Giriş
(6)

Full HD

offday
Şöyle denemelik full hd görüntüleri nerden indirebilirim?Film falan değil ripte olmayacak kısa videolar falan doğayla ilgili.Hani satılan yerlerde videolar oynar belgesel tarzı öyle bişey arıyorum.Teşekkürler.
Şöyle denemelik full hd görüntüleri nerden indirebilirim?Film falan değil ripte olmayacak kısa videolar falan doğayla ilgili.Hani satılan yerlerde videolar oynar belgesel tarzı öyle bişey arıyorum.Teşekkürler.
0
offday
(21.07.09)
sunlar isini gorur herhalde:
www.microsoft.com
0
sourlemonade
(21.07.09)
.exe tarzı bi dosya iniyor neden bişey mi yüklemek lazım?
0
🌸offday
(21.07.09)
yok onu indirdikten sonra icinden asil dosya cikar. sikistirilmis halde indirmis oluyorsun.
0
sourlemonade
(21.07.09)
Başka öneriler var mı acaba?
0
🌸offday
(21.07.09)
stormscenes.com

bu biraz büyük boyutlu
www.apple.com
0
edip
(21.07.09)
vuze programını indirerek oradan hd klipler veya belgeseller filan indirebilirsin.
0
exexex
(21.07.09)
(9)

Aşağıdakilerden hangisi yöneticilerin karar almaya ilişkin rolleri arasında yer alır?

roadrunner_merlin
Aşağıdakilerden hangisi yöneticilerin karar almaya ilişkin rolleri arasında yer alır?a- Liderlik rolüb- Birleştirici rolüc- Monitor rolüd- Girişimci rolüe- Konuşmacı rolüedit: cevap anahtarı elimde ama birde sizin cevabınızı öğrenmek isterim.*** Sallamak Serbest :) ***-------------------------------
Aşağıdakilerden hangisi yöneticilerin karar almaya ilişkin rolleri arasında yer alır?

a- Liderlik rolü
b- Birleştirici rolü
c- Monitor rolü
d- Girişimci rolü
e- Konuşmacı rolü



edit: cevap anahtarı elimde ama birde sizin cevabınızı öğrenmek isterim.

*** Sallamak Serbest :) ***


---------------------------------------------


Cevap: d şıkkı
Cevaplayan Arkadaşlara Teşekkürler!
0
roadrunner_merlin
(21.07.09)
c
0
arigold
(21.07.09)
bence d , girişeceği durum bir karar gerektirir herhalde sanırsam
0
slipper
(21.07.09)
aslında hepsi bir bakıma düşünürsen, hem insiyatif alması(girişimcilik), hem insanları kendine inandırması(liderlik), hem bunu açıklaması(konuşmacı) ve karşı görüşleri etrafında birleştirmesi lazım.

ama salt karar alınacaksa, çeşitli bilgi ve data seti ile, gözlemleyerek(monitor) karar alabilir.

soru yanlış:P
0
arigold
(21.07.09)
a ve d diye düşündüm ama tabi uzman değilim.
tek cevap gerekiyorsa a derim.
0
el magico
(21.07.09)
c.
0
duch von souch
(21.07.09)
a ve d arasındayım.
0
betty puf puf
(21.07.09)
a) liderlik gerisi hikayedir.
0
justaddwater
(21.07.09)
bence b, birimler arası uyumu ve iletişimi sağlayabilmesi önemli.
0
exexex
(21.07.09)
ben de d diyorum. (googledan kopya cekmedim hayir!)
0
alan shearer
(21.07.09)
(8)

psikolojik olarak rahatsız mıyım?

majik
merhabalar. 1.90 boyunda ve 86 kiloda olan sevişken bir türk genciyim. erkeğim. tüm güzel bayanlara selam ederim. son 3 yıldır kilom 82-83 arası gidip geliyordu, ne daha fazla ne daha eksik. ne yersem yiyeyim eritiyordum. ancak son aylarda yediklerimi iyi eritemediğimi farkettim, kilom önce 84 sonra
merhabalar. 1.90 boyunda ve 86 kiloda olan sevişken bir türk genciyim. erkeğim. tüm güzel bayanlara selam ederim. son 3 yıldır kilom 82-83 arası gidip geliyordu, ne daha fazla ne daha eksik. ne yersem yiyeyim eritiyordum. ancak son aylarda yediklerimi iyi eritemediğimi farkettim, kilom önce 84 sonra 85 ve en son da şu anda 86'ya sabitlendi. bu boya bu kilo fazla görünmeyebilir ancak uzun boylu birindeki en ufak bir göbek çıkıntısı dahi göze batıyor takdir edersiniz ki. 20 yaşındayım bu arada.

şimdi efendim sözün özü, hayatım boyunca ne yersem yiyeyim kilomun coşmamasına alıştım ve kişiliğim gereği de yemek yemeyi, özellikle et yemeklerini büyük bir iştahla yemeyi çok severim. son 1 haftadır da sıkı bir spor çalışması içerisindeyim. ancak iki senedir üniversitede ikinci öğretim olarak okuyor oluşumun getirdiği bir uyku düzensizliğim var. sabah 4-5 civarı yatıyorum hep. ve ne oluyorsa bu sabahlama seanslarında oluyor. gece uyuyamadığımdan canım sıkılmasın diye film izliyorum, bir de bakıyorum ki elimde içi ısıtılmış hazır dönerle dolu bir yarım ekmek ve kola. midemin gerçekten yemeye ihtiyacı olmadığını bildiğim halde elimin ve ağzımın boş durması beni direk olarak birşeyler yemeye tetikliyor.

diyeceksiniz ki meyve ye su iç bilmemne. mutfakta bir yanda meyve var bir yanda ise döner. midem sadece atıştırmalık birşeyler alacak kadar boş ama ben her seferinde döneri seçiyorum. işte sorunum da bu. neden bu kadar çok yemek yeme arzum var, neden yememem gerektiğini bildiğim halde yemek yiyorum, bu psikolojik bir rahatsızlık kıvamında olmasa da birşeylerin başlangıcı olabilir mi? ne yapmamı önerirsiniz?

edit: yazıyı baştan bi okuyunca çok sayko izlenimi verdiğimi farkettim. sorunum sadece gece yemeleri, yoksa gün içerisinde böyle durumlarım yok çok şükür. bir de acayip su içerim, öyle böyle değil.
0
majik
(30.06.09)
Her öğün 1 ekmek, geceleri sürekli abur cubur, sigaradan boşta kalan ağzım sürekli yiyecekle dolu olan ben 1.86 boyunda ve 69 kiloda (gram dahi oynamayacak şekilde) bekliyorken iki haftada bir değiliklik oldu. Evet, tamı tamına 7 kilo aldım ve artık 76 kiloyum. Normalde kilo almak isteyen kilo alınca iğrenç bir göbek yapısına sahip olduğumu farkettiğimden birşeyler yapmakla yanıp tutuşuyorum. Hayır aldıysamda sabit kalsın.
0
buzutku
(30.06.09)
kilonun artışını gramı gramına takip etmen psikolojik rahatsızlık, gerisi ise teferruat.
0
emrag
(30.06.09)
lezzet düşkünlüğü ya da oburluk denebilir.
mideniz de genişlemiştir, yedikçe yer, kendinizi durduramazsınız.
bir yerde durmaya çalışın tabi, çözümü de bu. ara öğünleri bırakın ve buna kendinizi zorlayın. yemeyi yemeden önce kendinizi durdurmanız önemli olan, yedikten sonra pişman olmanız bir işe yaramıyor :)
birçokları bunu yaşar hem, meraklanmayın.
0
aithra
(30.06.09)
2. öğretimde okuyup uyku düzeninin bozulmasına kadar herşey benim durumumla aynı. benim de benzer oburluk zamanlarım oluyor, nedense yemeğe pek dur diyemiyorum(açlık değil lezzet bakımından bir sıkıntım var) :)
2 gün dişini sıksan alışırsın bence bikaç gün önce ben de öyle dizginledim kendimi, şimdi her şey iyi.

bu durumun ciddi bir sorun olduğunu sanmıyorum, daha çok lezzet ve alışkanlık sebebiyle.
kendini yavaşlatamıyosan bile ekmek arası değil bi dürüm falan ye en azından daha az şişirir.
0
akilsiz basin cezasi
(30.06.09)
metabolizma yaşla beraber yavaşlayabiliyor. nitekim öncesinde iki porsiyon iskender bir buçuk pide yeyip kilo almıyorumla aynı yemek alışkanlığı devam ettiğirildiğinde bu tartı niye 110 gösteriyor layn diyene kadar geçen sürenin göz açıp kapamayla hemen hemen eşit olduğu çeşitli bilimsel araştırmalarda defalarca ıspatlandı.
0
cozefka
(30.06.09)
gece film izlerken evde yiyecek yağlı yemekler olmazsa (döner,tavuk,cart curt) istesende yiyemezsin. alma markttten birkaç gece ah vah edersin ama sonra dua edersin bana:)
0
eskili
(30.06.09)
valla ne kadar iradeli olursan ol, eğer yemeye hevesli bir tipsen okul zamanında filan yemek yemeden yapamıyorsundur.. bende aynı boy da 110 kilo dan 82-83 e düşmeyi başarmış biri olarak şunu tavsiye edebilirim;
ailenle yaşıyorsan annene söyle almasın eve döner möner. en kestirme çözümü bu. evde olduğunu bildiğin şeyleri yeme isteği inanılmaz birşey. mutfakta duran döneri veya hamburgeri yememek, hevesli bir insan için işkence gibi bişeydir. bunun en iyi çözümü de eve, zarar potasiyeli yüksek yiyecekler almamak, aldırmamak.
ha birde zor gelebilir ama, biraz gaz yapıp 1-2 hafta kendini tutsan alışıyor bünye. bir süre sonra o gereksiz açlığı da hissetmemeye başlıyorsun. ha sıkıcı mı, hemde nasıl.. :)
0
exexex
(30.06.09)
teşekkürler arkadaşlar. eve abur cubur aldırmayacağım. yalnız olmadığımı bilmek beni baya bi rahatlattı. :)
0
🌸majik
(30.06.09)
(10)

Ateizm ve toplum

exexex
Selamlar, şimdi bir araştırma yapmam lazım, araştırma konusunu şöyle açıklayayım.Kim olursak, nerede doğmuş olursak olalım toplum içinde doğup büyüyoruz ve bulunduğumuz çevrenin de etkisinde kalarak istesekte istemesekte bir dine bağlı olarak yaşamımızı sürdüriyoruz. Doğumumuzdan itibaren anne babal
Selamlar, şimdi bir araştırma yapmam lazım, araştırma konusunu şöyle açıklayayım.
Kim olursak, nerede doğmuş olursak olalım toplum içinde doğup büyüyoruz ve bulunduğumuz çevrenin de etkisinde kalarak istesekte istemesekte bir dine bağlı olarak yaşamımızı sürdüriyoruz. Doğumumuzdan itibaren anne babalarımız, onlar olmasa sosyal çevremiz bizi bir şekilde din olgusuna dahil ediyor. Sonrasında her ne kadar mantıksal yaklaşsakta, din mutlaka benliğimize bir şekilde işlemiş oluyor. Toplumda bireyi ateizme yakınlaştıran etmenler sizce nelerdir? Ne gibi sebepler insanları ateizmi düşüdürmeye yöneltebilir? Aklıma gelen ilk etmenler;

Dinin, siyasi olarak kullanılması ve bireyi bu dinden psikolojik olarak soğutması,
Bireyde var olan özgürlük güdüsü, kurallara bağlı kalamaması.
Toplum içindeki cinsel yönelim, kutsal kitaplarda bulunan kurallara ters düşen kimlikler. Bu kimliklerin özellikle dindar kesim tarafından sosyal çevrede dışlanması ve bu kesimin dinden uzaklaşması...


Aklıma gelmiyor, birkaç tane daha argüman bulabilirsem süper olacak. Sizin aklınıza neler geliyor ilk düşündüğünüzde?

Teşekkürler.
0
exexex
(04.04.09)
- bilimsel ilerlemeler. gün geçtikçe bilimin alanının genişlemesi, dinin alanının azalması. dinsel nosyonları savunan kesimlerin gerici örnekler teşkil etmeleri, bunların yarattığı olumsuz etki.

- dinlerin gerici muhtevası, gündelik yaşama karşılık verememeye başlaması.

- artan iletişim, bilimsel bilgiye erişimin, ateist insanlarla diyaloga girme ihtimalinin artması.

- kişinin içinde bulunduğu toplumun yönetenlerin dine karşı aldığı tavır, ateizm propagandası yapan ya da din propagandası yapan iktidarların bireyleri pozitif veya negatif etkilemesi.

- kişinin eğitim ve refah seviyesi. yaşadığı ortam, içinde yetiştiği ailenin öğretilerine duyduğu negatif veya pozitif tepkiler.

kolaylıklar.
0
anadolu
(04.04.09)
dincilerin ortaya çıkan bazı karışık oluşumları, hiçbir şekilde sorgulamadan ruha, tanrıya bağlaması. Bilimin bu oluşumları incelemesinin zaman almasından dolayı, insanların bilimi işe yaramaz bulması.
0
ocanal
(04.04.09)
din denen şeyin kurumsallaşması ve bu nedenle çok fazla "bidat" oluşması. yani, dinin de özünden uzaklaşıp, insan eliyle yapılmaya çalışılan hurafelere bulaşması. aynı nedenle, insanlara zor gelmişliği ve iticiliği de mevcut malesef. misal, namazın farziyeti kitapla kesindir, lakin türbe ziyareti, yok akşam vakti tırnak kesilmemesi, bilmemne.

bunun dışında, ergenlik psikolojisi de denebilir. bireyin, ailesinden, çevresinden farklı bir şeyler yapma isteği. hani, din konuşulurken "ben inanmıyorum" denildiğinde oluşturulan o hava, bunun bir nedenidir. vejetaryen olmayan bazı insanların, bazı yerlerde "ben et yemeyi sevmiyom" diyerek tribe girmeleri gibi düşün.

-bu arada direkt "zaten tanrının olmaması" gibi bir cevap veren arkadaşı tebrik ediyorum. aydınlandık, erdik bi anda.-

din psikolojisi diye bir alan var. dünyada psikoloji dahilinde, türkiye de ise ilahiyat içerisinde lisansüstü düzeyinde eğitim veriyor. onların kitaplarını tavsiye ederim konuyla alakalı olarak.
0
lovemyself
(04.04.09)
ya bütün cevaplar mantıklı elbette ama aklıma başka bir şey geldi. mesela bu argümanlardan yanlızca birini seçip onu mu incelesen acaba. yani bunlar bunlar bunlar vardır ama en önemlisi şu şööledir bööledir diye anlatsan. ki bunları yaparken de diğer argumanları alt başlık olarak göstesen. mesela temeline iletişimi alsan ve iletişim çağının bireye olan etkilerinden bahsetsen. sonra yine iletişim temelli olarak diğer arkadaşların bahsettiği mesela din temelli kurumsallaşma vesaire gibi etmenleri bireyim iletişim çağının gereği olarak kolay öğrendiğinden hatta doğru-yanlış bi ton bilginin ortalarda dolaşıp elemanın kafasını karıştırdığından falan bahsetsen. sadece bi fikir tabii. sen daha iyi bilirsin nasıl yapacağını. ama her nasıl yaparsan yap. bildiğim bi belgesel var önce bi onu izlemeni tavsiye ederim. farklı bir vizyon kazandıracaktır sana. filmin içinde geçenler sana birşeyler anlatacağı gibi, böyle bir filmin var olması ve bireylere kolay ulaşıyor olması da ayrı bir arguman olarak işine yarar bence. hani bilgi-iletişim çağının bunları bireye sunarak ateizme sürüklemesi gibi. neyse kısa kesiim, belgeselin ismi zeitgeist
0
follus cerebralis
(04.04.09)
felsefe
0
lunz
(04.04.09)
Arkadaşlar tüm cevaplar için teşekkürler.

@follus cerebralis:
zeitgeist'i izlemiştim, hatırlattığın çok iyi oldu.
Araştırma konusunu değiştirme gibi bir olanağım yok ne yazık ki. Bu tarz göz önünde bulunan bir konunun kıt olabileceği aklıma gelmemişti en başında, araştırdığım hiçbir kaynakta birkaç kitap dışında işe yarar referans bulamadım.

Tekrardan teşekkürler.
0
🌸exexex
(04.04.09)
Tabii diğer dinlerde bunun karşılığı ya da benzeri var mı bilmiyorum ama İslamiyet'teki ''kazâ ve kader'' olgusu yani bazı şeyleri değiştiremeyeceğin düşüncesi belki bireyi ateizme yöneltebilir.(Nacizane fikrimdir.)
0
vasıfsız eleman
(05.04.09)
bence kesinlikle kıt bir konu değil hatta o kadar geniş ki insanların ateizme kayma sebepleri. tabi hangi yönden incelediğinde önemli. ama sadece sebepleri bile araştırsan ( var mı bilmiyorum bakmadım ) senin yerine olsam insanların ateist olma sebepleri diye bir başlık açar ordaki dinci vs.. arkadaşların entry'lerini ayıklar sıralardım. eminim ki buradan aldığın cevaplardan daha fazla cevap alabilirsin.

kendimce nispeten özgür yetişmek şöyle ki hepimiz için ( hadi çoğumuz için diyeyim, dışarı çıkmayanlar olabilir küçükken :p ) din olgusu küçüklükten beri hayatımızda yer alan bir ııı.. olgu. bunu kırabilmek ufkun din olgusuna yer veremeyecek kadar genişlemesi çoğu insan için o kadar koaly değil. keza bunu sözlükte te görebiliriz ki bir insanın tanrı kavramına inanmadan yaşabileceğini görüp şaşıran içerikli bir sürü entry ile karşılaştım.

neyse kendi açımdan özetlersem ( ki nerden girip nasıl özetleyeceğim bilemiyorum ama girişeyim hele ) en başta bilimsellik gelmekte ateist olmamın sebepleri arasında. bilimsel düşünce ile gelişen ( ki bu esnada dinleri ve bununla bağlatılı olguları araştırma kaçınılmaz olduğunu söylemem mutlak gerekli. bilismel düşüncenin ilerleyişi de böyledir. ) beyne artık din olgusunun tüm sorularına cevap verememesi. ki burada mantık ta işin içine giriyor. çünkü dinde mantıksız bulunan bir sürü şeyle karşılaşıyoruz. ( şunu da söylemem gerek ki bunlar kendime yani geldiğim yere nasıl geldiğim konusunda düşünürken ortaya çıkan yol diyeyim ki bu da orta okul sıralarına kadar dayanır. ) sonraki araştırmalarımda ( çok ta araştırma denemez aslında sadece özgür bırakıp bir sürü düşünceyi, kitabı okuma dönemi diyelim ) polistzer'in felsefeni ntemel ilkeleri kitabıyla tanışmamla yeni bir milada yol aldım diyebilirim. ki şimdiye kadar ki tüm ( tam anlamıyla tüm olamaz tabi ki tüm sorulara cevap vermiş olsa din olmazdı ) sorularıma cevap verebilen bir kitaptı. daha önemlisi geliştirdiğim bilimzel mantık yönünde ilerleyen düşüncelerime çıakr yol sağlıyordu. ( çok yaşa politzer :) )
gerisi geldi sonra çorap ve sökük ikilisi gibi. tabi burada göz ardı edilmemesi gereken bir şey de ateistlerin çoğu belirli kalıplar halinde atesit olmuyorlar. beslenebilecek kaynaklar çok geniş olduğu için ( ki bu sadece kişinin kendi mantığı olsa bile ( az biraz felsefik görüşlerden de demlendiyse )) bu her ateistin ateizme farklı bir bakış açısı getirdiğini düşünüyorum.
ha tabi sonrasında dinlerdeki mantıksızlıklar daha iyi görülmesi destek oldu. dinin kullanılması. kazandığın düşüncelerde insanlar eşit doğmasa da eşit koşullar altında yetişmesi gerektiği, buna dinin engel olduğu gibi bir sürü sebep te sonrasında destekleyici yönde oldu hep.
pff daha bişeler dicektim de şimdi koptu hat ehehehe.
0
metteya
(05.04.09)
insanın rasyonel yetenekleri çok güçlü bir varlık olması, zaman içinde argümantasyon yeteneklerinin gelişmesi neticesinde kendisine daha fazla yalan söyleyemeyeceğini anlaması.
buna karşı argüman olarak da insanın bir savunma mekanizması olarak dine çok ihtiyaç duyması sunulabilir; varoluş soruları karşısında aşırı kaygı duyması (ölünce ne olacak, bu hayatta neler yapmalıyım neler yapmamalıyım), dinlerin bunlara paketlenmiş cevaplardan ibaret şeyler olması.
0
lhun
(05.04.09)
the root of all evil da şuna benzer bi laf geçiyodu "hiçbir çocuğa anne babasının politik görüşünden dolayı liberal ya da muhafazakar demiyoruz, öyleyse onlara yine ebeveynlerinin dini kimliklerinden ötürü müslüman, hıristiyan vs. demek niye" mevzuya çok uymadı sanki ama ufak da bi katkım olsun dedim:))
0
dali dili havali korna
(05.04.09)
(3)

Kitap önerisi

exexex
Selam arkadaşlar,Okuldan bir ödev için son 1-1.5 ay içinde çıkmış yeni bir kitap arıyorum, inceleme ve tanıtma projesi gibi bir olay. Okuduğunuz yeni kitaplardan önerebilecekleriniz nelerdir acaba? İngilizce, Türkçe veya Fransızca olabilir. (Sayfa sayısı önemli değil, akıcı felan olsa süper olu tabi
Selam arkadaşlar,

Okuldan bir ödev için son 1-1.5 ay içinde çıkmış yeni bir kitap arıyorum, inceleme ve tanıtma projesi gibi bir olay. Okuduğunuz yeni kitaplardan önerebilecekleriniz nelerdir acaba? İngilizce, Türkçe veya Fransızca olabilir. (Sayfa sayısı önemli değil, akıcı felan olsa süper olu tabii.)
0
exexex
(21.03.09)
En yeni Elif Şafak'ın kitabı var. Kesinlikle incelenmeye değer buluyorum.
0
holly golightly
(21.03.09)
ödev için olduğundan fikrimi yazayım:) eğer bu ödev bütün sınıfa verilmişse, yani sizden başkaları da bu türden bir ödev hazırlayacaksa, naçizane önerim, Elif Şafak gibi çok popüler bir yazarın bir romanını incelememeniz yönünde olur. nedeni şudur; öğrenci kardeşlerimizin pek çoğu böyle bir ödev aldıkları zaman çok popüler, meşhur isimlere yönelirler. böylece aynı romanı inceleyen birden fazla kişi olabilir. (özellikle de adı "aşk" olan bu romanı incelemeye kalkacak birden fazla kız öğrencinin olacağından emin olun:)) bu da öğretmende karşılaştırma düşüncesini ortaya çıkarır. bu durum, her türlü sakıncalıdır, ya birbirinizden esinlendiğinizi düşünür, ya sizi ondan iyi bulur ve kendi başınıza yapmadığınızdan kuşkulanır ya da sizi ondan daha kötü bulur ve böylece notunuz düşük gelir, tecrübeyle sabittir:)) böyle durumlarda "tek" olmak iyidir. bunun yanısıra, holly golightly'ye de katılıyorum, şayet bu ödevi yapacak başka biri yoksa, bu roman gerçekten incelenmeye değer bir eser...

bir de Ayşe Kulin'in yeni romanı var, "Umut"...

ödevi bütün sınıf yapacaksa, yani herkes bir roman inceleyecekse, okumamış olmakla beraber, Cormac McCarthy' nin dilimize yeni çevrildiğini düşündüğüm romanını öneriyorum. "İhtiyarlara Yer Yok" hatırlarsınız, bu geçen sene sinemaya da uyarlandı,4 veya 5 tane de oscar aldı... romanı okuduktan sonra, filmi de izlemenizi öneririm izlemediyseniz. fakat bu kitap tam olarak bir - bir buçuk ay önce mi basıldı, bunu bilemiyorum...

bir de zülfü livaneli'nin "son ada" sı var, aklıma gelen. o da çıkalı bir aydan daha fazla oldu yalnız.. bu şart mı? yani çok yeni olması ??
orda elim kolum bağlanıyor tavsiye verirken.. bir buçuk ay.. .neden ki? hmm incelemesini bulamayın diye galiba:))

kolay gelsin, hiç de yardımcı olamadım aslında kusura bakmayın. çok konuşup hiçbir şey söyleyemedim:((
0
yattara valli
(21.03.09)
Cevaplarınız için teşekkürler, en kısa zamanda inceleyeceğim bu kitapları.
yattara valli, son bir ay içinde olması gerektiği konusunda bende şikayetçiydim ilk başlarda, sonra araştırdığımda bu tarz bir ödevin diğer amacının da okulda her ay çıkan bir edebiyat derginisin "kitap incelemeleri" gibi bir kısmı olmasıymış. Hoca beğendiği ödevleri derleyip bu dergiye koyuyormuş. Hem eski basım kitapların incelenmiş olma ihtimalleri yüksek olduğundan, hem de dediğiniz gibi kısmen incelenmiş versiyonlarını bulabileceğimizden muhtemelen böyle bir kural koydular.

Tekrardan teşekkürler.
0
🌸exexex
(22.03.09)
(8)

1500 liraya oyun dunyasina girsem..

sezaryan
Biliyorum cakma donanımhaber forum baslıgı gibi oldu ama ugrasamıycam suan baska baslıkla.. Evde soyle nextgen hesabı oyunları falan oynamak istiyorum..ama lcd tv m falanda yok etrafta kampanyalı 700-800 civari hd readyler goruyorum..simdi acaba ben bu butcemle boyle bir tv alıp bide toplama bilgi
Biliyorum cakma donanımhaber forum baslıgı gibi oldu ama ugrasamıycam suan baska baslıkla..
Evde soyle nextgen hesabı oyunları falan oynamak istiyorum..ama lcd tv m falanda yok etrafta kampanyalı 700-800 civari hd readyler goruyorum..simdi acaba ben bu butcemle boyle bir tv alıp bide toplama bilgisayar mi alsam yoksa xbox360 yada ps3 tarzı bisey mi alsam? o tv ile heba olur mu bu aletler..
0
sezaryan
(27.02.09)
zaten oyun oynamak istiyorsan xbox360 ya da ps3 alıcaksın. heba olma durumuna gelince gayet güzel oynarsın bir sorun yaşamadan.
0
joelino
(27.02.09)
ps3'ten uzak dur, alacaksan xbox360 al.

ha ben olsam yine pc alırım o paraya ayrı konu.
0
abtash
(27.02.09)
ps3'ten niye uzak duruluyor anlamadim.
bir sey yaziyorsaniz insanlara, sebeplerini de sunsaniz biz de faydalansak?
0
la traviata
(27.02.09)
oyun fiyatları yüzünden. xbox360 oyunlarını korsan temin etmek çok kolay, rapidshare torrent falan yardımcı oluyor.
0
abtash
(27.02.09)
ekonomiklik olarak xbox360 daha iyi duruyor sanirim bide oyunlarin grafikleri ve oyun cesitliligi acisindan ps3 ile xbox360 kafa kafaya gelir mi? ornegin bende psp var toplasan 5 tane oyun var oynadıgım,hepsini oynadim bitirdim aleti bıraktım bi kenara diger 100lerce oyun bana hitap etmiyor diyebilirim..
0
🌸sezaryan
(27.02.09)
xbox360 da gayet iyi grafiklere sahip, bütçeniz bir sorun ise xbox alın. (online oyun çok köreliyor gerçi xbox360 da hem paralı hem de korsan oyunlarda ban tehlikesi olduğundan)

ps3 online olarak bedava, ama her oyun orjinal olmalı. (grafikleri son çıkan oyunlarla daha iyi olmaya başladı xbox360'dan kanımca)
0
exexex
(27.02.09)
iki konsolun da exclusive oyunlarına bak, hangilerini daha çok seviyorsan onu al. exclusive olmayanları ikisinde de temin edersin, grafik farkı olmuyor nasıl olsa.

tamam xbox360 ın oyunlarını korsan temin etmek kolay, ama xbox live'ına para vereceksin filan. sonucta legal takilmak daha iyi. ps3 bir oyun konsolu olmasının yanı sıra bluray okuyan bir media center. onu da hesaba katinca daha hesaplı bence. ayrica sendit.com dan filan gayet ucuza gelebiliyor ps3 oyunları da
0
maersk
(27.02.09)
xbox360: ısınma sorunu var(mış).oyun seçeneği fazla onlineda sorun çıkarıyor.
ps3:oyunları çok pahalı ve 1500ytlye tv parası falan kurtarmaz
pc:en rahatı toplayın iyi bir pc rahat rahat oyun dünyasına atılın
0
enter saltman benim
(27.02.09)
(18)

Babanızın eşcinsel filmi izlediğini farketseydiniz, ne yapardınız?

wind83
En yakın arkadaşımın babası bunu geçtiğimiz gece yapmış. arkadaşım tabiri caizse ceset gibiydi bugün. Konuya kendimce bir çözüm bulmak istedim ama hayatımda böyle birşeyi tecrübe etmediğimden dolayı, en azından aklı başında fikirler yürütecek insanlara sormak istedim.Arkadaşımdan öğrendiğim; babası
En yakın arkadaşımın babası bunu geçtiğimiz gece yapmış. arkadaşım tabiri caizse ceset gibiydi bugün. Konuya kendimce bir çözüm bulmak istedim ama hayatımda böyle birşeyi tecrübe etmediğimden dolayı, en azından aklı başında fikirler yürütecek insanlara sormak istedim.

Arkadaşımdan öğrendiğim; babası ile annesinin cinsel hayatları yıllardır yokmuş, babası ise yurtdışında yıllardır şantiye, inşaat vb. yerlerde çalışan birisi. Babanın yaşı 58. söylediğine göre; alkollü bir şekilde, zevkle bunu yapıyormuş. sarhoş halde bilgisayarın başından kalktıktan sonra arkadaşım girilmiş olan sitelerin geçmişine bakınca 10'a yakın gay ve eşcinsel sitesiyle karşılaşmış. bana bu durumda ne yapması gerektiğini sordu. Babasının internette google'da arama yapamazken, böyle siteleri nasıl bildiğini sorarak kahroluyor. Bu arada yaşadıkları yerde kendileri varlıklı bir aileden geliyorlar fakat, babasının hataları sebebiyle çok ekonomik sorun yaşamışlar. Aile 5 kişiden oluşuyor;üniversite mezunu iki erkek çocuk, bir üniversiteye hazırlanan kız çocuğu ve bir anne. Arkadaşımda 24 yaşında ailenin küçük erkek üyesi.

Ben mantıklı bir fikir yürütemedim; ama onun düşündüğü tek şey babasının bir an önce eceliyle ölmesi. Var mı bir fikir yürütebilecek olanınız?
0
wind83
(02.02.09)
kendi haline bıraksın, oluruna bıraksın.
0
yoldaki isaretler
(02.02.09)
ülkemizde cinsel ihtiyaçlarını başka erkek ya da çocuklarla gideren çok fazla erkek var. her ne kadar toplumda genel olarak muhafazakar, pala bıyıklı, kıllı... kişiler tam bir erkek olarak görülse de işin iç yüzü çok farklı olabiliyor. belli bir yaşı geçmiş, evli, boyundan büyük çocuğu olan insanlar gizli saklı bir şekilde yapıyorlar bunları. nadir görülen bir durum değil bu aslında. mıknatısın birbirini çektiği gibi buluyorlar birbirlerini. yani duruma şaşırmamanız gerekiyor.

2. bi ihtimalde malum porno olayını aratınca çok fazşa eşcinsel içerikli siteler çıkıyor. belki de normal porno aratırken bu sitelerin pop up ları açılmış ve oralara tıklamış olabilir merakından.
0
emrag
(02.02.09)
emrag, benimde aklıma aynı düşünce geldi fakat; girilen tüm siteler eşcinsel siteleriymiş ve özellikle uzakdoğu eşcinsel siteleriymiş. işin garip tarafı babası son 1 yıl boyunca yurtdışında uzakdoğulularla aynı kampta çalışmış.
0
🌸wind83
(02.02.09)
yoldaki isaretler'in de dediği gibi kalkıpta babasıyla bu konuyu konuşmaya kalkmasın ya da aile içindeki başka bireylerle. bir sıkıntı bir huzursuzluk yaratabilir. oluruna bırakmak yapılabilecek en iyi şey gibi görünüyor.

olur da babasıyla konuşmayı düşünürse, aklına takmışsa bu konuyu, konuşmadan önce profesyonel yardım alması uygun olur. şimdi babanın kişiliğini bilmiyoruz, arkadaşının kişiliğini bilmiyoruz tahmin üzerinden tavsiyelerde bulunmayalım.
0
emrag
(02.02.09)
ayşe arman ın bugünkü köşesini okuyunuz öncelikle.
ayrıca evet dışarıdan şunu yap bunu yap demesi kolaydır. yaşayan bilir konu ne olursa olsun.
ama babasının ölmesi temennisi biraz acımasızca değil mi? bence psikiyatrdan yardım almalılar. bunu tek başlarına atlatamayacaklar gibi görünüyor. uzman bir destek alıp bunun üstesinden gelmeliler. sonuçta gay olduğunun farkında olan-olmayan binlerce erkek, zorla kadınlarla evlendirilip mutsuz oluyor. baba gay olarak hissediyorsa suçu ne yani?
0
oceano
(02.02.09)
söylediğim gibi; aile zaten babanın yanlışlarından bıkmış durumda. 30 yıllık evlilik ve 3 yetişkin çocuklu bir aile; bizim babamız eşcinsel diyip bir uzman yardımıyla bunu aşabileceklerini pek sanmıyorum. mutlaka dağılan parçalanan bişey olacaktır. edindiğim izlenim arkadaşım dışındaki aile bireylerinin haberdar olması dahi, aileyi yerle bir edebilir.
0
🌸wind83
(02.02.09)
aileden birilerine ya da aileden birilerinin kulağına getirme ihtimali olan tanıdıklara açmasın bu konuyu sakın. ne kadar çok kişi öğrenirse olayı kontrol altında tutmak o kadar zor olur. çok büyük felaketlere yol açabilir. yaş olarak da ergenliği geçmiş birisidir diye tahmin ediyorum. şu aşamada abileri ya da kendisi için değil de kız kardeşi böyle bir şeyi duyarsa onun için büyük sorun olabilir. profesyonel destek alıcaksa bunu aileden kimseye söylememeli ve özellikle kız kardeşini düşünürekten hareket etmeli. acele etmesin kesinlikle.
0
emrag
(02.02.09)
internet filtresi kursun o tür siteleri engelleyen. baba bi dahaki sefere girmeye çalışınca , birilerinin durumun farkında olduğunu anlar en azından.
0
brkylmz
(02.02.09)
kesin emin mi? aileden başka birisi de olabilir.
0
lostturkey
(02.02.09)
Oluyor böyle şeyler, insanlar bu tarz şeyleri seçemediklerinden genelde utana sıkıla çevrelerinden gizliyorlar, veya biseksüel olup sadece heteroseksüel yönlerini gösteriyorlar topluma. Babasını dayısıyla basan insanlar tanıyorum...
Arkadaşın da şok geçiriyor heralde, yoksa babası ölsün zart zurt.. öeh. Söyle babasının ölmesini istemeyi bir yana bırakıp bir psikoloğa danışsın. Zira kandi psikolojisi de pek iç açıcı görünmüyor.
0
exexex
(02.02.09)
herkes eşcinsel düşmanıymış ya hu. bırakın ne istiyorsa yapsın adam. gizli tutsun yeter. kimseye düşmez bir başka bireyin cinsel tercihi. hiç utanmadan sıkılmadan adamın ölümünü dilediğini de yazabilmişsiniz. yazıklar olsun. türk toplumunda zorlama evlilikler son derece fazla. buna rağmen 3 çocuk büyütmüş, bunca sene ev geçindirmiş adam. nasılı da ona kalsın.
0
talemon
(02.02.09)
(bkz: death at a funeral)

Çocuklar büyümüş artık, adamcağızın biraz da kendi hayatını yaşamaya hakkı var, gerçekten olduğu şeyi belki.

Gizli tutmak biraz mantıklı geliyor; öte yandan annenin de bu yalandan kurtulup artık kendi hayatını yaşama hakkı olduğunu düşünüyorum. Çocuklar için yapabilecek bir şey yok; zira biri eşcinsel olsaydı eminim ailesinin onu olduğu gibi kabullenmesini, zorla evlendirmemesini isterdi.

Zor durum. Çocuğun bu yaşta öğrenmesi de zor, babanın bu kadar zaman rol yapmak zorunda kalması da. Belki de bu yaşa geldiğinde kabullenmesi, belki hâlâ kabullenemiyor olması kendini...

(bkz: üç aynalı kırk oda) - (bkz: gece elbisesi)

Siz ne yapın edin, arkadaşınızın içindeki nefreti bastırın.
0
fadetoreality
(03.02.09)
ulan bırakın yapsın diye bir seçenek olabilir mi???

adam 1 yıldır uzakdoğulularla yurtdışında çalışıyor. bu çocuğun annesinin de belli ihtiyaçları var. adam orada kimbilir ne bok yiyor ve eve gelince annesiyle birlikte olabilir??? hiç olmadı çok saçma bir şekilde tükürükle bile geçebiliyor aids ve bir çok hastalık(diş çürüğü vs) yapmayın arkadaşlar.

bilgisayara filtre koysun üst tarafta bir arkadaşın dediği gibi babası hissetsin durumu ama bir şey de diyemesin. bu sırada annesiyle olan ilişkilerini güçlendirmeye baksın sessiz bir tepki olarak. illaki bir yerde patlar bu durum. ülkede gay olup gizlemek için evlenen çok erkek olduğunu okumuştum bi gazetede
0
atrin
(03.02.09)
bir insan eşcinselse, ya da biseksüelse yapılacak bir şey yok gibi geliyor. arkadaşın kendi yerine koysun babasını. eşcinsel olsaydı ve babası bunu öğrendiğinde kendisini öldürseydi, dövseydi, evden kovsaydı hoş olur muydu?

bence babası ile konuşabilir. ama çok sakin ve anlayışlı davranması şartıyla. kaldı ki, adamın kesin olarak gidip birileri ile yattığını bilmiyoruz. belki de bastırdığı duygularını yalnızca internette tatmin ediyor.

bence annenin bilmeye hakkı var. ama çocuğundan değil de, kocasından öğrenmeli bu durumu diye düşünüyorum.

bir insanın eşcinsel olması dünyanın sonu değil. bu insan babanız bile olsa...
0
kahvegibi
(03.02.09)
Adam eşcinselse kendisini ilgilendirir. Bu arkadaşınız hangi yüzle, hangi hakla babası dahi olsa başkasının hayatına bu kadar burnunu sokabiliyor, böyle abuk subuk şeyler düşünebiliyor ben anlamadım.

Adamın cinsel tercihleri nasıl ki kendisini ilgilendiriyorsa annesiyle aralarındaki ilişki de aynı şekilde annesi ve kendisini ilgilendirir.

Hele aids maids ne alaka hiç anlamadım. Eşcinsel ilişkide bu risk var da heteroseksüel ilişkide yok mu yani?
0
386 dx
(03.02.09)
şimdi elbette olayın ayrıntılarını bilmiyoruz, ancak yazılanları okudum da anne-baba arasında yıllardır cinsellik yokmuş. büyük ihtimalle annenin haberi olabilir. belki biliyordur, belki tahmin ediyordur, belki biliyor da bilmezden geliyordur. kaç tane çocuk okutup yetiştirmeye çalışan bir insan sonuçta. bilmem kaç sene sonra bu adamdan maddi-manevi sebeplerden dolayı ayrılmayı gözüne kestirememiş olabilir.

arkadaşın bu ihtimali düşünerek hareket etsin. elbette ki hoş birşey değil ama üniversiteye hazırlanan kız kardeşini düşünsün. hiç olmazsa kızcağız üniversiteye girene kadar beklesin.

homofobik olma meselesine gelince. babanın eşcinsel olması mı yoksa yalan söylemesi mi rahatsız etmiş acaba.

bana şöyle geldi okuyunca. şerefsiz adam yüzünden senelerdir çekmediğimiz kalmadı, üstüne bir de eşcinselmiş, çeksin gitsin de kurtulalım gibi bir psikoloji içinde sanırım.

çok komplike bir durum, duygusal ve ani hareketlerde bulunmasın lütfen.
0
mea maxima culpa
(03.02.09)
efendim insanlar farklı bir arayışta da olabilir. yani bildiğimiz cinsellikten sıkılmış oyle şeyleri de görmek istemiş olabilir.bu çeşit davranışlar tamamiyle normaldir.ancak 1 ay gibi bi süreyle izlesin arkadaşınız babasını eğer devam ediyorsa şüpelenebilir. zira çok sağlıklı erkeklerin değişiklik olsun diye gayporn fisting gibi acayiplikleri izlediğini biliyorum
0
emcedeltate
(03.02.09)
teşekkürler fikirleriniz için. arkadaşıma tümünü kendi düşüncelerimmiş gibi ilettim. kendisi bilgisayarına filtre kurmuş ve susmaktan başka hiçbişey yapmayacağını söylüyor.

Tartıştıklarınıza gelince. Sorun; babasının cinsel yatkınlığı değil, bu yatkınlığın ailede ve çevrenin aileye vereceği tepkilerin doğuracağı sonuçlarla ilgili.

Arkadaşım son görüşmemizde olayın farklı yönlerini de anlattı. Ve 10 yıl öncesinden başladı.

Babası 7-8 yıl önce (yurtdışı işlerinden önce) köylerinde çiftçilikle uğraşıyormuş. ve işi olsa da olmasa da yağmurda olsa kıyametde kopsa hergün köye gidip geliyormuş. Annesi babasının, köye bir kadın için gittiğini düşünürmüş ve cinsel hayatlarının sıfır olmasından çocuklarının önünde yakınırmış. Şimdi arkadaşım kendine sormadan edemiyor. Babam 7-8 yıl yada daha fazla süre cinsel ihtiyaçlarını nasıl giderdi? Köye gerçekten bir kadın için mi gidip geliyordu? Yoksa köye gidip gelmesinin sebebi şimdi açığa çıkan bu eşcinsel yatkınlığına cevap veren bir kişimiydi? Eğer bu tür bir yatkınlıksa babası bunu ne kadar gizleyebildi? Eğer babası bunu gizleyemediyse bu durum kimler tarafından biliniyor?? vb...

Ayrıca; olaya çok fazla olumsuz tarafından bakmayıp daha iyimser yönüylede bakmayı deniyor. Birkaç hafta önce babasının normal bilindik porno sitelere girdiğini de farketmiş. Ayrıca babası son birkaç yıldır yurtdışı işlerine gitmeden önce; ailenin ekonomik durumu hiç elvermemesine ve kendisinin bilgisayarlarla bir işi olmamasına rağmen ısrarla 2 milyar değerinde laptop almak istemiş. bu durum babasının durumunun sadece film izlemekle alakalı olma ihtimalini güçlendiriyor.

Ama özellikle son çalıştığı işyerinde uzakdoğulularla çalışmış olması (nepal ve vietnam) ve işten istifa edip geldikten sonra uzakdoğu yayınlı eşcinsel sitelere girmesi; arkadaşımın gözünde en azından son 1 yıl için pek iyimser bir tablo göstermiyor.

Olayın özeti bu; arkadaşımın kaygısı; babasının bu durumu ister film izlemek ister cinsel aktivite ne olursa olsun sadece kimse tarafından bilinmemesi. Babası her ne yapıyorsa yapsın bunun sadece babasında kalmasıyla ilgili.
0
🌸wind83
(04.02.09)
(3)

youtube jacker - macintosh

a7x
peki bu youtube jackerın veya bir benzerinin macintosh versiyonu yok mudur? (bir sıkıntı olursa diye sadece ekşi sözlük kullanıcılarının görebilceği şekilde açtım)
peki bu youtube jackerın veya bir benzerinin macintosh versiyonu yok mudur?
(bir sıkıntı olursa diye sadece ekşi sözlük kullanıcılarının görebilceği şekilde açtım)
0
a7x
(25.01.09)
hotspotshield.com'dan indir kullan..
0
orion ares
(25.01.09)
support.apple.com

accs-net.com

unix türevi olduğundan etc/hosts dosyası windowstaki hosts dosyasına denk geliyor.
yukardakiler işine yaramazsa aramaya inandım sen de inan :)
www.google.com.tr
0
edip
(25.01.09)
muhtemelen arkadaşların verdiği linklerden sorunu çözmüşsündür ama bende pratik bir çözüm sunayım.

mac de terminal programını açıyoruz,
sudo /Applications/TextEdit.app/Contents/MacOS/TextEdit /etc/hosts
yazıp enterlıyoruz, şifre soracak şifreyi giriyoruz, bir text dosyası açılmış olacak. oraya en başa istediğimiz adresleri yazıp ctrl+S yapıyor ve dosyayı da terminali de kapatıyoruz. sonrasında sorunsuz girebilirsin.

ekleyebileceğin adresler falan felan da şurda :

www.paste-it.net
0
exexex
(25.01.09)
(1)

bir photoshop sorusu daha

etna
iki resim var yanda.photoshopta bu kulenin yanındaki parlaklığı nasıl yapabilirim?ayrıca arabanın kenarındaki gölgeyi nasıl yapabilirim?çok çok sağolun
iki resim var yanda.
photoshopta bu kulenin yanındaki parlaklığı nasıl yapabilirim?
ayrıca arabanın kenarındaki gölgeyi nasıl yapabilirim?

çok çok sağolun
0
etna
(03.01.09)
objeyi seçip, layer kısmının sol altında "fx" gözüken gözüken yere, yani Blending Options'a girerseniz orda bu ve bunun gibi özellikleri ayarlayabilirsiniz kolayca.
0
exexex
(03.01.09)
(4)

gittigidiyorda dükkan açmak

nehir
arkadaşlar elimde yaklaşık bin tane kitap var. bunu bir şekilde satmayı düşünüyorum. uzun vadede de işler yolunda giderse bu işe devam edebilirim. şimdi soru şu; tek tek satmak mı yoksa dükkan açmak mı daha mantıklı?teşekkür ediyorum şimdiden.
arkadaşlar elimde yaklaşık bin tane kitap var. bunu bir şekilde satmayı düşünüyorum. uzun vadede de işler yolunda giderse bu işe devam edebilirim. şimdi soru şu;

tek tek satmak mı yoksa dükkan açmak mı daha mantıklı?

teşekkür ediyorum şimdiden.
0
nehir
(13.12.08)
dükkan açmak çok daha avantajlıdır fiyat açısından. aynı zamanda dükkanlar daha güvenilir gelebiliyor çoğu insana. uzun vadeli bir durum söz konusuysa şimdiden dükkan ile başlamak çok daha mantıklı geldi bana.
0
exexex
(13.12.08)
gg'da dükkan açtığınızda ürünler en sonda gözüktüğünden dolayı , yoğun bir satış olmayacaktır.bir de yeni hesapsa(daha önceden yorum almamış) iş iyice zorlaşır.
bence ilk başta yüksek değerde olduğunu düşündüğünüz ürünleri 'vitrin' olarak listeleyiniz hem tanıtım olur. ( vitrin ücreti +1.5 ytl)
0
cantstandya
(13.12.08)
buraya elinde olan kitapların listesini dosya olarak vs. koyarsan bakabilir herkes .. hepsi olmasa bile tek veya bir kac tane almak isteyenler olabilir ... ( fikir sadece ) tek tek fiyat yazmak zoruna gidiyor ise ayrı :)
0
weird
(13.12.08)
[email protected]

mail adresime liste yollarsanız kitapları internete gerek kalmadan sattırabilirim, alabilirim de.
0
robinbook
(15.12.08)
(4)

ipod touch/iphone - fallout 3

turkish tekila
alakasiz iki soru :- ipod touch veya iphone'da bu mereti cepten cikarmadan el yordamiyla sarki atlamanin yolu yok mu? ipod shuffle'i ozledim yeminle- fallout 3'te lockpick for dummies tadinda aciklayabilecek wasteland sakinleri?
alakasiz iki soru :

- ipod touch veya iphone'da bu mereti cepten cikarmadan el yordamiyla sarki atlamanin yolu yok mu? ipod shuffle'i ozledim yeminle
- fallout 3'te lockpick for dummies tadinda aciklayabilecek wasteland sakinleri?
0
turkish tekila
(11.11.08)
iphone kulaklığında ki mikrofondan şarkı atlayabiliyorsun iki kere tıkırdatarak?
0
exexex
(11.11.08)
lockpick olayı çok ilginç olmuş. mouse ile maymuncuğu ayarlayıp w, a, s veya d tuşları ile kapıyı açmaya çalışıyosunuz.
0
deckard
(11.11.08)
2-Mesela easy'de tokanın aralığı geniş oluyor, zorlaştıkça bu tutturma aralığı azalıyor, bunu bi bilin. Benim yaptığım rasgele sağa sola bi yerde tutup tornavidayla ittiriyorum olmadıysa tokayı biraz kaydırıp yeniden deniyorum, byle böyle alışıyon insan bi süre sonra. Nasıl yapıyodum lan ben diye düşündüm mesela. Ama evet lockpick olayını güzel yapmışlar hakkaten...
0
inugard
(11.11.08)
1- tıkırdatmayı bilmiyorum ama sallama usulu var. pocket touch uygulamasini kuruyorsun. sallama ayarlarini yapiyorsun. mesela cok hassas yaparsan yururken her adiminda sarki atliyor :) sabit bir yerde ise ufak ittirmenle sarki degisiyor. hassasiyet sana kalmis. ipod/iphone'un haliyle jailbreak olmasi gerekiyor kurman icin.
0
only
(11.11.08)
(2)

Debian - Flash Disk

exexex
Selamlar..Acil bir işim olması dolayısıyla mac osx sistemi kurulu olan macbook pro'ma debian kurmak zorundayım. Sanırsam Boot Camp ile windows gibi boot edilip kurulabiliyordu bu da.Dvd-cd gibi seçenekler dışında, debian kurulum dosyalarını flash diske atıp o şekil yüklemek istiyorum,ama nasıl ?Yard
Selamlar..
Acil bir işim olması dolayısıyla mac osx sistemi kurulu olan macbook pro'ma debian kurmak zorundayım. Sanırsam Boot Camp ile windows gibi boot edilip kurulabiliyordu bu da.
Dvd-cd gibi seçenekler dışında, debian kurulum dosyalarını flash diske atıp o şekil yüklemek istiyorum,
ama nasıl ?
Yardım ederseniz çok sevinecem..
0
exexex
(23.09.08)
Native kurman şart mı? VMware Fusion veya ile veya Parallels ile bir virtual machine e kurmak daha ağrısız sızısız olacaktır, native kurmak şart değilse.
0
kurukafa
(24.09.08)
evet haklısınız çok dha pratik ancak o şekil kurunca da sistem olarak bilgisayar zorlanıyor zaman zaman. hiçbir zaman gerçek performansta kullanamıyoruz ne yazık ki..
0
🌸exexex
(24.09.08)
(7)

Gaza geldim.

point guard
feeling the blanks sorunca bende gaza geldim..şimdi bende spor yapıyorum..- hafif tempo uzun mesafe koşu -..kendi çapımda bir kaç soru sormuştum ama şimdi tam manasıyla soriyim dedim..amacım kilo vermek.. son 2 ayda bi 10 kilo verdim(kilo vermiş halim - 110 -).. böyle koşarak ve basketbol oynayarak
feeling the blanks sorunca bende gaza geldim..

şimdi bende spor yapıyorum..- hafif tempo uzun mesafe koşu -..

kendi çapımda bir kaç soru sormuştum ama şimdi tam manasıyla soriyim dedim..

amacım kilo vermek.. son 2 ayda bi 10 kilo verdim(kilo vermiş halim - 110 -).. böyle koşarak ve basketbol oynayarak verdim ama yemeği fazla kısmadım..şimdi amacım yemeğide kısmak.. ama gün içinde bitkin ve spor yapamayacak kadarda yorgun hissetmek istemiyorum kendimi.
insanın kendini sıkarsa neler yapabileceğini gayet iyi biliyorum.. işin o tarafı değilde, hangi yiyecekler veya hangi düzende yemek yemek bana yarar sağlar, kilo vermeme yardımcı olur onu düşünmekteyim..
yaş : 18, boyda 1.87..

birde,hani ilk haftalardan hafif başla falan olmasın.. gayette sert istiyorum...


haydi canlar, hep birlikte eritelim şu delikanlıyı..
0
point guard
(23.09.08)
delikanlı. son 11 ay içinde 27 kilo vermiş, son 6 ayında haluk saçaklıya gitmiş birisi olarak diyorum ki yiyeceğini kısma. günlük metabolizmanın ihtiyacı olan kaloriyi al. benim beslenme listem 1850 kalori idi mesela. senin bir erkek olarak daha çok kalori alman lazım.

haftada 5 gün spor yap. yorucu sporlar yapma, yürüyüş ve yüzme artı dumble çalışması.
0
mea maxima culpa
(23.09.08)
geçen 10 ayda 21 kilo verdim, tek yaptığım sabah hafifçe kahvaltı etmek ve akşama kadar genelde meyve- hafif içecekler dışında birşey yememekti. akşam yemeği ne varsa yiyordum. bir zaman sonra alıştım, eskisi gibi yiyince aşırı şişkinlik oluyor artık. sabaha kahvaltıyı düzgün yaptığım için de genelde gün içinde enerjik oluyordum.
muhtemelen sağlıklı değil diyenler felan olur da en sağlam şekli bu bence. yememek.
18 ken başladım bende. şuan yaş 19, boy 190 kilo 88..
0
exexex
(23.09.08)
bir aydir sabah kahvalti - dediğim peynir, salata ekmek çok az hamurunu değil kabuğunu - ve ak$am yemeği yiyorum. gün içinde karnim acikmasin diyede çoğu zaman sakiz çiğniyorum ve acikmiyorda zaten. en fazla ati$tirmalik kalorisiz abur cubur bir$ey aliyorum. bugün evde yemedim örneğin ak$am üstü macdonalds ta menu yiyeyim dedim hamburgerini zor yedim patatesleri biraktim - ki önceden 2-3 super bigmag menu bitirmi$liğim vardi - ve son bir aydirda gözle görülür bir fiziksel düzgünlük var. kilo verdiğimi dü$ünmüyorum ama sağlikli besleniyorum ve bu gidi$lede foruma gireceğimden eminim, yani kilo veririm böylece.

1,70 boy 80kg
0
05
(24.09.08)
bende 1.87 boyunda ve 110 kiloyum hatta nickinden anladığım kadarıyla isimlerimizde aynı:) eğer bensen hesaplardan birini kapatalım boşuna yer kaplamasın, ben de girdim yavaştan zayıflama olayına şimdilik mekik ve arkadaşlarını kullanıyorum ama lig uzun bir maraton tabii.
0
patricia teyze
(24.09.08)
konu ile alakalı değil ama sözlükcülerin hepsinin boyu uzunmu böyle maşallah
0
imparatorolmayikolaymisandin
(24.09.08)
soruyla hem alakalı hem alakasız olarak ben de şöyle bir şey söylemek istiyorum; duyurudaki tüm kilo vermek, sağlıklı yaşamak ve spor yapmak isteyenler toplanalım, her haftasonu birlikte açık havada (orman filan diicem de dalga geciceksiniz şimdi ama Belgrad ormanı çok güzeldir valla, servis kaldıralım Taksim'den hatta:)) yürüyüş, koşu yapalım:) toplu olarak spor yapmak daha eğlenceli ve daha kolay gibi geldi bana:)
yeme konusunda da çok klişe olucak ama her doktorun söylediği şey yediklerinin yarısını ye, hareketini de 2 kat arttır oluyor, şekerden de ne kadar uzak durursan o kadar iyi. ben mesela canım tatlı bir şey istediğinde kuru meyve ya da en fazla sütlü tatlı yemeye çalışıyorum. beyaz ekmek yerine de kepek ekmeği tabii.
0
think martini
(24.09.08)
Spor yaptıkça bir süre sonra geri kalan hayatınızı da buna uydurmaya başlıyorsunuz zaten. Örneğin rejime başladığım ilk zamanlarda mcdonalds önünde ağzımın suyunu akıtarak acı çekerken sonradan canım hiç istememeye başlamıştı. Sporu bırakınca tekrar yer oldum.
0
386 dx
(24.09.08)
(9)

Multilingualism

ermanen
Oncelikle:http://en.wikipedia.org/wiki/Ziad_FazahBir insan nasil bu kadar cok dil ogrenebilir, butun hayatini vermesi mi gerekir bunun icin, yoksa genc yasta da boyle seviyeye gelebilir miyiz, tamamen mukemmel olmasa bile ve en azindan 10-15 dilde mesela...Ayrica aranizda 10'a yakin dil bilen var mi
Oncelikle:
en.wikipedia.org

Bir insan nasil bu kadar cok dil ogrenebilir, butun hayatini vermesi mi gerekir bunun icin, yoksa genc yasta da boyle seviyeye gelebilir miyiz, tamamen mukemmel olmasa bile ve en azindan 10-15 dilde mesela...

Ayrica aranizda 10'a yakin dil bilen var mi, belki daha fazla?:)
0
ermanen
(21.09.08)
ben turkce dahil 5 dil biliyorum. 2. yabanci dilini ogrendikten sonra her sey cok kolay olmaya basliyor. bir de diller birbirine benziyor ve sen disardan bakan biri olarak bir sure sonra bilmedigin bir dili bile kagit ustunde anlamaya basliyorsun. bende boyle en azindan.
0
kayranin kedisi
(21.09.08)
peki @kayranın kedisi sen kaç yaşında öğrendin? yoksa anne babandan birisi yabancı mıydı? ben de meraklı çıktım valla.
0
mea maxima culpa
(21.09.08)
ikinci dili öğrenirken onu öğrenmenin ne kadar kolay geldiği de bir ipucu olabilir. daha ne kadar gideceğine dair bir fikri oluşur kendi içinde.herhalde bu amcanın hiç fikri oluşmamış freni patlamış kamyon gibi önüne kattığını öğrenmiş.

+ kobaylar kampı isimli bir bilim kurgu romanında da sözlük okuyarak 1 gecede bir dili çözen insanlardan bahsediyordu.belki tamamı ile ayrı birşeydir
0
yurdum insanı
(21.09.08)
comptrol
(21.09.08)
annesi ermeni babası arap olan, dolayısıyla ermenice, arapça ve türkçe bilen, fransız lisesini bitiren, genel kültür olarak ingilizce bilen ve almanca dilinde eğitim veren bölüme giren bir tanıdığım var.
şans işi :)

kayranin kedisi doğru söylemiş, bazı diller var ki onu öğrenince diğer diller çok yakın geliyor ve çözebiliyorsun.(fransızca-italyanca gibi) dil ve kelime bilgisi olarak belli bir noktayı aştığın zaman çok daha kolay oluyor durum.

ingilizce biliyorken fransızca öğrenmeye kalkışsan bile inanılmaz katkısı oluyor. kelimeler ve cümle yapıları ipucu verebiliyor bazen.
0
exexex
(21.09.08)
Biz buna metodoloji de "language aptitude" diyoruz.
birden fazla dil öğrenme ( 2 yada 3 dil değil en az 6 -7 dil) özel bir yetenek gerektirir(latent abilities).bunun öğrenen bunun bilincinde olmaz,kolay öğrendiğinin bilincindedir yalnızca.küçük yaşlardan beri birden fazla dile maruz kalanlarda genellikle görülür 10a yakın dil..tabi birçok insan multilingual olabilir ancak;küçük yaşta öğrenmeye başlayanlar daha etkin kullanabilir dili.
0
lavitaebella
(21.09.08)
bir de;
eğer aynı dil ailesinden başka bir dili öğrenmeye başlıyorsanız;söylendiği gibi; öğelerin dizilişi,kelime yapıları,sesletim,eklerin dizilimi gibi dile özel durumlar da öğrenmeyi kolaylaştırır.Halihazırda mevcut öğrenme yeteneğini destekleyici unsurlar yani.
0
lavitaebella
(21.09.08)
ya ben de
1999 arapça 2 kur
2002 ingilizce 1 yıl hazırlık
2004 almanca 3 kur
2005 fransızca 3 kur
2008 rusça 4 kur
2009 ispanyolca almayı dusunuyorum.
benimkisi sadece basitce okudunu anlayabilmek konusabilmek ve kulturleri hakkında fikir edinmek için.
0
manonflier
(22.09.08)
babaannem rus ve evet cocuklugumdan liseye gelinceye kadar turkiyede degildik; gocebe yasadik biraz amerika,asya,avrupa'da bulunduk. cocukken ogrenmek cok daha kolay ve kalici tabii ki. sokakta oynarken farkinda olmadan bile ogreniliyor, sonra bir bakmissin ki o dilin aksaniyla dusunup konusabiliyorsun. ayrica rusca biliyorsan rus kokenli dilleri de cok rahat ogrenebiliyorsun, cunku dusunce yapisi ayni oluyor. turkce-azerice gibi.
0
kayranin kedisi
(22.09.08)
(10)

uzun saçlılar

goodbyecruelworld
saçlarım resimdeki kurt cobain'inki gibi olsun istiyorum, şu an kısalar, o şekli alması için, berbere gittiğimde sürekli aynı şekilde mi kestirmeliyim, ne yapmalıyım, ne demeliyim de böyle uzatabileyim?
saçlarım resimdeki kurt cobain'inki gibi olsun istiyorum, şu an kısalar, o şekli alması için, berbere gittiğimde sürekli aynı şekilde mi kestirmeliyim, ne yapmalıyım, ne demeliyim de böyle uzatabileyim?
0
goodbyecruelworld
(21.09.08)
katlı kestirmeni tavsiye ederim. MEsela benim saçlarım hafif dalgalıydı katlı kestirerek bu tarza benzer bir şekil aldırıyordum.
0
alkolik imam
(21.09.08)
berbere gitme. sen gittikçe o saçın uzaması daha da zorlaşacak. iyice uzamasını bekle, sonra şekillendir derim ben.
0
exexex
(21.09.08)
bana da katlı kestirmeniz gerekiyor gibi geldi. giderken yanınızda resmin çıktısını alıp gidin. berber/kuaför herhalde anlayacaktır nasıl kesmesi gerektiğini.

gerçi "şu an kısa" demişsiniz ben uzun oldugunu farzetmiştim, en kötü ihtimalle biraz uzamasını bekleyin sonra şekil vermesi daha kolay olur ya da başta dediğim gibi berber/kuaför yönlendirir sizi.
0
light beam
(21.09.08)
istediğiniz şekle getirmek için saçınızın fotoya göre biraz daha uzun olması gerekiyor. saçınızın uzunluğu nedir bilmiyorum fakat 5-6 ay kuaföre uğramayın.
0
axijazz
(21.09.08)
arasıra uğrayıp uçlarını kestirmek daha çabuk uzatır derler
0
vincenzo
(21.09.08)
üstteki arkadaşın dediği gibi ara sıra uğrayın ama bu ara sıra 1 senede bir filan olsun. çünkü 3 4 ayda bir uğrarsan uçlarından aldırayım accık diye hiç uzamazlar. kuaföre uçlarından accık aldıracam diye gidersiniz bi makas atar 6 aylık uzamayı bi makasla götürürler... iyisi mi istediğin uzunluga gelene kadar berbere gitmemek sonra hep aynı uzunlukta bırakırsın.
0
crystalsoul
(21.09.08)
erkek berberine gitme, illa da giderim diyorsan da red&white gibi yerlere git. sac kesimi onemli bir seydir, kiyafetlerini degistirebilirsin ama kotu bir sac kesimini gizlemek cok zordur. kuafore de bu fotografla git, hatta varsa baska acilardan da fotograflarini at telefonuna.
0
kayranin kedisi
(21.09.08)
Uçlarından aldırmak için erkek berberine kesinlikle gitme. Çünkü kadim erkek berberliği zanaatı hala daha uçlarından almayı öğrenemedi. Senin aylarca sabredip uzattığın saçını uçlarından alıyoruz diye kesip alıverirler. Saçın uzaması için geçen süre kesinlikle 5-6 aydan daha fazla olmalı. Ben de katlı kesimi tavsiye ediyorum. Saçların çok sıksa 6. ayda ara makasla aldırman iyi olur. Bir de benim gibi köşeli bi kafa yapısına sahipsen hiç başlama.
0
eftalit
(21.09.08)
@kayranın kedisi: ankara'da tavsiye edebileceğin bir kuaför var mı, bir de daha önce bayan kuaförüne gitmedim, emek'te red@white'a gittim ama.

ya bir de bir senede uzar mı bu kadar?
0
🌸goodbyecruelworld
(21.09.08)
bence de berbere gitmeyin, iyice uzatın önce.
saçta çok bir olay göremedim, ön taraflarını kulağın arkasına atmış işte.
0
386 dx
(22.09.08)
(3)

Playstation 3 ile ilgili bir kaç soru

joehigashi
Hemen sorayım1- Şu 40 gb, 80 gb olayını çözememiş durumdayım şimdi biz aldığımız oyunları harddiske yüklüyor muyuz ki 40 ile 80 gb arasında bu kadar fiyat farkı var ? Eğer böyle bir olay yoksa laptopum vs.. varken ben ps3'e neden ekstradan mp3, film falan yükleyim ki ? Tam olarak avantajları ve deza
Hemen sorayım

1- Şu 40 gb, 80 gb olayını çözememiş durumdayım şimdi biz aldığımız oyunları harddiske yüklüyor muyuz ki 40 ile 80 gb arasında bu kadar fiyat farkı var ? Eğer böyle bir olay yoksa laptopum vs.. varken ben ps3'e neden ekstradan mp3, film falan yükleyim ki ? Tam olarak avantajları ve dezavantajları nelerdir bu iki sürümün ?

2- Bir yerde ilerde chip çıkarsa bunun memory card girişi olan 80 gblık modeller için çıkacağı yazıyordu bu doğru mudur ?

3- Tüplü ama çözünürlüğü sağlam bir sony televizyonda makine iyi görüntü verir mi ?

4- Şu harddisk olayı çok luzumluysa elimde var olan harici hard diski makineye bağlayabilir miyim ?

5- Ntsc, pal vs. derken kafam iyice karıştı. Daha kıssadan hisse bir soru sorayım. Garantili mi almayı önerirsiniz yoksa garantisiz, dükkan garantili ürünlerde pek ala iş görür mü ? Yani alırsam içine çizin cd dvd takacak değilim en fazla oyun oynatırım.

6- Multiplayer desteği nasıldır ? Alırsam türkiye üzerindeki diğer oyuncularla pes, fifa nba oynama imkanım olabilir mi ?

7- Tamam bu son sorum. Bütün bu kriterler doğrultusunda istanbul'da önereceğiniz iyi ve ucuz bir playstation 3 satıcısı var mı ?

Neyse çok uzattım sanırım.. Şimdiden ilginiz için teşekkürler
0
joehigashi
(16.09.08)
6 - multiplayer destegi sahane. networku cok iyi, pes 2008 oynamak cidden cok zevkli networkte.
7 - (bkz: uygar elektronik)
3 - asla bir full lcd nin yerini tutmayacaksa da yine de gayet oynanilir olacaktir. ilerde terfi edersiniz bir hdmi baglantiya ve lcd ye.
1 - 40 gb olanlari ps2 oyunlari oynatmiyor. bir de hem usb sayisi daha az, hem de memory card flash card gibi bolumleri yok 40ligin. bi de kapasitesi, malum.
0
la traviata
(16.09.08)
1- şu an için 40gb gayet yeterli, ileride anormal yüklemeleli oyunlar gelmezse, yeter de artar. ayrıca doğru film yüklesen bile silersin yani. mp3'e de gerek yok. ama ileride mutlaka 40gb bir şeylerle dolacak alabiliyorsan 80 al, hatta bekle 160 al ama bunun sonu yok. bir de sistem farkı var birinde kart okuyucu var diğerinde yok. ya da biri ps2 oyun okumuo diğeri okuyor fiyat farkı varsa ondan.

2- chip zor, çıksa bile ayrıca yazılım update ederek berteraf ederler, yazılımı update etmeden de oyun oynayamazsın chip bekleme.

3- verir, 100hz eski sony'ler var. ama normal tüplüden birazcık daha iyi verir. 900ytl'ye bile 32inch lcd ler var. menüleri ingilizce diye ucuza satıyorlar dandik diye değil. metro grosmarkette fln oluyor.

4- bazıları bağlanıyor evet.

5- pal al, gözün gibi de baksan lensi gidebilir. garantili ile olmayan arasında 1 oyun parası fark var, ayrıca ntsc alırsan bazı oyunlarda online oyunda bölge kodu olabilir, ntsc oyun bulmak zorunda kalabilirsin. pal iyidir.

6- herşeyi oynarsın. pes'i fln geçtim, cod4 yıkılıyor resmen. pes'de çıkmak üzere.

7- morfare.com ..göztepe. garantili için en ucuz.
0
thefirstfbli
(16.09.08)
2- çiplere takmamak lazım kafayı, çıkmayacak gibi. ama ilerde çıkarsa da ben nette oynamam diyorsan xbox alman daha doğru olur gibi. zira updateler vs engelliyor arkadaşlarında dediği gibi.
3- hd tv candır tabii ama tüplü tvlerde de sorun çıkmıyor. oynarsın rahat.
4- bağlarsın. benimde 40 gb,harddiski bağlıyorum filmmiş muzikmiş yüklemelermiş ne varsa oraya yolluyorum. tek yapman gereken ms dos formatında biçimlendirmek ve doğru klasörleri oluşturmak(nette bulabilirsin bol bol bilgi)
5- valla gözlemlediğim kadarıyla ntsc pal farkı yok oyunlarda. sony garantili bulabilirsen öyle al, en sağlamıdır doğal olarak..
6- pes2008 dışında gayet iyi. o da pes'in kendi dengesizliğinden.. yeni pes çıkıyor muhtemelen o durumuda düzeltirler.
7- doğubanka gidip tüm katları araştırırsan uygun fiyata bulabilirsin diye düşünüyorum. ben öyle yaptım.
0
exexex
(17.09.08)
(4)

Macbook ile ilgili

bandini
Baktım duyuru arşivine. Gözüme ilişmedi. E zamanı geldi artık b.sayarı değiştireyim dedim. İşim photoshop, internet, divx neyin zaten. Bunun için mac daha süper olacaktır. Amma velakin öğrenmek istediğim şu: Macbook alınca ah ula şu Pc de daha kolaydı, yok efendim bunu mac çalıştırmaz, programların
Baktım duyuru arşivine. Gözüme ilişmedi. E zamanı geldi artık b.sayarı değiştireyim dedim. İşim photoshop, internet, divx neyin zaten. Bunun için mac daha süper olacaktır. Amma velakin öğrenmek istediğim şu: Macbook alınca ah ula şu Pc de daha kolaydı, yok efendim bunu mac çalıştırmaz, programların mac uyumlusunu ara ki bulasın derdi var mıdır?
Yoksa kendi photoshopumu ya da office programlarımı direk rarından çıkardığım gibi kullanabilir miyim. Veyahut o da ne canım age of empires oynamak istemiş bir iki gün. Mac bana "yok arkadaşım onu çalıştırmam ben" der mi?

Siz anladınız adaptasyonmuş, cultureshock muş.
hınk?
0
bandini
(08.09.08)
evet efenim mac'de her program calismamakta. arti, mac icin cok cok az crack'lenmis ya da free program bulmak soz konusu oldugundan, cok fazla program secenegi olmayabilir. yani aliyorsaniz, lisansli almak durumundasiniz.
buna ek olarak, sadece orta ve buyuk olcekli firmalar mac icin program oyun vs yazmakta, kullanilan x programin mac uyumlu versiyonu olmayabiliyordur.
tabi bunu kategorize etmek cok uzun sureceginden, baslangicta gereksinim duyulan programlarin mac versiyonlari var mi yok mu bakilabilir ve lisans mevzu da buna gore belirlenebilir..
0
paradoxical
(08.09.08)
temel her programın mutlaka kendisini veya alternatifini bulabilirsin. ama windowstaki kadar sorunsuz olmayacaktır tabii. windowsta bir programı hemen bulup kurmaya alıştığından dolayı ilk başlarda sıkılabilirsin.
oyun açısından pek parlak bir durumda değil mac. bulursun bazı oyunları ama.. şans..
mrtksn'in de dediği gibi, en kötü ihtimal win yüklersin acil bir durum olduğunda. (windows performansı konusunda hiçbir şekilde endişelenmeye gerek yok)
0
exexex
(08.09.08)
windows yüklemediğin taktirde mutlaka problem yaşarsın. eski programların ve oyunların çalışayacak zaten mac os'ta. çünkü exe diye rar diye bir şey yok. :)

her şeyi baştan bulman gerekiyor mac os için.

madem windows kuracaksın o zaman ne anladım macten?
0
bodom
(08.09.08)
bende mac düşünmüştüm de o para o donanıma verilmez deyip normal pc aldım.
0
passion rules the game
(09.09.08)
(4)

sistem ve ağ uzmanlığı

enter saltman
şimdi bilge adama girip bunun kursunu görsem çıkışta iş bulabilir miyim
şimdi bilge adama girip bunun kursunu görsem çıkışta iş bulabilir miyim
0
enter saltman
(31.08.08)
kursun bir takım prerequisiteleri vardır.onları karşılıyorsanız olabilir tabi.
0
natnan
(31.08.08)
Kursta cisco öğretiyorlarsa kesin bulursun, onun dışında kursun ayrıntılarına bağlı ama o dallarda çok eleman açığı var.
0
harzem
(31.08.08)
eğer ciddi şekilde takip ederseniz bulmamanız için bir neden yok. bu tarz kurslar kişide bitiyor tamamen. ama üniversite dışında bilişim alanında, insanın kendisini geliştirebileceği en iyi kurstur bence bilgeadam.
(en son edutime ı da aldılar herifler hatta, daha da büyüdüler)
0
exexex
(31.08.08)
bu tip bi soru sistem mühendsiliği için daha önce sorulmuştu..

ortalama bi bilgisayar şirketine ben işi öğrenmek için bedava çalışmak istiyorum, belli bi noktaya gelince bana uygun gördüğünüz ücreti ödersiniz diyip direk işe girsen, çok daha mantıklı olur bence. işin sertifika tarafı da evde çalışarak halledilebilir fakat tecrübe her zaman sertifikadan daha önemlidir.
ingilizce kursu gibi düşün, hangisine gidersen git en önemli şey her zaman pratik oluyor biliyorsun :)
0
hayo
(01.09.08)
(9)

Ne iş yapabilirim? Ek gelir vesaire vesaire

def
Selamlar herkese,Ekşi duyuruyu uzun süredir takip ediyorum, dolayısıyla buna benzer diğer konuları da okudum. Mevzuya gelecek olursak:Ankarada pazar günleri hariç hergün 8-18 arası çalışıyorum. Çevremdeki bazı insanlara yardım etmem gerekli, bu yüzden daha fazla gelire ihtiyacım var. Sizce 24 25 ya
Selamlar herkese,

Ekşi duyuruyu uzun süredir takip ediyorum, dolayısıyla buna benzer diğer konuları da okudum. Mevzuya gelecek olursak:

Ankarada pazar günleri hariç hergün 8-18 arası çalışıyorum. Çevremdeki bazı insanlara yardım etmem gerekli, bu yüzden daha fazla gelire ihtiyacım var. Sizce 24 25 yaşlarındaki Üniversiteyi bitirmiş biri ne işler yapabilir? Yani aslında çoğu işi yaparım yanlış anlaşılmasın da hangi işler benim durumuma uygun olur bilemiyorum... Sonuçta akşamları 4 5 saat ve haftasonları çalışacağım.

Aslında benim yaşlarımdaki birine adam emanet etse aracını taksicilik bile yaparım da ütopik geliyo ya.. Zaten çalışcağım 4 5 saat bişey sonuçta.
Ne dersiniz, sizin aklınıza bir şeyler geliyor mu? Tavsiyelerinizi bekliyorum

Mail adresimi de ekleyim olur ya şansım yaver gider, biri bişey görür, tavsiye edecek olur: [email protected] :))

*Foto webden araklanmıştır.
Bi de ne yazarsanız yazın hazzetmesem bile tik koyucam ;) iyisiniz yani.
0
def
(24.08.08)
hangi bölümden mezunsunuz?
0
merope
(24.08.08)
barlarda otopark görevlisi ya da müşteri karşılama işlerini bi' düşün derim.
0
rimednac
(24.08.08)
ingilizce ya da diğer herhangi bir dilde seviyeniz iyiyse çeviri yapabilirmişsiniz gibi geldi bana.
0
inkey
(24.08.08)
Rus dili ve edebiyatı bölümü mezunuyum.
0
🌸def
(24.08.08)
İngilizcem ve Rusçam gayet iyi aslında. Ama çevirecek metni nereden bulacağım? Geçenlerde bi siteye utana sıkıla ilan verdim. Hiç talep olmadı. Bu gibi işlerin gelirinin istikrarlı olacağına pek inancım da yok. Bir de çalıştığım iş zihinsel açıdan azıcık yoruyor, elbette çeviri işi alsam yaparım da kas gücü gerektiren beni fiziksel olarak yoracak bişeyler bulsam da fena olmaz diyorum. Tabi her şeyin başı sağlık :))çok da abartmamak lazım.
0
🌸def
(24.08.08)
web-grafik tasarım. freelance olarak fena bir iş olmaz. kendinizi geliştirebileceğiniz bir alan.
0
exexex
(24.08.08)
Web tasarım- design olayından biraz anlasam güzel olurdu. Şimdi oturup bu işte uzmanlaşmaya çalışmak da benim için zor olur. Bahsi geçen ek kazanca yakın zamanda ulaşmalıyım.
0
🌸def
(24.08.08)
şuraya bir bak istersen.
www.isvar.com
0
axijazz
(24.08.08)
ajanslara kaydolun. bir sürü iş çıkıyor.
ayrıca palyaçoluk var mesela. 3-4 saat için 70 milyor para alıyorlar.
0
cisimi yapiyom popom kuru kaliyo
(24.08.08)
(2)

Fransız Kültür Merkezi Fransızca Kursu?

zaugnakhaldun
Selamlar,Ekşideki başlıkta baya eski bilgiler vardı, dolayısıyla buradan sorayım diyorum:Eylül ayı içinde Fransız Kültür Merkezi'nde fransızca dersi almayı planlıyorum, Kadıköy Saint Joseph'teki kurslarına gitmeyi planlıyorum. Daha önce buralardan ders almış olanlara sorularım var:1-) Saint Joseph't
Selamlar,

Ekşideki başlıkta baya eski bilgiler vardı, dolayısıyla buradan sorayım diyorum:


Eylül ayı içinde Fransız Kültür Merkezi'nde fransızca dersi almayı planlıyorum, Kadıköy Saint Joseph'teki kurslarına gitmeyi planlıyorum. Daha önce buralardan ders almış olanlara sorularım var:

1-) Saint Joseph'te nasıl bir ortam var, hocalar nasıl?

2-) Tek bir hoca mı veriliyor, yoksa farklı eğitmenler mi giriyor 1 kur boyunca?

3-) Derslikler ne kadar kalabalık olabilir yaklaşık olarak, ve ders işleme tarzları nasıl eğitmenlerin?


Gitmiş olanların eklemek isteyecekleri başka şeyler de olabilir, yazarsanız çok sevinirim.
0
zaugnakhaldun
(19.08.08)
2-) zamanında ders farklı sınıflar (şubeler) şeklinde veriliyordu, sınıf oluşturuluyor, o sınıfa bir öğretici veriliyordu.
3-) zamanında en fazla 10-13 kişilik oluyordu sınıflar diye hatırlıyorum.

belirteyim ben ders almadım ancak st joseph'le içli dışlıyımdır, idare, yönetim falan bol bol alakam olur, ondan yazıyorum buraya. bu dediklerim de geçen senelerdeki bilgiler.
0
raj
(19.08.08)
şimdilerde festival diye bi kitap okutuyorlar. seviyeye göre renkleri değişiyor.eğer ki konsolosluktaki öğretim tipiyle aynıysa st.joseph, dersler çok uzun ve aralar çok kısa.
3 saat için 15 dk ara veriyorlar kafayı yiyorsun bir zaman sonra.
derslikler şans işi. bazen çok kalabalık oluyor bazen çok az, az olması çok daha avantajlı tabii.
eğer ki hocanız kitaptan gitmeyi tercih ederse kelime açısından çok yararlı ancak gramer açısından aynı şeyi söyleyemeyeceğim. mutlaka ek bilgiye ihtiyaç var o kitap dışında. size önerim ilk 2 kur sonunda (gramere giriş zamanı) yardımcı bir gramer kitapı edinmeniz.

sonuçta herşey kendinizde bitiyor. çok kasmasanız bile mutlaka birşeyler kaparsınız..
0
exexex
(20.08.08)
(2)

acil yardım - erasmus/çift anadal/yandal

douglas noel adams
şimdi...önümüzdeki 5 ila 15 (max.) günlük süre zarfında hayatımla ilgili bir-iki kasınç karar vermek zorundayım. kafayı yemeden önce sözlük ahalisinin fikirlerini alasım geldi.çift anadal ve yandal için yeterli olduğu söylenen bir ortalamam, dünyayı gezip görmek için yanıp tutuşan bir ruhum ve her ş
şimdi...

önümüzdeki 5 ila 15 (max.) günlük süre zarfında hayatımla ilgili bir-iki kasınç karar vermek zorundayım. kafayı yemeden önce sözlük ahalisinin fikirlerini alasım geldi.

çift anadal ve yandal için yeterli olduğu söylenen bir ortalamam, dünyayı gezip görmek için yanıp tutuşan bir ruhum ve her şeyi bir arada yapmanın kolay mı zor mu olduğuna karar verememiş gerizekalı bir beynim var.

erasmus'u -neredeyse- sabit (kesinlikle kafaya konan) alırsak;

çift anadal/yandal için düşündüğüm bölüm sinema-televizyon. şimdi bu sinema-televizyon denen bölüm için çift anadala başvurup hayatımı kısmen karartmaya değer mi? yoksa bugüne kadar bu bölümde okuyamadığım için beni "zaten hangi yönetmen sinema-televizyon mezunu ki?" diye teselli eden insanları dinleyip yalnızca yandal mı yapmalıyım? yoksaaa, yandalın zahmeti de çift anadal kadarsa, yani birbirine çok yakın derecede kasıp da, ala ala bi' sertifika alacaksam önce çift anadala başvurup sonra her şey çok kötü giderse yandala mı atlamalıyım? çift anadalı ite kaka sürdürdüğüm süre içerisinde kendi bölümümdeki ortalamam çok zarar görür mü? ya da ben duvarlarda renkli renkli noktalar görmeye başlar mıyım?

konuyu erasmus'la birleştirip toparlarsak;

- erasmus+çift anadal okulu çok uzatır mı?
- erasmus+yandal sandığım kadar kolay yürür mü? (yani yandal çift anadala göre çok çok mu kolay?)
- çift diploma mı yoksa kendi bölümünde ortanın üstü bir ortalama mı?
- yandal yaparken de bir haftada 10 tane sınava girmek zorunda kalacak mıyım?
- erasmus için en ideal zaman 2. sınıfın baharı mı, 3. sınıfın güzü mü, 3. sınıfın baharı mı? 4'e bırakan manyak var mı, varsa tavsiye eder mi?
- erasmus için ispanya mı, italya mı? (bonus track)

gördüğünüz üzere sorular aslında biraz birbirine benziyor. okullardaki danışmanların hali ortada; o yüzden özellikle erasmus, çift anadal, yandaldan herhangi birinin tadını almış olanların görüşleri çok daha önemli. geriye dönüp baktığımda "ulan niye başvurmadım?!" ya da "hay hırsımın içine sıçayım!" demekten çok korkuyorum. yardımcı olacakların detayları özel mesaj yoluyla iletmeleri tercihimdir.

şimdiden eyvallah.
0
douglas noel adams
(12.08.08)
Soruların cevabı hangi okulda okuduğunuz, mezun olmak için gerekli toplam ders yükünüzün ne olduğu, burslu olup olmadığınız, bursluysanız yaz okuluna beleş gidip gidemediğiniz gibi kriterlere bağlı olarak değişmekle birlikte:

1- Erasmus-çift anadal okulunuzu biraz uzatır. Yaz okuluna gitme şansınız yüksekse bu uzatma olmayabilir, ya da daha az acı verici olabilir.
2- Erasmus-yan dal birlikte gayet kolay yürür. Kaç kredi ki yan dal? Bizim okulda 18 mesela, 6 derse tekabül ediyor.
3- Çift diploma.
4- Dediğim gibi yan dalda kaç ders alacaksınız? 6-7 falansa dönem başına ekstradan bir ders gelir, 10 tane sınava girmezsiniz.
5- 4'e bırakmayın. Diğerleri size kalmış. Bence 3 daha iyidir, genel birikiminizi kullanma açısından. Ama 3. sınıfta dersler bölüme göre özelleşeceği için dersleri uydurmak daha zor olabilir.
6- Bence İspanya. Tamamen kişisel.
0
sui
(12.08.08)
direk son soru;
ispanyaya gidin derim bende. özellikle katalunya çok güzel ve yaşanılası bir yer bence. barcelona aşmış.

"l'auberge espagnole" filmini izleyin , hoştur.
0
exexex
(13.08.08)
(6)

fön çekme

axijazz
bu akşam katılmam gereken bir davet var. diyorum ki saçlara bi fön çektirsem nasıl olur? normalde dalgalı saç sahibiyim bilen böyle bilir tanıyan böyle tanır. fön çektirirsem ibneye mi benzerim?(bkz: uzun sacli erkek paranoyalari)
bu akşam katılmam gereken bir davet var. diyorum ki saçlara bi fön çektirsem nasıl olur? normalde dalgalı saç sahibiyim bilen böyle bilir tanıyan böyle tanır. fön çektirirsem ibneye mi benzerim?
(bkz: uzun sacli erkek paranoyalari)
0
axijazz
(09.08.08)
maalesef evet.
0
egotm
(09.08.08)
yakışıyorsa neden olmasın.. ama genelde çoğu dalgalı saç sahibine yakışmıyor, doğal durmuyor. (bende çok çektim zamanında bu sorunları)

hiç fönlü ibne de görmedim ayrıca.
0
exexex
(09.08.08)
yaki$abilir de aslinda, ama daha once denemediyseniz bunu bir davet ortamina ta$imak biraz riskli olabilir. en buyuk riski de bence $u: eger saclariniz gurse fon uzun bir sure dayanmiycaktir (hele bu sicakta). fonun bozulmu$ hali de, kendi dogal dalgali halinden daha beter oluyor, emin olun(kendimden biliyorum).

dalgali saclari biraz derleyip toplamak adina; belki saclariniz kurumadan once sac kopugu (wellaflex veya new wave/strong)kullanabilirsiniz. saga sola kacisan saclari biraz daha kontrol altina alabiliyor.. hem de dogal gorunumunden cok bir $ey kaybetmiyor. umarim yardimi olur:)
0
dolphingirl
(09.08.08)
elrond a benzeyebiliten de var, kahküller varsa iskoç teriyeri de ihtimal dahilinde..

uzun saçlı erkek olarak zaten davette büyük ihtimalle -fönlü ya da fönsüz- sıra dışı olacaksın, o nedenle salla gitsin:) saç köpüğü evet, iyidir.. gevşekçe arkadan topladın mı bitti işin:) miss..
0
kara kadife
(09.08.08)
(bkz: kunil)
benden söylemesi
0
antisocial
(09.08.08)
uzun sacli bir arkadasima bir kere fon cekmistik mukemmel olmustu. bir deneyin olmadiysa yikayin gitsin.. ama fon bu sicakta kabus olabilir dolphingirl dogru demis :)
0
fuchuki
(09.08.08)
(3)

mac dosyasını pc'ye, onu da sonra tekrar mac'e nasıl çeviriyoruz?

myriamonde
soruyu sordum özünde. ama belki bişey fark ettiriyodur diye bi de şunu ekleyeyim: çevireceğim dosyalar .ai ve .psd, on'şında pek bi numarası da yok heralde sorumun..teşekkür ettim şimdiden
soruyu sordum özünde. ama belki bişey fark ettiriyodur diye bi de şunu ekleyeyim: çevireceğim dosyalar .ai ve .psd, on'şında pek bi numarası da yok heralde sorumun..

teşekkür ettim şimdiden
0
myriamonde
(04.08.08)
.ai ilustrator dosyası ki ? usb ye kopyala bisi olmaz
.psd de fotosop dosyası yanı sekilde usb ye atıp windozda acarsın.
0
bryan fury
(04.08.08)
hmm..
e peki mesela flash dosyaları var açamıyorum kendileri mac bilmemne bişey diyo (anlamayan insan) onları çevirmek gerekiyo da bunları niye çevirmek gerekmiyo? deliririm. ama bi deneyeyim madem, açılmazsa ağlarım sonra...
0
🌸myriamonde
(04.08.08)
hmm. bahsettiğin dosya eğer .fla ise sorunsuz açılması lazım.. (şimdi bir proje kopyaladım hatta mac'e)
0
exexex
(05.08.08)
(20)

20-30bin ytl ile ne yapılır

marmara34
istanbul'da bir iş yapayım diyorum, büfe değil tabi. ama bir iş tecrübem, anladığım bir konuda yok, nasıl bir işe başlayabilirim, napabilirim? bu para ile birilerine ortak mı olsam, nasıl bulurum ki, ayda 1000ytl kazanayım yeter. faiz, repo vs. tavsiyeleri olmasın, iş lazım, meşguliyet lazım. ne der
istanbul'da bir iş yapayım diyorum, büfe değil tabi. ama bir iş tecrübem, anladığım bir konuda yok, nasıl bir işe başlayabilirim, napabilirim? bu para ile birilerine ortak mı olsam, nasıl bulurum ki, ayda 1000ytl kazanayım yeter. faiz, repo vs. tavsiyeleri olmasın, iş lazım, meşguliyet lazım. ne dersiniz?
0
marmara34
(31.07.08)
param olsa taksimde bir restoran veya cafe/bar'a ortak olurdum. yemek ve içki sektörü muhteşem.
0
exexex
(31.07.08)
ayda 1000 ytl? ... belediyeden araba al ve simit, mısır falan sat. sana 2000 ytl garanti ediyorum!
0
insanimsi
(31.07.08)
@insanimsi, tamam garantini kabul ettim, ne yapacaz peki:)
0
🌸marmara34
(31.07.08)
şunu belirtmek gerekirki bu konu ile ilgili öyle internette veya yüzyüze herkesle konuşmayınız ortalık dolandırıcı kaynıyor. en mantıklısı hiç bi fikriniz yoksa, frençayz (franchising) tabir edilen ortaklıklardır. bununla ilgili google da arama yapınız çok güzel bilgilendirici siteler var.
0
nikdediginnedirki
(31.07.08)
yeme-içme sektoru muhteşem ,harika gibi sacma sapan iddaalara lutfen ınanmayın. dunya capında yemek/lokanta/restoran gibi yerlerin kapatma/batma oranı %65 civarındadır.
ayrıyetten hizmet sektoru her insanın kaldırabileceği bir dal/bolum değildir.
sadece cok goz onundedır, ınsanlar sanayıde ne kadar para dondugunu gormedıklerı ıcın bol keseden atıp tutuyorlar.
0
dodocan
(31.07.08)
konuyu dagıtmak istemiyorum ama elinizdeki para faiz, repo, vs. ile ayda 1000 ytl getirmez zaten di mi? aklıma takıldı?
0
islakkedicorbasi
(31.07.08)
@islakkedicorbasi

bilmem, getirse dahi ben meşguliyet, iş, aksiyon arıyorum.

yeme içme işi zaten ilgi alanım değil, daha iyi fikirler, ya da şu işe dahil ol, ya da şöyle şöyle yol izle diyecekler. yaratıcı ekşi ahalisi uyuma, sıra sende:)
0
🌸marmara34
(31.07.08)
20-30 bin ytl ile en güzeli gidilir üniversitelerden, teknokentlerden fikir proje geliştiren kişilere sponsor olunur. sözleşmeye göre üretilecek şeyden bir yüzde alınması garantilenir. hem ülke kazanır hem siz kazanırsınız da tabii riski yüksek bişiy.
0
darknum
(31.07.08)
bence bu miktardaki bir parayla istediğiniz gibi bir sey mumkun degil.
0
kayranin kedisi
(31.07.08)
serbest pazarlama? serbest ticaret?
0
insanimsi
(31.07.08)
10-15bin ytl daha kredi çekip-borç bulup bar açabilirsin kadıköyde..
0
zubundy
(31.07.08)
@darknum, çok riskli.
@kayranin kedisi, çok da az bir miktar değil sanırım
@insanimsi, evet serbest meslek:)
0
🌸marmara34
(31.07.08)
kedi pansiyonu.
kopek olsa zor olur da kedi bakimi kopege oranla daha kolay. yazin kedisine bakabilcek birilerini/ bir yerleri arayan insan cok oluyor. kopekler icin otel/ ciftlik mevcut zaten. yasal prosedurunu bilmiyorum da bana hep akla yatkin gelmistir. tatil zamani is olur, diger zamanlarda sinek avlayabilirsiniz ama isletme giderlerini de ona gore ayarlarsiniz. bi gun kardesime acmak istiyorum boyle bi dukkan.
0
pyro clustic flow
(31.07.08)
serbestlikten kastım elindeki paranın %80'lik kısmıyla kendi başına (prim usulü çalışacak bir kaç eleman da bulabilirsin) satabileceğin bir ürün al. bu ürün nedir dersen üzerinde günlerce düşünmek gerekebilir. basit bir örnek: al 800 liradan 20 tane iphone, sat 1000 liraya. 1 ayda hepsini satarsan -şaka bir yana fazlasıyla satarsın;)- sana temizinden 2000 lira kalır.
bu taktik çok bilinir. etrafında kesin duymuşsundur ''şunu şu kadara aldım şu kadara sattım sonra dükkan tuttum sonra plazaya çıktım'' muhabbetlerini ki çoğu doğrudur.

(inceden züğürdün çenesine döndüm ama böyle işte)
0
insanimsi
(31.07.08)
8-9 milyara iş görür bi panelvan alıp istoç'taki toptancılardan da alet edevat, ilgi çekici elektronik cihazlar, olta takımları, av malzemeleri vs. toplayıp köy köy dolaşabilirsin.


bayram önceleri ayakkabı, pantolon, kazak mazak alıp satabilirsin.
0
ravioli
(31.07.08)
ne yapılırdan ziyade "ne yapılmaz" ına gireyim.

asla ve kata o parayla bilmediğin bir iş yapılmaz.
0
babatema
(31.07.08)
20000 ytl ile ayda 100 ytl demek %5 getiri demek, kaba bir hesaplamayla da yıllık %60 eder bu.. maalesef öyle bir şeyin söz konusu olduğunu sanmıyorum.. belki 1000 ytl cira elde edilir ama 1000ytl kar mümkü değil derim ben
0
reeper redeemer
(31.07.08)
ayrıca sorulmuş madem belirteyim, 20000 ytl ortalama 200-250 ytl gibi bir faiz getirir aylık olarak
0
reeper redeemer
(31.07.08)
ne iş yapıcaksan yap sıfıra sıfır işe başlanmaz. en az 2 3 ay dayanacak* parayı kenarıya koyabilmen lazım. sermayenin bir kısmıyla bürokratik engelleri aşarak iddaa bayii öneriyorum kesinlikle. ama istanbulda 400 metre yakınında iddaa bayii olmayan yer bulabilir misin bilmiyorum. ben izmirde 2 ay arayıp bulamadım zira.
0
tai
(31.07.08)
sucu aç. çok iyi para var.[şaka yapmıyorum]
0
atmosphere
(01.08.08)
(18)

özel üniversitede burslu okumak

trypana
sözlükte incelenmiş biraz ama tekrar sormak istedim sizce tercihimi devlet yerine özel üniversiteden yana kullanmamın getirileri ne olur ,özel üniversitede burslu okumak okul hayatında herhangi bi sorun yaratırmı yoksa lisede duyduklarımız hurafelerden ibaretmi :) bi yardım etseniz tercihten önce (b
sözlükte incelenmiş biraz ama tekrar sormak istedim sizce tercihimi devlet yerine özel üniversiteden yana kullanmamın getirileri ne olur ,özel üniversitede burslu okumak okul hayatında herhangi bi sorun yaratırmı yoksa lisede duyduklarımız hurafelerden ibaretmi :) bi yardım etseniz tercihten önce (bahçeşehir üniversitesi için soruyorum)
0
trypana
(29.07.08)
hurafenin krali
0
chrome
(29.07.08)
Ayni soru bende de var ya. Bahcesehir universitesi burslu sosyoloji yazsam mi diyorum.. Vallahi ben o okulun onunden ne zaman gectiysem hep "disko" havasi yasatti bana. Mesela o okulun kantininde oturup gazeteni okuyamazsin, kitabini okuyamazsin.. Oyle bir ortam yok cunku. Surekli cistak cistak muzik caliyor. Ya da bana mi hep oyle denk geldi bilmiyorum.

Ama Bilgi Universitesi oyle degil mesela. Tam tersine, huzur dolu bir okul izlenimi yaratti hep. O yuzden en basa Bilgi yazdim. Bahcesehir'i de 5. siraya yazdim ki gelme ihtimali yok. Ona gelene kadar baska okula yerlesirim.

Bahcesehir'i birileri anlatsa cok iyi olur. Sirf egitim bazinda degil. Bunyesindeki insanlar, sosyal aktiviteler, icindeki insanlarin kendini ne derece gelistirme olanagi bulabildikleri.. Universiteye illa ki egitim kalitesi gozuyle bakmiyorum. Oradaki ortamdir onu universite yapan. Eger kendimi zerre kadar gelistiremeyeceksem, piyasa yapmak icin yahut sadece bir diploma sahibi olabilmek icin gelen insanlarin arasinda kalacaksam katiyen yazmam orayi. (ki Bahcesehir icin genel izlenimim ne yazik ki boyle)
0
vita vinum est
(29.07.08)
senin kisisel tercihine kalmis. ben etrafimda benim aldigim puani alamamis ama benimle ayni bolume okumaya gelmis insanlar olsun istemedim, tercihimi devlet universitesinden yana kullandim. secim senin sonucta.
0
osuruklu
(29.07.08)
Bahçeşehir Üniversitesi'nde burslu okumanın sosyal olarak hiçbir sorun yaratmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.

İnsanları için de çok iyi veya çok kötü bir şey söyleyemem. Herhangi bir üniversiteden farksız. Tabii öğrenci profilini maddi gücü yüksek insanlar oluşturuyor tahmin edilebileceği gibi.
0
fredi
(29.07.08)
bilkent'te 6 senem bitti 7'ye başlıyorum. hiç düşünmeden burslu yaz derim. öğrenci işleri hariç kimsenin burslu burssuz bilgisi olmaz, efsaneler hurafedir. odtü'yü, hacettepe'yi görüyorum, halen iyi ki bilkent yazmışım diyorum.
0
kokomichu
(29.07.08)
bursunu derslerde başarısız olunca geri almıyorlarsa hiç farketmez devlet özel olayı. en fazla kitaplara filan biraz daha para harcarsın o kadar.
0
darknum
(29.07.08)
Vakıf üniversiteleri birer işletmedir. Devlet üniversiteleri de birer işletmedir çok temelinde ama bunun farkında değildirler. Buradan bir yere geleceğim, ondan lafa böyle başladım.

Şimdi siz öğrenciler olarak bu işletmelerin bir ürünüsünüz. Dolayısı ile bu ürünün iyi olması, işletmenin orta vadede oldukça hayrına bir şeydir. İyi bir mezun, başarılı bir mezun işletmenin geleceği için son derece önemlidir. Bu nedenle bütün bu bahsettiğim yapıların aslında en temel hedefi yetkin insanlar yetiştirebilmektir.

Vakıf üniversitelerinin devlet üniversitelerinden farkı, nispeten daha fazla rekabetçi şartlar altında işlediklerinden ve nispeten daha rekabetçi adamlar tarafından yönetildiklerinden bu gerçeğin farkına varmış olmalarıdır. O nedenle vakıf üniversiteleri, öğrencilerine, özellikle de burslu öğrencilerine, bir çok fırsat sunarlar. Yurtdışı değişim programları, çift anadal, yan dal, staj olanakları, iş bulma konusunda destek sayabileceğim bu fırsatlardan sadece bir kaçıdır. Evet devlet üniversitelerinde de misal bir Erasmus bürosu vardır ama çoğunlukla kaderine terk edilmiş durumdadır, bürokrasiyle boğuşmayı göze almak gerekir oraya ulaşmak için. Ama vakıf üniversiteleri neredeyse öğrenciyi kulağından zorla tutup gönderir, çünkü bilirler ki siz başarılı olursanız, piyasada duyulursanız, okulun adı da duyulacak, bu da üniversiteye daha çok talep olmasını sağlayacaktır. Vakıf üniversitelerinde hocayla temasınız daha kolaydır, gayet tanınan bilinen adamlardan ders alırsınız, bunların da size katkısı yadsınamayacak boyuttadır.

"Köpekler ve burslular giremez" hikayeleri eskide kaldı. Eğer Bahçeşehir gibi bir üniversitenin burslu bir bölüme girebiliyorsanız hiç durmayın. Oraya giderseniz de gözünüzü dört açıp karşınıza çıkan fırsatları değerlendirmeye bakın.

Bu satırlar Boğaziçi İşletme mezunu biri tarafından yazıldı.
0
sui
(29.07.08)
sabancı'da bir sene burssuz okudum. 6 senedir de gyte'de okuyorum. en kral öğrenciler burslular. herkes yazmış ama ben de onaylamak istiyorum. kesinlikle burslu. bir kere bina olarak, olanak olarak çok daha iyi bir okul olur.
0
co2s2
(29.07.08)
Diğer okulları bilmiyorum ama Bilkent'te kim burslu kim burssuz ne hocalar bilir ne öğrenciler, kesinlikle bir ayrım yok. Ayrıca yüksek lisans başvuruları için ODTÜ ve Boğaziçi'ni gezdim geçenlerde Bilkent'in kıymetini bir kere daha anladım, eğer burslu girebiliyorsanız Bilkent'i öneririm. Daha önce de dedikleri gibi devlet okulları devlet dairesi gibi, gerek eğitim imkanları sınıfları vs. gerek devlet memurlarının yaklaşımları...
0
crown
(29.07.08)
Zaten arkadaşlar yazmışlar herşeyi.
Dershane ve okullarda insanların ağzına sakız olan "özel üniversite bomboş yer, herkes birbirini düdüklüyor parti veriyor" tarzı safsatalara bakmayın, hayatında özel üniversite kapısından içeri girmemiş insanlar bok atmaya bayılırlar, sürekli öğrencileri yererler vs..
Siz alacağınız kaliteli eğitimi ve teknik olanakları düşünerek hareket edin.
0
exexex
(29.07.08)
kardeşimde 50% özel tercih etti ve gidecek doğuş'da okuyacak (eve yakın diye tercih ettik), şimdi kimi iyi diyor kimi kötü diyor, kötü olanı korkutuyor yani öyle bir atmosfer var mı gerçekten, burslu burssuz ya da derslerden burslu olanlara ayrıcalık gibi, çok saçma işler bunlar.
genede özel iyidir
0
marmara34
(29.07.08)
açıkçası ben, sadece paraları olduğu için benden 40-50 puan az almış kişilerle aynı okulda okumak istemem. düşün, sen çalışıp atıyorum 350 almışsın özel üniv. x bölümüne girmişssin, başka biri 300 puan almış kalan 50 puanı cebeniden vermiş(!) seninle aynı bölümde. senin emeğini satın alıyor gibi bir yerde.

ama tabi diğer yandan özel üniversitelerin bir çok devlet üniversitesinden daha iyi eğitim verdiği bir gerçek.
0
ali87
(29.07.08)
Bir arkadaş "sırf parası var diye benden az puan alanla okumak istemem" demiş ama Bilkent Bilgisayar'da gözlemlediğim kadarıyla ÖSS'de ilk beşe girip okul uzatan da var, burssuz okuyup 3.5 üstü ortalama yapıp ABD'nin top üniversitelerine burslu yüksek lisans için kabul alan da var. Kısaca ÖSS'de alınan puanlarla üniversitedeki akademik başarının alakası pek yok. ÖSS'yi o kadar da ciddiye almayın yani...
0
crown
(29.07.08)
devlet okulundan beklentilerin nelerse herhangi bir özel üniversitesinden de beklentin o yönde olmalı.

herşey insanın kendisinde bitiyor. bence özel devlet ayrımı yapmaktansa bu bölümü ne kadar seviyorum ya da bu mesleği hayatımın sonuna kadar yapabilecekmiyim diye düşünmeni tercih ederim.

eğer bu kısmı geçtiysen, kesinlikle gözün kapalı tercih edebilirsin.tabii gideceğin okulu, olanaklarını araştır. gerekirse öğrencilerle konuş. her üniversitede olduğu gibi sorunlar mutlaka olacaktır ama eğitim konusunda tatmin olacağını düşünüyorum.

bu arada söz emekten açılmışken 7 senede devlet üniversitesi bitiren arkadaşlar kimin emeğini çalıyor merak ediyorum doğrusu?
0
damnlucifer
(29.07.08)
Emek çalma falan muhabbetleri olunca müdahil oldum yine. Bir vakıf üniversitesinde öğretim üyesi olduğumu da belirterek bu hususa şöyle nokta koymak isterim ki, geçen dönem sınıfımdaki ilk 10'un 8'i burssuzdu. Burssuz öğrencilere aptal genellemesi yapmak, vakıf üniversitesinde hiç bulunmamış olmanın getirdiği bir stereotypingdir benim nazarımda.
0
sui
(29.07.08)
sen sorun etmezsen burslu olup olmamani baskalari da sorun etmez. vakif universitelerinde parasini verip okuyan ogrencilerin hepsi super zengin degildir. evini/ arsasini vs satip cocugunu okutan ailelerden tutun da, okuldan aldigi yuzde 50 bursun geri kalanini calisarak okul parasi kazanan ogrenciler de gordum. vakif universitelerinde kantin masasinin ustune son model araba ve cep telefonunu, ultra marka giysiler icindeki kollariyla koyan tipler de vardir ve bu tip insan cesidi her yerde vardir. bazi vakif universitelerinde sayilari biraz daha fazla olabilir hepsi bu. bi de su da bilinir: havasi atilan sey, baba parasidir, ona itibar gosterenler o tiptekilerle takilir. insanlar birbirini oldugu gibi kabul eder, sorun olmaz. haa bi de aklima sey geldi; burssuz okuyan ogrencilerimin uzerinde daha cok baski oldugunu gozlemlemisimdir hep. zengin olun ya da olmayin, para veriyorsunuz ve cocugunuz derslerinde basarisizsa, bu burssuz aileler icin cok daha goze batici oluyor ve cocuklarina yukleniyorlar. her ikisinin de kendi icinde artilari ya da eksileri var ama burslu olmanin eksisi daha az bence, en azindan bizim okulda (bilgi) oyle. bahcesir'de cok arkadasim var, yarin bi sorayim ama onceki muhabbetlerimizdeki ogrenci profili konusmalarimiza dayanarak burslularin sorun yasamadigini soyleyebilirim sanirim.
0
pyro clustic flow
(29.07.08)
devlet üniversitelerinin devlet kurumlarına benzediği benzetmesi çok doğru. vakıf üniversiteleri rekabet halinde olduğu için öğrenciye çok daha fazla değer verip yetiştirmeye uğraşıyorlar, mesela bilkent'te asistanında prof'una kimsenin sıfatı kapısında yazmaz, egoların eğitimin önüne geçmemesi için (bkz: #11253069). denildiği gibi herşey kişide bitiyor, kaç tane alemci-ortamcı insan tanıdım burslu olduğunu görünce şaşırdığım, tam tersi de geçerli.
0
kokomichu
(29.07.08)
burslu okumak güzeldir sorun yaratmaz hatta hocalarla aranda bağ bile olabilir bursun kesilmesin diye hocalar yardımcı olur
bursluluk iyidir

(yaşar üniversitesinden burslu bağlantımız burada sona eriyo)
0
demlikposet
(29.07.08)
(1)

tercih yardımı

susannah
şimdi benim kuzen tarih bölümünde okumak istiyor ancak, devlet üniversitelerine puanı yetmeyecek sanırım.bu nedenle koç ve bilgi'yi %50 burslu yazmayı düşünüyor. bu bölümler nasıldır kolaylık zorluk açısından? ortalamayı tuturamayıp bursunu kaybetmesini istemiyoruz. böyke çok ağır essayler, projeler
şimdi benim kuzen tarih bölümünde okumak istiyor ancak, devlet üniversitelerine puanı yetmeyecek sanırım.bu nedenle koç ve bilgi'yi %50 burslu yazmayı düşünüyor. bu bölümler nasıldır kolaylık zorluk açısından? ortalamayı tuturamayıp bursunu kaybetmesini istemiyoruz. böyke çok ağır essayler, projeler yaptırıyorlar mı yoksa daha mı yüzeysel geçiliyor. bize bilgi daha az zorlar gibi geliyor. bu bölümlerde okuyan arkadaş varsa yardımcı olabilir mi acaba? teşekkürler şimdiden.
0
susannah
(27.07.08)
zorluğu konusunda tam olarak birşey söyleyemesemde bilgi de burs 7 yıl, ne yaparsan yap kesilmiyor, belirteyim dedim.
0
exexex
(27.07.08)
(8)

ingiltere? eğitim? hiç tanımadığın bir aile?

cokpissuserim
bir süreliğine hiç tanımadığım bir ailenin yanında kalacağım. ve kafamdaki sorular:1- bu ingilizler ne yer ne içer? mesela akşam yemeğinde ne olur?2- taharet musluğu var mıdır?3- bu insanlar, profesyoneller midir? evi, otel gibi mi kullanacağım. yoksa bana ingiliz misafirperverliğini gösterecekler m
bir süreliğine hiç tanımadığım bir ailenin yanında kalacağım. ve kafamdaki sorular:

1- bu ingilizler ne yer ne içer? mesela akşam yemeğinde ne olur?
2- taharet musluğu var mıdır?
3- bu insanlar, profesyoneller midir? evi, otel gibi mi kullanacağım. yoksa bana ingiliz misafirperverliğini gösterecekler mi? :)
4- ingiltere' de priz olayı farklıymış sanırım. çeviriciyi türkiye' den alıp gitmek mi mantıklı? yoksa oradan almak mı daha cazip?
5- evde sigara içebilir miyim diye sormalı mıyım? yoksa evde hiç içmemeli miyim?
6- gidişimde bavula hazır çorba vs vs. atsam. havaalanında geçişte sorun yaşar mıyım?

çok saçma sapan sorular olsa da! cevaplarına son derece ihtiyacım var. :/
0
cokpissuserim
(25.07.08)
1-ingiliz yemekleri genelde fastfood tarzı oluyor. kültürel bir etmen yok fazla. bizdeki gibi öyle ahım şahım bir sofra olur mu.. şüpheli.
2-bildiğim kadarıyla yok.
3-ailenin tercihine bağlı. bazı aileler çok ilgilenirler kültürel alışveriş açısından. bazıları yüüzne bakmazlar sabah çıkar akşam girersin, sıkılırsın yanlarında.
5-muhtemelen içmiyor olacaklar. sormak lazım evdekilere.
6-birşey olmamalı normalde. bavulunun ağırlığı sınırı aşmadıkça koyabilirsin.
0
exexex
(25.07.08)
4- dönüştürücüyü burdan alman daha iyi olur bence. oralar da bulamazsın belki, bulsan da pahalı olur. pratiker,koçtaş gibi yerlerde bulabilirsin.
diğerleri için, fikrim yok.
0
erzi
(25.07.08)
dönüştürücü orada çok rahat bulabilirsin, pek çok turist seninle aynı problemi yaşıyor çünkü. fiyatı da çok dehşet verici boyutlarda değil.
0
luin 41
(25.07.08)
1) Valla tatsız tuzsuz şeyler yiyorlar. Yağsız tuzsuz bir pirinç pilavı, kızartılmış konserve beans, patates kızartması vs şeyler...
2) Hayır yok...
3) Ben gittiğimde otel gibiydi, öyle bizdeki gibi bir ilgi alaka yoktu...
4) Buradan al git dönüştürücüyü, zaten elektrikçilerde 1 ytl civarında satılan basit bir şey...
5) Evet sormak lazım, doğrusu sormak ama en kötü bahçeye çıkar içersin hemen her evin bahçesi var...
6) Bence yaşamazsın ama bu konuda kesin bir bilgim yok. Gene de bence Calve gibi yurt dışında da tanınan veya üstünde İngilizce açıklamalar olan bir markanın çorbalarını al ki gerekirse adamlara izah etmen kolay olsun :)
0
crown
(25.07.08)
ingilterede de hazir corba satiliyor zaten. burdan goturmen mantiksiz olmaz mi?
0
kayranin kedisi
(25.07.08)
lisede bir yazımı londra'da geçirdim ve 15 kilo vererek döndüm..benim kaldığım yer mi çok boktandı yoksa her yeri mi öyle bilemiyorum ama yedikleri hiçbir şey benim ağzıma uymamıştı. resmen aç yaşıyordum..gerçi orada bir yaz okulunda bulunduğum için ve kafama göre takılamadığım için her an gidip marketten istediklerimi almam ya da dışardan yemem pek mümkün olmuyordu.belki sen dişine göre bir şey bulamadığında gider bir şekilde doyurursun karnını ama benim için gariban bir dönemdi..

bizim anladığımız anlamda bir sofra kurma alışkanlıkları falan yoktu gördüğüm kadarıyla..kahvaltı dedikleri şey reçelimsi tuhaf bir zamazingo ekseninde dönüyordu.. zeytinler,çeşit çeşit peynirler falan beklememelisin kesinlikle.akşam yemeği de keza öyle..damak tatları çok farklı..ama diyorum ya dışarda envai çeşit yer var,bir şekilde doyurursun karnını..

benden iki sene sonra ingiltere'ye giden bir arkadaşıma, "yemekler çok tuhaf,sen sen ol,yanına bir şeyler al" demiştim , o da bi sürü hazır çorba,peynir,zeytin,kraker falan koymuştu bavuluna..hiçbir sorun da yaşamamıştı havaalanında..muadillerini orada da bulabilirsin ama para harcamak istemiyorsan, özleyeceğini düşündüğün bir şeyleri alabilirsin bence yanına.

yanında kalacağın aileye göre sorduğun soruların cevabı değişecektir bence.. şimdiden genelgeçer bir şey söylemek güç. ilk başlarda mutlaka zorlanacaksındır ama zaman geçtikçe uyum sağlayacaksındır bir şekilde..adamların bunu iş gibi görüp profesyonel davranacaklarını da düşünmüyorum , misafirmişsin gibi seni ağırlayacaklarını da.. ikisinin ortasında bir şey olacaktır ama rahat etmen için ellerinden geleni yapacaklardır herhalde..(bu şekilde aile yanına giden iki arkadaşımdan biri , günleri saya saya döndü türkiyeye..diğeri ise aradan geçen yedi yıla rağmen hala o dönem kaldığı aile ile görüşmeye devam ediyor..tamamen şans işi anlayacağın )

ya taharet musluğu var mıydı diye düşünüp duruyorum son on dakikadır..bu kadar mı zaman geçti üzerinden nasıl hatırlamıyorum bilmiyorum ama sanırım yoktu..

her şey istediğin gibi gider ve rahat edersin umarım.
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(25.07.08)
1- akşam yemegini saat 5 te yerler, ailenin hanımı veya beyi çalılşmıyorsa ev yemeği pişebilir, çalışıyorlarsa genelde hazır yemekler yenir. ev yemeğinden kastım haşlanmış patates, havuç, bezelye, yanına et tavuk, pilavları denildiği gibi haşlama pilavdır..
2- taharet musluğu yoktur.
3- tamamen yanlarında kalacağınız aileye göre değişir. önemli olan sizin saygılı davranmanız, onlar da öyle davranacaklardır o zaman...
4- burdan alın, hiiiç uğraşmayın gidince bi de..
5- aile içiyorsa ve ailenin çocukları varsa buna göre degerlendirmelisiniz. içecekseniz de evde odanızda falan içmeyin, bahçeyi kullanın.
0
islakkedicorbasi
(25.07.08)
1- bunların yediği yemeklerde genelde iş yok. hazır ve mikrodalga yemekler hiç fena değil ama.
2- yok
4- gelmeden alın tabii ki. burada tanesi 4 pound. onun dışında voltaj çevirici almanıza gerek yok, 220v kullanıyolar.
5- soracaksanız da dikkatli sorun. sigara içmek çok normal bir şey gibi algılanmayabiliyor her zaman.
0
386 dx
(25.07.08)
(8)

yüzde elli

marmara34
arkadaşlar bu özel üniversitelerin 50% burslusu nasıl oluyor? 15 ise 7,5 ödüyorsun ama bunu iptal etme koşulları her okulda farklı mı? misal bir dersden kalınca mı, sınıfta kalınca mı, kriterleri nedir ki?
arkadaşlar bu özel üniversitelerin 50% burslusu nasıl oluyor? 15 ise 7,5 ödüyorsun ama bunu iptal etme koşulları her okulda farklı mı? misal bir dersden kalınca mı, sınıfta kalınca mı, kriterleri nedir ki?
0
marmara34
(23.07.08)
onumdeki kitapciktan alinti yaparak seni aydinlatmayi amacliyorum. dedigin fiyat bilkent gibi duruyor. ben de bilkent icin konusuyorum;

egitim ucretinin 50%si oraninda bir indirim saglayan bu bursa, osymnin destek burslu olarak belirtilen programlara yerlestirilen ogrenciler hak kazanir. not ortalamasi veya sinif-ders gecme gibi konulardan etkilenmeyen destek bursu, yabanci dil hazirlama programi dahil butun ogrenim suresi icin gecerlidir ve hicbir kosulda kesilmez. destek bursu sahibi ogrenciler, hak kazandiklari takdirde ustun basari bursundan da faydalanabilir.(3.50 veya uzerinde ortalama yaparsan ve ucretliler icinde 3%e girersen egitim ucretini odemiyorsun bu durumda sonraki yil)
0
kayranin kedisi
(23.07.08)
ben doğuş ünversitesi için soruyorum, hepsinde aynımıdır?
0
🌸marmara34
(23.07.08)
maltepe üni. için alttan çok çok abartı dersin olmasın bursuna kimse dokunamaz.
0
yuceonder
(23.07.08)
Bildigim kadariyla bu konuda bir yasa cikartildi. OSYM tarafindan verilen burs (yani kitapciktan gorup de isaretledigin burs) hicbir sartta kesilmiyor diye biliyorum. Fakat okulun basarina gore (sonradan) verdigi burslar kesilebiliyor. Kilavuzda "burslu" ibaresini goruyorsan kesilmez o burs.
0
vita vinum est
(24.07.08)
yani doğuş üniversitesi işletm(%50 burslu) ............... xxxxxx puanlı, yazan yeri tercih etsek bu bursu kesme imkanları yok? süper.

bir de, ortak alan nedir, aradım google amca bulamadı, kardeşim sözelci, ea'dan tercih yapıcak ama ortak alan bişiler duymuş, bende en son bu sınavlara 10 sene evvel katıldım, bilgim yok, şimdi ea'dan işletme-ikt.-maliye vs. yazsa puan mı kesiliyor?
0
🌸marmara34
(24.07.08)
kendi web sitesi varsa ki olmasi lazim ordan bakmani, orda bulamazsan ogrenci islerini arayip kesin bir sonuca varmani siddetle tavsiye ederim.

maddi durumun fazla iyi degilse risktir bu. daha once yeditepeye burslu girip de not durumundan dolayi paraliya donen ve bunu karsilayamayip okulu birakan birini tanidim. emin olmadan bir sey yapma derim.
0
kayranin kedisi
(24.07.08)
ortak alan şöyle bir olay;
mesela öğrenci sayısalcı ama işletme, enformatik veya iktisat gibi bir bölüm istiyor ve sınava eşit ağırlıktan giriyor. sonunda ea dan aldığı puanın normalde alan dışı olduğu için kırılması gerekirken bu ortak bölümlere özel puan kırılmıyor. kendi alanıymış gibi tercih yapabiliyor.

kardeşiniz kitapçıktan iyice incelesin hangi alanlar ortak sözel ile ea arasında. ona göre tercihini yaparsa puanı kırılmayacaktır.(yeni kural felan çıktıysa son sene, bilmiyorum onu)
0
exexex
(24.07.08)
Ortak alan secmek icin, mesela adam sozelci ama EA puaniyla ogrenci alan bir yere yerlesmek istiyor. Bu sececegi bolum de ortak alan diyelim. Yani hem EA ile hem de SOZ ile ogrenci alabiliyor olsun. Simdi bu adam sozelci oldugu icin sinavi sozelci mantigiyla yanitlarsa (yani matematik 2 bolumunu doldurmadan bitirirse sinavi) ortak alandan yerlesemez. Ortak alanda o bolumun puan turu neyse, o puan turune gore sinava giriliyor.

Yani daha sinava girmeden evvel kafasinda netlestirmesi lazim. Sozelciysen, EA ortak alanli bir bolumu tercih edeceksen matematik yapmadan o bolume girebilme olasiligin sifira yakin maalesef. Biraz karisik anlattim galiba ama umarim anlasilmistir. :)
0
vita vinum est
(24.07.08)
(11)

muslumanliktan hiristiyanliga gecen yakinlariniz falan oldu mu?

banuolcay
nasil din dgistirilir, nasil muslumanliktan hiristiyanliga gecilir bilen var mi? kiliseye gidilip basvuru yapiliyor ama sonra?
nasil din dgistirilir, nasil muslumanliktan hiristiyanliga gecilir bilen var mi? kiliseye gidilip basvuru yapiliyor ama sonra?
0
banuolcay
(22.07.08)
Öyle kiliseye filan gitmene gerek yok. Biraz İncil karıştırıp iman edersen tamamdır. Tabii dini daha doğru öğrenmek için kilise şart. Onlar gerekli öğretileri doğrudan sana öğretirler.
0
ataturkiye
(22.07.08)
banuolcay, din degistirme genelde kisinin sevdicegi baska bir dinden olursa, kisi de sevdicegini mutlu etmek/kirmamak icin dinini degistiriyor. bu zamana kadar en yaygin din degistirme sebebi budur. ama ben insanlarin bir dini hangi birikimle bir dini digerine gore ustun bulduklarini anlayamiyorum. benim icin hepsi ayni martaval. want2die'in da dedigi gibi, siz hangi dine inanmak istiyorsaniz ona inandiginizi bilmeniz ve kabul etmeniz yeterli olacaktir; haci, hoca, peder, rahip vs. nin bilmesine gerek yok.
0
egotm
(22.07.08)
aradığınız soruların tüm cevaplarını şu adreslerde bulabilirsiniz:

www.hristiyanforum.com

www.hristiyanolmak.com

okuduktan sonra da anlayacağınız gibi birilerinin salladığı gibi hristiyan olmak için ben oldum demeniz yetmeyecektir. nasıl ki müslüman olmak için kelime-i şahadet şartı vardır benzer şekilde hristiyan olabilmeniz için de bir takım sorumluluklarınızı yerine getirmeniz gerekmektedir.
0
sijwocaq
(22.07.08)
ben olsam din değişterecek kişi, bunu faaliyete girişmezden evvel şu soruları kendime sorardım:
-kendimi cari (mevcut)inanışımda ifade edebiliyor muyum?
-bu inanış beklentilerimi karşılıyor mu? (dinden ne bekleniyorsa)
-bu inanışın eksik, hatalı, arızalı bulduğum yönleri var mıdır?
-varsa bunları giderebilir miyim? giderebilir isem nasıl?
-mevcut inanışımı tamamen sorguladım mı yoksa bir hevesin peşinden mi kanatlanıyorum?
-mevcut inanışımın benden beklentilerini tam olarak yerine getirebildim mi?

diyelim bunlara ortalama cevaplar verdim. sonra yine diyelim yeni inanışım olacak olana ilişkin bir takım sorulara cevap arardım. bunlar da şöyle olabilirdi:

-peki bu yeni kabul edeceğim inanış benim arayışıma ne denli cevap olabilecek?
-bu yeni inanışı tam olarak araştırdım mı? ona tam olarak hakim oldum mu?
-yapacağım iş sonuçta çocuk oyunu veya yap boz değil. bu nedenle bir süre sonra sıkılıp geri döner miyim?
-dönersem kendimle çelişkiye düşer miyim?
-bu yeni inanışın ritüellerini tam olarak biliyor muyum?
-eskisininkilere riayet etmediğim gibi bununkilere de etmeyebilir miyim? etmezsem sıkılır mıyım? rahatsızlık duyar mıyım?
-yeni bir inanış yeni bir gruba aidiyet demekse, bu yeni gruba kolaylıkla uyum sağlayabilir miyim?
-bu gruba uyum sağlayabilirsem bile kendi ait olduğum gruplarca yadırganır mıyım?
-bu konuda yaşayacağım sorunları etraflıca tartıştım mı?
sorular muhtelif olabilir. ben olsam bunları düşünürdüm. bir çok din hakkında bir çok şey okuyan bir müslüman olarak demek isterim ki, din evet belki miras olarak atalardan bizlere geçiyor ama, mirası bir anda harcamak kolaylığında bir alan olduğunu söylemek zor. insanın arayışı tatmin ise eğer, mevcut durumdaki eksikliklerini gidererek belki bu arayışını karşılayabilir. değilse bilinmedik denizlere, üstelik denizciliği sonralardan öğrenerek çala kürek açılmaya çalışmak üstesinden her insan evladının kolaylıkla gelebileceği bir husus olmasa gerek -ki eğer arayış içinde olan sizseniz size de üzülmeyeceğiniz, pişmanlık duymayacağınız bir seçim yapmanızı temenni ederim.


ayrıca islam dini için kelime-i şaadet değil kelime-i şahadet elzem olan hususlardan birisidir -ki tek başına da yeterli olduğunu hemen bir çırpıda söylememiz zordur. kaldı ki diğer dinler açısından da uyulması gereken bir çok emir yasak ve kaide mevcuttur.
0
fempusay
(22.07.08)
bu iş için para verenler var. geçecekseniz üstüne birazda nakit fena olmaz.
0
uz
(22.07.08)
evet esim yabanci ve hiristiyan, evet hiristiyanliga daha cok inaniyorum, evet nufus cuzdanimda da yazmasini istiyorum. bunun icin de incil okuyup 'inaniyorum' demekten fazlasi gerekli sanirim. su linkler faydali gibi. bu arada... ben hiristiyanliga geceyim mi diye sormamistim. :))) ama dimag acan yorumlar ve bilgiler icin hepinize tesekkurler. burasi evim gibi. :)
0
🌸banuolcay
(22.07.08)
bulunduğunuz çevrede kilise varsa muhtemelen haftasonları konuşmalar olur. (bilindiği gibi hristiyanlıkta ortodoks, katolik, protestan, gregoryen gibi mezhepler var. ilk önce farklı mezheplerden kiliselere gidip haftasonu yapılan ayinlere katılmanızı, bu mezhepler hakkında bilgilenmenizi ve seçiminizi ona göre yapmanızı öneririm. gittiğiniz kiliselerde yetkililerle konuşabilirsiniz.(bunun için oradalar zaten) bazı cemaatler kendi aralarında konuşmalar, söyleşiler düzenlerler. bunlara da katılabilirsiniz eğer boş vaktiniz varsa. acele etmeyin, kimse size sen hristiyan mısın diye sormaz.
en önemlisi de kimsenin sözünü takmayın.para veriyorlarmış hede hödö.. her dinde var böyle safsatalar. ülkemizin halkı bile kendi içinde misyonerlik yapıyor yeri geldiğinde türban takanlara maaş bağlayarak. para karşılığı bir prosedürü yerine getirmek kimi tatmin ediyorsa artık..

bir dini benimsemek, yapılması gereken prosedürlerden daha önde gelir. bu islamda da hristiyanlıkta da böyledir.(temelde aynıdır zaten amaç, tanrıyı benimseyebilmek, onu kabul etmek vs)
içiniz rahat ettikten sonra gidersiniz vaftiz, kutsanma, nüfus cüzdanında din hanesi değişimi.. ne gerekirse yaparsınız.
en önemlisi iç huzurunuz. yoksa çokda farketmiyor hangi din olduğu.
0
exexex
(22.07.08)
Bu arada, diğer dinlerden müslümanlığa geçenlerin tecrübelerini okumak da faydalı olabilir. Bu arada sozluk.sourtimes.org adresine bak istersen: zeitgeist the movie.
0
efx
(22.07.08)
benim anlamadığım soruyu soran arkadaş :" acaba hristiyanlığa geçmeli miyim?" diye sormuyor ki? ne diye toplanıp "bak hristiyanlığa geçsen ne olacak bikbik" diye cevaplar veriliyor ki?

prosedür sorulmuş,söyleyecek birşeyiniz varsa bilgi sahibiyseniz aydınlatırsınız,yoksa da kontra-misyonerlik yapmanın alemi yok
0
october swimmer
(22.07.08)
presbiteryenliğe geçiş için şöyle bir prosedür varmış:

www.presbiteryen.org
0
gulden kale
(22.07.08)
allaha dilekçe vercen diye espri yapmak istemiyorum ama eşin hristiyansa o anlatsın sana dini varsa bir cemaati girersin onla beraber olur biter.
0
agk
(23.07.08)
(4)

iletişim tasarımı / görsel iletişim tasarımı / visual communication design

yuto
bu bölümler her üniverstede yetenek sınavı ile mi öğrenci alıyor yoksa öss ile girilenleri var mı varsa hangileridir? ayrıca tavsiye edebileceğiniz üniversiteler var mı?
bu bölümler her üniverstede yetenek sınavı ile mi öğrenci alıyor yoksa öss ile girilenleri var mı varsa hangileridir? ayrıca tavsiye edebileceğiniz üniversiteler var mı?
0
yuto
(14.07.08)
bilgi diyorum sadece. bilginin vcd'si gerçekten okumaya değer diye düşünüyorum.(genel kültür sınavı ile alıyor. burslu başvurursan özel bir sınava giriyorsun 3 saatlik proje yapımı tarzı)
0
exexex
(14.07.08)
evet her universite de yetenek sınavı ile alıyor. cogu universite icin sınav şu şekilde oluyor;

coktan secmeli genel kultur sınavı,(x filmin yönetmeni kim şu grubun son albumu ne tarzı sorular gelebiliyor.)
çizim,(daha cok cizim yetenegin değil de kompozisyon olusturmanı dikkate alıyorlar. sana verilen yazılı bir kompozisyonu resmetmen isteniyo genelde.)
mülakat.(portfolyo istiyolar burda da yine cogu universite icin yaptıgın işlere gore sorularla karşılaşıyosun.)

ek olarak sözlükten "chrome" a msj atarsan yardımcı olur elinden geldigi kadar bilgi uni de burslu bitirmiş su an avusturya da master yapıyor.
0
rurouni
(14.07.08)
teşekkürler arkadaşlar bu sene girmedim össye ben seneye gircem zaten ona kasıp kasmamam gerektiğini bilmediğim için böyle birşey sordum o zaman genel kültür kasmam lazım biraz
0
🌸yuto
(14.07.08)
izmir ekonomi üniversitesi yetenek sınavıyla almıyor. Dolayısıyla her üniversite özel yetenekle alıyor diye bir şey yok.

ilt.fadf.ieu.edu.tr
0
sui
(14.07.08)
(3)

antipatik itunes özellikleri

exexex
Selamlar arkadaşlar,Aylardır iphone sahibiyim, bundan önce de senelerdir ipod kullanıyordum. Hem windows hemde Maclerde itunes u kullanmaya özen gösterdim sürekli. Default olarak gelmesi, pratik ve hızlı olması en büyük avantajlarıydı. Geçen gün bilgisayarı formatlamak zorunda kaldım ve iphone un iç
Selamlar arkadaşlar,
Aylardır iphone sahibiyim, bundan önce de senelerdir ipod kullanıyordum. Hem windows hemde Maclerde itunes u kullanmaya özen gösterdim sürekli. Default olarak gelmesi, pratik ve hızlı olması en büyük avantajlarıydı. Geçen gün bilgisayarı formatlamak zorunda kaldım ve iphone un içindeki müzik dosyalarımı düzenlemek istediğimde, dosyaları yönetmek için iphone u formatlamam gerektiğini söyledi program.
Artık çok sıkıldım itunes'un bu saçma sapan sisteminden.
Sırf iphone için, müzik dosyalarımı düzenleyebileceğim bir program arıyorum. Hiç araştıranınız, bilgi sahibi olanınız var mı acaba?
0
exexex
(11.07.08)
yamipod var da en son denedigimde ipod touch ile cali$mami$ti.
belki yeni versiyon falan gelirse ipod touch/iphone uyumlu olur. takip et derim.
0
sourlemonade
(11.07.08)
iphone pc suite diye bir program indirmistim gecen gün ama daha denemedim fakat ise yarar gibi gelmisti indirirken..
0
1001gecemasallariyla1002gece
(12.07.08)
Cevaplar için sağolun, TuneAid ile çözdüm olayı.
0
🌸exexex
(12.07.08)
(7)

barcelona turları..

nick name
şöyle diyorum; evlenince( yakın gelecekte)yurt içinde balayı yapacağına git barcelona da adam gibi tatil yap, farklı kültür gör falan. ne kadara patlar ki böyle bişi? turla gitmek eğlenceli midir?mantıklı mıdır? tur haricinde gitmek tuzlu olur herhalde...var mı benzer tecrübeleri olan? tavsiye edil
şöyle diyorum; evlenince( yakın gelecekte)yurt içinde balayı yapacağına git barcelona da adam gibi tatil yap, farklı kültür gör falan.
ne kadara patlar ki böyle bişi? turla gitmek eğlenceli midir?mantıklı mıdır? tur haricinde gitmek tuzlu olur herhalde...
var mı benzer tecrübeleri olan? tavsiye edilecekler?
0
nick name
(11.07.08)
genelde gidecek hazır yeri olmayanlar için turlar daha iyi (balayı ya hani, hostel falan bozar diye söylüyorum:), tavsiyem turla gidip sadece oteli kullanmanız ve kendi başınıza gezmeniz. zira türkiye'den almanya dışına uçak biletleri gerçekten pahalı.
mutluluklar
0
whoosie
(11.07.08)
turla giderseniz tur içinde gelecek diğer müşterilerin kalitesini kimse garanti edemez.. bu yuzden tek gezmek en sağlıklısıdır bu işlerde..

bir de tur şirketleri, bu tip turlarda konaklatıcakları otellerı şehir dışından seçer biraz.. bunun sebebi de müşteriyi (yani sizi) rehberin önerdiği turlara mecbur bırakmaktır..

bunlara dikkat etmek lazım...

şahsi tavsiyem kendi başınıza hostel mostel dalıp gezmeniz yönundedir.. bol hikaye çıkar.. maceralı olur...
0
ayanux
(11.07.08)
turla gidin, muhtemelen tur şirketi size 3/4/5 yıldızlı otel seçeneği sunacaktır. genelde kaç yıldızlı olursa olsun oteller kalitelidir, yemek servisi vardır falan filan..
oraya gittikten sonra illa turlara katılmak zorunda değilsiniz, kendi başınıza da takılabilirsiniz. (zaten genelde turlar müzelere, tarihi yerlere oluyor doğal olarak. akşamları da kişi başı ücret karşılığında enteresan lokantalara veya restourantlara filan götürürler.)


kısacası en mantıklısı bu. ne kadara mal olacağı kaç gün gideceğinize, otelin kalitesine veya gideceğiniz havayolu şirketine göre değişir. ortalama kişi başı sırf tur parası 650-1000(barcelona için) ytl arasındadır. (orada yapılacak harcamalarla kat kat çıkar..ehe.)

en iyisi bir tatil şirketine gidip ayrıntılı konuşmak. turla giderseniz vize de daha kolay alırsınız, nereye gideceğiniz neler yapacağınız belli olur. kafa yormazsınız bu işlere.
0
exexex
(11.07.08)
ben olsam balayı ve gez gör olayını ayrı zamanlara koyardım. yani ilkinde daha pasif daha miskin konumda olmak daha tercih edilir geliyor.
benim tavsiyem eğer illa ki barcelona demiyorsanız, adam gibi tropik bir deneyim yaşayın. dominik cumhuriyeti, yol parası hariç, gayet güneydeki beş yıldızlı otellerimiz ayarında bir masrafa patlıyor, üstelik bildiğim kadarıyla artık türkiyeye vize uygulamıyor. beyaz kum, açık mavi deniz, bence balayının hatırını ödüllendirmek için daha azı yetmez.
0
lhun
(11.07.08)
benim tavsiyem de tur yerine gidip hostellerde kalman
otellere göre hem çok daha ucuz hem de çok daha eğlenceli
ayrıca gezi olayında
turist danışma bürolarından güzel bir harita alıp barcelona metrosunu kullanman yeterli olur..
barcelona 24 saat eğlencenin olduğu bir şehir sonuçta ne yaparsan yap eğlenmen garanti
0
fenrir greyback
(11.07.08)
kesinlikle turdaki diger adamların ne tarz olacağı can sıkıntısı... hostel en güzeli gibi. ama o da kaça patlar belli olmaz. riskli gibi. du bakalım zamanı gelsin ole bakarız artık::)) turk işi antalya olacak gibi gözüküyor:(
0
🌸nick name
(12.07.08)
sakın barcelona da hostel mostel takılayım deme hepsi iğrenç dandik ötesi (kişi başı 30euroluklar). hem barçenin plajı da o kadar iyi değil nerede bizim fethiyemiz o ayrı konu.en iyisi turla gitmek gazetede 300euroya gördüğümü hatırlıyorum zaten orası avrupa birliği ülkesi muntazam bir metro ağı var hiç olmadı rent a car yapabilirsin . bu arada daha yeni evlendiğin karını fc nin stadına da götürme istersen :D
0
cucuru
(22.07.08)
(21)

sosyal soru: biz niye böyleyiz?

neronas
Türklerden bahsediyorum. Biribirimize olan saygısızlığımızın, kavga edemeden duramamamızın, sinirli yapımızın nedeni nedir?Youtube'da çok amatör bir kısa film denemesinin yorumlarını okuyunca aklıma geldi bu sorular. İki tane genç arkadaş yapmış. Adamlara öyle bir küfretmişler ki inanamadım. Ellerin
Türklerden bahsediyorum. Biribirimize olan saygısızlığımızın, kavga edemeden duramamamızın, sinirli yapımızın nedeni nedir?
Youtube'da çok amatör bir kısa film denemesinin yorumlarını okuyunca aklıma geldi bu sorular. İki tane genç arkadaş yapmış. Adamlara öyle bir küfretmişler ki inanamadım. Ellerin g*tüne girseydi de yapamasaydın diyen vardı yahu. Beğenmediysen olmamış de, neden beğenmediğini yaz da işe yara, adam da feedback alsın senden. Çoğu videonun yorumunda huysuz bir türk yorumu bulunuyor illa ki. Benzer bir durum da, netten counterstrike oynayamayınca sorunu araştırırken karşıma çıkan bir sitede vardı. birisi netten conter-strike 1.3 oynayamamış, sorun ne olabilir diye adam gibi sormuş. Tam 4 sayfa cevap yazılmış adama, hepsi de dalga geçme maksatlı. meğer 1.6 çıkmış da bu adam neden hala bunu oynuyormuş, komikmiş, cevap bile verilmezmiş buna, salak da demişler adama.
birkaç örnek daha var,
Geçen sene öğrenci değişimiyle gittiğim okul için bir andaç dvdsi yaptım, introsuna slayt ekledim bunu da youtube a koydum. Anında yorum gelmiş, "hahahah you all look so gay, faggots. that blond hair girl looks like a bitch" falan diye. adamın niki **turk şeklinde. Türk olduğumu gösterir hiçbir belge yok videoda, demek ki bunu herkese yapıyorlar.
Yaşadığım şehirde çilek bahçeleri var. girip kafana göre toplayıp çıkıyorsun, çıkarken ödüyorsun. içerde yediğin bedava. Türkler tarlaları istila ettiğinden beri uygulama kalktı.
Devlet ücretsiz almanca kursu veriyordu, kursa gidene de işsizlik maaşı gibi bir maaş veriliyordu. Türkler ana bacı kardaş işi gücü bırakıp (varsa tabi) kursa yüklenince uygulama kalktı.
Çiçek bahçeleri vardı, gidip istediğin çiçekten toplayıp, buket yapıp çıkışta kutuya para atıyordun. başında bekleyen yok tabi ki. bahçeler türkler tarafından yağmalanınca uygulama kalktı.

Daha birçok şey var anlam veremediğim ve utandığım. Merak ettiğim şey de şu; bunun sebebi ekonomik mi, eğitim mi yoksa yetişme tarzı mı? barbarmıyız biz? Hani bizim büyük türklüğümüz, efendiliğimiz, anlayış dinimiz? Neden nefret ediyoruz birbirimizden?

Not: Genelleme yapmak elbette yanlış. Bahsettiğim çoğunluğu anlamışsınızdır. Müthiş insanlarımız var elbet ama malesef azınlıkta.
0
neronas
(10.07.08)
(bkz: lümpen kültür)
(bkz: lümpen)
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(10.07.08)
gene genelleme olacak ama cahillik, görgüsüzlük ve patavatsızlığın simgelerinden biridir o yutuptaki küfürler. bir de gelişmişlikle doğru orantılı tabii, insanlar önce rahatça geçinmeyi, sonra kendilerini kişisel olarak geliştirmeyi düşünürler. bu hep böyledir. zengin olmayan adam gidip romana mı para versin yoksa kışın yakacağı oduna mı? tabii ki oduna. ilk çağda da böyleydi bu, roma gelişmişken sanat, kültür bilim faaliyetleri falan yapılabiliyordu, tiyatrolar vardı. neden? çünkü ekonomik bir rahatlık vardı ve insanlar diğer faaliyetlere zaman, para, ilgi ayırabiliyorlardı. türkiye'de okuma yazma oranının yüzde 85 olduğunu da söyleyeyim bu arada. ekonominin yıllardır kötü olmasından, gelişmemişlikten kaynaklanıyor bu da sonuçta. gelişmiş bir ülkede en az yüzde 99'tur bu oran.
0
baldur
(10.07.08)
Bence en büyük sorun ileriyi ve toplumu düşünerek değil bugünü ve sadece kendimizi düşünerek hareket etmemiz. Bu neden böyle derseniz bilemem, toplumsal bilinç mi denir yetişme tarzı mı denir orasını psikologların incelemesi daha doğru sanki.

Misal çiçek örneğinde yabancı adam mantıklı düşünerek diyor ki "ne güzel sistem, hem taze çiçeklere istediğim zaman ulaşıyorum hem de bedelini kendim belirlediğim için kazık yemeyeceğim garanti. Ama bedelinin altında ödeme yaparsam da bu hizmetten zarar ederler ve kaldırırlar ben de mahrum kalırım." Biz gidince diyoruz ki "Vay salaklar başında adam bile yok, madem beleşe işime yarayacağından fazlasını da toplayayım eşe dosta dağıtırım eheuh". Çİlek örneği de aynı şekilde tabi.

Küfretme olayında ise malesef hiç bir fikrim yok, bu yaşıma geldim hala durduk yere küfreden insanları anlamıyorum. Ama şundan eminim ki askerde burnum çok fena sürtülecek küfür konusunda :)
0
crown
(10.07.08)
sanırsam bahsettiğiniz tüm özellikler milletçe çok rahat olmamızdan kaynaklanıyor. yani aşırı rahatız. her şeye verecek cevabımız olduğunu düşünüyor, her şeyi biz biliyoruz sanıyoruz. youtube olayı ayrı mesele, ordaki örnek internetin bir maske olmasından kaynaklanıyor.gerçi burdan da rahatlık sonucuna varabiliriz.

bir de yapılan şeylere değer vermeyi bilmiyoruz galiba. her şey ve herkes fırsat bizim için. aslında ben de sizin gibi doluyum bu konuda da şimdilik böyle özetleyebilirim kendi açımdan.

dediğiniz gibi genelleme yapmak yanlış.
0
rectoa
(10.07.08)
Engin Ardıç:

"Bizim ülkemiz bir doğu ülkesidir. Doğu toplumları “suçluluk yönelimli” değil, “utanç yönelimli” toplumlardır. Batı insanı vicdan azabı çeker, doğu insanı alay edilmekten, rezil olmaktan korkar. (Sosyal psikoloji biliminde bu ayırımın iki kanadına “guilt oriented” ve “shame oriented” deniyor.)

Hani şair Eşref’in “ibne dersin kızar da, sikersin aldırmaz” dediği cinsten...

Rodyon Romanoviç Raskolnikov gibi, yaşlı kadını öldürdükten sonra gidip karakola teslim olana da, bizde “enayi” derler. Bizde ilke şudur: Çarpıp kaçacaksın. Suç işlemek değil, yakalanmamak esastır."
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(10.07.08)
Biz millet olarak bir rönesans yaşamadık, o yüzden böyleyiz.
0
felina
(10.07.08)
dusuk iq ya baglı olarak muhakeme yetenegindeki zayıflıklar angutluklar fln.
0
bryan fury
(10.07.08)
felina noktayı koymuş olaya. daha söylenicek bi laf yok. bazı şeyleri çabuk ve rahat elde etmenin meydana getirdiği garip bi zihniyet hakim toplumumuza...
0
la grande
(10.07.08)
Efendiliğimiz, büyük türklüğümüz zartlığımız zurtluğumuz sanırsam sadece kitaplarda yazıyor. Din konusunda ise yapılacak birşey yok. Her nekadar insanlar pek anlayamasa da iyi niyetli olmak allah korkusuyla olan birşey değil, insanın içinde, toplumsal yapıda olması gereken bir durum. Ne kadar dine bağlı olursak olalım. Toplumsal olarak bazı şeyleri aşmadığımız sürece bu böyle gider..
Çok güzel konuya değinmişsiniz. Genelde diğer insanlar bu tarz olaylara "çok güzel bir faaliyet, hepimiz desteklemeliyiz" gibi bir mantıkla yaklaşırken bizler "enayi" kekleme peşinde koşuyoruz adeta. Tek akıllı biziz çünkü.
Bu durum her alanda böyle. Bir keresinde hollandada, içinde bulunduğumuz otobüs parkederken bir bisikleti devirmişti. Bisikletin sahibi gelip sakince konuşmuş ve şoför ile güle oynaya el sıkışıp gitmişti. Bu olayı bizim nasıl yaşayacağımızı bir düşünelim. Bisiklet sahibi gelir "la hırbo sen nasıl çarparsın bisikletime körmüsün hede hödö" der başlar ana avrat küfre, şöförde "bisikletini yanlış yere koymuşsan banane lan deyyus" diye adama güzelce dalar..

Artık ne denir, toplumsal yapı mı, ekonomik standartlar mı, milletteki aşırı güvensizlik duygusu mu.. bilmiyorum.

Tek bildiğim bir şey varsa o da Avrupa ülkelerinin özellikle bizim bu tarz tavırlarımızı gördükten sonra haklı bir önyargı sahibi olduğudur.
0
exexex
(10.07.08)
moruk o degil de, bizim memleket gibisi yok be di mi ?

bu ulkeyi, oldugu sey yapan bazi ozellikler vardir ki bunlari degistiremezsin. bunlar olmadan turkiyeyi dusunemezsin (laiklik sorunu, kurt sorunu, ermeni sorunu, vatan millet sakarya -fasistlik sorunu, kendi kendine yetemeyen kucuk, sunepe, bir baltaya sap olamamis, kendi capinda takilan bir ulke olmana ragmen tum dunyanin turkiye etrafinda donudugunu sanma sorunu, herkesin bize dusman olmasi sorunu gibi..)

soyleyecek cok sey var da soyle soyle bir cozumu olmuyor ki, sikinti veriyor artik..

hic bir zaman rahata eremeyecek bir ulkede yasadigini bilmek gibisi yok. bos umutlar yok.

senin sorduklarinla alakasiz gibi gorunebilir ama oyle bir alakali ki..
0
no christ requiress
(10.07.08)
ben butun bunlari felsefe egitimine bagliyorum. felsefe egitimi ortaokulda verilmeye baslansa, (ve klise bir soylem de olsa) koy enstitusu denilen kurumlar tekrar kurulsa bunlar cok daha azalacak.
0
vita vinum est
(11.07.08)
Herkes gayet yerinde tespitler yapmış. Aslında senin sorudan tez konusu bile çıkar, burada 2–3 kelam etmekle geçiştirilebilecek kadar basit değil mesele. Nedenler ve sonuçlar da oldukça kompleks. Ex çok yerinde bir noktaya temas etmiş. Bugün dini bütün diye geçinenler bile rüşvet veriyor veya yeri geldiğinde haksız kazanç elde ediyor. Hobbes'un, İnsan İnsanın kurdudur derken Türkleri yakından tanımış olabileceğine inanıyorum. Genelleme yapmaktan bende hazzetmiyorum ama bu konuda beis görmüyorum; Türklerden bir halt olmaz. Devletin en yüce kurumunda yer alanların bile birbirini yumrukladığı(silah bile çekildi bildiğim kadarıyla), en saygın tartışma programlarında birbirlerine hakaretler yağdıran 'elit' akademik şahsiyetlerin çıktığı ülkede, bilgi birikimi ve genel kültür düzeyi muayyen olan(bunu asla küçümsemek maksadıyla belirtmiyorum) Bakkal Amcanın,kahvedeki ali abinin veya ev hanımı Semra teyzenin bunlardan çok farklı davranışlar göstermesini beklemek abesle iştigal..

Hollanda'da emniyet şeridine giriliyor, ecnebinin verdiği ilk tepki; şuna bakın bir Türk. Yaya geçidinden geçen tek bir yayayı bekleyen onlarca arabanın olduğu ülkeyse sümüğümüzü silmediğimiz Romanya.. Gerçekten maddi imkânsızlıklar içinde yüzenleri tenzih ederek şunu da rahatça söyleyebilirim ki parası da olan da okumuyor bu ülkede. Taksimde her Allahın günü hırpani bir kılıkla(moda galiba bu)avare avare gezen gençlere ne demeli peki? Kaç tanesi aldığı harçlığını 2–3 kitap almak için harcıyor? Bebekte turlarım diyen sanatçının CD’sine 20 milyonu düşünmeksizin veriyor ama… Aptal gazeteleri okuyarak elde ettiğimiz engin bilgi birikimi ile işte ancak yukarıda sözünü ettiğim yüksek felsefi münakaşalara gireriz. Bu ülkeye de bu müstahak. Ondan sonra Sarkozy çıkıp Türkiye Avrupa ülkesi değil deyince herkes dövünüyor, öfkesinden kuduruyor. Bu ne yaman çelişki böyle?

Günün sözü: Kitap okumuyorum, eksikliğini hissetmiyorum.

İyi geceler herkese.
0
villeneuve
(11.07.08)
türkiye ye türk insanina mahsus degil bence bu söyledikleriniz. yani gidisat ne yazik ki bu yöne dogru ve entropik bir devinimle hizlanarak cözülüyor insan evladi. ama türk insani özelinde ben modernleşme sürecini atlamis olmamizi görürüm. cünkü modernlesme herseyden önce kurumsallasma ve disiplin demektir ve bizde eksik olan da bu ne yazik ki. batı da bir işçinin kolay kolay işten atılamamasından tutun da kırmızı da durma aliskanligina kadar özendigimiz bir cok batılı uygulama da batı da kolay kolay yerlesmemistir. zygmunt bauman calisma, tüketicilik ve yoksullar kitabinda mesela batı insaninin islah edilisinde nasil sıkıntılar cektiklerini anlatiyor. sorun bizim o evreyi atlamis ve bunu da acikcasi pek dert etmemis olmamizdir.
0
atmacaged
(11.07.08)
dinamik sistem ve protesto refleksi altinda yazmistim alakali birseyler.
0
sethi
(11.07.08)
peki kent soylu olmayışımız ve göçebe kültürün etkisinde aşırı derece kalmış olmamız ile hala sözlü kültür ögelerinin (destan, masal, kahramanlık hikayeleri gibi) derinlemesine boyunduruğu altında olduğumuz, buna uygun yetiştirildiğimiz, bilinçaltımızın bunlardan beslendiği gerçeğine ne dersin? dostum!
0
fempusay
(11.07.08)
Sadece Türkler degil akdeniz iklimine sahip bütün ülkeler böyle.

Yunanistan, İtalya, Türkiye.
Yani nasıl bize
Rus, Slovak, Çek, Hırvat, Sırp aynı geliyorsa
Nasıl
Alman, Hollandalı, Danimarkalı gözümüzde aynı kişilerse

Türk Yunan Italyan da aynı yapıya sahip insandır.

Ülkemizi ve ırkımızı bu kadar aşşagılamaya çalışmak belki sırf bize aittir gerçi bilemem.
0
cruseo
(11.07.08)
hic yunanistan veya italya gormemis olsak inanacagiz. turklerdeki kabalik ve anlayissizlik bu 2 millette %30 bile yok. sicakkanlilik ve yuksek sesli konusmakla, kufurleri noktalama isareti olarak kullanmak cok farkli seyler.
0
507
(11.07.08)
@cruseo

yunanistan, italya, ispanya hepsine gittim. kiz arkadasim italyada yasiyor ve italyayla saglam bagim var, cok defa gittim, uzun sureler kaldim. dusundugun sekil de bir benzerlik bizle yok malesef. evet italyada ucak sirasinda onune gecmeye calisabilir 1-2 dangalak, ama insanlar baskalarini gorunusuyle, fikirleriyle, tercihleriyle yargilamaz, baskalarina maliyla mulkuyle hava atmaya calismaz -elbet istisnasi da var- cunku bir temizlik iscisi anneye, copcu babaya sahip italyan arkadasin ailesinin bile bir range rover bir de mercedesi vardir. fast food da calisan bir erkekle, firinda part time calisan bir kiz arkadas, aylik gelirleri 1200€ olmasina ragmen evlenebilir, rahatca yasayabilir. onlarin da kendine gore sorunlari var ama turkiyeyi onlarla kiyaslamak ve genelleme yapmak bosa caba.
Turkiye kendine ozgu, nereye ait oldugunu bilemeyen, tum dunyanin kendi etrafinda dondugunu sanan, insanina hic bir sey vermeyen, aksine devamli isteyen, orta sinifin olmadigi, sadece zengin ve fakirin oldugu, gorgusuzlugun, egitimsizligin kol gezdigi, neresinden tutsan elinde kalan, hic bir zaman sorunlarini halledemeyecek olan -cunku bu sorunlar onun ozunu olusturuyor- sacma sapan bir ulke. Evet aynen boyle.

Saydigin ulkelerden tek ustun oldugumuz yer yemeklerimiz. Aci ama gercek. Ha bir de yurtdisinda yasiyorsan burasi tatil icin bir cennet.

ps: ya sev ya terk et diyecek ilk kisiyi alnindan opecegim
0
no christ requiress
(11.07.08)
ben soru olarak sormuştum onu, herhangi bir art niyet yoktu, gerçekten başka ülkeler de bu konuyu tartışıyor mu diye merak ettim sadece hem bizim açımızdan hem de kendi açılarından
0
ermanen
(11.07.08)
hemen sıcagı sıcagına bir ornek vereyim;
az evvel -20 dakika kadar once- cuma namazından geldim.mahallemizdeki pastane yeni sube acmıs ve bunun serefine de cuma cıkısı pogaca-ayran dagıtıyordu.getirmisler baya bi.namaz oncesinde de dısarı koydular.maksat cıkısta alsın insanlar falan filan.basında da yaslı bi teyze.neyse efendim biz de malum sıcaklardan oturu biraz gec giriyoruz iceri.bi tane seyyar satıcı -balık satıcısı- geldi aldi bi iki tane.sonra onları yedi yine aldı,sonra geldi iki tane daha aldı,bu esnada pişkinligini ispatlarcasına teyze cok yedim parasını vereyim diyerekten kadıncagıza para verdi,kadın yavrum onlar parasız dedi falan ama bu adam 7-8 tane aldı toplamda...

kısa bir ornek,insanımıza dair...
0
lurgee
(11.07.08)
en azından yunanlar, küfür ve şiddet konusunda bizim kadar ileriler. kavga konusunda da. hatta diğer bir çok konuda da. bizden bir farkları yok. öyle 1-2 kişiyle yapılmış bir gözlem değil bu.
0
co2s2
(11.07.08)
(7)

stajyer sürücülük

zubundy
nedir bu olay... son 3-4 yıldır her sürücü kursu bu şekilde reklam yapıyor stajyerlik cokmadan gelin erhliyetinizi alın.. son şans falan diyorlar.. bunun doğruluk payı nedir ki yıllardır böyle yazılar gördüğüme göre doğruluk payı yok bence...az önce birisi bununla ilgili duyuru yazmış da görünce akl
nedir bu olay... son 3-4 yıldır her sürücü kursu bu şekilde reklam yapıyor stajyerlik cokmadan gelin erhliyetinizi alın.. son şans falan diyorlar.. bunun doğruluk payı nedir ki yıllardır böyle yazılar gördüğüme göre doğruluk payı yok bence...
az önce birisi bununla ilgili duyuru yazmış da görünce aklıma geliverdi birden.. bi sorayım dedim
0
zubundy
(02.07.08)
Hâlâ yürürlüğe girmedi ve bu gidişle yürürlüğe de girmeyecek gibi yanılmıyorsam. Sadece sürücü kurslarının işine yarıyor. O kadar.
0
nuage
(02.07.08)
boyle bir yasanin cikmasi sadece "planlanmaktadir" ab uyum yasalari icinde olmasi gereken de budur. gerci bizimkiler degil ab'ye helaya bile giremezler ya neyse.

www.ehliyet.org
0
trimpot
(02.07.08)
valla senelerdir var, aslında uygulamaya konması gerek acilen. milletçe araba kullanmayı bilmiyoruz çünkü.
0
exexex
(02.07.08)
2005 Subat'ta aldim ehliyetimi. 2004 sonu gibi de basvurmusum demek ki kursa. Biz ya ilk ya da 2.donemdik bu staj mevzusunun ortaya ciktiktan sonra ehliyet alan. ASsagida yer alan bir ilandan anladigim kadariyla o zamandan bu zamana degisen bir sey olmamis. Hala ehliyet kurslarinin insan cekebilmek amaciyla kullandigi bir yontem olmak disinda..
0
no christ requiress
(02.07.08)
ev sahibimin surucu kursu da var. anlatmi$ti bu olayi.
2 sene stajer olarak takiliyorsun i$te, ehliyetinde de bu ibare yer aliyor. bu sure icinde radara yakalanmaman gerekiyor, kirmizi i$ikta gecmemen gerekiyor falan. yani (sanirim) bazi kritik hatalari yapmaman gerekiyor. yoksa gecen zaman yaniyor. tekrar 2sene olarak devam ediyorsun.
2 sene sonunda bir sorun cikmazsa bir sinava daha giriyorsun (sanirim direksiyon bu) bundan da gecersen asil ehliyet aliyorsun.
ne kadar dogru bilmem ama dedigim gibi ev sahibimin anlattigi bu $ekilde.
0
sourlemonade
(02.07.08)
stajyer sürücü olursan yanında ehliyeti olan biri olmadan araba kullanamıyorsun diye duymuştum ehliyet alırken. gerçi ben koşa koşa almıştım sırf bu yüzden ama 3 senedir ne yasa var ortada ne bir şey :)
0
inkey
(02.07.08)
3-4 senedir bunun ekmegini yiyor bu kurslar, zamanında bilsem bende bi kurs acardım memlekette ehliyetsiz adam bırakmadılar. ben gittgimde 60 yasında adamlar stajyerlik cıkacakmıs diye ehliyet almaya kosarak gelmişti.
0
sourlemonade
(02.07.08)
(7)

oyun konsolu

anatomik durus
simdi arkadaslar, sagda solda gordum guitar hero olsun, wii sports olsun baya bi özendim.lakin bu konsol olayından hiç anlamıyorum, bunların yanında aynı zamanda pes hastası bi insan olarak konsol olayına neresinden başlasam?
simdi arkadaslar,
sagda solda gordum guitar hero olsun, wii sports olsun baya bi özendim.
lakin bu konsol olayından hiç anlamıyorum, bunların yanında aynı zamanda pes hastası bi insan olarak konsol olayına neresinden başlasam?
0
anatomik durus
(01.07.08)
ps3.
0
sourlemonade
(01.07.08)
ps2

$aka maka degil. en guzel oyunlar $u an icin onda var. ayrica hala da ps2 icin cok cok guzel oyunlar cikiyor. yeni konsollara nazaran cok daha ucuz hem.
0
katafalk
(02.07.08)
ps3

networkte pes2008 mac arasinda yaziorum bunu
0
la traviata
(02.07.08)
bence de ps3.
ha oyun moyun çok pahalı hiç sayamam o kadar para diyorsan xbox360 iyidir. (onda da network paralıdır + korsan oyun oynarsan internette blok yersin, ama tek başına oynamak gibi bir niyetin varsa sorun olmaz)

nintendo wii daha değişik, oda alınabilir tabii de bence xbox360 ve ps3 le kıyaslanmamalı. o daha çok değişik bir olay. fazla iyi grafik aramadan aktivitenin tadını çıkarmaya bakarsın wii'de.

imkanın varsa ps3 derim kısacası.
0
exexex
(02.07.08)
Ps2 candır, ne çabuk harcadınız be ps3 gelince cık cık
0
mikelarteta
(02.07.08)
ps3: teknik özellikler olarak en muhteşem konsol. hd destekleyen bir lcd televizyona bağlandığında görüntüler çok gerçekçi oluyor. bluray desteklemesi de gelecek için bir artı. ancak (bildiğim kadarıyla) henüz kırılmamış olması nedeniyle oyunlarına o kadar para vermek kolay değil. 100-150 lira verip bir oyun almak koyar bana.

xbox 360: teknik olarak ps3'ten aşağı kalır bir yanı yok. oyun sayısı olarak şu anda ps3'ten çok önde. bluray desteklemese de bunu bir eksi olarak görmeyebiliriz ancak türkiye'de satılmıyor. oyunları da satılmıyor doğal olarak. ancak kırılmış olduğunu biliyorum ve oyunlarını internetten indirebiliyorsun böylelikle. tabii kırılmış bir konsolla online oyun oynamak mümkün değil ve online oyun oynamak xbox'ta çok sevkli.

wii: teknik olarak zayıf bir konsol ancak iddiası bu değil zaten. kontrolleri muhteşem. oyuna kendini kaptırıyor insan. özellikle wiisports hayatımda oynadığım en eğlenceli oyunlar. bu arada pes'in wii için özel bir sürümü de mevcut. kontrolleri çok daha güzel oluyor.

ps2: artık her evde var neredeyse. özellikle slim olanlarını çantaya koyup yanında taşımak da mümkün. inanılmaz fazla sayıda oyun. çok ucuzladı artık.

tavsiyem, ps2'si olan bir arkadaşından bir kaç günlüğüne ödünç alman. baktın evde konsol durması güzel bir şey. sonrasında da ps3 alırsın. gibime geliyor.
0
co2s2
(02.07.08)
sırf super mario galaxy bile wii almak icin sebeptir arkadas
0
merope
(02.07.08)
(9)

kedinin gay olması

chewy
sevgili sözlükdaşlar,bir tane kedi var bahçede baktığım 1,5 -2 yaşlarında, erkek. şimdi bu kedinin normalde ergenliğe girmesi gerekirdi heralde bende şüphelendim bu gece bastım ne göreyim üstünde ufak tefek başka bi kedi. :) bunda da tık yok halbuki bizimki kocaman besili kedi öbürünü havada karad
sevgili sözlükdaşlar,

bir tane kedi var bahçede baktığım 1,5 -2 yaşlarında, erkek. şimdi bu kedinin normalde ergenliğe girmesi gerekirdi heralde bende şüphelendim bu gece bastım ne göreyim üstünde ufak tefek başka bi kedi. :) bunda da tık yok halbuki bizimki kocaman besili kedi öbürünü havada karada döver. anca beni görünce silkelendi. neyse şimdi kedinin eşcinsel olması, bundan hoşlanması mümkün mü?
0
chewy
(30.06.08)
e mümkündür.
gerçi hiç eşcinsel hayvanım olmadı daha önce de, hayvanlarda da oluyor diye biliyorum bu durum.
ha belki kafası karışıktır, ergenlikte olur öyle.. evet.
0
exexex
(30.06.08)
benim de bahcede baktigim kedilerden birini defalarca bastik tepesinde dunyanin en cirkin erkek kedileriyle. ama bi yandan da disi kedilerin tepesinde gordugumuz de oluyor, biseksuellik bile mumkun onu demeye getiriyorum aslinda :) (uykusuzum)
0
fuchuki
(30.06.08)
bizim burda mahalleli çocukların baktığı bir köpek vardı. üzerinde başka köpek görünce hayvanı kovalamışlardı mahalleden, mahallemize yakışmıyor diye.
0
kurukafa
(30.06.08)
Bildiğim kadarıyla yavru erkek kediler bu işin nasıl yapıldığını bu yoldan öğreniyor. Ya da arkadaş beni çok pis makaraya sardı hala farkında değilim.
0
pekmezzz
(30.06.08)
horoz ve tavuklarda da örneğine rastladım bunun. ama daha çok güç gösterisiyle alakalı gibime geldi,ya da altta kalan horoz gururuna yediremedi bi türlü ayağa kalkamamıştı çünkü üsttekini kovalamamıza rağmen...
0
margi kleinjan
(30.06.08)
Hayvanlarda da eşcinsellik oluyor, evet. Olabilir. Sizi görünce silkelendiyse, yaptığının yanlış olduğunu düşünüyordur. Nasıl bir ahlak dayattıysanız kediye artık, acıdım vallahi. Ehehehe. Kediniz de muhafazakâr olmuş anlaşılan. :)))
0
nuage
(30.06.08)
yok ya beni görünce silkelenmesi mama vereceğimi düşünmesiyle alakalı sanırım. tabii ben sırtımı dönüp gittim. :) homofobik değilim ama insanın evladının da ölee bölee olması üzüyormus yav.
0
🌸chewy
(30.06.08)
halvet halinde görürseniz taş atın, değnekle vurun.
tüm dünyada böyle tedavi ediliyor bu sinsi hastalık ahahahaha.
0
kaptan cuma
(30.06.08)
ergen kediler arasında görülebiliyor bu durum, öğrenme sürecinin bir parçası, birbirleri üzerinde de deneyebiliyorlar. ama sizinki ergenliği geçmiş, genç bir kedi. acaba kısırlaştırılmış olabilir mi sizin haberiniz olmadan? bazen de büyük kediler, küçüklerin bu tür oyunlarına pek takmıyor, kendilerine zarar gelmedikçe oynasın yavrucak havalarında takılabiliyor...
0
zen spider
(02.07.08)
(4)

İnsanlar Neden Farklı?

babatema
Bir çok memeli canlının erkeği ve dişisi arasındaki gözle görünür belki de tek fark, tenasül organından ileri gitmezken, insanların erkeği ve dişisi neden bu kadar farklı görünüyor birbirlerinden? ya da biz mi öyle zannediyoruz acaba? ya da canlılar ne kadar gelişmişse o kadar farklılaşır gibi bir p
Bir çok memeli canlının erkeği ve dişisi arasındaki gözle görünür belki de tek fark, tenasül organından ileri gitmezken, insanların erkeği ve dişisi neden bu kadar farklı görünüyor birbirlerinden? ya da biz mi öyle zannediyoruz acaba? ya da canlılar ne kadar gelişmişse o kadar farklılaşır gibi bir prensip mi var nedir?

ps. ya canım sıkıldı napıyım.
0
babatema
(27.06.08)
genetik kadın erkek farkları diye aratın ne bileyim o kadar da diğer xx-xy farkı yaşayan canlılardan farklı değiliz.

ha sosyolojik olarak farklı olmayı bilemem
0
darknum
(27.06.08)
insanların çevreden en çok etkilenen canlılar olmasından kaynaklanıyordur muhtemelen. yığınla etki faktörü var, ister istemez etkiliyor insanları. bir süre sonra da farklılaşmalar ortaya çıkıyor.
0
deckard
(27.06.08)
erkek de kadın gibi saç uzatırsa ya da kadın da saçları erkek modeli kestirirse ya da komple tüysüz olacak şekilde yanyana dururlarsa çok da öyle fark edilir bir fark yok (memeleri saymıyorum). yani anca kemik yapısından, yuvarlak hatlardan anlaşılır (ki benzemek isteyince gerçekten kadına benzeyen sapına kadar erkek travestiler var görüyoruz). hayvanlar gibi doğal halimize bıraksak, saç sakal kesmesek, ağda yapmasak, bakım yapmasak, elbise giymesek gayet de benzeriz kadın erkek birbirimize. haa fark ne olur? sakal olur mesela. e o kadar fark zaten hayvanların da erkeğinde var. erkek aslanın yelesi var, erkek geyiğin boynuzları var, erkek tavuskuşunun kuyruğu var, erkek tavuğun (horoz) ibiği var vsvs.
0
kibritsuyu
(27.06.08)
her tür canlı çiftleşmek için çeşitli yollar deniyorlar. bazıları birbirleri arasında duellolar düzenliyor, bazıları kendi çapında seslerle dişiyi etkilemeye çalışıyor, bazıları yuva için taş topluyor dişiye götürüyor..
bizlerde karşımızdakini ilk anda beğenmek için tipe bakıyoruz. herkes aynı olsa çiftleşmek için farklı bir yol deneyecektik. mesela ben sevgilime taş dal çalı çırpı götürecektim, sevgilim beni reddedecekti..
0
exexex
(27.06.08)
(9)

Garanti Paracard

exexex
Garantide yaklaşık 1 yıl önce açtığım bir Paracard hesabım var. daha önce ve bu güne kadar topladıklarımı küçük küçük yatırıp şimdi ciddi sayılabilecek bir miktar biriktirmiş durumdayım. aynı zamanda elma hesabı bu hesap.Şimdi sorunum şu; bu hesabı ara sıra internet aracılığı ile izliyorum. Şimdiye
Garantide yaklaşık 1 yıl önce açtığım bir Paracard hesabım var. daha önce ve bu güne kadar topladıklarımı küçük küçük yatırıp şimdi ciddi sayılabilecek bir miktar biriktirmiş durumdayım. aynı zamanda elma hesabı bu hesap.
Şimdi sorunum şu; bu hesabı ara sıra internet aracılığı ile izliyorum. Şimdiye kadar çok olmasa da ara sıra küçük düşüşler yaşanıyordu para miktarında. Bende banka hesabı gideridir diye pek aldırış etmedim. Üç gün önce hesaba 200 ytl gibi bir miktar yatırdım ancak şimdi görüyorum ki hesaptan 250 ytl ye yakın para gitmiş. Tam anlamıyla deliye dönmüş durumdayım.
Bu hayvani miktarlardaki giderler sadece hesap için haberim olmadan ödenen bir para olamaz heralde? Nedir bu iş,bilgisi olan var mı? (Garantiyi arıyorum ama sağolsun karşımdaki ses kaydı hanfendi müşteri numaramı kaul etmiyor..)
Ne yapayım, şubeye gidip ortalığı mı dağıtayım yoksa paramı direk çekip hesabı mı kapatayım..
0
exexex
(22.06.08)
cekildigini dusundugunuz bakiye elma hesabina aktarilmis olamaz mi? ben tamamen bu duruma uyuz olup orada para bile tutmuyorum artik.
0
trimpot
(22.06.08)
şimdi müşteri numaranızı bilmiyorsanız paracardınızla bunu öğrenebilirsiniz. paracard numaranız, şifresi, son kullanma tarihi, cep telefonu numarası yeterli.

hesap işletim ücreti değildir. zira on yıllık falan bir birikmiş olması lazım. elma hesabınız varsa, kullanılabilir bakiyeye bakıyosunuz değil mi? bakiye ye değil.
0
babatema
(22.06.08)
ayrica; paracard'in ustunde adinizin yazili oldugun yerin tam altinda musteri numaraniz yazili olmasi lazim?
0
trimpot
(22.06.08)
internet bankacılığı ile izleyebiliyorsanız hesap hareketlerinden ne olup ne bittiğini görebilirsiniz. fakat daha öncede dendiği gibi elma hesabına hesabınızdaki paraya en yakın miktarda 1 adet b tipi likit fon'un katı kadarı aktarılır. o yüzden bakiye olarak biraz karışık görünebilir fakat bir sorun yoktur.

bunun yanında garanti bankasını kullanan bir başka arkadaşımdan birkaç yıl boyunca bir karışıklıktan dolayı başka birisinin sigorta pirimi alınmış fakat bunun yanlış bilmiyorsam düzelttiler.

1 yıl önce açtırdığınız hesaptan alacakları para 50-60 ytl kadardır.

ben 8 yıldır garanti bankasındaki hesabımı kullanıyorum fakat bu tip bir sorun olmadı. eğer bankaya ulaşamıyorsanız bankanın size ulaşmasını talep edebilirsiniz. şikayetim var gibi bir destekleri vardı internet sayfalarında. gerekçenle birlikte bir not bırakınca bir süre sonra sizi arıyorlar. öyle yapmayı deneyin derim.
0
urubitinga
(22.06.08)
444 0 333 den bilgi alsanız daha anlamlı bence.
0
robinbook
(22.06.08)
o parayi elma hesabina fon alarak aktarmis olabilir ama bunu zaten atm'den de kontrol edebilirsin niye kontrol etmedin o anda onu anlamis degilim? hesap hareketlerini atm'den de gorebilirsin 50kurus mu ne masrafi var isbankasi icin garanti'de de boyledir diye dusunuyorum telefonda harcadigin vakitle ayni sey hem kullanmasi kolay, ama zaten internet bankaciliginda hesap hareketleri var burdan bakmalisin ayrintiya bir an once.
Bu arada eger o biriktirdigin paraya ihtiyacin olmuyorsa vadeli hesapta baglaman daha mantikli zira elma hesabi hicbir getiri yapmiyor nerdeyse. Garanti B tipi likit fon bile bir sekilde Elma fon'dan fazla getiriyor!!6 aydir getirisi %5!!internet uzerinden vadeli hesap acarsan 0.5 puan daha fazla faiz veriyor 180 gun vadeli bagla parayi bence, yeni gonderdigin para da elma hesabinda dursun vadesi dolunca o parayi da ona ekleyip devam edersin. senin derdin biraz farkli ama tavsiye olmasi acisindan soyledim..
0
2pac
(22.06.08)
panik yapmayın. elma fonu alınan kısım bakiye sorunca görünmez. ya fonlara bakacaksınız bankamatikten ya da hesap hareketi diyeceksiniz (yanılmıyorsam garantide ücretsiz) tez vakitte internet bankacılığı olayına da girmekte fayda olabilir kolay takip açısından
0
mermaid
(22.06.08)
arkadaşlar ilginize ve cevaplarınıza teşekkür ederim. bahsettiğiniz çoğu şeyi zaten yapmış durumdayım. gerek internet bankacılığı gerekse telefon ile bilgi alma işe yaramıyor. internetten hesabıma baktığımda işlem açıklamalarında bu paranın nereye gittiği gözükmüyor. telefon açtım ve (dün gece de açmıştım ama bu seferde alogaranti şifremi göndermiyordu telefonuma) onlarda bunu onayladılar. para yatırılmış ama çekilme işlemi gözükmüyor. herneyse yarın ilk iş banka şubesine gidip düzelttiricem bu hatayı.
elma hesabının bir yararını bende göremedim doğru dürüst. sinir bozmaktan başka bir halta yaramıyor. en kısa zamanda vadeli hesap olayına geçecem.
bu hesabı sadece biriktirmek için kullanıyorum dolayısıyla vadeli hesap daha mantıklı olacak gibi.
ilginize tekrardan teşekkürler.
0
🌸exexex
(22.06.08)
garanti'de para biriktirmek hic akilli bir is degil bence. hesapta 1000ytl den az para varsa %99 bi sekilde azaliyor, bulunamiyor. ya da yeni bir hesap ucreti cikartiyorlar. kapattirdim rahatladim.
en son gereksiz para cektikleri olay da sigorta primi, 80 ytl. neymis efendim garanti bilmemne sigortaya uye edilmisim ben yanlislikla, 3 ay boyunca almislar parayi. sonra odediler eksik de olsa.
0
only
(22.06.08)
(9)

tasarım - mac - pc üçgeni

gholeman
hep görüyorum böyle tasarım yapıcaklar falan mac terchi ediyorlar falan. nedeni ne bunun? yazılım mı donanım mı? sadece işletim sistemi farklı değil mi bunların? tasarımla ne lakası var?
hep görüyorum böyle tasarım yapıcaklar falan mac terchi ediyorlar falan. nedeni ne bunun? yazılım mı donanım mı? sadece işletim sistemi farklı değil mi bunların? tasarımla ne lakası var?
0
gholeman
(22.06.08)
Bunu ben de sormuştum bunu bir ara ve MAC kullananlar bana tasarım tarzı programların hem MAC uyumlu olduğunu hem de MAC'lerde daha iyi performans alındığını söylemişlerdi.
0
nuage
(22.06.08)
tasarım yapan adamın zaten bir zevki vardır, ee mac de bir zevk ürünü değilmidir? performanstan çok kendilerini iyi hissediyorlar bence
0
blackidom
(22.06.08)
Programların kullanış biçimleri arasında çok fark yok. Adobe gibi büyük firmalar yazılımlarını ilk Mac için geliştirdiler, sonra pc lere uyarladılar. O yüzden en başından beri tasarımcılar mac kullanmakta ısrar ediyorlar. Performans olarak maclerin özellikle adobe ürünlerini daha seri çalıştırdığını düşünüyorum. Aynı zamanda bir işlem yaparken daha hızlı olabiliyorsun maclerde kısayollar + hızlı geçişler ile.
Budur yani. Kaydedilmiş projeler arasında da fark yok. Zamanım olmayınca işlemlerimi evimdeki macbook pro da kaydedip okuldaki veya işyerindeki pc lerde açıyor ve oradan devam ettiriyorum.
Bunun yanında birde mac hayranlığı ve tutuculuğu var tabii.(Hak veriyorum kendilerine..)
0
exexex
(22.06.08)
Bir de hayvan gibi donanımlı olanları var sanırım mac'lerin. Hatta Exexex'in kullandığı olabilir. Bilmemkaç işlemcili, çok yüksek ram'li v.s.

Düzenleme: Assert h uyardı, benim bahsettiğim Mac Pro imiş.
0
colonizer
(22.06.08)
her ikisinide kullanan biri olarak programların kullanımında bi fark yok. özellikle adobe ürünleri tamamen aynıdır, kısa yollarda bikaç değişiklik olabilir. asıl fark işlemci mimarisinden geliyo, macler daha fazla multimedia ya daha yatkın oluyor. misal bu farkı ufak bir web banner yaparken farketmezsiniz ama 200 metrekarelik bir baskıyı macproda bam diye açıp değişiklik yapabildiğinizi gördüğünüz zaman daha iyi kavrarsınız olayı... burda mac in özellikleride (ram özellikle) önemlidir.
0
la grande
(22.06.08)
mac var olan şeyleri ram e önceden yüklüyor windows gibi gerektikçe çağırmıyor galiba di mi

ya da çok pis götümden salladım
0
demlikposet
(22.06.08)
işletim sisteminin(mac os x) çökme ihtimali daha düşük, düşünün onlarca gün saatlerce üzerinde çalıtığınız bir proje, birden bire yokoluyor? işte bu ihtimal daha az maclerde. hocamız 5. kattan atın bişey olmaz derdi, denemedik gerçi..

ha bi de tasarımı filan falan, apple sevgisi de var gördüğümüz gadarıyla.
0
smy
(22.06.08)
@demlikposet, ever sallamissin. cache ve memory scheduling oyle basit bir mekanizma ile calismiyor maalesef.

ayrica, aralarindaki farki da soyle dusunebilirsiniz: windows takim cantasi ise mac ingiliz anahtaridir ve sadece ingiliz anahtari isimi goruyorsa takim cantasi ile dolasmak kulfettir. kisacasi, mac daha sadedir.
0
egotm
(22.06.08)
benim de bildiğim; kasış projelerde mac'ın işlemcisi öyle windows gibi ota boka işlem yapmadığı için daha az yoruluyor, böyleec üzerinde çalışılan proje daha verimli oluyor. 300 dpi çözünürlükte devasa bir proje üzerinde çalıştığınızı düşünün. windows'ta yarım saatte yaptığınız bir işlemi mac'ta daha kısa yapabiliyorsunuz.
0
deckard
(22.06.08)
(4)

çaylakken nick değiştirmece

rentts
çaylakkene nick deiştirirsek, bu yazar olma sürecine nasıl yansır. yane nick deiştirdi diye daha geç çaylak olma ihtimali var mıdır?
çaylakkene nick deiştirirsek, bu yazar olma sürecine nasıl yansır. yane nick deiştirdi diye daha geç çaylak olma ihtimali var mıdır?
0
rentts
(08.06.08)
nick değiştirmek, öyle bir ihtimal olduğunu sanmıyorum?
0
exexex
(08.06.08)
nick degistirme derken, eski hesabindaki entryleri yenisine aktarma olayimi?
0
05
(08.06.08)
o login ekrani icin kullanici adi tanimlama. (email adresi yerine)
hemen ustteki yaziyi okumak cok faydalidir.
0
sourlemonade
(08.06.08)
"kullanıcı adı" sözlüğe girmek için kullanacağınız nick. normalde mail adresiniz ile giriş yapıyorsunuz, @hede.mail yazmaya üşeniyorsanız veya hesabın güvenliğini arttırmayı istiyorsanız değiştirebiliyorsunuz. yani nick değiştirme diye bir şey yok.
0
kimlanbu
(08.06.08)
(4)

Widescreen lcd'de Quake 3 oynamak

cruelstroke
Merhaba,19 inc lcd kullanıyorum. quake 3, 1280x1024 çözünürlüğü desteklediği için sorun yoktu.filmleri daha rahat izlemek için widescreen'e geçmek istiyorum (yine 19 ya da 20 inc, yeni nesil oyunlar kasmasın). ama şu eski oyunlar ne olacak bilmiyorum..19 inc karede 1280x1024 olmasa bile 1024x768 seç
Merhaba,

19 inc lcd kullanıyorum. quake 3, 1280x1024 çözünürlüğü desteklediği için sorun yoktu.

filmleri daha rahat izlemek için widescreen'e geçmek istiyorum (yine 19 ya da 20 inc, yeni nesil oyunlar kasmasın). ama şu eski oyunlar ne olacak bilmiyorum..

19 inc karede 1280x1024 olmasa bile 1024x768 seçince fazla sırıtmıyordu. ama widescreen de uzama kabul edilemez, şişko bi görüntü olur büyük ihtimal :)

lafın özü; bilgi istiyorum arkadaşlar :) kullananlar yazarlarsa, hatta birkaç da ekran görüntüsü verirlerse çok güzel olur,

teşekkürler
0
cruelstroke
(08.06.08)
quake denemedim ama counter da kenarlardan boşluk bırakıyordu. muhtemelen basık bir görüntü olmaz.
0
babatema
(08.06.08)
www.widescreengamingforum.com bu siteye bakabilirsiniz.
Bi de $unu buldum answers.google.com Yanlız i$lemleri yapmadan ilgili dosyaların yedeklerini alın fakat q3 te denedim sorun ya$amıyorum.
edit: kenarda bo$luk falan da olmadı.
0
durum serserisi
(08.06.08)
kenarlarda boşluk kalır normalde ama alıştıktan sonra pek takmıyorsun.
0
exexex
(08.06.08)
yanılmıyorsam konsoldan custom resolution oluyordu.. olmadı cg_fov u abartırsın o deformasyonu toparlar (hem de etrafı daha geniş açıyla görürsün ;)
0
antisocial
(09.08.08)
(9)

Kilo Verme (Yardım..!)

extirpation
Yaklaşık 2 aydır sürelki kilo alıyorum 75 ten 90a vuracam nerdeyse yazın spora başlıcam veririm ne de olsa diye herhangi birşey de yapmadım kilo vermek için baktım göbek aldı başını gidiyor bende diyete başladım fakat mide büyüdüğü için inanılmaz acıkıyorum.Şu 1 ay spora ayıracak vaktim de yok sizde
Yaklaşık 2 aydır sürelki kilo alıyorum 75 ten 90a vuracam nerdeyse yazın spora başlıcam veririm ne de olsa diye herhangi birşey de yapmadım kilo vermek için baktım göbek aldı başını gidiyor bende diyete başladım fakat mide büyüdüğü için inanılmaz acıkıyorum.Şu 1 ay spora ayıracak vaktim de yok sizden ricam deli gibi acıktığım zamanlarda neler yapayım. Mesela tok tutacak fakat kilo aldırmayacak yiyecekler ,evde yapabilceğim egzersizler vs.
Not: Cinsiyet : Erkek
Boy : 178
0
extirpation
(31.05.08)
yagsiz patlami$ misir falan yiyebilirsin. makineleri var ya yapan onlarla yapabilirsin misal. + bol bol su.
0
sourlemonade
(31.05.08)
diyet bisküvisi var.tadı yok ama olsun.doyuruyodur muhtemelen.bi de her diyetin olmazsa olmazı salata pek tabi.
0
aynali
(31.05.08)
salatalık olur marul olur, bilimum yeşile yüklenebilirsin. tuzsuz tabi ki. Ben deli gibi salatalık yerdim acıktıkça.az da olsa karın egzersizi de unutulmamalı, yoksa zayıflarsın ama göbek kalır.
0
neronas
(31.05.08)
tiroidlerini kontrol ettir.
0
kurukafa
(31.05.08)
bastirmak icin havuc, salatalik yiyorum bu aralar. bir de mevsimi yakin karpuz. hemen sisisriyo mideyi. daha once yazmistim buraya, mihalic peynri yontemim var. peynir gorunumlu tuz kitlesinden yiyorsun ara ara, sonra da abaniyorsun suya litre litre. yanina da yesillik, meyve arada, aciktikca. yag, islenmis seker, karbonhidrat almazsan bir sure sonra fidan gibi olursun. protein almayi unutma ama yagsiz tavuk vs.
0
pyro clustic flow
(31.05.08)
Ogunlerde bol bol yesil sebze ye. Az yagli sebze yemekleri yaparsan/yaptirirsan, doyana kadar yiyebilirsin ve ac kalma sorununuyla bas etmek zorunda kalmazsin.

Aralarda acikirsan meyve, havuc, salatalik gibi seyler yiyebilirsin. Kesmezse az miktarda (3-5) diye biskuvisi.

Patlamis misiri pek onermiyorum, cunku yagsiz bile olsa misir kendi basina epey kalori icerir. Yani sagliksiz bir yiyecek demiyorum ama kilo verirken tok tutmasi icin kullanmamak daha iyi.
0
wpi
(31.05.08)
sabahları sıkı kahvaltı et. akşam yemeğini çok hafif tutmaya çalış. bol bol kurufasulye ye. çok acıktığında bir avuç beyaz leblebi yiyebilirsin. veya diğer arkadaşın dediği gibi yağsız patlamış mısır seni tok tutar.
0
trista
(31.05.08)
2 ayda 15 kilo? tiroid bezlerini kontrol ettir bencede. tamam bazen kilo alabiliyor insan ama ay başına 7-8 kilo çok geldi bana. sanki hormonal bir olay gibi geliyor kulağa. üstelik sorun eğer tiroid bezlerindeyse kilo almamaya çalışmak kesinlikle işkenceye dönüşecektir bünye için.
0
exexex
(31.05.08)
Ben düşük yoğunluk lazer terapiyi önereceğim sana açlık noktaları üzerinde uygulanıyor ve açlık hissini azaltıyoruz ve uzman bir diyetisyen eşiliğinde sağlıklı kilo vermeni de sağlıyoruz.bize www.laserways.com sietsinden ulaşabilirsin .
0
bitter moon
(31.05.08)
(10)

sicrayarak uyanmak

osuruklu
arkadaslar, aklima geldi hemen sorayim. bi aralar her gece uykuya dalmamla sicrayarak uyanmam bir oluyordu. yani zaten gec yattigim icin acayip uykulu oluyordum. yattigim vakit -ki ozellikle yataga ilk girdigimde sag tarafima donerim- altimda bi bosluk olusuyo gibi oluyordu, ben de fit diye uyaniyor
arkadaslar, aklima geldi hemen sorayim.

bi aralar her gece uykuya dalmamla sicrayarak uyanmam bir oluyordu. yani zaten gec yattigim icin acayip uykulu oluyordum. yattigim vakit -ki ozellikle yataga ilk girdigimde sag tarafima donerim- altimda bi bosluk olusuyo gibi oluyordu, ben de fit diye uyaniyordum. sonrasinda bi problem yok. deliksiz uyuyordum.

bilimsel bi aciklamasini bilen var mi aceba aranizda.
0
osuruklu
(29.05.08)
karabasan dediğimiz olay bu oluyor. uyku felci diye de adlandırılır. uykuyla uyanıklık arasında kalma durumu yani. tıpkı karanlıkta merdivenlerden inerken ayağınızın altında bir basamak daha var zannıyla boşluğa adım atıp düz zemine temas edince birden irkilmek gibi bir his. nette bu kavramlarla aratırsanız daha aydınlatıcı bilgiler bulabilirsiniz.
0
hurin
(29.05.08)
Aynen aynısı bana da oluyor ara sırada sanki düşüyormuşsun gibi ve çok gerçekçi bir duygu değil mi ?
0
chaud
(29.05.08)
karabasan değil bu. bana da olur ara sıra. aşırı yorgun, stresli zamanlarda olduğunu biliyorum ama tam olarak açıklamasını yapamıyorum.
0
arwear
(29.05.08)
bir keresinde atalarin atalarinin zamaninda hayvanlardan korunmak icin agaclarda uyudugunu ve sikca agactan dustuklerini, bu sicrayarak uyanmanin da kalitsal olarak onunla baglantili oldugu gibi bir aciklama duymustum ama bilmem ne kadar dogrudur.
0
vehemence
(29.05.08)
bence de karabasan bu degil. sanki altimdan yatagi kisa bi sure icin cekmisler gibi. cekmisler gibi degil de, yatak bi santimetre dusmus gibi sanki boyle. garip bi his. yattigim zamanla arasinda gecen zamani tam bilmiyorum ama, sanki 5 dakika sonra gibi.

bu arada uyku duzenimi bi duzene soktugum zaman bu ortadan kalkti. bu bahsettigim olay oldugu zaman sabah 7'de falan yatiyodum. haliyle 4'te falan kalkma durumu oluyordu.

cevaplar icin tesekkurler ama aklina daha baska sey gelen varsa cekinmeden yazsin lutfen.
0
🌸osuruklu
(29.05.08)
bunun sebeplerini nörolojiyle ilgili bilimsel bir kitapta okumuştum. beynin vücudu test etmesi, "acaba organlar yerinde ve çalışıyor mu" diye denetlemesi olduğunu yazıyordu. bilgisayar boot ederkenki testler gibi... self diagnostics.

bana da çok sık olur, ve genelde aşırı derecede yorgun olduğum zamanlarda olur.
0
actionary
(30.05.08)
tamamen geyik bir cevap olacak ama; astral seyahat dediğimiz olayın yarıda kalması denir. ruhun beden dışına çıkması için, beden kapsülünün uyguladığı güçten kurtulması gerekir. genelde ruh bunu başaramadığından, harici yardımcılar sayseinde mümkün olur. bunlarda meditasyon ya da dinlenme/uyku esnasında gevşemiş vücudun bu gücü kaldırması ile hasıl olur.

uyuyorsunuz ya, bedenden çıkıyor ruhunuz. ama vücut farkedip, "gel lan buraya" eşliğinde içine alıyor tekrar ruhu. siz de eşekten düşmüşe dönüp, sıçrayarak kalkıyorsunuz.

uzun süre önce duymuştum bunu, yakın zamana kadar da gerçek olduğunu düşünüyordum. gerçektir belki, ama saçma geldi bana.
0
schimsonique chaiselongue
(30.05.08)
dün sınıftayken oldu o bana. derste dalmışım kafayı gömüp. huuup bi düşüş hissiyle "höaaoo!" sesleri eşliğinde yerimden fırladım. çevremdekiler tanıdık olduğundan şöyle uykulu gözlerle etrafa bakıp tekrar kafayı gömdüm. bildiğin merdivenden düşme, veya bir binanın çatısından boşluğa adım atmak gibi.kısacası oluyor öyle vakalar arada sırada. birde bunun uyanırken tekme attıran veya panik yaptıran cinsi var ki, evlerden uzak.
0
exexex
(30.05.08)
Bernard Shaw'dan Kara Kız'ı okursanız, vehemence'in makul açıklamalarını orada daha detaylı bulabilirsiniz.
0
cedilla
(30.05.08)
(7)

Üçüncü Katta Akrep Ne Gezer??

krasotkin
Az önce evin içinde kıskacıyla, kalkık kuyruğuyla dolanmakta olan böyle komple bir akrep öldürdük. yalnız anlamadığım üçüncü kata kadar nasıl geldiği. bunların diklemesine tırmanma özelliği var mı? ben yok diye biliyorum, en çok üzerinde durduğum ihtimal, geçen haftasonu burgazadada bi arkadaşımın y
Az önce evin içinde kıskacıyla, kalkık kuyruğuyla dolanmakta olan böyle komple bir akrep öldürdük. yalnız anlamadığım üçüncü kata kadar nasıl geldiği. bunların diklemesine tırmanma özelliği var mı? ben yok diye biliyorum, en çok üzerinde durduğum ihtimal, geçen haftasonu burgazadada bi arkadaşımın yazlığında kalmıştım. müstakil evlerinin bahçelerinde envai çeşit sürüngen vardı. acaba orada çantaya girmiş olup benimle buraya kadar gelmiş, bir hafta benimle aynı odada ikamet etmiş olabilir mi? ne olur çantayla gelmiştir anca diyin, üçüncü kata bi başına gelemez diyin
0
krasotkin
(23.05.08)
kat pek farketmiyor. muhit daha önemli özellikle bazı muhitlerde daha çok vuku bulan bir hadise

evde akrep çıkması
0
babatema
(23.05.08)
yedek ruh sormustu benzer bir seyi. canta, pazar, manav donusu gibi yorumlar yapilmisti.
0
pyro clustic flow
(23.05.08)
evim beşinci katta. geçen sene evdeki köpek kapı girişinde duran ayakkabımın altına patisini atıp duruyordu. napıyo lan bu diyerek gidip baktığımda ayakkabının altında siyah bir akrebin olduğunu gördüm. neyle vurduysam ölmedi hayvan.. aldım baktım inceledim, o kadarda iğrenç bir hayvan değilmiş. sonra pencereden aşağı attım gitti, herneyse;
ilk başlarda bizde anlamadık nerden geldiğini. iki ihtimal var.ilk olarak kömürlükten gelmiştir diye düşündük kapıcının taşıdığı eşyalardan. diğer bir ihtimalse o günlerde memleketten eve gelen 2 koli meyve. muhtemelen hayvan günlerce kutunun içinde seyahat edip ülkeyi boydan boya katetmiş. bu ihtimal daha mantıklı geliyor..

takmayın bence fazla. sırf o şüphe ile her gece yatağa girerken bile yorganı kontrol etmeye başlarsanız kafayı yemeye başlıyorsunuz.
0
exexex
(24.05.08)
Geçtiğimiz yaz, İstanbul'da arkadaşımın evinde (4. katta) akrep öldürmüşlüğüm vardır, banyoda görmüştük hatta. Valla nasıl oluyor da giriyorlar bilemiyorum ama bir şekilde geliyor namıssızlar, lokasyon tanımıyorlar..
0
flawless victory
(24.05.08)
valla ex bende öyle iğrenç bulmadım hayvanı. kıskacının kuyruğunun duruşuyla asil bir görüntü bile çizdi nazarımda. ama annem çok tırstı görünce. kadıncağızın içini rahatlatacam diye deminden beri kırk takla atıp duruyorum.bu arada babatema bahsettiğin muhitler nereler, benim ev fulyada. 1 senedir burdayım ve kimseden duymadım burada böyle bişey
0
🌸krasotkin
(24.05.08)
bi de fulyadayım diyorum akrep olayının üssüymüş bura buyur
0
🌸krasotkin
(24.05.08)
valla takmayın değil dikkat edin derim. kıyafetlere özellikle. benim annemin kolunu sokmuştu pardesünün içerisine girmiş.
0
nihilanth
(01.08.08)
(3)

ps2nin gözü bozulursa

colg fusion
ne yapmak gerekir? doğrudürüst dvd okumaz oldu meret. o asla dokunmayın aman ellemeyin yeri de kardeşim ellemiş baya zamanında. ne yapmalı?
ne yapmak gerekir? doğrudürüst dvd okumaz oldu meret. o asla dokunmayın aman ellemeyin yeri de kardeşim ellemiş baya zamanında. ne yapmalı?
0
colg fusion
(21.05.08)
bence bir yazicioglu'ndaki (bkz: uygar elektronik)e sorun. ben zamaninda chip islerini vs. onlara yaptirmistim, gayet guzel insanlardi.
0
la traviata
(21.05.08)
o bozulunca cihaz bir daha eski haline dönmüyor edindiğim tecrübelere göre. sürekli sorun çıkarıp duruyor yaptırıncada. öyle iğrenç bir durum.
0
exexex
(22.05.08)
biraz masraf yapıp harddisk taktırabilirsiniz. böylece oyunları harddiskten okur, lensten diil, tüm ps2 cafeler ondan kullanıyor.
0
karapolisnas
(22.05.08)
(7)

evden çalışmak..

const ant
internet'te ne gibi iş imkanları mevcuttur? 10 yıldan belki biraz daha uzun süredir bilgisayar kullanıyorum, bir o kadar süre de ingilizce eğitimi aldım.. uzman olduğum bir alan olmasa da herhangi bir yönde uzmanlaşmaya eğilimim ve yeteneğim var.. evde çalışarak yapabileceğim işler var mıdır? tercüm
internet'te ne gibi iş imkanları mevcuttur? 10 yıldan belki biraz daha uzun süredir bilgisayar kullanıyorum, bir o kadar süre de ingilizce eğitimi aldım.. uzman olduğum bir alan olmasa da herhangi bir yönde uzmanlaşmaya eğilimim ve yeteneğim var.. evde çalışarak yapabileceğim işler var mıdır? tercüme yapmak istesem nasıl başlarım? her türlü tavsiyeye açığım.. teşekkürler
0
const ant
(20.05.08)
grafik-web tasarım alanında freelance çalışma imkanınız var, bir de çevreniz varsa yemede yanında yat.
0
exexex
(20.05.08)
sourlemonade
(20.05.08)
3d piyasasında bir iş var. ben bile(uzman değilim) ek$i duyurudan bir iş almıştım, 2-3 tane yolladım ama yıldızlarımız barışmadı daha sonra, bıraktım.
0
murqx
(20.05.08)
cevaplar için teşekkür ederim..
0
🌸const ant
(20.05.08)
evden çalışma ile ilgili size kendi çalışmış olduğum firmanın adresini veriyorum.Site ingilizcedir.İlginizi çeker ise skype de fulyaniyet yazın ve beni ekleyin.www.fulyaniyet.myffi.biz
0
Fulya
(20.05.08)
cinema 4d alınır (piyasadaki en hızlı ve kullanımı en kolay program bu benim bildiğim. yüzüklerin efendisi'nde falan kullanılacak kadar da profesyonel), pc'ye kurulur (6 cd olarak geliyor bu, hayvanlar gibi veri bankası falan var). adam gibi bir çalışmayla 1 ay gibi bir sürede ciddi ciddi 3d modelleme yapılmaya başlanır. sonra d iş bulunur. illa ki bulunur.

uzmanlaşmaya açığım dediğiniz için söyledim bunu. öğrenmede ısrarcıysanız, hırslıysanız ve tasarıma kabiliyetiniz varsa 3d gerçekten de geleceği çok açık bir iş olur sizin için.

istanbul'da profesyonel bir 3d'ci tv kanallarında saat başına en az 100 dolardan iş buluyor. düşünün artık gerisini.
0
oddity
(20.05.08)
3d ci şu kadar para alıyor diye cevaplar verilmiş. Evet iyi kazandıkları doğru. Ama bi düşünün bakalım neden bu kadar çok kazanıyorlar. Bu iş öyle sanıldığı gibi alayım programı kurayım bir ay kassam iş almaya başlarım işi değildir. Kimse babasının oğlu olsa size bir araba modelleyebiliyorsunuz diye saniyesi 25 dolardan animasyon yaptırmaz. Bu iş gerçekten yoğun zaman harcama, yoğun sabır, bolca yetenek ve kaçınılmaz olarak zeka gerektirir. İşin sanatsal yönünü hiç katmıyorum. 10 saniyelik bir animasyonun render edilmesinin 20 saati bulduğu bir projede 3 gün sonraya iş yetiştirmek zorunda kalınca bir daha iş alırsam s.ksinler beni diye ortalıkta dolaşmayasınız diye uyarmak istiyorum. 3d modelleme zor ve sabır gerektiren bir iştir. Bahsi geçen paraları kazanan insanlardan bahsediyorum tabii. Yoksa saniyesi 10 dolardan yapsam yeter diyorsanız orasını bilemem.
0
sijwocaq
(20.05.08)
(3)

pes 208 patch i arıyorum.. ps3 için..

tripless
pes 2008 patchi arıyorum.. şöyle forması olmayan takımların forması olsun.. yeni kramponlar eklenmiş olsun..internette patchler veya option file lar genellikle pc için yapılmış.. bilen , kullanan varsa yardımcı olabilir mi?..
pes 2008 patchi arıyorum.. şöyle forması olmayan takımların forması olsun.. yeni kramponlar eklenmiş olsun..

internette patchler veya option file lar genellikle pc için yapılmış.. bilen , kullanan varsa yardımcı olabilir mi?..
0
tripless
(18.05.08)
olabileceğini sanmıyorum ps3 için. olsa da nasıl yükleyecez o ayrı konu. eğer varsa benimde çok işime yarardı açıkçası.
0
exexex
(18.05.08)
flashdiske atıp patch i ordan yükleyebiliyorsun. olsa da yapsak valla..
0
faideli bilgiler
(18.05.08)
www.pesgaming.com burada nasıl yapıldığı var..

www.pesgaming.com

burda da patch var.. daha deneyemedim.. bakalım olacak mı..
0
🌸tripless
(18.05.08)
(4)

PS3 fiyat..

tripless
taksitle ps3 almak istiyorum.. 10-12 taksit civarı.. peşin alacak para olmadığı için taksitle almak zorunda kaldım..bugün vatan computer da sordum.. 1.260 ytl dedi.. 2 orjinal oyun bedava..2 adet sixasis var..şimdi bu fiyat pahalı mı.. piyasası ne kadar bu aletin.. bilgilendiren olursa sevinirim..
taksitle ps3 almak istiyorum.. 10-12 taksit civarı.. peşin alacak para olmadığı için taksitle almak zorunda kaldım..

bugün vatan computer da sordum.. 1.260 ytl dedi.. 2 orjinal oyun bedava..2 adet sixasis var..

şimdi bu fiyat pahalı mı.. piyasası ne kadar bu aletin.. bilgilendiren olursa sevinirim..
0
tripless
(13.05.08)
ben yine de bir eminonudeki dogubanka veya kadikoydeki yaziciogluna ugrayin derim.

ozellikle ugur elektronik te tum ps2 islemlerimi yapardim, chip/parca vs.
oralardan fiyat alin.

bir de bu 1.260 taksitli fiyati olan ps3 kac gb lik? onu belirtmemissiniz.. 40, 60 vs..
2 orj oyun ve 2 orj kol iyi hos da..

iyice arastirin.
bir de, gittigidiyor daki "hemen al" fiyatlarina bakin.. pesin alamayacaksaniz bile piyasasini ogrenmek adina iyi olabilir.

hepsiburada.com'da 889 ytl pesin fiyati.. kartlara taksiti de var ve 12 taksit olunca kartina gore degisiyor ama 900-950 civari ytl ye geliyor.

www.hepsiburada.com

bi de hemen bu linkin altinda SONY PLAYSTATION 3 OYUN KONSOLU 40 GB+HDMI KABLO+2 OYUN+2.JOISTICK HEDİYELİ! gorceksin o mesela 980 + kdv..

SONY PLAYSTATION 3 OYUN KONSOLU 40 GB+HDML KABLO HEDİYELİ!
versiyonu var bi de o da 750 + kdv..
0
la traviata
(13.05.08)
benim baktığım 40 gb dı...
0
🌸tripless
(14.05.08)
bence de doğubanka uğrayın mutlaka. örneğin geçen ay , 2 sene 7 aylık garanti süresi (sony) olan 40 gb pal bir cihaz bulmuştum 500ytl ye(eksik, çizik mizik yok. kendisi şu anda odamda bulunuyor)
genelde ikinci el çok temiz bulunabiliyor iyice araştırılınca. illaki sıfır diyorsanız da 800 civarına garantili oyunlu bulabiliyorsunuz.
eğer imkanınız varsa gittigidiyor gibi sitelerde de sıfır ve garantili cihazlar var hediyeli olarak. 1 milyar üstü bence çok pahalı. daha ucuza gayet rahat bir şekilde bulabilirsiniz bahsettiğim yerlerden çeşitli seçenekler ile.

birde tavsiye, gb olayını pek fazla takmayın kafaya bence. pek pek daha ucuza gidilir external hdd alınır o iş çözülür, hatta üstüne bir güzel ubuntu yüklenir. ( en azından ilerde ben öyle yapmayı düşünmekteyim)
0
exexex
(14.05.08)
Gecen hafta her yere sorduktan sonra 900 Ytl'ye Metro'dan 12 taksitle aldım.Yanında oyun yok,tek kol ve 40 Gb.İkinci el ya da garantisiz urun almayı dusunmedigim icin bu kadar para verdim yoksa arkadasların dedigi gibi daha ucuza ikinci el makine bulabilirsin.

Bir de yanında oyun olan paketlere kanma sakın.Satıs fiyatının uzerine ekliyorlar oyunun fiyatını.Sen sadece makine ve tek kol al,sonrasında oyunları ve istersen ekstra kolu gitti gidiyor vs gibi yerlerden cok ucuza bulabilirsin.
0
im2shy
(14.05.08)
(14)

Uyumamak, uyuyamamak, bıkmak, usanmak.

colg fusion
Selamlar. Erken yatmanın tamamen bana göre olmadığını düşünüyorum hep. Ne bileyim böyle erken yatarsam olmayacakmış gibi geliyor. Haftaiçi her gün minimum uykuya talim edip geceleri paso oturuyorum falan. Bazen yatıyorum ama yok uyuyamıyorum erkenden. Bir de yatınca en az 1 saat debeleniyorum uyumak
Selamlar. Erken yatmanın tamamen bana göre olmadığını düşünüyorum hep. Ne bileyim böyle erken yatarsam olmayacakmış gibi geliyor. Haftaiçi her gün minimum uykuya talim edip geceleri paso oturuyorum falan. Bazen yatıyorum ama yok uyuyamıyorum erkenden. Bir de yatınca en az 1 saat debeleniyorum uyumak için zira düşünmeden duramıyorum. Böyleyken böyle ve soru şu : Nasıl uyunur böyle çat diye? Bu "erken yatmamalıyım" psikolojisi nasıl atılır?
0
colg fusion
(12.05.08)
öncelikle sormak için çok kötü bir saat bence.

o psikolojiyi nasıl atarsın bilmiyorum ama papatya çayı, rezene çayı falan önerilir uyku için. papatyayı denedim olmadı, o ayrı. o düşünmeden duramama hadisesini iyi bilirim. rahatlatıcı bir müzik deneyebilirsin. uyuyamamada esas sorun "uyumam lazım ama uyuyamıyorum!" düşüncesi. ister istemez bende çok oluyor. başka şeyler düşünmek gerekiyordur belki. bilemem. bu saatte gelen yanıttan farklı bi şey bekleyemezdin zaten.

ha bir de, mümkünse dişlerini yatmadan birkaç saat önce fırçala. herkeste olmuyormuş ama bende uyku açıyor o. o psikolojiyle ilgili bir de anımı anlatayım. 24 saat boyunca uyunmamış bir günün ardından ancak öbür gece saat 2-3 gibi uyuyabilmiştim. bünye alışık değil.
0
arwear
(12.05.08)
kediotu denen bir şey var uykuyu düzenliyormuş.
0
blackbasat
(12.05.08)
moral bozmak gibi olmasın ama düzelmez o. gece oturmayı seven bir insansınız, hep seveceksiniz, düzelmez.
birkaç gün düzenli uyku sonrası sabahlama, sonrası 2 3 saat uyku ile geçecek günler. yok yok düzelmez o.

uyumanın tek yöntemi de erken kalkmak bi de iyi bişe değil ama hızlıca 2-3 kadeh içmek alkol töleransınıza göre.
ama düzelmez söylim ben. gece oturmak güzeldir.:)
0
dorian greyfurt
(12.05.08)
ben bunun için doktara gittim insomin verdi bana.ilacı içince 1 saat içinde gayet salam bi uyku bastrıyor insanı ama ertesi gün uyanınca çok fena halsizlik yapıyor,stersen bi dene...
0
kllcollj
(12.05.08)
sorunu okurken nick ine baktım bi ara "ulen ben ne ara yazdım bunu" dedim kendi kendime. ama sen ben değilmişsin.!!?! sorunumuz geceleri sevmek dorian greyfurt un dediği gibi. bir aralar hafif müzik işe yaramıştı. norah jones hayranı olmuştum. çok keresinde uyandığımda kulaklığın kablosunun boynumu sıkıca sardığını gördüm(evet gördüm :p). bir aralar çok hareketli idim. feci yoruluyordum. gece 1 olduğunda sızıyordum. o zamanlar uyku düzenim biraz oturmuştu. ama sonra özüme o miskin uyuşuk halime geri döndüm. bir arkadaşımdan uyku hapı aldım. ikiye böldüm fazla etki etmesin diye. hapı yuttuktan 4 saat sonra uyuyabildim. 12 saat uyumuşum ve başağrısı cabası.

sonuç olarak bitkin düşmek en iyisi gibi geliyor. miskin değilsen bir süre sonra düzene oturur sanırım.

düşünme işini ise müzik çözer. gerçi ben, yok konserdeymişim, yok bruce dickinson ben mişim. yine kopuyordum. (norah jones nerede bruce dickinson nerede o ayrı)
0
chak 666
(12.05.08)
Spor. Akşam 11de evde olacak şekilde 2 saat bi performans sporu yap, bak nasıl sızıyorsun gelir gelmez.
0
karapolisnas
(12.05.08)
ayran iciyorsun ve tv'i acip gotunu donup yatiyorsun. ne zaman boyle yapsam deliksiz uyuyorum, hatta telefonum calsa sesine uyanamiyorum gece. '99 depreminden sonra ciddi bir uyuyamama sorunu ya$ami$tim. ayran veya yogurt zaten genel anlamda uykuyu getirir, bende de i$e yariyor.
0
dengesiz pamuk
(12.05.08)
yav ben de uyku problemi yaşıyorum fakat bazı taktikleri uygulayınca rahat uyuyabiliyorum.

öncelikle fazla alkol aldığım zaman kesinlikle uyuyamıyorum. gece 8-10 defa kalkıyorum, sabaha kadar iki litre su içiyorum.

yatmadan önce karnımın dok olması lazım yoksa uyusam bile gece yine uyanıyorum.

yatmadan önce sıcak bir banyo uyumak için işe yarıyor.

sessiz bir ortamda uyuyunca çok fazla şey düşünüyorum. kafamın içinden binlerce ses geçiyor. sanki gerçekmiş gibi geliyor bazen. o yüzden yatağım televizyonun karşısında. televizyonu 45dk. sonra kapanacak şekilde ayarlıyorum (şu ana kadar tv hep ben uyudukran sonra kapanmıştır :) biraz gevşek bırakıyorum vucudumu kendime bir pozisyon ayarlıyorum (bazen her gece farklı bir şekilde uyuyorum) yatmadan önce birşeyler yemişsem sol tarafımın üzerine yatıyorum (işe yarıyor rahatsız olmuyorum) genellikle yüz üstü yattığım zaman sağ ayağımı karnıma çekip yatıyorum. sırt üstü biraz zor uyuyorum, sırt üstü yatacaksam belimden boynuma kadar komple bir destek alıyorum (hasta yatakları olur ya aynı onun gibi)

birde şunu söyleyeyim, televizyon ile beraber uyumak kesinlikle alışkanlık yapıyor :)
0
vincenzo
(12.05.08)
sanırsam cevabı yok. tek çaresi kafadaki sorunları aşabilmek diyorlar..stres, kişisel sorunlar insanın uykusunu çalıyormuş. bu birçok kişide böyle. sabah 9 da sınavım olunca ona özel olarak 3 de filan uyuyorum, geri kalan günler 5den aşağısı kurtarmıyor..
0
exexex
(12.05.08)
Uzun süre uyumamak da uyumayı daha doğrusu sızmayı sağlıyor, ama düzenli olarak uyku saati felam düzenlemek nasıl olur bilemedim tabi benzer dertten muzdarip olarak.
0
kulkke
(12.05.08)
# Uykusuz insanların bir bölümünde sadece uyku hijyeninin düzenlenmesiyle önemli ölçüde yarar sağlanabilmektedir. Uyku hijyeni için şu noktalara dikkat edilmelidir: çok aç ya da tok olmamak,
# kafeinli, alkollü, kolalı içeceklerden ve tütün kullanımından kaçınmak,
# düzenli egzersiz yapmak, ancak akşam saatlerinde heyecan oluşturacak aktivitelerden kaçınmak,
# uyku gelmeden yatağa girmemek,
# yatak odasını sadece uyku ve cinsel ilişki için kullanmak,
# uyuyamadığında uyumaya çabalamamak, yataktan ve yatak odasından çıkarak başka bir yerde zaman geçirip uyku gelince yatağa dönmek,
# ne kadar uyunursa uyunsun sabah belirli bir saatte kalkmak,
# gündüzleri uyumamak ve yatak odasını ses, ışık, ısı yönünden izole etmek.

www.tip2000.com
0
durum serserisi
(12.05.08)
bende de uykusuzluk sorunu var, karapolisnas yazmış gerçi yazacağımı yine de yazayım, günde 2 saat düzenli yürüyüş yap, akşam 22:00 de gözün kapanmaya başlıyor. ben denedim oldu
0
hayatacaylakkaldim
(12.05.08)
geçen seneye kadar bir gece kuşu olarak şunu önerebilirim. bir sabah erkenden kalk. kaç saat uyumuş olmanın bir önemi yok. mesela 6.30 da uyandın diyelim. sakın uyuma. çalışıyorsan zaten akşama yorulursun. erken gelir yatarsın. her sabah aynı saatte kalkmaya özen gösterirsen düzene girersin. ha benim yapacak işim yok hacı boşum diyorsan, kendine bi uğraş bul. bu uğraş chat yapmak, film izlemek vs dışında hareket edebileceğin bir şey olsun. yok bulamam diyorsan günde en az 1 saat yürü. özellikle akşam üstü 5 ten sonra. uykun düzene girmezse, gece yatağına girdiğinde çat diye uyuyamazsan, saat 23 sularında gözün yatağa bakmazsa gel beni bul.
0
yetersiz veri
(12.05.08)
Aynı sorundan bende muzdaribim ve hala hala. Bunun için psikiyatristim bana sıradışı bişi sölemişti. Gün içi yapmam gereken sorumluluklardan kaçıyormuşum bu yüzden geç uyuyup geç kalkınca bu sorumluluklardan bir nebze kaçıyormuşum.Sanırım şu okulu bitirip 9-17 mesaili bi işe başlayınca paşa paşa erkenden uyuyacaz dostum.
0
chaud
(13.05.08)
(10)

hard disklerin + kompüterlerin geleceği

rentts
az önce harddiskle ilgili bi soruyu okuyunca aklıma geldi. ileride bu harddiskler nolcak? solid state drive (ssd) e mi döncek olay, toshiba nın portege modellerinde olduğu gibi? bir de bu ssd yi neden daha hızlı hale getiremiyorlar? sözlükten şöyle bi link buldum hızını göstermek açısından: http://w
az önce harddiskle ilgili bi soruyu okuyunca aklıma geldi. ileride bu harddiskler nolcak? solid state drive (ssd) e mi döncek olay, toshiba nın portege modellerinde olduğu gibi? bir de bu ssd yi neden daha hızlı hale getiremiyorlar? sözlükten şöyle bi link buldum hızını göstermek açısından:
www.youtube.com
www.youtube.com
ama ben artık pc lerin de tv gibi düğmesine basınca açılan aletler olmasını istiyorum. bu imkansız mı?
0
rentts
(27.04.08)
yani?
0
🌸rentts
(27.04.08)
özellikle apple'ın macbook pro ürünlerine bahsettiğiniz "tv gibi açma" olayına bayağı yaklaşıldı diyebilirim kendi gözlemlerim sonucu. ortalama ram kapasitesi ve leopard işletim sistemiyle gerçekten iyi sonuç elde edilebiliyor.
0
exexex
(27.04.08)
bilgisayarı sürekli açıp kapatma ihtiyacın mı var ki? laptopda standby a alıyorum böyle durumlarda valla tv gibi açılıyor. evde vista kurulu htpc var 30 sn de falan boot edebiliyor ekstra bişi yapmadan ki günde en fazla 1 kere açtığım düşünülünce 30 sn değil 130 sn olsa kaç yazar? açıkçası şu hızlı açılma konusundaki fantazileri hiç anlamıyorum. oyunları hızlı oynayalım, nette hızlı sörf yapalım falan daha mantıklı istekler gibi. bir de fragmantasyon yaşamayan hdd istiyorum mümkünse.
0
ozdek
(27.04.08)
ne kadar gelecek?
Misal benim olmasını istediğim; bionik çipler. Yapıldığında adları bionik çip mi olur bilemem elbet ama şöyle bir şey olacak. Bu meretler bizim vücudumuza takılacak. hatta bu teknolojiden önce şu an çalışması yapılan akıllı zımbırtı türünde bir şeyler var. Bunlar o an neye ihtiyaç varsa; ram, işlemci tampon belleği ya da işlemci yükünde; hem ana işlemci hem video işlemci olabilen, eldeki kaynağı ihtiyaca göre yönlendirebilen, yani her iş için ayrı kart mart yok, tek ve bütün bir sistem mevcut, o an ne gerekli ise ağırlığı oraya veriyor(bir nevi beyin). Bu bahsettiğim şeyin işini beynimize yaptırabilek bir çip gibi bir şey yapabilirlerse, bu meretler sayesinde matrixe girer gibi internete gireceğiz... (kablosuz olacak elbette)
(bkz: i have a dream)
0
late viper
(27.04.08)
@özdek
sanırım tek fantezimin pc nin hızlı açılması olduğunu sanmışsınız. zira öyle değil şöyle;
istediğim şey herşeyin süper hızlı olması hani eskiden bi siteyi açmak için baya bi beklerdik ama şimdi tak die açılıyo ya, bunun gibi. istiyorum ki bilgisayarlar çok hızlı işlem yapabilsin, mesela render için saatlerce beklemeyelim, çok hızlı kopyalamalar olsun, internet hızlı olsun, oyunları kurması da oynaması da açması da hızlı olsun, hayat bayram olsun. ayrıca bilgisayarımın hep açık durmasını istemem niye hep açık dursun ki eğer bi iş yapmıyosa? boşa elektrik yakmasın kapatayım tv gibi başında olmadığım zamanlar. sanırım bilgisayarları çoğumuz açılması uzun sürer diye açıp yatana kadar kapatmıyoruz.(kimilerimiz -interneti download edenler- yatınca bile kapatmıyo ama o ayrı) derdim budur yane.
0
🌸rentts
(27.04.08)
evet kesinlikle hdd'lerin hizlanmasi gerekiyor.. mesela ben sunu merak ediyorum, yazma & okuma hizi baglanilan internet hizindan dusuk olan harddiskler oldugu surece, 3634 mbit internet baglantisinin ne anlami olacak?
ayni sey isletim sistemi ve kullanilan programlarla da ilgili. diger donanimlar da bu bilesenlere dahil. donanim & yazilim & isletim sistemi & internet vs arasinda bir orantisizlik var. (ozellikle windows sistemlerinde)
su ana kadar 8 islemciyi de kullanip 10 kat daha hizli render yapan bir program gordum (3d max) onun disinda her islemciyi kullanip da isini super hizli yapan bi proram gormedim (ya da henuz goremedim..)
0
paradoxical
(27.04.08)
harddiskler zaten mekanik aksam olarak en az gelişen bilgisayar parçası. dönme hızı ve bağlantı arayüzü dışında pek bir gelişme olmuyor harddisklerde. oysa ramler olsun, işlemciler olsun, ekran kartları vs çoştukca çoşuyor.
0
darknum
(27.04.08)
SSD harddisklerin gelecekte yaygınlaşacağını söylemek için müneccim olmaya gerek yok. Intel ve Micron gibi firmalar şu an piyasada olan SSD disklerden 5 kat hızlı olduğunu iddia ettikleri diskleri piyasaya sürmek üzereler. Gelişmenin sonu yok ama düğmesine basılınca açılan PC de biraz zor gibi çünkü her yeni işletim sistemi öncekinden daha yeni teknolojiler gerektiriyor maalesef.
0
arche
(27.04.08)
donanım hızlansa da içine beklletme süresi koyar yine yavaşlatırlar. cep tel.ine bakarsak ilk çıktılarında şak diye açılıyordu şimdi benim pc daha hızlı açılıyor yani teknolojiden çok firmalara bağlı bence.
0
sourlemonade
(27.04.08)
evet internet 2 ile birlikte hdd lerin şuanki hızlarının download için yetersiz kalacağı konuşuluyor..
0
yuto
(27.04.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.