Giriş
(5)

Kurşun geçirmez camlar hakkında

bir peynir kutusu kibrit
Televizyonda bir belgesel izlerken "Araç içinden dışarıya mermi geçiyor ama dışarıdan içeriye mermi geçmiyor" diye bir şey söyledi anlatıcı.. Bunun çeviri hatası olduğunu düşünüp internette biraz bakındım ama pek bir şey bulamadım bu nasıl mümkün olabilir? Yoksa düşündüğüm gibi çeviri hatası mı?
Televizyonda bir belgesel izlerken "Araç içinden dışarıya mermi geçiyor ama dışarıdan içeriye mermi geçmiyor" diye bir şey söyledi anlatıcı.. Bunun çeviri hatası olduğunu düşünüp internette biraz bakındım ama pek bir şey bulamadım bu nasıl mümkün olabilir? Yoksa düşündüğüm gibi çeviri hatası mı?
0
bir peynir kutusu kibrit
(09.01.21)
Mümkün değil. O tip bir geçirgenlik sadece sıvılarda veya hücre gibi organik ve mikro düzeyde geçişlerde oluyor. Hem cam rolünü üstlenip hem de mermi geçerken açılması imkansız.
0
Mihendiss
(09.01.21)
bilmiyorum bu bilgi isinizi gorur mu..Arabanin camları icerden daha kolay kirilir
0
mrduck
(09.01.21)
Dış bükey iç bükey farkı olabilir. İç bükey bir nesnenin kırılması daha kolaydır.
0
msb
(09.01.21)
Dediğiniz gibi bir cam varmış fakat bütün kurşun geçirmez camlar bu şekilde olmayabilir.
www.youtube.com
0
sedolima
(09.01.21)
Çeviri hatası değil. İngilizce ararsanız çıkıyor.

www.tssbulletproof.com

One-Way Ballistic Glass

As the name implies, “one-way” (or “unidirectional”) ballistic glass stops bullets heading one way, but lets them through the other. For example, “one-way” glass can protect soldiers at a checkpoint from a spray of small-arms fire, but still allow them to return fire without leaving the safety of their post.
0
dissendium
(09.01.21)
(14)

cimri aile sorunsalı

admin
selamlar,bir süredir koronadan dolayı aile ile yaşamaya başladım. çok kişisel bir durum ama anlatayım;60larında babam ve annem var, cimrilikte çığır açıyorlar, cimrilikten kastım sadece bir şey almamak değil bir şeyleri atmamak. babam emekli köyde yaşayan birine göre iyi bir geliri var, üzerine kira
selamlar,

bir süredir koronadan dolayı aile ile yaşamaya başladım. çok kişisel bir durum ama anlatayım;

60larında babam ve annem var, cimrilikte çığır açıyorlar, cimrilikten kastım sadece bir şey almamak değil bir şeyleri atmamak. babam emekli köyde yaşayan birine göre iyi bir geliri var, üzerine kira geliri, üzerine bağ bahçeden gelen gelir var. iki oğlu yurtdışında kalıyor biz ekstra destek oluyoruz zaman zaman. yani toplasan bende fazla kazanıyordur. ama bunları harcama da sorun yaşıyorlar.

son geldiğimde tv kumandasının tam çalışmadığını öğrendim, pillerin üzerinden çok sert bastırınca çalışıyor, yenisini alın diyorum, bu çalışıyor ya diyor. ben yenisini aldım, eski kumandayı attırmıyor, bu zaten çalışıyordu dursun işte diyor. ev elektronik çöplük gibi, hala tüplü televizyonu saklıyorlar. 2000lerin başındaki film takılan fotoğraf makinesi, kasetle çalışan küçük kameraları saklıyorlar. atın bunları bunlar artık işe yaramaz senin telefonun bunlardan çok daha iyi fotoğraf video çekiyor dediğimde bunlar çalışıyor ama diyor.

yeğenimin çocukluktan kalma oyuncakları, hatta hiç giyilmemiş elbiseleri var, kuzenimin çocuğuna tam olacak eşyalar. bazen soruyorum, bunları kuzene verelim mi diye, ben zorlamasam ikna edemiyorum. geçen gün kuzenim geldi çocukla, evdeki oyunları vermeye çalıştım, annem içten içe kendini yiyor, oyuncakları veriyorum diye. bunu gören kuzenim de almadı tabi.

bana bahçeye giderken giydiği tshirtün yarısı yırtık, geçen tshirtü dikerken gördüm. arkadaşlar yanlış anlamayın ama ben 200 euroluk tshirt giyiyorum, ben onu giyerken babamın böyle yırtık eski püskü tehir giymesi üzüyor beni. evde giyilmeyen iyi durumda onlarca tshirt var, ama kafadaki fakirlikten kurtulamıyor. geçen bağda bahçede giymek için 25 liralık pantolon alırken, pazarlık yaptığını 20 lira olur mu dediğini gördüm.

94 model bir arabası var, gitmeden size bir araba alayım dedim, araba bakıyorduk, 2007 model Clio bulmuş 97bin lira, bu nasıl diyor. ben de ikinci eli boşver sıfır bir egea alayım (aralarında fiyat farkı da çok yok), bu araba da dursun satma, köyde işlerde kullanırsın diyorum. babam ben sıfır arabaya binmem diyor. iki tane arabamız mı olacak diyor.

çocukları olarak hiçbirimizin miras beklentisi yok, bana kalırsa evi barkı satsınlar, atlasınlar cruise gemisine dünyayı gezsinler, ama yok. vizyonları köy, misyonları da köy.

60ında hala bağ bahçede ağır işleri yapıyorlar, odun motoru ile ağaç kesmeye gidiyor, onları kaldırıyor taşıyor falan. 3-4 sene önce belinden çok büyük sorun yaşadı, şimdi iyileşti ama hala zorluyor. diyorum ki onlara köyde işsiz gençler var, onlara söyleyin sizin işlerinizi yapsınlar parasını verin, hatta parasını da ben vereyim. sen evinde otur ya da onların başında dur. namümkün, ikna edemiyorum. bunu para harcama olarak görüyorlar.

odun motoru alacaktık, türkiye fiyatı 6bin lira civarı, yurtdışında 4500e falan geliyor. bana gelirken onu da getirsene diyor. ya onu taşımak ban ekstradan 500 liraya mal olacak zaten. ben buradan alayım diyorum 6bine, oradan uğraştırma beni, yok orada daha ucuz. altı üstü bir şey istedik onu da yapmıyorsun diyor. kafayı yiyeceğim.

ben gezen biriyim, farklı ülkere gittiğimi görünce annem, çok paran var herhalde oraya gideceğine bize yardımcı olsana diyor (hiç yardımcı olmuyormuşum gibi). gezeceğim parayı onlara verince harcayacaklarını bilsem gözüm kapalı veririm, ama biliyorum harcayamayacaklar, saklayacaklar o parayı da.

dışarıdan bakılınca fakir görünme isteği var, dini duyguları fazla olduğundan peygamber fakir hayat yaşamış bizim ne haddimize zengin hayat diyor. sefillik içinde yaşıyorlar burada. bunları bu sefillikten kurtarmak için ne yapmalı, çöpe atma kavramını nasıl öğretmeliyim. evde her şey her yerde, evin ihtiyaç haritasına göre ihtiyacı sıfır 10-15 tane hiç kullanılmamış nevresim takımı vardır, hala köşesi yırtık olanı kullanırlar.

maddi olarak dertleri sıfırın da altında, onları nasıl rahat savurgan vurdumduymaz yaşatabilirim sevgili duyuru.
0
admin
(09.01.21)
Eskileri atmayın ihtiyacı olan birine vereceğim deyin
Israrcı olun yazık deyin ve atın
0
kisa
(09.01.21)
onlara rahat yaşaması için hediyeler alın. mesela mutfak aletleri eskiyse yenilerini alın yavaş yavaş. ve eskileri de ihtiyaç sahiplerine verelim sadaka zekat niyetine falan diyin. o zaman ses etmezler belki. hayır yapmak dinen uygun gelecektir.
0
xrated
(09.01.21)
hic bir sey ise yaramaz uzgunum, cok denedik....
35 senelik kirik koltugu atmaya ikna etmistik ki kapinin onune kadar cikartip
"aaa bu verandada dursun boyle guzel" diye bizi durduran aile ile yasadim. 43 senelik oyuncagi saklayip lazim olur diyorlar... ama kutuda, dolabin ustunde..lazim olsa da hep orada..
daha neler neler var...
0
cairo
(09.01.21)
Bırakın nasıl mutlularsa öyle yapsınlar. Bu yaştan sonra kimseyi değiştiremezsiniz. Bizde de vardı aynı model bir büyük nine, çok uğraştık fayda etmedi.
0
eksimeksi
(09.01.21)
O dönemin insanlarında epey var bu durum. Sanırım gençliklerinde çocukluklarında çok zor zamanlar gördükleri için hep bir garantiye alma / hazırda ekstra bir şeyler bulundurma durumu var.

Aslında tam olarak cimrilikte değil, tüketime karşılık oluyor birazda.

Mesela;

+ Bir şeyleri atmak yerine, ihtiyacı olan birine vermeyi (somut bir şekilde, bilmemkimin bilmemnesinin durumu çok kötüymüş, ona verelim) teklif ettiğinizde çok daha kolay sonuç alabilirsiniz.

+ Diğer bahsettiğiniz kamera vs.. elektronik çöplüğü dediğiniz ürünlerin ise manevi değeri olabilir. Ama yoksa onları da atmak yerine satalım diyebilirsiniz. İkinci el istelerden birinden satıp onlara satış fiyatınıda söylemeden üzerini tamamlayıp eve yeni birşeyler alabilirsiniz mesela. O tarz ürünlerin meraklıları mutlaka oluyor, para etmeselerde satılır.

+ Kendilerini daha güvende hissedip harcama yapmalarını istiyorsanız onlara sabit yardım yapın. Her ayın aynı günü, aynı miktarda hem annenize hem babanıza ayrı ayrı para gönderin. (Ben bir süredir böyle yapıyorum, etkisi oluyor) Özellikle anneniz daha kısa zaman içersinde harcama yapmaya başlayacaktır.

+ Tatile göndermek sitiyorsanız, teklif etmeyin. Bu yaş grubunun katıldığı ve dil bilmeden de gezilebilen turlar oluyor, ETS turun vs.. Direk bir bilet alın, ben bilet aldım şu tarihte gidiyorsunuz diyin. Bilet alıyım gidin derseniz masraf olmasın derler ama alırsanız çok sevinirler.

Kısacası biraz emrivaki yapmanız gerekiyor, yapın çalışıyor :)
0
talasas
(09.01.21)
Yapabileceğin hiçbir şey yok. Kendi hallerine bırak. Ama senin yaşam tarzına laf etmelerine müsade etme. İhtiyaçları olduğunda da zaten ilgileniyormuşsunuz. Sıkıntı yok yani, sal.
0
dougsampson
(09.01.21)
Benzer yaş grubunda (babam 71, annem 61 yaşında) ebeveyne sahip biri olarak bence değiştirmeye çalışmakla uğraşmayın derim, beyhude yorulursunuz. Bırakın onlar o şekilde memnunlarsa öyle devam etsinler. O yaş grubu değişime daha dirençli, ne yaparsanız yapın değişmezler diye düşünüyorum.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(09.01.21)
O dönemin insanlarının gerçekleri farklı. Bizim normalimize göre yorumluyoruz ama onların tavrı, tüketime bu denli esir olmamaları, tüm ömürlerini çalış/tüket ekseninde yaşamıyor olmaları belki daha doğru bi yaklaşımdır. Eşya aslına bakarsanız kıymetli bir şey, endüstrileşmenin bu kadar ivmelenmesi değersizleştirdi belki bazı şeyleri ama onlar bu hıza ayak uydurmuyor ya da uydurmak istemiyor olabilir.

Bir de ayrıca nesnelerin yaşanmışlıklarıyla bağ geliştiriyor olabilir. Onlara gençlik dönemlerini çağrıştırıyor olabilir. Benim annem de böyle, zamanında çok zorlandım ama artık eleştirmemeye çalışıyorum. Biz onlara göre fazlasıyla bolluğun içine doğduk. 1 dilim ekmek bize hiçbir şey ifade etmezken onlar için çok fazla anlam taşıyor olabilir.
0
msb
(09.01.21)
Her ne kadar sizin anne babanız kadar olmasa da bizimkilerde de vardı, özellikle annemde. İşe yarayan yaramayan hiçbir şeyi atmaya kıyamazdı. Neyse ki taşınırken herkes bir oldu ve onları dinlemeden işe yaramayan, eskimiş her şeyi çöpe doldurdu. Annemin falan biraz içi gitti, bazen söylenir durur ama o huyundan büyük ölçüde kurtuldu. Kimse görmezden gelip onları çöpe yığmasaydı bir şey değişmeyecekti. Bence sizin de tüm gemileri yakıp anneniz babanıza kulak asmadan işe yaramayan her şeyi elden çıkarmanız iyi olabilir. Belki yeni bir yere taşınmalarını falan sağlayabilirsiniz. Bence büyük bir değişiklik yaparak böyle alışkanlıkları eskide bırakmalarını sağlayabilirsiniz.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(09.01.21)
benim babannem dedem de boyleydi allah rahmet eylesin. cekmecede hic acilmamis bir suru corap varken, eski coraplarini yama yapip, dikip giyinirdi. 1900lerin ortasini yasamis, yokluk gormus kisilerde boyle bir karakter var. tekrar yokluk olur korkusu endisesi ile hicbirseyi atip veremezler. eski elektronik esyalari onlar gormeden alin, ya bir hurdaciya yada elektronik aletleri geri donusturen bir yere verin. onlarin ihtiyaci olan seyleri de onlara sormadan alin goturun. mesela siz onlara uygun olacak bir arabayi alin gidin. bir kez gelince kullanirlar.
0
crucio
(09.01.21)
bu cimrilik değil yalnız.
istifçilik başka bir problem. patolojik bir durum. genellikle yoksunluk hissi yatıyor altında ve geçmişteki maddi yoksunluk olmayabilir illa.

yani ya profesyonel destek alacaklar veya siz daha net dille konuşacak sürekli ve sık aralıklarla anlatacaksınız.
mesela gelirlerini ne yapıyorlar yatırım olarak yani?
siz birşeyler talep edin ve onlara yardım ediyormuş gibi yapın.
0
rewlack
(09.01.21)
dini duyguları nasıl fazla ayrıca? düzenli yardım yapmaları gerek daha kötü durumdakilere?
oyuncak bile vermeyerek nasıl olacak?
0
rewlack
(09.01.21)
Benim kayınvalidem de öyle biraz. 3 tane evi var. Üçü de ağzına kadar dolu. Geçenlerde bazanın altında bir top penye kumaş çıkardı. 25 Senedir saklıyormuş. Çocuğa çarşaf yapalım dedi. Çocukları, ben çok söylüyoruz ama nafile. Bir de ölürsem atarsın hepsini diyor içleniyor. Yoğurt kovası poşet falan da stokluyorlar. Ama yaşlıların hepsi öyle.

Nevresim yazınca hatırladım. Benim sadece 3 takım nevresimim var. Bunu görünce gitmiş almış. Alamıyoruz sanki. Azmış yetmezmiş evde sadece 3 tane nevresim mi olurmuş. 5 tane yün yorgan yapmış bana. Evde sanki ordu yatıracakmışım gibi :)

Çok kavga ettik bu sebeplerden. Şimdi he he diyorum. Olmuyor çünkü. Bu yaşlar maalesef böyle.
0
makarnacanavari
(09.01.21)
bi kere dini açıdan esas olan sade ama kendi gelir seviyeni yanıltıcı göstermeyen bir hayat yaşamak ve elindeki her şeyi paylaşmaktır benim bildiğim.
maalesef aileniz sanıyorum kıtlık psikolojisi yaşıyor. açıkçası
türkiye'de çok fazla kıtlık psikolojisi yaşayan insan var ve çözümü de sizin elinizde değil. ben mesela eşya konusunda kondo marie okuyana kadar nasıl çözüm bulacağımı bulamamıştım. şimdi her şeyi atıyorum ama eşim bazen inat ediyor saklıyor. annem de o yaşlarda ve eşyaları atmak istediğimizde kişisel olarak hakarete uğramış gibi tepki veriyor. olayı çözmek zaman ister ve tamamen kişinin kendi elinde olan bir şey tıpkı bağımlılık gibi düşünün.

bence üstlerine gitmeyin her dediklerini de yapmayın duygu sömürüsünün yaşı yok =)

cimrilik konusu da bence çok takılmayın o da bir yaşam biçimi=)
misal eşyalara bağımlı olmak, onlara çok para vermek, statü sembolü işlevinden öte bir şey ifade etmeyen şeylere gereksiz para vermek bana da saçma gelir. araba işine yarıyorsa ve onunla mutluysa neden değiştirsin ki. gereksiz tüketime karşıyım; ama tecrübe edinme açısından para harcarım o ayrı. misal koltuklarım çok eski ama ben onu değiştirmek yerine seyahat ederim, dil kursuna para veririm, kendime yatırım yaparım. bu tercih meselesi tamamen. bence siz onlara saygı duymalı ve kendi hallerinde yaşamalarına izin vermelisiniz. çok da kendinizi açıklamaya çalışmayın günün sonunda yorulan siz olursunuz.
0
windymimas
(11.01.21)
(30)

üst komşu ve hatalı ben miyim?

melodi
4ay önce yeni bi apartmana taşındık. apartmanda biz gelmeden herkes bizi biliyordu yani istemeden de olsa herkes tanıyor bizi. üst komşunun 2 oğlu resmen evi yıkıyorlar 7/24 saat farkı olmaksızın. ilk zamanlar sabrettik ama dün en son eşim dayanamadı kapıya gitti. aldığımız cevap “erkek cocuğu durdu
4ay önce yeni bi apartmana taşındık. apartmanda biz gelmeden herkes bizi biliyordu yani istemeden de olsa herkes tanıyor bizi.
üst komşunun 2 oğlu resmen evi yıkıyorlar 7/24 saat farkı olmaksızın. ilk zamanlar sabrettik ama dün en son eşim dayanamadı kapıya gitti. aldığımız cevap “erkek cocuğu durduramıyoruz 2.5yaşında imiş” (saat farketmeksizin evde koşmak, sürekli ağlamak, parkeye bir şey sürtmek(-ki ona bulduğu çözüm de sürtmesini engellemek değil halı koymakmış dün öğrendik-

bugün bütün gün koştu evin içinde ben de ders çalışmaya çalışıyorum. zaten çalışamadığım için heyheylerim tepemde. bu akşam yine hunharca ses yapınca duvara vurdum. 5 dakka sonra kadın kapıya geldi çocuğum 5 dakka koştu neden duvara vuruyorsunuz ben napayım durduramıyorum dedi. açtım ağzımı yumdum gözümü. aslında olanları anlattım düzgün bi üslupta ama kadın durup durup ben napayım dedikçe dellendim girdim içeri eşim kaldı kadınla kapıda.

kendisi gündüz çalışıyor akşam gelince de çocuğu salıyor kendisi kafa dinliyor sanıyorum. çünkü o kadar seste insan bi çocuğum nabıyosun demez mi?

şimdi eşimde başım belaya sokuyosun artık burdan taşınmamız lazım diye küstü bana :) ben bütün gün bu sesi çekiyorum o sadece akşamları evet biraz patladım ama 4ayın dolmuşluğu

ha bu arada 2 saat falan geçti üstünden kadın eve çıktığı anda çocuk koşmaya devam etti :)
0
melodi
(08.01.21)
çok eskiden aynı durumdaydık, taşındık ve bir daha asla ara katta oturmadık. her zaman en üst katta oturduk.

ne yaparsan yap üst kattan gelen sesler kesilmeyecek, taşınmak en pratik çözüm.
0
trajikomix
(08.01.21)
diyanet takvimi
(08.01.21)
3 yaşında kızım var. bazı dönemler dediğiniz gibi gürültü yapıyor. emin olun düşündüğünüz gibi değil bazı çocuklar bazı dönemlerinde naparsanız yapın durmayabiliyorlar :) neyseki zemin kattayız kimseyi rahatsız etmiyoruz.
0
entropik
(09.01.21)
cocugun buyumesini bekleyeceksiniz. esinizin cikisina da bir sey diyemem kendince ama siz haklisiniz. basini oksayacak haliniz yok eviniz sizin haneniz ve sakinligini saglayamiyorsunuz ciddi bir problem. yani ucu o kadar cok seye dayaniyor ki bir kere ucakta arkamda 3-4 yaslarinda bi oglan benim koltugumu tekmeleyip duruyordu. en son donup "koltugumu tekneliyo cocugunuz" dedigimde "napiyim cocuk o" demisti babasi ve her sey cok yolundaydi onlar icin. birileri anayiz babayiz desinler diye sorumlusu biz oluyoruz niyeyse. saat siniri koyulmasi icin caba gosterin apartman yoneticisine falan soyleyin onlar da cocuklarini erken uyutmak icin caba gostersinler. dunyanin sahibi saniyorlar kendilerini it suruleri.
0
ala09
(09.01.21)
@diyanettakvimi belirli zamanlarda olsa haklısınız ama dün gece 4e 20vardı ve çocuk evde koşuyordu :)

@entropik çocuğa yapmaması gerekeni göstermektense yaptığı şeye kılıf bulmak bi anne veya baba olarak sizce mantıklı mı peki? anne değilim ama beni de bi anne büyüttü ben, abim aman alt komşu rahatsız olur diye annem ve babam tarafından mum gibi büyütüldük
0
🌸melodi
(09.01.21)
@melodi öyle tabi. bizim hiç bir zaman dediğiniz kadar abartılı olmadı. ama şu an başkasının olsa rahatsız olsam başedemiyolardır diye düşünürüm. ellerinden geleni yapmadıklarına eminseniz başka tabi.
0
entropik
(09.01.21)
Cidden taşınmaktan başka tek çözüm o diye dedim. Ben de trafiği ve kornası 7/24 olan bir bulvarda oturuyorum. Genelde bilgisayar başında ve kulaklıkta olduğum için pek sıkıntı olmuyor ama iş başında olmadığım bazı zamanlarda bu attığım kulaklıkların süngerinden kullanıyorum.
Kadın çocuğu bu yaşında eğitir de siz o kadını bu yaşında eğitemezsiniz, başka çare yok.
0
diyanet takvimi
(09.01.21)
Bence polisi ya da zabıtayı arayıp şikayet edin, gelip komşuyu uyarsınlar. Bu sıradan çocuk gürültüsünün çok dışında bir şey. Bazı anne babalar sorumluluklarından ellerinden geldikçe kaçıyorlar. Üstüne siz rahatsız olduğunuzu belli edince kapınıza gelmek ne demek? Keşke kapıya gelir gelmez polisi arasaydınız, kadın korksaydı. Eminim kapısına polis, zabıta gelirse çocuğa düzgün bakmaya başlayacaktır.
0
GoodMorningTeacher
(09.01.21)
Çocuktur yaparı anlamıyorum, biz de çocuktuk, yapmadık, yaptırmadılar. Şu an çevremdeki çocuklara da yaptırmamak için gayret ediyor aileleri.
Ayrıca bu felsefe eğitim kavramıyla da çelişiyor.

Yalnız o mantıktaki kadın olduğu müddetçe o gürültü bitmez bence de.
0
epitaf
(09.01.21)
@diyanettakvimi ev bulmakta o kadar zor ki bulunduğumuz şehirde burayı bile zar zor bulmuştuk ama huzurumuz için artık ufak falan demeden taşınıcaz başka eve.

@goodmorningteacher eşim adliye ile alakalı bi işte çalışıyor ve bunu biliyorlar o yüzden bu kadar alttan alıyoruz biz. yoksa şimdiye mevzuu büyümüştü. onlarda bunu bildikleri için adam gelmedi kadın geldi ağlamaklı bi suratla.

bi de bana kapıya gelmiş diyo ki sizin çocuğunuz yok bilmezsiniz :) dedim arkadaşlarımızında çocukları var hiçbiri sizinki gibi değil.

şuan saat 00.19 çok sürekli bağırarak ağlıyor. artık bunları normal karşılıyoruz ama tv sesini duyamayacağımız kadar ses yapıyor (sehpayı parkeye sürtmek şeklinde) ve min. 5 dakika sürüyor ve anne baba evdeyken
0
🌸melodi
(09.01.21)
ebeveynler çocuğunun üzerinde o kadarlık bile otorite kuramıyorsa ebeveynlik yapmasın. "çocuğa laf geçmiyor" diye bir lafı kabul etmiyorum. o zaman çocuk halıya sıçsın, duvarı boyasın, evi ateşe versin. ebeveynler nasıl çocuğun halıya sıçmasını engelleyebiliyorlarsa bunu da engelleyebilirler. ama umursamıyorlar. çünkü kendi dertleri değil.
0
nickini degistiren yazar
(09.01.21)
bizim üstümüzde de var böyle dağdan inme ayı bir aile. gündüz çocukları evi başımıza yıkıyor, gece de kendileri borazan gibi sesleriyle başımızı şişiriyor. geçenlerde gece 3.5'ta hayvan gibi gülüşmeler gelince ana bacı sövdüm, herif kapıya gelmeye kalktı, karısı tuttu. cidden başına gelmeyen bilemez komşu gürültüsünü. taşınmaktan başka çare yok da işte dediğiniz gibi ev bulmak cidden zor. ya onlar taşınacak, ya da siz.
0
nothing in my way
(09.01.21)
Benim oglan 5 yasini gecti, oldukca hareketli o yuzden hergun yormaya calisiyorum, disari cikartip kosturuyorum. Ona ragmen aksam 10'u gecmis hala koltuktan koltuga zipliyor, yere atliyor vs. Allahtan alt katta kimse yok, ama durduramiyoruz..Oldugun yerde dur diyorum mesela, kimildamadan 10 dakika dur, bu sefer oldugu yerde zipliyor. Aksam 10'dan once yattigi nadirdir. Sadece agir grip falan olursa yavasliyor, onun disinda tam gaz.

Bu isin egitimle falan alakasi yok, bize de anamiz babamiz evin icinde kosmayin gurultu yapmayin derdi, bu yuzden kac kere dayak yedik kardesimle ama pek iplemedik. Ama apartmanda butun ailelerin cocuklari vardi, herkes birbirine anlayisli davraniyordu. Ustten de bize ses geliyordu..

Ozetle yap bir cocuk, mumkunse erkek denk getir (cin takvimi var konuyla alakali, istersen link veririz haha) sonra konusalim.. :)
0
cooperr
(09.01.21)
@melodi


Büyük ihtimal eşya sesleri bebeğe ait değil. Anne baba kendi gürültüsünü bebek yaptı diye örtmeye çalışıyor. Gece yarısı sizde onları rahatsız edin. Ben olsam gider kapılarına kavga ederdim. Ama siz kavga durumu istemiyorsanız sürekli tavana vurun, biraz utanmaları varsa gürültüyü keserler. Ya da kadının eşiyle konuşun, kadının ağlamaklı suratına inanmayın hiç, ağlayacak olsa bir kusura bakmayın dikkat edeceğiz derdi.

Bu tip aileler çocuklarına bakmıyorlar. Çocuklar evde kendilerini fark ettirmek için bu kadar ağlıyorlar. Bizim bir dönem alt kat komşumuz böyle bir aileydi. Bebek sabah 8 de ağlamaya başlardı uyandığında, annesi yataktan kalkıp bebeğe bakmazdı, anneannesi saat 9-10 gibi bebeğe bakmaya geldiğinde bebekle ilgilenirdi. Hatta bir keresinde bebekleri 2 saat aralıksız ağlamıştı annem artık kapılarına gidip, bebek hasta mı, bir yeri mi kırık merak ettim yazık çok ağlıyor demişti. Biz tepki gösterdikçe bebekle ilgilenmeye başladılar, haliyle bebeğin ağlamaları kesildi.
0
GoodMorningTeacher
(09.01.21)
@cooper sonra bana neden çocuk yapmıyosun diyorlar böyle bi ailede büyüyen çocukla ilerde muhattap olmasını istemediğim için çocuk yapmıyorum. durdan çüşten anlamayan aman gönderelim okula öğretmeni adam etsin diye yetiştirilen cocuklar...
biz de ses yapmayalım diye çok hırpalandık ama ipledik insanlara saygı duymayı öğrendik.

@goodmorningteacher aynen karı koca tüm gün işteler çocukları salıyorlar eve gelince. bu gürültü münasebetiyle 3. diyaloğumuz hiçbirinde kusura bakmayın dikkat edeceğiz denmedi. en ufak bi çaba görsem sabır diycem ama gün geçtikçe çığrından çıkıyor. ayrıca hiç bahsetmediğim başka komşuluk sıkıntılarımızda var aynı kadınla :) aşağıda kapı cam açık mı diye bakmadan ne bulursa silkeliyor camdan ablamız.sanırım ilk defa apartmanda oturuyorlar
0
🌸melodi
(09.01.21)
4.5 yaşında 2 erkek ikiz yeğenim var. Hayatımda bildiğim gördüğüm en yaramaz en zaptedilmez çocuklar. Patırtıya yüksek sese toleransı 0(sıfır) biri olmama rağmen 2.5 yaşından 4 yaşına kadar bütün ayarlarımla oynadılar. Bağırdım çağırdım dizginleyemedim neticede onlar kazandılar. Yaramaz çocukla ilgilenmek zannettiğiniz kadar kolay değil. İşin sonunda onların istediği oluyor ve siz alışıyosunuz bu duruma.

Yeğenlerin karakteri son 1 senede çok değişti ama. Çok daha sakinler şu an. Sizin komşunun çocukları da böyle bir evreye girebilirler.
0
IncredibleMau
(09.01.21)
@melodi sen bilirsin kardes o zaman komsuyla kavgaya devam..ben dayaga karsiyim kusura bakma, olurda bir cocuk yaparsan onun ustunde gurultu yapmasin diye filistin askisi falan denersin artik, dove sove ogretirsin sessiz olmasini.

Bundan seneler once bir dairede kaliyorum, yerler parke. Asagidaki hatun zirt pirt yukari geliyor cocuk kosuyor diye, bekarim evde cocuk falan yok, evde benden baska kimse yok. Dedim herhalde yerler salonda parke, ses yapiyor, boydan boya salonu kalin bir hali ile kapladim, ama hatun yine gelmeye devam etti bu sefer bana yere yavas bas diyor, en sonunda kufuru yedi tabii..

Dedigin gibi daha once apartmanda yasamamis olanlara mevzuyu anlatmasi zor..
0
cooperr
(09.01.21)
Ucuna oklava taktiginiz duzenegi ritmik sekilde tavana vuracak bi makine yapip, evin bos bi odasinda ara ara calistirirdim ben olsam. Ya da tavana radyo monte edip son ses acin. :) Belki o zaman sustururlar cocumklarini.
0
msb
(09.01.21)
Türkler çocuk yetiştirmeyi bilmiyor. O yüzden çocukları sürekli deli gibi ses yapıyor. Ecnebilerde böyle bir şey görmedim. Saat 9 dedin mi yatıp zıbarıyorlar.

Bizim anne-babalar önce ses çıkarmıyor sonra da çocuğa bağırıp çağırıyor, çocuk kendisine neden bağırıldığını anlamıyor bile. Veya "oğlum koşma" falan diyorlar. Halbuki çocuğu meşgul etmeleri ilgilenmeleri falan lazım ama öyle bir ana-baba yok tc'de. Disiplin desen zaten yok, saat 12'den önce yatıramıyorlar bile çocuğu.

Bizim üst katta da böyle bir velet vardı Allah'tan taşındılar. Tek çözüm taşınmak, taşınırken de üst kat komşunun çocuğu var mı falan diye sormak lazım.
0
jangbogo
(09.01.21)
Bu konuda şikayetçi olan herkes cimere yazsa belki bir şeyler değişirdi. Eminim kendisi tv izliyordur, çocuk da kosuyordur.
0
gelmeistemem
(09.01.21)
1 ay kadar önce iş ve şehir değiştirdim, eski ev dubleksti, alt komşu derdimiz yoktu. Oğlum 2.5 yaşında ve bahsettiğin durum bizde de var.

Eskiden oyuncak atına binip dıgıdık dıgıdık diyerek evi turlayabiliyordu, şimdi engel oluyoruz ama koşmasına yapabileceğimiz bir şey yok, napalım tasma mı takalım çocuğa koşuyor.

Bir de zıplama dedikçe yapılmaması gereken bir şey olduğunu biliyor ve ilgi çekmek istediğinde kanguru gibi zıplamaya çalışıyor. Totosuna patlattık yapmasın diye, hem biz vicdan azabı duyduk sonrasında hem de çocuk dayak arsızı olup çıkacak.

Aynı şekilde oyuncaklarıyla oynarken mesela arabayla, yere veya duvara sürtünce aşağı ses gidiyor, halının üstünde yapması için ve duvarlara sürtmemesi için uyarıyoruz.

Ayrıca ağlıyor, banyo yaptıracaksan canı istemezse ağlıyor, saçını yıkamak istersen gönlünü yapmazsan ağlıyor, giydirmek istersen ve o tarzan gibi çükünü sallaya sallaya gezmek istiyorsa ağlıyor.

Vallaha alt komşuyu düşüneceğim diye saçlarım beyazlayacak stresten.

Alt komşu yöneticiye şikayet etti diye ekstra dikka ediyoruz ama bir yerden sonra çocuğun ve bizim de psikolojimiz bozuluyor.

Çocuk yahu bu, ağlayacak, koşacak, oynayacak. Elimden gelen bütün dikkati gösteriyorum evde zıplamasını engelliyoruz, yere bir şeylerle vurmasını engelliyoruz, halı olmayan yerde ses çıkarak bir şeyle oynamasını engelliyoruz, çığlık atmasını engelliyoruz ama evde çocuk koştu, sesli yürüdü, ağladı diye gene şikayet gelirse açarım ağzımı yumarım gözümü, üstüne bu sefer aldığım önlemleri de keser ızdırap olurum.

Bu da evli ve çocuklu bir ailenin gözünden sizin durumunuz.

edit : çocuk 21:30-22:00 gibi uyuyor. 07:00-09:00 gibi uyanıyor.
0
kimlanbu
(09.01.21)
@kimlanbu işte evli&çocuklu aileler olarak anlamadığınız mevzu da bu biz çocuk put gibi evde otursun koşmasın demiyoruz. ama uyanık olduğu süre boyunca ki bu cocuk garip sabah 4te uyanık ve koşuyor evde :) evde sürekli bi ses var yani sizin alt komşu iyi en azından akşam 10dan sonra ev sessiz :)

ayrıca “dikkat ediyoruz” demişsiniz biz de öyle bi çaba olmadığı için zaten sıkıntı. salonda 2dakikadan fazla çocuk sehpayı parkeye sürtüyor anne&baba&anneanne&dede salonda (çünkü aynı anda tv sesi geliyor haberleri izliyorlar) çocuğum yapma demiyorlar.

bi de anlamadığım çocuktur tabi ki koşacak evde diyorsunuz ya bu çocuklar oturarak oyun oynamayı bilmiyor mu? bi çocuk uyanık olduğu süre boyunca koşar mı evet koşuyormuş 4aydır görüyoruz
0
🌸melodi
(09.01.21)
Çocuğum yok ama sen haksızsın. "Açtım ağzımı yumdum gözümü" dediğin için soğukkanlı bir iletişim de kuramamışsın büyük ihtimalle bu yüzden haksızsın.
Apartman yaşantısında bunlar var ve sırf bu yüzden ev satın almıyorum. Ebeveynin 2,5 yaşındaki çocuğa ne yapmasını bekliyorsun? sakinleştirici iğne mi vursun yatağa mı bağlasın dayak arsızı mı yapsın?
Müstakil ev konforu isteyen müstakil evde oturacak bu kadar basit.

edit; arkadaşın duyuruyu neden açtığını anlamadım ben. kendisiyle aynı düşünmeyen herkese karşı bir cevabı, savunması var. sadece onu haklı bulanlara tik veriyor falan :) yaptığını tasdik edip egosunu okşayacak cevaplara ihtiyacı var belli ki. oyna devam.
0
dadasalon
(09.01.21)
@dadasalon müstakil ev konforu aradığım fikri nası oluştu bilmiyorum ama 34 senedir apartmanda ara katta oturuyorum ilk defa böyle bi sıkıntı yaşıyorum. çocuğuna terbiye vermekten aciz insanlar müstakil ev konforu arıyorlar. apartman yaşantısında bu olur derken insanları rahatsız etmek mi, hiç sessizlik olmaması...

çocuğuna yapma demeyi öğretmeli mesela balkona çıkıp saatlerce bağırmasına engel olmalı mesela. 3.kattan aşağıya inerken merdivende çığlık atmamasını sağlamalı mesela(saat farkı gözetmeksizin)
0
🌸melodi
(09.01.21)
valla bunun kökten çözümü çocuklu ailelerin mahalleleriyle öbürlerini ayırmak bence. hepsi birbirine katlansın. gece kakaka kikiki yapanı da o mahalleye postalayacaksın. sessizler de gariplerim kitaplarını okusunlar.
0
durme
(09.01.21)
bir de arkadaşım çocukları standardize etmişsiniz. Aynı ana babadan olma ve yetiştirilme çok farklı karakterleri olan çocuklar da çevremde. Bi ailenin çocuğu gerçekten usludur söz dinliyordur çok rahat bok atabilir diğerlerine eğitemiyorlar vs diye. ama kimisi gerçekten naparsan yap durmayabiliyor napsınlar dövsünler mi çocukları. ayrıca istediğiniz yere şikayet edin yanlış bilmiyorsam çocuk gürültüsü yüzünden bir işlem yapmıyorlar.

anne baba bir gayret göstermiyor demişsiniz bu ayrı bi konu tabi ama bunu da bilemezsiniz.

azcık empati pls.
0
entropik
(09.01.21)
@entropik eve sosyal hizmetleri gönderip çocuğa iyi bakamıyorlar diye şikayet edince ne olduğunu izleriz hep beraber :)

bi çocuk aralıksız bazı şeyleri yapmaya devam ediyorsa anne&babanın bir şey yapmadığını anlamak için çokta zeki olmaya gerek yok.

neden hep empati tek taraflı. aynı empati çocuk sahibi olanlarda da olsa sıkıntı yok. kapıma gelipte “napayım yaeeee” diye ağzını yaya yaya konuşmasın mesela. kendi salonda böğürerek tv izlerken 2 çocuğu arka odaya atıp tepinmelerine izin vermesin mesela. anlıyorum kendisi de yorgundur çocuğa zaman ayırmaktansa kendine zaman ayırmayı seçiyordur. evet linç yicem biliyorum o zaman doğurmuycaksın.
0
🌸melodi
(09.01.21)
@melodi şikayeti gürültü için söylemiştim..

yorumlara bakarsan genelde anne babalar komşuyu tutuyor, çocuksuz yada bekarlar sizi :)
0
entropik
(09.01.21)
bakalım bu sessizlik ne kadar sürecek ama isteyince oluyormuş çıt yok evde. 4aydır ilk defa evimiz bu kadar sessiz sürekli yok yok kesin çocukları öldürdüler falan diye geyik yapıyoruz şaşkınlık içindeyiz :)
0
🌸melodi
(09.01.21)
Sorunun basligi hatali, "ben hakliyim, evet evet ben, sadece ben degil mi?" olacakti, cunku sana hak vermeyen herkese ters cevap verdin. Ayrica tiklari da vermedin ki o bize cok koydu, aksam don don uyku tutmadi, zalimsin. :)

Gon$uya buranin linkini ver, bak ekibi topladim eger sessizlik devam etmezse gelip kafanizi kiracaz de salmasinlar. Ben de seni kiracagima saf degistiririm onlarin oglani doverim. Eksiduyuru olarak onlari cocuk yapmaya ve bunun ustune apartmanda yasamaya cesaret etmeye pisman hale gelecek kadar bir dovelim. Mis gibi, ohhh...
0
cooperr
(09.01.21)
(3)

geleceğin kripto parası?

deranzo1
tam bir cahil cühela olarak soruyorum. ufak tefek hangisine para atalım bunların? bitcoin gibi 7-8 yıl sonra geriye bakınca bu aklı verene hayır duası edermişçesine?
tam bir cahil cühela olarak soruyorum. ufak tefek hangisine para atalım bunların? bitcoin gibi 7-8 yıl sonra geriye bakınca bu aklı verene hayır duası edermişçesine?
0
deranzo1
(08.01.21)
bitcoin
0
crucio
(08.01.21)
Geleceğin kriptosu olur mu bilmiyorum ama Btc daha yüksek bir bedele ulaşşa, Etherum'da onun şu anki seviyesine gelse, milyonerim:D
0
ırene adler
(08.01.21)
Bitcoin'den başka hiçbir altcoin'e uzun vadeli yatırım yapmazdım 'ben olsam'. Bitcoin için de alım noktası olduğunu düşünmüyorum, 3-5 aya fiyat geri çekilmeye başlar, alım seviyelerini görür diyorum ve tabii ki ytd :)
0
msb
(08.01.21)
(6)

corona aşılarıyla ilgili dedikodular vs..

entropik
net bir kaynak bulamıyorum ama sürekli etrafımda şu aşıdan şu kadar kişi ölmüş, yok aşıların şu yan etkileri varmış gibi dedikodular duyuyorum. annem, ki baya yaşlı, bu dedikodular yüzünden aşı olmak istemiyor ikna edemiyorum. nedir nasıl olacak bu işler. bana açıkçası güven veriyor, aşı olmak da is
net bir kaynak bulamıyorum ama sürekli etrafımda şu aşıdan şu kadar kişi ölmüş, yok aşıların şu yan etkileri varmış gibi dedikodular duyuyorum. annem, ki baya yaşlı, bu dedikodular yüzünden aşı olmak istemiyor ikna edemiyorum. nedir nasıl olacak bu işler. bana açıkçası güven veriyor, aşı olmak da istiyorum. yabancı kaynaklardan da karamsar bir haber vs bulamadım. nedir insanların bu kadar korkusu. erken olması sonuçların net olmaması tabi ama bütün dünya yapıyor bunu başka çaresi de yok sonuçta. nasıl olacak ??
0
entropik
(08.01.21)
Anneni su anda ikna etmek zorunda degilsin. Benimki ara sıra zarflıyor sen asi olacak misin diye... Bugüne kadar evet demedim halbuki ilk gunden beri kararım evet. Anneme asisina gore 'bakacagiz' diyorum. Koru korune asi olundugu algisini kiriyor bu.

Ayrıca asi olmak icin degilse bile hangi asiyi olacagimiza karar verme durumu olup olmayacagini bilemiyoruz su anda. O yüzden yaslilari ikna etmeye calismak icin erken.
0
pass
(08.01.21)
Yani mantıken aşı olmanın çok yan etkisi olsa ve ölenler olsa, planları da bu olsa; gidip ilk olarak sağlık çalışanları ve benzeri kritik yerde çalışanlara yapmazlardi.

Altın yükseldi artti gibi şimdide corona böyle dedikodu üzerinden konuşuluyor heralde.

Erken olması dedigin hizlica bulunması ise şöyle düşün; bizim sistem projemiz var, proje 1 sene sürecek ve tahmini 4 milyon dolar.

Ama bana 20 milyon dolar verirsen bunu 2 ayda da yapariz. 1 tane proje müdürü yerine 3 tane alirim, 1 danışman yerine 10 tane alirim, al 1 senelik is 2 ayda olur.
Aynisi asi icin de gecerli. Su an dunyada devlet başkanından ceolara kadar herkes asi bekliyor. Haliyle normalde az bütçe ayiran, bir iki bilim adami calisan yerlere para akiyor, yer gök calisan, üstüne devlet sittin senede üzerinde çalıştığı onaylamalari falan ilk siraya aliyor. Yani düşünün ab genel kurulunun en önemli maddesi yeni cikan asilarin onaylanip onaylanmamasi, yok böyle bir şey.
Haliyle normalden hızlı olmasi kadar mantıklı bir şey yok.
0
logisticsmanager
(08.01.21)
Kuzenim (49) sağlık çalışanı, aşı oldu, aşı olduktan sonra da hastanelik oldu. İki hafta hastanede yattı. Eve çıktıktan sonra da bir hafta kadar nefes almakta zorlandı.
0
pati
(08.01.21)
@pati,

Aşılamalar başladı mı? Bir de hastanelik olma sebebi nedir?

Çok geçmiş olsun.
0
msb
(08.01.21)
Şüphe hissetme durumlarını şöyle baz alabilirsiniz, bir ülke x aşıdan olanların aşısını kabul edilmeyecek.
0
kleider
(08.01.21)
Pati’nin örneğindeki akraba faz3 e katıldıysa plasebo da olabilir veya ikinci dozu olamadan corona olmuş olabilir (genelde böyle o haberler). İlk doz çok da etkili değilmiş 21 gün sonra ikinciyi olmadan o koruma olmuyor pek. Geçmiş olsun.

Bi gelsin de, bizim yaşımıza gelene kadar düşünürüz.
0
rodriguez2
(08.01.21)
(5)

Aşırı tembelim

Sakinolmamlazim
Pandemi başında sporumu hiç aksatmadim, en kötü ihtimalle her gün yürüyüş yapardım.Şu an o kadar tembelim ki bütün gün uyusam bile dinlenememiş kalkıyorum.15 dklik spor videosu açtım ona da tahammül edemedim.İki sene içerisinde de 15 kilo aldım, dizlerim, kalcam ve belim ağrıyor. Kısır bir döngüye g
Pandemi başında sporumu hiç aksatmadim, en kötü ihtimalle her gün yürüyüş yapardım.

Şu an o kadar tembelim ki bütün gün uyusam bile dinlenememiş kalkıyorum.

15 dklik spor videosu açtım ona da tahammül edemedim.

İki sene içerisinde de 15 kilo aldım, dizlerim, kalcam ve belim ağrıyor. Kısır bir döngüye girdim ne yapacagim ben böyle
0
Sakinolmamlazim
(07.01.21)
Ya valla bende de öyle. Hiçbir şeye ilgi istek duymuyorum. Dizi/film bile izleyesim kalmadı, kitap falan hak getire. Sporu da haftada 2 kere zorlaya zorlaya yapıyorum. Candy Crush'ta şeker falan kırıyorum saçma sapan :)
0
msb
(07.01.21)
aa ben :(
0
la lykia
(07.01.21)
Tembellik bir bataklıktır, ona batma. Çekemesin seni. Spor veya kilo verme amacıyla değil vücuduna saygı ve sevgi için günde 15-20 dk yürü veya sokağa çık öğlenleri. Güneş gör. Kendini tam bir denge noktasında hayal et, ne o kadar tembel olacak ne de o kadar çok çabalayıp yorulacak kadar enerji sarf et, dengedeymişsin gibi düşünüp öyle davranmaya çalış. Kısa zaman sonra alışacaksın, moralin düzelecek.

Günlük küçük hedefler koyup gerçekleştir, çok işe yarar.
0
1bir1bir1
(07.01.21)
rutini değiştirmek kolay değil. ben kendimi zor duruma sokarak bunu aşıyorum.

mesela, applewatch üzerinden arkadaşımla yarış yapıyoruz. 1 hafta sürüyor. her gün max 600 puan alınıyor. bu da kalori yakmak, egzersiz süresi ve ayakta kalma süresiyle ölçülüyor.

mesela, bir başka arkadaşımla her gün spor yapmamız için birbirimizi dürtükleyeceğimize anlaştık. bazen benim, çoğunlukla onun spora hevesi olmuyor. her akşam 18.00 gibi ben ya da o, görüntülü arıyoruz ve haydi spora, tembellik yok vs şeklinde motive etmeye çalışıyoruz.

yani senin dışında başka etkenler seni zorlamalı. arkadaşım gün içinde benden fazla puan aldığında, ne oldu dayanamadın mı tempoma, ya da atıp tutuyordun hani ne oldu gibi gıcık konuşmalar yapıyor :)) ya da applewatch'ın bluetooth'unu kapatıp, gece 22.00 gibi açarak full 600 puanı oyuna yükleyerek benim eğer puanım eksikse bir anda geri alamayacağım şekilde öne geçiyor. ben de böyle itlik ve serseriliğe karşı gün içinde puanı tamamlamaya çalışıyorum.

son olarak, sabah mutlu kalkmaya çalışın. kalkar kalkmaz hareketli mutlu parçalar açın spotify'da, pencereleri açın, güneş girsin, müziği varsa ses sisteminden verin evin içine, dans edin. evde yoksa bir kettlebell alın ve onu kaldırıp indirin, müziğin ritmine uyun.

yasaklar var diye bahanelere sığınmayalım. sitenin 2 otopark katıyla 8 katı var. 2 günde bir merdivenleri 20-30-50 kez inip çıkıyorum. 1 saatte 800-900 kalori yakıyorum.

rutini bozmak için biraz yenilikçi düşünün.
0
stewie
(07.01.21)
Küçük başla. Mesela her yemek sonrası 10 dakika yürüyeceğim diye hedef koy.
0
arnold schwarzeneger
(08.01.21)
(20)

insanların fiziksel özelliklerini yüzlerine karşı eleştiriyor musunuz?

nonik
pandemi sürecinde biraz kilo aldım, evde sıkıntıdan kendime bakım kürleri falan da yapmadım - üşengeçliğimden. şirkete arada bir gidiyorum. her gittiğimde birileri "sen kilo mu aldın, aaa beyazların çıkmış, saçların fazla uzamış" diye konuşup duruyor. sivilcem çıksa "aa suratın sivilce dolmuş niye s
pandemi sürecinde biraz kilo aldım, evde sıkıntıdan kendime bakım kürleri falan da yapmadım - üşengeçliğimden. şirkete arada bir gidiyorum. her gittiğimde birileri "sen kilo mu aldın, aaa beyazların çıkmış, saçların fazla uzamış" diye konuşup duruyor. sivilcem çıksa "aa suratın sivilce dolmuş niye stres yaptın". en son bugün de biri "saçların neden bu kadar kötü olmuş bakım yapsana" deyince artık kendi içime içime patlayacak duruma geldim. pandemi var, kuaföre gitmiyorum, saçımın kendim evde kırıklarını alıyorum, temiz olmaktan başka illa da o bu bakımı yapayım diye uğraşmıyorum, e hareketsizlikten kilo aldım. ne yapayım?

bu ayıp değil mi ya, ben mi abartıyorum? ben kimseye gidip oran kötü buran kötü demem. ne bileyim belki zaten kafasına takıyordur, zaten üzülüyordur, en basiti banane yani zaten aynaya baksa görüyor kendi de.

çok samimi arkadaşlarınızı dışarıda tutarsanız (iyi niyetle uyarma ya da tavsiye verme vs. gibi hadi diyelim belki denir), siz böyle şeyleri söylemeyi normal buluyor musunuz? ben mi fazla alınganım?
0
nonik
(07.01.21)
Evet hadsizlik bu, insanlar fikirleri sorulmadan konuşmamaları gerektiğinin farkında değiller
0
freebird5406_2
(07.01.21)
Kilo konusu: psikolojik sorunlar nedeniyle değil ama hareket etmemekten kilo aldığını düşündüklerime şaka ve tavsiye yollu söylerim.

Geri kalan her şey aptal insan işi.
0
prole
(07.01.21)
Yaptıkları ayıp ve yanlış. İnsanların fiziksel özelliklerini asla dile getirmem, dile getireni de hiç hoş karşılamıyorum.
0
fotrsapka
(07.01.21)
bunlar küçükken aaa kepçe kulak, ooo şişko domates, ayı vb. gibi tabirleri arkadaşlarına söyleyen ve ailesi tarafından uyarılmayan, eğitilmeyen insanların büyümüş versiyonları. yıllarca saçların önü açılmış, bu yaşta nasıl döktün vs.. şeklinde sözlere maruz kaldım. ulen aynaya bakıyorum gayet var saçım, yapısı öyle napayım yani. niye bana bunu bir sorunmuş gibi söylüyorsunuz ki. 37 yaşına geldim hala şekil verebileceğim saçlarım mevcut kafatasımın üstünde. şimdi gidip bunu söyleyenlere baksam kel olmuşlardır. oldularsa olmuşlardır tabi ki banane de yani benim durumumdan da sanane işte. insanlarımız böyle eğitimsiz maalesef.

yakışıksız ve saçma, abartmıyorsun, alıngan da değilsin. içinde yaşadığımız toplum birbirinin hayatına müdahil olmaya çok hevesli bir toplum maalesef. kesinlikle normal değil. "ben böyle seviyorum/istiyorum" deyip sırıtıp geçeceksin böylelerine. samimi arkadaş zaten nerede ne konuşacağını bildiği için samimi arkadaştır, sınırları bilir.
0
Improbable
(07.01.21)
Ben de alinirim, ve kimseye fiziğiyle ilgili bir şey demem
0
yarey
(07.01.21)
Abartıyorsun. Fiziksel özelliklerinizi bu kadar kutsallaştırmayın. Kilo almışsan almışsındır. Beyazın çıkmışsa çıkmıştır. Bu ayıplanacak bir şey değil. Senin vücudun senin kararın.

Karşındaki sana bunu söyleyince kilo almış olmuyor musun. Benim saçım yok. Kel denmesi neden zoruma gitsin. Kelim işte. Hadsizlik değil bu. İnsanlar samimiyet ölçünüze göre sizinle diyalog kuruyor. Hehehe pis şişko tombili keltoş puhahaha diye geçilmediği sürece sorun yok.

Evet saldım bu ara deyip geçmek varken dünyanın en sığ muhabbet konusunu gurur meselesi haline getirmenin kapris ve eziklik olduğunu düşünüyorum.
0
pass
(07.01.21)
Abartılı bir negatif değişim olmadığı müddetçe ne dikkat eder ne de söylerim. Ben iltifatçılardanım, genelde olumlu şeyler söylerim özellikle kadınlara :) İnsanlar kendini iyi hissedince mutlu oluyorum.
0
msb
(07.01.21)
Bu terbiyesizlikten başka bir şey değil, insanlar sınırlarını bilmiyor. Burada bile eziklik ve kapris diyen olmuş, yok artık.
0
gmzo
(07.01.21)
karşımdakini incitmemek adına genelde olumsuz bir şey söylemem (işte dişinde maydanoz kalmış ya da terlemişsin biraz deodorantımı vereyim de sık falan derim max.) ama bana söylenmesinden rahatsız olmam pek. özellikle kilo aldıysam bunun söylenmesini tercih ederim çünkü bu beni kilo vermek için kamçılar :D
0
theseachange
(07.01.21)
@pass, zaten kilo aldım biliyorum, saçımın beyazladığını da görüyorum, istesem evde kendim de boyarım ama zaten takmıyorum saçımda beyaz olmasını. sorun benim bunu kafaya takıp takmamam değil ki. ha ben artık bir yerden sonra takmaya başladım o başka ama bence sorun insanların düşüncesiz olması. ya karşısındaki insan hassas bir dönemden geçiyorsa ya da karakter olarak hassassa, ilaç kullandığı için kilo alıyorsa ya da ne bileyim sırf ona kilo aldın dendiği için gidip kendini kusturarak bulimik olacak kadar zayıfsa.

ben zaten kendimle de dalga geçiyorum ama insanların bu şekilde konuşabilmesi garip geliyor. dediğin gibi "en sığ muhabbet konusu" olabilir. ayrıca samimiyet ölçüsüne göre de kurulmuyor bu muhabbet, samimi arkadaşlarım söylese ben de alınmam yapıcı alırım eleştiriyi ya da güler geçerim. ofiste karşılaştığım insanlar bunlar.
0
🌸nonik
(07.01.21)
ayıp tabi, abartmıyorsun bence. Böyle şeyler genelde söylemem kimseye, çünkü hem üzerime vazife değil hem de aynaya bakınca görüyordur zaten.

en fazla şu olabilir, çok sevdiğim çok yakın bir arkadaşım kilo verme işini abartmıştır ve artık yüzü çökmüştür hasta gibi görünmeye başlamıştır farkında değildir. o noktada iyiliği için bence daha fazla zayıflama gibi bir öneride bulunabilirim.
0
aquarium
(07.01.21)
Toplum olarak bu incelikleri kaybetmeseydik, insana bu değeri vermekten vazgeçmeseydik zaten şu an bu hallerde olmazdık. İncelik de bir gelişmişlik göstergesidir, zarafettir, iyiliktir.

Üzülme, boşver. İncelikli insanların çoğalmasını dileyelim sadece. Üzülme.
0
1bir1bir1
(07.01.21)
Hadsizlik bence de.
Başkasının her nevi özeli hakkında yorum yapma hakkını kendinde gören insan sayısı çok fazla ülkemizde.
Dedikoducudur aynı zamanda bu tipler.
0
auroraaurora
(07.01.21)
çok aptalca bi şey bu ya. ee napıym yani, bunu söyleyen kişinin istediği gibi olması için çaba mı sarfetmeliyim ya da bıçak altına mı yatmalıyım yani, maksatları ne bu tip insanların anlayamıyorum. sen de onu eleştirmeye başla, rahatsız hissettir bence. eminim ki bir sürü eksiği vardır.
0
deartheodosia
(07.01.21)
Turk insaninin small talktan anladigi bu iste:)
0
freedonia
(07.01.21)
ayıp tabii ki ama bizim insanımız böyle. anca yakın arkadaşlarıma oo kilo almışsın falan derim ama o da goygoy olsun diye. ne ayıp.
0
candide
(07.01.21)
Haklısınız şirket ortamında böyle ya. Ben pozitif bir şey görürsem söylüyorum sadece aa saçların ne güzel gibi. Diğer konularda samimi de olsam susarım. Karşı tarafın o konuyu açıp fikrimi sorması lazım.
0
jazzabel
(07.01.21)
evet insanlarin cogu aptal oldugundan kendi gozuyle gorebildigi biseyi senin fark etmemis olma ihtimalin varmis gibi davraniyor. hadsizlik ve aptallik olarak degerlendiriyorum bu tarz seyleri. sirf can sıkmak icin olumsuz konusan insanlarla mumkun oldukca iletisim kurmuyorum. iletisime mecbursam, olumsuz yorumlarinda israrci olanlari bozuyorum, ben daha can sıkıcı oluyorum boylece iletisimi kendi isteyerek sınırlamış oluyor o kisi benimle. 3 yasinda degilse herkesin gorebildigi seyleri kendisi o an kesfetmis gibi soylemek sacmaligin daniskasi. ama ne yazik ki insanimiz kendisine sorulmayan seyler hakkinda cok degerli (!) yorumlarindan karsisindakini mahrum birakmamak konusunda cok comert :s
0
in vino veritas
(07.01.21)
Benim çocukluktan beri çok fazla beyaz saçım var. Lisede bir gün yemekhane sırasında arkamda 2 çocuk özellikle bana duyurmaya çalışarak dalga geçmişlerdi “bu yaşta ne yaşadı acaba”, “çok mu dertli” falan diye ve o zaman çok üzüldüğümü hatırlıyorum. Şimdi böyle takmıyorum tabii ki ama hala gereksiz ve hadsizce geliyor birinin dış görünüşüyle ilgili yapılan yorumlar.
0
ms brownstone
(07.01.21)
Kesinlikle hayır.
0
hayirsiz
(07.01.21)
(2)

Endüstriyel Tasarım Hk.

calmdown
Merhaba,İlkokul 7. sınıf öğrencisi kızımızın için endüstriyel tasarım konusuna erken sayılabilecek yaşta iyi bir giriş yapmasını istiyoruz. Disiplini ve gerekli yazılımları öğreneceği bir yol çizmek istiyoruz. Nasıl başlamalıyız, üniversite gibi okul gibi eğitim kurumları haricinde özel olarak bu eğ
Merhaba,

İlkokul 7. sınıf öğrencisi kızımızın için endüstriyel tasarım konusuna erken sayılabilecek yaşta iyi bir giriş yapmasını istiyoruz.

Disiplini ve gerekli yazılımları öğreneceği bir yol çizmek istiyoruz. Nasıl başlamalıyız, üniversite gibi okul gibi eğitim kurumları haricinde özel olarak bu eğitimi veren farklı kurumlar, oluşumlar veya kişiler var mıdır?

Bilenler aydınlatabilirse ve tavsiye verebilirse çok sevinirim.
0
calmdown
(04.01.21)
Beklediginiz yonlendirme olmayacak belki ama oncelikle nesneleri birlikte inceleyerek baslayin. Bir kahve makinesi olsun, bir bardak olsun, gunluk hayatta kullandigimiz objeleri ergonomi ve estetik baglaminda okumasini yapin. Tasarimcinin tasarimi yaparkenki niyetini okumaya calisin. Bu on hazirlik icin cok onemli. Sonraki asamada maya, 3dmax, blender vb gibi 3d programlarin calisma mantigini cesitli kurslar vasitasiyla kavramasini saglayin.

Dedigim gibi gunluk hayattaki gozlem aliskanligi cok onemli. Sorunuza direkt bir yanitim yok. Endtas cok komplike bi alan, bu konuda yetkin egitim kurumlari var midir bilmiyorum. Universitede Mimar Sinan ya da Marmara'yi zorlarsa iyi bi egitim alir zaten. O vakte kadar bahsettigim temelleri atarsa harika olur.
0
msb
(04.01.21)
Sektorun icinden bildiriyorum, program dediginiz seyler bikac ay icinde ogrenilebilecek hatta uzmanlasilabilecek bisey diyebilirim. Onemli olan ve mezunlarin neredeyse tamaminda eksik olan sey ise kultur. Tasarim kulturu, teknoloji kulturu. Formlar nereden gelir, bir urun fikirden son urune nasil gecer bunlari bilmek Tasarimci bir muhendis degildir ama plastik bir urunun nasil uretildigini, kaliplarin nasil calistigini bilmelidir.

Endustriyel tasarim altinda cok fazla uzmanlasilabilecek alan var. Ilgisini daha cok hangi alanlar cekiyorsa o alanlarda arastirma yapmaya baslasin, urun skecleri yapsin -skec yapmak da urunu anlamaya yardimci olur-, o tarz urunler gecmiste nasil yapiliyormus bugun nasil yapiliyor, sektorun buyuk kucuk isimleri, ne gibi yenilikler getirmisler vs. Imkan varsa bu alanlarin fuarlarina gitsin, firmalari tanisin, bir x firmasi, y firmasindan neden farkli, neden daha iyi, bunlari gozlemlesin.

Endustriyel tasarim bence okulda ogrenilebilecek bir meslek degil, ben calistigim sektorun icindeyim sizin cocugunuzun yasindan beri, bana okulun kattigi %30’sa tecrubelerin ve kulturun kattigi %70’tir diyebilirim.
0
mirafiori
(05.01.21)
(20)

bim de satılan toblerone un tadı vs migros da satılan toblerone

ala09
aralarında fark var mı sizce?
aralarında fark var mı sizce?
0
ala09
(02.01.21)
Neden olsun? İkisi de turkiye pazarında satılıyor. Şu an açıp bakamayacağım muhtemelen de Türkiye de üretiliyor. Ama ülke değişince değişir.
0
allah yazdiysa bozsun
(02.01.21)
İndirim marketlere farklı ürünler gidiyor.
Yerli ürünler için bile geçerli örneğin sütaş, nestle vs.
0
rewlack
(02.01.21)
İmkansız. İkisi de aynı yerden tedarik ediyor.
0
himmet dayi
(02.01.21)
Tobleron u bilmem de Beypazarı sodada var bence farklılık ama ispat edemiyorum o ayrı tabii:) ayrıca imkansız da değil.
0
primetime
(02.01.21)
Migrostan aldığım fuirt nut trde üretilmiyor. Bence fark yoktur.
0
Denton
(02.01.21)
Nutella da var mesela. Farklı içerik gidiyor buna artık eminim.
0
lion de la Turquie
(02.01.21)
fark tadı var.
üreticiler farklı satış yerlere farklı ürün veriyor.
şöyle söyleyeyim ülker çikolatalı gofretin bile 5-6 farklı çeşidi var.
siz ucuza aslında kalite olarak düşüğünü alıyorsunuz.
0
alt4y
(02.01.21)
toblerone'u bilmiyorum ama gerçekten yukarıdaki yorumlarda yazılı tat farkı var, ben bunu ilk kola'da farketmiştim. daha şekerli gelmişti. sonra ülker çikolatalı gofrette fark ettim. resmen damağımda yağ tadı kalmıştı.
0
trajikomix
(02.01.21)
Var. Mesela BİM'de satılan çokonatlar ile BİM haricinde satılan çokonatlarda farklı. (bkz: tağşiş )
0
berkan11
(02.01.21)
ucuzluk marketlerde satılan bir çok ürün diğer yerlerden aldıklarınızdan farklıdır. Bir markanın tereyağlarında ambalaj etiketinde ki bit kadar yazıları okuduğumda bunu görmüştüm . Migrostan aldığım üründe %85 süt yağı içerir yazıyordu ama ucuzluk marketlerde 15 tl daha ucuz olan aynı ambalaja sahip ürün etiketinde bu oran %65 ti..
0
delikedidilimiyedi
(02.01.21)
Evet var. Mümkünse Bim'den hiçbir gıda ürünü almamak lazım.
0
msb
(02.01.21)
Saçmalıyorsunuz. Fark varsa ve dediğiniz gibi içeriklerde bu görünüyorsa ispatlamanız çok kolay. Birebir aynı olan ürün ve bir pakette 85, diğerinde 65 ve buna benzer şeylerden bahseden arkadaşlar lütfen ispatlayın ve biz de bilinçli tüketici olalım. Ancak hafızanız sizi aldatıyor bence.
0
adivar
(02.01.21)
Arkadaslar her yorum tam aksi iki gorusu savunuyor hepsine tik atiyorum ama cevap bulamadim :(
0
🌸ala09
(02.01.21)
tobleron değil ama ismini vermeyeyim başka gıda ürünleri için konuşuyorum, birebir aynı ürünlerin üretim reçeteleri migros, bim ve a101 hepsi için farklı. adamlar bizden teklif isterken max üst fiyat veriyor, yani sattığımız ürünün fiyatını biz değil alıcı belirliyor, biz de kar etmek için ona göre reçeteyi düzenleyiyoruz, tabii bu bimìn bilgisi dahilinde.bu fiyata bu malzeme diyoruz onaylar alınıp üretim yapılarak sevk ediliyor.

@adivar fark varsa ispatlamak kolay demiş. İspatlasan ne olacak sanki, yapılan kanunen yasak değil ki, her şey yasalara uygun. Etik kısmı tartışılır orası ayrı.
0
zikardo
(03.01.21)
Evet yapılan kanunen yasak değil ve etik dışı değil. İspatıda çok kolay. Ayrıca merak edenler BİM'den bir çokonat alsın bir de merkezi bir yerden bakkaldan veya tekelden çokonat alsın (tabii o satıcılarında BİM veya migrostan tedarik etmemiş olması önemli) ayrıca dikkatli bakarsanız ambalajlarında bile ton farkı var.
0
berkan11
(03.01.21)
@berkan11 +1.

arkadaş güzel özetlemiş. tağşiş denen durum var ve yasak değil. hiçbir ürün tek noktadan çıkmaz. farklı üretim hattından ve içerikten gelen üretimler çok farklıdır. mesela amerikan coca cola sını içenler türkiyedeki kolanın yoğun şeker aromalı olduğunu hemen anlayabilir. bitli baklavanın kör alıcısı vardır sözü boşa değil. her mal satılacağı yere göre imal edilir. hee bir de aradaki tat farkını herkes anlayamayabilir. bu da normal. ancak bu sadece türkiye değil tüm ülkelerde olan bir durum değil. ukraynada yaşıyorum buradaki atb market bim benzeri ama Silpo market migros ayarında. aynı ürün alıyorsunuz ama arada ciddi tat farkı ve aslında kalite farkı var.
0
ada meltemi
(03.01.21)
tağşiş nasıl yasak değil? tarım bakanlığının tağşişi ifşa ettiği listeler ne o halde

@zikardo şunu söylemelisin, reçetesi farklı derken,
misal bi çikolatanın normalinde, 20% kakao tozu olsun.
bim tavan fiyatı düşük tutuyor,
sen de %15 kakao tozu koyup, üzerine %20 mi yazıyorsun? (böylesi skandal zaten)
yoksa 3.kalite kakao tozundan %20 mi koyuyorsun
0
esref
(03.01.21)
migros'taki tobloreno ile bim'de satilan toblerone'un farkli olacagi hic aklima gelmezdi aga. ben mi cok safim bunlar mi cok seytan?
0
baldur2
(03.01.21)
@esref
hammadde oranları farklı olabilir, hammadde kalitesi farklı olabilir, birebir aynı tadı veren ama fiyatı farklı katkı maddeleri olabilir,hepsi mümkün. Tabii ki üzerindekiler kısmında neyse onu yazıyorsun. o sebepten zaten yaptığın yasal. Gıda mevzuatı nedir ne değildir araştırın, mevzuata uyduğu sürece yasal olarak bir sıkıntı yok.

Sıkıntı şurada devlet gıda firmalarının isteğiyle o mevzuatte sürekli oynamalar yapıyor, 3 sene önce peynir ya da tereyağı olarak tanımlanan şey ile güncel mevzuattaki tanımlar farklı. eski mevzuatta adına peynir diyemeyeceğin karışımlara güncel mevzuatta gayet peynir diye satabiliyorsun, yasal ve sıkıntı yok. Yani en başta devlet vatandaşını koruması gerekirken o izin veriyor bu işlere.

Bak mesela bizim sektörden bir örnek vereyim. Üretimin en dibi, çer-çöp-hurda diyebileceğin malzeme. 6 ayda bir devlet mevzuatı değiştiriyor. O hurda malzemeyi hammadde olarak kullanmak 6 ay yasak iken sonra bir anda serbest oluyor, firmalar 6 ay boyunca stoklayıp sonra serbest hale gelince birden piyasaya sürüyor ve tüketiyor.

ayrıca son olarak şunu söyleyeyim, çalıştığım firma çok büyük ve risk alamaz, o yüzden ambalaj üzerinde içerik neyse onu yazıyor tam olarak. Ama bunu denetleyen hiç bir devlet kurumu yok, yani isteyen istediği gibi yanıltıcı bilgi yazar kolay kolay da yakalanmaz.

mesela ürünlerin üzerinde kalori bilgileri yazan tablolar falan var ya, onlarda yalan ve uydurma tamamen. her sektörde belli şablonlar var, herkes aynısını kopyalıyor kimse kendi ürününe analiz yapıp kalori besin ölçümü falan yapmıyor yani.
0
zikardo
(03.01.21)
esref, tağşiş yasak değil kanuni ama yanlış bilmiyorsam tağşişin belli bir nispeti var. Buradaki durum firmaların mevzuata uyup uymaması. (ki çoğuda uyuyor kimse itibarına leke sürmek istemez),

baldur2, BİM'de ki durumun benzeri Migros içinde geçerli :)

zikardo, bahsettiğin tablolar su şirketlerinde de uydurma mesela değerler mevsimsel olarak değişebiliyor ama etiketler hep aynı.
0
berkan11
(05.01.21)
(2)

Radyo almak istiyorum

1bir1bir1
Selam ve harika nice yıllar dilerim Radyo almak istiyorum. Eski usul olsa da olurdu ama günün imkanlarıyla yapılmış bir radyo da olur diye önüme çıkana bakıyorum ama anlayamıyorum da:Şu cihaz yani özellikleri ve fiyatı nasıl, ne dersiniz? Tavsiyeniz var mı?https://m.trendyol.com/atasbey/nostaljik-bl
Selam ve harika nice yıllar dilerim

Radyo almak istiyorum. Eski usul olsa da olurdu ama günün imkanlarıyla yapılmış bir radyo da olur diye önüme çıkana bakıyorum ama anlayamıyorum da:

Şu cihaz yani özellikleri ve fiyatı nasıl, ne dersiniz? Tavsiyeniz var mı?

m.trendyol.com
0
1bir1bir1
(01.01.21)
selamlar,

bu radyodan kardeşim almış, görüntüsü güzeldi.
çok yüksek bir kalite beklemeyeceksen iyi radyodur.
0
admin
(01.01.21)
Aynisindan anneme aldim. Tabii kaliteli bir sey degil ama bol fonksiyonlu. 100 uzeri frekanslari calmiyordu bildigim kadariyla.
0
msb
(01.01.21)
(2)

Anneye Telefon Önerisi

paramolacak
Selamlar,Klasik bir soru olan Anneye telefon önerilerinizi almak için karşınızdayım.Bütçe: Maksimum 1.500 tlİhtiyaçlar: Alo desin, Whatapp, Facebook,İnstagram, Pineterest ve kamera Sevgiler
Selamlar,

Klasik bir soru olan Anneye telefon önerilerinizi almak için karşınızdayım.

Bütçe: Maksimum 1.500 tl
İhtiyaçlar: Alo desin, Whatapp, Facebook,İnstagram, Pineterest ve kamera

Sevgiler
0
paramolacak
(29.12.20)
Hocam verebileceğim en önemli tavsiye şudur: Ekranı olabildiğince büyük olsun. Belki 4-5 sene önce Huawei Mate 7 aldım, hala severek kullanıyor. Neden çünkü ekranı kocaman. O 1500 TL'ye en büyük hangi ekranı alabiliyorsanız alın derim.
0
msb
(29.12.20)
ben mi a2 lite aldırmıştım ancak bu son fiyatların yükselmesinden önceydi. standart kullanıcılara önerdiğim telefon redmi note 9, onun da fiyatı 2300 civarı. o nedenle 1800-2000 TL bandındaki herhangi bir xiaomi telefon yeterli olacaktır. (ya da benzer bir çinli marka da olabilir, ama Huawei biraz fiyat/performans oranı düşük, o nedenle oppo, realme gibi alternatiflere yönelin derim)
0
ufoozgur
(29.12.20)
(4)

uyuyamamak Volume 1314141414

duyurukullanıcısı
yatağa giriş 00.00 uyuma 03.00uyanış 06.00 - 06.30boş günüm iseyatağa giriş 02.00 uyuma 05.00 - 06.00uyanış 10.00 - 11.00haliyle zombi gibi gezme durumu.her gün böyle. şu günde uykumu aldım diye bir durum yok.sorunlar ;1- beyinde dönen 7bin tane sorun. uyutmuyor.2- geceleri
yatağa giriş 00.00
uyuma 03.00
uyanış 06.00 - 06.30

boş günüm ise

yatağa giriş 02.00
uyuma 05.00 - 06.00
uyanış 10.00 - 11.00

haliyle zombi gibi gezme durumu.

her gün böyle. şu günde uykumu aldım diye bir durum yok.

sorunlar ;
1- beyinde dönen 7bin tane sorun. uyutmuyor.
2- geceleri gelen sol arka baldırdaki hafif ağrı.
3- kaliteli yatak a rağmen uygun pozisyonu bulamama. sağa sola dönme.
4- 3-4 tane yastığa rağmen kafayı konumlandıramama. yastıklar dandik. terletiyor olabilir
5- pijama yok. boxer, tshirt veya esofman.
6- psikolojik olarak çalıştığın odada uyuma durumu homeoffice.
7- temiz hava sorunu. kömür yakan yerler var. pencereyi açsam bazen kötü koku geliyor.
8- belki çok laptop, tv'ye maruz kalmak.
9- evde spor yapmaktan sıkılmak, yapmamak.
10-coronayı saymıyorum.

eskiden çözüm olan şimdi olmayan şeyler,
1- 2 bira içip yatmak
2- youtube'dan en az 2 saatlik tartışma programı açıp yatmak
3- kahve içip yatmak.

duyurunun uyku eksperlerinin önerisi nedir?
0
duyurukullanıcısı
(25.12.20)
Valla biraz düz ve klasik olacak belki ama bir gün hiç uyumayip ertesi gün düzene konulabilir gibime geliyor. Bir de yatağa girişte telefon ile bağı kesmek. Mümkünse uzağa hatta başka odaya koymak olabilir.
0
Amaranta ursula
(25.12.20)
atarax içip uyuyorum aşağısı kurtarmıyor:)
0
suicides underground
(25.12.20)
melatonin candır.
0
msb
(26.12.20)
www.youtube.com

Bu video çok iyi gelmişti bana. Hala da gelir. Ses düzeyini iyi ayarlarsan uyumana yardımcı olur diye düşünüyorum. telefonu kenara bırakacaksınız ama. telefonla oynamak yok :)
0
gelbanagorbeniaskinneyledi
(26.12.20)
(4)

kadıköy civarında bir sanayi işi

nahtoderfahrung
nerde yaptırabilirim merkezde, büyükçe bir plastik parçanın ortasındaki bir rulmanı yuvasından söküp yenisini takmam lazım çekiç mekiç vurursam bütün apartman kapıma gelir biraz çekic+takozla denedim yerinden oynamadı çok sert vurmam lazım. etrafımda araba tamircileri falan var rica etsem veya cüzi
nerde yaptırabilirim merkezde, büyükçe bir plastik parçanın ortasındaki bir rulmanı yuvasından söküp yenisini takmam lazım çekiç mekiç vurursam bütün apartman kapıma gelir biraz çekic+takozla denedim yerinden oynamadı çok sert vurmam lazım. etrafımda araba tamircileri falan var rica etsem veya cüzi bir miktar versem yardım ederler mi sizce?
0
nahtoderfahrung
(19.12.20)
araba tamircileri halleder. büyük çekiç boruyla 2 defa vursalar tamam, olmazsa çektirme ile çekerler.

aslında iki dakka apartman önüne insen orda da olur. nerde bulcan yasak günü tamirci.
0
killerbee
(19.12.20)
@killerbee abi riske girmek istemiyorum buradaki millet çok çıtkırıldım en ufak bi sese celalleniyorlar, herkes tetikte birini şikayet etmeye yer arıyor
0
🌸nahtoderfahrung
(19.12.20)
Koşuyolu sanayi. Carrefour Nautilus'un orada.
0
msb
(19.12.20)
E5'in altında netilus'un orda birkaç dükkan var. Orda olmazsa bostancı oto sanayide tonla kaportacı var.
0
himmet dayi
(19.12.20)
(7)

Covid test sonucu ne zaman çıkar?

msb
Sabah 11 gibi gitsem özel bi yere sonucu ne zaman çıkar?Bir de nerede yaptırsan Kadıköy/üsküdar civarında?
Sabah 11 gibi gitsem özel bi yere sonucu ne zaman çıkar?

Bir de nerede yaptırsan Kadıköy/üsküdar civarında?
0
msb
(17.12.20)
Ertesi sabah çıktı benim. Kosuyolu medipol de yaptırdım.
0
allah yazdiysa bozsun
(17.12.20)
hızlı testler var birkaç saate çıkıyor ama enabıza düşmüyor ne kadar güvenilir bilmiyorum.
0
condom kurşunu
(17.12.20)
hasanpaşa'da gelişim tıp var, tavsiye ederim.
ama gitmeden önce arayın.
test yapıyorlar da bazen bazı şubelerinde kalmayabiliyormuş geçici süreliğine.
arkadaşım aynı günün akşamına almıştı sonucu.
0
blatta hiberna
(17.12.20)
@allah yazdiysa bozsun, yakinligi sebebiyle ben de orada yaptirayim diyordum aslinda, ertesi sabah hafta sonu oluyor bi sikinti olur mu acaba?
0
🌸msb
(17.12.20)
Sevgilim şehir hastanesinde yaptırmıştı akşamına çıktı sonuç. Özel hastaneler bazen sisteme geç girebiliyor, hastanenin kendi sonuç sayfasından takip edin bence yaptırdıktan sonra.
0
Hallegadola
(18.12.20)
Geçtiğimiz cuma K.çekmece de öğleden sonra saat 2 gibi özel hastanede yaptırdım pcr testi. Gece saat 1 den sonra enabız'a düştü sonucu.
Gece saatlerinde belli olur anlayacağın, tabi yaptırdıgın gün anormal bir test talebi olmadıysa
0
birbilsem
(18.12.20)
@msb anneme hafta sonu test günü vermişler devlet hastanesinde. Olmuyordur galiba.
0
allah yazdiysa bozsun
(18.12.20)
(15)

macbook içinde işletim sistemi kalmadı...

soru icin geldim
yanlışlıkla sildim,yanlış işlemler yaptım. cihazımın garantisi yok yazılımsal olarak çöp durumda ve kurtaramıyorum şuan. apple servisleri yazılımsal işlemler için ücret talep ediyor mu?
yanlışlıkla sildim,yanlış işlemler yaptım. cihazımın garantisi yok yazılımsal olarak çöp durumda ve kurtaramıyorum şuan. apple servisleri yazılımsal işlemler için ücret talep ediyor mu?
0
soru icin geldim
(17.12.20)
Sorun degil, 16 gb bi bellek bulup baska bi bilgisayardan kurulum diski olusturup bilgisayari o usb disk'le calistiracaksiniz. internette detaylari var.
0
msb
(17.12.20)
hocam baktımda. indirilecek dosyayı bulamadım. temiz bir kurulum yapmama yardımcı olabilir misiniz? elimde şuan windows bilgisayar kaldı nasıl halledebilirim sorunu?
0
🌸soru icin geldim
(17.12.20)
Internet recovery diye bir olay var, internete bağlanıp sıfırdan kuruyor işletim sistemini. Mac'i açarken cmd+alt+R ve güç tuşuna basılı tutun, çıkan ekran sizi yönlendirir.
0
plutongezegendegilmi
(17.12.20)
bilgisayarı aç. açılma sesi gelince cmd+R yi basılı tut. kurtarma modunda açacaktır. internete bağla. indirip yükler.
0
helenart
(17.12.20)
internet recovery olmuyor 10 kez denedim hocalarım. hatta eski sürüm yüklemede olmuyor.
kurtarma sunucusundaki yükleyici bilgileri hasar görmüş hatası var. diğer recovery seçeneklerinde de olmuyor
0
🌸soru icin geldim
(17.12.20)
macos iso dosyasını indirip, başka bir mac'te usb'ye mount ediyordun. Ben gerektiğinde bir kere öyle yapmıştım. Windows'tan yapmak zor olabilir çünkü flash'ı mac os extended bilmemne dosya sistemiyle formatlamak gerekiyordu :/
0
nhk ni youkosu
(18.12.20)
o zaman muhtemelen saat hatası vardır.

yükleme ekranı gelince yukarı da "mac os izlenceleri, dosya, düzen, izlenceler..." gibi bir bölüm olacak.
oradan izlencelere tıkla. terminali çalıştır.

date 1218002420 gir. (<= 18 aralık 2020 00:24 ).
0
helenart
(18.12.20)
Aynı sorunu en az iki üç kere yaşadım acemilikten dolayı. Korkmayın düzeltilebilen birşey. Yakınlarınızda başka bir macbook varsa çok kolayca hallediliyor. Eğer windows varsa sadece Transmac yazılımı ve internetten kolayca download edilebilen bir osx sürümü lazım( hangisi uyumluysa) yazılımı indirdikten sonra transMac uygulamasıyla usb diske boot yapıyorsunuz. Sonra açılışta cmd+ shift kombinasyonu olması lazım boot ettiğiniz usb diski seçip yüklemeyi başlatıyorsunuz. Eğer 2015 öncesi bir macbook ise terminalden tarih ayarlarını düzeltmeniz gerekebiliyor bazen
0
ishak77
(18.12.20)
Bu arada 2008 model bir macbook için güncel tarih ayarlarını yapmak sorunu çözmemişti tarihi 2015 gibi nispeten eski bir tarihe ayarladığınızda yükleme başlıyor , garip ama ben böyle çözmüştüm
0
ishak77
(18.12.20)
2013, garantisi falan olmayan dışarda tamir görmüş bir air ile benzer şeyleri yaşadım. ücretsiz olarak telefonda destek verdi apple türkiye, birkaç teknisyen çözemedi. sonra en son denk geldiğim kişi bana öyle bir taktik verdi ki 5 dakikada normale döndü düzelti. çok hızlı ve basit bir komut sistemiyle çözdüler.

format atmaya çalışırken yazılımı çökertmiştim ben de.
0
reanarchy
(18.12.20)
dostum geçmiş olsun. bende de var macbook nasıl sildin işletim sistemini onu da söyleyebilir misin ben de dikkat edeyim de silmeyeyim.
0
condom kurşunu
(18.12.20)
@reanarchy böyle bir şey yazıyorsanız çözümü de yazmalısınız. gerçekten inanılır gibi değil. ya dalga geçiyorsunuz insanlarla ya da ne yazdığınızın farkında değilsiniz.
0
asabi
(18.12.20)
@asabi, neye dayanarak dalga geçtiğimi düşündün? çok ilginç geldin. arkadaşın sorusu açık, apple yazılımsal işlemden ücret talep ediyor mu? ben de uzaktan yardım ile ücretsiz olarak çözdüğümü belirtmişim işte niye böyle celallendin anlamadım ve komik buldum. :)
0
reanarchy
(18.12.20)
arkadaş şu cümleyi görüp bilip söylemediğini düşündü bence.
"öyle bir taktik verdi ki 5 dakikada normale döndü düzelti."

neymiş o taktik söyle diyor yani. Ama sonrasında komut dediğin için kodu hatırlamayacağını tahmin ettim ben mesela.
0
nhk ni youkosu
(18.12.20)
dediğin gibi zaten benim tek başıma yapabileceğim veya hatırladığım bir şey olsa elbette paylaşırdım ama format atmaya çalışırken macbook'u çökertmemden de anlaşılacağı üzere çok da hakim değilim bu konuya. ama uzman bir apple destek çalışanı çok küçük bir dokunuşla 3-4 farklı destek ekibinin çözemediği şeyi basitçe çözdü. burada vurgulamaya çalıştığım nokta uzaktan yardım ile gayet de ücretsiz bir şekilde apple çözüm üretiyor.
0
reanarchy
(18.12.20)
(10)

Kız arkadaşa "Çin Malı" hediye olur mu?

norules
Kız arkadaşıma evi için gayet hoş tasarımlı bir dekoratif masa saati alacaktım ki, ürünü detaylıca incelerken üzerinde "Made in China" yazdığını gördüm. Ama saat güzel de bir şey. Kıza Çin malı hediye almak haneye eksi puan yazar mı, ne dersiniz?
Kız arkadaşıma evi için gayet hoş tasarımlı bir dekoratif masa saati alacaktım ki, ürünü detaylıca incelerken üzerinde "Made in China" yazdığını gördüm. Ama saat güzel de bir şey. Kıza Çin malı hediye almak haneye eksi puan yazar mı, ne dersiniz?
0
norules
(17.12.20)
Apple ürün de alsan made in china yzıyor. Buna eksi puan yazan kızdan uzaklaş bro kafan rahat olur.
0
Take it away honey
(17.12.20)
olmaz, ayıp.
0
msb
(17.12.20)
Hediyenin menşei olmaz ahah. Al gitsin.
0
Benyinegulerim
(18.12.20)
buna eksi puan verenden uzaklas +1

al gitsin.

barbie merakimdan dolayi eski erkek arkadasim bana barbie almisti ama barbie olmayan barbie. sadece oturup gulmustum. komiklikten ve sempatiklikten arti puan olmustu bence. :d artik "eski" sevgilim olmasina ragmen sakliyorum hala o cakma barbie'yi.
0
batlegolas
(18.12.20)
Çin malı hakkında "kalitesiz ürün" izlenimi olan kızdan/erkekten kaçılmalı. "Çin malı almış, kesin ucuzdur bu" diye düşünecek biriyse aldığın hediyenin bir kıymeti yok, böyle düşünmeyecek biriyse Çin malı olmasının önemi yok
0
anladespina
(18.12.20)
Cin dunyanin hakimi olcak kesin artik bu algiyi degistirin degistirmeseniz de onlar degistirir zaten sadece zaman geciyo akilli davranip daha once hareket etmis olursunuz
0
kushkush
(18.12.20)
Abi seviyorsan Almandan şaşmayacaksın ama gönül eğlendiriyorsan Çin de olur.
0
guitarissimo
(18.12.20)
Uyduruk bir sey değilse bence sorun olmaz
0
baal
(18.12.20)
Soru ciddi mi diye yazmayı düşünürken cevapları okudum da, Allah kolaylık versin. Cevap vereyim; "benim için" menşei değil ama kaliyesi önemlidir. Çin sadece tek bir kalitede ürün satmıyor. Ama arkadaşınızın bu konuda önyargıları varsa bilemem.
0
SiyamkedisiZorro
(18.12.20)
eksi puan yazıyorsa o kızla ben takılmazdım. senin bileceğin iş.
0
bohr atom modeli
(18.12.20)
(17)

götüren götürmemiş mi?

Pertev nail
merhaba, kafamı kurcalayan bir durumu sormak istiyorum.şu anda 40 yaş üzeri olan, geçmişte orta gelire sahip insanlar arsa, ev, araba falan alarak şu an maddi olarak çok iyi duruma geldiler. istanbul'da tüm arsalar doldu, herkesin arabası var, ev almak mümkün değil. son yıllarda işe başlamış, babada
merhaba, kafamı kurcalayan bir durumu sormak istiyorum.

şu anda 40 yaş üzeri olan, geçmişte orta gelire sahip insanlar arsa, ev, araba falan alarak şu an maddi olarak çok iyi duruma geldiler. istanbul'da tüm arsalar doldu, herkesin arabası var, ev almak mümkün değil. son yıllarda işe başlamış, babadan bir şey kalmayan gençler bitik durumda. bırakın evi düzgün bir araba dahi almaları en az 5 yıl yemeden içmeden çalışmakla mümkün.

velhasıl, alan almış, götüren götürmüş gibi geliyor bana. satın alma gücünün görece iyi olduğu zamanlar bir daha gelecek gibi durmuyor. reel ücretler yerlerde. ne yapsın bu gençler?
0
Pertev nail
(17.12.20)
valla yapacak bi şey yok.
aynen dediğiniz gibi.
yapacakları tek şey var aileboyu calısıp hayatları boyunca 1 ev sahibi olmak.
0
sizofren06
(17.12.20)
20 yıl öncede aynı muhabbet ediliyordu çok iyi hatırlıyorum. ama haklısın çok daha zorlaştı ve zorlaşyor.
0
intihar etsem de kendime gelsem
(17.12.20)
onların çocuklarına kalacak. ailesinde mal mülk olmayan bir şeye sahip olamaz.
0
Andrew
(17.12.20)
İş hayatına 2000'lerin başında atılmış olan insanları gözlemliyorum çevremde, çoğunun kafası çalışmıyor. Canavar gibi gençler iş arıyor ama.

Bi tanesi ile sıklıkla muhatap oluyorum, kesinlikle beynini kullanmaması gereken bir işten ekmeğini kazanmalıymış. Galerici tipi var. Ortalarda geziyor bi halt yapıyormuş gibi, tek küpesine tükürdüğüm. Neyse. Onlardan çok daha nitelikli insanlar şimdi iş arıyor velhasıl. Yani, katılıyorum.

KPSS'de bile, 73'ler, 75'lerle 2006'da atanan mimar, mühendis tanıyorum. Şimdi girenlerin 95'i garantilemesi gerekiyor atanabilmek için yazık ki.
0
gayda
(17.12.20)
dünyada yeni nesil için bi şey kalmadı. şanslı %1-2'lik kesim youtuber, influencer falan olup oradan yürüdü. %5-10 kadarı da gece gündüz çalışır, 10 parmağında marifet olur, zaten işkoliktir vs. o şekilde devam eder.

şu an dünyada teknik lise veya üniversite öğrenimi görüp de haftada 40 saat mesaiden sonra "ben yokum eyvallah" diyebilecek lükse sahip, fazla kazandığında ek mesai ücreti alabilen, kazandığı parayla ev-araba alma şansına sahip olan insan sayısı çok az.

durum türkiye'de ekstra kötü diğer yerlerde de çok iyi değil. geçen hollanda için bir tablo görmüştüm reddit'te. maaşlar yıllardır yerinde sayıyor ama enflasyon da düşük zaten, eyvallah iyi güzel ama atıyorum 10 yılda gelir %20 artmışsa aynı dönemde ev fiyatı %200 artmış, bu tarz acayip bir fark vardı.

biz aç karnımızı doyuramıyoruz daha ama dünyanın en gelişmiş ülkelerinde bile artık gençler mal mülk sahibi olmakta zorlanmaya başladı. kanada desen hepsine çinliler çöktü mesela.

parayı sahip eden grup her geçen gün biraz daha güçleniyor, dünyanın her yerinde zenginler daha da zengin olurken insanlar kitleler halinde fakirleşiyor ama neyse biz jeff bezos övmeye, elon musk yalamaya, "çalış senin de olur" zihniyetiyle hiçbir şeyi sorgulamadan yaşamaya devam edelim. kesin tembel olduğumuz için fakirizdir hepimiz.
0
der meister
(17.12.20)
son yıllarda işe başlamış -görece genç- bir insanın hayali, amacı neden ev araba almak olsunki? bunu da bi düşünmek gerek.

ne yapsınlar? göç edebilirler.
0
jimjim
(17.12.20)
''Götüren götürmüştür'' demek çok iddialı hemde haksız bir itham. Bu muhabbet 20 yıl öncede vardı daha eskidende de vardı. Ülkemizde maddi durumu kötü olanlar olduğu gibi maddi durumu çok iyi olan bir çok insanda var. Mesela tacirler, iş adamları, doktor, mühendis, mimar, avukat gibi görece gelir seviyesi yüksek kesimler mevcut. 1980'lerden itibaren Türkiye'de hızla artan orta sınıf var. Bunun haricinde ev fiyatları arzın talebi karşılayamamasından kaynaklı olarak yükseliyor. Merkezi yerlerdeki ev fiyatları artık şehirleşme ve rant dolayısıyla normal insanların alabileceği noktada değil. İstanbul için konuşmak gerekirse İstanbul'da 3 farklı gelir grubu var zengin, orta, fakir ve her sınıfın yaşadıkları semt, o semtlerdeki ev fiyatları, kiraları, temel tüketim ürünleri ve erzak fiyatları farklı.
0
berkan11
(17.12.20)
Ben tam 30 yaşındayım, sakın gösteriş gibi algılanmasın ama benim de evim (kredili tabii ki) arabam (kredisi bitmek üzere) var. İkisinde de ailemin tek kuruş bir katkısı yok. Yani halen mümkün bu tarz şeyler. Her ay çok az da olsa bir birikim yapmak, birikimleri değerlendirmek, sürekli kazancı artırmaya odaklanmak, kazancın agresif bi şekilde artabildiği sektörlere yoğunlaşmak, sonra da devletin dağıttığı negatif reel faizli keriz kredilerini yakalamak şeklinde bir formülüm var, şu ana kadar tıkır tıkır işliyor. Burada kilit nokta şu, cazip olan sektörler çok değişti. Mesela 80'lerde bankacılar, 90'lar ve 2000'lerde inşaatçılar çok kazanıyorken, şu anda bilişimciler nispeten daha rahat bir hayat yaşıyor. Bu rüzgarı da yakalamak önemli.

Ancak yeni nesil müthiş bir negatif propaganda ve "yapamazsınnnn" ile büyüyor ki böyle bir kariyeri hayal bile edemiyorlar şu anda. Ama bu ülkede dediğim gibi kalburüstü bir beyaz yaka sınıfı var ve ciddi paralar kazanabiliyorlar. Hatta internet sayesinde global pazardan iş almanın kolaylaşması ve döviz - tl dengesinin alt üst olması dolayısıyla çok düşük döviz rakamının bile türkiyede iyi bir hayat yaşamaya yetmesi bunu daha da cazip hale getirdi. 90'ların çocuklarının hayal edemeyeceği fırsatlar var şu anda elinizde. Ancak bunu ne bileyim yazılımla uğraşmak yerine ekşide siyaset tartışmak için kullandığımızdan fark edemiyoruz.
0
roket adam
(17.12.20)
Okul okumayıp erken yaşta iş hayatına atılarak bütün fırsatları zorlarsan belki götürme şansın olabilir.

Üniversite okudun ve ilk yılında kazanıp kalmadan bitirdin. Şansın çok iyi gitti hemen iş buldun diyelim. Yaş oluyor 23. Çok özel bir yeteneğin yoksa başlangıçta alacağın en iyi özek sektör maaşı 6-7 bin. Ayda 2 bin kenarı atsan yılda 24 bin yapar. Maaşın arttı ve 50 bin kenarı attın diyelim yine değişen bir şey yok. Bir ev bir araba yemeden içmeden 20 sene sürer en az.

Çevremde 30'larındaki bir doktorun hiçbir şeyi yok. Mühendislerin de aynı şekilde. Ama okumamış ve hayata erken atılmış olanlardan iyi durumda olanlar var
0
kickboxer
(17.12.20)
Kafasi yatirima birikime calisan insan okusa da okumasa da bir seyler sahibi olabiliyor. Burada kilit nokta tuketime ne kadar mesafeli yaklastigin. Kendi adima ortalamanin epeyce uzerinde kazaniyor olmama ragmen birikimmis yatirimmis hic o kafalarda olamadim. Kazandigini gunubirlik harcayanlardandim ama belki bi son 5-6 aydir bir seyler kafama dank etti, olgunlastim sanirim :) 3-5 kenara atiyorum, belki bi krediye vb girerim.
Bu arada alan aldi satan satti fikrine katilmiyorum, yatirimlik arsa hala var, yatirim olanaklari kolay kolay bitmez ama ozellikle yeni nesilde de ogrenilmis bi caresizlik yok degil. İnanmiyor olacagina.
0
msb
(18.12.20)
mesela kickboxer'ın hesabından gidelim. yılda 24k kenara attın, dolara bastın örneğin oldu sana yılda 35k. İki senede 70 bin etti. İki sene sonunda 70 bin üstüne devlet vergi indirimi yaptı ya da düşük faizli keriz kredisi çıkardı, azıcık borçlanıp 100 binlik araba aldın. 2 sene içinde araba oldu mu 200 bin. noldu, 4 senede 200 bin tl servet yaptın.

bu fırsatları yakalayamayan arkadaş ayda 2 bin tl kenara atsam ne olacak dedi, atsa bile 24*4 anca 96 bin kenara koyabildi, onu da evlilikti, gezmesiydi oydu buydu yemediyse. fırsatları değerlendiren vatandaş tam iki katı servete ulaştı. yani bu iş biraz bununla ilgili. ilk aracımı alırken 88 bin tl kredi çekip 134 bin tl'lik bir araç almıştım, 3 sene krediliydi. herkes manyak mısın olum dedi, şu an o aracın kullanılmış ikinci el hali 300 bine gidiyor, hadi 270 olsun. evet ödemek kolay değildi ama kredi faizlerini düşsen bile çok ciddi bi para birikmiş oldu. yeni mezun arkadaşlar bu sistemi biraz anlamakta zorlanıyorlar genel gördüğüm. bir de instagram jenerasyonunun getirdiği acayip bi tüketim hırsı da var tabii. tüm bunları alt alta yazınca, okuyabilenler ve iyi kötü kazanabilenler için dünyanın çok az yerinde olan acayip fırsatlar var bu ülkede. garip boşluklar var yani enteresan bi şekilde.
0
roket adam
(18.12.20)
fakat şu var, mesela yaşıtlarım ev araba aldı belki ama ben deli paralara bilgisayar, kamera, lens yatırımı yaptım. Cidden bilgisayar + kamera + lens'in biraz üstüne 2015'te araba alabilirdim ve o araba şimdi 250 bin falan, elimdekilerin değeri öyle değil :D Elimdekilerle o kadar kazanacak iş de yapamadım. Ama işim gereği bulundurmam da gereken şeyler. E n'apayım şimdi?

Ek olarak gençlerde öğrenilmiş çaresizlik var doğru, fakat ben üniversite okurken iyi bir laptop 2000-3000 liraydı, şimdi en az 8000 hatta daha fazla. Fakat o zaman ilk işe giren biri nasıl oluyorsa 1500-2000 alabiliyordu, şimdi 4000 teklif ederlerse iyi. "Bir şeyler yapabilmek için elde etmen gereken ekipmanlara" bile daha geç ulaşabiliyorsun.

Şu an öğretim görevlisiyim, valla benim 2010'da aldığım ve artık beğenmediğim kamerayı çocuklar sorup "hocam iyi mi iş görür mü" diye getiriyorlar. Çok kötü.

Maaşla çalışan biri de üst yerlere gelse 15-20 bin mi kazanacak mesela? O parayla bile şu an 300 bin olan arabayı, seneye 350 bin olunca alabilecek misin?

Bence gençler temel eğitimi aldıktan sonra para kazanabilecekleri e-ticaret, yazılım, 3d tasarım (bu hep atlanır mesela, mimar arkadaşlarım mimarlık işi bulamadı ama çatır çatır kanadaya 3d model satıyorlar) öğrenmeliler.

Ben 30 yaşında bunlara yeni uyanıyorum.
0
nhk ni youkosu
(18.12.20)
Bu her zaman konuşulur, 10 yıl önce de 20 yıl önce de 30 yıl önce de aynı şeyler konuşuldu durdu. Karamsar olan hep karamsardı, iş bitirici olan hep iş bitirdi. Yakın tarih için Levent Kırca parodileri, uzak tarih için yeşilçam filmlerine bakabilirsiniz.

Benim gençlere nacizane tavsiyelerim;

Aldığını şeylerin fiyatına bakmayacak birikime erişene kadar gereksiz alışveriş ve harcama yapmayın.

Alkol, sigara, gece hayatından da bütçeniz güçlenene kadar uzak durun.

Sürekli para emen, ölü yatırım gerektiren hobiler değil de, para kazandırmasa bile koyduğunuzu geri alabileceğiniz hobiler ile ilgilenin.

Üniversite bittiğinde sizi istihdam etmek isteyenlerin çokça olacağı bir üniversite bölümüne gitmeyecekseniz okul ile zaman kaybetmeyin.

Okumayı sevmiyorsanız, işe yarar bir bölüm kazanmadıysanız, sırf aileden uzaklaşıp üniversite gençliği hayatı yaşamak için okula gitmeyin.

Mutlaka ticareti deneyin, ticaret bilen bir tanıdık/yakın yanında takılın bir süre. O havayı koklayın, küçük de olsa bir sermaye bulup ticareti deneyin.

Eliniz yatkın ise bir ustalık konusunda kendinizi geliştirmeye çalışın, hatta üniversite okumayacaksanız hiç zaman kaybetmeyin ve karar verdiğiniz bir sektörde bir ustanın yanına girip işi öğrenin.

Birikim yapmayı küçümsemeyin, ben inşaatcıyım, bugüne kadar onlarca daire üretip sattım. Hemen hemen hepsini asgari ücretle çalışan ya da biraz üstü maaş alan insanlara sattım.
0
John Bloor
(18.12.20)
Götüren götürmemiş. O zaman da böyleydi şimdi de böyle. Sana bileciğin köyünden tarla almak mantıksız geliyorsa, onlara da senin şimdi tüh dediğin yatırımlar mantıksız gelirdi. Her zaman bir mücadele var, bu mücadelenin bir kazananı bir kaybedeni var. Bu sürekli olacak. Tek değişken zaman. Geri her şey aynı.
0
Frederick Co
(23.12.20)
bu tespitte baya bir haklılık var, "20 sene öncede böyle diyorlardı" diye yazanlar yanılıyor.
bununla ilgili kerim rota'nın nefis bir yazısı vardı, hatta sözlüğe düşmüştü okumayanlar mutlaka okusun derim;
www.paraanaliz.com

ben ilk işe başladığım 2010-2011 yıllarında 10+ yıl tecrübeli uzmanlar 5bin dolar karşılığı tl maaş alıyordu 5bin!
şimdi ben tecrübe olarak o seviyelere geldim buraya aldığım maaşı yazmayayım ama çok komik bi rakam dolar olarak.
hem TL değere karşı müthiş değer kaybetti, hem de özel sektörde maaşlar reel olarak azalıyor sürekli.
yeni işe başlayanları hiç düşünemiyorum bu durumda.
0
nuisance
(23.12.20)
Bu olay tamamen zamanı yakalamakla ilgili. Mesela çok daha önceye gidelim 70 li yıllarda gurbete gidenler kazandıklarını yine köylerinde tarım arazisi alarak değerlendirdiler. Çünkü bildikleri tek yatırım aracı buydu. Daha sonraki nesil metropollere aktı, fırsatçılık ve acımasızlık ve orman kanunları geçerli idi. Bazıları kazandı çoğu arada kayboldu gitti. Şu anda 40 yaş üzeri olanlar o kuşağın devamı beyaz yaka tabirinin ilk temsilcileri hatta. Çoğu ikini bir dil öğrenemedi böyle bir ihtiyaç duymadı. Bilgi bu kadar ulaşılabilir değildi. Mesleki anlamda tercihler dar ve bu coğrafya ile sınırlı idi.

Günümüzde standart olanın kazanma şansı çok az. Babadan dededen kalma meslekler ve uzmanlıklarla yırtmak kolay değil. Bir çok meslek aslında ölmek üzere olan zanaatlar gibi. Araba diye bir şey bulunmuşken dünyanın en iyi semercisi olmak için uğraşmamak lazım. Topraksız tarım çıkmışken iki dönüm tarladan ne kazanırım şeklinde düşünmemek lazım. Babadan dededen şanslı olmayanlar için biraz vizyon ve cesaret gerekli. Artık ortalama donanımda bir insan için kazanmak daha zor ama fırsatlarda eskisinden çok daha fazla.
0
istege bagli sigortasiz
(23.12.20)
türkiye'nin bu konudaki tek sıkıntısı herkesin başarıyı büyük şehirlerde yakalamaya çalışması. istanbul gibi bir şehrin nüfusu 16 milyon arkadaşlar yazıyla "on altı milyon".

100'bine araba alıp 200bine 2 sene sonra satmanız servet kazanmak değildir 100'bin aldığınızda 100bin+2sene'ye satmak demektir. bir şey kazandığınız yok sadece banka hesabınızdaki sayılar büyümüş oldu. hatta amortisman hesabı ve enflasyonu kattığınızda muhtemelen para kaybetmiş olabilirsiniz.
0
nahtoderfahrung
(23.12.20)
(9)

Oto Yıkama Fiyat

hayaletimsi
A) Arabanızı iç-dış ne kadara yıkatıyorsunuz?B) Yıkayan kişiye ne kadar tip bırakıyorsunuz?C) Şehir?Teşekürler.a)35 TL B)5-11 TL C)Ankara benim yaptıklarım.
A) Arabanızı iç-dış ne kadara yıkatıyorsunuz?
B) Yıkayan kişiye ne kadar tip bırakıyorsunuz?
C) Şehir?

Teşekürler.

a)35 TL B)5-11 TL C)Ankara benim yaptıklarım.
0
hayaletimsi
(17.12.20)
A. 30 tl
B. Bırakmak mı gerekiyordu ya o zaman çok ayıp ediyorum
C. İzmir
0
pati
(17.12.20)
Istanbul

20-50 arası değişiyor. Tip bırakma işinin üst sınırı yok.

20’ye 3-5, 50’ye 5-10 civarı performansa göre.
0
pass
(17.12.20)
a- 30
b- 0
c- ankara
0
trajikomix
(17.12.20)
a - 40

b - 10

c - istanbul
0
since1907
(17.12.20)
50 - sonax
5 - bahşiş
İzmir.

Müsaitsem kendim yıkarım ama yapcak başka işim yoksa
0
garavel
(17.12.20)
Ankara: 30-35, 5 bahşiş

İstanbul: 50, 5 bahşiş
0
kojonotsuki
(17.12.20)
30
10
Ankara
0
malheiros
(17.12.20)
25
5
ankara
0
sizofren06
(17.12.20)
Pandemi basladigindan beri sonax sampuanla kendim yikiyorum, uzerine cila falan atiyorum cok guzel spor oluyor :) Bu arada sampuan cook onemli, benzinliktekilerin kostigi cok fazla oluyor kopurmesi icin, asindirici yani.

Oncesinde 30 yikama, 5-10 arasi bahsis birakiyordum.
0
msb
(17.12.20)
(6)

Babamı (70) hafta içi özel araçla Bursa'dan Ankara'ya getirebilir miyim?

delicevat
Araştırdım duruma uygun yasak veya serbestlik bulamadım. 70 yaşındaki babamı hafta içi özel araçla Bursa'dan Ankara'ya getirebilir miyim? Seyahat izni gerekiyor mu? Teşekkürler ilginiz için.
Araştırdım duruma uygun yasak veya serbestlik bulamadım. 70 yaşındaki babamı hafta içi özel araçla Bursa'dan Ankara'ya getirebilir miyim? Seyahat izni gerekiyor mu? Teşekkürler ilginiz için.
0
delicevat
(14.12.20)
normal yasaklar babanızı kapsıyor. bu durumda seyahat de yasak gibi. ama sabah 8-9 gibi çıkarsanız 65 yaş üstünün serbest olduğu 10:00-13:00 aralığına istinaden 13:00 gibi ankara'ya gelmiş olursunuz diye düşünüyorum mola vermeden.
0
Improbable
(14.12.20)
e-devlet'ten seyahat izin belgesi alın.
0
malheiros
(14.12.20)
Aynı yaştaki annemi şehir içinde araçla taşıyorum sıklıkla. Araç içinde bir sıkıntı olacağını sanmıyorum ama iyice araştırmak gerek, ters bi memura çatarsanız ceza kesebilir tabii.
0
msb
(14.12.20)
evden çıkmaları komple yasak. seyahat falan da yapamazlar. ama sokağa çıkma yasağı olmayan saatlerde bunu kimse kontrol etmiyor
0
co2s2
(14.12.20)
Evden çıkmaları da seyahat etmeleri de yasak değil elbette. E-devletten seyahat izin belgesi alacaksınız. Ben geçen hafta annemi bu şekilde kardeşime götürdüm, polis kontrolü de oldu otoban çıkışında, sorun çıkmadı.

www.icisleri.gov.tr
0
opucuk baligi
(14.12.20)
Cözdüm: İçişleri Bakanlığı'nın sitesinden her durumda babamın seyahati için izin almam gerektigini öğrendim. Yalnız seyahat izni için gerekli hiç bir durum bize uymuyordu. Alo 199'u aradım. Gidecekleri yerde en az 1 ay kalması şartıyla izin verildigini soylediler ve bu sartla seyahat izni olusturuldu. Teşekkürler cevaplarınız için.
0
🌸delicevat
(15.12.20)
(5)

Nereden kitap isteğinde bulunulabilir?

anladespina
Öncelikle merhaba. Bir devlet üniversitesinde ikinci sınıfta okuyan bir öğrenciyim. Gelecekte, Türkiye'de henüz neredeyse oluşmamış bilimsel bir alanda çalışmalar yapmak istiyorum. Bunun için her gün akademik kitaplar okuyup notlar çıkarıyorum (kitapları .pdf ve .epub şeklinde buluyorum, bulamadığım
Öncelikle merhaba. Bir devlet üniversitesinde ikinci sınıfta okuyan bir öğrenciyim. Gelecekte, Türkiye'de henüz neredeyse oluşmamış bilimsel bir alanda çalışmalar yapmak istiyorum. Bunun için her gün akademik kitaplar okuyup notlar çıkarıyorum (kitapları .pdf ve .epub şeklinde buluyorum, bulamadığım birçok kitap oluyor). Kredi veya burs almıyorum. Dolayısıyla ihtiyacım olan yüzlerce kitaba erişemiyorum (kütüphanelerde de yok).

Maddi durumumu, gelecekte yapmak istediklerimi ve şimdiki halimi doğru bir şekilde anlattığım takdirde sizce kitap bağışlamak isteyen insan/kurumlar olacak mıdır? Bir tavsiyeniz var mı "şurada paylaş" şeklinde? Teşekkür ederim.
0
anladespina
(14.12.20)
Facebook'ta epub paylaşım grupları oluyor, aynen bu şekilde yazarsanız yardımcı olmaya çalışırlar.
0
msb
(14.12.20)
libgen
e-bok
sci-hub

Ingilizce için bu kaynaklarda bulunamayacak çok az kitap vardır.
0
but that was just a dream
(14.12.20)
libgen
tubitak kitap destek bursları oluyor.
okulunuz kadrolu hocalarının kütüphaneden online veya hard copy kitap talep etme hakları oluyor. hocalara durumu açıklayıp onlardan rica edin, sadece talepte bulunacaklar sonuçta seve seve yapmaları lazım.
ayrıca başka okulların kütüphanelerini, veri tabanlarını tarayıp oralarda erişim bulursanız o okulların hocalarına da yazabilirsiniz. pdf olarak falan paylaşırlar.
0
jimjim
(14.12.20)
Türkiye’nin Dijital Kütüphaneleri
www.dtarih.com
0
ankarakecisi
(14.12.20)
kütüphane uyarır muhtemelen ama aklınızda bulunsun, başka kütüphanelerden getirteceğiniz kitaplar için kargo ücretini sizden isteyebilirler. ücreti tam hatırlamamakla birlikte geliş gidiş toplamda 10 lira gibi bir şey ödemiştim.
0
curious mind
(14.12.20)
(6)

Şundan alınır mı?

msb
80'ler çocuklarına gereken nostalji dozunu verir mi acaba?https://ty.gl/mzujzpu
80'ler çocuklarına gereken nostalji dozunu verir mi acaba?

ty.gl
0
msb
(12.12.20)
böyle çok model var hangisi iyidir kötüdür bilmiyorum da mesela 83 doğumluyum bizim mahallede almanyadan tandığı olan bir çocukta vardı sadece nintendo gameboy, kimseye elletmezdi, mahallece çocukluk dramımızdır.
0
killerbee
(12.12.20)
Ben de 83'lüyüm, Nintemdo'mu eski kız arkadaşıma vermiştim. Gidip onlardan mı alsam acaba?
0
🌸msb
(12.12.20)
Aldım, oynanabilirligi rezildi
0
kisa
(12.12.20)
5 dk oynayıp attım kenara çok dandik alet. ekranı çok kötü bir de artık konsollarla adam gibi oynamaya alıştığımız için kesmiyor bunlar. öyle alayım da tetris oynasın olmuyor maalesef.
0
neira
(12.12.20)
Nostalji ihtiyacı için: www.retrogames.cz

1-2 defa oynayıp kenara atarsın o cihazı.
0
himmet dayi
(12.12.20)
Alınmaz
0
respect
(12.12.20)
(5)

Hobi tavsiyesi

cowboy
Gün içinde ciddi boş zamanım oluyor. Dizi-film seyrede seyrede iyice mala bağladım. O yüzden beni oyalayacak bi hobi edinmek istiyorum.İnce el işi becerim pek yok ama öyle çok basit de bişey olmasını istemiyorum. Örnek vereyim, şöyle 3-4 gün sürecek bir maket olabilir gibi. Var mı bana uyacak öneril
Gün içinde ciddi boş zamanım oluyor. Dizi-film seyrede seyrede iyice mala bağladım. O yüzden beni oyalayacak bi hobi edinmek istiyorum.
İnce el işi becerim pek yok ama öyle çok basit de bişey olmasını istemiyorum.
Örnek vereyim, şöyle 3-4 gün sürecek bir maket olabilir gibi. Var mı bana uyacak önerileriniz? Pandemi döneminde birçok kişinin gündemine gelen bir konudur diye tahmin ediyorum. Şimdiden teşekkürler.
0
cowboy
(12.12.20)
Ekonomik olsun dersen puzzle.
Para muhim degil diyorsan lego.

Ikisini de yaparken eglenip, bitirdiginde tatmin olursun.
0
brkylmz
(12.12.20)
Dil öğrenin. Duolingo + Busuu
0
fever
(12.12.20)
Aslinda ben de istiyorum. hepsiburada'da vb boyle hobi setleri var ufak ahsap vb kesip oyabildigin. henuz cok az bilgim var ama oyle bi set alip ahsaptan guzel kullanisli seyler uretmeyi planliyorum. acayip eglenceli bence.
0
msb
(12.12.20)
@fever

İşime yarayacak bi yabancı dil yok hocam. Bi de yaş itibariyle bişeyler okuma/öğrenme hevesim pek kalmadı artık. Hayattan keyif almak istiyorum.
0
🌸cowboy
(12.12.20)
Karantina döneminde yaptıklarımdan örnek vereyim

Diorama (abartılı malzemelere de gerek yok. evdeki çer çöp ile efsane şeyler üretiliyor)

Arduino ile projeler (ben 35 yaşından sonra öğrendim. en son apartman kapısını sesle açan sistem yaptım diafona bağlayarak)

Kitap ciltleme (Bana terapi gibi geldi)
0
lancelot du lac
(13.12.20)
(2)

macbook pro şarj aleti pcye giriş yeri deformesi- elektrikçi

biseysorucam
arkadaşlar selam, macbook şarj aletinin bilgisayara giren metal kısmıyla kablonun birleştiği yer koptu kopacak, sık sık temassızlık yapmaya başladı bir elektrikçiye götürsem yapar değil mi? kadıköyde uygun fiyatlı halledebileceğim bir yer tavsiye edebilir misiniz?
arkadaşlar selam,

macbook şarj aletinin bilgisayara giren metal kısmıyla kablonun birleştiği yer koptu kopacak, sık sık temassızlık yapmaya başladı bir elektrikçiye götürsem yapar değil mi? kadıköyde uygun fiyatlı halledebileceğim bir yer tavsiye edebilir misiniz?
0
biseysorucam
(11.12.20)
Koşuyolu uyar mı bilmiyorum ama birkaç sene önce Özlem Sitesindeki elektrikçiye yaptırmıştım. Fiyatı makuldü diye hatırlıyorum.
0
msb
(11.12.20)
Oo tam benlik soru. Birkaç ay önce tam da aynı problemden yazıcıoğlunun tam arkasında yani boğaya çıkan yoldan girişi olan bir elektronikçi iş hanına girer girmez ilerde sağ köşede büyük bir dükkan var kablo vs satıyor onlardan rica ettim, yazıcıoğlu da 60 70 TL fiyat çektiler sadece tamire. Bu bahsettiğim yer 40 liraya ellerinde önceden bozulan pclerden vs kalan orijinal kabloyu ekledi ucuna eskisinden de sağlam oldu. Hem dandik kablo orjinal oldu hem hala tık demedi, hatta bir üstteki arkadaş da duyuruma aynı cevabı vermişti ama ben orayı bulamadım oralarda sorduklarım da yazıcıoğlu dedi :)
0
🌸biseysorucam
(25.03.21)
(9)

Silecek suyu az geliyor

kanepeee
Arabanın ön camına su sıkayım dedim, şunlar oldu:1) bir motor sesi geliyor, yani su püskürtmeye çalışıyor belli2) çok azıcık püskürttü camlara, ama ta yukarılara kadar çıkamadı3) sonrasında o deliklerden su sanki sızıyormuş gibi çok düşük debiyle akmaya devam etti, cama ulaşamasa daProblem ne olabil
Arabanın ön camına su sıkayım dedim, şunlar oldu:

1) bir motor sesi geliyor, yani su püskürtmeye çalışıyor belli
2) çok azıcık püskürttü camlara, ama ta yukarılara kadar çıkamadı
3) sonrasında o deliklerden su sanki sızıyormuş gibi çok düşük debiyle akmaya devam etti, cama ulaşamasa da

Problem ne olabilir? Bu arada silecek suyu deposu dolu.
0
kanepeee
(07.12.20)
Ucu tıkanmıştır, iğne ile deliklerle azıcık oynayın. Yada su gelen boruda kırılma vardır su oradan sızıyordur.
0
ykyt
(07.12.20)
Kireçten uçları tıkanmış olabilir toplu iğne ile uçlarını açın eğer düzelmezse yere su akıyor mu diye kontrol edin.
0
entryden sarfinazar
(07.12.20)
fıskiye motorunun değişmesi gerekebilir.
0
msb
(07.12.20)
0.1'lik ince şırınga. İçine alkol dolduruyorsun. Silecek suyunun püskürdüğü yerden enjekte edin.
0
Amory Lorch
(07.12.20)
tek püskürten nokta mı var yoksa iki tane mi? ikisi de aynıysa nozüllerle ilgili değildir. boru vs sökülmüş olabilir. kaputu açıp hortumunu takip edin.
0
sttc
(07.12.20)
@sttc, evet ikisi de aynı şekilde. İğne ile kurcaladım, uçlarında problem yok. Belki de @msb'nin dediği gibi motor bozuldu (ses gelse bile bozulmuş olabilir mi ki)
0
🌸kanepeee
(07.12.20)
kaputu açıp hortumun ucunu söküyorsun, umarım içinde antifrizli su yoktur. hortumun ucunu ağzına alıp cuk cuk emiyorsun. azına su gelince tükürüp yerine takıyorsun.

usta da aynen bunu yapıyor.

yine de önce iğneyle delikleri dürtükle. enjektörle alkol öneren arkadaşın yöntemini uygula. düzelmiyorsa emiklersin.
0
kibritsuyu
(07.12.20)
Aynı şikayetle arabayı servise götürmüştüm. Silecek borularını fare kemirmiş diyip değiştirmişlerdi.
0
inheritance
(08.12.20)
Hortumlarda tıkanma olabilir, veya motoru bozulmuş olabilir.
Ya da her ikisi de.
0
burfak
(08.12.20)
(11)

beyaz eşya vb kurulumu için gelen servis elemanlarına bahşiş verir misiniz?

la lykia
evet ise ne kadar verirsiniz?
evet ise ne kadar verirsiniz?
0
la lykia
(06.12.20)
50
0
duptıs
(06.12.20)
tek parca ise 20 lira yeterli, ama buzdolabi, cam. bul. mak. birlikteyse 50 tl atesleyebilirsin
0
exlibris
(06.12.20)
Beyaz eşyaya vermem ama mobilya kurulumu için olana verilebilir. En kotu yemek ismarlanir.
0
elorelia
(06.12.20)
genelde 2 kisi gelirler 20'ser tl veririm. urun pahali bir seyse 50'ser de olabilir.
0
msb
(06.12.20)
daha önce hiç vermemekle beraber ilk defa böyle bişey duydum. ancak mobilya için kuruluma vs gelen kişiler yorulup ağır iş yapıyorsa vermek gerekir bence de.

geçenler de buzdolabı geldi 4-5 kişi geldiler mesela, bunu bilseydim de veremezdim ki bilemedim şimdi.
0
avatar is back
(06.12.20)
hiçbirine vermem. sen verirsin 2 gün sonra vermeyen veya "vermeyeceğini" düşündüğü daha fakir görünen bir insanın evinde baştan savma iş yapmaya başlar.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(06.12.20)
Fişini takıp çalıştırıyorlar. Niye para vereyim ki?
0
fikox
(06.12.20)
tek parçada sadece kurulumsa 10 TL.
taşıma işin içine giriyorsa 20.
ama mesela setüstü ocak için bir boru bağlayıp giden yetkiliye 5 TL verdim geçen.
harcanan efora göre rakam değişiyor benim gözümde.
0
filteria
(06.12.20)
evet. miktar bilemedim. 50 iyi gibi. büyük cihazlar için.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(06.12.20)
20-30-50 lira veriyorum, ya da bazen ıvır zıvır bir şeyler satıyorlar para mı vereyim bunu mu alayım diyorum, onlar karar veriyor.
0
roket adam
(07.12.20)
İlk defa duydum.
0
yineiyisinoxford
(07.12.20)
(4)

Elimde bi kaset var çocukluğuma dair...

msb
Abimler ses kaydı almış, böyle şarkı falan söylüyorum nasıl tatlıyım ama :)Şimdi bu kayıt benim için çok önemli, başka çok fazla belge yok çocukluğuma dair. Ben bunu temiz bi şekilde dijital bi formata nerede çektirtebilirim?İstanbul/Anadolu Yakası
Abimler ses kaydı almış, böyle şarkı falan söylüyorum nasıl tatlıyım ama :)

Şimdi bu kayıt benim için çok önemli, başka çok fazla belge yok çocukluğuma dair. Ben bunu temiz bi şekilde dijital bi formata nerede çektirtebilirim?

İstanbul/Anadolu Yakası
0
msb
(06.12.20)
Kozyatağı inönü cad. Girişinde Filmci diye bir yer var ben orada Vhsleri flash diske aktardım. Belki kaseti de çekerler
0
suicides underground
(06.12.20)
işin mantığı şu şekilde: kasetçaların hoparlör çıkışı var mı? muhtemelen vardır.

Şimdi sana mikrofon girişi olan bir bilgisayar lazım. Masaüstü bilgisayarlarda genelde oluyor da, laptop'larda artık pek yok. Mikrofon girişi olan bilgisayar bulamazsan 10-15 liraya usb ses kartı alabilirsin.

Sonra bir tane aux kablosu alıyorsun, o da 5-10 lira. Kasetçaların hoparlör çıkışı ile bilgisayarın mikrofon girişi arasına aux kablosunu takacaksın.

Bilgisayara mikrofondan ses kaydedici bir program indir. Önce ses kaydediciyi başlat, sonra hemen kasetçaların düğmesine bas. Kasetçalar kendiliğinden durunca ses kaydediciyi durdur.

Kasetin tersini tak, yine aynı şekilde kayıt yap. Bu kadar. Aux kablosu sonradan lazım olur çabuk bozulmasın dersen 20-30 liralık da alabilirsin.
0
kanepeee
(06.12.20)
@suicides, kozyatagi mahallem sayilir, bakicam, cok tesekkurler.


@kanepeee, seste kayip olmaz mi? Ben aradaki cizirtilar falan da gitsin istiyorum hatta, temizlesinler kirini pasini atsinlar :)
0
🌸msb
(06.12.20)
Kasetten cd'ye aktarım yapan her dükkan @kanepeee'nin anlattığı gibi yapacak zaten, temizleme restore etme işini becereceklerini sanmıyorum, ya yetenek olmaz ya cihaz.
0
John Bloor
(07.12.20)
(10)

Binanın kolonlarında çatlak var sanırım, bilen biri bakabilir mi?

ykyt
Binanın bodrumunda biraz çatlak, demirlerde paslanma gördüm.Hep söylenen demirler düz değil tırtıklı olmasının aksine düz gibi gördüm ve kalınlığını anlamadım. Biraz video ve fotoğraf çektim. Konudan anlayan bir arkadaş bakabilir mi?Telaşlanmalı mıyız? Linki bırakıyorum:https://drive.google.com/fold
Binanın bodrumunda biraz çatlak, demirlerde paslanma gördüm.
Hep söylenen demirler düz değil tırtıklı olmasının aksine düz gibi gördüm ve
kalınlığını anlamadım. Biraz video ve fotoğraf çektim.
Konudan anlayan bir arkadaş bakabilir mi?
Telaşlanmalı mıyız?

Linki bırakıyorum:

drive.google.com

Şimdiden teşekkür ederim.
0
ykyt
(28.11.20)
Görüntüler iç açıcı değil, eski bir bina anladığım kadarıyla. 20 yaşından büyük binada nervürlü (sizin deyiminizle tırtıklı) demir olma ihtimali çok az zaten, hazır beton da kullanılmamış galiba, demirleri beton kenarından uzaklaştırarak paslanmasini engelleyen paspayı dediğimiz aparat da kullanılmadığı için demirler açıkta. Kolonlarda sıva var mı anlaşılmıyor, çatlaklar sıvada değil de kolon ve perdedeyse o da sıkıntılı.

Telașlanmalı misiniz? Evet, ama İstanbul'un %80i, Türkiye'nin yarısı sizinle aynı durumda. İmkanınız varsa daha yeni bir binada oturun.
0
temasettin
(28.11.20)
Bina istanbul'da. 1999 öncesi yanılmıyorsam 95-96yılları gibi yapıldı.
0
🌸ykyt
(28.11.20)
3. 4. fotoğraflar sıkıntılı gibi. Bazı yerlerde sıva çatlağı var. Giderlerin etrafı kırılmış bazı noktalarda onlar çok önemli değil. Pas payı az olan yerlerde de rutubetten dokülmeler olmuş demir çıkmış ortaya. Binada işçilik berbat ötesi kolon kiriş yamuk.
0
istege bagli sigortasiz
(28.11.20)
Yani burayı napsak ücreti ile nereye kontrol ettirilebilir? Annem yaşıyor burada. Ev sahibi.
Kiraya da veremeyiz bu şekilde başkasına, ayıp. Ama taşınmadan önce nasıl emin olabiliriz buranın kötü olduğundan?
0
🌸ykyt
(28.11.20)
25 yaş "normal şartlarda" uzun bir süre değil ama maalesef ülkemizde bu işin miladı 99 depremi. Ondan önce yapılan her standart sokak arası binaya şüpheyle bakmak lazım. Hazır beton bu işin abc'si. Bu yoksa, hele de demirler paslanmaya başlamışsa teknik olarak betonarme olmaktan çıkıyor zaten yapı.
0
temasettin
(28.11.20)
Deprem dayanıklılık testi yapan firmalar var internette bulabilirsin. Ortalama 3-5 bin. Sadece yüzeysel baksınlar dersen 500 e falan bakarlar.
0
istege bagli sigortasiz
(28.11.20)
Bina kac katli?

Bana da pek parlak gorunmedi acikcasi. Hele ki istanbul'daysaniz patlamaya hazir 3 fay var bildigim kadariyla. Bina sakinlerini konuyla ilgili uyarip bi sekilde topluca aksiyon almak lazim. Artik guclendirme mi olur, yeniden yapim mi olur masaya yatirmali.
0
msb
(28.11.20)
4-5 bin lira bütçe ayırıp binanınza test yaptırın.

bazı binalarda sadece bodrum ve giriş katta kolon güçlendirme yeterli olabiliyor.
0
orpheus
(28.11.20)
@msb girişte dükkan üstünde de 3 kat var. Bina sakinleri bir şey yok havasında. Ya kendimiz test yaptıracağız ya da taşınacağız bakalım.
0
🌸ykyt
(29.11.20)
Siz gidip test için başvurabiliyorsunuz. "Karot aldırmak" diye geçiyor bu deyim.
Hem bina durumunu inceliyorlar, hem de betondan numune alıp (karot aldırmak buradan geliyor) beton kalitesine de bakıyorlar. Kolon boyutları, dağılımı ve numune sonucuna göre bir rapor belirliyorlar.
Buradan bina "riskli" gibi bir sonuç çıkarsa, belediye zorla binayı yıktırıyor 2 ay içerisinde.
İnşaat Mühendisi değilim, ama bu görüntülerdeki binaya "güvenli" yorumunu yapacak kimseyi tanımıyorum. %99 bina incelemeden sonra yıktırılır.

Bence bir an önce bina sakinleri ile görüşün, arsa payının 2/3'ü ile mütaahite verme kararı alabiliyorsunuz. Baktınız itiraz ediyorlar, karot aldırın, zorunlu olarak bir sonuca ulaşacaklardır.
0
burfak
(29.11.20)
(10)

Kimler kovid kimler değil şu an br istatistik yapalım mı?

sonhakan
Kovidler + olmayanlar - koysa yeter...
Kovidler + olmayanlar - koysa yeter...
0
sonhakan
(27.11.20)
-
0
valarmurgulis
(27.11.20)
-
0
🌸sonhakan
(27.11.20)
-
0
msb
(27.11.20)
Ben birkaç kere kapmışımdır. o yüzden + + diyorum
0
kickboxer
(27.11.20)
-
0
sutlu nescafe
(27.11.20)
- ama yakında + olur...
0
Hallegadola
(27.11.20)
-
0
vhdl
(27.11.20)
+ idim şu an - oldum.
0
himmet dayi
(27.11.20)
-
0
belkider
(27.11.20)
- olduğumu umuyorum.
0
hair freak
(27.11.20)
(6)

telefon

8832ch78
migrostan telefon alınır mıtrendyolda kargo süresi 28 kasım -11 aralık arasında diyor.2 hafta kadar beklemektense gidip migrostan mı almak daha iyidir.
migrostan telefon alınır mı
trendyolda kargo süresi 28 kasım -11 aralık arasında diyor.
2 hafta kadar beklemektense gidip migrostan mı almak daha iyidir.
0
8832ch78
(25.11.20)
fiyat uygunsa alınır. niye alınmasın.
0
ankarakecisi
(25.11.20)
garantisi nasıl olacak acaba sorun çıkarsa genpa değil de migrosa mı götürmek lazım
0
🌸8832ch78
(25.11.20)
Garanti belgesinin üstünde yetkili servis bilgileri yer alır. Orada belirtilen teknik servislerden birine götürürsün.
0
himmet dayi
(25.11.20)
garantiyi araştırın evet. telefonun kendi markasının türkiye distribütörü mü veriyor yoksa ithalatçı garantili mi öğrenin ona göre alın bence.
0
sanal uyku
(25.11.20)
Trendyol gibi bi çukurdan alana kadar kesinlikle Migros'tan alırdım, keza öyle de yaptım geçen Black Friday'de.
0
msb
(25.11.20)
Trendyoldan asla telefon almam. Burda bile kaç duruyu vardı açılmayan çalışmayan veya başkasına ait numaraların hala içinde kayıtlı olan telefon gönderilmişt. Anladığım kadarıyla trendyolun herhangi bir denetleme mekanizması yok. Migrostan garanti yetkili servis sorup alınır
0
hindistan cevizi
(25.11.20)
(5)

pcr test neden asm'lerde yapilmiyor

exlibris
hastaneler bu kadar yogunken, ozellikle buyuk sehirlerdeki buyuk hastanelerde insanlar saatlerce test sirasi bekliyorken neden bu testleri saglik ocaklarinda yapmiyorlar? benim semtimdeki saglik ocaginda bir yogunluk yok, test ornekleri alinip kitler lab'a gonderilebilir. cunku insanlar kendilerinde
hastaneler bu kadar yogunken, ozellikle buyuk sehirlerdeki buyuk hastanelerde insanlar saatlerce test sirasi bekliyorken neden bu testleri saglik ocaklarinda yapmiyorlar? benim semtimdeki saglik ocaginda bir yogunluk yok, test ornekleri alinip kitler lab'a gonderilebilir. cunku insanlar kendilerinden supheleniyorlar hasta olmasalar bile o kuyruklarda enfekte olabilirler, en azindan asm'lerde o kadar kalabalik yok
0
exlibris
(25.11.20)
bizim aile hekimi bırak test yapmayı kapıdan içeri bile sokmuyor. set çekmişler girişe doktoru uzaktan görüyorsun bir şeyin varsa hastaneye git diyor. o dediğin bence çok zor. aslında olması gereken o ama yinede karşı çıkar aile hekimleri.
0
astronom bey
(25.11.20)
Astronom'un dediği gibi, çok agresif takılıyorlar. Böyle bi karar çıkarsa kesin eyleme falan giderler herhalde.
0
msb
(25.11.20)
Asm ler tamamen yatış yeri olmuş. İlaç bile yazmayacaklar ellerinden gelse. Bence kapatsınlar asm leri gidip pandemi hastanelerine destek olsunlar. Bi halta yaramıyorlar. Aldıkları para şu pandemi süreci için söylüyorum tamamen haram.
0
Arthur Dayne
(25.11.20)
ASM'lerde yapılamayacak özellikte bir test olduğu için.
0
pro9it9is9
(26.11.20)
@pro9 niye ki? cubuguyla agiz burun ornegi alip tupe koyuyorlar, test icin merkez lab'a gonderirler ki kan tahlilini de orada yapmiyorlar gonderiyorlar,
0
🌸exlibris
(27.11.20)
(11)

Nasilsiniz? Bir gununuz nasil geciyor?

mor oje
Ben surekli bir seylere yetismeye calisiyorum ama yetisemiyormus gibi hissediyorum. O yuzden sagligim iyi olsa da biraz yorgun ve yilginim.Sizden naber?
Ben surekli bir seylere yetismeye calisiyorum ama yetisemiyormus gibi hissediyorum. O yuzden sagligim iyi olsa da biraz yorgun ve yilginim.

Sizden naber?
0
mor oje
(23.11.20)
avrupa'da lockdown olan bir şehirdeyim. her gün öğleden sonra yataktan kalkıp, masa başına oturup yazmam gereken bir metne odaklanıyorum. sabah kahvaltımı düzgün yapıyorum. ancak dışarı çıkacak bir bahanem yoksa evden çıkmıyorum. istanbul'daki evimi özlediğimi hissediyorum. biraz yalnız hissediyorum.

sağlığım iyi, maddi durumum yerinde, işimde fena değilim. allah'a şükür diyorum.

ancak bazen sabaha karşı uyurken garip bir korku çöküyor içime, acaba yarın sabah uyanabilecek miyim diye soruyorum kendime. kendimden ve bedenimden çok emin olamadığımı hissediyorum. sabah uyandığımda, yine başladı gün, hadi bakalım, diyorum.

pek iyi değilim özetle ancak allah'a şükür. bizimki burjuva depresyonu.
0
parcaliham
(23.11.20)
Ya ne guzel anlatmissiniz :) burnuva depresyonu demem ben yine de, allah dagina gore kar verir derler ya, herkesin kendine gore derdi var. bir baskasinin daha cok sikintisi olmasi, sizinkini gereksiz sikinti yapmaz. Oyle inanirim ben. Belki iyi gelir.
0
🌸mor oje
(23.11.20)
Gamsız insanım, pek bir şeyi sallamıyorum. Sağlığım da iyi, domuz gibiyim. Genel olarak sevdiğim bir işim var ve işsiz kalma korkum yok. Mümkün olduğunca keyif almaya çalışıyorum her şeyden. Çünkü beni anam keyif yapayım diye doğurmuş. Doğurmuş demişken, doğum günü kutlamalarına da başladım, tek bir güne sığdırmak yerine bir aya fln yayarak kutluyorum. Öyle işte:)

Sağlığın iyiyse sen de sal gitsin, hayat kısa, bu günler geri gelmeyecek.
0
pati
(23.11.20)
Bu aralar şanssızlıklar peşimi birakmiyor, resmen bir çok isimde bir sorun çıkıyor. Ama olsun vardır bunda da bir hayır diyorum. Onun dışında işler yoğunlaşmaya başladı 2 haftadir, evden de çalışsam haftasonu dahi çalışmaya başladım. Bir de geçen hafta belimi incilttigim için işler falan da yetismemeye basladi. Ne olacak bilmiyorum.
0
spacevan
(23.11.20)
Sabah 5 gibi kalkıp 5.30 gibi parkta yürüyüşe koşmaya gidiyorum 1 saat kadar. Hava yağmurlu ya da çok soğuk olunca bu yürüyüşleri akşama alıyorum çünkü bereyle, şalla koşmak filan rahat olmuyor:/ Sabah ya da akşam çıkamadıysam öğlen güneş varken çıkmaya çalışıyorum. Onun dışında sürekli plan program yapıyor sonra onlara uymuyorum filan:/ Misal güya bugün 2-3 akor filan öğrenmeye çalışacaktım ama tövbeler olsun.
0
Amaranta ursula
(23.11.20)
İyi değilim dersem çok depresif konuşmuş olurum. Bazı insanların(karşı tarafın diyelim) zerre tınlamayacağı şeylere kafamı takıyorum. Biraz fazla duygusalım ve bazı şeyler moralimi bozuyor. Güçlü olmayı isterdim. İş güç var ama potansiyelimin bu iş olması da üzüyor. Bazı şeyler de bir araya gelince bazen gerçekten canım sıkılıyor ama yine de ben de Allah'a şükür diyorum.
0
bitchesaintshit
(23.11.20)
Pandemi sebebiyle aylardır dışarı çıkmıyorum. Sulu boya yapıyorum bu aralar. Daha çok kitap okumaya başladım. Spor yapıyorum. Yeni şeyler öğrenmeye çalışıyorum kendimi geliştirmek için. Bazı hayallerim de var ama pandemi bitene kadar beklemem gerekiyor bunlar için
0
rock n roll
(23.11.20)
Çalışmam lazım çalışmıyorum. Hem ders hem iş. Crown son sezonu izledim, zaten dianayı çok severim, netflixte onunla alakalı belgeselleri izliyorum bugün. Manitamla buluşamadım, öyle.
0
Hallegadola
(23.11.20)
@hallegadola crown’a ben de basliycam, diana’yi arastirmak istiyorum ben de. Cok zarif ve asil bir kadinmis.

@pati; nice saglikli mutlu guzel yaslara o zaman :)
0
🌸mor oje
(23.11.20)
Pandemi surecinin basindan beri evdeyim. Sabah uyan, bilgisayarin basina gec, isleri yetistir, aksam oldu bir seyler ye, bi sise sarap ac, internette takil, sonra yat. O degil de iyice alkole sardim, sonum amatem olacak gibi :)

Onun haricinde iyi gibiyim, isim gelirim vb iyi durumda. Gecim sikintim yok ama bi ic sikintisi geliyor ara ara. Evden cikip kadikoy sahile kadar soyunur halde kosasim da gelmiyor degil :)
0
msb
(23.11.20)
Pandemi sürecinde 2 aydır işsizim. Zamanımı iyi değerlendirmediğimi düşünüyorum. 10:30-11:00 gibi uyanıyorum güzelce kahvaltımı yapıyorum. Evimde ve bahçemde kediler besliyorum onlara zaman ayırıyorum. Evde 2 günde bir egzersiz yapıyorum. Bu süreçte bel ağrısı rahatsızlığım oldu, hastaneye gitmedim ama yaptığım bazı egzersizlerle epey iyileşti.kitap okuma alışkanlığı kazanmaya ve İngilizce öğrenmeye çalışıyorum. Haftada 5 günbazen 6 yürüyüşe çıkıyorum hava güzelse bisiklet sürüyorum. Sokaklarda çok insan yoksa bisiklet sürmek çok keyifli. İş arıyorum internetten çok başvuru yaptım fakat hiç dönüş olmadı. Lise mezunuyum bu süreçte aöf de kayıtlı olduğum bölümde ders çalışıp en azından bir ders bile geösem kar diye bakıyorum. Umarım yapabilirim. Evdeyken bazen işsiz olduğum için sıkılsamda Allah a şükür genel anlamda iyiyim.
0
rapisa
(23.11.20)
(4)

E-reader alacağım! Tavsiyeniz lazım

hsktr
Black friday yaklaşıyor. Ben de bir e-reader alma umudundayım. Tecrübelerinize ihtiyacım var. Acaba hangi markanın hangi modeli en kaliteli ve en uygunudur, sadece satın aldığım değil -olur ya- internetten indirdiğim bir PDF,epub vs dosyasından en iyi nasıl istifade edebilirim gibi sorulara cevap ar
Black friday yaklaşıyor. Ben de bir e-reader alma umudundayım. Tecrübelerinize ihtiyacım var. Acaba hangi markanın hangi modeli en kaliteli ve en uygunudur, sadece satın aldığım değil -olur ya- internetten indirdiğim bir PDF,epub vs dosyasından en iyi nasıl istifade edebilirim gibi sorulara cevap arıyorum. Şimdiden çok teşekkürler.


Ve sormuşken, benim Xiaomi telefonumda reading mode var. Ekranı sarı sarı yapıyor ama hep konuşulan mavi ışığı bloke etmiyordur herhalde değil mi :)
0
hsktr
(22.11.20)
Kobo Aura 2 var bende. Ben alirken en onemli kriterim arkadan isikli olmasiydi. Simdi hepsi oyledir belki bilmiyorum ama karanlik okumalarinda olmazsa olmaz bi durum. Ha bir de dosya formatlari cok onemli.

Bu arada telefonlardaki okuma moduyla e-kitap okuyucunun calisma mantigi bambaska, o yuzden karsilastirmak dogru olmaz.
0
msb
(23.11.20)
Kobo Glo Hd almıştım 2016 Nisanında. Piyasadan kaldırıldı. Genel olarak Kobo +2
0
put it in your appropriate place
(23.11.20)
Ben Kobo Clara HD kullanıyorum. Hem boyut olarak, hem de yazılım/özellik olarak gayet memnunum.

Ayrıca telefonla hiç alakası yok bu aletlerin.
Elektronik mürekkep denilen teknoloji kullanılıyor bu aletlerde ve bildiğin kitap sayfasından okuyor gibi oluyor.

Ayrıca internetten indirdiğiniz dosyaları da Calibre programı ile yükleyebiliyorsunuz, onun da videolu anlatımları falan var Youtube'da.
0
esse classic
(23.11.20)
5 yıldır Kobo kullanıyorum. Yaklaşık 5 aydır da kobo libra modeline terfi etmiş durumdayım. İnanılmaz memnunum, tavsiye isteyen herkese ilk tavsiyem kobo olur zaten.

Format çeşitliliği açısından zaten kobo çok iyi, Türkiye'de resmi olarak da satılması da bir diğer önemli avantaj.
Rahat rahat pdf okumak isterseniz eğer 6 inç bir model almayın. En azı 7 inç olsun. Libra 7 inç, ben çok rahat pdf okuyabiliyorum. Bir tık büyüğü de kobo forma 8 inç.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(23.11.20)
(6)

kasislerden geçerken arka tekerlekten ses gelmesi

atcapar
Merhabalar,Kasislerden geçince arka tekerlekten değişik bir ses geliyor, bunun nedeni ne olabilir?
Merhabalar,

Kasislerden geçince arka tekerlekten değişik bir ses geliyor, bunun nedeni ne olabilir?
0
atcapar
(22.11.20)
Gıcırtı gibi mi?

Amörtisörlerde problem olabilir?
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(22.11.20)
Amortisör ya da
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(22.11.20)
Amortisör patlamıştır, aks körüğü yıpranmıştır vb vb... Lift'e alıp bakmak lazım.
0
msb
(22.11.20)
Aynısı gecen on tekerleklerde basima geldi. Gıcırtı gibi bir ses. Amortisorleri degistirdiler. Duzeldi.
0
ruby elixir
(22.11.20)
Gıcırtı sesi geliyorsa sorun amortisörlerde değil salıncak takozlarındandır. Maliyeti düşüktür. Kışın ve kuru havalarda gelir bu ses. Amortisör değiştirenler kazık yemiştir. Takozların fiyatı cüzidir. Sanayi esnafına güvenilmez.
0
pass
(22.11.20)
tıkır tıkır sanki içine taş kaçmış gibi ses geliyordu benimkinden, ustaya gösterdik amortisör patlak çıktı. öyle bir ses ise belki seninki de patlamıştır.
0
theseachange
(23.11.20)
(4)

araba bakımı

hoot
merhaba milletgeçen sene 2016 model toyota auris aldım. o zamandan beri biniyorum sadece benzin koyup lastik havasına baktım. kışlık lastik vardı üzerinde değiştirmedim. arabayı satılığa koyarsam düzenli bakım yaptırdım dersem buraya kayıt olsun. ilk arabam, sinyal kolunda yazan yağ değiştirme km'si
merhaba millet

geçen sene 2016 model toyota auris aldım. o zamandan beri biniyorum sadece benzin koyup lastik havasına baktım. kışlık lastik vardı üzerinde değiştirmedim. arabayı satılığa koyarsam düzenli bakım yaptırdım dersem buraya kayıt olsun. ilk arabam, sinyal kolunda yazan yağ değiştirme km'sine pandemi dolayısıyla gelmedim.


bir kere de içini süpürdüm. arabaya yaptıklarım bu kadar silecek suyuna bile ekleme yapmadım ne yapayım bilmiyorum

tamirciye götürsem mi

bu arada sakaryadan toyota için tamirci tavsiyesine açığım
0
hoot
(20.11.20)
Git bi yağını filtrelerini falan bi değiştir.
0
antihero
(20.11.20)
km yapmadığım halde her sene yağını filtrelerini değiştiririm.
0
sutlu nescafe
(20.11.20)
Hocam git bi Toyota servisine arabanın kirini bokunu akıtsınlar. Allahtan japon arabası almışsın pek nazlı değildir ama git yine de.
0
msb
(21.11.20)
Yetkili servise gidip te fazla harcamam ben olsam, nasılsa garanti yok. Git bi sanayiye, yağ ve filtre bakımlarını yaptır yeterli.

Km ya da 1 yıl dolunca yağ ve yağ filtresi değişmeli, polen ve hava filtresinde yıl değişimine gerek yok, ama önemli bi para tutmadıkları için gitmişken onları da değiştir.

Silecek suyu bile eklemediysen km yapmıyorsun demektir.
0
John Bloor
(21.11.20)
(11)

Ben Aramasam Hiç Bir Arkadaşım Aramıyor

qazwsx
3 ay boyunca kimseyi aramasam bi Allah'ın kulu da merak edip aramaz. İnsanlar mı çok hayırsız bende mi problem var anlamadım. Hayır yani öyle kötü bi tip değilim. Saçma sapan konuşarak kafa şişirmem, aykırı davranmam, gayet efendi her ortama girebilecek biriyim. Hatta örnek vereyim; yediğimiz içtiği
3 ay boyunca kimseyi aramasam bi Allah'ın kulu da merak edip aramaz. İnsanlar mı çok hayırsız bende mi problem var anlamadım. Hayır yani öyle kötü bi tip değilim. Saçma sapan konuşarak kafa şişirmem, aykırı davranmam, gayet efendi her ortama girebilecek biriyim. Hatta örnek vereyim; yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen bir arkadaşım vardı. Hep ben arar sorardım birlikte takılırdık, dedim bi kere de o arasın ben aramayacağım, deyiş o deyiş adam 1 senedir ne aradı ne hal hatır sordu Yolda görürsem selam veriyorum o kadar.
0
qazwsx
(15.11.20)
insanların çoğu genel olarak öyle, takma kafana.
0
tabirimekruh
(15.11.20)
aynı durumdayım, kimse aramaz sormaz(telefon numaram hiç değişmedi). tek yakın arkadaşım diyebileceğim kişi de sadece bilgisayarında sorun olunca arardı. bir kaç kere ters yaptım, "işin düşmese aramıyorsun." diye. sonrasında onunla da koptuk. düzenli konuştuğum/görüştüğüm kimse kalmayalı uzun zaman oluyor.
iş ile ilgili bir şeyler sormak için arayan olur, o kadar.
0
late viper
(15.11.20)
bunlar hep boyleler. bunlari takmayacaksin. isleri dustugunde ozellikle.
0
Sosyal teokrat
(15.11.20)
işte ben tam olarak o aramayan sormayan hayırsız arkadaşım. Soruları alıyım :)
0
msb
(15.11.20)
msb +1 ama soruları almayayım. zaten aramıyorum da her aradığında niye aramıyorsun lan hayırsız diyen arkadaşları özellikle hiç geri aramıyorum.
0
engelbert humperdinck
(15.11.20)
Serkan sen misin, nerelerdesin be oğlum?

Şaka bir yana, tespitiniz doğru, insanlar hayırsız. Çok sıkı eskiye dayanan ve birçok ortak noktayı paylaştığınız arkadaşlar hariç kimse kimseyi öyle arayıp hal hatır sorayım demiyor. Anca işi düşünce arar bunlar. Takmayın kafanıza.
0
battal gemalmaz
(16.11.20)
Aramayan sormayan benim +1

Artık insanlar sosyal medya ile o kadar haşır neşir ki, arama ihtiyacı duymuyorum. Her gün story atan arkadaşı niye arayayım ki? Görüyorum zaten ne yaptığını, nasıl olduğunu. Arada whatsapp'tan yazarım ama telefon çalınca kimin aradığından bağımsız olarak telefonu camdan fırlatasım geliyor. Hiç sevmiyorum telefonda konuşmayı.
0
himmet dayi
(16.11.20)
Ben hep aradigim adamlardan geri donus almayinca aramayi biraktim. Artik aramayani aramiyorum. 6 ay kimseyi arama, arayip ne oldu lan oldun mu kaldin mi demeyenleri ufaktan ikinci ucuncu kategori tanidik listesine atabilirsin.
0
cooperr
(16.11.20)
Aramayan hayırsız arkadaşım ben de. Telefonda konuşmayı sevmiyorum. Elim telefona gitmiyor.
0
pati
(16.11.20)
Ben de aramıyorum ama mesela onun bulunduğu şehre gidersem arayıp görüşelim diyorum, veya aynı şehirdeysek de arıyorum görüşüyoruz. Spesifik bir konu olmadan telefonda konuşmak bana garip geliyor.
0
plutongezegendegilmi
(16.11.20)
beni yakın arkadaşlarım senin gibi arasa hayırdır bi şey mi oldu derim. ısrarla haftada bir falan arasa ne arıyorsun oğlum habire derim. bizde de yok öyle arayıp konuşma olayı. bayağı da iyi arkadaşızdır.
0
bohr atom modeli
(16.11.20)
(3)

1066mhz ddr3 8gb üretilmiyor mu?

msb
Elimde 2010 Macbook Pro var, boşta durmasın hızlandırayım dedim. Üzerinde 4+4 8gb bellek var, ben bunu 8+8 yapayım diyorum ama 1066 mhz 8gb modülü bulamadım internette hep 4'lük mevcut. Ben mi bulamadım yoksa üretilmiyor mu?Videolarda falan takıyorlar 8+8 halbuki.
Elimde 2010 Macbook Pro var, boşta durmasın hızlandırayım dedim. Üzerinde 4+4 8gb bellek var, ben bunu 8+8 yapayım diyorum ama 1066 mhz 8gb modülü bulamadım internette hep 4'lük mevcut. Ben mi bulamadım yoksa üretilmiyor mu?

Videolarda falan takıyorlar 8+8 halbuki.
0
msb
(12.11.20)
1333 al tak.
www.n11.com
0
alperz
(12.11.20)
@alperz 1333 olur mu? Uyumsuzluk çıkmasın?
0
🌸msb
(12.11.20)
kafam rahat etsin kardeşim diyorsan 150 lira daha bayıl şunu al: www.amazon.com
0
alperz
(12.11.20)
(15)

arabanızın ismi var mı?

pati
evetse ne??benimki minnoş <3
evetse ne??

benimki minnoş <3
0
pati
(09.11.20)
abbas. mavidir de. kendisi. binince icimden hannon ninnoyiii hannon ninnoyii diyorum.
0
turbo sadık
(09.11.20)
Eski aracımın adı Kenan.. Fena halde Kenan tipi var.

Yenisine Deniz diyorum mavi diye ama emin değilim henüz.
0
msb
(09.11.20)
yaralı aslan. birisi vurup kaçtıktan sora bu ismi koydum.
0
spacevan
(09.11.20)
kırmızı şimşek
0
AlsterWasser
(09.11.20)
cenaze
0
reactionic
(09.11.20)
oğlan

yorgun mermi
0
avianthem
(09.11.20)
Çöttirik.
0
kibritsuyu
(09.11.20)
Yok. Eşyalara isim verme adetim yoktur.
0
battal gemalmaz
(09.11.20)
Var. benimki adiyla geldi :D satin aldiktan sonra yeni plaka bir cikti: epey yaygin kullanilan bir erkek ismi :) oylece adiyla gelmis oldu, etrafimizdaki herkes o adiyla aniyor :D
0
invictae
(09.11.20)
arabalari baya severim ama o topa girmiyorum, makina sonucta duygusal bir bag kurmaya gerek yok.

olayi isim koymanin otesine tasiyanlar da var.
static.carthrottle.com

:)
0
cooperr
(09.11.20)
Çocuk <3
0
bradshaw
(09.11.20)
aynı aracı uzun süre kullanınca "tosun" dediğim anlar oluyor.
0
late viper
(10.11.20)
Eski arabamdan kat ve kat iyi olmasına rağmen o bağı hala kuramadım. Verdiğim bir isim de yok.
0
mobydick
(10.11.20)
külüstür. bu ara kendisinden kurtulmaya çalışıyorum.
0
trajikomix
(10.11.20)
eski arabamın adı arda idi <3 sonraki ci, şimdi de laci ya da maviş diyorum.
0
kenarortay
(10.11.20)
(16)

Yakınlarınızdan corona olup, hayatını kaybeden oldu mu?

silver apple
Önceden genelde haberlerde duyuyordum ama bu sıralar coronaya yakalanan çok duymaya başladım. Komşular, iş arkadaşları vb...
Önceden genelde haberlerde duyuyordum ama bu sıralar coronaya yakalanan çok duymaya başladım. Komşular, iş arkadaşları vb...
0
silver apple
(09.11.20)
evet oldu
0
clones
(09.11.20)
Olmadi. Kuzenimin kayinpederi 17 gun entube kaldi 65+ yasi. Simdi cok iyi masallah. Umarim olmaz. Annem astim hastasi, korkuyorum
0
matilda
(09.11.20)
Eskiden yakınlarda duymazdım ama bu ara çok duymaya başladım ya. Yan binadaki yakın komuşumuz Ordu'da kapmış, hataneye almışlar. Babamın amcası, epey yaşlı o da kapmış durumu kötüymüş. Gidici diyorlardı en son. Bir kız arkadaşımız, bahçelievler taraflarında oturuyor. Kapmış, bütün aile evde 10 gündür.

Ölen olmadı ama çok olan duymaya başladım bu aralar. Dıdısının dısını duyduklarım da ayrı var yani. Bence durum sahiden kötü ya, eskiden burada hep sorarlardı yakınlarınız var mı kapan diye hep yok derdik. Şimdi var diyorum.
0
eazy
(09.11.20)
Is arkadasimin once babasi 10 gun sonra annesi vefat etti
Cok sevdigim bir mihmandarim, ustadim vefat etti
Esimin dedesi vefat etti
0
summatinyourteeth
(09.11.20)
oldu.
0
msb
(09.11.20)
2 kisi var. Biri 80 yasinda hic bir saglik sorunu olmamis/olmayan, eli ayagi tutan, her gun bisiklete binen sapasaglam biriydi. Digeri 45 yasinda, gut hastasiydi.
0
taurina
(09.11.20)
Uzak akrabalardan ölen 4-5 kişi var hepsi yaşlıydı.

Bir de arkadaşım vefat etti 35 yaşında gayet sağlıklıydı inanamadık.
0
jazzabel
(09.11.20)
Yakınlardan şükür olmadı. Babamın Bi arkadaşı öldü.
0
cosmicgadin
(09.11.20)
Maalesef. Uzun yıllardır yakın oldugumuz bir aile dostumuz. Çok üzgünüm günlerdir inanamıyorum. 48 yaşındaydı.

Bir de bir tanıdığımın babaannesi vefat etti.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(09.11.20)
Arkadaşımın eşi 37 yaşında kronik rahatsızlık ve sigara kullanımı yok. Malesef kaybettik.
0
suicides underground
(09.11.20)
Ölen olmadı ama çevremde korona gittikçe yayılıyor. İş çevremden, şirketten ve komşularımdan çok kişi korona oldu, oluyor. Dün yoğunluk haritasına baktım, her taraf kıpkırmızı...

Dikkatli olmakta fayda var.


.
0
kartallar yuksek ucar
(09.11.20)
amcam(75), halam(65), babaannem(99), teyzem,(60 küsür) eniştem(80 küsür), bir tane uzak akraba(o da 70 küsür) vefat ettiler.
0
rahmi pinkfloydoglu
(09.11.20)
yoğun bakımda bir hastamız var şu an, dedem.
0
roket adam
(09.11.20)
Yakın arkadaşlarımdan ve akrabalarımdan olmadı ama daha uzak olduğum arkadaşlarımdan, çevremden, iş hayatından tanıdıklarımdan maalesef 20'den fazla kaybımız oldu. Hele 4-5 tanesi hiçbir bilinen sağlık sorunu olmayan, düzenli spor yapan, sigara kullanmayan, 25-30 yaş arası gençlerdi.
0
iwasbornonamountainside
(09.11.20)
Butun bu Corona karmasasi ilk basladiginda (Nisan) bir arkadasimi (35 yas) kaybettim. Nasil oldu anlamadik, yogun bakim, entube derken cok hizli gelisti.

Annem ve teyzem (65 Yas) Mayis'ta oldular. Annem grip gibi atlatti, teyzem 2 gun hastanede yatti.
0
cleric
(09.11.20)
oldu
0
ehti
(09.11.20)
(4)

kadikoy'de siren sesleri...

msb
Duyan var mi?
Duyan var mi?
0
msb
(08.11.20)
fenerbahçede duymadım.
0
sutlu nescafe
(08.11.20)
Cok ciddi bi gurultuyle 4-5 dk kadar caldi.
0
🌸msb
(08.11.20)
rasimpaşa'dan duyuldu, 3 dakika kadar olsa gerek.
0
aakuru
(08.11.20)
hadsafhada
(09.11.20)
(4)

ShutterStock ve benzrleri hakkında blgisi olan?Foto yükleme,para kazanma vs

blackgirl00
Arkadaslar selamlar4 yıl önce canon 650d mi sırtıma alır , sokakları,sehirleri , insanları çekerdimbir sürü de fotoğrafım biriktiCektiklerimi cok beğenir cevrem, ama artık işsizlik vs makine mi de sattım, gezebilecek maddi imkanım da yokBir kac kişi dedi ki, ShutterStock a yükle, fotoğraflarını satı
Arkadaslar selamlar
4 yıl önce canon 650d mi sırtıma alır , sokakları,sehirleri , insanları çekerdim
bir sürü de fotoğrafım birikti
Cektiklerimi cok beğenir cevrem, ama artık işsizlik vs makine mi de sattım, gezebilecek maddi imkanım da yok

Bir kac kişi dedi ki, ShutterStock a yükle, fotoğraflarını satın aldıkca para kazanırsın

Nasıl yapayım bunu, deneyen para kazanan şunu yap şunu yapma diyen var mıdır
İnternetten yazanlara da baktım da ,kafam karıstı sadece
Cok cok iyi olur bu sürecimde, fotoğraflarımın ufakta olsa gelir olarak dönmesi:/

Cok tesekkürler
0
blackgirl00
(08.11.20)
Gettyimages'dan para kazanan duydum. Envato'da da şansınızı deneyin. Klişe olsa bile sade, iyi ışıklandırılmış ürün ya da iş ortamı fotoğraflarının satma ihtimali epey profesyonel olmadığı sürece manzara fotoğraflarının satma ihtimalinden daha fazla. Deneyin tabi şansınızı.
0
zihua
(08.11.20)
İşin hem üretici, hem de tüketici tarafındayım. Evet stoklardan güzel gelirler elde edilebilir. Ama sıfır da çekebilirsiniz. Önemli olan tüketicinin beklentilerini karşılayabilecek içerikler üretmek.

Yoksa fotoğraf değeri yüksek çalışmaların hiç satılmama ihtimali de var.
0
msb
(08.11.20)
bildiğimiz manada sokak fotoğrafçılığından bahsediyorsak "sokak fotoğrafı" olanlardan çok bir beklentin olmasın. "sanatsal" değeri olsa bile stok foto işi yazıyı görselle destekleme alanı için kullanılıyor. yani birinin yalnızlık temalı bir öyküsü için senin sokakta çektiğin bu temaya uyan fotoğraf iş görür ama bu tarz bir ihtiyaç çok olmuyor. olursa bile ucuza koyman lazım ki satın alınsın. denemekten bir şey kaybetmezsin eğer fotoğraflarında aranda duygusal bağ yoksa, ne satsan kardır neticede.

portrelerden emin değilim ama orada şu sorun olabilir. fotoğrafını çektiğin kişinin buna rızasının olması lazım bence. çekmene izin vermesi bunu ticari olarak satıp yayabileceğin anlamına geliyor mu bilemem. mesela böyle bir portreyi biri aldı, zaytung'da komik bir haber için kullandı. sen o pozu 5 sene önce geyiğine çekmiştin, adam kendi fotosunu gördü ve zaytung'a dedi ki "benim iznim yok bu fotodan, kaldırın". zaytung mağdur olacak o zaman, bunu nasıl garanti altına alıyorlar bilmiyorum açıkçası.
0
Bruce
(08.11.20)
@bruce,

Cast kullanılan fotoğraflarda kişinin kimliği belirgin şekilde belli oluyorsa o kişiden imzalı izin belgesi almak gerekiyor. Bu belgeyi de yükleme yaparken fotoğrafla birlikte yüklüyorsunuz.
0
msb
(08.11.20)
(11)

Alınır mı?

einszweipolizei
Boyum 180Pamuk olmadığı için o fiyat fazla mı? 400₺, 900’den düşmüş.
Boyum 180
Pamuk olmadığı için o fiyat fazla mı? 400₺, 900’den düşmüş.
0
einszweipolizei
(07.11.20)
hangi fiyat ve hangisi alınır mı?
0
Tochinoshin
(07.11.20)
400 tl yazmayı unutmuşum
Kaban
0
🌸einszweipolizei
(07.11.20)
alınır
0
harry powell
(07.11.20)
İçerik olarak iyi, pamuk olmasına gerek yok

Hiç bir kaban zaten %100 yün olmaz, o şekilde dışarıda yağmuru yerse yamulur, o yüzden farklı ipliklerle karıştırıp dayanıklı hale getirilir

%30 yine iyi bir yün oranı, sıcak tutar. Geri kalanı sırf polyester kullanmak yerine %13 polyamid ile daha dayanıklı hale getirmişler (polyamid polyester e göre daha dayanıklı bir dokuma çeşidi)

Yani içerik olarak bu fiyata bu olur ama tarz olarak beğenmedim :)

iyi bir pea coat / denizci kabanı al bunun yerine
m.zara.com

Fiyat olarak fazla ama tarz olarak bu, yalnız yakaları da biraz daha büyük olsaymış iyi olurmuş
0
freebird5406_2
(07.11.20)
ben zara kadar adi uyduruk kalitesiz bi marka gormedim.

kesinlikle almani onermem cope atilacak paran yoksa.
0
turbo sadık
(07.11.20)
zara kalite degil ucuza $ekilli seyler satiyor.
bence guzel yapistir gitsin
0
cooperr
(07.11.20)
yün de lyocell de doğal ve değerli bir kumaş. 400 lira iyi fiyat, alınır

bu ay indirime girer zara, ama indirime kadar ürün kalmayabilir.
0
PoscheN
(07.11.20)
Zara 3 ay icinde sokulup dagilmasi icin tasarlanmis urunler satar. Bunu bilerek alin, yoksa model olarak guzel bence.
0
msb
(07.11.20)
@poschen neden indirime girer bu ay? ocakta girmiyor mu normalde?

Ben de beğendim ve 400 TL iyi bir fiyat.
0
kırmızıayakkabılıgargamel
(07.11.20)
Bence biraz ince gorunuyor, ayrica omuzlariniz genis degilse, sizi oldugunuzdan daha dar omuzlu gosterecektir, cunku bol kesim bir yapisi var. bence 400 tl bu donemde iyi fakat modelini begenmedim
0
yuzır
(07.11.20)
bence guzel degil.
0
hazen
(07.11.20)
(4)

Ne diyorsunuz 2. El araç guruları?

mhmtt
https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-bmw-tertemiz-masrafsiz-874946604/detay
0
mhmtt
(06.11.20)
Expertiz resimlerde var demiş, sadece hasar kaydı var. Boyalı ve ya değişen parçalar ne onu öğrenmek lazım. Piyasa allak bullak olduğundan fiyat konusunda yorum yapmıyorum ama bmw'ler sıkıntılarıyla ünlü bilesin.
0
antihero
(06.11.20)
Bana mantikli geliyor boyle tercihler. Gidip sifir km clio alacagima ben de boyle bi araci tercih ederdim acikcasi.

Guzelinden bi ekspertiz ve detayli kaza gecmisi arastirmasiyla gayet de alinir bi arac.
0
msb
(06.11.20)
Bmw ustası bir komşumuz vardı. "bmw'ye ilk sahibi biner, daha sonraki sahibine bmw sahibine biner"derdi. Benim bir arkadaşımda vardı, işletmesi gayet pahalı olabiliyor ama araç keyifli.
0
1917
(06.11.20)
1917 +1

çok pahalı ve sürekli usta isteyen araçlar. aldığımın 3te 1 kadar sonradan ustaya verdim aracın. maddi durum iyiyse sıkıntı yok
0
KaraSakall
(06.11.20)
(18)

en kucuk kac yasinizi hatirliyorsunuz?

exlibris
ben bes yasindaki bazi olaylari hayal meyal hatirliyorum ama her seyi hatirlamiyorum.depremde kurtarilan ayda sanirim dort yasinda ve annesini depremde kaybettigini hatirlar mi ileride? umarim hatirlamaz cunku cok aci.
ben bes yasindaki bazi olaylari hayal meyal hatirliyorum ama her seyi hatirlamiyorum.

depremde kurtarilan ayda sanirim dort yasinda ve annesini depremde kaybettigini hatirlar mi ileride? umarim hatirlamaz cunku cok aci.
0
exlibris
(03.11.20)
2,5 tan kesitler var. 2 halinden fotoğraf hatırlıyorum, video akış şeklinde değil.
3ten sonrası çok net.
0
rewlack
(03.11.20)
Kız kardeşimin yeni doğduğu zamanları annemin kucağındaki, kundaktaki hallerini hatırlıyorum. Aramızda 2 yaş 9 ay var.
0
battal gemalmaz
(03.11.20)
4 5 den epey sey hatirliyorum, 3 yasimdan imajlar halinde belli belirsiz seyler var...
0
hewit
(03.11.20)
ben 5 yaşımdaki bi olayı çok net hatırlıyorum, annemle camdan dışarı bakarken anne ben ne zaman okula gideceğim diye bir diyalog geçmişti
0
nahtoderfahrung
(03.11.20)
Babam elimi tutmuş, Kahramanmaraş’ta meydanda yürüyoruz, yaz günü dondurma alıyoruz. Külahı falan hatırlıyorum. Dondurma tabii ki Maraş dondurması.3-4 yaşlarında olmalıyım.
0
stewie
(03.11.20)
Pardon, daha eskisi var. Kardeşim yeni doğduğunda ikimizi birden sünnet ettiler. O günün neredeyse tamamını hatırlıyorum. Travma ile dolu bir gün. 3 yaşındaydım.
0
stewie
(03.11.20)
2-2,5'tan kesitler var, üçten sonrası çok net +1
0
blatta hiberna
(03.11.20)
2 yaşımda tuvaletimize sıçan yeşil bi canavar görmüştüm rüyamda onu hatırlıyorum. Yattığım yeri falan hatırlıyorum. Ama bende de kare kare bunlar.
0
msb
(03.11.20)
0 3 yaş arası yaşadığımız evden bulanık birkaç fotoğraf karesi hatırlıyorum. Ama yaş bilmiyorum.
3 6 yaş arası yaşadığımız evden daha net biraz daha fazla fotoğraf karesi. Birkaç tane de video kayıt hatırlıyorum.
En net başını kıçını olay örgüsünü hatırladığım olay 01.05.1994 fenerbahçe samsunspor maçı. Dayımla Gultepe den çıkıp Kadıköy e gidişimizi hatırlıyorum.
0
allah yazdiysa bozsun
(03.11.20)
2 veya 3'e dair 2-3 şey var, ama sanki bazılarında koku da var gibi? ses hiç yok.
3-4 arasından 10-20 anı çıkar
5ten sonrası var.

ilginç olan 2-3 yaşımdan hatırladığım bazı şeyler, daha sonradan unuttuğum şeylerden daha önemsiz. seçebilsem onları seçerdim
0
owaki
(03.11.20)
1.5
0
orpheus
(03.11.20)
bi unutkan benmiyim ? ortaokulu zor hatırlıyorum. ilkokul hayal meyal.
0
cptxxx
(03.11.20)
malesef hatirlar.
3 yasindan fotograf kareleri var aklimda.
4'den sonra kucuk kucuk videolar ama 720 dpi
5'den sonra full hd, daha uzun videolar...
0
cooperr
(03.11.20)
6dan kısa bir anı
0
jelly bear
(03.11.20)
6 yaşımı, anaokulu zamanlarımı.
0
nothing in my way
(03.11.20)
1.5'tan 2-3 kare var zihnimde.
0
1bir1bir1
(03.11.20)
Hatırladığım en eski şey 2 yaşıma ait. Yaşımın iki olduğunu bilmiyordum tabi. Elimde o güne ait bir fotoğraf var, ordan çıkarabiliyorum.
0
synesthesia
(03.11.20)
2.5 yaş. ondan sonra 8-9 yaş.
tabi ki 2,5 yaş travma olduğu için hatırlıyorum.
dedemin köyündeki evindeydik. ev yanmıştı.
bizi karşı bahçeye çıkardılar. ahırda hayvanlarımız vardı. eşeğimiz canhıraş bağırarak tekmeleyip ahırın kapısını açıp kaçmıştı ve yanıyordu.
hala sesleri kulaklarımda.
travmalar unutulmuyor.
0
ankara06
(03.11.20)
(1)

Kadikoy-kosuyolu minibüsleri

livaist
Kosuyolu minibusleri nerden kalkiyor? Gitmek istedigim yer direkt kosuyol meydan. Yoksa cok trafik olur diye acibadem minibusle turk telekomun oraya cikip yurumeli miyim?Teşekkürler
Kosuyolu minibusleri nerden kalkiyor? Gitmek istedigim yer direkt kosuyol meydan. Yoksa cok trafik olur diye acibadem minibusle turk telekomun oraya cikip yurumeli miyim?
Teşekkürler
0
livaist
(03.11.20)
Koşuyolu Meydan neresi oluyor anlamadım ama Kadıköy'de Haydarpaşa Garı tarafındaki minibüs duraklarından Ümraniye minibüslerine binerseniz Koşuyolu'nun istediğiniz noktasında inebilirsiniz.
0
msb
(03.11.20)
(15)

Türkiye'nin en güzel kadını?

ya ben lan neyse
çok klasik soru ama olsun.yüz olarak. yüz güzelliği...edit: göz önünde olanlardan. yoksa ne güzeller var.
çok klasik soru ama olsun.

yüz olarak. yüz güzelliği...

edit: göz önünde olanlardan. yoksa ne güzeller var.
0
ya ben lan neyse
(25.10.20)
hülya avşar
0
superb
(25.10.20)
pınar deniz olabilir.
0
ismim ibrahim
(25.10.20)
Dilan Çiçek Deniz
0
eazy
(25.10.20)
Arzum Onan
Songül Öden

Kisilikeleri de cok guzel insanlar.
0
a perfect lie
(25.10.20)
selma ergeç
0
der meister
(25.10.20)
Dilan çiçek deniz mi , kadın full estetik ama yine de güzel değil.

Bu soruya Tuba Büyüküstün’den başka cevap yoktur. İnş onun gibi kızım olur ileride.
0
Hallegadola
(25.10.20)
en güzel denebilecek seviyede herkesin kabul ettiği kimse yoktur da, yukarıda görünce belirteyim dedim; eda şölenci'ye ben de bitiyorum. ünlü olmadan önceleri instagram'da yaman bir takipçisiydim, baktıkça içim açılırdı. güzel kadın dediğin öyle olur zaten, baktıkça için açılır, mutlu olursun. başka da böyle biri gelmiyor aklıma ünlülerden. ünlü olmayanlardan var ama yüz güzelliğini takdir ettiğim.
gerçi benim güzellik anlayışım herkese uymuyor ama eda'yı görünce şaşırdım, eklemek istedim.
0
Bruce
(25.10.20)
Sinem Kobal
Tuvana Türkay(estetikli ama çok güzel bence)
Selma Ergeç
Cansu Dere
Bunları saatlerce izlerim...
0
megalomaniac
(25.10.20)
Turk kokenli sayilirsa Elif Aksu cicek gibi kadin. Cansu Dere Azra Akin cok guzeller. Tugba Buyukustun dogal guzel
0
hindistan cevizi
(25.10.20)
Merve İldeniz
www.youtube.com

Hangimiz o kaşık olmak istemedik?
0
boray eris
(25.10.20)
Gönül Yazar 1

Hülya Avşar 2

Türkan Şoray 3

Yenilerin hiçbirinin yüz hatları bu denli muntazam değil bana kalırsa.
0
msb
(26.10.20)
yazilan bazi kadinlari gece görsem korkarim, helen dilan c. deniz, seda sayanin 50 yasinda yaptirdigi estetigi yaptiriyo.
msb+1
+emel sayin
0
durgunfoton
(27.10.20)
Yazılanlara baktım. Benim için sonuç hala aynı, Dilan Çiçek Deniz'in kaşına gözüne 10 tane adam öldürürüm :D
0
eazy
(27.10.20)
gülsen bubikoğlu.

türkan şoray'ın gözlerini çok bayık bulsam da, bugünün insanlarına göre çok güzel tabii ki.

banu alkan'ın gençliği de çok güzelmiş bence.

günümüzdekiler çok silik ve makyaj/estetik güzeli genel olarak.
0
blatta hiberna
(27.10.20)
tuba buyukustun
nehir erdogan
aysin zeren
0
camussar
(27.10.20)
(11)

Volvo hani en güvenli araçtı?

asaf
S60 darmadağın oluyor. https://youtu.be/YSYLE55iYj0
S60 darmadağın oluyor.

youtu.be
0
asaf
(24.10.20)
Arabanın dağılması iyidir.
Fizik 101
0
yarey
(24.10.20)
Hoff.

Kaç kez anlattık bi daha anlatalım. Aracın kaputu o çarpma ile akordeon gibi içeri katlanmazsa çarpışma enerjisi tamamen aracın içindeki sürücüye ve yolcuya biner ve öldürücü olur. Güvenli demek düz duvara çarpınca dökme demir gibi şeklini bozmayacak demek değil. Dikkat edersen aracın içindeki hava yastıklarından manken sürücü görünmüyor bile. Önemli olan bu hızda bir kazadan sağ, mümkün ise yara almadan kurtulabilmek. Şu kazayı bir de Ford Fiesta ile izle bakalım neler oluyor. Geçenlerde Instagram'a düşmüştü böyle bir video. O da Passat testiydi. Passat'ın içi dışına çıkıyordu resmen.
0
himmet dayi
(24.10.20)
linç geliyor.
olaya yanlış açı ile bakıyorsun açıklama yapmış enerjisi olan arkadaşlar
0
basond
(24.10.20)
en güvenli olmak hasar görmeyeceği anlamına gelmiyor. güvenlisi böyleyse diğerleri kim bilir ne hale gelir sen düşün işte. şahin falan olsa mankenin parçalarını sağdan soldan toplarlardı.
0
hadsafhada
(24.10.20)
abi ben komple hardox çelikten araba yapayım, 180 ile betona çarpsa betonu dümdüz eder, hiçbir yeri de çizilmez. ama içindekiler pizzaya döner.

arabanın güvenliliğindeki amaç, tramer'de hasar kaydı çıkmasın değil, içindekileri korumaktır. formula 1 arabası da 200 km/s hızla lastik bariyere çarpıp darmaduman oluyor, ama içindeki adam yürüyerek iniyor. dandik miymiş yani milyon dolarlık araba?

eğer içindekiler sağlamsa arabanın dağılması iyidir. çarpma enerjisini içinde oturana değil, arabanın karoserine dağıtıp içindekini korur. bu arada karoser dağılır ama içindeki sapasağlam çıkar.
0
kibritsuyu
(24.10.20)
lastigin firlamasi, tamponun dusmesi, camin kirilmasi vs bu tarz buyuk kazalarda saglamlik acisindan bir veri degil, onemli olan yolcu bolumunun butunlugunun korunmsi, ve mumkun olan en az darbenin yolcu kabinine iletilmesi. videoda dikkat ederseniz yolcu kabini iceri dogru cok fazla egilip bukulmuyor. bu da hayat kurtaran bir detay. bu arada bu tarz carpisma testleri bildigim kadariyla 60 km/h olarak yapiliyor, yani siz 130 km ile giderken bu kadar saglam bir durum hayal etmeyin
0
exlibris
(24.10.20)
Yeni nesil guvenlik anlayisinda arabanin dagilmasi var zaten. Araba dagilacak ki darbeyi sonumleyecek, yolcu kabini saglam kalacak, iceridekiler canli cikabilecek. Olay bu yani. "Saglamlik"tan ziyade "guvenlik".

Volvo her sekilde guvenlige en onem veren markalardan biri. Ben de Volvo kullanicisiyim. Aracin icine bindiginizde o duyguyu aliyorsunuz zaten.
0
msb
(24.10.20)
ama benim anlamadığım, koltuk kafalığını niye çıkarmışlar? darbenin sonunda dummy'nin kafası hızla geriye gidiyor. normalde kafalığın kafayı tutması lazım. herhalde crashtest yapılırken dikkate alıyorlardır onu. yani "dummy'nin boynu kırıldı" diye geçmiyordur kayıtlara di mi?
0
kibritsuyu
(24.10.20)
@kibritsuyu

IIHS'nin bir testi bu. Muhtemelen olumsuz senaryoları denedikleri için bu testte de kafalık yok. Yerinden çıkabilen bir aksam sonuçta. Ona göre bir senaryo hazırlanmıştır.

Zaten IIHS devlet kurumu değil kâr amacı gütmeyen bir ogranizasyon. Bir bağlayıcılığı yok bildiğim kadarıyla.
0
himmet dayi
(24.10.20)
Sürekli sözlükte anlatılan bu konuyu tekrar görünce aklıma Fifth Gear'ın Smart test ettiği aşağıdaki bölümü geldi.

Arabayı alıp 112'yle (70 mil/saat) beton duvara vuruyorlar. Arabanın boyutları ve geometrisi gereği ön bölümde darbeyi soğurabilecek kadar mesafe ve aksam olmadığından sizin söylediğiniz gibi sağlam kalsın diye taş gibi bir güvenlik kafesi koymuşlar kabinin etrafına. Gerçekten kabinde gözle görülür nerdeyse hiç hasar yok, kapılar rahatlıkla açılıp kapanabiliyor ama yolcuların maruz kaldığı g kuvvetleri o kadar yüksek ki hayatta kalmak mümkün değil.

video linki: www.youtube.com

Edit: Kafalığı kameranın görüş açısını engellemesin diye çıkarmış olabilirler.
0
kalifiye balta sapi
(25.10.20)
2012 oncesinde duz duvara dikine vurulurdu arabalar ama sonra baktilar ki olumlu kazalarin cogunda kafa kafaya carpisma ya da duz duvara vurma olayi yok.

Bu small overlap olayi zaten 2012'de cikti, araclar daha buna hazir degildi ama ona ragmen araca iyi not vermisler. Endustri daha yeni yeni bu teste alismaya calisiyor.
0
cooperr
(25.10.20)
(1)

Polonezköy Mangal Yeri

iddaaci
Merhaba, şöyle oturup mangal yiyeceğimiz, peyzajı güzel içimizi açacak fiyatları normal olan bir yer var mı? Ben özellikle Polonez’i geçtikten sonra sağdaki yerleri beğeniyorum ama gidenler fikir verirse sevinirim. Mangalı biz yapmayacağız.
Merhaba, şöyle oturup mangal yiyeceğimiz, peyzajı güzel içimizi açacak fiyatları normal olan bir yer var mı? Ben özellikle Polonez’i geçtikten sonra sağdaki yerleri beğeniyorum ama gidenler fikir verirse sevinirim. Mangalı biz yapmayacağız.
0
iddaaci
(24.10.20)
Yeji Dohoda iyidir...
0
msb
(24.10.20)
(3)

Pandemide berber olayları

her giriste sifresini unutan adam
Sorulduysa affola, mobilden aratamadim.Nasıl yapicaz bu işi? Bakıyorum geçerken, benim berber tek maske takıyor, bazen aynı anda içerde iki kişiyi birden yanyana da traş ediyorlar. Traş olanlar maske takmıyor...Bu işi Ankara’da korkmadan halledebilecegimiz bir yer var mı?
Sorulduysa affola, mobilden aratamadim.

Nasıl yapicaz bu işi? Bakıyorum geçerken, benim berber tek maske takıyor, bazen aynı anda içerde iki kişiyi birden yanyana da traş ediyorlar. Traş olanlar maske takmıyor...

Bu işi Ankara’da korkmadan halledebilecegimiz bir yer var mı?
0
her giriste sifresini unutan adam
(24.10.20)
ben yasak kalktığından beri her ay gidiyorum. benim berber her seferinde koltuğu falan dezenfekte ediyor baya bi dikkat ediyor. işlerin azaldığını söylüyor çoğunlukla tek ben oluyorum dükkanda. gideceğiniz zaman telefon edip ne zaman boş olursun o zaman geleyim deyin olmadı sabah ilk açtığında geleceğinizi belirtin.
0
astronom bey
(24.10.20)
@astronombey dükkanda tek olmak yeterli değil ki, adam tepende 20 dakika boyunca nefes alıp veriyor. Ve senden önceki 1 hafta boyunca önünde maskesiz oturan neredeyse 100 kişiye daha bunu yapmış oluyor. Esas korkum berberin kendisi :)
0
🌸her giriste sifresini unutan adam
(24.10.20)
Berber isi sakat bence ya. Hele ki vakalarin arttigi su surecte. Kendiniz kesmeyi ogrenin derim.
0
msb
(24.10.20)
(23)

İstifa edip dönülen yerden tekrar istifa etmek

Take it away honey
Duyurunun beyaz yakalıları merhaba,Yaklaşık 6 yıldır çalıştığım yerden şartlar kötü olduğu için 2 ay önce istifa etmiştim. Ancak gittiğim yerde üstümle problemler yaşadım ve çıktığım şirket mevcut şartları mı iyileştirme sözü verip gelmemi istedi. Ben de maddi şartlar dışında her şey rahat olduğu iç
Duyurunun beyaz yakalıları merhaba,

Yaklaşık 6 yıldır çalıştığım yerden şartlar kötü olduğu için 2 ay önce istifa etmiştim.

Ancak gittiğim yerde üstümle problemler yaşadım ve çıktığım şirket mevcut şartları mı iyileştirme sözü verip gelmemi istedi. Ben de maddi şartlar dışında her şey rahat olduğu için tamam dedim. 2 hafta önce tekrar başladım.

Sorun şu ki 3 aydır mülakat aşamasında olduğum şirketten dün kabul aldım. İyileştirilmiş ücretinde üstünde bir ücret ile. Ancak şu an kafam karışık 2. kez istifa edersem olacaklar malum kavga kıyamet olacaktır.

Sizce ne yapmalı?

Daha önce böyle bir durum deneyimi olan varsa yardımcı olabilir mi?
0
Take it away honey
(22.10.20)
mevcut hayat pahalılığında ekonomik koşullarımı yetersiz buluyorum ve beklentimi karşılamaya razı olmayacağınızı düşündüğümden istifa etmek istiyorum de geç.
0
bohr atom modeli
(22.10.20)
etik olmaz yaptığın. yeni şirketin de belki uzun soluklu olmayacak. ama 6 yıldır calısıtıgın yerde kosullar nasıl insanlar nasıl biliyosun.
0
koela
(22.10.20)
şartlar iyiyse düşünmene gerek yok. kimseye ayıp olacak diye daha iyi şartları kaçırmak istemezsin.
0
barabas
(22.10.20)
Kabul aldığın şirketten 2 ay sonra ayrılıp boşta kalırsan bu durum seni ne kadar sarsacak onu düşünmelisin. Yeni iş ararım sıkıntı olmaz diyorsan yeni firmaya geç derim. Mevcut firmanda arkandan hiç iyi konuşmayacaklar bunu da göze alman lazım.
0
kanlakarisikyagmur
(22.10.20)
Vala ekonomi bel büküyor, parası iyiyse işte de güvence görüyorsan istifayı bas, kavga kıyamet kimin umurunda. Patron, işveren, etik durum düşünecek hal yok kimsede.
0
aynabugusu
(22.10.20)
iyileştirilmiş maaşından %30 daha fazla değilse iş değiştirme. bildiğin tanıdığın ve performansından memnun olunan yerde kal.
0
fever
(22.10.20)
Eski is yerinle acik acik konus derim. 3-5 fark neyse kapatsinlar. Olmuyorsa da daha iyi teklif veren yeri tercih etmen ayip degil tabii ki, profesyonel yasam bu.
0
msb
(22.10.20)
Sektöründeki en büyük 2. firmadayım ben anlaştığım yer 1 numara 1500 çalışanlı bir yer. İşten çıkarılma vs olacağını düşünmüyorum.

Ücret ve çalışma saatleri şu şekilde

Mevcut yer

Ücret yılbaşında konuşulan rakam 6300+agi + maks 3 maaşa kadar prim

8-17.30 Haftasonu tatil

Anlaşılan yer: 6700+agi + yılbaşında zam (%10 anca) 2022 de 1-1.5 maaş prim
8-18.30 Haftasonu tatil akşam ve cumartesi günü mesai yapılan bir yer
0
🌸Take it away honey
(22.10.20)
8-18.30 çok fazla. Ayrıca haftasonu mesaisi de hiç çekilmez. 400 tl için değiştirmezdim. Ayrıca prim de var. Bence 1.si daha iyi
0
sta
(22.10.20)
Hocam detay verene kadar sıkıntılı karar diyordum ama ben değiştirmeyin derim.
Bir kere sirf maas uzerinden konuşursak su an 22 is gunu diye hesaplasak;
Mevcut yer; 6300/22/8.5= saatlik 33.5 lira
Teklif veren yer= 6700/22/9.5=saatlik 32 lira

Siz zaten fazla calisarak daha az maas kazanacaksiniz. Mantigi yok yani.
Buna ek potansiyel mesai ve tanimadiginiz yere gidip risk almak var.
Ben hayatta birakmazdim ki rakamlar da birakmayin diyor.
0
logisticsmanager
(22.10.20)
yazdığın şartlara göre şu anki bulunduğun şirket daha iyi görünüyor. ben olsam değiştirmezdim. ve 400 lira için gerçekten değmez.
0
dedim ben sana
(22.10.20)
400 lira fark dışında artısı olan bi durum yok gibi 1numaralı yer için.
Daha fazla çalışma
Daha az potansiyel prim.
400, %10la hadi 1k fark diyelim
Ben 7 senedir ctesi çalışmıyorum. Cumartesili bi işi çok bariz bi farkla kabul ederim gibi.
0
ir10
(22.10.20)
400 lira için daha uzun çalışmaya değmez derim.
0
hazen
(22.10.20)
hem daha uzun çalışma, hem cumartesi çalışma, hem sektördeki ikinci firma olması prim vs. aradaki fark 1000 lira bile olsa düşünmezdim açıkçası
0
barabas
(22.10.20)
400 lira için gitmezdim. Mevcut yerde rahat gibisin. O rahatını bozmaya değmez.
0
himmet dayi
(22.10.20)
Etik olarak da mantık olarak da mevcut yer.
0
iwasbornonamountainside
(22.10.20)
Gitmek hiç mantikli değil.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.10.20)
Ee sen zaten fazla kazaniyosun neden boyle yanlis hesaplama yaptin ki? Calisma saatlerin daha iyi baksana... hic bi yere gitme otur oturdugun yerde bence. Gidersen daha fazla calisip daha az maas aliyor olcaksin:)
0
Boris
(22.10.20)
eşit şartlar altında parayı kim verirse ona gidilir normalde, duygusal bir bağ yoksa. ama aradaki 400 lirayı sizden on misliyle çıkaracakları için iş değiştirme. böyle öpe öpe 1 numara oluyor laleler.
0
klassno
(22.10.20)
Ciddi bir fark olsa neyse de bu şartlarda iş değiştirmek saçma bence.
0
Abdurrahman
(22.10.20)
Yeni şirket kariyer vs anlamında bir şeyler katmayacaksa değiştirme bence. Aradaki farka değmez, ki çalışma saati, cumartesi va düşününce mevcut işte saatlik ücret daha fazla gibi.
0
efx
(22.10.20)
aradaki fark ziplamana degecek fark degil +1 8000-8500 falan olsaydi dusunulebilirdi.
Obur sirkete counteroffer yapardim ben olsam, su anda 7500 aliyorum, 8500 verin gelirim derim, kaybedecek birsey yok.

Etik konusuna gelince, yapacagin sey hos degil ama yemisim etigi, bu sirketler seni yarin oburgun isten cikartmaya karar verirse "yaw bu etik olur mu?" diye dusunmuyor, kovuyor.
0
cooperr
(22.10.20)
ben de arada 2000 tl filan fark var sandım. değmez. su an bana oldugum konumdan 400 tl fazla versinler mesai kosuları seninki gibi olsun yine gitmem. cunku evime cok yakın bir yerde calısıyorum. 400 tl fark hariç su an calıstıgın yer cok iyi
0
koela
(23.10.20)
(4)

Abur cuburlardaki tuhaf tat

sacrilegious
Paketli aburcuburlara uzunca bir süre ara vermiştim. Geçen bir çikolata yiyeyim dedim tadı aşırı şekerli geldi ve genzimi yaktı. Sonra bir bisküvi denedim o da aynı şekilde çok rahatsız ediciydi. Bu arada daha önce severek yediğim şeylerdi ikisi de. Yıllarca bunları mı sevmişiz dedim kendi kendime.
Paketli aburcuburlara uzunca bir süre ara vermiştim. Geçen bir çikolata yiyeyim dedim tadı aşırı şekerli geldi ve genzimi yaktı. Sonra bir bisküvi denedim o da aynı şekilde çok rahatsız ediciydi. Bu arada daha önce severek yediğim şeylerdi ikisi de. Yıllarca bunları mı sevmişiz dedim kendi kendime.

Abur cubur alışkanlığımı tamamen bırakabileceğimi sanmıyorum ama ayda yılda bir kez yediğimde de bu kadar berbat şeyler de yemek istemem. Sizin önereceğiniz tadı çok şekerli ve yapay olmayan paketli bir atıştırmalık var mı?
0
sacrilegious
(20.10.20)
Bazı abur cuburlar şeker olarak şeker pancarı şekeri kullanıyor onlara bakabilirsin, normalde fruktoz şurubu kullandıkları için böyle etkileri olabiliyor.
0
angelus
(20.10.20)
Tatlı abur cuburlardaki şeker çok fena hakkaten ya. çok nadiren eti burçak ya da onun sultani olanından yiyebiliyorum. Ya da şu yeni burçak fıstık ezmeli var, onu seviyorum ama o da kalori bombası bişi. Yani ben o burçak serisini yenebilir buluyorum yine. Onun dışında tatlı için pastane kurabiyelerine ya da ıvır zıvırlarına dönüyorum. En azından abuk paketli gıda kimyasallarından çok içermiyorlardır diye.
0
nimberjack
(20.10.20)
Palm yağı ve glikoz şurubundan uzak duruyorum, abur cubur seven biri olarak pek seçenek kalmıyor. Arada tadelle alıyorum o biraz daha iyi.
0
tolgan
(20.10.20)
Tadelle +1

Bu arada tuzlulardan da peynir kremalı çizi'yi şiddetle öneririm.
0
msb
(21.10.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.