa da yazdım)
ev arkadaşım kullanıyor iki haftadır, hiç bir işe yaramadı :)
iştahını da kesse keşke :P
0
aithra
(13.05.09)
(6)

Yeminli tercüme

eksi daglarinin aslani
Büyükelçiliğe vermek üzere 15 sayfa kadar belge vs. tercüme ettirmem gerekiyor. Büyükelçilik "if documents are not in English, you must submit notarized translations with the documents" demiş.daha önce tercüme vs. gibi konularla ilgili hiçbilgisi olmayan birisi olarak sorularım şunlar;1)yeminli terc
Büyükelçiliğe vermek üzere 15 sayfa kadar belge vs. tercüme ettirmem gerekiyor. Büyükelçilik "if documents are not in English, you must submit notarized translations with the documents" demiş.
daha önce tercüme vs. gibi konularla ilgili hiçbilgisi olmayan birisi olarak sorularım şunlar;

1)yeminli tercümanların ücreti standart mı? ucuzu pahalısı olur mu? olursa ucuzundan bildiğiniz bi yer(istanbul avrupa) tavsiye edermisiniz? sayfası yaklaşık ne kadardır?

2) notarized translations ne demek? yeminli tercüman çevirince bu notarize mi oluyor yoksa sonra ya da önceden notere falan mı gitmem gerekecek?

3)15 sayfa çeviri yaklaşık ne kadar sürer. cmt sabah versem akşama çıkar mı?
yumurta kapıya dayandıda sıkıştım biraz:)
0
eksi daglarinin aslani
(12.05.09)
Şıkların dışında cevap veriyorum: kendin çevirip sadece onaylatma için bir yeminli tercüme bürosuna gidersen daha az para ödersin. Eğer çeviriyi de onlara yaptırırsan pahalıya gelir.
0
hiko seijuro
(12.05.09)
yeminli tercümana tercime ettirseniz bile ayrıca notere onaylatmanız gerekli. bu da hem tercümana hem de notere para vermek anlamına geliyor.

emin olmamakla birlikte büyükelçiliğin istediği apostil olabilir. bence apostil işinizi görür.

evraklarınızı notere onaylatırsınız (tercüme + tercümenin noter onayı ücreti toplamından daha ucuza) sonrada kaymakamlığa onaylatırsınız.

tamamen yamuluyor olabilirim gecenin bu saatinde...

edit: tekrar okudumda "notarized translations" istemişler. bu durumda izleyeceğiniz yol (cavalluccio'nun dediği gibi); yeminli tercüme -> noter -> apostil.
0
mahallenindelisi
(13.05.09)
1) Standart değil. Hatta adamına göre bile fiyat değişebilir. 200 kelimesine 5 milyon en ucuz tarifedir. Bulursan atla. Sayfa başı tercüme yapmaz genelde bürolar.

2) Yeminli tercüman çeviriyi yapacak, üstüne kaşesini basacak "efenim bu döküman cart curt tarihinde cart curt dilinden cart curtcaya çevrilmiştir, yeminli tercüman xxx" tarzı. Sen de gidip o belgeyi -tercümanın bağlı bulunduğu notere- tasdikleteceksin.

3) 15 sayfa çeviri eğer "ana adı:, baba adı:" tarzında birşey değilse akşama yetişmez. Teknik çeviriyse hiç yetişmez. 3-4 kişi parça parça çevirebilir bürodakilerin işi yoksa, ancak o zaman yetişebilir.
0
tekosin
(13.05.09)
hangi büyükelçilik bu? ingiltere ise yaygın inanışın aksine gerek yok çünkü.
0
386 dx
(13.05.09)
esas parayı noter alıyor.
ayrıca noter, yeminli tercümanın tercümesini onaylar sadece, sizinkini onaylamıyacaktır. bunun için de tercüme bürosuna gitmeniz gerekiyor.
0
aithra
(13.05.09)
Hangi şehirdesiniz bilmiyorum ama, Ankara'da iseniz Kızılay'da tercüme bürosu var. Tecrübe ettik. Yardımcı olacaklardır.

www.onattercume.com
0
angaraydin
(12.02.19)
(4)

evlilik hediyesi

kuja
çocukluk arkadaşım kısa bir süre önce evlendi. yaşadığı şehire gideceğim haftaya. sorum şu, adetten bir hediye götürmek gerekir mi? evlilik hediyesi diye bir şey varmıdır? götürmek gerekir ise ne götürülür? ne tür bir hediye makbuldür?
çocukluk arkadaşım kısa bir süre önce evlendi. yaşadığı şehire gideceğim haftaya. sorum şu, adetten bir hediye götürmek gerekir mi? evlilik hediyesi diye bir şey varmıdır? götürmek gerekir ise ne götürülür? ne tür bir hediye makbuldür?
0
kuja
(12.05.09)
çaktırmadan sorun neye ihtiyaçları olduğunu. genelde herkes benzer şeyler aldığından yeni evlilerde bazı şeyler çokça bulunur.
ya da farklı ve kullanışlı bir şey bulabilirseniz sormaya gerek de kalmayabilir belki.
0
babatema
(12.05.09)
Evlilik hediyesi diye bir şey vardır. Eksik kalan bir eşyası (ama neye ihtiyacı olduğunu sorun, evinde şu an bin tane borcam türevi şeyi olması muhtemel) olabilir. Ya da bir çeyrek-yarım altın verirsiniz artık ilişkinizin boyutuna göre.
0
sui
(12.05.09)
sormanın ayıbı kalmadı, direkt sorun bence neye ihtiyaçları olduğunu.
küçük bir ev aleti almanız çok akıllıca.
0
aithra
(12.05.09)
evlilik hediyesine "takı" denir. yalnız senin sordugun sanırım "ev hediyesi". bu yuzden eve yönelik bişey alabilrsin. biblo, süs, tablo, küçük ev aleti vs. ama samimiyetin yeterliyse en iyisi sormak, çünkü bu sürpriz degil zaten ve evlenenin de ihtiyaçları olyor ve söylüyor.

ha tabi sen dügüne de gitmedysen hem takı, hem de ev hediyesi goturmen lazım. racon böyle yapacak bişe yok. yenge-ya da enişteyle bozuşursun sora:)
0
vecihi
(12.05.09)
(2)

ismini girdiğiniz her türlü gıda maddesinin içeriğini tablolara döken ingilizce bir site var ama adresi neydi bulamıyorum

timshel
aradığım site daha önceden kullandığım ingilizce bir site. diyelim ki ıspanak yazdınız içindeki bütün besin öğelerini karbonhidratı, yağı, vitaminleri, bunların türevlerini falan bütün detaylarıyla ve miktarlarıyla uluslararsı standartlarda laboratuar sonuçlarına dayandırarak tablolar halinde sunuyo
aradığım site daha önceden kullandığım ingilizce bir site. diyelim ki ıspanak yazdınız içindeki bütün besin öğelerini karbonhidratı, yağı, vitaminleri, bunların türevlerini falan bütün detaylarıyla ve miktarlarıyla uluslararsı standartlarda laboratuar sonuçlarına dayandırarak tablolar halinde sunuyor. ama unuttum adresi neydi. uzun süredir aradım bulamadım. bilen duyan varsa ya da o olmadı bu da işini görür deyip beni teselli edebilecek bir site önerebilecek varsa çok mesut olacağım :)
0
timshel
(11.05.09)
belki bu site işinizi görür, bir yiyecek adı girdiğinizde isterseniz pişmemiş hali isterseniz onunla yapılan yemekler hakkında bilgi veriyor;

www.mymealcoach.com
0
demcan
(11.05.09)
aithra
(11.05.09)
(6)

Gözü açılmamış kedi yavrusu

kahvegibi
Annem bahçede, gözleri açılmamış, hatta göbeği bile üzerinde olan bir kedi yavrusu bulmuş. veterinere götürmüş ama ilgilenen olmamış. Dünden beri bakıyor. kediyi sürekli sıcak tutuyor. sütü bolca sulandırıp, şırıngayla içiriyor. kaka ve çiş yapsın diye poposunu siliyor. bunun dışında yapabileceği bi
Annem bahçede, gözleri açılmamış, hatta göbeği bile üzerinde olan bir kedi yavrusu bulmuş. veterinere götürmüş ama ilgilenen olmamış. Dünden beri bakıyor. kediyi sürekli sıcak tutuyor. sütü bolca sulandırıp, şırıngayla içiriyor. kaka ve çiş yapsın diye poposunu siliyor.

bunun dışında yapabileceği bir şeyler var mı?
0
kahvegibi
(11.05.09)
yeni doğmuş bir kediyi bir ay geceli gündüzlü bakarak yaşatmıştım. şöyle ki: iki saatte bir (mümkün olduğunca gece de dahil) beslemek gerekiyor. en sağlıklısı gidip veterinerden yavru kedi sütü tozu almak. besleyici filan, sade süt yeterli olmayabilir sanırım. sıcak tutma hadisesi de çok önemli gerçekten. hazırladığım yatağın altında sürekli sıcak su torbası bulundurarak kediciği sürekli sıcak tutabilmiştim. en kolayı bu şekilde olacaktır. popo silme (okşama gibi:) ) işlemiyle pek bir derdi kalmasa gerek yavrucağızın. aman nolur yaşatın, üzülüyorum ben küçük yavrulara birşey olunca :) annenizin de emek veren ellerine sağlık.
0
freefroglet
(11.05.09)
bence yeterli, ben de ayni sekilde gozleri kapali minicik kedi bulmustum bahcede, dediginiz seyleri yaptim cogunlukla, sicak su torbasi degil de hep sariliyordum hayvana kucagimdan indirmedim, basparmagimla isaret parmagim arasini emerek uyuyordu hatta, beni annesi saniyordu sanirim, okuldan gelince asiri bir sevgi gosterisiyle karsilardi zip zip zipliyordu sevincten kucagima alinca da cok cok direkt emise gecerdi. buyudu koca adam oldu sonra.
0
eick
(11.05.09)
gözlerinin silinmesi gerek diye biliyorum ama yanlış bilgi vermek istemediğimden gerisini daha iyi bilen biri anlatsın diyorum.
0
aithra
(11.05.09)
yeni doğmuş ve annesi olmayan kedilerin bakımı için şöyle söylüyorlar. battaniyeye sarın ve devamlı sıcak tutun. sicak su torbası koyun battaniyenin altına. bir de yine battaniyenin yanına bir saat koyun. o saat de annesinin kalp atışlarına benzediği için iyi geliyormuş.
0
mea maxima culpa
(11.05.09)
tuy degistiriyor ya da buyuyor olduklarindan, annelerinin yalamasi gerekirmis. elimizde anne olmadigi durumlarda, pamugu hafifce nemlendirerek kendilerininin tum vucudunu silmeliymisiz. ama sulu sulu birakmamaiz lazim tabii ki usumesin. nemli pamukla silip duracakmisiz. biz de baktik yavru kediler, cok hem de. ama inek sutu ishal yapiyor, sulandirsak bile yaramiyor.
anneniz cennetlik:)) (allah omur versin tabii. hurmetler)
0
knidos
(11.05.09)
inek sütünün kedilere hiç bir faydası yok. aksine karnını doyurup beslemdiğiniz için ufaklığı kaybedersiniz. bir veterinere ya da petshopa gidiniz, içinde taurin bulunan bebek kedi sütü tozu alınız, kedinizi onunla besleyiniz. böylece bir kaç haftaya canavar gibi olur.
0
thechosenone
(12.05.09)
(7)

izlemeye değer bir film aranıyor..

sezofren
şimdi benim canım çok sıkıldı. e yapıcak bir şey de yok. belki beğendiğiniz bir film vardır. ben de o filmi izlememişimdir. sayenizde film arşivimi genişletmiş olurum. herhangi bir türden olabilir farketmez.
şimdi benim canım çok sıkıldı. e yapıcak bir şey de yok. belki beğendiğiniz bir film vardır. ben de o filmi izlememişimdir. sayenizde film arşivimi genişletmiş olurum. herhangi bir türden olabilir farketmez.
0
sezofren
(11.05.09)
(bkz: imdb top 250)
0
babatema
(11.05.09)
izlemediysen ocean serisi veya bourne serisini izleyebilirsin.
0
nickim onbes harf
(11.05.09)
duyuruda buna benzer bir sürü soru var, film diye bir aratın.
0
turkish tekila
(11.05.09)
Blindness,Oldboy
0
chaud
(11.05.09)
bourne serisi +1
0
charlesbukowskiineksi
(11.05.09)
bence diziye başla :)
izlemediysen lost tabi,
fringe
lost room
vs.
illa film diyorsan da:
la mome
mongol
tsotsi
0
aithra
(11.05.09)
(8)

kadın namazı sorusu

domine deyus
bir muhabbet esnasında konu "kadınların namaz kılarken dizlerini hafif bükmeleri gerktiği" ne geldi.bana kraldan çok kralcılık kokan bir hareket gibi geldi ama bilemeden atlamak istemem.var mıdır aslını astarını sebebini bilen?
bir muhabbet esnasında konu "kadınların namaz kılarken dizlerini hafif bükmeleri gerktiği" ne geldi.
bana kraldan çok kralcılık kokan bir hareket gibi geldi ama bilemeden atlamak istemem.
var mıdır aslını astarını sebebini bilen?
0
domine deyus
(11.05.09)
yok olması lazım öyle bir şey. sadece ellerin duruşu filan farklı.
0
derectus
(11.05.09)
@derectus
olması mı lazım olmaması mı anlamadım tam?

sadece bir sitede görebildim, rükuda biraz dizleri kırmak lazım diye.
kaynak ne bilmiyorum ama. kuran mı gerçekten yoksa bilmemkim şöyle dedi o böyle buyurdu mu?
0
🌸domine deyus
(11.05.09)
yok öyle birşey.
0
arnold schwarzeneger
(11.05.09)
kuranda namaz nasıl kılınır diye direktifler yoktur. namaz genel olarak hz muhammed in ögrettigi şekilde kılınıyor.

kadınların namaz kılma şekline gelince ise erkekler ellerini göbek hizasında baglarken, kadınlar gögüs hizasında baglıyor.

ayrıca şöyle bir ifade var'' kadınlar Rükuya eğilirken ayaklarını birleştirmez. Rükuda az eğilir, belini başı ile düz tutmaz, dizlerini büker. Ellerini dizleri üstüne kor, dizlerini kavramaz ve parmaklarını açmaz. ''

bu durum ise kadınların baglı oldugu mezhebe göre degişiklik gösterebilir. yani rükuya varırken az egilir ellerini dizi üzerinde tutar, gerekli sözlerini söyledikten sonra dogrulur ve secdeye varır.

en azından annem ve bilumum yaşlı akraba kadınlarından görebildigim buydu.
0
sakabilmemneyi
(11.05.09)
yok kraldan cok kralcılık degil, tamamen cinsi mevzular. egilmek domalmak fln gibi hareketlerle erkekleri tahrik etmesın diyedir.
0
bryan fury
(11.05.09)
+ otururken hafif yan oturur kadınlar namazda, ayaklar ve dizler yana kırılarak oturulur falan. bundan mı bahsediyordu acaba?
bakın şurda: www21.brinkster.com
0
aithra
(11.05.09)
Kılsın da dizleri kırmadan kılsın...
0
pass
(11.05.09)
eyvallah, daha az eğilmeyi sağlar,
ayrıca olay nasıl kılarsa kılsın değil.
öğrenmek istediğim, böyle bir hükmü kim söylemiş?
anladığımız kadarı ile söyleyen kuran değil.

bu tip ilave kurallar sonradan işin olmazsa olmazı halinde anlatılmaya başlıyor.
din sorguyu kabul etmediği için de bununla ilgili en küçük şüphede neredeyse imansız kabul edilmeye doğru gidiyorsunuz.

@aithra: yok onu biliyorum. ayakta iken dizlerin biraz kırılması benim sorduğum.
0
🌸domine deyus
(11.05.09)
(5)

Sizce Nerede Yanlış Yapıyorum?

Karluk
Arkadaşlar daha önce buradan bir ilan vermiştim, siteme yazar alıyor-arıyorum. Acelem yok ama açıkçası şu 10 gün içinde 1 kişi olsun başvursun isterdim. Ancak 10 gündür tık yok. Siteme her gün 130-150 kişi giriyor, son 10 günde 1300-1500 kişi eder, bunlardan çoğu ilk kez giren kişiler. Kişi bu sitey
Arkadaşlar daha önce buradan bir ilan vermiştim, siteme yazar alıyor-arıyorum. Acelem yok ama açıkçası şu 10 gün içinde 1 kişi olsun başvursun isterdim. Ancak 10 gündür tık yok. Siteme her gün 130-150 kişi giriyor, son 10 günde 1300-1500 kişi eder, bunlardan çoğu ilk kez giren kişiler. Kişi bu siteyi arama sonucu bulduysa bu konularla ilgilidir, ama neden kimse yazmak istemez? Sıklıkla yazmayacak olanlara para vermeyeceğim için mi? Olsa da versek ama bütçemiz yok ki henüz. Ben kimsenin para düşüncesiyle imtina ettiğini düşünmüyorum, sorun başka yerde, ama nerede bulamıyorum? Millet gürül gürül forumlara girip yazıyor, o forumlar ki ömründe spor yapmamış adamlar ahkam keserler ama gerçekten bilgili az sayıda insan da vardır. Şimdi bu bilgili ya da ilgili kişiler o foruma yazacağına benim siteme yazsa daha iyi olmaz mı? Hem bu sitede yazılarını tescilliyorum ama yarın öbür gün bir forumdan banlanırsa yazdıkları emekleri heder olur. Sitede hata nerede bulamıyorum, ama amatör yazarların katılımını çok istiyorum hem bu ilerdeki projelermiz için de iyi olacak. Spordan anlamıyorsanız bile bir göz atın nerede hata yapıyorum sizce.

Düşünceniz varsa lütfen erinmeyin, kendinize saklamayın ve bu sorunun altına yazın, çok memnun olurum. (git: www.bodytr.com)
0
Karluk
(10.05.09)
esas itibariyle,
Verdiğiniz e-posta adresine istediğiniz gibi bir mesaj bıraktım. İsterseniz e-posta adresinizi silebilirsiniz.

İlginiz için teşekkürler.
0
🌸Karluk
(11.05.09)
burdan cevaplıyım,
bence üslubunuz yanlış.
azarlar gibi davet ediyorsunuz sitenize.
sürç-i lisan ettiysem affola.
öneri olarak da, facebook'tan body building yapanların gruplarını bulup onlara üye olun ve insanlarla muhabbet ederek onları sitenize davet edin.
kolay gelsin.
0
aithra
(11.05.09)
Aithra,
Öncelikle ilginize teşekkür ederim. Üslubumda hatalı bulduğunuz yerlere örnek verirseniz düşüncenizi daha iyi anlayabilirim. Elbette kimseyi azarlamaya hakkım yok, eğer böyle bir izlenim varsa bunu nasıl giderebilecğeimi düşünüyorsunuz?

Facebook üyeliğimi geçen gün aldım ancak buradan insanları davet etmeye bu aralar pek zamanım yok, yine de site için bir grup kurdum ve listemdeki arkadaşlarımı ara ara davet ederim. Başka öneriniz var mı?

Görüşlerinizi bekliyorum, teşekkürler.
0
🌸Karluk
(11.05.09)
nasıl örnek versem ki :)
ben öyle buldum tabi, başkası bulmayabilir ama:
-Acelem yok ama açıkçası şu 10 gün içinde 1 kişi olsun başvursun isterdim. Ancak 10 gündür tık yok. (üye olmadılar diye sinirlenmiş duruyorsunuz, olmadıysa olmadı yani)
-ama neden kimse yazmak istemez? (bu genelde siteyle alakalı. şöyle anlatayım: sitenin üslubu ne kadar samimiyse insanlar o kadar çok şey yazıyorlar. yazmadılarsa yazmadılar, demek ki eksiğiniz var ya da doğru kitleye ulaşamadınız. bilemiyorum, kesin bir şey söylenmez ki böyle durumlarda)
-Millet gürül gürül forumlara girip yazıyor, o forumlar ki ömründe spor yapmamış adamlar ahkam keserler ama gerçekten bilgili az sayıda insan da vardır. Şimdi bu bilgili ya da ilgili kişiler o foruma yazacağına benim siteme yazsa daha iyi olmaz mı?.. (bla bla.. yazınızın genelinde bir sinirlilik bi kızmışlık falan var işte. adam azarlar gibi hesap soruyorsunuz. neden siteme üye olmadılar, neden yorum ayzmadılar, başka yere yazıyorlar ama aa döverim ama.. falan gibi :) )
site işleri karmaşık biraz. hedef kitle bulmuşsunuz kendinize, sitenizin bir olayı (vizyon-misyon vs.) da var, tek yapmanız gereken hedef kitleye ulaşmak. ha bir de samimi ve rahat olmak :D insanları zorla üye yapamazsınız :) yani ben daha önce denemiştim (kendi sitem için), olmuyor.
bir de önce arkadaş çevrenizden başlayın, olmadı yukarıda bahsettiğim gruplardan arkadaş edinin, link verin, tartışma konusu açın vs.
kolay gelsin.
0
aithra
(11.05.09)
Anlıyorum. Ben de sitede verdiğim ilandaki üslubu hatalı bulduğunuzu sanmıştım, buradkai yazımı kastettiğinizi anlayınca rahatladım açıkaçası :-)

Evet, kimseyi azarlar gibi konuşmak istemezdim ama bir an kızgınlığım olduğu doğruydu. Geçti gitti tabii ki. Ama o anlık kızgınlığım olmasa bu soruyu buradan sormazdım.

Yazınızı gülümseyerek okudum, baız yerlerde size hak vermemek elde değil :-)

İlginize çok teşekkür ederim. Yazdıklarınızda dikkate almam gereken yerler var.
0
🌸Karluk
(11.05.09)
(3)

numara taşıma ile ilgili bir soru!

o ben degilim
efendim numaramızı başka bir operatöre taşırken herhangi bir ücret ödüyor muyuz acaba? ayrıca taşıma konusunda bir sınır var mıdır onu da merak ediyorum. yani isteyen diğer operatörlere yıl içerisinde dilediği gibi sekebilir mi? yoksa her taşıma başına belli bir ücret koyup kısıtlama taktikleri var
efendim numaramızı başka bir operatöre taşırken herhangi bir ücret ödüyor muyuz acaba? ayrıca taşıma konusunda bir sınır var mıdır onu da merak ediyorum. yani isteyen diğer operatörlere yıl içerisinde dilediği gibi sekebilir mi? yoksa her taşıma başına belli bir ücret koyup kısıtlama taktikleri var mıdır bu operatörlerin?
0
o ben degilim
(09.05.09)
tasıma için ucret odemıyorsun yahu, varsa da gectigin operator bana gleiyor diye sana yansıtmıyor. sınır konusunu bilmiyorum.
0
bryan fury
(09.05.09)
hiç ücret ödemiyorsun hocam. hatta taşındığın operatör sana bedava dakka falan veriyor. ama sınırlama var mı bilmiyorum.
0
cro magnon
(09.05.09)
2 tl ücret alıyor o da sana verdiği yeni sim kartının ücreti.
sınırlama yok ama bazı şartları var, hat senin üzerine olcak vs.
ayrıca bir haftayı buluyor taşınması.
0
aithra
(10.05.09)
(2)

güzel canlı müzik / istanbul

denizin kulleri
efenim taksim civarında, güzel, canlı müzik yapan, nezih (ay çok nezihiz ayol!) tercihen alternatif rock çalan (güzel önerilere açığız tabi neden başka şeyler de olmasın) mekan arıyoruz. yol gösterenin ellerinden öpüyoruz.not: cumartesi akşam gidilecektir, alkol alınacaktır.
efenim taksim civarında, güzel, canlı müzik yapan, nezih (ay çok nezihiz ayol!) tercihen alternatif rock çalan (güzel önerilere açığız tabi neden başka şeyler de olmasın) mekan arıyoruz. yol gösterenin ellerinden öpüyoruz.

not: cumartesi akşam gidilecektir, alkol alınacaktır.
0
denizin kulleri
(09.05.09)
mojo'ya gidin bence.
0
slevinkelevra
(09.05.09)
pulp (delta var)
joli joker (kolpa var)
balans (ne var bilmiyorum, netten bakın)
0
aithra
(09.05.09)
(9)

hangi iş ve nasıl?

rentts1
şimdi pazartesi günü bi bankanın call center ı için müşteri temsilcisi adayı olarak iş görüşmesine gitcem adamların şartları belli, iyi ki ilanın sonuna şöyle de bir not eklemişler:Not: Dolgun maaş, sosyal güvence, yan haklar ve geleceğe dönük sağlam bir kariyer imkanı sunulacaktır.(almanca bilen ca
şimdi pazartesi günü bi bankanın call center ı için müşteri temsilcisi adayı olarak iş görüşmesine gitcem adamların şartları belli, iyi ki ilanın sonuna şöyle de bir not eklemişler:

Not: Dolgun maaş, sosyal güvence, yan haklar ve geleceğe dönük sağlam bir kariyer imkanı sunulacaktır.(almanca bilen call center elemanı işi değil bu)

ancak aynı gün bu iş görüşmesinden sonra severek yapacağım aynı zamanda okuduğum bölümle de alakalı bir iş görüşmesi daha var. bu iş belki maddi olarak değil ama manevi olarak beni çok daha fazla tatmin edecek bir iş. yani call center da çalışmak hayaliyle üniversite okumadım doğal olarak (ha mecbur kalırsam çöp de toplarım o ayrı ama elde fırsat varken...) ayrıca geleceğim için de bu iş beni bir yerlere getirebilir diye düşünüyorum. ama ya ben bankacılarla konuşurken bu adamlar bana "yarın gel başla" derse. hani bişi imzalatmak isterlerse. adamlar bi de gelirken 2 foto bi de cv getir falan dediler hem de 50 kişi alcaklarmış ki büyük ihtimalle ben de alınırım diye düşünüyorum neyse ben bu adamlara lisan-ı münasiple "ben aslında diğer işi düşünüyorum sizi de yedekte tutmak istiyorum" nasıl derim. yani benim derdim ne şiş yansın ne kebap. yani o çok istediğim iş olmazsa call center da çalışmak istiyorum. bu meramımı nasıl anlatayım?

ne dersiniz a dostlar?
0
rentts1
(09.05.09)
call center işi iş değil, diğerini denemeni tavsiye ederim. olmadı her zaman call center ve benzeri işler olacaktır. alanında iş deneyimi elde etmen daha önemli.
0
blackdog
(09.05.09)
@blackdog evet haklısın ancak yazmayı unutmuşum maddi durumum da öyle pek parlak değil. ekimde kredi geri ödemem başlıycak cepte 5 kuruş yok vs.
0
🌸rentts1
(09.05.09)
öncelikle call center'ı hiç tavsiye etmem..
soruya gelince, gidilecek yer sadece mulakat, bir sey imzalatmalari vs. mumkun degil. Mulakattan cikan sonuctan sonra belgeleri teslim edip ise baslarsin. Kisacasi diger isten hic bahsetmesen sorun olmaz diye dusunuyorum.
0
ludwig
(09.05.09)
kariyer planların varsa ve başka bir alanda çalışmak istiyorsan call center pek iyi bir tercih değil. call center'dan daha önce gel başla der ve sana bir şey imzalatmak isterlerse orada deneme süresi olup olmadığına bak. örn;1 ay, 3 ay gibi bi süre var ise, isteiğin iş için deneme süresi içerisinde call center'dan çıkabilirsin.

ayrıca "Not: Dolgun maaş, sosyal güvence, yan haklar ve geleceğe dönük sağlam bir kariyer imkanı sunulacaktır." gibi bir ilan dip notu, tam tezgah altı konfeksiyon firması izlenimi verdi bende.
0
roadrunner merlin
(09.05.09)
call center için en az bir ay eğitim görüyorsunuz, diğer işten çağrılırsanız istediğiniz zaman bırakırsınız.
zaten arkadaşların da dediği gibi insanı yoran ve zorlayan bir iş.
hem sürekli birilerini alıyorlar call center için :)
başka bir iş de var derseniz sizi elerler hem, ya diğer iş olmazsa?
0
aithra
(09.05.09)
call center tecrübesi olan biri diyor ki, sakın! (ben oluyorum bu)
örneğini de vereyim, sözlükten bir arkadaş, gayet sağlam cv'si ve iyi bir iş tecrübesi olan bir arkadaşım, banka mı sizin gsm firması mı? diye sormuştu. arkadaşı aramışlardı, görüşmeyi bekliyorlardı.
dedim ki; "dostum, kafan rahat olsun istiyorsan, haftasonları istediğin gibi gezmek tozmak istiyorsan, gereksiz insanlarla muhattap olmak istemiyorsan, gelme. hem seni haketmediğin bir bölümde çalıştıracaklar, zamanını çalacaklar, 1 yıl boyunca bir ilerleme kaydedemeyeceksin, "tasma" adı verilen kulaklıktan kurtulamayacaksın, senden 3 yıl boyunca beklemeni isteyecekler, bir kademe atlaman için.. aman diyeyim. bi kaç kuruş fazla kazanıcam diye boş yere katlanma bunlara"
tamam dedi, bankaya gitti. kafası rahat, zamanı bol çalıştı sonra da ailesinin yanına, memleketine tayin oldu ve keyfine bakıyor.
aman diyeyim. hala aynı firmada çalışıyorum ve müşteri temsilciliği yapan bi sürü arkadaşım var. her gün aynı şikayetler, sosyal hayatın bitmesi, sağlık sorunları, çalışma saatleri yüzünden uyku-beslenme düzensizliği vs. vs.
artı buna, Türkiye'nin bi çok yerinden muhattap olacağınız müşteriler de ekleniyor (sözüm meclisten dışarı)..
dikkatli düşünüp iyi karar vermek gerek..
0
paradoxical
(09.05.09)
@paradoxical
peki hocam bu adamların dolgun mayış dan kasıtları nedir siz bu işin içinde olan birisi olarak 3 aşağı 5 yukarı tahmininiz ne?
0
🌸rentts1
(09.05.09)
başka alternatifin yoksa başvur. işe alınırsan başta bir süre, belli saatlerde eğitime gidersin. eğitim sırasında da maaş alıyorsun. sonra bıraksan da olur, zaten bir kısmı işe başladıktan sonra bir hafta içinde pes ediyor. bu işlerde sürekli insanlar gelir gider zaten, bağlayıcı bir şey imzalatmazlar.
ama call centerlarda yükselme diye bir şeyi pek düşünme. torpille oluyor o işler. sana sıra biraz zor gelir. iş olarak da şöyle düşün, seni bir yere bağlıyorlar ve sürekli sağıyorlar inek gibi.. öyle bir hissiyat. tuvaletten biraz geç dönersen alarm veriyor bilgisayarın. manyaklık derecesinde performans denetleme olayı var. insanlara göre değil bu iş. mecbursan bir süre çalışırsın. dışarıdan çok kolaymış gibi geliyor ama müşteri telefondayken, agent insanüstü hızda uğraşıyor bilgisayarda.
operatörler arasında ciddi maaş farkları olabiliyor. bir dönem vodafone aveanın iki katı veriyordu aynı şartlarda.
0
aggromela
(10.05.09)
@rentts; aggromela'nın verdiği örnekten yola çıkarsak, vodafone'un kadrolu mt'si 1500 civarında para alıyor ayda. ama yavaş yavaş taşerona döndü adamlar. belki hatırlarsın bi süre önce personel çıkarmışlardı. taşeron firmalar ise 500-800 arasıdır diye tahmin ediyorum. bu piyasada mt olarak uzun süre çalışmak hiçbir şey kazandırmıyor kimseye.
0
paradoxical
(10.05.09)
(10)

İş Hukuku sanırsam

ludwig
Efendim şimdi çalıştığım yerde şöyle bir sorun oldu.. Ben 20 Nisan itibariyle 10 İş Günü olarak izin almıştım, dönüş tarihi ise 5 Mayıs idi. Şimdi ben 1 Mayıs tatil olduğu için kafadan bir gün geç gittim işe, yani 6 Mayıs'ta.. Şimdi iş yerinden deniyor ki 11 İş günü izin kullanılmış, çünkü ben izin
Efendim şimdi çalıştığım yerde şöyle bir sorun oldu.. Ben 20 Nisan itibariyle 10 İş Günü olarak izin almıştım, dönüş tarihi ise 5 Mayıs idi. Şimdi ben 1 Mayıs tatil olduğu için kafadan bir gün geç gittim işe, yani 6 Mayıs'ta.. Şimdi iş yerinden deniyor ki 11 İş günü izin kullanılmış, çünkü ben izin kullandığımda 1 Mayıs Resmi olarak tatil değilmiş. Bana göre ise (ve aslında gayet basit matematik hesabına göre) ise 10 İş günü izin kullanmış olmam lazım. Hangi durum doğrudur acep anlayan birilerinden yardım. Hukuki yönden yardım, ona göre itiraz edelim gerekirse.
0
ludwig
(09.05.09)
Ben izinlere resmi tatiller de dahildir diye biliyorum. Aksi takdirde haftasonları da tatilden sayılmaması gerekirdi ama sayılıyor...

Edit: 10 iş günü izin almıştım demişsin normalde izinler iş günü olarak verilmez acaba seninki özel bir durum mudur?
0
selimse
(09.05.09)
Benim çalıştığım yerde (kamu kurumu diyelim) hesaplar iş günü üzerinden yapılıyor. Hafta sonları ve Resmi tatiller katılmıyor. Mesela 10 gün izin alındıysa, bu 10 iş günü yani resmi tatil yoksa 2 haftaya tekabul ediyor. Arada resmi tatil varsa (misal 23 Nisan) 2 hafta + sonraki haftaki Pazartesi günü izne dahil oluyor.
0
🌸ludwig
(09.05.09)
O zaman ben ceavbımı geri alıyorum. Benim dediğim özel sektör için. Kamu kurumlarını bilemiyorum...
0
selimse
(09.05.09)
adı üstünde iş günü. bu yüzden dediğiniz doğru yalnız bir ayrıntıyı kaçırmayın sakın: 1 mayıs bu sene resmî olarak tatil değildi. eğer gelecek sene aynı günlerde izin almış olsaydınız dediğiniz doğruydu. ama dediğim gibi, bu sene 1 mayıs resmî tatil değildi.
0
beccaria
(09.05.09)
haklısın ama özel bir şirkette isen haklılığın bir şey ifade etmiyor ne yazık ki, biz 1 mayısta çalıştık bile ofis ahalisi olarak.

@beccaria
1 mayıs bu sene resmi tatildi.
0
roadrunner merlin
(09.05.09)
1 mayıs resmi tatildi ama kamu kurum ve kuruluşları sadece bu seneye özgü olarak çalıştı galiba, duyurularda karşılaşmıştım.
ondan olabilir.
0
aithra
(09.05.09)
ludwig öyle şey olmaz, bir maısta çalıştırsalardı senin bordronda 2 kat maaş göstereceklermiydi hayır. 10 günde ısrar et fakat cumartesilerde izinden sayılıyor onda diklenme pek. olmadı mesaj at bana ben sana danıştaydan falan kararda bulurum.
0
amarat
(09.05.09)
Doğru hesaplamışsın. Tatilin 4 iş günü olsaydı ve sen 23 nisan haftası izin almış olsaydın o hafta tamamen sana ait olurdu.

Hakkını ara boşverme.
0
anarche
(09.05.09)
bu sene adliyeler 1 mayısta çalışıyordu. hatta özellikle duyuruda bulunulmuştu. büyük olasılıkla diğer kamu kurumlarında da tatil değildi.
0
beccaria
(09.05.09)
Adliyeler ve diğer kamu kurumları çalışmış olabilir ama benim çalıştığım yer tatil idi. Kimse işe gitmedi yani o gün.
0
🌸ludwig
(09.05.09)
(4)

online cicek siparisi

nazenin
sevgili duyuru sakinleri,444cicek.com sitesinden cicek siparisi vermis olan kimse var mi, tavsiye eder misiniz? Ya da bildiginiz, zamaninda, resimde goruldugu gibi teslim ederler diyebileceginiz internet uzerinden cicek siparisi alan baska yerler var mi? Bir tane Ankara'ya, bir tane Istanbul'a cicek
sevgili duyuru sakinleri,
444cicek.com sitesinden cicek siparisi vermis olan kimse var mi, tavsiye eder misiniz? Ya da bildiginiz, zamaninda, resimde goruldugu gibi teslim ederler diyebileceginiz internet uzerinden cicek siparisi alan baska yerler var mi? Bir tane Ankara'ya, bir tane Istanbul'a cicek gondermem gerekiyor anneler gunu icin.
hadi sizin de anneler gununuz kutlu olsun.
0
nazenin
(08.05.09)
garanti internet ya da cep şubesi kullanıyorsan 25% indirim var,
444çiçek başlığında tecrübelerini dile getirmiş olanlar var. her şirket/marka değerlendirmesinde olduğu gibi eleştiriler ve memnuniyetsizlikler ön planda.
ben açıkçası tam vaktinde gitmesini istiyordum çiçeğimin, fakat bu konuda orunlar olduğunu okudum ve kullanmadım, başka alternatif seçtim.
ama senin başka alternatifin yoksa yapacağın bir şey yok tabi.
0
arigold
(08.05.09)
ciceksepeti.com var, superteklif üyelerine %50 indirim veriyor.
ayrıca aynen resimde görüldüğü gibi bir buket yapıyorlar.
0
aithra
(08.05.09)
ben ciceksepeti.com kullanıyorum hep, çok memnunum. istediğin saatte teslim ediyorlar, sms gönderiyorlar x kişiye teslim ettik diye filan. çicekleri de gayet güzel çıkıyor.
0
zkurmus
(08.05.09)
ablam, 444çicekten çiçek yolladım, buruş buruş soluk çiçekler geldi demişti. hem de 100 küsür tl lik bi aranjmandı.
0
cereal killer
(08.05.09)
(11)

TRT nin boktan dizileri

ya ben lan neyse
Herkesin bildiği gibi trt nin dizilerinin çoğu tutmuyor, izlenmiyor. ayrıca trt bu dizilere avuçla para döküyor. bu trt nin başındaki adam(artık diz konusunda kim karar veriyorsa) acaba ehil olmayan bir adam mıdır? ben bile daha diziyi izlemeden tutup tutmayacağını büyük oranda tahmin edebiliyorken
Herkesin bildiği gibi trt nin dizilerinin çoğu tutmuyor, izlenmiyor. ayrıca trt bu dizilere avuçla para döküyor. bu trt nin başındaki adam(artık diz konusunda kim karar veriyorsa) acaba ehil olmayan bir adam mıdır? ben bile daha diziyi izlemeden tutup tutmayacağını büyük oranda tahmin edebiliyorken koskoca kurumun bu konudaki acizliği nedir?
0
ya ben lan neyse
(07.05.09)
tutan diziler ne derece kaliteli acaba?tutarsa ekime tutmazsa nereme kadar?Şu dizileri embesile anlatır gibi yapmasalar azcık biraz gizem olsa kafa beyin yorsa.Bizde amerikan menşeili diziler izlediğimiz için eleştirilmesek.
0
gns
(07.05.09)
bu boktan dizilerin daha da boktanlarını görmeye hazır olun çünkü bülent arınç sorumlu olucak bundan böyle.bi nevi stv kanal7 karışımı olucak.hatta belki stvden dizi transfer edebilirler dikkatli olmakta trt 1 silmekte fayda var.trt2-3'te kaliteli filmler ve müzik programları oluyo onlar kalsın ama garanti veremem belki 2-3 bile boka sarar.bu adamlara vergi veriyoruz ve gidip kendi yapımcılarına peşkeş çekiyolar sömür sömür nereye kadar allahınız varsa belanızı versin.
0
zombikanı
(07.05.09)
trt nin eskiden güzel dizileri vardı yav yazık
şimdi arkadaşda demiş daha kötüsü olucak :(
0
alokozay
(08.05.09)
şaşıfelek çıkmazı, yeditepe istanbul, 7 numara falan vardı eskiden. hey gidi...
0
sly cooper
(08.05.09)
saçmalık ötesidir, benim elektrik faturamdan bile trt payı alan bu zihniyete bakalım kim dur diyecek.o değil de alayına isyan nedir ya.
0
ocanal
(08.05.09)
TRT'de tutacak dizi yapma endişesinde olan birilerinin olduğuna inanmıyorum. Nasreddin Hoca geldi aklıma. "Ya tutarsa" demiş rahmetli...
0
pass
(08.05.09)
aaaah, aah! "Ayrılsak da Beraberiz" vardı bi de, TRT'nin eski mükemmel dizilerinden. Şimdi Cnbc-e'ye takılıp duruyoz napalım:)
0
ikinoktayedi
(08.05.09)
kaynanalar'da güzeldi.

yada ben küçükken bana güzel gelirdi. bilemiyorum
0
point guard
(08.05.09)
aynı dizilerin trt dışındaki büyük ulusal kanallardan birinde yayınlansa çok daha fazla reyting alacağını düşünüyorum. bu düşüncemin sebebi çok sikko dizilerin bu kanallarda acayip izlenme oranları tutturabiliyor olması (akasya durağı, adanalı, küçük kadınlar vs.)
0
boshi
(08.05.09)
bir de karanlıkta koşanlar vardı o bambaşkaydı
0
pinkburger
(08.05.09)
ferhunde hanımlar
çiçek taksi (önceden trtdeydi)
bizimkiler
uzaylı zekiye
kim dedi ya tutmuyor diye? son zamanlarda tutmuyorsa tutmuyor.
ayrıca çocukluğumuzun bir sürü yabancı dizisi de trt'den dir.
0
aithra
(08.05.09)
(19)

alkolik mi oluyorum?

kurtulan adam
işten dönünce 1-2 bira içmek adetim olmaya başladı.açıkçası biraz çekinmeye başladım.hergün 1-2 bira içmek normal midir?
işten dönünce 1-2 bira içmek adetim olmaya başladı.açıkçası biraz çekinmeye başladım.hergün 1-2 bira içmek normal midir?
0
kurtulan adam
(07.05.09)
yaklaşık 10 yıldır hergün en az 6 lı paketlerden içiyorum henüz ölmedim kıçımdan kabakta çıkmadı :)(bkz: anüsteki kabak)
0
soktumbey
(07.05.09)
yok yahu, 1-2 biradan neyin alkolikliği...
0
mortifera
(07.05.09)
alkolik olunmaz da göbeğe dikkat.
0
kibritsuyu
(07.05.09)
uzun vadede ciddi kilo artışına sebep olacaktır.
0
rachel
(07.05.09)
alkolik olunması için 1 bira 2 bira fark etmez kanımca. düzenli bir şekilde içiyorsanız, canınız istiyorsa alkoliksiniz. ha soru "bu yaptığım kötü bir şey mi?" ise o zaman da ne alaka 2 biranın nesi kötü olabilir ki derim.
0
tai
(07.05.09)
"düzenli bir şekilde içiyorsanız, canınız istiyorsa alkoliksiniz"

Bu cok ama cok yanlis bir onerme. Alkolizm kisinin kendisine ve cevresine cok zararli bir hastaliktir ve bundan cok daha ciddiye alinmasi gerekir.

Kurtulan adam, her gun 1-2 bira icmek genelde alkolizm sayilmaz. Ama normalde de sadece ne kadar ve ne siklikta ictigine bakilmiyor, baska kriterler de var. Eger cok ictiginden rahatsiz oluyorsan daha az icmeye karar ver ve kararini uygula.

Ingilizce biliyorsan web'de cok fazla kaynak var alkolizmle alakali. Hatta basit "alkolik miyim?" testleri bulup onlari da yapabilirsin.
0
wpi
(07.05.09)
"Nefes alma Efes al."

aynen devam ;)
0
punkertifo
(07.05.09)
abi aynen devam da şu anda düşündüğüm tek şey eve gidip o 1-2 birayı içmek.rahatlatıyor beni.
0
🌸kurtulan adam
(07.05.09)
ben ve bir kaç arkadaşım her gün işten- okuldan vs çıkınca nargileye gider 1-2 saat nargile içer öyle eve giderdik. Şimdi arkadaşlarımdan biri yeter nargile içtiğim diyip her gün bu sefer arkadaşlarıyla teachers pub'da takılmaya başladılar. hiç bir alkolik durumu da yok.

ben şöyle söyleyeyim zaten. işten çıkıp eve direkt gitmek iyi değil, şöyle 1 saat en az kafayı dağıtacak birşey yapın.
0
darknum
(07.05.09)
alkolik olunacağını sanmıyorum.hani bir aksam içersin ertesi gun gormek istemezsin. gerçek anlamda alkolik insanların gece içip içip ertesi gun daha oglen olmadan aradıklarını duymuştum.
ama karacigerine yazık değil mi. her ne kadar kendi kendini yenileyen bir organ olsa da cok da yuklenmemek gerek.hem durduk yere kilo.
işten sonra insanın canı cok sıkılmış oluyor ve rahatlıyacak birsey arıyor. ben derim ki sevdiginiz birseyle ama sagliga dokunmayan birseyle ugrasin.kafanız dağılsın ha.
0
berrak sudaki kırmızı balık
(07.05.09)
alkolizm diyebilmek için bir sürü kriter gerekiyor olabilir, durum o tanıma girmiyor olabilir dert değil. zaten görünen o ki alkolün kendisine değil, o rutine bağlanmışsın, alışkanlık olmuş. ama içinde bulunduğun durum can sıkıcı bir durum. alkol olmasın mesela kahve olsun, download seyretmek olsun. bunlar gün içersinde sürekli aklına geliyor da ancak bunlara kavuştuğunda oh be dünya varmış diyorsan sık sık, problem budur, "bağımlı"sındır. hele bir de bırakmak isteyip bir türlü bırakamıyorsan sorun büyümüş demektir.

bırakmak istemiyorsan ama hiç bir sakıncası yok bence 1-2 biranın. çeşitlendir derim ben naçizane. her gün bira mı içilir? şarap var, viski var, o var bu var.
0
mojosnik
(07.05.09)
bağımlıysanız alkoliksiniz, bence.
0
aithra
(07.05.09)
şimdilik gayet normal durumdasın bence, hani akşamcı diye tabir edilen...
yalnız o 1-2 bira 3 oluyo bi zaman sonra, sonra 4, 5, 6,...

mesela ben bu aralar 8-10 arasında gidip gelmekteyim :)

ve evet, sen alkolik diilsin (henüz), ama ben öyleyim...
0
uyuzcan
(07.05.09)
sigara bağımlılığı da günde bir-iki taneyle başlıyor. önceleri çok canın istemese de içiyorsun, sonra bir bakmışsın canın istiyor. şimdi günde bir paket içiyorum. allah bilir ileride kaç paket olacak.

her gün içmemenizi öneririm. eğer içmemek için kendinizi zorlamak zorunda kalıyorsanız belki de alkolik olma yolunda ilerlemektesinizdir.
0
cro magnon
(07.05.09)
Yalniz basina mi iciyorsun?

Is cikisi dostlarla icilen bir-iki birayla eve gidip yalniz basina icilen arasinda cok fark var, bu ayrimi gozetmelisin.

Su anda gunluk iki bira seni rahatlatmaya yetiyor olabilir. Fakat kisa bir sure sonra bu miktar yetersiz gelecek. Farkli alternatifler arayacaksin. Once saraba gececeksin, oradan votkaya kanyaga vs...

Seni anlayabiliyorum, benim de canim sıkkın oldugu donemlerde icmeden uyuyamadigim zamanlar oldu. Fakat her defasinda icme periyodlarini seyrelttim. Ipin ucunu kacirirsan alkolik olursun.

(bkz: alkolizme giris)
0
msb
(07.05.09)
en önemli kriterlerden biri yalnız içmekmiş. psikiyatristim öyle söylemişti. ne kadar seyreltirsen o kadar iyi. bir de o anı beklediğini ve içince de rahatladığını söylemişsin. bence ciddiye alman gereken bir durumla karşı karşıyasın. ne kadar içtiğinin bir önemi yok. ya hemen vazgeç ya da baktın olmuyor profesyonel yardım al. ama acele etmeni öneririm.
psikiyatristle bu konuşmayı yaptığım dönemde her akşam en az bir bira içiyordum. yalnız içiyordum. ve bunları duyunca çok korkup o gün bıraktım. en önemlisi yalnızken rahatlamak, uykuya dalabilmek için vs içmemeye dikkat etmekmiş. sosyal ortamda ya da arkadaşlarla vs içmenin sakıncası olmayacağını söylemişti bana.
lütfen önemse bu durumu.
0
Omayra
(07.05.09)
alkoliklik, alkol problem olmaya basladigi an baslar. yani eger düzenli alkol alimin sagligina ciddi bir sekilde zarar vermeye basliyor, sevdiklerinle arani aciyor ve hayat düzenini bozuyorsa o zaman alkoliksin. yalniz günde 2 birayla bunun olmasi fiziken imkansiz :). takil kafana göre.
0
fspades
(07.05.09)
ben de feci stresli bir sektörde çalıştığım için aynısını yapıyordum iş dönüşü. bazen rakam artıyordu da. evde yalnız içmenin de, iş arkadaşlarıyla, sevgiliyle, dostlarla içmenin de keyfi başkadır bana göre.

şimdi bir süredir çalışmıyorum, haftada bire fiksledim üniversitedeyken olduğu gibi. ha, para olsa her gün bir dörtlü efes götürürüm o ayrı :)

iki 50lik bira yaklaşık 500 kalori bildiğim kadarıyla, yanında cips, çerez, vb. de tırtıklıyorsan bunlar sana döt göbek olarak geri dönüyor o kesin ama...

özetle: normaldir. zevk meselesi.
0
tarantinoesque
(07.05.09)
alkolik olmayabilirsiniz ama risk altında olabilirsiniz.
şu entrynin en altında riskin nasıl hesaplanacağı yazıyo
sozluk.sourtimes.org
0
hayali arkadaş
(08.05.09)
(3)

Arkeoloji Bölümü

thefalloftekin
saygıdeğer indiana jones'lar, lara croft'lar..ea2 programlarında yer alan arkeoloji bölümünün puanlarının düşük olmasının sebebi, sırf bi geleceği olmamasından ya da mezun kişinin iş imkanının neredeyse hiç olmamasından mıdır? nedir bu bölümü üniversite adaylarından uzak kılan?bu bölümü okuyan, biti
saygıdeğer indiana jones'lar, lara croft'lar..

ea2 programlarında yer alan arkeoloji bölümünün puanlarının düşük olmasının sebebi, sırf bi geleceği olmamasından ya da mezun kişinin iş imkanının neredeyse hiç olmamasından mıdır? nedir bu bölümü üniversite adaylarından uzak kılan?

bu bölümü okuyan, bitiren arkadaşların bu bölüm hakkında fikir ve yorumlarını özellikle rica edeceğim..

hayır, o kadar düşük ki puanlar, feci kıllandım yahu..
0
thefalloftekin
(06.05.09)
ben iş imkanın sıfır olduğunu düşünmüyorum, şuan mevcut kamuoyu gözünde nunlar tırt bölümlerdir burdan mezun olsan iş bulsan deli para kazansan gene anan baban oglum doktor muhendis oldu diyemez, yani biraz zihniyetle alakalı genel görüş bu bölümde iş ve gelecek olmadıgı yönündederi bu yüzden bu bölümün puanları cok düşüktür
0
kakashi
(06.05.09)
simdi universite olayina egitim amaci ile bakmamak lazim. universiteye giren cogu kisi icin, universite bir ilim, ogrenim, arastirma yeri degildir. bir is uzerinde yeterlilik sertifikasi alinan bir yerdir. eh bu baglamda universiteye daha cok para kazanabilmek amaci ile gidilir. buradan duz mantikla, (ve biraz da genellemeyle) en cok para kazanilabilen isler genellikle en riskli ya da bazi nedenlerden oturu az kisinin yapmayi bildigi islerdir. (bir de sans isi var) herkes cok para kazanmak ister. o yuzden herkes bu tarz seyleri okumak ister. talep fazlaligindan, pazar bu konu uzerine soyle buyurmustur: "en cok para kazanmayi kim istiyorsa onlari alin bu bolume" eh bu durumda o kadar basvuru arasindan en iyilerini secmek icin daha cok para kazanmak isteyen kisilerin arasindan bir tur sisteme uyumluluk ve zeka testi yapilmak sekli ile en iyileri seciliyor. yani pazarda talebin cokluguna yetecek kontenjan olmamasindan oturu (ki gerekli "yeterli kalitede" ogretmen kontenjanin saglanmasi icin bir 10-12 yil gerekeceginden) dogan bir olay puan meselesi. boyle bir "engelleme" olmadigi takdirde gercekten iyiler alinmazsa ogretmeye harcanan emek bosa gider.

yani cevap su: killanacak bir sey yok, talep yok arkelojiye, cunku para kazandirmiyor, cunku halkin umrunda degil daha birak 10bin yili, bizanstan once toprakta kimin yasadigi.. dinozor dedigin de tavugun buyugu iste. fenerbahce'nin avrupa'da yazdigi tarih daha onemli.. kultur gelistirecek kadar zengin bir ulke degiliz. is imkani olur, akademide kalirsin, memur maasina devam edersin, ama onun disinda omur boyu sana oyle ahim sahim bir para kazandiracak bir is degildir, sonucunda "tarih" tir, bu nedenle de (bkz: tarihi eser kacakciligi)
0
bunubenyazdim
(07.05.09)
puanların düşük olmasının sebebi çok para kazandırmaması değil o bölüme talebin düşük olması.
0
aithra
(07.05.09)
(2)

ebook hazırlamak

masa
internette 1000-2000 sayfalık ebooklar görüyorum. böyle bir kitabı ocr kullanarak sayfa sayfa taramak , sayfası bir dakika olsa saatler günler alır. bu insanlar ebook hazırlamak için bu kadar zaman harcıyorlar mı yoksa bazı kitaplar direk ebook olarak mı satışa sunuluyor da millet internettten payla
internette 1000-2000 sayfalık ebooklar görüyorum. böyle bir kitabı ocr kullanarak sayfa sayfa taramak , sayfası bir dakika olsa saatler günler alır. bu insanlar ebook hazırlamak için bu kadar zaman harcıyorlar mı yoksa bazı kitaplar direk ebook olarak mı satışa sunuluyor da millet internettten paylaşıyor ya da ebook hazırlamanın benim bilmediğim pratik bir yolu mu var?
0
masa
(06.05.09)
sayfa sayfa taramaya gerek yok, tüm sayfaları koyunca kendi tarayan aletler de var.

ya da ebook olarak cıkanları paylasıyorlar.
0
bryan fury
(06.05.09)
bir ara, japonya'daydı galiba, oturup yazıyorlardı tek tek, bir programda izlemiştim.
0
aithra
(07.05.09)
(3)

excel etkilenleri izle

in vito veritas
Elimde yaklaşık elli çalışma sayfasından oluşan bir excel dosyası mevcut. bu dosyayı her ay güncelliyorum. güncelleme esnasında örneğin "mizan" diye bir sayfa var, ben onu silip yerine yeni bir "mizan" adlı sayfa yapıştırıyorum. sayfalar birbirlerinden link aldıkları için hemen silersem çeşitli sayf
Elimde yaklaşık elli çalışma sayfasından oluşan bir excel dosyası mevcut. bu dosyayı her ay güncelliyorum. güncelleme esnasında örneğin "mizan" diye bir sayfa var, ben onu silip yerine yeni bir "mizan" adlı sayfa yapıştırıyorum. sayfalar birbirlerinden link aldıkları için hemen silersem çeşitli sayfalardaki çeşitli hücreler hata veriyor. tek tek hücreleri seçip "etkileyenleri izle" deyip o hücreden link alan bir başka hücre varsa önce 'kopyala - özel yapıştır - değerleri' yapıyorum, bu da çok vakit alıyor. tüm sayfayı seçip etkileyenleri izle demek işe yaramıyor.

Bir sayfadaki tüm hücreler içinde hızlı biçimde diğer sayfalardaki herhangi bir hücreyi etkileyenleri görebilmemin hızlı yolu nedir?
0
in vito veritas
(06.05.09)
üstüne tıklamak.
hücrenin üstüne tıkladığınızda, eğer bir fonksiyon kullanıldıysa, üstteki fonksiyon satırında nerdeki hücrelerin hangi fonksiyonla kullanıldığını görebilirsiniz. bu sadece en son (sonuç) hücre için işe yarar.
excel'de çok iyi değilim :) başkaları da yardımcı olacaktır işe yaramazsa.
bir de silmek yerine gizleyebilirsiniz de, fonksiyonlar da silinmez böylece.
0
aithra
(06.05.09)
@aithra,
dediğinde haklısın ancak üzerine çift klik yapacağım hücre sayısı 15binin üzerinde olduğundan çok vakit alır.

@galadnikov,
galiba senin dediğin sayfayı silmek yerine yeni sayfayı tümü ile kopyalayıp eskisinin üzerine yapıştırmak. kar etmiyor şöyle ki yeni yapıştırılan ile eski sayfa ile aynı değil. mesela mizan sayfasında 351# A107 hücresinde iken, bir sonraki ayda 351# A110'a gelmiş oluyor. dolayısı ile o da pek işime yaramıyor.
0
🌸in vito veritas
(06.05.09)
Eğer genelden değil de mizan özelinden konuşuyorsak, o mizan sayfasında şablon mizan yaparsınız. yani bir daha çok sık satır ekleme çıkarma yapılmayacak şekilde, henüz kullanmadığınız hesapları da dahil edecek şekilde bir tablo yapacaksınız. Her ay sonunda da vlookup (düşeyara) formülüyle, çekeceğiniz yeni mizanda hesaba göre aratarak 5 saniyede güncelleyeceksiniz. Ve her şey cillop olacak.
0
mojosnik
(06.05.09)
(9)

İşyerinde Geğiren Hatun Sorunu (Lütfen Yardım)

slack
İşe yeni bir eleman aldık tam karşımda oturuyor ancak kendisi devamlı geğiriyor! İnsan ağzı kapalı olarak gaz çıkarırya gup! şeklinde aynen bu şekil geğiriyor yahu! Devamlı gup gup deli olacağım rahatsız oluyorum, çıldıracak gibi oluyorum ama nasıl söyleyeyim ki? Nasıl söylenir kırmadan, bozmadan. R
İşe yeni bir eleman aldık tam karşımda oturuyor ancak kendisi devamlı geğiriyor! İnsan ağzı kapalı olarak gaz çıkarırya gup! şeklinde aynen bu şekil geğiriyor yahu! Devamlı gup gup deli olacağım rahatsız oluyorum, çıldıracak gibi oluyorum ama nasıl söyleyeyim ki? Nasıl söylenir kırmadan, bozmadan. Rahatsızlığı olabilir bilemiyorum ne yapmam gerekir bana bir yol gösterin lütfen.
0
slack
(06.05.09)
%99 mide veya onun gibi bir rahatsızlığı var. karşılaştığım 3 kadında da aynı sorun vardı. yani maalesef bir sağlık sorunu.
0
ground
(06.05.09)
kabullen bence, isteyerek yapmıyordur falan de kendi kendine.
0
desdinova
(06.05.09)
Merhaba,
Yalnız ağzını kapatıp yapıyorsa bunu, saygısızlık değil yaptığı. Sağlık sorunu vardır. Saygılı olmak düşüyor bence size. Bu tür rahatsızlıkları insanlar bilmediğinden ahkâm kesebiliyorlar. Eminim kendisi de memnun değildir hâlinden.
Kolay gelsin. Bol şans.
0
nuage
(06.05.09)
Eğer sağlık sorunuysa bittabi aksi düşünülemez, kulağını tıkayacaksın sonuçta elinde olan bişey değil. Sorun sağlık sorunu mu değil mi onu çözümlemek. İşte bu noktada yardım talep ediyorum nasıl sorabilirim yani nasıl açıklığa kavuşturabilirim durumu yoksa kimsenin haddine değil insanların elinde olmayan şeyleri hicvetmek.
0
🌸slack
(06.05.09)
masasına gizlice mide /iç hastalıklar doktoru kartviziti bırak :))
0
modesttiago
(06.05.09)
hmm bizde de var benzer biri. yapacak birşey yok. işe alınırken farkedilip ona göre önlem alınması lazımdı. sürekli rahatsızlık veren bir durumda öyle yaşamanıza gerek yok istifa edin gitsin. şaka tabi.
0
ozdek
(06.05.09)
modesttiago :)
0
🌸slack
(06.05.09)
mesaj atayım dedim mesajlaşmadan soyutlamışın kendini o vakit bir yöntem daha:

(bkz: ağız kokusu/@mies)
0
light beam
(06.05.09)
arkadaşça yaklaşın:
-merhaba, senin mide problemin mi var.
+yoo yok hayır vs../ bilmiyorum ki..
-yaa bende de vardı, sürekli midem ağzıma geliyordu vs.
+ hmm
-doktora gittim.. allahtan geçti, bence sen de git, rahatsızlık çektiğini gördüm. doktora gitmezsen çok fena oluyor..
+ay cidden miiiğğ?
-evet evet, mutlaka git. gazlı mazlı da içme, hem zaten cilde zarar, selülüt melülüt yapıyor. sonra uğraşırsın çok.
+ay doğru diyorsun..
falan gibi bir diyalog geliştirmeye çalışın :)
0
aithra
(06.05.09)
(5)

odev teslim

astaroth
kiz arkada$imin iki hafta icinde bir sosyoloji odevi teslim etmesi gerekiyor. konusu turkiye'deki yahudiler. aklinizda site ya da dokuman varsa payla$maktan cekinmeyiniz lutfen.saygilar.
kiz arkada$imin iki hafta icinde bir sosyoloji odevi teslim etmesi gerekiyor. konusu turkiye'deki yahudiler. aklinizda site ya da dokuman varsa payla$maktan cekinmeyiniz lutfen.

saygilar.
0
astaroth
(05.05.09)
bunun için kız arkadaşınızın dökümandan çok araya musevi bir arkadaşınızın varsa büyük dedesiyle falan öyleşi tarzı bir şey sıkıştırmak inanılmaz sükse yapar ve daha doyurucu olur...
0
jeanne hebuterne
(05.05.09)
Valla işine yarar mı bilmiyorum ama geçenlerde Türkiye Sinagogları diye bir kitap çıktı. Ciltli miltli pahalı bi kitap. Ben inceledim. Türk yahudilerinin geçmişiyle ilgili gayet güzel bir çalışma olmuş. Fotoğraflar filan da gayet iyi. Gözlem yayıncılığın diğer kitaplarına da bak.
0
eftalit
(05.05.09)
anahtar kelimelerin Romanyot, Karay, Aşkenaz ve Seferad.
0
thefin
(05.05.09)
jeanne hebuterne arkadaşımıza katılıyorum. zira, sosyoloji bölümünde okuyan birisi çok fazla kuramlara ve kitaplara bağımlı kalmamalı. çıksın dışarı ve araştırsın.
zamanında (5-6 yıl önce) deniz feneri derneği ile fakir ailelerin yaşadığı gecekondulara kadar giderek araştırma yapıp, bitirme tezini hazırlayan sosyolog arkadaşlarım var.
adı üstünde sosyallik üzerine kurulu bir bölüm, etkileşim ve iletişim anahtar kelimeler ;)
0
punkertifo
(06.05.09)
rıfat n. bali'nin cumhuriyet yıllarında türkiye yahudileri "bir türkleştirme serüveni" adında bir kitabı var, 1923-1945 yılları arasındaki olaylardan bahsediyor. rıfat bey'in birkaç kitabı daha olabilir.
yine Tarih dergisinde yazan yahudi bir beyfendi vardı, tarih dergisinin arşivlerine ulaşabilirseniz onun yazıları işinize yarayabilir, adını hatırlamıyorum kusura bakmayın.
tarih vakfı ile iletişime geçerseniz, yahudiler hakkında yapılan şahsi incelemelere de ulaşabilirsiniz.
yine 1934 trakya'daki yahudi olaylarını araştırabilirsiniz, sözlükte bile başlığı vardı. yine rıfat bali'nin bu konuda da bir kitabı olması lazım "1934 Trakya Olayları" adında.
0
aithra
(06.05.09)
(9)

çekirdek kilo aldırır mı?

son nefes
malum aylardan mayıs ve eritilmesi gereken yağlar var. merak ettiğim dünyanın en çok bağımlılık yapan abur cuburu olan çekirdeğin kilo yapma olayı nedir? ay çekirdeği yağlı diye biliyorum. kabak çekirdeği daha hafif galiba ama bunların içerdiği yağlarda doğal bitkisel yağlar. tabi sorduklarım tuzsuz
malum aylardan mayıs ve eritilmesi gereken yağlar var. merak ettiğim dünyanın en çok bağımlılık yapan abur cuburu olan çekirdeğin kilo yapma olayı nedir? ay çekirdeği yağlı diye biliyorum. kabak çekirdeği daha hafif galiba ama bunların içerdiği yağlarda doğal bitkisel yağlar. tabi sorduklarım tuzsuz olanlar için, gidipte içeriğinde tuz var kilo yapar demeyin...
0
son nefes
(05.05.09)
aldirir. aycicek yagi yapiliyor kendisinden bildiginiz gibi.
0
fdegir
(05.05.09)
100 gr. çekirdek neredeyse yarım kilo tavuğa eşit. var sen hesap et.

www.diyetlistem.com
0
arigold
(05.05.09)
fakat yine de şöyle bir olay var. 100 gram çekirdek öyle bir lokmada biten bir olay değil. yaklaşık bir film süresine tekabul etmekte:) yani 2 saatte 100 gram yemek çok mu kilo aldırır bünyeye? ayrıca ne bileyim 100 gram salamın daha diyetsel olması da bir garip geldi bana. yani acıkınca ağzımıza bir salam atmak çekirdek çitlemekten daha iyi.
hem bir de çekirdek çitlemek uğraştırıcı bir işlem, yine az biraz kalori harcıyorsun. öyle bir postada yemiyorsun. (biraz fazla savundum galiba kendilerini:)
0
🌸son nefes
(05.05.09)
dostum o kadar seviyorsan ye tabi,
rahvan gitsin.
salamın içinde protein var, çekirdeğin çoğu yağ. o açıdan kısmen daha diyete uygun.
0
arigold
(05.05.09)
kavrulmuş ve tuzlu çekirdekler kilo aldırır.
0
roadrunner merlin
(05.05.09)
Çekirdek kilo aldırır tabii, ama eğer maksat TV seyrederken bir şeyler atıştırmaksa, beyaz leblebi (biz İzmirliler buna nohut deriz) önerilebiliyor. Daha az kalorili olduğundan değil, adamın midesini tıkayıp başka şeyler yemesini önlediğinden imiş.
0
sui
(05.05.09)
sergen yalçın nın kilolu olmasına çekirdek sebebtir.
0
pain
(05.05.09)
ister 2,5 saatte ye ister 15 dakikada, keşke aldırmasa ama aldırıyor. o yüzden bu kadar lezzetli zaten :)
0
tavsan hummasi
(05.05.09)
çekirdeğin içinde çinko minko bir sürü şey var ilaveten.
siz keyfinize bakın :) yemeği bir kaşık az yersiniz, nolcak ki.
0
aithra
(06.05.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.