ah beni beni
arkadaşlar aracımın motorunun alt kısmında yavru kediler olduğunu fark ettik. ne yaptıysam kaçıramadım onları, dahası ulaşılması zor bir yerdeler. İşin kötü tarafı bir tanesini güç bela dışarı çıkardıysak da sonra tekrar girmiş aynı yere. Kedilere bir zarar gelsin istemiyorum ama araç lazım ve elim
arkadaşlar aracımın motorunun alt kısmında yavru kediler olduğunu fark ettik. ne yaptıysam kaçıramadım onları, dahası ulaşılması zor bir yerdeler. İşin kötü tarafı bir tanesini güç bela dışarı çıkardıysak da sonra tekrar girmiş aynı yere. Kedilere bir zarar gelsin istemiyorum ama araç lazım ve elim kolum bağlı vaziyette.
Belediyeyi aradım iş günü arayın dediler, itfaiyeyi aradım motorun içinde olduğu için bakamayız dediler. Yavru kediler için bir şeyler yapalım bir fikir verin.
Belediyeyi aradım iş günü arayın dediler, itfaiyeyi aradım motorun içinde olduğu için bakamayız dediler. Yavru kediler için bir şeyler yapalım bir fikir verin.
0
Sanayiden usta çağırsanız olur mu acaba?
Onlar çıkarıyorlar bir şekilde, bazıları Pazar günü de çalışıyor. Ankara'daysanız mesela Ostim'de mutlaka usta vardır.
Onlar çıkarıyorlar bir şekilde, bazıları Pazar günü de çalışıyor. Ankara'daysanız mesela Ostim'de mutlaka usta vardır.
0
Sanayiden usta +1
Başka yolu ise ancak yaş mama açıp biraz koklatıp mamayı dışarıya çekmek, yavrular muhtemelen açlardır gelirler diye düşünüyorum.
Ya da bir veteriner hekim bilebilir belki?
Başka yolu ise ancak yaş mama açıp biraz koklatıp mamayı dışarıya çekmek, yavrular muhtemelen açlardır gelirler diye düşünüyorum.
Ya da bir veteriner hekim bilebilir belki?
0
arkadaşlar usta için sanayiye gitmek, ustayı alıp gelmek gerek. başka araç da yok. pazar günü üstelik. çubukla rahatsız ettim biraz ama hiç oralı değiller, korkmuşlar biraz. yiyecek ya da korkutacak bir nesne mi gösersem? tazyikli su ile müdahale edip sonuç alan var hortum su vs bulmak için yine arabayla bir yerlere gitmem gerek. offf pazar günüm yalan oldu yav!!!
0
hocam çekiciyle aracı sanayiye çekeceksin. emniyeti ara boşta çekici var ise yardımcı olabilirler belki.
0
su dökmeyin, benzer bir vakada işe yaramamıştı. kurulama şansınız da olmayacaktır muhtemelen çok insancıl değillerse. hava buz gibi.
0
Yav dostlar, ev gibi benimsediler dönüp dolaşıp arabaya giriyorlar. Baş edemedim ben. En son binecem artık
0
yapmayın ya... yaş mamayla çıkartıp çıktıkları anda uzaklaştırmayı deneyin. (tabii caddeye doğru değil)
çubukla olmaz tabii. biraz koku lazım. anne olsa keşke etrafta.
çubukla olmaz tabii. biraz koku lazım. anne olsa keşke etrafta.
0
adamlar yazmış su demiş, denesene?
hortumu bulundukları yere sok ver suyu hemen çıkarlar.
hortumu bulundukları yere sok ver suyu hemen çıkarlar.
0
hortumla ıslatmak yerine parfüm gibi basınçlı, hem hafif ıslatacak ses çıkaracak bir şey de deneyebilirsiniz.
hortum çok küçüklerse fazla olur.
hortum çok küçüklerse fazla olur.
0
Arkadaşlar, hayvanlar incinmesin diye sabahtan beri uğraş veriyorum. Bir kaba süt koyup zor zar dışarı çektim, ufak bir ses duyunca geri kaçıyorlar. En kötüsü, yavrular çok küçük olduğu için hiçbir şeyden korkmuyor; korna çaldım, motor sesi çıkarttım, su sıçrattım kaçmıyorlar. Ne belediye ne itfaiye yardımcı olmadı. Çaresiz kaldım. İşim gücüm var araba lazım. Allah affetsin umarım bişey olmadan giderler.
0
gonul_isleri
Erciyes mi osmangazi mi? Öğrenci olarak degil akademisyen olacak kişi için. Erciyes muhendislik mi osmangazi muhendislik mi?
Erciyes mi osmangazi mi? Öğrenci olarak degil akademisyen olacak kişi için. Erciyes muhendislik mi osmangazi muhendislik mi?
0
osmangazi ++, her şeyi geçtim eskişehir kayseri ile karşılaştırılmaz,
0
Erciyes muhendisligi iyi bilen biri olarak eskisehir diyorum.
Zaten kayseri'de yasanmaz. Laf olsun diye demiyorum gercekten yasanacak bi' yer degil.
Zaten kayseri'de yasanmaz. Laf olsun diye demiyorum gercekten yasanacak bi' yer degil.
0
osmangazi mühendisliğin iyi olduğunu duydum çok kişiden. eskişehir de kayseri de güzel şehirler ama eskişehir insanıyla ve büyük yerlere yakınlığıyla birkaç adım önde bence.
0
Ogü mühendislikler iyi genelde. Eskişehir faktörü de devreye girince cevap bariz.
0
gmzo
yüksek lisans tezimi yazıyorum, okulun latex template'i var. öğrenince daha kolay ve daha düzgün sayfa yapısı, vs. oluşturulabiliyor diyorlar. girişeyim mi ben buna?miktex ve okulun sitesinden template'i indirdim. şimdi bilal'e anlatır gibi bir kaynak lazım sanırım ne yapmam gerektiğiyle ilgili.
yüksek lisans tezimi yazıyorum, okulun latex template'i var. öğrenince daha kolay ve daha düzgün sayfa yapısı, vs. oluşturulabiliyor diyorlar. girişeyim mi ben buna?
miktex ve okulun sitesinden template'i indirdim. şimdi bilal'e anlatır gibi bir kaynak lazım sanırım ne yapmam gerektiğiyle ilgili.
miktex ve okulun sitesinden template'i indirdim. şimdi bilal'e anlatır gibi bir kaynak lazım sanırım ne yapmam gerektiğiyle ilgili.
0
Nasil yapacagini tam bilmiyorum ama kesinlikle giris. Hele de template varsa hic durma. Yuksek lisansta ogrendigim en onemli sey, Word'de tez yazmak pismanliktir.
0
giriş +1
bizim hoca uzun uzun faydalarını ve geçmişe yönelik pişmanlıklarını anlatmıştı
biz de giriştik
bizim hoca uzun uzun faydalarını ve geçmişe yönelik pişmanlıklarını anlatmıştı
biz de giriştik
0
girişin tabii, hatta online olanlardan örnek de vereyim artık yanınızda bilgisayar da taşımaya gerek duymazsınız.
tr.sharelatex.com
tr.sharelatex.com
0
ekstra bisi ogrenmene gerek yok template varsa. yazarken kopyala yapistir yapiyosun zaten sitelerden.
bence de giris.
bence de giris.
0
öğrenmeye kalksan bir kaç saatte temeli bitiyor. kalan şeyleri de yeri geldikçe google ile halledip pratikleşirsin. Ayıca tepmlate varsa düşüncek bir şey yok..Sen gerekli yerleri tezinle doldurup bitiriceksin işi.. Böyle bir durumda word kullanmak çok büyük zaman kaybı ve açıkcası amelelik.
Ha bir de hala akademide word kullanan mı var O.o :D
Ha bir de hala akademide word kullanan mı var O.o :D
0
buff
Eveeet. Uzun uzun yazıp anlatacağım. Duyuru ile şu zamana kadar az çok hukukumuz oldu, bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum. Sizler benim iyi kötü tanıdığım sayılırsınız, okuyun ve aklınıza geleni söyleyin.Varan 1: 3 senedir ÖYP kadrosu dahilinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Okula gir
Eveeet. Uzun uzun yazıp anlatacağım. Duyuru ile şu zamana kadar az çok hukukumuz oldu, bu kadarına hakkım var diye düşünüyorum. Sizler benim iyi kötü tanıdığım sayılırsınız, okuyun ve aklınıza geleni söyleyin.
Varan 1: 3 senedir ÖYP kadrosu dahilinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Okula girdiğim andan beri herkes bütün hocalar benden nefret ediyordu çünkü bölümdeki insanların çoğu ilahiyat çıkışlı, ak partili insanlar; ben odtü mezunuyum, sol görüşlü bir insanım, zerre muhafazakar değilim hatta belki bazıları fazla rahat falan olarak bile nitelendirebilir beni, evli değilim, zaman zaman kısa etek, yakası açık kıyafet de giyerim, içki içerim vs vs. Özetle yaşantım ve dünyaya bakışım okulun çoğu mensubuna taban tabana zıt. Anlayacağınız bu insanların ahlaksız olarak nitelendirdiği tipte ama esasında gayet sıradan bir insanım. Dolayısıyla burada çalıştığım süre içerisinde de herkes benden nefret etti ve mobbingin bini bir para oldu.
3 senenin sonunda artık yüksek lisans tezimi teslim etmem gerekti çünkü maksimum sınıra dayanmıştım. Lakin tez danışmanım okulun farklı idari kadrolarında da görev aldığı için bölüme hiç uğramaz oldu. Sürekli aşırı yoğundu ve kendisine telefonla bile ulaşamıyordum bazı zamanlarda. Hal böyle olunca tezi kendi kendime, kendi çabam ile yazdım (yine de zaman zaman ulaşabildiğimde ona danışarak) ve iyi kötü bir şeyler çıkardım ortaya. Tez jürimde tabiri caizse ağzıma sıçarak tezimi geçirmediler. Danışmanım beni zerre savunmadığı gibi jüri esnasında telefonla konuştu, dışarı falan çıktı geri geldi, odadaki başka hocalarla muhabbet etti vs. Hatta jüriye dışarıdan gelen hoca bile beni böyle bir jüriye neden çağırdınız, çok üzüldüm demiş. Her neyse nitekim beni bıraktılar. ÖYP'de de 3 sene içerisinde tez teslimi yapılmadığı zamanda görevle de ilişik kesiliyor. Dolayısıyla işten atıldım. İşten atıldıktan sonra da öğrendim ki bu mesele planlanmış, çok önceden beri konuşulan, düşünülen ve ayarlanmış bir durummuş. Arkamdan neler konuşmuşlar. İşsizim şu anda. Akademiden soğudum, tiksindim. Bir daha da akademik çalışan olmayı düşünmüyorum.
Varan 2: Yüksek lisanstan da atıldım. Gerçi akademik bir kaygı taşımıyorum artık şu noktadan sonra ama bi ton ders almış, tezi bile yazmışken sıfıra sıfır elde var sıfır pozisyonuna düşmek bana koyuyor. Tezimi akademik bir yetersizlikten dolayı değil, saf politik sebeplerden ve kişisel kin tutmalardan, kötülükten dolayı geçirmemiş olmaları daha da koyuyor.
Varan 3: Hayatta 4 tane dostum var. Birkaç gün önce bunlardan birisi ile beni çok üzen özel bir sebep yüzünden tartıştık demeyeyim de aramız açıldı. Bir daha da toparlanabilecek, eskisi gibi olabilecek gibi değil. Yani hayattaki 4 arkadaşımdan birini kaybetmiş oldum, kaldı üç. Bu arada bu kalan 3 kişi benimle aynı şehirde yaşamıyor, anca telefonla konuşabiliyoruz. Yani yaşadığım yerde bir adet bile dostum kalmadı.
Varan 4: 3 senedir sevgilim yok. Daha doğrusu bu süreçte hayatıma giren iki kişi oldu, birisi kısa sürdü birisi 1 seneyi buldu ama bir türlü o sevgililik hissiyatını yakalayamdım. Güvenemedim, yeterince sevemedim, beni yeterince sevmediler, aldattılar vs vs. Bu yüzden hayatıma giren birileri olduysa da şöyle güveneceğim, sırtımı dayayıp destek bulacağım, onu düşünüp mutlu olabileceğim biri yok 3 senedir. Yapayalnızım. En azından bana el verecek biri olsaydı şu süreçte biraz daha rahat atlatabilirdim diye düşünüyorum ama yok. Hayatımda iyi, sevgi dolu, merhametli, beni seven ve benim de onu sevdiğim bir erkek figürünün eksikliğini her an hissediyorum. Çok acı.
Varan 5: Bu meseleler üst üste geldikçe sağlık da elden gitmeye başladı. Sürekli baş ağrısı çekiyorum, vücuduma garip garip kramplar giriyor sürekli, ağır bir grip atlattım, çok afedersiniz ishal oldum, günlerce sürdü, sigarayı arttırdıkça arttırdım sürekli öksürüyorum. Psikoloji desen zaten kalmadı, günün hiç abartmıyorum 4 saati ağlayarak geçiyor, en az 12 saati uyuyarak geçiyor. Evden çıkmıyorum, çıkarsam hayvan gibi içiyorum. Bazen günlerce kimseyle konuşmuyorum.
Yani hayatım iş, okul, arkadaşlık, aşk, para, sağlık konularında bir anda böyle sıçışlara geçti. Elde düzgün giden sadece aile ilişkisi, o da gerçi sallantıda çünkü 27 yaşında işinde, okulunda tutunamamış, "hala evlenememiş" biri olarak ailemin de beni içten içe başarısızlık abidesi olarak gördüğünü seziyorum her ne kadar destek oluyormuş gibi davransalar da.
Şimdi ben sizce ne yapmalıyım? Her şey üst üste, üst üste geldi, baya böyle ciddi ciddi delirmenin eşiğine geldim. Cidden geldim, görsel duyusal deneyimlerim falan değişmeye başladı. Ne yapacağımı şaşırdım. Bu dip noktasıdır, bundan sonra düzelmeye başlayacak artık her şey diye mi düşünmeliyim? Bu kadar bokluk benim başıma geldiğine göre bende bir hata var diye mi düşünmeliyim? İş konusunda ne yapacağımı bilmiyorum. Para kazanmam lazım. Ancak bu konuda da kararsızım. Tekrar çok da sevmediğim bir yerde alelade bir işe başlayıp hayatımı iyi kötü kendi kendime idame ettirmeye mi çalışmalıyım? Yoksa birkaç ay aileden para alarak hiçbir şey yapmadan kafa dinleyip hayatta gerçekten ne yapmak istiyorum, bunun farkına varıp onun için çaba mı göstermeliyim? Resmen felç oldum kaldım, hareket edemiyorum. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Ne yapmak istiyorum, onu da bilmiyorum. Kendimi 27 yaşında hiçbir şeyi başaramamış bir failure, bir asalak gibi görmeye başladım. Özgüvenim kalmadı, ciddi ciddi salak olduğumu düşünüyorum. İnsanlara bakıyorum, herkes iyi kötü işinde gücünde. Herkes kendi hayatını bir şekilde sürdürüyor. Ben? Ailesinden para alan, yapayalnız, bomboş bir insanım yine yeni yeniden. Kendimi şımarık ve iğrenç biriymiş gibi hissediyorum. Susup oturamadım hiçbir yerde. İnsanlar ne koşullar altında çalışıyor, sen bik bik ötmeye devam ediyorsun diyorum kendi kendime. İlk günler çok sinirliydim, şimdi bunların hepsi benim suçum diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Nereden, nasıl yeniden başlayacağım? Siz benim yerimde olsanız ne yapardınız?
Aklınıza geleni yazabilirsiniz.
Varan 1: 3 senedir ÖYP kadrosu dahilinde araştırma görevlisi olarak çalışıyordum. Okula girdiğim andan beri herkes bütün hocalar benden nefret ediyordu çünkü bölümdeki insanların çoğu ilahiyat çıkışlı, ak partili insanlar; ben odtü mezunuyum, sol görüşlü bir insanım, zerre muhafazakar değilim hatta belki bazıları fazla rahat falan olarak bile nitelendirebilir beni, evli değilim, zaman zaman kısa etek, yakası açık kıyafet de giyerim, içki içerim vs vs. Özetle yaşantım ve dünyaya bakışım okulun çoğu mensubuna taban tabana zıt. Anlayacağınız bu insanların ahlaksız olarak nitelendirdiği tipte ama esasında gayet sıradan bir insanım. Dolayısıyla burada çalıştığım süre içerisinde de herkes benden nefret etti ve mobbingin bini bir para oldu.
3 senenin sonunda artık yüksek lisans tezimi teslim etmem gerekti çünkü maksimum sınıra dayanmıştım. Lakin tez danışmanım okulun farklı idari kadrolarında da görev aldığı için bölüme hiç uğramaz oldu. Sürekli aşırı yoğundu ve kendisine telefonla bile ulaşamıyordum bazı zamanlarda. Hal böyle olunca tezi kendi kendime, kendi çabam ile yazdım (yine de zaman zaman ulaşabildiğimde ona danışarak) ve iyi kötü bir şeyler çıkardım ortaya. Tez jürimde tabiri caizse ağzıma sıçarak tezimi geçirmediler. Danışmanım beni zerre savunmadığı gibi jüri esnasında telefonla konuştu, dışarı falan çıktı geri geldi, odadaki başka hocalarla muhabbet etti vs. Hatta jüriye dışarıdan gelen hoca bile beni böyle bir jüriye neden çağırdınız, çok üzüldüm demiş. Her neyse nitekim beni bıraktılar. ÖYP'de de 3 sene içerisinde tez teslimi yapılmadığı zamanda görevle de ilişik kesiliyor. Dolayısıyla işten atıldım. İşten atıldıktan sonra da öğrendim ki bu mesele planlanmış, çok önceden beri konuşulan, düşünülen ve ayarlanmış bir durummuş. Arkamdan neler konuşmuşlar. İşsizim şu anda. Akademiden soğudum, tiksindim. Bir daha da akademik çalışan olmayı düşünmüyorum.
Varan 2: Yüksek lisanstan da atıldım. Gerçi akademik bir kaygı taşımıyorum artık şu noktadan sonra ama bi ton ders almış, tezi bile yazmışken sıfıra sıfır elde var sıfır pozisyonuna düşmek bana koyuyor. Tezimi akademik bir yetersizlikten dolayı değil, saf politik sebeplerden ve kişisel kin tutmalardan, kötülükten dolayı geçirmemiş olmaları daha da koyuyor.
Varan 3: Hayatta 4 tane dostum var. Birkaç gün önce bunlardan birisi ile beni çok üzen özel bir sebep yüzünden tartıştık demeyeyim de aramız açıldı. Bir daha da toparlanabilecek, eskisi gibi olabilecek gibi değil. Yani hayattaki 4 arkadaşımdan birini kaybetmiş oldum, kaldı üç. Bu arada bu kalan 3 kişi benimle aynı şehirde yaşamıyor, anca telefonla konuşabiliyoruz. Yani yaşadığım yerde bir adet bile dostum kalmadı.
Varan 4: 3 senedir sevgilim yok. Daha doğrusu bu süreçte hayatıma giren iki kişi oldu, birisi kısa sürdü birisi 1 seneyi buldu ama bir türlü o sevgililik hissiyatını yakalayamdım. Güvenemedim, yeterince sevemedim, beni yeterince sevmediler, aldattılar vs vs. Bu yüzden hayatıma giren birileri olduysa da şöyle güveneceğim, sırtımı dayayıp destek bulacağım, onu düşünüp mutlu olabileceğim biri yok 3 senedir. Yapayalnızım. En azından bana el verecek biri olsaydı şu süreçte biraz daha rahat atlatabilirdim diye düşünüyorum ama yok. Hayatımda iyi, sevgi dolu, merhametli, beni seven ve benim de onu sevdiğim bir erkek figürünün eksikliğini her an hissediyorum. Çok acı.
Varan 5: Bu meseleler üst üste geldikçe sağlık da elden gitmeye başladı. Sürekli baş ağrısı çekiyorum, vücuduma garip garip kramplar giriyor sürekli, ağır bir grip atlattım, çok afedersiniz ishal oldum, günlerce sürdü, sigarayı arttırdıkça arttırdım sürekli öksürüyorum. Psikoloji desen zaten kalmadı, günün hiç abartmıyorum 4 saati ağlayarak geçiyor, en az 12 saati uyuyarak geçiyor. Evden çıkmıyorum, çıkarsam hayvan gibi içiyorum. Bazen günlerce kimseyle konuşmuyorum.
Yani hayatım iş, okul, arkadaşlık, aşk, para, sağlık konularında bir anda böyle sıçışlara geçti. Elde düzgün giden sadece aile ilişkisi, o da gerçi sallantıda çünkü 27 yaşında işinde, okulunda tutunamamış, "hala evlenememiş" biri olarak ailemin de beni içten içe başarısızlık abidesi olarak gördüğünü seziyorum her ne kadar destek oluyormuş gibi davransalar da.
Şimdi ben sizce ne yapmalıyım? Her şey üst üste, üst üste geldi, baya böyle ciddi ciddi delirmenin eşiğine geldim. Cidden geldim, görsel duyusal deneyimlerim falan değişmeye başladı. Ne yapacağımı şaşırdım. Bu dip noktasıdır, bundan sonra düzelmeye başlayacak artık her şey diye mi düşünmeliyim? Bu kadar bokluk benim başıma geldiğine göre bende bir hata var diye mi düşünmeliyim? İş konusunda ne yapacağımı bilmiyorum. Para kazanmam lazım. Ancak bu konuda da kararsızım. Tekrar çok da sevmediğim bir yerde alelade bir işe başlayıp hayatımı iyi kötü kendi kendime idame ettirmeye mi çalışmalıyım? Yoksa birkaç ay aileden para alarak hiçbir şey yapmadan kafa dinleyip hayatta gerçekten ne yapmak istiyorum, bunun farkına varıp onun için çaba mı göstermeliyim? Resmen felç oldum kaldım, hareket edemiyorum. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Ne yapmak istiyorum, onu da bilmiyorum. Kendimi 27 yaşında hiçbir şeyi başaramamış bir failure, bir asalak gibi görmeye başladım. Özgüvenim kalmadı, ciddi ciddi salak olduğumu düşünüyorum. İnsanlara bakıyorum, herkes iyi kötü işinde gücünde. Herkes kendi hayatını bir şekilde sürdürüyor. Ben? Ailesinden para alan, yapayalnız, bomboş bir insanım yine yeni yeniden. Kendimi şımarık ve iğrenç biriymiş gibi hissediyorum. Susup oturamadım hiçbir yerde. İnsanlar ne koşullar altında çalışıyor, sen bik bik ötmeye devam ediyorsun diyorum kendi kendime. İlk günler çok sinirliydim, şimdi bunların hepsi benim suçum diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
Nereden, nasıl yeniden başlayacağım? Siz benim yerimde olsanız ne yapardınız?
Aklınıza geleni yazabilirsiniz.
0
Bazı sorunlarınızın kökeni daha derin, bazılarının değil. Öncelikle bunu ayırt etmeniz gerek. Bana göre bunların arasında sıralama yapılmalı. Önce iş, sonra arkadaşlık, sonra aşk. O yüzden arkadaşlık ve aşk konularını bir kenara bırakın. Sağlık zaten üçlü tamamlanınca kendiliğinden gelecek. Bunu da kenara bırakın. Bu sürede sigarayı bırakmayı deneyin, spor yapın (gerçekten), düzenli beslenin, düzenli uyuyun. Bunların dışına kesinlikle çıkmayın. En önemli sorununuz iş şu anda. Mesleğinizi nerelerde yapabilirsiniz? Alternatif mesleklere yönelebilir misiniz? En azından bir süre basit işlerde çalışabilir misiniz? Bu gibi sorulara yanıt bulabilirseniz zaten iş sorunu çözülmüş oluyor. Çalışma süresince de yüksek lisans için tekrar deneme yapabilirsiniz. Evlilik şu yaşta olmalı ya da her yıl mutlaka bir sevgilimiz olmalı gibi bir kural yok. Yaş telaşına kapılmayın. Benim de bir süredir sevgilim yok, istesem kısa sürede olur, ama kendimi geliştirmeye çalıştığım için bu konulara kafa yormuyorum. O yüzden de rahatım. Aşk biraz şans işi.
0
buff , akedemisyenlik konusunda gram hatan yada eksiğinin olduğunu düşünmüyorum.bunu her ne kadar içerden olmasamda bir kaç defa çok çok net olarak gördüm. ve bazı arkadaş çevresi vasıtasıyla o kadar çok öküz pardon akedemisyen tanıdım ki, hala aklıma geldiklerinde kıçımla gülüyorum bu insanlara.
çok sağlam dostlarım var ki hiç kopmadık ,demek ki yeteri kadar sağlam değilmiş.bu konuda çok düşünme, hatalıysan özürünü dilersin, eskisi gibi olur yada olmaz çok takılmamak lazım
yanlızlık çağımızın sorunu , sıradan olacağına hiç olmasın daha iyi, eğer istersen anlatırım özelden.
insanı işinden ayırdığın zaman bunlar hepimize oluyor, farklı şekillerde yada farklı tarzlarda, insan çalışmaya alıştımı kesinlikle boş duramıyor.
dibe vurmak yukarı tırmanmak için çok iyi bir sebep, biraz kafayı netleştirmen şart, ailen sık boğaz eden tarzda değilse kısa süreliğine ziyarete gidebilirsin, belki sadece işin orada olduğu için abuk bi şehirdesin, belki daha güzel bi yere gitmek te isteyebilirsin.
iş olacak. her şekilde şart. iş abukta olsa azcık seversen herşeyin çok daha normalleştiğini göreceksin.
çok sağlam dostlarım var ki hiç kopmadık ,demek ki yeteri kadar sağlam değilmiş.bu konuda çok düşünme, hatalıysan özürünü dilersin, eskisi gibi olur yada olmaz çok takılmamak lazım
yanlızlık çağımızın sorunu , sıradan olacağına hiç olmasın daha iyi, eğer istersen anlatırım özelden.
insanı işinden ayırdığın zaman bunlar hepimize oluyor, farklı şekillerde yada farklı tarzlarda, insan çalışmaya alıştımı kesinlikle boş duramıyor.
dibe vurmak yukarı tırmanmak için çok iyi bir sebep, biraz kafayı netleştirmen şart, ailen sık boğaz eden tarzda değilse kısa süreliğine ziyarete gidebilirsin, belki sadece işin orada olduğu için abuk bi şehirdesin, belki daha güzel bi yere gitmek te isteyebilirsin.
iş olacak. her şekilde şart. iş abukta olsa azcık seversen herşeyin çok daha normalleştiğini göreceksin.
0
buff akademisyenlik kısmında senin en ufak bir hatanıın olduğunu ben de düşünmüyorum size çok net bir örnek vereceğim şimdi :)
X üniversitesinin diş hekimliği fakültesi'ne filanca parti başkanının yeğeninin BİYOLOJİ bölümünden 4. SINIFTA yatay geçişle geçirilip, hiçbir pratik bir şey bilmeden hasta baktırıldığını gördü bu gözler. Ve tahmin edin o yeğene ne oldu? Mezun olalı 5 sene olmasına rağmen filanca üniversitede doçent oldu XD
Millet doktorasını anca veriyor bu yeğen ne hikmetse 2 sene sonra prof olursa şaşırmam :))
işte Türkiye'nin akademisyen kalitesi tezi kafalarına fırlatsaydın :))
X üniversitesinin diş hekimliği fakültesi'ne filanca parti başkanının yeğeninin BİYOLOJİ bölümünden 4. SINIFTA yatay geçişle geçirilip, hiçbir pratik bir şey bilmeden hasta baktırıldığını gördü bu gözler. Ve tahmin edin o yeğene ne oldu? Mezun olalı 5 sene olmasına rağmen filanca üniversitede doçent oldu XD
Millet doktorasını anca veriyor bu yeğen ne hikmetse 2 sene sonra prof olursa şaşırmam :))
işte Türkiye'nin akademisyen kalitesi tezi kafalarına fırlatsaydın :))
0
Sadece şunu demeye geldim:
İşinden o derece memnun değildin ki her fırsatta beni kovsalar keşke diyordun. İyi tarafından bak, dileğin kabul olmuş :) Bir fırsat olarak görmelisin bence bunu ;)
İşinden o derece memnun değildin ki her fırsatta beni kovsalar keşke diyordun. İyi tarafından bak, dileğin kabul olmuş :) Bir fırsat olarak görmelisin bence bunu ;)
0
Ben her şeyin boka sarmaya başladığı bir dönemde pılımı pırtımı toplayıp babannemin yanına gitmiştim köye. Döndüğümde gerçekten ferahlamıştım.
0
@devilred :) onu ben de düşünüyorum ara sıra, bu benim önümde açılmış yeni bir sayfa mı acaba diyorum. Ama bu şekilde olması, şeylerin üst üste gelmesi insanı üzüyor işte ister istemez :)
Kendimi böyle yapayalnız, ortada kalmış gibi hissediyorum.
Kendimi böyle yapayalnız, ortada kalmış gibi hissediyorum.
0
Yazdıklarını okuyunca üzüldüm, sen iyi bir insansın burdan bildiğim kadarıyla. Kendini bırakma diye başlamak istiyorum o yüzden.
1. Anlattığın gibi bir olay gerçekten büyük sanssizlik, ne yazık ki ülkemizde sıkça yasanayasa başladı. Elden de bir şey gelmiyor.
2. Akademiden soğuduysan bu alanda bir şey yapma derim. Ha ama gerçekte seviyorken sırf bu olay yüzünden vazgeciyorsan; yapma. Biraz düşünüp kendine zaman ver ama bunu 4 5 ay uzatıp da kendini iyice depresyona sürükleme. Hiçbir şey yapmadan durursan zamanla içinde hiç istek kalmaz. Sevdiğin, istediğin işi bul kısaca.
3. Arkadaş meselesine çok takılma; ben de bunun eksikliğini hissediyorum, yalan değil. Tüm arkadaşlarım başka şehirlerde, baska ülkelerde. Benim 'hadi gel bir kahve içelim' diyeceğim kimse yok. Önceden haber vermem gereken resmiyette olan kişiler var sadece. Zor durum ama alisiyorsun zamanla. Arkadaş bulunur. Tabii kendine uygun ortam saglamalisin bunun için. Bir de o arkadaşınla aranda çok kötü şeyler gecmediyse komple silme bence.
4. Erkek arkadaş meselesine gelince; insan hayatında sevgi önemli ama tek başına yaşamayı öğrenmek de önemli. Eminim sen de seveceğin/ seni seven birini bulacaksın. Biraz akışına bırak sadece.
Ve son olarak kendini eve kapatma; çık, yürüyüş yap, tiyatroya git. Hava al. Hatta hobi bul. Kafanı boşalt biraz, rahatla.
Aglamalarin için de bir uzman gitmek iyi fikir olabilir, sonuçta onlar bizden daha fazla yardımcı olacaktır.
Umarım her şey senin için güzel olur buff.
1. Anlattığın gibi bir olay gerçekten büyük sanssizlik, ne yazık ki ülkemizde sıkça yasanayasa başladı. Elden de bir şey gelmiyor.
2. Akademiden soğuduysan bu alanda bir şey yapma derim. Ha ama gerçekte seviyorken sırf bu olay yüzünden vazgeciyorsan; yapma. Biraz düşünüp kendine zaman ver ama bunu 4 5 ay uzatıp da kendini iyice depresyona sürükleme. Hiçbir şey yapmadan durursan zamanla içinde hiç istek kalmaz. Sevdiğin, istediğin işi bul kısaca.
3. Arkadaş meselesine çok takılma; ben de bunun eksikliğini hissediyorum, yalan değil. Tüm arkadaşlarım başka şehirlerde, baska ülkelerde. Benim 'hadi gel bir kahve içelim' diyeceğim kimse yok. Önceden haber vermem gereken resmiyette olan kişiler var sadece. Zor durum ama alisiyorsun zamanla. Arkadaş bulunur. Tabii kendine uygun ortam saglamalisin bunun için. Bir de o arkadaşınla aranda çok kötü şeyler gecmediyse komple silme bence.
4. Erkek arkadaş meselesine gelince; insan hayatında sevgi önemli ama tek başına yaşamayı öğrenmek de önemli. Eminim sen de seveceğin/ seni seven birini bulacaksın. Biraz akışına bırak sadece.
Ve son olarak kendini eve kapatma; çık, yürüyüş yap, tiyatroya git. Hava al. Hatta hobi bul. Kafanı boşalt biraz, rahatla.
Aglamalarin için de bir uzman gitmek iyi fikir olabilir, sonuçta onlar bizden daha fazla yardımcı olacaktır.
Umarım her şey senin için güzel olur buff.
0
ilk olarak sağlık ve yaşam düzenini düzelterek başla derim.az alkol ve sigara kullanımı, zamanında uyku ve kaliteli beslenmeyle yavaş yavaş düzene girecektir. hatta spora başlarsan daha da hızlı olur ve özgüvenini de toplarsın. spor kafanı boşaltıp sağlıklı düşünmene de yardımcı olacaktır. he kafa boşaltma demişken 1 haftalık tatil de gayet iyi gelebilir.
ilişki konusunda bence çok şanslısın. yalnızlık kadar iyi bişey var mı ya ?!
dost meselesinde eğer dost diyorsan mutlaka barışırsınız, kavga ettikten 5 dk sonra gülerek oynayan küçük çocuklar gibidir dostluk.
akademi konusu ise, madem onlar seni uğraştırdı sen de onları uğraştır derim.
genel olarak bakıldığında o kadar da kötü durumda değilsin. sadece kafayı toplayıp yaşantını da düzene soktuktan sonra hedefleri gerçekleştirmek için çalışmaya başlayacaksın
ilişki konusunda bence çok şanslısın. yalnızlık kadar iyi bişey var mı ya ?!
dost meselesinde eğer dost diyorsan mutlaka barışırsınız, kavga ettikten 5 dk sonra gülerek oynayan küçük çocuklar gibidir dostluk.
akademi konusu ise, madem onlar seni uğraştırdı sen de onları uğraştır derim.
genel olarak bakıldığında o kadar da kötü durumda değilsin. sadece kafayı toplayıp yaşantını da düzene soktuktan sonra hedefleri gerçekleştirmek için çalışmaya başlayacaksın
0
dissendium+1
İlaveten:
1-Akademik hayat diye bir şey yok. Şahsen benim için 2000 sonrasında alınan hiç bir akademik ünvanın kıymeti de inandırıcılığı da yok. Bu camianın içinde olanlar neler neler anlatıyorlar. Açın bugünkü Resmi Gazete'yi okuyun. HSYK bizzat, ayrıntıyla anlatmış bu fetöcülerin nasıl birbirlerini destekleyip akademik ünvanlar aldırdıklarını. Dolayısıyla emeğiniz ve beklentiniz boşa gitmiş ama sizden kaynaklanmadığı net.
2- iş konusunu hala neden oyalıyorsunuz bu kısmı hoş karşılamadım, aile yanında neyin kafasını dinleyeceksiniz, ergence. İşe koyulun bir an önce. Bir an önce başalyın ki tecrübe filan edinin de farkı hızla kapatırsınız sonra.
3- sevgili konusunu da hoş karşılamadım, bu toplumun bir dayatması herhalde, hiç gerek yok, önemli olan her zaman iştir. O konuya takarsanız zayıf kalırsınız ve etkilenmeye açık olursunuz, kapatın onu kafanızdan bir süre en azından.
4- onun dışında, umutsuzluğa kapılmazsanız, yeni bir fırsat olarak göreceğiniz güzel bir dönem önünüzde, kolay gelsin.
İlaveten:
1-Akademik hayat diye bir şey yok. Şahsen benim için 2000 sonrasında alınan hiç bir akademik ünvanın kıymeti de inandırıcılığı da yok. Bu camianın içinde olanlar neler neler anlatıyorlar. Açın bugünkü Resmi Gazete'yi okuyun. HSYK bizzat, ayrıntıyla anlatmış bu fetöcülerin nasıl birbirlerini destekleyip akademik ünvanlar aldırdıklarını. Dolayısıyla emeğiniz ve beklentiniz boşa gitmiş ama sizden kaynaklanmadığı net.
2- iş konusunu hala neden oyalıyorsunuz bu kısmı hoş karşılamadım, aile yanında neyin kafasını dinleyeceksiniz, ergence. İşe koyulun bir an önce. Bir an önce başalyın ki tecrübe filan edinin de farkı hızla kapatırsınız sonra.
3- sevgili konusunu da hoş karşılamadım, bu toplumun bir dayatması herhalde, hiç gerek yok, önemli olan her zaman iştir. O konuya takarsanız zayıf kalırsınız ve etkilenmeye açık olursunuz, kapatın onu kafanızdan bir süre en azından.
4- onun dışında, umutsuzluğa kapılmazsanız, yeni bir fırsat olarak göreceğiniz güzel bir dönem önünüzde, kolay gelsin.
0
Surada anlattigin olaylarda senin bariz hatan olarak gosterilebilecek bir tane bile olay yok.sicis diye adlandirmissin ama bunlar sicisda degil.seninle ayni durumda binlerce insandan birisisin sadece.
Bana soracak olursan iyi bile olmus diyebilirim.her musibette bir hayir arayan tiplerdenim belki ama bir suru amk cocugunun haketmeden coreklendigi sacma sapan kurumlarda neyin bilimini yapabilecektin,neyi ogretebilecektin.kansiz bir sistem var bugun degil gecmisten beri boyle,kodumun istanbul universitesinde butun herkes akrabaydi seneler boyunca,onun cocugu bunun oglu diye yurudu bu isler.kapisini calamiyorduk hocalarin.bu bir lutuf aslinda.asil olmak istedigin sey olabilirsin,hersey olabilirsin.
Yasina bakma bile hatta sacmalama.27 yas bugun icin cok erken bir yas.cevrene bir bak,facebook hesabina bak kac tane 30 yas ustu ergen var.geciktirilmis cocukluk yasiyoruz hala hepimiz,hala yasimizin basimizin farkina varmiyoruz.ustuen ustluk fotografi degisen bir ulkede yasiyoruz.
Git ailenle konus,seni anlayacaklar.suratta yapsalar anlayacaklar.git onlar neredeyse oraya,ya da baska bir sehire.yapacak bir suru is var.milletin kedisine kopegine baksan hayatini idame ettirirsin,cok kasilacak bir durum yok.bana kalirsa durumunu dahada zora sok ve 27 yasinda yapabilecegin en iyi hareketi yap ve guney amerikaya git.bir yil boyuncada geriye gelme.
O arkadasinida siktir et.seni anlamayan insandan arkadas falan olmaz.en kotu ne olabilir.kapatir o sayfayi ve sana sahip cikar.
Bana soracak olursan iyi bile olmus diyebilirim.her musibette bir hayir arayan tiplerdenim belki ama bir suru amk cocugunun haketmeden coreklendigi sacma sapan kurumlarda neyin bilimini yapabilecektin,neyi ogretebilecektin.kansiz bir sistem var bugun degil gecmisten beri boyle,kodumun istanbul universitesinde butun herkes akrabaydi seneler boyunca,onun cocugu bunun oglu diye yurudu bu isler.kapisini calamiyorduk hocalarin.bu bir lutuf aslinda.asil olmak istedigin sey olabilirsin,hersey olabilirsin.
Yasina bakma bile hatta sacmalama.27 yas bugun icin cok erken bir yas.cevrene bir bak,facebook hesabina bak kac tane 30 yas ustu ergen var.geciktirilmis cocukluk yasiyoruz hala hepimiz,hala yasimizin basimizin farkina varmiyoruz.ustuen ustluk fotografi degisen bir ulkede yasiyoruz.
Git ailenle konus,seni anlayacaklar.suratta yapsalar anlayacaklar.git onlar neredeyse oraya,ya da baska bir sehire.yapacak bir suru is var.milletin kedisine kopegine baksan hayatini idame ettirirsin,cok kasilacak bir durum yok.bana kalirsa durumunu dahada zora sok ve 27 yasinda yapabilecegin en iyi hareketi yap ve guney amerikaya git.bir yil boyuncada geriye gelme.
O arkadasinida siktir et.seni anlamayan insandan arkadas falan olmaz.en kotu ne olabilir.kapatir o sayfayi ve sana sahip cikar.
0
öyp işi sıkıntı ya. senet sepet, zorunlu hizmet cart curt olmadan atlattıysan iyi. belki de en iyisi budur. bazen 50/d'ye geçirdiklerine seviniyorum ben açıkçası.
akademi beni de bunalttı. her türlü adam kayırma var. ben etliye sütlüye bulaşmıyorum ve nispeten özgür bir okuldayım ama okulların çoğunda onlar gibi değilsen fişliyorlar direk. hukuki açıdan bir yol varsa dene, en azından kanıtlanabilir nitelikteyse.
dersleri saydırabiliyorsan başka bir üniversitede saydırma imkanın olabilir mi diye kontrol et bence. akademi araştırmayı seven insanlar için kaçış yolu gibi. hobin işin oluyor. tabi türkiye'de ne hocası hoca ne öğrencisi öğrenci genelde ama alışınca akademi dışındaki işler kölelik gibi geliyor. en azından bence öyle.
dost sevgili işini bilemicem. ben de 27 yaşındayım, olmayan aşk hayatımı yazsam millet bir tarafıyla güler. ama dertlenip arka arkaya 1 ay falan içtiğim oldu, o yol yol değil. destek al olmadı psikolog vs.
bazen bana da oluyor elimdekilerin kıymetini bilmiyorum mu diye ama elindekinin kıymetini bilen insanlara dert oluyor bu tip düşünceler sadece.
her şey düzelir, güzel olur, içini ferah tut
akademi beni de bunalttı. her türlü adam kayırma var. ben etliye sütlüye bulaşmıyorum ve nispeten özgür bir okuldayım ama okulların çoğunda onlar gibi değilsen fişliyorlar direk. hukuki açıdan bir yol varsa dene, en azından kanıtlanabilir nitelikteyse.
dersleri saydırabiliyorsan başka bir üniversitede saydırma imkanın olabilir mi diye kontrol et bence. akademi araştırmayı seven insanlar için kaçış yolu gibi. hobin işin oluyor. tabi türkiye'de ne hocası hoca ne öğrencisi öğrenci genelde ama alışınca akademi dışındaki işler kölelik gibi geliyor. en azından bence öyle.
dost sevgili işini bilemicem. ben de 27 yaşındayım, olmayan aşk hayatımı yazsam millet bir tarafıyla güler. ama dertlenip arka arkaya 1 ay falan içtiğim oldu, o yol yol değil. destek al olmadı psikolog vs.
bazen bana da oluyor elimdekilerin kıymetini bilmiyorum mu diye ama elindekinin kıymetini bilen insanlara dert oluyor bu tip düşünceler sadece.
her şey düzelir, güzel olur, içini ferah tut
0
1- yüksek lisansin batmis, bitmis sayilmaz. idari mahkemede itiraz davasi acabilirsin, jürinin yanli tarafli davrandigini flan söylersin, bir mahkeme sürecine girersin. garantisi yok ama o tezi kabul ettirme sansin var.
başka bir üniversitede ayni bölümde tekrar yükseke başlarsin, derslerin büyük ölcüde sayilir, birkac ders alirsin en fazla. sonra danismanindan rica edersin, ayni tez konusunu secip zaten yazdigin tezi bir 6 ay sonra verir, bu sefer başka danisman ve başka jüri ile gecersin. özel okullar bu konuda cok rahat, kimse itiraz etmez böyle bir seye. eger o kadar emegim var boşa gitmesin diyorsan en gec bir sene icinde yüksek lisans mezunu olabilirsin. ama degmez diyorsan, koy bir kenara okuduklarını yazdiklarini. hayatta hicbirsey boşa gitmez, bir gün bir işe yarar.
2- arkadas ayagi g.t ayagi. elbette herkes ister kankileri ile kahve keyfi yapmayi her gün, ama sana yük oluyor ve zarar veriyorsa arkadaslarınin olmasinin bir anlami yok. giden gider, sen yenileri ile yola devam edersin.
3- yapabilir misin bilmiyorum ama one night stand'e yogunlas, seks yalnizliga iyi gelmeyebilir ama kisinin özgüvenini kazanmasina neden oluyor. kurumus tulumbaya bir miktar su atip sonra cekmek gibi düsün, çarkların tekrar dönmesi ve aradigin gibi bir iliski bulmak icin bazen sadece gecici iliskiler yaşamak gerekiyor.
4- kedilere köpeklere iyi davranmaya devam et, onlardan daha güzel dost, sevgili yok.
başka bir üniversitede ayni bölümde tekrar yükseke başlarsin, derslerin büyük ölcüde sayilir, birkac ders alirsin en fazla. sonra danismanindan rica edersin, ayni tez konusunu secip zaten yazdigin tezi bir 6 ay sonra verir, bu sefer başka danisman ve başka jüri ile gecersin. özel okullar bu konuda cok rahat, kimse itiraz etmez böyle bir seye. eger o kadar emegim var boşa gitmesin diyorsan en gec bir sene icinde yüksek lisans mezunu olabilirsin. ama degmez diyorsan, koy bir kenara okuduklarını yazdiklarini. hayatta hicbirsey boşa gitmez, bir gün bir işe yarar.
2- arkadas ayagi g.t ayagi. elbette herkes ister kankileri ile kahve keyfi yapmayi her gün, ama sana yük oluyor ve zarar veriyorsa arkadaslarınin olmasinin bir anlami yok. giden gider, sen yenileri ile yola devam edersin.
3- yapabilir misin bilmiyorum ama one night stand'e yogunlas, seks yalnizliga iyi gelmeyebilir ama kisinin özgüvenini kazanmasina neden oluyor. kurumus tulumbaya bir miktar su atip sonra cekmek gibi düsün, çarkların tekrar dönmesi ve aradigin gibi bir iliski bulmak icin bazen sadece gecici iliskiler yaşamak gerekiyor.
4- kedilere köpeklere iyi davranmaya devam et, onlardan daha güzel dost, sevgili yok.
0
Anladığım kadarıyla insanlara gösterdiğin tepkiden yana huzursuzsun ve başına gelenlerin büyük oranda bundan kaynaklandığını düşünüyorsun. Eğer böyle bir içgüdümsü hissin varsa bunu çalış derim.
Çok fazla gerilmişsin haklı olarak, gerçekten haksızlık yapılmış, haklısın. Fakat böyle bir dönem yaşamanın bence sana mutlaka bir faydası var ki yaşıyorsun bunu.
Eğer imkanlar yeterliyse birkaç ay kendinle ilgilen. Hem ne istediğini öğren hem de kendini anlamaya ve olduğun gibi görmeye, kabul etmeye çalış. Kendi dilinden anlayınca çözümlerini çok daha rahat bulacaksın.
Mesela tepki göstermenin farklı yollarını bulabilirsin. Sana zararı dokunmayacak ama insanlara alttan alttan hissettirecek şeyler. Mesela dalga geçmek, mizaha vurmak. İmalarda bulunmak. Gibi...
Gerek görüyorsan psikoloğa veya psikiyatra git, beyin kimyası değişmişse toparlamak gerekir yeni bir hayata sağlıklı başlamak için. Temiz hava al bol su iç... alkolü biraz azaltmak da çok iyi gelir psikolojik olarak. Şu birkaç ayı kendine ayır, sonra canavar gibi bir iş kadını ol :) akademi camiası maalesef en pislik camialardandır, sana göre değilse hiç kasma. Sağlığın en önemlisi.
Çok fazla gerilmişsin haklı olarak, gerçekten haksızlık yapılmış, haklısın. Fakat böyle bir dönem yaşamanın bence sana mutlaka bir faydası var ki yaşıyorsun bunu.
Eğer imkanlar yeterliyse birkaç ay kendinle ilgilen. Hem ne istediğini öğren hem de kendini anlamaya ve olduğun gibi görmeye, kabul etmeye çalış. Kendi dilinden anlayınca çözümlerini çok daha rahat bulacaksın.
Mesela tepki göstermenin farklı yollarını bulabilirsin. Sana zararı dokunmayacak ama insanlara alttan alttan hissettirecek şeyler. Mesela dalga geçmek, mizaha vurmak. İmalarda bulunmak. Gibi...
Gerek görüyorsan psikoloğa veya psikiyatra git, beyin kimyası değişmişse toparlamak gerekir yeni bir hayata sağlıklı başlamak için. Temiz hava al bol su iç... alkolü biraz azaltmak da çok iyi gelir psikolojik olarak. Şu birkaç ayı kendine ayır, sonra canavar gibi bir iş kadını ol :) akademi camiası maalesef en pislik camialardandır, sana göre değilse hiç kasma. Sağlığın en önemlisi.
0
kişilik olarak kendini sevdir. çok çıkıntı olma. her zaman her şeyi ben bilirim yapma. dünyayı değiştiremiyorsan kendini değiştir.
0
hepsini okuyamadım ama odtü mezunu adamsın ne işin var araştırma görevliliğinde falan. sana iş mi yok, tut ucundan başla bir yerden kendini geliştir kariyerine tutun. 3-5 sene sonra bir bakmışsın yurtdışındasın, kafa dengi insanlarla mutlu mutlu çalışıyorsun o zaman diğer sorunlarda kendiliğinden çözülür zaten.
0
piukh +1
çok güzel bir söz vardır. köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksin. ha dayı derken yalama yapmana gerek yok. ama belli yerlerde çıkıntılık yapmadıysan o insanlar öyle davranmazlardı diye düşünüyorum. susup oturamadım diyorsun ya, bazen susman lazım. bazen susacaksın ki konuştuğunda değeri olsun. 27 yaşında olabilirsin ama bu hayat tecrübesini yeni almışsın. yoksa hepimizin hayatında var o tipler. illa ki namaz niyaz olmak zorunda değil. hepimiz bazı şeyleri alttan alıyoruz huzurumuz ve geleceğimiz için.
27 yaş hiçbir şey için geç değil. iş bulur çalışmaya başlarsan (ama susarak, gözlemleyerek) sırayla hepsi düzelir zaten.
çok güzel bir söz vardır. köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyeceksin. ha dayı derken yalama yapmana gerek yok. ama belli yerlerde çıkıntılık yapmadıysan o insanlar öyle davranmazlardı diye düşünüyorum. susup oturamadım diyorsun ya, bazen susman lazım. bazen susacaksın ki konuştuğunda değeri olsun. 27 yaşında olabilirsin ama bu hayat tecrübesini yeni almışsın. yoksa hepimizin hayatında var o tipler. illa ki namaz niyaz olmak zorunda değil. hepimiz bazı şeyleri alttan alıyoruz huzurumuz ve geleceğimiz için.
27 yaş hiçbir şey için geç değil. iş bulur çalışmaya başlarsan (ama susarak, gözlemleyerek) sırayla hepsi düzelir zaten.
0
astrid
Merhabalar..gobegim pek yok ama karın bolgesinin sıkılasmasini istiyorum..sadece mekik cekmem yeterli olur mu?baska ne yapmak lazim?
Merhabalar..gobegim pek yok ama karın bolgesinin sıkılasmasini istiyorum..sadece mekik cekmem yeterli olur mu?baska ne yapmak lazim?
0
mekik tek başına sıkılaştırmaz. içeride dağ büyütürsün de haberin olmaz. eritmek için koşuyoruz, sonra mekik çekiyoruz.
0
sadece bölgesel antrenmanlar yapmak sakatlığa sebebiyet verebilir.
Yani karnımı sıkılaştıracağım diye bir şey yok.
Bir de karın egzersizlerinden bahsediyorsun. Sonra bel sakatlıkları...
Bütün vücudun kas kütlesini artırmalısın.
Spora başla:)
Yani karnımı sıkılaştıracağım diye bir şey yok.
Bir de karın egzersizlerinden bahsediyorsun. Sonra bel sakatlıkları...
Bütün vücudun kas kütlesini artırmalısın.
Spora başla:)
0
@cureforlove
Sadece koşarak o istediğin "sıkılaşma" olmaz.
Her antrenmanın farklı getirisi var.
O yüzden her şeyi dengeli ve kararında yapmak lazım.
Spor salonuna giderseniz sizi yönlendirirler.
Ama hocanın dediğini birebir yapmalısın.
Bizde millet spora yazılıyor. her gün kafasına göre 40-50 dk koşu bandında tepinip eve gidiyor. Sonra verim alamadım diye geziyor.
Eğer gidemiyorsan da hiit denen programlara bakabilirsin. Bunları evde kendi başına yapabilirsin. Ama başlarda ne yaptığını neye yaradığını anlaman ve doğru hareketi yapman için freeletics, fitstar, p90 gibi antrenman programlara bir bak. Evde 30-40 dakkanı ayırıp birkaç ayda kilo atabilirsin.
Sadece koşarak o istediğin "sıkılaşma" olmaz.
Her antrenmanın farklı getirisi var.
O yüzden her şeyi dengeli ve kararında yapmak lazım.
Spor salonuna giderseniz sizi yönlendirirler.
Ama hocanın dediğini birebir yapmalısın.
Bizde millet spora yazılıyor. her gün kafasına göre 40-50 dk koşu bandında tepinip eve gidiyor. Sonra verim alamadım diye geziyor.
Eğer gidemiyorsan da hiit denen programlara bakabilirsin. Bunları evde kendi başına yapabilirsin. Ama başlarda ne yaptığını neye yaradığını anlaman ve doğru hareketi yapman için freeletics, fitstar, p90 gibi antrenman programlara bir bak. Evde 30-40 dakkanı ayırıp birkaç ayda kilo atabilirsin.
0
mekik bilinenin aksine karın değil alt sırt kaslarını çalıştırır, mekik bele çok ağırlık bindirdiğinden çok tavsiye edilmeyen bir hareket hatta zararlı denilebilir. gelişmiş karın kası için squat, şınav ve barfiks ideal. Bunların üzerine lounge ve plank çok iyi gelir.
Bir de şöyle bir yanlış anlama var, bölgesel yağ yakma diye bir şey yok, her türlü hareket edip, sağlıklı beslenmeye dikkat etmek gerekiyor, vücuttaki en son giden yağlar bel çevresi, yani çok büyük özveri gerekiyor; yoksa çok güçlü kaslı bir karın kasınız olur ama üzerindeki yağlardan gözükmez.
Bir de şöyle bir yanlış anlama var, bölgesel yağ yakma diye bir şey yok, her türlü hareket edip, sağlıklı beslenmeye dikkat etmek gerekiyor, vücuttaki en son giden yağlar bel çevresi, yani çok büyük özveri gerekiyor; yoksa çok güçlü kaslı bir karın kasınız olur ama üzerindeki yağlardan gözükmez.
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
N'olur?
N'olur?
0
Birkac kez yasadim. Siparis verdikten sonra uyumusum. Sabah siparis verdigim yeri arayip paralarini vermek istedigimi soyledim. 1 tanesine verdim. Digerleri almamisti.
0
BurgerKing'den sipariş verip, uyuya kalmışım. Sabah uyandığımda aklıma geldi.
Sonra aynı yerden diğer akşam bir daha sipariş verdim (2x) ve not kısmına "lütfen dün verdiğim sipariş nedeniyle sadece bir tane gönderin, dünün de ücretini ödemek istiyorum" yazdım.
Sipariş (2x) geldi. Kurye önemli değil, problem değil, zaten o hamburgeri biz yedik dedi. :) Çok mutlu oldum. Bir de fazladan mayonez ile ketçap göndermiş ve üzerine asetat kalemi ile gülen surat çizmişlerdi.
Sonra aynı yerden diğer akşam bir daha sipariş verdim (2x) ve not kısmına "lütfen dün verdiğim sipariş nedeniyle sadece bir tane gönderin, dünün de ücretini ödemek istiyorum" yazdım.
Sipariş (2x) geldi. Kurye önemli değil, problem değil, zaten o hamburgeri biz yedik dedi. :) Çok mutlu oldum. Bir de fazladan mayonez ile ketçap göndermiş ve üzerine asetat kalemi ile gülen surat çizmişlerdi.
0
you are my lethe
akşamları yemek yapmakla uğraşmak istemiyorum. spordan geldiğimde yorgun oluyorum. onun yerine protein bar yesem, yanında su yada light süt içsem mesela. nasıl olur?
akşamları yemek yapmakla uğraşmak istemiyorum. spordan geldiğimde yorgun oluyorum. onun yerine protein bar yesem, yanında su yada light süt içsem mesela. nasıl olur?
0
kendin yaparsan olur aslında. yulafını kuruyemişini kakosunu sütünü tohmunu bebe bisküvisini fıstık ezmesini vb besleyici yaralı şeyleri karıştır kaynat falan. dök tepsiye, dondur kes sıra sıra. hesaplarsan kaç kalori olduğunu, protein karb ve yağ değerini falan da bilirsin. diyetine göre tüketirsin. evde yapan çok böyle protein bar. ha genelde bulk dönemi işi oluyor onlar :)
gün içinde diğer öğünlerde güzel beslendiğini varsaydım.
gün içinde diğer öğünlerde güzel beslendiğini varsaydım.
0
paketli şeyler değil de çeşitli kuru yemişler al, eve gelince atıştırırsın.
0
Ne ihtiva ettiğinden eminseniz olur. Genelde yag orani fazla, soya proteini iteliyolar icerigi de belirsiz. Kendiniz yapın. Ton balığı onerebilirim. Lightlar var. Her gün calismiyorsaniz protein bar tarifleri var haftasonu yapin stoklayin. Bu yemek icin de geçerli. Bence fabrikasyondan uzak durmak gerek.
0
protein barların içinde inanılmaz miktarda şeker oluyor. içeriğine dikkat etmek gerek.
0
mhmtt
Pek anlamıyorum ama aynı standartlarda ttnet ve superonline a göre daha uygun sanki fiyatlar, neden öyle? Alınır mı alayım mı napam?
Pek anlamıyorum ama aynı standartlarda ttnet ve superonline a göre daha uygun sanki fiyatlar, neden öyle? Alınır mı alayım mı napam?
0
eger mahallede varsa al, cok memnun kalirsin. taşınacagim yakında, kiralik evlere bakarken ilk baktigim seylerden birisi mahallede kablonetin olup olmadigi.
0
2000 yılından beri kullanıyorum, neden uygun bilemedim ama ben daha iyisini düşünemedim
şimdi uydunet dışında superonline fiber ve ttnet var ama çok şikayet duydum gördüm burada,
eğer uydunet altyapısı varsa kesinlikle uydunetten başka seçim yapılmamalı, zaman zaman kopuyor, en son darbeden 1 gece önce koptu onun dışında bi problem yok.
fiyatın uygun olması sanıyorum ki her tarafta alt yapı olmaması. ucuz değil 200 liraya da internet tarifesi var uydu nette 500 liraya da.
biz25 mbps 100 gb sınırsız yani akkli + 2 tane teledünya tahüütlü 63 lira ödüyoruz, bunun içinde 2 tane cihaz parası 2 tane de kurulum parası var taksitli, zaten 1 tane teledünya alınca kablotv ücretsiz olarak veriliyo.
eğer taşındın olduğun yerde alt yapı hizmeti yok, tahaaüt bedeli ödemeden kapatabiliyormuşsun.
edit ben 2000 den beri hep aynı adreste kullandım.
şimdi uydunet dışında superonline fiber ve ttnet var ama çok şikayet duydum gördüm burada,
eğer uydunet altyapısı varsa kesinlikle uydunetten başka seçim yapılmamalı, zaman zaman kopuyor, en son darbeden 1 gece önce koptu onun dışında bi problem yok.
fiyatın uygun olması sanıyorum ki her tarafta alt yapı olmaması. ucuz değil 200 liraya da internet tarifesi var uydu nette 500 liraya da.
biz25 mbps 100 gb sınırsız yani akkli + 2 tane teledünya tahüütlü 63 lira ödüyoruz, bunun içinde 2 tane cihaz parası 2 tane de kurulum parası var taksitli, zaten 1 tane teledünya alınca kablotv ücretsiz olarak veriliyo.
eğer taşındın olduğun yerde alt yapı hizmeti yok, tahaaüt bedeli ödemeden kapatabiliyormuşsun.
edit ben 2000 den beri hep aynı adreste kullandım.
0
Çok memnunum, hiçbir kopma vs yok gayet de hızlı. Kablolu + internet olarak kullanıyorum. Tavsiye ederim.
0
kablonun hizmet alanı çok kısıtlı olduğu için rekabet edebildiği alanları domine etmek istiyor. bunun da yolu uygun fiyat ve süpersonik hizmet olduğu için adamlar ikisini de sağlıyor. ben yeni taşındım mesela önce baktım uydu var mı diye, olmadığını öğrenince superonline fiber bağlattım. varsa düşünme
0
memnun değilim ben. sürekli sıkıntılı. daha bir hafta önce ülke çapında arıza verdi, internete giremedik ülkece. alınmaz bence.
0
Ben 3-4 sene önce kullanıp memnun kalmamıştım, çünkü hızda sürekli dalgalanmalar oluyordu, bulunduğun yerde kullananlara sor bence satın almadan.
0
yeni altyapi yatirimi yok, olanlarin da bakimlari yapilmiyor. bir ara satilacak dedikodusu vardi bi sey cikmadi.
gezegen olan pluton +1
gezegen olan pluton +1
0
Uydunet'in altyapısı bulunduğun ile ilçeye hatta sokağa göre o kadar değişkenlik gösteriyor ki..
Türkiye'de bu konuda adsl hala tekel maalesef.
Türkiye'de bu konuda adsl hala tekel maalesef.
0
dün buraya yazmamdan birkaç saat sonra internet tamamen gitti ve yaklaşık 20 saat boyunca gelmedi, beni mi takip ediyorlar ne. genel arızaymışmışmışmışmış. alınmaz kesinlikle.
0
zamanında AKK'siz almıştım, sözleşmem bitti, AKK'siz tarifeleri olmadığı için yenilemiyorum ama bu nedenle daha fazla para ödüyorum muadillerine göre, yinede sıkıntısı adsl kadar değil, 2/3 ayda bir bir gün falan gidiyor internet en fazla o kadar. o da işime geliyor açıkcası, eksik işlerimi yapıyorum dışarı çıkıyorum falan.
0
tosiba
elimizde bu üçü arasında bir tercih yapması gereken şahsımız var.ekonomi, işletme gelmezse;uluslararası, ekonomi gelmezse gidilecek olan yer.bilgisayar müh. kategorisindeyse iki seçenek var;galatasaray üniversitesiyıldız teknik üniversitesibu arkadaşımız;lise yıllarında birkaç startup'ın içinde dene
elimizde bu üçü arasında bir tercih yapması gereken şahsımız var.
ekonomi, işletme gelmezse;
uluslararası, ekonomi gelmezse gidilecek olan yer.
bilgisayar müh. kategorisindeyse iki seçenek var;
galatasaray üniversitesi
yıldız teknik üniversitesi
bu arkadaşımız;
lise yıllarında birkaç startup'ın içinde deneyim kazanmak, gözlem yapmak adına yer almış, sonunda bu işler çok ilgisini çekmiş, kendi fikriyle itü çekirdek'e başvurup sunuma çağrılmış ama protitip yetişmeyince elenmiş bir arkadaş.
yazılımlı, elektronikli projelerden çok hoşlanıyor.
ama hoşlandığı şey yazılım veya elektronik değil, ortaya çıkan ürünü idare etme, devamlılığını sağlama, pazarlaması vs.
ve bu arkadaşımız ikinci kez sınava girecek. bir daha denemek istemiyor çok elzem bir durum olmadıkça.
siz ne yapardınız bu durumda, neden?
teşekkürler.
ekonomi, işletme gelmezse;
uluslararası, ekonomi gelmezse gidilecek olan yer.
bilgisayar müh. kategorisindeyse iki seçenek var;
galatasaray üniversitesi
yıldız teknik üniversitesi
bu arkadaşımız;
lise yıllarında birkaç startup'ın içinde deneyim kazanmak, gözlem yapmak adına yer almış, sonunda bu işler çok ilgisini çekmiş, kendi fikriyle itü çekirdek'e başvurup sunuma çağrılmış ama protitip yetişmeyince elenmiş bir arkadaş.
yazılımlı, elektronikli projelerden çok hoşlanıyor.
ama hoşlandığı şey yazılım veya elektronik değil, ortaya çıkan ürünü idare etme, devamlılığını sağlama, pazarlaması vs.
ve bu arkadaşımız ikinci kez sınava girecek. bir daha denemek istemiyor çok elzem bir durum olmadıkça.
siz ne yapardınız bu durumda, neden?
teşekkürler.
0
boğaziçi diyorum.
bu soruyu daha öncede sormuştunuz. boğaziçinden şaşmasın. bilgisayarda hele yıldız galatasaray alternatifi boğaziçi yanında adı geçmeyen yerler.
dilerse programlama öğrenir işletme sırasında.
bu soruyu daha öncede sormuştunuz. boğaziçinden şaşmasın. bilgisayarda hele yıldız galatasaray alternatifi boğaziçi yanında adı geçmeyen yerler.
dilerse programlama öğrenir işletme sırasında.
0
"ama hoşlandığı şey yazılım veya elektronik değil, ortaya çıkan ürünü idare etme, devamlılığını sağlama, pazarlaması vs. "
Bu her şeyi özetliyor aslında, ne işi var bilgisayar mühendisliğinde.
Bu her şeyi özetliyor aslında, ne işi var bilgisayar mühendisliğinde.
0
@038576
endüstri olsa da olacak yer ya yıldız ya da o halde bir yer.
boğaziçi işletme ya da iktisat yanında yıldız konuşulmaz.
endüstri olsa da olacak yer ya yıldız ya da o halde bir yer.
boğaziçi işletme ya da iktisat yanında yıldız konuşulmaz.
0
@kurnaz
ailesinden çok fazla etkileniyor.
ailesi istiyor ki daha spesifik bir bölüme gitsin. işletme, iktisat, uluslararası mezunu kaynıyor diyorlar her yer. iş bulman zor olur vs. mantığıyla yaklaşıyorlar olaya.
boğaziçi olacağını değerlendirmeye alıyorlar mı, bilmiyorum.
*
@gezegen olan pluton
onun mantığı şöyle;
bilgisayar müh. olayım, yazılımı kendim yazarım.
ee olayım veya, projeyi kendim hallederim.
başlangıcı yapıp, daha sonra işletme tarafına bakarım.
*
@038576
@kurnaz'ın da dediği gibi, gelirse ya galatasaray gelir ya da yıldız teknik endüstri'de de. sayısalda sıkıntıları var.
ailesinden çok fazla etkileniyor.
ailesi istiyor ki daha spesifik bir bölüme gitsin. işletme, iktisat, uluslararası mezunu kaynıyor diyorlar her yer. iş bulman zor olur vs. mantığıyla yaklaşıyorlar olaya.
boğaziçi olacağını değerlendirmeye alıyorlar mı, bilmiyorum.
*
@gezegen olan pluton
onun mantığı şöyle;
bilgisayar müh. olayım, yazılımı kendim yazarım.
ee olayım veya, projeyi kendim hallederim.
başlangıcı yapıp, daha sonra işletme tarafına bakarım.
*
@038576
@kurnaz'ın da dediği gibi, gelirse ya galatasaray gelir ya da yıldız teknik endüstri'de de. sayısalda sıkıntıları var.
0
abi işletme mezunu kaynıyor etraf doğru ama boğaziçi, odtü ve bilkent işletme farklı. bunlar iş bulabilen, iş bulmayı geçtim iş seçen insanlar.
ailesi saçma saçma konuşmasın. yıldız ne abi boğaziçi yanına.
bilgisayar isterse geliştirebileceği bir şey, programcıların çoğu başka bölümlerden.
türk ailesi çocuğun geleceğini mahvetmesin, sayısalda sorunları var diyorsunuz mühendislikte ne işi var.
@03
işletmeyle bilgisayarın puan sistemine bakın. sonra gelin konuşalım.
kısaca boğaziçinde herhangi bir bölüm>yıldız+galatasaray.
ailesi saçma saçma konuşmasın. yıldız ne abi boğaziçi yanına.
bilgisayar isterse geliştirebileceği bir şey, programcıların çoğu başka bölümlerden.
türk ailesi çocuğun geleceğini mahvetmesin, sayısalda sorunları var diyorsunuz mühendislikte ne işi var.
@03
işletmeyle bilgisayarın puan sistemine bakın. sonra gelin konuşalım.
kısaca boğaziçinde herhangi bir bölüm>yıldız+galatasaray.
0
@j r r
Bu bir meslek degil, bolum seçimi. Okursanız zaten arkadaşın yol haritası oldukça net. Yapılmak istenen is nereden sonra daha iyi yapılır, cevap aranan soru bu. Mezunlarla, öğrencilerle de detaylı konuşmalar yaptı. Burada aranan şey, is hayatında benzer tecrübelere sahip veya deneyimli kişilerin fikrini almak.
Bu bir meslek degil, bolum seçimi. Okursanız zaten arkadaşın yol haritası oldukça net. Yapılmak istenen is nereden sonra daha iyi yapılır, cevap aranan soru bu. Mezunlarla, öğrencilerle de detaylı konuşmalar yaptı. Burada aranan şey, is hayatında benzer tecrübelere sahip veya deneyimli kişilerin fikrini almak.
0
@dissendium bu biraz bakış açısıyla alakalı. Bölüm seçimi meslek seçimi demek değildir ve üniversiteler de meslek edindirme kursu değildir aslında, ama şartlar gereği ideal olmayan koşullarda Türkiye'de böyle algılanıyor. Türkiye'de hem isteyerek hem de istemeyerek okuduğu bölümle alakalı çalışmayan çok insan var. Özellikle boğaziçi mezunu çoğu kişi okuduğu bölümle alakalı iş yapmaz, boğaziçi mezunu mühendis de pek mühendislik yapmaz fabrikada. Çünkü okul onları çok yönlü ve farklı geliştirir, farklı bir kültür katar.
En basitinden Nuri Bilge Ceylan Boğaziçi elektronik mezunu ve onun gibi daha nicesi var yani istisna değil.
Hala boğaziçi işletme diyorum pazarlamacı işletmeci kafası var galiba arkadaşta, sayısalı da çok sevmiyorsa mühendislikte harcanmasına gerek yok, şu anki aklım olsa ben de boün işletme isterdim
En basitinden Nuri Bilge Ceylan Boğaziçi elektronik mezunu ve onun gibi daha nicesi var yani istisna değil.
Hala boğaziçi işletme diyorum pazarlamacı işletmeci kafası var galiba arkadaşta, sayısalı da çok sevmiyorsa mühendislikte harcanmasına gerek yok, şu anki aklım olsa ben de boün işletme isterdim
0
Boğaziçi diyorum. İstanbul şartlarında ne okuduğun değil, nerede okuduğun daha önemli. Ortalık yeni mezun kaynıyor çünkü, herkes en iyilerini almak istiyor. Kaldı ki zaten yazılım düşünmüyormuşsunuz, bilgisayar mühendisliğine gerek yok.
Bu arada Boğaziçi, Bilkent gibi okulların İşletme, Ekonomi vb. bölümlerinden mezun olup şu anda IT işi yapan tanıdıklarım var. Zaten kafaları basan analitik adamlar, bir de kaliteli okullarda iş hayatı bakış açısını edindiklerinden gayet başarılılar.
Bu arada Boğaziçi, Bilkent gibi okulların İşletme, Ekonomi vb. bölümlerinden mezun olup şu anda IT işi yapan tanıdıklarım var. Zaten kafaları basan analitik adamlar, bir de kaliteli okullarda iş hayatı bakış açısını edindiklerinden gayet başarılılar.
0
@dissendium üniversitelere meslek edindirme kursu dedin demedim okey, ama bölüm eşittir meslek şeklindeki bakış açısını doğru bulmuyorum. Daha 18 yaşında okuldan, çevreden etkilenip; aile, akran, dershane, rehberlikçiler, hangi bölümün-okulun puanı en yüksekse onu hedefleyeyim, aman puanım boşa gitmesin kafasıyla tercih yapılıyor genelde. Daha o yaşta hiç kimsenin kendini tanıyabildiğini ve ömrü boyunca ne meslek yapmak isteyeceğini isabet ettirecek insan tanımıyorum ben. O yüzden tek bir alanla sınırlayan değil de işletme gibi daha geniş alana hitap eden ve kendini tanıdıkça ilerlemek istediğin alanla ilgili eğitim ve tecrübelerle geliştirebileceğin bölümler günümüzde bana daha mantıklı geliyor. Bir mühendis olarak da zibilyon tane özel olsun devlet olsun mühendislik var ev zibilyon çeşit farklı mühendislik d evar hatta kapanmadıysa uzanktan eğitimle mühendislik bile vardı. Herhangi bir işletme mezunuyla boğaziçi tabii kıyaslanmaz. Maalesef ülkede etiket her şey ve boün mezunu olarak üstünde ömür boyu taşıyacağın güzel bi etiket sahibi olursun
0
@dissendium ben de sana aynen katılıyorum evet, KESİNLİKLE kişi kendine yakın bulduğu, zevk aldığı ve iştigal etmeye yakın olduğu bir bölüm okumalı. Yani sevmediği bölümü kişi sırf Harvard diye okumamalı. Ben de senin gibi düşünüyorum demek istediğim sırf Boğaziçi etiketi var diye git orda sevmediğin bi bölüm oku değil. Puanı yüksek, iş garantisi var, parası,prestiji iyi diye tıp da okunmamalı aynı şekilde. Ama soruya istinaden cevap veriyorum ben de. Bu arkadaşımız zaten mühendisliğe ve sayısal derslere ilgisi o kadar yüksek değil, işin daha pazarlama, sosyallik vs. ayağında. Mühendislik okuyacaksa illa bana göre işletmeye en çok benzeyen endüstriyi okumalı ama o da en fazla gsü ve yıldızda geliyormuş. Gsü de çok iyi okul ama sosyal bilimler için sayısal bölüm yok denecek az, zayıf ve fransızca okumak saçma. Ee birbirine bu kadar benzeyen iki bölüm olan endüstri ve işletmeyi boünde mi okursun yıldızda mı? Şimdi bence sen işletmeyi küçük görerek sırf mühendis title'ı için yıldıza git diyorsun. Bence de bu saçma çünkü bölümler nerdeyse aynı ve en az 5 yıl okuyacağın yer de çok önemli. Boğaziçinin imkanları yıldızla falan kıyaslanmaz.
Bence bölüm seçimleri kişiseldir ve hiç kimsenin okuduğu bölüme tırt ya da leş denmemeli, küçümsenmemeli. Şimdi burda sen mühendislik dersin başkası işletme iktisat der ama bu arkadaşımız yöneliminden bakmaya çalışıyoruz. Onun için boün işletme daha uygun bence bu donelerle. Yani sen adamın bölümünü küçümsersen o da ben boğaziçiliyim sen nerden falan der, bu iş bitmez. İster okul için, ister title için okul okunmaz. Senin yaptığın farklı bir etiketçilik. O boğaziçiliyim diye övünecek, sen ben mühendisim diye övüneceksin falan. Sevmeyen adam mühendislik falan okumasın. Ben de bi tarafımdan sallamıyorum senin okuduğun bölümü türkiyenin en iyi teknik üniversitesinde okumuş 34 yıllık hayat ve 9 yıllık iş tecrübesi sahibi olarak.
Tik kısmını bilemem ben konuyla alakalı düzgün cevap veren herkese tik atarım ama atıp atmamak @tosibanın takdiri ona kalmış
Bence bölüm seçimleri kişiseldir ve hiç kimsenin okuduğu bölüme tırt ya da leş denmemeli, küçümsenmemeli. Şimdi burda sen mühendislik dersin başkası işletme iktisat der ama bu arkadaşımız yöneliminden bakmaya çalışıyoruz. Onun için boün işletme daha uygun bence bu donelerle. Yani sen adamın bölümünü küçümsersen o da ben boğaziçiliyim sen nerden falan der, bu iş bitmez. İster okul için, ister title için okul okunmaz. Senin yaptığın farklı bir etiketçilik. O boğaziçiliyim diye övünecek, sen ben mühendisim diye övüneceksin falan. Sevmeyen adam mühendislik falan okumasın. Ben de bi tarafımdan sallamıyorum senin okuduğun bölümü türkiyenin en iyi teknik üniversitesinde okumuş 34 yıllık hayat ve 9 yıllık iş tecrübesi sahibi olarak.
Tik kısmını bilemem ben konuyla alakalı düzgün cevap veren herkese tik atarım ama atıp atmamak @tosibanın takdiri ona kalmış
0
olayı nereden nerelere getirdik.
tik işaretiyle hayat görüşü tespiti yapanlara selam olsun.
'mühendislik nere, işletme nere'
yanlış bir yargı değil. kağıt üzerinde bağlantıları yok, hatta 'bi puanı alalım da, sonra tercih kolay yea' mantığıyla hareket eden bir öğrencinin tercih telaşını andırıyor.
ama ortadaki olayı okuyabiliyorsak, bu kanıya varmamız mümkün değil.
arkadaşımın ilgisini çeken şey girişimcilik ekosistemi. bundan 'açık açık' bahsediliyor zaten. bugün bu ekosistem de gelişen dünyada haliyle yazılımla, elektronikle birlikte yürüyor.
ancak projelerde bu iki faktörün yanında paralel giden işin pazarlama, yönetim kısımları da var. aslında her şeyde var.
son 4,5 yılını aktif bir şekilde kuluçka merkezlerinde proje ekipleri içinde geçiren biri, yazılım ve elektronik alanındaki projelerde pek tabii olarak satış-pazarlama-yönetim üçlüsü içinde bir işletmeci olarak mı, yoksa bir mühendis olarak mı daha etkili çalışabileceğini sorgulayabilir.
üniversite etiketi madem hiçbir anlam ifade etmiyor, madem mahalledeki 50 yaşındaki amcanın ağzında övgüyle dolanmak için var, milyon tane salak(!) neden bu etiketler için yıllarını heba ediyor? işletme bölümü öyle her yerde bulunmaz bilgiler vermediğine göre, biz bunu bilgi'de, bahçeşehir'de okusak da olurdu aslında. ama salaklar işte, herkes sizin kadar akıllı değil.
ve son olarak; ego tatmini amaçlı, buram buram kendini beğenmişlik kokan, hiçbir bilgi verme amacı taşımaksızın polemik yaratma çabasında olan harf yığınlarına tik koymamı beklemeyin.
egolarınızı okşayın, ama bunu ne üç-beş tik ile ne de burada bilgi veren veya alan insanlara saldırarak yapın.
tik işaretiyle hayat görüşü tespiti yapanlara selam olsun.
'mühendislik nere, işletme nere'
yanlış bir yargı değil. kağıt üzerinde bağlantıları yok, hatta 'bi puanı alalım da, sonra tercih kolay yea' mantığıyla hareket eden bir öğrencinin tercih telaşını andırıyor.
ama ortadaki olayı okuyabiliyorsak, bu kanıya varmamız mümkün değil.
arkadaşımın ilgisini çeken şey girişimcilik ekosistemi. bundan 'açık açık' bahsediliyor zaten. bugün bu ekosistem de gelişen dünyada haliyle yazılımla, elektronikle birlikte yürüyor.
ancak projelerde bu iki faktörün yanında paralel giden işin pazarlama, yönetim kısımları da var. aslında her şeyde var.
son 4,5 yılını aktif bir şekilde kuluçka merkezlerinde proje ekipleri içinde geçiren biri, yazılım ve elektronik alanındaki projelerde pek tabii olarak satış-pazarlama-yönetim üçlüsü içinde bir işletmeci olarak mı, yoksa bir mühendis olarak mı daha etkili çalışabileceğini sorgulayabilir.
üniversite etiketi madem hiçbir anlam ifade etmiyor, madem mahalledeki 50 yaşındaki amcanın ağzında övgüyle dolanmak için var, milyon tane salak(!) neden bu etiketler için yıllarını heba ediyor? işletme bölümü öyle her yerde bulunmaz bilgiler vermediğine göre, biz bunu bilgi'de, bahçeşehir'de okusak da olurdu aslında. ama salaklar işte, herkes sizin kadar akıllı değil.
ve son olarak; ego tatmini amaçlı, buram buram kendini beğenmişlik kokan, hiçbir bilgi verme amacı taşımaksızın polemik yaratma çabasında olan harf yığınlarına tik koymamı beklemeyin.
egolarınızı okşayın, ama bunu ne üç-beş tik ile ne de burada bilgi veren veya alan insanlara saldırarak yapın.
0
bu arada boğaziçi yönetim bilişim sistemleri(mis) de var bu bağlamda ama boğaziçi işletme kadar havalı değil. Boğaziçinde okurken de örenğin endüstriden bilgsayardan dersler alabilir, boğaziçi bu anlamda en rahat okullardan biri ve bu sayede kendini geliştirebilir, belki endüstri, bilgisayar gibi alanlardan çap olmasa da yandal yapabilir. Arkadaşın için network önemli ve bu networkü en iyi boğaziçinde bulabilir. Mühendislik falan bunlara takılmaya gerek yok cidden ben de şimdi anlıyorum insan 18-20li yaşlarla 30lu yaşlarda çok farklı düşünüyor. Zaten çalışırken mesleğin olacak yani benim babam ve kardeşim de mühendis ama mesleklerini yapmıyorlar mesela. Ama şunu söyleyeyim türkiyede gerçekten boğaziçinde okuduğunu ya da mezun olduğunu söylediğinde insanların özellikle sosyal ortamlarda bakışları farklı oluyor, sanki übermenschmişsin gibi. Bunu da doğru bulmuyorum tabii bu da etiketiçik dediğimiz şey ama özel olarak bölüm yoksa kafada illa bu olacak diye işletme vs. ilgi duyuluyorsa hem rahat okursun hem de start up, staj part time iş gibi olanakları son sınıflarda iyi değerlendirir kullanırsın. Mühendilikte daha zor bu.
0
mezun olduğunda büyük bir ihtimalle zaten alanında iş yapmayacağı için üniversite seçsin.
0
kibritsuyu
ttnet sınırsız adsl'e 77 lira, cep telefonuma 50 lira fatura geliyordu. apartmana fiber geldi. dediler ki telefon paketin + 50mbit internet 79 lira olsun mu, olsun dedim.bugün gelip bağladılar. 50mbit internet ile teorik olarak 6,25 mb/s hızında indirme yapmam gerekir doğru di mi? şu anda torrent üz
ttnet sınırsız adsl'e 77 lira, cep telefonuma 50 lira fatura geliyordu. apartmana fiber geldi. dediler ki telefon paketin + 50mbit internet 79 lira olsun mu, olsun dedim.
bugün gelip bağladılar. 50mbit internet ile teorik olarak 6,25 mb/s hızında indirme yapmam gerekir doğru di mi? şu anda torrent üzerinden 2,3 mb/s'nin üzerine çıkmıyor. bağlantım kablosuz, modemle aramda 4-5 metre var.
aldığım hız için normal diyebilir miyiz? ttnet adsl'e göre süper hızlı, çok memnun kaldım ama yine de daha hızlı olabiliyorsa niye olmasın.
bugün gelip bağladılar. 50mbit internet ile teorik olarak 6,25 mb/s hızında indirme yapmam gerekir doğru di mi? şu anda torrent üzerinden 2,3 mb/s'nin üzerine çıkmıyor. bağlantım kablosuz, modemle aramda 4-5 metre var.
aldığım hız için normal diyebilir miyiz? ttnet adsl'e göre süper hızlı, çok memnun kaldım ama yine de daha hızlı olabiliyorsa niye olmasın.
0
Torrent ayarlarını kurcala. Orada bir limit belirlenmiş olabilir.
Speedtest'te gördüğün hız 50 civarı mı onu kontrol et.
6.25 ile değil hızın kadar indirirsin. O karşı tarafa bağlı biraz.
Speedtest'te gördüğün hız 50 civarı mı onu kontrol et.
6.25 ile değil hızın kadar indirirsin. O karşı tarafa bağlı biraz.
0
kabloyla dene. bilgisayardaki kablosuz ağ bağdaştırıcı eskiyse o kadar yüksek hıza çıkamıyor olabilir.
0
speedtest 20mbit civarı gösteriyor. torrent ayarlarında sınır yok ve özellikle en yüksek seed'liyi deniyorum ki kaynağı bol olsun.
bir de kabloyla deneyeyim. mesafe arttıkça hız düşmesini bekliyorum ama 4-5 metre de 50 mbit'ten 20 mbit'e düşmesi normal mi onu bilemedim.
modem de huawei 255s.
kablosuz olarak modemin dibinde de 20 mbit verdi, taa içeri odaya gittim 10 mbit verdi. çekim gücü de neredeyse hiç düşmedi. ethernet kablosu bulamadım evde, kablolu deneyemedim.
bir de kabloyla deneyeyim. mesafe arttıkça hız düşmesini bekliyorum ama 4-5 metre de 50 mbit'ten 20 mbit'e düşmesi normal mi onu bilemedim.
modem de huawei 255s.
kablosuz olarak modemin dibinde de 20 mbit verdi, taa içeri odaya gittim 10 mbit verdi. çekim gücü de neredeyse hiç düşmedi. ethernet kablosu bulamadım evde, kablolu deneyemedim.
0
Hızınızı 50 vermişlerdir ama bulunduğun yer en yüksek 20-25 veriyordur. O zaman ne gerek var 50'ye diye düşünebilirsiniz. Kablosuz ile 2-3 ancak yükselir gibi düşünüyorum. Sizin genel bir hız probleminiz var bence.
0
peki bonus soru.
modem iki tane yayın yapıyor. biri 2.4ghz, biri 5ghz. bağlayan dedi ki daha hızlı olması için 5ghz olandan bağlan ama kapsama alanı daha azdır.
lakin bilgisayarım 5ghz olanı görmüyor. kablosuz listesinde yok. acep ne yapmak icap eder? bağdaştırıcı mı eski, sürücü mü günellenecek nedir? zira 2010 model bilgisayar.
öff 802.11 b/g/n wifi kartı 5GHz AC sinyali göremez imiş. bağdaştırıcımız eski kaldı. superonline'da bi yanlışlık yok sanırım.
modem iki tane yayın yapıyor. biri 2.4ghz, biri 5ghz. bağlayan dedi ki daha hızlı olması için 5ghz olandan bağlan ama kapsama alanı daha azdır.
lakin bilgisayarım 5ghz olanı görmüyor. kablosuz listesinde yok. acep ne yapmak icap eder? bağdaştırıcı mı eski, sürücü mü günellenecek nedir? zira 2010 model bilgisayar.
öff 802.11 b/g/n wifi kartı 5GHz AC sinyali göremez imiş. bağdaştırıcımız eski kaldı. superonline'da bi yanlışlık yok sanırım.
0
5ghz destekli wireless alman lazım.
www.tp-link.com.tr şunun gibi birşey.
belki 5ghzlik bağdaştırıcı da bulursun.
www.tp-link.com.tr şunun gibi birşey.
belki 5ghzlik bağdaştırıcı da bulursun.
0
peki şunu söyleyin. 50 mbit'in 50'sini de tam kullanamamamın nedeni bu 5ghz yayını alamamam mıdır? yani 5ghz'den bağlansam 50 olacak mıydı? bundan ancak bu kadar mı (20 mbit) olur?
yani evet derseniz hızlandırmakla uğraşmayacağım. zira yeni bağdaştırıcı vs. alamam şu sıra.
yani evet derseniz hızlandırmakla uğraşmayacağım. zira yeni bağdaştırıcı vs. alamam şu sıra.
0
kb.netgear.com
buraya göre fark edermiş ama 20yi 50 yaparmı bilmiyorum.
önce kablo bulup dene. yine 50 alamazsan superonlineda sıkıntı var. 50 alırsan bağdaştırıcı almayı düşünebilirsin.
buraya göre fark edermiş ama 20yi 50 yaparmı bilmiyorum.
önce kablo bulup dene. yine 50 alamazsan superonlineda sıkıntı var. 50 alırsan bağdaştırıcı almayı düşünebilirsin.
0
modem wireless'da öyle çok ciddi bir data kaybolmaz, speedtest'de aldığın hızı 8'e böl, bu alabileceğin max. ki seninki normal gözüküyor, eğer daha ciddi bir deney yapmak istiyorsan bilgisayarı güvenli modda başlatıp kablo ile hız testi yap, onda da %20'den fazla artış olacağını sanmıyorum.
kısaca internet sağlayacın 50 vermiyor sana, zaten biz 50'ye kadar demiştik ama, derler, ara durumu anlat bazen çözebiliyorlar sorunu.
kısaca internet sağlayacın 50 vermiyor sana, zaten biz 50'ye kadar demiştik ama, derler, ara durumu anlat bazen çözebiliyorlar sorunu.
0
50'ye kadar demedi, 50 dedi. özellikle sordum, "kadar" mı diye, hayır dedi ttnet öyle der, az verir, bizimki 50 dedi.
ttnet'e göre hızım 3 katına çıktı, fiyatı da yarısına düştü, bu haliyle de memnunum, ama 50 verebiliyorlarsa ve ben de alabiliyorsam niye almayayım değil mi?
ttnet'e göre hızım 3 katına çıktı, fiyatı da yarısına düştü, bu haliyle de memnunum, ama 50 verebiliyorlarsa ve ben de alabiliyorsam niye almayayım değil mi?
0
kablo buldum (modemin kutusunda varmış adfjkl), kabloyla bağladım, çat diye 50mbit verdi hız testi. hatta küsuratı da var. demek ki aldığım internette sıkıntı yok. kablosuz bağdaştırıcım ile ilgili demek ki.
0
kendin de kabloyu bağlayınca sorunu bulmuşsun zaten. laptobundaki wi fi adaptörü muhtemelen 802.11 n desteklemiyor o yüzden düşük hızlar alıyorsun. eğer adaptör alacaksan 5 ghz olanlardan al. yeni bi telefonun varsa muhtenelen 802.11 ac destekliyordur, onunla şimdiden 5 ghz deki yayını görebilirsin. 802.11 nle de aslında modemin ve wifi adaptörün iyise son derece iyi hızlar alabiliyorsun. misal benim 2.4 ghz le 100 mbit görmüşlüğüm var, ya da bilgisayarımdaki bi dosyayı laptobuma 160 mbit (yaklaşık 20 megabyte/sn) ile kopyalamışlığım var.
0
peki şu anda ihtiyacım olmamakla birlikte, ben usb dongle almak yerine bu bilgisayarın dahili wireless kartını değiştirebilir miyim? az buçuk elimden gelir. youtube'dan baktım, çok dağıtmadan ulaşılabilir de bir noktada. oluyor mu öyle?
0
vincentvega
World platinium ve Maximum kredi kartı kullanıyorum. Almanyadan taksitli telefon alabilir miyim? Saturn.de veya mediamarkt.de ye bakıyorum gayet uygun ve herhangi bir banka şartı göremiyorum.
World platinium ve Maximum kredi kartı kullanıyorum. Almanyadan taksitli telefon alabilir miyim? Saturn.de veya mediamarkt.de ye bakıyorum gayet uygun ve herhangi bir banka şartı göremiyorum.
0
nasıl buraya getirmeyi planlıyorsun? kargo işi imkansıza yakın o nedenle dedim. taksit yaptıklarını da hiç zannetmiyorum. buraya özgü gibi geliyor bana.
0
Online alışverişte sadece alman kredi kartı kabul edebiliyor m.markt ve saturn.
Zaten gidip alacağınızı tahmin ediyorum, yoksa o geçmez gümrükten.
Zaten gidip alacağınızı tahmin ediyorum, yoksa o geçmez gümrükten.
0
shubulubapshubaptishaluva
Yillar sonra yeniden ders dönemine giriyorum. Son 6 aydır da işsizdim bu arada. Çılgınlar gibi geç yatıp çok geç kalktim. Ama lisansta bile 10 kisilik derste hocanın suratına bakarken gözlerimin kapanmışlığı var. Bu defa böyle bir lüksüm yok:( Eskiden derse kahve götürürdüm, yudum yudum ice ice beni
Yillar sonra yeniden ders dönemine giriyorum. Son 6 aydır da işsizdim bu arada. Çılgınlar gibi geç yatıp çok geç kalktim. Ama lisansta bile 10 kisilik derste hocanın suratına bakarken gözlerimin kapanmışlığı var.
Bu defa böyle bir lüksüm yok:(
Eskiden derse kahve götürürdüm, yudum yudum ice ice beni ayakta tutardi. Ama tum gün, haftada 5 gün boyunca kahve tüketemem.
Napabilirim? Siz nasil tüm gün ayaktasiniz?
Bu defa böyle bir lüksüm yok:(
Eskiden derse kahve götürürdüm, yudum yudum ice ice beni ayakta tutardi. Ama tum gün, haftada 5 gün boyunca kahve tüketemem.
Napabilirim? Siz nasil tüm gün ayaktasiniz?
0
Muhtemelen vücudun sana kaçmak için bahane üretti ve onu sunuyor. Derslerini gerçekten almak isteyip istemediğine çok samimi olarak karar verirsen sorun kalmayabilir.
0
Yok yok bu yıllardır böyle. Bir yerde uzun sure otururken mutlaka uykum geliyor. Sinemada uyumuslugum var:(
0
Demir eksikliginiz vs olabilir mi?bende de aynı sorun vardır hep, özellikle ilaçlarımı almadığım zaman artar. Bu aralar yine içmeyi unutuyorum, bıraktığınız yerde uyuyacak moda geçiyorum.
İlaçları alinca kendime geliyorum.
Bunun haricinde arada sırada yüzü soğuk suyla yıkamak, kahve, vitamin takviyesi vs ise yarayabilir.
İlaçları alinca kendime geliyorum.
Bunun haricinde arada sırada yüzü soğuk suyla yıkamak, kahve, vitamin takviyesi vs ise yarayabilir.
0
kendi sorununa cozumu de demissin zaten. senin tek sorunun duzensiz uyku gibi gozukuyor burdan :) onu bi duzene cek istersen bi an once :)
0
Hayalperest Vişne
Yaş, 27 yer istanbul. Ingilizce orta duzeyde. Istanbulda universite diplomali veya diplomasiz olarak hangi islerde calisabilirim? Daha once 7-8 yila yakin uni doneminde garsonluk barmenlik yapmisligim var. Askerligi yapmadim.
Yaş, 27 yer istanbul. Ingilizce orta duzeyde. Istanbulda universite diplomali veya diplomasiz olarak hangi islerde calisabilirim? Daha once 7-8 yila yakin uni doneminde garsonluk barmenlik yapmisligim var. Askerligi yapmadim.
0
Eğer kalemin güçlüyse editörlük başvurusu yapabilirsin gazetelere, dergilere veya web sitelerine
0
btlylmz
Merhaba,İş yoğunluğuna, sosyal aktivitelere göre değişiklik gösterse de ayda en az 5 kitap okumaya çalışıyorum. Kitabı kütüphaneme katmak ve kütüphanemi zenginleştirmek de amaçlarımdan biri olduğundan 'e-book' olayına hep mesafeli yaklaştım. Fakat son zamanlarda e-kitap okumanın uzun ya da kısa yolc
Merhaba,
İş yoğunluğuna, sosyal aktivitelere göre değişiklik gösterse de ayda en az 5 kitap okumaya çalışıyorum.
Kitabı kütüphaneme katmak ve kütüphanemi zenginleştirmek de amaçlarımdan biri olduğundan 'e-book' olayına hep mesafeli yaklaştım. Fakat son zamanlarda e-kitap okumanın uzun ya da kısa yolculuklarda daha pratik olabileceğini düşünmeye başladım.
Kütüphane konusunda benim gibi düşündüğü halde 'kindle' alanlar varsa; yola kitap ile mi devam etmeli, yoksa kindle ile mi?
İş yoğunluğuna, sosyal aktivitelere göre değişiklik gösterse de ayda en az 5 kitap okumaya çalışıyorum.
Kitabı kütüphaneme katmak ve kütüphanemi zenginleştirmek de amaçlarımdan biri olduğundan 'e-book' olayına hep mesafeli yaklaştım. Fakat son zamanlarda e-kitap okumanın uzun ya da kısa yolculuklarda daha pratik olabileceğini düşünmeye başladım.
Kütüphane konusunda benim gibi düşündüğü halde 'kindle' alanlar varsa; yola kitap ile mi devam etmeli, yoksa kindle ile mi?
0
E-kitap gerçekten çok kullanışlı ama uzun vadede göze daha çok zarar veriyor. Zor bir karar...
0
Ben ikisini de kullanıyorum. Yolculuklarda veya metroda vs Kindle çok kullanışlı
0
ikisini de kullanabiliriz :) yerine göre basılı kitap yerine göre ekitap daha işlevsel
0
E-kitabın kitap olmadığını söyleyen halt etmiş.
E-kitap olarak bulamadığım ya da bulduğum e-kitabın yazım yanlışlarından okunmayacak halde olduğu durumlar haricinde normal kitap almıyorum artık. Kindle kolaylıktır.
E-kitap olarak bulamadığım ya da bulduğum e-kitabın yazım yanlışlarından okunmayacak halde olduğu durumlar haricinde normal kitap almıyorum artık. Kindle kolaylıktır.
0
ikisi arasında fiyat farkı hemen hemen yok, onun için basılı kitap almak daha mantıklı tabii fiyat karşılaştırması için meşru olmayan e-kitap içerikleri kast etmiyorum.
0
ekonomik açıdan daha avantajlı(korsan kullanılırsa)
yanında binlerce kitap taşıyabilirsin
bir kelime ya da cümlenin geçtiği sayfayı normal kitapta bulmak için tek tek sayfalara bakman gerekirken e-book'ta arama fonksiyonunu kullanabilirsin.
ayrıca ebook için de sanal bir kütüphane oluşturabilirsin.
yanında binlerce kitap taşıyabilirsin
bir kelime ya da cümlenin geçtiği sayfayı normal kitapta bulmak için tek tek sayfalara bakman gerekirken e-book'ta arama fonksiyonunu kullanabilirsin.
ayrıca ebook için de sanal bir kütüphane oluşturabilirsin.
0
nemo problemo
28 yaşındayım. üniversite terkim. işim gücüm var ve şuan askere gitsem döndüğümde işle alakalı her şey yalan olacak. ama şuan kontrol ettim şubeye çağırmışlar. ben nasıl çözcem bu işi? yani askere gitsem hayatımı çok kötü etkileyecek. hem maddi hem de manevi olarak.bedelliyi beklesem ne zaman çıkaca
28 yaşındayım. üniversite terkim. işim gücüm var ve şuan askere gitsem döndüğümde işle alakalı her şey yalan olacak. ama şuan kontrol ettim şubeye çağırmışlar. ben nasıl çözcem bu işi? yani askere gitsem hayatımı çok kötü etkileyecek. hem maddi hem de manevi olarak.
bedelliyi beklesem ne zaman çıkacağı belli değil. belki çıkmayacak da. ben napacağım? psikolojimi bozdu bu durum. kaçak olmak da istemiyorum. bilemedim.
not: teknoloji alanında çalışıyorum ve 1 gün bile internetten uzak kalsam işlerim altüst olur. kaldı ki 1 sene çok uzun bir süre. yoksa gider gelirdim sıkıntı olmazdı.
bedelliyi beklesem ne zaman çıkacağı belli değil. belki çıkmayacak da. ben napacağım? psikolojimi bozdu bu durum. kaçak olmak da istemiyorum. bilemedim.
not: teknoloji alanında çalışıyorum ve 1 gün bile internetten uzak kalsam işlerim altüst olur. kaldı ki 1 sene çok uzun bir süre. yoksa gider gelirdim sıkıntı olmazdı.
0
hemen özel üniversite bul, açık açık sor askerlik dolayısıyla kayıt yaptırmak istiyorum şartlarınız nelerdir diye.
yaşın 28 olması sorun ama, 29dan sonra her türlü alıyorlar sanırım, bu üniversite mevzusuyla 1 sene daha ertelersin en azından, 1 sene sonraya da kim öle kim kala artık...
yaşın 28 olması sorun ama, 29dan sonra her türlü alıyorlar sanırım, bu üniversite mevzusuyla 1 sene daha ertelersin en azından, 1 sene sonraya da kim öle kim kala artık...
0
zorunlu olduğu için gitmek zorundasın. gidenlerin de işi gücü vardı. onlar da maddi manevi kayıplar yaşadı. böyle ağlayınca bir ayrıcalık kazanılmıyor.
0
bu yaşına kadar bir açıköğretim kaydı yapsaydın bari. bilmiyor muydun böyle olacağını? maalesef gitmek dışında bir seçeneğin yok. gerçekten HİÇ gitmek istemiyosan eşcinsel olduğunu söyle, muafiyet al. demokratik ve laik devletimize göre eşcinsel olmak ileri derecede psikoseksüel bozukluk <3
0
1-yurt dışı çözüm değil ilk çıkışında tutuklanırsın hele bu aralar ohal varken.(arkadaşım londra diye alana gitti erzincan da buldu kendini).
2-özel ünüversite son tecilden sonra birşey yapamıyor.
3-eşcinsel isen bunu belgelemen gerekiyor fotograf veya video ile.belgeledikten sonra askerlikten atılsan bile muhtarına kadar dosyan gönderiliyor hiç bir devlet kurumunda işin yok artık.
4-gideceksin paşa paşa her vatan evladı yapacak bu görevi..
2-özel ünüversite son tecilden sonra birşey yapamıyor.
3-eşcinsel isen bunu belgelemen gerekiyor fotograf veya video ile.belgeledikten sonra askerlikten atılsan bile muhtarına kadar dosyan gönderiliyor hiç bir devlet kurumunda işin yok artık.
4-gideceksin paşa paşa her vatan evladı yapacak bu görevi..
0
Zamanında gitmiş veya üniversiteyi bitirmiş olsaydın bunları yaşamazdın. Ya vatandaşlıktan çıkacaksın ya da gideceksin. İstersen bedelliyi bekle ama keyif senin.
Sırf iki sene ertelediğim ve askere gitmeden kabul edilmeyeceğim, döndüğümde ise şartların değiştiği ve giremediğim bir iş yüzünden hayatım mahvoldu.
Ha ne olacak dersen döndükten sonra şansın yaver gitmezse sefil olursun.
Sırf iki sene ertelediğim ve askere gitmeden kabul edilmeyeceğim, döndüğümde ise şartların değiştiği ve giremediğim bir iş yüzünden hayatım mahvoldu.
Ha ne olacak dersen döndükten sonra şansın yaver gitmezse sefil olursun.
0
Ya işlerini devredeceğin birini bulacaksın ve gideceksin, ya da kaçak devam edip bedelli bekleyeceksin.
Vatani görev vs barbar safsatalarını bi kenara bırakırsak, şimdiye kadar bir çözüm düşünmüş olman gerekiyordu. Sorunları yok sayınca kaybolmuyorlar malesef. Askere gitmek istemiyorsan ya üniversite bitirecektin ya da yurtdışına gidecektin.
Ben de başını boş bırakamayacağım bir internet işi yapıyorum, yardım edebileceğim bir şey varsa özelden yaz.
Vatani görev vs barbar safsatalarını bi kenara bırakırsak, şimdiye kadar bir çözüm düşünmüş olman gerekiyordu. Sorunları yok sayınca kaybolmuyorlar malesef. Askere gitmek istemiyorsan ya üniversite bitirecektin ya da yurtdışına gidecektin.
Ben de başını boş bırakamayacağım bir internet işi yapıyorum, yardım edebileceğim bir şey varsa özelden yaz.
0
bir şey olmaz yıllık 4000 cezası var sadece. artık kelepçeleme falan yok. bakaya olarak yurtdışına çıkıp geri geldim kimse sen kimsin nereye gidiyorsun demedi. gbtye de girdim otelde de kaldım bir şey olmuyor (otel hariç hepsi ohal sürecinde oldu). en fazla kağıt imzalatırlar. altına şerh düşersin imzalarken askere gitmeyeceğimi beyan ederim diye oldu bitti. öyle arkadaşım kendini erzurum'da buldu diye konuşanlara da inanma. ama idari cezanın parasını yıllık olarak kenara koy elbet ödeyeceksin onu.
ehliyet, nüfus cüzdanı veya pasaport çıkarmaya gidersen kaçak olduğun gözüküyor. korkma bir şey olmaz.
ehliyet, nüfus cüzdanı veya pasaport çıkarmaya gidersen kaçak olduğun gözüküyor. korkma bir şey olmaz.
0
Kaç git buralardan, yurtdışında AB üyesi olsun, olmasın bir ülkede bir iş bul, okula falan başla. Üç beş şerefsiz daha rahat yaşayıp şark kurnazı politikalarını daha rahat uygulasın diye askere falan gitmem, bir yol bulup sen de gitme.
Birkaç bin zengin zümrenin eline bakan vatana da bacağım girsin. Toprağınıza sıçayım.
Birkaç bin zengin zümrenin eline bakan vatana da bacağım girsin. Toprağınıza sıçayım.
0
Bedelli çıkana kadar rahat rahat takıl. Adli bir vakaya karismazsan sorun olacağını sanmiyorum. Kacak olduğun sürece para cezasina carptirilirsin. Ne kadar cok kacarsan o kadar idareye gelir kazandiracaksin. Seni askere alip ne yapacaklar. GBT'de de gözükmez asker kaçağı olduğun. OHAL bitene kadar dikkat et, yeter. Katma deger uretiyorsan için rahat olsun. Ulkene boyle hizmette bulunuyorsun.
0
eğer askere gidecek olursan işten ayrılırken kıdem tazminatını almayı unutma.
0
"vatan evladııı, Londra diye giden arkadaşım kendini Erzurum'da buldu" safsatalarına inamma. Hele Çocuk kandırıyor sanki. Argent Dawn doğru söylülyor, bir tanıdığım da aynı şekilde çıktı geçen. Sonrası senin becerilerine kalmış artık..
0
gbt'de bile cikmaz asker kacagi oldugun. zorla askere goturulmek diye de bir sey yok artik, inzibat gelip iki koluna giremiyor yani. kendini erzincan'da bulan arkadas hava alaninda jandarma bulup ben asker kacagiyim diye mi bagirmis acaba?
0
ben olsam gitmem. şu ülkede yapılacak en gereksiz şey belki de askerliktir. duygusal yaklaşacak çağları geride bıraktık. gerçek askerlik ruhu çanakkale savaşında öldü.
0
seninle aynı durumdaydım. salaklık edip gittim askere. iş hayatım 5 sene geriye gitti. şimdiki aklım olsa beklerdim bedelliyi . gbt de çıkıyor bu arada. ama yaptırımı yok. en fazla 15 gün içinde teslim olacağım diye bir belge imzalatıp salarlar. ha rahatsız olursun kontrollerde falan ama kimse seni tutup götürmez. öyle bir dünya yok. bakaya kaldığın kadar ceza ödüyorsun
0
Cok gezmiyorsan eger gitme bisey olmaz. Bedelli bekle.
Şehir icinde kontrol noktalarinin az cok nerede oldugu belli zaten. Ona dikkat et.
Hastanedr yatili kalman gereken bir durum olursa eger polise bilgisi gidiyor haberin olsun.
Otelde kalman gereken bir durum olursa eger. Bir akrabanin kimliğini kullan. Lobidekine durumu izah etmeye kalkma.
Riske girersin. Ozetle is - ev ucgeninde duracaksan eger. Bisey olmaz diye dusunuyorum. Ben yillarca boyle atlattim. Bedelli cikincada kurtuldum
Şehir icinde kontrol noktalarinin az cok nerede oldugu belli zaten. Ona dikkat et.
Hastanedr yatili kalman gereken bir durum olursa eger polise bilgisi gidiyor haberin olsun.
Otelde kalman gereken bir durum olursa eger. Bir akrabanin kimliğini kullan. Lobidekine durumu izah etmeye kalkma.
Riske girersin. Ozetle is - ev ucgeninde duracaksan eger. Bisey olmaz diye dusunuyorum. Ben yillarca boyle atlattim. Bedelli cikincada kurtuldum
0
anti-kahraman
3.sıradan sınava çağırılıyorum. 1. sıradaki elemanın ales puanı 93 benim 85 sanırım fakülte birincisi olarak bitirmiş okulu benim diploma notu 2.77 :) sınava girmeye değer mi? zaten 9 saat uzaklıkta istanbuldan-aydın. off bilemedim gitsem mi gitmesem mi acaba?bir de ben halihazırda geçen hafta başl
3.sıradan sınava çağırılıyorum. 1. sıradaki elemanın ales puanı 93 benim 85 sanırım fakülte birincisi olarak bitirmiş okulu benim diploma notu 2.77 :) sınava girmeye değer mi? zaten 9 saat uzaklıkta istanbuldan-aydın. off bilemedim gitsem mi gitmesem mi acaba?
bir de ben halihazırda geçen hafta başladım İÜ'nde yüksek lisansa olduki kazandım sınavı hem araştırma görevlisi olup hep İÜ'deki dersleri nasıl takip edeceğim?
bir de ben halihazırda geçen hafta başladım İÜ'nde yüksek lisansa olduki kazandım sınavı hem araştırma görevlisi olup hep İÜ'deki dersleri nasıl takip edeceğim?
0
git gir mutlaka. o sınav daha çok etkiliyor. istanbul aydın kısmını da sonra düşünürsün olursa.
0
% 30 etkisi var bilim sınavının. Denesen de ne kaybedersin ? Böyle gitsem mi gitmesem mi diye düşünüp gittiğim sınavlardan beklenmedik sonuçlar elde ettiğim oldu. Bakarsın o kişi gelmez hasta olur falan filan.
0
Yuksek lisansa kendi univeristelrinde baslatmak isteyebilirer, haberin olsun.
0
git gir ne olacağı belli olmaz, yedek bile olmak fırsata dönüşebilir.
0
atanırsan "koçum buraya yatay geçiş için başvur" demeleri yüksek ihtimal o yüzden aydın'a komple geçmeye hazır ol. ayrıca "yedek bile olsan iyi" +1.
0
gezegen olan pluton
filbox hd uydu alıcısı ile beraber aylık 17-18 liraya geliyor, gelecek senelerde fiyatları değişmez ise 12-13 liraya gelecek, diğer platformlar 15-25 arası.Hepsinde belgesel kanalları benzer ama birinde olan diğerinde yok durumları var, performans fiyat düzleminde sadece belgesel düşünürsek ne tavsi
filbox hd uydu alıcısı ile beraber aylık 17-18 liraya geliyor, gelecek senelerde fiyatları değişmez ise 12-13 liraya gelecek, diğer platformlar 15-25 arası.
Hepsinde belgesel kanalları benzer ama birinde olan diğerinde yok durumları var, performans fiyat düzleminde sadece belgesel düşünürsek ne tavsiye edersiniz? Ya da, bunları boş ver şöyle bir şey var, tarzı önerilere de açığım.
Hepsinde belgesel kanalları benzer ama birinde olan diğerinde yok durumları var, performans fiyat düzleminde sadece belgesel düşünürsek ne tavsiye edersiniz? Ya da, bunları boş ver şöyle bir şey var, tarzı önerilere de açığım.
0
Boşverin bunların Netflix alın bence :) Bizim tv de Digitürk var tüm paketleri var herhalde ben sadece maç için açıyorum hafta sonları. Onun dışında dizi film belgesel Netflix beni tatmin ediyor. 26 lira herhalde şu an hd paketi Enpara ile 13 liraya geliyor. 2 kişi paylaşsan 6.5 TL eder. En azından çamur gibi görüntü ile izlemezsin.
0
@gözü açık sevişen yahudi
izlemek istediğim haftalık belgesel programları var, netflix böyle bir şey veremiyor sanırım.
izlemek istediğim haftalık belgesel programları var, netflix böyle bir şey veremiyor sanırım.
0
Hm o zaman hangi pakette ki kanallar sizi cezbediyorsa onu tercih etmeniz mantıklı tabi. Mesela digitürk de ID var ben arada bakıyorum heyecanlı şeyler oluyor.
0
benim internet üzerinden izleyeceğim, aradığım üç belgesel kanalı var. net geo, discovery ve history. bu üçünü hiç biri aynı anda vermiyo. tivibu da sadece nat geo var, digitürk'ün internet paketinde history yok gibi.
en son digitürk dilediğin yerde uygulaması üzerinden hepsini izleyebileceğimi öğrendim. bunun için evinde digitürk kutu olması gerekiyo. www.digiturkdilediğinyerde.com.tr'den üye numaranla profil oluşturuyosun mis gibi izliyosun.
evde digitürk'ün yok ise elinde olan birinden isteyebilirsin. herhangi ek ücreti bulunmuyo. bütün kanalları canlı ve 12 saat geriye dönük izleyebiliosun.
en son digitürk dilediğin yerde uygulaması üzerinden hepsini izleyebileceğimi öğrendim. bunun için evinde digitürk kutu olması gerekiyo. www.digiturkdilediğinyerde.com.tr'den üye numaranla profil oluşturuyosun mis gibi izliyosun.
evde digitürk'ün yok ise elinde olan birinden isteyebilirsin. herhangi ek ücreti bulunmuyo. bütün kanalları canlı ve 12 saat geriye dönük izleyebiliosun.
0
portakal
Evet ise neden, hayır ise neden lütfen. Cevap verenlere teşekkürler şimdiden...
Evet ise neden, hayır ise neden lütfen. Cevap verenlere teşekkürler şimdiden...
0
Değildi. Adnan Menderes de şapka takıyordu veya Tayyip Erdoğan da kravat takıyor. Bunlar şapka devriminin amacına ulaştığını mı gösteriyor?
0
bazen aşırı uca kaymış bir olguyu nötrlemek için diğer aşırı ucu kullanmanız gerekir. atatürk'ün şapka fantezisi yoktu tabii ki. şapkayı zorunlu kılmanın tek amacı araplaşmaktan ve gericilikten kurtarmaktı bu ülke halkını. sembolik şeyler çok anlam ifade edebilir. bunu en iyi türbanı siyasi simge olarak kullanan her daim mağdur türbanlılar bilir.
ama bunu algılayamayan arkadaşlar hala algılayamıyorlar. ne yapalım, beyin maalesef bedava.
ama bunu algılayamayan arkadaşlar hala algılayamıyorlar. ne yapalım, beyin maalesef bedava.
0
bence çok mantıklı uygulamaydı . çağ dışılıktan hem zihinsel hem de fiziksel kurtulma çabaları olarak görüyorum
0
2. mahmut'un fes devrimi gerekli miydi?
burada fayda-zarar kıyaslaması yapmak lazım. ne zararı oldu şapka kanunun? bence hiç. yararı oldu mu? o da yok denecek kadar az ama modern bir cumhuriyet kurulurken bedeviler gibi giyinmek abes dururdu. bu bakımdan mantıklı bir karar.
burada fayda-zarar kıyaslaması yapmak lazım. ne zararı oldu şapka kanunun? bence hiç. yararı oldu mu? o da yok denecek kadar az ama modern bir cumhuriyet kurulurken bedeviler gibi giyinmek abes dururdu. bu bakımdan mantıklı bir karar.
0
bugun avrupa'da amerika'da hala turklere deveye mi binildigini soranlar oluyormus.
sapka, kilik-kiyafet devrimi, bizim arap olmadigimizla, arap gibi giyinmedigimizle ilgilidir. milliyetci bir devrimdir. donemin kosullarinda da gereklidir. o donemde turkiye'nin diger modern ulkelerle esit seviyede oldugunun imaji cizilmek istenmistir. kabile devleti olmadigi vurgulanmistir.
www.youtube.com
video'yu izlerseniz ataturk ayrica amerikalilara turkce sesleniyor. yani onlara esit bir seviyeden hitap ediyor.
sapka, kilik-kiyafet devrimi, bizim arap olmadigimizla, arap gibi giyinmedigimizle ilgilidir. milliyetci bir devrimdir. donemin kosullarinda da gereklidir. o donemde turkiye'nin diger modern ulkelerle esit seviyede oldugunun imaji cizilmek istenmistir. kabile devleti olmadigi vurgulanmistir.
www.youtube.com
video'yu izlerseniz ataturk ayrica amerikalilara turkce sesleniyor. yani onlara esit bir seviyeden hitap ediyor.
0
tosiba
soru saçma geliyor belki ama, değil.zamanında bir söz vermiştim böyle. şimdi yemem gerekiyor. :)bolca yıkayıp yesem nasıl olur? en az basılan yerden bulacağım tabi bir de. 3 tane yiyeceğim. orta boy olanından.
soru saçma geliyor belki ama, değil.
zamanında bir söz vermiştim böyle. şimdi yemem gerekiyor. :)
bolca yıkayıp yesem nasıl olur? en az basılan yerden bulacağım tabi bir de.
3 tane yiyeceğim. orta boy olanından.
zamanında bir söz vermiştim böyle. şimdi yemem gerekiyor. :)
bolca yıkayıp yesem nasıl olur? en az basılan yerden bulacağım tabi bir de.
3 tane yiyeceğim. orta boy olanından.
0
ağaç dibinden koparma :) kenar kıyı biyerde olmasın :)
çok çimen yedim ben tadı çok hoş.
çok çimen yedim ben tadı çok hoş.
0
killerbee asıjfhsajfkaslşf
dediğin gibi temiz bi yerden bul, güzelce yıka. göm gitsin. bi şey olmaz.
dediğin gibi temiz bi yerden bul, güzelce yıka. göm gitsin. bi şey olmaz.
0
üç tane çimenden ne olur, yarım kilo yesen sindirme problemi falan derdim de, millet çimen suyu içiyor çimeni yesen ne olur...
0
freetakilir
ankaradan hatay iskenderuna kargo yolladım "PTT İşyerine Geldi" olarak "ANTAKYA DTM" yazıyor. acaba sonra mı iskenderuna gidecek veya yanlış yere gitmiş olabilir mi? kiminle görüşeceğim bunun için?edit: DTM'nin açılımı dağıtım merkeziymiş, bu sonra iskenderuna sevk edileceği anlamına mı geliyor?
ankaradan hatay iskenderuna kargo yolladım "PTT İşyerine Geldi" olarak "ANTAKYA DTM" yazıyor. acaba sonra mı iskenderuna gidecek veya yanlış yere gitmiş olabilir mi? kiminle görüşeceğim bunun için?
edit: DTM'nin açılımı dağıtım merkeziymiş, bu sonra iskenderuna sevk edileceği anlamına mı geliyor?
edit: DTM'nin açılımı dağıtım merkeziymiş, bu sonra iskenderuna sevk edileceği anlamına mı geliyor?
0
öncelikle müşteri hizmetlerini arayın diyeceğim ama size oradan oraya gidecek oradan dağıtıma çıkarılacak diyecek kadar bilgileri yok. hatay başmüdürlüğünün telefon numarasını alın. onlar detay veremeyince en net bilgi almanız için onlar sizi antakya dağıtıma yönlendirecek bi yanlışlık varsa düzeltilecek yoksa oradan iskenderuna gidecektir. dağıtım ve toplama merkezi ise koskoca iskenderun yazan kargoyu antakyaya göndereni tebrik etmek lazım. ama bence herşey kontrol altında.
0
ptt'de çözüm beklemek. ben bana ulaşmayan kargomla ilgili kayıt oluşturmuştum kargo geldikten 2 gün sonra e-mail ile cevapladılar "kargonuz teslim edilmiştir"
0
adı üzerinde dağıtım merkezi işte orada toplanıp sonra senin ptt ye gönderecekler. daha sonra bakarsan ptt işyerinden ayrıldı ibaresi görürsün. sonra senin ptt ye geldiğini görürsün.
ptt den alacaksan gidip alırsın.
adrese teslim ise postacıya teslim edilince yine yazar orada dağıtıma çıktı diye.
sonuç: sorun yok her şey yolunda.
ptt den alacaksan gidip alırsın.
adrese teslim ise postacıya teslim edilince yine yazar orada dağıtıma çıktı diye.
sonuç: sorun yok her şey yolunda.
0
iglesias
ben eskiden beridir burayi hep zengin mekani bellemistim. ama ekşi sözlükte falan fakir markasiymis gibi muamele goruyor. ben mi yanlis biliyorum diyerek internetten fiyat karsilastirmasi yaptim. hepsiburadadaki gerecler daha ucuz. ikea'nin nesi fakir markasi?
ben eskiden beridir burayi hep zengin mekani bellemistim. ama ekşi sözlükte falan fakir markasiymis gibi muamele goruyor. ben mi yanlis biliyorum diyerek internetten fiyat karsilastirmasi yaptim. hepsiburadadaki gerecler daha ucuz. ikea'nin nesi fakir markasi?
0
ikea fakir markası değil. en azından türkiye'de. çakma sosyetelerin gözü çok yüksekte. hepsi bu.
0
fakir değil aslında bazı şeyleri çok pahalı ve kalitesiz bazı şeyleri yaratıcı ve kullanışlı.
İnsanlar ucuz olduğundan çok pratiklikten tercih ediyor.
Bir de kendim yapmayı çok seviyorum ben.
Fakir mekanı değil zengin mekanı hiç değil
İnsanlar ucuz olduğundan çok pratiklikten tercih ediyor.
Bir de kendim yapmayı çok seviyorum ben.
Fakir mekanı değil zengin mekanı hiç değil
0
İkea ortalama kalite ortalama fiyat sunan bir mağaza. Ürününe göre daha pahalısını da daha ucuzunu da bulabilirsin dışarda. Kalite için de aynı şey geçerli.
Ekşisözlük yazarları malum hiçbir şeyi beğenmedikleri için boşver sen. Fakir markası diye bir kavramı dillendiren kişiden ne beklersin, çöp fikirli biriymiş de geç.
Ekşisözlük yazarları malum hiçbir şeyi beğenmedikleri için boşver sen. Fakir markası diye bir kavramı dillendiren kişiden ne beklersin, çöp fikirli biriymiş de geç.
0
ikea bence biraz da her şeyi tek tek alabildiğin için fakir markası olarak görülüyor. ben pek görmedim oturma odası takımının ayrı ayrı ayrı satıldığını diğer markalarda ama burada bir tane tekli iki tane 3lü al. adamlar takım yapmıyor ama seri yapıyor birbirine uyan ürünler çıkarıyorlar.
0
ikea'nın 1. dünya ülkelerindeki imajı fakire daha yakın, en azından bizdekine göre. tam fakir de diyemeyiz de; deadpool izlediysen görmüşsündir, değişik isimli kendin yap mobilyacısı imajı var. buraya ilk geldiğinde vardı o zengin imajı, biraz da fiyatlarından dolayı ama giden gördü ki çok ucuza şeyler de satılıyor. ekşicilerin birilerinin kaliteli bulduğu şeylere bok atma sevdası da buna dahil tabii, türkiye için kesinlikle fakir ürüncüsü diyemeyiz.
0
Bi yatak odası takımına 20 bin lira veremiyoruz da ondan.
Bizde bir grup cılgın gibi para harcamayı seviyor. Karşılığında bişey almasına da gerek yok. Bunu ikea'da yapmadığı için de rahatsız oluyor.
Bu gözler evine 20 bin liralık avize alan adam gördü. Inanmazsınız basınca yanıyor biliyor musun?
İşte bu atraksiyonları yapamayınca fakir mekanı sanıyorlar.
Bizde bir grup cılgın gibi para harcamayı seviyor. Karşılığında bişey almasına da gerek yok. Bunu ikea'da yapmadığı için de rahatsız oluyor.
Bu gözler evine 20 bin liralık avize alan adam gördü. Inanmazsınız basınca yanıyor biliyor musun?
İşte bu atraksiyonları yapamayınca fakir mekanı sanıyorlar.
0
Amerikan dizisinde öyle görüyor yavrum burada da küçümsüyor. Çünkü pek seviyor insanları küçümsemeyi, kafa New York kendisi çorumlu olduğu için.
0
idexo
kimse konusmuyor vaz mi gectik ne oldu?not: soruyu internet kullanicilarina kapali yaptim. sadece sozlukculer gorebiliyor.
kimse konusmuyor vaz mi gectik ne oldu?
not: soruyu internet kullanicilarina kapali yaptim. sadece sozlukculer gorebiliyor.
not: soruyu internet kullanicilarina kapali yaptim. sadece sozlukculer gorebiliyor.
0
devlet sırrı mı sorunun cevabı ki? neden bu gizlilik?
cevap: askıda duruyor şu anda, bir gelişme yok.
cevap: askıda duruyor şu anda, bir gelişme yok.
0
O konuyu yeniden bi ısıttılar, rte de biraz söylediklerinden çark etti gibi.
AB'nin şartları belli, su halde bu konunun akıbeti beyefendinin iki dudağı arasında.
AB'nin şartları belli, su halde bu konunun akıbeti beyefendinin iki dudağı arasında.
0
en son 10-12 gün önce falan yabancı kaynaklarda çıkmıştı bu mesele, türkçe kaynaklarda hiç rastlayamadım. birileri gelmişti evropa taraflarından, g20 zamanıydı galiba. klasik "uzlaşmaya çalışıyoruz", "şiş kebap çok güzel" tarzı saçmasapan açıklamalar vardı.
mülteciler avrupa için inanılmaz büyük bir sorun ve ben eninde sonunda bükülenin avrupa olacağını düşünüyorum. ha bunun bize bi faydası olur mu? ondan emin değilim. tayyip bey parayı ve mültecileri alıp "bizim çocuklar avrupa'ya gitmese de olur ya çok şeyapmayın, hadi iyi akşamlar" diyebilir avrupa'ya.
mülteciler avrupa için inanılmaz büyük bir sorun ve ben eninde sonunda bükülenin avrupa olacağını düşünüyorum. ha bunun bize bi faydası olur mu? ondan emin değilim. tayyip bey parayı ve mültecileri alıp "bizim çocuklar avrupa'ya gitmese de olur ya çok şeyapmayın, hadi iyi akşamlar" diyebilir avrupa'ya.
0
ozetle avrupa adimini atti/yanitini verdi. soz soyleme sirasi su anda turkiye'de mi?
en son "yoksa anlasmayi feshederiz!" minvalinde atilip tutuluyordu diye hatirliyorum ben.
ek soru gibi olacak: turkiye'nin bu beklenen kriterleri karsilamasi bakimindan kisisel fikriniz nedir? muhtemel goruyor musunuz? yok canim zaten bastan olmayacagini biliyorduk mu diyorsunuz? yoksa 2 yil sonraya olur ama olur mu?
@devilred daha ziyade soru tartismaya donusebilir diye boyle yaptim. gizlilik oldugundan degil.
cevaplar icin de tesekkur etmeyi bir borc bilirim.
en son "yoksa anlasmayi feshederiz!" minvalinde atilip tutuluyordu diye hatirliyorum ben.
ek soru gibi olacak: turkiye'nin bu beklenen kriterleri karsilamasi bakimindan kisisel fikriniz nedir? muhtemel goruyor musunuz? yok canim zaten bastan olmayacagini biliyorduk mu diyorsunuz? yoksa 2 yil sonraya olur ama olur mu?
@devilred daha ziyade soru tartismaya donusebilir diye boyle yaptim. gizlilik oldugundan degil.
cevaplar icin de tesekkur etmeyi bir borc bilirim.
0
şöyle bir haber çıktı,
www.bbc.com
midilli'deki mülteciler, türkiye'ye itelenecekleri dedikodusu çıkınca balataları sıyırmış. dedikodunun doğruluk payı nedir onu bilmiyom tabii. böyle bi şey varsa biz bi adım daha yaklaşmış oluruz sanırım ama dediğim gibi mültecileri almamıza rağmen vize serbestisi almamamıza da şaşırmam şahsen
www.bbc.com
midilli'deki mülteciler, türkiye'ye itelenecekleri dedikodusu çıkınca balataları sıyırmış. dedikodunun doğruluk payı nedir onu bilmiyom tabii. böyle bi şey varsa biz bi adım daha yaklaşmış oluruz sanırım ama dediğim gibi mültecileri almamıza rağmen vize serbestisi almamamıza da şaşırmam şahsen
0
www.hurriyet.com.tr
ben de simdi yukaridaki yeni kimlik karti haberini gordum. sanirim fiilen avrupalilarin kullandigi kimlik sistemine geciyoruz. yalniz tabi aciklama yapayim derken insanlarin icine korku ve panik salmis resmen adam:
"Başbakan Yıldırım, 65. Hükümetin ilk 100 günü ile ilgili değerlendirmede bulundu. Binali Yıldırım, mahallelerde bekçi sistemine geçildiğini açıkladı. Elektronik kimlik ile ilgili de bilgi veren Yıldırım, “2017’den itibaren elektronik kimlik vereceğiz. Bütün vatandaşlarımıza dağıtılacak. Şu anda pilot uygulama yapılıyor. Kimlik kartınızı vereceksiniz ve içinde her türlü bilgi var. Bütün bilgiler bulunacak. Bu bilgilere kimse erişemeyecektir. Herhangi bir işlem yapılacağı zaman o bilgileri sağdan soldan soruşturmak yerine karttan bakacaklar ve bürokrasi ortadan kalkmış olacak” dedi."
yani butun bilgilerimiz varmis ama kimse erisemeyecekmis : ) secim icin kullanilan database'in calinmasindan sonra beni kaygiya sevk etti dogrusu.
ayrica "Herhangi bir işlem yapılacağı zaman o bilgileri sağdan soldan soruşturmak yerine karttan bakacaklar ve bürokrasi ortadan kalkmış olacak" diyor. bu da ogrencilerin %100 azalmasi gibidir umarim. yani burokrasi kalkmaz da hizlanir. zira burokrasi turkiye'de fiilen hantal olsa da belli bir isleve de sahiptir. yoksa onun yerine bu kartlarla insanlari fisleyip seyyar yargic polis sistemi mi getiriyorlar?
ben de simdi yukaridaki yeni kimlik karti haberini gordum. sanirim fiilen avrupalilarin kullandigi kimlik sistemine geciyoruz. yalniz tabi aciklama yapayim derken insanlarin icine korku ve panik salmis resmen adam:
"Başbakan Yıldırım, 65. Hükümetin ilk 100 günü ile ilgili değerlendirmede bulundu. Binali Yıldırım, mahallelerde bekçi sistemine geçildiğini açıkladı. Elektronik kimlik ile ilgili de bilgi veren Yıldırım, “2017’den itibaren elektronik kimlik vereceğiz. Bütün vatandaşlarımıza dağıtılacak. Şu anda pilot uygulama yapılıyor. Kimlik kartınızı vereceksiniz ve içinde her türlü bilgi var. Bütün bilgiler bulunacak. Bu bilgilere kimse erişemeyecektir. Herhangi bir işlem yapılacağı zaman o bilgileri sağdan soldan soruşturmak yerine karttan bakacaklar ve bürokrasi ortadan kalkmış olacak” dedi."
yani butun bilgilerimiz varmis ama kimse erisemeyecekmis : ) secim icin kullanilan database'in calinmasindan sonra beni kaygiya sevk etti dogrusu.
ayrica "Herhangi bir işlem yapılacağı zaman o bilgileri sağdan soldan soruşturmak yerine karttan bakacaklar ve bürokrasi ortadan kalkmış olacak" diyor. bu da ogrencilerin %100 azalmasi gibidir umarim. yani burokrasi kalkmaz da hizlanir. zira burokrasi turkiye'de fiilen hantal olsa da belli bir isleve de sahiptir. yoksa onun yerine bu kartlarla insanlari fisleyip seyyar yargic polis sistemi mi getiriyorlar?
0
utkumon
Güneş fırtınaların sebep olabileceği bir Elektromanyetik Darbe- Electromagnetic Pulse (EMP) için ülkelerin acil durum planları var mı? 1859'da gerçekleşen bir tanesi bütün telgraf hatlarının zarar görmesine sebep olmuş mesela. Bugün olsa bütün dijital araçlar zarar görür, devletlerin bunun için aldı
Güneş fırtınaların sebep olabileceği bir Elektromanyetik Darbe- Electromagnetic Pulse (EMP) için ülkelerin acil durum planları var mı? 1859'da gerçekleşen bir tanesi bütün telgraf hatlarının zarar görmesine sebep olmuş mesela. Bugün olsa bütün dijital araçlar zarar görür, devletlerin bunun için aldıkları önlemler ve hazırlıklar var mı?
0
dünyanın manyetik alanı gerekli önlemi sağlıyor zaten, ha bir anda kutuplar yer değiştirir, manyetik alan yok olursa, o anda da güneşte fırtına olursa, ortalık karışır. Devletler ya da kurumlar bu tarz önlemler alırken güvenirlik analizleri yaparlar yani 10 binde bir olasılık için dünya kadar para harcamak saçma gelebilir, bu araba sürerken motosiklet kaskı takmaya benzer.
evet böyle bir durumda faydası olur mu olur fakat bazı şeyleri görmezden gelmez isek yaşamanın yolu da olmaz. ne zaman ki bu olasılık binde, yüzde seviyelerine gelir o zaman ülkeler ciddi ciddi bu konuya önlem alırlar.
evet böyle bir durumda faydası olur mu olur fakat bazı şeyleri görmezden gelmez isek yaşamanın yolu da olmaz. ne zaman ki bu olasılık binde, yüzde seviyelerine gelir o zaman ülkeler ciddi ciddi bu konuya önlem alırlar.
0
Elbette dünyanın manyetik alanı gerekli önlemi sağlıyor ama bahsettiğimiz şey güneş patlamaları, dünyanın manyetik alanının koruması patlamanın büyüklüğüne bağlı olarak yetersiz kalabiliyor.
www.facebook.com
www.facebook.com
0
gezegen olan pluton
Bu boşa akan suya kova koymak gibi çözümlerden öte data teknik çözümler arıyorum, mesela bir okulda su ısınana kadar suyu tekrar kombiye gönderen sistem yapmışlar proje olarak; tabii bilimsel proje olduğu için bir yerde satılan bir şey değil.Buna benzer satın alınabilecek ne tarz çözümler var?
Bu boşa akan suya kova koymak gibi çözümlerden öte data teknik çözümler arıyorum, mesela bir okulda su ısınana kadar suyu tekrar kombiye gönderen sistem yapmışlar proje olarak; tabii bilimsel proje olduğu için bir yerde satılan bir şey değil.
Buna benzer satın alınabilecek ne tarz çözümler var?
Buna benzer satın alınabilecek ne tarz çözümler var?
0
isiticidan gelen borulari kisaltabilirsin ya da direk isiticidan su alirsan, boruda kalan su miktari azalacak, isitici(turune ve kalitesine gore) calismaya basladigi andan itibaren direk sicak kullanmaya baslarsin.
kombinin mutfakta ya da banyoda olmasinin faydalari...
kombinin mutfakta ya da banyoda olmasinin faydalari...
0
O suyu direk vücuduna dökebilirsin. Ardından gelen sıcak su aynı bölgeye nüfuz ettiğinde çok tatlı bir his oluşuyor :D
0
@idexo
ısıtıcıdan gelen boruyu kısaltmanın imkanı yok çünkü iki nokta arasında en kısa yol bir doğru sonuçta, yani çözüm kombiyi sabit tutarak olmalı, ne bileyim, aklıma en basitinden boru hattına bir elektrikli su ısıtıcı takılıp su ısınana kadar elektrikle su ısıtma yapılabilir geliyor ama örneğini bulamadım.
ısıtıcıdan gelen boruyu kısaltmanın imkanı yok çünkü iki nokta arasında en kısa yol bir doğru sonuçta, yani çözüm kombiyi sabit tutarak olmalı, ne bileyim, aklıma en basitinden boru hattına bir elektrikli su ısıtıcı takılıp su ısınana kadar elektrikle su ısıtma yapılabilir geliyor ama örneğini bulamadım.
0
www.google.com.tr
bu tarz sistemlerde su cok hizli isiniyor ve sofbenle arana uzun bir boru girmedigi icin borularda soguk su birikmiyor. ben bunu kast ettim ben ama sen ne anladin bilemiyorum.
edit: bu arada dus almak icin mutlaka dogalgazli sistem kullanmak zorunda degilsiniz. elektrikli isiticilar da cok yakmaz. basit ucuz bir sistem kurup aninda sicak su alabilirsiniz.
bu tarz sistemlerde su cok hizli isiniyor ve sofbenle arana uzun bir boru girmedigi icin borularda soguk su birikmiyor. ben bunu kast ettim ben ama sen ne anladin bilemiyorum.
edit: bu arada dus almak icin mutlaka dogalgazli sistem kullanmak zorunda degilsiniz. elektrikli isiticilar da cok yakmaz. basit ucuz bir sistem kurup aninda sicak su alabilirsiniz.
0
Bir kazan yaptırın, normal şartlarda yarıya kadar dolu kalsın, bunu musluğa bağlı kullanın. Sıcak sudan besleme alsın. Normal şartlarda oda sıcaklığında yarım dolu bekleyecek yani. Banyoya girişte önce tank dolsun,bu tankın dolunca hava çıkışını kapayan bir ventili olsun. (selam ben isale hattı boyutlandırabiliyorum).
Ya da tank tamamen boş da kalabilir.
Önemli olan su tasarrufuysa bu dengeleme tankı çözümdür ve gerisi teferruattır.
Gerçi deli gibi proses kontrolü istiyor bu sistem.
Ya da tank tamamen boş da kalabilir.
Önemli olan su tasarrufuysa bu dengeleme tankı çözümdür ve gerisi teferruattır.
Gerçi deli gibi proses kontrolü istiyor bu sistem.
0
bahodilo
Yarin enstituye teslim etmem gereken bi dilekce var. Once bolum baskanliginda yazdirilmasi gerekiyor. Ben hem samsunda oldugum hem de calistigim icin dilekceyi veremiyorum. Yarin son gun. Eger orda okuyan ogrenci arkadaslar varsa ve benim bu isimi ucret karsiliginda halletmek isterlerse bana mesaj a
Yarin enstituye teslim etmem gereken bi dilekce var. Once bolum baskanliginda yazdirilmasi gerekiyor. Ben hem samsunda oldugum hem de calistigim icin dilekceyi veremiyorum. Yarin son gun. Eger orda okuyan ogrenci arkadaslar varsa ve benim bu isimi ucret karsiliginda halletmek isterlerse bana mesaj atabilirler.
0
Dilelceyi ben yazmayacaim. Bolum baskanliginca yazilacak.enstituye teslim edilecek
.
.
0
bir peynir kutusu kibrit
İşe yaradığını düşündüğünüz antivirüs programı var mı? Yani sen her önüne geleni indiriyorsan her siteden yeni yazılmış bir virüse program ne yapsın tamam burda hemfikiriz ama hızlı update alan hangi programı tavsiye edersiniz?Bir ufak sorumda bilgisayara virüs bulaştıktan sonra antivirüs programlar
İşe yaradığını düşündüğünüz antivirüs programı var mı? Yani sen her önüne geleni indiriyorsan her siteden yeni yazılmış bir virüse program ne yapsın tamam burda hemfikiriz ama hızlı update alan hangi programı tavsiye edersiniz?
Bir ufak sorumda bilgisayara virüs bulaştıktan sonra antivirüs programları bir işe yarar mı? Temizlenmesi mümkün müdür yani?
Bir ufak sorumda bilgisayara virüs bulaştıktan sonra antivirüs programları bir işe yarar mı? Temizlenmesi mümkün müdür yani?
0
Avast Free Antivirüs hep açık.
Virüs bulaşması durumunda ya da tehdit taraması için Malwarebytes Anti Malware.
Virüs bulaşması durumunda ya da tehdit taraması için Malwarebytes Anti Malware.
0
kaspersky sitesinden triali indir, 30 gün kullan.sonra şu işlemi yap.ayda bir kere yapmanız lazım alltaki işlemi ama 2 dklık iş zaten problem değil.
www.warezturkey.org
www.warezturkey.org
0
Garanti bankasinda hesabiniz varsa webroot bedava. Ben yukledim bir kere hesap filan kapandi halen kullaniyorum :)
0
limoncello
sb.
sb.
0
aslı ve leyla en sevdiklerim. yabancılardan da anastasya çok hoşuma gidiyo.
0
ayşe, ayşegül, aylin vb. severim.
ama "çok güzel isim" diyemiyorum.
kendi kızım olsa diye düşününce isim bulamıyorum resmen.
ama "çok güzel isim" diyemiyorum.
kendi kızım olsa diye düşününce isim bulamıyorum resmen.
0
öykü'yü çok severim. elif, nisan, deniz, yağmur, mavi. düzeltiyorum, en çok mavi'yi severim.
0
Kızım olursa koyacağım ismi paylaşmıyorum, siz de çok meraklı diilsiniz zati :)
Bu aralar hoşuma giden isim ruken
Bu aralar hoşuma giden isim ruken
0
zawisza
merhaba woody allen'lar,bugün ilk defa optik gözlük soruşturdum (0.5-0.25 uzak). doktor camlarının anti refle özelliği olsun diye belirtti özellikle.çıkan sonuç gözlük camı 390 tl (220 ye düşebilir dedi)gözlük çerçevesi yaklaşık 250 tl (bu da düşebilir dedi, yani alıcıysan indirim yaparız demek isti
merhaba woody allen'lar,
bugün ilk defa optik gözlük soruşturdum (0.5-0.25 uzak). doktor camlarının anti refle özelliği olsun diye belirtti özellikle.
çıkan sonuç gözlük camı 390 tl (220 ye düşebilir dedi)
gözlük çerçevesi yaklaşık 250 tl (bu da düşebilir dedi, yani alıcıysan indirim yaparız demek istiyor galiba)
çok pahalı değil mi olm, niye böyle oldu?
bugün ilk defa optik gözlük soruşturdum (0.5-0.25 uzak). doktor camlarının anti refle özelliği olsun diye belirtti özellikle.
çıkan sonuç gözlük camı 390 tl (220 ye düşebilir dedi)
gözlük çerçevesi yaklaşık 250 tl (bu da düşebilir dedi, yani alıcıysan indirim yaparız demek istiyor galiba)
çok pahalı değil mi olm, niye böyle oldu?
0
cerceve tipi, hammadde, uretim sekli, kaplama ve marka fiyata etki ediyor
Begendigin gozluk ve teklif edilen camin markasi modelini soylersen cok mu az mi soylenebilir
Begendigin gozluk ve teklif edilen camin markasi modelini soylersen cok mu az mi soylenebilir
0
çerçeve ve camın markasıyla cama yapılan işlemlere bağlı tamamen. aynı derecede gözlüğü 50-100 liraya da bulabilirsin, 1000 liraya da...
0
Mobildeyim, cerceve tipi derken markasi degil de tasarimini soruyorum;
Cercevesiz
Plastik
Ustu metal alti bos (misinali)
Tam kapali metal
Gibi
Cercevesiz
Plastik
Ustu metal alti bos (misinali)
Tam kapali metal
Gibi
0
TR'de nedense bu optik sektoru çok pahalı hatta fahiş (hayvani indirimlerin sebebi bu); Acelesi yoksa çerçeveyi aliexpress'den 15-20 dolara alın (3-4 haftada geliyor), TR'de aynısına uçuk fiyatlar veriyorlar, camı da fujima (piyasadaki performans-fiyat camı bence) marka olacak şekilde bir gözlükçüye yaptırın o da 200 falan tutar. toplamda 250-300 liraya gözlükçünün vereceklerinden daha güzel, kaliteli gözlükleriniz olur.
0
baktığım gözlükler çerçeveli(kemik) ve geniş camlıydı. metal çerçeve ağır olur diye istemedim.
0
Camlar bana pahali geldi biraz. Etrafiniza sorusturun birinin tanidigi mutlaka vardir , tanidik referansiyla gidince fiyatlar cok degisiyor. Ben en son 3 ay once, yillardir gozluk aldigimiz guvendigimiz optikciden camlarimi 140 tl ye almistim. Ankaradaysaniz adini vereyim hatta.
0
Camlarim inceltilmis antirefleli yerli markaydi. Optikcimiz onceden ithal kullanirdi ama adini hatirlamadigim bu yerli markanin yuksek kalitede oldugunu soylemisti. Numara -2.5
0
fiyat bence cok pahalı atasundan gecen sene yarı fiyatına aldım diye hatırlıyorum ve cercevesi marka bir cerceve.
0
0.5 için gözlük mü takılır yahu :)
tabi estetik kaygın yoksa.
benim gözler 1-1.25 civarı araba kullanma dışında yakmıyorum gözlüğü bu yüzden cam çerçeve 80-90TL civarı bir gözlük aldım arabada duruyor.
eğer sen de sürekli takmayacaksan böyle birşey alabilirsin.
SSK Cam ücretinin az da olsa bir miktarını karşılıyor.
tabi estetik kaygın yoksa.
benim gözler 1-1.25 civarı araba kullanma dışında yakmıyorum gözlüğü bu yüzden cam çerçeve 80-90TL civarı bir gözlük aldım arabada duruyor.
eğer sen de sürekli takmayacaksan böyle birşey alabilirsin.
SSK Cam ücretinin az da olsa bir miktarını karşılıyor.
0
kurnaz
girdiğim neredeyse her site bana sürekli robot muyum diye soruyor.bir sorun mu var?
girdiğim neredeyse her site bana sürekli robot muyum diye soruyor.
bir sorun mu var?
bir sorun mu var?
0
Insanlara çok soguk davraniyorsun ondan (:
Saka bi yana vpn, proxy falan kullanıyorsanız olabilir.
Saka bi yana vpn, proxy falan kullanıyorsanız olabilir.
0
bilgisayarınız devlet vs. tarzı biri tarafından takip ediliyorsa oluyor o tarz şeyler.
0
Vpn'de oluyor bu genelde, TR'den bağlanırken aynı cihazla bir anda Madagaskar'dan bağlanınca işkilleniyor tabii tüm siteler ne ayak diye !
0
şimdi gördüm cevapları.
@dannyb
aynen sokak tabelası, çimenler, reklamlar filan.
@ufuk
yok proxy, yurt dışındayım zaten.
@timmie
30 günde 28 gün spora gidiyorum hocam zaten.
@justmen
reddit, dizibox, dizipub, ekşiduyuru etc.
@dannyb
aynen sokak tabelası, çimenler, reklamlar filan.
@ufuk
yok proxy, yurt dışındayım zaten.
@timmie
30 günde 28 gün spora gidiyorum hocam zaten.
@justmen
reddit, dizibox, dizipub, ekşiduyuru etc.
0
yurt gibi paylaşımlı internetse bir yerden gelen fazlaca istek olduğu için sunucular bunu tehdit algılayıp kontrol ediyor olabilir.
0
Cevap veriyorum:
Google noCapthca, seni cerezlerden falan takip ediyor. Surekli soruyor diyorsan, ya sürekli "incognito mode"da takılıyorsun, ya da çerezleri sık siliyorsun. Dogru bildim mi?
Google noCapthca, seni cerezlerden falan takip ediyor. Surekli soruyor diyorsan, ya sürekli "incognito mode"da takılıyorsun, ya da çerezleri sık siliyorsun. Dogru bildim mi?
0
@harzem
hocam hayır çerezler belkide 2-3 aydır silinmiyor.
incognitoda da takılmam pek. dün girdim bir iş görüşmesindeki elemanları stalklamaya :D ortak noktaları bulup, kırk yıllık arkadaş gibi hissettirecektim, mind trick yapıcaktım...
hocam hayır çerezler belkide 2-3 aydır silinmiyor.
incognitoda da takılmam pek. dün girdim bir iş görüşmesindeki elemanları stalklamaya :D ortak noktaları bulup, kırk yıllık arkadaş gibi hissettirecektim, mind trick yapıcaktım...
0
babilbaligi
Literatür okuyoruz ya, bunlar birikiyor. Sonra nasıl saklıyoruz? Basılı olarak mı, pdf olarak mı?Nasıl bir dosya sistemi kullanıyorsunuz?Teşekkürler.
Literatür okuyoruz ya, bunlar birikiyor. Sonra nasıl saklıyoruz?
Basılı olarak mı, pdf olarak mı?
Nasıl bir dosya sistemi kullanıyorsunuz?
Teşekkürler.
Basılı olarak mı, pdf olarak mı?
Nasıl bir dosya sistemi kullanıyorsunuz?
Teşekkürler.
0
(bkz: mendeley)
İki nedenle basılı saklamıyorum. Birincisi kağıt, mürekkep ve yer israfı. İkincisi aradığım bir şeyi pdf'de aratarak bulmak mümkün.
İki nedenle basılı saklamıyorum. Birincisi kağıt, mürekkep ve yer israfı. İkincisi aradığım bir şeyi pdf'de aratarak bulmak mümkün.
0
hem basılı hem pdf saklıyorum. eski kafalıyım, aradığım şeyi basılıda hem daha rahat buluyorum hem de highlight falan daha rahat oluyor
0
mendeley +1, yoksa mümkünü yok tekrar bulmanın, ayrıştırmanın, ayrıca alıntı, referans yaparken de çok büyük kolaylık sağlıyor bu program.
0
eski hocalar fiş tutarlarmış. eski hocaların bu kadar üretken olmalarını buna bağlıyorum.
basılı saklıyorsun bir iki sene. sonra birikiyorlar, atsan atılmaz satsan satılmaz bir yığın kalıyor. pdf desen ctrl+f gibi bir güzelliği olmasına rağmen klasörlerde duran baytlar bir süre sonra vicdan azabı olarak kalıyor. en iyisi eskilerin fiş yöntemi.
basılı saklıyorsun bir iki sene. sonra birikiyorlar, atsan atılmaz satsan satılmaz bir yığın kalıyor. pdf desen ctrl+f gibi bir güzelliği olmasına rağmen klasörlerde duran baytlar bir süre sonra vicdan azabı olarak kalıyor. en iyisi eskilerin fiş yöntemi.
0
Evet, mendeley gibi programlar ise yarayabilir. Oneririm ancak ben 'old school' yapiyorum arsivimi. Kutuphane tipi dosyalar aciyorum temalar seklinde. Pdf halinde belgeler icin. Kitaplar ve makalelerin baska bir etiketleme sistemi var. Gozden gecirilenlerin baska etiketleri var. Ne zaman neyi okuamam gerektigini gosterir sekilde de okunmayanlar duruyor. Bir suru alt klasor de var yalniz. Matruska gibi. Genelden ozele. Not ekleyebeilecegim bir okuma programi kullaniyorum ayrica.
Elektronik olmayan dosyalama tipim de ayni. Boyle ipli dosyalarim var. Ipi cevirerek kapatiyorsun, onlarin icinde makaleler. Kitaplar zaten kitap. Kutuphanede konu ve arastirma sorularina gore duruyor. Uzerelrinde cokca post-it.
Elektronik olmayan dosyalama tipim de ayni. Boyle ipli dosyalarim var. Ipi cevirerek kapatiyorsun, onlarin icinde makaleler. Kitaplar zaten kitap. Kutuphanede konu ve arastirma sorularina gore duruyor. Uzerelrinde cokca post-it.
0
bilgisayarda pdf olarak saklıyorum ben. keyword kullanarak kaydediyorum. konuya göre klasör yapıyorum. hepsini bastıracak olsam koyacak yer bulamam. şu mendeley'e de bir bakayım :)
0
Ben de shadow car gibi yapıyorum. Çoğunu klasörler halinde dosyalıyorum konu konu. Önemli olanları çıktı akıp saklıyorum, okuyorum.
@kullanıcı adı Fişleme nasıl bir yöntem? Biz de yapabiliyor muyuz? Nasıl fişliyoruz?
@kullanıcı adı Fişleme nasıl bir yöntem? Biz de yapabiliyor muyuz? Nasıl fişliyoruz?
0
mertozkoy
MerhabaSarmısakla pek aram yok ama bağışıklık sistemini güçlendiren önemli bir besinmiş.Fakat bu meret nasıl yenir? Bir tanesini soyup ısırarak bir parçasını yedim ve sindirim sisteminde geçtiği noktaları fevkalade deneyimledim. İnanılmaz acı.Sarımsağı nasıl yemek gerekiyor?Saygılar
Merhaba
Sarmısakla pek aram yok ama bağışıklık sistemini güçlendiren önemli bir besinmiş.
Fakat bu meret nasıl yenir? Bir tanesini soyup ısırarak bir parçasını yedim ve sindirim sisteminde geçtiği noktaları fevkalade deneyimledim. İnanılmaz acı.
Sarımsağı nasıl yemek gerekiyor?
Saygılar
Sarmısakla pek aram yok ama bağışıklık sistemini güçlendiren önemli bir besinmiş.
Fakat bu meret nasıl yenir? Bir tanesini soyup ısırarak bir parçasını yedim ve sindirim sisteminde geçtiği noktaları fevkalade deneyimledim. İnanılmaz acı.
Sarımsağı nasıl yemek gerekiyor?
Saygılar
0
ben hiç bir şekilde sarımsak yiyemiyorum. abartı yiyeni de sevmiyorum.
her besin güçlendirir. sarımsak alternatiflerine yönelin. berries mesela.
her besin güçlendirir. sarımsak alternatiflerine yönelin. berries mesela.
0
genelde yutuluyor bir diş olarak. hap gibi düşün. önce sarımsağı at ağzına. ardından su, vs. birşey iç.
0
yoğurda, yemeğe, salataya (taze börülce salatası misal) koyun. eğer çok acı geliyorsa zeytinyağında kızartın şööyle bi. çok abartmadan.
0
Alırsın sağlamından bir Taşköprü sarımsağı, çorbadan pilava sulu yemekten soteye uzanan geniş bir yelpazede yemeklerine katarsın, bu şekilde günde 2 diş sarımsak yiyebilirsin. Pratik sarımsak soyma aletleri var piyasada, kabuğunu soymakla bile uğraşmadan pörtletiveriyorsun parçalanıyor, tavsiye ederim.
0
Her yemeğe at 2 diş. Yumuşacık oluyor. Tadı belli olmuyor. Vitamini falan kalır mı bilmem.
En sevdiğim şekil, mercimek çorbasının yanında 1 dişi kemirerek yiyorum. Fare gibi yiyorum. Milim milim yiyorum.
Sarımsaklı ev yoğurdu bi de tabii ki
En sevdiğim şekil, mercimek çorbasının yanında 1 dişi kemirerek yiyorum. Fare gibi yiyorum. Milim milim yiyorum.
Sarımsaklı ev yoğurdu bi de tabii ki
0
aluminyum folyoya sar, bir güzel közle. fırında ya da ocakta fark etmez. tam yumuşacık olana kadar. sonra yumuş yumuş ye.
ne acı kalıyor ne de koku.
ne acı kalıyor ne de koku.
0
her şekilde, ama şu sarımsak ezici aletlerden alıp her yemeğe pişirirken katabilirsin hem daha lezzetli olur hem de kokusu gibi yan etkileri olmaz.
0
Sarmısak mı :((
Cevaba gelirsek normal yemege kavurup koyunca acilik ve koku olmuyo ben yapmiyorum da annem babam yemek yaparken oyle yapiyo sorun olmuyo
Cevaba gelirsek normal yemege kavurup koyunca acilik ve koku olmuyo ben yapmiyorum da annem babam yemek yaparken oyle yapiyo sorun olmuyo
0
sarimsagi en guzel salata icinde yersin. sonra da guvec gibi yavas pisen yemeklerde guzel olur.
salata da guvec de basit.
domates, salatalik kup kup dograniyor, sarimsak da ince ince dograniyor. limon, tuz, zeytinyagi, arzuya gore ince dogranmis maydanoz ya da isterseniz kuru nane daha iyi gider.
onun disinda cacik yapin.
edit: sarimsagin kizarmisini pek begenmiyorum, aci oluyor, guzel olmuyor. fakat kizarmis patates, biber, patlican yanina sarimsakli yogurt guzel gider.
salata da guvec de basit.
domates, salatalik kup kup dograniyor, sarimsak da ince ince dograniyor. limon, tuz, zeytinyagi, arzuya gore ince dogranmis maydanoz ya da isterseniz kuru nane daha iyi gider.
onun disinda cacik yapin.
edit: sarimsagin kizarmisini pek begenmiyorum, aci oluyor, guzel olmuyor. fakat kizarmis patates, biber, patlican yanina sarimsakli yogurt guzel gider.
0
genelde şifadır ama sizin bünyenize yaramıyor olabilir.
hap gibi yutarak yiyecekseniz, bir dişi soyduktan sonra bıçakla hafifçe üzerine bastırarak suyunu salmasını sağlayın. şu an ayrıntı veremeyeceğim ama içindeki faydalı bir enzimi ancak hafifçe ezilince salıyormuş. löp diye yutunca olmuyormuş demişti bana bu işlerden anlayan bir arkadaşım.
bir de, türk sarımsağı alın. taşköprü mi diye muhakkak sorun.
hap gibi yutarak yiyecekseniz, bir dişi soyduktan sonra bıçakla hafifçe üzerine bastırarak suyunu salmasını sağlayın. şu an ayrıntı veremeyeceğim ama içindeki faydalı bir enzimi ancak hafifçe ezilince salıyormuş. löp diye yutunca olmuyormuş demişti bana bu işlerden anlayan bir arkadaşım.
bir de, türk sarımsağı alın. taşköprü mi diye muhakkak sorun.
0
nucleon
Merhaba,Kahvaltı yapilabilecek, ya da ne bileyim, akşam yemeği, olmadı sohbet tmuhabbet için kafemsi.Bu tarz nokta atışı tavsiyelere ihtiyacım var arkadaşlar.Yardımcı olursanız çok güzel olacak :)
Merhaba,
Kahvaltı yapilabilecek, ya da ne bileyim, akşam yemeği, olmadı sohbet tmuhabbet için kafemsi.
Bu tarz nokta atışı tavsiyelere ihtiyacım var arkadaşlar.
Yardımcı olursanız çok güzel olacak :)
Kahvaltı yapilabilecek, ya da ne bileyim, akşam yemeği, olmadı sohbet tmuhabbet için kafemsi.
Bu tarz nokta atışı tavsiyelere ihtiyacım var arkadaşlar.
Yardımcı olursanız çok güzel olacak :)
0
Brunch için geçen hafta İncek Düş Bahçesine gittik güzeldi. Karşısında Çeşm-i İncek var orası da güzel.
0
öğrenci işi istiyorsan, karanfil 2 de burger king'in binasinin en ust katinda sanat sokağı isimli mekan var, kahvaltisini bilmem ama aksam yemek yenilip bira içilecek bir mekan.
0
yaz bitmeden samanpazarına bir uğrayın, adamlar bildiğin yeni yapılan ankara evleri ile sanki 100 yıllık tarihi sokak görünümü yapmışlar, kahvaltı da yemek de yeniyor her bir yerinde.
0
çok teşekkürler,
biraz da böyle mogan, eymir gibi doğası olan yerlerden tavsiye gelirse çok güzel olacak.
biraz da böyle mogan, eymir gibi doğası olan yerlerden tavsiye gelirse çok güzel olacak.
0
tum haklari saklidir
Su içmek, sigara içmek, duş almak, yemek yemek, tv yi kapatmak, dua okumak, bir şeyleri koontrol etmek???
Su içmek, sigara içmek, duş almak, yemek yemek, tv yi kapatmak, dua okumak, bir şeyleri koontrol etmek???
0
yemek yemek, düzeltmeye çalışıyorum ama başaramıyorum. bir de düşünmek uzun uzun düşünmek, sanırım ben uyumuyorum sızıyorum.
0
Telefon, su, tuvalet ve tüm fasılları geçtikten sonra artık enn son olarak kedimin nerede olduğuna bakmak, ayağımın dibinde veya görüş alanımda değilse kalkıp nerede ne yapıyor diye bakmak.
0
Diş fırçalayıp yatağa yatarım bi şey bakmaya çalışırken 30. Saniyede uyurum. Kardeşim gelir telefonu alır uzağa koyar. Öpüp iyi geceler der. Arada dua ederim.
0
nat geo wild seyir eylerken uykuya dalmak. (tv'nin timer'ı tabikide kurulu)
0
günün, hayatın, artıların/eksilerin, isteklerin/dileklerin genel değerlendirmesini yapmak.
bunlarla ilişkili olayları ya da insanları akıldan geçirmek.
bunlarla ilişkili olayları ya da insanları akıldan geçirmek.
0
O gün YHVH için ne yaptım, ertesi gün goyim'i kandırmak için neler yapacağımı düşünürüm.
0
dişimi fırçaladıktan sonra alarmı kurduğumdan onuncu kez emin olup uyurum.
0
Genelde uykuya dalmadan once son yaptigim sey bir seyleri dusunmek oluyor. Genelde gecmis uzerine. Eger alkolluysem hicbir sey dusunmeden yataga attigim gibi kendimi, uyuyuyorum.
0
telefonu şarja bağlayıp kulaklığımı takıyorum youtubedan sevdiğim kişilerin oynadığı oyunun sesini ve kendi yorumlarını dinliyorum
0
Ossurmak. Bak osurmak demiyorum osssurmak. Böyle uzun uzun, 30 saniye falan, osurmayadevam ederken karnının giderek küçülmeye başladığını görüp o ödemi attığın tarzda osurmak.
O son nefesi verip rahat rahat uyuyorsun
O son nefesi verip rahat rahat uyuyorsun
0
5 sene yurtta kalmıştım. 3 kişilik odadaydık ve yurtta internet yoktu. Oda arkadaşım hafiften zenginceydi ve kattaki tek televizyon bizim odadaydı. O yüzden bizim oda insanlarla dolup taşardı. Gece yattığımda ışık açık ve odada birkaç misafir olurdu. Televizyon gürültüsü, onların konuşmaları ve bazen kavgaları, giren çıkan patırtısı ile aydınlıkta uyumaya alıştım. 11 yıl önce mezun oldum ama nasıl alıştıysam sessiz ve karanlıkta uyuyamıyorum, sessizlik rahatsız ediyor. O yüzden en son yaptığım şey içimi sıkmayan ve mümkünse güldüren çerezlik diziler açmak olur. Dinlemelik dizi açarım. Friends olur, Community olur, başka çıtır çerez komedi dizileri olur (hatta şu ara Don't Trust The B- in Apartment 23) açmak yapacağım en son iş olur. Sonra onun sesiyle ninni gibi uyurum. Yattığım odada başka biri varsa ve romantik bir ortam değilse telefonla kulaklıktan dinlerim. Bir bölüm ya da en fazla iki bölüm sonra zaten ekran koruyucu girer ve kapanır bilgisayarsa.
0
1.Diş fırçalamak.
2.Beyaz futbolun eski bölümleri
3.Youtubeda 3-5 bir şey mutlaka bakarım.
4.Ekşi-ekşiduyuru
5.Saçıma o gün wax,sprey sürdüysem yıkarım
6.Su
2.Beyaz futbolun eski bölümleri
3.Youtubeda 3-5 bir şey mutlaka bakarım.
4.Ekşi-ekşiduyuru
5.Saçıma o gün wax,sprey sürdüysem yıkarım
6.Su
0
hadi hadi
Merhaba arkadaşlar,Arkadaşımın iş sözleşmesinde "Bu Sözleşme belirsiz süreli olarak akdedilmiştir ve taraflardan herhangi biri tarafından diğer tarafa yapılacak yazılı ihbar ile feshedilebilir." şeklinde bir madde var. Normalde işveren haklı sebebe dayanmadan iş sözleşmesini feshedemiyor diye biliyo
Merhaba arkadaşlar,
Arkadaşımın iş sözleşmesinde "Bu Sözleşme belirsiz süreli olarak akdedilmiştir ve taraflardan herhangi biri tarafından diğer tarafa yapılacak yazılı ihbar ile feshedilebilir." şeklinde bir madde var. Normalde işveren haklı sebebe dayanmadan iş sözleşmesini feshedemiyor diye biliyorum. Böyle bir maddenin varlığı sözleşmeye ayrı bir boyut katar mı sizce? Sonuçta iş hukukuna aykırı olduğundan yok hükmünde olması gereken bir madde bence.
Teşekkürler şimdiden.
Arkadaşımın iş sözleşmesinde "Bu Sözleşme belirsiz süreli olarak akdedilmiştir ve taraflardan herhangi biri tarafından diğer tarafa yapılacak yazılı ihbar ile feshedilebilir." şeklinde bir madde var. Normalde işveren haklı sebebe dayanmadan iş sözleşmesini feshedemiyor diye biliyorum. Böyle bir maddenin varlığı sözleşmeye ayrı bir boyut katar mı sizce? Sonuçta iş hukukuna aykırı olduğundan yok hükmünde olması gereken bir madde bence.
Teşekkürler şimdiden.
0
Sözleşmede yer alan madde gayet normal. Süreli bir sözleşme değil, süresiz bir sözleşmeden bahsediyoruz. Genelde işverenler süresiz aldıkları çalışanlarla süresiz sözleşme yapmaya gerek duymazlar ancak yasal ve bürokratik kısmında aslında gereklidir.
İşverenin akdi feshetmesiyle bu maddenin sözleşmede yer almasının bir alakası yok. İşveren haksız sebeple akdi feshederse, işçi iş mahkemesinde hakkını arar, isterse işe iade davası açar vs vs.
Kısacası huylanacak bir durum yok. Normal yazması gereken bir madde. İsterse işçi istifa edebilir, isterse işveren işten çıkarabilir, sonsuza kadar çalışmak zorunda değiller gibi bir anlamı var.
Önceki şirketine açtığı davasını bu ay kazanan bir çalışandan dinlediniz.
İşverenin akdi feshetmesiyle bu maddenin sözleşmede yer almasının bir alakası yok. İşveren haksız sebeple akdi feshederse, işçi iş mahkemesinde hakkını arar, isterse işe iade davası açar vs vs.
Kısacası huylanacak bir durum yok. Normal yazması gereken bir madde. İsterse işçi istifa edebilir, isterse işveren işten çıkarabilir, sonsuza kadar çalışmak zorunda değiller gibi bir anlamı var.
Önceki şirketine açtığı davasını bu ay kazanan bir çalışandan dinlediniz.
0
limoncello
Özellikle kısa vadede, uzun vade için de tabii özgüven nasıl yükseltilir sizce?
Özellikle kısa vadede, uzun vade için de tabii özgüven nasıl yükseltilir sizce?
0
öncelikle özgüvenini kıran şeyleri teşhis ederek. Sonrası kolay, hallederiz.
Ama kabaca tavsiyeler hep şu şekilde gelecektir;
giyiminize kuşamınıza dikkat edin,
şu günlerde başarılı olabileceğinizi bildiğiniz (elit olduğunuz konular) üzerinde çalışın
insan ilişkilerinize biraz özen gösterin(o kendiliğinden gelişecektir zaten)
eksisozluk.com
Ama kabaca tavsiyeler hep şu şekilde gelecektir;
giyiminize kuşamınıza dikkat edin,
şu günlerde başarılı olabileceğinizi bildiğiniz (elit olduğunuz konular) üzerinde çalışın
insan ilişkilerinize biraz özen gösterin(o kendiliğinden gelişecektir zaten)
eksisozluk.com
0
Kısa vadede telkin ile, sabah akşam kendime güveniyorum diye tekrarlayın, spor olarak bacak çalışın mesela squat çok işe yarıyor özgüven için:
Uzun vadede kilo verin yani yağ oranınız %15'in altına indirin, özellikle şeker ve karbonhidratı bırakın
Uzun vadede kilo verin yani yağ oranınız %15'in altına indirin, özellikle şeker ve karbonhidratı bırakın
0
Kişisel bir anayasa yaparak bu sorun aşılabilir. Özgüven benlikle doğrudan ilgilidir. 1. madde "Kimsin?" sorusuna cevap olmalı. 2. madde "nasıl yönetiliyorsun?" sorusuna, 3. madde "kim yönetiyor?" sorusuna ve 4. madde de "2 ve 3. maddeler arasında sorun oluşursa nasıl bir vicdanla çözersin?" sorusuna cevap olmalı. Diğer maddeler de öyle şekillenip gidebilir. Süreç boyu bir çalışma bu.
0
Ilk asama kendini tanimak bence. Iyi ve kotu oldugun seyleri bilerek, ne istediginin farkina vararak, hedefler koyarak ve bu hedeflere ulasarak. Bi nevi basararak yukseltilir.
0
kendini aşağılayarak, olmasından korktuğun tedbirler aldığın şeylerin olmasına izin vererek, suratına tükürene yarappi şükür diye
mesela
www.youtube.com
mesela
www.youtube.com
0
Sonradan kazanılan özgüvenin biraz geçici olduğunu düşünüyorum. Belki de bende durum böyle bilmiyorum ama 3 sene öncesine kadar özgüvenim 1 ile 10 arası 3-4 iken, geçen sene 8-9 derecesine kadar yüksekti. Ama şu sıra 2-3-4-5-6 arasında her gün değişmekte. Genel olarak da berbat hissediyorum. Dönemsel mi bilemiyorum ama doğuştan özgüvenli olmakla sonradan kazanmak arasında uçurum bir fark olduğunu kesin.
0
kurnaz
şimdi her gün günde 1 saat kardiyo yarım saat kadar da beden çalışması yapıyorum spor olarak.bu arada oldukça da düzgün besleniyorum. amaç kilo vermek, son 1 ayda 3-4 kilo verdim zaten.ama şu aralar canım her gün bira çekiyo. her gün bir 33 lük bira içsem ne olur?
şimdi her gün günde 1 saat kardiyo yarım saat kadar da beden çalışması yapıyorum spor olarak.
bu arada oldukça da düzgün besleniyorum. amaç kilo vermek, son 1 ayda 3-4 kilo verdim zaten.
ama şu aralar canım her gün bira çekiyo. her gün bir 33 lük bira içsem ne olur?
bu arada oldukça da düzgün besleniyorum. amaç kilo vermek, son 1 ayda 3-4 kilo verdim zaten.
ama şu aralar canım her gün bira çekiyo. her gün bir 33 lük bira içsem ne olur?
0
20 30 lu yıllarda biranin alkolsuzunu yani malt içeceğinı kötü beslenen çocuklara icirirlermis...
Kalori. Bisi olmaz.
Kalori. Bisi olmaz.
0
ekmek yerine yer gibi dusun. o kadar dikkat ediyorsan bi 33lukten cok bisey olacagini sanmiyorum. ama "ay yine 200 gram almisim evyah" kafasindaysan icme salla. bosuna dert edeceksin.
0
bir şey olsaydı en başta almanlara olurdu herhalde diyerek cahilce bir cevap vereceğim. alkolsüzünü hastalıkta bile kullanan bir milletten bahsediyoruz.
0
33'lük biranın kalorisi kadar kalori alırsın, sistem alkolü atarken yağ yakımı gibi işleri bir süre askıya alır ama 24 saatlik zaman dilimi içinde bu çok küçük bir bölümü işgal eder. Pek bir şey olmaz yani.
0
ya baktım araştırdım,
30 gr için.
Calories12.7(53.2 kJ)1%
From Carbohydrate4.2(17.6 kJ)
From Fat0.0(0.0 kJ)
From Protein0.5(2.1 kJ)
From Alcohol8.0(33.5 kJ)
bunun 11 katı yani 143 kcal toplamda. 143 kcal 15-20 dakika koşu yapıyor. bir şey dğeil kısaca.
bişeyleri mi kaçırıyorum.
30 gr için.
Calories12.7(53.2 kJ)1%
From Carbohydrate4.2(17.6 kJ)
From Fat0.0(0.0 kJ)
From Protein0.5(2.1 kJ)
From Alcohol8.0(33.5 kJ)
bunun 11 katı yani 143 kcal toplamda. 143 kcal 15-20 dakika koşu yapıyor. bir şey dğeil kısaca.
bişeyleri mi kaçırıyorum.
0
ben erasmustayken her gün 3 tane 50'lik, bazen daha fazla içiyordum. tabi diğer etmenler de vardır ama 5 ayda 6-7 kilo verip, göbeği de küçültmüş olarak döndüm.
0
1 saat kardiyo varsa tolere edersin rahatça. Yanında fındık, fıstık, cips yiyorsan "zararı" biradan daha fazla olur.
0
antikadimag
diyelim para sıkıntınız yok, istediğiniz yerde rahatça yaşayabilirsiniz.hangi şehirde yaşardınız?
diyelim para sıkıntınız yok, istediğiniz yerde rahatça yaşayabilirsiniz.
hangi şehirde yaşardınız?
hangi şehirde yaşardınız?
0
izmir, alaçatı.
edit: oha ne kadar vizyonsuz adammışım lan. fakirlik demek ki atadan gelen bir şey bizde. fazla hayal kuramıyoruz.
edit: oha ne kadar vizyonsuz adammışım lan. fakirlik demek ki atadan gelen bir şey bizde. fazla hayal kuramıyoruz.
0
istanbul tabiiki. kadıköyde falan sanırım. paran varsa en güzel yer olanaklar bakımından istanbuldur bence.
0
Önce bisikletle dünyayı gezerdim. Sonra Karadenizin kuzey kıyısında bir ülkeye yerleşirdim.
0
Londra'da yasardim 50 yasina kadar filan.
60tan sonra amalfi - sorrento vb giderdim sanirim. Ya da cannes-nice.
60tan sonra amalfi - sorrento vb giderdim sanirim. Ya da cannes-nice.
0
queensland kiyilarinda herhangi bir yerde ya da mauritius. turkuaz deniz seviyorum, sicak iklim seviyorum. kalabalik yer sevmiyorum.
0
Önce tur yapıp sonra karar vermek de mantıklı.
Net cevap için;
Dünya: Vancouver
Türkiye: Çanakkale
Net cevap için;
Dünya: Vancouver
Türkiye: Çanakkale
0
İsviçre'de yaşardım. Zengin bir köye yerleşirdim, huzur içinde ölürdüm. Tam benim kafadalar.
0
Ay.
Oraya gitmek çok milyar dolar tutuyor, ama para derdimiz yoksa gidebilirim. Orada yaşanabilir bir ev kurmak da birkaç trilyon dolar tutardı, ama manzara muthiş.
Oraya gitmek çok milyar dolar tutuyor, ama para derdimiz yoksa gidebilirim. Orada yaşanabilir bir ev kurmak da birkaç trilyon dolar tutardı, ama manzara muthiş.
0
Gezerdim ben yoruluncaya kadar gezerdim. Bütün eski tren hatlarını gezerdim önce. Aheste aheste, her durakta konklamalı belki. Epeyce sürer zaten tren hatları. Sonra da karavanla gezmece faslı başlardı. Ömür zaten kaç yıl. İyice kocayınca da iyi bir yaşlı bakım evine kaydolur akranlarımla didişmeli dedikodulu yaşardım heralde.
Torun torba olursa onlar neredeyse ben de yakınlarında olurdum sanırım. Sevcem ya, uzak olunca gelemezler, olmaz.
Torun torba olursa onlar neredeyse ben de yakınlarında olurdum sanırım. Sevcem ya, uzak olunca gelemezler, olmaz.
0
make a wish
izlediklerimden aklıma gelenleri yazıyorum:game of thronessix feet underbreaking baddexterhouse of cardsrick and mortycouplinghow I mettatilde izlemek için seinfeld veya walking dead düşünüyorum. ne dersiniz?
izlediklerimden aklıma gelenleri yazıyorum:
game of thrones
six feet under
breaking bad
dexter
house of cards
rick and morty
coupling
how I met
tatilde izlemek için seinfeld veya walking dead düşünüyorum. ne dersiniz?
game of thrones
six feet under
breaking bad
dexter
house of cards
rick and morty
coupling
how I met
tatilde izlemek için seinfeld veya walking dead düşünüyorum. ne dersiniz?
0
ben walking dead'i hiç ama hiç sevmedim ki son sezondayım nasıl izledim bende bilmiyorum lakin hastası çok var. tamamen diyalog üzerine olay var ama nadir ve hep benzer şeyler sıkmıştı beni. eğlenceli bir dizi arıyorsan hızlı gelişen narcosu önerebilirim. polisiye türü falan seversen güzel müzikli sağlam kurgulu true detective.
0
Şu aralar herkesi kasıp kavuran "stranger things" ve benim yıllar sonra izleyip bayıldığım komedi olarak "scrubs".
0
pasaklıpepee
Pantolon olsun gömlek olsun. Bunları nasıl yıkasakta renkleri gitmese? Tuzlu su diye bişey duydum ama tam da emin değilim
Pantolon olsun gömlek olsun. Bunları nasıl yıkasakta renkleri gitmese? Tuzlu su diye bişey duydum ama tam da emin değilim
0
Hiç denemedim ama kotları yıkamayın buzluğa koyun diye bir şey okumuştum.
0
Ters cevirip makineye atin. 30, max 40 derecede yikayin. Siktirma yaptirmayin.
Kot pantolanla normal kumas gomlek atabilirsin sorun olmaz ama ilk defa yikanacak kot varsa o zaman gomlel koyma.
Kotun yanina beyaz haric camasir, corap da koyulur.
Kot pantolanla normal kumas gomlek atabilirsin sorun olmaz ama ilk defa yikanacak kot varsa o zaman gomlel koyma.
Kotun yanina beyaz haric camasir, corap da koyulur.
0
basubadelmevt
Ideal kilosundan 25 kg fazla olan bendeniz 4 ayda 15 kilo verebilir mi? Çok mu uçuk bi hedef? Sabah aksam yürüyüs artı sıkı diyet düsünüyorum. Haftada 3-4'te yüzme var.
Ideal kilosundan 25 kg fazla olan bendeniz 4 ayda 15 kilo verebilir mi? Çok mu uçuk bi hedef? Sabah aksam yürüyüs artı sıkı diyet düsünüyorum. Haftada 3-4'te yüzme var.
0
1 ayda yaklaşık 4 kilo vermen gerekiyor ki bence spor yaparak ve sağlıklı beslenerek rahat verirsin.
0
Sabah akşam yürüyüş , yüzme , cips kola şeker ekmeği kes , öyle bir verirsiniz ki sizde şaşırırsınız
0
yoo uçuk değil, yerine göre iki ayda bile verirsin ama ne kadar sağlıklı ya da sürdürülebilir olur onu bilemeyiz tabii. kilo ne kadar fazlaysa o kadar çabuk veriliyor. önemli olan geri almamak, bi yerden sonra bıkıp pes etmemek. 4 ayda 15 kilo gayet güzel verilir.
0
Disiplinli olursan rahat verirsin ama ilk 1 ay insulin direnci ile uğraşacağından 1 aydan sonra haftada 1-2 kilo şeklinde gitmeye başlar.
0
Diyetisyen kontrolünde yapılan diyet ile rahat verirsin, spor desteği de olsa tamam
0
ortalama günlük 1000 kalori eksik yemen lazım. Metabolizman günlük 2500 yakıyorsa (tombul bir erkek), 2000'lik yiyip +500'lük spor yapman, böylece günlük 1000 kalori eksik bırakman gerek.
Haftada 7000 kalori eder, 1 kilo yağ dokusuna denk gelir. (yağın kilosu 9000 kaloridir, ama yağ hücreleri %80 civarı yağ taşır). Haftada 1 kilo da 4 ayda 15 kiloya denk gelir.
Güzel bir hedef olur 4 ayda 15 kilo. Ancak sonrasında en az 8 ay boyunca o kiloyu korumak için egzersize devam etmen gerekiyor, yoksa hemen tekrar alırsın.
Haftada 7000 kalori eder, 1 kilo yağ dokusuna denk gelir. (yağın kilosu 9000 kaloridir, ama yağ hücreleri %80 civarı yağ taşır). Haftada 1 kilo da 4 ayda 15 kiloya denk gelir.
Güzel bir hedef olur 4 ayda 15 kilo. Ancak sonrasında en az 8 ay boyunca o kiloyu korumak için egzersize devam etmen gerekiyor, yoksa hemen tekrar alırsın.
0
4 ayda 12 kilo verdim. ama koruyamadığım için 7 kilosunu geri aldım maalesef. :( yürüyüş yerine low impact cardio ve hiit yaptım.
0
oyle hizli verirsen hizli da alirsin cunku cok saglikli bi plan uygulamamis olursun. ya gunde 1 dilim ekmek tarzi beslenip hic bisi yemezsin ya da sporu abartip her gun 3 saatini spor salonunda gecirip bayginlik gecirirsin. sonra 2 yontemden de nefret edersin. halbuki severek yaparsan uzun surede ama kalici verirsin.
0
Veremeyenler verilmez diyebilirler, iplemeyin. Hic de ucuk bir hedef degil. Zaten 4 ay az da zaman degil. Tabii veremyenler 4 ay cok az zaman diyebilir, yine iplemeyin.
Disiplin varsa verirsiniz, yoksa yok.
Edit: 1 yilda 35 kilo vereni biliyorum. Manken gibi oldu.
Disiplin varsa verirsiniz, yoksa yok.
Edit: 1 yilda 35 kilo vereni biliyorum. Manken gibi oldu.
0
ya ben lan neyse
eşcinsellikle alakalı genlerin nesilden nesile aktarılamadığı için eşcinsellerin zamanla popülasyonda yok olması iddiasıyla alakalı tatmin edici bir cevap bulamadım.mesela evrim ağacında uzunca bir yazı vardı. hep soyut ve uç örnekleri vermiş.belki sizden gelir tatmin edici bir yanıt.neden elenmedi
eşcinsellikle alakalı genlerin nesilden nesile aktarılamadığı için eşcinsellerin zamanla popülasyonda yok olması iddiasıyla alakalı tatmin edici bir cevap bulamadım.
mesela evrim ağacında uzunca bir yazı vardı. hep soyut ve uç örnekleri vermiş.
belki sizden gelir tatmin edici bir yanıt.
neden elenmedi şimdiye kadar eşcinsellik genleri?
edit: genetik mi ben de emin değilim. bilimin söylediği önemli.
mesela evrim ağacında uzunca bir yazı vardı. hep soyut ve uç örnekleri vermiş.
belki sizden gelir tatmin edici bir yanıt.
neden elenmedi şimdiye kadar eşcinsellik genleri?
edit: genetik mi ben de emin değilim. bilimin söylediği önemli.
0
Her eşcinsel heteroseksüel ilişki yaşamıyor diye bir şey yok ki. Mesela benim dedemin dedesi gaydi belki ama o zaman bunu kendine bile kabul ettiremezdi, evleneyim geçer dedi belki, sonra da sevişeyim bir kadınla geçer belki dedi. İşin bilimsel kısmına girmeden bile çıkıyor bir şeyler.
0
Eşcinsellik genle mi oluyor orasını bilmiyorum ama bu iş şöyle işler:
Eğer bu arkadaşlar hayatta kalabilmek için heteroseksüel ilişkiye giriyorlarsa, ki çoğu zaman durum budur, genlerinin aktarılmasından daha kolay bir şey mi var? Toplum, hayatta kalabilmek adına bazı kuralları empoze eder bireylere. Çoğu toplumda da bu kurallar o toplumun kültürü nasıl emrediyorsa o şekilde üreme ve topluma katkı yapma üzerine kurulu.
Durum böyle olunca, eğer genetikse dediğin gibi, aktarılmasından normal bir şey yok.
Bunun muhafazakarlar tarafından bu kadar affedilmez ve iğrenç görülmesinin de sebebi bu, toplumun devamlılığını tehdit ediyor.
Edit: Homoseksüel kadın ilişkisinin homoseksüel erkek ilişkisinden yaygın oluşu ya da yaygınmış gibi daha fazla ön planda oluşu kadınların homoseksüel davranışlar göstermesinin kadın rolüyle erkeklerde olduğu kadar çelişmemesi ve onların kişiliklerini veya değer sistemlerini tehdit etmemesinden olur.
Edit 2: Eşcinsellik hayvanlarda da oluyor, sırayla birbirini tatmin etme amacıyla, bazen hiçbir görünür sebep olmadan. Eğer çok merak ediyorsanız onlara bakın.
Eşcinselliğin sadece zevk yönü de yok hayvanlarda. Mesela bizim okuldaki dişi köpeğimiz Toprak bölgeye sahip çıkmak için erkek rolüne büründü 2 yıldır. Etrafındaki veya gelip giden köpeklerle sürekli cinsel ilişki pozisyonu alıp, üstlerine çıkıp gel git yapıyor ortada hiçbir temas veya tatmin olmamasına rağmen ve kesinlikle kimseyi kendi üstüne almıyor. Bu da eşcinsellik ve toplumsal roller arasındaki ilişkiye bir örnek olabilir ama örneğin yerindeliği tartışılır.
Edit 3: altta freetakilir'ın dediği gibi eşcinselliğini keşfedemeyen insanların varlığı da önemli bu soruda tabi.
Eğer bu arkadaşlar hayatta kalabilmek için heteroseksüel ilişkiye giriyorlarsa, ki çoğu zaman durum budur, genlerinin aktarılmasından daha kolay bir şey mi var? Toplum, hayatta kalabilmek adına bazı kuralları empoze eder bireylere. Çoğu toplumda da bu kurallar o toplumun kültürü nasıl emrediyorsa o şekilde üreme ve topluma katkı yapma üzerine kurulu.
Durum böyle olunca, eğer genetikse dediğin gibi, aktarılmasından normal bir şey yok.
Bunun muhafazakarlar tarafından bu kadar affedilmez ve iğrenç görülmesinin de sebebi bu, toplumun devamlılığını tehdit ediyor.
Edit: Homoseksüel kadın ilişkisinin homoseksüel erkek ilişkisinden yaygın oluşu ya da yaygınmış gibi daha fazla ön planda oluşu kadınların homoseksüel davranışlar göstermesinin kadın rolüyle erkeklerde olduğu kadar çelişmemesi ve onların kişiliklerini veya değer sistemlerini tehdit etmemesinden olur.
Edit 2: Eşcinsellik hayvanlarda da oluyor, sırayla birbirini tatmin etme amacıyla, bazen hiçbir görünür sebep olmadan. Eğer çok merak ediyorsanız onlara bakın.
Eşcinselliğin sadece zevk yönü de yok hayvanlarda. Mesela bizim okuldaki dişi köpeğimiz Toprak bölgeye sahip çıkmak için erkek rolüne büründü 2 yıldır. Etrafındaki veya gelip giden köpeklerle sürekli cinsel ilişki pozisyonu alıp, üstlerine çıkıp gel git yapıyor ortada hiçbir temas veya tatmin olmamasına rağmen ve kesinlikle kimseyi kendi üstüne almıyor. Bu da eşcinsellik ve toplumsal roller arasındaki ilişkiye bir örnek olabilir ama örneğin yerindeliği tartışılır.
Edit 3: altta freetakilir'ın dediği gibi eşcinselliğini keşfedemeyen insanların varlığı da önemli bu soruda tabi.
0
eşcinsellerin hepsi eşcinsel doğmuyor ki. bence -sayısal bi kanıtım yok ama- çoğu oradan buradan görüyor sonra deniyor. mesela bu olayla lisede tanıştım ben. kızlar sürekli birbirlerini öpüp kucaklarına alırlardı. bu kızlar erkeklere adım atmaya çekinip ilk deneyimlerini bi kızla yaşayınca kızlardan hoşlanırlarmış böyle de bi yazı okudum. ve sosyal medyanında etkisi var. tumblrın yarısı lezbiyen -en kötü bisex- ve -yine sayısal bi kanıtım yok ama- bence kızların lez oluşu erkeklerin gay oluşundan daha fazla. bide filmlerin dizilerin etkisi var. bu ülkede gençlerin -özellikle gençlerin- yarısı -yine sayısal kanıt yok kfjjfkd- türk dizileri izlemiyor yabancı dizi izleyip görüyor bu tarz şeyleri. ve ilk deneyim önemli unutmayın.
çok mal bi yazı oldu ama sana biraz ipucu olur. eşcinseller öyle hissetmiyor sonradan deneyimliyor bazen -ve bence çoğu zaman fkkdjf-
çok mal bi yazı oldu ama sana biraz ipucu olur. eşcinseller öyle hissetmiyor sonradan deneyimliyor bazen -ve bence çoğu zaman fkkdjf-
0
@adramelekhh kopeklerdeki alfa(suru lideri)-beta(suru) olayinin escinsellikle bir alakasi oldugunu sanmiyorum. cunku suru lideri olmak her zaman cinsiyet boy guc vs sarti gerektirmiyor. kasli buyuk bir pitbull surusunun lideri minik bir chihuahua olabiliyor.
bunun disinda eger kopegi belli sekilde kosullandirirsaniz rolunu de degistirmek mumkundur. alfa bir kopegi liderlikten takipcilige dondurebilirsiniz. ve bu surunun lideri bir insan da olabilir. tamamen size kalmis.
ayrica hayvanlarin ureme donemleri vardir ve bu donemlerde "kizisirlar". cinsel birlesmeden zevk alan cok kisitli bir hayvan kitlesi var. sanirim insanlar ve diger primatlar bundan zevk alabiliyor. belki bir kac degisik tur daha olabilir. hangi turler veya baska kac tur var tam olarak emin degilim.
@ya ben lan neyse escinsellik olayina gelirsek ben cok sinirli bilimsel bilgimle bir sekilde psikolojik ve hormonel sebeplerden oldugunu dusunuyorum. bu en nihayetinde cinsel bir yonelimdir uzerine arastirmalar vardir, propagandalar vardir. her neyse.
butun diger cinsel yonelimler gibi belli mekanizmalarin vucutta islemesiyle nasil acikinca yemek dusunuyorsak belli salgilarin da devreye girmesiyle seks dusunuyoruz ya da tam tersi aseksueller var mesela onlar da bu salgilar digerleri gibi calismiyor. onlar da seks dusunmuyorlar.
isin mantik boyutuna gelirsek, insan vucudu organik bir makinedir ve nihai amaci yeni ihtimalleri ureyerek ortaya cikarmaktir. peki escinsellik uremeye izin veriyor mu? dogal yollardan vermiyor. dolayisiyla insan vucudunun dogasina terstir. (bunun yaninda sigara icmek de insan vucudunun dogasina terstir, yine de bir cok insanin umrunda degil. bunlari tartismiyorum. zira insan sanildigi kadar rasyonel degil, daha ziyade irrasyonel bir hayvandir. psikolojik olarak kendi kendini irrasyonel davranislara ikna edebilir.)
bir yandan tip oyle bir ilerledi ki son duyduguma gore 1 kadinin yine kendinden alinan bir hucreden(sanirim bir cesit kok hucredir) sperm uretilebiliyor ve labaratuar ortaminda bir kadin (normal yollara kiyasla) herhangi bir erkege ihtiyac duymadan(ama hala sperm hucresine ihtiyac duyuluyor) hamile kalabiliyormus. bunlara da simdi girmeyelim. zira bunlar da dogal degil yapay durumlar ve uzun vadede sonuclari belli degil, irrasyonel ya da istenmeyen durumlara yol acabilir. akraba evliligi gibi bu yontem de dogacak cocuklari olumsuz etkileyebilir.
irrasyonel olmak da bir ihtimal tabi yine evrimde insanin gelismesi ve aklin/mantigin roluyle ilgili.
ote yandan evrim de mantikli degildir, yani evrimin "kesin bir amaci vardir" diyemeyiz. anladigimiz kadariyla evrim soyle calisiyor ki iyi/kotu/yararli/yararsiz... vs diye dusunup kimseye ayrimcilik etmiyor ya da kimseyi kayirmiyor. yalnizca yeni bir ihtimalin ortaya cikmasi yeterlidir evrimin/evrenin isleyisinde. sonra bu ihtimal evrende tutunmanin bir yolunu bulursa bulur, bulamazsa bulamaz ve bazen yapitaslarina kadar parcalanir, bambaska bir ihtimal bu parcaciklarin bir kismini kullanabilir... olen canlilarin topraga karismasi gibi.
iste insanin egosunu zedeleyen sey de: evrenin/evrimin hicbir seyi umursamamasidir. insan bildigimiz kadariyla(eger varsalar zeki uzaylilar haric) evrende kendini umursayan ve yucelten tek canlidir sanirim. bu yuzden insanlik evrendeki bir toz tanesi kadar onemsiz olmasiyla yuzlesemiyor.
ozete gelirsek: escinsellikle psikolojik ve hormonel sebeplerden insan dogasina/vucudun normal isleyis mantigina aykiri bir ihtimal ortaya cikiyor. (bunun ortaya cikmasinda dogumdan once, dogum sirasinda ya da sonrasinda cesitli sebepleri olabilir.) bu ihtimal ne kadar irrasyonel de olsa evrende tutunursa tutunur. tutunamazsa tutunamaz. sonucta evrim icin yalnizca herhangi baska bir ihtimaldir. burada benim hipotezim: "escinsellik geni" olduguna inanmiyorum. daha ziyade escinselligin, bazi genlerin gorevini yerine getirmemesinden, hormonlarin dogru calismamasindan, psikolojik ve toplumsal bazi durumlardan ve baska dogum oncesi ve sonrasi sebeplerden kaynaklanan bir cesit anormal durumdan meydana gelen kondusyon oldugunu dusunuyorum.
genler uzerine arastirmalar devam ediyordur elbette. ilerleyen zamanda nasil teleskoplar gelistikce uzaklara bakabilir hale geldiysek genleri de daha iyi inceleyebilir hale geldigimizde sanirim bu konularda biraz daha aydinlacagiz. ben yine de hipotezimi rasyonel ve irrasyonel ihtimalleri dusunerek kurdum.
toplum escinselleri yargilarken de bireyler kendi bulundugu sosyolojik, ekonomik, psikolojik... vs konumlarina/durumlarina gore, maruz kaldiklari ideolojilere, propagandalara gore yargiliyorlar.
fakat en nihayetinde bilimsel olmaya calisirsak herhangi bir "neden" bulamayiz. cunku bilim "neden escinseller var?" diye sormaz, "escinsellik nasil ortaya cikiyor?" gibi bir yaklasimdadir. "neden?" sorusu felsefeye aittir. bir cevabi da yoktur. "evren neden var?" bilemedigimiz surece de butun "neden?" sorulari ya inanclar dogrultusunda "guzel sebepler" bulunarak aciklandigi iddia edilecek ya da "nasil?" sorularinin yanitiyla ikame edilecek, yani bilime yonlendirilecektir.
umarim kendimi ifade edebildim : )
bunun disinda eger kopegi belli sekilde kosullandirirsaniz rolunu de degistirmek mumkundur. alfa bir kopegi liderlikten takipcilige dondurebilirsiniz. ve bu surunun lideri bir insan da olabilir. tamamen size kalmis.
ayrica hayvanlarin ureme donemleri vardir ve bu donemlerde "kizisirlar". cinsel birlesmeden zevk alan cok kisitli bir hayvan kitlesi var. sanirim insanlar ve diger primatlar bundan zevk alabiliyor. belki bir kac degisik tur daha olabilir. hangi turler veya baska kac tur var tam olarak emin degilim.
@ya ben lan neyse escinsellik olayina gelirsek ben cok sinirli bilimsel bilgimle bir sekilde psikolojik ve hormonel sebeplerden oldugunu dusunuyorum. bu en nihayetinde cinsel bir yonelimdir uzerine arastirmalar vardir, propagandalar vardir. her neyse.
butun diger cinsel yonelimler gibi belli mekanizmalarin vucutta islemesiyle nasil acikinca yemek dusunuyorsak belli salgilarin da devreye girmesiyle seks dusunuyoruz ya da tam tersi aseksueller var mesela onlar da bu salgilar digerleri gibi calismiyor. onlar da seks dusunmuyorlar.
isin mantik boyutuna gelirsek, insan vucudu organik bir makinedir ve nihai amaci yeni ihtimalleri ureyerek ortaya cikarmaktir. peki escinsellik uremeye izin veriyor mu? dogal yollardan vermiyor. dolayisiyla insan vucudunun dogasina terstir. (bunun yaninda sigara icmek de insan vucudunun dogasina terstir, yine de bir cok insanin umrunda degil. bunlari tartismiyorum. zira insan sanildigi kadar rasyonel degil, daha ziyade irrasyonel bir hayvandir. psikolojik olarak kendi kendini irrasyonel davranislara ikna edebilir.)
bir yandan tip oyle bir ilerledi ki son duyduguma gore 1 kadinin yine kendinden alinan bir hucreden(sanirim bir cesit kok hucredir) sperm uretilebiliyor ve labaratuar ortaminda bir kadin (normal yollara kiyasla) herhangi bir erkege ihtiyac duymadan(ama hala sperm hucresine ihtiyac duyuluyor) hamile kalabiliyormus. bunlara da simdi girmeyelim. zira bunlar da dogal degil yapay durumlar ve uzun vadede sonuclari belli degil, irrasyonel ya da istenmeyen durumlara yol acabilir. akraba evliligi gibi bu yontem de dogacak cocuklari olumsuz etkileyebilir.
irrasyonel olmak da bir ihtimal tabi yine evrimde insanin gelismesi ve aklin/mantigin roluyle ilgili.
ote yandan evrim de mantikli degildir, yani evrimin "kesin bir amaci vardir" diyemeyiz. anladigimiz kadariyla evrim soyle calisiyor ki iyi/kotu/yararli/yararsiz... vs diye dusunup kimseye ayrimcilik etmiyor ya da kimseyi kayirmiyor. yalnizca yeni bir ihtimalin ortaya cikmasi yeterlidir evrimin/evrenin isleyisinde. sonra bu ihtimal evrende tutunmanin bir yolunu bulursa bulur, bulamazsa bulamaz ve bazen yapitaslarina kadar parcalanir, bambaska bir ihtimal bu parcaciklarin bir kismini kullanabilir... olen canlilarin topraga karismasi gibi.
iste insanin egosunu zedeleyen sey de: evrenin/evrimin hicbir seyi umursamamasidir. insan bildigimiz kadariyla(eger varsalar zeki uzaylilar haric) evrende kendini umursayan ve yucelten tek canlidir sanirim. bu yuzden insanlik evrendeki bir toz tanesi kadar onemsiz olmasiyla yuzlesemiyor.
ozete gelirsek: escinsellikle psikolojik ve hormonel sebeplerden insan dogasina/vucudun normal isleyis mantigina aykiri bir ihtimal ortaya cikiyor. (bunun ortaya cikmasinda dogumdan once, dogum sirasinda ya da sonrasinda cesitli sebepleri olabilir.) bu ihtimal ne kadar irrasyonel de olsa evrende tutunursa tutunur. tutunamazsa tutunamaz. sonucta evrim icin yalnizca herhangi baska bir ihtimaldir. burada benim hipotezim: "escinsellik geni" olduguna inanmiyorum. daha ziyade escinselligin, bazi genlerin gorevini yerine getirmemesinden, hormonlarin dogru calismamasindan, psikolojik ve toplumsal bazi durumlardan ve baska dogum oncesi ve sonrasi sebeplerden kaynaklanan bir cesit anormal durumdan meydana gelen kondusyon oldugunu dusunuyorum.
genler uzerine arastirmalar devam ediyordur elbette. ilerleyen zamanda nasil teleskoplar gelistikce uzaklara bakabilir hale geldiysek genleri de daha iyi inceleyebilir hale geldigimizde sanirim bu konularda biraz daha aydinlacagiz. ben yine de hipotezimi rasyonel ve irrasyonel ihtimalleri dusunerek kurdum.
toplum escinselleri yargilarken de bireyler kendi bulundugu sosyolojik, ekonomik, psikolojik... vs konumlarina/durumlarina gore, maruz kaldiklari ideolojilere, propagandalara gore yargiliyorlar.
fakat en nihayetinde bilimsel olmaya calisirsak herhangi bir "neden" bulamayiz. cunku bilim "neden escinseller var?" diye sormaz, "escinsellik nasil ortaya cikiyor?" gibi bir yaklasimdadir. "neden?" sorusu felsefeye aittir. bir cevabi da yoktur. "evren neden var?" bilemedigimiz surece de butun "neden?" sorulari ya inanclar dogrultusunda "guzel sebepler" bulunarak aciklandigi iddia edilecek ya da "nasil?" sorularinin yanitiyla ikame edilecek, yani bilime yonlendirilecektir.
umarim kendimi ifade edebildim : )
0
@idexo: O örneği eşcinselliğin farklı şekli olarak örnek vermiştim. Bence eşcinsellik örneği o. Eşcinselliği toplumsal rollerden sıyırıp nurture değil sadece nature demek biraz yanlış geliyor bana ama işin bilimsel kısmı hakkında bir bilgim olmadığı için kesin bir iddiada bulunmak istemiyorum. Toplumsal cinsiyet ve cinsel yönelim üzerine etkili şeylerden en önemlisi, belki genetik önemi daha fazlaysa en önemli ikinci etken toplum sonuçta (yani sosyal etkileşim, köpeğin durumundaki gibi, alfalık da bunun en iyi örneklerinden). Sonuçta hayvanlarda ve bizde dahi alfa olayı cinsel davranışı (yönelim hakkında şüpheli olsak bile) doğrudan etkiliyor.
0
öncelikle eşcinselliğin dnalarla taşındığına dair bir sonuç yok. (bir ara gay genleri hakkında bir şeyler söylendi ama tutarlı sonuçlar alınamadı.) @playing star again'in de dediği gibi, anne karnındaki hormonlarla alakalı bir durum olduğu tahmin ediliyor. bu zamana kadar ulaşılmış en nete yakın sonuç bu. ama kesin değil elbette. yapılan araştırmalara göre, bir anne ne kadar çok erkek çocuk doğurursa üçüncü, dördüncü oğlunun eşcinsel olma ihtimali o kadar artıyor. çünkü anne rahmi erkek çocuğuna karşı bir takım tepkiler vermeye başlıyor. bu araştırmanın sonucu erkeklerin neden eşcinsel olduğunu birazcık olsun açıklayabilirken kadınlar neden eşcinsel olur bunu bir türlü açıklayamıyor.
gelelim hayvanlara, doğada sanılanın aksine eşcinsellik oldukça yaygın. birçok hayvan türünde eşcinseller karşı cinsi sadece bir üreme aracı olarak görüyor. mesela lezbiyen bir martı bir erkek martıyla çiftleşip yavrusunu lezbiyen bir martıyla büyütüyor. aynı lezbiyen martılar arasında birtakım cinsel olaylar dönüyor. veya bir hayvan grubunda terk edilmiş yavrular yine eşcinsel hayvanlar tarafından sahiplenilebiliyor. sahiplenilen yavru eşcinsel veya heteroseksüel olabilir, hiç fark etmez. eşcinsel çift sayesinde o yavru yaşayıp, genlerini devam ettirebiliyor. sonuçta bir şekilde eşcinsel hayvanların neden evrim açısından desteklendiğine dair ufak bir kanıt olarak sunulan bir davranış.
eşcinselliğin avantajlarına dair bir makale okumuştum zamanında, aklımda kalanları yazmaya çalıştım. ama sen evrimagaci'nda doğadaki eşcinselliği aratıp daha birçok örneğe ve neden sonuç ilişkisine ulaşabilirsin. benim yazdıklarıma çok güvenme. kendin de araştır.
gelelim hayvanlara, doğada sanılanın aksine eşcinsellik oldukça yaygın. birçok hayvan türünde eşcinseller karşı cinsi sadece bir üreme aracı olarak görüyor. mesela lezbiyen bir martı bir erkek martıyla çiftleşip yavrusunu lezbiyen bir martıyla büyütüyor. aynı lezbiyen martılar arasında birtakım cinsel olaylar dönüyor. veya bir hayvan grubunda terk edilmiş yavrular yine eşcinsel hayvanlar tarafından sahiplenilebiliyor. sahiplenilen yavru eşcinsel veya heteroseksüel olabilir, hiç fark etmez. eşcinsel çift sayesinde o yavru yaşayıp, genlerini devam ettirebiliyor. sonuçta bir şekilde eşcinsel hayvanların neden evrim açısından desteklendiğine dair ufak bir kanıt olarak sunulan bir davranış.
eşcinselliğin avantajlarına dair bir makale okumuştum zamanında, aklımda kalanları yazmaya çalıştım. ama sen evrimagaci'nda doğadaki eşcinselliği aratıp daha birçok örneğe ve neden sonuç ilişkisine ulaşabilirsin. benim yazdıklarıma çok güvenme. kendin de araştır.
0
evrim ağacını ben de okudum, orada eş cinsel bireylerin dişi çocuklarının doğurganlıkları daha çok oluyor diye bir bulguya rastladıklarından bahsediyordu, bu durum eş cinsellerin soylarının yok olmasını önlüyormuş sanırım.
0
Genom bir organizma planı değildir, bir gelişim sürecinin tarifidir. Bu da ne idüğü belirsiz bir tanım olan "gen" ile açıklayabileceklerimizin kısıtlı olmasına neden olur.
Benim konuyla ilgili hipotezim, aslında biseksüelliğin radikal bir üreme stratejisi olabileceği. Bir erkek birey, başka bir erkeği rekabetten düşürebilir eşcinsel ilişki sayesinde. Kendi dişiye ilgisini sabit tutarak ama diğer erkekleri dişiden koparacak kadar dişiye rakip kalabilerek üremede avantaj sağlayabilir gibi geliyor.
Bir dişi birey aynı şekilde başka bir dişiye bunu yapabilir, gerçi dişiler için fayda çok olmuyor. Bir erkek harem kurabilir ama dişiler üreme dönemi ve doğurabilinen yavru sayısı ile kısıtlanmış. Gerçi sosyal hiyerarşide hala büyük kazançlar sağlayabilir dişi.
Benim konuyla ilgili hipotezim, aslında biseksüelliğin radikal bir üreme stratejisi olabileceği. Bir erkek birey, başka bir erkeği rekabetten düşürebilir eşcinsel ilişki sayesinde. Kendi dişiye ilgisini sabit tutarak ama diğer erkekleri dişiden koparacak kadar dişiye rakip kalabilerek üremede avantaj sağlayabilir gibi geliyor.
Bir dişi birey aynı şekilde başka bir dişiye bunu yapabilir, gerçi dişiler için fayda çok olmuyor. Bir erkek harem kurabilir ama dişiler üreme dönemi ve doğurabilinen yavru sayısı ile kısıtlanmış. Gerçi sosyal hiyerarşide hala büyük kazançlar sağlayabilir dişi.
0
@adramelekhh hmm yani psikolojik ve sosyolojik olarak escinselligin geldigi yerden geliyor gibi mi dusunuyorsun?
fakat escinsellik esasen cinsel bir yonelimken, kopeklerdeki suru isleyisi onlar icin yalnizca toplumsal bir model, bir ihtiyac degil mi?
ve kopeklerdeki durum kosullanmadan kaynaklanmiyor mu? bir kopegin escinsel olmasi bence bambaska bir sey. suru lideri olan bir disi icin "escinseldir" demek dogru olmaz diye dusunuyorum.
cunku dogada bir kurt surusu dusunursen: birey olan kurtlarin hayatta kalmak icin suruye ihtiyaclari var ve surunun de bir alfa tarafindan liderlige ihtiyaci var.
ote yandan bazi hayvanlarda disilerin ustunlugu sozkonusu tabi. ben bunu da escinsellik olarak dusunemiyorum. yine bu sadece bir rol paylasimi ve genellikle evrimsel gelisimlerine uygun sebeplerden oluyor.
bu "alfa disi"lerin de erkeklerin uzerine cikmasi sanirim suruyu kosullamasi icin gerekli. nasil kediyi ensesinden tutuyorsun, kopegi bogazindan tutup yan yatiriyorsun ve sana teslim oluyorsa.
@ruhen hastayim ben "çünkü anne rahmi erkek çocuğuna karşı bir takım tepkiler vermeye başlıyor. bu araştırmanın sonucu erkeklerin neden eşcinsel olduğunu birazcık olsun açıklayabilirken kadınlar neden eşcinsel olur bunu bir türlü açıklayamıyor. "
yazdigini okurken iste tam tersini yapiyor, surekli kiz dogururken dengelemeye calisiyor gibi dusundum. yani erkek dogurdukca kiz dogurmaya calisiyor, kiz dogurdukca erkek dogurmaya calisiyor gibi?
fakat escinsellik esasen cinsel bir yonelimken, kopeklerdeki suru isleyisi onlar icin yalnizca toplumsal bir model, bir ihtiyac degil mi?
ve kopeklerdeki durum kosullanmadan kaynaklanmiyor mu? bir kopegin escinsel olmasi bence bambaska bir sey. suru lideri olan bir disi icin "escinseldir" demek dogru olmaz diye dusunuyorum.
cunku dogada bir kurt surusu dusunursen: birey olan kurtlarin hayatta kalmak icin suruye ihtiyaclari var ve surunun de bir alfa tarafindan liderlige ihtiyaci var.
ote yandan bazi hayvanlarda disilerin ustunlugu sozkonusu tabi. ben bunu da escinsellik olarak dusunemiyorum. yine bu sadece bir rol paylasimi ve genellikle evrimsel gelisimlerine uygun sebeplerden oluyor.
bu "alfa disi"lerin de erkeklerin uzerine cikmasi sanirim suruyu kosullamasi icin gerekli. nasil kediyi ensesinden tutuyorsun, kopegi bogazindan tutup yan yatiriyorsun ve sana teslim oluyorsa.
@ruhen hastayim ben "çünkü anne rahmi erkek çocuğuna karşı bir takım tepkiler vermeye başlıyor. bu araştırmanın sonucu erkeklerin neden eşcinsel olduğunu birazcık olsun açıklayabilirken kadınlar neden eşcinsel olur bunu bir türlü açıklayamıyor. "
yazdigini okurken iste tam tersini yapiyor, surekli kiz dogururken dengelemeye calisiyor gibi dusundum. yani erkek dogurdukca kiz dogurmaya calisiyor, kiz dogurdukca erkek dogurmaya calisiyor gibi?
0
@idexo: Örneklerinde haklısın ama bana yine de cinsel yönelim ve toplumsal roller iç içe gibi geliyor. Mesela kampüslerde lezbiyen çiftler görürsen çoğunluğunda bir tanesinin erkeksi bir rol aldığını görmek mümkün (bunu genellemek ne kadar doğru bilmiyorum ama). Hani şu kısa saçlı, erkek gibi giyinen, erkeksi davranışları olan kızlardan bahsediyorum.
Ama tabi ki eşcinselliği sadece toplumsal rollerin etkisine indirgemem, etkinin doğasından ve öneminden bahsetmek istemiştim.
Bir de ben bizim davranışlarımızı mesela kediyi ensesinden tutunca vereceği tepki tahmin edilebilir olduğu için o tarz davranışlardan farklı görmeyi pek doğru bulmuyorum. Tahmin edilebilirlik ve karmaşıklık boyutundan farklı olmamız bizim toplumumuzun da aynı bu bahsettiğin hayvanlarda olduğu gibi davranışlarla ilerliyor olmadığını göstermiyor bence.
Ama tabi ki eşcinselliği sadece toplumsal rollerin etkisine indirgemem, etkinin doğasından ve öneminden bahsetmek istemiştim.
Bir de ben bizim davranışlarımızı mesela kediyi ensesinden tutunca vereceği tepki tahmin edilebilir olduğu için o tarz davranışlardan farklı görmeyi pek doğru bulmuyorum. Tahmin edilebilirlik ve karmaşıklık boyutundan farklı olmamız bizim toplumumuzun da aynı bu bahsettiğin hayvanlarda olduğu gibi davranışlarla ilerliyor olmadığını göstermiyor bence.
0
@adramelekhh su yuzden sartlanmadan bahsettim ve primatlarla diger hayvanlar arasindaki farki vurguladim: insanlar ve sanirim diger primatlar ureme amaci disinda zevk ve tatmin icin de seks yapiyorken, diger hayvanlar yalnizca ureme maksadiyla ve ureme donemlerinde birlesiyorlar.
ote yandan insan da hayvandir. sadece diger hayvanlara gore evrimde ileri bir halkadir. tabi bu sebepten daha kompleks sebeplerden, daha cok parametreden bahsedilebilir.
ancak toplumlarin da matriarkal ve patriarkal olarak ayrilabildiginden haberin vardir sanirim. bazi toplumlar babaerkil bazilari anaerkildir. anaerkil toplumlarda annenin statusu yuksektir, sozu gecer. buna dayanarak oyle dusunmustum.
"anaerkil toplumlar escinseldir" diyemeyiz.
bkz: anaerkil toplumlar
edit: www.google.com.tr
linkte matriark sirtlanlari da ornek vereyim. escinsel oldugu icin degil, statusu yuksek oldugu icin uzerine cikiyor diger erkeklerin.
buradan sonra benim bilimim bitiyor : )
ote yandan insan da hayvandir. sadece diger hayvanlara gore evrimde ileri bir halkadir. tabi bu sebepten daha kompleks sebeplerden, daha cok parametreden bahsedilebilir.
ancak toplumlarin da matriarkal ve patriarkal olarak ayrilabildiginden haberin vardir sanirim. bazi toplumlar babaerkil bazilari anaerkildir. anaerkil toplumlarda annenin statusu yuksektir, sozu gecer. buna dayanarak oyle dusunmustum.
"anaerkil toplumlar escinseldir" diyemeyiz.
bkz: anaerkil toplumlar
edit: www.google.com.tr
linkte matriark sirtlanlari da ornek vereyim. escinsel oldugu icin degil, statusu yuksek oldugu icin uzerine cikiyor diger erkeklerin.
buradan sonra benim bilimim bitiyor : )
0
0
eşcinsel birinin "geçer" diye hetero ilişkiye girmesi çok saçma değil mi? hastalık mı bu? ben dünya yanıyor deseler eşcinsel ilişkiye girmem. eşcinseller de karşı cinsle ilişkiye girmemeli madem kalbi duygularla eşcinsel olmuşlar (yersen)
bu eşcinsellerin kendilerini savunma biçimine hastayım. doğada varmış eşcinsellik ondan normalmiş. bu vatandaşlara ensest ve pedofili de doğada var onları da mı yapalım dediğimiz zaman ölü taklidi yapmaları çok başarılı.
bu eşcinsellerin kendilerini savunma biçimine hastayım. doğada varmış eşcinsellik ondan normalmiş. bu vatandaşlara ensest ve pedofili de doğada var onları da mı yapalım dediğimiz zaman ölü taklidi yapmaları çok başarılı.
0
eşcinsellikle ilgili kafa yorarken şurdan yola çıkabilirsin, nasıl ki ırk ayrımının yaygın olduğu yıllarda siyahlar köle ve aşağı insan görülüyordu, albinolar şeytan ya da kadınlar akılsız yaratıklardı, bunların insanlığa faydalı olmadığına dair bir sürü hurafe de bulunabilir o zamanlar.
her zaman bilime güvenmeliyiz diyemeyeceğim çünkü bilim de yanlı, az çok sosyal bilimler okuduysan ikili cinsiyet sistemine dayanan heteroseksist toplum düzeninin aslında kimlere yaradığını ve bunun dışında olanların bilim tarafından dışlandığını görürsün, eşcinsellerin üremediği için topluma yararlı olmadığı tezini kısır olanlar, çocuk istemeyenler, anne babasını kaybedenler (makbul aile içinde olmayanlar) ile birlikte düşündüğümüzde karşımızdaki tablonun saçmalığı ortaya çıkıyor.
cinsel yönelimler, 3'le sınırlı değil, çok daha fazlası var, genlerin varlığı yukarıdaki yazılanlar gibi kanıtlanmamış, insan çok daha karmaşık bir yapı. bence bu konuda önyargısız fikirler ve dışlayıcı olmayan bilimsel yorumlar üzerinden gidersen kendini geliştirmiş olursun, diğer türlü yukarıdaki gibi kendi gözlemleri üzerinden genellemeler yapanların dediklerine inanıp, açını daraltırsın, ilber hoca çok kızardı.
en.wikipedia.org
her zaman bilime güvenmeliyiz diyemeyeceğim çünkü bilim de yanlı, az çok sosyal bilimler okuduysan ikili cinsiyet sistemine dayanan heteroseksist toplum düzeninin aslında kimlere yaradığını ve bunun dışında olanların bilim tarafından dışlandığını görürsün, eşcinsellerin üremediği için topluma yararlı olmadığı tezini kısır olanlar, çocuk istemeyenler, anne babasını kaybedenler (makbul aile içinde olmayanlar) ile birlikte düşündüğümüzde karşımızdaki tablonun saçmalığı ortaya çıkıyor.
cinsel yönelimler, 3'le sınırlı değil, çok daha fazlası var, genlerin varlığı yukarıdaki yazılanlar gibi kanıtlanmamış, insan çok daha karmaşık bir yapı. bence bu konuda önyargısız fikirler ve dışlayıcı olmayan bilimsel yorumlar üzerinden gidersen kendini geliştirmiş olursun, diğer türlü yukarıdaki gibi kendi gözlemleri üzerinden genellemeler yapanların dediklerine inanıp, açını daraltırsın, ilber hoca çok kızardı.
en.wikipedia.org
0
winston insani
MerhabalarBu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi? Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
Merhabalar
Bu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi?
Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
Bu aralar herkes bu diziden bahsediyor. Gerçekten bu kadar iyi mi?
Edit: Perişan etmişsiniz duyuruyu alacağınız olsun :)
0
Ben sevdim atmosferi güzel,teknik anlamda yuyuzeysel. Standart kullanıcılar için merak uyandırabilir.
Networkcuyum
Networkcuyum
0
Bence de kötü değil ama overrated. İncicaps tayfası falan ergenliğin zirvesinde ben gizemliyim ayağına yatan bebeler seviyo bunu.
0
ilk başlarda güzel gelip sonra bayan dizilerden bana kalırsa. deneneybıl.
0
Çoook. kendi başlığında bir sürü entry'im var. o dizinin yaşattığı kafayı başka bir dizide bulamadım. sezonu bitirince loop'a alacağım, yeni sezon gelene kadar izleyeceğim. her hafta damardan aldığım sağlam bir malmış gibi geliyor bana.
diğer taptığım 2 diziyi söyleyeyim;
Person of interest
Battlestar Galactica
diğer taptığım 2 diziyi söyleyeyim;
Person of interest
Battlestar Galactica
0
teknik anlamda yuzeyselmis adafsfafsfa
bunu diyen adam da sanirsin kevin mitnick
mr robot bugune kadar "hacking" ile alakali en gercek dizidir.
gordugunuz tum ekranlardaki veriler, programlar vs gercekten o hack yapilirken kullanilan seyler.
bunu diyen adam da sanirsin kevin mitnick
mr robot bugune kadar "hacking" ile alakali en gercek dizidir.
gordugunuz tum ekranlardaki veriler, programlar vs gercekten o hack yapilirken kullanilan seyler.
0
gorsel ve sinemasal dil olarak basarili. breaking bad, better call saul tadi aliyorum biraz.
mevzu olarak bazi dialoglar anlam olarak cok fazla tekrarliyor kendi acimdan. o sebeple bazi sahneler sikici geliyor.
mevzu olarak bazi dialoglar anlam olarak cok fazla tekrarliyor kendi acimdan. o sebeple bazi sahneler sikici geliyor.
0
programcı olmak ile alakası yok içindekiler çok sıra dışı ve güzel, ama bu zamana kadar filmlerde, dizilerde bilgisayar oynar gibi hack yapanları gördükten sonra buradaki kod ve işleyişin gerçek olması düzgün bir hava katıyor.
0
ortamlarda ne kadar rate ediyolar bilmiyorum ama farkli bir dizi oldugu kesin. kotu yada overrated degil. kesinlikle izlenir.
yazilimci olarak bazi teknik sahneleri daha iyi anliyor olmak ekstra guzel oluyor, cunku ceviride sicabiliyorlar.
sezon 2'de feci bir tirmanis yakaladi, belki de son bolumlerdi olanlardan oturu o kadar konusuluyor ki baya baya konusulmucak gibi degil.
yazilimci olarak bazi teknik sahneleri daha iyi anliyor olmak ekstra guzel oluyor, cunku ceviride sicabiliyorlar.
sezon 2'de feci bir tirmanis yakaladi, belki de son bolumlerdi olanlardan oturu o kadar konusuluyor ki baya baya konusulmucak gibi degil.
0
rentts'e katiliyorum, hacking uzerine en gercek yapim olabilir. programcilikla ilgisi yok elbette cunku hacking'in programcilikla ilgisi yok. islerin nasil dondugunu gayet guzel anlatiyorlar. sinema dili siradisi. izleyiciyi surekli yabancilastirdigindan kimi insanlarin sevemedigi oluyor. bense aksine, yabancilastigim anlardan cok keyif almisimdir. izlerken iyi takip etmek gerekiyor ki olanlari anlayabilin. kimi zaman ergenlestigi oluyor cunku gercekte olan da bu, o yuzden.
ayrica overrated denmis ancak kimler overrate ediyor anlayamadim. oyle delicesine hakkinda konusulan bir dizi degil ki. tam olarak hak ettigi ilgiyi goruyor. ikinci sezonunu ilkinden daha iyi buluyorum.
ayrica overrated denmis ancak kimler overrate ediyor anlayamadim. oyle delicesine hakkinda konusulan bir dizi degil ki. tam olarak hak ettigi ilgiyi goruyor. ikinci sezonunu ilkinden daha iyi buluyorum.
0
ha bir de içinde Darlane ve bacakları diye 2 güzel öğe barındırmakta. :) Tyrell'ın hatunu da tarzı ile hoş. Angela sıkabilir. keşke ölse dediklerimden...
0
Bilgisayar, kodlama, girişimcilik ilgili her diziyi izleyen biri olarak elbette Mr. Robot'u izliyorum ama seviyorum denemez. Akıl hastalığını her meslekle harmanladıkları gibi bu dizide de kodlamayla/hackerlıkla harmanlamışlar işte. Yoksa bilindik hikaye. O yüzden klişe geliyor.
0
lesfeuillesmortes
şimdi soruyu böyle sorunca müthiş saçma geliyor (tabii ki ist) ancak ben şunu sormak istiyorum: maddi durumunuz sıkıntılı, yurt hakkınız yok ve siz izmir'de yaşıyorsunuz ve de eğer ist'a giderseniz büyük ihtimalle sürüneceksiniz ama en büyük hayaliniz de bu okul olsa ve yatay geçiş hakkı kazansanız
şimdi soruyu böyle sorunca müthiş saçma geliyor (tabii ki ist) ancak ben şunu sormak istiyorum: maddi durumunuz sıkıntılı, yurt hakkınız yok ve siz izmir'de yaşıyorsunuz ve de eğer ist'a giderseniz büyük ihtimalle sürüneceksiniz ama en büyük hayaliniz de bu okul olsa ve yatay geçiş hakkı kazansanız ne yapardınız?
0
evet, bölüm çok önemli. örneğin; iletişim fakültesi için konuşacak olursak, istanbul dışındaki iller dezavantajlı olur.
0
aslında bölümüm parlak değil (tarih)biraz da o yüzden değer mi onu düşünüyorum ama yüksek lis. vs. ist. şansımı arttırır sanki
0
niye müthiş saçma gelsin ki? kişiden kişiye değişir. ben ailem izmir'de yaşıyor olsa kesinlikle istanbul denen bok çukuruna gelmezdim. evet yurt hakkı çıkmadıysa, maddi durumun da iyi değilse istanbul'da sürüneceksin. "yeaaa genç adamlarsınız, öğrencisiniz"cilerin gazına gelip sığır gibi yaşamaya razıysan istanbul'a gel tabii, buranın da kendine göre güzellikleri ve avantajları var. yok ben standardımı çok düşürmek istemem, normal vatandaş gibi işime gücüme bakarım dersen izmir'de kal. ege üniversitesi de öyle dandik bi okul değil sonuçta, mezun olduğunda çok fark olacağını sanmıyorum
0
Tarih bolumu icin fark etmeyecegini dusunuyorum. Bence egede devam, belki ilerde baska bir yolla istanbula gelinir.
0
bölümünle alakalı yüksek lisans programı hangisinde var?
profesör sayısı hangisinde çok?(ileride yüksek lisans açılma ihtimali falan.)
yapmak istediklerinle, çalışmak istediklerinle ne kadar uyumlu?
yurtdışında çalışmak istiyorsan istanbul üni sosyal bilimler i ile ege üni yi karşılaştıran bir istatistik falan bulabilirsin.(üniversitenin uluslararası yerinin iyi olması yararlı.)
eğer çok idealistsen istanbul daha iyidir gibi geliyor ama tarih hakkında hiçbir fikrim yok. o yüzden bana güvenme : )
sırf üni adına göre şeyapmamak lazım :)
ayrıca erasmus anlaşmalarına falan da bakabilrsin . hangisinin daha iyi?
hangisinin kontenjanı daha çok falan.. eğer kontenjanı çok olan bir üniversiteyse hocalar seninle ilgilenemez. ileride referans mektubu isteyeceğinde zor duruma düşebilirsin.
ama istanbuldaki kiraları da hesaba katmak lazım tabii :) ama eve çıkınca sorun çözülüyor sanırım. bazı yerlerde 3+1 ev kiralayabileceğin ücrete istanbulda sunuyorlar.
yüksek lisans mülakatlarında iyi üniversitenin olması seni etkiliyor. ege de iyi tabii ama. yine dediğim gibi ne istediğine bağlı.
profesör sayısı hangisinde çok?(ileride yüksek lisans açılma ihtimali falan.)
yapmak istediklerinle, çalışmak istediklerinle ne kadar uyumlu?
yurtdışında çalışmak istiyorsan istanbul üni sosyal bilimler i ile ege üni yi karşılaştıran bir istatistik falan bulabilirsin.(üniversitenin uluslararası yerinin iyi olması yararlı.)
eğer çok idealistsen istanbul daha iyidir gibi geliyor ama tarih hakkında hiçbir fikrim yok. o yüzden bana güvenme : )
sırf üni adına göre şeyapmamak lazım :)
ayrıca erasmus anlaşmalarına falan da bakabilrsin . hangisinin daha iyi?
hangisinin kontenjanı daha çok falan.. eğer kontenjanı çok olan bir üniversiteyse hocalar seninle ilgilenemez. ileride referans mektubu isteyeceğinde zor duruma düşebilirsin.
ama istanbuldaki kiraları da hesaba katmak lazım tabii :) ama eve çıkınca sorun çözülüyor sanırım. bazı yerlerde 3+1 ev kiralayabileceğin ücrete istanbulda sunuyorlar.
yüksek lisans mülakatlarında iyi üniversitenin olması seni etkiliyor. ege de iyi tabii ama. yine dediğim gibi ne istediğine bağlı.
0
istanbula gel oku, mezun ol ve iş aramaya başla. izmire nasıl geri dönerimin yollarını arayacaksın. istanbul merakı nedir anlamıyorum; arkadaşlar sağdan soldan okuduğunuz vıcık vıcık romantizm temelli istanbul yazılarını bir köşeye bırakın ve gelmeyin. klişe ama harbiden burada c sınıfı bir kalabalık var. şehrin yüzde yetmişi hanzo. mis gibi izmir dururken gözünüzü seveyim ya.
0
olay istanbul merakı değil ist. üni.'nin daha prestijli olması van veya bingöl'de de olsa bunu düşünürüm
0
prestiji de bölüm bazında düşünmek lazım.Örneğin mühendisliklerde hiç de öyle bir prestiji yok
0
siz izmir'de yaşıyormuşsunuz, güpgüzelim memleketi bırakıp istanbul üniversitesi edebiyat fakültesine gelinmez, hadi kampüs mampüs de güzel olsa belki anlam verebileceğim ama lütfen, istanbul'da yaşamak gerçekten çok zor. istanbul üniversitesi de birkaç bölüm dışında etkin bir üniversite değil, tarih bölümüne girseniz zaten muhtemelen derslere girmeden geçebileceksiniz misal, öyle bir yer. olduğunuz yerdeki olanakları kovalayın, daha mutlu ve daha başarılı olursunuz.
0
littlejack
Yabancı bir ülkede tanımadığım biriyle aynı evi paylaşmaya başladım ama odamın kilidinin anahtarı yok. Kız iki odanın kapısının kilitlerinin aynı olduğunu ve anahtarın onda olduğunu söyledi. Yani kilide anahtar bulsam bile kızda da diğer anahtar olacağı için bir işe yaramayacak. Şimdi bu kapıyı kili
Yabancı bir ülkede tanımadığım biriyle aynı evi paylaşmaya başladım ama odamın kilidinin anahtarı yok. Kız iki odanın kapısının kilitlerinin aynı olduğunu ve anahtarın onda olduğunu söyledi. Yani kilide anahtar bulsam bile kızda da diğer anahtar olacağı için bir işe yaramayacak. Şimdi bu kapıyı kilitlemenin herhangi bir yolu var mı?
0
kilidi değiştir?
kolaydır değiştirmek tornavida yeterli ama eski anahtara ihtiyacın olarak yarım çevirip yerinden sökeceksin kilidi.
kolaydır değiştirmek tornavida yeterli ama eski anahtara ihtiyacın olarak yarım çevirip yerinden sökeceksin kilidi.
0
@basond ev benim değil ve max 5-6 ay kalacağım. üstelik bana kiralayan kız da kiracı. Uygun olur mu bilemedim, son çare öyle yaparım. Aklına başka geçici bir düzenek geliyor mu?
0
sen odadayken girmesin istersen dilli kilit takarsın ama amacın sen yokken odana girilmesin istiyorsun anladığım kadarı ile daha pratik bir yöntem gelmedi aklıma kapıda yer varsa üst kısmında falan ikinci bir kilit takabilirsin ama ev içi kapılarında olmaz genelde ikinci kilit yeri.
0
girip cikarken gorunmuyorsaniz, egik duzlem takoza ip cakin. kapiyi cektikten sonra ipi cekip, kapiyi sikistirin. acmak icin de uzun bir aletle kapi altindan takozu itin.
kapiyi acip acmadiklarini gozlemlemek icin sac telinizi tukurukle islatip, kapi ve pervazi arasina yapistirin (james bond stayla).
baska bir alternatif olarak kilidi degistirebilirsiniz.
kapiyi acip acmadiklarini gozlemlemek icin sac telinizi tukurukle islatip, kapi ve pervazi arasina yapistirin (james bond stayla).
baska bir alternatif olarak kilidi degistirebilirsiniz.
0
dert etmeyin bu kadar sorun olmuyor. cogu kisi kapisini sonuna kadar acip gider zaten. pek kilitleme aliskanliklari yok, ana kapi haric. dedigim abd ve avrupa icin gecerli gerci, siz nereye gittiniz bilmiyorum.
0
gezegen olan pluton
Bugün bir öğretmen tandigima dağıtılan tableti icin "root erişim tespit edildi" diye okula yazi gelmiş, bundan bir sıkıntı çıkar mı ne yapmak gerek?
Bugün bir öğretmen tandigima dağıtılan tableti icin "root erişim tespit edildi" diye okula yazi gelmiş, bundan bir sıkıntı çıkar mı ne yapmak gerek?
0
Demek ki o tabletler sıkı sıkıya root ve özgür erişim karşıtı tabletler. Ve yine demekki o tanıdık kurcalamış biraz.
Sıkıntı olsa olsa müdür çağırır fırçalar biraz. Paranoyak müdürse paralel etiketi takıp hayatını karartırlar bence.
Sıkıntı olsa olsa müdür çağırır fırçalar biraz. Paranoyak müdürse paralel etiketi takıp hayatını karartırlar bence.
0
@kimlanbu yok root yapmayacağım ya da şöyle kullanacagim diye bir şey imzalamamis
0
o zaman cevabı şu olsun : "eeee nolmuş, daha hızlı çalışması için böyle bir işlem uyguladım, ıvır zıvır programlar yüzünden çok yavaştı"
lafını da sokmuş olur.
lafını da sokmuş olur.
0
@klb:Eğer olması gerektiği gibi aşırıysa müdür, diyebilir ki "sen yüce devletimizin yaptığı tablete yavaş, yetersiz mi diyorsun"
0
ilk olarak, bu durumla müdür ilgilenmez. okulda varsa bt öğretmeni, yoksa fatih projesi formatörü ilgilenir. tabletler öğretmenlere dağıtılırken sözleşme imzalanmasına gerek yoktur çünkü tabletler seri numaraları alınarak öğretmenlere zimmetlenir.
tabletler meb içinde kapalı bir işletim sistemi içerirler. tablet sadece eba yazılımları ile sınıf etkinlikleri düzenlemek amacıyla üretildiğinden, işletim sistemindeki değişimler meb tarafından sürekli takip edilir. root işlemi yaptığınızda meb bunu denetler ve tabletin sınıf etkinliklerinde verimli kullanılamayacağını düşünerek bunu raporlar.
size önerim, okulunuzdaki bt öğretmenine ya da fatih projesi formatörüne başvurarak tabletinizi sıfırlamalarını isteyin. bir öğretmen olarak önemli bir öğretim aracı olan tableti amacı dışında kullanmamaya da özen gösterin.
tabletler meb içinde kapalı bir işletim sistemi içerirler. tablet sadece eba yazılımları ile sınıf etkinlikleri düzenlemek amacıyla üretildiğinden, işletim sistemindeki değişimler meb tarafından sürekli takip edilir. root işlemi yaptığınızda meb bunu denetler ve tabletin sınıf etkinliklerinde verimli kullanılamayacağını düşünerek bunu raporlar.
size önerim, okulunuzdaki bt öğretmenine ya da fatih projesi formatörüne başvurarak tabletinizi sıfırlamalarını isteyin. bir öğretmen olarak önemli bir öğretim aracı olan tableti amacı dışında kullanmamaya da özen gösterin.
0
1917
kamp olayina bi heves bi cesaret ile karar vermis durumdayiz. tabiki keyif amacli ve mayis gibi baslayip kasim'da (pastirma sicaklarindan sonra) bitirmeyi planladigimiz kamp dusuncemiz var. su an icin 2-3 gecelik kamp yapariz diye icimizden geciyor. Bu isin temeli cadir bize 3 mevsim yeter gibi geld
kamp olayina bi heves bi cesaret ile karar vermis durumdayiz. tabiki keyif amacli ve mayis gibi baslayip kasim'da (pastirma sicaklarindan sonra) bitirmeyi planladigimiz kamp dusuncemiz var. su an icin 2-3 gecelik kamp yapariz diye icimizden geciyor. Bu isin temeli cadir bize 3 mevsim yeter gibi geldi. maddi olarakda 500TL'ye kadar limit koyduk.
1)urun.n11.com
2) urun.n11.com
3)urun.n11.com
1 ve 2 arasinda bizon daha cazip geliyor. genisligi daha iyi gibi.
3 ise maddi olarak 150 TL civari daha ucuz ve kamp olayini sevmez isek az para harcamis oluruz mantigi ile eklendi.
bunlarin + ve - yonleri nelerdir? (su an icin araba ile kampa gidecegimiz icin agirlik cok onemli degil). baska tavsiyeniz varsa alabilirim ..
1)urun.n11.com
2) urun.n11.com
3)urun.n11.com
1 ve 2 arasinda bizon daha cazip geliyor. genisligi daha iyi gibi.
3 ise maddi olarak 150 TL civari daha ucuz ve kamp olayini sevmez isek az para harcamis oluruz mantigi ile eklendi.
bunlarin + ve - yonleri nelerdir? (su an icin araba ile kampa gidecegimiz icin agirlik cok onemli degil). baska tavsiyeniz varsa alabilirim ..
0
Uyku tulumuna girince genişlik o kadar fark etmiyor yanınızda araba olunca. çünkü çanta vs. arabada kalıcak çadırın içinde değil. o yüzden makul fiyatlı kaç kişiyseniz ona uygun birini alın derim.
0
profesyonel bir kampçı olduğumu belirterek başlayayım.
ilk olarak 3 kişi misiniz? 2 kişi olup da geniş olsun diye 3 kişilik çadır almayın çünkü çadırların ekosistemi kendi vücut ısınızı içeride tutarak sizi sıcak tutma üzerine kuruludur.
3 mevsim çadır almalısın 4 mevsim alıp yaz/bahar kampı büyük lüks olacaktır.
çadırda dikkat etmen gereken noktalar bence çift bagajı olması ve havalanma deliklerinin optimum sayıda olmasıdır.
çift tente olmasına dikkat et. yalıtımı ve yağmurdan etkilenmemeni sağlar.
100 lira çadır için büyük fark değil daha iyiyse pahalı olmasına dikkat etmemelisin. çadırlar uzun ömürlü malzemelerdir.
not: çadırların özellikleri yazmadığı için detaylı olarak da arama yapmadığımdan "şu" daha iyi diyemeyeceğim ancak verdiğim bilgiler işine yarayacaktır.
ilk olarak 3 kişi misiniz? 2 kişi olup da geniş olsun diye 3 kişilik çadır almayın çünkü çadırların ekosistemi kendi vücut ısınızı içeride tutarak sizi sıcak tutma üzerine kuruludur.
3 mevsim çadır almalısın 4 mevsim alıp yaz/bahar kampı büyük lüks olacaktır.
çadırda dikkat etmen gereken noktalar bence çift bagajı olması ve havalanma deliklerinin optimum sayıda olmasıdır.
çift tente olmasına dikkat et. yalıtımı ve yağmurdan etkilenmemeni sağlar.
100 lira çadır için büyük fark değil daha iyiyse pahalı olmasına dikkat etmemelisin. çadırlar uzun ömürlü malzemelerdir.
not: çadırların özellikleri yazmadığı için detaylı olarak da arama yapmadığımdan "şu" daha iyi diyemeyeceğim ancak verdiğim bilgiler işine yarayacaktır.
0
iyi uyku tulumu daha önemli bence, iyi bir uyku tulumu ile açık havada bile yatılabiliyor; bir de 10 derece altı görmeyecek iseniz, çok kasmanıza gerek yok, alan insanların yorumlarını araştırın.
0
bu 3 ürün arasında bird'ü seçebilirsiniz. teknik olarak bir farkları yok. bird benim ilk çadırımdı su geçirmezliği vs gayet iyidir. 2 kişi kullanacaksanız ideal. 3 kişi yattığımız da oldu. hafifliği ve kurulum kolaylığı ile diğer ikisinden daha iyi bir çadır. bşlngıç için ideal.
0
pozitif pekistirici
Ankarada bildiginiz guzel kunefeciler? Bahcelievlere yakın olursa daha sevinirim.
Ankarada bildiginiz guzel kunefeciler? Bahcelievlere yakın olursa daha sevinirim.
0
Apocalypse
iki soru1. tam olarak olayı nedir? doğru dendi asparagas dendin ardından.2. hazır fetö de ayyuka çıkmışken, bakın bu dizi zaten böyle şeyler anlatıyordu deyip gaza getirseler ya birilerini, olmaz mı? olur niye olmasın :\özledik la https://www.youtube.com/watch?v=o_mi7rD-_9c
iki soru
1. tam olarak olayı nedir? doğru dendi asparagas dendin ardından.
2. hazır fetö de ayyuka çıkmışken, bakın bu dizi zaten böyle şeyler anlatıyordu deyip gaza getirseler ya birilerini, olmaz mı? olur niye olmasın :\
özledik la www.youtube.com
1. tam olarak olayı nedir? doğru dendi asparagas dendin ardından.
2. hazır fetö de ayyuka çıkmışken, bakın bu dizi zaten böyle şeyler anlatıyordu deyip gaza getirseler ya birilerini, olmaz mı? olur niye olmasın :\
özledik la www.youtube.com
0
Sadece soylenti bence. Tek bir yerde ocakta baslayacak dendi arkasi gelmedi. Ne yapimcisi ne senaristi aciklama yapti. Kanal bulamiyorlarmis, internette yayinlanacagi da soylendi ama net bir haber yok. Ilk bölüm fragmanini gormeden inanmam.
0
behzat ç. sadece fetö'ye giydirmiyordu. o yüzden seveni kadar sevmeyeni hatta düşman olanı vardı zaten. sadece fetö'yü yermek için başlayacaksa da başlamasın daha iyi..
0
dumur ve ironik bir durum.
çünkü behzat ç'nin neden bitirildiği ! hepimizin malumu.
adamın yeni dizi 46 Yok Olan gayet leziz bir iş olmasına,
1. sezon finalinde kendi hesaplarında "biz bitti demeden bitmez, yeni sezonda görüşmek üzere" diye paylaşılmasına,
geçenlerde yine aynı hesaplarda "yeni sezon yayınlanacak kanal bulamadığı için iptal edilmiştir" denilmesine rağmen şimdi adamın eski dizisi, üstelik de Behzat Ç: İmamların Öcü gibi bir isimle gelecek diyorlar. İyi de tüm bunların ışığında geri gelirse 2-3 bölüm sonra fişi çekilmez mi? O zaman değer mi bile bile lades oynamaya? yok, yayından kalkmasın diye de hükümetin dötünü yalayan bir dizi olarak yumuşatılırsa, o zaman da tırtlar vadisi'nin düştüğü hallere düşmez mi? Bu durumda da ismi sırıtır "behzat ç" diye.
anlamadım ben bu işi özetle.
çünkü behzat ç'nin neden bitirildiği ! hepimizin malumu.
adamın yeni dizi 46 Yok Olan gayet leziz bir iş olmasına,
1. sezon finalinde kendi hesaplarında "biz bitti demeden bitmez, yeni sezonda görüşmek üzere" diye paylaşılmasına,
geçenlerde yine aynı hesaplarda "yeni sezon yayınlanacak kanal bulamadığı için iptal edilmiştir" denilmesine rağmen şimdi adamın eski dizisi, üstelik de Behzat Ç: İmamların Öcü gibi bir isimle gelecek diyorlar. İyi de tüm bunların ışığında geri gelirse 2-3 bölüm sonra fişi çekilmez mi? O zaman değer mi bile bile lades oynamaya? yok, yayından kalkmasın diye de hükümetin dötünü yalayan bir dizi olarak yumuşatılırsa, o zaman da tırtlar vadisi'nin düştüğü hallere düşmez mi? Bu durumda da ismi sırıtır "behzat ç" diye.
anlamadım ben bu işi özetle.
0
@aquarium +1
@matrix isim olayını yeni duydum, galiba bu bilgiler hala kaynaksız. şöyle bir şey var: www.facebook.com
blu tv? af buyur?
@matrix isim olayını yeni duydum, galiba bu bilgiler hala kaynaksız. şöyle bir şey var: www.facebook.com
blu tv? af buyur?
0
ATVde gelecek deniyordu. Atvde olacak olan Behzat Ç. olmasa da olur bence.
Emrah Serbes, Erdal Beşikçioğlu falan hep muhalif. AKPnin koyu gri dediğine gri diyenin, sitcom bile yayınlayamayacağı kanalda nasıl bir senaryo bekliyorsun ki?
Gerek yok. Kaliteli kadrosu ile kiptolar, gladyolar, derin devlet, göndermeler, gerçek ile dirsek teması vs. olan diziden, ölümsüz bir adamın her bölüm sıka sıka gezip, bölüm başına "elinde silahla kendisine koşarken vurulup geriye doğru düşüp ölen" sayısı 50 olan hükümet yalakası diziye dönüşen kurtlar vadisi v2 olur ancak. Bırak efsane kalsın o dizi :)
Emrah Serbes, Erdal Beşikçioğlu falan hep muhalif. AKPnin koyu gri dediğine gri diyenin, sitcom bile yayınlayamayacağı kanalda nasıl bir senaryo bekliyorsun ki?
Gerek yok. Kaliteli kadrosu ile kiptolar, gladyolar, derin devlet, göndermeler, gerçek ile dirsek teması vs. olan diziden, ölümsüz bir adamın her bölüm sıka sıka gezip, bölüm başına "elinde silahla kendisine koşarken vurulup geriye doğru düşüp ölen" sayısı 50 olan hükümet yalakası diziye dönüşen kurtlar vadisi v2 olur ancak. Bırak efsane kalsın o dizi :)
0
Aslında Amerikadaki gibi Netflix el atsa şu işe, paralı/sansürsüz güzelce netflix türkiyeden izlesek.
0
başlasa bile eski tadının olmayacağı kesin.
dizide hep olanın arkasındaki aranıyordu, dolayısıyla fetoya giydirmesi dizinin manasına ters.
dizide hep olanın arkasındaki aranıyordu, dolayısıyla fetoya giydirmesi dizinin manasına ters.
0
Ben de eski tadını vermeyeceğini düşünenlerdenim. Eğer yayını internet üzerinden yapılırsa çok daha özgür ve izlenesi olur ama zor gibi.
0
@duyulmasi gerektigi kadar ahaha ciddi misin?! ne konuşuyoruz o zaman, arada tv'ye bakmak lazım demek ki:(
0
Ya zaten hukumet yalakaligi vs yi geciyorum da dondukten sonra tekrar eski performansinda seyreden dizi (Amerikann dizileri dahil) hatirlamiyorum ben. Ha seyrederim elbet ama beklentim yok yani zerre.
0
who cares wins
merhaba. bir şey fark ettik, eşimin telefonundan mapse bakarken. konum bilgileri açık olmamasına, check in yapmamış olmamıza rağmen sürekli gittiğimiz bir lokanta, yakınlarda gittiğimiz birkaç mekanın adı etraflarındaki diğer mekanların adının görünmemesine rağmen görünüyordu. google rızamız olmadan
merhaba. bir şey fark ettik, eşimin telefonundan mapse bakarken. konum bilgileri açık olmamasına, check in yapmamış olmamıza rağmen sürekli gittiğimiz bir lokanta, yakınlarda gittiğimiz birkaç mekanın adı etraflarındaki diğer mekanların adının görünmemesine rağmen görünüyordu. google rızamız olmadan bizi mi takip etmiş oluyor?
0
ya geçen de bana youtube şu an öğrendiğim bi yabancı dil var o dilde reklam çıkardı ama hiçbir hesabımın ayarıyla falan oynamış da değildim. ediyodur o kesin.
0
evet hatta gittiğim yerleri gösteren bi harita çıkarmıştı önüme. bunu kapatmak mümkün lakin istediği takdirde seni adım adım izleyebildiği gerçeğini değiştirmiyor. kesin çözüm google ürünü cihaz taşımamak olabilir.
0
Takip etmeleri sorun değil, elindeki bu kadar veriyi(isim, numara, e-posta vs.vs.) ne yaptıkları/yapacakları daha önemli.
0
Evet telefonundan nereye gittiğini takip ediyor, hatta google location history'ye girip bakabilirsin ne zaman nereye gitmişsin. Şahsen daha benim nerelere takıldığımı neler yaptığımı öğrenmiş durumda. Tabi benim için hoş, 2 sene önce bugun nerelere gitmişim görebilmem güzel oluyor ama istersen kapatabilirsin. How to turn off location history diye aratırsan yardımcı olacak şeyler çıkar.
0
jangbogo
En kısa ve rahat yoldan nasıl gidebilirim İstanbul'dan Bursa'ya?
En kısa ve rahat yoldan nasıl gidebilirim İstanbul'dan Bursa'ya?
0
kesinlikle kabataş'tan budo'yla mudanya. mudanya'da da minbüsle 15-20 dakikada bursa.
0
şöyle ki: sabah tam 10'da Osmangazi'de olmam gerekiyor. O yüzden vapur işi yalan oluyor galiba? 8 de vapura binsem dahi mümkün değil o saatte ulaşmam değil mi?
0
