Giriş
(2)

karadenizde büyük ağlarla balık yakalayanlarda 1 gece gitmek istiyorum

alt4y
evet garip başlık oldu.bu kasa kasa hamsi vs yakalayanlar var ya işte bunlarla bir gece ben de karadenize açılıp gelebilir miyim?desem abi taşır eder bir şeylerde yardım ederim olmadı şu kenarda dururum desem beni de götürürler mi?yok mu tanıdık biriniz ya.
evet garip başlık oldu.

bu kasa kasa hamsi vs yakalayanlar var ya işte bunlarla bir gece ben de karadenize açılıp gelebilir miyim?

desem abi taşır eder bir şeylerde yardım ederim olmadı şu kenarda dururum desem beni de götürürler mi?

yok mu tanıdık biriniz ya.
0
alt4y
(04.07.22)
selçuk bayraktarın abisi yapmış bunu
blogunda duruyor hatıraları, bakabilirsin

sarıyer sahile ya da rumelifenerindeki limana gidip tek tek soracaksın ya da muhtara kahveye gidip soracaksın, tabi bu biraz kumar olur, en leşine denk gelebilirsin
işin aksiyonlu kısmına yardıma onlar tamam dese de sen tamam deme, elini kolunu kaptırırsın
0
comp
(05.07.22)
Zamaninda gidip sormustum. Aliskinlar zaten. Gece Alip goturduler beni sabah donduk. Ustalar bol bol anlatti anilarini. Misafor gelmesi onlar icin zevkli oluyo. Tanidiga gerek yok. Gidip konusacaksin.
0
halk
(05.07.22)
(9)

mesleğinizi seviyor musunuz?

vacigok
merhaba. sizce meslek hayatına tam olarak başlamadan önce, örneğin üniversite yıllarında veya mezun olduğunuz ilk zamanlarda yapacağınız mesleğin size uygun olmadığını düşünmek normal midir? siz de böyle bir süreçten geçtiniz mi ve sonradan fikirleriniz değişti mi? bölümümü (psikoloji) araştırmacı o
merhaba. sizce meslek hayatına tam olarak başlamadan önce, örneğin üniversite yıllarında veya mezun olduğunuz ilk zamanlarda yapacağınız mesleğin size uygun olmadığını düşünmek normal midir? siz de böyle bir süreçten geçtiniz mi ve sonradan fikirleriniz değişti mi?

bölümümü (psikoloji) araştırmacı olma düşüncesiyle seçmiştim ama işler pek de planladığım gibi gitmedi, daha doğrusu bir noktada uygulama kısmında daha mutlu olabileceğimi düşündüğüm için buna yönelik bir eğitim almaya başladım. fakat şimdiye kadar edindiğim ufak tecrübeler sonucunda bazı kişilik özelliklerimin bu işi yapabilmemi zorlaştırabileceğini düşünmeye başladım. bilmiyorum, henüz tam zamanlı çalışma deneyimim yok ve bu düşünceler alanda daha çok çalıştıkça geçer mi diye de düşünüyorum kimi zaman. benzer şeyler yaşayan; mesleğini daha sonra sevmeye başlayan kişiler var mı acaba? aksini deneyimleyen, mesleğini en başından itibaren seven kişiler varsa onların da fikirlerini almak isterim.
0
vacigok
(04.07.22)
Mesleğim aynı zamanda hobim (yazılım geliştirme) mesleğimi severek yapmanın ötesinde, kod yazmadığım zamanlar kendimi boşlukta, amaçsız hissediyorum, yüzüğü kaybetmiş gollum gibi mal mal dolanıyorum ortalıkta.
0
solo
(04.07.22)
Bazen evet bazen hayır. Makine mühendisiyim. Bir şeylerin üretilmesine katkı sağlamak hoşuma gidiyor. Ama bazen de zor bir iş olmasına gerek yoktu diyorum. Daha rahat edebileceğim bir meslek seçebilirdim. Üniversitede matematik bölümünü bırakmıştım. Onun için biraz pişmanlık var. Öğretmen olup şu ana göre daha rahat olabilirdim. Ama bu mesleğin iyi tarafı da özelde tecrüben arttıkça maaşın, pozisyonun yükseliyor. Açıkçası her mesleğin ilk yılları zorlu oluyor. O dönemi atlattıktan sonra, biraz rahata ulaşınca ben daha iyi olacağına inanıyorum. Bir mesleğin kendine uygun olmadığını daha okurken fark ettiysen çok şanslısın. Değişiklik için zamanın var. İş hayatı zor. İş hayatında genelde seviyorum değil, tam tersi sevmiyorum diyor çoğu kişi. İnsan mesleğinden bile soğuyabiliyor. Öğrencilikte iş hayatını anlamak zor. Mutlaka staj da olsa iş hayatına adım at. O zaman her şey daha da netleşir.
0
dissendium
(04.07.22)
bazen seviyorum, bazen sevmiyorum.

Bir sene turkiyede ozel bir ortaokulda derse girmem gerekti. Sabahlari servis beni almaya geldiginde "insallah bugun bir kaza yapariz ve olurum de ise gitmem gerekmez" diye dusundugum an terapiye gitmeye basladim. Ogrenciler inanilmaz simarikti, ve is cok manasizdi. O zamanlar ne deniyordu hatirlamiyorum ama cocuklari ortaokulda girecekleri dil sinavina hazirlamamiz gerekiyordu iste, sorular "what is in a borek? In borek, there is cheese" falan gibi seylerdi. Hayatimdan kelimenin tam anlamiyla tiksiniyordum gercekten ve cok cok cok mutsuzdum.

Uzun zamandir kariyerimde bazi gelismeler oldu, ben ekstra egitimler aldim, kendimi gelistirdim ve bazi firsatlari degerlendirdim falan filan. Simdi edebiyat derslerine giriyorum, ve genc insanlara okumayi dusunmeyi sevdirme ihtimali ve iyi bir maas aliyor olmam isimi sevmeme sebep oluyor.

Ha, su an biri onume on milyon dolar koysa bir daha herhangi bir okulun kapisindan iceri girmem, o ayri.
0
sopiro
(04.07.22)
Üniversitede okuduğum bölümden ayrı bir mesleğim var. Bu mesleğe okuduğum bölümü sevmediğim için geçiş yapmıştım. Bunu da sevmediğimi fark ettim. Yaptığım işlerden hep iyi kazandım, fakat para için çalışmak da bir yerden sonra anlamsız ve yorucu olmaya başladı. Kısacası mesleğimi sonradan sevemedim. Çünkü her zaman başka bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyorum. Şu an işimden arta kalan vakitlerde, gerçekten yapmayı istediğim şeylerle ilgilenip bunu geliştirmeye çalışıyorum. Günün birinde istediğim hayatı yakalayabilecek ime inanıyorum. Bazı insanlar bunun hayalperestlik olduğunu düşünüyorlar. Ancak hayalini kurduğum hayata yaklaşamadığım bir hayatı da çekilebilir ve yaşanabilir bulmuyorum. Neticede hayata bir sefer geliyoruz.
0
dembrayage
(04.07.22)
eger moda diye ya da aileyi mutlu etme gibi sebeplerle okumuyorsan, ufak tefek puruzler sikinti cikartmaz. meslege hazir aldigin bir takim elbise gibi bakmak lazim, terzide diktirdigin birsey gibi degil. sen calismaya basladigindan ufak tefek ayarlamalar cekerek ustune rahat hale getireceksin.
0
cooperr
(04.07.22)
ben meslegimi seviyorum ama onceki calistigim yerde bi donem asiri mutsuzdum cok calismaktan. calistigim yerin sikintisi diye dusundum hep. sonra is degistirdim, artik daha az calisiyorum, ama yine mutsuzum, cunku ben megerse komple calismayi sevmiyormusum.

daha erken fark etsem zengin koca fln kovalardim.

ancak genel olarak yaptigim isten memnunum. mesleki tatminim var, birilerine gercekten faydam dokundugunu hissediyorum (bazi ust duzey yoneticileri zengin etmek disinda.. )
0
taurina
(04.07.22)
mesleğimi değil de şu anki makamı, mevkiyi, getirisini seviyorum. mesleğin benim için hiç önemi yok. önemli olan iş dışındaki hayatım, ailem, arkadaşlarım.
0
gabe h coud
(04.07.22)
Kelimenin tam anlamıyla nefret ediyorum. İlk üç yıl ortamım, arkadaşlarım iyi olduğundan çekilir tarafları vardı, ha işi yine pek sevmiyordum ama nefret boyutunda değildi.
Ama özellikle son üç aydır istifa konusunu ciddi anlamda düşünmeye başladım. Tatildeyken bile "bu tatilin bitişi var, yine oraya gideceğim" diye düşünüp ana odaklanamıyorum.
Etraflıca sizi gerçekten neyin motive ettiğini düşünün. Para mı, birilerine yardımcı olmak mı, başarılı birisi olarak anılmak mı... Bunlar dışındada çok fazla parametre var hepsini göz önüne alarak değerlendirme yapın.
0
hayalhayal
(04.07.22)
Öğretmen: Meslek muhtesem ama turkiye de korkunc bi is.
0
halk
(05.07.22)
(4)

Acun Ilıcalı bunu nasıl başarıyor?

levent bilgen
Çoğunu sokakta görseniz tanımayacağınız insanları "ünlüler" diye adlandırıp Survivor, Masterchef dahil birçok formatta ünsüz insanları toplayarak bu kadar yüksek ve istikrarlı rating ve izlenme başarısını nasıl sağlıyor?Başkalarının yapamadığı neyi yapıyor?Şaka gibi ama Survivor Panorama diye bir pr
Çoğunu sokakta görseniz tanımayacağınız insanları "ünlüler" diye adlandırıp Survivor, Masterchef dahil birçok formatta ünsüz insanları toplayarak bu kadar yüksek ve istikrarlı rating ve izlenme başarısını nasıl sağlıyor?

Başkalarının yapamadığı neyi yapıyor?

Şaka gibi ama Survivor Panorama diye bir program bile var. İpe sapa gelmez, doğru dürüst hiçbir önemi olmayan konular uzun uzun tartışılıyor.

Bu kadar insanı bu programları izlemeye sevk eden asıl ana fikir ne?
0
levent bilgen
(30.06.22)
vatandaş gündemi takip ederse delirecek. mesela ben yemek videoları izleyerek rahatlıyorum. gündemi objektif bi haber sitesinden takip etsem kayış gerçekten kopacak. ahaber in çok izlenme sebebi de bu. insanlar gerçekleri istemiyor. gerçekler dayanılmaz noktaya geldi. bile bile yalan haber izleyip kendini kandırarak hayatta kalmaya çalışıyor.

acun un programları da bu ihtiyacı gideriyor. aynı şekilde netflix e bu yüzden abone olunuyor.
0
halk
(30.06.22)
Kafa dağıtmak için seyredilir bir program. Dün Ahmet Mergen Hoca da o maksatla zaman zaman seyrettiğini söylemişti ama bir de şu var

twitter.com

1000 liralık sms faturaları falan akılla mantıkla açıklanabilir değil bence de.
0
Mirket
(30.06.22)
Adamin kanali var ne koysa reyting rekoru kiracak zaten.
Baska kanal mi kaldi, ya dizi izleyeceksin ya da acunu.
0
divit
(30.06.22)
Başka bir bakış açısı getireyim :)

90 yaşındaki babaannem… haber falan sıkılır, ana haber harici takip etmez. DiZi sever. Survivor’ı da canla başla izliyor, üstüne arkadaşlarıyla telefonda kritik yapıyorlar uzun uzun. Böyle bir kitle de var gerçekten gözlerimle görüp kulaklarımla duyuyorum. :))
0
invictae
(30.06.22)
(6)

Kaliteli, orijinal kısa film tavsiyesi

duchess jessamine
Alabilir miyim?
Alabilir miyim?
0
duchess jessamine
(30.06.22)
www.youtube.com

altyazıyı tıklarsan türkçesi var
0
halk
(30.06.22)
devilone
(30.06.22)
Bu olur mu?

twitter.com
0
Mirket
(30.06.22)
youtu.be
ayrıca Philips Cinema - Parallel Lines serisini 3 dakikalık 6 kelimelik filmler.
www.youtube.com
bunlar soft kısa filmler.
0
ankarakecisi
(30.06.22)
Pixar çalışanlarının kısa filmleri var. Bazıları YouTube da, hepsi Disney plus ta var.
0
inheritance
(01.07.22)
freebird5406_2
(01.07.22)
(1)

Amir "neden aşı olmadın" diye savunma alabilir mi?

ya ben lan neyse
yer: kamu. zaman: 8 ay öncememur amirini dava etse sonuç çıkar mı?amir savunmayı resmiyete işlememiş. büyük ihtimalle memur aşı olsun diye baskı kurmak istedi.
yer: kamu. zaman: 8 ay önce

memur amirini dava etse sonuç çıkar mı?

amir savunmayı resmiyete işlememiş. büyük ihtimalle memur aşı olsun diye baskı kurmak istedi.
0
ya ben lan neyse
(25.06.22)
Sendikadan hallet bu isi. Hem resmi hem gayriresmi yollarla. Öteki türlü aylarca tepinir durursun.
0
halk
(26.06.22)
(4)

Kuş besleyenler-Kafes temizliği

el conquerador
Kafes tülünü nasıl temizliyorsunuz? İçi tüy ve yem kabuğu doluyor malum. Ben haftada 2 defa gece(mesela az önce), tülü çıkartıp sitenin bahçesinde müsait bir köşede sirkeliyorum. Dikkat ettim, benden başka bunu yapanı görmedim, rastlamadım. Bu insanlar tüllerini nasıl temizliyor olabilirler? Bir ark
Kafes tülünü nasıl temizliyorsunuz? İçi tüy ve yem kabuğu doluyor malum. Ben haftada 2 defa gece(mesela az önce), tülü çıkartıp sitenin bahçesinde müsait bir köşede sirkeliyorum. Dikkat ettim, benden başka bunu yapanı görmedim, rastlamadım. Bu insanlar tüllerini nasıl temizliyor olabilirler? Bir arkadaşım evde poşetin içine sirkeliyorum dedi ama, bence sağlıklı olmaz, illaki sağa sola tüy kaçar ve ben başak burcu titiz bir adamım, kuşu bile aldığıma pişmanım, serbest bırakınca her tarafa pisliyor hayvan, elimde peçeteyle peşinde koşuyorum işi gücü bırakıp.
0
el conquerador
(25.06.22)
Balkondan silkeliyorum ucusup gidiyor.
0
halk
(25.06.22)
Duşakabin içinde silkelenebilir.
0
Gradient_tabanlı_mor
(25.06.22)
ender rastlanan bir durum olsa da; ayağı tüle takılan kuş bilinçsizce ve hızlıca çekiştirirken kemiğini kırabiliyor. bu sebeple tül, kuş veterinerlerince tavsiye edilmiyor.
0
dark-tower
(25.06.22)
Sirkelemek degil silkelemek. Iki haftada bir bu sekilde temizlenebilir ancak yukarida yazilan gibi kusun tirnagi takiliyor, ayagi kiriliyor ve olumle sonuclaniyor.
13 senelik kusum kafes tulune tirnagini takip oldu. Mumkunse kullanilmamali diye dusunuyorum.
Sabun ve suyla da yikardik o tulu arada.
0
nax
(25.06.22)
(2)

ayaktan soğuğu yiyince neden hemen bağırsaklar çalışır?

duyurukullanıcısı
cidden merak ediyorum. bir arkadaşım hemen bakteri ürüyor ondan falan dedi.ben mesela çıplak ayak basayım yere veya ayaktan bir soğuk yiyeyim max 5dk içinde yetişmem gerekir wc'ye.
cidden merak ediyorum. bir arkadaşım hemen bakteri ürüyor ondan falan dedi.

ben mesela çıplak ayak basayım yere veya ayaktan bir soğuk yiyeyim max 5dk içinde yetişmem gerekir wc'ye.
0
duyurukullanıcısı
(22.06.22)
Sinir uçları ayakta.
0
halk
(23.06.22)
Ayak usudugu zaman butun vucuda "Usuyoruz damarlari daraltin" emri gidiyor.
0
cleric
(23.06.22)
(7)

Kendimi nasıl teselli edeyim?

fikox
İzmir'de 10 yildir kamuda çalışıyorum. Her yıl Muğla'ya memlekete tayin istiyorum, çıkmıyor. Canim çok sıkkın, moralim bozuk.
İzmir'de 10 yildir kamuda çalışıyorum. Her yıl Muğla'ya memlekete tayin istiyorum, çıkmıyor. Canim çok sıkkın, moralim bozuk.
0
fikox
(21.06.22)
Kimin hangi isteği oluyor ki benimki olsun diye düşün, misal Prens Charles da 300 yıldır Kral olmayı bekliyor ama annesi immortal olduğu için olamıyor, Prens de olsan olmayınca olmuyor işte.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(21.06.22)
Özel sektöre bakıp haline şükredebilirsin.
0
geçerkenugradım
(21.06.22)
Siirt te de olabilirdin.
0
halk
(22.06.22)
bence de sadece özel sektöre bakıp haline şükret.
0
alt4y
(22.06.22)
araya mv sokman gerekir
hiç tanımıyorsan önce bi mv bul
kamuda memur musun işçi mi, işçiysen tayin daha zor olabilir tabi
0
comp
(22.06.22)
Comp memurum ancak o taraklarda bezim yok. Bulsam da bizim bakanlık vekil falan tanımaz. Yukarılardan bürokrat olması lazım.
0
🌸fikox
(22.06.22)
kiralar Muğla'da daha pahalıdır belki? bi kontrol et. öyleyse teselli pointler cepte.

hayat beklentiler değil, başına gelenlerdir. üzülecek bambaşka şeyler varken, buna hiç sıra gelmemesi lazım aslında.
0
gabe h coud
(22.06.22)
(4)

50 cc scooter almak

duyulmasi gerektigi kadar
ankara içinde kullanmayı düşünüyorum da tecrübeli arkadaşları dinlemek isterim. aklımdaki model kuba blueberry pro. nelere dikkat etmek lazım? kullanım amacım arada çayımı-kahvemi alıp bir iki saat kendimi dinleyebileceğim yakınlardaki yerlere kaçmak.
ankara içinde kullanmayı düşünüyorum da tecrübeli arkadaşları dinlemek isterim. aklımdaki model kuba blueberry pro. nelere dikkat etmek lazım? kullanım amacım arada çayımı-kahvemi alıp bir iki saat kendimi dinleyebileceğim yakınlardaki yerlere kaçmak.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(16.06.22)
50cc scooterla çok uzağa kaçabileceğini sanmıyorum hocam, çok yavaş gittiği için özellikle otoyolda tehlike olur.

Boy kilo mevzusu önemli, kube blueberry oldukça küçük bir model o nedenle taşıyor mu taşımıyor mu diye bakmak lazı. minyonsan sorun olmaz.
0
lcha
(16.06.22)
minyon değilim :)

kaçacağım mesafeler zaten en fazla 15 km uzaklıkta.
0
🌸duyulmasi gerektigi kadar
(16.06.22)
Minyon değilsiniz, Ankara yokuşlu bir yer, 50cc almayın bence. En azından 125cc bir şey olsun. 50’lik gitmiyor, kafa ütülüyor ve Çin mallarının hemen hepsi çok dandik. Onun yerine elektrikli scooter alsanız daha iyi.
0
orient blue
(16.06.22)
sym dışında marka tavsiye etmem. pişman olursunuz.
0
halk
(17.06.22)
(7)

Mutluluğun ne kadarı dış koşullara bağlı?

psmstc
Bir fırsat eşitliği içinde doğmuyoruz. Kimimiz engelli, kimimiz fakir, kimimiz yaşlı kimsesiz, kimimiz kronik aile problemleri içine doğuyoruz.Elbette bu durumlar ruhsal olarak bu durumdaki insanları dezavantajlı kılıyordur. Benim merak ettiğim çok dezavantajlı şartlarda yaşasa da, bir insan pratik
Bir fırsat eşitliği içinde doğmuyoruz. Kimimiz engelli, kimimiz fakir, kimimiz yaşlı kimsesiz, kimimiz kronik aile problemleri içine doğuyoruz.

Elbette bu durumlar ruhsal olarak bu durumdaki insanları dezavantajlı kılıyordur.

Benim merak ettiğim çok dezavantajlı şartlarda yaşasa da, bir insan pratikte mutlu olabilir mi? Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
psmstc
(10.06.22)
Hayat güzeldir diye bi film var. Tam istedigin cevap o filmde.
0
halk
(10.06.22)
hepsi dış koşullara bağlı.
0
geçerkenugradım
(10.06.22)
benim icin dis kosullara bagli.

ama biri var haberlerde gormustum ilk olarak. cok buyuk bi talihsizlik yasamis bir kiz. kiz da eskiden okulun populer kizi gibi biri. cheerleader falan. amerikali. 3 uzuv kaybetmisti galiba. ya da belki hepsiydi tam hatirlayamadim.

tanriya yaklastim vs diyor ve eski hayatimdan bu sekilde kurtuldum falan diyordu. instadan bakiyordum bi ara duzenli. hayretler icerisinde birakiyor beni bu insanlar. yani demek ki bu icten gelen bir sey. belki de bi yetenek. o kiz cok mutlu.
0
Kittie
(10.06.22)
%49 u

Bugunki asgari ücretli bile, öncenin krallarindan daha fazla imkana sahip

O yüzden her şey içimizde
0
abuzer
(10.06.22)
Duygularımız düşüncelerinize bağlı, düşüncelerimiz duygularımıza değil. Burada esas olan düşünce. Düşünce kalıpları olumsuz ise mutsuz oluyorsunuz. Önemli olan bunu kontrol etmek. Herhangi bir durum hakkında bir mutlu bir de mutsuz olduğun olmuştur. Olan şey aynı ama duyguların farklı. Neden? Çünkü o konuya dair yorumun değişiyor, düşüncen değişiyor. Bu da duyguyu değiştiriyor. Tabii bence bir noktaya kadar dış etkenler önemli ama büyük oranda bizim yorumunuz önemli duygularda.
0
black mamba
(10.06.22)
Basligi okunca firsat esitligi olarak algilamamistim ama %40 ic, %60 dis etkenler diyebilirim.

Ulke ornegi vereyim. Ben Danimarka' da da, Suudi Arabistan' da da yasadim bi sure. 1. sinde cok mutsuz olup 2. sinde gayet mutlu ve neseli oldugum zamanlar oldu.

Sener Sen' in milyarder filminin sonunda Munir Ozkul' un Sener Sen' e sordugu cok guzel bir soru vardir: "diyelim ki uzaklara gittin, ikiyuzlu dostlarindan, arkadaslarindan kurtuldun ama kendinden de kurtulabilecek misin"

Su an cook uzaklarda bu sozun onemini daha iyi anliyorum. negatif dusuncelere sahipseniz isterseniz dunyanin obur ucuna gidin, yine de mutlu olamazsiniz.
0
trixi
(10.06.22)
Bununla ilgili coook arastirma ve kitap var. cogunun soyledigi sey temel ihtiyaclarinizin karsilandigi durumlarda yani fiziksel, ruhsal vs bir tehdit altinda degilseniz cesitli sebeplerden, mutlu olma becerisinin bir karakter ozelligi oldugu. Oyle doguyorsunuz yani, hatta sanirim Oliver Burkeman idi yazar, kitabinda sey diyordu, “mutlu olmak mumkun mu diye sormak uzun boylu olmak mumkun mu diye sormak gibi”. Bazi kisiler icin mumkun, bazi kisiler icin degil, bazi gelismeler yapmak mumkun, oyleymis gibi yapmak mumkun vs ama sonradan uzun boylu olamazsiniz.
0
sopiro
(12.06.22)
(4)

İlkokul Seçimi (lütfen velilere kaynak olması için ilgi gösteriniz)

aynenoylededim
malumunuz ilkokul seçerken çok az veri/bilgi var ve bunlara erişim çok zahmetli, o yüzden belki başkalarına da faydası olur diye ikilemde kaldığımız hususları sormak istedim, yardımcı olursanız çok seviniriz.şu ana kadar eğitim kalitesi, sosyal hususlar, fiyatlar, vs. değerlendirince edindiğim görüş
malumunuz ilkokul seçerken çok az veri/bilgi var ve bunlara erişim çok zahmetli, o yüzden belki başkalarına da faydası olur diye ikilemde kaldığımız hususları sormak istedim, yardımcı olursanız çok seviniriz.

şu ana kadar eğitim kalitesi, sosyal hususlar, fiyatlar, vs. değerlendirince edindiğim görüşlere göre genel tercih sıralaması şöyle gibi:

1A) kuradan çıkarsa galatasaray ilkokulu
1B) maddi imkanlar varsa en iyi özel / yabancı okullar: koç, enka, sev; küçük prens, deniz atı, vs.
2) ortalamanın üzerindeki özel okullar: bilfen, eyüboğlu, istek, ışık, ırmak, vs.
3) iyi devlet okulunda iyi bir öğretmen
4) diğer özel okullar: bahçeşehir, anabilim, sınav, vs.

Özellikle eğitimci arkadaşlar, sıralamada varsa yanlışlıklar düzeltebilirseniz başkalarına da faydası olur belki.

Bize özel olarak; Maltepe'de yaşıyoruz ve çocuğumuz Wisc-4 sonucunda üstün zekalı çıktığı için TEV Abdullah Nezahat Erboz İlkokulu ile TÜZYEV Mozaik Okulları arasında kaldık, sebepleri ve değerlendirmelerimiz aşağıdaki gibi, yardımcı olursanız seviniriz. Belki başkaları da benzer koşullardaki başka okullar arasında kalmıştır.

TEV (git: tevanerboz.meb.k12.tr)
+ ücretsiz
+ eve 50m mesafede
+ okulun fiziki koşulları ve temizliği
+ sınıflar 35 kişilik olduğu için sosyalleşme için daha geniş bir çevreden daha çok seçeneği olabilir
- yine sınıflar 35 kişilik olduğu için yeterli öğretmen yeteri kadar ilgilenemeyebilir
- öğretmenin iyi olup olmadığını öğrenmek çok zor
- yabancı dil vs. için destek almak gerekecek

MOZAİK (git: www.tuzyev.org)
+ bütün okul, personel, vs. üstün zekalılara yönelik tasarlanmış
- yıllık 75bin TL civarı masraf
- Maltepe'den Ataşehir'e servisle gidip gelmesi gerekiyor
- öğretmenlerin sirkülasyonu, özel okullarda daha sık oluşan samimiyet şüpheleri, vs.

Bazı kişilere göre potansiyeli olan bir çocuk her okulda bir şekilde başarılı olacaktır, iyi bir devlet okulu üst düzey bir özel okuldan daha iyi eğitim verecektir. Eğer bu doğruysa ve özel okula göndermenin bu başarıyı artırmaya veya öne çekmeye katkısı %10-20 olacaksa yapılan masraflara değmeyebilir, o para çocuğun ilgi alanları ve okul dışı gelişimi için harcanabilir gibi geliyor.
0
aynenoylededim
(09.06.22)
35 kişilik sınıf rezalet. Hiçbir şey öğrenemez. Siz buna + yazmışsınız ama bu kocaman bir eksi.

İkinci okul daha mantıklı.

İngilizce eğitiminin iyi olduğu bir yer seçin.

3. seçeneği direkt listeden çıkarın.

1B ve 2 seçeneğini zorlayın.
0
dissendium
(09.06.22)
Kesinlikle Tev çok iyi bir seçenek olarak görünüyor. Psikoloğum, kendim de köklü bir kolejden mezunum yıllar yıllar öncesinden. Sınıfım 30 kişilikti ve sorun yaşamadım.
İstanbul koşullarında eve yakın okul çocuğunuza yapabileceğiniz en büyük iyilik. Zihnini , ruhunu besleyeceği diğer aktivitelere yer açıyor olacaksınız. Maddi imkanınızı da yine bunlara yönlendirebileceksiniz.
0
kullanıcıadımbuolsun
(09.06.22)
Once ozel okul ogretmeniydim simdi meb teyim. Hic dusunmeden 3 numara diyorum. Ilkokulu akademik degil sosyallesme kurumu olarak gorun. Cogunlugun basari olarak gordugu yabanci dil matematik v.b. derslere agirligi 7 ve 8. Sinifta verin.

Paranız bosa gider. Keske gitmese ve bi ise yarasa... ilkokulda evladinizi rahat birakin.
0
halk
(09.06.22)
yukarıdakilerin iyi niyetini anlamak ve katılmakla birlikte iyi devlet okulunda iyi öğretmen bulmanız çok zor. öte yandan zorunlu ve her sene bir tuhaflaşan (!) müfredat ve çevre kitlesi, arkadaşlığı tadacağı, öğreneceği, hobiler edine(me)yeceği veya maddi eşitsizliklerden dolayı düşük niteliğe razı olacağı bir grup onu bekliyor olacak. yabancı dil öğretmek için ayrı bir bütçe ayıracaksınız.

1a, hibe edecek para varsa, kesinlikle diyorum.
1b, yabancı okullar.
sonra belki tev,
son seçenek olarak da devlet okulu+ hadi bulabiliyorsanız iyi öğretmen diyorum.
diğer seçenekleri düşünüp oyalanmayın.

bir de çocuğun üstün zekalı çıkması tüm bu sorduklarınızdan bağımsız bir konu. yukarıdaki okullarla görüştünüz mü, böyle bir protokolleri var mı? üstün zekalı öğrencileri olmuş mu ne yapmışlar? bu çocuklar daha akıllı, daha çalışkan veya kolay anlayan gibi saçma bir algıda değerlendiriliyor. üstün zekalı çocuk, üstün emek isteyen çocuktur. dikkat veya ilgi dağınıklığı, ciddi sosyalleşme sorunları yaşama potansiyeli daha yüksek olabilir. sevinmekten çok endişe etmeniz ve (iyi anlamda) uğraşmanız gereken bir profil.



***ortalamanın üzerindeki özel okullar seçeneği, diğer özel okullar dediğiniz seçenekle birlikte en son sıraya düşmeli. devlet okulu "bile" daha üstte olabilir. yıllarca bu okullardan öğrencilere ders verdim. bence 2022deyiz hepsi çöp.
0
rewlack
(09.06.22)
(4)

zeki demirkubuz filmleri

semaforo de medianoche
kader'i çok severim, masumiyet'i de beğenirim doğal olarak. bunlar dışında yeraltı ve yazgı izledim ikisi de hoş değildi bence. diğer filmlerinden en sevdiğiniz hangisi ve sevip sevmediklerime göre hangisini önerirsiniz?
kader'i çok severim, masumiyet'i de beğenirim doğal olarak. bunlar dışında yeraltı ve yazgı izledim ikisi de hoş değildi bence. diğer filmlerinden en sevdiğiniz hangisi ve sevip sevmediklerime göre hangisini önerirsiniz?
0
semaforo de medianoche
(05.06.22)
Yeralti birak zeki nin, turk sinemasinin en iyi 10 filminden biridir. Basyapittir. Tavsiyem ayni senaryolu iki filmi ard arda izlemen. Biri üç maymun digeri kor.
0
halk
(05.06.22)
Kor ve bulantı da iyidir
0
olaylar olaylar
(05.06.22)
Üçüncü Sayfa

bence değeri bilinmemiş filmlerinden.
0
nhk ni youkosu
(05.06.22)
Diğer filmlerini önermem. Ben bir tek Yazgı yı sevmiştim.
0
psipsipsi
(05.06.22)
(9)

Dizi soruları (sonu en şok eden, en sürükleyici, en gizemli, en garip)

ermanen
dizi sevenler, dizi uzmanlari, cok dizi izleyenler sorum sizlere. sizin fikrinizi soruyorum. istediginizi cevaplayabilirsiniz. cevaplar ayni olabilir. cevaplara gore dizi de sececegim. tesekkurler simdiden.1. Sonu en şok eden/etmiş dizi(ler). sezon finali de olabilir.2. En sürükleyici dizi(ler). her
dizi sevenler, dizi uzmanlari, cok dizi izleyenler sorum sizlere. sizin fikrinizi soruyorum. istediginizi cevaplayabilirsiniz. cevaplar ayni olabilir. cevaplara gore dizi de sececegim. tesekkurler simdiden.

1. Sonu en şok eden/etmiş dizi(ler). sezon finali de olabilir.

2. En sürükleyici dizi(ler). her bir bolumunu merakla beklediginiz, basindan kalkamadiginiz, kalkmadan bitirdiginiz.

3. En gizemli dizi(ler). gizemlerle dolu olsun. mistik havalar. bir suru soru havada kalsin. sonradan cevaplanan sorular, cozulen gizemler vs.

4. En garip dizi(ler). izlediginiz/bildiginiz en garip, acayip, degisik, nev-i sahsina munhasir.

5. Baska akliniza gelen bir madde ("en" sorusu veya baska) ve dizi cevabini yazabilirsiniz.
0
ermanen
(01.06.22)
1. Forbrydelsen, Kalifat
2. The Looming Tower, The Investigation

4. Regular Show, Skins
0
heritage
(01.06.22)
2- behzat ç 10 yıl önce yayınlanırken bu diziyi hafife alırdım. hatta izleyenleri hor görürdüm. senarist sahiden çok çok başarılı. sadece erdal beşikçioğlu için bile izlenebilir. az parayla baş yapıt çıkarmışlar.
0
halk
(01.06.22)
twin peaks
0
tepedeki psychedelic adam
(01.06.22)
The missing
Forbrydelsen
Bron broen
Black spot
0
deer hunter
(01.06.22)
Behind her eyes
0
karayel
(01.06.22)
2. Breaking Bad. Hayatımda bitirdiğim tek dizi.

Sonu ne olacak diye diye bitti.

5. Hayatın içinden olan dizi Behzat Ç.

Sanki dizi değil de gerçek hayatı gizli kamerayla çekmişler gibi.
0
dissendium
(01.06.22)
1- sonu için denir mi bilmiyorum ama özellikle sezon finalleri kafayı yediren bir dizi olarak lost 1 numaraydı benim için.

2- lost, game of thrones, sherlock, big little lies (1. sezon), dark, house of cards (son sezon hariç), narcos (escobar sezonları), 3. sezon sonrası breaking bad

3- the lost room. 6 bölümlük mini dizi sadece o yüzden sürükleyici kısmında yazmadım ama bir solukta biten acayip mistik bir iş.

4- legion
0
semaforo de medianoche
(02.06.22)
The terror. Tek sezon ve guzeldi.
0
unabomber
(02.06.22)
30 güzel dizi var, bakabilirsiniz bedavainternet.com.tr
0
saroglua
(28.02.23)
(9)

bu arabaya ne diyorsunuz dostlar yarın gidip alayım diyorum adeta

mhmtt
https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-opel-hazal-oto-dan-2020-opel-corsa-1.2t-edition-cift-renk-mavi-siyah-983942805/detayyorumları alayım
www.sahibinden.com


yorumları alayım
0
mhmtt
(01.06.22)
Amacı A noktasından B noktasına götürmek olan bir teneke yığınına 400 bin tl verilmez.
0
burakdonmez95
(01.06.22)
Lpgli civic al, su an piyasanin en ideal araci. Benzin 25 oldu
0
divit
(01.06.22)
Bence al clio olmus 450 bin. Almazsan yarin bir gün bunu da bulamayabilirsin
0
dinsizin hakkindan gelen imansiz
(01.06.22)
begendiyseniz alin. ayrica simdi almazsan yarin bulamayabilirsin +1
0
65 derece
(01.06.22)
Alacak imkanınız varsa alın bence de. 400 bin verilmez diyen olmuş ama yapacak bir şey yok. o kadar verilmez devri bitti artık, fiyatlar çok yüksek. 100 bin TL'ye düzgün araba yok neredeyse.
0
bayc
(01.06.22)
bunun yerine 2018 model elantra alırım ben olsam. iihs'de "top safety pick plus" almış, c sınıfı bir arabam olur.

corsa'nın bu kasası ncap'ten 4 yıldız aldı.
0
lancelot du lac
(01.06.22)
www.sahibinden.com

kafan rahat binersin bunlara. ne arıza ne fazla tüketim. mis gibi araçlar.
0
halk
(01.06.22)
hayırlı olsun. güzel araç. almadan garantisini teyit ettirin ve iyi bir ekspertize sokun.
0
Leonardo~Da~Vinci
(01.06.22)
bırak onu. şöyle bir şey al. sonra bana dua edersin. temizini bul 250000 km ye kadar.

www.sahibinden.com
0
illegalstar
(02.06.22)
(5)

İlkokula hazırlık için eğitim seti

demirr
Öneriniz var mıdır? Oğlan eylülde 1. Sinifa baslayacak. Anaokulu yeni bitti. Hem okula hazirlik olsun hem de boş durmasin diye bir egitim seti alacagiz. İnternette bir cok set var ama oz3llikle tavsiye ettiginiz bir set var midir?Not: cizgi calismalari falan coktan bitti. Harflerin cogunu biliyor ve
Öneriniz var mıdır? Oğlan eylülde 1. Sinifa baslayacak. Anaokulu yeni bitti. Hem okula hazirlik olsun hem de boş durmasin diye bir egitim seti alacagiz. İnternette bir cok set var ama oz3llikle tavsiye ettiginiz bir set var midir?
Not: cizgi calismalari falan coktan bitti. Harflerin cogunu biliyor ve parmakla toplama cikarma yapabiliyor
0
demirr
(31.05.22)
hem öğretmen hem veliyim. yapmayın. boşverin seti falan. çocuk gülsün eğlensin.
0
halk
(01.06.22)
bence de gerek yok. hem öğretmen hem veliyim. bol bol eğlensin, yazın tadını çıkarsın. yüzme vb. spor ya da piyano gibi sanatsal etkinliklere yönlendirin.
0
adivar
(01.06.22)
okul öncesi öğretmeniyim. asla tavsiye etmiyorum tatillerde böyle şeyleri. kalem kağıt makas boya verin kendi kendine eğlensin daha iyi. ilkokul yeterince sıkıcı geliyor çocuklara zaten öncesinde bol bol eğlensin.
0
dedim ben sana
(01.06.22)
diğer arkadaşların cevaplarını güçlendirmek için yazıyorum: 18 yıllık öğretmenim. planladığınız şey pedagojik olarak çok hatalı. öğrenimi okula ve öğretmenlerine bırakın. el-göz koordinasyonunu geliştirecek oyunlar oynayın yeterli.


okulun sıkıcı gelmesinden öte, yanlış bir yaklaşımla çocuğunuzun akademik gelişimine, daha başlamadan ket vurabilirsiniz.
0
lancelot du lac
(01.06.22)
Öğretmen değil veliyim. İki kızımda da fark ettiğim uzun tatillerde çocuk okuma-yazmayı hemen unutuyor. Ağer anaokulunda okuma-yazma öğrendiyse en azından bol bol okuyacağı resimli kitaplar gerekir.
Okuma yazma bilmesinden bağımsız olarak ben kızlarıma yazlıkta öğle vakti hem vakit geçirsinler hem de kalem tutmayı unutmasınlar diye Adeda'nın yaşlarına uygun kitabını bir de yine Adeda'nın dikkati güçlendirme setini almıştım.
Önemli bir not: gerek kitap okuması, gerekse etkinlikler sırasında onlarla mümkün olduğunca beraber olun. Çocuklar kitabı beraber okuyunca seviyorlar.
0
SiyamkedisiZorro
(02.06.22)
(11)

izlemediğiniz klasik-kült filmler var mı?

blatta hiberna
merhabalar,hep "şunu da izlemek lazım" diye ertelediğiniz ama bir türlü izleyemediğiniz, imdb puanı 7+ olan, çoğunluğun izlemiş olduğu klasik ya da kültleşmiş, günümüzde birçok ortamda atıfta bulunulan filmler var mı?ve o filmleri izlemediğiniz için eksiklik hisseder misiniz?mesela ben schindler's l
merhabalar,

hep "şunu da izlemek lazım" diye ertelediğiniz ama bir türlü izleyemediğiniz, imdb puanı 7+ olan, çoğunluğun izlemiş olduğu klasik ya da kültleşmiş, günümüzde birçok ortamda atıfta bulunulan filmler var mı?
ve o filmleri izlemediğiniz için eksiklik hisseder misiniz?

mesela ben schindler's list'i çok geç izlemiştim, star wars serisine de hâlâ başlayamadım.

bu tarz örnekler olabilir.
0
blatta hiberna
(27.05.22)
Romero'nun "Night of the Living Dead" film serisi. hep erteliyorum. izlemek istiyorum bunu.

cogu klasigi ve kultu izledim. 1960'lar ve oncesini pek izlemedim ama. izleyip unuttugum da olmustur. Casablanca belki tv'de izledim ama aklimda hic kalmamis. The Wizard of Oz'u da tv'de hepimiz gormusuzdur heralde.

"they live (1988)" yeni izledim mesela.
"the warriors (1979)" izlememisim mesela. o da kult olarak geciyor.
0
ermanen
(27.05.22)
Citizen Kane
One Flew Over the Cuckoo's Nest
Casablanca
Singin' in the Rain
The Elephant Man
A Clockwork Orange
Rain Man

Eski filmlerle ilgili ön yargım vardı, Stand by me izledim ondan sonra değişti. Ama vaktim pek yok. Eskiden haftada bir kaç film izlerdim, şimdi ayda bir bile olmuyor. Genel olarak içeriğini, plotunu biliyorum bu filmlerin, referans verildiğinde anlıyorum ama izlemek isterim bir gün.
0
gabe h coud
(27.05.22)
Sonu man ile biten tüm filmler. Tabii kastettiğim dc ve marvel filmleri. İzlemediğim için eksiklik hissetmiyorum bir süre daha izlemeyi düşünmüyorum.

Ama her ne kadar kült olsa da çoğunluğun bilmediği ve uzun zamandan beridir listemde olan Satantango (1994) var.
0
Amaranta ursula
(27.05.22)
schindler's list.
shining.
silence of the lambs.
starwars.
lord of the rings.

bu filmlerin hepsine kult denir mi bilemiyorum ama hepsi iz birakmis filmler. ve hicbiri beni cekmiyor. eksikligini hissetmiyorum. bi sey kacirdigimi dusunmuyorum.
0
Kittie
(27.05.22)
maymunlar cehennemi filmlerine bir türlü fırsat bulup başlayamadım ben de.
0
jepa
(27.05.22)
Yuzuklerin efendisi serisi.

(Uganda sinemasini bile izler, takip ederim. Niyeyse bi oturup su yuzuklerin efendisini izlemedim)
0
brkylmz
(28.05.22)
fight club
the godfather
star wars

bunlari izlemeden olmem insallah.
0
baldur2
(28.05.22)
Forrest Gump
Baba

İzlemedim.
0
anatomik
(28.05.22)
Requiem for a dream gençlik zamanlarımda çok popi ve ortam eliti filmi olduğu için önyargı geliştirmiş ve izlememiştim. Sonra da hiç içimden gelmedi kaldı öyle.
0
Bruce
(28.05.22)
Behzat c yi 10 yil sonra izlemeye basladim.
0
halk
(28.05.22)
Casablanca haric cok eksi filmleri izleyemedim.

Onda bile sahneler tuhaf geliyor mesela vurulup olen adamlar aninda dusup oluyor. Herifler dogrusunu yapmis ama su an garip geliyor.
0
divit
(28.05.22)
(20)

Düz vites araba almak enayilik midir?

kakamelsokoban
Bir süredir almak istediğimizden bile daha iyi özelliklerde, paramızın da yettiği çok güzel bir araç bulduk 2.elde. Güzel de pazarlık oldu amcak sonradan fark ettik ki araç manuel vitesmiş. Sitede emsallerine göre 30 bin daha uygun. Satan kişi ev alacağımdan acil satmak için uyguna bırakıyor ve tam
Bir süredir almak istediğimizden bile daha iyi özelliklerde, paramızın da yettiği çok güzel bir araç bulduk 2.elde. Güzel de pazarlık oldu amcak sonradan fark ettik ki araç manuel vitesmiş. Sitede emsallerine göre 30 bin daha uygun. Satan kişi ev alacağımdan acil satmak için uyguna bırakıyor ve tam da o kadar paramız var. Onun üstü için kredi çekmemiz gerekiyordu.

Bize şu an için cazip geliyor, senede max 3-4 kez uzun yol yapıyoruz. Onun dışında haftasonu şehir içinde kullanıyoruz, ortalama haftada 1 gün.

Bu şartlarda bu arabayı almak yatırım olarak mantıklı mıdır? Yoksa borca da girsek 30-40 neyse daha fazlasını verip otomatik mi almalı?

Ben alıp çok zorlarsa yine satışa koyma taraftarıyım,aynı paraya bile gitse bindiğimiz kar kalır. Eşim de elimizde patlar, satamayız diye çekiniyor.

Ağır hasar, değişen vs yok bu arada, gıcır gıcır araba.

Sizlerden de fikir almak istedik, çok karıştı kafamız. Yarın almaya gidecektik normalde.

edit: araç skoda superb arkadaşlar, 2013 model elegance paket. henüz ilana düşmemiş link atamıyorum o yüzden. bir tanıdığımız aracılığıyla bulduk, suberb arıyoruz diye haber vermiştik arkadaşlarımıza.
0
kakamelsokoban
(27.05.22)
bu tamamen kisisel bir karar. size dert olmuyorsa alin, yoksa almayin.
0
bora benim lan aslında
(27.05.22)
kullanım için mantıklı, ama satmak içinse manuel almayın.

ucuzaysa bence alınır. ama manueller daha az değerleniyor daha zor satılıyor ona göre alın.
0
jelly bear
(27.05.22)
Bu yoklukta her araba satilir. Ikinci elde duz vites otomatige gore sikintisizdir. Ben olsam alirdim. Sonucta sehir icin 1. Ve 2. Vites kullaniliyor. Mesele etmeye degmez. Arac icinize sinmis kacirmayin.
0
halk
(27.05.22)
Yanlış anlamadıysam ayda 4 gün kullanacaksınız arabayı?
Uzun yolda düz vites daha iyi bile olabiliyor.

Ayda 4 gün için araba almak bile absürt denebilir, hiç değmez otomatik farkı vermeye, satarken de düşük km olarak satabileceksiniz nasılsa.
0
anneterligi
(27.05.22)
Acaba satabilirmiyim diye dert ediyorsanız hızlı satılması için önemli olan aracın marka ve modeli. TR piyasasında sevilen bir araçsa manuel olması çok da önemli değil. Trafikteki araçların büyük çoğunluğu manuel, hatta bazı modellerin otomatik versiyonları problemli ve manuel olanları tercih ediliyor. Bence burada tek kriter eşinizin manuel kullanıp kullanamayacağı.

İkinci el piyasasında temiz araç denk getirip almak gerçekten çok zor, siz temiz bir otomatik bulana kadar aylar geçmiş olabilir ve otomobillere zam geldikçe bütçeye yama yapmak zorunda kalabilirsiniz.

Ne olursa olsun aracı alırken aceleye getirmeyin mutlaka işini düzgün yapan bir ekspere sokun, dış görünüşe aldanmayın.
0
Tutkun
(27.05.22)
neden enayilik olsun?

ben satış sonrası hizmetlerde otomatik vitesli araçların (ki iyi olduğu söylenen aisinler falan bu) başına gelenleri söylesem dumur olursunuz.

ha bu arada emisyon normlarını karşılamak için markaların işine geliyor 8 ileri 10 ileri otomatik şanzımanlı araba yapmak. bu arada manuel şanzımanların da kalitesini yine maliyetten (ve bence sürtünme azaltma kaygısından dolayı - yine emisyon) kaliteyi düşürenler var.

------

ben manuelciyim. hem kullanım tarzı, hem de hizmet kolaylığı açısından.
0
rain when i die
(27.05.22)
Bir an önce al
0
etna
(27.05.22)
enayilik değil ama pişmanlıktır. 30 bin daha verilir otomatik vites için. ben almazdım. haftada bir gün şehir içi, yılda 3-4 uzun yol az değil. otomatik verken düz vites asla kullanmam.
0
gabe h coud
(27.05.22)
Sizin gibi arabayı haftada bir yada iki kullanan biriyim. Benimki de manuel. Sırf az kullandığımdan dolayı otomatiğe geçmiyorum. Bir rahatsızlıkta vermiyor bana manuel kullanıyor olmak. Bence direk alın temiz araba bulduysanız. Daha düşük fiyata satarsınız ama daha düşük fiyattan alıyorsunuz zaten. Olması gereken o.
0
mysticriver
(27.05.22)
Benzer bir durumda geçen sene kendimizi çok zorlamamak adına 2020 model manuel bir araç aldık çok memnunuz. Keşke daha önce alsaymışız.

Biz de haftada bir kullanıyoruz çoğunlukla, arada da uzun yola memleketlere veya gezmeye falan gidiyoruz.

Açıkçası o zamana kadar kiraladım hep, şimdi de araba olmasa olurdu belki ama kapının önünde dursa dahi araba büyük konfor. İstanbul gibi yerde bile toplu taşımada aktarmadan aktarmaya koşarak gideceğim yerlere trafiğe rağmen daha kısa sürede gidiyorum.

Maalesef evler çok pahalı olduğu için araba artık en ulaşılabilir yatırım aracı oldu. Durduğu yerde de km az olduğu için değer kazanıyor günden güne.

Dediğiniz gibi en kötü piyasasına satarsınız hayal ettiğiniz gibi olmazsa.
0
chicha_v2
(27.05.22)
enayilik değişken bir kavram. otomatik vitesli araç fiyat farkı tr de çok yüksek. araç fiyatları zaten şu an akıl almaz bir durumda. eğer araç 300bin tl üzeri ise almayın satarken zorlanırsınız. araç 300bin altı ise daha rahat satılır.
0
mikahakkinen
(27.05.22)
Eğer büyükşehir trafiğinde yoğun bir şekilde kullanılacak olsaydı her türlü otomatik vites derdim ama anlattığınız şartlarda ekstra 30 bin vermek çok gereksiz olur bence. Bulmuşken alın geçin derim.
0
thracia
(27.05.22)
Benim takıldığım başka nokta var, emsallerine göre 30 bin daha uygunsa bu zamanda havada kapışılması lazım aracın!

Yani siz "alsam mı almasam mı" diye düşünürken çoktan satılırdı, bir sıkıntı olmasın?

Otomatik konusu ile tamamen kullanıcı ve aracın piyasadaki potansiyel alıcılarıyla alakalı.

Mesela piyasada daha çok kadınların tercih ettiği bir model ise, manueli zor satılır.
0
John Bloor
(27.05.22)
istanbul'da satisi zor oluyor.
Yatirimlik olarak almazdim eger istanbul'daysan.
Ben kendi aracimi cok zor satmistim, arayan butun kadinlar manuel deyince kapatiyordu.
Zaten musterinin yarisi boyle elendi gitti.

Ama bu araba esnafin sevdigi bir modelse kimse manuele falan takilmaz alir.
Ornegin opel manuel araci kolay satamazsin ama egea aninda gider. Esnaf manuel kullanabiliyor.
0
divit
(27.05.22)
Alıp satma olayını bilmiyorum ama manuel bu şartlarda çok rahat kullanılır. Zaten bir süre sonra manuel mi otomatik mi anlamıyorsun sürerken.
0
kaptan maydanoz
(27.05.22)
Keşke model de yazsaydın, daha güzel cevaplar verilirdi, modelin piyasasını ve modeli tanıyan insanlar net cevaplardı.
0
John Bloor
(27.05.22)
Bence tek problem superb nin manuel olması. Üst segment bir aracı kullanacak / alacak kişiler otomatik olsun isteyebilir. Ha bana sorsanız araba alacak olsam manuel alırdım. Bakımı tamiri kolay, eh haftada 1 kez kullanacaksanız da büyük dert olmaz. Temiz olduğuna eminseniz üstüne piyasaya göre ucuza alacaksanız kaçırmayın. Suberb güzel araba.
0
yercekimini kendine ceken adam
(27.05.22)
Enayilik değil ama kullanım zorluğu oluyor.

Özellikle İstanbul'daysan trafik, yolların inişli-çıkışlı-virajlı yapısı, trafik ışıkları derken ben kesinlikle manuel vites kullanmak istemezdim. Tabi bütçe meselesi. Bunları göz önünde bulundurup tercih yapmak lazım.
0
Lethe
(27.05.22)
Çevremden gördüğüm kimse manuel araba almak istemiyor. İlerde satarken zorluk yaşayabilirsiniz. Bunun dışında kişisel bir tercih siz okayseniz neden almayasınız. Benim fikrim, ikisini de sürmeyi biliyorum ama araba gibi şu şartlarda sık değiştiremeyeceğim bir şeyi asla manual almazdım.
0
bubiruyaolmali
(28.05.22)
Araba superb ise hayatta manuel almam. Hele aradaki fark 30binse alinmaz.

O seviyedeki(para olarak) arabalari manuel uretmek bile sacmalik.
0
divit
(28.05.22)
(5)

hyundai i20'ye alternatif ne önerirsiniz?

mhmtt
bayilerde kalmamış paşamız... sıfır düşünüyorum ama 1-2 yıllık ama sağlam buna da bir bak dedikleriniz varsa yazın lütfen. teşekkürler
bayilerde kalmamış paşamız... sıfır düşünüyorum ama 1-2 yıllık ama sağlam buna da bir bak dedikleriniz varsa yazın lütfen. teşekkürler
0
mhmtt
(22.05.22)
kia rio?
0
nhk ni youkosu
(22.05.22)
Kia rio denmis ki Türkiye'de olmasa ben de derdim çünkü Avrupa'da 7 yil garantisi var vs.
Ama Türkiye'de hem iki sene hem de ben servis konusunda da sıkıntı diye duydum.

Buna ek kia rio benim bildiğim bir önceki kasa i20 ile aynı altyapıyı paylaşıyor ama yenisiyle değil.

Bence Türkiye'de clio.
0
logisticsmanager
(22.05.22)
Rio yaris fabia
0
halk
(22.05.22)
clio
0
mikahakkinen
(23.05.22)
kia picanto.
0
sir gawain
(23.05.22)
(10)

Turkiye'de son 5-10 senede cikmis iyi yapimlar (izle,bak,dinle,oku)

ermanen
Turkiye'den pek bi uzak kaldim uzun sureler. Turkiye'den cikmis tek tuk filmler izledim sadece. Sizin onerebileceginiz iyi yapimlar/eserler neler var son 5-10 senede cikmis?Mesela:- dinlemelik sarki/turku/eser- izlemelik film/dizi/belgesel/klip/video- izlemelik komik skecler/videolar- okumalik kitap
Turkiye'den pek bi uzak kaldim uzun sureler. Turkiye'den cikmis tek tuk filmler izledim sadece. Sizin onerebileceginiz iyi yapimlar/eserler neler var son 5-10 senede cikmis?

Mesela:
- dinlemelik sarki/turku/eser
- izlemelik film/dizi/belgesel/klip/video
- izlemelik komik skecler/videolar
- okumalik kitap, bilimsel makale veya okumaya deger birseyler
- gormelik/bakmalik ne olursa belki internette

sanata ve bilime onem veriyorum daha cok.
gercekten komik/guldurecek seyler de guzel olur.
0
ermanen
(20.05.22)
son zamanlarda en çok gündemde olan tartışmaları takip edebilmek açısından gibi'yi izleyebilirsin mesela.
ayrıca gerçekten komik.

az önce onunla ilgili bir duyuruya cevap yazınca aklıma ilk bu geldi, aklıma geldikçe eklerim.
0
blatta hiberna
(20.05.22)
Film olarak:
İnsanlar İkiye Ayrılır, 2020
Kapıyı Açık Bırak, 2021

Yukarıdaki iki filmi yazdım aslında ama İstanbul Modern her sene şöyle bir şey yapıyor:
www.istanbulmodern.org
0
bartholomew87
(20.05.22)
film: sarmaşık
0
ted
(20.05.22)
son bikac senede aklinizda kalanlari da yazabilirsiniz. illa 10 sene onceyi hatirlamaniza gerek yok. hatirlarsaniz da ne guzel :)
0
🌸ermanen
(20.05.22)
Yapım yılını bilmiyorum, 10 seneden eski de olabilir ama Bornova Bornova filmi benim çok hoşuma gitmişti
0
encokbenisevinnolur
(20.05.22)
Nuh tepesi filmi.
0
halk
(20.05.22)
Bir Başkadır (Dizi - 2020)
Şahsiyet (Dizi - 2018)
+1 Gibi (Dizi - Güncel)

+1 Sarmaşık (Film 2015)
0
michael_knight
(20.05.22)
film/dizi geldi sadece. sarki, kitap vs. yok mu hic? :)
0
🌸ermanen
(20.05.22)
Orhan Pamuk kitap çıkardı, İhsan Oktay Anar kitap çıkardı. Sevdiğiniz yazarlardan zaten haberiniz vardır.
Son 10 yılda muazzam bir yeni yazar veya kitap gelmiyor aklıma.
0
michael_knight
(21.05.22)
Teoman eski bi ruya ugruna albumu
0
halk
(21.05.22)
(9)

diyelim ki şu an şirketinize genel müdür olarak atandınız

roket adam
ve atıyorum ayda min 50 bin tl geliriniz oldu. bu 50 bin tl'yi nasıl harcardınız, yatırım yapar mıydınız, nasıl değerlendirirdiniz?
ve atıyorum ayda min 50 bin tl geliriniz oldu. bu 50 bin tl'yi nasıl harcardınız, yatırım yapar mıydınız, nasıl değerlendirirdiniz?
0
roket adam
(19.05.22)
Araba alir tatile giderdim.
0
floydian
(19.05.22)
Parayi kenara koyup ev almak icin biriktirirdim. Onu alabiliyorsam guzel bir yazlik.
0
hot potato
(19.05.22)
rakamdan baglantisiz olarak, kenara duzenli para koyabiliyorsam ilk yapacagim sey yok kiradan kurtulmak olur. sonra da cesitli yatirimlar yaparak pasif gelirimi arttirmaya calisirim biran once cunku elime gecen paranin yarin kesilmeyeceginin garantisi yok..
0
cooperr
(19.05.22)
neye yatirim yapmak istedigime karar verene kadar birikim. standartimi yukseltmezdim giderim ayni kalir param dovizde falan korunur. bi sure sonra o yatirima daha hazir olur ve ne istediginizi o donemin sartlarina gore(belki 1-2 sene sonra) karar verirdim.
0
ala09
(19.05.22)
Gm olsam 50bin ayin 15 gununde biterdi sonra ac kalirdim.
Arkadaslarin da gm oldugu icin iyi gozukmek icin cok acayip para harcaman gerekiyor.
Aksam icmeye ciragan'a falan gidiyorlar.
0
divit
(19.05.22)
Yatırım işini yıl sonu bonusundan karşılar maaşı bir güzel ezerdim. Zaten 50binle yatlar katlar almak artık çantada keklik değil. Divit'in söylediğine benzer şekilde önce günlük hayatımı yükseltir sonra duruma, varsa kalana bakardım. Gm seviyesi için 50bin çok fazla bi para olmadığı için kalacağını sanmıyorum. Gm arabası alayım desen 2 milyonu gözden çıkarman lszım. hadi a5'e fit olduk diyelim 1.6 milyon, basit kredi hesabıyla maaşın yarısı gitti bile. Şirket cip mip verdi diyelim, 2 milyona gm evi olmayan bir ev alırsın istanbul'da. Ev almadın, gm evi kiraları yine 20'lerde.

Ya gm gibi yaşamayıp tamamen yatırım odaklı olacaksın ya da gm gibi yaşayıp bir sonraki işte maaşı yükseltmeye bakacaksın, yatırıma ihtiyaç varsa.

Hasılı; ben yatırım işlerinin abartıldığını ve insanların hayattan aldığı zevki baltaladığını düşünüyorum, o yüzden ezerdim.
0
Bruce
(19.05.22)
Evim yoksa ev alırdım. 50 bin TL aşırı büyük bir rakam değil artık.
0
Cruyff
(19.05.22)
Ev ya da altin alirim.
0
halk
(19.05.22)
Ev almak mantıklı ama 50.000 tl sürekli olacak mı yani bi1 8-10 yıl.
0
komando kani var bende
(19.05.22)
(18)

annelikten pisman olan

Kittie
tanidiginiz var mi?ikidir ayni ruyayi goruyorum. bu sabah da kalktim oh be ruyaymis dedim.ilk ruyamda hamileydim ama aldirma sansim vardi. bu ruyayi belki 6 ay 1 sene once gordum pek hatirlamiyorum zamani ama ruyayi hatirliyorum.dunku ruyada ise sure gecmis. aglaya aglaya doktor ariyordum hamilelikt
tanidiginiz var mi?

ikidir ayni ruyayi goruyorum. bu sabah da kalktim oh be ruyaymis dedim.
ilk ruyamda hamileydim ama aldirma sansim vardi. bu ruyayi belki 6 ay 1 sene once gordum pek hatirlamiyorum zamani ama ruyayi hatirliyorum.

dunku ruyada ise sure gecmis. aglaya aglaya doktor ariyordum hamilelikten "kurtulmak" icin. bu sefer cevremdekiler ikna etmeye calisiyorlardi bir de. herhalde mutlu bir iliskim vardi. ona ragmen umutsuzca doktor ariyordum. uyaninca garip bir rahatlama geldi ustume. sonra dusundum ben cocuk sahibi olmaya karsi degilim ki. ruyamda anne olmak beni niye korkutuyor bu kadar. (ek soru: ruya tabirinden anlayan var midir aramizda?) anne olmak icin de hic olup bitmiyorum bu arada. olursa olur diyordum.
simdi dusunuyorum. cok fena bir pismanlik olabilir benim icin belki de. atamazsin satamazsin sonucta.

yabanci kaynaklarda pisman anneler var. ne derecedeler bilmiyorum.
ama turkiyede var mi acaba. toplum olarak dislariz ya boyle birini o yuzden tanidiginiz var mi. bu pismanlik geciyor mu sonra. nasil bir hayat yasiyorlar bu anneler.
0
Kittie
(14.05.22)
Var ama toplum baskısından dillendirilemiyor.
0
ruhen hastayim ben
(14.05.22)
ruhen hastayim +1

Çok var ama söyleyemiyorlar. Belki kendileri bile kabullenmek istemiyor. Dediğin gibi atsan atılmiyor sonuçta.
0
msb
(14.05.22)
benim yakinim anne olmak istemiyor su anlik ama bi suredir evli oldugu icin baski hissediyor esi de cocuk istiyor. evliligine zarar gelir korkusuyla(esini seviyor) cocuk isine giriscek sanirim.

bunu kendine itiraf etmek bile zor geliyor muhtemelen, acikca boyle demiyor. burda yazdiklarim onunla konusmalarindan cikardigim yorumdur.
0
ala09
(14.05.22)
Anne olmaktan baba olmaktan pişman olanlar bunu kendilerine bile itiraf edemiyorlar ki.

Soruyorsun her açıdan önceki hayatının daha iyi olduğunu söylüyor zaten. Ama işte çocuk başka denip kapatılıyor.
Mutsuz görünen, mutsuz olan bir çok insan var.
0
zimbirik
(15.05.22)
3 sene önce amerikalı arkadaşım doğum yaptıktan iki sene sonra eşini boşadı, çocuğunu da bırakıp amerika'ya döndü. şu an gayet mutlu bi şekilde devam ediyor hayatına. aradaki sohbetlerde annelikten, annelerden beklenenlerden, anne baba arasındaki orantısız sorumluluktan ölesiye nefret ettiğini söylüyordu.
0
jen
(15.05.22)
Reddit'te r/regretfulparents var. Oradaki paylaşımlar ilginizi çekebilir.

Türkiye gibi bir toplumda, bireyci toplumların aksine, bunu söyleyebilmek daha zor. Çocuk istemeyen kadın bile yadırganıyor.
0
kobuzchu kiz
(15.05.22)
"atamazsin satamazsin sonucta"

29 yaşındayım. Kendimi bildim bileli çöpe atılan bebek, camiye bırakılan bebek haberi görüyorum. Atan atıyor yani. Satan da var. Kız çocuklarını para için satan aileler var. Kimse çıkıp pişmanım demez. Pişmanım diyebilmek bir yerde medeniyettir. Pişmanım diyemedikleri için bunu şiddetle ortaya çıkarabiliyorlar. Pişmanlık öfke olarak ortaya çıkıyor. Çocuğuna psikolojik ve fiziksel şiddet uygulayan çok insan var. Bunun en yaygın biçimi de sorumsuzluk.

Annenin sorumsuz olmasıyla ilgili bir film: Gone Baby Gone
0
dissendium
(15.05.22)
Kadınlar kulübünde aratın bir sürü başlık açan var annelikten pişman olan kadın.
0
Hallegadola
(15.05.22)
Toplumsal baskı ve psikolojik şiddet nedeniyle kapalı gruplarda var Facebook vb. ortamlarda.
0
Phoebe
(15.05.22)
Elbette var ama bunlarin tamamina yakini zaten psikolojik ya da maddi anlamda sorunlu insanlar. Bi de bu acidan bakin derim.
Ne cocukla oluyor ne de cocuksuz. Ama her seye ragmen cocukla daha iyi.
0
halk
(15.05.22)
Lohusa döneminde degisen, kocasindan ya da cocuktan soğuyan ve bosanan cok kadin duydum. bir arkadaşımın eşi emzirmekten bile nefret etmeye baslamisti hatta. adam da yolu verdi allahtan, erken kurtuldu.
0
duster
(15.05.22)
zimbirik +1

kendilerine itiraf edemiyor çevremdekiler.

ha, çocuk varken pişman olduğunu hissetse ne olur?
o da ayrı bir şey.

asıl sorun çocuktan önce farkındalık geliştirememek çünkü çocuk yapmadan önce çocukla mutsuz olacağını yanındaki kişi, dost/arkadaş olarak ben bile görebiliyorken, kendisi göremiyor ve durumu tahlil edemiyor mesela.
o denli bir körlük var çoğunda.

zaten bu farkındalıksızlıkla yaşayanların çoğu çocuğu da doğal yönelimlerle, "yapmak lazım, olsun artık" kafasıyla, içgüdüsel olarak yapıyorlar.
yani ürüyorlar.

üremekle çocuk yapmak aynı şey değil bana göre.
üreyenler, çocuk olduktan sonra da hayatı aynı güdüsellikle yaşamaya devam ettiklerinden, kendilerini sorgulamadan, yaprak gibi savrula savrula yaşamaya devam ediyorlar.
birbirini getiriyor yani bunlar.
0
blatta hiberna
(15.05.22)
anne değilim ama ablamların çocukları var. çocuk büyütmek cidden zor bir iş. ancak o sevgi zorluğa da katlanmanızı sağlıyor. çevremden gözlemlediğim çok.

çöpe atma durumları da ya gizli birliktelik, ya aile korkusu vs. gibi ekstrem durumlarda oluyor. yani ben evlendim, çocuk yaptım ama pişman oldum dur çöpe bırakayım diyen yok.

sizin bahsettiğiniz pişmanlığı yaşayan gerçekten çok az, çünkü dediğim gibi annelik duygusu tüm zorluklara katlanmanızı sağlıyor. teyzelik bile bu kadar sevgi oluşturuyorsa annelik nasıl bir sevgi barındırıyordur diyorum kendime.

bu arada evlenmeyi de çocuk yapmayı da düşünmüyorum. çünkü hayatın normal sorumluluklarını yerine getirebilen birisi değilim. dolayısıyla o sorumluluğu asla kaldıramam. bir de hayatımın çocuk büyütmekle geçmesini istemem :)
0
rose parks
(15.05.22)
Kendi annemden örnek verebilirim.

Kendisi bunu pek kabul etmese de bana olan desteği genellikle maddiyat yönünde oldu.

Çocukken hep bakıcı baktı, okula özellikle tam gün gidilen özel okula gönderdi, yaz tatillerinde, sömestrda daima kendi anne babasına gönderildim. Hafta sonları da genellikle benimle uğraşmamak için illa ki bir işi olurdu da evden kaçardı.

Üniversite için şehir dışı teşvik edildi, üniversiteyi kazandığım gün beni evden gönderdi, her ay asgari ücret+ev kirasını gönderdi.

Şu an 33 yaşındayım. Çalışıyorum, hala kendisi ev kredimi öder, asgari ücret gönderir kendi paramı kazansam da.

15 yıldır beni 3 defa ziyaret etti onda da işi de düşmüştü bu taraflara.

Özetle bana maddi anlamda destekte bulunup vicdanını rahatlatıyor. Ayda 1 de arar 2 dk konuşuruz yolumuza devam ederiz.
0
anneterligi
(15.05.22)
benim annem. pişmanım demiyor direkt olarak ama sık sık anneliğin onu tükettiğini, çok yıprattığını söyler. çok kardeşli bir evde büyümüş bu nedenle zaten en başında pek çocuk istemiyormuş. uzaktan sevmek güzel der.

ben de 1.5 yılı aşkın süredir anneyim. bu iki yılda kendime ayırabildiğim vakit çok sınırlı, saymaya kalkışsam sayılır. pişman değilim, ikinciyi de istiyorum fakat pişman olanları da asla yargılamıyorum, çok anlaşılır bir durum. eskiden çocuk yetiştirmiyor da çocuk büyütüyorlarmış. ilgilenerek, severek, anlayışla bir çocuk yetiştirmek çok zahmetli.
0
deartheodosia
(15.05.22)
ayrıca yanılmıyorsam iletişim yayınları’ndan annelikten pişman olmak isimli bir kitap çıktı, yeni. satın aldım fakat okumaya fırsatım olmadı henüz. tam konuyla alakalı, yazmak istedim.
0
deartheodosia
(15.05.22)
Yakindan tanidigim bir arkadasimin annesi postpartum depresyon yuzunden arkadasimi camdan atmaya calismis. Sonrasinda da genelde ablasi bakmis kendisine.
0
cleric
(16.05.22)
çocuk olduğunda ilk 3 ay zaten tam eziyet, bu dönem bence sayılmamalı, bunun dışında anne olup mutlu olmayan insanların çoğu normalde de mutsuzdur bence.
0
ravenudon
(07.06.22)
(5)

Tek basina 2 gun Dalaman taraflari

mammamia
merhaba. mayis sonunda 2 gun tek basima dalaman havaalaninda olacagim. altimda araba var. nereye gitsem bilemedim. kesinlikle her sey dahil resort'a tikilmak istemiyorum. istegim guzel manzarali yollarda araba kullanip, yerel insan gormek, guzel denize girmek, dag tepe gormek. gunduz denize girip og
merhaba.

mayis sonunda 2 gun tek basima dalaman havaalaninda olacagim. altimda araba var. nereye gitsem bilemedim. kesinlikle her sey dahil resort'a tikilmak istemiyorum. istegim guzel manzarali yollarda araba kullanip, yerel insan gormek, guzel denize girmek, dag tepe gormek. gunduz denize girip ogleden sonra antik kent de gezebilirim. butun gun tekne turuna cikmak istemiyorum. fethiyede aksam kalabalik ve yuksek muzikli ortamlara kesinlikle gitmek istemiyorum, ama tek basima 1-2 kadeh icecegim yer olursa o da olur.

yasadigim yerde yesillik, doga, deniz ve tarih namina hicbir sey yok, o yuzden bu iki gunu cok iyi degerlendirmek istiyorum.

kas'tan bodrum'a kadar olan kiyi kesiminde ne yapabilirim? aksam kalacak yer tavsiyesi de olur.

34, kadin
0
mammamia
(06.05.22)
Marmaris datca taraflarina gidersen

Guzel deniz
Sakinlik
Antik kent
Guzel yollar

Bunlara ulasiyosun.
0
zimbirik
(06.05.22)
dalyanda güzel restaurantlar var. marmaris gökova yolu araç kullanmanın en zevkli olduğu yol. dalaman gökova marmaris çevresi 2 gün için yeterli ve şu zamanda gayet sakindir. daha sezon açılmadı.
0
mikahakkinen
(06.05.22)
Dalaman sarsala koyu aradigin yer.
0
halk
(06.05.22)
Hava durumuna ve ruh haline de bağlı olarak düşünün bence. Marmaris oldukça iyi bir opsiyon zaten, datça tarafında o kadar çok koy var ki. Palamutbükü biraz daha uzak ama trafik olmayacağını varsayarak x bir koyda bile durabilirsiniz. Tavsiyem sevdiğiniz şeyi alıp Palamutbükü tarafı olurdu. En kötü Datça.
0
baldan kaymak
(06.05.22)
1. fethiye balık hali
2. göcek west cafe
3. ortaca/dalyan cafe kefal - 4 saatlik turlar
4. aşık koyu (araban iyiyse - hafta içi bomboş olur)
5. kille (araban iyiyse - hafta içi bomboş olur)
6. sarsala (araban iyiyse - hafta içi bomboş olur)
7. uzun yol seviyorsan 120km yapıp marmaris-içmeler ya da kaş'a gidebilirsin


kalacak yer için unique hotel,Orka ya da alesta (fethiye); göcek casa margot
0
sameidiot solo
(06.05.22)
(4)

250.000 TL'ye kadar araba tavsiyesi?

birşeylersoracağım
Maksimum 250.000 TL'ye kadar aşağıdaki özelliklerde hangi araba önerirsiniz.-Mümkünse otomatik(şart değil)-Dizel ya da LPG'li-2013 model ve üzeriBoya/değişen/tramer vs değişkenliğe sebep oluyor fakat bu şartlar altında alınabilecek en makul araba sizce nedir? Mümkünse marka/model/paket belirtebilir
Maksimum 250.000 TL'ye kadar aşağıdaki özelliklerde hangi araba önerirsiniz.

-Mümkünse otomatik(şart değil)
-Dizel ya da LPG'li
-2013 model ve üzeri

Boya/değişen/tramer vs değişkenliğe sebep oluyor fakat bu şartlar altında alınabilecek en makul araba sizce nedir? Mümkünse marka/model/paket belirtebilir misiniz?
0
birşeylersoracağım
(05.05.22)
Manuel c4 rahat bulunur. Zorlanırsa otomatik de bulunabilir. Mümkünse confort plus. Confort da fena değildir ama.
0
signore
(05.05.22)
C4 +1
0
orpheus
(06.05.22)
Toyota yaris
0
halk
(06.05.22)
clio 0.9 tce.
turbolu olduğundan dolayı tutuluyor piyasada.
0
tamamhosdiyonda
(06.05.22)
(12)

Eşiniz ve anneniz iyi anlaşıyor mu? Benimkiler uç örnek mi?

logisticsmanager
Vallaha yıllarca gelin, kaynana duyarız ya, nazar değmesin ama benimkiler vallaha zor bulunur tür gibi.Eşim Fransız.Ailem şu an bizde ziyarette.Son haftalar şöyle geçiyor;-Annemin duolingo'dan ingilizce çalışıp eşime "are you going to drink turkish coffee" ya da "good morning" falan demesi.-Annemin
Vallaha yıllarca gelin, kaynana duyarız ya, nazar değmesin ama benimkiler vallaha zor bulunur tür gibi.
Eşim Fransız.
Ailem şu an bizde ziyarette.
Son haftalar şöyle geçiyor;
-Annemin duolingo'dan ingilizce çalışıp eşime "are you going to drink turkish coffee" ya da "good morning" falan demesi.
-Annemin eşime kazak, hırka, t-shirt falan örmesi (baya da güzel yapıyor ya), sonra eşime örgü öğretmesi
-Zaten eşim mantı, dolma, sarma, beyti kebabı vs her şeyi yapmayı öğrendi. Akıllarına gelen başka şeyleri de öğretiyorlar (şehriye çorbası, tarhana çorbası vs)
-Gün içinde Türkçe dublaj İngilizce altyazı the office izliyorlar, annem "ay bu dvayt beni bitiriyor ya, bu maykil'a da üzülüyorum" falan diyor.
-aksam 5 gibi annemin "cocktail time" demesi, eşimle oturup cin, karamelli baileys vs icmeleri
-annemin arada sırada eşime sarılıp "canım kızım" vs demesi. Gecen karnı ağrıdı, annem oturup baktı. Vallaha esim "ya sen bütün hayatını böyle mi geçirdin bu nasıl bir lüks resmen hayvan gibi anne hissi var ben hayatımda kendi annem tarafından bile böyle sevilmedim" dedi. Zamanında nikaha gelen ve annesiyle arası iyi olmayan bir arkadaşa da annem böyle güzelce sarilirdi zaten, kız son günü anneme size tekrar sarilabilir miyim kendimi iyi hissediyorum demişti.
-esim "ailen gidecek diye üzülüyorum sen niye uzulmuyorsun ya" falan diyor, ne bileyim bana normal geliyor sanki ama onun aile yapısı böyle değil ondan belki.

Neyse işte, vallaha çok alakasız bir ilişki var resmen. Etrafımda da pek yok böyle bir benimkiler bu kadar iyi. Vallaha geçen kalburabasti yaptilar beraber, bugün de nam nam gömdüler.
Mutlu ediyor tabi insanı, var mı sizde de böyle örnekler?
Ben de kayinpeder ile iyiyimdir de bu kadar değil tabi.
0
logisticsmanager
(03.05.22)
Kuzenimin eşi pek anne-aile ilgisi görmediği için teyzemin anaçlığını pek sever. Bizim anne tarafının ve kuzenlerin iyi görüşüyor olması da hoşuna gidiyor. Kuzen buluşmalarını "gelin" olmasına rağmen o ayarlar organize eder. Bayram diye kalkıp 300 km diye kayınvalidesinin anne evine gitti çocukları alıp, kuzenleri teyzeleri görücek diye. Ben üşendim gitmedim mesela.
0
Bruce
(03.05.22)
1 hafta 10 gun boyle olur. Uzarsa tad kacar. Esas mesele hatunun sevgiye ac olmasi. Bazi yabanci kadinlar da turk hanzolara bu yuzden asik oluyor.
0
halk
(03.05.22)
Esim yok. Yabanci yengem var. Gunaydin zor der.
0
geçerkenugradım
(03.05.22)
Bu gelin kaynana muhabbeti bir kültür (süzlük) bağlamında gerçekleşiyor. Eşiniz başka kültürden geliyorken TR’de yaygın olana benzer bir ilişki olmamasına şaşırmanız şaşırtıcı bence. Ne bekliyordunuz, annenizin eşinizi sürekli eleştirmesini falan mı? Bir kere her şeyden önce iki taraf da bir terslik gördüğünde ekstra bir tolerans göstermeye meyilli olacaklar, zira ortada bir norm yok. E birbirlerini de sevmişler, umarım hep böyle devam ederler.
0
but that was just a dream
(03.05.22)
Abimin eşi yabancı. Annemle aynı bu şekildeler. Ama benim annem ingilizceyi çoook daha az biliyo. Onun yerine abimin eşi türkçe öğrenmeye başladı.

Ve bu normal bir durum. Eşini seven kişi eşinin ailesine de ılımlı olur ister istemez eğer aileden kötü bi amaç vs sezmiyorsa.
Bu gelin kaynana muhabbetleri öğreniliyor ve aktarılıyor. Şartlanmışlık olduğu için biraz da öyle devam ediyor.

Bende kaynanamla kavgalı küs vs değilimdir. Ama yakın ilişkimiz yok o ayrı. Saygı ve sevgi çerçevesinde görüyoruz birbirimizi. Bizimki de alışılagelmiş klasik “gelin kaynana” ilişkisinden çok uzak o anlamda.

Ama bunlar normal işte.
0
zimbirik
(03.05.22)
Evlendiginiz andan itibaren aynı evde yasasaydiniz ya da yılın belli bir dönemi (kış ayları) Fix birlikte yaşanıyor olsaydı daha iyi gozlemleyebilirdin djndnsj bu şekilde bana her şey normal geldi.

Bozulmasin, daha da iyilessin inş cjdjd ama gelin kaynana muhabbetinin kaynağı aynı evde yaşanan eski donemlerden cikiyor bence
0
abuzer
(03.05.22)
@abuzer yaşadık aslında, yaklaşık 3-4 ay kadar. Ama geciciydi tabi evi kapatıp yurtdisina giderken.

Yok ya benim kuzenin esleri ile anneleri süper değil misal. Ama yakın yaşıyorlar ondan olabilir :)
0
🌸logisticsmanager
(03.05.22)
Evlilikte gerçekte ailelerin evleniyor olması konusu bence çok gerçekçi.

Günümüz orta sınıf türk toplumu bireysel hassasiyetler taşıyor. Aileleri ise çoğunlukla geleneksel değerleri savunuyor. Bunlardan bazıları daha ılımlı, örneğin baba evin direğidir diye diretmiyor ama ebeveynler çocukları ve onların eşleri üzerinde söz sahibidir, son tahlilde anne babaya hizmet edilir, isteklerine hürmet gösterilir görüşündeler.

Bazı aileler istisna olarak akraba bağlarını çok önemsemeyip çekirdek aileyi ön plana alıp evlenen çocuklarına alan bırakıyor.

Haliyle siz hangi tip aileye mensupsanız ve hangi tip aileye mensup bir kişiyle evlilik yaptıysanız bu dinamiklere göre sorun yaşama potansiyeliniz artıyor ya da azalıyor.

O kadar çeşitli kombinasyonlar var ki gerçekten uyum yakalamak zor.

Örneğin en sık olarak bir örnek vereyim. Kendileri bireysel özgürlüklerine önem veren ancak aileleri geleneksel değerlere sahip iki kişi mükemmel bir uyumla evlendiklerinde iki tarafın da ailesi bu haneye müdahil olup sürekli olarak çiftlerin alttan almak suretiyle kendi değerlerini yok saymalarına sebep oluyorlar ve nihayetinde gelin ve damat tarafının aileleri bu yeni kurulan aile için yalnızca bir külfet haline dönüşüyor. Bu olurken çiftlerin birbirlerine karşı saygısı yok oluyor ve çiftler adeta anne babalarını idare eden "kardeşlere" dönüşüyor.

Ondan sonra ya bıkmış bir evlilik devam ediyor, ya boşanılıyor ya da heyecan dışarda aranıyor.

Siz istisnasınız yani.
0
akhenaten
(03.05.22)
Allah gecinden versin, annen elden ayaktan düşsün bi süre sizde kalmak zorunda kalsın aşır hizmet ihtiyacı dahi olmadan o zaman görürsün eşinin annene vereceği değeri. Eşin ve annen arasındaki canım cicim olayı çok normal. Kaynana gelin savaşları aynı evde oturunca, sürekli gidip gelinince, ortak bi çevreyi paylaşınca ortaya çıkıyor genelde.
0
mg3929
(03.05.22)
mg3929 + 1

birbiriyle iyi anlaşan gelin ve erkek anneleri gördüm ama onlarda erkek anneleri iyi niyetli ve oğlunu kıskanmayan insanlardı. bence iş gelinde değil annede bitiyor. gelinleri canavara dönüştürenler erkek aileleri oluyor genellikle. gelinden düğün altınlarını alıyorlar, kölelik bekliyorlar (temizlik, yemek), kendi ailesini kurmuş oğullarından her ay para istiyorlar ya da kredi çektiriyorlar falan çok duydum bu hikayeleri. dur kocamın annesiyle uğraşayım diyen şirret gelin modeli bence çok az ya.
0
anais
(03.05.22)
mobildeyim editleyemedim. bence sizin örneğinizde eşinizle annenizin anlaşması aşırı normal bi şey. anlaşmamaları bir tarafın problemli olduğunu gösterirdi zaten.
0
anais
(03.05.22)
anais+1 gelin normal insan, annen iyi insan
0
ala09
(04.05.22)
(7)

2017 corsa vs 2015 yaris

anneboleyn
Öncelikle herkese iyi bayramlar :) 2 araç arasında kaldım danışmak istedim. Yarisin cazip tarafı cam tavan olması. Km olarak corsa daha düşük. Fiyat olarak da corsa daha düşük. 15 bin civarı bi fark var. Bu durumda mantıksız geldi daha eski bir araca daha yüksek vermek ama yine de danışmak istedim.
Öncelikle herkese iyi bayramlar :) 2 araç arasında kaldım danışmak istedim. Yarisin cazip tarafı cam tavan olması. Km olarak corsa daha düşük. Fiyat olarak da corsa daha düşük. 15 bin civarı bi fark var. Bu durumda mantıksız geldi daha eski bir araca daha yüksek vermek ama yine de danışmak istedim. Hangisi daha mantıklı? Sorunsuz araç olması önemli benim için
0
anneboleyn
(02.05.22)
cam tavan ferah olur güzel olur. toyota da daha sorunsuz olur. ben olsam yaris'le sıkı pazarlık edil yaris'i alırdım.
0
golgi aygıtı
(02.05.22)
japon arabası daha sorunsuzdur. 2008 jazzdan selamlar :)
0
passion rules the game
(02.05.22)
Sorunsuz dedin ve yaris kazandı :)
0
chicha_v2
(02.05.22)
Yaris pazarlık yapmıyor fark 20lere çıktı :( hala mı yaris :(

Yaris 90bin km 315k, corsa 35bin km 290k
0
🌸anneboleyn
(02.05.22)
Arada 60bin km fark var. Ben de normalde yaris derim ama şuan corsa diyeceğim.
0
piotr
(03.05.22)
60 bin km farkı duyunca bi durdum. kesin yaris diyemiyorum şu an. km farkı çokmuş. 35 bin km ile corsa göz kırptı şu an :D
0
golgi aygıtı
(03.05.22)
Yaris kullanicisiyim. Tavsiye ederim. Her seye ragmen yaris diyorum.
0
halk
(03.05.22)
(4)

Gezi önerisi?

digits
İzmir'den bayramla arabayla çıkıp ailecek, günübirlik,nereyi gezip görmeyi önerirsiniz?Nazilli'ye pide yemeye mi gitsek? Pamukkale mi? Ayvalık mı? Doluluk oranı ve konaklama ücretleri nedeniyle kalacak yer bakamadık.
İzmir'den bayramla arabayla çıkıp ailecek, günübirlik,nereyi gezip görmeyi önerirsiniz?

Nazilli'ye pide yemeye mi gitsek? Pamukkale mi? Ayvalık mı? Doluluk oranı ve konaklama ücretleri nedeniyle kalacak yer bakamadık.
0
digits
(29.04.22)
Pamukkaleye gidip dönerken Kısmet Pide'de pide yenebilir :)
0
lcha
(29.04.22)
+1 Pamukkaleye gidip dönerken Kısmet Pide'de pide yenebilir :)

pamukkale-izmir arası zaten arabayla 3 saat. nazilli de yol üstü, kısmete girdiniz yediniz çıktınız 1 saat sürer max. ama pide işini akşam dönerken yapın.
sabah erkenden çıkın, pamukkale, hierapolis ve laodikyayı gezin, antik havuzda yüzün, denizli merkezin pek bir olayı yok ama bez alışverişi için belki merkezde bir han vardı oraya gidebilirsiniz. dönüşte nazilli ve illa ki kısmet pide :)

ayvalık ya da deniz kıyısına gitme işini bence biraz daha yaza doğru yapın, siz ne kadar soğuk su seversiniz bilemiyorum tabi ama bu mevsimde gidip de su soğuk diye denize girilemeyecekse deniz kıyısına gitmenin ne anlamı olacak. üstelik ayvalık denizi yazın bile buz gibi olur.
0
halanne
(29.04.22)
Pamukkalede umduğunuzu bulamayabilirsiniz.

Gitmediyseniz aşağıdaki plan aklınıza yatabilir.
Ben olsam güneye marmarise doğru giderim, akyakaya inerim. sabah marmaris girişinde akçapınar tostçusunda tost yer, akyakada gezer, deniz havası alıp birşeyler içer dönüşte selçukta çöpşiş gömerdim.
kalacaksam da akyaka, marmaris ya da selçukta kalıp ertesi gün şirince, efes, kuşadası gibi alternatif seçeneğim olsun isterdim.
0
erty_ksk
(29.04.22)
Pamukkale ilginc bi yer degil. Kismet pide yi nazilli de olsa yersin. Onun disinda gitmeye değmez. Izmir ici gezin. Narlidere cesme urla gibi.
0
halk
(30.04.22)
(13)

Casio f91

Coyote
Takan birini görseniz ne düşünürsünüz?
Takan birini görseniz ne düşünürsünüz?
0
Coyote
(19.04.22)
orninal mi çakma mı acaba derim
0
kimlanbu
(19.04.22)
dünyanın en çok satılan saati bu, ben bişey düşünmezdim, askerde de taktım, gemide çalışırken de, yurtdışında milletin kolunda da gördüm, hipsteri de takıyor, popstarı da.
0
killerbee
(19.04.22)
Ben almayı düşünüyordum bi ara ciddi ciddi ama saat takan biri değilim. Şimdi apple watch var. O olmasa yine almayı düşünürdüm. Bence güzel. Eskiden olsa komik gelirdi belki ama şu an bence retro sayılır. Gümüş ve altın rengi olanlar baya popüler hatta.
0
himmet dayi
(19.04.22)
Kalan ozellikler negatifse toplam puani dusurur, pozitifse toplam puani yukseltir.
0
cleric
(19.04.22)
yerine göre değişir. askerde, inşaatta, sporda, köyde vb yerlerde önemsememem. ama sosyal ortamlarda, işyeri olur, düğün, dernek, toplantı, kurs olur, böyle saatle gelen birinin biraz değişik (olumsuz anlamda) bir tip olduğunu düşünürüm..

ben de yakın zamana kadar evden çalışıyordum ve evde bu saati takıyordum.
iş değiştirince ofise gelmeye başladım. casio saati bıraktım. elimde birkaç dijital ve analog saat var. onları kullanıyorum.

her ne kadar saat ve tarihi net olarak gösteren işlevsel bir saat olsa da insan içine çıkarken taktığım bir saat değil. ben de severim ama sadece evde/sporda ve köyde takıyorum. (köyde takma sebebim: odun kırarken, taş toprakla uğraşırken zarar gelirse üzülmeyeceğim bir saat)

edit: yorumu yazıp facebook'a geçtim ve sonuç: prnt.sc
0
tabudeviren
(19.04.22)
Bence dunyanin en guzel saati.
Sirf hakkimda ileri geri konusurlar diye takamiyorum, askerde 1 sene taktim orada bile fakir misin diyenler oldu.
0
divit
(19.04.22)
bişey düşünmem ne düşüneyim :) bu retro saatler moda olmadan önce spor yaparken en sağlam işimi görecek saat diye almıştım, sonra günlük hayat ve iş yerinde de kullanırken olumlu tepkiler aldığımı hatırlıyorum şimdi daha da moda oldu şu an decathlondan bi saat kullanıyorum yine en ucuzu en sağlamı olsun diye aldığım
0
freebird5406_2
(19.04.22)
kisi 75 yasindaysa ve 30 senedir ayni saati kullandigi izlenimini veriyorsa sorun yok. geri kalan herkes icin retro tarz kasmak puan dusurur. cunku bu cok klise bir sey. olay dunyanin en cok satan olmasi degil, bu saatin cok sattigi ve bir anlami oldugu donemin uzerinden 30 sene gecmis olmasi.
0
hot potato
(19.04.22)
Hafif ve işlevsel bir saat. Pili 10 sene dayanıyor. 90'lı yıllarda böyle dayanıklı eşyalar modaydı. İnsanlar bir şey aldı mı uzun süre kullanmak istiyordu. Şimdilerde ise hızlı tüketim var. O yüzden pek hoş karşılanmaz. Ben ise nötr bakarım. İsteyen istediğini alır kullanır.
0
Cruyff
(19.04.22)
cleric +1

çok zengin biri taksa oo ne cool falan denir.

fakir biri taksa öff fakir saati denir.
sohbet konusu olur bence kötü değil. ilgi çeker yani.
0
jelly bear
(19.04.22)
Cocukluktan beri takarim anilarim var.
0
halk
(21.04.22)
selam
casio f91 e minnettarım
teşekkürler
0
comp
(21.04.22)
Asker olduğunu. En son askerde taktım. Ondan önce de çocuktum. Son seçenek nostalji sever olduğu.
0
nawar
(22.04.22)
(3)

19 Mayıs nereye gidilir?

kolaygelsin
Merhaba,19 Mayıs' ta nereye gidilir? Önceliğimiz deniz tatili gibi ancak farklı alternatiflere de açığız. Çıkış noktası Ankara.Teşekkürler.
Merhaba,

19 Mayıs' ta nereye gidilir? Önceliğimiz deniz tatili gibi ancak farklı alternatiflere de açığız.
Çıkış noktası Ankara.

Teşekkürler.
0
kolaygelsin
(18.04.22)
Deniz olarak en yakın Amasra var, ayrıca yolda Safranbolu'ya da uğrayabilirsiniz kültür turizmi babında.
0
15 yildir okurum da simdi ne yazacagim
(18.04.22)
Kaş
0
ceketimi alip cikcam
(18.04.22)
Tadi olmaz daha erken
0
halk
(21.04.22)
(6)

Hatchback araba onerin

dafuq
Pejo 206 kullanıcısıyım 10 senedirB veya c seçmeni hatchback araba ne önerirsiniz? Kronik sorunu olmayan, fiyat performans ürünü, yeni nesil, vsSıfır veya 2020 model. Bütçe 400-500 civari
Pejo 206 kullanıcısıyım 10 senedir
B veya c seçmeni hatchback araba ne önerirsiniz? Kronik sorunu olmayan, fiyat performans ürünü, yeni nesil, vs
Sıfır veya 2020 model. Bütçe 400-500 civari
0
dafuq
(15.04.22)
Yeni 208 veya 2020-2021 308 olabilir giib.
0
atom karincanin torunu
(15.04.22)
Toyota auris net. 5 yil kullandım, tek geçerim. Sorunsuz binersin.
0
crimson man
(15.04.22)
Opel Astra
0
chicha_v2
(15.04.22)
artık dünya suva yöneldi. skoda scala skoda kamiq seat arona vw grup memnun eder ancak tek sıkıntı dsg. japon suvlarıda tutmuyor. corolla hatchback, megane hatchback, focus hatchback. sıkıntısız olanlar japon.
0
mikahakkinen
(15.04.22)
Belki Peugeot 2008 de bakabilirsiniz.
0
kaptankedi
(15.04.22)
4 yildir yaris kullaniyorum. Tikir tikir gidiyor. 2021 in en iyi araci diye google da arat. Yaris cikiyor.
0
halk
(16.04.22)
(5)

Hayattan tat almak istiyorum

Karmaşıklık
Bir süredir tatsız yaşıyorum. Hatta uzun bir süredir alkol, iş, alkol, iş modunda dolaşıp duruyorum. Pazar güneri tatilim onda da Excel öğreniyorum. Tamamen iş için. İyi de oldu ama çoğu şeyi kaptım. Neyse bu başka. Alkol içip gözümü açamayacak durumda eve geliyorum. Sonraki gün uyanıp kendimden nef
Bir süredir tatsız yaşıyorum.
Hatta uzun bir süredir alkol, iş, alkol, iş modunda dolaşıp duruyorum. Pazar güneri tatilim onda da Excel öğreniyorum. Tamamen iş için. İyi de oldu ama çoğu şeyi kaptım. Neyse bu başka.
Alkol içip gözümü açamayacak durumda eve geliyorum. Sonraki gün uyanıp kendimden nefret ediyorum ama bir yandan da dün iyiydi modunda oluyorum. Bu motivasyon beni alköle etmem için motive ediyor-du. Üç gündür içmiyorum. Tamı tamına üç gün. Helal olsun.
Şimdi de depresyondayım, unutuldum, aldatılmış olmaktan şüpheleniyorum ama bu da başka konu.
İşim gereği erken uyanmam gerekmiyor diye öğlene kadar uyuyorum.
Alkol yok diye çok yemeye başladım.
Sipor salonuna kayıt oldum ama adım atmadım (4 ay oldu)
Şimdi hayatı sorguluyorum.
Yarın erken uyanıp sahil kenarında yürümeye düşünüyorum yahut kalkıp vapura binmeyi. Sırf hayatın telaşına insanlarla beraber dahil olabilmek umuduyla.
Aklınıza gelen ne var, başka ne yapayım?
Yarın spora da başlayabilirim.
Bir şekilde ilerlemek zorundayım. Hepimiz öyle deyil mi?
0
Karmaşıklık
(10.04.22)
Sinemaya git güzel film var, filmin ismi her şey her yerde aynı anda
0
freebird5406_2
(10.04.22)
mindfullnes yap, işe yaradığını göreceksin
0
Mossy
(10.04.22)
Fakir fukaraya yardim et.
0
halk
(11.04.22)
Yarın spora da başlayabilirim değil, yarın spora başlayın.

Nabzı yükselten bi' spor yapın, yapabiliyorsanız koşun - ilk etapta yapamayabilirsiniz ama gün geçtikçe kesinlikle koşarsınız, yapamam demeyin, koşarsınız emin olun.

İyi bir koşu sonrası duş alıp çıktığınızda kendinizi ne kadar huzurlı hissettiğinize şaşıracaksınız.
Demişti dersiniz.
0
kumandanim
(11.04.22)
(bkz: dopamin orucu) (bkz: monk mode)

sana zevk veren herşeyi bırak bir süre ve bugün hemen spora git.
0
komando kani var bende
(11.04.22)
(9)

Klasik müzigi nasil daha cok sevebilirim?

karanlik yanim
Müzikle aram genelde iyidir, cok farkli tarzda bol bol müzik dinlerim. Su ana kadar en az 20 kez klasik müzik konserine de gitmisimdir. Bazen piyano resitaline, bazen büyük senfoni orkestralarina. Evde de acar dinlerim arada. Fakat hic bir sekilde tam anlamiyla keyif alamiyorum klasik müzikten. Yani
Müzikle aram genelde iyidir, cok farkli tarzda bol bol müzik dinlerim. Su ana kadar en az 20 kez klasik müzik konserine de gitmisimdir. Bazen piyano resitaline, bazen büyük senfoni orkestralarina. Evde de acar dinlerim arada. Fakat hic bir sekilde tam anlamiyla keyif alamiyorum klasik müzikten. Yani iyi hos tabi ama kesinlikle heyecanlanmiyorum (cok cok ünlü ve herkesin bildigi bir kac eser haricinde). Bazen bir konsere gidiyorum mesela, piyanisti dakikalarca ayakta alkislayacak kadar etkilenmis oluyor diger dinleyiciler, ben hic bir klasik müzik konserinden ayni sekilde etkilenmiyorum. Dinledikce zamanla gelisir dedim ama yillardir hic bir ilerleme yok bu konuda. Klasik müzigi böyle daha derinden hissetmek icin ne yapmali?
0
karanlik yanim
(08.04.22)
bence yanina bir sey ekle. konsere gitme evde dinle yemek yaparken, kitap okurken veya dans et belki duyguyu boyle katabilirsin. bazen filmde arkada calan sey asiri icime isliyor ama sadece muzigi dinlerken pek hissedemedigim oluyor buna istinaden soyledim
0
mess
(08.04.22)
Ayakta alkislama etkilenmekten degil, o adeta bir kural. Klasik muzik iyidir ama herkes farkli seylerden etkilenir. O anki havaya bagli. Ben trt nagme dinlemeni tavsiye ederim.
0
halk
(08.04.22)
sevmeyiverin, güzel canınızı sıkmayın :) zevkler ve renkler bizim için var, biz onlar için var değiliz
0
kül
(08.04.22)
bir yerde okumuştum detaylarını hatırlamıyorum ama kişilerin özellikle gençlik yani ergenlik dönemlerinde dinledikleri müzikler onları daha çok etkiliyormuş ve uzun yıllar bu etkisini de devam ettiriyormuş. genelde bakarsak bu şekilde klasik müzikten etkilenenlerin de çok küçük yaştan beri klasik müzik eğitimi aldıklarını görürsünüz. yani bilişsel bir bağ var ve sonradan onu kurmak sanırım zor.
müzik eğitiminin de bizde ne kadar yetersiz olduğunu düşünürsek sonradan bu açığı kapatmak da zor oluyor haliyle.

ben özellikle klasik müzikle ilgili manga okuyup -anime izleyince o yorumlardan etkilenerek bir bağ kurdum açıkçası. ( piano no mori-nodame cantable öneririm)
aynı şey jazz-blues için de geçerli mesela jazz müzik herkesin beğenip bağ kuracağı bir tarz değil eğitim gerekli kesinlikle. ( bu tarz için de sakamichi no apollon' u öneririm kesinlikle)
0
windymimas
(08.04.22)
Beethoven piyano sonatlari
Mozart piyona konçertoları
Js Bach keman eserleri
Bunlara yoğunlaşın.
0
spankenstein
(08.04.22)
klasik eserlerin bale temsillerine gidebilirsiniz, klasik müzik baleyle birleşince daha etkileyici oluyor
0
mya
(08.04.22)
eserleri dinlemeden önce eserin konusu ve besteci hakkında bilgi edinmek sizi daha ilgili hale getirebilir. youtube'de türkçe sayfalar videolar mevcut. ayrıca parçaya başlayıp 1-2 dakika dinledikten sonra başka bir orkestra veya müzisyenin kaydını da açıp karşılaştırabilirsiniz. oldukça farklı şekilde çalanlar oluyor.
0
edaddy
(08.04.22)
dinledikçe gelişen bir zevktir ama çok da kasma bence, illa seveceksin diye bir şey yok, ben de tiyatro hiç sevmiyorum mesela.
çocukken dinleyip hiç beğenmediğim klasik müzik eserlerine zamanla büyük hayranlık duydum. 14 yaşında anneannem Bach'ın sonatları ve partitalarını almıştı bana 2 CD, yehudi Menuhin yorumu, ilk dinlediğimde bu ne dedim, cd nin bozuk olabileceğini bile düşündüm :)) üniversite zamanları neredeyse her gün bir kez dinliyordum yani zamanla gelişiyor.
Bir de evde kulaklık ya da iyi bir ses sistemiyle sadece müziğe konsantre olup katmanlarını da duymaya çalışarak birkaç kez dinlemeyi dene bence, biraz yüksek sesle. Çok keyifli olur.
0
tiny penny
(08.04.22)
rock/metal müzikle aranız iyiyse symphonic metal dinleyin. haggard, therion, epica, nightwish vs. belki orkestralara heyecan duymanızı sağlayabilir. albüm önerileri için yardımcı olurum.
0
beatbox yapan metalci
(08.04.22)
(3)

Sokak kedisi göz iltihabına ilaç?

adriana lima poposu yaglayicisi
Kendisi hamile, doğurdu doğuracak. 2 gün önce sağ gözünden taşmış ve tüylerine yapışmış yemyeşil sümük gibi bi çapak vardı şimdi de gözü kapanmış ve ıslak gibi ama yeşil değil de su rengi bi ıslaklık var. Buna ne yapabiliriz en basit ve ucuz yollu? Hamile olduğu için ilaç yavrulara zarar verir mi?Kr
Kendisi hamile, doğurdu doğuracak. 2 gün önce sağ gözünden taşmış ve tüylerine yapışmış yemyeşil sümük gibi bi çapak vardı şimdi de gözü kapanmış ve ıslak gibi ama yeşil değil de su rengi bi ıslaklık var. Buna ne yapabiliriz en basit ve ucuz yollu? Hamile olduğu için ilaç yavrulara zarar verir mi?

Krem mi damla mı? Krem alsam sürdürür mü, ısırır mı? Acil yardım lütfen.
0
adriana lima poposu yaglayicisi
(07.04.22)
Ben Cay suyunu pamuga basip yuzunu siliyorum
0
halk
(07.04.22)
Gentagut damla işe yarar ama öncesinde crystalin animal health solüsyon ile temizlenip dezenfekte edilirse daha iyi olur.
0
Uncle Sam
(07.04.22)
teramisin göz kremi ancak iyice yedirerek sürmeniz lazım. gözü hafif aralandıktan sonra göz kapağının içine uygulamalısınız. krem daha kalıcı ve daha etkili oluyor ama uygulaması daha zor.
0
orpheus
(07.04.22)
(7)

400 bin TL altı sıfır araba tavsiyesi

yürümeyin
Şu an Clio Symbol var. Clio'nun touch donanım seviyesini düşünüyoruz.Fiyat limitinden ötürü segmentler arası pek seçeneğimiz yok. 5-10 sene sorunsuz kullanmak istiyoruz. Sorun çıktığında da servisi yaygın ve parçası ucuz olsun. Bir de güvenli olsa iyi olur (hoş Symbol'e kıyasla ne koysan daha güvenl
Şu an Clio Symbol var. Clio'nun touch donanım seviyesini düşünüyoruz.

Fiyat limitinden ötürü segmentler arası pek seçeneğimiz yok. 5-10 sene sorunsuz kullanmak istiyoruz. Sorun çıktığında da servisi yaygın ve parçası ucuz olsun. Bir de güvenli olsa iyi olur (hoş Symbol'e kıyasla ne koysan daha güvenli ama :))
0
yürümeyin
(07.04.22)
1.0 manuel Polo alınabilecek en iyi araba.
0
Arthur Dayne
(07.04.22)
Yaris ya da rio. Az tuketim dusuk tamir ucreti
0
halk
(07.04.22)
hyundai bayon bakabilirsiniz.
0
teritori
(07.04.22)
@teritori

sarı sitede bayon'un 2. elleri 415 civarı ?
0
kanlakarisikyagmur
(07.04.22)
Sıfır demişsiniz ama yine de önereyim: 400bin altında 2020 ve 2021 model 15bin kilometre altında az yıpranmış Corolla bulmak çok mümkün.

Yerli üretim olması bir avantaj ve yağını suyunu koyduğunuz sürece yıllarca sıkıntısız giden bir araç. Üstelik almayı düşündüğünüz araçlardan bir üst sınıf. Clio ya da Polo gibi araçlar Corolla kadar sorunsuz olmazlar.
0
kaptankedi
(07.04.22)
Kafanı iyice karıştırmaya geldim.

2020 hatta 2021 Astra'lar var 400 civarına tabi manuel vites.

Otomatik istiyorsan da 1.5 Yaris'leri tavsiye ederim.
0
chicha_v2
(07.04.22)
Corolla sedan güzel fikir cidden. Clio'ya 400 vereceğime 100 daha koyar evladiyelik Corolla alırım.

Öneriler için teşekkürler.
0
🌸yürümeyin
(07.04.22)
(3)

İnsanlık nereye kadar gidebilecek sizce?

ananiyimioguz
Bir gezegen üzerinde debelenen küçük yaratıklarız. Mars'a yerleşeceğiz ileride mesela. Belki bir gün güneş sistemi dışına çıkacağız. Sonra? Evrene yayılarak devam mı edecek sizce bu süreç yoksa bir yerde patlama ihtimalimiz daha mı olası?Bir de mesela dünyayı yedik bitirdik, ileride güneşi de yedik
Bir gezegen üzerinde debelenen küçük yaratıklarız. Mars'a yerleşeceğiz ileride mesela. Belki bir gün güneş sistemi dışına çıkacağız. Sonra? Evrene yayılarak devam mı edecek sizce bu süreç yoksa bir yerde patlama ihtimalimiz daha mı olası?

Bir de mesela dünyayı yedik bitirdik, ileride güneşi de yedik bitirdik diyelim, sonra galaksimize de hükmettik hatta komple havaya uçurduk. Düşünsenize böyle büyük bir şeyin bile evrene etkisi, dünya üzerinde patlattığımız bir torpilin dünyaya etkisi kadar olacak belki.

Biz ne içinde debelenip duruyoruz böyle? Genel amaç ne olabilir evrene yayılıp birbirimizle savaşmak mı, başka canlılarla savaşmak mı, aşırı güçlenip yaratıcı ile karşılaşma umudu mu, yoksa sadece ilkel bir güdüden, üreyip hayatta kalma gayemizden ötürü sorgulu/sorgusuz hayata devam etmek mi. Nereden bakarsak bakalım, bize çok yazık değil mi?
0
ananiyimioguz
(04.04.22)
hayat iyiyle kötüden birini seçip, diğerine karşı savaşmak zaten. çoğunluk kolay olanı kötüden yana olmayı seçiyor. 100 yıl önce atom bombası atıldı binlerce insanın üzerine. değişen ne oldu? hiçbir şey. insanlık kötüye gitmiyor. insanlığın çoğu hep kötü zaten.

1000 yıl sonra yeni bir nuh tufanı mı gelecek acaba?
0
halk
(04.04.22)
İlk olarak Mars'a yerleşmiyoruz. Şu an Mars'a yapılan ziyaretlerin şu açıdan önemi var; Mars'ta 1 milyar yıldan uzun bir süre su varmış. Bir zamanlar Mars'ta yaşam olduğu düşünülüyor. "Eğer yaşam varsa fosillere ulaşabiliriz" gibi bir düşünce ile başlayıp oradan yaşam nasıl oluştu ve neden sonlandı gibi bazı bilgilere ulaşılması hedefleniyor. Mars'ta kolonileşme faaliyetleri biraz turistik gibi. Elon Musk gibi birinin insanlığın geleceğini düşüneceğini hiç sanmıyorum. En çok onun sesi çıkıyor bu konuda.

Neyse. Bu benim şahsi fikrim; evrene yayılarak ilerleyemeyeceğiz. Çünkü evrene yayılmak o kadar basit bir şey değil. Mars'a gitmek bile mevcut kaynaklarla epey zorken (ki Mars dibimizde) evrene yayılmak pek mümkün görünmüyor. Güneş sistemine dahil Plüton'a bile New Horizons 9 yılda gidebildi. Güneş sisteminin dışına çıkmak hayal.

Bazen gazetelerin bilim köşelerine şöyle haberler düşüyor: "Dünyadan 3 bin ışık yılı uzaklıkta dünyaya benzer bir gezegen bulundu. Yaşam olabilir!!!!"
Bu gezegene gitme imkanımız yok mesela. 3 bin ışık yılı da evrenin boyutuna göre 'hemen şurası'. Bu gibi mesafelere asla ulaşamayacağımız için, güneş sistemindeki gezegenler de yaşam için elverişli olmadığı için bu sürecin sonu insanlığın neslinin tükenmesi olacak.
0
himmet dayi
(04.04.22)
Bu konulara arada kafa yoran ve gelismeleri takip eden biri olarak dusuncem sudur:

Amac ve anlam tarafinda insanoglu kriz icinde, ama biraz geri donup bakiyorsun ki zaten bu konulara kafa yoran herkes zaten bu krizin bir parcasi olmus. Bu anlam krizi bize aslinda o kadar yeni degil. Insanlar farkli inanclara, hedonizme ve baska seylere sarilip anlam aramaya devam edecekler, her zaman yaptiklari gibi. Bazi vizyoner insanlar da bilginin ve kesfin pesindan kosup oncu olacaklar.
0
cleric
(04.04.22)
(10)

Gösteri biter bitmez ya da henüz bitmeden salondan çıkan seyirciler

wild honey suckle
bugün bir gösteriye gittim, acaip emek gerektiren büyük ölçekli bir prodüksiyon, insanlar baktılar bitmeye yakın olmuş, sahnedekiler selam vermeye geliyor, kitleler halinde kalkıp giyinip çıkmaya başladılar. baya bildiğin daha alkışlamamışız bile, onlarca kişi çıkışa yöneldi. sahnedekiler selam veri
bugün bir gösteriye gittim, acaip emek gerektiren büyük ölçekli bir prodüksiyon, insanlar baktılar bitmeye yakın olmuş, sahnedekiler selam vermeye geliyor, kitleler halinde kalkıp giyinip çıkmaya başladılar. baya bildiğin daha alkışlamamışız bile, onlarca kişi çıkışa yöneldi. sahnedekiler selam verirken salonda o kadar az kişi kalmıştı ki aşırı üzüldüm. bu sizce sahnede konser, tiyatro veya dans sanatçılarını etkileyen bir durum mu? yoksa ödedi biletini defolsun gitsin bana ne mi diyorlardır? ben olsam aşırı gözüm takılır, akşam da kendime dert ederdim.

bana korkunç ayıp geliyor böyle şeyler ya:( dünya hassas kalpler için cehennemdir yemin ediyorum.
0
wild honey suckle
(31.03.22)
Hocam adamlar orada 2 saat performans veriyorlar bence onlar bile sonlara doğru bitse de gitsek diyorlardır hiç öyle olumsuzluk hissedecekleri sanmam. Ha olmasa iyi ama oluyor, çok da takılacak bir konu değil bence.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.03.22)
Bence işini yapan kişilere (hem sahnedekilere hem de arkada o oyunun/gösterinin hazırlanmasından sunulmasına kadar çalışan her bir ekip üyesine) yapılan büyük bir saygısızlık. Mesele zaman olsa, zaten o tür etkinliklere katılamaz insan. Öyle bir etkinliğe gelebiliyorsa zamanla alakalı herhangi bir sorunu yoktur. Bu durumda da saygısızlık olduğunu düşünüyorum.
0
skzr
(31.03.22)
Ben de kalıp alkışlardım ama sanatçıların pek etkilenceğini sanmıyorum. Sonuçta onlarda ticari amaç için ordalar.
0
ceketimi alip cikcam
(31.03.22)
Sahne sanatlarının içinden bir üreticiyim.
İyi iş her zaman takdir görür, alkışlanır zaten. En ücra en “beğenmediğin” seyirci bile iyi olanı anlar. Türkiyede (ve elbette dünyada) o kadar berbat, 3. sınıf oyunlar, konserler, prodüksiyonlar var ki anlatamam hak ediyordur deyip geçiyorum. Sahne üstündeki de ulan neden böyle oldu acaba diye düşünsün ya da bıraksın, devam etmesin. Ayıp ama yalandan gaza getirmek daha ayıp.

Konserlerde bis diye bişey var mesela, beğenince bal gibi de alkış falan geliyor.
0
rewlack
(31.03.22)
Sahne sanatlarinin bir olayi kalmadi, yeterince story attiysan cikiyorsun.
En son sanirim sertab konserine gittim, sahneden biraz uzaktim tam goremiyordum.
milletin elindeki telefonlardan daha net sekilde izledim.
Tum konser boyunca kaydi kapatmayanlar vardi.

Bir tane karikatur var ya, kitabi mi istersin kitapla cekilmis foto mu diyor.
Su an tuketici grubu eserle ilgilenmiyor zaten.
0
divit
(31.03.22)
tiyatroda hiç görmedim böyle bi şey. hep alkışa kaldı millet.

ama dün konserde çoğu erkenden çıktı mesela. muhtemelen vestiyer sırası ve kapıdaki kalabalığa kalmamak için.

ben tiyatrocu olsam o alkışı baya önemserdim.
0
jelly bear
(31.03.22)
ben de kötü bile olsa, emeğe saygıdan ötürü durulmalı diyen taraftayım fakat o anın içinde olunca herkes bencilce düşünüp, kapı çıkışında oluşacak insan trafiğine yakalanmayalım, koridorda sıkışmayalım, otoparkta sıra beklemeyelim, geç oldu hemen evimize gidelim.. gibi nedenlerle, bir an önce hazırlanıp çıkmaya çalışıyor. Yoksa gösterinin kalitesiyle doğrudan ilgisi olduğunu düşünmüyorum.

Ama deseydiniz ki mesela yarıda çıkan oldu, bitmesine 20dk kalan kalkıp gidenler oldu falan.. o zaman diyebilirdim beğenilmemiş diye.
0
ananiyimioguz
(31.03.22)
gösteri sırasında zaten yeterince alkış, karşılık v.b. alıyorlar. sahnedekilere o yeter. selamlama işin laf olsun vakit geçsin kısmı.
0
halk
(01.04.22)
para verip gelmiş olmak yeterince nezaket içeriyorken buna takılıp kalmamak lazım. oyuncu da allah değil insanların beğenmeme ve alkışlamama hakkı da var. oyun esnasında bir rahatsızlık verilmediyse gayet normal bir durum.
0
bohr atom modeli
(01.04.22)
Bir üstteki arkadaş tüm içtenliğimle katılıyorum. O yazmamış olsa bire bir aynısını yazardım. Para verilip ortada alınan bir ürün var. Ürün kutsal değildir. Talep edenin sonradan beğenmeme hakkı var. Restoranda sipariş verdiğiniz yemeği bitirmezseniz usta gelip sizi ayıplıyor mu?
0
vaveylababa
(01.04.22)
(1)

malumatfuruş olmak isteyenlere kitap önerisi

anon1m
Farkı konularda genel, eğlencelik bilgi veren ya da alanınızda başvuru niteliğinde olan kitapları önerir misiniz?Teşekkürler.
Farkı konularda genel, eğlencelik bilgi veren ya da alanınızda başvuru niteliğinde olan kitapları önerir misiniz?

Teşekkürler.
0
anon1m
(19.03.22)
Youtube ta gercek orada bir yerde programi var. Kitap tavsiye ediyorlar.
0
halk
(20.03.22)
(6)

yatak odasında uyumayı seven kedili eve bebek geliyor.

elorelia
2,5 yaş civarı kısır, erkek kedimiz var. gece kah aramızda yatıyor, kah ayak ucumuzda takılıyor, odaya girip çıkıyor... kafasına göre yani. ama tabi ki kapalı kapılara alerjisi var. yatak odası kapısını kapatırsak tırmalıyor, kırmaya çalışmışlığı da var. normal şartlarda kendisiyle uyumaktan memnunu
2,5 yaş civarı kısır, erkek kedimiz var. gece kah aramızda yatıyor, kah ayak ucumuzda takılıyor, odaya girip çıkıyor... kafasına göre yani. ama tabi ki kapalı kapılara alerjisi var. yatak odası kapısını kapatırsak tırmalıyor, kırmaya çalışmışlığı da var.

normal şartlarda kendisiyle uyumaktan memnunuz.

yalnız 23 haftalık hamileyim, bebek doğunca beşiği yatak odasına alacağımız için kediyi napsak bilemedik. bebek gelir gelmez odadan atıp psikolojisini bozmak istemediğim için önden önlem alayım diyorum.

napmalıyım, ne zaman odaya almamaya başlamalıyım? benzer tecrübelilerden fikir bekliyorum, teşekkürler.

i.hizliresim.com
0
elorelia
(16.03.22)
Bebek icin hayvan sagliklidir. Kiskanmaz zarar vermez. Aynen devam edin. En fazla bu olur.
youtu.be
0
halk
(16.03.22)
aynısının köpekli versiyonunu tecrübe ettim. bizle yatmaya devam etti. hiçbi sıkıntı olmadı. sadece arada kalkıp ses yapıyorsa bebeğin ilk zamanlarda uykusu çok hafif olduğundan sinir bozucu olabiliyor. bebeği birkaç ay sonra ayrı odaya geçirdik zaten.
0
pide
(16.03.22)
Bizim yeğen de beşiğinde kediyle yatarak büyüdü, sorun yaşamadılar. Hatta kendini kimseye sevdirmeyen yabani kedi insancıllaştı, bizim bile kucağımıza çıkmaya başladı.

Oğlunuz çok güzelmiş, benim için burnunu öpün :)

Edit: Ay elo'nun sorusuymuş, kim olduğuna bakmamışım. Madem öyle sıkıştır kediyi, evire çevire öp benim için.
0
kobuzchu kiz
(16.03.22)
Herkes iyi hoş demiş ama yine de bu kadar da toz pembe bakmamak lazım. Ben de kedime aşığım ve hayatımda daha fazla sevdiğim bir canlı yok. Ama yine de bu, gece uyurken 6 kilo haliyle üstümde tepindigi gerçegini değiştirmiyor. Aynısını yeni doğmuş bebeğe yapsa, uyurken karnına filan hoplasa hiç hoş olmaz.

Şimdiden ödül maması vs alıştırmak lazım odadan çıkmaya.
0
kaptan maydanoz
(16.03.22)
bizim de bebeğimiz doğalı 2 hafta oldu. geceleri bizim koynumuzda uyuyan da bi kedimiz var.
bebek eve gelince ilk 1-2 gün odaya almayalım dedik ama gecenin köründe miyavlamalarından rahatsız olup mecburen aldık. hep beraber yatıyoruz yatakta artık :) bebeğe temkinli yaklaşıyor zaten kedi. amacı bizim yanımızda yatmak sadece.
0
contavolta
(16.03.22)
Bilmiyorum inanır mısınız ama kediler laftan anlar. Ona anlatın, bak kediciğim ben hamileyim sen de farkındasındır, bu beniş doğumca bir süre bu odada kalacak ve senin buraya girmen sakıncalı. Sen artık (bebek için düşündüğünüz odayı da işin içine katın) şu iki oda dışında dolaş deyin. Anlatın ona, laftan anlar. Kıskanmak yok deyin, ben nasıl seni çok seviyor ve koruyorsam sen de benim bebeğimi koru deyin. Bir de veteriner hekime danışın, internetten de araştırın, belki hoyrat bir hekime denk gelirseniz alternatifiniz olsun. Ama anlatın, severken öperken anlatın. Bence anlar ve uyum sağlar.
0
muhayyer divan
(16.03.22)
(4)

Damacana su mu yoksa arıtma su mu?

duchess jessamine
Damacana su üretim, pet şişenin sağlıksız oluşu ve lojistik koşullar sebebiyle sakıncalı olabiliyor. Yazın mesela sıcakta hatta bazen güneş ışığına uzun süre maruz kalarak bekletiliyorlar. Arıtma da, sudaki vücut için gerekli mineralleri yok ediyor deniyor önemli doktorlar tarafından. Hem damacana s
Damacana su üretim, pet şişenin sağlıksız oluşu ve lojistik koşullar sebebiyle sakıncalı olabiliyor. Yazın mesela sıcakta hatta bazen güneş ışığına uzun süre maruz kalarak bekletiliyorlar. Arıtma da, sudaki vücut için gerekli mineralleri yok ediyor deniyor önemli doktorlar tarafından.

Hem damacana suyun sürekli artan fiyatı hem de arıtmanın periyodik filtre değişimi derken hem sağlık hem maliyet olarak zorlayıcı bir noktada olabiliyor.

Siz hangisini kullanıyorsunuz? Tercihinizin sağlıklı olduğunu düşünüyor musunuz?
0
duchess jessamine
(14.03.22)
Ben arıtma ekolündenim. Şimdilik memnunum damacanayı aratmadı zalım.

EK: britaspor
0
msb
(14.03.22)
Arıtma+maden suyu tarikatındanım. Damacana olmuş 25 lira. 6 ay dayanabilmiştim damacanaya.
0
Arthur Dayne
(14.03.22)
ben arıtma kullanıyorum. mineral sorunu için maden suyu içilebilir. Artıma müthiş rahatlık, damacana doluluğu takibi yapmıyorsunuz. çaya, yemeğe arıtma suyu kullanabiliyorsunuz.

arıtma fiyatları da bayağı zamlandı bu arada.
0
illiyet dağı
(14.03.22)
Aritma hicbir seyi aritmiyor. Hatta suyu kirletiyor. Filtrelerin her hafta temizlenmesi gerek. Ben köyden su dolduruyorum. Boyle imkanin yoksa sebeke suyunu 2 saat dinlendirip kullan. Dibini kullanma.
0
halk
(15.03.22)
(17)

400-450ktl ye kadar alinabilecek en iyi sifir araba

mhmtt
Hatchback kucuk bir sey dusunuyorum. Otomatik olmasi gerek bir de. Tuboymus hizmis oyle dertlerim yok. Ne almak mantikli?
Hatchback kucuk bir sey dusunuyorum. Otomatik olmasi gerek bir de.
Tuboymus hizmis oyle dertlerim yok. Ne almak mantikli?
0
mhmtt
(08.03.22)
Golf olabilir alırken satarken kolay araç
0
alp9900
(08.03.22)
Sıfır, otomatik, sorun cikarmayacak, küçük;
Suzuki swift
0
logisticsmanager
(09.03.22)
Golf
0
jamiro
(09.03.22)
@jamiro @alp9900 abi ben mi yapamiyorum; bana 400-450 bine sıfır otomatik golf bulur musunuz? Harbiden ben mi bulamıyorum :/
0
logisticsmanager
(09.03.22)
Pardon hocam haklısın. Sıfır ibaresi gözden kaçmış. Kusura bakmayın.
0
jamiro
(09.03.22)
Kriterim yok hb araba ariyorum sorusunun cevabi her zaman clio'dur.
0
divit
(09.03.22)
sıfır otomatik sorun çıkarmayacak 450'k'ya kadar ve çok kolay satılabilecek çok az yakan parçası ucuz ve her anlamda şampiyon bir otomobil --> reno clio.
0
roket adam
(09.03.22)
Polo
0
goodyes
(09.03.22)
bineceğim, sürerken keyif alacam dersen polo ya da ibiza. 2 seneye max satarım dersen clio.
0
bisorumvargaliba
(09.03.22)
skoda fabia olabilir. eskisi de yenisi de oldukça başarılı, mk3 kasasını kullanıyorum.

fabia küçükse scala'ya da bakabilirsiniz. gerçi emin değilim fiyatlardan, her hafta zamlandığı için.
0
avianthem
(09.03.22)
Yaris 2021 in en iyi araci secildi. Google dan bulabilirsin
0
halk
(09.03.22)
yaris hybrid
0
celebi efendi
(09.03.22)
Yeni peugeot 208ler de o fiyatlara olabilir bakın isterseniz.
0
bigcaptain
(09.03.22)
Seat ibiza 1.0 EcoTSI 110 HP DSG Style

gerçekten dolu bir araç ve iyi bir pazarlık ile ek paket falan 450'ye kapatırsınız.

aslında yeni fabia güzel ama mayıs ayında türkiye'de satışa sunulacak.
0
delidir yakalayin
(09.03.22)
450bine kadar alınabilecek 0 araç çok kısıtlı. b segment suv ve b segmentler. en iyi değişken bir seçenek al satı kolay olsun derseniz. vw grubu skoda seat ibiza. fabianın yeni kasaı 2022 2.çeyrekte gelicek ve iddaalı gelicek. vw grup türkiye gibi ülkelerde alt firmalarını iddaalı yapıyor. yani türkiye pazarı artık skodanın eline geçicek. alabilecekleriniz şöyle kia stonic, hyundai bayon, seat ibiza dsg, honda city, toyota yaris, opel corsa, peugeout 208, citroen vb.. seçenek var güvenlik derseniz vw grubu özellik vb. psa grup. clio iconun full artı fullüde 450yi buluyor. ancak çip krizinden dolayı üretim az.
0
mikahakkinen
(09.03.22)
Maalesef fiyatlar çok oynadığı için golf falan hayal bu fiyata:)

Yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla ayağımı yerden kessin,
sağlam olsun,
güvenli olsun,
sorun çıkarmasın,
ve tabii konforlu olsun düşüncesindenisiniz.

şu an bu şartlara uyan 450 bin tl'ye alabileceğiniz sıfır araçların başında herkesin aşina olduğu VW Polo geliyor.

Life donanım seçeneğiyle DSG şanzımanla 450 bin'e alabilirsiniz. Ama tabii servis ve bakımı maliyetli araçlar. Bir de dsg şanzıman sorunlu olabiliyor. Yine de 2. el avantajı, yaygın servis usta olayı avantaj.

Bir diğer seçenek aynı marka grubundan seat ibiza. yukarda yazdığım meseleler bunun için de geçerli. ama satmak daha zor bunu.

Bayilerde bulunmuyor ama skoda'nın de muadili araçları aradığınızı karşılar.

Skoda'nın fabiası geliyor. muhtemelen benzer fiyatlarda olur. Ama maalesef skoda da fiyat olarak eskisi kadar uygun değil biraz önce de baktım.

Ben bu fiyat aralığında hyundai i20'yi kesinlikle bir incelerdim. Sıfır olarak ödediğiniz fiyatın karşılığını fazlasıyla verir. Hyundai'ye önyargılar mevcut ama son yıllarda özellikle ABD'de edindiği tecrübeyle o eski günlerinden çok yukarıda. Şu an 390'e full donanımla alabilirsiniz.

Bir diğer alternatif toyota yaris. Eğer bu arayışa 2 ay önce girseydiniz hiç tartışmadan yaris hybrid alın derdim. Bu fiyata sıfır yaris hybrid alabilirdiniz. Hem dayanıklı, hem donanımlı hem de hybrid bir araç bu fiyata bulmak çok kolay değil. Ki yılın aracı seçildi bu sınıfta. Hybrid motor seçeneği inanılmaz bir yakıt tasarrufu sağlıyor ama su an 500bin civarında. Eğer siz normal motorla almak isterseniz 450 bine donanımlı bir yaris alabilirsiniz. Hatta bayiden 2021 modellerden kaldıysa 460'a 2021 full halini almak mümkün.

Bir diğer seçenek toyota corolla. Evet sizin beklentinizin dışında sınıf olarak ama 380binden başlıyor bayi satış fiyatı. 450'ye sizi tatmin edecek seçeneklerle bir corolla da fena olmayabilir.

Son olarak clio. Renault, türkiye'yi ve ekonomiyi iyi tanıdığı için donanım seçeneklerini oldukça geniş tutuyor. O yüzden Clio'yu boş haliyle 290bin'e alabilirsiniz. Ama değer mi? Aracı diğer araçlarda olan seçeneklerle almak istediğinizde her şey için ek ödeme gerekiyor. Sis farı için bile:) Açıkcası 290bin'e donanımsız bir clio almaktansa makul bir otomobilin 2. elini tercih ederim.

Bir diğer fransız seçeneği citroenler. Fiyat olarak hyundai seviyesinde c3'ler. ama buraya citroen alayım mı dediğiniz anda aman diyen çok olur:)

Bence siz önceliklerinize ve ihtiyaçlarınıza bakın. Ona uygun bir araç seçin. Biraz bayi gezin. Ama bayi gezerken hemen karar vermeyin. Bayide satışçılar çok ikna edici olur. Bir anda anahtarla çıkarsınız.

Bu sınıfta aracın gücünden çok dayanıklılık ve sunduğu konfor önemli. Aşağı yukarı araçların motor güçleri yakın. O yüzden daha dayanıklı, daha az sorun çıkaran ve aynı fiyata daha fazla donanım sunan aracı seçin.
0
anten
(09.03.22)
hatchback olsun istemezseniz, o paraya corolla alınır, mis gibi de binilir...
0
babilfish
(09.03.22)
(4)

Altın için çok mu geç?

mg3929
Soru başlıkta, alınmaz mı artık?
Soru başlıkta, alınmaz mı artık?
0
mg3929
(07.03.22)
savaş ortamı veya rusya'ya yaptırımlar devam ettiği sürece alınır gibi ama bir çözülme barış ortamı gelirse buralardan alanlar çok ağlar. en son 2020 ortası ons altın bu fiyatlardaymış. daha orayı geçemedik bile.

edit: bu yazdıklarım ons altın için geçerli. gram altın hem ons altın fiyatından hem de usdtry kurundan etkileniyor.
0
lazpalle
(07.03.22)
Altin icin hicbir zaman gec degildir. Altin 1000 yildir kazandiriyor. Kisa degil uzun vadede hep kazanirsin. Al ve En az 1 yil bekle.
0
halk
(07.03.22)
Ons bazında uçtu ama TL bazında geçen ay gördüğü 1030 TL rakamlarına ulaşamadı. Uzun vade alacaksam alırdım şahsen.
0
uvcray
(07.03.22)
ons altında yıl sonu hedefi 2400-2500 usd yani ne kadar tutacağına bağlı.
yükselince dikkatli olmak lazım.
0
tiny penny
(07.03.22)
(4)

Denize sıfır sakin tenha pansiyon/bungalov önerisi

fuck is a four letter word
Selamlar,Hani filmlerde olur ya; Başrol sabah uyanır dalga sesleriyle, evin kapısına çıkar hemen deniz. Türkiye'de öyle bir tatil yeri arıyorum. Sakin, denize gerçekten sıfır. 1 hafta boyunca yiyip içip denize girip takılacağım bir yer. Başka bir imkan olmasına gerek yok. Pansiyon/bungalov ne olursa
Selamlar,

Hani filmlerde olur ya; Başrol sabah uyanır dalga sesleriyle, evin kapısına çıkar hemen deniz. Türkiye'de öyle bir tatil yeri arıyorum. Sakin, denize gerçekten sıfır. 1 hafta boyunca yiyip içip denize girip takılacağım bir yer. Başka bir imkan olmasına gerek yok. Pansiyon/bungalov ne olursa uyar.

Eskiden vardı böyle bildiğim yerler ama hepsi popi oldu şimdi. Kalabalıktan geçilmiyor. İfşa etmek istemeyenler mesaj da gönderebilir.

Teşekkürler.
0
fuck is a four letter word
(02.03.22)
Bodrum mazı köyü. 5 yildir baska yere gitmiyoruz. Ekside basligi var okuyabilirsin. Fiyatlar makul, deniz harika, temiz mekan, yemekler nefis ve huzur. Sunset resort diye bi yer var. Orda kalıyoruz.
0
halk
(03.03.22)
Gümüşlük Arriba pansiyon.
0
kumandanim
(03.03.22)
asos, hem yakın hem fazlasıyla sakin.
0
barankovan
(03.03.22)
mazı gerçekten iyiydi ama geçen seneki yangınlar koylarda deniz kenarına kadar ulaştı. kaldığınız yerde tepelere bakınca pek iç açıcı bir manzara ile karşılaşamayabilirsiniz.
0
oldtimer
(03.03.22)
(8)

Araç 10bin bakımı nereye yaptırmak mantıklı?

Wolfware
selamlararacımın 10 bin km bakımı geldi hatta geçiyor. orjinal servisini aradım 1970 tl fiyat çekti. tanıdık bir servis 1000 tl ye yapabileceğini söylüyor. arkadaşıma sordum eğer başka yerde yaptırırsan aracın garanti dışı kalır diyor. bildiğim kadarıyla yağı filtresi falan değişecek bunu yapılınca
selamlar

aracımın 10 bin km bakımı geldi hatta geçiyor. orjinal servisini aradım 1970 tl fiyat çekti. tanıdık bir servis 1000 tl ye yapabileceğini söylüyor. arkadaşıma sordum eğer başka yerde yaptırırsan aracın garanti dışı kalır diyor. bildiğim kadarıyla yağı filtresi falan değişecek bunu yapılınca garanti dışı mı kalır? hangisi mantıklı?
0
Wolfware
(28.02.22)
eğer aracının garantisi bitmediyse evet garanti dışı kalır.
garanti dolana kadar yetkili servis dışında hiçbir yere götürmemen gerekiyor.
0
teritori
(28.02.22)
Garanti bitene kadar yetkili servis en mantıklısı, garantilik bir durum olursa problem çıkarırlar.

Ama yine de yeni kanundan bahsetmeden geçmeyelim, bir süre önce çıkan bir kanuna göre TSE belgeli farklı bir serviste bakım yapılırsa araç üretici/satıcısı aracı garanti dışı bırakamıyor.

Ama böyle bir serviste de çok çok ucuza çıkmaz işlem zaten. Siz yetkili olan başka bir iki servisten daha fiyat alın, görece daha şehir merkezinden uzak daha az kurumsal bir yetkili servis fiyatta uygun olabiliyor.

2000 lira nedir vicdansızlar? yağ ve filtreler tutsa tutsa 500-600 tl tutar, hadi siz 1000 alın.
0
John Bloor
(28.02.22)
Öyle biliniyor ama normalde garanti bozulmaz.
www.otomobil.com.tr
Düşünün aracın camı değiştiyse başka bir yerde neden aracın motor ya da elektrik tesisatını etkilesin ki bu garanti?
Ben sıfır aldığımız aracı ilk yıldan sonra (5 yılı geçti) hiç yetkili servise uğramadım.
0
Erva
(28.02.22)
Sürekli yetkili servisi kullanmanın tek avantajı iyi niyet garantisinden faydalanabilmek. o da tamamen yetkili servisin inisiyatifinde. arkadaşımın 7 yaşındaki ibiza'sının turbosu bozulduğunda yetkili servis "geçmiş tüm bakımları yetkili serviste yapılmış. bu yılın bakımını da satın alırsanız turboyu iyi niyet kapsamında sadece işçilik masrafı ile değiştiririz" demişti.

farklı servise gidince 2 yıllık garantisi bozulmasa bile iyi niyet garantisi kapsamı dışında kalıyor. böyle bir derdiniz yoksa özel servis daha mantıklı.
0
himmet dayi
(28.02.22)
Arac garantisi sadece laftir. Aracınız bozulduğunda kullanici hatasi deyip yine parayi sizden alirlar. Paranizi kaptirmayin. Gidin tavdiye edilen bi tamirciye yaptirin.
0
halk
(28.02.22)
Araç hele ki bir de otomatik vites ise garanti dışı bırakmak çok mantıklı değil bu arada.
0
John Bloor
(28.02.22)
10.000 de aracınız var. Direkt yetkili servise götürün. Orijinalini bozmayın.
0
iddaaci
(28.02.22)
garantisi bitene kadar servise, garantisi bittikten sonra ustaya gitmek mantıklısı. ben geçen ay yağ dahil parçaları 550 liraya aldım. 150 lira da usta aldı 700'e yaptırdım. servis çok abartmış ama garantiyi bozmaya gerek yok bence. belki garanti süresinde büyük bir problem çıkar aradaki farkı vermediğinize çok üzülürsünüz.
0
golgi aygıtı
(28.02.22)
(3)

Netflix-Tinder Avcısı

Kaleci Saçlı Forvet
Netflix'in bu arkadaş hakkında bu tip bi program yapması yasal olarak suç değil mi, yani birisi hakkında isteyen herkes bu dolandırıcı bu sahtekar şeklinde program yapabilir mi? Teşekkür ederim.
Netflix'in bu arkadaş hakkında bu tip bi program yapması yasal olarak suç değil mi, yani birisi hakkında isteyen herkes bu dolandırıcı bu sahtekar şeklinde program yapabilir mi? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.02.22)
danışıklı dövüş var bence ortada.
0
aeroknight
(23.02.22)
Dolandiran kişi daha önce Finlandiya’da ceza almış, 2 yıl hapiste yatmış. Çıkınca devam etmiş. Sabıkalı dolandırıcı yani.
0
ya volna
(23.02.22)
Adama Bol para verip tantana etmemesi icin sozlesme imzalatiyolar.
0
halk
(24.02.22)
(4)

Mart ayında Ege ve Akdeniz

meiyisi
Merhabalar,Yurt dışından arkadaşım tur yapma amaçlı Mart ayının ortasında Çeşme, Alaçatı, Pamukkale ve Fethiye'ye gelmek istiyormuş. O günlerde çok soğuk olmaz değil mi? bir de denize girme ihtimalleri olur mu? su çok soğuk olur mu? 1-2 gün kalacaklar her şehirde.Pamukkaleyi es geçseler çok şey kayb
Merhabalar,

Yurt dışından arkadaşım tur yapma amaçlı Mart ayının ortasında Çeşme, Alaçatı, Pamukkale ve Fethiye'ye gelmek istiyormuş. O günlerde çok soğuk olmaz değil mi? bir de denize girme ihtimalleri olur mu? su çok soğuk olur mu? 1-2 gün kalacaklar her şehirde.

Pamukkaleyi es geçseler çok şey kaybederler mi?

Teşekkürler..
0
meiyisi
(22.02.22)
geçen sene 1 martta fethiyeye gittim. 2,5 civarı fethiyede kladım mart ayında sğuk günler oldu özellikle geceleri serin oluyor.nisan güzel mayıs bildiğin yaz diyebilirim.

ölüdenizde genelde turistler mart nisan ayında denize girdiğini gördüm ama tesisler vs kapalıydı. (korono ve yasaklarlada alakalı olabilir)
0
prezarlatif
(22.02.22)
Martta ege’de denize girilmez pek. Antalya vs olur ama ege olmaz.
Pamukkale’ye gitmek istiyorlarsa ve gitmezlerse bence cok sey kaybederler. Antik havuz vs guzel ama mart soguk olabilir (sonucta ic tarafta)

Hava icin de soyle, aksamlari gercekten serin oluyor. Antalya’da mart sonu sabah denize girip aksam evde sobayi yakiyorduk :D
0
kuehles blondes
(22.02.22)
Çeşme-Alaçatı'da denize girilmez soğuk olur.
0
kanlakarisikyagmur
(22.02.22)
Pamukkale yolunuz dusmedikce illa ki gorulecek bi yer degil. Yolu uzatmaya degmez. Denizli ye giderseniz uğrayın mutlaka.

Deniz kenari sadece yuruyus icin uygun
0
halk
(22.02.22)
(35)

tır şoförü olma fikrimi olumlu ve olumsuz değerlendirir misiniz?

der meister
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedi
27 yaşındayım, normal şartlarda bir aksilik olmazsa rus dili ve edebiyatı bölümünden 2023 yazında (üç dönem kaldı) mezun olacağım. iyi derecede ingilizcem var. bölümümü severek ve isteyerek seçtim, bir nevi ilke meselesiydi benim için, sonrasında ne yapacağımı ekonomik anlamda açıkçası pek düşünmedim. çocukluğumdan beri en büyük hevesim ve merakım EKONOMİK KOŞULLARDAN BAĞIMSIZ OLARAK türkiye'den ayrılmak, farklı kültürler ve çevreler görmekti; geldiğimiz noktada bir yetişkin olarak bunun zaten "romantizm"den çıkıp düzgün bir hayat için adeta "gereklilik" haline geldiğini düşünüyorum en azından kendi adıma.

tır ne alaka derseniz çocukluğumdan beri zaten tırları çok seviyorum. söylememe gerek yoktur, 10 yıldan uzun süredir (ilk oyunla beraber) iflah olmaz bir euro truck simulator hastasıyım. yapı olarak da işe uygun olabileceğimi düşünüyorum zira bayağı introvert, grup çalışmasına yatkın olmayan (hehe), sevdiği işte çok çalışabilen ama sevmediği şeye hiç dikkat vermeyen, insan ilişkileri pek gelişmemiş birisiyim. plaza ortamı, sürekli iş arama derdi, 4-5 bin lira için türlü türlü insanla muhatap olma vs. fikri beni inanılmaz korkutuyor. yapsam yine yaparım ama sevmiyorum, istemiyorum, içimden gelmiyor.

geçenlerde ekşi'den benzer yollardan geçmiş (no pun intended), ilk ehliyetini 29 yaşında almış ve sadece bir yıldır tır şoförlüğü yapan bir arkadaşla konuştum. telefonlaştık, sağolsun uzun uzun anlattı. adam sadece bir yıllık tecrübeyle belçika firmasıyla anlaşmış, direkt ab oturumlu olarak orada çalışacakmış. sektörde genel olarak zaten açık olduğunu biliyorum dünya genelinde. haliyle yabancı dilim de olduğu için ilk birkaç yılımda çok saçmalamazsam o taraflara gidebilirim diye düşündüm. avrupa içinde tır sürdükten sonra gitmesem de olur zaten, sonuçta 30 günümün 23'ü ab'de şoförlük yapmakla geçiyorsa bi hafta türkiye'de kalırım ne olacak.

bu zamana kadar neden hamle yapmadım? çünkü açık konuşayım "daha iyisini" yapabileceğimi düşünüyordum. egom "kamyoncu" olmak için çok büyüktü. yalnız sonra gördüm ki ülkenin gerçekliği farklı. üstelik "yeni nesil tırcı" diye bi şey var, çıtı pıtı kızlar heyvan gibi tırları sürüyor avrupa'da. ne toplum nezdinde kötü muamele görüyorlar ne başka bi şey... e sonuç olarak ben bu işi zaten çok seveceğimi düşünüyorum, mutlu olacak ve iyi kötü para kazanacaksam niye kendimi kısıtlayayım ki?

siz ne dersiniz, özellikle beni buradaki 10 yılımdan az buçuk tanıyan abilerimin/ablalarımın fikirlerini duymak isterim açıkçası. aslında olumludan ziyade olumsuz değerlendirmeleri duymak istiyorum, yani "yapma" diyorsanız neden diyorsunuz? bu sayede daha iyi bir değerlendirme yapabilirim belki, hani dikkate almadığım noktalar vardır vs...

örneğin, "arkadaşın şanslıymış, bir sene tır sürdü diye kimse avrupa'ya gidemez, o umutla girersin bölümden mezun arkadaşların moskova'ya yerleşirken sen samsun-konya arasında limon taşırsın" gibi fikirleri merak ediyorum, hele ki sektör içinden birileri paylaşırsa çok daha mutlu olurum.

ben şu an kendi adıma "niye olmayayım?" sorusuna net cevap bulamıyorum çünkü gerçekten. en kötü bir sene deneyip bırakırım yani ne olacak zaten 500 yaşına geldim, sonuçta doktorluğu bırakıp şoför olmuyorum ki, elimde şu an bir şey yok. diplomamla yapacağım muhtemel işleri 30 yaşında yapabiliyorsam 32 yaşında da yapabilirim sanırım, hatta belki cv'de tır şoförlüğünü görünce "bu adam kesin manyağın teki, değişik birine benziyo, bunu bi deneyelim" derler hehe.
0
der meister
(19.02.22)
Bu duyuru bana ETS2 açtırır. Şu cevabı yazayım sonra ben kaçar.

Yani bana mantıksız gelmedi. En başta anlatış tarzın bile bu işi severek yapacağını gösteriyor zaten. Severek yaptığın iş olduğu sürece negatif tarafları olsa da çok odaklanmana gerek kalmaz. Ama illa olumsuz taraflarını duymak istiyorsun diye yazayım aklıma gelenleri (ki bunlar benim tecrübelerim değil, tahminlerim). Gerçek hayat ETS gibi değil tabii bunu biliyorsun. Yani ben ETS'de 50 dakika süren bir teslimatta bile sıkılabiliyorum bazen. Şimdi o teslimatın 11-12 gün sürdüğünü düşün. İş gereği sürekli mobilsin. Yani "Avrupa'da geçireceğin 23 gün" Avrupa hayalini yaşıyor olmayacaksın. Zamanının çok az bir kısmını kendine ayırabilirsin. Sürekli yollarda olursun. Yani bu iş memur gibi ya da beyaz yaka gibi akşam mesaini bitirip evine gidip biranı açabileceğin, ayaklarını uzatıp keyif yapabileceğin bir iş değil. Günlerce yoldasın ve yalnızsın.

İnsanla muhatap olmamak güzel geliyor ama insanoğlu sosyal bir varlık. Bir yerden sonra insan sesine bile muhtaç olursun. Hiç insan görmezsin demiyorum tabii ama iyi bir ofis ortamında çalışırken ara verip 10-15 dk. geyik çevirebilirsin iş arkadaşlarınla.

Son olarak CV'de tır şoförlüğünü gören bir işe alımcı "bu adam kesin manyağın teki, bunu bi deneyelim" demez. Böyle bir dünya yok maalesef. Kariyer anlamında (eğer ilerde diplomanı kullanacağın bir mesleğe döneceksen) sana hiçbir katkısı olmaz. Hatta olumsuz tarafı olur. Ben şahsen iş hayatından kaçmayı tercih etmiş birini işe almazdım işe alım kararını veren biri olsam. Sen iş hayatından kaçıyorsun demiyorum ama senin özgeçmişin öyle görünecek. "Bu adam bir yıl sonra sıkılır burada durmaz" diye düşündürtür.
0
himmet dayi
(19.02.22)
@himmet dayı,

abi bak güzel bir noktaya değinmişsin, ben orayı atlamıştım. ben normalde spor hastası biriyim. bırak 7/24 maç izlerim. çok seviyorum. şu an bununla ilgili bir iş yapıyorum zaten (ama uzun vadede kazancımın artması mümkün değil, o yüzden tam zamanlı iş olarak değerlendirmiyorum). beni iş hayatıyla ilgili en çok korkutan şey kendime vakit ayıramama fikri... sabah 7'de uyan. akşam 6-7'ye kadar iş güç. temizlik, yemek, diğer sosyal işler vs. derken sana bir şey kalmıyor. ben İYİ KAZANSAM DAHİ böyle bir hayat istemiyorum. gece 11'de şampiyonlar ligi maçı varken "sabah işe kalkmam lazım tüh" diye yatağa gitmek istemiyorum mesela. düşüncesi bile psikolojik olarak yıpratıyor beni, özgür hissetmiyorum. ülkenin hali de ortada şimdi... ben çalışsam ne olacak? alacağım 5-6 bin lira. şanslıysam pazar günü boş olurum. terminatör gibi enerjim olmadıktan sonra ben ne biriktireceğim, nereyi göreceğim, hayatımın bana kalan süresini ayı gibi yatmak dışında nasıl bir aktiviteyle değerlendireceğim mesela? bunu kendim için söylüyorum tabii ki, yani kimi insan asgari ücretle bile çok dolu yaşayabilir ona itirazım yok ama ben kendi halimi tavrımı az çok biliyorum.

tır şoförlüğü ise tam olarak "maç varsa var olum napalım, işimiz gücümüz var, boş vaktimize denk geleni izleriz o zaman" dedirten bir iş bana. kısacası tır şoförü olma fikrinde hayatı kaçırma korkusunu yaşamıyorum, dolayısıyla yapmak için çok daha istekli ve motive olduğum bir meslek bu açıdan. kendimi kapana kısılmış, hayat boyu hiçbir şeye sahip olmayacak, bir şirketi zengin etmek için sinir stres sahibi olacak birisi gibi hissetmiyorum. ha baktığında tır şoförü de bunu yapıyor elbet, hatta çok daha stresli ve sinir bozucu bir iş ama dediğim gibi ben plazada yapamam derken tırda yaparım diyebiliyorum en azından.

avrupa'da geçirdiğim sürece hayali yaşamayacağım konusunda haklısın ama beni zaten en çok heyecanlandıran şey sürekli yolda olma fikri. yani 30 günün 4-5'ini evde geçirebiliyorsam gerisi sorun değil. ben zaten dediğim gibi maç izlerim, kitap okurum, internette sürterim vs. tırda da yapılır yani bu benim için problem değil :)

son olarak bir de şunu ekleyeyim, türkiye'de çalışırsam akşam evde ayaklarımı uzatıp bira içebileceğim bir hayatım olacağını düşünmüyorum. biraz da ondan bu kadar yöneldim zaten tır fikrine. avrupa'da €2500 kazanacağım bir ofis işi olsa mesela yine tır şoförlüğü düşünmeyebilirim... ama öyle bir dünya yok benim için ne yazık ki. en azından şimdilik.
0
🌸der meister
(19.02.22)
Belçika 5 yıl oturumu olana vatandaşlık veriyor. Oradan yürürsün zaten. Avrupa'da her türlü işte çalışılır hiç düşünme
0
spankenstein
(19.02.22)
almışsın narkozu hayırlı olsun. Yıl 2018 işten bıkmışın gittim tır ehliyeti aldım src 3 aldım. Dedim ilerde lazım olur ülkenin durumu kötü :) şimdi ce ehliyet cüzdanda kuzu kuzu yatıyor yine de aldığım için pişman değilim. Belki bir gün lazım olur. Ben bankacıyım, ben de terfi vb durumları olduğu için tırcı olma durumunu erteledim bakalım ilerde olur mu bilinmez, nasip. Yaş 33.
0
Kresto
(19.02.22)
Valla seni anlıyorum. Bu kadar istekliyken "yok o iş olmaz, boşver." demem zaten. Ben de herhangi bir konuda bu kadar hevesli olsam kesin şansımı denerdim.

Sadece eklemek istediğim bazı noktalar var. Birini zengin etmek uğruna sabah akşam çalışma fikri konusunda katılıyorum sana. Ama bundan kaçış tır şoförlüğü değil. Çünkü kaçtığın şeyin temelinde stres, emeğinin karşılığını alamamak, bir yere zincirlenmiş gibi hissetmek gibi olgular var. TIR şoförü olunca bunlar değişecek mi? En azından büyük bir kısmı hayır. Yani kendi kamyonunun olduğu ve ETS'deki gibi istediğin ülkedeki istediğin işi tıklayarak seçebildiğin bir hayat olsa belki daha özgür hissedersin kendini ama öyle bir şey seni beklemiyor (diye tahmin ediyorum). Yine bir şirkete bağlı şoför olacaksın. Bu kez gecen gündüzün belli olmayacak. 9 saat kamyon sür. Sonra dur, uyu. Sonra 9 saat daha sür falan. Şimdi sana çok heyecan verici geliyor olabilir ama bu iş de rutine bindikten sonra sıkıcı olacak. 1 yıl tecrübeli birinden ziyade en azından en az 5 yıldır falan bu işin içinde olan birilerini bulmaya çalış konuşmak için. Ama "işini seviyor musun?" gibi sorulardan ziyade seni zorlayabileceğini düşündüğün şeylere odaklan.

"Yarın iş var." diye 23.00'teki maçı izleyemediğin bir hayatı kötüleyip "benim işim zaten bu o yüzden maçı anca denk gelirsem izlerim" gibi bir hayatı benimsemen bana biraz anlamsız geliyor. Meslek uğruna özel hayatının büyük bölümünden feragat edeceğinin farkında değilsin gibi.
0
himmet dayi
(19.02.22)
Ben senin yerinde olsam kesin tır işine girerdim. YouTuberlik da yapabilir aynı anda. Alican diye biri vardı, rahmetli oldu, Almancı bir tır şoförüydü, aynı zamanda YouTube'a video çekerdi. Acayip keyifliydi izlemesi. Senin de muhabbetin satarsa milleti, YouTubedan da para kazanırsın.
0
mezarkabul
(19.02.22)
Önce B sınıfı manuel ehliyet al. B sınıfı manuel ehliyet ilkokul ise tır şoförlüğü doktoradır. Belki yeteneğin yoktur. Bu da bir olumsuz sebep.

youtu.be

Bu kız bayağı bilgi paylaşıyor.
0
dissendium
(19.02.22)
@himmet dayi, son kısımla ilgili: anlatmak istediğim şey şu abi, ben normalde ofis işi yaparken, her akşam eve gelirken falan kendi hayatımı istediğim gibi yaşayamadığım için üzülürüm. huzursuz olurum. tırda ise şartlar daha ağır olmasına rağmen o işi sevdiğim için "maçı da izlemeyiverelim ne olacak" diyebilirim. yani kar-zarar ilişkisi aslında biraz. ben kendime 3-4 saat ayırabileceksem, üç kuruş paraya öyle ot gibi bi ilçede/şehirde 30 sene yaşayacaksam maç izleyememek ve sevdiğim işlerle ilgilenememek beni üzer mesela. ama yok ben tır şoförüysem, sürekli yoldaysam o zaman özel hayatımdan feragat etmek daha az koyar, çünkü genel olarak daha mutlu ve iyi hissederim. demek istediğim buydu.

@mezarkabul, yazdığını okurken istemsiz DÖŞE BAH DÖŞE diye bağırdım :) hala arada izlerim videolarını. ben ama kendim yutubırlık neyin düşünmüyorum hiç, becerebileceğimi sanmıyorum. bi de şu var: şimdi ben kendi tecrübelerini paylaşan insanlara minnettarım ama türkiye'de yaşayan bir genç olarak "isveç'te tır şoförüyüm bi günde 3000 kazanıyorum" gibi videoları izleyince depresyona giriyorum... yeterince içerik var zaten. onlar kötü niyetle yapmıyor belki ama ben oralara gidersem elime kamerayı alıp şu kadar kazanıyom, bu kadar kazanıyom diye konuşmak istemiyorum. en fazla burda filan hava atarım yani tüm dünyaya açılmak gibi bir isteğim yok. o yüzden ben yaparsam anca günlük tutup onu yayınlarım okumak isteyen olursa. yoksa vlogger'lık filan benlik değil, sevmiyorum. tutacağını da sanmam.

@dissendium, aga artistik patinajda olimpiyat madalyası alıcam demedim ki ne yeteneği? işin zorluğuna ayak uyduramazsın, sıkılırsın, bırakırsın vs. orası ayrı konu da fiziksel/zihinsel engeli olmayan birisi (hatta yerine göre olan biri bile) niye tır süremesin ne var onda. "bu iş yapılmaz" deyip pes eden adam vardır elbet ama ben sanmıyorum ehliyetini alıp işe başladıktan sonra "oha tır sürmek çok zor benim yeteneğim yokmuş" diye bırakan birisi olsun.
0
🌸der meister
(19.02.22)
YouTuber deyince yanlış anlaşıldım ama işte Alican gibi bir şeyler yap, adam YouTuber değildi ama YouTubea güzel bir renk katıyordu. Adamı profesöründen, hizmetlisine her kesimden izleyen vardı. Doğaldı. Sen de doğal doğal takıl bir yandan müzik dinle, bir yandan da sigaranı iç, üç beş bir şeyler anlat günün nasıl geçtiğine dair, tutarsa tutar tutmazsa sana anı kalır. Yap sen bu tır işini. Valla bak.
0
mezarkabul
(19.02.22)
Tırcılık iyi hoş güzelde. Millet henüz deneyimi olmayan birine milyon liralık mallarını emanet eder mi? Bir tırcının yanında staj gibi birşey yapmak mümkün mü? ya da bir tırcı bulup yanında gidip gelmek gerekir diye düşünüyorum.
0
komando kani var bende
(19.02.22)
Bu işi yapan bilen birine işin artısını eksisini, nasıl başlanacağını, merak ediyorsan yurt dışı imkanlarını sor. Bir eksisi yola çıkıp uzun süre evden uzak kalmak dolayısıyla aile ile ilgili olabilir. Bir artısı muhtemelen insanın mevcut sistemde en özgür ve kendi başına olabileceği işlerden biridir diye düşünüyorum. Yaşında bir sorun yok ama tavsiye almak için doğru yerleri bul.
0
osssy
(19.02.22)
@komando, konuştuğum arkadaşın bana söylediği iş bulmak ilk etapta çok kolay olmayabiliyor ama sektörde açık olduğu için ehliyetin, gerekli belgelerin vs. varsa bir şekilde tutuyorsun bir ucundan. hatta abd'de filan direkt eğitimi kendi veren, ücretini de sonra maaşından kesen firmalar var. onlarda aynen dediğin şekilde bazen altı hafta boyunca yanında bir eğitmenle birlikte gidiyorsun, sonra komple sana bırakıyorlar. türkiye'de nasıldır bilmiyorum.

yalnız erkan zey'in videosunda izlemiştim, yükün sigortalı olduğunu ve dolayısıyla o tip durumlarda sorun çıkmadığını söylüyordu. tecrübesizim tamam da sonuç olarak gerekli donanıma sahibim, atıyorum kendi salaklığımla 120 basıp tırı paramparça etmediğim sürece bir şey olmaz sanırım. hem firma için hem de benim için. bi' de tırın gittiği yolun %90'ı dümdüz zaten, dikkatli ve özenli bir şoför için olacak en kötü şey en fazla dorseyi çizdirmek olur sanırım çok ekstrem durumlar dışında. kağnı gibi araç sonuçta büyük zarar vermek için bile isteye uğraşmak lazım bence.
0
🌸der meister
(19.02.22)
romanya'daki çürük yolla sosyalliğin bence ilgisi yok, sosyal birisi olsam oradaki köyden tanıdıklarım mı olacak? ne yapılması gerektiğine dair prosedür bellidir, yabancı dilim zaten var. insanlarla aram iyi değil dediysem tırda sorun yaşayınca direksiyona kapanıp ağlarım, insanlarla kesinlikle muhatap olmam demedim ki. bu tarz sorunlar, beklenmedik durumlar her meslekte var zaten.

yani yanlış anlama ama bana bu spesifik örnek biraz zorlama geldi, romanya'da frenimin tutmamasıyla network'ün ne alakası var yani elimin altında teknoloji var yabancı dilim var mağaradan çıkmadık sonuçta. fren patlayınca network'üm mü gelip durduracak tırı sanki.
0
🌸der meister
(19.02.22)
sık sık tırcılarla muhatap olan biri olarak söyleyebilirim ki, ekseriyetle pek parlak değiller. iş yapılır bence ama bu tamamen kişisel bir konu. ben biraz daha sosyal açıdan değerlendireyim.

pek parlak değiller dedim ya, aslında daha kaba söylerdim de burada bu kadar oluyor. yani bir kere tırcılık kariyerine girdin mi geriye dönüşü zor olur.
0
floydian
(19.02.22)
@floydian, açık konuşmak gerekirse en büyük motivasyonu yurtdışına çıkma imkanı olması. gerek Türk firmasında uluslararası çalışarak gerekse oradan bir firmayla anlaşarak... Türkiye'deki imaj olumsuz ve kitle de GENEL OLARAK iyi değil, onun farkındayım ama son yıllarda benim gibi eli iyi kötü kalem tutmuş bir sürü insanın bu sektöre yönelmesi biraz yüreklendiriyor beni. belki bizim nesille biraz değişir ilerleyen yıllarda.
0
🌸der meister
(19.02.22)
Ben de sınırda yasiyom. Tircilarla iç içe sayilirim xd gorduklerimi yazayim.

Olumsuz;

*Günlerce arabanin içinde sıra bekliyorsun. Karda kışta, sıcakta sogukta günlerce tırın içinde bekliceksin. Sürekli 1-2 arabalik ilerle-dur şeklinde

*Aile hayatı ya da ilişki için çok işlevsel degil.

*O 3 gün bekledigin siralarda sürekli birileri öne falan gececek, saclarini yolacaksin.

*O sırada muhatap olacağın tircilar genelde o citi pıtı kizlarin profilinde olmayacak. Türlü mafyatik tipler...

*Arabanla ilgili yurt dışında bir sorun yasadiginda sektör icindeki biri kadar kolay halledemeyebilirsin baslarda.
0
abuzer
(19.02.22)
ya sana son söz olarak şunu diyeyim; adını sanını bilmediğim ama meşhur bir artiz de oyunculuğu bırakıp tırcı oldu abdde, yaprak dökümünde mi ne oynamıştı, o adam işte.
0
mezarkabul
(19.02.22)
Der meister selam. Seni buradan az çok tanıyan bir arkadaşın olarak bu hevesinin geçici olacağı kanısındayım. Bol şans.
0
but that was just a dream
(19.02.22)
playing star again'e katiliyorum. bu tarz durumlarda insan iliskileri masa basi ofis isinden cok daha kritik.

but that was just a dream'e de katiliyorum. yani bu kacinci duyuru/girdi bununla ilgili. acma demiyorum ama yapacak olan adam sessizce yapardi. sen daha cok geyigini yapmayi seviyorsun gibi gozukuyor. bu sebeptendir ki yapamazsin.
0
hot potato
(19.02.22)
avrupa'da çalışmak istesen de önce türkiye'de bir tır şoförü olacaksın. burada da şöyle bir durum var benim açımdan, türkiye'de tır şoförü olmak için ehliyet ve psiko-motor becerilerine ek olarak biraz yırtık ve açıkgöz olmak gerekiyor. yani bitirim bir tarafın yoksa hiç bulaşma derim.
0
makarnavodka
(19.02.22)
Hocam bu iş benim de ara ara ciddi hayalini kurduğum bir durum. Ama memleketteki sektör, çalışma koşulları, kendi araban yoksa kazanç işleri vb. çok tatsız maalesef. Üstüne, işveren altında o özgürlük hissinden uzakta çalışılıyor genelde. Fakat –büyük ihtimalle bir ukde olarak kalacak olsa da– birinci dünya ülkelerinde tırcı olma fikri içimi kıpır kıpır yapıyor.

Ben ideal koşullarda tırcılık yaparsan mutsuz olacağını düşünmüyorum bu arada. Tek ve belki de en büyük dezavantajı, sevdiğin/sevdiklerinden pratikte resmen ayrı bir hayat yaşıyor olmak.

Kısa vadede önerim de şöyle: yukarıda biri daha yazmış, nasıl yapılabilir emin değilim ama bir iki farklı araba bulup yan koltukta iki üç kez Samsun-Konya, Ankara-Antep yapmak lazım. En azından karar verme yolunda gerçekten fikir sahibi olmuş olursun. Bir de dediğin gibi, başladın baktın olmadı en kötü bir sene deneyip bırakmış olursun.
0
038576
(19.02.22)
Nazim diye bi elwman var fenomen tirci. Onu takip et.


Bu arada neden olmasin. 2 cocuklu 35 yasinda akademisyenim. Ben de tir ehliyetine kaydoluyorum bu ay.

Hedefim seninkine benzer ama sebebim baska. Yurtdisinda yasamak degil hedefim. Ama sebebim yurtdisi is garantisinin verecegi emniyet duygusu.

Neden mi? Hicbir siyasi parti ile alakam olmadigi icin 32 yasima kadar atanamadim. Freelance islerle gecindim. Hasbelkader liyakatle persinel alinacak bir kadro cikti ben de kazandim bilegimin hakkiyla. Simdi de x donemde atanan biri olarak kesin x'ci muamelesi gorup issiz kalma ihtinalim var ulkede olusabilecek cesitli siyasi degisikliklerde.

Olasi bir durum icin en azindan baslangic seviyeso gereklilikleri simdiden yerine getirmek istiyorum.

Olmayacak sey degil. Hedsfin buysa yuru. Imkansiz bir hedef degil.
0
celebi efendi
(19.02.22)
yalnızca başlığı okudum, gerisi çok uzundu.

cevabım şu: tır şöförlüğü en maskülen işlerden birisi. küçümsenecek bir iş değil. pelinsular falan bakmaz belki ama yine de iş yapar.

selvi boylum al yazmalımdaki kadir inanırı düşün :)

zor iş ama yapabilirsen bir erkek için en zevkli işlerden birisi bence. ben olsam ben de isterdim tır şoförü olmak. tır ile istanbuldan yükü alıp almanyadaki depoya teslim etmek. geliri çok iyi bu arada
0
dafuq
(19.02.22)
Ben onaylıyorum güzel fikir. Kanada bir ara tır şoförü arıyordu vatandaşlık vermek için ama 30 günün 23'ü yurtdışında geçtikten sonra 7 gün Türkiye'de yaşarım ne olacak diyorsanız vatandaşlık, oturum izni falan hiç önemli değil. Dediğiniz gibi AB ülkelerine mal taşır durursunuz. Tek bir noktaya dikkat etmenizi tavsiye ederim. Vaktinizin çoğu gelişmiş ülkelerdeki caddelerde sokaklarda geçmeyecek, gelişmiş ülkelerde hareket halinde olan bir tırın kabininde geçecek.
0
grgn
(19.02.22)
Ne var onda diyerek bence küçümsüyorsun. Neredeyse 15 metre uzunluğundaki bir aracı yönetmekten bahsediyoruz. Burada yetenek dediğim şey doğuştan gelen bir şey anlamında değil, beceri anlamında. Kimi insan çivi çakamaz, becerisi yoktur. Kimi insan da 10 metre ağaca tırmanıp ceviz toplar. Beceriyi tamamen yok sayamayız. Yapamazsın demiyorum, yapabilirsin, fikir güzel. Bence dene.

Aklıma bir olumsuz nokta daha geldi. Belki de en önemlisi. Taşıyacağın şeylerin sorumluluğu. Örnek olarak bir tır dolusu bakır telin maliyeti milyonlarca lirayı bulabilir. Tırı durdurup önünü kesebilirler. İşin güvenlik tarafı da var.
0
dissendium
(19.02.22)
mayster seni duyurudan bildiğim kadarı ile tanıyorum ve severim de.

sana tır mır vermem ben.

kızma bana ama güvenmiyorum.

¯\_(ツ)_/¯


ha başka işler olur yapar bu çocuk derim.

burda okul biterken arayış içine girip YouTube , ETS falan derken heveslenmişsin. güzel tabi bazı şeyler böyle başlar.

ama senin 1 ay sonra bunu unutup başka temalar ile bambaşka bir şeyi aşırısı istemene de şaşırmam.

ha gaza gelir beni yanıltırsın. üzülmem tabii. ne güzel.

tır işi de öyle çok dışardan göründüğü gibi değil.
0
AlsterWasser
(19.02.22)
Güzel fikir. Günümüzde artık diploma ile masabaşında iş bulmak dünyanın hemen her yerinde zor. Artık bu bu tarz işler hem daha çok para kazandırıyor hem de iş bulmak daha kolay.

Dezavantaj ise dikkat gerektiren bir iş. En basitinden gün içinde telefon ekranına bakmak bile zor olabilir.

Her koşulda senin gibi biri için mantıklı bir iş. Cv'de tır şöförlüğünün olumsuz etkisi olur falan demişler de alakası bile yok... Günümüzde zengin bir aileden gelip de avrupa'nın iyi okullarında okumamışsan, sağlam referansların yoksa, üst düzey yetenekli değilsen zaten Cv'ne bakan olmaz. Türkiye özel sektörü gerçekten çok kötü. İnsanların şirket dedikleri yer kurumsallığı zayıf sömürü merkezleri.
0
garylineker
(19.02.22)
3-4 sene sonra cl maçı izlemek umrunda bile olmayacak hayatına buna göre planlama
0
bir soru sorcam
(19.02.22)
@bir soru sorcam, neden olmasın ki? şimdi şöyle düşünebilirsin, işte yaşın ilerleyecek, eş-dost, çoluk çocuk vs... ama ben zaten 27 yaşındayım. şu an yaptığım iş de sporla ilgili. tabii ki daha az vakit ayırabileceğim tam zamanlı çalışırken, elbette hayatımı maçlara göre planlamam ama tam olarak bundan söz ediyorum işte: ofis işi, kariyer fikri vs. beni zerre heyecanlandırmıyor. "bunun için mi hayatımdan vazgeçiyorum?" diye düşünüyorum... işin içinde tır olunca ama her şeyi kenara koyabilirim gibime geliyor. yani emek ettiğime, özgürlüğümden feragat ettiğime değecek bir şey. en azından şu anki fikrim o yönde.

bunu o yüzden söylüyorum yani yoksa zaten "akşam maç var" diye çalışmayı reddedecek değilim ama biraz sabit kafalı ve uyuz olduğum doğrudur bu konuda. şımarığım da hatta. sevmediğim şeyi yapmak istemiyorum. bu çoğu insan için lüks... ama "tır sürerek mutlu olacağım diyorsan git sür madem" demeden de edemiyorum. böyle bir şansım varsa, böyle mutlu olacaksam niye değerlendirmeyeyim ki?
0
🌸der meister
(19.02.22)
seyretmek yerine direk spor yapabileceğin aktiveteler daha çok ilgini çeker
90 dk maç izlemenin "aptalca" olduğunu farkedebilirsin

yaptığın iş izlemeni gerektiriyorsa başka tabi
0
bir soru sorcam
(20.02.22)
ayrıca bu kadar tır şoförü fikrinin pompalanma sebebi 2 yıldır süren konteyner krizi.

temeli de çin vs. amerika bunun sebebi. ipler gerilirse iyice artar bu sorun ama bir diğer ihtimal de çözülür ve tır şoförleri yine değersizleşir(talep azalacağı için) ama bu sefer bir sürü gaza gelip tır şoförü olmuş genç kalakalır.

ha dersen ki 2 sene önceden tır şoförlüğü çok popiydi, ben hiç hatırlamıyorum valla.

şu an nakliyeciler/müşteriler full karayolu çalışıyorlar çünkü kimse konteyner ile uğraşmak istemiyor. bir de üstüne brexit ile iyice hype'landı ama UK EU vatandaşlarına 3 aylık çalışma vizesi vermeye başladı bile tır şoförü olarak.

son bir şey de, ekonomi her geçen gün high tech ürünlere kayıyor, tren ve gemi hatları gelişiyor, high tech ürünler hava yolu ile gönderilir hale geliyor. ben tır şoförlüğünün ölü yatırım olduğunu düşünüyorum.

bir de demişler zaten ama çok leş ya, mal yüklemeye gidersin 10 saat orada mahsur kalırsın. indirmeye gidersin 2 gün kalırsın. gümrük sırasında beklersin, evraklarda sıkıntı olur sıradan çıkarsın başkasının hatasının bedelini sen çekersin.

elektronik cihaz tamirciliği öğrensen yerel esnaf olarak ufak dükkan açsan da istediğin şeylere ulaşabilirsin.
0
floydian
(20.02.22)
@floydian,

abi valla inan 10 sene önce tır şoförlüğü düşündüğümde "yauuu teknoloji gelişecek, kendini süren tırlar olacak" diye vazgeçirmişti millet... her konuda aynı geyiği görüyorum. ha belki sen haklı çıkarsın, 10 sene içinde cidden tır şoförlüğü diye bir iş kalmaz ama ben her şeyi bu şekilde değerlendirip vazgeçmekten sıkıldım açıkçası kendi adıma. bak o zamanlar okul okumayıp şoför olsaymışım şimdi 7-8 sene tecrübem olurmuş, gördüğüm kadarıyla iş de var yani... böyle böyle en sonunda hiçbir şey yapmayacağım, o olacak.

elektronik cihaz tamirciliği nedir inan hiç bilmiyorum, hiç ilgim de yok açıkçası :/
0
🌸der meister
(20.02.22)
şey ya işte, sana tv kumandası getirecekler bu tuş basmıyor diye açıp bakacaksın belki devrede bir çipin bir ayağı kopmuş olacak lehimleyeceksin falan.

benim dediğim olay aslında kendini süren tır olacak değil, tır şoförü hep lazım olacak ama ihracat kg değeri denen bir şey var. ona bakmanı öneririm. benim bildiğim kadarıyla dünya trendi yükselişte. bu da şu demek oluyor, artık hafif mal para getiriyor ağır değil.
0
floydian
(20.02.22)
Benim dayım yurtdışından kesin dönüş yapıp tır şöförü oldu. Avrupa tarafına gidiyor genelde.
Zorlukları yukarda yeterince açıklamışlar. Benim dayımın en çok zorlandığı şey sevdiklerinden uzakta olmak ve başına bir şey geldiğinde yalnız olmak. İki ay önce tırın üzerinden düşmüş ayağı kırılmış. Fransadan o şekilde gelmiş. Yalnızlığı öyle anladım baya koydu diye dert yanıyordu.
Dayım gibi uzun süre araba kullanmayı ve yolcuğu seven kişiler deneyebilir bence.
0
jazzabel
(20.02.22)
Turkiye den avrupa ya giderken Tirin dorsesine multeciler kacak giriyor.
Yakiti calan hirsizlar.

Bunlar disinda problem yok. Turk tirci olmak hep oteki muamelesi gormek demek. Avrupa ici dolasirsan sikinti yok.
0
halk
(21.02.22)
(9)

ehliyet sürecini en başından anlatır mısınız?

der meister
merhaba,adım samuel, 27 yaşım. yazın ehliyetimi almak istiyorum. anladığım kadarıyla belli bir kuruma bağlı olarak faaliyet gösteren çok sayıda sürücü kursu var, bunlara gidip teorik/pratik eğitimi alıp sınavları da geçersek alıyoruz ehliyeti ama ben zaten üç beyin hücresiyle faaliyet gösterdiğim iç
merhaba,

adım samuel, 27 yaşım. yazın ehliyetimi almak istiyorum. anladığım kadarıyla belli bir kuruma bağlı olarak faaliyet gösteren çok sayıda sürücü kursu var, bunlara gidip teorik/pratik eğitimi alıp sınavları da geçersek alıyoruz ehliyeti ama ben zaten üç beyin hücresiyle faaliyet gösterdiğim için bu süreci yine de karışık buldum. soruları doğrudan geçip süreci anlatabilirsiniz ama ben soru olarak gitmek istiyorum yine de,

1) şu an b sınıfı ehliyet almak isteyen birinin cebinden çıkacak para toplamda ne kadar? 2022 yazı için düşünürsek?

2) kurs seçimi konusunda dikkat etmem gereken bir şey var mı yoksa hepsi üç aşağı beş yukarı aynı kalitede mi?

3) kurs ne kadar sürüyor? teorik ders olsun, direksiyon dersi olsun vs. toplamda ne kadar vakit geçiriyoruz? program nasıl oluyor? ne bileyim cumartesi-pazar günleri 10-14 arasında iki ay boyunca mı sürer mesela, toplamda ne kadar vakit/emek ayırmak gerekiyor?

4) daha önce babasının arabasını kaçırmamış, direksiyon başına hiç geçmemiş biri SIFIR ekstra destekle, sadece kursta öğrendikleriyle ehliyetini alıp trafiğe çıkabilecek yeterliliğe ulaşır mı? "ulaşamayacak olsa niye ehliyet versinler ulan" diyebilirsiniz ama ne bileyim burası türkiye sonuçta, boş yolda 20 metre sürdürüp dönerken sinyal verdim diye "ooo iyisin karşim :))" deyip vermesinler ehliyeti hehe sonra ölürüz filan neme lazım.

5) dediğim gibi daha önce araç kullanmışlığım yok fakat 10 yılı aşkın süredir logitech driving force gt ile bilfiil tır şoförlüğü yapmaktayım. debriyaj olmadığı için vites değiştirme eylemi sadece kolu ileri-geri ittirmekten ibaret tabii, yani oyunda tır sürdüm diye gerçek hayatta ralli pilotu olmayı beklemiyorum ama sizce bunun ufak da olsa faydasını görme şansım olur mu koordinasyon ve motor becerileri açısından, hani hayatında araba görmemiş birine kıyasla azıcık daha rahat hisseder miyim direksiyonda?

***

kısacası elinde bu işe ayırabileceği para olan birini ne bekliyor, bunun belli dönemleri mi var yoksa kafama göre gidip kayıt olabilir miyim vs. genel olarak bu süreci merak ediyorum. teşekkür ederim.
0
der meister
(18.02.22)
Ben ehliyeti alalı 10+ yıl oluyor, o yüzden sadece 3 ve 4'e cevap vereceğim.

3- Teorik derslere kimse gitmiyor. Kitaba 1-2 saat bakıyorsun geçiyorsun. Direksiyon dersi opsiyonel. Öğrenmek istiyorsan gidiyorsun, süresi de yine sana bağlı.

4- Eskiden her başvurana veriyorlardı ehliyeti, artık sınav zorlaşmış. Dolayısıyla ehliyet alıyorsan biraz daha iyi durumdasındır. Yine de bi 2-3 ay bilen biriyle trafiğe çıkmak lazım diye düşünüyorum. Araba kullanmayı bilmek başka şey, trafiğe alışmak başka.
0
plutongezegendegilmi
(18.02.22)
1. kurs ücreti + sınav ücretleri + ehliyet harcı. Ehliyet harcını, sınavları geçtikten sonra bir sene içinde yatırıp ehliyetini alabilirsin, acil değil. Herhangi bir kursa gidip "ehliyet elime geçene kadar cebimden ne kadar çıkacak" diye sorarsan tane tane anlatır zaten.

2. Direksiyon derslerinin sayısı ve süresi ne? 40 dk mı, 60 dk mı? Birer birer yapılabiliyor mu? Mesela toplamda 8 saattir, ama 2şer saatten 4 defa gidiyorsundur, bu kötü. Çünkü önemli olan 8 farklı günde gidip ders almak, o yetenekleri canlı tutmak. Bir de ard arda olunca hoca 2 saatlik dersi erken bitirmeye çalışabilir. Bir de direksiyon dersi senin saatlerine göre ayarlanabilecek mi, bir işin çıkarsa önceden haber vermek şartıyla başka bir güne aktarılabiliyor mu, bunları da sorabilirsin.

3. teorik derse kimse gitmiyor, direksiyon dersi yukarıda anlattığım gibi.

4. artık sınavlar zor ama yine de trafikte insanın sonradan öğrendiği birçok şey oluyor.

5. zannetmiyorum
0
vatanperver
(18.02.22)
1. Ehliyet işi pahalı hacı. Ben sadece kursa 1700 ödedim geçen sene. E sınav 100 TL'ydi. 3.'de geçtim direksiyon sınavını. Her sınav için sınav ücreti ve bir özel ders ücreti ödüyorsun. Sertifikamı aldım ama onu ehliyete dönüştürmedim acil ihtiyaç olmadığı için. O da şu an 1500 lira kabaca. Kısaca zamlarla beraber cebinden 3500 4000 arası para çıkar.

2. Kursun ilgili olması önemli. Bizim eski komşumuzdu. İlgi gösterdi her aşamada.

3. Teorik ders 5 gün. Akşam online olmuştu. O dersler kolay.

4. Buna güldüm. Komisyon üyeleri sınavdan para alıyor. Bu yüzden F1 pilotu olsan da bırakabilirler. Kardeş bura Türkiye ne bekliyon.

5. Benim ilk dersim kötüydü. Daha önce hiç kullanmamıştım. İkinci gün çağ atlamıştım. Debriyaj mantığını anlarsan kolay.
0
dissendium
(18.02.22)
ben de aynı şekilde sıfır olarak, 26 yaşımda bu sene aldım ehliyetimi. biraz yardımcı olayım. ilk kurstan önce araba kaldırmayı öğreneyim diye bir arkadaşın arabayla yarım saat kullandım öyle, çok bir katkısı olmadı ama varsa böyle bir imkan iyi olur. sorulara gelecek olursak;

1- bir arkadaş vasıtasıyla kursla epey ucuz fiyata anlaştım, 1100 tl verdim. sınavları tek seferde verirsen (yazılıyı verirsin) bu yaz için yaklaşık 2000-2500 civarı bir para sadece kurs + sınavlaraa gider. ayrıca kazandıktan sonra da bir harç ödemesi yapılıyor yaklaşık 1500 lira. 4000'e yakın diyebiliriz yani, ama 0 biri için ilk seferde geçmek zor. ben de, kardeşim de, kuzenim de aynı durumdaydık hiçbirimiz ilk seferde geçemedik direksiyon sınavını.

2- bence aynılar ama tabi biraz araştırma yapmak iyidir. dersleri çok sallayan, vermemeye/eksik vermeye çalışan kurslar oluyor.

3- teorikleri boşver hocam, uygulamalar var teorik sınav çıkmış sorular şeklinde. sadece 1 - 2 saat civarı bakarak rahat geçmiştim. direksiyon dersleri ise kurstan kursa değişebiliyor, anlaşacağınız paraya göre kimi 12 saat, kimi 14, kimi 16. alabileceğiniz kadar fazla saat alın bence, kalınca tekrar dersleri çok pahalı. yapabildiğiniz kadar pratik yapın. dersler genelde 2'şer saatlik belirleniyor, haftaiçi gündüzler boş. akşam ve haftasonuna çok talep oluyor. erken konuşup programı belirlemek gerek. toplam 6-7 sefer gidersiniz yani derslere.

4- sınavlar artık öyle düz yolda sürünce geçtin şeklinde olmuyor. l parkı, paralel parkı, ani freni, yokuş kalkışı gibi direkt yapılan uygulamalar var. youtube'da sürücü kurslarının videolarında görebilirsiniz. sinyal çok mühim, unuttuğun an çek sağa diyorlar, çok moral çökertici bir şey o cümle. :) ha tüm bu zorluklara rağmen ehliyeti aldım trafiğe çıkabilir miyim diye sorduğumda ben çıkamam dedim. ehliyeti alalı 2 ay oluyor ama daha hiç çıkmadım. çekiniyorum da açıkçası. aracım yok, bence en ideal öğrenme şekli bir araç bulup/alıp geceleri yollar boşken yakın çevrede arabayla turlaya turlaya alışmak-ısınmak. sonrasında da hafif hafif normal vakitlerde trafiğe çıkmak. 2 arkadaşım da bu şekilde denedi ve gayet iyi durumdalar şu an, şehirlerarası gidip geliyorlar.

5- oyunla ilgili hiçbir fikrim yok ama şöyle söyleyeyim, benim kursum dersimin ilk 2 saatini bu tarz bir konsolda simülasyon olarak vermişti. keyifli gelmişti ama faydası oldu mu emin değilim. tabi yıllarca oynamış olmak başka bir şey. faydası olur bence az da olsa.
0
furry burns
(18.02.22)
Sertifikayı aldıktan sonra ehliyeti almak için 2 yıl süreniz var aksi takdirde hakkınız yanar tüm süreci baştan alırsınız.
0
zoque
(18.02.22)
ben de aynen boyleydim ehliyete yazildigimda. ilk kursum sinifi surekli erteledi ben de baska bir sahtekar kursa yazildim. onlar da surekli oyaladi ama allem edip kallem edip aldim sonunda. fiyat konusunda pazarliga aciklar. yeni ehliyet alan bir tanidik varsa o faydali olabilir indirim konusunda "bak birini getirdim" babinda...

teorik ders ne kadar suruyordu hatirlamiyorum ama kursa teorik dersler icin hic gitmedim. giden de gormedim. bir kere simulasyonda araba surdum, bir de pratik dersler icin gittim.

dersleri yaptigimiz yer tirlarin gectigi bir yoldu ve dolayisiyla cok saglikli degildi. daha direksiyon, pedal hakimiyetim yokken aynalara bakmaya calistigim icin hep urkek sekilde surdum. (yani ok yolda da oyle olacak ama once bi hareketleri otomatige alayimdi di mi) zaten hocam surekli pedala abandi o acidan geri kaldim. direksiyon sinavinda 4 kisiydik sadece ben gectim. bence sordugu teorik sorular sayesinde oldu biraz. ona bile sevinemedim cunku diger kalanlar hep arkadasimdi...

yazili sinav darbe gununde oldugu icin 2 ay ertelendi, kursun da ertelmesi derken 1 yil rahat surdu kursum. yani sinavlar boyle ertelenebiliyor. kurs kafasina gore de erteleyebiliyor.

ben basili karti alamadan yurtdisina yerlestim. sansima burda da hicbir ise yaramiyor, hani yurtdisina yerlesme gibi bi fikrin varsa, aklinda olsun. ulke Yunanistan, burda sadece turist olarak o ehliyeti kullanabiliyorsun, yasiyorsan buranin ehliyetini alman gerekiyor. donusturme yok. diger bazi ulkeler de ayni... TR'ye ilk ziyaretimde aldim ehliyeti elime ama bir kere bile Turk ehliyetini kullanmis degilim. keske hic almasaydim cunku bana stresten baska hicbir faydasi olmadi Turk ehliyetinin...
0
supergirl
(18.02.22)
Bosver b sinifini. Nasil olsa bu neslin arabasi olmayacak. Tir ya da otobus ehliyeti al. Maas garantin olur.
0
halk
(19.02.22)
Kurs ücretleri 2500den başlayıp 5binlere kadar gidiyor. Tabii bu şu anki durum,2022 yazında ülkemizde o ücretler kalmaz gibi. Teori sınavı 160 sanırım,direksiyon sınavı da. Olur da kalırsanız her sınav için 500 daha ödüyorsunuz. Ehliyet çıkartmak için de 1500 ödüyorsunuz. Bunlar da her an değişebilir.

Manuel ya da otomatik diye ikiye ayrılıyor ehliyet. Başvururken iyi karar verin,sonra değiştiremiyorsunuz. Teori derslerinde genelde devamsızlık sorun olmaz derler ama benim kursa dil dökmem gerekmişti. Yani onu da baştan konuşun,devamsızlığı takan kurslar da var. Sanırım 7-8 gün,günde ikişer saatti teori dersleri. O sınavı geçince direksiyon dersleri başlıyor. 14 saat direksiyon dersi var,ders saati denilen 45 dakika. Blok yapıyorlar gibi düşünün,saatleri beraber ayarlıyorsunuz. Sınav eskiden çok kolaymış. Şu anki durum 0dan başlayan biri için çok kolay değil. Geri gitme,l park,paralel park,yokuşta kalkış,ani fren kısımları var. Sınavın %80ini yaparsam geçtim gibi bir durum yok ve esas insanı geren bu. Genelde ilk hatada sınav bitiyor. Kaportada bilmediğiniz bir şey olursa sınav devam eder ama sinyal,duba,yok tekrar manevra filan kırmızı hata olarak geçiyor.

Kurstan kursa da değişiyordur ama esas hocadan hocaya değişiyor. Sabrı,ciddiyeti,yaklaşımı etkiliyor.
0
asteriks
(19.02.22)
@halk, benim isteğim zaten mezun olduktan sonra tır şoförlüğünü denemek. şu an ne arabam var ne de alacak imkanım, B sınıfıyla önümüzdeki 6-7 sene işim olacağını sanmam.

yalnız tır şoförü olabilmek için önce B, sonra C, en son CE almam gerekiyor. haliyle önce minnak binek arabaları sürebilmem lazım. sonrasında C ve CE'yi sadece direksiyon sınavıyla alabiliyormuşuz.

1.5 sene sonra mezun olacağım. baktım alanımla ilgili bir şey bulamadım, tır işine gireceğim direkt. zaten çocukluk hayallerimden biriydi.

bir sene çalışıp Belçika'ya yerleşen bir sözlükçü tanıyorum mesela. ben yıldım artık o kadar okuduk bir halt olmuyor yani açıkçası, plaza hayatı filan da hiç benlik değil, en azından bir alternatifim olsun diye bu yolu denemek istiyorum. ilk 1-2 senede ölmezsem yurtdışına yerleşme şansım da olur hem.
0
🌸der meister
(19.02.22)
(19)

İşinizi seviyor musunuz?

dissendium
İşinizi seviyor musunuz? İşinizde rahata hemen mi ulaştınız? Hemen ulaşmadıysanız ulaşmanız ne kadar sürdü? İşinizde rahatlık, maaş anlamında sıçramayı ne kadar süre sonra yaptınız?
İşinizi seviyor musunuz? İşinizde rahata hemen mi ulaştınız? Hemen ulaşmadıysanız ulaşmanız ne kadar sürdü? İşinizde rahatlık, maaş anlamında sıçramayı ne kadar süre sonra yaptınız?
0
dissendium
(13.02.22)
İşimi eskiden çok seviyordum. Kişisel sıkıntılarımdan oturu artık sadece maas aldigim yer olarak goruyorum. İsimde rahata ulasmak icin 2 kere is degistirdim. Toplamda 3 yildan biraz kisa sürdü. Maas ise yine 3 sene.
0
zor azizim zor
(13.02.22)
Yapılacak iş değil. Para kazansam bi nebze severdim o da yok.
0
photo85
(13.02.22)
Küçük bir şirkette belirli olmayan bir pozisyonda çalışıyorum, maaş, ortam ve sorumluluklarımın net olmamasından memnun değilim, geleceğim olduğunu da düşünmüyorum fakat tepeme binen yok, saatleri iyi, evim yakın, ayrı odam var ve kendi çalışma düzenimi kendim ayarlıyorum bu açıdan da memnunum.
0
alicek
(13.02.22)
Valla bir iş ne kadar sevilebilirse o kadar seviyorum. Gönül isterdi ki hiç çalışmadan yaşayabileyim ancak o da mümkün değil.

Işte rahata erişmek de anca işi çok sallamayinca olur bence, yani yukselmek ve birilerinin gozune girmek için çabalamamaya başladığın an rahatlarsın. Bu da usengeclik sağolsun bende zaten doğuştan var olan bişeydi.
0
j r r tolkien hayrani
(13.02.22)
Seviyordum. Ama artık money talks. 45 gün için muş gibi yapıyorum.
0
baldan kaymak
(13.02.22)
mevcut işimi çok seviyorum. daha çok seveceğim bir iş de düşünemiyorum açıkçası. sorun şu ki el oğlunun deyişiyle dead-end bir iş, ilerleyebileceğim bir alan yok. öğrencilik için müthiş. çok büyük vakit harcamadan, büyük oranda hem zamansal hem fiziksel serbestiyle kendi çapımda iyi kazanıyorum (iyi dediğim harcadığım zamana kıyasla) ama 35 yaşında yapabileceğim, kariyer hedefleyebileceğim, yarın bir gün atıyorum evlenirsem aile geçindirip çoluk çocuk bakabileceğim bir iş değil.

o yüzden mezun olduktan sonra tır şoförü olma fikrini ciddi ciddi değerlendirmeye başladım açıkçası, plazadır toplantıdır kariyerdir vs. bunlar bana inanılmaz ters şeyler, yapamayacağımı düşünüyorum. içinde futbol ya da yolculuk olmayan bir şeyi tutkuyla, severek yapacağımı pek sanmıyorum maalesef. o yüzden tır sürcem.
0
der meister
(13.02.22)
genel olarak seviyorum. calisma arkadasim iyi. bundan iyisi zor bulunur. parasi az ve kolay kolay artmayacak, o kismi sikinti.
0
hot potato
(13.02.22)
İşim güzel ama sektörde maaşlar uçtuğu için kim çok verirse orayı daha çok severim :)

Mevcut işimde 1.5 sene falan sürdü; bir yandan kendimi kanıtlamam gerekti ki sonra hakkımı savunduğumda insanlar ignore edemesin saygı göstersinler.
0
aguen
(13.02.22)
isimi seviyorum, isim de oldukca zor baya baya zor oyle diyim. meslegimde de ancak bir seyler bana yetmiyor. beni kesmiyor artik. basit kaciyor bunlar. sanki buralarda zayi oluyorum cok daha onemli, dunyayi kurtacak seyleri yapabilecek potansiyelim var da cercople ugrasiyorum gibi. su siralar boyle bi ziyan olma hissindeyim.
dunyaya bedava elektrik sunma ne bileyim covidi komple bitirme gibi bir seyleri basarmam lazim. benim bir seyler yapmam lazim bu dunyaya adimi kazimam lazim ammaaa ne yapmam lazim.
0
turbo sadık
(13.02.22)
işimi acayip seviyorum ama (elbette herşeyde bir "ama" vardır) bazen gerçek hayattan uzakta kalıyormuş gibi hissediyorum (gemide çalışıyorum). Bazen de "Ulan bu nasıl iş ya, o kadar uğraş edin ne için...? Dünyaya hiçbir fayda olmadan geçinip git" diyorum. Tabi bunlar hep anlamsal, varoluşsal sorgulamalar.

Gelir, imkan vb. kısmına gelirsek; tekrar söylemek adına gerçekten mutlu olarak çalıştığım bir iş. Maaş anlamında iyi bir ücret ile başlamıştım, bunu düşünmüyordum zaten hiç ancak terfi alınca iyi bir artış ile birlikte güzel yan haklar kazandım. Rahata ulaşma kısmına gelirsek 3 sene kadar sürdü. Pandemiye kadar ilk girdiğim pozisyondaydım ve konforsuz konaklama, uzun kontrat süreleri alıyordum. Ama tabi karşılaştırma imkanım olmadığından diğer imkanları hiç bilmiyordum. Şimdi terfi alınca aradaki farkı rahatlıkla görebiliyorum ama o zamanlar hem bilmiyordum hem de umursamıyordum işin aslı. Gerçi ben hiçbir zaman konformist bir insan olmadım da pek.

Uzun sözün kısası arada sırada her insanda olduğu gibi "Lan napıyorum ben, noluyoruz..." gelgitlerim olmakla birlikte ideal mutluluğa ulaşmışım galiba diyebiliyorum. Çok garip ya. İyi ki bu soruyu sordunuz aslında. Size açıklama yaparken kaç zamandır aklımda olan şeyleri de kendime izah etmiş gibi oldum :)
0
burka
(14.02.22)
İşimi seviyorum. Rahata 10 sene sonra ulaştım
0
alaimisema
(14.02.22)
Isimi seviyorum, meslegimi de seviyorum. Ama mesela, birden milyonlar kazanip isi birakabilecek hale gelseydim 'aa yine de yaparim' demem veya ozlemem. Son birkac senedir is hayatina 'hayatima sponsor olan sey' olarak bakiyorum, bana iyi para verdikleri icin yapiyorum, sirket de ben bu isi iyi yaptigim icin bana para veriyor. Daha fazla anlam yuklemek gereksiz.

Isimde neredeyse her yil bir oncekinden daha iyi imkanlar olacak sekilde devam ettim. Son iki uc yilda da asagi yukari olabilecek en iyi durumda diyebilirim. 16 yildir yapiyorum.
0
sopiro
(14.02.22)
10 yili askin ogretmenlik yapiyorum. Is sahane ama bu sartlarda 1 dakika daha yapilmaz. Parasi mesaisi iyi. Baska bi numarasi yok. Keyif ya da tatmin yok. Takmiyor devam ediyorum.
0
halk
(14.02.22)
evet
0
nuisance
(14.02.22)
hiçççççççççççç sevmiyorum keşke biri bana çalışmadan maaş verse bi gün bile gitmem işe.
0
sizofren06
(14.02.22)
işimin parası çok ama stresi bol, eskiden daha az kazanırdım ama stresi onda biri kadardı.

çok para çok sorumluluk artık yoruldum (34 yaşındayım-yazılım işleri) denk getirebilsem bu işleri bırakıp stressiz bi iş yapmayı 7/24 yaşamayan sistemleri olan bir dünyayı tercih ederdim.
0
prezarlatif
(14.02.22)
işimi sevmiyorum, hatta genellemek gerekirse çalışma fikrini sevmiyorum. işimi sevmem de gerekmiyor, birtakım ihtiyaçlarımı karşılamak için çalışıyorum. bu ihtiyaçlarım karşılandığı sürece mutsuz olmam.

şu anki işimde rahata ulaşmam 2 seneye yakın sürdü, ilk altı ayında sevmem bu benzetmeyi ama it gibi çalıştım. ofiste sabahladığım, eve gittiğimde de kalan enerjimle duş mu alsam yemek mi yesem ikileminde kaldığım çok oldu, hiç abartmıyorum bazen yorgunluktan ağlardım. buna paralel olarak o dönem iyi para kazandım sayılır, yine de çevremde çok daha az çalışarak çok daha iyi para kazanan fazlaca insan vardı. o dönem o insanlara çok imrenirdim :)

bu aralar rahatım, çoğunlukla ufak tefek işlerim oluyor ve evde vakit geçiriyorum. programımı kendim oluşturuyorum. yoğunluk olduğu zamanlar olmuyor değil, oluyor. bazen akşam saatlerinde çalışmam gerekebiliyor ama genelde vaktimi istediğim gibi yönettiğim için hiç üzmüyor bu beni. sıçrama konusuna gelince, iyi mi kazanıyorum? hayır. arkadaşlarım benden çok daha fazla para kazanıyorlar. benim sıçrama kriterim yalnız başıma kimseye ihtiyaç duymadan yaşamak. ortalamanın üstünde bir maaşım olması bir şey değiştirmiyor bu anlamda, dolayısıyla hala sıçramış sayılmam. devam ediyorum.
0
evde liyakat kalmamis
(14.02.22)
patron yanlış hatırlamıyorsam senin aynısının tıpkısı bir duyurun daha vardı.

işi sevmek çok az kişinin şansı. benim işimin sorumlulukları çok büyük. eskiden çok büyük ekipleri olan şirketlerde çalıştım. örneğin orada bir vergi incelemesi geldiğinde 20 kişi birden ortak olur. şimdi sadece benim sırtımda bir yük. benim performansıma direkt bağlı. eskiye göre çok büyük stres altındayım ama aynı zamanda rahat bir iş. parası, benefitleri çok iyi. 15 senedir çalışıyorum. ilk 5 senesi kölelik. sonraki 5 senesi yatış. sonraki 1 senesi kölelik, ondan sonraki 4 senesi de ilk anlattığım durum. çok büyük sorumluluk ama çok ciddi parası, imkanı var. 6 haneli maaşım var. 2,5-3 maaş prim. araba, şoför.
0
gabe h coud
(14.02.22)
İşimi seviyorum fakat bu dönem dönem değişiyor, çünkü yapmak istediğim ile yapmak zorunda olduğum işler arasında farklar var. Yapmak istediğim işe her zaman zorunda olduğum işler engel oluyor. Rutini yaşamayı sevmediğim için de bu dönemlerde hep işime söverim.

İşimde rahata hiç ulaşmadım ulaşacağımı da zannetmiyorum çünkü yaptığınız işte rahatsanız ya mükemmel bir işyerinde çalışıyorsunuzdur ya da yeteri kadar çalışmıyorsunuzdur. İlk söylediğim TR'de hatta bence genel olarak imkansız gibi bir şey.

Maaş anlamında sıçramayı zam oranları bazında bakarsan geçen sene hariç 3 senedir yakaladım. Bunda yaptığım iyileştirmeler, kazanımlarım, kazandırdıklarım çok etkili.
0
kablelvuku
(14.02.22)
(10)

Ya bu don fiyatları ne öyle

regina phalange
Marks and spencerda gördüm 5li paket 300 küsür lira. Savaşta mıyız ya? Nerden don alıcaz?
Marks and spencerda gördüm 5li paket 300 küsür lira. Savaşta mıyız ya? Nerden don alıcaz?
0
regina phalange
(12.02.22)
Marks and Spencer için 5'li fiyatın 300 lira olması normal, bir tanesi 60 lira oluyor. Kaliteli bi çamaşır için normal dediğim gibi. Veremiyorsan Lcw ya da Bim'den daha ucuza alabilirsin.
0
Zaman Tamircisi
(12.02.22)
Koton
0
kablelvuku
(12.02.22)
tchibo
0
msb
(12.02.22)
m&s kalitelidir. uzun süre giyersin. autograph serisinden al. fiyatlara baktım şimdi. geçen senenin fiyatları bunlar.
0
gabe h coud
(12.02.22)
Erdem ve Hays
0
kaset
(12.02.22)
ben lc, de facto takılıyorum valla. sütyen zaten lükstü, don bile lüks oldu ülkede.
0
candide
(12.02.22)
Ama bişi diyim mi, daha ucuzuna kaçınca birkaç yıkamaya giyilmeyecek hale geliyor. Marks and spencer ise valla uzun süre giyiliyor. Hatta yıllarca. Kaliteden ödün vermediyse şaşma kardeşim.
0
halboyle
(12.02.22)
a101'dekiler de iyi. don nasıl olsa.
0
OrangeYellow
(12.02.22)
abicim senin orada ic camasirci da mi yok? en kotu git uskudar'a balikcilar carsisinin orada ic camasircilar var sec begen al
0
nibba
(13.02.22)
1 hafta önce hepsiburada dan 10 luyu 100 tl ye aldım.
0
halk
(13.02.22)
(6)

3 günde yabanilesen kedi

mezarkabul
İki kedimiz var biri 7 aylık biri 3 aylik. Yedi aylık kedimiz elimize doğdu, 7 aydır yanımızda, diğeri de sokaktan geldi bir buçuk ay kadar önce. Üç gün yalnız bıraktık bunları evde. Yedi aylık olan bize küsmüş gibi ama daha çok çekiniyor gibi. Kaçıyor bizden. Minnak olan ise kaçmıyor, sevdiriyor ke
İki kedimiz var biri 7 aylık biri 3 aylik. Yedi aylık kedimiz elimize doğdu, 7 aydır yanımızda, diğeri de sokaktan geldi bir buçuk ay kadar önce. Üç gün yalnız bıraktık bunları evde. Yedi aylık olan bize küsmüş gibi ama daha çok çekiniyor gibi. Kaçıyor bizden. Minnak olan ise kaçmıyor, sevdiriyor kendini, eskisi gibi. Niye böyle oldu ki. Tek de değildi evde. Bu kadar tepki vermesi normal mi
0
mezarkabul
(01.02.22)
Kediler öyledir trip atar küser ıslak mama verince ayarları düzelir.
0
Zaman Tamircisi
(01.02.22)
Bir anda bir araya getirmiş olabilir misiniz? Eve gelen ikinci kedi ile ilkini alıştırma sürecinde uygulanması gereken ritüeller var. Yoksa ev kedisinin psikolojisi büyük oranda dağılıyor. Bir diğer seçenek de sizsiz kaldığı için size küsmüş olması.
0
prole
(01.02.22)
3 Gün az bi süre değil, küsmüştür. Bi de yeni kediyle kaldığı için çok kızmıştır.
Biraz ona özel ilgi gösterin bakalım napacak.

Benimki bana kızınca tam görebileceğim yere gelip sırtını dönüp oturuyor bana, hamle ettiğimde de kaçıyor :D gün içerisinde toparlıyoruz ama.

Yeni kedi alıştırma trickleri +1

~Kedinin insana yakın olmak istemediğini bi benim kediye de anlatabilir miyiz bu arada :D
0
hedep
(01.02.22)
Kediler evcil degil vahşi hayvanlardir. Nankör degil vahsilerdir. Onlarin ayri bi dunyasi vardir insanlardan. Bizler hep kendimizi kandiririz. Kedileri kopeklerle karistiririz.

Gerçekle yuzlesmek, kedinin insana yakin olmak istemediğini kabillenmek gerekiyor.
0
halk
(01.02.22)
Bir buçuk aydır birlikte kediler. İlk gördükleri anda kanka oldular, sanki kırk yıllık arkadaşlar keratalar :))
0
🌸mezarkabul
(01.02.22)
7 aylık olduğu için hormonları harekete geçmiş, çiftleşmek istiyor olabilir, o dönem huyu suyu tuhaflaşabiliyor.
0
9kuyruklukedi
(07.02.22)
(9)

Bal

amsterdam otlu sigarası
Süpermarketlerde satılan, güvenilir ve fiyatı en uygun bal sizce hangisi? Market ve ürün adı yazarsanız sevinirim.
Süpermarketlerde satılan, güvenilir ve fiyatı en uygun bal sizce hangisi?

Market ve ürün adı yazarsanız sevinirim.
0
amsterdam otlu sigarası
(31.01.22)
balparmak yayla ve ova, amazon’dan alıyorum 75 tl sanırım 800 gramı.
0
roket adam
(31.01.22)
Balparmak - hipermarketlerde var.
0
blackidom
(31.01.22)
Balparmak demeye gelmiştim :)
0
dreamnesiac
(01.02.22)
Süpermarket olarak Balparmak.

Ama internetten sipariş gönderenlerden Eğriçayır üzerine tanımam. Sitesini açınca anlayacaksınız, biz propolis, bal, arı ürünlerini oradan alıyorduk.
0
helena
(01.02.22)
cityfarm
0
Mistyimage
(01.02.22)
Anavarza
0
tss
(01.02.22)
Balparmak en meshur bal sadece. Guvenilirden kastiniz saglikli ise balparmagin rakiplerinden farki yok. Buyuk ve guclu bi firma. Urunleri organik degil.
Cevap egricayir.
0
halk
(01.02.22)
metroda sakarkaya diye bi marka var onu alıyorum 1,400grlık 56lira
0
astronom bey
(01.02.22)
Balparmak. Pahalıdır evet. Lakin kimse gerçek balı ucuza yiyemez.
0
el conquerador
(01.02.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.