[]

Tuhaf kuru öksürük ve göz akması

İki haftadır gece uyuduktan yaklaşık bir saat sonra kuru öksürükle uyanıyorum. Boğazım gıcıklanıyor ve sürekli öksürmem gerekiyormuş gibi bir his oluyor. Bu öksürük geldiği zaman uyandığımda sol gözümün tam açılmadığını ve yaşlar aktığını fark ediyorum. Baya baya göz yaşları akıyor gözümden ve gözüm yanıyor. Aynı anda sol burun deliğim de tıkanmış oluyor.

Gözün yaşarması ve akması durumu bu öksürük başlamadan bir hafta kadar önce sadece gece değil, gün içinde de oldu. Sabah uyandığımda her şey normale dönmüş oluyor, gayet dinç hissediyorum.

Sanırım bu hastalık değil de alerjik bir durum. Üzerime örttüğüm battaniyeyi değiştirdim, geçmedi. Yattığım odayı değiştirdim geçmedi. Evde 8 senedir kedi var. Kediden olabilir diye düşündüm. Ama benim odam kedinin girmediği tek oda ve bir seferinde öksürükten uyuyamayıp kendi odamdan kedinin yattığı odaya geçince uyuyabilmiştim o odada. Kediden olsa tam tersi olması gerekirdi?

Sizce bu ne olabilir? Doktora gitmek istiyorum ama MHRS randevu sistemi randevuları göstermiyor sanırım Corona'dan dolayı. Hangi bölüme gitmeliyim bunun için?

 
valla oksuruk ve konjoktivit corona belirtilerinden oluyor. ikisinin de baslangic evreleri olabilir.


  • buenosdias  (14.05.20 13:07:59) 
Aynısı bende vardı. Göz kanalları buruna bağlı, buradan deşarj oluyor. Burun tıkanınca göz de akıyor.
KBB ye gideceksiniz, büyük ihtimalle sinüs tomografisi de isterler.
Rinit kaynaklı konka hipertrofisi, sinüzit zart zurt birsürü şey diyecekler.
Standart bir şey ise günlük 40 dklık bir operasyonla 1 haftada normal hayata dönersiniz.

Rinit bazen alerjik bazen de alerjik kaynaklı olmayabiliyor.
  • spankenstein  (14.05.20 15:46:57) 
[]

Reklam ajansı açacağız ama nasıl?

Evet, üç kuruş paraya başka yerlerde çalışmaktan bıkarak böyle bir işe girişmeye karar verdik. Ben hiç ajansta çalışmadım ama İletişim mezunuyum ve sosyal medya yönetimi, fotoğrafçılık, dergicilik, editörlük vb. işler yapıyorum 4 yıldır. Ankara'da bu işler İstanbul kadar büyümediği için bir şansımız olacağına inanıyorum.

Muhtemelen bilmediğiniz işe girmeyin diyecekseniz. Demeyin, kırmayın hevesimizi :(

Yapmamız, yapmamamız, dikkat etmemiz gereken şeyler nelerdir? Aklınıza gelecek her türlü öneriye açığım. Başlangıçta elbette çok fazla personel alamayacağız. İyi bir grafikçi elzem tamam, başka hangi tür personeller olmazsa olmazdır sizce? Bu işe ne kadar yatırım yapmamız gerekir vs. bildiğiniz her şeyi yazarsanız çok mutlu olurum.

 
Aboo neredeyse sıfır bilgi 100 cesaretle giriyorsunuz işe. sıfır bilgi, işletme açısından diyorum yoksa mesleğinizle ilgili deneyiminize laf etmem. haddim değil. öncelikle faturalaşma işlemleri için güvenilir bir muhasebeci bulun ve şahıs ya da limited olarak şirket açın. bunun ardından;

uygun fiyatlı merkezi bir yerde sanal ofis kiralayın. toplantı odası kullanımı, adınıza telefon ve gelen çağrıları firma adınızla cevaplayan personel, müşteri aramalarını not eden size yönlendiren bir hizmeti olsun. bunlar hep sanal olacak. yani bu hizmetin aylık ödemesini yapın, öyle sekreter filan gibi birini tutmayın, hat satın almayın filan.


yeriniz hazır. söylemeye gerek yok. bir kurumsal web sitenizin de olduğunu varsayıyorum. yoksa da olsun mutlaka. olmazsa olmaz.

ofis tamam site tamam. siz eğer editörseniz sağlamından bir grafik tasarımcı ile free lance anlaşın. sigorta, yemek, telefon gideri, ofis giderini ötelemiş olursunuz büyüyne kadar. eğer siz grafikerseniz sağlamından bir editör ayarlayın yine freelance.

şimdi sanal bir ofisiniz, kurumsal bir siteniz ve mevcut iki çalışanınız var. bundan sonrası pazarlama becerinize kalmış.

eğer mümkünse tüm bunlardan önce bir müşteri bulun. müşteri tarafında kurumsal site yeterli. müşteriyle el sıkıştıktan sonra şirketi kurun kiralamaları yapın ve hizmete başlayın. bu anlattığım işin tohum aşaması. fidan haline gelebilmesi için eğer bütçeniz uygunsa sektörde deneyimli pazarlama elamanı da alıp kontrollü büyüyebilirsiniz

EK:
Başka ne tür personel olur sorusunun cevabı başlangıç için değil ama ideal bir iletişim ajansı için;

- sekreter
- hizmete uygun arabası olan şoför ya da kiralık araç şirketi
- tüm birimlerin başında genel koordinatör
- her birim için koordinatör
- grafik bölümü için bir art direktör
- art direktör altına yeteri sayıda grafiker
- yazı işleri bölümü için editör
- editör altına yeterli sayıda muhabir
- tüm işlere yetecek kadar fotoğrafçı ya da kiralık fotoğraf ajansı
- görsel/imaj sitelerine premium üyelikler
- sanal değil fiziki ofis ise ofis temizlik elemanı (haftalık/günlük)
- pazarlamadan sorumlu uzman
- ofis sizin ise bilgi işlem hizmeti
  • elestirman  (09.05.20 16:49:57 ~ 16:56:56) 
hocam önce müşteriyi bulacaksın, sonra personeli bulacaksın. acilen bu işten vazgeçin ya yazdıklarınız hiç ümit vermiyor :(


  • retiredcolonel  (09.05.20 16:51:43) 
"Ankara'da bu işler İstanbul kadar büyümediği için bir şansımız olacağına inanıyorum." bu çok talihsiz bir çıkarım.

Yüzyıllarını sektöre vermiş bir abi olarak söyleyeyim, Ankara'da iş yapacaksanız kamudan iş alacaksınız. Kamudan iş alamıyorsanız özel sektörden ilerleyemezsiniz. Kamu bile işi İstanbul'a veriyor. Özel sektör için Ankara civarına bakmanız gerek. Eskişehir ve yukarıda karadeniz illeri gibi.
  • elestirman  (09.05.20 16:59:41) 
Ankara Türkiye'de en kolay para kazanılacak şehir. Ama doğru yolla. Reklam ajansı Ankara'da parlayacak bir sektör degil. Reklamla paralel işlere uygun ama tek başına reklamla buyunulecek bir şehir değil.

İlla kendi sektörünuzde iş yapmakta israrciysaniz reklam kısmı işin sadece yüzde 10 u olmalı. Ankara organizasyonlar,memurlar, avmler,marketler ve iş bilmeyen esnaflar şehri. Bu denklemi çözen herkes burada ihya olur. İdealist pembe hayaller kuran herkes de finalde batmaktan daha ağır sonuçlar yaşar.. amaç para kazanmaksa o çok kolay. Ama yok ben illa reklam ajansı kurucam ve o ajansta sadece reklam işi yapicam diyorsanız ve gerçekten başarılı olursanız büyük bir istisna olursunuz.
Tekrar söylüyorum Ankara Ankara'yı çozen biri için Türkiye'de en kolay para kazanılacak şehirdir. Bu gerçek apaçık ortadayken zor yolları denemeyin.
  • deer hunter  (09.05.20 17:28:28) 
Sizin bu tarz bir kaç duyurunuza daha rastlamistim. Hep güzel ama gerçek hayatla örtüşmeyen ticari hayalleriniz var. Kendi işinizi yapmak istemeniz güzel. Ama hep dolambaçlı ve bisürü sizin dışınizdaki etkene bağlı projeleriniz var. Birazcık basit bakabilseniz bu cesaret ve para kazanma isteğiyle her şey mümkün. Ama hayatı veya ticareti biraz daha tanımalısınız veya taniyanlardan egosuz bir şekilde destek almalısınız. afedersiniz işin kurdu olmuş ajanslar bile hem zor para kazanıyor hem de bisürü kapris çekip ruh sağlığını korumaya çalışıyor. Niye çetrefilli kazançların peşinde koşmakta bu kadar israrcisiniz ki? İki adım geriye çekilin ve ticaret dünyasına tekrar bakın ve insanlar nasıl para kazanıyor sadece görüp izlerini takip edin. Kafanızda biseye kendinizi ikna edip başkalarının da bunu onaylanmasını umarak bir girisimde bulunmak çok üzücü sonuçlar verebilir . Siz de kendinizi yüzde yüz ikna etmiş veya projelerinize yürekten inanıyor olsanız bu arayışlara bulunmazdı biz veya önceki duyurularinizdaki projemizde ısrarcı olurdunuz dimi?


  • gurur  (09.05.20 17:54:37) 
[]

Hesabıma gelen İşkur KÇÖ ödemesi

Az önce hesabıma Nisan ayı için 1200 lira İşkur ödemesi geldi. Ben zaten iş yerimden iş yeri maaşımı almıştım. Bu da gelince bu ay 400 lira fazla almış oldum.

1) Neden böyle bir şey oldu? Patronumuz cimridir, böyle havadan paralar vermez. O fazla 400 lirayı isteyebilir mi benden?

2) Kısa çalışma ödeneği aldığımıza göre bu modelde çalışmamız gerekmez mi? Bize kimse böyle bir bilgi vermedi. Mart’tan beri evden normal mesai saatlerimize göre çalışıyoruz. Yani haftada 50 saat çalışıyoruz. Kısa çalışma modelinde daha az çalışmamız gerekmez miydi?

İş yeriyle ve diğer iş arkadaşlarımla bu meseleyi konuşsam mı? Kimseye bahsetmeyi düşünmüyorum geri alırlar diye :(

 
Aynı durum bizim firmada da oldu. İşkur hata yapmış IK'nın dediğine göre. Şu anda işkur da bilmiyor ne olduğunu dediler. Muhtemelen geri alınır. İş yerine bildir bence.


  • tentemuhendisi  (05.05.20 02:37:25) 
evet tabiki kısa çalışmanız gerekirdi, işverenin yeni çalışma satleri bunlar diye bilidirm yapması gerekiyordu.

geri alınacak bütün tutarlar işverenden alınacak, sizden kimse bir şey alamaz, dilersniz 170e şikayet edebilirsiniz
  • benaslinda  (05.05.20 08:25:01) 
Mart ayında bildirildiyse kalan günlerin ücreti olabilir o. Bende de internet bankacılığında 4. ay yazıyor ancak Mart ayında 2 günün parası da içinde. E-devletten kontrol edebilirsiniz. Mart-Nisan toplamı yatan paraya denk geliyor.


  • transparan kertenkele  (05.05.20 11:17:07) 
[]

Kimya mühendisliğinde teknik mülakat

Sizce nasıl olur, neler sorulur?

Arkadaşım bir firmanın mülakatına girecek. Teknik sınav yapacaklarını söylemişler, sormamı rica etti. Çok geniş bir alan olduğu için nelere çalışması gerektiğini tam kestiremiyor. Mesela "Termodinamik nedir?" gibi spesifik bilgi soruları mı olur yoksa onun deneyimleri ve yaptığı deneyler vs. üzerinden mi soru gelir?

Skype mülakatı olacak, yazılı değil.

 
Kimya mühendisiyim. Çok geniş olduğu için ben de bilemedim şimdi ama özelden firma ve/veya pozisyonla ilgili biraz bilgi verirsen yorum yapmaya çalışırım.

Ben olsam unit operations'a ağırlık verirdim. Termodinamik ve proses kontrol, hatta belki modellemeye de bakılabilir.

Edit üzerine edit: sınav olarak değil de mülakatlarda mühendis adaylarına kendi projeleri veya stajlarıyla ilgili sorular soruyoruz, oradan yardırıyoruz. Mesela bir polimer sentezlemiştir, onun sentezindeki reaksiyon koşullarından polimerin kullanım alanına kadar detay soruyoruz. Reaktör veya distilasyon kolonu tasarımı yaptıysa onlarla ilgili aklına gelebilecek her şeyi soruyoruz. Flow chart fln çizdirdiğimiz oldu.

İlave: mesela stajında doğrudan ilgilenmediği, dolayısıyla hakim oolmadığı bir şey varsa onunla ilgili de soru sorup yorum yapmasını bekleriz. Bir kimya mühendisi olarak yorum yapmasına bakarız. Doğrusunu bilmiyor olabilir, biz bilmiyor da olabiliriz ama bakış açısı, yorumlaması, akıl yürütmesi, karşılıklı tartışabilmemiz önemli olur.
  • pati  (04.05.20 20:52:16 ~ 21:14:05) 
[]

Banyoda nasıl ampul kullanıyorsunuz?

Banyomuzda iki ampul var biri beyaz biri sarı. Annem beyazı seviyor ama beyaz ışık yüzdeki tüm kusurları gösterdiği için nefret ediyorum. Ben sarı ışığı açıyorum ama o da banyo zaten küçük olduğu için karanlık gösteriyor.

Var mıdır önerileriniz?


 
bizim ev ultra lüks olduğu için hem sarı hem beyaz var istediğimi switch eyliyorum.

şaka bir yana ayna kenarı şerit ledler var onlardan takabilirsiniz beyaz, tepedeki de sarı olur.

günü mutlu geçsin isteyen sarısını yakar, depresyona girmek isteyen beyaz.

yeri gelmişken odada sarı ışık sevenler derneği'ne bekleriz.
  • aziz dostum jack  (02.05.20 00:58:59 ~ 00:59:25) 
sarı ışık kullanıyorum. uzun vakitli küvet seanslarını seviyorum, ışık için bu esnada genelde çeşitli mumlar kullanıyorum. oldukça dinlendirici oluyor.


  • galaksi yolcusu  (02.05.20 01:01:08) 
@aziz dostum jack

Ahh ne lüksü daha bugün duvarı sıvamaya çalışırken arkası çürümüş her yer döküldü ev en az 50 senelik :(
  • jacque  (02.05.20 01:01:38) 
boyutu bilmiyorum ama bundan kullanıyorum. aşırı inanılmaz memnunum.

www.gittigidiyor.com
  • trajikomix  (02.05.20 03:53:34) 
[]

Çizim yeteneği olmadan görsel sanatla uğraşmak

Görsel sanatlarla ilgili bir şey yapmak istiyorum hobi olarak ama çizim yeteneğim yok. Kolaj çalışmaları yapabilirim diye düşündüm hem normal hem dijital olarak.

Çizim yeteneği olmayanlar bunun gibi başka neler yapabilir sizce?


 
ürün tasarımı, soyut çalışmalar, fotomanüplasyon


  • sttc  (30.04.20 12:36:30) 
Sorunuza tam yanıt olmayabilir ama yeterince uğraşmayı göze alırsanız, çizim yeteneğine sahip olabilirsiniz.
Ayrıca ürün tasarımı tam anlamıyla güzel sanatların içerisinde yer almaz. Elbette takı tasarlamak, medikal bir ürün tasarlamaya göre daha fazla estetik algı gerektirir (genelde) ve daha fazla estetik/sanatsal tatmin sağlayabilir.

Son olarak, canınız ne yapmak istiyorsa onun için uğraşın bence.
  • kusmakla kusamamak arasindaki ince cizgi  (30.04.20 13:53:28 ~ 15:04:00) 
çizgi film karakterlerine bakarak çizmeye çalışın. inanın öyle aman aman bir yetenek gerektirmiyor ve çizdikçe güzelleşiyor.


  • mehmed resad  (30.04.20 14:11:07) 
tasarımcıyım. üstüne mesai harcayıp çizemeyen kimseyle karşılaşmadım. çizim yeteneği diye bir şey yoktur.


  • brakgn  (30.04.20 15:22:48) 
[]

Kiracılı evim için vergi vermem gerekiyor mu?

1.5 yıldır evim var, kira alıyorum. Ama şimdiye kadar hiç vergi ödemedim. İnternette araştırdım ama neyi nereden ödemem gerektiğini bulamadım. Toplam borcumu görüp ödeyebileceğim yer neresi?




 
intvrg.gib.gov.tr
buradan giriş yapıp beyanname dolduracaksın. orada çıkacak kaç para ödeyeceğin. senelik 5400 liradan az kira aldıysan gerek yok

  • sutlu nescafe  (30.04.20 12:26:26) 
Gelir vergisi ödemeniz gerekiyor evet. Kiracıya hatırlatın, bankadan kirayı gönderirken ödeme türü olarak Kira Ödemesi seçsin yoksa otomatik olarak çıkmayabilir vergi portalında.


  • crown  (30.04.20 12:41:56) 
Bugün son gün, uzatılmıştı. Sisteme girip yıllık kira gelirinizi girin, 5400 TL istisnayı düşüyor sistem, kalan tutar üzerinden de %15 götürü gider düşüyor.

Kalan gelire vergi hesaplıyor, ikiye bölüyor, iki taksitte ödüyorsun.
  • John Bloor  (30.04.20 14:10:24) 
garanti bankası 3 taksit, garanti pay ile ödersen 4 taksit yapıyor


  • sutlu nescafe  (30.04.20 16:05:35) 
[]

Kurumsal kimlik oluşturma

Bir şirketin kurumsallaşma aşamasında düzenlenmesi gerekenler sizce nelerdir?

Benim aklıma ilk aşamada logo, standart font/punto ve renk kullanımları gibi şeyler geliyor. Başka neler olabilir? Yaklaşık 50 kişilik, eski bir şirketten bahsediyorum.


 
website, antetli kağıt, zarf, takvim, bayrak.


  • malheiros  (29.04.20 15:18:09) 
Sigortayı az ödemek için elden maaş sisteminden vaz geçmesi.


  • Unde bach canim  (29.04.20 15:27:11) 
@Unde bach canim

+1 :(
  • jacque  (29.04.20 15:32:48) 
mail imzalarının olması


  • kablelvuku  (29.04.20 15:39:03) 
Benim aklıma en önemlisi bir şirket kültürü oluşması geliyor. Logo, site vb. bunlar işin kılıfı. Yarın kurulan bir şirket de gidip güzel tasarımlar yaptırarak "kurumsal kimliğimiz" diye gezinebilir. Bu durumda sizin yaptığınızda daha profesyonelce çalışmış, daha göze hoş gelen tasarımlar ile sizin şirketinizin önüne mi geçebiliyor ?

Şirket kültürü, hizmet kalitesi, değerleri ile bir temel oluşur. Geri kalan kısımlar bu temelin üzerine inşaa edilirler.
  • burka  (29.04.20 15:52:47) 
Burkanın dediği gibi görünüş kısmı işin en kolayı. Tabi ki o kısım da çok önemli ama kurumsallık sadece dışarıdan güzel görünmek değil. Çalışanın patronla muhattap olmayacağı profesyonel bir organizasyon şeması işin temelidir bana göre.


  • Hokkabaz  (29.04.20 17:04:40) 
[]

Karakalem çizim malzemeleri

www.urunsec.com


"6 x Graphic Kalem (2H, H, B, 2B, 4B, 6B), 2 x Watersoluble sketching Kalem (4B, 8B), 1 x Onyx Kalem (Dark), 3 x Tinted charcoal Kalem, 1 x Charcoal Kalem (Dark), 1 x Metal Kalemtraş, 1 x Silgi, 1 x A5 sketching pad"

Linkteki ürünü hediye almak istiyorum. Yeni başlayan biri için olacak. İçerisinde defter olması hoşuma gitti. Her yere yanında taşıyabilir diye düşündüm. Sizce uygun mudur?

 
cok guzelmis. yeni baslayan biri icin biraz pahali bir hediye. ama butcenize uygunsa alabilirsiniz tabii. biz yeni basladigimizda faber kullaniyorduk :((

koh-i-noor da tavsiye ederim. ama akliniz karismasin isterseniz. bana gelse bu hediye cok sevinirim. :)
  • batlegolas  (23.04.20 17:06:22) 
Çok güzelmiş, gayet de uygundur. Ayrıca kömür kalem de seviyorsa şu set de çok güzel:
www.urunsec.com

  • kobuzchu kiz  (23.04.20 17:12:54) 
@batlegolas
Bu anlamadığım şekilde bu sitede çok pahalı. Trendyol'da 190 lira.
www.trendyol.com

@kobuzchu kiz
Evet, diğer seçeneğim de buydu. :)
  • jacque  (23.04.20 18:32:44) 
  • zagrebingözleri  (24.04.20 02:08:52) 
[]

İç çamaşırı butiği açmak istiyorum

Yıllardır istiyorum bunu, bir sürü model biriktirdim ve aklımda da çok güzel şeyler var. Şimdi birer ikişer Instagram'da benzer işlerin başladığını görünce çok üzüldüm.


Aşağıdaki sorulardan en azından birine bile cevap alırsam çok mutlu olurum.

1) Bu butikler bir yerden dantelli ürünler buluyorlar ama nereden çözemedim. Aliexpress değil. Genellikle her üründen 1-2 beden ancak ellerinde oluyor. Yani bir yerden toptan da almıyorlar. Nereden buluyor olabilirler (Büstiyer, bralet vs. iç giyim ama SPOR GİYİM DEĞİL)

2) Ben kendi istediğim modelleri ürettirmek için nasıl bir süreç izlemeliyim?

3) Bu modelleri önce birine mi çizdirmem gerekiyor? O kişinin unvanı MODELİST mi oluyor? Sonra da bir tekstilciyle mi anlaşmam gerekiyor? Yoksa tekstilciye direk fotoğraf verip bana bunlardan 50 tane yapın mı deniyor?

4) Maks. 100-150 tane olacak. Tekstilciler benim ürünlerimi elle mi dikecek yoksa makinede mi dikilecek?

5) İç çamaşırı üretiyorum diyenlerin örnek fotolarına bakıyorum bildiğiniz anane donu ya da Sincanlı yeni gelin sütyeni falan dikiyorlar. Benim istediklerim böyle şeyler değil. Yine de becerebilirler mi?

NOT: Birkaç ilgili foruma yazdım ama dönüş olmadı. İnternettei araştırma ve her şeyi bulma uzmanıyımdır ama bununla ilgili resmen adamakıllı bir bilgi bulamadım. Ankara'dayım ama gidebilirim her yere.

 
Seda oturan ismini bir araştırın isterseniz. Markası da www.25thhourstore.com


  • oligomer  (20.04.20 08:09:59) 
Bir stilist bulup çizim ve numune yaptıracaksın. gerekli malzemeyi alıp bir atölyeye ürünü sipariş edeceksin ki, 100-150 ürün için dönüp bakmazlar bile. 10.000 li 100.000 li miktarlar telaffuz etmen lazım. Söylediğin sayıda üretim yapmak için çok işsiz kalmış bir atölye bulman lazım.
Malzemeyi atölyeye yığdıktan sonra teslim alacağın gün gittiğinde, 'Alacağımız vardı. Biz de atölyesine çöktük. Git malını verdiğin adamdan iste' diyen bozuk şiveli kaba saba biriyle de karşılaşabilirsin. O piyasa iflaslarla yeni kurulmaların bol olduğu işten anlamayan birinin kenarından giriş iş çıkaracağı bir piyasa değil.
Yine de bakacağım diyorsan Merter'i, Zeytinburnu'nu, Bağcılar'ı bi dolaş. Hazır ürün alacaksan da, bu saydıklarımı ve Tahtakale'yi dolaş. Beğenip anlaşıp daha sonra telefonla sipariş verirsin. Toptan fiyatından 3er-5er alabileceğin dükkanlar var.
Google'a içgiyim dikiş kursları yazınca dünya kadar kurs çıkıyor. Malzemeyi saydığım yerlerden alıp sıfırdan kendin üretmeyi denesene.
  • Mirket  (20.04.20 11:43:08) 
Butik çalışacaksanız beğendiğiniz modelleri düz iç çamaşırı olarak alın. Sonra da günde 50 kazak süsleyen boncukcu teyzelerden ayarlayın. Evden çalışıyorlar her işlemeyi danteli işlerler.


  • gatherer  (20.04.20 13:20:13) 
[]

Kilo vermede nerede yanlış yapıyor?

Erkek arkadaşım 1.90 cm'e 110-115 kg civarındaydı. Netteki hesaplama sitelerinde günlük alması gereken kalori miktarı 3200 olarak çıkıyor.

Günde iki öğün yiyor:

Sabah: 4 yumurta, et-hindi füme, söğüş, muzlu yulaf, tahin-pekmez, 1 dilim siyez ekmeği, portakal suyu. --- Bu yaklaşık 1000 kalori ediyor.

Akşam: Et veya tavuk, pilav veya makarna, salata, ekmek yok. --- Bu da 1000 kalori etmiyor ama hadi buna da 1000 diyelim.

Tatlı, gazlı içecek, hamur işi vs. yok. Bazen akşam 10 gibi 1-2 kuru incir ve ceviz yiyor.

Bu beslenmeyle maks. 2500 civarı kalori alıyor.
Bunun yanı sıra birer gün arayla yaklaşık 1.5 saat süren çok ağır bir spor yapıyor. Cardio eklemiyor, ağırlık çalışıyor ama kan ter içinde kalıyor. Ben izlediğimde şok olmuştum buna nasıl dayanıyor diye.

1 aydır bu düzende gidiyor. Öncesinde de her sabah spor salonuna gidiyordu ama yediklerine daha az dikkat ediyordu. Dün tartıldı. Biz 104-105 civarı bekliyorduk. 108 çıkarsa üzülürüm falan diyordu. Bi tartıldı 111 kilo çıktı. Bu nasıl mümkün olabilir?

Şu an çok üzgün, hiçbir şey yapmak istemiyor. Teselli de edemiyorum çünkü ben de çok şaşırdım bu duruma. Çocukluğundan beri spor yapan bir insan. 2-3 sene önceki depresyon döneminde aldı bu kiloyu. Daha önce mükemmel bir fiziği vardı ve PT ile çalışıyordu. Nasıl spor yapması, nasıl beslenmesi gerektiğini de biliyor. Sürekli bir şeyler izleyip okuyor zaten.

Sorun ne olabilir?

 
Bir uzmana danıştınız mı? Kilo vermesini engelleyen bir rahatsızlığı olabilir belki?


  • selimcigimisik  (19.04.20 17:51:34) 
Önce Test yaptırmanız da yol gösterebilir ben diğer taraftan değerlendirdiğimde boyu ve kilosu fazla olduğu için hesaplama sitelerinde gerekli kalori fazla çıkabilir,bu sizi yanıltmasın yani 3200 kalori harcamıyordur kendisi.İkinci nokta olarak öğün sayısını üçe çıkartıp protein alımını ve yeşillik alımını artırmalı kahvaltıdan muzu yani meyveyi bir süre çıkarmalı meyve suyu katliam onu söylemiyorum.Sorunuz varsa yazabilirsin.İkinci ve üçüncü öğünde Et,tavuk,balık ve salata şeklinde gidebilir karbonhidrat miktarı biraz daha spesifik


  • shredd  (19.04.20 18:03:29) 
Zaten ilk paragrafta demişsin nerede yanlış yaptığını; 3200 kaloriyle kilo veremez zira klasik kalori hesaplayıcılar sizin düşündüğünüz mantıkta çalışmaz vücut kitle indeksine göre hesaplar, bu doğru bir yol değil, sen oraya 190 boy 115 kg yazdığında kalori hesaplayıcı bu 115 kiloda ana ağırlık yağ mı kas mı bilemez, o nedenle kilo yağdan da olsa kastan da olsa günlük ihtiyacı yüksek tutar ama kalori hesaplarken doğru kalori miktarı için total vücut ağırlığını değil yağsız kas kütlesini baz almak gerekir, zira aldığın enerjiyi yağlar kullanmayacak yağsız kütle kullanacak, onun da 3200 kaloriye ihtiyacı olmaz, o nedenle öncelikli olarak vücut yağ oranını ölçün, sonra bu yağ miktarına göre ihtiyaç duyulan kaloriyi alın. Misal 190 boyuna %10 yağ oranına sahip 110 kiloluk biriyle 190 boyunda %30 yağ oranına sahip 110 kiloluk birinin kilo vermek istediklerinde ihtiyaç duyacakları kalori miktarı aynı değildir. Siz doğru yağ oranını bulduktan sonra şuradan kalori hesabı yapabilirsiniz: www.agirsaglam.com

Bunun dışında kalorileri alırken ölçüm yapma alışkanlığı edinin, yani "bu bu kadar kalori etmez" dediğiniz şey gerçekten o kadar hatta daha fazlasını ediyor bu da yine kilo vermeyi engelleyebiliyor, bu da önemli bir detay. Mesela bir avuç yerfıstığına baksan "bu kadar etmez" dersin ama 800-900 kalori yapar, böyle örnekler çok var, o nedenle mutfak tartısı ve kalori hesabı bu yolda sizin en değerli dostunuz olmalı.
  • angelus  (19.04.20 18:03:46 ~ 18:11:34) 
Bu arada Kardiyo yaparsa düz mantık olarak harcadığı kalori artıcak bu istenen birşey,Kardiyo yapmalı bir şekilde haftada en azından 1-1.30 saat


  • shredd  (19.04.20 18:06:42) 
1. günlük alması gereken kalori 3200 olmayabilir.
2. 3200 olsa bile 3200-2500=700 kalori günlük veriyor. 1 kilo 7000-9000 kalori arası. 700x30=21000 kalori. onu minimumdan bölsen 21000/7000 = 3 kilo normal. 115'ten 111'e düşmüş.

zaten spor yapıyorsa ilk spora başlayanlar gibi atılan su gibi olmaz. millet o şekilde zaten ilk haftalarda ekstrem kilolar veriyor. (zaten verdiği kilonun 4-5'i su gibi düşün) sizde böyle bir durum olmamış.
  • hayley williams ile evlenecek genc  (19.04.20 18:11:21 ~ 18:12:22) 
Korona muhabbetinden adam Netflix, abur cubur yapmıştır işte. Evdeyse zaten nasıl kalori harcayacak. Normal zamandaki gibi kalori almasın. Yakabiliyorsa, korona öncesi gibi iş, sosyal hayatına devam ediyorsa orasi başka. Bu arada siz ne yiyip ne ictigini biliyor musunuz, ayni ortamda misiniz? Sizin yaninizda cok dikkat ediyorum ayagi cekiyordur, siz yokken luppolari, ruffleslari gomuyordur, kendimden biliyorum:)

Burdan siz de bakin da obez diyor sizin degerlere www.nhs.uk
  • speedy  (19.04.20 18:53:00 ~ 19:07:59) 
@speedy

Hahah yok yok aynı evdeyiz. :) İş için dışarı çıkıyor ama acaba o arada mı gömüyor hmm...
  • jacque  (19.04.20 19:09:29) 
Cardio yapmıyor demişsiniz bence bu yüzden olabilir.
Kg’a çok takılmamak lazım, vücut ölçümlerini yapın, belki kas ağırlığı artmıştır yağı azalmıştır.
Detaylı ölçümü görmeden karaları bağlamasın, pes etmek yok.
  • megalomaniac  (19.04.20 19:50:12) 
Insulin direnci olabilir, ortalik sakinlesince bi test yaptirsin.

Bi de karbonhidrati sifirlarsa 5 kiloyu 1 ayda sporsuz verir. If+ kerojenik diyet. Sonra yavasliyor da baslarda mota mot uygularsaniz ise yariyor
  • kveldulv  (19.04.20 20:05:47) 
eppek yedirin adama, eppeksiz doymaz.
Sabahlari cok yiyor. Ben 110 kg olsam, onlari yemeye utanirim, yuzum tutmaz. Sabahlari demli cayi daya, deminden ne keyifle icebilsin ne keyifle yiyebilsin. Peynir, zeytin ver yeter bir de 4-5 dilim ekmek ver, haftada 1-2 kere suprzler yapip yumurta da verin adama sevinsin, proteinsiz kalmasin.

Oglenleri yesin, bos gecmesin, gucten duser yemezse. Makarna, menemen falan. Domates serbest ekmekle yesin. Makarna ile birlikte ekmek yemesin tabi. o kadar degil. Haftada 1 falan ton baligi acsin yesin oglenleri bir kutu o kadar zarari yoktur. Morali yerine gelir bu tarz suprizler onu mutlu eder.

Aksamlari en onemli ogun, (saat 6 sonra yemesin, 7de olur) Tavuk, sulu yemek, bulgur, pilav falan.

Gunde 2 meyve hakki var. Elma fix, 2. si portakal olur ya da mandalina, arada supriz 1er kiwi falan da yesin sevinsin, moral olur.

Haftada 1 kere yuksek kakaolu bitter hakki var. Onun disinda abur cuburmus, biskuviymis, tatliymis yok.

Tatli krizi gak guk ederse, kuruyemis findik; fistik alistirmayin sonra onunu alamazsiniz, havuc verin 1 tane cig cig kemirsin televizyon karsisinda, hem goze de cok yararliymis, a vitamini alir, geceleri tuvalete kalktiginda ortaligi yikip, dokmez.

Bunlari yapsin kilo vermezse beni bul, spora da gerek yok, yuruyus lazim ama.
  • neverletyougodown  (19.04.20 20:29:23) 
bu kadar dertlendiyse bir hassas terazi alıp bir hafta da myfitnesspal kullanmayı denesin. muhtemelen hesap kitapta bir sıkıntı oldu. bu arada kuruyemişin de aşırı kalorisi var


  • yuto  (19.04.20 22:55:09) 
[]

Bulaşıklarınızı neyle yıkıyorsunuz? (Corona’sız normal soru)

1) Şu klasik üstü yeşil altı sarı süngerlerden iğreniyorum. Bunun yerine ne kullanabiliriz?
2) Deterjan olarak çok da fark etmiyordur sanırım ama öneriniz varsa alırım.



 
Parex magic sünver ve amway dish drops. Bu deterjandan başka ne kullandıysam elimde egzama yapıyor. Süngeri de sık sık değiştiriyorum.


  • irene  (12.04.20 15:09:26) 
1. scotch brite'ın kir tutmaz isimli mor bir süngeri var.
süngerin yapısı normal süngerden biraz daha farklı, üstü de öyle keçe gibi değil, daha süetimsi bir yapıya sahip.
çok memnunum ondan, gerçekten kir tutmuyor ama yine de çok sık değiştiriyorum süngeri.

2. amway dish drops+1
o bittiğinde arada bir fairy yeşil elma kullanıyorum, ondan da memnunum.

edit:
bu arada ben de makinede yıkıyorum, ama makineye girmeyen bazı şeyler için kullandıklarım bunlar.
  • blatta hiberna  (12.04.20 15:34:51 ~ 15:57:08) 
Viking deterjan. (Cunku vegan)

Valla sünger konusunda yapacak bir sey yok. O parexler de bir sure sonra iğrenc oluyor senin kullandiklarin da.. olay bol bol degistirmek ve kuru muhafaza etmek.
  • AlsterWasser  (12.04.20 15:35:48 ~ 13.04.20 21:22:16) 
Makinada yikiyorum. Elde yikamak hem daha fazla su harcatiyor hem ellerine yazik


  • nax  (12.04.20 15:51:27) 
makinede yikiyorum, finish kullaniyorum.

en iyi, en güzel makine yikiyor, %90 az enerji ve su tüketiyor. muslukta dakikada 9-12 litre arasi su akiyor, bakin dakikada diyorum. yarim saatte 300 litre su harcaniyor.

makine tüm yikayacaklarinizi 15-20 litre ile yikiyor.

makine yine toplam yikamada 1-2 kwh elektrik harciyor, elde yikamada bu toplamda 10-15 kwh yapiyor.
  • duygusuzromantik  (12.04.20 16:23:38 ~ 16:24:14) 
1- Bahsi gecen surgerin farkli renklerini kullaniyorum ama normal boyutta olani degil de kucuk olanindan aliyorum, bardaklarin ici daha iyi temizleniyor kucuk olunca. Sik sik degistiriyorum.
2- Bence bilindik markalarin bulasiga etkisi az cok ayni ama ellere etkisi degisebiliyor. Eldiven kullandigim icin hangisi varsa onu aliyorum.

Not: Makinem yok, surekli bulasik yikiyorum :(
  • pike  (12.04.20 17:46:11) 
2) Elde yıkamada fairy platiniumdan daha iyi yağ çözen bir deterjana rastlamadım.


  • panamera  (12.04.20 17:55:08) 
[]

Şu dönemi nasıl avantaja çevirebiliriz? (İş fikri)

Paranız olsa şu dönemde nasıl bir işe girişirdiniz?

(Paradan kastım 100.000 TL'ye kadar olsun mesela)


 
dolasip patates sogan satilabilir.


  • citadel  (10.04.20 12:02:53) 
Siperlik işinde ciddi paralar döner. Maske olarak geçmediği için satışı da yasak değil. Yapımı basit, ekşide reklamı bile vardı geçen gün. Ama tanıtım yapıp satmak mesele.


  • Improbable  (10.04.20 12:21:27) 
tarım.
100 dönüm güzel sulak bir arazi kirala, sulama sistemini yaptır, pancar yetiştir.
riski yok, alıcısı garanti (şeker fabrikası) geri dönüşü kısa.
  • etna  (10.04.20 13:01:22) 
[]

Kronik farenjit ve larenjiti olan 56 yaşındaki anne

Annemde kronik farenjit ve larenjit var bildim bileli. Sizce astımı, şekeri olanlar gibi diğer yaşıtlarına kıyasla daha fazla risk altında mıdır?

Nişanlımın ailesine taziyeye gitmek istiyor. Ben göndermek istemiyorum. Taziye dediğimde kalabalık değil aslında evde 5-6 kişiler ama bu virüs malum belli olmuyor.

Gitmesin diyeceksiniz zaten de ben normalden fazla risk altında olup olmadığını da merak ediyorum.

 
tabii ki gitmemeli. anlamıyorsa kavga edeceksiniz. 5-6 kişi olması ne değiştirebilir.
normalden fazla risk altında olduğunu söyleme gereği bile duymadım aslında ama onu sormuşsunuz. evet.

  • not dark yet  (07.04.20 14:29:35) 
Evet daha fazla risk altında, annemi su bırakan sucu için kapıyı bile açtırtmıyorum, ne gerek var ki riske girmeye.


  • eja  (07.04.20 14:32:52) 
Bir mevlut bir cenaze sebebiyle koylerin karantinaya alindigi bugunlerde taziyeye gitmeyi dusunmek sacma, lutfen annenizi ikna edin. Arkadasimin eniştesi öldü, ablasina sarilip teselli bile edemedi, maskeyle uzaktan gorebildi sadece, normal bir zamanda degiliz!


  •   (07.04.20 14:54:24) 
[]

Ankara’da annemi götürecek açık alan

Yarın annemin doğum günü. Uzun süredir dışarı çıkmıyor. Şöyle açık hava bi yere arabayla gidelim de pastasını orada üflesin istiyorum. Aynı evde yaşayan üç kişi gidicez zaten. Ama öyle sokak kenarında da olmaz. Parklar bahçeler kapalı diye biliyorum. En azından böyle manzarası falan olan bi yere götürsem? Neresi olabilir?




 
Açık mi tam bilmemekle beraber Eymir, Karagöl ve Beynam olabilir.
Edit: Doğum günü kutlu olsun bu arada. Sağlıklı mutlu birlikte olacağınız güzel yaşları olur umarım.

  • Amaranta ursula  (03.04.20 22:11:04 ~ 22:12:13) 
Her yer kapalı. Ben sizin yerinizde olsam evde pasta keserim. Dışarıda arabada mı kesip yiyeceksiniz? Diyelim polis geldi o sırada, tüm gününüz alt üst olur. Arabadan indirirler falan...


  • malheiros  (03.04.20 22:42:48) 
evde kal diye boşuna mı bas bas herkes bağıyor televizyonda. ölüm kalım veya zorunlu çalışma olmadığı sürece evde kalın. gezmek hava almak için dışarı çıkmayın. normal zamanda evden çıkmayan millet şimdi gezme tozma spor hava alma meraklısı oldu.


  • kelepir  (04.04.20 00:01:31) 
[]

Dikmen Vadisi kapandı mı?

Bu mesire alanları, deniz kenarları vs. yasağı gelmeden önceki gün Dikmen Vadisi'ne yürüyüşe gitmiştim. Bomboştu ama açıktı. Zaten orayı bilen biler devasa bir alan ve çok fazla girişi var.

Yarın gitsem girişleri kapatmışlar mıdır sizce?

Kendisi şurası: www.anfa.com.tr

 
Yasak. Gorevliler uyariyor.


  • marcelorios  (02.04.20 00:06:25) 
[]

56 yaşındaki babaya spor önerisi

Babam başka bir şehirde tek başına gönüllü karantinada. İşi gereği oradaki otelde kalıyor ve otelin spor salonu yok ne yazık ki.

Tahminimce bi 30 kilo fazlası var, günde 3 pakete yakın Camel içiyor ve hipertansiyonu da var. Anlayacağınız sağlığı pek iyi değil.

Vitamin C ve multivitamin aldırdım. Pekmez, tahin, bal, kefir falan tüketiyor. Gün içinde biraz da hareket etsin istiyorum ama Youtube videoları hep çok hareketli hoplamalı zıplamalı. Bunlar babamın otel odasında yapabileceği şeyler değil, yaşı ve kilosuna da uygun değil zaten.

Önerebileceğiniz bir video var mıdır? Beslenme, takviye vs. ile ilgili diğer önerilerinize de açığım.

 
www.youtube.com
veya
www.youtube.com

evde 10.000 adım atma üzerine egzersizler, ben kendi anneme bunu önermiştim, istersenz bir inceleyin.doktor veya fitness vs. eğitmeni değilim tabii.
  • ruz  (01.04.20 13:09:27) 
Leslie sansone yapabilir ama bence sigarayı bırakmadan ne yaparsa yapsın hepsi boş.


  • sta  (01.04.20 13:20:40) 
instagrama youtube spor yazsın, çıkan videolardaki random yapsın


  • bir soru sorcam  (01.04.20 13:32:02) 
[]

Karantinada anneye doğum günü

Cumartesi günü annemin doğum günü. Evde annem ve arkadaşımla birlikte üç kişi kalıyoruz. 60 metrekare ev sonuçta, sürpriz yapamayız sanırım.

Pastayı dışarıdan alsam, akşam yemeğini de arkadaşımla yapsam diye düşündüm. Belki yanına da bir şarap alırız?

Mutfağı çok dağıtmadan, çok bulaşık çıkarmadan yapılabilecek yemek ve diğer kutlama önerilerinizi alırım. ^^

 
Tam doğum günü gibi hissetmesi için yemeği evde yapmazdım sanki.
Bir de pastada mum yakmazdım, durumlar malum :)

  • onemoremile  (31.03.20 13:55:07) 
pişiremeyeceğiniz ya da dezenfekte edemeyeceğiniz ürünleri dışardan almayın derim şu dönem için.

en kötü ihtimalle marketten paketli pandispanya alıp pasta yapabilirsiniz anneniz için. :)
  • iste o kavunici balik  (31.03.20 14:22:21) 
[]

35,5'ten 36,4'e çıkan ateş

Yaklaşıyor mu yaklaşmakta olan? :(
Birkaç gün önce 35.5'tu. Dünden beri 36-36,5 arasında gidip geliyor.

Yaş 29, cinsiyet kadın.

 
hasdaydın da iyileşiyormuşsun gibi geldi bana da.


  • diffarentiationation  (29.03.20 19:18:14) 
yav dur abartma.
insan duştan çıksa o kadar oynuyor ateş

kontrol et, takipte kal ama sakin ol.
  • rewlack  (29.03.20 19:20:20) 
Önce bi insan vücudu için "normal" kabul edilen ateşi bi "google"layıp okuyun öğrenin. Sonra yine sorun hala cevabı bulamadıysanız.

Risk için kaç derece belirlenmiş diye yine okuyup öğrenebilirdiniz ama hadi yazayım 37.5 dan sonra kademeli artan ateş..
  • superfluid  (29.03.20 19:21:46) 
Korkmanı gerektirecek bi durum yok, evhamlı olma. Üşümemen gereken yerde üşürsen o zaman korkulacak bi ateşten bahsedebiliriz. Rahat ol.


  • antihero  (29.03.20 19:44:48) 
atesinizi surekli olcmeyin, stres de bagisikligi dusurur. benim vucut sicakligim da 36 civarinda, herkesin normali farkli.


  • kassiopeia  (29.03.20 20:12:57) 
ben iki haftadir ölçüyorum sürekli 37.0 ile 37.4 arasi gidip geliyor. corona miyim simdi:)?


  • lata  (29.03.20 20:15:24) 
yukarda gerekenler söylenmiş zaten, artı olarak akşama doğru vücut sıcaklığı bi 0.5 derece artabiliyormuş normalmiş.


  • ssiradanbirigibi  (29.03.20 21:19:16 ~ 21:19:27) 
[]

Karantina sürecinde yakının ölümü

Nişanlımla bu işin başından beri evdeyiz. Aynı şekilde onun ailesi de evden çıkmıyor. Fakat bugün dayısı vefat etti (corona'dan değil). Haliyle şu an önceden yattığı ve vefat ettiği hastaneye gidiyorlar. Anne-babasının evleri hastaneye yakın olduğu için yengesi ve kuzenleri de onun anne-babasıyla kalıyordu bir süredir.

Şimdi defin işlemleri, cenaze, başsağlığı ziyaretleri, mevlüt falan derken virüsün hepimize bulaşmaması imkansız gibi. Dayının evi şehrin çok dışında olduğu için ziyaretler nişanlımın ailesinin evinde olacaktır. Cenazelere illa ki bir önlem alınmıştır ama insanlara virüs var, başsağlığına gelmeyin diyemezler ki. Kimse dinlemez habersiz gelir zaten. Ben kendim de gitmek istemiyorum, nişanlım da o ortamlarda bulunsun istemiyorum. Ailesiyle ailecek görüştüğümüz için benim annemin de başsağlığına gitmesi gerekecek.

Böyle bir durumda ne yapmak, nasıl davranmak gerekiyor?

 
boktan bir durum.
maskeni takıp gidip döneceksin.
ağzına yüzüne dokunmayacaksın.
  • işimdeyim gücümdeyim  (26.03.20 10:39:17) 
cenazeye dezenfektan götür. kadınlar erkekler ayrı taraftaysa iki şişe götür


  • onkiloversemtamamım  (26.03.20 10:43:17) 
Gitmeyeceksiniz tabii ki. Salgın bu, öyle basit bir şey mi?


  • damba  (26.03.20 10:48:30) 
defin ve cenaze dışında baş sağlığı ziyaretleri ve mevlüt gibi şeyler ertelenmeli.
olması gereken bu.
ama olur mu bilemiyorum.

baş sağlığına habersiz gelinmesi durumunu bilemem, ama cenazeden sonra mevlüt yapıldığı için cenazeye gelenlere mevlüt olmayacağı bilgisi verilebilir mesela.
en azından o şekilde önü kesilir.
40'ında falan o zamanki duruma göre mevlüt yapılır.

nişanlınızla işin başından beri karantinada olduğunuza göre o da bu konuda bilinçli ve duyarlı demektir.
belki bunu teklif edebilir ya da önerebilirsiniz, o da ailesiyle konuşur.
çünkü onun ailesinin sağlığı da söz konusu.
siz en kötüsü uğrar, hemen çıkarsınız, ama nişanlınızın ailesinin evine şu süreçte girilip çıkılmasını o da istemez bence.
  • blatta hiberna  (26.03.20 11:12:22) 
başınız sağolsun.
tabiiki mevlüt başsağlığı vs ertelenmeli. dini ritüeller bunlar ama şu an kabe kapalı yani daha ne lazım ciddiyeti farketmek için?
cenaze sırasında da kendinizi hat safada koruyun. eve gelen olursa da kibarca geri çevirin kapıdan.
kapıda kuryeyle konuşurken bile maske takıyoruz neredeyse.

"insanlara virüs var, başsağlığına gelmeyin diyemezler" değil diyecekler.

aşırı laftan anlamayan bir kitleyse de, evde sizden birinin corona şüphesiyle karantinada olduğu haberini yayın, ne yazıkki aklıma başka bir çözüm gelmiyor.
  • jimjim  (26.03.20 11:35:26) 
"Salgın hastalık riskinin bulunduğu durumlarda cenaze namazının, olabildiğince az sayıda kişiyle ve bekletmeden kılınması tercih edilmelidir" bu diyanetin açıklaması.
başsağlığı için de evet aynen öyle demeleri gerekiyor, lütfen baş sağlığına gelmeyin. olması gereken bu. rahmetli de bunu isterdi eminim.

  • not dark yet  (26.03.20 11:48:32) 
geçen ctesi babaannem vefat etti. cenazeyi evden belediye geldi aldı, yıkandı etti, getirdiler evin önüne, bir dua, sonra 10 kişi gittik gömdük geldik. camilerde zaten cenaze namazı olmuyor, mezarlığa da kabul etmiyorlar fazlasını. e mevlüt işini de siz iptal edin.


  • lostys  (26.03.20 11:56:32) 
aslında olması gereken hiç gitmemek ama yapımızda var, gitmeden yapamıyoruz maalesef.


  • gazozailacatmauzmani  (26.03.20 14:39:25) 
Geçen hafta bi yakınımız öldü. Defin bir şekilde halledildi. Sonrasında taziyeye gelenlere yapacak bir şey yok malesef. Mecburen eve aldık, kolomya dezenfekte ile korunmaya çalıştık.


  • valarmurgulis  (26.03.20 15:48:21) 
[]

Budapeşte'de hırsızlıktan yakalanan arkadaşım

Arkadaşım buradaki Gratis benzeri bir yerden fondoten ve rimel çalarken mağaza personelince yakalanmış. Daha sonra polis gelmiş, nezarette iki saat tutmuşlar ve tutanak da tutturmuşlar. Ardından pasaport için (O sırada yanında değilmiş) birlikte evine gitmişler.

Evde önden, arkadan, sağdan, soldan fotoğrafları çekilmiş. Üniversite bilgileri, anne-baba iletişim bilgileri, pasaport ve kimlik fotoğrafları vs. hepsi çekilmiş. Bir şeylere de imza attırmışlar. Normalde sınırdışı edeceklermiş ama Corona'dan dolayı Macar sınırları kapandığı için edememişler. Ona bir belge vermişler Türkiye'ye döndüğünde polise vermesi için.

Not: Arkadaşımın giyimi, kuşamı yerinde olduğundan bunu heyecan için yaptığına (Evet, mal arkadaşım) inanmışlar. Ama polisin tavırları son derece sertmiş. AVM'den karakola kolunda iki polisle ve polis arabasıyla falan gitmiş.

1) Bu siciline işlenecek mi? Arkadaşım Erasmus'la orada. Erasmus Türkiye ofisini, oradaki üniversitedeki tez hocasını, annesini babasını ararlar mı?

2) O belgeyi, Türkiye'deki polise vermezse ne olur? O belgeyi verirlerse siciline işlenecekse hiç vermemesi daha iyi değil mi?

3) 18 Nisan'da THY uçuş açacakmış. O tarihlerde ülkeye dönmesi zorunlu mu? Dönmezse Macar polisi sen bi ay önce böyle bi şey yaptın diye tekrar kapısına gelir mi?

Sicil konusu çok çok önemli. Orada tek başına kalıyor ve çok korkmuş durumda. Yardımcı olursanız çok seviniriz.

 
@the cat in the hat


Parası olmadığı için oradayken hediyelik buzdolabı magneti, yemek için yoğurt, çikolata, muz falan yürütüyordu nasıl bu aşamaya geldi ben de bilmiyorum. :( Fondoteni kendine, rimeli de bana alıyormuş zaten. Bugünkü korkusu ona yetmiştir sanırım bir daha yapmaması için.
  • jacque  (21.03.20 22:35:32) 
Sorularınız hakkında bilgi sahibi değilim. Fakat "bugünkü korkusu ona yetmiştir sanırım bir daha yapmaması için" demişsiniz. Arkadaşınızın bir profesyonelden destek almasına aracılık edin lütfen. Çünkü eğer bir heyecan arayışıyla bu davranışı yaptıysa, şimdiki eşiği yükseltmek için başka bir heyecan arayışına girme ihtimali çok fazla.


  • dediysem dedim  (21.03.20 22:59:08) 
Siciline bulunduğu ülkede işlenir diye biliyorum. Maceristanda iş ararken, okul kaydında, banka hesabı açarken, ev kiralarken vs sanırım güvenlik soruştırması yapıldığında çıkar. Verdikleri belgenin ne olduğunu sormamış mı acaba? Sicille ilgili olduğunu düşünmüyorum şahsen bu TRyi bağlamaz interpolle aranmıyosa :D Muhtemelen sınır dışı edilemediğyle ilgilidir. Ama avukat falan değilim. Fakat bu yüz kızartıcı suç olarak orda kayda geçer. Diğer AB ülkelerinde de güvenlik soruştırmasında çıkar mı hiç bi fikrim yok.


  • superfluid  (22.03.20 00:17:28) 
Sicil ve polisin sert davranması konusu arkadaşının heyacanını iyice katlamış olmalı. O yardım değil heyecan istiyor. Bırak, düşünme .

Corona günlerinde heyecan :)
  • Erva  (22.03.20 00:20:58) 
Geçen burdan biri anlatmıştı, 2-3 sene önce polis pasaportundaki damgayı beğenmediği için evrakta sahtecilikten sınırdışı etmişti suçsuz yere. ve şans eseri türkiyedeki ehliyet başvurusunda sicilinde çıkmıştı evrakta sahtecilik suçu diye yanlış hatırlamıyorsam.
Yani hırsızlık da büyük ihtimalle çıkacaktır sicilinde.

  • artci sarsinti  (22.03.20 00:40:38) 
[]

Ne zamana kadar evde kalacağız? Önlemler gevşiyor mu?

Bu soru çok soruldu biliyorum ama sanki yavaştan insanlar önlemleri biraz gevşetmeye mi başladı bana mı öyle geliyor? Sokağa çıkma yasağı gelmezse bence Pazartesi iş yerleri tek tek geri çağırmaya bile başlar. Yasak olmadan bunun bu şekilde süremeyeceği çok açık değil mi?

Bodrum'daki akrabam ile konuştum bugün semt pazarı tıklım tıklımmış. Sanki önlemleri sadece büyükşehirdeki eğitimli gençler dikkate alıyor gibi?!

Bir de havalar ısındığında herkes birer ikişer dışarı çıkmaya başladığında siz ne yapmayı planlıyorsunuz? Bence bahar geldiğinde herkes atacak kendini sokağa :(

 
Ingilizce ama bu bence net bir aciklama: twitter.com


  • compumaster  (19.03.20 19:55:05) 
nerede yaşıyorsunuz bilmiyorum ama egede durum şu yaşlılar umursamıyor dışarda gençler evlerde. çok bir değişiklik yok herkes gayet yaşımına devam ediyor. anadolu çok kafaya takmıyor virüsü.


  • mikahakkinen  (19.03.20 20:00:45) 
bütün gençler bence de evde .ne kadar dışarda insan varsa orta yaş veya yaşlı.kendileri kaşınır vaka sayıları artmaya başlayınca patır patır dökülecekler.
her zaman diyorum bu ülkenin üstündeki yük x kuşağı boomerlar.hayatta kendisinden başka hiçbirşeyi düşünmediklerini sanıyordum kendilerini de düşünmüyorlarmış

  • birdposing  (19.03.20 20:05:20) 
bayağı bir süre.

yarım karantina diye bir şey olmaz. şimdi insanlar hala serbest dolaşım halinde. internetten uzak kesim işin ciddiyetine hakim değil.

2 hafta sonra ölümler iyice artınca sokağa çıkma yasağı başlar. bu ay sonuna kadar gelir diyorum ben.

zaten işletmeler zararda. tamamen kapanmalarıyla şimdiki durum arasında çok fark yok.
  • antikadimag  (19.03.20 20:18:19) 
önümüzdeki hafta sokağa çıkma yasağı bekliyorum.


  • jimjim  (19.03.20 20:53:30) 
aynen ya orta yaş üstü maske eldiven takıp çıkıyo dışarı, otobüsler onlarla dolu ben de salak gibi evde oturmuş onlara bişi olmasın diye kendimi karantinaya alıyorum. valla bazen düşünüyorum hak ediyolar mı bu fedakarlığı? neyse kendi sevdiklerim için yapmaya devam edicem şahsen.


  • superfluid  (20.03.20 00:30:39) 
[]

Bu dezenfektan alınır mı?

urun.n11.com

Rapor falan koymuşlar ama emin olamadım.


 
Satıcının yorumu puanı yok. Deren eski bir üretici orijinalini alırım ama bu bidonun içinde ne olduğuna emin olamam.


  • curukturpkokusu  (17.03.20 15:03:26) 
Alınır. Yoruma puana gerek yok içeriğe bakın.


  • acebi  (17.03.20 15:18:38) 
puan/yorum sahibi olmayan mağazadan ürün almazdım ben olsam.


  • teritori  (17.03.20 16:12:35) 
teritori +1


  • candide  (17.03.20 17:37:17) 
[]

Özel sektörde işi kapatmayan patron

Yaklaşık 40 kişinin çalıştığı, hiç hava almayan (pencere yok) ve yerin altında bir yerde çalışıyorum. İşimiz tamamen bilgisayar ve internet üzerinden. Ancak herif inatla iş yerini kapatmıyor. Gerçekten bu duruma o kadar sinirlendim ki artık can korkusundan değil de sırf bu yaptığı yüzünden onunla kavga edip işi bırakmak istiyorum. Ama bu zamanda iş bırakmayı da totom yemiyor tabii.

Yarın ben gelmiyorum evden çalışır atarım size dosyaları canımdan önemli misiniz diye bir rest çeksem ne olur? Sanırım yasalar şu an onlardan yana?


 
Su anda çoğu ülkede insanlar işlerine gidiyor; hükümet bir karar almadığı müddetçe de gidip 'ben evden çalışıyorum' diyemezsiniz eğer patron istemiyorsa. O yuzden panik yapmak yerine sakin davranıp, maksimum tedbir alın. Dediğiniz gibi piyasa zaten kötüydü; şu durumda artık iyice durdu. Hemen kolayca iş bulabileceğiniz bir ortam yok.


  • fraise  (16.03.20 17:49:09 ~ 17:49:47) 
Tanıdıklarınıza iş yerinizi arattırabilirsiniz. Sanki orada çalışanların akrabasıymış, annesiymiş, çocuğuymuş gibi kendilerini tanıtsınlar. Çok endişe ediyoruz, evden ne zaman çalıştıracaksınız desinler.

Babamın işyerinde de aynı durum var. Her şey bilgisayar üzerinden. Ama illa iş yerindeler. Toplantı gibi şeylerde yok. Çalışanlar 55 ve üstü yaşında. Ya üstte yazdığım gibi iş yerini telefonla arayıp ağlayacağım ya da gidip kendim hergün temizleyeceğim orayı.
  • GoodMorningTeacher  (16.03.20 18:03:16) 
[]

Yıkanabilir pamuk maske almak saçmalık mı?

Bu oahalı FFP3'ler falan da tek kullanımlıkmış, cerrahi maskeler de tek kullanımlık. Üç tane kullan-at cerrahi maskeye 50 tl vereceğime N11'de yıkanabilir pamuklu maskelerden alsam? Sanırım bunlar da anca cerrahi maske kadar etkilidir.

NOT: Hasta olmadan kullanılmaması gerektiğini biliyorum. Sadece fiyatlar daha da artmadan ve stoklar bitmeden kişi başı bir tane almak istiyorum, takmayacağım gerekmedikçe.


 
@Eksiduyuruhesabim

İnternette 50 liradan ucuza bulamadım ama bir de eczanelere sorayım o zaman.
  • jacque  (16.03.20 17:17:55) 
[]

FFP3 tipi maske tekrar kullanılır mı?

Tanesi 40 liraya kendim, annem ve erkek arkadaşım için alacağım ama bunları kullan-at yapacak maddi durumumuz tabii ki de yok. Sabunla yıkayıp kurutmak gibi bir çözüm olabilir mi?

NOT: Hasta olmadan kullanılmaması gerektiğini biliyorum. Sadece fiyatlar daha da artmadan ve stoklar bitmeden kişi başı bir tane almak istiyorum, takmayacağım gerekmedikçe.


 
hasta ile yakın temasta olacaklar için bu maske öneriliyor. tekrar tekrar kullanımı yok. sokak için cerrahi maske alıp tek kullanım sonrası atmak daha mantıklı.


  • surprise  (16.03.20 14:54:04) 
[]

Öfke problemi olan sevgili için tavsiye

Erkek arkadaşım işi gereği gün içinde sürekli trafikte, oradan oraya gidiyor. Bu zamanla onun sinirlerini çok yıprattı ve aşırı agresif bir insana dönüştü. Halihazırda spor yapıyor, sigara-alkol kullanmıyor. Ama o kadar sinirli ki sinirlendiği şeylere şaşarsınız. Artık çevresindeki insanları da tedirgin ediyor öfkesiyle ve öfkelendiğindeki davranışlarıyla (beni de tabii).

Bu durumu düzeltmek istiyor ama neyi nasıl yapması gerektiğini bilmiyor. Benim aklıma bir tek yoga geldi. Onu bir fotoğrafçılık kursuna yazdırdım ortamı değişsin, bir hobisi olsun diye. Bu tarz sakinleştirici önerileriniz var mı acaba? Kitap/film önerisi de olur ama psikologa gitmiyor.


 
psikologa gitmiyor ne demek? neden gitmiyor?
psikologa gitsin.

  • ayin yazari  (12.03.20 11:05:17) 
sabah bir öğlen bir akşam 3 duble rakı.


  • nedendir bilinmez  (12.03.20 11:15:01) 
motosiklet alsin, ordan oraya motorla gitsin.


  • jimicik  (12.03.20 11:15:04) 
psikologa gitmiyorsa bence kacin kurtarin kendinizi :(


  • the end of time  (12.03.20 11:15:58) 
e psikolog? psikoterapi??
düzenli spor salonu ya da yüzme, hokey, tenis gibi düzenli gidebileceği başka bir spor uğraşı olabilir.
yogaya da ancak düzenli giderse verim alabilir.

bir de psikologsuz olmaz.
  • jimjim  (12.03.20 11:16:13) 
psikolog (devlet hastanesinden bahsetmiyorum) pahalı bir seçenek. psikiyatriste gitse de beş dakika içinde doğru düzgün dinlemeden hemen antidepresan vs yazar diyerek ben olsam ben de gitmezdim.

sırf gerginliğini atmak için alakası olmayan işlerle uğraşması da bana göre saçma, yani sırf gerginim diye yogaya yazılsam, gitmesi gelmesi vs derken daha da gerilirim kendi adıma..

sevdiği ve ilgilendiği şeylerin üzerine daha çok zaman harcaması daha mantıklı olabilir.
  • foolrules  (12.03.20 11:46:22 ~ 13:19:30) 
Isini degistirsin ya da illa ordan oraya gitmesi lazimsa biraz optimize etsin sectigi yollari. Ya da trafigi degerlendirsin. Mesela podcast ya da sesli kitap dinlesin yoldayken. Falan filan.


  • kuehles blondes  (13.03.20 04:44:29) 
Babamda vardı bu sorun. Annem zorla psikiyatriste gönderdi. Şimdi pamuk gibi :) mantıklı düşünüyor. Kendi de değişimi farkında. Psikoloğa değil psikiyatriste gidecek önce, dürtü problemi var mı bi bakacaklar.


  • damba  (13.03.20 15:11:05) 
[]

Enerji verici destekler

Şimdiye kadar denediğiniz ve en memnun kaldığınız bitkisel destekler, vitaminler vs. hangileri oldu? Düşük tansiyon sahibiyim, sanıyorum bu nedenle sürekli yorgun ve bitkinim. Solgar VM2000 gibi bir multivitamin veya birkaç vitamin birden alayım diyorum ama bütçe çok yok. Nokta atışı yapmak istiyorum..




 
Vitamin enerji vermez ama enerjik hissettirebilir. Enerji içersin istiyorsan protein, karbonhidrat ve yağ içeren besinler tüketmelisin.


  • diffarentiationation  (12.03.20 11:15:11) 
takipteyim.

farmaton fln iciyor insanlar.
  • jimicik  (12.03.20 11:36:07) 
Ben pharmaton içiyordum, yeni solgar’a geçtim.
ikisinde de sıkıntı yok solgar çok yeni gerçi, pharmaton artık psikolojik mi bilmem iyiydi

  • passion rules the game  (12.03.20 12:05:50) 
bir rahatsızlığı gidermek için başkasına sebep olmayın.
multivitamin dediğiniz ürünler günlük kullanım dozundan çok fazlasını barındıran düzenleyicilerdir.
vitamine ihtiyacınız yok ise elinize geçen pahalı ve sarı renkte çiş olur sadece.
doktora sormaya üşenmeyin, bana iyi gelen size iyi gelmeyebilir.
  • angelofdeath  (12.03.20 15:11:28) 
[]

Dünya Sağlık Örgütü dezenfektan tarifi

www.who.int

Linkte ev yapımı dezenfektan tarifi var. Hazır olanlar tükendiği ve fiyatları aşırı arttığı için kendim yapayım dedim. Ama linkte sanırım 10 lt'lik versiyonu var sadece. Sadece tarifi 5 litreye ve kısaca Türkçeye çevirecek bir hayırsever var mıdır?


 
Hocam bu malzemeleri nereden temin etmeyi düşünüyorsunuz? Gerçekten ukalalık için falan değil meraktan soruyorum. İnce püf noktaları falan veriyor ve zenci amcamızdan da anlaşıldığı üzere böyle şeylere ucuz ve toplu erişim sağlanması gereken 3.dünya ülkeleri gibi yerler için verilmiş tarif. Çok isterseniz çevireyim metni ama uzmanı değilseniz tavsiye etmiyorum


  • amugochi  (11.03.20 21:25:07) 
@amugoch

İzopropil alkol ve saf su internette satılıyor. Gliserin ve normal su da evde var zaten. Evrim Ağacı ve WHO'nun önerdiği tarif bu ve bu şekilde 6 litrelik dezenfektan 200 liraya falan geliyor. Şu an 100 ml dezenfektanı 30'a 40'a satıyorlar.
  • jacque  (11.03.20 21:29:47) 
10 litre için
Formül 1
%96'luk Etanol/Etil alkol 8333 ml
%3'lük oksijenli su 417 ml
%98'lik gliserin 145 ml
Distile su/kaynayıp soğumuş su

Formül 2
%99,8'lik izopropil alkol 7515 ml
%3'lük oksijenli su 417 ml
%98'lik gliserin 145 ml
Distile su/kaynayıp soğumuş su

5 lt için miktarları ikiye bölün.

Önce alkolü şişeye koyun, sonra oksijenli suyu ekleyin. Gliserini ekleyin, gliserin yoğun olduğu ve küçük kapta kalacağı için kullandığınız kabı distile suyla çalkalayıp onu da ekleyin. Şişenin üzerini 10 litreye kadar (ya da 5 litreye kadar) suyla tamamlayın. Buharlaşmayı azaltmak için bunları yapar yapmaz kapağı kapatın. Hafifçe çalkalayarak karıştırın. Hemen arkasından 500 ml ya da 100 ml'lik küçük şişelere paylaştırın ve kullanmaya başlamadan önce şişeleri 72 saat karantinaya alın. Şişede ya da alkolde bulunabilecek sporların ölmesi için zaman gerektiğinden bekletiyormuşuz.

Sadece üçüncü sayfayı çevirdim. Başka bir yer lazım mı?
  • kobuzchu kiz  (11.03.20 21:52:15) 
[]

Corona'dan neden bu kadar korkuluyor?

Bu virüsün bulaşma hızı fazla ama öldürme oranı diğer griplere göre düşük değil mi? Neden dünya genelinde böyle bir panik havası var? Er ya da geç çoğumuza bulaşacak ve öldürmeyen diğer gripler gibi geçip gidecek sanki?




 
yüz defa soruldu bu soru. normal gribin aşısı var. bunun herhangi bir tedavisi/aşısı yok şu an. bu kadar panik havası ve önlem olmasaydı sayılar çok daha ciddi olabilirdi.

ölüm oranı %3,6. dünyada mesela 1 milyar insana bulaştığını düşünsene. 36 milyon insan ölebilirdi belki de. Kaldı ki durum hala ciddi. Çünkü bulaşmasını engelleyemiyorsun. Neredeyse dünyadaki bütün ülkelere yayılmış durumda.
  • himmet dayi  (11.03.20 09:11:07) 
Tek sorun ölüm değil. Ölüm istatistikleri çarşaf çarşaf ortada ama hastalığı hasarlı atlatan insan sayısını bilmiyoruz.

Tedavisi, önlemi de yok. Yani bu hastalığa özel bir tedavi yok.

Ayrıca yayılma hızı inanılmaz. Organ nakli sonrası görülen tedaviler ya da kemoterapi yüzünden bağışıklık sistemi zayıflamış bir sürü insan var. Hastalığın yayılmasını önlenemediğin sürece bunlar büyük risk altında.
  • levpontryagin  (11.03.20 09:15:38) 
ben de anlamıyorum bunu. özellikle gen. yaş gruplarının hastalığı hafif atlattığı bildiriliyor. hijyen kurallarına dikkat edip kalabalık yerlerde bulunmadıkça durumun vahim olmadığı açıkken, maske, el dezenfektanı ve gıda stoğu yapan insanları gördükçe garipsiyorum.


  • giovanne  (11.03.20 09:43:51) 
milletin canı tatlı ya


  • beyaz power ranger  (11.03.20 10:22:14) 
Derdi dünya olanın dünya kadar derdi oluyor. O nedenle fazla yapışmamak lazım


  • Erva  (11.03.20 10:38:55) 
Ben de durumun vahametini idrak edemeyenleri gördükçe garipsiyorum. Öncelikle COVID-19 bir grip türü değil. Semptomları benziyor sadece. Öte yandan virüsün öldürme oranı düşük değil. Size belki az geliyor olabilir ama yüzde iki çok yüksek bir rakam. Özellikle 60 yaş üstü ve kronik rahatsızlıkları olanlar için büyük tehlike. Gençlere bir şey olmasa bile o gençler diğer yaşlılara bulaştırıyor. Çevrenizde hiç mi sevdiğiniz 60 yaş üstü insan, anneniz, babanız vb. yok? Bu yüzden gençlerin de kendilerine bulaşmamasına dikkat etmesi gerek. Ve bu çok hızlı yayılan virüsün ilacı, aşısı yok! Dünya nüfusunun yüksek çoğunluğunun bu virüsten etkilenme ihtimali var. Bu durumda yüzde ikinin ne kadar büyük bir rakam olduğunu tahayyül edebilirsiniz sanırım.


  • microfiction  (11.03.20 12:28:33) 
Kişinin kendisinin korkmasından çok sevdiği ,anası babası ,çocuğu zarar görecek diye korkuyor. Yoksa genç sağlıklı insanlar ve bakmakla yükümlü kimsesi olmayan insanlar kendi için daha az korkuyor olabilir.


  • Filinta61  (11.03.20 12:43:16) 
Bir de insanların hiç risk grubundaki yakınları olmasa bile topluma karşı sorumlulukları var. Virüs ne kadar yayılırsa o kadar tehlikeli. Bu yüzden yayılmasını önlemek için ne kadar tedbir alınırsa o kadar kişi korunur. Ha bir de Çinli büyükelçinin dediği gibi o yüzde ikiler de rakam değil, can.


  • microfiction  (11.03.20 13:02:10) 
[]

29 yaşında ikinci üniversite - Mütercim Tercümanlık?

Gazetecilik lisans ve tezli yüksek lisans mezunuyum. Okulu dereceyle bitirdim, ileri seviyede İngilizce biliyorum. Yıllardır asgari ücretin 200-300 TL üstüne merdivenaltı yerlerde çalışmaktan bıktım.

Bu seneki YKS'ye girip ikinci üniversite için Bilkent bursluyu zorlasam mı diyorum? Ama 4 sene boyunca nasıl geçineceğim? Ailemin durumu beni idare edecek kadar iyi değil. Üstelik bu sene düğün yapmayı planlıyoruz. Saçma bir heves mi? Nasıl çıkacağım bu cendereden bilmiyorum..


 
Bu bölümü okuyunca ne olacağını umuyorsun? Yapmak istediğin tercümanlıksa bunu bölümü okumadan da yapabilirsin, zaten ileri seviye İngilizce biliyormuşsun. Benzer bir bölümde okuyorum ve açıkçası senin durumunda bu bölümü okumak saçma bir hareket gibi duruyor benim için.


  • whyamy  (06.03.20 14:09:25) 
akedemisyenlik kas


  • bir soru sorcam  (06.03.20 14:22:06) 
iyi derecede ingilizce biliyorsan gerekli degil bence bende Amerikan kulturu ve edebiyati okuyorum,sertifika falan almaya calis


  • kreatin  (06.03.20 15:19:22) 
Akademisyenlik kasıp. Ücretli ders verebilirsiniz özellerde akademisyen olmasanız da.


  • damba  (06.03.20 15:57:06) 
[]

Havalandırmasız mutfakta kokuyu nasıl azaltabiliriz?

Çalıştığım iş yerinde (yerin altında) yemekler mutfakta yapılıyor ama havalandırması yok. İş yerinde pencere de yok. Dolayısıyla davlumbaz takamıyoruz havayı dışarı veremediğimiz için.

Ama burası dışarıdan müşterilerin de geldiği bir yer. Hadi bizim bütün gün üstümüz yemek ve yağ kokuyor ama müşterilerin geldiği yer de her öğlen leş gibi yemek kokuyor. Patronun hiç umrunda değil (onun odası kokmuyor çünkü) ama çok pahalı olmadığı sürece sunduğumuz çözümü kabul eder sanıyorum. Var mıdır bir çözümü?


 
Bacasız davlumbazlar var. Ne kadar etkili olur bilmiyorum tabii ama fark yaratır.


  • himmet dayi  (04.03.20 11:52:12) 
karbon filitreli aspiratör alin bacaya gerek kalmaz. kokuyu epeyce halleder. ya da belli yere kadar çelik baca yaptırmanız gerekli.


  • helenart  (04.03.20 12:24:46) 
devlete şikayet edin
patron düşünsün

  • bir soru sorcam  (04.03.20 12:26:43) 
Bu patron kafasına göre temizlemeye çalışıp pırıl pırıl ortam sağlamaya uğraşmaya gerek yok.
Müşterilere karşı olan tavır ve yaklaşımdan önce çalışana olan yaklaşım önemli.
İstediğiniz hiçte lüks sayılabilecek bir şey de değil. Oldukça zaruri görünüyor.
Yaklaşan yaz mevsimi gibi koku ve bakterilerin ürüyeceği bir zaman da devam edin böylece. Müşterilere de arada gaz verin patronla konuşmaları için. yandaki esnaflardan da bir kaç kişi bulun. Patronun olduğu bir an hiç tanımıyormuş gibi davrandığınız bir müşteri de içeri girip kendi kendine ortamın durumunu hakkından söylensin. İnternette hakkında yorum yapılan bir sayfanız da varsa süper olır.
Bu şekilde propaganda, miting ve gösteri yürüyüşleriyle prsikolojik harbi kazanacağımızı umuyoruz.
  • Erva  (04.03.20 12:40:16) 
En pratik çözüm karbon filtreli aspiratör taktırmak. Zaten yazanlar olmuş.

Yalnız karbon filtre, koku tutuculuğu konusunda ömürlü bir malzemedir ve belirli periyodlarda değiştirilmesi gerekmektedir.

Sağlayacağı fayda ve maliyetler konusunda bu hususu göz önünde bulundurmalısınız.
  • Mirket  (04.03.20 12:53:48) 
[]

Ucuza ceviz-fındık-badem

Bunları öğütüp kendime sağlıklı ara öğünler yapmak istiyorum ama markette çok pahalı. Ankara'da veya internetten ucuza alabileceğim bir yer biliyor musunuz?




 
semt pazarında her zaman daha uyguna buluyorum ben, size en yakın pazar yerini öğrenip oradan bakabilirsiniz.


  • 1286  (03.03.20 14:37:44) 
kabuklu alırsan daha sağlıklı ve ucuza gelir


  • bir soru sorcam  (03.03.20 14:53:02) 
Pazardan bulabilirsin. Koyden getirilenler uygun fiyata satılıyor, kabuklu olarak.

Kabuklu fındık kırmak için metal fındık değirmenleri var. Oyle kurabilirsin. Biraz uğrastirir ama marketten alacağın iç fındığın 5te birini ödemiş olursun.

Ciftci geçen ağustosta kabuklu fındığı 15-17 gibi bir fiyata sattı tüccarlara. Aynı günlerde markette yine kabuklu fındık 40 lira civaroydi. Üzerinde hiç bir işlem olmadığı halde.
  • biseysorcaktim  (03.03.20 16:06:33) 
Ayda bir internetten toplu aldığım bir site var, ürünleri baya taze ve kaliteli, Kırıkkale den geliyor, çerez tabağı diye arat gelir Google da, hafta sonları genel %20 indirim falan olunca şöyle söyleyeyim a101 çerezya ürünlerinden daha ucuza geliyor.


  • candanag  (03.03.20 23:44:34) 
[]

Bilgisayar monitöründen TV alınır mı?

Anneme, yatak odasına koyması için bir TV almak istiyorum ama bütçem maks. 350 TL. Koyacağımız alan dar olduğu için tüplü TV almak istemiyorum. Aşağıdaki ilanlarda bilgisayar monitöründen çevrilmiş TV'ler gördüm. Yanlarında uydu alıcıları da var. Bunlar normal televizyonlar gibi kolayca çalıştırılıp izlenebiliyor mu? Tavsiye eder misiniz?

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

www.sahibinden.com

 
çalışır da monitöre kumanda mı takmışlar? genelde kumandasız çünkü monitörler.


  • ozdek  (01.03.20 20:23:38) 
Olabilir.

Ben bilgisayarim için 24inch bir monitör aldım, bilgisayar kullanmayacağım zaman hdmi kablosunu kablonet e bağlayıp TV olarak kullanıyorum. Hic eksiği yok TV.den.

Monitor sadece görüntüyü yansıtan bir alet. Reciever a da ihtiyacınız var. Bu ilanlarda beraber satıyorlar. Uyduya ihtiyacınız vardır bunun için. Kablonet gibi bir aboneliğiniz varsa uydu antene ihtiyaç duymazsınız, ama o da aylık abonelikli.

Monitöru kare değil de geniş ekran tercih edin. Yayınlar hep geniş ekran artık. Hdmi girişi olursa daha iyi olur ama fiyatı daha yüksek olabilir.
  • biseysorcaktim  (01.03.20 20:34:52) 
mantıklı ama geniş ekran tavsiyesi: +1

bu arada çevirmeyi yapmakta bir şey yok. uydu alıcı artı monitör daha ucuza geliyorsa kendiniz yapın gitsin.

hd, full hd bunlar bütçeye bakar. eldeki bütçe yeter mi pek bilemiyorum.
  • tuzumkuru  (01.03.20 21:51:38) 
[]

Bu şartlarda yurt dışına göçme şansımız var mı? Bizi kim alır?

Ben: 29 yaşındayım. Gazetecilik lisans ve yüksek lisans mezunuyum. 3 yıl iş tecrübem var ama 2 yılı SGK'da kayıtlı. Medya, iletişim, müşteri/misafir ilişkileri alanlarında tecrübelerim var. İleri seviye İngilizce biliyorum. Maksimum 50 bin lira sermayeye çıkabilirim.

Nişanlım: 29 yaşında. İnşaat mühendisliği lisans mezunu. İşini hiç yapmadı, yalnızca 6 aylık bir stajı var. 10 senedir araba alım-satım, kiralama işleri yapıyor. Sanayide kaporta-boya-mekanik dükkanları var. Araba işlerinden çok iyi anlıyor. İngilizcesi orta seviyede ama çabuk öğrenir. 250 bin lira sermayesi var.

Yok mu hiç şans? :(

 
ikiniz de garsonluk yapmaktan çekinmeyecekseniz, avustralya öğrenci vizesine başvurun.


  • valkin rockefeller  (28.02.20 12:05:32) 
mart ayı itibari ile almanya tekrar işçi alacakmış.

nitelikli eleman arıyorlar ve bazı branşlarda eğitimin ne olduğunu göz ardı ediyorlarmış. bilmem işinize yarar mı, bir bakınız.
  • biseysorcaktim  (28.02.20 12:08:18) 
Dışarı gitmek istediğinize emin misiniz?
Artılarını eksilerini konuştunuz mu?
Göçmek kolay değildir. göçeriz ya diye düşünüp oturum alan iki arkadaşım göçemedi misal. bir yılda ödediği kirayı burada bir ayda vermek ağır geldi bünyesine. ülkesinde krallar gibi yaşıyorken burada sokak hayvanlarının bir üstünde hintlilerin bir altında olmak kendisine baya bir koydu misal.

Sermayesiz olarak green card, sermayeniz olduğu için ankara anlaşması önerebilirim. araba alım satım konusunda bir iş kurabilirsiniz. fakat bütün sermayenizi kaybedebilirsiniz de.

şans sormuşsunuz yani şans var. ama macera olarak bakmayın. zorluklarını düşünerek karar verin.

örneğin 1 ay sonra hayatınızı 2 bavula sığdırıp göçebilir misiniz? çoğu insan bunu yapamıyor.
  • ozdek  (28.02.20 12:11:02) 
önce biraz motivasyonunuzu ve inancınızı arttırıp ilgilenmek gibi duruyor.

sonra da ielts gibi sınavlarla ingilizce seviyenizi kanıtlayıp kanada avusturalya gibi ülkelere başvurmak. ya da irlanda-avusturalyada hem çalışıp hem de dil eğitim almak.
  • redeath  (28.02.20 12:14:13) 
nişanlın ingiltere'de ankara anlaşması'yla araba kiralama şirketi açsın. ama elinizi çabuk tutmalısınız. sene sonuna kadar vaktiniz var. tabi bir de evlenmeniz gerekiyor. bu arada ankara anlaşması'ndan yararlanmak çok da kolay değil, proje sunup iş planı falan çıkarıyorsun. çalışmak lazım.

ya da bu parayla dilediğiniz bir ülkeye eğitim almaya gidin. iş de bulursanız orada kalırsınız.
  • sir gawain  (28.02.20 12:30:46 ~ 12:37:07) 
nişanlına destek ol, evlilik sürecinde ümüğünü sömürme. sermayesini büyütsün. piyasa düzelince inşaat da yapabilir.

senin altına da bi mercedes çeker o zaman. o zaman da nereye tatile gitsem diye düşünürsün yurtdışına.
  • kveldulv  (28.02.20 13:19:41) 
Yurtdışında şu anki işini yapabilse para kazanır. Zengin ülkelerde akü değiştirme, lastik sökme takma tamir etme, silecek yağ su değiştirme bile iyi para kazandırıyor. Ama bu işi orada nasıl açar, nasıl izin alır bilemiyorum. Ankara Antlaşması falan araştırsın biraz.


  • rosencruz  (28.02.20 13:46:30) 
Eşiniz üzerinden Ankara Anlaşması ile araba üzerine başvurabilirsiniz. Yalnız İngiltere'de eşiniz kendi işini yapmak zorunda. Ona göre buradaki piyasayı araştırın ve iş planı yapın. Siz de evlenirseniz tam çalışma izni alacaksınız.


  • kaset  (28.02.20 17:28:12) 
Önemli nokta Ab’ye gelmeniz değil, burada ne yapabileceksiniz, nasıl bir gelecek kurabilirsiniz.? Biz risk alıp kendi işimizi kurabiliriz diyorsanız; Portekiz en kolay seçenek.


  • hepbiarayisicinde  (28.02.20 19:06:11) 
[]

Sporda zaman sorunu

Hafta içi her gün 8.30'da iş başı yapıyorum. Birkaç sene önce sporsuz çok fazla kilo verdiğim için vücudum hamur gibi kaldı. Ayrıca 6-7 kilo da fazlam var hala. O yüzden ciddi anlamda spor yapmam gerekiyor. Fakat işten 18.30'da çıkıyorum ve hem spor salonu o saatlerde çok kalabalık oluyor hem de ben çok yorgun oluyorum.

İki seçeneğim var:

1) Sabah 7.15 gibi sporda olsam. 8'de sporu bitirip duş alıp 8.40 gibi işte olabilirim. Her gün 45 dakika spor bir işe yarar mı? Zaten 15 dakikada ısınsam 45 dakikada ağırlığa vs. zaman kalmaz ki doğru düzgün. Bir de çok zor uyuyan bir insanım. Muhtemelen bu düzende 6 saat uyumam gerecek.

2) Akşam iş çıkışı 7.30 gibi spora gideceğim. 1-2 saat takılacağım. Ama bunu haftada 3 gün yapabilirim, her gün iş çıkışı zamanım olmuyor.

Her iki seçenekte de cumartesi-pazar istediğim kadar sporda durabilirim.

Ciddi anlamda sarkmaları olan biri için hangisi daha etkili olur?

 
sabah sıra beklemeden faydalı olur bence. ben birinci maddeyi seçerim.

bölgesel girerseniz yarım saat süre de yeterli. günde iki bölge gibi. emin olun faydasını göreceksiniz uzun vadede.
  • ketcapli dondurma  (27.02.20 17:53:56) 
sabah spor sağlıklı değil.

akşam 1 saat yap, 3 gün yap.
  • false pretension  (27.02.20 18:02:02) 
@false pretension

neye göre bunu söylüyorsunuz, açabilir misiniz?
  • drthea  (27.02.20 18:43:47) 
[]

Citoles reçetesiz alınır mı?

Geçen ay doktor 56 tabletlik Citoles yazmıştı ama girdiğim eczanede 28 tabletlik olan vardı sadece. Nasılsa sonraki ay doktora yine gideceğim için tekrar yazdırırım diye düşünerek 28'lik olanı aldım. Ama şu an koca Ankara'da benim gidebileceğim hiçbir devlet hastanesine önümüzdeki iki hafta içinde boş yer görünmüyor.

İlacım da bitti. Eczacıya durumu anlatsam verir mi Citoles reçetesiz?


 
Reçetesiz verilmiyor. Tanıdık eczane varsa ödünç verebilir. Reçete yazdırmak üzere yani.
Dozunu reçeteye yüksek yazmalı ki, yazdırıncaya kadar geçen zamanın da borcu ödensin.

  • pro9it9is9  (23.02.20 21:21:27) 
Istanbul’da veriliyor ama ankara’da verilmiyor. Sabah erkenden psikiyatriste gidin, durumu anlatin, size sadece ilac yazmak uzere randevu verebilir. Bazen internette olan randevular hepsi olmuyor, ayakta randevu secenekleri de olabiliyor.


  • kırmızıayakkabılıgargamel  (23.02.20 21:25:58) 
Recetesiz satisi yasak. Acilden veya aile hekimliginden recete ettirip, parasi ile eczaneden alabilirsiniz.


  • anthemis nobilis  (23.02.20 21:50:14) 
Kadıköy de veriliyor Maltepe de verilmiyor. Daha iki gün önce suadiye den aldım


  • kisa  (23.02.20 23:06:54) 
[]

Çok istediğimiz bir işi bombardımana tutmak

Bir süredir takip ettiğim bir medya ajansı Linkedin'den ilan vermiş. Oradan başvuru yaptım hatta bir motivasyon mektubu da yazdım ama gönderecek bölüm koymamışlardı. O yüzden gönderemedim. Buranın HR'ını da zaten takip ediyordum.

Ben şimdi hem ajansın kendi sitesinden başvursam hem ayrıca ajansın mail adresine öz geçmişimi mail atsam hem de HR'a Linkedin'den "Bla bla başvurdum okumak isterseniz bu da motivasyon mektubum" diye mesaj atsam çok mu abartmış olurum?

Ya da sadece sitesinden klasik başvuruda bulunup HR'a motivasyon mektubu mesajı atsam?

 
Bence her yolu deneyebilirsin. Ben de bir işe başvurdum. Hem Linkedin'den, hem kariyer'den, hem de kendi sitesinden. Sonuç olarak aradılar ama içerde de tanıdık vardı :)


  • himmet dayi  (21.02.20 15:23:05) 
Motivation mektubu kismi plmadigi icin farkli bir platformdan atip bunu belirtmenizde sorun olmaz, rahatsiz edici bulunmaz bence.


  • somethinginthewayshemoves  (21.02.20 18:07:45) 
[]

Telefon ile Youtube video çekimi malzemeler

Dünden beri araştırmaktan kafayı yiyeceğim. Bildiklerinizi cevaplarsanız çok sevinirim...

1) Yaka mikrofonu kullanırsak karşıdaki kişi hareket ettikte telefon ve tripod da hareket etmez mi? Çok saçma değil mi bu iş anlamadım.

Şöyle bir shotgun mikrofunu 3.5 mm jack dönüştürücü ile birlikte telefona takamaz mıyım?
Mikrofon: www.yonkamuzikmarket.com
Dönüştürücü: urun.n11.com

(Telefon: Xiaomi mi mix 3)

2) DIY projeleri gibi yakın çekim ve üstten çekim yapacağız. Softbox yerine daha farklı bir ışık gerekiyor sanırım. Aşağıdakiler nasıl sizce?

urun.n11.com

urun.n11.com

www.gittigidiyor.com

www.trendyol.com

 
yaka mikrofonu telefona mı bağlanıyor ki? kendi vericisi olan cihaza bağlayıp o verici cihazı üzerinde taşımıyor musun? öyle değilse çok saçma.

mesut çevik youtube kanalında telefona direk bağlanıp yaka mikrofonundan kablosuz ses alan bi mikrofon göstermişti o belki işini görür.
  • ayin yazari  (18.02.20 14:09:52) 
1) Boya BY-WM4 Telefon Kablosuz Mikrofonu

2) urun.n11.com
  • teknikekip  (18.02.20 15:12:07) 
[]

Yukarıdan video çekimi

Nasıl oluyor da oluyor?

Örnek: www.youtube.com


 
tripotla?
www.youtube.com

  • sutlu nescafe  (17.02.20 14:56:25) 
  • kobuzchu kiz  (17.02.20 15:13:51) 
Drone??


  • im2shy  (17.02.20 18:08:29) 
[]

En iyi online çeviri sitesi

20 sayfalık Türkçe bir metni (akademik) parça parça veya bütün halinde İngilizceye çevirmem gerekiyor. İngilizcem iyi, kontrol edip gerekli düzeltmeleri kendim yapabilirim ama 20 sayfayı baştan sonra çevirecek vaktim yok, yavaş çeviriyorum.

Google translate baya iyi olmuş diyorlardı ama daha iyisi var mıdır?


 
daha iyisi olsa bilirdik diye düşünüyorum.

akademik çeviriyi google translate ile mi yapacaksınız? ya da online herhangi bir sistemle?

çok merak ettim bakalım nasıl gidecek.
  • ozdek  (16.02.20 18:05:10) 
İngilizce kısmını gramer açısından check etmek için Grammarly'i kullanabilirsin. onun dışında google translate'den iyisi yok.


  • makinelere tapan adam  (16.02.20 18:12:07) 
[]

Spor salonunda duş meselesi (Islak ürünleri napıyorsunuz?)

Duşa girerken kullandığınız terlik, şampuan, duş jeli, lif vb. eşyalarınızı neyin içine koyuyorsunuz? Bunlar ıslak olduğu için direkt çantaya atamıyorum ama poşette de moralimi bozuyor, hiç hoşuma gitmiyor.




 
poşete koyuyorum eve gelince çıkartıp havalandırıyor kurutuyorum yoksa mantar vs her halt olur


  • basond  (16.02.20 15:56:54) 
poşete koyup çantaya koyuyorum.


  • fezagezgini  (16.02.20 16:20:07) 
poşet - çanta - eve gelince makine


  • ayin yazari  (16.02.20 16:31:22) 
Bizim spor salonunda kurutma makinası vardı. Tabi kupkuru yapmıyordu mayo içindi sadece. Nemli kıyafetlerimi ve bikinimi poşete koyuyordum sonra. Direkt ıslak koyunca poşetten su akabiliyor çünkü.


  • eatpraylaw  (16.02.20 17:17:53) 
Posete koyup evde havalandırıyorum. İki uc spor sonrası yıkıyorum. Baska ne yapilabilir ki?Amerikayi yeniden kesfetmeye gerek yok.


  • bu benim teorim  (16.02.20 20:41:50) 
sıkılabilir olan şeyleri sıkıp poşete atıyorum.
şort ve havlum çok ıslak oluyor, mutsuz ediyor. akşam havalandırıyor ya da yıkıyorum.

konu üzerine benim de bir duyurum var.
eksiduyu.ru
  • biseysorcaktim  (16.02.20 21:45:40) 
Posetleyip cantsya atiyorum. Posetlemeden once kagit havluyla kurulayabilirsin.


  • stavro  (16.02.20 23:02:46) 
[]

Resimlerden font bulmaca

Resmi yüklediğimizde içindeki fontu ayırt edip söyleyecek bir web sitesi, uygulama vs. yoktur değil mi?




 
google'a yazdınız mı bunu?

var çünkü.
  • elorelia  (14.02.20 10:10:57 ~ 10:13:11) 
www.myfonts.com

Buraya at resmi seceresini çıkartır.
  • IcedFlames  (14.02.20 10:19:14) 
  • mutantking  (14.02.20 11:39:00) 
[]

Ankara fotoğrafçılık kursu

Uygun fiyatlı öneriniz var mı? (Fark eder mi bilmiyorum ama makinem Nikon D7000)




 
gitmeyin. sizi belli bir seviyeye getirecek çevrimiçi bir çok eğitim sitesi ve dökümanı var.


  • drthea  (12.02.20 21:20:23) 
Ustteki yoruma katiliyorum,ben kendim teknik ozelliklerini internetten ogrendim.Komposizyon isa tamamen senin yaraticiligina bagli


  • E.R.W.  (12.02.20 23:25:46) 
makine fark etmez, size fotoğrafi makinenin değil fotografcinin cektigini ögretecek bir kursa gidin. afsad ankara icin iyidir. fsk'nın kurslari varsa oraya da gidebilirsiniz.


  • proteus  (13.02.20 10:45:40) 
[]

Haftalık yemek hazırlığı - Meal Prep

Ekteki ve aşağıdaki linkteki gibi meal prep hazırlığı yapmak istiyorum ama kafama takılan birkaç nokta var.

1) Pazartesi'den Cuma'ya 5 günlük yemeği önceden hazırlayıp kaplara koyduğumuzda bu yemekler pörsümeyecek, bozulmayacak mı? Bu sorunu nasıl hallediyor yapanlar?

2) 5 tane aynı kaptan almak istiyorum. Çok pahalı ve ağır olmayan, görünüşü güzel kapları nereden alabilirim? Hem cam hem de siyah plastik kap önerileriniz varsa bekliyorum.

images.squarespace-cdn.com

i.pinimg.com

 
dolapta 5 gun icinde bozulmaz. kapta hava da almadigini varsayiyoruz.
ayrica bildigim kadariyla donduran da oluyor. cok evhamliysaniz dondurun.
yurt disinda isyerlerinde mikrodalga standart oldugundan buzunun cozulmesi sikinti olmuyor. iste mikrodalga yoksa sikinti olabilir.
evde yiyecekseniz zaten sikinti yok.

bu kultur genelde isyerlerinde yemek de verilmediginden dolayi saglikli yemek yemek isteyenler tarafindan uydurulmus diye biliyorum. bizim kulturde pek yok.
  • ozdek  (06.02.20 15:45:50) 
ben şunlardan kullanıyorum

www.ikea.com.tr

pahalılığı nasıl gelir bilemem ama bunlar iyi baya. Plastik kullanıyordum önceden, çok dandik, cam çok daha iyi. Az ağır olabiliyor ama içinde yemekle 1 tane taşımak da çok sıkıntı değil.
  • senolll  (06.02.20 15:51:08) 
Yemeği bozan şey bence sürekli dolaptan çıkarılması, ve hava geçirmesi. Öğrenciyken ben de böyle 5 günlük yemek hazırlıyordum, soğuduktan sonra kaplara koyup yiyene kadar hiç birini açmıyordum, sonra mikrodalgaya atıp ısıtıyordum. Hiç de bozulduğunu vesaire de hatırlamıyorum.


  • denizgonen  (06.02.20 16:09:28) 
5 gün çok. 3 ideal. cam kapta saklıyorum 3 günden sonra yiyemem. ki çevremdeki herkesten daha toleranslıyım bu bayat yemek yeme konusunda.


  • mobydick  (06.02.20 19:11:21 ~ 19:11:31) 
[]

Basit, ücretsiz infografik yapımı

Bu linkteki gibi infografikleri hiç bu işten anlamayan biri nasıl yapabilir acaba? Yardımcı olursanız çok sevinirim.

1) media-exp1.licdn.com

2) media-exp1.licdn.com

Bir de aşağıdaki linklerdeki çerçeveler, insan figürleri vs. nereden bulunuyor bunlar?

1) media-exp1.licdn.com

2) media-exp1.licdn.com

 
1. yapamaz.
2. onları çizen birileri var. (vektör artist/illustrator)

  • bilinmeyen artist  (05.02.20 15:07:15) 
bu işten hiç ama hiç anlamayan yapamaz.

az buçuk photoshop vs kullanmış biri yapabilir anca.

www.freepik.com

burdan indirip üzerinde kendine göre düzenleyip yapılır. sıfırsan photoshop'ta işin içinden çıkamazsın.
  • jugador  (05.02.20 15:09:12 ~ 15:09:32) 
Belki işe yarar:

venngage.com
  • lcha  (05.02.20 15:23:00) 
çare freepik + illustrator. bu tarz dosyalar vektör tabanlıdır. photoshop ile olacak iş değil. ha yapılır mı yapılır ama ömür törpüsü olur.


  • komikolmakuzen  (05.02.20 17:12:56) 
[]

Sigortasız serbest çalışanlar için sağlık sigortası?

Erkek arkadaşım kendi işini yapıyor. Küçükken sigorta girişi yapılmış ama sonrasında sigortasını yatırmamış. Şirketi olduğu için belki bağ-kur girişi de vardır tam bilemiyorum ama hastanelere gidemiyor sigortası olmadığı için.

Özel sağlık sigortalarından yaptırmasını tavsiye eder misiniz? Diş tedavisine başlayacak özelde ama ben en azından röntgeni, dolgusu, diş çekimi vs. devlette yapılsın taraftarıyım. Yine kalbinde ve cildinde de problem var ama gidip göstermiyor sigortası olmadığı için.

Bunları kapsayan bir sağlık sigortası önerebilir misiniz?

 
emeklilikte ne yapacak? sigorta ya da bağkuru takip etsin bence. özel sigorta yaptıracaksa yine yaptırsın ama.


  • elorelia  (27.01.20 09:55:40) 
sirketi varsa bagkurlu olmak zorunda, ileride cok ceza gelir


  • sweetoffice  (27.01.20 10:48:49) 
Erkek arkadaşının eğer şirketi varsa muhtemelen bağkur primlerini ödemiyor ondan böyle. şimdi bir sağlık sigortası yaptırsa güncel sorunlarını kapsamama ihtimali yüksek. dişi kapsayan sigorta zaten görmedim ben


  • argent dawn  (27.01.20 11:15:28) 
[]

1 yıl dolunca izne çıktıktan sonra ayrılmak?

8 Nisan'da çalıştığım yerde birinci senem doluyor. Biliyorsunuz ilk seneden sonra yıllık izin kullanılabiliyor. Ben 8 Nisan'dan sonra diyelim 14 günlük iznimi kullansam, Haziran gibi ayrıldığımda bir problem olur mu? Ya da izin kullanmayıp bunun ücretini almamız mümkün mü?

Bu kullanılan izin çalıştığımız önceki yıla ait bir hak mı yoksa ikinci yılın izni mi?

Bir de ihbar süreci boyunca iş arama hakkı kendi isteğimizle ayrıldığımız durumlarda da geçerli mi? Bu süre boyunca her gün işe iki saat geç gitsem ya da bu saatleri birleştirip toplu olarak kullansam sizce bir problem olur mu?

iskanunu.com

Yasa sanıyorum bu hakkı veriyor ama pratikte işler nasıl?

 
Bu kadar karışık sormasaydın çok iyiydi.

1 yıl dolunca izine çıksam istifada problem olur mu?
---> yoo niye olsun?

izin kullanmayıp ücretini alsam?
---> işyeri insiyatifinde olan bi konu bu evet hakkın fakat ne diyebilirz ki?

iki saat arama iznimi toplu kullanabilir miyim?
---> evet ihbar sürenizden düşülebilir. aynı kullanmadığınız yıllık izinler gibi.
  • kablelvuku  (23.01.20 17:13:03 ~ 17:21:00) 
istifayı edip öyle izne çıkabilirsin mesela.


  • reanarchy  (23.01.20 17:24:35) 
kendi isteğinizle ayrıldığınız durumda işveren günlük 2 saatlik iş arama iznini kullandırmak zorunda, eğer toplu kullanmak isterseniz kabul edeceklerdir, normal bir prosedür.

yıllık izne 1. seneyi doldurduğunuzda hak kazanıyorsunuz, yani ikinci senenizin içinde birinci senede hakettiğiniz 14 günü kullanacaksınız.
  • yonge and bloor  (23.01.20 17:27:20) 
istifa edersin etmesine de 1 yıl dolunca herhangi bir iş yerinin sana tek seferde 14 gün izin kullanmana onay vereceğini zannetmiyorum. böyle bir planın varsa yavaştan izinlerini kullanıp eksi izne düş. (23 nisan, 19 mayıs, 29 ekim'i birleştirebilirsin) 14 yerine mesela -9'a düştükten sonra 5 gün izin kullanıp ayrılman daha kolay olur.


  • hayley williams ile evlenecek genc  (23.01.20 21:31:48 ~ 21:32:56) 
Yıllık iznini ve iş arama saatlerini birleştirip ihbar sürenden duş.


  • blacksky  (24.01.20 01:06:05) 
[]

Eski iş yerimin BES sözleşmesi aktif görünüyor

Ziraat Emeklilik'ten kontrol ettim. Hem şu anki iş yerim hem de Nisan 2019'da ayrılmış olduğum iş yerimde BES sözleşmelerim aktif görünüyor. Bu nasıl mümkün olabilir? Ziraat'i arayıp söylemeli miyim?

Bu yatan parayı çekme şansım var mı? Veya söylersem ceza öder miyim?


 
kapatmamamışsın. senin sorumluluğunda. birden fazla bes olabiliyor. parayı çekebilirsin.


  • kenarortay  (21.01.20 13:07:49) 
işten çıktığını söylersen içerideki parayı geri ödüyorlar sana


  • kablelvuku  (21.01.20 13:50:35) 
[]

Evden yemeksepeti ile cafe işletmek!?

Annem bir cafe açtı ve 3.5 yıl dayanabildi. Ama şirketi kapatmak istemiyor. Biraz daha devam ettirebilirse daha yüksek hibeli bir KOSGEB kredisine başvurulabiliyormuş (Evet, asla akıllanmıyor).

Cafe eşyalarını satarak kira, vergi vb. borçlarını ödeyecekler. Elimizde yeni cafe açmalık bir para kalmayacak. Tostçu gibi bir şeydi zaten. Evde yapar, yemeksepetiyle yollarım diyor.

Böyle bir şey imkansız ve aşırı saçma değil mi?

1) Kurye yok. Kim götürecek o yemekleri?
2) Hadi kuryeyi hallettik diyelim. Kim tost söyler ki yemeksepetinden? Zaten dünyanın yapması en basit şeylerinden biri tost. Tost yerine başka bir şey yapıp satmaya çalışsa ne olabilir bu şey sizce?
3) Zaten 60 metrekare ev ve ben yağ-yemek kokusundan nefret ettiğim için cafesine bile gitmiyordum. Şimdi ev leş gibi, depo gibi olacak. Değil mi?

Annemi bu fikirden vazgeçirmeye mi çalışayım yoksa tost dışında başka, tutması daha muhtemel bir şey bulup mu satmaya çalışsın?

 
evet çok akıl işi değil. hazır yemek değil de; kiloyla mantı, börek, turşu, meze... daha mantıklı olur.


  • 507  (15.01.20 11:09:30) 
pardon diyerek başlayayım,
acaba cafe işleten kişi hesap kitap bilmiyor mu? ekmeğin, kaşarın vs fiyatı belli kalitesi belli tost ihtiyacı olan kişi veya her gün tost yiyecek kişi (mesela ben) gider kaliteli bir makine alır 3-4dk'da tostunu yapar çantasına atar yada yer.

şimdi cafe sahibi ya daha ucuza alacak ya da çok inanılmaz bir lezzete ulaşacak. daha ucuza alması için kalitesiz malzeme kullanması lazım. inanılmaz lezzette (pahalı baharat vs) zor olsa bile pahalı. kaldı ki yemeksepetine vereceği para da var.

bizim bir büfeci abi vardı bir soğuk sandwich yapardı böyle uzun yola gideceğimiz zaman falan 15-20 tane depolayıp giderdik. ucuzdu da. içini açıyorsun işte zeytin, mayonez falan filan ama acayip bir lezzet. her işin bir profesyoneli bir püf noktası bir kilit taşı var. onu bulmak lazım. yoksa maalesef. standart işler ile standart paralar bile kazanılammıyor.
  • dedim dedim de kime dedim  (15.01.20 11:10:42) 
Sadece yemeksepetinden iş yapan yerler olduğunu biliyorum, yani öyleki dükkan olsa dahi dükkanda masa falan olmuyor her şeyi paket servise endeksli, öyle ki telefonla sipariş bile yok kimisinde, yani uygulanabilir bir şey.

Ama semt pazar potansiyeli önemli, tost dediğiniz şeyi düz uno tost ekmeğine yapacaksa anlamı yok, bazlama tost gibi şeyler yapmalı, çeşit sunmalı, yani o tost insana geçiştirmelik bir yiyecek değil, kahvaltı - öğle yemeği gibi görünmeli. Patates kızartması da sunulmalı bence. İsmi de yöresel bir şey olabilir.
  • atom karincanin torunu  (15.01.20 11:11:00) 
hee yemeksepetine girmek öyle kolaydı zaten =D boşver hiç canını sıkma. o iş olmaz zaten. annenin suyunu git öp sev nasılsa olmayacak..


  • (.)  (15.01.20 11:24:00) 
"kim tost söyler ki?" bakış açısını girişimci ruhlu biri olarak yanlış buluyorum.
birçok kişi tost söylediği gibi, yemeksepeti'nde tostçular da var.
mesele kim tost söyler ki diye düşünmek değil, herkesin yiyebileceği bir tost yapmak ya da tost yemeyecek adama da tost yedirebilmek.

kaldı ki, marmaris büfe ve türevleri tamamen iki parmak ekmek ve içinde yok sayılacak kadar malzemeyle tost, hazır nugget, uno (muhtemelen markası farklıdır da, şekil olarak marketlerde satılanlardan demek istedim) sandviç ekmeğinin arasına salam kaşarla iş yapan yerler.
ama her yerdeler, demek ki o iğrenç tostları, marketlerde satılan hazır nuggetları/sosisleri ve sandviçleri birileri evde yapmak yerine oradan yiyor.

işletmeden anlamıyorsa o ayrı bir şey.
ama şansını, imkanlarını zorlayarak bir şeyler yapabilen insanlar da var.
bence kendine göre değişik tarifler, farklılıklar bulur ve lezzetli olursa yemeksepeti üzerinden de doğru kampanyalar yaparsa belki bir şansı olabilir.
evden bunu yapmak zor tabii, yani siparişle ertesi güne falan hazırlasa tamam da, anı anına servis yapmak için yine de bir sistem lazım.
üç buçuk yılda bir şekilde kendini döndüremediyse bir şeyleri değiştirmeli en azından, ama mesele tost değil yani onu demek istedim.
  • blatta hiberna  (15.01.20 11:28:39 ~ 11:31:20) 
Ev yemekleri yapip tencereyle siparis alsin instagram'dan. Bekarlar epeyce talep gosteriyor bu ise.


  • msb  (15.01.20 11:45:15) 
tost sipariş edilebilir bu arada. Ben ediyorum arada canım tost çekiyor evde tost malzemesi olmuyor sipariş edip yiyorum.

ama tabi lokasyon önemli. Özellikle beyaz yaka sabahları sipariş edebilir ya da öğrenciler sipariş edebilir bence.

ama yine de kendini çevirecek kadar kazanamayabilir gibi geliyor. Belki başka bir cafe/restorana bağlı olarak siparişleri alıp hazırlayabilir.

ya da yemeksepetinden ziyade getir ya da glovo ile çalışabilir kurye olayını çözmek için. Tabi bu durumda bu uygulamalar yemeksepetinden az kullanıldığı için siparişte düşer.
  • ayin yazari  (15.01.20 11:45:50 ~ 11:46:13) 
Şimdi yemekçiler bilirler detaylarını, fakat bence evden yapamamalısınız. Ne kadar anneniz titiz, eviniz temiz olsa bile, ev sonuçta. Bir denetime, düzenlemeye tabi olmayacak ve ben öyle yerden sipariş vermek istemezdim açıkçası. Mesela anneniz gün içinde yemek yapar afiyetle yeriz, çok dikakt etmeyiz ama işin içine üretim girince değişiyor.


  • malheiros  (15.01.20 11:53:02) 
saçma bir iş modeli ama tost olduğu için değil. yeni nesil hipster tostçular var, iş de yapıyorlar. hatta birinin sahibi arkadaşımın arkadaşı. düzgün bir markayla tost da satılabilir. ama anne kafasıyla, hele hele evden yapılacak iş değil.

anneni kiloyla mantı, yaprak sarma, kek kurabiye vs. işlerine yönlendir.
  • sir gawain  (15.01.20 11:54:29) 
yemek sepetiyle hiç uğraşmayın..
annenin yemekleri güzelse her gün farklı ev yemekleri yapsın..
tabldot şeklinde plastik kaplara 2 farklı yemek koyuyorsun..
işten eve gelen bi dünya bekar insan için büyük kolaylık oluyor bu yöntem..
müşteri bulmak için de yaşadığınız semtte duvarlara afiş asın..
mesela izmir'de yaşayan bekar bi arkadaşım var..
her akşam tabldot ev yemeği alıyordu aynı semtteki bi kadından..
her akşam farklı bir şeyler yemek gibisi yok yani..
benim yaşadığım semtte yok, olsa alırdım yani..
  • strobist  (15.01.20 12:28:24) 
oturduğum mahallede çarşı/işhanı benzeri biryerde bu tarz iş yapan biri var. cajun tavuk+patetes kızartması satıyor başka da birşey yok. tek göz ufak bir dükkan. yemeksepetine de üye olmuş. bir tane moto kuryesi var yakın yerlere de kendisi gidiyor. ne kadar karlıdır bilemem ama boş durduğunu görmedim en azından bir hareket var. özetle evden iş yapmak zor olabilir ama bu tarz ufak bir dükkan da iş görebilir. ayvalık,kumru cajun derken yuvarlanır gidersiniz işte


  • genc irisi  (15.01.20 15:04:02) 
Yemeksepeti üyeliği anlaşması için tabelası olan bi işletmeye sahip olması gerekiyor kişinin. Yeni üye olduğumuz için biliyorum.


  • izninizolursatahtinizatalibim  (15.01.20 15:43:28) 
O is olur ya da olmaz ayri konu da, kim tost soyler ki diye bir sey yok. Kimse isyerinde tost makinasini acip oturup tost yapmiyor mesela, disaridan soyluyorlar boyle seyleri. Ugrasmak istemeyen disaridan soyler, evde bile olsa ugrasmayip disaridan soyleyen insan dolu. Sahsen ben dee ugrasmak istemedigimden evden siparis veriyorum bazen.
Isyerlerinin, ofislerin bol oldugu bir noktadaysaniz olabilir ama oyle duz tost ile olmaz, cesit bol olmali.

  • stavro  (15.01.20 15:57:20) 
123456789   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.