Giriş
(16)

Geyiğine maruz kalmaktan en çekindiğiniz insan

sekizdokuzon
Benimki Ahmet Mümtaz Taylan. Durup dururken "Zaten öfke de uzun zamandır gidecek yeri olmayan üzüntüymüş." diyecek gibi geliyor. Çok korkuyorum bir yerde benimle konuşacak diye. Fobi diyebiliriz.Teşekkürler.
Benimki Ahmet Mümtaz Taylan. Durup dururken "Zaten öfke de uzun zamandır gidecek yeri olmayan üzüntüymüş." diyecek gibi geliyor. Çok korkuyorum bir yerde benimle konuşacak diye. Fobi diyebiliriz.

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(20.07.24)
Din hakkında ağzını açan herkes. İnsanlar, inançlarını kendince yaşamayı bir türlü öğrenemiyorum ve bu beni çok geriyor.
0
numlock
(20.07.24)
Yılmaz Erdoğan
Can Yılmaz
0
mutekebbir
(20.07.24)
Hasan Can Kaya. Asiri overrated.
0
mor oje
(20.07.24)
Yılmaz Erdoğan +1
Mesut Süre
0
gabe h coud
(20.07.24)
Bartu Küçükçağlayan'la konuşmak zorunda kalsam en fazla 5 dakikada kendisini tokatlayıp kaçardım diye düşünüyorum.
0
Bir ben var benden şurada
(20.07.24)
Can Yılmaz
Zafer algöz
0
olaylar olaylar
(20.07.24)
Bartu Küçükçağlayan
Caner Özyurtlu
Melikşah Altuntaş
Doğu Orcan
Enis Arıkan

30 saniyede tokatlardım hepsini.
0
armagan abanuz
(20.07.24)
Enis Arıkan beni istemeye istemeye 30 saniyede kankası yapar. :(((
0
🌸sekizdokuzon
(20.07.24)
Sohbet edip eğleniyoruz ayağına hülya avşar beni yerden yere vurup rencide eder diye çok korkuyorum.
0
ruhen hastayim ben
(20.07.24)
Fatih Terim

Bos konusma, politik konusmada ustune yok. Zamaninda Avrupa sampiyonasindaki prim olayini anlaticam diye 2 saat basin toplantisi yapti, incir cekirdegini dolduran 1 kelimesi dahi olmamisti, korkudan soru da soramiyor zaten kimse. Kivir babam kivir, sacma sapamn ivir zivir, nereye kime gittigi belli olmayan imalar, dokundurmalar anca.
0
freedonia
(20.07.24)
Hülya avşar +1
Yılmaz erdoğan

Ama ahmet mümtaz bana tam tersi geliyor çok kafa adam gibi insan halinden anlayan bir abi havası var. Şevket çoruh gibi aynı vibe.
0
Kediyi üzdün
(20.07.24)
@kedi: Kesif bir testesteron kokusu geliyor o adamdaki derinlikten. Rahatsız ediyor beni. Babacan bir tavırla sarılırken bir anda bir yerini ekleyecek gibi. Nadir3 bulunur bir sapıklıktır. Saygı duyarım, o ayrı.
0
🌸sekizdokuzon
(20.07.24)
Binali Yıldırım
0
lüzumsuz adam
(20.07.24)
Anshdhdhjfjd mümkün neticede erko ;)
0
Kediyi üzdün
(20.07.24)
Jdjdjsj güldürdünüz hepinize teşekkür
0
fildirfildir
(21.07.24)
cem yılmaz bence her an tersleyecekmiş gibi hissediyorum
0
Hallegadola
(22.07.24)
(2)

Turk hattim y.disi telefonunda calismiyor

tantamount_to_equivalent
Ingiltere'deyim. Turkiye'den getirdigim eski Nokia telefonumda Turk hattimi takili halde kullanabiliyordum. Telefonun acma kapama dugmesi bozuldu, gittim 20 pounda Nokia105 aldim en yakin telefoncudan. Ama yeni aldigim bu telefonda benim Turk sim cardim calismiyor, sinir oldum. Telefonun Cekme simge
Ingiltere'deyim. Turkiye'den getirdigim eski Nokia telefonumda Turk hattimi takili halde kullanabiliyordum. Telefonun acma kapama dugmesi bozuldu, gittim 20 pounda Nokia105 aldim en yakin telefoncudan. Ama yeni aldigim bu telefonda benim Turk sim cardim calismiyor, sinir oldum. Telefonun Cekme simgesinin ustunde R isareti var. Restricted herhalde. Telefon ne arama aliyor, ne arama yapiyor. Ne yapmak gerekiyor?
0
tantamount_to_equivalent
(14.07.24)
roaming'in R'sidir o.

Nokia105, sadece 2g mi o?

İngiltere'de çoğu operatör 2g'yi bırak 3g'yi bile vermeyi bıraktı veya bırakıyor galiba. Biraz daha yeni bi telefonla sorun yaşamayacağını düşünüyorum. Neden dersen Türk hattın burada bi hat üzerinden çalışıyor, onlar 2g yayın yapmıyorsa yapabilecekleri bişey yok. Sanırım yol üstü telefonculardan aldın, almadan tak bi dene.

edit: commonslibrary.parliament.uk
2g biraz daha uzun devam edecekmiş 3g kapanıyormuş, ama operatörüne göre değişiyor olabilir işte.
0
nhk ni youkosu
(15.07.24)
Boyle bir olay var zaten. Turist olarak gittigimde 7-8 sene once Carphone warehouse'dan Samsung telefon almistim. Kutunun ustunde UK-eu only yaziyordu. Gorevliye sordum Turkiye'de kullanicam dedim, satici satsak mi satmasak mi diye tereddut etti. Sonra uk hat al, 10-15 dakika konus telefonu uk'de kullan ondan sonra Tr'de kullanabilirsin demisti. Dedigi gibi yaptim, sorunsuz kullandim sonra telefonu yillarca Tr'de. Direkt Tr simini koysam calismayacakti muhtemelen. Adamlar dogru duzgun ne diplomamizi tanir, ne ehliyetimizi, sim karti tanimamis cok mu:)
0
freedonia
(15.07.24)
(8)

Baris Alper son 10 dakikadir neden kosmuyor?

summerof69
Daha ilk yarinin 35. dakikasinda adam jogging yapmaya basladi. ne press yapiyor, ne topu yakalamaya calisiyor. hatta 2-3 tane pozisyonda bizimkiler topu kapip ataga kalktiklarinda, Baris Alper bizim sahada yine jogging yapiyordu.Onceki macta da 75. dakikada boyle maci birakmisti. ama bu macta 35. da
Daha ilk yarinin 35. dakikasinda adam jogging yapmaya basladi. ne press yapiyor, ne topu yakalamaya calisiyor. hatta 2-3 tane pozisyonda bizimkiler topu kapip ataga kalktiklarinda, Baris Alper bizim sahada yine jogging yapiyordu.

Onceki macta da 75. dakikada boyle maci birakmisti. ama bu macta 35. dakikada birakti.

Bu adamin her zamanki oyunu mu bu? Bu pek de verimli degil ama?
0
summerof69
(06.07.24)
Yok değil, koyu Beşiktaşı olmama rağmen milli takımda gurbetçiler hariç hepsini ayrı ayrı beğeniyorum ve seviyorum.

Vardır bir sıkıntısı, bacağı çekmiştir, dalağı şişmiştir. Yoksa özellikle öyle lakait oynayacak biri değil barış Alper.
0
numlock
(06.07.24)
Vallaha bence verimli oynamıyor diye bir şey yok. Fransız spikerlere göre de hiçbir topu bırakmayan, rakip defans kabusu. Lizarazu'dan daha iyi futbol bilmedigimizi düşünüyorum.

Zaten komple kapanıyor takim 5/4/1 dönüyor tek barış oluyor. Taktik kontrada ona dönmek. Bu noktada 90 dakika pres yapacak barış beklememek lazım.
0
logisticsmanager
(06.07.24)
Yav full yürüyo, aldığı bütün topları 1,5 m sonra kaybediyo
0
abuzer
(06.07.24)
kaç tane düzgün top attık Barış’a?

ayıp yahu. ben galatasaray’lıyım ama ayıp. barış ve ferdi gibi 2 oyuncumuz daha yoktu. kaç maçtır yok. kenardaki de izliyor.
0
baldan kaymak
(07.07.24)
Adami da anlamak lazim, Galatasaray'da hersey serbest tekme, tokat, dirsek girisiyordu rakibe. Adapte olamadi yabanci hakeme
0
freedonia
(07.07.24)
@baldan kaymak; abi boşuna uğraşma. Eksiduyuruda kendi takımlarının basarisizliklari sebebiyle ceyrek final oynamis milli takimla mutlu olamayan bir sürü adam var. Bu arkadaşlara laf anlatilamaz. Mbappe baris'tan kötü oynuyor bu kadar konusulmadi.

Bütün milli takıma teşekürler. Ne kadar ayağına top değmeyen adamlar bölünmüş olsa da 16 sene sonra bize başarı gösterdiler.

Edit: mbappe mbappe standardina göre çöp oynuyor tabi. Ankara Demir sonra kecioren'de oynayan futbolcu değil. Demek istediğim fransizlar turklerden daha mutlu. Turklerin tek derdi tek tek oyuncu tartismak, kulüpculuk yapmak. Allahtan oyuncularimizda pek yok.
Duyuruda da keske engelleme gelse de şöyle malum taraftarlarin sorularını görmesek.
0
logisticsmanager
(07.07.24)
Çok düzgün adamlar var ama konu futbol olunca maalesef Galatasaraylılıkları tutuyor. Barış Alper Yılmaz grup maçlarını Çekya maçının ikinci yarısına kadar resmen boş geçti. Geçen maç ve bu maç ise benim BAY'a tek bir lafım yok. Bir forvetimiz olsaydı kanadı daha rahat kullandığını görürdük. Maalesef böyle bir saçmalık yaptık 5 maç boyunca.

Burada 35'te bıraktı. 65 gibi geri döndü. 35'te dalağı şişti diye düşündüm ama maçın sonuna doğru sekiyordu. İkinci yarı başında da tempo düşükken ara ara çok zorlamadı ama dediğim gibi. İlk 3 maç BAY'a ne kadar sövdüysem, sonraki 2 maç o kadar memnunum. Bu arada "kanatta oynatsaydı" goygoyu dönmesin. İlk 3 maç da kanatta oynadı zaten. Cenk olur, Semih olur fark etmez, bir forvetimiz olsaydı savunmayı üstüne çekeceği için Barış ya da kanatta başka kim varsa o daha rahat oynardı.

Mert Günok, Ferdi ve Barış Alper bu son iki maçta favorim. Bu arada "Barış kanatta oynasaydı" ya da "kaç top attık" demeyelim rica ediyorum. Kaç top geldiğini (24) istastiklerde görebiliyoruz. İlk 3 maç da forvet yazılmasına rağmen 270 dakikada 15 dakika falan forvette kalmıştır. Burada sorunu sırf BAY'a yüklemek saçma. Forvetsiz takım çıkarıp o takımı da Samet-Abdülkerim defansına güvenip geri yaslamasaydık şu an turu konuşuyorduk.
0
nawar
(07.07.24)
takımda rakibi zorlayan başka bir oyuncu yok. tek başına rakiple mücadele ediyor. takımın taktiği kontra. doğal olarak yorulduğu bir ana denk gelmişsiniz. geçen maç 75'te bıraktı demişsin 90+5'te çok ciddi dripling atarak şut attı.

bunun dışında takımcılık yapanlara diyecek bir şey yok. artık oyunculara milli oyuncu gözü ile bakmayıp takımlarıyla değerlendirenlerin öğrenmeye kapalı olduklarını anladığım için bir şey yazmıyorum
0
paintov
(07.07.24)
(14)

Londra’da Hiç İngiliz Yok

french lover
Bugün seyahatimin ilk günü. Nereye gittiğimi bilmesem Hindistan veya Pakistan derdim buraya. Şehirde İngiliz dışında başka her etnik köken var. Bir sürü Türk vatandaşa da denk geldim. Burası nasıl bu hale gelmiş, nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına? Gerçekten rezalet Getto bir
Bugün seyahatimin ilk günü. Nereye gittiğimi bilmesem Hindistan veya Pakistan derdim buraya. Şehirde İngiliz dışında başka her etnik köken var. Bir sürü Türk vatandaşa da denk geldim. Burası nasıl bu hale gelmiş, nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına? Gerçekten rezalet Getto bir yermiş burası. Elit bir bölge bekliyordum, hiç öyle çıkmadı.
0
french lover
(24.06.24)
NYC'de de amerikan sayısı az. Çoğu hispanik, ortadoğulu veya avrupalı undocumented.
0
ferenc
(24.06.24)
Her buyuk sehir icin aynen bu sekilde carsaf carsaf entry var eksisozluk'te. Batiya turist olarak veya calismaya giden turk genclerimiz bir anda etraflarinin beyaz insanlarla cevrilip hurmet gorecegini falan saniyor ve trajik bir hayal kirikligina ugruyor her seferinde. "Londra'da hic Ingiliz yok" (ve bunun NYC versiyonu) tabii ki yanlis bir onerme. Turk olarak gittigin takildigin yerlerde anca pakistanli/hintli/turk gormen dogal bir durum. "Ingiliz" de var, "Elit bir bolge" de elbette ki var ama sana denk gelmemis. Emma Thompson'in kitap kulubune davet edilip viski tadimi yapacak halin yoktu.

Ozellikle bu sehirlerde cok gocmen olmasinin sebebi de ekonomik. Gocmenlerin beyazlarin yapmaya tenezzul etmedigi isler yapmasi ve bu sekilde kendilerine duzen kurmasi, zenginlesmesi, sonradan gelenlerin de kendi komunitelerinin oldugu yerlerde yogunlasmasi falan filan bunlar normal seyler. "nasıl izin verebiliyorlar bir şehrin ellerinden alınmasına" sacma bir soru yani. "white flight" konseptini gectim, Ingiltere'de neden Hintli, Karayipli, Pakistanli vs vs oldugunu anlamayip kafasi karisan bir tanecik tarih kitabi acsin.
0
hot potato
(24.06.24)
İngilizlerin elinden alınan bir şey yok. Kendileri ortalıkta görünmeden mesela bir Hint asıllı başbakan ile yönetmeyi ve gizli diplomasiyi bilirler.
dünyadaki gündem olan her haberde etkileri var ama adları nedense yok.

O nedenle orada gördüğün yabancılar aslında Paki,Hind vs değil, birer "işçi" dirler. Göçlerin sebebi bilinen manada ekonomik olsa da İngilizlerin Asya ve özellikle Hindistan'la olan uzun süreli tarihi ilişkilerine bakıldığında Asya'nın yerli halkı kimin bayrağını daha çok gördüyse oraya gidiyor.

Fransa için de durum aynı.
Afrikayı yıllardır karıştırdıkları için siyahi halkya oraya göç ediyor.

Unutmayın İngiliz kibri denen bir şey var. Bu video diğer devletlere bakış açısının küçük bir örneği. Bu uygulamadan bildiğim kadarıyla sadece ABD başkanı muaf tutuldu:
m.youtube.com
0
diyecevaplandı
(24.06.24)
Oyle zaten, 3. dunyanin ipini koparan tum gereksizleri ilk buraya gelir. Denetim, kontrol hic bir sey yoktur. Bugun sehre gelirsin, 2 saatte gocmen yerinde donercide, kebapcida, supermarkette haftada 200 pounda 60-70 saate kacak is bulur, 5-10 yil vatandaslik alana kadar calisir, somurulursun, kimsenin ruhu duymaz, kimse kontrol etmez. Gocmenlerde Resmi calisan da Haftada 50-60 saat calisir, 16 saat gosterirler, devletten belese yardimlarla, council evlerde belese yasarlar, ustune de 3-4 cocuk yaparlar belese yasarlar. Sistem bu ulkede.
0
freedonia
(24.06.24)
paristed e fransız yok. new yorkta aynı. metropoller aynı durumda. şu an taksimde tabelalar hep arapça. turistik bölgeler dünyada böyle. bende Londraya gittiğimde şaşırmıştım. İngilizlerin en iyi yaptığı şey sömürü olduğu için ülkesinde de göçmen olması çok normal.
0
mikahakkinen
(24.06.24)
tam tatil döneminde gitmiş olmanla da alakalı olabilir, diğer günler oluyorlar çünkü genelde.

geçen sene bu dönemde italya'ya gittim. orası da aynıydı, sırf turist kaynıyordu ortalık, bir tek napoli'de vardı italyan. muhtemelen sebebi ekonomik. orta ve kuzey italya'da italyan vatandaşa rast gelmen çok zordu.

demem o ki sen de böyle görece ekonomisi daha düşük, maddi anlamda güçsüz ingilizlerin yaşadığı yerlere gitsen muhtemelen görürsün yine.
0
air
(24.06.24)
Woke liberalizmi ve SJW hümanizmi böyle bir şey. Ülke işgal edilirken ses çıkarınca ırkçı ve faşist bir yaratık oluyorsun. Avrupalı ılıklığı ile işgalci sayılarının da az olması sebebiyle uzun süre ses edilmedi. Son 2 yıldır artık tepki siyasete yansıdı.

Bu arada Londra'nın pahalı yerlerinde yine İngiliz dolu. İstanbul'a gelince Fatih, Esenyurt ve hatta artık Kadıköy'de Moda'ya gelince Türkiye dışında başka ülke şehirlerine gitmiş gibi hissediyorsun.
0
nawar
(24.06.24)
Beyaz Avrupalı ırka olan ve tanzimattan bu yana üzerine yapışmış bulunan hayranlıktan kaynaklanan bakış açısını değiştirebilirsen bunun işgal değil bir çeşitlilik ve zenginlik olduğunu görebilirsin.

Türkiye'den Amerika'ya gidenler de giyim kuşama ,insan çeşitliliğine olan toleransı görünce şaşırıyorlar.

Yunanları, belçikalıları görmüş olsan ellerinden alınmış diye düşünür müydün?
0
hebanon
(24.06.24)
@hot potato ve @hebanon+1
0
Amaranta ursula
(24.06.24)
bu her ulkenin, her sehrin sorunu su an. siz saniyor musunuz ki siginmacilar sadece bizde var?
0
Sour
(24.06.24)
Irkçılık büyük hastalık. Şifa diliyorum.
0
but that was just a dream
(24.06.24)
Avrupa'da sağ işte tam olarak bu yüzden yükseliyor. Bir de şaşırıyorlar nasıl yükseliyor diye. Dünyada mülteciye ses çıkartmayan tek sağcılar da bizde :) İngiltere'deki hint asıllı başbakan "gerekirse zorla gidecekler" diye boşuna bas bas bağırmıyor.
0
ilgeru
(24.06.24)
turistik gezi sirasinda orjinal beyaz adam gormemen normal, turistlerin takildigi yerlerde hizmet sektorunde calisan mavi yaka zaten gocmen.

beyaz adam buyuk ihtimal home office calisiyor, isini bitirdikten sonra da spor aracina binip golf oynamaya gidiyor. sehirde isi yok adamin, baska seylerin pesinde.
0
cooperr
(24.06.24)
Turkiyede cok farkli değil hocam uzaklara bakmaya gerek yok.
0
Zetnikov
(24.06.24)
(6)

İngilterede iş başvurularında özel hayat sorularını çekinmeden sormaları

Unde bach canim
Bize öğretilen şu ki, avrupada birinin özel hayatını dinini mezhebini yönelimini sorgulamak ayıptır, belki suçtur. Ama bu ingiliz firmalarında etnik kökeninden cinsel yönelimine, trans olup olmadığından dini inanışına hatta mezhebine kadar soruyorlar. Ha cevap vermek istemiyorum seçeneği de var da,
Bize öğretilen şu ki, avrupada birinin özel hayatını dinini mezhebini yönelimini sorgulamak ayıptır, belki suçtur. Ama bu ingiliz firmalarında etnik kökeninden cinsel yönelimine, trans olup olmadığından dini inanışına hatta mezhebine kadar soruyorlar. Ha cevap vermek istemiyorum seçeneği de var da, bu soruyu ilk sırada koyuyorsa ırkçılık için mi koyuyor yoksa ayrımcılığa maruz kalırsan diye önceden tedbir alsın diye mi yapıyor anlamadım. Nedir bunun sebebi?

Örneğin Tesco market.
0
Unde bach canim
(22.06.24)
Reddite baktim, ayrımcılık olmaması için soruyorlarmis ve bir dedikleri de ilk basvurularda gözükmüyor diyor. Cv'de etkisi olması zaten yasak. Belki pozitif ayrimcilik vardir onu bilemem.

İngiltere anglosakson yapida, onlar çok seviyor böyle din, dil, ırk sormayı. Yoksa Fransa'da hayatımda görmedim duymadım.
0
logisticsmanager
(22.06.24)
Yok Orduda kadin sayisini arttiriyoruz, yok muhendisligi kizlar secsin sacma sapan kampanyalari donuyor televizyonda. Black, asian, degisik istihdam edin diye hukumetin firmalara koydugu hedefler, tesvikler var diye biliyorum. Ama doldurmak zorunda degilsin, istege bagli.
0
freedonia
(22.06.24)
@logistic
Şimdi başka bir firmada karşılaştım, bu sefer açıklama yazmışlar. Söylediklerine göre pozitif ayrımcılık evet. Çeşitliliği artırmak ve bunlar iş değerlendirmede olumsuz olmayacak falan yazmışlar.
0
🌸Unde bach canim
(23.06.24)
Heh işte inclusion diversity ayağı gibi. Yani ben yanlış buluyorum ama tabi her kültür farklı:)
0
logisticsmanager
(23.06.24)
"dinini mezhebini yönelimini sorgulamak ayıptır" amerika'ya ait bir konsept, avrupa degil.
0
hot potato
(23.06.24)
pozitif ayrimcilik icin soruluyor onlar. sirketlerin lgbt, minority hire etmek gibi hedefleri var. yani son round'da ise kalifiye 2 adam varsa gey veya azinlik olani alirlar. aliyorlardi. artik yavas yavas durumun sakatliginin farkina vardilar ve diversity hire'lar cok ciddi sorgulaniyor.

bir de genelde yeni mezun pozisyonlarinda cok etkili oluyor bunlar. cunku university hiring yapildigi zaman ogrenciler tarafsiz bir takim tarafindan mulakata alinir, ve kabul edilenler bir havuza konur. sonra bu havuzdan eleman ihtiyaci olanlar eleman secerler. bu gibi yerlerde havuz hep lgbt, minority doluyordu.

normal bir hiring manager buna cok takilmaz. takimina kimi alip almayacagina o karar verir.
0
antikadimag
(23.06.24)
(3)

Booking.com’da taksi rezervasyon deneyimi olan var mı?

ms brownstone
Yarın uçuşum var ve uçuş bilgilerini girerek havalimanından kalacağımız eve gitmek için taksi rezerve ettim. Ödemeyi yaptım ve elimde sadece rezervasyon numarası var. Karşı tarafın hiçbir bilgisi bende yok. Oraya gidince sürecin nasıl ilerlediğini bilen var mı acaba? Taksici uçuşu takip edip inişte
Yarın uçuşum var ve uçuş bilgilerini girerek havalimanından kalacağımız eve gitmek için taksi rezerve ettim. Ödemeyi yaptım ve elimde sadece rezervasyon numarası var. Karşı tarafın hiçbir bilgisi bende yok. Oraya gidince sürecin nasıl ilerlediğini bilen var mı acaba? Taksici uçuşu takip edip inişte beni mi arayacak ya da aramazsa ben bu kişiyi nasıl bulacağım?
0
ms brownstone
(22.06.24)
Benim degil ama arkadasimin var. Hic arama gibi bi durumu olmamis. Zaten taksiye bineceginiz zamanla ilgili bilgileri giriyorsunuz. O verdiginiz zaman bilgilerine gore havalimanina indiginizde, gelen taksici elinde isminizin oldugu tabelayla/ufak pankart tarzi seyle karsiliyormus.
0
Feriyaanim
(22.06.24)
Aynen taksici ucusunu takip edip, cikista elinde isminizin yazili oldugu kagitla disarda bekliyor olacak.
0
freedonia
(22.06.24)
Ben iki kez Almanya'da taksi rezervasyonu kullandım. Hiçbir şey yapmanıza gerek yok, booking'de taksiyi ayarlarken uçuş numaranızı girin sadece. Şoföre adınız, uçuş no ve tel numaranız gidiyor. Uçuş günü sizin telefona da mesaj geliyor, şu adlı taksici şu plakalı aracıyla sizi alacak, telefon nosu da şu diye. Uçuş iniş saatinden itibaren maksimum bekleme süresi 45 dk.
0
lily briscoe
(23.06.24)
(1)

bu kadar kötü korner vuruşları

patronaj1
selamlar, ya ne serbest vuruşçular, hareketli topu nokta atışı atanlar var okey ama en üst kalite oyuncular dışında neredeyse serbest vuruşların hepsi allaha emanet.geçen hangi maçtı hatırlamıyorum. 90+2 kritik bir an. korner kale önüne bile uluşmadı en öndeki oyunculara düştü gitti.bu nasıl kalites
selamlar, ya ne serbest vuruşçular, hareketli topu nokta atışı atanlar var okey ama en üst kalite oyuncular dışında neredeyse serbest vuruşların hepsi allaha emanet.

geçen hangi maçtı hatırlamıyorum. 90+2 kritik bir an. korner kale önüne bile uluşmadı en öndeki oyunculara düştü gitti.
bu nasıl kalitesizlik. kimi direkt kaleciye, kimi taca gidiyor.
10 kornerden belki 1'i doğru noktaya düşüyordur.
bu kadar zor mu harbiden?
0
patronaj1
(19.06.24)
Eskiden korner, duran topcular ben yetenekliyim, benim ayagim iyi diye sahada geziniyordu sadece. Simdi herkes kosuyor. Topun basina gecen adamin nabzi, yorgunlugu da onemli, sanilanin aksine dunyada o ondirek ortalarinin cogu gucsuzlukten oluyor, topu dahi zor yetistiriyor adamlar millet de saniyor ondirek organizasyonu calisiyorlar ama macta basarisiz oluyorlar
0
freedonia
(19.06.24)
(2)

İngiltere'ye Giderken

french lover
1 haftalık seyahat için yanıma ne kadar döviz alsam yeterli olur sizce? Konaklama vs. hariç, onları ayarladım. Sadece ulaşım ve yeme içmeye harcayacağım.Bir de sterlin mi götürmem gerekiyor yoksa usd, euro da iş görür mü ve bunu Türkiye'de ATM'lerden çekebiliyor muyum?
1 haftalık seyahat için yanıma ne kadar döviz alsam yeterli olur sizce? Konaklama vs. hariç, onları ayarladım. Sadece ulaşım ve yeme içmeye harcayacağım.

Bir de sterlin mi götürmem gerekiyor yoksa usd, euro da iş görür mü ve bunu Türkiye'de ATM'lerden çekebiliyor muyum?
0
french lover
(12.06.24)
sterling gotureceksin, yoksa orada cok iyi olmayan komisyonlara bozdurmak zorunda kalirsin diger dovizleri.

ben son 4-5 seyahatimde yanima hic nakit almadim bu arada, sadece kredi kartlariyla gittim. senin kredi kartin yoksa en az 500 pound falan gotur. tabi tek bir sehirde mi takilacaksin yoksa sehirler arasi gezecek misin onu yazmamissin.

Turkiye'de her ATM'den sterlin cekemezsin. Doviz burosuna gidip al.
0
hot potato
(12.06.24)
Sterlinle gel, sakin baska para birimi ile gelme. Turk kredi kartini da kullanabilirsin odemelerde, abartilacak oranlar yok yani. Ama kredi kartindan sterlin cekmek istersen o zaman sikinti bak.

Para konusuna bir sey diyemeyecegim, herkesin tuketim aliskanligi, gittigi mekanlar farkli sonucta.
0
freedonia
(12.06.24)
(2)

no country for old men'i izlemiş olanlara soru (Spoiler)

mark greg sputnik
şuradaki sahneden bahsediyorum,https://www.youtube.com/shorts/KQD0zm03_Ikben bunun devamında ne olduğunu hatırlamıyorum. muhasebeci dayıyı vuruyor muydu anton? yoksa ona ilişmeden çıkıp gidiyor muydu?
şuradaki sahneden bahsediyorum,

www.youtube.com

ben bunun devamında ne olduğunu hatırlamıyorum. muhasebeci dayıyı vuruyor muydu anton? yoksa ona ilişmeden çıkıp gidiyor muydu?
0
mark greg sputnik
(05.06.24)
Hatirlamadim ama altta yorumlarda gordum:
Ethan Cohen said he let the accountant live, in case anyone was curious.

Oyle cok anlamli, irdelenecek bir sey degil ama bir piskopatin anlik karar mekanizmasidir sadece
0
freedonia
(05.06.24)
Filmde göstermiyor.
0
logisticsmanager
(05.06.24)
(5)

google yorumların yeniden eskiye doğru sıralanması kaldırıldı mı?

yazar yazmaz yazan yazar
yorumlar karışık olarak gözüküyor. Yerel rehberim,chrome güncelledim yine aynı hatta bazı sitelerde google yorumları var ama içeriğini hiç göstermiyor. Sadece sayı olarak gösteriyor Sizde de aynı mı? nerede bu yorumları sıralama filtresi?
yorumlar karışık olarak gözüküyor. Yerel rehberim,
chrome güncelledim yine aynı hatta bazı sitelerde google yorumları var ama içeriğini hiç göstermiyor. Sadece sayı olarak gösteriyor Sizde de aynı mı? nerede bu yorumları sıralama filtresi?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(30.05.24)
web için konuşuyorum
em alakalı
en yeni
en yüksek
en düşük

telefonda baktım ben de sıralama filtresi göremedim
0
elorelia
(30.05.24)
webde, mobilde sikinti yok bende
0
freedonia
(30.05.24)
yani kişiye özel mi çıkıyor bu filtre şimdi anlamadım ki?

x bir yerin 3 yıl önceki yorumlarından bana ne? ben güncel yorumları görmek istiyorum ama filtreleme yok. çok ilginç.
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(30.05.24)
Uygulamada sıkıntı yok. Diğer türlü dediğiniz gibi
0
jackyr
(30.05.24)
Web üzerinden yorumlar kısmı değişik bir hâl aldı. Oranın kullanılmasını istemiyorlar diye anladım ben. Haritalar uygulamasında sıkıntı yok
uygulamaya yönlendirme gibi düşünüyorum.
0
etna
(30.05.24)
(12)

RTE - Ozel gorusmesindeki bos koltuk

speedy
https://www.tr724.com/kritik-zirvede-bos-koltuk-krizi-ozgur-ozel-erdogana-rahatsizligini-iletmis/Ya bu olay RTE icin epic faillerden biri degil mi Allah askina? Adam resmen sadece ben yonetmiyorum, baska bir guc odagi var arka planda anlamina gelecek bir resim vermis:) 100 kisinin 99'unun bu sekild
www.tr724.com

Ya bu olay RTE icin epic faillerden biri degil mi Allah askina? Adam resmen sadece ben yonetmiyorum, baska bir guc odagi var arka planda anlamina gelecek bir resim vermis:) 100 kisinin 99'unun bu sekilde dusunmesi lazim. CHP'ye giren cikan yok. AKsine RTE icin epic fail, rezil olma durumu bu. RTE'nin gucu bolustugunu gosteriyor arka plandaki biriyle, guc odagi ile.

Ama Ozgur Ozel bos koltuktan rahatsiz olmus, CHP niye buna niye izin vermis falan diye muhabbet donmus bizim medyada, kamuoyunda:) Saka gibi resmen.

Ben mi yanlis dusunuyorum?
0
speedy
(28.05.24)
neden 100 kişinin 99'unun bu şekilde düşünmesi lazım.

senin dengin koltuk var ama ben oraya oturmuyorum , en başa oturuyorum onu kast etmiş bence. avusturya arşidükü osmanlı sadrazamına denk sayılacak gibi olmuş.

dediğiniz gibi olması için diğer boş koltuğun rte ile eşit pozisyonda olması gerekmez miydi ?
0
jülsezar
(28.05.24)
jülsezar +1
0
cek
(28.05.24)
Koltukları iyi incelersen özel'in oturduğu koltukla boş koltuk aynı RTE'nin oturduğu koltuk ise farklı ve daha havalı.
0
parka
(28.05.24)
@jülsezar medyanin manipulasyonundan oyle dusunuyorsunuz bence. Muhatabi CHP ile arasina bir masa koymus ama orda goz ardi edemecegimiz birinin de orada olmasi lazim diyor, Bahceli mi kimse artik. Ben evsahibiyim ama X'i varligini gozardi ederek burada muzakere edemeyiz diyor. Muhalif medya cok yetersiz maalesef. Hic olmadi RTE, Bahceli'nin koltugunu hazirlamis, cumhur ittfaki dagiliyor diye bas yaygarayi ama nerde.

@parka: neresi havali hocam, RTE'nin koltugu daha alcak daha dandik, gosterissiz gibi geldi hatta bana
0
🌸speedy
(28.05.24)
jülsezar+1

Epic faillik bir durum söz konusu değil. Bence 100 kişiden 99’u sizin dediğiniz gibi anlıyorsa şayet mutlaka o 99 kişide bir absürtlük olmalı.
Mesaj gayet açık. Üstelik bu ilk kez yapılmıyor. Erdoğan pek çok kez bu tarz fotoğraf verdi yeni bir durum da değil yani.
0
ezkaza
(28.05.24)
hocam neden düşündüğümü öyle yazdım, koltukların pozisyonundan ötürü. bence net. daha önce de farklı şekillerde farklı liderlerin koltuk ile bu tarz güç gösterileri yaptıklarını biliyoruz.
medya manüplasyonu vs demek doğru olmaz.

dediğiniz gibi anlaşılacak olsa zaten (rezillik boyutunda) rte , hadi diyelim çevresindekiler buna izin vermez. çoğunluk maalesef sizin düşündüğünüz gibi düşünmez.
0
jülsezar
(28.05.24)
tam tersi. rte diyor ki ben senden üstünüm. ben ortada oturuyorum. sen ise benim yanımdasın. daha aşağı konumdasın diyor yani.
buna benzer şeyleri yapıyor rte. örneğin ab komisyonu başkanına da böyle bir şey yapmıştı.
0
abelardo
(28.05.24)
Yanlış düşünüyorsun.

@jülsezar +1

diplomasi ve mantık açısından düşünürsek, Erdoğan'ın aksine aslında özgür özel için uygun olmayan bir durum ortaya çıkmış sanırım.
yani özel'in kendisi, protokolde boş koltukla eşit durumda görünür olmuş.

Putin den bir örnek:
www.trthaber.com
0
diyecevaplandı
(28.05.24)
büyük resim kursundan kalanı da ilk defa görüyorum.
chpye giren çıkan ha sen ha şu boş koltuk.
0
Efoody
(28.05.24)
Yanlış düşünüyorsun. Bahçeli ile ya da epic fail, rezil olma vs. gibi bir durum yok. Protokol belirlenmiş onlara göre oturuyor gelenler de. Kişi sayısı sebepli geniş açı çekildiği için oradaki boş koltuk gözükmüş. Yani konum itibarıyla yerleşim gerçekleştirilmiş. Misafirlikteki boş ve yakın koltuğa gidilmemiş.

www.tccb.gov.tr

cdnuploads.aa.com.tr

devlet başkanları oturduğunda ise neredeyse her zaman bayraklar ile birlikte iki koltuklu olarak forsun önünde yer alınmış. 2-3 fotoğrafta yani nadir olarak da yine aynı üç koltukta benzer iki oturma düzeni gerçekleşmiş. Her halde protokolde başkaları da vardı o sırada.

isbh.tmgrup.com.tr

haber.sol.org.tr

img.tv100.com
0
nawar
(28.05.24)
Yine de sen bilirsin de bu malum örgütçü haber kaynaklarından kaçınmakta fayda görüyorum.
0
anon1m
(28.05.24)
Arkadaslarin aksine kismen katiliyorum CHP'lik bir durum yok ortada. Direk Bahceli'ye mesaj var. Muhalefete geciyorsan buyur, yerin hazir diyor. Bilmemkac tur suren Yargitay secimleri, Sinan Ates cinayeti, Ayhan Bora Kaplan olayi, Abdulkadir Selvi'nin Kavala birakilmali cikisi vs birseyler donuyor. Zamaninda AKP-cemaat kavgasina bile aylarca uyanamamisti millet. Bu olayi halka cumhurda kavga diye yansitmak varken, ki dogru bence, sacma sapan kendi karizmalarini cizip, yok Ozgur Ozel rahatsizligini iletmis, yok bir dahaki sefer bos koltuk olmayacakmis gibi sozlerle berbat ettiler, Ozel su ana kadar gercekten cok basarisiz gidiyor.
0
freedonia
(29.05.24)
(6)

Şu insanın profilini bir masaya yatıralım mı?

sekizdokuzon
Selamlar;Dün bir iş görüşmesine gittim, eğitim koordinatörü pozisyonu için başvurmuştum. Beni bir toplantı odasına aldılar, çok geçmeden kurum sahibi geldi. 40-45 yaşlarında ince yapılı, hafif hiperaktif, azıcık da agresif bir adam. Sohbeti gayet kafede oturmuş, kahvemizi içiyormuşuz gibi casual baş
Selamlar;

Dün bir iş görüşmesine gittim, eğitim koordinatörü pozisyonu için başvurmuştum. Beni bir toplantı odasına aldılar, çok geçmeden kurum sahibi geldi. 40-45 yaşlarında ince yapılı, hafif hiperaktif, azıcık da agresif bir adam. Sohbeti gayet kafede oturmuş, kahvemizi içiyormuşuz gibi casual başlattı. Ben kendimi anlatmaya çalıştım. Sohbetin bir noktasında "Bence sen bir YouTube kanalı aç, orada matematik videoları paylaş. Eylüle kadar buradan kazanacağın paranın iki katını kazanırsın. Hem ülkeye bir faydan olur. Milli eğitim bitti, adamlar integrali müfredattan çıkarıyor. Matematik öğrenmek isteyenlerin onlineda serbest müfredatla ders yapan hocalara ihtiyacı olacak. İki haftaya bana üç tane örnek video çek, bir de hareket planı hazırla. Hangi konuları ne şekilde anlatacağına dair. İstersen çekimlerini gel burada yap. Ama iki hafta içinde senden ses seda çıkmazsa ben de işin peşini bırakırım. Bilgini kazanca dönüştür." gibi ultra motivasyonel şeyler söyledi.

Her şey iyi güzel, iyi niyeti de takdire şayan ama iki hafta sonra "Al bu anlatacağım içerikler, bu da örnek videolarım. Şimdi napiyoruz?" diye gitsem bu adam beni aynı şevkle, coşkuyla karşılar mı, hiç emin olamadım. Ortada dönen muhabbeti de çok anlamadım. "Bunu şimdi işe alsam iki aya bırakır, bari kalbini kırmadan yol gösterip öyle reddedeyim" demiştir büyük ihtimalle. Ya da cidden toplumsal duyarlılığı atağa geçmiş ve bir Matematik öğretmeninin piyasadan silinmesine içi el vermemiştir. Ama yani bu adama amiyane tabirle "yapışıp" sürekli danışmanlık almak ne kadar doğru ya da etik olur. Bana bir yardımcı olur musunuz bu konuda?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(23.05.24)
Aradiklari kisi sen degilmissin, basindan savmis iste
0
freedonia
(23.05.24)
Burası bir eğitim merkeziyse eğer, kendi youtube kanallarını kurup ilerleyen aşamalarda eğitim videoları satmayı düşünüyor olabilirler mi? Senden beklentisi de o ışığı taşıyıp taşımadığındır belki.

Başından savmak böyle olmazdı diye düşünüyorum. Belki eğitim koordinatörü esasen kendisidir, ama youtube vb. mecralara kapı aralayacak birini arıyolardır. Yine de içine sinmediyse kendini kullandırma.
0
megalomaniac
(23.05.24)
Evet, şu an için yüz yüze İngilizce eğitim veren bir şirket ve ileride online dersler vermek istediklerini, önce İngilizceyle başlayıp sonra Matematik videoları da yayınlamayı düşündüklerini söyledi. O zaman bir kazan kazan durumu oluyor ve şu an karşılıksız bir iyiliğin yükünü omuzlarımda hissetmeme gerek yok. İleride işine yarayıp yaramayacağını tartıyor besbelli.
0
🌸sekizdokuzon
(23.05.24)
Ne konuştunuzsa adamda bir ışık yakmışsın. Olabilir mi acaba demiş. Göz doldurucu bir şeylerle gidersen iş olacak gibi duruyor.
gibi geldi bana.
0
Mirket
(23.05.24)
başından savmış +1
0
yazar yazmaz yazan yazar
(23.05.24)
Başından savmış +1
0
nawar
(23.05.24)
(6)

Teknik Servislerin Korkunç Fiyat Politikası?

eisberg
2 ay ara ile bulaşık ve çamaşır makinemiz bozuldu, ikisi de farklı markalar (vestel ve hoover). Servis arıza tespit için geldiğinde kafadan 500₺ tespit ücreti alıyor. 2 dk tespit koyup ikisinde de 5 bin tl üzeri tamir fiyatı çıkarıyor.Bu fiyatlar çok yüksek değil mi? Onarım yolu falan denenmiyor mu
2 ay ara ile bulaşık ve çamaşır makinemiz bozuldu, ikisi de farklı markalar (vestel ve hoover). Servis arıza tespit için geldiğinde kafadan 500₺ tespit ücreti alıyor. 2 dk tespit koyup ikisinde de 5 bin tl üzeri tamir fiyatı çıkarıyor.

Bu fiyatlar çok yüksek değil mi? Onarım yolu falan denenmiyor mu hiç? Sizin başınıza gelse ne yapardınız? Ben yeni ürün alma yoluna gidiyorum maalesef ama bu durum da can sıkıcı oluyor.
0
eisberg
(21.05.24)
yetkili servis yerine esnafa yaptırırsanız genelde daha az ödersiniz.

birkaç kere üst üste arıza çıkaran 15+ yıllık makine vardı son arızasında pes edip yenisini aldık.

5 bin tl para hayatta vermem tamire. tamirci değiştir. garantisi bittiyse yetkili servisi arama asla.
0
jelly bear
(21.05.24)
Bölgemizin suyu aşşırı kireçli olduğu için termosifon arıza yaptı. Servis çağırdım. Servis ücreti, rezinstan değişimi, yoğuşma musluk değişimi falan derken yenisinin yarı ücretine yaklaştı.
Yenisini alsam, 7 taksit, iki yıl garanti ücretsiz montaj avantajlarım olacaktı.
Böyle olacağını bilsem kesin yenisini alırdım.
0
Mirket
(21.05.24)
Yetkili olmayan, sizin mahallenin servisini çağırın o da bir baksın. Çok daha ucuza tamir edebilir.

Ama daha önce de duymuştum, şimdi Twitter'da yine gördüm. Tamir için aramış birisi, makineyi alıp götürmüşler. Gitmişler. Makineyi çalmışlar yani :)
Google haritalar'da Street View ile kontrol edin gerçek bir dükkan olup olmadığını.
0
michael_knight
(22.05.24)
Benzeri başıma geldi. Pompa arıza yapmış makinede. Fiyat çok yüksekti ama servisin elinde fazla sipariş geçilmiş parça varmış adam onu taktı fiyatı az aldı. Esnafa göster ama onunda yaptığının garantisi yok. 5bin tamir masrafı ise illa ödenecekse yeni makine al.
0
Topalordek
(22.05.24)
yapabileceğim bir şeyse kendim yapıyorum. geçen youtubedan baka baka ç. makinesinin kömürlerini değiştirdim. daha önce de tuş panelini değiştirmiştim.
0
ya ben lan neyse
(22.05.24)
Aynen boyle bir gercek varmis, televizyon bozulmustu mahalledeki tamirci servisin beste biri fiyatina yapti, kullaniyoruz sorunsuz kac senedir. Kombide de ayni durum. Bakim yaptiralim dedik verdikleri fiyatin yarisina mahalleden bulduk gene.
0
freedonia
(22.05.24)
(12)

Lig manipule ediliyor mu sizce?

lapaz
Gs'nin 10 kisi rakipten gol yemesi beni cok sasirtti da. Acaba son hafta da reyting yuksek olsun diye mi boyle planlandi?
Gs'nin 10 kisi rakipten gol yemesi beni cok sasirtti da. Acaba son hafta da reyting yuksek olsun diye mi boyle planlandi?
0
lapaz
(19.05.24)
Yooo. Galatasarayliyim, Fenerbahçe maça çok iyi calismis bir kere. Sonrasında okan buruk klasik olarak "gol yemeden değişiklik kurana aykiri" olayini yapti. Gol geliyorum diyordu.
70 dakika on kişi olan ekibe baktı sadece. Sonra klâsik gol yiyen önemli Maç okan buruk modunu açtı, kenarda tuttugunu sahaya attı herhangi bir taktık olmadan.
Hocayı sevsem de olay budur. Fenerbahçe çok çok daha üstün oynadi.

Dediğiniz bana Fenerbahçelilerin lig manipule ediliyor demesi gibi geldi. Futbolda böyle olaylar cok, olur yani.
0
logisticsmanager
(19.05.24)
hayır.

5-6 yaşımdan beri futbol izliyorum.

profesyonel olarak da işin içinde yer aldım farklı kademelerde.

taraftarların önemli bir kısmı akıl hastası. daha doğrusu konu futbol olunca deliriyorlar.

"lig temiz" diyemem ama öyle şampiyonluğu şundan alalım buna verelim filan öyle bir şey yok asla.
0
mark greg sputnik
(19.05.24)
Beşiktaş 10 kişiyken defalarca Fenerbahçe'yi yendi.
Bahsettiğiniz senaryo ütopya.
0
HellKeePer
(19.05.24)
Gs'liler bütün hafta 3 atacaz 5 atacaz diyordu. Derbilerde kim 3-5 atacaz diyorsa yenilip dersini alır. Bunlar kurgu değil murphy kanunları biraz. Neredeyse her sene görürüz bu tarz şeylerden.
0
ilgeru
(19.05.24)
Reyting olayını düşünüyordum ben de ama farkı biraz fazla açtılar o yüzden vazgeçtim. Evet, manipüle ediliyor o kesin ama 10 kişi kalan rakibine şut çekemeden kaybetmesi ile son haftaya heyecan bırakmaya yönelik bir manipülasyon yok. Konya maçına mı heyecan bırakacaklar? Bizim Fenerbahçe grubunda "acaba?" diyen 1 kişi bile yok mesela.

Bu arada sadece süper lig değil, alt liglerde de durum rezalet. Çok pis bahis dönüyor sanırım. 2. ligden falan videolar düşüyor bazen. Skandal.
0
nawar
(19.05.24)
ligde var avrupada var ama bu maç özelinde yok
0
paintov
(19.05.24)
hemde gözümüze soka soka var. bir takımın federasyonundan hakemine haftalardır nasıl ittirildiğini, nasıl kollandığını bütün dünya görüyor.

reyting işine gelince lig tamamen yayıncı kuruluşun istediği gibi oynanıyor. hiç ligin ilk haftası veya ikinci üçüncü haftası oynanan fb-gs maçı gördünüz mü? hep son haftalara konuyor bu maçlar. neredeyse tüm avrupa ligleri bütün maçlarını aynı gün aynı saate alıyor bizde buna bile zor izin veriyor yayıncı.
0
my fault
(19.05.24)
Gsnin oyunu bazı şeyleri gösterdi zaten, ts nin fb karşısındaki oyununa bak gs ye karşı oyununa bak. Hakemlere girmeye gerek yok
0
olaylar olaylar
(19.05.24)
kara paranın her yoldan aklandığı, devlet ile mafyanın içiçe girdiği, at izinin it izine karıştığı bir ülkede ligin manipüle edilmediğini düşünmek en kibar tabiriyle kerizliktir.
gs ya da fb taraftarı değilim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.05.24)
Bu lig onlarca yildir GS lehine manipule ediliyor zaten. GS Anadolu'dan puanlari toplayip sampiyon oluyor. 90lardaki derin devletten tut, Fetullah'a, son olarak AKP'ye surekli guc odaklarina biat eden, kedi gibi yanasip kendini sevdiren, yanak oksattiran kuluptur gs. GS'in Anadolu takimlariyla maclarini uyuklamadan izlemek imkansiz, rakiplerde ne bir hirs var ne bir mucadele. Play-off lafini duyunca zaten o yuzden cildiriyor GSlilar, play-off ve yabanci hakem laflarini duyunca duvarlari yumruklarlar sinirden. CUnku rakibini birebirde yenemeyecegini biliyorlar. Tum Anadolu'yu arkasina alarak, her zamanki gibi onun bunun ittirmesiyle kupa alabilirler ancak. CUnku bu ligde ayni topu oynamiyor ANadolu takimlari GS'ya karsi. En basitinden bu seneki SUmudica'nin, Ibrahim Uzulmez'i, Trabzon maclarini hatirlarsiniz. FB macinda taca itiraz ederken sinir krizi gecirip agizlarindan kopukler sacan adamlar GS maclarinda kulubede yatip uyukluyor mesela:)
0
freedonia
(20.05.24)
kim kimi manipüle etti? yazmak istediğinizi anlamak mümkün değil.

diyorsunuz ki, son hafta çok reyting olsun diye, gs'nin fb'ye yenilmesini istediler. yayıncı kuruluş ve federasyon bunu istedi. peki bunun için ne yaptılar? Fenerbahçe'nin yenmesi için Fenerbahçe'ye kırmızı kart gösterdiler. gs'li topçular da, hayır bize böyle bir talimat geldi, hakem fb lehine karar vermesi gerekirken bizim lehimize kararlar verip duruyor dediler ve bilerek atak yapmadılar. doğru mu anlıyorum?
0
co2s2
(20.05.24)
gs kendi evinde şampiyonluk kutlamak varken fbye yenilip bu sıkıntıya girmek istemez.
lig temiz değil dünya için böyle zaten.
0
mikahakkinen
(20.05.24)
(22)

İç dökme duyurusu: İngiltere'den Türkiye'ye döneyim mi?

slymene
Selamlar, aklım çok karışık, şartları, olanakları önüme koyuyorum ama bir karar veremiyorum. Biliyorum bu sorular çok özel sorular ama biraz da içimi dökmek istediğim için buraya soruyorum.Evliyim, erkeğim, yaşlar ikimizin de 31, 7 aydır skilled worker visa ile İngiltere'deyim, maaşım 2800 pound. Eş
Selamlar, aklım çok karışık, şartları, olanakları önüme koyuyorum ama bir karar veremiyorum. Biliyorum bu sorular çok özel sorular ama biraz da içimi dökmek istediğim için buraya soruyorum.

Evliyim, erkeğim, yaşlar ikimizin de 31, 7 aydır skilled worker visa ile İngiltere'deyim, maaşım 2800 pound. Eşimi yanıma alma hakkım var, İngiltere'de 6 seneyi doldurursam vatandaşlık hakkım oluyor, 5 senelik vizem var zaten. Hanım Türkiye'de henüz, tam da onu da buraya alma kararını verme aşamasındayız işte, onun maaşı 50000 TL, memur, garanti iş, rahat iş. Ben gelmeden hemen önce Türkiye'den ev aldık, aylık 15000 ev kredimiz var ama o zorlamıyor artık.

Artık uzun süredir ayrı olduğumuz için hasret de binmeye başladı, özellikle eşim duygusal anlamda bana çok bağlı, her gün hasret konuşmaları yapılıyor telefonda, gözyaşları dökülüyor falan.

Bana gelirsek ben her yere adapte olabilen bir tipim, buraya da oldum, ben her yerde mutlu olurum, oluyorum. Türkiye'deki sorunların farkındayım, bazı şeylerden dolayı bedeller de ödedim ama Türkiye'de de gayet mutlu mesut yaşarım, burada da yaşıyorum. Türk insanıyla problemim yok, nerede yaşıyorsam bir şekilde adapte olurum. İngilizi de Türkü de seviyorum, kötü insan her yerde var.

Benim buradaki işim gelişmeme çok müsait, çalışma saatlerim çok iyi, haftada 4 gün çalışıyorum. Zor bir iş ama uzun vadede maaşımı ikiye bile katlayabileceğim potansiyel var. Eşim gelirse başlarda 3-5 ay bir adaptasyon sürecinin sonunda 2500 pound civarı maaşla o da işe başlayabilecek durumda. Yani ikimiz de burada olursak nispeten güzel maaşlarla rahat rahat geçiniriz.

Ben Türkiye'ye dönersem muhtemelen hem haftada 6 gün, hem de daha uzun saatler çalışacağım, maaşım aşağı yukarı 40000 TL civarı bir şeyler olur. Uzun vadede Türkiye'de de kendi işimi kurma potansiyeli var, tabii bunun için 1.5-2 milyon sermaya lazım, o da bende yok.

İşin özü, şu anda düşündüğüm tek konu eşim, o nasıl yapar, adapte olur mu, Türkiye'deki rahatlığı bırakmalı mı? İngiltere'de ilk 1-2 sene çok zorlanacak biliyorum, İngilizcesi de çok iyi değil.

Kısa vadede çocuk da istiyoruz, Türkiye'de kalırsak aile boyutuyla da çok fazla destek bulabileceğiz her anlamda, ailelerimizle de aralarımız çok iyi, gayet güzel ilişkilerimiz var.

Anlaşılan, ne Türkiye ile ne de İngiltere ile sorunum yok, hayatta geldiğim nokta itibarıyla hiçbir yer beni çok heyecanlandırmıyor zaten, hayatı rutine oturtup mutlu mesut yaşamak istiyorum, yeni yerler göreyim, yeni maceralar edineyim gibi dertlerim yok, önceden vardı, yoruldum artık, dinlenmek istiyorum.

En başta neden İngiltere'ye geldin diyecek olursanız, bir heves geldim işte, Türkiye'de 6 gün, günde 12 saat yaptığım işten memnun değildim ve çok yoruluyordum. Buraya her şey harika olacak hayaliyle gelmedim tabii de, hatta gayet güzel de adapte oldum, benim İngilizcem gelmeden önce de çok iyiydi, fakat adaptasyonun ne kadar zor olduğunu bizzat gördüm, şimdi eşimin bunu yaşamasını isteyip istemediğimden emin değilim.

Eşim ne diyor diye sorarsanız, onun da fikirleri belirsiz, genel anlamda o da çok fazla zorluk istemediği bir noktada, Türkiye'de nispeten mutlu, o gelirse benim için, birlikte olmak için gelir, bir süre sonra adapte de olur. Nihayetinde ben hangi yöne meyilli olursam o da beni takip eder, karar vermek biraz bana kalıyor gibi nihayetinde.

Biraz düzensiz yazmış olabilirim kusura bakmayın. Görüş, öneri, ne söylemek isterseniz dinlemek isterim.
Teşekkürler.

Edit: Birkaç detay daha vermek isterim. İkimiz de veteriner hekimiz, ben burada klinisyenlik yapıyorum, eşimin klinik tecrübesi olmadığı için burada food hygiene, meat hygiene inspector gibi işler yapacak official veterinarian olarak. Mezbahalarda, havaalanları gibi yerlerde çalışabilir. Ben buradaki hayatı da düzene sokuyorum, ufaktan para biriktiriyorum. Orta karar bir araba bile aldım burada.
0
slymene
(18.05.24)
Ben yerinizde olsaydım eğer eşimin 2 yıllık ücretsiz izin alarak yanıma gelmesini saglardim. Bu süre zarfı içerisinde duruma göre ingilteredeki düzenimi kurar yavaş yavaş da Türkiye den elimi çekerdim. Benim yönüm ingilterede kalmak şeklinde olurdu.
0
dedeminhirkasi
(18.05.24)
Şimdi sizin Türkiye'de süper bir kariyeriniz olsa denilebilirdi ki dönün sonuçta Türkiye ile derdiniz yok ki çok önemli nokta. Ben misal Türkiye'de yapamıyorum, o yüzden dönmem ve umarim dönmek zorunda kalmam.

Sizin durumdaki sorun dönüş şartları. Türkiye'de 40 bin lira ve çalışma şartları acayip kötü. Bu sizi özellikle bati Avrupa'nın çalışma şartları sonrasi acayip kötü etkiler (bugün berberle konusuyorduk nasıl oluyor berberde tatil falan diye, 5 hafta bizde ama ben biraz fazla alıyorum 5 hafta yetmiyor dedi. Dedim bunu Türk'ün yanında söyleme). Eğer Türkiye'de daha iyi maaş ve insancil çalışma şartları olacaksak sonuçta bu hayatta önemli olan esimiz, cocugumuz.

Bu arada dedeminhirkasi dediği gibi olabiliyorsa kesin deneyin. Riskiniz cok az sonuçta. Eşiniz de bakar nasılmis ne değilmiş diye.

Bu sorunun cevabı basit değil. Çünkü sizin Türkiye çalışma hayatiniz kötü, esinizin iyi. Esinizin oraya geldiğinde yapacağı belirsiz vs.
0
logisticsmanager
(18.05.24)
Selamlar, eşim nispeten yeni memur olduğu için ücretsiz izin hakkı yok henüz, olsaydı onu düşünüyorduk biz de.
0
🌸slymene
(18.05.24)
aynı yaştayız ve ben eşimle birlikte ingilteredeyim. o yüzden durumunuzu biraz da olsa anlayarak veriyorum cevabı. biz döneceğiz ancak sizin durumunuz özelinde bana göre eşinizin ingiltereye gelmesi daha doğru olacaktır.

türkiyede olup buraya gelmek veya bir avrupa ülkesine gitmek isteyen arkadaşlarıma hep bu işin tek bir doğrusunun olmadığını ve türkiyede neyi bırakıp geleceklerinin çok önemli olduğunu söylerdim hep. yani evet mesele hiçbir zaman sadece maddi değil, ingilterenin bizim ülkemizden daha üstün olduğu maddiyat dışı diğer yanlarını yaşayarak görmüşsünüzdür. çocuk olunca hele eğitim, gelecek, güvenlik açısından müthiş baskın ingiltere türkiyeye göre. adaptasyonun zor olduğunu kabul ediyorum. ama birlikte olduğunuz yerde zamanla bu sorunun halledileceğini düşünüyorum. siz önceden gelip bi hayat kurduğunuz için comfort zone'dan hiç ayrılmamış gibi hissedecek eşiniz eminim ancak tabi şu anda gözünüzde büyük haklı olarak.

diğer taraftan şu da bi gerçek ki, ülkede çok fazla problem var ama türkiyede de çok güzel şartlarda yaşamayı başaran insan da var. ancak arkadaşların da dediği gibi sizin dönüş şartlarınız pek iyi değil. ingilteredeki çalışma şartlarınızı düşününce pişman olma ihtimaliniz daha yüksek geldi bana.
0
bussuru1
(18.05.24)
eşin Türkiye'de iyi durumdaysa ve kaybedeceği şeyler olduğunu düşünüyorsa sıkıntı.

Biz de eşimle İngiltere'deyiz ben çalışıyorum o master yapıyor, pek sevemedi ve mesela iklimin onu çok etkilediğini burada öğrendik. İngilizleri de aklında nasıl hayal ediyordu bilmiyorum ama çok vasat pasaklı tipler olduklarını söylüyor ki biraz da haklı. İşler doğru düzgün yürümüyor emlakçı bile binbir türlü hata yaptı ben fark edip uyardım. Sağlık sistemi yine özellikle Türkiye'de özel sigortaya alışmış birini zorluyor ve korkutuyor(eşim). Yani kimi insan alışmakta zorlanıyor.

Ben 2014-2015'te İngilteredeydim, sevmiştim, şimdi yine mutlu gibiyim ama eş durumundan dönmek zorunda kalırsak naparız bilmiyorum. Bu arada eşimin İngilizcesi baya iyidir, o farklı kültürel şeylerden zorluk yaşıyor, dil bilmeyen eşiniz daha da zorlanabilir veya tam tersi bir şeyleri anlamadığı için belki hiç gözüne batmaz her şey pespembe de gelebilir emin değilim. Ücretsiz izin hakkı olmaması kötü.

Buraya geldiğimde Ankara Anlaşmasının arka kapısını bulup gelen tiplerle tanıştım. Türkiye'de pek iş yapamayan burada olmak 'zorunda olan' kişiler bi şekilde yaşayıp gidiyor, ama Türkiye'ye dönse de fena hayatı olmayacak kişiler bi dönmeyi düşünüyor. Mesela bizim Türkiye'de arabamız var hala satmadık, İngiltere'de henüz yok. Bu bile hanıma batabiliyor bazı rahatlıkları burada elde etmek -doğal olarak- vakit alacak. Türkiye'den gerçekten kafa olarak kopmuş mu o önemli (ben koptum, eşim kopmadı). Gerçi sen de kopmamışsın iki tarafı da severim yaşarım diyorsun. Bazı şeyler de gelince anlaşılıyor. Eşim ülkesini bu kadar sevdiğini buraya gelene kadar bilmiyordu :D

ek olarak, çocuk vs. planı varsa buraya adapte olup iyi konuma gelip çocuk yapmak bilmemkaç yıl alır. Sağlık sisteminde Türkiye'deki kadar ilgi olmaması, doktoru sık görememek, ebe ile doğurmak vs. bile kadınları acayip etkileyebilir. Hele acil bi durumda doktora ulaşılamazsa anında döneriz herhalde. Geçenlerde apandisiti patlayıp son anda müdahale edilen bi Türk'ü dinledik orada eşim böyle bişey olsa anında TR'ye dönerim dedi:)
0
nhk ni youkosu
(18.05.24)
Dön hocam dön,İngiltere alışması kolay bir ülke değil
0
Yılmaz920
(18.05.24)
"Eşim gelirse başlarda 3-5 ay bir adaptasyon sürecinin sonunda 2500 pound civarı maaşla o da işe başlayabilecek durumda." "İngiltere'de ilk 1-2 sene çok zorlanacak biliyorum, İngilizcesi de çok iyi değil."

Hocam yanlis anlama. Bu biraz iyimser bir hesap gibi geldi. Ingilizcesi iyi olmayan biri 2500 pound alamaz.Alir da yani ustaligi, zanaati olmasi lazim. %20 vergi, 5% pension'dan sonra elde bir sey kalmiyor. Fabrika, uretimde gece isi, mesailerle falan uzun saatler calisarak ancak. AB'den cikiliyor diye dogu avrupa can havliyle toplu goc yapti, Ukraynalilara da coktuler ucuz is gucu diye fabrika, depo isi bile kolay degil artik. Esinizi mavi yakaliliga alistirabilecek misiniz o onemli, Turkiye'de memurluk yapan biri iicn 2-3 kat zor. Esiniz bu zamanda is bulduguna sukretsin. Resesyonda zaten ulke.
0
freedonia
(18.05.24)
Mevcut isinden ucretsiz izin alabiliyor ise Ingiltere denemesi yapmak mantikli olur.
Ayrica ingiltere ucakla cok da uzak degil Tr ye. Sanki trene binip 3 gun uzaklara gurbetlere gidiyormus gibi tribe girmeye gerek yok bence :) Belli bir maasla ikiniz de calismaya basladiktan sonra senede 1-2 gidip gelinir.
Biz de gecen sene amerikaya tasindik. Ucak pahali ve 12 saat Tr ye, ayrica havalimani 3 saat mesafede. Pek de sevemedik ama bizim gibi kafa dengi 1-2 aile bulduk onlarla takiliyoruz keyfimiz yerinde, bir derdimiz yok. Biz de ayni yaslardayiz.
Hazir vize varken Ingiltere denemesi tavsiye ediyorum. En kotu ihtimalle sonra donersiniz. Sanki bi karar verdim bidaha donemem gibi bir dusunceye girmeye gerek yok.
0
The_Lollok
(18.05.24)
Hocam o zaman özür dileyerek söylüyorum ben olsam vakit kaybetmeden çocuk yaparım ki zaten öyle bir düşünceniz var. 9 ay içinde de eşiniz gelir siz gidersiniz. Çocuk doğunca da ücretsiz izinle eşiniz gelir. 2 sene yanınızda durur. Ben böyle yapardım.
0
dedeminhirkasi
(18.05.24)
Cevaplar için teşekkür ederim, hepsini dikkatle okuyorum.
Bakıyoruz işte, oturup karar vermeye çalışacağız.
Ücretsiz izin durumumuz yok eşim yeni memur olduğu için, e istifa edip dönerse de memuriyete dönme şansı yok. Eğer memurluk yapmayacaksa ona Türkiye'de güzel maaşlı, rahat bir iş yok maalesef. O yüzden kararımız kesin olacak. Ya o istifa edecek temelli İngiltere'ye yerleşeceğiz, ya da ben döneceğim.

Mesleği gereği o da skilled worker olacak eğer gelirse, nispeten kolay bir iş yapacak, 2500 pound maaş da başlangıç maaşı, 3-5 aylık adaptasyondan sonra rahat alabiliyor.
0
🌸slymene
(19.05.24)
Hocam ozel degilse ne is yapiyorsunuz? Ayrıca ustteki arkadas gibi cocuk +1
Ayrıca turkiyeye dönmek dışındaki tum secenekler +10
Turkiyeye donmeyi gerektiren buyuk bir sebep yok
0
optimistbakunin
(19.05.24)
@optimistbakunin
ikimiz de veteriner hekimiz hocam.
0
🌸slymene
(19.05.24)
Abi veterinersen bence avrupa iyi. Bak hatta ben kendi köpekten soyleyeyim; esinle beraber veterinary psychology alanina girip veterinary behaviorist falan olursanız çok güzel iş ve güzel de para var anglosakson ülkelerde (benim bildiğim batı Avrupa'ya oranla İngiltere'de veteriner daha pahali. Amerika zaten kafalari yemis halde millet sira bekliyor bu tarz şeylere).

Bu meslek ile bence sirtiniz yere gelmez ki çalışma saatlerinizin neden bu kadar fark ettigini de şimdi anladim. Evet Türkiye'de bu tarz meslekler malesef çok kötü genelde.

Bence batı Avrupa'da veterinerlik güzel olay.
0
logisticsmanager
(19.05.24)
mesleği yazmışsınız, gerçekten onun da 2500 net alacağını falan biliyorsanız gelsin. Bak şöyle diyim, Reddit'te falan bak (ki ben içeriden biliyorum) 5-6 ay iş arıyorsun ve yıllık 27000 pound brütlük iş bulmak bile aşırı zor.(ortalama 33 bin deniyor ama Londra ile ortalama o) Sen skilled worker olarak en az 38700 gbp'den bahsediyorsun ve ikiniz de bunu alırsanız İngilizlerin çoğundan daha iyi yaşarsınız. İleride özel kendi işinizi de yaparsınız.

bir not: dependant olarak gelirse istediği işi yapar, skilled worker visa alırsa şirkete ve mesleğe bağlı olur. "Aynı vize tipinde" 5 yıl kalırsan ILR'a başvurabiliyorsun. 3 yıl sonra skilled'den dependanta geçerse vs. o süre sıfırlanıyor haberiniz olsun. Fakat iki taraflı garanti için(işten çıkarılma gibi durumlar açısından) ikiniz de skilled olabilseniz süper tabii. Ama atıyorum sen çalışırken eşine veteriner kliniği açıp özel iş yapsın gibi şeylere girişirseniz ve sen indefinite aldığında onun yanına geçersen falan işler daha parlak olabilir sanki.
0
nhk ni youkosu
(19.05.24)
Ingiltere'de kal. Asiri evham yapan birini okudum bu entry'de. Ortada hicbir sorun yok, sen "ya sorun cikarsa" stresi yapiyorsun.
0
hot potato
(19.05.24)
Ben cevap vermeyeceğim de size kendinize cevap verdireceğim

Neden oradasınız?

- "Türkiye'de 6 gün, günde 12 saat yaptığım işten memnun değildim ve çok yoruluyordum. Buraya her şey harika olacak hayaliyle gelmedim tabii de, hatta gayet güzel de adapte oldum"

Neden kalmayı düşünebilirsiniz

- "Eşimi yanıma alma hakkım var, İngiltere'de 6 seneyi doldurursam vatandaşlık hakkım oluyor, 5 senelik vizem var zaten."

- "Benim buradaki işim gelişmeme çok müsait, çalışma saatlerim çok iyi, haftada 4 gün çalışıyorum. Zor bir iş ama uzun vadede maaşımı ikiye bile katlayabileceğim potansiyel var."

- "Eşim gelirse başlarda 3-5 ay bir adaptasyon sürecinin sonunda 2500 pound civarı maaşla o da işe başlayabilecek durumda."

Neden dönmeyi düşünebilirsiniz?

- "Türkiye'de kalırsak aile boyutuyla da çok fazla destek bulabileceğiz her anlamda, ailelerimizle de aralarımız çok iyi, gayet güzel ilişkilerimiz var."

- "İngilizcem gelmeden önce de çok iyiydi, fakat adaptasyonun ne kadar zor olduğunu bizzat gördüm, şimdi eşimin bunu yaşamasını isteyip istemediğimden emin değilim."

- "Eşim Türkiye'de nispeten mutlu, o gelirse benim için, birlikte olmak için gelir"

---

Sonuç: Kalmak için çok somut gerekçeleriniz var, dönmek için öne sürdüklerinizin tamamı ya varsayıma ya da eşinizin kendi konfor alanı konusundaki sizin endişelerinize ya da aile desteği gibi çok da somut olmayan duygusal sebeplere bağlanıyor.

Aslında anladığım kadarıyla eşiniz zaten oraya gelmek istiyor olsa diğer sebeplere hiç kafa yormayıp kalacaksınız. Haliyle tek sorun eşinizle ilgili. Ancak siz eşiniz için hep kendi korku ve endişelerinizi anlatmışsınız. Çok fazla onun payı yok bu akışta, buna rağmen en büyük belirsizlik de onun payına düşen kısım. Ben ne yaparsam o uyar da demişsiniz ama siz tersten gidiyorsunuz sanırım yöntem olarak.

Bence yaşadığınız bu kafa karışıklığını çözebilecek tek kişi eşiniz. Kendinizi boşuna sıkıntıya sokuyorsunuz. Anladığım kadarıyla (eşinizle ilgili belirsizlikler olmasaydı) siz kalmaya daha yakınsınız, eğer durum buysa eşinizle bu eğiliminizi örtülemeden konuşun. O da kendi açısından değerlendirsin.
0
akhenaten
(19.05.24)
"uzun vadede maaşımı ikiye bile katlayabileceğim potansiyel var." - burda uzun vadeden kasit max 2 sene ise, esin de gelip hemen 2500 net ile ise baslayacaksa bence denenebilir. senin maasi da net 2800 olarak farzediyorum.

ama uzun vadeden kasit 5+ sene ise ve garanti degilse, sadece potansiyel ise, salla diyorum, degmez.
0
cooperr
(19.05.24)
siz adapte surecinde yalnizdiniz ama esinizin yaninda siz olacaksiniz zannettiginiz kadar zorlanmaz. burda aklima takilan cocuk ve dogum sureci oldu kadinin annesi gelebilecek durumdaysa, calismayan biriyse vs onu da halledersiniz git gel yaparlar zaten bu uzak plan
0
ala09
(19.05.24)
Dönme.
0
AlsterWasser
(19.05.24)
eline bir firsat gecmis. döneceksen de vatandaslik almadan dönme derim.
0
robert bosch
(19.05.24)
Haftada 4 gun calisiyosun hala donmek kafanda. Eger olum sonrasi hayata inaniyosan eyvallah ama 1 hayatin varsa az calisma fazla eglenmek 1.hedefin olmali.

Donunce esin ve sen toplam 100k ile tc de hic bi sey yapamazsiniz. 65 inize kadar calismaya devam dersiniz.
0
lapaz
(19.05.24)
sonucta orada da ortalama maasli bir insansin
burada kendi isini kurma sansin varmis. orada bu cok daha zor olur diye dusunuyorum

1-5,2 milyon bulunmayacak para degil

2 clio parasi gibi dusunebiliriz
0
foster
(19.05.24)
(18)

Facebook kullanıyor musunuz?

nundu
Ben bi 6-7 sene önce falan hesabımı silmiştim sanırım. O zaman da whatsapp gruplarının katılımcı sınırı var diye dönem grubunu facebookta açmıştık onun için kullanıyodum. O grup dışında hiç kimsenin bir şey paylaşmadığı, sadece orta yaş ve üzerinin kullandığı tamamen ölü bir platformdu benim çevremd
Ben bi 6-7 sene önce falan hesabımı silmiştim sanırım. O zaman da whatsapp gruplarının katılımcı sınırı var diye dönem grubunu facebookta açmıştık onun için kullanıyodum. O grup dışında hiç kimsenin bir şey paylaşmadığı, sadece orta yaş ve üzerinin kullandığı tamamen ölü bir platformdu benim çevremde en azından.

Şimdi son yıllarda yaşıtlarım arasında da facebook'u çok duyuyorum da, eskisine göre daha mı aktif? Yani neredeyse başka bir sosyal medyanın olmadığı 2007-2010 arası dönemden sonra büyük bir düşüş içinde gibi gözlemliyordum da şimdi etrafımda daha çok duymaya başlayınca şaşırdım yani kim facebook kullanır ki diye.

Şu anki durumu nedir facebook'un? Siz kullanıyor musunuz? Evetse hangi amaçlarda nasıl bir işlevi var? Marketplace mesela Türkiye'de aktif kullanılıyor mu? Teşekkürler
0
nundu
(17.05.24)
Etrafımda kullanan kimse yok sanırım. Sadece hesabını hala kapatmayanlar var. Bir de yabancı arkadaşları olanlar kullanıyorlar çünkü avrupada falan hala aktif kullanılıyormuş.
0
veritaslibertas
(17.05.24)
Facebook var ama kullanmıyorum. Instagramı seviyorum.
0
rock n roll
(17.05.24)
var. gruplar için kullanıyorum.
arada scroll da yapıyorum gönderilere bakıyorum.
gruplar için hala vazgeçilmez. çok yardımlaşma dönüyor. bazen 2. el ürünlerimi üniversite gruplarında satıyorum ya da satılan bi ürünü alıyorum.
0
jelly bear
(17.05.24)
Neredeyse en aktif hobi gruplari hala facebook'ta. Aktif kullaniyorum (fake hesap, sahsi paylasim yapmiyorum)
0
brkylmz
(17.05.24)
Gruplar için kullanıyorum +1
0
kobuzchu kiz
(17.05.24)
aktif olan hobi grupları var, onun dışındaki goygoy-eğlence grupları ve kişisel iletişim 5-6 sene önce öldü.
0
orpheus
(17.05.24)
Yaşadığım yerin yabancılar grubu
Oturma izni ve vatandaşlık grubu

Bu ikisi dışında alakam yok.
0
logisticsmanager
(17.05.24)
Gruplar+1
Facebook asmis algoritmasi cok iyi, bana surekli yerli yabanci komikli yazi, yerinde tespit, karikatur dusuruyor, cogu da best of yani salak, sacma, sevmeyecegim seyler degil. Reelsindeki videolar da iyi yani. Pineklerken, toplu tasimada orda burda acayip sariyor.
0
freedonia
(17.05.24)
13 sene önce facebook hesabımı silmiştim, 5 sene önce de instagramı. keşke silmeseydim diye bi an bile düşünmedim, zerre lazım olmadı ikisi de şu zamana kadar :)
0
e mice
(17.05.24)
Yabancı gruplar arasında hala iyi yerler var, arada oralara bir şeyler sormak için giriyorum ama yanlışlıkla önüme düşen genel bir gönderiye bakarsam hayattan soğuyorum. İnanılmaz bir yere dönüştü cidden. Tek bir (1) tane olumlu bir şey bulmak mümkün değil.

Bir bakıyorum hamile bi kadına fotoğraf koymuş diye olmadık laflar eden dayılar, neneler. Bir bakıyorum gayet normal bir film afişinin altında plan yapmayın plan diyen dayılar. Bir bakıyorum kaka sahabe adı, batı bize bunu bilerek kötü bir şey gibi gösterdi diye sayfa sayfa yorum döşemiş kalabalık.

Yazarken fena oldum.
0
akhenaten
(17.05.24)
15 senedir kullanmıyorum çevremde de istisnalar hariç kullanan yok.
0
iwasbornonamountainside
(17.05.24)
Yasadigim ülkede expat gruplari var. Onun için kullaniyorum. Bi anasayfaya da bakar cikarim cok nadir komik bir sey paylasirim belki
0
robert bosch
(17.05.24)
iki sey icin kullaniyorum

1 - marketplace (alim/satim): cok iyi isliyor.
2 - gruplar: yurtdisi gruplarinda guzel geyik donuyor
0
cooperr
(17.05.24)
kullaniyorum. gruplar +1
ama gruplar olmasaydi da kullanirdim.
0
supergirl
(18.05.24)
Birkaç sene önce sildim ama görece biraz pişman oldum. Blender animasyon programı için gruplar vardı, muazzam yardımcı oluyorlardı.
0
put it in your appropriate place
(18.05.24)
8-9 senedir kullanmıyorum sanırım. Askerde eklemek için soruyorlardı. Kullanmadığımı söyleyince inanmıyor, onları "alt sınıf olarak görüp" onlarla askerlik sonrası bağı tamamen kesebilmek için sakladığımı düşünüyorlardı. Yani askerlik sonrası görüşmek istemiyordum çoğuyla, görüşmeyi düşüneceklerimle de saçma sapan triplere girdikleri için son 2 ayı konuşmadan geçirdik ama Facebook'um gerçekten yoktu.

Çevremde kullanan 2-3 kişi kaldı.
0
nawar
(18.05.24)
Aktif kullanmıyorum ama hesabımı silmedim. Bana eski güzel günlerimin hatırasıymış gibi geliyor.
0
ruhen hastayim ben
(18.05.24)
Kullanmıyorum.
0
Amaranta ursula
(18.05.24)
(4)

iyi pazarlık yapmanın ipuçları?

metematik
nelerdir? kişisel taktikleriniz var mı?
nelerdir? kişisel taktikleriniz var mı?
0
metematik
(14.05.24)
Ben bu konuda çok becerikli değilim ama bu sıralar buzdolabı almadan önce birkaç yerden fiyat aldık. Fiyat aldığımız yerden de satıcının kartını alıp üzerine model numarası ve bize indirimli satacağı fiyatı yazdırdık. Daha sonra başka bir mağazaya gidip "bak şurası bu fiyatı verdi" dediğimizde daha düşük fiyat verenler oldu. En azından o fiyattan bir tık daha ucuz fiyat verdiler.
0
birşeylersoracağım
(14.05.24)
İlk önce on farklı yerden fiyat sormak gerekiyor. Sonrasında ısrarcı olmak gerek. Karşı tarafın minimum %65 kar edeceğini max %200 kar edeceğini düşünerek karşı tarafın kar oranını %90 civarında hesaplayıp ona göre kafanızda bi fiyat oluşturup o fiyat üzerinde ısrarcı olun. Nereli olduğunu sorun, kıyafeti ve parfümünü övün. Fiyat konuşurken arada bir konu dışına çıkıp dikkatini dağıtın. Eğer fiyatta anlaşamazsanız kalkıp gidiyor gibi yapın, baktınız sizi geri çevirmiyor gidin. Zaten diğer geldiğinizde de aynı fiyat olacağı için o sürede diğer satıcılara da aynı taktikleri uygulayarak deneme yapın. Biri mutlaka kabul edecektir.
0
dakota
(14.05.24)
Ogrenciyken, saticidan kucukken iyi oluyordu bu pazarlik isleri. Ama yas aldikca saticiyla aradaki yas farki azaldikca zorlasiyor. Tabi zaman, mekan onemli dovizcide baska, kiyafet saticisiyla baska nalburla baska pazarlik edilir.

Saticiyla zitlasmamak, suyuna gitmek onemli bence. Adama malini kotuleme, karsi taraf ovdukce malini yiyormus gibi yapacaksin, tabi gordugun eksiklikleri soyle, kumasi soyle olsaydi, su plastik olsaydi, surda cep olsaydi falan gibi her seye he demek degil. Ama zitlasmamak, muzakereyi olumlu surdurmek onemli, mal icine sindiyse alma asamasina gelindiyse "begendim 10 numara ama benim durumum yok, ogrenciyiz, asgari ucrete calisiyoz, haklisin pahali degil belki ama benim butceye gore pahali geliyor, su fiyata yapabiliyorsan, x'e inebiliyorsan aliyim" gibi pazarliga baslanabilir. Ya da dukkana ilk girdiginde bir kac fiyata baktiginda ooo cok pahaliymis bunlar ya seni bosa yormiyim abi bana x seviyesinde bir seyler lazimdi ama senin fiyatlar yuksek geldi falan diye karsi tarafi dusunuyormus gibi sozler, fake dukkandan ayrilmalar etkili olabiliyor. Satici: sen dene bak, begen yapariz bir seyler diyecektir, boyle boyle saticiyla muhabbeti kurmak onemli.

Piyasayi bilmeden, az cok fiyat arastirmadan hicbir seyin pazarligi yapilmaz. Pazarlik sirasinda piyasadan hayali ya da gercek fiyat bilgisi de etkili olabiliyor, yan tarafta su fiyat, caddede su fiyat zaten, gozunu seveyim benim semtte zaten o fiyat, sana bosuna mi geldik falan gibi serzenisler. Tabi uslup, agzin laf yapabilmesi lazim aksi durumda saticinin satacagi varsa bile mali satmaz, git ordan al o zaman diye sinirlenir ustune sizi de sinirlendirir
0
freedonia
(14.05.24)
bişeyi alırken mi satarken mi?
0
numlock
(14.05.24)
(3)

Booking'in Habersiz Tahsilat Yapması

desdenova34
Merhaba sevgili Booking aboneleri,17-21 Nisan 2024 tarihleri arasında Gürcistan'da bir otelde konakladım. Ön ödemesiz, ücretsiz iptalli bir rezervasyondu ve ödemeyi check-in sırasında nakit yapıp faturamı aldım. Konaklama da sorunsuz geçti. Buraya kadar problemsiz bir süreç yaşandı. Dün, 8 Mayıs 202
Merhaba sevgili Booking aboneleri,

17-21 Nisan 2024 tarihleri arasında Gürcistan'da bir otelde konakladım. Ön ödemesiz, ücretsiz iptalli bir rezervasyondu ve ödemeyi check-in sırasında nakit yapıp faturamı aldım. Konaklama da sorunsuz geçti. Buraya kadar problemsiz bir süreç yaşandı.

Dün, 8 Mayıs 2024 tarihinde kredi kartımdan 420 Gürcü Larisi karşılığında Booking BV, Hollanda hesabından tahsilat yapıldı bildirimi geldi. Durumu Booking'e şikayet olarak ilettim, ödemeye ilişkin faturamı da paylaştım ancak henüz dönüş yok.

Daha önce bu tip alakasız zamanda alakasız bir tahsilat sorunu yaşayan var mıdır? Sebebini, sonucunu bilen var mıdır?

Bilgi paylaşabilecek olanlara şimdiden teşekkürler.
0
desdenova34
(09.05.24)
Otel booking'e no-show cekmis. Booking de size "madem gitmeyeceksin, otelden yer ayirtip niye bizi zarara sokuyorsun" diye ucreti tahsil etmis anladigim kadariyla.

Tam 7 yil once Bulgaristan'da yasadim benzerini. Hep de dandik ulkelerde oluyor galiba:) Benden para cekmediler de cekeceklerdi, son bir teyit icin aradilar sanirim. 1 gecelik kaldim, otelden ayrildim ertesi gun aksama dogru booking aradi, nicin rezervasyon yapip gitmediniz falan diye soruyor, dedim yanlisiniz var, ben otelde kaldim falan, sonra ha oyle mi memnun kaldiniz mi, 10 uzerinden kac veriyorsunuz falan diye kivirdi booking'in m.temsilcisi. ya otel:
- Booking'e komisyon odememek icin, no-show cekti
ya da
- Late check-in yaptiniz, ben Bulgaristan'da check-in saatine yetisemedim, 11-12 gibi giris yapmistim otele. Otel de belki booking'e coktan yollamisti no-show'u, sonra da duzeltmediler.

Booking'e fatura vs yolladiysaniz, iade yaparlar, sorun olmaz diye dusunuyorum
0
freedonia
(09.05.24)
Merhaba @freedonia, yanıt için teşekkürler.

Şöyle ki benim rezervasyon tutarı 586 Lari idi toplamda. No show olduysa tamamını çekmesi gerekmez miydi?

Otelle de görüştüm. Onlar tarafından herhangi bir işlem yapılmadığını söylediler. Dediğiniz gibi booking müşteri hizmetlerine gönderdiğim mesaja otelin verdiği faturanın görselini de paylaştım. Yanıt süreleri biraz uzun sanırım, henüz bir dönüş olmadı.

Check-in konusunda da uçağın varış saatini vs. belirtmiştim rezervasyonda. Onda da bir problem yaşamadık aslında. Bilemedim, karmaşık bir durum.
0
🌸desdenova34
(09.05.24)
@desdenova34:
No-show up ucreti otelin fiyat politikasina gore degisiyormus:
2. If you cancel a Booking or don’t show up, any cancellation/no-show fee and any refund will depend on the Service Provider’s cancellation/no-show policy.
kaynak: www.booking.com
0
freedonia
(09.05.24)
(33)

hayatim kaydi...

jacoba benzer jojuk
Arkadaşlar, ben 27 yaşındayım. Geçen sene ulkenin en iyi universitelerinden birinde Elektrik Elektronik Mühendisliğinden mezun oldum. Şu anda İtalya'da yüksek lisans yapıyor, aynı zamanda İtalya'nın en büyük holdinglerinden birinde part-time olarak gömülü sistem mühendisliği işiyle uğraşıyorum. Okul
Arkadaşlar, ben 27 yaşındayım. Geçen sene ulkenin en iyi universitelerinden birinde Elektrik Elektronik Mühendisliğinden mezun oldum. Şu anda İtalya'da yüksek lisans yapıyor, aynı zamanda İtalya'nın en büyük holdinglerinden birinde part-time olarak gömülü sistem mühendisliği işiyle uğraşıyorum. Okulum yemeğimi içmeğimi, ulaşımımı karşılıyor, üstüne bir de yılda 5500 euro harçlık veriyor. Part-time çalışsam da, maaşım aylık 1100 euro ve İtalya koşullarında bu çok iyi bir rakam. Her şey yolunda gibi görünüyor, değil mi? Aslında harika bir hayatım olması gerekirken, hiç bu kadar intihara yaklaşmamıştım. Bunun sebebi tamamen aç gözlülük, aşırı kazanma hırsı ve kumarbaz dürtülerim.

Hikayemi biraz geriye sarayım. 2020'nin sonlarında Ukraynalı çok güzel bir kız arkadaşım vardı, o bir dis hekimiyken ben hâlâ öğrenciydim ve bu zoruma gittigi icin ilk defa hayatimda gelir elde etmenin yollarını aramaya baslamistim. Korona krizini fırsata çevirip, online sınav ve ödev yardımı yaparak iyi paralar kazandım. Paranın tadını aldıktan sonra duracak değildim ya; nasıl daha çok kazanırım diye araştırmalar yaparken kripto paralarla tanıştım. İlk başlarda herkes gibi kaybettim. Saçma sapan al-sat işlemleriyle paramı eritiyordum. O sıralar kaldıraçlı işlemlerle tanıştım ve tüm yatırımımı kaybetmem sadece 10 dakika sürdü. Sonra oturup işin ilmini öğrenmeye başladım. Temel analiz, grafik analizi, haber analizi... Günlerce, haftalarca bu konularda kendimi geliştirdim. Bir yandan çalışmaya devam ediyordum. Yaklaşık 1000 dolar gibi bir sermayem birikince piyasaya yeniden girdim. Ama artık spot kesmiyordu, kaldıraçın zehrini bir kere almıştım çünkü. Mahvolmuş bir psikoloji, uykusuz geceler, istahsizlik ve hayalet gibi günler geçirdikten sonra, kaldıraçtan kazansam ne olacaktı ki? Sermayem yine erimişti. Sonra kaldıraçtan tövbe ettim, daha çok çalışıp bir süre sonra tekrar 1000 dolar civarı sermaye edindim. Spottan doğru yatırımlarla sermayemi biraz artırdım. Sonra gem coin avcılığına başladım ve doğru stratejilerle uzun vadede çok büyük kazançlar sağladım. Para arttıkça borsa dışına alıp araba satın alarak realize ediyordum. Prime zamanıma ulaştığımda yaklaşık 300 BNB'm ve 2 arabam vardı. Öğrenci halimle aylık en az 2 bin dolar harcıyor, lüks bir hayat yaşıyordum. Ta ki gem coin piyasalarında hacim ölene kadar. Fiyatlar kımıldamamaya başladıkça benim sabrım tükeniyordu ve artık adrenalin ihtiyacımı karşılayamıyordu. Kaldıraçın zehri tekrar etkisini göstermeye başlayınca, kazandığım her şeyi yeniden kaybettim. Bir bağımlı gibi davranıyor, her kayıp sonrası telafi etme çabalarıyla daha da çok kaybediyordum. Her şeyimi kaybedene kadar durmadım tabii ki. Arabaları sattım, onları da kaybettim. Sonra yine tövbe ettim, biraz huzura kavuştum; okuluma odaklanıp mezun oldum ve İtalya'ya geldim. Burada her şeyin normal ve harika olması gerekiyordu ama ne maaşımdan ne de bursumdan tek kuruş harcayabiliyorum, çünkü bu bataklığa yeniden battım. Varlık içinde yokluk çekiyorum. Üstelik artık bankalar da bana çocuk muamelesi yapmıyor; 200 bin TL kredi kartı limiti ve 100 bin TL kredi bir anda veriliyor. Tabii ki onları da kaybettim. Sacma sapan igneler, binance botlari, girdigim islem yonunun tersine haber gelmesi hep beni buluyordu. Zaten hep oyle olurdu... Hep oyle derler...

Şu an borçlarım var. 5500 euro bursum yattığında borçlarımı kapatacaktım, ancak 5500 euroyu da kaldıraçla iki günde kaybettim ve borçlarım yüzünden ortada kaldım. Mecburen ailemle konuştum ve yer yerinden oynadı. Çünkü daha önce defalarca söz vermiştim ama kayıplarım hep kazandıklarımdan fazlaydı. Borçlara daha önce hiç bulaşmamıştım. Cok kotu durumdaydim. Canım annem altınlarını satıp borc verdi, kredi kartı borçlarımı ödedim. Artık sadece 11 ay kredi taksidim kalmıştı. Sadece 11 ay sıkıntıya katlanacaktım ve sonra her şey bitecekti. Ama dayanamadım; annemin ödediği borçlardan acilan limitle tekrar girdim ve yine kaybettim. Bu utancla yasayamiyorum

Şu an hiç param yok, yuklu borcum oldugu gibi duruyor ve artık aileme de söyleyemem. Hayalet gibi yaşıyorum, yemek yemiyorum, okula gitmiyorum. Bu utançla yaşayamıyorum ve intihar etmek istiyorum. Birkaç kez çok yaklaştım ama cesaretim olmadı. Ama yüksek bir yerden atlamak ya da kafama sıkmak gibi anlık fırsatlar elime geçerse, ne kadar düşünürüm bilmiyorum. Bunun sebebi, artık bir çıkış yolumun olmadığını düşünmem. Üç gün sonra maaşım yatacak, ancak kredi kartı borcum 165 bin TL, ek hesap borcum 35 bin TL, kredi taksidi 13 bin TL. Anneme de 65 gram altin... Bunları nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum, nasıl bir strateji izlemem gerektiğini de bilmiyorum. Henüz öğrenci olduğum için çalışma iznim 20 saatle sınırlı, o yüzden ek iş de yapamıyorum. Belki burada bana yol gosterecek yada motivasyon saglayacak birileri vardir. Hicbir sey cikmasa en azindan mevcut durumda en az aci ve izdirapla bu borclari nasil bir sistemle odemem en mantiklisi bununla ilgili bir plan onerisi sunacak olanlar vardir. Cunku ben isin icinden cikamiyorum... Muhtemelen beni aşağılayacak, küçük görecek, hakaretvari konuşacak insanlar da olacaktir. Onlara peşinen söylemek istiyorum, insan kınadığını yaşamadan ölmezmiş. Umarım sizin başınıza gelmez. Kumar o kadar kötü bir şey ki, uyuşturucudan kötü. Allah düşmanımın başına vermesin.
0
jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Geçmiş olsun. Üzülmeyi kesip bunu bir hastalık olarak görüp tedavisine başlaman lazım.
0
parka
(09.05.24)
Ricky gervaisin dizisinde İntiharı bir çeşit süper güç gibi görünüyor istediğini yapıyordu. Bu vakte kadar istediğini yapmışsın kanki zaten, borç yaptın diye niye tribe sokuyorsun kendini. Hayatının dibini arıyorsan eğer daha yaklaşmış bile değilsin emin ol. Para alt tarafı ödenir. Bu noktada kumar bağımlıları yakınlardan aileden destek alır sonra ödemez, hala keyfine bakar. Kimisi de gider psikiyatriye tedavi görür, gider bankaya borçları yapılandırır. Şımarık kalmaya devam etmek de senin seçimin, ağlayıp intihar etmek de, yetişkin gibi sorumluluk almak da. Keyfine göre. Kimsenin umurunda değil açıkçası ailenden başka senin dertlerin. Yanımda olsan iki tokat atardım kendine gel diye. Benjm yerime sen yap
0
hasmetizm 2046
(09.05.24)
Sağlığına kavuşursan ödenmeyecek borç değil.
0
parka
(09.05.24)
kapatılamayacak büyük bir borcun yok, yapman gereken çok kolay ve çok açık bir şey var sadece, kaldıraçlı işlemlerden ve borçlarını kapatana kadar genel olarak investment'tan uzak durmak.

sonra da her ay ne kadar biriktirebiliyorsan sp500'e at.
0
king lizard
(09.05.24)
Yani üzülsem de hasmetizm'in direktligi size lazım gibi. Çünkü hastasiniz ve canım cicim olur halledilir ile olmaz sizin işiniz.

Burada kim size ne derse boş çünkü zaten bu yollardan 50 kere geçip 51.ye çıkış ariyorsunuz. 52 olmama ihtimali düşük. Bence olay borç nasıl ödenir değil siz nasıl hastaliktan kurtulursunuz, doğru soru bu olmali.

Borç ödenir, ben burada bunun kaç katı borcu olanlar okudum ki eski paralarlaydi. Ama siz duzelecek misiniz? Okuduklarimdan onu göremedim pek.

Okurken streslendim.
0
logisticsmanager
(09.05.24)
tedaviye basladim ancak bu uzun vadeli bir cözüm. zaten kaybedecek hic param kalmadı ve uzunca bir süre de olmayacak. borc gelirlerimin cok üzerinde nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum ama teşekkür ederim görüşleriniz icin.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Durumunuzu anlatan bir e-postayı yakınınızda hizmet veren psikiyatristlere gönderin.
5 yıl sonra ödemek üzere seans talep edin, yardım isteyin.

Profesyonel yardım almadan değişmeniz mümkün görünmüyor.
Bunun bir hastalık olduğunu kabul edin. Grip bir insan burnunun akmasını nasıl engelleyemiyorsa siz de kumarı engelleyemiyorsunuz. Bunu düşünerek sorumluluk hissinden kurtulun demiyorum, tedavi olmak için acele edin diyorum.

Maddi olarak altından kalkamayacağınız bir durum değil. İyileşince halledersiniz. Özellikle de Avrupa'da 3-5 maaşlık bir borcunuz var. Halledilir.
20-30 maaşlık borçlar bile hallediliyor, o kısmına çok takılmayın.
0
michael_knight
(09.05.24)
Bir tane sorunun var, başka da bir sorunun yok. Kumar bağımlısısın ve bundan kurtulana kadar ucu kumara çıkan her şeyi bırakmalısın. Bu tekrar ettiğine göre basit tavsiyelerle bırakabileceğin bir şey gibi durmuyor. Profesyonel destek alman lazım. Kumar bağımlılığı konusunda destek veren dernekler, kurumlar mutlaka vardır. Onları araştır.

Kumarı bırakabildiğin takdirde gayet güzel bir hayat var önünde. İntihar mintihar sakın düşünme. Çaresiz bir durumda değilsin. Kumarı bırakıp mevcut borçlarını eritmek için bir süre zorluk çekeceksin. Sonrası için mesleğin var, ailen var vs vs.

Kumarı bırak. Başka bir şeye odaklanma. Senin ana sorunun ailene karşı olan utancın, kendine karşı özsaygını yitirmen, bu borcu nasıl öderim derdi vs asıl sorununun komplikasyonları. Kumar bağımlılığı sorununu çözünce onlar da hallolacak. Kumar bağımlılığına odaklan.
0
perferil
(09.05.24)
olan olmuş, biz de gençken az bok yemedik. totalde borcun ne kadar delikanlı? her ay totalde ne kadar ödeme yapman lazım onu de sen bana?
0
numlock
(09.05.24)
Bir daha en ufak bahis, iddia dahi oynamayacagina dair kendine yemin etmekle basla ve asla oynama.
Yaz geliyor okulun bitmek uzeredir. Sana receteye mavi yaka, beden isi yaziyorum. Bulundugun ulkede bulabilirsen kacak gocek ya da Turkiye'de gunde en az 10-12 saat fabrika, insaat, mutfak isinde calisman lazim tatil boyunca. Ki hem helal yoldan para kazan ama asil onemlisi paranin, emegin degerini ogren. En buyuk terapi budur, odanda 4 duvar arasinda durur, surekli dusunur, stres yapip, pc'ye telefona gomulursen kafayi yersin. Isten geleceksin kafayi devirip sizacaksin, sonra ertesi gun 5'de kalkip gene isine gideceksin yaz boyunca. Bunu uygula duzelmezsen gene sorarsin.
0
freedonia
(09.05.24)
evet ozellikle ailemin de artik sabri kalmadi ve kahroldular. son kez yardim eli uzattilar ve bunda da onlari dinlemezsem bir daha onlara ulasmamam gerektigini ve artik benden vazgececeklerini soylediler. ben de son kez soz vermistim ama nasil oldugunu bile anlamadan kendimi kaybedip yine bu boku yedim. onlari da kandirmis oldum. artik kesinlikle soyleyemesem de bunun utanci ve kahri beni mahvediyor. ozellikle onlarin da ekonomik olarak iyi durumda olmadigini bildigim icin...
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
iki sey soyleyecegim. biri duymak istemeyecegin biri duymak isteyecegin.

1. kaldirac, coin falan zehir degil. maalesef o zehir senin icinde. hirsini, benligini tetikleyen boyle seylere karsi zaafin var. borctur odenir, biter ama yarin obur gun alkol, kumar, iddaa bagimliligi olarak geri donebilir. oncelikle bu hirsini, sevkini, enerjini dogru seylere kanalize etmesine ogren.

2. daha 27 yasindasin. gencsin. borc, harc, hatalar elbet yapilir. bunlar duzelmeyecek seyler degil. onunde kocaman bir hayat var. hala herseye sifirdan baslayabilirsin. her hafta kemoterapiye giren yada diyalize giren bir hasta oldugunu dusun. tatile gidemiyorsun, calisamiyorsun, gelecek plani yapamiyorsun, gunbegun eriyorsun. cok sukur oyle bir durumun yok. hersey duzelir.
0
dokunmakalbime
(09.05.24)
@numlock yazida da belirttigim gibi aylik 13k kredi taksidi odemesi, bu aya toplam 140k kredi karti borcu, 35k da ek hesap borcu var. gelirim 1100 euro.

@freedonia hocam zaten calisiyorum sabahin 6'sinda kalkip ise gidiyorum ama gelirim borclari kapatmaya yetmiyor.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
Öncelikle diğer herkesin dediği gibi kumarı bırak. Sen yatırım adı altında kumar oynuyosun. Yatırım yapmak, paradan para kazanmak bu değil.

Psikiyetrik tedaviye ve psikoterapiye ihtiyacın var sanırım. Online psikolog dolu her yer.

Sen iyi ol her şey düzelir. Bu cümle sana ne kadar inandırıcı geliyo ne kadar samimi geliyo bilmiyorum ama ben çok samimi söylüyorum. Sen sağlıklı oldukça para kazanılır, ki sen gayet güzel eğitimli birisin.

Borçlar da gerçekten kendini bataklıkta hissedeceğin boyutta değil. Asla ödenmeyecek rakamlar değil.

Öncelikle kredi kartı ve nakit hesap borçlarını her ay asgari tutar ödeyerek ilerle. Kredi borcunu da bankayı arayıp yapılandır. ayda 13 bin değil de ayda 7-8 bin olacak şekilde vadeyi uzatsan daha iyi olur. borçlu olduğun bankalar Türkiyede değil mi?

Sen kumar oynamaktan kararlı bir şekilde vazgeçersen ve elindeki parayı sadece borçlarına ödemek için kullanırsan bu yolla ödeyebilirsin.

elinde ekstra para kalırsa onu da hemen bankadan gram altın almak için kullan. Bu arada annene vereceğin para da birikmiş olur. Yani elimde 100 euro kaldı hemen onu da katlamaya çalışayım deme sakın.

Zaten mezun olduğunda daha yüksek maaş alırsın. o maaşınla da yatırım danışmanlığı hizmetini profesyonellerinden alarak değerlendirirsin. sen kendi kendine yapmaya çalışınca kendini durduramıyorsun anladığım kadarıyla.

bir de bence kendine öğrenci bütçesi ile takılınacak ortamlar bul. mesela lüks mekanlara gitmeye çalışacağına öğrenci arkadaşlarınla öğrenci mekanlarında takıl. Gidip de saçma sapan insanlara özenme.

Kendini iyileştirecek olan sensin. Kendine bu kötülüğü yapmayı bırak. Önünde çok güzel bir hayat var bunun farkına var bir an önce ve kendine acımayı da bırak. zavallı falan değilsin. zaaflarını kontrol etmeyi öğrenmelisin sadece.
0
turuncu tonlarda
(09.05.24)
7 senedir kripto borsasının içindeyim, kazanırken yatırımcısın, kaybederken kumarbazsın..böyle iki yüzlü bir şey bu para, adamı vezir de eder rezil de.

sizin durumunuza gelelim, ne kumarbazsınız ne yatırımcısınız..sorun bağımlılık, dediğiniz gibi yatay seyreden piyasada volatileye alışmış bünye için durmak çok zor. bu kadar kaybın açıklaması da plansızlık olabilir sadece. bu plansızlığın sebebi de denildiği gibi içinizdeki zehir yani başka işle uğraşsanız da işin ucuna gidip batma noktasına getirecek, bu zehri yönetebilmenin yöntemlerini arayın +1

borç kısmı denildiği gibi halledilebilecek seviyede insanlar cep telefonundan aranmayla 15-20 maaş dolandırılıyorlar, asgari ücretle çalışmalarına rağmen beden gücüyle ödüyorlar.

kripto borsasında spotta kalabilmek için kaldıraçlı işlemlerde trade yapmak gerekebiliyor yoksa %15 karla spotu bozup büyük yükseliş kaçırılıyor. bunu yaparken de futures'da anaparanın %10'unu geçmeyecek bakiye bulundurmak, pozisyona futures bakiyesinin %20'sinden fazla girmeyek(likidite tutmak) ve yüksek kaldıraçtan(4x+) kaçınarak yapmak lazım, başlarda belki daha düşük yüzdelerle. ve tabii ki en önemlisi borç olmayan parayla yapmak.
0
gule gule
(09.05.24)
Öncelikle hayatınızın kaydığı yok endişelenmeyin.

Ancak upuzun yazınızın hiçbir yerinde "bu sorunumla ilgili olarak bir uzmana başvurup terapi süreci başlattım" gibi bir şey göremedim.

"Ve artık adrenalin ihtiyacımı karşılayamıyordu." demişsiniz. Siz bir şey kazanmaya ya da geleceğinizi kurtarmaya çalışmıyorsunuz. Siz kumar da oynamıyorsunuz, oyun oynamak gibi bir niyet göremedim ben. Siz sadece heyecan peşinde koşuyorsunuz. Şu an yaşadığınız bu çöküntü bile sizin için bir çeşit heyecan anlamına geliyor olsa şaşırmam. Finansal piyasalar kazansanız da kaybetseniz de bir "zehir" değil. İsterseniz yastıkla adam boğabilirsiniz. Bu yastığı tehlikeli bir şey yapmaz, sizin davranışınız tehlikeli olur. Sizin yaptığınız daha çok sosyal medyada gökdelenlere tırmanıp, binaların çatılarında sağa sola atlayarak video çeken insanlarınkine benziyor. Ancak ekstrem sporlarla uğraşan insanlar için ölüm-kalım çok daha somut bir kavram olduğu için muhtemelen onlar sizden daha tedbirli ve eğitimlidir.

Çok açık konuşacağım, normalde insanlar çok sık şekilde birilerine bir psikiyatri uzmanına danışın diye öneri veriyor ama sizinki böyle sıradan bir senaryo değil, bu kapsamda düşünmeyin.

Gidip bir psikiyatriste danışın. Bütün bunlar hiç normal değil, sözü uzatmanın çok anlamı yok. Hayatınızın kaydığı falan yok, ancak eğer bu durumu bir psikolojik bir rahatsızlık olarak görüp önlem almazsanız kayacağı kesin. Şu aşamada çözülmeyecek bir sorun yok.
0
akhenaten
(09.05.24)
Şirketinizden avans isteyebiliyorsanız borçlarınızın bir kısmını yatıştırabilir ve ödeme yaptıkça limit düşümüne giderek süreci toparlayabilirsiniz. Kredi taksidiniz aylık ücretiniz karşısında çok bir meblağ değil. Borcunuz rakamsal olarak büyük değil fakat öğrenci bir insan için hayli fazla. İntiharı aklınıza getirmeniz bile saçma bu durumda. İntiharın arkanızda bırakacağı enkazı düşünün sizi seven insanlar için. Yakın bir arkadaşınız varsa durumu iyi olan ufak miktarda kısa vadeli borç alarak ailenizi haberdar etmeden üstesinden gelebilirsiniz. Bankalarınızı arayarak adres değişikliğini yapın ve ailenizin olduğu adres olmadığına emin olun bu durumda aileniz haberdar olmaz ve sizi daha kötü bir buhrandan uzak tutar. 1 seneye kalmaz ben bu düşünceye nasıl kapılmışım diye hayıflanırsınız. Hayat böyle maalesef. Ben 26 yaşında -560bin ile başladım hayata ve şu an + olarak çok daha fazlasına sahibim. Riskli işlerden uzak durun yaptığınız şey ile aylık kazancınız 20bin euro olsa bile aynı durumu tekrar edersiniz. Bir uzmandan destek almayı en önceliğiniz yapın. Hayat her şeye rağmen yaşamaya değiyor.
0
odiyus
(09.05.24)
Bu kadar okuduktan sonra cidden milyonluk borçlar var sandım. Bahsettiğiniz borç ödenmeyecek bir şey değil. Tabi öncelikle bir şekilde tedavi falan olmak ve tekrar bu işe girmemek. Sonrasında her türlü ödenir. Benim mevcutta daha fazla borcum vardır, evliyim ev geçindiriyoruz üstüne. Aramızdaki tek fark kendi işimi yapıyor olmam ama son 3 ayda 2 asgari ücret tutarında para kazanabildim, ama bir şekilde çeviriyorum. Napayım borç yüzünden hayatımı karartacak değilim. Kimse paramı ver diye canımı almayacağına göre, bir şekilde öderim ben de. Ama öderim her türlü geç de olsa. Sizin durumda en büyük sıkıntı mevcut alışkanlığınız. Onu bıraksanız ve kendinize artık yapmayacağınıza dair güvenseniz, borçlar bir şekilde ödenir. Bankalar kimsenin peşine tetikçi takmıyor borç yüzünden. En fazla 3-5 sene bankalardaki siciliniz kötü görünür o kadar.
0
pianeta
(09.05.24)
Borcun ödenmeyecek bir şey değil. Farz et ciddi bir rahatsızlığın oldu ve tedavisi için bu borçları yaptın.

Gerçekten ciddi bir rahatsızlığın da var ancak aldığın bu ders ve travma iyileşmenin başlangıcı olabilir.

Borsa denilen saçmalığı siktir edip elle tutulur emtialara, her şeyden önce de kendi yetkinliğine yatırım yap. Kazandığın parayı borçlarını kapatmak için kullanırken bir yandan da her gün kendine bir yatırım yap örn. dil öğren ya da derslerine çok daha fazla yoğunlaş ya da bir yetenek edin.


Paradan para kazanılmaz. Para mal ve zaman edinmek için kullanılan bir mediumdur.

Benim yaşıtlarım zamanında finansal okuryazarlık (çok önemli bir yetenektir, kesinlikle edin.) konusuna dalıp sonra borsa oynamaya başladı. Paradan para kazanırlarken ben kendime yatırım yaptım. Çok para biriktiremedim evet ancak şu an yurtdışında çok uluslu bir şirkette astronomik maaş ile çalışıyorum. Yurtdışında yaşıyorum ve vatandaşlık yolundayım. Borsacı tayfa da istanbul'da ev kredisine girmiş. Ben burada 2. arsayı nereden alsam diye bakıyorum. :) Paran ve borcun seni tanımlamaz yeteneklerin, prensiplerin önemli. Para gelir gider.
0
ThomasJefferson
(09.05.24)
Şu kadarcık şey için intihar mı edilir? Aslında hiçbir şey için edilmez de, abartılacak bir durum yok. Annen zaten o borcu geri istemez, isterse de süresiz bir borç almışsın, 3 sene sonra ödesen yine problem olmaz. Varsın bankalar da haciz göndersin, ne yapabilirler, canını mı alacaklar ki sen zaten ondan da vazgeçmişsin?

Az para alsan ya da TR'de olsan farklı iş bul derdim ama gayet iyi yerdesin, burada kalıp devam etmen lazım. Daha yüksek ücretli iş bulman ya da gerekiyorsa git akşamları kaçak çalış, bulaşıkçılık yap, yerleri süpür ne gerekiyorsa yap derim ama anlaşılırsa oradan şutlarlar seni, bu yüzden otur ayda kaç TL ödeyebilirsin onu hesapla, kiranı, mutfak masrafını ayır, geri kalan para ile kartlarının ve kredinin asgarisini öde ama en önce bunları öde ki cebindeki parayla yine saçma sapan işlere bulaşma. Üstüne faiz biner ama yine de biter o borç. Ama tabii ki bir daha o kaldıraçlı işlemlere bulaşmaman lazım, bunun için destek alman lazım.

Utanılacak bir durum yok, bu bir hastalık, kimse de bu yüzden seni aşağılayamaz. Sıkıntılı 2-3 seneden sonra bu günlerini hatırlayıp gülersin.
0
Tutkun
(09.05.24)
@pianeta @tutkun hocam 10 yil once karti alirken babamin da imza attigini hatirliyorum. babama bulasirlar diye korkuyorum. o zaman intihardan daha kotusu olur benim icin
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
dostum geçmiş olsun ama diğer arkadaşlara katılıyorum, senin yapman gereken tek şey eline geçen parayla oynamayı bırakmak. yavaş yavaş düze çıkacaksın, çıkarsın. belli ki kafası da çalışan bir adamsın. yeter ki hırs yapma, kumarı bırak, cebine giren paraya göre yönetmeye çalış hayatını. eğer bir noktada "ulan böyle yaşanır mı" dersen kendine şunu sor: çok kazandın, çok lüks yaşadın, her şey çok iyiydi, madem öyle niye bu noktaya geldim?

"bırakamıyorum" diyorsan kesinlikle profesyonel destek al çünkü kumar bağımlılığı az buz bir şey değil. utanacak, sıkılacak bir şey yok. hastaysan eğer hasta olduğunu kabul edip tedavi yoluna gireceksin.

saydığın miktar hele ki avrupa'da yaşamaya devam edip euro üzerinden kazanırsan inan kapanmayacak borç değil. kapanmamayı geçtim görece rahat kapatırsın yani, yeter ki cebine giren parayı RİSKLİ İŞLERLE arttırmaya çalışma.

intihar etme. sen kendi hayatını kendi yanlışlarıyla bozmuş genç birisin. yaşadığın utancı, mutsuzluğu anlıyorum, buna saygım var ama öyle 50 yaşında çoluğunu çocuğunu sokaklara atmış ve onlarca insanın ahını almış biri değilsin en azından bak. kendin düştün, kendin çıkarsın. sen eğer bu yola girer, borçlarını yavaş yavaş kapatmaya başlarsan zaten ailen de çok mutlu olacaktır eminim. annen senden yarın 65 gram altın istemeyecek. ama onlara ihtiyacı varsa bile senin düzgün yaşaman, yavaş yavaş taşları yerli yerine koyman onu mutlu eder. ya hepsini geçtim olm intihar diyosun, düşünsene, sence annen "iyi oldu paramızı yiyodu şerefsiz" deyip senin ölümüne sevinecek mi?

sen de biliyorsun şu an sadece çıkmazda olduğun, utandığın için böyle düşünceler içerisindesin. hayatının geri kalanında bu borcundan ÇOK DAHA FAZLA para kazanabileceğini de, kendini de aileni de toparlayabileceğini biliyorsun.

ailen şu zamana kadar zaten senin yanında durmuş. onlara sarıl, kendine gel, kumar gerçekten durduramadığın bir hastalık haline gelmişse tedavi gör.

senin farkında olabileceğin üzere en başta bu büyük deliği kapatman lazım. gelen para kumara, kaldıraca, coin'e gitmeyecek abi. şu kısmını bir hallet hele. emek edip çalışarak para kazanma konusunda sorun yaşayan biri değilsin belli ki, o yüzden bu deliği kapattığın zaman alıp yürürsün, her şey yoluna girer.
0
mark greg sputnik
(09.05.24)
bazi yorumlar beni mental anlamda gercekten cok etkiledi. acikcasi bu postu acarken hic bu kadar yapici yorumlar beklemiyordum. sonucta kumar borcu edip bunu kapatabilmek icin anasina altinlarini sattirip onunla tekrar kumara giren bir adamim. bunun yuku de bana bir omur yeter heralde.
0
🌸jacoba benzer jojuk
(09.05.24)
noteri dolandırıp üstüne mal geçireni, iddaa bağımlılığından çalıştığı bankayı dolandıranı, kumarda söylemesi ayıptır eşini masaya koyanı çalıştığımda yer de gördüm. bunların hepsi bağımlılık tedavisi gerektiren durumlar. senin de artık profesyonel yardıma ihtiyacın var. bu dünyada temiz kalmak en zoru. ben hiç bir insan görmedim çalışarak zengin olsun.

yaşayacağın hayatı yaşamışsın, artık durup tedavi görüp bir yerden gtü toparlamaya başlamalısın.
0
mikahakkinen
(09.05.24)
Babanız ne için imza attı tam olarak bilmiyorum ama banka tutup da sizin borcunuzu babanızdan istemez.
Ama şu olabilir evet: bankanın telefonlarını açmazsanız aile bireylerinizi arayabilirler. Ben daha önce çok da büyük olmayan bir meblağdan dolayı icralık olmuştumi kara listeye girmiştim. En son banka köydeki dedemlerin evini aramış. Ne alaka, nerden buldular, neden orayı aradılar bilmiyorum tabi. Annem babam varken tutup da orayı aramak garipti, ama aramışlardı ulaşamıyoruz kendisine diye. Onun dışında iletişimde kaldığnız sürece banka sizi atlayıp ailenizi aramaz ya da para istemez.
0
pianeta
(09.05.24)
gabe h coud
(09.05.24)
Tedaviyi uzun vadeli bir çözüm olarak görüyorsanız geçmiş olsun, tedavi olmak istiyor musunuz? Önce buna bir karar vermelisiniz.
Hiç endişe etmeyin , bu mutsuzluk hali bir yerden para bulup borçlarınız bir bölümünü ödediğinizde , tekrar kumar oynadığınızda geçecektir. Bir yerlerden para bulmaya çalışın, tek çözüm bu mutlu olmanız için.
0
peri harfler narla
(09.05.24)
Valla Allah etrafındakilere sabır versin kendin etmiş bulmuşsun üzülme çözüme odaklan aman aman çözülmeyecek bir para değil tedavi olmaya bak+1

Haşmet+1
0
basond
(09.05.24)
Ysiniz genc.Bu hatalar normal.Onemli olan hatalardan ders almak
0
turkuaz
(09.05.24)
Kumar bir hastalıktır iradeli olun uzak durmayın tövbe edin hayatınızdan tamamen çıkarın kumardan kimse kazanmaz bu size beyninizin oynadığı bir oyun. Beyninizin ödül mekanizmasını değiştirip kumar yerine başka bir şey koymalısınız ya da bu güdünüzden bastırmalısınız. Başa çıkamayacak kadar iradesizseniz tedaviye başlayın. Para ödenir zararın neresinden dönerseniz kardır. Hayatınızdan kumarla ilgili her şeyi çıkararak başlayabilirsiniz. Gerekirse farklı bir yere taşının.
0
doharkoman
(10.05.24)
Yorumlara baktım da, "üzülme, ödenir" tarzı yorumlar yaşanan süreç içinde iyice anormal hal alan bir durumu basitleştirmek normalleştirmek gibi ele alınmış sanki.
Oysa daha ihtiyatlı düşünme gayreti içerisinde olmak lazım.

Zamanla gittikçe daha fazla risk ve borç içine girmenin temelinde aile gibi bir yerlerden maddi destek alma hususunda güveninin olduğunu düşünüyorum.
Kısaca,
- evet bu dertlerim borçlarım var ama şuradan/şunlardan zaten karşılarım.. gibi bir düşünce ile hareket ediyoruz sanırım.
Eşin veya ailenin yardımını hazırdaki bir bonus gibi görüyoruz.

Oysa yapılması gereken, tammen kazanma hırsı içinde risk alarak uçurumun başından aşağı doğru bakmak değil, uçurumun başından da uzak durmak olmalı.

Ömrümde dolar almadım,
borsa, kripto para işlerine girmedim, kredi kartım yok, masada kumar hayatımda da olmadı. Bankanın bir kaç ay sonra vereceği maaş promosyonunu bile şimdiden belirleyeceğim fakir ailelere paylaştırmayı düşünen asgari ücretli biriyim.
Başkasının aldıklarına yaptıklarına trend de de takılmam.

Maddi kayıpları derinden yaşadıktan sonra aldığımız nefesin bile değerinin farkında olmalıyız.

Maneviyata ağırlık ver.
Kazanmayı, tamamen yaşamın amacı olarak düşünme.
Başkalarına destek olmayı da öne al.
Fiziki manada alım satım işleri herhalde sana çok daha uygun olur.

Ayrıca böyle borçlar veya arkası karanlık sözde ticari işler için değilde hastalık vs hayati durumlar için hiç dokunmayacağın bir birikimin kenarda fiziki altın olarak dursun.

İntihar mı? O da çözüm değil.
İntiharla sadece bu dünyadan uzaklaşıyorsun belki ama diğer taraf daha fena.
Kendimizi düzeltmeden, ahirete gitmenin ne anlamı var?
0
diyecevaplandı
(10.05.24)
Hasmet +1

Kripto ve benzer konular disinda kaldiracli isteme benimde cok kayiplarim oldu.

Kredi ve kredi karti borcu ailemin paralarini kaybettim.

Bu bagimliliklarin ailemini cok uzuyordur oncelikle.

Bedava peynir fare kapaninda olur sozunu avuc icinde dove yaptir.

Kolay para kazanma hirsi seni bu hale getirmis.

Bulundugun konusma geldigine gore akilli adamsin. Var olan borcununda 1-2 senede odersin.

Bu enflasyonist ortamda zamanlar TL borcun eriyecektir.

Fakat bu yaptigin sacmaliklara bir son verdigin surece.

Bu enerjini farkli konular yogunlastir.

Ben yaklasik 3 senede borcumu bitirmek uzereyeyim. Bu enflasyon sayesinde odedigim taksitler devede kulak kaldi.

Ticarete yogunlastim. Maasli bir iste calismak istemiyorum.

Kendi projelerim var. Bunlari nasil gerceklestiririm bunun yollarini arastiriyorum.

Emir cumlelerime lutfen takılma sabah sabah afyonum patlamadı henuz.
0
kaiserr76
(10.05.24)
sende öyle bir irade var ki, tekrar yükselirsin.

sorunun olduğunu kabul etmiş olman zaten en büyük adım. bundan sonra tıbbi/profesyonel destek alman iyi olur.

vent etmek istersen yaz. konuşuruz.
0
janderzel zartanyan
(10.05.24)
(10)

Z kuşağıyla ilginç anılarınız var mı?

michael_knight
Z kuşağıyla yaşadığınız ilginç anılar var mı? Özellikle iş hayatında."Sevgilimle ayrıldığımız için çok kötü hissediyorum. Bu hafta işe gelemeyeceğim, anlayışın için şimdiden teşekkürler, pazartesi görüşmek üzere" diye email gelmiş işyeri sahibi bir arkadaşıma. Bana çok garip geldi. Normal mi? Siz bö
Z kuşağıyla yaşadığınız ilginç anılar var mı? Özellikle iş hayatında.

"Sevgilimle ayrıldığımız için çok kötü hissediyorum. Bu hafta işe gelemeyeceğim, anlayışın için şimdiden teşekkürler, pazartesi görüşmek üzere" diye email gelmiş işyeri sahibi bir arkadaşıma.
Bana çok garip geldi. Normal mi? Siz böyle yazabilir misiniz?
0
michael_knight
(08.05.24)
2 sene önce depoya bi çocuk almıştım, 3 gün işe geldi, 4.gün whataspptan yazdı "abi hayat boş, sikmişim işini de gücünü de, hakkını helal et, kral adamsın" diye :D kızamadım bile kahkaha attım. inşallah güzel bi yere gelmiştir, zehir gibiydi zaten.
0
numlock
(08.05.24)
Aşırı yoğun bi tempoda çalışıyoruz, ortalık yangın yeri, hiçbir şey tamamlanmamış ve ertesi güne, projedeki en önemli toplantıya sunum hazırlıyoruz ve belli ki sabahlayacağız ancak yetişecek. Aşırı sakinlikle 'bu akşam benlik bir şey var mı sevgilimle program yaptım' dedi.
0
amelie poulain
(08.05.24)
@amelie poulain aslında öyle olmak lazım ya, aşırı yoğun tempoda çalışmak normal değil aslında, keşke ben de öyle söyleyebilsem özeniyorum o tarz insanlara

not: y kuşağı spor
0
jülsezar
(08.05.24)
@jülsezar evet ama bu her gün olan bir şey değil, her projede olan bir şey de değil. arada denk geliyor ve hepimiz orda çalışıyoruz yani :))
0
amelie poulain
(08.05.24)
Intern olarak bir çocuğu almıştık işe, ben veriyordum işlerini, bir şey olduğunda da bana söylüyordu. Daha o zaman 1-2 aylıktı, yine bir gün bir iş verdim; o datayı hazırlayacak, yönlendirmesini ekiplere ben yapıcam analizlerle birlikte. Neyse datayı 1-2 kez yaptı, sonrasında "bunu sen yapabilirsin, bak göstereyim sana, bundan sonra datayı da sen hazırla." diye bana iş buyurmaya kalktı. xD iş yapmak istemiyorlar yani, direkt ceo olarak başlamak istiyorlar..

Başka bir şirkette de yine bir başkası (ki o apayrı bir case'di) bizim VP'ye sunumlar yapıyorduk düzenli. O sunumlarda da her hafta datalarının hazırlanması, sunuma eklenmesi ve ekiplere önden gönderilmesi lazım. Bizim VP de eli maşalı, aşırı sert bir kadın, title olarak da aşırı güçlü. Herkes korkuyor kadından filan. Bu çocuk sunumdan 5 dk önce VP'nin odasına dalıp (ki müdür altının o odaya girmesini istemiyordu kadın) "sunumu iptal edelim ben hazırlayamadım" derdi... Çocuğun tek işi de buydu. :)
0
mor oje
(08.05.24)
hastayım vs diyip yalan sıkmasından daha samimi geldi bana :D

ben 96lıyım, kimi kaynaklara göre y; kimi kaynaklara göre z kuşağı kabul ediliyor. O yüzden çok abartı sorumsuzluk içermediği sürece twitter'da, sözlük'te vs "Bakın Z kuşağı ne dedi!!!" tarzı yazılar çok da tuhaf gelmiyor bana ahaha

Ha ama aşırı sorumsuz içeren tutumlar bence zaten kuşaktan bağımsız herkeste var da, yaşı büyük olup bu derece sorumsuz olanlar zaten iş hayatından ayrıştığı için onlarla muhatap olmuyorsunuz.

Z kuşağı mail atmayı beceremiyor diye bir isyan var mesela ki bazı örnekleri cidden feci. Ama mail atma dersi diye bir ders yok, bu nesil de doğduklarından beri teknolojinin içinde chatleşerek büyüyorlar. Ben ilkokuldayken mektup nasıl yazılır öğrendim ki hayatımda mektup yazmışlığım yok ama sanmıyorum ki 2000 sonrası doğan nesil bunları öğrensin yani. Insta dm'den nasıl chatleşiyorsa onun için internetten biriyle iletişime geçme yöntemi o. Doğrusunu oturup anlatsan anlamayacaklarını, direneceklerini de sanmıyorum çoğunun.

Şu ana kadar profesyonel hayatta benden küçük biriyle aynı ortamda bulunmadım maalesef, çalıştığım tüm kurumlarda en küçük bendim, o yüzden Z kuşağı anım yok ama arada fakülteden öğrenciler geliyor merak ettiklerini soruyorlar, çalışmaları izlemek istiyorlar. 2004'lü falandır yani ortalama, hepsi çok aklı başında konuşup kendilerini düzgün ifade eden çalışkan çocuklar. Bir tersliklerini görmedim
0
nundu
(08.05.24)
Öğrencilerim has öz hakiki z kuşağı. Bir kız öğrencim yanıma geldi dersten sonra hocam dedi geçen hafta dersinize gelemedim çünkü regl olmuştum ve çok ağrım vardı ondan, yok yazmasanız olur mu? Çok açık sözlü geliyorlar bana bu kadar info gereksiz geliyor.
0
buzbebek
(08.05.24)
Bizim departmanda her birimiz donusumlu olarak ayda bir, bir kisi cumartesi de calisilirdi. Is yuku cok hafif olurdu, 2-3 telefon mail cevaplardin, koca ofiste tek basinasin, yonetici yok kimse yok, al cayini, kahveni excelde, sirket programinda hafif tempoda calis, kafani dinle iste kebap. Neyse bu Z kusagi arkadas kaldi ilk cumartesinde, sonraki hafta internet log raporlarina bakilmis, bir suru sitede surf yapmis, gunduz maclarini izlemis saatlerce falan:) O sirada selcuksports'un benzeri videostream diye bir yer vardi eksisozluk.com Paso ordan mac izlemis adam:) Patron cildirdi tabi, sen nasil pervasizca ofiste saatlerce mac izlersin falan direk kovuldu.

Bir seferinde de patron sirketinde calisiyordum. Patron otoriter ve zor bir adam. Gun icinde patron bu Z kusagina bir is vermis yap diye, olanlardan habersiz yonetici de baska bir is vermis bizim elemana. Bu gitmis patronun verdigi isi ikinci plana atip, yapmaya baslamamis bile, yoneticinin verdigi ise oncelik vermis:) Patron da "lan sen beni kaale almiyon mu, biz burda bilmemne basi miyiz" diye epey bagirip, cagirmisti:) Patron sirketinde patronun bir dedigi 2 yapilmaz, yonetici falan senin gibi maasli calisandir.
0
freedonia
(08.05.24)
bir önceki iş yerimde yetiştirilmek üzere üniversite mezunu bir kız alınmıştı , benim yanıma oturttular iş öğrenmesi için . her fırsatta instagramı açıp ekran kaydırıp duruyordu ben bir şey söylersem telefonu bırakıyor ilk boşlukta tekrar eline alıyordu . uzun tırnaklarından klavye tuşlarına zor basıyor günde en az 10 tane selfie çekiyordu.
bir de mail göndermesi gerektiğinde yanlış yazdığı kelimeleri hatırlamak bile istemiyorum . bunların dışında kız çok cici ve güzeldi . iş aralarında güzel sohbetlerimiz oldu
0
devilone
(08.05.24)
ben bi grafikerle calisiyordum. uzaktan calistigimiz bir donem. sabah gunluk toplantimizi yaptik. her zaman oldugu gibi gec kaldi :)

sevecegi bir is verdim. super dedi ben bunu hallederim hemen. 2 saat sonra gonderiyorum dosyayi.

4-5 saat gecti, bunaltmakta istemiyorum. dayanamadim sordum, durum ne diye.

abi kusura bakma diziye dalmisim dedi :D

o gun 2 saatlik isi gece 12 de anca bitirebildik
0
foster
(08.05.24)
(24)

Yurtdisinda hayal kirikligina ugradiginiz sehir/ulkeler?

durgunfoton
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketi
Sahsen Seul'u hic begenmedim. yemekleri guzeldi o haric. Kan uyusmazligi mi oldu bilmiyorum. Cok rahatsiz oldum ama neden rahatsiz oldugumu bile tam ifade edemiyorum. Is icin gitmistim. bitse de gitsem diye gunleri saydim.

Selanik, bu kadar kotu apartmanlasma Turkiye'de bile yok. Ataturk'un memleketine yazik etmisler.

Insanlari olarak italya. Bunlar kendini hep sempatik italyan olarak dunyaya pazarliyorlar ama benim tecrubelerime gore hic oyle degiller.
0
durgunfoton
(02.05.24)
"hadi be ne kadar kötü bir ülke/şehir" dediğim, beklentilerimi karşılayamayan bir ülke/şehir olmadı. ama yeterince gezemediğim için hayal kırıklığına uğradığım ülkeler oldu. (sektör nedeniyle doğrudan operasyon merkezine gidip, sağa sola bulaşmadan gittiğim geldiğim çok gezi oldu)

örneğin danimarka, İsveç, norveç, fas, yemen, Arabistan.
0
co2s2
(02.05.24)
amerika'ya ilk gidisimden bu yana 20 sene gecmis. gittigim butun amerikan sehirleri cok buyuk hayal kirikligiydi ilk 5-6 sene. artik degil cunku beklentilerim dusuk. yine de bir iki istisna haricinde hicbiri turist olarak gidilecek yerler degil.

onun disinda oslo/norvec bana isvec ve finlandiya'nin tadini vermedi.
0
hot potato
(02.05.24)
Selanik için ben de aynısını düşündüm, çok güzel bir şehir mahvetmişler.
Seattle; doğasi çok güzel ama şehir pislik içinde.
0
wishmaythşngs
(02.05.24)
NewYork'a ilk gidisim buyuk hayal kirikligiydi, Agustos'da gittik inanilmaz kalabalikti, heryer cop yiginiydi, her yerde sira vardi. Ustune bir de neredeyse kafamiza biri dustu, bir sokak ilerde birisi 10. kattan atladi, ona da sahit olduk. 5 gece kalacaktik, 3 gece sonunda kacarak ayrildik. Sonra ilkbaharda gittim bir arkadasin dugunu icin inanilmaz guzeldi..

Bir yere ne zaman gidecegini bilmek lazim, cok farkediyor.
0
cooperr
(02.05.24)
Singapur. Aslında çok da beklentim yoktu zaten ama inanılmaz yapay ve bomboş bir şehir gibi geldi bana. Biraz da mental olarak çok kötü bir dönemde gitmiş olmam etkilemiş olabilir ama başka bir şehirle/ülkeyle birleştirip gezmedikçe buradan kalkıp Singapur’a gitmek çok anlamlı değil bence.

Kuzey Avrupa’da ilk kez Stockholm’e gitmiştim ve ne arıyordum bilmiyorum ama şehri beğenmeme rağmen biraz beklediğimi bulamamıştım. Nordik ülkeleri Avrupa’nın genelinden çok farklı hayal ediyordum ama çok da bir farkı yoktu. Sonra Kopenhag’a daha beklentisiz gidip orayı daha çok beğendim mesela.

Marsilya ise şok etkisi yaratmıştı bende. Avrupa’da onlarca yere gitmişimdir ama insanları bu kadar tuhaf ve sokakta yürürken bu kadar güvensiz hissettiren başka bir yer görmedim.
0
ms brownstone
(02.05.24)
Aksine selaniğin ruhuna bayıldım ben. Geceleri hareketli, insanları gülen yüzlü. Yapı stoğu eski ama balkonlar harikulade.

Benim beğenemediğim yer sanırım malmö oldu. Bu ne ya diyip geri döndüm.
0
wild honey suckle
(02.05.24)
berlin, oslo, brüksel
0
duyurukullanıcısı
(02.05.24)
Milona çok sıradan bir Avrupa şehriydi.
0
HellKeePer
(02.05.24)
Üsküp.

İlk defa yanımda biriyle gittim. Tek gitmiş olsaydım bayardı cidden.
0
put it in your appropriate place
(02.05.24)
Belgrad
0
Amaranta ursula
(02.05.24)
Bahamalar ve Küba tam bir sefalet içindeler videolardaki gibi asla değil. Rabat ve Marakeş hatta genel olarak Fas tam bir turist trap ülke. İzlanda da bence çok abartılıyor araba kiralayıp 3 günde koca ülkeyi gezmiştik ama doğası hariç hiçbir özelliği yok o kadar yola ve masrafa değmez.
0
iwasbornonamountainside
(02.05.24)
Amerika'nın iç bölgelerinde downtownlar evsiz doludur ve ortam çok salaştır. O an Türkiye zenginmiş falan diye düşünüyor insan
0
ferenc
(02.05.24)
beklentinle alakalı biraz. yani üsküp'ü pek beğenmedim. tam tersi olarak batum'u berbat bekliyordum ama iyiydi. mesela milano'dan beklentin yüksekse hayal kırıklığı yaşarsın
0
paintov
(02.05.24)
Viyana.
Millet nesini övüyor anlamış değilim, herhangi bir Avrupa başkentinde olmayıp burada olan hiçbişi yok. Şehrin bi özelliği yok yani.
Avrupa'nın Ankarası.
0
Bruce
(02.05.24)
Ben her yeri olduğu gibi kabul ederim fakat beni rahatsız eden bazıları için

Paris: Kötü kokular fareler evsizler yerlerin pis olması

Bakü: Yeme içme imkanları sınırlı normal yemek yenebilecek yerler fahiş fiyatlı ucuz yerler ise çok pis hiçbir standardı yok bazı bölgeler hariç otellerde dolandırıcılık var.

ABD'nin çeşitli şehirleri: Uyuşturucu bağımlıları, evsizler, güvenlik sorunu, pislik

Napoli: Seyyar satıcılar, sigara isteyenler, tacizciler, hırsızlık, güvenlik sorunu
0
doharkoman
(02.05.24)
çok büyük beklentiyle gitmedim zaten ama brüksel aşırı tırt gelmişti ilk gittiğimde. sonraları iş için vs defalarca gittim ama hala benim için berbat bir şehir.
0
scudman1
(02.05.24)
dallas. dumduz banliyo sehir.
paris, bruksel. paris'i ben anlamamis da olabilirim icine giremedigim yonleri olabilir. yine de londra ve berlin'e kiyasla hayal kirikligiydi.
0
antikadimag
(02.05.24)
Londra tabii ki, 3. dunyadan ne kadar gereksiz varsa gelmis.

Ek olarak baslik sahibine katiliyorum, en hazetmedigim millet Avrupa'nin kekolari Italyanlar. Bagira bagira konusmalar, edep adap bilmemeleri, erkeklerinin macolugu uzar gider. Adamlarin profesoru ders anlatirken cumlesini yarida birakip mendiline var gucuyle sesli sumkuruyordu, hicbir sey olmamis gibi devam ediyordu
0
freedonia
(02.05.24)
Yunanistan, severim aslında sadece hayal kırıklığımın sebebi, 90larda it dalaşı falan olurdu ben de Türkiye gibi bir ülke imajı vardı. Çirkin, kötü değil ama fakir, düzensiz.

Paris’te havaalanından merkeze giden otobüs bir mahalleden geçti, bildigin açık kasap vardı, keçiyi de asmışlar sarkmış falan. Dolap dışında. Şok geçirmiştim.
0
spherical
(02.05.24)
Avrupada gezdiğim şehirlerde hiç beklentimi karşılamayan olmadı sanırım. Çünkü şehre gitmeden önce hepsiyle ilgili iyi kötü bilgim vardı ve ne bulacağımı biliyordum. Görece az beğendiklerim veya bayıldığım şehirler tabii ki var ama beklentim altında kalan şehir yok. Beklentimin üstüne çıkan Budapeşte vardı mesela, güzel şehir bekliyodum ama büyülenmiştim ilk görünce.

Burda yazılanların da çoğu bana tuhaf geldi. Bir İzmirli olarak, Selanik İzmir'in daha iyi yapılanmış, ufak ve sevimli hâli gibiydi mesela. İtalya halkından tanıştığım herkes çok tatlıydı, Brüksel genel olarak çok sövülen bir şehir ama abartıldığı kadar kötü değil diye düşünüyorum, Paris klasik lümpen Paris halkını saymazsak olağanüstü bir şehir. Yani biraz beğenmemek için beğenilmemiş gibi geldi bazı yerler burada yazılan :)

Beklentimi karşılasa da pek beğenmediklerim;

Oslo, yani yaşamak için müthiş de turist olarak mehh

Minsk, beklentim yoktu ama insanları biraz sinir bozucuydu, bi de bomboştu şehir kocaman caddelerde insan yoktu

Göteborg, bak bu gerçekten en beğenmediğim şehir olabilir ama buraya dair de beklentim yoktu. Yol üstünde geçerken 2-3 saatliğine uğramıştık. Sadece hayatımda gördüğüm en çirkin Poseidon heykelini hatırlıyorum :D bi de sokak başı nargile kafe vardı

Sofya, buraya da kısa süreliğine uğramıştık ve çok beklentim yoktu ama pek keyif vermemişti

Avrupa dışındaki kıtalara gitmedim o yüzden bilmiyorum ama Avrupa'daki klasik şehir yapılanmasını seven biri için hayal kırıklığına uğramak zor yani. Tüm şehirler üç aşağı beş yukarı benziyo işte birini seven hepsini sever :d
0
nundu
(03.05.24)
new york ve singapur. para verip gitmeye degmez.
0
The_Lollok
(03.05.24)
Bu konuda yabancilarin agiz birligi edip de yazdigi sehir Paris'dir. Adamlar nasil pazarliyorsa herkesde oyle bir beklenti oluyor ki karsilamalari mumkun olmuyor.
0
turkuaz
(03.05.24)
Sofya. Terkedilmis gibiydi zaten, karanlik cokunce hepten bosaldi, sehir multeci ve cingenelere kalmis.

Cenova da cok garipti, ara sokaklarda bolca Afrikali multeci, g.amerikali fahiseler, u.saticilari falan. Polis icin cantada keklik iste. Sokaktan topla gorut hepsini temizle, meden musaade ediyorsun? 10 sene once de boyleydi. hala ayni old town'daki ara sokaklar.

Italyanlar+1. Istisnasiz her tren yolculugumda bagira bagira tum vagonu inleten biri cikiyor.
0
speedy
(03.05.24)
cok yer gördügümü düsünmüyorum ama gördüklerim arasindan: danimarka

yemekleri, baliklar haric, cok kötü. ekmegin üzerine bir seyler koyup yiyorlar. öyle yemek mi olur kgjhf
herkes sahane görüyor. ince, uzun, sarisin, iskandinav tarzi giyim vücutlarina cok yakisiyor. gel gelelim ki cok da cimriler ama. icki disinda bir seye para harcamak istemiyorlar. bir tane adam yanimda firinciyla 3-5 kron icin kavga etmisti ve saygisiz da davranmisti.
0
robert bosch
(03.05.24)
(5)

Sivasspor Fenerbahçe penaltısı VAR kamerası

grimavi
Öncelikle üç büyük takım ve futbolla alakam yok VAR sistemiyle ilgili sorumAz önce öylesine maça bakıyordum penaltı pozisyonu oldu, hakem VAR ekranından izleyene kadar pozisyonun tekrarını verdi yayıncı, defans oyuncusunun forvetin ayağına arkadan vurduğu anlaşılmıyorduHakem gidip pozisyonu izledi,
Öncelikle üç büyük takım ve futbolla alakam yok VAR sistemiyle ilgili sorum

Az önce öylesine maça bakıyordum penaltı pozisyonu oldu, hakem VAR ekranından izleyene kadar pozisyonun tekrarını verdi yayıncı, defans oyuncusunun forvetin ayağına arkadan vurduğu anlaşılmıyordu

Hakem gidip pozisyonu izledi, ardından yayıncı tekrarı bir daha verdi bu sefer arkadan temas olduğu net göründü

Bizim izlediğimiz kameralarla VAR'ın izlediği kameralar farklı galiba, yayıncı hepsini vermiyor öyle mi ?
0
grimavi
(22.04.24)
bunu ben de merak ediyorum ; arkadan vurmayı gösteren açıdan verdiler mi hakeme.
0
ercu cozer
(22.04.24)
hayır kameralar aynı, o sırada var hangisini gönderse var ekranına hakem onu görüyor, bein yönetmeni hangisini gönderse biz de onu izliyoruz. arkadan faul'e değil, yandan bileğe yapılan hamleye penaltı verildi bu arada. twitter.com şu pozisyona. o sırada 3 şey kontrol edildi, bu hamle, arkadaki temas olup olmaması kısmı ve ofsayt
0
avatar is back
(22.04.24)
ulkemizde uygulanan var sistemi ile ilgili en buyuk problem de bu aslinda. gecmisteki maclarda da bircok ornegi goruldu, var sisteminde cok daha fazla, cok daha net goruntu oluyor. cok daha fazla veri kullanarak degerlendiriyorlar. bu degerlendirme surecinde ise yayinci bu goruntulerin cok daha azini yayinda gosteriyor. hatta tartismalar uzayinca gunler sonra ortaya cikan var goruntuleri de oldu gecmiste.

seytanin avukatligini yaparsak, tahminime gore mac yayini sirasinda tum goruntulerin seffaf olarak yayina verilmesi islerine gelmiyor, cunku goruntulerin bir kismini gosterip bir kismini gostermeyerek durumun gidisatini, pozisyon uzerindeki algiyi ellerinde tutmak istiyorlar. nasil olsa "duruma gore" gosteririz diye dusunuyor olabilirler.

olmasi gereken o an varda hangi goruntu varsa, var hakemi hangi goruntuyu inceliyorsa yayina verilmeli, hatta konusmalar da verilmeli. biz de futbol izleyicisi olarak bilinclenelim, o kararin, ya da verilmeyen kararin gerekcesini ogrenelim.

bana gore dunku macta arkadan yapilan mudahale, kalecinin yaptigina kiyasla daha tartismasiz bir faul + kirmizi kart. ama neye gore bu pozisyonda kalecinin mudahalesine gore karar verildi bilemiyorum. iste bu gayri seffaf uygulama nedeniyle de eger yanlis biliyorsam, yanlis goruyorsam, ya da yanlis yorumluyorsam bir taraftar olarak dogrusunu ogrenemiyorum.
0
emrahday
(23.04.24)
20-25 tane kamera var en az. yönetmen pozisyona göre görüntüyü ekrana veriyor. var'a gidince de ekrana yayında vermediği açıları gösterebiliyor.
0
paintov
(23.04.24)
VAR mahvetti futbolu, temas alip, ustune oyunculuk da ekleyince hersey penalti oldu. Graham poll'un da dedigi gibi no cheap penalty olayi uygulanmaliydi. Bayern Arsenal ilk mactaki Saka'nin son dakikadaki pozisyonuna bakin, ona bile penalti cikmadi. Ondan zaten bagirip duruyorlar no cheap penalty diye tum Avrupa'da.
0
freedonia
(23.04.24)
(3)

Yunanistan yaz tatili

Kittie
Nereleri tercih etmeli.Turla gitmeyi dusunuyorum. Iyi mi yaparim?Thassos, halkidiki, kavala, selanik cikiyor mesela jollynin sitesinde.Kultur degil denizkumgunes turizmi olacak.Yillardir bodruma giden biri olarak gecen yil tovbe ettim turkiye ici tatile.Yunanistani dusunuyorum bu yil.Baska onerilere
Nereleri tercih etmeli.
Turla gitmeyi dusunuyorum. Iyi mi yaparim?
Thassos, halkidiki, kavala, selanik cikiyor mesela jollynin sitesinde.
Kultur degil denizkumgunes turizmi olacak.

Yillardir bodruma giden biri olarak gecen yil tovbe ettim turkiye ici tatile.
Yunanistani dusunuyorum bu yil.
Baska onerilere de acigim.

Tesekkurler
0
Kittie
(22.04.24)
Girit, konu kilit:)
0
freedonia
(22.04.24)
bence turla gitmek saçma, ismi geçen 4 yerde de bulundum aralarında favorim thassos, ama cos veya samos adasına da bir bakabilirsiniz. Selanik ve kavala deniz tatilinden çok yiyip içip görme tatili bu arada.
0
tuborg yesili
(22.04.24)
yunanistan'a turla gideni duymadim hic.

benim gördügüm insanlar bir adaya gidiyorlar. adanin ortasinda bir yeri base yapiyorlar oradan araba kiralayip beachleri fethediyorlar.
0
robert bosch
(22.04.24)
(4)

Doymak icin gittiginiz bir mekan var mi?

duyurukullanıcısı
Eskiden fastfood menulerinde doyardik simdi doyamiyoruz bile. Ozellikle doymak icin gittiginiz bir yer var mi?
Eskiden fastfood menulerinde doyardik simdi doyamiyoruz bile. Ozellikle doymak icin gittiginiz bir yer var mi?
0
duyurukullanıcısı
(22.04.24)
tavuk dürümcüler ve pideciler. doyarım hep.
0
jelly bear
(22.04.24)
Kir pidecileri. Doymak icin ustune tanimam:) Tum ulke ogrenci hayati yasiyor artik.
0
freedonia
(22.04.24)
cajun corner öküz doyuran menülerine sahip ama her yerde yok sanırım lokal işletme. doyurucu bir fastfood zinciri kalmadı sahiden.
0
neira
(22.04.24)
1,5-2 porsiyon
0
bir soru sorcam
(22.04.24)
(12)

saat seçelim mi?

odiyus
iki model arasında kaldım ya ikisini birden alacağım fakat bu da birbirlerine benzediği için çok mantıklı gelmiyor ya da bir tanesini seçelim sizce hangisi? yahut daha farklı önerilere açığım şimdiden teşekkürler.1-) https://www.saatvesaat.com.tr/saat/erkek/versace/VRSCVE7H00523/PD/2-) https://www.s
iki model arasında kaldım ya ikisini birden alacağım fakat bu da birbirlerine benzediği için çok mantıklı gelmiyor ya da bir tanesini seçelim sizce hangisi? yahut daha farklı önerilere açığım şimdiden teşekkürler.

1-) www.saatvesaat.com.tr

2-) www.saatvesaat.com.tr
0
odiyus
(22.04.24)
Secenekler sadece bu ikisiyse bileginiz inceyse 41mm olan, kalinsa 45mm olan.
0
sertac akin
(22.04.24)
2.

gündelik takmayacaksanız bu paraya mekanik saat bakın derim, özellikle bütçe ikisini de alacak kadarsa.
0
gule gule
(22.04.24)
o paraya longines satıyorlar.
0
glamdr1ng
(22.04.24)
2. gerçekten güzelmiş ama kendi sitesinde bile fiyatları 1150$ ve 1545$, ben olsam yurtdışından gelen bir arkadaşımdan isterim.

Şahsi fikrim ise saate 1000 dolardan fazla para vereceksem işi saat olmayan bir markanın saatini almam.
0
kimlanbu
(22.04.24)
Tek saate ikisinin parasını vermektense 2 tane alıp farklı farklı takmak fikri daha cazip geliyor.

Gündelik takıcam mekanik istemiyorum maalesef.

Yurt dışından getirmekle aynı fiyata denk geliyor %30-40 arası indirimli alıcam o yüzden burada daha mantıklı oluyor.
0
🌸odiyus
(22.04.24)
ikisi de cok kötü.
illa alacagim diyorsaniz 41mm olani, sözcü gazetesi basligi gibi koskoca puntolarla üzerinde versace yazmayanini alin bari.
0
robert bosch
(22.04.24)
saat gibi bos, gereksiz bir item'a bu paralar verilir mi sence? Bende 9-10 cesit saat var isportadan aldigim, kiyafete, ruh halime hangisi uyuyorsa onu takiyorum. Kolunda şik duruyorsa tamamdir, mekanizmaymis, markaymis bos is
0
freedonia
(22.04.24)
tool watch değilse yani askeri amaçla falan kullanmayacaksan rastgele al geç. bill gates bile casio kullanıyor.
0
ferenc
(22.04.24)
seçmeyelim.

tek işlevi saati göstermek olan bir şeye bu kadar para vermek anlamsız.
zaten ikiside güzel değil
0
my fault
(22.04.24)
Cok kotu ikisi de. Hele markanin cok belirgin yazili oldugu model berbat. Isporta mali gibi ikisi de. Zenginsin herhalde bi saate bu parayi verebildigine gore ama bunlar "yeni zengin" isi :(
0
Kittie
(22.04.24)
Siz beğendiyseniz elbette zevk sizin para sizin, başka kimseye laf söylemek düşmez ama bence saatlerin ikisi de tasarım olarak oldukça kötü.

Hadi tasarım zevk meselesi, takdir sizin. Ama bu saatlere bu paraları vermek gerçekten haram. 100 USD etmeyecek saatlere 2.000 USD fiyat çekmişler. Bu saatlere bu paralar gerçekten verilmez.

Elinizdeki bütçe gerçekten çok güzel. Bu bütçeyi sonuna kadar değerlendirmeye niyetliyseniz Tissot, Hamilton, Sinn, Longines, Oris, Nomos, Seiko ve benzer markalara bakmanızı öneririm.
0
10551037
(22.04.24)
Hocam ikisi de çok kötü maalesef... Bi de saat dandik, verdiğin paraya yazık.

Onların yerine yarı fiyatına bunu alabilirsin, bu baya iyi bi saat:

www.konyalisaat.com.tr

Hani "bi saate bu paralar verilmez" demiyorum, verilir, ben de veriyorum. Ama seçtiğin saatler kötü. Eskaza saatten anlayan birine denk gelirsen "ya ne görgüsüz adammış bu" derler hakkında.

Bi de bence altın rengi olan saate yeşil deri kordon almak lazım... Ben quartz saat takmıyorum ama illa otomatik olmasın diyorsan şunlara bakabilirsin:

www.saatvesaat.com.tr
www.saatvesaat.com.tr

Ek olarak illa çok para vericeksen de şu ikisine bakablirsin:

www.konyalisaat.com.tr

Bu da benim favori saatim, seninkilerden biraz farklı ama belki ilgini çeker: www.konyalisaat.com.tr
0
plutongezegendegilmi
(22.04.24)
(14)

Türkiye en fazla cinsel partneri olan ülke çıkmış

peki madem
Aşağıdaki çalışmaya göre ortalama 14.5 partnerimiz varmış her birimizin:https://worldpopulationreview.com/country-rankings/average-number-of-sexual-partners-by-countryBana biraz mübalağa var gibi geliyor siz ne dersiniz?
Aşağıdaki çalışmaya göre ortalama 14.5 partnerimiz varmış her birimizin:

worldpopulationreview.com

Bana biraz mübalağa var gibi geliyor siz ne dersiniz?
0
peki madem
(08.04.24)
Biraz abartı var gibi ama düşününce tek kriteri nefes alsın yeter olan kişileri de baz alırsak normal gibi.
0
rock n roll
(08.04.24)
Bence doğru, çok fazla kişiyle birlikte olmayı marifet sananlar olduğu için normal. Doğru olmasa HPV bu kadar yüksek olmazdı.
0
Kahvedesu
(08.04.24)
bence de dogru. bizim insanımızın bitmek bilmeyen cinsel açlıgı sebebiyle bu böyle. kadını da erkegi de bunu marifet sanıyor
0
limonlu eksi
(08.04.24)
Kerhaneci dayilar yukseltmistir. Ukrayna'ya otobus kaldiran, Tayland'da bayi toplantilari yapan milletiz sonucta.
0
freedonia
(08.04.24)
Kafam karisti, diger ulkeler ons'leri saymiyor sanirim, rakamlar epey dusuk geldi bana
0
speedy
(08.04.24)
Bir seyler atlanmis ya da yanlis anlasilmis olabilir.
13 tane cinseli birak normal duygusal iliski yasamis insan sayisi bile cok az.
Ben beyaz yakali muhendis olarak cevremde boyle insanlara hic denk gelmedim. Gayler haric. Onlar cok aktif.
0
zimbirik
(08.04.24)
Zimbirik +1
Çok afedersin ama ülkenin büyük bölümü ilk gördüğü ile evleniyor, beşik kertiliyor, başlık parası ile veriliyor vs vs. Yani bu datanin nasıl toplandigina bakmak lazım. Ben guvenemedim.
0
logisticsmanager
(08.04.24)
Ben bi kaynak taraması yaptim da verilen link uzerinden. Asıl araştırmaya kadar uzanmıyor, bi tane blog sitesinde bahsedilen bir araştırma kaynak gosterilmis. Araştırmasının ismi, yapan kurum, link falan hiç bi şey yok.
Yani tırt.
0
zimbirik
(08.04.24)
Logisticsmanager, en son ne zaman Tr'ye geldin? Kadın gruplarında bile HPVli çok kişi duyuyorum.
0
Kahvedesu
(08.04.24)
Bana da sayı biraz abartı geldi, partner ortalaması oldukça yüksek insanlar var ancak bir yandan da çok düşük insanlar var, ben bu ortalamaya ulaşabileceğimize inanmıyorum açıkçası.
İnsanımızda bu bir gurur meselesi olduğundan oldukça abartılı cevaplar alınmış olabilir er kişilerden.
0
yagmurlu bir gun
(08.04.24)
@kahvedesu
Hpv dediğimiz şey siğil. Oldukça bulaşıcı, o kadar bulaşıcı ki bir otelde yıkanmamış bir havluya denk gelsen bile hpv kapabiliyorsun kullanılmış havludan,
Epilasyon merkezleri, hamamlar, havuzlar, ıslak alanlar hep riskli yerler.
Ayrıca tek eşli, ve sadece bir kişi ile beraber olmuş kadınlarda bile yaygınlığı çok fazla. Çünkü erkeklerin taşıyıp taşımadığı kolay kolay anlaşılmıyor.
Şu hpv ye hiv muamelesi yapmayın. Kadınların çoook büyük kısmı hayatında en az bir kere hpv olup iyileşiyor. Bu böyle aids gibi falan bi hastalık değil.
Ayrıca türkiyede genital siğilin görülme oranı amerikaya göre düşük çünkü orada her kadın hayatında siğil kapıyor bir dönem. Cinsel hayatları türklere göre çok daha aktif olduğu için herkes kapıyor, iyileşiyor etc.

Bu konunun bu kadar ciddiye alınmasının nedeni riskli türlerinin kanserle bire bir ilişkili olması.
Ama aşı da olsan risksiz türleri yayılmaya devam edecek .
Bu gözünde arpacık çıkması, dudağında uçuk çıkması gibi bi şey. Hpvli kadınların az olmaması herkesin çatır çatır seviştiği anlamına gelmiyor yani.
0
zimbirik
(08.04.24)
bir vurup üç saymışlardır.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.04.24)
dogru olma ihtimali var.

@speedy'nin soyledigi gibi tek gecelik iliskileri saymiyor olabilir diger ulkeler, dusuk geldi o kisim.
0
gule gule
(08.04.24)
zimbirik, havludan ondan bundan kapmadılar, sevgililerinden kaptılar.

Bir kız arkadaşım hpvli, buna rağmen partneri korunmasız birlikte oluyor, sonra da başkalarıyla yatıyor.
0
Kahvedesu
(08.04.24)
(7)

almanya'da ehliyet alınca türk ehliyetinin teslim edilmesi zorunluluğu

engelbert humperdinck
böyle bir şey varmış ama anlamakta ve kabul etmekte zorluk çekiyorum. bir ülkenin verdiği uluslararası geçerliliği olan belgeyi, başka bir ülkenin otoritesi nasıl teslim alıyor ve geri de vermiyor? bu belge pasaport değil, bu kişi iltica filan etmemiş sonuçta, çalışan expat, sadece orada araba kulla
böyle bir şey varmış ama anlamakta ve kabul etmekte zorluk çekiyorum. bir ülkenin verdiği uluslararası geçerliliği olan belgeyi, başka bir ülkenin otoritesi nasıl teslim alıyor ve geri de vermiyor? bu belge pasaport değil, bu kişi iltica filan etmemiş sonuçta, çalışan expat, sadece orada araba kullanacak ve bunun için gerekli şartları da yerine getirmiş. zamanı gelince de dönecek ülkesine. neden ve hangi sebebe dayanarak adamın mevcut ehliyetini elinden alıyorlar?
0
engelbert humperdinck
(05.04.24)
ikili anlasmalar var. bu yüzden. ki oldukca dogru ve normal bir durum bu. o ehliyet ya onlarda kaliyor(ileride geri alabiliyorsunuz) ya da türkiyeye geri gönderiyorlar zaten. ya da anlasmalari türkiye ile nasil ise ona göre imha ediyor olabilirler ama bu zaten türkiyeye söyleniyor.

ayni sekilde salliyorum polonya ehliyeti varsa bunu direkt almanya ehliyetine cevirebiliyorsunuz ama el koyulup ülkeye gönderiliyor.
0
bora benim lan aslında
(05.04.24)
türkiye icin durum nedir tam olarak emin degilim ama bu tarz belgeler bazen size ait olmayabilir. devlete ait olabiliyor, ehliyet icin durum nedir bilemiyorum ama pasaport mesela direkt devlete ait. bundan dolayi baska bir ülke pasaporta el koydugu zaman bunun vatandasi olunan ülkeye bildirilme zorunlulugu var.

sadece kisa süreli ve belirli durumlar icin bu kural bypass edilebiliyor.
0
bora benim lan aslında
(05.04.24)
ornegin hiz limitini yuksek oranda astiysaniz ve iki ehliyete ayni anda sahipseniz ceza puanini bazen alman bazen turk ehliyetine yazdirmanizi, ehliyetler arasinda puaninizi bolusturmenizi engellemek icin boyle bir uygulama var.

hatta belli ceza puanina ulastiyasaniz alman ehliyetinize belli sure (1 ay, 3 ay, 1 yil vs) el koyulur. bu surede arac surmemeniz ve cazanizi cekmeniz amaclanir. peki hem turk hem alman ehliyetine sahip olursaniz ne olur? alman ehliyetiniz ceza amacli el koyulursa turk ehliyeti ile arac surmeye devam edersiniz.

tum bu nedenlerle ayni anda tek ehliyete sahip olmaniz amaclanir. turk ehliyeti de arsivde tutulur.

bu durumun cevresinden dolanan bir yontem yok mu? var, turk ehliyetini alman makamlarina teslim ettikten sonra, turkiyeye gidince turk ehliyetini kaybettim diyeceksiniz ve yeni turk ehliyeti cikaracaksiniz. boylece iki ehliyet sahibi olabilirsiniz.

ama asil sacmalik su; eger turkiyeden almanyaya turist olarak giderseniz ve almanyaya ozel bazi trafik kurallarini bilmeseniz bile turk ehliyeti ile arac kullanabilirsiniz. ama almanyada oturumu sahibi olup uzun yillar almanyada yasarsaniz, turk ehliyeti ile arac kullanamazsiniz.
0
emrahday
(05.04.24)
Turk ehliyeti copten farksiz zaten Avrupa'da. Olmus, olmamis onemli degil.
0
freedonia
(05.04.24)
Fransa'da da böyle ve 1 seneden fazla (öğrenci degilsen) türk ehliyeti zaten kullanamazsin. Hatta iş yerinden arkadaşım böyle yakalandi kol gibi ceza yedi ehliyetsiz araba kullanmak diye. Yani ehliyetini almasa da bir önemi yok.

Buna ek olarak evet düşün Almanya'da ehliyetine el koyuldu. E türk ehliyeti ile gidip gene kullanabilirsin ya da gider başka ülkede kiralarsin falan. Bunun önüne geçiliyor bu şekilde.
0
logisticsmanager
(05.04.24)
alman ehliyeti almaya gittiginde umschreiben yaptıgın için türk ehliyeti alırlar.
peki bundan tr'nın haberi var mı? yok :) tr konsolosluga gidip ehliyetimi kaybettim diyerek tr ehliyetini tekrar alabilirsin.

mantığı ne bilmizyorum. heralde mesela almanyada alkolden ehliyeti kaptırdın baska ülkede tr ehliyet kullanmanı engellemek olabilir.
0
robert bosch
(05.04.24)
tnz'nin dedigi gibi zorunlu degil bu: dedigin sey sadece ehliyetini degistirmek (convert, exchange, degis-tokus) istersen oluyor. kelime anlami olarak zaten baska bir ehliyeti onlara vermen gerekiyo.

sifirdan ehliyet alma sansin da var. o durumda turk ehliyetini tabi ki almiyorlar

ki bence sifirdan almak uzun vadede daha avantajli. her ikamet ulkeni degistirdiginde ehliyeti degistirmekle ugrasmana gerek kalmiyor.
0
lamartin
(05.04.24)
(9)

yurtdışı acenta üzerinden türkiye'de tatil rez. etmek hk

avatar is back
bilindik iyi otel zincirlerinden biri üzerinden 1 haftalık antalyadaki bir otelin tl karşılığı 33k, aynı oteli tr üzerinden kendim yapmaya çalışınca 60-70k istiyor 7 gece için. ben yurtdışı site üzerinden satın alıp bilgilerimi girip ödemeyi yapmak istiyorum ama bunlar girişte hayırdır birader sen y
bilindik iyi otel zincirlerinden biri üzerinden 1 haftalık antalyadaki bir otelin tl karşılığı 33k, aynı oteli tr üzerinden kendim yapmaya çalışınca 60-70k istiyor 7 gece için. ben yurtdışı site üzerinden satın alıp bilgilerimi girip ödemeyi yapmak istiyorum ama bunlar girişte hayırdır birader sen yabancı değil, no türko falan demesinler? ya da en kötü odayı verirler falan elimde bavulla milletle kavga etmeyi asla istemem.

daha önce yapan eden var mı? tecrübelerinize ihtiyacım var.
0
avatar is back
(03.04.24)
Bizzat denemedim ama okuduklarima gore; giriste o ulkenin pasaportu ve gidis donus ucak bileti soruyorlarmis.

Donanimhaberde bi kac kisiden de aradaki farki istemisler, aksi takdirde iptal edicez falan demisler
0
brkylmz
(03.04.24)
bunun sebebi nedir peki? ben niye adamların 2 katı ödemek zorundayım? döviz getiriyorlar diye teşvikleniyorlar mı nedir? turistler bizim kadar harcama yapan tipler de değil. neden yahu
0
🌸avatar is back
(03.04.24)
Pasaport istiyorlar +1
Sebebi farklı ülkelere farklı fiyatlarda satış yapıyor olmaları. Bir de o yabancı ülkede satış hakkı verdikleri acentelere bu yerleri daha önceden toplu şekilde ucuza satıyorlar.

Almanya'daki adamın gidebileceği 20 tane Antalya var, daha ucuz olup o adamı kapmaya çalışıyorlar.
Türkiye'deki adamın gidebileceği 1 tane Antalya var, mecburen gelecek.
0
michael_knight
(03.04.24)
son sorunuza istinaden, benim bildigim kadariyla bunun nedeni o dediginiz fiyatlara ya da altina cok onceden yurt disindaki tur sirketlerine satiliyor odalar, ya da rezerve ediliyor, toplu satis gibi yani, bu nedenle saniyorum. emin degilim. ayrica, oturum izni vs. istediklerini okudum ben de.
0
kassiopeia
(03.04.24)
Acenta satarken gelis gidis ucak bileti, havaalani transfer falan da satiyordur. Onlari da almak zorundasindir yaninda. Booking tarzi bir site mi bu yalnizca otel konaklama satan?
0
freedonia
(03.04.24)
daha önce de tartışılan konuya geliyor o zaman. koca turizm ülkesinde yok mu önceden ucuza bunları alacak turizm şirketi vs? onlar niye ucuza satamıyor?

@freedonia, evet ister flight + hotel ister sadece hotel hizmeti var.
0
🌸avatar is back
(03.04.24)
oteller çalıştıkları acentelerin marketlerine göre fiyat verirler ve önceden ödeme alırlar.

örneğin yaz ayları için odanın geceliğini x miktar euro üzerinden kasım-aralık ayından satarlar ve parasını peşin alırlar. devamında elinde kalan odalar için güncel fiyatları ve ekonomik şartları değerlendirerek yeniden bir fiyatlandırma yaparlar ve satışa başlarlar.

marketlere göre fiyatların verilmesinin sebebi oteldeki misafir popülasyonunun devamının sağlanmasıdır. amerikan ve rus misafirler uzun tatillerde beraber konaklamayı pek sevmezler ve muhakkak bazı problemler çıkar. ayrıca gurbetçi olarak lanse edilen misafirleri de çoğu otel artık konaklatmak istemez çünkü her zaman astarı yüzünden daha pahalıya gelir. böyle sebepler birikir ve otelciler de kendilerine en az problem çıkaran, her şeyiyle hitap edebildikleri ve daha memnun edebildikleri misafirleri konaklatmak isterler.

bütün bu sebepler birleşince iletişime geçtiğiniz bir otel size hitap etmiyorsa ve doğrudan yüzünüze gelmeyin diyemeceği için fiyat vb sebeplerle rezervasyon almak istemezler. acentelere de belirli marketlerde uygulanması şartı ile indirim vererek belirli bir kitleyi tutmak isterler.

lütfen bunu ayrımcılık, kayırmacılık gibi düşünmeyin. rus misafirlerin alanya, ingilizlerin kuşadası-marmaris, bizim gençlerimizin kabak koyu ve çıralı bölgeleri gibi tercihleri nasıl varsa otel olarak da böyle gruplaşmalar, tercihler ortaya çıkabiliyor.

otelcilik özellikle son yıllarda daha çok tercih edilmeye başladığı için bu farklılıkları maalesef yeni keşfediyoruz. örneğin bir şehir otelinde bu bahsettiklerim tamamen geçersizdir. ayrıca +500 yataklı otellerde de fazla dikkat edilmez. ama ara sınıfta kalan ve niş hizmet vermeye çalışan oteller misafirlerini korumak için dikkat etmek zorunda kalıyorlar.
0
bravoteam
(03.04.24)
ben bunun illa acente ile ilgili olmadığını kendime kanıtladım. Şöyle ki hiç aracı kurum olmadan, otelin websayfasına İngiltere'den girince 1500 pound çıkıyorsa Türkiye'den girince aynı tarih aynı oda 2000 pound karşılığı TL çıkıyor. İkisinde de uçak vs. yok dümdüz otel rezervasyonu, kendi sitesi.

Pasaport istemeleri ilginç yalnız, ben mesela İngiltere'deyim şu an, oturma iznim/kartım var onu gösterebilirim onlara ne. Hadi acentelerin önden odaları kapatmasını anlayabiliyorum ama kendi websitelerinde bile böyle fark olması çok acayip.

ve şu da garip, ben gerçekten İngiltere'den gelsem İngiliz vatandaşı değilim diye kabul etmeyip 500 pound daha vereceksin mi diyecek :D Ben siteden bakınca düşük fiyatı görüyorum çünkü. Araştırmasam Türkiye'de yükseğe satıldığını görmem bile.
0
nhk ni youkosu
(03.04.24)
@nhk ni youkosu büyük otellerden bahsediyorsanız web sitelerindeki rezervasyon motoru olsun, çağrı merkezi olsun, sosyal medya hesapları olsun, bir yerden sonra en çok çalıştıkları acenteye, tur operatörüne devredilir. bundaki amaç da reklam giderlerini azaltmak, çağrı merkezi ve rezervasyon personelinden kurtulmak (özellikle de gece saat 04:25'te sosyal medyadan sadece fiyat? yazıp gönderen ve anında cevap alamadığı için otelin google yorumlarına, tripadvisor sayfasına, şikayetvar sitesine ve daha bir çok yere yazan işsiz ev hanımları ve gece aylaklarından kurtulmak da giriyor.)

uzun lafın kısası misafir portföyü belli olan ve ortalama %75 doluluğu yakalayan oteller bir süre sonra ilk zamanlardaki heyecanlarını kaybediyorlar. zaten kalan %25lik kısım patronlar, ticari ilişkileri olan firmalar, hatırlı kimseler tarafından dolduruluyor.
0
bravoteam
(04.04.24)
(12)

Seçim sonuçlarını nasıl yorumlayalım? Neden böyle oldu?

mikahakkinen
Bu sonucu kimse tahmin edemedi. Hatta Chp genel merkezi bile bu kadar başarı çıkacağını tahmin edemedi. Kendi özelimden örnek verirsem Nazilli de Chp adayı 3 5 kere değişti Akp adayından en az 20 bin fark yer deniyordu. Hatta Chp adayı seçimi alacağını falan düşünmüyordu. 14 bine yakın fark attı.Ema
Bu sonucu kimse tahmin edemedi. Hatta Chp genel merkezi bile bu kadar başarı çıkacağını tahmin edemedi. Kendi özelimden örnek verirsem Nazilli de Chp adayı 3 5 kere değişti Akp adayından en az 20 bin fark yer deniyordu. Hatta Chp adayı seçimi alacağını falan düşünmüyordu. 14 bine yakın fark attı.

Emanet oy deniyor, 89 da Özala da aynısı oldu deniyor. Yani gidip Akp seçmeni Chpye oy verdi ki bu sonuç oluştu. Fbye yapılan haksızlık, emeklilere verilmeyen zam genel olarak bu sonucu neyle açıklarsınız?
0
mikahakkinen
(03.04.24)
akpden chpye geçen az olmuştur. çoğu yeniden refaha geçti. asıl sebep o.
bi de bu seçimde partiye değil de isime oy verildi genelde. akpli olup mansur yavaşa oy veren çok mesela. ama gidip tayyibe de oy vermişlerdir.
0
jelly bear
(03.04.24)
chp oyunu arttırdı mı çok değil, akpliler sandığa gitmedi ya da yeniden refah'a oyları kaydı. ben emeklilerden kaynaklandığını düşünüyorum büyük ölçüde. geçim sıkıntısı iyice kendini gösterdi, e akp de o kuşaktan ağırlıklı olarak oyunu alıyor. ölüm döşeğinde olsalar bile sandığa giden seçmenlerinin bir kısmı oy kullanmadı. direkt reyizlerine yönelik bir seçim olsa evet yine de ona oy verirlerdi ama zaten belediye, ve en kötü ihtimalde chpnin mevcut adayı göreve devam edecek diye düşünüyorlardır özellikle büyükşehirlerde tekrar aday olan chp adayları için.
0
pide
(03.04.24)
kimsenin tahmin edememesi, anketlerden farkli cikmasi, kimsenin sallamadigi refah'in basarisi onemli detaylar. bu detaylara dayanarak 3 seye bagliyorum.

1. cubbeli'nin oy vermeyen gunahkardir diye sirk kosmasi.
2. hemen akabinde rte'nin ufakligi da yanina alip ismailaga'nin ayagina gidip din'i alet etmesi.
3. akp trabzon baskaninin fb'yi hedef gostermesi, fb'nin futbol siyasetine tepkisi.
0
buenosdias
(03.04.24)
Isimlerden dolayi oldugunu dusunuyorum. Ekreme akpli de vermis olabilir. Mansura da oyle. Kucuk sehirlerde tanimadigimiz isimlerde de ayni durum olmus olabilir. Yoksa yok emekliler intikam aldi, yok millet uyandi, yok oyle bir sey. Hep ayni seyler konusuluyor ama yok oyle bi sey. Chp de ozgurle oy falan arttirmadi oyle fark yaratacak. Siyasetten anlamiyorum bunlar benim hissettiklerim, dusuncelerim.
Genel secim yapilsa adam yine kazanir. Zaten saglik sorunlari artik yas itibsriyle el vermeyecegi icin birakacak koltugunu sonunda. Baska turlusu imkansiz. Emekli akplilee bundan bin beter olsalar da soylenir moylenir yine akp derler pusulada
0
Kittie
(03.04.24)
Evet akp'de sandığa gitmeyen ya da yrp'ye oy veren önemli bir seçmen var ama sadece akp oy kaybetti demek haksızlık olur, 2019 yerel seçimlerine göre chp'nin oyu 4 milyon arttı ki 2019'da iyi parti ile ittifak vardı, hdp aday çıkarmamıştı çoğu yerde. CHP hem 2019'daki ittifakı tabanda taşımayı başardı hem de özellikle İstanbul ve Ankara'daki başarılı belediyeciliklerin ödülünü ülke çapında aldı.

Mesela demin Ozan Gündoğdu'nun podcastini dinliyordum. AKP yönetiminde ekonomik güven indeksi 90'ın altında girilen üç seçim olmuş. 2015 haziran, 2019 yerel seçimi ve bu yerel seçim. Üçü de akp için başarısız seçimlerdi. Bu seçimde ekstradan 80'in de altına inmiş güven indeksi. Yani akp seçmeni ki çoğunluğu aslında emekli yaş grubundaki seçmenler, ekonomiye yönelik tepkisini gerçekten göstermiş. Ayrıca "Ekonomi kötü olsa da akp'ye veriyorlar" tezi de yanlışmış bunu anladım ben. Geçen seneki seçimde zaten akp'ye çok oy vermeyen orta sınıf beyaz yakalı sıkıntı çekerken türkiye geneli hane halklarında o kadar kötü durum yokmuş tüik verisine bakılınca. Bu seçimde 80'in altına düşmesiyle beraber halk tepkisini gösterdi.

Fenerbahçe, cemaatler vs totalde %2-3'lük bir fark belki oluşturmuştur bilemiyorum
0
nundu
(03.04.24)
pide +1 benim yazacaklarımın aynısını yazmış
0
basond
(03.04.24)
Bence 5 sebep var.
1. Emekliler
2. Tarikatlar
3. YRP'nin iyi siyaseti
4. İyi Partinin çöküşü
5. Mevcut CHP'li Belediye Başkanlarının başarılı belediyeciliği

Mevcut ekonomik çöküntünün altta kalanının Emekliler olması, Akpartili ve MP'li emeklilerin bir kısmının sandığa gitmemesine, bir kısmının YRP'ye yönelmesine neden oldu. Mevcut yönetimlerce ötelenen tarikatlar de bu davranışı sergiledi. YRP iyi örgütlenip iyi hazırlandı. Mevcut yönetimin Gazze'ye karşı tutumu ve İsraille ilişkileri konusundaki söylem ve eylem farkını çok iyi kullandı.
MHP'den kopmuş olan İyi partinin, muhalif oyları aldığını unutup, MHP'nin yerini almak maksatlı olsa gerek muhalefetle didişmeye girmesi, kısaca şaşkınlığı dağılmasına neden oldu. Bu oylar CHP'ye yaradı.
Mevcut CHP'li başkanlar gerçekten başarılı, Akparti'li Başkanlar gerçekten başarısız belediyecilik yaptılar ve oyların bir kısmı, partiden bağımsız olarak. kişilere gitti.

Sonuç olarak bu seçim Akpartinin başarısızlığıdır ama CHP'nin başarısı değildir. Ama CHP bu sonuçları iyi değerlendirebilir ve çok iyi belediyecilik yaparsa bir erken seçimde tarih yazabilir.

Ve artık bu Anayasa değişmez. Bu seçimin en güzel tarafı da daha olumsuz daha Ortadoğulu bir Anayasa görme ihtimalimizin ortadan kalkması.
0
Mirket
(03.04.24)
Ustekilere ek olarak Altinok Beyligi'ni halkin ogrenmesi de etken. AKp siyasetcisi=Altinok gibiler denkleminin halkin zihninde uyanmaya, yer edinmeye baslamasi. Adam bir mal varligi acikladi. Millet error verdi. Adamin daha zenginligini idrak edemiyorken, 87'den beri hic mal, mulk edinmemis haliymis bu. Sakladiklari cabasi. Ustune arabasi yokmus, banka hesabi bile yokmus adamin, gizledi falan da degil adam banka kullanmiyormus:) Cok buyuk skandal, oyle boyle degil.
0
freedonia
(03.04.24)
kesinlikle ekonominin yansıması. eğer geçen sene kılışdar yerine İmamoğlu ya da yavaş aday olsaydı, başka bir ülkede yaşıyor olabilirdik.
0
co2s2
(03.04.24)
kılıçdaroğlunun gitmesi. akp yaşlısının ona oy vermeye eli gitmedi hiç bir zaman. halbuki chpli belediye başkanlarına oy veriyor, kendine yakın hissediyor.

ekonomide bozulma bu sene emekliler ve alt kesim tarafından çok daha fazla hissedildi. önceki senelerde yalnızca beyaz yaka hissediyordu. hatta beyaz yakanın şımarıklığı olarak görülüyordu alt gelir grubu tarafından.

bir de benim görüşüm şu ki, türk insanı güçlü ve kazanan taraftan yana oluyor. chp 2019da büyük belediyeleri aldı ve iyi yönetti. bu başarı chpli belediyelerin artmasına yol açtı. başarı başarıyı getiriyor. yine kılıçdaroğlu faktörü burada önemli :) kaybedecek adam imajı verdiği için oy vermez ona anadolu insanı. imamoğlu ve yavaş kazanma rüzgarını arkasına aldı. bu çok önemli.

fb ne alaka
0
benarrivo
(03.04.24)
Ekonomik nedenli olduğunu düşünüyorum.
Ama bu tercihlerin istikrarlı olacağını da hiç sanmıyorum.
0
pro9it9is9
(03.04.24)
en büyük sebep emekli maaşları. bir emekliyi ve az gelirden etkilenen çekirdek ailesini düşünürsek milyonlarca insan akp'den umudu keserek başka taraflara yöneldi. son güne kadar emekli maaşına zam geleceğini düşünüyorlardı ama olmadı. rte eytlilere değil de emeklilere yanlasaydı gene güçlü çıkabilirdi son seçimden. temiz belediyeciliğin de etkisi vardır tabii ama böyle şeyleri takdir eden insanlar zaten genel olarak o belediyecilere oy veren kişiler, dışındakilerin oyun değiştirecek denli güç katacaklarını düşünmüyorum.
0
suyin
(03.04.24)
(2)

nba maç fikstürü

alt4y
abi bunlar nasıl insanlar ya 2 günde 1 maç oynuyorlar? hatta bir takım 3 gün üst üste maç oynuyor?4-5-6 şubatta maç oynamış mesela.bu tempoya nasıl alışıyorlar?
abi bunlar nasıl insanlar ya 2 günde 1 maç oynuyorlar? hatta bir takım 3 gün üst üste maç oynuyor?

4-5-6 şubatta maç oynamış mesela.

bu tempoya nasıl alışıyorlar?
0
alt4y
(02.04.24)
Play-off sisteminin oldugu her turnuvada maclarin yuzde 80'i gazozuna, lay lay lom, kasmadan oynaniyor cunku. Bir de nba liseli isi, salak Amerikan isi. Bir o smac vuracak, bir oteki, sov izleyecek obez Amerikali, dogru duzgun savunma yok, sacma sapan bir organizasyon. Ta ki son duzluge girilene kadar.
0
freedonia
(02.04.24)
yıllık kontratları eurolig kontratlarının 10 katı olduğu için bu döngüye giriyorlar. uçaktan in antremansız maça çık hemen giyin diğer deplasmana. @freedonia +1 hatta bir ara yıldızlarını maçlara çıkarmayıp koruyan takımlar olunca nba olaya el attı. şov time nba çok kasan olmuyor.
0
mikahakkinen
(02.04.24)
(5)

Berber sayısından fazla berber koltuğu neden

kanepeee
Görüyorum, 1-2 kişi çalışıyor, ama 3-4 berber koltuğu var. İleride ortak alırız diye mi fazla fazla yapıyorlar? Yoksa acil durumda (lavabo tıkanması, koltuğun pis olması) durumunda kullanmak için mi? Ya da bir müşteri kalkarken diğeri hemen otursun diye mi?
Görüyorum, 1-2 kişi çalışıyor, ama 3-4 berber koltuğu var. İleride ortak alırız diye mi fazla fazla yapıyorlar? Yoksa acil durumda (lavabo tıkanması, koltuğun pis olması) durumunda kullanmak için mi? Ya da bir müşteri kalkarken diğeri hemen otursun diye mi?
0
kanepeee
(02.04.24)
müşterinin işi biter çırak o masayı temizlerken yeni müşteri diğer koltuğa alınır.
0
eja
(02.04.24)
Bayram gibi özel zamanlarda çok kalabalık olabiliyor berberler. Böyle günlerde geçici olarak başka berberler de gelip aynı dükkanda çalışabiliyor, muhtemelen o yüzdendir.
0
orient blue
(02.04.24)
geleceğe yatırım aslında. ilerde dükkan büyütülürse diye.

benim gittiğim berberin de 2 koltuğu var. adam tek çalışıyor herkesi aynı koltukta alıyor.
0
jelly bear
(02.04.24)
Yukaridakilere ek olarak. Cirak da kessin, sende bende ustumuzde ogrensin isi diye
0
freedonia
(02.04.24)
üsttekilere ek olarak, bazen de işler yogun olunca kalfa saçı kesip diğer müşteriye geçiyor, çırak saç yıkıyor. bu durumda kalfa sayısından fazla koltuk olması iyidir.
zaten ben de berber olsam fazladan koltuk koyardım ne olur ne olmaz diye
0
benarrivo
(02.04.24)
(5)

Seçim sonucunun faturası kime kesilecek

Rao
Selamlar, Mevcut yenilginin faturasını biri ve veya birilierine kesilecek diye düşünüyorum.Tabiki her seçenekte vatandaş olarak bizler peşinen orası garanti , harici olarak sizin öngürülerinizi neler bu listeye kimler dahil edilecek. Teşekkürler.edit : kişisel görüşüm, mevcut sonuçtan sorumlu a
Selamlar,

Mevcut yenilginin faturasını biri ve veya birilierine kesilecek diye düşünüyorum.

Tabiki her seçenekte vatandaş olarak bizler peşinen orası garanti , harici olarak sizin öngürülerinizi neler bu listeye kimler dahil edilecek.

Teşekkürler.

edit : kişisel görüşüm, mevcut sonuçtan sorumlu akp günah keçilerine özellikle şimşeke ağır bir fatura kesilcek, ama zamanı var bana göre. Ülkeye döviz giriş olana kadar ertelenecek bu durum.
0
Rao
(01.04.24)
Tahminim; akp teşkilatına.
Yani bir yerde falan kötü olunsa neyse de her yerde. Ne yapacaklar kırbaç cezası mi verecekler zaten ülkede saglik, ekonomi, eğitim, hukuk hepsi rezil halde. Ne yapabilirler daha fazla? Zaten ekonomik politikalari takip ederlerse bu gidişle hiçbir şey yapmasalar da zaten yılların saçmalıklarinin cezası herkese kesilecek.
0
logisticsmanager
(01.04.24)
birilerine fatura kesmektense, kucak açılacak bir yerlere gelin siz de soframıza şeklinde.
0
gule gule
(01.04.24)
kesilmesi gerekenlere kesikli şu an zaten. bir gecede avrupanın küçük nüfuslu ülkesi kadar insan emekli edildi, şimdi hepsi mutsuz. bir numaralı kesik onlaraydı, hak da ettiler üzülmedim. iki numara ise silinen kyk borçları, vergisi silinen esnaflar vs yüzünden daha fazla vergi ödemek zorunda kalanlar...

maddi olarak faturalar kesili zaten. sonuçları da dün gösterdi. siyasi sonucu ise ne olur bilemiyorum. erduvan dün her şeyi bilerek güzel bir açıklama ile şaşırttı beni. popülizmden uzak, seçim yorgunluğunun olmayacağı dönem falan dedi. akp kadrolarında ufak bir yenileme olur ama yapısı itibariyle çok yenilenme olmayacak gibi. hükümete yakın bir kaç kişi artık i.kalın, şimşek, hakan fidan gibilerin daha baskın olacağı ve rte'nin onlara yöneleceğini yazmış. sadece bir kaç büyükşehir falan gitmiş olsa başka der, x kişisi asılsın denirdi siyasiler tarafından ama çok büyük hezimet olunca işler başka artık, şapkayı öne alma saati diye yorumluyorum
0
avatar is back
(01.04.24)
Her zamanki gibi Fenerbahce'ye kesilecek tabii ki. Bu da soru mu simdi?
0
freedonia
(01.04.24)
Akp çoktan bitti ve uzatmaları oynuyor. Bir fatura olacağını sanmıyorum. Ekonomiyi kötüleştirse en koyu akp'li bile dayanamaz. Anadolu bile full göçmen dolmuş..yozgatta zenci falan yaşıyor düşün yani.
0
ferenc
(01.04.24)
(4)

Göz kapağı ve üst dudak şişmesi neden olur,

Cezcez
Geçtiğimiz ay olmuştu dudağım bir tarafı ve sağ gözüm şişmişti durduk yere. Sonra indi . Bugün yine aynı :(
Geçtiğimiz ay olmuştu dudağım bir tarafı ve sağ gözüm şişmişti durduk yere. Sonra indi . Bugün yine aynı :(
0
Cezcez
(30.03.24)
Alerji olabilir.
Her iki seferden önce yaptığın bir şey var mı? Kırda dolaşmak, temizleyici kimyasallarla temas, ilaç almak, pek tüketmediğin bir şey yemek gibi?
0
Mirket
(30.03.24)
Adeno virüs salgını var, göz kapakta şişme Gözde akıntı vs.

Buna ek olarak mevsim geçişi alerjikte olabilir.
0
janavarorion
(30.03.24)
stresin yapmayacagi sey yoktur
0
freedonia
(30.03.24)
Benim yılda iki üç kere yaşadığım bir durum hatta çevremdeki insanlar o kadar alışık ki "sismissiniz yine" diye dalga geçerler.

Benimki tamamen alerjik. Ya ısıran bir sinek (bazı böcek türlerine alerjim var), ya yediğim bir şey (yediğim şeyin içinde alerjim olan bir şey vardir ve ben fark etmem) ya da aşırı tozlu, polenlerin olduğu bir ortamda bulunduysam olur. %80'i böcek/ sinek vs kaynaklıdır ama.


Dolayısıyla alerji testi yaptırmanızda fayda var bence.
0
fraise
(30.03.24)
(7)

Avrupa birliği üyesi her ülke vatandaşı ömür boyu bu ülkelerde yaşayabilir?

filipis
Diyelim ki bir bulgaristan vatandaşı, serbest sınır geçişi olmayan irlandada (irlanda schengen bölgesinde değil) ömrü boyunca bir oturum olmadan yaşayabilir mi? İrlanda ab üyesi ama sınır anlaşmasına dahil değil. Bu yüzden irlandaya giderken schengen alınmıyor mesela..Ya da atıyorum, irlanda vatanda
Diyelim ki bir bulgaristan vatandaşı, serbest sınır geçişi olmayan irlandada (irlanda schengen bölgesinde değil) ömrü boyunca bir oturum olmadan yaşayabilir mi? İrlanda ab üyesi ama sınır anlaşmasına dahil değil. Bu yüzden irlandaya giderken schengen alınmıyor mesela..

Ya da atıyorum, irlanda vatandaşığını aldım, gidip hollandanın karayiplerdeki sömürge adasında yaşayabilir miyim ömür boyu? Oturum almak zorunda kalmıyor muyum?
0
filipis
(28.03.24)
o adalar anlaşmaya dahil değiller. danimarka'ya bağlı faroe de dahil değil mesela
0
paintov
(29.03.24)
@paintov
Peki geri kalan ülke merkezlerinde diyelim, yaşayabiliyor mu?
0
🌸filipis
(29.03.24)
@edmond
Yani formalite de olsa çalışıyor gözükmesi mi lazım
0
🌸filipis
(29.03.24)
@filipis calismak zorunda degilsin, kendi cebinden yiyip istedigin kadar yasa, kimse bir sey demez. Fakat ilk geldiginde calismayip (yani ulkede calisma gecmisin olmayip), devletten sosyal yardim istersen o zaman sikinti. Durumunu incelerler ve hayirdir ne ayaksin diyip postalarlar ulkeden. Ha calisirsin, vergini verirsin 1-2 yil, sonradan uzun sure issizlik donemlerin olur vs o zaman sikinti yok, kimse seni ulkeden kovamaz, ha sosyal yardim istersen baski yaparlar is bul diye uzun sureli issizlik durumlarinda o ayri.
0
freedonia
(29.03.24)
Soruya yanlamak gibi olmasın da bu yunanistan'dan konut alımı ile oturum hakkı sağanınca yunanistan mı yoksa tüm schengen bölgesini mi kapsamakta.
0
liberal
(29.03.24)
@liberal; AB vatandaşı degilseniz sadece oturma izni ile serbest dolaşım hakkiniz olur ama canınizin istediği ülkede hayat kuramazsiniz. Sadece yunanistan'da oluyor calisma ve uzun süreli oturum hakki. Tabi gidip bir yerde iki ay yasasaniz bir şey olmaz.
0
logisticsmanager
(29.03.24)
@logisticsmanager, bildigim kadarıyla siz fransadasınız, mesela yunanistandan böyle oturum izni alan kişi çalışmadan paris'e gelse ev tutsa çocugunu okula yazdırabilir mi? evet çalışmayacak sadece yaşamak için soruyorum.
0
liberal
(29.03.24)
(3)

avrupaya benzettiğiniz yerler, mekanlar

patronaj1
selamlar. türkiye'de avrupada bi yere vs benzettiğiniz nereleri var acaba?hani porsuk çayı amsterdamdaki nehir (çok benzemese de)ya da mesela big ben'e benzeyen bir saat kulesi vs gibi.edit: 1 tane buldum bursa'ya louvre müzesi yapmışlar https://www.instagram.com/bursaetkinlikler/p/CBTKtcvHEST/
selamlar. türkiye'de avrupada bi yere vs benzettiğiniz nereleri var acaba?
hani porsuk çayı amsterdamdaki nehir (çok benzemese de)
ya da mesela big ben'e benzeyen bir saat kulesi vs gibi.

edit: 1 tane buldum bursa'ya louvre müzesi yapmışlar www.instagram.com
0
patronaj1
(28.03.24)
Avrupai modernist görünümlü olarak eskiden Nişantaşı ve Caddebostan sahildi aklıma gelenler. Levanten mimarisinden dolayı İstiklal caddesi ve Karaköy'ün bazı yerleri olabilir Boğaziçi ve İTÜ kampüsleri yine barok üslup olarak Dolmabahçe ve beylerbeyi sarayları olabilir.
0
doharkoman
(28.03.24)
ilk su videoda gormustum gecen gun www.youtube.com Eskişehir'de collesium diye bir yapi varmis, bizim ulke icin epey iddiali yani
0
freedonia
(28.03.24)
antalya- barcelona

el gotic - kaleici
sahil yolu - konyaalti
havaalani da antalya havaalanina benziyor. havaalani sehir icin yolu da antalya'nin cevreyoluna benziyor.
0
robert bosch
(28.03.24)
(4)

Dunku macin ozeti

freedonia
Dunku Avusturya macinin ozetini hic bir yerde bulamadim ya, yok boyle bir sey, ilk defa basima geliyor. Maci izlememistim zaten de o 3-4 dakikalik ozet izlenecek bende, takintiliyim. Ustume link atin lutfen. Not: y.disi Iskandinavya
Dunku Avusturya macinin ozetini hic bir yerde bulamadim ya, yok boyle bir sey, ilk defa basima geliyor. Maci izlememistim zaten de o 3-4 dakikalik ozet izlenecek bende, takintiliyim. Ustume link atin lutfen. Not: y.disi Iskandinavya
0
freedonia
(27.03.24)
buenosdias
(27.03.24)
@buenosdias acmiyor, ulkeden dolayi
0
🌸freedonia
(27.03.24)
vpn bulcan o zaman. yayin haklarindan dolayi yasaklamislar. platformlar otomatik sildigi icin kacak falan bulacagini da sanmiyorum.

edit: yada birinden rica et ustteki linki download/upload yapip dropbox'a falan atsin.
0
buenosdias
(27.03.24)
bir de lobimiz yok derler, hfoot'larda hicbir yerde yok mac, onceki macar maci youtube'da bile carsaf carsaf heryerdeydi hizliresim.com
0
🌸freedonia
(27.03.24)
(4)

Süper kupa

kelbukel
Geçen yaz neden oynanmamıştı? Sırf bu Arabistan mevzusu için miydi kışa ertelenmesi?
Geçen yaz neden oynanmamıştı? Sırf bu Arabistan mevzusu için miydi kışa ertelenmesi?
0
kelbukel
(23.03.24)
evet
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(23.03.24)
icardi daha tatildeydi. galatasaray takım olarak tam hazır değildi.
arabistan mevzusu sonradan çıktı
0
my fault
(23.03.24)
Bir onceki sezon super kupa 30 temmuzda oynanmis, normalde yine temmuz sonu, agustosun ilk haftasi oynanmasi bekleniyor. O sekilde planlar, soylentiler var,
O sirada Avrupa kupasi elemeleri basliyor, ulke puani muhabbetleri devreye giriyor ve Belcika, Hollanda vs pek cok ulkenin ligini, domestik maclarini erteledigi Avrupa maclarina onem verilmesi gerektigi basinda vurgulaniyor. Tff de maci devre arasina erteliyor www.sozcu.com.tr ve baska ulkede yapma planlari devreye sokuluyor. Olay kabaca ulke puani muhabbeti ve TFF'nin basiretsizligi, ikircikligi.

Ama asil mesele: Tabi Gs'in CL icin 3 eleme oynayacak olmasi idi. O mac ertelenmeyip GS elenseydi, CL gelirlerinden mahrum kalsaydi federasyon bir sey kalmazdi, vatan hainliginden yargilanirdi o maci ertelemeyenler. GS lobisi ve ekurisi AKP medyasi sayesinde linc edilmekten kilpayi kurtulmus futbolcularin sucunu tartisiyoruz su an mesela.
0
freedonia
(23.03.24)
4 türk takımı avrupa elemesi oynuyordu. bu sebeple ertelendi. muhtemelen arabistan işi kafalarında vardı. avrupa işi de kılıfı oldu.

sadece gs erteleme isteseydi, fb de kabul etmezdi. demek ki fb'yi de arabistan işiyle ikna ettiler. geri kalan yorumlar fanatiklikten başka bir şey değil
0
paintov
(23.03.24)
(21)

Gezi direnişi zamanında WhatsApp var mıydı?

fakat
Ben iddia ettim ki 2013 yazında WhatsApp yoktu, çünkü biz hiç kullanmadık, duymadık o zamanlar. Ama arkadaş o tarihlerde olduğunu ve kullandıklarını söyledi. İnanamadim. 2010'dan beri var mıydı bu uygulama, hatırlıyor musunuz?
Ben iddia ettim ki 2013 yazında WhatsApp yoktu, çünkü biz hiç kullanmadık, duymadık o zamanlar. Ama arkadaş o tarihlerde olduğunu ve kullandıklarını söyledi. İnanamadim. 2010'dan beri var mıydı bu uygulama, hatırlıyor musunuz?
0
fakat
(21.03.24)
Vardı tabii. Ben 2012 Başından beri aktif kullanıyorum, öncesinde de vardı.
0
fraise
(21.03.24)
Kurulduğunu gördüm zaten, yani bunu kullanıyor muydunuz, yaygın mıydı, biliniyor muydu, gezi'de gruplar kurulmuş muydu
0
🌸fakat
(21.03.24)
2013 yılına girerken yılbaşı hediyesi olarak kendime samsung galaxy s3 aldım. şimdi harici harddiske yedeklediğim fotoğraflara bakıyorum, whatsapp klasörü ve whatsapp
'tan gönderdilmiş fotoğraflar, videolar var. yani 2013'ün başında varmış.
0
kibritsuyu
(21.03.24)
Nasıl hiç kullanmamış olabilirsiniz 2013'te ki

Gayet tabi ki vardı, hatta ana mesajlaşma uygulaması whatsapp'tı zaten. Siz kaç yaşındaydınız ki 2013'te? Belki size ulaşmamıştı.

Gruplar da vardı ama her şey için hadi bi grup kuralım olayı yoktu, group chatler sonradan yaygınlaştı, aslında group chatleri yaygınlaştıranlar daha ziyade orta yaş üstü anne - baba tayfasıydı. Gençler o dönemde facebook gruplarını aktif kullanıyordu.

Whatsapp'ın çıkışı 2009, grup chatleri de 2011'miş şimdi google'dan bakınca.
0
akhenaten
(21.03.24)
Twitter daha güvenli görünüyordu bu yüzden Twitter kullanıldı daha çok. Gezi çok anonim bir olaydı.

Zaten bir süre sonra terör listesindeki gruplar ön plana çıktı ve olayları domine ettiler. Ben de bir çok twitimi sildim. WhatsApp güvenli gelmesi.
0
hebanon
(21.03.24)
20 yaşındaydım, Eskişehir'de hiç yoktu bizim orada , gerçekten şaşırdım. Facebook, Twitter kullanıyorduk, hatta telsiz uygulamaları vardı, garip
0
🌸fakat
(21.03.24)
Yaygındı ya, ben liseye 2010'da başladım, lisenin ilk yılında değilse bile sonrasında hep WhatsApp kullanıyoduk. 2013'te kesin vardı, inek öğrenci grubu olarak birbirimize çözemediğimiz soruları atıyoduk :D

Mesela eylül 2013'te kurulan sınıf grubumuz var ki öncesinde de aktif şekilde whatsapp kullanıldığını çok net hatırlıyorum. Twitter gezi ile beraber ülkede popülerleşti ama whatsapp öncesinde de vardı.

Ha ama bak şunu hatırlıyorum, whatsapp ilk çıktığında ücretliydi, ilk sene bedava sonra ücretli gibi bir olayı vardı, ha ben 2 sene bedava kullanmıştım, sonra da Facebook satın aldı whatsapp'i bedava oldu tamamen. Şubat 2014'te satın alım gerçekleşmiş ki 19 milyar dolardı bak hâlâ hatırlıyorum ödenen miktarı, o zaman zaten whatsapp kullanmayan yoktu ülkede.
0
nundu
(21.03.24)
2011de Kütahya’da üniversite okurken kullanıyorduk biz. Grup filan hatırlamıyorum ama.
0
Gradient_tabanlı_mor
(21.03.24)
gezide telefonum tuşluydu, ben mesajla haberleşiyordum, akıllı telefonlara geçiş dönemiydi herkeste yoktu
0
grimavi
(21.03.24)
vardi. ben lisedeydim ve sinifin whatsapp grubu bile vardi.
ama whatsapp e girince aa senin de mi whatsapp in var yazilan bir dönemdi :)
0
robert bosch
(21.03.24)
29 nisan 2012'de yüklemişim ilk olarak. hatta parayla yüklemiştim. 1 usd miydi neydi. sonra parasız falan olmuştu. tango ve viber diye baska alternatifler de vardi onlar ücretsizdi. muhtemelen onlar da kullanılıyordu o zamanlar. whatsapp bugünkü kadar popüler olmayabilir.

bir de internet paketleri daha sınırlıydı o zamanlar. o yüzden bu kadar yoğun kullanılmıyor olabilir. (internet paketleri 1-2 gb gibiydi sanırım. o yüzden insanlar cep internetini daha temkinli kullanıyordu ve bundan dolayı kullanım bu kadar popüler değildi.)

not: iOS kullanıcıları appstore - accounts - purchased başlığı altında hangi tarihte yükledikleriini görebilirler. android'de de vardır ama o kadarını bilmiyorum... prnt.sc
0
exlibris
(21.03.24)
İlk akıllı telefonumu (iPhone 4) 2010 sonunda aldım ve ilk yüklediğim uygulama Whatsapp'tı. Hatta Z kuşağı bilmez, o zaman WhatsApp ücretliydi, 1 dolar ödemiştim. Z kuşağı onu da bilmez, o zamanlar bu tip marketler TL üzerinden değil, USD üzerinden işlem görürdü.

Gezi zamanı WhatsApp gayet yaygın bir uygulamaydı, cayır cayır kullanıyorduk ama bu kadar kabiliyetli değildi. Grup kurma vardı ama sesli mesaj, arama, görüntülü görüşme ve konferans gibi özellikler yoktu.

Sesli mesajlar için telsiz benzeri kullanılan uygulamalar kullanıyorduk, Zello gibi.

Ancak grup haberleşmesi için Whatsapp'ı pek kullanmıyorduk, en azından ben ve çevrem öyleydi. WhatsApp daha ziyade kişisel yakın çevre ile iletişim kurmak içindi, kitlelerle iletişim için Twitter ve Facebook kullanılıyordu. Ekşi de aktifti.
0
10551037
(21.03.24)
Vardi, gruplardan bilgi akiyordu. Wp, twitter sag olsun guzel orgutlendik.
0
nic cage
(21.03.24)
Hatirladigim en eski tarih. 2011 son bahari idi. Universitedeydim hatta grup projesi falan vardi, bizimkiler whatsapp'da grup kurmuslar ordan haberlesiyorlardi, bana da whatsapp indir, gruba katil diye baski yapiyorlardi. Ben yenilige kapali, istemezukcu oldugum icin yuklememistim. Gezi zamani hayli hayli vardi ve populerdi, ben bile yuklemistim:)
0
freedonia
(21.03.24)
2011 eylulde bir kiz arkadasim 'whatsapl kursana ordan konusuruz' demişti de kurmustum ilk.
0
duster
(21.03.24)
2013 yazında whatsapp vardı. kesin bilgi.
0
benarrivo
(21.03.24)
vardı ama akıllı telefon herkeste yoktu.
0
ferenc
(21.03.24)
Ben whatsappı 2011 ya da 2012de kullanmaya başladım.
Şu anki telefonumda 2013ten sohbetler duruyor. Hiç silmiyorum. Baya aktif kullanıyordum.
0
jelly bear
(21.03.24)
Vardı. 2012'den beri kullanıyorum ben. Gezi'de daha ziyade Facebook ve Twitter kullanılıyordu. Twitter'ı da 2012'de açmıştım. Facebook'u ne zaman açtım hatırlamıyorum ama 2016 gibi bıraktım tamamen. Gezi döneminde yaygın olarak kullandığımızı hatırlıyorum. Gezi dönemi WhatsApp gruplarını hatırlamıyorum ama. Zaten Gezi pek organize bir direniş değildi. Sadece dezenformasyon ve dezenformasyon ile mücadele vardı internette de.
0
nawar
(22.03.24)
Biz lisede kullanıyorduk (2010) hatta android yeni yeni yaygınlaşıyordu hepimizde yoktu.

O yüzden bende nokia n96 vardı symbian için olan whatsapp ı yüklemiştim.

Sonra onu sattım sony ericsson xperia x10 aldım (2011) benim ilk android cihazım.

Ondan sonra gelsin uygulamalar gitsin uygulamalar.

Hatta o dönem çoğu arkadaşım blackberry massenger kullanıyordu ikisi arasındaki iyi kötü yönleri tartışıyorduk. Bir süre sonra bbm, wp ye direnemedi kayboldu gitti.

Edit: 2011 gibi yine çoğu arkadaşımda klavyeli nokia c3 veya e6 falan vardı oradan yazışıyorduk.

Geziye gelene kadar whatsapp ı yalayıp yutmuştuk. Sonra herkes android veya ios a geçti baya hayatımıza girdi whatsapp. Ama herkeste yoktu kısmına katılıyorum. Ben yaygınlaşma sürecine tanık oldum. Hatta 2-3 yıl sonra telegrama da ilk geçenlerdeniz arkadaş çevresi olarak. sene 2013 falan.

Gezide artık normal bir şeymiş gibi kullanıyorduk. Ama yoğunluktan mıdır sabotelerden midir bilmiyorum internette sıkıntılar oluyordu bağlanamıyorduk. O yüzden herkes konum ve wifi bilgisi paylaşıyordu.

Hey gidi günler.
0
ananiyimioguz
(22.03.24)
Whatsapp ilk sürümünü Şubat 2009'da yayınladı. en.wikipedia.org

Ben ilk kez 2010'da kullandığımı hatırlıyorum, eski yani bayağı.
0
vampir akrep
(22.03.24)
(3)

turgut altınok'un malvarlığı

f02561
sizce yüzde kaçını açıklamıştır. ben abartıp 10da biri falan demek istemiyorum o yüzden çeyreği gibi iyimser bir tahminde bulunuyorum. yani bi 4-5 mislidir açıkladığının? yoksa daha mı fazladır?
sizce yüzde kaçını açıklamıştır. ben abartıp 10da biri falan demek istemiyorum o yüzden çeyreği gibi iyimser bir tahminde bulunuyorum. yani bi 4-5 mislidir açıkladığının? yoksa daha mı fazladır?
0
f02561
(21.03.24)
Valla bilemeyiz. Hilal Koylu diyordu aciklananlara bakilirsa 1987'den beri adam hic mal, mulk edinmemis, babadan kalanlarmis aciklananlar:)
0
freedonia
(21.03.24)
Neden Turgut Altınok? Siyasetçilerin hepsi aynı
0
doharkoman
(21.03.24)
tabi daha fazladır. murat kurum açıkladı 2 ev bi 1 arabası var. mümmkün mü sence. banka hesapları vs yok. zaten denetleyen yok. ama muhalefetin açıklamadığı bir şey olsa çat diye çıkarırlar. mansur yavaş'ın kızı londra'da 30 yıl krediyle ev almış onu hemen çıkarttılar mesela
0
paintov
(22.03.24)
(19)

ligden çekilme

grinito
fenerbahçe ligden neden çekilmeyi düşünüyor?trabzonspor maçı olayları ile ligden çekilmenin alakası tam olarak ne acaba?
fenerbahçe ligden neden çekilmeyi düşünüyor?trabzonspor maçı olayları ile ligden çekilmenin alakası tam olarak ne acaba?
0
grinito
(19.03.24)
Ben de anlamadim
0
camussar
(19.03.24)
birkaç teori var.

ilki ali koç uç başkanlığı bitiyor. bırakmak istemediği için böyle kızıştırarak ortamı koltukta kalmak istediği yönünde. ligden çekilirse benim başkanlığımda çekildik diyerek kulubun başında kalacağını söyledi zaten. böylelikle birkaç yıl daha kazanacağı ve seçimle tekrar kalmak istediği yönünde. nitekim ilk kez söylediğinde de camiadan ses geleceği ve üçüncü dönem kalmak istediği söylentisi mevcuttu.

ikincisi trabzon maçı olayları sonrası takımın alacağı cezalar. skandal açıklamalarla kazanamadığı söylenen bir psikolojik savaş olduğu ve sonrasında da bu olaylar sonrası alınacak cezalarla takımın şampiyonluğu kaybetmesi.

sonuncusu diğer takımlarca ağlaklık olarak nitelendirilen mevzu. bir grup kalıp savaşılmalıdır ne küme düşmesi diyor, bir grup da ali koç a inanıyor ve bu iyi bir ders olur çekilelim ligden diyor. kime ders olacağını inanın bende anlamadım.

bence ligden çekilmezler. daha önce de benzer blöfler gördük. ha oldu ki çekildiler, şahsen benim için iyi olur trt’den izlerim ben.
0
baldan kaymak
(19.03.24)
Ali koç'un kaoslarından biri işte. Daha önce de dedi bunu.
0
ferenc
(19.03.24)
ülke futbol tarihinin en büyük rezaleti yaşandı, 3-5 dk sonra herkes "osayiye ne ceza verilecek, mhy olta işareti yapmış, fenerbahçe neden sahada seviniyor" gibi beyinsizce şeyler söyleyerek neredeyse ts tribünü masum temiz, her haltı fb yaptırdı ya getirdiler.

başka ülkede olsa, trabzonun sahası 1-2 sene kapatılır, federasyon tepeden tırnağa istifaya zorlanır giderken, türkiye'de fanatizmden gözü kör olmuşlar yüzünden ee fb sahada kutlarsa şöyle böyle dediği için ali koçta çıktı eh yeter ulan her boka bizi suçlu görüyorsunuz ligden çekilelim görürsünüze getirdi konuyu.

arabistan mevzusunda da fb'lik bişey yokken erdoğana ve akp'lilere giden bilgi "ali koç oynansın istemedi, onun yüzünden uzadı süreç ve iptal oldu" konusuna getirdi. tüm bunlar birikince de o açıklama oldu.

bu sene hem fb hem gs ligde kayrılıyor çünkü başka takım yok ve ikisi rekabet edince reytingler artıyor. ancak gs'nin hükümet lobisi ve ts'nin kabine lobisi, bu kayrılmada fb'yi "sen rekabette kal ama fazla ileri gitme" ye getiriyor.

not: takım tutmayanspor
0
avatar is back
(19.03.24)
bence oyuncular ceza almasın diye önünü almak istedi. yoksa tr'de böyle olaylar yaşanıyor. bjk-ankaragücü maçında aynısı yaşandı. futbolculara saldırılmadı ama bjk-gs maçında yaşandı. sahaya madde atıldı ertelensin deniyordu ama sulu derbi oynandı. sulu derbi üzerine maç yok heralde tr'de madde atma konusunda. şenol güneşin kafasına dikiş atıldı. gs maçında rakı şişesi attılar. ankg başkanı hakem dövdü, ts taraftarı hakem dövdü. ts fb maçında sahaya falçata atıldı. son gs bjk maçında yine madde attılar. iki gs oyuncusuna çarptı hatta. saysan belki yüz maç çıkar böyle.

tabi yaygın olması tasvip edilmesi, tepki verilmemesi anlamına gelmez. ali koç doğal olarak bir şeyler yapmak zorunda ama ligden çekilme ondan biri değil
0
paintov
(20.03.24)
Klasik Fenerbahçe. Zamanında bjk tribünü sahaya inerken olayı melo başlattı diyen adamlar şu an tam bir hümanist.
Ne ilk defa ne son defa olan bir olay. Ama öyle oldu ki ilk defa oldu gibi davraniliyor.

Ha umarım çekilirler ve tff de gider. Buna ek olarak çekilince Fenerbahçeli yorumcular da gider. Şöyle sessiz sakin sürekli feto, x yılındaki sampiyonluklar konuşulmayan, Atatürk posterinden büyük RTE posteri atip sonra son kaleyim diye takılan takim olmayan sakin bir lig görürüz ama nerde o yürek.
0
logisticsmanager
(20.03.24)
Olay cunku sacma sapan bir yere gitmeye basladi. FB biat etmedigi icin, bu goruntuyu vermedigi icin hedefte: twitter.com Onlar istiyor ki Binali icin destek isteyelim, Murat Kurum sanstir diyelim, boyuk dorkiye icin eved diyorum diye video cekip maymunluk yapalim. Arabistan olayi olur tum yandaslar Fb'ye saldirir. Bu olayda da GS lobisi ve yandas medya yine FB'yi suclu gosterdi. Yuzyilin skandallarindan biri yasanip, futbolcular linc edilebilirdi, birinin canina bir sey olsa tum dunyada ilk haber gecilip ulkemiz tum dunyaya rezil olacakti, ne barbarligimiz kalacakti, ne onurumuz, tum uluslararasi organizasyonlardan men edilip belki de hic bir yabanci gelmeyecekti on yillar boyunca bu ulkeye, ulan turist bile gelmezdi ulkeye. Ceza sahasinda yanici cisim var, top oynaniyor hala, yuzlerce madde yagiyor top oynaniyor hala. Bats golu atmasaydi bu macta FB yaristan kopmus olacakti gene. FB cekilsin bakalim kim futbol izliyor konusuyor bu ulkede. Fb'ye 3 kisilik mucadele eden rakip oyuncular bile, GS, BJK maclarinda bitse de gitsek, bu mac nerden cikti havasinda. Hocalar FB karsi macinda taca itiraz ederken ziplayip, agzindan kopukler sacarken, diger maclarda yedek kulubesinden cikmayip, uyukluyorlar. Siz hangi ligi izliyorsunuz? Bu ligin tek gercegi Fenerbahce.
0
freedonia
(20.03.24)
Fb'ye Daum'lu 2004'den beri inanilmaz bir antipati, dusmanlik var. iktidar tarafinda. Cunku FB onlarin istedigi profilin tam tersi. Kadikoy, sekulerlik, chp secmeni, Ugur Dundar, Koc grubu, kaymak tabaka, elit, kulturlu kesim vs. Iktidarla taban tabana zit bir ekol var karsilarinda. www.youtube.com Muzeye teneke koymak icin digerleri gibi egilip, bukulmedigi icin de hedef tahtasinda.
0
neck_and_neck
(20.03.24)
sadece taraftar profili değil. 2014 yılında yayımlanan ses kayıtlarına göre recep tayyip erdoğan fenerbahçe başkanlık seçimlerinde aziz yıldırım'ın karşısına mehmet ali aydınlar'ı koyuyor. tüm kulüp seçimlerinde bunu yapıyordu zaten: tr.wikipedia.org

kongre şimdiki gibi biat etmeyip aziz yıldırım yeniden seçilince artık tüm oyunu fenerbahçe'ye karşı kuruyor. mehmet büyükekşi, nihat özdemir, mehmet ali aydınlar, göksel gümüşdağ, dursun özbek, ahmet nur çebi vs vs hemen tüm başkanlar yetkililer baştan ayağa tayyip erdoğan tarafından atanıyor. beyefendi kimi işaret ederse o seçiliyor. bu zaten spor kulüplerine özel bir şey de değil, meslek odaları seçimlerinden sendika seçimlerine kadar tüm seçimlerde aşağı yukarı böyle.
www.odatv.com
0
ensar
(20.03.24)
ligden çekilecekleri falan yok. çekilmeleri kanunen de mümkün değil zaten. futbolcuları ciddi ceza alacağı için bunun önünü almaya çalışıyorlar.

kimse ciddiye almayınca bu kez gazetecilere "ligden çekilirsek avrupa'da kazandığımız puanlar silinir" gibi abuk haberler yaptırıyorlar.
0
tantunisultansuleyman
(20.03.24)
şu ana kadar 4-5 kez aynı ayağı yaptılar. geçen sene ali koç "ligden çekilme falan saçma sapan şeyler bunlar" diyordu. yani ne dedikleri belli değil, ne yaptıkları belli değil. yıllardır süren başarısızlığı taraftara nasıl unuttururuz taktiği bu. taraftar da yiyor maalesef. bakın hiç bir fb taraftarı neden 10 senedir şampiyon olamadığını sorgulamıyor, ali koç kahraman oluverdi iki günde :)
ligden falan çekilemezler. halka açık bir şirket, oraya buraya milyonlarca dolar borçları var. sponsorluk anlaşmaları var, kolay mı öyle çekilmek? ali koç diyor ki bir alt lige düşelim, geri çıkalım. iyi de alt ligi italya futbol federasyonu mu yönetiyor? yine aynı tff ile, aynı hakemlerle yola devam edicen. ayrıca FM mi oynuyon birader, takım alalım çıkalım inelim :) fantezi bunların hepsi. seçim öncesi iktidara göz dağı verme işi. yemezler. ama çok dua ediyorum, inşallah bu sefer ciddidir iş, gerçekten çekilirler diye. düşünsene tertemiz bir lig :) hadi inşallah...
0
mustafakesekci
(20.03.24)
çekilmeyi düşünmüyor, tamamen oyuncuları ceza almasın diye tff'yi tehdit ediyor olay bundan ibaret. havlayan köpek ısırmaz derler ya, çekilecek olan takım çoktan çekilirdi, ama klasik fenerbahce her 2 senede 1 çekilme tehdidi yapar, alacağını alır ve geri çekilir.
0
monicapp
(20.03.24)
fenerbahçe her sene şampiyonluk yarışından kopacağını anladığı an "ligden çekiliriz haaa", "dekoderler iptal haaa" diye yaygara koparır. sonunda da hiçbirini yapmaz ve yönetimleri 1 sene daha kazanır. böyle böyle taraftarlarını psikolojik olarak bitirmiş durumdalar. artık fenerbahçe başarılıysa "siz hepiniz biz tek" kafasına giriyorlar (10 senedir yapamıyor), başarısız olunca da suç hep dış minnaklar oluyor.

o yüzden boş martavallar. arkadaşların da dediği gibi cezaları hafifletmek için yapıyorlar.
0
ilgeru
(20.03.24)
fener çekilince kimse ligi takip etmez kafası da çok güzel :) dünya fb etrafında dönüyor zannediyorlar ya, ona bitiyorum. sizin maçı sizden başka izleyen yok sayın minik kanaryalar. wifi şifresi gibi takımdan 6 gol yediğiniz maçın özetini izledim ama, yalan yok.
biz çekilirsek ülke puanı düşer > tamam, düşsün. çekilecekseniz size ne? biz razıyız.
yayın gelirleriniz düşer > tamam, düşsün, size ne?
küçük kulüpler batar > siz çekildikten sonra kim batarsa batsın, size ne?

Allah aşkına çekilin, sonuçlarına razıyız biz. Vallahi de razıyız, billahi de razıyız.
0
mustafakesekci
(20.03.24)
ali koç'un küçük oyunları. fenerlilerin bunu her seferinde yiyerek ali koç'u ve feneri kahraman ilan etmeleri de üniversitelerin psikoloji/sosyoloji bölümlerinde tez konusu olmalı.
0
makarnavodka
(20.03.24)
fener taraftarı algı konusunda bir numara gerçekten. aynı olaylar bjk ya da gs'nin başına gelse onlar suçlu olurdu. kendi oyuncuları taraftar dövünce kahraman ilan ettiler. aynı şekilde josef kendilerinde oynarken kahramandı, beşiktaş'a gelince tü kaka oldu:) cidden bu adamlar algıda bir numara.
0
nothing in my way
(20.03.24)
Yıllardır Fenerbahçe düşmanı bir tutum var. Gerek Fetö ile gerek hükumet ile gerek de lobileri ile hiç yüzü kızarmadan, bunun tam tersi oluyormuş gibi algı oyunları yapıp mağdur edebiyatı yapanlar var. Fenerbahçe şampiyonluğa giderken otobüsü kurşunlanınca, Fenerbahçe'yi tehdit edenler var.

Bir de sadece düşük zekalıların ve fanatizmden kör olmuş kişilerin inandığı "Fenerbahçe'yi şampiyon yapacaklar" muhabbeti var. Birileri için dizayn ediliyor lig. O takımlar Avrupa'ya gittiklerinde Türk hakemleri ve kendilerine yatan Türk takımları olmayınca yani ittirilmediklerinde rezil oluyorlar. Hayır, sadece Galatasaray'dan söz etmiyorum. Trabzonspor şampiyon yapılıp Avrupa'ya gönderilince Kopenhag'a elendi, daha sonra Ferencvaroş maçında rezil oldu. Random isimli Sırp takımı ve Ferençvaroşlu grupta 6 maçta 3 puanı ancak topladı ve elendi. Elenince Konferans kupasındaki ilk turunda bir de Basel'e elendi. Başakşehir de şampiyon yapıldıktan sonra benzerini yaşadı.

Riyad sonrasında bile iki takım birlikte çekilmişken sadece Fenerbahçe ve Ali Koç'a saldırıldı. Bunlar aslında Aziz Yıldırım'ın taraftarı AKP'ye karşı kullanma iması ile siyasi olarak AKP-Hükümet çekişmesi ve 17'ye karşı tek sözleri yüzünden de destek bulamayıp algı oyunlarının ve Fenerbahçe düşmanlığının sonuçları.

Fenerbahçe aslında ligden çekilme muhabbetini yaptığı her sezonda serzeniş konusunda haklıydı. Gel gör ki bu tür şeyler güven, özveri ve tecrübe ister. O da Türkiye'de hiçbir kulüpte yok. O yüzden bunu söyleyip söyleyip eyleme dökmeyince böyle ergenlerin maskarası oluyorsun. Kulüp imajına da zarar veriyorsun.

Bir de mesela ligden çekilsen ne olacak? Türkiye hatasından ders alan ya da yaptıklarından pişman olanların ülkesi değil ki. 2 sene sonra tekrar gelsen arada 2 sene şampiyon yapılan başka birini görmüş olacaksın. Aynı kirli düzen devam edecek. Bence havuzdan bir şekilde çıkıp işin maddi boyutunda savaşını vermeli. Gel gör ki Halil Umut Meler'e düdük astıramayan yönetimden ben pek de duruş/başarı beklemiyorum. Ali Koç'un finansal yönetimi ve desteğinin hakkını kimse ödeyemez ama Fenerbahçe'nim haklarını savunmada sınıfta kalıyor.
0
nawar
(20.03.24)
Yorumlari okumadan yaziyorum.Bu lig kirli bir lig. Sirf reyting ugruna FB ve GS hakemlerle yarista tutuluyor.Bu kir icinde ligde FB de kendi mantiginda avantaj elde etmeye calisiyor iste.Cekilme olmayacagi da bariz hak edenlerin hic bir zaman hak ettikleri cezalari almayacaklari da bariz.
0
turkuaz
(20.03.24)
trabzonspor kapatılmalıdır.
0
alicandan
(20.03.24)
(4)

amerikan emperyalizmi ve obama

WithWorth
1. afrikanın sömürgeleştirilmesinde herkesin bildiği avrupa devletleri; ingiltere, fransa, ispanya, portekiz, almanya vs. herkes var iken amerika böyle bir sömürgecilik yarışında neden yoktu ?https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/2/24/World_1898_empires_colonies_territory.png2. obama'nın rt
1. afrikanın sömürgeleştirilmesinde herkesin bildiği avrupa devletleri; ingiltere, fransa, ispanya, portekiz, almanya vs. herkes var iken amerika böyle bir sömürgecilik yarışında neden yoktu ?
upload.wikimedia.org

2. obama'nın rte ile görüşmesinde servis edilen beyzbol sopalı fotoğrafı hatırlarsınız.
Wikipedia'da şöyle bir maddeye rastladım üstelik amerika kökenli: tr.wikipedia.org

alenen göndermelerinin altında yatan fikir, kendi tarihlerinden gelen bu madde olabilir mi ? O dönem bu gönderme okunabilmiş midir dersiniz?
0
WithWorth
(17.03.24)
1 - Amerika'nın kendisi sömürge; İngiliz hakimiyetinden kurtulduktan sonra kendi içlerine döndükleri bir dönem var, yanlış hatırlamıyorsam bu siyasi olarak kabaca birinci dünya savaşına kadar da gidiyor. Bir de Amerika zaten devasa bir coğrafya, hele ki o zamanki popülasyon açısından bakılırsa kaynak sınırsız gibi bir şey ve bu süreçte kendi iç meseleleriyle uğraşıyorlar. En büyük sıkıntı insan kaynağı o da zaten özellikle güneyde kölelikle çözülüyor.

2 - Sopa konusu o zaman da gündem olmuştu diye hatırlıyorum. Amerika'yı bir bütün olarak görmek çok mantıklı değil bence. Hemen her dönem Amerika içinde "Bizim ne işimiz var başka ülkelerin işlerine karışıyoruz" diye bir ses var, zira öyle ya da böyle harcanan para Amerikan halkının vergileri, sağda solda ölenler Amerikan gençleri. Bu insanların bir şekilde ikna edilmesi lazım... Zaman zaman "Biz Dünya'nın hamisiyiz" fikri ön plana çıksa da zaman zaman Trump gibi "Hiç işim olmaz, kapatırım ülkeyi, kimseyi sokmam, kimseye de karışmam" kafasında insanlar da başa gelebiliyor.
0
salihdt
(17.03.24)
1.Afrikanın sömürgeleştirilmesi aşamasında Amerikanın kendisi sömürgeydi. 5 kişinin öldürüldüğü müthiş(!) Boston katliamından 1. Dünya savaşının üçüncü yılına kadar Amerika Birleşik Devletleri 'Amerika Amerikalılarındır' politikasını güdüyordu. Daha sonra da zaten Fiziki sömürgeye gerek olmadığı, ekonomik tedbirlerle ve istihbari çalışmalarla da zahmetsiz bir şekilde dünyanın sömürülebileceği keşfedildi ve Wilson prensipleri devreye sokuldu.

2. Zaten yapılan hareket de bizdeki 'Aba altından sopa göstermek.' sözünün ete kemiğe büründürülmüş hali değil mi?
0
Mirket
(17.03.24)
Afrika'nın genel manada sömürgeleştirilmesi süreci geç bir dönem (19.yy) bu sırada ABD artık bir koloni değil.

Ancak ABD'nin kolonilere ihtiyacı yok. Sömürgecilik faaliyetleri şeytani amaçlarla ilişkilendiriliyor ancak bu olayların yaşanma sebebi temelde ufak yüzölçümüne sahip avrupalıların ihtiyaçları olan çoğu şeyi kendi topraklarında bulamıyor olması. Avrupa konumu gereği Çin ve Hindistan gibi ülkelerle de her zaman rahatlıkla ticaret yapamıyor ve bu sırada bilimsel ve teknolojik gelişmeler ilerlemeye sevam ediyor. Sanayii faaliyetleri gelişiyor. Hammade ve kaynak lazım, ama yok. Avrupa ülkelerinin birbirlerine karşı güç yetiremedikleri zaten yüzyıllarca süren savaşlarla defalarca görüldü. Ancak afrika ve başka küçük adalar güçsüz ve kaynakları bol vaziyette orada duruyor.

ABD ise böyle değil, ABD bulunduğu kıtanın büyük bölümüne yayılmış bir devlet ve bu topraklar neredeyse el değmemiş, kaynaklarla dolup taşıyor. Dolayısıyla ABD'nin koloniye ihtiyacı yok. Bunun üstüne ABD hala süper güç olan ABD değil. Kendi bölgesinde uğraştığı birçok problem var.

ABD tarihiyle ilgili Allan Nevins'in ABD tarihi diye bir kitabı var, çevirisini de Halil İnalcık yapıyor. Onu okuyabilirsiniz.
0
akhenaten
(17.03.24)
2- Bahsettiginiz "big stick diplomacy" zaten: sen diplomasini guzelce konusarak yap ama elinde her ihtimale karsi elinde sopan olsun diyor. Ordunu, gucunu goster tehdit unsuru olarak kullan diyor. Yanlis anlasilan ya da yorumlanan bir sey yok ortada. Mirket'in dedigi gibi aba altindan sopa gostermek iste Obama'nin yaptigi.
0
freedonia
(17.03.24)
(2)

Engin-Dilan Polat çiftinin para kaynağı

prole
Bu para kaynağına ulaşılmaya çalışılıyordu bir ara ama 4 ay önce para kaynağı ile ilgili haberler bıçak gibi kesildi sanki. Şimdi gördüğüm kadarıyla yalnızca basit çetecilik faaliyetlerinden yargılanıyorlar. Bu kadar mıymış? Meselenin ne olduğu bulunmadı mı?
Bu para kaynağına ulaşılmaya çalışılıyordu bir ara ama 4 ay önce para kaynağı ile ilgili haberler bıçak gibi kesildi sanki. Şimdi gördüğüm kadarıyla yalnızca basit çetecilik faaliyetlerinden yargılanıyorlar. Bu kadar mıymış? Meselenin ne olduğu bulunmadı mı?
0
prole
(16.03.24)
bombos gundemler, gercekler konusulmasin maksat. mesele zaten buydu
0
gule gule
(16.03.24)
Davanin mevcut savcisi zaten disariya bilgi sizdirdi diye sorusturma gecirip, emekli ediliyor. Baris Terkoglu bahsetmisti kenarindan: www.cumhuriyet.com.tr Meselenin ne oldugunu bize anlatmazlar zaten ucu bir yere dokunuyorsa, olay sundurulur
0
freedonia
(16.03.24)
(9)

Ekşi Sözlükte’ki THY başlığı hakkında.

dedeminhirkasi
Şöyle bir başlık okudum. Özetle Thy pasaport kontrolünden geçen yolcuyu uçağa düşük profillisiniz diye almamış. Böyle bir durum olabilir mi? Pasaport kontrolünden geçen bir yolcuyu havayolu şirketi uçağa nasıl almayabiliyor?https://eksisozluk.com/turk-hava-yollari-dusuk-profil-rezaleti--7795224?a=po
Şöyle bir başlık okudum. Özetle Thy pasaport kontrolünden geçen yolcuyu uçağa düşük profillisiniz diye almamış. Böyle bir durum olabilir mi? Pasaport kontrolünden geçen bir yolcuyu havayolu şirketi uçağa nasıl almayabiliyor?

eksisozluk.com
0
dedeminhirkasi
(15.03.24)
İngiltere (ve sanırım Abd Kanada) uçuşlarında uçağa binmeden ekstra Gözen security diye bi şirket hem vize kontrolü yapıyor hem çantaları ekstra tarıyor. (Sabiha'da da Pegasusun elemanı yapmıştı)

Mesela İngiltere bu yıl sonu residence permit kartlarını kaldırıyor online sisteme geçecek, 1 ocak 2025te birçok kişinin böyle bir sorun yaşayacağından korkuyorum ben.
0
nhk ni youkosu
(15.03.24)
yapar evet, gayet olağan bir durum. bu thy ile alakalı bir şey değil, varış ülkesinin böyle bir talebi varsa thy bunu uygulamakla sorumlu.

fakat bilet ücretinin iade edilmemesi ve pnr bahane edilmesi ile 2. biletin satılması vs konuları tamamen rezalet bence de.
0
emfuzi
(15.03.24)
Oluyor, oyle seyler. Tam ucaga binecekken son kez binis karti okutma olayi var, orda makine uyari veriyor bazen, gorevli sonra o kisi icin icerden birilerini ariyor bu okumadi sorun nedir falan diyor, arkadan hayvan gibi sira birikiyor, sonra o kisiyi kenara cekiyorlar, ekstra gorevliler geliyor sorular soruyorlar, hatta o kisiler icin bazen ucak bile rotar yapabiliyor alsak mi almasak mi durumlari oluyor.

Nhk'nin dedigi Gozen security gibi firmalarin insiyatifinde bizim ucaga binip binmememiz. Bir de pasaporttan gectim ama ya nedir ya. Pasaporttan ben de sofya biletiyle geceyim, sonra New york ucagina bineyim gideyim o zaman:) Pasaporttan gecis sadece asamalardan biri
0
freedonia
(15.03.24)
oluyor evet. bu arada eleman da büyük ihtimalle gerçekten kaçmak için gidiyor uçağa. çünkü cebinde son kalan parayla hem bilet alıp, üstüne ertesi gün ısrarla tekrar bilet alıyor :) durum baya net gibi.
0
tchuck
(15.03.24)
Almanyadan japonyaya giderken, üstüm başım çok kötüydü beni ve hintli gibi kahverengi ten rengi olanları çevirip kağıtlarımızı kontrol etmişlerdi. Pasaport kontrolünden falan sonra tam uçağa binerken. Çok gurur kırıcı birşey.

Esenboğada da brezilya pasaportu olan suriyelilere görevliler baya takmıştı, hatta duyduğum kadarıyla birgün sonra uçmuşlar konsolosluğa sorulmuş falan..
0
durgunfoton
(15.03.24)
Ülkelerin farklı süreçleri var, başlık altında da söylenmiş zaten "inadmissible passenger" diye bir şey var. Havayolu şirketi söz konusu ülkenin yolcu kabul uygulamalarını kontrol etmek zorunda. Mesela normalde bunun en barizi vizedir; vize gerektiren bir ülkeye giderken eğer uçağa vizesi kabul edilirseniz bu kişi ilgili ülkeye kabul edilmeyeceği ancak bununla birlikte bir sürü de masraf yaratacağı için havayolu şirketine ceza kesilir. Tabi bir yandan da havayolu şirketi bu kişiyi geri götürmek zorunda kalır vb. O yüzden gidip "Sanane kardeşim Schengen vizem var mı yok mu, o Almanya'nın sorunu, ben biletimi aldıysam sen beni götürmek zorundasın" demiyoruz.

Ancak son THY haberlerinde iki sorun var; kriterlerden bir kısmı muğlak, haliyle "Biz kabul etsek de ilgili ülke kabul etmeyecekti zaten" konusu çok kesin değil. İkincisi de tabi ki bundan kaynaklı olarak yanan biletin maliyetinin müşteriye yüklenmesi. Kriterler muğlaklığa izin vermese ve bilet satışı sırasında müşterilere gösterilse, müşteri de buna rağmen bilet alsa THY haklı olabilirdi.
0
salihdt
(15.03.24)
Esim bi ara konsoloslukta o isi yapiyordu. Vizesi var, bileti var ama bir sebeple (yazarin profil dedigi sey), kisi konsolosluga bildiriliyor. Onlar da arkada check edip ucsun ya da ucmasin diyorlardi.

Kacacak adamin profili direkt belli oluyor zaten, hayatinda yurtdisi gormemis, maasinin 3 kati parayi bilete vermis adam "meksikayi cok merak ediyorum, turistik gidiyorum" falan diyor.
0
brkylmz
(15.03.24)
@brkylmz, konsolosluğa bildiren kişi veya makam neresi? Türk tarafı mı gidilecek ülke yetkilileri mi?
0
🌸dedeminhirkasi
(15.03.24)
Turk tarafi (ulkesine gore degismekle birlikte gozen vs iste)
0
brkylmz
(15.03.24)
(9)

yüzde kac artisla daha kücük sirkete gecersiniz

robert bosch
selam dostlar,büyük bir sirkette calisiyorsunuz diyelim.daha kücük ama benzer is yapan sirketten teklif aldiniz. title bir üstü ama cook benzer. yüzde kac maas artisi sizi oraya gecmeye ikna eder?
selam dostlar,

büyük bir sirkette calisiyorsunuz diyelim.
daha kücük ama benzer is yapan sirketten teklif aldiniz.

title bir üstü ama cook benzer. yüzde kac maas artisi sizi oraya gecmeye ikna eder?
0
robert bosch
(14.03.24)
%25-30
0
gabe h coud
(14.03.24)
Şimdiki yerde kafan rahat ve çalışma düzenli mi? Esas sorum bu olurdu. Küçük yere geçince fazla mesai, aksayan ödeme, yapılmayan zam, ekstra iş vb. çıkma ihtimali var. Yoksa %30min + holosko.
0
prole
(14.03.24)
ben de bunu anlamıyorum. çok yeni açılmış her an tutunamayıp gidebilir hissiyatı verecek kadar dandik duran bir şirket değilse şirketin küçüklüğünün önemi ne ki? aldığım maaş + yan haklarım neyse önemli olan o zaten. fazla mesailer falan büyük şirketler de olmuyor mu sanılıyor ben kendim de büyük bir şirkette çalışıyorum başka büyük şirketlerde arkadaşlarım da var oluyor gayet pozisyonuna göre değişiyor.

daha önce de küçük şirketlerde de çalışmış biri olarak tek reel artısı büyük şirketin bence direkt esas patronla pek muhattap olmamak. küçük yerlerde genelde iç içe olabiliyorsun şirketin sahipleriyle ve genelde manyak oluyorlar. büyük şirkette de müdürünle direktörünle muhattap olursun onlar da şansına manyak çıkabilir ama direkt mal sahibi olunca manyaklık ihtimali artıyor bence. onun dışında mesela etkinlikler desen bazı start uplar var birçok büyük şirketten daha güzel etkinlikler düzenliyor ya da yan haklar desen daha iyi veriyor bunlar şirketten şirkete değişen şeyler küçüklük büyüklükle orantılı değil.

sonuç olarak büyük küçük olmasından bağımsız herhangi bir şirkete eğer işimde mutsuzsam aynı maaşa da geçebilirim ama maddi manevi mutluysam %30.
0
semaforo de medianoche
(14.03.24)
Oncelikle if it ain't broke, don't fix it. Ortada sorun yoksa para icin kolay kolay degismem. Minimum 50% olmasi lazim benim icin. Atiyorum yeni yerde stresim artmissa, yoneticilerle, is arkadaslarimla frekansim tutmamissa, ulasim surem artmissa ne yapayim ben maas artisini.
0
freedonia
(14.03.24)
Thetruenorth +1. Burası Türkiye küçük şirket kapının önüne koyabilir her an. Büyük şirket insana da değer veriyorsa kıpırdanma kolay kolay.
0
Mcfly
(14.03.24)
Sahip olduğum yan hakları düşününce rahat yüzde 70 olur.

Yan haklarımı yazayım;

- Tamamlayıcı sağlık sigortası
- 3 ayda bir çift maaş.
- İndirimli uçak bileti hakkı (Ayda 5 kere)

Özellikle 3 ayda bir çift ile indirimli uçak bileti çok büyük nimet benim için. Uzakdoğu'ya biletler 4500 - 5000 türk lirası git gel.

2023 Ağustos ile 2024 Şubat arası 6 aylık schengen vizem vardı. 4 Defa git gel yaptım ki 3ü eylül ve ekim aylarındaydı. Kasım ayında diş tedavi olduğum için hem masraf çıktı hem 3 hafta sürdü. Yoksa gene giderdim illa.

Dolasıyla en az yüzde 70.
0
put it in your appropriate place
(14.03.24)
%100 üne geçmedim para yanında ek haklarıda karşılamalı
0
basond
(14.03.24)
@dissendium +300
0
nawar
(14.03.24)
Burada soru benim için küçük ne kadar küçük.
Ben şu an 100 bin kişilik sirketteyim, yıllık geliri 20 milyar dolar üstü.
Ama büyük şirket getirdiği sıkıntılar var ve bölgede belli geçmişi olan, yeni atilimlar yapan çok daha küçük sirketler var. Birinden çok ciddi teklif almıştım misal.
Buradaki soru küçük ne kadar küçük ve gelecek görüyor musunuz. Misal benim için yıllık gelir 1 milyar dolar falan küçük. Daha azı daha da küçük. Ama bunlarda farklı firsatlar olabiliyor.

Kaç fazlasina? Fransa piyasasına göre yüzde 15-20 arası. Ama sadece para yetmez. Misal hangi erp, hangi ürün üretiliyor, başka ulkelerde fabrika var mi vs vs. Yani sırf para olarak bakmam.
0
logisticsmanager
(14.03.24)
(14)

İnsanların dediklerini çok kafaya takıyorum ve yaşım 33

qwerty321
Merhaba değerli arkadaşlar,Ben 33 yaşına girmek üzereyim. Ama hala bireyleşemedim. Annem ve babamla yaşıyorum ikisi de oldukça yaşlı ve hastalar, işsizim. Hiç arkadaşım da yok. Çirkin bir yüzüm olduğu için pek kız arkadaşım da olmadı. Zaten sosyal biri değildim, içime kapanıktım ama işsizlik sosyal
Merhaba değerli arkadaşlar,
Ben 33 yaşına girmek üzereyim. Ama hala bireyleşemedim. Annem ve babamla yaşıyorum ikisi de oldukça yaşlı ve hastalar, işsizim. Hiç arkadaşım da yok. Çirkin bir yüzüm olduğu için pek kız arkadaşım da olmadı. Zaten sosyal biri değildim, içime kapanıktım ama işsizlik sosyal izolasyonumu çok daha arttırdı. İş bulamıyorum bir türlü, artık işe girmekten de korkuyorum doğrusu. Çünkü çok alınganım. Kafaya her şeyi takıyorum. Birisinden kötü bir söz işitsem günlerce aklımdan çıkmıyor. Değer görmüyorum asla. Fikirlerim önemsenmiyor. Pasif ve edilgen bir karakterim var. Her gün o kadar mutsuz ve huzursuz uyanıyorum ki anlatamam. Az önce iki kuzenim bize geldiler annemle babamı ziyarete ve özel bir konudan bahsettiler sonra ben de odadaydım diye X de yabancı değil dedi bir kuzenim. Oysa ben de onlar gibi eşittim, diğer çocuk için o da yabancı değil demedi. Bu boktan şey dahi beni üzmeye yetti. Verhasıl hayat beni zorluyor. Ben nasıl biraz nefes alabilirim?
0
qwerty321
(14.03.24)
önce bu psikolojiden çıkabilmek için az biraz seveceğin bir iş bul aklın dağılsın.. üç harfli market kasiyerliği bile olabilir..
0
tabudeviren
(14.03.24)
Bence çok takma. Az önce de adam İngilizce bilmeyenler nasıl yurtdışına gidiyor diye duyuru açmıştı. Şehir dışına çıkmayan, kargo yollayamayan adam başkalarını eleştiriyor. Bugün olmaz başka zaman bulursun.
0
Kahvedesu
(14.03.24)
Hocam size üst perdeden bakana siz daha üst perdeden bakın. Boşta kalmamaya çalışın bu işsizlik döneminde imkanlar el veriyorsa bir dil kursuna gidin, bilişimle ilgiliyseniz network sertifikasyonuna gidebilirsiniz, (cisco ccna, vs) orada bir çevre oluşturabilirsiniz ve bu çevre sayesinde iş bulma imkanınız artar. Oturduğunuz yerde psikolojiniz bozulur hiç gerek yok. Olabildiğince kendinizi meşgul etmeniz lazım.
0
infinitedreams
(14.03.24)
Kimlerin kimlerin fikirleri önemseniyo bi bilsen,
Dış görünüşten başlayıp, kendine çeki düzen ver. Spora başla, oradakilerle arkadaş ol, işe gir vs vs
0
Coma
(14.03.24)
Şaşırmadım bu tür sorunların temelinde ailenin tutumu yatıyor yalnız değilsiniz üzülmeyin Mümkünse ailenizden/akrabalarınızdan uzaklaşın. İşsiz olsanız bile Bos durmayın boşluğa ve karamsarlığa düşersiniz bir meşgaleniz olsun okuyun sabredin kendinizi geliştirin spor yapın Allah'a sığının zamanla herşey düzelecek.
0
doharkoman
(14.03.24)
Kardes once is bul, sorun devam ederse tekrar duyuru acarsin bakariz. Issizlik kadar insani degersiz hissettiren, ozguveni paramparca eden bir sey yoktur bu dunyada.
0
freedonia
(14.03.24)
hepinize teşekkür ederim.
0
🌸qwerty321
(14.03.24)
is bulduktan sonra terapiye gitmek guzel olabilir. alinganligin temel nedeni zaten bu aslinda gercek olmayan, degersiz hissetme ve sevilmeye layik hissetmeme oluyor. kendinizi oyle gordugunuz icin herkesin her yaptiginizi kendinizle ilgili saniyorsunuz, kendi uzerinize aliniyorsunuz. Esasinda sizin reddettiginiz butun parcalarin yansimasi oluyor. O kadar farkinda olmuyoruz ki, alinganligimizda cok hakli goruyoruz kendimizi, neyi reddettigimizin bile farkinda olmuyoruz genellikle. halbuki insanlarin yaptiklarinin cok kucuk bir yuzdesi bizimle ilgili. herkes kendi derdinde. ama bu alingan olma, hayata pozitif bak demekle olacak bir sey degil elbette. umarim en kisa zamanda is bulursunuz, issizlik nedeniyle kendini kotu hissetme gercekten cok zor basa cikilabilecek bir duydu, sabirlar ve guc diliyorum size.
0
songforsomeone
(15.03.24)
Herhangi bir maaşla herhangi bir işte bir an önce çalışmaya başlamanızı öneririm.
Arkadaşlardan birinin önerdiği gibi üç harfli bir market, fast food restoranları vs. olabilir mesela.
Küçük bir kafede/barda garsonluk için de başvurabilirsiniz belki.

Sabahları uyanmak için bir sebep ve bir değer üretmeye başlamak psikolojiniz üzerinde çok olumlu etki yapacaktır. O işte çalışırken bir yandan istediğiniz alanda da iş aramaya devam edin elbette.

Sömürülmenizi istemem ama şu anda hiç para kazanmasanız bile sabahları uyanıp bir yere gidip 8 saat çalışsanız daha iyi hissedeceğinizi düşünüyorum.
0
michael_knight
(15.03.24)
Teşekkür ederim, umarım toparlayabilirim yakın zamanda.
0
🌸qwerty321
(15.03.24)
1 - ne olursa olsun bir ise gir.
2 - biraz para yaptiktan sonra hemen evden ayril.

bu ikisini yapmadan toparlama olasiligin yok.
0
cooperr
(15.03.24)
@cooperr evden ayrılamam annem parkinson hastası babamın da 2 yıl önce beynine pıhtı attı, para yapabilecek de bir meziyetim yok. Etsy'de Print on Demand yapmayı denedim onda da çuvalladım.
0
🌸qwerty321
(15.03.24)
kahve dukkani gibi bir yerlerde part time da olsa ise gir, hem insanlarla iletisimin olur. issizligi soranlara aileni falan soylersin ama is en onemlisi, disiplinin olur, disari cikmak icin nedenin, cevren olur.
kilik, kiyafet, vucut duzeltilecekleri duzelt.
youtubetan falan piskoloji videolarina bak.
bir de mesela o kuzenin davranisina karsilik, 3 kisilik cay koy getir ona verme, yabanci olana cay yok de siz uc kisi icin. zamanla ogrenirsin.
0
Ley
(16.03.24)
merhaba,

asla haddim değil, zaten doktor da değilim, fakat okb hastasıyım. sizde de okb olabilir, bir psikoloğa ya da psikiyatriste gidebilirsiniz. kafaya takma meselesi için yani.
0
biskuvilipasta
(28.03.24)
(9)

Tatil ve seyahat yorucu mu oluyor sizin için?

ermanen
Tatil ve seyahat deyince insan dinlenmek ister aslında. Ama çoğunlukla yorucu oluyor gibi. Çok yürümek ve kısa zamanda bir çok yer görmeye çalışmak asıl sebebi oluyor. Fotoğraf çekme kaygısı ve sosyal medyada paylaşma dürtüsü de olabiliyor. Yolculuk da insanı yorabiliyor. Bunun yanında psikolojik yo
Tatil ve seyahat deyince insan dinlenmek ister aslında. Ama çoğunlukla yorucu oluyor gibi. Çok yürümek ve kısa zamanda bir çok yer görmeye çalışmak asıl sebebi oluyor. Fotoğraf çekme kaygısı ve sosyal medyada paylaşma dürtüsü de olabiliyor. Yolculuk da insanı yorabiliyor. Bunun yanında psikolojik yorgunluktan uzaklaşmış oluyoruz sanırım.

Tabii bazıları yorulmasını da seviyordur. Çok gezmeyi, çok görmeyi de. Ama mesela bir otele veya bir yere gidip, yiyip içip yatabilirsiniz de.

Sizin için tatil ve seyahat nasıl oluyor? Yorucu mu? Ya da yorucu ve yorucu olmayan farklı tatiller mi yapıyorsunuz?

benim cevap: benim icin baya yorucu oluyor cunku ben genelde müzik etkinlikleri icin seyahat ediyorum ve ayni zamanda etrafi da geziyorum. dans, yürüyüş, uzun sure ayakta kalma derken baya yorucu oluyor. ama zaten ben böyle tatil seviyorum ve yorulmaya değiyor :D daha kaldırabileceğimiz yaşlarda yorulmak, daha yaşlıyken yorulmaktan daha iyi tabii.
0
ermanen
(11.03.24)
Ben hareket halinde olursam, yeni yerler görür yeni tatlar denersem dinlenmis hissediyorum. Hiçbir yere gitmeyip evde yatarak geçirdiğim tatiller hiç yapilmamis hissettiriyor.

32 k
0
abuzer
(11.03.24)
yeni yerler görünce, yeni şeyler tadınca yorgunluk gibi gelmiyor. sonrası için deşarj olmuş gibi hissediyorum hatta.
0
noxie
(11.03.24)
Gezip görmeyi seviyorum. Otel tatilinin yeri de ayrı, ama 3 günden sonra sıkıyor.
0
auroraaurora
(11.03.24)
Tatil dönüşü evde 1-2 gün dinlenmeden işe dönemiyorum ben :)

Yiyip içip yatmalı tatilden çabuk sıkılıyorum, onu evde de yaparım (tropik adada çok huzurlu tatil hariç, ondan sıkılmam). Yürüyeyim, değişik şeyler yiyip içeyim, müze/antik kent/turistik yer gezeyim, işi düşünmeyeyim... Ama dönünce kendime gelmek için bir günüm olsun.
0
kobuzchu kiz
(11.03.24)
Hem de çok, g.t başı dağıtıyorum. Bazıları nasıl jilet gibi oluyor merak ediyorum.
0
Kahvedesu
(11.03.24)
cok hareket+1 guzel deneyimler yormuyor asiri bomba gibi donuyorum bir de denize falan gidince denizde hem yorulup hem dinleniyorum tatli bi yorgunluk o
0
ala09
(11.03.24)
City break'ler yorucu oluyor ama deniz tatillerimde zaman duruyor, yan gelip yatmali geciyor. Ama en pisi bayram, aile ziyareti, akraba ziyareti, misafir agirlama gibi angaryalarla gecen tatiller.
0
freedonia
(11.03.24)
Kafa yorgunluğu ile vücut yorgunluğuna bağlı değişiyor. Kafa dağıtmak istediğim zaman aklı kurcalayan, yeni yerler gezmeli görmeli, tempolu tatil işe yarıyor. Overthinker insanı dünyanın en güzel denizine plajına da götürsen güneşlenirken aklından uzaklaşamıyor. Yoğun tatiller kafa dağıtmak için daha uygun bana.
0
Bruce
(11.03.24)
Tatil kısa sürecekse yorucu oluyor çünkü zamanım az olduğu için gezmeyi ve görmeyi yetiştirmeye çalışıyorum.
0
rock n roll
(11.03.24)
(7)

sehir icinde eski ev almak

antikadimag
sehir disinda yeni ev almaktan daha mantikli degil mi? yani ileride bina yikilip yenisi yapildiginda yeni evimiz olmuyor mu? zaten iyi muhit oldugu icin muteahhitlerin surekli goz diktikleri bir durum degil mi bu eski evleri yikip yenilemek?
sehir disinda yeni ev almaktan daha mantikli degil mi? yani ileride bina yikilip yenisi yapildiginda yeni evimiz olmuyor mu? zaten iyi muhit oldugu icin muteahhitlerin surekli goz diktikleri bir durum degil mi bu eski evleri yikip yenilemek?
0
antikadimag
(11.03.24)
Valla ailemin iyi bir muhitte eski bir apartmanda dairesi var. Ama bir turlu gelmedi o muteahhitler, kentsel donusum bize. 4 katli ufak bir apartman. Fazla kazanci yok kurtarmiyor belli ki rantsal donusum dedikleri dogru. Bir de evsahipleri de istekli degil yani, bugun teklif gelse, her sey hazir olsa da ne gerek var, bizim bina saglam diye hatta rusvet teklif edip binaya saglam raporu aldiracak tipler. Sagda solda da ornekler var, sozde muteahhit almis, bina yikilmis ama 5 senedir hala yenisi yapilmamis insanlar magdur falan. Bu donusum sureci epey sancili bir surec. Bir de eli kulaginda denilen depreme o eski binada yakalanma olayi var. Hem eski ustune 99 depremi oncesi gevsek yonetmeliklerden dolayi 99% curuktur zaten o bina.
0
freedonia
(11.03.24)
Şehir dışı derken şehrin dış bölgeleri sanıyorum.

Bu bölgelerin yıllar içinde ekonomik olarak değerlenme ihtimali şehir merkezine göre daha hızlı ve yüksek olabilir. Şehir merkezi zaten değerine ulaşmıştır. Ama kenardaki mahalleler geliştikçe fiyatını artırır.

Mesela şehir içinde zaten her türlü altyapı vardır. O yüzden ev fiyatları enflasyon oranında artar genelde. Ama şehir dışında kenar mahallelerde yerleşim başlayınca bölgeye bir üniversite, bir şirket merkezi, bir banka yapılır. Ya da hastane gelir oraya, cafeler açılır. Fiyat anında katlanır.

Ama gelişmeyebilir de. Yıllarca buralar değerlenecek diye bekleyen çok mahalle de var. Ya da mahalle negatif gelişime gidebilir.

Mesela istanbul'da çekmeköy'de 10 yıl önce ev alanlar şu an bölge kalkındığı için çok mutlu ve karda. Esenyurt beylikdüzü taraflarında da aynı beklenti vardı. Ama o bölge göçmen nüfusun yoğunlaştığı bir bölge olunca bölgenin ekonomik değeri o kadar hızlı yükselmedi.

Bu durumda kentsel dönüşüm niyetiyle merkezde ev almak mantıklı görünebilir tabii. Ev yenilenip değer kazanıyor.

Ama bunun riskleri de var.

Öncelikle şehir merkezinde ev demek zamanında satın almış yaşı büyük insanlar demek. Yani o bölgedeki mülk sahipleri büyük oranda yaşlıdır. Haliyle anlaşmak kolay olmayabilir. Böyle bir yerimiz var. Senelerdir kentsel dönüşüme girsin mi girmesin mi diye tartışılıyor. İtiraz edenler de yaşlılar genelde.

İkinci konu şehir merkezinde kentsel dönüşüm o kadar kolay olmuyor. Çünkü alanlar çok sıkışık, haliyle çoğu bölgede inşaat şirketinin 2-3 binayı aynı anda alması gerekiyor. Bu kadar insanla anlaşmak da kolay olmuyor.

Yeni yönetmelikler gereği binaların komşu binalara yaklaşma mesafeleri farklılaştı. Yani binanın küçülme ihtimali yüksek. O yüzden metrekare kaybı olabilir projeye göre. Bu da binanız yenilense bile metrekare kaybı yüzünden evin metrekare değeri artsa bile, metrekareniz azalacağı için o karı elde edememe riski de var.

Bir de bazı bölgelerde maliyetler kurtarmıyor. O zaman da bir ev parası daha ödüyorsunuz inşaat şirketlerine.

Son olarak siz kentsel dönüşüm beklerken o bölge rezerv alan ilan edilebilir. O zaman bir sürü bürokrası ve maliyetle uğraşırsınız.

Özetle gayrimenkul işi her zaman şans:) İkisinin de kendine göre avantajı dezavantajı var.
0
anten
(11.03.24)
bildiğim kadarıyla müteahhitler kar etmek için evini küçültüp daha fazla daire çıkarmaya çalışıyor. ayrıca neredeyse bir ev masrafı kadar da para istiyor.
0
noxie
(11.03.24)
Vallaha karşı apartman vardı bir tane, müteahhite verildi. Sonra müteahhit battı. O yıllarda devletin kira yardımı falan da bitti.
Orada yaşayan bir aile vardi. Baba bu dönemde artık stresten sıkıntıdan kanser oldu öldü. En az 6-7 yıl oldu, evler hala yapılmadı.

O yüzden bu olay böyle masallardaki gibi geçmiyor. Başka yerlerde de m2 düşüyor ve üstüne ciddi para da istiyorlar.
0
logisticsmanager
(11.03.24)
Sevabina yikip yenisini yapmiyorlar hocam iyi muhitse ustune ciddi para istiyorlar. Ben de o yuzden stres oluyorum hatta bizim bina bu islere girisirse ekstra parayi nerden bulurum diye.
0
tantamount_to_equivalent
(11.03.24)
ilk baslarda neredeyse sevabina yikilip yapildigi donem oldu onda da iki uc daire muteahhit aliyordu yetiyordu ama artik yok. istenen para da kucuk sehirde daire parasina tekabul ediyor bu yuzden kenarda parasi olmayan ev sahipleri donusume vermek istemiyor. aksi halde yikim gerceklesiyor ama yeni bina yapilamiyor vs. onceden sizin gibi dusunurdum ama su an donusum isleri maliyeti iyi hesaplamak lazim. paran varsa yatirim amacli makul olabilir fakat diger apt sakinlerinin onaylamasi ve belli bir meblag odemesi gerektigini hatirlatmak istedim
0
ala09
(11.03.24)
Ne açıdan mantıklı mı? Fiyat olarak mı yatırım için mi? Yaşamak için mi?
Eğer yatırım için ise yeni eski farketmez lokasyon önemlidir şehir dışındaki yeni evin bulunduğu lokasyon değerli olabilir şehir içindeki evin bulunduğu yerde değersiz olabilir mesela yerine göre değişir. Yıkıma gidecek bina anlaşmaya bağlı olarak ya malikler üzerine para öder ya da arsa payı bağlı olarak müteahhit kendisine projeden dükkan/daire çıkarır bedelsiz bir biçimde bina dönüştürülür hatta bazı yerlerde arsa degerli veya payı fazla ise müteahhitler üzerine para ödüyorlar. Eger dönüşüme gidecek bir daire düşünüyorsanız seçimden sonra dönüşüm için ciddi teşvikler gelecek
0
doharkoman
(11.03.24)
(12)

Başkası aday olsaydı kk dışında kazanırdı geyiği

Cezcez
Şimdi bu bana olayı çarpıtma gibi geliyor. İki adaylı bir seçimde erdoğan 52 Kemal 48 aldı.Başkası yani imamson veya yavaş aday olsaydı ne fark edecekti? Mansur a veya Ekrem oy verecek kitle vazgeçip Erdoğan a mı oy verdi? Böyle bir topluluk ihtimali var mı ya?
Şimdi bu bana olayı çarpıtma gibi geliyor. İki adaylı bir seçimde erdoğan 52 Kemal 48 aldı.
Başkası yani imamson veya yavaş aday olsaydı ne fark edecekti? Mansur a veya Ekrem oy verecek kitle vazgeçip Erdoğan a mı oy verdi? Böyle bir topluluk ihtimali var mı ya?
0
Cezcez
(07.03.24)
ekrem'e oy verecek olanlar vazgeçip erdoğan'a vermedi, çünkü ekrem aday bile değildi zaten. ama olsaydı oy tabanı daha genişlerdi. ortada seçenek olmadığı için "vazgeçenler"den bahsetmek yanlış yönlendiriyor. bi potansiyel vardı ama kullanılmadı.
0
nic cage
(07.03.24)
Var.
Kemal Kılıçdaroğlu hakkında çok uzun zamandır hem terörle ilgili hem beceriksizliği ile ilgili hem de inancıyla ilgili olumsuz haber yapılıyor. 14 yıldır.
TRT, ATV gibi yerlerden haber alan kişilerin zihnindeki Kemal Kılıçdaroğlu imajı sizin zihninizdekinden çok farklı.
0
michael_knight
(07.03.24)
Diğerleri kazanır mıydı bilmiyorum. Tuvalet terliğinin bile bir ihtimali vardı. İster milyon ister milyar ihtimal olsun.
Kknin ise yoktu. Sıfırdı. Paralel evrenler de dahil bilinen bilinmeyen görülen görülmeyen hiçbir yerde hiçbir zamanda kazanma ihtimali yoktu.
Bunu chpli arkadaşlarım hariçl herkes biliyordu. Ben de okumanın anca cehaleti aldığını gözümle görmüş oldum.
0
mrvln
(07.03.24)
Mansur a veya Ekrem oy verecek kitle vazgeçip Erdoğan a mı oy verdi?
boyle bir topluluk yok ama Erdogan'a vermek yerine alternatifine verme potansiyeli olan, Erdogn'dan baskasini denemek isteyen ama kk'yi kesinlikle istemeyen bir kesim vardi, bu kesim kk'dan bir sey olmaz biz yine bildigimizden sasmayalim dedi. dolayisiyla bu kesimin oylari alinamadi. ikisi ayni topluluk degildi yani.

ne olurdu bilemeyiz, cunku diger ihtimal hic gerceklesmedi, herhangi bir sey soylemek pek mumkun degil. yukarida bahsettigim kitle o farki kapatacak kadar miydi bilmiyoruz.
ama su bir gercek ki, kk'nin bu secimden sonra dahi koltugu birakmamis olmasi, hafiften bir delirium gecirdigine kanit bence, gerceklikle algisini yitirmis, sozunun eri olmayan biri imaji veriyor. ayrica secim surecinde chp'nin tamamen korku pompalayip, bu son sansimiz propagandasi uzerinden oy toplamaya calismasi, halki umutsuzluga surukleyerek oylari 'birlestirmeye' calismasi bence mide bulandiriciydi. politik gorusum net sol ama kk secilseymis erdogan'dan ne kadar farkli olurmus, dedigi kadar demokrat olur muymus, sadece temsil yetkisi olan cumhurbaskani olmayi kabul eder miymis, hic sanmiyorum. turkiye'nin erdogan'in sol goruslusune ihtiyaci yok, hukuk devleti ilkesini ve demokrasiyi gercekten benimsemis bir lidere ihtiyaci var. gittigi icin de gayet memnunum.
0
songforsomeone
(07.03.24)
KK'ya sirf alevi oldugu icin oy vermeyecek milyonlar var bu ulkede. Ek olarak michael_knight'in dedigi kk'nin algisi cok dusuk AKP secmeni icinde. Onceden AKP'ye oy veren kisi kolay kolay kk'ye donmez yani: www.youtube.com

Tek umut ilk defa oy verecek Z kusagi ve genclikti. Onlara Umit Ozdag ve Sinan Ogan'i yem olarak attilar, yiyen de cok oldu. Bir de Muharrem'in surekli parazit yapmasi, gundemi isgal etmesi var o ayri konu. Muhalefet konsolide edilemedi tek bir adaya.
0
freedonia
(07.03.24)
Kılıçdaroğlu'nun seçmen gözünde o kadar kötü bir imajı var ki (bu kötü imajı sonuna kadar hak ediyor) belki de gidişattan memnun olmadığı için sandığa gitmeyecek Erdoğan seçmeni sırf Kılıçdaroğlu'nun seçilme ihtimalinden korktuğu için sandığa gitmiş olabilir. Bazı muhalif seçmenler de İmamoğlu/Yavaş gibi figürler için daha fazla motive olacakken, Kılıçdaroğlu ismi yüzünden sandığa gitmemiş olabilir.

Seçim öncesi yapılan bütün anketlerde İmamoğlu ve Yavaş Erdoğan'a karşı kazanıyor, Kılıçdaroğlu ise hep kaybediyordu. Kılıçdaroğlu'nun adaylığının belli olmasından sonra birçok anket firması manipülasyon anket yayınlayarak KK'yı önde göstermeye başladı. (Artık sebebi nedir, siz düşünün)

Yani anketlerde de kağıt üzerinde İmamoğlu/Yavaş kazanıyor, Kılıçdaroğlu kaybediyordu. Ve öyle de oldu. Kılıçdaroğlu'nun adaylığını buna rağmen dayatması onun kişiliğine ve zekasına, çevresinin kişiliğine ve zekasına dair çok şey söylüyor.
0
fobfilm
(07.03.24)
imamoğlu harici reisi zorlayabilecek aday yoktu. imamson siyasi yasaklı olarak seçime girip mağdur olarak seçimde reisi zorlardı. bir de kk ne kadar alevi muabbeti yapılsa da belli seçmen grubunda soru işareti yaratıyor.

vazgeçen bir kesim olmayacaktı ama sandığa gitmeyecek sağ seçmen olabilirdi.
0
mikahakkinen
(07.03.24)
bu kadar ekonomik kriz ortamında iki sözünden biri demirtaşa özgürlük kavalaya özgürlük, okyanus ötesine selam olduğu sürece hiç biri kazanamazdı.
ekrem daha bugün hala afyon adayının sözlerinden sonra nasılda demlilere sarılıyor. bu kafayla zor kazanırlardı.
bunları söylemeyecek mahsur vardı onuda aday yapmazlardı zaten yapmadılar.

seçim sonrası yapılan güzel bir çalışma vardı.iç anadoluda erdoğanın %60-65-70 le kazandığı yerlerde bu söylemleri kullanmasalar, erdoğanın oranını çok değil 5 puan aşağı çekseler kknin kazanma ihtimali doğuyormuş. ama bu illerin çoğunda erdoğan %70in üntünde %75leri buldu. bunun en temel nedenide kk nin söylemleri. bunu görüp ikinci turda zafer partisine yöneldiler ama artık iş işten geçmişti.

kısacası 3 tane kürt oyu alacam diye tüm anadoludan vazgeçtiler.
0
my fault
(07.03.24)
İyi parti, zafer, ogan şu bu derken kk’nin altini oydular. Kazanamadiysa bundandır.

Ne bir müşahitleri var, ne bir katkilari var ama yine de her şeyin sahibi olmak istediler. 6lı masanın 5ini çöpe atsan bu millet rahatlayacak
0
dre mithatoğlu
(07.03.24)
Sanmıyorum, CHP'nin kazanma ihtimali olduğunu düşünmüyorum ideoloji partisi olduğu için seçmen kitlesi rasyonel değil ideolojik kalıpların dışına çıkamıyor bu yüzden sorgulama, özeleştiri olmadığı için objektif çıkarım yapamıyorlar. Aslında bu yazdığım objektif (velev ki subjektif olsun) eleştiriler chp kitlesinin bilinçaltında"AKP'li" "vatan haini" "düşman" gibi algılanmama sebeptir. Şeffaflık olmadıktan sonra CHP'nin bir seçim kazanacagoni düşünmüyorum velev ki kazandı diyelim (seçim kazanmak, iktidar olmak başarı kıstası ise) kısa vade de tekrar iktidarını kaybeder veya bölünür ama hiçbir zaman sorgulamaz, özeleştiri yapmak yerine kendisine oy vermeyenleri otekilestirir
0
doharkoman
(07.03.24)
Geyik değil buz gibi gerçek.
Kk yerine tuvalet terliği olsa kazanırdı diye
boşuna demedik.
0
parka
(07.03.24)
KK yerine Eİ ya da MY aday olsaydı KK'dan biraz daha fazla oy alabilirlerdi ama bence yine kazanamazlardı. Hele tuvalet terliği geyiği yapanların bence dikkate alınacak hiçbir tarafları yok. Sevin sevmeyin, beğenin beğenmeyin: RTE büyük kitleleri etrafında toplayıp, onları konsolide edip oylarını kolayca alabilen bir siyasetçi.

Uzun zaman boyunca KK yerine tuvalet terliği olsa seçilir algısını oluşturup yediren etki ajanları, şimdi de uzunca bir süre Eİ için aynısını yapacak. Hatta yapıyorlar bile: youtu.be

Özer Sancar da başlamış RTE kazanırsa ölene kadar başımızda kalır diye. Yahu 20 senedir bıkmadı mı insanlar

"En önemlisi bu seçim!"
"Bu seçim de kaybedilirse şunlar olacak!"
"Bu seçimi kaybedemeyiz çünkü..."

Bunların hepsi yalan. İstanbul'u alan Türkiye'yi alır ise başka bir yalan. İstanbul'a alan Türkiye'yi almaz. Türkiye'yi alan İstanbul'u alır.

sözcü tv uzun zamandır YouTube kanalında sadece anketlere dair içeriklerin kesitlerini paylaşıyor. Ama öyle bir paylaşıyor ki aynı içeriği 3 dakika önünden 5 dakika gerisinden kesip farklı farklı başlıklarla defalarca paylaşıyor. Tema ise şöyle:

"Ankara'da tarihi fark!" (6-7 puan öndeymiş MY)
"İstanbul'da RTE'yi sinirden delirtecek anket!" (Eİ'nin 1-2 puan önde olduğu anketleri sanki Eİ seçimi kazanmış havasıyla paylaşıyorlar.)

CHP ve ona angaje olan tüm medya kurumları ve sözde gazeteciler (gasteciler) CHP seçmenini büyük dolandırdı geçen seçim. Benzeri yaklaşıyor. 24 gün sonra bu saatlerde durum aşağı yukarı belli olacak. Ankara'da MY kazanır gibi ama İstanbul'da Eİ ve MK kafa kafaya gidiyorlar, 31 Mart 2019 gibi bir fotofiniş bekliyorum.
0
10551037
(07.03.24)
(4)

Law maker ve love maker telaffuzu hk.

avatar is back
Şu haberi gördüm https://x.com/isilacehan/status/1765638927434543347?s=46Baktım herkes dalga geçmiş falan. Sonra düşündüm daha bir küsür ay önce yabancı bir online toplantıda 2-3 defa law maker kelimesini kullanmıştım, aynı hataya düştüm mü diye düşündüm sesli konuştum da law ve love maker kelimeler
Şu haberi gördüm

x.com

Baktım herkes dalga geçmiş falan. Sonra düşündüm daha bir küsür ay önce yabancı bir online toplantıda 2-3 defa law maker kelimesini kullanmıştım, aynı hataya düştüm mü diye düşündüm sesli konuştum da law ve love maker kelimelerini neredeyse aynı gibi söylüyorum. Google translate’e söylettirdim o da aşırı yakın telaffuz ediyor. Ya tabiki de fark var 2 kere dinleyince ahanda fark bu dersin de öyle cümle arasında kullanırken mümkün değil ikisini farklı söyleyebilmek.

Siz ne düşünüyorsunuz?
0
avatar is back
(07.03.24)
Hukuk > lo
Aşk > lav/laf

Karışmayacak kadar farklı.
0
heritage
(07.03.24)
bağlam diye bir şey var hiç sorun değil

youtube da hintliler teknolojik ürün konusunda çok iyiler, çoğu kelimeyi yanlış telafuz ediyorlar ama ne demek istediklerini anlıyoruz
0
grimavi
(07.03.24)
phonetic transcription olarak bakarsan daha iyi anlarsin, aslinda cok basit.

law: /lAH/
love: /lUHv/
0
bay b
(07.03.24)
Abartilacak bir sey degil. Ingiliz - Amerikan ingilizcesi farkliligi sadece.
Law'i ingiliz loo diye okur, hatta sonuna r koyarlar arkasindan sesli ile baslayan bir kelime geliyorsa law and order'daki law loor olur, saw soor, draw droor olur falan.
Amerikan ise law'u laa diye okur.
Tansu Ciller Amerikalarda okudugundan laa diye okumus ve lovemaker gibi gelmistir ingilizin kulagina istemsizce gulmus, komikliklerine gitmistir. Kraliyet ailesi yalandan, samimiyetsizce binlerce toplanti, davete katiliyor, can sikintisindan, formaliteden kafayi yiyorlardir, oralarda seytanlik ariyorlar o da gulmus iste. Manchester tarafi love louv, cup koup diye okuyor gitsin onlara gulsun madem. Bizim millet kadar gramer, telaffuz takintisi olan millet de yoktur herhalde.

edit: Tansu ciller nerde cikti ya? Kafam gaflariyla unlu diye Tansu Ciller'e gitmis demek. Semra Ozal ortalama her Turk gibi Amerikan ingilizcesi ogrenmis, Amerikan ingilizcesindeki gibi law'yu gibi laa diye okurken olmus iste problem.
0
freedonia
(07.03.24)
(6)

you are my oldest friend cümlesi

in vino veritas
"sen benim en eski arkadaşımsın.""sen benim en yaşlı arkadaşımsın."hangisi? niye?
"sen benim en eski arkadaşımsın."
"sen benim en yaşlı arkadaşımsın."

hangisi? niye?
0
in vino veritas
(03.03.24)
Ikisi de olur, bu haliyle bilemeyiz.
0
freedonia
(03.03.24)
Context(bağlam)'e bağlı.
0
put it in your appropriate place
(03.03.24)
ikisi de olabilir.
0
king lizard
(03.03.24)
İkisi de olur, bundan kaçınmak için eğer "En yaşlı" denecekse eldest kullanmak daha mantıklı olur.
0
salihdt
(03.03.24)
bence ikisi de olmaz. yani old kelimesini hem yaşlı, hem eski anlamında kullanılabilecek bir cümlede kullanıyorsanız oradaki anlam "eski" olur.

yani you are my oldest friend = benim en eski arkadaşımsın.

bence. yaşlı demek isteyen eldest friend der.
0
kibritsuyu
(03.03.24)
en yaşlı arkadaşımsın için "you are the oldest of my friends" denilebilir.
0
mustafakesekci
(04.03.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.