Giriş
(9)

Avrupa'da ingilizce konuşarak hangi ülkede yaşanabilir?

useless
Meslek makina müh. Deneyim 10 yılYaş 34edit: o ülkenin resmi dilini öğrenmeden yaşayabilir miyim anlamında sordum.
Meslek makina müh.
Deneyim 10 yıl
Yaş 34

edit: o ülkenin resmi dilini öğrenmeden yaşayabilir miyim anlamında sordum.
0
useless
(08.09.23)
Isvec. Orada yaşayan arkadaslarimin hala çok bir isvecce bildiği yok.
Kesinlikle Fransa değil:)
0
logisticsmanager
(08.09.23)
hollanda. tek kelime flemenkce bilmeden yasarsin. yaslilar bile ingilizce biliyor.
0
sir gawain
(08.09.23)
Hollanda +1. Kuzey ülkelerinde de yaşarsın ama dillerini öğrenmen beklenir.
0
crimson man
(08.09.23)
Bu konuda Hollanda ve Danimarka kafaya oynar.
0
AlsterWasser
(08.09.23)
Sorudan tam anlasilmiyor ama sadece ingilizceyle makine muhendisi olarak is bulabilir miyim denmis sanirim. Zira ingilizce konusarak Turkiye'de bile yasaniyor.

Cevap: yeterince kalifiyeysen hepsinde sadece ingilizceyle calisabilirsin. Ama onlara seni ta Turkiye'den getirtecek bir sebep vermen, ozelliklerinin olmasi lazim.
0
hot potato
(08.09.23)
butun ab is bulabilirsen
0
abi bi dizi buldum on numara
(08.09.23)
kanka işini ayarladığın sürece ingilizceyle yaşayamıyacağın ülke yok. ha sorun ben makine muhendisiyim ve ingilizce biliyorum nerelerde iş bulabilirim ise işler değişir.
0
bluewhale
(09.09.23)
ingiltere ve hollanda. iskandinavya ve almanya'da da yasanir ama lokal halkin arasina karisamazsin cok. hollandalilar daha sosyal diger cermenlere kiyasla.
0
antikadimag
(09.09.23)
Butun ozelliklerimiz ayni :) Daha once hollanda'da cok rahat yasadim, belcikaya dogru gittigimde sanki bir tik sikinti yasadigimi animsiyorum, digerlerini bilmiyorum.

Avrupa degil ama Rusyada imkansiz oglu imkansiz.
0
va
(09.09.23)
(4)

Almanya Maaş Beklentisi

spacevan
bir firma ile görüşüyorumda Yer:BremenBölüm:eemTecrübe:5 yılSizce istenilen aralık ne olmalı?
bir firma ile görüşüyorumda
Yer:Bremen
Bölüm:eem
Tecrübe:5 yıl

Sizce istenilen aralık ne olmalı?
0
spacevan
(06.09.23)
3 - 3.5
0
useless
(06.09.23)
almanya'da maaşlar yıllık brüt üzerinden konuşulur. eem nedir bilmiyorum ama bir şeyin management'ı ise 60k'dan kapıyı açabilirsin.

şu siteye de göz at:

www.payscale.com
0
sir gawain
(07.09.23)
verilen yıllık brüt ücreti de www.brutto-netto-rechner.info adresinden bakarak net fiyata ulaşabilirsiniz.
0
kornisch
(07.09.23)
Yıllık 80'nin altında zorlanırsın
0
abi bi dizi buldum on numara
(07.09.23)
(9)

İş yerleri böyle samimiyetsiz mi ?

skr1292
Yeni bir işe başladım. saçma sapan şeyler. İnsan ben niye böyle şeylerle uğraşıyorum diyor. Ekip lideri yazmış mesela hedefimiz şu, şunu yapmaya çalışıyoruz diye. Samimiyetsiz bir ortam. Her iş yeri böyle mi. İşim masabaşı yazılım desteği falan veriyorum.
Yeni bir işe başladım. saçma sapan şeyler. İnsan ben niye böyle şeylerle uğraşıyorum diyor. Ekip lideri yazmış mesela hedefimiz şu, şunu yapmaya çalışıyoruz diye. Samimiyetsiz bir ortam. Her iş yeri böyle mi.

İşim masabaşı yazılım desteği falan veriyorum.
0
skr1292
(04.09.23)
hedefini söylemesi mi samimiyetsiz anlamadım?
ama evet çok samimi ortamlar değiller. dıştan öyle gözüküyor ama.
0
jelly bear
(04.09.23)
her iş yerinde, ya da belli bir amaç doğrultusunda bir araya gelmiş gruplarda hedef koyulur evet.

tam olarak neyin samimiyetsiz geldiğini yazarsan belki daha yardımcı olabiliriz.
0
king lizard
(04.09.23)
Neyin samimiyetsiz olduğu belirsiz +1
0
logisticsmanager
(04.09.23)
çalışma hayatına hoşgeldin. muhtemelen ilk işin ve kurumsal dil sana garip geliyordur. bir zaman sonra alışırsın.
0
sir gawain
(04.09.23)
İş ortamı samimiyet beklemek için yanlış yer aslında, önemli olan şey kibar ve herkesin işine gücüne baktığı bir ortam olması. Samimiyet bunun üstüne yalnızca bir artı olabilir.

İnsanlar işe alınırken kişisel özelliklerinden ziyade yapılacak işteki yeteneklerine bakılıyor, aksi ayrımcılık olurdu, kime göre samimi mesela? Kimin geçinmeye hakkı olduğuna bu tarz özelliklere göre karar veremezsiniz. Haliyle birbirine çok zıt kutuplardaki insanlar ister istemez aynı işi yapmak için bir araya geliyor, burada önemli olan hırgür olmadan herkesin birbirinin alanına saygılı olarak işleri yürütmesi. Bunu yapmak için de arada bir mesafe bulunmalı, bu da size samimiyetsiz geliyor olabilir.
0
akhenaten
(04.09.23)
Evet samimiyetsiz. İş yerlerinde, hele de satış yapılan yerlerde; "Wow arkadaşlar süperiz, mükemmeliz, şöyle sattık, böyle hedefleri tutturduk" muhabbeti hiç bitmez. Az satanlarla çok satanlar birbirlerine kırdırılır, zira şirket satış yapanlara prim falan vermek istemediği için insanları birbirlerine düşürüp onları at gibi yarıştırma derdindedir.
0
salihdt
(04.09.23)
herhangi bir hedefim olmadan calismak istemezdim sanirim, ozellikle de bir ekip isi ise yaptigim. kendi isinizi yaparken de bir hedefiniz olur, su kadar para yapayim, su kadar musteriye ulasayim, su isi su zamanda bitireyim gibi gibi. ayrica is yerinden nasil bir samimiyet beklediginize gore degisir, insanlarin birbirine kibar ve saygili davrandigi, kole muamelesi gormediginiz, gercekci beklentiler icinde olan bir ekiple calismak, yaptiginiz isin deger gormesi vs. yeterli. is yeri sonucta bu, isimizi yapip cikacagiz.
0
kassiopeia
(04.09.23)
İşin samimi olmasına da gerek yok. Ama şirket amaçları ile kendi amaçlarını hiç ama hiç denk düşüremiyorsan o zaman o sektör sana göre olmayabilir.

Mesela bankacılık sektöründe müşteriden yapılacak kesintileri tıkır tıkır alırken, hala burada daha fazla kesinti yapmak in proje yaparken kendini insanlığa ihanet ediyor gibi hissediyorsan, yöneticinin koyduğu hedefler sana çok komik hatta adice gelir.

Ama bir telekominikasyon alt yapısı yapıyorsan ya da araç geliştiriyorsan falan o zaman insanlığa ihanet ediyor gi i düşünmüyorsun. araç geliştirirken yaptığın testlerin ileride insan hayatını korumak üzere olduğunu biliyorsun, sana koyulan hedefler o kadar da batmıyor.

Tabi ki tüm şirketlerin ilk amacı para kazanmak, kar etmek. Koyulan tüm hedeflerin de amacı daha çok para kazanmaya çıkıyor. Ama 2. Amaç müşteriyi soymak mı, onlara teknoloji mi taşımak, araçlarını güvenli hale mi getirmek? Bu 2. Amaç işte senin ortamı samimi bulup bulmamanı etkiliyor.
Eğer kar etme amacı dışında, sana daha anlamlı gelen bir sektör varsa, o zaman orada san göre daha anlamlı ve samimi bir ortam bulabilirsin
0
zimbirik
(04.09.23)
iş hayatına hoş geldin. ticari işletmeler için durum çoğunlukla böyledir.
0
ezkaza
(04.09.23)
(7)

sanırım queen şarkısıydı, hangisiydi?

tabudeviren
bas gitarla başlıyordu,dım dım dım dıdı dımdımdım dım dım dıdı dımdımbulunamazsa ses koyacam.
bas gitarla başlıyordu,

dım dım dım dıdı dımdım
dım dım dım dıdı dımdım

bulunamazsa ses koyacam.
0
tabudeviren
(02.09.23)
under pressure
0
Flybutter
(02.09.23)
Another one bites the dust
0
captainimsi
(02.09.23)
Another one bites the dust

youtu.be
0
janavarorion
(02.09.23)
killer queen
0
melodramaticfool
(02.09.23)
Under pressure'u tiklediğiniz için yazmak istedim.

Aynı bass riff'i ile başlayan bir şarkı daha var:

Vanilla Ice - Ice Ice Baby
0
kibritsuyu
(03.09.23)
i want it all bu versiyon www.youtube.com
0
bravoteam
(03.09.23)
kesinlikle under pressure. david bowie ile söyledikleri. vanilla ice ayni sample'i kullanarak ice ice baby'yi yapti sonra. sample'in orijinali queen'e ait.
0
sir gawain
(03.09.23)
(7)

Kindle kullanışlı bir cihaz mı?

roe
Artık kağıt olarak kitaptan tamamen kopmak istiyorum. Bu yüzden etkili bir okuma cihazı arıyorum. Kindle'ı nasıl değerlendirirsiniz?
Artık kağıt olarak kitaptan tamamen kopmak istiyorum. Bu yüzden etkili bir okuma cihazı arıyorum. Kindle'ı nasıl değerlendirirsiniz?
0
roe
(01.09.23)
Kendi formatında kitap bulduğunuz sürece okumak için harika bir cihaz bence
0
kisa
(01.09.23)
10/10, hayatimda kullandigim en iyi, kullanisli teknolojik alet.
0
gule gule
(01.09.23)
arti ozellikleri:
- pil suresi bir aydan fazla, bazen iki ay
- parlak isik altinda, guneste okunabilirlik ayni gercek kagit gibi. parlama, kararma olmuyor. cep telefonu, ipad guneste ekranda birsey gorulmuyor.
- kendi arka plan isigi oldugu icin karanlik ortamda ekstra bir isik kaynagina ihtiyac duymadan okunabiliyor
- kapasite olarak yuzden fazla kitap tasinabiliyor. fiziksel kitapla bu imkansiz
- kitapta onemli yerler isaretlenebiliyor, bu isaretli yerlere bilgisayardan erisilebiliyor.
- kitap satin almak cok kolay, birkac tusla. kargo bekledim vs olayi yok.

eksi yanlari:
- sadece desteklenen formatta kitaplari okumak uygun. pdf vs uygun olmuyor. o nedenle kitap satin almak icin en uygun yer amazon.
0
emrahday
(01.09.23)
gayet iş gören bir cihaz. ayrıca işin ahlaki boyutu tartışılır ama sadece güncel kitapları okumak gibi bir derdin yoksa kitap masrafını epey bir düşürüyor. internette tonla kitap indirebileceğin açık kütüphane vs. var. verdiğin parayı amorti ediyorsun.
0
sir gawain
(01.09.23)
Artık pdf açıyor diyorlar. Yeni versiyonlarında PDF sorunu var mı?
0
🌸roe
(01.09.23)
pdf okuyacağım derseniz kesinlikte büyük boyutlu olanlardan almanız gerekiyor, diğer formatlar için bir sıkıntı yok sizi gayet memnun edecektir
0
mrctrk
(01.09.23)
Son 1 yılda basıma gelen en güzel sey <3
Bendeki eski bir model olmasına rağmen calibre ile pdf atabiliyorum. Birkaç kücük yazılı dosya dısında Sorunsuz okudum, öneririm
0
rebecca
(01.09.23)
(10)

şu ikilemde neye karar veirrsiniz

mhmtt
şu an çalıştığım işim. İstanbuldayım net 3k dolar maaş alıyorum. full timeTeklif: Part time iş, net 1k euro maaş (haftada 15-20 saat). remoteİkisini beraber de yapabilirim. Şu anki işverenim okay ona. ama ben şu anki işi bırakıp sadece part time olanı yapmak istiyorum sanki. 1k euro bana çok rahat y
şu an çalıştığım işim. İstanbuldayım net 3k dolar maaş alıyorum. full time

Teklif: Part time iş, net 1k euro maaş (haftada 15-20 saat). remote


İkisini beraber de yapabilirim. Şu anki işverenim okay ona. ama ben şu anki işi bırakıp sadece part time olanı yapmak istiyorum sanki. 1k euro bana çok rahat yeter ve boş zamanımın çok olma fikri benim aklımı başımdan alıyor. uzun zamandır hayalini kurduğum bir sürü projeyi hayata geçirebilirimişim gibi. kendime zaman ayırırım ve bu saçma düzenden biraz çıkmış olurum vsvs.

ama bir yandan da şuanki işim rahat. 3k maaş mis gibi para, ne gereği var diyorum bırakmaya. ikisini de yap para biriktir diyorum ama bu seferde hayalleri siyah poşete koymuş hissiyatı geliyor.

31 yaşında bekar erkek bireyim. çocuktur evdir arabadır gibi hayallerim yok. ne dersiniz dostlar
0
mhmtt
(01.09.23)
Para akıyorken dolduracaksınız bence. Burası Türkiye sonuçta. Para her zaman lazım. İki işi birden götürürdüm, en azından bir süre.
0
inawen
(01.09.23)
Paranız olduktan sonra 60 yaşında da bazı hayallerinizi gerçekleştirebilirsiniz. :)

31-32-33 arasında çok fark yok :D 2 işi en az 1 sene götürüp kasayı biraz doldururdum ben de. Yıllık 50 bin dolar tüm dünyada geçerli bir paradır.

Ayrıca çok fazla boş vakit, çok fazla aktivite ve harcama demek olduğu için 1k Euro çöp olur. 30k şuan Türkiye şartlarında eh işte bir para çünkü
0
janavarorion
(01.09.23)
Ikilem göremedim, ikisini de yaparım.
0
nic cage
(01.09.23)
Ev hayali yok ne demek. 3 4 ev alana kadar devam ederdim. Yatırımlık paranız var ama değerlendirmiyorsunuz.
0
dissendium
(01.09.23)
yapabiliyorsan ikisi birden. yapamıyorsun mevcut işinden devam
0
paintov
(01.09.23)
ev, araba hayalim yok çok yanlış bir düşünce. şu anda yoksa bile ileride olacak.
0
sir gawain
(01.09.23)
ikisini birden goturmek cok zor olmayacaksa gelen 1k euro ile ev kredisine girerim direkt. o bitince de bir tane arsa alip kucuk bir ev yaptiririm ya da ege tarafinda yeni gelismekte olan sehrin disina dogru bir yerden bir tane daha ev alirim. calisma saatlerinde de problem yoksa aksam 8-12 arasi calissan hafta sonun sana kaliyor.

araba isine bir sey diyemem ihtiyacini toplu tasima ile gorebiliyorsundur ama ev sart abi. sonucta bu isler sonsuza kadar devam etmeyecek bazen 6 ay 1 yil is arama sureclerin olacak o zaman evinin olmasi buyuk bir kazanc.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(01.09.23)
Ev araba derdi yok derken hepsi var demek istiyorsanı 1k maaşı alıp vaktimi güzel güzel değerlendirirdim. Kazandığınız tüm zamanı spor aktivitelerine bile verseniz kardasınız.

Eğer ev araba yok ama istemiyorum diyorsanız o zaman 3k maaştan devam ederdim. Evsiz arabasız insan ilk seçene giderse toplu taşıma ile, ev kirası ödeyerek istediği hayata sahip olamaz, o yüzden vaktini internette geçirir. Öyle birinin çalışıp kendini aktif tutması, parayı harcayacak Zaman bulamaması daha iyi.
0
zimbirik
(01.09.23)
@zimbirik ev araba var. daha fazla olsun diye derdim yok demek istedim aslında.
0
🌸mhmtt
(01.09.23)
Hocam ben seni anladım. Bence senin durumunda zaman paradan daha değerli. Aradaki 2k fark ile sen Zaman satın alıyorsun.
Bence 1k yarı zamanlı olanı seç. Ama kendini oyalayamayan, oyuna, ziye, sosyal medyaya düşen biriysen o zaman 3k da kal derim.

Tam akdenize taşınıp dalışa falan başlayıp eğitmen olana kadar durmayacağın bi fırsat yakalamışsın. Mükemmel ötesi.
0
zimbirik
(02.09.23)
(9)

Köln mü Berlin mi?

put it in your appropriate place
Almanya vizesi aldığımdan dolayı gitmek için gideceğim. 2 gün kalırım diye düşünüyorum, dolasıyla bir kriterim yok.Bundan dolayı Köln mü Berlin mi?
Almanya vizesi aldığımdan dolayı gitmek için gideceğim. 2 gün kalırım diye düşünüyorum, dolasıyla bir kriterim yok.

Bundan dolayı Köln mü Berlin mi?
0
put it in your appropriate place
(31.08.23)
Kessssinlikle berlin
0
wild honey suckle
(31.08.23)
berlini tek geçerim.
0
Phoebe
(31.08.23)
ilk kez gidiyorsan almanya'ya, berlin.
0
senin anonim
(01.09.23)
Berlin
0
AlsterWasser
(01.09.23)
Köln´den bildiriyorum, cevap Berlin.
0
buf-e kür
(01.09.23)
Berlin kölnde bir şey yok
0
abi bi dizi buldum on numara
(01.09.23)
köln'de siyah bir katedral var, bir de köprü var üstünde yürüdüğün. başka da bir şey yok.

berlin'de sırf mitte'yi dolaşsan iki güne anca gezersin.
0
sir gawain
(01.09.23)
berlin ama beklentiyi yüksek tutmayın. herhangi bir avrupa başkentine göre epey sıradan bir şehir.
0
nathanieltroy
(01.09.23)
Berlin, ancak gezilip gorulecek yerlerin guzelce bir listesini cikartin
0
turkuaz
(01.09.23)
(9)

Konteyner da Yaşam

çınarım
Merhabalar,Bazı özel durumlardan dolayı uzunca bir süre şehre çok yakın ,iyi kötü ulaşımın olduğu, 21 metrekare 2 oda tuvaletten oluşan bir konteyner da yaşanır mı?Elektrik su mevcut,önünde bahçesi falan mevcuttur.Değerli fikirlerinizi beklerimzorlukları,olumlu yanları vs.
Merhabalar,

Bazı özel durumlardan dolayı uzunca bir süre şehre çok yakın ,iyi kötü ulaşımın olduğu, 21 metrekare 2 oda tuvaletten oluşan bir konteyner da yaşanır mı?Elektrik su mevcut,önünde bahçesi falan mevcuttur.

Değerli fikirlerinizi beklerim
zorlukları,olumlu yanları vs.
0
çınarım
(29.08.23)
İnsan çok ama çok dayanıklı bir varlık.herseye katlanabilir. Önemli olan bu süreci nasıl yöneteceğiniz. 6 sene önce başıma gelen bazı şeylerden dolayı beş parasız, en az 50 kişiye borçlu, depresyonda ve kalacak yeri olmayan biri durumunda bildim kendimi. Şuan 3 mağazam bir evim borsada güçlü bir portföyüm ve sıfır borcum var. Bu süreci kendini toparlamak şartları değiştirmek için değerlendirirken kafani dinlemek ve farketmedigin fırsatları çözümleri görmej için bir fırsat bile olur.
0
deer hunter
(29.08.23)
bir hedef varsa (para, kariyer, vs.) yaşanır. ben yaşardım. ama uzundan kasıt ne kadar uzun süre? yalnız mı olacaksın? yer neresi? bunlar da önemli.
0
sir gawain
(29.08.23)
ben yaşardım.
0
sizofren06
(29.08.23)
Kira da vermeyeceksem krallar gibi yaşarım. Pencerelere sineklik tak. Fare sokma içeri yeter
0
limonlu eksi
(29.08.23)
Konteyner ofiste çalışmış biri olarak gayet de yaşanır diyorum.
0
Amaranta ursula
(29.08.23)
internet ve kitap vakit geçirmek için önemli. Çoğumuz ilimizden telefonu düşürmüyoruz, bu yüzden internet kotasına dikkat. şehirde, kalabalık ortamda yaşamaya alışıksanız akşamları sıkıcı olabilir. Beyzbol sopası gibi bir şeyler lazım olabilir. Kışın ısınma meselesi önemli.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(29.08.23)
Hocam tabiki yasanir hatta ilerde bir tane de ben atmayi dusunuyorum bir yere konteyner kafa dinlemek icin.

Ikinci olarak birak konteyneri ben dagda yatmis adamim, birsey olsa kimsenin duyamayacagina, goremeyecegine imkan bile olmayan bir yerde, ve oyle bir uyurdum ki oyle bir uykuyu, rahatligi simdilerde bulmam imkansiz.

Tamamen senin kafanda nasil sekillendirdigin onemli durumu, bakis acin iyi olursa iyi yasarsin, senin elinde.
0
va
(29.08.23)
Isıtma var mı? Mutfak var mı? Bunlar varsa olabilir.
0
roe
(29.08.23)
Kliman varsa , mutfağın varsa gayette yazarsın. Antakyalı oldukca zengin bir yakınım var, evleri vardı, öyle ki balkonu bizim salon kadar falan. Bu yakınım şimdi bir konteyner da yasıyor. Ankarada hazır evi var , bırakıp gelmiyor. Alıştım ben bu konteynera diyor. Hatta şimdi sordum kendisine zorluklarını, klima sart diyor, kapı pencere sineklik olsun, tuvalet sürekli havalandırılmış, ısıklar falan LED olsun diğeri çok ısıtıyor diyor.
0
primetime
(29.08.23)
(6)

Linkedinde çevre yapmanın işe girmeye etkisi ne kadar olur

northern eagle
Benim linkedinde 85 bağlantım var sadece. Daha önce staj hariö tecrübem olmasa da yl bitirmiş, ingilizcesi akademik sevşyede biriyim yani bi işe girmemde yaşımın 25 olması ve tanıdığım olmaması hariç handikap yok. Şimdi ben bu iletişim sayısını atıyorum 1000 yapsam bunun bana yardımcı olma ihtimali
Benim linkedinde 85 bağlantım var sadece. Daha önce staj hariö tecrübem olmasa da yl bitirmiş, ingilizcesi akademik sevşyede biriyim yani bi işe girmemde yaşımın 25 olması ve tanıdığım olmaması hariç handikap yok. Şimdi ben bu iletişim sayısını atıyorum 1000 yapsam bunun bana yardımcı olma ihtimali ne kadar olur.
0
northern eagle
(29.08.23)
linkedin'de bağlantı sayısından çok orada yaptığınız paylaşımların kalitesi ve ilgili kişilere ulaşıp ulaşmamasıyla alakalı bir durum. yani salt sayı önem taşımıyor ama bağlantı sayısı önemsiz değil. belli şirketlerdeki alanında iyi olduğunu düşündüğünüz kişilere connection daveti iletin ama bir yandan da alanınızla ilgili işe yarayabilecek yazılar, makaleler vs paylaşın. diğer insanlar bunu like ya da share ettikçe zaten ilgili kişilerde yavaş yavaş bir farkındalık oluşacaktır. ek olarak linkedin'deki profil bilgilerinizi tam doldurun. email ve cep telefonu bilgilerinizi linkedin profili olan kişilerin görebileceğinden emin olun. çünkü bazen işe alımcı olarak profil ilgimizi çekip iletişime geçmek istediğimizde kişi kendisini open to work olarak işaretlemiş ama iletişim bilgilerini profiline eklememiş olabiliyor. önce connection daveti gönderip sonra iletişim kurmamız gerekiyor ama bu süreci yavaşlatıp zorlaştırıyor.
0
sirkelimon
(29.08.23)
Yani sesinizi duyurma anlaminda ise yarayabilir.
Ben mesela personel ariyorum ancak bunu linkedinde paylasmiyorum. Faydali olacak bir cv gordugumdeyse cekinmem direk temasa gecerim.
0
va
(29.08.23)
Senin durumun için 0 diyorum. CV'n boş.
0
dissendium
(29.08.23)
bölüm ne bilmiyorum ama 25 yaşında yl mezunu olmak kesinlikle bir handikap değil. hatta pozisyona göre avantajlı bile olabilirsiniz.

-profilinizi detaylı doldurun. lisans, yl ve staj başlıkları altında çalıştığınız konuları kısa kısa belirtin (mümkünse ingilizce).
-çalışmak istediğiniz şirketleri takip edin. gönderilerini inceleyin. güncel açık pozisyonlar burada genelde paylaşılır.
-bu şirketlerdeki HR ve teknik insanları takip edin/bağlantı isteği gönderin. eğer ilanın size uygun olduğunu düşünüyorsanız başvurduktan sonra ilgili kişiye mesaj atın kendinizi tanıtın ve ilginizden bahsedin.

linkedin size çevrenizdeki fırsatlara ulaşmakta ve kendinizi bu firmalara tanıtmakta bir araç. takipçi sayısı 100 olmuş 1000 olmuş bi önemi yok.
0
axl
(29.08.23)
sayinin ve paylasimin onemi var bu durumda basvuru yerine onlar sizi bulabiliyor.
gecen bir ulkedeki recruiterlari ekledim bir gun sonra o ulkeden benim eklemedigim birisi cok cazip bir is teklifi ile geldi
0
applaudo
(29.08.23)
son iki işimi linkedin üzerinden buldum ve onlar bana mesaj atarak iletişimi başlattı. çok bağlantının olmasının kesinlikle etkisi var.
0
sir gawain
(29.08.23)
(9)

Turkiye'den avrupa'ya giderken yaninizda ne goturuyorsunuz ?

Chips
Sorum yurtdisinda yasayanlara.
Sorum yurtdisinda yasayanlara.
0
Chips
(28.08.23)
Kahve, bazı baharatlar (mideyi yakmayan kirmizi biber, kekik, saf salep), şirkete tugba kuruyemisten lokum vs, hanimin içtiği mistik çay, kayinpedere altin serisi raki.

Bu kadar.
0
logisticsmanager
(28.08.23)
çorap, iç çamaşırı. avrupa'da tekstil pahalı.
0
sir gawain
(28.08.23)
tarhana, ceviz reçeli, sakız reçeli, kuruyemiş, akide şekeri aklıma ilk gelenler. kesin başka şeyler de atıyorumdur bavula.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.08.23)
Biz bir tek rakı alıyoruz havaalanında. Onun haricinde herşey burada birebir aynı kalitede olmasa da var. Rakı almamızın sebebi de burada aşırı pahalıya geliyor. Beylerbeyi göbek serisinin en küçük boy fiyatına, TR havaalanından 1 ltre aldık daha geçen ay.
Bir ara ucuz toplu çocuk kıyafeti alıyorduk, lc waikiki falan, günlük paralansın diye, şimdi o da saçma fiyatlara geldi, primark beşte bir fiyatına geliyor neredeyse, onu da bıraktık.
0
quaker
(28.08.23)
Kalitelisinden zeytinyagi.
0
chihirovekohaku
(28.08.23)
Bir iki sise sarap, yeni kesfettigim iyi örnekler varsa.

Dolmalik kus üzümü. Minicik bir paket. Buradakiler nedense öküz üzümü gibi kocaman. Neredeyse yabanmersini büyüklügündeler. Türk marketlerinde düzgününü bulamadigim icin getiriyorum.

Kitap. Yil boyunca not defterine kaydediyorum. Takip ediyorum zaten hangi yayinevi hangi kitabi cikartmis diye...
0
buf-e kür
(29.08.23)
yukaridakilere ek;
oje, essie pahali digerelri cok kötü.
kotex ped.
kitap,
defter kullaniyorsan güzel defterler pahali.
saklama kabi; ise yemegimi kendim tasidigim icin güzel kap burada kastettigim.
ama ufak tefek mutfak plastiklerini de aliyorum arada, hem cesit az hem daha pahali.
havlu, terlik.
pasabahceden mudodan falan güzel kupa aliyorum.
kisisel; damla sakizli sakiz, cizi pynirli, tuzlu bisküviler. Almanya'da Türk marketinde var ama hem üretim yeri TR degil tadi pek hosuma gitmedi, pahali, valizim bos diye aliyorum. burada bisküvi olayi yok, varsa yoksa cikolata.
hazir corba, tatli da aliyorum bazen.
0
durgunfoton
(29.08.23)
Avrupada degil ama yurtdisinda yasiyorum:
dolmalik kus uzumu, kuru nane, mahlep goturuyorum baharat olarak. Baska bir sey getirmiyorum. Lokum, salca vs gibi seyleri turk markalari olarak bulabiliyorum kolay olmasa da.
Hediye getireceksem de pestemal gibi olan havlulardan getiriyorum genelde.
0
sopiro
(29.08.23)
kuru nane
sumak
zeytin (nedense buradan aldigim ayni marka ayni cesit zeytinin tadi cok kotu geliyor)
ceviz/badem/kuru kayisi+incir+dut
kuru dolmalik
raki (duty freeden. burdakiler cok pahali ve genelde yeni raki klasik var)
hamur kabartma tozu (burada 10 grlik paket yok, 15 gram var o da fazla geliyor)
tarhana
damla sakizi
nadiren zeytinyagi
ilac (ozellikle nurofen cold-majezik duo)
vitaminler (burada surekli kullandigim vitaminler pahali)
0
65 derece
(29.08.23)
(3)

Almanya ulusal vizemi aldım, şimdi ne yapmalıyım?

dusunemedim
Benim anladığım kadarıyla, Almanya'daki sürecim ilk olarak anmeldung yapmak, sonrasında da oturum izni almak olacak.Bu işlemler için daha Türkiye'deyken randevu alabilir miyim?Bloke hesabımdaki parama olabildiğimce çabuk ulaşmak istiyorum. Anmeldung yapmadan veya oturum izni almadan banka hesabı aça
Benim anladığım kadarıyla, Almanya'daki sürecim ilk olarak anmeldung yapmak, sonrasında da oturum izni almak olacak.
Bu işlemler için daha Türkiye'deyken randevu alabilir miyim?

Bloke hesabımdaki parama olabildiğimce çabuk ulaşmak istiyorum. Anmeldung yapmadan veya oturum izni almadan banka hesabı açabilir miyim?

Bu süreçle ilgili başka her türlü tavsiyeye açığım.
0
dusunemedim
(28.08.23)
ilk olarak anmeldung randevusu alacaksın, hangi şehirdesin bilmiyorum ama bu görece daha kolay olan. Anmelgdung için giderken doldurman gereken bir form ve kira sözleşmeni yanında götürmen gerek Devam eden süreçte anmeldungu yaptıktan sonra tax id evine gelecek (Çalışma iznin var ise.). Oturum için duyduğum kadarıyla vizenin bitmesine 6 aydan az kalmış olmasını istiyorlar. Bu ikisi için de Türkiye'den randevu alabilirsin diye biliyırum.
0
topraam
(28.08.23)
her şeyin başı anmeldung. anmeldung'un olmadan banka hesabı açmak dahil, çoğu şeyi yapamazsın. ama anmeldung için ev sahibinden bir belge alman gerekiyor. dolayısıyla barınma işini önceden halletmiş olduğunu varsayıyorum. bu arada henüz ev tutmadıysan, ev sahibine anmeldung alıp alamayacağını mutlaka sor. özellikle kısa süreli kiralamalarda bazı ev sahipleri kiracıya anmeldung hakkı vermiyor.

anmeldung randevusu için gözün korkmasın. bürgeramt'lardan yapılıyor ve her ilçenin ayrı bürgeramt'ı var. hangisinde yaptığının bir önemi yok. boş randevu gözükmüyorsa bile sabah erken saatlerde sık sık kontrol edersen illa iptal edilen randevular oluyor, geldiğin gün bile randevu bulabilirsin. ama vize randevusu sıkıntılı çünkü onu auslanderbehörde'de yapacaksın. o yüzden o işi türkiye'deyken halletmeye bak.
0
sir gawain
(28.08.23)
anmeldung yapmadan banka hesabi acabilirsin. n26, vivid gibi online bankacilik sistemleri gayet iyi calisiyor. diger sorularinin cevabi da evet, randevulari bulundugun sehrin websitesine girerek alabilirsin.
0
glore
(31.08.23)
(8)

Yokdil'deki hatalı ingilizce sorusu, sizce de hatalı mı?

summerof69
İngilizce sınavındaki şu sorunun hatalı olduğunu düşünüyorum.https://imgur.com/a/98aRsEESebebini de bu entry'de yazdım, sizce hatalı mı, değil mi? Gerekceniz nedir?https://eksisozluk1923.com/entry/156101264Teşekkürler
İngilizce sınavındaki şu sorunun hatalı olduğunu düşünüyorum.

imgur.com


Sebebini de bu entry'de yazdım, sizce hatalı mı, değil mi? Gerekceniz nedir?

eksisozluk1923.com

Teşekkürler
0
summerof69
(28.08.23)
Hocam to olunca da doğrudan 8.6 dereceyi işaret ediyor bence. "by" doğrudur yanlıştır bilemem de "to"dan da 8.6 dereceye "kadar" anlamı çıkmayabilir. Bir anda tak diye 8.6 dereceye düşürüyor ve orada sabit kalıyor, 8.7 8.8 olmuyor mesela.
0
signore
(28.08.23)
sınavdaki soruda belli noktaya kadar düşürmekten değil, olanı düşürebilme yeteneğinden bahsediyor.

yani 42 derece olan vücut ısısını 33.4'e kadar çekebiliyorlar direkt 8.6 noktasına değil. ya da elimizde bir kuş var diyelim default vücut ısısı 8.5 derece, bu kuş 8.6'ya düşüremez yükseltebilir fakat kendi vücut ısısını -0.1'e kadar düşürebilir. bunun için by doğru.
0
gule gule
(28.08.23)
türkçesi hatalı bence de. 8,6 dereceye kadar deyince ben direkt by'ları eledim.

"8,6 derece kadar" demesi lazımdı. açık değil.

edit: abbacbabcsdbvjsdhb haklı ayrıca. sıcaklığa ısı demek türkçem yok demekle birebir. bu soruları kim hazırlıyor?
0
bohr atom modeli
(28.08.23)
1. bence haklısınız. vücut sıcaklığını 8,6 derece düşürür dememiş, 8,6'ya kadar demiş. by düşüş miktarını, to düştüğü yeni değeri gösterir.
2. daha vahimi, sıcaklık nedir, ısı nedir bilmeyenlerin böyle bir cümle yazıp pişkin pişkin sorması. türkçe cümlede olması gereken sıcaklıktır. Zaten 8,6 santigrat veya 8,6 santigrata düşen sıcaklık. ısı kelimesinin ingilizce karşılığı olarak temperature yazan zihniyeti sorgulamak lazım önce.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(28.08.23)
haklısınız, soru yanlış. ben de by'yı görür görmez o şıkkı direkt eledim, cümleyi okumadım bile.
0
sir gawain
(28.08.23)
By burada "civarına" anlamında alınmış. Öncelikle to'ya göre anlamı daha iyi yanıttığı kesin ama haklısınız bu kadar ince ayrıntılara dikkat ediliyorsa "down to" kullanılmalıydı.

Esas olarak sorun şu, Türkçe metinde 8.6 bir alt limit olarak verilmiş yani 8.5 olamaz. Ancak by kullanıldığı zaman 8.6 civarına indirebilir anlamı çıkıyor 8.5 de olur, 8.4 de olur hatta yoruma göre 8.3 de olur ancak gerçekte belki 8.3 derece kuş için hipotermiyi ifade ediyordur ve sağlıksız bir durumdur bu açıdan anlam tamamen bozuluyor. bence esas buraya odaklanmalısınız.

En doğru kullanım "down to" ile olurdu sanırım. Böylece 8.6 alt limit olmak üzere daha yüksek de olabilir anlamı çıkardı ki o zaman "-e kadar" şeklinde çevirebilirdik.

Vücut ısısının ingilizcesi body temperature orada bir sorun yok. Türkçe metindeki ısı burada fizikteki terim anlamıyla kullanılmıyor, body temperature vücut sıcaklığını ya da bizim ateş dediğimiz şeyin ingilizce doğru olan karşılığını ifade eder. Aslında burada sorunlu olan Türkçe yerleşik kullanımda vücut ısısı diyor olmamız, aslında vücut sıcaklığı denmeli ama bu ayrı bir tartışma konusu, çoğu doktor bile bu şekilde kullanıyor, dilde var olan bir kullanım bu. Yanlış, ama soru iptaline sebep olmaz.
0
akhenaten
(28.08.23)
Haklısınız. Bariz hatalı.
(2023 ytd'yi fulledim)

Ancak, umarım soru iptal edilir. Edilmez ise şaşırmayın...
0
yadigar
(28.08.23)
Soru yanlış değil ama türkçesi net değil. @gule gule'nin kastettiği anlam var. Çünkü herhangi bir canlı kuşun vücut sıcaklığını 8,6 dereceye indirebileceğini sanmıyorum. Muhtemelen 40 derecelerden 32 derecelere indirmekten bahsediyor. Ama bu net anlaşılmıyor türkçe cümlesinde. Kimse de soruyu çözerken bunu düşünmek zorunda değil.

Vücut ısısı maalesef tıpta yerleşik bir yanlış kullanım. Diğer canlı bilimlerinde de benzer olabilir. Türkçe tıp kitaplarının okuduğum hepsinde vücut ısısı diyordu. Mesela bağırsak da barsak diye yazılır çoğu tıp kitabında. Isı olayı da bunun gibi. Bu konuya takıntılı biri olarak tıp eğitimim çok zor geçmişti evet :)

Ha ama bu arada iptal edilmezse de niye edilmedi demem. Çünkü teknik olarak soruda bir yanlışlık yok. 8,6 dereceye kadar düşürebilirler diyince demek istediği anlamı da kast ediyor aslında. Sadece türkçenin bir cilvesi gibi olmuş. Ki to ile yazan iki şık var, ikisi de türkçedeki tam anlamı karşılamıyor diğer özellikler sebebiyle. A şıkkında survive demiş türkçe metinde onunla ilgili bi şey yok. E şıkkında da cümle yapısı tam karşılamıyor gibi. D şıkkında ki to save energy bağlacı tam sorunun istediği şey bence

edit: evet şimdi merak edip internetten araştırdım, stanford'ın bi sitesinde bulduğum bilgiye göre bazı tür kuşlar 50 fahrenheit azaltabiliyormuş hayatta kalmak için. Bu da 9-10 dereceye denk. Yani tam olarak dediğim şekilde 8,6 dereceye indirmiyor, ilk halinden 8,6 derece indiriyor. O zaman da ingilizce tercüme doğru oluyor. Sorun türkçe cümle tam %100 net değil ama yine de cümlenin diğer özelliklerine bakarak doğru şık bulunabilir.
0
nundu
(28.08.23)
(2)

Dalaman'dan Marmaris'e ulaşım

furry burns
Merhaba arkadaşlar,Önümüzdeki hafta kısa bir tatile gideceğiz uygun fiyata uçak biletleri de var ama Dalaman ile Marmaris Armutalan arası çok ciddi mesafe var. Takdi'ye binsek 2000 liradan az ücret çıkmaz herhalde. Tatilbudur'dan almıştım tatili, onlara sordum kişi başı 1200 lira gibi bir transfer ü
Merhaba arkadaşlar,

Önümüzdeki hafta kısa bir tatile gideceğiz uygun fiyata uçak biletleri de var ama Dalaman ile Marmaris Armutalan arası çok ciddi mesafe var. Takdi'ye binsek 2000 liradan az ücret çıkmaz herhalde. Tatilbudur'dan almıştım tatili, onlara sordum kişi başı 1200 lira gibi bir transfer ücreti istediler. Otelle görüştüm onlar da otobüs var dedi ama Google bir şey göstermiyor. Var mıdır kazık olmayan bir ulaşım yolu, yoksa hiç bulaşmadan Marmaris'e otobüs bileti mi almalıyım?
0
furry burns
(25.08.23)
Belediyenin Muttaş isimli firması var. Otobüs saatlerine göre büyük otobüs kalkıyor. İnternet sitesinden saatlere bakabilirsiniz.
0
fikox
(25.08.23)
ben son gittiğimde havalimanından çıkmadan havaş ve muttaş'ın otobüsleri vardı. ikisi de aynı, biri yerel firma sadece. kalkış saatleri uçak saatlerine göre değişiyor. gelen uçak varsa kalkıyorlar.
0
sir gawain
(25.08.23)
(10)

İett'de yer verme kavgası?

fakat
İETT otobüsunde oturmuş kitap okuyordum, 50li yaşlarda bir kadın geldi ve kibar bir dille hasta olduğunu söyleyip yer istedi, ben de 12 saat çalışmaya gittiğini söyledim ve yer vermedim, yanımdaki verdi oturdu oraya, ama bağırmaya hakaret etmeye şerefsiz falan demeye başladı. Ben de sakinliğimi koru
İETT otobüsunde oturmuş kitap okuyordum, 50li yaşlarda bir kadın geldi ve kibar bir dille hasta olduğunu söyleyip yer istedi, ben de 12 saat çalışmaya gittiğini söyledim ve yer vermedim, yanımdaki verdi oturdu oraya, ama bağırmaya hakaret etmeye şerefsiz falan demeye başladı. Ben de sakinliğimi korudum ama hepsine uygun dille karşılık verdim. Asla hakaret etmedim, ve yılların alışkanlığı güler yüzümu korudum. Sonunda da aynı durakta inecekmisiz, ben kalktım, ona da siz de inecektiniz geldik dedim, ister inerim ister inmem diye üstüme yürüdü ve çantayla vurmaya kalktı. Ben indim. O inmedi, otobüs ilerledikten sonra bağıra bağıra açtırdı kapıyı dışarda da üstüme yürüdü ve hakaretler yağdırdı. Açıkçası aslında çok komik. Görüntüleri olsa gülerdim. Ama bir yandan hakaret ve saldırı var, olay öğle saatlerinde oldu. Şikayetçi olayım mı bilemedim. Durak Pangaltı. Bir sonuç çıkarsa şikayetçi olacağım.
0
fakat
(25.08.23)
Niye geldik diyorsunuz. Anlamsız bir hareket. Güler yüz medeni insanlara gösterilir. Herkese gösterilmez. Şikâyet etmeyin. Ders alın.
0
dissendium
(25.08.23)
Haklı olan sizsiniz. Deniyor ya insanlar yaşlandıkça çocuklaşır diye. Yaşlılar da aynı çocuklar gibi benmerkezci olup çıkıyorlar. Anlayış yok, saygı yok. Sadece kendileri ve istekleri var. Sizin yapmamanız gereken tek şey inerken söylediğiniz şey olmuş. Buna gerek yoktu bence çünkü karşı taraf bundan anlamaz.

Şikayete gelince ben olsam uğraşmazdım. Ha sizin yerine uğraşacak insan vardır, o ayrı.
0
ruhen hastayim ben
(25.08.23)
Bunu varya bu coğrafya dışında hiçbir yerde göremezsin. Parasını verdiğin hiçbir haktan vazgeçmek zorunda değilsin.
0
roe
(25.08.23)
hastayim diyene ben de yer verirdim. +1 basimda oyle gidecek butun yol cekilmez.
ne diye geldik burasi diyorsunuz ki? +1 birakin nerde iniyorsa insin yani rengini belli etmis yolda.


Atina'da yasiyorum, yer verme gibi bir olayi bir kere bile gormedim. bilerek oturmuyorlar. yer versen de oturmuyorlar. cok acayip. (tabi otobusler cok asiri kalabalik olmuyor, olsa da basinda bekleyip pskikolojik baski yapan yok)
0
supergirl
(25.08.23)
bence sikayet edin, edin ki bir daha yapamasin. ha yine yapacaktir ama en azindan belki o kadar ugrasacagim diye dusunur, bir ihtimal de olsa yapmaz.

supergirl'un dedigi gibi avrupa genelinde yer verseniz bile oturmuyorlar, hatta bazen kiziyorum. insanlar bos yerlere otursa otobus bosalacak ama bildigin tiklim tikis olmasa da kalabalikta ayakta bekliyorlar.
0
Sour
(25.08.23)
kadının davranışının affedilir yani yok ama siz de yüzünüzde gülümseme ve 'geldik' demenizle sanki biraz pasif agresif yapmışsınız kendinizi. ben olsam olay sonrası uğraşmam, unuturum gider.

evet avrupa'da yer verme bu kadar yaygın değil. hatta insanlara yaşlı olduklarını ima ettiğiniz için hakaret olarak görenler, bozulanlar oluyor yaşadığım ülkede. yaşlıya neyse de sağlıklı orta yaşlı kadınlara bile sorgusuz sualsiz yer veriliyor türkiye'de. hiçbir zaman anlamadım.
0
sir gawain
(25.08.23)
benden kibar bir dille hasta oldugunu soyleyip yer isteyen bir bayana, 24 saat ayakta nobet tutacak bile olsam, kendi saglik sorunum yoksa yer veririm.

haksizsin bence, olmamis.
0
cooperr
(26.08.23)
Hasta falan değil ya, ayak yapıyor. Şikâyet edin. Gidip ifade vermek bile yeterince rahatsız eder onu. Bir daha böyle terbiyesizlikler yapmaz. Bir şey çıkar mı diye düşünmeye gerek yok. Bir şey çıkmasa bile biraz uğraşsın ki kamera kayıtları vardır bir şeyler çıkması lazım.
0
bhhs
(26.08.23)
gibi dizi senaryosu okur gibi oldum. hatta oradaki otobüsteki kavga sahnesine yakın absürtlükte bir olay. yani izlesem gülerdim demişsiniz ama buna kendinizi de katmışsınızdır zaten. aşağıdaki iki tarafın yaptığı garipliklerden sadece 1 tanesi bile olmasa olay kapanıp gidecek zaten. onlar şunlar:

* kibar dille hastayım deyip yer isteyen kadına yer vermemek.
* yana oturunca hakarete başlaması.
* sizin buna gülmeniz (evet onu daha çok germiş)
* bir şey yaşanmamış gibi inecektiniz geldik demeniz (laf sokma gibi algılamış)
* nerde ineceğimi sana mı soracam deyip çantayla vurma çabası.
* inmiyorum lan işte deyip devam etmesi asdfafafsa
* yok la yok dur incem deyip bir de orada bağırması.
* indikten sonra dayanamayıp bir daha size koşup saldırması.

yani ben bu kadar keskin duygu geçişlerini bir arada görmedim duymadım.
0
onemoremile
(26.08.23)
Hasta insan size sözlü ve fiziksel şiddet uygulayacak kondisyon nasıl bulmuş?

Önce kibar dille başlayıp sonra nasıl hemen çirefleşebilmiş? Kibarlıktan sahte imiş.

Hasta birine elbet yer vermek olması gereken ama bir kanıya varmadan; bu kişi gerçekten hasta mı yoksa suistimal mi var bundan emin olmak gerek.

"Sonunda da aynı durakta inecekmisiz, ben kalktım, ona da siz de inecektiniz geldik dedim"

sadece sizin bu sözlü temasınız biraz tahrikler ve de gereksiz. eğer bunu dememiş olsaydınız yüzde yüz haklısınız ama bunu söyledikten sonra haklılık oranının biraz düşüyor.

Sonuç olarak; adli mercilere aksettirmeyi gerektirmeyecek boş bir münakaşa.

10 da 8 siz 10 da 2 o haklı...
0
digits
(26.08.23)
(3)

neye yatırım yapalım?

avatar is back
normalde abd teknoloji fonları veya hisseleri alır geçerdim ama aylardır gidişat iyi olmadığı için çıkmıştım. gidişatta pek iyi görünmüyor abd takip edenler biliyordur. bist'e hem try'den hem seçimden hem spek.'den güvenip giremedim şimdi de çok yükseldi gibi geliyor çekiniyorum bu seviyelerden girm
normalde abd teknoloji fonları veya hisseleri alır geçerdim ama aylardır gidişat iyi olmadığı için çıkmıştım. gidişatta pek iyi görünmüyor abd takip edenler biliyordur. bist'e hem try'den hem seçimden hem spek.'den güvenip giremedim şimdi de çok yükseldi gibi geliyor çekiniyorum bu seviyelerden girmeye. kriptoların zaten canı çıktı, dolar çekilmeye devam ettiği sürece daha da düşecek hem borsalar hem kriptolar öyle görünüyor.

tl'de ne mevduat var ne bişey dövizden çıkıp gitmeyi cazip de kılan bişey yok. ev araba'da dolar cinsinden uçtuğundan ve o kadar param olmadığından onu da düşünmüyorum. bi altın olabilir mi dedim de dxy yükseldikçe onun da önü pek parlak olmuyor. 2000 civarından almıştım biraz %5 zarardayım zaten

ee ne yapalım öyle dövizle oturup duvarı mı izleyelim napalım anlamadım. ne önerirsiniz?
0
avatar is back
(23.08.23)
arsa alinabilir.
0
sir gawain
(23.08.23)
Çok amatörüm öncelikle, kesinlikle yanıltıcı olma ihtimalim yüksek :)

Ben de 5-6 yıldır amerikan teknoloji hisse fonu, yabancı hisse fonu ve çok az yüzdede bist ağırlıklı değişken hisse fonu alıyorum. Yine fonlar kadar yüzdede döviz ve altın da alırım. Pandemi sürecindeki düşüşü de, sonrasında gelen yükselişi de, pandemi öncesindeki hem bizde döviz krizi hem amerikada borsanın iyi gitmesi sebebiyle neredeyse garanti getiri günlerini de bizzat alıp satarak geçirdim.

Bunca zaman sonra inandığım tek şey kaldı; time in market beats timing the market. Son 1 yıldır yapmasam da öncesinde excel tutup her alımımı ayrı ayrı değerlendiren bir sistemle takip ediyordum. Hani bugün 100 liralık fon alsam bunu ayrıca değerlendirdiğimi düşünün. Zirvelerden aldığım çok oldu ama geçirdiğim zaman uzadıkça hep ortalamayı elde ettim ve hep totalde reelde karlı çıktım. Sadece dolar enflasyonunu düşerek hesaplamadım.

Neyse diyeceğim o ki, ben gidişat kötü diye çıkmıyorum artık. Almaya devam ediyorum, o ay yatırım yapacağım paradan ilgili fona ayırdığım yüzde azalır artar sadece. Yaptığımı eleştiren olursa çok mutlu olurum ufkum çok kısır kaldı son 1-2 yılda.
0
taqster
(23.08.23)
taqster +1 yatırım konusunda çok disiplini bir arkadaşım piyasaları kırmızı görünce kan görmüş köpekbalığı gibi seviniyorum demişti. bu mentaliteye ulaşmak kolay değil ama bir yandan da ucuza almanın tek yolu bu düşüşler. örneğin her ay, o ay düşen sektörlerden sizin için kabul edilebilir bir vadede yükseleceğine inandıklarınızın etf'lerine yönelip portföyünüzde çeşitlilik sağlayabilirsiniz. ya da yine beğendiğiniz bir sektörün etf'ini fiyatı yüksekse bile az da olsa alıp, düştükçe miktarı artırarak hem disiplini koruyabilirsiniz hem de kar ihtimalini artırırsınız. elbette bu tür aksiyonlar alabilmek için yüzde yirmi otuz likitte kalmak ve bunu da o yatırımın bir parçası olarak görmek gerek.
0
engelbert humperdinck
(23.08.23)
(6)

bir cümle ile birden fazla anlam kast etme söz sanatı

architects creed
merhaba,dil anlatım dersinde öğrenmiştik galiba, bir söz sanatı gibi, biri bir şey söylüyor ama aynı anda birden fazla ima gönderme yapıyor. ironi gibi ama bu cümleyi söylemek iki taraflı da düşündürebiliyor. örnek: "ULUSUN" korkma nasıl böyle bir imanı boğar. hem ulus hem ulusun canavar. ya da nasr
merhaba,
dil anlatım dersinde öğrenmiştik galiba, bir söz sanatı gibi, biri bir şey söylüyor ama aynı anda birden fazla ima gönderme yapıyor. ironi gibi ama bu cümleyi söylemek iki taraflı da düşündürebiliyor.

örnek:
"ULUSUN" korkma nasıl böyle bir imanı boğar. hem ulus hem ulusun canavar.
ya da nasrettin hoca yastık üzerinde otururken timur'a bir şey demişti unuttum şimdi.
0
architects creed
(21.08.23)
tevriye
0
psipsipsi
(21.08.23)
cinas
0
sir gawain
(21.08.23)
Mecaz-ı mürsel de bahsedilene yakın bir nitelik taşır
0
diyecevaplandı
(21.08.23)
Tek kelimeyle birden fazla anlam kastetmek (mecaz olmadan) tevriye.

Cinas aynı sözcüğün iki farklı anlamda kullanılması, mecaz-ı mürsel de ad aktarması. İki tabak yedim gibi o.

Ayrıca ulusun korkmadaki anlam ulus değil. Düşmanlar köpek gibi ulusun ve ulu yani büyüksün.

edit: cinas aynı sözcüğün iki farklı yerde iki anlamda olacak tam ifade edememişim
0
nundu
(21.08.23)
Tevriye

Örnek
Tahir efendi bana kelp demiş.
İltifatı bu sözde zahirdir.
Zira mezhebim Maliki.
İtikadımca kelp Tahirdir.

Kelp köpek demek. Son mısrada Tahir'i isterseniz kelp diyenin ismi, isterseniz de 'temiz' anlamında kullanabilirsiniz. Şiir Nefi'nin
0
Tina
(21.08.23)
Nundu+1

Sorunuzun cevabı tevriye.

Cinas başka bir şey. Eş sesli sözcükler kullanma. "Dinmez kalbimdeki yara, beni götürün yara" gibi.

Mecaz-ı Mürsel (ad aktarması) ise bir sözcüğün başka nitelik kazanması kabaca. Kazan kaynadı. (Aslında kazanın içindeki şey kaynıyor) Usta ayak transfer oldu. (Aslında futbolcu)

Ve evet, "ulusun" İstiklâl Marşı'nda "yücesin" anlamına gelmez. O olay bir tesadüf ve yıllarca okuyanların yanlış vurgulaması.
0
yadigar
(22.08.23)
(5)

İngilizce yazışmak zorunda kalacağım online oyun?

ananiyimioguz
Aslında konuşma da olsa hoş olur ama online oyunlarda pek konuşmayı sevmiyorum türkçe bile olsa.Yazışacağım şekliyle güncel hangi oyunlar var? mmorpg mi seçmek lazım? Veya mesela arada lol oynuyorum server değiştirsem iş görür mü?
Aslında konuşma da olsa hoş olur ama online oyunlarda pek konuşmayı sevmiyorum türkçe bile olsa.

Yazışacağım şekliyle güncel hangi oyunlar var? mmorpg mi seçmek lazım? Veya mesela arada lol oynuyorum server değiştirsem iş görür mü?
0
ananiyimioguz
(21.08.23)
town of salem oyna.
0
sir gawain
(21.08.23)
town of salem seni cidden konuşmaya zorlayacak bi oyun çünkü oyun gereği savunma-strateji yapman gerekiyor, bunu da iletişimle sağlıyorsun. yine de bazıları stratejik olarak sessiz kalsa da pek yeterli bir taktik değil bu.

eskiden transformice’ta fare koşturup ingilizce konuşurduk, seviye düşmüş olabilir bilmiyorum. bakmak lazım.
0
isveperver
(22.08.23)
Wowa basla
0
nax
(22.08.23)
town of salem bu amaç için güzelmiş ancak keyif alacağım bir oyun değil :/

@nax, wow a girersem çıkamam diye korkuyorum :| ayda 300-400tl de veresim yok sanırım. oyunda başlarda denk geleceğim ve konuşacağım insanlar çoğunlukta mı?

başka tavsiyeler de bekliyorum. nedense mmorpg tarzı daha hoş olurmuş gibi geliyor. görevler, ticaret, muhabbet daha fazla dönüyordu 10 sene öncesinden hatırladığım kadarıyla. tabi bir de free olursa sevinirim veya tek seferlik satın alımlı bir şey.

ama şuan populer, kalabalık bir tane var mı bilmiyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(31.08.23)
FPS ve sesli konuşmalı olur dersen Squad var oyunun işleyişi gereği sürekli iletişim kuruluyor arada geyik çevirenler de oluyor düştüğün mangaya bağlı olarak. Ben de başka oyunlarda pek kullanmam sesli chat ama bunda baya kaptırdığım oluyor. Taktiksel fps falan olması korkutmasın o kadar ciddi değil değişik bir ortamı var toksik yok denecek kadar az genelde herkes dalgasında csgo cod gibi gelmesin aklına yani.
0
klakie
(01.09.23)
(2)

iPhone sorusu

yiss
iPhone telefonlarda birisini aradığınızda karşı taraf çağrıyı kabul ettiği anda titreşimle uyarı özelliği mevcut mu? Öncesinde android telefon kullanıyordum ve böyle bir özellik vardı, karşı taraf çağrıyı kabul ettiği an telefon seni uyarıyordu titreşimle. Birisini aradığınızda uzun uzun çaldığı dur
iPhone telefonlarda birisini aradığınızda karşı taraf çağrıyı kabul ettiği anda titreşimle uyarı özelliği mevcut mu? Öncesinde android telefon kullanıyordum ve böyle bir özellik vardı, karşı taraf çağrıyı kabul ettiği an telefon seni uyarıyordu titreşimle. Birisini aradığınızda uzun uzun çaldığı durumlar oluyor, sürekli kulağımızda tutmak yerine çağrı cevaplandığı an titreşimle bildirim olsa elimiz de yorulmaz, boş boş da beklenmemiş olurdu. Ya da bazısı telefonu açar açmaz cevap vermeyip susuyor, açtığı da anlaşılmıyor, o arada karşı tarafın açtığından emin olunmadığından bir şeyler konuşulabiliyor gayri ihtiyari duyulmaması gereken. Bunun için bu özellikten var mıdır? Araştırdım ama bulamadım.
0
yiss
(20.08.23)
Karşı taraf telefonu açtığında süre çalışmaya başlıyor. Telefon kulağımda değilse ekrandan gözümle takip ediyorum ben.
0
naksidil
(20.08.23)
iphone'da böyle bir özellik yok. bu arada ben yıllardır arama yaparken telefonu direkt kulağıma götürmüyorum, ekranda 00:00'ı gördüğümde götürüyorum.
0
sir gawain
(20.08.23)
(6)

Icardi’nin yanından ayırmadığı şey

nevrochaotica
Ya bu adamın fotoğraflarında sürekli görüyor ve merak ediyorum sanki bir tütün tüketme cihazına benziyor ama antremana bile getirince artık dayanamadım sizlere danışacağım. Görsellerdeki şey nedir bilen var mı acaba?https://ibb.co/2Pd7WGnhttps://ibb.co/JKw2c4R
Ya bu adamın fotoğraflarında sürekli görüyor ve merak ediyorum sanki bir tütün tüketme cihazına benziyor ama antremana bile getirince artık dayanamadım sizlere danışacağım. Görsellerdeki şey nedir bilen var mı acaba?

ibb.co
ibb.co
0
nevrochaotica
(20.08.23)
yemek.com
3dsky.org

güney amerika'da tüketilen bir içecekmiş. kendisi de arjantinliydi yanılmıyorsam.
0
kernelpanic
(20.08.23)
mate aynen. denedim hic sevmedim ben. mozart in the jungle'daki basrolun mate tutkusundan etkilenip yapan yer arayip denemistik demek ki hepsi boyle.
0
aguen
(20.08.23)
mate çayı
arjantin ve latin amerikada ünlü genelde. istanbulda'da bulursun gerçi
0
mhmtt
(20.08.23)
Türkiye'deki çay tutkusu gibi arjantinde mate tutkusu var. Deli gibi tüketiyorlar
0
nundu
(20.08.23)
mate +1

güney amerikalı bütün arkadaşlarım elinde bununla geziyor. pipetli özel bir bardağı oluyor. arada bana da içiriyorlar ama içmesem de olur, pek sevmiyorum ben. azar azar sıcak su koyarak içiliyor. o yüzden termosun içinde sıcak su da hazır oluyor yanlarında.
0
sir gawain
(20.08.23)
mate demeye geldim.

Tribüncü ve icardi sever olarak bir bunu bir de galatasaray logolu özel termosunu yanından ayırmaz. Sanki bir şehrin tüm umutları gibi.
0
baldan kaymak
(20.08.23)
(10)

arapça hangi ülkede öğrenilir

adwokat
türkiye demeyin lütfen :)burada a1-a2'ye kadar ilerliyorum zaten.sonrasında bu işi en profesyonel şekilde öğrenebileceğim bir ülkede 6 aylık bir programa kayıt olmak istiyorum.hem yaşam koşulları hem de arapça öğrenme açısından hangi ülke daha iyidir?
türkiye demeyin lütfen :)


burada a1-a2'ye kadar ilerliyorum zaten.
sonrasında bu işi en profesyonel şekilde öğrenebileceğim bir ülkede 6 aylık bir programa kayıt olmak istiyorum.

hem yaşam koşulları hem de arapça öğrenme açısından hangi ülke daha iyidir?
0
adwokat
(20.08.23)
Suriye var yakında.
0
Kahvedesu
(20.08.23)
arapca ögrenme konusunda herhangi bir fikrim yok ama orta dogu'da bir ülkeye gidecek olsam lübnan'a giderdim herhalde.
0
sir gawain
(20.08.23)
ben arapca ogrenmek icin ulke sececek olsam misir'a giderdim sanirim.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(20.08.23)
Suriyeli bir arkadasim, Suriye'de yüksek Arapca konusuldugunu söylemisti. Suriye ve ardindan Lübnan'i önermisti Arapca icin.
0
chihirovekohaku
(20.08.23)
Benim en cok sevdigim lehce irak lehcesi. ama hem guvenlik, hem de baska ulkelerden gelen insanlarla anlasma acisindan sorunlu.

levant arapcasi ve misir arapcasi en kabul gormus "ortak arapca". levant arapcasi da suriye, urdun, lubnan ve filistinde konusuluyor.

korfez ulkelerinde arapca ogrenmek yerlilerle iletisim olanaklari kisitli oldugu icin zordur diye dusunuyorum.

kuzey afrika arapca lehceleri zaten cok farkli

benim niyetim olsa kesinlikle lubnanda ogrenirdim.
0
lamartin
(20.08.23)
mısırlı iki tane arkadaşım var biri İskenderiye biri Kahireli. İkisinin ortak fikri Kahire dışında mısırda konuşulan arapçanın kaba olduğu. Ve yine ikisinin ortak fikri Lübnan arapçasının kulağa çok kibar geldiği. Lübnan arapçasının kulağa hoş geldiğini de söylemişlerdi.
0
glore
(20.08.23)
Bu işin piyasası Ürdün'dedir. Avrupalılar da çoğunlukla Ürdün'ü tercih eder. Yaşam şartları açısından da daha uygun olsa gerek.
0
tingen
(21.08.23)
egitim urdunde+1 ama ben cezayire gittim zaa
0
mess
(21.08.23)
genelde ürdün'e gidiyorlar arapça için, kardeşim de orada almıştı arapça eğitimini.
0
faberkastelli
(21.08.23)
Kız arkadaşım cezayirli. Tüm arapça lehçelerini anlayaniliyorum diyordu. Fransa ve ingilizce etkisi nedeniyle. Şu an üniversitelerinde 3 dille (arapça fransızca ingilizce) karma eğitim verdikleri için tam bir karma lehçeye dönüştüğünü söyledi.

Akademik ise bilemem ama eğer gündelik ve iş hayatında kullanılacaksa tüm arap coğrafyasıyla anlaşabilmek önemli aksan olarak. Ama cezayir gibi vize isteyen ülke yerine fas tercih edilebilir. Gerçi uzun dönem için yine eğitim vizesi falan isterler de…
0
Unde bach canim
(21.08.23)
(5)

italya schengen

sivil
daha önce hiç vize almadım o yüzden sorum biraz geri zekalıca olabilir. şimdi ben bütün belgeleri topladım hallettim her şeyi. ama aracı diye bir mevzu varmış. belli bir ücret mukabilinde vizeyi hızlı almanı ve uzun süre kalabilmeni sağlıyormuş. kullanan bir sürü arkadaşım var o yüzden doğruluğundan
daha önce hiç vize almadım o yüzden sorum biraz geri zekalıca olabilir. şimdi ben bütün belgeleri topladım hallettim her şeyi. ama aracı diye bir mevzu varmış. belli bir ücret mukabilinde vizeyi hızlı almanı ve uzun süre kalabilmeni sağlıyormuş. kullanan bir sürü arkadaşım var o yüzden doğruluğundan emin gibiyim ama mantıklı mı bilemiyorum. aranızda aracıyla iletişime geçip ücret ödeyip o şekilde schengen vizesi alan var mı? deneyimleyen varsa ve yardımcı olursa çok sevinirim. teşekkürler.
0
sivil
(19.08.23)
ben kendim basvurdum duz idatayla. ordayken bi eleman gelip 100 tane falan pasaportu teslim aldi hepsine de vize cikmisti. bana ise cikmadi
0
mess
(19.08.23)
sizi diğer insanların dışında bırakacak çıkıntılı bi sorununuz yoksa bence bos bos para vermeyin.
0
emenius sleepus
(19.08.23)
aracının vizenizin onaylanması veya daha uzun süreli alınabilmesine katkısı %0 sadece evraklarınızda bir sorun eksik var mı diye bakar ve sürecinizi sizin yerinize takip eder. o kadar. zamanı olmayanlar için avantajlıdır. yoksa para vermeye gerek yok.
0
mr.goodcat
(19.08.23)
genellikle bu islere kafasi basmayan ya da vakit harcamak istemeyen insanlar kullaniyor aracilari. ben etrafimda kullanan hic görmedim/duymadim. gereksiz.

bu arada araci belgeleri idata'ya, idata konsolosluga veriyor. konsolosluktaki memurun aracidan haberi bile olmuyor. yani vize kararinda herhangi bir etkisi yok.
0
sir gawain
(20.08.23)
ben kullandım ve öneririm. beni o kadar uğraşıp evrak tamamlayıp red yemekten kurtarmıştı. çalışıyorsanız ve mesgulseniz o evrak toplama işi insanı yıpratıyor ve yoruyor. arkadaşlar haklı. eğer böyle bir durum varsa bence aracıyla çalışın.
0
melodramaticfool
(20.08.23)
(2)

Yurtdışında İş Bulmayı Sağlayan İnsan Kaynakları Şirketleri?

yigitkaraca
kardeşim test mühendisi ve "hollanda hakkında" isimli bir insan kaynakları şirketi bulmuş. https://hollandahakkinda.com/şirket adana'da ve hollanda'da iş bulmaya yardımcı olacağını, kağıt kürek işlerini halledeceklerini söylüyor. 2500 euro ön ödeme, 1 yıl içerisinde iş bulamazlar ise 1500 euro'sunu
kardeşim test mühendisi ve "hollanda hakkında" isimli bir insan kaynakları şirketi bulmuş. hollandahakkinda.com

şirket adana'da ve hollanda'da iş bulmaya yardımcı olacağını, kağıt kürek işlerini halledeceklerini söylüyor. 2500 euro ön ödeme, 1 yıl içerisinde iş bulamazlar ise 1500 euro'sunu geri ödüyorlar. iş bulurlarsa hollanda'ya yerleştikten sonra 2500 euro daha alıyorlar.

göndermiş oldukları sözleşmeyi inceledim ve kötü anlamda gözüme batan bir şey olmadı ancak ben açıkçası bu tarz şeylere uzak olduğumdan bu şirket özelinde veya bu tarz şirketler ile çalışıp başarılı olan var mı bunu merak ediyorum.

teşekkürler
0
yigitkaraca
(16.08.23)
yazdığınız temiz dolandırıcılığa benziyor
0
gurur
(16.08.23)
kardeşin neden bunun için şirkete ihtiyaç duyuyor? işinde yeterince kalifiyeyse, ingilizcesi ve iletişimi iyiyse kendi çabasıyla bulur zaten. çevremdekilerin hepsi kendi imkanlarıyla buldu/buluyor. bu yurt dışı işlerinde aracı firmaların önemli bir kısmı tokatçı oluyor, kendisi yapabilecekken bence hiç gerek yok.
0
sir gawain
(17.08.23)
(2)

Schengen Planları

ronartest
Merhaba,Pegasus indirimlerinden gaza gelip Polonya ve Finlandiya biletleri aldım.Ocak 1-7 gidiş dönüş Polonya,Şubat 22-28 gidiş dönüş Finlandiya.Şimdi ben Polonya vizesine başvururken Finlandiya seyahat bilgilerimi de iliştirip vize başvurusunu 2 aylık filan yapsam yer mi?Yoksa ayrı ayrı hem Polonya
Merhaba,

Pegasus indirimlerinden gaza gelip Polonya ve Finlandiya biletleri aldım.

Ocak 1-7 gidiş dönüş Polonya,
Şubat 22-28 gidiş dönüş Finlandiya.

Şimdi ben Polonya vizesine başvururken Finlandiya seyahat bilgilerimi de iliştirip vize başvurusunu 2 aylık filan yapsam yer mi?

Yoksa ayrı ayrı hem Polonya hem de Finlandiya Schengen'ine mi başvurayım hiç ümitlenmeden?
0
ronartest
(13.08.23)
genelde ileri tarihteki planlarinizi da ekleyince o tarihleri de kapsayan sekilde vize verirler(di eskiden) simdilerde her seyi cok ince eleyip sık dokuyorlar, onceki pasaportlari sengen dolu tanidiklarim bile yeni pasaportlarina sengen alirken ret verdiler ya da lutfedip 1-2 aylik vize verdiler yani bu aralar durumlar biraz karisik. siz yine de ileri tarihli seyahat planlarinizin da ucak bileti ve varsa konaklama rezervasyonlarini ekleyin belli olmaz.
0
in vino veritas
(14.08.23)
finlandiya belgelerini de ekleyin ve bir dilekceyle vizenizin bu seyahati kapsayacak sekilde verilmesini rica edin. gerisi onlarin infasina kalmis.
0
sir gawain
(14.08.23)
(12)

lost izlemeye değer mi?

motosiklet burclu adam
lost hakkında sadece "lost çok bozdu" geyiğinden başka bir şey bilmiyorum. bunca yıldır nasıl spoiler yemedim onu da bilmiyorum. the walking dead'i bir yerden sonra bırakmıştım. negan falan ortaya çıktığı zamanlarda, bizim salaklar zombilere merhamet edip onları öldürmek yerine kendileri merhamet et
lost hakkında sadece "lost çok bozdu" geyiğinden başka bir şey bilmiyorum. bunca yıldır nasıl spoiler yemedim onu da bilmiyorum. the walking dead'i bir yerden sonra bırakmıştım. negan falan ortaya çıktığı zamanlarda, bizim salaklar zombilere merhamet edip onları öldürmek yerine kendileri merhamet ettiği zombiler tarafından öldürülüyorlardı. bu saçmalığı daha fazla devam ettirmedim.

velhasıl, lost da bu kadar saçma mı gidiyor bir yerden sonra? öyleyse hiç başlamayayım ama o kadar da bozmadı, izlenir diyorsanız izleyeyim.

evet, söz milletin. :)
0
motosiklet burclu adam
(11.08.23)
değmez, çok daha iyi diziler var.

aynı kategoride değil ama
the wire, better call saul vs.
0
orpheus
(11.08.23)
breaking bad izlediğim en iyi diziydi ama better call saul'a nedense elim gitmemişti, izleyeceğim onu da. the wire dizisini listeme aldım teşekkürler.
0
🌸motosiklet burclu adam
(11.08.23)
Zamanının ruhu geçti bence. Ki final mevzusu var bi de en sağlam lost fanını bile sessiz bırakan.

(Lost izlemedim)
0
hedep
(11.08.23)
Breaking Bad 2 kere başladım bitiremedim, hatta son 2 sezona kadar da gelmiştim en son. Bir noktadan sonra Kurtlar Vadisi gibi karakterin mevcut sıkıntıdan bir şekilde kurtulacağını bilmek sıkmıştı.
Lost'u daha geçen yıl izledim ve keşke hafızamdan silip yeniden izleyebilsem diyorum. Mükemmel bir sanat eseri beklemeye de gerek yok tabi. Ama yine de bence hala çok iyi bir dizi.
0
gallienus
(11.08.23)
son 2 sezon patlıyor ben hala açar izlerim hala gideri var, lost izlemeyende ne bileyim yani.
0
eja
(11.08.23)
İzlenir.
Hatta her bölümden sonra, ekşi sözlük'te sadece o bölümle ilgilen yapılan ve gelecek bölüm ile ilgili komplo teorilerini okuyarak izlenir.
0
etna
(11.08.23)
ilk iki üç sezonunu izleyebilirsin. kendisi binge watch'ın ilk örneği olabilir, ki bunu haftalık yayınlanarak yapmıştır. ama hiçbir gizemin hiçbir yere bağlanmayacağı ön kabulüyle izlemeni öneririm yoksa hayal kırıklığına uğrarsın.
0
sir gawain
(11.08.23)
Breaking Bad işlemişsin zaten, peşinden Better Call Saul izle, bitsin the Wire, the Sopranos iyi gelir.
0
mahsus mahal
(11.08.23)
geçen aylarda, yılllaaar sonra tekrar izleyeyim bakiim nasıldı dedim. çok daha iyi anladım ve baya güzel geldi. hiç bozdu saçma vs değil.
son bölüm dahil patlamıyor gayet güzel bitiriliyor.
0
neira
(11.08.23)
lost'u geçen ay bitirdim. hayatımda izlediğim en iyi dizi net. tek bir bölümünde bile sıkılmadım.

lost bozdu geyiğini çok manasız buluyorum. bence tam olması gerektiği gibi bitti. dizi o kadar iyiydi ki beklenti aşırı yükseldi. seyircilerin tatmin olacağı bir son muhtemelen kendilerinin uyandıklarında 1952'ye falan dönmesiyle sağlanabilirdi.

dark falan gibi bugünün güzel fantezi-bilimkurgu dizilerinin öncüsü. diziyi izlerken bazen ulan bunu nasıl bu kadar detaylı düşünebildiniz diye kafa yordum onlarca kez. her şeyi geçtim bir karakterin çocukluğu kendine o kadar benziyordu ki oha acaba 30 yıl önce çekip bugün mü koydular falan diyesim geldi.

bence lost senaryoya verilen düşünsel emek bakımından zirvede falandır.
0
bohr atom modeli
(11.08.23)
yav millet bolluktan eskinin iyilerini unutuyor. eskiden o kadar dizi yoktu o yuzden iyi saniyoduk falan dedi gecen bir arkadas da asla katilmiyorum. ben lost'a sonradan baslayip yayin tarihine yetistim, o arada izlerken sabaha kadar basindan kalkamazdim. hikayesi, oyunculuklar, tek tek karakter gelisimleri ve onlarin hikayeleri falan bence muazzamdi. finali soyleydi boyleydi hic onemi yok bence gayet de izlenir. diyorum ya elinin altinda 1000 tane dizi olunca simardi herkes :)
0
bay b
(11.08.23)
lezzetli bir son beklemiyorsan, kafanda bir sürü soru kalsın istiyorsan izlenebilir. Ben zamanında bölüm bölüm takip ederek izledim, sonrasında bir sahnesini bile tekrar açıp izlemedim.
0
kimlanbu
(11.08.23)
(6)

Vize başvurusu

dissendium
Merhaba. Vize için başvurduğunuz ilk ülke hangisiydi? Hiç vize başvurunuz reddedildi mi? Reddedilen başvurunuzun daha sonra onaylandığı oldu mu? Schengen vizesini en kolay hangi ülkeden alabiliriz? Sağ olun.
Merhaba. Vize için başvurduğunuz ilk ülke hangisiydi? Hiç vize başvurunuz reddedildi mi? Reddedilen başvurunuzun daha sonra onaylandığı oldu mu? Schengen vizesini en kolay hangi ülkeden alabiliriz? Sağ olun.
0
dissendium
(28.07.23)
Vizeye ilk basvurdugum ulke Birlesik Krallik idi. Hic basvurum reddedilmedi. Yunanistan kolay diyorlar.
0
sertac akin
(28.07.23)
uk idi.
0
invictae
(28.07.23)
Almanya'dan şaşmayın
0
useless
(29.07.23)
italya idi. 1 ay vermislerdi. hic basvurum reddedilmedi.
0
sir gawain
(29.07.23)
ilk defa abd'ye başvurmuştum. sonrasında avustralya, yeni zelanda ve almanya'ya başvurdum. bazıları oturum içindi.

şimdiye kadar hiç reddedilmedim.
0
bohr atom modeli
(29.07.23)
Bugüne kadar hep İsviçre'den başvurdum. İlk vizemi 3 haftalık tek girişli vermişlerdi.

Hiçbir başvurum reddedilmedi.
0
deveyidiken
(29.07.23)
(2)

Yurtdışında gelirken kabin bagajında elektronik cihaz getirmek

carisch
mümkün mü? ipad, iphone vb.. elektronikleri kutusunda kabin bagajında uçağa sokabiliyor muyuz? ve limit nedir aynı üründen 2 adet üzeri sorun oluyordu diye hatırlıyorum.
mümkün mü? ipad, iphone vb.. elektronikleri kutusunda kabin bagajında uçağa sokabiliyor muyuz?

ve limit nedir aynı üründen 2 adet üzeri sorun oluyordu diye hatırlıyorum.
0
carisch
(28.07.23)
Zaten bunlari sadece kabin bagajinda getirebilirsiniz lityum iyon pil olduğundan.
Limit de uçak ile alakalı değil gümrük vs ile alakalı. Ha belki pil ağırlığı ile alakalı bir limit vardır gene de 2 tane ile Falan geçilmez.
0
logisticsmanager
(28.07.23)
kutusunda 2 adet sorun olabilir. birini kutusundan cikarirdim ben olsam. onun disinda kabinde elektronik cihaz (dev bir bataryasi falan yoksa) sorun yaratmaz.
0
sir gawain
(29.07.23)
(6)

Eğlenceli şeyler boş mudur? Devami asagida

optimistbakunin
Selam, bir süre once bir tartismada mi okudum sosyalmedya da mi gordum hatirlamiyorum. Oyun gelistirme ile ilgilenenlerle iliskiliydi ben de dahil olmustum saniyorum.Oyun gelistirmenin bos oldugunu yazmisti. Insanlari eglenceli bu tarz seylerle avuttuklari falanda temel dusunce. Ben de bu durumda ro
Selam, bir süre once bir tartismada mi okudum sosyalmedya da mi gordum hatirlamiyorum. Oyun gelistirme ile ilgilenenlerle iliskiliydi ben de dahil olmustum saniyorum.
Oyun gelistirmenin bos oldugunu yazmisti. Insanlari eglenceli bu tarz seylerle avuttuklari falanda temel dusunce. Ben de bu durumda romanlar, filmler, sporlar da boştur diye dusunmustum. Bundaki temel dusunce gercek sorunlara odaklanmadigi icin mi eglenceli seylerin bos oldugu dusuncesi...
Sizce bos mudur, ne dusunuyorsunuz
0
optimistbakunin
(22.07.23)
Değildir.
Dünyayı muhendisler ele geçirse ne olurdu gibi bir soru. Parasi olan herkesin yaptığı şeyler eglenceli şeylere para harcamak, demekki boş değil :) ben hayatımda zengin olup sonra hobi olarak roket bilimi okumaya başlayan insan duymadım misal. Eğlenceli şeyler neden calisiyoruz sorusuna cevap.
0
logisticsmanager
(22.07.23)
cosmic +1

work hard, play hard hocam yapacak bir şey yok.
0
AlsterWasser
(22.07.23)
kime göre, neye göre boş? gerçek sorunlar kime göre ve neye göre gerçek? eğlence tüm insanların ortak ihtiyaçlarındandır. ben de olaya "boştur"u savunanların bu ihtiyaçlarınjn farkında olup olmadıklarına bir bakmalarını dileyerek yaklaşıyorum.
0
from where i ride
(22.07.23)
bu mantıkla dünyadaki hobilerin %90'ı boş. o zaman dağcılık da yapmasın insanlar, denizde de yüzmeyelim, çizgi roman da okumayalım, müzik de dinlemeyelim. hiçkimseye hiçbir faydası olmayan uğraşlar. escapism'in olmadığı bir hayat cehenneme döner. gerçeklerden uzaklaşıp kafa boşaltmak insanın yeme içme gibi bir ihtiyacıdır.
0
sir gawain
(22.07.23)
Diyelim ki boş olsun. O halde boş şeylere de ihtiyacımız var demek ki... Adına ne derseniz deyin, kafanızı ciddi meselelerden alıp boşaltacak şeyler de bir gereklilik.

İsimlere çok takılmamak gerekir. Ancak sorunuzun son vardığı nokta eğer "boş işleri tamamen hayatımızdan çıkarmalıyız" gibi bir yerse, bana göre bu yanlış olurdu.
0
akhenaten
(22.07.23)
oyun denen şey insanlığın çocukluktan yetişkinliğe psikolojik olarak ihtiyacı bu bir spor da olur kutu oyunu da olur bilgisayar oyunu da olur, bağımlılık kısmı ayrı tribünde holigan olmak da günde 15 saat bilgisayar oyunu oynamak da başka şeyler
0
freebird5406_2
(22.07.23)
(5)

Korku/gerilim filmi önerisi

gallienus
Güncel, son yıllarda çıkmış olan korku/gerilim filmi önerilerinde bulunabilir misiniz?Geçen gün Hereditary'i izledik, finali dışında fena değildi.Bu tarz gerilim yönü ağır basan, mümkünse ekrana bir şeylerin atlamadığı filmler olursa süper olur.
Güncel, son yıllarda çıkmış olan korku/gerilim filmi önerilerinde bulunabilir misiniz?
Geçen gün Hereditary'i izledik, finali dışında fena değildi.
Bu tarz gerilim yönü ağır basan, mümkünse ekrana bir şeylerin atlamadığı filmler olursa süper olur.
0
gallienus
(20.07.23)
"Nope" ilgincti baya. 2022 yapimi.

A Quiet Place ve ikincisi de son zamanlarda baya iyi korku/gerilim filmlerinden.

"Hereditary" gibi rahatsiz edici sahneleri olan "Midsommar" var.
0
ermanen
(20.07.23)
Trance (Vincent cassel'ın oynadığı gerilim yönü yüksek güzel bir film)

don't breathe (tam gerilim)
0
soft
(20.07.23)
nope'u izlemedim ama aynı yönetmenin filmi us da güzeldi.

www.imdb.com
0
nothing in my way
(20.07.23)
it follows
the vvitch
split
get out
0
sir gawain
(21.07.23)
Sinister
The conjuring serisi
Insidious serisi
The lodge
0
iwasbornonamountainside
(21.07.23)
(5)

nasdaq bilenler?

sir gawain
boğanın da boğası bir dönemde nasdaq'a girmek doğru mu? kripto ve bist'i az çok biliyorum ama nasdaq'ın acemisiyim. mümkün mertebe al-sat yapmadan uzun vadeli yatırım amaçlı gireceğim.microsoft, meta, alphabet, amazon, tüm büyük tech şirketleri için analistler strong buy diyor ama zaten son bir yıld
boğanın da boğası bir dönemde nasdaq'a girmek doğru mu? kripto ve bist'i az çok biliyorum ama nasdaq'ın acemisiyim. mümkün mertebe al-sat yapmadan uzun vadeli yatırım amaçlı gireceğim.

microsoft, meta, alphabet, amazon, tüm büyük tech şirketleri için analistler strong buy diyor ama zaten son bir yılda hayvani artmışlar, bu hisselere şu anda girmek ne kadar doğrudur? onun yerine, paypal, pfizer, walt disney gibi 6 ayda istikrarlı biçimde düşmüş şirketlere daha sıcak bakıyorum.
0
sir gawain
(13.07.23)
boğa piyasasında strong buy hangi vade için diyorlar peki?

uzun dönem yatırım amaçlı girecekseniz vadenize göre piyasanın nerde olduğuna bakmanız lazım gelir aslında. uzun vadede borsa yine borsadır ve uzun vade davranışları kısa vadeye nazaran daha benzerdir. al sat yapmayacaksanız vadenize göre yatırım yapacağınız şirketlerin durumuna tek tek kendinize göre bakmanız gerekir.

nasdaq da yokum. ama olsam da kağıt öneremezdim. herhangi birinin başka birine kağıt önermesinin de imkansız olduğunu düşünüyorum. herkesin vadesi farklı çünkü.
0
AlsterWasser
(13.07.23)
strong buy'ı 12 ay için diyorlar, ki ben daha da uzun tutmayı düşünüyorum. hatta microsoft'a meta'ya vs. kademeli olarak iyi bir yerden girdiğimi hissetsem beş sene dokunmam bile bunlara.
0
🌸sir gawain
(13.07.23)
3.5 yillik nasdaq yatirimcisiyim, al-sat degil de al-unut seklinde. nasdaq'tan 3-5 hisse secmiyroum, nasdaq endeksinin kednisine yatirim yapiyorum boylece nasdaq icindeki TUM hisselere yatirim yapmis oluyorum. covid patlamadan hemen once girdim (2020 ocak), su anda o zamanki yatirimim -dolar bazinda- %50 kusur artmis (OHA ben bile sok oldum su anda, arada benim kendi ekledigim yatirimlari saymadim)

covid sebebiyle, ben girdikten 2 ay sonra, tum piyasalar cakildiginda bu da cakilmisti, satmadim. 2020yi +da kapatti, satmadim. 2021i +da kapatti yine satmadim. 2022'de artmadi, hatta dustu sanirim totalde, ama portfoyumun 2020 ve 2021 artislari sebebiyle zarar etmedim hatta karda kaldim, yine satmadim. bu sene +da an itibariyle.

covid oncesi de yine boganin bogasiydi, uzun vadeli (15-20 yil sonraki emeklilik donemi icin, arada baska bi sebep olursa satabilirim tabi) dusundugum icin girdim, elimde fazla kalan parayi da duzenli olarak yatirmaya devam ediyorum. tum yatirimlarimin %70i nasdaq veya teknoloji sektoru, kalan %30u da s%p 500 (ki epey ortusuyor aslinda ikisi).

3.5 yildir her hafta kontrol ediyorum, inisler cikislar surekli oluyor ve bunlari yakalamak isin gercekten icinde olmadan bence mumkun degil. medya ve basinda %2 ve uzeri dususler hemen cok buyuk yer kapliyor ancak %2 ve uzeri artislar icin cit cikmiyor. benim icin kendi yatirimlarim bu surecte duzgun bir trend olusturdu ve ne beklemem gerektigini daha iyi ogrendim. uzun vadeli dusunuyorsaniz, elinizde degerlendirmek istediginiz ve 3-5 yil ihtiyaciniz olmayacak olan fazla nakit varsa gunluk oynamalara takilmayin. yapabiliyorsaniz, hisse secmek yerine endeksin kendisine yatirim yapin, kafaniz rahat olsun.
0
taurina
(13.07.23)
ben çalıştığım sektörde bilip çeşitli sebeplerle güvendiğim birkaç şirket hissesine 2021'den beri sahibim. bunlar 2022'de ortalama %70 değer kaybettiler. satın alma yoluyla birleşmeler oldu, bilançolar beklentilerin altında kaldı, parasal sıkılaştırma vb, dca yapa yapa ancak birkaç ay önce artıya geçebildim. meta'yı da diplerden almam sayesinde nasdaq portföyünün geneli %30 artıda şimdi. çok spekülatif ve oynak oldukları için bu hisseleri zaten önermeyeceğim ama benzer bir durumla karşılaşmamak için kullanmak istediğiniz tutarı örneğin 10'a bölerek her ay düzenli alım yapmanızı ve hisse seçiminde zorlanıyorsanız sektör ETFlerini denemenizi kesinlikle öneririm.

kısaca nasdaq'a girmek kesinlikle doğru, saydığınız büyük şirketlerde olası 15-20% düşüşlere tahammülünüz de varsa hiç beklemeyin. yalnızca önceki tecrübemden ötürü bir anda yüklü girmek yerine aylara bölmek dca şansı verdiği için bana daha güvenli geliyor.
0
engelbert humperdinck
(14.07.23)
Microsoft temettü veren bir şirkettir. Hisse alıp unutacaksanız doğru bir yatırım olur. Her vadede iyidir.

Tesla, oto üreticisi değildir. Akü Sistemleri ve AI Data üreticisidir. Orta vadede iyidir.

Engelbert + 1 (özellikle son paragraf).
0
alfired
(14.07.23)
(16)

İngilizceyi geliştirmek mi sıfırdan Almanca öğrenmek mi

kahver
Merhaba.İngilizcesi çok da yeterli olmayan birinin, kursa gidip ingilizcesini mi geliştirmesi daha mantıklıdır. Yoksa Almanca'ya sıfırdan başlayıp Almancayı mı öğrenmesi. Almanca öğrenince gelecek planları için avantajları olabilir, o yüzden almanca spesifik olarak seçilmiştir.Teşekkürler.
Merhaba.
İngilizcesi çok da yeterli olmayan birinin, kursa gidip ingilizcesini mi geliştirmesi daha mantıklıdır. Yoksa Almanca'ya sıfırdan başlayıp Almancayı mı öğrenmesi. Almanca öğrenince gelecek planları için avantajları olabilir, o yüzden almanca spesifik olarak seçilmiştir.

Teşekkürler.
0
kahver
(19.06.23)
Bir dili çok iyi bilmek 2 dili yarım bilmekten daha iyidir bence.

O yüzden ingilizce derim.
0
bu yolun yolcusu
(19.06.23)
2. yabancı dil, orada yaşamıyorsan tamamen fantezi. Hiçbir işe yaramaz. Şu an ben b2 seviyedeyim ingilizcede. Bilmediğim çok şey var. Öğrenmenin de sonu yok. İngilizceyi geliştirmek çok daha mantıklı.
0
hold the door
(19.06.23)
İngilizce.
Elbette dil öğrenmekten, hayattan, kariyerden ne beklediğinize de bağlı ama İngilizceyi tamamlamadan başka bir dil daha öğrenmek çoğu senaryoda yanlış seçim olur.

Tıp veya mühendislik alanındaysanız ve Almanya'da çalışmayı hedefliyorsanız o zaman belki Almanca doğru seçim olur ama Almanca'yı da yarım yamalak değil tam öğrenmek gerek bu durumda. Almancayı tamamen bilseniz de İngilizce olmaması herhalde ciddi bir dezavantaj olur.
Zor.
0
michael_knight
(19.06.23)
hayatinda hangisi lazimsa o tabi ki, yoksa gelistirmek ya da sifirdan olmasinin cok bir onemi kalmiyor bu durumda.
0
bay b
(19.06.23)
İngilizcesi yeterli düzeyde değilse ingilizcesini geliştirmiş olması gerekir. En basitinden Almanya'ya yerleşme planı yaparken dahi İngilizce üzerinden süreçlerini yönlendirebilir.

Buna tek istisna Almanya'ya yerleşim için somut, gidişatı belli bir yerleşim sürecinin başlatılmış olması. Bütün yolunu çizmiştir, sadece dil engeli kalmıştır o zaman Almancaya ağırlık verilmesi mantıklı olur.
0
akhenaten
(19.06.23)
Almanyada calissan bile ingilizceyi cok iyi bilmen, konusman gerekecek. O yuzden ingilizce.
0
zimbirik
(19.06.23)
Ingilizcen heryerde suratina şirrak diye carpacak. Yol yakinken dön.
0
Slynmaster
(19.06.23)
Önce Ingilizcenizi yeterli duruma getirmenizi öneririm.

Bunu gerceklestirirken ufak ufak a1-a2 seviyesinde Almanca konularini ögrenmeye baslayabilirsiniz. A1-A2 konulari cok zor degiller. Ingilizcenizden emin oldugunuzda Almanca'ya agirlik verirsiniz.
0
chihirovekohaku
(19.06.23)
Almancayı İngilizce öğreniyorum ben. İngilizce bilmesem Almancayı sağlıklı öğrenemezdim çünkü kaynak yok. Önce İngilizce. En azından okuduğunuzu anlayacak noktaya gelin.
0
dissendium
(19.06.23)
Almanya'dayım ing kursuna gidiyorum fluent seviyeye gelmek için. Öncelik ingilizce. 1.5-2 sene ben hayatımı adayacağım başka bir şeye yönelmek istemiyorum diyorsan almanca öğrenebilirsin direkt olarak. ancak dipnot almancayı tr de öğrendim demen çok zor. ing ise bir şekilde konuşma kulupleriyle destekleyerek pratiğini canlı tutabilirsin.
0
abi bi dizi buldum on numara
(19.06.23)
önce ingilizceni geliştir, sonra almancaya başlarsın. iki dili aynı anda öğrenmek inan çok zor. o yüzden önce ingilizceni belirli bir seviyeye getirmeni öneririm.

meslek belirtmemişsin ama ofiste çalışan beyaz yaka olduğunu varsayarak, ileride almanya'ya taşınma planın olduğunda iş başvurularında senden ileri düzeyde ingilizce isteyecekler.
0
sir gawain
(19.06.23)
ing kasmaya devam..
0
cooperr
(19.06.23)
kural 1: ingilizce bilmiyorsan önce ingilizce öğren.

kural 2: ilk kuralı tamamıyla başardığından emin ol. (sorsan herkes biliyor)

kural 3: ilk iki kural tamam ise gerek olduğunda başka bir dile başla.

kural 4: ingilizceye tam enerjini vererek öğrendikten sonra öğreneceğin diğer yabancı dilleri sırasıyla öğren ve bir dilde orta-üst olmadan diğer dillere başlama.

kural 5: dil öğrenmek için kursa para verme.
0
AlsterWasser
(19.06.23)
doktor musunuz hocam
0
holy biblo
(19.06.23)
İksini de bilen biri olarak: önce ingilizceyi halledin.
0
gadlemler
(20.06.23)
Almanya'da almanca konusmak cok güzel, eger almanya'da yasacaksan almanca ögren.
ingilizceye gelince ortalama bir ingilizce yeterli.
0
durgunfoton
(20.06.23)
(3)

neden bu kadar çok insan cambly üyeliklerini devretmek istiyor?

Slynmaster
birçok forumda görüyorum baya bir sürü insan var böyle uzun süreli üyeliğini falan devretmek istiyor. mevzu nedir?
birçok forumda görüyorum baya bir sürü insan var böyle uzun süreli üyeliğini falan devretmek istiyor. mevzu nedir?
0
Slynmaster
(17.06.23)
hiç kullandın mı bilmiyorum ama bu tür uygulamalarda ilk üç beş ders iyi gider. sonra sana külfet gibi gelmeye başlar, en sonunda da satsam da kurtulsam dersin.

yeni dünya self-learning'i çok fazla pompalıyor ama bunun için çelik gibi irade lazım. herkesin yapabileceği bir iş değil.
0
sir gawain
(18.06.23)
Bir de dersler çok sıkıcı geçiyor. İradeden de bagımsız. Ben 3 aylık almıştım mesela, 1 ay yaptım bıraktım. Başka bir kursa kaydoldum 6 ay aksatmadım.

Camblyde konuyu devam ettirmek çok zor. Karşı daki kişi konuşmayı yönlendiren bir modarötör gibi değil de yolda karşılaştığın biri gibi davranıyor. Konuşacağın konuyu bulmak vs hep sana kalıyor. Eğer çok efor koymuyorsan ders dışı o zaman yarım saatlik tanışma seanslrından ileri gidemiyor.
Bir de takip edebileceğin konularla alakalı örnek sorular, kelimeler, sunumlar var. Onlar üzerinden de gidebiliyosun dersle. Ama o sorular, o konuşmalar vs kariıdakinin o kadar ilgisini çekmiyor ki anlıyorum yani. Üzerine tek kelime etmeden bana sıradan soruları sorup geçiyor.
Yani iyi hocaya denk gelip yapışman lazım. Diğer türlü devam ettirmek çok zor.

Çok daha iyi işleyen kurslar var.
0
zimbirik
(18.06.23)
iyi bir hoca bulup devam ettiremezsen sıkılırsın. ben 2 sene kullandım memnundum
0
abi bi dizi buldum on numara
(18.06.23)
(13)

Almanya'ya göçün geçmişi ve bugünü

les yeux blanches
Selamlar dostlarUzun zamandır aklımı kurcalayan bir durum var.Zamanında Almanya bize kapılarını açtığında giden tayfa genelde Anadolu'da yaşayan işsiz, vasıfsız kişilerdi. Tuzu kuru olan, işi olan kimse gitmek istemiyordu. Doktorları söylemiyorum bile, akıllarından bile gecmiyordu gitmek sanırım.Fak
Selamlar dostlar

Uzun zamandır aklımı kurcalayan bir durum var.
Zamanında Almanya bize kapılarını açtığında giden tayfa genelde Anadolu'da yaşayan işsiz, vasıfsız kişilerdi. Tuzu kuru olan, işi olan kimse gitmek istemiyordu. Doktorları söylemiyorum bile, akıllarından bile gecmiyordu gitmek sanırım.

Fakat şimdi görüyoruz ki herkes kaçmak istiyor memleketten, en okumuş en başarılı kişiler bile?
Almanya geçmişteki gibi kapılarını açsa memlekette insan kalmaz.

Bu neden böyle oldu?
O yıllarda sanki ülkenin durumu şimdiye göre çok daha mı iyiydi?
Şimdi o kadar berbat durumda miyiz cidden?
0
les yeux blanches
(17.06.23)
Uçakla üç saatte ailenin yanındasin.
Canin isterse ara, konuş.
Sürekli haber alabilirsin.
Türk marketi, türk konsolosluğu vs var hepsi.
Yani bir insanın Avrupa'da yapabilmesi o yıllara göre çok çok çok daha kolay.
E bu noktada sosyal medya ile insanlarin güzel yaşadığını, mutlu olduğunu görüp Türkiye'de 3te biri maaş alıp aynı şeylere 3 katı vermek çoğu insana koyuyor, o yüzden gitmek isteyen daha fazla.

Ama su ani birak o yillaria 20 sene öncesi ile bile kiyaslamak zor, çok hızlı gelişiyor her şey, o zaman çok süperdi şimdi çok kötüydü denemez ama insanlarin haberi yoktu denilebilir.
0
logisticsmanager
(17.06.23)
Doğrusu bu gidişin tersine dönmesi söz konusu. Ne zaman olur net bir şey söylenmez tabi. Bu yönde bazı emarelerden de bahsediliyor yorumlarda.
En etkili sebepler arasında Türkiye'nin biraz daha dış siyasette etkili olması bir de Avrupa'nın ekonomik olarak zora girmesi.

Rusya Savaşı'nda bile yaptırım resmen var ama fiiliyatta ise yok mesela. Çünkü enerji konusunda Avrupa Rusya'ya bağımlı.

Gidenlerin genel kısmı ekonomi ve siyasi anlayışına göre hareket ediyor. Evet, ekonomi bizde de çok iyi değil tabi. Bu kesin.

Bir de internetle birlikte dünyanın küçülmesi söz konusu ve herkes dünyanın bir diğer yerlerinden haberdar olması hususu var.
0
diyecevaplandı
(17.06.23)
logistic'e katiliyorum. o zamanlar kaybedecek hic bir seyi olmayanlar gidiyordu. gitmekten baska hic bir caresi olmayanlar. almanya icin aci vatan yakistirmasi yapilmis o zamanlar. Gidince neyle karsilasilacagi mechul. ne buyuk trajediler yasamis gidenler. orada kimse kopek yerine bile koymamis.

bi film seyretmistim. ismi sanirim otobus idi. 70lerde almanya'ya giden turklerin yasadiklarini butun ciplakligiyla anlatiyordu film. bu kadari da olmaz dedirten hepsi yasanmis manzaralar.

simdiyse ise memleketle, aile ile her turlu iletisim kurmak mumkun. ulasim cok kolay. cok zorlanirsan donmek her zaman kolay. arada cok buyuk fark var. su an ekonomik sikinti varsa o zaman kelimenin tek anlamaiyla kitlik vardi. demek istedigim o zamanin sartlari cok daha zordu. tabi vasifsizlar icin. doktor, muhendis o zamanlar lorddu memlekette. simdi kiymeti olmadigi gibi keyfine mensuplarini dovebilecegin meslekler oldular.
0
Kirmizibavul
(17.06.23)
bence bugünkü göç isteğinin tek nedeni insanların internetten avrupa'daki yaşamı az çok görebiliyor oluşu.

türkiye'deki her bireyin müreffeh bir ülkede 6 ay yaşama imkanı olmuş olsa hükümeti 10 kere devirirlerdi. insanlar yüksek alım gücünün nasıl bir şey olduğunu bilmiyor. bilenler de azınlıkta olduğu için sesleri çıkmıyor pek.
0
bohr atom modeli
(17.06.23)
tuzu kuru olanlar yine gitmek istemiyor. Çok başarılı birkaç doktor tanıdığım düşündüler ama Türkiye'de kalmak daha cazip geldi. Ekşiduyuruda da özellikle maddi durum açısından bakanlar gitmekten vazgeçiyor.

Fakat maddi durumu çok iyi olanlar bile "gelecekten umutları olmadığı için" (özellikle çocuklu olanlar) gitmeyi düşünebiliyor. Bence o eski göç zamanında okumuşların umudu vardı ki gerçekten çoğu çok iyi yerlere gelip iyi hayatlar yaşadılar. Bu git gide çok kötüleşti. 80'de doğanla 90'da doğanın hatta 2000'de doğup şimdi iş dünyasına atılanın şartlarına bak, git gide alım gücü ve ülkenin kültürel durumu kötüye gitti. Fakat dünyada da çok farklı değil Amerikanlar veya Avrupalılar da şikayet ediyor.

Ben global bir kavimler göçü yaşadığımıza inanıyorum. Kitaplarda okuduğumuz şey şu an oluyor, iklim göçleri vs de buna eklenecek ileride tarih kitaplarında bunları anlatacaklar. İnternet sayesinde herkes her yeri görüyor. ABD'den sıkılıp gelip Türkiye'de keyifle yaşayan da var. Buradan bıkıp Avrupaya gitmeye çalışan da. Tam tersi Avrupa'dan yakınıp (Almanya İngiltere vs.) ABD'ye göçmek lazım diyen Avrupa gençliği de var. Keşke herkes kendine göre olduğunu düşündüğü yere gidip şansını deneyebilse.
0
nhk ni youkosu
(17.06.23)
şimdilerde almanya'ya gitmekle 50'lerde 60'larda gitmek çok farklı.

yol bilmiyorsun, iz bilmiyorsun. beyaz yaka değilsin, amelelik yapmaya gidiyorsun. tek kelime almancan yok. google translate, google maps yok. alman halkı sana alışkın değil, sana bizim surilere baktığımız gibi bakıyorlar. anca gettolarda ev veriyorlar. kısacası bok gibi şartlarda yaşamaya gidiyorsun. çünkü ülkende öyle tutturamamışsın ki almanya kötünün iyisi gibi geliyor. bu yüzden bu gastarbeiter tayfası genellikle türkiye'de bir baltaya sahip olamamış şehirliler ve fakir fukara köylülerden oluşuyor. halihazırda mesleği olan, hali vakti yerinde biri durduk yere neden huzurunu bozup başka ülkede ikinci sınıf insan muamelesi görmeye gitsin? bunun için gerçekten de çaresiz olmak gerek.

günümüzde yurt dışına taşınan kesim eğitimsiz kas gücü işçileri değil, eğitimli beyaz yakalılar. çünkü batı ülkelerinin onlara ihtiyacı var. kas gücü ihtiyacı azaldı ve ülkendeki nüfus buna yetiyorken başka ülkeden kas gücü transfer etmenin ekonomik olarak artısı kalmadı.

ayrıca internetin etkisiyle farkındalık arttı. dünya küçülünce gurbet kavramı ortadan kalktı. ülkede devlete küskün on milyonlarca insan var, kendilerine daha demokratik ve adil bir ülkede yaşamayı layık görüyorlar. saysan bunun gibi onlarca neden sayabilirsin.
0
sir gawain
(18.06.23)
İnternet çağının etkisi büyük. Ek olarak bence O zamanlarda doktor akademisyen olmak daha nitelikli ve idealistti. Ve fazla olmamaları nedeniyle “siz çok kıymetlisiniz” şeklinde el üstünde tutuluyorlardı ve kalbur üstü yaşıyorlardı.
Mesela şu an inşaat müh.leri asgariye çalışıyor ama eski mühendislerden fakir olanı görmedim. Eğitime ulaşım zor olduğu için bu adamlar kalbur üstü yaşıyordu. Şimdi bu adamlar nasıl gidip basit işlerde çalışsın? Zira almanyaya alınan hedef kitle çoğunlukla vasıfsız işleri yapacak adam eksikliği. Zira mühendisin, doktorun en kalifiyesini zaten yetiştiriyırlar.
0
Unde bach canim
(18.06.23)
"burada yaşanmaz ağbii" muhabbeti maalesef ülkede virüs gibi yayıldı internet üstünden. buradan gitmek isteyen çoğu kişinin enine boyuna bu konunun artılarını eksilerini adam akıllı düşünmediğini, o ülkeleri sanki cennetmiş gibi kafasında idealize ettiği ve burayı da olmadığı kadar cehennemleştirdiğini görüyorum internette. tabii ki o gidilmek istenen ülkeler bizden ekonomik ve de sosyal açıdan oldukça ilerde o ayrı ama sürü psikolojisi oldu artık "buradan gitmek" kimse oturup gerçekten artısını eksisini düşünmüyor dediğim gibi. gidişin artılarının eksilerinden fazla olduğu insan sayısı gitmek isteyen sayısından çok daha az aslında.

ülke insanımız çok duygusal dolayısıyla overreactionda üstümüze yok. evet ülke kötüye gidiyor ve ekonomik anlamda belli olmaz ama sosyal/toplumsal açıdan bu iktidar olduğu sürece daha da kötüye gitme ihtimali yüksek. ancak hemen yok şeriat geliyor, yok son seçimdi falan muhabbetlerini ciddi ciddi yapanlar var. yavaş gelsin şeriat ya 25 milyon muhalifi geçiyorum malum parti seçmeni içinde bile çok küçük, marjinal bir kesim o kadar ileri gitmeyi düşünür. bizim yaşam süremizde o kadar geriye gidilmeyeceği kesin yani. ama işte toplum psikolojisi bozuldu. 17 yaşında çocuk erasmusla gittiği avrupa'da iltica talebi bulunmuş mesela yani buradan ölçmek lazım durumu. iltica dediğin şey çaresizlerin son kurşunu gibi bir şey sen daha lise öğrencisisin erasmus falan yapacak kadar da bir başarın var, belki de ülkenin kaymak tabakasından olacaksın ilerde ama ona rağmen kendini insanlığın en alt en zavallı sınıfına atabiliyorsun bir anda. garip gerçekten bu toplumsal histeri hali.
0
semaforo de medianoche
(18.06.23)
Bu arada benim bahsettigim otobus isimli film 1974 yapimi ve almanya degil, isvec-stoxkholmde geciyormus.

Thetruenorth'un sonraki yazaklarini merakla bekliyorum.
0
Kirmizibavul
(18.06.23)
Herkese değerli yorumları için çok teşekkürler
0
🌸les yeux blanches
(18.06.23)
"...ailesini, cocuklarini arkalarinda birakip, mecburiyetten ve 2 sene kalmak, calisip para biriktirmek icin gidiyordu. Yukarida yazildigi gibi kaybedecek bir seyi olmadiklarindan degil."

iyi de geçinebilen/hali vakti yerinde biri ailesini bırakıp gider mi? Kaybedecek şeyden kastedilene göre değişir tabii ama Türkiye'de hayatını düzgün idame ettiremiyor ki gidip para biriktirip dönmek istemiş. Yani gidiş sebebi zaten doğduğu ülkede iyi bir yere gelememesi "giderse kaybedeceği" bir işi varlığı olmaması. Giderse daha çoğunu elde etmeyi bekliyor.

Şimdiki durumu değerlendirmenizi bekliyorum, bence yine fakirleşen ve orta sınıf olmaktan çıkanlar göç etmek istiyor. Eskiden direkt fakir olan giderken şimdi büyük hayallerle üniversite bitirip fakirleşen gitmek istiyor tabii öyle bir fark var. Eskiden gidenler dönmek isteyerek gitmişken şimdikiler bir daha Türkiyeyle pek muhatap olmak istemiyor küsmüş vaziyetteler. Türkiye batıdan uzaklaştığı için böyle olduğunu düşünüyorum ama bir yandan da ekonomi iyi olsa çoğu kişinin bunu umursamayacağını düşünüyorum.
0
nhk ni youkosu
(18.06.23)
hocam sen tr de degilsin sanirim
0
abi bi dizi buldum on numara
(18.06.23)
sir gawain soyle demis "günümüzde yurt dışına taşınan kesim eğitimsiz kas gücü işçileri değil, eğitimli beyaz yakalılar. çünkü batı ülkelerinin onlara ihtiyacı var. kas gücü ihtiyacı azaldı ve ülkendeki nüfus buna yetiyorken başka ülkeden kas gücü transfer etmenin ekonomik olarak artısı kalmadı."

malesef buna o kadar katilmiyorum ki....

adamlar sadece bahcesinde tavuk falan beslemeye kalkmayacak, oturup kalkmasini bilen, az da olsa yabanci dil bilen, bilgisayara asina, tekniker falan olarak da kullanabilecekleri egitimli mavi yaka pesindeler. mesela bizde mimarlik egitimi almis olan adam oraya gidip cizim elemani oluyor. ayni sekilde doktorlar hemsirelik falan yapiyor, ornekler cogaltilabilir.

meslegini yapip hakettigi konuma gelenler vardir elbette, ama yuzdeye vurunca pek elle tutulur bir rakam cikacagini sanmiyorum.
0
cooperr
(18.06.23)
(3)

Almanya’dan xbox series s nereden alınır?

Weeze3r
Selamlar, arkadaşım 1 haftalığına gidecek dönüşte series s aldıracağım. En uygun fiyat nereden almasını önerirsiniz?
Selamlar, arkadaşım 1 haftalığına gidecek dönüşte series s aldıracağım. En uygun fiyat nereden almasını önerirsiniz?
0
Weeze3r
(06.06.23)
saturn
0
birmilyonunvarmi
(06.06.23)
Fiyat pek fark etmiyor nerede bulursa alsın.

Mediamarkt'ta da var.

Eğer 1 hafta sabit bir otelde kalıyorsa amazon.de'den direkt otele de sipariş verilebilir.
0
chicha_v2
(06.06.23)
arkadaşın idealo.de'ye girsin. en ucuz bulduğu siteden alıp kaldigi yere söylesin.

mağazadan alacaksa ya satürn ya medimarkt, fark etmez.
0
sir gawain
(06.06.23)
(5)

Bu korku filmini hatırlayan var mı?

akatreil
Klasik korku filmi evi tipinde büyük bir evde geçiyor. Sanırım bir kız bir erkek çocukları olan aile bu eve taşınıyor. Evde çeşitli varlıklar aileyi rahatsız ediyor. Bu varlıklar ışıktan hiç hoşlanmıyorlar. Tek bir ışık huzmesi bile olmaması lazım. Sürekli söndürmeye çalışıyorlar. Çaresizlikten mutf
Klasik korku filmi evi tipinde büyük bir evde geçiyor. Sanırım bir kız bir erkek çocukları olan aile bu eve taşınıyor.

Evde çeşitli varlıklar aileyi rahatsız ediyor. Bu varlıklar ışıktan hiç hoşlanmıyorlar. Tek bir ışık huzmesi bile olmaması lazım. Sürekli söndürmeye çalışıyorlar. Çaresizlikten mutfaktaki ocağın ışığını bile kullanmaya çalışıyorlar kurtulmaya uğraşırken. Filmin sonuna doğru evde kilitli kalıyorlar ve sabaha karşı kaçmayı başarıyorlar. Birisi araba ile onları alıp kurtarıyor. Fakat bu kurtaran kişi de aslında kötücül varlıklardan. Bu arada evden ailenin tamamı kurtulamamış olabilir.

Umarım bu bilgiler yeterli olur. Uzun zamandır bulamadım. 'Karanlıktan Korkma' filmini söyleyen olmuştu. Benzer özellikleri var fakat o da değil.
0
akatreil
(31.05.23)
lights out olabilir mi?
0
sir gawain
(31.05.23)
cloudybloody
(31.05.23)
Lights out değil ama diğerinden emin olamadım. Akşam izlicem bir:D
0
🌸akatreil
(31.05.23)
the others değil mi bu?
0
nothing in my way
(31.05.23)
cloudybloody

Evet bu filmmiş teşekkürler.
0
🌸akatreil
(31.05.23)
(5)

viyana budapeşte prag berlin

andlee
bu şehirler arasında ulaşımı nasıl sağlayabilirim? yeşil pasaport ile ilk viyanaya ya da budapeşteye gitsem dönüşü berlinden yapmayı planlıyorum şehir arasında geçişleri yeşil pasaport ile sağlayabilir miyim sorun yaşar mıyım?
bu şehirler arasında ulaşımı nasıl sağlayabilirim? yeşil pasaport ile ilk viyanaya ya da budapeşteye gitsem dönüşü berlinden yapmayı planlıyorum şehir arasında geçişleri yeşil pasaport ile sağlayabilir miyim sorun yaşar mıyım?
0
andlee
(27.05.23)
Bunların hepsinin arasında tren ya da otobüsle ulaşım sağlayabilirsiniz.
0
nawar
(27.05.23)
Berlin kısmını bilmemekle birlikte Viyana-Prag-Budapeşte üçgeninde çalışan otobüs hatları ve trenler mevcut. Otobüsleri zamanında sık kullanmıştım. Viyana, Prag otobüsleri ana tren istasyonundan kalkıyorlardı ve oldukça pratiklerdi. Zaten tahmini 3-4 saat filan sürüyor.Pasaport kısmını bilmiyorum.
0
burka
(27.05.23)
Shengen bölgesinden çıkmadıkça sorun yok, pasaporta bakarlarsa ancak kimlik kontrolü için bakarlar.
0
kobuzchu kiz
(27.05.23)
flixbus, flixtrain ya da regiojet ile bu şehirler arasında ulaşım sağlayabilirsin. fiyatlar güne ve saate göre çok değişken olabiliyor.
0
sir gawain
(28.05.23)
donusu berlin'den planliyorsaniz oncelikle budapeste'ye gidin. oradan viyana'ya, oradan prag'a ve son olarak berlin'e. ilk viyana'ya giderseniz budapeste guneyde kaliyor. prag'a gecmek icin tekrar viyana'ya gitmek veya viyana'dan gecmek zorunda kalirsiniz. gereksiz bir sekilde yolu uzatmis olursunuz. tren veya otobus (flix bus) kullanabilirsiniz.

sengen bolgesinde oldugunuz icin kimse pasaportunuza bakmaz sanirim. ben macaristan'dan slovakya ve avusturya'ya yuruyerek bile gectim. sinirda kimse yoktu, daha dogrusu sinir yoktu. yesil pasaportum yok, nasil isliyor bilmiyorum.
0
Sour
(28.05.23)
(10)

Ticari başarı filmi

dakota
Merhaba. Yokluktan gelip, asla vazgeçmeyen başarılı bir ticaret hayatı anlatan film veya dizi var mı bildiğiniz. Biyografik film de olabilir. Ama Türk yapımı pek tercih etmiyorum. Hepsini biliyoruz genelde.
Merhaba. Yokluktan gelip, asla vazgeçmeyen başarılı bir ticaret hayatı anlatan film veya dizi var mı bildiğiniz. Biyografik film de olabilir. Ama Türk yapımı pek tercih etmiyorum. Hepsini biliyoruz genelde.
0
dakota
(25.05.23)
film degilde storybox var youtube kanali. oyle videolarla dolu.
0
buenosdias
(25.05.23)
the founder
0
sir gawain
(25.05.23)
Mirket
(25.05.23)
hem de hint fakiri :)

youtu.be

6,8 imbd puanı aldatmasın, 7,6 üstü hakeden bir film.
0
onemoremile
(25.05.23)
Will Smith filmi vardı bir tane, çocuğuyla tıbbi cihaz satışı yapan bir adamın hikayesiydi.
0
John Bloor
(25.05.23)
(bkz: the pursuit of happyness) John Bloor'unki, güzeldir.
0
hrskrs
(25.05.23)
yokluktan değil ama jerry maguire var.
0
nothing in my way
(25.05.23)
the intern
www.imdb.com

tam sordugun tarzda degil ama internetten islerini buyutmus bir hanim kizimizin hikayesi, robert de niro'yu ise alir ve olaylar gelişir
0
exlibris
(25.05.23)
www.youtube.com

Beni storybox kanalında en çok bu kadın etkilemişti.

Filmlerde de , girişimcilerin izlemesi gereken filmleri izle sırasıyla.

Dizi istersen bence silicon valley dizisi gayet iyi bu konuda.
0
liberal
(25.05.23)
Joy.
0
congratulationsyouwon
(25.05.23)
(4)

2023 yılında hangi yazılım dili öğrenilmeli?

sassot
Java&kotlin diyordum ama javascript daha popüler olmaya başladı galiba. ne diyorsunuz?
Java&kotlin diyordum ama javascript daha popüler olmaya başladı galiba. ne diyorsunuz?
0
sassot
(23.05.23)
javascript + 1

framework olarak angular ve react. superset olarak typescript.

tr'yi bilemem ama yurtdisinda ilanlarda en con bunlari görüyorum.
0
sir gawain
(23.05.23)
cobol olabilir, arayada biraz fortran derim ben, ayarinda bir ADA da isinizi gorebilir ama ayarinda lutfen.
0
badcode
(23.05.23)
golang, typescript
0
nuisance
(23.05.23)
bildiginiz programlama dili hangi alanda calisacaginizi belirler. bu nedenle de ogrenmeye harcayacaginiz zaman, uzmanlasmaya harcayacaginiz zaman ve yontem, diger gelistiriciler ile rekabet hep buna bagli.

javascript: ogrenme zamaniniz kisa, uzmanlasma zamaniniz kisa. cogunlukla calisacaginiz alan web development olur. yazilima yeni giris yapan herkes bu alana yigildigi icin de cok fazla rekabet ortami var. yani bu alanda cok fazla junior varken, senior az oldugu icin is bulmak herkes icin kolay olmayabilir.

java/kotlin: ogrenmek nispeten daha kolay olsa da uzmanlasmak zaman alir. cogunlukla banka gibi buyuk sirketler java kullanir sistemlerinde. ama alternatif olarak android mobil gelistirmede kullanildigi icin kucuk ve orta buyuklukteki ajanslar da kullaniyor. javascript gibi buyuk bir scope icin kullanilmadigi, alternatif olarak c# da yaygin olarak kullanildigi icin is alani javascriptden biraz daha az, ama yine de yaygin.

alternatif olarak python, golang, c++ gibi dillerin hep kendi pazarlari var. yani kendini yetistirmis biri icin hepsinde iyi isler var. burada ana kriter kendini yetistirip uzmanlasmak. belli bir seviyeye gelinceye kadar hangi dil olursa olsun is bulmak zor. sirketler icin katma deger olusturacak seviyeye gelmedikten sonra, yazilan yazilimin degeri oluncaya kadar is bulmak zor. maalesef, kriz zamanlarinda sirketler kisa vadeli dusundukleri icin yetistirmeyi degil, bir an once para kazanmayi hedeflediklerinden junior pozisyonlari tercih etmiyorlar. bu hangi dil olursa olsun ayni.

ben bu gun yazilima yeni giriyor olsam python ve golang ogrenir bunun yaninda cloud, system design ve devops alanlarini hedeflerdim. ozellikle abd ve avrupada bu alanda ihtiyac cok fazla, rekabet az, bilen az, ama ogrenmesi de zaman alacaktir elbette.
0
emrahday
(23.05.23)
(3)

75.000 Türk Lirasını Nasıl Değerlendireyim Akıl Verin

beni boyle sev seveceksen
"Zartzurt coine bas, kriptoya gir dayı" harici tavsiyelerinize açığım.
"Zartzurt coine bas, kriptoya gir dayı" harici tavsiyelerinize açığım.
0
beni boyle sev seveceksen
(23.05.23)
usd al
0
sir gawain
(23.05.23)
ticaret yap. toptan erkek donu al sat mesela.
0
alperz
(23.05.23)
Yatırım fonunda olabilir, eğer parayı yatırıp ne olacağımı düşünmek istemiyorsanız.
0
substituent
(23.05.23)
(4)

Kas'ta Ne Yapilir

14
4 gunlugune geldim. Tek kisi. Arac yok.Tekne turu vs ne onerirsiniz tek biri icin?Kastellorizo adasina gidilir mi mesela?Otobuste birileri safariden bahsediyordu mesela o nasil olur?Tesekkurler.
4 gunlugune geldim. Tek kisi. Arac yok.

Tekne turu vs ne onerirsiniz tek biri icin?

Kastellorizo adasina gidilir mi mesela?

Otobuste birileri safariden bahsediyordu mesela o nasil olur?

Tesekkurler.
0
14
(21.05.23)
Bermuda tekne turu icin.bu onerdigim olmasa da mutlaka tekne turu yapilmali cok cok iyi koylar. yanina ickini meyveni alip patara'ya gidebilirsin merkezden minibusler kalkiyor ben o uzuuun kumsaldan o issizliktan cok hoslaniyorum iyi eglenceler
0
ala09
(21.05.23)
Tekne turu yapılmalı kesinlikle(simena boat tavsiyem yemekleri çok iyiydi).
0
personaa
(21.05.23)
Geçen sene bu dönemde gitmiştim 4 gene, tektim sizin gibi. Yedim, içtim ve denize girdim çıktım. Başka bir şey yapmadım.
0
put it in your appropriate place
(21.05.23)
biz safari denen bir tura katılmıştık bundan çok önce. safari araçlarıyla önce kahvaltı etmek için bir köye, sonra çamur banyosuna, ardından saklıkent'e, oradan xanthos'a ve finalde kaputaş'a gitmiştik. araban yoksa çarşıda bu tür turlar düzenleyen yerler var, onlardan birine katıl. hem bir günde birçok yer gezmiş olursun, hem de ulaşım sorunun olmaz. bir de o araçların arkasında açık havada seyahat etmek epey zevkli oluyor.

tekne turlarının en bilineni kekova turu. bu da tüm gününü alır ve güzel koylar görürsün. bu da olabilir.

son olarak bir gününü de limanağzı'nda tembellik yaparak geçirmeni öneririm.
0
sir gawain
(21.05.23)
(2)

hangi kuzey ülkesi ve neden?

rakicandir
-sadece tecrübe etmiş olanlara soru-hangi kuzey ülkesi ve neden? tecrübelerinizi paylaşabilir misiniz?teşekkürler şimdiden.
-sadece tecrübe etmiş olanlara soru-
hangi kuzey ülkesi ve neden? tecrübelerinizi paylaşabilir misiniz?

teşekkürler şimdiden.
0
rakicandir
(20.05.23)
İrlanda çok güzel bir ülkeydi. Kuzenimden dolayı gidip yaşama şansım oluyor ara ara. Diğer ülkelere hiç gitmedim.
0
yalniz kizkulesi
(20.05.23)
soru çok belirsiz. turist olarak mı yaşamak için mi? devleti mi coğrafyası mı? refah seviyesi mi kültürü mü?

bir turist olarak danimarka ve isveç. yaşamak için UK.
0
sir gawain
(20.05.23)
(4)

chatgpt'den nasıl verim alabilirim?

beatbox yapan metalci
geçen gün chatgpt'ye girdim, haftalardır kaydettiğim anlamını bilmediğim ingilizce kelimeleri ve çevirilerini yolladım, bana bunları kategorilere ayırır mısın dedim. çat diye bağlaç sıfat isim fiil diyip ayırdı. çok hoşuma gitti.ben bu teknolojiden başka ne şekillerde verim alabilirim? yüksek lisans
geçen gün chatgpt'ye girdim, haftalardır kaydettiğim anlamını bilmediğim ingilizce kelimeleri ve çevirilerini yolladım, bana bunları kategorilere ayırır mısın dedim. çat diye bağlaç sıfat isim fiil diyip ayırdı. çok hoşuma gitti.

ben bu teknolojiden başka ne şekillerde verim alabilirim? yüksek lisans fizik öğrencisiyim, datacamp kursu aldım yazılım öğrenmeye başlayacağım, ingilizcemi de ilerletmek hatta belki almancaya başlamak istiyorum. uygulamadan bu gibi alanlarda ne şekilde verim alabilirim, siz neler için kullanıyorsunuz?
0
beatbox yapan metalci
(19.05.23)
Yazılımcıyım. Hiç beklemediğim kadar yardımcı oluyor. Mesele işi ona yaptırmak değil, yapılan işe destek olmasını sağlamak. Herhangi bir hata kodunu yapıştırıp, sonunda "şunu yaparken bu geldi" dersen, sana hem sebebini hem çözümünü verir.

Ya da çok farklı bir konuda bir çözüme ihtiyacın vardır, önce soruyu, elindeki bilgileri verirsin, ardından beklentini ve istemediklerini, üstüne de "daha fazla bilgi gerekiyorsa sor, ben paylaştıktan sonra cevaba odaklan" dersin, ona göre çalışır.
0
quaker
(19.05.23)
limonlu eksi
(19.05.23)
plusa geç yazılım konusunda çok iyi bir öğretmen. anlamadığın her şeyi detaylandırarak sorabilirsin. ne kadar detay o kadar iyi. ingilizce yazmaya çalışırsan ing ne katkıda olur. her zaman double check, check database and verify gibi doğrulayıcı komutlar kullanarak hatalı yazımların önüne geçebilirsin. youtubeda udemyde kullananlar var izlersen kafanda şekillenir
0
abi bi dizi buldum on numara
(19.05.23)
ben direkt kodu ve aldigim hatayi atiyorum. hatanin ne oldugunu söyleyip dogru kodu veriyor. cok iyi bir debug araci. tabi bunu sirket kodunda yapamam, kendi bireysel projelerimde yapiyorum.

kurs alacaksan konu anlatiminda da kullanabilirsin. bana su konuyu (detayli / teknik / genel / on yasinda bir cocukmusun gibi, vs.) bir dille ve örneklerle acikla dersen aciklar. hatta konu anlatimi sonrasinda bana ögrendiklerimi test etmek icin x adet soru sor de, soru da sorar.
0
sir gawain
(19.05.23)
(8)

Sinan Oğan'ın tavrı ne şekilde olacak sizce?

magni
Cumhur İttifakı ile uyuşamayacağı çok keskin konular var. Millet İttifakı ile uyuşamayacağı konular da var. Nasıl olacak? 2. tur için nasıl bir duruş gösterir sizce, çekimser bir tavır mı sergiler?
Cumhur İttifakı ile uyuşamayacağı çok keskin konular var. Millet İttifakı ile uyuşamayacağı konular da var. Nasıl olacak? 2. tur için nasıl bir duruş gösterir sizce, çekimser bir tavır mı sergiler?
0
magni
(17.05.23)
tamamen subjektif bir yorum. bahçeli kesinlikle oğanı istemez en büyük rakibi. diğer tarafta meral istemez ancak bu yolda herkesi yanına alan muhalefet oğanı yanına alabilir. ancak seçmeni kesinlikle gelmez.
0
mikahakkinen
(17.05.23)
Sinan ogan aciktan kimseyi desteklemeyecek. Secmenine size birakiyorum diyecek bence. Hdp var iken millet ittifakini desteklemez.
0
oscar
(17.05.23)
Seçmeni diğer ittifaklara da tepkili yeni bir kitle ve kendisinin çoğunluğunu yönetmesi,yönlendirmesi imkansız. Oylar, çabuk yön değiştirecektir.

Seçmenlerinin daha çok milli güvenlik kaygıları öne çıkacak bu 2.turda ve Erdoğan için de büyük avantaj. Seçim öncesi oğan seçmelerini esas alan anketlerde de genel görüş bu şekildeydi.
0
diyecevaplandı
(17.05.23)
Adam ikinci turda ne yapacağını söyledi zaten önceden.
0
chavezding
(17.05.23)
Kafamda şöyle bir senaryo var.

Millet ittifakı kendisine 'Göç/Göçmen bakanlığı' teklif eder, kendisi de kabul eder ikinci tura kadar bu konuda yoğun bir emek sarfederse Millet ittifakına katkısı olur.

Aksi taktirde, kendisine gelen oylar, küskünlerin oyları. O oy potansiyeli asla ona gitmez. Onun dediğini yapmaz.
0
Mirket
(17.05.23)
1- sagci sagciyi destekler. hayalperest olmamak lazim.
2- kendi cikarini gözeten bir siyasetci su durumda kazanmaya yakin olan tarafi secer.
0
sir gawain
(17.05.23)
Kk kazanmak istiyorsa ata ittifakı ile anlaşmalı. Mhp den Oğan ile ilgili ters açıklamalar geliyor. Millet ittifakına destek verecek bence.
0
mekaniker
(17.05.23)
sinan oğan'ın kendine ait bir tabanı olduğunu düşünmüyorum. kendisine oy veren seçmenin tamamı ona aitmiş gibi bir peşin kabulle temellendirme kurarsak kategorik bir hata yapmış oluruz.
dediğim gibi kendisine gelen oylarının tamamını yönlendirecek bir potansiyeli olduğunu düşünmüyorum. yani ekseriyeti için böyle düşünüyorum ama belki %20-25'lik kesimi gerçekten oğan'a karşı duyarlı olabilir benim tahminime göre. verilen %5'lik oy protest/tepki oylarının bir göstergesi büyük ölçüde. ince çekilmeseydi kuvvetle muhtemel kendisi alırdı bu protest oyların ekseriyetini. başka bir isim olsa yine aynı.
burada keramet kişi de değil esasen. bu sebeple sinan oğan'ın ne yöne göz kırpacağının seçimin sonucuna etki edecek bir önemi olduğunu düşünmüyorum.

varsayalım ki kılıçdaroğlu'na desteğini açıkladı. mevcut denklemde kk'nin kazanabilmesi için sinan oğan'ın oylarının tamamına yakınını alması gerekiyor. bunun gerçeklik payı nedir peki? işte bu sebeple sinan oğan'ın yalnız başına verdiği karar seçim sonucuna doğrudan etki edemiyor. kendisine verilen oylar 3'e bölünecek. x miktar erdoğan'a y miktar kk'ye ve z miktarda da sandığa gitmeme kararına göre 3 farklı kategoriye dağılacak.
0
ezkaza
(17.05.23)
(5)

Temizlik seti öneriniz var mı? (vileda, parex, etc.)

Ranchoddas
merhabalar, eve bi vileda almak istiyorum. ama bunu tableti var püsküllüsü var döneni var püskürtmelisi var hepsinde de iyi yorumlar ve kötü yorumlar var. Siz ne kullanıyorsunuz ve hangi temizlik setini önerirsiniz?
merhabalar, eve bi vileda almak istiyorum. ama bunu tableti var püsküllüsü var döneni var püskürtmelisi var hepsinde de iyi yorumlar ve kötü yorumlar var. Siz ne kullanıyorsunuz ve hangi temizlik setini önerirsiniz?
0
Ranchoddas
(06.05.23)
tablet dikdörtgen şekilde olandan memnunum

encrypted-tbn0.gstatic.com
0
freebird5406_2
(06.05.23)
İki yıl önce bundan almıştım. gayet memnunum.
www.hepsiburada.com
0
ankarakecisi
(06.05.23)
1.www.trendyol.com

2.www.trendyol.com

Zeminde önce 1, arkasından 2
Duvarlarda 2
0
Mirket
(06.05.23)
vileda turbo
0
sir gawain
(06.05.23)
su donenli berbat bi sey. yillardir sunu kullaniyorum www.bauhaus.com.tr
0
ala09
(06.05.23)
(11)

istanbul'u tercih edecek bir öğretmen adayı için

kolunu bukerim ama
Hangisi en uygun olur? Kira ödeme sıkıntısı söz konusu değil, ulaşım, hayat vs ile ilgili görüşler. Nişanlı olduğum hanımefendi bir 6 ay kadar kendi başına oturacak, daha sonra ben de yanına gideceğim. Şimdiden sevgilerBeykozBeyoğluSarıyerKüçükçekmeceKağıthaneÜmraniyeBahçelievlerAvcılarBağcılarSanca
Hangisi en uygun olur? Kira ödeme sıkıntısı söz konusu değil, ulaşım, hayat vs ile ilgili görüşler. Nişanlı olduğum hanımefendi bir 6 ay kadar kendi başına oturacak, daha sonra ben de yanına gideceğim. Şimdiden sevgiler

Beykoz
Beyoğlu
Sarıyer
Küçükçekmece
Kağıthane
Ümraniye
Bahçelievler
Avcılar
Bağcılar
Sancaktepe
Başakşehir
Güngören
Esenler
0
kolunu bukerim ama
(04.05.23)
Mahalleler önemli. Mesela Beyoğlu muhtemelen sizi zorlayacak bir veli profiline sahiptir.

Sancaktepe, Esenler gibi merkeze fazlasıyla uzak yerlere hiç yanaşmayın. İnsanlar senelerce oralarda çakılı kalıp tayin kovalamaya çalışıyor.

Ümraniye’deki mahallelere bakılabilir, potansiyel var gibi.

Başakşehir’den de uzak dururdum.

Beykoz çok büyük alan. Yine mahalleye göre değişir. Fakat ben tercih etmezdim. Kırsal yerleri çok.

Kağıthane velisi de zorlar gibi geliyor.

Sarıyer’e de bakabilirsiniz.

Diğer yerleri bilmiyorum.
0
ruhen hastayim ben
(04.05.23)
avrupa yakası daha kalabalık, her türlü anadolu yakası derdim.

Beykoz en mantıklısı gözüküyor.
Avrupa yakası için ise Sarıyer
0
nuisance
(04.05.23)
Beyoğlu'nun yarısı çok iyi yarısı çok kötü mahallelerden oluşuyor. Tayin için açık olan yerler büyük ihtimalle kötü taraflarıdır. Tüm ailesi uyuştucu satışıyla, başka kriminal işlerle geçinen çocukların öğretmeni olmak zorunda kalabilirsiniz.

Bu listeden en seçilecek yer Sarıyer, onu Ümraniye, Kağıthane ve Beykoz takip ediyor sırasıyla. Ama yine de hangi mahallede hangi okul olduğu bu ilçelerde bile belirleyici.

Küçükçekmece, Avcılar, Bağcılar, Sancaktepe, Başakşehir, Güngören, Esenler ve Bahçelievler İstanbul'un İstanbul gibi olduğu yerlere uzak semtler. İstanbul dışındaki bir şehirde bu ilçelere göre daha İstanbul bir hayat yasamanız olası.

Sancaktepe'de eğer güzel bir kira verirseniz havuzlu, spor salonlu güzel bir sitede yaşayabilir ve okul nerede olursa olsun okuldan sonra daha temiz, düzenli (belki de sıkıcı) bir hayata kavuşabilirsiniz.

Arabanız olup olmadığı, bekar veya aile olmanız gibi durumlar da tercihiniz üzerinde etkili olabilir. Fikir alırken bunları da belirtmenizi öneririm. Mesela bekar bir insan Beyoğlu'nda kendine daha keyifli bir hayat kurabilir ama çocuklu bir insan için çirkin bir hayat olur Beyoğlu genel olarak. Parkları, oyun alanları diğer semtlere göre daha az. Kafeleri, barları, tarihi yerleri, sosyal hayatı diğer semtlerden daha fazla.
0
michael_knight
(04.05.23)
araba varsa sarıyer ve beykoz güzel

bahçelievler/bakırköy de sakin yerler var toplu taşımaya da yakın
listede olmayan fatih ve üsküdar merkezleri yine canlı, ulaşım sorunu olmayan yerler
tabi düzgün mah. seçmek gerekiyor
0
bir soru sorcam
(04.05.23)
beykoz'dan riva'ya ulaşım nasıl acaba, bilginiz var mı?
0
🌸kolunu bukerim ama
(04.05.23)
bunlar arasında net beykoz. daha sakin ve stressiz bir yaşantın olur. listedeki yerlerin çoğu hem kalabalık, hem insan kalitesi açısından korkunç bölgeler.
0
sir gawain
(04.05.23)
Ben de Beykoz ve Sariyer diyorum. Diger yerlerde akil sagliginizi korumaniz cok zor.
0
balpolen
(04.05.23)
mahalle bazında seçme şansınız varsa bahçelievler ilçesinin bahçelievler mahallesini hem yaşam hem okul öğretmenliği olarak tavsiye ederdim. diğer mahallelerinin esenler'deki, bağcılar'daki mahallelerden farkı yok.
genel ilçe bazında sarıyer ve beykoz diğerlerinin çok önünde.
0
Piyano piyano bacaksız
(04.05.23)
istanbulda ilçe söylemek çok bir şey ifade etmiyor bana göre. şişli'de çalışıyorum 4 okul yan yana bazıları aşırı zengin, bazıları mülteci, bazıları roman. avr yakası geneli böyledir diye düşünüyorum. yine de beyoğlu'na hala sempatik bakıyorum. ist göbeği zaten ulaşım gibi bi dert yok ev ve okul yakın olursa ulaşım tercih etmezsin her saat yürüyerek ulaşım sağlanabilir. sonrasında sarıyer olabilir. sarıyerde ulaşım sağlarsın ama karşısındaki beykoz...ımm beykoz bayağı köy. aile binaları. akşam olunca araç bulamazsın. ancak müstakil evinde araban varsa yaşaman kolay olabilir. aksi halde sabah sokak köpekleri yüzüne yüzüne havlar korkmasan da korkarsın. otobüs bekleme olayı yıpratır. iklim bile değişiyor orada.
listeyi illa ki donatmak lazımsa şişli'deki durumdan bazen şikayetlenmeme rağmen 1. tercihim kesinlikle beyoğlu olurdu. hele kira derdi yoksa miss
2- sarıyer; sarıyer dediysek ayazağa demedik, hacıosman metrosu dolayları
3- ümraniye; burda konum muhim ama geneline ulaşım var. ayaklı akp, öyle bir semt. ama yabancı nufus avr yakasındaki kadar yoktur.
4- bahçelievler; buranın elit bölgesi çok iyi. ulaşım 7/24 vardır. tr gelen göcmenlerin ilk adresi Yenibosna'ya komşu
5- beykoz; sosyal ortam yok. her şeye rağmen yeşillikli ve sakin bir muhit. yazın börtü böcek olur.

ilk atama sanırım bu. iyi okullar açılmış dediler. hakkınızda hayırlısı olsun

not: 3 ve 4 arasında kararsız kaldım. okula göre değerlendirebilirsiniz.
0
ala09
(04.05.23)
Beykoz haricinde geri kalan hiç bir yer bana göre istanbul değil.
Beykoz da merkezi noktalara uzak ama en azından daha huzurlu ve karadenizli mahalle kültürü olan bir bölge.
0
deepex
(04.05.23)
Beykoz ve sarıyer açık ara önde diyorum ben de.
0
invictae
(04.05.23)
(3)

kapalı çarşı dediği yer neresi oluyor?

0zlem
Herhangi bir dükkan mı yoksa tek bir dükkan mı?https://ibb.co/FzDd7Mj
Herhangi bir dükkan mı yoksa tek bir dükkan mı?

ibb.co
0
0zlem
(03.05.23)
bir sürü döviz bürosu var orada ama hepsi birbiriyle dirsek temasında olduğundan ortak bir fiyat oluşuyor. özellikle altıncılar sokak civarı oranın ayaklı borsası.
0
lazpalle
(03.05.23)
kapalıçarşı'nın çemberlitaş'a açılan kapısından çıkarsan orada bir girintide elinde telsiz olan onlarca insan görürdün eskiden. bu insanların tek olayı sözlü olarak döviz bürolarından döviz alıp satmak ve kur farkından para kazanmaktı. oradaki dükkanlara ve şirketlere bağlı çalışırlardı. bu insanlara ayaklı borsa denirdi. yıllardır gitmedim oralara, o adamlar hala orada mıdır bilmiyorum ama kastedilen kapalıçarşı borsası bu borsa işte.
0
sir gawain
(03.05.23)
Kapalıçarşı dediği döviz borsasının adı. Tahtakale diye de bilinir. serbest piyasa da derler.

Kapalıçarşı : istanbuldaki kapalı çarşının adı.
Tahtakale: kapalıçarşı yakınında ufak bir sokak.
Kapalıçarşı(Tahtakale) borsası: kapalıçarşı içinde ve tahtakale civarında sokakta ve ufak dükkancıklarda döviz alıp satan şahısların oluşturduğu borsa.
0
vizivozo
(03.05.23)
(6)

İspanyolca konuşan ülkeler için içerikler nasıl oluyor?

michael_knight
İspanyolca konuşulan farklı ülkeler var. Peki bu ülkelerde konuşulan İspanyolcalar ne kadar birbirlerine benziyor?Mesela İspanya için yapılan bir televizyon programını veya diziyi, filmi Meksika'da, Uruguay'da, ABD'de olduğu şekliyle izliyorlar mı yoksa dublaj/altyazı ekleniyor mu? Kitaplar ve edebi
İspanyolca konuşulan farklı ülkeler var. Peki bu ülkelerde konuşulan İspanyolcalar ne kadar birbirlerine benziyor?

Mesela İspanya için yapılan bir televizyon programını veya diziyi, filmi Meksika'da, Uruguay'da, ABD'de olduğu şekliyle izliyorlar mı yoksa dublaj/altyazı ekleniyor mu? Kitaplar ve edebi eserler için durum nedir?
Hangi ülkede konuşulan İspanyolcanın daha karizmatik, yumuşak, sert, elit, kalitesiz vs. olduğuna dair ortak fikirler var mı?
0
michael_knight
(02.05.23)
Hocam konuyla ilgili çok bilgim yok ama misal biz kendi ülkemizde bile konuşulan Türkçeyi anlayamıyoruz bazen ya da ne bileyim İskoç İngilizcesini İngilizler bile kolay anlamıyordur aynı bölgenin insanı oldukları halde, araya kıtalar ülkeler girince illa ki farklılık oluyordur aynı dil olsa bile ama bence asıl neden Meksika'da mesela 60-70 tane yerel dil var, İspanyolcaları da bundan etkilenip daha farklı bir İspanyolcaya dönüşmüş olabilir, yani İspanyolca bilen biri her türlü adapte olur oraya ya da Meksikalılar dublaj yapılmadan ya da altyazı olmadan illa ki anlıyorlardır ama bu çok da konforlu olmuyordur muhtemelen.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.05.23)
şu an etrafım ispanyol, arjantinli, şilili, uruguaylı kaynıyor ve birbirleriyle çok iyi anlaşıyorlar. bizim bir azeriyi anlamamızdan çok daha iyi anlıyorlar birbirlerini. arjantinli arkadaşımın dediğine göre sadece dili bozarak ortaya çıkan moda cümle kalıplarını ya da deyimleri vs. ilk seferinde anlamayabiliyorlarmış, ama onları da mantık yürüterek birkaç saniyede kolayca çözebiliyorlarmış. tabii hepsi aksansız konuşuyor, almancadaki hoch deutsch gibi aksansız, nötr bir ispanyolca da var. bence altyazılarda, dublajlarda falan da bu ispanyolca kullanılıyordur.
0
sir gawain
(02.05.23)
İlgili birkaç video:

youtu.be

youtu.be
0
peki madem
(02.05.23)
İngilizcede ingiliz ve amerikan ingilizcesi kelimeleri nasil farkliysa ve biz anliyorsak onlarda birbirlerinin farkli kelimelerini anliyorlar

Eger ispanyolca ogrenecekseniz daha iyi anlamak icin peru ve meksika aksanini tavsiye ederim anlamasi kolay. Ben meksika uzerine yogunlastim cunku nufus populasyon yuksek ve sinemada cok meksika yapimi var
0
Slynmaster
(03.05.23)
@slynmaster aslında niyetim dili öğrenmek değil de konuyu biraz daha iyi anlamak.

Mesela Mehmet Ali Erbil İspanya'da ünlü, tanınan ve komik bulunan bir insansa onu Meksikalılar, Arjantinliler, Kolombiyalılar da İspanyollar kadar olmasa da tanıyor ve izliyor mu diye merak ettim.
Veya İspanya'da başarılı bir komedi dizisi çekince onu sadece 50 milyonluk İspanya'da değil toplam 400 milyon nüfuslu diğer ülkelere de pazarlayabiliyor muyuz diye anlamaya çalıştım.

Bir de mobil veya bilgisayar oyunlarında İspanyolca olarak yerelleştirmek 400 milyonluk bir pazara erişimi sağlıyor mu diye merak ediyorum. Yoksa Meksikalıya, Arjantinliye, Peruluya ayrı ayrı yerelleştirmeler yapmayınca bu pazarla bunu bir hakaret olarak görüp ürüne karşı soğuk oluyor mu vs.
0
🌸michael_knight
(03.05.23)
ilk defa thy'de dikkatimi çekmişti. içeriklerin dili konusunda castellano ve espanol (latin america) vardı yanlış hatırlamıyorsam. ispanyollar latinlerin kullandıkları dili ve telaffuzları pek beğenmiyor benim gördüğüm ve bir miktar aşağılamakla birlikte dalga geçenlerini de gördüm.

kübalıları anlamak en zoru diyorlardı ama neticede aynı dil ikisi de ve gördüğüm kadarıyla bizim azerbeycan türkçesini anlamamızdan daha iyi anlıyorlar. sonradan öğrenenler için durum o kadar kolay değil bence çünkü arjantin mesela büyük oranda brezilya portekizcesi etkisinde kalmış gibi geldi bana ve hem telaffuzları hem bazı kelimeleri ithal etmişler. aynı kelimenin bir sürü farklı anlamını da öğrenmek gerekiyor yani. fakat arjantinlilerle kolombiyalıların veya ispanyolların aynı ortamda olduğu durumda çok sorun yaşadıklarını görmedim.

hatta abartacak olursam arjantinli birinden şunu da duydum, brezilyalı biri portekizce ben ispanyolca konuşuyum karşılıklı olarak bi konuşma sürebiliyor ve birbirimizi anlıyoruz demişti. sanırım bizim azerbaycan türkçesi ile kıyasladığımız şey ispanyolca-portekiz (atıyorum şu an) türkmenistan türkçesi ile kıyasladığımız şey de ispanyolca-italyanca vs gibi bi şey olabilir çünkü hepsi latinceden çıkma ve birbirine yakın.
0
kim mi kardashian
(23.05.23)
(13)

Yurt dışına gitmek

dissendium
Merhabalar. Yasal olarak yurt dışına nasıl gidebilirim? Amacım çalışmak, yaşamak. Makine mühendisiyim ama ABD, Almanya gibi ülkelerde kasiyer olarak da çalışabilirim. Sorun ettiğim bir şey değil. İngilizce biliyorum. Almanca öğreniyorum. Olası planlar neler? Teşekkür ederim.
Merhabalar. Yasal olarak yurt dışına nasıl gidebilirim? Amacım çalışmak, yaşamak. Makine mühendisiyim ama ABD, Almanya gibi ülkelerde kasiyer olarak da çalışabilirim. Sorun ettiğim bir şey değil. İngilizce biliyorum. Almanca öğreniyorum. Olası planlar neler? Teşekkür ederim.
0
dissendium
(24.04.23)
Yani muhendisseniz ve yaşınız da genç ise ne diye Almanya'da kasiyer olarak calisasiniz ki? İngilizce biliyormussunuz, almancayi B2 seviyesine getirin derim ilk hedef olarak.

Sonrasında Almanya'da yüksek lisans başvuruları ve iş başvuruları yapabilirsiniz. İş bulmak biraz zorlayabilir kanunlar gereği fakat imkansız değil. Kaldı ki Almanca bilirseniz şansınız artar. Yüksek lisans çok daha kolay olur. Sonrasında da orada bir hayat kurarsınız zaten.


İlk hedef almancayi B2 yapmak olsun bence.
0
fraise
(24.04.23)
fraise, yani tabii ki şansım olursa mesleğimi yapmak isterim ama kendimi çok sınırlamadığımı belirtmek için onu ekledim. Sağ olun.
0
🌸dissendium
(24.04.23)
kendini sınırlandırmak istemediğini söylemişsin ama hedefini sınırlandırmalı ve ona göre hareket etmelisin. yani amerika da olur almanya da olur gibi bir yurt dışı planı olamaz.

almanya istiyorsan yemeyip içmeyip almancanı geliştirmeye bak, goethe'den sınava girip belge al ve düzgün bir cv, düzgün bir cover letter'la ölümüne iş başvurusunda bulun. çok daha kısıtlı iş imkanına sahip kişiler bile kafaya koyduklarında avrupa'da iş bulabiliyor. sen bir sanayi ülkesine göçmek isteyen makine mühendisisin, yani almanya'da iş bulma imkanın ortalamanın çok üzerinde.

baktın altı ay-bir yıl geçti hala sonuç yok, birikmiş paran varsa iş bulma vizesiyle gel ve almanya'da iş aramaya devam et. yukarıda dendiği gibi yüksek lisansla da gelebilirsin. tabii tüm bunlar olurken almancanı asla boşlama, b2 düzeyinde konuşacak seviyeye gelmeye çalış.

gerekirse kasiyer olurum kafalarına hiç girme. almanya'da mühendis olarak çalışmak istiyorum de, planını ona göre belirle. gereken çaba ve motivasyonu gösterirsen yüzde doksan dokuz başarırsın zaten. bir mühendis için çok da atla deve bir şey değil.
0
sir gawain
(24.04.23)
genel olarak uc yolu var:

1- egitim
2- (diger bir ulkeden) is teklifi
3- evlilik (aile birlesimi)

"kasiyerlik de yaparim ne olsa yaparim" seklinde bir rota kesinlikle yok. rasgele adam alan tek sistem abd'nin green card'i, onun cikma ihtimali sayisal loto tutturmak gibi.

almanya'da yuksek lisans mantikli. bedava zaten. egitim dili ingilizce olan programlara bak (hayir yeterince almanca bilmiyorsun, B2 de yapamazsin - onu unut ingilizce'ye odaklan). almanya (ve sanirim artik avrupa'da bir cok ulke) yuksek lisans yapanlara 1-2 yil is arama/calisma izni veriyor, bu da sirket sponsorlugu bulma gerekliligini ortadan kaldiriyor genel olarak.
0
hot potato
(24.04.23)
Ilk olarak şunu söylemek lazım;
Avrupa'da nitelikli adam eksiği var. Yani ben her zaman derim; bugün mobilim, İngilizcem iyi ve birazcık deneyimim var diyen herkes tedarik zincirinde iş bulur. Benim kendi yerime adam almam lazım, resmen nasıl bulacagiz lan diyoruz.

O sebepten ne is olsa yaparım diye girme. Ben öyle girdim sonra salak miyim lan her yerde is var dedim.

Onun dışında en mantıklısı yüksek lisans. Çevremde böyle Avrupa'nın çeşitli yerlerine dagilan hintliler var ki biri de yakin arkadaşım. Bütün arkadaslari iki sene master sonrasi iyi yerlerde.

Ha param yok diyorsan orasi sikinti oluyor.

Bu arada edmon honda dediğine biraz katılıyorum. Kafan biraz fazla karışık.
0
logisticsmanager
(24.04.23)
yuksek lisans kabulu ile baslayabilirsin, ogrencilere yari zamanli calisma firsati(haftalik 20 saat galiba) taniyor almanya. almanya'ya gittikten sonra da belki alan disina yonlendirmis gibi olacagim ama software test engineer egitimlerine bakabilirsin. haftalik calisma iznini de bu sektorde bir yer bulabilirsen kalici olma yonunde baya yol almis olursun.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(24.04.23)
fraise +1
Makine mühendisisin, kalite alanında çalışmışsın ve almanya gibi sanayisi gelişmiş ve kalite konusunda disiplinli bir ülkeye kasiyer olarak gitmeyi mi hedefliyorsun? Alınma ama neden bu vizyonsuzluk? Madem almancan var otur almanyadaki alanınla ilgili iş ilanlarına bak. Neler bilmeni istiyorlar,hangi yetkinlikleri bekliyorlar. Ona göre eksiklerini tamamla ve iş için başvur

@edmond honda bir de tavuk çiftliği vardı onu unutmuşsun
0
yazdonumu
(24.04.23)
yazdonumu, aslında vizyonsuzluk değil de öz güvensizlik diyelim. Almanya bildiğiniz gibi mühendislerin krallarını yetiştiren bir yer olduğu için Türkiye'den gelmiş mühendisi ne yapsınlar diyerek öyle düşündüm. Haklısınız. Çok iştahlı gözüküyorum ama içimde hep bir şeyler yapma isteği var. Ondan oluyor.

Yüksek lisans için bayağı para harcamam gerekir maalesef. Ben daha maliyetsiz yollar arıyorum.
0
🌸dissendium
(24.04.23)
abi ben senin yerinde olsam ayu gibi kasar para biriktirir ve yüksek lisans için giderdim. bu senin için çok kompleks bir yöntem değil. maddi durumunu bilmiyorum ama imkanın varsa gerekirse bir süre ailenle yaşa. masrafları olabildiğince kıs. evet almanya'dan vize almak için çok para gerekiyor ama sen çalışan adamsın. varını yoğunu euro yap. yerine göre olmadı kredi bile çekersin. almanya'da okullardan kabul almak çok sorun değil de vize alırken istedikleri gelir garantisi problem. şu an ne kadar bilmiyorum ama 10-12 bin euro civarıdır sanırım.

yapacağın şey gerekirse üç sene telsizi kapatıp para biriktirmek, sonra kendi alanında yüksek lisansa başvurup affedersin sktir olup gitmek. olmayacak iş değil. halihazırda üniversite mezunu, meslek sahibi adamsın. e öyle veya böyle para da kazanıyorsun. onu kenara koyup euro'da biriktirmeye çalış. bugün zaten dünyada yüksek lisans, doktora işleri için 30-35 yaş kesinlikle geç değil. o açıdan da sorun yok.

oraya gittikten sonra zaten en kötü dönercide filan çalışır yine bir şekilde kendini finanse edersin. evet kolay şey değil, risk ama anadan babadan çok zengin olmayan herkes zaten kaçarsa böyle kaçıyor. biraz b*ka batmak gerekiyor açıkçası. kaldı ki illa dönercide kaçak göçek 300-400 euro'ya çalışacaksın diye bir kaide yok, daha iyi şeyler bulabilirsin belki.

ingilizcenin çok önemli olduğu konusuna katılıyorum ama almanca bence almanya için manyak bir avantaj. evet ingilizceyi daha iyi hale getirmeye çalış ama bir yandan almancan da olsun bence. zararını görmezsin. bence senin önündeki tek engel maddiyat. onu da iş sahibi biri olarak çözme şansın var. türkiye maaşıyla almanya eğitimi finanse etmek kolay değil evet ama sen üniversite okuyan veya anasından babasından para istemek zorunda kalan birine göre daha şanslısın. en azından ipler senin elinde.

bence macera arama. dişini sık, paranı biriktir, mühendislik alanında yüksek için git. devamında zaten orada kök salarsan baktın olmuyor o zaman kasiyerlik de yaparsın.

almanya'nın mühendislik devi olmasının almanlarla pek alakası yok. baktığın zaman abd de dünyanın açık ara en zengin, saçmasapan varlıklı bir ülkesi ama katma değeri yaratanlar hintli, çinli, vietnamlı dayılar filan. bu ülkeleri dev yapan şey kafası çalışan adamlara imkan sağlamaları. yoksa bira şişesi toplayıp onun depozitolarıyla hayatta kalmaya çalışan alman da var. hepsi mühendis olmuyor, hepsi zeki veya başarılı büyümüyor.
0
mark greg sputnik
(24.04.23)
amac ne?
memur zihniyetli isen, para cok onemli degil tr'ye yakin olayim diyorsan avrupa.
yok vahsi kapitalizmciyim, para pesindeyim diyorsan amerika.
ortaya karisik birsey ariyorsan, britanyanin kopegiyim diyorsan commonwealth.

kesiyerlikten baslarim kafasi olumlu cunku buyuk ihtimal oyle olacak, ama olene kadar kasiyerlik yaparim yeterki cikayim kafasi sakat.

dil konusu cok kafaya takilacak bir mevzu degil, halledilir.
0
cooperr
(24.04.23)
yukarda güzel özetlenmiş. yasal olarak gitmenin 5 yolu var aslında diye bir ek yapayım:

1-Eğitim
2-İş bulmak
3-Evlilik
4-İş kurmak
5-Yatırım yapmak (bazı ülkeler için geçerli)

Her birinin ülkeden ülkeye değişen kırılımları var. Öncelikle "kasiyer olarak da çalışırım" yeter ki gideyim kafasından çıkın. Mühendisseniz ve ortalama üstü kazanan bir mühendisseniz almanya'da vb kasiyer olarak ya da benzeri vasıfsız işlerde çalışamazsınız yaşam kaliteniz ciddi oranda düşer. Türkiye'de işinde gücünde ve ortalamanın biraz üzerinde kazancı olan insanların vasıfsız işçi olarak gitmesi çok manasız. Muhtemelen yurtdışı için tek fırsatınız olacak hayatınızda, onu da böyle boşa harcayacaksınız.

Adım adım üstünden geçelim. yukardaki adımların.

1-Eğitim: bu zaten net. yüksek lisans için başvuru yapabilirsiniz. Birçok ülkede ab dışından gelenlere eğitim paralı. Ama bazı ülkeler ya da üniversiteler mühendislik, ziraat vb niş alanlara yönelik imtiyazlar sunuyor. İş geçmişiniz varsa yüksek lisans başvurusunda büyük avantaj. Burada da 2 kriter var. Almanya gibi ülkelerde yüksek lisans çok ciddiye alınır ve epey sıkı ve zorlu bir kabul süreci sizi bekler. Hollanda, İsveç, İngiltere, İtalya, İspanya, Polonya, Çekya vb ülkelerde çok iddialı olmayan özel okullardan daha kolay kabul alırsınız. Size çok büyük bir artı sağlamaz oradan alacağınız diploma tabii. Ama AB sınırları içinde yasal olarak oturma hakkı sunar. Ayrıca yine o ülkede bir eğitim kurumundan diplomanızın olması yine iyi kötü bir avantajdır iş ararken. Bazı ülkeler mesela polonya, okurken çalışma konusunda epey esneklik sunuyor. Tabi bu çok suistimal edildiğinden, lisans gibi gidip vasıfsız işlerle çalışma izni alıp ülkede kalanlar olunca, vize süreçleri zorlaştı oralarda da. Bu yolla gitmek istiyorsanız, yüksek lisans konusunda ciddi olduğunuzu göstermeniz lazım. Hakikaten sonrasında da bu alanla ilgili işler kovalayacaksınız orada.

2-aİş bulmak. AB özelinde konuşuyorum mühendislik diplomanızla ve iş geçmişiniz de varsa blue-card almanız çok zor değil. Yeter ki "vize sponsorluğu" sunan bir şirketten teklif alın. Türkiye'de uluslararası bir şirketteyseniz zaten türkiye'den oraya zıplamak çok zor değil. Ha AB ülkeleri son zamanlarda türkiye'den daha zor adam alıyor. Onun yerine Türkiye'den Dubai'ye giden çok. Çünkü Dubai Expat bölgesi. Orada 2-3 sene hem para biriktiriyor hem çevre ediniyor. Çünkü dubai'de çalışan avrupalı ve amerikalılar birkaç yıl sonra başka ülkeye geçiyor ya da evlerine dönüyor. Eğer iyi bir network sağladıysa bu bağlantılar da özellikle yönetici seviyesinde ab ülkelerinde iş kapısı açabiliyor. Vasıflı işçiyseniz bu arada almanya'da iş arama vizesi var. 6 ay almanya'da oturma ve iş arama hakkı sunuyor size. Türkiye'dense orada iş aramak daha rahat olabilir. ama tabii 6 ay orada geçinecek paranızın da olması şartı var.

2-bİş bulmanın diğer yolu da mavi yakalı sayılabilecek bir meslek sahibi olmak. Özellikle AB'de beyaz yakalı vasıflı insan çok. Ama daha teknik alanlarda çalışacak tekniker, operatör gibi insanlara ihtiyaç çok. Ya da berber, terzi, aşçı, tesisatçı, vinç operatörü gibi meslek sahibi insanlara... Bu tabii ki elini kolunu sallayarak olmuyor. Ciddi ciddi bir eğitim kurumundan belgenizin ve bu alanda iş geçmişinizin olması lazım. Bir de beyaz yakalı işlerde ingilizce yeterli oluyor genelde ama bu işlerde gidilen ülkenin dilini b1 seviyede bilme şartı oluyor genelde. Yine de Türkiye'den ciddi ciddi bir "mavi yaka" göçü de var. bu konuda çalışan ajanslar var. Aynı zamanda işkur üzerinden de sık sık almanya gibi ülkelerden bu konuda iş ilanları düşüyor. Burada özellikle aşçılık birçok ülkede iş fırsatları açabilen bir alan. Ama çok ciddi eğitiminizin ve iş geçmişinizin olması lazım en azından 2-3 yıllık.

3-Evlilik. Allah mesut etsin, çeşme'de, antalya'da birinin kalbini çalabilirseniz alır götürür sizi de.

4-İş kurmak. Ankara anlaşması çok büyük nimet. Birçok AB ülkesinde şahıs şirketi kurarak oturum hakkı elde edebiliyorsunuz. Tabii ki çok sıkı şartları var. Öncelikle alanınızla ilgili bir iş yapmanız lazım ve o alanda türkiye'de bir iş geçmişiniz olmalı. Yani mühendisim ben şimdi de hollanda'ya restoran açacağım derseniz kimse yemez. Ama şunu yapabilirsiniz, makine mühendisiyim ve hollanda da mühendislik alanında danışmanlık ve ekspertiz hizmeti vereceğim diyebilirsiniz. Mesela bu yöntemle bir firmayla freelance iş anlaşması yapıp normal çalışan gibi oraya iş yapan bir arkadaşım oldu Londra'da (ui designer). Bu yöntemle ya ciddi ciddi şirket kurar çalışırsınız. Ya da freelancer olarak fatura kesip normal bir firmada iş yaparsınız. Şartlar ülkeden ülkeye değişiyor. En kapsamlı bilgi hollanda konsolosluğunun sitesindeydi benim gördüğüm. Ama bu vizenin de bağlayıcılığı var, mesela yıllık belli bir gelir limitini tutturmanız lazım vizenin yenilenmesi için. Başvurularda da iş planınızı çok iyi anlatmanız lazım. Uzun vadede istihdam sağlayabilmeniz de önemli.
Özellikle danışmanlık, freelance vb şekilde çalışabilecek beyaz yakalı iş kolları için çok fırsat sunuyor ve çok da faydalanan oldu. Ya da türkiye'de aşçı, kuaför falan olup dil öğrenip yurtdışında böyle iş kuranlar da oldu. Youtube'a yazın çıkıyor. Ankara anlaşmasıyla kuaför falan açanlar var hollanda'da. Bir de henüz AB'ye girmemiş ama eli kulağında bazı balkan ülkelerinde şirket açmak falan kolay. Şu anda karadağ mesela türk restoranlarıyla, dükkanlarıyla dolu. Onlar heyecanla AB'ye girmeyi bekliyor orada. ABD'de ise 900.000 dolar yatırımla bir iş kurar ya da bir işe ortak olursanız direkt vatandaşlık alabilirsiniz.

5-Yatırım. Bazı ülkelerde gayrimenkul yatırımı yaparak oturum hakkı alabiliyorsunuz. Hepsinin şartları kendi içinde değişiyor. Bazısı vatandaşlık veriyor, bazısı sadece oturum veriyor, bazısı yanında çalışma izni de veriyor gibi gibi... Varsa sermayeniz, gelir de sağlayabilirseniz gayrimenkulle bu da bir yöntem.

bunun dışında umut fakirin ekmeği greencard her zaman bir fırsattır.

Ama sizin manteliteyi bi değiştirmeniz lazım. Niyetiniz ne o bile belli değil.

Yani gidip birkaç yıl para kazanayım sonra döneyim türkiye'de ezeyim mi diyorsunuz? O zaman basın gidin dubai'ye, katar'a...

Yok orta sınıf rahat bir hayatım mı olsun diyorsunuz. O zaman nitelikli göçmen olarak Avrupa'yı zorlayın. Ama burada da seçiçi olun. İnanın almanya'da kasiyer olarak çok daha süper bir hayatınız olmayacak. Bir de AB ciddi ciddi otomasyon yatırımları yapıyor. Çünkü nüfus az, niteliksiz nüfus da az. İşçi maliyetli. Haliyle birkaç yıl sonra vasıfsız işçi statüsü daha da zor olacak AB bünyesinde.

hele ABD'de kasiyerlik falan niyetiniz varsa hiç boşa uğraşmayın. ABD'de türkiye'yi mumla ararsınız. ABD gerçekten orta üst sınıf olarak yaşamayı garantileyen bir gelir ya da iş fırsatı varsa tercih edilebilecek bir ülke. Kasiyerlik, uber sürücülüğü yapmak için ABD'ye gittiğinizde nolur hasta olmayayım da hastaneye düşmeyeyim diye dua edersiniz her gün. Ha ben oraya kapağı atayım, kendime nitelikli işler bulurum diyebiliyorsanız ona bişey diyemem. ABD yükselmenin de, dibe vurmanın da sonunun olmadığı bir ülke.

AB sınırları içinde özellikle kuzey avrupa'da devlet sizin dibe vurmanıza mani olur. sosyal yardım yapar, iş bulur hatta norveç'te falan ev bile bulur. Ama ABD'de sistem çok acımasızdır.
0
anten
(24.04.23)
Alanınızda yetkinliğiniz varsa tr’den başvuru yapıp kabul alıp gidebilirsiniz. Öyle mühendisler var ki almanca, hollandaca bilmese bile oralarda yüksek maaşa iş bulup gidiyorlar. İyi değilseniz para verip kursa fln kaydolun. Bir şekilde kalmanın yolunu bulursunuz zaten oraya gıdince.
0
yalniz kizkulesi
(25.04.23)
ana dilini öğrenmekte zorlanacağın herhangi bir ülkeye gitme.
0
rain when i die
(25.04.23)
(4)

Bunlari seven birine ne tavsiye edersiniz

songforsomeone
Cok severek izledigim ve bayildigim animasyonlarSoul Inside OutEncantoLucaMoanaCocoKlaus Deniz Canavari Hepsi cok anlamli benim icinBunlara ek tavsiyeniz var mi? Tesekkurler, sevgiler
Cok severek izledigim ve bayildigim animasyonlar

Soul
Inside Out
Encanto
Luca
Moana
Coco
Klaus
Deniz Canavari

Hepsi cok anlamli benim icin
Bunlara ek tavsiyeniz var mi?
Tesekkurler, sevgiler
0
songforsomeone
(23.04.23)
Ayrica tum Miyazakileri izledim
0
🌸songforsomeone
(23.04.23)
duygusal animasyonları seviyorsan, kesinlikle:

mary and max
0
sir gawain
(23.04.23)
up
corpse bride
otel transilvanya
0
sanemz
(23.04.23)
Wal-e listede yoktu. İzlemediyseniz kesinlikle. Hatta pixardan izlemediğiniz ne varsa izleyin gitsin. Bir de tüm Miyazaki animelerini izledim demişsiniz. Iizlemediğiniz Isao Takahataanimeleri varsa onları da seversiniz.
0
yazdonumu
(23.04.23)
(15)

kitap tavsiyesi istiyorum?

deartheodosia
dünyanın sonunun geldiği kitap önerilerinizi istiyorum. ithaki bilimkurgu serisinin çoğunu okudum ve biliyorum bu nedenle kategori dışı. stephen king hiç sevmem. en son okuduklarım ling ma, salgın (genelde beğenilmemiş ama ben bayıldım) ve station eleven, emily st. john.
dünyanın sonunun geldiği kitap önerilerinizi istiyorum. ithaki bilimkurgu serisinin çoğunu okudum ve biliyorum bu nedenle kategori dışı. stephen king hiç sevmem. en son okuduklarım ling ma, salgın (genelde beğenilmemiş ama ben bayıldım) ve station eleven, emily st. john.
0
deartheodosia
(18.04.23)
wool serisi var hatta apple tv serinin dizisini çekiyor, ilk kitap silo, bu da dizi fragmanı

youtu.be
0
freebird5406_2
(18.04.23)
freebird, seriyi okudum, teşekkürler :)
0
🌸deartheodosia
(18.04.23)
bu seri de mi ithakidendi ona dikkat etmenişim
0
freebird5406_2
(18.04.23)
Hala okumadıysan "War of the Worlds"
0
Yourcousinmarvinberry
(18.04.23)
marvinberry, okudum :/
0
🌸deartheodosia
(18.04.23)
john wyndham - triffidlerin günü
0
sir gawain
(19.04.23)
Kedi Beşiği -Kurt Vonnegut
Harika Güzel Yarınlar -Cory Doctorow
Antilop ve Flurya -Margaret Atwood

BK klasiklerinden de çıktılar ama belki başkalarının işine yarar diye yine de ekliyorum
Yer Açın! Yer Açın! -Harry Harrison
Bu Ölümsüz -Roger Zelazny
0
kobuzchu kiz
(19.04.23)
Film olur mj?

Knock at the cabin
0
summerof69
(19.04.23)
valla stephen king sevmesen bile mahseri (the stand) okumalisin bence. apokaliptik kurgu sevdalisi olarak cok begenmistim.
0
antikadimag
(19.04.23)
antikadimag, the stand’i okumuştum. diğer stephen king kitaplarına göre daha iyiydi bence de.

goodreads’te arattığımda hep young adult kitap serileri çıkıyor, temiz bir liste de bulamıyorum.
0
🌸deartheodosia
(19.04.23)
Sondan Bir Önceki Gerçek - Dick, Philip K.
0
unalub
(19.04.23)
okumadım, filmini izledim. en kısa zamanda okumayı düşünüyorum: cormac mccarthy-yol
0
nothing in my way
(19.04.23)
nothing in my way, teşekkürler. okudum ve çok severim. tavsiye ederim ben de.
0
🌸deartheodosia
(19.04.23)
@deartheodosia teşekkürler. okuyayım ben de o zaman.
0
nothing in my way
(19.04.23)
İthaki cogunu okudum demişsin ama belki gözden kacmistir;

Arthur c. Clarke - childhood's end
0
makbur
(19.04.23)
(7)

playstation 5 oyun tavsiyesi

kibritsuyu
hayatımda ilk defa evimize oyun konsolu girdi, o yüzden bilgimiz yok ve heyecanlıyız.bilenlerden oyun tavsiyesi istiyoruz. oyunculardan biri 11 yaşında amabakmayın 11 dedim diye bebe oyunlarını sıralamayın.fifa 23 cepte. bize bir araba yarışı lazım, split screen ile karşılıklı kapışalım. kontrolleri
hayatımda ilk defa evimize oyun konsolu girdi, o yüzden bilgimiz yok ve heyecanlıyız.

bilenlerden oyun tavsiyesi istiyoruz. oyunculardan biri 11 yaşında amabakmayın 11 dedim diye bebe oyunlarını sıralamayın.

fifa 23 cepte.

bize bir araba yarışı lazım, split screen ile karşılıklı kapışalım. kontrolleri kolay olsun, her virajda yoldan çıkmayalım. kayınçonun ps3'ünde blur diye bir oyun vardı çok severdik onu. öyle bir şey.

böyle first person shooter tipi elde silah düşmanları vurduğumuz tarz bir şeyler lazım.

bir dövüş oyunu lazım. ucuzdu, mortal kombat 11'i aldım ama çok tat vermedi yani şiddet görüntüsü ekliyecez derken oyunun dövüşme kısmını ikinci plana atmışlar. eski kafalıyım ben, klasik bir dövüş oyunu yok mu?

bunların dışında şu mutlaka olmalı, şunu kesin bulundur diyeceğiniz neler var? sırf çocuk diye düşünmeyin, benim tek başımaoynayabileceğim şeyler de önerebilirsiniz. mesela gta v de aldım, senaryosu pek çocuğa uygun gibi gelmedi en başından, devamı ne olur bilmiyorum.

tabii öyle binlerce lirayı dökecek kadar zengin değiliz. mümkün olduğunca ucuz, indirimli, hatta beleş oyunlar, veya şu fiyat ama kesinlikle değer, ps plus üyesi ol şunları kaçırma diyeceğiniz her tavsiyeye açığız.

teşekkürler.
0
kibritsuyu
(18.04.23)
Playstation demek ekskluujiv demek benim gözümde, çocukları da düşündüğümüz zaman Uncharted serisi baştan sona türkçe dublaj oturulur bitirilir. Gerçi onun da exclusive'liği kalmadı, uncharted 4'ü şu an pc'de oynuyorum. Days gone'ı da oynuyorum hatta. spider man'i de. last of us part 1'i de oynayacağım. Lan? Konsola özel oyun kalmamış şaka maka.
0
onemoremile
(18.04.23)
ilk olarak ps plus alıp playstation klasiklerini oynayın. playstation'ın en büyük artısı kendine ait exclusive oyunları ve hepsi klasikleşmiş, iyi oyunlar. bunların çoğunu ps plus ile oynayabilirsiniz. mesela:

horizon zero dawn
ghost of tsushima
spiderman
god of war
last of us
uncharted
bloodbourne

şu anda bunların hangileri katalogda bilmiyorum. ama bu oyunları oynamadan ps sahibi olmak, konsolun en büyük avantajını kullanmamak olur.

bu arada bu oyunların hepsi single player oyunlar.
0
sir gawain
(18.04.23)
"Last of us" easter indiriminde zombi falan kesiyorsun. Yillardir oyun oynamiyorum ama bu beni sardi. Gerci icinde lezbiyen sevisme sahnesi var. cocuklar icin bu durum nasil olur bilemem.
0
tezek
(18.04.23)
split screen için: team sonic racing, beach baggy racing, crash team racing
ikinizin beraber oynayabilecği ödüllü muhteşem oyun: it takes two

kediyi yönlendirdiğiniz bir başka harika oyun: stray

fps: days gone, far cry primal, far cry 5, red dead redemption 2

klasik dövüş oyunu kansız olsun: ufc

mutlaka oynamalısın: uncharted serisi, bioshock, dishonored, ghost of tsushima, hitman serisi.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.04.23)
dövüş oyunu için şunu ekleyeyim. kandan ve şiddetten rahatsız olduğumuz için öyle yazmadım. ben 44 yaşındayım, çocuğumun yaşında ben de oyun oynardım, amiga 500 çocuğuyuz. mortal kombat bizim zamanımızda çıkan bir oyun, street fighter'dan sonra çağ atlatmıştı. ama normal dövüşürdün, en sonda finish him diyince rakibin kalbini sökerdi, ne bileyim omurgasıyla birlikte kafasını koparırdı, biz de heyecanlanırdık ohaa ne yaptı lan diye.

şimdi mortal kombat oynuyoruz, ulan adamın yapmadığı kalmıyor, oyunun ortasında bacağım kadar testereyi saplayıp hatır hutur kesiyor, bi koyuyor gözleri patlıyor, kaburgalarını kırıp kafasına hançer sokuyor, kanlar fışkırıyor. sonra adam kalkıp aynen devam ediyor. lan heyecan nerede? yani finish him'de kalbini sökmek oyuncak kalıyor resmen. bi de bunları yiyen adam kalkıp dövüşmeye devam ediyor anasını satayım. bitince yine finish him diyor. ulan daha ne yapabilirsin ki zaten finish him yapınca heyecanlanalım? şiddet tiyatrosu yapmak için dövüş tarafını yalan etmişler. katır kutur kesip delik deşik ettikten sonra kalkıp dövüşmek neymiş? aduket at, bıçak fırlat, ateş yolla, elektrik çarptır. scorpion kanca atıp çekerdi mesela en şiddetli hareketi buydu. şimdi bin katını yapıyor, karşıdakine bir şey olmuyor. çocuk bile dedi baba bu adam nasıl geri ayağa kalkabildi diye. zerre heyecan duymadı, bırak şiddetten kötü etkilenmeyi. kan çıksın o dert değil.

pek sevmedim bunu.
0
🌸kibritsuyu
(18.04.23)
oyunlar ilginç ya. ölüyorsun tekrar diriliyorsun falan.:) oyunların doğası saçmalık zaten hocam takılma bu kadar.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.04.23)
hocam oyunların mantığına takılmıyorum zaten. oyun bu elbette öyle şeyler olacak. yetmiş kurşun yiyip yerde bulduğu sağlık çantasını alınca cillop gibi iyileşmez kimse.

anlatmak istediğim o değil yahu. heyecan yok heyecan. güzelce dövüp finalde mükemmel bir bitiriş yapmak varken bütün oyunca salak salak aşırı abartılı heyecansız şiddet görselleri. o kadar karikatürize ki oynadığın dövüşten bir şey anlamıyorsun. yoksa testereyi soktuğu halde ölmüyor, öyle saçmalık mı olur demiyorum. sok yine testereyi, adam düşsün. hatır hutur kestirmeye ne lüzum var sonunda öldürmeyeceksen?
0
🌸kibritsuyu
(18.04.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.