Her seyin manasi burada mi?
Gecen gun yasadigim bir olaydan bahsetmek istiyorum. Evde esim ve kedimizle oturuyoruz, yavas yavas yada bir anda icimde karamsarligin ve mutsuzlugun artmaya basladigini hissettim. Oyle bir noktaya geldiki bu normal bir keyifsizlikten cikti, evime, icinde oturdugumuz odaya, esime daha farkli bakmaya
Gecen gun yasadigim bir olaydan bahsetmek istiyorum. Evde esim ve kedimizle oturuyoruz, yavas yavas yada bir anda icimde karamsarligin ve mutsuzlugun artmaya basladigini hissettim. Oyle bir noktaya geldiki bu normal bir keyifsizlikten cikti, evime, icinde oturdugumuz odaya, esime daha farkli bakmaya basladim. Baktiklarimin hicbirisi bende mutluluk uyandirmadi tam tersine daha uzgun ve karamsar bir hale girmeme sebep oldu. Bunun 2 sebebi vardi, birincisi etrafimdaki herseyin gelir-gecer olmasiydi, hicbirseyin sabit olmamasi gunun birinde yok olacak olmasiydi, ikincisi ise birinci sebepten dolayi hicbirseyin aslinda bir manasi olmamasi idi. Varsa bile bunlar anlik manalardi ve beni acikcasi mutlu etmiyorlardi. Mesela, kendimi test etmek icin kedimizi kastederek esime, 'yavru iken onu sokaktan kurtarmasaydik bugun yasamiyor olabilirdi degilmi?' diye sordum. O da, 'evet veteriner bize cok hasta oldugunu soylemisti hatirliyormusun' dedi. Evet sevgili kedimiz onu evimize alip bakmasaydik sokakta olucekti ve bu gercek olay benim icimde hicbir mutluluk veya pozitif duygu uyandirmadi o anda. Bu noktada canim, icinde bulundugum ruh halinden dolayi iyice sikilmisti. Kendime beni mutlu edecegini dusundugum benim icin ve hayat icin manasi olan birseyler bulmak istiyordum cunku o anki gidisatim hic iyi degildi ve biraz korkmaya baslamistim.
Aradan belki 1 saat falan gecti bu sure zarfinda baya bir cebellestim ruh halimle, bir cok seyi sorguladim ve en sonunda bir cikis noktasi buldum. Hayatim, hayatimi oncelikle kendim icin yasadigim icin bu kadar manasizdi, oncelikle baskalari icin yasamak ise, bunun dusuncesi yani, icimdeki karabulutlarin arasindan sizan gunes isigi gibiydi. Evet yasam, pozitif bir bicimde yasamaya deger, eger bencilce degilde baskalari icin ve baskalari ile beraber yasar isek.
Simdi burada bazi problemler var. Oncelikle en buyuk problem hepimiz oncelikle kendimiz icin yasiyor olmasi, bu resmen kemiklesmis bir aliskanlik, yani once kendimiz sonra baskalari, boyle olunca ipin ucu cogunlukla elden kaciyor. Yani kendimiz icin yasamanin dozajini ayarlayamiyoruz. Ve buna karsi cikmak yani baskalarini kendimizin onune koymak cok zor. Bunun icin her an ve her saniye, hayatin dikkat dagitici ogelerine ragmen, son derece uyanik bir bicimde yasamak lazim. Simdi ben 5 vakit namaz kilan birisi olarak namazin oncelikli sebebinin bu olduguna inanirim, yani gunluk hayatin harala gurelesi icinde namaz, dur bir soluklan, ne icin yasadiginin, nasil yasadiginin bir farkina var, sonra devam et niteliginde bir reality checkdir. Bu manada cok faydasi olabilir fakat ben namazlari dahi kendi bencil dusunce ve duygularim icerisinde geciriyorum, aklim surekli baska seylerde oluyor, karnim acsa ne yiyecegimi dusunuyorum, beni sinirlendirmis bir olay varsa onun hakkinda fikir yurutuyorum ama beden bu arada "namaz" halinde.
Diger problem ise su sekilde, evet hayatimizi baskalari icin yasayalim guzel, mesela birisi acsa karnini doyuralim, parasi yoksa para verelim, mutsuzsa mutlu edelim. Peki o baskasi bizim yardimimiza cevap vermezse, yani mutlu etmek icin o kadar ugrastik fakat o kisi mutlu olmadi, para verdik gitti kumarda harcadi o zaman ne olacak? O zaman yine bir kisir mutsuzluk dongusu icine girecegiz, mutlu etmeye calistik ama olmadi yani basarisiz olduk, tekrar denedik yine olmadi, yardim eli uzattik yardim ise yaramadi. Iste bu basarisizliklar da insani daha once bahsettigim turden mutsuzluga, baskalari icin yasamanin da manasiz oldugu dusuncesine itecek. Buradaki problemide gordunuzmu bilmiyorum aynen ilk paragraftaki gibi, yaptigimiz yardimda dahi bir bencillik var, bir sonuc istiyoruz, kendimize "oh gorevimi yaptim, basarili oldum" diyebilecegimiz rasyonel bir sonuc. Ve bu sonuca ulasamazsak mutsuzluk dongusu icine giriyoruz tekrar.
Burada da yine tek bir cikis noktasi goruyorum, O da sonuca yada basarisizliga degil sadece cabaya odaklanmak, bunun icin cok ciddi bir ego ölümü ve surekli yuksek seviyelerde seyreden cok buyuk bir optimism lazim ki bunun bir insanin dogasinda bulunmadigini biliyorum. Hayatimizda mutlaka karamsar zamanlar olucak ve o anlarda sadece caba gostermis olmak yetmeyecek, insan cabalarina da sonuc seklinde bir karsilik isteyecek. Ve bu noktada, insani, hem bencil davranmamaya hemde surekli iyilik yapmaya motive eden tek bir sey kaliyor geriye o da olum sonrasi hayat ve ilahi adalet kavrami.
geldigim yerde sirasiyla sunlar var, bencilligi birak, baskalari icin cabala, basarili olmak yada olmamak onemli degil, caban bosa gitmeyecek, cunku o cabayi takdir edecek cok onemli bir izleyici var. Bu siralamadan hangi ogeyi cikartirsaniz cikartin hayat derin manasini kaybedecek ve yuzeysel bir yasam oyununa donucek hersey.
Bu yazdiklarim tabiiki tek bir insanin denklemi baskalarinin dusunceleri girdiginde bu denklem farkli sekillerde de kendini dogrulayabilir. Ben sadece yasadigim bir icsel cozumlemeyi paylasmak istedim, bunu eyleme dokebilecekmiyim onu bilemem.
0
ameller niyetlere göredir düsturunu edinirseniz kendinize, sonuç odaklı değil de o aradaki süreçteki çabanızı daha ön planda tutabilirsiniz.
0
kahin ahtapot paul
(
02.11.12)
@buff sait faik okumadim. Ama merak ettim simdi hangi romaninda boyle birsey geciyor?
@kahin tesekkurler, bunu bilmeme ragmen sıklıkla unuttuklarimdan. Elime dovme olarak yaptirsammi ne?
0
hayatın evrenin ve her şeyin anlamı burada bence.
0