Giriş
(9)

LGBT normalleşti mi Türkiye'de?

ferenc
Sarıgül'ün LGBT kaset söylentileri hiç ilgi görmedi. Sanki normalleşti gibi. Ne düşünüyorsunuz?
Sarıgül'ün LGBT kaset söylentileri hiç ilgi görmedi. Sanki normalleşti gibi. Ne düşünüyorsunuz?
0
ferenc
(18.07.24)
Sarıgül edilgen konumda olmadığı için olay büyümedi bence.
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
Sana bir tr gercegi soyleyeyim mi

Gay lezbiyen yada trans insanlarin sayisi gercekten baya fazla

Ama cogu gizlenerek yasiyorlar insanlarin cogu zannediyor ki lgbt sadece nadiren gorunen bisey

Aslinda cevremize baktigimizda amcamiz dayimiz teyzemiz yengemiz kardesimiz abi ablalarimiz daha bir cogu lgbt olabilir fakat dedigim gibi insanlar gizleniyor yada ne yapacaklarini bilmiyorlarkisa gorunur degiller

Herkes birer lgbt adayidir ben taksimde cok takildim ne insanlarla tanistim ünlü yada ünsüz anlatsam klavye yetmez burada
0
Zetnikov
(18.07.24)
Sarıgül "aktif" olduğu için yayanların umduğu kadar ilgi görmedi. Anadolu irfanı, aktif olunca gay olmadığını sanıyor.
0
nawar
(18.07.24)
Ben de öyle düşünüyorum. Pasif olsaydı daha büyük etki yapardı
0
🌸ferenc
(18.07.24)
Neredeyse köpeklerin terörist ilan edildiği bir ülkede lgbt'nin normalleştiğini düşünmek çok iyimserce gibi geldi bana.
0
nick konusunda kararsizim
(18.07.24)
Ücretli trans bireylerin kazandığı paraları baz alırsan ülkedeki potansiyeli tahmin edebilirsin.
0
HellKeePer
(18.07.24)
Şu anda Türkiye'de ne olduğu fark etmeksizin herhangi bir görüş, kimlik, yaşam tarzı marjinalize olmuş durumda. Siz sayın ben de o da marjinal diyeyim. Marjinalize olmayan herhangi bir şey yok. Resmen ergenlik bunalımındayız.
0
akhenaten
(18.07.24)
Sarıgül'ün siyaseti domine edecek bir gücü yok. Güçlü birisi olsaydı şu anda tüm troller medya harekete geçer işini bitirirlerdi.
0
komando kani var bende
(18.07.24)
lgbt'den ziyade seks kasedi olayı sıradanlaştı.

çok sevişken erkek arkadaşlarım var. merak ediyorlar trans bireylerle ilişkiyi ama anlatamıyorsun. o zaman sen de gay oluyorsun deyince itiraz ediyorlar :))

x'de biri yazmış, seyredince benimki kımıldadı diye.
olay bu. ülke olarak bastırılmış cinsellik altındayız.
0
janderzel zartanyan
(19.07.24)
(9)

Tek kulağa küpe takmak

Bir ben var benden şurada
Komik değil mi? Yani bakıyorum gençlerde zaten oek görmüyorum da 45-50 yaşında adam tek kulağına küpe takmış benim gözüme acayip batıyor, başka birinin 2 kulağında küpe olsa mesela çok normal geliyor ama tek kulağında küpe olunca yaş bunalımına girmiş bi ergen gibi gözüküyor bana, siz ne diyorsunuz?
Komik değil mi? Yani bakıyorum gençlerde zaten oek görmüyorum da 45-50 yaşında adam tek kulağına küpe takmış benim gözüme acayip batıyor, başka birinin 2 kulağında küpe olsa mesela çok normal geliyor ama tek kulağında küpe olunca yaş bunalımına girmiş bi ergen gibi gözüküyor bana, siz ne diyorsunuz?
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
biraz bile absürt durmuyor vallahi. -tek kulağında küpespor
0
kel aynak kusu
(18.07.24)
Hocam aslında bu çok temel bir kavrayış, senin için sıradan olan şeyler başkası için mücadele gerektirebiliyor

Geçen sokak röportajlarında tam dediğin gibi bir adam vardı muhabbet tıkanınca senin gibi küpeyi sordu, adam da 30 sene memurluk yaptım o zamanlar takamıyordum artık emekliyim istediğim gibi yaşıyorum dedi

Bazı mesleki mecburiyetler, bazı sosyal çevre ve kodlar yüzünden insanlar istedikleri basit şeyleri bile yapamıyorlar

iki küpe tek küpe beş küpe kimseye zararı yok :)
0
grimavi
(18.07.24)
Ben seviyom, hoj
0
abuzer
(18.07.24)
Bu mevzu bayadır konuşulmuyor ama bi 10 sene önceye kadar "iki kulağına küpe takan erkek gaydir" kıstası vardı. Hatta tek kulağına takanın da sola takması lazımdı sağa takarsan yine gaydin :D

Yani bayadır bu saçma önermeyi duymadığım için artık bitti bu dönem diye düşünüyorum ama belli bir yaşın üstü için travma olabilir hâlâ
0
nundu
(18.07.24)
ne alaka ya, benim kupem yok ama takiyim desem ikinci bir kulaga takmak asla aklima dahi gelmez yani.
0
bay b
(18.07.24)
90'larda filan "erkekler sol kulağına tek küpe takar" gibi bir söylem vardı.
Sağ kulağında veya her iki kulağında küpe olanlara farklı anlamlar yüklenirdi. LGBT, politik doğruluk vs. de olmadığı için dümdüz giderlerdi.
O zamanın genç adamları bunun etkisinde olabilir.
0
burfak
(18.07.24)
Birde kupe takan toptur diyip moda olunca kendisi de takan tipler vardi

Gizli hayranlik iste kendisi takamayinca karsi tarafa ibne derlerdi

Aynisi sac uzatma icinde gecerliydi
0
Zetnikov
(18.07.24)
Tek kulağına takan takı takıyordur, iki kulağına birer tane takan ise bol şalvar giyip tarot bakıyordur gibi geliyor bana da. Hadi bakalım ahahaha.

Küpe takmıyorum. Takmayı da düşünmüyorum. Tek kulağa 1 küpe takma olayı 2 kulağa total 27 tane takmaktan da iki kulağa birer tane takmaktan da daha normal geliyor bana.


Not: Erkeğim ben de beyler, burada beğenimi belirttiğimi düşünüp mesaj kutuma gelmeyin.
0
nawar
(18.07.24)
sola takan özgür, sağa takan gay, ikisine de takan özgür gay demişti yaklaşık 17 sene önce üni'de arkadaş benim 2 tarafta da olduğu için :)
0
high hopes of the sozluk
(18.07.24)
(12)

Turkiye'deki sigara fiyatlari

baldur2
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.

Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
0
baldur2
(18.07.24)
Aslında 20 yıl önceki fiyatlara göre bayağı yüksek. Çeşit çeşit sigara vardı ve aralarında da fiyat farkı vardı.

Sigara içen çok fazla, 20lik paket sigaranın 16 dalı vergi diye biliyorum, buradan bir de yakıttan gelen verginin geliri muazzam. Fiyat arttırırken bunu da düşünüp arttırıyorlar bence, sigara fiyatlarını iki katına çıkartsalar herkes kaçak tütüne kayar ya da sigarayı bırakır, bu da devlet bütçesinde büyük gedik açar.
0
lamborcini
(18.07.24)
Alkolün pahalı olma sebebi politik, bunu bilmeyen yok sanıyorum genel bir bilgi bu. Artık şaşırmıyor olmalısınız buna.

Sigara ise farklı, öncelikle dini açıdan net bir kapsama girmiyor ve tüketen çok sayıda insan var, tüketen insanlar her kesimden. sigara fiyatlarına haddinden fazla zam yapıldığında bu içenlerin sigarayı bırakmasına sebep olmuyor bu da defalarca kere görüldü bu ülkede. Kimse isyan etmiyor zaten, ama bunun yerine kaçak sigara tüketimi artıyor. Hem insanlar sigara içmeye devam ediyor, hem de devlet daha az vergi almış oluyor. Bu istenen bir şey değil haliyle.

Ayrıca "o kadar da ucuz" değil. Maaşları da dolar cinsinden düşünün. Sigara fiyatları akaryakıt gibi maliyetleri üzerinden belirlenmiyor. İnsanların alım gücüne göre zorlayıcı bir seviyede tutuluyor. Haliyle ucuzu pahalısı nedir diye düşünürken maliyet hesabı yapıyormuş gibi düşünmemelisiniz. Avrupa'da 2 dolara satılması farklı, Türkiye'de 2 dolara satılması farklı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Ne olsun istiyorsun, sigara içmiyorsan sana ne?
Türkiye dünyada en çok sigara tüketen ülken. Çoğu markalar da burada üretiliyor.
0
numlock
(18.07.24)
bugün hep birlikte sigarayı bırakalım, yarın benzin 100 lira. ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri sigaradan alınan vergi. bakmayın reisin milletin cebinden paketi aldığına. yenisini alsın da vergi versin diye yapıyor öyle :D
0
mustafakesekci
(18.07.24)
@lamborcini aslında sigara fiyatları reel olarak epey bir düştü. www.verikaynagi.com
Mesela 2013’te ortalama sigara 7.50 3 euro yani. 2016’da 11,25 3 euro’dan da fazla. Şu an 2 euro’nun altında.

@akhenaten çok sayıda çalışma var sigara fiyatları arttıkça bırakan insan sayısı da artıyor, istersen birkaçını bulur gönderirim. Bu sebeple mesela Hollanda’da sigara halihazırda çok pahalı (8-10 euro civarı) ancak 30 euro’ya çıkarmayı tartışıyorlar.

@numlock İşte tam da bu yüzden, Türkiye’nin dünyada en çok sigara içen ülke olması nedeniyle, devlet sorumluluğu olan halk sağlığı konusunda yeni politikalar üretmeli ve günlük, kısa vadeli çıkar odaklı değil de uzun vadede sigara tüketimini azaltacak, bilimsel olarak kanıtlanmış yollara gitmeli. Buna daha fazla zam da dahil.
0
but that was just a dream
(18.07.24)
Dunyadaki en ucuz sigara turkiye'de arkadaslar belki de. Bunu sormamda bir absurdluk gormuyorum.



@numlock

Sorun da o zaten.
0
🌸baldur2
(18.07.24)
Ben şeyi merak ediyorum, Avrupa'da pahalı olan sigarayla Türkiye'deki birebir aynı mı yoksa yine ucuza getirmeye çalışıp daha da kanserojen mi yapıyorlar acaba.

Bu arada sigara pahalı olunca vape denen şeye dadanıyorlar veya boş sigara tüpleri kağıtları alıp kendileri tütün ve/veya ot vb. şeyler içiyorlar. İçen yine yolunu buluyor. Sigara dünyası acayipmiş, AB üretimi bir sürü sigara tüpü, doldurma makinesi, filtresi vs var ve hepsinin İtalyan İspanyol Polonya markası falan olması fena güldürmüştü beni haha sen pahalı yaparsın başka yerden patlar.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
Vergi olayi zaten soylenmis.
Bu benim sigara firmasında çalışan arkadaslarimdan bilgidir;
Sigara firmalari malum lobici. Lobisi güçlü olan yerde zaten elektronik sigara yasaklatiyor vs. Sonra da sigarayi dayiyor.

Lobisi güçlü olmayan yerlerde "sigara çok kötü icmeyin elektronik için " diyor.

Kısacası sigara lobisinin de etkisi var ama tabiki devlet bu konuda sağlık falan değil kendi çıkarlarıdm düşünülüyor. halkın zaten hobiymis, alkolmus, disari cikmaymis vs yapabilecek bir parası yok, insanlar fakir Tek parasi cay/kahve/sigara. Bundan sigarayi da alirsan sıkıntı çıkar. O çıkmasın diye. Yoksa emin ol daha fazla vergi için verirlerdi zami.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
romanya'da camel 25 lei.
cluj-napoca'da herkesin maaşının ortalaması 1000 euro (hemen hemen 5000 lei).
ortalama 1+1 ev kirası otopark dahil 2500 - 3000 lei (500 - 600 euro arası).
ben valla romanya'da sarma sigara alıyorum.
1 kilo tütün kargo dahil 200 lei'ye denk geliyor.
2 ay aşağı yukarı idare ediyor beni.
günde 1 paketten fazla sigaraspor.
0
rain when i die
(18.07.24)
@but that was just a dream, buraya bir parantez açmak istiyorum, bunu gösteren araştırmalar yok demedim. Elbette ki var, zaten sigaranın komple yasaklanmasındansa fiyatlarının yükseltilmesinin sebebi bu tür araştırmalar. Bu bir sır değil. Ancak araştırmalar yapıldığı bölgelerin gerçekliğini yansıtıyor. Bunları doğrudan buraya uyarlayamayız. Hiçbir araştırmaya gerek olmadan zaten bir malın fiyatı ortalama alım gücünün üstüne çıkarsa ona erişimin kısıtlanacağını söyleyebiliriz, ancak kaçakçılıkla mücadele ve halkın tutumu da bu sonuçları etkileyen faktörlerden birisi.

Bunun en yakın dönemdeki örneğini 2010'lu yıllarda bizzatihi yaşayarak gördük aslında. Sigara fiyatları yükseldi ve her köşe başında kaçak tütün satan dükkkanlar türedi, bu tütünler bir şekilde dolaşımda kalmayı başarabildi. Aynı zamanda fiyatları da sigaraya gelen zamlarla sürekli yükselmeye devam etti. Sonuç olarak kayıt dışı ekonomide artış meydana geldi.

Toplumun genel duruşu da bu olayın yaşanmasını engelleyecek bir yapıda değil. İnsanların geneli "sigara kötü bir şey", "içmesen daha iyi" demekten öte bir duruşa sahip değil. Sigaraya karşı hassasiyet gösteren ve hatta genel olarak sağlıklı yaşamanın önemine vurgu yapan insanlar genel çerçevede, kaba bir tanımla plaza insanlarından oluşuyor. Diğer kesimlerdeki insanlarda bu kadar belirgin bir hassasiyet yok. Ben göremiyorum en azından. Sadece sigara değil her türlü gıda maddesine karşı ve ayrıca sağlıklı diyet yapılarına ve yaşam tarzlarına karşı böyle bir umursamazlık hakim. Hal böyleyken daha detaylı programlar olmadan sadece fiyatları yükseltmek çözüm olsun sanmıyorum.
0
akhenaten
(18.07.24)
Türkiye'de gerçekten çok ucuz. Alkollü içeceklerden ucuz olması ise tamamen siyasi-dini sebeplerden.

Gelişmemiş ülkeler ve bu ülkelerden yoğun göç alan ülkelerde sigara tüketimi fazla olur. Hele bir de halk sağlığı temelli sigara fiyatlandırma politikası yoksa. Biz bu üçüne de tik atıyoruz. Haliyle Dünya'da en çok sigara içilen ülkelerden biri Türkiye. Sigaradaki yüksek vergi sayesinde fiyat bu seviyede. Vergi olmasa sudan ucuz.

Kayda değer bir vergi kaynağı oluşturuyor. Bizde halktan alınan vergi, halk sağlığından önemli olduğu için fiyat böyle. Çünkü fiyatı arttırırsa sigara içen azalacak. Ayrıca alternatif yöntemlere (kaçak sigara, tütün vb.) yönelen artacağı için paket alan düşecek ve vergi geliri düşecek. Başka sebepten değil.
0
nawar
(18.07.24)
Her ülkenin maliye politikası ve öncelikleri farklıdır neden benzer veya aynı olsun ki! Tekel ürünleri ekemk gibi temel tüketim malı değildir faydalı değildir dolayısıyla ekmek gibi faydalı nimetlerle mukayese edilemez. Tekel ürünleri toplum sağlığına zararlı olduğu için caydırıcı vergi politikası uygulanır.
0
doharkoman
(18.07.24)
(1)

resmi tatillerde ek mesai ücretini tam yatırmayan işveren için ne yapılır?

mustaafaa
merhaba. profesyonel bir yoruma ihtiyacım var. bunun için hukuk bürolarına başvurmam gerektiğini biliyorum ama nereden başlayacağımı bilmiyorum. bu konuda bilen birileri bana yol gösterirse sevinirim.
merhaba. profesyonel bir yoruma ihtiyacım var. bunun için hukuk bürolarına başvurmam gerektiğini biliyorum ama nereden başlayacağımı bilmiyorum. bu konuda bilen birileri bana yol gösterirse sevinirim.
0
mustaafaa
(17.07.24)
Ulusal bayram ve genel tatil günü çalışmalarında, eğer aksi yönde bir toplu iş sözleşmesi ya da işverene ait bir vaat yoksa çalışılan gün kadar ek ücret alınır. Yani günlük ücretin 1 liraya geliyorsa ve 3 gün çalıştıysan maaşın yine tam yatar, üstüne fazla mesai ücreti olarak 3 lira eklenir. Burada bazen hata yapılıyor. 3 gün için, maaşa ek olarak 6 lira yatacak sanılıyor. Bu, sebeple kavram karmaşası çıkabiliyor.

Bundan sonraki adım öncelikle iş yeri ile görüşme, olmazsa 170 (ÇSGB) ile konuşma. Vatandaş temsilcilerinden konuyla ilgili istediğiniz desteği alıp şikayeti yapabilirsiniz. Olumsuz adımda ara bulucu adımı devreye girer. Orada da anlaşılamazsa mahkeme yolu. Genel tatil ücreti hakkınız 4857 no'lu İş Kanunu'nun 37, 44, 45 ve 47. maddelerinde işlenir. Haliyle eğer yukarıda bahsettiğim hesap hatası yoksa iş mahkemesinden olumsuz dönme imkanı yok.
0
nawar
(18.07.24)
(10)

given sıfat olarak

yetkili birine benzeyen abi
he's very given...gibi bir kullanım var mı? bir filmde duymuştum ve not etmiştim.şimdi aratınca hep fiil hali çıkıyor given'ın.
he's very given...
gibi bir kullanım var mı? bir filmde duymuştum ve not etmiştim.
şimdi aratınca hep fiil hali çıkıyor given'ın.
0
yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
Fedakar anlamında kullanılıyor olmalı.
0
nwnd
(17.07.24)
taken for granted baabında da
0
nwnd
(17.07.24)
Tabir olarak bizdeki ''Allah vergisi yetenek'' gibi kullanıldığı olur. Ya da karşıdakinin
tekrar eden bir yanlışlığı,sakarlığı gibi durumlarda alaycı şekilde de söylenir.
0
JaMTR
(17.07.24)
duyduğunuz kelime gifted olabilir mi
0
mark greg sputnik
(17.07.24)
hala net bir cevap alamadım arkadaşlar

tureng düşkün diyor.
fedakar, allah vergisi yetenek...

hepsi birbirinden farklı şeyler.

iyi bir şey mi dedi kötü bişey mi belli değil.
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
%99 yanlis duydun.
0
hot potato
(17.07.24)
bir kelimenin birden fazla anlami olabilir. kontekste, kullanima gore degisir.

Senin kullandigin "he's very given" kalibindaki "given" kelimesinin anlami "(birseye) duskun, bagimli, yatkin, meyilli, egilimli"

genelde "given to (something)" seklinde.

He is very given to swearing = O kufur etmeye cok meyilli. (Hep kufreden biri icin kullanilabilir)
0
ermanen
(17.07.24)
tabii ki cümlenin devamı vardı zaten üç nokta koydum.
ama fedakar nasıl olabilir nasıl tamamlansa fedakar anlamı çıkar?
taken for granted çantada keklik görülen demek.
çok alakasız. Bir cümle içinde kullanım örneği bile yok. her şey kendince içinden geleni yazmış :)
0
🌸yetkili birine benzeyen abi
(17.07.24)
İşte o üç noktadan sonrasını yazmayınca kimse bir şey anlamıyor doğal olarak. Bu haliyle en yakın cevap @nwnd'nin dediği gibi "taken for granted" yani cepte görmek. Başka zamir ile kullanıldığına pek denk gelmedim ama "That's a given." o anlama geliyor. Aynı şekilde herkesin bildiği için tekrar anlatılmasına/açıklanmasına gerek olmayan şey, aşikar vs. gibi de anlamı var tabii ki.
0
nawar
(18.07.24)
Yani bunu söyleyenleri tiklememişsiniz ama yanlış duymuş olma ihtimaliniz mevcut ve belki böyle bir kullanım yoktur. Belki driven demiştir mesela, veya giving. Filmin senaryosunu bulma ihtimaliniz var mı internette? Belki de İngilizce altyazı olabilir opensubtitles'da. Eğer kesin olarak given ise cümlenin tamamından çıkabilir cevap.
0
peki madem
(18.07.24)
(8)

35°C ve üstü sıcaklıklarda yapılmaması gerekenler

sekizdokuzon
Özellikle öğle saatlerinde "Kesinlikle yapılmamalı!" dediğiniz neler var?Teşekkür ederim.
Özellikle öğle saatlerinde "Kesinlikle yapılmamalı!" dediğiniz neler var?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(17.07.24)
18-20 dereceye ayarlanmış klimalı yere girmeyin
0
etki
(17.07.24)
- Güneş kremi (bu ısı ve saati beklemeye gerek yok ama yazalım)
- Güneş ışığı altında durmamak
- Bol su içmek
- Mineral kaybına dikkat etmek
- Kişisel hijyen. Özellikle yiyecekler ve ortak temas alanları (sonra ishal salgını var diye ağlıyorsunuz)
- İnce, açık renkli ve bol kıyafetler (tercihen uzun ve kapalı. Araplar çölde boşuna çarşaf-cübbe-entari giymiyor) fakat pamuk, keten vs. malzeme olacak %10 üzeri naylon poşet içerikli kıyafet alacağınıza direkt poşet giyin zaten. En azından daha ucuz
- Tansiyon ve kalp rahatsızlığı olanlar özellikle güneşe çıkmamalı
- Güneş gözlüğü, şapkya ya da şemsiye kullanmalı
- Özellikle öğle yemeklerinde hafif yiyecekler tüketilmeli
0
nawar
(17.07.24)
klimasız evde oturmamak
0
rain when i die
(17.07.24)
Antrenman yapılmamakı ben yaptım pişman oldum :(
0
Bir ben var benden şurada
(17.07.24)
@Bir ben var: Duyuruyu bu cevabı almak için açmıştım, bir süre gelmeyince çıktım dışarı. Salona gidiyorum:p Neden daha önce yazmadın mübarek:/
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Abi içerinin havalandırması iyiyse yapılır ya benim gittiğim yer merdivenaltı o nedenle bi gaza geldim galiba :)
0
Bir ben var benden şurada
(17.07.24)
Şöyle ki herhangi bir kalp sorunumuz yoksa antrenman yapmanın o kadar etkisi yok (ha güneşin altinda kosacaksaniz o farkli. Zaten böyle böyle ölüyor insanlar yarışmalarda falan. Kolay değil sicakta)

Yalniz yazın özellikle düzgün havalandirma olmayan yerde kalp ritmini çok artirmayacak (misal tabata workout yapmak bence yazın kistan daha zor) ve çok fazla ter kaybı yaratmayacak şekilde çalışmak sağlıklı olabilir.

Bu noktada riski minimize etmek için kendine elektrolit su yapabilirsin çünkü insanlar teri sadece su sansa da ter aslında tuz, mineraller ve su yani. Ben o kadar alıştım ki spor salonunda normal su içemem. Kendi kivamini bulursun ama ben su + tuz + limon suyu içiyorum.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
Klimasi yada serin olmayan dolmus gibi araclsra binip yada boylesi mekanlara para kazandirmamak
0
Zetnikov
(18.07.24)
(32)

Bu profildeki kadınları beğeniyor musunuz? Neden?

duygusalatasi
Çekiştirme ve yorumlama sorusudur. Umarım kınanmam. Son dönemde hem gerçekte hem sosyal medyada çok rastlıyorum bu modeldeki kadınlara, zaten neredeyse hepsi birbirinin aynısı. İşin ilginç tarafıysa erkeklerin etraflarında hep kul köle olması, fır dönmesi. Genellikle parası bol erkeklerle birlikte o
Çekiştirme ve yorumlama sorusudur. Umarım kınanmam. Son dönemde hem gerçekte hem sosyal medyada çok rastlıyorum bu modeldeki kadınlara, zaten neredeyse hepsi birbirinin aynısı. İşin ilginç tarafıysa erkeklerin etraflarında hep kul köle olması, fır dönmesi. Genellikle parası bol erkeklerle birlikte olmaları da şaşırtıcı değil.

Peki neden? İşve cilve, kadınsılık, dişil enerji vb. ıvır vızır az çok herkeste var. Güzellik, çekicilik desem öyle çok bir güzellik de göremiyorum şahsen. Benim (belki de bir önyargı olarak) yüzeysel, giyinip süslenmek, lüks mekanlarda bol etiketli fotoğraf paylaşmak ve estetik yaptırmak dışında hiçbir mahareti veya vasfı/niteliği olmadığına inandığım bu kadınların peşinde bu denli kuyruk oluşmasının sebebi ne? Beğenenler, siz bu kadınlarda neyi görüyor ve beğeniyorsunuz?

www.instagram.com

www.instagram.com
0
duygusalatasi
(15.07.24)
her ürünün bir alıcısının olduğu dönemde yaşıyoruz. ayrıca kadınların ilgi hastalığı global boyuta ulaşmış durumda. zarflama ve stoklama çıktığından beri kitlesi oluyor böyle profillerinde haliyle.

şahsen sarışın dışında bakmadığım için bu tipler benim hiç dikkatimi çekmiyor. ama dikkatini çeken arkadaşlarım yok değil.

şu kısma katılıyorum: “ yüzeysel, giyinip süslenmek, lüks mekanlarda bol etiketli fotoğraf paylaşmak ve estetik yaptırmak dışında hiçbir mahareti veya vasfı/niteliği olmadığına inandığım bu kadınlar” ama dünya artık böyle bir yer değil. işler de böyle yürümüyor.
0
baldan kaymak
(15.07.24)
Beğenmiyorum, itici görünüyor. Kadınım ama ;)

Erkolar neyi görüyor ve begeniyordur; kolay SEKS

My eyyor bu kadar, hadi hayırlı işler
0
abuzer
(15.07.24)
Erkek değilim, kadınım.

42 yaşın tecrübesiyle söylüyorum, bu işin bir ayağı güzellik dişil enerji işve cilveyse bir ayağı da erkeklerin sahip olduğunda tatmin olacakları bir güce sahip olmaları meselesi.

Mesela kadın hem güzel hem zengindir, kadının parasına da sahip olduğunu hisseder erkek onun için evlenir. Ya da mesela kadın dominant bir karakterdir ya da çevresindeki ukalâları zekâsıyla ya da bilgisiyle döven biridir, erkek buna sahip olmayı ister ve sahip olunca da kadının bu karakter özelliğini bastırmaya çalışır, kadının ona süt dökmüş kedilik etmesini ister.

Bahsettiğin kadınlar bu tarz bilinçsiz dürtüleri olan erkeklere hitap ediyor bence.
0
muhayyer divan
(15.07.24)
Bu kadınlar overall kadın olarak beğenilmiyorlar; sosyal medyada kendini teşhir etme modasına uydukları için, bu teşhiri cinsel dürtüsellik açısından "satın alan" erkekler tarafından, sadece bu amaçla takip ediliyorlar.

Bayağı bi şekilde benzetme yapmak gerekirse; eminönünde bedava dağıtılan baklavada çıkan izdihamla benzer dinamikler.

Kendini bu teşhir trendine kaptırmamış kadınların "bu estetik dolu basit tipleri neden beğeniyorsunuz" diyip erkekler hep aynı demesinde sorun var. Faruk güllüoğlu izdiham baklavasını yiyorlar gelip benden almıyorlar demiş midir; hiç sanmıyorum.
0
Bruce
(15.07.24)
Erkeğim. Hiç beğenmiyorum. Hiç ilgimi çekmiyor.

Çok fazla Makyajlı kadınları hiç beğenmedim zaten.
0
logisticsmanager
(15.07.24)
Bu şuna benziyor. Evde yoğurt yapmak istersen gidip taze süt alman lazım. Mayasını tutturmak, gerekli ısıyı sağlamak, tencerenin kapağını doğru zamanda açmak falan aşırı zahmetli işler. Bir de yoğurdun tadı umduğun gibi çıkmayabilir günün sonunda. Böyle kadınlar, sağlam ambalajlanmış, tadı her seferinde aynı gelen, kolay ulaşıp tukettikten sonra kabını düşünmeden çöpe attığın her yerde karşına çıkan seri üretim hazır yoğurt.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
Bana da cok ucuz geliyor. Takipcisine bakiyorsun kiro erkekler. Benim hosuma gitmezdi.
0
Kahvedesu
(15.07.24)
beğenmiyorum, böyle birisini takip edenleri de anlamıyorum. güzel bile değiller bana göre.
0
false pretension
(15.07.24)
Kadın olarak yorumlayayım. Bu kadınlarda nasıl bir sorun gördünüz? Kadınlar kadınları gömüyor en çok. Belki de sizin sorun olarak gördüğünüzü onlar sorun olarak görmüyordur.

Bir de yüzeysel falan demişsiniz nasıl anladınız, yüzeysel olduğunu? Belki bir konuşmaya başlasa herkesi şaşırtacak düzeyde olabilir.
0
rock n roll
(15.07.24)
@rock: Kendini metalastiran kadınları savunmamıza gerek yok kanka.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
Hiç uzatmıcam. Hayır beğenmiyorum. Özellikle 2. linkteki 2. fotodaki makyaj aşırı ve hepsi aynı geliyor bana.

erkek: not
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(15.07.24)
yeni nesil eskort bunlar.
bunlarla birlikte olan erkeklerde ihaleyle, inşaatla, kara parayla sonradan zenginleşen tipler.
erkeler bu tip kızlarla ortamlarda zenginlik taslıyor, kızlarda bunlarla takılıp çevre yapıyor.
0
my fault
(15.07.24)
özdeğersizlik tabanlı özdeşleşme.
0
janderzel zartanyan
(15.07.24)
ikisi de hemen hemen aynı zaten :) bunlardan hoşlanmak için gerçekten midesiz olmak lazım. e/43
0
sweetoffice
(15.07.24)
Android gibi geliyor asla beğenmiyorum
0
basond
(15.07.24)
göz makyajı dışında makyajlı insanı sevmem. bu ablalar da ekmeğinde. ortalama Türk erkeği cahil, görgüsüz, özgüvensiz tipler ve bunları takip edip, beğeniyorlar. askere gidenler çok iyi anlayacaktır.
0
gabe h coud
(15.07.24)
Bunlar kadın değil ki, adisyon.
0
numlock
(15.07.24)
ayy benim eski eş görünürde hep eleştirirdi sonra bir gün bir baktım ki hepsini takip ediyormuş :d asla inanmam yanıtlara. benim izlenimim çok kötü, yazmak istemiyorum. biraz da üzülüyorum kendilerini bu hale getirdikleri için ama onlar da bana üzülüyordur ahdjdjdj. zeki de bulmuyorum, ortalama altı zekaları bence.
0
deartheodosia
(15.07.24)
ya peki 200 takipçili düşük bütçeli escort hesapların paylaşımı ne işe yarıyor? Takipçileri de parasız kız manken gibi.
0
Kahvedesu
(15.07.24)
dudak dolgusu gordugum an kosarak uzaklasirim.
0
bohr atom modeli
(15.07.24)
Kadın kişisiyim. Üniversitedeyken böyle bir arkadaşım vardı. Kız marka tanıtımlarında mankenlik yapıyordu. Beğenmek ne kelime erkekler dünyaları önüne sermek istiyordu. Sözüne değer veriyor, normal kadınlara göstermedikleri sabrı ona gösteriyor, her dediğini yapıyorlardı. Hala hatırladığım en absurd olaylarından biri gece 1'de ballı manda sütü istemesidir. Mekan sahibi yok deyince ben onu içmeden uyuyamam dedi ve bulup getirdiler. Gerekirse mandayı kendileri sağıp isteğini yerine getireceklerine inanıyorum:D

Üstünde ne beğensek fiyatını bilmiyorum, hediye derdi. Burun estetiği yaptırmıştı o da hediyeydi.

Yanında hep zengin erkekler olurdu. Böyle bir kadınla sevgili olmak için para gerekiyor. Yeterli parası olmayanlar sosyal medyadan takip ederler, yolları kesişirse isteklerini yerine getirirler ama yanına yaklaşmaları biraz zor. Zengin de olsa tanışmak isteyenleri çoğunlukla reddederdi. Reddedilen de ısrar etmez, giderdi. Normal bir kadından daha fazla sözü dinleniyordu yani.
0
gnosis
(15.07.24)
Peynir tenli kadınlar dururken bunların esamesi okunmaz.
0
HellKeePer
(16.07.24)
Kadın bedeni üzerinden yapılan tartışmalardan siz sıkılmadınız mı?

Buraya duyuru açıyorlar ya bazen, işte mini etek giymiş çünkü dikkat çekmeye çalışıyor, kendini erkeklere göstermeye çalışıyor yok makyaj yapmış yok dekolte giymiş böyle yapmakta amacı ne acaba minvalinde sorular ki bazen açık açık soruyorlar ve hepimiz tepki gösteriyoruz. Peki özellikle hemcinslerim olan kadın arkadaşların şu an yaptığı ne? O zihniyetten ne farkınız kaldı? Neden bu ülkede ve bazı ülkelerde hep sınırlar, kurallar, ahlak, edep vs. hep kadınlar üzerinden konuşuluyor. Farkında olmadan bu toksik anlayışa bu ataerkil düzene destek veriyorsunuz. Hep kadınlar üzerinden tartışılıyor bütün normlar. " Şuna bak, su makyaja bak, her yeri estetik, her yeri dolgu, bu erkekler bu kadınlarda ne buluyor!". Kadınlar, kadınları linçliyor. Erkeklerden çok kadınlar kadınları gömüyor. Erkeklere ne diyelim biz o zaman? Bence erkeklerin de bu düzene karşı olması lazım.
0
rock n roll
(16.07.24)
@rock senin bahsettiğin konu çok farklı ama. bu ve bunun gibilerin hamuru belli zaten, saklamıyorlar da. sen bambaşka bişeyden bahsediyorsun.
0
numlock
(16.07.24)
Herkesin hayatına kimse karışamaz. Konu kilit.
0
isiaha
(16.07.24)
karışan yok zaten, düşüncemiz soruldu cevapladık.
0
numlock
(16.07.24)
eskort bunlar
0
Hallegadola
(16.07.24)
Sosyete eskortları. Bunları beğenen, yanında dolaştıran erkeklerin profili de belli aslında.
0
moonie
(16.07.24)
Kolay seks denmis ama dudaklari ari sokmus gibi, memeleri futbol topu gibi sisirilmis bu kadinlar hangi erkegin libidosunu harekete gecirir ki.Bence igrenc gozukuyorlar
0
turkuaz
(16.07.24)
bu duyuruya gelen cevaplarin bazilari cok asagilayici olmus, duyurunun moderatorleri yok mu?
0
mizore
(16.07.24)
Kızcağızların dudaklarını arı sokmuş sanırım. Geçmiş olsun. Ne acımıştır kim bilir. Burunlarını yapan doktoru da bence mahkemeye versinler.

Üzerine fazla düşmeye gerek yok. Bu tarz profiller ya da daha açık giyimli paylaşımlar yapanlar için "kolay seks" algısı oluştuğu için çevresinde dönüyorlar. Bu, bu kadınlar "kolay" demek değil. Ayrıca sosyal medya bu imajı yaratıp etkileşimin ekmeğini yiyen ve etkileşimin kaynağının bu olduğunu inkar edenler ile dolu.

@aboubakar +1

Ben erkeğim. Ben beğenmiyorum böyle tipleri ama ben bir kişiyim. İstanbul'daki "kriz varsa neden trafik var ve insanlar kafelerde" muhabbeti gibi bu biraz. Transit geçenler, turistler, ikamet edenler ve kayıt nüfus ile İstanbul'da anlık 25 milyon kişi vardır. Bunun 20 milyonu hiçbir yere gitmese bile 5 milyon o kalabalık algısı için yeter de artar. Bakmayın siz 150-200 bin kişilik mitinglere 1,5 milyon katıldı diyenlere. 1,5 milyon dehşet büyük bir sayı, aşırı kalabalık demek.
0
nawar
(16.07.24)
erkeğim, beğenmiyorum.

beğenenler de ciddi düşünerek beğenmiyor.
beğeniyor dediklerinizin %99'u bu tip biriyle evlenmek istemez.
0
tabudeviren
(16.07.24)
(37)

Sevgilinizin/eşinizin çok açık giyinmesi sizi rahatsız eder mi?

Cenk Daniels
Örneğin erkek yoğun çalışılan bir işyerine mini etekle gitmesi sizi rahatsız eder mi? Veya fazla dekolte giyinmesi? Yoksa hiç karışmamak mıdır bu işin doğrusu?
Örneğin erkek yoğun çalışılan bir işyerine mini etekle gitmesi sizi rahatsız eder mi? Veya fazla dekolte giyinmesi? Yoksa hiç karışmamak mıdır bu işin doğrusu?
0
Cenk Daniels
(12.07.24)
hiç karışmamak ve ne giyeceğini seçebilecek yeterlilikte biriyle evlendiğinden/sevgili olduğundan emin olmak
0
abuzer
(12.07.24)
Karışmaya hakkınız yok. Herkes kendi kıyafetini belirler.
0
rock n roll
(12.07.24)
Beni rahatsiz eder. Birinin kiyafetine karismak da haddime degil. Halihazirda o sekilde giyinen biriyle birlikte olmayi tercih ederim.

Alakasiz iki kisinin bir araya gelip davranislarini/yasam tarzlarini degistirmek ugruna birbirlerini harap ettikleri iliskileri mantiksiz buluyorum.
0
brkylmz
(12.07.24)
Vallaha beni de bir tık rahatsiz eder o sebepten zaten böyle biriyle evli değilim.

Isteyen istediğini yapsin tabi. Ama bunu yapmak isteyen ile yapilmasindan hoslanmayan kişiler beraber olmamali tabi.
0
logisticsmanager
(12.07.24)
Yerine bağlı eşim didimde çalışırken daha cesur giyiniyordu çünkü genelde turist müşterileri oluyordu ve onlar neredeyse çıplak geliyorlardı. o yüzden ortam kaldırıyordu.

Güney doğuya gelince 180 derece değişti giyim tarzı :D

O yüzden çok karışmıyorum kendisi ayarlıyor ama bazen şöyle oluyor; elbiseyi giymiş, oturunca bir yeri fazla açılıyor ya da bazı hareketlerinde bir yer fazla açılıyor onu fark etmeyebiliyor giyinip aynada baktıktan sonra.

Ben evde fark ediyorum o çıkmadan. 2 metre boyla yukarıdan da görebiliyorum bir tehlike varsa :3 espiriyle karışık uyarıyorum. O da aoo fenaymış ya fark etmedim diyor değiştiriyor veya üstüne ona göre ek bir şey alıyor.

o yüzden genel olarak karışmıyor gibiyim ama mesela oradaki tarzını burada giyerse rahatsız ederdi. ama yerine göre ayarladığı için karışmama gerek kalmıyor yoksa az da olsa karışabilirim. bazen tam laf söyleyeceğim, neyse güzel olmuş ben yanındayım diyorum. tek çıksa belki karışabilirim. ama tek çıkacağı zaman da dikkat çekici giyinmiyor zaten. bana pek bişey bırakmıyor. BEN BIR BIREYIM NE GIYDIGIME KARISAMAZSIN falan demiyor neyse ki canım karım, bir daha sevdim. Arada dövüşmesek zeki kadın aslında. Yoksa tabii ki medeni bir ortamda kimse kimseye karışmamalı. Ama medeni bir ortamda değiliz. Ona göre davranmak lazım. Mesela benim malzeme gösteren eşofmanlarımı dışarıda giymemi sevmediği için bollarını almıştı. Öbürlerini evde giy demişti. Tam bir erkek barzoluğu gibi dursa da sdfjsgj hoş şeyler bunlar.
0
ananiyimioguz
(12.07.24)
Çok açık giyinmesi tabii ki rahatsız eder. Ne zaman, nerede, nasıl giyinmesi gerektiğini bilmeyen biriyle evlenmem ya da sevgili olmam. Şu an X'te aptalca bir "ne kadar açık giyinirsen o kadar dişi ve o kadar modernsin" akımı var. İstanbul ortasında Bodrum sahilinde ya da kendi evinde gibi gezenlerden söz ediyorum. Hayır, elbise(sundress olan), mini etek ya da göbeği açık olan kıyafetlerden bahsetmiyorum.

Tabii X'in çoğu şeyinde olduğu gibi günlük hayatta bunlar yaygın değil, çok nadir olarak denk geliyorum. Böyle biriyle sevgili olmam ya da evlenmem. Bir sebeple birlikte olduysam da tatava yapmamam lazım.
0
nawar
(12.07.24)
Hiç karışmam. Seksi miniler giyinmesi hoşuma gider ama nerede ne giyeceğine karışmam. Dışarıda mini, evde pijama giymesin, tutarlı olsun :)
0
gabe h coud
(12.07.24)
Evde mini etek giymeyen de ne biliyim.

Evde niye mini etek giysin kadın. Evde pijama giyilir. Ev kıyafeti pijamadır. Ama bence özenli bir pijama giyilmeli. Yırtık, lekeli bolarmış giyilmez. Bu kendine saygından böyledir. Pijama gayet güzel bir şey. Aynı şey erkekler için de geçerli. Düzgün pijama giysin
0
rock n roll
(12.07.24)
@gabe h coud peki o şekilde dışarda beraber yürürken bir çok erkeğin eşinize/sevgilinize uzun uzun bakışları da rahatsız etmez mi? Doğal mı karşılarsınız?
0
🌸Cenk Daniels
(12.07.24)
"ne giyeceğini seçebilecek yeterlilikte biriyle evlendiğinden/sevgili olduğundan emin olmak" abuzer+1

kavgaların yüzde doksanı çiftlerin boş yere birbirini yönetmeye çalışmasından çıkıyor. rahatsızsanız ve konu sizin için çok önemliyse, kendinize uygun birini bulun. ayrıldık diye de üzülmeyin insanın kendini tanıması, çizgilerini belirlemesi gelecek için bir artı.
0
gnosis
(12.07.24)
Nerede, neden yürüyoruz?

Emirgan, Bebek sahilde yürürsen herkes böyle giyiniyor. Kimse bakmıyor. Esenyurt’ta yürüyecek halimiz yok.

Taksim’de şimdi dolaşsan çoğu insan rahat ve açık giyiniyor. Yılbaşında gidersen, kekoların bakışları arasında kalırsın. Benden önce yanımdaki rahatsız olur.
0
gabe h coud
(12.07.24)
Erkek yoğun diye ofiste giyeceği etek beni rahatsız etmez. Kalkıp da şantiyeye mini etekle gitmeye kalkarsa sen "ne yapıyorsun ya" derim.
0
pispinti
(12.07.24)
Kişinin bazen olayın ayırdına varamadığını, eşin, dostun ebeveynin böyle durumlarda devreye girmesi gerektiğini düşünen taraftayım.

Kadınların çok rahat giyindiği bir coğrafyadayım. İsteyen istediğini giyer kafasındayım. Ancak bazı durumlarda abartının dibine vuruluyormuş hissim oluyor.

'Eş, dost, ebeveyn' kapsamı içine eş ya da sevgili kişisi de giriyor.

Erkek içgüdüsel olarak bakar ve kötü düşünür. İçgüdülerini baskılayacak kadar kendini terbiye etmiş olması beklenirse de her baskılamanın bir sınırı vardır.

Sözlerim abartı durumunda geçerlidir.
0
Mirket
(12.07.24)
@Mirket; inan bana herkesin kafası en az senin kadar çalışıyordur. Diyorsun ya "bazen kişi ayırdına varamıyor olayın" müdahale gerekir diye. Çok pardon da kimsin sen? " Bazen abartının dibine vurulmuş gibi" düşünüyorum. Senin abartı kriterinden kime ne? Onun belki abartı kriteri sıkıntı olmadığını söylüyor. Ha bir de erkek kendini bir yere kadar baskılar ne demek?

Bir de yeri gelirse eş, dost, ebeveyn devreye girmeli öyle mi?

İsteyen istediğini giyer kafasında falan değilsin sen. Birisi benim giydiğim kıyafet konusunda devreye girmeye kalkarsa ağzının ortasına yumruğu yer. Cümlesini bitirme fırsatını bile bulamaz. Haddinizi bileceksiniz. Herkes ne giyeceğini kendisi belirler.
0
rock n roll
(12.07.24)
Ama sen bana hep kızıyosun.
Düşüncemiz sorulmuş. Cevap verdim.

Düşüncelere zincir vurmaya kalkmayalım lütfen.
Fikir özgürlüğü diye bir şey var.
Eyleme dönüşmediği sürece herkes fikrini söyleyebilmeli.
Saygı Lütfen.
0
Mirket
(12.07.24)
Ayrıca Kimse dini saiklerin dışına çıkamaz. Herkes tesettüre girecek. Herkes haddini bilecek. Vururum yumruğu suratına diyen birinden ne farkın kaldı senin?
0
Mirket
(12.07.24)
Erkekleri baskılayalım, kadınların özgürce, nasıl istiyorlarsa öyle yaşamalarına engel olmaya çalışmalarına baskı uygulayalım demeyin onun yerine kadınları baskılayın. Senin şu cevabını kim verse kızarım, yoksa özellikle ciddiye aldığım birisi değilsin. Her insan nasıl istiyorsa hayatını öyle yaşar, kıyafetini kendisi seçer. Müdahale hadsizliğine de giremez.
0
rock n roll
(12.07.24)
Kadının giydiğine karışmak, ya sen akıl edememişsin ya da senin hakkını kısıtlıyorum demek.
0
gabe h coud
(12.07.24)
-Bir terapist bulalım Olric. Bu 'ciddiye alınmama' konusu çok koydu bana. Bununla baş edebilir miyim, bilmiyorum.... Gülme Olric, Gülme.
0
Mirket
(12.07.24)
Haber olan bir olaydan bahsedeyim. Bir kadın şortla otobüse bindi ve magandanın teki, kadına şort giydiği için tekme attı. Bunun gibi çok örnek yaşandı bu ülkede. Şort giydiği için tekme attı, çünkü o magandanın düşüncesine göre bir kadın şort giyemez. Bugün tekme atar yarın da öldürür. Aslında bir anlamda bunu makul gören bir açıklama yapıyorsun @Mirket

Çünkü benim müdahale tarzım bu diyebilir o kişi. Söylediğin sözlerin aslında ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısın? Bir de kendince alaycı bir cevap vermişsin.
0
rock n roll
(12.07.24)
Erkek olsam karışmazdım, haddim değil ama motivasyonunu sorgularım içten içe. Ben kimsenin mini etek, dekolteyle erkek zihnindeki kadın algısını kırdığını görmedim. Bence aksine "Cinselligimi metalastirmadan aranızda var olamıyorum, beni ciddiye almıyorsunuz. Varlığımdan habersizsiniz, sizde herhangi bir etki yaratmıyorum." demeye geliyor. Gerekli mi bilmiyorum ama. Kadınlar bir şekilde varlığının altını çizmeli mi? Bilmiyorum.
0
sekizdokuzon
(12.07.24)
Eder. Ben gavat değilim.
0
ferenc
(12.07.24)
Bir de şimdi eğri oturalım, doğru konuşalım. Mevzu slut-shaming olunca çevremizdeki erkeklerin (ve kadınların) büyük çoğunluğu elinde tuzlukla koşuyor. Bu kadını gören de üzerine çok düşünmez, yapıştırır etiketi. En iyimser senaryoda ilgi çekmeye çalıştığını düşünür. Yeterince güçlü kadınlar bu cendereden belki sağ çıkabilir ama bu şiddette bir mukavemet görürsem kimseye dert anlatacak enerjim kalmaz. Milletin ekmeğine yağ sürmeye gerek yok, oyunu kuralına göre oynayacaksın bir yerde. Körleme hareket edersen savunduklarının karikatürüne dönüşüyorsun. Rakibi iyi tanımak lazım.
0
sekizdokuzon
(12.07.24)
Ne kallavi koltuklarda ne pis sapık herifler var iş dünyasında. Kabul etmem ve kendi kafa yapımdaki insanlar ile paylaşırım özel hayatımı.
0
Aydan Dustum
(13.07.24)
Kadınım, nerde nasıl giyeceğini bilemeyen kadına salak derim, yani Ankara ulusa şortla gitmezsin mesela. Çayyolunda takılırken de uzun pantolonlara gerek yok
0
Hallegadola
(13.07.24)
açık, kapalı, dekolte vs. bu kavramlarla işim yok.

giyindiğinde escorta benzemesin yeter. veya bi taraflarını göze sokacak şekilde giyinmesini ben istemem; bunu kabul de edebilir, etmeyebilir de.

ayrıca iş yerlerinde mini etek giyilmez özel bir durum yoksa. etek giyilir, kalem etek giyilir, diz üstü giyilir ama "mini" giyilmez.
0
numlock
(13.07.24)
fikrin sorulmuyorsa hic karismamak en dogrusu.

bir erkegin, kadinin ne giydigine, oje rengine sacina basina karismasi uygun degil bence. haddi olamaz. bir erkek böyle hissetmeli yani. görgü kurali gibi bir sey bu.
0
robert bosch
(13.07.24)
Bunun sonu yok. Erkekler kötü kötü bakıyorlar, erkekler kötü düşünüyorların da sonu yok.
Damacanaya tecavüz edilmiş hala ama abartı da olmasın .sss yazanlar var.
Bu sorular ya da bu cevaplar bugün şort, dekolte vs. için yazılıyor. Yarın kolsuz ve dar pantolon için yazılacak. Öbür gün de kısa kollu ya da bol ayaklara kadar gelmeyen pantolon dışındaki her şey için. O zaman bitecek mi? Nope. Sonra saçı görünenler için, sonra çarşaf giymeyen herkes için. Taa ki kadınların tek başına dışarı çıktığında cezalandırıldığı noktaya kadar.
Elimizde milletin yaz kış cıbıl cıbıl gezdiği ülkelerden afganistanına kadar kocaman bir dünya var. Her seviyeden her kültürden her düşünce tarzından. O yüzden böyle salak salak şeylere o kadar güzel örnekler verebiliyoruz ki…
Abartı denilen şey sizin kendinizi ne kadar insan edebildiğinizdir. Başka erkeklerin kötü kötü bakması da konu değil. Yarın bir gün kadın halıyla dışarı çıksa ve yine kötü kötü bakılsa ne yapacaksınız? O zaman da ama eykekler kötü kötü bakıyoylay o yüzden evden çıkmasın mı yazacaksınız?
Amaan neyse. Bu kafa yapısındaki biriyle değil iletişim kurmak, hamamböceği seviyesinden daha fazla mesafe koymaması gerekenler düşünsün. Bizim böyle dertlerimiz yok. Kendi karanlığınıza normal insanları çekmeyin yeter.
0
mrvln
(13.07.24)
@ mrvln, kendi adıma konuşayım, bir şeyi yanlış anlıyorsunuz veya anlamak istemiyorsunuz.

Ege'de bir sahil kasabasındayız diyelim. Eşim hiç ortama uygun giyinmiyor. Aşırı kapalı ve muhafazakar giyiniyor diyelim. Rahatsız olurum.

Güney doğudayız, kot şort giymiş bütün popo dışarıda dolaşıyor. Yine rahatsız olurum. Çünkü aykırıdır, dikkat çeker.

Ben mesela "karıma bakılmasından hoşlanmıyorum" diye laf söylemem söyleyeceksem de.

Karıma bakılmasını istemesem gider dünyanın ek çirkin kadınıyla evlenirdim. Tabii ki bakılsın. O da birileri bana bakınca da hoşuna gidiyor.

Konu bakılmasından rahatsızlık duymak değil benim açımdan.

Konu mesela meme fırlıyor popo açılıyor veya ortama aykırı giyiniyor, onu tatlı tatlı söylersin. Afedersin çıplak kampı olsa gidebilecek genişlikteyiz fakat dedemizi köyde ziyarete gidiyoruz diyelim, ona göre giyiniriz.

Bu bence yanlış değildir. Her yerde "kadına madde gibi bakmayın istediğini giyebilir" diye savunmak da biraz.. tatlı su solculuğu yapmak gibi geliyor yani hep el bebek gül bebek güzel ortamlarda mı büyüdünüz, hiç yol yordam kültür görmediniz mi. Ne demek herkes istediği gibi giyinir kimse karışamaz. Evet ortamına göre giyilirse kimse karışmaz zaten.

Ben çok özel bir yere eşofman giyince de hanım uyarabiliyor. Şort giyince de uyarabiliyor. Eve oturmaya gidilince mini giymeye gerek yok. Evde arkadaşlarla bir parti vardır belki ortam kaldırır o da çok dikkat çekmez. Veya bir kokteyle gidince giyilsin sorun değil bence. Derdim şahsen bakılması değil. Bir yerin gereksiz şekilde açılması veya ortamın o kıyafete uymaması.

Öyle bir şey varsa kadın da erkeği uyarabilir, erkek de kadını. Her şeye barzoluk gözüyle bakmayın. Yok bunun sonu talibana kadar gidermiş de kadını eve kapatmamız gerekirmiş de. Yani bir de bayıl istersen feriha. Şimdiye kadar hiç öyle bir derdim de isteğim de olmadı.

Aşkım o gözlük olmamış ya minvalinde bir eleştirinin tavsiyenin kimseye bir zararı olmaz.
0
ananiyimioguz
(13.07.24)
@oguz en tiksindiğim varlık tatlı su solcularıdır desem. Hani böyle eldivenle dokun deseler içim ürperir. Öncelikle teessüf ederim.
İkincisi evet oraya gider gidebilir. Biri çıkıp talibanla ters yanımız yok demedi mi? Asıl siz gerçeklikten uzak yaşıyorsunuz. İnsanlar yıllarca paranoyak olmakla suçlandı ama durum ortada. Dekolte rahatsızlık konusu oluyor, karışılmalı mı karışılmamalı mı diye soru açılabiliyor. 20 sene önce sözlükte böyle bir soru sorulur muydu? Bu site 20 yıldır var, silinen sorular da dahil hepsinin arşivi de vardır. Sorulmuş mu sorulmamış mı elimde olsa çıkartırım ben. Sorulmuşsa da ne cevaplar gelmiş ona da bakarım. Elbise giydi diye mezuniyete alınmadı küçücük çocuklar. Daha yeni oldu bu. Burada tatlı biri varsa o ben değilim ya.
Bir erkek olarak değişimin farkında olmayabilirsiniz. Ne güzel. Ben kadın olarak farkındayım. Karşınızdaki insanı tanımadan çok fazla yorum yapıyorsunuz ya. Karşıdakini tanımadığınız için de çok boş oluyor.
Farklı şeylerden bahsediyoruz. Babam da annem de sizin gibi insanlar. Sizin mantığınızda büyüdüm ben. Sizin mantığınızda da yaşıyorum hatta. Ama bu artık devam etmekte zorlanan bir şey. Bunu göremiyorsunuz. Gün geçtikçe eşinizin tarzı değişiyor. Bunu anlayamıyorsunuz.
Bu kadar tetiklenmenize gerek yok. Memur çocuğu bakış açısı bu. Çok tanıdık. Anlıyorum sizi yani. Ama memurluk kalmadı artık. Orta kesim bitti. Toplum değişti. Geriden mi geliyorsunuz birazcık?
0
mrvln
(13.07.24)
Pekala şimdi biraz daha iyi anladım o zaman şu soruyu sorayım size,

Biz sokakta büyüyen bir nesiliz. Tüm mahalle birbirini tanırdı.

Şu an millet bırakın sokağı, sitenin bahçesine bırakmaya çekiniyor.

Şimdi böyle bir gidişat yaşandı, kültürel bir dönüşüm dünyanın her yerinde oluyor diye...

"Hayır efendim buna bir dur demeliyiz, o yüzden ben çocuğumu sokağa bırakıyorum kimse de bana karışamaz, çocuğuma da karışamaz. Çocuk nerede isterse orada oynar. o kadar! Benim gibi yapmayan herkes de kötülüğe ortak oluyor!"

Tarzında bir çıkış mantıklı mı? Sonra zararı siz görmez misiniz? "Öyle düşünelim ve değişelim yani oh ne ala! Hayır kabul etmiyorum." E etme, sonuçlarına katlanırsın ve soyun tükenir yani. Bu arada uç örneklerden gidiyorum diye öyle dedim. Bir değişim varsa bunun sorunu da kaynağı da başkadır. İnsanlar ortama göre değişmek, dönüşmek zorundalar. Hayatta kalabilmek için. Bu iyiye kötüye gidiyor diye ayırmak saçma geliyor. Neye göre iyi kötü? Eğer hayatta kalmak için yapıyorsan ve başarıyorsan bence iyidir.

Yıllarca fethedilmişsin kültürün değişmiş, giyinişin değişmiş, dinin değişmiş engel olabilmiş mi toplum? olamamış. o yüzden bu tarz baş kaldırışlar çok masumane geliyor.
0
ananiyimioguz
(13.07.24)
@mrvln ne anlatmaya çalıştığını gerçekten anlamadım? Taliban diyorsun, memur zihniyeti memurluk bitti falan diyorsun. Ne alaka ya? Soru sorulmuş, eşinin böyle böyle olmasını ister miydin diye, insanlar da cevap vermiş? Taliban ne alaka şimdi.
0
numlock
(13.07.24)
@oguz siz bana hiç masumane gelmiyorsunuz ama. şu an bu ülkede yaşıyorum, bir süre daha yaşayacağım. bu konuda direkt olarak beni ilgilendiren bir konu olduğu için fikrimi söylüyorum. sizin oralarda kadınların konuşması anladığım kadarıyla kolaylıkla baş kaldırış gibi görünebiliyor. bizim buralarda insanlar manasız bir şeye cevap verdiklerinde böyle triplere girmiyoruz. tekrar edeyim, baş kaldırış falan yok. sadece dışarıda tişört giydiği için kezzap atılan çocukların, şort giydiği için dövülen vatandaşların(erkeklerin de şiddet gördüğü çok fazla olay var) olduğu bir ortamda artık bu sorulardan sıkıldık. siz sıkılmamışsınız, sıkılmadığınız gibi bir anlam bulmuşsunuz, bulduğunuz anlamı da millete yedirmeye çalışıyorsunuz.
@numlock anlama zorunluluğun yok kuzu. yorma kendini.
insanların kıyafetleri hakkında yorum yapmamayı öğrenmeniz gerekiyor. bu kadar basit. ben yaşadığım yerde giyeceğim kıyafeti paşa gönlüme göre değil de hayatta kalmaya yönelik seçiyorsam, bu utanç verici bir şeydir ya. bak büle büle yapılacaktır diye üzerine üzerine gidilmez. farklı evrenlerde yaşıyoruz. kimin nerede yaşadığı umrumda değil bu arada. ben istediğim yerde ister açık ister kapalı giyinebildiğim gün rahat rahat tavsiye verebilirsiniz. o güne kadar burdayım. iyi günler.
0
mrvln
(13.07.24)
Yahu sana bişey diyen yok zaten? Soru belli, eşiniz/sevgiliniz denmiş, insanlar da cevap vermiş. Ondan sonrası o insanla eşi arasındadır, yargılayıp aklınızca aşağılama cürettini ancak internet sayesinde bulursunuz. Daha soruyu anlamadan etmeden hemen boş boş duyarlar, çığırtkanlıklar.

İnan soru şöyle olsa mesela "kadınların bu kadar açık giyinmesinden rahatsız olmuyor musunuz?". Cevabım "sana ne lan elalemden dangalak" olurdu.
0
numlock
(13.07.24)
@ numlock, beni fark ettiler, sen kaç arkeofili.com

te allahım aynen bizim oralarda öyle. aynen bizde kadınlar fikir beyan edince baş kaldırmış oluyor. kadın haklarını da hiç önemsemeyiz. kadının görüşüne saygımız yoktur. dışarı çıkarken de izin alırlar. biz çıkarken izin istemeyiz, bilgi veririz aaynen.

soruda rahatsız eder mi denmiş, sınır belirtmemiş. ortam belirtmemiş. bir ilişkide iki taraf da birbirine hoşlanmadığı huy, tavır, kıyafetleri söyleyebilir zorla dayatmadıkça.

bazen özgürlüğün şeyini çıkartıyorsunuz. hayvan haklarını savunayım dedim, içlerine girdim, öyle kafalar var ki içeride pişman oldum. köpek olup öyle yaşayıp insanları öldürmek isteyen var. kadın haklarını savunayım diyorum, içine girdikçe o kadar gerçek dünyadan kopuk fikirler çıkıyor ki kafayı yersin. biraz kafa kafaya verdiklerinde erkekler ölsün e kadar gidiyor konu.

bir kadın bir erkeğe "ya hayatım böyle dar şeyler giyme her yerin belli oluyor"

dediğinde ben hiç bir erkeğin "NE DIYOSUN SEN YA BENIM BEDENIM BENIM KARARIM", "BANA ANAM BABAM BİŞEY DEMİYOR SANA NE OLUYOR" dediğini hiç duymadım. bi sakin olun yani ne bu şiddet bu celal bizim ülke tüm kadınlarımızı menapoza soktu herhalde. barzo adamları ve tavırları savunmuyorum. ama tatlı tatlı bazen rahatsız edebilir demek de bir görüştür asıl siz saygı duymuyorsunuz o zaman derim.

Zaten aykırılık varsa rahatsız eder diyorum. yani hepimiz çıplaksak rahatsız etmez. ama herkes gündelik kıyafetler giymiştir, eşim özgür bir kadın olduğu için jartiyerle gelebilir canım ne olacak dememizi mi bekliyorsun anlamıyorum ki. bazen ortamına göre tatlı kıskançlıklar yapılabilir. böyle düşünüyorum diye yukarıdaki görsel canlanıyorsa kafanızda, diyecek bir şey yok. ben herkesin ağzının suyunu akarak baktığı bir ortama karımı o şekilde sokmak istemem. öyle bir ortama aykırı bir kıyafetle girip eşinizin bunu sorun etmediği ile övünüyorsanız aklıma pek hoş şeyler gelmiyor. Ha diyorsanız ki biz o kadar medeni bir ortamdayız ki her giydiğim kıyafet kaldırır. E o zaman zaten sorun yok ki. Ben de hiç yorum yapmam ne güzel geliyorsa giysin eşim.

yani başka bir x şehrinde herkes normal karşılıyordur, beni de rahatsız etmez.

bu arada babam da bazen benim kıyafetime yorum yapar ben de ona yapabilirim yani. ne büyüttünüz olayı ya. dikkat edersin, önemsersin önemsemezsin o ayrı konu. kadın olarak ne giydiğimize karışamaz kimse diyorsunuz da erkeğin fikir beyan etme özgürlüğünü neden elinden alıyorsunuz. erkeğin de bozulma veya beğenmeme lüksü var o zaman. Çok rahatsız ederse ayrılırsın başka bir eş bulursun.

Edit: bi ara zeynep bastık birinin kucağına oturmuştu fotoğraf çekinmişti sanırım. eşi de ne var canım olur böyle şeyler gibi bir şey demişti. sonra ayrıldılar.

kadınların kimin kucağına oturacağına karışmamalıyız helal olsun adama. özgürlük böyle bir şey çünkü
0
ananiyimioguz
(13.07.24)
@numlock son cevabınızı beğendim. bu soru için de doğru bir cevap. ne diyelim.. inşallah bir gün..
@oguz koyduğunuz resme çok güldüm. cevabınız da paylaştığınız görseli anlamlandırma ve yaşatma konusunda baya açıklayacı olmuş. sadece bana söyleyecek bir şey bırakmamışsınız bi tık ona kırıldım.
0
mrvln
(13.07.24)
Herkesin genisligi farkli. Bu isin dogrusu basta kendi genisligine uygun birisiyle sevgili/es olmaktir.
0
The_Lollok
(13.07.24)
(27)

bağımlılık

mantarliborekk
er geç ilişkiyi sonlandıracak bir sorun var.her iki tarafta ortayı bulmaya çalışıyor ama bir süre sonra biri sorun çıkarıyor yapamıyor, dolayısıyla hep bir mutsuzsuzluk.ortada buluşmak imkansız. biri başka diğeri başka hissediyor.herkes kendince haklı.sevgi var hala iki tarafta da, çocuklar var,çözü
er geç ilişkiyi sonlandıracak bir sorun var.
her iki tarafta ortayı bulmaya çalışıyor ama bir süre sonra biri sorun çıkarıyor yapamıyor, dolayısıyla hep bir mutsuzsuzluk.
ortada buluşmak imkansız. biri başka diğeri başka hissediyor.
herkes kendince haklı.
sevgi var hala iki tarafta da,
çocuklar var,
çözüm yok.

bazen hararetli tartışmalar , bazen hiç böyle bir derdimiz yokmuş gibi geçen günler...

sevgi herşeyi çözer mi ? onarılması mümkün olmayan şeyler yaşandı. yaşanıyor.
yine de kopacağına inanılan bir evlilikten neden gidilmiyor.

1 gece önce yaşanan kalp kırıklığını telafi etmesini neden bekliyorum mesela?

etse bile aynı şeyin yaşanacağını % 100 iken. neden bu beklenti içindeyim.

kendimi gurursuz hissediyorum.
çaresiz hissediyorum.
0
mantarliborekk
(11.07.24)
Çift terapisi.
Sevginin devam ettiği ama mutsuzluğun olduğu ilişkiler için çift terapisinin çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Elbette bir mucize veya sihirli değnek değil ama bu yönde ilerlemek istiyorsanız mutlaka deneyin.
0
michael_knight
(11.07.24)
@michael_knight

terapiste gitmeyi eşim reddediyor. başka birine kolayca anlatabileceğimiz bir durum değil ne yazık ki.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
@michael_knight+1
Eşin terapiste neden gitmek istemiyor? Sorunlar çözülsün isteyen buna karşı çıkmaz. Başka biri dediğin bu konu üzerine eğitim almış. Psikolog, psikiyatr bu kişilerden cekinilmez. Onlara her şeyi anlatabilirsin. Seni kınamaz, yargılamaz. Hatta anlatman lazım cozebilmesi için.
0
rock n roll
(11.07.24)
@titanic kemancısı hiç öyle bişey değil. dışardan tanıyan gören herkesin ideal çift dedikleri tipleriz. ikimiz dışında olayı bilen, anlama ihtimali olan kimse yok.

çift olarak benim içimin almadığı ama onun her erkeğin içinde olduğunu iddia ettiği dürtüleri,
bana göre sapıkça ona göre dürüstçe olan bazı istekleri var.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
Uzaktan benim için söylemek çok kolay ama diyorum ki;
Eğer karşı taraf bu ilişkiye terapiste gidecek kadar değer vermiyor, daha az değer veriyorsa siz de çırpınmayın. Bir an önce kendiniz ve çocuklarınız için kendinizin en iyi versiyonu olmak için çabalamaya başlayın.
0
michael_knight
(11.07.24)
@rock n roll ona göre çözülecek bir sorun değil aslında.

dışardan herhangi biri tarafından bilinmesini istemiyor.
aslında bende istemiyorum ama bişey duymaya ihtiyacım var. olabilir doğru her erkekte var yada hayır bu sapıkça bir düşünce istek gibi. hangisini duyunca içim soğur onu da bilmiyorum. çıkmazda gibiyim.

tek başıma gidebilirim ama onun istekleri düşünceleri olduğu gibi kalacak bana ne faydası olacak diye düşünüyorum.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
Cinsellik ve fantezi dünyası çok çeşitli. Bu konulara biraz kafa yormuş bir insan hiçbir isteği ayıplamaz. Bunun tek istisnası erişkin olmayanlara yönelik düşüncelerdir, onları ayıplarım, yasaklarım.

Üzerine işenmesinden, kaka yapılmasından hoşlananlar var, canının acıtılmasından hoşlananlar var, zorlanıyormuş gibi rol yapılmasından hoşlananlar var daha sayamayacağım pek çok farklı hareket insanları cezbedebiliyor ve bunları kesinlikle ayıplamam.
Bir profesyonel (psikolog veya psikiyatrist) benden çok daha ileridedir ayıplamama konusunda. Onlar meslekleri gereği de aklımıza gelmeyecek acayiplikler görmüşlerdir. Anlattıklarınız onun için şaşırtıcı olmayacaktır.

Şaşırtıcı olacak veya ayıplanacağını zannedecekseniz de öyle olsun. Ayrılmaktan daha mı önemli ayıplanmak?
0
michael_knight
(11.07.24)
"her erkekte var" veya "her erkekte yok" cevabını almanız hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
Sizin karşınızdaki erkekte var.
Sizin bir hissinizin her kadında olup olmaması bu hissin varlığını değiştirmez.

Ne erkekler ne de kadınlar tek tip değiller.
0
michael_knight
(11.07.24)
erişkin olmayanlara yönelik düşünceler değil.

ama bu konuda kafa yormayan birine ağır gelecek şeyler.
üstelik deneyip zaman zaman yapabileceğimi sandığım ama kalbimi çok kıran kendimi yetersiz yaşlı eskisi gibi çekici olmadığımı düşündüğüm sürekli sorguladığım şeyler.

Ayrılmaktan daha mı önemli ayıplanmak?

bunu soracağım eşime çünkü çözemezsek eninde sonunda bitecekmişiz gibi görüyorum.
deneseydik eğer terapisti belki toparlardık diye pişmanlık duymayız.

inanın bende terapistin faydası olacağını sanmıyorum. yine de başka öneri göremiyorum. değerlendirmek için çabalayacağım.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
Terapiste giderken "partnerim değişsin" "terapist ona bunun normal olmadığını anlatsın" düşüncesiyle giderseniz terapiden de pek faydalanmanız mümkün değil.
Öyle düşünmüyorsunuzdur, belki yanlış anlamışımdır.
0
michael_knight
(11.07.24)
maalesef öyle düşünüyorum.
belki de bu düşüncem değişir.

çabalamaya değecek bir ilişki benim için.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
Ban başka bir şey söylemek istiyorum.

Ben kendinizi uzlaşmak zorunda hissetmemenizi isterim şahsen. Onun normal gördüğü, size normal olarak dikte ettiği bir şeyi normal olarak kabul etmek zorunda değilsiniz. Ben ilişkilerde sevginin, saygının, huzurun başkasının doğrusuna adapte olmaktan geçmediğine inanıyorum. Bu sizin karşı tarafı bir yanlışlığın kabulüne mecbur bırakmanız için de geçerli.

Evlilik gibi kemikleşmiş bir alışkanlığı terk etmek zor olabilir fakat imkansız değil. Kalbinizi, aklınızı kemiren veya içinize sinmeyen her neyse buna alışma mecburiyetiniz yok. Zaten karşı tarafın orta yol bulma gibi bir çabası da yok anlattığınıza göre. Ona çareyi bulup getiremezsiniz. Çareleri kendi isteğimizle biz yaratırız, tamamen gönüllü olarak ve özveriyle. Tek taraflı çabayla uzatmaları oynamak bana kalırsa sadece vakit kaybı. Şimdilik çeşitli dış yardımlarla hasır altı edeceğiniz her şey bir süre sonra oradan buradan fırlayıp kalbinizi meşgul edeceğine yol vermek, cesaret istese de, en doğrusu.
0
duygusalatasi
(11.07.24)
"her erkekte var ya da yok" denilen şeyi bilmeden yorum yapmak zor olur. atıyorum strapon istemiş olsun. başka maceralar arayışında olmaktansa eşiyle yaşasın derim. fantezi dünyası geniş çaplı bir yelpaze. ama fantezilerinde ve cinsel birlikteliklere üçüncü bir şahıs falan istiyorsa bu sapkınlığa girer bence.
0
Improbable
(11.07.24)
Erkeklerin çift terapisine gitmek istemesi doğal ve normal bir şey. Erkekler içlerini döktüğü her 10 konudan 8'inin ona silah olarak dönmesinden yorulduğu gerçeğini gözardı ediyor. Ayrıca evlilikte birçok konuyu, sosyal hayatında olduğu gibi çözüm bulamayacağı ya da tartışmanın bile yeni kavgalara yol açacağı için hasır altı ettiği ve terapide bunların gün yüzüne çıkarak mevcut sorunlara yeni sorun olarak ekleneceği gerçeği de var. Çift terapilerinin olumsuz sonuçlanma sebepleri çoğunlukla bunlar. O yüzden buradan değer vermeme tespiti yaptığı için @mike -1

Yani cinsellik içerikli olarak onun bazı istekleri talepleri var (bağımlılık ile bağdaştıramadım) ama siz istemiyorsunuz. Sonra da karşıdakinin değişmesini istiyorsunuz. Belki de siz de değişmeniz gerektiğini kabul etmelisiniz. Kimse istemediği şeyi yapmak zorunda değil ama bir şeyi sizin istemiyor olmanız ya da büyüdüğünüz çevre sebepli olarak size bunun iğrenç bir şey olduğunun söylenmesi onu öyle yapmaz. O yüzden bununla ilgili ve sonraki mesajları için @mike +1
0
nawar
(11.07.24)
burada bir bağımlılıktan söz etmiyorsunuz. önce bu konuda kendinize öfkelenmekten, kendinizi yargılamaktan, gurursuz hissetmekten vazgeçmelisiniz.

cinsel fetişleri, fantezileri her erkekte/kadında var şeklinde sınıflandırmak doğru bir bakış açısı değil sanki. her erkekte var demek bir miktar rıza inşaası yaratmak, manipülasyon için söyleniyor gibi duruyor.

michael_knight'a da katılıyorum. yetişkin olmayanlara yönelik düşünce ve istekler dışındaki herhangi bir konuya sapıklık demek de bir miktar peşin hüküm, ön kabul, ön yargı içeriyor. "bu konuda kafa yormayan" demisşiniz ya mesela, yetişkin bir kadının/erkeğin cinselliğe, bu konudaki isteklere, farklılıklara, yeniliklere vb. kafa yormaması da çok sağlıklı değil.

karşılıklı rıza olduğu müddetçe çiftlerin konuşabileceği, yaşayabileceği şeyler bunlar. sizin durumunuzda siz rıza göstermiyorsunuz, -mış gibi yapıyorsunuz, eşiniz de anladığım kadarıyla ortak bir çözüm bulma noktasında değil. size kötü hissettiren hiç bir şeyi yapmak zorunda değilsiniz. ortak paydaya yanaşmıyorsa eşiniz (mesela çift terapisi) o istediği şey her ne ise yapmayın çünkü sizde travmaya neden oluyor bu burdan bakınca.

çift terapisinin sadece eşinize değil, size de katkısı olacaktır muhakkak. sapıklık etiketinin sizdeki çıkış noktasını bulmak belki de sizin bakış açınızı değiştirecek bu ve benzeri konulara. eşinizde bu beklentinin çıkış noktasını öğrenmek de hem onda hem sizde rahatlama yaratacak. diğer taraftan bazen insanlar bu tür durumlarda kendi kök inançlarını bulduklarında oha ya bu muymuş yani deyip konudan uzaklaşabiliyorlar da. bu ikiniz içinde geçerli bu arada, dediğim gibi belki sizde yahu ben buna niye sapıklık demişim ki diyeceksiniz.

çift terapisi + 1
0
Phoebe
(11.07.24)
Bu arada arka planı fark etmeksizin erkeklerin büyük bir kısmında, fantezi etiketiyle sunulan pek çok sapkınlığı aklama gibi eğilim var. Kadınların da, ha fantezi olarak adlandırıyorsan sorun yok, saygı duymak ve anlayışla karşılamak zorundayım çünkü modern düzen, çağdaşlık, özgürlük, zart zurt bunu gerektirir, demesini bekliyorlar. Ben de bunlara denk geldim, geliyorum. Manipülasyonun bambaşka bir çeşidinden fazlası değil bu.

Eşinizin tercihlerini kabul etmek zorunda değilsiniz, o mutlu olsun veya zevk alsın diye fikri dahi sizi rahat hissettirmeyen bir durumun içinde olmak zorunda değilsiniz, hatta kendi kararınızı onların zihninde mantıklı bir zemine oturmanıza bile gerek yok. Bunu bilin, kendinize güvenin ve hem kendiniz hem de çocuklarınız için en doğru kararı verin. Çaresiz değilsiniz, sadece birbirinizden farklısınız.
0
duygusalatasi
(11.07.24)
cevaplar geldikçe ağlamamı durduramıyorum.
güçlü hissetmiyorum onu mutlu etmek istiyorum sadece deniyorum ama her başarısız olduğumuzda ve ben istemiyorum dediğimde olay çıkıyor.
zaman zaman bende manipülasyona uğradığımı düşünüyorum.

kendimi toparladığımda daha düzgün açıklayıcı yanıt vereceğim.
teşekkür ederim.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
Terapiye gitmek istemeyen eşim demişsiniz ama kendisi aynı zamanda bu durumun gerçekleşmesini isteyen kişi, ayrıca "her erkeğin içinde olan" bir şey olarak tanımlamış. Neden bu kadar çekince o halde?

Olayı anlatmamışsınız, ancak eşinizin davranışı çok da tutarlı durmuyor.

Aslında terapiste zaten çoğu zaman başkalarına kolayca anlatamadığınız sorunların çözümü için danışırsınız. Gideceğiniz terapist zaten birebir sizin hikayenizi duymasa da benzeri onlarcasını görmüştür ve önemsemeyecek bile. İşin güzel tarafı siz de terapisti bir daha görmeyeceksiniz ve bu olay yaşadığınız soruna çözüm olabilecek somut bir adım. Tam bir win-win durumu. Hal böyleyken bu olasılığı denemeden ayrılmak ilerde keşke denmesine yol açma potansiyeline sahip. Hala birbirimizi seviyoruz dediğiniz için söylüyorum.

Ancak gerçek şu ki olayı dahi bilmeyen yabancı insanlar olarak bizim terapiste git demekten başka olayın çözümüne yönelik somut olarak söyleyebileceğimiz çok bir şey yok gibi. En fazla olmuyorsa ayrıl denir.

Bence siz terapist konusunu daha çok ciddiye alın. Ayrıca eşinizin kendisini haklı gördüğü bir konuda bu kadar gizlilik arayışını ben hayra yormadım. Manipüle edilmediğinizden de emin olun lütfen.
0
akhenaten
(11.07.24)
bu kadar etkileniyorsanız çift terapisine gelmiyorsa eşiniz siz kendiniz başlayın. çünkü bu rıza inşaası, buna karşı duramamak, denemek ve denedikçe başarısız hissetmek/hissettirilmek görüyorum ki sizi çok travmatize ediyor. onu beklemeyin, kendiniz çok hızlı aksiyon alıp terapiye başlayın zira bu ikna olmaya mecbur hissetme haliniz de sizde başka çözülmesi gereken konulara işaret ediyor. birini mutlu etmek isteğinin kapsamı bu değil, olmamalı. sizin durumunuzda toplumsal cinsiyet rollerinin de etkisi var sanıyorum.

ağlamak istiyorsanız da ağlayın, rahatlayın. çoluk çocuk sahibi olmanız, burda sanal bir ortamda olmanız vesaire sizin şu anki hislerinize engel olmasın.

kendisiyle açıkça konuştunuz mu onun bu beklentisinin kendinizi yetersiz, yaşlı, eskisi gibi çekici olmadığı hissi yarattığını?
0
Phoebe
(11.07.24)
@Phoebe evet söyledim.

durumun benimle alakası olmadıgını beni hala çok güzel bulduğunu fakat monotonlaşan ilişkimize heyecan aradıgını söylüyor. ben yapmak istemediğimde mutlaka olay çıkıyor kalbimi kırılıyor. tamam diyor sonra tekrar ikna etmek için saatlerce konusuyor. 1 hafta 10 gün devam ediyoruz ve yeniden aynı döngü başlıyor.

yapmam için zorlamıyor. ikna ediyor.sonra tamam lanet olsun keşke dürüst olmasaydım diğer erkekler gibi arkandan iş çevirseydim falan diyor.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
duygusalatasi+1
agir manipulasyon. saygi duysaydi ikna/yalvarma/olmazsa olay cikmasi gibi durumlar olmazdi. fazla muhatap olmayin bu adamla mesafenizi koyun. kimse kendini degersiz hissettirilmesine musade etmemeli eger bu rahatsizligini ciddiye alsaydi bos "tatli dili" disinda bir sey yapabilirdi ama verdigin tavsiyeye de karsi. geriye senin kabul etmen disinda yol birakmiyo dunyanin en "normal" fantezicisi^.^
0
ala09
(11.07.24)
şöyle bir durum da var.
istese bu durumu kendi benim ruhum duymadan yapar. zaten savunması hep böyle sevmesem her türlü işimi hallederim diyor. seninle olsun istiyorum. seni sevdiğim için renk olsun diye işte daha uzun sürsün diye monotonluk bitsin diye. bu dünyaya bir kere geliyoruz deneyim olsun bilmem ne..
hep bu sözlerle yeniden başa dönüyor döngümüz

bu olay dışında elle tutulur tek birşey yok. zaten ayrılıyorum dediğimde kendi ailemde olmak üzere herkes şoka girer.
0
🌸mantarliborekk
(11.07.24)
sizi manipüle ediyor. tamam hepimiz eser miktarda birbirimizi manipüle ederiz ama bu boyut başka şeylere işaret ediyor. diğer erkeklerle evli değilsiniz siz, onunla evlisiniz. bu kıyas bile oldukça toksik bir yaklaşım.

sizi böyle ağlatan, kendinize saygınızı zedeleyen, kendinizi yetersiz hissettiren hiç bir şeyi yapmak mecburiyetinde değilsiniz. sevgi, sadakat, saygı, ortak cinsel hayat, monotonluktan sıyrılmak vesaire, hiç birinin tanımı bunları içermez, içeremez, içermemeli.

lütfen en kısa zamanda uzman desteği almaya başlayın zira sizin öz saygı, öz şefkat, öz güven vb. alanlarınızda ciddi zedelenmeler yaratmaya başlamış bile bu konu.

ayrıca bu olay yeterince elle tutulur bir şey. psikolojik şiddet zira bu.
0
Phoebe
(11.07.24)
Istediği şey tahmin ettiğim şeyse benzer konular suslusozluk te var.ordan fikir edinebilirsiniz . Illa ilişkiyi sonlandırir diye düşünmeyin. Bu arada onun gerçekten istemeyeceğini düşündüğünüz şeyi teklif edin belki vazgeçer
0
pembediken
(11.07.24)
Evet sizi manipüle ediyor, çok tipik klasik davranışlar.

Ben şahsen bana bir konuda yapsam ruhun duymaz diyen birine güvenemem. Hatta geçmişte bunla ilgili başım ağrıdığı için bu benim için "duydun mu kaç" lafıdır. Burada da daha önce birkaç soruya cevap verirken bunu aynı şekilde telrarlamışlığım vardır.

Bir insan istemediğiniz bir şey için sizi zorlayamaz. Siz ikna ediyor diyorsunuz ama zorlamak kolundan tutup yaptırmayı gerektirmiyor. Haftalarca, günlerce birisi üstünde bir şeyi yapmak konusunda ısrarcı olmak, hem de bunu o istemediğini söylediği halde yapmak, hem de bunu ilişki sallantıdayken yapmak açık seçik, bir zorlama ve psikolojik şiddet durumu.

Gizli tutmak isteme sebebi de tam olarak bu olsa gerek zaten. Her erkeğin içinde var, normal, zaten başkasıyla yaparım ama senle olsun istiyorum falan, gerçekten çok klasik laflar bunlar.

Sizin cidden bir harekete geçme zamanınız gelmiş. Eşinizi bırakın, kendiniz gidin bir uzmanla görüşün lütfen. Olayı anlatmanıza gerek yok. Sadece "bir olay var" deyin. Bu olayın çevresinde dönen şeyler sorun, olayın kendisinin ne olduğu önemli değil.
0
akhenaten
(11.07.24)
çok güzel cevaplar gelmiş, onlara ek olarak bir şey söylemek istiyorum.

parafili sahibi biriyle senin kadar uzun süre geçirmedim, çocuğum olmadı ama bir süre ilişkim oldu. ki onunki abartı bir şey de değildi, genel olarak kabul gören bir şeydi ama ben nefret ediyordum. ilk başlarda istemediğimi söyledim ama öyle bir ikna ediyor ki, aynı sana söylediklerine benzer şeyler söylüyordu. onu yapmayınca boşalamamaya başlamıştı, ben de kendimi zorunda hissediyordum.

gittikce seks bana zevk vermesi gerekirken sadece ona odaklı olmaya başladı. beni de düşünüyordu ama yaptığımız şeyden dolayı ben zaten istediğim gibi zevk alamıyordum, olmuyordu. tek taraflı gitmeye başladı, ve ben kendimden nefret etmeye başladım.

kilit nokta bu. bak kaç sene oldu, hala düşündükçe midem kalkıyor, ben neden devam ettim buna diyorum. kendime saygım neredeydi? özsevgim neredeydi?

kendine haksızlık etme nolur. parafili sahibi insanlar sağlıklı düşünemiyor, bu nedenle aynı parafili sahibi kişilerle beraber olmadıkları sürece sağlıklı bir ilişki mümkün olmuyor. sana yaptığı gibi manipülasyon dolu bir iletişim oluyor. bir taraf hep buruk kalıyor.

kendini dinle... kendine önem ver.
0
rallied
(11.07.24)
Normalde cinsel bir sorun olsa ve bir tarafın istekleri ile diğer tarafinkiler hiç uyusmasa sıkıntı var derdim çünkü olmuyor yani cinsellik çok önemli bir kısmı bu işin.

Ama sizinkinde diğer arkadaşların dediği manipülasyon olayları var. Yani şimdi golden shower falan denilen şeyleri (hatta daha ilerisini) seven kadin/erkek var. Bunu 1 saat yalvararak, trip atarak yaptırmaya çalışmak sıkıntı olani, bunu istemek değil. Bu noktada bence tek sıkıntı cinsel farklilik değil.

Terapi iyi tabi ama rallied dediği gibi kendinizi dinleyin. Manipülasyon kısmı beni cinsellikten daha cok düşündürdü.
0
logisticsmanager
(12.07.24)
(4)

gürültü azaltıcı kulak tıkacı

mazrufsezici
iş güvenliği vs. için kullanılan tıkaçlar sesi neredeyse tamamen kesiyor. ama ben sadece ses şiddetini yarıya falan indirecek bir şey arıyorum. iş arkadaşlarım inanılmaz gürültülü konuşuyorlar ve kapalı toplantı salonunda yankılarla da birleşince karşılıklı bağrışmalar içinde perişan oluyorum. nasıl
iş güvenliği vs. için kullanılan tıkaçlar sesi neredeyse tamamen kesiyor. ama ben sadece ses şiddetini yarıya falan indirecek bir şey arıyorum. iş arkadaşlarım inanılmaz gürültülü konuşuyorlar ve kapalı toplantı salonunda yankılarla da birleşince karşılıklı bağrışmalar içinde perişan oluyorum. nasıl bir şey önerirsiniz?
0
mazrufsezici
(11.07.24)
Şöyle hızlı bi aramayla ismini bulamadım bulursam editlerim fakat delikli plug'lar var 3m gibi foam olanlar da var, silikon olanlar da var. Sesi belli bir seviyede düşürüp, ayrıca frekans karakteristiğini de koruyor.

Özellikle audio müzik işinde olanların kullandığı bi zımbırtı öyleli dükkanlardan çıkması daha olası. Gün içinde umarım bulur linklerim.

~Musicians earplugs diye arattığınızda amazon kürekle atıyor üzerinize bahsettiğim deliklilerden. Turkey delivery olan 15 30 dolarlık baya bişey var.

~Kulağınızı tamamen kapatacak bir plug takarsanız üzerinde -6db yazsa bile çok büyük oranda üst frekansları yani netliği kaybedersiniz, daha boğuk duyulur. Konuşma anlaşılırlığı da daha çok üst frekanslarda önemli olduğu için bahsettiğim delikli frekansta çok değişim yapmayan plug'ları önermiştim.
0
hedep
(11.07.24)
Loop marka var arkadaslarim onu kullaniyor. Hem konserde hem sosyal ortamlarda.
0
mirafiori
(11.07.24)
Loop earplug diyicem, amazonda bulursunuz. Ancak .de nin 25 euroya sattigini .com.tr 3000 tl ye satiyor. O konuda bir sey diyemiyorum. Ama Loop tam aradiginiz tip urun.
0
wallcan
(11.07.24)
Kulaklıklarda kaç desibel sesi sönümlendirdiği yazar. Ona bakarak alışveriş yapabilirsiniz. Gürültülü çalışma ortamlarında 75'i görebiliyor bu ses. O durumda 10-15 dB bir kulaklık gürültüyü azaltmaya yetecektir. Hatta telefonlarda uygulamalar var çok doğru sonuç vermese de. Onlarla ölçüm yapıp siz karar verebilirsiniz.

Şuralarda referans olarak değerler verilmiş.

lexiehearing.com
soundear.com
0
nawar
(11.07.24)
(9)

iliskimden randiman alamiyorum

ala09
ama kurulu duzenimiz var yegenim. bu esik uzun iliskilerde nasil karsilaniyor? bir sekilde hayatimiz ortak oluveriyor ama ben daha verici hissediyorum, istedigim denge ve ask levelinda degil kesinlikle. yine ihtiyacimiz oldugunda basimiz sikisinca birbirimize muhtac kaliyoruz awk nedir bunun bitirme
ama kurulu duzenimiz var yegenim. bu esik uzun iliskilerde nasil karsilaniyor? bir sekilde hayatimiz ortak oluveriyor ama ben daha verici hissediyorum, istedigim denge ve ask levelinda degil kesinlikle. yine ihtiyacimiz oldugunda basimiz sikisinca birbirimize muhtac kaliyoruz awk nedir bunun bitirme/surdurme yontemi sizin deneyimlerinizden feyizlenelim dostlarim
0
ala09
(10.07.24)
Şu ortamda ilişki tavsiyesi verecek son insanım, sadece deneyimimi paylaşacağım. Üç yıllık ilişkimde benzer bir dengesizlik, atalet vardı. Huzursuzdum. Bir gece bir rüya gördüm, birine inanılmaz aşıktım rüyada. Sabah kalktığımda "Ben sevgilimi böyle sevmiyorum." dedim. Ayrıldık. O da bekliyormuş herhalde, hiç defans göstermedi.
0
sekizdokuzon
(10.07.24)
Aşk seviyesi illa ki düşüyor, uzun ilişkilerin kaderi bu.
Beraber vakit geçirmekten mutlu olma ve konfor alanı beklentilerine geçmek lazım belki de. En azından sürdürme yöntemi böyle olur.

Bitirme işi daha kolay aslında ama orada da ne istediğini net bilmek gerekiyor. Kararlı ve aldığı kararların artısıyla eskisiyle sonuçlarına katlanabilecek durumdaysan bitir.
0
Bruce
(11.07.24)
Böyle durumlarda başka biriyle tanışıp yeniden her şeyini öğrenme konusu heyecan verici geldiği kadar yorucu da. Sırf bu sebepten insanlar üşeniyor. Biraz da yalnız kalma korkusu var. O yüzden önce toksikleşene kadar sonra da toksikliğine dayanabileceği yere gelene kadar devam edip ayrılıyor. Bu gibi durumlarda oturup her şeyi konuşunca böyle bir bariyeri atlayıp mutlu bir şekilde ilişkisine devam tanıdığım 0 kişi var. Yine de bir yerlerde birileri vardır elbette.

www.youtube.com
0
nawar
(11.07.24)
Zemin çift taraflı hazırsa eğer ilişki nereye gidiyor sorusu aradığın marazı çıkarabilir.
0
beyfendi
(11.07.24)
randıman alacağım derken şanzımanı dağıtma. evlen geç.
0
ferenc
(11.07.24)
İnsan duygusal ilişkisinde, dışarıdaki insanlarla iletişimdeykenki kadar dikkatli olmak, o kadar düşüne düşüne konuşmak veya davranmak istemiyor.

Aile evindeki gibi. Annenin babanın her şeyi sineye çekişlerine alışkın olan evladın duygusal ilişkisindeyken de aynı sineye çekişleri partnerinden beklemesi yani. Partnerden annenin babanın bebek bezi emiciliğini beklemek.

Çünkü hayata olduğu gibi duygusal ilişkilere de kapanmamış veya yeni açılmış yaralarımızın etkisi altındayken başlıyoruz, önceliğimiz o yaraları sağaltacak veya üstünü kapatacak, acıtmayacak iletişimler kurmak. İnsan istediği kadar fedakarlık yapmaya hatta kendinden vazgeçmeye hazır hissetsin, o yaralar öyle bir tetiklenip öyle bir hükmediyor ki ilişkilere, farkına varıncaya kadar 40'ı deviriyorsun benim gibi.

İlişkine bir de böyle bak. Hem kendine hem de ona.
0
muhayyer divan
(11.07.24)
Durumun ortam şartlarından mı yoksa ilişkinin kendisinden mi kaynaklandığını anlayabiliyor musunuz? Yani insan hayatta her türlü duyguyu, her türlü ruh halini yaşar. Sizi hayatın bütün sıkıntılarından kurtaracak ve ömür boyu mutlu yaşatacak birisi yok. Gün gelir bunalırsınız, gün gelir mutlu hissedersiniz.

Eğer hayatınızda ibre genel olarak aşağıyı gösteriyorsa önce bunun yukarıya dönmesini beklersiniz. Baktınız ilişkiniz hala size iyi gelmiyor, o zaman sadece ilişkinin devam edip etmemesi durumuna kafa yorarsınız.
0
akhenaten
(11.07.24)
Her yerden engellemek ve sıfır iletisim ;))) hayır canım, ergence diil
0
abuzer
(11.07.24)
başlığa güldüm :)
aşk leveli bence kriter olmamalı. gelip geçen bir şey neticede. sevgi dersek aşk yerine o kriter olmalı. bir yerde bir durağınlığa giriyor ne yazık ki. yapacak teş şey bence kabullenmek. bunun için çabalanılabilir tabi ama bu tek taraflı olmaz.
vericilik kısmı da aslında yine yukarıdaki sebepten. erkekler için genellikle o aşk heyecanı sonrasında daha bir durağanlaşma oluyor. erkek gazla çalışan bir motor olduğundan o heyecan gazı azaldıkça sıradanlaşıyor. bunun olmaması için erkeğin biraza daha saygılı, her şeyi sadece gazla yapmayacak, sorumluluk bilincinin yüksek bir hale evrilmesi gerekiyor.
çözüm bilmiyorum. ama kurulu düzeni bozunca da genelde benzer süreci baştan yaşıyor insanlar.
0
kisa
(11.07.24)
(8)

Yurtdışındaki sağcı solcu kavramı

regina phalange
Fransada solcular kazandı biliyorsunuz. Sağcılar kazansa mültecileri yollayacktı diyorlar. Bizde ise tam tersi. İdeolojik olarak da farklı mı yani türkiyedeki sağcı solcu kavramı ile dışardaki durum?
Fransada solcular kazandı biliyorsunuz. Sağcılar kazansa mültecileri yollayacktı diyorlar. Bizde ise tam tersi. İdeolojik olarak da farklı mı yani türkiyedeki sağcı solcu kavramı ile dışardaki durum?
0
regina phalange
(10.07.24)
Şöyle düşün.
Sağcılar milliyetçi.
Bizde bu kategoride bir tek Zafer Partisi var gibi görünüyor. (Burada 'görünüyor' kelimesini büyük harflerle yazmak gerek. Herşeyin göründüğü gibi olmadığını defalarca gördük, gösterdiler çünkü.)

Diğerleri bir süredir bir garip oldular.

Olayın detayını kavramak istiyorsan da tee 1969 lara, Büyük Adana Kongresine falan gitmen gerekiyor.
0
Mirket
(10.07.24)
Evet, Türkiye'deki ve yurtdışındaki sağcı-solcu kavramı arasında ciddi fark var.

Ama bu konuda fark yok.
Türkiye'de de sağcı fikirler mültecilerin gitmesi yönünde, solcu fikirlerse onların entegre edilmesini önemsiyor.

Sağ parti olarak tanımlansa da Ak Parti'nin sol olarak değerlendirilebilecek pek çok politikası da var. O yüzden Ak Parti'yi sadece sağ veya sol diye tanımlamak doğru olmaz. MHP'nin durumunu anlamakta pek çok insan gibi ben de zorlanıyorum, Ak Parti ile farklılaştıkları noktaların neler olduğunu birisi mesaj atıp yazsa okurum.

O yüzden mülteciler konusunda Türkiye'de sağ-sol karmakarışık halde.
Bazı partiler de tüm politikalarını "Ak Parti ne diyorsa tam tersi" şeklinde yürütüyorlar. Onların da aslında mültecilerle ilgili fikri sadece bu karşıtlık sebebiyle.

Zamanın Ulaştırma bakanı Binali Yıldırım'ın şu sözleriyle bitirmek isterim "Sistematik bir şey yok. Abur cubur dolduruyorsun, herkes ihtiyacını oradan alıyor ama hiç de karışmıyor. Bu bilişim, fazla kafa yorarsan sıyırırsın. Nimetlerinden yararlanıp işini göreceksin. Kafayı taktın mı o zaman işin kötü."
0
michael_knight
(10.07.24)
sağ diye bir şey yok

sol: sosyalist, sosyal demokrat, günümüzde bunlara sjw woke tayfa eklendi. sol denince akla bu geliyor.
türkiyede temsilcisi işçi partisi. işçi partisi entegrasyon savunuyor

chp sol parti değil. chp zaten göçmenler konusunda hiç bir zaman net olmadı. hala net değil. ne yapacağı belli değil yani. kendileri de ne yapacaklarını bilmiyorlar bence

sağ derken: muhafazakar dindar anlaşılıyor türkiyede. halbuki ateist faşist birisi sağ mı mesela?

türkiyedeki siyasi yelpaze islam yüzünden karışık. göçmenlerin tamamı müslüman oldugu için sağ partiler göçmenlerin kalmasından yana.

ama islami olmayan milliyetçi parti zafet gitmesinden yana.
0
abelardo
(10.07.24)
Sağcı ve solcu yurt dışında Türkiye'den farklı. Sağ sol olayları zaten sıkıştıkça arada kavramı bulanıklaştırılan, "gerçek x o değil" denilen ve değiştirilen konular.

Bu söylediğin noktada Türk sağı ile Fransa sağı aynı fikirde ama. Türkiye mültecileri değil, Arap ve/veya müslüman mültecileri istiyor. Uygur Türkleri gram umurlarında değil. Göçmenler Hristiyan balkan milleti olsalardı. Bu kadar kucaklayıp olası bir ırkçılığa uğrayan göçmenlerin dibine gidip özür dilemezlerdi. Aynı şekilde Filistin bir şekilde güçlenmiş olsa ya da 20 yılda bir denedikleri gibi Araplar İsraillileri yok etmeye çalışsa, Yahudi göçmenleri aynı şekilde kucaklamazlardı. Ümmetçilik oynuyor Türk sağı, halife hayalleri kuran cumhurbaşkanımızla el ele vererek.

Avrupa'da da konu benzer. Gelenler müslüman olduğu için istemiyorlar genelde. "Müslümanlar, müslüman ülkede kalsınlar Türkiye alsın" ve Suriyeliler ile olay çıkınca "Müslümanlar bile müslümanları istemiyor, biz niye alalım?" deme sebepleri o. Yani Fransız ırkçılıkğı 1. sırada değil. Göçmen karşıtlığı ve müslüman karşıtlığı ilk sıralarda.
0
nawar
(10.07.24)
Şimdi ilk önce Fransa'da sol koalisyon partisi en çok koltuğu aldı ama çoğunluk yok. Çoğunluk bulunması için koalisyon oluşması lazım (ben nedense çok karamsar değildim ilk bir iki günlük lider konusmalarindan ama bakalim).

Sagcilar milliyetciden öte ırkçı. Bunu neden diyorum; bunların babası zidane'a bile laf derdi, rengi sebebiyle viera'ya falan laf derdi. Bu adamlar fransizim diyor, hayatlari Fransız ama bunlarin ilk kurucusuna göre değil (baba le pen. Kızı daha ılımlı çünkü başka türlü oy alamazdi).


Türkiye'deki partiler ile fransa'daki partiler aynı seviyede sol ya da sağ değil (Aynisi abd için de geçerli. Misal abd demokrat parti Fransa'da Cumhuriyetci olurdu).

Misal Fransa'da mhp kapatilirdi, olamazdi bile.
Zemmour var, o bence tam mhp gibi. Ama çok ufak tabi.
Le pen partisi sağcı olsa da bakkal yonetemez. Adaylari falan çok dandik. Benim yaşadığı yerdeki adayi dinledim, çok komik yani düzgün konuşamıyor bile. Bazi yerlerde adaylarin tanitimi bile yoktu.
Cumhuriyetci parti tam bir chp. Yani CHP Fransa'da solcu değil sağcı olur.

Macron'un karşılığı Türkiye'de yok. Solcularda da bence yok çünkü Türkiye'de solcu olmak için solculuk dışında herhangi bir şekilde ülke yönetecek solculuk göremiyorum.

Türkiye'de yöneten parti göçmene bir şey yapmadığı için diğer partiler bu konuya yöneliyor. Fransa'da da iki konu var; ekonomi/isci haklari(bazen eski gazetelere bakıyorum taaa 70-80lerde bile aynı şeyler konuşuluyor) ve göçmen. Göçmen sorunu açıkçası böyle bütün fransa sorunu değil. Oy verilen yerlere bakarsan akdeniz/guney tarafi full rn vermis ki oralarda göçmen daha fazla, misal breton bölgesi sıfır rn çıkmış.

Bir de bu göçmen sorununu hiç görmeyip "tvde gördüm baska sehirlerde ondan rn veriyorum" diyenler de vardı.

Neyse, solculuk ile göçmen sorunu tartismamak gibi bir şey yaratılmaya calisilsa da aslında yok. Fransa bir iki tane var sol lideri; ekonomide solcu, sosyalde sagcilar. Yani ben açıkçası artık solcu olmanin lgbti ne derse dogrudur, göçmenler canimizdir seviyesinde olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu sebepten ekonomik olarak solcu olanlar da kendini buraya koyamıyor bu sebepten.

Neyse yani aslında çoğu ülkede sagci/solcu aynı değil. Ama Türkiye ile Fransa kiyaslarsan apayri.
0
logisticsmanager
(10.07.24)
Kafalar o kadar karışık ki,

Milliyetçilik deyince hemen konuya din karıştırılıyor.

Sonra Müslüman olmayan Türk Türkten sayılmadığı gibi (Gagavuzlar, Yakutlar)
Müslüman Türkler de Arap olmadığı için Müslümandan sayılmayabiliyor ( Uygurlar)
0
Mirket
(10.07.24)
Sağ ve sol kavramlarının çok farklı olduğu görüşlerine katılmakla birlikte ilave etmeliyim ki Avrupa'daki mülteci kaeşıtlığının da buradakiyle bir benzerliği yok.

Türkiye'de Avrupa'daki sağ partilerin mültecilere bakışıyla ilgili komik yorumlar görüyorum.

Türkiye çok konuda uçlarda yaşıyor.
0
hebanon
(10.07.24)
gavurlar musluman olmadiklari icin onlarin sagcilari biz bu kara kuru musluman adamlari ulkemizde istemeyiz kafasindalar. gocmenler hristiyan olsalar ki aradan hristiyanlari zaten mis gibi ayiklayip aliyorlar, o zaman sikinti cikmazdi.

bizim sagcilar gelenler musluman oldugu icin, icine osmanlicilik da katarak, ummeti musluman yardim ediyoruz, bizim imparatorluk gelenegimiz ve dinimiz bunu grektirir kafasindalar.

bir de milliyetciler sag var yine iki tarafta da. onlar da yaw dindas isek gelsin kalsin, ama misafirligin bir siniri olur yerlesik duzene gecmesinler, zamani gelince cektirip gitsinler diolar.
0
cooperr
(11.07.24)
(7)

Doktorlar doktorlara neden eziyet ediyor?

michael_knight
Doktorların intörnlükleri, asistanlıkları sırasında, yan dal, uzmanlık yaparken vs. neden deneyimli doktorlar onlara kötü davranıyor?Bu bir gelenek mi, sistem mi buna yönlendiriyor ya da sadece kötüleri mi duyuyoruz veya başka bir şey mi?İşin aslı ve sebebi nedir?
Doktorların intörnlükleri, asistanlıkları sırasında, yan dal, uzmanlık yaparken vs. neden deneyimli doktorlar onlara kötü davranıyor?

Bu bir gelenek mi, sistem mi buna yönlendiriyor ya da sadece kötüleri mi duyuyoruz veya başka bir şey mi?
İşin aslı ve sebebi nedir?
0
michael_knight
(10.07.24)
köle, özgür kalınca ilk iş kendine bir köle tutar derler ya, biraz o hesap. biz de zamanında çok ezildik, çok zorlandık, sıra onlarda gibi bir bakış açısı oluyor. bi de doktorların bir kısmında (genelleme yapmayayım) tanrı sendromu oluyor. sonuçta sağlıkla uğraşıyorlar. bi noktada anlayabiliyorum. yapacakları bir hata bir organ veya bir hayat kaybına neden olabilir.
Doktorlar arasında büyümüş biri olarak yorum yapıyorum.
0
mor oje
(10.07.24)
mor oje +1

bir de ister istemez kötü davranıldıkça yıpranıp farkında olmadan öyle davranıyorlar bence sadece doktor değil benzer dallarda da öyle olur.
0
jülsezar
(10.07.24)
ben bunu çok da yanlış bulmuyorum. mobbinge varmayacak şekilde disipli davranmaları normal. çünkü insan canı emanet ediliyor en ufak bir hataya bile yer yok o meslekte. tüm insanlığın bir özelliği olarak biraz gevşek bırakılınca işimizi düzgün yapma motivasyonu da azalıyor.
0
kaptan maydanoz
(10.07.24)
Kendini besleyen kapalı bir döngü var. Dizi ve filmlerdeki hastane ortamının yansıttığı stereotiplerden tutun, sohbet ortamlarında anlatılan anılara kadar her şey en başta bu döngüyü yaratmamış olsalar bile devam ediyor olmasında büyük pay sahibiler. Bu övünülecek, kendini içinde tanımlayacak bir şey haline gelmiş artık. Devrecilikten çok bir farkı yok aslında.

İnsan hayatının önemi vs. gibi konulara çok katılmıyorum. Bir çevredeki davranışların nasıl şekillendiği görevin kendisinden çok o ortamın kültürüyle alakalı, kültür derken "bunlar kültürsüz" demiyorum. Demek istediğim daha çok sosyolojik manada bir kültür. Eğitim kadrosundan tutun, asistanlarına ve deneyimli personele kadar herkes eğitim hayatı boyunca "biz böyleyiz, burada işler böyle yürür" mesajını içselleştiriyor. Başka nasıl davranacağını bilmediği için böyle davranılıyor çoğunlukla.

Öğrenciliğimde tıp okuyan birçok arkadaşım vardı, çoğunun uzmanlık sürecini de takip edebildim. Benim gördüğüm kadarıyla durum bu.

Aşçılarda da benzer bir kültür var örneğin. Sert olmak hoş görülen, iyi bir karakter özelliği olarak lanse ediliyor.
0
akhenaten
(10.07.24)
Özellikle cerrahi branşlarda kıdem mevzusu çok önemli. Askeriyede bu kadar önemsenmiyor olabilir. Bizim iki hoca vardı benzer yaşlarda, biri diğerinden 2 hafta önce asistanlığa başlamış ve yıllar boyunca aynı üniversitede kalmaya devam etmişler. Hâlâ 2 hafta sonra başlayan hocamız diğerine abi diyordu ki ikisi de camiada önemli profesörler yani.

Kıdemin yanı sıra mobbing seviyesine varan zorlamalar da çok görünüyor. Çömez asistanların cerrahi branşlarda yaşadıklarını arkadaşlarımdan biliyorum. Onlar kıdemli olunca da kendi çömezlerine aynısını yapıyorlar. Mesela İzmir'in en büyük kadın doğum servislerinden birinde çömez asistanlar sabahları erken gelip kıdemlilerine kahvaltı hazırlıyordu. Hayır yapmıycam deme şansın yok o zaman ameliyatlara almıyorlar ya da angarya iş veriyorlar. Hocalar da çok ses çıkarmıyor bu konuda.

Her branşta böyle değil tabii ama dediğim gibi ağır cerrahi branşlarda asistanın asistana yaptığını kimse yapmıyor.
0
nundu
(10.07.24)
Devrecilik.
0
nawar
(10.07.24)
Oto sanayi, kuaför, askerlik, iş ortamı,üniversite gibi yerlerde tipik örneğini görebileceğin devrecilik, tahakküm etme ,zayıf gördüğünün üzerinde yükselmeye çalışma gibi dürtülerin doktorlar arasındaki ilişkilerde tezahür etmesi durumu.
0
hebanon
(10.07.24)
(17)

Jeff Bezos neden evleniyor/nişanlanıyor ?

Yourcousinmarvinberry
Sözlükteki "Jeff Bezos'un saniyede $2,5K kazanması" başlığına denk geldim de, bu kadar zengin, hatta zenginliğin de ötesine geçmiş bir insan neden tek eşli takılıyor ki ?O kadar tanrıça güzelliğinde pornocu kadınlar var mesela parası sayesinde kolayca elde edebileceği veya onlar gibi yaşayanlar, ned
Sözlükteki "Jeff Bezos'un saniyede $2,5K kazanması" başlığına denk geldim de, bu kadar zengin, hatta zenginliğin de ötesine geçmiş bir insan neden tek eşli takılıyor ki ?

O kadar tanrıça güzelliğinde pornocu kadınlar var mesela parası sayesinde kolayca elde edebileceği veya onlar gibi yaşayanlar, neden onlarla takılıp her güne yeni biriyle olmak varken tek bir kadınla nişanlı ?
0
Yourcousinmarvinberry
(10.07.24)
Kendisine ve karşısındakine olan saygısından olabilir. Sevgiye değer veriyor olabilir. Kadınları meta olarak görmüyor olabilir vs.
0
rock n roll
(10.07.24)
bence enayi. iş konusunda dünyanın en iyisi. aşk konusunda değil.

halbuki elon abi öyle değil mesela. cengizhan gibi adam
0
abelardo
(10.07.24)
60 yasina gelmis. Bitti o capkinlik isleri zaten. Merak etme evlenmeden once 80 sayfa sözleşme imzalatir karısına.
0
halk
(10.07.24)
en mantıklı cevabı tiklememişsin.

kadın dediğin sadece takılmalık sevişmelik meta mı ya? yani bana da sorsan mutlu bir evililik/sevgililik hayatı mı, yoksa her gün taş gibi kızlarla takılıp sevişmek mi desen, sevgililik derim. bu adam da onu diyor belki.

sosyal ve medeni statün nedir bilmiyorum ama paran sayesinde her gün değişik kadınlarla takılıp sevişmeyi güzel bir şey mi zannediyorsun? yani uzaktan güzel gözüküyor da bence anlık zevkler dışında mutluluk veren bir olay değil ya. bu adamın parası sınırsız denecek kadar çok, yemekle bitmez. ama azıcık parayı bulan ve bunu mutluluk zanneden nice keko, bütün parasını bu uğurda yiyip, anlık zevkler yaşayıp parası bitince götünü avuçluyor.
0
kibritsuyu
(10.07.24)
Hukuki anlamda parasını korumasının 1000 tane yolu var. Para hukuktan üstün bence
0
ferenc
(10.07.24)
Büyük ihtimalle "bunu da yaşamadım demeyeyim" diye düşünmüştür. Kendisi baya hedonist biri, en azından yansıttığı kadarıyla. O yüzden çok derin bir bağ kurmuş olsun falan sanmam. Kendisi öyle sanıyorsa bile hiç yaşamadığı bir yaşam biçimine duyduğu gelip geçici bir merak duygusundandır diye düşünürüm.

Adam bir oyunda bütün achievement'ları tamamlamaya çalışan biri gibi yaşıyor zaten hayatı. Yapılabilecek her şeyi yapacaktır daha.
0
akhenaten
(10.07.24)
En güzel cevabı tiklememişsin +1

Her gün başka kadınlarla takılmanın güzel bir sevgililikten, güzel bir ilişkiden daha iyi olduğunu kim söyledi ki başta.

Çok kadın hiç kadındır. Kadını hayatına sevişilecek bir meta yerine bir birey, bir hayat arkadaşı olarak alırsan o zaman bir kadınla ilişkinin nasıl olduğunu görürsün.
0
zimbirik
(10.07.24)
İnsan neye ulaşamıyorsa onu arar. Çevrende paran ünün için seninle birlikte olmak isteyen milyon tane kadın varsa öyle olmayan gerçekten aşık olan birini ararsın.

Zuckerbergin eşine de bi bak mesela.
0
nhk ni youkosu
(10.07.24)
Haz geçici, huzur kalıcı. En güzel kadınla birlikte olsan boşandıktan sonra anlamsızlaşır o varlığı. Ama güvendiğin, sevdiğin birinin yanında olmak, desteğini hissetmek bazen en büyük orgazmdan daha iyi hissettiriyor.
0
sekizdokuzon
(10.07.24)
20 yasinda olmadigi icin?

sen hic yasamamamissin galiba ama sürekli farkli kisilerle birlikte olunca kendine, bedenine yabancilasmaya basliyorsun. cok fazla insanla yüzeysel seyler paylasinca kimseyle derine inemiyorsun.

jeff bezos o kadinla derin bir sey yasiyor büyük ihtimalle. cocukluk travmalarini, gelecegi dair kaygilarini, cocuguyla eski esiyle problemlerini paylasir, ona güveniyor.
his olarak herhangi bir insanin karsisinda ne bekliyorsa onu bekliyordur, yasiyordur yani...
0
robert bosch
(10.07.24)
hayatta her şey para değil. özellikle zenginsen :)
0
gabe h coud
(10.07.24)
En güzel cevabı tiklememişsin +1

pornocu kadınlarla birlikte olmak güzel bir şey mi sence? türkiye gibi bir ülkede bile erkeklerin bir çoğu pornocu kadınlara yaklaşmaz bile. iğrenç çünkü, hem bedenen hem de fikren iğrenç.

her gün başka kadınla takılırsan da kimseyle özel bir yakınlık kuramazsın, insanların asıl haz kaynağı anlık orgazmlar değil, güvendiği sevdiği ve huzur bulduğu biriyle uzun vakir geçirmek.
hiç seks yapmamış ergen erkekler anlamaz, büyüyünce anlarlar ancak.

Edit: bu cevabı girdiğim için bana özel mesajdan "duyuruda tanışıp evlenmişsin ama duyuruda tanışan kadın duyuruda aldatır, cringe ve kezbansın" yazmış bu arkadaş. sonra da engellemiş :D yani arkadaşın büyük problemleri var. cevapları ona göre verin :D
0
kaptan maydanoz
(10.07.24)
insan cok hatun deneyimledikten sonra artık bi sakinlik istiyor. sevmek sevilmek saygı istiyor. takıldıgı kızların amacı zaten belli oda essek degil artık sıkılmıstır.
0
Zetnikov
(10.07.24)
En guzel cevabi tiklememissin+1
Cunku jess senden zeki. Bunu tikleme ama diyim.
0
halk
(10.07.24)
yazdığın şey tam fakir erkek akıl yürütmesi.
0
deartheodosia
(10.07.24)
çünkü jeff bezos dünyanın en zenginlerinden biri olsa da ezik bir beta.
0
tabudeviren
(10.07.24)
Dünya'nın en zengin 2. adam neden pornocu ya da OnlyFansçı falan kovalasın? Ayrıca her gün başka bir kadın kovaladığında 1 tanesinin hamile kaldığı anda çocuk paraları şu bu kovalaması gerekiyor. Vazektomi de nihai çözüm değil. Bir de onlardan bir tanesinde adamın bir şekilde kasetinin çıkması, şantaj kurbanı olması vs. ihtimali var. Hepsini geçtim kaç kişiyle birlikte olursan hastalık bulaşması ihtimali de o kadar artıyor.

Bir de her gün başka biriyle seks hayali, ayda bir bile seks yapamayan için aşırı cazip sanırım. Bir yerden sonra bir şeyler paylaşabileceği ve stabil bir ilişki arıyordur. Zengin olmadığımız için bilemiyoruz tabii.

Bu arada bu duyuru pasta olmasın hatta yıldızlayalım. Jeff Bezos boşanınca "parasının güvence altına almıştır" diyenler ve "en aşk güzel aşk cevabı aşk işaretlememişsin aşk çünkü aşk süper" diyenleri o boşanma davasında para kovalanırken görelim.
0
nawar
(10.07.24)
(16)

bu mertebeye ulaşmak için ne yapmak gerekiyor?

kibritsuyu
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mut
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?

doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mutlu ediyorlar. burada kadar sorun yok.

ama instagram'a bakıyorum mesela. bazı arkadaşlarım, doğumgünü olan arkadaşıyla birlikte fotoğraflarını story yapıp "iyi ki doğrun iyi ki varsın" tarzı paylaşımlar yapıyorlar. hatta gün sonunda doğumgünü sahibi bunları kendi story'sine ekliyor falan.

bana hiç böyle şeyler yapan olmuyor. yani beni telefonla arayan yakın arkadaşım bana böyle bir şey yapmıyor, ama başka arkadaşına yapıyor. benim birlikte fotoğrafı paylaşılıp cümle aleme "bak bu benim canım arkadaşım, doğumgününü herkese ilan ederek kutluyorum" şeklinde paylaşılmak için nasıl bir arkadaş olmam lazım?

genellikle kadınlar kadınlara yapıyor gibi. ama hayır, beni arayıp kutlayan yakın kadın arkadaşım, kadın arkadaşlarına da yapıyor, erkek arkadaşlarına da yapıyor. yani yakınlık derecelerini bilmemekle birlikte çocukluktan beri neler neler neler yaşadığım 35 yıllık arkadaşımın beni paylaşmayıp belki benden daha az görüştüğü üniversite arkadaşını paylaşmasının nedeni ne olabilir?

yani benim neyim eksik olabilir? kötü arkadaş mıyım, soğuk muyum, uzak mıyım, gıcık mıyım, götveren miyim, ne olabilirim?

yani bana öyle bir şey söyleyin ki "bunun başına gelmesi için arkadaşlarınla şöyle şöyle olman lazım" falan diyin ki bileyim kendimi. zira hayatımda hiç böyle bir şey yaşamadım. şimdi yazarken düşünmesi bile heyecanlandırdı.
0
kibritsuyu
(09.07.24)
İnstagram'da çok story, post paylaşmıyorsan rahatsız olacağını düşünmüşlerdir.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Bu taraklarda bezin yoksa olur öyle. En basitinden sen kimseye bunu yapmıyorsan sana da yapmazlar. Ya da sosyal medya kullanımı vs konularında ketumsan hoşuna gitmeyeceğini düşünebilirler.
0
Bruce
(09.07.24)
Arkadaşlarının doğum günlerini hikayede kutlayan ve kutlanan doğum gününü hikayelerinde paylaşanların %99,99'u kadın. O kutlanılan kişiler de aynı şekilde başkalarının doğum günlerini böyle kutluyorlar. Onlar için bir düzen haline gelmiş. Bu kişiler genelde sık sık hikaye paylaşan kişiler tabii.
0
nawar
(09.07.24)
bu mevzuyu ben de daha onceden dusundum. ulastigim sonuc su:
bazi civiklar, bu tarz seyleri dillendirmeyi seviyor. bu tiplerin iliskileri de daha vicik vicik oluyor, sonra bir anda sona erebiliyor.

bizim gibi insanlar ise stabil, ongorulebilir. ben vicik vicik degilim, dolayisiyla etrafimdaki civiklar da bana pek bulasmiyor. ama arkadasliklarimi bitirdigim cok cok nadirdir, cok buyuk bir kazik yersem belki.

gereksiz dogumgunu mesajlarinin onune gecmek icin ben dogumgunumu heryerden kaldirdim, cok cok mecbur kalmadikca kimseninkini de kutlamiyorum. bos isler..
0
cooperr
(09.07.24)
sen arkadaşlarına yaparsan onlar da sana yapmaya başlar, senin yaptığını gören başka arkadaşlarında senin gününde sana yapmaya başlar, bu bir döngü.
0
noxie
(09.07.24)
taktik vereyim kullanırsın; telefonunu çekmeceye koyuyorsun kapatıp.

gidiyorsun yanlarına. 1-2 kişi en sevdiklerine yapıyosun bu taktiği de.

çok tatlı/yakışıklı olmuşsun falan. hadi resim çekilelim. çekiliyosun. sonra da onlar gitmeye yakın diyosun ki ya fotoğrafları da alamadım tel şarjı yok, story atın beni de etiketlersiniz anı kalır hem napalım böyle olsun diyorsun. sonra da ilk buluşmada ‘ya benim hoşuma gitti bu story işi, ne güzel anı kalıyor falan dersin. onlar da aa bunu sevdi hep yapalım moduna girerler.

atmayanlar seninle görünmek istemiyorsa şutungen bile yapılır :d

bol şans.
0
baldan kaymak
(09.07.24)
dün doğum günümdü benim, bir hafta geç yazdırdıkları ve o gün de artık resmi tatil olduğu için benim doğum günüm resmen duyurulmuyor, milletin doğum gününü herkes odasına gelip kutlarken benim doğum günümü bilen sadece 4 yakın arkadaşım kutladı iş yerinden mesela. özellikle söylemedim söylemek istemiyorum.

sanırım bu ben de travma çünkü doğum günüm yaza geldiği için okul arkadaşlarımdan sadece en yakınları arayıp kutlardı o kadar. ben bir kıza lisede başarı bursumdan ayırıp para vermiştim hediyesi için 10 kişi para verdi biz 3 enayi arkadaş para verdik sonra onlardan alırız diye, diğerleri de vermedi. kıza hediyesini verdik hediyeyi aldı sarılmadı bile bastı gitti yanımızdan. böyle böyle çok olay var.

bu yüzden sadece ailemin arkadaşlarımın kutlamasını çok önemserim, instagramdan falan kimseyi paylaşmam doğum günü için, bunları biraz da şov olarak görüyorum.
0
Hallegadola
(09.07.24)
- Instagram' da çok aktif değilseniz yapmıyor olabilirler.
- Siz onlara yapıyor musunuz? Büyük ihtimalle hayır, siz yapsanız onlar da yapar gibi geldi.
0
kumandanim
(09.07.24)
Benim en yakınlarım doğumgünlerini unursamıyor mesela. Bir yıl unutulur, bir yıl kutlanır kimse kimseye alınmaz.

Ama doğumgünlerini umursayıp büyük olay gören daha az yakın olduğum insanlar da var. Onlar unutursa alınırım.

Biraz ilişkilerin dinamiğiyle alakalı bu bence. Birisi önemli gördüğü bir şeyi sizin özelinizde önemsemiyorsa bu kötü. Ancak zaten aranızda böyle bir şey yoksa bu iyi ya da kötü değil.

Burda da talep eden taraf olarak iş size düşüyor. Siz önemsiyorsanız önemsediğinizi belli etmelisiniz.
0
akhenaten
(09.07.24)
Ne istediğini dile getiren bir arkadaş olman yeterli olacaktır. Ya böyle videolar görüyorum, çok hoşuma gidiyor, böyle bir sürpriz beni de çok mutlu ederdi vb ben dili ile kendini ifade edersen seneye alırsın videonu. Kim olduğundan ziyade ne istediğin ne sevdiğin ve bunu ne nasıl duyurduğun ile ilgili olay.
0
hasmetizm 2046
(09.07.24)
siz yapmadığınız için yapmıyorlardır. Siz yakınlarınızın doğum gününü storyden kutlarsanız onlar da sizinkini kutlar genelde.
0
alaimisema
(09.07.24)
sen yaparsan sana da yaparlar.
Çok üzerine düşünülecek bir konu değil.
0
michael_knight
(09.07.24)
Ben bunu yaparlar diye korkuyorum mesela. Niye? Çünkü onlar yapınca alıntılayıp siz de paylaşmak zorundasınız nezaketen. Öyle olunca da sadece paylaşımda gördüğü için yazan bir sürü samimiyetsiz kutlama oluyor. Beni birinin arayp hatta yanıma gelip kutlaması hepsinden daha kıymetli.

Sebebine gelince ben de diğer 15655 cevap gibi düşünüyorum. Sizin bu tarzı sevmediğinizi düşünüyor olabilirler ki ben daha hiçbir erkek arkadaşımın bu şekilde kutlandığını da görmedim. Zaten çok aşko kuşko kızlar bunu yapar.
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
Aşırı keko bi haraket bence bu arada. Bazen kardeşler kuzenler birbirine yapıyor veya belli bir gurup arkadaş kendi aralarında döndürüyorlar, bana böyle salavat zinciri gibi geliyor.

Kesin biri başlatmıştır o yapınca o da yapmıştır sonra adet olmuştur.

Bana biraz sululuk gibi geliyor mesela ben böyle bir şeye özenmem. Beni bilen arkadaşlarım da bana böyle bir şey yapmaz. Ha olur da ben birine yaparım, o da bana yapar herhalde.

Bu tarz şeyleri arkadaşlarını pazarlamak için yapan da var bu arada. Hani yalnızsa biri sorsun da tanıştırırım belki diyen.
0
ananiyimioguz
(09.07.24)
Ben de yaz doğumluyum ama aklına gelip de arayan veya mesaj çeken insan sayısı 3 bile olmuyor bazen. Geçmiş yıllarda kimsenin aklına gelmediğimi bilirim.

Bence bahsettiğin durumlarda biraz menfaat düşüncesi ya da beklentisi rol oynuyor. Onu vurgulayayım ki benim şuyumu unutmasın, onu ön plana çıkarayım ki o da aynısını bana yapsın gibi.

Benim böyle davalarım yok. Unutulmak gerçekten yaralıyor ama karşılık olarak ben de onları unutuyorum, yalnızlaşmaya giden süreç zaten böyle işliyor.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Yani bu yaşadığın şey sana ait bir eksiklik veya yanlışlık değil. Menfaat dünyası bana göre.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
(24)

Sinemaya gidiyor musunuz?

put it in your appropriate place
Pandemi öncesi birkaç ayda bir giderdim ama pandemi sonrası senede 3 filan. İşte görsel efektiyle ön plan çıkan filmleri tercih ediyorum veya bir şekilde izlemiş olduğum belli bir serinin devam filmi sinemadaysa gidiyorum.İşte en son Dune'un ikinci filmine gitmiştim. Ondan önce ise John Wick'in dörd
Pandemi öncesi birkaç ayda bir giderdim ama pandemi sonrası senede 3 filan. İşte görsel efektiyle ön plan çıkan filmleri tercih ediyorum veya bir şekilde izlemiş olduğum belli bir serinin devam filmi sinemadaysa gidiyorum.

İşte en son Dune'un ikinci filmine gitmiştim. Ondan önce ise John Wick'in dördüncüsüne gittim. A Quiet Place: Day One gitmeyi düşünüyordum ama sanırsam kötü filmmiş.
0
put it in your appropriate place
(08.07.24)
Eskiden ayda bir giderdim ama en son Poor Things'e gittim.
0
new day new life
(08.07.24)
ben sinemaya en son joker filmine gittim. daha da gitmedim. emin ol cok ucuz fiyat olsa bile gitmem. sinema cazibe alanımdan cıktı.
0
sizofren06
(08.07.24)
poor things +1
0
rentts
(08.07.24)
Çoook ünlü ya da beklediğim bir film olursa. Ya da festival filmine denk gelirsem. Senede 1-2'ye tekabül ediyor.
0
Amaranta ursula
(08.07.24)
kendim için yıllardır gitmiyorum. 5 yaşındaki kızımı götürüyordum bir ara ama genelde filmlerin sonunu getirmeden çıkmak istediği için bayadır onu da bıraktık. sonbahar kış döneminde arkadaşlarla aramızda film gecesi yapıyoruz haftada bir sadece.
0
hrskrs
(08.07.24)
Neden gideyim ki evinde 55 inç tv, rahat koltugum. 40 dk neden reklam izleyeyim?
0
Fritz-X
(08.07.24)
Ben hala gidiyorum, bir çeşit ibadet gibi algılıyorum onu.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
genel olarak hollywood'u boykot ediyorum ve daha fazla zengin etmek istemiyorum. dolayisiyla bir ton para verip sinemada film izlemem cok nadirdir su aralar. son 12-15 ayda sadece dune 2'yi izledim sinemada.
0
hot potato
(08.07.24)
Pandemi öncesinde de çok nadir gidiyodum. Pandemiden sonra ilk kez geçen sene gittim ve bir senede 3 film izleyerek kendi adıma baya yüksek bir sayıya ulaştım.

Spiderman across spiderverse
Oppenheimer
Barbie

Üçlüsünü izledim. Barbie'den beri gitmedim. Bayramda Inside out 2'ye gitmek istiyordum kardeşimle ama burda sadece Türkçe dublaj varmış sinemalarda. Evde izleriz diyip vazgeçtik
0
nundu
(08.07.24)
oldum olası sinema(salonda izleme) meraklısı değildim. malum ortamlardan indirip izlerdim. bir tek sinemia zamanı her hafta bir filme gitmeye başladımdı.
o kapandıktan sonra araya pandemi girdi. ardından da bilet fiyatları anlamsız şekilde arttı. bu sürede maks 3 filme gitmişimdir. o da arkadaşlarımın ısrarıyla.

zaten filmlerde bir iki ay sonra malum ortamlara düşüyor.

eskiden sinemadan handycam çekimi izlemek için saatlerce torrent arardık hey gidi günler hey. artık dijitale gelen 4k torentte.
0
my fault
(08.07.24)
Gitmiyorum.
Son 4 yılda herhalde bir kere gitmişimdir.

Artık çok rahatsız edici geliyor.
Dikkat süresiyle de çok ilgili bence durum. Dikkat sürem çok kısaldı ve bu konuda yalnız olduğumu düşünmüyorum, bence birkaç milyar kişilik bir aileyiz biz.

120 dakika boyunca sadece bir kere ara vermek, tuvalete gitmek yasak, telefona bakmak yasak, gidip su almak yasak, mısır alsan bitiyor, etraftan seyircilerin sesi geliyor vs. Artık evde izlemeye çok alıştığım için çok konforsuz geliyor ve pause tuşu yok.

Bir daha beni sinemaya götürebilecek bir film gelmiyor aklıma. Matrix 4 geldi, ona bile gitmedim.
0
michael_knight
(08.07.24)
pandemiden beri gitmedim ama en son ne zaman gittiğimi de hatırlayamadım.

sanırım en son aslan kral'a gittim. (2019) sonra gittim mi bilmiyorum.
0
tabudeviren
(08.07.24)
Hayır. Yılda 1 kere belki. En son Dune: Part 2'ye gittim ben de. Türkiye'deki sinema salonları asla hak etmiyor ödenen ücretleri. Havalandırması berbat, sürekli öndekilerin telefonlarının ışıkları ve hışırtılar ile dikkatinin dağıldığı, berbat aydınlatma ve vasat ses sistemli çakma IMAX için 300 küsur lira vermek delilik.
0
nawar
(08.07.24)
Pandemiden önce çok sık gidiyordum bazen ayda 4-5 kez. Pandemiden beri hiç gitmedim.
0
yazdonumu
(09.07.24)
Dune 2'ye bile gitmedim. Öyle bir boşvermişlik benimkisi.
0
sevilen progressive türkücü
(09.07.24)
Quiet place kötü bir film zaten. Sırf oyuncular için izledim.
0
sevilen progressive türkücü
(09.07.24)
degecek film ise gidiyorum, senede 1, max. 2

en son Top Gun: Maverick'e gittim..
0
cooperr
(09.07.24)
İstanbul Modern'den sinefil üyeliğl aldım. Ayda birkaç defa gidiyorum. Bunun dışında ön gösterim ve festivalleri takip etmeye çalışıyorum.
0
auroraaurora
(09.07.24)
çok ilgimi çeken bir filmse gidiyorum, onda da eğer mahallemdeki sinemaya gelmişse ancak. farklı semtte, eski filmleri filan gösteren bir sinema daha var ama resmen üşendiğimden gitmiyorum. kötü bir şey aslında.
0
noxie
(09.07.24)
paribu bir bilete bir patlamış mısır verip bizi kandırıyor maalesef.

en son fall guy filmine gittik güzeldi.
0
Hallegadola
(09.07.24)
Pandemiden beri sadece Dune ve Dune 2'yi sinemada izledim.

Öncesinde Marvel filmlerine falan giderdik. Bir aksiyonlu gürültülü filmleri, bir de ağır yavaş sanat filmlerini sinemada izlemeyi seviyorum. (Birincisi dev ekranda bangır bangır güzel oluyor, evde sesi çok açarsak komşular rahatsız olacak diye geriliyorum. İkincisini de sinemada odaklanıp izleyebiliyorum, evde filmi sevsem de dikkatim dağılıyor bitiremiyorum.) Ama aşırı hevesle beklediğimiz filmler dışında "ya şu film gelmiş, gitsek ya" diyoruz, sonra üşeniyoruz. Böyle böyle Dune'dan başka bir şeyi sinemada izleyemedik işte.
0
kobuzchu kiz
(09.07.24)
en son "Doctor Strange in the Multiverse of Madness (2022)" izledim sinemada. onu da başkası istediği için. türkiye'de değildi. bi daha sinemaya gider miyim bilmiyorum. belki bir arkadaşım ısrar ederse olabilir. kendi isteğimle gitmem yani.

evde izlemek en iyisi...
0
ermanen
(09.07.24)
öyle bir noktadayız ki sinemanın ev imkanlarından fazla vadettiği pek bir şey kalmadı. herkesin evinde dev tv'ler, ses sistemleri var. üstelik bir yandan rakınızı, biranızı içebiliyorsunuz. bir de bana son yıllarda bir huysuzluk hali geldi. sinemaya gittiğimde çatır çutur cips yiyen, yanındakiyle sohbet eden, telefona bakan insanları görünce kuruluyorum, dikkatim dağılıyor. o yüzden sadece bir platforma gelmesini bekleyemeyecek kadar merak ettiğim filmlere gidiyorum.
0
brakgn
(09.07.24)
Pandemiden sonra çok azaldı ama bunun salt pandemi ile değil fiyat artışlarıyla ilgisi var en azından benim için.

Şu an film festivalleri dışında tek tük gidiyorum çok merak ettiğim ilgimi çeken bir şey olması lazım mesela en son inside out 2 için gittim.
Kinds of Kindness var şu an merak ettiğim ama sanırım gitmem sinemaya bilmiyorum kararsızım şu an.
0
mutekebbir
(09.07.24)
(12)

Ankarada aspava nerede yenir

olsun demekte zor artik
Yerli bir turist olarak soruyorum. Beni öpmeyecekleri, kaliteli bir aspava nerede yenir.. ve ortalama fiyatları nedir.. ve başka nerelerde yemek yenir
Yerli bir turist olarak soruyorum. Beni öpmeyecekleri, kaliteli bir aspava nerede yenir.. ve ortalama fiyatları nedir.. ve başka nerelerde yemek yenir
0
olsun demekte zor artik
(08.07.24)
Gülçimen yıldız da
Ankara döneri için ise Çankaya lokantası
Düveroğlu lahmacun
Balık için ise verçwnik hoşuma gidiyor benim
Benim test ettiklerim bunlar belki daha yerler vardır ama bilemiyorum
0
spacevan
(08.07.24)
esat meşhur gülçimen aspava.
kızılay ciğerci müslüm.
çorba için kızılay rumeli.
benim favorilerim.
0
sizofren06
(08.07.24)
Gulcimen ne ya arkadaslar :))
Hassas yani belligun sokak’in ordaki asil grrcek ozcelik aspava tabii ki.
Ankaraliyim.
0
mor oje
(08.07.24)
Hangi Aspava'ya gidip beğenmediğini belirtirsen denk geldiğin ilk Ankaralı "Yanlış olana gitmişsin. En iyisi X'teki" diyecek. Çünkü hemen hepsi vasat ve üstü civarında. Daha güzel döner yapan yerler var. En yakın olanına git. Özellikle ismi tekrarlanan istiyorsan Yıldız ya da Özçelik. Esat yani.

Kebap 49'a gidebilirsin.
0
nawar
(08.07.24)
-aspava diye bir yemek yok. onun için aspava yiyemezsin :-(
- şimdilerde hepsi aynı mantık çalışıyor ve 300-400-TL aralığında.
- iyi bir döner yemek istiyorsan aspavalardan uzak dur.
-akay yokuşundaki ( çıkarken solda ) mutlu döner bence angaranın en iyilerinden. geçen ay gittiğimde 230-TL idi. yanında ikramları da var.
- iyi bir kebap için Anafartalar caddesinde Merhaba pide ve kebap çok iyidir.
- iskitler sanayideki (özel timin arkasındaki sokak) ciğerci hala güzel.
afiyetle
0
ankarakecisi
(09.07.24)
aspava diye bir yemek yok +1

aspava, ankara'da bir konsepte dönüştü. sınırsız cacık, patates, salata vs ikramlarıyla.

aspava'ların klasik yiyeceği ilk zamanlarda "sosoğanlı" denilen, sonra içine kaşar da eklenmesiyle adı "ssk" olan soslu, soğanlı, kaşarlı döner dürüm. bu konsept ilk çıktığında bir tek bu vardı zaten, kebap çeşidi falan yoktu. o yüzden bütün aspava'larda vardır.

aspava gurme döner yenecek yer değildir. güzel ankara döneri için farklı mekanlar var, sözlük'te birçok başlıkta inceleniyor, hem iyi dönerciler, hem diğerleri. millet cici piknik'e bayılır mesela, ama çok bozdu, yağı ağızda donuyor ne yağı kullanıyorlarsa. eski diye, kömürde pişiriyor diye millet bunun hastası, ben sevmem. balgat'taki çağrı canbolat bu aralar favorim.

aspava diyorduk. hepsinin döneri birbirine benziyor. burada aspava'ları birbirinden ayıran şey ikramları. biri soslu patatesin yanında kaşarlı patates de veriyor, biri dönerli patates de veriyor. tatlı olarak hepsi standart dondurmalı irmik veriyor, ama biri yanında profiterol de veriyor, öteki künefe veriyor. kimin hangisini tercih ettiğine göre aspava'nın tercih edilebilirliği değişiyor. o yüzden kime sorsan "yanlış aspava'ya gitmişsin" diyecek. bak mesela ankara'nın en sevilen, en kalabalık, kapısında kuyruk olan aspavası olan gülçimen'i yukarıda gömmüşler.

hassas'taki özçelik aspava'nın olayı, bu konsepti (aspava ismini değil, bu sınırsız cacık, patates konseptini ve sosoğanlı dürümü) ilk yapan olması. bundan sonra esat caddesindeki üçlü, reşit galip'in başındaki yıldız beyi falan açıldı. yani hassas hassas diye tutturmanın alemi yok, ha döneri kebabı güzel, ikramları iyi, yolunuz düşerse gidin de özellikle gitmenize gerek yok. çünkü ötekilerden pek de farkı yok. bence tek numarası ilk çıkması. o yüzden "orijinali orası" gibi bir algı var.
0
kibritsuyu
(09.07.24)
incek tarafındaki aspava'lara gitmeyin tamamı çok kötü.

ilkbahar'da oran aspava güzeldir, gidebilirsiniz.

son zamanlarda gittiklerim içinde verebileceğim tavsiye bunlar.
0
malheiros
(09.07.24)
Hepinize ayrı ayrı tesekkur ederim..
0
🌸olsun demekte zor artik
(10.07.24)
Benim zamanımda ASPAVA, Kebap 49 gibi Ankara'ya özgü bir kebapçı zinciriydi. Birçok yerde şubesi vardı ve hepsinde lezzet, servis, kalite, temizlik, fiyatlar birbirinin tamamen aynıydı

Hatta ASPAVA, Allah Sağlık Para Afiyet Versin Amin Sözünün baş harflerinden meydana gelmekteydi.

Ben ayrıldıktan sonra oralarda bir şeyler mi değişti?
0
Mirket
(10.07.24)
@Mirket

hangi zamandan bahsediyorsun bilmiyorum ama ASPAVA hiçbir zaman her yerde şubesi olan bir kebapçı zinciri olmadı. açılımı doğru. ilk aspava 1964 yılında bir güreşçinin ulus'ta açtığı küçük bir dükkan. öyle soslu soğanlı dürüm falan değil, ufak bir kebapçı. 90'ların sonu 2000'lerin başına kadar da bu ismi kullanıp açılan farklı kebapçılar var, birbirinin şubesi değil. hatta hatırlıyorum bizim mahallede (beşevler) de vardı, annem orada döner yedirirdi bana, dürüm mürüm değil, servis döner. "yağsız karasız (yanıksız yani) olsun" dediğimi hatırlıyorum.

90'ların sonu, 2000'lerin başı gibi hassas'taki özçelik aspava bir konsept çıkardı. soslu soğanlı döner dürüm. yanında cacık ve patates veriyor, salata malata çiğköfte falan yok. çıkışta da çay ve uzun marlboro ikram ediyor. geç saatlere kadar da açık, hatta belki 24 saat tam hatırlamıyorum. tam içkili bir gecenin üstüne güzel kafayla karın doyurmalık. biraz tutunca esat caddesi'nde ve civarında çoğalmaya başladılar, yine hepsi farklı. rekabet çoğalmaya başlayınca ikramları arttırıp yanına salata, çiğköfte vs eklemeye başladılar. öyle öyle çoğaldı hepsi. sarhoş doyuran gece yemeği ankara'nın simgesi bir hale döndü.
0
kibritsuyu
(10.07.24)
Aspavaya baktım da bildiğin bir çeşit iskendermiş :d artık ilk çıkan dönercide döner yemek daha mantikli
0
🌸olsun demekte zor artik
(15.07.24)
@kibritsuyu,
Yazdıklarından ve biraz da Google araştırmasından sonra çok yanlış hatırladığımı anladım. Bilgi için teşekkürler.
0
Mirket
(15.07.24)
(26)

Yeni Kurulacak Vinç şirketi için isim arıyorum, tavsiyelere açığım

colakbasri
Merhaba, 1 ay içinde vinç şirketi açacağım ve isim önerilerine açığım, hizmet vereceğimiz bölge daha çok doğu ve iç anadolu bölgesi olacağından türkçe bir isim arıyorum. Şirket ismi genel olarak gücü, pratikliği, esnekliği çağrıştırablir, aklımda bi kaç isim var misal "Çelik Vinç" veya "Naim Vinç" (
Merhaba, 1 ay içinde vinç şirketi açacağım ve isim önerilerine açığım, hizmet vereceğimiz bölge daha çok doğu ve iç anadolu bölgesi olacağından türkçe bir isim arıyorum. Şirket ismi genel olarak gücü, pratikliği, esnekliği çağrıştırablir, aklımda bi kaç isim var misal "Çelik Vinç" veya "Naim Vinç" (Naim Süleymanoğlu'ndan aklıma geldi :)

Her türlü isim önerisine açığım
0
colakbasri
(07.07.24)
Toros?
0
numlock
(07.07.24)
s-vinç
şaka şaka :) kale vinç geldi niyeyse aklıma, bu aralar evde kule vinç görünce kendinden geçen minik bir birey var ondan zaar.
0
in vino veritas
(07.07.24)
Güven vinç
Güvenle kaldırır
0
jülsezar
(07.07.24)
Güven vinç varmış :(
0
jülsezar
(07.07.24)
Davinci vinç :)
0
spacevan
(07.07.24)
Kaldıraç
0
prole
(07.07.24)
Zirve vinç
Tepe vinç
Kavi-vinç (kavinç belki)

Kuvvet ile vinç'i karıştırıp kuvvinç bile yapabilirim şahsen :))

Yalçın vinç
Sağlam vinç
Çevik vinç

... :/
0
muhayyer divan
(07.07.24)
Demirbilek Vinç.
0
komando kani var bende
(07.07.24)
Kanuni
0
diyecevaplandı
(07.07.24)
Anadolu Vinç
Türk Vinç
Sağlam Vinç
0
pispinti
(07.07.24)
Dinç Vinç
İlginç Vinç
Kalkan Vinç
Yüksek Vinç
Gökdelen Vinç
Vinçenzo

Şirket ismine soyadını kullanmak da yaygın ama alınmış olabilir tabii.
0
ermanen
(07.07.24)
İsim olsun madem.
0
doharkoman
(07.07.24)
STR Vinç

Salladım yani böyle bir şeyin kısaltması gibi ama güçlü imaj veren isim salla. Millet merak etsin anlamını. Canın sıkılınca bir cümle sallarsın. STR, strength kısaltması zaten. Uluslararası olan firmalar da öyle bakar belki. "Birşeyoğlu Vinç" de olabilir, heybetli ise tabii.
0
nawar
(07.07.24)
Ismin basri ise basri vinc makul
0
optimistbakunin
(07.07.24)
Sand :')
0
since1907
(08.07.24)
hepsi on numara, hepsini düşüneceğim :)
0
🌸colakbasri
(08.07.24)
Sebat Vinç
0
engelbert humperdinck
(08.07.24)
Ne olur bilemem ancak google’landığında sadece sizin markanızın çıkacağı bir isim en iyisi olur. Böylece mevcut ve yeni müşterilerinizi google’dan başka markalara kaptırmazsınız.
0
andy kaufman
(08.07.24)
vinçtürk
0
marsabil
(08.07.24)
pars vinç
0
xrated
(08.07.24)
Chatgpt:

Harika, yeni işiniz için tebrikler! İşte bazı isim önerileri:

Güçlü Vinç
Asya Vinç
Yıldız Vinç
Anadolu Vinç
Erciyes Vinç
Doğa Vinç
Metin Vinç
Doruk Vinç
Sağlam Vinç
Altın Vinç
Bu isimler, şirketinizin hizmet vereceği bölgeyi ve vinçlerin gücünü yansıtabilir. Umarım beğenirsiniz!
0
digits
(08.07.24)
Elbette, işte farklı tarzda bazı isim önerileri:

Kuvvet Vinç
Atlas Vinç
Uzay Vinç
Nehir Vinç
Yüce Vinç
Toros Vinç
Efes Vinç
Volkan Vinç
Göktürk Vinç
Yüksel Vinç
Bu isimler de şirketinizin hizmet verdiği bölgenin doğasına ve gücüne atıfta bulunabilir. Umarım ilginizi çeker!
0
digits
(08.07.24)
Anladım, işte daha kaliteli ve prestijli hissettirebilecek isim önerileri:

Prestij Vinç
Elit Vinç
Vizyon Vinç
Asil Vinç
İmparator Vinç
Nobel Vinç
İhtişam Vinç
Zaferan Vinç
Onur Vinç
Yücehan Vinç
Bu isimler, şirketinizin kalitesini ve güvenilirliğini yansıtabilir. Umarım aralarından birini beğenirsiniz!
0
digits
(08.07.24)
Www vinc
0
lapaz
(08.07.24)
kral vinç
0
plastic_angel
(08.07.24)
Çare Vinç
Son Vinç
Tek Vinç
Tepe Vinç
Taşır Vinç
Devrilmez Vinç
Sarsılmaz Vinç
Hakiki Vinç
0
ananiyimioguz
(08.07.24)
(15)

Aldatılınca neden hiçbir şey yapmamalıyız?

sorularimicinfeykhesap
Detaylandırayım.Bir sebep gösterilmeksizin, tek cümle whatspdan mesaj ile terkedilmiştim. Aylar sonra öğrendim ki meğer zaten aldatılıyormuşum.Yaşadıklarımı, nasıl çöktüğümü vs uzun uzun anlatmayayım tahmin edersiniz az çok. Hala da devam ediyor. Bu süreçte ortak en yakın arkadaşımız bile beni arayı
Detaylandırayım.
Bir sebep gösterilmeksizin, tek cümle whatspdan mesaj ile terkedilmiştim. Aylar sonra öğrendim ki meğer zaten aldatılıyormuşum.

Yaşadıklarımı, nasıl çöktüğümü vs uzun uzun anlatmayayım tahmin edersiniz az çok. Hala da devam ediyor.

Bu süreçte ortak en yakın arkadaşımız bile beni arayıp sormadı. Ama onunla olan samimiyeti düzenli devam etti. Yapayalnız ve sadece kendi yaşadığım ve bildiklerim kaldım.

aldığım her tavsiye "asla bişe deme, sakın mesaj atma, arama, bişe yapma" minvalindeydi. Ben böyle davranırken, karşı taraf ise ayrılık sebepleri olarak kendini haklı gösteren alakasız beyanlarda bulunuyordu.

Neden aldatılan insana hep aynı tavsiyeler veriliyor? Ben neden onun karşısına çıkıp içimden gelenleri söylememeliyim? Neden aldatılan kişiye hep bir köşeye sinmesi ve ses çıkarmaması şeklinde tavsiyeler veriliyor?
0
sorularimicinfeykhesap
(07.07.24)
Çünkü karsiliginda duyacaklarin sana daha iyi hissettirmeyecek, muhtemel daha kötü hissettirecek :')

Kendini iyileştirmeye çalışmak, kendi değerini hatırlamak daha işlevsel. Bu aldatmanin "sen"le bı ilgisi olmadığıni kavrayabilmek...
0
abuzer
(07.07.24)
cinnet geçirme ihtimali. vereceğin zarar sonucunda ömrünce cezaevinde kalma ihtimali.

karşı taraf hatasını bildiği için çevresine yalan söyler ki toplum onu dışlamasın.

gidip konuşsan rahatlayacağını sanıyorsun ama rahatlamıyorsun. tek yapabileceğin mümkün mertebe sakin kalmak. gerekirse profesyonel bir destek alman.
0
phonex
(07.07.24)
Çünkü boşa enerji harcadığınla kalırsın. Sinirlerin harap olur karşılıgında eline hiç bir şey geçmiyor. Zaten bir süre sonra insan salıyor boşveriyor dönüp bile bakmıyor. Ben mesela geçmiş bir zamanda beni aldatan insan müsvettesinin hayatını karartmıştım. Kendi ailesi en yakın dostları bile düşman olmuştu buna. Şimdi dönüp bakıyorum yahu ne gerek varmış diyorum. Bu yüzden katil olan kafayı sıyıran insanlarlar var. Dön bak hayatına boşver karıştırma çöplüğü
0
limonlu eksi
(07.07.24)
Eğer bir intikam planı düşünüyorsan şöyle yap, seni aldattığı adama bir şekilde ulaş ve onun sonunun da seninkiyle aynı olacağını ona bildir. Ha bu durumu takmayacak tonla erkek var ama gene de bir denersin.
0
Yourcousinmarvinberry
(07.07.24)
Çünkü onu unutamadigini, hala aklında oldugunu, senin hayatında hala bir yeri olduğunu düşünecek... Egosu oksanacak
0
abuzer
(07.07.24)
Yukarıdakilerin bir kısmına katılıyorum. Buna tepki verdikçe zihnindeki etkisi büyüyecek. Ama söylediğinde karşı tarafta "Ah sen nasıl da haklıymışsın" etkisi yaratacak bir şey olmadığı gibi, bu sözleri duysan da hiçbir şey değişmeyecek... İntikam desen, o da aktif bir nefret barındırıp körüklemeni gerektiren bir şey. Bu konu saplantın haline gelecek, belki bir şekilde intikam alacaksın ama sonrasında bir yandan intikam denilen şeyin en azından bu tür bir konuda çok işlevsel olmadığını göreceksin diğer yandan da sana kötülük yapan insanla benzer bir seviyeye inmiş olduğun gerçeğiyle yaşamak zorunda kalacaksın. Ne gerek var?
0
salihdt
(07.07.24)
Ben buradakilerin aksine intikam alınması taraftarıyım. Aldatılanlara hep denir bişey deme şöyle yapma bunu yapma. Kendi başına gelmediği için rahat rahat konuşur. hiçbir insan evladı haketmez bu durumu. Eğer seni rahatlatıcaksa şimdiki sevgilisine fake hesaptan yaz kanıtlarıyla beraber. Çevrene de söyle o beni aldattı diye. İnsanlarda utanma da kalmamış hem aldatıryor hemde üste çıkıyor.
0
komando kani var bende
(07.07.24)
Sizi aldatan ve terk eden kişi sizin duygularınızı önemsemiyor. Siz gidip içinizi döktüğünüzde veya sitem ettiğinizde bu istediğiniz etkiyi uyandıramıyor. Çok acı ancak her insan kafasında kendini haklı görmeye eğilimli.

Hatta sizin bir şeyler yapmanız onların kendi aralarında "Ne garip insan, boşver üzme sen kendini" muhabbetlerinin dönüp daha çok yakınlaşmalarına vesile bile olabilir. İlahi adalet yok ne yazık ki. Siz de o can havliyle anlattığınız şeyin bu kişide hiçbir etkiye yol açmadığını gördüğünüzde öncekinden daha derin yaralanabilirsiniz. Hiçbir şeye çare değil yani bu gidip konuşma olayı.

İntikam da böyle, zaten harap haldeyim diyorsunuz kalan son ateşinizle gidip onların ilişkilerini harlamış olursunuz. Bırakın zarar vermeyi, faydanız dokunur. Dünya böyle ne yazık ki @sorularimicinfeykhesap.

Ancak bu kişiye tepki vermediğinizde egosunun devreye girip kendi kafasında kendisiyle boğuşma ihtimali çok daha yüksek. Bunu idrak ettiğinizde fenafillaha eriyorsunuz. Aldatılmak çok kötü, ancak karşınızdaki insanın artık sizden kopmuş ve sizi yabancı biri yerine koyduğunu idrak etmek daha kötü. Buna emin olun. Kendiniz için bu meseleyi burada kapatıp hayatınıza devam etmek en doğrusu, zor evet ama orta vadede en faydalısı.
0
akhenaten
(07.07.24)
Kız arkadaşım aldatırsa sorun etmem, hayat yolunda devam etsin, şükürler olsun rabbim bana nasip etmedin derim.

Karım aldatırsa ne yaparım bilemiyorum, onur çok önem verdiğim bir konu.
0
numlock
(07.07.24)
hiçbir şey yapmamalı değilsin. kendine odaklanıp iyileşmeye bakacaksın.

karşı tarafa bir şey yapamazsın. duygusal olarak haksızlığa kapılma hissi doğal olarak ağır basıyor, sorguluyorsun, cevap istiyorsun ama gerçekçi düşünürsen bunun makul olmadığını fark edersin.

sana değer vermemiş. aldatmış. neyi konuşacaksın? ya da ne istiyorsun mesela, manevi tazminat davası mı açacaksın? türkiye'de eğer nikahın, devlet nezdinde kabul görmüş bir bağın yoksa legal olarak hiçbir şey yapamazsın. e diğer türlü de manası yok.

kulağa çok adaletsiz geliyor evet ama bir kişi istemiyorum diyorsa en fazla sebebini sorup arkadaşça, insanca vedalaşmayı umabilirsin.

yok zorlayacağım dersen şikayet edebilir, dozunu kaçırırsan uzaklaştırma kararı çıkarttırabilir, arkadaşlarına ya da amcalarına dövdürtebilir vs...

neredeyse dört yıl oldu ben hala eski sevgilimi çok özlüyorum. artık istemiyorum, heyecanımı kaybettim, bitsin dedi. konuştuk. olmadı. Ben çok duygusal bir insanım, sana bir süre yazabilir miyim, okuyup okumaman önemli değil dedim. tamam dedi. aklıma geldikçe yazdım ama hakaret filan asla yoktu, sadece içimi döktüm, bir nevi terapi oldu baba.

öyle öyle zamanla azalttım. zaten hiçbir şekilde iletişimimiz yoktu o süreçte. bitti gitti.

keşke ayrılmasaydık. çok seviyordum. ama kız gitti yani abi ne yapacaksın. çok ağladım, ilaca başlamam gerekti, hala iki tek atsam zırlarım. ama sen söyle şimdi ne yapmam lazım sence? çıkaracağım ders varsa çıkarıp önüme bakmam, kendimi iyileştirmem, hayatıma devam etmem daha iyi değil mi? kızın kapısına dayanıp NEDEN desem ne değişecek? "ananın şeyinden" diyecek. manası yok.

insan ilk terk edilmesi, aldatılmasıyla geç yaşta karşılaşınca daha çok zorlanıyor herhalde. halbuki dünyada kimsenin bize iyi davranacağının garantisi yok. millet yolda yürüyen adamı tak diye bıçaklayıp öldürüyor yahu. duygusal ilişkide aldatıldın diye ne olmuş. ağlayıp zırlayacaksın, depresyona gireceksin, çıkacaksın.

dediğim gibi üzücü yani ama dünyada bunun önüne geçebilecek bir mekanizma yok. el oğlunun deyişiyle it is what it is.
0
mark greg sputnik
(07.07.24)
Senin duyuruyu okuduğumda bile kalbim nasıl ağrıdı var ya. Geçmiyor ne yazık ki hemencecik.
Gidip hesap sormak ona değer vermektir. Niye değer veresin ki?
Psikolog nedenini sormak size ne kazandıracak onu geri mi getirecek demişti bana.
Sizi iyi hatırlasın seneler sonra elbet dank edecek yaptığı sızlasın burnunun direği. Beni sen kaybettin modunda olun. Kendinize iyi gelecek şeyler yapın mutlu olmaya odaklanın.
0
Aydan Dustum
(07.07.24)
kendisine başka bir yol çizmiş biriyle gidip konuşmak anlamsız.

konuşulmaya değer biri olsa, yaptığından utanacak olsa aldatmazdı zaten.

gidip konuşursan kaleden top çıkarmaya çalışan defans oyuncusu gibi olursun. golu yemişsin ama hâlâ çırpınıyorsun gibi.

tamamen kendine odaklanmalısın. bu süreçte onu çatlatacağım diye düşünerek yanlış şeyler yapmamanı öneririm.

en büyük ceza onu kafandan tamamen silmek ve bir daha asla iletişim kurmamak.
0
tabudeviren
(07.07.24)
Burada galiba gabe h coud yazmıştı, "en güzel intikam hayatını güzel yaşamak" gibi bir şeydi. Çok doğru bir söz. Size de bunu tavsiye ederim.

Doğum gününde atarlı notu olan çiçek yollamak vs. bunlar sizin işinize yarayacak hareketler değil.

Size bu kötülüğü yapmış birisinin üzerini çizip hayatınızı güzel yaşamaya odaklanmak en doğrusu bence.
0
pispinti
(07.07.24)
Psikopat gibi evini, iş yerini, ailesinin evini basmadığın ya da sapık gibi sabah akşam konuşmaya ve ulaşmaya çalışmadığın sürece tabii ki karşı tarafa konuşmak istediğini iletebilirsin. İlettiğinde karşı taraf istemiyorsa taciz edemezsin ama bunlar zaten normal iletişim kuralları.

Bunun dışında yukarıdakilere katılıyorum. Konuşmanın hiçbir faydası olmayacak. Zaten aldatanı haklı çıkaracak hiçbir konu yok. Konuştuğunda öğrendiğin sana hiçbir faydası olmayacak. Aldatıldıktan sonra üstüne WhatsApp mesajı ile terk edildiysen, senin söylediğin hiçbir şey onun umurunda olmayacak. Belki de "ne yapışkanmış, buna aylarımı/yıllarımı nasıl verdim?" diyerek, aldatmayı kendince haklı bile çıkaracak. Sen de kendini kudurtup kafayı taktığınla kalacaksın.

Bütün bu tavsiyelerin altında aldatılan ilk ve tek insanın sen olmaman ve insanların hem kendilerinden hem de çevrelerinden gözlemlediği kadarıyla süreci en hızlı ve rahat yolla atlatma yöntemi olarak görülen konu başlıkları var. Anlaşarak ya da denk gelip konuşulabilirse ve içtekiler dökülürse rahatlarsın tabii. Süreç uzar ve kovalarsan faydalı herhangi bir yere varma ihtimali aşırı düşük.
0
nawar
(07.07.24)
hem aldatıldın hemde kendini haklı çıkaran argümanlar üretiyor sen birşeyler dedikçe kendi suçluluk duygusunu törpüleyecek seni araç olarak kullanacak bu sebeple hiç harekette bulunmaman senin için daha faydalı olur. olan olmuş artık önüne bak..
0
basond
(07.07.24)
(7)

Kbb de kulak temizleme diye bi kavram var mi?

Zetnikov
Bizim peder gitmis kbb doktoruna soylemis kulagimda bisi var surekli tikanik falan temizler misiniz adam tinlamamis. Kulak kirini kim aliyor kamera vs sokup beylerOzele falan mi gitmesi lazim
Bizim peder gitmis kbb doktoruna soylemis kulagimda bisi var surekli tikanik falan temizler misiniz adam tinlamamis.

Kulak kirini kim aliyor kamera vs sokup beyler
Ozele falan mi gitmesi lazim
0
Zetnikov
(07.07.24)
Tabii ki var ama devlettekiler dediğin gibi yok hükmünde takılıyor.
0
Yourcousinmarvinberry
(07.07.24)
Bir ay kadar önce Foça Devlet hastanesinde temizlettim.
0
Mirket
(07.07.24)
@geveze yazarın yazdıklarını okuyunca ilave etme gereği duydum. Kulağa kaçan, tozların, zerrelerin deri atıklarının dışarı atılması maksadıyla vücudumuzun bir savunma aracıdır ve olmalıdır. Kir biriktikçe kulak onu yavaş yavaş dışarı iter ve biz alınabilir yere geldiği zaman alır temizleniriz.
Bazı insanlar aslında yasaklanması gereken o saçma kulak temizleme çubuğu denen saçmalıkla, kir temizlediğini sanıp içerdeki kirleri daha içeri iterek katılaşmasını ve atılamaz hale gelmesini sağlarlar. Bazen de vücut bir sebepten kulak kirini dışarı itemez kalır. Bu durumda bu kirin dışarı çıkarılması için hekim müdahalesine ihtiyaç vardır.
Kulak temizletme dediğimiz olay budur. O yapışkan tabakadan bir miktar içerde kalması kulak sağlığı için zorunludur.
Ayrıca bir zorunluluk yoksa kulak foşur foşur yıkanmaz. Atılamayan kirin alınması yeterlidir.

Sonuç olarak doktora gidip kulaklarımı yıka veya temizle diyemezsin. Sen şikayetini söylersin. Kulağım tıkalı gibi dersin. Boğuk duyuyorum dersin. Doktor aletiyle bakar. Bir kir tıkaması varsa alır. Yoksa almaz.
Kulağın tıkalıysa bunun bissürü sebebi vardır. Östaki borusudur, burundan bile olabilir.
0
Mirket
(07.07.24)
KBB alıyor. "Kulağımı temizler misin?" demek yerine "Kulağım tıkalı" ya da tıkanıklık sebebiyle muhtemelen ağrıyor olduğu için "kulağım ağrıyor" diye gitmeli. Tanı değil, belirli tedavi talebi ile gidince tribe girebiliyor bazı doktorlar.
0
nawar
(07.07.24)
İki hafta önce kulak tıkanıklığı ve işitme kaybı şikayetiyle arkadaşım doktora gitti, ona antibiyotik tedavisi başlattılar ve doktor sakız çiğnemesini söyledi bu süreçte :) ilaçla geçti
0
grimavi
(07.07.24)
kulaklarımda alerji olduğu için belli aralıklarla temizletmeye ihtiyaç duyuyorum tıkanıyor ve açılmıyor.

doktora ilk temizlettiğimde şunu dedim:
-halk arasında bir kere temizletince hep temizletmek gerekiyormuş acaba doğru mu?
+hem evet hem hayır eğer kulak temizlenmeye ihtiyaç duyacak noktaya geldiyse kulak içindekini atamıyordur bu sebeple istesen de istemesen de zamanla tekrar tıkanacak ve sen temizletmek zorunda kalacaksın ben temizledim diye değil senin kulağın yapısı değiştiği için bu olay böyle oluyor demişti.

dediği gibi oldu zamanla tıkanıyor doktora gidiyorum kulağım tıkalı duyamıyorum diyorum bakıyor vakumla çekiyor yeme içme diyetine dikkat et alerji yapan şeyler yeme diyor bu şekilde devam ediyorum.

özet kulak temizletme diye bir şey var doktor bakar ihtiyaç duyarsa vakumla çeker.
sulu yıkamalar falan eski yöntem pek kalmadı dedi doktor vakumla çekiyorlar.
0
basond
(07.07.24)
kürdan ucunu biraz törpüleyip kulaklarımı hem kaşıyıp hem temizliyorum. çok iyi topluyor. deliğin çeperlerinde sıyırma hareketi yapacaksınız. ama çok derinlere gitmeyin tabi.
0
xrated
(08.07.24)
(5)

Engelli bir insan engelsiz islere basvurabiliyor mu?

Zetnikov
Engelli raporu olanlardan bahsediyorum.Basvurabiliyor yada engelsiz bir ise kabul edilirse ne gibi sikintilar olabilir eksileri nedir sizce.Cok merak ediyorum Ozellikle sigorta girisi olarak engelini soylemediginden normal engeli olmayan bireyler gibi girisini yapacaklar heralde bu sefer sirket vs i
Engelli raporu olanlardan bahsediyorum.

Basvurabiliyor yada engelsiz bir ise kabul edilirse ne gibi sikintilar olabilir eksileri nedir sizce.

Cok merak ediyorum Ozellikle sigorta girisi olarak engelini soylemediginden normal engeli olmayan bireyler gibi girisini yapacaklar heralde bu sefer sirket vs indirimden yararlanamiyor heralde.

Daha onemlisi bu sekilde engelli kisi emekli olabiliyor mu gunden sayiliyor mu tam anlamadim.
0
Zetnikov
(06.07.24)
Benim yanımda emekli olan vardı. Engeli topal olması, daha doğrusu bir ayağı baya kısaydı. Ama muhasebe departmanında olduğu için sorun olmamıştı, ekstra bir şey de yapmadım. Normal personel gibi çalıştı yıllarca.
0
numlock
(06.07.24)
İş yerlerinde belirli bir sayının üstüne çıkınca engelli birini çalıştırmak gerekiyor. Yani iş yerleri engelli olarak almak isteyecektir. Onun dışında durumu SGK'da engelli olarak takip edilebilen birini, engelli olarak sigortalamazlarsa sorun çıkabilir sanırım.
0
nawar
(07.07.24)
@nawar
@geveze yazar
@numlock

Elemanin psikolojik rahatsizligi var bu sebeple is bulamadigini soyluyor.
İs verenler psikolojik tedavi goren engelli adaylari fazla tercih etmiyor diyor. Bu sebeple normal bi ise basvurursa ise girebilecegini dusunuyor.
0
🌸Zetnikov
(07.07.24)
@geveze yazar

Hocam bipolar, depresyon , sizofreni tarzi geneli bu ama psikojik olarak geciyorsa sikinti yapiyorlar.

Tek care anca sinava girip devlete girmek gibi gozukuyor onada alt yapi lazim heralde
0
🌸Zetnikov
(07.07.24)
İsyerleri ortopedik engelli ariyorlar daha cok
0
🌸Zetnikov
(07.07.24)
(8)

Baris Alper son 10 dakikadir neden kosmuyor?

summerof69
Daha ilk yarinin 35. dakikasinda adam jogging yapmaya basladi. ne press yapiyor, ne topu yakalamaya calisiyor. hatta 2-3 tane pozisyonda bizimkiler topu kapip ataga kalktiklarinda, Baris Alper bizim sahada yine jogging yapiyordu.Onceki macta da 75. dakikada boyle maci birakmisti. ama bu macta 35. da
Daha ilk yarinin 35. dakikasinda adam jogging yapmaya basladi. ne press yapiyor, ne topu yakalamaya calisiyor. hatta 2-3 tane pozisyonda bizimkiler topu kapip ataga kalktiklarinda, Baris Alper bizim sahada yine jogging yapiyordu.

Onceki macta da 75. dakikada boyle maci birakmisti. ama bu macta 35. dakikada birakti.

Bu adamin her zamanki oyunu mu bu? Bu pek de verimli degil ama?
0
summerof69
(06.07.24)
Yok değil, koyu Beşiktaşı olmama rağmen milli takımda gurbetçiler hariç hepsini ayrı ayrı beğeniyorum ve seviyorum.

Vardır bir sıkıntısı, bacağı çekmiştir, dalağı şişmiştir. Yoksa özellikle öyle lakait oynayacak biri değil barış Alper.
0
numlock
(06.07.24)
Vallaha bence verimli oynamıyor diye bir şey yok. Fransız spikerlere göre de hiçbir topu bırakmayan, rakip defans kabusu. Lizarazu'dan daha iyi futbol bilmedigimizi düşünüyorum.

Zaten komple kapanıyor takim 5/4/1 dönüyor tek barış oluyor. Taktik kontrada ona dönmek. Bu noktada 90 dakika pres yapacak barış beklememek lazım.
0
logisticsmanager
(06.07.24)
Yav full yürüyo, aldığı bütün topları 1,5 m sonra kaybediyo
0
abuzer
(06.07.24)
kaç tane düzgün top attık Barış’a?

ayıp yahu. ben galatasaray’lıyım ama ayıp. barış ve ferdi gibi 2 oyuncumuz daha yoktu. kaç maçtır yok. kenardaki de izliyor.
0
baldan kaymak
(07.07.24)
Adami da anlamak lazim, Galatasaray'da hersey serbest tekme, tokat, dirsek girisiyordu rakibe. Adapte olamadi yabanci hakeme
0
freedonia
(07.07.24)
@baldan kaymak; abi boşuna uğraşma. Eksiduyuruda kendi takımlarının basarisizliklari sebebiyle ceyrek final oynamis milli takimla mutlu olamayan bir sürü adam var. Bu arkadaşlara laf anlatilamaz. Mbappe baris'tan kötü oynuyor bu kadar konusulmadi.

Bütün milli takıma teşekürler. Ne kadar ayağına top değmeyen adamlar bölünmüş olsa da 16 sene sonra bize başarı gösterdiler.

Edit: mbappe mbappe standardina göre çöp oynuyor tabi. Ankara Demir sonra kecioren'de oynayan futbolcu değil. Demek istediğim fransizlar turklerden daha mutlu. Turklerin tek derdi tek tek oyuncu tartismak, kulüpculuk yapmak. Allahtan oyuncularimizda pek yok.
Duyuruda da keske engelleme gelse de şöyle malum taraftarlarin sorularını görmesek.
0
logisticsmanager
(07.07.24)
Çok düzgün adamlar var ama konu futbol olunca maalesef Galatasaraylılıkları tutuyor. Barış Alper Yılmaz grup maçlarını Çekya maçının ikinci yarısına kadar resmen boş geçti. Geçen maç ve bu maç ise benim BAY'a tek bir lafım yok. Bir forvetimiz olsaydı kanadı daha rahat kullandığını görürdük. Maalesef böyle bir saçmalık yaptık 5 maç boyunca.

Burada 35'te bıraktı. 65 gibi geri döndü. 35'te dalağı şişti diye düşündüm ama maçın sonuna doğru sekiyordu. İkinci yarı başında da tempo düşükken ara ara çok zorlamadı ama dediğim gibi. İlk 3 maç BAY'a ne kadar sövdüysem, sonraki 2 maç o kadar memnunum. Bu arada "kanatta oynatsaydı" goygoyu dönmesin. İlk 3 maç da kanatta oynadı zaten. Cenk olur, Semih olur fark etmez, bir forvetimiz olsaydı savunmayı üstüne çekeceği için Barış ya da kanatta başka kim varsa o daha rahat oynardı.

Mert Günok, Ferdi ve Barış Alper bu son iki maçta favorim. Bu arada "Barış kanatta oynasaydı" ya da "kaç top attık" demeyelim rica ediyorum. Kaç top geldiğini (24) istastiklerde görebiliyoruz. İlk 3 maç da forvet yazılmasına rağmen 270 dakikada 15 dakika falan forvette kalmıştır. Burada sorunu sırf BAY'a yüklemek saçma. Forvetsiz takım çıkarıp o takımı da Samet-Abdülkerim defansına güvenip geri yaslamasaydık şu an turu konuşuyorduk.
0
nawar
(07.07.24)
takımda rakibi zorlayan başka bir oyuncu yok. tek başına rakiple mücadele ediyor. takımın taktiği kontra. doğal olarak yorulduğu bir ana denk gelmişsiniz. geçen maç 75'te bıraktı demişsin 90+5'te çok ciddi dripling atarak şut attı.

bunun dışında takımcılık yapanlara diyecek bir şey yok. artık oyunculara milli oyuncu gözü ile bakmayıp takımlarıyla değerlendirenlerin öğrenmeye kapalı olduklarını anladığım için bir şey yazmıyorum
0
paintov
(07.07.24)
(14)

gol atan takım gol sevinci yaşarken atağa kalkıp gol atmak

tabudeviren
var mı böyle bir şey?yoksa yasak mı ya da etik değil diye mi yapılmaz?
var mı böyle bir şey?
yoksa yasak mı ya da etik değil diye mi yapılmaz?
0
tabudeviren
(06.07.24)
Bir futbolcu kendi sahasında bekleyip gol sevincine gitmeyince santra yapılmaz diye bir kural olması lazım. Tüm takım sevinirken bir futbolcu kendi sahasında kalıyor rakip takım hemen santra yapmasın diye biliyorum
0
efreet sultan
(06.07.24)
Gol atan takım genelde rakip sahada kutlama yapıyor. Kendi yarı sahalarına geçmeden oyun başlayamaz.
0
but that was just a dream
(06.07.24)
Ya zaten oyunun başlaması için hakemin düdük çalması gerekmiyor mu, takım kendi sahasında iken, rakip takım topu santraya koyup kendi kendine başlayabiliyor mu?

Yani takım kendi sahasında bile olsa, abartılı uzun bir gol sevinci yapmıyorlarsa, hakem de eşek değilse bekler herhalde sevinmelerinin bitmesini.
0
kibritsuyu
(06.07.24)
hakem beklemek zorunda değil. gol yiyen takım hazırsa ve gol atan takımın bütün oyuncuları kendi yarı sahasında ise maç başlar. kaleci penaltıdan gol atıyor ve sonrası: www.youtube.com
0
hrskrs
(06.07.24)
Oyuncukların hepsi saha dışında ya da kendi sahasında olursa santra yapılıp gol atılabilir. 1 tane oyuncu bile rakip sahadaysa santra yapılamaz. Haliyle gol atılamaz. Yani 90+7'de 1 gol atınca tüm rakip sahadaki oyuncular tribünlere koştu. Geri kalanı da kendi sahasındaysa. Santradan başlayıp gol atabilirler.
0
nawar
(06.07.24)
Hakem beklemek zorunda değil elbet, ama oyunu başlatmak için düdük çalmak zorunda değil mi?

Beklemek zorunda değil ama abartıp fazla uzatmazlarsa o kadar bekler gibime geliyor.
0
kibritsuyu
(06.07.24)
@but that was just a dream, good to know...
0
robert bosch
(06.07.24)
Youtube'da ''gol sevinci yaşarken gol yemek'' şeklinde aratınca

www.youtube.com
www.youtube.com

gibi örnekler çıkıyor. tabi baya eski videolar ama mümkün olay tabi belli kurallar çerçevesinde.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(07.07.24)
günümüzde üst seviye liglerde böyle bir şey mümkün değil. yukarıda bazı eski örnekler verilmiş ancak onlarda da aslında gol atan takım kendi sahasına dönmüş oluyor, günümüzde gol atıp rakip sahada kutlama yapmak yerine kendi sahasında kutlayan takım yok denecek kadar azdır. onlarda da genelde kaleci kalede beklerken sevinir.
0
makarnavodka
(07.07.24)
denk gelmiş:
www.fanatik.com.tr
0
hrskrs
(10.07.24)
ya işte bunu anlatmaya çalışıyorum. şimdi bu tam bir hakem ipneliği değil mi?

oyun sırasında bile faul yapılan adam ayağa kalkıp atışı hızlıca kullanmak istiyor, düüürrt durduruyor oyunu, "düdüğümü bekle". ohooo herkes yerine yerleşiyor, baraj maraj kuruluyor. hızlıca kalkıp atışı kullanacak adamın bütün avantajı kayboluyor.

kaleye yakın herhangi bir serbest atışta bile vuruş yapacak oyuncuya düdüğünü gösteriyor bekle diye. barajın kurulmasını bekletiyor, mesafeyi ayarlıyor, yere köpük sıkıyor. e madem öyle kafama göre koyup başlayabiliyorsam kaleci direğe yaslanmış barajı hizalarken vurayım öteki kenara gol olsun. ama olmuyor, illa düdüğü bekleyecen. santra yaparken sevinmelerinin bitmesini, en azından kalecinin yerine geçmesini beklememek götlük değil mi? "düdüğümü bekle" diyip yerleşmelerini beklemek şöyle dursun, bir de düdük çalıp başlatıyor oyunu.

yani adam kendi sahasında bile olsa kaleci çıkmış seviniyor, takım yerleşmemiş, oyuncunun santra yapıp oyunu başlatmasına nasıl izin veriyorsun, orada da "düdüğümü bekle takım yerleşsin" desene.
0
kibritsuyu
(11.07.24)
Futbol kuralları çerçevesinde hakemin yorumuna çok açık bir spor. Kurallar, karşı takım kendi sahasındayken başlayabilirsin diyor. Hakem de başlatıyor yani yaptığının kurallara aykırı bir yanı yok.

Bi de u15 kızlar maçı olmasının etkisi de olmuştur. Derbi de olsa önemi düşük bir maç sonuçta. Hakem de sıcak havadan falan bunalıp aman bunları mı bekliycem diyip düdüğü çalmış olabilir. Ya da belki de hakemlerin bu durumda hadi yerleşin deme hakkı yoktur? Sonuçta yerleşin diyip bekletmek de karşı takıma haksızlık. Sen kendi sahanda seviniyorsan karşı takım hızlıca başlatıp gol atabilir sonuçta bu da bir taktiktir. Hakem olarak bunun önüne geçmek de yanlış bence
0
nundu
(11.07.24)
peki serbest vuruşta, topa rakip takım oyuncusunun 9.15'ten uzak durması gerekliliği kural mı, dezavantaj mı? yani rakip oyuncu 9.15'ten daha yakınken istersem başlayabiliyor muyum, yoksa kural olarak illa 9.15 açılması mı lazım?

yani ben serbest vuruşu kullanmak isterken hakemin bekletmesinin gerekçesi kural mı, karşı takıma saygı mı? sırf ben atışı kullanamayım diye rakibin topa yakın durması beni atış kullanmamı engeller mi? yoksa ona rağmen ben kullanmak istesem kullanabilir miyim?
0
kibritsuyu
(11.07.24)
orta sahada topu pasla hızlıca oyuna sokabiliyorsun zaten serbest vuruşta. Kaleye daha yakın açılarda yine pasla belki olur ama şut çekilemez diye biliyorum ama kural kitabına bu kadar hakim değilim ben de. Dediğim gibi hakem inisiyatifine kalan bir durum olabilir. Bazı hakemler avantaja bırakmaya meyilliyken bazı hakemler hemen düdük çalabiliyor. Basketbol gibi katı kuralları olan bir spor değil futbol, esneklik her zaman var. Bi 10-20 seneye tüm hakem kararlarını VAR gibi bir teknoloji anlık verecek olursa o zaman standart hâle gelebilir belki
0
nundu
(11.07.24)
(24)

Sokak Düğünü

rock n roll
Bu saçmalık hakkında ne düşünüyorsunuz? Aman n'olacak insanlar eğlensin birkaç saat mi dersiniz yoksa olumsuz mu düşünürsünüz?
Bu saçmalık hakkında ne düşünüyorsunuz? Aman n'olacak insanlar eğlensin birkaç saat mi dersiniz yoksa olumsuz mu düşünürsünüz?
0
rock n roll
(05.07.24)
Medeniyetsizlik, edepsizlik ve saygısızlık olduğunu düşünüyorum.
Alan açmak için, milletin park ettiği arabalarını bile taşıyıp götürdüklerine tanık oldum.
Bunu yapmak isteyen köyüne geri dönsün.
0
pro9it9is9
(05.07.24)
Cahillik ve ahmaklık başka bir şey değil. Kötü bir şey yok bunda ne var iki davul çalıp eğleniyorlar meselesi değil. Bir başka insanı rahatsız ediyor olması yapılmaması için yeterli neden ama ülkede saygı duyulan bir şey kaldı mı ki buna saygı duyulsun. Seyyar satıcısı, bangır bangır sela okunması, alt komşu üst komşu... Yani bizim insanımız gerçekten medeniyet nedir öğrenemedi maalesef.
0
dedeminhirkasi
(05.07.24)
Düğün denen olayın angaryası dışarı taşmış her kısmına karşıyım.
Gelinin kapısında davul çalma,
Konvoy yapma,
Korna çalma.
Hepsi çağ dışı uygulamalar.
0
Mirket
(05.07.24)
Berbat bir şey bu sokak düğünü. Ne zevk alıyorlar anlamıyorum. Bazı kişiler n'olacak insanlar eğlensin diye düşünüyor. Çok garip gerçekten.
0
🌸rock n roll
(05.07.24)
olumsuz dusunuyorum, eskiden 2 katli binalarda tum mahalle akraba iken belki sorun yoktu ama su an koca koca sitelerin ortasinda otoparktaki arabalari cektirip ciyak ciyak muzik acip kutlama yapmak bana hic dogru bir sey gibi gelmiyor. gecen gun yan sitede yaptilar. dugun oncesinde de yarim saat son ses kuran okundu dinlemeye mecburmusuz gibi son sesle. ayni desibelde metal muzik acip tum mahalleye yarim saat dinletsem kac kisi polisi arardi acaba diye dusunmedim degil. sonra da erik dali vs. gece 12ye kadar devam etti. saygisizligin dusuncesizligin alasi resmen. uyuyan, hastasi olan, ertesi gun sabahin korunde ise giden var midir dusunmeden sanki evin icinde calan sacma sapan seyleri dinledik butun gece. genelde insanlarin dangozluklarina takilmamaya calisirim ama bu gercekten can sıkıcı bir sey.
0
in vino veritas
(05.07.24)
Berbat bir şey. Herifler sokak kapatiyor yani gecemiyorsun. Otoparki kapatiyorlar park edemiyorsun.
0
logisticsmanager
(05.07.24)
Saygısızlık.
Konvoy, sokak ortasında çalgılı saçmalıklar bir de trafiği durdurup oynamak falan çıktı saçma sapan işler.
İnsanların işi gücü var, uyuyan var, hasta var böyle kepazeliklerden nefret ediyorum.
0
mutekebbir
(05.07.24)
Sokak dugunu hic gormedim. Tam olarak saatlerce sokakta dugun mu yapiliyormus. Vay be. Aninda polis cagirirdim herhalde gorsem :))
Dugunun sokaga tasan her seyi saygisizlik. Hele bi de dugunun kendisi sokakta olacak. Korna calma, gelin istemeye davul zurna getirme. Bizim apartmandan bi gun gelin cikti. Kadin davul zurna getirecekti ama apartmanda bi yasli amca aylardir hastaydi. 10 dakkalik seydi ama hasta komsu icin sessiz sedasiz gitmislerdi. Ben de ne zaman korna morna bi seyler gorsem hastalari dusunuyorum. Cevreye rahatsizliktan baska bi sey degil.
0
Kittie
(05.07.24)
Medeniyetsizlik. Alınan kırılan olacaktır ama 22 yıl medeni insanların olduğu bir semtte yaşadıktan sonra taşındığım pendik’te kız alma diye bir şeye denk gelmiştim. Kapının önünde davul zurna çalıp oynayan kalabalığı polise şikayet etmiştim ve polis iplememişti o gün yaşadığım bu şaşkınlığa inanılmaz gülüyorum şimdi :d

Medeniyetin olduğu hiçbir yerde olmaması gerek. Bunu normal ve şirin göstermek şehir yaşamına uygun değil.
0
ruhen hastayim ben
(05.07.24)
Mobil edit: Kadin dedigim gelinin annesi
0
Kittie
(05.07.24)
sehre uygun degil+1
koylerde de zaten silah sikip birileri kaza kursununa kurban ediyorlar. olmaz kere olmaz yani

dugun zaten sevmedigim berbat otesi bir adet bi de apartmanlarin ortasinda siz neyin kafasi halkimiz. diger oncekileri saymiyorum bile nisan misan of darlandim ha
0
ala09
(05.07.24)
Düğünün her türlüsünden nefret ediyorum ve bencilce buluyorum ama bu hem bencillik hem medeniyetsizlik. .
0
ms brownstone
(05.07.24)
hos degil tabii ama o insanlarin kafasinda da herkesi cagirma ve mekan parasindan kurtulma var. yani cute da geliyor o yüzden.
0
robert bosch
(06.07.24)
Örneğin suadiyede bu cehalettir, kabalıktır, medeniyetsizliktir.
Ama gültepede şarttır, orada yadırgamam.
Bazı şeylere çok çabuk öfkeleniyoruz ama toplumun huzuru, toplumun yapısı için şart olan şeyler var. Sokak düğünü de bunlardan bir tanesi.
0
numlock
(06.07.24)
Etmediğim küfür kalmıyor. Kimsenin keyfi sokak kapayıp gürültü yapmaya hakkı olmamalı.
Genel olarak düğünle alakalı çoğu şeyden tiksinirim, kornalı konvoy, yol kenarı davul zurna dans vs.
0
hedep
(06.07.24)
Yıl olmuş 2024 halen daha sokak düğünü yapanlar var
0
Hallegadola
(06.07.24)
Şehre sokak düğünü çok fazla +1 tamam insanlar eğlensin görece az masraflı da yüzlerce kişi kutu kutu üst üste yaşıyoruz, bebeği var, hastası var. Beraber yaşamanın kuralları var ve hepimiz uymak zorundayız. Davullu zurnalı kız almaya gelmek görece kısa sürdüğü için bence kabul edilebilir ama düğün çok fazla diye düşünüyorum.
0
peki madem
(06.07.24)
fiyatları görünce ben diyemiyorum.

yapsın insanlar. saygısızlık demem.
0
baldan kaymak
(06.07.24)
yaşadığım muhitte düğünü değil ama düğün öncesi davul zurna çalınma kültürü yaygın ve yazları her haftasonum pencere açık olduğu için zehir oluyor. Camı kapıyı kapatamıyoruz da malum sıcak havalar zaten ben neden kapatayım bu gürültü kirliliği kültürü bitmeli.
Çocuk uyutan var, hasta olan var hiçbir şey olmasa da bu çok rahatsız edici. Tam bir varoş kültürü.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Sokağı komple kapatıp bangır bangır müzikle eğlendikleri mi, yoksa evlerinin bahçesinde/sitelerinde vs. kutladığı düğün mü? İlki ise onlar mahallenin topluca katıldığı ve herkesin (ya da ezici çoğunluğun) memnun olduğu etkinlik oluyor.

Alternatif güzergahlar olduğu için haberin bile olmuyor ama şu an bile Ümraniye'de, Pendik'te, Esenyurt'ta, Bağcılar'da hatta Üsküdar ve Sarıyer'in bazı yerlerinde sokak düğünü oluyor olabilir. Benim sokağımda olmasını istemem ama mahalle organizasyonu da beni ilgilendirmez. Şurada gelin alma olayı ile 1 saat kafa ütülüyorlar ona laf ediyorum 1 günü komple hiç çekemem. Şu gelin alma olayı da bitsin lütfen. Köyünde ya da kasabasında kim ne yaparsa yapsın ama çevrede kaç site var öğlen davul-zurna ya da YouTube+Bluetooth hoparlör dayanıyor ayıp. Gerçi bunca senedir 4-5 kere falan denk geldim. Yetti arttı bile.

Mahallenin toplu onayı olmayan sokak düğünleri, sebebi ne olursa olsun yol kesip caddede dönen varoşluklar vs. modern toplumlarda yeri olmayan şeyler. Kırsalda isteyen, istediğini kanunlara uygun olduğu sürece istediği gibi kutlamakta özgür tabii.
0
nawar
(08.07.24)
çok uzun olmayan, 100-150 metrelik bir sokak düşünün, yolun iki tarafı da bitişik nizamlı 4 katlı binalarla sıralanmış. bazılarında kot var, bazılarında çatı katı. her apartmanda en az on bağımsız bölüm var. bunların yarısı aile olsa falan filan.

solda 20, sağda 20 bina olsa toplam 40 apartman eder, bu da en az iki yüz aile demek. kız alanı, vereni, sözü, nişanı falan dersek "insan bi kez evleniyor, komşular katlansın o kadar" dendiğinde her hafta bir düğün olur o sokakta.

velhasıl, kırsalda yapıldığında buna eskisi kadar gıcık olmuyorum hatta normal buluyorum ancak şehirlerde; apartmanların olduğu yerlerde buna kesinlikle karşıyım.
0
biseysorcaktim
(08.07.24)
görgüsüzlük.

dün pazar günü evden çıkmadım ve yaklaşık 2 saat falan davul zurna dinledim ki bu düğün bile değil salak salak gelin alma vs.
0
bay b
(08.07.24)
İnsanların bu tarz bir düğünü kendilerine nasıl layık gördüklerine de şaşırıyorum. Plastik sandalyeler yan yana dizilmiş, özensiz kıyafetli insanlar yani markete giderken bile giymeyeceğim, kapı çalsa açmayacağım tarzda giyinmiş insanlar. Uyduruk ses sistemi ile çalınan arabesk müzikler ile oyun havaları. Burada yanlış anlaşılmak istemediğim için ekleme yapmak istiyorum. İnsanların maddi imkanı olmayabilir ama özen maddi durumla ilgili bir şey değil. Böyle bir düğündense düğünsüz evlilik daha iyi.
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
şehirlerde yasaklanması gerektiğini düşünüyorum.
0
sizofren06
(08.07.24)
(6)

Yarinki macta trt1 giderse?

floydian
Alternatifimiz nedir?
Alternatifimiz nedir?
0
floydian
(05.07.24)
D-Smart'ta hiç gitmedi görüntü. Şimdiye kadar hiç sorun yaşamadım. Yaşarsam: Ünlü futbolcu Hakan Ünal, jet sosyete Ajda Hanım, iş insanı Ali Bey ile izlerim maçı.
0
nawar
(05.07.24)
Tabii var resmi uygulaması twitterın ama çok geriden geliyor. Ben kablo tvden izliyorum orda da yayın gitmedi sorun uydu frekanslarında
0
nundu
(05.07.24)
Aman trt'nin dicektim twitter ne alaka shdhsh
0
nundu
(05.07.24)
ben valla belediyeden izlicem o derece sağlama aldık :d
0
baldan kaymak
(06.07.24)
@nundu bir ayar falan yapmadin di mi kablo tv icin? Bende de o var cunku direkt acip izlenebiliyor mu?
0
🌸floydian
(06.07.24)
Ayar yapmadım hiç, şu ana kadar bir sorun yaşatmadı
0
nundu
(06.07.24)
(4)

Bu pc'yi 2. el ne kadara alıyım ?

funl
https://prnt.sc/4vlScUC2i6GFMerhaba, soru başlıkta, teşekkürler.
prnt.sc

Merhaba, soru başlıkta, teşekkürler.
0
funl
(05.07.24)
yani ben olsam 15'ten 1 kuruş fazla vermezdim.
0
malheiros
(05.07.24)
7 kez denedim güvenlik doğrulamasını aşamadım. Wifiden çıktım mobil veri üstünden denedim yine olmadı.
imgur ve prnt.sc dışında
hizliresim var.
0
diyecevaplandı
(05.07.24)
Hocam dogecoin al 2020 gibi tavan yapacak. O zaman bozdurursun. :)

Yani @malheiros'u görüyor ver arttırıyorum. 6 senelik 2. el bilgisayara 15 liradan 1 kuruş fazla vermezdim. Sıfır olsa eski olmasını konuşurduk ama 6 senelik kullanım sonrası elektronikte asla güvenmem ben.
0
nawar
(05.07.24)
sıfır sistemlere bi bak, mesela 13. nesil 13500 falan 9700k'dan güçlü veya denk.
Gpu için de öyle, 2080 yerine 4060'lı sistem okey olabilir. Böyle bir sistemden ucuza alman lazım, veya gidip o sıfırı alman lazım.
0
nhk ni youkosu
(05.07.24)
(13)

sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın yoksa?

Zetnikov
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
sizce Lafı geçireyim karşımdakinin içinde patlasın.
yoksa içime atayım kendi içimde mi patlasın?

yorumunuzu merak ediyorum. siz olsanız hangisini yaparsınız?

bu cevabımını herşeye genelleyebilirsiniz. basit konular yada hardcore farketmez.

A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman.
0
Zetnikov
(05.07.24)
Ben genelde lafı geçirmiyorum, kendi içimde de patlamıyor. Çünkü hem böyle durumlarda hararetli taraf etkisiz duruma düşüyor hem de eğer şahit varsa insanlardan kredi kaybediyor. Ayrıca bir sonuca varmayacak duygusal tepkiler vermemek olayın gidişini kendi lehinize çeviren en etkili şeylerden birisi.

C tipi yani.
0
akhenaten
(05.07.24)
@akhenaten

hocam insanlarda arlanmma, utanma, çekinme kalmamış millet yüzsüz olmuş. adamın suratına tükürüyorum yarabbi şükür diyor. bende hardcore lafı sokuyorum ve bunu özellikle 3. sahısların yanında yapıyorum daha da bi tatlı oluyor. LAf anlamayan adam zor durumda kalmadıkca kendine çeki düzen vermez. onlar patronun kim oldugunu gösteriyorum ve hazza ulasıyorum. yoksa sürekli beni aşagı cekerler. kafaya takarım tımarhanelik olurum. herkese tavsiye ediyorum geçirin arkadaşlar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Keskin sirke küpüne zarar.
Ben hep sakin kalırım. “The best revenge is a life well lived.”

Kimsenin seni kendi seviyesine çekmesine izin verme.
0
gabe h coud
(05.07.24)
@geveze yazar

normalde cok efendi kimseye karısmayan biriydim. ozellikle son 1 sene ıcerısınde cılgınlar gibi haykırmaya basladım "salın beni, salın beni" diye.
sosyal ilişkilerim cinsel ilişkiler gibi oldu. zevk aldıktan sonra yol verme şeklinde.
ve inanmayacagın bısey soyleyeyım. insanlar karsısındakı ınsanın onu domine etmesinden extra zevk alıyor. aşagılanmayı vs seviyorlar. bu zamana kadar bosuna efendi takılmısım.
gercekten cok mutluyum arkadaslar.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Üstünden, bunu yazacak ve cevap bekleyecek kadar zaman geçtiyse içine at, içinde patlasın. Çünkü üzerinden bu kadar zaman geçtikten sonra bir şey dediğinde sen laf soktuğunu sanıyorken, o(nlar) arkandan dalga geçecek. Anlık olarak ver cevabını vereceksen ama Ekşi Sözlük'te troll başlıklara koşan ekşici gibi komik duruma düşmeden, hakkıyla çarp.
0
nawar
(05.07.24)
@gabe h coud

hocam öyle diyorsun da sürekli kullanılmak yada sürekli haksızlıga ugramakta bı sure sonra insanı kucuk dusuruyor.
banka da kuyruktayım mesela davarın bırı gelıp en one gecıyor adamı uyarıyorum sırada 15 kısı var bı kısıde demez mı dogru soyluyorsun kardesım falan destek olmaz mı?
once kaynakcıya gecırıyorum sonra donuyorum sıra bagırarak "essek olursanız semer vuran cok olur" kımse cevap veremıyor. hazza ulasıldı arz ederim.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
@nawar
dürüst cevap veriyorum yazdıklarından hiç birşey anlamadım. özet geçersen belki yardım etmek isterim
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
Mobildeyim. "A tipi mi B tipi mi olmak daha iyi sizce herzaman." bunu görmemiştim. Bir olay yaşandı da onun üzerine dedin sandım. Yani X kişisi sana bir şey dedi. Sen de gelip "buna cevap vereyim mi, yoksa vermeyeyim de içimde mi patlasın?" dedin sandım. Bağlam orada kopmuş.

Bunun "her zaman" olan hali yok. Genel itibarıyla karşındakilerin seni üzmesine izin vermemeli ve yoksaymalısın. Bunu yapamadığın zamanlarda ise tutman gereken ya da tutmak zorunda olduğun yerlerde tut, içinde patlasın. Geri kalan yerlerde lafı geçir. Tabii ki lafı geçirirken sonda dediğim gibi "Troll'e laf soktuğunu sanan Ekşici" gibi yapma.

Bunu da açayım. Ekşi Sözlük'te bazı tipler etkileşip kovalamak için bazı başlıklar açıyor ya da eski başlıklara entryler giriyor. Baya kalabalık bir grup da koşa koşa cevap verdiğini/laf soktuğunu sanarak aynı şeyleri yazıp duruyor. Oysa ki o başlığı açanın ya da eski başlığı güncelleyenin umurunda değil o yazılanlar. O, etkileşimine bakıp yoluna devam ediyor. Arada bazen göz atıyor, saçmalayan ya da tetiklenen varsa ona tekrar laf sokup yine kenara çekiliyor. Böyle olma. Cidden güzel bir şekilde lafını koy, içine otursun karşıdakinin.
0
nawar
(05.07.24)
@nawar

artık cok gec beni cok uzduler onları affetmeyecegim. yetime acımayacagım.
0
🌸Zetnikov
(05.07.24)
geçirmek bir menfaat sağlıyorsa
0
bir soru sorcam
(05.07.24)
ay bu tamamen karşımdakinin benim neyim olduğuna göre değişir. sevmediğim biriyse direkt sokarım. sevdiğim biriyse de rahatlıkla sokarım. akrabama bile sokuyorum. sanırım yeterli cevap olmuştur :P
0
neira
(05.07.24)
Kötü kişi olmaktan kaçınmamak gerek. İçinde patlamasının hiçbir hayrı yok, zararı çok. Bırak bombayı, diğeri düşünsün.
0
lazor
(05.07.24)
Kişisel gelişim c seçeneğinin de varlığını fark ettirir
0
hasmetizm 2046
(05.07.24)
(15)

icki koleksiyonu olan dayimin ickilerinden icim mi

ala09
kendisinin evine gidecegim, o yok. alkol tukeymiyor ama boyle bir vitrini var hayvanice. asiri kafam bozuk gidecegim yere geciktigim icin saatlerdir yolda olmamin bir anlami kalmadi simdi onun evine geccem. kendisini aramadan icsem ne olur dostlar oylayalim (1 savunma=adam mi oldurduk)(2 la farketme
kendisinin evine gidecegim, o yok. alkol tukeymiyor ama boyle bir vitrini var hayvanice. asiri kafam bozuk gidecegim yere geciktigim icin saatlerdir yolda olmamin bir anlami kalmadi simdi onun evine geccem. kendisini aramadan icsem ne olur dostlar oylayalim (1 savunma=adam mi oldurduk)(2 la farketmez bile)
0
ala09
(05.07.24)
İçme, sarı Tuborg'dan devam.
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
tuborg mu... absint falan vardi youtu.be
0
🌸ala09
(05.07.24)
İçme.
Zaten koleksiyon olduğu için onlar eskidir ve tatları çok kötüdür.

Ayrıca böyle keyifsizken zaten alkol pek bi lezzet de vermez. Bu muymuş ya dersin bir de o lezzetsizliğe sinirlenirsin. Dayıyla da papaz olursun.
0
michael_knight
(05.07.24)
Ama senin değil onlar goddamit :)
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
Koleksiyon yapıyormuş neticede saygısızlık olur bence. Kusura bakmayın ama bunu düşünmeniz bile saygısızca geldi bana üzgünüm :(
0
Sermet Hörmet
(05.07.24)
Dayanabilirsen dayan ala cabbar.
0
sekizdokuzon
(05.07.24)
İçme.

Kendisi içmeyip koleksiyon yapıyorsa -> Büyük ayıp.
Kendisi içiyor ama evdeki şişeyi başka bir güne ayırıyorsa içersen -> Adam mı öldürdük?
Kendisi sık sık tüketiyor, bunu da akşam herhangi bir şey gibi içecekse -> La fark etmez bile.
0
nawar
(05.07.24)
İç tabi ki de. Dayılar kızmaz.
0
numlock
(05.07.24)
İçme. Senin değil+1
0
Amaranta ursula
(05.07.24)
Niye koleksiyonunu bozuyorsun?
Çay iç.
0
rock n roll
(05.07.24)
Ya bir şişeyi iç, hiç olmamış gibi ::D , ya da her şişeden 1 shot
0
jülsezar
(05.07.24)
Bence bilgi ver.

Dayı içiyorum bir tanesini, bilgin olsun hadi iyi bak kendine.
0
put it in your appropriate place
(05.07.24)
Ben Alamancı eniştemin mantar tıpalı fiskilerini siringayla çekip yerine cay doldurmuştum mantar tıpalı %40 üzeri alkol olan Herşey bu yöntemle çaktırmadan içilir
0
apocalipy
(05.07.24)
@apo olayy
0
🌸ala09
(05.07.24)
uzak dur +1
0
cooperr
(06.07.24)
(20)

Nasıl Bir Evde Yaşamak İsterdiniz?

rock n roll
Ağaçlarla dolu, her renk güllerin olduğu, bir sürü çiçeğin olduğu bir evim olsun. Deniz kenarında olması güzel olurdu, göl de olur. Bahçeme kediler, köpekler istedikleri gibi girsinler her yere mama su kabı koyacağım. Ağaçlarda kuş yuvaları olacak. Bahçemde hamak, salıncak olsun. Evim müstakil iki k
Ağaçlarla dolu, her renk güllerin olduğu, bir sürü çiçeğin olduğu bir evim olsun. Deniz kenarında olması güzel olurdu, göl de olur. Bahçeme kediler, köpekler istedikleri gibi girsinler her yere mama su kabı koyacağım. Ağaçlarda kuş yuvaları olacak. Bahçemde hamak, salıncak olsun. Evim müstakil iki katlı olsun ve asla komşu olmasın. Hayalim bu. Bir de böyle bir eve sahip olmak için ne kadar parayı gözden cıkarmalıyım?
0
rock n roll
(04.07.24)
Ormanın ortasında gotik malikaneler olur ya, şato gibi. Öyle bir evde yaşamasam da bir girip gezmek isterdim.
0
sekizdokuzon
(04.07.24)
Öncelikle şöyle büyük bir mutfak hatta mümkünse ada tezhah bir mutfağı olan bir ev isterdim. Şu ana kadar oturduğum tüm evlerde tek ve yetersiz tehgah vardı, şimdiki evimde de öyle.

birden fazla mutfak eşyası koymak istediğimde olmuyor hep birini bi yerlere kaldırmak zorunda kalıyorum rahat çalışabilmek, yemek yapabilmek için.

Ebevenyn banyosu olan bir yatak odası olursa da çok rahat ederdim.

Yatak odası, salon ve ekstra bir oda haricinde hobi odası yapabileceğim geniş bir oda da hayallerim arasında :) mesela yeşil perdeyle çekimler yapmak bir şeyler denemek, üretmek istiyorum ancak şu anki evimde bu ancak ayakları, perdeyi kur topla şeklinde mümkün. Sürekli asılı durması mümkün değil çünkü tüy torbası bir kedim var :)

ha tabi bunları müstakil ve çok büyük olmasa da havuzlu bir evde birleştirebilmeyi isterdim. tabi ki şu an ekonomik şartlar ve en önemlisi benim ekonomik durumumdan dolayı sadece hayal olarak kalacak gibi gözüküyor.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(04.07.24)
2+1 apartman dairesi. kafelere vs yakin ama ayni zamanda kösede, sessiz sakin kalmis bir yer.

büyük bir ev yalniz insanin enerjisini ceker.
0
robert bosch
(04.07.24)
Müstakil/bahçeli evlere hiiiç özenmiyorum. Sevdiğim bir şehrin, nezih ama merkezi denebilecek bir mahallesinde, mahalle içi yeni, güvenlikli ve yalıtımı iyi (türkiyede hayal ama soru da hayalimizdeki :d) bir apartmanda, mümkünse en üst katın bir altı 3+1 geniş bir daire. Arabam yok ama kapalı otopark olsun, toplu taşımaya da (metro olursa tadından yenmez) yakın olsun. Böyle şehir içi iki üç bloklu siteler ya da direkt bahçeli tek bloklu siteler olur ya, onun gibi bir apartman dairesi çok iyi olur
0
nundu
(04.07.24)
Önünde yatımı bağlayabileceğim bir iskelesi olan, deniz kenarında bir yalı ama arkasında da koru var. Ormana gerek yok. Şehrin gürültüsünü ve kalabalığını uzakta tutsun yeter. Orman olursa gezmek, alışveriş yapmak, birileriyle buluşmak vs. isteyince "dışarı çıkmak" değil "şehre gitmek" zorunda kalırım.
0
nawar
(04.07.24)
İstediğim evde yaşıyorum. Arka bahçede kendine ait gölü var. Ördekler, kaplumbağalar, balıklar, lotus çiçekleri, çeşit çeşit berryler. Huzur doluyorum evimde.
0
gabe h coud
(05.07.24)
Bizim burada Bafa gölü milli parkı var mesela arada gidip kalıyorum çadırda 1-2 gün. Ormanları çok seviyorum, insan yerlesiminden uzaklasabildigim kadar uzaklaşıp orada kamp kurmayı.

Hayalim de zaten bizim buralarda, Datça olur Didim olur, iyice böyle ormanın içinde tepelere doğru şu youtuberlarin yaptığı gibi bir göz odalı bir kulübe yapıp içinde yaşamak.

Tabii bunu gerceklestirebilmek için insanın önce kendini değiştirebilmesi gerekiyor. Modern hayatın getirdiği konforun fazlasıyla kölesiyiz.
0
makbur
(05.07.24)
Vallahi de hemen yakınında doğa ve yeşillik arasında yürüyüşler yapabileceğim herhangi bir ev olur. Yeter ki metropolden , büyük ışıklı caddelerden, gürültü ve keşmekeşten uzak olsun. Ve ben de saatlerce doğa içinde yürüyüş yapabileyim.
0
Amaranta ursula
(05.07.24)
Yani İzmir insaniyim haliyle alismisiz kalabalığa.

Şimdi yaşadığım yer Fransa'nin en dağlık alanlarindan biri. Ben de 900mde yaşıyorum. Vallaha baya mutluyum. Yani sabah mutfak panjurunu açınca hayvan gibi dağ çıkıyor hele kışın karlı hali.

Ama gene de yakinimda göl olsun isterdim. Yani dag, kışın karlarla cevrili olmak falan güzel de biz deniz kenarinda buyumusuz. Fasli arkadaslarim da aynisini der. Bu sebepten hayalim cenevre taraflarina gidebilmek çünkü gördüğüm ve duyduğum bu göl olayını çok iyi kullanabiliyor insan orada.

Onun dışında ben evde sadece banyo umursayan bir adamım. Geri kalani hanimin isi. Bir de home gym yapabilirsem çok iyi olur.

Onun dışında bir şeyler ekip bicebilmek iyi olur. Ha şu anda da var yapabilecek yer de kiralık olunca insanin o kadar uğraşasi gelmiyor gibi.

Aslında Avrupa'da istediğin şeye ulasmak pahalı değil de Türkiye'de hem işin olduğu hem de böyle evin olabilecek yerler çok pahali çünkü isler belli sehirlere konsolide olmuş halde. Bence is kismini kenara atsan çok para gerekmeyebilir de is ile birlesince çok para lazım:/
0
logisticsmanager
(05.07.24)
Ben ıssızlık ve devasa yerler sevmiyorum. İşlek bir cadde ve 2+1 ev. Dağ manzarası falan beni yalnız hissettirirdi ben insan görmek istiyorum.
0
ruhen hastayim ben
(05.07.24)
İzmir'de Foça yarımadasında, 1000 metrekare bir arsa.
Çevresi fensle çevrili. 2 metre aralıkla çepeçevre selvi dikilmiş, boyları 2,5 metre ve dış dünyayla ilişiği tamamen kesiyor.
500 metrekarelik kısım tamamen çim. Bu kısımda dubleks, çelik konstrüksiyon, geniş verendalı, bol camlı bir ev ile bir yüzme havuzu var.
Bahçede sondaj, bir mini rüzgar türbini ve çatıda güneş enerji panelleri var.
Diğer 500 metrekarede yükseltilmiş yastıklı sebze bahçesi, iki zeytin, bir kayısı iki mandalina bir erik ve bir elma ağacı var.
Bahçede serbest dolaşan bir alman kurdu, bir kedi bir keçi var. Ağaçlık alanın bir köşesinde bir kümeste kalabalık bir ispenç ailesi yaşıyor.
Giriş kapısının yanında bir kapalı garaj içinde Wolkvagen Tiguan var.
0
Mirket
(05.07.24)
küçük böyle 2+1 ev ama bahçeli olsun, şehrin içinde olsun
0
Hallegadola
(05.07.24)
Soyle 2+1 yuksek tavanli, eski bir nisantasi dairesinde yasamak istiyorum
0
Kittie
(05.07.24)
Temizlemesi kolay, minimal döşenmiş, her eşyanın bir yeri olan akıllı ev sistemi güzel entegre edilmiş modern tasarımlı bir ev.

Ben de bitki seviyorum, birçok bitkim var ama kartpostallardaki o kır evlerinin işi bitmiyor, durmadan eve bakmak, evle uğraşmak gerekiyor. Düşündükçe bunalıyorum ben :D
0
akhenaten
(05.07.24)
köy şartları zor öyle dağda bayırda yaşayacak biri değilim en azından şu anlık. 2+1 ne çok küçük ne çok büyük ama geniş balkonlu bir ev isterdim, balkon cephesi başka bir eve bakmasın, önü açıklık olsun...
0
black holes in the sky
(05.07.24)
Shdhfs betimlemeleri duyunca aklima geldi sorry x.com

Apartmanda yasadim, koyde yasadim, havuzlu asansorlu villada yasadim (kisa bir donem), mutakil bahceli evde yasadim.

Onemli olan klise olacak ama huzur ve yaninda cevrende sevdigin insanlar olacak o bence. Yoksa en iyisi olsa bile o bir sure sonra siradanlasiyor.

Tipki deniz goren bir ev hayali kurup aldiktan sonra bit sure sonra kafani cevirip denize bile bakmamak gibi.
0
ananiyimioguz
(05.07.24)
@nundu +1
Bir de çok büyük mutfak ve ada tezgâh +1

Teknoloji, konfor, büyük şehir olanaklarına yakınlık istiyorum. Hiç dağ bayır müstakil ev derdiyle uğraşamam.
0
kobuzchu kiz
(05.07.24)
denize sıfır arkası orman bir malikanede yaşamak isterdim.
0
sizofren06
(05.07.24)
Ben hayalime kavuştum darısı iyi kalpli , iyi niyetli insanların başına

Villa, bahçeli , barbeküsü olan, kış bahçesi olan , sabahtan akşama herşeyi güneş alan, göz alabildiğince orman ve parka bakan dünya güzeli hayat
0
coner
(05.07.24)
Buyuk bir bahce icinde, ay coregi seklinde, kucuk bodrum ustu tek kat, bir yamaca oturtulmus sekilde. Bodrumun bahceye acilan kapisi olacak. Cok buyuk olmasina gerek yok, 3 oda yeter. Yuksek tavan sart. Konstruksuyonun gorunmesi super olur, betonsa beton, ahsapsa ahsap. 4 arabalik da garaj alirim, sagli sollu. Bahce icinde farkli meyva agaclari olsun lutfen. Tsk.
0
cooperr
(05.07.24)
(16)

Aynı kıyafetten birden fazla alıyor musunuz?

ferenc
Pantolonda beğendiğim renk fazla yok. 3-4 tane aynı renkten alsam millet bu adam hep aynı şeyi giyiyor der mi?
Pantolonda beğendiğim renk fazla yok. 3-4 tane aynı renkten alsam millet bu adam hep aynı şeyi giyiyor der mi?
0
ferenc
(04.07.24)
Çorap alırım.
0
Amaranta ursula
(04.07.24)
valla o beni de düşündürüyor ama aynı tişörtten gömlekten falan ikişer üçer aldığım oldu. Arka arkaya giymezsin olur biter. Mesela zamanla rengi soluyor bişey oluyor ona karşı önlem gibi, çok sevdiğim gömleğin hiç açılmamış bi versiyonu şu an dolabımda :D
0
nhk ni youkosu
(04.07.24)
ben de kırmızı renk polo yaka tişörtleri çok seviyorum. sanırım 4 ya da 5 tane var, 3 tanesi aynı marka, diğerleri farklı.

yüzüme diyen olmadı da ben kendim "ulan hep aynı şeyi giyiyorum" gibi hissettim kendimi. behzat ç'deki hayalet de hep aynı gömleği giyer ya, aynı gömlekten 10 tane almış meğer.
0
kibritsuyu
(04.07.24)
Evet ama bire bir aynı modelden almıyorum. Ben pantolonları bir kere giyiyorum dolayısıyla siyah kumaş pantolon ihtiyacım oluyor. Aynı model olmasa da benzer modelden üç dört tane siyah kumaş pantolonum var. Aynı gibi duruyorlar ama aynı olmadıklarını biliyorum:d
0
ruhen hastayim ben
(04.07.24)
beyaz tişörtleri ikişer aldığım oluyor. hem yıkama sırası daha çabuk gelsin hem de daha yavaş deforme olsun diye.
0
sparky
(04.07.24)
Pantolondan vs almam ama tisort hep aliyorum ayni renk, model, marka. Yani deniyorum begendiysem min 2 tane aliyorum cunku artik duzgun kalip, kumas zor bulunuyor.
0
Kittie
(04.07.24)
Sen direkt pant diye sormussun. Ondan da alinir kalip onun icin de gecerli. Ben tercih etmiyorum sadece.
0
Kittie
(04.07.24)
beğendiysem üzerime yakıştırdıysam alırım. temiz temiz giyerim kime ne?
0
titanyum22
(04.07.24)
Pantolon da farkli renk alirim fazlada almaya gerek yok zaten. Bor pantolonu bi kac ay giyiyorum. Yurtdisinda insanlari gordum 1 tane alip yikamadan senelerce giyiyorlardi buda boyle bi animdir.

Corapta full siyah yada full beyaz alirim 20 cift falan abanirim.

Tshirt te de pantolon gibi tek bir tane tip alirim etiket olmamak icin. Tr de millet ayar oluyor ayni seyi giydigin zaman ve negatifi basabilirler dikkat et
0
Zetnikov
(04.07.24)
evet. özellikle pantolondan birden fazla alırım.
0
benibulmanlazim
(04.07.24)
beğenip aldığım 1 eşofmandan daha sonra 3 tane daha almıştım :-)
0
ankarakecisi
(04.07.24)
Bir Acun değilim ama aynı tip 6 tane siyah t-shirt, 3 tane siyah gömleğim var. Farklı kesim ya da desende de yine siyah t-shirt ve gömleğim var. 1 hafta boyunca her gün farklı kıyafet giysem de aynısını giyiyorum sanabilir insanlar. Kumaş zaten iş görüşmesi, davet, düğünler vs. gibi özel günlerde ama 2 tane siyah takım elbisem var. Siyah böyle. Birkaç tane de beyaz t-shirtüm ve 3 tanesi aynı olmak üzere farklı dokularda beyaz gömleğim var var. Geri kalan renklerden birer tane.

Pantolon zaten kaç renk alacaksın? Aşağı yukarı aynı renkleri dön dur. Ne olacak?
0
nawar
(05.07.24)
İç çamaşırı, çorap ve tişört alırım.

Bundan 20-30 tane var.

www.massimodutti.com
0
gabe h coud
(05.07.24)
iş için giyilen takım tarzı bir şey için değilse almıyorum
0
paintov
(05.07.24)
aldım alıyorum, elalemi çok salladığım söylenemez aynı basic tshirtten aynı renkten kalitesini beğenirsem en az 2-3 alıyorum. pantolonda aynı şekilde kalıbı rahat ve kumaşı kaliteliyse böyle şeye dikkat eden biri ile karşılaşırsam cümle arasında söylüyorum severim aynı şeyden 2-3 tane almayı diye.
0
eja
(05.07.24)
kıyafet alışverişinden nefret ederim, kabine gir dene bak falan nefret edilesi. O sebepten üstüme uygun bir kalıp bulduğumda pantolon gömlek tişört farketmez en 5 adet alırım, varsa eğer faklı renklerde, yoksa hepsi aynı renk.
0
zikardo
(05.07.24)
(5)

Kripto Para'dan Para Kazanmak Neden Bu kadar zor ?

martinedenmartinbulur
Kripto Para dünyasına ilk olarak 3 ay önce girmek istedim. Çeşitli sebeplerden giremedim. Haziran ayında ilk yatırımımı yaptım. Çok şanslıydım. 3 ay önceye oranla market en az %30 düşmüştü. İndirimli girdim yani. 3 ay önce girsem hâlâ zarardaydım. Neyse girilecek en iyi yerden girdim. Temmuz'a kadar
Kripto Para dünyasına ilk olarak 3 ay önce girmek istedim. Çeşitli sebeplerden giremedim. Haziran ayında ilk yatırımımı yaptım. Çok şanslıydım. 3 ay önceye oranla market en az %30 düşmüştü. İndirimli girdim yani. 3 ay önce girsem hâlâ zarardaydım. Neyse girilecek en iyi yerden girdim. Temmuz'a kadar kârdayken şimdi maliyetimin de aşağısına indim. Kaldıraç da oynamıyorum sadece spot takılıyorum.

Fakat ben anlamıyorum 3 aya önceye oranla zaten acımasızca kadar düşmüş. BTC şu an 55-57 arasında gidip geliyor. Yükselince de düşüyor, düşünce de. Yani evinize hırsız girse bu kadar soymaz sizi. Dip diye bir şey yok bu kripto parada. Bazı insanlar 3x-4x kârdayken şu an maliyetinin de altındalar. Sadece 1 ayda oluyor bu. 5-6 ay 3x çıkmasını bekliyorsun tek bir mumda alaşağı ediyor seni. Verdiği stres de cabası. Gerçekten kazanmak için ne yapmalı biri söyleyebilir mi ? Dibin dibini yakalıyorsun gerçekten yakaladığını düşünüyorsun ordan da iniyor seni mahvediyor. Ben şahsen çok zararda değilim çünkü ters bir zamanda girmedim. Ama piyasanın insanı böyle alaşağı etmesini kaldıramıyorum. Bazı tokenler var grafiğinden bakıyorum kimi insanları 10x geride bırakmış, şu an hacimleri de sıfır. O coini tepeden alanların parasının da gelmesinin imkanı yok. En dipten alanları bile mahveder mi bir piyasa ?
0
martinedenmartinbulur
(04.07.24)
Bu sorulari gercekten mi soruyorsun yoksa icini mi dokmek istedin? Gercekten sormadigini dusunmmek istiyorum. Neyse cevap veriyorum: Zor cunku kim kime niye bedavaya para versin? Zor cunku senin kazanman icin birilerinin kaybetmesi gerekiyor. Zor cunku adamlar birilerini soymayacak olsa neden uretsin boyle seyleri? Zor cunku herkes kendini en akilli saniyor.
0
hot potato
(04.07.24)
gerçekten kazanmak için ya bütçeyi çok iyi yönetip düşüşlerde mal alacaksın ama bu düşüşler bazen bir yıldan bile fazla sürebilir ve psikolojiyi yıpratır. hatta şöyle diyeyim düşüş nereye kadar sürecek kimse bilemez.

ya da piyasaların iki yönlü olduğu gerçeğini kabullenip trend yönünde pozisyon alacaksın. tabi bu bir cümlede yazıldığı kadar kolay değil. trend yönü neye göre belirlenecek, trendin önü açık mı yoksa sonuna mı geliniyor, risk yönetimi gibi bir sürü detayları var.
0
lazpalle
(04.07.24)
2010 yılında sanırım bir BTC 6 sent. Bugün tekrar 6 sente inmemesinin tek sebebi yatırımcılarının beklentisi ve psikolojisi.
Ben bu beklenti ve psikolojiyi iyi takip eder ve bundan prim sağlarım diyorsan ne ala. Yoksa elbette ki birilerinin kazanması için birilerinin kaybetmesi lazım.

Düşünce alacaksın diyenler 6 centi kastediyor olamazlar. Neyi takip ediyorlar acaba? Orası merak konusu. Yatırım konusu ya aşırı öngörü gerektiriyor ya da aşırı şans. Müzik durunca bir sandalye kapamazsan yanarsın ve baştan oyunculardan birileri müziğin ne zaman duracağını biliyorsa o oyun olmaz.

Karışık yani. Senin de dediğin gibi. Para kazanmak zor.
0
Mirket
(04.07.24)
Tek bir kişinin twitleriyle (e. Musk) kripto piyasası alt üst oluyorsa uzak durmak ve umut bağlamamak gerekiyor.

İnternetten al-sat yapsanız daha çok kârdasınız.
0
diyecevaplandı
(05.07.24)
Bitcoin dışındakiler borsa değil, kumar çünkü. Ara sıra kısa veya görece uzun vadeli stabil gözüken coinler çıkıyor tabii ki. Kazanmak için "mum" değil, "hype" kovalaman lazım kriptoda.
0
nawar
(05.07.24)
(9)

Ateist arkadaşlar haksızlığa uğradığınızda nasil rahatlıyorsunuz?

slm ben yalnız komando yasin
Sorum ateist arkadaşlara. Diyelim bir iftira sonucu işsiz kaldınız ve işten atıldınız, iftira eden kişi rahat rahat yaşıyor olan size oldu ya da sevgiliniz sizi aldattı ve aldattığı kişiyle evlendi. Sizde çok üzüldünüz. Bu gibi şeylerde nasıl rahatlatıyorusunuz kendinizi. İslamda ahiret hayatı var v
Sorum ateist arkadaşlara. Diyelim bir iftira sonucu işsiz kaldınız ve işten atıldınız, iftira eden kişi rahat rahat yaşıyor olan size oldu ya da sevgiliniz sizi aldattı ve aldattığı kişiyle evlendi. Sizde çok üzüldünüz. Bu gibi şeylerde nasıl rahatlatıyorusunuz kendinizi. İslamda ahiret hayatı var ve haksızlık yapanlar bunun cezasını çekecek ama ateizmde yok. bu haksızlık yapanlar ölecek ve yaptıklarının cezasını çekmeyecek bu çok acı birşey değil mi?

Böyle durumlarda ne düşünürsünüz? ve nasıl rahatlarsınız?
0
slm ben yalnız komando yasin
(04.07.24)
Kendimi, olmayan bir alternatif boyutta yaşayacakları olası ceza ile avutmak yerine haksızlığa bağlı olarak intikam alıyor ya da yoksayıp geçiyorum. Haksızlık değil, kanunsuzluk varsa zaten hukuki yollar.
0
nawar
(04.07.24)
Dindar bir insandan cok da farkli oldugunu dusunmuyorum. Birileri bir sey yapmissa size, birileri size bir sey yapmistir. bunun cezasi olup olmamasi sizi rahatlatir mi emin degilim. Hakkinizi ararsiniz alamazsaniz uzulursunuz, zamanla gecer. Yukarida dendigi gibi kanunsuzluk baska bir sey.
Dindar bir insan ulan cehennemde gorursun sen diye kendini rahatlatiyorsa bu da baya enteresan cunku bunu yaparak aslinda gunah islemis olur. Sen mi karar veriyorsun kimin cehenneme gidecegine veya neyin gunah olup olmadigina da boyle bir hukme variyorsun da rahatlama yasiyorsun? derler adama.
0
wallcan
(04.07.24)
nawar + 1

ayrıca inançlı insanların da ahirette nasılsa cezasını görecek diyerek kendilerini teskin edebildiklerini ve rahatladıklarını sanmıyorum. sadece teskin etmeye çalışma olarak gözlemliyorum.
0
wilhelmwasmuss
(04.07.24)
soru saçma geldi. asıl o kişinin ahirette cezasını bulacağına inanarak nasıl rahat ediyorsun? sonuçta şu anda sana bir kelek yaptıysa şu anda cezasını çekmeli değil mi?
0
neira
(04.07.24)
“İftiraya uğramam ya da aldatılmam bireysel olarak benim suçum değil, onların karakterleri ile ilgili bir meseleydi” anlayışıyla önce kendi özgüvenimi, moralimi toparlarım. Herhangi bir intikama kafa yoracağımı sanmıyorum hayat filmlerdeki gibi işlemiyor.

Bir de şahsi görüşümdür, öte dünyada her şeyin karşılığı olacak ya da ilahi adalet mantığı insanları daha çok hırsa/bilenmeye ve her daim tetikte olmaya itiyor. Asıl hiç olmayacak bir şeyin hevesle beklenmesi, insanı daha çok yıpratıp yapması gereken faydalı işlerden alıkoyacak bir şey. Bu yüzden iyisiyle kötüsüyle her şeyi göğüslemeli ve onlarla barışmalı. Hayatta başımıza kötü şeyler de gelecek. Bunları bir tek biz yaşamıyoruz.
0
ruhen hastayim ben
(04.07.24)
ne yazık ki hayat adil değil. böyle kabul edip, hayatınızı buna göre yaşamanız lazım.

yasal olarak ya da toplumsal baskı ile adalet bulabilirsiniz.
bu olaydan kendinize bir ders çıkartıp, kendinizi geliştirebilirsiniz.
başkaları da aynı şeyleri yaşamasın diye çalışabilirsiniz.
0
co2s2
(04.07.24)
Heykelin yontulması gibi, darbe almadan esas seklimizi almıyoruz. Ateist değilim ama teist de değilim. Deistspor diyelim.
0
sekizdokuzon
(04.07.24)
Böyle dünyanın düzenini sikeyim deyip devam ediyorum.
0
hops
(04.07.24)
ben karşıdaki kişiye göre tavır alırım. şayet çok müslüm biriyse falan ayağın ilk takıldığında aklına ben geleyim derim. yani açıkça ah ettiğimi bildiririm. hakkımı asla helal etmeyeceğimi de bildiririm. allah kalbine göre versin, karşına hep senin gibiler çıksın derim. sonuçta adam hak geçmesi denen şeye, bedduaya falan inanıyor. rahatsızlık veririm yani.
karşıdaki böyle şeylere inanmıyorsa yerine göre tavrım değişir ama tam olarak şunu yaparım diyemem.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.07.24)
(2)

Harita Üzerinde Veri Görselleştirme

halanne
Selam, exceldeki verileri Türkiye haritasındaki iller üzerine yerleştirecek süper basit bir site/program arıyorum. Bir ara benzer bir şey gördüğümü hatırlıyorum ama şimdi bulamadım. Ne tavsiye edersiniz, teşekkürler.
Selam, exceldeki verileri Türkiye haritasındaki iller üzerine yerleştirecek süper basit bir site/program arıyorum. Bir ara benzer bir şey gördüğümü hatırlıyorum ama şimdi bulamadım. Ne tavsiye edersiniz, teşekkürler.
0
halanne
(04.07.24)
Tableau +1
0
Bluesque
(04.07.24)
GIS programı ismi verecektim "süper basit" deyince geri adım attım. Tableau +1
0
nawar
(04.07.24)
(1)

dağ oluşum türleri

WithWorth
https://tr.wikipedia.org/wiki/S%C3%BCndiken_Da%C4%9Flar%C4%B1 https://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCrkmen_Da%C4%9F%C4%B1Sündiken için Orojenez Kıvrım,TÜrkmen Dağı için Tektonik denmiş.Orojenez sayfasına gidince de Tektonik kelimesine atıf var.Genel olarak dağlar ya levha hareketleri(tektonik) ile ya
tr.wikipedia.org

tr.wikipedia.org

Sündiken için Orojenez Kıvrım,
TÜrkmen Dağı için Tektonik denmiş.

Orojenez sayfasına gidince de Tektonik kelimesine atıf var.

Genel olarak dağlar ya levha hareketleri(tektonik) ile yada volkanik olmuyor mu ?

Orojenezdeki kavram karmaşasını çözbilecek var mı ?
0
WithWorth
(03.07.24)
Orojenez zaten dağ oluşumu demek. Oro (Oros) dağ, jenez, (genesis) oluşum/başlangıç/yaratılış demek. Orojenez tektonik bir harekettir. Yakınlaşan/konverjan levhaların hareketleri sonucu oluşur. Yanardağlar da bu bölgelerde oluşur. Yanarda sonrası oluşan dağı da burada sayabiliriz her haliyle. Fakat her yakınlaşan levha sınırında dağ oluşmaz.
0
nawar
(03.07.24)
(17)

Araba sürmek zihnen yorucu mu?

ya ben lan neyse
eğer yorucuysa sırf bu yoruculuk yüzünden bir yere gitmeye üşendiğiniz oluyor mu?
eğer yorucuysa sırf bu yoruculuk yüzünden bir yere gitmeye üşendiğiniz oluyor mu?
0
ya ben lan neyse
(03.07.24)
Acemilik döneminde her şeyi düşünerek yaptığınız için yorucu. Acemilik geride kalıp her şeyi otomatikleştirdiğinizde zihnen yorucu değil, fiziksel olarak uzun yol yapmak yorucu.

Araba kullanmayı seviyorum. Hiç dediğiniz sebepten bir yere gitmemezlik yapmadım.
0
pispinti
(03.07.24)
İstanbul trafiğinde yorucu, bu yüzden üşendiğim zamanlar oluyor.
0
clones
(03.07.24)
Araba kullanırken rahatladığım kadar hiçbişeyde rahatlamıyorum. Hele uzun yolculuksa tadından yenmez..
0
hops
(03.07.24)
zihnen de bedenen de yorucu. trafik varsa gitmiyorum çoğunlukla, 1 saat 1 buçuk saat trafik beni bitiriyor.
0
deartheodosia
(03.07.24)
Zihni yorgunluk sayilir mi bilmiyorum ama sehir ici kullanimda kapali ve yagisli havalarda, ozellikle aksam olduktan sonra cok fazla seye dikkat etmek beni geriyor. O yuzden bazen kacinabiliyorum.
0
mbond
(03.07.24)
Bir yaştan sonra benim için de öyle.
Mola vererek bile olsa tutupta yola baka baka 500 - 600 km. gidecek bir yapım yok.
O nedenle şoförlük cidden bir meslek.
0
diyecevaplandı
(03.07.24)
Özellikle şehir içinde araba kullanmamaya çalışıyorum.
0
prole
(03.07.24)
işe giderken şirketin kapalı otoparkına girip çıkmak bile benim için zihnen yorucu oluyor. araba kullanmayı yeni öğrendim, acemiliğimi attım artık ama kesinlikle zihinsel yorgunluk yüzünden gitmediğim bir çok yer oluyor.
0
barabas
(03.07.24)
Istanbulda suruculerin manyakliklari yuzunden yorucu ama hala keyifli.
Sehirler arasi da mis gibi, cok seviyorum.
0
mor oje
(03.07.24)
uzun yolda
güneşe doğru sürüyorsanız
yol dümdüz ise (bunu önlemek için devasa dönel kavşaklar yapıyorlar artık)
çok virajlı ise

yorucu.

kısa mesafede
sık trafik lambası varsa
yoğun saatlerde kullanıyorsanız,

her iki koşulda yakıt bitmek üzere veya lastikte taş olması gibi durumlarda yorucu.
0
janderzel zartanyan
(03.07.24)
İstanbul trafiğinde: Evet yorucu, evet üşeniyorum.
5 saatten uzun şehirlerarası yolculuklarda: Evet yorucu, evet üşeniyorum.
Diğer seçenekler: Değişiyor. Ankara'ya, Bursa'ya, Edirne'ye giderken yapılan uzun yol yorucu değil, keyifli de.
0
nawar
(03.07.24)
üşenmiyorum ama 10 bin volt yükleniyorum. Kısa mesafe sürüp bir yere gittiğim durum ile uzun mesafe sürüp gittiğim durum hissediliyor.

bununla birlikte alışkanlık mı yoksa kafayı dağıtan bir özelliği de var mı bilmem ama birkaç gün kullanmayınca bayağıdır binmedim diyorum. garip bir ilişki oluştu.
0
sparkle kiddle
(03.07.24)
inanilmaz yorucu ve buyuk amelelik. park etmesi, benzini, bakimi, cocugun topu, aynalar, temizligi, soldakinin onune firlamasi, hiz sinirlari, dibinize yapisan tipler, inatla yol vermeyenler, milletin uzunlari vs say say bitmez. insanlar nasil arac kullanmaktan keyif aliyoir, nasil sarkilar soyleyerek araba kullaniyorlar gercekten hic anlamiyorum.

araba kullanmadan bi yere gidebiliyorsam kesinlikle oyle yapiyorum. usenmekten ziyade, kafa rahatligi. yolda giderken telefona bakayim, biseyler okuyayim fln yani su yukarda saydiklarima dikkat etmektense. o yuzden taksilerin, uberlerin canini yiyeyim (konsept olarak, yoksa soforleri cok sik it oglu it oluyor o da baska konu).
0
taurina
(03.07.24)
6 saate kadar aralıksız uzun yol araba kullanıyorum ve çok zevkli. Bu yüzden fırsat buldukça long weekend yaparım. Yazlığa vs. kaçarım. Yatıp uyuyunca geçer.
0
gabe h coud
(04.07.24)
arabayi zihnen yorgunluk olarak gorenler arabaci insanlar degildir.

arabaci adam icin araba bir meditasyondur, tersine rahatlatir. altinda yakisikli bir alet oldugunda uzaktan baktiginda bile rahatlatiyor, yani en azindan bana etkisi oyle. kimisi her gun yikayarak kendini rahatlatir, kimi alir virajli yolda gazlar oyle rahatlar.
0
cooperr
(04.07.24)
uzun yolda ve sıkışık trafikte evet yorucu.

normal ve kısa sürüşlerde hayır hiç yorucu değil.
0
false pretension
(04.07.24)
benim için evet. firma bir yıldır servisi bıraktı ve kişilere araç verip belirli bölgeden personel toplatmaya başladı. bir yıldır 4 kişiyi düzenli olarak sabah alıp akşam evlerine bırakıyorum. bu olaydan önce araba sürmeyi çok severdim ama son zamanlarda iyice yorgunluk haline dönmeye başladı. her gün git gel 75 kilometre yol yapıyorum ve dikkatim inanılmaz azaldı iki ayda iki tane kaza yaptım bu saçmalık yüzünden.
0
kablelvuku
(04.07.24)
(10)

Ortadoğu ülkeleri demokrasiye geçtiğinde

WithWorth
Abd'nin bu durumdan menfaati ne olacak ?
Abd'nin bu durumdan menfaati ne olacak ?
0
WithWorth
(03.07.24)
Aynı dili konuşuyor olacaklar. Kimse karizmatik bir liderin peşine takılıp sürpriz hareketlerde bulunmayacak.
0
sekizdokuzon
(03.07.24)
abd orta doğunun tümden demokrasiye geçmesini istemiyor ki
0
Hallegadola
(03.07.24)
Türkiye'de de demokrasi var ama.
Papazı göndermem diyorsun, sonra emir geliyor, hediye paketi yapıp yolluyorsun.
0
parka
(03.07.24)
inanacak kadar saf olanlar için görünürdeki doktrin "demokratik barış teorisi". buna inanmayanların karşıt görüşü "liberal ikiyüzlülüğü". david hume okuyabilirsiniz bu konuda. özetle niye kuveyti, bda'yı değil de libyayı ırakı demokratikleştiriyorsunuz diyorlar.
ama sorun şu amerikanın kimseyi demokratikleştirmek gibi bir derdi yok ki zaten. işine gelmeyen liderleri değiştirmek için bunu bir bahane olarak kullanıyor. (liberal ikiyüzlülüğü buna işaret ediyor zaten)
ayrıca demokrasinin şöyle de bir faydası var, demokrasilerde abd'nin istediği adamın seçimi kazanmasını sağlamak daha az maliyetli ve daha kolay. bu devirde bir darbe ya da iç savaş planlamak ve yürürlüğe koymak demokratik süreçlere el altından müdahale etmekten çok çok daha pahalı ve daha bariz olduğu için daha çok kamuoyu tepkisi çekiyor.
0
halanne
(03.07.24)
halanne +1

ülkenize demokrasi getirelim değil, başa bizim adamımızı getirelim.
o bizim valimiz, siz de bizim sömürgemiz, üvey evladımız olun demek bu "demokrasi getirmek" mevzusu.
0
biseysorcaktim
(03.07.24)
Sanırım bu yönden bir menfaati olmayacak.

ABD/İngiltere'nin yaptığı tek şey bir yerde azınlığı başa getirmek ve çoğunlukta olan halk ile baştakilerin sürekli olarak gerilimini sağlamaktır.
Arada taraflara sakin olmaları çağrıları ile bir tür söylem narkozu yaparlar.
Baktılar ki işler başa getirdiği yönetimde istedikleri gibi gitmiyor. Bu kez de orduyu darbe veya muhtıra ile devreye koyarlar.

Dikkat edildiğinde tam anlamıyla bir demokrasi hiç bir yerde zaten yok.
Halkın kendi kendini yönetmesi, aslında gerçek hayatta asla karşılığı olmayan bir ütopya belki.
Demokrasi, uygulamada halkın kendi kendini yönettiği değil de, halkın önüne konan bazı isimleri seçtiği bir yöntem sadece.
Subjektif bir tanıma göre (tersinden bakıldığında) demokrasi, çoğunluğun despotluğu olarak ifade ediliyor

Kişisel söylemler de öyle olsa da gerçekte ise kendi iç dünyamızda her zaman kral biziz. Hayallerimiz de başrol oynayan yine biziz.
0
diyecevaplandı
(03.07.24)
Demokrasi dedigin sey safsatadir. Aslolan güçtür.

Demokrasisi var dedigin ülkeler aslinda güçlü ülkeler. Türkiye demokrasisi az buçuk varken bile zayif, kirilgan bir ülkeydi.
0
Yourcousinmarvinberry
(04.07.24)
@halanne +1
0
nawar
(04.07.24)
abd sömürecek yer arıyor. abd'nin demokrasi ile hiçbir alakası yok. abd'nin kendi yargısı veya genel olarak sistemi zenginlerden yanadır. fakirin ezildiği zenginin yüceltildiği bir sistem var.

işin içinde bir çıkar yoksa abd suya sabuna dokunmaz.
0
ferenc
(04.07.24)
yeni sömürgecilik.
perspektif.eu

sallıyorum zara tişörtlerini avrupa'da ya da silah zoruyla bir ülkede değil niğde'de bir tekstil atölyesinde yeni sömürge kurallarına göre neredeyse bedava fiyatına yaptırıyor mesela.

avrupalı işçilerin 100'de 1'i fiyata ırak'ta araç fabrikası açmak ya da.
sonra 100'de 1'i ölçüsünde aldıkları maaşı da amerikan şirketi yiyecek içecek giyeceklere harcayıp o parayı da amerikaya taşımak.
0
patronaj1
(04.07.24)
(6)

Taksitli cep telefonu alımı?

Cherea
Online ya da mağazadan cep telefonu alımında taksit seçeneği sunan siteler ya da magazalar (vatan bilg., media markt vs...) var mı?
Online ya da mağazadan cep telefonu alımında taksit seçeneği sunan siteler ya da magazalar (vatan bilg., media markt vs...) var mı?
0
Cherea
(02.07.24)
Evkurlar falan var. Hangi telefon için soruyorsun?
0
hops
(02.07.24)
Telefon modeline daha karar vermedim hocam. Araştırıp karar verecegim. Iyi fotoğraf çeken 20, 25 bine kadar bir sey almayi planlıyorum.
0
🌸Cherea
(02.07.24)
geçen amazon'da gördüm samsung'lara bakarken. ödeme adımına gelince çıktı. Bir bakın isterseniz.
0
mor oje
(02.07.24)
Telekomünikasyon'da yetkili bayilerden alınacak yenilenmiş telefonlar dışında kredi kartına taksit yok. Satın alımın son adımında bankaların sunduğu seçenekler arasından karar verip anında alışveriş kredisi alabileceğin siteler var ama.
0
nawar
(02.07.24)
Amazon'u takip et, yeni bir model satılmaya başladığında bir kaç hafta boyunca kredi kartına taksitli satışı oluyor. Amazon kendi satıyorsa 12 taksit, başkası satıyorsa 3/6 taksit.

Şimdi ben kontrol ettim, geçen haftaya kadar s23fe ile poco f6 12 taksit satılıyordu. Bilindik markalarda şuan göremedim. Bazı yerli ve afrika markalarında ise taksit var.

Örnek: www.amazon.com.tr
0
krtkartal
(02.07.24)
ben aldım teknosadan 3 taksit. alınıyormuş.
0
baldan kaymak
(03.07.24)
(9)

bahşiş üzerine

mcsword
merhaba,aşağıdaki bir bahşiş sorusu üzerine düşündüm de ben çok ekstra bir hizmet almadığım müddetçe bahşiş vermiyorum ve vermek gerektiğini de düşünmüyorum. normal bir şekilde işini yapan ya da tamamlayan birisine bahşiş vermek manasız geliyor.sizce cimri, düşüncesiz ya da bencil miyim? sizler nas
merhaba,

aşağıdaki bir bahşiş sorusu üzerine düşündüm de ben çok ekstra bir hizmet almadığım müddetçe bahşiş vermiyorum ve vermek gerektiğini de düşünmüyorum. normal bir şekilde işini yapan ya da tamamlayan birisine bahşiş vermek manasız geliyor.

sizce cimri, düşüncesiz ya da bencil miyim? sizler nasıl bakıyorsunuz bu olaya?
0
mcsword
(02.07.24)
Tesisatçıyla 2 bin liraya anlaşırsın, bahşiş vermezsin.
Mobilya için montaja maaşlı elemanları gelir, iyi iş yaparlar, bahşiş verilir.
Sucu taşımayı kendisi yapıyordur, bahşiş verilmez.
Sucunun çalışanına bahşiş verilebilir.
Sitenin elektrikçisi evde bir şey yapar, bahşiş verilmelidir.

Genel olarak meslek erbabına ücretini verirsin, onlara bağlı maaşlı çalışana bahşiş verirsin.

Klimanın elektriği için esnaf kendisi gelip hat çekerse anlaştığın parayı verirsin, bahşiş vermezsin. Kendimi tekrar ediyorum :) böyle işte.
0
gabe h coud
(02.07.24)
ABD'deki gibi bahşiş terörü Türkiye'de birkaç sektör dışında yok. Bunun dışında bir de gaspçı esnaf var. Fişe, fikir sormadan bahşiş dayıyorlar. Bunlar dışında self-servis olmayan kafe ve barlarda biraz bahşiş bırakıyorum. Zaten barlarda genelde o bahşiş hak ediliyor. Onun dışında ikramı, güler yüzü, güzel hizmeti olmayan yere ya da işe 1 kuruş bahşiş vermem.
0
nawar
(02.07.24)
Eski Türkiye'de garsonlara sürekli olarak bahşiş verirdim. Artık vermiyorum.

Klimayı takmaya gelen adama hiçbir Türkiye'de para vermezdim. Adam işini yapıyor neden para vereyim. Bana da dediğiniz gibi anlamsız geliyor.
0
pispinti
(02.07.24)
Normalin ustunde bir hizmet alirsam bahsis veriyorum.

Yada mesela adam cok saygili ve extra bisi istedim normalde yaomayacagi yardimci oldu o zaman falan
0
Zetnikov
(02.07.24)
Bahşiş vermekten yanayım. Bir yerde yemek yedim diyelim garson tabağı kafama fırlatırcasına masaya koymuyorsa mutlaka bahşiş veririm. Market eve sipariş getiriyor mesela, getiren kişiye bahşiş veriyorum. İnsanların maaşları yetersiz ve çok çalışıyorlar, bu bahşiş destek babında benim için. Böyle diyorum ama abartılı bahşiş vermiyorum tabi öyle bir gücüm de yok zaten. Bir de iş yerlerinde tip box oluyor o kutuya bahşişi koyuyorsun gün sonunda çalışanlar o kutudan çıkan parayı bölüşüyor. Bazı patronlar bunu söylemeye utanıyorum ama aslında onların utanması lazım oradan pay alıyorlar. Tip box üzerinde patronun hakkı yoktur sadece çalışanların hakkı vardır. Sen oranın sahibisin zaten o çalışan orada aldığı çok az para ve inanılmaz uzun çalışma saatlerini sana para kazandırmak için geçiriyor bir de tip box a göz dikme. Buradan bunu da söylemek istedim. O yüzden tip box a para koymayı aslında istemiyorum.
0
rock n roll
(02.07.24)
Kendi adıma ülkemizde işini düzgün, özenli ve güleryüzlü insanların az olmasından şikayet ediyorum. Ülkenin ekonomik koşulları da malum. Bu nedenle işini bahsettiğim şekilde yapanlara bahşiş veriyorum. Genel olarak iyinin ezildiği, kötünün, basitin yüceltildiği bir kültürümüz var. Ben iyiyi ödüllendirme taraftarıyım çünkü sistem genelde ödüllendirmiyor.
0
fotrsapka
(02.07.24)
ben hiç bahşiş vermezdim eşimden önce, eşimden sonra bahşiş vermeye alıştım ki kendisi ortamlarda cimriliğiyle ün salmıştır.

ortalama bir yerse ortalama bir şey bırakırım bozuklukları.

kötü bir yerse servis vs vermem

iyi bir yerse daha fazla veririm bahşiş.
0
Hallegadola
(02.07.24)
kimden ne hizmet aldığımdan bağımsız olarak, eğer normalin dışında bir hizmet alıyorsam bahşiş veririm. ancak standart, rutin bir hizmet alıyorsam zaten hesabını ödemişimdir. neyin bahşişi?
0
kondansator
(02.07.24)
Kimseye bahşiş vermiyorum.

İstisnalar olmakla birlikte , işletmeler ekstrem karlar yazıyor, üstüne vergi kaçırıyorlar.

Bir damacana su olmuş 120 lira bi de üstüne bahşiş mi vereceğim? İşvereni versin.
0
Mcfly
(02.07.24)
(15)

Flört ettiğiniz kişinin sosyal medyasında nasıl tipler varsa

Kahvedesu
Sizin için red flagdır?
Sizin için red flagdır?
0
Kahvedesu
(01.07.24)
Danla bilic gibi sonradan görme para avcıları varsa.
0
hops
(01.07.24)
Hiçbiri red flag değildir
Sosyal medya saçmalığı ile flörtü karıştırmam
0
Cezcez
(01.07.24)
Takip edilen sosyal medya kullanıcısı red flag olmaz. Olduğu kişiyle çelişen tipleri takip ediyorsa sorarım meraktan.
0
Bruce
(01.07.24)
Kadin dusmani, kadinlarla alay eden tipler,
Keko, kiro tipler
Bir de surekli sisik dudakli, bos bakisli, yari ciplak cok takipcili ayni fabrikadan seri uretim cikmis kadinlar
0
mor oje
(01.07.24)
tv8 unluleri
0
durgunfoton
(01.07.24)
Takip ettiklerinin 3/4 ü instagirl ve futbolcu, futbol yorumcusuysa ya da abuk sabuk mafyatik ünlülerse ciddi soğurum.
0
sekizdokuzon
(01.07.24)
Tarotçu, İİBF mezunu diyetisyen ve holistik beslenme uzmanı fjskf
Linkçiler, “arkadaşlar merhaba”cılar, “çok soran oldu”cular.
Aynı tonda haber sunar gibi yayın yapan içerikçiler.
Bıdı bıdı bıdı bıdıı, bıdı bıdı bıdı bıdı bıbıdııı….
0
gabe h coud
(01.07.24)
Arabasıyla foroğraf çeken tipler, yayık oturan kıro tipler, kültür ve eğitim seviyesine hiç uymayan tipler, denyo olduğunu bildiğim tipler varsa anında soğurdum
0
her giriste sifresini unutan adam
(01.07.24)
Benim instagram, twitter ve facebook gibi sosyal medya hesaplarım yok. Dolayısıyla burası benim için gri bölge oluyor genelde. Ancak ırkçı, ayrımcı ve milliyetçi tipler varsa olumsuz olur.
0
Amaranta ursula
(01.07.24)
Bogru acik dar pantolonlu nargileci, eskort gorunumlu kadinlar, ickiyi sisesinden icen tipler, ooo cook egleniyoruz seklinde kiro videolar
0
Kittie
(02.07.24)
takip ettiklerinin çoğu erkekse red flag.

hele bu erkekler bi de yavşak tiplerse duble red flag.
0
tabudeviren
(02.07.24)
cinsellik pazarlayan instagram eskortları, tanıdığı/tanımadığı her kadına takip isteği atmış olması, hız yarışı yapan tipler…
0
deartheodosia
(02.07.24)
bazı kadın hesaplar var, sadece model gibi kendi pozlarını paylaşıyor. Mini şortlar, full efektler falan. Takipçileri erkek geneli. Bunların amacı ne? 200 takipçiyle bir şey kazanılıyor mu?
0
🌸Kahvedesu
(02.07.24)
Kırmızı bayrak koyacağım o kadar çok mayın var ki uzaktan bakınca komünist protesto var sanabilirsiniz.
0
nawar
(02.07.24)
bence cevap verenler cinsiyetlerini de yazsalar iyi olurdu.

erkeğim, ve bir kadının sosyal medyasında yavşak veya keko kıro tipler çokça varsa bu red flagdir. dmsine günde 100 tane mesaj gelmesi çok hoşuna gidiyor demektir
0
abelardo
(02.07.24)
(6)

Bu ürün gerçek mi para tuzağı mı?

air
https://www.trendyol.com/energetix/manyetik-enerjili-goz-uyku-ve-rahatlama-bandi-p-99756505Bu ürün gerçekten işe yarar ve sağlıklı bir şey midir? Yoksa para tuzağımı? bir de hamilelere tavsiye etmiyoruz diyor. E o zaman bize de az da olsa zararı vardır diye düşündüm. Ne dersiniz?
www.trendyol.com

Bu ürün gerçekten işe yarar ve sağlıklı bir şey midir? Yoksa para tuzağımı? bir de hamilelere tavsiye etmiyoruz diyor. E o zaman bize de az da olsa zararı vardır diye düşündüm. Ne dersiniz?
0
air
(01.07.24)
para tuzağı
0
jelly bear
(01.07.24)
@thetruenorth offff uygunsa neden olmasın :')

uyku konusunda o kadar muzdaribim ki her şeye anında kanacak durumdayım. düz bantlar da ışık alıyor, o zaman bu göz çevresini dolduranlardan bakacam
0
🌸air
(01.07.24)
ikea'da ve baska yerlerde isik gecirmez perdeler var. onlari denedin mi?
0
hot potato
(01.07.24)
Bi ara da silikon bileklikler vardi shshsjs guzel silkelediler. Bu da o hesap olmus
0
mor oje
(01.07.24)
bi aralar denge bileklikleri vardı
0
my fault
(01.07.24)
Ürüne baktım 7 tane mıknatıs koyup uyku bandını 2600 TL'den satmışlar müthiş. Yan sekmede aynı mıknatıstan 5 tanesi 80 TL'ye satılıyor. Bunu alan, tuz lambası falan da alıyordur. Başına sonuna quantum muantum şöyle 2-3 fen bilgisi terimi koyunca akıyorsun. :)

Mıknatıs neyi, nasıl çözecek çalışma prensibi ortadayken bilmiyorum ama beyninizde bundan büyük ölçüde etkilenecek kadar metal varsa zaten bir sorun var demektir.

@my fault ve @mor oje +1
0
nawar
(01.07.24)
(9)

Halk sokağa inip göçmenlere rahat vermezse ne olur?

ananiyimioguz
Kayseri'de yaşanan olayın ülke genelinde yapıldığını düşünün.Bu insanlar barınamayıp ülkelerine veya kaçak yollarla başka ülkelere gittiklerinde, abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?Normalde hükümete paralar yağdırıp istediklerini yaptırıyorlar.Fakat halk, istemedikleri şeyi yaparsa buna
Kayseri'de yaşanan olayın ülke genelinde yapıldığını düşünün.

Bu insanlar barınamayıp ülkelerine veya kaçak yollarla başka ülkelere gittiklerinde, abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?

Normalde hükümete paralar yağdırıp istediklerini yaptırıyorlar.

Fakat halk, istemedikleri şeyi yaparsa buna nasıl engel olabilirler?
0
ananiyimioguz
(01.07.24)
Halk bastırılır ve her şey eski haline döner.

Halk çok ısrarcı olursa hükümet istifa etmek durumunda kalır. Yeni hükümet göstermelik bir şeyler yapar. Yeni gelişleri tıkar. Yeni anlaşmaları yapmaz dolayısıyla ülke göçmen cenneti olmaktan çıkar. Geri dönebilenler geri döner, diğerleri başka ülkelere kaçmaya çalışır. Kaçamayanlar siner ve asimile olur.

İkinci paragrafta yazdıklarım projeye aykırı olduğu için ihtimal dışı gibi görünüyor.

Proje = BOP
0
Mirket
(01.07.24)
Göçmenler bir yere gitmez örgütlenip karşı saldırıya geçebilir maalesef
0
basond
(01.07.24)
Öncelikle pogrom olur, bir sürü sığınmacı ölür, muhtemelen sığınmacıların elleri armut toplamayacağı için bir çok Türk vatandaşı da ölür, kolluk kuvvetleri yoğun bir şekilde şiddet kullanarak olayları önlemeye çalışır... Muhtemelen "X-Y Temmuz olayları" gibi bizden sonraki jenerasyonlara aktaracak nurtopu gibi bir utancımız olur. Yıllar boyu "Ama onlar da taciz ettiler, öldürdüler", "Yok onlar kendilerini savunuyorlardı, aslında öyle bişey de olmamış" gibi at izinin it izine karıştığı tartışmalar görürüz.
0
salihdt
(01.07.24)
normal bir ülkede, hükumet güvenlik güçlerini sahaya sürer, itidal çağrısı falan yapar, sonra olağanüstü hal ilan eder, başa çıkamazsa erken seçim kararı alır, göçmen karşıtı muhalefet partileri seçimlerde büyük başarı gösterir.

türkiye'de ise gösterilere katılanlar, vatan haini, devlet düşmanı ilan edilir. devletin polisinin, jandarmasının çağrısına uymayıp eylemlere devam edilenler cadı ilan edilir. halk da devlet karşıtı görünmemek için geri çekilir. sonra milletin gazını alıcı göstermelik iki üç karar alınır.

aynı tas aynı hamam devam eder. bir sonraki seçimlerde de halk akp yi cezalandırmak isterse tepki olarak mhp'ye oy verir:))
0
wilhelmwasmuss
(01.07.24)
Yaptırmazlar. Ya PKK bayrağı sıkıştırırlar araya ya bir PKK saldırısı olur ya da camiye/islama yönelik bir şey yaşanır. Fahrettin yine başı açık ve dekolteli kadon fotoğraflı profillerden bir şeyler sallar. Toplananlar biz böyle değiliz demek için anında dağılır.

Göçmenler buradan kaçmaya başlar, Avrupa ve ABD 'ye akın ederlerse süper olur. Beter olsun hümanist ve liberal rolü yapıp sapına kadar ırkçı olan iki yüzlü Avrupa çomarları.
0
nawar
(01.07.24)
pogrom, 6-7 eylül tarzı şeyler olmaz. olaylar ciddileşirse hükümet gönderme yönünde aksiyon almak zorunda kalır. eğer olaylar artarsa ve hiçbir aksiyon olmazsa hükümetin oyları düşer. bkz avrupa.
0
paintov
(01.07.24)
madımak, maraş katliamı, 6-7 eylül olayları gibi haberler normalleşir.

ama bu halk, seçtikleri hükümetçe suriyelilerin evlerine bomba düşürüp şimdi de taciz tecavüz olaylarına sığınarak diri diri insan yakma derdinde olan bir halk.
madımakta yakarken nasıl rahatlarsa yine rahatlar.
30 günde 60dan fazla kadın cinayeti işleyen bir halk.
türk tarikatçılar tarafından 40 küsür çocuğun tecavüze uğramasına yarım saniye takılmayan halk.
suriyelileri öz savunmaya çekmelerini sağlarlar en fazla.
0
patronaj1
(01.07.24)
"abd ve avrupanın planları suya düşerse ne olur?"

suya düşme ihtimali çok düşük. Bu insanlar kalırsa Türkiye'nin yapısı değişmiş oluyor --> win.

bu insanlar göndermeye çalışılırsa ve çok temiz(hukuki) yapılmazsa mesela dünkü gibi olaylar olursa o iş büyüyüp yeni bi terör, iç savaş vb. çatışmaları artırabilir. Öyle bi karışıklık da batının işine gelebilir. 2010'larda Arap Baharının son aşamalarında Türkiye var deniyordu, aha al sana işte.

Ancak çok bilgili 'monşerler' uluslararası ilişkileri çok iyi yönetip, batının da sağcılaşmasını kullanıp insanları çok legal şekilde ülkeden gönderirse öyle tertemiz çözülebilir. Bence Avrupa'nın göçmen düşmanı olması tam kullanılacak durum. Ama Türkiye'yi tanıyorsam (bişeyler değişmezse) onlar yine içlerindeki herkesi bize göndermeye devam eder biz de kabul ederiz.

Bu arada çok basit hamleler yapılabilir aslında. Sağlık sistemini kullanmaları için GSS ödesinler, vergi vermeyen direkt büyük para cezası->ödemezse sınırdışı gibi sert şeyler olsun kurala uymayan gönderilsin. Batı böyle yapıyor. Halihazırda Türk vatandaşı olanlar için bişey yapılabilir mi bilmiyorum.
0
nhk ni youkosu
(01.07.24)
Bak sorunun tam cevabi, olmusu var burada:

eksisozluk.com
0
Yourcousinmarvinberry
(01.07.24)
(6)

30+ dating işleri

duyurukullanıcısı
ilk konuşmada veya mesajda niyeti belli edip direk bir date'e davet etmek nasıl karşılanır kadın tarafı tarafından ?kadın'ın "lunapark'a gidelim mi ikimiz?" demesi bir date midir? yoksa friend zone mudur?
ilk konuşmada veya mesajda niyeti belli edip direk bir date'e davet etmek nasıl karşılanır kadın tarafı tarafından ?

kadın'ın "lunapark'a gidelim mi ikimiz?" demesi bir date midir? yoksa friend zone mudur?
0
duyurukullanıcısı
(01.07.24)
Yani yastan cok kisilerin ne aradigina, bakis acisina gore degisir bu. Genelde herkes korkuyor, bi geri cekiyor filan ama direkt niyet belli olsun’cular da yok degil. Biraz iliskiyi koklamak, dinamikleri takip etmek lazim sanki.
Lunapark friendzone olmayabilir, ama bu kadar bilgiyle yorum yapamadim
0
mor oje
(01.07.24)
Ozel bir durum yoksa birebir bulusmayi ben date sayarim. Tabii belirtildigi gibi dinamiklere bir bakmak lazim.
0
mbond
(01.07.24)
"kadın'ın "lunapark'a gidelim mi ikimiz?" demesi bir date midir? yoksa friend zone mudur?"

datedir. lunapark iyi fikir. gülüp eğlenirken aradaki buzlar erir, kolayca samimiyet oluşabilir.
0
abelardo
(01.07.24)
Kadına göre değişir. İlk buluşmada akşama seks planı yapmadığın için yoluna devam eden de, 3 gün sonra kahve için buluşmak istediğinde çok hızlı bulan da var. Hayır, profilleri asla bu konuda fikir vermez.

"kadın'ın 'lunapark'a gidelim mi ikimiz?' demesi" friendzone'a yollama planı değil. Kesin bilgi, yayalım.
0
nawar
(01.07.24)
date dir.

etkinlikse date dir.

direk kaleye dikine gitmeyi seviyorum bende. kaç yaşındayız :) kadını erkeği fark etmez. ha kadınlar soft bekliyorsa o yürümüyor bi ama no prob. kaybedicek vakti olanlar da onlar zaten :d
0
baldan kaymak
(01.07.24)
lunapark bir date. ancak 30+ için ilginç bir tercih. neyse, eğlenceyi seven bir kadın sanırım.

birkaç gün mesajlaşıp buluşmak bence normal. öyle 1 ay 2 ay mesajlaşmsyı beklemeye gerek yok.

(kadınım)
0
art cat chocolate
(01.07.24)
(17)

Erkeklerin kadınları entelektüel olarak aşağı görmesinin nedeni nedir?

sekizdokuzon
Dünya düzenini erkeklerin gördüğü, kadınların çok da işin içinde olmaya yanaşmadığı algısı nasıl oluşuyor. Özellikle güzel kadınların dünya meseleleriyle uğraşmayacagi, akıllarının ermeyecegi algısı nasıl oluştu? Erkeklerin ne yaptığı şeyleri yapmıyoruz da bizi, fikirlerimizi ciddiye almıyorlar? Bir
Dünya düzenini erkeklerin gördüğü, kadınların çok da işin içinde olmaya yanaşmadığı algısı nasıl oluşuyor. Özellikle güzel kadınların dünya meseleleriyle uğraşmayacagi, akıllarının ermeyecegi algısı nasıl oluştu? Erkeklerin ne yaptığı şeyleri yapmıyoruz da bizi, fikirlerimizi ciddiye almıyorlar? Bir kadının da entelektüel kaygıları, birikimi olduğunu ispat etmesi için ne yapması lazım?
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
Bu düşünceyle yetiştirilmeleri, kadınların bazı alanlarda neden geride kaldıklarını anlayabilecek perspektife sahip olmamaları
0
grimavi
(30.06.24)
Sözlük, forum, sosyal medya gibi yerlerde dönen burç, manifest, fal, tuz lambaları, taşların enerjisi, quantum olumlama, 777 cart cut gibi zırvalara inanlar ve konuşanların çoğunluğu kadın olduğu için kadınların hayatı bunlardan ibaret olarak görüyorlar. Bilim kurgu edebiyat/film/dizi, matematik, fen bilimleri, mühendislik vb. alanlardaki oranlarda erkeklerin daha fazla olmasına sığınılıyor çoğunlukla.

İşin temeli aslında hangi cinsiyet, hangi suçlamayı/aşağılamayı tutturabilirse o. Bu şekilde yüklenenlerin de %80'ininin hayatı boş zaten. Aynı şekilde erkeklere başka bir kategori üzerinden benzer şekilde yüklenenlerin %80'inin de hayatı boş zaten. Çünkü genel olarak insanların aşağı yukarı %80'inin insanlığın gelişimine pek bir katkısı yok. Hayatlarındaki bu boşluklarını internette bir şekilde popüler olan bir şey üzerinde bir grubu ezerek tatmin etmeye çalışıyorlar. Kadın-Erkek karşılaştırmaları da bu "bir şey" ve "bir grup" için sadece bir örnek.
0
nawar
(30.06.24)
Erkeklerin ne yaptığı şeyleri = Erkeklerin yaptığı neleri

Telefondan yazdığım için oluyor bu typolar, kadın olduğum oldugum için değil.
0
🌸sekizdokuzon
(30.06.24)
Bu izlanda da kadinlar protestoya cikmisti ve baya bi sirketin hr'i is yapma hizinda degisim olmadigini soylemisti. Iste genel fark bu. Biz is yaapriz, kadinlar laf genelde
0
lapaz
(30.06.24)
Entelektuellik sadece yazmakla, konusmamla olmaz kisaca
0
lapaz
(30.06.24)
Kadınlara kendilerini ifade edecek alan bırakmayıp her türlü patriarka doğuştan karşı çıkmaya mecbur bırakıyorsunuz. Ne kadar ayrıcalıklı oldigubuzun farkında değilsiniz.
0
🌸sekizdokuzon
(30.06.24)
Ama artık kadınlara da ihtiyacınız var, söke söke o hakkı vereceksiniz :)
0
🌸sekizdokuzon
(30.06.24)
İşin içinde olmaması daha çok kadının fıtratı ile ilgili sanırım.

Güzel kadınları entellektüellikten alıkoyan şeylerden biri, çevresinin kendisine cildi sebebiyle ikram, iltifat ve diğer yakınlıkları olabilir.
Bu edindiği farkındalık güzel kadının kitaplara, arşivlere, belgelere bakmaktan çok aynalara bakmasına yol açıyor.
Sabah akşam şiddet gören o güzel kadının ise yüzüyle, estetiğiyle çok işi olmuyor.

Dünya meseleleri erkeklerin daha çok ilgi alanına giriyor. Dünya tarihinde krallar veya yöneticiler daha çok erkeklerden olmuştur.
Şurası önemli; erkek sahip olmayı, kadın sahiplenilmeyi ister. Yapı gereği durum bu.

Aslında fikirleriniz önemli ama duyguların ağır bastığı bir yönetimde idare imkansızlaşıyor.
Devlet işlerini bırakalım, mesela bir iş yeri veya firmanın bir aile tarafından yönetildiğini ya da iş yerinin patronun yakın olduğu kadın tarafından idare edilmesini düşünelim. Veya bir miras meselesinde varis erkeklerden çok kadınların etkin olduğunu düşünelim. Olaylar çözümsüz bir hal alabiliyor.
Miras konusunda Anadolu şehir veya bölgelerinde yetişenler bulunanlar bunu iyi bilirler çok kere de bazı olaylara şahit olmuşlardır.
Aslında bir şeyi idare edebilmek ve yönetmek en baştan zihnen ve imkân olarak kendi sınırlarımızı bilmekle ilgili.
Her şeyi yapabileceğini söyleyen birinin bir yerde günün sonunda zarar etmesi de yakındır.

Entelektüel birikimin ispatı sanırım şöyle bir benzetme ile mümkün olabilir. Kadın uzman olduğu yemek hususundan yola çıkarsak; pirinç, su , yağ, şehriye nasıl ki ocak üstünde ısıtılıp süre sonunda birleşip "pilavı" oluşturuyorsa kadının da toplumsal veya ilmi/ bilimsel bir meselede parçalardan hareketle (analiz), sonuçta bütün hakkında sağlam bir fikir öne sürebilmeli.

Bu gibi şeyler de entelektüel olmaya engel. Ne de olsa hayat küçük ve orta ölçekli ailevi, kişisel krizlerden ibaret değil:
i.hizliresim.com

Bunların yanında, yaşanan olaylara dair haberlere baktığımızda çeşitli akademik ünvanların da özellikle şu zamanda hakkıyla alındığını sanmıyorum.
0
diyecevaplandı
(30.06.24)
Aşağılamaktan beslendikleri için.
0
muhayyer divan
(30.06.24)
Büyük çoğunluğunun kendi başına bir işte yeterince yetkin olmaması. Daima dayanacak bir duvar aramaları. Öyle kadınlar var ki aklınız yetmez.

çoğu ‘sen yap işte’ modunda ve görsen dünyayı kurtarıyorlar sanki. acınası olan kadınlar değil biz erkekleriz bu arada tabi bu bence. ama nedenini açıklarsam büyük çoğunluk tepki verir :d

@muhayyer divan +1 özetle
0
baldan kaymak
(30.06.24)
Mühendislikleri bilemem ama bizim alanda kadınlar erkeklerden fazla bile olabilir ya da en azından başa baş bir oran vardır yani. Herhangi bir mesleki fark yok. Entelektüel anlamda da kadınların erkeklerden daha entelektüel olarak gelişmiş olduğunu gözlemliyorum çevremde. Yüzlerce yıllık ataerkil toplumun anca son 40-50 yılda yavaş yavaş çözüldüğünü düşünürsek kadınların şu ana kadar geldiklerini noktanın gayet iyi olduğunu ve daha da ileriye geleceklerini düşünüyorum. Ben kendini feminist olarak nitelendiren bir erkeğim, bunu da her yerde söylüyorum yani. Eşitlik böyle kazanılacak, bu erkeklerin de işine gelir toplumsal olarak ama erkekler farkında değil
0
nundu
(30.06.24)
Kadının yeri mutfak. Karışmasın elinin hamuruyla önemli işlere.
0
hops
(30.06.24)
Genel ataerki yüzünden tabi ki. Kadınların elinde şu son 30-40 yıla kadar kendilerine ayıracak vakit ve kaynak var mıydı ki? Entelektüellik için kendine ait bir oda gerekir virginia woolf'un deyimiyle. Kaç kadının bu imkanı vardı? En gelişmiş ülkelerde bile düne kadar kadınlar üniversiteye dahi gidemiyordu. Tüm bunlar bir günde iyileşecek ve toplumda yer edecek değil. Fıtrat mıtrat değil zaman gerekiyor sadece.
0
playing star again
(30.06.24)
bence bu kadınların erkekleri duygusal bulmaması gibi bişey. Aslında iki cinsiyet de duygusal ama "diğeri gibi" olmadığı için "öyle değilsin" diyorlar.

Entelektüellikte de öyle. Sistemi erkekler kurduğu için "erkekler gibi entelektüel" olmazsan onların gözünde entelektüel görünmüyorsun.

Bir de üstteki arkadaşın dediği gibi, kendine vakit ayırma olayı önemli. Yeni jenerasyonlar + internet (bilgiye erişim) cinsiyetleri eşitleyecek bence. Ha ama yine toplumun sosyolojisi bunu etkileyebilir bilmiyorum. Ama bir kadın bir konuya kafayı takarsa onu durdurabilecek bir şey yok şu an. Fakat entelektüellikten bahsediyorum. İş bulma vb. süreçler ayrı konu. Aynı işi yapan (mesela görüntü yönetmeni) erkeğe daha çok güvenilirken kadına daha temkinli yaklaşıldığını biliyorum mesela.
0
nhk ni youkosu
(30.06.24)
Kadına neden defakto daha az guveniliyor? Kadına kendini gerçekleştirecek alan bırakılmadan devrim yapılması bekleniyor. Bütün bu bu boğucu atmosferde bizi azıcık eğlendirecek astroloji, metafizik alanlara segirttigimizde bütün bir cinsiyeti bunlar üzerinden değerlendiriyorsunuz. Sizle aynı cinsiyeti paylaşma şerefi gösteren en ahmak üyemize gösterdiğiniz müsamahayi bize göstermeyip bu kadar olumsuzluk içinden insanüstü bir çabayla başımızı çıkarmamızı bekliyorsunuz. Gerici, muhafazakar dediklerinize bir dönün bakın, ne kadar çok ortak yönünüz olduğunu göreceksiniz.
0
🌸sekizdokuzon
(30.06.24)
Ayrıca kadın başıma kaç erkeğe matematiği sevdirdigimin hesabını ben tutmadim artık.
0
🌸sekizdokuzon
(30.06.24)
aklıma direkt şunu getirdi. aradığınız bu mu bilmiyorum.
youtu.be
0
kesmekes laleler
(01.07.24)
(33)

Konserde Laf Atma

steelseries
Selamlar, Kaç yıldır buradayım, ilk kez gönül işleri için soru soracağım.Eşimle geçenlerde bir konsere gittik. Güzel içki içtik, konserden keyif alacak kıvama geldik, önlere doğru da geçtik. Bir noktada eşimin yanımızdaki bir adama laf attığını gördüm, ne dediğini duymadım. Laf attıktan sonra adam s
Selamlar,
Kaç yıldır buradayım, ilk kez gönül işleri için soru soracağım.
Eşimle geçenlerde bir konsere gittik. Güzel içki içtik, konserden keyif alacak kıvama geldik, önlere doğru da geçtik. Bir noktada eşimin yanımızdaki bir adama laf attığını gördüm, ne dediğini duymadım. Laf attıktan sonra adam sürekli eşimi kesmeye başladı. Birkaç defa baktıktan sonra bakışlarımı diktim, benim baktığımı anlayınca kesmeyi bıraktı ama yine de uzağa gitmedi. O aşamadan sonra konserden bir gram keyif alamadım.

O akşam konuşmadım hem sinirli olduğum hem de konser keyfini baltalamamak için, ertesi gün eşimin tanımadığı kişilere laf atmasının beni rahatsız ettiğini söyledim. Eşim böyle konser ortamlarını kendiyle benzer şekilde düşünen ve kendisini rahat hissedebileceği bir ortam olarak gördüğünü, o yüzden böyle bir şey yaptığını ve yaptığı harekette bir yanlışlık olmadığı söyledi. Olayı kendi açımdan anlattım, ona güvenmem gerektiğiyle alakalı diretti. Attığı laf: yanımızdaki kişi çok coşkuluymuş, "x grubunu çok seviyorsun herhalde" dediğini söyledi. Bunun karşı taraftan flört başlangıcı gibi algılandığını, o yüzden o aşamadan sonra sürekli tetikte olduğum için konserden keyif alamadığımı, eşimin bunun farkında olup zaten böyle bir şeyi yapmamasını beklediğimi söyledim. "Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" dedi. Böyle diyerek bana hakaret ettiğini söyledim.

Şimdi durum şu ki aslında eşimle bu olay olana kadar birbirimize güvendiğimiz, sevgi dolu bir birlikteliğimiz vardı. Eşim laf atsa da atmasa da başkalarının ona yürüyebileceğinin farkındayım, ben olsam da olmasam da yürünebileceğinin farkındayım, eşimin de uygun cevabı vereceği konusunda içimde bir çekince yok. Öte yandan durduk yere neden böyle bir hareket yaptığını da anlamıyorum ve içimde ona olan güvenin azaldığını hissediyorum.

Daha önceden(en az 10 yıl önce) o dönemki kız arkadaşımdan benzer ortamlarda bana güven dediği ve aldatıldığım bir durum yaşadığım için konuyu doğru değerlendirememe riskim var. O yüzden siz sevgili duyuruculardan objektif görüşlerinizi rica ediyorum.
0
steelseries
(30.06.24)
Çok çetrefilli. Kaç yıllık ilişki, kaç yıllık evlilik, bunlar da önemli ama benim tavsiyem, eğer içki içince olduysa bu, içki içip eğlenmeye gitmeyin. Bu elbette ideal taktik değil ancak eğer bahsettiğiniz gibi konuştuysanız eşiniz sizin kadar uzlaşmacı görünmüyor. Siz yine de çok üstelemeyin derim.
0
prole
(30.06.24)
Ya dur hocam saçmalama ne güven azalması falan. Hiç girme o kafalara, gayet olağan bişey olmuş. Ben okurken bunaldım, insanları biraz özgür bırak. Eşim diyorsun, bırak en rahat senin yanında olsun.
0
hops
(30.06.24)
İlişki 6 yıllık, evlilik de 2 yıllık. Daha sonra eşim "seni ne kadar çok sevdiğimi zaten biliyorsun, seni zor durumda bilinçli bırakmam" gibi şeyler söyledi onu da ekleyeyim.
0
🌸steelseries
(30.06.24)
Eşinle ilgili bir şey yazmamışsın. Yani, adam eşine bakmış ama eşin dönüp konsere devam etmiş sanırım. Yani gittiğiniz grubun/kişinin konserine bağlı temelde tabii ki ama eşine, konser zamanında söyleseydin daha iyi olurdu bence. Çünkü eşin flört etmek için değil aynen dediği gibi "böyle konser ortamlarını kendiyle benzer şekilde düşünen ve kendisini rahat hissedebileceği bir ortam olarak gördüğü" için yandakine bir şey demiş olabilir. Yani flörtöz olmadan bu şekilde laf atmış (ingilizcesi "banter" olan, "catcall" olan değil) olabilir. Bunda da bir sorun görmüyorum. Orada uyarsan veya eşinin da baktığını yakalasan farklı olurdu tabii ki.

Özellikle metal konserlerinde çevredekiler ile böyle laf atıp arkadaş grubunu kalabalıklaştırma, birlikte eğlenme, arkadaş edinme ya da sadece laf edip/sokup/atıp ne oluyorsa karşılığı işte sonra yoluna devam etmeyi yeterince tecrübe ettik. Yani her cümlede flört dememek lazım.

"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesi, senin canını sıkanı anlamadığını gösteriyor ama.
0
nawar
(30.06.24)
Evet eşiniz tepkisini normal bulan olur bulmayan olur. Değişir. Sorulması gereken soru şu: aynı şeyi siz yapsaydınız eşiniz size ne derdi? Kızar miydi yoksa sorun etmez miydi. Bunun cevabı da sizin tepkinizi ortaya koyacak. Ama bana sorarsanız benim başıma gelse pek hoşuma gitmezdi eşimi sakince uyarırdım.
0
olsun demekte zor artik
(30.06.24)
@nawar eşim konserle ilgiliydi, o yüzden keyfini kaçırmak istemedim. Kendi hislerimi de anlatmam lazım ki bir noktada ortak bir yol bulalım, ertesi gün konuştum o yüzden.
0
🌸steelseries
(30.06.24)
Evlilik biraz da böyle göze soka soka sosyal flört etmekten kendini alıkoymaktir. Sınırları biraz zorlamış eşiniz ama gerekli tepkiyi gostermissiniz gibi de geldi. Tekrarı olmaz.
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
yandakiyle konuşmayı gerektirecek bir durum olsa okey ama "x grubunu çok seviyorsun herhalde" öyle bir laf değil.

Sen bir ortamda yandaki kadınla böyle iletişim kurmaya çalışsan o ne düşünür bunu sorabilirsin. Dışarıdan flört gibi görünüyor bence. Ha bilmemkaç yıllık evliyiz flörtü özledik gibi bişey varsa bu da konuşulup çözülmeli.
0
nhk ni youkosu
(30.06.24)
Eşin konserle ilgiliyken yanda kendini kaptırıp coşan birini görüp böyle söyledikten sonra da konsere devam ettiyse bir sorun yok bence. Zaten belli ki flört etmemiş, laf sokmuş hafiften. Konsere ve konser ortamına bağlı olarak gülüp geçebileceğin bir şey diye düşünüyorum. Burada flört çıkarmak istese mutlaka konser bitmeden 2. cümle ya da en azından bakıştığı bir etkileşim çıkardı.

Adamın dönüp birkaç defa baktığını söyleyebilirsin konsere odaklı eşine. Kavga başlatıcı tonda söylemediğin sürece sorun yok. Zaten ya "boşver sallama" derdi ya da rahatsız edici şekilde devam ediyorsa yer değiştirmenizi o isterdi.
0
nawar
(30.06.24)
Böyle bir durumda ben kendimi gavat gibi hissederdim.
0
ferenc
(30.06.24)
Ben de orda burada, dolmuşta bile tanımadığım kişilerle konuşurum, olaylara yorum yaparım filan. Yani buna yatkın bir karakterim var da kendimi kontrol edip susmaya çalışıyorum. Eşiniz, dediği gibi konser ortamında bir kalite benzerliği olacağı düşüncesiyle boş bulunmuş. İyi bir insan olduğu izlenimine kapıldım, kasıntı değil en azından.
Siz de adamın flörte kalkışabileceğini hissettiğiniz için tedirgin olmuşsunuz, o bakımdan bir şey diyemem ama çok uzatacak bir şey değil sanki.
0
firez
(30.06.24)
ben olsam konuşurdum çünkü şahsen benim kabul edebileceğim birşey değil yada ben bu çağın insanı değilim.
0
baldan kaymak
(30.06.24)
Flört seviyor ablam. Sen olmadığında neler yaptı, yapıyor.
0
gabe h coud
(30.06.24)
Alkolün etkisiyle böyle bir şey söylenmiş olabilir. Ben de evliyim. Eşim bu şekilde karşı tarafla konuşsa bozulurum ve senin yaptığın gibi ertesi gün sorarım nedenini ve alkole de vererek anlayışla karşılarım fakat eşinin "... senin bulunduğun yerlerde yapmam" Sözü asla kabul edilebilir bir şey değil. Yanında olmayınca yapacak mı yani. Bu anlam çıkıyor. Bu aynı zamanda konserdeki sözün de alkolün etkisiyle söylenmemiş olduğu anlamına geliyor. Yani ertesi gün yaptığı konuşmayi bana yapsa ben bir daha gözüm kapalı guvenmezdim ki gerçekten de insan karşısındakine güvenmemeyi.

Ee şimdi ne olacak. Bir şey olmayacak tatsız bir gün geçip gitmiş oldu. Bundan sonra yapacağınız şey evli bir kişi olarak söylüyorum kesinlikle gözü kapalı güvenmemek. Bir insan kapıyı aramamali. Ben şunun için dedim böyle bir amacım yoktu vs bunlar lafın boku. Kapıyı aralarsan eğer o kapıdan girmek isterler.
0
dedeminhirkasi
(30.06.24)
Sen ordayken bile sürekli dönüp bakan adam, sen orda olmasan bu lafın üstüne konser bitene kadar dibinden ayrılmayacaktı muhtemelen. Bu kapıyı açması hoş değil bence.

Bazı şeylerin teknik açıklaması olmuyor malesef, sen orda rahatsız hissettiysen, ortada rahatsız olacak bir şey var demektir. Kadınlar bu konuda daha mahirdir oysa ki. 100 kişinin arasından sana ilgi duyabilecek kişiyi sezebilirler. İş kendine gelince salağa yatmış bence. Bir de üstüne üstlük 'senin yanında yapmam' diyerek restini çekmiş. Biraz daha alttan alıp, seni anlamaya çalışabilirmiş.

Modern olacaz diye sezgisel hislerimizi kenara bırakmamalıyız.
0
bambaleyo
(30.06.24)
Tam olarak nasil flört oluyor anlamadim bile. Esiniz yabanci mi? Turkiyede insanin insanla muhabbet kurmasi muthis zor ya. Ne desen flort saniyorlar, normal sohbet edilemiyor herhalde. Dumduz laf etmis niye flort olsun durduk yere? Hem de yaninizda.. Bir de adami kim bilir arkanizdan neler yapiyor diye doldurmuslar. Hocam hem ortamina uygun hem de zaten hicbir anlami olmayan, dumduz, insanin insana karsi kurabilecegi herhangi bir cumleden biri. Baska hal hareket de gormemissiniz zaten esinizden yana. Bence buyutmeyin ne kendinizi uzun ne esinizi uzun. Tanimadigimiz insanlarla da sohbet edebilmeliyiz, cevremize bu kadar kapali olmamaliyiz ya avrupa'da hic tanimadigin insanla da sohbet ediyorsun kimse garipsemiyor da ya bu bana yuruyor diye kendini sisirmiyor da. Belli ki esiniz de boyle medeni biri. Tebrikler.
0
nic cage
(30.06.24)
Eşiniz yanlış yapmış. İçkinin etkisiyle böyle bir laf atma hareketi olabilir ama ertesi gün siz konuyu tartışırken "tamam senin bulunduğun yerde yapmam" demesi bence kavga sebebi.

Güveniniz azalmasın ama bu anlayışsızlığın temelinde ne yatıyor onu arayıp bulmanızı tavsiye ederim.
0
pispinti
(30.06.24)
Bütün aldatmalar böyle başlar.

Abla fikren yeni denizlere yelken açmış.
0
Yourcousinmarvinberry
(30.06.24)
@ nic cage örnek gösterdiğin kültürle olayın yaşandığı ülkenin kültürleri farklı. İnsanların düşünceleri de bu nedenle çok farklı. Evet eşi yabancı olsa o zaman normal karşılanır. Doğup büyüdüğü kültürde gayet normal görülür fakat bu ülkede dediğin şeyi normal karşılayana gülerler sadece.
0
dedeminhirkasi
(30.06.24)
Aşırı elit ortam dışında alkol mekanı her zaman riskli bizim gibi ortadogu kafasındaki ülkelerde.

Ve bizim gibi ortadogu kafasında ki ülkelerde kadının tebessüm etmesi hatta adres sorması dahi erkeğin testesteronu yükseltiyor.

Eşiniz ülke gerçekleri bildiği halde bir erkeğe nasıl davranması gerektiğini mesafe koyması lazım geldiğini önemsemiyorsa....

Bu sorun ciddi bir sorun. Eşiniz kötü niyetli olmasa bile erkek beyni böyle düşünmüyor saçma sapan bir şekilde takıntı haline getiren idiotlar sapıklar var bu ülkede.

Sizi üzmek istemiyorum Eşiniz düşünce tarzını değiştirmedigi sürece siz günün birinde üzüleceksiniz aldatma anlamında söylemedim. Bu davranış şekli takıntılı birini ailenize musallat eder.
0
Fritz-X
(01.07.24)
aynı kültür gurubundan kişilerin olduğu konserlerde sağla solla sohbet etmek çok olağan bir şey, çoğu zaman keyifli de oluyor. ama "x grubunu çok seviyorsun herhalde" cümlesi sanki yaşça küçük ya da şirin bulduğu birine sohbet başlatmak için söylenen bir cümle gibi. ben anlamsız buldum. fakat bu noktada içinizi kemirecek bir şey henüz tam olarak var diyemem, her şeyin anlamlı olması gerekmiyor çünkü. bence sorun aldatmak sorunu değil, aranızda iletişim sorunu var. şöyle ki; öncelikle o kişi konser boyu eşinize baktıysa emin olun eşiniz bunu farketmiştir. bir cümleden sonra hiç bakmadıysa, bunu bir oyun haline getirmiş bile olabilir, tekrar not düşeyim ben eylemleri tartışmıyorum. demek istediğim şu ki, bunu bilmesine rağmen siz ona rahatsızlığınızı dile getirdiğinizde sizinle empati kurmaya yanaşmaması. bunun sonuçlarını anlamıyor olabilir, bence sakin bir zamanda bu durumun sizin iletişiminize kalıcı zarar verebileceğini ona açıkça anlatmalısınız.

"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesini ise kırıcı buldum. ya gerçekten yaptığı şeyi hiç sorun etmeyeceğinizi düşünüyor ya da bilemiyorum. üzüldüm. eşiniz gibi insanlarla tanıştım, kafaları nasıl çalışıyor tam olarak bilmiyorum ama muhtemelen sizin dert ettiğiniz konularla ilgili (aldatmak gibi) bir niyeti yok. kendini değiştirmeyecek. bunu kabul ederek yola devam edebilecekseniz edin, yoksa üstüne düşünmeye devam eder kafaya takarsanız deli olursunuz
0
her giriste sifresini unutan adam
(01.07.24)
@Nic cage güzel ifade etmiş.
Ben yorumları hayretle okudum. Tamam bir acayip toplum olduk, tedbirli davranalım ama bir insanın bir insana iki çift laf etmesinde ne var gerçekten anlamadım. Dehşet içindeyim. Bir de güvensizlik ve aldatma korkusu içinde herkes, bana normal gelmiyor.
0
firez
(01.07.24)
Evlendikten sonra bende hoş karşılamazdım,
Sosyalliğin biraz kısıtlanması gerekiyor evlendikten sonra,
Birdenbire türeyen arkadaşlar bu şekilde olup aradaki güveni zedeler bencede.
Kadın yaptığının doğru olduğunu düşünüyor bu sebeple kafasında bir sorunlar var belki ufak tefek arkadaş/sohbet eksikliği yada başka bir şey kadınlar daha iyi analiz eder gerçi.

Ülkemizde şöyle bir durumda var eşit olalım sende birine böyle laf atıp tanışabilirsin dese,
Erkeğin attığı 100 laftan 1tanesi ile tanışırken
Kadının attığı 100 laftan 99uyla tanışır bu sebeple bu konuda eşitlik adaleti getirmez.
0
kararsızataletfilozofu
(01.07.24)
Yorumları okuyunca yaşlandığımı hissetim. Bence bildiğin redflag bu.

Ben evli insanların evlilik sonrası karşı cins arkadaş edinmesine karşıyım o sebeple sosyalleşmeyi de normal bulmuyorum.
Hele yanımda eşim varken erkeklerle diyaloga bile girmem. Sonra adam sizin hikayede olduğu gibi bir ışık görüp dönüp bakar, kocam fiziksel kavgaya girmeye kalkar filan? Ne gerek var ki sırf iki saniyelik cümle söyleyeceğim diye. Anlamsız yani.
0
Gradient_tabanlı_mor
(01.07.24)
ben böyle bir lafı hemcinsime atardım sanırım. insanlarla konuşmayı severim. yanımda içe kapanık ya da modu düşük minnoş bir kız varsa böyle bir laf atardım diye düşünüyorum.

aynısını bir erkeğe yapsam eşim beni o ortamda bırakır giderdi heralde
0
Hallegadola
(01.07.24)
"Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" şu cümleden sonra sükunetinizi koruyabilmenizi gerçekten takdir ettim.
0
WithWorth
(01.07.24)
Hoş değil. Bir arkadaşım da böyle, zaten aldatıyor adamı da.
0
Kahvedesu
(01.07.24)
böyle durumlarda kenarda durup bakışmaya gerek yok, yapılacak doğru davranış muhabbete dahil olmak, varlığını bakışların yerine dahil olarak gösterirsin. aradaki muhabbetin seviyesini dengeleyebilirsin, istediğin gibi yönlendirebilirsin, hatta gel bi içecek bişiyler alalım diye uzaklaştırabilirsin. bu davranışla hatunun gözünde de 10 numara 5 yıldız olmuş olursun.

rahatsız olmuşsun belirtmişsin, bir şeyleri dayatmaya, açıklamaya, rahatsızlığını haklı göstermeye gerek yok, bir dahaki sefere yine böyle bişi olursa bu da eşim diye tanıştırır zaten.

güven azaltacak bir şey yok.
0
selam
(01.07.24)
Esin istemeden karsi tarafin flort olarak algilayacagi bir sekilde farketmeden konusmus olabilir ancak senin bozulmani onemsememesi ve senin bulundugun yerde yapmam demesi direk sari kart.Daha ciddi bir konusma yapardim
0
turkuaz
(01.07.24)
10 üzerinden 9 faul bir hareket bence. kendinizi sorgulamayın. evli bir kadın hareketlerinde son derece dikkatli olmalı, günümüz poligamik piyasasında sadakat iddiası taşıyan bir ilişki içinde ise , karşı cins ile en ufak bir flörtöz temas içinde olmamalıdır. ben bekar bir adamım,sevgilim ile ayrılık aşamasında bir noktadayız. onun olmadığı bir konserde çektiğim videoları instagramdan ekleşip göndermemi isteyen bir kadın oldu, airdrop varsa gönderebileceğimi yoksa instagram hesabıma ekleyemeyeceğimi söyledim geçtim.
0
loch ness
(01.07.24)
Kültür, orta-doğu, alkol falan diyen arkadaşlar 30+ yaşındayım herhalde liseden beri konserlere gidiyorum 276937 defa denk gelmiş hatta parçası olmuşumdur bu tarz şeylerin. İki tarafın da içinden gelirse yine benzer şekilde iletişim sonrası yürümek isteyen, istediğine yürür ama aksi halde geçer gider öyle.

Evet, kadın adres sordu diye adrese birlikte gideceklerini sanıp tahrik olanlar var. Bu tipler ABD'de de var ama neyse konu değil. Yine de eşinin belirttiği gibi, iki insan arasında "acaba ekmek çıkar mı?" amacından farklı iletişim kurulması gayet normal bir şey.

Burada, şu duyuruda "Tamam senin bulunduğun yerlerde yapmam" cümlesi dışında dert edecek bir şey yok. O cümle de iletişim sorunu sebepli olabilir. Tartışma başlantıcı/başlangıcı diye moderasyon uyarısı yememek için detaya girmedim ama sakin! Sosyal medyanın "kadın-erkek seks dışında hiçbir sebeple hiçbir etkileşime gir(e)mez" havasına açmayın yelkenleri. Adamın kafasına kurt düşürme çabasının evliliğe de duruma da faydası yok. Tabii duyuru sahibi de çekinmeden, net ve zamanında belirtsin sıkıntısını.
0
nawar
(01.07.24)
abi 10 üzerinden 10 ofsayt. attığı lafta cok sacma yani. eşinin laf attıgı adam nasıl biriydi peki? cok mu yakısıklıydı? hadi böyle şişko kel birine dese anlarım. o adam sen olmasan eşinle işi konserde bitirirdi.
0
sizofren06
(01.07.24)
tam olarak özrü kabahatinden büyük ifadesine denk gelen bir olay.
durduk yere başkasına laf atması ofsaytsa da, duruma göre kabul edilebilir. sevgili ya da evliyiz diye sosyal ortamlarda hiç sohbetimiz olmayacak ya da arkadaşlık kuramayacak değiliz, ancak bu örnekteki bu tavır biraz gereksiz gibi. büyütülecek bir şey değil, siz de büyütmemişsiniz zaten. rahatsız olmuş ve söylemişsiniz. bunu anlaması ya da rahatsız olunabilecek bir durum olduğunu bilmesi gerekirdi.

ancak onu geçtik "senin olmadığın yerde yapmam" ifadesi daha bi rahatsız edici. sizi ya da sizi rahatsız eden şeyin ne olduğunu pek anlamış gibi değil.
0
biseysorcaktim
(01.07.24)
(17)

Kira zammını beğenmeyen ev sahibi

sckxyss
Kendisiyle üç yıldır aynı sorunu yaşıyoruz. Hiçbir şekilde laf anlatılamayan bir adam. Kafasına göre bir tutar belirleyip onu istiyor. Buna hakkın yok diyince de anlamıyor. İki yıldır bir şekilde ikna oldu ama bu sefer daha uzlaşmaya uzak bir şekilde konuştu. Son iki yıldaki durum ve gelecek ay için
Kendisiyle üç yıldır aynı sorunu yaşıyoruz. Hiçbir şekilde laf anlatılamayan bir adam. Kafasına göre bir tutar belirleyip onu istiyor. Buna hakkın yok diyince de anlamıyor. İki yıldır bir şekilde ikna oldu ama bu sefer daha uzlaşmaya uzak bir şekilde konuştu.

Son iki yıldaki durum ve gelecek ay için planlanan durum şu sekilde:

Yil - Tuik artış oranı- benim yaptığım - ev sahibinin istedigi
2022 - %45 - %67 - %200
2023 - %60 - %80 - %200
2024 - ~%65 - %100 - %178

Adam 75 yaşında ama konuşurken çirkinleşen birisi. Bu ay başında aradı %178'e denk gelen bir zam istedi, ben olmaz %100 en fazla yapabilirim diyince yapamıyorsan çık dedi. Yapmak zorunda değilim diyince de ben çıkarmayı bilirim falan yaptı. Oglu var, herhalde o oturacak ayagina cikarmaya calisacak. Ay sonuna kadar düşün bana haber ver dedi.
Ben dediğim gibi %100 yapicam ama kendisini aramak bile istemiyorum.

Hangisini yapayım sizce?

1- Yarın ara, bu kadar zam yapıyorum, bu şekilde gönderiyorum şimdi de, ne derse umursama. Arayıp durursa açma bile.
2- Hiç arama bile, %100 zamlı kirayı yolla geç. Ararsa aç bir kere, daha da uzatırsa açma.
3- 1. Seçenek ama %100'u duyunca çirkinleşirse iyi niyetten anlamiyorsunu
z, %65 yapıyorum o zaman de ve %65 yap.
4- farklı bir öneri?
0
sckxyss
(30.06.24)
'%100 de uzlaşıyor muyuz?' diye sorup 'hayır' derse %65 e indir.

Madem çirkinleşilecek, neden daha fazla ödeyesin?
0
Mirket
(30.06.24)
mirket +1
madem illa ki sorun çıkacak. 10 bin ödeyip sorun çıkacağına 8 bin öde öyle sorun çıksın. yapacağının minimumunu yap anlaşma olmayacaksa
0
f02561
(30.06.24)
Önce bu işleri telefonda değil, yüz yüze ve yanınızda bir şahitle konuşun. Kirayı banka kanalı ve açıklamada konut kirası olarak yolluyorsanız siz haklısınız, sizlik bir durum yok ama mal sahibi de o, uzlaşmacı olmalı ve onu da orta yolda buluşmaya ikna etmelisiniz. Sizi bu hale getiren ekonomik koşullar ve beklemediğiniz hızda yükselen rakamlar, onu bu hale getiren yasal sınırlamalar ve "ben X lira kira alıyorum, sen nasıl o evden Y lira kira alırsın" şeklindeki eş-dost gazı.

Ben de kiracıyım, bu sınırlamalar başladığı zaman kendimce bir çözüm buldum, karşı tarafa mantıklı geldi, uyguladık. Eve ilk girdiğimde pazarlıksız kabul ettiğim kira, o günkü asgari ücretin %X tutarıydı. Sonraki kira zamnları TÜFE'ye göre gitti ama sınırlamalar başlayınca kendisini mağdur etmemek için bu hesabı ortaya sürdüm, kabul etti. Bu hesabım bana %70, %110 %90 gibi zamlar olarak döndü, mantıken zararıma oldu ama olsun dedim, ağzımızın tadı kaçmadı.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(30.06.24)
@zaman,

Ev sahibi başka şehirde, yüz yüze konuşma şansı yok. Olsa da istemem muhtemelen.

Kirayı açıklamada x ayı kira bedeli şeklinde yolluyorum.

Asgari ücrete kıyas hesaplamasını şimdi yaptım, tam olarak %99 zam yaparsam girdiğimdeki oranla aynı çıkıyor.

Ben zaten orta yola ikna etmeye çalışıyorum, o yanaşmıyor. Onun orta yolu %200 zam istiyorsa en başta, %180 falan.
0
🌸sckxyss
(30.06.24)
Bak yavşağa ya. Minimum ne yapman gerekiyorsa onu yap. İyice sapıttılar.
0
hops
(30.06.24)
@sckxyss, teklifinizde zaten haklıydınız, şu hesabınızdan sonra kusursuz hale geldi. Yalnız 5 yılı doldurduysanız rayiç belirleme davası açabilir, davada haklı çıkar, o civarda ortalama 100 ise eski kiracı olduğunuz için size 70-80 vermeniz karara bağlanır, bu işlem de ortalama 2 yılı alır. Bu da aklınızda bulunsun. Ötesi %100'ü bir kez daha teklif edin, yanaşmıyorsa TÜFE neyse onu yapacağınızı iletin, yani haberi olsun, sonrasında bildiğiniz gibi.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(30.06.24)
Mirket +1.

Bunu açıkça söyleyin anlaşmıyorsak yasal oranı yapacağım de.
0
Mcfly
(30.06.24)
2021 yılında oturduğunuz süre ile bugünkü kira fiyatları arasındaki uçurumu kapatmak için bir kere normalleştirme amaçlı istiyorsa anlarım. Bunlardan birinde %200 yaptığınız halde ertesi sene de istiyorsa o başka.

TUİK'in bir tarafından uydurduğu oranlar yerine gerçek oranlar açıklansa ve %25 zırvası da olmasa bunlar yaşanmayacak aslında bunlar bu kadar. 2020 öncesinde ev sahibi ile ya da kiracısı ile sorun yaşayanlar vardı. Şimdi yaşamayan yok.

Çevredeki kiralar ne durumda? Yani çevredekiler 35.000 TL iken siz 8.000 ödüyorsanız adamı anlıyorum. Hayır, 15.000 ödüyorsanız %100 dediğiniz halde 178 diyorsa %65'ten yapın. Sayıları bölgedeki kira bedelleri ve sizin ödediğiniz arasındaki farklar için salladım.

Anlaşmadan %100 zamlı kira ödeme. Dediğim gibi yaptığın zam ile çevredeki kiraları elbette geçmeyecek ama teklif ettiğin zamla görece yaklaşacağı halde çirkinleşiyorsa tam sözleşmedeki oran kadar yap geç.
0
nawar
(30.06.24)
Kaç TL kira verdiğinizi bilmiyoruz.
Sadece oranları biliyoruz.
Annemin 3600 TL'ye oturan kiracıları var mesela. Yüzde iki yüz değil daha fazla istese yeridir de...
0
pro9it9is9
(30.06.24)
10 yılı doldurmadıysanız yasal oranı yapıp geçin. hiçbir şey yapamaz. uzun uzun yazmaya bile gerek yok. laf anlatmaya çalışmayın.

sadece 5. yıl dolduysa rayiç değer hesaplaması isteyebilir. isterse yapsın, ne çıkarsa onu ödersiniz.
0
orient blue
(30.06.24)
Yasal oran yapıp geçin. Bu tarz ev sahiplerinin de derebeyi gibi davranması sıktı artık.

Yasal süreç neyse onu izlesin canı çok istiyorsa.
0
logisticsmanager
(30.06.24)
Adamın evine çöküp oturmakta ayrı bir sorun. Ben yorum yapmayım. Artış oranı hiçbir anlam ifade etmiyor. Verilen kira ve çevredeki kiraları bilmek lazım.
0
Topalordek
(30.06.24)
orient blue +1

5. yılın sonunda uyarlama davasında yeni kira bedeli belirlendiğinde geriye dönük olarak kira farklarını da alacak, bilginiz olsun.
0
pispinti
(01.07.24)
türkiye'deki kiralara benim aklım ermiyor artık. bir yanda 3+1 eve eski kiracı ayağına 10 bin ödeyip herkesin mutlu olduğu durumlar yaşanıyor, öte yanda eski kiracıyım ama bastım zammı 35 bin ödüyorum herkes mutlu diyenler var.
bence senin sorunun cevabı da senin ev ayarındaki civar evlerin kirası ne kadar ve sen ne ödüyorsun sorularının cevaplarına göre değişir. civar evler 35 ise ama senin %100 zam yapmanla vereceğin kira 15 bin lira oluyorsa adam haklı.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(01.07.24)
Ev sahibi çevredeki emsal kiraları da geçmek istiyor sanki.

2 ay önce taşındım, eski evdeki zam oranlarım :

2022 : %10 (Zaten emsal kiralara göre yüksek tutmuştum)
2023 : %100
2024 : %330 (Emsal kiralara göre çok düşük kalmıştı, ses etmedim)
0
kimlanbu
(01.07.24)
%25 yap geç.

not : ev sahibiyim.
0
nuisance2
(01.07.24)
Yuzde yuzu o kadar kolay kabul ediyor gozukuyorsun ki ve yaptigin oranlar da hep cok yuksek ve adam da her seferinde yuzde 200 diye tutturuyor. Ben kiranin asiri dusuk oldugunu dusunuyorum. Ama tabii dusuk kalmis diye ev sahibinin dedigi olacak diye bir sey yok. Madem ongorulu olsaymis ilk kez o paradan veya o yil kiraya vermeseymis sevgili evini. Yuzde yuz vericem de, yok derse de 65 yap.
0
Kittie
(01.07.24)
(11)

Gündelik giydiğiniz ayakkabılar

Yılmaz920
İçin ayırdığınız bütçe nedir ? Bir ayakkabıya ne kadar para verirsiniz ?
İçin ayırdığınız bütçe nedir ? Bir ayakkabıya ne kadar para verirsiniz ?
0
Yılmaz920
(30.06.24)
Bir yazlık bir kışlık spor ayakkabım olduğu için, yani 6 ay aynı ayakkabıyı giydiğim için paraya kıyarım, iyi bir markanın iyi bir modeli ne kadarsa o kadar öderim
0
nundu
(30.06.24)
Valla gerekirse kıçıma don almam, ayakkabıda paraya kıyarım.
Ayak sağlığı önemli.
0
Mirket
(30.06.24)
çok farklı fiyat spektrumuna yayılmış ayakkabılarım var. mesela 30 euroya aldığım harika spor ayakkabılarım var, reebok. çok rahatlar. 200 euroya aldığım blundstone da var. kışın hemen her gün ayağımdalar. ihtiyaca göre değişir kaç para vereceğim ama spor ayakkabıya çok para vermem.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.06.24)
gözüme güzel geleni alıyorum direkt parasına, markasına bakmadan. bi ara mesela baya şu pull&bear ve onun gibi yerlerde satılan ayakkabılara sarmıştım.
0
hops
(30.06.24)
ben artık ayakkabıda estetiğine, parasına bakmıyorum sadece ayağımı rahat ettirsin yeter. tüm ayakkabılarım skechers, sadece bu markada rahat ediyorum mlsf.
0
Gradient_tabanlı_mor
(30.06.24)
Benim üst sınırım 5-6 bin. Durumum olsa fazlasını da veririm, ayakkabı, ayak sağlığı önemli.
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
Spor ayakkabısına en fazla 340 Euro verdim.
Normal ayakkabıya da 12 bin tl verdim.
Daha pahalısında gözüm yok.
0
gabe h coud
(30.06.24)
Herhangi bir ayakkabıya 3bin liradan fazla vermedim. Ama giyilebilir herhangi bir ayakkabı da bence 2binden aşağı değil. Bir tane Dexter'ım var, herhalde en pahalı ayakkabım odur.
0
prole
(30.06.24)
En son 5k verdim ama gittigi yere kadar giyerim. Habire ayakkabi almiyorum. Alinca da kaliteli olsun isterim. Kislik, yazlik o kadar aliyorum.

Sadece topuklu ayakkabi icin para dokmem, cunku surekli ayagimda olmuyor, mangodan falan indirimde gordukce topluyorum.
0
Kittie
(30.06.24)
2 senedir yeni ayakkabı almıyorum. En az 1 ya da 2 gün ara vererek ve bakımına dikkat ederek giydiğim için sağlam duruyorlar. Güncel fiyatlara baktım. 4-5 bin civarı veririm sanırım.
0
nawar
(30.06.24)
4500.
0
unalub
(01.07.24)
(11)

Alkolle aranız nasıl

hops
Özellikle yaz aylarında her akşam bira, rakı vs içmek istiyorum. Eve girmek bile istemiyorum, böyle sofralar kurulsun yiyelim içelim eğlenelim istiyorum. Sizde durum ne?
Özellikle yaz aylarında her akşam bira, rakı vs içmek istiyorum. Eve girmek bile istemiyorum, böyle sofralar kurulsun yiyelim içelim eğlenelim istiyorum. Sizde durum ne?
0
hops
(30.06.24)
Aperol ve Prosecco içiyorum. Tatilde çok keyifli. İkinci Aperol’ümü içiyorum bu saatte. Kafam iyiyken yüzmek harika bir şey.

Normal günlerde içmem.

3 oldu. Bir de espresso martini. Mis.
0
gabe h coud
(30.06.24)
Alkol sigara yok.
Ömrüm çay, süt, su, kahve, ayran ile geçti.
Kola yı da bırakalı çok oldu.
0
diyecevaplandı
(30.06.24)
Biracıyım ben, evde içmeyi seviyorum. Herkesle alkol alınmaz, dışarıda içmeyi çok sevmiyorum.
0
sekizdokuzon
(30.06.24)
fazla iyi olduğu için kendimce detoks/ara kararı aldım, en az iki ay ağzıma bir damla sürmeyeceğim dedim. 15 gün filan oldu, şükür şimdilik iyi gidiyorum. öncesinde şöyle söyliyim 30 günün 22-23'ünde her akşam içiyordum. param varsa 35'lik viski + 2 kırmızı tuborg, param azsa 6 kırmızı bremen. işlerimi erkenden bitirme şansımın olduğu boş günlerde öğleden sonra 1-2 gibi başlayıp 8-9 tane kırmızı içtiğim oluyordu. baksırla oturuyodum mis gibi evde içiyodum. dışarda içmeyi de severim ama takdir edersin ki bu içişe dışarıda para asla yetmez. evdekine bile yetmedi.

maddi ve psikolojik açıdan artık iş "keyif" olmaktan çıktığı için "bi dur hele" dedim, sanırım biraz kullandığım ilacın da etkisi var, birlikte gitmiyor. bakalım. 2-3 ay sonra yine döndüğümde aynı noktaya gelirsem alkolik olduğumu kabul edecek ve tamamen bırakmaya çalışacağım ama tüketimimi kontrol edebildiğim sürece ben alkolü çok seviyorum. hayatımın geri kalanında ölçülü şekilde içebilmeyi isterim. hatta alkolik olmama motivasyonum da bu: bırakmak zorunda kalmamak.

eskiden çok tuhaf ve hatta acınası bulurdum, artık etkinliklerin "alkol yoksa ben de yokum" insanına dönüştüm maalesef. gerçi beni kimse bi yere çağırmıyo zaten.
0
mark greg sputnik
(30.06.24)
Bira ve rakiciyim, sarap cook nadir, kokteyl bazen. Normalde yazin cogu aksam 1-2 icerdim soguk soguk iyi oluyor diye, haftada 1-2 raki kesin icerdim. Uzun bir suredir cok azalttim. 1 ay hic icmedigim oluyor. Icmedikce de daha cok uzaklasiyorum. Mesela hava sicak su an, bira ve rose dolapta bana bakiyor, hic icesim gelmiyor. Aliskanliklarin degismesiyle alakali sanirim.
Arkadaslarimla bulustugumda illaki iciyorum, cuma raki masasinda guzel icmisim mesela, bu bi sure goturur beni. Aramam yani icmeyince.
0
mor oje
(30.06.24)
Kullanmıyorum.
0
Amaranta ursula
(30.06.24)
alkolle aram cok iyiydi azaltmaya calisiyorum.
sen icince asik olan cocuksun sen biraz azalt bence :)
0
robert bosch
(30.06.24)
Aşağı yukarı 1 senedir, eğer içkili ortam yoksa aklımdan geçmiyor. Eskiden arada evde cin-tonik hazırlıyor ya da viski içiyordum haftada 1 ya da 2. Rakı sevmiyorum, bira ise aradığım bir şey değil.

Şimdi evde tüketim 0. Tüketmek için dışarı çıkma planım 0. Dışarıda toplanıp içeceksek çıkıntılık yapmam tabii ki. Giderim ve ne içiyorsak ondan 2 kadeh içerim. Yani rakı değilse tabii. Rakıysa planlama sırasında bir kere itiraz ederim, yine de karar o yöndeyse yine aynı sistem.
0
nawar
(30.06.24)
Geçen akşam dışarıda tek başıma iki bira içeyim dedim, ikinci şişeyi bitiremedim. O şekilde...
0
muhayyer divan
(30.06.24)
Haftada 1-2 gün, 1-2 kadehi geçmeyecek şekilde, evde ya da dışarıda bira/ kokteyl/ şarap vs içiyorum. Bir ara neredeyse hiç içmiyordum. Son 2 senedir düzenimiz bu yönde.

Tatillerde bu miktar biraz artıyor tabii ama günlük hayatta haftada 3-4 kadehin kimseye bir zararı yok diye düşünüyorum.
0
fraise
(30.06.24)
epey azalttim. haftada 2 bira veya 2 kadeh sarap ortalama bu aralar. hedefim hic icmemek.
0
hot potato
(30.06.24)
(3)

Türkiye de puro satışı yasak mı?

sonhakan
Değilse satılan yer neresi var örneğin iştanbul icin
Değilse satılan yer neresi var örneğin iştanbul icin
0
sonhakan
(29.06.24)
Ortalama bir tekelde dahi puro satılıyor. Alışveriş merkezlerinde bu tip tütün mamulleri satan bir köşe mutlaka oluyor. Üst kalite bir puro ise üst kalite içkileri de bulabileceğin yerlerde satılıyor. Bu tip yerlerin dışında Macrocenter Kiosk gibi yerlerde de kalburüstü şeyler bulabilirsin. Pahalı mı? Evet.
0
nawar
(29.06.24)
her yerde var? 50 metre ötedeki mahalle tekelinde bile var. captain black falan.

belki duty free'lerde satılanları bulmak zor olabilir.
0
tabudeviren
(29.06.24)
puro malzemeleri
cuban parejo butiği
anahtar kelimeleriniz bunlar olsun. arkadaşların tekelde dedikleri de puro ürünü değil. sigaranın bir tık kalitelisi olan mamuller. puro ile ilgili bildiklerimi seve seve paylaşırım.
0
oligomer
(30.06.24)
(3)

aracınızı kiralamayı teklif etseler

baldan kaymak
yakın arkadaş tanıdığınız ne derdinizhayır dedim tabi saçma geldi ama normal mi?
yakın arkadaş tanıdığınız ne derdiniz

hayır dedim tabi saçma geldi ama normal mi?
0
baldan kaymak
(27.06.24)
Saçma. Normal değil.
Cehalettendir.

Arabayı sanki cep telefonu gibi, matkap gibi basit bir eşya olarak düşünüyor herhalde.
Memlekette kiralık araba kıtlığı yok. Bütçelerine göre kiralasınlar.
0
michael_knight
(27.06.24)
yapmayın, araç maliki hala sizsiniz ve herhangi bir ölümlü ve yaralamalı kazada sizin de yüklü miktarda tazminat sorumluluğunuz doğar. gereksiz bir risk.

mümkünse bedava bile olsa kurallara uymayacağını düşündüğünüz tanıdığınıza dahi araba vermeyin, bir kaza olur ömür boyu uğraşırsınız.
0
yolgezergönül
(27.06.24)
Hayır tabii ki. Olabilecek herhangi bir maddi hasarlı ya da yaralanmalı kazada hiçbir güvencesi olmadığı gibi varabileceği yerin de ucu yok.

Şağ ol, şef. Tokuz
0
nawar
(27.06.24)
(9)

Estetik trendi

Kittie
Arkadaslar su durum sadece beni mi rahatsiz ediyor?Mesela instada onume bir post dusuyor. Kadinin eski hali ve yeni hali arasinda kucuk bir benzerlik zorlasan bulursun anca. Oyle bir degisim var ortada. Herkes yorumlara harikasiniz hocam, siz bi sihirbazsiniz vs yaziyor doktor icin.Kadinlar bi de o
Arkadaslar su durum sadece beni mi rahatsiz ediyor?
Mesela instada onume bir post dusuyor. Kadinin eski hali ve yeni hali arasinda kucuk bir benzerlik zorlasan bulursun anca. Oyle bir degisim var ortada. Herkes yorumlara harikasiniz hocam, siz bi sihirbazsiniz vs yaziyor doktor icin.
Kadinlar bi de o kisiye ozeniyor, kac para falan diyorlar. Bu bir basari mi doktor icin?

Estetik eskiden kisiyi biraz yukseltmek icin yapilirdi. Taninmayacak hale gelinmezdi, hatta belli olmasin istenirdi. Neden su an bu hale geldi?

Simdilerde bambaska biri olunuyor. Herkes tek tip. Her zamanin kendine gore standart bi guzellik anlayisi olabilir ama artik herkes o goruntu neyse gidip konduruyor yuzune. Alindan ceneye kadar...

Bu insanlar aynaya bakinca kendilerinden korkmuyorlar mi? Cunku artik farkli bir insan oldular. Yolda yururken yanlarindan benzerlerinin gecmesinden utanmiyorlar mi? Cok merak ediyorum ne hissettiklerini.
0
Kittie
(27.06.24)
Bizim memlekette aranan kaybolur, şark oturup beklemenin yeridir.

Neden bilmem aklıma bu geldi. Çünkü bizim millette utanma duygusu mu var bunun için utansın? Estetik artık psikolojik olarak ele alınacak duruma gelmiştir.

Çok değil, hemen, az sonra gelir kendini iyi hissediyorsa yaptırırcılar.

İnsanların da kendini ikna etmesiyle başlıyor işte her şey.

Kafam karışık, akşam akşam duman olduk. Öyle işte.
0
pavlis
(27.06.24)
Kendini sevmemekle ve empoze edilen güzellik algısıyla ilgili. Hayatı boyunca alnının genişliği üzerine zorbalık görmüş ve toplum dışına itilmiş biri aynada “uçakların inebileceği kadar geniş” alnını gördükçe kendinden nefret ediyor. Kendi değerini buna endeksliyor. Onu düzeltince başka bir estetik kararı daha kolayca alınıyor.
Buraya da edit: erkek adam olarak bu sene ip askısı yaptıracağım büyük ihtimalle fksfk. Yüzüm sarkmasın diye, daha genç durması için ama başka bir yüz, başka bir bakış istemem. Kendimi seviyorum. Kalp ben.
0
gabe h coud
(27.06.24)
İhtiyaç doğrultusunda küçük dokunuşlar gerçekten güzel oluyor. Fakat instagramda ve dışarıda gördüklerim çok korkunç. Bizim okulda bir hoca var aynı yaştayız. Yüzündeki işlemler nedeniyle benden 10 yaş büyük gözüküyor. Estetik bir yandan kusursuzluğu vaat etse de aslında yaşlandırıyor. Bence.
0
ruhen hastayim ben
(27.06.24)
Herkesin tek tip olmasından daha büyük bir sorun var bence. Eskiden insanlar görsel açıdan daha güzelleşmek/yakışıklı olmak için ameliyat oluyordu. Şimdi, burun dışında ameliyat olanların ciddi bir kısmı çirkinleşiyor. Bazıları gerçi ideolojisi yüzünden çirkinleşiyor ama diğerleri ilginç bir şekilde alenen çirkinleşme olduğu belli olan şeyleri yaparak çirkinleşiyorlar.

Erkekler için de kadınlar yazsın ama bence kadınlarda dudak dolgusu, büyüme hormonu almış erkek çenesi ve galea takmış gibi gösteren elmacık kemiği dolgusu ameliyatları azalmadan hemen şu anda ve geriye dönük de işleyecek şekilde bitsin.
0
nawar
(27.06.24)
Onayladığım tek estetik, 96-97 degişimli Şebnem Paker.
Öyle estetiğe can kurban edilir
0
pavlis
(27.06.24)
Mutlaka güzel olmak zorundasın gibi bir dayatma var. Fazla kilon varsa, belin kalınsa, göbekliysen bunları örnek veriyorum sen sevilmeye layık değilsin duygusu dibine kadar yaşatılıyor insana. Fiziksel görünümün ne kadar güzelse ne kadar alımlıysan o kadar beğeniliyor ve seviliyorsun. Ben de geçmişte böyle bir deneyim yaşadım. " Hayal ettiğimden farklı çıktın" demişti biri bana. Ne anlamda diye sordum benim kumral olduğumu düşünmüş ama aslında sorunun kumral olmadığım olduğunu anlayabilecek durumdayım. O an yaşadığım üzüntüyü tarif edemem.
0
rock n roll
(27.06.24)
Dövme gibi bir bağımlılığı olduğunu söylüyor yaptıranlar. Kendinde kusur ararsan tonla bulursun neticede. Şu anda bir de geçer akçe bu, yani bu giderek birbirine benzeyen kadınlar guzellestiklerini düşünüyorlar. Anoreksiya gibi de bir kafası var demek ki. Ne kadar çok zayiflarsam o kadar güzel olurum. Bağımlılık işte, tehlikeli.
0
sekizdokuzon
(27.06.24)
ben onaylanma ihtiyacı olarak görüyorum bunu. aynı şey giyim konusunda da var. tek tipleşerek toplumun bir parçası haline gelip dışlanma korkusunu yenmek, ben de aynıyım demek gibi.
0
deartheodosia
(28.06.24)
Bu durum Atiye'nin yeni halini gorunce dikkatimi cekmisti. Belki asiri guzel bir kadin degildi ama kendine has hatlari vardi, hos gorunuyordu, sempatik falan iste. Simdi dediginiz gibi diger estetiklilerin diyarina katilmis.

Neden bu hale geldi, bilemedim, sanirim sosyal medyanin bir sekilde etkisi var ve kimse kusuru olsun istemiyor. Kilo konusu zaten bizim toplulumuzda kadinlar liginde kabul edilemez goruluyor. Genc kizlar genelde ince, hatta bazen cok ince, celimsiz vs.

Her konu tamam da su gogus konusunda mutabakata ulasilamadi. Kimisi kucultuyor, kimisi buyutuyor.
0
mbond
(28.06.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.