[]

Ekşiduyuru Abroad Kulübü

Yurtdışında yaşayan birçok üyesi olduğunu gördüm ekşinin. Bu yüzden sadece yurtdışında yaşayanlar için yurtdışındaki yerliler temalı bir grup kurmayı düşündüm. Dışarada yaşayan bizler olarak bir araya gelebiliriz ve yaşadığımız ülkelerin özellikleri/farklılıkları konu temalı bir telegram veya whatsapp grubu oluşturabilirim diye düşündüm. Yeterli rağbet gelirse facede bir grup açacağım ve konuyla ilgili paylaşımlar yapılacak. Konuya sıcak bakan arkadaşlar yorum bırakabilir, iletişime geçeceğim.




 
yurt dışındaki yerliler gibi bir grup olursa, ya dışarıdan insanlar "ben almanyaya gelmek istiyorum vizeyi nasıl şeyediyoduk ya" ya da "ben firma açtım augsburgda yogurt işi yapıyoz, yogurt isteyen varsa arayabilir" gibi şeyler olur. bir de unutmadan sap erkekler grubun kadınlarına yavşarlar.

yurt dışına çıkmış adam zaten sorununu halledebilecek düzeyde. zamanla çevreside oturuyor.
  • kurnaz  (16.01.17 17:23:01) 
ben katılırım ama grubun işlevini pek anlayamadım.


  • ron dennis  (16.01.17 17:24:15) 
O grup daha sonra yurtdışına çıkmak isteyenler tarafından bertaraf edilir


  • gozu acik sevisen yahudi  (16.01.17 17:31:21) 
Zirve grubu yapın. Mesela atıyorum berlin'de yaşıyorum haftasonu viyana'ya gelicem bunu o gruba söyleyeyim, viyana'da olan kişi veya kişilerle bir akşam görüşelim. Abroad değil de avrupa grubu olsa bu şekilde güzel işler bence.


  • ekaterina  (16.01.17 18:38:59) 
@eka

zaten burada soru sorunca cevaplıyor viyanada yaşayanlar. aynı durum o şeyde de geçerli. adam türkiyeden yazacak "ben avusturyada okumak istiyom ama vize okul mokul nasıl yapıyoduk özelden yazın", bak yazabilir misiniz de değil, "yazın" diye yazılacak.

ki burada herkes birbirini tanıyor. bir şey olunca zaten doğru kişilere yönlendiriyor herkes.
  • kurnaz  (16.01.17 19:31:17) 
Amaç tamamen gurbetçilere özel bir platform oluşturmaktı. Yurtdışında yaşayan türklerin bir araya gelebileceği ve yaşadıkları ülkelerin renklerine göre muhabbet edebileceği bir grup kurmaktı amaç. Haliyle Türkiye'de yaşayanlar giremezdi. Bazı yanlış anlaşılmaları düzeltmek istedim. Fikir bana hoş gelmişti ben her zaman "çeşitliliği" severim. Bunu da çeşitliliğin ortak paydası olarak düşünmüştüm. Siz bilirsiniz :)


  • douglas  (16.01.17 21:56:44) 
@douglas

"Dışarada yaşayan bizler olarak bir araya gelebiliriz ve yaşadığımız ülkelerin özellikleri/farklılıkları konu temalı bir telegram veya whatsapp grubu oluşturabilirim diye düşündüm."

yurt dışında yaşamıyorsun ki.

bunu geçtim o adamların yurt dışında olduklarını nereden anlayacaksın? vize mi isteyeceksin. böyle grup kurulunca ilk ay normalken sonradan boka sarıyor.
  • kurnaz  (16.01.17 22:41:25) 
yurt dışında yaşamıyor oluşum bir fikre sahip olmayacağım anlamına mı gelir? Haklısın belkide fazla masum düşündüm.


  • douglas  (17.01.17 16:34:05) 
[]

Bozuk resimleri açmak?

Elimde yaklaşık 70GB kadar bozuk resim var.

prntscr.com

prntscr.com

Göreceğiniz gibi resimlerin boyutu adı sanı belli ama açılmıyor malesef...
Ne yapacağımı bilmiyorum.

prntscr.com

Bunun gibi yazılım hataları ile birleşmiş ve kolaj olmuş veya kesik kesik fotoğraflarda varç Bu kesik olanlar ilginç biçimde en başta tam görünüyor sonra hemen bu hale geliyor bir saniye içinde.

prntscr.com

Bunun gibi video dosyalarıda var elimde aynı şekilde her şeyi tam ama tıklayınca açılmıyor...

prntscr.com

Yada böyle tam gözüken ama tıklayınca yarım açılan fotoğraflar... Hespi için toptan veya tekil çözümler bekliyorum.

 
bazısı evet bazısı hayır. bana kurtarılamaması saçma geliyor sonuçta içinde veri var bir yolu olmalı..


  • douglas  (12.01.17 22:37:48) 
ups


  • douglas  (13.01.17 22:07:48) 
[]

Neden ailemizin yaninda farkli davraniriz?

Evet eminim herkesin yasadigi bir durumdur. Sebebini cok merak ediyorum yediden yetmise herkes anasinin babasinin yaninda kankilerinin veya diger cevrelerin icinde bulundugundan daha farkli biri oluyor. Sebebi hakkinda fikri olan?




 
Ben öyle değilim. Genellememek Laz'ım.


  • kaderimse np  (10.01.17 19:46:01) 
Ben de değilim. Sorunuza cevap olmadı ama. Siz ne şekilde farklı davranıyorsunuz daha samimi mi daha mesafeli mi


  • pastörizesüt  (10.01.17 19:49:00) 
farkli davranmam ben de. ayni sakalari, ayni huysuzluklari yaparim.
neden olarak aklima gelen; kisinin ailesiyle, arkadaslariyla oldugu gibi yakin olmamasi olabilir. anne babayla arkadaslik iliskisi yerine daha cok ast ust iliskisi gibi/hiyerarsik bir iliski gelistirilmisse olabilir.

  • kassiopeia  (10.01.17 19:51:26) 
işte sosyolojinin temel çıkış noktası bu. benlik ve onu koruma hissi kişi için çok önemli.


  • 1adam  (10.01.17 19:51:43) 
Ben de farklı davranmıyorum, davranan tanıdığım da yok.


  • Euxinos007  (10.01.17 20:02:25) 
ben de pek farklı değilim. ama arkadaşlarımın yanında yapıp ailemin yanında yapamayacağım şeyler de var elbette. müstehcen ifadeler kullanmak, ciddiyetsiz veya umursamaz davranmak gibi şeyler saygıyı zedeliyor bence.


  • m e b  (10.01.17 20:17:21) 
ben farklıyım. arkadaşlarımla daha rahat ve hatta bazen bambaşka biri oluyorum. muhtemelen annemler arkadaşlarımın beni nasıl sıkıcı bulmadığını merak ediyodur. nedenine gelirsek, bilemiyorum, babamdan zaten çok hoşlanmıyorum. annem ve ablamla birlikteyken biraz daha kendim oluyorum ama gene de görmedikleri bi yanım hep var.


  • nathanieltroy  (10.01.17 21:25:58) 
ben davranıyorum. hemi de farklı bi kişiliğe de bürünebiliyorum. onların yanına gittiğim iki ay normal hayattaki cevvalliğim, hazır cevaplığım, tak tak hesap sormalarım, bu niye böylelerim gidiyor yerine 15 yaşında sümsük, tembel biri geliyor. :D sebebi onlarla olan mesafem bence. zaten liseden beri tatillerde falan görüşüyoruz. hem de öyle mıç mıç sevmez hiçbir aile üyesi. çok ciddiliyiz. tembelliğim de, herhalde bir yılın yorgunluğuyla kendimi ailemin kollarına bırakıyorum. onlar her şeyi hallettiği için içime siniyor gibiyim.


  • olutaklidi  (10.01.17 22:07:03) 
[]

Bu objenin adi ne?

Ustune otlari koyuyorsunuz altina mumu mum yandikca otlar koku veriyor aktarlarda satilabilecek bisey... Bende vardi kirildi simdi tekrar almaliyim




 
tütsü olabilir mi?


  • luchetti  (09.01.17 23:27:21) 
bong


  • tiarwain  (09.01.17 23:36:02 ~ 23:36:46) 
Buhurdanlık.


  • devilred  (09.01.17 23:51:32) 
buhurdanlik


  • enaz3kedi  (10.01.17 11:54:42) 
[]

Hafiflik, sıcak tutma oranı

Yeni bir mont almak istiyorum ama ne kadar hafif olursa o kadar iyi. Yani biraz uzaylı teknolojisi gibi bir şey olması lazım. Bana sorarsanız şöyle gıdım kadar bir teknolojik gelişmemiz yok. Yani her şeyde devrim oluyorda tekstilde neden olmuyor arkadaşım? Yokmu şöyle incecik ama haikikaten sıcak tutan teknolojide bir mont? Hala MÖ 700'lerdeki gibi kışın kaz kuş tüyüyle ısıtıyoruz kendimizi




 
malesef yok. ama north face in falan montlari baya iyi o konuda. isitiyor adamlar yapmis.


  • tiredpanda  (08.01.17 21:32:43) 
t-box ın kuş tüyü montunu kullanıyorum.

enlem olarak rusya'nın üzerinde yaşıyorum ve tişörtün üstüne montu giyip çıkıyorum. ağırlığıda 300 gram yoktur.
  • mgser  (09.01.17 11:51:00) 
decathlon'a kuş tüyü şişme mont almaya girdim, şunu alıp çıktım. aşırı memnunum.

www.decathlon.com.tr
  • filteria  (09.01.17 11:57:23) 
the north face - thermoball montlrı
sürekli tavsiye ediyorum, kaz tüyü olmadığı için hem içimiz rahat, hem de kaz tüyü ile aynı hafiflikte ve kaz tüyünden daha iyi performans olarak.

  • peggy  (09.01.17 12:07:49) 
@peggy kaz tüyünden daha iyi performans gösteren sentetik dolgu henüz yok malesef. dağcılıkta hafiflikten ve şıkıştırabiliteden dolayı hala kaz tüyü kullanıyoruz mecbur kaldığımız için.

şimdi sıcak tutmak için ya üstünüze giydiğiniz şeyin enerji harcayarak sizi ısıtması gerekir ya da sizi dış elementlere karşı koruması ve vücut sıcaklığınızı koruması gerekir.

montlar genelde ikinci sınıfta olduğu için bu sefer izolasyon önemli oluyor. en iyi izolasyon ilk olarak havasız ortam ikinci olarak ise ölü (sabit hareket etmeyen) havadır. bir malzeme ne kadar çok kabarıyor ve o kabarcılar arasında hava hapsedebiliyorsa o kadar izole eder. bunun için de şu anda en iyi malzeme kaz tüyü.

neden kaz tüyü derseniz bu hayvanlar bilmem kaç kilometre yukarıda -50 derecelerde göç ediyorlar bu yüzden evrimsel olarak en avantajlı hayvanlar bunlar. kaz tüyünün de kaliteleri var fill power olarak geçer. fill power kaz tüyünün ne kadar kabarabildiğini ve hava hapsedebildiğini gösteren bir birim. normal piyasadan aldığınız kaz tüyleri 300-500fill arası düşük kalite ürünler iken dağcılık ürünlerinde fill power ve dolgu miktarı açıkça belirtilir. genelde 650-850 arası hatta bazen 1000'e kadar çıkabiliyor. çünkü ne olduğunu bilmediğiniz bir montla -30 -40 derecelerde yürümek ölmekle eşdeğer.

uzun lafın kısası gerçekten ihtiyacınız varsa kaz tüyü kullanın yoksa sentetik dolguya devam. primaloft (thermoball'u da yapan firmadır kendisi) güzel bir dolgu malzemesidir. şehir şartlarında ve hatta çoğu zaman dağ şartlarında da sizi tutar.
  • argent dawn  (09.01.17 12:20:40) 
@argent dawn, ben de 6 sene dağcılık yapmış eski bir dağcıyım:) kaz tüyünün avatajlarını tabii ki biliyorum.

arkadaş montu şehirde kullanacak. bilirsin ki kaz tüyü monttan maksimum verimi alabilmen için montun ıslanmaması gerekir. thermoballda ise ıslanma sorunu bu kadar mühim değil. şehir kullanımında kaz tüyünden alacağı verimi alıp, aynı hafiflik ve incelik avantajına sahip olup, üzerine bir de ıslanma sorunu yaşamayacak. o yüzden şehir kullanımında maksimum performans için kaz tüyü yerine thermoball diyorum.
  • peggy  (09.01.17 13:07:06) 
ben de şehirde, çok soğuk ve yağışlı havalarda kullanmak istiyorum dediğimde oradaki arkadaşlar "yağmurda bu montun formu bozulur ve su geçirir, verim alamazsınız" deyince kuş tüyünden vazgeçip kayak reyonuna yöneldim.


  • filteria  (09.01.17 13:10:12 ~ 13:10:30) 
daha yeni boyle bir mont denedim ama tr'de var mi bilmiyorum; cok ama cooook hafif (t-shirt'ten bile) ve acayip sicak tutuyor


  • kamyonsans  (09.01.17 13:10:28) 
@peggy

tabi ki şehir içinde kaz tüyü kullanışa elverişli değil. ben biraz da genel bilgi vermek için yazdım onların hepsi sana değildi. dediğim gibi primaloft candır=)
  • argent dawn  (09.01.17 13:48:22) 
@argent dawn, peki:)

bilgilere katılıyorum zaten, ben de thermoball dan çok memnun kaldım, her yerde reklamını yapıyormuşum gibi oldu:p
  • peggy  (09.01.17 13:51:45) 
[]

Bulutlardaki Verilerimiz

Bulutlarda saklanan verilerimiz güvenli sunuculardamı? Güvenliği nasıl silahlı askerler koruyormu? Yani cidden düşünüyorumda çok yüksek güvenlikli olmalı




 
Asker değil özel güvenlik ekipleri koruyor. Evet güvenlikli (tabi global firmalar için).

www.google.com
  • crown  (02.01.17 15:48:36 ~ 15:50:26) 
veri merkezinde çalışıyorum. Ben calisan oldugum halde 15 dakika suruyor ofise girebilmem. Karantina alanı var. Camlar c4 patlayica dayanikli. Cift tarafli guvenlik sistemi var. Tel orgulere kuş carpsa alarm dusuyor falan oyle bir yer. Datacentera girecek kisilerden de 10'a yakin evrak isteniyor. Oyle bir yer yami fiziksel olarak guvenli.


  • pinman  (02.01.17 16:26:17) 
[]

Telefon ve PC arasında doğrudan dosya aktarımı

2TB'lik diski olan bir bilgisayarım ve akıllı telefonum var. Bunlar aynı ağa bağlılar. Telefonumdan pcnin disklerine bağlanıp dosya çekmek istiyorum. Android kullanıyorum. ES Pro dosya yöneticisi kullanıyorum




 
es pro'dan ftp ayarlamayı beceremedim. o yüzden şu programı kullanıyorum: play.google.com

hem telefonda pratik bir kapatma butonu olması da hoşuma gidiyor.
  • aşksız prens  (23.12.16 23:20:17) 
sambadroid ile windowsda iki bilgisayar arasında ağ bağlantısı kurar gibi bağlantı kurabilirsin, root gerekir


  • masa penisi  (23.12.16 23:26:53 ~ 23:27:29) 
wifi file transfer pro. 2-3 liraydı sanırım. pcden giriyorsun yalnız bunda. tarayıcıdan yapılıyor işlemler.


  • signore  (23.12.16 23:32:59 ~ 23:33:53) 
[]

Giethoorn'da Yaşama Hayali

Hollandanın bu köyü Lord of the Rings fantezelerini gerçekleştirmek için biçilmiş kaftan diye düşünüyorum. Sizce oradan ev alabilir miyim? Yani mümkünatı nedir, Olasılık dahilinde mi? Sadece olabitesini merak ediyorum..




 
paran varsa olur


  • masa penisi  (23.12.16 21:36:36) 
onu soruyorum bende ne kadar varsa olabilir mesela.. tabi gelir kaynağı ve haklarda gerekiyor..


  • douglas  (23.12.16 21:43:01) 
www.funda.nl en asagi 350.000 / 400.000 euro'n olmasi lazim.


  • lamartin  (24.12.16 06:00:07) 
[]

Tüm ihtiyaçlarımı karşılayacak player

Genellikle filmleri kulaklıkla izliyorum. Sese çok önem veriyorum ve bazen ses yetersiz geliyor o yüzden VLC'nin yüzün üstüne sesi çıkarabilme fonskiyonunu kullanıyorum

BS Player çevirimiçi altyazı bulmakta çok başarılı. Hiç senkron sorunu vs yaşamıyorum şıppadanak buluyor yerleştiriyor zahmetsizce.

KMP Player görüntü ve ses konusunda çok iyi. Ayrıca yüksek çözünürlüklü ağır video dosyalarını oynatabiliyor. Genel anlamda oldukça fonksiyonel. Bence tek eksiği iyi bir altyazıcı bulucusu olmaması.

Evet hepsini tek celsede karşılayabilecek player varmı sizce. Düşünün yani 3 4 playeri aynı anda kullanıyorumki anca yetiyor?

 
splash player ve bs player kullanıyorum. bs player sırf altyazılar için.

splash player kadar güzel görüntü veren başka bi player yok benim için. amma velakin ortalama üzeri işlemci ve ekran kartına sahip olman lazım.

ses sistemiyle dinlediğim için ses artırmaya ihtiyaç duymuyorum ama ayarlarında audio boost var. bunun dışında indirdiğim filmin sesine göre (stereo, 5.1 vs) kolayca seçebiliyorum. söylediklerine göre işine pek yaramayacak ama bi dene istersen
  • washe  (22.12.16 20:26:46) 
ses diyorsan power dvd dene ( dolby, surround efekt vs var) . ama alt yazi konusu icin pek bir diyemeyecegim.


  • 1adam  (22.12.16 21:43:19) 
[]

Gezginler için performans bilgisayarı

Çok gezen ve sırt çantanızı yanınızdan ayırmayan biriyseniz ama aynı zamanda performans gerektiren işlemler yapmanız gerekiyorsa hangi bilgisayarı alırdınız?

Yani hem mobil/hafif hemde güçlü bir laptop varmı? Yoksa direk MacbookPro mu önerirsiniz. Aklım onda zaten ama onun dışında belki vardır diye soruyorum.


 
ben mac al derim, sebebi ise şarj süresinin uzun olması, ayrıca aynı özelliklere sahip diğer bir pc ile aynı programları daha stabil çalıştırması. Dolayısıyla pc'yi direkt teknik özellikleriyle bodoslama karşılaştırma, işletim sistemleri çok farklı bir kere.
kendime gelicek olursak ben mac air aldım, bilgisayarımı her gün yanımda taşırım iş sebebi ile, kesinlikle doğru kararı verdiğimi düşünüyorum.

edit: pro mu air mi bilmem artık orası sana kalmış:)
  • hlt1985  (21.12.16 16:27:36 ~ 16:28:02) 
microsoft surface pro serisine bir baksanıza hem pc hem tablet.


  • argent dawn  (21.12.16 16:28:43) 
cok geziyorsan saglamlik onemli. saglamlik icin thinkpad serisine bak.


  • hopeless  (21.12.16 16:33:17) 
beklentin ne aslında? niye performans gerekiyor? ne amaçla? onu belirtirsen daha rahat olur. word, excel, ppt gibi işlerde performans için 4 gb ram ve ssd performanslı. render için paralel güç gerek ekran kartına bakacaksın etc.

fiyat aralığın ne?
  • kurnaz  (21.12.16 16:47:36) 
macbook pro. yurtdışında yaşıyorum, sevgilim başka ülkede, her ay farklı ülkede buluşup geziyoruz. 4 yıl önce sony vardı, çantada taşıya taşıya harap oldu, çatladı kırıldı vs. sonra macbook air aldım, gayet iyiydi, ama performansı yetersiz derken satayım derken alet çalındı. 2 yıldır pro retina var ikinci el aldığım, canavar gibi. şimdi bunu satıp yeni çıkan pro alıcam. mac4ever


  • wohingehstduwohin  (21.12.16 16:50:10) 
[]

kaç tane telefon kılıfınız var?

Evet artık telefonlar birer parçamız haline geldi adeta. bu durumda telefon kılıfınıda zevkimize göre değiştirir hale geldik. Sizinm kaç tane var ?




 
0


  • alperz  (20.12.16 22:04:53) 
Sıfır.


  • jegapw  (20.12.16 22:05:33) 
1


  • naberabi  (20.12.16 22:05:44) 
5 miş.
oha.

  • kedidir o kedi  (20.12.16 22:07:04) 
0


  • king lizard  (20.12.16 22:07:40) 
çok :(


  • antik depresan  (20.12.16 22:08:34) 
İki tane var, ikisi de çok ufak bir renk değişikliği hariç birbirinin aynı. İkinciyi indirimde diye almıştım. Gerçi şimdi ikinciyi kullanıyorum, onu daha çok sevdim.


  • devilred  (20.12.16 22:09:54) 
1 tane var. Uzun zamandır kullanmıyorum.


  • hayde bre  (20.12.16 22:17:33) 
Hic yok, sanirim 6-7 sene once olmustu en son.


  • crown  (20.12.16 22:23:28) 
sıfır


  • olkol  (20.12.16 22:23:35) 
8 tane olabilir.


  • Lim5  (20.12.16 22:30:29) 
2


  • melengich  (20.12.16 22:36:21) 
5 tane var. telefonu alalı 3 ay oldu.

telefondan sıkıldıkça kılıf alıyorum..
  • jonestown  (20.12.16 22:36:32) 
1 isim vermek istiyorum zira en az 4 kere kurtardı. Spigen


  • imparatorolmayikolaymisandin  (20.12.16 22:43:20) 
3


  • douglas  (20.12.16 22:49:34) 
1, o da telefona takılı kuzenimde 25 30 adet vardı sanırım


  • gazozailacatmauzmani  (20.12.16 22:59:39) 
0


  • dedim ben sana  (20.12.16 23:21:48) 
0


  • helenart  (20.12.16 23:24:49) 
1


  • poncikkurabiye  (20.12.16 23:25:20) 
0


  • sta  (21.12.16 00:34:16) 
0


  • dissendium  (21.12.16 00:35:08) 
3. Bir tanesi kapaklı, kart vs konulabiliyor onu iş yerinde kullanıyorum. Diğer ikisi normal arkadan takılan renkli şeyler, biri kullanımda digeri yedek duruyor. Hepsi aliexpress.


  • Sulfoxaflor  (21.12.16 08:07:39) 
1. telefonda takılı.


  • yue  (21.12.16 09:19:37) 
0

kılıflı telefon kullanmak brandalı otomobil kullanmak gibi bir şey. çok saçma geliyor bana.
  • yazar yazmaz yazan yazar  (21.12.16 09:41:42) 
1


  • fotrsapka  (21.12.16 09:46:10) 
[]

Beyin yakan araştırma aşkı

Arkadaşlar cidden çok merak ettiğim ama basitçe soramayacağım bir şey var. Ben zamanında liseyi bırakıp açık liseye geçmiştim. O zaman kendimi çok özgür hissetmiştim ve her türlü yaratıcılığımla o zaman tanışmıştım. Hiçbir sorumluluğum, okul, ders vs. yoktu. Bütün gün evdeydim. Öyle bir insanın hele hele ergenlik dönemindeyse kendini kaybedip dışarıda hergün ayrı bir alemde olmasını yada internette zaman öldürüp, oyun oynamasını Google'a çok ilginç şeyler yazmaya başladım çünkü içimde bir araştırma ve merak duygusu hakim olmuştu. Hatta o zamanlar hayalini kurduğum bir şey vardı o da her an istediğim yerde google'a erişip istediğim an bilgi almak olacaktı. Yani şuanki telefonlarımızdan anında google'a erişebilme gerçeği o zamanlar benim için büyük bir mucize ve özgürlük hissiydi.

Neyse o zamanlar google'den eriştiğim bir makale veya makaleler öyle kalmıyordu. Oradan bir kelimeyi seçiyor bunuda arat diyordum ve sürekli gidiyordu o aramalar. Hayatımın en verimli yıllarıydı. Bu araştırma olgusu çok ilginçti ama. Sanki bilgiyi canlı olarak yaşıyormuşum gibiydi. Bir çeşit belgeselin içinde yaşıyor gibiydim. Yani "bilgiyi yaşamak" diye telafuz edebilirim ancak. Ama bu kesinlikle sayısal bişey değildi. Bundan zevk alıyor ve ezberlemek yerine özümsüyordum bilgiyi. Daha sonra kaygılar oluşmaya başladı, ego oluştu vs. Ben zamanla bilgiyi ezberlemeye başladım. Artık zevk almıyordum eskisi gibi. O zamanlar gerçek bir akış vardı. Önce merak oluşuyordu sonra araştırma isteği sonrada elimde onlarca sekme oluyordu. Haliyle hepsini okuyamıyordum birikiyordu ama sanki onlarca kitap okumuşum gibi hissediyordum. Şimdi bir aydır evdeyim ayağım alçıda olduğundan herşeyden izinliyim ve odamda içime dönecek vakit buldum. Bu özgürlük alanı içinde gerçekleşti.

Sizin böyle bir durumunuz varmı vardıysa hayatınızın hangi döneminde gerçekleşti?

 
Temel sorun üretim yapmak. Bilgilerini kullanarak daha önce yaptığın gibi yeni projeler geliştirmeye bak. Bilgilerini kullanmazsan yeni bilgi edinmeyi istemezsin. Üret.


  • intihar etsem de kendime gelsem  (18.12.16 22:31:47) 
bilgi var midir?


  • eksimeksi  (19.12.16 06:40:42) 
[]

Müziklerin frekansı bizi etkiliyor mu?

Bu sıralar araştırdığım bir konu var. 440Hz müzik, 432Hz ve 528Hz müziğe göre insanlara agresif ve saldırgan tutumlar sergiletiyormuş. Diğer yazdığım frekansların insanı dinginleştirici ve sakinleştirici etkisi varmış. Yinede bu frekansa Rockfeller tarafından standartlaştırılma girişiminde bulunulmuş. Bunlar doğrumu ne kadar doğru bilmiyorum müzisyen arkadaşlar aydınlatırsa sevinirim.

Aşağıda araştırdığım sitelerden biri var.

www.sosyopia.com

 
hocam türk sanat müziğini hangi kategoriye koyuyorsunuz ? veya makama göre değişir mi ?


  • sik kullanilanlar  (12.12.16 15:14:22) 
fizik bilgime göre: frekanslar notaları oluşturur. düşük frekans bas-kalın sesler, yüksek frekans tiz-ince sesler. tek notadan müzik olmaz pek. söylediğin frekanslar oldukca kalın notalara karşılık geliyor.
yanılıyor da olabilirim.

heavy metal dinlersin gerer, klasik müzik dinlersin rahatlatır. ama bu müzklerde her frekansdan sesler oluyor.
  • supermatik  (12.12.16 15:23:34 ~ 15:26:11) 
Saçma sapan bir kaynak baktığım kadarıyla. Her sesin frekansı farklıdır, pes, tiz birleşir, müzik olur. Her gam her nota bloğu değişimi bir şey ifade eder.
Anladığım kadarıyla, bu yazıları yazanlar müziğin ne olduğundan, işin fiziğinden habersiz insanlar, yaklaşımları da radyason emen kaktüs seviyesinde.

  • kargn  (12.12.16 15:24:10) 
Dünyaca kabul edilmiş A = 440 hz şeklinde bir akor standardı mevcut ama müzik burada anlatıldığı gibi bir şey değil. Müziğin insan psikolojisi ve hisleri üzerinde etkisi kanıtlanmıştır ama frekans ile değil, armoni, melodiler ve müziğin karmaşık doğası ile olur bu. Elinize gitarı alıp farklı frekansları referans alarak akordlayarak ve aynı şarkıyı çalarak deneyebilirsiniz. Ayrıca yazılan diğer komplo teorilerinin de gerçekle yakından uzaktan alakası yok.


  • creepy  (12.12.16 15:48:47 ~ 17:00:39) 
Kargn +1000

Kristallerin enerjisine falan inaniyorsan ancak o zaman buna inanırsın.

Müziğin frekansı olmaz, notanın frekansı olur. Bir enstrümanın bir notasında onlarca farklı frekans vardır, hepsi birleşip "tını" yı oluşturur. Piyanodaki "do" notasıyla gitardaki "do" notasının farkı da bu tınıdadır.

440hz frekansta müzik demek, tek bir nota demek. Müzik olması için binlerce frekans gerekiyor.
  • harzem  (12.12.16 16:24:52) 
Bunu aydınlatmak için müzisyen olmaya gerek yok, zaten buradaki birçok kişi de belirtmiş nasıl bir saçmalık olduğunu yazının.

Sosyopia ne zaten ya, gerçekten böyle alan adı olan bir sitenin oltacılıktan başka ne işi olabilir? Koskoca psikoakustik diye bir alan var, sosyopia ne?

Gerçek bir cevap ve doğru bir yönlendirme için psikoakustik konusuna bakabilirsin. Ne yazık ki Türkçe kaynakların hepsi bu şekilde olacağından akademik kaynaklara, hiç olmadı researchgate'e quora'ya falan bakmanı öneririm. Bir başlangıç noktası arıyorsan "white noise"dan başlayabilirsin. Beyaz gürültü deniyor, teorik olarak tüm frekanslarda ses içeriyor ve insanı rahatlattığı konusunda çalışmalar var.

Son olarak, bu sosyopişde bulduğun yazıyı çıktı alıp tarlaya ya da bir saksının dibine gömersen bitkilerin daha hızlı geliştiğini görebilirsin. Hem daha sonra bu deneyimini sosyopiada yayınlarlar.
  • ron dennis  (12.12.16 17:02:07) 
mythbusters: youtu.be


  • huleyn  (12.12.16 17:26:19) 
Cevaplar için teşekkür ediyorum @sik kullanilanlar hicbir bilgim yok Türk sanat müziğini severim sayarım ama dinlemem.

Kaynakla ilgili diyeceklerim ise bu sadece bir tanesi biraz araştırma yaparsanız aynı şekilde birçok yazı var internette o yüzden @ron dennis in nereden nasıl araştıracağıma dair verdiği cevap icçin teşekkür ediyorum. Neyseki yetecek kadar ingilizcemiz var.. Yoksa dediğin gibi yerli kaynaklar bu yönde.
  • douglas  (13.12.16 16:02:18) 
[]

paralel ekşi

Düşündümde bu tip cemaat türü şeyler genellikle arasında bir örgütleşme ile bir yere geliyorlar. Yani AKP'li olan ben partiliyim deyip başka bir partili arkadaşla konum, statü fark etmeksizin bir çeşit iletişim kuruyor aynı şey geçmişte cemaat içinde geçerliydi. Ve şimdi diğer cemaatler içinde. Bu örgütlenme tarzı hep böyle sağ kesimde mi oluyor? Hiç sol kesimde bu tür kayırmacılığa dayanan bir sistem yok mu? Mesela ben ekşiciyim deyip böyle bizde kontrolü ele alsak falan olmaz mı?

Not: Cesur Yürek


 
solda hep fikir ayriliklari olur ve aslinda normal olan budur. bu sekilde farkli fikirlere sahip insanlarin da sesinin duyulma olasiligi artar. tektiplesmeden kurtulunur. yani farkliliklar bir anlamda tesvik edilir, zaten solcu guruh daha okur yazar insanlardan olusur. cogunlukla akademisyen veya is degil meslek sahibi kisilerdir. yani dusunmeye, evrilmeye meyillidir.
sagcilar ise biatcidir, tuccardir, dusunmek falan onlara vakit kaybi gelir. mesela birseyin maddi faydasi yoksa onlarin gozunde faydasizdir. guce taparlar, dolayisi ile kolay tertiplenip toplanirlar, o donem coban kimse onun pesinden toplanip giderler.
iste boyle vs vs
  • mavicorap  (10.12.16 20:40:15) 
Bizim neden birlik olamadığımızı şimdi anladım. tümevarım ve tümdengelim farkı gibi. Yinede ilginç bir çelişki var sanırım. Sağcılar fikri olmadığı için kolayca sürü haline gelebilir anlıyorum ama solcular özgür bir bakış açısında olduğundan toplanma, odaklanma mümkün değil gibi görünüyor şeklinde bir cevap aldım genel olarak. Ama yinede ilginç geliyor. Cidden toplanmadan, örgütlenmeden iş yapmak mümkün mü?


  • douglas  (10.12.16 22:43:26) 
[]

sizde benim gibi hissediyormusunuz

akpli insanların yönetime geçtiği yada bir şekilde yönetime yetki verdiği bu ülkede ülke genel olarak bilim, sanat, eğitim gibi kaygılardan ve olgulardan uzaklaşmışken şöyle benim gibi düşünen insanların olduğu ama herkesin kolayca giremediği bir çatı altına gireyim diyor musunuz? daha doğrusu ekşiye girdiğinizde böyle hissediyor musunuz. en azından tamamı olmasa da çoğunluk olarak aydınlık görüşe sahip değil miyiz.. bilmiyorum doğrumu ifade ettim..




 
Yok hissetmiyorum. Herkesin kolayca giremediği çatı nedir abi ya. Harvard Üniversitesinden falan bahsetmiyorsan o topluluktan hayır gelmez zaten. Demokraside nitelik değil, nicelik önemlidir. Şunu bir öğrenemedi insanlar. Hala bir elit olma çabası var. AKP'den kurtulmak istiyorsan meydanlara çıkıp halkın saygısını kazanacaksın ve ülkeyi daha iyiye götürmek için seçimde oy isteyeceksin. Bu ülkede bundan başka hukuki bir çözüm yok. Aydınlık falan bunlar boş laflar. Sen Dostoyevski'nin adını bile duymamış birinin oyunu kazanabildiğin kadar başarılısın.


  • dissendium  (05.12.16 21:12:08 ~ 21:12:41) 
hissetmiyorum. sırf beraber takılmak için benim gibi düşünen çok sayıda insana niye gerek duyayım, zaten ben varım benim gibi? ha ama toplumda benim görüşümde çok sayıda insan olsun, sonra iktidara gelip bugünkü halimizin sorumlularını bir bir öttürelim isterim.


  • zgrydn  (05.12.16 21:22:23) 
Yazım kurallarını kullanmayanların yazılarını okuyamıyorum, aynı çatı altı filan da hiç istemem :( doğrumu


  • neynep  (05.12.16 21:27:13) 
hayır, hissetmiyorum.
doğru da ifade etmediniz. o kadar imla hatasıyla aydın biri olduğunuzu nasıl düşünüyorsunuz?
-siz de benim gibi hissediyor musunuz?
-akp'li
-ya da
-ilk cümlede virgül kullanımı olması lazım.
-ilk cümlede tırnak içinde alıntılama yapmanız güzel olurdu.
-ekşi/ekşi sözlük özel isim.
-... hissediyor musunuz?
-... değil miyiz?
-doğru mu

(burada, ekşi sözlük'ten kalma alışkanlıkla, çoğunluğun yaptığı gibi küçük harfler kullanmanız es geçilmiştir.)
  • m e b  (06.12.16 00:27:45) 
Üst perdeden görmek,
Aşağılamak,
Kendini bir şey sanmak.

Daha da yazardım ama uykum var ve hastayım.

İmla kurallarına çok da şeyetmemek gerek hele ki böyle bir mecrada.

Yukarıda yazılanları es geçer ve daha naif insanlarla etkileşim içindw bulunursan, biraz huzurlu bir ülkede olduğumuzu düşünür, dolayısıyla da mutlu hissedebilirsin.

Ben aynı çatı altında olmak istemem.
Farklılıklar her zaman güzeldir. En kötüsü bile. Onaylamasam da şu durumları.

Çok umurundaysa eğer, ulaşabildiğin insanları kazanmaya çalışmalısın. Onun da görüşüne saygı duyarak.

Bilim ve sanat zaten hiç önemli olmadı bu coğrafyada.
  • makarnacanavari  (06.12.16 01:03:16) 
[]

fetiş diye aratınca niye

sitede fetiş diye arattım birçok fetö ile alakalı duyuru çıktı.. sitenin arama algoritmasını merak ettim nasıl işliyor bu? kelime kelime değilde hece hece işliyor olsaydı çok daha yanlış yerlere giderdi gibime geldi.. yazılımcılar?




 
O ile i yakın ya o yüzden. Fetos gibi zannediyor. Bunu mu demek istediniz var ya. O olay. İngilizce klavye dusun bir de.


  • bir ileti paylastim  (04.12.16 00:27:11) 
[]

kaktüs gerçekten radyasyon emiyor mu?

efsanemi gerçek mi ? gerçekten odamızdaki telefon internet ve bilgisayarın radyasyonunu emiyormu kaktüsler ?




 
valla bende bi ara vardı. almıştım inanıp. bilmiyorum ki. işe yarıyosa bi daha aliym.


  • rajaz  (28.11.16 20:53:30) 
onların yaydığı radyasyon zaten dikkate alınacak ölçüde bile değil. tamamen palavra.


  • bohr atom modeli  (28.11.16 20:54:58) 
atom palavra derken bu cihazların yaydığı radyasyona inanmıyor musun?


  • douglas  (28.11.16 21:06:07) 
radyasyon emilebilen bir sey degil ki? yani isik gibi, dalga dalga yayiliyor yanilmiyorsam, dolayisiyla o dalgalari bir yere cekme sansiniz yok. kaktusun de radyasyon emme gibi bir ozelligi yok. olsa bile tum vucudunuzu kaktusle kaplamaniz gerekir dalgalar halinde yayilan bir seyden korunmak icin.


  • hjarteblod  (28.11.16 21:11:29) 
bu cihazlar radyasyon yayıyor ama bizim sağlığımızı öyle kısa vadede etkileyecek boyutta değil. etkilerini görebilmek için belki binlerce yıl geçmesi gerekecek.

ha ama bu demek değil ki, bu cihazların yaydığı radyasyondan da etkilenmemek için önlem almak saçma. değil, tabii ki alabilirsiniz. yalnız kaktüsün radyasyon emmesi yanlış anlaşılıyor bence. kaktüs radyasyon emiyor labilir tamam, ama bulunduğumuz ortadamda kaktüs de var diye biz insna olarak radyasyondan etkilenmeyeceğiz anlamına gelmiyor bu.
  • mahone  (28.11.16 21:13:14) 
elektromanyetik olsun nükleer olsun, tüm radyasyon (ışınım) türleri doğrusal hareket eder. kaktüsler de her bitki gibi uv enerjiden faydalanırlar ancak radyasyon bükücü minik avatarlar da olmadıklarından fiziksel varlıklarının etrafından akıp giden radyasyon üzerindeki etkileri sıfıra yakındır, herhangi bir cisim kadardır. radyasyonu kaktüslerle önlemenin tek yolu monitörün etrafını kaktüslerle kuşatmak olur ki öyle bir durumda monitör görünmez olacağından fişini çekmek daha şık bir çözüm olur.

özet: o kadar radyasyonu su bardağı da emer.
  • kaichi  (28.11.16 21:16:08 ~ 21:17:34) 
ne elektronik cihazlar inanıldığı anlamda zararlı radyasyon yayıyor. ne de kaktüs o radyasyonu emiyor.

eski tüplü monitörler elektron tabancasını fosfor pixellerine yönelmek yöntemiyle çalışırdı ve evet ne olursa olsun az miktarda xray ışıması da yaparlardı. fakat yeni lcd ekranlar için böyle bir şey yok.
  • orpheus  (28.11.16 21:16:09 ~ 21:17:43) 
bir tv programında, kaktüslerin rasyasyon emdiği ile ilgili dedikodunun, enteresan reklam çalışmalarından olduğu söylenmişti.ciddi miktarda kaktüs satmayı başarmışlar, bu söylentilerden sonra.


  • 3/3  (28.11.16 21:33:43) 
odaya yayilan radyasyon kanser edici frekansta olan bir radyasyon degil. kaktuslerin bu radyasyonu emdigi dogru ama gerek yok. zaten odaya sigabilen bu ufak tefek kaktuslerin emdigi radyasyondan bi halt olmaz.


  • beriberi  (28.11.16 22:14:39) 
güneş ve diğer yıldızlardan dolayı maruz kaldığınız kozmik radyasyon bulunduğunuz yüksekliğe göre yıllık 25 ila 100 mrem arasındadır. Topraktan ve yediğimiz yiyeceklerden yıllık yaklaşık 50 mrem alırız. hatta etrafımızdaki diğer canlılardan da yaklaşık 20 mrem kadar radyasyona maruz kalırız.
Günde çok fazla eski tip CRT televizyon izleyen bir insan da yıllık 1 mrem radyasyon alır. Yani etrafınızdaki cihazlar önemsiz denebilecek kadar etkisizdir bu konuda. Kaldı ki bunun çözümü kesinlikle kaktüs değildir. Monitörü kaktüs ile kaplarsanız belki komik bir azalma olabilir.

  • creepy  (28.11.16 23:16:36) 
hayır, emmiyor. kesin bilgi.


  • babilbaligi  (29.11.16 10:00:11) 
çok teşekkürler bilimsel yaklaşımlarla gelen arkadaşlara. @creepy'nin sözünü ettiği mrem neyin birimi onuda araştıracağım ayrıca.


  • douglas  (02.12.16 14:22:13 ~ 14:22:24) 
[]

ilişkileri nasıl betimlersiniz?

sanatsal bir soru. ilişkilerle ilgili bir etkinlik düzenleyecek olsaydınız ve afişini yapsaydınız ilişkileri nasıl betimlerdiniz?




 
Birbirine karisip dagilan iki farkli renkli duman canlandi gozumun onunde soruyu gorur gormez. Faydasi olur mu bilemiyorum :)


  • delirium  (28.11.16 21:16:27) 
[]

kaza geçirdim ayağım kırıldı

Okula giderken bir ayağımı kaldırıma attığım esnada kamyon tekerleği ayağımı ezdi. sol ayağımda küçük kırıklar var alçıda şuanda. bu durumdaki bir hastaya ne tavsiye edersiniz? yeme içme hareket psikoloji vs.




 
biraz disini sık bomba gibi olursun. olmuş bir kere. gecmiş olsun.


  • sparkle kiddle  (26.11.16 15:43:09) 
Geçmiş olsun. Birkaç ay bolca yoğurt ye, süt iç. Kelle paça tarzı çorbaları bugüne kadar hiç içmedim ama doku onarımı için faydalı olduğunu söyleyenler var. Jelatin falan içeriyorlarmış.


  • dissendium  (26.11.16 15:48:38) 
et sulu corbalardan ye derler, kemik/doku onarimina faydali diye.


  • jedilance  (26.11.16 15:54:36) 
hiç bir tarafım kırılmadı pek de bilgim yok ama sanırım şu tavsiye iyi olabilir:
hareketsizlik vücuda epey kötü geliyor. ayağınız kırık diye çok hareketsiz kalmayın. çok acımıyorsa o ayağı az kullanarak (değnek belki?) yürüyüş falan ile kasların güçlü kalmasını sağlayın.

doktor değilim.
  • senolll  (26.11.16 17:50:58) 
Kirik duzelirken fizyoterapiye gitmezsen o ayagi eskisi gibi bulamicaksin haberin olsun.demedi deme


  • eclipsed moon  (26.11.16 19:10:10) 
Geçmiş olsun. Geçecek bugünler inşallah.


  • komando kani var bende  (26.11.16 19:45:39) 
[]

türk erkeği rus kadını ve rusların gizemi

bu durum aklımı bir süredir kurcalıyor. son yaşadığım şeyden sonra hat safhaya geldi. Önce sorumu soracağım sonra olayı aktaracağım. türk erkekleri neden rus kızlarını sever ? Bu rus kızlarında ne var cidden de böyle çekici geliyor bizlere? Olay nedir yani türk erkeği rus kadını ilişkisini çok görüyoruz özellikle biz türk erkekleri niye rus kadınlarına bu kadar tav oluyoruz? Onuda geçtim rus kızları bizlere nasıl tav oluyor? Öyle bir geçer zamankide dahi rus kadını türk erkeği ilişkisini görüyoruz. Genelde ilişki aynı oluyor. Rus kadını soğuk kanlıdır iş yapmasını bilir parayı bilir kadınlığı bilir idare eder. Cidden durum böylemi? Olayı anlatıp başka sorularla devam edeceğim.

geçende öğretmenimiz bir ödev verdi. bir insanın portresini çekeceğiz. bende okulda cidden güzel diyebileceğim birini düşündüm aklıma yulia geldi. ondan rica edecektim ve bu sayede tanışmışta olacaktım. hiç kimseyle bikere dahi konuştuğunu duymadım sosyal bir ortam içinde yakalayamazdım. ilk defa konuştum, rica ettim kabul etti. fotoğraflarını çektim. bu sayede bedenini inceleyebildim. cidden güzelmi yoksa uzaktanmı güzel görünüyor diye kontrol ettim yani. ama cidden öyleydi sonra ben kafaya taktım bunu araştıracağım. kızda fotoğrafları kafaya taktı illede gönder gece eve gelene kadar bikaç kere hatırlattı sonunda gönderebildim ve biraz muhabbet ettik whatsapptan. benim taktik hep aynıdır. incelerim analiz ederim tanırım sonra girişirim. ama ruslar hakkında hiçbirşey bilmediğimi birkez daha anımsadım. kızın iletişim şekli cidden farklıydı hiçbir metotla bağdaşmıyordu. hiç bir şekilde olumsuz bir tavrı yok ama bir tuhaf. bende tanımak için uzun anlatımlı sorular sordum. I will tell next time I am little bit busy dedi böyle sonlandı konuşma. ileride ne olur bilmiyorum. ama ben durumdan epey rahatsızım kızdan cidden hoşlandım ve ben böyle bir kızın peşinden koşturabilen türden bir erkek değilim. bırakma yeteneğim iyidir. bırakmasını bilirim yani. duygularımı kontrol edebilirim vs.


Şimdi gelecek sorular şunlar. rus kızları nasıl varlıklardır, nasıl konuşulur onlarla, nelerden hoşlanır nelerden hoşlanmazlar. Ve birde Şu rus milleti bana hep sıradışı gelmiştir. kızıyla övünen bir ülke olsada adamların her yerde bir tarzı var. müzik desen ayrı bir müzik kafaları var. bilim desen öyle. sanat, ideoloji de. edebiyatta tamamen kendine has bir tarzları var. askeri ve siyasi olarakta. yani bu ruslara çok ayyaş diyorlarda ayyaş millet nasıl bunları yapacak gibi sorular oluşuyor sonra bende. Ve birde rus kadınları bu kadar "kadın olmak"ı biliyor da erkekleri neden kafası güzel bir işin ucundan tutamaz gibi imajlara sahip? Yani bir milletin erkeğiyle kadını arasında bir uyum olur en azından. onlarda o yüzden türk erkeklerini seviyor falan. Cidden sıradışı bir millet ve ülke. bu merak belki beni yulia ile bir yere getirir bilemiyorum. kız ukraynalı bu arada. babamında ukraynalı manitası var. ama sizlere soruyorum abilerim ablalarım, özellikle kalıtsal bir bağlantısı olanlar varsa daha makbule geçer. Tecrübeli arkadaşların bendeniz çekirgeyi aydınlatmasını bekliyorum... ya peşinden gidicem yada tüm bunların güzel bir anı olarak kalmasına izin vericem...

(doğma büyüme istanbulluyum ama dedelerim erzurumlu ve kuzey asyadan göçtükleri söyleniyor bir şekilde ruslara yakınlık duymamın etkisi olabilirmi)

 
Her ırk kendine benzemeyene ilgi gösterir. Ruslar beyaz tenli, sarışın ve renkli gözlü. Erkekleri de aynı şekilde. Bu durumda Rus kadınlar kendileriyle aynı özelliği gösteren erkeklerle sıradan ilişkiler yaşarlar. Türkler göreceli olarak esmer, kıllı. Rus kadınlara benzemediğimiz için onlara farklı gelebiliyoruz. Rus erkekleri genelde ayıdır. Türk erkekleri Ruslara göre çok daha kibardır. Eşinden köpek muamelesi gören kadınların başka erkekler tarafından ilgi görünce gülümsemeye başlaması içten gelen bir şeydir çünkü kadın kişisi kendini değerli hissetmeye başlamıştır. Rusya aslında çok da ileri bir ülke değil. En azından bir Avrupa ülkesi değil. Şu duvarlarında halılar olan evlerde yaşayanlar da Rus. Onlar da bizim gibi arada kalmış bir millet. Benim üniversite hazırlıkta bir Rus hocam vardı. Kadın okuldaki tüm kadınlardan daha güzeldi. Çok tatlıydı, hep gülerdi bana, beni sürekli motive ederdi. İltifat edilince de gülerdi. Bir kez bile Türk kızı gibi birini terslediğini görmedim. Çünkü güzelliğinin farkında olması ona güven veriyor, onu kaygısız yapıyor.


  • dissendium  (25.11.16 12:58:09) 
Babacim bu kadar uzatmaya kasmaya ne gerek var, cevap net ve evrensel, tas gibiler, bildigin tas, ha bir de tatli ve sempatikler, bizim kezbanlar gibi somurtkan ve kezo degil, tabi bizim gorduklerimiz daha cok professonal olanlar, ordinary olanlarda durum nedir bilinmez, fizik yine tas ocagidir da kezo luk kismini bilemeyiz...


  • alttaraf  (25.11.16 13:30:49) 
alakasız bir noktaya değineceğim, fakat öyle bir geçer zaman ki'de Caroline Hollanda'dan gelmişti.
Avrupalı'ydı yani, Rus değil.

----

bunun dışında ruslarla komşuyuz, dolayısıyla "yakınız".
ama bahsedildiği gibi rus erkeklerinin çok kaba ve abuk subuk olmaları, türk erkeğinde daha sahiplenici bir yapı olması etkenlerden bazıları.

aslında biraz denklik de var.
mesela bizim evdeki yardımcımız psikoloji mezunuydu, ama çok cahildi.
eğitim herkeste var ve kalitesiz.
dolayısıyla kişiliğe, akla çok şey katan bir eğitim diyemeyiz.
tabii ki istisnalar da vardır muhakkak, ama genel böyle.

o yüzden oralarda okumuş etmiş kızlar, gelip buradaki göbekli amcalara kadın olmakta zorlanmıyorlar.
yine daha önce yazıldığı gibi, kültür olarak da uyum sağlamakta zorlanmıyorlar, çünkü çok sıkıntılı ve baskı dolu zamanlar yaşadıklarından, arada kalmışlıklarından, buradaki hayatları onlara cennet geliyor çoğu zaman.

yine bu arada kalmışlıktan kaynaklanan, kadının Avrupa'daki gibi aşırı bireyselleşmiş olmaması, türk kültürüne daha yakın kalmalarını sağlıyor.
yani evinin kadını, çocuklarının anası olmaktan hoşlanıyor rus kadınları.
bizim anladığımız tarzda, kocasıyla ilgilenen kadın profiline uyuyorlar.
erkeklerle aralarında öyle bir denge kuruluyor otomatik olarak.

bizim öküz diye beğenmediğimiz erkekler, onların hoşuna gidiyor.
naz niyaz yapmadıkları, nispeten daha "kolay", uyumlu, güzel ve itaatkâr oldukları için de rus kadınları türk erkeklerine hoş geliyor.
birbirini tamamlıyor bir anlamda yani.

bir de para pul meseleleri var, onlar da işin büyük kısmını oluşturuyor aslında, ama herkesin bildiği şeyler olduğu için uzatmayacağım.
uyumlu olmak zorunda da kalıyor çoğu.
kendi yakın çevremden gördüğüm o.
yani buraya geliyor, kendi ülkesinde sıkıntı çektiği için burada biriyle tanışıp, evleniyor.
hem hayatı kurtuluyor, hem rahat yaşıyor.
karşısındaki erkeğe de minnet duyuyor bu yüzden.

az önce bahsettiğim uyum meselesi dışında, yaşam kalitesi olarak da bizim, yani ortalama türk kadınının beğenmeyeceği şeyler, onlar için resmen basamak oluyor bazen, işin özü bu aslında.
e burada da adamlardan talep var.
türkiye iyi koca bulma cenneti gibi bir şey oluyor onlar için dolayısıyla.
  • blatta hiberna  (25.11.16 17:56:55) 
Ikinci ve besinci cevaplara tesekkurlerimi sunuyorum aklimdaki sorulari yanitladigi icin


  • douglas  (25.11.16 20:30:52) 
memleketim kadini yapinca asagilanan seyi dogu avrupa kadini yapinca "kulturleri farkli" diyoruz. bu da var... kadinsi olmaktan cekinmiyorlar, bu da bize hos geliyor.

unutamayacagim bir misal menfi bir misal... pasakliligin kitabini yazabilecek dogu avrupali bir hanim arkadasimiz vardi okulda. kadin uzerinde cesit cesit fena kokuyla geziyordu, siz hayal edin. diger taraftan, yan yana oldugumuzda etraftaki erkeklerin seyredurdugum halini kelimelerle efendice ifade etmem mumkun degil. bu kadar sefalet samimi soyluyorum acikli. konusamiyordu adamlar, ya... konusamamak, bakin...
  • e haliyle  (25.11.16 20:49:18) 
aynen onunlada kimse konuşamıyor hahah. kız vücudu varlığı ile konuşuyor ama ağzımla konuşmama gerek yok der gibi. ben bu sistemi yıkmak için burdayım. acıklı mı ? sen kimsin lan ? diyorum durumun ta kendisine


  • douglas  (25.11.16 23:05:09) 
Ben size slavların neden güzel geldiğini açıklayayım.Burun dudak yapıları genetik olarak güzeldir.Burunları küçüktür.Koca kafalı değillerdir.boyunları kuğu gibidir.Belleri incedir.Bacak boyları vücuda göre uzundur.Bacakları aynı zamanda inceciktir.Tenleri yumuşaktır ve sağlıklı bir beyazlıktadır.Yanaklar pembedir.Diş yapıları muntazamdır.Slavların güzelliği yüzyıllardır bilinen bir şey.

Görüldüğü gibi güzel olmaları ile sarışın ve/veya mavi gözlü olmaları arasında ilişki yoktur.Göz rengi ve saç rengi bir insanı güzel yada çirkin yapmaz.
  • turkuaz  (26.11.16 20:01:05) 
Rus kızları Türk kızlarına çok benziyorlar karakter olarak. Kıskançlar, sahipleniciler, şımarıklar, erkeğe bağımlılar falan filan. Türk kızından ayrıştıkları noktalarda ise pozitif yönde ayrışıyorlar; yani daha iyiye gidiyorlar. Daha güzeller, daha itaatkarlar, daha bağlılar aşk anlamında falan.

benim çevremde gördüğüm her Rus kızı böyleydi. Genellemem tabii ki yanlış olabilir ama on kızın onu da böyle olunca bir arkama yaslanıp iki kere düşünürüm eğer yaptığım genellemeye karşı çıkılırsa.
  • sen git ben geliyorum  (26.11.16 21:03:26) 
@turkuaz çok teşekkürler bende her zamanki gibi teknik takıntısı oluşunca neden diye sormadan edemedim. estonyalılar ve rusların neden bu kadar güzel geldiğini hep merak ediyordum. diş yapıları cidden harika dediğin gibi. gözlemci mode on


  • douglas  (27.11.16 14:32:14) 
çok rus kız tanıdığım var. hepsi eğitimli, belli bir hayat görüşüne sahip. kezbanı değil yani.

-rus erkekleri hayvandır. arada iyisi de vardır ama bildiğin hayvandırlar. bizdeki erkeklerin kadınları sahiplenme olgusuna hasta oluyorlar ama bunu prensesim havasında değil de evin direği sensin hesabı olarak yapıyorlar. türk erkeği daha sıcakkanlı, babacandır.
-trip 0. şakadan anlarlar, kendilerine bakarlar. temizdirler.
-belki bekaret olayına falan takmazlar ama türk kızlarının çoğundan daha namuslu olduklarını söyleyebilirim. dürüstler ve genelde karakter olarak daha güçlüdürler.
-naz yapma işini tadında yaparlar. bizim kızlarımız gibi yaka silktirmezler.
  • dodger  (14.12.16 20:47:31) 
[]

aura görenler

Ben ayda birkaç kez odaklandığımda bazı insanların auralarını görüyorum. Bunlar konuşmacılar oluyor genelde öğretmenler veya eğitimciler oluyor genellikle benim için. merak ettiğim şu. www.youtube.com şu herifin az önce kanalına girdim bari ilk videosunu izliyim dedim. göreceksiniz deniz kenarında kafası tam ufukta kalıyor. 3 dk sonra birden görmeye başladım. benim görmelerim genellikle arkaplana dayalı oluyor. net temiz bir akraplan varsa daha hızlı görüyorum. anlamadığım şey sanal olarak gördüğümüz insanların insanların aurasını nasıl görüyoruz ne alaka sonuçta sadece monitör ? (viral değildir ansızın açtığım bir duyurudur, sanıyorum buna çok az kişi yanıt verecek.. kim aura görüyor ki leyn!?)




 
ben de görüyorum aura

mesela: i.hizliresim.com ya da i.hizliresim.com
  • feel the blanks  (23.11.16 00:19:16 ~ 00:21:11) 
Göz aldanmasıdır o, mesela yüksek kontrastlı bir çizime uzun süre bakıp sonra beyaz duvara bakınca da hayali görüntüler oluşur, onun gibi bir şey.


  • mikro patlama  (23.11.16 00:27:54) 
abi sen de bi çeşit astiğmat falan vardır
ya da plütonyum mu içtin? radyasyon falan mı kemirdin?

  • supermatik  (23.11.16 00:31:42 ~ 00:32:06) 
görme değil de aynı frekanstaki kişiyle hayatımda ilk defa karşılaştım. kafanız tatlı bir kaşındığındaki gibi bir his oluyor. çakralarla alakalı bir durum sanırım ve hayattaki en güzel olaylardan birisi.


  • evimin paspasi  (23.11.16 00:34:54) 
Ben de istiyorim keske gorsem:( aslinda dogal yetenegim var gibi de nasil gelistirebilirim kendimo onu bilmiyorum


  • shefucks  (23.11.16 00:42:06) 
heheh ekşisözlükte sormayaydım her sorunun yeri farklı nede olsa değilmi dürüst olalım şimdi materyalistlerin anlayamayacağı şeyler var. neyse sevgili ateist dostlarımın bunu izlemesini istiyorum www.youtube.com budistim ben.


  • douglas  (23.11.16 00:57:36) 
valla ben aura görüyorum. ama benim gördüğüm auralar, migrenden kaynaklı zigzag şeklinde auralar.


  • antikadimag  (23.11.16 01:02:17) 
ilacınız bende.

www.thiaoouba.com

cansız bir kayıttan yani videodan aurayı nasıl gördüğünüzü sorgulamaktasınız, işte bu tür sorular sizi doğru yanıta götürür. occam'ın usturası kuralına göre sizin durumunuzda en yalın açıklama: öğretmen, konuşmacı, genellikle arkaplan ile kontrast içeren, arka plan ile farklı açılardan aydınlanmalara (pencere, tavan ışığı vb) maruz kalan sınırlı hareketli cisimlere bir süre baktığınızda oluşan ışık yanılsamaları. yoksa 3. dk ile 1. dk arasında bir fark yok, olay videoyu / şahsı izledikçe gözünüzdeki reseptörlerden kişinin renk bandına polarize olmaları, obje ufak ufak hareketlendikçe de reseptörler hemen sıfırlanamadıklarından arkaplana denk gelen alanlarda negatif izler algılamaları. bu videoda koyu renkte olan abimiz hareket ettikçe etrafında açık pırıl pırıl bir iz bırakıyor o nedenle.
  • kaichi  (23.11.16 01:26:05) 
videoda aura dedigin sey color correctiondan sonra videodaki hareketten dolayi ortaya cikan birsey. yuksek kontrast gecislerinde hareket halindeki cisimlerin kenarlarinda olusabilir. aura falan degil.


  • jack n brooks  (23.11.16 01:26:06 ~ 01:26:38) 
Aura vidyoda görünmez.

sdfsdgsdfsd

P.s. Aura normalde de görünmez ama gerçek olduğunu varsayarsak bile durum yanlış yani.
  • Adramelekhh  (23.11.16 04:19:03 ~ 04:20:28) 
videoyu izledim de, adamın üzerindeki giysi aura geçirmez zaten. o nasıl bir şeydir arkadaş, biraz ezio'dan almış, biraz rihanna'dan almış...


  • knight of cydonia  (23.11.16 04:46:30) 
auranın gerçekte görünüp görünmediğini bilmiyorum ama enerjiye inanan bir insanım. bazı insanların görebileceğini düşünüyorum. fakat videoda görünmez, evet.


  • dedimmidemedimmi  (23.11.16 10:18:12) 
Kaichiye tesekkurlerimi sunarim aranan kan bulundu


  • douglas  (24.11.16 13:23:57) 
[]

erkek testeronu nelere bedel?

bir keresinde izlediğim bir dizide ünlü bir basketbolcu yeni manitasıyla o gece yattığı için ertesi günkü maçında çok kötü skorlar elde ediyordu. çocukken izlemiştim o bölümü ama şimdi anlam çıkarmaya başlıyorum. boşalma işleminden sonra fiziksel aktivite olsun, sosyal girişimcilik olsun her türlü enerji gerektiren işlerde aksama oluyor gibi geldi bana. ben normalde sosyal ve girişken bir insanım ama bu durum gerçekleştiğinde birkaç gün geçmeden tekrar bu halime dönemiyorum onun yerine daha duygusal içsel, anti espritüel oluyorum. yada spor yapma durumlarında isteksizlik oluyor. nasıl bir hormonsa sen harcamadığın sürece her derda deva enerjiyi veriyor. sadece bunlar değil aynı zamanda tasarım ve yazarlık yapıyorum böyle durumlarda da enerji veriyor gitmediği zaman. sex veya suni boşalma. nasıl bir hormonsa mübarek hayat enerjisi gibi... ama emin değilim bunu plesebo etkisiylemi yapıyorum bunlar benim görüşlerimmi... bilimsel veya tecrübeyle açıklayacak varsa aydınlatırsa sevinirim.




 
gladyatör'de russell crowe dövüş evveli sevişmiyordu.


  • antikadimag  (22.11.16 21:07:01) 
yatakta aşırı aktif takılmadıysam bende dinginlik oluyor, enerji ile ilgili bir sıkıntı yaşamıyorum. gerçek ronaldo da maçtan 1-2 saat evvel cima ediyormuş.


  • zgrydn  (22.11.16 21:09:10) 
Evrimsel olarak belki bir açıklaması vardır. Birey türünü devam ettirmeyi sağlayacak (dogum kontrolünü konu dışı tutuyoruz, o bizim sonradan geliştirdiğimiz bir önlem)eşleşmeyi gerçekleştirdikten sonra ortamdaki diğer bireylerle rekabet edecek, kendini korumayı saglayacak diğer faaliyetleri yapacak motivasyonu da kaybediyordur belki.


  • curukturpkokusu  (22.11.16 21:21:13) 
Bazı doğu felsefesi kaynaklarında benzer şeylerden söz ediliyor. Hayat enerjisi gibi bi kavramı bilim ölçemiyor o yüzden bilimsel bir kaynak bulmak zor.


  • mikro patlama  (22.11.16 21:27:48) 
Testosteron hiç boşalmayan bir insanda ortalama 7 günde en üst seviyeye ulaşır, daha sonra normale döner. Döngüsü bu şekildedir. En üst seviyeye ulaştığında bir miktar hırçınlık/gerginlik oluşabilir ama boşalma sonrası oluşan rehavet testosteron kaybından değil, boşalma sonrası salgılanan diğer hormonlarla alakalı bir durumdur. Bu da tabii kısa bir süre etkilidir, yani birkaç gün boyunca isteksizlik yaratan bir hormon değildir. Kaldı ki boşalınca testosteron yok oldu diye bir şey yok; testosteron kanda her zaman bulunur. Etkileri de ona göre kendini gösterir. Hatta şöyle söyleyeyim; boşalmanın testosteron bakımından herhangi bir spor aktivitesine olumsuz hiçbir etkisi yoktur. Hatta vücut geliştirme gibi testosteronun en önemli olduğu dallarda bile, antrenman öncesi yapılan seksin, antrenman performansına olumsuz bir etkisi gözlemlenmemiştir. Hatta yüksek testosteron daha negatif bir duygu durum hali yaşattığı için performansı daha olumsuz etkilemektedir.


  • angelus  (22.11.16 21:36:46) 
yarın bana biraz chi enerjisi lazımdı o yüzden bir sorayım dedim arkadaşlar teşekkürler tabiiki en net açıklamayı yapan angelusa ayrı teşekkürler ^_^


  • douglas  (22.11.16 23:10:31 ~ 23:11:05) 
[]

1 tlye benzeyen para

1 bozuk madeni para ebadında şeklinde başka bir para birimi ne olabilir? ama bunun çok değersiz bir para birimi olması lazım tlden düşük.




 
10 pence var bende. Yakın sayılır boyutları


  • glamdr1ng  (22.11.16 03:33:26) 
hmm olabilir gibime geldi ama hemen hemen aynı olan olsa daha iyi :)


  • douglas  (22.11.16 03:38:30) 
Tayland bahtı.

Google görsellerde arat.

Yalnız içi sarı dışı beyaz. Bizimki tam tersi.

Ederi;

1 Tayland Bahtı =
0,0944420372 Türk Lirası
  • yine de şahlanıyor  (22.11.16 03:51:20 ~ 03:54:20) 
hayirdir otomat mi bosaltiyonuz :)

tayland bahti yakin baya. +1
  • brkylmz  (22.11.16 09:40:35) 
10 tayland bahtı benziyor sadece o da zaten 1 lira değerinde.


  • nedendir bilinmez  (22.11.16 10:03:19) 
zaten Euro'nun çakması bizimki, tabii bütün düşük kalifiye ülkelerin paraları benzeyecek, herkes Euro'yu taklid ediyor.


  • Corc  (22.11.16 10:11:53) 
para otomatı kandıracaksan yeni modeller boyut, para direnci, manyetik alan, ağırlık kontrol ediyor, yedirmen çok zor.


  • kimlanbu  (22.11.16 16:32:21) 
şansımı denerim :) hepsi yeni model değil ya.. heheh.. ve tayland bahtı cidden benziyormuş sevdim bunu teşekkürler


  • douglas  (22.11.16 17:51:19 ~ 17:52:53) 
[]

combofix gittiğinden beri

w10 kullanıcısıyım combofix w10 versiyonu yok o yüzden antivüslerle idare ediyorum ama bu programın yerini alabilecek birşeye ihtiyacım var. windows 10 güvenlik bakımı için ne önerebilirsiniz?




 
malwerebytes anti-malwere son yediğim trojeni temizleyebilen tek şeydi. formattan kurtardı beni

spyhunter adaware falan hiçbiri temizleyemedi. programların hepsi pro versiyondu. adaware beleş zaten.
  • aşksız prens  (20.11.16 15:47:05) 
çok teşekkür ediyorum. olsun ben direk fullünü indireyim.


  • douglas  (20.11.16 16:24:28) 
[]

Excel açılır listeli index oluşturma

ekteki gibi windowsun solda çıkan dosya indexleme sistemi şeklinde excelde de yanındaki artıya basınca alta çıkan şeyler istiyorum. (kutucuk, yazı veya klasör diyemedim) ama muhtemelen anladınız beni




 
geliştiri ayarlarını aktif et, geliştirici tabında "ekle" de, sağ alt köşede "diğer denetimler" yazan yere tıkla, ordan da "microsoft treeview" seç


  • kimlanbu  (19.11.16 23:03:56) 
Ben okuduğumdan veri doğrulama istiyorsun diye anladım.
Hücrenin yanında ok işaretine tıklayınca o hücreye yazılabilir seçeneklerin listesini istiyorsan veri doğrulama kullanman gerek.

  • cakabo  (19.11.16 23:28:47) 
Veri > Gruplama sanırım yapmak istediğin şey öncelikle hangi başlığın altına gruplamak istiyorsan ilgili 'satırları' seç ardından veri > gruplandırma yap istediğin + lar çıkacaktır istediğin zaman kapatabilirsin

www.youtube.com
  • mkrk  (20.11.16 00:28:15 ~ 00:30:24) 
[]

Moralim çok bozuldu

Bugün okulun müzik kulübünün anlaşmasıyla indirimli özel ders için anlaştığımız yere gittim. Taksimde. Şan eğitimi. Mülakata çağırıldım ve kadın benim müzik kulağımı anlamak için piyanodan notalar çaldı bunları seslendir dedi. Daha binaya girer girmez kadınla tanışmam ve piyano seslendirme olayı falan çok ani oldu noluyo lan dedim. İlk beş dakikada kendimi notayı vermek zorunda bulunca anlamaya çalıştım ne yapmam gerektiğimi ve yapmaya çabaladım. Ama biraz denedikten sonra kadın bana müzik kulağım olmadığını benimle ders yapamayacağını söyledi. Ben müzik kulağım olduğunu ama şuan neyle karşı karşıoya olduğumu bilmediğim için bunun birde psikolojik altyapısı olduğunu söyledim ve bunun ilk beş on dakikada karar verilebilecek birşey olup olmadığını söyledim oda bu doğuştan gelen birşey dakilarla ilgisi yok dedi ve yetkinliğinden bahsetti. Moralim çok bozuldu. Sesimi geliştirmem için gittiğim yerden müzik kulağım olmadığını duyup çıkmak beni çok üzdü. Belki solfej dersi alabilirsin youtubeden video falan izle dedi. Çıkarken içimden küfrettim kadına. Arkadaşlar niye böyle hissettim ben çokta duygusal bir günüme denk geldi ve etkiledi. O yüzden hırs yaptım.
Gerçekten bu durumun psikolojik etkisinden kurtulmam için ve içimdekini ortaya çıkarmam için ne tavsiye edersiniz?



 
Müzikle ne kadar zamandır ilgileniyorsunuz? Herhangi bir enstrüman çalabiliyor musunuz yoksa tamamen müziğe ilginiz olduğu için mi ders almak istiyorsunuz? Müziği anlayabilmek gerçekten doğuştan gelen bir şey. Eğer içinizde gerçekten bir yeteneğin olduğunu düşünüyorsanız mutlaka bir iki hocayla daha görüşün.


  • dissendium  (17.11.16 23:08:54) 
egon zedelenmis. egonun esiri olma. kimseye bir sey kanitlamak zorunda degilsin. muzikle ilgiliysen hobi edin. kendini gelistir.

tekrar edeyim: kimseyi de ilgilendirmez. sen de kimsenin demesiyle ne iyi ne kotu olursun.

turkiye'de "sanatci" denip alkislanan kac kisi sanatin ne oldugundan haberdar?

bir iste ustalasmak istiyorsan sabirla, farkindalikla, cabayla zaman icerisinde kendini gelistirirsin: dunya capinda insanlarin oyle olmak icin "yetenek"ten ziyade diger herkesten daha cok cabaladigini unutmaman gerek. insanlar hayatini bu islere adiyorlar.
  • idexo  (17.11.16 23:35:37) 
Doğuştan müzik kulağınız yoksa yoktur ve evet kadın bunu bir kaç dakika içinde test edebilir. Ama müzik kulağınızı belli bir dereceye kadar geliştirmeniz mümkün. Bunun için yapılmış bir kaç yazılım ve kulak eğitimlerini nette bulabilirsiniz. Şahsen benim de zayıf bir müzik kulağım var ama amatör olarak hiç de fena denmeyecek seviyede gitar çalabiliyorum. İyi de bir müzik dinleyicisi olduğumu düşünüyorum.
Şarkı söyleme konusuna gelirsek de, eğer yeterince çalışırsanız şarkı söyleyebilirsiniz. Belli ki eğitmen zayıf kulaklarla uğraşmak istemiyor ve çabuk sonuç almak istiyor. Başka bir hoca bulun. Seviyenizi kabullenip kendinizle barışırsanız daha iyi sonuç alırsınız.

  • creepy  (18.11.16 00:17:27) 
@dissendium ben çok farklı türde müzikler dinliyorum. Çocukken aklıma melodiler gelirdi bunları yazmak kaydetmek isterdim tıpkı akla gelen bir fikrin güzel veya özlü bir sözün not alınması gibi. ama nota bilmediğimden uzun çubuk kısa çubuk yaparak aklımda tutmaya çalışırdım bazen mırıldanırdım ve mp4üme kaydederdim... o zaman nota yazmayı bilseydim ifade edebilicektim onun gibi oldu -aracı meselesi- o zaman beste nedir nota nedir nasıl yazılır bilmiyordum. müzik kulağım olduğunu düşünüyorum çünkü en küçücük ses ritminin farkını algılayabiliyorum ama ifade edemedim mülakatta. ses veremedim utandım sıkıldım vs. daha doğrusu kadına karşı rahat hissetmedim.


  • douglas  (18.11.16 00:39:08) 
nedenlerini söylemişsin "müzik kulağım olduğunu ama şuan neyle karşı karşıoya olduğumu bilmediğim için bunun birde psikolojik altyapısı olduğunu söyledim". bunları söylemeseydin hak verirdim. başka yerde ders bak.


  • sayns  (18.11.16 00:44:24) 
Dert etme o kadar, tekrar bir kulağına baktır, daha rahat olursun bu sefer. Eğer o hoca da kulağın yok derse şansını zorlama çünkü aslında ilk hoca haklı muhtemelen ama psikolojine veriyoruz şimdilik. Müzik kulağın olup olmadığını sen bilemezsin çünkü dışardan bilinir o.


  • medre  (18.11.16 01:06:31) 
Baska kursa git. Ayrica muzik kulagi yoksa yoktur.
Bir ornek vereyim, kesin perdeyi yakalama isini profesyonel muzisyenlerin (profesyonel muzisyenlerin diyorum bak) sadece %11'i yapabiliyor. Yani muzik kulagin yoksa yoktur.

  • stavro  (18.11.16 01:56:44 ~ 01:58:21) 
bunu da buraya koyim: www.youtube.com

yetenek nedir? caba sarf etmek nedir? bunlari dusun.

baskasi: www.youtube.com

bir baskasi: www.youtube.com
  • idexo  (18.11.16 11:52:23 ~ 11:54:37) 
idexo +1 ve
biraz komplo teorisi olacak ama kadin belki de kendini daha cazip hale getirmek icin seni reddetmistir. yani bu da bir pazarlama stratejisi. hoca herkesi Kabul etmiyor diye nam salip daha bir talep gorecek. baskasina git sen de.

  • jimicik  (18.11.16 12:35:51) 
nota öğrenmek zor değil yalnız. 3 yaşında falan öğretilmeye başlanıyor. aklına melodi gelip bunları yazmak için nota öğrenmediysen 1. yeterince azimli değilsindir 2. hakkaten müzik kulağın yoktur ve evet 1-2 dk içinde bu anlaşılır


  • la noix  (18.11.16 12:38:29) 
[]

internetten dolar kazanmak

aslında birçok yolu var ama benim sorduğum daha çok üreterek kazanmak. international sitelere kendi sanal olarak tasarladığımız tasarımları/dosyaları lisanslı olarak satmak olsun fotoğraf satmak olsun reklam tıklamak gibi abidik işlerin dışında yap sat tarzı birşeyler.. hele hele bugünlerde kazanacağımız doların ülkemizdeki değerini düşününce epey cazip geliyor şaka maka. (3D tasarımlar, vektör tasarımlar, adobe programlarıyla yapılan herhangi başka birşey..)




 
videohive'a after effects template'leri tasarlamayı düşünüyordum bir ara, 1-2 tane yaptım kabul olmadı sonra daha planlı-düzgün bir şey yapıyordum ki aslında fikir bulmanın da güzel bir şekilde uygulamanın da zor olduğunu fark ettim. Kendime çok rahat yapabileceğim bir işi "başkasının rahatça editleyebileceği şekilde" yapmak bile bir iş. Paypal gidince ödeme alma işi ne oldu onu da bilmiyorum.

Bir de, bu işler ek gelir olarak yapılır belki ama buna bel bağlamamak lazım. Bu ay 2 tane satılır öbür ay hiç satılmaz, 1 yıl sonra patlama olur ayda 1000 tane satar köşeyi dönersin falan...
  • rodriguez2  (13.11.16 15:00:58 ~ 15:01:30) 
99designs.com

tasarım yarışmalarına girebilirsiniz, ödüller dolar

ödeme yöntemi olarak da şunlar varmış
We currently use the following payment providers:

Payoneer FREE activation, low charges apply, 24-48 hour turnaround
PayPal Charges apply, 2-3 day turnaround
Skrill Charges apply, 3-5 day turnaround

bi de burası var bionluk gibi

www.fiverr.com

bunun ödeme yöntemini bilmiyorum
  • senolll  (13.11.16 16:57:00 ~ 16:58:59) 
[]

Sex yaparken hangi müzikleri dinliyorsunuz?

Sexi bir sanat için görüyorsanız etkileşimin arkasına ruh halinize uygun bir müzik çalarsınız. Bence o esnada çalan müziğin çok önemi var hele benim gibi bir çalma listesi oluşturup o sırada müziğe müdahele etmeyi sevmiyorsanız bu topiğe çalma listesinizi paylaşabilirsiniz




 
www.youtube.com
motivatif olması gerektiğinde

  • sparkle kiddle  (13.11.16 14:31:05 ~ 14:32:38) 
www.youtube.com
otantik bir intense yaşarken

  • sparkle kiddle  (13.11.16 14:32:22 ~ 14:32:54) 
www.youtube.com
such a dirty talking

  • sparkle kiddle  (13.11.16 14:33:16) 
aramaya inanmak

eksiduyu.ru
  • sameidiot  (13.11.16 14:33:29) 
www.youtube.com
sabahlar olmuyor

  • sparkle kiddle  (13.11.16 14:35:09) 
@sameidiot haklısın silsemmi şimdi bilemedim :/


  • douglas  (13.11.16 14:35:17) 
www.youtube.com
beyniyle sevişiyorum.
not: mevsim meyveleri seçeneği ile
  • sparkle kiddle  (13.11.16 14:35:45) 
@sparkle kiddle bende en çok daft punkun around the world parçasını tercih ediyorum nedese epey uyumlu olduğunu düşündüğüm bir parçası


  • douglas  (13.11.16 14:37:03) 
Abi ben ilk sarkinin yarisinda bosaliyorum,sen calma listesi demissin.

youtu.be
  • duptıs  (13.11.16 14:40:58) 
kardeş sen "sexi" türkçe dil kuralları ile yapıyorsun sanırım. o nasıl cümle öyle?

-seks
-müdahale
-konu

www.youtube.com
  • nrmnm  (13.11.16 14:57:45 ~ 14:58:43) 
  • BuddyGuy  (13.11.16 15:15:20) 
  • orpheus  (13.11.16 17:19:34) 
[]

McDonald's ve Burger King'in sırrı

Aslında buna diğer popüler fast food markalarıda eklenebilir ama bence en popülerleri bunlar. Sorum şu bu hamburgerleri satın aldığımızda bu markaya sahip ürünler oluyor ve nasıl oluyorda kopyalanamıyorlar? Coca Colanın gizli formülünün milyon dolarlık bir ticari sırrı olduğunu ve bir eczanede oluşturulduğunu biliyorum ama bu hamburgerler bildiğimiz ekmek turşu domates vs. evdeki malzemelerden yapılıyor. Kimya labratuvarlarında değil. Peki onları unique yapan özgün yapan nedir?


Diğer markalar (KFC, Pizza Hut, Popeyes) içinde düşünebiliriz. Çocukluğumda çalıştığımdan hatırlıyorum donmuş halde gelen etleri direk koyuyorduk sır o etlerin içindemi acaba acaba...

 
McDonald's ve Burger King'in şu an bulunduğu noktada olmalarının sebebi çok özgü tatlara sahip olmaları falan değil. tamamıyla pazarlama, marketing, çok ciddi oranda yayılmış olmak ve fiyatlarının butik hamburgercilere göre 1-2 tık daha ucuz olması. yoksa her şeyin tadı kötüye yakın aslında.


  • ebonni eth atc  (13.11.16 13:23:50) 
@ebonni eth atc o zaman aynı hamburgeri evde yapmak istersem ??


  • douglas  (13.11.16 13:28:38) 
Onlar da laboratuvarlardan çıkıyor. Breaking Bad'teki Madrigal sahnesini hatırla. Adam tüm sosları tek tek deniyordu.


  • dissendium  (13.11.16 13:29:07) 
Superfresh'ten alacağın et olsa diyelim, kasaptan özel et yaptırmaya da gerek yok. peynir faktörünü de işin içine güzel sokarsan, bence daha güzel olur evde yaptığın hamburger.


  • ebonni eth atc  (13.11.16 13:29:34) 
Katki maddeleri, kivam/tad arttiricilar vb. Duz et olmuyor ki icinde.


  • kuehles blondes  (13.11.16 13:30:00) 
15 saniyede yapilan hamburgerden ne bekliyorsun mate?


  • baldur2  (13.11.16 13:31:00) 
aslında en lezzetsiz hamburgerleri bunlar yapıyor ama pazarlama, alışkanlık vs. sebepleriyle bu noktadalar.


  • ada meltemi  (13.11.16 13:37:34) 
Ekmekleri.firindaki ekmekler.degil.


  • thewizardofearthsea  (13.11.16 13:37:57) 
Olm evde niye yapmak ister bir insan o biseye benzemeyen hamburgeri. Eninim evde cok cok daha guzelini yaparsin. Lezzeti yok ki bunlarin.


  • condom kurşunu  (13.11.16 13:58:48) 
@ada meltemi örneğin evde hamburger yapmak daha lezzetli derken demek istediğin daha sağlıklımı yoksa cidden lezzetlimi.. lezzet konusunu düşünmek lazım biraz. biz artık katkı maddelerinden lezzet alıyor doğal ürünlerden lezzet almıyoruz bu hale geldik..


@denizgonen benim düşüncem bir otomatizma oluşuyor beyin hep aynı lezzeti almak istiyor dediğin gibi.. dediğin gibi herşey matematiksel olarak hesaplanıp aynı şekilde yerleştiriliyor. mesela subwayı çok seviyorum çünkü orada malzemeyi kendim seçiyorum.
  • douglas  (13.11.16 14:33:32) 
aynı şeyi milyon kez yapmaları denmişti the burnt filminde


  • sameidiot  (13.11.16 14:36:18 ~ 14:36:37) 
kfc - albay harland d. sanders'ın sosunu kullanıyor yüz yıldır. o sos da coca cola formülü gibi gizli.

mcdo ve bk için ise iki şey söyleyeceğim: EKMEK ve alelade olması gereken MAYONEZ, KETÇAP, BARBEKÜ, TARTAR vs.

sade eti gerçekten yavan ve iğrenç bişey. en kötü kasaptan alacağınız at köftesi daha lezizdir yanında. ne baharat var, ne tuz, ne terbiye dümdüz kıyma bile değil, berbat tadı.

ama ekmek özel kamyonlarda sadece burger restoranları için üretilen versiyonlarda geliyor bunlara. bir oturuşta 2 kasa ekmek yemişliğim var. ayrıca o küçük soslarda da bişey var; aynı sosun büyüğünü bk'dan alınca aynı tadı vermiyor. küçük soslar daha bi bağımlılık yapıcı.
  • feel the blanks  (13.11.16 15:57:55) 
zincir mağazaları sırrı pazarlama ve maddi güce dayanıyor.


  • orpheus  (13.11.16 17:20:52) 
[]

sağlam harry potter fanlarına bir soru

Şu müziği en son filmde en son sahnelerde çalıyor. Ama nerede çaldığını bulamadım bir türlü. Filmi baştan izlemek istemiyorum bunun için... Bu müzik tam neresinde hangi sahnede çalıyor bileniniz varmı?


open.spotify.com

 
Şarkıyı açamadım da ada göre şu olması gerekmiyor mu?

www.youtube.com
  • dissendium  (03.11.16 01:00:03) 
dinlemek için üye olmak gerekiyor, dinleyemedim o yüzden


  • dedimmidemedimmi  (03.11.16 10:36:03) 
vay be bunuda buldunuz tebrik ediyorum çok teşekkürler ^^


  • douglas  (05.11.16 01:51:55) 
filmin en güzel ve karakteristik soundtrack'i buydu bence deathly hallows diyince aklıma bu müzik geliyo ilk :D


  • nundu  (05.11.16 01:56:43) 
[]

Saplantı.

Evet burda kendimi tam olarak açmam ve şeffaf olmam gerekiyor...

Zamanında herkes kızla konuşan, eğlenebilen ve gayet iyi iletişim kurabilen bir insandım. Bu iyi iletişimi sohbet etme yeteneği olarak değerlendiriyorum. Aslında yeryüzündeki en gereksiz adamlarda erkeklerde bulunabilecek bir özellik ama bir süre sonra bende bir şeyler değişmeye başladı. Ne güzel çevremde birçok kız arkadaş ve rahat rahat konuşabildiğim bir ortam varken bir kızla ilişkim başladı. Bu ilişki iki yıl sürdü. İlişki başladığında ben yine iletişim kurmaya devam ediyorum konuşuyorum canım cicim vs. havada uçuşuyor, tabi benim kız durur mu?.. Baskılar başladı. Zamanla iletişim kesildi. Kızlar silindi veya konuşulmadı. Hayatımda sadece o kalana kadar devam etti. Ama ne yazık ki kızımız hastadır hatta ve hatta fanı olduğu erkek şarkıcının sevgilisini kıskanmaktadır. Bu benim sosyal ortamlarda kendimden yaşça büyük kadınlarla selamlaşmak babında öpüşmeyi, yine sosyal ortam ve etkinliklerde arabasına bindiğim kadınları ve eve gelen misafirlerle öpüşmemi kıskanacak boyuta geldi. Eğer yerde bir kedi görürsem ve onu fazlaca seversem kıskanıyordu vs. Ben bir süre sonra bunun hastalık olduğunu ve bunun tedavi edilmesi gerektiğini söyledim. Ben bu çabamda devam ediyorken bizzat kendimde psikolojik destek oluyorken bende bir hastalık başladı...

Evet bulaşıcı demek ki bu. Bendeki biraz farklı. O beni kısıtladıkça benim doğal dengelerim bozuldu. Tıpkı dünyanın bozulan ekolojisi gibi benden onu hükmüne girmeye başladıkça içimden gelerek doğal bir şekilde selamlaştığım arkadaşlık ettiğim kız arkadaşlar bir bir azaldı ve benim içimden artık onlara karşı bir şey gelmiyordu. Ama elbette geliyordu sadece artık ifade edemiyordum ve konuşamıyordum. Bilinçaltıma bir şekilde korku şeysi ekilmiş. Bu korku yüzünden ben bütün kızlardan uzaklaştım ama bir yandan da bundan rahatsız olarak tekrar yakınlaşmaya çalışıyordum ama ne mümkün. Eski yeteneğimi tamamiyle kaybetmiştim ve bir kızla görüşünce iki kelimeyi bir araya getirip muhabbet edemiyorum. Etsem de bu muhabbet çok ruhsuz ve aşırı derecede ciddi oluyor tabiri caizse duygumu katamıyordum. Ondan geçen sene ayrıldım bu sebeplerden ötürü çünkü cidden mutsuzdum. Geçen bir yıl boyunca kendimi inceleyip bundan nasıl çıkarım diye çalışmaya başladım kendi üstümde. Tekrar duygularımı ifade etmek üzerine, rahat olmak ve korkacak bireyin olmadığı üzerine gitmeye başladım. Ben sevgiliden ayrılınca her şey düzeliyor sanıyordum.. Sanıyordum ki tekrar birden eski hayatıma döneceğim. Ne mümkün çok çalışmam gerekti. Şuan geldiğim nokta ise şu;

İyi bir üniversitede iyi pozisyonlarda, bağlantılarda okuyorum. Sosyal bağlantılarım epey geniş bende bu fırsatları değerlendirmeye çalışıyorum. Şuan ise kızları gözümde çok büyüttüğümü daha doğrusu doğallıktan çıkarıp meta haline getirdiğimi fark etmiştim bundan aylar önce kurtuldum. Şuan ise kafamda kaybetme psikolojisi var. İşte kilit nokta burası... Şuan yine kendimden büyük kadınlarla veya kızlarla gayet iyi anlaşıyorum... Yaşıtımdaki kızlar eğer benim fiziksel olarak hoşlanmayacağım bir tipte olursa veya ona karşı hiçbir şey hissetmem mümkün değilse doğalım... Ama velev ki hoşlandım, sevdim onla düzgün konuşamıyorum, çok kasıyorum...

Aslında bu psikolojik olay karşısında kendi doğallığımı yansıtabildiğim insanlardan oluşan bir çevrem oldu. Benden 10 15 yaşlarından büyük kadınlar veya yaşıtım ama hoşlanmamın mümkün olmadığı fiziksel özellikte olan kızlar. (Çirkin demiyorum çünkü öyle bir şey yok. Herkesin tarzı farklıdır. Yüz/fizik olarak çok güzel bulduğum ama bilmem ne sebepten hoşlanamadığım kızlar oluyor)
Bu denklemden nasıl kurtulabilirim sorum bu ? :/

 
O kadınla görüşüp görüşmediğini bilmiyorum fakat görüşüyorsan derhal sonlandırmalısın. Kendisinin psikolojik problemleri var ve nitekim seni de çukuruna sürüklemiş. Sen de elinden geleni yapmaya devam et ve gerekirse profesyonel bir yardım al. Normal olarak nitelendirdiğin haline dönmenin çok uzun zaman almayacağını düşünüyorum. Bir daha da çevrende bu tip insanlar barındırma.


  • fragile lady  (11.10.16 21:49:12) 
[]

bu şarkı hangi ensturman ile çalınıyor?

İlk dinlediğimden beni benden alan en az bin kez dinlediğim şarkı. Person of Interestin 2. sezon 9. bölümünde bir kübalının ailesine kavuşması esnasında çalınıyor..

bende çok farklı izlenimler bıraktı. ne zaman duygusal olarak derinden etkilendiğim bir olay yaşadığım bir şehirden ayrılsam bunu dinlerim. sadece şehir değil yine duygusal bir olay/mekan/kişi den ayrılırkende dinlerim

youtu.be

Kendi uploadım. şimdi asıl sorum bu müzik büyük ihtimalle saksafonla çalınabilir ama asıl merak ettiğim böyle uzun saksafon tınıları gibi (benim algıladığım) sahip başka şarkılar olup olmadığı.

Yani 0:15 ile 0:35 arasındaki tını ve 1:29da başayıp 1:57de biten tınılar beni orgazm ediyor. bu şekilde başka şarkılar türler varmı merak ediyorum...

 
sanki trompet

aklıma bu geldi
www.youtube.com
  • freebird5406_2  (08.10.16 23:49:45 ~ 23:54:45) 
güzel ama acaba bunun tadını veren başka müzik bulabilecekmiyim.. kompozisyon bakımından benzerliği olan en azından


  • douglas  (08.10.16 23:55:18) 
[]

nedir bu illuminati olayı

Illuminatiyi zamanında çok araştırdığım için onun hakkında bir şey sormuyorum merak ettiğim şey şuanda birçok mağazanın bir şekilde afişinde elleriyle daire yapıp gözüne tutan modeller olduğu. Pek inanmıyorum bu örgüte en azından phpohlandığı veya efsaneleştirildiği kadar sadece bu ne perhiz ne lahana turşusu diyor ve alev olmayan yerden duman çıkmaz çıkıyorsada acaba başka ne sebeplerden olabilir diyorum.

Evet soru tamamen elleriyle daire yapan modellerin afişlerinin ünlü markalarda görülmesi üzerineder. Bugünde United Color of Benettonda gördüm mesela. Önceki sefer colinste başka bir zaman defactoda gördüm. Ayrıca samsungun yeni telefonunun gösteriminde üçgen içinde tek göz var... sapıtmadan nasıl açıklayabiliriz bu durumları farklı açılardan..


 
Öyle ya da böyle bu para akışı belli bir gruba doğru ilerliyorsa ve buna inanıyorsak çok kurcalanacak bir durum olmadığını düşünüyorum. Din gibi yayıp sokakta iki lafı bir araya getiremeyen insanların da eline, gözüne aşılamak gibi bir amaçları vardır belki de. Zaten yeterince alışılmış olan bu markalara daha fazla bağımlılık yaratılabilir mi bilmiyorum. Bunun en büyük örneği de iphone sapkınlığı zaten. Olabiliyor demek ki. Eyyorlamam bu kadar.


  • desdenova34  (08.10.16 12:56:49) 
Tek göz olayı benim de sık sık dikkatimi çekiyor. Daha dün duraktaki bir reklamda gördüm. Hangi markaydı hatırlamıyorum. Tesadüf olmadığı ve bir anlamının/mesajının olduğu çok açık.


  • harvey  (08.10.16 13:11:25) 
Olayı bu bence. "Konuşulmak." Bak sen bir sürü marka saydın. Aaa şu da illüminatiyciymiş dedin. Bedava reklam yaptılar. Böyle böyle milyar dolarları götürüyorlar. Bizim de çenemiz yoruluyor.


  • dissendium  (08.10.16 13:30:01) 
Öncelikle gördüğün şey şu şekilde açıklanıyor: pbs.twimg.com

Genelde ne psikoloji ne sosyoloji ne de siyaset bilimi hakkında hiçbir bilimsel veriyi kullanmayan kişiler tarafından savunuluyor. Savunanlar kırpılmış ve bilimsel olmayan (yani yöntemsiz) verileri sürekli dolaşıma sokup araştırma yapmayı bilmeyen kişileri etraflarında topluyorlar. Bilimsel olarak kullanılan kavramları çarpıtarak günlük hayata aktarıyorlar. Mesela ideolojik analizi beyin yıkama, kapitalin tekelleşmesini karanlık baronlar ve yapısal değişimleri yeni dünya düzenini şekillendirenler olarak çarpıtıyorlar. İlluminati tezini ileri sürecek ya da savunacak bir kişinin, girmiş olduğu alanlar (en başta saydım) hakkında ne kadar bilgi sahibi olduğunu düşünüp ona göre konuşmaya karar vermesi lazım. Görünen fenomen (her tarafta üçgen, göz vb.) yöntemle işlenmediği sürece anlamsızdır (attığım görselin cümleleştirilmiş hali).

Son olarak, new age ve illuminati gibi zırvaların lacancı perspektiften psikanalitik incelemesi için zizek'in bu konudaki çalışmaları okunabilir. Ağır metinlerdir gerçi, kavramlara aşina olmayı gerektirir (Büyük Öteki'nin ölümünün sebep olduğu şizoid olarak tanımlıyor). Bir de, göz simgesinin insan bilinci ve toplumu için taşıdığı önem üzerine yazılmış sayısız eser var. Çoğu da türkçede mevcut.
  • protector  (08.10.16 14:13:57) 
[]

Aşk ve psikoloji

Arkadaslar soyle bir sorum olacak kafama cok takiliyor ama isin icinden cikamiyorum...


Ben genclik cocukluk yillarimda hoslandigim bir sekilde bir bag kurdugum ama iliski kuramadim kizlarin yuzlerini hatirliyorum. Yuz ifadeleri mimikleri sesleri...

Simdi bir kizdan ben 3 sebepten dolayi hoslanirim.

-Daha once bilincaltimda olumlu anilar barindiran hatiralari cagiristiran ( yuz, ses, ilgi alani, mimik vs.)

-Direk sevdigim alanlara ilgi duymasi (benzeşim)

-Bilinmeyen(illaki vardir bi sebebi ben bilmiyorumdur genellikle birinden hoslanirsam veya seversem sebebini inceleyip bulurum)

Cocukluga donecek olursak bu anilar ve cagrisim meselesi kafami karistiriyor bana suni bir sevgiymis gibi geliyor. Onceki anilara gore birini sevdiginiz oluyormu ve bu sevgiyi iliskiye -doktuyseniz eger- nasil bir etki birakti ve gercekligi ne oldu...

 
bağlantı kurarak cevaplamak yerine şöyle bir şey diyeceğim, bir kişiyi herhangi bir sebepten sevmen (saçı birine benziyor diye, sesi birini hatırlatıyor diye, gözleri yeşil diye, ayakları küçük diye vs vs sonsuza gider) onu suni bir sevgi haline getirmez. sonuçta bir kere sevmişsin sebebi saçma olsa da sevginin kendisinde bir sıkıntı yok. ha ondan sonra aa saçını kestirdi artık o etki kalktı diye sevmeyi bırakıyorsan o zaten hiç sevgi olmamıştır.


  • freya  (06.10.16 16:35:49) 
dediğin gibi, birini sevince "neden seviyorum lan ben bu kızı?" diye sorarım kendime. soruna gelirsek, öyle bir durum olmadı ama olursa da ilişkiye dökmem. o zamanın şartları, düşünce yapısı falan 1000 tane etken bulup vazgeçerim. belki de hatadır bu tabi.

bu arada o bilinmeyen sebep kimyadır. zaten önemlisi de o. en güzeli o hatta.
  • ravenclaw  (06.10.16 22:43:06) 
[]

hamamböceklerinden acayip tırsıyorum

bugün sokakta kocaman gördüm. zaten açmayı düşünüyordum bu duyuruyu bir hatırlatıcı oldu oda. kendimi bildim bileli hiç bir zararları olmadığını bilsemde hiç birşeyden korkmadığım kadar korkarım. tarantula koysanız önüme o kadar korkmam. neden korktuğumu bilmiyorum bu yüzden belkide tipleri korkunç geliyor. şimdi bunların insana zararı nedir, nerede barınırlar, cinsi nedir vs merak ediyorum. düşmanımı tanırsam onu yenebilirim belki. yani beni psikolojik yönden rahatlatacak cevaplarınızı bekliyorum

not:öğrenciyim sırf bunun için psikologlara para veremem. (olmasaydımda vermezdim)


 
insanın olduğu her yerde barınırlar. enfeksiyon taşıyorsa bulaştırma riski taşıyabilir ama hiç hamamböceğinden ölen insan duymadım. bulduğu her şeyi yerler. sabun parçasından tut, kıla kadar. ölüme karşı aşırı dayanıklı olmaları bir çok belgesele konu olmuştur. unutma ki dünyadaki bütün yaşam yok olduğunda tek canlı kalmayı başaran varlıklardır. ben şahsen oldukça zeki olduklarını düşünüyorum. sen odaya girmeden titreşimi algılar ve bir yere saklanır. duyuları aşırı gelişmiştir. geceleri piyasaya çıkarlar. kışları nedense ortalıkta pek gözükmezler ama yazları cirit atarlar. uçan versiyonları vardır, evlerden uzak. genelde aşırı sıcak bölgelerde görülür. kahverengi ve siyah olmak üzere iki rengi vardır. ayrıca bir tane gördüysen ve onu öldürdüysen savaşı kazandığını sanma. inan ki ondan yüz binlerce daha vardır etrafında. kolay gelsin.


  • bir sevgi faresi jamal  (02.10.16 01:25:42) 
Amerikan hamamböceği olanlar kocaman işte. Onlardan ben de tiksiniyorum. En başında bu tipler lağımda falan yaşıyor. Bok püsür taşıdıkları için tiksiniyorum. Bir de efsanesi var ya bunların yıllardır evrim dokunmuyor bunlara. Çok dayanıklılar. Radyasyon falan diğer canlılara oranla daha az etki ediyorlar bunlara.

Seni beni gömer yani. Hızlı da hareket ediyorlar.

Alman hamamböceği daha ziyade evlerde mutfakta falan oluyor. O da hızlı üreyen pis böcek işte. Kalorifer böceği de deniyor.

İnsana zararı, hızlı üremesi, eve dadandı mı etkili mücadele şartı. Yararı da yok. İğrenç bir şey. Ama korkacak çok da şey yok. Senin de o kadar taktığını düşünmüyorum. Yardım alacak durumda olsan zaten direkt giderdin.
  • bir ileti paylastim  (02.10.16 01:26:12) 
peki özellikle insanlara gelirlermi? yani kasıtlı olarak bir insanı alıgalyıp ona yönelmeleri için bir sebep varmı? ayrıca bunlardan antakyada uçan versiyonu varmış. nedir bu böyle süper kahraman gibi özellikler falan noluyoruz yani... sırf nu yüzden antakyaya gitmek istemiyorum


  • douglas  (02.10.16 01:30:02 ~ 01:30:51) 
Ben de korkuyorum. Ortaya çıkış bakımından bizden daha eskiler. Biz yokken onlar vardı. Psikolojik üstünlük kurmamız zor. Bana göre bayağı pisler. Bütün gün yerde gezen bir canlının temiz olması mümkün değil. Gördüğün yerde öldür.


  • dissendium  (02.10.16 01:34:53) 
Ben de öyleyim, avcum kadar örümcekten tırsmazken parmağımın yarısı kadar bunlardan gelse tırsarım. Aslında tırsma değil de iğrenme, örümcek bildiğim kadarı ile hastalık taşımayan lağımdan vs. çıkmayan hayvanlar. Boynuma yılan almışlığım, aslanların kafesine girmişliğim var da şu hayvan söz konusu oldu mu iş değişiyor bende. Eve bundan bir tane gireceğine hırsız girsin tercih ederim o derece.

Çözüm olarak da ilaçlama yapılırsa düzenli olarak apartmanda barınamazlar. Yılda bir ilaçlama ortalama 20 lira falan oluyor 10 dairelik bir apartmanda, cüzzi bir miktar.

İnsan üzerine gelmez, insandan kaçar. Ortalığı temiz tutmak onlar için elverişsiz ortam yaratır.
  • once  (02.10.16 01:36:34) 
@douglas ben küçükken hatırlıyorum, babam gece uyurken annem suratında yakalamış bir tane. :D. sanırım uyuyamayacaksın. neyse, gündüzleri daha çok kaçan taraflar ama geceleri seni en savunmasız zamanında yakalayabilirler. dedim ya zekiler.


  • bir sevgi faresi jamal  (02.10.16 01:39:04 ~ 01:40:01) 
Şöyle bir soru daha sorayımda içimde kalmasın. birinci katta oturuyorum pencerem açık devamlı pencereden doğrudan gelirlermi ? yoksa iç tesisattanmı gelmeyi tercih ediyorlar. Bu arada bir çok şaşırtıcı bilgi edindim artık daha bilinçli olacağım sanırım bu konuda


@bir sevgi faresi jamal keşke öyle demeseydin :(
  • douglas  (02.10.16 01:40:20 ~ 01:41:33) 
@douglas, ben de birinci katta oturuyorum. birinci kata ulaşmaları daha kolay. sıcakta sayılarında artış olur. soğuk havada pek gözükmezler. iki yaz önce atletle uyurken içime girdi, sabah saat altıda sıçrayarak uyandım. O günden sonra odamı değiştirdim, yeni yatak aldık. Onların eve girmesi kolay. En pratik çözüm evin her zaman derli toplu olması. Bu şekilde daha kolay yakalarsın. Açık alanda senden kaçamazlar.


  • dissendium  (02.10.16 01:45:49) 
börtü böcekten korkmam, geçenlerde bir tanesini peçeteyle yakalayıp dışarı atayım derken elime kondu, benden öyle bir ses çıkabileceğine inanmazdım.

Çekirge de aynı şekilde, çıplak elle tutarım ama o tırtırlı bacaklar derime değdiği anda erkek halimle basarım çığlığı.

Eve altıgen köşeli yemlerden koydum, henüz 2. bir böcek görmedim.
  • kimlanbu  (02.10.16 01:46:21) 
[]

Herkes tüketiyorsa kim üretiyor?

Tüketim çağı diyoruz herkes tüketiyor diyoruz, üretmekten yoksunuz diyoruz ama anlamadığım bir şey var. Bir orantı olması gerekmiyor mu? Yani birileri üretiyorsa tüketim olması gerekir. Buda üret ve tüket oluyor. Yani biri bir şey üretir biri başka bir şey üretir karşılıklı tüketilir. Takas gibi yani üretim tüketim takası. Bu konuda kafam karışık yardımcı olursanız sevinirim.




 
Denge var zaten. Ancak tüketim çağından kasıt sadece tüketmek değil. Tüketimin anormal derecede fazla olması. Bu nedenle üretim de sürekli gelişmek zorunda. en kaliteli ürünü en ucuza mal etmek felsefesi var üretimde. bunu yakalamak için bi ton metot var. yalın üretim. 5s, 6sigma vs. vs. bunların alayı daha çok, daha çok, daha çok üretim anlamına da geliyor.


  • himmet dayi  (01.10.16 11:41:07) 
Çin, asya üretiyor çoğu şeyi. Sipesifik urun kategorileri baska yerlerde.


  • kurnaz  (01.10.16 11:45:29) 
üretim yapılıyor hem de gereğinden fazla. gizli ya da açık reklamların amacı da zaten bu ürünlere ihtiyacımız olduğunun propagandasını yapmak.


  • lazpalle  (01.10.16 12:09:06) 
geri kalmış ülkeler ürettiğinden fazla tüketip sürekli borçlanıyor ve krize doğru gidiyorlar. bkz türkiye

biraz daha iyi durumda ülkeler üretiyor tüketiyor bir şekilde dengeliyor.

daha da iyi ülkelerse başkasına ürettiriyor.

aama sonuçta bir üretim var tabii.
  • bohr atom modeli  (01.10.16 12:15:47 ~ 12:16:09) 
[]

İp bağlama sanatı

Bir kaç yıl önce dr'se bir kitap görmüştüm ipleri nasil çeşitli şekilllerde bağlayacağımızı anlatıyordu. Yanında da ip veriyordu onla yapmamız için. Hobi bölümündeydi. Şimdi bir türlü bulamadım. Denizci düğümleri gibiydi çoğu bu kitabı veya benzer bir kitabı bulma şansım varmı?




 
kitap değilde uygulaması var onun. animasyon şeklinde bütün bağlama şekillerini gösteriyordu. ismini hatırlamıyorum ama uygulamanın


  • ruhu sarisin  (28.09.16 10:01:44) 
Kitap bu mu? www.dr.com.tr


  • teknikekip  (28.09.16 10:03:28) 
Kitap o degil ama yinede isime yarayabilir. Artik arastirmaya devam edecez...


  • douglas  (29.09.16 11:44:00) 
Böyle e-kitaplar var.sizin aradığınız değil haliyle ama belki işinizi görür.
www.dr.com.tr
www.dr.com.tr
www.dr.com.tr
  • demoniclewinsky  (29.09.16 11:59:50) 
bende vardi dolu gemici kitabi!
atayim ben size onlari en kisa zamanda bulup. simdi duyuruyu kaybetmemek icin yorum yaziyorum. donus yapamazsam diye, bookfi.net'i onereyim. ordan ya da malum yerlerden arayinca cikiyodu. oyle yapmistim ben de arsivi.

  • sergerde  (29.09.16 12:07:19) 
ek olarak (bkz: bondage) :)


  • matrix  (29.09.16 12:25:55 ~ 12:26:07) 
@demoniclewinsky nin attigi ikinci link aradigim seye cok benziyor. Ebook hic aklima gelmemisti sonucta hobi sanati boyle dokunarak okumali bir kitap olmasada olur pekala :)


  • douglas  (30.09.16 09:33:47) 
[]

College university farkı

Yurtdisinda college deniyor universiteye ama universite olayida var yani bizdeki kolej ozel egitim veren okullara deniyor tam olarak farki nedir bunun ?




 
college 2 yıllık yüksekokul, university bizdeki 4 yıllık üniversiteler gibi. o yüzden college, üniversite öncesi eğitim gibi bir şey onlarda.


  • sir gawain  (27.09.16 17:27:02 ~ 17:28:15) 
  • kurnaz  (27.09.16 17:27:44) 
@sir gawain sen community college'dan bahsediyorsun. college 2 yıllık demek değildir. fark @kurnaz 'ın verdiği linkte. tarihi meseleler. pratikte pek farkı yoktur.


  • jangbogo  (27.09.16 17:55:01) 
[]

Uygulamalar çift çıkıyor

Telefonumda 200'ün üstünde uyulama var ve hepsini klasörledim. Ama görüldüğü üzere birden fazla simge gözüküyor. Silsemde bir şey değişmiyor. Her klasörde en az bir uygulama boyle... LG G4




 
sony için bakıyorum da ana ekranda yinelemelere izin verme seçeneği var.


  • rhan  (18.09.16 15:43:15) 
biri kısayol olabilir mi?


  • neynep  (18.09.16 16:55:06) 
[]

iMac Pro almak

Tr sitesinden inceledigimde www.apple.com bu cihaza yapacagim her eklemenin (ghz, hdd) astronomik fiyatlarla firladigini goruyorum. Amerikada ozel olarak bunlara takviye yapiyolarmis ama applenin standartlariyla degil. O yuzden daha uygun oluyormus. Yada dubaiden getirme durumlari, ogrenciye uygun fiyatla satma durumlari nasil olur..

Bu bebegi daha esnek şartlarda nasıl alabilirim ? Bunu alipta i5 islemci kullanmak koyar bana i7 olsun mesela..


 
bu iMac degil macbook pro.
eger yanlislikla macbook pro attiysan hic yalandan para harcama hackintosh build yap, eger macbook pro almak istiyosan yenilerinde upgrade isi sikintili artik.

  • ahoy kaptan  (18.09.16 14:38:42) 
[]

Eski handycam

Resimde gordugunuz gibi elimde kucuk bir cd ve eski bir handycamin veri aktarim kablosu var.

Cdyi pcye takiyorum cdyi okumuyor ama cd deki goruntuleri kameranin icinden gorebiliyirum. Daha 5 cd daha var onlar formatlanmis sanirim 2005 2006 ya ait seyler. Yani cd deki verileri nasil aktaricam hic bilmiyorum bu kablo ile nasil veri cekerim cdyi nasil formatlarim?


 
Resim ekledim cevap gelecekmi:/


  • douglas  (17.09.16 14:41:13) 
o kablo tv'ye bağlamak için.

Bu kameralarda "bitir - yak(burn)" vb. bir seçenek olması lazım. Diske yazıyor, en son işiniz bitince diski bitiriyorsunuz bilgisayarın okuyabileceği hale getiriyor (ve diske yeni bir şey yazamıyorsunuz) Öyle yapın, sonra herhangi dışa açılan dvd-rom'a takın izleyin, bilgisayara kopyalayabilirsiniz de.

(macbook gibi dvd içine itilen dvdromlarda bu tür küçük diskler ne oluyor bilmiyorum)

bu arada bu fotoda disk ters takılmış sanki? kamera içinde görebiliyorum diyince ses etmedim ama doğru taktığınızı da kontrol edin (5dvd daha var boş demişsiniz ya belki dolulardır yani)
  • rodriguez2  (17.09.16 14:45:12 ~ 14:46:21) 
Anladim formatlama dedikleri buymus demekki.. Kamerayi kendimde tutup cekim yapayim sonkez eger bunu izliyorsan... Diye baslayanlardan. Diger dvdler dolu yani pc okuyor. Bunu nasil yapacagimi merak ediyorum sony marka bulup burn yaparim artik cok tesekur ediyorum


  • douglas  (17.09.16 15:11:49) 
[]

Zenci ile beyaz sevişirse ne olur?

Merak ettiğim şey bu durumda tekrar zenci olma olasılığı.. Melezmi oluyor yada zencilerin anne veya babasının beyaz olma ihtimali sıfırmı..




 
babası kongolu annesi türk olan bi bebek biliyorum, dünyanın en güzel bebeği olabilir...
babasının rengi aşırı koyu annesi de beyaz tenli çocuğun rengi de rihanna gibi diyim...

  • rentts  (17.09.16 11:08:51) 
Orta okulda vardi boyle bi bebe. Vucut yapisi, tipi, saclarinin kivircikligi tam zenciydi. Ten rengi de tam bi sutlu cikületaydi.


  • bir3iki7  (17.09.16 11:15:39) 
Zenci ciftten tek yumurta ikizi dogup biri zenci biri beyaz olan bile var. Ayni cocugun bir beyazindan bir siyahindan var. Bu cok nadir bir durum tabii:)


  • stavro  (17.09.16 11:26:53) 
soru: zenci ile beyaz sevişirse ne olur.

cevap: zenci ile beyaz sevişiyor zaten...

asıl cevap: a) genelde melez oluyor.
b) zencilerin ana babasının beyaz olma ihtimali sıfır değil hatta ebeveynlerden biri siyah ise siyah olma ihtimali daha yüksek.

bunlar kişisel tespit, görüş ve değerlendirmelim sonucu oluşan verilerdir. bilimsel bir çalışma, test, anket ve seks sonucu ulaşan bilgiler değildir.

dip not: hep melez çocuğum olsun istiyorum lakin ben siyah değilim, nasıl siyah olup beyaz bir bayan ile sevişip melez çocuk yapabilirim. (akıl yakan sorular)
  • pembe baytar  (17.09.16 11:51:15) 
@stavro onlar tek yumurta ikizi degildir, cift yumurtadir.


  • evrim halkasi  (17.09.16 13:36:20) 
Sütlü kahve oluyor. Hiç mi neskafe'ye cafe cream katık etmediniz? Hıammına.


  • chiper  (17.09.16 13:41:18) 
Peki zenci olmanin kurali nedir ? Yani demek istdigim:D cok cok esmer insanlar goruyorum bildigin siyahlar. Birine zenci demek icin ne olmasi gerekir? Melez degil zenci.


  • douglas  (17.09.16 15:12:50) 
interracial olur.


  • ya ben lan neyse  (17.09.16 15:14:32) 
defne joy foster olur


  • uzman pratisyen  (17.09.16 15:21:41) 
anne ve baban has zenci olursa sen de zenci olursun


  • limoncello  (17.09.16 20:41:33) 
iki zencinin çocuğu kireç beyazı, iki beyazın çocuğu kömür siyahı olabilir. bunlar çok olası değil tabi. ten rengi bir sürü gen kombinasyonu sonucunda belirleniyor.


  • cikis yolu  (17.09.16 21:03:52) 
[]

Sabah ereksiyonu sorunsalı

Sabahları acele ile tuvalete gidip işemek zorunda olduğunuz zaman bir bakmışsınızki buna izin yok. O zaman ne yapıyorsunuz? Benim iki yöntemim önce diğer işleri yapıp vakit kaybetmek yada öylece beklemek. Ama ciddi aceleniz olursa bayağı sorun oluyor. Çözüm ?




 
akrobasi


  • şair eşref  (17.09.16 10:02:08) 
duşa işiyorum


  • sameidiot  (17.09.16 10:03:28) 
Ya buraya böyle bir cevap yazmak istemezdim ama yardıma ihtiyacın var belli ki, sonra silerim.

Başını okşaman lazım.
  • Adramelekhh  (17.09.16 10:24:35) 
2 tip tuvalette var evde allahtan


  • gozu acik sevisen yahudi  (17.09.16 10:25:40) 
kahve icersen sabahlari tuvalete cikmaya birebir.


  • idexo  (17.09.16 10:47:37) 
akrobasi +1


  • niedy  (17.09.16 10:49:12) 
akrobasi+1

i.imgur.com
  • jamiro  (17.09.16 10:54:21) 
Sevglimden bildiriyorum, bir koltuğa oturup uzaydan dünyaya ilk defa ışınlanmış gibi alık alık etrafa bakarak ve yer yer yavru köpek bakışlarıyla masumca beni keserek duruyor öyle ahahahahaa. İşiniz çok zor :(


  • shadowcat  (17.09.16 11:07:23) 
makinayı soğuk suya tut


  • genc irisi  (17.09.16 11:23:07) 
uyuyabildiğim hiçbir yerde bu durumdan çekinip de saklamaya çalışmam. dik de olsa gider işerim, sopayla dövecek halim yok ya.


  • ebonni eth atc  (17.09.16 11:33:25) 
Kalça ve bacak kaslarını tüm gücünle sıkarsan biraz etki ediyor. Yani tamamen geçmiyor da en azından öne bükebileceğin kıvama geliyor.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (17.09.16 13:25:15) 
oturarak isiyorum. klozetin gerisinde dogru oturup el yardimiyla penisi asagi dogru bastirarak.


  • robokot  (17.09.16 13:48:04) 
Karnına yumruk at. Çişin gelecektir.


  • empty man  (17.09.16 13:50:27) 
abla çözmüş olayı bak

www.sportifhareketler.com
  • killerbee  (17.09.16 13:56:47) 
Ona patronun kim olduğunu gösteriyorum.


  • dissendium  (17.09.16 14:01:46) 
kaslarını gerdir yumuşuyor


  • yuto  (17.09.16 14:22:30) 
Hepsi birbirinden guzel cevaplar :) ama sour'un yorumu bence en mantikli olani. Bilişsel konsantrasyonu artirmak lazim..


  • douglas  (17.09.16 15:09:24) 
[]

bu video hangi filmden alinti ?

youtu.be




 
reklamdır bu


  • hasmetizm 2046  (12.09.16 13:24:33) 
Reklam oldugunu pek sanmiyorum


  • douglas  (12.09.16 16:09:39) 
www.youtube.com
makedonya hükümetinin okullarda din eğitimiyle ilgili icraatına yönelik televizyonlarda yayınlattığı bir reklammış.

  • misterturist  (13.09.16 02:48:43) 
Oow bilginin gelisine bak cok tesekkurler einstein gercekten bunlari soylemis demek..


  • douglas  (17.09.16 10:20:43 ~ 10:23:42) 
rica ederim. doğru olup olmadığı şurada tartışılmış:
skeptics.stackexchange.com

kısaca söylediğine dair sağlam bir kanıt yokmuş. yalnızca dini sitelerde değişik değişik versiyonları çıkıyormuş. çoğu kişiye inandırıcı gelmemiş.
  • misterturist  (17.09.16 22:19:10 ~ 22:23:15) 
[]

bu karikaturun cizeri kim?

Birde bunun sigmund freudlusu vardi onuda eklerseniz cok sevinirim




 
Böyle köşeli çemçük çeneleri Özer Aydoğan çiziyor :)

www.google.com.tr
  • neferkitty  (12.09.16 13:01:57 ~ 13:02:21) 
Evet koseli ceneleri gorunce onun karikaturu oldugunu anliyorum :) cok tesekkurler


  • douglas  (12.09.16 13:21:39) 
  • plajda baretle dolasan muhendis  (13.09.16 01:05:09) 
[]

Hayatınızı anlatan müzik

Herkesin işte bu müzik benim hayatımı anlatıyor diyebileceği bir şarkı vardır. Tabii benim hayatım bir müziğe sığmaz deyip max 3 şarkıda verebilirsiniz.

Benimki şüphesiz bu

www.youtube.com

ve bu

www.youtube.com

 
  • alttaraf  (10.09.16 10:05:23) 
Babayi nilifer ile sunla bunla sevenler bilmez, agir gelebilir


  • alttaraf  (10.09.16 10:06:03) 
[]

bu ürünün ismi nedir?

Bu spor aletinin ismi nedir ve ne ise yarar?




 
Stepper diye geçiyor. Kardiyo egzersizi olarak fena sayılmaz. Merdiven çıkma hareketi gibi düşünebilirsin çalıştırdığı kas grupları için.


  • skooma  (08.09.16 15:51:55) 
Anladim tesekkurler


  • douglas  (08.09.16 17:03:28) 
[]

android uygulamalarini duzenlemek

Ornegin youtubede her videonun cardboard goruntulemesini yapabilir ve sanal gerceklik gozlugu ile izleyebilirsiniz. Ne yazikki herhangi bir videoyu cardboard formatiyla izlemek youtubenin playeri kadar olanakli olmuyor.
Mesela youtube uygulamasinin apk dosyanini duzenleyip icindeki vr playerini cikartip sanki kendi playerimmis gibi kullanip telefonumdaki herhangi bi videoyu o playerle kullanmak istiyorum.

Soru : Androidde Youtubenin cardboard video playerini uygulamadan nasil bagimsiz hale getirebiriz?

(Bircok vr player inceledim ama hic biri olmasi gerektigi gibi degil herhalde lisans olayi var o yuzden herkes kafasina gore koyamiyor. Oysa cok basit)

 
amaç ne tam olarak çözemedim. 3d izlemek istiyorsan SBS 3D videoları indireceksin ve çoğu vr player iş görüyor.

3d olmayan videoları da sanki sinemadaymış, duvara yansıtılmış gibi de izlemeni sağlıyor vr playerlar.

Youtube da olup da diğerlerinde eksik olan ne var ?
  • kimlanbu  (04.09.16 16:35:23) 
O dedigin uygulamayida denedim ancak fark su. O program videoyu ikiye bolup yan yana koyuyor ama kare seklinde. Koseleri sivri oldugu icin youtubedeki gibi olmuyor. Eger youtubede izlediysen goreceksinki google playerdeki hicbir player ayni sekilde degil. Youtubenin bir diger guzel ozelligi cardbaordin miknatisini kafan nereye bakiyorken hareket ettirirsen goruntu oraya geliyor. Sen goruntuye dogru cevirmiyorsun basini o geliyor yani.


  • douglas  (04.09.16 16:49:33) 
sadece yuvarlanmış köşeler mi istiyorsun özellik olarak ?


  • kimlanbu  (04.09.16 16:58:56) 
Bu cok onemli bir ozellik olmasaydi Youtube ona dikkat etmezdi diyerek evet o birde istedigin yere videoyu sabitleme


  • douglas  (04.09.16 17:04:44) 
[]

istanbulu yüksekten izleyebileceğim mekan

evet bu resimlerdeki izlemek belki ütopik gelebilir ama bu görüntüyü verecek yer varmı istanbulda merak ediyorum hatta otururken şu müziği dinleyeceğim

shz.am


 
sapphire geldi benim aklıma


  • hononu  (28.08.16 00:26:45) 
sapphire'in çatısı, galata kulesi


  • mutantking  (28.08.16 00:28:09) 
sapphireın tepesine çıkmak paralıydı galiba


  • sutlu nescafe  (28.08.16 00:33:50) 
1.bp.blogspot.com sanırım böyle oluyor teşekkürler ama alternatif varsa alabilirim :)


  • douglas  (28.08.16 01:17:27) 
The Marmara Pera'nın en üst katı. Mikla Restaurant.
Otel misafiriymiş gibi gidin, fotoğraf çekin yahut bişeyler için. Servisleri sadece akşam zaten. Sapphire Seyir teras ok ama bulutsuz bir gün gerek ve manzara pek iyi değil.

  • Jimmy Lue  (30.08.16 12:58:35) 
Pierre Loti tepesinden gece bakışı da güzeldr


  • turkuaz  (30.08.16 13:33:12) 
[]

psikoloji ve nörolojinin birleşim noktası

evet belki biraz cahilce yaklaştım nöropsikoloji diyebilirdim ama emin olmak istedim çünkü bu konuda hiç bilgim yok. sadece beyindeki hangi salgılamaların hormonların ne gibi psikolojik süreçler yaratabileceği alanında (hobi olarak psikoloji ile ilgilendiğim için)bilgi sahibi olmak istiyorum. bu bir üniversite bölümü okumayı gerektirsede temel kavramlar ile temel olarak nasıl bu konuda bilgi sahibi olabileceğimi merak ediyorum. teşekkürler




 
bana akşam mesaj at. bir şeyler yollayayım sana.


  • shotgunwoman  (27.08.16 12:24:27) 
teşekkür ederim. fizyolojiye ilgim yok. aslında psikolojiye ilgim var ama nöropsikoloji ile ilgili kaynak kitaptı aradığım sanırım buldum teşekkürler


  • douglas  (27.08.16 16:37:11) 
Her şey hormon değil. R kompleksi amigdalası frontal korteksi vs..
Antonio damasio - descartesin yanılgısı
Ramachandran - beyindeki hayaletler
Carl sagan - cennwtin ejderleri
  • kargn  (27.08.16 22:18:23) 
Fizyolojiye ilgim yok diyerek nöropsikoloji öğrenemezsiniz.

Multidisipliner ve yeni bir alan.

Hem fizyoloji hem psikoloji hem nöroloji bilmek zorundasınız. Alanda her şeyi şıp diye verecek tek bir kaynak henüz yok.

Temel Türkçe makaleleri okuduktan sonra şu kursu öneririm: www.coursera.org

Şu sitede de keywordlerle arama yaparak bazı kaynaklara ulaşabilirsiniz: www.freebookspot.es
neuropsychology, neuroeconomics etc.
  • buzbebek  (27.08.16 22:29:56) 
teşekkür ediyorum ingilizcem muhtemelen birkaç ay sonra bilimsel konuşmaları anlayabilecek seviyeye gelecektir o zamana kadar öteki önerilenleri inceleyeceğim ama fizyoloji gerçekten çok derin değilmi.. yani fizyoloji daha eski bir bilimken sadece nöro kısmı ilgilendirecek kısımlara değinerek geçmek mümkün değilmidir acaba..


  • douglas  (28.08.16 01:16:26) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.