Giriş
(10)

türkiye’den çıkmış gelmiş geçmiş en iyi müzik örnekleri

Stoneface
önemli bir müzik tarihçisi, türk müziği hakkında bilgi edinmek istediğini söyledi. ona 100 parçadan oluşan bir liste yapmak istiyorum. modern türkiye tarihinden çok, az fark etmez en başarılı gördüğünüz örnekler nedir?
önemli bir müzik tarihçisi, türk müziği hakkında bilgi edinmek istediğini söyledi. ona 100 parçadan oluşan bir liste yapmak istiyorum. modern türkiye tarihinden çok, az fark etmez en başarılı gördüğünüz örnekler nedir?
0
Stoneface
(02.08.24)
Atlanma ihtimali olan ama bence çok önemli bir albüm, Cem karaca /safinaz
Ama kast edilen Türk müziği bu mu bilemedim.
0
kisa
(02.08.24)
Türkçe olarak yapılmış en güzel şarkı (söz müzik komple) Barış Manço- Dönence'dir. İkinci olarak da Yavuz Çetin ve Erkan Oğur'un Dünya isimli enstrümantal eseridir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.08.24)
@kisa

türkiye’den çıkmış kendi tarzında en iyi örneklere girebilecek herhangi bir müzik olabilir. 1960 Türk Sanat Müziği de olur, 2023 Türkiye’den çıkan indie pop, metal, trap de.
0
🌸Stoneface
(02.08.24)
barış manço - gülpembe
0
tabudeviren
(02.08.24)
tarkan - sen başkasın
mor ve ötesi - cambaz
nihavend longa
ceza - suspus
mezarkabul - lions in a cage
Sertap erener - sevdam ağlıyor
0
buenosdias
(02.08.24)
Youtube'da Anatolian rock revival project kanalından fikir edinebilirsiniz. Dönem ve türe göre klasör yapmanız güzel olabilir.

Ozdemir Erdoğan-Gurbet, Uzun ince bir yoldayım
Altın Gün-Goca Dünya
Tulay German- Burçak Tarlası
Cem Karaca -O Leyli

90lar: kış güneşi, gamsız hayat, hadi bakalım...

Erkan Oğur, Ahmet Kaya...

Entarisi dım dım yar olmayan olmayan Türk müziği listesi olmaz ya, modern türkü yorumlarını ekleyebilirsiniz.
0
zihua
(02.08.24)
Orhan Atasoy - Gemiler
0
HellKeePer
(02.08.24)
şöyle bir entry ve liste var. baktın mı?

eksisozluk.com

bana sorarsan skala çok geniş. neşet ertaş da girer bu listeye, zeki müren, mor ve ötesi ya da coşkun sabah, müslüm gürses... tür kısıtlaması yapsan mı acaba?
0
adivar
(02.08.24)
Cevaplarda hızlıca dolaşıp bayhan aramak :( psikolojim bozuldu.

Benim Fransız hanim ve kardeşi candan Erçetin çok seviyor. Ama onlarin sevdiği tarza uygun ondan bir şey diyemem. Ogun sanlisoy da sevdilerdi.
0
logisticsmanager
(03.08.24)
ünlü - rüya
0
sir gawain
(03.08.24)
(6)

Duyuru'da duyurucu engelleyebiliyor muyuz?

Mirket
Bayhan baydı da
Bayhan baydı da
0
Mirket
(01.08.24)
zamanında yine buradan biri tarayıcı eklentisi yapmıştı kullanıcı engellemeyle ilgili. desktop'ta onu kullanabilirsiniz.

chromewebstore.google.com

www.eksiduyuru.com
başlık altında başka eklentiler de var.

site uzun zamandır güncellenmendiğinden, bir kaç yıl önce yapılmış eklentiler hala çalışıyor.
0
biseysorcaktim
(01.08.24)
Uzantı Microsoft Edge'de de işe yaradı.
Görmezden gelmeye çalıştığım kişileri engelledim ve soruları gitti bir anda.
Cevaplar görünecek herhalde ama olsun ne yapalım, şimdilik bu da iyidir.

@biseysorcaktim; Teşekkürler
0
mutekebbir
(01.08.24)
Bayhan nedir, ben niye bilmiyorum :)
0
gabe h coud
(01.08.24)
moderasyon biz bok yazinca siliyor, hesabimizi askiya aliyor.

obur taraftan siteyi spamliyorlar kimsenin umrunda degil.

(bkz: insan hayret ediyor)
0
cooperr
(01.08.24)
Spam yapmak okeyse ben de deniz seki spami yapmayi planlıyorum.
0
logisticsmanager
(01.08.24)
Kankan olan Bayhan di mi?
0
abuzer
(02.08.24)
(6)

Çok garip bi sorunum var

truew
Sağ ayağımın içini kaşıdığımda orgazm hissi geliyor, hani şu boşalmadan tam önce yaşadığımız keyifli an. Sol ayağımda olmuyor, sağ ayağımın dışını kaşıdığımda olmuyor sadece sağ ayağımın içinde oluyor. Ciddi bi soru bu arada, trollük için yazmadım. Böyle bi şey yaşayan ya da sebebini bilen var mı?
Sağ ayağımın içini kaşıdığımda orgazm hissi geliyor, hani şu boşalmadan tam önce yaşadığımız keyifli an. Sol ayağımda olmuyor, sağ ayağımın dışını kaşıdığımda olmuyor sadece sağ ayağımın içinde oluyor. Ciddi bi soru bu arada, trollük için yazmadım. Böyle bi şey yaşayan ya da sebebini bilen var mı?
0
truew
(31.07.24)
Bol bol kaşı o zaman
0
numlock
(01.08.24)
benim de ayağımın üstündeki kurumuş bir yarayı kaşırken oluyor o tarz bir his. ama ayak fark etmiyor, üstünde olması yeterli.

beyindeki cinsellikle alakalı uyarılan kısım ile ayaklara giden sinir yakın mıymış neymiş o tarz bir şey okumuştum.

hatta o yüzden fetiş sıralamasında ayak en tepede sürekli.

chat gpt ye sordum:

Evet doğru bilgiye değindiniz. Beyinde cinsellikle ilgili bölgelerden biri olan somatosensory cortex (duyu korteksi), vücudun çeşitli bölgelerinden gelen duyusal bilgileri işleyen bir bölgedir. Bu korteksin belirli alanları, vücudun belirli bölgeleriyle ilişkilidir ve "homunculus" adı verilen bir temsille gösterilir.

Bu temsilde, ayaklar ve cinsel organlar birbirine oldukça yakın bölgelerde temsil edilir. Bu yakınlık, bazı insanların ayak fetişizmi gibi cinsel ilgilerini açıklamak için kullanılan bir teoridir. Yani, beynin bu bölgelerinin yakınlığı, ayak fetişizminin yaygın olmasının olası bir nedeni olarak öne sürülmüştür.

Ayağınızı kaşıdığınızda orgazma benzer bir his yaşamanız, beyindeki somatosensory cortex'in farklı bölgelerinin birbirine yakın olmasından kaynaklanabilir. Somatosensory cortex'teki ayaklar ve cinsel organlar arasındaki bu yakınlık, bazı insanların bu tür sıra dışı hisler deneyimlemesine neden olabilir.
0
ananiyimioguz
(01.08.24)
Aklima sunu getirdi
youtube.com

Bilmiyorum ama gördüğümüz üzere ünlü bir şey gibi :)
0
logisticsmanager
(01.08.24)
Normalde huylandığınız vücut bölgelerine, partnerinizden özen isteyin sevişme sırasında. Yoksa böyle ayak kaşırsınız xd
0
hasmetizm 2046
(01.08.24)
koltuk altı yalatıyorum kanka ben. bazen değişiklik iyidir.
0
Zetnikov
(01.08.24)
Ben de de göbek deliği kaşırsam oluyor
0
dakota
(01.08.24)
(4)

Sporda ve Beslenmeye Dikkat Ederken Peynir ile balın rolü ve önemi

put it in your appropriate place
Daha önce çorba için sormuştum. Bilgilendirici cevaplar gelmişti. Sıra geldi kahvaltıya.Gittiği spor salonunda özel pt almıştım. Kahvaltıda peynir ile bal olmaz dedi. Tamam dedim peynir hadi yağlı mağlı ama bal niye olmuyor. Dedi ki komple şeker, bundan olmuyor.Kahvaltıda domates, salatalık ve yumur
Daha önce çorba için sormuştum. Bilgilendirici cevaplar gelmişti. Sıra geldi kahvaltıya.

Gittiği spor salonunda özel pt almıştım. Kahvaltıda peynir ile bal olmaz dedi. Tamam dedim peynir hadi yağlı mağlı ama bal niye olmuyor. Dedi ki komple şeker, bundan olmuyor.

Kahvaltıda domates, salatalık ve yumurta tercih etmemi tavsiye etti.

Peynir ile balın rolü ve önemi nedir, var mıdır önemi?
0
put it in your appropriate place
(30.07.24)
Peyniri anlamadım ama bal konusunda doğru söylemiş. Yediğimiz bal saf şeker artık.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
Süt ürünleri benim diyetisyenimin de yasak listesindeydi. Süzme yoğurt verirdi arada ama peynir kesinlikle yoktu. İleride geçeriz demişti de ben o aşamaya varamadım, sorgulamadım da keşke sorsaydım nedenini bilemedim şimdi.
0
mutekebbir
(30.07.24)
Bal fruktoz oranı nispeten yüksek bir ürün, %90'ı karaciğerde yağ olarak depolanıyor; süt ürünleri için muhtemelen "deriyi kalınlaştırıyor" gibi bir düşüncesi var ama öyle bir şey yok tabii fakat süt ürünleri kazeince zengin olduğu için alerjik olabiliyor sana böyle bir etkisi yoksa senin için sorun yok demektir ama bunlar senin seviyende biri için çok önemli detaylar değil ancak yarışmacı sporcuların son 10 günde falan kestiği şeyler bunlar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.07.24)
Kaleci+1

Ben her soruda pt'ye daha da kuruluyorum. Jay cutler mi cikariyoruz o yok bu yok.

Evet balin bir önemi yok.
Peynir yemek de zorunlu değil.
Ama bir kisinin "onu yeme bunu yeme" demesi bana hep komik geliyor.
Peynir var peynir var. Kaşar belki proteini düşük kalorisi yüksek ama misal lor tam tersi vs.

Neyse, bir önemi de rolü de yok. Besin bunlar. Bu kadar kesin konuşmak her zaman yanlış.
0
logisticsmanager
(31.07.24)
(21)

Uzun ilişkilere inanıyor musunuz

sekizdokuzon
Bahsettiğim 10+ senelik ilişkiler. Bayağı insan üstü bir çaba gerektirmiyor mu sizce de? Belki aynı eve girmek, çocuk yapmak, ailelerin birbirini tanıması ilişkiyi sağlamlaştırır ama ne bileyim, bugünkü benle 5-10 sene sonraki ben bambaşka insanlar, keza eşiniz için de bu böyle. Bu nasıl bir toplums
Bahsettiğim 10+ senelik ilişkiler. Bayağı insan üstü bir çaba gerektirmiyor mu sizce de? Belki aynı eve girmek, çocuk yapmak, ailelerin birbirini tanıması ilişkiyi sağlamlaştırır ama ne bileyim, bugünkü benle 5-10 sene sonraki ben bambaşka insanlar, keza eşiniz için de bu böyle. Bu nasıl bir toplumsal sözleşme ya da ne tarz bir divaneliktir ki bir insanla hayatının uzun bir döneminde ayrı alanda hizalanip birlikte hareket etmeyi becerebiliyorsun? Hala seviyor, değer veriyorsun? İki sene önce beğendiğim insanların büyük çoğunluğunu şu an beğenmiyorum. Ya onlar benden ileri gitmiş oluyor ya ben onlardan. Çiftler bu senkronizasyonu nasıl sağlıyor? Aşırı zahmetli bir iş değil mi?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
Uzun ilişkilere inanmak için önce sevgiyi ve saygıyı bilmek ve bunlara inanmak lazım. Biliyorsam da benim inancım kalmadı, menfaatperestlikten başka bir şey göremiyorum.
0
muhayyer divan
(30.07.24)
inanırım. değer bilen insanla yapılır.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Tamamen tahmin, o kadar zamanı beraber geçirip o kadar şeyi birlikte yaşayınca bir yatırım yapmış oluyorsun. İlişkiyi bitirmek, o sarf edilen zamanı gözden çıkarmak demek. Bu da etkili olsa gerek.
0
encokbenisevinnolur
(30.07.24)
Bence bir ilişkiye uzun süre ikna olmak için bayağı diplomatik olmak gerekiyor. Ya da karşındaki insan o kadar büyük bir cevher olacak ki kaz kaz bitmeyecek yani. Bayağı zor bir mesele değil mi bakınca?
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
30-35ten sonra degismeyiz gibimsi.. o yaşlardan sonra evlenmek lazım. Tşk
0
abuzer
(30.07.24)
İnanıyorum.

Karakter, kişilik belli bir yaştan sonra zaten oturmuş oluyor. Ne istediğini ya da ne istemediğini biliyorsun. Karşındaki insanı tanıyorsun ve o da seni tanıyor yuvarlanıp gidiyorsunuz. Beklentiler, istekler çok değişmiyor olgunlaştıkça. Sadakat, aynı insana bağlı olmak güzel bir şey.
0
rock n roll
(30.07.24)
Diplomasi uygulayabilmek için sevmek lazım işte. Kendini ona ya da onu kendine ait hissedebilmek lazım, güvenmek lazım, güvenilir olması lazım. Bence bu biraz sevme kültürü olan, biz bilinci olan toplumlarda mümkün. Bizde eskiden mümkündü, şimdi gittikçe azalıyor bu ihtimal, hayvandan aşağı bir hale geliyoruz. Sevginin sorumluluğunu almak bu derece zor geliyorsa ortada çok ciddi sorunlar var demektir.
0
muhayyer divan
(30.07.24)
Bence insan ölene kadar nonstop değişiyor:/
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
Herkes değişiyor, kimse buna engel olamaz ama değerlerini yaşamak ve yaşatmak ilkesi değişmez bence. Değerleri de değişebilir, bilinç ve niyet önemli. İlişkiler de buna göre değişebilir, yine de sevgi ve saygı, ortak değerler varsa gelişiyor ve devam ediyor.
0
muhayyer divan
(30.07.24)
@sekizdokuzon; öyle aman aman bir değişim olmaz bence.

Ben mesela dizlerimizin üstüne battaniye örtüp balkonda ıhlamur içeceğim kadar uzun birliktelik isterim. Ölünce aynı mezara gömülmek isterim. Orada da rahat vermemem lazım çünkü :)
0
rock n roll
(30.07.24)
İşte kendindeki değişimleri zar zor takip edebiliyorken bir de başka bir insanın neler yaşadığı, sana ne kadar yakın ya da uzak bir noktada konuşlandigina kafa yormaya gönüllü oluyorsun. Bir noktada hiç doğal gelmiyor, ne yalan söyleyeyim. En basitinden işini değiştirdiğinde bile gündelik pratiklerin değişir, seni akşamdan akşama gören biri bunları nasıl takip etsin? Hâlbuki o an seninle aynı frekansta titresen, seni algılanmak istediğin gibi algılayan başka onlarca insanla karşılaşıyorsun. Tabii işin kötüsü mevcut eşini terkedip onlardan biriyle devam etsen onunla da uzun vadede farklı akıntılara sürüklenecegini biliyorsun. Tutunduğun kişiye neden tutunursun o zaman mesela? Yabancıların içinde en zararsızı, en laf anlayanı ya da zarar verme potansiyeli en az olanı mıdır?
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
Vallaha bizim 10 yil oldu. Ilk yıllardan daha güzel bence. Esimle gördüğümüz şeylere verdiğimiz tepkiler, bir şey görünce ikimizin de aklına gelenler falan aynı oluyor bazen, garip oluyor. Misal o bazi konularda torpulendi, daha orta yolcu. Ben de bazi konularda torpulendim. Örnek feminizm misal. O çok ilerideydi, ben de bazı konularda onun bakış açısını goremezdim. Şu an ikimiz de çok ortak bir noktadayiz misal.
Bu sebepten çok da efor gerekmiyor günlük hayatta.
Bence uzun ilişki çok güzel yani, hayatta yalnız olmak zor.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
21’de başladık, 10+ yıldır devam eden şu an boşanma aşamasında bir ilişki. bence de 35’ten sonra evlenilmesi daha uygun, zaten ortalama yaşam süresi çok artmış eski zamanlardaki gibi değil ve erken evlenince erkeklerde “daha iyilerini mi kaçırdım” fikri oluyor BENCE sosyal medya etkisiyle vs/
0
deartheodosia
(30.07.24)
çok haklısın, zaten o 5- 10 sene sonraki bambaşka iki insanın değişimi sonrasında halen birbirlerine yakın olabiliyorsa ilişki yürüyor, yakın olamıyorsa boşanıyorlar.

buradaki anahtar kelime saygı. her canlı zaman içinde değişir, huyları değişir, düşünceleri değişir, duyguları değişir, tepkileri değişir. değişimi kabul etmelisin. ortak hedefler de ilişkiyi dengeler.
0
selam
(30.07.24)
İnanmak istiyorum.
0
Amaranta ursula
(30.07.24)
@Amaranta: ibb.co
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
Uzun ilişki romantik değil politik ve stratejik bir birliktelik gerektiriyor.
Elbet işin içinde sevgi var ama düzenli bir ilişkiyi sürdürebilmek için tarafların belirli konularda özveri ve fedakarlık göstermesi gerekiyor.

Sevdiğin insanla ölene kadar beraber olmak mı istiyorsun? Karşılığında vazgeçmen, sürdürmen, katlanman gereken ciddi meseleler var. Denklem basit aslında. Kimileri bu uyumluluğu aşk sevgi kılıfıyla süsleyip romantize ediyor ama günün sonunda insanlar yalnız kalmaktan ve yalnız ölmekten korkuyor; bunun için de seve seve asgari müşterekte kalmak için uğraşacaksın.
0
Bruce
(30.07.24)
O kadar caba harcanan bir sey olsa yurumesi zor gerçekten ama degisim kendiliginden oluyor birbirine gore şekil aliyorsun. Yalnizlik ya da surekli baska insanlar taniyip kafa dengi birilerini aramak daha zahmetli degil mi?
0
passive aggressive
(30.07.24)
güvenli baglanabilen insanlar icin güzel olmali.
0
robert bosch
(30.07.24)
İnsanlar sürekli değişir bazen bazı ilişkilerde yanındakine göre değişirsin onunla birlikte şekillenirsin. Maalesef bu bizim için daha çok kendinden taviz vermek yanındakine uyumlanmak oluyor.

İnanması çok güç benim için, ben bu tür durumlarda hep tembellikten, alışkanlıktan, çaresizlikten devam ettiğine inanırım.

Bu kadar uzun süreler aşk için sevgi için fazla çok çok fazla.
Yorulursun yıpranırsın bu yüzden tek eşliliğe inanmıyorum galiba bilmiyorum şimdi farklı iki soruyu birleştirmek istemiyorum kısa kesiyorum.
0
mutekebbir
(30.07.24)
10 yıldır tanışıyoruz
halen sevgili olmak devamının gelmesini istiyor
5,5 yıldır reddediyorum

devam etseydik fazla derdim
ne aşkı ne sevgisi bunca yıla
0
baldan kaymak
(30.07.24)
(3)

eu'da birşey alıcakmış gibi yapıp bir şey satmaya çalışmak

duyurukullanıcısı
online bir hizmet satıyorum bir website eklentisi, belirlediğim firmaların hepsi satın alabilir ama zorunlu bir şey değil olsa iyi olur gibi.satışçıların işini kolaylaştıracak bir tool.infolara falan normal mail attığımda kimse dönmüyor, no-name bir product aslında.adamlara sanki kendi ürünlerini al
online bir hizmet satıyorum bir website eklentisi, belirlediğim firmaların hepsi satın alabilir ama zorunlu bir şey değil olsa iyi olur gibi.

satışçıların işini kolaylaştıracak bir tool.

infolara falan normal mail attığımda kimse dönmüyor, no-name bir product aslında.

adamlara sanki kendi ürünlerini alacakmış gibi yaklaşıp bakın bende bunu yapıyorum düşünmezmisiniz demek ne kadar doğru?

agresif, gerilla marketing mi oluyor bu?

tutar mı?

3-5 satsam sonra bırakırım.
0
duyurukullanıcısı
(30.07.24)
ters teper.

web siteniz var mı? sadece mail atarak mı ürününüzü tanıtıyorsunuz?

bana böyle bir mail gelse ben de geri dönüş yapmam. güven vermiyor. codecanyon gibi platformlara girmeyi düşündünüz mü?
0
brkylmz
(30.07.24)
Bana böyle bir email gelse içimden küfür eder, email adresini engellerim.
Kişiler işini yapmaya çalışıyor, oradan para kazanacak. Ümitleniyor, gelen email "asıl ben sana bir şey satayim".
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Çalışan canlı bir demo siteniz var mı? Yoksa mutlaka olmalı.

Info adresine gelen maillere bakanlar müşterilerle ilgilenen kişiler oluyor daha çok.

Müşteri talebi filan değilse üç saniye içinde attığınız reklam amaçlı maili silip geçerler.


Bir de bir cok şirket web sitesini kendisi düzenlemiyor, geliştirmiyor.

Işi içerik yönetimi olan firmalara ulaşmak daha mantıklı olabilir.

Hefefinizdeki şirketlerin satış direktörlerine ulaşmak daha mantıklı olabilir.
0
nop
(30.07.24)
(12)

Duyurudan sözlükten giden nereye gitti?

ananiyimioguz
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
Reddit e mi geçti, quora ya mı yoksa çoluğa çocuğa işe güce karıştılar da çıkardılar mı hayatlarından?
0
ananiyimioguz
(30.07.24)
Quora değildir. Diğer seçenekler diye düşünüyorum. Ben de senelerce girmedim. Son bir senedir geri döndüm.

Ben instagramı da kapattım ve %80 reddit %10 sözlük %10 duyuru takılıyorum.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Quora çok uzun zaman oldu.
Bence reddit en efsanesi. Hayatımda böyle efsane site görmedim.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Ben bir süre Süslü Sözlük'te takıldım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.07.24)
Duyuru ya da sözlük hiç kimsenin hayatında 1. sırada değil. Girer ya da girmez farkında bile olmayabilir.

Ben de uzun yıllar girmedim ki ben çok aktif bir kullanıcıydım. Bir kaç aydır giriyorum yine. Ama eskisi kadar aktif kullanmıyorum.

Sözlük ve duyuru çok ciddi anlamda hayvan, kadın, doğa düşmanı kaynıyor. Bunlar çok ciddi problem aslında.

Bazen gerçekten ne işim var burada diyorum.
0
rock n roll
(30.07.24)
Bizim gibi adhd li her konuda meraklı ve bilgi sahibi olmak okumak isteyenler için reddit
0
grimavi
(30.07.24)
Ben biraz tersine göç yaptım sanırım, Reddit'ten buraya geldim. Reddit'te Türk kullanıcı sayısı son yıllarda hızla arttı. r/turkey 1m oldu, alternatif Türkçe sub'lar açtılar. Büyük bir kısım Reddit'e göçmüştür. Hiçbir site çeşitlilik ve içerik bakımından Reddit ile yarışamaz. Belki YouTube yarışır(?) İçine girince hayatınızdan tamamen çıkarmanız pek mümkün değil.

Bence de Quora'ya gitmemişlerdir. Quora'nın popüler olduğu dönem 2010'ların başıydı.
0
gnosis
(30.07.24)
Reddit. Birçok subda tam bir ekşici gibi yorum yerine tanım yapanlar ve Ekşi Sözlük ağzıyla konuşanlar var.
0
nawar
(30.07.24)
Gün içinde twitterdan sonra en çok açtığım sosyal medya ekşi duyuru benim. Çok soru sormuyorum ya da bi iki gün hiç cevap vermediğim oluyor ama telefonu her elime aldığımda bi açıyorum siteyi (ki telefon elimden düşmez).

Sözlüğe neredeyse hiç girmiyorum artık. Sadece spesifik bir konudaki yorumları okuyacaksam giriyorum. İğrenç toksik bir ortam oldu, debeye günee 3-4 kadın, lgbt, hayvan vs düşmanı entry giriyor falan leş bir ortam hüküm sürüyor. Duyuruda da benzer yorumlar ara ara var ama sözlüğe göre çok daha az hâlâ

Reddite iki yıl önceye kadar çok giriyodum ama salak reddit api paylaşmayı kestiği için third party applerle giriş bitti. Redditin kendi uygulamasını da sevmediğim için neredeyse hiç girmiyorum artık. Mis gibi siteden soğuttular ya baya güzel şeyler okuyodum orda. Çok mutsuzum.

Twitter zaten dakika başı açıp yeniliyorum refleks olarak. Youtube da çok giriyorum ama genelde abone olduğum kanalları izliyorum, nadiren keşfetteki videolara bakıyorum çok ilgimi çekerse. Instagram günde 3-4 kez tüm storyleri izleyip çıkıyorum, postlara ya da keşfete bakmıyorum orada, reels falan anca kız arkadaşımın attıklarına bakıyorum :d
0
nundu
(30.07.24)
Ben reddit'te yurtdışına göçtüm :D Türkçe sublarla bir bağlantım yok. Duyuru dışında hiçbir yerli sosyal medyaya tahammülüm yok. İnsanlar tartışmaktan başka bir şey yapmıyor. Sözlük hesabım yıllardır donuk vaziyette duruyor zaten, hiç bakmıyorum. Bakmayı da düşünmüyorum, bakasım da gelmiyor.
0
akhenaten
(30.07.24)
@akhenaten +1 bu arada, redditte Türkçe sublara ayda yılda bir giriyodum. Kendi ilgi alanlarıma göre takip ettiğim sublara giriyorum genelde girdiğimde.
0
nundu
(30.07.24)
Akhenaten +1
Redditte Türkiye alakalı hiçbir şeyde yokum. Harbiden türk sosyal medyam bolca duyuru çok az eksi, geri kalanı sıfır.
0
logisticsmanager
(30.07.24)
Yaşlanıp çoluk çocuğa karıştılar
0
boray eris
(31.07.24)
(10)

Bir akıl verin?!!

gameofannen
Herkese selam. Sokaktan çeşitli tarihlerde iki köpek sahiplendim. Bir daha bir aylık orta büyüklükte bir ırk çıktı. Diğeri de 1 sene sonra geldi büyük ırk.Küçük bahçeli bir evim var ancak şehir içerisinde kaldı zamanla. Etrafina da büyük apartmanlar yapıldı zamanla.Şimdi bu orta boy köpek küçüklüğün
Herkese selam. Sokaktan çeşitli tarihlerde iki köpek sahiplendim. Bir daha bir aylık orta büyüklükte bir ırk çıktı. Diğeri de 1 sene sonra geldi büyük ırk.

Küçük bahçeli bir evim var ancak şehir içerisinde kaldı zamanla. Etrafina da büyük apartmanlar yapıldı zamanla.

Şimdi bu orta boy köpek küçüklüğünden beri saldırgan bir tavırda. Yani daha çok evi ve bizi koruyor. Normal yürüyüş yaparken bile insanlara hırlıyor, atlamaya çalışıyor.

Büyük köpek ise uysal ancak oturduğu yerden tanımadığı insanlara havliyor.

İkisine de çok iyi baktım 4/5 yıldır ama artık şikayetlerin artması ve işten güçten kalan kısmı da köpeklere ayırmam sebebiyle çok yıprandım ve yoruldum gerçekten.

Mahallede kavga etmediğim kimse kalmadı neredeyse. İnsanlar hayvanların varlığından bile korkuyorlar. Artı gece havlamalar doğal olarak rahatsız ediyor.

Fazla yazıp kafanızı şişirmek istemiyorum. Demek istediğim ne gibi bir çözüm yolu bulabiliriz?
0
gameofannen
(29.07.24)
Gürültü, saldiri..masallah yok yok. Zabitaya sikayet etmedikleri için sansliymissin.
0
Yourcousinmarvinberry
(29.07.24)
Valla müstakil bir eve taşın hocam. Bu imkan yoksa maalesef insanlar hem köpek sesini çekmek zorunda değil hem de ne zaman saldıracağı belli olmayan bir hayvanla aynı ortamda bulunmak istemiyorlar. İnsanlardan ziyade olan kendini koruyamayan yaşlıya, çocuğa oluyor. Bu nedenle senin çözümün bahçeli bir ev.
0
dedeminhirkasi
(29.07.24)
Ötenazi
0
pavlis
(29.07.24)
Köpeklere eğitim aldırabilirsiniz, 15 günde çözüm olur, ücretlidir. İstanbul'da bin usd civarıydı maliyeti.

Veya youtube'daki videolardan izleyip, eğitimi kendiniz verebilirsiniz. Zor değildir, ama her gün ilgilenmeniz lazım.

Tanıdığınız bir fabrika veya depoya sorabilirsiniz. Korumacı köpek arayanlar olur. Ama başına ne gelir bilemezsiniz, yazık olabilir. İyi bir yere denk gelirse herkes için iyi de olabilir.
0
alfired
(29.07.24)
Saldırı derken kesinlikle bir kaç metreden fazla yaklaşmıyor. O da korkuyor doğal olarak insanlardan. Sadece köpeklerin klasik hızla yaklaşıp geri kaçması gibi. tasmada gezdirirken genelde insanların bize yaklaşmasını istemiyor biz de zaten insanlardan uzak duruyoruz, insanların yürümediği yerlerde gezdiriyoruz. Ama işte arada sırada olaylar oluyor.

Ev bahçeli zaten ama bahçe çok küçük hem de iki köpek için. Hem de çok hızlı şekilde 4bir yanına binalar yapıldı.

İstanbulda değiliz. Bu saatten sonra açıkçası egitilemez gibi düşünüyorum.

İyi bakacak isteyen biri olursa ancak belki çözüm olabilir.
0
🌸gameofannen
(29.07.24)
Daha müsait bir yere/kişiye vereceksiniz gibi duruyor hocam maalesef.

Diğer türlü ya sizin başınıza bir iş gelir ya köpeklerinizin. Üzgünüm ama böyle.
0
chicha_v2
(29.07.24)
köpek sahibi değilim ama eğitim +1

işin ehli insanın eğitimiyle mucizeler gerçekleşiyor hayvanlarda, birebir şahit oldum. yaşı ileri diye düşünmeyin, eğitmenler başarıyor. hem siz hem hayvanlar rahat eder. havladıklarına göre bir dertleri var, korkuyorlar demek ki. güvende hissetmeleri için de o eğitime ihtiyaçları var. keşke tüm köpek sahiplerine zorunlu olsa.

ne yaparsanız yapın LÜTFEN SOKAĞA BIRAKMAYIN.
0
titanyum22
(29.07.24)
Selamlar
Ben bir tık benzer köpeğe sahiptim Fransa'da. Bizimkisi insandan korkuyor ve havliyordu.
Sonuç olarak çözümü tasinmakta buldum.
Eğitim denmiş ama maalesef sizin sorununuzu çözmek o kadar kolay değil. Deneyebilirsiniz tabi ama ben çözümü tasinarak buldum. Sizin hissettiginiz her şeyi biliyorum, insan çok stres oluyor vs. Biz taşındık ve hayatimiz değişti. Şimdi çok mutluyuz.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
# keşke daha müsait bir kişi bulabilsem :/

# hayvan işte havlar bu. Sokaktan köpek kedi geçiyor havlıyor. Bir de çöp arabalarını sevmiyor ona da havlıyor. Aslında sokağa bırakıp biraz burunları sürttükten sonra alma imkanım olsa hemen yapardım ama sokağa bırakamam.

# ev zaten müsait diye aldık yıllar önce ama işte çevremize sonradan başkaları yerleşti. Benim başka yere taşınma durumum Olamaz
0
🌸gameofannen
(29.07.24)
eğitilemez diyorsunuz, taşınamam diyorsunuz. iyi bakacak biri olsa keşke demişsiniz. sizin aklınızdaki çözüm de belli ama destek arıyorsunuz heralde.

açıkçası bana da mantıklı gelen çiftlik gibi bir yer varsa, iyi bakılacağını düşünüyorsanız öyle bir yere vermeniz.
0
elorelia
(30.07.24)
(2)

Böbreklerde sorun olup olmadığı kan tahlili ile anlaşılır mı?

ferenc
Bir görüntüleme yöntemi kullanılmadan sadece kan tahlili ile anlaşılır mı?
Bir görüntüleme yöntemi kullanılmadan sadece kan tahlili ile anlaşılır mı?
0
ferenc
(29.07.24)
Kandan da bakılır idrardan da bakılır.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
Babamin böbrek kanseri lökositin yüksek çıkması sonucu baktırmasi ile çıktı.
Sadece kan tahlili ile benim bildiğim net sonuç olmuyor (misal su anda da yüksek ama ameliyat sonrası zaten yüksek olurmus) ama "bir sıkıntı var, görüntüleme lazim" sonucu doğuruyor.
Yanlış ogrenmediysem son günlerde lökosit ve crp önemli galiba.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
(4)

yeni model araçların gps bağlantısı var mı?

duyurukullanıcısı
kendi içerisinde sürekli bir konum izlemesi mevcut mu? 2024 model sıfır alınan araçların?mercedes, bmw, opel, toyota falan dünyadaki tüm araçları nerede vs diye gps verisi kullanıyor mu?
kendi içerisinde sürekli bir konum izlemesi mevcut mu? 2024 model sıfır alınan araçların?

mercedes, bmw, opel, toyota falan dünyadaki tüm araçları nerede vs diye gps verisi kullanıyor mu?
0
duyurukullanıcısı
(29.07.24)
Yeni olmasina gerek yok, uzun suredir var. Ben mesela telefonumdan aracin nerede oldugunu anlik olarak takip edebiliyorum. Tabi sadece kendi aracimi gorebiliyorum ama bu veri bulunduguna gore teknik olarak uretici de tum araclarinin yerini gorebilir. Zaten bir acil kaza durumunda da aracin yeri ureticinin acil destek ekibine iletiliyor.

Ha sebepsiz yere aracin lokasyonunu raporlamasi bir suru gizlilik anlasmasina aykiri olabilir ama teknik olarak mumkun.
0
sertac akin
(29.07.24)
Sos butonu vs. varsa vardır diyebiliriz.

Hepsinde var diyemeyiz volkswagen opsiyon olarak satıyor olabilir örneğin :)
0
chicha_v2
(29.07.24)
Geçen haber vardı gm galiba Amerika'da takip ediyormus insanları böyle. Kısacası datanin milyar dolarlar ettiği zamanda bence kesinlikle.

www.google.com
0
logisticsmanager
(29.07.24)
Hiçbir şey yoksa bile bir şeyler var. Yani takip cihazı gibi canlı takibi mümkün kıldığını sanmıyorum ama corolla'da sos butonu var, arka cam rezistansının üstten 3 teli radyo anteni olmasına rağmen bir de tavanda köpekbalığı anten var, bu radyonun anteni değil. Saati otomatik ayarla diyince saniyesi saniyesine ayarlıyor.

Telefondan bağlanıp canlı izlenebildiğine dair bir tecrübem yok ama araba bir yerlerden saat verisi aldığına göre, sos düğmesini çekince sinyal gönderebildiğine göre bir yerlere bir bağlantısı var.
0
kibritsuyu
(29.07.24)
(16)

peynir seviyor musunuz?

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
günde ne kadar peynir yiyorsunuz? ben galiba biraz fazla yiyor olabilirim. emin degilim. günde yaklasik olarak 140-150 gram kasar yiyorum. en cok butterkäse, gouda ya da bergkäse tüketiyorum, kasar derken türk kasari degil.buna ek olarak mozarella, ricotta ve beyaz peynir de görünce gömüyorum. aksam
günde ne kadar peynir yiyorsunuz?
ben galiba biraz fazla yiyor olabilirim. emin degilim. günde yaklasik olarak 140-150 gram kasar yiyorum. en cok butterkäse, gouda ya da bergkäse tüketiyorum, kasar derken türk kasari degil.
buna ek olarak mozarella, ricotta ve beyaz peynir de görünce gömüyorum. aksam yemegin yanina bile beyaz peynir cikariyorum. bazen peyniri görünce dayanamiyorum kalipla isirasin geliyor. charlie gibi hissediyorum kendimi.
peynir kaynakli bir saglik sikintim yok aktif bir hayatim da oldugu icin ama kesin ileride kolesterol falan cikar.

static.wikia.nocookie.net
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.07.24)
Sizin kadar olmasa da arkanızdan koşturuyorum ben de
0
akhenaten
(29.07.24)
Peynir çok severim ve ben de sanırım günde 150 gram kadar yiyorum ama daha fazla yemem. Yaprak tulumu dedikleri bir çeşit var, lavaş tulumu denen bir çeşit var, Elazığ/Erzincan tulumu var (deli gibi severim), taze kaşar çok severim (tost peyniri değil taze kaşar olacak), dil peynirine bayılırım... Filan.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
Kolesterol konusunu lütfen Ümit Aktaş'tan bi dinle olur mu, kolesterol epey ciddi konu ve çok yanlış yönlendiriliyormuşuz.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
sevme ötesi bayılıyorum. şöyle ki;

kahvaltımda her sabah mutlaka 2 çeşit peynir vardır. eski kaşar, taze kaşar filan da yerim, camambert de, küflü göğermiş de. o dönem canım nasıl bir çeşit isterse öyle seçerim. peyniri kibrit kutusu kadar koymam tabii ki, daha çok yerim. zararlı olabilir vücuda ok ama seviyorum ve miktarını ayarda tutmaya çalışıyorum.
2 gün yemesem canım peynir ister.
evde şu an 5 çeşit peynir var paketi açılmamış. hafta sonu yunanistan'da alkol hariç en çok peynire koştum markette. feta çiçeğimdir.
1 ay spor hocam peyniri kestirdi, hayata küsüyordum.
çok yağlı yememeye çalışıyorum kaşar vs. gibi. Sporla, hareketle dengelemeye çalışıyorum zaten yediklerimi.

peynir güzel..
0
mor oje
(29.07.24)
Besinlerden gelen kolesterol vücutta işlem görmez %90'ı idrarla atılır ve fakat gereğinden fazla kalsiyum damarlarda plak oluşumuna neden olabilir, bir not olması açısından hatırlatmak isterim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.07.24)
seviyorum ama yemem. ayda bir kaç kere bir kaç dilimdir en fazla. kahvaltı yapmıyorum, onun dışında kullanım alanı pek yok.
0
gabe h coud
(29.07.24)
Erzincan tulum peyniri denediniz mi cok fena bisey

Hele karpuz ekmek yaninda aglatmali
0
Zetnikov
(29.07.24)
bende peynir çok severim. özellikle tam yağlı kaşar peyniri. beyaz peynirlerde az tuzlu köy peyniri ve sepet peyniri.
0
my fault
(29.07.24)
Sadece peynirle beslenebilirim.
0
numlock
(29.07.24)
Peynir kahvaltının olmazsa olmazıdır benim için. farklı çeşit peynirleri yemeyi de çok severim. ama onun dışında diğer öğünlerde peyniri çok aramam
0
evelekk
(29.07.24)
bayılıyorum, hatta check up yaptırdığımda doktor kalsiyumu azalt demişti böbrek taşı sorunu yaşayabilirim diye. ona rağmen ayran, peynir, yoğurtan vaz geçemiyorum. kaşarı tost ya da fırına attığım yemeğin üzerine rendelemek dışında pek sevmiyorum. her türlü beyaz peynir, parmesan, mozarella, ezineye varım, makarna , börek ve pizzada peyniri çok severim. ama kahvaltı yapmadığım için aşırı tüketmiyorum.
0
hypathia
(29.07.24)
Biliyorsunuz peynirdeki kazein tıpkı morfin gibi bağımlılık yapıyor. Ben de kazeinin köpeği olarak peynirsiz bir kahvaltı, bir hafta düşünemiyorum.

Yaşım 30 küsür olduğu için yağdan kaçınmak adına azaltmaya çalışıyorum ama ne mümkün en az iki çeşit peynir koyuyorum sofraya.
0
chicha_v2
(29.07.24)
Çok çok seviyorum. Her öğün yiyebilirim ama sadece kahvaltı ile sınırlandırmaya çalışıyorum kendimi.
0
peki madem
(29.07.24)
Peyniri ve çeşitlerini çok severim. Günlük belirli bir tüketimim yok. Genelde kahvaltılarda ve bazı yemek çeşitlerinde kullanıyorum. Haftalık tüketimim senin günlük tüketiminin biraz daha üstünde.

Umut Sarıkaya'nın karikatüründeki mezarına kaşar dökülen kişiye epey yakınım. Yani "lüx ve en iyi yemek" sanmıyorum tabii ki.

galeri14.uludagsozluk.com
0
nawar
(29.07.24)
Fransa'da yaşayan biri olarak damarlarimda türk olarak karpuz, Fransız olarak peynir akıyor.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
Çok severim, her türünü yerim. Ama gramaj hesabım yoktur, günde bir kahvaltı porsiyonunda olması gerektiği kadar tüketirim. Örgü olur, beyaz peynir olur, labne olur vs.
0
Amaranta ursula
(29.07.24)
(5)

Yurtdışında yaşama yolu olarak master

optimistbakunin
Merhaba, ücretsiz master programlarına başvurup o ülkede yaşamak çalışmak mantikli mi. Yani dogrusu amac okumak olmayacak sadece yurtdisina cikmanin yolu olarak master seciliyor. Fransa almanya avusturya vb ulkelerde ucretsizmis hem. Baska turkiyeden gelismis gitmesi ve master kabulu kolay nereler v
Merhaba, ücretsiz master programlarına başvurup o ülkede yaşamak çalışmak mantikli mi. Yani dogrusu amac okumak olmayacak sadece yurtdisina cikmanin yolu olarak master seciliyor. Fransa almanya avusturya vb ulkelerde ucretsizmis hem. Baska turkiyeden gelismis gitmesi ve master kabulu kolay nereler var?
Her neyse bu yolla yurtdisina kapak atmak nasil. Amac calismak kendi isini yapmak
0
optimistbakunin
(28.07.24)
O yolla kapak atilir ama o kapak cok fala uzaga yuvarlamaz. Okul "devam sarti" istiyorsa nasil vakit bulacaksiniz calismaya (oyle haftada 5-10 saat part time degil galiba soruda kasdettiginiz??). Bu okulun odevi vs olacak, zaman isteyen seyler yani. Onlari belirli standartta yapmazsaniz dersten cakacaksiniz. Bir sure sonra kapi disina konma ihtimali de var yani.

Gercekten okumak icin gidip, iyi bir derece yapip okurken de yaz/staj vs gibi firsatlar yaratip kendinizi kariyerli ve diplomali biri olarak pazarlamak daha akillica bence.

Yoksa kacak gocek calismanin pek bir yarari dokunmaz. Elinize gecen para az olduktan sonra TR deki sartlarinizi bile arar hale gelmek de var isin sonunda.

Bols sanslar.
0
parcxerox
(28.07.24)
Almanya için konuşayım, vize almanız için bloke hesap şartı var. Tam miktarı hatırlamıyorum ama 12bin euro gibi bir parayı bloke etmenizi istiyorlar. Non-eu öğrencilerin çalışma izni oluyor genelde ama kısıtlı oluyor; mesela haftada 20 saat gibi. Ülkenin dilini bilmeden iş bulmak da mesele tabii.

Eğitim yurtdışına yerleşmek için iyi bir yol ama süreç biraz zorlayıcı sahiden.
0
but that was just a dream
(28.07.24)
avusturya için konuşayım, mantıklı değil.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.07.24)
Benim farklı ülkelerden Fransa'da okumus ve çalışan arkadaşlarım var. Hangi bölüm olduğuna bağlı ama bazılarında oldukça rahat is buldular (ben tedarik zinciri bahsediyorum en çok).

Ama okurken çalışmak falan benim bildigim o kadar kolay değil. Arkadaslarim genelde parasi olup takilanlar.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
almanyada master sirasinda verilen oturum izni ile yilda 90 gunden fazla calisamiyorsunuz. bunun tek istisnasi var o da okul icinde (kutuphane vs) calismak ama bu tarz yerler icin de cok fazla rekabet var ve eski ogrenciler genelde bu tarz isleri kapmis oluyor.

gecici islerde haftalik belli saatin altinda "minijob" tarzi islerde belki calisabilirsiniz, calisma izninizin bu tarz isleri kapsadigina emin olmaniz gerekir. yoksa kacak calisan durumuna dusebilirsiniz, bu cok riskli.
0
emrahday
(29.07.24)
(5)

Açık renk t-shirt veya gömleğin beyaz atlet sorunsalı ve çözümü

put it in your appropriate place
Mesela bej ve beyaz gömlek giydiğimde beyaz atlet belli oluyor. Kötü gözüküyor dendi birkaç kere.Yeşilimsi, sarımsı bir tshirt'üm var. Onda da beyaz atlet gözüküyor.Beyaz atlet yerine ne olabilir?
Mesela bej ve beyaz gömlek giydiğimde beyaz atlet belli oluyor. Kötü gözüküyor dendi birkaç kere.

Yeşilimsi, sarımsı bir tshirt'üm var. Onda da beyaz atlet gözüküyor.

Beyaz atlet yerine ne olabilir?
0
put it in your appropriate place
(28.07.24)
Tshirt içine atlet giymedim.
Ama gömlek içine giyerim. Ben o sebepten gömlekleri bir tık kalın alırım ki bu tarz şeyler gözükmesin Cok ve buna ek olarak da çok umursamam. Don draper bile beyaz atlet giyerken bizim atlet kötü gibi dusunmemiz saçma=d

Beyaz atlete biraz para yatırıp daha az gözüken bir şey alıp bundan sonra gömlek alırken de gözüküyor mu diye kontrol edebilirsiniz.

Ten rengine göre atlet bakabilirsiniz tabi, daha çok markalar çıktı eskiden hep kadınlar için vardi.
0
logisticsmanager
(28.07.24)
tişört ve gömlek içine atlet giyilmez.

ben köylüyüm illede giyeceğim diyorsan gri atlet dene.
0
my fault
(28.07.24)
Yazın atlet giymeyeli yıllar oldu. Kışın zaten belli olmuyor
0
etna
(29.07.24)
ten rengi atlet var mı?

kadınlar için konuşuyorum. beyaz tişört içine beyaz sutyen giyersek ben buradayım diye bağırır ama ten rengi sutyen kendini belli etmez.

ayrıca gömlek içine atlet giyilebilir, hatta hoş da durur. kalın polo yaka içine de giyilebilir. ama ince kumaşlı bi tişört içine atlet giymeye ben de karşı olabilirim.
0
elorelia
(29.07.24)
Her kıyafetin ter tutmayan, hızlı kuruyan versiyonu var artık. Tekstil sektörüne güvenin, atleti bırakın.
0
hasmetizm 2046
(29.07.24)
(1)

Pegasusta light seçeneği+kabin bagajı satın alımında bilet değişimi

regina phalange
Aynı gün içinde bileti erkene alacağım. Böyle Yapılınca bu uçuş için aldığım kabin bagaj hakkı saklı kalıyor mu?
Aynı gün içinde bileti erkene alacağım. Böyle Yapılınca bu uçuş için aldığım kabin bagaj hakkı saklı kalıyor mu?
0
regina phalange
(28.07.24)
Ben yaptım bu sene başka güne aldim. Aynı kaldı. Zaten alırken gözüküyor olması lazım.
0
logisticsmanager
(28.07.24)
(3)

köpekler için iç-dış parazit ilacı tavsiye edebileceğiniz?

OgutucuRecep
netten falan alabileceğim bir yer var mı? memnun kaldığınız, önereceğiniz bir isim var mı?
netten falan alabileceğim bir yer var mı?
memnun kaldığınız, önereceğiniz bir isim var mı?
0
OgutucuRecep
(28.07.24)
Nexgard spectra. Spectra çok başka hayvanlarla isi olmuyorsa nexgard da olabilir.
0
logisticsmanager
(28.07.24)
veterinerden alın uygulama parası vermezsiniz, köpeklerin kilolarına göre verilior bu haplar dışarda satılan haplara lütfen güvenmeyin, fazla gelip zehirleme yapabiliyor.
0
eja
(28.07.24)
Bu arada veterinere sorun tabi de uygulama parasi diye bir şey yok çünkü hap yani.
Bize veteriner bu işin en iyisi bu dedi, araştırdığımda da o çıktı hep.
0
logisticsmanager
(29.07.24)
(17)

Yeğenimin Okul ve Gelecek Hayatındaki Dönüm Noktası

parcaliham
Fransız lisesinde okuyan kadın yeğenim lise sınavına girdi, çıktı. Sonuçlar geldi ve kendisi iki tercih arasında kaldı.1) Türkiye'de özel bir üniversitede mimarlık. Yüzde 50 burs. Aile yanında yaşayacak.2) Nice'de kimya bölümü olan bir okul. Okul parasız (ya da tam burslu). Okula yakın bir kampüste/
Fransız lisesinde okuyan kadın yeğenim lise sınavına girdi, çıktı. Sonuçlar geldi ve kendisi iki tercih arasında kaldı.

1) Türkiye'de özel bir üniversitede mimarlık. Yüzde 50 burs. Aile yanında yaşayacak.

2) Nice'de kimya bölümü olan bir okul. Okul parasız (ya da tam burslu). Okula yakın bir kampüste/yurtta kalacak. Oradaki kalma ve tüm masraflarını ailesi karşılamaya hazır.

Türkiye'de kalmayı seçerse sadece okul masrafı, Fransa'daki tüm masraflarından daha fazla olacak.

--

Yurtdışında yaşayan birisi olarak (Fransa değil) kendisine Fransa'nın çok daha iyi bir tercih olduğunu, eğer istemediği bölüm ise de daha sonra gittiğinde ikinci senesinde geçiş yapabileceğini anlatmaya çalıştım. Bu şartlarda Türkiye'de kalmaması gerektiğini söyledim.

Sanırım biraz çekingen yapıda olduğu için (ben de o yaşta öyleydim, çok anlıyorum onu) Fransa'ya gitmek istemiyor. Ve Fransızcasının da yeterli gelmeyeceğini düşünüyor sanırım.

Bu sabah Türkiye'de kalmak istediğini ve böyle bir karar verdiğini söyledi.

Bunun bir hata olduğunu düşünüyorum. Ama kendisine bunu anlatmakta güçlük çekiyorum.

İzninizle size iki soru soracağım ve cevaplarınızı akşam kendisine filtresiz olarak göstereceğim.

1) Siz iki seçenekten hangisini seçerdiniz?
2) Kısaca neden bu seçeneğinin daha iyi olduğunu düşünüyorsunuz?

Lütfen yardımcı olun.

Bence hayatının çok önemli bir karar aşamasında kendisi ancak farkında değil.
0
parcaliham
(27.07.24)
Yeğeninin kararına hatalı olduğunu söyleyecek konumda değilsiniz diye düşünüyorum. Kendisini öyle mutlu hissedecekse öyle olsun. Kendi koşullarınız ile onun koşullarını karşılaştırmayın
0
Cezcez
(27.07.24)
Öncelikle üslubunuz çok güzel. Ayrıca doğru düzgün soru görmeyi de özlemişiz, yoksa burayı onedioya çevirecekler.

Yeğeniniz tabii ki Fransayı seçsin. Hem kendi için, hem gelişimi için hem de vizyonu için çok ama çok şey katar, özellikle söz konusu ülke Fransaysa.
Çekinceleri, korkuları olması normal, ama bu durumun sadece geçici olduğunu iyice idrak etsin. Zaten artık mesafe diye bir şey kalmadı teknoloji sayesinde. Çekinmesin gerek yok.
Bahtı güzel olsun, tebrik ederim.
0
numlock
(27.07.24)
Nice.

Çünkü birinci seçenek issizlik. Özel üniversiteden mezun mimarlarla konussun zaten anlar düşeceği hali. Harbiden sıkıntı bir durum .

Fransa'da tabiki daha iyi olacak çünkü; üniversite sonrası iki sene mi ne çalışırsa vatandaşlığa başvurur.
Onun dışında mezun olunca Fransa'da çalışmak zorunda da değil misal.

Illa nice ve kimya mi olacak?

Bence asıl sorun Türkiye'de yüzde 50 özelde mimarlik. Bunun geleceği genelde kötü.
0
logisticsmanager
(27.07.24)
Kaygınızı anlıyorum ama bence 18-19 yaşında bir bireyin bu seçimi internetteki anonim insanların şurası olsun, burası olsun yorumlarına gerek duymadan yapması daha önemli.

Bu anlamda "hangisini seçersiniz" sorusu bence çok anlamlı değil. Biz internette herhangi bir şekilde bir bedele katlanmadan "Nice güzel yer ya" diye yazıp Fransa'yı geçebiliriz. Halbuki mimarlık ile kimya gibi iki birbirinden oldukça uzak bölüm ve Türkiye ile Fransa gibi alakasız iki ülke arasında seçim yapmaya gelip bunlar neticesinde hayatı şekillendirmeye gelince o kadar kolay olmayacaktır.
0
salihdt
(27.07.24)
yurtdışına gidip (uk) orada üniversite hayatına adapte olamadan tr’ye dönen ve burada devam edip bitiren birkaç arkadaşım var. ben olsam nice’i seçer ve bölüm değiştirirdim ama depresyona girip batırma ve tamamen bırakma ihtimali de var.
0
deartheodosia
(27.07.24)
Öncelikle düşüncelerini paylaşanlara, cevap verenlere çok teşekkür ederim.

Eksiduyuru'yu amacına göre kullanmaya çalışıyorum. Zamanla unutulmuş olabilir ancak burası insanların fikirlerini aldığımız, tartıştığımız ve düşünceleri tarttığımız, önerileri değerlendirdiğimiz bir yer.

Yeğenim buradan birisi Fransa'da oku ya da Türkiye'de kal dedi diye karar vermeyecek tabii ki de ancak belki de burada yazılanlar çemberinden çıkmamış birisi için artılar ve eksiler olarak düşünmesini sağlayacak şeyler verecek. Nasıl bilemediğimiz bir durumda kaldığımızda buradaki farklı düşüncelerden ve tecrübelerden yararlanıyorsak, aynısı olacak.

Cevap verenlere çok teşekkür ederim.

Başka cevapları ve varsa kişisel tecrübeleri merakla bekliyorum.
0
🌸parcaliham
(27.07.24)
Merhaba, tebrik ediyorum yeğeninizi. Yaptığı seçimi netleştirir misiniz; Türkiye-Fransa arasında Tr' mi, yoksa mimarlık-kimya arasında mimarlık mı?
0
from where i ride
(27.07.24)
Neden nice'te baska bolum olmuyor onu anlamadim. Kimya ve mimarlik cok ayri branslar. Hangisini istiyor? Mimarliksa neden fransada o secenek uzerinde durulmuyor?
Bir de sadece lise okuduysa Fransizcasi yeterli de gelmeyebilir bunu yabana atmayin. Bunu cevremde cok gordum. Fr lisesi diye sular seller gibi ogrenmiyorlar.

Bence bir sene fransada dil okuluna gitme secenegini de dusunun. Yabancilarin gap year dedikleri seyi yapsin iste. Kafasini toplar, ne istedigine en azindan su ankine gore daha iyi karar verir.

Turkiyede mimarlik da okuyabilir ayrica. Kalmadi artik vakif-devlet uni olayi. Para oldugundan iyi hocalar zaten ozellerde oluyor ve bunu artik herkes farkinda. Ha gidip de nisantasi uniyi yazmasin tabii. Vakif universitesi kavramini ilk baslatanlardan biri olsun.
0
Kittie
(27.07.24)
meslek secimi cok sikintili ya. mimarlik ve kimya apayri bolumler. ve isin kotusu 18 yasindaki bir insanin bu mesleklerin ne oldugunu degerlendirme sansi yok. bilemez yani.

turkiye ve fransa'da okumak noktasinda fransa daha cazip geliyor kulaga.

ama "Türkiye'de kalmayı seçerse sadece okul masrafı, Fransa'daki tüm masraflarından daha fazla olacak." bunun dogru oldugunu sanmiyorum. 4 sene fransa'da yasama, konaklama masraflari okul masrafindan ucuz olamaz. bahcesehir mimarlik'a baktim %50 ile 300 bine geliyor. 4 senede 35 bin euro yapar ki fransanin bunun altinda kalmasi mumkun degil. ustune oradaki okula da harc odeyecek muhtemelen cuzi de olsa.

bence " eğer istemediği bölüm ise de daha sonra gittiğinde ikinci senesinde geçiş yapabileceğini anlatmaya çalıştım" bu kisim cok daha onemli. eger gercekten bu imkan varsa cok degerli. burada mimarlik'ta kalacak ve gercekten mimarlik'in ne oldugunu biliyor mu? ailede mimar var mi bunlar onemli.
0
antikadimag
(27.07.24)
Fransizlar çok irkçi bir millettir bunuda goz onune alabilirsiniz
0
Zetnikov
(27.07.24)
Madem bu muhabbet başladı en azından Fransa'da yaşayan biri olarak yazayim; Fransa'da 7 yılım olacak. Yakın arkadaşlarım yabancı. Galiba sadece biri polis tarafından bir kere durdurulduğu için sorun yaşadı, onun dışında sorun yaşamadı, hepimiz mutluyuz (totalde iki Türk, 3 fasli, bir hintli var yani tam da ırkçılık yapmalik bir grup).
Fransa'da dağ köyünde yaşıyorum. Totalde de 4. Yaşadığı şehir oluyor galiba. Hala meşhur ırkçılığı merak ediyorum yani, bana da böyle denirdi bir kere spor salonunda birinin "dedemi Ermeni soykırımında oldurmusler" gibi boş muhabbeti dışında garip olay da yaşamadım. O yüzden bunlardan korkup gelmeme yapmasin kimse (ya da yapsin tabi bundan korkup gelmeyecek kişi zaten yurtdışında yapamaz).
0
logisticsmanager
(27.07.24)
Ben amacı net olmayan birini okudum yazdıklarınizda. İs kaygısı doğal elbette geleceği olmayan bölüm seçmesin, ancak okul bitene kadar ne Fransa'da kimya bölümü mezunlarına ne olacagi ne Turkiyede mimarlık bölümü mezunlarına ne olacağı belli değil.

Fransa'ya gitsin de, yaşayacağı olasi adaptasyon problemlerini kendi çözmek durumunda kalacak, onu da hesaba katın teşvik ederken.

Bir de, mimarlık ve kimya dışarıdan birbirine oldukça alakasız görünüyor, yegeninizin spesifik bir ilgi alanı yok mu? Ya da mesela konu mimarlık (tasarım?) İse mesela Fransa'da ilgili başka okullara giremiyor mu
0
encokbenisevinnolur
(27.07.24)
@arbre, fransız liseleri öyle ahım şahım okullar değil, mezunlarının arasında burslu lisans kazanan neredeyse yok. geçişle fransa’ya ya da galatasaray’a girenler falan oluyor da yani kızın durumu çok normal, başarısız falan değil.
0
deartheodosia
(27.07.24)
adaptasyon icin ne kadar erken yasta giderse her sey o kadar kolaylasir. ama baska bolum:')
0
ala09
(27.07.24)
1000 tane tercihim olsa 1000 tanesini de TR disinda medeni bir ulkeden yana kullanirim. Adaletin olmadigi yerden gitmek Hz Muhammedin yaptigi gibi hicrete es degerdir. Ulke cayir cayir yaniyor. Ama ates dustugu yeri yakiyor iste.

Ama yegeninize verecegim tavsiye eger gitmekten emin degilse, supheleri varsa gitmesin. Verdigi kotu kararlar da onu bilgelestirecektir. Onun disinda Kittie +1
0
krmzbvl
(28.07.24)
babası müteahhit değilse mimarlık yazılmaz okunmaz artık.
0
titanyum22
(28.07.24)
1) bu secim o kadar buyuk ve onemli bir secim degil.
2) bu secim o kadar yanlis da degil. en basitinden logisticsmanager irkcilik olmadigini soylemis de, 7 yilda fransa'da arkadas grubunun 2 turk, 3 fasli, 1 hintli olmasi normal mi sizce? ve irkcilik gibi bir problemin disinda 18 yasinda oraya gitmek istememek cok garip degil. yegenlerim italya'da universiteye baslamislardi ve oradaki okullarini birakip geri donmeye karar verdiler mesela, yapamadilar cunku. bu tarz seyleri 18 yasinda yapmak kolay degil.
0
ghilleinthemist
(28.07.24)
(3)

Tatilde yeme içme

sanguine
3 hafta tatile cikicam, sadece deniz tatili. Vücudumdan genel olarak memnunum ama üzerine düşmedikce belirginleşen bir göbeğim var. Spor yapıyorum, tabi tatilde yuzmek dışında bir şey yapmayacağım. Şöyle de bir durum var daha iri olmak istediğim için kilo vermek de istemiyorum biliyorum çok çelişkil
3 hafta tatile cikicam, sadece deniz tatili. Vücudumdan genel olarak memnunum ama üzerine düşmedikce belirginleşen bir göbeğim var. Spor yapıyorum, tabi tatilde yuzmek dışında bir şey yapmayacağım. Şöyle de bir durum var daha iri olmak istediğim için kilo vermek de istemiyorum biliyorum çok çelişkili. Yani benim pek zayıflamadan göbeği kucultmem lazım. Bunun için tatilde nasıl beslenmeliyim?

-Alkolden uzak durucam, özellikle hiç bira içmemeyi düşünüyorum.
-ekmek normalde de yemiyorum, kahveyle tatliyla aram yok özellikle yazın hiç.
-meyve olarak bı karpuz yerim diye düşünüyorum. Kahvaltıda Nutella, reçel vb uzak duracagim
-oglen ve akşam da ev yemeği yapan yerlerde sebze agirlikli beslenmeyi düşünüyorum.

Işe yarar mı, spesifik olarak yap dediğiniz bir şey var mı. Günde 8-10 saat uyurum herhalde. 5-6 saat kumsalda geçer. Kalan zamanda da yemek, oraya oraya gitme, evde dinlenme. Her gün yarım saat ip atlayayim diyorum yanımda götürücem yıllar önce çok faydasını görmüştüm.
0
sanguine
(26.07.24)
Göbeğe kilo almayı Prof. Dr. Ayşegül Çoruhlu'dan dinlemek lazım, bir de Prof. Dr. Canan Karatay da bahsederdi. Onların tavsiyeleri doğrultusunda hareket etmek lazım.

Göbeği eritmenin yolu sanırım insülin direncini dürtmeden beslenmekten geçiyor. Kahve zaten stres verir ve stres yağ toplar, gerek yok.

Meyvetle birlikte peynir yoğurt kefir türü bişeyler ye/iç. Meyve ile süt ürünü birbirini çok çok iyi dengeler, fakat meyveyi de ölçülü ye ki vücuda şeker yükü olmasın. Süt ürünü desteği de bir yere kadar çünkü.

3 öğün yeme 2 öğün ye ve acıktıkça ye. Her gün bir proteinin bir sağlıklı yağın mutlaka olsun, basit karbonhidratı da nispeten daha az tutarsan göbek gider bence.
0
muhayyer divan
(26.07.24)
Abi bak belki beklediğin cevap olmayacak ama olsun;
Senede tahminen 47-48 hafta calisiyorsun, geriye 4 haftan falan tatil.
Gerçekten rahatlaman gereken, keyfini cikarman gereken dönemi böyle mi gecirmek istiyorsun?
Bazen vücudun da biraz salmaya ihtiyaci var.
Keyfini çıkar yani, dikkat etmek istediğin şey varsa et ama tatilini de diyet yapıcam spor yapicam diye kendine işkence etme. Bugün herhangi bir insan sırf kalori sayarak rahatça haftada 0.75-1 kg verir.

Bolca uyu. Kitap oku, yüz, keyfini çıkar, rahatla. Döndüğünün ilk günü tekrar başla ne yapmak istersen.

Benim 13 yıllık spor hayatımda artık öğrendiğim budur, emin ol bunlari ben de düşündüm hep. Gerek yok.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
Düşündüğün gibi bir sistem yok, göbeği küçültmek için atacağın her adım kolunun ya da kalçanın küçülmesine de neden olabilir, ayrıca 3 hafta yetersiz bir süre ama bahsettiğin şekilde beslenirsen bu kadar az kalori/karbonhidrat ve protein yokluğunda muhtemelen önce kaslardaki suyu atar bir miktar da kas kaybnı yaşarsın diye tahmin ediyorum, bu durumda göbeğin biraz daha belirgin olur ayrıca böyle işler tatilde olmaz tatilde her zaman aksama yaşarsın, ben bunu öğrendikten sonra tatilde %100 salmaya başladım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.07.24)
(6)

Sorun çıkma ihtimali düşük, parçası ucuz araçlar

ferenc
Bu açıdan önerileriniz var mı?
Bu açıdan önerileriniz var mı?
0
ferenc
(26.07.24)
Clio ve sandero stepway olarak açılışı yapıyorum
0
limonlu eksi
(26.07.24)
Özellikle toyoya corolla ve toyota camry hakkındaki yorumları merak ediyorum
0
🌸ferenc
(26.07.24)
Japon araçları kesin.
Bunun üstüne basit araclar. Misal dacia araclari.
Buna ek olarak misal kia rio, hemen savagegeese incelemesi!
youtu.be

Ne kadar az teknoloji o kadar ucuz, o kadar basit. Ne kadar çok teknoloji ne kadar çok turbo vs vs o kadar pahalı.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
toyota
0
bohr atom modeli
(27.07.24)
Ford fiesta
0
HellKeePer
(27.07.24)
Toyota ve Honda gerisi fasa fiso
0
mirty
(27.07.24)
(4)

Yeni başlayan birisine gym öğretmek.

garavel
Merhaba, ben 5 seneden uzun süredir fitness yapmaya çabalıyorum, hiç yapmamış bi arkadaşıma gel sen de başla yardımcı olurum teklifime direkt beklemediğim şekilde olumlu bir cevap aldım ve salonuma yazıldı. Şimdi bana hadi ne zaman başlıyoruz vs yazıyor sürekli, buraya kadar sorun yok.Ben izole çalı
Merhaba, ben 5 seneden uzun süredir fitness yapmaya çabalıyorum, hiç yapmamış bi arkadaşıma gel sen de başla yardımcı olurum teklifime direkt beklemediğim şekilde olumlu bir cevap aldım ve salonuma yazıldı. Şimdi bana hadi ne zaman başlıyoruz vs yazıyor sürekli, buraya kadar sorun yok.

Ben izole çalışıyorum, 4-5 hareket göğüs 2 hareket kol, diğer gün 4-5 hareket sırt 2 hareket kol, diğer gün 4-5 hareket omuz 2 hareket kol gibi. Bacak çalışmıyorum hiç mesela gerek duymuyorum vücudumla orantılı ve iri bacaklarım var. Kardiyo yapmıyorum, karın çalışmıyorum vs. Aslında çok düz çalışıyorum oluşan fizikten memnunum öyle karın kasım vs olmasa da giydiğim t-shirt, kazak dolu duruyor. Haftada da 4 gün gidiyorum bana yetiyor. Veriler bunlar. İşin çok tekniğinden ziyade tarzan misali çalışıyorum.

Soru : Ben bu arkadaşla nasıl çalışayım ? Kendi programımla bench başlayıp, incline , decline vs akalım mı yoksa full body mı yaptırayım kardiyo mu yaptırayım ne yapayım. Daha önce böyle bi tecrübem olmuştu başka bi arkadaşım hareket formları komple yanlıştı uyara uyara çocuk spordan soğudu bıraktı. O yeni başlamış psikolojisii de unuttum yani.

Lateral raise mesela, ben bunu fix yapıyorum ama bu başlangıç için uygun mu ? Formu zor bir hareket.

Nasıl yapayım ?
0
garavel
(26.07.24)
Her hareket her seviye sporcu için uygundur, sadece hareketlerin formunu ve o hareketi neden yaptığını öğrenip kendisine uygun bir ağırlık seçimiyle başlasın yeter.

Ben antrenman yapmaya pull-push-legs yaparak başladım sonra birkaç yıl Powerlifting çalıştım (bunun güç konusunda muazzam faydası oldu) sonra tekrar PPL'ye döndüm, en az 20 yıl daha bu şekilde çalışırım, bu da her seviye sporcu için uygun bir program onun dışında Upper-Lower yapabilir ama salt izole çalışmasın, bu disiplinler içinde izole egzersizler de var compound-izole mix çalışsın.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.07.24)
Ben baya uzun yıllar boks yaptım, hayatım salonda geçmişti. Sonra karaciğer ve kalbimde sıkıntı çıktı bıraktım. Maçlara falan onlarca kere çıktım ama.

Sen bildiğine devam et ama Ramboya bağlama. En minimum setleri yaptır.
0
numlock
(26.07.24)
Hayatımda en sıkıldığım spor türü izole, parçalı vücut geliştirme.
Ben compound egzersizler ile basit çalışıp üstüne birkaç eğlenceli hareket yapmaktan yanayım.

Misal bacak çalışmıyorum, karın çalışmıyorum demissiniz, çok mantıklı değil ama kendiniz bilirsiniz tabi. Bana göre dünyanın en eğlenceli egzersizleri genelde bunlari calistiran şeyler (snatch, clean, squat, front squat, carry, kb swing, deadlift vs).

Misal kaleci powerlifting demis illa böyle olmasa da strength training gene çok eğlenceli. 13 sene önce 60 kg deadlift ile basladim en son 235 kg yapıyordum. Bunun verdiği haz ile lateral raise verdiği haz ayrı dünyalar.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
Bence ugrasilmaz abi ama dersen ki cocuk tam saatinde benimle salonda olacak en mantiklisi sen ne yapiyorsan ona aynisini yaptirirsin sirayla yaparsiniz ogrenir.

Diger turlu sen spor ortasi gidip adama nasil hareket gostericeksin dakka basi.

Yeni baslayan in bi fullbody atmasi lazim tabi ama yerinde olsam iyi isindirip benim pesime sirayla hareket program yaptirirdim.
0
Zetnikov
(27.07.24)
(6)

Para verip kullandiginiz spor app i var mi?

rentts
gecen gun can bonomo app ten yapiyorum spor diyince aklima takildi, sizin var mi parali kullanip memnun kaldiginiz fitness/spor app leri?
gecen gun can bonomo app ten yapiyorum spor diyince aklima takildi, sizin var mi parali kullanip memnun kaldiginiz fitness/spor app leri?
0
rentts
(26.07.24)
Fitbod var. Senelerdir kullanıyorum. Amaca göre antrenman planı oluşturuyor ve kas yorgunluklarını bilimsel olarak hesaplayarak her antrenmana yeni planlar çıkarıyor. Özel bir hocayla çalışıyormuş gibi kaldırılan ağırlıkları giriyoruz ve kademeli olarak gelişmemiz için ağırlık ve tekrar sayıları tavsiye ediyor...
0
VIPCH
(26.07.24)
Keylifts
Sadece 5/3/1 yapanlar için efsane. Kendi programlarimi falan da yarattim ayrı konu. Her sene ödüyorum.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
Runkeeper kullanıyorum, bi' ara da freeletics almıştım.
0
kumandanim
(26.07.24)
misli.com
0
numlock
(26.07.24)
@numlock

Asdfghjk
0
Zetnikov
(26.07.24)
yaoyao indirdim ve 1 yillik satin aldim. ip atlama uygulamasi... pek ip atladigim da yok da para verince belki yaparim demistim...


bir de esneme hareketleri icin getbend (ya da bend) diye bi uygulama aldim senelik. ayni sebepten :D

iki uygulama da guzel bu arada. yaoyao baya iyi hatta.
0
supergirl
(28.07.24)
(8)

Kumru denen yiyeceğin nesini bu kadar abarttiniz

dedeminhirkasi
İzmire gidince şurada mutlaka Kumru ye, aman ha kumrusu harikadır es geçme. Immm harika bisey arkadaşlar mutlaka deneyin. Gittim denedim dostlar ne buldunuz bu Kumru denen kuru sert damak yaralayan ekmekli içi kaşar sucuklu garip şeyden. Bildiğin tost gibi bisey. Ha tost daha iyi o ayrı.
İzmire gidince şurada mutlaka Kumru ye, aman ha kumrusu harikadır es geçme. Immm harika bisey arkadaşlar mutlaka deneyin.
Gittim denedim dostlar ne buldunuz bu Kumru denen kuru sert damak yaralayan ekmekli içi kaşar sucuklu garip şeyden. Bildiğin tost gibi bisey. Ha tost daha iyi o ayrı.
0
dedeminhirkasi
(26.07.24)
Ankara'da da Goralı vardı. Gittim baktım Goralı denince amerikan salatalı sosisli getiriyorlar. Bence bu tarz yemekler günümüze adapte oldu. O geçmişten gelen ve isim yapan olayları yerine sadece isimleri kaldı. Hint ve Meksika mutfağının Hint ve Meksika değil, Amerikan versiyonu ile geldi bizim ülkeye de. Mutfaklar böyle yayılıyor. Almanya'da da döner diye ekmek arası dönerli salata yiyorlar mesela :)
0
nawar
(26.07.24)
Bir sokak lezzeti olarak güzel, ıslak hamburger gibi düşün tek başına anlamsız ama o an güzel bir seçenek

Arkadaşlarla gece dışardayken mideniz kazındı yenir, içtikten sonra sabaha karşı yenir, denizden çıktın yenir
0
grimavi
(26.07.24)
Kumruyla 30 yaşımda tanıştım sayilir, ba yıl dım
0
abuzer
(26.07.24)
Kumru ekmeğin adı. Ben kahvaltılık versiyonunu seviyorum, içinde izmir tulum, iyi bi domates ve çok çok acı olmayan sivri biberle favori kahvaltılığım izmirdeyken. İzmir dışında da en çok özlediğim gıdalardan biri.

Ama senin dediğin ve "Çeşme Kumrusu" diye popüler olan tost versiyonu yaanii pek aramam. Onun yerine karışık İzmir sandviç yerim yumurtalı falan :d dediğin gibi kumru ekmeği tost yapılınca çok kuruyor.

Bi de kumru dediğimiz şey yani ekmek işte ekmeğin mayası, hamuru, susamlı olması falan ordaki olay ama günümüzde ne kadar dikkat ediliyor, tost yapıp içine kaşar vs koyunca tadı ne kadar alınıyor tartışılır. Beklentiyi yüksek tutmaya da gerek yok
0
nundu
(26.07.24)
Güzel olanı çok güzel oluyor bence ama ender bulunuyor.
0
peki madem
(26.07.24)
nerde yediniz, pasaj içinde nohut ekmeğinden yapılan yerde ekmeği tam tersine çok güzeldi, bir kere daha başka yerde deneyin derim. ilçe adını unuttum bu açık pasajlı dükkanların olduğu yerdi.
0
eja
(26.07.24)
Ben de sevmem o kumruyu.
Sevdiğim tek kumru peynir, domates, biber olan özellikle feribota binip yeneni daha güzel geleni.
0
logisticsmanager
(26.07.24)
Kumru ekmeğin adı +1 kumru sandviç dendiğinde kumru ekmeği ile yapılan sandviçten bahsediliyor. Tombik döner gibi.

İçerik olarak sizin bahsettiğiniz şey aslında yengen. Karışık sandviç olarak da satılıyor.

Bu teknik bilgiden sonra esas olaya gelirsek :D sadece insanlar beklentinizi çok yükseltmiş. Kendiniz öylesine rastlayıp yeseydiniz daha çok severdiniz bence. Neticede bu sokak yemeği ya da ayaküstü yenen bir şey; ânı kurtarmak için. Ne kadar güzel olabilir ki? En şahane yarım ekmek döner ne kadar şahane mesela? Bilemiyorum. Ben seviyorum, gayet yenebilir bir şey.
0
akhenaten
(26.07.24)
(6)

telefon yerine bir şeyler okumak için tablet mi laptop mu?

logisticsmanager
Şimdi telefondan biraz uzaklaşmak istiyorum, özellikle bir şeyler okumak için.Is laptopum var ama onu da böyle canımın istediği şeyleri okumak/arastirmak için kullanmak istemem.Bu noktada su klavye mouse takılabilen tablet gibi şeylerden mi alsam dedim.Bir adet laptop var ama daha çok oyun için ya d
Şimdi telefondan biraz uzaklaşmak istiyorum, özellikle bir şeyler okumak için.
Is laptopum var ama onu da böyle canımın istediği şeyleri okumak/arastirmak için kullanmak istemem.

Bu noktada su klavye mouse takılabilen tablet gibi şeylerden mi alsam dedim.
Bir adet laptop var ama daha çok oyun için ya da hanımın işi için.
Harbiden amacim salonda otururken bir şeyler okumak ve küçük telefon sevdiğim için de bunu yapmak zor oluyor zaten.
0
logisticsmanager
(23.07.24)
ipad air. Neden klavye mouse'a gerek duyacağını düşünüyorsun?

eğer ciddi bi araştırma yapacaksan o zaman macbook air derim. Kucağa alınacak hafif ama güzel bi laptop lazım yani o durumda.

edit: evet online bişey değil de kitap okunacaksa kobo, kindle vb. harika tabii.
0
nhk ni youkosu
(23.07.24)
Tabii ki bir şeyden okumaktan bahsediyorsak kesinlikle kindle ve türevi olan elektronik mürekkepli bir cihaz topladı
0
kisa
(23.07.24)
Bir şey okumak derken kitap demek istememistim. Misal örnek;
Openculture.com
lithub.com

Bu tarz şeylere bakmak, bir foruma girip bir şeyler okumak, misal yeni bir araştırmaya bakmak falan.

Belki biraz not tutmak falan hani ileride unutmamak için bazı linkleri bookmark yapmak vs vs.

Yani aslında bana laptop lazim gibi ama tablet olayi daha hafif, daha mobil diye ona yöneldim galiba.
0
🌸logisticsmanager
(23.07.24)
Tablet daha iyi, ancak okumanın süresi baya önemli. Eğer vakit geçirmek için bir şeyler karıştırmaksa tablet en iyisi. E kitap cihazlarından çok daha iyi hatta. Özellikle dergiler için falan.

Ancak odaklanılacak roman, hikaye vs. okumak için kesinlikle kobo veya kindle şart. Yoksa gözler çok zorlanıyor.
0
akhenaten
(23.07.24)
Yok kitap değil. Kindleim var uzun süre kullandim ama bozuldu. Bozulunca kitaba geriye döndüm ve hoşuma gitti gene. Şimdilik fiziksel kitaptayim.

Lenovo p12 falan iyi diyolar böyle kullanmak için bir de samsung yeni cikanlar pc gibi de oluyormuş falan. Fena değil gibiler.
0
🌸logisticsmanager
(23.07.24)
honor pad x9 kullanıyorum memnunum tavsiyedir + tv yerine kullanıyorum masada falan çok iyi oluyor bi şeyler izlemesi
0
aydogank
(23.07.24)
(2)

japon filmi yeni. ismini hatırlayamadım. neydi?

chetinn
adam yaşlı idi. kağıt toppluyordu sanki ama mutlu. filmi izlemedim. aklımda kalan anahtar kelimeleri yazdım. inş bir şeyler çıkar. saolun...
adam yaşlı idi. kağıt toppluyordu sanki ama mutlu. filmi izlemedim. aklımda kalan anahtar kelimeleri yazdım. inş bir şeyler çıkar. saolun...
0
chetinn
(22.07.24)
Perfect days değil herhalde?
0
logisticsmanager
(22.07.24)
sana helal olsun bu kadar yanlış anahtar kelimelerle bu kadar doğru tahmin:)
0
🌸chetinn
(22.07.24)
(13)

Sosyal fobiden kaynaklanan en enteresan davranışınız

sekizdokuzon
Benimki; YouTube'da röportaj izlerken soru bana sorulmuş gibi geriliyorum. "Ben şu an orada olsam apışıp kalırdım!" diye tribe giriyorum. Sizinki nedir?Teşekkürler.
Benimki; YouTube'da röportaj izlerken soru bana sorulmuş gibi geriliyorum. "Ben şu an orada olsam apışıp kalırdım!" diye tribe giriyorum.

Sizinki nedir?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(22.07.24)
Enteresan ve soruya cevap sayılır mı bilmem ama ben twitterda konu ne olursa olsun yazamıyorum. Bu özgüven eksikliğinden gibi de değil çünkü topluluk önünde konuş desen konuşurum, lisede kompozisyonum en iyisi diye alkışlandım, iş yerinde dilekçeyi üstlerim bile bana yazdırır veya onaylatır, arkadaşlarım çiçek gönderecekse notlarını benden yazmamı ister gel gör ki twitterda yazmaya gelince bir haller oluyor.
0
Kediyi üzdün
(22.07.24)
Kendi çıktığım konser kayıtlarını kesinlikle izleyemiyorum. Birine birsey sormam gerekirse eşim yanımdaysa muhakkak ona sordurturum, cekinirim.
0
mirty
(22.07.24)
Kpss kursuna gidiyordum yıllar önce. Yanlış sınıfa girmişim farkında değilim. Arkadaşlar tanıdık değil. Sonra işte konuşanları dinliyorum, o zaman anladım yanlış sınıfta olduğumu. Sonra hoca geldi, utancımdan çıkamadım sınıftan. Halbuki pardon yanlış gelmişim de çık. Ders ise şansıma matematik çıkmasın mı. Sıkıldım, bunaldım. Mecburen dinledim, not aldım. Hoca soru yazıyor tahtaya yazıyor herkes çözüyor ben de kalem oynamıyor. Hoca da başımda deftere bakıyor, anlatıyor işte öyle...
0
rock n roll
(22.07.24)
Piknikleri sevmiyorum, bunun sosyal fobiyle pek alakası yok ama.

Asıl alakası olan anım, fakültede sanırım 5. sınıf biterken, topluca piknik organize edildi sınavların bittiği güne. Ben de başta bi gazla evet dedim ama sonra inanılmaz pişman oldum. Hem piknik sevmem, hem de ortamda sevdiğim bi iki kişi olsa da çoğunluk mehh seviyesinde olduğum tipler.

Kararımdan vazgeçtiğimi de söyleyemedim bi türlü. Arkadaşın arabasına bindik piknik alanına gitmek üzere. Tam o an cesaret geldi ve "Ben vazgeçtim gelmiyorum, size iyi eğlenceler" dedim ve arabadan inip metroyla eve gittim ahshsh
0
nundu
(22.07.24)
@nundu: Bir arkadaşımız aklıma getirdin. Sokakta röportaj yapan biri kıza pat diye mikrofonu uzatmış, bizimki birkaç saniye mal gibi kameraya bakmış, sonra da "Konuşmak istemiyorum" diye koşarak kaçmış. YouTube'da duruyor hala.
0
🌸sekizdokuzon
(22.07.24)
Curb your enthusiasm izleyemiyorum, odadan kaçıyorum.
Dizilerde falan da bu tarz durumlar olduğunda bakamiyorum.
0
logisticsmanager
(22.07.24)
@logistic: Sırf bu yüzden The Office izleyemiyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(22.07.24)
Scott's tots izleyecegime kafama sıkar giderim...
0
logisticsmanager
(22.07.24)
Lanet ayna nöronlar....
0
🌸sekizdokuzon
(22.07.24)
Bindiğim asansör bir anda çok kalabalık oldu, hepsi yabancı. kendi ineceğim katın numarasına basamadım. hep beraber en üst kadar kadar çıktık. herkes indi, bana da ineyim diye yol verdiler. burası benim katım değil diyebildim :D tek başıma geri indim asansörle.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(22.07.24)
Aa the office ben de izleyemiyorum. Sokak röportajları da izleyemiyorum bu arada ama soru bana sorulursa diye değil, insanların verdiği cevaplar yüzünden. Daha önce burada başka sorular da sormuştum bu tarz. Bende başkası adına utanma duygusu çok yoğun. Cringe hissini iliklerime kadar yaşıyorum. The Office'de Michael Scott ve Dwight karakterlerini gördüğüm anda içim çekiliyor. Avrupa Yakası'nda da Burhan karakterini izleyemiyorum aynı şekilde. Bu tarz "itici" ve rahatsız edici karakter komedilerini izleyeceğime 10 saat beyaz duvarı izlerim shshsh

Bi de, bu sosyal fobiden mi bilmiyorum ama, tiyatro izleyemiyorum. Bununla ilgili de yıllar önce soru sormuştum. Tiyatroda karşımdaki kişi alanen rol yapıyor hissinden kurtulamıyorum. Film/dizi izlerken böyle bir sorun yaşamıyorum, oynayan kişinin aktör olduğunu unutuyorum bile ama tiyatroda olay canlı olduğu için ve dekorlar falan nesnenin doğası gereği, daha eğreti durduğu için beynim hep "BU İZLEDİĞİN OYUN" diye bağırıyor adhsh yani tiyatro oynayanlara ve sevenlere saygım var ama beni çağırmayın tiyatro izlemeye, maalesef stres oluyorum.

Bu arada kaliteli oyunlar da izledim yani, dandik oyunculuk meselesi de değil
0
nundu
(22.07.24)
Birilerini telefonla aramayi hic sevmem. Calisirken isler yurusun diye telefonla milleti darlamam gereken cok isim oluyor, sirf aramayi sevmiyorum diye geciktirebildigim kadar geciktirip kacamadigim noktada ariyorum.
0
passive aggressive
(22.07.24)
biriyle telefonla konuşmayı olabildiğince ertelerim, mumkun olduğunda telefonla konusmam. genelde bir kişiyle bulusmam, min iki kişi
0
yuvarlanantencereninkapagi
(22.07.24)
(4)

Kariyer guruları, akıl verin lütfen

dejame
Merhaba,Bir süredir İngilizce öğretmeni olarak çalışıyorum, yalnızca orta - ileri düzeyde yetişkin öğrencilerim var. Derslerimizde teknoloji, bilişim, iş dünyası, psikoloji, felsefe gibi konuları ele alıyoruz. Kurumsal firmalarda çalışan birçok öğrencim İngilizce becerilerimi kullanabileceğim bir po
Merhaba,

Bir süredir İngilizce öğretmeni olarak çalışıyorum, yalnızca orta - ileri düzeyde yetişkin öğrencilerim var. Derslerimizde teknoloji, bilişim, iş dünyası, psikoloji, felsefe gibi konuları ele alıyoruz. Kurumsal firmalarda çalışan birçok öğrencim İngilizce becerilerimi kullanabileceğim bir pozisyona başvurmam gerektiği konusunda ısrar ediyorlar. Satış, pazarlama, satın alma gibi alanlarda uluslararası bir şirkette çalışmamın uygun olacağını belirtiyorlar, çünkü çok çeşitli konular hakkında bilgi sahibiyim lakin hiçbirinde uzman değilim doğal olarak. Tek uzmanlığım lisans ve yüksek lisans derecesine sahip olduğum öğretmenlik. Ayrıca daha önce bir şirkette çalışma deneyimim de yok.

Aşağıda detaylı olarak belirtmek isterim:

- İngilizce Öğretmenliği alanında lisans ve yüksek lisans derecelerine sahibim.
- Üniversitede akademik makaleler ve tezler üzerinde veri analizi ve raporlama yaptım, iş sayılmaz ama bundan para kazandım bir dönem.
- Geçen yıl kendi online dil okulumu kurdum ve kişiye özel ders planları ve müfredat tasarlıyorum.
- Çeşitli bilimsel konularda ilgi çekici sunumlar hazırlıyor ve özellikle kurumsal firmalarda çalışan yetişkinlere İngilizce ve İspanyolca öğretiyorum.
- Öğrencilerimin çoğu ileri seviye İngilizce bilgisine sahip ve derslerimizde konuşma becerilerine odaklanıyoruz.
- Teknolojiye uzun zamandır ilgi duyuyorum. Özellikle lise dönemi ve öncesinde kodlama yapardım, şu an sadece kendi web sitemi işleyecek kadar yapabiliyorum. Özellikle yeni web geliştirme teknolojilerine aşinayım ama sadece uzaktan takip ediyorum, herhangi bir hands-on kodlama becerim yok.
- İlk çıktığı andan beri işlerimi kolaylaştırmak ve yeni şeyler keşfetmek için yapay zeka araçlarını kullanmayı seviyorum.

Öğrencilerimin ısrar etmelerinin sebebi stabil bir hayat yaşamamam. Kurduğum dil okulunda tek kişi benim. Bu yüzden her şeye yetişemiyorum, işleri büyütüp kendi istihdam yaratabileceğim, kendi başına işleyen bir “business” kurabilmek için yeterince girişimci olduğumu düşünmüyorum. Ben çalışmayı, işin kendisini yapmayı seviyorum sanırım. Bu kadar emek verip karşılığını alamadığımı düşünen öğrencilerim muhtemelen maaşlı bir iş edinip bir takıma dahil olursam daha verimli olacağımı düşünüyorlar.

Bu bilgiler ışığında nasıl bir kariyer yolu izlemeliyim? Hangi pozisyonlar bana uygun olabilir? Önerilerinizi ve tavsiyelerinizi bekliyorum.

Şimdiden teşekkürler!
0
dejame
(21.07.24)
Her alan olabilir. Muhasebe olmasın da.

Marcom tavsiye ederim.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Gabe +1
Marcom size uygun gözüküyor. Satış da olabilir ama satış kısmı (ürün grubuna göre tabiki) farklı bir karakter isteyebiliyor.

Ben kesinlikle marcom denemeye çalışırdım.

Buna ek olarak maasli calisilan bir yerde kendinizi daha mutlu hissedeceginizden emin misiniz?
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Maasli calistiginiz yerde kazanacagini para su an kazandiginizdan az mi olacak cok mu ve uzman oldugunuz bir is kolu varken bir seyin satis ya da satinalmasini ogrenerek performans kaygisi yasayacaksiniz. Eger kendinizi basarisiz gormuyorsaniz gidip maasli is cenderesine gireceginize kendi isinizi gelistirmeye harcayin enerjinizi bence.
0
passive aggressive
(22.07.24)
passive aggressive+1

Ama ek olarak yalnızca gelir olarak da düşünmeyin demeye geldim. Sizin iş hayatından beklentiniz ilk olarak yaptığınız işten tatmin ve mutluluk duymak mı yoksa bunlar ikinci planda olabilir yeter ki iyi kazanayım mı?

Eğer kariyerinizin en başında maaşlı bir işe girseydiniz bu meziyetlerinizin yarısı bile olmazdı. İnsanın bütün enerjisini alabiliyor o maaşlı iş.
Mevcut durumunuzu en iyi hale getirmek için çabalamak ilk seçeneğim olurdu ama aklımda kalmasın diyorsanız da maaşlı işi deneyin olmazsa en iyi bildiğinize geri dönersiniz.

iki dili iyi konuşan birisi olarak ihracat bölge satış sorumlusu pozisyonunda çalışabilirsiniz, müşteri ziyaretleri fuarlar vs yurtdışına bol bol çıkmalı bir işiniz olur.
0
Kediyi üzdün
(22.07.24)
(4)

Stajyer icin Egitim plani

austenn
Merhaba, departmanimizda uzun donem stajyerlik yapacak bir arkadas var. Buddy’si oldugum icin onu gelistirmemi bekliyorlar ama cok yogun calistigim donemlerde haliyle fazla bir sey aktaramiyorum. Boyle zamanlarda neler yapabilir aklima bir sey gelmiyor. Excel egitimlerini izleyebilirsin dedim cok i
Merhaba, departmanimizda uzun donem stajyerlik yapacak bir arkadas var. Buddy’si oldugum icin onu gelistirmemi bekliyorlar ama cok yogun calistigim donemlerde haliyle fazla bir sey aktaramiyorum. Boyle zamanlarda neler yapabilir aklima bir sey gelmiyor. Excel egitimlerini izleyebilirsin dedim cok ilgilenmedi kendisi. Isle ilgili dokuman okuyup ozet cikarmasini istemek filan amelelik mi olur? Z kusagi oldugu icin burun kiviriyor manual islere :) bos oturmasindansa ne yapmasi iyi olur, siz ne is verirdiniz ogrenmek istedim. Cok tesekkurler
0
austenn
(21.07.24)
Iş nedir? Işle ilgili bilinmesi gerekenler programlar var mı? Varsa bunları öğrenmesini söyleyin ya da kaynak sağlayın. Işinizle ilgili varsa eski raporları okumasını söyleyin eğer ki ilgiliyse.
0
Amaranta ursula
(21.07.24)
Is ne isi?
Şimdi fransa'da biz her stajyer aldigimizda harbi is veriyoruz (çünkü ortalama 3-4 ay kaliyorlar).
Birine direkt satin alma isi vermistim.
Simdi bir tane var, o da paris'teki pazarlama ofisi ile çalışıyor yeni ürün grubu kataloglari için.

Zamaninda erasmus stajyeri aldim, ona da direkt satin alma verdim.

Kısacası üniversite öğrenciyse ben direkt is veririm, çünkü böyle öğrendim. Ama Türkiye'de evet bos bos oturturlardi bir plan yoktu.

Benim stajyerlerin hepsi z kusagiydi.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Meraklı adam sorar, insanı darlar ama kendine yapacak bir iş bulur. Burun kıvırıyorsa demek ki yanlış stajyeri almışsınız. Bütün staj boyunca otursun, ellemeyin hiç.
0
kimlanbu
(22.07.24)
işin nasıl yapılacağını tarifleyen talimatlar, eğitim dokümanları vs. varsa onları inceleyebilir. yoksa da bunları hazırlayabilir. hem de hazırlarken öğrenir. o hazırladıklarını da sonraki stajyerlerde kullanırsınız.

daha önce bitmiş işlerden birini verip yeni yapılıyor gibi ona bir proje verebilirsin. sonra iş bitince bak aslında böyle olmalıydı diyip yaptıklarını bitmiş işle karşılaştırabilir. yani bol ödev ve proje. onları yapmak için mecburen sorular soracak. internette araştırabileceği görevler ver vb.

sadece fotokopi çek olmaz tabii.
0
merhum
(22.07.24)
(11)

Yaşlı sandığınız genç insanlar

sekizdokuzon
10-15 sene önce educatedear'ı yaşlı sanırdım, adam benimle yaşıt çıkmıştı. Mahmut Orhan'ı yaşıtım ya da 40+ sanıyordum, adam daha 27 yaşındaymış. 'Feel' şarkısını 20 yaşında yayınlamış.Bunları gördükçe öğrencilerime insan gibi muamele edesim geliyor (şaka, burası şaka. Linclemeyin, şaka!). Vay anası
10-15 sene önce educatedear'ı yaşlı sanırdım, adam benimle yaşıt çıkmıştı. Mahmut Orhan'ı yaşıtım ya da 40+ sanıyordum, adam daha 27 yaşındaymış. 'Feel' şarkısını 20 yaşında yayınlamış.

Bunları gördükçe öğrencilerime insan gibi muamele edesim geliyor (şaka, burası şaka. Linclemeyin, şaka!). Vay anasını çoluk çocuk neler yapıyor cidden?

Sizin var mı böyle yeteneğinden & başarısından ötürü yaşlı sandığınız ve sonunda genç çıkan insanlar?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
Emre Belözoğlu. 43 yaşında. Ben 39.75

O yaşlandıkça ben de yaşlanıyorum.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Editlemeye üşendim: Sena Şener aynı şarkının sözlerini yazıp şarkıyı seslendirdiğinde 17 yaşındaymış.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
Emre Belözoğlu. 43 yaşında. Ben 39.75

O yaşlandıkça ben de yaşlanıyorum.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Ahmet Kaya öldüğünde 42 yaşındaymış mesela, bana hep 50-60 vardır gibi geliyordu öğrenene kadar.
0
Bir ben var benden şurada
(21.07.24)
Che Guevara oldugunde 39 yasindaydi, yasli olmadigini biliyorum ama her dusundugumde sen ne ara buyudun de bu yaptiklarini yaptin diyorum.
0
kassiopeia
(21.07.24)
Bu anlamdaki ilk şoku galiba Fatih'in İstanbul'u 21 yaşında fethettiğini öğrendiğimde yaşamıştım. Yani ben de 12-13 yaşındaydım, 21 yaşındakiler kocaman insandı. Ama yine de "O yaşta öyle şeyler yapılıyor mu?" demiştim bir taraftan.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
Benim de en çok şaşırdığım kişi Ahmet Kaya olmuştu. O zaman kendim de çocuk olunca 50’lerinde ve “çok yaşlı” bir adam gibi geliyordu. 43 yaşında öldüğünü yakınlarda öğrendim ve bu kadar genç olmasına çok şaşırdım.
0
ms brownstone
(21.07.24)
Ahmet kaya da fatih de yasliydi arkadaslar. Bugunun yasiyla dusunemezsiniz. Aklima gelmedi kimse su an ama bunu yazmak istedim. Ahmet kaya 43mus bilmiyordum ama o zamanlar icin genc bir yas sayilmiyordu. Insanlar da kendilerini dinamik hissetmiyordu. Biz cocuk oldugumuzdan oyle sanmiyorduk bence insanlari.
0
Kittie
(21.07.24)
yargı dizisindeki pars savcı, bahar dizisindeki timur, yani mehmet yılmaz ak.

epey yaşlı gösteriyor. bir dizide savcı, bir dizide boyu kadar 2 çocuğu olan profesör doktoru oynuyor. ben 1970'lerin başında doğmuştur diye düşünürken 1986 doğumlu imiş.
0
kibritsuyu
(21.07.24)
@kibritsuyu: Benden 1 yaş büyük...

Şimdi aklıma geldi; Emrah Sefa Gürkan. 82 doğumlu.
0
🌸sekizdokuzon
(21.07.24)
George costanza.
Adam 29 yasindaymis seinfeld başladığında.
0
logisticsmanager
(22.07.24)
(3)

Başka ülkelerin milli piyango veya loto gibi çekilişleri

ferenc
Var mı ve hangisini önerirsiniz?
Var mı ve hangisini önerirsiniz?
0
ferenc
(21.07.24)
Avrupa'da euromillions var. Ama oynayabilir misiniz bilmiyorum.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
eurojackpot
0
sonsuz
(21.07.24)
Şartları iyi oku. Genelde o ülkede yaşayan kişiler kaydolup oynayabiliyor. Veya kazansan bile bu sebepten ödülü alamayabilirsin.
0
nhk ni youkosu
(21.07.24)
(12)

Sporda ve Beslenmeye Dikkat Ederken Çorbanın rolü ve önemi

put it in your appropriate place
Gittiği spor salonunda özel pt aldım. Çorbayı hayatımızdan çıkartıyoruz dedi. Tamam dedim ama niye diye sordum.Bir glüten var dedi. İki mideyi tıkıyor diye ekledi. Çok daha hızlı kilo verirsin diye ekledi.Çorbanın rolü ve önemi nedir, var mıdır önemi?
Gittiği spor salonunda özel pt aldım. Çorbayı hayatımızdan çıkartıyoruz dedi. Tamam dedim ama niye diye sordum.

Bir glüten var dedi. İki mideyi tıkıyor diye ekledi. Çok daha hızlı kilo verirsin diye ekledi.

Çorbanın rolü ve önemi nedir, var mıdır önemi?
0
put it in your appropriate place
(21.07.24)
Hayatımda bu seviyede saçmalık çok duymamistim iyi geldi.
Mideyi tikamak ne demek? Kilo vermek çorba vs ile kalori ile alakali ve çoğu corba da az kalorisi olan şeylerdir.

Bana biri böyle bir şey dese üzülerek bundan sonra söyleyeceği her şeyde şüphe ederim.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Mideyi tıkayacaksan çorbayla tıka bence. Akıllıca yapılmış leziz bir çorba insana her türlü enerjiyi de verir her türlü faydayı da sağlar. Bağırsaklarının gereğinden fazla katılaşmasını mı istiyor o senin pt? Vücuttaki bütün suyu atarak kilo verdiğini düşünmeni sağlayacak yani. Hahah.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
@misket Kahvaltı haricinde ekmek yemediğimi belirttim.
0
🌸put it in your appropriate place
(21.07.24)
bu cahilin "çorba" derken kast ettiği şey ile ansiklopedideki çorba farklı şeyler olmalı. çorba bir formdur bu formda sonsuz çeşit aş çıkar. sıvı tüketimine dikkat edin. bu zavallılar dehidre olmanın kas kütlelerini ortaya çıkardığını öğrendiğinden beri acayiplikler sürüyor.
koskoca biyolojiyi geçtim, diyetetiği de geçtim, tek bir konu olan anatomiden de bihaber bu şahıs size yakında başka "bilgiler" de verebilir. dikkat edin.
0
Etanglement
(21.07.24)
Günümüzde gerek evde yapılsın gerek dışarıda içilsin çorbaların çoğu sağlıksız. İçinde diyete uygun olmayan malzemeler var. Öyle sadece çorba içeyim az yemiş olurum olayı işe yaramıyor. Birçoğunda çok fazla un var,o bile tek başına diyeti zora sokuyor. Bu dışarıda yenilen tüm sulu yemekler için geçerli. Sanıldığı kadar masum değil bence. Ben de şahsen çorba içerek diyet yapamıyorum o çorbanın devamı geliyor, iştahı daha da açıyor vs. Bunlar benim şahsi gözlemim, yanlış olabilir. Bilimsel bir dayanağım yok ama gittiğim diyetisyen de kendi saydığı çorbalar dışındakileri içmememi söylemişti. Sizin pt de bunları düşünmüş olabilir.
0
bhhs
(21.07.24)
mideyi çorbayla tıkamak daha mantıklı değil mi? aşırı saçma.
0
deartheodosia
(22.07.24)
belki kas falan için protein ağırlıklı beslen demek istemiştir ama kilo vermek için çorba gayet iyi bir seçenek. besin değeri falan yani günün her öğünü çorba mı içiyorsun? saçma, evet.
0
deartheodosia
(22.07.24)
@Bir ben var benden şurada bu arkadaşın dediği de bir o kadar problemli. şeker hastası değilsen şekeri kesmek zorunda değilsin ne demek. şekerin kanserli hücreleri çoğalttığı binlerce kez tıp makalelerinde yayınlandı. insan vucuduna iyi gelen bir şey değil. pankreası yorup şekeren hastalıgına giden yolu açan bir şey. insulin strike yapıp obezetiye götüren bir şey. gluten de öyle. çölyak olmasan bile buğday türevleri insanı halsizleştiren yaşam kalitesini düşüren bir gıda. sabah uyandıgınızda sizi halsiz hissettiren gıda buğday ürünleri. evet tam buğday olsa bile.

bu arada çorba da un yoksa şehriye yoksa gluten ne arar.o pt'den paranı geri iade iste.
0
xrated
(22.07.24)
Çok teknik detaya girmeyeyim ama glüten de aslında bitkisel bazlı bir protein fakat diğer proteinler bazı enzimlerle metabolize olurken glüten bazı insanlarda bu reaksiyona cevap vermez ve metabolize olmadan hayatına devam etmek ister ama sistemde bu şekilde yol alamayacak kadar büyük parçalara sahip olduğu için alerjik tepkiler oluşmasına neden olabilir bazı insanlarda, bazılarında da olmaz. Sizde böyle bir durum yaşanmıyorsa yemenizde sorun yok ama ishal şişkinlik bulantı vs. gibi sıkıntılar yaşıyorsanız size problem olabilir.

Şeker konusuna gelirsek; şeker şeker hastaları için sıkıntı olabilir, kanser hastalarına da sıkıntı olabilir ama "sağlıklı" bir insan için kanser hücreleri şekerle besleniyor gibi bir iddia olamaz çünkü bu kişilerde aktif bir kanser hücresi olmadığı için şekerle beslenecek bir hücre de olmaz, siz şeker yediniz diye de kanser olmazsınız ya da şeker yediniz de insüliniz çıktı diye obez olmazsınız, şişmanlık kilo alımı vs, bunların tek bir besin grubunun etkisinde olmadığı harcanan kaloriden daha fazla kalori alımı nedeniyle oluştuğu 100 yıl falan önce ispatlandı benim bildiğim. Ayrıca, şeker bu kadar "şeytan" bir ürün olsaydı evrim sürecinde beynin ve sinir sisteminin tek, diğer organların da yağ ile birlikte ortak kullandığı bir enerji türü olma özelliği ortadan kalkar bizi kanser ya da obez yapmayan başka bir enerji türünü kullanma eğilimine girerdik diye tahmin ediyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.24)
@kaleci'ye göre sağlık probleminiz yoksa basın karbonhidratları, şekeri, gluteni. görelim neler oluyor. hayatı kaliteli mi yaşamak istiyorsunuz yoksa yorgun mentali darmadağın mı. karar sizin. cımbızlayıp görüş çürütmeye çalışmak da ilginç bir trip.
0
xrated
(23.07.24)
Evet sağlıklıysanız belirli limitler içinde yemenizee bir sorun yok gıdaları şeytanlaştırıp insanların korkutmaya çalışmak konuyla ilgili hiçbir bilgisi olmayıp kulaktan dolma bilgilerle fikir sahibi olduğunuzda yapabileceğiniz şeyler oluyor maalesef.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.07.24)
Bazı diyetisyenlerin çorba = ekmek gibi bir denklemi var ondan olabilir belki?
0
peki madem
(23.07.24)
(18)

Neden Bu Kadar Nefret Dolular?

rock n roll
Gerçekten anlamak çok zor. Kadına düşman, hayvana düşman, ağaca, doğaya düşman, sanata düşman.Sevdiği hiçbir şey yok hayatta. Burada da var, bazıları troll ilgi çekme derdinde. Bazıları gerçekten düşman. Çok fazla bu tip insan var. Sevgi öğrenilen bir şey olduğu için mi böyleler acaba? Hiç sevilmedi
Gerçekten anlamak çok zor. Kadına düşman, hayvana düşman, ağaca, doğaya düşman, sanata düşman.

Sevdiği hiçbir şey yok hayatta. Burada da var, bazıları troll ilgi çekme derdinde. Bazıları gerçekten düşman. Çok fazla bu tip insan var.

Sevgi öğrenilen bir şey olduğu için mi böyleler acaba? Hiç sevilmedikleri için sevmeyi bilmiyorlar ama vicdan da yok.

Bunun sebebi nedir, sizce?
0
rock n roll
(21.07.24)
Nefret etmek daha kolay.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
Yaşlı amca gibi olacağım ama sosyal medya bence çok etkili.
Kisilerin bir nick ardına saklanip haykirabilmesi, sonrasında kendisi ile benzer tipleri bulup birbirini desteklemeleri, gelen tepkiler karşısında daha da radikalize olmalari.

Bir de tabi çoğunun hayatı kötü. Yani buradaki örneği biliyoruz, bu kadar kötü hayatlari olunca ve sadece sosyal medyada kendilerine bir yer bulunca burada cosuyorlar.

Kısacası tedavi edilmeyen bazı psikolojik sorunlar, günlük hayatlarinin kötü olması, sosyal medyanın malesef çoğu kisinin kötü yanını cikariyor olması vs hepsi birleşiyor.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Bu şikayet ettiğiniz ve haklılık payınızın yüksek olduğu durum, sosyal medya için geçerli çünkü sosyal medyada "düzgün" şeyler yazar ve söylerseniz, bu durum ilgi çekmiyor. "Trol" denen insan müsveddeleri daima çok ilgi topluyor.

Bence gerçek hayatta durum böyle değil. Elbette söylediğiniz tipler mevcut ancak oranları çok düşük. Zaten sosyal medyadaki tiplerin dağılımı gerçek hayatla örtüşse gerçekten boktan bir yer olurdu dünya.
0
10551037
(21.07.24)
İfade edemedikleri ve boşaltamadıkları öfkeleri var. Reddedişlerini gösterememişler vaktiyle, olması gereken anda. Susturulmuşlar, yutturulmuşlar, varlıklarına saygı gösterilmemiş ve en temel ihtiyaçları karşılanmamış, aksine var oldukları için suçlu hissettirilmişler muhtemelen.

Bu insanlar sevmeyi bilemezler. Cana saygıları olmaz, hâli anlamazlar, hayatta kendilerinden başka hiçbir şey olmaz. Ne ki onların bir işine yarıyordur, işe yaramaz hale gelinceye kadar en iyisi odur, işe yaramaz hale geldiği an tu kaka ederler.

Cana saygısı olmamayı anlamıyorum ve merak da etmiyorum. Hadi her şeyi geçerim, her konuda yarayı anlarım ama cana saygısızlığı anlamam ve anlamayı da kesinlikle istemem.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Bence bu bilinçli bir çabanın sonucu. Tüm dünyada genel retorik insanları sürekli "Ya bu, ya o" üzerinden kamplaştırmaya yönelik, ne yazık ki genel ekonomik iklim de bunu destekler vaziyette. Başta ekonomi olmak üzere insanların özellikle geleceğe dair bir sürü kaygısı var ve. Dolayısıyla insanlar gündeme gelen herhangi bir problemi bütün dertlerinin kökeni olarak görme eğilimindeler. Burada yukarda da bahsedilen sosyal medya etkisi de işin içine giriyor ve belki pek de bir anlamı olmayan bir konu sırf gündemde olduğu için bir anda "Bir çözülse tüm dertlere son verecek şey" olarak algılanmaya başlıyor.

Diğer tarafta bu iki kutuplu konuların özellikle siyasetçilerin çok işine gelmesi konusu da var; yani herkes tarafını seçip onun üzerinden kitlesini mobilize ediyor, popüleritesini canlı tutuyor. Bu aşamada belki bir sonraki neslin geleceğini etkileyecek yasalar, kanunlar, uygulamalar çatır çutur yasalaşırken insanlar buna oranla anlamsız şeyler için kavga ediyor oluyorlar.

İşin nefret boyutu ise bence bir nevi hastalık belirtisi. Açıkçası ben bu noktada da bizim yanıldığımızı düşünüyorum. Ya da en azından umuyorum; yani bu konuları siyah - beyaz olarak gören ve karşılıklı nefret hisseden insan sayısı bizim sandığımızdan az. Ancak biz de sosyal medyaya, sözlüğe vb. bakıp sanki herkesin bu konunun içinde olduğunu düşünüyoruz.

Diğer yandan sunulan çözümler bazı durumlarda insanların içindeki kötülüğü dışarı çıkartıyor. Örneğin sokak hayvanları ile ilgili konu aslında teknik bir husus; ortalama bir insanın direkt olarak ortaya koyamayacağı bir sürü girdisi/çıktısı var. Ancak buna rağmen insanların fikir sahibi olmalarını ve bir kısım insanın "Hiç bir hayvan zarar görmesin" derken diğer kısmının "Hayır hayvanların bir kısmını öldürmek zorundayız" fikrini savunması da anlıyorum, açıkçası kendimi en azından bunlardan herhangi birini yargılayacak kadar bilgili hissetmiyorum. Ancak hayvanların öldürülmesi gerektiğini düşünmekle toptan hayvan düşmanı olmak arasında hiç de ince olmayan bir çizgi var. Keza aynı durum sığınmacılar üzerinden de dönüyor. Ülkede çok sığınmacı olduğunu ve bunların ekonomik ve sosyal sorunlar yarattığını düşünülebilir ancak yine bu fikirle ırkçılık arasında da çok ciddi bir fark var. Beni asıl üzen insanların bu fikirleri hiçbir rahatsızlık belirtisi göstermeden olabilecek en ekstrem seviyeye taşıyabiliyor olmaları. Ve işin kötüsü bunu öyle habersizce yapıyorlar ki hayvan düşmanı ya da ırkçı olduklarının farkında bile değiller.
0
salihdt
(21.07.24)
Bu arada sokak hayvanı konusunda yurtdışında zamanında Türkiye'de istenen çözümler yapıldığı için rahatça bu dert olmadan yaşayan biri olarak iki yüzlü olamam ve ben de malesef radikal çözüm dışında çözüm olmadığını düşünüyorum ve Türkiye'de olsam bana da sorun olurdu bu (zamanında çocukken 15 köpek etrafimi sarmisti, sabit durup hiç hareket etmemiştim koklayip gitmislerdi. Bu baya üçüncü dünya ülkesi haberi).

Ama ben bunu isteyen kişilerin dilini de doğru bulmuyorum. Özellikle sözlükte denk geldiğim yorumlar iki tarafi da radikallestiriyor. Bu gene sosyal medya etkisi bence.

Mirket'i verdiği örnek de aslında konuya medya ilgisi toplasa da ters tepki veriyor ve ilgi negatif oluyor. Bu da gene bence sosyal medya ile normal hayatında mutlu olmayanlarin radikal düşüncelere saplanmasi.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Mesele köpek ise Ssokak köpeği hiçbir yerde yok Türkiye dışında.

Sokak köpeğinin nedeni iş yapmayan belediyelerdir. Türkiye'deki belediyeler yüksek maaşla akraba istihdam edilen kurumlar. Düzgün bir işe alım prosedürleri yok. Kimin ne kadar maaş aldığı belli değil. 100-150k para alıp oturuyorlar. Köpekleri ksıırlaştırmayı ihmal edince de sayıları çok arttı.
0
ferenc
(21.07.24)
Kim kadına hayvana doğaya düşman? Ortaya bir laf atmışsın ne bir somut örnek var ne bir şey. Kadına hayvana doğaya "düşman" insan sayısı milyonda bir falandır.
0
abelardo
(21.07.24)
Trafikte bi korna çaldı diye birini bıçaklayan kadına çoluğa çocuğa tecavüz eden hırsızlık yapan döven söven insanlar bence sokakta başıboş dolaşan köpekten daha tehlikeli.
0
Bir ben var benden şurada
(21.07.24)
"Sokakta hayvan olmaz", "başka hiçbir yerde yok" vs diyen arkadaşlar, sokaklarında kedi köpek olmayan büyük başkentlerde hem de büyük cadde küçük sokak fark etmeksizin lağım farelerinin sağa sola koşturduğunu biliyorsunuz da söylemiyorsunuz bence. Lağım faresiz fındık faresi yılan şu bu hayvan değil de kedi köpek mi hayvan ve sokaklarda yeri yok anlamıyorum.

Şu dünyada, bırakalım hayvanları, insanlar dahi kendilerine zarar verenden intikam alıyorlar, zarar verene zarar veriyorlar. Hayvanlar ise zarar verilmediği müddetçe sevgi arayan, hiç değilse kimsenin dokunmayacağı bir barınak ve yiyecek arayan yaratıklar.

Bizim insanımızın dönüp önce kendine bakması gerekir. Hayvan da insan gibi bitki gibi bir can taşıyor. Terörist gibi hatta. Teröristi öldürmeyip onları anlamayı düşünenler bir zahmet hayvanların da canlarına en az aynı saygıyı göstermek zorundalar. Eğer adaletli olduklarını söylüyorlarsa, kendi adalet anlayışlarına güveniyorlarsa.

Kediyi köpeği öldürmenin aksine, onların doğru düzgün zarar vermeden yaşayabilmesi için projeler geliştirip uygulamak gerekir, hem belediyelere hem tek tek insanlara düşecek görevler olmalıdır çünkü doğanın dengesi kedilerin de köpeklerin de varlığını gerektiriyor. Arıları yok ettiğinizde 4 yıl içinde yaşam bitiyor, kedi köpeği yok ettiğinizde olacakları tecrübe etmek istemeyeceğiniz halde üzerinde oturup daha ayrıntılı düşünmek yerine kısadan öldürmeyi seçmek, çocuklara da tahammülsüzlüğe yol açar, kadınlara da tahammülsüzlüğe yol açar, ağaca da tahammülsüzlüğe yol açar.

Ben öldürmeyi seçenleri anlamam. Anlamayı da kesinlikle kabul etmem.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Belki de sana öyle gelmiştir hep, zira bazı insanlar düşmanlaştırma fetişine sahip.
0
Yourcousinmarvinberry
(21.07.24)
Bir insanda bir çok şeye karşı yoğun nefret hisleri varsa; önce ailesine-yetiştirilme tarzına bakmak lazım, ebeveynlerde nefret varsa o da nefreti öğrenir, sevilmemişse sevmekte de zorlanır, ikinci sıradaki seçenek ise sağlıklı bir ruh sağlığına sahip mi sahip değil mi ona bakıyoruz.

Bunun yanında maalesef yaşadığımız ülkede bir çok alanda sürekli kutuplaştırma politikası izleniyor bilinçli bir şekilde ve bu da haliyle hayatın her alanına yansıyor.

Bu nefret dolu insanlar sayıca oldukça azlar ama sesleri çok çıkıyor özellikle sosyal medyada.
0
blue rebel motorcycle club
(21.07.24)
Neden onlara sormuyorsunuz? Toplumdan uzak kalmak ya da sağlıklı iletişim kuramamak başka insanlar hakkında böyle bir düşünceye sebep olabilir.

Bazen bakış açımızı değiştirip yeniden düşünmeliyiz. İnsanların eğer ırkçı olup zayıfları bertaraf etme gibi hayalleri yoksa başka insana, hayvana ya da kadınlara düşman olması kulağa anlamlı gelmiyor.
0
hebanon
(21.07.24)
Bu sorunun bile yine sokak hayvanları meselesine çekilmesi ne saçma. Sanırım patolojik bir problem var.
0
salihdt
(22.07.24)
Klişe olacak ama:
“İyi ve güzel olan şeyleri sevmezler, kıskanırlar; kendileri iyi ve güzel olamadıkları için iyi ve güzel olan her şeyi yok ederler.”
Maksim Gorki
0
auroraaurora
(22.07.24)
Sebepleri düşük IQ + yetersiz eğitim + İslam
Cevap olarak üçünden biri de seçilebilir.
0
hurt
(22.07.24)
ne romantize etmişsin ya cıvık cıvık
0
puding
(22.07.24)
kimsenin nefret ettiği yok. insanların haklı tepkilerini beğenmediniz diye onları kafada ötekileştirip kendinizi kutsal meryem gibi pirüpak ilan etmeye bayılıyorsunuz.
0
sir william jones
(22.07.24)
(3)

günlük proteinin tamamını antrenman önce yersek ne olur

olaguerr
ağırlık antrenmanından geç çıktığım için yemek istemiyorum malum gece yemek zararlı. kasa o kadar gerilimi verdikten sonra aç yatmak sorun mudur? bununla ilgili yayın var mı
ağırlık antrenmanından geç çıktığım için yemek istemiyorum malum gece yemek zararlı. kasa o kadar gerilimi verdikten sonra aç yatmak sorun mudur? bununla ilgili yayın var mı
0
olaguerr
(21.07.24)
Spor sonrası bir adet proteinli süt iç 25-30 gr almış olursun kalorisi de 200-250 falan anca mis gibi.

Yani aslında olay saat kaçta yediginiz değil de günlük yeme içme. yani kisi gunluk macrolari duzgun almiyorsa sirf antrenman sonrasi yedi diye iyi olmayacak. Ama en en en optimal sonuçlar için spora gitmeden biraz carb protein spor sonrası carb protein en ideali gibi. Ama hayatimizin her yerini bu kadar ideal yasiyor muyuz? Ben yaşamıyorum. O sebepten bu kadar kafa yormam, yapabiliyorsam yapıyorum.

Günlük kg*1.2 gr protein aldığın sürece acayip kafa yormaya gerek yok. Yani size olacak negatif etkisi kafaya takilacak bir şey değil.

Bu arada ben olsam denerim :) antrenman yapıp sonra yemeyin. Ertesi gün kötüyseniz vs o zaman bir değişiklik lazım.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Bu arada denildiği gibi elimizde net bir "gece yemek zararli" verisi yok. Obezite ile eslestirilmis de yani arastirmaya bakilirsa kisilerin günlük kalori intake bakilmamisti yanlis hatırlamıyorsam. Ha ama misal bazı kişilerde acid reflux yapıyor. Bir de bazilarinda uykuya etkisi var. Bende yok misal.

Bence gece yemek kötüye kendiniz karar verin çünkü asıl o konuda net bir veri yok.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
bu kadar mikro optimizasyona gerek yok, gunluk makrolari tutturdugunuz surece kacta yediniz kacta spor yaptiniz pek muhim degil. gece yemek konusu da kisisel bi mevzu dendigi gibi. ben mesela bi sikinti yasamiyorum ama yine de uykudaki dinlenme kalitemi dusurdugune "inaniyorum" o yuzden yemiyorum. baskasi boyle hissetmiyodur yer mesela.
0
ghilleinthemist
(21.07.24)
(22)

Aileniz maaşınızı biliyor mu?

respect
Aile derken anne babadan bahsediyorum, eşiniz değil.
Aile derken anne babadan bahsediyorum, eşiniz değil.
0
respect
(21.07.24)
Yaklaşık olarak biliyorlar.
0
mbond
(21.07.24)
Yaklaşık biliyorlar evet ama asla net hesap vermiyorum, deşmeye kalkarlarsa karışmayın bu benim hesabım diyorum.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Ablam biliyor
0
gabe h coud
(21.07.24)
Kuruşu kuruşuna bilirler, hiç saklamam.
0
gnosis
(21.07.24)
Bilmemeliler. Bilgi, yorumlarıyla birlikte gelir. "Maaşı şu kadar. 3 ay uğraşsa öder aslında" yorumlarla senin yerine hesap yapmaya başladıklarında, nazik ve vefalı olacağım diye ekonomik özgürlüğünü kaybedersin. Ekonomik özgürlük, sadece kişinin parayı kendi kazanması demek değil. Kazandığı para hakkında plan yapabilmesi de dahil özgürlüğe.

Parayı yönetmeyeceklerse -ki yönetmeyecekler- bilmelerine gerek yok. En iyisi bir şey bilmemeleri ve acil durumlarda yardım istemeleri. Bu senin varlığına ve bağımsızlığına saygı göstergesi.
0
nejdet c
(21.07.24)
Benim aylık kazancım her ay farklı oluyor ama ortalamayı biliyorlar az çok.
0
ms brownstone
(21.07.24)
No, yillardir hic bilmezler. Ne gerek var ki bu bilgiye?
0
mor oje
(21.07.24)
Sorduklarında söylerim. Ailemle ilişkim bu açıdan mesafelidir zaten çok karışmazlar bana. Karışmaya çalışırlarsa da daha inatla bildiğimi okurum genelde. Biraz ergence biliyorum ama kendi hayatım konusunda beni dinlemediklerini hissettiğimde delleniyorum. Çok çok karışırlarsa daha konuşmam zaten.
0
peki madem
(21.07.24)
Biliyorlar, olumlu ya da olumsuz herhangi bir etkisini görmedim.
0
akhenaten
(21.07.24)
Bilmeleri negatif olarak donebiliyor diger arkadasi dedigi gibi yorum yapiyorlar bu sefer ve seni degerlendirebiliyorlar en ufak seyde
0
Zetnikov
(21.07.24)
biliyorlar. neden bilmesinler ki? is arkadaslarim haric sorana soyluyorum ben. bu kimseye soylemem triplerini de hic anlamamisimdir. para benim istedigim gibi harcarim. yorum yapacaklarmis, yapsinlar kime ne?
0
bohr atom modeli
(21.07.24)
evet.

tek cocugum ve annemle konusuruz her seyi. birikmis parami falan da bilir.
ben de onunkini ayni sekilde.

bazi insanlarin ailesi de bilmez ailesi de onunkini hic bilmez. hangisi dogru bilmiyorum.
0
robert bosch
(21.07.24)
yaş ve medeni durum önemli.
bilmiyorlar, sormuyorlar da.
0
nuisance2
(21.07.24)
36 yaşındayım, bekarım, yaklaşık 15 yıldır çalışıyorum diyebilirim.
eskiden söylüyordum ancak artık söylemiyorum.

maalesef çok üzücü ama ekonomik istismara çok yatkın bir ailem var. ve son yıllarda ciddi ekonomik istismara uğradım.

yani tüm maaşımı onlara adamam gerektiği gibi bir moda girdiler. bana söylemeden harcama yapmalar, borca girmeler. la lykia var nasıl olsa kafası.

ekonomik özgürlüğümü tamamen kaybettim. maaşımdan 1000 tl bile bana kalmamaya başlamıştı. ne özel hayatım kaldı, ne sosyal hayatım. 4 yılım onların borçlarını ödemekle geçti ve kendileri takip bile etmiyordu neye ne ödediğimi.

başlarda pandemi atlattık, ekonomi bitik, annem babamdır diye çok normal görüyordum ancak bir aydınlanma anı geldi. aha dedim ben ne yapıyorum. çünkü tüm maaşımı onlara adayınca otomatik olarak tüm hayatımı da onlara adamış oldum. evli de olmadığım için bunu normalleştirmeleri, yapacak tabii modunda olmaları çok kırıcı oldu.

anne baba da olsa herhangi bir konuda maddi, manevi, istismara yatkınlarsa sınır koymak şart.
0
la lykia
(21.07.24)
Bilmezler. Ama bu özellikle sakladığım bir şey değil. Bir sürü şeyi bilmiyorlar. Ev aldığımı, araba aldığımı alımlar tamamlandıktan sonra öğrendiler mesela.

Aramız kötü değil ama anne-babasına her şeyi anlatan bir tip olmadım hiç.
0
pispinti
(21.07.24)
Bilirler, bir artisi ya da eksisi yok maksat bilgi.
Ben de onlarin maaslarini, kenardaki paralarini bilirim özellikle annemin üstünde teyzemin paralari falan da var, bir şey olursa bak bunlar bizim değil teyzenin diye soyler.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
hic sormadilar ama ben surekli agladigim icin biliyorlar</3
0
ala09
(21.07.24)
biliyorlar, kimse de istismar etmedi. ama edilen arkadaşlarım var. o konuda aileden yana şanslıyım.

bu arada iş arkadaşlarım dışında herkes bilir maaşımı eş dost falan.

çünkü çok yüksek değil. belki laf edilebilecek düzeyde kazansam söz etmezdim. ne demişler, çok para sessizlik getirir miydi? Para konuşur, servet fısıldar mıydı neydi öyle bir şey vardı.
0
ananiyimioguz
(21.07.24)
Evet ama maaşım kesintiler, vergi vb nedenler yüzünden değişken o yüzden laf anlatamıyorum. Para istemiyorlar tabi
0
pembediken
(21.07.24)
Bilmiyorlar.
Böyle şeyleri konuşmayız sorsalar söylerim de aile içinde böyle bi diyaloğumuz yok.
0
mutekebbir
(21.07.24)
tam olarak

ananiyimioguz +1
0
art cat chocolate
(22.07.24)
kuruşu kuruşuna biliyorlar.
iyi kazandığımı da biliyorlar. buna rağmen sürekli bana para vermeye çalışıyorlar. para veremezlerse bir şeyler almaya uğraşıyorlar.
babam daha yeni kendi kartı üstünden bana çıkardığı ek kartı yeniletmiş. evli barklı insanım, ihtiyacım olduğundan değil ama akıllarında hep "ya ihtiyacı olursa?" ihtimali var. ödleri patlıyor birine muhtaç olurum diye.
annesi babası tarafından suistimal edilenleri görünce üzülüyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(22.07.24)
(16)

yaş ilerledikçe fiziksel gerileme hissediyor musunuz?

ferenc
eskiden smaç basıyordum şimdi potaya değemiyorum. zıplama olayı benden gitmiş tamamen. Bunlar yaşla birlikte normal mi sizce?
eskiden smaç basıyordum şimdi potaya değemiyorum. zıplama olayı benden gitmiş tamamen. Bunlar yaşla birlikte normal mi sizce?
0
ferenc
(21.07.24)
fiziksel hareket azsa, aktif spor yapmıyorsanız gayet doğal. ama bu eski performansınıza asla gelemeyeceksiniz anlamına gelmiyor.

yaşla beraber tüm insanlar her yıl belli oranda kas ve kuvvet kaybeder. bunun istisnası düzenli spor yapmak ya da üstün bir genetiğe sahip olmak.

gene yaşa bağlı olarak 1-2 ayda eski seviyeye gelmek gayet mümkün. tabi bir de şöyle bakın gençken o kaslar 70kg bir insanı havaya zıplatıyordu şimdi belki 90kg bir insanı zıplatmaya çalışıyor arada çok fark var.
0
orpheus
(21.07.24)
Hayır hiç hissetmiyorum. 20li yaslarimdan daha güçlüyüm.
Fark ettiğim iki şey; uykusuzluk ve alkol. Bu ikisine çok daha az dayanabiliyorum.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
elbette normal,
eskiden daha az yorulurdum,
eskiden uykusuzluğa daha dayanıklıydım,
eskiden hafızam daha iyiydi.

bir çırpıda aklıma gelenler.
0
tabudeviren
(21.07.24)
Reaksiyon, hızlanma, patlama gücü vb şeyler 30-35 sonrası gerilemeye başlıyor.

Ancak enteresan şekilde -erkek- bu yaşlarda 20'li yaşlardan daha güçlü oluyorsunuz. (20'li yaşların başından itibaren düzenli ağırlık çalışanlar beni anladi)

Bunun yanısıra vücudun itlik kopukluk serserilik gücü azalıyor.

20'li yaşlarda hayvan gibi içip sabahlayip ertesi gün zor da olsa okul is toplantiya bir şekilde gidilebilirken 30 sonrası o enerji kalmıyor, düzene daha çok ihtiyaç duyuyorsunuz.
0
makbur
(21.07.24)
Otuzdan sonra bende de eşimde de yokuş aşağı gidiyor her şey. İşin psikolojik kısmı da olabilir belki ama bence psikolojik değil, çok net hissediyorum kendimdeki kaybı.
0
pianeta
(21.07.24)
Sırf bundan dolayı 30umdan sonra spora başladım, ekonomi olarak herşeyden kısıyorum spor haric.
0
mirty
(21.07.24)
Hissetmemek mümkün değil erkeklerde testosteron seviyesi düşüyor kas kütlesi zayıflıyor, eğer bunları tolere edecek bir spor geçmişin vs yoksa hissedersin, varsa eğer yine hissedersin ama daha az hissedersin.
0
Bir ben var benden şurada
(21.07.24)
Hem evet hem hayır +1
Bazı durumlars göre geriledim bazı durumlara göre ilerledim ğ
0
basond
(21.07.24)
son 1-2 senede öyle bir hissettim ki, biraz panik oldum. haytımda gitmediğim kadar doktora gidiyorum, fiziksel yetersizliğim başka sorunlara yol açar mı diye.
0
tchuck
(21.07.24)
Hayır. En iyi halim hep en yeni halim oluyor.
0
gabe h coud
(21.07.24)
Eskiden gece 1-2 gibi yatar 5 saatlik uykuyla zımba gibi olurdum. Şimdi gece 22.30-23.00 gibi yatıyorum yoksa olmuyor.
0
komando kani var bende
(21.07.24)
hayir daha iyiyim su an. genelde gencken daha cok hareket edilir sonrasinda devam etmediyseniz normal.
0
bohr atom modeli
(21.07.24)
Bazi seyler pratiklede alakali belki bibkac ay calissan gene smac basarsin

Genel anlamda soruyorsan 30 dan sonra bi agirlasma oldu kiloda aldim tembellik vs

Bence herkes belirli bi yastan sonra kesinlikle sebze agirlikli beslenip spor yapmali yoksa çalili kaliyor insan.
0
Zetnikov
(21.07.24)
Ben böyle şeylerin yaşla ilgili geldiğine inanmıyorum.
Hantallık bambaşka bir şey.
Ben de mesela önceden asla asansör kullanmazdım sürekli merdiven çıkardım ve asla da rahatsız olmazdım şu an iki kat merdiven çıksam nefes nefese kalıyorum çünkü düzenli sporu bıraktım ve asansör kullanmak hayatımın bir parçası oldu.
Hareket hayatımızın temellerinden biri olmaya devam ettiği sürece bu tür gerilemelerin olabileceğine inanmıyorum.
0
mutekebbir
(21.07.24)
Daha kolay kilo alıyorum. 25 yaşımdan önce ne yesem kilo almıyordum, inanılmaz zayıftım. Gece uyurken dizlerim birbirine çarpıp canımı yakmasın diye arasına yastık koyardım,. öyle bir zayıflık (bu detayı neden verdiğimi bilmiyorum). 25'ten sonra kademeli olarak yediklerim 'yaramaya' başladı. 30'dan sonra da 'su içse yarıyor'a kadar geldi is. Gerçekten çok kolay kilo alıyorum. Vermesi zor olmadığı için kafama takılmıyor bu durum.

Yukarıda söylediklerimle bağlantılı olarak yaşlandıkça vücudum çok kolay ödem tutmaya başladı, birtakım maddelere intolerans gelistirdi. Laktoz, gluten vs.

Uyku konusunda şanslı olan taraftayım ben. Gençliğimde uykuya daha çok ihtiyaç duyardım. Demir eksikliği ve sanırım düşük tansiyon kaynaklı. Bu iki rahatsızlık da yaşlandıkça tamamen olmasa da ortadan kalktı.

Hiçbir zaman düzenli spor yapmadığım için çevikliğim azaldı mı bilemiyorum ama reflekslerde bir gerileme var. Genckken çelik gibiydi. Gözlerim ileri derecede bozuk olmasına rağmen plajda uçan şemsiyeyi tek hamlede yakalardım. Beyin- el&kol koordinasyonum hala çok iyi olmasına rağmen bir yavaşlama var. Eskiden hic öğrenmeden Hilti kullanacak seviyedeydim.

Alkol intoleransı bende de bayağı düşmeye başladı. Üç bira içsem sabahında kendimi ruh gibi hissediyorum. Bu yeni oldu, geçen seneye kadar sünger gibiydim. Hala o masadan oturduğum gibi kalkıyorum ama ertesi gün(ler) kendimi berbat hissediyorum her anlamda.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
aboov abi hem de nasıl ya.

benimki gerçi biraz istisnai ve ekstrem bir durum çünkü 20 yaşına kadar düzenli spor yapan, hayatı boyunca fit ve aktif kalmış birisi olarak 20'de öyle bir şişmeye başladım ki şimdi neredeyse 120 kiloyum. üstüne 22 yaşında sigaraya başladım. böyle olunca hasar ve "algılanan eşeklik düzeyi" daha fazla oldu tabii.

23-24 yaşındayken 18 yaşındaki performansımda olmadığımı bilirdim ama mesela bi konsere giderdik, o zaman "daha ölmemişiz be!" derdim. hala genç olduğumu hissetmemi sağlayan durumlar olurdu.

şimdi hakikaten ihtiyar gibi yaşıyorum, bileğim ve belim sakat zaten, sürekli oturup ara vermek zorunda kalıyorum yürürken filan.

ha kendime baksam fiziksel kapasitem tabii ki artar ama korkarım ki bu kadar zarardan sonra asker disipliniyle yaşasam bile asla 20-21 yaşındaki halime ulaşamam. hani ne olur, 60 yaşındayımdır ama vücudum 40-45 seviyesindedir, olacağı odur. onu da sanmıyorum gerçi.
0
mark greg sputnik
(21.07.24)
(9)

Uyku depolanan bir şey değil

Gradient_tabanlı_mor
çok yakın bir zamanda anne olacağım. Herkes diyor ki şimdi uyuyabildiğin kadar uyu çocuktan sonra uyuyamazsın. Ama uyku depolanan bir şey değil. Bu öneri saçma. Ben uykuyu çok seven biriyim ama son zamanlarda geç uyanıp da kahvaltıyı geçe bırakırsam tansiyonum düşüyor. Acaba erken kalkmaya kendimi a
çok yakın bir zamanda anne olacağım. Herkes diyor ki şimdi uyuyabildiğin kadar uyu çocuktan sonra uyuyamazsın. Ama uyku depolanan bir şey değil. Bu öneri saçma.

Ben uykuyu çok seven biriyim ama son zamanlarda geç uyanıp da kahvaltıyı geçe bırakırsam tansiyonum düşüyor. Acaba erken kalkmaya kendimi alıştırsam mı diyorum şu son zamanlarda? 1.5 ayım ya kaldı ya kalmadı.

Sizce pişman olur muyum kendimi boşuna erkenden kaldırdım keşke uyusaydım diye yoksa zaten alışmak iyi mi olur?
0
Gradient_tabanlı_mor
(20.07.24)
ben erken kalkan bir insandım ama bebek doğunca bir artısını hissetmedim. çünkü zaten gece boyunca uykunuz bölünüp duracağından erken kalkmaya alışmış olmanız sizi kurtarmayacak. sırf doğum sonrası için şimdiden erken kalkmaya çalışmayın yani.
0
pide
(20.07.24)
O "herkes"in dilini arı soksun. Boşverin siz onları. Dediğiniz gibi uyku depolanan bir şey değil. Ama bebek doğunca bir süre uykusuz kalacağınız bir gerçek, tabi bu bebeğe ve anneye göre değişir. Felaket tellallığı yapmaya da gerek yok. Şimdiden erken uyanmaya çalışmak bence gereksiz bir aktivite olur. Bebek doğunca bebeğe göre zaten alışacaksınız. Kendinize eziyet etmenize gerek yok, rahatınıza bakın.
0
bhhs
(20.07.24)
Uyku depolanan bir şey değil de maksat bilgi olsun;
Misal üç gün kötü uyudunuz. Totalde 4-5 saat eksik var. 4. Gun o 4-5 saati toparlayabilirsiniz.

Ama misal 1 ay eksik uyudunuz. O iste toparlanabilen bir şey değil.

Bence insanlarin demeye çalıştığı şimdi iyi uyu, sağlıklı ol, keyfini çıkar çünkü sonra olmayacak. Ama soylenis sekli ile bir mantığı yok tabi.
0
logisticsmanager
(20.07.24)
Açılın 3.5 aylik bebegim var. Erken kalkmaya kendini alistirmanin hicbir anlami yok cunku bebek gece kafasina göre uyaniyor. Gece 3te baslayip sabah 7ye kadar her 45 dk'da bir kalktim mesela dun gece. Ondan onceki gece 2 saatte bir kalktik. Insanlar bu gelecek uykusuz gunlere istinaden uykuyu depola diye saka yapiyor. Cozum istiyorsaniz dogumdan sonra yaninizda yardim edecek biri olsun gece o kadar uykusuzluktan sonra sabah bebegi birine paslayip uyumak istiyor insan.
0
passive aggressive
(20.07.24)
Bu işler biraz şans benim oğlan 2 yaşını geçti halen haftada 2 3 kere gece uyanıyor. Arkadaşın oğlunun gıkı çıkmıyor aralarında 5 ay var. Çok kafaya takmayın artık dönüşü yok zaten bir şekilde alışılıyor.
0
mirty
(20.07.24)
Demek istedikleri şey "hazır fırsatın varken uykunun tadını çıkar."

Deliksiz, kaygısız uykuyu gerçekten özleyeceksiniz.
0
kimlanbu
(21.07.24)
kendini az uyumaya da, çok uyumaya da alıştırsan sonunda çocuğun uyku şekline paralel bir uyku düzenin olacak. o yüzden şimdiden kendini kasmaya gerek yok. akışına bırak. :)
0
tabudeviren
(21.07.24)
Ya uykusuzluğun olduğu dönemler olacak. Bebeğe ve anneye göre hatta anneye destek olacak kişilere göre değişir, tamam.

En çok şuna dikkat edin derim: (bkz: sirkadiyen ritim)

Bence bu 1.5 ayda sirkadiyen ritim nedir ne değildir, uyku kalitesi ve düzeni insana neler sağlar, eksikliği yanlışlığı insandan neler götürür bunları araştırın. Mutlaka ve mutlaka, "artık uyku düzenine geçilmeli" denilen günden itibaren yıllar boyunca en çok dikkat edeceğiniz en çok titizleneceğiniz şey de bu uyku düzeni olsun.

Bebekken de ilk çocuklukta da bütün çocukluk boyunca da ergenlikte de üniversitede de ilk yetişkinlikte de uykuların bölündüğü, uyumak istenmeyen, gece sohbetlerine meraklanılan çok zamanlar olacak. Kâh doğal olarak kâh keyfî olarak bu uyku düzeni bozuluverebilecek. Önemli olan çocuğa tam vaktinde uyku düzenini başlatmalı ve zamanla aklı erdikçe, aklımın alabileceği şekillerde gece uykusunun önemini anlatmak ve buna kendisinin de önem verir hale gelmesini sağlamak.

Bir aile dostumuzun kızı benim çocukluk arkadaşım, bizde de kalsa, ben de onlarda kalsam 3 kalışımızın sadece biri geceyi kullanmamıza izin verilirdi. Mutlaka vaktinde uyunacak vaktinde uyanılacak otoritesi vardı ve üniversite hayatında o kadar büyük faydasını gördü, bense uykusuzluğumun o kadar büyük zararını gördüm ki anlatamam.

Şimdi kendini germe, kendini eğit derim.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Bir de gebeliği olabildiğince gerilimden uzak, gevşek, rahat, eminlik duygusu içinde geçir, son demleri bile olsa. Gevşe, rahat ol, hiç gerilme hiçbir şeye üzülme bunalma. Rahat ol. Çünkü uyku konusu aynı zamanda kanda dolaşan stres hormonlarının miktarıyla da ilgilidir. Hatta magnezyum takviyesi konusunu doktorunla konuş, çünkü stres vücutta magnezyumu yer, magnezyum eksikliği uykusuzşuk da yapar. Bu konuya çok sağlam giriş derim.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
(4)

serbest piyasa ve ege turistik mekanları

WithWorth
https://eksisozluk.com/datcada-bir-mekanin-deniz-urunleri-fiyat-listesi--7853320?a=niceekşideki bu başlıklarda; serbest piyasa mekaniklerine, temel arz-talep dengelerine aykırı olan şey ne oluyor ?biri kafana silah dayamıyor ise, pahalı yere gitmezsin, adam balıklarını satamaz ve yaşamak için fiyatl
eksisozluk.com

ekşideki bu başlıklarda; serbest piyasa mekaniklerine, temel arz-talep dengelerine aykırı olan şey ne oluyor ?

biri kafana silah dayamıyor ise, pahalı yere gitmezsin, adam balıklarını satamaz ve yaşamak için fiyatları düşürmek zorunda kalır, fiyatlar düştüğünde o restorana gidersin.

eğer hiç bir yere gidemiyor isen, sen fakir bir insansındır. balığını evde yemen gerekir.

yada o işletme pahalı ise, ve sen daha ucuza temin edebiliyorsan, mafya sana engel olmuyorsa bir dükkan açarsın ve köşeyi dönersin.

bu aksiyomlarda hatalı/eksik ne var ?
0
WithWorth
(20.07.24)
Bence düşünce tarzın doğru. Dünya değişti, globalleşme doruk noktasında. Turistik mekan turiste hitap ediyor. Türk insanı bunu anlayamıyor. Ben Türkiye'de ucuza yemeliyim fikrinden kurtulamıyorlar.

Turizmci 3-4 ay iş yapıyor sonra iş yok. Maksimum kar etmek zorundalar.
0
ferenc
(20.07.24)
burada iki sıkıntı var:

1. insan sayısı aşırı fazla. Şikayet ettiğin şeyi yapan milyon tane insan bulunuyor ve protesto iş görmüyor. (mesela maaşlar konusunda da şikayet edilebilir, sen çıktığın anda yerine milyon tane senden "daha düşük" maaş alacak insan bile bulunabilir. ABD tarzı serbest piyasa olsa sendika vs. hakları olmasa, işveren çat diye 100 kişiyi atıp yerine düşük maaşı kabul eden insan bulabilir.)

2. mafya veya devlet engel oluyor. Daha ucuza yapmaya kalkarsan ya topuğuna sıkarlar, ya haksız rekabet bilmemne diye seni pahalılaştırmaya çalışırlar. Bir ara internet sağlayıcılara olmuştu bu ucuz olanı pahalı yaptılar :D yani serbest piyasa da tam serbest değil. Bir de turistik mekanda ucuzlatmanın anlamı yok açıkçası. Çok turist varsa ve o fiyatları veriyorlarsa, sen de aynı fiyattan verirsin.

Ayrıca evde yeme örneğine bile şöyle diyim, İngiltere'de bazı marketler son kullanma tarihi çok yaklaşmış veya o gün olan şeyleri yarı fiyatına falan satıyor. "too good to waste". Türkiye'de sanki bişeylerin ucuzlatılmasına karşı bir şeyler var. Çöpe gitsin yine kimse ucuza yemesin der gibi. Ha üzerindeki tarihi değiştirip sağlıklı gibi çakıyorlarsa o daha kötü. Ama benim bildiğim serbest piyasada talep yoksa o şey ucuzlar, Türkiye'de yiyecekler de, ev fiyatları da, ikinci el araçlar da talep olmasa bile ucuzlamıyor abi. Bir irrasyonellik var.
0
nhk ni youkosu
(20.07.24)
E Komşu’ya gidince niye veryansın ediyorlar o zaman? Bütçesine göre tatil yapıyor işte insanlar.
0
auroraaurora
(20.07.24)
Bence sorun su;
Pasaport 250€ mu ne
Yurtdışı çıkış harcı 15€
Vize de 130€ civarı mi ne

Şimdi misal pasaport normal para olsa, çıkış harcı olmasa, vize olmasa zaten emin ol bu kadar kişi takmayabilir. Ama devlet insanlar dışarı çıkmasın diye her yolu deniyor, içeride de her şey pahalı. Insanlar ne dışarı cikabiliyor ne içeride bir şey yapabiliyor.

Ha tabi bu fiyatlar sadece buraya ozelse sorun yok ama bunlar gibi hepsi yapiyorsa ki sözlükte fotoyu attığını soyleyen kişi bunlarin hepsinin kafayı yediğini söylüyor bu noktada sıkıntı var.

Bence devlet yurtdışına çıkış işini zorlaştırmasa, booking su bu yasaklamasa o zaman asıl "serbest piyasa" diyebiliriz ama değil.

Böyle şeylerin paylasilmasi da güzel çünkü ülkemizde fiyat çok hizli değişiyor. Bu şekilde insanlar gitmez (umarim) oralara. Ben misal güney fransa fiyatlarina ulaşmış bir yere gitmem.
0
logisticsmanager
(20.07.24)
(4)

galatasaray’a sağ bek ve 8 numara transferi bekleyen kaç kişiyiz?

baldan kaymak
kuruduk yeminle.bizimkiler halen düşünme aşamasında sanırım.
kuruduk yeminle.

bizimkiler halen düşünme aşamasında sanırım.
0
baldan kaymak
(20.07.24)
"Galatasaray'da transfer bitmez" ehehe :(

Benim derdim biraz şu;
Yani neden her elimizi attigimiz adam 10-15 milyon yıllık 3 falan. Ya gene dünyada 4 futbolcu kalmış gibi hepsine odaklandik başka bir şey duyulmuyor.
Harbiden hiç duyulmayan biri gelirse tamam da ki sanmam çünkü transferi yapanların çapı belli, ama bu adamlara gidip 15-20 verip transfer diyip sonra da "para yoh:(" derlerse bozusuruz.

Bıktım artık döngü içinde olan takimdan; para harca, para yok, harcayama, sonra tekrar harca, para yok, harcayama...

Bence bizimkiler ne asamasinda; bunlar birini satarız diyordu. Satamadilar. Satamayinca elde cash yok, cash olmayınca transfer yok. Bence baris'i satacaklar sonra transfer yağınca tepki olmayacak.
0
logisticsmanager
(20.07.24)
Şu an florya arazisinin rantını yemeye çalışmakla uğraşıyor yönetim. Transfer umrunda değil kimsenin. Gelirse Belhanda, feguli zamanı gibi yüksek kontrat, bol bonservis, 4 yıllık, yıllık 4m sözleşmeyle birilerini getirirler. Çünkü nereden para yiyecekler. Zaten son açıklamaları kulübü menajerlerin eline verdiklerini gösteriyor.

2 sene unutun şampiyonluğu. Dursun da seneye mayısta ibra edilemez zaten.
0
jackyr
(20.07.24)
erden timur'u çok ararız gibi geliyor bana.

sağ bek için doue ile anlaşıldı diye haberler var. onun dışında tık yok duyduğum. lig başlamaya 1-2 hafta kala yaparız transferleri, sezonun ilk yarısı adaptasyon diye yalan olur.
0
mustafakesekci
(20.07.24)
Galatasaraylıyım, transfer beklemek dışında hayatta daha önemli önceliklerim var
0
abelardo
(20.07.24)
(16)

Hayatimda ilk kez devlet hastanesine gidicem

Kittie
Biraz cekiniyorum.Ortopediye gidicem.Muayeneler asiri pahali oldugundan bu sefer boyle yapmaya karar verdim.Cok onemli bi durumum oldugunu da sanmiyorum.Ondan biraz rahatca aldim.Daha once kimseyi de goturmedim devlet hastanesine. Refakatcilik de yapmadim yani. Hep haberlerde gordum. Biliyorum feci
Biraz cekiniyorum.
Ortopediye gidicem.
Muayeneler asiri pahali oldugundan bu sefer boyle yapmaya karar verdim.
Cok onemli bi durumum oldugunu da sanmiyorum.
Ondan biraz rahatca aldim.

Daha once kimseyi de goturmedim devlet hastanesine. Refakatcilik de yapmadim yani. Hep haberlerde gordum.
Biliyorum feci snob, feci itici bir yazi oluyor ama durum bu :(

Yeni bi sehir hastanesi sectim. Temiz oluyorlar diye. Ona guvendim.
Peki ya ortopedi de olsa kan aldirmak isterlerse?
Anksiyetem tutacak diye korkuyorum.
Ya hijyenik degilse diye.
Kan isterlerse yaptiramam galiba :(

Bi de hastane cok kalabalik olur mu?

Su ana dek gittigim en alt seviye hastane de medicana.
Ordan bile memnun olmayan insanim. Ama acibadem, memorial da asiri artti biktim.
0
Kittie
(19.07.24)
Sıranı kaptırmamaya dikkat et.
Temizlik görevlileri, güvenlikçiler, kayıt kontrol gibi yerlerde çalışan insanlar aşırı gergin ve agresif olabiliyorlar. Bir şey derlerse üstüne alınma, herkese öyleler.
Sıran gelmeden zinhar doktorun odasına girme, paparayı yersin.
Hijyen konusunda olumlu ya da olumsuz bir şey diyemem.
Anksiyete atağı yaşayabilirsin, çıkışta zamanın varsa sakinleştirecek bir etkinlik planla.

Geçmiş olsun.
0
sekizdokuzon
(19.07.24)
Kan aldırırken çekinme, her malzeme tek kullanımlık.

Hastane kalabalık olabilir, sıranı kaptırma+1
Araya kaynak yapmaya çalışanlar olabiliyor, doktora bir şey soracağım falan diye doktorun odasına girmeye çalışıyorlar sıra almadan işini halletmeye çalışıyorlar.

Hastanede çalışan herkes gergin oluyor genelde, yoğunluktan dolayı kişisel alma.

Özel hastanede göreceğin özeni göremeyebilirsin. Çünkü maalesef para dünyada her şeyden daha fazla saygı görüyor.

Geçmiş olsun
0
rock n roll
(19.07.24)
Hiç korkmayın.
Belki 20 yıldan uzun süredir özel sağlık sigortam var, kendim için devlet hastanesine hiç gitmem gerekmedi.

Birkaç yıl önce devlet hastanesinde muayene ve tedavi olmam gerekti bir hastalık için. Belki bana öyle geldi ama özel hastaneden hiçbir farkı yoktu. Neredeyse yoktu diyeyim. Elbette biraz daha kalabalıktı, bankodaki kişi biraz daha az gülümsüyordu ama hiçbir sorun yaşamadım, yabancılık çekmedim. Bahsettiğim hastaneler İstanbul'da, şehir içindeki yoğun hastanelerdi.

Ama bu yaz tatilinde Milas'ta acil servise gittim oğlum için, o deneyim güzel değildi. Doktor çok zor durumdaydı, çok çalışıyordu ama 80-90 dakika kadar bekledik doktoru görmek için vs.

Yani özetlersem randevulu gittiğimde hiçbir sorun yoktu. Kan vermem de gerekti, yerini söylediler, sıra numaramı aldı, sıram gelince içeri girdim, güleryüzlü hemşireler kanımı aldı, çıktım.

Ek: Devlet hastanesinin kendine göre bazı kuralları vardı. Kan testi için kan vereceksem saat 11:00'e kadar alıyorlardı mesela. Bu gibi alışık olmadığınız durumlar olabilir ama bir sonraki gün doğru saatte giderseniz hiç sorun olmaz.
0
michael_knight
(19.07.24)
Hijyenle alakalı bir sorun yaşamazsınız. İçiniz rahat olsun.
0
pispinti
(19.07.24)
Sizi temin ederim ki ortalama bir devlet hastanesinde malzeme sterilliği, en iyi özel hastaneden iyidir. Ayrıca doktor kalitesi ve tedavi hizmetleri de Türkiye'de en iyi üniversite ve eğitim araştırma/şehir hastanelerindedir
0
nundu
(19.07.24)
ilk kez gidene hiçbir şey olmaz korkma.
0
ferenc
(19.07.24)
Nundu +1

Düzgün bir devlet hastanesi her zaman her yerde özelden iyidir (çok spesifik bir şey değilse). Belki konforu daha azdir belki Gülen yüzü daha azdir ama yetkinlik vs ben özel ile karsilastirmam. Bunu da ailesinde 30 sene sağlık alaninda çalışmıs bir anne baba, bir hemsire, bir laborant, iki doktor olan biri olarak yazıyorum.
0
logisticsmanager
(19.07.24)
Ailecek özel sağlık sigortamiz var, amerikan ve Memorial arasında geçti hep ömrümüz.

Taa ki 2021'de covid olana kadar. 2021 Mart'ta covid oldum baya ciddilesti durumum ateşim vs inmiyor (vaka sayıları tavan donem) Memorial da amerikan Hastanesi de almadı full dolu diye.

Basaksehir cam ve sakura'da çok yakın bir doktor arkadaşım var dedi gel buraya. Sagolsun ilgilendi odaya çıkardı. 1 hafta yattım orada ve Amerikan hastanesinin odaları bile o kadar lüks değildi:)

Daha sonra da çok gittim oraya. Her şey inanılmaz pratik. Kimliğini çipten okutup tak diye gidiyorsun kan veriyorsun film cektieiyorsun sıra vs yok.

Bütün aletler en son teknoloji -amerikan ve Memorial'da yok bir çoğu-

Tabii işin üzücü kısmı bunları aslında Türk vatandaşları amaç edinerek yapmamislar. Sağlık turizmi amaclanarak bir çok şehir Hastanesi bu kadar lüks yapılmış. Pandemi patlayınca mecburen halka hizmet tadında :)

Öte yandan tüm bunların yanında doktor arkadaşımla gezerken ne kadar doktorla karsilastiysak hepsi çok mutsuzdu. Liyakatsiz yerleştirilen bashekimler yuzunden organizasyonda hep sıkıntılar var ve hepsi doktorlara patlıyor vs

Sözün özü şehir hastaneleri hem doktor hem de hastane olarak pek çok özelden iyi, hele medicana Acıbadem falan kıyaslama dışı bile kalır.

İçin rahat etsin, Sait çiftçi vs gibi eski devlet hastaneleri bile medicana ve Acıbadem'den iyidir.
0
makbur
(19.07.24)
Hastanede beyaz önlüklü ve yesil önlüklü birtakim kisiler göreceksin, çekincen olmasin, onlar doktor ve de hemsireler.
0
Yourcousinmarvinberry
(19.07.24)
Makbur: benim de ozel saglik sigortam var ama kullanamiyorum memorialin muayenesinde. Memorialin oldugu pakete de amerikan giremiyor denildi bana. Bu sigortaci kandiriyor mu beni diye dusunuyorum su an. Bununla ilgili de bi duyuru acayim bir ara
0
🌸Kittie
(19.07.24)
Ben zamanında Şanlıurfa'da bir devlet hastanesine gitmiştim. Ortamı görseydiniz heralde orada ruhunuzu teslim ederdiniz.

Niye bu kadar panik oldunuz anlamadım. hiçbirşey olmaz.
0
komando kani var bende
(19.07.24)
Hijyen değil de kalabalık rahatsız edebilir. Sağlık personelinin steriliteye, temizliğe dikkati aynıdır ama size muamelesi biraz avam gelebilir size
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(19.07.24)
Kittie, sigortacı kandırmıyor. Acıbadem, John Hopkins ve bir iki hastane daha ayrı bir pakette ve o paketi almak isterseniz sigorta priminiz iki kat yükseliyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.07.24)
Ne insanlar var şu duyuruda... Hayattan kopuk, gerçeklerden uzak. Anksiyete diye sayıklayan.
0
Shepard
(19.07.24)
Sorma shepard hayat cok zor be
0
🌸Kittie
(19.07.24)
Terapist de çözmek için uğraşıyor, halbuki devlet hastanesine git, metroya bin vs dese çözülecek bütün ruh hali.
0
Hallegadola
(20.07.24)
(3)

Bir İngiltere Hikayesi

yakupyaman
Merhaba,Kız arkadaşım;Avrupa vatandaşı (İspanya'dan),Beş yıldır İngiltere'de yaşıyor ve çalışıyor,İngiltere'de kalıcı oturma sahip,Ev sahibi olmak üzere mortgage ödüyor,Ben Erkek Tarafı ise;Türkiye' doğumlu, kırk yıldır TC vatandaşı,Yıllardır çalışan, düzenli fatura ödeyen, suçu borcu olmayan düz Tü
Merhaba,
Kız arkadaşım;
Avrupa vatandaşı (İspanya'dan),
Beş yıldır İngiltere'de yaşıyor ve çalışıyor,
İngiltere'de kalıcı oturma sahip,
Ev sahibi olmak üzere mortgage ödüyor,

Ben Erkek Tarafı ise;
Türkiye' doğumlu, kırk yıldır TC vatandaşı,
Yıllardır çalışan, düzenli fatura ödeyen, suçu borcu olmayan düz Türk vatandaşı,

Bu iki insanın sekiz yıldır birlikteliği var ve evlenmek istiyorlar.
İngiltere'de yaşamak istiyorlar.

Bu iki insan hangi ülkede evlenmeli ve hangi vizeyi tercih etmeli ki;
daha az prosedür,
daha az vize ücreti ödesin...

Teşekkürler.
0
yakupyaman
(18.07.24)
Vallaha son zamanlarda değişiklik olmadiysa yabanci ile Türkiye'de evlenmek yabancinin ülkesine evlenmekten daha kolay (benim zamanımda boyleydi). Ama uk konusunda bilgim pek yok, reddit'te ukvisa var orada hizli cevap olabilir

Onun dışında kiz arkadasiniz uk spouse visa gelir sartlarini karşılıyor değil mi? Bu sene yıllık 29 bin oldu, seneye 38 bin mi ne olacakti tabi hükümet değişti seneye ne olacağı belirsiz.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
kalıcı oturumu varsa ve 1 yıl geçtiyse vatandaşlığa da başvursun.
www.gov.uk
şuna bakacaksınız, belli bi maaş ve birikim limiti vardı reddit'te millet baya tartışıyordu (yükseldi sanırım, ben işin bu kısmına hiç bakmadım ama ingilizler eşlerini getiremeyecek mi ne saçmalık falan diyorlardı. Skilled worker 38700 oldu ama spouseda öyle bişey var mı bilmiyorum işte linke bakarsınız)

tam şartlarınızı şuraya yazıp sorsanız çok daha net bilgi alırsınız:
www.reddit.com

fakat zaten yukarıda verdiğim gov.uk linki aşama aşama her şeyi anlatıyor. Evlenmekle ilgili bişey yoktur, evli olmadan birlikte yaşayan bile durumu kanıtlarsa vizesini alır.

edit: If you apply for a family visa as a partner, you and your partner usually need to prove that your combined income is at least £29,000 a year.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
Cevaplar için teşekkürler.

Yıllık gelir ilk karşımıza çıkan madde oldu zaten, bir problem çok şükür görünmüyor şimdilik.. (işçi partisi umarım limiti düşürür de)

İngiltere'de evlenmek istiyorsan; İngiltere, TR vatandaşına altı aylık vize veriyor bu süre içerisinde evlen ülkemde diyor ((visa cost £118 + £240 kilise + uçak) ama sonra geri ülkene dön diyor. Bunun üzerine TR'de ki İngiliz konsolosluğuna Aile vizesine başvur diyor sonra tekrar bekle diyor (visa cost £1,800 + tekrar uçak maliyetleri)

TR'de evlenirsen; İngiliz konsolosluğuna gidip tek aşamada aile vizesi ile (visa cost £1,800) halledebiliyorsun ama evrak aşaması çok fazla, her şeyini karşılıklı kanıtlaman gerekiyor, yukarıda anlattığım aşamadan daha zor ama maliyet olarak düşük.

Bir tek sağlık sigortası ödeniyor mu bilemiyorum (NHS). Hanım EU vatandaşı olduğu için muaf mı oluyorum bilemiyorum.
Tekrar teşekkürler.
0
🌸yakupyaman
(19.07.24)
(13)

Askerde ilginç bir şeyle karşılaştınız mı?

michael_knight
Askerliğinizi yaparken ilginç bir insanla, olayla karşılaştınız mı?
Askerliğinizi yaparken ilginç bir insanla, olayla karşılaştınız mı?
0
michael_knight
(18.07.24)
İki tane hırsız vardı bizde. Meslek olarak yani, kendisi öyle diyordu. Birinin bi numarası yoktu, diğeri akşam haberlerini kaçırmazdı, sektördeki gelişmeleri takip ettiğini söylüyordu. Haberdeki hırsızları teknik açıdan değerlendiriyordu falan. Bizim bir şeyimizi çalmadı şükür. Zaten etik olarak doğru olmazmış. Sağolsun etik değerleri de vardı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Askerde normal bir şey yok ki, bizim kısa dönemlerin arasında hakim savcı falan vardı ilkokuk mezunu uzun dönem "dede"ler bunları kantine gönderip meyve suyu aldırıyorlardı, biri "ulan 2 ay önce müebbet ceza veriyordum bugün gördüğümüz şu muameleye bak" deyip ağlıyordu.
0
Bir ben var benden şurada
(18.07.24)
bi elemanın içine cin kaçmıştı diye bi olay olmuştu. herkes inanınca da insan da etkileniyordu :))
0
high hopes of the sozluk
(18.07.24)
anadolulu geyler. yumusak diye tabir edilen ama bir sekilde de korunup kollanan insanlar vardi. anadoluda ancak o kadar gey olunabiliyor demek ki demistim.
0
antikadimag
(18.07.24)
Cinayet işlemiş, adam vurmuş tipler vardı. Hatta bana bir tanesi silah kullanmak için özel ders vermişti.

Savcı vardı bir tane bizim bölükte. Ona herkes işlediği suçlarla ilgili sorular soruyordu. Her tipte suç vardı. Adam bıçaklama, komşuyu dövme falan bir sürü olay.
0
ferenc
(18.07.24)
Ben 2009'da yaptım askerliği. Bizim bölükte ta o zamanlar türk vatandaşlığına geçmiş bir arap vardı, bizim bölükte daha önce bordo bereli olan bir başçavuş vardı. Başçavuş bu araptan kendisine arapça öğretmesini istiyordu ve hergün 1-2 saat arapça dersi veriyordu bu bordo bereli astsubaya. Şimdi düşünüyorumda devlet ta o zaman suriye'de olayların çıkacağını tahmin ediyor muydu? bu bordo bereli astsubay ondan mı arapça kursu alıyordu.
0
komando kani var bende
(18.07.24)
1 - hic yikanmayan insan

Bu kisi kokmaya baslamisti sikayet ettik ve yikanicani ogrenince kaciyordu bi gun banyoya bagladik anadan dogma soyduk baktik bas edemiyoruz itfaiye hortumuyla yikadik tazzikli. Yer fircasiyla fircaladik imana getirinceye kadar

2 - bana egitimin onemini ogretmis olay

Normal askerler resmen yardiriyorduk yapmadigimiz sey yoktu ama askere kisa donem savci vs birileri geldi asker. Komutan ugrwsamicani anladi galiba onlari askeriyeden uzak bir kulebeye verdi. Kulube yerde sadece sandalye telefon ve masa var. Bu telefon 3 ayda belki 1 defa calar calmaz. Bu sekilde hic bisey yaomadan tezkere cerdiler bu adamlara ve hic gorev vermediler. Egitimlilere pek bisi yaptirmiyorlardi digerleri ise asiri calisiyordu
0
Zetnikov
(18.07.24)
* ayağında mantar olduğu halde çamaşırlarını insanlarla aynı filede makineye atmak isteyen biri vardı. eleman mantarın bulaşıcı olduğunu bilmiyor muydu yoksa umursamıyor muydu bilmiyorum.

* aynı eleman ayak tırnaklarını zeminde kesip altına bir şey koymuyordu. tırnakları sağa sola fırlıyordu ve günün sonunda aynı koğuş arkadaşları temizliyordu orayı.

* mesleği imam olan 4 kişi vardı 60 kişilik koğuşta ve hiçbiri birbiriyle konuşmuyordu. bir tanesine nedenini sorduğumda, bu meslek grubunda böyle olur genelde demişti.

* mesleği makine mühendisi olan bir eleman vardı adam ayakta durmaya bile üşeniyordu ve olur olmadık yerde çömeldiği için sürekli ceza yiyordu. Boş vakitlerde de yemek hariç bir yere gittiğini görmedim sürekli yatıyordu ve koğuş içerisinde sesli bir biçimde gaz çıkarıyordu. Lakap takmışlardı "yorgun" diye.
0
biravekahve
(18.07.24)
Bir komutan var. Mhpli belli. Genç yeni astsubay. Bir gün cumartesi içtima alıyor. Bir anda neresinden çıktıysa din min konuşmaya başladı. Böyle dua falan soruyor. Bana sordu, dedim bilmiyorum. Başka dua sordu bilmiyorum. Dua biliyor musun dedi, bilmiyorum dedim. Artık doluyorum tabi, sen müslüman misin dedi, dedi degilim. Allah'a inanıyor musun, dedim inanmıyorum.
Sonra oradan konuşma basladi, icimizdeki isidci iki tip (harbi isidci bunlar destekliyordu fransa saldırısıni falan) ayıplıyor vs.
Sonra komutan odasına çağırdı. Bildiğin insan gibi konustuk, ben kendi düşüncelerimi anlattım adama, o da dinledi. Hiçbir sorun da olmadi, asıl sorun bu iki mal ile oldu onlarin da biri camide hoca diğeri din bilgisi öğretmeni iki boş adam.

Sonra Bir çocuk vardı. Doğu'da çoban. Pkk kaçırmış bunu, bize çalışacaksin diye. Reddetmis, hapse atmislar. Orada da demisler bak bunlara yardim et yoksa oldururler. Sonunda yardim etmeye baslamis. En sonunda da bir gün asker karakoluna kaçıp anlatmis olanlari.

Okuma yazmasi yok, okul okumamis. Askere yollamislar, PKK geçmişi olduğu bilgisi sonradan gelince verilen silahi da almislar. Silahsiz nöbet tutuyordu.

Neyse bu benim dinsiz olduğumu öğrenince bana kurulmuş. Ben de yaziciydim, nöbetleri bugün mrp planlama Nasıl yaparsam öyle yapardim hak gecmesin diye. Önceden çünkü devrecilik olurmus.

Son nobetlerimden biri, bu çocukla beraber nöbet denk geldi. Çocuk bana "sen dinsizsin diye ben sana çok kızdım. Ama sonra genel Halin, nobetlerde adaletli olman falan fikrimi degistirdi. Belki de allah'a inanmak iyi insan olmak için önemli degildir" dedi.

Şu iki hikayeyi hayatım boyunca beklemezdim. Yani bana çok şey katmış hikayedir, arada aklıma gelir. Bakış açımı etkiledi.

Komik/trajikomik olarak da;
Ana birlige varicam. Iste dagitim merkezinde kim nereye gidiyor konusuluyor. Bir eleman da aynı yere gidiyor. Abi naber nasılsın neyse, nerelisin x. Aa ben de x. Hangi üni? Y. Anaa ben de y. Sonra muhabbet derken aynı erasmuslu kizla takildigimizi anladık. Herifle 4.5 ay aynı ranzayi paylastik sonra. Iletisimi kaybettik ama çok komik yani.

Trajikomik olarak da; komutan üstünden alkol aldim, dedim komutanım icmeyecegim (yukaridaki hikayede geçen astsubay). Harbiden icmeyecektim...
Bir abimiz vardı, yasi 35-36. Bir kizla evlenecek, askerlik yapmadi diye istememis kiz. Bu da is yerini vs kapatip askerlige geliyor. Çok sevdigimiz bir abimizdi.
Neyse cephanelikte silah veren vsydi bu. Bir baktık agliyor herif. Kiz bunu terk etmis. Dedim sokarim, açtım tekilayi. Bir nöbetçi iki de normalde yatakta olması gereken adam limonsuz tuzsuz bir sise tekila içtik. Abi düzeldi biraz tabi.
Sonra yatağa döndük ama nasıl karnimiz açıktı. Bende topkek vardi, iki tane adam topkek paylaştık gülerek.

Aklima gelenler bunlar.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
tuvalette durduk yere vucudunun üst kısmını jiletleyen bir eleman vardı. gayet soğukkanlı bir şekilde. aynı şekilde içtimada altına yapan bir eleman vardı. hayatımda görüp görebileceğim, görmeyi hayal edemeyeceğim değişik tiplerle karşılaştım
0
kondansator
(19.07.24)
jandarma eri olarak

adliye koridorlarında mübahşir gibi isim bağıra bağıra gezmek,

zaman zaman mahkum transferi yapmak,

tehlikeli kimyasal taşıyan konvoylara eskortluk yapmak,

köyde kavga ayırmaya çalışmak,

araç geçmeyeli aylar olmuş yollarda devriye atmak,

minare tepelerine çıkıp video çekmek (ortalama bir imamdan çok minareye çıkmışımdır)

gece nezaret nöbeti tutmak,

devlet hastanesinde hasta mahkumun odasında sabaha kadar nöbet tutmak,

düşen askeri uçağı aramak için bele kadar karda dağlarda dolaşmak,

osiloskop lazım olduğu için (evet çok alakasız yukarıdakilerle) vestel, arçelik teknik servisi, üniversite kampüsü gezmek,



altı ay bunlara rağmen çok yavaş geçti.
0
nop
(19.07.24)
bir de robokop kıyafeti giyip maçlarda kale arkasında dikilme misyonu vardı unutmuşum
0
nop
(19.07.24)
Biri nöbete gitmemek için sag el tetik parmağını vurup parçalamışti. 1 yıl askerlik yapacakken iki yıl hapse gitti. İlginç gelen kısmı, bu hesabı hangi sebeple yapamaz olduğu.
0
encokbenisevinnolur
(19.07.24)
(12)

Turkiye'deki sigara fiyatlari

baldur2
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
Niye absurd derecede dusuk? Resmen en iyi sigara 2 dolar bile degil. Ickinin sigaradan pahali olmasi bir cok ulkede gorulmus bir sey degil mesela.

Nedir sebep? Ekmek gibi millet Isyan etmesin diye ozellikle mi bu kadar dusuk tutuluyor?
0
baldur2
(18.07.24)
Aslında 20 yıl önceki fiyatlara göre bayağı yüksek. Çeşit çeşit sigara vardı ve aralarında da fiyat farkı vardı.

Sigara içen çok fazla, 20lik paket sigaranın 16 dalı vergi diye biliyorum, buradan bir de yakıttan gelen verginin geliri muazzam. Fiyat arttırırken bunu da düşünüp arttırıyorlar bence, sigara fiyatlarını iki katına çıkartsalar herkes kaçak tütüne kayar ya da sigarayı bırakır, bu da devlet bütçesinde büyük gedik açar.
0
lamborcini
(18.07.24)
Alkolün pahalı olma sebebi politik, bunu bilmeyen yok sanıyorum genel bir bilgi bu. Artık şaşırmıyor olmalısınız buna.

Sigara ise farklı, öncelikle dini açıdan net bir kapsama girmiyor ve tüketen çok sayıda insan var, tüketen insanlar her kesimden. sigara fiyatlarına haddinden fazla zam yapıldığında bu içenlerin sigarayı bırakmasına sebep olmuyor bu da defalarca kere görüldü bu ülkede. Kimse isyan etmiyor zaten, ama bunun yerine kaçak sigara tüketimi artıyor. Hem insanlar sigara içmeye devam ediyor, hem de devlet daha az vergi almış oluyor. Bu istenen bir şey değil haliyle.

Ayrıca "o kadar da ucuz" değil. Maaşları da dolar cinsinden düşünün. Sigara fiyatları akaryakıt gibi maliyetleri üzerinden belirlenmiyor. İnsanların alım gücüne göre zorlayıcı bir seviyede tutuluyor. Haliyle ucuzu pahalısı nedir diye düşünürken maliyet hesabı yapıyormuş gibi düşünmemelisiniz. Avrupa'da 2 dolara satılması farklı, Türkiye'de 2 dolara satılması farklı.
0
akhenaten
(18.07.24)
Ne olsun istiyorsun, sigara içmiyorsan sana ne?
Türkiye dünyada en çok sigara tüketen ülken. Çoğu markalar da burada üretiliyor.
0
numlock
(18.07.24)
bugün hep birlikte sigarayı bırakalım, yarın benzin 100 lira. ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri sigaradan alınan vergi. bakmayın reisin milletin cebinden paketi aldığına. yenisini alsın da vergi versin diye yapıyor öyle :D
0
mustafakesekci
(18.07.24)
@lamborcini aslında sigara fiyatları reel olarak epey bir düştü. www.verikaynagi.com
Mesela 2013’te ortalama sigara 7.50 3 euro yani. 2016’da 11,25 3 euro’dan da fazla. Şu an 2 euro’nun altında.

@akhenaten çok sayıda çalışma var sigara fiyatları arttıkça bırakan insan sayısı da artıyor, istersen birkaçını bulur gönderirim. Bu sebeple mesela Hollanda’da sigara halihazırda çok pahalı (8-10 euro civarı) ancak 30 euro’ya çıkarmayı tartışıyorlar.

@numlock İşte tam da bu yüzden, Türkiye’nin dünyada en çok sigara içen ülke olması nedeniyle, devlet sorumluluğu olan halk sağlığı konusunda yeni politikalar üretmeli ve günlük, kısa vadeli çıkar odaklı değil de uzun vadede sigara tüketimini azaltacak, bilimsel olarak kanıtlanmış yollara gitmeli. Buna daha fazla zam da dahil.
0
but that was just a dream
(18.07.24)
Dunyadaki en ucuz sigara turkiye'de arkadaslar belki de. Bunu sormamda bir absurdluk gormuyorum.



@numlock

Sorun da o zaten.
0
🌸baldur2
(18.07.24)
Ben şeyi merak ediyorum, Avrupa'da pahalı olan sigarayla Türkiye'deki birebir aynı mı yoksa yine ucuza getirmeye çalışıp daha da kanserojen mi yapıyorlar acaba.

Bu arada sigara pahalı olunca vape denen şeye dadanıyorlar veya boş sigara tüpleri kağıtları alıp kendileri tütün ve/veya ot vb. şeyler içiyorlar. İçen yine yolunu buluyor. Sigara dünyası acayipmiş, AB üretimi bir sürü sigara tüpü, doldurma makinesi, filtresi vs var ve hepsinin İtalyan İspanyol Polonya markası falan olması fena güldürmüştü beni haha sen pahalı yaparsın başka yerden patlar.
0
nhk ni youkosu
(18.07.24)
Vergi olayi zaten soylenmis.
Bu benim sigara firmasında çalışan arkadaslarimdan bilgidir;
Sigara firmalari malum lobici. Lobisi güçlü olan yerde zaten elektronik sigara yasaklatiyor vs. Sonra da sigarayi dayiyor.

Lobisi güçlü olmayan yerlerde "sigara çok kötü icmeyin elektronik için " diyor.

Kısacası sigara lobisinin de etkisi var ama tabiki devlet bu konuda sağlık falan değil kendi çıkarlarıdm düşünülüyor. halkın zaten hobiymis, alkolmus, disari cikmaymis vs yapabilecek bir parası yok, insanlar fakir Tek parasi cay/kahve/sigara. Bundan sigarayi da alirsan sıkıntı çıkar. O çıkmasın diye. Yoksa emin ol daha fazla vergi için verirlerdi zami.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
romanya'da camel 25 lei.
cluj-napoca'da herkesin maaşının ortalaması 1000 euro (hemen hemen 5000 lei).
ortalama 1+1 ev kirası otopark dahil 2500 - 3000 lei (500 - 600 euro arası).
ben valla romanya'da sarma sigara alıyorum.
1 kilo tütün kargo dahil 200 lei'ye denk geliyor.
2 ay aşağı yukarı idare ediyor beni.
günde 1 paketten fazla sigaraspor.
0
rain when i die
(18.07.24)
@but that was just a dream, buraya bir parantez açmak istiyorum, bunu gösteren araştırmalar yok demedim. Elbette ki var, zaten sigaranın komple yasaklanmasındansa fiyatlarının yükseltilmesinin sebebi bu tür araştırmalar. Bu bir sır değil. Ancak araştırmalar yapıldığı bölgelerin gerçekliğini yansıtıyor. Bunları doğrudan buraya uyarlayamayız. Hiçbir araştırmaya gerek olmadan zaten bir malın fiyatı ortalama alım gücünün üstüne çıkarsa ona erişimin kısıtlanacağını söyleyebiliriz, ancak kaçakçılıkla mücadele ve halkın tutumu da bu sonuçları etkileyen faktörlerden birisi.

Bunun en yakın dönemdeki örneğini 2010'lu yıllarda bizzatihi yaşayarak gördük aslında. Sigara fiyatları yükseldi ve her köşe başında kaçak tütün satan dükkkanlar türedi, bu tütünler bir şekilde dolaşımda kalmayı başarabildi. Aynı zamanda fiyatları da sigaraya gelen zamlarla sürekli yükselmeye devam etti. Sonuç olarak kayıt dışı ekonomide artış meydana geldi.

Toplumun genel duruşu da bu olayın yaşanmasını engelleyecek bir yapıda değil. İnsanların geneli "sigara kötü bir şey", "içmesen daha iyi" demekten öte bir duruşa sahip değil. Sigaraya karşı hassasiyet gösteren ve hatta genel olarak sağlıklı yaşamanın önemine vurgu yapan insanlar genel çerçevede, kaba bir tanımla plaza insanlarından oluşuyor. Diğer kesimlerdeki insanlarda bu kadar belirgin bir hassasiyet yok. Ben göremiyorum en azından. Sadece sigara değil her türlü gıda maddesine karşı ve ayrıca sağlıklı diyet yapılarına ve yaşam tarzlarına karşı böyle bir umursamazlık hakim. Hal böyleyken daha detaylı programlar olmadan sadece fiyatları yükseltmek çözüm olsun sanmıyorum.
0
akhenaten
(18.07.24)
Türkiye'de gerçekten çok ucuz. Alkollü içeceklerden ucuz olması ise tamamen siyasi-dini sebeplerden.

Gelişmemiş ülkeler ve bu ülkelerden yoğun göç alan ülkelerde sigara tüketimi fazla olur. Hele bir de halk sağlığı temelli sigara fiyatlandırma politikası yoksa. Biz bu üçüne de tik atıyoruz. Haliyle Dünya'da en çok sigara içilen ülkelerden biri Türkiye. Sigaradaki yüksek vergi sayesinde fiyat bu seviyede. Vergi olmasa sudan ucuz.

Kayda değer bir vergi kaynağı oluşturuyor. Bizde halktan alınan vergi, halk sağlığından önemli olduğu için fiyat böyle. Çünkü fiyatı arttırırsa sigara içen azalacak. Ayrıca alternatif yöntemlere (kaçak sigara, tütün vb.) yönelen artacağı için paket alan düşecek ve vergi geliri düşecek. Başka sebepten değil.
0
nawar
(18.07.24)
Her ülkenin maliye politikası ve öncelikleri farklıdır neden benzer veya aynı olsun ki! Tekel ürünleri ekemk gibi temel tüketim malı değildir faydalı değildir dolayısıyla ekmek gibi faydalı nimetlerle mukayese edilemez. Tekel ürünleri toplum sağlığına zararlı olduğu için caydırıcı vergi politikası uygulanır.
0
doharkoman
(18.07.24)
(5)

Google neden iyi bir arama motoru değil

dunyatuhaf
Ben teknolojiden çok anlamıyorum ama neden Google hala saçma sapan sonuçları ilk sıralarda çıkarıyor,Para kazanıyordur reklam alıyordur, fakat bu kadar alakasız sonuçların Çıkması çok saçma değil mi .Clickbet sitelerden geçilmiyor, (sanırım öyle deniyordu )Ben ürün arıyorum atıyorum kitap .Bana göst
Ben teknolojiden çok anlamıyorum ama neden Google hala saçma sapan sonuçları ilk sıralarda çıkarıyor,
Para kazanıyordur reklam alıyordur, fakat bu kadar alakasız sonuçların Çıkması çok saçma değil mi .
Clickbet sitelerden geçilmiyor, (sanırım öyle deniyordu )
Ben ürün arıyorum atıyorum kitap .
Bana gösterdiği sonuçlarda bulamadığım kitabı belki dolap uygulamasının içine girince bulabiliyorum .
Görsel arama hala çok kötü , tersinden aramadan bahsediyorum .
Yapay zeka bu kadar gelişmişlikten farklı arama motorları Çıkmazı mı ?
Google ın yerini alamaz mı ?
Alsa sa benim için farketmez ama neden ben ,
Ebay a dolap a sahibindene ayrı ayrı bakıyorum .
Sizin daha iyi arama motorlarınız var mı ?

Yok mu hepsini benim için arayacak bir sistem ?
0
dunyatuhaf
(18.07.24)
2000 - 2008 arasını bilirim internetten yaptığım aramalarda. O zamanlar sonuçlarda daha özgün, kişisel siteler ilk sayfalarda denk gelirdi. Şimdi seo vs derken parayı bastıran öne çıkıyor.
Başka arama sitelerinden aradığım şey uzakdoğudaki bir forum sitesinde bile çıkıyordu. google sonuçlarında ise çıkmıyordu.

Benim anladığım google algoritması gereği aslında aradıklarımızı göstermiyor.
Kendi filtrelediklerini gösteriyor. Ve gittikçe alanında tekel halini alıyor.
Dünya dili ingilizce olarak söylenir ve ABD nin adı çok her alanda çok duyulurken arama sonuçlarında abd den daha fazla sonuçların öne çıkması lazım ama çıkmıyor nedense.

Kısacası eskiye oranla sonuç gösyeriminde çok farklar var ve google ile sınırlı kalmamak lazım diye düşünüyorum.
0
diyecevaplandı
(18.07.24)
woke culture'la hiçbir bağlantısı yok, hatta bu ikisi birbirine ters zaten. reklamcılık sektörünün güncel durumuyla ilgili. gördüğünüz reklamlar gerçek ürünleri bile göstermiyor artık. insanların ilgisini çekecek bir şeyler koyuluyor, gerçekteki içerik tamamen farklı. SEO sistemi de sırf gerekli kriterleri taşıdıklarından ötürü aramalarda alakasız siteleri ön plana çıkarıyor. Aynı şey gazeteler için de geçerli. Arama motorlarının çalışma mantığına uygun hazırladıkları hiçbir bilgi vermeyen "lorem ipsum'dan" hallice doldurma yazılarla ön sıralarda çıkıyorlar. Gazetelerin websiteleri gerçek manada çöp.

Ayrıca şu sıralar alışveriş siteleri de arama sonuçlarında doğrudan aradığınız ürünü göstermiyor. Satılması daha düşük ihtimal olan kenarda köşede kalmış ürünlerle karışık olarak karşınıza çıkarıyorlar.

Bunlara ek olarak google'ın spam filtresi de düzgün çalışmıyor. Kendi yarattığı karmaşada boğulmak üzere. Birkaç ay önce arama sonuçlarında gerçek websitelerinden daha çok spam siteleri gösteriyordu.

İnsanlara gına gelip yaygın şekilde dalga konusu olana kadar değişebilecek bir şey değil bu ne yazık ki. Google gözden düşme tehlikesi olduğunu düşünmüyor şu anda.

Ama bunun bir çözümü var. Atıyorum Amazon'da aradığınız şeyi bulamıyorsunuz, google'da da bulamıyorsunuz. Ancak aradığınız şeyi google'da ararken sonuna amazon ibaresi eklerseniz doğrudan o ürünü getiriyor.

Ya da reddit'te bir şey arayacaksınız; google'ı açıp [aradığınız şey] reddit yazarsanız reddit'ten o şeyi önünüze getirir.

bunun dışında akakçe, ucuzu vb. siteleri kullanabilirsiniz.
0
akhenaten
(18.07.24)
duyurunu okuyunca fark ettim ne kadar boktan bir arama motoru olduğunu. gerçi artık sadece yer imlerine kaydettiğim yerelre takılıyorum o ayrı. ama yine de search e mecbur kalınca, son dönemde bir kere bile mutlu olmadım.

herhalde yandex search e geçmeli
0
kel aynak kusu
(18.07.24)
Google gene kötünün iyisi.
Hanımın mesleği sebebiyle ben de biraz içli dışlıyım, vallaha yandex zaten çöp. Spam denmis daha ilk sayfadan tıkladığınız linklerde spam başlıyor. Yandex çok "free" diye seviliyor, yani bunu insan 60 yaşında birine Verse yarin telefon spam uygulama dolar.
Keza bing. Son hali ile kendimi bicaklayacagim yani arayüz olarak da çok kötü.

Google'i akhenaten çok iyi ozetlemis. Buna ek olarak en son yapılan core update'ler ile ne kadar iyice bozsa da belli şeyler yapmaya calisiyorlar, özellikle ai articlelara karşı.
0
logisticsmanager
(18.07.24)
Google a eklenti yuklerseniz ad yazan reklamlari blokluyor.

Birde site blocker tarzi bisi var
Mesela surekli e kitap aratiyorsunuz yalanci siteler geliyor yaninda isarete basip bloga aliyorsunuz
Bidaha cikmiyorlar
0
Zetnikov
(18.07.24)
(12)

Ketojenik diyete başlıyorum, önerilerinizi alırım

sekizdokuzon
Hatta an itibariyle başladım. Birkaç saat önce son Ayvalık tostumu yedim. Son olduğunu bilmeden...Daha önce 3-4 kez yaptım, bende harikalar yaratan bir diyet şekli. Yine de akıl akıldan üstündür, sizin de önerilerinize ve varsa tariflerinize talibim.Teşekkür ederim.
Hatta an itibariyle başladım. Birkaç saat önce son Ayvalık tostumu yedim. Son olduğunu bilmeden...

Daha önce 3-4 kez yaptım, bende harikalar yaratan bir diyet şekli. Yine de akıl akıldan üstündür, sizin de önerilerinize ve varsa tariflerinize talibim.

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(17.07.24)
Bence asıl sormamız gereken soru sürekli kilo alıp sürekli keto yapman :)

Onun dışında canın ne diyet istiyorsa yap tabi, her diyet herkeste olmaz zaten bilimsel olarak da kilo verme, yağ yakma açısından bir farkları yok çok. Ben misal hayatta yapamam, o yüzden bana göre dandik diyet =D

Hadi hayırlısı olsun simdiden.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
İç dış çok güzel yağ yakıyor, ben bayılıyorum. Bir de başlarda inanılmaz zorluyor, nefsimi terbiye ediyorum. İki senede üç kez yaptım, baştaki o keto-flu dedikleri demin övdüğüm şekerin çekilmesi kaynaklı yoksunluk sendromu tarzı şey dışında cidden bir zararını görmedim. Daha az uyuyorum, daha az acıkıyorum, cooook daha enerjik hissediyorum. Ben tavım bu diyete, hastasıyım. Hastası olmasam daha iyi de tabii.
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Bilim adami degilim ama ketojenik diyeti savunanlar da ballandira ballandira, bol bilimselli ne kadar iyi oldugunu anlatiyorlar. Gecenlerde sorulan bilim disilik konusunda da anlamadigim bir nokta olarak belirtmistim sanirim.

%70 yag olayi da biraz garip geliyor. Makroyu ayarlamak icin kahveye hindistan cevizi yagi koymalar falan. Ne yani %50 yag olsa kalan protein ve sebzeden gelen az miktarda karbonhidrat olsa ne olacak.

Neyse hayirli olsun, bence standart amerikan diyetinden iyidir. Bunu gecici birsey olarak mi dusunuyordunuz?
0
mbond
(17.07.24)
Evet evet, maksimum 45 gün yapıyorum.
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Yılda iki kere fazla kilolardan kurtulmakta nasıl bir zarar var ki?
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Soruyu ters sorarsak; yilda 275 gün fazla kilon var (tabi 2 kg mu 10 kg mu bilmiyoruz) 45*2den 90 gün keto yapiyorsun.

Dediğim gibi kaç kg vereceğine bağlı. Ha 2-3 kg vermek için keto yapmaya değer mi bilmiyorum sonuçta beni çok sıkan bir diyet türü. Sen mutluysan diyette sorun yok. Benim sorum genel olarak yıl içinde ne kadar kilo aldığın ve normal bir kgyu neden devam ettiremedigin. That's it eightnineten
0
logisticsmanager
(17.07.24)
Çok zarar verir mi bünyeye? Bayağı 8-10 kilo oynuyor çünkü. Yaş 37.

Nedeni de duygusal yeme var, alkol var. Özellikle işsiz kaldığım dönemler uzarsa hareketsizlik oluyor. Sürekli evde olduğum için sürekli yiyorum. Yıl içinde maksimum ne kadar oynaması normaldir kilomun?
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Yani şimdi sana bilimsel olarak bir kanıt sunamam ama şöyle düşün; senin hoşuna giden kg 50 olsun, sen senede 275 gün yani yüzde 75inde 60 kg yani senin hoşuna giden kg'nun yüzde 20si fazlası ile dolaş.

Yani yüksek tabi, genelde ideal kg'da olmak sağlık için daha iyi (eğer bahsettigimiz kaslı olan biri değilse).

Ki şöyle düşün; sen kendine düzgün bir beslenme düzeni olustursan ve bunu takip etsen, haftada bir gün tartiya çıkıp (ben her pazartesi sabahi tartilirim) kendini check etsen, aldiysan bir tık kessen, almadıysan devam etsen ve hiç keto vs ugrasmadan senede en kötü 300 gün istediğin kilo 65 gün de iki kg fazlanla dolassan daha mutlu olmaz misin?

Everything in moderation mantığım var. Bu sebepten keto gibi diyetler kişinin özel bir gereksinimi yoksa (saglikla alakalı misal seker ya da kanser hastasi) extreme benim için.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
Sağolasın kankacım, sebebini sorman bana iyi geldi. Var ol.
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
senenin ve hatta klişe şekilde son 50 yılın en sıcak günlerinde dondurma bile yemeyeceksin ve bu diyetin hastasısın, öyle mi? o nasıl bir irade, helal olsun.
0
lifeisopeth
(17.07.24)
@life: İhtiyacım var bunu yapabildiğimi kendime göstermeye.
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
@tahtakafa'nın mesajla söylediklerini, kendisinin de iznini alarak, daha çok insana ulaşması açısından buraya kopyalıyorum.

"keto yasam tarzi olabilecek bir beslenme turu bana gore. bence kimseye gore hareket etme. kendi degerlendirmeni yap. cunku herkesin soylediginde bir seyler eksik kaliyor. mesela bir ben var yazmis spor yaparken sekeri nerden bulacak kaslar diye. keto yaparken kimse sana spordan once karbonhidrat almayacaksin demiyor. spor yaptigin gunler karbonhidrati arttirabilirsin. makro saymanin esprisi ketosiste kalmak icin gereken formulu uygulamayi saglamak. o da su basitce, karbonhidrat + protein < yag. bunu saglamak icin yag bir miktar arttiriyorsun zaten en yuksek kalorili besin yag oldugu icin makrolarini hesapladiginda abartili sekilde yag tuketmen gerekmedigini anlayacaksin. eger kilo vermek istiyorsan kalori acigi yaratman gerekiyor. ben keto beslenirken kilo degil yag kaybetmek icin calistim ve 3 ayda gobegi eritip sporla birlikte gayet duzgun bir vucut yapisina kavustum. vucud yagi terle, idrarla disari atar. o yuzden idrar ve agiz kokusu degisiyor. eger terle atamazsa vucudun deride kasinti ve dokuntu yapabiliyor. bunun cozumu cok basit: terlemek. ayrica terledigin icin mineral kaybedeceksin. o yuzden kaliteli tuz tuketmek, magnezyum takviyesi almak, mineral degeri yuksek su/soda tuketmek iyi olur. hindistan cevizi yagi gibi yaglar mct tipinde cabuk cozulen hizli enerji veren yaglar gun icerisinde o yuzden tuketiyoruz enerji ihtiyacimizi karsilamak icin. ben keto beslendigim surecte hic bir mide rahatsizligi yasamiyorum. seker sorunu ortadan kalkiyor. halsizlik, yorgunluk yok. keton dedigimiz yag cisimcigi kan beyin bariyerini tek basina gecebiliyor. seker gibi insuline ihtiyac duymuyor. o yuzden mental olarak acayip iyi hissediyorum. karamsar dusunceler yok oluyor. odaklanma sorunu ortadan kalkiyor. cinsel performans arsa cikiyor. mucize gibi bir sey. vucudda sagladigi bu kadar iyi sey varken hala nasil karsi cikiyor insanlar anlamak guc. bugun obezite sorunu yasayan canlilar sadece insanlar ve insanlarin besledigi hayvanlar. ne kadar acik ve net. karbonhidratla beslenerek buyuk bir bagimliligin icerisindeyiz ve vucudumuza ihanet ediyoruz. o yuzden en basta ketonun bir yasam tarzi olabilecegini belirtmistim. bu benim gorusum. herkes kendine uygun olan yontemi secebilir.
bu arada carbmanager uygulamasi cok guzel makro takibi icin kullanabilirsin."
0
🌸sekizdokuzon
(18.07.24)
(12)

Eşinizle nerede nasıl tanıştınız

optimistbakunin
Selam, kac yasinda evlendiniz. Ve nerede nasil tanistiniz, cinsiyet nedir. Bekarspor
Selam, kac yasinda evlendiniz. Ve nerede nasil tanistiniz, cinsiyet nedir.
Bekarspor
0
optimistbakunin
(17.07.24)
incisözlükten kopan aynı türde bir sözlükten tanıştık. hangisi gerçek incisözlük bilmeden kaydolmuştum. 27 yaşında evlendim, cinsiyet kadın.
0
pide
(17.07.24)
Henüz tanışmadık. Kadın.
0
rock n roll
(17.07.24)
Üniversite.
Irkek
26.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
Lise
24
Erkek
0
biravekahve
(17.07.24)
bir arkadasin kafesinde
30
erkek
0
cooperr
(17.07.24)
Selam, 35, işyeri, e.
0
pispinti
(17.07.24)
selam, 33, online, e
0
engelbert humperdinck
(17.07.24)
Facebook'ta bir sayfanın içerik üreticileri olarak tanıştık, sonra meğer ikimiz de sözlükçüymüşüz, az daha denk gelsek on sene önce de tanışabilirmişiz onu fark ettik. 33-35'te tanıştık, 35-37'de evlendik, 40-42 olduk.
0
kobuzchu kiz
(17.07.24)
Eksi sozluk ben 20 yaşındayken tanistik 25te sevgili olduk 30da evlendik su an 35im o da 38. K
0
passive aggressive
(17.07.24)
27e 29k iken çim sahada
0
ananiyimioguz
(17.07.24)
On bin kez yazmışımdır hikayeyi yine yazayım çünkü seviyorum <3
Ekşi duyurudan tanıştık 30 yaşımda evlendim.
Ekşi duyuru benim için özel bir yer o sebeple. Anısı var <3
0
kaptan maydanoz
(17.07.24)
Evlenmedim ama evleneceğim adamla 38 yaşında bir barda tanıştım. Üstelik ben yürüdüm :I

Kadınım.
0
charbiel
(18.07.24)
(8)

35°C ve üstü sıcaklıklarda yapılmaması gerekenler

sekizdokuzon
Özellikle öğle saatlerinde "Kesinlikle yapılmamalı!" dediğiniz neler var?Teşekkür ederim.
Özellikle öğle saatlerinde "Kesinlikle yapılmamalı!" dediğiniz neler var?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(17.07.24)
18-20 dereceye ayarlanmış klimalı yere girmeyin
0
etki
(17.07.24)
- Güneş kremi (bu ısı ve saati beklemeye gerek yok ama yazalım)
- Güneş ışığı altında durmamak
- Bol su içmek
- Mineral kaybına dikkat etmek
- Kişisel hijyen. Özellikle yiyecekler ve ortak temas alanları (sonra ishal salgını var diye ağlıyorsunuz)
- İnce, açık renkli ve bol kıyafetler (tercihen uzun ve kapalı. Araplar çölde boşuna çarşaf-cübbe-entari giymiyor) fakat pamuk, keten vs. malzeme olacak %10 üzeri naylon poşet içerikli kıyafet alacağınıza direkt poşet giyin zaten. En azından daha ucuz
- Tansiyon ve kalp rahatsızlığı olanlar özellikle güneşe çıkmamalı
- Güneş gözlüğü, şapkya ya da şemsiye kullanmalı
- Özellikle öğle yemeklerinde hafif yiyecekler tüketilmeli
0
nawar
(17.07.24)
klimasız evde oturmamak
0
rain when i die
(17.07.24)
Antrenman yapılmamakı ben yaptım pişman oldum :(
0
Bir ben var benden şurada
(17.07.24)
@Bir ben var: Duyuruyu bu cevabı almak için açmıştım, bir süre gelmeyince çıktım dışarı. Salona gidiyorum:p Neden daha önce yazmadın mübarek:/
0
🌸sekizdokuzon
(17.07.24)
Abi içerinin havalandırması iyiyse yapılır ya benim gittiğim yer merdivenaltı o nedenle bi gaza geldim galiba :)
0
Bir ben var benden şurada
(17.07.24)
Şöyle ki herhangi bir kalp sorunumuz yoksa antrenman yapmanın o kadar etkisi yok (ha güneşin altinda kosacaksaniz o farkli. Zaten böyle böyle ölüyor insanlar yarışmalarda falan. Kolay değil sicakta)

Yalniz yazın özellikle düzgün havalandirma olmayan yerde kalp ritmini çok artirmayacak (misal tabata workout yapmak bence yazın kistan daha zor) ve çok fazla ter kaybı yaratmayacak şekilde çalışmak sağlıklı olabilir.

Bu noktada riski minimize etmek için kendine elektrolit su yapabilirsin çünkü insanlar teri sadece su sansa da ter aslında tuz, mineraller ve su yani. Ben o kadar alıştım ki spor salonunda normal su içemem. Kendi kivamini bulursun ama ben su + tuz + limon suyu içiyorum.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
Klimasi yada serin olmayan dolmus gibi araclsra binip yada boylesi mekanlara para kazandirmamak
0
Zetnikov
(18.07.24)
(15)

Evlilik Dışı İlişki Sonucu Çocuk

blackhawk17
Merhabalar.Ben ve partnerim yakın zamanda birlikte olabiliriz.İkimizde bekarız ve rızamız dahilinde olacak.Soru şu : Olurda istenmeyen bir hamilelik sonrası bir çocuk doğarsa ve partnerim (bayan) bunu banakarşı nasıl kullanabilir ?Çocuğun babası olmak durumunda kalır mıyım?Veya masraflarını üstlenme
Merhabalar.Ben ve partnerim yakın zamanda birlikte olabiliriz.
İkimizde bekarız ve rızamız dahilinde olacak.
Soru şu : Olurda istenmeyen bir hamilelik sonrası
bir çocuk doğarsa ve partnerim (bayan) bunu bana
karşı nasıl kullanabilir ?
Çocuğun babası olmak durumunda kalır mıyım?
Veya masraflarını üstlenmek zorunda olur muyum?
Soruların cevaplarını hukuki açıdan beni
ne kadar bağlar merak ediyorum.
İşim gereği zorda bir durumda kalmak istemiyorum.
Şimdiden teşekkür ederim.
0
blackhawk17
(17.07.24)
Kondom kullan böyle dertlerin olmaz.
0
Bruce
(17.07.24)
Prezervatif diye bir şey var, süper icat.

Babası olmak durumunda kalmazsın, direkt babası oluyon öyle durumda. Nüfusuna alman, masraflarını karşılaman falan gerekiyor. Hukuki olarak babası olduğunu ispatladığı anda -ki günümüz teknolojisininde bu çok kolay- o dediklerinin hepsi sana giriyor.

O yüzden prezervatif tak.
0
kibritsuyu
(17.07.24)
babalık testi sonucu nafaka bağlatabilir diye düşünüyorum. kurtulma şansınız yok. ben doğmasını istemedim deme hakkınız yoktur bence. eylemlerin sonuçları oluyor.

internetten de biraz bakınca, babalık reddinin sadece aldatma, irade sorunları gibi durumlarda kabul aldığını okudum.

böyle korkularınız varsa prezervatif kullanın, partneriniz de doğum kontrol hapına başlasın.

ya da güvendiğiniz biriyle birlikte olun.
0
art cat chocolate
(17.07.24)
beraber rıza dahilinde ilişkiye girelim ama bir şey olursa ben fıyayım tüm sorumluluğu kıza atayım mentalitesi ne pis bir şey ya. bence siz ilişkiye girmeyin.

gebelik durumunda sana babalığın tespiti davası açar. dna testi ile baba olduğun ispatlanır. o zamana değin çocuğu istemediğin için kadın bastırarak velayeti komple üstüne alır. aklı varsa çocukla görüşmeni iki haftada bir güne falan kısıtlatır. bu esnada sen çocuğa her ay nafaka ödersin ama üzerinde söz hakkın olmaz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.07.24)
Çocuğun tüm masraflarını sana yıkar. Böyle zengin adamlara çöken kadın çok var
0
ferenc
(17.07.24)
Abi yanlış anlama ama sorduğun sorudan ben biraz deneyimsiz gibisin anladım çünkü ben hayatımda bu işlerde deneyimli adamdan "yakinda birlikte olabiliriz, risk nedir" diye soru duymadim.

Kondom kullan. Sakin sacma sapan yok son anda disari cikarma gibi risklere girme (en azından emin olmadığın insanla).

Doğum kontrol kullanıyorum gibi seylere de net tanimadigin kişide güvenme.
0
logisticsmanager
(17.07.24)
"masraflarini babaya yikan kadin" falan olmuyo sen cocugun babasi olmus oluyorsun ve gerekliliklerini yerine getirmen gerekiyor. onemli olan cocuk istemediginiz sekilde korunmak, hemfikir olmak, gebelik olursa kurtaj yapabilecek biriyle birlikte olman. cocuk isteme ihtimali varsa karsi tarafin dogum kontrolune de guvenmeyebilirsin.
birileri kondom guzel demis de ona da katilamayacagim ama sartlar geregi neyse onunla idare edeceksiniz
0
ala09
(17.07.24)
"Çocuğun babası olmak durumunda kalır mıyım" mı??

Yani tohum sana ait olsun ama ürünü inkar et. Ben anlamadım, bence birlikte olma. Sana değil partnerine değil wğer dünyaya gelirse çocuğa yazık.
0
muhayyer divan
(17.07.24)
hamile kalmak o kadar kolay değil. hadi kalındı diyelim, hanım kişisi çok mu meraklı doğurmaya? hayat öyle uzun soluklu planlar yapılacak bişi değil. hamilelik riskinden çok hastalık riski var.

+ herkes
0
selam
(17.07.24)
Ne anlatıyorsun gülüm sen?
0
numlock
(17.07.24)
troll başlık sanırım.
0
xrated
(17.07.24)
(bkz: vazektomi)
0
peki madem
(17.07.24)
Abi ne alaka ya, yani birlikte olduğun kadını sırf hamile bıraktın ve çocuk doğdu diye niye baba olasın ki? Yani senin bunda ne gibi bir sorumluluğun olabilir. Baba falan olmazsın, amca olabilirsin ama. Ya da daha modern bir yaklaşımla teyze olabilirsin. Çünkü çok açık bir şekilde senden baba falan olmaz.

Çocuğun masraflarını niye üstlenesin abi, akıl var mantık var. Mesela lokantada yemek yedin, hesabı ödemek zorunda mısın? değilsin abi, sessizce sıvışabilirsin. Ya da araba sürerken birine çarptın ve öldü. Yine son sürat kaçabilirsin. Sen yaptıklarının sorumluluğunu alabilen bir insan mısın ki bunu alacaksın? Sana mı sordu çocuk doğururken.

Yani bence de işin gereği zor durumda kalmaman, bir çocuğun ortada kalmasından falan çok daha önemli olduğu buna ekstra dikkat etmelisin. hukuki olarak da ersan şen var avukat. böyle konularda uzman, ondan danışmanlık alabilirsin.
0
thracia
(17.07.24)
18-19 yaşındasın ve ilk tecrüben sanırım. Sen nasıl birkaç beraberlik sonucu baba olmak istemiyorsan partnerin de anne olmak istemiyordur merak etme. Zaten aklı olan hiçbir kadın tuzaklarla emrivakilerle çocuk sahibi olmaya çalışmaz. Sen korun sadece.
0
ruhen hastayim ben
(17.07.24)
hocam korun kafan rahat olsun. çok dert etme gerisini
0
kondansator
(17.07.24)
(4)

Türkiye ve sigorta primi

logisticsmanager
Şimdi ben "sigorta yüksekten iyidir" kültürü ile büyüdüm ailem tarafından. Onlar da ilk emekli oldukları zaman en düşük emeklinin iki üç katı aliyorlardi (su an bu gidisle en düşüğe esitlenir)Ama gördüğümüz üzere bitti artık ülkede o iş. En az primi ödeyen de yüksek ödeyen de eninde sonunda bir ikti
Şimdi ben "sigorta yüksekten iyidir" kültürü ile büyüdüm ailem tarafından. Onlar da ilk emekli oldukları zaman en düşük emeklinin iki üç katı aliyorlardi (su an bu gidisle en düşüğe esitlenir)
Ama gördüğümüz üzere bitti artık ülkede o iş. En az primi ödeyen de yüksek ödeyen de eninde sonunda bir iktidar tarafından eşitlenebiliyor.

Bu mantıkla ülkede sizce emeklilik komple temel bir maaş olup herkesten aynı prim alınıp herkese aynı para verilen bir sistem gelir mi? Yani amaç emekli maaşı olayını bitirip çok cüzi bir maaşa düşürüp her koyun kendi bacağından asılır yapmak. Bu şekilde yok yüksek prim vs bitti. Misal herkes 10 bin, yetmiyorsa da yetmiyor gg wp.

Ya da hiç olmaz, devlet paraları toplamaya devam eder, 30 sene sonra da hakkını gasp eder, hiç kimseye de dert anlatamazsın mı?
Çünkü Türkiye'de olmasam da ben elden maaş alan ve maaşı asgariden gösterenleri haklı bulmaya başladım. Sonuçta devlet paranın üstüne yatiyor ileride, üç kuruş ödeyen de azıcık yıl ödeyen de yıllarca üstten ödeyen de aynı yere çıkıyor. En azından elden alırsan bu parayi fonlara yatirirsin, paranı kendin yonetirsin, bir iktidar gelip hupletmez.

Nedir sizce bu işin yolu? Siz bundan sonraki hükümetlere güvenir misiniz? Sonuçta yolu açıldıktan sonra canı isteyen gene yapar bunu simdiki gider bu sefer bıyıkları daha uzun biri gelir gene yapar.
0
logisticsmanager
(16.07.24)
Diğerleri bir yana elden maaş veren ve maaşı asgariden gösterenler işverenler. Bunun haklı bir tarafı yok. Sonuçta alınan maaş çeşitli nedenlerle tabanda eşitlenecek olsa bile arada geçen sürede üstüne konulan para yine çalışanın hak ettiği para.

Maaşın bir kısmını devlet eritiyorsa, diğer kısmına da şirketler konuyor akbaba gibi. Dışardan bakınca ciddi anlamda dram aslında bu. Yıllarca çalışıyorsunuz, neticede yaşlanıp iş göremez hale gelince al neyine yetmiyor diye üç kuruş veriyorlar.
0
akhenaten
(16.07.24)
En son 1,7 çalışanın 1 emekliye tekabul ettiği açıklanmıştı. Dahası da varsa takip edemedim. Ama nüfusumuz hızla yaşlandığına göre her geçen günün bir öncekinden kötü olacağı. Konya ovasından petrol fışkırmadığı sürece de daha iyisini beklemek, sonraki hükümetlerden medet ummak hayal.

Asgari emekli maaşında buluşulmasa bile fark komik kalmak zorunda gibi duruyor.

Bu durumda herkesin kendi emekli veya iş göremez hale gelme gününü bugünden düşünüp tedbir alması gerekiyor. Bunun da yolu, S&P ye abanmak ve Euorbond biriktirmekle olur diye düşünüyorum.

Geçen gün bir bileşik faiz hesabı duyurusu vardı. Oradaki grafiğin iyi incelenmesi ona göre gecikmeden tedbir alınması gerekir. BES falan biraz hikaye gibi geliyor bana. Herkes kendi tedbirini almalı.
0
Mirket
(16.07.24)
Valla ben senin söylediğin gibi olacak diye düşünüyorum.
0
numlock
(16.07.24)
@numlock; sabit emekli maaşı mı? Yani zaten planlı da olabilir; emekli sistemini böyle bitir, sorun yarat. Çözüm olarak da emeklilik sistemini komple bitir böyle.

Oyun büyügg...
0
🌸logisticsmanager
(16.07.24)
(2)

duyuru doktorları pataloji yorumu cildiye

revi
Cildiyeden çıkan pataloji sonucumu yorumlayabilecek arkadaş var mı acaba?makrop materyal çapı:03x03 cm materyal kalınlığı: 0,3 cm materyal derinliği:epidermis+dermis+subkütan doku örnekler formol,alkol,skilen ve parafin takibinin ardından rutin hematoksilen+eozin boyama yöntemi ile boyanarak mikrosk
Cildiyeden çıkan pataloji sonucumu yorumlayabilecek arkadaş var mı acaba?

makrop materyal çapı:03x03 cm materyal kalınlığı: 0,3 cm materyal derinliği:epidermis+dermis+subkütan doku örnekler formol,alkol,skilen ve parafin takibinin ardından rutin hematoksilen+eozin boyama yöntemi ile boyanarak mikroskopik inceleme alındı



kesitlerde çok katlı yassı epitel ile örtülü doku örneğinde kısmen atrofik epidermiste,fokal vakuolar dejenerasyon görülmektedir.dermiste perivasküler ve periadneksiyel alanlarda mononükleer inflamatuar hücre infiltrasyonu bulunmaktadır.granülom yapısı görülmemiştir.




tanı:deri,punch biyopsi: yüzeysel ve derin perivasküler dermatit periadneksiyel dermatit,histopatolojik bulgular diskoid lupus eritomatosuz klinik tanısı destekler niteliktedir.
0
revi
(16.07.24)
Selamlar

Ben microsoft copilot ile yaptım babamda(ha ayrı konu patoloji ciktigi gün doktor gördü zaten de ben de tam anlamak için kullandim). Yani yüzde 80-90 dogruydu dedikleri. Bulamazsaniz kimse bence iyi, en azından bilgi veriyor.
0
logisticsmanager
(16.07.24)
Sadece deriyi etkileyen lupus tanısı almışsınız. Genellikle baş, yüz, gövde ve kollarda görülen, yüzeyden kabarık döküntülü lezyonlar olur ve iyileşme sonrası o bölgede iz kalabilir.

Ayrıca sistemik lupus dediğimiz bir durum var. Bu durumda iç organların tutulumu ve sonu ölüme kadar giden durumlar olabiliyor. Bu nedenle sonucunuzu dermatoloji doktorunuza göstermeyi unutmayın. Geçmiş olsun.
0
plastik turambar
(16.07.24)
(3)

Sizce omega 3 hapi ve d vitamini olayini yanlismi anlamisim?

Zetnikov
Sanirim bu omega 3 ve d vitamini alinca %100 ise yaramiyor?Omega hapi aldiktan sonra bi insanin o hafta balik mi yemesi gerek ayricaYada d vitamini alan birisi gunese mi biraz cikmaliİnternette boyle seyler dolaniyor aydinlatabilir misiniz
Sanirim bu omega 3 ve d vitamini alinca %100 ise yaramiyor?

Omega hapi aldiktan sonra bi insanin o hafta balik mi yemesi gerek ayrica

Yada d vitamini alan birisi gunese mi biraz cikmali

İnternette boyle seyler dolaniyor aydinlatabilir misiniz
0
Zetnikov
(16.07.24)
Bunu en iyi bir doktordan öğrenebilirsiniz. Burada bir doktor varsa o en doğrusunu anlatır.

Benim bildiğim, d vitamini almadan önce kan değerinizi ölçtürmeniz, yeterli ise birkaç ay boyunca ayda bir tahlil verip vitamin inişte mi düşüşte mi stabil mi görmeniz gerekir. Ona göre uygun bir takviye alabilirsiniz. Ama güneş görmeden olmaz.

Güneş, temiz hava, bol su, sağlıklı ve yeterli ece uykusu, hareketlilik çok önemli. Alkol, fazla şeker, yapay şeker (glikoz fruktoz şurubu gibi), ağır yağlı ve fazla unlu/nişastalı gıdalardan fakir bir yeme anlayışı çok önemli. Stresi yönetebilmek çok önemli, magnezyum meselesi.

Vücuda yardım etmek gerekiyor, ormana yanan izmarit bırakmamak gibi. Biz vücuda yardım etmediğimizde onunla savaşmış oluyoruz, çünkü o kodlandığı gibi yaşayacak, ona zıt giden biz oluyoruz. Bizim yapmamız gereken, eksik mineralleri olabildiğince doğal, olamıyorsa da en uygun şekilde üretilmiş yapay şekilde alırken yine onun ihtiyaçlarına uygun davranmak. Biz ona destek olunca o bizi mutlu eder.
0
muhayyer divan
(16.07.24)
Yüzde yüz ise yaramiyor derken ne anlamda?

Balığın içine sadece omega 3 yok, daha başka besinler de var. Aynı "eti protein shake ile değiştirmek" gibi, içinde olan bir şey var ama her şey yok. Bu noktada kişinin haftalık diyetinde balık olması önemli. Ama balık yemezsen aldığın omega 3 supplement çöp oldu diye bir şey yok.

D vitamini konusunda ise besin olmadığı için böyle bir veri yok. Eldeki araştırmalar vitamin d'yi supplement ya da güneşten almanın etkisi Aynı diyor.

Ama kesinlikle supplement işe yaramasi için güneşe çıkılmalı gibi bir mantık da yok.

Benim fikrimi soracak olursan "everything in moderation" mantığına sahip olduğumdan orta yolu bulurum; hem balik ye hem güneşe çık hem supplement al (eğer vitamin d eksikliğin varsa tabi).

Özet;
Hayır supplement çalışması için ana kaynak da lazım diye bir mantık yok.
Balık bir Besin olduğu için içinde sadece omega 3 olan hap yerini dolduramaz.
Vitamin d eksikliği olan birinde vitamin d kullanması yeterli. Güneşe illa cikmasa da olur.
0
logisticsmanager
(16.07.24)
omega 3 konusunu epa-dha miktarına göre değerlendirmek lazım zira adı omega3 olan ama işlevsiz ya da düşük işlevli çok ürün var. efa s1200 iyilerden mesela.

D vitamini olarak da tavsiye edilen ortak kanı günlük 5000 ünite olacak şekilde 1 veya 2 aylık kürler uygulamak ve en az 1 ay ara vermek yönünde.

ağızdan alınan D vitamini için güneşe çıkmak gerekmiyor. omega3 alınca faydalı olması için de balık yemek gerekmez. ama balığın içinde birçok başka faydalı madde vardır vucudun bunlara ihtiyacı olur (mesela iyot) o ayrı bir konu.

en doğrusu geniş kapsamlı bir test yaptırmak ve bu konuda uzman bir hekimden görüş almak olur.
0
orpheus
(16.07.24)
(19)

Aşka dair duyduğunuz en 'gerçek' söz

sekizdokuzon
Benimki: bak sevgi öyle olmuyormuş işte, anladın mı? sevgi sözlerde olmaz güzelim, sevgi sevdiğini söylemekle olmaz. sevgi sadakat ister önce sadakatli olacaksın, önce ait olacaksın birine. birine ait olursan eğer zaten kazanırsınhttps://open.spotify.com/track/1IUXGnPgU0un50ZfupXLJL?si=B-99E6QRQP2q5
Benimki: bak sevgi öyle olmuyormuş işte, anladın mı? sevgi sözlerde olmaz güzelim, sevgi sevdiğini söylemekle olmaz. sevgi sadakat ister önce sadakatli olacaksın, önce ait olacaksın birine. birine ait olursan eğer zaten kazanırsın

open.spotify.com

Çalmayın abi şöyle şarkılar!

Sizinki nedir? Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
"Bir nevi kimya ki alimi yoktur, tecrübe ettikçe biriken cahilliktir aşk."
0
numlock
(15.07.24)
Benden sana gelsin iki gözümün sekizi dokuzu onu
0
numlock
(15.07.24)
@numlock: youtu.be
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
0
numlock
(15.07.24)
Aşkın kızılötesi ve yaralı müzesi olduğu ama gidene acımak mı ya da bu yükü taşımak mı sorularına cevabın hala arandığı bir yazı okumustum. Cok etkilemişti.
Kaynak;
www.google.com
0
logisticsmanager
(15.07.24)
"Ben böyle değildim inan eskiden
Ürpermezdim böyle ayak sesinden
Belki dönüp bana, beni yeniden
Seveceksin diye ödüm kopuyor."
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
‘içinden gelmeli sevmek’
0
baldan kaymak
(15.07.24)
Mevlâna’nın bir çok sözü var. Arada okuyorum.
0
gabe h coud
(15.07.24)
@gabe: en sevdiklerinden bir tane paylaşır mısın? İçimiz ferahlasın.
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
“Sevenler en sonunda bir yerlerde buluşmazlar. Onlar en başından beri birbirlerinin içindedir. Bütün mesafeler yürekte başlar.”

“Senin görevin aşkı aramak değil; ancak onunla aranda kurduğun engelleri aramak ve bulmaktır.”
0
gabe h coud
(15.07.24)
@gabe: yaktın ciğerleri. teşekkürler.

Sen aslında ne kadar derin bir abisin azıcık kazıyınca.
0
🌸sekizdokuzon
(15.07.24)
"sonsuza kadar sürecek yegane aşklar yarım kalmış aşklardır. sonsuza kadar süremeyeceğini bilerek yaşadığımız bir aşk daha uzun sürer.
ne kadar sürer?
kim bilir, belki de sonsuza kadar sürer."

şeytan'ın fısıldadıkları kitabından.
0
kimlanbu
(16.07.24)
Aşk, bir kişinin dünyanın geri kalanından daha değerli olmasıdır.
0
respect
(16.07.24)
sanırım bir parfüm reklamıydı... :)

"aşk, bile bile tutsaklıktır"
0
art cat chocolate
(16.07.24)
“Benzemek istemeyeceğin biriyle asl sevişme”
Eski bir arkadaşım söylemişti. Doğruluğu su götürmez bir gerçektir.
0
füt
(16.07.24)
Aşk o kişiye benzemek istemektir. Onun gibi olmak, O olmak istemektir.
0
füt
(16.07.24)
@füt: Seninle sürekli aynı sayfadayız :)
0
🌸sekizdokuzon
(16.07.24)
Valla aynen ya, cevap verdikten sonra, dönüp bakıyorum kim yazmıi diye. Hepsinde 8910
0
füt
(16.07.24)
Kadinlarin pesonden kosma paran biter.
Paranin pesonden kos kadinlar bitmez.
0
halk
(16.07.24)
(32)

Bu profildeki kadınları beğeniyor musunuz? Neden?

duygusalatasi
Çekiştirme ve yorumlama sorusudur. Umarım kınanmam. Son dönemde hem gerçekte hem sosyal medyada çok rastlıyorum bu modeldeki kadınlara, zaten neredeyse hepsi birbirinin aynısı. İşin ilginç tarafıysa erkeklerin etraflarında hep kul köle olması, fır dönmesi. Genellikle parası bol erkeklerle birlikte o
Çekiştirme ve yorumlama sorusudur. Umarım kınanmam. Son dönemde hem gerçekte hem sosyal medyada çok rastlıyorum bu modeldeki kadınlara, zaten neredeyse hepsi birbirinin aynısı. İşin ilginç tarafıysa erkeklerin etraflarında hep kul köle olması, fır dönmesi. Genellikle parası bol erkeklerle birlikte olmaları da şaşırtıcı değil.

Peki neden? İşve cilve, kadınsılık, dişil enerji vb. ıvır vızır az çok herkeste var. Güzellik, çekicilik desem öyle çok bir güzellik de göremiyorum şahsen. Benim (belki de bir önyargı olarak) yüzeysel, giyinip süslenmek, lüks mekanlarda bol etiketli fotoğraf paylaşmak ve estetik yaptırmak dışında hiçbir mahareti veya vasfı/niteliği olmadığına inandığım bu kadınların peşinde bu denli kuyruk oluşmasının sebebi ne? Beğenenler, siz bu kadınlarda neyi görüyor ve beğeniyorsunuz?

www.instagram.com

www.instagram.com
0
duygusalatasi
(15.07.24)
her ürünün bir alıcısının olduğu dönemde yaşıyoruz. ayrıca kadınların ilgi hastalığı global boyuta ulaşmış durumda. zarflama ve stoklama çıktığından beri kitlesi oluyor böyle profillerinde haliyle.

şahsen sarışın dışında bakmadığım için bu tipler benim hiç dikkatimi çekmiyor. ama dikkatini çeken arkadaşlarım yok değil.

şu kısma katılıyorum: “ yüzeysel, giyinip süslenmek, lüks mekanlarda bol etiketli fotoğraf paylaşmak ve estetik yaptırmak dışında hiçbir mahareti veya vasfı/niteliği olmadığına inandığım bu kadınlar” ama dünya artık böyle bir yer değil. işler de böyle yürümüyor.
0
baldan kaymak
(15.07.24)
Beğenmiyorum, itici görünüyor. Kadınım ama ;)

Erkolar neyi görüyor ve begeniyordur; kolay SEKS

My eyyor bu kadar, hadi hayırlı işler
0
abuzer
(15.07.24)
Erkek değilim, kadınım.

42 yaşın tecrübesiyle söylüyorum, bu işin bir ayağı güzellik dişil enerji işve cilveyse bir ayağı da erkeklerin sahip olduğunda tatmin olacakları bir güce sahip olmaları meselesi.

Mesela kadın hem güzel hem zengindir, kadının parasına da sahip olduğunu hisseder erkek onun için evlenir. Ya da mesela kadın dominant bir karakterdir ya da çevresindeki ukalâları zekâsıyla ya da bilgisiyle döven biridir, erkek buna sahip olmayı ister ve sahip olunca da kadının bu karakter özelliğini bastırmaya çalışır, kadının ona süt dökmüş kedilik etmesini ister.

Bahsettiğin kadınlar bu tarz bilinçsiz dürtüleri olan erkeklere hitap ediyor bence.
0
muhayyer divan
(15.07.24)
Bu kadınlar overall kadın olarak beğenilmiyorlar; sosyal medyada kendini teşhir etme modasına uydukları için, bu teşhiri cinsel dürtüsellik açısından "satın alan" erkekler tarafından, sadece bu amaçla takip ediliyorlar.

Bayağı bi şekilde benzetme yapmak gerekirse; eminönünde bedava dağıtılan baklavada çıkan izdihamla benzer dinamikler.

Kendini bu teşhir trendine kaptırmamış kadınların "bu estetik dolu basit tipleri neden beğeniyorsunuz" diyip erkekler hep aynı demesinde sorun var. Faruk güllüoğlu izdiham baklavasını yiyorlar gelip benden almıyorlar demiş midir; hiç sanmıyorum.
0
Bruce
(15.07.24)
Erkeğim. Hiç beğenmiyorum. Hiç ilgimi çekmiyor.

Çok fazla Makyajlı kadınları hiç beğenmedim zaten.
0
logisticsmanager
(15.07.24)
Bu şuna benziyor. Evde yoğurt yapmak istersen gidip taze süt alman lazım. Mayasını tutturmak, gerekli ısıyı sağlamak, tencerenin kapağını doğru zamanda açmak falan aşırı zahmetli işler. Bir de yoğurdun tadı umduğun gibi çıkmayabilir günün sonunda. Böyle kadınlar, sağlam ambalajlanmış, tadı her seferinde aynı gelen, kolay ulaşıp tukettikten sonra kabını düşünmeden çöpe attığın her yerde karşına çıkan seri üretim hazır yoğurt.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
Bana da cok ucuz geliyor. Takipcisine bakiyorsun kiro erkekler. Benim hosuma gitmezdi.
0
Kahvedesu
(15.07.24)
beğenmiyorum, böyle birisini takip edenleri de anlamıyorum. güzel bile değiller bana göre.
0
false pretension
(15.07.24)
Kadın olarak yorumlayayım. Bu kadınlarda nasıl bir sorun gördünüz? Kadınlar kadınları gömüyor en çok. Belki de sizin sorun olarak gördüğünüzü onlar sorun olarak görmüyordur.

Bir de yüzeysel falan demişsiniz nasıl anladınız, yüzeysel olduğunu? Belki bir konuşmaya başlasa herkesi şaşırtacak düzeyde olabilir.
0
rock n roll
(15.07.24)
@rock: Kendini metalastiran kadınları savunmamıza gerek yok kanka.
0
sekizdokuzon
(15.07.24)
Hiç uzatmıcam. Hayır beğenmiyorum. Özellikle 2. linkteki 2. fotodaki makyaj aşırı ve hepsi aynı geliyor bana.

erkek: not
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(15.07.24)
yeni nesil eskort bunlar.
bunlarla birlikte olan erkeklerde ihaleyle, inşaatla, kara parayla sonradan zenginleşen tipler.
erkeler bu tip kızlarla ortamlarda zenginlik taslıyor, kızlarda bunlarla takılıp çevre yapıyor.
0
my fault
(15.07.24)
özdeğersizlik tabanlı özdeşleşme.
0
janderzel zartanyan
(15.07.24)
ikisi de hemen hemen aynı zaten :) bunlardan hoşlanmak için gerçekten midesiz olmak lazım. e/43
0
sweetoffice
(15.07.24)
Android gibi geliyor asla beğenmiyorum
0
basond
(15.07.24)
göz makyajı dışında makyajlı insanı sevmem. bu ablalar da ekmeğinde. ortalama Türk erkeği cahil, görgüsüz, özgüvensiz tipler ve bunları takip edip, beğeniyorlar. askere gidenler çok iyi anlayacaktır.
0
gabe h coud
(15.07.24)
Bunlar kadın değil ki, adisyon.
0
numlock
(15.07.24)
ayy benim eski eş görünürde hep eleştirirdi sonra bir gün bir baktım ki hepsini takip ediyormuş :d asla inanmam yanıtlara. benim izlenimim çok kötü, yazmak istemiyorum. biraz da üzülüyorum kendilerini bu hale getirdikleri için ama onlar da bana üzülüyordur ahdjdjdj. zeki de bulmuyorum, ortalama altı zekaları bence.
0
deartheodosia
(15.07.24)
ya peki 200 takipçili düşük bütçeli escort hesapların paylaşımı ne işe yarıyor? Takipçileri de parasız kız manken gibi.
0
Kahvedesu
(15.07.24)
dudak dolgusu gordugum an kosarak uzaklasirim.
0
bohr atom modeli
(15.07.24)
Kadın kişisiyim. Üniversitedeyken böyle bir arkadaşım vardı. Kız marka tanıtımlarında mankenlik yapıyordu. Beğenmek ne kelime erkekler dünyaları önüne sermek istiyordu. Sözüne değer veriyor, normal kadınlara göstermedikleri sabrı ona gösteriyor, her dediğini yapıyorlardı. Hala hatırladığım en absurd olaylarından biri gece 1'de ballı manda sütü istemesidir. Mekan sahibi yok deyince ben onu içmeden uyuyamam dedi ve bulup getirdiler. Gerekirse mandayı kendileri sağıp isteğini yerine getireceklerine inanıyorum:D

Üstünde ne beğensek fiyatını bilmiyorum, hediye derdi. Burun estetiği yaptırmıştı o da hediyeydi.

Yanında hep zengin erkekler olurdu. Böyle bir kadınla sevgili olmak için para gerekiyor. Yeterli parası olmayanlar sosyal medyadan takip ederler, yolları kesişirse isteklerini yerine getirirler ama yanına yaklaşmaları biraz zor. Zengin de olsa tanışmak isteyenleri çoğunlukla reddederdi. Reddedilen de ısrar etmez, giderdi. Normal bir kadından daha fazla sözü dinleniyordu yani.
0
gnosis
(15.07.24)
Peynir tenli kadınlar dururken bunların esamesi okunmaz.
0
HellKeePer
(16.07.24)
Kadın bedeni üzerinden yapılan tartışmalardan siz sıkılmadınız mı?

Buraya duyuru açıyorlar ya bazen, işte mini etek giymiş çünkü dikkat çekmeye çalışıyor, kendini erkeklere göstermeye çalışıyor yok makyaj yapmış yok dekolte giymiş böyle yapmakta amacı ne acaba minvalinde sorular ki bazen açık açık soruyorlar ve hepimiz tepki gösteriyoruz. Peki özellikle hemcinslerim olan kadın arkadaşların şu an yaptığı ne? O zihniyetten ne farkınız kaldı? Neden bu ülkede ve bazı ülkelerde hep sınırlar, kurallar, ahlak, edep vs. hep kadınlar üzerinden konuşuluyor. Farkında olmadan bu toksik anlayışa bu ataerkil düzene destek veriyorsunuz. Hep kadınlar üzerinden tartışılıyor bütün normlar. " Şuna bak, su makyaja bak, her yeri estetik, her yeri dolgu, bu erkekler bu kadınlarda ne buluyor!". Kadınlar, kadınları linçliyor. Erkeklerden çok kadınlar kadınları gömüyor. Erkeklere ne diyelim biz o zaman? Bence erkeklerin de bu düzene karşı olması lazım.
0
rock n roll
(16.07.24)
@rock senin bahsettiğin konu çok farklı ama. bu ve bunun gibilerin hamuru belli zaten, saklamıyorlar da. sen bambaşka bişeyden bahsediyorsun.
0
numlock
(16.07.24)
Herkesin hayatına kimse karışamaz. Konu kilit.
0
isiaha
(16.07.24)
karışan yok zaten, düşüncemiz soruldu cevapladık.
0
numlock
(16.07.24)
eskort bunlar
0
Hallegadola
(16.07.24)
Sosyete eskortları. Bunları beğenen, yanında dolaştıran erkeklerin profili de belli aslında.
0
moonie
(16.07.24)
Kolay seks denmis ama dudaklari ari sokmus gibi, memeleri futbol topu gibi sisirilmis bu kadinlar hangi erkegin libidosunu harekete gecirir ki.Bence igrenc gozukuyorlar
0
turkuaz
(16.07.24)
bu duyuruya gelen cevaplarin bazilari cok asagilayici olmus, duyurunun moderatorleri yok mu?
0
mizore
(16.07.24)
Kızcağızların dudaklarını arı sokmuş sanırım. Geçmiş olsun. Ne acımıştır kim bilir. Burunlarını yapan doktoru da bence mahkemeye versinler.

Üzerine fazla düşmeye gerek yok. Bu tarz profiller ya da daha açık giyimli paylaşımlar yapanlar için "kolay seks" algısı oluştuğu için çevresinde dönüyorlar. Bu, bu kadınlar "kolay" demek değil. Ayrıca sosyal medya bu imajı yaratıp etkileşimin ekmeğini yiyen ve etkileşimin kaynağının bu olduğunu inkar edenler ile dolu.

@aboubakar +1

Ben erkeğim. Ben beğenmiyorum böyle tipleri ama ben bir kişiyim. İstanbul'daki "kriz varsa neden trafik var ve insanlar kafelerde" muhabbeti gibi bu biraz. Transit geçenler, turistler, ikamet edenler ve kayıt nüfus ile İstanbul'da anlık 25 milyon kişi vardır. Bunun 20 milyonu hiçbir yere gitmese bile 5 milyon o kalabalık algısı için yeter de artar. Bakmayın siz 150-200 bin kişilik mitinglere 1,5 milyon katıldı diyenlere. 1,5 milyon dehşet büyük bir sayı, aşırı kalabalık demek.
0
nawar
(16.07.24)
erkeğim, beğenmiyorum.

beğenenler de ciddi düşünerek beğenmiyor.
beğeniyor dediklerinizin %99'u bu tip biriyle evlenmek istemez.
0
tabudeviren
(16.07.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.