Ekşi Duyuru

Arkadaşımın sorusudur:

“Grange’ın kızıl nehirler kitabı’nda genetiği değiştirilmiş çocuklar mı seçiliyordu?” diyor var mıdır hatırlayıp cevabı olan?

Teşekkür ediyorum.

 

Zorlu bir LP geçirdim. Baş ağrısından ötürü iki üç dk dan fazla oturamıyorum. Her yerde sırt üstü yatın yazıyor ama o zaman da belim çok ağrıyor yan yatmamda sakınca var mıdır, yoksa yatar pozisyonda olmak yeterli mi? Teşekkürler cevaplar için :’)




 

merhabalar, multipl skleroz (MS) hastalığında uzman istanbul, ankara veya izmir'de olan doktor önerilerinizi alabilir miyim araştırmak üzere?

herkese sağlıklı günler, şimdiden teşekkürler <3


 

herkese iyi geceler, malum yıl sonu. annemin kartuş kartında hatırı sayılır bir puan birikmiş. annemle aynı şehirde yaşamıyoruz. ben yarın mağazaya gitsem sadece annemin tel nu. ile puanı kullanmak istesem müsaade ediyorlar mı yoksa illa karekod okutmalıyız vs. derler mi?

teşekkürler.


 

aslında soru başlıkta. yeni bir eve taşınıyoruz. komşularımızda vs internet var ancak hiçbir sağlayıcı bize internet bağlamıyor hatta port yok bile demiyor direkt internet altyapısı mahallenizde yok diyor. binada kutu olduğunu kutu numarasına kadar söylüyoruz, komşularımızdan bahsediyoruz ancak nafile.

daha önce buna benzer bir sorun yaşamış olan yardım edebilecek, yol yordam gösterebilecek suserlar çok makbule geçer yoksa redboxlara, superboxlara, gıdım gıdım internete tonla para bayılacağız :(


 

merhabalar,

kahvem bitti, kahve almam lazım ama markete gitmeyeyim sanal marketten şu kahveyi söyleyeyim dedim lakin benim kahve öğütücüm yok. o yüzden bana öğütülmüş lazım. bu kahve öğütülmüş müdür yoksa çekirdek olarak mı paketlenmiştir?

teşekkürler şimdiden.

www.migros.com.tr

 

öncelikle merhabalar, bir süredir çalıştığım işyerimde işverenimle yakında bir sözleşme imzalayacağız. işveren sözleşmeye şu tarihe dek işten çıkamazsın, çıkarsan o ayların maaş bedelini bana ödersin gibi bir madde koyabilir mi, böyle bir hakkı var mı?




 

Günaydınlar herkese, sorum şöyle:

Buca seyfi Demirsoy hastanesi’nde bu akşam için mr randevum vardı ama kağıdımı bulamıyorum. Saatimden vs. Eminim ama hatırladığım kadarıyla randevuyu veren kadının önünde bir bilgisayar yoktu yani sistemde göründüğünden emin değilim. Randevu kağıdım olmadan gitsem sizce kabul ederler mi yoksa hiç gitmesem oralara kadar?


 

merhabalar, direkt konuya giriyorum. 9 aylık erkek kedimiz var deli dumrul-köroğlu karışımı bir şey. kızgınlık döneminde. mizaç olarak da biraz atik ve hırçın bir kedidir kendisi. niyetimiz en az bir yaşına kadar beklemekti lakin koku bırakmalar, her yere işemeler derdimiz değil de arkadaşlar bu delirdi bize saldırıp duruyor hani öyle ısırma filan değil gerçekten saldırı boyutunda. bacağımın, kolumun fotoğrafını atabilmek isterdim size, en son kediyi fırlatıp kendimi başka bir odaya kitlemekte buldum çareyi.

erkek kedilerde erken kısırlaştırma ileride idrar yolları problemi görülme riskini arttırabiliyor biliyorum lakin biz bununla bu şekilde 1-2 ay daha yaşayamayız zira ben az önce gerçekten canıma korktum. napacağız, sakinleştirecek bir şeyler var mıdır bu çocuğu ya da bugün-yarın kısırlaştırsak çok mu kötülük etmiş oluruz?

bilenden edenden, tecrübesi olandan bir çare yolu lütfen.

 

merhabalar, soru direkt başlıkta. merakımdan ve korkunç motivasyon düşüklüğümden soruyorum.

edit: alanıma ilgi duyuyorum lakin yetişemiyorum ya. bu da yapmak istediğim şeyleri istediğim düzeyde yapmama engel oluyor. bu ikisi de birleşince düşen motivasyon, özgüven, özsaygı; artan başarısızlık hissi, beceremiyor olduğunu düşünme.

bunlarla nasıl baş ediyorsunuz/ettiniz?

 

gecenin bu saatinde sigara içmek için aşağı inmeye baya üşeniyorum. odada duman dedektörü var ne onu öttürmek ne de odayı sigara kokutmak istemem. pencereden sarka sarka içsem bu ikisinin de önüne geçebilir miyim, ne dersiniz? gece gece infial yaratmak istemiyorum.

çok geç edit: aşağı indim.


 

öncelikle merhabalar, az sonra soracağım sorunun bana biraz manasız geldiğini ancak sormadan da edemediğimi söylemek istiyorum.

şöyle ki 15 Kasım'da bana alerji testi yapılacak ve bu yüzden yarından itibaren alerji hapımı vs. bırakmamı söyledi doktorum. alerjime neden olan şeyler de evimdeki bir şeylerden kaynaklı, eminim. şimdi ben yarından itibaren alerji testi yapılacak güne dek başka bir yerde kalsam da testin yapılacağı gün gelsem direkt, bu süre zarfında da bana etki edecek alerjenlerden uzak dursam bu durum testi yanıltır mı?

manasız gelme sebebi yani bir hafta alerjim olan şeylerden uzak kaldım diye alerjim sona erecek ya da azalacak değil sonuçta di mi?

bu arada başka yerde kalma sebebim alerji ya da ilacı bırakmamla ilgili değil ancak uzak durmak yanıltacaksa oraya gitmeyebilirim de.

eveet oldukça üstü kapalı ve manasız bir sürü oldu ama neyyse.

 

herkese merhaba, Izmir'de başlıkta sözü geçen tus dershanelerinden birine giden ya da ben ikisini de biliyorum diyen, karşılaştırma yapabilecek olan var mıdır sevgili duyurucular? hangisi daha iyidir, bilenler edenler hangisini önerirsiniz?

not: kaydolacak olan ben değilim kardeşim, 3. sınıf henüz. bir de kendisi Manisa cbü'de okuyor ancak Izmir'de yaşıyoruz. bunu belirtiyorum zira bu ikisinden birinin cbü'den gelenleri biraz daha geri plana attığına dair bir şeyler duymuştuk buna dair bir gözlemi yahut deneyimi olan varsa ve bizimle paylaşabilirse çok seviniriz.


 

hepinize iyi geceler arkadaşlar, sorum şöyle;

erkek arkadaşım güz döneminde kocaeli üniversitesi'nde yüksek lisansa başlayacak, biz de yarın kayda gidiyoruz. hazır gelmişken ev de bakalım diyoruz, 5 yıllık yurt deneyiminden sonra bu kez eve çıkmak istiyor kendisi ancak biz nerde kalınır, nerde kalmalı bilemedik. öyle rastgele bakıyoruz şimdilik.

üniversitenin yakınlarında kalmak istesek sanırım orası kaboğlu köyü olarak geçiyormuş ama kendisi otobüsle ulaşım olduktan sonra merkezde ya da başka semtlerde de kalırım diyor. kısa olmadı ama kısacası, nerde kalabilir bu çocuk, semt ismi ve öneri atar mısınız üstümüze?

 

herkese merhaba öncelikle, yaklaşık iki saat sonra aslında kısacık, yaklaşık 1.5 saatlik bi uçak yolculuğu yapacağım. şimdiden mide bulantım, mide kramplarım ve gerginliğim hat safhada. diğer yandan da kendimi telkin edip sakinleştirmeye çalışıyorum.

uçakta gerçekten istemsiz bir şekilde sürekli motorun sesini dinliyorum. kulaklıkla müzik dinlesem bu kez de ayaklarımın altındaki titreşime odaklanıyorum. son yolculuğumda uçak seyir halindeyken motorların sesi orta derecede gelirken birden ses baya zayıflamış, titreşim vs. de neredeyse tamamen kesilmişti. sanki uçak boşlukta süzülüyor gibi ama herhangi bir sarsıntı, kısa ani düşüş vs. olmadı. yine de lanet ben, motorlara bir şey olduğunu düşünerek kendimi paraladım.

şimdi en azından bunun nedenini bilirsem ve bu kez de öyle olursa en azından kendimi rahatlatabilirim diye düşünüyorum, niye öyle olmuştur? havada birden yavaşladı mı yani, nedir?

 

Pazar günü evde otururken binada bi’ kedi miyavlaması duydum. Kapıyı açtım sesten emin olunca dolaptan bir şeyler getirip veririm hemen gitmesin diye “pisi pisi” diye seslendim. Ben dolaptan bi şeyler alana kadar bu tatlış sen merdivenlerden çık. Evin kapısından bir iki adım girmişti karşılaştık. Yağmurluydu hava ıslanmış azıcık. İçeri geçtim bir de su doldurdum kaseye, yiyeceklerle birlikte ben kapının önüne çıktım. Aşağıya koymayı planlıyordum ki kedi çıkmadı. Ben de geri girdim içeri. Yemek yedi, oynadık, uyudu uyandı derken kapının oralarda beklediğini görünce açtım kapıyı çıktı gitti. Tahminim de o yöndeydi zaten.

Asıl soru/sorun burda başlıyor: aynı kedi bugün akşamüstü de geldi, miyavladı, açtım kapıyı içeri geldi. Yemek yedi, oynadık, uyudu derken bugün hiç gidesi yok gibi duruyor. Anne-yavru ördek gibiyiz, evde nereye gitsem peşimde. Birlikte yatmadığımız zamanlar baya miyavlayarak bağırıyor. Az önce kapıyı açtım bi çıktı geri girdi hemen. Şöyle ki, bana kalsa bu gece kalabilir tuvalet vs. aklıma gelen sorun o değil de ya bu kız alışır yarın filan da gitmek istemezse kalınca. Bir yandan da uyuyan hayvanı hadi git diyerek kapı önüne koyamıyorum. Kapıda iki miyavlasa dayanamam geri alırım zaten. Ne yapmalı, kalsa bu gece sonra gider mi gitmez mi yoksa alışır daha mı kötü olur?


 

Günaydınlar, Karaburun’a gideceğiz, Üçkuyular semt garajından minibüs kalkıyormuş ama orası neresi tarif edebilir misiniz? Fahrettin Altay’dan ulaşmak gerekiyor sanırım oraya. Bir de 725 ile gitmesi çok mubuzun sürüyor, urla’dan minibüs kesin var mı onu da sormuş olayım.

Şöyle bi ekleme yapayım: Fahrettin Altay metrodan pazaryeri tarafından çıktığımızda benzinliğin eshot duraklarının filan oralarda kalan yer midir bu semt garajı?


 

iyi geceler herkese, malum aöf kayıtlar başladı. önce internetten kayıt olup ardından oradan edindiğimiz belgelerle büroya gitmemiz gerekiyor imiş ben o kayıtlar sırasında büroyu da sınav merkezini de izmir'de seçsem ancak kayıt için ankara'da bi aöf bürosuna gitsem kayıtlanabilir miyim yoksa illa sınava gireceğim şehirde mi büroya uğrayıp kayıt olmalıyım? nolur öyle olmasın zira kayıtlar bitene dek izmir'de olamayacağım :/




 

Herkese iyi geceler,

Yarın öğleden sonra okul kültürü pek olmayan, daha önce bir şiir ya da öykü okumuş olma ihtimali az olan 13-15 yaş grubu ile yaklaşık bir saatim var bir yaz okulu kapsamında. Böyle düşününce zerre aklıma gelmiyor ama diyorum ki şöyle hep birlikte bana şiir ya da kısa öykü bulalım. Onu güzelce okuyalım sonra üzerine düşünelim, konuşalım ardından ne bileyim gözlerinin önüne gelen bir resim olsun ve boya kağıt vereyim çizsinler. Bunlara uygun neler önerebilirsiniz bana? Benim aklıma Orhan Veli'nin birkaç şiiri ya da Sait Faik öyküleri geldi buraya yazarken mesela. Direkt öykü adı, şiir linki vs her şey kabulüm, hadi bi bulalım!


 

1- şimdi benim bir arkadaşım hacettepe'de bir yüksek lisans programı kabul listesinde ilk yedekte. asillerden bir arkadaşımız başka bir üniversiteden kabul aldı ve sorduk konuştuk diğer kabul aldığı üniversiteye kaydolacağını söyledi. hacettepe öğrenci işlerini aradığımızda kesin kayıt tarihi sonlandıktan sonra bi şekilde ya duyuru açacaklarını ya da arkadaşıma ulaşacaklarını söylediler. biz de yavaş yavaş ankara'da yerleşecek bir yer arayalım o zaman derken bir hocamız şu minvalde bir şey dedi arkadaşıma: sen oraya kayıt olacağın kesinleşmeden bence gidip yerleşme zira birden vazgeçip yedek listesini saf dışı bırakıp kalan asillerle devam edeceğiz diyebilirler.

daha önce böyle bir şey yaşayan ya da duyan eden var mı, nedir bunun olma olasılığı? kesin kayıt tarihi eylül'ün ortasında filan bitiyor, nasıl bulacağız o saatten sonra ankara'da evdir yurttur vs.?

not: hacettepe öğrenci işlerini bugün arayacağız evet. artık bıktım senden gel ol kayıt be, diyecekler arkadaşıma :)

2- eksiduyu.ru dün bilim sınavına gömlek, kumaş pantolon, topuklu ile gittim, mülakatı bekledim ertesi güne kaldı. o kıyafetlerle o sıcakta dağın başındaki okulda mahvoldum kısacası. ya çok mu önemli böyle giyinmek? şöyle bi baktım çevreme benim gibi giyinen 3-4 kişi vardı. giysem bi gömlek, kot pantolon, önü kapalı düzgün bi ayakkabı filan? hiç mi olmaz, bugün gideceğim :/

 

merhabalar, yarın yüksek lisans mülakatım var. mülakat sırasında hocalara vermek üzere özgeçmiş hazırlıyorum da fotoğraf koymasam diyorum zaten karşılarında duruyor olacağım, gerek var mı illa fotoğrafa? ben gittikten sonra özgeçmişime tekrar bakıp beni fotoğraftan hatırlayacaklarını filan düşünmüyorum. ne yapayım, karar veremedim size sorayım dedim.

edit: aslında ben de @nickini vermek istemeyen üye gibi düşünüyordum ama peki koyuyorum, belki beni hatırlamak isterler umut fakirin ekmeği :(


 

iyi geceler, iş başvurusu yapıyorum da özel okulların bir kısmı cv göndermek için bi insan kaynakları kısmı ya da ayrı bir mail filan bırakmamışlar sitelerine. ben de özgeçmişimi iletişim kısımlarındaki maile yolluyorum. şu k12'li yalnızca okulun adının değiştiği mail (örn: info@xyz.k12.tr). sizce bakıyorlar mıdır ya o mailleri açıp yoksa ben kendimi mi avutuyorum?




 

kiracı olduğum dairede yarın hem apartman hem de evler ilaçlanacakmış arkadaşlar. yönetici o gün akşama kadar eve gelmezsiniz sonrasında geldiğinizde de havalandırırsınız o gece evde kalabilirsiniz dedi de benim kedim olduğu o an aklıma gelmedi. döndüğünüzde havalandırırsınız dediğine göre solumanın zararlı olduğu türden bir ilaç. şöyle yapsak banyo, mutfak gibi yerleri ilaçlatsak akşama kadar kapılarını kapalı tutsak kedimi geçirmesem oraya akşam ya da ertesi gün kapıları açtığımda kedim için herhangi bir sıkıntı olur mu? şu şeffaf, su gibi, kokusuz ilaçlar oluyor ya hani ondan ise kullanılan ilaç onun sıkıldığı ancak kurumuş yeri yalasa bile bir zarar görür mü? kısaca napayım, riske atmayıp hiç ilaç geçirmesem mi eve?




 

Şöyle ki: dün gece 10 gibi oda sıcaklığındaki 1 lt sütümle aktardan aldığım mayamla ilk kez kefir mayaladım. Bir şeye sar, karanlıkta kalsın 24 saat dediler bıraktım ama sanırım onu pek sıcak tutamadım. O an aklıma gelmedi ama sanırım ince bir şeyle sarmışım. Neyse tam 24 saat sonra süzdüm mayasını ancak bu böyle sanki tam mayalanmamış gibi. O kefirin yoğun hali hiç yok. Sıvılığı ise sütten yarım tık belki bir tık yukarda. Yudumu ağza alır almaz bir sıkıntı yok ama damağa değdiğinde şöyle bir dilimi, ağzımı filan kesiyor, anlık bir uyuşma ile. Bi aklım bu tam daha uyumamış bile iç ne olacak diyor, diğer aklım zehirlenme başımıza durduk yere diyor. Bilemedim ne yapsam, var mıdır kefir uyutan, arası iyi olan?




 

sorum saçma ya da cevabı çok bariz bir soruysa bile kusura bakmayın, bilmediğimden soruyorum. yakın zamanda bi analog fotoğraf makinesi edindim ve ilk filmim biter bitmez bir fotoğrafçıya verdim banyo edilmesi için. ordaki kadın isterseniz cd'ye kaydedip verelim istediklerinizi bastırırsınız, dedi ki bana da mantıklı geldi zira ilk filmim, zaten 36 pozluk filmden 28 poz dişe dokunur çıkmış, 15 tanesini de bastırmak istiyorum. evvet şimdi bu girizgahın ardından soruma geliyorum:

yanlış bilmiyor isem 35 mm film kare format olarak geçiyor yani direkt bastırsam sanırım kare fotoğraflar elime geçecekti. şimdi istediğim fotoğrafları götürüp bastırmak istediğimde boyutunu kendim mi belirteceğim ya da direkt kare mi basacaklar? bir de diyelim daha büyük bir formatta bastırmak istesem fotoğraf bozulur di mi muhtemelen? bir insan ne kadar emin olamayabilirse bir şeyden o kadar emin değilim, şimdiden teşekkürler.


 

arkadaşlar merhaba sorum şöyle ki:

kardeşim bu yıl üniversiteyi kazanıp yanıma geldi, birlikte bir eve kiracı olduk. bugün ikametgahını aldırmaya nüfus müdürlüğüne gitti kira sözleşmesi ile. almamışlar ikametgahını buraya zira kira sözleşmesinin noter onaylı olması gerekiyormuş. fatura da olur demişler ama evin hiçbir faturası bizim adımıza değil. ama ben bundan iki yıl evvel kira sözleşmemle gidip ikametgah değişikliği yapmıştım, herhangi bir sorun çıkmamıştı. yeni bir durum mu bu? ki bugüne dek kiracı olduğum evlerin hiçbirinin sözleşmesini de noterde onaylatmadım. (ücreti de 200 liraymış) siz böyle bir prosedürü uyguluyor musunuz kiracı olduğunuz ya da kiraya verdiğiniz evlerinize?


 

biraz uzun olacak lakin şöyle:

2016'nın son günlerinde telefonumu (iphone 6s) batarya probleminden ötürü satın aldığım gsm operatörü firmasına verdim garantiye, kvk'ya göndermeleri için. ardından 21 iş gününü bir ya da iki gün geçene dek bekledim. bu süre zarfında telefonumun kvk'dan geldiğine dair hiçbir geri dönüş almadım mağazadan. artık noldu ne olmadı diye aradığımda telefonumun gelmemiş olduğunu, zaten gelmiş olsa haber vereceklerini söylediler. imei no'sunu bilip bilmediğimi sordular, bilmiyorum dedim. adımı, soyadımı, telefon numaramı ve telefon marka-modelini alıp kvk ile görüşüp bana döneceklerini, kendilerinden haber beklememi söylediler. ertesi gün ya da iki gün sonra net hatırlamıyorum tekrar aradım kvk'dan bir haber olup olmadığını öğrenmek için. kvk'dan bir haber olmadığını, onların da bastırdığını ancak henüz cevap alamadıklarını söylediler. ben sonra ımei numarasının zaten telefon kutusunun altında yazdığını bir arkadaşımdan öğrendim. tekrar arayıp imei numarasını verdim bu akşam 6 civarı. daha hızlı bilgiye ulaşabileceklerini düşünerek çünkü kendileri öyle demişti. bir yarım saat sonra bana geri dönüş yapmadınız diye aradığımda kvk şu an kapalı pazartesi günü dönüş yapabiliriz dediler.

ben de kendi merakımı kendim gidereyim diyerek kvk'nın cihaz takibi yolunu kullandım. telefonumun imei numarasını oraya girdiğimde "herhangi bir kayıt bulunamadı" uyarısı ile karşılaşıp mağazayı geri telefonumu siz daha göndermediniz mi, diyerek aradım. kontrol edip 10 dk içinde size geri dönüş yapacağım, dendi ki hani kvk kapalıydı, pazartesiye kalmıştık?

gerçekten 10 dk sonra dönüş yapıldı ve onlar da kvk'da kayıt bulamadıklarını, dolaplarına baktıklarında da telefonumu göremediklerini telefonu ilk teslim ettiğim personelin işten ayrıldığını ancak onu da arayıp ulaşamadıklarını, son olarak mağaza müdürleriyle görüştüklerinde onun bu duruma el atacağını, benden pazartesi gününü ekstra bir gün izin olarak istediğini söylediler.

sonuç olarak; telefonum ya hala mağazada duruyor ve kvk'ya gönderilmemiş. (bakacakları bir arka oda daha olduğunu söylediler.)ancak buna karşın böyle bir şeye de pek ihtimal vermediler zira kvk'ya göndermiş olsaydınız numarayı yazıp sorguladığımızda kayıt çıkardı dedim. onlar da bana imei numarası bir kere bile yanlış yazılmışsa sorguda çıkmayabilir dediler(?), gerçekten bilemiyorum.

diğer iki ihtimal ise ya telefonumu mağazada kaybettiler ya da kvk'da kayboldu.

kaybolma durumlarında her şekilde haklıyım ve yenisini talep ederim. peki hala mağazada duruyorsa, bir şekilde göndermeyi unutmuşlarsa yenisini talep edebilir miyim zira gerçekten bir ay daha onun gönderilip gelmesini beklemek istemiyorum. yoksa bu ettiğim fazla bir talep mi olur? şimdi kara kara pazartesiyi bekliyorum, görüşmeye gideceğim bakalım.

şimdilik pek bir şey net olmadığından kaybettiler vs diyerek itham altında bırakmamak için operatör firmasının ismi vermedim.

 

Soru başlıkta ancak biraz daha açacak olursam: son sınıfım, seçmeli derslerden birinde vize ve final sınavı yapmak yerine iki ödev verdi hoca ancak baya geç verdi ikisini de. Vize ödevini vizeden sonra final ödevini final haftasından önce. Zaten yapılacaklardan başımın döndüğü bir yıl. İki ödevi de final günü olarak görülen gün getirmemiz istendi ki o hafta elbette sınavlar, başka ödevler gırla. Her şeyi bir şekilde yetiştirdim ama final ödevini yetiştiremedim. Vize ödevini teslim ederken asistanla konuştum. "Napıcaz, bu dersin de bütü filan yok ki ödev verdik işte, ne sorcaz ki" vs dedi. Ardından da bana bir gün daha süre verdi, gecikmeden ötürü puanını kırar öyle okurum diyerek. O gün -yani bugün- memlekete dönüş, yolculuk, özlem gidermece derken teslim saatini geçirdim ki zaten çok özensiz bir ödev oldu. Kısaca kaldım kalıyorum. Ne demek yani bunun bütü yok, olabiliyor mu böyle bir şey? Hocanın bireysel olarak biz bu derse büt yapmıyoruz şeklinde bir kararı. Okulum mu uzuyor komşular?




 

merhabalar, son 3-4 yıl içinde ege üni. eğitim fakültesinden bu eğitimi alan var mı acaba? varsa birkaç sorum olacak da.

bir de genel bi' sorum var formasyonla ilgili: ortalık bu kadar karışmışken, daha atama bekleyen öğretmenler için bile şubat atamasından ses çıkmıyorken, 6 yıl çakılı sistem+mülakat gelmişken formasyon almak züğürt tesellisi mi oluyor sizce? ah bu son sınıf, neyi görsen ona tutunuyorsun :(