Ekşi Duyuru

sorum erkeklere

bugun 4 aydan sonra ıslak mendille etrafın bir tozunu alayım dedim televizyonun ustü falan balçıkla sıvanmış gibi oldu. lav kitleleri aşağılara dökülür gibi oldu. her yeri toz duman ve camur kapladı,

korkup bıraktım.

 

Bugun concon bir berbere gittim.

Yuzune tonik kullan diyip durdu.

Tonik ne beyler?

Google dan arayınca bu cikti
www.boyner.com.tr

İse yarar bi seyse alayim?

Ve bu nasil kullaniliyor yikayip durulayacak miyiz

 

Ayfon 7 tanitiminda kivircik sacli bir kizin kirmizi isik tonlu bir fotografini cekmisler ve fotograf tamamen ayfonla cekildi demisler.

Manipüle etmeden o isigi nasil tutturuyorlar telefonda?

O kadar tatli bir ton var ki
Biz nasil yapariz aynisini

 

Hani ozunde iyi bi insandir denir ya, normalde kotu ama özünde iyi olan insanlar yani

Sizde durum nasil beyler?

Mesela ben özümde cok tatli bir insanim ama genel olarak özümü ortaya çıkarmıyorum sanırım

 

Mesela, dusun ki su an o okuyor gibi basliklarin altina yazan insanlar var ya..

O ise yariyor mu gercekten? Yani istenilen insanlar okuyor mu oralari acaba?

Cunku bazilari gerçekten okuyacak gibi yazılmış

 

www.youtube.com

şu an piyasada bu özelliği barındıran hangi telefonlar var?

Yani aynı anda yutup açıkken başka işler de yapabilmek gibi..

 

tavsiyelerinizi bekliyorum beyler.

pişirmelik değil.
ekmek arası yapmalık pratik şeyler, hazır yemekler vs. gibi.

teşekkürler.

 

duyuru erkekleri olarak bizim de hayatımıza çeki düzen verme vaktimiz geldi.

kadınlara bakın abi, az önce açılan başlıkta külotlu çoraplarını renk kategorizasyonuyla çekmecelerine dizmekten söz ediyorlar. bunun üzerine öneriler sunup, en pratik yolları birbirleriyle paylaşıyorlar.

şöyle durup bir düşünün abi biz en son ne zaman böyle bir dayanışma içinde olduk. tamam futbolda bilmem neyde bi dayanışma oluyor da evle alakalı yok.

üstelik modern erkek de tek yaşıyor ve eviyle ilgilenmesi gerekiyor.

kırk yıl düşünsem coraplarımı renkleriyle ayırmak, veya donlarımı çekmece ayrı bir bölgeye konumlandırmak aklıma gelmez.

tişörtle donu aynı çekmeye koyan adamım hatta bi kere yer bulamadım takım elbise çeketini de katladım o çekmeceye koydum. tabiii sonra sabah corap alacakken ceket üstte kaldığı için zor oldu. sonraki gün ceketi alt kısma koydum ki coraplarım üstte kalsın diye.

bazen corapları birleştiriyom farklılık olmasın diye ama gözden kaçıyo bazen farklı corapları giymiş oluyorum.

yeter bence.
öneriniz var mı

 

şaka lan şaka... evde görmedim kadınları, heycan yapmayın.

eve geldim işte,
sonra kendimi çok yalnız hissetim.
evde tek başıma böyle, ezik gibi.
nefesim darlandı, duvarlar üzerime üzerime geliyor gibi oldu.

iyisi mi dışarı çıkayım dedim.
ne yapsam ne yapsam diye düşünürken, ulan uzun zamandır mekdanıs yemiyorum bi gideyim de yiyeyim dedim.

ara not: ara sokaklarda bile trafiğe yakalandım bu şehrin a.k..

mekdanısa varınca bir asosyallik geldi çöktü üzerime her zamanki gibi. iyisi mi arabaya servisten alayım sonra ordan siktir olur giderim, bir kuytuda yerim ya da dönüp dolaşıp gider evde yerim dedim içimden...
sonra içeriye bir baktım silme insan lan. ben böyle bir kalabalığı ünlü kebapçılarda bile görmedim. her yaştan insan doluşmuş, genci de var yaşlısı da..

ilginç geldi bu durum ve orda yemeye karar verdim. girdim içeri aldım bigmek menümü sos olarak da hardal tabii.

insanlara bir bakayım dedim.
içerisi komple kadın nufusu. erkek oranı yüzde 15 falandır.
kadın günü gibi lan. şaka ötesi.

gün boyu sadece salata yedim diyecek kızlar bunlar lan, yüzlerine bakarak anlıyorum bunu.
ne yedin bugün? bi salata yedim, yağsızdı, sonra şekersiz kahve içtim gün başka bir şey yemedim. (fakat buna rağmen tombişim)

hepsinin önünde en büyük boy patatesler vardı.

neyse efendim. geçtim bu utanmazların arasına oturdum yimeğimi yedim. buzlu kolamı yudumlarken içeriye daha da fazla insan doluşuyor, arabaya servis kısmında kuyruklar oluşuyordu.

sanırsın mekdanıs yarın kapanacak. bugün yedin yedin, yarına yok.--- eat me like there is no tomorrow --- misali bir kalabalık.

şimdi soruyorum size bu kadınlar neden bu kadar zalım?

 

fakat 3.5mm lik kulaklık jack inin çalışmadığını hiç görmedim.
o jack i kulaklık girişine soktuğum anda kesinlikle hoparlörün sesi kesildi.

düşünün ki o telefon ne badireler atlaşmıştır, o laptop ne hallere düşmüştür fakat o 3.5mm jack girişi fonksiyonunu sürdürmeye devam eder.

hem hoparlörden hem kulaklıktan aynı anda ses veren cihaz gördünüz mü abi?
jack kırılsa bile ya kulaklıktan ses vermez ya speakerdan devam eder. istikrar abidesi.

keşke dünyadaki her şey bu kadar stabil çalışsaydı.
keşke dünyadaki herkes bu kadar samimi ve net olsaydı.

teşekkürler.

 

burada hep okuyoruz iki günde bir yazılıyor:

şirket hediye olarak laptop verdi, tablet verdi, telefon verdi, akıllı saat verdi. vs. vs.

abi siz nasıl bir şirkette çalışıyorsunuz ya? nasıl yani hediye?

bizim gibi normal insanların çalıştığı şirketlerde adama su bile vermiyorlar

nasıl bir olay bu?


not: bu tip insanların bir de tamamlayıcı unsuru var, eğer ki şirketleri bu tarz bir hediye verecek olursa ya kutusunu açmadan satarlar ya da yine kutusunu açmadan başka bir akrabalarına veya arkadaşlarına hediye verirler. kendileri genellikle tenezzül edip kullanmazlar bile.

 

www.youtube.com




 

hasta olmak isdemiyorum.

selamlar..


 

sb




 

mobile.twitter.com

Sadece benim mi sinirlerim bozuldu


 

www.youtube.com

bu olay ne zaman olmuş ya dünyadan haberim yok daha yeni gördüm


 

android telefonda saati manuel ayarladım

fakat iphone umda buna gerek kalmadı. baktım saat düzgün. üstelik saat ayarı otomatikte?

nasıl oldu bu lan?

 

sb




 

şimdi açtım her şey hazırdı cips bira vs. yattım

sistem çalışmıyor??

noldu bilgi verin

 

Bugün işten çıkınca her zamanki sefil halimle dolmuşa bindim. Benden sonra iki tane kız bindi. Bi tanesi aşırı güzel. Ohaa, ohaa dedim içimden, o derece güzel. Ondan sonra işte bunlar da geçtiler benim oturduğum yerin hemen arkasındaki ikili koltuğa oturdular.

Gayet sıradan bir gün yani.

Sonra kızlardan biri "şarjım bitiyor, ben ne yapıcam, bitti bitecek telefon kapanacak" diye söylenmeye başladı. Hangisinin şarjı bitiyordu emin olamadım çünkü kafamı arkaya çevirip öküz gibi bakacak halim yoktu fakat büyük ihtimal güzel olanın şarjı bitiyordur diye düşündüm. Kız iyice çaresiz bi şekilde "şarjım bitiyor! bitiyor yaa" diye bik bik konuşmaya devam etti.

Ya arkadaş!! Cebimde de full dolu power bank var. Bi power bank insanı ancak bu kadar mutlu edebilirdi ama sadece usb uyumlu. Kızın telefonu ayfonsa sıçar. Ya da arkamı döndüğümde şarjı bitenin diğer kız olduğunu görürsem o zaman daha büyük sıçar.

Bu tip düşüncelerle gerilmiş halde ilerlerken mantıksızca bi hareket yaptım. Power bank in kablosunun ucunu koltuğun kenarından arkaya doğru saldım. Adeta bir yılan deliğinden çıkar gibi kablo koltuğun kenarından arkaya ilerliyor böyle gıdım gıdım. Baya bi ilerlettim kabloyu, sonra arkadan bi kahkaha sesi geldi, ardından da omzuma tık tık dokunan bir parmak. Aha dedim rezil oldum, döndüm arkaya. Oof o melek surat karşımda. "Kullanabilir miyim?" dedi sırıtarak. Tırsarak evet dedim verdim power banki. "Sen beni nasıl beladan kurtardın bilemezsin dedi" bi muhabbet başlattı, ooff... Ben iyice şaşırdım. Eşkıya filminde Tarlabaşındaki Kısmet Tamirhanesine mal dolu çantayı götüren Şener Şen gibi bakıyorum kızın suratına... "Taş attık da kolumuz mu yoruldu" diyecektim, neyse ki demedim.

Böyle bi muhabbet falan döndü işte 10 dakika kadar.

Sonuç; şu an telefon numarası var bende.

Şimdi ilk mesajı ben mi atayım yoksa ondan mı bekleyeyim, teşekkürler.

 

hani kemer takıyor, can yeleğini şişiriyor falan.

neydi adı?


 

yazabiliyorum fakat her şey dönüyor.

kafam on beş milyon.

nasıl ayılabilirim?

kafanı soguk suya tut bilmem ne demeyin

 

ağzı açık buzdolabında 4 aydır beklemiş.




 

birlik olalım

markasını falan söyleyin


 

son 13 yıldır daha da artan artık çığrından çıkan bir olay.

sanki bu adamları bir yerde topluyorlar ve sonrasında ortaklaşa alınan bir kararla kelime dağarcıklarını genişleterek belirli kalıpları sürekli kullanmaya başlatıyorlar.

emanet oy
çözüm süreci
deaş
esed
vesayet


bak yine vesayet aklıma geldi ve çıldırdım. vesayet ne lan?

daha fazla saymak istemiyorum.

 

sb




 

scontent-lhr3-1.xx.fbcdn.net


ben her gördüğümde gülüyorum da sizce de komik mi diye sormak istedim.

komik değilse neresi değil? açıklama yaparsanız sevinirim.

 

www.youtube.com

yani bunun benzerini athena falan da yapıyor ya

cover derler hep ama cover değil bence bunun adına başka bi şey demek lazım?

var mı teknik terim?

 

PKK hakkında bir takım sorular var aklımda.

ezilen ulusun başkaldırması dünyada ilk kez görülen bir şey değil. avrupada da oldu her yerde de oldu/oluyor. olay başkaldırmak, savaşmak, silahlanmak vs. değil.

peki kafama takılan olay ne?

nitelik.

eminim ki dünyanın her yerinde başkaldırmış ve kendini ilerici olarak tanımlayan insanlarla oturup adamakıllı konuşabilirsin. nitelikli bir tartışma içerisine girebilirsin. bununla bağlantılı olarak ortaya koydukları savaş da niteliklidir. yine bağlantılı olarak giyim kuşamları, hayata bakışlarıyla her şeyleriyle kendilerini belli ederler. bakarsın, düşünürsün ve dersin ki bu adam farklı ve belli ki bir sözü var hayata karşı...

şimdi gel gelelim, pkk da bunların hiçbiri yok. eylemselliğin tamamı kendilerini sıkıntıya sokacak, tutarsızlığın dibine vuran tipte olaylar. oturup iki muhabbet edelim desen, edemezsin ne bir bilgi birikimi ne kültür ne başka bir bok. iki lafı bir araya getiremez ama sosyalistim devrimciyim der. kendini devrimci demokrat olarak tanımlar sik kafası. bütün bu saçmalığı bi yana bırakıp talebin ne diye sorsan ona da yanıt veremez, kem küm, bağımsız kürdistan mı? ı-ıh, konfederasyon mu? cıııkss, federasyon mu?, ı-ııııhh ne lan peki? demokratik özerlik gibin böylee cınıım. sayın öcalan demokratik özerlik apo önderlik. önderlik apo sayın öcalan önderlik apo. oooovv böyle patlar gider durum...

daha önce de dediğim gibi hayata karşı duruşu olan adamın tipinden bakışından bunu anlarsın. yok abi bunlarda böyle bi şey de yok.

şimdi mahir çayan neydi 60'lı 70'li yıllarda. bu ülkede silahlı mücadelenin kralını başlatmadı mı? şimdi o da silahlı mücadele bu da silahlı mücadele.

arada bu denli fark varsa ortada çok büyük bir sorun var demektir.

nitelik yoksa niceliğin bir önemi yoktur abi. binlerce savaşçıları varmış da gerilla savaşıyla bölgede yerel kazanımlar elde edeceklermiş de bilmem ne!

ezberlemişler bir pekeke, anadil, önderlik, demokratik özerlik, ezberden yaşıyorlar.

tıpkı karşıtları türk faşistleri gibi; bölünmez bütünlük, yüce türk milleti, bölücülük.

ezberden yaşayan adam bana ilericiyim demesin abi.

lan her şeyi bırak! ÖNDERLİK nedir lan?

neden böylesiniz olum?
aranızda pkk lı varsa lütfen delikanlı gibi cevaplasın.
kafamızda soru işareti kalmasın.

 

şimdi isim verip arkadaşlarının arasında rencide etmek istemiyorum ama biliyorsunuz duyurudaki bazı kadınlar çok net şekilde erkek düşmanı. buna farkındalık yaratmak istedim.

bu durum Cesario ve benim gibi duygusal, kırılgan ve narin ruhlu erkekleri gerçek anlamda üzüyor. Bu sebeple konu üzerine dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak istedim.

sürekli öpün, sevin, koklayın, el üstünde tutun, bağrınıza basın demiyoruz fakat en azından düşmanlık etmeseniz güzel olurdu. o yüzden farkındalık oluşturuyorm.

şimdi gelip bu başlık altında da erkeklere nefretinizi kusacaksınız ama fark etmez. biz sizin gibi agresif değiliz hanımlar.

farkındalık oluşturarak öptüm.

 

1. www.youtube.com

2. www.youtube.com



s.b.

 

alkislarlayasiyorum.com

bu nasıl bir "kırmızı şeytanlar" deme şekli ya?

erkekler olarak biz anlamadık.

bunun sebebini illa ki bir kadın açıklayacaktır.

 

kas yapmak için ekmek falan yenmiyo mu la hiç?

sadece yumurta tavuk et salata peynir bunlarla hayat geçiyor mu gerçekten


 

bundan yaklaşık 15 yıl kadar önce anadolu'da sosyalizmin kurulacağına dair bir inancım vardı. umut, düş vs. adına ne dersen de, ne sıfat takarsan tak...

bu amaç için ölümü göze alabilecek bir arkadaş kitlem de vardı. tabii bu insana daha da bi heyecan katan bi şeydi elbette. (bu arada şimdiki dandik legal ya da illegal sol parti ya da örgütlerden bahsetmiyorum. marksizm/leninizmi en sağlam şekilde temel kaynaklarından öğrenmiş bir çevreden bahsediyorum.)

ve şimdi düşünüyorum da, sanırım umudu veren şey fiziki güçtü (ya da gençlik heyecanı). insan belli bi yaştan sonra her şeye üşeniyor amk.

mesela hala diyorum ki bir gün gelir ilerici bir adım atabilir bu topraklar, yani illa ki atacaktır diyorum;
fakat işte o eski heyecanım yok.

o adım atılsa bile ben yeterince heyecan duymayacakmışım gibi hissediyorum.

neyse hadi ben uyuyom, iyi geceleeer.

 

hani hep olur ya örnek anneanneler falan torunlara ne zaman evleniyorsun diye konuşur dururlar.

şimdi bakın beyler yaşlılara saygım var. hepimiz yaşlanıcaz falan filan.

fakat ben yaşlansam, cocugum/torunum falan olsa evlenmeleri falan sikimde olmaz ki lan?

GTA 8 cıkmıs gel bi deneyelim falan derim.

huylu huyundan vazgeçer mi lan yaşlanınca?

yani yaşlanınca illa evin içinde bile takım elbise modunda gezip türk sanat müziği mi dinleyeceğiz?

apartman yöneticiliğine mi soyunacağız?

hiç sanmıyom olum?

insanın karakteri değişir mi lan?

aslında belli bi dönem insanların büyüdükçe değiştiğini düşünüyordum.

mesela 30 yaşındaki insanların olgun olduğunu falan canlandırırdım gözümde.

kendim 30 yaşını geçtim hala mizah dergisi alan bilgisayar oyunu oynayan, insani olmayan müzikler dinleyen bi tipim amk.

yani 150 yaşına da gelsem bi değişiklik olmayacakmış gibi.

naber'in 2. sayısı çıktı di mi lan? yaşlandım gündemi tam takip edemiyom.

 

olm belirli bi yaşın üzerindeki insanları tenzih ederim ama;

genç çiftlerin böyle bir tanımı kullanması ne demek oluyor?

karısına hanım, kocasına bey diyen ibibikler.

işin daha da kötüsü bunlar giderek çoğalıyor.

karım de, eşim de, gadınım de, az biraz yavşa ve yiğidim falan de...

HANIM NE LAN? BEY NE LAN?

 

Ornek acunun tv8 i iste benim stilimde sertab erener sarkisi calarsa ne gibi bir uygulama oluyor?




 

en azından 720p olarak?

indirmek istemiyorum. torrent vs.


 

TRT de eskiden (yani benim gençliğimde) çok kaliteli programlar olurdu. hadi o programları geçelim, daha sıradan bir şey söyleyeyim. dizileri bile belirli bir düzeyin üzerine çıkmış ve eğlenceli bi hale gelmişti. (örnek; ayrılsak da beraberiz) mesela o dizinin karakterleri ve şakalarını hala ilk günkü gibi hatırlarım. tam da bunu düşünürken son günlerde bu dizinin yeni versiyonun başlayacağını duydum/gördüm. tanıtımı dönüyor şu sıralar.

neyse bunu da geçelim.

eskiye dair bir şey izlemek istiyorum ulan. mesela trt'de attila ilhan'ın programı olurdu, konuşmasını hazırladığı küçük kağıtları arada bir eline alır çeşitli konular üzerine müthiş tespitler yapardı. konuşma tarzı, yaşına göre giyinişi, karizması, türkçe'yi kullanma biçimi... her şeyiyle mükemmeldi.

attila ilhan'ın o kayıtlarını iyi bir kaliteyle nerden bulabilirim?

satın alabilir miyim?
akp trt'sine gitsem birer kopya vermezler mi?
bu tip şeylerde "telif/kullanım hakkı" gibi bir şey söz konusu mudur?
devlet kurumundan bu tip şeyleri talep ettiğimizde verme zorunlulukları var mı?

bir yol gösterin lan! o programları bulduktan sonra izlemek istediğim diğer şeyleri de sıralayacağım.

 

Simdi guzel bir pazar sabahina uyandim ve kafama takildi...

Mesela bu abd emperyalizmi var ya, sanki demokratlarin kazandigi secimlerden sonra biraz azaliyor gibi? Siz ne dusunuyorsunuz?

Mesela abdnin su anki ortadogudaki varligi cumhuriyetci iktidarlardan kalma..
Diyelim ki bes alti secim daha ustuste demokratlar kazansa abd kendi halinde bir ulkeye evrilecek gibi bi durum var.

Yani en azindan aciktan savas cigirtkanligi ve ortacag somurgecisi gibi havadan karadan ulkeleri acik sekilde isgal etmeyecekler gibi.

Aslinda cok garip lan.

Yani ayni sey aslinda bir somurge devlet olan tr icin de gecerli. Ornegin birkac secimi daha akp acik farkla kazanirsa abrupa birligi uyeligi falan tamamen portleyecek ve ortadogunun ortacagina daha cok yaklaascagiz.

Yani demek istedigim emperyalist olsun veya olmasin her ulkenin gidisati mevcut iktidarin suruklemesiyle sekilleniyor.

Abd ornegin 2000li yillarin basinda neydi simdi ne halde. Silindi gitti amk.

 

bugün ortada hiçbir sebep yokken spor yaptım.

evet sebepsizce 6 km yürüdüm.

iyi mi lan?

hiç spor yapmayan biri için?

spor yapanlar normalde kaç km yürüyor veya koşuyorsunuz?

 

sb