Giriş
(21)

Gezi direnişi zamanında WhatsApp var mıydı?

fakat
Ben iddia ettim ki 2013 yazında WhatsApp yoktu, çünkü biz hiç kullanmadık, duymadık o zamanlar. Ama arkadaş o tarihlerde olduğunu ve kullandıklarını söyledi. İnanamadim. 2010'dan beri var mıydı bu uygulama, hatırlıyor musunuz?
Ben iddia ettim ki 2013 yazında WhatsApp yoktu, çünkü biz hiç kullanmadık, duymadık o zamanlar. Ama arkadaş o tarihlerde olduğunu ve kullandıklarını söyledi. İnanamadim. 2010'dan beri var mıydı bu uygulama, hatırlıyor musunuz?
0
fakat
(21.03.24)
Vardı tabii. Ben 2012 Başından beri aktif kullanıyorum, öncesinde de vardı.
0
fraise
(21.03.24)
Kurulduğunu gördüm zaten, yani bunu kullanıyor muydunuz, yaygın mıydı, biliniyor muydu, gezi'de gruplar kurulmuş muydu
0
🌸fakat
(21.03.24)
2013 yılına girerken yılbaşı hediyesi olarak kendime samsung galaxy s3 aldım. şimdi harici harddiske yedeklediğim fotoğraflara bakıyorum, whatsapp klasörü ve whatsapp
'tan gönderdilmiş fotoğraflar, videolar var. yani 2013'ün başında varmış.
0
kibritsuyu
(21.03.24)
Nasıl hiç kullanmamış olabilirsiniz 2013'te ki

Gayet tabi ki vardı, hatta ana mesajlaşma uygulaması whatsapp'tı zaten. Siz kaç yaşındaydınız ki 2013'te? Belki size ulaşmamıştı.

Gruplar da vardı ama her şey için hadi bi grup kuralım olayı yoktu, group chatler sonradan yaygınlaştı, aslında group chatleri yaygınlaştıranlar daha ziyade orta yaş üstü anne - baba tayfasıydı. Gençler o dönemde facebook gruplarını aktif kullanıyordu.

Whatsapp'ın çıkışı 2009, grup chatleri de 2011'miş şimdi google'dan bakınca.
0
akhenaten
(21.03.24)
Twitter daha güvenli görünüyordu bu yüzden Twitter kullanıldı daha çok. Gezi çok anonim bir olaydı.

Zaten bir süre sonra terör listesindeki gruplar ön plana çıktı ve olayları domine ettiler. Ben de bir çok twitimi sildim. WhatsApp güvenli gelmesi.
0
hebanon
(21.03.24)
20 yaşındaydım, Eskişehir'de hiç yoktu bizim orada , gerçekten şaşırdım. Facebook, Twitter kullanıyorduk, hatta telsiz uygulamaları vardı, garip
0
🌸fakat
(21.03.24)
Yaygındı ya, ben liseye 2010'da başladım, lisenin ilk yılında değilse bile sonrasında hep WhatsApp kullanıyoduk. 2013'te kesin vardı, inek öğrenci grubu olarak birbirimize çözemediğimiz soruları atıyoduk :D

Mesela eylül 2013'te kurulan sınıf grubumuz var ki öncesinde de aktif şekilde whatsapp kullanıldığını çok net hatırlıyorum. Twitter gezi ile beraber ülkede popülerleşti ama whatsapp öncesinde de vardı.

Ha ama bak şunu hatırlıyorum, whatsapp ilk çıktığında ücretliydi, ilk sene bedava sonra ücretli gibi bir olayı vardı, ha ben 2 sene bedava kullanmıştım, sonra da Facebook satın aldı whatsapp'i bedava oldu tamamen. Şubat 2014'te satın alım gerçekleşmiş ki 19 milyar dolardı bak hâlâ hatırlıyorum ödenen miktarı, o zaman zaten whatsapp kullanmayan yoktu ülkede.
0
nundu
(21.03.24)
2011de Kütahya’da üniversite okurken kullanıyorduk biz. Grup filan hatırlamıyorum ama.
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.03.24)
gezide telefonum tuşluydu, ben mesajla haberleşiyordum, akıllı telefonlara geçiş dönemiydi herkeste yoktu
0
grimavi
(21.03.24)
vardi. ben lisedeydim ve sinifin whatsapp grubu bile vardi.
ama whatsapp e girince aa senin de mi whatsapp in var yazilan bir dönemdi :)
0
robert bosch
(21.03.24)
29 nisan 2012'de yüklemişim ilk olarak. hatta parayla yüklemiştim. 1 usd miydi neydi. sonra parasız falan olmuştu. tango ve viber diye baska alternatifler de vardi onlar ücretsizdi. muhtemelen onlar da kullanılıyordu o zamanlar. whatsapp bugünkü kadar popüler olmayabilir.

bir de internet paketleri daha sınırlıydı o zamanlar. o yüzden bu kadar yoğun kullanılmıyor olabilir. (internet paketleri 1-2 gb gibiydi sanırım. o yüzden insanlar cep internetini daha temkinli kullanıyordu ve bundan dolayı kullanım bu kadar popüler değildi.)

not: iOS kullanıcıları appstore - accounts - purchased başlığı altında hangi tarihte yükledikleriini görebilirler. android'de de vardır ama o kadarını bilmiyorum... prnt.sc
0
exlibris
(21.03.24)
İlk akıllı telefonumu (iPhone 4) 2010 sonunda aldım ve ilk yüklediğim uygulama Whatsapp'tı. Hatta Z kuşağı bilmez, o zaman WhatsApp ücretliydi, 1 dolar ödemiştim. Z kuşağı onu da bilmez, o zamanlar bu tip marketler TL üzerinden değil, USD üzerinden işlem görürdü.

Gezi zamanı WhatsApp gayet yaygın bir uygulamaydı, cayır cayır kullanıyorduk ama bu kadar kabiliyetli değildi. Grup kurma vardı ama sesli mesaj, arama, görüntülü görüşme ve konferans gibi özellikler yoktu.

Sesli mesajlar için telsiz benzeri kullanılan uygulamalar kullanıyorduk, Zello gibi.

Ancak grup haberleşmesi için Whatsapp'ı pek kullanmıyorduk, en azından ben ve çevrem öyleydi. WhatsApp daha ziyade kişisel yakın çevre ile iletişim kurmak içindi, kitlelerle iletişim için Twitter ve Facebook kullanılıyordu. Ekşi de aktifti.
0
10551037
(21.03.24)
Vardi, gruplardan bilgi akiyordu. Wp, twitter sag olsun guzel orgutlendik.
0
nic cage
(21.03.24)
Hatirladigim en eski tarih. 2011 son bahari idi. Universitedeydim hatta grup projesi falan vardi, bizimkiler whatsapp'da grup kurmuslar ordan haberlesiyorlardi, bana da whatsapp indir, gruba katil diye baski yapiyorlardi. Ben yenilige kapali, istemezukcu oldugum icin yuklememistim. Gezi zamani hayli hayli vardi ve populerdi, ben bile yuklemistim:)
0
freedonia
(21.03.24)
2011 eylulde bir kiz arkadasim 'whatsapl kursana ordan konusuruz' demişti de kurmustum ilk.
0
duster
(21.03.24)
2013 yazında whatsapp vardı. kesin bilgi.
0
benarrivo
(21.03.24)
vardı ama akıllı telefon herkeste yoktu.
0
ferenc
(21.03.24)
Ben whatsappı 2011 ya da 2012de kullanmaya başladım.
Şu anki telefonumda 2013ten sohbetler duruyor. Hiç silmiyorum. Baya aktif kullanıyordum.
0
jelly bear
(21.03.24)
Vardı. 2012'den beri kullanıyorum ben. Gezi'de daha ziyade Facebook ve Twitter kullanılıyordu. Twitter'ı da 2012'de açmıştım. Facebook'u ne zaman açtım hatırlamıyorum ama 2016 gibi bıraktım tamamen. Gezi döneminde yaygın olarak kullandığımızı hatırlıyorum. Gezi dönemi WhatsApp gruplarını hatırlamıyorum ama. Zaten Gezi pek organize bir direniş değildi. Sadece dezenformasyon ve dezenformasyon ile mücadele vardı internette de.
0
nawar
(22.03.24)
Biz lisede kullanıyorduk (2010) hatta android yeni yeni yaygınlaşıyordu hepimizde yoktu.

O yüzden bende nokia n96 vardı symbian için olan whatsapp ı yüklemiştim.

Sonra onu sattım sony ericsson xperia x10 aldım (2011) benim ilk android cihazım.

Ondan sonra gelsin uygulamalar gitsin uygulamalar.

Hatta o dönem çoğu arkadaşım blackberry massenger kullanıyordu ikisi arasındaki iyi kötü yönleri tartışıyorduk. Bir süre sonra bbm, wp ye direnemedi kayboldu gitti.

Edit: 2011 gibi yine çoğu arkadaşımda klavyeli nokia c3 veya e6 falan vardı oradan yazışıyorduk.

Geziye gelene kadar whatsapp ı yalayıp yutmuştuk. Sonra herkes android veya ios a geçti baya hayatımıza girdi whatsapp. Ama herkeste yoktu kısmına katılıyorum. Ben yaygınlaşma sürecine tanık oldum. Hatta 2-3 yıl sonra telegrama da ilk geçenlerdeniz arkadaş çevresi olarak. sene 2013 falan.

Gezide artık normal bir şeymiş gibi kullanıyorduk. Ama yoğunluktan mıdır sabotelerden midir bilmiyorum internette sıkıntılar oluyordu bağlanamıyorduk. O yüzden herkes konum ve wifi bilgisi paylaşıyordu.

Hey gidi günler.
0
ananiyimioguz
(22.03.24)
Whatsapp ilk sürümünü Şubat 2009'da yayınladı. en.wikipedia.org

Ben ilk kez 2010'da kullandığımı hatırlıyorum, eski yani bayağı.
0
vampir akrep
(22.03.24)
(8)

Her şey neden bu kadar zor

p133mmx
Oku dediler okuduk. Çalış dediler çalıştık. Yıllarımızı verdik. Hala geçim derdi, gelecek kaygısı bitmiyor. Yatacak bir ev, binecek bir binek sahibi olmak bile neden bu kadar zor? Karın tokluğuna yaşar olduk. İnsanca bir gelirle emeklilik hayal oldu. Köleden farkımız kalmadı. Ne olacak böyle?
Oku dediler okuduk. Çalış dediler çalıştık. Yıllarımızı verdik. Hala geçim derdi, gelecek kaygısı bitmiyor. Yatacak bir ev, binecek bir binek sahibi olmak bile neden bu kadar zor? Karın tokluğuna yaşar olduk. İnsanca bir gelirle emeklilik hayal oldu. Köleden farkımız kalmadı. Ne olacak böyle?
0
p133mmx
(21.03.24)
dunya refah patlamasi yasarken herkes sosyalizm diyenlere gulup kendi kupunu dolduruyordu. musluk akmayi birakinca, ki birakti, insanlar gercegin farkina varacak.

su dunyada milyon dolarlari olan az sayida insan varken fukaralarin bolluguna ragmen harekete gecememesi trajikomik. 20 evi olan insan evini kiraya veriyor, evi olmayan para da biriktiremiyor.

1789'de fransa'da yasanan ve siyasi erki ailelerden alip halka veren devrimin bir benzeri gerekiyor. ekonomik erkin de ailelerden ve kan bagindan alinip bireylere merit esasindan dagitilmasi gerekiyor. bu da gulucuklerle olmayacak. ama para = erk oldugu icin devletler hep zenginleri koruyacak. yani calismaya devam.
0
antikadimag
(21.03.24)
Bence bizde talep yok sadece yakınma var. Ekonomi hiç iyi olmadı, iyi olduğunu sandığımız dönemlerde kapitalist örgütlerin ileri karakolu olup jandarmalığını yaptığımız için gelen kontrollü sıcak paraya tav olduk, sesimiz çıkmadı.

Bence biz toplum olarak kötüyüz. Refah olan ülkelerin zulme karşı gösterdiği tepkiye bakıyorum bizden kat kat fazla.

Irak, Suriye, Libya savaşları zamanında gelen ucuz doları çok güzel yedik. Şimdi hem batı hem doğu komşularla kavgalıyız. Bunun sonuçları uzun sürecek.
0
hebanon
(21.03.24)
Hebanon +1 bizim kaderimiz bu Malesef tebaa toplumların trajedisi hep böyle olmuştur. Cem tokerin de ısrarla dediği kapıkule ipsala…
0
olaylar olaylar
(21.03.24)
Türk toplumu dramatizasyonu, şikayet etmeyi seviyor çözüm söylüyorsun yapmıyor sonra aynı şekilde kısır döngü olarak ağlamayı seviyor. Bir seyleri değiştirmek bireyin elinde ama herkes armut pis ağzıma düş istiyor
0
doharkoman
(21.03.24)
Okumak türkiye'de çok abartıldı. Hayat zor falan değil. Para kazanmanın yolunu okumak ve masabaşı iş olarak görüyorsan hayat gerçekten zor. Sapasağlam insanlar bu yüzden çürüyüp gidiyor.

Sen tam memur kafasını yazmışsın. Bu beyazyaka, memur, odacı tayfa ancak öyle yaşar. Rahatın bedeli bu
0
ferenc
(22.03.24)
bizim nesli yanlış yetiştirdiler. "şimdi oku sonra rahat edersin", "şimdi biraz dişini sık sonra rahat edersin" dediler dünya b.ka battı. Bizden önceki nesil harbiden bunları yaparak rahat etmiş sayılır. Ailelerimiz vizyonsuz bunu kabul etmek lazım. Bu şey gibi, şimdi yazılımcılar çok para kazanıyor diye şu an bi çocuğu o işe yönlendirsen, 10 yıla yapay zeka ile bu iş boşa çıkarsa senin çocuğun da "eee ailemin dediğini yaptım bi halt olmadı" diyecek.
0
nhk ni youkosu
(22.03.24)
Öncelikle zorluk ve kolaylık kavramları görecelidir, örneğin asgari ücrete çalışan bir ücretli için hayat ve geçinmek zor iken, ucuz iş gücünden faydalanarak karını maximize eden, harcadığı her kuruşu vergiden düşen bir işveren için, hayatın zor olduğunu aksine, ucuzlayan işgücü maliyetinden dolayı hayatından fazlaca memnun da olabilir.

Verdiğim örnekte , kişiler aynı ülke içinde yaşıyor, ancak bulundukları tarafdan dolayı memnuniyetleri tamamen farklı.

Esasen türk toplumu olarak şikayet etmeyi seviyoruz. Bu demek değil ki her şeyi iyi gidiyor, ancak beyin şikayet modunda iken ister istemez potansiyel fırsatları görmezden geliyor, negatifize oluyor.

Bir şeyler değişmiyorsa, veya değiştiremiyorsak kendimizi değiştirmekten başka bir çare yok.

Bu konuda kendimizi ne kadar değiştiriyoruz, kutunun dışında düşünüyor muyuz diğer insanlardan pozitif olarak
ayrışmak için ne yapıyoruz, yoksa sadece bir başka insanın ortalamasımıyız. Konfor alanındamıyız, ne kadar risk alıyoruz. Birey olarak bunların hepsi tek tek sorgulanması gerekiyor.

Ayrıca şunu belirtmekte fayda var, eğitim sistemimiz genel olarak, maalesef kişileri farklılaştıran, farklı sesleri benimseyen bir sistem olmadı. Hal böyle olunca, ezberci, kolaycı, garantici bir kafa yapısı ile mezun olan kitleler , adeta aynı kalıptan çıkmış gibi tek tip düşünen insanlar meydana geldi.

Sözün özü, tek çözüm, eğitim sisteminin verdiği ezberci kafa yapısını kırmak için, her şeyi ama her şeyi yeniden sorgulamak , ne yapıyoruz, neden yapıyoruz. Başkalarından farklı ne yapıyoruz, elimizde ne yoka mı odaklandık, yoksa
elimizde ne var, bunlarla ne yapabilirizi mi düşünüyoruz. Bunların hepsi önemli konular.

Ayrıca hiç bir şey yapamıyoruz diyelim, hayatımızı değiştirmek için konfor alınandan çıkmaya ne kadar razıyız.
risk alıyor muyuz. Hayatımızı değiştirmek için gerekirse ülke değiştirebilir miyiz.

Hayatımızı kurgularken, ne olursa olsun bir sisteme, ülkeye, insana, gruba vb. mı güveniyoruz, yoksa tüm riskleri
düşünerek, alternatif planları mı yapıyoruz.

Tekraren ,çare her şeyden önce tüm hayatımızı ve bildiğimiz her şeyi yeniden sorgulamak, sonrada her şeyden önce kendimizi değiştirmek ve kaderci anlayıştan kesinlikle uzak durmak.
0
Rao
(22.03.24)
ulke son 10 yilda cok geriye gitti haklisiniz. ama sihirli degnek de yok. bu durumu siz degistireceksiniz. zengin olan gene oluyor.
0
buenosdias
(22.03.24)
(5)

Belediye başkanı olsanız neyi farklı yapardınız?

michael_knight
Şu anda bir ilçenin belediye başkanı olsanız ve bir sonraki seçimde kaybetmekten korkmasanız neler yapardınız?
Şu anda bir ilçenin belediye başkanı olsanız ve bir sonraki seçimde kaybetmekten korkmasanız neler yapardınız?
0
michael_knight
(04.03.24)
enerji tasarrufunu anlıyorum ama led tabelaların bir sınırı olmalı, birden fazla çok parlak led tabelayı indiririm
0
grimavi
(04.03.24)
Üniversite öğrencilerini görevlendirip kapı kapı dolaştırırım, çocuklara ek gelir olur. herkesin derdini tek tek sorarım, sokaktaki tamir edilmeyen yoldan, dükkanın önünü usulsüz kapatan esnafa, normalde fazla kaza olan kavşağa, sahipsiz ve tehlikeli sokak hayvanlarına kadar dertleri tek tek kayıt altına alırım. Bunun için de bir uygulama yaptırıp her probleme bir kayıt açtırırım, fotoğraflı, konumlu, isteyene sorun çözüldüğünde geri bildirim vermek için iletişim bilgilerini de alırım. Şikayetleri düzgün bir şekilde kategorilere ayırıp istatistik çıkarırım. Önem sırasına ve maliyetine göre tek tek çözmeye başlarım.

İlerleyen zamanlarda bu uygulamayı yerel cimer gibi çalışacak şekilde halka açarım.

Kopirayt kimlanbu başgan.
0
kimlanbu
(04.03.24)
Çok yoğun olarak araba kullanan biri olarak söylüyorum. Şehri yayalar için dizayn eder, kalan alanı kaldığı kadarıyla arabalara bırakır, bakın başınızın çaresine derdim.

Yol kenarlarına araç parkını yasaklardım.

Metro hattını seyrekte olsa sabaha kadar çalıştırırdım.

Nostaljik otobüs ve tranvay dışında toplu ulaşımda sadece metroyu kullanırdım.

Yemez içmez, şehri Moskova'daki örneğe uygun, metro hattıyla donatırdım.

Şehir planını yeni baştan yapar, cadde, sokak ve kaldırımları cetvelle çizer, bir standart getirirdim.

İmar planında her daireye, iki araç park yeri, yeteri kadar yeşil alan ve ağaç şartı getirirdim.

Her mahalleye, Okul, Aile sağlığı merkezi, spor kompleksi, kültürel faaliyet kompleksi standardı koyardım.

Akla gelebilecek her konuda kurslar açardım.

Güzellikten, paten yarışına, balkon tanziminden, kek pişirmeye kadar her konuda her yıl yarışmalar düzenlerdim.

Tüm semt pazarlarını kapatır, hepsini sabit manava dönüştürürdüm.

Herkesin evindeki kullanmadığı eşyayı getirip satacağı pazarlar oluşturur, teşvik eder ve çok sıkı denetlerdim.
0
Mirket
(04.03.24)
Belediye meclisinden sivasiz veya boyasiz bina, cephe, duvar sahiplerine ceza kesmek icin bir karar cikartirim ve ihtardan sonra belli surede yapmayan mulk sahiplerinin mulklerini belediyeye sivatip boyatir, maliyetini ve bir miktar cezayi mulk sahibinden tahsil ederim.

Yetkim var mi bilmiyorum ama varsa sehrin en saygin mimarini sehir bas mimari olarak gorevlendirir, ger projenin ve tabelanin bile onun ve ekibinin onayindan gecmesini zorunlu tutarim, boylece sokaklar caddelerin belli bir butunlukte olmasini saglarim.

Tum sehri gercekten engelli dostu hale getiririm, her sene engelliler gununde tum ekibimle beraber tekerlekli sandalyeyle tum gun dolasir teftis ederim.

Yogun semtlerde bir binayi istimlak edip katli otopark yaparim ve oraya 1km mesafede sokaga parki komple yasaklarim.

Kanunlara tam ve esksiksiz uyulmasini saglarim, tekrar secilmek umurumda olmaz, kaldirim ve sokak isgaline filan asla izin vermem.
0
kartonpiyer
(04.03.24)
Rögar kapaklarını asfalt seviyesine getiririm.

Kasisleri standart hale getiririm.
0
hebanon
(05.03.24)
(3)

Armuttaki şoför ilanları

jepa
Bunlar yasal mı? Yani kendi aracımla özel şoförlük yapıyorum diye ilan verenlerden bahsediyorum. Bir fiyat alsak ve kabul etsek,taksiciler ikimizi de dövebilir mi:) ya da bir ceza vs.
Bunlar yasal mı? Yani kendi aracımla özel şoförlük yapıyorum diye ilan verenlerden bahsediyorum. Bir fiyat alsak ve kabul etsek,taksiciler ikimizi de dövebilir mi:) ya da bir ceza vs.
0
jepa
(25.02.24)
Yurt dışından iş için gelen yabancı misafirim var.Ben mal tedarik ediyorum, ürünleri bakmaya benim araçla gidiyoruz.

Dört kez trafik polisi çevirdi. Seni arabadan çıkarıp uzaklaştırıyor ve 3-4 kişi arabadaki adama adeta çullanıyorlar.o kim, gaç para verecen ona, niye götürüyo diye soruyorlar. adam Türkçe bilmiyor anlamıyo diye aynı soruyu bağırarak soruyor..

Bana geldi İfadeler aynen şu;
Bunu nerden tanıyon
Babayın hayrına mı gotürüyon
Senin bu işten kazancın ne onu söyle
Nerde galıyo bu nerde onu söyle
Ara bahim onu

Rezil oldum her seferinde.korsan taksi arıyolarmış.

2 yıllık WhatsApp geçmişimi gösterdim hala da soru soruyor.
En son bıraktı giderken arabaya seğirtti "emniyet kemeri tahılı değildi ceza yazacam " dedi. Yazdırmadım takılıydı çünkü inerken zarf atıyor.

Hasılı kelam her an her şey olabilir. Herkes kafasına göre takılıyor.
0
hebanon
(25.02.24)
Yukarıdaki yazara +1

Arkadaşımla arabadayım polis beni indirip uzaklaştırdı. Arkadaşım hakkında sorular sordu, adı ne ne iş yapıyo falan gibi.
0
substituent
(25.02.24)
Herkes kafasına göre takılmıyor kural bellidir. Armut bir ilan sitesidir sizin işinize karışmaz belgeniz, izniniz olup olmadığı sizi ilgilendirir izinsiz, belgesiz taşımacılık yapmak yasal değil suçtur. Ayrıca olası ölümlü veya yaralanmalı kaza durumunda ticari sigortanız olmadığı için işin içinden çıkamazsınız.
0
doharkoman
(26.02.24)
(6)

hacizle maaşın en fazla ne kadarı kesilir?

being nothing
merhabalar. özel bir bankadan parça parça 3 kredi çekmiştim. kredileri ödemezsem her biri için ayrı ayrı hacizlik olacağım heralde.maaş hesabım ile kredi çektiğim hesap aynı bankada. kredi ödemem aylık maaşımın dörtte üçü kadar. bu kredileri ödemezsem maaşımın en fazla ne kadarı kesilir.
merhabalar. özel bir bankadan parça parça 3 kredi çekmiştim. kredileri ödemezsem her biri için ayrı ayrı hacizlik olacağım heralde.maaş hesabım ile kredi çektiğim hesap aynı bankada. kredi ödemem aylık maaşımın dörtte üçü kadar. bu kredileri ödemezsem maaşımın en fazla ne kadarı kesilir.
0
being nothing
(09.02.24)
1/4
0
sormayın bana sen o musun diye
(10.02.24)
1/4 ancak daha fazlasına muvafakat verebilirsiniz . Yalnız taahhüt imzalarsanız cezai sorumluluk var dikkat edin.
0
ercu cozer
(10.02.24)
maaş hesabınız kredi çektiğiniz bankada olsa bile banka bu hesabınıza haciz koyamaz. icraya verir, işyerinize haciz kararı gönderilir ve iş yeri her ay maaşınızın 1/4'ünü icra dairesine, kalanını maaş hesabınıza yatırır. banka bunun haricinde maaş hesabınızdan tahsilat yapamaz.
0
mustafakesekci
(10.02.24)
3 kredi için ayrı ayrı 3 icra takibi açılırsa kesinti sırayla yapılır. Yani 3 ayrı dosyadan 1/4 oranında ayrı ayrı kesilmez. Ama sen hukuk bürosu ile anlaşıp daha fazla ödeme yapabilirsin tabi ki borcun daha erken bitsin daha az faiz işlesin istiyorsan.
0
turuncu tonlarda
(10.02.24)
eve haciz yapılmadan hukuk bürosuyla anlaşma yoluna gidilebilir mi. yoksa kesin hacze geliyorlar mı
0
🌸being nothing
(10.02.24)
Sırayla 1/4 ve eve haciz gelmez. Hiç anlaşmasan bile eve gelmeleri çok çok düşük bir ihtimal.
0
hebanon
(10.02.24)
(11)

Taksici abinin katili

metal69
Dünden beri keyfim yok, sanki dayım amcam vefat etmiş gibi üzgünüm. şunu soracağım, güzel kalpli taksici abimizi öldüren zanlı içeride yani cezaevinde nasıl bir muameleye maruz kalır, 3-4 sene yatıp çıkar mı? içimizi ciddi manada soğutacak yorumlarınız var mıdır? Mesela bizim bir infaz koruma memuru
Dünden beri keyfim yok, sanki dayım amcam vefat etmiş gibi üzgünüm. şunu soracağım, güzel kalpli taksici abimizi öldüren zanlı içeride yani cezaevinde nasıl bir muameleye maruz kalır, 3-4 sene yatıp çıkar mı? içimizi ciddi manada soğutacak yorumlarınız var mıdır?

Mesela bizim bir infaz koruma memuru arkadaş diyor ki "sizin düşündüğünüz gibi olmuyor o işler, içeride kılına zarar veremezsiniz verdiğiniz vakit soruşturma açılıyor" diyor.

tam olarak ne oluyor, yaptığı yanına kâr kalmıyordur herhalde.
0
metal69
(02.02.24)
İçeride sakin durursa suça bulamazsa 5 yıl sonra salarlar
0
limonlu eksi
(02.02.24)
twitter.com

Yalnız bu olayda gasp da var gibi. Bu durumda ceza epey bir ağırlaşıyor diye biliyorum.

Ayrıca nitelikli hal durumu da var.

Not: Tivit başka bir konuyla ilgili de kasten adam öldürme durumunda alınan cezayı açıkladığı için örnek verdim.
0
Mirket
(02.02.24)
Olayda görebildiğim kadarıyla işlenen suçlar şöyle:

1. Tasarlayarak kasten öldürme (Arabaya biner binmez şoförün arkasına kayarak ilerlemesi ve böylece silahın görünme riskini çok düşürmesi ile cinayetten sonra söylediği sözler tasarlamanın olduğuna delalet ediyor.) Cezası ağırlaştırılmış müebbet. Yatarı 30 yıl.

2. Silahlı, gece vakti ve kendini tanınmayacak hale sokmak suretiyle yağma suçu. Cezası 10 ile 15 yıl arası. Olayın yarattığı infial ve şüphelinin tavırları dikkate alınınca cezanın üst sınırdan verilmesi olası. Alt sınırdan verildi diyelim, yatarı 5 yıl.

3. Ruhsatsız silah bulundurma. Cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası. Alt sınırdan verilirse yatarı olmayabilir, emin değilim.

Temiz 35 yıl yatarı var, o da iyi halinin görülmesi durumunda. Yağma ve ruhsatsız silah bulundurma suçlarından ceza üst sınırdan verilirse (ki bence verilir) yatarı daha da artacaktır. Yaptığı yanına kar kalır mı? Bu cezaları çekerse bence yanına kalmış denemez (Gönül ister ki ömrünün sonuna kadar kalsın cezaevinde, onu tartışmıyorum). Kaldı ki böyle bir sosyopatın cezaevinde iyi halinin görülmesi de oldukça zor olacağından cezası daha da uzayabilecektir kolayca.
0
10551037
(03.02.24)
en az 20 sene. önceki infazlarıyla beraber kervana takarlar diye düşünüyorum. tabi içerde bir şey olmazsa
0
paintov
(03.02.24)
İnfial yaratan olaylarda süreç genelde beklendiği şekilde ilerlemeyebiliyor,özgecan arslanın katilinden sabancilarin katiline kadar gecmiste pek çok örneği var.
0
essoist
(03.02.24)
cezaevinde nasıl bir muameleye maruz kalacağı çok değişken.

yatarı çok olur. suçları çok sabit, çok yatar.

tek sıkıntı af gibi bir şey olabilmesi.
0
benarrivo
(03.02.24)
gasp var.
tasarlayarak adam öldürme var.
kafanız mı güzel nereye 3-5 sene yatıyor?

ağırlaştırılmış müebbete çarpılır her iki suçtan dolayı.
bundan sonra kalan hayatını içeride geçirir.

en az ama en az 20 yıl içeride.
0
OgutucuRecep
(03.02.24)
cevap veren arkadaşlara katılmıyorum. 2023 kasım ayında gasptan 35 yıl yemiş birinin 7 yıl sonra açık cezaevine alındığını öğrendim. Oradan da sanırım 1 yıla salıveriliyormuş. Bu yeni yapılan bir düzenleme ile olmuş. Böyle düzenlemelerin de sık sık yapıldığı düşünülürse pkklı gaspçı bu katil bir başka masumun canını almak üzere 5-6 yıla çıkabilir.
0
eisberg
(03.02.24)
Süreç şöyle oluyor. Bunu sahipsiz gibi sokağa salan ailesi var ya heh işte onlar İçin şimdi bu katil altın varaklı hint kumaşı oldu.

Ailesi ne var ne yok ortaya koyup her tanıdığı arayacak en iyi avukatları tutacaklar.

Olayı neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama olarak değiştirmeye çalışıp, yağma suçunu da "ambulansı aramak için telefonu almış" şeklinde savunacaklar.

Dava uzun sürerse unutacağız. Benim tahminim yıllarca yatmayacak.

Normal insana benzemeyen at hırsızı tipli iki keko tarafından kapalı yere sürüklenip tutuldum param gasp edildi. Rapor aldım ve Sıcağı sıcağına yakalandılar ve paraya polis tutanakla el koydu.

1 gün sonra bunlar nezaretteyken belediye başkanı babamı aradı. Şikayetten vazgeçme ricası için. Arkadan onlarca yalancı şahit yıllar süren dava süreci ve resmen beraat ettiler.
0
hebanon
(03.02.24)
Sanık Delil Aysal,

Kasten öldürme için ağırlaştırılmış müebbet,
Yağma için 14 yıl 10 ay (üst sınırı 15 yıl)
Ruhsatsız silah bulundurma için 2 yıl 10 ay (üst sınırı 3 yıl)

Ceza aldı.

Yukarıdaki mesajımda böyle cezalar alacağını söylemiştim. 4 aylık bir sapma olmuş sadece. O kadar olur.

www.aydinlik.com.tr
0
10551037
(08.03.24)
@10551037

Seni isabetli bilgilendirme için
Türk yargısını da hızı ve kamu vicdanını rahatlatması nedeniyle tebrik ediyoruz.
0
Mirket
(08.03.24)
(10)

bir miras kavgası sorusu, sizce kim haklı?

fakat
x kişisi emlakçılık yapıyor. miras kalan teyzenin bankada 450.000 tlsi de var.bu üçe bölünecek, mirasçılardan biri çok uğraşıldığı için kendi payını x'e veriyor. (150.000 tl)emlakçı x, satış işleminden 160.000 tl yasal komisyon alabiliyor, intikal işlemleri masrafı 20.000 tl tutuyor. bir de tabi eml
x kişisi emlakçılık yapıyor.

miras kalan teyzenin bankada 450.000 tlsi de var.

bu üçe bölünecek, mirasçılardan biri çok uğraşıldığı için kendi payını x'e veriyor. (150.000 tl)

emlakçı x, satış işleminden 160.000 tl yasal komisyon alabiliyor, intikal işlemleri masrafı 20.000 tl tutuyor. bir de tabi emlakçının intikal için alacağı komisyon var. 330.000 i 340.000 olarak düşünelim en az.

miras bırakan rahmetli teyzenin bankada bıraktığından 100.000 kusur kaldı. emlakçı bu parayı, teyzenin 26 sene imam nikahlı yaşadığı adama veriyor, teyze çocukluktan beri kördür ve her ihtiyacını bu adam karşılamıştır, üstelik mirasçılardan en sivri olana söylenmiş ve tamam alınmış sözlü olarak diğerleri de şahit.

mirasçılar emlakçıyı basıp 450.000 tlmizi çaldın diyorlar, üç gün süre deyip tehdit ediyorlar. olay mahkemelik oluyor.

olayı derinlemesine bildiğim için emlakçının yüzde yüz haklı olduğunu söyleyebilirim. ama siz okuduğunuzda kulağa nasıl geliyor? hak ettiği parayı önceden alması, çünkü zaten para vermemek için bunları yapıyorlar, büyük bir kusur mu? 26 yıllık hayat arkadaşına hiç para kalmamalı mı? bu davadan ne çıkar?

yorumlarınızı bekliyorum.
0
fakat
(29.01.24)
Hiçbir şey anlamadım.

450.000TL ve üç pay var. Mirasçılardan birisi kendi payını X'e vermiş. Nedenini anlamadım ama tamam diyelim.

Meblağ nasıl bir anda 330.000 340.000 oldu? Neden geriye 100.000 kaldı?

Emlakçı -alakasız bir şekilde- bir pay aldığı yetmezmiş gibi kalan parayı nasıl oluyor da başka bir insana verebiliyor? Ne hakkı var?

Anlattıklarınız karman çorman ama anlayabildiğim kadarıyla mirasçılar haklı.
0
pispinti
(29.01.24)
bizim vicdani olarak ne düşündüğümüzün zerre önemi yok. hukuken olması gereken dışında bir işlem yapıldıysa mirasçılar her türlü arıza çıkarabilir.
0
orpheus
(29.01.24)
Anladığım kadarıyla emlakçının aldıkları;

150 bin TL uğraşma ücreti
160 bin TL satıştan komisyon
20 bin TL intikal işl. masrafı

Toplam ;330 bin. Yazar bu rakamı 340 bine yuvarlamış.

Emlakçı bu hakettiğini düşündüğü paraları her nasılsa ulaştığı rahmetlinin banka hesabındaki 450 bin TL'den kesmiş.

Burada da 110 bin kalır ama yazar ve emlakçı 10 bin TL yi de yuvarlamışlar ve 100 bin TL kalmış geriye.

O nerede? derseniz onu da yine emlakçı götürüp imam nikahlı eşe vermiş.

x kişi aynı zamanda hukuk mahkemesi hakimi ve emlakçılığı ek iş olarak yapıyorsa sorun yok.

Diğer türlü mirasçılar haklı çıkar.
0
hebanon
(29.01.24)
bir insan nasıl hiçbir şey anlamaz, ben de bunu anlamadım? 150.000 payını verdi, çeşitli nedenleri var ama uzamasın diye yazmıyorum, kaldı ki verdi yani, neden bu sorgulanıyor :
satış işleminden 160.000 komisyon yazmışım bu da yasal oran üzerinden, 150.000+160.000 esşittir 310.000, bütün masraflar emlakçı tarafından karşılanmış bunu da dahil ettiniz mi 110.000 civarı kalıyor. bunu da net bir şekilde yazdım. ama demek ki anlaşılmıyor, biraz daha netleştireceğim o zaman. ne hakla demişsiniz, o zaman şunu da belirteyim mi, emlakçıya parayı çekme kullanma yetkisi de yazılı olarak verilmiş durumda. emlakçı da kendi haklarını düştükten sonra hareket ediyor.

aslında anlaşmaya, başta konuşulanlara aykırı işlem yok. emlakçı komisyonunu alıyor, mirasçılarla anlaştıkları şekilde hayat arkadaşına da kalan para veriliyor. daha sonra, bu komisyonu vermek istemedikleri için, emlakçıya çeşitli tehditler ve hakaretler ediliyor. yani cuma alınacak para, pazartesi alındığı için paramızı çaldın diyorlar, halbuki zaten o meblağ yasal olarak verilmesi gereken, sonuçta bedava çalışmıyor.

soruyu aslında vicdani kanaatleriniz için değil, olayı anlattığımda nerelere takıldığınızı görmek için sormuştum. teşekkür ederim. eğer herkes benzer yerlere cevap arıyorsa onları demek ki açmak gerekecek.
0
🌸fakat
(29.01.24)
@hebanon aslında hüpletme değil, tekrar okursanız dosyanın masrafları var onlar 20.000 tl tutuyor, yani bunu mirasçılar yapsaydı verecekleri para bu. ama emlakçı satış işlemleri yanı sıra intikal işlemleri de yapıyor. dolayısıyla ayrı bir kalem olarak bu işlemler için de komisyon alıyor. çünkü bu yasal olarak yine hakkı. işlemlerden önce herhangi bir itiraz da yok. itiraz işlemlerden sonra, tüm işler halledildikten sonra gerçekleşiyor. 110 bini de ben yazarken 100.000 küsur olarak yazdım, yoksa 110.000 evet, bu emlakçının değil benim yuvarlamam, ona rağmen karman çorman diyen çıkmış
0
🌸fakat
(29.01.24)
Soru net değil, emlakçının hesabı da net değil, paraya nasıl erişmiş o da meçhul.

İmam nikahlı kişinin mirasta payı olmaz. Emlakçı net bir şekilde milletin işine burnunu sokmuş. Hakim misin kadı mısın sana ne al paranı çekil git
0
dre mithatoğlu
(30.01.24)
emlakçı arkadaş en iyi ihtimalle 110.000TL'ye çökmüş. Daha fazlasına da çökmüş mü tam olarak anlayamadım çünkü sanırım bilmediğim bir usul var bu anlatılanlarda. 450.000TL'lik miras işlemleri nasıl totalde 330.000TL tutuyor onu da anlamadım. Soruyu soran arkadaş buna cevap verecektir muhtemelen bir şekilde, ancak 110.000TL için dava açılırsa emlakçı arkadaş büyük sıkıntıda, haberiniz olsun.

edit: 3 defa daha okudum ve olayı çözdüm;
rahmetli ninemiz kör olduğu için bu emlakçı muhtemelen teyzenin her türlü işini yapan mahallenin esnafı. bu durum paraya nasıl erişip hakimlik yapabildiğini aydınlatıyor. para ise şöyle dağılmış, mirasçılardan birisi gönlünden kopup 150.000TL hakkını hediye etmiş. 20.000TL intikal ücreti devlete gitmiş. 20.000TL'de bu işlerin takibi için komisyon olarak emlakçıya gitmiş, bir de ne olduğu belirtilmemiş bir satışın emlakçı komisyonu var 160.000TL kadar. Bunların tamamını toplayınca, emlakçının cebe giren rakam 330.000TL ediyor, 20.000TL vergi olarak ödenmiş. Geriye hesapta 100.000TL net para kalmış, emlakçı/hakim bey de konuyu karara bağlayıp, bu paranın imam nikahlı eşin hakkı olduğunu söyleyip direkt havale geçmiş imam nikahlı eşin hesaba asdasdasdasd. Müthiş olay.

Bir sorar mısınız emlakçı x kişisine, herkesin hakkını teslim edip, işleri yasalara uygun şekilde yapıp, verdiği hizmet karşılığında hak ettiği 180.000TL alacağı neden mirasçılardan fatura karşılığı almamış? Yasadışı erişiminiz olan bir parayı kendi kendinize havale mi etmiş gerçekten? Bu durumda 450.000TL'ye çökmüş oluyor bu emlakçı bey. Yasalar karşısında iyi şanslar diliyorum, ihtiyacı olacak...
0
kent sakini
(30.01.24)
Okurken gerçeklik algım sarsıldı ve bir an emlakçı = savcı mıydı diye kendimi sorguladım. Emlakçı hangi hakla mirası paylaştırıp milletin parasını ona buna hibe ediyor anlayamadım. Emlakçı komisyonunu alıp çekilmeliydi. Sonrası onun işi değil.
0
ruhen hastayim ben
(30.01.24)
Konuyu acan kisi olarak kizmayin ama bir konu bu kadar karisik anlatilirdi.Ben duyuruda yazan kisilerin anlama sorunu oldugunu dusunmuyorum.Birden cok kisi de bunu belirtmis zaten.
0
turkuaz
(30.01.24)
arkadaşlar ne kızması, sadece anlaşılmaması garip geliyor :) ama ben bildiğim için mi kolay anlıyorum bilemedim. tekrar okudum bana açık geliyor. miras 450.000 tl değil. diğerlerinin yanı sıra bankada para ver. emlakçıya tam yetki verilmiş yasal olarak. parayı çekebiliyor falan. her işlemi yap diye verilmiş. bütün işlemler halledilince de hırsızlıkla suçlamışlar. 330 bin zaten en az alacak oluyor emlakçının. sadece imam nıkahlı kişiye para vermesi sıkıntı. ama onu da sormuş, kabul etmiş mirasçılar. hahahaha çok iyi ya
0
🌸fakat
(30.01.24)
(5)

Kış lastiksiz izmir-istanbul otoyolu

tchuck
4 mevsim lastik var aarabada yalnızca. yarın sabah yola çıksam sıkıntı yaşatır mı şuan yollar? yoksa hiç yola çıkmayacağım, uçak falan düşüneceğim.
4 mevsim lastik var aarabada yalnızca. yarın sabah yola çıksam sıkıntı yaşatır mı şuan yollar? yoksa hiç yola çıkmayacağım, uçak falan düşüneceğim.
0
tchuck
(29.01.24)
Şu an manisa taraflarındayım. Bir tek balıkesir girişinde 0 dereceye düştü donma uyarısı verdi o kadar. Otoyol temiz oluyor, 4 mevsim lastik rahat rahat yeter.
0
denizgonen
(29.01.24)
Gizli buzlanma olabilir yer yer, arabaya guvenip cok hizli gitmeyin, yavas yavas gidilir.
0
brkylmz
(29.01.24)
Geçen hafta gece -7 derecede Ankara'ya gittim. 110'u geçmedim rahatça gidip geldim.
Arabada eski 4 mevsim lastikler var. Emniyet şeridine ,yol kenarına yakın yerlere dikkat ederseniz sorun olmaz.
0
hebanon
(29.01.24)
Abi ani durman gerekirse vs. frenleme performansı düşer, köprü/viyadük gibi yerlerde de gizli buzlanma sonucu kayabilir aracın usul usul gidilir.

Bugün İstanbul'da kar var yer yer ama yarın hava biraz daha iyi bugünden.

Lastiklerin çok eski değilse gelinir bence.
0
chicha_v2
(29.01.24)
yarın sabah erken saatte çıkmazdım ben olsam. balıkesir savaştepe civarı sıkıntı olursa olur. meteoroloji tahminlerine göre sıkıntı gözükmüyor.
0
surprise
(29.01.24)
(1)

istanbul'da toplu şapka almak

patronaj1
selamlar. şu yazlık, yarısı fileli falan şapkalardan almak istesem tahtakalede falan dolaşmaktan başka önereceğiniz bir yer falan olur mu? koliyle alınacak.
selamlar. şu yazlık, yarısı fileli falan şapkalardan almak istesem tahtakalede falan dolaşmaktan başka önereceğiniz bir yer falan olur mu? koliyle alınacak.
0
patronaj1
(28.01.24)
Tam da tarif ettiğiniz şapkaları satan yerler Güngören -merter'de çok var.
0
hebanon
(29.01.24)
(1)

istanbul ici kurye onerisi

martini girl
hangi site guvenilirdir?
hangi site guvenilirdir?
0
martini girl
(18.01.24)
Mrjet
0
hebanon
(19.01.24)
(2)

Değerli muhasebeci arkadaşlarım, Trendyol gibi yerlerde satış yapma hk.

biz siz onlar bensiz daha mutlular
Birkaç sorum olacaktı. Evimden, fazla teferruatı olmayan ürünler satmak istiyorum. Ama izlemem gereken adımlar hakkında nasıl bir yol haritası çizmem lazım.İnternette çok fazla karmaşık bilgiler var. İzlemem gereken yolları anlatabilir misiniz? Ya da şunu da diyebilirsiniz, bir muhasebeci ile anlaş,
Birkaç sorum olacaktı.

Evimden, fazla teferruatı olmayan ürünler satmak istiyorum. Ama izlemem gereken adımlar hakkında nasıl bir yol haritası çizmem lazım.

İnternette çok fazla karmaşık bilgiler var. İzlemem gereken yolları anlatabilir misiniz? Ya da şunu da diyebilirsiniz, bir muhasebeci ile anlaş, sana yardımcı olsun. Ne yapayım ilk aşamada? Bir de masrafım yaklaşık olarak ne olur? vergi levhası, şahıs şirketi kurma, ticaret sicil gazetesi ilanı, noterler, muhasebecinin talep edeceği ücret, vs?
0
biz siz onlar bensiz daha mutlular
(15.01.24)
çok iyi bir iş planınız yok ise, özellikle mevcut daralan ekonomik süreç içerisinde vergi kaydı yapıp, birilerini elini cebinize uzatmasına bence hiç gerek yok.

Öncelikle esnaf muafiyet belgesini araştırın, şartlara bu belge ile satış yapmaya başlayabilirsiniz.

Sonrasında gerekirse şahıs işletmesi kuracaksınız, bunun içinse her ay muhasebeci ücreti, satış olmasada aylık vergiler, vb. bir çok masraf olacak.
0
Rao
(15.01.24)
Şahıs firmam var şu anda bir iş yapmıyorum. Muhasebe dahil her ay 1600 TL sabit gideri var. Bunlar stopaj, muhasebe, e fatura sabit ücreti dahil.
0
hebanon
(15.01.24)
(1)

E-Devlet üzerinden açılan şahıs şirketi için belge gerekir mi?

dalessandro
E-ticaret'te fatura kesebilmek için interaktif vergi dairesinden bir şahıs şirketi açma talebinde bulundum. Normalde vergi dairesinden yapılan başvurularda imza beyannamesi, şirket adresi için tapu fotokopisi, nüfus cüzdanı fotokopisi ve vesikalık istiyorlar. Online yapılan başvurularda herhangi bir
E-ticaret'te fatura kesebilmek için interaktif vergi dairesinden bir şahıs şirketi açma talebinde bulundum. Normalde vergi dairesinden yapılan başvurularda imza beyannamesi, şirket adresi için tapu fotokopisi, nüfus cüzdanı fotokopisi ve vesikalık istiyorlar. Online yapılan başvurularda herhangi bir belge vermek gerekir mi?
0
dalessandro
(24.12.23)
Benden herhangi belge istemediler. Bir süre sonra vergi levhası oluştu indirdim.
0
hebanon
(24.12.23)
(7)

İstanbul'u kuzeye taşımak

kiriko
Arkadaşlar İstanbuldaki bu çarpık kentleşme nasıl önlenebilir ve nasıl bir plan yapılabilirdi sizce?Bu trafik nasıl önlenebilirdi.Mesela kuzey yönünde genişleesi sağlanamaz mıydı sizce? Böylelikle daha ferah geniş trafiksiz alanlar olmaz mıydı?
Arkadaşlar İstanbuldaki bu çarpık kentleşme nasıl önlenebilir ve nasıl bir plan yapılabilirdi sizce?Bu trafik nasıl önlenebilirdi.Mesela kuzey yönünde genişleesi sağlanamaz mıydı sizce? Böylelikle daha ferah geniş trafiksiz alanlar olmaz mıydı?
0
kiriko
(13.12.23)
İstanbul'un ciğerleri Kuzey ormanlarından ne kaldıysa gitsin, ne gerek var ki oksijene diyorsan taşınır tabii.

Örneğin tekstili Anadolu'da bir şehre taşıyacak her tür tedbiri almak iyi bir yöntem olabilir mesela.
0
Mirket
(13.12.23)
istanbulu genişletmek yerine istanbula göçün önlenmesi, nüfusun azaltılması lazım. onun için başlıca sektörler anadoluya kaydırılmalı. istanbulu herşeyin merkezi olmaktan çıkartmalı.
0
my fault
(13.12.23)
bir kere istanbul cazibe merkezi olmaktan çıkarılmalıydı. yani nüfusu azaltacak ya da kümeleşmeyi en aza indirgeyecek çözümler sunulmalıydı. ama biz aksine istanbul daha da dolsun üstüste yaşayalım diye projeler geliştirdik. finans merkezi olsun kanal istanbul olsun yüzlerce avm ve rezidanslar olsun hep yanlış politikalar güdüldü. kentsel dönüşüm adı altında yıkılan 2 konut yerine 10 konut yapıldı. eskiden iki aile oturuyordu orada şimdi 10 aile için yer açtık aynı metrekareye.

artık bir çok şey için çok geç istanbul için. ama tersine göç teşvik edilebilir. örneğin emekli olup istanbulda yaşayan adama memleketine taşın, maaşın x tl daha fazla ödeyelim de ya da taşınması için destek ol vs.

almanya'nın nüfusu bizden daha fazla ama adamlar öyle bir yerleşmiş ki büyük şehirlr çok daha dengeli bir nüfusa sahip.

kuzeye taşımak da ayrı bir hata olabilir. bahsedildiği gibi kuzey ormanları da giderse iyice b*k çukuru oluruz.

kısaca bu saatten sonra güzel bir şeyler yapmak çok çok zor.
0
exlibris
(13.12.23)
önlenemez, istanbul daha da patates olacak
0
mysql34
(14.12.23)
Önlenmesi zor. İstanbul hem Anadolu'daki fakirlik yüzünden iç göç alıyor hem de ihaleci-inşaatçıların boğaz ve manzara fotolarıyla başka ülkelere de pazarlama stratejisi nedeniyle dışarıdan talep alıyor.
Kuzeye doğru zaten genişledi. Su havazaları etrafı doldu.
Dışarıdan orman gibi görünen yerlerin içinde, derinliklerinde ilerleyince siteler villa kentler görürsünüz.
0
hebanon
(14.12.23)
İstanbul'u kuzeye genişletmek nüfusa bir 5-10 milyon daha eklemek, daha fazla otoyol yapmak, kaosu artırmak anlamına gelir.

Trafiği önlemenin yolu nüfusu azaltmaktan geçiyor. İstanbul'da trafik ne zaman azalıyor bir düşünün. Bayram tatilleri, sömestr tatilleri, okulların tatil olduğu dönemler. Yani insanların şehir dışına gittiği veya okulların kapalı olduğu dönemler.

İstanbul'un tarihi boyunca neden güney bölümünde yerleşim oldu, bu insanlar kuzeye yerleşmeyi bilmiyor muydu acaba bunu düşünmek lazım. Bu bölgeler yoğun orman ve su havzalarının olduğu bölgeler.

Şu dakikadan sonra yapılması gereken bana göre organize sanayi bölgeleri, tekstilkent, kuyumcukent gibi bölgelerin kademeli olarak başka şehirlere taşınmasıdır. Şehrin nüfusunu yavaş yavaş aşağı çekmek ya da en azından artmasını engellemek gerekiyor. Sonrasında ada-pafta bazında kent tasarımını baştan ele alıp gecekondudan bozma yapıları düzenli mahallelere çevirmek gerekiyor (Fikirtepe'nin yeni ve iğrenç şekli değil)

Bu dediklerim asla yapılmayacak, mevcut yönetimin sizin trafik derdinizi çözme, yaşam kalitenizi artırma gibi bir derdi yok. Olsaydı Ankara'daki bankalar gereksiz yere İstanbul'a taşınmazdı. Ne kadar yol, köprü, araç geçişi, trafik, benzin tüketimi = o kadar yüksek vergi ve diğer gelir kalemlerinde artış demek.
0
Lethe
(14.12.23)
super fikir de parasini kim odeyecek? herseyin ustune milyarlarca belki trilyon dolar sifirdan altyapi masrafi demek.

trafik sadece toplu tasimanin iyilesmesiyle cozulebilir.
0
hot potato
(14.12.23)
(1)

Vize Randevu Sorusu

Take it away honey
Arkadaşlar merhaba,Ankara'da schengen vize randevusu bulamıyorum. Almanya, Fransa vs bakmadığım yer kalmadı. Öneriniz olur mu? Başka şehirden alma şansım oluyor mu? Yoksa danışmanlara 4800₺ kaptıracağım. Bir elimden tutun
Arkadaşlar merhaba,

Ankara'da schengen vize randevusu bulamıyorum. Almanya, Fransa vs bakmadığım yer kalmadı. Öneriniz olur mu? Başka şehirden alma şansım oluyor mu? Yoksa danışmanlara 4800₺ kaptıracağım.

Bir elimden tutun
0
Take it away honey
(18.11.23)
Her yolu denedik bir arkadaş için bir ay elçiliğe giremedik.
Gineli arkadaş kendi arkadaşını aradı 3 gün sonraya randevu aldı. Portekiz elçiliğine girebildi.

Önce konsolosluk görevlisi dışarı çıkıp bekleyenlerin telefon numaralarını aldı "yarın gelin" dedi.

Türkler gitti Afrikalılar kapının önünde 1 saatten fazla beklediler. Adam tekrar çıktı herkesi içeri aldı .
Yani bu işi bilen birileriyle yapmak daha iyi oluyor.
0
hebanon
(19.11.23)
(5)

2004 model arabamı nasıl satarım?

abelardo
2004 model bir 206 kullanıyorum. alalı 13 sene oluyor. alırken çok acemiydim, ilk aracımdı. ekspertize götürmedim. neresi boyalı neresi değil bilmiyorum. tramer kaydı var biraz. ben bunu nasıl satarım? ilana koysam bilmiyorum bile neresinde ne var. nasıl satayım ben bunu?
2004 model bir 206 kullanıyorum. alalı 13 sene oluyor. alırken çok acemiydim, ilk aracımdı. ekspertize götürmedim. neresi boyalı neresi değil bilmiyorum. tramer kaydı var biraz. ben bunu nasıl satarım? ilana koysam bilmiyorum bile neresinde ne var. nasıl satayım ben bunu?
0
abelardo
(28.10.23)
ekspertiz yaptırın, raporu ve tramer kayıtlarıyla birlikte sitelere koyun. o yaşta zaten kusursuz 206 bulmak zordur, benzer yaş ve kilometredeki muadillerinin fiyatına göre bir fiyat belirlersiniz. ya da sigortacıdan kasko değerini öğrenip o civarda bir fiyat da konabilir.
0
orient blue
(28.10.23)
Ekspertize para falan vermeyin, uçmuş zaten. Bir oto boyaciya rica edin veya üç beş bir şey verin, 5 dkda değişen boya durumunu serer önünüze. Trameri ve arac hakkinda bildiklerinizi yazın ilana. Arabayı satın alan ekspertiz yaptırır isterse.
0
crimson man
(28.10.23)
Aynen buraya yazdığınız gibi söylersiniz. Siz masraf yapmayın. “Ben almadan önceki geçmişini bilmiyorum” dersiniz.
0
kaptan memo
(28.10.23)
Otomatikse ben ilgileniyorum.
0
hebanon
(28.10.23)
Başka bir araç alacaksanız otomobil bayileri veya kurumsal galerilere takasa verebilirsiniz. Kendiniz satacaksaniz kaporta durumunu öğrenip ilana yazın değişen boyasini. İlana geçmişini bilmiyorum, baktirmadim gibi şeyler yazmayın. Genelde çakal satıcılar böyle şeyler yazıyor.
0
fikox
(28.10.23)
(1)

Nefes Darlığı şikayeti için hangi bölüme gidilmeli?

magni
İnternette Göğüs Hastalıkları ve Kardiyoloji denmiş. Bana ilk seçenek olarak Göğüs Hastalıkları daha ideal gibi geldi. Ağrım yok, sadece nefes darlığı şikayetim var.Sizce hangi bölüm?
İnternette Göğüs Hastalıkları ve Kardiyoloji denmiş. Bana ilk seçenek olarak Göğüs Hastalıkları daha ideal gibi geldi. Ağrım yok, sadece nefes darlığı şikayetim var.

Sizce hangi bölüm?
0
magni
(21.10.23)
Göğüs hastalıkları ve sonrasında psikiyatri olabilir.
0
hebanon
(21.10.23)
(2)

Kimi takip edelim ?

Rao
Yabancı ekonomistlerden özellikle türkiye ekonomisi üzerinde tecrübeli doğru öngörü ve tespitleri olan , veya genel olarak ekonomik gerçekleri öğrenme konusunda ufkumuzu açacak kimleri takip edelim ?
Yabancı ekonomistlerden özellikle türkiye ekonomisi üzerinde tecrübeli doğru öngörü ve tespitleri olan , veya genel olarak ekonomik gerçekleri öğrenme konusunda ufkumuzu açacak kimleri takip edelim ?
0
Rao
(06.10.23)
Prof.Dr.Osman Altuğ . Kendini parlatmak için süslü laflar kullanmıyor. 54. Erbakan çiller hükümetinde de ekonominin arka planındaki adam
0
hebanon
(06.10.23)
timothyash.substack.com

timothy ash oku geç. hükümeti bilir, içerde tanıdığı vardır, bilgileri sağlamdır. türkiye'yi en az iyi bir türk ekonomist kadar iyi tanır. londra'da ki yabancı yatırımcılara tr'yi anlatan kişilerdendir, tr'ye genelde para gelmeden bu dayıya sorarlar baba durum ne diye. bir de timothy garton ash var o da türkiye'yi iyi bilir. genel türkiye perspektifi için garton, günlük olay ve gelişmeler için düz ash.
0
avatar is back
(06.10.23)
(6)

Trafikten men

kojonotsuki
Dün gece şöyle ilginç bir olay yaşadım. Rota İstanbul-bodrum, saat gece 1, milas civarlarında çevirmeye girdim. Jandarma plakayı sorguladı, geldi, araç trafikten men gözüküyor dedi. Dedim mümkün değil. Sebebini sordum, gözükmüyor dedi. İşlem yapmayacağım, nereye gidiyorsunuz dedi, bodrum dedim, bodr
Dün gece şöyle ilginç bir olay yaşadım. Rota İstanbul-bodrum, saat gece 1, milas civarlarında çevirmeye girdim. Jandarma plakayı sorguladı, geldi, araç trafikten men gözüküyor dedi. Dedim mümkün değil. Sebebini sordum, gözükmüyor dedi. İşlem yapmayacağım, nereye gidiyorsunuz dedi, bodrum dedim, bodrum girişinde işlem yaparlar dedi. Neyse oradan ayrıldım, çevirme-kontrol olmadan eve vardım.

E-devletten bakıyorum, arabada eksik bir şey yok, sadece ödenmryen ek mtv var (ki men sebebi değil diye düşünüyorum). Muayene tam, sigortalar tam, ödenmeyen ceza yok, hak mahrumiyeti yok. Bana biraz adam bizi kekledi gibi geldi.

Ne diyorsunuz? Gidip bir bölge trafikten sorgulatmak gerekir mi?
0
kojonotsuki
(23.09.23)
Trafik şubeye bir uğrayın derim.

Çok değişik. Bize de yazarsanız bilgileniriz.
0
baldan kaymak
(23.09.23)
araç üzerinde bir borçtan dolayı haciz olabilir mi ? gene e-devlet üzerinden ulaşılan araçlarım bölümü var. böyle bir haciz-men işlemi olsa orada görmeniz lazım.
0
orpheus
(23.09.23)
Trafikten Men Edilmenin Sebepleri Nelerdir?
Giriş kısmında da belirttiğimiz gibi her trafik suçu sonunda sürücüler trafikten men cezası ile karşılaşmaz. Aracın söz konusu ceza ile karşılaşması için aşağıdaki kuralların ihlal edilmiş olması gerekir:

Araç sahibinin, araç üzerinde yapılan teknik bir değişikliği en geç 1 ay içinde tescil belgesine işletmemesi
Araç satın alındıktan sonra 1 ay içinde trafik tescilinin yapılmaması
Aracın taşıma sınırını aşacak şekilde taşıma işlemi yapması
Tehlikeli maddelerin gerekli yasal izinler alınmadan araçta taşınması
Zorunlu trafik sigortası yaptırılmadan aracın trafikte seyretmesi
Araçta, teknik açıdan diğer sürücülerin görüş açısını kapatan ya da kazaya sebebiyet verecek özelliklerin var olması
Özel izin alınarak taşınması gereken malzemelerin izinsiz olarak araçta taşınması
Aracın lastik, fren, ışık ya da diğer sürücüleri etkileyen teknik donanımları eksik olarak trafiğe çıkması
Trafiğe tescil işlemi yapılmış olan aracın plakası olmadan kara yoluna çıkarılması
Aracın kamu aracı olmamasına rağmen, resmi plaka ile trafikte seyretmesi
Araçta olması gereken işaretlerin araç üzerinde olmaması
Aracın muayenesinin yaptırılmaması
Gerekli yasal izinler alınmadan ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapılması


Bunlardan birinde sorun olmuş olabilir mi?

trafik sigortanız vardır diye düşünüyorum.
0
la traviata
(23.09.23)
@orpheus, araçlarım bölümünden kontrol ettim, hak mahrumiyeti yok, haciz de yok dolayısıyla.
0
🌸kojonotsuki
(23.09.23)
@la traviata, hiçbirinde sorun yok, zorunlu sigorta dahil
0
🌸kojonotsuki
(23.09.23)
Önceki bir sorundan dolayı araç bağlandı ve aracı aldıysanız men trafikten silinmemiş olabilir. Motorlu trafik polisi veya trafik şubeye gidin düzeltirler.
0
hebanon
(23.09.23)
(7)

Hava ve polen filtresini kaç km'de bir değiştiriyorsunuz?

angina pektoris
Genelde 10.000 km'de bir öneriliyor galiba.Ben 15.000 km'de bir değiştirsem sorun yaşar mıyım, cimrilik yapmaya değer mi sizce?
Genelde 10.000 km'de bir öneriliyor galiba.
Ben 15.000 km'de bir değiştirsem sorun yaşar mıyım, cimrilik yapmaya değer mi sizce?
0
angina pektoris
(20.09.23)
bir şey olmaz ama pahalı bir şey de değil, yılda bir polen sezonu başlamadan değiştirin. yazın havada daha çok toz toprak oluyor.
0
orient blue
(20.09.23)
Bakımdan bakıma değiştiriyorum. 15.000 km ya da 1 sene.
Zaten Türkiyedeki arabaların bakım aralıkları daha kısa. Kitapçığında yazar.
0
denizgonen
(20.09.23)
Normalde 10bin km.
Ama klimayı sık kullanıyorsan poleni, aracı daha çok şehir içinde kullanıyorsan hava filtresini daha sık değiştirmelisin.
0
prole
(20.09.23)
yaşadığınız yere bağlı. tozlu bir yerde yaşıyorsanız bazen 10bin km olmadan değiştirmek gerekebiliyor.
Hava filtresi çok kirlenirse performansınız düşer. Polen değişmezse de hava filtrelemesi iyi olmaz ve üst solunum yolu hastalığı yaşayabilirsiniz. bunlar hep olasılık tabi.
0
false pretension
(20.09.23)
Hava filtresi yakıt ve performansı etkiliyor. Ben kendim 10 bin olmadan değiştiriyorum.
0
hebanon
(20.09.23)
hava 15binde bir, polen filtresi 30binde bir..
0
cooperr
(21.09.23)
Tasarruf yapılacak kadar pahalı ürünler değiller, her yağ bakımında değiştirilmeli bence. Hava ve polen filtresi değişti diye ekstra para almaz hiç bir usta, yağ bakımına 300 tl alıyorsa hava ve polen filtresini değiştirsen de alacak değiştirmesen de.
0
John Bloor
(21.09.23)
(2)

Istanbul havalimani otoparki

twelfth
Istanbul havalimani otoparkinda yurt disi giden yolcular araclarini hangi otoparka birakabilirler? Kafam karisti.
Istanbul havalimani otoparkinda yurt disi giden yolcular araclarini hangi otoparka birakabilirler? Kafam karisti.
0
twelfth
(11.09.23)
Kapalı otopark kırmızı giriş 2.kat, vale için 3.kat ve asansör veya gidiş tabelasını takip edip yolcu girişlerinin olduğu yerdeki açık otopark. Açık otoparkın girişi en son kapının karşısında.
0
hebanon
(11.09.23)
iga havalimanı aslında yekpare bir otopark, hepsinden gidebilirsiniz. fakat dış hatlar için soldaki yani mavi veya kırmızı otoparkı tercih etmeniz mesafeyi kısaltır. kapınız belliyse aşağıdaki haritadan ne bakın.

kat meselesine çok takılmayın asansöre yakın parkedin yeter. ayrıca uygulamasında hangi katta ne kadar boş yer var görebiliyor ve ödeme yapabiliyorsunuz. uygulamadan ödemede indirim yapıyordu.

www.havayolu101.com
0
nuisance
(11.09.23)
(3)

araba tamponu boyatmak

alp9900
sabah bırakıp akşama arabanın tamponlarını alabilmek mümkün oluyor mu?
sabah bırakıp akşama arabanın tamponlarını alabilmek mümkün oluyor mu?
0
alp9900
(18.08.23)
Kuruma aşamasından dolayı aynı gün vereceklerini sanmıyorum.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(18.08.23)
verirlerse bu sağlıklı olmaz
0
hebanon
(18.08.23)
vereceğiniz yere ve kullanacağınız boya kalitesine göre farklılık gösterir.

Fırın (60 derece) + InfraRed ile 2 saatte tam kuruma ile teslim alabilirsiniz.
0
janavarorion
(18.08.23)
(1)

mide üşütmesi için hangi ilacı kullanabilirim?

ezkaza
şuan yurtdışındayım ve dün gece sahilde soğuk rüzgarda kaldım haliyle midemi üşütmüşüm.ishalimde var. ama esas sorun midemin ağrıması. ikisi de çok şiddetli değil. ama mide ağrısından kurtulmak istyorum. şu aşamada doktora gitmem zor en yakın sağlık hizmeti için saatlerce araba sürmem gerekebilir kı
şuan yurtdışındayım ve dün gece sahilde soğuk rüzgarda kaldım haliyle midemi üşütmüşüm.
ishalimde var. ama esas sorun midemin ağrıması. ikisi de çok şiddetli değil. ama mide ağrısından kurtulmak istyorum. şu aşamada doktora gitmem zor en yakın sağlık hizmeti için saatlerce araba sürmem gerekebilir kırsal bir bölgedeyim ve haftasonu malum.

yanımda olan ilaçlar şunlar;
-reflor
-protonex
-famoser


üçününde reçetesinde mide ile ilgili olduğu yazıyor ama mide üşütmesi için hangisini kullanmalıyım bilemiyorum. yönlensirebilecek birileri çıkar umarım. şimdiden teşekkürler.
reflor ishale iyi geliyor diye hatırlıyorum ama mide ağrıma da iyi gelir mi acaba?
0
ezkaza
(13.08.23)
İlaca ulaşamazsanız sadece mide semptomunu gidermek için bardak suya 1 çay kaşığı karbonat atıp için.
Su soğuk olmasın.
0
hebanon
(13.08.23)
(4)

İslam hukukuna göre gayrimüslimler evli sayılır mı?

havadakarada
Bir insanın evli sayılması için resmi nikah yeterli midir? İslam gayrimuslimleri de evli kategorisinde görür mü?
Bir insanın evli sayılması için resmi nikah yeterli midir? İslam gayrimuslimleri de evli kategorisinde görür mü?
0
havadakarada
(01.08.23)
Kisa cevap; hayir

Uzun cevap: Evet evliliginizde bir sakinca olmaz.
0
Avoiding The Puddle
(01.08.23)
Şartlar sağlanıyorsa resmi nikah yeterlidir. Şartlar arasında imam olması yok. İki şahit, irade beyanı, şahıs ya da vekillerinin hazır bulunması nikahın şartları.

İslam gayrimüslimleri de evli sayar,kendi dinlerindeki şartlar İslam hukukunda geçerlidir.

Hristiyan ve yahudiyle evlenmek İslam'da caiz,ateistle evlenmek caiz değil.
0
hebanon
(01.08.23)
Yani iki gayrimüslim insan evlenince İslam hukukunda da evli sayılırlar. Anladım
0
🌸havadakarada
(01.08.23)
Evet, evliler.
Tebbet surezi tifsiri okuyun. Ebu leheb müşruktir ve müşruk olarak öldü. Surede eşinden 'eşi' diye bahsedilduğu için gayrimüslimler vb nikah akidleri geçerli sayılıyor. Ayrıca, islamiyetle müşerref olan ilk dönem müslümanlar (sahabiler), islama girince yenuden nikah kıyılmadı. Giçersiz kabul edilseydi tekrar nikah yapılırdı
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(01.08.23)
(7)

Yahudiler neden diğer dindarlar gibi bilimden uzak kalmamış?

Unde bach canim
Tabii ki tüm dindarlar bilimden uzak değildir ama dünya geneline bakınca bilim dünyası genellikle dinden uzak bir güruh tarafından önemseniyor ve ilerletiyor. Halbuki din etkisinin daha fazla olduğu 1900lü yıllarda ünlü bilim adamları çıkarmış yahudi topluluğu nasıl bu motivasyona sahip olmuşlar? So
Tabii ki tüm dindarlar bilimden uzak değildir ama dünya geneline bakınca bilim dünyası genellikle dinden uzak bir güruh tarafından önemseniyor ve ilerletiyor. Halbuki din etkisinin daha fazla olduğu 1900lü yıllarda ünlü bilim adamları çıkarmış yahudi topluluğu nasıl bu motivasyona sahip olmuşlar? Sonuçta semavi dinlerin temeli bu milletten çıkmış (müslümanlık dışında). Müslümanlık ise soydaşları olan araplardan. Ama araplara baktığımızda bunu söyleyemezken yahudiler almış yürümüş. Ticareti, bankacılık sistemini ve zebgin olmayı hangi motivasyonla başardıkları belli de bilim pek bu doğrultuda bir durum değil. Bu kadar dindar bir toplum bilim alanında nasıl böyle başarılar elde edecek derecede kendilerini adayabilmişler?
0
Unde bach canim
(21.07.23)
yahudilerde dindarlık yaygın evet, ancak ateizm de oldukça yaygın. hristiyanlık ve müslümanlıktaki hikayelerin daha ilkel ve detaylı versiyonu yahudilikte var. o yüzden bu hikayeleri derinlemesine ve detaylıca bilen birinin ateist olması daha kolay.
yahudi bilim adamlarının bir çoğu zaten ateist.
kısa sürede fazla düşünmeden yaptığım eyyorlama bu kadar
0
abelardo
(21.07.23)
Senin bahsettiğin Yahudiler 19. yüzyılda ortaya çıkan Reformist Yahudiler, bunlar Yahudilerin daha laik hali gibi ama aslında Yahudiliğin büyük bir kısmını Ortodoks Yahudiler oluşturur, onlar da bahsettiğinin tam tersi bir anlayışa sahiptir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(21.07.23)
ilk yahudiler genelde zanaatkardır, bir el işçiliğinde ustadırlar ve bu işler genelde çok zahmetli ve beceri isteyen işlerdir. bilim yapmak da buna çok benziyor ince ince yıllarca bir konu üstünde uğraşma sabrını gerektiriyor.
0
orpheus
(22.07.23)
Bilim dünyasının 'dinden uzak güruh" gibi görünmesi sadece bize özel bir durum. Bir fanus içinde yaşıyor gibiyiz.

Buradan bakınca bilim beş batılı filozof beş de teorik fizikçiden ibaretmiş gibi görünüyor. İlk aklıma gelen Abul wafa aydaki kratere ismi verilmiş, Wikipedia'da yazıyor. Özellikle matematik, fizik, kimya formel bilimlerde müslümanlar hep ileride oldular.
Batılılar 19.yy'da bu bilimler üzerinde teknik inşa ederken geriye atıfta bulunmadılar ama inkar da etmediler.
Yahudilerden bilim yapanların kendi dinlerinden uzaklaştığına katılıyorum, hristiyanlar da öyle.
0
hebanon
(22.07.23)
öncelikle müslümanlar bilimden uzaklaşmamış.

tam tersi islamdan sonra islam rönesansı var. günümüz bilim dünyasında bu dönemin çok önemli etkileri var.

modern kimyanın, mekatroniğin vs. pek çok alanın kurucusu müslümanlar.

antik yunan denilen bilimin atası kabul edilen filozofların pek çoğunun eserleri tercüme döneminden avrupalılara kalıyor. belki de islam olmasa kaybolacaktı pek çoğu.

sanırım 9 veya 10. yy'da yemen'de hamam tavanına uzay haritası çiziliyordu. saray kadınları ile bilim adamlarının arasında bilim tartışması içeren mektuplaşmalar oluyordu. fas'ta bir kadın vakfiyesi ile üniversite açılıyordu. bundan 1000 sene önce horasan, arap yarımadası, kuzey afrika arasında şimdiki öğrenci değişim programları gibi hareketlilik vardı. yani islam geldi karanlık geldi bizim tarihimizle alakalı değil.

ortaçağ neden karanlık, tarihi yazan günümüz avrupalıları o dönem insan toplayıp cadı diye yakacak kadar cahil olduğu için belki de.

günümüzdeki durum süreklilik arz etmiyor yani.

mesele sadece din ile alakalı değil.

bu konunun uzmanı olmadığım için şöyledir böyledir yorumu zor. ancak fakirlik çalışmayı, çalışmak refahı, refah tembelliği, tembellik de fakirliği getirir gibi bir daire var.

yahudiler avrupa'da yüksek tahsil alabilmeye başlayalı çok olmadı. yani 17. yy avrupasında bir yahudinin en üst seviyelerde olabilmesi kolay değil.

sonuçta hor görülen bir halk mecburen belirli alanlarda iyi olmak zorunda. bu eğitim olmadığı yerde zanaat olabilir, eğitim hakkı doğunca bilim olabilir gibi.

çok ufak bir azınlık olunca birbirini tutmak da cabası tabii..

israil süper bir ülke şu an. gerek refah seiyesi gerek teknoloji alanında. tabii ki abd parası ve koruması söz konusu. ancak israil şeriat ile yönetilen bir ülke. öyle bizdeki gibi laiklik falan dertleri de yok.

ayrıca yahudi inancında bizdeki gibi bir ahiret inancı yok. yani bu dünyada ne yaptı yaptı gibi bir durum vardı. yanılıyor da olabilirim.

yine yahudi inancına göre yahudiler üstün ırk. tüm dünyadaki insanlar onların kölesi gibi, bir önemi yok yani.

bunlar dünyaya bakışı değiştiriyor. kendi öğrendiğiniz veya kırmaya çalıştığınız çerçeve ile adamların dünyaya bakışı (mindset) çok çok farklı.

son olarak yahudilik sadece bir din değil. bir ırk, bir sınıfı ifade ediyor. siz inançlı olabilirsiniz olmayabilirsiniz ancak bu sizin yahudi olmanızı değiştirmiyor. bu da çok farklı bir bağ ortaya çıkartıyor.

velhasılı bir durum sadece bir parametre ile açıklanamaz. burada çok ciddi sosyolojik çözümlemelere ihtiyaç var.
0
gurur
(22.07.23)
Asırlarca yersiz yurtsuz kalıp yutulmamak/asimile olmamak için uğraşmak zorunda kalınca temel bir motivasyon kaynağı olmuştur bu.
0
encokbenisevinnolur
(22.07.23)
@hebanon @gurur
Hocam ben müslümanlar bilimle alakasız demedim, emevilerin zamanının en ileri bilim adamlarına, iranlıların birçok felsefeci ve bilim adamlarına sahip olduğunu biliyorum. Ama benim bahsettiğim daha çok 19 ve 20. Yüzyıllar. Ve takdir edersiniz ki dindar kişiler artık iyice pasifize olmuşlar çünkü bilim ilerledikçe din olgusu ihtiyaç duyulmayan haliyle dindarların düşman olduğu bir şeye dönüşmüş. Tabi newton dindar bir adam ama bu 20. Yüzyılın şartlarında bir durum değil.
0
🌸Unde bach canim
(22.07.23)
(8)

Psikiyatri zorunlu yatış nasıl yapılır? fikir ve yardım?

yansitmayan ayna
Arkadaşlar şimdi eski kayınvalidemin eşi antidepresan ilaçlar kullanıyor ben bildiğimden beri. tam olarak ne sorunları olduğunu bilemiyorum.bundan 3-4 yıl önce sanırım ilaçlarını kullanmadığı dönemde kayınvalideme olmadık şizofrenik ifitralar ile saldırdı. ben de bu tür sorunları olduğunu öyle öğren
Arkadaşlar şimdi eski kayınvalidemin eşi antidepresan ilaçlar kullanıyor ben bildiğimden beri. tam olarak ne sorunları olduğunu bilemiyorum.
bundan 3-4 yıl önce sanırım ilaçlarını kullanmadığı dönemde kayınvalideme olmadık şizofrenik ifitralar ile saldırdı. ben de bu tür sorunları olduğunu öyle öğrendim.
neyse o zamanlar ilaçlarını düzenli almasydı şöyleydi böyleydi derken idare edildi. o sürede benim çocuğum oldu. kayınpeder torununu çok sevdiği için kendini bu süreçte hep frenliyor ama içten içe kayınvalideye hep takık.
kendisini aldattığını falan düşünüyor. ama öyle bir şey tabiki yok. kadın tabi çok üzülüyor ağlıyor ama bırakıp da gidemiyor. hem 50 yıllık evini dağıtmak istemiyor hem de adama acıyor(eskiden çok iyi biriydi diye).
neyse o şekilde çocuk falan derken 3-4 yıl geçti. ama hissediyorum yni kadında takık.
2 gün önce durduk yere bahçede kadına vurmaya başlamış. ben de yukarıdaydım. kadın geldi eli ayağı titriyor. söylemiyor da.
neyse öğrendim, kayınpederi de tehtit ettim. ben bu şekilde buraya çocuk bırakmam diye. çocuğu çok seviyor diye sınırlamaya çalışıyorum. ben çalışırken çocuğa babanne bakıyor çünkü.
çok uzattım ama konunun anlaşılması önemli.
bu durumda biz bunun hastaneye yatırılması gerektiğini konuşuyoruz şuan.
tedavi edilmesi gerektiğini.
kendisi asla ama asla gitmez tedaviye zaten. benim bir şeyim yok. gayet aklım başımda diyor bana.
sen 40 yıllık karına nasıl böyle yaaprsın falan dediğimde.
bunlar da hastaneye yatırılıp, iyileşmeden çıkarsa bunlara hep düşman olur diye korkuyorlar.
hem duygusal açıdan hem bu açıdan zorlanıyorlar.
ama ben bir gün cinnet geçirip kadına ve çocuğuma bişe yapar die korkuyorum.
soruma gelirsek;

*hastaneye nasıl yatırabiliriz?
*hastaneye yatırırsak, tedavi etmeden bırakırlar mı?
*ne kadar süre tedavi ederler?
*adam normal bizim yanımızda gayet akıllı bir adam gibi konuşup ediyor ama karısına karşı şizofrenik davranıyor. nasıl kanıtlanır ki?
*diyelim hastanaye yattı. bu adamın çocukları çaresiz tipler. mal derdine düşerler diye kadın korkuyor, bu sebeple;
*tedavi için yattığında direkt olarak rapor çıkmışoluyor mu? yani bu adam bir şey satamaz , edemez, devredemez diye.
çünkü adam en son gitmiş bir yakınlarına demiş ki, her şeyimi senin üstüne yapacağım demiş.
buna da engel olmaları lazım ama öncelikli olarak bu durumdan nasıl kurtulunur. tedavi nasıl edilir?
kadın bırakamıyor evini, ben de çocuğu kadına bırakmak zorundayım, ama çok tedirginim ve korkuyorum.
ne yapabiliriz?

**kayınpederi
0
yansitmayan ayna
(21.07.23)
@love and trust

kadına üzülüyorum. iki oğlu var çaresiz. biseye yaradıkları yok. bir gün bişey olacak kadına.görmezden geliyorlar.
çocuğumu da o kadından başka kimseye emanet edemem. kadın çok iyi.
0
🌸yansitmayan ayna
(21.07.23)
hangi şehirdeniz bilmiyorum ama yatılı psikiyatri servisi olan hastanelerin acili üzerinden bariz atak esnasında giriş yaparsanız ve yataklı serviste yer de varsa doğrudan yatış verilebiliyor. ancak genelde servisler çok dolu olduğu için geri gönderilme ihtimali de yüksek. daha önce ne tanısı olduğu, nasıl ilaçlar kullandığı, psikotik bi durum olup olmadığı sürecin gidişini çok değiştirecektir.
hasta hakkında detaylı bilgim olmadığı için yanıltmak istemem fakat, hastaneye yattı düzeldi ve bir daha sıkıntı yaşamadı gibi bir durum çoğu psikiyatrik hastalıkta pek mümkün değil. düzenli kontroller ve ilaç takibi çok önemli.
rapor ve satamaz/edemez süreçleri biraz komplike. heyete girmesi gerekiyor, tanıya göre yine süreçler değişebiliyor.
0
piyu
(21.07.23)
@piyu İSTANBUL

bu tarz düşünceleri yüzünden psikolojik ilaç kullanıyor. bir nöbet geçir miyor. kadına saldırıyor sadece. dayak atmak gibi. ama bunun sebebi sizofrenik uydurdugu şeyler.
0
🌸yansitmayan ayna
(21.07.23)
Doktor değilim öncelikle. Ama psikiyatrist camiası içerisinde sayılırım, benzer sorunları da deneyimlediğim için görüşlerimi paylaşmak istedim.

Öncelikle hasta kişi size şaşırtıcı derecede paranoyak ve şizofrenik gelse de çoğu zaman öyle olmuyor. Hatta şu anda yatışa bile gerek yok bence çünkü gerçeği değerlendirme yetisi sadece tek konuda bozuk. O da eşi. Değersizlik hissinin eşlik ettiği ağır bir depresyonda olabilir. Anlaşıldığını hissettiği bir doktorun elinde pamuk gibi olur merak etmeyin. Ama önemli kısım doktora gitmeye ikna edebilmek.
Bunu da sen hastasın gibi suçlayıcı veya kendisini anormal hissedeceği şekilde değil de daha yumuşak şekilde konuşabilirsiniz. Mesela, önceden aktif bir yaşamı olup da emekli olduysa buradan kaynaklanan sıkıntılar hissedebileceği, bunun son derece normal olduğunu, ama bu sıkıntıları ile mücadele ederken onu görüp üzüldüğünüzü, yetersiz kaldığınızı ve destek almanın iyi bir fikir olabileceğini vs söyleyebilirsiniz.
0
curukturpkokusu
(21.07.23)
Yaşanan adli olaya atıfla ailesi kaymakamlığa başvurabiliyor diye biliyorum. Bu durumda hastanede zor şartlarda ve kapalı bir yerde bir süre kalıyor. Orada "çavuş" dedikleri görevliler var ve onlardan çok çekiniyorlar.

Bu onu tedavi etmez ama saldırganlığını engelleyebilir. Başka zorla yatış var mı bilmiyorum.
0
hebanon
(21.07.23)
curukturpkokisi+1

Neden kendisinden en vazgecemeyecek ve kacamayacak kisiyi dovdugunu, bunu da hepinize "hastaligindan oyle o" dedirttigini dusunun derim. bence de bu kisi talebinizle hastaneye yatamaz. hastanelik bir durumu yok gibi

doktor degilim
0
mess
(21.07.23)
ek olarak agir depresyon hastalari, bipolar vb. hastaliklarda (seviyelerini bilmeden) doktor hastaya soruyor ve kabul etmeyen ve gunluk hayatini idame ettirebilenler hastaneye yatmadigi da oluyor. yani durum haftanelikken hastanin tercihine birakiliyor. seviyesine bagli. ornegin halusinasyon gorup camdan asagi atlamaya calisan birini yakinlari kurtariyor(can sagligi riski var) psikiyatriyle gorustukten sonra hasta istemedigi icin hastanede yatmiyor. yatsa 4 hafta kalacakti
0
mess
(21.07.23)
daha önce sokakta başka bir adama saldırmışlığı var. karısının sevgilisi diye.
8-10 yıllık bir mevzu. böyle şeyler düşünmeye başladığında psikoloğa götürmüşler. o zaman doktor yatması tedavi olması lazım demiş ama kıyıp da yatıramamışlar. ilaç tedavisine falan başlamışlar.
karısının kötü kadın olduğunu, başka adamla birlikte olduğunu falan düşünüyor. gelip birileri ona bunu söylüyormuş güya falan.
yıllardır ailenin içindeyim. kadın kafasını kaldırıp ah bu da kimmiş falan bile diyen biri değil. kendisini 2 çocuğuna adamış. 60 yaşında ahlaklı bir insan. durum kendisini de çok üzüyor. ama dediğim gibi yıllarını, eskiden normal ve iyi biri olan adamı da bırakamıyor. zaten bu eski insanlarda boşanmak kolay değildir.
adam hep kendi işini yapan biri. ağır iş yapıyordu. epilepsi mi deniyor unuttum şimdi ama aşırı derece el ayak titremesi de var bunun için de ilaç kullanıyor adam. antidepresanlar sebep oldu muhtemelen.
0
🌸yansitmayan ayna
(24.07.23)
(13)

Sizce yakın zamanda AB vize muafiyeti gelir mi?

deadwampir
Sb
Sb
0
deadwampir
(20.07.23)
Gelmez.

Bunca zamandır değişen ne var ki vize konusunda bir şeyler değişsin?
0
kisa
(20.07.23)
erdoğan'ın "demokratik ve kucaklayıcı" olduğu, suriye iç savaşının yaşanmadığı, lise öğrencilerinin yazın üç ay çalışıp interrail hayali kurabildiği ekonomiye sahip olduğumuz dönemde gelmemiş AB vize muafiyeti şimdi gelir mi sence?

buna inanmak saflıktır. böyle bir şey mevcut hükümetle asla olmayacak, 10 sene sonra olma ihtimali de yüzde 2 filandır.
0
mark greg sputnik
(20.07.23)
Avrupa kaçak yollarla gelmiş mülteci türk kaynıyor. Sizce gelir mi?
0
fraise
(20.07.23)
hayır.
0
bir ileti paylastim
(20.07.23)
bunun icin ancak guney kore-tayvan-polonya gelismisligine ulasma gerek bence.
0
baldur2
(20.07.23)
20 yıl önce öyle bir ihtimal vardı. Artık bir ortadoğu ülkesiyiz.
0
Mirket
(20.07.23)
avrupa ile türkiye(osmanlı) tarihine çok meraklı birisiyim. benim fikrim bu kaynaşma hiçbir zaman mümkün değildi veya mümkünatı olacaksa bile 10 kasım 1938'den sonra o ihtimal ortadan kalktı.

tabii çok daha derine açılabilir konu fakat cevap hayır.
0
gule gule
(20.07.23)
Yakın zamandan kastın 40 yıl falan ise gelebilir. Aksi halde hayır. Kafamda "acaba?" bile yok.
0
nawar
(20.07.23)
Bence verseler önce Afrika ülkelerine verirler sonra ihtiyaç duyarlarsa bize verirler.
0
hebanon
(20.07.23)
birlige girme olasiligimiz yok, hicbir zaman olmadi. Ciller'in bir palavrasiydi, simdiki iktidar da baslarda isine yaradigi icin oyunu surdurdu.

simdiki hukumeti degistirsek, avrupadan siyasetci ithal etsek, yine olmaz.
neden olmayacagi icin Erol Manisali'nin kitaplarina bakin..
0
cooperr
(20.07.23)
hayır
ama keşke romanya schengen'e girse de oturma izni bir işe yarasa
bu arada vize muafiyetinin temeli "türk korkusu" + "islam korkusu" kriter falan değil.
0
rain when i die
(20.07.23)
Yakın zamanda değil uzun zamanda da gelmez ne sen ne de senin evladın göremez gibime geliyor
0
basond
(21.07.23)
Çok düşük bir ihtimalle imtiyazlı çalışma vizesi, imtiyazlı seyahat vizesi vb şeyler uygulanabilir eğitimli ve paralı kesimi ayıklamak için.

Ama bunun dışında sınırsız serbest dolaşım uzak bir ihtimal.

AB üyeliği ise tamamen güç dengesiyle alakalı.
Türkiye nüfus sebebiyle AB'ye girdiği anda AB parlementosunun en büyük koltuk sahiplerinden biri olacak. Yani oylamalarda vs istediğini onaylayıp, işine gelmeyeni reddedip tüm AB sistemini zorlayabilir.

Fransa ve Almanya gibi AB'nin baş aktörleri bunu istemez. İstemiyor da.
0
anten
(21.07.23)
(10)

Gölde,derede ya da barajda yüzeniniz var mı? Niçin boğuluyorlar

cccbehzatccc
merhaba, bu boğulmaların teknik açıklamaları var tabi. tatlı su kaldırmıyor deniz gibi. ve iç akıntı da olabilir.ama yüzmeyi bilip de girenler de boğulabiliyor. daha yeni su kanalında bir genç boğulmuş.bu kayıpların yaygın sebebi nedir sizce?Bir diğer soru: gölde yüzdünüz mü ve nasıl bir deneyimdi?
merhaba, bu boğulmaların teknik açıklamaları var tabi. tatlı su kaldırmıyor deniz gibi. ve iç akıntı da olabilir.
ama yüzmeyi bilip de girenler de boğulabiliyor. daha yeni su kanalında bir genç boğulmuş.
bu kayıpların yaygın sebebi nedir sizce?

Bir diğer soru: gölde yüzdünüz mü ve nasıl bir deneyimdi? kankam iyi yüzer denizde. Sapancada tekneyle açılmışlar. Kayık daha doğrusu. "su çok berraktı ve aşağıda orman vardı sanki. gerildim geri döndüm" dedi, ben de şaşırdım. yüzmek için açılmamış. öylesine gezinti.suyun altı tribe sokmuş. bana ilginç geldi.
Bununla ilgili tecrübelerinizi çok okumak isterim
0
cccbehzatccc
(20.07.23)
Gölde yüzdüm,sapanca gölünde, sanki yüzerken ayağomda taş varmış gibi ağır hissediyordum. Kayıktan atladım ve kayığa ulaşıncaya kadar yoruldum. Akıntı yoktu.
Bir de suyun altından yüzeye çıkmak daha zor geldi.
0
hebanon
(20.07.23)
Gölbilimci değilim ama, ortalama bi göl suyunun yoğunluğu havuz suyuna benzer değil midir ya? Havuzda yüzmekten çok farkı olduğunu sanmıyorum. Hani en büyük fark derinlere açılırsan yorulduğunda tutunabileceğin havuz kenarı yok gölde. O yüzden daha tehlikeli olabilir

Edit: ben denizde büyüdüm, bebeklikten 10 yaşina kadar yazın her gün denizde yüzdüm. Havuza ilk kez 11-12 yaşında girmiştim ve başta bi zor gelse de hızla alışmıştım diye hatırlıyorum. Gölde bi kere yüzdüm sanırım ama onda da bi fark hatırlamıyorum pek.
0
nundu
(20.07.23)
Göl, tatli su. Tatli suyun kaldirma kuvveti daha dusuk. Havuz ile göldeki su, ayni su degil.
0
ahm1
(20.07.23)
yirmili yaşlara kadar yalnızca denizde sonrasında genelde havuzda yüzdüm. havuzda da hiç rahatsız hissetmedim. tatlı su gölünün içerdiği az miktarda mineralden ötürü deniz ve havuzdan çok daha düşük özkütleye sahip olduğunu sanıyorum.

ikinci sebep oynak ve içine çeken çamurlu zemin olabilir, dere ve göl zeminleri deniz gibi değil, kumdan çok akarsularla taşınan ince killi toprak yığınlarıyla dolu, bunlar üstüne basıldığında ayağa resmen yapışıp içine çekebiliyor, sığ dize kadar gelen yerlerde bile denenip bu etki hissedilebilir.

su kanallarının ve sulama göletlerinin içi de ya membranla kaplı ya da beton, bir de konik zemin, destek alacak kaymadan ayakta durulabilecek bir yer yok eğimden ötürü.

"su çok berraktı ve aşağıda orman vardı sanki. gerildim geri döndüm"

bu his bende de var, doğal ortamın olmadığı için savunmasız hissediyorsun, hadi sahilde büyüdüm deniz yaşamı hakkında bir şeyler biliyorum ama göl tamamen yabancı bir ortam, arada göl balıkçılığı programlarında gördüğüm dev kedi balığı turna balığı gelip ucumdan azcık alır mı acaba diye hisler gelebiliyor.
0
engelbert humperdinck
(20.07.23)
sapanca golunce defalarca yuzdum, suyu cok guzeldir, hicbir sikinti yasamadim deniz gibiydi.

Sonra iznik golunde yuzmustum galiba, boktandi. Bir suru su yilani vs, golun dibi cok karanlik. Korkutucuydu.

Alibeykoy barajinda yuzdum, o da boktandi, karanlik, bulanik su vs.

Bogulmalarin nedeni buyuk ihtimal golun tabaninin cok yumusak olmasi, basinca dizine kadar girersin bazi yerlerdi balcik icine. Kaldirma kuvvetiyle falan alakasi yok, golde dip akintisi falan da olmaz, bogaz gibi yerlerde olur o.
0
cooperr
(20.07.23)
zemini çakıllık bizim "çay" dediğimiz derelerin gölet yaptığı noktalarda çok süper yüzülüyor. en meşhuru da hasan boğuldu sanırım.
0
alperz
(20.07.23)
Kaldırma kuvvetinin azlığı ve balçık olan dip iyi yüzme bilen insanı boğacak etmenler değil.

Yüzme bilseniz bile boğulmanıza neden olacak 2 etmen var baraj ve göllerde;
Birincisi- göllerde kıyıdan açığa ve suyun dibine doğru akıntı olma ihtimali var. Güçlü rüzgarlar alan göllerde bu yaşanabiliyor. su yüzeyimden kıyıya doğru esen rüzgar, suyu yüzeyden doğru kıyıya taşıyor, bu su bi noktada dibe ve açığa tekrar dönmeli. Bu nedenle suyun dibine ve açığa doğru da ters bir akıntı oluşuyor kıyıya yakın. Bu vakum etkisi yüzme bilen insanı da boğabiliyor.

İkincisi de barajlarda, kanallarda gerçekleşecek bir şey. Barajın duvarında, suyun altında, eğer bir açıklıktan ufak bir su barajın/ kanalın diğer tarafına akıyorsa, barajın yüzdüğümüz tarafında o su akan açıklığa doğru bir çekim oluşuyor. Bu çekimin etkisi baraj duvarını takip edip direk yüzeye çıkmıyor. Suyun ve havanın şartlarına göre barajın ortalarında bi yerde dibe doğru bu vakum etkisi oluşabiliyor.
Bu da yine yüzme bilen insanı boğacak bir etki.

Arkadaşınızın dibi yosunlu görüp endişelenmesi yosundan korktuğu anlamına gelir o kadar.
0
zimbirik
(20.07.23)
Cesaretten ve bilmediklerinden dolayı boğulduklarını düşünüyorum ben.

Gölde yüzmedim. Bataklık olur çeker, benim için diğer sebepte bana temiz gelmiyor.

Havuz denizden daha çok kaldırıyormuş gibi geliyor.

Deniz ise başka, bilmediğim yerde kenarda yüzerim bunun akıntısı var, balığı var vs.
ama iç anadolulu arkadaşlarla sapancaya gittik üniversitedeyken, ben gölde yüzmem dedim bunlar hem beni eziklediler sen hayatında kaç kere bodrumda marmariste yüzdün de burayı beğenmiyorsun diye (marmarisliyim) hem de hemen açıldılar.
0
Coma
(20.07.23)
suyun kaldirma etkisi cok onemli degil. sadece kaldirma etkisine bakarsak saf suda bile insan yuzebilir. asil etmen dip akinti yada girdaplar. ozellikle volkanik daglarin kraterlerinde olusan goller huniden bosalan su gibi dibe dogru ceker ve bu cekime kapildiysaniz cikmasi cok zor olur. bu sekilde bogulmus profesyonel yuzuculer bile var maalesef
0
crucio
(20.07.23)
Denizsiz bir ülkede yaşadığım için sürekli göl ve nehirlerde yüzüyorum. Bazı göllerde o kadar balçık oluyor ki hem dibi göremiyorsun hem de dize kadar olmasa da baya bi batıyosun bir anda. O yüzden o göllerde yüzmüyorum.
Dibini en azından girerken görebildiğim göllerde başka insanların da girdiği noktalardan girmeyi tercih ediyorum, bunun sebebi de otlar. Bir kez kafama göre (yüzülebildiğini bildiğim bir gölde) otlu taraftan girmiştim. Otlar neredeyse yüzeye ulaşıyordu ve her ayak çırpmamda ayağımın etrafına dolanıyorlardı. panik oldum sonra sırt üstü yatıp kolları yana açarak yüzdüm sadece. Korkunçtu.

Güzel, berrak sulu bir gölde yüzmek ya da bir dağ gölünde buz gibi suda yüzmek denizde yüzmekle kapışır bu arada.

Grnel olarak panik insanların boğulmasındaki en büyük sebeplerden bence.
0
kuehles blondes
(21.07.23)
(3)

Yeni havalimanında çalışan biri nerede yaşıyor?

damba
Nerelerde ev tutulabilir ya da satın almak için bakılabilir?
Nerelerde ev tutulabilir ya da satın almak için bakılabilir?
0
damba
(18.07.23)
Hadımköy, göktürk
0
hebanon
(19.07.23)
ek olarak başakşehir, kayaşehir ve arnavutköy olabilir.
0
gencfb
(19.07.23)
Halkalı-özellikle Atakent Mah. civarında havalimanı çalışanı epey var.
0
Lethe
(19.07.23)
(5)

Eskiciler neden cam almıyor olabilir ?

WithWorth
Evde birikmişleri veriyordum;"Kağıt, metal plastik topluyorum, cam almıyorum" dedi. Bu ikinci kez oluyor.Cam'ın geri dönüşümü yok mu ?Ayrıca plastiği nasıl geri dönüştürüyorlar ?Evrim ağacında şöyle bir video vardı:https://www.youtube.com/watch?v=EzJPwC-MnyY
Evde birikmişleri veriyordum;
"Kağıt, metal plastik topluyorum, cam almıyorum" dedi. Bu ikinci kez oluyor.

Cam'ın geri dönüşümü yok mu ?

Ayrıca plastiği nasıl geri dönüştürüyorlar ?
Evrim ağacında şöyle bir video vardı:
www.youtube.com
0
WithWorth
(16.07.23)
Cam, geri dönüsümü en kolay, en ucuz ve en yaygin olan hammadde oldugu için tenezzül etmemistir.
0
Avoiding The Puddle
(16.07.23)
cam ın geri dönüştürülmesi üretmekten daha pahalıdır

hocam her yer bol bol silisyum ucuz madde
0
freebird5406_2
(16.07.23)
Camın geri dönüşümü küçük ölçekte yapılabilecek bir şey değil zira cam ağır bir malzeme. O yüzden bir eskicinin cam atıklarını satın alıp bunları taşıması, tekrar satması pek mümkün değil. Ancak çok büyük ölçekte anlamlı olabiliyor.

Camı geri dönüştürmek üretimden pahalı değil, tersine enerji maliyeti daha düşük. Üstelik daha az enerji kullanımından dolayı doğayı daha az kirletmesi de cabası. Fakat dediğim gibi atık cam hem ağırlık hem de depolama açısından zor bir malzeme. Toplum bilinci de düşük olduğundan geri dönüşüm kısıtlı yapılabiliyor.
0
orient blue
(16.07.23)
Taşıma, nakil, stoklaması maliyetli ve zor.
0
hebanon
(16.07.23)
Cam fabrikasında çalıştım. Camın geri dönüşümü var ama geri dönüşümden elde edilen cam float glass (düz cam) için kullanılmıyor bildiğim kadarıyla. Cam bardak gibi önemsiz şeyler için kullanılıyor. Cam satın alırken pahalı. Geri dönüşümde değeri düşük. Ton olarak hesaplandığı için atık toplayanlar para kazanamaz.
0
dissendium
(16.07.23)
(2)

araç sorusu, egea, clio, egea cross

rhan
egea, egea cross, clio arasında en boş paketlerden hangisi mantıklı olur?benzin manuel.2. soru egea street vs urban paketler arası farka değer mi?
egea, egea cross, clio arasında en boş paketlerden hangisi mantıklı olur?
benzin manuel.


2. soru egea street vs urban paketler arası farka değer mi?
0
rhan
(10.07.23)
birbirinden farklı arabalar. egea düz sedan, cross suv tarzı. clio da hb. ben cross tercih ederdim. ama bekarsındır veya yüksek araba tercihin yoktur clio seçersin.
0
paintov
(11.07.23)
Egea cross atmosferik motor ve oldukça dayanıksız bir araba.

Renault kullanıyorum, ben olsam Peugeot bakardım.
0
hebanon
(11.07.23)
(1)

Taksitli nakit avansta kısıtlama var mı an itibariyle

stringer
Benim bankamda 6 aya kadar vadelendirilebildiğini gördüm. Sizinkinde durum nedir? Limitinizin kaçta kaçı oranında taksitli nakit avans kullanabiliyorsunuz?
Benim bankamda 6 aya kadar vadelendirilebildiğini gördüm. Sizinkinde durum nedir? Limitinizin kaçta kaçı oranında taksitli nakit avans kullanabiliyorsunuz?
0
stringer
(08.07.23)
Taksitli yok, nakit avans 3 bin
0
hebanon
(08.07.23)
(1)

Kaybolan MTV borcu

Bir ben var benden şurada
Son 2 senedir MTV (motorlu taşıtlar vergisi) ödememiştim, geçenlerde ödeyeyim de aradan çıksın deyip e-devlet'te baktım geçen senin borcu gözükmüyor bu senenin 2 taksidi duruyor, bi ara vergiler siliniyor miliniyor demişlerdi böyle bir şey mi oldu acaba yoksa ben mi bulamıyorum başka bir yere mi bak
Son 2 senedir MTV (motorlu taşıtlar vergisi) ödememiştim, geçenlerde ödeyeyim de aradan çıksın deyip e-devlet'te baktım geçen senin borcu gözükmüyor bu senenin 2 taksidi duruyor, bi ara vergiler siliniyor miliniyor demişlerdi böyle bir şey mi oldu acaba yoksa ben mi bulamıyorum başka bir yere mi bakmalıyım? Eğer silindiyse "nasıl olsa siliniyor" deyip bu seneyi de ödemeyeceğim çünkü.
0
Bir ben var benden şurada
(28.06.23)
2022 ve öncesi silindi
0
hebanon
(28.06.23)
(3)

İstanbul’a ilk kez gelen turist için yol haritası?

hadi ya la
Bugün yolda karşılaştığım ve geldiği andan itibaren milyonlarca kez kazıklanan Güney Afrikalı turist kadın ve kızı için bir yol haritasına ihtiyaç var. İstanbul’u pek bilmediğim için size sorayım dedim.- Laleli’de bir otelde kalıyorlar,- Cumartesi gecesine kadar oradalar.Anladığım kadarıyla hiç plan
Bugün yolda karşılaştığım ve geldiği andan itibaren milyonlarca kez kazıklanan Güney Afrikalı turist kadın ve kızı için bir yol haritasına ihtiyaç var. İstanbul’u pek bilmediğim için size sorayım dedim.

- Laleli’de bir otelde kalıyorlar,
- Cumartesi gecesine kadar oradalar.

Anladığım kadarıyla hiç plan yapmamışlar. Klasik bir tarihi yer görme + yeme içme rotası önerirseniz çok sevinirim. Önceden hazırlanmış beğendiğiniz listelerin linklerini de gönderebilirsiniz,

Canım turistler ülkemizi gezmeye gelmişler ama gerçekten çok kötü deneyim yaşamışlar şu ana kadar.
İstanbul’da havalimanından OTOBÜS ile otele 2000 TL karşılığında götürmüşler en son bana söylediği örnek olarak. Bu anne kıza güzel bir deneyim yaşanmasına yardımcı olalım lütfen, ülkemizi iyi hatırlasınlar <3

Çok teşekkürler.
0
hadi ya la
(22.06.23)
Fındıkzadeden Eminönüne kadar tranvay güzergahında yürüsünler. Solda kapalı çarşı, solda yerebatan sarnıcı, sağda Ayasofya vs.
Eminönünde o sahildeki iğrenç balıkçılardan balık ekmek yiyip bi tekneyle boğaz turu atsınlar.
Yeter.
0
Mirket
(22.06.23)
eksiup.com

laleliden başlasın, bu güzergahı takip etsin.
0
abelardo
(22.06.23)
abelardo +1

Batı Afrika'dan çok misafirim geliyor.Aynı sorunu yaşıyoruz.

Taksi kullanmasınlar ve AVM dışında herhangi mağazaya girmesinler. Yemek , alışveriş için Historia AVM önerebilirsiniz.Civarda başka var mı bilmiyorum.
0
hebanon
(23.06.23)
(3)

arabaya yan sanayi debriyaj balatası taktırmak

alp9900
araca yan sanayi debriyaj balatası taktımanın ne gibi bir zararı olabilir?
araca yan sanayi debriyaj balatası taktımanın ne gibi bir zararı olabilir?
0
alp9900
(15.06.23)
Ben mapa kullanıyorum, ustalar çok kötülüyor ama iki değişimde de sorun yaşamadım.
0
hebanon
(15.06.23)
kalitesi dusukse cabuk dagilir, tekrar sanzumani indirip degistirmen gerekir. baska bisey olmaz.
0
cooperr
(15.06.23)
makine sonuçta ve canını emanet ediyorsun, üç beş fazla olsun iyi olsun diyorum genelde
0
gurur
(15.06.23)
(7)

Ezan sesi çok yüksek

socially awkward
Nereye şikayet edilebilir? Feci bir ses var.
Nereye şikayet edilebilir? Feci bir ses var.
0
socially awkward
(11.06.23)
www.ateizmdernegi.org.tr:~:text=%E2%80%9C%C3%87evre%20kanununun%2014.%20maddesi%20ve,bir%20bilirki%C5%9Fi%20bulup%20y%C3%B6nlendirmesi%20gerekir.
0
bartholomew87
(11.06.23)
En kısa yol cami derneğinin bir üyesi ya da imamla usulünce konuşmak

Olmadı "Ben duymak ya da dinlemek zorunda mıyım ya" cümlesini kullanmadan müftülüğe bildirin.
İkisi de olmazsa cimere yazın.

Diğer türlü "başka şikayet yok" ya da "yapılan ölçümde mevzuata uygun olduğu" cevabı gelebilir.
0
hebanon
(11.06.23)
Şaşırabilirsiniz ama caminin aidiyetine göre vakıflara ya da müftülüğe söyleyebiliyorsunuz. Normalde bir desibel sınırı var ancak bazı cami imamları uymuyor. Kontrole gelindiğinde sesi ayarlayıp sonra yine artırıyorlar. Ben de benzer bir sorun yaşamıştım ordan biliyorum.
0
akhenaten
(11.06.23)
benzer bir sorunu biz de yaşadık üstelik sabah ezanını muhtemelen camide görevli bir müezzin yerine caminin müdavimlerinden birisi okuyordu ne makam vardı ne bişey tavuk gırtlaklıyormuş gibi bir şeydi. apartman olarak toplandık gittik muhtarla görüştük uygun dille anlattık durumu.

Görüşmemizden bir kaç gün sonra hem artık o adam okumadı hem de bariz şekilde sesi kısılmıştı. Bence muhtarla görüşün o yol yordam biliyordur.
0
solo
(11.06.23)
şikayet etmek mi? ben olsam şikayet etmem başıma bir şey gelir diye.
0
ahm1
(11.06.23)
ahm+1
aman diyim
0
mimo
(11.06.23)
yaslilarimiz ezani duymuyor da ondan bu kadar ;)) kesin sikayetinizi yapin yukarkdakilerin dedigi gibi. duz imami, muezzini bulup konussaniz da etkisi olabilir
0
ala09
(11.06.23)
(9)

Emlakcinin evi pazarlarken yalan soylemesine karismali miyim?

unidentified floating object
Kiraciyim. Oturdugum ev satiliyor. Emlakci ara sira musterilerle geliyor ve evi anlatirken birtakim sallamasyon bilgiler veriyor. Ben de artik bunaldigimdan sadece oylece duruyorum isleri bitene dek. Soylenen yalanlari duzeltmem gerekir mi yoksa bana ne mi?Bi de muhtemelen duzeltsem halihazirdaki ev
Kiraciyim. Oturdugum ev satiliyor. Emlakci ara sira musterilerle geliyor ve evi anlatirken birtakim sallamasyon bilgiler veriyor. Ben de artik bunaldigimdan sadece oylece duruyorum isleri bitene dek. Soylenen yalanlari duzeltmem gerekir mi yoksa bana ne mi?

Bi de muhtemelen duzeltsem halihazirdaki ev sahibi arayip virvir edebilir.
0
unidentified floating object
(08.05.23)
Ses çıkarmaman onun söylediğini onaylaman anlamına gelir, direkt yalana ortak oluyorsun.

Ben senin yerine olsam, Emlakçıyı arayıp 'Yanımda yalan söylersen müdahale ederim. Git yalanını başka yerde söyle.' derim.
0
Mirket
(08.05.23)
O anda söylediği yalanı üstünde tekrar düşünmesini sağlayan sorular sorun.
0
diyecevaplandı
(08.05.23)
kiracıyken oturduğum ev 4 kere satıldı. emlakçılar iyi tiplerdi ama elbette beyaz yalanları vardı. her seferinde bozdum. el değiştirecek, sonra yalan söylediği işler üstünüze bile kalır yemin ederim...
genelde evi dolaştıktan sonra çıkarlarken söylüyordum. bi de mutlaka arkalarından siz de takip edin, kendi hallerine bırakmayın bence.
0
gadlemler
(08.05.23)
Söylemen iyi olur ama vicdani olarak senin üstüne vazife değil, yeni kiracının gelip sana sorması gerekir. Sorarsa senin söylemen gerekir.
0
abi bi dizi buldum on numara
(08.05.23)
karşı taraf sana da inanmayabilir. Ben öyle bir durum yaşadığımda gelenler "ev güzel ısınıyor mu, rutubet var mı" vs. diyorlardı, ön taraf cidden soğuk oluyordu az güneş alıyordu falan ama ben öyle diyince kötülüyormuşum satılmasın diye diyormuş gibi oluyordu.
0
nhk ni youkosu
(08.05.23)
elbette karismalisin.

bariz yalansa elbette. yoksa komsular iyidir kötüdür filan göreceli.

ama depremde hic zarar görmedi diyorsa ve zarar varsa, camlar yeni degisti diyorsa ve aslen 10 sene önce degistiyse filan bunu söylemelisin.

ben bana almanyada yalan söyleyen emlakciyi sikayet etmistim. ses kayitlari vardi elimde, yanlis bilmiyorsam 6 ay ceza almisti.
0
bora benim lan aslında
(08.05.23)
Eğer karışırsan müşterinin küçük bir indirim alma beklentisiyle oturup emlakçıyla ve ev sahibiyle seni çekiştireceğinden emin olabilirsin.
Türkiye'de kimseye durup dururken böyle bir iyilik yapılmaz.
0
hebanon
(08.05.23)
Durup dururken iyilik yapma +1
Zaten evi almaya karar veren kişi seninle de konuşur, sadece emlakçının soyledigiyle evi alıyorsa onun problemi
0
mey17
(09.05.23)
Karışsan emlakçı o yalanları senin olmadığın ortamda söyleyecek. Ben olsam müdahale etmem ama emlakçıya da o kadar uydurmaması gerektiğini mesajla veya telefonda açıkça söylerim.

Ben kiracılı bir ev alma durumdayken direk kiracının kendisine sorular soruyorum. Evin eksilerini ve evden oturmaya devam etme/çıkma durumlarını anlatıyorlar. Ciddi alıcı kiracı ile de konuşur zaten, soru sorulursa cevap verirsin.
0
Lethe
(09.05.23)
(2)

Ritalin ve ehliyet.

bolungarvik
Ehliyetimi kaybettim ve yenilemem gerekiyor. bundan 3-4 ay önce dikkat eksikliği şuphesiyle 1 kutu ritalin yazmıştı doktor. daha sonraki ziyaretimde olmadığımı söyledi ama ilacı reçete edebilmek için dikkat eksilği tanısı yazılmış oldu artık. Ehliyeti yenilerken alınan sağlık raporunda sorun çıkar m
Ehliyetimi kaybettim ve yenilemem gerekiyor. bundan 3-4 ay önce dikkat eksikliği şuphesiyle 1 kutu ritalin yazmıştı doktor. daha sonraki ziyaretimde olmadığımı söyledi ama ilacı reçete edebilmek için dikkat eksilği tanısı yazılmış oldu artık. Ehliyeti yenilerken alınan sağlık raporunda sorun çıkar mı? Ehliyeti bu tanıdan 10küsür sene önce aldım bu arada.
0
bolungarvik
(30.04.23)
çıkmaz.
0
valkin rockefeller
(30.04.23)
Yine de özel bir klinikten alın, benzer olayda devlet hastanesi yeni uzman kontrolü istemiş ama özel klinik raporu hemen vermişti.
0
hebanon
(01.05.23)
(7)

AVM Otoparkında araba lastiğimi deşmişler

whatdreamsnevercome
https://eksiup.com/p/zb631217ztkdavm den çıktıktan 300-400 metre sonra farkedebildik. fotoğrafta da görebileceğiniz gibi lastiğin hemen her yerinde bi ton kesik var.süreç nasıl oluyor şimdi? yarın gidip avm ile mi görüşmeliyiz yoksa direkt polisle mi görüşmeliyiz?arabayı parkettiğimzi yer ve parkett
eksiup.com

avm den çıktıktan 300-400 metre sonra farkedebildik. fotoğrafta da görebileceğiniz gibi lastiğin hemen her yerinde bi ton kesik var.

süreç nasıl oluyor şimdi? yarın gidip avm ile mi görüşmeliyiz yoksa direkt polisle mi görüşmeliyiz?

arabayı parkettiğimzi yer ve parkettiğimiz saatler belli. avm'ye gitsek görüntüleri paylaşırlar mı? o görüntülere göre gidip polise şikayetçi olmak istiyorum.
0
whatdreamsnevercome
(25.04.23)
Kesi aralıkları çok düzenli. İnsan eliyle bunu yapmak çok çok zor. Başka bir şekilde olmuş olmasın?
0
hebanon
(25.04.23)
hocam bunu insanın yapması imkansız bence. çok şişirildiği için patlamış bir lastiğe benziyor. büyük ihtimalle lastiği yanlışlıkla çok şişirdiniz veya benzincideki şişirme aleti bozuktu çok hava bastı.

googleda overinflated tire blowout diye aratın görsellerde.
0
roket adam
(25.04.23)
Daha kontağı açarken ya da araç hareket ederken lastik basıncı için uyarı gelmedi mi göstergelere?
Bu halde bir kaç yüz metre nasıl gidilebilir ki?
0
diyecevaplandı
(25.04.23)
Lastik patlatacak adam tek bir defa deler geçer. Bunu yapacak kadar uzun bekleyip risk almaz
0
sonhakan
(25.04.23)
Kimse patates soyar gibi kesmez lastiği böyle, bıçağı takar indirir. Bence bir yan yüzeye sürtmüşsünüz lastiği.

Park yerinden çıkışa kadar güzergahı kontrol edin, nereye sürttüğünüzü bulursunuz.
0
John Bloor
(25.04.23)
AVM otoparklarında bol miktarda güvenlik kamerası oluyor. Bir güvenlik görevlisine söylersen seni amirlerine yönlendirecektir.

Amir kişisi yardımsever biri ise o saatteki görüntüleri izleyip, böyle bir şey var savcılık isterse görüntüleri gönderebiliriz der, ya da yardımsever biri değilse seni başından savar.

Bu arada, sürtmüşsün konusu +1
0
Mirket
(25.04.23)
Lastikçi ne diyor bu konuda, bıçak kesiği izi var mı yoksa farklı bir konu mu.

Bu lastik elle patlatılsaydı havası çoktan sönmüş olurdu ve 300 metre yol gidilemezdi. Teşhisi koyup öyle avm güvenliğiyle görüşmek lazım.
0
Lethe
(25.04.23)
(5)

apartmana sürekli zarar veren karşı komşu

oldtimer
izmir'in göbeğinde, oturduğum 26 hanelik apartmanın karşısında bulunan küçük bir evde, torbacılık yaptığı bilinen, içeri girmiş çıkmış vs zararlı bir tip var. apartmanın güvenlik kameraları ve kapı zilindeki kamera karşı evin de ön cephesini gösterdiği için (muhtemelen kanıt olmasını istemiyor) bu a
izmir'in göbeğinde, oturduğum 26 hanelik apartmanın karşısında bulunan küçük bir evde, torbacılık yaptığı bilinen, içeri girmiş çıkmış vs zararlı bir tip var. apartmanın güvenlik kameraları ve kapı zilindeki kamera karşı evin de ön cephesini gösterdiği için (muhtemelen kanıt olmasını istemiyor) bu arkadaş 2-3 ayda bir gecenin bi saati çıkıp kameraları sopayla vurarak döndürüyor ya da spreyle boyuyordu. son olarak da apartman zilini ve kameraları çekiçle parçalamış ve şu an ne zil ne kameralar çalışmıyor. dairelere bir sürü de masraf çıktı. elimizde zili parçalarken ve kameraları kırarken net görüntüler de mevcut.

yönetici bunun üzerine emniyete gitti. kendisi daha önce 112’yi arayıp bu kişiyle ilgili şikayette bulunmak istediğimizi de söylemiş, ısrarcı olmuş ancak elimizdeki videolar olsun önceki vukuatlar olsun yazılı bir şikayet bu şekilde alamayız denmiş. Zarar verdiği o gün 112’yi ısrarla arayın mala kast cana kast var diyerek ekip çağırın bu şekilde hiçbir müdahalede bulunamayız bundan yazılı şikayet çıkmaz, demişler. İşi savcıya taşıyabilmek için ekiplerin 3-4 kere gelip olay yerinde tutanak tutmuş olması gerekiyormuş falan.

bunu inanılmaz saçma buldum, yani biri gelip apartmana sürekli zarar veriyor, kameraları kırıyor ve apaçık görüntüsü var. buna rağmen hiçbir şey yapamayız diyorlar. bu iş nasıl çözülür yani toplanıp gidip karşı karşıya mı geleceğiz illa, anlamadım bu mudur polisin önerdiği çözüm? bu işi çözmek için ne yapılabilir acaba?
0
oldtimer
(24.04.23)
apt yönetimi olarak ortak alan sigortası yaptırın, tekrar etmesi durumunda sigorta şirketine haber verin hasarımız var diye, gelip kamera görüntülerini alıp adamın canına okurlar. Orada torbacılık yaptığı için kameralara zarar veriyor. Siz uğraşmayın içeride 40-50 avukatı olan şirketler uğraşsın :)
0
erty_ksk
(24.04.23)
polisler başından savmış bence

barandogan.av.tr
harunkaradag.av.tr
0
bir soru sorcam
(24.04.23)
savcılığa dilekçe verin. polisler baştan savmış.
görüntülerle birlikte.
0
jelly bear
(24.04.23)
erty_ksk ve polisler bastan savmis +1
0
65 derece
(24.04.23)
Olay olup bitmişse polise gitmek yerine savcılığa müracaat etmek daha iyi olur ,fiil devam ediyorsa da polis çağırmak.
0
hebanon
(25.04.23)
(21)

Ekonomide bundan sonraki fantastik süreç nedir?

logisticsmanager
Döviz patladı.Sonra enflasyon patladı.Kiralara limitler falan geldi.Sonra ülke dövizi baskiladi, bu sefer ülke pahalanirken döviz sabit kaldi, Avrupa'dan pahaliya gelmeye başladı çoğu ürün.Faizlerde banka ile devletin faizi arasında deli gibi fark oldu.Mb pazardan döviz toplamaya başladı.Şimdi de 50
Döviz patladı.
Sonra enflasyon patladı.
Kiralara limitler falan geldi.
Sonra ülke dövizi baskiladi, bu sefer ülke pahalanirken döviz sabit kaldi, Avrupa'dan pahaliya gelmeye başladı çoğu ürün.
Faizlerde banka ile devletin faizi arasında deli gibi fark oldu.
Mb pazardan döviz toplamaya başladı.
Şimdi de 50 farklı kur oluştu. Millet bankalarla calisamamaya başladı.

Bundan sonraki fantastik süreç nedir?
Bunları görüp hala "abi düzelecek" diyen var mi?
0
logisticsmanager
(24.04.23)
Seçim sonrası kim kazanırsa kazansın İMF'ye gidecek.
İMF ile bir anlaşma yapılacak, sabit gelirlilerin epey zorlanacağı, para getirmeyen yatırımların duracağı dolayısıyla durgunluğun ve işsizliğin patlayacağı, mesela ayakkabı alırken markasına bakmak yerine ayakkabı olmasıyla yetineceğimiz, hiç kullanılmamış olmasına sevineceğimiz en az yirmi yıl sürecek bir sürece gireceğiz.

diye düşünüyorum.
0
Mirket
(24.04.23)
Ya bu döngü ülkenin makus talihi diil mi zaten? Bankadan dolar alış kuruyla satış kuru arasında 1.5 lira fark olmuştu geçen haftalarda. Şimdi 1’e düştü sanırım. Takip bile etmiyorum artık, neye derman olacak ki… Eskiden haberlerde tahtakale’deki dolar kurunu da ayrıca söylerlerdi, yine o tarz bi yere sürükleniyoruz.

Buna rağmen ben düzelecek diyorum.
0
vedatchilipeppers
(24.04.23)
sermaye kısıtlamaları
çift döviz kuru, gerçek döviz kurunun x2 olması
bankalarda döviz çekimine kısıtlama getirilmesi
döviz alım satımının yasaklanması
bazı ithal malların ve hammaddelerin alınamaması
moratoryum
0
nuisance
(24.04.23)
@vedat; duzelecek kismi 5 sene mi 10 sene mi? Çünkü bedavaya dogalgaz dagitilan bir donemdeyiz, bunlari kim odeyecek diye bile sorulamiyor.

Ben de duzelecek diyorum ama uzun dönemde çok sıkıntılı yıllar sonrası, o da kurallara uyulursa. Arjantin olmayiz da bence bu saatten sonra eskisi gibi olmak için bir 10 yil kadar sıkıntı cekilecek.
0
🌸logisticsmanager
(24.04.23)
@nuisance; 3. Ben yakin süreçte bekliyorum. Olmaz olmaz denildi ama komisyon başladı, kur farki başladı.

5 bu gidişle olacak. Zaten medikal taraf böyle değil miydi bayadir?
0
🌸logisticsmanager
(24.04.23)
kim gelirse gelsin ekonomi düzelmez. düzelecek diyenler ev ve araba fiyatları düşecek diyenlerle aynı bana göre. ayrıca düzelecek demekle olmuyor, ne zaman düzeleceğini söyleyeceksin.
0
nothing in my way
(24.04.23)
eğer yönetim değişirse en azından dünyadan kopmayan düzgün bi ekonomi politikasına döneriz diye düşünüyorum. (bu çeşitli yasakları kısıtlamaları getirebilir ama yokuş aşağı gitmekten iyidir. Yani iyi olacak demiyorum ama daha kötüye gitmeyebilir diyorum)

10 yıla bir şeyler "eh" olsa, bu ülkede her 20 yılda bir büyük kriz çıkıyor zaten trendin bozulacağını da sanmam. Yani düzelmek için yeterli vakit var mı ona da emin değilim. Çok akılcı politikalarla büyük paraları ülkeye çekmek lazım. Estonya gibi dijital şirket mi kurdururuz, kumarhaneleri mi açarız artık sağlam bişeyler lazım.(ama yapılmaz bunlar bence)

Bankalara kısıtlama getirilmemesinin sigortası altılı masa bence. Onlar gelirse öyle bir şey yapmamaya çalışırlar çünkü çok kötü bir imaj olur. Malum yönetim devam ederse her şey olabilir.

Yani 5-10 yılda biraz pozitif şeyler olabilir fakat uzun vadede işlerin kötü olduğunu düşünüyorum ben. Bir sürü ekonomik yük, anlamsız bir nüfus, parasal veya kültürel getirisi olmayan göçmenler... Sonra iklim krizi geliyor Akdeniz bölgesinin turizm potansiyeli azalıp her yaz yangınlarla uğraşmak zorunda kalabiliriz vs. vs.
0
nhk ni youkosu
(24.04.23)
düzelir, çok da basit olur;
serbest piyasaya yavaş yavaş dönülecek, bildik iktisat politikaları izlenecek, merkez bankası bağımsız olacak ve esas amacını yerine getirecek, sermaye piyasasını da öldürmeden bunu yapmaya çalışacak, kuvvetler ayrılığı oluşacak, yargı bağımsız olacak, adalet önünde herkes eşit olacak, yatırımcıya güven verilecek, liyakat temelli atamalar yapılacak, sığınmacılar mevzusu doğru yönetilecek, ihracatçı desteklenecek.
yol haritası gayet belli, tabi ülkenin en kıymetli varlıkları satıldı, onun dönüşü yok.
0
tiny penny
(24.04.23)
Bu kadar karamsar olmaya gerek yok, gerçekliği de yok. Adam zamanında sıfırdan ülke kurduktan 2 sene sonra uçak fabrikası kurup 5 sene sonra uçak üretip Hollanda'ya uçak satmayı başarmış, liyakatli insanlar geldikten sonra bu işler hiç zor değil.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.04.23)
türkiye gibi nitelikli üretimi olmayan ve 80 milyon gibi nüfusu olan bir ülkenin kısa vadede düzelmesi mümkün değil. Bu siyasetten bağımsız bir gerçek. Partiler üstü bir konu.

Türkiye'nin tarihine bakın, ekonomisi hep dalgalı, Bazen dibe batıyorsun tam nefesin kesilecek gibi oluyor bi yüzeye çıkıyorsun... Çok ciddi yapısal değişiklikler olmadan bunu değiştiremez kimse. Şu anda hiçbir partinin de programında böyle bir reçete yok. Herkes kısa vadeli günlük çözümler öneriyor. 21 yüzyılda hala fabrika açıp üretim üsleri kurmaktan bahsediyoruz ülkede her iki siyasi cenahta da... Bugün üretim yapmak mesele değil, fikri mülkiyet mesele.

Dünyaya entegre olmakla da alakası yok. Bizim dünyaya satabildiklerimiz sınırlı. Ama aldıklarımızın sınırı yok. Rakamları atıyorum ama şöyle ilerliyoruz 1 kazanıp 3 harcıyoruz gibi düşünün. Böyle bir ekonomi refaha erer mi?

Çok uzatmadan şöyle özetleyebiliriz. 19. yüzyıla kadar ülkeler orduları kadar güçlüydü. 19. yüzyıldan itibaren markaları kadar güçlü olmaya başladılar. Türkiye'nin dünya çapında kaç tane sanayi, teknoloji, hizmet, gıda, tarım vs. markası var? Ülkeye para kazandıracak ve eğitimden savunmaya her şeyi finanse edecek olanlar bunlar. Fason üretimden bahsetmiyorum. O konuda örnek çok. Mesela Zara'nın birçok ürünü türkiye'de üretiliyor. Bunu üreten onlarca tekstil fabrikamız var. Ama bir tane Zara yok türkiye'den dünyaya açılan. Böyle bir yatırım yok. Bunu başarmayınca 1 tane Zara, senin tüm tekstil sektöründen daha fazla kazanıyor.

Zara'nın yıllık geliri 19 milyar euro seviyesinde yaklaşık.
Türkiye'nin bütün tekstil firmalarının toplam ihracatı 12,5 milyar dolar civarındaymış 2022'de. Anlatabildim mi... 1 marka>100lerce tekstil firması.

Ekonomisi kuvvetli ülkelerin hepsinin çok güçlü markaları var. Marka ve üretim farklı şeylerdir. Marka demek fikri mülkiyet demek. Telif demek, patent demek, tasarım demek, pazarlama demek... bunlar elinde olduktan sonra çin'de de ürettirirsin, somali'de de... bugün iphone'a 1000 dolar vermenin sebebi onun fikri mülkiyeti yani endüstriyel tasarımı ve entelektüel patenti. yoksa telefonun üretim maliyeti 300-400 dolar. Montaj sanayinin hiçbir önemi yok artık. Var da tek başına bir önemi yok.

Şöyle diyeyim, sen isveç'e 1 dolar'a kereste satıyorsun. O sana 20 dolara o keresteyi ikea sandalye olarak geri satıyor.

anlatmaya çalıştığım bu. Türkiye katma değerli ürün üretemediği sürece cari açık vermeye, borçlanmaya, döviz stoklarını eritmeye devam edecek. Onun dışındaki tüm konular 2. derecede etkili.

Faizmiş, kurmuş piyasa kontrolüymüş falan... Bunların etkisi var elbette. Ama sen para kazanamadıktan sonra bunlar senin ekonomini kurtaramaz.

Şöyle düşünün, bir adam 10.000 lira kazanıyor, 20.000 lira harcıyor... Bu adam borsada yatırım yapsa, döviz kurunu iyi değerlendirse, faizle uğraşsa ne olur uğraşmasa ne olur? Kazandığının 2 katını harcıyor, ya da harcadığının yarısı kadar kazanıyor diyelim. ya kazancını artıracak ya giderini düşürecek. 80 milyonluk bir ülkenin giderini azaltması kolay değil. Yaşam kalitesini etkiler. ama kazancını artırması için türlü yol var.

Ama tutup bütün sermayesini gayrimenkule gömen bir ülkeden çok hayır bekleyemiyorum ben.
0
anten
(24.04.23)
Bir üstten devam edeyim, herkes serbest piyasadan, liyakatten ve piyasaya güven veren demokratik ortamdan bahsediyor. Çok haklı. Çünkü yatırım için bunlar gerekli.

Ama kimse yatırımın niteliğini konuşmuyor. Abi yabancı yatırımcı çekmek zor değil. Bugün gana da, güney afrika da yabancı yatırım çekiyor. Karadağ da çekiyor... Hindistan da çekiyor. Ama nasıl çekiyor?

Al TL'nin değeri düştü, mükemmel gayrimenkulleri yabancılar sakız gibi alabiliyor. Al sana yabancı yatırım.

Asgari ücreti 400 dolara fikslersin, biraz demokratik bir ortam izlenimini oturtacak yönetmelikler çıkarırsın... Volkswagen gelir burada fabrika açar. Al sana yabancı yatırım? ee sana ne faydası var? ufak bir istihdam oluşturması ve bir miktar vergi geliri dışında? Şu an satın aldığın ürünlerin çoğunun üstünde "made in bangladesh" yazıyor. Bu ne demek? bangladesh yabancı yatırımcıyla dolu. Ama bangladeshliye ne faydası var? Adam oradaki çalışanlara cüzi bir ücret verip, biraz vergi ödeyip bütün karını alıp kendi ülkesine götürüyor.

O yüzden nitelikli üretimi olmayan bir ülkede ekonomi düzelir mi? yabancı yatırımcı gelir mi diye sormak çok iyi niyetli.
0
anten
(24.04.23)
100 yıl önce zart diye tepeden inme rejim değişikliği gerçekleşti ve buna uygun modern yasalar (isviçre’den kopyala yapıştır) implement edildi ama kültürel kodlarımız bunların hiçbirine uygun değildi. 100 yıldır yaşadığımız her sıkıntının temelinde bu var, tüm bu döngülere girip çıkılması da bundan kaynaklı kanımca. Son 20 yılda da siyasal islam ucubesinin ve hukuk güvenliğini yerle bir etmenin yarattığı sonuçları gördük.

Üslup ve ahlak konusunda ilerleyebildiğimiz ölçüde daha oturmuş ve ayakları yere basan bir ülke olabiliriz ancak. Siyasal islam bunu mahvetti, tartışma dili değişti. Herkes birbirine küfür ediyor, dayılanıyor ve bu normalleşti. Şu an geldiğimiz noktada genel olarak muhalefetin üslup ve ahlak konusuna özel olarak eğildiğini düşünüyorum ve bence doğru da yapıyorlar. Bu altyapı doğru kurulduğu zaman pozitif yönde ilerleyebileceğimizi düşünüyorum ama bu bir süreç tabii ki, 5 yıl mı olur 10 yıl mı orasını bilemiyorum.
0
vedatchilipeppers
(24.04.23)
He bir de dünya teknolojinin ilerlemesiyle sosyolojik olarak çok fantastik gelişmelere gebe. Bizim millet pek uyanmadı ama AI + otomasyon her şeyi değiştiriyor; 5-10 yıl içinde tüm piyasalar, iş ve istihdam modelleri, karar mekanizmaları falan da buna göre değişecek. Çok ciddi bir revizyon olacak ve hatta halihazırda oluyor, bunu görmek için medyum olmaya gerek yok, milyonlarca kişi işsiz kalacak bu çok açık. Bu global değişime de bir şekilde adapte olabileceğimizi umut ediyorum.
0
vedatchilipeppers
(24.04.23)
evet düzelecek. iktidar değişirse bal gibi de düzelecek.

30 tane şey saymışsın ama bunların tamamı bir kişinin inadını değiştirmediği için olanların sonucu. oturup 30 farklı şeyi çözmek için 30 ekip, 30 yıl çalışmayacak.

daha bisküvi bile üretemeyen, marketlerinin yarısı türk ürünü, beyaz eşyalarının neredeyse tamamı türk markası olan doğu avrupa ülkelerinde bile otomobil ve konuta ulaşım tr'nin 10 katı kolay. tr çok iyi para çeviriyor ama çok kısıtlı kişilere ve ödemelere gidiyor para. avrupalının çöpe attığı araca tr'de yüzbinlerce insan 20bin$ para vermek için birbirini kovalıyor. korkunç bir dengesizlik ve plansızlık var başka bir şey yok.

açın iki yabancı yatırımcı analist yorumu takip edin. kamu borç yükü, kişi başı borç miktarı, özel sektör borçları ile avrupanın en iyi ülkelerindeniz. hem halkın korkunç borcu yok hem özel sektörler bilinçli ilerliyor. yan tarafımızdaki yunanistanın public debt / gdp oranı %250 olmuş, avrupa'da bu oran %60-80 civarı iken tr'de 43 civarlarında.

hukuk düzelirse ve tl istikrara kavuşursa tr'ye para yağar diyenler goygoy yapmıyor ya da bizi pişpişlemiyor. 2000'lerde ülkeye yıllık 1b$ doğrudan yabancı yatırımcı gelirken, hem reformlar hem ab süreci hem istikrarlı tl ile 2005-2008'de 20b$'lara çıkmıştı. 2015'ten beri tekrar düşüş var şu an yıllık 8-10'larda. benzer bir sıçrama ve yıllık 30b$'lık u.arası doğrudan yatırım ile tr'nin belli fazlasıyla doğrulur bir kaç seneye.
0
avatar is back
(24.04.23)
bu arada imf denilmiş de bu konuda bilge yılmazın söyledikleri çok önemli.

1- bize imf'den gelecek parayı kendimiz fazlasıyla yaratırız çok gerek yok
2- imf'de çalışanlar benim öğrencilerim ya da mülakatına girdiğim, referans olduğum kişiler çoğu

2001'de değiliz, imf ile olacak iş değil. bir üstte yazdığım gibi tr aklını başına alırsa zaten imf'de 5 senede gelecek limitlendirilmiş para bir senede fazlasıyla doğrudan yatırım ile gelir
0
avatar is back
(24.04.23)
Bu arada İMF'den bahsedildi. İMF'nin ne olduğunu bilmeyen koca bir kitleye bir öcü yaratmak gerekiyordu. Yaratıldı. Don Kişot'un yel değirmenleri gibidir kendisi. Saldırmak gerekir.

Bu fona Türkiye de ortaktır. Fonun kuruluş amacı İflasa çeyrek kalmış ülkelere ucuz kredi sağlayarak iflastan döndürmektir. Bu fonun verdiği kredilerin diğer kredilerden farkı vardır. Bu fon kredi verirse o krediyle 'Bu ay doğalgazı bedava yaptım' şeklinde seçim yatırımında kullanamazsın. 'Şöyle bir yatırıma yönelteceğim, bu şekilde para kazanacağım.' dersin ve bunu belgelersin, öyle verir parayı.

Ha ama 'yok ben yel değirmeni buldum, saldıracağım.' dersen O da olur. Sonuçta kredi verecek tefeci çok.

Hukukun düzelmesi dediğin şeyi yapman için HSK'nın yapısını değiştirmen gerekiyor, bunun için güçlü irade gerekiyor, bunun için yeni atamalar, onun için de atanmışların görev sürelerinin tamamlanması yani uzuuuun yıllar gerekiyor. Ayrıca bunun için Anayasa'da bazı değişiklikler gerekiyor, onun için Mecliste Anayasa değişikliği yapacak çoğunluk gerekiyor.

Biz İMFye gitmeyiz o parayı buluruz mu? Dur daha seccade konuşacağız. Parayı sonra konuşuruz.
0
Mirket
(24.04.23)
sürekli yeni vaatler veriliyor, bir kısmı da gerçekten yapılıyor ve merkez bankası para basarak ödemeleri karşılamaya çalışıyor.
eyt gibi bir kaç ay/yıl içinde 5 milyon kişiyi emekli edecek bir uygulama mesela. yapabileceklerine çoğumuz rüyasında görse inanmazdı çünkü 100 yıllık cumhuriyet tarihinde biriken emekli sayısı nette 12 milyondu. bir yanda 100 yılda nette 12 milyon emekli diğer tarafta birkaç ay içinde +5 milyon emekli daha.
benim öngörüm sosyal güvenlik sisteminin tamamen çöküşü.
çökmezse de tl nin öyle bir değer kaybetmesi ki 7.500 lira emekli maaşının 1 haftalık mutfak masrafını zor karşılayabilecek olması.
ülkede üretim, ihracat, katma değerli ürünlerin %40 artması lazım ki sadece eyt yi karşılayabilsin.
0
Piyano piyano bacaksız
(24.04.23)
@stirlingshire;
twitter.com

Ayda 525 milyon m3 doğalgaz. Yilda 6.3 milyar m3.

Karadenizden cikacak gaz günlük 10 milyon m3. Ikinci fazda 40 milyon.
Kisacasi ilk fazda yillik max 3.6 milyar oluyor. Verilen söz ile arada 3 milyar m3 fark var.
Kendi gazi falan yok yani daha ortada.
Bunun parasini bütçe odeyecek, yani Türkiye'de yaşayıp vergi verenler.
0
🌸logisticsmanager
(24.04.23)
hmm bu durumda cebimizde para kalmış bile olabilir çok iyi haber değil mi

satınalmak yerine çıkardığımız 3.6 milyar m3 doğalgazın her 1000 metreküpüne 750-1000 dolar civarı ödemekten (spot fiyatı 1000-1500) kurtulduğumuzu ve bunun bilançoya katkısını niye hesaba katmamış ki bu enerji direktörü arkadaş. devlet bu maliyetlerin çoğunu sübvanse ediyor zaten kendisi demiş sonraki tivitte. çıkanın hafiflettiği yük ile diğerini kompanse ediyor

rusya azerbaycan iran ~1/3~ oranla paylaşıyor tedariğimizi. fiyatları da aynı, yalnız azerbaycan biraz daha ucuz oluyor. rusyanın savaştan sebep bize de indirim yaptığı senaryoda da bu hesap böyle.

aboneyi 21 milyon almış, 19,750 şu an (gugıllayınca tepede çıkan bir detay)
www.epdk.gov.tr
0
stirlingshire
(24.04.23)
Komşu ülkeler düzelmeden ve biz de onlarla iyi ilişkiler kurmadan düzelme zor.
Avrupa harici ülkelere ihracat yapmalıyız. Batı ticarette tek taraflı turnike gibi çalışıyor ve bize getirecekleri sıcak para da kalıcı çözüm getirmiyor.
0
hebanon
(25.04.23)
şu ülke dövizi baskıları olayı bildiğin saçma abi. döviz böyle kolay baskılanan bir şey olsaydı şimdiye kadar hiç yükselmezdi. döviz olması gerektiği yerde. bundan önce ülkedeki her şey inanılmaz ucuzdu, dünyada en çok turist çeken 10 şehirden biri olan istanbul gibi bir şehrin balkanlar’ın dandik köylerinden daha ucuz olmasını kimse açıklayamaz, olması gereken düzeltme yaşandı yani. alternatif yöntemler ile farklı kaynak yaratıyorlar ve krizi erteliyorlar şu anda. mesela ddkkm gibi.

bu böyle gittiği yere kadar gidecek. sonra faturayı ödemek için biir süre ekonomik durgunluk ve işsizlik furyası olur yüksek faiz ortamında. sonra yabancı sermaye çekebilirlerse biraz daha normale döneriz. ya da normalimiz hep bu olur.

chpli olarak chp’nin ekonomi politikasını da aynı ölçüde yanlış buluyorum. herkese maaş bağlanan ve para dağıtılan bir ekonomide verimlilikten bahsedilemez. popülizm devam ettiği sürece yüksek enflasyonu yaşayacağız. bankada nakit tl tutan ve veya maaşını enflasyon kadar artıramayan herkesten para alınıp, halka ve ıvır zıvır yatırımlara dağıtılmaya devam edecek maalesef.
0
roket adam
(25.04.23)
(15)

Kanser süreci

st.curse
Arkadaşlar,Babam' da 1 aydır bitmek bilmeyen ishalden sonra kolonoskopi yapıldı ve yapılırken tümör tespit edildi, doktor vahim dedi, kolon ca yazıldı kolonoskopi sonucuna, bu salı günü.Lakin biyopsiyi bekleyeceksiniz dediler, biyopsi sonucundan sonra ne yapmam gerekecek, süreç nasıl işleyecek arkad
Arkadaşlar,

Babam' da 1 aydır bitmek bilmeyen ishalden sonra kolonoskopi yapıldı ve yapılırken tümör tespit edildi, doktor vahim dedi, kolon ca yazıldı kolonoskopi sonucuna, bu salı günü.

Lakin biyopsiyi bekleyeceksiniz dediler, biyopsi sonucundan sonra ne yapmam gerekecek, süreç nasıl işleyecek arkadaşlar?

Bir de 15 marta kadar randevu alamıyorum, aynı bölümden yani cerrahiden. Kolonoskopi de aynı bölüm sayıldığı ve ertesi güne diğer cerraha randevu olduğu için 15 gün bloke koydu. çünkü biz cerrah pelvik tomografisini istediğinde sonucu göstermek için randevu almıştık öncesinden, lakin dahiliyeci acil kolonoskopi istediği için bir gün öncesinde kolonoskopi yapıldı ve cerrah yaptığı için 15 gün bloke kondu, sistem tarafından.

bana bu süreçlerde akıl verecek varsa sevinirim, ne yapmam gerekeceğini ufak bir sıralama ile anlatırsanız çok sevinirim,

her gün biyopsi çıktı mı diye arayacağım haftaya, lakin sonuç çıksa doktora kendim gidip - babamın yürüyecek hali kalmadı - sonucu göstersem mi diye düşünüyorum.

Teşekkürler, şimdiden.
0
st.curse
(04.03.23)
Öncelikle babacığınıza sonsuz miktarda şifa diliyorum.

Kolon kanseri maalesef ki çok ciddi bir rahatsızlık ve yaşa göre etkisi büyüyebiliyor.

Bu tarz durumlarda ilk teşhis koyan doktorun söylediğini ciddiye almak çok önemli -ki siz zaten öyle yapmışsınız fakat kesin sonuç olarak kabul etmek de yanlış olur.

Şayet babanızın bağırsağındaki tümör hayati organlara sıçrama yapmadıysa babanızın bağırsaklarının bir kısmı operasyonla alınacaktır ve asıl süreç bundan sonra başlayacaktır.

Biyopsi sonuçları da dahil, zamanlama sizin için çok önemli ve sürekli teyakkuz halinde olmanız gerekir. Üniversite hastanelerinden faydalanabiliyor musunuz bilmiyorum zira üniversitelerdeki onkolog prof.'lar daha işinin ehli ve genelde en doğru tanı ve takipi onlar yapabiliyorlar(tabii her muayene başına ücret verilmesi gerektiğini de belirteyim).

Babanızın beslenmesi operasyon öncesi ve sonrasında bir süre gıda takviyeleriyle yapılacaktır.

Sizin yapmanız gereken en önemli şey ona refakat etmek, beslenmesine dikkat etmek ve pek tabii kemoterapi vs. gibi yönergeleri titizlikle takip etmek olacaktır.

Ailenizde sizden başkaları var mı bilmiyorum fakat bu tarz hastalıklar tek bir kişinin altından kalkabileceği kadar hafif şeyler değildir maalesef. Mümkünse diğer aile üyeleri de seferber olsun her şey için.

Tekrardan çok geçmiş olsun.
0
Avoiding The Puddle
(04.03.23)
Biyopsi sonucunu, isteyen doktora, sonuç göstermeye gidebilirsiniz. Muayeneden sonra 10 gün sonuç gösterme hakkınız vardı (yeniden randevu almadan) değişmediyse.

Sonrasında doktor ne derse onu yapacaksınız. Ameliyat diyecektir. Moralinizi bozmayın 20 sene önce kolon ca ameliyatı olmuş tanıdığım var. Yani moral bozacak bir durum yok.
Geçmiş olsun.
0
Mirket
(04.03.23)
Babanıza şifa dilerim ameliyat olacak bu süreçte iyileşecektir yüksek ihtimal.
0
komando kani var bende
(04.03.23)
arkadaşlar,
babam 69 yaşında, kan değerleri çok kötü;
karaciğer kan' da sınırın 5 katı yüksek,
doktorla konuştum, durum vahim dedi,

makattan 15 cm uzaklıkta ve 8 cm bir tümör.

yayılım var gibi ve çok eski bir tümör dedi doktor.

umarım ameliyat olur, arkadaşlar.

biyopsi sonucunu bekliyorum o zaman? ve sonrasında umarım 15 gün kısıtlamayı beklemeden doktorla konuşabilirim, babamı şu an için götüremiyorum maalesef, çok halsiz. tümör kanamalı. ishal de kan da var, maalesef. şu an katı besleniyor, ishal kesilince sebze de veriyoruz, ben ve annem var bu süreçte.

napcağımı bilmiyorum, ama söyledikleriniz yol gösterici.

çok teşekkür ederim.
0
🌸st.curse
(04.03.23)
Ayrıca troid değerleri de çok yüksekti.
0
🌸st.curse
(04.03.23)
Cok gecmis olsun,

Biyopsiden sonra pet isterler ve ona gore yayilimini tespit edip evreleme yaparlar. 1. Evee baslangic 4. Evre son evredir.

Petden cikan evreleme sonucuna gore ya emeliyat yapip kemoterapo + isin tedavisi ya da once kemoterapi yaparlar.

Doktorunuz sizi onkologa yollar yani.

Tekrar cok cok gecmis olsun, umarim guzel haberlerinizi duyariz
0
oscar
(04.03.23)
Sayın oscar maalesef sözlüğe giremediğim için oradan arkadaşlarla konuşamıyorum.

Biyopsi çıktığında o zaman bir şekilde cerrahla halletmem gerekecek bu işi.

Her şey çok karmaşık gibi. Annem desen yaşlı.

Bir şekilde bu süreci umarım düzgün yürütebiliriz ve babam sağlığına kavuşur. Kimseyle konuşamıyor insan. Güç verdiniz. Çok teşekkür ederim tüm cevap veren arkadaşlara.
0
🌸st.curse
(04.03.23)
babanıza şifalar diliyorum. sözlüğün bir faydası olacaksa protonvpn kullanarak girebilirsiniz. bir hesap açmanız gerekiyor yalnızca.
0
curious mind
(04.03.23)
ishalden önce nasıldı babanız?
biyopsi sonucu gelsin sonrasında pet ct çekilecek yayılmış mı/nerelere yayılmış diye. arkadaşlar bahsetmiş ama yalnız hissetmeyin diye ben de yazmak istedim.
hastanın genel haline bakılarak tedavi seçeneklerine bakılır sonrasında. ameliyat olamayacak denli çok yayılım varsa kemoterapi verirler.
siz bence randevu almayı beklemeden biyopsi sonucuyla birlikte doktorunuza gidin. kanser hastaları için süreçler farklı işliyor olabilir devlet hastanelerinde. daha hızlı aksiyon alınıyor olabilir yani... o doktor sizi onkolojiye sevk eder pet ct ya da baska çekimleri de onkoloğunuz ister.
yaşı çok yok babanızın aslında. o yuzden ishal öncesi durumunu merak ettim.
0
anna sun
(05.03.23)
Sayın anna sun,

Babam da hiçbir şey yoktu. 6 ayda bir kan değerleri çok iyidir. Kasık fıtığı ameliyatı oldu, olduktan 1 ay sonra ishal ve sancı başladı. O ara 1 ay kaybettik çünkü enfeksiyona yoruldu. Sonrasında kan gelince kolonoskopi ve kan testleri yapıldı ve karaciğer ggt 800 çıktı, troidler yüksek çıktı ki bunların hepsi 5 ay önce çok iyidi.

Şimdi patoloji sonucu çıkmasını bekleyin diyorlar da adam gözümün önünde eriyor. Yarın daha önce kontrolleri yapan cerraha gidicem, araya girip bir şekilde. Sonuç çıkmadan belki bizi oraya yönlendirirler. Çünkü mhrs den baktım tıbbı onkolojiye randevu alamıyorum, uyarı veriyor; radyoloji onkoloji ise randevu alabiliyorum sanırım.

Yarın umarım cerrah yardımcı olur da babanı getir işlemlerini yaptıralım der.
0
🌸st.curse
(05.03.23)
Biyopsi yapmadan pek yol alamazsiniz cunku kanserin turleri oluyor kendi iclerinde. O turu bilmeden tedaviye baslayamazlar.

Biyopsi sart yani once. o 5 ayda yogun kilo kaybi olduysa o buyuk gosterge oluyor ama kilo kaybida hep baska seylere yoguruluyor.

Bosuna radyolojiden randevu almayin, su an o asamada degilsiniz, onkolog karar verecek o kisimlara.

Sabirsizliginizi cok iyi anliyorum, bir ihtimal laboratuvarla gorusup beklemeli bir biyopsi degil ise belki o sureyi kisaltip sonucu erken alirsiniz.
0
oscar
(05.03.23)
Oscar, çok teşekkür ederim.
Biyopsi için ricada bulundum, kolonoskopi sonrası, en geç 10 gün içinde çıkacak denildi.
Kanser ile ilgili gruplarda bazı hastalarda daha kolonoskopi sonrasında pet, mr çekilmeden hemen onkolojiye yönlendirildiğini gördüm, dedim yarın gideyim cerrah ile konuşayım.

Ama sanırım faydası dokunmayacak, biyopsi çıktığında zaten her türlü mücadeleye giricem, şimdilik ishal ilaçları veriyoruz,

Çok teşekkür ettim Oscar..

Edit: Sözlük nickim ile giriş yapamadım VPN ile, bir türlü başaramıyorum, yarın ofiste orada bir şekilde tekrar bilgi almaya çalışrım.

Teşekkürler.
0
🌸st.curse
(05.03.23)
Şimdiki doktora gittiğinizi söylemeden başka bir hastaneye daha aynı şikayetle götürün derim.

Bir umut belki bunların hiç birisine gerek kalmaz.

Benzer durum babamda başımıza gelmişti. (İshal değil ama kasıklarda ele gelen tümörler, ultrasonda böbrek karaciğer civarında tümörler ve sürekli kabızlık) .Ameliyat dediler yaşlı ve riskli diye yaptırmadık.

3 yıl sonra pandemide grip oldu gittik Acil pet dediler ve randevu gelene kadar ve bir gün öncesi aradılar.randevu günü iki defa aradılar.

Annemde yıllarca yaşadığımız acı tecrübeden dolayı reddettik.(annem şu an sağlıklı). Tanıdığımız doktora sorduk şikayetin yoksa gerek yok yine de siz bilirsiniz dedi.

Bana sorarsanız bir değil iki doktora daha gösterin.
0
hebanon
(05.03.23)
@st. curse
hocam resmi uygulamaya bir şey yapmışlar vpnsiz giriliyor. telefona indirip girebilirsiniz direk: play.google.com

ismi ekşi sözlük olan düşük puanlı uygulama (linkte sorun olursa)
0
curious mind
(05.03.23)
Evet girdim şimdi. Çok tşk ederim
0
🌸st.curse
(05.03.23)
(2)

Matematik formülünün yorumlanması hakkında yardım

royalguard
Merhabalar, bir tez yazmaktayım bilimsel dergilerin uluslararasılığı ile ilgili. Bunu ölçmek için çeşitli formüller var fakat formülleri anlamakta güçlük çekiyorum (sosyal bilimciyim mat zekası kıt malesef) matematikten anlayan suserlar linkteki formülle ilgili yardımcı olabilirse çok memnun olurum.
Merhabalar, bir tez yazmaktayım bilimsel dergilerin uluslararasılığı ile ilgili. Bunu ölçmek için çeşitli formüller var fakat formülleri anlamakta güçlük çekiyorum (sosyal bilimciyim mat zekası kıt malesef) matematikten anlayan suserlar linkteki formülle ilgili yardımcı olabilirse çok memnun olurum.

prnt.sc

Burada G harfinin altında veya üzerinde yer alan ifadelerin matematiksel bir anlamı var mı merak ediyorum. İfadelerin neyi temsil ettiğini biliyorum ama mesela G altında c,d,y,i ifadesi bir matematik hesabı anlamına mı geliyor? Yani G altında (veya üstünde) ifadeler olduğunda bir fonksiyon ifadesi mi oluyor bunu bilmek istiyorum. Umarım anlaşılır olmuştur.

Yardımlar için şimdiden en derin teşekkürlerimi iletiyorum.
0
royalguard
(18.02.23)
Yazıda anlamları var örneğin y year, d discipline c country.

Formül için atıyorum nüfus, doğum ve ölüm oranı farkıyla doğru orantılı değişirse

dN'= Dk-Ök burada dN nüfus değişimi gibi. Dk doğan kişi sayısı, Ök ölen kişi sayısı gibi..

Yani değer ifade etmiyor, bir fonksiyonu ya da faktörü kısaca ifade etmek gibi düşünebilirsin.

Tam bir ifade düşünelim, kütle ışık hızına ulaşırsa sonsuz olur.

K = Ks/ 1- v/c K kütle , Ks kütlenin sabit durumdaki hareketsiz değerini ifade eder. V hız c ışık hızı
0
hebanon
(19.02.23)
teşekkürler hocam
0
🌸royalguard
(19.02.23)
(16)

türklerin yahudilerin derdi nedir?

roket adam
theodor herzl'in `yahudi devleti` kitabını okuyorum. kitabın ön kısmında yahudilerin osmanlıdaki durumundan ve abdulhamit'in yahudi devletinin kurulması adına yaptığı yardımlardan bahsediyor. öyle bir noktaya gelmiş ki abdulhamit benim halkım müslümanlar ve yahudilerdir, diğerlerini bizden saymıyoru
theodor herzl'in yahudi devleti kitabını okuyorum. kitabın ön kısmında yahudilerin osmanlıdaki durumundan ve abdulhamit'in yahudi devletinin kurulması adına yaptığı yardımlardan bahsediyor. öyle bir noktaya gelmiş ki abdulhamit benim halkım müslümanlar ve yahudilerdir, diğerlerini bizden saymıyorum falan demiş bizimkiler zamanında.

bizim tarihimizde yahudilerle hiç bir sıkıntımız yoksa, bu bizdeki genel anti-semitizm nereden geliyor? ya da tarihimizde yahudilerle sürtüştüğümüz bir dönem olmuş mudur? ya da durum bu kadar barışçıl değil de, kitabın çevirmeni önsözde biraz şov yapmış olabilir mi?
0
roket adam
(14.02.23)
türklerin yahudiler ile bir problemi yok zaten. anti semitizm siyasal islam tayfasının romantizmi.
0
tantunisultansuleyman
(14.02.23)
Türklerin de Müslümanların da bi sıkıntısı yok aslında, Kuran okumadım ama sanırım Kuran'da da Yahudilerden bahsederken hem değerli hem de sıkıntılı taraflarından eşit olarak bahsetmiş ama Hristiyan dünyasının tabii bunlar İsa'yı çarmıha gerip öldürdü tadında bir yaklaşımları olduğu için sevmiyorlar ve düşmanlık besleyebiliyorlar. Bizim kültürümüzde böyle bir durum yok, sonradan Filistin meselesi falan derken oradan bi düşmanlık çıkmış olabilir Müslüman Türkler arasında. Tamam Kuran'da da İsa'nın öldürülmesi meselesi nedeniyle Yahudilere karşı bi tatsızlık var ama o daha çok abi yolda görseniz merhaba-merhabadan öte muhabbetiniz olmazsa iyi olur tadında bir olay, açık açık bunlarla düşman olun susuz kalsalar su vermeyin gibi bir olayı yok sanırım Müslümanların düşmanlığı kendi kendilerine gelin güvey olma düzeyinde.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.02.23)
Filistin meselesi ve ulusal kanalların yaptığı propagandanın da payı büyük bence.

Şu an açıp tekrar bakmıyorum ama hatırladığım kadarıyla kuranda da yahudilerden “aşağılık maymunlar” şeklinde bahsediliyordu. Hatta şaka mı bu diye dönüp dönüp bakmıştım bayağı adamlar böyle çevirmişler :d Yahudilerin en başında “herkesten üstün” yaratıldığı da bizzat kuranda yazar. Sebt gününde çalıştıkları için yaratıcı tarafından cezalandırılıyorlar sonra.
0
ruhen hastayim ben
(14.02.23)
Bu soru çalıştığım yerden geldi :)

Kuranda İsra suresinde Yahudilerin kötülük yaptığı veya yapacağı anlatılıyor. Geçmiş zamandan mı gelecek zamandan mı bahsedildiği konusunda görüş ayrılığı var.

Konu hakkında bir de hadis var. Yahudilerin taşların, ağaçların arkalarına saklanacağı, taşların ve ağaçların dile gelerek arkalarındaki Yahudileri ifşa edeceği, Sadece Gargat ağacı'nın arkasındaki Yahudiyi gizleyeceği, bu yüzden Gargat ağacının kötü olduğu minvalinde bir hadis. Ne kadar sahih olduğunu bilemem.

Osmanlı tarihinde Yahudiler hiçbir zaman sorun olmamış, hep iyi vatandaş olmuşlardır. (Sabetayistlerin durumu istisna ve biraz karışık.)
Hatta İspanyadan Yahudiler kovulduğunda Osmanlı bütün İspanya Yahudilerine kucak açmıştır.

Birinci Dünya savaşında saf değiştiren Yahudiler olmuş, yanılmıyorsam bir bölük kadar Yahudi birliği Çanakkale'de bize karşı saf tutmuştur.

Yanılmıyorsam daha önceki yıllarda Filistin bölgesinde Yahudilerin mülk edinmesi yasak iken Abdülhamit zamanında bu yasak kalkmış mülk edinmeye başlamıştır.

İsrail devletinde Filistin halkı ezilen bir millettir. Geçmişte Sovyetler Birliği ve Türk solu tarafından sahip çıkılan Filistin (Deniz Gezmiş'in Filistin'de gerilla eğitimi aldığı söylenir), bugün Türkiye'de İslami kesim tarafından sahiplenilmektedir.

Yahudi inanışında düşünceler muhteliftir. Dinini idrak edebilmek için daima kovulmuş ve diasporada yaşamak gerektiğine inanan, bu yüzden de İsrail devletine karşı olan Yahudiler bile vardır.

Bu karışık düşünceler içinde kendilerince kutsal kabul edilen Kenan arazisini ele geçirmek gerektiğini düşünenler de vardır.

Kenan arazisinin sınırları da kafa karıştırıcıdır. Kimileri sadece şu anki Filistin, İsrail devletini işaret ederken, kimileri sınırı Nil'den Fırat'a kadar uzatır ki bu düşüncenin ucu Türkiye Cumhuriyetine kadar uzanır.

Sözde Kürdistan devletinin bu amaca hizmet için kurulmaya çalışıldığına dair ve bir düşünce vardır.

Bugüne kadar okuduklarımdan aklımda kalanlar bunlar. Yanlış hatırladıklarım olabilir.
0
Mirket
(14.02.23)
Bu arada Yahudiler arasında mesela İsrail'i devlet olarak kabul etmeyen Ortodoks Yahudiler de var, bunlar Mesih gelene kadar herhangi bir İsrail devletinin kurulamayacağını düşünen İsrail'de Filistin bayrağı taşıyıp İsrail bayrağı yakan insanalar, kendi aralarında bile çatışmalılar yani fikir olarak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.02.23)
O zaman yazdıklarınızı yanlış yorumlamıyorsam, "türkler" ile yahudiler arasında bir sorun yok, genel olarak müslümanlık ile yahudilik arasında bir sorun var. Doğru mu anlıyorum?

Çanakkale savaşındaki yahudilerin bize karşı olma durumu da sanırım katır birliğinden kaynaklanıyor, bu da istisnai denilebilecek kadar küçük bir bölük değil mi zaten www.salom.com.tr

Biz kendi topraklarını parayla satan araplar yüzünden, koca bir milletle düşman olmaya çalışıyor olabilir miyiz, sorguladığım şey bu aslında. Filistin ve kudüs meselesi trajik bir mesele evet, ama bizim gücümüz korumaya yetmemiş, yerel halk da o toprakları satmış gitmiş. Bunun kinini tutmak bana anlamsız geliyor. Filistin'i, Kudüs'ü biz sonsuza kadar nasıl koruyabilirdik.
0
🌸roket adam
(14.02.23)
islamcıların gazlama , kutuplaştırma ve motive etme aparatı filistin.
Sanırım içlerindeki arap hayranlığının da önemi büyük.
Saf yurdum insanının beynini yıkıyorlar bu propaganda ile.
Mesele eziyet ise eziyetin kralını Çin, müslüman uygur Türklerine yapıyor.
Ama bunu dert edinen islamcı görmedim.
Bu arada filistinliler de sanırım osmanlı yüzünden bizi pek sevmezler.
0
vizivozo
(14.02.23)
Abi Müslümanlarla olan durum son dönemde gerçekleşen bir olay, teknik olarak Müslümanlarla da bir sorun yok aslında, öyle olsa (kendi söylemlerine göre) Allah'ın yeryüzündeki gölgesi olan Osmanlı padişahı neden İspanya'dan sürülen Yahudileri kabul etsin ki kendi topraklarına. Türk siyaseti çatışmalardan beslenen bi siyaset, Yahudi düşmanlığı da bunun ürünlerinden.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.02.23)
ortada bir filistin gercegi var, bu yuzden dunyanin ciddi bir kesminde israil devleti kotuleniyor, guner amerika'dan avrupa'ya toplumlarin kayda deger bir kismi devlete ve filistin politikalarina mesafeli... cok ciddi bir lobileri olmasa bu kadar olumsuz karsi goruse karsi perisan olmuslardi...
0
hewit
(14.02.23)
Bu arada @vizivozo'nın son cümlesine bir ek yapayım. Filistin bayrağı 3 renkten oluşmaktadır ve kırmızı rengiz ne için oraya konduğu her yerde yazar.
0
Mirket
(14.02.23)
Devlet iliskileri acisindan ele aliyorsan bir derdi yok, fazlasiyla ic ice. Son zamanlarda Israil'in dis politikasina bagli olarak ara hafifce acilmis olabilir. Halklar arasindaki iliskiler acisindan ele aliyorsan, Turkiye icinde yine kimsenin bir derdi yok, Turkiye'de herkes buyuk cogunlukla ic ice baris ve yardim icerisinde yasayagelmis. Fakat Yahudi halklari kendi iclerine cok kapanik ve genel olarak diger tum halklarla tarihsel akista problemleri olmus bir halk. Turkce'de de kendilerine karsi birtakim asagilayici ifadeler dil icerisine yerlesmis. Sadece din acisindan ele aliyorsan bir karsitliktan bahsedilebilir ki bunun da en buyuk sebebi Filistin olmali. Bunun disinda muslumanlar ile yahudiler, hiristiyanlara kiyasla birbirleri ile yine iyi anlasirlar. Nihayetinde ikisi de ayni kokenlere sahip benzer bir din. Ben iki din arasinda sorun var demezdim.
0
dunal
(14.02.23)
Türklerin ya da Müslümanların Yahudilerle bir derdi yok.

Son derece güçlü siyasi ve ekonomik otoriteye sahip, kendini siyonist olarak tanımlayan, nicelik olarak azınlık hükmündeki Yahudilerin Büyük İsrail'i kurma planı adı altında bütün dünyayı kan gölüne çevirmekten imtina etmemesi ve bölge ülkelerindeki tüm savaşları ve yıkımı finanse etmesiyle derdi var.

Tüm dünyada büyük bir mülteci sorunu çıkaran, PKK'yı, IŞİD'i ve bilimum terör örgütlerini paravan ve kukla şekilde İsveç çakısı misali kullanıp onlara silah, para ve lojistik sağlayan Yahudi görünümlü kafirlerle derdi var.
0
duchess jessamine
(14.02.23)
Arkadaşlar Kur'an çeşitli ayetlerin çeşitli surelerinde Yahudilerin nasıl lanetli olduğundan söz ederken Müslüman ile Yahudi arasında sıkıntı olmadığını söylemek aşırı iddialı değil mi? Ayetler var, ayetler:

kuran.diyanet.gov.tr

kuran.diyanet.gov.tr

kuran.diyanet.gov.tr

kuran.diyanet.gov.tr

kuran.diyanet.gov.tr

kuran.diyanet.gov.tr

Türklerin, Yahudiler ile doğrudan sorunları yok. Ümmetçiler, Müslümanlar, Siyasal İslamcılar ve Arapperestler Yahudileri sevmezler. Türkiye'de de yaklaşık 70 yıldır bu akım yaygın olduğu ve son 20 yılda da tavan yaptığı için aksi bir algı varmış gibi görünüyor. Yoksa Türk-Yahudi ilişkileri çok eski zamanlara kadar gerek ticari, gerek askeri olarak devam eder. Osmanlı'da Yahudi ilişkileri bile başlı başına buna kanıttır. Diğerleri yazılmış ama Napolyon'un Filistin üzerindeki seferinde Akka kuşatmasında Yahudi devleti sözü verdiği halde bölgedeki Yahudiler bu kuşatmada Fransa safında ya da desteğinde konumlandırmadılar kendilerini. Hatta bu kuşatmada Napolyon'a karşı Akka'yı savunan Cezzar Ahmet Paşa'nın sağ kolu da Yahudi Haim Farhi de kuşatmada etkin rol oynamıştır.

Bu arada İsrail, Yahudilerin inançlarına göre tanrı tarafından vadedilmiş olduğu için Mısır'dan kaçtıklarından sonra (bulmaları yıllar sürmüş) gelip yerleştikleri bölgede 1948'de kurulmuştur. Gerek inançları sebebiyle sahip oldukları "yurtsuzluk" bakışıyla, gerek de bölgede yeterli kuvvete sahip olamadıklarından ya da durumdan şikayetçi olmadıklarından olsa gerek böyle devam etmiş. Roma, Mısır, Arap, Eyyübi, Osmanlı vs. döneminde de yaşamışlar orada. Kuruldukları günden itibaren de çevredeki ülkeler tarafından yok edilmekle tehdit edilmişler. Bu tehditlerin sözde kalmaması ve Holokost'un taze olmasını birlikte incelersek çevredeki kaç ülkeye karşı tek başına mücadele eden küçük ülkenin öfkesini ve bu durumdaki sertliğini anlayabiliyorsunuz. (Sahil bombalayıp çocukların ölmesi gibi örnekler verenin kalbini kırarım. Onları kastetmediğim belli olmalı).

İsrail'in zamanında ve şu an soğuk ve sıcak çatışma halinde olduğu ülkeler ve toplumların neredeyse hepsi Arap Baharı'nda Osmanlı'ya isyan etmiş. Osmanlı askerlerinin midesini deşerek "kaçırılan altınları bulmaya çalışmış", demiryollarını bombalayıp su kanallarını zehirleyerek 1. Dünya Savaşı'nda Osmanlı karşısında yer almış ülkeler ve toplumlar. Halifeci ümmetçiler bu gerçeği kabullenmezler pek. Kaldı ki Filistin-İsrail'in yaşadığı durumun temelinde de İsrail'e evlerini sata sata Filistinlilerin yaşadığı mahalleleri İsrail mahallelerine çeviren Filistinliler ve onların Yahudi düşmanlığı da yatmaktadır. Türk-Filistin-İsrail ilişkilerinde ise Türkiye'nin Filistin ile yakın durmasının temel sebebi ümmetçi kafadır. Asala ve PKK'nın teröristleri ilk yıllarında gerilla eğitimini Filistin Kurtuluş Örgütü'nde aldılar. Ermeni sorununda da Filistin Türkiye karşısında yer aldı.

Türkiye'nin coğrafyadaki doğal müttefiki olması gereken İsrail böyle ümmetçi-Siyasal İslamcı bakış ile eğreti kuruluyor ve Filistin'e göz kırpan şekilde yer alıyor. Neyse konu böyle devam eder.
0
nawar
(14.02.23)
islamcıların karşılıksız filistin aşkından kaynaklanan israil düşmanlığı var.fakat.
amerika'nın fetö ve akp eliyle yürüttüğü ülkemizi yıkma projesi gerçeği de var.
amerikada kararların yahudi lobisi onayı ve desteği olmadan alınamayacağını biliyoruz.
tarihi bir satışa getirilmiş olabiliriz yahudiler tarafından.
0
vizivozo
(14.02.23)
turklerin yahudilerle derdi yok, arap muslumanlarin var. biz de son 20 senede vahabiligin dumen suyuna girdigimiz icin yahudi dusmani pozisyonu aldik. Bir nevi gecici eksen kaymasi yasiyoruz.

muslumanlardaki genel nefretin nedeni bence kiskanclik. Ufak tefek insanlar, araplarla ayni cografyadan cikmislar ama kafalari zehir gibi calisiyor. Teker teker sabun yapilmislar, binbir iskenceye maruz kalip dunyanin dort bir yanina dagilmislar ama hala gucluler, yasamaya devam ediyorlar.

fistik kadar akli olan yahudilere yakin durur, birseyler ogrenmeye calisir.
0
cooperr
(14.02.23)
Yahudilerle sorunu olsa yıllarca birlikte yaşamazlardı.

İsrail'i sevmeyiz.Bunun nedenini herkes biliyor her yerde de yazıyor.
Müslümanların israil devletini istememesinin nedeni İslam dinin güçlüye değil haklıya taraf olunmasını emretmesidir.

Dejenerasyona uğramış, öz güvenini yitirmiş olanları korkudan ve kendini onlardan aşağı gördüğünden onlara yakın durup birşeyler öğrenme hevesine kapılırlar.

Biz onlardan değiliz onlar arap, diyerek sıyırmaya çalışırlar.

Fanatik İsraillilere göre bu tür yanaşmalara yüz vermemek gerekir.Yoksa böcek gibi çoğalacaklarından bahsedilir.
0
hebanon
(15.02.23)
(6)

Ne yaparsam yapayım sabahları uyanamıyorum

sassot
En erken 12 de kalkıyorum. Gece yattığım saat 2-3-4.Denemediğim program, taktik vs kalmadı. Yarım saat kademeli olarak düşüreyim dedim ilk 12.30'da ikinci gün 12 de kalktım. Üçüncü gün kalktığımda saat 13.30 falandı.Tavsiyesi olan var mı?
En erken 12 de kalkıyorum. Gece yattığım saat 2-3-4.

Denemediğim program, taktik vs kalmadı. Yarım saat kademeli olarak düşüreyim dedim ilk 12.30'da ikinci gün 12 de kalktım. Üçüncü gün kalktığımda saat 13.30 falandı.

Tavsiyesi olan var mı?
0
sassot
(13.11.22)
Erken yatman lazım. Ben 6.30da kalkıyorum. 21.30’da yatıyorum. Evet sosyal hayatı ve kendime ayırdığım zamanı kısıtlıyor ama ekmek parası işte.
0
duma duma dum
(13.11.22)
Bir gün erken uyanırsan aynı gün erken yatarsın. Erken uyanma sebebin de zorunluluk olmalı. İş, iş görüşmesi, ders gibi.
0
dissendium
(13.11.22)
muhtemelen uyku kaliteniz düşük. fazla kilo varsa vermeye çalışın. işlenmiş gıda (özellikle şeker) tüketiyorsanız onu azaltmayı deneyin. sigara içiyorsanız bıraksanız en iyisi tabii ama o olmuyorsa azaltmak da iş görebilir.

paketlenmiş gıdaları ve sigarayı gerçekten ağzıma sürmediğim bir aylık periyot olmuştu hayatımda. yataktan spatulayla kazınan, mecburiyeti yoksa KESİNLİKLE uyanmayan, gece uykusu sık sık bölünen birisi olarak adeta rampadan fırlayan roket gibiydim o süreçte. pis yemeye başlayınca yine muşmulaya döndüm.

kısacası muhtemelen uyku kalitenizin artması gerekecek. onun da en temiz yolu hayat tarzını değiştirmekten geçiyor. çok sıkıcı ama maalesef birinci yol bu.

"erken uyanırsan erken yatarsın" durumu da herkes için geçerli değil bu arada. anksiyete, kaygı vs. varsa bütün gün uykulu gezersin ama gece 9-10'da yastığa başını koyduğunda sabah 5'e kadar dönersin.
0
mark greg sputnik
(13.11.22)
12 kalkınca hayatınla işinle ilgili sorun olmuyorsa devam et bence. Hepimizin hayalini yaşıyorsun. Tavsiye: erken yat. On buçuk iyidir.
0
baba553
(13.11.22)
Horoz al
0
hebanon
(13.11.22)
Ben böyle uyku düzenim bozulduğunda bi gece uyumuyorum. Ertesi gün akşam 10-11 gibi ağırlık çöktüğü an oyalanmadan yatağa giriyorum. Sonra her zamanki gibi sabah 7'de uyanıp devam ediyorum normal düzene.
0
plutongezegendegilmi
(13.11.22)
(19)

Çıplak gözle gördüğünüz hayvanlar

plutongezegendegilmi
Nelerdir?Hayvanat bahçesi, pet shop ya da safari vs. gibi spesifik yerleri saymıyorum. Günlük hayat içinde nelere denk geliyorsunuz? Mesela şu hayvanlardan hangilerini gördünüz:- Tilki- Ağaçkakan- Bülbül- Ateşböceği- Çakal- Sincap- Kartal / Akbaba / AtmacaNereden aklıma geldi? Haftasonu bahçedeki na
Nelerdir?

Hayvanat bahçesi, pet shop ya da safari vs. gibi spesifik yerleri saymıyorum. Günlük hayat içinde nelere denk geliyorsunuz? Mesela şu hayvanlardan hangilerini gördünüz:

- Tilki
- Ağaçkakan
- Bülbül
- Ateşböceği
- Çakal
- Sincap
- Kartal / Akbaba / Atmaca

Nereden aklıma geldi? Haftasonu bahçedeki narları topladım, ama çatlamış olanları kuşlar yesin diye dalında bıraktım. Bugün bi çıktım, cennet papağanı, bülbül vs. bi sürü kuş gelmiş.

Sonra bi düşündüm eskiden yukarıdaki hayvanları görüyordum yılda bi kaç kez, ama bayadır hiçbirini görmüyorum. Yaşadığım yer maalesef şehrin çok içinde kaldı.

Sizde durumlar nasıl?
0
plutongezegendegilmi
(31.10.22)
Sincap gördüm. Askerlik yaparken kışlada ağaçkakan gördüm sanırım. Görünce aklıma geldi. Kışlada her gece kirpi görüyordum. Meğer gece ortaya çıkan bir hayvanmış.
0
dissendium
(31.10.22)
kirpi, tilki, çakal bahçede gördüm.

sincap, bülbül, ağaçkakan edirne'de askerliğim sırasında her gün görüyordum.

yılan, akrep vs. de gördüm de onları saymaya gerek yok. hepsinin tek ortak noktası betondan uzakta görülmüş olmaları.
0
a darkness coming
(31.10.22)
saydığınız hayvanlardan akbaba harici hepsini doğada gördüm. ek olarak sayısız yaban domuzu, akrep, yılan, yengeç, kokarca, ceylan, dağ keçisi ve iki kez ayı gördüm. ikinci ayı görüşümde tek başıma kamp yapmayı bıraktım.
0
coldegezenkutupayisi
(31.10.22)
her akşam yaban domuzları inip çöplerden karınlarını doyuruyor görünüşleri korkutucu fakat ürkek hayvanlar
www.hizliresim.com
0
freebird5406_2
(31.10.22)
Dilovası köyler bölgesi ve yalova da ki şantiyelere gelip giderken, saha da gezinirken sürekli domuz, tilki, sincap, atmaca,tavşan, bir sürü farklı türde kuş, kirpi, yılan, gelincik ve fare çeşitlerini görüyorum.

Köyde kurt, ayı, sansar, çaylak da görmüşlüğüm var, yer bolu.

evimim bahçesinde kirpi ve kaplumbağa görmüşlüğüm var şehrin içinde biryer.
0
sealth
(31.10.22)
@freebird, valla hocam akşam çöp atmaya çıkınca bunu karşımda görsem direkt topuklarım.
0
🌸plutongezegendegilmi
(31.10.22)
Sivas'ta tilki, ateş böceği ve çok sayıda kirpi görmüştüm. Tilki çok güzel hayvan ama :)
0
stejerners
(31.10.22)
yaban domuzu ve kirpi çok gördüm, yaban domuzları bizim evin oraya da çok iner hatta konu komşu yazın yemek atıklarıyla beslerdi (eski evmizde).

Sincap hiç görmedim ve çok istiyorum görmek ya. Çok sevdiğim bi hayvan ama hiç göremedim :(

Listedeki diğer hayvanlardan bülbül ve ağaçkakandan emin değilim, diğerlerini görmedim. Mesela alakasız ama hiç yıldız kayması da göremedim şu ana kadar. Yani bi iki kez denk geldi bulunduğum ortamda orada da hep aa yıldız kaydı görmedin mi durumuna maruz kaldım :(
0
nundu
(31.10.22)
Sincap birkaç yıla kadar İstanbul'un göbeğinde Yıldız Parkı'nda bile görülebiliyordu, kedi köpekten soyları tükendi herhalde sürekli gidiyorum hiç görmüyorum son zamanlarda.

Tilki ve tavşan bu yaz birkaç kere gördüm Muğla'da ve Trabzon'da akşam vakti arabayla ıssız yollarda giderken.

Değişik değişik kuşlar da görüyorum ama bülbül neye benzer bilmiyorum pek. Geçen sene çok güzel bir ak balıkçıl görmüştüm büyüleyici bir şekilde uçuyordu tek başına.

Büyük yırtıcı kuşlardan da bir iki tanesini gördüm yakın zamanda ama hangisidir bilmiyorum.

Geçen yıl yine Muğla'da dağ yolunda oklu kirpi görmüştüm. Beni en çok heyecanlandıran anlardan biriydi yoldan karşıya geçiyordu ve epey (bir kuzu kadar vardı) heybetliydi.

Bir de 2010 yılında Amerika'da ücra yerlerde bisiklet sürerken devasa bir kuş görmüştüm. Dinozor gibi bir şeydi çirkin ama kanat açıklığı çok genişti. Bir akbaba türü olabileceğine karar vermiştik uzun araştırmalar sonucu.

Yine Amerika'da ayı da gördüm şimdi @cooperr'ın cevabında görünce hatırladım.
0
chicha_v2
(31.10.22)
yasadigim yerde yabani hayvan bol, aracla gezerker gorduklerim:

tilki - malesef birini otobanda telef ettim.
agackakan
atesbocegi - 30 sene kadar once karadeniz gezisinde gormustum, sonra bir daha gormedim, inanilmazdi.
sincap - bol
geyik - bol, kapinin onunde gozgoze geldigim cok oldu.
kokarca
ayi
yaban tavsan
0
cooperr
(31.10.22)
Tilki daha gecen gun gorduk, sincap bu mevsimde pek olmuyor ama parklarda bolca gorulur zamaninda. Bunlar disinda balikcil/turna, kugu, ordek, nar bulbulu de bolca denk geliyor. Bir de arada tavsan denk geliyor.
0
sertac akin
(31.10.22)
atmaca, istanbul, kendim yakaladım, 4-5 gün besledim, sonra bağını kopardı uçtu gitti, 25 sene önce falan.
sincap; bursa (istanbulda da var ama görmedim daha)
tavşan; istanbul - şile
tilki - istanbul - şile ve diğer şehirlerin köy yollarında gezerken
ateşböceği - istanbul - maltepe (eskiden vardı artık yok)
domuz - istanbul - bahçeköy/hacıosman civarında
köstebek - istanbul polonez köy (ölmüştü)
leylek - bursa
0
selam
(31.10.22)
Baykuş, Sincap, Yaban Domuzu, Çakal, Tilki, Yılan, Kırlangıç, Köpek Balığı, Yunus, Ahtapot, Akrep, Çiyan, Sıçan, Kırkayak, şu şeffaf kertenkelelerden
Barcelona’da Parakeet gördüm zilyon tane. Bizdeki sokak köpeği gibiler.
0
gabe h coud
(31.10.22)
batman'da yaşıyorum.

çok kirpi görüyorum.

serçe, kumru, güvercin, saksağan, ebabil... bunları her gün görüyorum. baykuş nadiren. kış mevsimde de mutlaka karga. artık martı da görebiliyorum. son on-on beş senedir batman'da habitat kurdular. eskiden yoklardı.

sincap görmüşlüğüm var ama çok değil. tilki görüyorum. kedi ve köpek allah'ın emri zaten. iki su samurunu yüzükleri vakit izlemiştim. yaban domuzuyla da karşılaştım.

bir de sivri kulaklı kediye benzer fakat kediden çok daha büyük bir hayvan görmüştüm. vaşak demek istiyorum ama emin olmadığım için bir şey demiyorum.
0
the guy from batman
(01.11.22)
Tilki, domuz, baykuş, ateş böceği, ağaçkakan.
Bu arada hepsini aynı yerde (Hadımköy-Nakkaş yolu civarı) görüyordum ve geçen hafta gittiğimde toki bölgeyi dümdüz yapmış üzerine mobilyakent şantiyesi kurmuştu.
0
hebanon
(01.11.22)
ateş böceği küçükken görmüştüm. yılana çok denk geldim ormanda.
kirpiler geceleri çıkıyor ortaya eskişehirde.
tilki ve sincap egenin ilçelerinde gördüm. yaban domuzu keza milli parkta çöpleri karıştırmaya sahile geliyor.

kuşları çok ayırt edemiyorum. kargagilleri ayırt etmeye çalışıyorum birbirinden.
0
unalub
(01.11.22)
Günlük hayatta bir ton kus goruyorum. Simdi kopegim oldugu icin cok daha az goruyorum, gelmiyorlar yakina. Avci kuslari sehir icinde de goruyorum.

Tilkiyi daha gecen hafta yasadigim yere 20 m uzaklikta gordum. Buyuk bir sehrin gobeginde yasiyorum Almanya´da.

Sincap her gün. Tavsan her gün.

Kedi bazen.
0
buf-e kür
(01.11.22)
Cddebostan sahilde papağanlar var, 40 sene öncesinin İstanbul'unda Emirgan'da bülbül görmüştüm, ama yoktur herhalde. Yine 15 sene önce Tarabya'daki Alman konsolosluğu yazlık rezidansının bahçesinde ateşböcekleri vardı. Bir de geçen hafta Atlıköşk'ün bahçesinde sincap gördüm. Bunlar İstanbul'un orta yeri.
Kırsala çıktınız mı tilki, kirpi, çakal, kartal, şahin görürsünüz, ben gördüm. Türkiye'den bahsediyorum.
ABD'de geyik, akbaba, bolca ağaçkakan, turnamsı su kuşları görüyordum.
0
SiyamkedisiZorro
(01.11.22)
Bu arada şirketin kampüsünde bir ara tavşan vardı.
0
SiyamkedisiZorro
(01.11.22)
(7)

Antidepresandan fayda gören

ekinuzbay
Aranızda hiç "Evden çıkamayacak kadar ağır depresyondaydım, doktora gittim falanca ilacı yazdı, 1 ayda toparladı tekrar günlük hayatıma döndüm" diyen var mı? varsa hangi ilaçla hayata döndünüz?+ prozac kadınlarda saç döküyor mu biliyor musunuz?
Aranızda hiç "Evden çıkamayacak kadar ağır depresyondaydım, doktora gittim falanca ilacı yazdı, 1 ayda toparladı tekrar günlük hayatıma döndüm" diyen var mı? varsa hangi ilaçla hayata döndünüz?

+ prozac kadınlarda saç döküyor mu biliyor musunuz?
0
ekinuzbay
(31.10.22)
Antidepresanlar kısa sürede geçici çözümler üretiyor. Uzun süreli kalıcı çözüm için terapi almak gerekiyor.
0
ruhen hastayim ben
(31.10.22)
Prozac bende hiç dökülme yapmadı, fark etmedim. Söylediğiniz şeyi ancak sihirli değnek yapabilir. Depresif krizlerin şiddetini azaltan hızlı etkileyen ilaçlar da olabiliyor, kişiden kişiye değişiyor. Psikiyatristimin "seni hastaneye yatırmam gerekiyor" dediği seviyeden daha normal seviyeye gelmemi sağladı. Üstteki arkadaşın dediği gibi, ilaçla birlikte mutlaka destek gerekiyor ağır durumlarda. Sosyal destek ve uzman desteği.
0
happy little boozer
(31.10.22)
Sosyal destekten kastınız nedir?
0
🌸ekinuzbay
(31.10.22)
3-6 ay gibi sürede etkileri görülüyor. Depresif durumdan kurtuluyorsun ama altta yatan sebepler devam ettiği sürece tam istediğin sonucu alamıyorsun.

Bıraktıktan sonra yeniden başka başka sorunlar başlıyor.

Kısa vadede etkili ilaçlar var ama çabuk bağımlılık yapıyor. Bırakırken acı çekiyorsun ve önceki durumuna geri dönüyorsun.

Psikoterapi artı kendi çözümlerin kalıcı olur.
0
hebanon
(31.10.22)
Var. Lustral vermişti. Suriye sınırında askerlik dönüşü kafayı yemiştim günlerce uyuyamadıgim olmuştu kabuslar vs de cabası artı işsizlik askerlik dönüşünde. 3-4 aya düzene girdi. Ama başka durumlarda ne etkisi olur bilemem.
0
encokbenisevinnolur
(01.11.22)
Sosyal çevrenizin size destek olması.
Eşiniz, dostunuz, aileniz, güvendiğiniz birinin ya da birilerinin size inanması, duygusal olarak desteklemesi gerekiyor bence. Yaşadıklarınızın bir hastalık süreci olduğunu, zamanla geçeceğini birinin ara ara hatırlatması iyi gelebilir.

Depresif ataklarda zihnim olayları en kötü şekilde yorumluyordu. Psikiyatristim anlattığım şeylere farklı bakış açısı sundukça olumsuz düşünerek kendime zarar vermeye çalıştığımı gördüm.
İlaçlar kimyamızı düzenliyor ama iyileşmeye inanmak, çabalamak da gerekiyor. Gücümüzün bittiği yerde sosyal bir destek iyi geliyor.
0
happy little boozer
(01.11.22)
2013'te intihar etmediysem sebebi antidepresandır. geçici çözüm olduğuna katılıyorum ama dipteki insanların özellikle de uzun süreli terapi için maddi imkanı yoksa "hap atması" (doktor kontrolünde elbette) bence süper başlangıç adımı.

ben gittiğimde gerçekten akıl hastası olmak üzereydim. doktora da aynen böyle söyledim. odam şu TLC programlarında görebileceğiniz türden, ağzına kadar çöplükle doluydu. bakkala, markete giderken bile inanılmaz anksiyete hissediyordum. bir kere hiç unutmam, markete çıkmışım, tişörtümde ufak bir leke gördüm... dünyam başıma yıkıldı. o kadar utandığımı hatırlamıyorum. ihtimal ki onu KİMSE görmedi bile. üstelik günlük kıyafetiyle mahallesindeki markete çıkmış biriyim, görse kim ne diyecek, ne olacak?

ama diyorum ya sosyal fobi, batırdığım ilişki sonrası hissettiğim eziklik vs. her şeyi rayından çıkarmıştı. iş online, okul yok, arkadaş yok, yapayalnız ve rezil haldeyim.

doktor bana ilk başta adını hatırlamadığım bi şey verdi. bir hafta sonra geri gidip "ben intihar etmek istiyorum!" dedim. öncesinde tüm manyaklığıma rağmen öyle bir niyetim yoktu. ben böyle deyince değiştirdi. selectra verdi.

selectra'yı bir sene kullandım. kafamdaki eksik tahtaların yavaş yavaş yerine çakıldığını hissettim adeta. normal insan gibi davranmaya başladım. libido düşüklüğü haricinde yan etki yaşamadım ki zaten cinsel hayatım filan yoktu, libidomun deniz seviyesine indiğini de antidepresanı bıraktıktan sonra fark edebildim.

bana o zaman majör depresyon demişti doktor. hayatımda bir şeyler ters gittiğinde yine kendini gösteriyor ufaktan. terapisiz sadece ilaç almak hayat boyu işleri yoluna sokmaz ama güzel bir başlangıçtır. tavsiye ederim.

şu an mutlu veya sağlıklı birisi değilim ama lekeli tişörtle markete gidebiliyorum mesela. bu özelliğimi hiç kaybetmedim ilaç tedavisinden sonra. anksiyete veya sosyal fobi yaşıyorsam da bunu insani ölçülerde yaşıyorum. dediğim gibi hiçbir zaman kendimle tamamen barışamadım ama çöp atıp markete gidecek duruma geldim. sonrası zaten çorap söküğü gibi kendiliğinden geliyor. çöp atıp markete gidince başka işler de yapmaya başlıyorsun, onlar seni zaten belli ölçüde sağlıklı ve "hayatta" tutuyor.
0
mark greg sputnik
(01.11.22)
(5)

araba farlarini nasil temizliyorsunuz?

theconqueror
Zamanla lekeler olustugundan soruyorum. Eksi seylerde bir yontem aciklanmisti ama zimpara isin icinde oldugundan cesaret edemedim. Sizin etkili bir metodunuz var mi?
Zamanla lekeler olustugundan soruyorum. Eksi seylerde bir yontem aciklanmisti ama zimpara isin icinde oldugundan cesaret edemedim. Sizin etkili bir metodunuz var mi?
0
theconqueror
(21.09.22)
Yapmadım ama izlediklerim;

Diş macunu, pasta, sıfıra yakın zımpara (1000-2000)

İnce bi zımpara sonrası pasta ile çok iyi sonuçlar alınabiliyor sert plastiklerde ve mikalarda vs.

Kol saati camında yapmışlığım var, mucize gibiydi, tırnak takılan derin çizikleri bile gidermiştim.
0
John Bloor
(21.09.22)
İyi bir temizlik için sulu zımpara hep işin içinde olacak. "İdareten bir temizlik bana yeter, zaten çok soluk değil" diyorsanız 3M'nin far temizleme mendillerini arayın, işinizi görür. "Farlarım çok lekeli, ciddi bir temizlik gerek" diyorsanız kloroform buharı gerekecektir, bunun için de tek araçlık "buharlı araç far temizleme seti" olarak ararsanız bulursunuz.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(21.09.22)
Ne yaparsanız yapın 2 3 ay sonra eski halline dönecek farlar. Zımpara dediğiniz şey farın dış yüzeyini kazımak bir nevi. Gerekli zimpara vs. işlemi sonra far vernigi lazım onu da ankara'da yapan bir yer var farpar. 2k vernik uyguluyor. 2006 model araca yaptırdım 1 buçuk senedir sıfır gibi.
0
karacigerim vur kadehlere
(21.09.22)
Farın camı asında plastik. Plastiğin üstünde de lak kaplama denen (hard coating diye de geçer) bir kaplama var. Zımpara ile yapılan temizleme işi bu kaplamayı ortadan kaldırıyor. Haliyle çok kısa süre sonra eski halinden daha kötü hale gelir. Bu işi profesyonel yapan bir yere yaptırmak lazım. O da tabii zımpara sonrası tekrar lak kapmala atmalı.
0
himmet dayi
(21.09.22)
A101'den far parlatıcı almıştım 2 ay önce 25 TL'ye...

Farı yıkadım kuruladım normal cam beziyle bunu bastırarak uyguladım. İnanılmaz güzel oldu, parladı. Hatta arkadaşınkini de yaptık.

Normal ucuz satılan far temzleyiciler işe yarıyor. Zımparaya gerek yok.
0
hebanon
(21.09.22)
(2)

kavga eden iki köpeği barıştırma

silent enigma
7 yıldır aynı bahçe içinde serbest şekilde yaşayan iki köpeğim, dün birbirlerini parçalar şekilde birbirine girdi, etrafı kan götürdü. ayırdıktan sonra köpekleri bağladım. bir gün sonra tekrar çözmeyi ve serbest bırakmayı denedim. yine birbirlerine girdiler, bu sefer daha kısa sürede ayırabildik. bu
7 yıldır aynı bahçe içinde serbest şekilde yaşayan iki köpeğim, dün birbirlerini parçalar şekilde birbirine girdi, etrafı kan götürdü. ayırdıktan sonra köpekleri bağladım. bir gün sonra tekrar çözmeyi ve serbest bırakmayı denedim. yine birbirlerine girdiler, bu sefer daha kısa sürede ayırabildik. bu iki köpeği nasıl yeniden bahçede serbest bırakabilirim ve birbirlerini yememelerini sağlayabilirim?
0
silent enigma
(18.09.22)
Kavgayı başlatanın kuyruğunu çek.
0
hebanon
(18.09.22)
Köpekleri tanımadan yorum yapmak doğru olmaz. Sadece ezbere yorum yapıyorum:

Öncelikle dışarıdan onları kızdıran birisi veya birşey var mı kontrol edin. Ne değişti 7 yıl sonra. Komşunun köpeği veya komşunun kendisi, veya çocuklar rahatsız ediyor olabilir mi?

0. Sürü lideri şu anda siz değilsiniz. Vakit ayırın ve sürü lideri olduğunuzu gösterin. Vakit ister ama en önemlisi budur. Siz sürü lideri olursanız, onlar olmak için uğraşmaktan vazgeçerler. Otur, kalk, dur gibi komutların eğitimleri vermeniz bile sürü lideri olmanızı sağlar.

1. Yaşlı köpeği koruyun, veya onun tarafını tutun. Genç olan alfalık yapmaya karar vermiş olabilir.

2. Kısır değillerse, kısırlaştırın. Özellikle erkek olanı. Maliyeti fazla gelebilir, ama önemlidir.

3. Siz yokken en azından bir süre ikisini de bağlı tutun.

4. Yemek verirken önce yaşlı olanı doyurun. Sonra genç olanı besleyin. Liderlik sırası belli olsun, yaşlıyı koruyun. Lider sizsiniz, sizden sonra yaşlı olan lider.

5. Sabredin. Vakit ayırın.
0
alfired
(18.09.22)
(7)

tehdit edilmek

pikap
ilk defa başıma geldiği için açıkçası içime kurt düştü ve kendimi çok kötü hissettim ya gerçekten bir şey yaparsa hissi oluştu.tehdit eden kişi görüşmek istemediğimi onu oyalıyorum şeklinde algılayıp ısrarcı olmaya ve agresif konuşmaya başladı. ters bir şeyler olacağını anlayıp tahrik etmekten kaçın
ilk defa başıma geldiği için açıkçası içime kurt düştü ve kendimi çok kötü hissettim ya gerçekten bir şey yaparsa hissi oluştu.

tehdit eden kişi görüşmek istemediğimi onu oyalıyorum şeklinde algılayıp ısrarcı olmaya ve agresif konuşmaya başladı. ters bir şeyler olacağını anlayıp tahrik etmekten kaçındım olduğunca. en son net bir şekilde ne zaman geleceğimi söylememi istedi. şu tarihe kadar net gelemem dedim ve ordan sonra başladı küfürlere. ve sen dur ben geleyim oraya da orda görüşelim tarzında konuştu. yazışmalar whatsapp üzerinden bu arada. bir de gün içinde cevap atmayınca birini mi buldun tarzında konuşmuştu.

neyse böyle konuşunca korktum açıkçası. bir insan ısrarcı oluyorsa gözü dönmüş olabilşr öfkeyle kinle takıntı yapabilir. ev adresimi bilmiyor. ilçe olarak biliyor. telefon numaramdan veya ad soyadımdan adres bilgilerime ulaşır mı bilmiyorum.

tehditten sonra korktuğumu anladı tabii. huyuna gidince yumuşadı. geleceğimi düşündü. ben engellersem yapmayacağı varsa bile kinlenip bir şey yapabilir diye içim rahat etmeyecek. belli ki laftan da anlamayacak.


ne yapmalıyım sizce? güvendiğim bir erkeğe aratsam abimmiş ya da sevgilimmiş gibi konuştursam bir daha rahatsız etme gibi. olur mu sizce?
0
pikap
(09.09.22)
lütfen en yakınlarınıza bu konuda haber verin.
0
rakicandir
(09.09.22)
Bir tanıdığa aratıp duruma göre şikayetçi olun derim bu manyakları hafife almamak gerek
0
gazozailacatmauzmani
(09.09.22)
Fazla muhatap olmayin. Mümkün olduğunca net olmanızı ve kısa konusmanizi oneririm. Açık kapı birakmayin. Yalnız olmadığınızı ailenizin arkadaslarinizin yanınızda olduğunu bilmesi iyi bir şey. Korktugunuzu farkettirmeyin. Korkunuzu kullanabilir. Polisi aramaktan çekinmeyin. Hatta polisi arayacaginizi söyleyebilirsiniz. kibar olmaya da çalışmayin. Polis isminden bile cekinebilir. Telefonlarını engelleyebilirsiniz. Evinizin yerini sakin söylemeyin. Evinizi bulması o kadar kolay değil ama bulma ihtimalinde bir avukatla görüşerek koruma tedbiri aldırabilirsiniz. Ozaman evinize veya size yaklaşırsa polisi aradığınızda ceza yer. Ben de yakınlarınızı bilgilendirmenizi oneririm.
0
faredenkorkankedi
(09.09.22)
Bir de mesajları silmeyin. Dursun. İlerde lazim olursa delil olarak kullanırsınız.
0
faredenkorkankedi
(09.09.22)
Önce bir senaryo hazırla, başka bir şehire tayin vs ya da yeni iş için git ve artık orada yaşa (güya).

Yok ya bunu yemez, en başta huylandırmadan yapsaydın yerdi belki.

Şöyle yap, güzelce de ki "bak şu an karakolun kapısındayım, beni taciz etmeye ve ısrar etmeye devam edeceksen şimdi girip şikayet oluşturacağım. Ha yok efendi gibi artık beni rahatsız etmeyeceğini söylersen girmeyeceğim içeri"

Bu söylemden sonra geri vites yaparsa ne ala, yok yapmazsa hiç çekinme. Gir bir karakola ve rütbeli biriyle görüşmek istediğini söyle, o esnada komiser yardımcısı komiser başkomiser artık kim varsa güzelce anlat.

Hatta ricacı ol, savcılık şikayet, başvuru vs olmadan telefonla arayıp elemanı konuşurlar belki.

Hatta barzo dii ve edebiyatında master yapmış bir mahalle delikanlısından da rica edilebilir, tabi ki onlara da telefonunuz ve bilginizi vermeyin ama böyle bir ricada bulunduğunuzda koruma içgüdüsü devreye girer ve normalde çekineceğiniz tipler bile size yardımcı olur.
0
John Bloor
(10.09.22)
EGM online websitesinde bir sikayet oluşturur, ekran görüntüsünü de ona atardım. İlk önce göndermeyip, blöf yapabilirsiniz. Genelde korkaklar tehdit eder. Benim de camın altına biri gelip, ayağını denk al falan dedi. Karakola gitsem, iplemezlerdi.
0
Kahvedesu
(10.09.22)
Tehditle ilgili şikayette bulunursan onun işine yarar. Bağları koparmaya çalışırken belki yıllar sürecek yeni bir bağ daha kurmuş olursun.caydırıcı da olmaz, yıpranırsın.

1.seçenek hiç konuşma, cevap verme her yerden ve her aradığı yerden engelle. (kesin çözüm ama ne yaparsa yapsın tek kelime yazmaman gerek)

2.seçenek senden soğumasını sağlayacak biz özellik, davranış uydur kendine.
0
hebanon
(10.09.22)
(8)

Arkadaşımın Peşini Bırakmayan Eski Koca

sec guard
Herkese selam,Bir arkadaşım bundan birkaç ay önce kocasından ayrıldı. Resmi olarak boşandılar yani ama çocuk sürekli tehdit, hakaret vs. mesajları falan atıyor. Arkadaşım korkusundan şehir değiştirdi ama gittiği yerde rahat değil. İş bulamıyor. Bir tane kız çocukları var 3-4 yaşlarında. Ailesinden a
Herkese selam,

Bir arkadaşım bundan birkaç ay önce kocasından ayrıldı. Resmi olarak boşandılar yani ama çocuk sürekli tehdit, hakaret vs. mesajları falan atıyor. Arkadaşım korkusundan şehir değiştirdi ama gittiği yerde rahat değil. İş bulamıyor. Bir tane kız çocukları var 3-4 yaşlarında. Ailesinden aldığı parayla geçiniyor ama o da bir yere kadar. İstanbul'a dönüp iş bulmak istiyor ama çocuk İstanbul'a geldiğinde kızın İstanbul'dayken fotoğraflarını falan göndermiş telefondan.

Bir de şöyle bir durum var. Arkadaşımın başka bir kadın arkadaşı var ve hafiften böyle duygusal bir ilişki yaşıyorlar ama durum öyle net falan değil. Bunların birlikteyken fotoğraflarını çekmiş sanırım. Senin lezbiyen ilişkin var, çocuğu elinden alıcam falan diye de tehdit ediyor.

Kız, İstanbul'a geldiğinde kadıköy ve üsküdar gibi yerlere giremiyor korkusundan. polis whatsapp konuşmalarını falan delil olarakk abul etmiyormuş. Benim de gerçekten elimden bir şey gelmiyor. Bir umut buraya bir yazayım dedim.

Birincisi; Kadıköy ve Üsküdar gibi yerler hariç kızın bir işe ihtiyacı var. Lise mezunu ama bayağı iş tecrübesi var. Bir pazar araştırma şirketinde birlikte çalışırken tanışmıştık zaten.

İkincisi; bu psikopattan kurtulması lazım. Yani çocuğun hayatına başkasını sokmayı bile planlıyor belki peşimi bırakır diye. Bu arada çocuk daha önce psikolojik tedavi falan almış birisi. Şu an alıyor mu bilmiyorum ama böyle bir durum da var yani.

Ne yapılabilir?
0
sec guard
(03.09.22)
kadıköy ve üsküdar'a girmeden yaşamına devam etsin. büyükçekmece ideal bir yer.
0
OrangeYellow
(04.09.22)
Gitsin savcılığa versin,gönderdiği bütün mesajlarıda sikayetine eklesin.ilk yapması gereken bu.
0
duptıs
(04.09.22)
duptis +1 hemen delillerle beraber savciliga sikayette bulunun. avukat destegi alirsaniz cok iyi olur. polisin yaptigi da tam adilik ne demek delil sayilmaz. madem saymiyorsun savciliga git de bari
0
nibba
(04.09.22)
Savciliga gidip sikayet edip uzaklastirma karari cikaracak bir ihtimal cagirmali koruma gibi bir sey verirler ama bence vermezler. Lezbiyen iliskisi var diye ispat ederse su an turkiyenin bulundugu ortamda cocugu elinden alabilirler emin olamadim.
0
oscar
(04.09.22)
öncelikle dilerim en kısa zamanda kurtulur arkadasınız. Whatsapp konusmaları direkt olarak delil sayılmaz gibi bir durum yok. Şikayette bulunacak ve uzaklaştırma kararı talep edecek.

Mutlaka bir avukatla iletişime geçmeli arkadasınız. Istanbul Barosu kadın hakları merkezini arayarak bilgi alabilir ve gerekirse avukat destegi de sunuyorlar. (su linkten iletişim bilgilerine ulaşabilir:
www.istanbulbarosu.org.tr )
0
patlamis misir
(04.09.22)
İnstagram hesabını bir süre kullanmayıversin. WhatsApp vs. bir süre foto yüklemesin.

Karşı tarafa çok mutlu gibi değil de içinde bulunduğu duruma uygun bir görüntü verirse daha kolay kurtulur.

Kadın istiyor diye mahkeme adamı ömür boyu cezaevinde tutamaz ya da kadına sürekli koruma tahsis edemez.

Uzaklaştırma vs. İşe yaramaz daha da yakınlaştırır.
0
hebanon
(04.09.22)
tüm telefon ve sosyal medya hesaplarını kapatıp izini kaybettirsin derim uzunca bir süre.
0
roket adam
(04.09.22)
Uzun bir süre hayalet gibi yaşasın +1

Telefon numarasını değiştirip, sosyal medya hesaplarını kapatıp, farklı şehre taşınınca bulma ihtimali çok çok düşük.

Yeni telefon numarasını anasına babasına bile vermesin mesela, onları ararken ankesörlü kullansın.

İş bulunca çalıştığı işi kimseye söylemesin, çok zor bir durum ama kaybolmaktan, hayalet gibi yaşamaktan başka şansı yok bir süre.

Allah yardımcısı olsun, bir not düşelim; sonu ölümle ya da yaralanmayla biten olaylarla karşılaşan kadınların yaptığı hatayı yapmasın;

O son buluşmaya gitmesin, "son bir kez oturup konuşalım" denildiği anda kaçsın.
0
John Bloor
(05.09.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.