Bir ben var benden şurada
Bir tane grup vardı M harfiyle başlıyordu, böyle çok değişik ekstrem metal gibi aksak ritimli enteresan bi tarzları vardı, neydi bu grup hatırlayan çıkar mı?
Bir tane grup vardı M harfiyle başlıyordu, böyle çok değişik ekstrem metal gibi aksak ritimli enteresan bi tarzları vardı, neydi bu grup hatırlayan çıkar mı?
0
Gonul isterdi ki duyuruda cevabi begen butonu olsaydi da ilk seceneginde cevabi tutturan @prole un cevabina abanabilseydik. Ben 'Scar symmetry S ile basliyor, In flames I ile basliyor, Dark tranquillity D ile basliyor, Nightrage N ile basliyor. Bunlar degil, kim ulan bu grup\ derken adam meshuggahi yapistirmis. Cidden respect.
Boyle bir imkan olmadigi icin ben Morgana Lefay olabilir mi acaba diye yalandan bir cevap yazip gecmek isterim.
Boyle bir imkan olmadigi icin ben Morgana Lefay olabilir mi acaba diye yalandan bir cevap yazip gecmek isterim.
0
Bir ben var benden şurada
Yani kıta Avrupa'sında olmayıp farklı bir şekilde izole olmaları ya da memleketin havasından suyundan mı bilmiyorum İngilizler bana genel olarak Green Street Hooligans filmindeki gibi geliyor, yani eğitimlisi de eğitimsizi de her an kavga dövüş çıkarır gibi sanki öyle bir havaları var, Londra'da da
Yani kıta Avrupa'sında olmayıp farklı bir şekilde izole olmaları ya da memleketin havasından suyundan mı bilmiyorum İngilizler bana genel olarak Green Street Hooligans filmindeki gibi geliyor, yani eğitimlisi de eğitimsizi de her an kavga dövüş çıkarır gibi sanki öyle bir havaları var, Londra'da da bulundum birkaç kez yakından görme fırsatım da oldu fikrim yine değişmedi, böyle bir şey gerçekten de olabilir mi sizce de yoksa ben mi abartıyorum?
0
Evet, biraz abartiyorsunuz. Anladigim kadariyla cok limitli bir orneginiz var bu kaniya varmak icin.
Ingilterenin en cirkef sayilan sehirlerinden birinde yasiyorum. Eger kavga cikmasi muhtemel yerlerde gezersem, kavga goruyorum. Yok normal gunluk hayat, duzgun insanlar olan yerlerde gezersem, korna duymak bile irkilme sebebi oluyor.
O kadar bolgeye ve insana bagli bir durum ki, eski oturdugumuz mahallede siseyle birbirine saldiran gormus biri olarak, aksamlari kavga izleyip aramizda yorum yapmak icin yakindaki puba giden insanlardir.
Su an yasadigimiz yer, yaklasik 3 mil otede, daha kavgaya denk gelmedim, bilmem kac tane puba girer cikarim, mudavimi olduklarimda yuksek ses bile olmaz. Ha asiri icip nara atana denk gelmek dusuk ihtimal ama olmaz degil.
Demem o ki, bizim sehrin kotu bolgelerinde dayak yemek normalken, guneyinde porselen bardakta cay icmeyeni cik cikliyolar. Iyice tecrube etmek lazim, ama tahmin ettiginiz gibi degil genel olarak.
Ingilterenin en cirkef sayilan sehirlerinden birinde yasiyorum. Eger kavga cikmasi muhtemel yerlerde gezersem, kavga goruyorum. Yok normal gunluk hayat, duzgun insanlar olan yerlerde gezersem, korna duymak bile irkilme sebebi oluyor.
O kadar bolgeye ve insana bagli bir durum ki, eski oturdugumuz mahallede siseyle birbirine saldiran gormus biri olarak, aksamlari kavga izleyip aramizda yorum yapmak icin yakindaki puba giden insanlardir.
Su an yasadigimiz yer, yaklasik 3 mil otede, daha kavgaya denk gelmedim, bilmem kac tane puba girer cikarim, mudavimi olduklarimda yuksek ses bile olmaz. Ha asiri icip nara atana denk gelmek dusuk ihtimal ama olmaz degil.
Demem o ki, bizim sehrin kotu bolgelerinde dayak yemek normalken, guneyinde porselen bardakta cay icmeyeni cik cikliyolar. Iyice tecrube etmek lazim, ama tahmin ettiginiz gibi degil genel olarak.
0
Dubai'de, selam vermeden asansöre binenini, İyi günler demeden inenini görmedim ben.
Oradan kalma alışkanlıkla burada bir iki selam verdim. Garip bakışlar görüp vazgeçtim :)
Ed Stafford, Londra'da evsizlerle yaşamıştı bir programında. İnsanların battaniye, uyku tulumu, giyecek ve yiyecek yardımında yarış halinde olduğunu görünce şaşırmış, 'Burada insan fazla beslenmekten kilo alır.' demişti.
Oradan kalma alışkanlıkla burada bir iki selam verdim. Garip bakışlar görüp vazgeçtim :)
Ed Stafford, Londra'da evsizlerle yaşamıştı bir programında. İnsanların battaniye, uyku tulumu, giyecek ve yiyecek yardımında yarış halinde olduğunu görünce şaşırmış, 'Burada insan fazla beslenmekten kilo alır.' demişti.
0
Alakasi yok. Sadece teen'ler sikinti, gerci teen'ler heryerde sikinti. Ortalama bir Ingiliz gunde 30-40 kere sorry, thank you diyordur, pub'inda sosyallesir, kizli erkekli ortamlari vardir hepsinin. Avrupa'nin Esenyurt'lulari Italyanlardir bak bu kesin bilgi. International bir ortamda 100 metreden italyani tanirim, 10 cm yanindaki ile bagira bagira konusan cok degisik bir topluluk. Bizde nasil Polat Alemdar bir nesli etkilediyse aynisi bunlarda da var Godfather setinden dagilmislar sanki hepsi. Arti acayip tutucu, erkek egemen bir toplum.
Ingilizlerin adinin cikmasinin nedeni: dagitma, eglenme kulturu. Girls holiday, boys holiday, dogum gunuydu, bekarliga veda partisiydi, macti, festivaldi falan kalabalik gruplar halinde geziyorlar, icip dagitiyorlar, tatillere y.disina beraber cikma olayi cok. Cok geziyorlar: max 25inde zaten tum Avrupa'yi bitirmis oluyorlar, Avustralya'dan Bali'ye girip cikmadiklari yer yok, haliyle her yerde adlari cikiyor.
Ingilizlerin adinin cikmasinin nedeni: dagitma, eglenme kulturu. Girls holiday, boys holiday, dogum gunuydu, bekarliga veda partisiydi, macti, festivaldi falan kalabalik gruplar halinde geziyorlar, icip dagitiyorlar, tatillere y.disina beraber cikma olayi cok. Cok geziyorlar: max 25inde zaten tum Avrupa'yi bitirmis oluyorlar, Avustralya'dan Bali'ye girip cikmadiklari yer yok, haliyle her yerde adlari cikiyor.
0
karadenizlileri olabilir. kapalı ve yağmurlu hava. ergenler ve gençlerin eğlence anlayışı içkiye vurup dağıtmak gibi gözüküyor.
0
IVY league mezunu filan olanlar iyidir, ama sokakta göremezsiniz. Sokaktakiler bence de magandadır.
0
egitimli olarak cok ornegim yok ama egitimsizleri dedigin gibi olabilir. ken loach, shane meadows gibi bazi yonetmenlerin cokca filmini izledim. banliyö kismi esenyurt gibi gercekten.
egitimli olarak bir ingiliz arkadasim vardi psikologdu. onunla avustralya'da tanismistik. bir gun bir barda tuvalete gidiyorum diye kalkti masadan adam yol vermedi diye kufredip yumruklu kavgaya girdi. sonra da kafasina cam bardakla vurdular. sabaha kadar hastanede beklemistik.
egitimli olarak bir ingiliz arkadasim vardi psikologdu. onunla avustralya'da tanismistik. bir gun bir barda tuvalete gidiyorum diye kalkti masadan adam yol vermedi diye kufredip yumruklu kavgaya girdi. sonra da kafasina cam bardakla vurdular. sabaha kadar hastanede beklemistik.
0
Bir ben var benden şurada
Öncelikle bu sorum kesinlikle ırkçılık içermemektedir, öyle anlaşılırsa ya da içerik oraya giderse silinmesinde benim için bi sakıncası yok ama öyle bir amacım yok, bunu belirtmek isterim. Sorum şu: Çingenelerin Hindistan'dan dünyaya yayıldığını biliyoruz, mesela bizim ülkemizdeki Roman vatandaşları
Öncelikle bu sorum kesinlikle ırkçılık içermemektedir, öyle anlaşılırsa ya da içerik oraya giderse silinmesinde benim için bi sakıncası yok ama öyle bir amacım yok, bunu belirtmek isterim.
Sorum şu: Çingenelerin Hindistan'dan dünyaya yayıldığını biliyoruz, mesela bizim ülkemizdeki Roman vatandaşların tipi dış görünüşü aşağı yukarı belirli özellikler taşıyor, hatta Hint geçmişlerini de taşıyor bu görüntüleri ama haftasonu Ed Stafford'un Çingenelerle 60 Gün programını izldim, İngiliz çingenelerinin görünüşü ile çingene olmayan İngilizlerin hiçbir farkı yok yan yana koy aynı sarışın/turuncu yüzlü renkli gözlü vs, bu ne anlama geliyor? Oradaki çingeneler farklı bir çingene tipi mi yoksa görüntü olarak biz Türkler gibi değişim mi geçirmişler, eğer öyleyse bizdeki Çingeneler çok mu izole kalmışlar da tipleri değişmemiş, ne anlama geliyor bu?
Sorum şu: Çingenelerin Hindistan'dan dünyaya yayıldığını biliyoruz, mesela bizim ülkemizdeki Roman vatandaşların tipi dış görünüşü aşağı yukarı belirli özellikler taşıyor, hatta Hint geçmişlerini de taşıyor bu görüntüleri ama haftasonu Ed Stafford'un Çingenelerle 60 Gün programını izldim, İngiliz çingenelerinin görünüşü ile çingene olmayan İngilizlerin hiçbir farkı yok yan yana koy aynı sarışın/turuncu yüzlü renkli gözlü vs, bu ne anlama geliyor? Oradaki çingeneler farklı bir çingene tipi mi yoksa görüntü olarak biz Türkler gibi değişim mi geçirmişler, eğer öyleyse bizdeki Çingeneler çok mu izole kalmışlar da tipleri değişmemiş, ne anlama geliyor bu?
0
ingilteredeki gypsiler nomadicler. bizdeki tahtacılar gibi. bunun yanında irish kökenliler. romanlar ondan bağımsız.
www.ethnicity-facts-figures.service.gov.uk
biz türkler de değişim geçirmedik pokemon gibi. siz moğolsunuz aslında'yı son 100 senede ulusu yeniden tanımlarken kaktırdılar. buralıyız. o kavmin, o aşiretlerin anadoluya doğru uzantısıyız. ya da onlar bizim uzantımız. ya da akrabalıklar var. ırk kavramını neresinden tutacaksın zaten icat bi kavram.
orijin muhabbetleri çok dar. müzik ya da dil gibi etkiye açık kültürlerin peşinden, antropolojiden filan bi ırkın izini sürmek sıhhatli değil. podcastte konuşan Zeynep Gonca Girgin de konservatuvar hocası, ünvanı etnomüzikolog.
zaten amerika-avrupa tarifiyle etnisite, kendini nasıl tanımladığına indirgenmiş durumda. cinsiyet gibi.
bunlardan ancak sosyal bilimler muhabbeti olur
www.ethnicity-facts-figures.service.gov.uk
biz türkler de değişim geçirmedik pokemon gibi. siz moğolsunuz aslında'yı son 100 senede ulusu yeniden tanımlarken kaktırdılar. buralıyız. o kavmin, o aşiretlerin anadoluya doğru uzantısıyız. ya da onlar bizim uzantımız. ya da akrabalıklar var. ırk kavramını neresinden tutacaksın zaten icat bi kavram.
orijin muhabbetleri çok dar. müzik ya da dil gibi etkiye açık kültürlerin peşinden, antropolojiden filan bi ırkın izini sürmek sıhhatli değil. podcastte konuşan Zeynep Gonca Girgin de konservatuvar hocası, ünvanı etnomüzikolog.
zaten amerika-avrupa tarifiyle etnisite, kendini nasıl tanımladığına indirgenmiş durumda. cinsiyet gibi.
bunlardan ancak sosyal bilimler muhabbeti olur
0
Bir ben var benden şurada
Böyle bir teşkilat var mı? Şu nedenle soruyorum birçok ülkede dış istihbarat ve iç istihbarat olarak ayrı ayrı servisler Cia-Fbi Mi5-Mi6 ya da Mossad-Shin Bet gibi, hatta onların altında da spesifik olarak farklı servisler var, gel gelelim Türkiye'de Mit var ama onlar da dış istihbarat teşkilatı ola
Böyle bir teşkilat var mı? Şu nedenle soruyorum birçok ülkede dış istihbarat ve iç istihbarat olarak ayrı ayrı servisler Cia-Fbi Mi5-Mi6 ya da Mossad-Shin Bet gibi, hatta onların altında da spesifik olarak farklı servisler var, gel gelelim Türkiye'de Mit var ama onlar da dış istihbarat teşkilatı olarak konumlandırılmış normalde fakat içeriye de Mit mi bakıyor yoksa ayrı bir teşkilat mı var?
0
Bir ben var benden şurada
Bu sizce ne kadar doğru, böyle bir şey olabilir mi? Birkaç gün önce arkadaşlarla aramızda bu konu üzerine bi konuşma geçti. Mesala yemek yerken kağıt peçete ihtiyacınız olsa ve evde kağıt peçete kalmadığını fark etseniz elinizi ağzınızı kullanılmamış/sıfır bi tuvalet kağıdıyla siler miydiniz? Ben "a
Bu sizce ne kadar doğru, böyle bir şey olabilir mi? Birkaç gün önce arkadaşlarla aramızda bu konu üzerine bi konuşma geçti. Mesala yemek yerken kağıt peçete ihtiyacınız olsa ve evde kağıt peçete kalmadığını fark etseniz elinizi ağzınızı kullanılmamış/sıfır bi tuvalet kağıdıyla siler miydiniz? Ben "abi ben galiba kullanmazdım çünkü bunlar en nihayetinde geri dönüşümlü kağıtlar, yani her ne kadar yıkanıp paklansalar da psikolojik olarak rahatsız olurdum kullanmazdım" dedim, siz ne dersiniz?
0
cok lazimsa kullanirim ama onlar cok ince oluyor yaprak yaprak oldugu icin. ekstra bir onyargim yok.
hic mi hasta oldugunuzda yani basiniza tuvalet kagidi rulosu alip burnunuzu silmediniz :)
hic mi hasta oldugunuzda yani basiniza tuvalet kagidi rulosu alip burnunuzu silmediniz :)
0
Sen havlu kağıt ya da selpaklarin geri dönüşümsüz saf selulozdan üretildiğini mi düşünüyorsun ?
Kullanırdım psikolojik olarak rahatsız olacak çok daha büyük şeyler var sıra buna gelmez.
Kullanırdım psikolojik olarak rahatsız olacak çok daha büyük şeyler var sıra buna gelmez.
0
işyerinde asla kullanmam.
evde son seçenek olarak kullanırım.
kağıt mendil + peçete + havlu yoksa son seçenek olarak.
paketten bir tane hiç açılmamış alarak.
evde son seçenek olarak kullanırım.
kağıt mendil + peçete + havlu yoksa son seçenek olarak.
paketten bir tane hiç açılmamış alarak.
0
ben hep kullanıyorum ne var ki bunda. tuvaletten alıp kullanmıyorum tabii, paketinden çıkmış sıfır halini alıp kullanıyorum, o da aynı fabrikadan çıkmış bir şey öbürü de sonuçta.
bu arada aynı bu muhabbet daha yeni izlediğim şu programda rapçi sefo tarafından yapılmıştı: youtu.be
üzerine bu soruyu görmem garip oldu :)
bu arada aynı bu muhabbet daha yeni izlediğim şu programda rapçi sefo tarafından yapılmıştı: youtu.be
üzerine bu soruyu görmem garip oldu :)
0
Teknik olarak anal bölge yüz bölgesinden daha hassas ve olumsuzluklara daha açık bir bölge değil mi? Hele ki hemoroid gibi faktörler iyice hassasiyet yapıyor.
Bu açıdan malzeme farklı olacaksa bile eminim tuvalet kağıdı daha makul bir seçenek olurdu.
Yani ben kullanmam şahsen, aklıma gelmez çünkü. Peçete yoksa gider elimi, ağzımı yıkarım. Zaten peçeteye silince de yemekten sonra yine elimizi ağzımızı yıkamıyor muyuz?
Ama eğer o an biri uzatsa al diye, hiç aklıma gelmez sizin gibi dülünmek. Sorunsuz kullanırım.
Bu açıdan malzeme farklı olacaksa bile eminim tuvalet kağıdı daha makul bir seçenek olurdu.
Yani ben kullanmam şahsen, aklıma gelmez çünkü. Peçete yoksa gider elimi, ağzımı yıkarım. Zaten peçeteye silince de yemekten sonra yine elimizi ağzımızı yıkamıyor muyuz?
Ama eğer o an biri uzatsa al diye, hiç aklıma gelmez sizin gibi dülünmek. Sorunsuz kullanırım.
0
Kullanırım. Evde kağit havlu bitti dün, yenisini kadar açılmamış bir ruloyu kullandım sonra yeni kağit havlu alınca tuvalete koydum tuvalet kağıdını.
Öğrenciyken nezle olunca sınifa tuvalet kağıdı götürüyordum ya selpaktan daha yumuşak oluyordu ahshs herhangi bir tiksinme oluşmuyor bende bu konuda
Öğrenciyken nezle olunca sınifa tuvalet kağıdı götürüyordum ya selpaktan daha yumuşak oluyordu ahshs herhangi bir tiksinme oluşmuyor bende bu konuda
0
bu duyuruyu okurken masamda duran tuvalet kağıdıyla bakıştık. her türlü kullanırım.
0
Evde peçete, havlu kalmamışsa yeni ruloyu paketten alıp kullanıyorum, nezle olduğumda diğer peçeteler sert geliyor, bir ürün var onu bulamazsam ruloyla dolaşıyorum. Hepsi aynı şartlarda ve benzer malzemeyle üretiliyor duyduğum kadarıyla.
0
Çok sorun edilecek bir şey değil.
Ama uzun süredir görmediğimiz bir arkadaş ailesiyle ziyarete gelir de kendilerine bir şeyler ikram edilirse veya buna benzer davet etme gibi durumlarda her zaman için normal peçete bulundurmak daha iyi.
Yemeğin ortasında,
- ya kusura bakmayın evde normal peçete bitmiş.. diyerek kendilerine tuvalet kağıdını uzatmak uygun olmaz.
Ama uzun süredir görmediğimiz bir arkadaş ailesiyle ziyarete gelir de kendilerine bir şeyler ikram edilirse veya buna benzer davet etme gibi durumlarda her zaman için normal peçete bulundurmak daha iyi.
Yemeğin ortasında,
- ya kusura bakmayın evde normal peçete bitmiş.. diyerek kendilerine tuvalet kağıdını uzatmak uygun olmaz.
0
kullanırım tabii ki, hiç düşünmemiştim hatta böyle bir şeyi şu ana kadar.
asıl beni rahatsız eden tam tersi durum. evde tuvalet kağıdı bitince popo silme işini diğer selpak ya da peçetelerle yapmak zulüm gibi geliyor.
asıl beni rahatsız eden tam tersi durum. evde tuvalet kağıdı bitince popo silme işini diğer selpak ya da peçetelerle yapmak zulüm gibi geliyor.
0
eve neredeyse hiç peçete almadım. hep tuvalet kağıdı kullanıyorum. misafir geliyor arada onlara da tuvalet kağıdı uzatıyorum :D
0
Bir ben var benden şurada
Bunlar hangileridir, neler önerirsiniz?
Bunlar hangileridir, neler önerirsiniz?
0
Yakın zamanda Taft kahve ile tanıştım gayet memnun kaldım.
Zaten reklamını dünyanın en yüksek kafeinli kahvesi olarak yapıyor ve hakkını veriyor.
Tavsiye ederim.
Zaten reklamını dünyanın en yüksek kafeinli kahvesi olarak yapıyor ve hakkını veriyor.
Tavsiye ederim.
0
Ben de bir kaç ay önce Pons Coffee tüketmeye başladım. Gayet de memnunum. Hemen hemen bütün çeşitlerini denedim. Premium blendleri bence hem sert hem başarılı. Ayılmak, uyanmak için birebir. Lezzeti de gayet güzel. Tavsiye edebilirim.
ponscoffee.com
ponscoffee.com
0
Bir ben var benden şurada
Bi tane Trigger Action modelinden aldım ama bunlar makinede yıkanıyor mu? Bazı yerler yıkanıyor yazıyor bazıları yıkanmaz diyor net bi çözüme ulaşamadım siz ne diyorsunuz?
Bi tane Trigger Action modelinden aldım ama bunlar makinede yıkanıyor mu? Bazı yerler yıkanıyor yazıyor bazıları yıkanmaz diyor net bi çözüme ulaşamadım siz ne diyorsunuz?
0
Okudum abi yıkanıyor diyor evet ama bazı satıcıları okudum yıkanmaz diyor yorumları okudum "yıkadım cortladı" diyen olmuş, yani benim merak ettiğim aslında bire bir kullanıcı deniyimiydi. Şimdi "üreten adamdan daha iyi kim bilecek" dersen de haklısın :)
0
hahah ben kılavuza bağlı kalanlardanım ama orada dikkat ettiyseniz kullanılacak kimyasallar da yazıyor. bana sorarsanız kapağı direkt diğer bulaşıklarla makinede, gövdeyi az miktarda basit bulaşık deterjanı ile ılık suda elde yıkayın. makine çok sıcak oluyor, deterjanı da daha ağır el deterjanına göre.
0
dishwasher safe olan genellikle govdedir. celik termoslarda govde genellikle yikanabilir kapagin yikanmasini tavsiye etmem, edilecegini de sanmam.
0
Bir ben var benden şurada
Soruyu sorarken bile ya böyle soru olmaz diye geçiyor aklımdan ama ne yazık ki sormak zorundayım. 2 elimizde birer tane 15 kiloluk dumbbell'la curl yaparken 15 kiloyla mı curl yapmış oluyoruz 30 kiloyla mı acaba?
Soruyu sorarken bile ya böyle soru olmaz diye geçiyor aklımdan ama ne yazık ki sormak zorundayım. 2 elimizde birer tane 15 kiloluk dumbbell'la curl yaparken 15 kiloyla mı curl yapmış oluyoruz 30 kiloyla mı acaba?
0
Bir ben var benden şurada
19. yüzyıl atmosferinde geçen yerli yabancı fark etmeyen dizi ya da film tavsiyeleriniz neler olur?
19. yüzyıl atmosferinde geçen yerli yabancı fark etmeyen dizi ya da film tavsiyeleriniz neler olur?
0
Rüzgar Gibi Geçti
Amerika iç savaşı döneminden bir aşk hikayesi
Kitabı daha güzeldir bu arada.
Amerika iç savaşı döneminden bir aşk hikayesi
Kitabı daha güzeldir bu arada.
0
Bir ben var benden şurada
"Ayna testi" ile ilgili bi makale okurken aklıma geldi, ayna testini geçebilen canlı sayısı kısıtlı, çoğunlukla primatlar kendini tanıyor ve bunların "kendisi gibi olan" türlerle etkileşime geçmesi bu nedenle mantıklı geliyor ama "ben" bilinci olmayan bir hayvan kendisinin ne olduğunu bilmeden kendi
"Ayna testi" ile ilgili bi makale okurken aklıma geldi, ayna testini geçebilen canlı sayısı kısıtlı, çoğunlukla primatlar kendini tanıyor ve bunların "kendisi gibi olan" türlerle etkileşime geçmesi bu nedenle mantıklı geliyor ama "ben" bilinci olmayan bir hayvan kendisinin ne olduğunu bilmeden kendi türünü nasıl tanıyıp etkileşim sağlıyor, misal bi sincap kendi yansımasından kendisini tanımazken neden kendi türü olduğunu düşünüp başka bir sincapla iletişim kurma ihtiyacı hissedebiliyor, tek açıklaması içgüdü mü acaba?
0
bu konuda cahil biri olarak tahmin yürütüyorum:
evet icgüdü ile. icgüdü dedigimiz sey dusunmeden yaptigimiz seyler. aynada kendini tanimak icin "dusunmek" lazim. fakat nasil ki insanlar olarak ornegin susadigimizi anlamak icin dusunmuyorsak, bu tür hayvanlar da öyle "programlandiklari" icin o sekilde hareket ediyorlar.
ek olarak yine tahminen: hayvanlar kendi türlerini tanimiyorlar zaten. örnegin: önüne gelene kerkinen köpekler.
evet icgüdü ile. icgüdü dedigimiz sey dusunmeden yaptigimiz seyler. aynada kendini tanimak icin "dusunmek" lazim. fakat nasil ki insanlar olarak ornegin susadigimizi anlamak icin dusunmuyorsak, bu tür hayvanlar da öyle "programlandiklari" icin o sekilde hareket ediyorlar.
ek olarak yine tahminen: hayvanlar kendi türlerini tanimiyorlar zaten. örnegin: önüne gelene kerkinen köpekler.
0
Aynadaki yansımanın kendisine ait olduğunu anlamasa da kendi türü olduğunu en azından görsel olarak anlayabilir. Gerçek bir türdaşını ise görüntü, koku, ses ve davranışlarından anlayabilir. Bunların bir kısmı doğar doğmaz öğrenilen (örneğin annesinin kokusu, sesi ve görünüşü), bir kısmı (davranışlar gibi) sonradan öğrenilen bilgiler olabilir. ‘Ben’ bilinci olmasa da hayatına başladığı an (ya da duyuları çalışmaya başladığında diyelim) annesi/ailesi yanında olduğu için refleks olarak bu türü benimsiyor herhalde.
Uzmanı değilim, sadece tahmin.
Uzmanı değilim, sadece tahmin.
0
tamamen sallıyorum. kendi türlerini tanımıyorlar. her canlı ile iletişime geçiyorlar. kendi türünden canlılar ile aynı şekilde davrandıklarını fark ederek daha yakınlaşıyorlar.
0
Konu hakkında şöyle bir deneyimim var.
Yeni yumurtadan çıkmışken aldığım bir muhabbet kuşum vardı. Yıllarca birlikteydik. Hiç muhabbet kuşu görmedi. Bir gün bir eşe ihtiyaç duyabileceğini düşünüp bir muhabbet kuşu aldım. Ama bizimkine zarar vermesin diye de bebek bir kuş aldım. O kuş bizimkinin peşinden hiç ayrılmazdı ama bizimki hep ondan kaçar bana sığınırdı.
Aynada hep kendisiyle oynayan kuş o kuşu hiç benimsemedi. İade etmek zorunda kalmıştım.
O sıralar bizimkinin kendini kuş değil de insan sandığı konusunda epey geyik döndürmüştük.
Yeni yumurtadan çıkmışken aldığım bir muhabbet kuşum vardı. Yıllarca birlikteydik. Hiç muhabbet kuşu görmedi. Bir gün bir eşe ihtiyaç duyabileceğini düşünüp bir muhabbet kuşu aldım. Ama bizimkine zarar vermesin diye de bebek bir kuş aldım. O kuş bizimkinin peşinden hiç ayrılmazdı ama bizimki hep ondan kaçar bana sığınırdı.
Aynada hep kendisiyle oynayan kuş o kuşu hiç benimsemedi. İade etmek zorunda kalmıştım.
O sıralar bizimkinin kendini kuş değil de insan sandığı konusunda epey geyik döndürmüştük.
0
Bing e sordum sanırım chatgpt 4 ile güçlendirilmişti;
Hayvanlar kendi türlerini nasıl tanıdıkları, biyolojik, davranışsal ve bilişsel açılardan ilginç bir sorudur. Hayvanların kendi türlerini tanımlamak için kullandıkları çeşitli yöntemler vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Morfolojik benzerlik: Hayvanlar, kendi türlerinin fiziksel özelliklerini, renklerini, şekillerini, boyutlarını, desenlerini vb. tanıyarak kendi türlerini ayırt edebilirler. Örneğin, kuşlar, kendi türlerinin tüylerinin rengini ve biçimini tanıyarak eş seçebilirler.
Kimyasal sinyaller: Hayvanlar, kendi türlerinin salgıladığı feromon, idrar, dışkı, ter gibi kimyasal maddeleri koklayarak kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, kediler, kendi türlerinin idrarını koklayarak bölge işaretleyebilir veya eş bulabilirler
Sesli iletişim: Hayvanlar, kendi türlerinin çıkardığı sesleri, çağrıları, şarkıları, ulumaları vb. duyarak kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, balinalar, kendi türlerinin şarkılarını dinleyerek yön bulabilir veya sosyalleşebilirler.
Bilişsel tanıma: Hayvanlar, kendi türlerinin yüzlerini, gözlerini, ifadelerini, hareketlerini vb. gözlemleyerek kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, maymunlar, kendi türlerinin yüz ifadelerini taklit ederek veya yorumlayarak iletişim kurabilirler.
Hayvanların kendi türlerini tanıma yöntemleri, hayvanların yaşadıkları ortama, evrimsel geçmişlerine, zekâ seviyelerine ve sosyal yapılarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Hayvanların kendi türlerini tanıma yeteneği, hayvanların hayatta kalma, üreme, öğrenme, işbirliği gibi pek çok önemli işlevi yerine getirmelerine yardımcı olur.
Hayvanlar kendi türlerini nasıl tanıdıkları, biyolojik, davranışsal ve bilişsel açılardan ilginç bir sorudur. Hayvanların kendi türlerini tanımlamak için kullandıkları çeşitli yöntemler vardır. Bunlardan bazıları şunlardır:
Morfolojik benzerlik: Hayvanlar, kendi türlerinin fiziksel özelliklerini, renklerini, şekillerini, boyutlarını, desenlerini vb. tanıyarak kendi türlerini ayırt edebilirler. Örneğin, kuşlar, kendi türlerinin tüylerinin rengini ve biçimini tanıyarak eş seçebilirler.
Kimyasal sinyaller: Hayvanlar, kendi türlerinin salgıladığı feromon, idrar, dışkı, ter gibi kimyasal maddeleri koklayarak kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, kediler, kendi türlerinin idrarını koklayarak bölge işaretleyebilir veya eş bulabilirler
Sesli iletişim: Hayvanlar, kendi türlerinin çıkardığı sesleri, çağrıları, şarkıları, ulumaları vb. duyarak kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, balinalar, kendi türlerinin şarkılarını dinleyerek yön bulabilir veya sosyalleşebilirler.
Bilişsel tanıma: Hayvanlar, kendi türlerinin yüzlerini, gözlerini, ifadelerini, hareketlerini vb. gözlemleyerek kendi türlerini tanıyabilirler. Örneğin, maymunlar, kendi türlerinin yüz ifadelerini taklit ederek veya yorumlayarak iletişim kurabilirler.
Hayvanların kendi türlerini tanıma yöntemleri, hayvanların yaşadıkları ortama, evrimsel geçmişlerine, zekâ seviyelerine ve sosyal yapılarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Hayvanların kendi türlerini tanıma yeteneği, hayvanların hayatta kalma, üreme, öğrenme, işbirliği gibi pek çok önemli işlevi yerine getirmelerine yardımcı olur.
0
Bizim kedi aynayı kullanmayı bile biliyor. Bir süre sonra öğreniyorlar ayna kullanmayı da. Kendi cinsini de içgüdüden, ses frekansı, koku gibi çeşitli yollarla tanıyorlar bence.
0
Aynadakinin kendisi olduğunu anlamayıp, kendi türünden başka bir hayvan zannediyordur bence çok çok. Bir de hayvanlar doğal ortamda doğumundan itibaren kendisini doğuran annesini, büyüdükçe annesine benzemeye başlayan kardeşlerini, bazen babasını, sürü hayvanıysa sürüdeki diğerlerini görerek büyüyor. O kadar göz aşinalığından çıkartıyordur kimin kim olduğunu.
0
Bir ben var benden şurada
Bu adam 860 gün boyunca Amazon'u yürüyerek geçmiş, sanırım başka bir örneği yok bunun, bu muazzam bir olay değil mi bana göre ilk kez Ay'a gitmek gibi bir şey bu. Bir de hilesi hurdası olmamıştır değil mi, Bear Grylls gibi soytarı değil sanırım bu adam.
Bu adam 860 gün boyunca Amazon'u yürüyerek geçmiş, sanırım başka bir örneği yok bunun, bu muazzam bir olay değil mi bana göre ilk kez Ay'a gitmek gibi bir şey bu. Bir de hilesi hurdası olmamıştır değil mi, Bear Grylls gibi soytarı değil sanırım bu adam.
0
Evet, şimdi sen deyince farkettim, bence de muazzam. Ama Bear da soytarı değil aslında. Programlarının formatı öyle gerektiriyor. Ama amazon'u yürüyerek geçmek öyle herkesin yapabileceği bir şey değil. Belki bear da geçer ama neden geçsin? Geçene de dur denmez tabi. Yine de büyük iş yapmış Ed bey.
0
Bir ben var benden şurada
Bunun doğrusu nedir?
Bunun doğrusu nedir?
0
Dis >> Disari >> Disariya, Disaridan, Disarida, Disariyi vb
Ic >> Iceri >> Iceriye, Iceriden, Iceride, Iceriyi vb
Ic >> Iceri >> Iceriye, Iceriden, Iceride, Iceriyi vb
0
ilginçtir aynı dilemma almancada da var. şov yapmak gibi olmasın aklıma bir söz geldi.
goethe bu konuda "Wer fremde Sprachen nicht kennt, weiß nichts von seiner eigenen." diye bir şey demiş.
yani "yabancı dil bilmeyen birinin kendi diliyle ilgili hiçbir fikri yoktur." çünkü bilinen yeni bir dil diğer dildeki eksikleri tamamlıyor gibi. insanı kendi dilini sorgulamaya itiyor.
konuya dönecek olursak almancadaki rausgehen ve ausgehen arasındaki fark gibi, biri (dışarıya) içinde bulunulan sınırları belli bir ortamı terk etmek iken diğeri (dışarı) gezmeye gitmek anlamına geliyor.
goethe bu konuda "Wer fremde Sprachen nicht kennt, weiß nichts von seiner eigenen." diye bir şey demiş.
yani "yabancı dil bilmeyen birinin kendi diliyle ilgili hiçbir fikri yoktur." çünkü bilinen yeni bir dil diğer dildeki eksikleri tamamlıyor gibi. insanı kendi dilini sorgulamaya itiyor.
konuya dönecek olursak almancadaki rausgehen ve ausgehen arasındaki fark gibi, biri (dışarıya) içinde bulunulan sınırları belli bir ortamı terk etmek iken diğeri (dışarı) gezmeye gitmek anlamına geliyor.
0
Eve gidiyorum.
Eve doğru gidiyorum.
Askerlikten örnek :
Geri çekiliyoruz.
Geriye çekiliyoruz.
Gemi yan yattı.
Gemi yana yattı.
Gemi yana doğru yattı.
Başka bir istisnası yoksa,daha çok bir tarafa yönelmeyi bildiren cümlelerde hepsi aynı manaya geliyor.
Eve doğru gidiyorum.
Askerlikten örnek :
Geri çekiliyoruz.
Geriye çekiliyoruz.
Gemi yan yattı.
Gemi yana yattı.
Gemi yana doğru yattı.
Başka bir istisnası yoksa,daha çok bir tarafa yönelmeyi bildiren cümlelerde hepsi aynı manaya geliyor.
0
Eski Türkçede taş+garu yapısı vardır burada. Taş "dışarı", +gArU yön gösterme eki. Orhon Türkçesinde direkt taşgaru şeklinde kullanılır üstüne ek almaz. Aynı şey ileri kelimesi için de geçerlidir. İl+gerü yapısı var. İleri gittim gibi.
Morfolojik yapısı böyle. Semantik yapısı hakkında bir bilgim yok.
Morfolojik yapısı böyle. Semantik yapısı hakkında bir bilgim yok.
0
Bir ben var benden şurada
Cümle içinde kullanırken bunlardan hangisi neye göre seçiliyor acaba?
Cümle içinde kullanırken bunlardan hangisi neye göre seçiliyor acaba?
0
biri kelimesi daha belirsiz bir kişiyi işaret ediyor. birisi ise biri'ye göre daha belirli bir kişiyi. ama bazen anlamları birbirine çok yakın hatta aynı olabiliyor bağlama göre. kullanımı sanırım biraz ezbere oluyor, belki farkında olmadan fonetik açıdan uygun bulduğumuzu kullanıyoruzdur.
0
Kağıt üstünde birisi sadece insan için kullanılır. TDK tanımına da bakarsanız "herhangi bir kimse" anlamına geliyor.
Ancak pratikte biri ve birisi eş anlamlı. "ayakkabılarımdan birisinin altı delinmiş" deseniz de garipsenmez. Halbuki burada biri kullanılmalı.
Ancak pratikte biri ve birisi eş anlamlı. "ayakkabılarımdan birisinin altı delinmiş" deseniz de garipsenmez. Halbuki burada biri kullanılmalı.
0
Bir ben var benden şurada
Bunlar gerçekten olmuş mudur sizce, yani Şahan Gökbakar bilinçli olarak böyle bir şey yapmış mıdır yoksa binlerce sanat eseri içinden denk gelmiş olup ne görmek istersek onu görürüz gibi bir şey mi olmuştur acaba?https://x.com/redditboi/status/1723764250223468836?s=46&t=vDcUzHG6zvvcP0E_PkymRA
Bunlar gerçekten olmuş mudur sizce, yani Şahan Gökbakar bilinçli olarak böyle bir şey yapmış mıdır yoksa binlerce sanat eseri içinden denk gelmiş olup ne görmek istersek onu görürüz gibi bir şey mi olmuştur acaba?
x.com
x.com
0
Bazı benzerlikler bana zorlama geldi. Galerimdeki saçma sapan fotoğraflarımı incelesek eminim ki bu tarz bağlantılar buluruz
0
Bence hep var ama maalesef bunu anlamak istemiyoruz. acaip bir mizah. Orta oyunundan gelme o ve bunu bile ekledi filmine. Bana göre çok büyük sanatçı. Gerçekten iyi buluyorum. Sanatın gelişmesi için çabalamadığından onu karalıyorlar, çünkü topluma tam sirayat edersen sanatın sadece elmalarını yemiş sayılıyorsun.
0
benzer diye koydukları eserler çok alakasız. benzetmek için bayağı uğraşmak lazım. bunu hazırlayan da trol amaçlı hazırlamış besbelli.
0
Zorlama olmuş +1
Ama ben seviyorum Recep'i şahsen, filmler içerisindeki bazı bölümler (skeçler) müthiş komedi. İlk 3 film için diyorum bunu, sonrakiler biraz zorlama.
Ama ben seviyorum Recep'i şahsen, filmler içerisindeki bazı bölümler (skeçler) müthiş komedi. İlk 3 film için diyorum bunu, sonrakiler biraz zorlama.
0
yönetmenden senaristine bu işi yapan isimler sağda solda recep ivedik gibi gezen insanlar değil. hepsi alanında saygı duyulacak mesleki ve entellektüel birikime sahip.
ticari amaçla yapıyorlar. yoksa recep ivedik 1'in senaristinin karikatürlerine kahkaha atıyor buradaki herkes.
haliyle tabii ki kendilerine göre yaptıkları iş bu da olsa estetik kaygıları, kendi tatmin noktaları var.
türkiye'de aptal işi diye geçilen tüm işlerde durum bu.
yönetmen ekibi çalışırken tamamına değil ama bi kısmına kesin referans aldıklarına eminim.
ticari amaçla yapıyorlar. yoksa recep ivedik 1'in senaristinin karikatürlerine kahkaha atıyor buradaki herkes.
haliyle tabii ki kendilerine göre yaptıkları iş bu da olsa estetik kaygıları, kendi tatmin noktaları var.
türkiye'de aptal işi diye geçilen tüm işlerde durum bu.
yönetmen ekibi çalışırken tamamına değil ama bi kısmına kesin referans aldıklarına eminim.
0
Bir ben var benden şurada
Turşunun gerçekten sağlık üstünde gözlemlenebilir bir faydası var mı? Şu nedenle soruyorum bizde turşu hiç eksik olmaz annem devamlı yapar ama ben pek sevmem, o nedenle yemem de annem "ya işte bak çok faydalı" deyip beni ikna etmeye çalışıyor, yani gerçekten bi faydası varsa yiyeyim diyorum ama var
Turşunun gerçekten sağlık üstünde gözlemlenebilir bir faydası var mı? Şu nedenle soruyorum bizde turşu hiç eksik olmaz annem devamlı yapar ama ben pek sevmem, o nedenle yemem de annem "ya işte bak çok faydalı" deyip beni ikna etmeye çalışıyor, yani gerçekten bi faydası varsa yiyeyim diyorum ama var mı gerçekten boşuna yemeyeyim zaten sevmiyorum.
0
Ev turşusuysa probiyotiktir.
Marketten alınmaysa sebze yemeği gibi düşün, ister ye ister yeme.
Marketten alınmaysa sebze yemeği gibi düşün, ister ye ister yeme.
0
Hahah abi benim annem de aynı. Her şeye faydali der.
Bunların arkasında bir bilim vs yok. Her şeye faydali diyorlar yani.
Yemenizi gerektirecek bir faydası yok.
Bunların arkasında bir bilim vs yok. Her şeye faydali diyorlar yani.
Yemenizi gerektirecek bir faydası yok.
0
Bir ben var benden şurada
Bu dönemde eğer Akp bugünkü gibi iktidar olsaydı, bugün yaptığı gibi oradaki müslüman halkı da Türkiye'ye getirir miydi sizce, yoksa bu ayrıcalık sadece Orta doğu müslümanları için mi olurdu?
Bu dönemde eğer Akp bugünkü gibi iktidar olsaydı, bugün yaptığı gibi oradaki müslüman halkı da Türkiye'ye getirir miydi sizce, yoksa bu ayrıcalık sadece Orta doğu müslümanları için mi olurdu?
0
Bilemeyiz
para gelmeyecek işi pek isteyerek yapmazdı gibi de geliyor
onlar bizim kardeşimiz deyip oy için getirirdi gibi de geliyor
para gelmeyecek işi pek isteyerek yapmazdı gibi de geliyor
onlar bizim kardeşimiz deyip oy için getirirdi gibi de geliyor
0
bana kalirsa bu olaylar erdogan'i asan konular, yani getirmezdi. evet buyuk resmi goruyorum.
0
miting düzenleyip, fiiliyatta hiç bir şey yapmazlardı.
şu an için filitin meselesinde dış politika olarak bakarsanız kimsenin rte!yi sallamadığını görürsünüz.
içerden bakınca izrayili dize getiren lider diyorlar.
şu an için filitin meselesinde dış politika olarak bakarsanız kimsenin rte!yi sallamadığını görürsünüz.
içerden bakınca izrayili dize getiren lider diyorlar.
0
Balkanlar ile ortadoğu halklarını birbirleriyle karşılaştırmak pek doğru olmaz. Orada yaşayan müslüman ailelerin TRde illaki bir arkabası ya da tanıdğı var.
Bosna savaşında eli silah tutan boşnak erkekler, ailelerini TRye göndermişti bir şekilde.
Ama suriyeliler gibi değil kimisi tanıdğı akrabalarına yoksa da trakya taraflarında kırklareli mülteci kamplar vardı o dönem. Kosova savaşında da benzer senaryoda olmuştu.
RTE, Çiler-Demirel gibi diplomatik tavır takınmazdı bence. Daha müdahil olurdu, el altından logistik destek verirdi. O dönem JNA ordusunun silahları bosna sırplarına geçmişti ve bu sayede bir çok şehri silahtan yoksun boşnak halkından koparabildiler.
Ayrıca ortadoğu halklarına nazaran, balkan savaşındaki tavrıyla; türk halkından daha yüksek oranda destek bulurdu.
Bosna savaşında eli silah tutan boşnak erkekler, ailelerini TRye göndermişti bir şekilde.
Ama suriyeliler gibi değil kimisi tanıdğı akrabalarına yoksa da trakya taraflarında kırklareli mülteci kamplar vardı o dönem. Kosova savaşında da benzer senaryoda olmuştu.
RTE, Çiler-Demirel gibi diplomatik tavır takınmazdı bence. Daha müdahil olurdu, el altından logistik destek verirdi. O dönem JNA ordusunun silahları bosna sırplarına geçmişti ve bu sayede bir çok şehri silahtan yoksun boşnak halkından koparabildiler.
Ayrıca ortadoğu halklarına nazaran, balkan savaşındaki tavrıyla; türk halkından daha yüksek oranda destek bulurdu.
0
bunun partiyle veya coğrafyanın ortadoğu-balkanlar olmasıyla doğrudan bir ilgisi yok. ukrayna veya rusya'dan gelen müslüman olmayan insanlar da var mesele son yıllarda.
balkanlar bizim için hem maddi hem manevi olarak çok yakın bir coğrafya. hala orada yaşayan nüfusun önemli bir kısmının türkçe konuşabildiği bir yer. şuan bile türkiye balkanlarda önemli bir güce sahip olmasa bosna'yı(bilhassa müslüman tarafını) ve kosova'yı yerle bir ederler. bunu bizzat bu yılki bosna seyahatimde boşnaklardan duydum.
bosna ile tüm kültürel ortaklıkların ötesinde aynı zamanda bir inanç ortaklığımız da var. yani geçmişten günümüze derin bir bağımız var. ve hemen her alanda sürekli daha da gelişen yakın bir işbirliği söz konusu.
bugünkü türkiye cumhuriyeti devleti hükümeti ve halkı elbette bu soykırıma kayıtsız kalamazdı.
türk beklenendir. bunu gönül coğrafyamızı gidip gördüğünüzde net olarak anlayabiliyorsunuz.
balkanlar bizim için hem maddi hem manevi olarak çok yakın bir coğrafya. hala orada yaşayan nüfusun önemli bir kısmının türkçe konuşabildiği bir yer. şuan bile türkiye balkanlarda önemli bir güce sahip olmasa bosna'yı(bilhassa müslüman tarafını) ve kosova'yı yerle bir ederler. bunu bizzat bu yılki bosna seyahatimde boşnaklardan duydum.
bosna ile tüm kültürel ortaklıkların ötesinde aynı zamanda bir inanç ortaklığımız da var. yani geçmişten günümüze derin bir bağımız var. ve hemen her alanda sürekli daha da gelişen yakın bir işbirliği söz konusu.
bugünkü türkiye cumhuriyeti devleti hükümeti ve halkı elbette bu soykırıma kayıtsız kalamazdı.
türk beklenendir. bunu gönül coğrafyamızı gidip gördüğünüzde net olarak anlayabiliyorsunuz.
0
doharkoman açıkçası hepsini kastediyorum. Yani Bosna savaşı döneminde Akp olsaydı yine savaşın kendisine olmasa bile oradaki vatandaşları getirmek için uğraşır mıydı? Buna particiliğe çekmemek lazım demişsin ama ben o dönemi çok net hatırlıyorum Türkiye'nin hiçbir şekilde ekstra bir girişimi olmamıştı diğer BM ülkelerine göre. Akp o zaman olsaydı konjonktür itibari ile Akp de çok bulaşmaz mıydı yoksa Orta doğu'dan çektiği gibi oradaki müslümanları çekmeye çalışır mıydı bunu merak ediyorum. Hatta daha net sorayım: Balkanlardaki müslümanlara da Orta doğu müslümanlarına gösterdiği hassasiyeti gösterir miydi?
0
Bir ben var benden şurada
Var mı böyle alıp tariflerde kullanabileceğimiz bir şey?
Var mı böyle alıp tariflerde kullanabileceğimiz bir şey?
0
Bir ben var benden şurada
Yanlış mı düşünüyorum bilmiyorum ama sanırım teknolojik-bilimsel gelişimlerin büyük bir kısmı son 100 yılda oldu, yani atıyorum insan ömrünü uzatan antibiyotiğin bulunmasından uçağın icadına uzaya gidilmesi falan böyle süper acayip şeyler son 100 yılda oldu, peki önümüzdeki 100 yılda bu değerde insa
Yanlış mı düşünüyorum bilmiyorum ama sanırım teknolojik-bilimsel gelişimlerin büyük bir kısmı son 100 yılda oldu, yani atıyorum insan ömrünü uzatan antibiyotiğin bulunmasından uçağın icadına uzaya gidilmesi falan böyle süper acayip şeyler son 100 yılda oldu, peki önümüzdeki 100 yılda bu değerde insan hayatını etkileyen gelişimler olur mu olur diyorsanı neler olabilir sizce?
0
Eğer nükleer savaş falan çıkmazsa daha da hızlanacak. Tahmin etmek zor interneti 40-50 yıl önce pek kimse tahmin edemezdi, şimdi yapay zeka geldi ve 5 yıla falan "her işi bilen" yapay zeka gelecek diyorlar. Bir noktada tüm dünyanın verisi ona akacak ve uzun yıllar süren çalışmalar aşırı hızlanmış olacak.
Kuantum bilgisayar olayı vardır o da gelişir herhalde, mesela şimdi ölümcül olan bir hastalığı çat diye çözer belki.
Kuantum bilgisayar olayı vardır o da gelişir herhalde, mesela şimdi ölümcül olan bir hastalığı çat diye çözer belki.
0
olmaması imkansız, neler olabilir; yapay zeka en kuvvetli ihtimal gibi geliyor bana da..
0
Enerji teknolojileri alanında yeni gelişmeler olacaktır. Tüm dünyanın en fazla odaklandığı konuların başında geliyor. Bu da doğrudan ulaşım, taşımacılık gibi sektörleri etkiler diye düşünüyorum.
0
Bir ben var benden şurada
Kullanıyorsunuz?
Kullanıyorsunuz?
0
Diş etim problemli olduğu için genellikle diş etleri için olanları alırım. En meşhuru Parodontax, bu aralar onu kullanıyorum. Bir ara kullanıp sonra bırakmıştım. Eskiden killi toprak kıvamındaydı, tüpten zor çıkardı. Galiba formülü değiştirmişler, aynı kötü tat ama en azından tüpü sıkıp macuna sürmesi yormuyor.
0
yıllarca sensodyn ve parodontax kullandım hiçbir faydasını görmediğim halde. şu an colgate total 12ye geçtim beyazlatıcı etkisi var. sağlıksız mı bilmiyorum ama müthiş rahatlattı
0
Splat ve arm hammer birlilte kullanıyorum. çay kahve sararması için arm hammer ile ara sıra(Haftada 2-3 gün birer sefer yani)fırçalıyorum
diğer zamanlardw splat ile
diğer zamanlardw splat ile
0
Sensodyne
Ama diş hekimlerinden macunun pek önemli olmadığını, önemli olanın mekanik temizlik olduıunu çok duydum
Ama diş hekimlerinden macunun pek önemli olmadığını, önemli olanın mekanik temizlik olduıunu çok duydum
0
duz ipana, bence digerleri gereksiz masraf.
dis eti sikintisi baslarsa agiz gargarasi yapiyorum duzenli, hemen kesiyor.
dis eti sikintisi baslarsa agiz gargarasi yapiyorum duzenli, hemen kesiyor.
0
Bir ben var benden şurada
Nasıl yaşıyorlar nasıl para yetiştiriyorlar, yani atıyorum Bodrum'da çalışan bi öğretmen ya da polis ya da Ptt görevisi doktor vs herkes lojmanda mı yaşıyor, ev kiralarının fahiş fiyatlı olduğunu düşünerek soruyorum evlerini uzak yerlerden köylerden başka yerlerden mi tutuyorlar ya da maaş skalaları
Nasıl yaşıyorlar nasıl para yetiştiriyorlar, yani atıyorum Bodrum'da çalışan bi öğretmen ya da polis ya da Ptt görevisi doktor vs herkes lojmanda mı yaşıyor, ev kiralarının fahiş fiyatlı olduğunu düşünerek soruyorum evlerini uzak yerlerden köylerden başka yerlerden mi tutuyorlar ya da maaş skalaları bunları tolere edecek düzeyde mi?
0
bodrum öğretmenler arasında sürgün yeri olarak geçiyor ve evet, kimse gitmek istemiyor. genelde kendilerine ucuz yollu bir araba alıp yakın köylerde yaşıyorlar.
0
Bodrum'da yaşıyorum. Buradaki memurların bazıları öğretmenlerin çoğu Bodrum'lu. Aileleri de burada. Kira derdi yok.
Kira ödeyenlerinde ya eşleri de çalışıyor ya da Milas, Güllük gibi yerlerde oturuyorlar.
Kira ödeyenlerinde ya eşleri de çalışıyor ya da Milas, Güllük gibi yerlerde oturuyorlar.
0
Alacatiya tayini çıkan üniversiteden sınıf arkadaşım resmen bunalıma girdi. Sonra onu ticarete soktum. 7 senedir çeşmede para kesiyor. Başta şanssızlık olan şey şuan şansı oldu. Tek sorunu yazın herkes denizde eğlenirken o ful çalışıyor.
0
Popüler tatil yerlerinde memurluk hem iş açısından hem de konaklama açısından zordur. İş açısından genelde küçük yerler olduğu için imkanlar ve personel azdır. Yetişmiş işi bilen memur çoğu küçük yerde yoktur.
Konaklama için konuşursak da bizim tatilimizi yapıp gezdiğimiz gibi işlek veya yakın yerlerde değil merkeze uzak köhne binalarda veya köylerde yasamaktadırlar.
Konaklama için konuşursak da bizim tatilimizi yapıp gezdiğimiz gibi işlek veya yakın yerlerde değil merkeze uzak köhne binalarda veya köylerde yasamaktadırlar.
0
Bir ben var benden şurada
Televizyonda eski nostaljik maçların yayınları oluyor, bu maçlarda Hakan Şükür'den bahsediliyor mu hiç yoksa onun olduğu kısımlar makaslanıyor mu? Mesela Tv 8,5 bu maçları çok yayınlıyor, atıyorum 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore'ye 9. saniyede attığı gol yayınlanıyor mu ya da Galatasaray Uefa Kupas
Televizyonda eski nostaljik maçların yayınları oluyor, bu maçlarda Hakan Şükür'den bahsediliyor mu hiç yoksa onun olduğu kısımlar makaslanıyor mu? Mesela Tv 8,5 bu maçları çok yayınlıyor, atıyorum 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore'ye 9. saniyede attığı gol yayınlanıyor mu ya da Galatasaray Uefa Kupası'nı kazanırken attığı goller gösteriliyor mu ben sanki hiç denk gelmiyormuş gibiyim siz denk geldiniz mi?
0
Bir ben var benden şurada
Nereye gidiyor? Yani en son İspanya 4 milyon euro bağış yapmış bu para tam olarak nereye gidiyor Batı Şeria'ya mı gidiyor eğer oraya gidiyorsa bunun Gazze'ye bi faydası var mı, oraya gitmiyorsa nereye gidiyor? Bunu bağışların Gazze'ye gitmeyeceğini düşünerek soruyorum, ha Gazze'ye gidiyorsa oraya n
Nereye gidiyor? Yani en son İspanya 4 milyon euro bağış yapmış bu para tam olarak nereye gidiyor Batı Şeria'ya mı gidiyor eğer oraya gidiyorsa bunun Gazze'ye bi faydası var mı, oraya gitmiyorsa nereye gidiyor? Bunu bağışların Gazze'ye gitmeyeceğini düşünerek soruyorum, ha Gazze'ye gidiyorsa oraya nasıl gidiyor herhangi bir bankacılık sistemi çalışmıyordur herhalde Refah sınır kapısından da nakit vermiyorlardır diye tahmin ediyorum.
0
Bir ben var benden şurada
Sizce tekrar Avrupa'ya gelir mi ya da en azından kendi ülkesine gelir mi yoksa Arabistan'da mı bırakır futbolu?
Sizce tekrar Avrupa'ya gelir mi ya da en azından kendi ülkesine gelir mi yoksa Arabistan'da mı bırakır futbolu?
0
suudi arabistan'a transfer sürecinde egosunun ne kadar acınası durumda olduğunu görmüştük. avrupa'da onu istemeyecek takım yoktu ama yok şampiyonlar ligi isterim, yok şu maaşı isterim vs. diye diye kulüpsüz kaldı ve en sonunda istediği parayı verdikleri için arabistan'a gitti.
bence bu kadar görkemli bir kariyere, ronaldo'nun psikopatlık derecesinde vücuduna dikkat ettiğini de düşünürsek memleket takımında bitirmek yakışırdı. şahsen en azından bir sene funchal takımlarından birinde oynamasını isterdim. kendisi hangisini sever, destekler bilmiyorum ama üç tane takımı var oranın. maritimo belki kasar ama diğerlerinde ligin tozunu attırır.
onun dışında ronaldo sözleşmesi devam ederken suudi arabistan'ı bırakıp gelmez. ona istediği paraları da buralarda hiçbir takım vermez.
o yüzden bence muhtemelen arabistan'da bırakır. düzenli top oynayıp tanrı muamelesi görebileceği başka yer kalmadı zaten. ya arabistan ya da portekiz'de memleket takımı filan. altyapıdan dolayı aslında sporting lizbon düşündüm ama yok sporting'de oynayamaz artık.
bence bu kadar görkemli bir kariyere, ronaldo'nun psikopatlık derecesinde vücuduna dikkat ettiğini de düşünürsek memleket takımında bitirmek yakışırdı. şahsen en azından bir sene funchal takımlarından birinde oynamasını isterdim. kendisi hangisini sever, destekler bilmiyorum ama üç tane takımı var oranın. maritimo belki kasar ama diğerlerinde ligin tozunu attırır.
onun dışında ronaldo sözleşmesi devam ederken suudi arabistan'ı bırakıp gelmez. ona istediği paraları da buralarda hiçbir takım vermez.
o yüzden bence muhtemelen arabistan'da bırakır. düzenli top oynayıp tanrı muamelesi görebileceği başka yer kalmadı zaten. ya arabistan ya da portekiz'de memleket takımı filan. altyapıdan dolayı aslında sporting lizbon düşündüm ama yok sporting'de oynayamaz artık.
0
araplar ona istedigi gibi bir jubile yapar. dunyanin butun yildizlarini da getirirler jubile macina.
0
bence suudi arabistan'da bırakır çünkü müthiş bir jübile yapma imkanı var.
eğer olay bu kadar astronomik seviyelere çıkmamış olsaydı sporting lisbon'a dönüp oynardı bir kaç sene daha. ama artık suudi arabistan'da oynayabileceği kadar oynayacak sanırım.
eğer olay bu kadar astronomik seviyelere çıkmamış olsaydı sporting lisbon'a dönüp oynardı bir kaç sene daha. ama artık suudi arabistan'da oynayabileceği kadar oynayacak sanırım.
0
Bir ben var benden şurada
Normalde 10 bin dolara kadar problem yok biliyorsunuz üstü miktarlarda da beyan etmek gerekiyor, beyan edince ne oluyor peki, yani ben 50 bin dolarla gitmek istesem bunu da beyan etsem beyan mukabilinde tamam geç mi diyorlar yoksa başka bir prosedür mü var?
Normalde 10 bin dolara kadar problem yok biliyorsunuz üstü miktarlarda da beyan etmek gerekiyor, beyan edince ne oluyor peki, yani ben 50 bin dolarla gitmek istesem bunu da beyan etsem beyan mukabilinde tamam geç mi diyorlar yoksa başka bir prosedür mü var?
0
Bir ben var benden şurada
Mümtaz'er Türköne'nin ismi resmi olarak böyle kesme işaretli mi acaba bunun bi yerde açıklaması oldu mu, biz de böyle isim koyabilir miyiz çocuğumuza bi yasal engel vs sözkonusu mu?
Mümtaz'er Türköne'nin ismi resmi olarak böyle kesme işaretli mi acaba bunun bi yerde açıklaması oldu mu, biz de böyle isim koyabilir miyiz çocuğumuza bi yasal engel vs sözkonusu mu?
0
Bir ben var benden şurada
100 gram pirinç ölçmem lazım ama tartı ya da ölçekli bi şeyim yok, nasıl ölçebilirim?
100 gram pirinç ölçmem lazım ama tartı ya da ölçekli bi şeyim yok, nasıl ölçebilirim?
0
Bir ben var benden şurada
Bunun sonu nereye varır sizce, yani misal birkaç ay sonra ne konuşuyor oluruz tahminen?
Bunun sonu nereye varır sizce, yani misal birkaç ay sonra ne konuşuyor oluruz tahminen?
0
100 yildir bitmeyen dava simdi de bitmez. israil hamas'i sindirir, bir süre sular durulur. birkac seneye yine baslar.
0
Bana sanki bu defa Gazze'yi düzlemeden bırakmayacaklar gibi geliyor bunu engelleyecek hiçbir şey yok gibi çünkü. Yani bu noktada olabilecek en uç destek İran desteği olur ama o zaman da daha da sarpa sarar sanki işler.
0
açıkçası hiçbir fikrim yok. hizbullah müdahil olursa iran'ın da çekildiği bölgesel ve korkunç bir savaşa dönebilir ama şimdilik gazze dümdüz olacak gibime geliyor. orada israil'e uzun süre direnebilecek bir güç bence yok. özellikle kara operasyonunda israil de kayıplar verir ama isterlerse gazze'yi dümdüz edip orada canlı bırakmayabilirler maalesef. yapacakları da o gibi sanki.
0
gazze'de hareket eden her seyi vururlar havadan. kara harekati yapmadan buyuk ihtimalle butun meskun mahalleri yikarlar.
0
Cumartesi günü olanlara bakılırsa açıkça ölmeyi göze alan Hamas bu son İsrail'in bombalamalarını ve verilecek kayıpları da düşünmüştür.
Tamamen uzun süreli bir plan ve eylem günü bile rastgele seçilmemiş.
Düşünüldüğünün tersine saldırının planlayıcısı olduğu düşünülen İran'ın da haberinin olmama ihtmalini bazı yorumcular da belirtiyor. İşin içine Hizbullah girerse ortalık daha fena olur ve İsrail'i oldukça zorlar.
İsrail de zaten olumsuz ekonomik durum, netenyahuya ve hükümete olan eleştiriler uzun süredir vardı.
Kendi seçimleri de yaklaşıyor.
Ayrıca saldırının hemen öncesinde İsrail'le diğer ortadoğu ülkelerinin normalleşme çalışmaları vardı.Suudi Arabistan bundan çekildi.Devamını diğer çevre ülkeler de sürdürürse bu Filistin ve Hamas'a ayrıca her tür daha çok yardım demektir.
Ayrıca ABD nin öncülüğünde planlanan (Çin'e alternatif) Hindistandan başlayan ve Arabistan ve İsrail üzerinden geçen ticaret yolu çalışmaları da şimdilik sekteye uğradı.
Zamanla "iki devletli çözüm " olasılığı daha da artıyor gibi.
başta Türkiye olmak üzere Rusya, Çin tarafından da belirtiliyor bu husus.
Ve Yahudilerin hepsi siyonist anlayışta değiller. Kendi meclislerindeki komünist Parti'nin bile hükümetin bu yöndeki uygulamalarına eleştirileri mevcut.
Bunca olayın içinde konuşulmayan şeylerden biri Yahudilerin kitabında, kendilerinin vaad edilmiş topraklar için neler yapabilecekleri aslında ayrıntılı olarak yazıyor.
Hal böyleyken diğer yandan evanjelistlerin ve diğer yabancı kaynakların Armageddon, İslam kaynaklarında Melhame-i Kübra denilen büyük savaş ayrıca gelecekte vuku bulacak.
Tamamen uzun süreli bir plan ve eylem günü bile rastgele seçilmemiş.
Düşünüldüğünün tersine saldırının planlayıcısı olduğu düşünülen İran'ın da haberinin olmama ihtmalini bazı yorumcular da belirtiyor. İşin içine Hizbullah girerse ortalık daha fena olur ve İsrail'i oldukça zorlar.
İsrail de zaten olumsuz ekonomik durum, netenyahuya ve hükümete olan eleştiriler uzun süredir vardı.
Kendi seçimleri de yaklaşıyor.
Ayrıca saldırının hemen öncesinde İsrail'le diğer ortadoğu ülkelerinin normalleşme çalışmaları vardı.Suudi Arabistan bundan çekildi.Devamını diğer çevre ülkeler de sürdürürse bu Filistin ve Hamas'a ayrıca her tür daha çok yardım demektir.
Ayrıca ABD nin öncülüğünde planlanan (Çin'e alternatif) Hindistandan başlayan ve Arabistan ve İsrail üzerinden geçen ticaret yolu çalışmaları da şimdilik sekteye uğradı.
Zamanla "iki devletli çözüm " olasılığı daha da artıyor gibi.
başta Türkiye olmak üzere Rusya, Çin tarafından da belirtiliyor bu husus.
Ve Yahudilerin hepsi siyonist anlayışta değiller. Kendi meclislerindeki komünist Parti'nin bile hükümetin bu yöndeki uygulamalarına eleştirileri mevcut.
Bunca olayın içinde konuşulmayan şeylerden biri Yahudilerin kitabında, kendilerinin vaad edilmiş topraklar için neler yapabilecekleri aslında ayrıntılı olarak yazıyor.
Hal böyleyken diğer yandan evanjelistlerin ve diğer yabancı kaynakların Armageddon, İslam kaynaklarında Melhame-i Kübra denilen büyük savaş ayrıca gelecekte vuku bulacak.
0
her zaman ilk 1-2 hafta aşırı gündem olur, sonra unutur önümüze bakarız orası kesin. ukrayna rusya savaşı hala sert şekilde devam ediyor ama aylardır haber bile olmamaya başladı. bu da öyle olur. onun haricinde iki ülkenin de küresel ticarete etkisi olmadığı için etkisi daha az olur. yok tahıldı yok gazdı vs etkileri olmaz.
ukrayna-rusya gündemden düşsün diye yaptı diyenler var, israil'in bölgedeki tüm arap ülkeleriyle pozitif ilişkiye girmesine bağlayan var, yeni hindistan-israil ticaret yoluna bağlayan var. bana abd'nin altından kalkamadığı enflasyon ve borç krizi için atılmış adım gibi görünüyor (tabi bunun için savaşın en az bir kaç hafta çok sert devam etmesi gerekir).
ukrayna-rusya gündemden düşsün diye yaptı diyenler var, israil'in bölgedeki tüm arap ülkeleriyle pozitif ilişkiye girmesine bağlayan var, yeni hindistan-israil ticaret yoluna bağlayan var. bana abd'nin altından kalkamadığı enflasyon ve borç krizi için atılmış adım gibi görünüyor (tabi bunun için savaşın en az bir kaç hafta çok sert devam etmesi gerekir).
0
bazı ekonomistler bu savaşın tamamen planlı olduğunu hatta özellikle amerikan ekonomisinin kötü gidişiyle ilişkilendiriyorlar.
Tabi 3 dünya savaşı vs. söylemleride var ama onlar ayrı.
İsrail tarafı bunun eskisi gibi bir saldırı değil artık bir savaş olduğunu söyledi, benim düşünceme göre uzun süre gündemde kalacak bir konu olacak , özellikle iranıda bir şeklide savaşa dahil ederlerse daha farklı bir boyuta gelebilir.
Sonuç olarak, kısa bir gündem olmayacak ancak, ne kadar derin olacağı ve genişleyebileceği konusunuda zaman gösterecek.
Tabi 3 dünya savaşı vs. söylemleride var ama onlar ayrı.
İsrail tarafı bunun eskisi gibi bir saldırı değil artık bir savaş olduğunu söyledi, benim düşünceme göre uzun süre gündemde kalacak bir konu olacak , özellikle iranıda bir şeklide savaşa dahil ederlerse daha farklı bir boyuta gelebilir.
Sonuç olarak, kısa bir gündem olmayacak ancak, ne kadar derin olacağı ve genişleyebileceği konusunuda zaman gösterecek.
0
baris festivalinde yuzlerce, evet yuzlerce genci tarayarak oldurdu hamas. bazilarina tecavuz, bazilarina iskence....akil alir gibi degil, ozellikle filistin meselesinde dunyada hakliligini savunan filistin'e cok buyuk darbe oldu. bu saatten sonra gazze diye biryer kalacagini sanmiyorum. muhtemelen zorla misir'a goc ettirecekler.
0
iki kenan halkının bitmeyen çatışması ve toprak kavgasını izliyoruz. akraba ikisi de. dinleri farklı sadece. birbirilerine zulmedip öldürüyorlar. birbirlerine karşı çok kin ve nefret dolular.
bu kavga bitmez. çünkü aralarında çok derin ayrım oluşmuş.
Türkiye'nin izlediği politika takdirimi kazanmıştır. tarafsızlık en iyi politikadır.
bu kavga bitmez. çünkü aralarında çok derin ayrım oluşmuş.
Türkiye'nin izlediği politika takdirimi kazanmıştır. tarafsızlık en iyi politikadır.
0
Bir ben var benden şurada
Şimdi bu savaş nedeyle uçaklarla Türkiye'ye geliyorlarmış, nasıl gelebiliyorlar vize falan uygulaması yok mu? Yani hadi diğer Araplar kaçak göçek geliyorlardı bunlar yasal yollarla geliyor ama nasıl oluyor bu, misal yarın biri Türkiye'ye savaş açsa ben İsrail'e gidebilir miyim böyle istediğim gibi?
Şimdi bu savaş nedeyle uçaklarla Türkiye'ye geliyorlarmış, nasıl gelebiliyorlar vize falan uygulaması yok mu? Yani hadi diğer Araplar kaçak göçek geliyorlardı bunlar yasal yollarla geliyor ama nasıl oluyor bu, misal yarın biri Türkiye'ye savaş açsa ben İsrail'e gidebilir miyim böyle istediğim gibi?
0
Türkiye İsrail vatandaşlarından vize istemiyor diye biliyorum yani normal kadıköy'den bostancı'ya gider gibi gelebilirler. Sen gidemezsin, israil vize istiyor.
0
israilde sefarad yahudileri var buradan giden, onlardan pasaportu duranlar varsa geliyorlardır. türk soylu değiller yani.
0
Bir çok ülke güvenlik gerekçesiyle uçusu durdurdu. Büyük ihtimal çoğunluğu transit yolcudur. Türkiye'ye gelip, oradan başka ülkeye geçeceklerdir.
.
.
0
Bir ben var benden şurada
Ben 15 senedir falan aynı hattı kullanıyorum, kullandığım paket fiyatı uçtu artık bu canımı sıkıyor, geçen gün hazır karttan faturalı hatta geçenlere verilen tarifelere baktık benimliyle aynı özelliklere sahip ama üçte biri fiyatına, benim mesela hattı hazır karta çevirip sonra da tekrar faturalı ha
Ben 15 senedir falan aynı hattı kullanıyorum, kullandığım paket fiyatı uçtu artık bu canımı sıkıyor, geçen gün hazır karttan faturalı hatta geçenlere verilen tarifelere baktık benimliyle aynı özelliklere sahip ama üçte biri fiyatına, benim mesela hattı hazır karta çevirip sonra da tekrar faturalı hatta geçip bu tarifelerden faydalanmamı engelleyen bir şey var mı böyle yapabiliyor muyuz yapabiliyorsak neden pek yapan yok acaba?
Diğer hatlar bulunduğum yerde çok kaliteli bir hizmet vermiyor bu arada, o nedenle numarayı onlara taşımayı düşünmüyorum.
Diğer hatlar bulunduğum yerde çok kaliteli bir hizmet vermiyor bu arada, o nedenle numarayı onlara taşımayı düşünmüyorum.
0
dediğinizi yapabilirsiniz ancak hazırkartta 1 ay beklemeniz gerekiyor. ayrıca hazırkarta geçerseniz size zorunlu bir paket tanımlanıyor mecbur ödüyorsunuz onu. onun yerine git gel yapabilirsiniz. telekoma taşıyın 1-2 gün sonra tekrar turkcelle dönün.
0
Bir ben var benden şurada
"Top ayaktan çıktığı anda pası alan oyuncuyla kale arasında en az 2 rakip oyuncunun olmaması durumunda ofsayt olur" Bi arkadaşım bana sordu biliyor muyum bile bu şekilde tarif ettim yok öyle değil diyor, nasıl peki diyorum bana aynı bu anlama gelen ama daha karışık bir tanım yapıyor, lan aynısı işte
"Top ayaktan çıktığı anda pası alan oyuncuyla kale arasında en az 2 rakip oyuncunun olmaması durumunda ofsayt olur"
Bi arkadaşım bana sordu biliyor muyum bile bu şekilde tarif ettim yok öyle değil diyor, nasıl peki diyorum bana aynı bu anlama gelen ama daha karışık bir tanım yapıyor, lan aynısı işte diyorum hala yok diyor bu doğru mu değil mi bana çok doğru gibi geliyor çünkü.
Bi arkadaşım bana sordu biliyor muyum bile bu şekilde tarif ettim yok öyle değil diyor, nasıl peki diyorum bana aynı bu anlama gelen ama daha karışık bir tanım yapıyor, lan aynısı işte diyorum hala yok diyor bu doğru mu değil mi bana çok doğru gibi geliyor çünkü.
0
Doğru işte. Biriniz kulağı normal tutmuş diğeriniz kafanın üstünden diğer elle tutmuş. 3-4 tanımını yaparım ama bu da doğru. Onun dediği muhtemelen “top ayaktan çıkınca oyuncunun kaleye ve kaleciye en yakın oyuncu olması” vs demiştir.
0
Evet ya kaleye sondan 2. oyıncudan daha yakın olursa ofsayt olur diyor, olm aynı şeyi anlatıyoruz işte diyorum gurur mu yaptı ne yaptı anlamadım kabul ettiremedim burayı okutayım, teşekkür ederim.
0
bu tanım tamamen doğru, karmaşıklaştırmaya gerek yok.
burada şöyle bir durum var çok istisna ama bazen kaleci ileri açılmış oluyor bu durumda mesela geride bir tane defans oyuncusu olması ofsaytı bozmuyor.
burada şöyle bir durum var çok istisna ama bazen kaleci ileri açılmış oluyor bu durumda mesela geride bir tane defans oyuncusu olması ofsaytı bozmuyor.
0
kısmi eksik var tabirinizde.
kaleci ofsaytta sayılmıyor. Bu sebeple iki oyuncu deniyor ama defans oyuncusu tek olabilir. Bu durumda da ofsayt olmuyor.
on-side tabiri ile bakarsak: kaleci hariç olmak üzere; pas atılan oyuncuya pasın başladığı an kabul edilen ayaktan çıkma anında kale çizgisine paralel bakışta, kale çizgisiyle arasında en az 1 rakip oyuncudan daha uzak olma durumu on-side'dır.
off-side tabiri ile bakarsak: kaleci hariç olmak üzere; pas atılan oyuncuya pasın başladığı an kabul edilen ayaktan çıkma anında kale çizgisine paralel bakışta, kale çizgisiyle arasında rakip oyuncuların tamamından daha yakın olma durumu off-side'dır.
Not: sadece topa dokunması belirlenen uzuvlar geçerli. Eller değil. Ayak, omuz, kafa vb. Ayrıca kaleci ile karşı karşıya kalınan pozisyonlarda da kale çizgisine paralel bakışta pas alınan oyuncunun pası verdiği çizgiye göre topun gerisinde olunmalıdır.
kaleci ofsaytta sayılmıyor. Bu sebeple iki oyuncu deniyor ama defans oyuncusu tek olabilir. Bu durumda da ofsayt olmuyor.
on-side tabiri ile bakarsak: kaleci hariç olmak üzere; pas atılan oyuncuya pasın başladığı an kabul edilen ayaktan çıkma anında kale çizgisine paralel bakışta, kale çizgisiyle arasında en az 1 rakip oyuncudan daha uzak olma durumu on-side'dır.
off-side tabiri ile bakarsak: kaleci hariç olmak üzere; pas atılan oyuncuya pasın başladığı an kabul edilen ayaktan çıkma anında kale çizgisine paralel bakışta, kale çizgisiyle arasında rakip oyuncuların tamamından daha yakın olma durumu off-side'dır.
Not: sadece topa dokunması belirlenen uzuvlar geçerli. Eller değil. Ayak, omuz, kafa vb. Ayrıca kaleci ile karşı karşıya kalınan pozisyonlarda da kale çizgisine paralel bakışta pas alınan oyuncunun pası verdiği çizgiye göre topun gerisinde olunmalıdır.
0
Bir ben var benden şurada
Premium hesaplarda bu özellik var deniyor ama ben göremiyorum bende yok gibi, bunun için ekstra bi şey mi yapmak gerekiyor ne oluyor acaba?
Premium hesaplarda bu özellik var deniyor ama ben göremiyorum bende yok gibi, bunun için ekstra bi şey mi yapmak gerekiyor ne oluyor acaba?
0
google'a twitter'da kalın yazma yaz karşına çıkan sitelerden oluyor.
qaz.wtf
mesela bu siteden yapabilirsin. istediğin fontu seç tweet atacağın yere yapıştır.
qaz.wtf
mesela bu siteden yapabilirsin. istediğin fontu seç tweet atacağın yere yapıştır.
0
Bir ben var benden şurada
Baştan söyleyeyim amacım tartışma çıkarmak değil, sadece bu konuda bilgili arkadaşların bu tecrübelerinden faydalanıp bilgilenmek için soruyorum. Bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüüğünü devlet eliyle ömür boyu ortadan kaldırmak insan haklarına aykırı bir davranış gibi olmuyor mu? Tamam belirli
Baştan söyleyeyim amacım tartışma çıkarmak değil, sadece bu konuda bilgili arkadaşların bu tecrübelerinden faydalanıp bilgilenmek için soruyorum.
Bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüüğünü devlet eliyle ömür boyu ortadan kaldırmak insan haklarına aykırı bir davranış gibi olmuyor mu? Tamam belirli limitler içinde bi cezalandırmayı anlayabiliyorum ama bir üst limit olmadan bu şekilde bi cezalandırma bana uygun gelmiyor gibi hissediyorum, doğrusu nedir bunun?
Bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüüğünü devlet eliyle ömür boyu ortadan kaldırmak insan haklarına aykırı bir davranış gibi olmuyor mu? Tamam belirli limitler içinde bi cezalandırmayı anlayabiliyorum ama bir üst limit olmadan bu şekilde bi cezalandırma bana uygun gelmiyor gibi hissediyorum, doğrusu nedir bunun?
0
müebbet ömür boyu değil. 20 küsür senelik ceza.
bazı durumlarda da bozulabiliyor. farklı olan ise kesinleşmiş müebbet.
zaten kolay kolay verilmiyor. alan da hakediyor diye düşünüyorum. cezası her neyse, başka insanların da başına gelmesin diye.
bazı durumlarda da bozulabiliyor. farklı olan ise kesinleşmiş müebbet.
zaten kolay kolay verilmiyor. alan da hakediyor diye düşünüyorum. cezası her neyse, başka insanların da başına gelmesin diye.
0
Müebbet her zaman ömür boyu değildir. 24 yıl belli şartlara göre çıkılıyor. Bu sebeple ömür boyu müebbet ifadesi geçirtilir, eğer ömür boyu söz konusu olursa.
Adalet terazisi başka bir mevzu, kişisel kanaat getiremem.
Adalet terazisi başka bir mevzu, kişisel kanaat getiremem.
0
Sormak istediğim oydu evet hiç çıkamayacak şekilde cezalandırmak.
0
Devlet eliyle bir ömrün alınıyor olması konusunda haklı olabilirsiniz fakat benzer belki yüzlerce suçun işlenmesi ihtimalini azalttiginizi düşündüğünüzde durum bir anlam kazanıyor. Öteki türlü bahsettiğiniz ufak cezaların bir caydiriciligi da olmuyor.
0
faydası (başkalarının müebbete sebep olacak suçları işlemesini önlemesi) konusunda hiçbir veri yok elimizde
0
Doğrusu nedir bilemem de muebbet cezalardan memnunum.
Serikatil adami, misal ed kemper, sokaga mi salalim? Adam salmayin kardeşim beni diyor özellikle.
Ya da çocuk tecavuzculeri? Yok ki bunun bir tedavisi öyle kanitli, garantili.
Bence belli suçlara Amerika'da verilen supermax müebbet süper. Şöyle 50-60 yıl ufak hücrede hiçbir insanı görmeden ölüp gitsinler.
Peki 15-20 sene yatip gene aynı suçu işlerse bunun sorumlulugunu kim alacak ya da riskini? Ben risk almamaktan yanayim. Demiyorum ki her suç isleyen muebbet alsin da belli suçlar alsin yani.
Serikatil adami, misal ed kemper, sokaga mi salalim? Adam salmayin kardeşim beni diyor özellikle.
Ya da çocuk tecavuzculeri? Yok ki bunun bir tedavisi öyle kanitli, garantili.
Bence belli suçlara Amerika'da verilen supermax müebbet süper. Şöyle 50-60 yıl ufak hücrede hiçbir insanı görmeden ölüp gitsinler.
Peki 15-20 sene yatip gene aynı suçu işlerse bunun sorumlulugunu kim alacak ya da riskini? Ben risk almamaktan yanayim. Demiyorum ki her suç isleyen muebbet alsin da belli suçlar alsin yani.
0
Muebbet hapis cezasinin veya aracsallastirilmis hukuk sisteminin egrisine yanlisina hiiic girmeden cevaplarda gordugum muthis bir yanlisliga dair soyleyecegim var: iskence mutlak olarak yasaktir, ceza yontemi de degildir, rehabilitasyon yontemi de degildir. Hic kimseye hicbir sekilde veya kosulda iskence yapilamaz. Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi (m.5), BM Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi (m.7), Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (m.3), BM İşkenceye Karşı Sözleşme, Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü (m.7) ve iç hukukta da Anayasa (m.17), TCK (m.94) işkenceyi açıkça yasaklamaktadır.
0
ben hapis cezasının caydırıcı veya rehabilite edici olduğuna inanmıyorum. Çıkanlar da problem.(ki 20 yıl ceza alan 5 yılda falan çıkıyor galiba)
Ömür boyu kalanlar da vergi verenlere yük aslında. İçeride bir şey ürettirip topluma ekonomik katkı + psikolojik rehabilitasyon tarzı bişey yapılması lazım ama suçlu sayısına bakınca imkansız gibi.
Suçu önleyici şeyler yapmak lazım, illegal işe girişen ilk adımda vazgeçsin işi büyütmesin diye(çünkü müebbet aldığında zaten topluma aşırı zarar vermiş oluyor) ama bu nasıl olur bilmiyorum sosyologlar-psikologlar proje oluştursa keşke.
aklıma geldi, ABD'deki gibi bileklik vs. ile kontrollü salma bi yöntem olabilir ama onu çıkartıp kaçıyorlar. Deri içi implant tarzı şeyler gelişirse (suçlunun vücut bütünlüğü de insan hakkı konusu tabii ama) öyle bir kontrol de olabilir, ama bu suçsuz insanların da takip edildiği distopyaya doğru ilerler.
Ömür boyu kalanlar da vergi verenlere yük aslında. İçeride bir şey ürettirip topluma ekonomik katkı + psikolojik rehabilitasyon tarzı bişey yapılması lazım ama suçlu sayısına bakınca imkansız gibi.
Suçu önleyici şeyler yapmak lazım, illegal işe girişen ilk adımda vazgeçsin işi büyütmesin diye(çünkü müebbet aldığında zaten topluma aşırı zarar vermiş oluyor) ama bu nasıl olur bilmiyorum sosyologlar-psikologlar proje oluştursa keşke.
aklıma geldi, ABD'deki gibi bileklik vs. ile kontrollü salma bi yöntem olabilir ama onu çıkartıp kaçıyorlar. Deri içi implant tarzı şeyler gelişirse (suçlunun vücut bütünlüğü de insan hakkı konusu tabii ama) öyle bir kontrol de olabilir, ama bu suçsuz insanların da takip edildiği distopyaya doğru ilerler.
0
bazı suçları işleyebilecek kişilerin hapisle veya zamanla düzeleceğine, gelişebileceğine inanmıyorum. dolayısıyla bir ömür boyu topluma karışmamalarının isabetli olduğuna inanıyorum. bu kapsama girecek suçların neler olduğu tartışılabilir ama özellikle (nefsi müdafaa haricinde) cinayet işleyebilen veya bir insana tecavüz edebilen birinin hiçbir şartta salınmaması gerektiğine inanıyorum. dolayısıyla ömür boyu hapis kavramının insan haklarına aykırı olduğunu düşünmüyorum.
0
insan haklarını, insan hakkının nerede başlayıp bittiğini, suçunun günümüzdeki cezasını, neyin ayıp olup olmadığını vs icat edenler bir takım insanlar.
ancak hepimiz insanız, hepimizin kanaati var, o yüzden bu tartışmanın sonu yok, taa ki biri gelip kendi kanaatini güçle kabul ettirene dek.
ki bugün dünyaya gözünü açan insanın başına gelen bu.
hatta milletlerin savaşta mağlup olunca başına gelen bu. mesela 1. cihan harbi ve biz.
bazıları bu sınırları insandan bağımsız ve kutsal zannediyor, böylece bir başkasının kanaatini yüce gönüllülükle savunuyor, o kısmı komik ve ironik.
ancak hepimiz insanız, hepimizin kanaati var, o yüzden bu tartışmanın sonu yok, taa ki biri gelip kendi kanaatini güçle kabul ettirene dek.
ki bugün dünyaya gözünü açan insanın başına gelen bu.
hatta milletlerin savaşta mağlup olunca başına gelen bu. mesela 1. cihan harbi ve biz.
bazıları bu sınırları insandan bağımsız ve kutsal zannediyor, böylece bir başkasının kanaatini yüce gönüllülükle savunuyor, o kısmı komik ve ironik.
0
Arkadaşlar yanlış anlamayın düşüncelerinize sonsuz saygım var fakat ben size "müebbet hapis cezası hakkında ne düşünüyorsunuz olmalı mı olmamalı mı ya da toplum için faydalı mıdır" diye sormuyorum, şunu soruyorum: Her insan doğuştan gelen bazı haklara sahip olarak geliyor dünyaya, bu evrensel olarak kabul edilmiş bir gerçek.
Misal nic cage de değinmiş; insan hakları evrensel beyannamesi 5. maddede şunu diyor:
Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.
Buna göre, bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüğünü ömür boyu kısıtlamak bu maddeye engel mi değil mi? Yani bu ceza zalimce ve insanlık dışı bir ceza olabilir mi?
Ömür boyu ceza burada adaleti mi sağlıyor yoksa bir tür intikam şekli mi acaba?
Misal nic cage de değinmiş; insan hakları evrensel beyannamesi 5. maddede şunu diyor:
Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.
Buna göre, bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüğünü ömür boyu kısıtlamak bu maddeye engel mi değil mi? Yani bu ceza zalimce ve insanlık dışı bir ceza olabilir mi?
Ömür boyu ceza burada adaleti mi sağlıyor yoksa bir tür intikam şekli mi acaba?
0
Buna göre, bir insanın suçu ne olursa olsun özgürlüğünü ömür boyu kısıtlamak bu maddeye engel mi değil mi?
-Değil.
Yani bu ceza zalimce ve insanlık dışı bir ceza olabilir mi?
-Olamaz
Ömür boyu ceza burada adaleti mi sağlıyor
-Evet
yoksa bir tür intikam şekli mi acaba?
-Hayır
-Değil.
Yani bu ceza zalimce ve insanlık dışı bir ceza olabilir mi?
-Olamaz
Ömür boyu ceza burada adaleti mi sağlıyor
-Evet
yoksa bir tür intikam şekli mi acaba?
-Hayır
0
Zalimce ve insanlik dışı; misal Amerika'nın black site hapishaneleri. Hadi zorlasak supermax da girer buna.
Müebbet için de böyle düşünen var da bunu düşünen olması doğru anlamina gelmez. Her suça muebbet verilmese de belli suclara verilmeli ki topluma salinmasinlar.
Norveç misal tam senin dediğin ülke. Bunlar zalimce falan diyor sonra 77 kişiyi öldüren naziye 21 yıl veriyor. 77 kisiden biri benim ailemden olsa bu cezaya ana avrat düz giderim. Ama maalesef bu dostumuz Norveçte krallar gibi hapishanede yaşıyor. Bana göre aldığı ceza asıl hiçbir etkisi olmayan bir şey.
Müebbet için de böyle düşünen var da bunu düşünen olması doğru anlamina gelmez. Her suça muebbet verilmese de belli suclara verilmeli ki topluma salinmasinlar.
Norveç misal tam senin dediğin ülke. Bunlar zalimce falan diyor sonra 77 kişiyi öldüren naziye 21 yıl veriyor. 77 kisiden biri benim ailemden olsa bu cezaya ana avrat düz giderim. Ama maalesef bu dostumuz Norveçte krallar gibi hapishanede yaşıyor. Bana göre aldığı ceza asıl hiçbir etkisi olmayan bir şey.
0
Bir ben var benden şurada
Böyle bir olay var mı? İstiyorum ki rehberimde olmayan kimse bana ulaşamasın engellensin, var mı böyle bir şey?
Böyle bir olay var mı? İstiyorum ki rehberimde olmayan kimse bana ulaşamasın engellensin, var mı böyle bir şey?
0
Bir ben var benden şurada
1: "Aslanların korkutucu olması"2: "Aslanların korkutucu olmaları"Hangisi?
1: "Aslanların korkutucu olması"
2: "Aslanların korkutucu olmaları"
Hangisi?
2: "Aslanların korkutucu olmaları"
Hangisi?
0
Bir ben var benden şurada
Hani oluyor ya böyle aracın frenine basıyorlar da fren boşa basıyor sürücü de panikliyor ben ne yapacağım diye böyle hasar almadan çarpıp durabileceği bir yer arıyorlar, işte öyle bir durumda ayağını gazdan çekince araba durmuyor mu zaten ya da vites küçülte küçülte duramıyorlar mı, doğrusu nedir bu
Hani oluyor ya böyle aracın frenine basıyorlar da fren boşa basıyor sürücü de panikliyor ben ne yapacağım diye böyle hasar almadan çarpıp durabileceği bir yer arıyorlar, işte öyle bir durumda ayağını gazdan çekince araba durmuyor mu zaten ya da vites küçülte küçülte duramıyorlar mı, doğrusu nedir bunun?
0
büyük ve yüklü araç duramaz bu yüzden uzun inişlerin sonunda kaçış rampası olur.
0
abi o zaman film olmaz ki.
evet birçok filmde gazdan ayağını çekersen eğim falan da yoksa araba yavaşlayıp kendi kendine durur. vites küçültmeyi bilen daha kısa sürede durdurur.
ama o zaman "fren tutmuyo napıcaz, sen direksiyonu tut, ben arabanın altına sarkıp boruları tamir edeyim" diye heyecan yaratamazsın. durursun ve filmin aksiyon sahnesi yalan olur.
evet birçok filmde gazdan ayağını çekersen eğim falan da yoksa araba yavaşlayıp kendi kendine durur. vites küçültmeyi bilen daha kısa sürede durdurur.
ama o zaman "fren tutmuyo napıcaz, sen direksiyonu tut, ben arabanın altına sarkıp boruları tamir edeyim" diye heyecan yaratamazsın. durursun ve filmin aksiyon sahnesi yalan olur.
0
Bir ben var benden şurada
Yani merak ettiğim şu: Ford kendi modelini üreterek bugünkü teknolojinin önünü açmasaydı bir başkası icat edip sonuçta yine bugünkü teknolojiye mi ulaşırdık ya da farklı bir şey mi olurdu sizce?
Yani merak ettiğim şu: Ford kendi modelini üreterek bugünkü teknolojinin önünü açmasaydı bir başkası icat edip sonuçta yine bugünkü teknolojiye mi ulaşırdık ya da farklı bir şey mi olurdu sizce?
0
Ford otomobili icat etmedi sadece üretim bandını icat etti. Böylece daha çok araba yapılmasına imkan sağlandı. Bu da maliyeti düşürdü. Halk daha çok araba alabildi ve araba kullanımı yaygınlaştı.
Bulduğu çok büyük birşey değil o olmasa başkası bulurdu zaten.
Bulduğu çok büyük birşey değil o olmasa başkası bulurdu zaten.
0
genelde icatlara baktığında bir kişi-firma gibi görünür ama aslında biz ilk piyasaya çıkanı başarılı olanı biliriz. aynı dönem onlarca otomobil yapmaya çalışan vardı. yaptılar da zaten almanyada ve başka ülkelerde.
icatlar-yenilikler teknolojinin-ihtiyaçların gelişimi ile paralel ortaya çıkıyor. ortam hazır olunca biri çıkıp onu ürüne dönüştürüyor.
otomobil burada büyük bir kırılım değil. atom bombası bile büyük bir kırılım değil. amerikalılar erken çözmese ve almanlar kaynaklarını doğru kullansa bu silah almanyada üretilirdi. veya ikisi de çzemeseler 5 sene sonra rusya çözmüş olurdu. çünkü önceki 150 yıllık bilimsel birikim ortamı bu keşfi yapmaya hazır hale getirdi.
icatlar-yenilikler teknolojinin-ihtiyaçların gelişimi ile paralel ortaya çıkıyor. ortam hazır olunca biri çıkıp onu ürüne dönüştürüyor.
otomobil burada büyük bir kırılım değil. atom bombası bile büyük bir kırılım değil. amerikalılar erken çözmese ve almanlar kaynaklarını doğru kullansa bu silah almanyada üretilirdi. veya ikisi de çzemeseler 5 sene sonra rusya çözmüş olurdu. çünkü önceki 150 yıllık bilimsel birikim ortamı bu keşfi yapmaya hazır hale getirdi.
0
Aydın Sayılı'nın Bilim Tarihi kitabında tarihin buluşları her ne kadar bir kişiye yazsa da esasında bilim kümülatif olarak ilerilediğini dolayısıyla bir şey bulunmuşsa o şey bulunma noktasına geldiğini söyler. Bu yüzden Newton ile Leibnz kavga ediyor. Darwin evrim kitabını yayımladığında aynı dönem Darwin'den habersiz biri evrimi içeren makale yazıyor.
Dolayısıyla bilimle teknolojideki ilerileme otomobili doğurmuştur. Eğer şunu sorsaydın daha mantıklı olabilirdi: "bilim ve teknoloji başka şekilde ilerileseydi ne olurdu?" O da mümkün değil çünkü bilimle teknolojinin yolunu bir kral belirlemiyor. İnsanlık tarihinde her kültürden insanın katkısı var ve o yolu insanlık belirliyor. Ne dünyanın en güçlü insanı ne de bilim tarihinin en zekisi bu yolu belirleyebilir. İnsanlığın o anki ihtiyaçları, erişmek istediği şeyleri vb. belirler. Otomobil icat edilmeseydi, o yol farklı aksaydı ne olurdu? sorusunda ısrarcı olursan bence teknolojinin olmadığı toplum düzenine ulaştırır çünkü otomobilin temelinde motor, güç üretimi vardır. Motorun veya güç üretiminin olmadığı bir toplumun zayıf olacağı izlenimi veriyor.
Dolayısıyla bilimle teknolojideki ilerileme otomobili doğurmuştur. Eğer şunu sorsaydın daha mantıklı olabilirdi: "bilim ve teknoloji başka şekilde ilerileseydi ne olurdu?" O da mümkün değil çünkü bilimle teknolojinin yolunu bir kral belirlemiyor. İnsanlık tarihinde her kültürden insanın katkısı var ve o yolu insanlık belirliyor. Ne dünyanın en güçlü insanı ne de bilim tarihinin en zekisi bu yolu belirleyebilir. İnsanlığın o anki ihtiyaçları, erişmek istediği şeyleri vb. belirler. Otomobil icat edilmeseydi, o yol farklı aksaydı ne olurdu? sorusunda ısrarcı olursan bence teknolojinin olmadığı toplum düzenine ulaştırır çünkü otomobilin temelinde motor, güç üretimi vardır. Motorun veya güç üretiminin olmadığı bir toplumun zayıf olacağı izlenimi veriyor.
0
Haftasonu tatilininde Ford tarafından sırf arabaları satılıp halk kullanmaya fırsat bulsun diye uydurulduğunu da buraya bırakalım, belki haftalık tatil farklı olurdu.
0
Ford bir girişimci. Otomobil zaten mevcuttu.
Ford otomobili daha hızlı üretmenin bir yolunu buldu.
Diğer firmalarda otomobil şöyle üretiliyordu. ARaba sabit, bütün ustalar sırayla geliyor kendi kısımlarını arabada yapıyor.
Ford diyor ki böyle olmaz, herkesin bir görevi olsun. Araba bant üstünde yürüyor. Bütün işçiler de kendi takması gereken kısımları takıyor.
Bu sistemi ford bulmasa elbet biri bulurdu. Çünkü benzer ihtiyaçlar söz konusu o dönem sanayi patlaması yaşıyordu dünya.
Ford otomobili daha hızlı üretmenin bir yolunu buldu.
Diğer firmalarda otomobil şöyle üretiliyordu. ARaba sabit, bütün ustalar sırayla geliyor kendi kısımlarını arabada yapıyor.
Ford diyor ki böyle olmaz, herkesin bir görevi olsun. Araba bant üstünde yürüyor. Bütün işçiler de kendi takması gereken kısımları takıyor.
Bu sistemi ford bulmasa elbet biri bulurdu. Çünkü benzer ihtiyaçlar söz konusu o dönem sanayi patlaması yaşıyordu dünya.
0
Bir ben var benden şurada
Tamam münferit de olsa değiştiren vardır ama sorum onlarla ilgili değil daha genel, bir insan neden mensubu olduğu dinden eşinden ya da ne bileyim ülkesinden çoluğundan çocuğundan gerekli şartlar oluşursa vazgeçebiliyor da taraftarı olduğu takımdan vazgeçemiyor, bunun altında yatan sebep ne olabili
Tamam münferit de olsa değiştiren vardır ama sorum onlarla ilgili değil daha genel, bir insan neden mensubu olduğu dinden eşinden ya da ne bileyim ülkesinden çoluğundan çocuğundan gerekli şartlar oluşursa vazgeçebiliyor da taraftarı olduğu takımdan vazgeçemiyor, bunun altında yatan sebep ne olabilir?
0
çevresi tarafından alaya/linçe uğramamak için olabilir ancak bahsettiğin diğer değerleri değiştirmek bence takım değiştirmeye göre daha zor ve dikkat çekici.
0
niye değiştirsin ki. değiştirdiği takımın tutuğu takımdan ne farkı var ki? ha ancak belki çok sevdiği bir oyuncu gelir onun etkisiyle bir sempatisi olabilir.
verilen örneklerde çok doğru gelmedi bana. insan zamanla eşiyle sorunlar yaşaya bilir veya din konusunda okuyarak doğru yolu bulabilir(din değiştirmekte aynı mantıkla gereksiz dinlerin birbirlerinden farkı yok) ama taraftarlıkta bir mantık yok ki.
verilen örneklerde çok doğru gelmedi bana. insan zamanla eşiyle sorunlar yaşaya bilir veya din konusunda okuyarak doğru yolu bulabilir(din değiştirmekte aynı mantıkla gereksiz dinlerin birbirlerinden farkı yok) ama taraftarlıkta bir mantık yok ki.
0
Bence güzel soru düşündürdü. Küçüklükten kurduğumuz bağ ile ilgili sanırım. Kadınım, fenerbahçenin hiçbir maçını izlemem taraftar falan değilim ama takıma hep sempatim var. Fanatik baba kardeşler göre göre, hmm bu önemli bir şey duygusu küçüklükten yerleşmiş olabilir. Çünkü takım tutmayan eski erkek arkadaşımın babasının da futbola ilgisi yoktu mesela. Din insanın yaşam amacını belirleyen önemli unsurlardan biri, hayatını buna göre şekillendiriyorsun ya da din sebebiyle hayatın ciddi şekilde etkilenebiliyor günümüzde olduğu gibi. O sebepten onunla kurulan bağ zamanla zayıfladı.
Bu arada evrimsel bi açıklaması da olabilir. Erkekler grup halinde avlanırlar ve grup halinde yapılan aktiviteler hala olduğu gibi onlara keyif verir. Rekabet doğasında var erkeklerin. Evrimsel baktığında takımını bırakıp karşıya geçmen takıma zarar vereceğinden sosyal baskıya neden olacak bir durum. Zaten takım mevzusunun öldürmeye varacak kadar abartılmasının sebebi evrimsel bence.
Bu arada evrimsel bi açıklaması da olabilir. Erkekler grup halinde avlanırlar ve grup halinde yapılan aktiviteler hala olduğu gibi onlara keyif verir. Rekabet doğasında var erkeklerin. Evrimsel baktığında takımını bırakıp karşıya geçmen takıma zarar vereceğinden sosyal baskıya neden olacak bir durum. Zaten takım mevzusunun öldürmeye varacak kadar abartılmasının sebebi evrimsel bence.
0
evet, bu lafı biri demişti yıllar önce. "din değiştirirsin, cinsiyet değiştirirsin saygıyla karşılanır ama takım değiştirirsen dalga geçilir" vs. diye.
diğerlerini değiştirirken bir argümanın var çünkü. "okudum, düşündüm, ettim, artık dinler mantıklı gelmiyor" dersin değiştirirsin. "milliyetçilik de saçma. nüfus cüzdanımda türkiye vatandaşı yazsa ne olacak, brezilya vatandaşı yazsa ne olacak" dersin değiştirirsin.
ama takım değiştirirsen "lan adamlar iki güzel transfer yaptı diye takım mı değiştiriyorsun. her sene transferlere göre takım mı değiştiricen" falan denir. çıkar amaçlı bir ilişki hissi verir.
başka istisnai bir sebebin varsa değiştirebilirsin. atıyorum kulübün, taraftarların yıllardır ciddi bir duruşu vardır, o zaman değiştirsen fazla bir insanın bir şey diyeceğini sanmıyorum. ama sağlam bir duruş olmalı bu. iki politik slogan attı diye takım değiştirirsen dalga geçilir. o sloganları atanlar da iki ay sonra ne slogan attıklarını bile unutur çünkü.
diğerlerini değiştirirken bir argümanın var çünkü. "okudum, düşündüm, ettim, artık dinler mantıklı gelmiyor" dersin değiştirirsin. "milliyetçilik de saçma. nüfus cüzdanımda türkiye vatandaşı yazsa ne olacak, brezilya vatandaşı yazsa ne olacak" dersin değiştirirsin.
ama takım değiştirirsen "lan adamlar iki güzel transfer yaptı diye takım mı değiştiriyorsun. her sene transferlere göre takım mı değiştiricen" falan denir. çıkar amaçlı bir ilişki hissi verir.
başka istisnai bir sebebin varsa değiştirebilirsin. atıyorum kulübün, taraftarların yıllardır ciddi bir duruşu vardır, o zaman değiştirsen fazla bir insanın bir şey diyeceğini sanmıyorum. ama sağlam bir duruş olmalı bu. iki politik slogan attı diye takım değiştirirsen dalga geçilir. o sloganları atanlar da iki ay sonra ne slogan attıklarını bile unutur çünkü.
0
Tamamen kıçımdan sallıyorum: Taraftarlık zaten sonradan edinilen, kendi inşa ettiğin zamanla da irrasyonelleşen bir olgu. İlk başta, çocukken değiştirilebiliyor zira taraftarlığa duygusal yatırım yapılmamış; sebep de çoğunlukla ya doğal (Trabzonluyuz), ya dışsal (Babam da Beşiktaşlı) ya yüzeysel (Geçen sene Galatasaray şampiyon oldu), ya da mantıksal (En güçlü takım Fenerbahçe)
Ama yıllar geçince taraftarlık derinleşiyor; hem maddi, hem manevi yatırım yapılıyor, uğruna zaman ve para harcanıyor... Bu süreçte de taraftarlığın o ilk sebebi yeniden yorumlanıp sanki o takımın taraftarı olmak kişinin özünde olan bir şeymiş de, ilk sebep sadece vesile olmuş gibi bir hikaye oluşuyor. Yani bir nevi gerçeklikten kopuş söz konusu. Tabi bu sırada kişi o taraftar grubunun bir parçası da oluyor. Yani o noktada taraftarlık bir yandan kişinin benliğinin, diğer yandan da toplumsal kimliğinin parçası... Bu noktada bunu oturup düşünerek değiştirmek mümkün değil zira kişi ile tuttuğu takım arasındaki bağ rasyonel değil, duygusal bir bağ. Kişi inancını sorgulayıp, dinini değiştirebiliyor çünkü onun özünde hala "Denileni yap, cezadan kaç, ödülünü al" gibi temel bir mantık var.
Özetle bir yalan inşa edip ona inanıyorsun, aynı yalana inanmış inanlarla bir aradasın. Yetişkin halinle daha önce yarattığın yalanı inkar edip yeni bir yalana inanman pek mümkün değil, zira bu hem kendini reddetmek, hem de ait olduğun gruptan başka bir yalan inşa etmeye çalışmak için (Yani özünde herhangi bir fayda sağlamadan) ayrılmak demek.
Ama yıllar geçince taraftarlık derinleşiyor; hem maddi, hem manevi yatırım yapılıyor, uğruna zaman ve para harcanıyor... Bu süreçte de taraftarlığın o ilk sebebi yeniden yorumlanıp sanki o takımın taraftarı olmak kişinin özünde olan bir şeymiş de, ilk sebep sadece vesile olmuş gibi bir hikaye oluşuyor. Yani bir nevi gerçeklikten kopuş söz konusu. Tabi bu sırada kişi o taraftar grubunun bir parçası da oluyor. Yani o noktada taraftarlık bir yandan kişinin benliğinin, diğer yandan da toplumsal kimliğinin parçası... Bu noktada bunu oturup düşünerek değiştirmek mümkün değil zira kişi ile tuttuğu takım arasındaki bağ rasyonel değil, duygusal bir bağ. Kişi inancını sorgulayıp, dinini değiştirebiliyor çünkü onun özünde hala "Denileni yap, cezadan kaç, ödülünü al" gibi temel bir mantık var.
Özetle bir yalan inşa edip ona inanıyorsun, aynı yalana inanmış inanlarla bir aradasın. Yetişkin halinle daha önce yarattığın yalanı inkar edip yeni bir yalana inanman pek mümkün değil, zira bu hem kendini reddetmek, hem de ait olduğun gruptan başka bir yalan inşa etmeye çalışmak için (Yani özünde herhangi bir fayda sağlamadan) ayrılmak demek.
0
Ben de cevaplarla paralel bir şey diyecektim, çünkü takım "takım tutulur gibi tutuluyor"
Takım değiştirmek temelde hayata bakış açınızı değiştiren bir şey değil. A takımını ya da B takımını tutuyor olmak sizin hakkınızda sosyal bir çıkarım yapmaya sebep olmuyor. Dahası bir takımı desteklerken onun başarılı ya da başarısız gitmesinin sizin hayatınıza yansıyan bir yönü yok.
Örneğin insanlar bu futbol takımlarının hisse senetlerinden hangisine yatırım yapacakları konusundaki fikirleri gayet de değişiyor :D
Konu basit aslında. Takım değiştirmek için bir sebep yok, kendinize sebep bulursanız değiştirirsiniz.
Takım değiştirmek temelde hayata bakış açınızı değiştiren bir şey değil. A takımını ya da B takımını tutuyor olmak sizin hakkınızda sosyal bir çıkarım yapmaya sebep olmuyor. Dahası bir takımı desteklerken onun başarılı ya da başarısız gitmesinin sizin hayatınıza yansıyan bir yönü yok.
Örneğin insanlar bu futbol takımlarının hisse senetlerinden hangisine yatırım yapacakları konusundaki fikirleri gayet de değişiyor :D
Konu basit aslında. Takım değiştirmek için bir sebep yok, kendinize sebep bulursanız değiştirirsiniz.
0
Bir ben var benden şurada
Mobilden alınca 209 lira masaüstü alınca 150 lira, fiyat farkı neden var?
Mobilden alınca 209 lira masaüstü alınca 150 lira, fiyat farkı neden var?
0
Bir ben var benden şurada
Arkadaşlar bir süredir kabızım üzerinize afiyet, sizden ricam şu: Bana öyle bi sır verin ki artık tuvaletimi yapabileyim, göbeğim ramazan davulu gibi oldu artık çok da rahatsız ediyor. Bi yardım edin lütfen.
Arkadaşlar bir süredir kabızım üzerinize afiyet, sizden ricam şu: Bana öyle bi sır verin ki artık tuvaletimi yapabileyim, göbeğim ramazan davulu gibi oldu artık çok da rahatsız ediyor. Bi yardım edin lütfen.
0
KAN tahlili yaptırıp TSH değerinizi öğrenin. Yüksekse tedavi olmadan geçmez o kabızlık.
0
Duphalac. Sizi tuvalete çıkartana değin dozunu arttırabildiğiniz bir ilaç. Tamamen zararsız ve bağımlilik yapmıyor. Tadı iğrenç gelirse (baklava şerbeti gibi şekerli) çay, kahve, süt, ayran, kefir, meyve suyu vs. gibi bir içeceğe de katabilitsiniz.
Duphalac zoruyla da olsa her gün tuvalete çıkacaksınız. Ve her gün yemekten evvel bir iki kaşık buğday kepeği (bazı marketlerde var nuhun ankara marka) tüketeceksiniz bol bol su ile...
Bu ikili yardımıyla bir ay kırk gün gibi her gün tuvalete çıkmaya alışınca bağırsaklar terbiye oluyor ve her gün tuvalete gidiyorsunuz...
Duphalac zoruyla da olsa her gün tuvalete çıkacaksınız. Ve her gün yemekten evvel bir iki kaşık buğday kepeği (bazı marketlerde var nuhun ankara marka) tüketeceksiniz bol bol su ile...
Bu ikili yardımıyla bir ay kırk gün gibi her gün tuvalete çıkmaya alışınca bağırsaklar terbiye oluyor ve her gün tuvalete gidiyorsunuz...
0
En az 6 ay Probiyotik kullan da bağırsak floran bir düzene girsin. Özellikle Enterococcus faecium içeren bir probiyotik hem ishali keser hem kabızlığı düzenler.
0
A101den fıstık ezmesi alıp üst kısmından cıvık kıvamlı yerinden 1-2 kaşık alırsan fayda görebilirsin.
İshal olanlar için de aynı fıstık ezmesinin dibindeki katı bölgeyi tavsiye ederim.
Şikayetiniz yoksa güzelce karıştırıp yiyebilirsiniz
İshal olanlar için de aynı fıstık ezmesinin dibindeki katı bölgeyi tavsiye ederim.
Şikayetiniz yoksa güzelce karıştırıp yiyebilirsiniz
0
ilaç olarak duphalac +1 ama sürekli devam eden bir sorunsa bunu çözmeniz muhtemelen beslenmenize dayanacak. bol bol su tüketmeye dikkat edin. gluten hassasiyetiniz varsa tetikliyor olabilir. lifli, sulu gıdalar yemeye bakın. işlenmiş ve paket gıdalardan alabildiğine uzak durun.
bir kür tarifi var: incirleri üçe dörde bölüp zeytinyağına basıp kavanozda bir gece bekleteceksiniz. sabahları aç karnına tüketmeniz gerekiyor. bana yardımcı olmuştu.
bunun dışında kabızlık, şişkinlik gibi şikayetler yaşadığım bir dönemde doktora gitmiştim ve ibs tanısı konmuştu. ilaç tedavisi işe yaramıştı ama ara ara zorladığı oluyor hala. bağırsak florasını düzene sokmak +1 ibs tanısı koyulsa da koyulmasa da önemli. devam ettiği takdirde muhakkak doktora görünün derim. geçmiş olsun.
bir kür tarifi var: incirleri üçe dörde bölüp zeytinyağına basıp kavanozda bir gece bekleteceksiniz. sabahları aç karnına tüketmeniz gerekiyor. bana yardımcı olmuştu.
bunun dışında kabızlık, şişkinlik gibi şikayetler yaşadığım bir dönemde doktora gitmiştim ve ibs tanısı konmuştu. ilaç tedavisi işe yaramıştı ama ara ara zorladığı oluyor hala. bağırsak florasını düzene sokmak +1 ibs tanısı koyulsa da koyulmasa da önemli. devam ettiği takdirde muhakkak doktora görünün derim. geçmiş olsun.
0
sabah - aç karnına önce sıcak sayılabilecek kadar ılık su akabinde çok soğuk olmayan serin su.
sabah - kahvaltı sonrası 1 yemek kaşığı zeytinyağı shot.
öğlen - duphalac
akşam yemeği - emzirmiyorsanız; bir kase ev yoğurduna bir tepeleme çay kaşığı keten tohumu.
gece yatarken - bol su ve bağırsak zaten fokur fokur
ertesi sabah- sıçış.
sabah - kahvaltı sonrası 1 yemek kaşığı zeytinyağı shot.
öğlen - duphalac
akşam yemeği - emzirmiyorsanız; bir kase ev yoğurduna bir tepeleme çay kaşığı keten tohumu.
gece yatarken - bol su ve bağırsak zaten fokur fokur
ertesi sabah- sıçış.
0
her gün 5 hünnap+5kuru kayısı +5 diyet hurma. Ganlük beslenmeye yoğurt ve yeşilliği dahil edin.
Kendi tecrübe ve yorumum: sorun posasız şeyler yemek değil (aylar-yıllarca bol yeşillik yemiştim), barsak motilite azalması/kaybı. barsakları zorla hareket ettirecek (hünnap, kayısı, hurma) şeyler ve içerisini dolduracak (yeşillik) posalı şeyler tüketin.
Sorun devam ederse ekşiden ulaşın
Kendi tecrübe ve yorumum: sorun posasız şeyler yemek değil (aylar-yıllarca bol yeşillik yemiştim), barsak motilite azalması/kaybı. barsakları zorla hareket ettirecek (hünnap, kayısı, hurma) şeyler ve içerisini dolduracak (yeşillik) posalı şeyler tüketin.
Sorun devam ederse ekşiden ulaşın
0
bunun bir cok nedeni olabilir, kaynagini bulmak gerekir ama rahatlatmak amaciyla yapabieceginiz seyler var.
- magnezyum - sitrat formu ozellikle tuvalete cikmak icindir. ya sadece bu formu ya da icinde bu form da olan bir complexi gece yatmadan icin
- contipass --- icerdekileri yumusatir. pahali bir seydir yalniz.
- cig kabak cekirdegi yagi (eczanelerde var). kabak cekirdegi cok ise yariyor bu durumlarda. yagi da var. sabahlari 1 kasik rahatlatiyor.
- bagirsak sagligi icin duzenli probiotik. laktozsuz olanlari da var.
- kuru erik. 3-4 tane uzerine su.
- kuru kayisi. aksamdan suya yatirin sabah suyuyla birlikte tuketin.
- karniyarik otu (pisilyum) suda bekleyince jellesiyor. glutensiz ekmek yapiminda falan da kullaniliyor. kabizliga iyi geliyor.
- hareket edin. cok fark ediyor.
uzun sure cektim, halen de duzensizlikten cekiyorum. bunlar benim yaptigim ve faydasini gordugum seyler. sanirim en cok faydayi magnezyumdan goruyorum. (ocean extramag 2 adet kullaniyorum ben)
gecmis olsun.
- magnezyum - sitrat formu ozellikle tuvalete cikmak icindir. ya sadece bu formu ya da icinde bu form da olan bir complexi gece yatmadan icin
- contipass --- icerdekileri yumusatir. pahali bir seydir yalniz.
- cig kabak cekirdegi yagi (eczanelerde var). kabak cekirdegi cok ise yariyor bu durumlarda. yagi da var. sabahlari 1 kasik rahatlatiyor.
- bagirsak sagligi icin duzenli probiotik. laktozsuz olanlari da var.
- kuru erik. 3-4 tane uzerine su.
- kuru kayisi. aksamdan suya yatirin sabah suyuyla birlikte tuketin.
- karniyarik otu (pisilyum) suda bekleyince jellesiyor. glutensiz ekmek yapiminda falan da kullaniliyor. kabizliga iyi geliyor.
- hareket edin. cok fark ediyor.
uzun sure cektim, halen de duzensizlikten cekiyorum. bunlar benim yaptigim ve faydasini gordugum seyler. sanirim en cok faydayi magnezyumdan goruyorum. (ocean extramag 2 adet kullaniyorum ben)
gecmis olsun.
0
Bir ben var benden şurada
Bu sene ne kadar ödediniz? Benimki 1 hafta sonra belli olacak ona göre hazırlayayım kendimi :(
Bu sene ne kadar ödediniz? Benimki 1 hafta sonra belli olacak ona göre hazırlayayım kendimi :(
0
Toplam 12 bin tl ödedim. Hasarsızlık ve meslek indiriminden de faydalanmış haliyle 2 ay önce.
0
Bir ben var benden şurada
Bu konferans ligi çok süper değil mi? Bütün takımlarımız buraya katılıp zayıf takımlarla maç yapınca ülke puanı acayip arttı ilk 10'a girdik tekrar. Bikaç sene kendi isteğimizle buraya katılsak ilk üçe bile gireriz sanki böyle bir şey olabiliyor mu acaba?
Bu konferans ligi çok süper değil mi? Bütün takımlarımız buraya katılıp zayıf takımlarla maç yapınca ülke puanı acayip arttı ilk 10'a girdik tekrar. Bikaç sene kendi isteğimizle buraya katılsak ilk üçe bile gireriz sanki böyle bir şey olabiliyor mu acaba?
0
geçtiğimiz ülkeler daha maçlarını yapmadılar. bizimki artarken onlar olduğu yerde saymayacaklar. sadece biz erken oynadığımız için kısmı bi yükselme oldu.
ama tabii güzel puan topluyoruz.
ama tabii güzel puan topluyoruz.
0
Şampiyonlar Ligi'nden 30 milyon Euro almak varken konferans liginden 3 milyon Euro almayı ne kadar tercih ederler bizimkiler?
0
Bir ben var benden şurada
Buzdolabında güvenli kalma süresi nedir acaba, kaç günden sonra bozulmaya başlar?
Buzdolabında güvenli kalma süresi nedir acaba, kaç günden sonra bozulmaya başlar?
0
tavuk suyu çorba 3 gün taze kalıyor mesela
kokusundan anlarsın, çıkar kenarda beklet, bi çimdik tadına bak
kokusundan anlarsın, çıkar kenarda beklet, bi çimdik tadına bak
0
Sağlık açısından kaç gün dayanabilir bilmiyorum ama birkaç saat bile kalsa o tavuğun tadı bozuluyor. Bir gün beklemiş tavuğu hayatta yiyemem ben. 3-4 gün denmiş ama bazı yabancı sitelerde: www.eatingwell.com
0
Bir ben var benden şurada
Bu çok enteresan bir transfer değil mi? Yani kariyerine bakıyorum:1997-1999 Arsenal 65 1999-2000 Real Madrid 2000-2002 Paris Saint-Germain 2001-2002 → Liverpool (kiralık)2002-2005 Manchester City 2005-2006 FenerbahçeBu adam bu kariyerde, yaşı daha 26'yken neden Fenerbahçe'ye geldi, yani o dönem iste
Bu çok enteresan bir transfer değil mi? Yani kariyerine bakıyorum:
1997-1999 Arsenal 65
1999-2000 Real Madrid
2000-2002 Paris Saint-Germain
2001-2002 → Liverpool (kiralık)
2002-2005 Manchester City
2005-2006 Fenerbahçe
Bu adam bu kariyerde, yaşı daha 26'yken neden Fenerbahçe'ye geldi, yani o dönem istese her yerde oynardı sonra Chelsea'ye falan gidip gol kralı oldu adam, bu tıpkı Mbappe'nin ya da Neymar'ın Fenerbahçe'ye gelmesi gibi bir şey benim için, nasıl oldu böyle bir şey, gerçekten parayla olabilecek bir şey mi bu?
1997-1999 Arsenal 65
1999-2000 Real Madrid
2000-2002 Paris Saint-Germain
2001-2002 → Liverpool (kiralık)
2002-2005 Manchester City
2005-2006 Fenerbahçe
Bu adam bu kariyerde, yaşı daha 26'yken neden Fenerbahçe'ye geldi, yani o dönem istese her yerde oynardı sonra Chelsea'ye falan gidip gol kralı oldu adam, bu tıpkı Mbappe'nin ya da Neymar'ın Fenerbahçe'ye gelmesi gibi bir şey benim için, nasıl oldu böyle bir şey, gerçekten parayla olabilecek bir şey mi bu?
0
city o dönem şu anki city'den çok daha farklı konumdaydı, kendisi fenerbahçeye şampiyonlar ligi için geldiğini söylemişti.
0
anelka şirket gibi çalışıyordu sanırım, hem oynuyor hem de parasına bakıyordu. 10'dan fazla büyük paralı transfer yaptı mesela, toplam 150m$ civarı transfer ücreti çevirdi. buradan komisyon, imza parası vs rahat 30m$ indirmiştir net olarak. her gittiği yerde de öncekinden çok maaş için gitmiştir. böyle böyle büyük servet yapmıştır.
o zamanlar futbolda şimdiki kadar deli paralar yoktu, mesela bekım dünyanın en çok maaş alanı + yıllık sponsorluk vs ile 30 kazanıyordu. yıllık maaş + reklam + sponsor ile 10 kazanan en çok kazananlara giriyordu arsiv.ntv.com.tr fener ise aşağı yukarı 6-7 maaş verdi. bizden sonra yine avrupaya gitti dolandı falan. en son çine yıllık 25m$ maaş için gitti.
parasını kumarda bitirmediyse, çar çur etmediyse 2000-2010 arası oynayanlar arasında en az 100m$ kazanarak en çok kazanan bir kaç kişiden biri olmuştur. kısacası parayı seven bir arkadaştı, zaten serhat akın bile anlatmıştı anelka bize miami'deki villasını satmak istedi falan diye youtube'da vardı.
o zamanlar futbolda şimdiki kadar deli paralar yoktu, mesela bekım dünyanın en çok maaş alanı + yıllık sponsorluk vs ile 30 kazanıyordu. yıllık maaş + reklam + sponsor ile 10 kazanan en çok kazananlara giriyordu arsiv.ntv.com.tr fener ise aşağı yukarı 6-7 maaş verdi. bizden sonra yine avrupaya gitti dolandı falan. en son çine yıllık 25m$ maaş için gitti.
parasını kumarda bitirmediyse, çar çur etmediyse 2000-2010 arası oynayanlar arasında en az 100m$ kazanarak en çok kazanan bir kaç kişiden biri olmuştur. kısacası parayı seven bir arkadaştı, zaten serhat akın bile anlatmıştı anelka bize miami'deki villasını satmak istedi falan diye youtube'da vardı.
0
2005 yılında fenerbahçe, manchester city'den 50 kat falan daha büyük bir kulüptü. 3 büyüklerden herhangi bir kulüp de öyle.
0
40 kat büyük demezdim de o dönemin city si 3 büyüklerle eşdeğer bir takımdı.
0
o zamanki city ortalama bir premier lig takımı olduğundan (hem de premier lig bugünkü gibi üstün değildi diğer liglerden) esas oraya giderek düşüşü başlamış. yani büyük takımlarda tam tutunamamış bir alt seviyeye geçmiş bir topçuyu alıyosun şimdiki anelka imajı gibi düşünmemek lazım. gene de enteresan tabi daha o yaşta başka bir takım deneyebilirdi ama o yıllarda bizim ligimiz şimdikinden daha iyi imajı olan bir lig tabi. yani şimdi porto'ya benfica'ya gitmesine yakın bir şey o zaman fener'e galatasaray'a gelmesi. sonra tekrar yükselişe geçiyor kariyeri dediğin gibi.
0
Bir ben var benden şurada
Bu ara Hint filmleri izliyorum da dikkatimi çekti, yani bunların konuştuğu dili zaman zaman anlayacak gibi oluyorum ama anlamıyorum, neyce konuşuyor bunlar tam olarak? Yani Hintçe böyle bir dil değildir diye düşünüyorum günlük hayatta kullandıkları dil nedir tam olarak İngilizce gibi ama tam da deği
Bu ara Hint filmleri izliyorum da dikkatimi çekti, yani bunların konuştuğu dili zaman zaman anlayacak gibi oluyorum ama anlamıyorum, neyce konuşuyor bunlar tam olarak? Yani Hintçe böyle bir dil değildir diye düşünüyorum günlük hayatta kullandıkları dil nedir tam olarak İngilizce gibi ama tam da değil gibi.
0
çok fazla lehçe veya her neyse ondan var diye biliyorum. Kendi aralarında bile anlaşamıyorlarmış.
İngilizce'den çok fazla kelime almışlar (mecburen belki de) o kelimeler veya onların değişmiş halleri tanıdık geliyordur bence.
İngilizce'den çok fazla kelime almışlar (mecburen belki de) o kelimeler veya onların değişmiş halleri tanıdık geliyordur bence.
0
Resmi dil Hindi ve İngilizce ama çok fazla insan Bengali, Punjabi falan gibi yerel dilleri de konuşuyor. Bir de günlük dillerine epeyce İngilizce karışıyor diye biliyorum.
en.wikipedia.org
localingual.com
bir de şöyle bir site var, Hindistan'ın farklı bölgelerinden yerel konuşma örneklerini dinleyebilirsiniz.
en.wikipedia.org
localingual.com
bir de şöyle bir site var, Hindistan'ın farklı bölgelerinden yerel konuşma örneklerini dinleyebilirsiniz.
0
Birkaç dil konuşuyorlar. Hele güneye indikçe koy koy farklı dil konuşuluyor. Hintce Türkçe ile çok ortak kelimeye sahip. Ya doğrudan hintce kaynaklı ya da farsça kaynaklı kelimeler. Onun haricinde de çok fazla kelime kalıp ya da doğrudan ingilizce cümle kullanıyorlar dilin içinde.
0
Hindistan'dayken cumleleri anlamsam da pek cok kelimeyi anlayabildigimi farkettim, sordugum kelimeler hep Farsca kokenli cikti. Ayni kelimeler hem onlarin diline hem bizimkine girmis. Ilk aklima gelen ortak kelimeler cihan, kabza, dusman, sarap...
0
Punjab ve Tamil de çok yaygın. İngilizce ve kırık İngilizce de var. Hem coğrafya çok büyük hem de insan sayısı çok fazla. Kaçınılmaz şekilde bunlar birbirine girmiş halde. Günlük hayatta daha girift kullanımı vardır. Bizim dilimiz de öyle değil mi şu an? Bir yabancı salı sabahına meeting set ettiğimizi duyunca şaşırıyordur. Kürtler de Kürtçe konuşurken bolca Türkçe kelime kullanıyor. Biz hem nüfus olarak hem yüz ölçümü olarak onların çeyreği bile değiliz.
0
Hepsi farklı dil konuşuyor. Her bölgenin dili farklı. Kendi aralarında ingilizce konuşuyorlar, o yüzden herkes ingilizce biliyo ve konuşuyo, bu nedenle kendi dillerine de ingilizce çok karışıyor.
0
farsça kelimeler türkçeye girmiş = hindistan iran afganistan türklerin de yaşadığı bir havza, zaten oralıyız. orayla buranın arası da çok yok.
0
Bir ben var benden şurada
Elimde çok fotoğraf belge kıl yün oluyor, bunları çevrimiçi olarak nereye yükleyelim? Mesela telefonumda 10 bin tane fotoğraf var, istiyorum ki ben bunları bir yere yükleyeyim, sonra telefonumdan sileyim hepsini ama o fotoğraflar orada kalsın kalitesi bozulmasın hiçbir şey olmasın. Aslında usb belle
Elimde çok fotoğraf belge kıl yün oluyor, bunları çevrimiçi olarak nereye yükleyelim? Mesela telefonumda 10 bin tane fotoğraf var, istiyorum ki ben bunları bir yere yükleyeyim, sonra telefonumdan sileyim hepsini ama o fotoğraflar orada kalsın kalitesi bozulmasın hiçbir şey olmasın. Aslında usb bellek de mantıklı geliyor ama onları kaybediyorum genelde, o nedenle böyle bir şey istiyorum.
0
google photos ++ ancak orijinal kalitesi bozulmasın istiyorsanız ayarlarından orijinal kaliteyi seçmeniz gerek. diğer seçeneklerde biraz sıkıştırma yapıyor. 16 mpden büyükse 16 mpe düşürüyor mesela.
0
Peki ben bu fotoğraflar için Google photos yedeklemesi yapsam ve sonra telefondakileri silsem buradan da silinir mi kalır mı acaba kalmıyorsa da kalmasını sağlayabileceğimiz bir yöntem var mı?
0
fotoğrafları telefondan değil de google photostan silmeniz gerekiyor.
free up space diye bir alan var, oradan silince, yedeklediğin fotoğrafları photos'da tutup telefondan siliyor
free up space diye bir alan var, oradan silince, yedeklediğin fotoğrafları photos'da tutup telefondan siliyor
0
Bir ben var benden şurada
Son 2 senedir MTV (motorlu taşıtlar vergisi) ödememiştim, geçenlerde ödeyeyim de aradan çıksın deyip e-devlet'te baktım geçen senin borcu gözükmüyor bu senenin 2 taksidi duruyor, bi ara vergiler siliniyor miliniyor demişlerdi böyle bir şey mi oldu acaba yoksa ben mi bulamıyorum başka bir yere mi bak
Son 2 senedir MTV (motorlu taşıtlar vergisi) ödememiştim, geçenlerde ödeyeyim de aradan çıksın deyip e-devlet'te baktım geçen senin borcu gözükmüyor bu senenin 2 taksidi duruyor, bi ara vergiler siliniyor miliniyor demişlerdi böyle bir şey mi oldu acaba yoksa ben mi bulamıyorum başka bir yere mi bakmalıyım? Eğer silindiyse "nasıl olsa siliniyor" deyip bu seneyi de ödemeyeceğim çünkü.
0
Bir ben var benden şurada
Filtre kahve demlenme süresinin kafeinin suya geçmesinde bir etkisi var mı? Yani atıyorum kahveyi 5 dakika değil de 10 dakika demlenmeye bıraksam mesela kafein 5 dakikaya göre daha fazla mı geçer yoksa bir etkisi olmaz mı?
Filtre kahve demlenme süresinin kafeinin suya geçmesinde bir etkisi var mı? Yani atıyorum kahveyi 5 dakika değil de 10 dakika demlenmeye bıraksam mesela kafein 5 dakikaya göre daha fazla mı geçer yoksa bir etkisi olmaz mı?
0
Bir ben var benden şurada
Daha önce bazı takviyeleri uzun süre nedenini bilmeden kullandığımı söylemiştim: https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1558383/ben-bu-takviyeleri-neden-kullaniyorumElimde bir de 2 şişe 5-HTP isimli bi takviye var, biri bitmiş sayılır diğeri açılmamış, ben bunu da neden kullandığımı hatırlamıyorum, çok b
Daha önce bazı takviyeleri uzun süre nedenini bilmeden kullandığımı söylemiştim: www.eksiduyuru.com
Elimde bir de 2 şişe 5-HTP isimli bi takviye var, biri bitmiş sayılır diğeri açılmamış, ben bunu da neden kullandığımı hatırlamıyorum, çok bilinen de bi şey değil galiba, bu nedir şimdi ne işe yarar biliyor musunuz iyi bir şeyse bitireyim bunları?
Elimde bir de 2 şişe 5-HTP isimli bi takviye var, biri bitmiş sayılır diğeri açılmamış, ben bunu da neden kullandığımı hatırlamıyorum, çok bilinen de bi şey değil galiba, bu nedir şimdi ne işe yarar biliyor musunuz iyi bir şeyse bitireyim bunları?
0
