Ekşi Duyuru

şifreni değiştirip bağlantılı uygulamaların hepsini kaldırabilirsin.

Google'da hava kirlilik haritası diye aratın. Pek çok kaynak çıkıyor ilçeleri inceleyebileceğiniz. Başakşehir'e farklı kaynaklardan bakar ortalamasını alırsınız.

Merkezden uzaklaştıkça hava kalitesi artar, google haritadan ya da earth'den kuş bakışı bakınca ne kadar çok bina çatısı görüyorsan hava ve çevre o kadar kirlidir.

öncelikle gidip konuşmanızı tavsiye ederim. iletişim yolunu tükettiğinizi varsayarsak;

belediyeye şikayette bulunabilirsiniz. söylediğiniz kadar rahatsız edici ise huzur ve sükunu bozma suçundan suç duyurusunda bulunabilirsiniz. ayrıca kat malikleri olarak apartmandan tahliye de talep edilebilir.

ek: şikayet edince kimlik bilgileri gizli kalıyor sanan arkadaşlar norveç’te yaşıyor herhalde, çok ilginç.

zabıtaya hem gürültü hem kaldırım işgalinden şikayetçi olmayı deneyebilirsiniz.

zabıtalar çok seviyor böyle şeyleri.

Gidip konusmayin. Olay cozulmedikten sonra yapacaginiz her sikayette sizden bilecekler ve tatsiz olaylar yasanabilir. “Gidin konusun” diyen arkadaslar hala norvecte yasadiklarini saniyorlar cok ilginc.

Belediyeyi arayin en iyisi.

Gidip konuşmadan şikayet edin+1
Konuştuktan sonra şikayet edilince kimin şikayet ettiği açığa çıkıyor.

önce ilgili kurumlara şikayet,

eğer sonuç alınamıyorsa ve kamera görüntüsünden yakalanma riskiniz yoksa; bi gece bol şekerli bi şerbeti kaynatıp, yukardan makinenin üzerine dökün, derim.

az biraz siyasetle ilgileniyorsan vatandaşlık daha kolay gelecektir. hiç ilgini çekmiyorsa yapıştır coğrafya gitsin. çalışırken uzun sürebilir ancak soru çözerken çerez gibi çözersin. yok mu bir test daha getirin lan diye içten bağırabilirsin:)

ikisinde de geçmiş bilgi birikimi yoksa vatandaşlık daha kolay. sorulabilecek soru sayısı az. coğrafya derya deniz XD istediğini sorar. her sene 1 2 soruyla vuruyorlar. niye kısıtlı zamanın kalacak ayrıca. aylarca var. hepsi rahatlıkla yeter

Ben de vatandaşlık daha kısadır sanıyordum ama vatandaşlık ve coğrafya konu anlatım kitaplarının sayfa sayısı aynı. Bilemedim.

soru sayısı aynı değil coğrafya 18, vatandaşlık 9+6. o 6 soruda güncel konular. çalışarak yapmak zor, denk gelmesi lazım. yarı yarıya gibi bakabilirsin. coğrafyaya kasardım sanırım, vatandaşlığı denemelerden bile halledebilirsin 3-5 tane yaparsın.

Coğrafya soru sayısı daha fazla ve öğrenmesi zevkli ama sınavda sürpriz yapabiliyor. Vatandaşlık ise hiç keyifli değil ezber istiyor ama sınavda hiç zorlamıyolar, 9da 8 yapılır az bi bakılsa. O yüzden coğrafyaya çalışmanızı vatandaşlığa da en azından özet notlardan vs göz atmanızı öneririm.

40 yapar.

1. Bence öyle denebilir. Ama konunun uzmanı değilim.
2. Zor değil. Biraz şaşırtmacalı. Kalem kağıtla bir iki senaryo çizip sonuca ulaşmak mümkün. 1-10 arasında 10 en zorsa benim puanım 3 olur.

Sese karşı bu duyarlılık okb den cok tssb ile gelişiyor bende de vardı sese karşı inanılmaz refleks vardı. Uzun süre çektim sonra doktor moktor grçti arada bi stresli durumlarda nadir de olsa tekrarlıyor. Sonuc itibariyle bi azra kohen değilim uzmana danışırsan iyi olur

the cat in the hat +1

Üst kat komşunuzu apartmam görevlisi ya da yönetici aracılığı ile uyarın bana kalırsanız.

Son bir haftadır üst kat komşumuzun oğlu -35 40 yaşlarında- sanki üst kata mobilya mağazası açmış gibi 7/24 mobilyaları yerlerde sürüklüyor. 24 saat belirtisini abartmıyorum. İki gündür 3-4 gibi uyudum. Adam saat 4'te hala zart zurt eşya çekiştiriyor ve bunu arka arkaya birkaç dakika aralıklarla yapıyor.

Aynı sizin gibi bunlar yine gürültü yapacak diye rahatsızlık hissediyorum. Ve bu ses baya kulak tırmalayıcıkta zirvede. İster istermezde üzerimde huzursuzluk var.

bir ilaç tavsiyesi yapacağım, tek dozla tüm dertlerin bitecek. ben böyle atlattım, bildiğimiz mucize çünkü.

(bkz: kulak tıkacı)

bende yıllardır olan sorun. Kulak tıkacı bir nebze sorunu çözse de ses şiddetine göre işe yaramayabiliyor. Önerim 3m classic e.a.r denen kulak tıkacı. İşe yaramayan psikologlardan davacıyım.

bir endüstri mühendisi istediği her alanda uzmanlaşıp ciddi paralar kazanabilir. bölüm buna çok müsait.

mesela ben yazılım alanında uzmanlaştım. gayet de memnunum. para kazanmak alandan ziyade alanında ne kadar iyi olduğunla alakalı diye düşünüyorum.

Genel olarak su an para yazılımda. Bir endüstri muhendisi olarak yazılım konusuna uzmanlaşmanı tavsiye ederim.

Onun dışında şu an yalın üretim danışmanlık şirketleri çok tercih ediliyor

bizim fabrikada excell ve şablon cümlesi geçince herkes endüstri mühendisine bakıyor.

sevgili galyalılar, tamam yazılım, onda hemfikiriz. ama hangi yazılım, hangi program? coderlık, programcılık demeyin yalnız. onlardan başka?

SAP derim

Sap, qlikview, tableau

Spss

Hiç biri, MBA yurt dışı kovalayıp dönüp C-Level iş kovalamak.
Not: Bir Endüstri Mühendisi

bu işin en güzel yanı kitapçıların bilgisayar kitapları bölümüne gidip anlatımını beğendiniz kitapları kendiniz seçmeniz. zaten sizin seviyenize ait olan kitapları
adından size hitap ettiğini anlayacaksınız

@cirkinkizyokturazvotkavardir;

aynı fikirdeyim ama bazen kitabin ismiyle içeriği birbirini tutmuyor. o sebepten sordum.

Türkçe kaynak sayısı en az alanlardan birinden bahsediyorsunuz malesef.Zaten toplasanız 5-10 kitap vardır onlarıda ben bir ara incelemiştim.Çoğu gerçekten çöp.Üç beş bir şey öğrenirsiniz elbette o kitapları okurken ama o paraya değer mi emin değilim.
Lisanstayken 2 türkçe kaynağım vardı.Biri; Network Veri Haberleşmesi Uygulamaları / Cisco ve Lucent Ağ Cihazları. Fakat başlangıç için pek yeterli değil.
Öncelikle herhangi bir türkçe kitabı alıp başlangıç seviyenin bir tık üstüne çıkın.Bunun için Demir Öner hocanın kitabı vardır Bilgisayar Ağları diye.Bu sizi belli seviyeye getirecektir.
İngilizce kaynak için "Linux Network Administrator's Guide ".

Son olarak bir tavsiyem var size.Her şeyi ama her şeyi merak edip araştırın.Mesela bir paragraf okudunuz bir yeri anlamadınız."Amaan boşver anlamasamda olur" demeyin.Örneğin modemin ağa bağlanan herkese otomatik ip atamayı nasıl yaptığını araştırsanız bile bir çok protokole bir çok bilgiye ulaşabilirsiniz.Bunlardan biride dhcp'dir.Mesela o zaman bir ip havuzundan (max-min olarak kısıtlanmış) ip aldığını öğrenebilirsiniz.

hiçbişi anlaşılmıyo ki videodan. hayvan falandır.

kafasını kaldırarak giden büyük bir yılan bence

aşağıdaki başlıklardan sorular gelir gibi geliyor.

uluslararası ilişkiler teorileri & küreselleşme- wiki ya da bir kaç makale okusanız da yeterli
türk dış politikası-baskın oran
diğer konular için haber sitelerinde yazarları okuyun (bbc, al-jazeera vb.)

yeni başlayanalara hitap eden ve gerizekalıya anlatır gibi anlatan iyi bir türkçe bir kitap ben bilmiyorum. onun dışında herhangi bir kitap olabilir sahaflara bakılabilir.

bence böyle bir şeyi internette bulabilirsin.

fransızca anlatım dersen -ki dememişsin yine de aklında bulunsun- istanbul'da, ankara'da veya belki izmir'de isen fransız konsolosluğunun içindeki kütüphanelere üye olarak bilimum kitaba ulaşabilirsin.

Bunlar hep seks.

@angelus, seks için bile aranmayacak karakterde biriyim.

muhtemelen alkolluydu, bir msj atti belki sevisiriz diye :)

benim de bugünlerde eskiler tek tek dönmeye başladı hayırdır inşallah.

efendi adamların nesli tükeniyor azizim, yavaş yavaş kıymetimiz anlaşılıyor galiba.

Canın ne istiyorsa onu yap. İster kaba ol, ister soğuk. Ama derdini muhakkak anla. Boynuz mu yemiş, evlenecek adam mı arıyor, seks mi istiyor, egosunu yükseltecek bir efendi adam mı bakınıyor öğren.

geri dönüş yapan kadın genel olarak ya özgüvensizlik çukurundan kurtulmak için arar, ya evlilik turlarına çıkmıştır, ya fakbadi kontenjanında boşluk vardır ya da yanlışlıkla mesaj atmıştır. yüzde 90 bunlardan biri oluyor ama söz konusu kişi için bu ihtimaller hükümsüz. ya da ben öyle sanıyorum.

aklına gelmişindir sohbet edesi gelmiştir. ya da can sıkıntısından sana sarmıştır.

çok anlam yüklemeye gerek yok. birbirinizde hakkınız var o kadar. bir hal hatır sormak garip değil.

ağladım

Sen öyle sanıyorsun

İşini gücünü gözüne sokmaya çalışıyor olabilir. Egosu bir şeylerden incinmiştir, seninle toparlar.

'aryan eski sevgili' okudum yahu.

ikinci dünya savaşı sırasında berlin filarmoni wilhelm fürtwangler'e emanetti.
ama illa ki orkestra kaydı olması gerekmez, belki piyanist filminin ilk sahnelerinden aklınızda kalmıştır ki gerçekten yaşanmış böyle olaylar.

pdf icin e inkli olan hicbir seyi önermem simdilik. sony hayvan gibi bir reader üzerinde calisiyor o cikana kadar pdf icin önermem. ha bir yerden dx bulurum demiyorsaniz eger.

@wiillii, en önemli kriter e-inkti bak, onu söylemeyi unutmuşum.

kindle dx.

Kindle'ların pdf'te sıçızladığı bana göre büyük bir geyik. Boş laf... 3 sene Kindle 4 kullandım ve tüm kitaplarım pdf idi.

@nevarki, üstad takribi 2 sene önce bende de bir kindle vardı, modelini tam hatırlamıyorum şimdi. pdf konusunda felaketti, ekrana sığdırsan bi dert yan çevirsen bi başka dert. çözünürlük zaten yok denecek seviyede. yani kindle pdf'i gösteriyor göstermesine ama performans epic fail. dx'i bilemem ama.

kindle fire hdx'im var. oneririm. 7 inclik olanlarda piyasadaki en guclu islemci onda. ekran mukemmel.

dxin efsanesi ekran boyutuydu sadece. tepki süresi simdiki kindle 5ten falan kötü elbette. ama a4 ekran, metin tabanli degil komple resim tabanli magazinler falan ölümcül olabiliyor. ha gene de. dokunmatik e inkleri sevemedim o ayri bir konudur.

bir war of the worlds izlenimi verdi ama...

@kobuzchu kiz, o değil üstad.

sen onu deyince "The Day the Earth Stood Still" de geldi akla, o da değil.

sinyal mi yayiyordu bu kutu?

@ermanen, ışık, sinyal, duman her şeye okey panpa. detayı pek hatırlamıyorum ama sanırım öyle bişeydi. 2001: aso'deki işlevsiz kara kütük gibi bişey de olabilir ama.

peki independence day?

@kobuzchu kiz, evet o olabilir pampa.

independance day'da uzaylilar direkt saldiriyor. uzaya yerlstirdigimiz biseyi bulup gelmiyolar.

edit: bikac filmi karistirmis olmadigina emin misin?

al bakalım döndük yine başa. hadi be duyuru, "sanırım bize nazar değdi."

battleship filminde NASA dünyaya benzeyen bir gezegen buluyor ve o gezegene sinyal gönderiyor. uzaylılar bu sinyali görüp dünyaya geliyorlardı.

@ermanen, hacım maaşallah sende de ne film kültürü varmış. iyi iyi, en azından izlemelik filmler çıkıyor.

bu arada böyle bi film yokmuş da feci şekilde dübürden sallamışım gibi gelmeye başladı. eğer yapılmadıysa iyi ekmek çıkar bu senaryodan.

edit: ermanen, bişeyleri karıştırmış olabilirim cango. yalnız şu girişteki karakutu olayından emin gibiyim.

Listbox1.Items.Add(" ")

"spacebar" kullanarak dene.

Bu tür işler kitaplardan öğrenilmez onu bilin yeter, kitaplar size sadece bildiğiniz şeyleri öğretir. Bu işi öğrenmenin en kolay yolu tutorial'ları incelemektir, Adım adım videolarını izleyin

Visual Basic yerine C# öğren derim. Kitap da işe yarar ama en büyük kaynağın stackoverflow.com olacak.

@solo, videolar da var tabii üstad. ama kitabı da yardımcı olması bakımından edindim. umarım 2002 basımı günümüz sürümlerine oranla çok çok eksik değildir.
zaten dediğim gibi hedefim expert düzeyde öğrenmek değil.

@mylord, ben de c#'tan yanayım üstad. ama bi ödev sebebiyle az biraz visual basic bilmem gerekiyor.

yok 2-3-4 tane türk konuşmacı var ted'de.

türk ted'i duymadım. dünyada bile 1 tane işte. açıp dinliyim azıcık özlemişim.

mart ayı yaklaşıyor diyesim çok geldi dedim valla :)

azmış. mart yaklaştı.

panpalar mart'a daha çok var yau. yoksa bunlara erkenden geliyo mu?

illa martın 1inde azacak diye bir şey yok .

yarin git kisirlastirt.Yoksa evdeki mobilya vs. nin a.ina koyar.

ayrıca bu daha bebek lan. 4 aylıktan başlar mı bu işler?

Hay ben bu mart i ogretenin.

4 aylik kediide daha olmaz oyle seyler. Aslinda anlattigin, bu gun basina gelen seyler her kedi sahibinin yasadigi seyler. Kedis uyuyo enerji topluyo ama avlanmasina gerek kalmadigi icin hem enerjiyi harciyo hem de antreman yapiyor.

Ayrica sen de goreceksin ki kedi hayvani ciftlesmek isterse marti bekliyim demez cani ne zaman isterse o zaman azar.

Son olarak 1 yasindan once kisirlastirilmaz aman diyim.

kulak pamugu :(

oyun oynuyor küçük hindiniz. 4 aylık da tam vakti zaten. eh çocuk o artık biraz uğraşacaksınız oyunculuğuyla :)

ayrıca mart ayında azarlar diye bir şey yok. dişi kedi kızgınlığa girecek olgunluğa ulaştığında belli aralıklarla sürekli devam eder. o da 7-8 aylıkken başlar genelde. o zaman vakit geçirmeden ameliyat edilmeli. ama şu an öyle bir şey olmaz merak etmeyin.

aşırı tepki falan değil. ağız burun dalarım ben olsam. kızlar hep iyi niyetli böyle konularda anlatamazsın malesef.

onlar birbirini seviyolar, aralarından çık. öğrencilik bitince evlenecekler.

ayrıca türkçe konusunda da sıkıntılısın. ayrılık acısı çekerken türkçe aşk romanları okuyarak senin diyişinle a win win situation yaratabilirsin kendine.

Bana göre uygun bir davranış değil. Ne münasebet yani elin adamının çamaşırını yıkamak? Sizin tepkiniz normal.

Edit: Ben de bir kızım. Abaza vs değil.

ayrıl abi, boşver.

öyle mallık mı olur la :) gayet haklısın, ben olsam daha fazlasını bile yapardım.

yok daha neler diyeceğim.

adam otursun da çamaşırını kendi yıkasın.
o kızı unut sen en iyisi, tepkin normal.tepki vermedim deseydin; sende sorun var derdim.

acik bir sekilde cok sert tepki koymak ters etki yapar bence ustadim. bu sefer sen "oteki" olursun. onun yerine adamla konus bence. ne ayaksin sen, yakisiyor mu, siktir git falan de.

iç çamaşırlarını vermiyordur, kot pantolonu falan kazağı falan veriyorsa problem olmaz, ama iç çamaşırlarını da veriyorsa senin kız yakında boynuzu takar kafana.

hahha çamaşır yıkatmak neymiş..adamın yaptığı master degree ayıp, kızın yaptığı biraz saflık, gereksizinden hem de. sen de haklısın ama aşırı tepki verilecek birşey değil bu. yani ne bileyim kızda tuhaflık var gibi geldi. sorun sende değil kızda. sen de kızı anlamaya çalış bakalım, derdi neymiş.

7 ay falan önce benim başıma da geldi abi bak, tamam don falan yıkamıyodu da evine servis yapıyodu herifi. ne bileyim yürüyüş planları falan yapıyolardı, yemek yapıp götürmeden bahsediyodu, onunla bi yere gidip bana ertesi gün söylüyodu falan vs vs. tabi ben "la noliy" demeye başlayınca da suçlu oldum. kendini kurtar diyorum tekrar. felaket tellalı gibi oldum ama, bu yani.

cevap videoda saklı:

www.youtube.com

aynen hocam, ben öfkeyle kalkıp zararla oturanlardan ziyade empatiyle kalkıp enayiliğimle oturan biri olduğum için öyle yaptım, "bi otur soluklan kızım" dedim, "nedir olayın, neden bu kadar polyannasın?" cevap olarak en klişe kız cümlelerinden biri olan şu cümleyi kurdu;

"iyi ama biz 15 yıllık arkadaşız."

?? hatta !!?? so? istersen paleolitik çağdan beri arkadaş ol? bu senin o adamın rüyalanmış donlarına ev sahipliği yapman gerekliliğini doğurmaz ki.. bu ne grekliktir, ne avrupailiktir arkadaş!! az daha zorlasam faşizme bağliycem amk. ne hâllere soktunuz lan beni..

üzme kendini, yakma devrelerini. yapacak birşey yok, kendi enayiliği. sen hoşlamadığını belli etmişsin zaten. kazığı yiyince (doncudan) güzelce anlar.

adamın yaptığı hayvanlık, kızın da yaptığı saflıkla boynuz cilalamak arası bir şey. @ freze: dediğin gibi bu ne grekliktir? tamam her bokumuz avrupai falan filan da, özümüz gayet doğu. bence sen de silkin ve özüne dön! (tamam kıza pıçağı takıp mapuslarda kral ol demiyorum ama bence son bir analiz yapıp inceden bitir bu mevzuyu)

Ayrıca ben de seni sevdim lan. Resmen Palp Fikşından Jules var karşımda :D

kızın bence senin donlarını dahi yıkamaması lazım, o ayrı konu da.
yaptığı şeye kızmakta sonuna kadar haklısın. aşırı tepki değil kesinlikle. konuş kız arkadaşınla bu konuyu adamakıllı. hatta bak aşkım kamuoyu araştırması yaptım, aha bak bir sürü insan da benimle hemfikir de, bu yazılanları göster.

Sen önce Türkçe konuşmayı öğren. Senin gibi birine katlandığı için kızı tebrik etmek lazım asıl.

@jesterdvine, jules iyidir usta. onu geçebilecek tek karakter harlem'de üzerinde "i hate nigger" yazılı dövizle dolaşan Officer John McClane'dir. konudan da 20 milyon ışık yılı uzaklaştık bu arada.

@fapple, onu da yaptım hocam. lakin kendisi an itibariyle "her meselede haklı olan kız" rolünü başarıyla icra etmekte. bir taraftan benle uğraşıp bir taraftan da fransızca tez yazıyo, o kadar da önemser beni canımcıım.

(bkz: ironi)

@jacque, "badem"e "bağdem" diyen biri olarak Türkçe hususunda beni uyarman güzel bir ironi örneği. ayrıca uyarıyı girişte vermiştim, hamama girenin terlediğini bilmiyorsan burdan buyur;

www.egitimseti.net

o değil de, ona göre hepiniz abazan sözlük oğlanlarıymışsınız, aranızda hiç kız yokmuş, kimse sizinle saklambaç oynamazmış, "hain düşman al sana bombe"ymiş. ulan sırf şu tripler yüzünden bile değil sevgili terk etmek karı bile boşanır ya neyse.

fransızca tez yazıyor, ama elin adamının donlarını yıkıyor. vay anasını.

ben kızım bu arada. abazan sözlük oğlanı değilim.

brom ben seninde yerinde olsam senin yaptığının aynısını yapardım. cinnete girmedende kurtulamazdım.Ama şunu düşün rüyalı donları yıkatan zaten gurursuz , onursuz biçin tekiymiş , yenge desen oda kız olmanın verdiği aşırı iyi niyetle yapmış her kızda olduğu gibi ondada mallık var , yani yenge salaklaşmış , rüyalı don ise piçin teki zaten içlerinde bir akıllı sen varsın sağlıklı düşün bari doğru olanı sen yap.

hahaha rüyalı don :)
kız arkadaşına söyle aramızda abazan ve erkek olmayanlar da var. kimsenin donunu yıkamıyoruz. pişman değiliz.

@natalz, bakış açın orijinal, ayakkabılar prada, zeka yahudi kıvraklığında. tam olarak dediğini yapmaya çalıştım. önce cinnete, sonra da kötü bişey yapmayayım diye duyuruya girdim. ayrıca "rüyalı don" hagaden iyiymiş. ahah :)

don neysede rüyalı don yıkanmamalı.tamamen karşıyım :).

@freeze
Bir kelimeyi farkında olmadan veya bilmeden yanlış yazmak başka, sırf artistlik olsun diye İngilizcesini söylemek başkadır. Erkek yerine male yazarak karizma falan olmuyorsun. Sadece İngilizce'yi yeni öğrenmiş ukala bir ergen gibi görünüyorsun.

@jacque, bilmem farkında mısın da burada ingiltere kraliyet seçim delegasyonu toplantısı falan yapmıyoruz. yarı hasb-ı hâl yarı geyiktir. ayrıca bi sıkıntın varsa özel mesaj bunlar için. tanımadığın yahnilere meze olup kaçarak, arkasından dayanamayıp cevap yazarak ergenlik tahtında 2 asırlık diktatoryanı sağlamladın zaten, erişemeyiz. şakaysan hiç komik değil, gerçeksen 700 promil dramsın. daha fazla yazmayacağımı bildirir, seni de moderasyona havale ederim.

kız kendini dost canlısı kımıl kımıl biri zanıyor zanırsam.
olgunlaşamamış olabilir, hakkaten saf olabilir, afedersin biraz sezgi ve iq eksikliği bile olabilir. tamam yani don yıka hadi de, başkasının porno bilmemnesine de izin verme. muhafazakarlıktan demiyorum, istismara açık mesajlar vermek demektir bu bana göre.

@jacque sözüm sana,
adamın derdi var tasası var daha ne üzerine gidiyorsun nedir bu gaddarlık? hiç mi nezaket öğretmedi anan baban sana?

bu arada freeze, abi kızcağıza çok yüklenme ama uyar, bir daha yıkarsan elemanla direkt konuşacağım ve tepkim sert olacak uyarıyorum bundan sonrası benim suçum değil, 5 tl ye dışarda yıkatabileceği birşey için benim canımı sıkmanız hiç adil değil hatta ben veriyim parasını dersen savunacak birşeyi kalmaz diye düşünüyorum

avrupailik falan değil abi, avrupa'da adam böyle yüzsüzlük yapmaz gider çamaşırhanede atar makineye 1 saat kitabını okur, çamaşırını alır evine döner.
maalesef kızlara meriçlerin kötü niyetli olduğunu anlatmak çok zor, sonra sen kötü oluyosun. artık kızların hoşuna mı gidiyo başkasının ilgilenmesi yoksa gerçekten inanılmaz saf mılar bilemedim.

askerlik bize hep b*ktan ve sikintili anlatilir. Aradaki samimiyete gore camasir yikanabilir mi? Bence mumkun. Ruyali don vs senin olaya bakis acin. Kiz arkadasinin bu ‘Yakin' arkadasiyla tanistin mi? Bir erkek olarak onyargisiz bak incele su asker cocugu. Her kisinin camasiri yikanmaz ama yikanacak kisiler de olabilir.

kızlar bu gibi konularda saf oluyorlar, erkekler de, başlangıçta kötü bir niyetleri olmasa da, fırsatını bulunca çakallıktan kaçmıyor. kıza sözlüklerden meriç başlığını okut. baktın anlamıyor yol ver gitsin. sonunda canın daha çok yanacak.

ysk bilir
www.ysk.gov.tr

mitinglere ilişkin düzenlemeyi bulamadım. "hoparlörlü propaganda" kapsamında olabilir mi miting?

seçim tarihi belli olduktan sonra başlar ufak ufak mitingler. son haftalarda zirve yapar. seçimden 1 gün önce 17.30 ya da 18.00'de yasaklar başlıyor. tam saatini hatırlayamadım...

www.sabah.com.tr

hukukcu.com

www.ysk.gov.tr

dergiler.ankara.edu.tr

burdan bir yerden çıkabilir..

Bunlar seni kesmezse haber et:

www.anayasa.gov.tr

www.yasader.org

dergiler.ankara.edu.tr

www.setav.org

dergiler.ankara.edu.tr

193.255.140.18

tez.sdu.edu.tr

acikarsiv.ankara.edu.tr

kefad.ahievran.edu.tr

www.gefad.gazi.edu.tr

www.iabb.gov.tr

eskidergi.cumhuriyet.edu.tr

iibf.sdu.edu.tr

www.altinicizdiklerim.com

acikarsiv.ankara.edu.tr

www.anayasa.gen.tr

öncelikle seçim sistemi kanundur.
www.anayasa.gen.tr
X. SEÇIM SISTEMI
B. TÜRKIYE’DEKI SEÇIM SISTEMI

Anayasa m. 67/VI'de(madde 67 fıkra 6)
Seçim kanunları, temsilde adalet ve yönetimde istikrar ilkelerini
bağdaştıracak biçimde düzenlenir.

Anayasa m. 67/VII'de(madde 67 fıkra 7)
Seçim kanunlarında yapılan değişiklikler, yürürlüğe girdiği tarihten
itibaren bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmaz.

Aklıma gelenler bunlar. Detaylı olarak seçim kanunlarını araştır. Türkiye'de %10 barajlı nispi temsil sistemi uygulandığını söyleyebilirim. Artık oyların dağıtılması için de d'hont sistemi kullanılıyor diye hatırlıyorum.

salliyorum, springfield :D

@exael, karavana.

stradivarius mu?

@miumiu, karavana usta. hadi be, çok meşhur bi marka. bakmayın benim unuttuğuma..

sarar :))
bildigin cok merak ettim.. alisveris merkezlerinin sayfalarinda magaza isimleri olur girip listelere de bakabilirsin yardimci olur belki..

s.oliver

seven hill

@exael, onu da yaptım reyiz ama nafile. ne morhiposu kaldı ne trendyolu. ayrıca sarar karavana.

@shi aila, karavana üstad.
@nickimin hakkini veremedim, karavana.

hadi bakalım sıvaza devam.

street one
sisley

steve madden?

@shi aila, yine karavana panpa.

ulan duymadığım markaları duyuyorum ama şu universal marka gelmedi hâlâ..

@zaidral, karavana..

www.stylight.de

buldum hüleayn bulduuumm!!! taksimi boydan boya koşucam sevinçten..

Stefanel beyler dağılın.. yardıma gelen herkese teşekkürler..

himym'de vardı bunun benzeri :D ama ihtiyar dedin orada bitirdin benim tezimi...

fliiby.com

ihtiyar versiyonunu bilmem ama benim izlediğim buydu

ghosts of girlfriends past'ta o sahnenin aynından var ama ortada bir grup yok. michael douglas'la matthew mcconaughey vardı sadece. ihtiyar zampara douglas'tı haliyle.

hepsi karavana beyler.

Hall Pass. Dün digiturk salonda izledim :) Tam olarak dediğin sahne vardı.

(bkz: The Cheerleader Effect)

nadirkitap.com sitesini de goz onunde bulundurun, bircok sahaf uye oraya...

sahafistan.com da var ama nadirkitap daha kapsamlı.

sözlükten robinbook'u bul. her türlü yardımcı oluyor.

kel

kabul şartları üniversiteden üniversiteye değişiyor diye biliyordum ama tek tek araştırmaya üşendim. yok mu bi umut?

yapar, endüstri üzerine her şey bir noktaya kadar gider. kabul alabilirisin elbette.

en "iyi" ne gider dersen, MBA. endüstri/MBA hakan şükür arif ikilisi gibidir.

peki bu kabulde bulunan ünversiteler vakıf üniversiteleri midir? ya da böyle bir ayrım yok mu? yamulmuyorsam itü'de endüstriyel tasarım mezunlarına bi kabul yakalamıştım ama o da bana uymuyor malumunuz.

kel alaka

ben de bir ara çok araştırdım. türkiye'de imkansız gibi. yurtdışında da imkansız gibi. imkanlı olanlar da çok sikko okullar ama iç mimarlık ve peysaj olabilir diyorsan yurtdışında mimarlık backgroundu olmayanları kabul eden tasarım okulları var.

bir mimarlık değil ama endüstri ürünleri tasarımına bakabilirsin.

Dostum, endüstri mühendisliği ünvanını aldıktan sonra mimarlıkta yüksek yaparak ne amaçladığınız sorabilir miyim?
Mimarlıkta yüksek yapınca mimar ünvanı alamayacaksın anladığım kadarıyla.
Yap mühendislikte yükseğini al Yüksek mühendis ünvanını konu kapansın. öptüm

vlc

@ben smyrna, abi o tamam da bi tane daha vardı. böyle janjanlı bişey.

bs player
km player
gom player

(bkz: #11012279)
nüfus memuruna gidip "adımı mehmet yapmak istiyorum" deyince olmuyor o.

@kobuzchu kiz; (bkz: #18779791)

bilemedim ben onu.

işin yolu herhangi bir 1.asliye hukuk mahkemesine, davalı olarak nüfus müdürlüğünü gösterip, isminizi değiştirme davası açmaktan geçiyor.

Dilekçe'de, yeni isminizin ne olduğunu, neden değiştirmek istediğinizi geçerli nedenlerle anlatmanız lazım. Sevmiyorum, vs. gibi mazeretler kabul edilmiyor. Beni "ali mehmet güneş" diye tanıyorlar, karışıklık oluyor derseniz olur. Ayrıca 2 de şahit bulmanız gerekiyor. Evet, arkadaşın dediği doğru, biz onu böyle tanıyoruz demeleri lazım. Dava günü mahkemede olmaları lazım.

Vekaletname verirseniz mahkemede bulunmak zorunda değilsiniz. Ama kişisel olarak başvurursanız ne zamana gün verirler bilemem. Ben avukata vekaletname verdim. Kendisine para verdim. Geri kalan bütün işleri o halletti. Şahit de buldu. Bana yeni nüfus cüzdanımı postaladılar. O derece. Tek başına girilecek iş değil.

Maddi bedeli bundan ibaret.

Değişiklik yapıldıktan sonra tüm resmi belgelerinizi yeniletmen gerekiyor. Yeni diploma, yeni ehliyet, yeni kredi kartları vs. Hepsi için vakit buldukça başvuruyorsunuz. Öğrenciyseniz öğrenci kimliği falan. hepsi.

İlk 1 yıl, mahkeme kararının bir kopyasını (fotokopi değil) yanınızda her zaman bulundurmanızı öneririm. Her yerde, ama her yerde soruyorlar. Fotokopisini çektirip, aslı gibidir onayını mahkemeden bastırabilirsiniz.

Bu kadar. Değiştirmek zor değil, asıl zorluk ondan sonra başlıyor. O yüzden, mümkünse 3-5 ay içinde herhangi resmi bir işe girişmeyeceğiniz bir döneme getirmenizi tavsiye ederim. Her yerdeki kaydınızı yenilettikten sonra resmi bir işe bulaşın.

arkadaşların dediği gibi asli hukuk mahkemesine gidip dilekçe yolu ile mahkeme başvurusu yapıyorsunuz ve mahkemeye çıkıyorsunuz. buraya kadar tamam ama diploma kesinlikle değişmiyor. o eski isminizle kalıyor. mezun olduğunuz tarihten sonra yapılan hiçbir değişiklik, hiçbir şekilde diplomaya yansımıyor.

ben de ismimi değiştirdim bu sene ve geçen ay geçici mezuniyet belgemi verip diplomamı almak için okuluma gittim,diplomamı eski ismimle aldım, kesinlikle değişmiyor.
mahkeme kararının, "aslı gibidir" şeklinde bir kopyasını sürekli yanında taşımaktan başka çare yok.

mahkeme sürecinde cebimden çıkan para ise, toplamda 150-160 lira.

eğer açılmadıysa bozulmaz. ama açıldıktan sonra buzdolabında tutmak lazım. pastörize süt de o şekilde.

yesek ölür müyüz? :p

ketçap a pek bir şey olmaz da mayonez bozulur

once 2 elinizi basiniza koyup "eyvah!" cekin. onlar hızlı cogalıp iyi saklanirlar. geçen yaz 2 ay misafir ettim onları. ben de sizin gibi bırak takılsınlar demistim sonrasında "heeyt! yeter ulan!" dedirttiler.

(bkz: kanatli karincalar)

kraliceyi bulup imha!!! degil ama disariya birakirsan sorun cozulur. zira zor olan kraliceye ulasmak zaten :)

hemen ilaçlayıp yok edin, sayıları gittikçe artacak. aynı şey başımıza geldi, o kadar çok çıkıyordu ki sabah uyanınca ilk tuvaletten gelen hafif vızıltıyı duyuyorduk. hiç vakit kaybetmeden ilaçlayın.

siz onları öldürmezseniz onlar sizi öldürür, der bir atasözü.

bir an önce kurtulmaya bakın derim ben, çok çabuk çoğalıyorlar, her tarafa yayılıyorlar aman diyim. ben evde böcek tozu bulmuştum ondan döktüm çıktıkları yere, o şekilde kurtulmuştum.

güzerahlarına tuz..sıra sıra, karınca sıradağı.

tuzu aşamıyorlar, denenmişliği var.

@cedilla, bunlar helanın her yerinde müdür. tüm satha tuz yaymam gerekecek.

beyler saçma gelebilir ama pişmanlık duyuyorum lan öldürürken, bişey söyleyin ki şu vicdan azabı gitsin. yoksa koyun koyuna yaşamaya mecburuz elemanlarla.

yaşayan bir organizmayı öldürmek korkunç tabii ki ama kurtulmak lazım..atabildiğiniz kadarını dışarı atıp gerekli önlemleri alın (ilaç, tuz , vs neyse artık).

google amcaya sordum, kaspersky kullanıyorsanız onu kapatıp deneyebilirsiniz.

@lemmiwinks, kaspersky olayımız yok hocam.

benim de gördüğüm kadarı ile nero'nun video encoderını değil ayrı yerde encode edilmiş dvdyi neronun dvd yazma bölümü ile yazın diyor. bi de dma açık mı ona bakın diyor.


Check DMA. You may have to set to pio, reboot set to dma, reboot.
Check that direct draw is active using dxdiag in run command.
Set nero settings to default, turn off all overburn.
Use nero info tool to check blank disc.

çift katmanlı dvd kullanmışsın anladığım kadarıyla.

%51 de tıkanmış

1- yazdırmaya çalıştığın doublelayer-dvd kalitesiz olabilir.

2- işlemcin (gücünü bilmeden konuşuyorum) ve hafızan anlık olarak yorulup iş bırakma eylemi yapmış olabilir

3-basit bir ayar var, gözünden kaçmış olabilir belki:

i56.tinypic.com

dvd yazıcın çift katmanı görsede nero da 4,7gb olarak ayarlıysa olmamış olabilir.

(bkz: Jason Tahincioğlu)

3- yoksa olmayacak diye bir şey yok. olabilir tabi.

1,3- jason var benim bildiğim ama bu gidişle 1 kişi bile kalmayacak.insanlarımızın f1e verdiği değer ortada,türkiye gp'si takvimden kaldırılmak üzere...hal böyleyken yeni pilot yetiştirmek için uygun bir ortam bulunmuyor.

edit: herkesin evinin önünde bir f1 pisti olmalı manasında yazmadım bunları.bir f1 pistinin yapılıp 5 yıl sonra kapanması,ülkede bu spora olan ilginin seviyesini gösterir.ilgi olmazsa eğitim de olmaz.
ha elbette çıkacaktır milyon dolarlık serveti olan,yurtdışındaki imkanlardan faydalanabilen kişiler ama bunlar da ne kadar "türkiye'nin pilotu" sayılır,tartışılır.

Jason Tahincioğlu'nu biliyorum, günahını alıyorsam cehaletime verin ama bu işi daha çok hobi için yapıyormuş gibi bi görüntü var. f1'e kadar gidebilir mi, böyle bi amacı var mı bilemedim.

Şu anki F1 pilotlarının çoğu go kart, Pist yarışları vb. yerlerde yetiştiğinden dolayı olmayabilir ama en yakın Türk, jason tahincioğlu bir ara f3'te yarışıyordu. babası da Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu Başkanı Mümtaz Tahincioğlu hem de kent şekerlemenin sahibiydi.

Ayrıca, Türkiye'de yarışlara katılan Türk pilotları araştırınca çoğunluğunun babasının veya kendisinin iş adamı olduğunu ortaya çıkıyor. Örneğin; Vural Ak, Intercity Rent A Car sahibi. Yani aileden destek veya para gelmeyince de bu işler zor.

İstenir ise Türk bir takım olabilir ama 22 takımdan biri çekilince olabilir herhalde, F1 sahibi Burnie Ecclestone'un da takım için şartları olacaktır onlar sağlanmalı vs.

alman biriyle konuşmuştum, kızının antremanları, yarışları, turnuvaları vs için senede 25 bin euro harcıyomuş. bahsettiğim rakam karting için :)

pistle mistle alakası yok türk formula 1 sürücüsü yetişmesinin. formula 1 sanki her isteyenin her yerde her zaman yapabildiği bir spor da. en bilinen jason tahincioğlu, ülkenin motorsporları federasyonunun oğlu işte görüyoruyuz.

beden, müzik, resim dersi yerine matematik, türkçe dersi yapıldığı için.

1- oyle tarlada yetısmıyor daha duzgun kartıng organızasyonu fln yok, kartıng ne alaka dersen bu ısın bası kartıng dır. ordan gecer.

birebir kopyalanmış bluray ile orjinali arasında bi fark yok.

ama mkv'ye dönüştürülmüş bir bluray ile orjinali arasında fark var. ama gözümüz anlar mı, zor. yüreğimize söz geçirebilir miyiz? hayır.

e tabi rip olduğu için kalite farkı vardır ama rip'in amacı mümkün olduğunca yakın kaliteyi çok daha düşük boyutla sağlamak olduğundan öyle çok fark edilecek ve kafaya takılacak bir fark olmadığı da kesin.

Görüntü açısından gözle görülür bir fark yok.

1) var ya da yok demeyeceğim. sadece şunu hatırlatacağım: divx dvdrip'lerin piyasada etkin olduğu zamanlarda da "dvd ile arasında gözle görülür fark yok" geyiği dönüyordu.
2) oynatmak ve izlemek için kullanılan teknolojiye göre değişir. zaten bir zamanlar orijinal dvd'lerden gözle görülür farkı olup olmadığı tartışılan 2cd'lik divx'lerin şimdi adam yerine koyulmaması ondandır.

16.4"lik sony vaio laptop'umun 1920x1080 çözünürlüklü (full hd) ekranında 1080p mkv'ler blu-ray ile aşağı yukarı aynı netlikte görünüyor. yer yer bilhassa karanlık ve çok haraketli sahnelerde fark hissedilir hale geliyor.

aynı laptop'u 46" full hd lcd tv'ye hdmi ile bağladığımda ise ripleri zaten geçtim, orjinal blu-ray'ler arasındaki farkları bile bariz şekilde hissediyorum.

olmaz, ben diğerlerini izlemedim ama casino royal'den çok keyif aldım.

sorun olmaz.

butch.

butch.

Butch daha iyidir hoca. Hem güçlü - kuvvetli, hem de daha soğukkanlı.

vincent.. eğer arabadaki zenci cocuğu bilerek öldürdüyse
yok değilse butch derim ama zed butchun makata duhul etseydi yine vincent derdim

her ahval ve şeraitte butch.

olur. diziyi izle.

eger bilmiyorsan dizinin adi da: firefly

Önce diziyi izle derim, karakterlere alışman açısından. Ben bu firefly + serenity olayını 2 ayda bir yapıyorum epic. Dizisinden de pişman olmazsın ki bence dizisi daha iyiydi filminden hehe

Zaten dizi iptal edildi diye film çıktı bildiğim kadarıyla. Ah Fox yaktın bizi, gitti güzelim dizi.

ben diziyi izlemeden filmi izledim, pişmanım şu an, en kısa zamanda diziyi izleyeceğim. film güzel ancak "neden bu kadar efsane olmuş ki bu firefly amaaan" gibi bir anlamsızlık hissi oluyor sadece filmi izleyince.

ben ilk filmi izlemiştim güzel gelmişti. ama düzüsü çokd aha güzel. yani diziyi izle de mutlaka. olmadı diziden sorna bir daha izlerisn o o kadar önemli deyil...

(bkz: 2001: a space odyssey)
(bkz: solyaris)

eger bulabilirsen (bkz: westworld)
henüz seyretmedi isen solyaris, stalker, moon, gattaca, existenz, code 46, blade runner,

2001: a space odyssey +1

2001: A Space Odyssey +1
Inception
Equilibrium

Frequently Asked Questions About Time Travel
www.imdb.com

yaratık, uzay gemisi yok ama oldukça fantastik, eğlendireceğinin garantisini verebilirim.

bunların yazılmamış olmaması şaşırtıcı:


deja vu*
donnie darko
the butterfly effect

bir de pandorum

repo men.

apocalypse now, denenebilir.

kurt russel'ın başrolde oynadığı : breakdown

ve

meryl streep'in başrolde oynadığı: the river wild

iştahını kabartacak filmlerden... hararetle ve ehemmiyetle tavsiye ederim.

www.imdb.com

motorcycle diaries
rain man
the book of eli
the bucket list
thelma & louise
seven years in tibet

bence senle bağları koparmamak için sürekli konuşuyor. çok konuşanlardan hoşlaşmadığını belli et panpa.

belki seni konuşkan sanıyordur veya sen onunla hiç konuşmuyorsun. (güzin amca)

öf abla acayip detay vererek konuşanlardan. konuyu uzatanlardan, sündürenlerden. huy bu yapacak bir şey yok :/ huyu öyle onun. çok da fenaymış beh!

İlişkiyi dingin tutmak için yapıyordur ama çoğu kız bilmez ki erkekler çok KONUŞAN kızlardan nefret eder!

ona kucuk surprizler yap

hani eve bir sürü misafir gelir, hepsi evin çocuğu ile ilgilenir ama evin çocuğu en çok birine şımarır, bütün ev halkı uyarmasına rağmen ona sırnaşır durur, hikayeler anlatır, çayını içirmez, kolunu çekiştirir, bütün oyuncaklarını ona göstermek için çıldırır. öyle bir durum işte. muhtemelen size aşık.

ikisine de o para verilmez ama illa alicam diyorsan dell al derim.

teknik servis açısından sorarsan dell +1 derim.

özellikler açısından ise neredeyse tamamen aynı işlemci, harddisk, ram v.s bir tek ekran kartları değişik ki ati 5650 6370'e göre çok daha üstün bir ekran kartıdır. hani piyasada şuan tercih edeceğim tek ekran kartı 5650'dir. ati 6370 (asusta kullanılan) ati 5470'le neredeyse aynı diyebiliriz. ürün karşılaştırmaları da şurda bakabilirsin;

www.notebookcheck.net
www.notebookcheck.net

bence dell.

DELL in ekran kartı bariz daha iyi. ve ram den de avantajı var. bir dell kullanıcısı oalrak Dell i tavsiye ederim.

fiyat farkini olusturan etmen ekran karti.

5650 ile 6370 performans acisindan oldukca farkli. sayet oyun vs veya grafik kartini yoracak islemler yapilacaksa benim tercihim dell'den yana olurdu (+1333mhz ram farki da bir miktar oynatmistir fiyati).

Bir DELL kullanıcısı olarak dayanıklılık konusunda hepsine on basar, o konuda için rahat olsun. Miktar gerçekten biraz fazla, başka alternatiflere yönelirdim ben ama sen biraz daha profesyonelce bir amaç için kullanacaksan ve miktar da önemli değil diyorsan dell gözün kapalı al derim.

hiç birine bakmadım , dell diyorum

baktım gene dell diyorum ,

gerisini sen düşün ^ ^

ben de dell diyorum bir asus kullanıcısı olarak.

ne olursa olsun notebooklarda servis cok önemli bu da asus un en kötü yönü.

bu aralar laptop alacak insanlar hep bu ikisi arasında kalıyor. ikisi de fiyat - performans oranı iyi güzel marka. ama dell sanki bi adım daha önde.

asus'un allah cezasını versin.

panpa ram de ddr3 1333 vs 1066 ekran kartı da muhım tabi. direk donanım olarak bakarsan bile dell daha iyi bi donanım. servis ve dayanıklılık dersen dell siker o derece.

DELL iyi.

Bir playerdan ziyade CoreAVC diye bir kodek paketi olacaktı. HD videoları düşük performanslı bilgisayarlarda oynatabilmeyi sağlıyordu. Bir deneyin isterseniz.

memurlar.net/forum'da ara cevabı,yardımcı olacak çok adam var..

memurlar.net de cevap alamazsın saçma sapan binlerce insan dolu orada..

taşra belli olmuyor yaa, mesela ptt veya sgk çıkarsa her yer olabilir diğerlerinde google da aratırsan üç aşağı beş yukarı yerleri belli.. uzak olsa da servis falan var merak etme..

Orada da çok torpil dönüyor. Amerikan Başkanlarından biri torpille Vietnam'a gitmemişti. Ya da özel okullara girişlerde çok torpil dönüyor vs...

dünyanın her yerinde torpil var

türkiye'deki gibi değil. türkiye'de torpilsiz işe giremeyeceğin sektörler mevcut.

O işi gerçekten hakedenler arasında tanıdık olanlara öncelik tanındığı olabiliyor. Türkiye'deki gibi bomboş adamları hayal bile edemeyecekleri yerlere getirmiyorlar.

isim çok aptalca geldiğinden vazgeçtiler, dünya dominasyonunu amerikaya bıraktılar.

solgar kullanmıştım. temmuzdaki kpss öncesinde 2 tane almıştım. kendi branşımda türkiye sıralamasında ilk 10'a girdim. yaşasın solgar:)

genişleyen barfiks şeyleri var. spor malzeme satan yerlerde bulunur, yaklaşık kapı genişliğinde oluyor, yanlardan çevirdikçe enine genişliyor ve kapıya sıkışıyor bir anlamda.

Kapının kasasına dik koyamazsın, esneme yapar, daralma yapar bişey olur bir sakatlık çıkar Allah korusun. Portatif, ayaklı olanları var mı bilmiyorum ama varsa eğer öyle bir şey alsan daha sağlam olur gibime geliyor.

o kapı barfiksleri kapının ağzına eder kasayı ezer bozar ağzına eder. yapıştırmada hayatta olmaz sakatlanırsın. en güzeli demircide demir yaptır u harfi şeklide tavana dübelle vidala. Sonra taşınırken söker deliklere azıcık alçı çeker kamufle edersin. kapıya sıkıştırsan ev sahibi ile aran daha beter olur. 4 delikten birşey olmaz

ev sahibi evini sürekli kontrol etmiyorsa ne gibi bir zararı olabilir ki? nasıl sabitleniyor bilmiyorum ama eğer delik açmak gerekiyorsa, ileride sorun olursa alçıyla kapatır üstüne boya atarsın.

bende kapi pervazina sikisandan var, kenarlari siyah plastik kapiya hic zarar vermiyor. 70 kiloyum gunde 30 tane barfiks cekiyorum ama 2 yildir bana misin demedi. pervazin biraz genis olmasi lazim ama tam oturmasi icin.

www.sportifhareketler.com

Şunu tavsiye ederim.Ayrıca diğer işlevleri için de kullanışlı.

üstad, bende boş duran bir barfiks var, pervaza sıkıştırılanlardan. ankara'daysanız adres vereyim, yolunuz düşerse alın.
şuna benziyor, markası dunlop

www.hepsiparis.com

sabit ritmli müzik işine yarayabilir.

(bkz: solgar nero nutrients)

su anda fiyati 35 tl..
bahsedilen o kötü koku yillar onceydi, kapsul maddesi degistirdiler, koku falan yok artik..

ters düz farketmez...

şaka bi yana,
bende yaradı baya işe...
ilaç degil bu... bitkisel bir şey... yapay, laoratuvarda sentezlenmiş hic bir kimyasal yok içinde... bitkilerden extract etmişler..

solgar zaten, adamlar yapıyor, krallar bu işte..

@serkanserkan, teşekkürler panpa.

nero nutrients iyidir. ben de oss zamani kullanmis, faydasini gormustum.

fakat bilin ki bir urunun bitkisel olmasi, onun ilac olmadigi, ya da yan etkilerinin bulunmadigi anlamina gelmez.

filtre kahve aparatı edin.

aç karnına olmayacak şekilde, bir bardak kahveden sonra bir bardak meyve suyu (portakal/greyfurt) iç, süper çalışırsın.

iki saatte birden sık alma yalnız.

@sakura, bitkisel oldugu icin ilaç degil demedim..
bitkisel olan şeyler de ilaç olabilir tabi.. ama genellikle bitkisel ürünler ilaç degil sedatiftir...

nero nutrientes'de ilaç değil... ki zaten üzerinde yazıyor "ilaç degildir" diye...

yemek ye sonra da uyu

Akışına bırak. Bu saatten sonra yapacağın en iyi şey uyumaktır zaten. 4 saatlik bir uyku iyi gelir aslında. Ram, Mram oranını tutturursun hem. 5 ya da 3 saattense 4 iyidir.

hangi bölümün matematiği bu mateamtik?

ikinci yanın haklı.

@karlmarx, endüstri mühendisliği üstad. yalnız endüstri mühendisliği mi atom fizyolojisi mi ben de anlamadım. üniversitede svahili dilinde falan mı veriliyo bu matematik dersleri? ya da iq'm 170 falan mı olmalı anlamam için? 2 yıldır çakıyoruz iyi mi.

@a perfect lie, sana puanım 9 kanha. yalnız uyur da uyanamazsam diye korkuyorum.

hafif şeyler ye, saatini de kur, bi arkadaşına da mesaj at arasın uyandırsın.

tecrübemi paylaşayım;
1. Çalışma
2. Uyumak istesende uyuyamazsın:D

peki üstadlar. anlaşıldı ki çalışmiycaz. soru da evrim geçiriyor o zaman; peki kağıdım nasıl olacak? terminatör'ün kalbi kadar boş bi kağıt mı teslim edeyim yoksa doğru olup olmadığı, daha doğrusu rakam olup olmadığı belli olmayan karakterlerle bezeli, stratejik bi kağıt mı?

Doldur doldurabildiğini. Aklına ne geliyorsa -konuyla alakalı tabi tutup da şiir yazma- yaz. Kıyısından köşesinden puan alırsın en azından. Gerçi şimdi büt var mı bilmiyorum da büte kalmanı engelleyecek bir not da almazsın herhalde?

boş kağıt teslim etme, hayal gücüne güven, yaz ütopik bişeyler, hocanın sınav kağıdını okurken çıldıracağını hayal et ona göre kağıdını zırvalarla doldur.

@g man, büt olayımız yok hocam, direkt yaz okulu.

@paketinsonundakiğrençekirdek, bu taktiği mühendislik istatistiği'nde denedim panpa. tabiri caizse mühendislik literatüründe çığır açacak sallamasyonlar yaptım, kağıdı o an zihnimde canlanan yapay formüller ve o formüllerle yapılmış zavallı çözümlerle doldurdum. tamam kaybetmeye elano kadar mahkumdum da, "5" alacağımı da düşünmemiştim. 15 falan değil ha, düz 5. yine de teşekkürler.

@duyurucular, olm uykum gelmeye başladı lan..

edital enfeksiyon: geri gitti.

@borçlar kanunu, günaydın panpa. şu anda sınavdan çıktım, fantastik senaryo bakımından vaçovski braadırs'ı geçmiş durumdayım. ne güzel lan bu!

gecmis olsun

@rn, eyvallah üstad.

@borçlar kanunu, ayıpsın panpa. bi mesaj yeterli.

sadece isimle olmaz. milyon tane sonuç çıkar tek tek bakman gerekir.

gizlili ayarlarinda profilin görünebilirliği arkadaslarimin arkadaslari seçili olmadigi sürece profil gizliyse göremezsiniz. bunun için de ortak arkadasa sahip olmaniz gerekir.

yani sadece arkadaslarina acik bir profil ise onu bulmaniz imkansiz.



sordugunuz seyle alakasi yok ama kenarda dursun belki bir gün lazim olur.(facebook konusunda bilgi fakiri oldugunuzu soylemistiniz, ona istinaden)

facebook profilinin olup olmadigi ile ilgili bir ipucu.

- eger kayıt oldugu maili biliyorsaniz login ekraninda mail ve hatali sifre kombinasyonuyla o kisinin hesabi olup olmadigini anlayabilirsiniz