Giriş
(8)

Adam ciddiye almıyor mu kadını?

Alenome
Sık sık "kötü hissediyorum, ayrılmak istiyorum" deyip ayrılan, sonra geri dönen bir kadın var. Karşıdaki adam hiç takmıyor ayrılmaları ve her seferinde sorun etmeyip kaldığı yerden devam ediyor görüşmeye. Bu arada bu ciddi değil de daha çok cinsellik üzerine bir ilişki. Adamın her seferinde sorun et
Sık sık "kötü hissediyorum, ayrılmak istiyorum" deyip ayrılan, sonra geri dönen bir kadın var. Karşıdaki adam hiç takmıyor ayrılmaları ve her seferinde sorun etmeyip kaldığı yerden devam ediyor görüşmeye. Bu arada bu ciddi değil de daha çok cinsellik üzerine bir ilişki. Adamın her seferinde sorun etmeyip barışması kadını hiç ciddiye almadığını mı gösteriyor?
0
Alenome
(28.11.19)
kadın fuckbuddy olmuş farkında değil
0
bezginbekir
(28.11.19)
adamla kadinin birlikte oldugunu bilen birileri var mi peki? yani bu insanlar disarda gorusuyor mu? ortak arkadaslari var mi? taraflar sadece birbirleriyle mi birlikte yoksa acik iliski mi? bence bu cevaplara gore degisir. ama su anlattiklariniza gore, adamin daha iyi bir alternatifi yok, kadini da cinsel ihtiyaclari icin tutuyor, istedigi gibi birini bulunca ayrilir. zira normal iliskilerde bu ayriliklar uzerine konusulur, hangi beklentiler karsilanmadi, neler degistirilmeli vs.
ya da her iki taraf da aslinda duygusal bag kuramayan tipler, dolayisiyla boyle takilip gidiyorlar.
0
songforsomeone
(28.11.19)
@songforsomeone dışarıda görüşmüşler birkaç kez ve adamın iş arkadaşları görmüş ama çok da üzerine düşmemişler, onun dışında kimse bilmiyor ve hep evdeler. iki tarafın da hayatında biri yok, kadının sevgi ihtiyacı ve duygusal beklentileri var ama erkek tarafı ilişki istemediğini söylüyor sık sık ve kadın tarafından hoşlanan biri olduğunda ''mutlu olacaksan onunla ol, görüşmeyelim'' falan diyor kadına. adamın sevgili arayışı yok aslında, kadın biraz piyangodan çıkmış onun için.
0
🌸Alenome
(28.11.19)
o zaman ayrilacak bir iliskiniz oldugunu dusunmuyorum, cinsel birliktelik yasiyorsunuz. kadin duygusal boslukta oldugu icin adama tutunmaya calisiyor.
0
songforsomeone
(28.11.19)
Bence ciddiye almıyor. Çünkü ciddiye alsa üzülür, bu bana niye böyle davranıyor der. Hatta tavır alır, ne yapıyorsun sen der. Sıkıntın neyse paylaş der,çözüm bulmaya çalışır, o kişiyi ve ilişkiyi kaybetmemek için mücadele eder.
0
rock n roll
(28.11.19)
Sık sık ayrılmak isteyen sonra da geri dönmek isteyen birisini kim neden ciddiye alsın ki?
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(28.11.19)
Üzgünüm ama seninle seks harİci bir şey düşünmüyor.
0
i ve been mistreated
(29.11.19)
Cevap, sorunun içinde gizli.
0
fxinturevi
(29.11.19)
(9)

İlişkiyle ilgili büyük bir sorum olacak

bekocani
Şöyle ki; yaklaşık 5 yıldır devam eden bir ilişkimiz var ve küçük sorunlar dışında genel olarak sorunsuz mutlu bir yaşantı oldu. Her şey yolunda zannederken geçen gün şöyle bir tokat yedim: Yaklaşık 2 haftadır bunun üzerine düşündüğünü ve artık ilişkimizde eskisi kadar çok bir şey paylaşmadığımızı b
Şöyle ki; yaklaşık 5 yıldır devam eden bir ilişkimiz var ve küçük sorunlar dışında genel olarak sorunsuz mutlu bir yaşantı oldu. Her şey yolunda zannederken geçen gün şöyle bir tokat yedim: Yaklaşık 2 haftadır bunun üzerine düşündüğünü ve artık ilişkimizde eskisi kadar çok bir şey paylaşmadığımızı bu yüzden ciddi olarak ayrılık olayını düşünmeye başladığını söyledi. Son 2 yıldan beri böyle olduğunu hissettiğini ve son 2 haftadır üstünde iyice düşündüğünü söyledi. En başta kesin ayrılık noktasındayken şimdi "birbirimize süre verelim, beraber yaşamaya devam edelim, sıkıntılarımızı açıkça birbirimizle paylaşalım" durumuna geldi konu. Üstünde düşününce haklı olduğuna karar verdim. Çokça şey paylaşıyoruz. İşten geriye kalan vakitlerimizi ya beraber ya arkadaşlarımızla ya da ayrı ayrı kendi arkadaşlarımızla geçiriyoruz(evde ya da dışarda). Cinsellik konusunda da hiçbir problemimiz olmadı. Öğrenciyken daha çok vaktimiz olduğundan daha çok şey paylaşabiliyorduk gibi geliyor bana. Mezuniyetten sonra ikimiz de iş hayatı falan derken azaltmış gibiyiz paylaşımları. Öğrenciyken ayrı yaşıyorduk. 3 yıl. Mezuniyetten sonra beraber yaşamaya başladık. Neredeyse 2 yıl oldu.

Çok değer verdiğim biri ve ilişkide ikimizin de büyük emeği var. Bu şekilde bitebilecek olması canımı ne kadar acıtıyor anlatamam. Buraya kadar okuduysanız sizden isteğim, bunu nasıl canlı tutabilecegimize dair düşünceniz nedir? Herhangi bir şey, bir öneri... Her şeye açığım.

Not: Ben erkeğim, sevgilim kadın

Okuyan herkese teşekkür ederim.
0
bekocani
(17.11.19)
Üniversite yıllarında başlayan aşklar okul bittikten sonra bu tarz bir eşiğe geliyor. Beş yıl yirmili yaşların başındaki insanlar için uzun bir süre, pek çok şey değişiyor. Sana tavsiyem, ilişkideki bariz sorunları çözmek adına tabii çabala ama ayrılmamak için kendini heder etme. Malum eşiği atlatıp atlatmayacağınız zamanla belli olur.
0
epistemic_regress
(17.11.19)
Sevgili dostum bir sebep arama. Kafada bazı şeyler bittiyse bitmiştir, aşkın ilk günü asla geri dönmez.

Benzer şeyleri ben de yaşadım. 6 senelik bir ilişki içerisinde son 3 sene sürekli ayrıl barış ile geçti ve bu çok yıpratıcı keşke diyorum 3. Senenin sonunda bitseymis de bana geriye sadece iyi anılar kalsaymış.

Ve şöyle de birşey 6 sene tek bir kadınla ömrümü tüketip ondan sonra kurduğum ilişkilerede aslında 6 sene boyunca hiç sevilmemiș olduğumu da fark ettim şu an beni gerçekten seven bir kadınla beraberim ve çok mutluyum.

Önerim akışına bırak, biterse bitsin kendini üzmeye sıkmaya değmiyor hayat devam ediyor ve ne olursa olsun yarın güneş yeniden doğacak.
0
apocalipy
(17.11.19)
Elinden geleni yap tabi, ama kendine haksızlık edilmesine izin verme. Yani karşı taraf da düzelmesini istiyor gibiyse uğraş. O ilişkinin bu halinden memnunsa, ayrılıktan çok da korkmuyorsa kendini fazla yıpratma. Çünkü olacağı yoksa ne yaparsan yap olmayacaktır. Ayrılığın travması geçer ama kendine yaptığın şeyi atlatman zor olur. Bol şans.
0
aquarium
(17.11.19)
Öğrencilikten iş hayatına geçiş bence ilişkiler için çok önemli bir eşik. Belirli bir kariyere ulaşmış insanlarla karşılaşıyor iki taraf da ve fiziksel olarak da çekici buluyorsa kolayca aklı çeliniyor. Bence kız arkadaşınızda farklı beklentiler oluşmuş, muhtemelen beğendiği başka insanlar var. Açıkça konuşmak en doğrusu.
0
selimcigimisik
(18.11.19)
5 sene normal bir sure bence. yeni ufuklara yelken acmanin zamani gelmis diyorum. Simdi ayrilmazsa 6 ay sonra gene cikacak bu. Uzucu ama durum boyle.
0
hot potato
(18.11.19)
Kötü kokular geldi burnuma,bence sadece bu nedenden dolayı kimse o kadar emek verdiği ve 5 yıl birlikte olduğu insanı bir anda bırakmak istemez.Biraz sorgulaman gereken bazı şeyler var bence.Ben hatalıysam ya da paranoyakça düşünüyorsam da bariz sorunları çözmeye çalış elbette ama sakın kendini ezdirme heba etme.
0
wacot
(20.11.19)
başkası var kardeşim. biraz gözünü aç. yakala, rezil et ve terk et
0
bezginbekir
(20.11.19)
bence başka biri var. eskisi kadar çok şey paylaşmıyoruz diye kimse ayrılmak istemez. paylaşmak için bir şeyler yapar, konuşmak ister.
0
spaghetti
(20.11.19)
merhaba, öncelikle ben başka birinin varlığından şüphe etmedim bu durumda. Eğer böyle olsaydı ve o kişi için sizden ayrılmak isteseydi olayı döndürmezdi, süre verelim ve bu arada da beraber yaşamaya devam edelim demezdi. Basit bir kadın kafa karışıklığı işin burası :)

öğrencilik zamanında başlayan ilişkiler genelde bir sonraki adıma evrilmekte zorlanır ve iş hayatıyla birlikte adapte olamayan gençler ayrılırlar. Sizde böyle olmamış, ne mutlu :)

Bir kadın olarak bana durum tamamen sevgilinizin kafasındaki sorgulamalar gibi geldi. Ben de ilişkimde çoğu zaman çok mutlu ve sorunsuz zannederken bir sorgulama yaptığımda ne kadar çok soru işaretimin olduğunu vs görebiliyorum. Bu sevginin miktarı ile bağıntılı değil. Bence ilk etapta gerçekten kendinize karşı dürüst olun ve sorgulayın. Paylaşımlarınız azaldı mı? Siz eskisi kadar ilgili misiniz? Değerli hissettiriyor musunuz? Aynı evin içindeki hayatın sorumluluğu ağırlıklı olarak kimde? Karşınızdakine bir zihin yükü veriyor musunuz? Siz veya ilişkiniz onda yeni açılımlara vesile olabiliyor mu? Siz ona hayatında eşlik, yoldaşlık edebiliyor musunuz? Birbirinize paralel olgunlaştınız mı hayatınızda?
0
gergedan
(20.11.19)
(6)

Bitcoin bir çeşit saadet zinciri mi?

soru icin geldim
Bitcoin vb. para birimleri ne derece güvenli? Global anlamda bir keriz silkeleme projesi olabilir mi? Geleceği konusunda ne düşünüyorsunuz? Soru bu teşekkürler.
Bitcoin vb. para birimleri ne derece güvenli? Global anlamda bir keriz silkeleme projesi olabilir mi? Geleceği konusunda ne düşünüyorsunuz? Soru bu teşekkürler.
0
soru icin geldim
(12.11.19)
1- çok
2- hayır
3- uçacak
Başlık- saadet zinciri değil.
0
Gecikmeli Tapa
(12.11.19)
saadet zinciri değil. çok riskli bir yatırım aracı o kadar
0
bezginbekir
(12.11.19)
Çiftlik bank batana ya da kurucusu cukka yapana kadar çok riskli bir yatırım aracıydı.

Sonra saadet zinciri oldu.

Sistemlerin daha karmaşıklaşması, işin içine devletlerin ve bankaların girmesi bu sistemi yatırım aracı haline getirmiyor. Public ne düşünüyor bu konuda o önemli. Schrödinger in kedisi gibi aslında. Ama daha kolektif bir mevzu. Eğer yatırım aracı olduğuna inanırsak yatırım aracı, saadet zinciri olduğuna inanırsak saadet zinciri...

Devletin bazı uygulamaları bile saadet zinciri aslında :)
0
yukselen gunes evi
(12.11.19)
+ 1 gunes evi
0
kleider
(12.11.19)
1- birçok paradan daha güvenli.
2- hayır.
3- parlak görüyorum.
0
babilbaligi
(12.11.19)
Bu parayı kullanmak için edinmediğimize, sahip olurken oncelik kaygimizin 'değer kazanması' olduğuna göre bu bir para birimi değil, emtia.

Fiziki olarak göremediğimiz, dokunamadigimiz, dijital rakamlardan ibaret bir 'emtia'

Varın güvenilirliğini siz düşünün.

Ve bu arkadaşın geleceği hakkında öngörüler yapılırken henüz "göreceksin olm bütün dünya gelecekte bu parayı kullancak"tan daha bilimsel bir yaklaşıma rast gelmedim henüz. Varsa böyle bir yaklaşım bennde bilgilenmek isterim.
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(12.11.19)
(10)

feci şekilde aldatıldım

bezginbekir
5 yıllık kız arkadaşım 2 ay önce ayağım kırıldıgı andan itibaren beni aldatıyormuş. bir zibidi okul arkadaşı var geçen sene bak sana asılıyor diye uyarıp kızmıştım, mesajlarını görmüştüm fazla canım diyorsunuz diyip kızmıştım. abartıyorsun falan dedi tabi. ve ben her sefrinde gerginleştim. ve eylüld
5 yıllık kız arkadaşım 2 ay önce ayağım kırıldıgı andan itibaren beni aldatıyormuş. bir zibidi okul arkadaşı var geçen sene bak sana asılıyor diye uyarıp kızmıştım, mesajlarını görmüştüm fazla canım diyorsunuz diyip kızmıştım. abartıyorsun falan dedi tabi. ve ben her sefrinde gerginleştim. ve eylülde sakatlandım o sırada sana eskisi gibi aşık değişim diyordu. kendi hastalığım ile ilgilendiğim sırada o herifle sevgili gibi olmuşlar dedi BUGÜN. ve beni sevmiyormuş artık. daha detay var ama neyse. eylülden beri işi düşünce arıyor, keyfi olunca konuşuyor hatta son iki hafta benimle bulusuyor, ama bir yandan herifle sevgili gibi olduk diyor. gözümde değeri bitti. nasıl bu kadar kolay 5 yıl bitiyor. hala beni sevdiğini ama aşık olmadığını söylüyor. pes doğrusu.

edit. bugün yazısını görmeyip yanlış anlayanlar için tekrar yazıyorum: kız bana dün dedi başkası ile sevgili olduğunu. ben de bitirdim ve bu duyuruyu açtım. yani iki aydır az da olsa görüşüyoruz ama ben olayı bilmiyorum yeni öğrendim

bu arada an itibariyle benden özür diliyor, af diliyor, ne istersen yaparım diyor, barışalım diyor. cevap vermeyeceğim. hep aynı terane
0
bezginbekir
(05.11.19)
“Seni seviyorum ama arkadaşım olarak”
Hocam boşver, karaktersiz insanlar her yerde var. İlişiğini kes ve kızdan uzaklaş. Onurunu ayaklar altına almaya değmez.
0
filipis
(05.11.19)
Boşver üzülme hocam, senin halini çok iyi anlıyorum. Ben de aynısı yaşadım. Üzülüyorsun sonra geçiyor.Bu dönem çok zor senin için.
0
olaylar olaylar
(05.11.19)
archmage mahmut
(05.11.19)
Üzüleceksin. Yapacak bir şey yok. Kudurmakta da haklısın. Zor soğuyor insan. Umarım çabuk geçer
0
westblack
(05.11.19)
Bence o beş yıl beş yıl hiç olmamış ki. Boşver kurtulmuşsun. Hayırlısı olsun.

Geçmiş olsun bu arada.
0
allahkitapwesli
(05.11.19)
Yaşlarınız kaç?
0
kckmlqm
(05.11.19)
Buna benzer bir olay başıma geldi.kendimi çok yordum hirpaladim ama her zaman uzak tuttum kendimi ondan. Sonraki aylarda, yıllarda (evet yıllarda diyorum) bir kaç kez pişmanlıkla mesaj attı hiçbirini umursamadım cevapta yazmadım. Öğrendiğim tarihten itibaren resmen gözüme iğrenç gözükmüstu. Aynı ortamda olmak zorunda kaldım ama bir süre. Yüzüne bakamıyordum içim kaldırmıyordu. Bazı insanlar için bu aldatma olayları normal.
0
Topalordek
(05.11.19)
Insanlari melek falan mi saniyorsunuz anasini satayim? Nasil yapar falan.
Herkes piyasadaki en durust, en vefali, en erdemli insani sectigini saniyor, sonra apisip kaliyor. Okuz olunce ortaklik bitiyor boyle.
Insan fazla gercekci olamiyor, normaldir. Gercek su ki kimse %100 guvenilir degil.

Ayrica @sagesen +1
Henuz olmedim, birakayim kiz biraz daha vursun diye ugrasiyorsun heralde.
Sevgili gibi olduk nedir abi, catir catir duzusuyorlar iste. Kendini kandirma.
0
stavro
(05.11.19)
üstte iki cevap yanlış anladiniz
kız bana dün dedi başkası ile sevgili olduğunu. ben de bitirdim ve bu duyuruyu açtım

bu arada an itibariyle benden özür diliyor, af diliyor, ne istersen yaparım diyor, barışalım diyor. cevap vermeyeceğim. hep aynı terane
0
🌸bezginbekir
(05.11.19)
Affedersen devamı gelir. Yaşadım ordan biliyorum.

En güzeli yola devam etmek, aldatmayacak birisini bulmak. Burası da ne mutlu bana ki teyitli.
0
duseyazar
(05.11.19)
(36)

Yeğenime bi kaç tane vurdum, yanlış mı yaptım?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Durumu olmayanlar için özet sondadır.Merhaba arkadaşlar,Büyük kardeşimin 7- 8 yaşlarında biri kız biri erkek birbirinden fırlama 2 tane çocuğu var. O kadar fırlamalar ki gittikleri her yerde terör estiriyorlar. Terbiye denen bir şey yok. Her istedikleri yapılıyor, alınıyor. Hiç hayır denmiyor. Eğer
Durumu olmayanlar için özet sondadır.

Merhaba arkadaşlar,

Büyük kardeşimin 7- 8 yaşlarında biri kız biri erkek birbirinden fırlama 2 tane çocuğu var. O kadar fırlamalar ki gittikleri her yerde terör estiriyorlar. Terbiye denen bir şey yok. Her istedikleri yapılıyor, alınıyor. Hiç hayır denmiyor. Eğer istedikleri yapılmazsa ağlayarak yaptırmaya çalışıyorlar. Gittikleri her yerde ortalığı birbirine katıyorlar, kimse bir şey demiyor, uyarmıyor. Uyarılsa dahi yalancıktan. Çocuklara anne kızsa baba çocukları kayırıyor, baba kızsa anne kayırıyor. Zaten her şeyin sorumlusu anne ve baba.

Bu çocukları etrafta seven kimse yok, herkes yaka silkiyor. Biz bile lanet ediyoruz o derece. Ben bize geldiklerinde yaramazlık yaptıklarında bağırdığım için çocuklar da annesi de pek sevmez beni. Ama asla vurmam, sadece kızarım. Çünkü çabuk sinirlenen bir insanım. Onun dışında anneleriyle ben pek sevmeyiz birbirimizi.

Her neyse az önce bize geldiler. Erkek olana babası istediği topu almamış da başka bir top almış. O yüzden beyefendi ortalığı birbirine kattı. Ayrıca çok da küfürbaz. Ağza alınmayacak küfürler ediyor, kimse bir şey demiyor. Her neyse bu anneme, annesine vuruyor, onlar uyardıkça onlara küfür ediyor. Bizimkiler de o daha da kudurmasın diye sadece uyarmakla yetiniyor. Kapıları tekmeliyor, benim şalterler attığı için kızdım, kızınca bana da küfretti. Ben de yakasından tutup sendeledim, bu sefer de vurmaya başladı, ben de sert olmayan şekilde vurdum. Annem araladı.

Bu arada annesinin yanında oldu bu olay. Annesi de ona sinirliydi. Annesini falan görmedi gözüm. Belki küsmüştür bilmiyorum ama sabrım tükendi. Ama onlar gittikten sonra küstüklerini düşünüp üzülür gibi oldum. Bazen ne kadar haklı olursam olayım sinirlenince verdiğim kırıcı tepkilerden sonra pişman oluyorum.

Her neyse siz olsanız ne yapardınız? Sizce küsmüşler midir? Olaya diğer taraftan bakınca ebeveyn olsaydınız ne yapardınız? Yorumlarınızı bekliyorum. Teşekkür ederim. Kusura bakmayın uzun olduysa.

Özet: Ortalığı birbirine katan fırlama yeğenime birkaç tane vurdum annesinin yanında. Yanlış mı yapmışım? Küsmüşler midir? İki taraftan da bakınca nasıl duruyor?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(07.04.19)
bizde biri öyle bir şey yapsa kan davası başlar, sülale dağılır.

"Annem araladı." ne demek acaba anlayamadım?
0
diffarentiationation
(07.04.19)
Ben de tutamazdım kendimi. Küsme ihtimalleri düşük bence.
0
beni sen öldürme
(07.04.19)
Sadece özeti okudum. Küçükken dayım bize döverim sizi demişti. Aradan 20 küsür yıl geçti, hala bu yüzden sevmem kendisini.
0
inheritance
(07.04.19)
iyi etmişsin bence. sıkma canını. normalde şiddet çözüm değil ama anlattigin seviyede bazen dozunda lazım kendisine gelmesi için (bence)..
0
lata
(07.04.19)
o cocuklarin pedagojik yardima ihtiyaclari var.

aileside cok umursamaz anladigim kadariyla. bu cocuklarin iyi birer birey olmalarini istiyorsaniz bu sart belli ki anne baba cocuk yetistirmeyi bilmiyor. sinir oluyorum sirf cocuk yapmis olmak icin cocuk yapan insanlara.

cocuk o, vurulmaz. cezalandirirsin bir sekilde ama vuramazsin. boyle davranan bir cocuk degil denyetiskin ve senden guclu olsaydi vurabilir miydin? hayir.

uzulmen gereken sey cocukken, ablanin sana kusme ihtimali olmus.

cocuklara vurulmaz, ne yaparlarsa yapsin vurulmaz.
0
batlegolas
(07.04.19)
yani tabii ki siddet dogru degil, yanlis. bir daha vurmazsiniz olur biter.
hem bu yigenlerinizi sabrinizi gelistirmek icin kullanin bence. ne yaparlarsa yapsinlar vurmayin. sabredin.
gercek hayatta sabirli olmak cok sey kazandiriyor insana.
0
Leonardo~Da~Vinci
(07.04.19)
Cocuklarin durumu iyi degil,o konuda haklisin. Ama baskasi benim cocuguma vuracak agzini burnunu kirarim.
0
Traveler
(07.04.19)
Bence yaptığın şey doğru mu bilmem ama iyi yapmışsın. Böyle veledleri çevremde gördükçe ailesi de dahil olmak üzere uyuz oluyorum. Ağza alınmayacak küfürler ne demek o yaşta allah bilir eğitimlidir bide o aile. Bu bağırıp istediğini yaptırma bizim milletin çocuklarda gelenek demekki genlerden geliyor malum Ortadoğulu olunca. Üzülmene gerek yok millete sövüp sayan çocuğu yetistiremeyenler utansın.
0
Topalordek
(07.04.19)
uzman destegi almalari gerekmekte. boyle cocuk yetistirilmez. uzulmeyin.
0
müptezel dostoyevski
(07.04.19)
çocuklara, hele hele sizin olmayan, başka birinin çocuğuna vulumlaz +1 diyorum küçükken tonla dayak yemiş olan biri olarak. benim çocuğuma benden başkası vursa kıyameti koparırım, ne sebeple vurmuş olursa olsun. sorunların esas muhattabı benim, çocuk değil.

unutulur gider muhtemelen olay ama bir daha ne yeğeninize ne bir başkasına yapmayın böyle bir şey. şımarıklar insanları çileden çıkartıyorlar sabretmesi çok zor evet ama bu çocuğun değil ailesinin suçu. ailesine bu durumu anlatmayı deneyebilirsiniz belki pedagojik yardım alırlar. ya da kitap fln hediye edin konuyla ilgili. onun dışında çok iletişmeyin tahammül edemiyorsanız, herkes yeğen sevecek diye bir kaide yok, mesafeli olun. çocuklar sizin değil sonuçta, annesiyle babası nasıl biliyorlarsa öyle yapsınlar.

bir de şöyle düşünün, çocuk sokakta restoranda uçakta fln tanımadığınız birinin çocuğu olsa vurur muydunuz yine? yoksa ailesine mi söylerdiniz çocuklarına sahip çıksınlar diye?
0
taurina
(07.04.19)
O çocuğu öyle yetiştiren büyük ihtimal uzman desteği vs desen tinlamaz. Anlık bir tepki vermişin ama bu birikmiş birşey buna sebep olanlardan biri de ebeveynler. Senin yerinde olsam üzülmezdim.
0
Topalordek
(07.04.19)
Yaramaz olmaları, şımartılmaları, arsızlıkları vs. hiçbiri güzel şeyler değil. Ama bunları düzeltecek olan da siz değilsiniz, yani üzerinize vazife değil o çocukları düzeltmek. Bu yüzden annesi babası kırılmıştır, hatta kendi anneniz de kırılmış ve üzülmüştür.
Ben de çocukları sevmem pek, böyle durumlarda çocukların olduğu ortamda durmamaya çalışıyorum. Onlar hangi odalarda takılıyosa ben başka mekana geçiyorum, mutfağa mesela, yine kurtulamadıysam wc’ye girip kapı kilitli yarım saat falan takılıyorum.
Annesi babası eğitmedikçe kimsenin dedikleri etkili olmaz çocuklara, ne kendinizi yorun ne de ailenizi kırın boş yere.
0
megalomaniac
(07.04.19)
sen amca oluyorsun sanırım. eğer sana ettiği küfüre karşılık senin de annen gibi susman doğru olmazdı. bence bu kadar üzülme.
0
bezginbekir
(07.04.19)
ben anne babanın olduğu ortamda çocuğa bişey yapmazdım, anasına babasına kızardım.(diyorum ama bende ani sinirlenen bir insanım) üzücü bir olay hatalı olanlar anası babası.
0
mikahakkinen
(07.04.19)
Hatalisin
0
elorelia
(07.04.19)
valla çocuk o derece şımarık bir şekilde davranırken annesi babası bir şey yapmıyorsa onlar da suçludur. belki senin yapman gereken ailesine dönüp uyarırmısınız rahatsız oluyorum diye onların tepki göstermesini beklemek olabilirdi. ama onlar da suçsuz değil kesinlikle. sen çocuğuna sahip çıkmazsan başkaları da gelir haddini bildirir.
0
hknty
(07.04.19)
Valla ben de yukardakilere katiliyorum, asil iki sarsilmasi gereken anne baba aslinda da neyse. Ben asil anneanne babaanne ve dedelere uzuldum, torun torun diye beklemislerdir, cocuklari torunlari mahvetmis.
0
kassiopeia
(07.04.19)
Ellerine sağlık.
0
caletti
(07.04.19)
Biraz daha açıklayıcı olmak gerekirse anne ve baba bildiğiniz klasik olanlardan. Pedagoga falan götürün demişsiniz haklı olarak ama o derecede bile bilinçli değil anne baba. Pedagoga götürmek akıllarının ucundan bile geçmez. Böyle bir şeyi önersem güler geçerler, " Artık sen çocuğun olunca götürürsün pedagoga." derler.

Uyarın, bir şey yapın diyince de dalga geçer gibi " Kıyabilir miyim ben hiç ona? " tarzında insanı delirten şeyler söylüyor annesi.

Kendimi haklı çıkarmaya çalışmıyorum ama başkalarına ciddi biçimde rezil olmadan anne ve babanın olaya el atacağını düşünmüyorum.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(07.04.19)
Umarım küsmüşlerdir de bir aha getirmezler.
Nefret ediyorum o tür çocuklardan ve anne babadan sanki dünyada tek çocuk yapan onlar.
0
kirmizipilotkalem
(07.04.19)
yalandan niye vuruyorsun ki, sağlam bir tokat yapıştırsaydın. anneye küfür mü edilir?
0
malheiros
(07.04.19)
Benim yeğenim anneme bana küfürler edip vuracak ben de ailesine kitap armağan edicem ya da yardım almalarını önericem öyle mi gerçekten o kadar komiksiniz ki hayret ediyorum. Net çok iyi yapmışsın ben de aynısını yapardım annesi babası kızarsa onlara da birkaç tane sallardım.
0
pastörizesüt
(07.04.19)
Ben böyle çocuklardan ve ebeveynlerinden cidden nefret ediyorum ama çocuğa vurmasaydın keşke. Bütün suç ebeveynlerde çünkü, onlara laf edebilirdin bence. Sizin evdelerse uslu durursanız şunu yaparız diyenilirdin, buna rağmen devam ediyorlarsa herhangi bir konuda kısıtlayıcı davranabilirdin. Böyle davrandığını için bilgisayarla oynamana izin vermiyorum gibi. Gerçi yeni nesil tabletle doğuyor ama. Bilemiyorum, anne babanın destek alması şart ama sanmam o bilince ulaşacaklarını. O yüzden üzülme boşver.
0
Mossy
(07.04.19)
yanlış yaptın tabii ki. çocukta bir travma yarattın demiyorum, o iş kadar basit değil belki ama yine de senden nefret etseler yeridir.

ayrıca ben kendi dayılarımı düşünüyorum. kim ki onlar? ne hakla vuruyolar? ki ben annem babamdan cüzi miktarda dayak yemiş bi çocuktum.

bunlar sıradan bi insan olarak yorumlarımdı.

çocuklarla çalışan biri olarak yorumlarım ise şiddeti normalleştiriyosunuz. yetişkinlerde görmek bunu pekiştiriyor çocuklarda.

çocuklar uzman desteği alabilir iyi olur.

ama siz de öfke kontrolü için biraz destek alabilirsiniz.
0
ruh i tibbiye
(07.04.19)
bir çocuğun eğitiminden annesi-babası sorumludur. çocuğun kötü yetiştiriliyor olması size sadece kısıtlı söz hakkı verir. siz ebeveynlerini uyarabilirsiniz / değişen bir şey yoksa görüşmemeyi de seçebilirsiniz ama bir çocuğa vuramazsınız.
ne oldu yani terbiye mi ettiniz şimdi çocuğu?
ha küsmüşler midir bilemem, sonuçta küsecek kadar 'düşünceli' bir ebeveynlik de göstermiyorlar.
0
asisamus
(07.04.19)
O kadar çok sinirlendim ki şu anda sokağa çıktım ve dövmek için çocuk arıyorum.

Yanlış yapmamışsınız.
0
panda yuva yapmis sogut dalina
(07.04.19)
bu yüzden çocuk yapmak istemiyorum çünkü yaramaz çocuğa katlanamıyorum. çocuğumu yetiştirmeyi beceremezsem böyle bir çocuk olursa her gün, her gece hayat hem bana, hem çocuğa, hem eşime, hem komşulara zindan olur.

herkes(bende dahil) çocuk yapmamalı.
0
gliderpilot
(07.04.19)
Yanlış evet,
Ama durum ve konumunuz itibariyle yanlış, hem de işlevsiz, çünkü şu anda sadece dayakçı dayı/teyze olacaksınız. Bunu yaptınız diye küfür etmekten geri durmayacaklar mesela. Çünkü evde süregelen bir şeyler var ve bu da onun sonuçlarından biri.

Bir de bir daha olursa diye, o yaşta çocuklar ettikleri kufurlerin, ya da allah belanı versin tipinde söylediklerinin anlamını bilmeyebiliyorlar, aslında öfkesini/hayal kırıklığını ya da başka neyse duygusu, onu ifade etmeyi bilmedikleri için sonuç bu oluyor.

Ha annesi yapsa da işlevsiz olur bence, dayak sadece caydırıcı olabilir ama bu davranışlarına kaynaklık eden şeyleri ortadan kaldırmaz. Hatta bir de "dayak arsizi" olma potansiyellerini beslersiniz çocukların.

Olmuş bir kere de, bir daha yapmayın yani çünkü sizin kötü olmanız dışında bir işe yaramaz yani.
0
dafaisss
(08.04.19)
onlar senin yeğenlerin. ayakları taşa değse en az annesi/babası kadar sen endişelenirsin. en az anne/baba kadar da sevdiğine eminim. ama bazen öyle anlar olabiliyor. kırılsalar da (çocukların anne-babası) uzatacaklarını sanmam. kötü hissetmen de normal. çocukların terbiyeye ihtiyacı var. küfür etmek ne demek? bu konuyu kardeşiniz ve eşiyle yalnız konuşup bir tedbir almalısınız. (bir psikolog mu olur pedagog mu olur onu bilemiyorum.)
0
naksidil
(08.04.19)
Benim annem de ben şirazeyi kaçırınca kulağımı çekerdi. Olur abi öyle şeyler, bazen dayanamıyor insan, tekrarlanmadığı sürece bir şey olmaz bence.
0
ravenclaw
(08.04.19)
normalde etrafta ebeveynleri varsa hicbir cocuga, yegenim bile olsa, terbiye vermeye kalkmam. annesi babasi varken 1- benim haddime degil, 2- anne/babaya saygisizlik, 3- cocukta anne/babaya karsi otorite bozuklugu olusur. ama sizin durumda ebeveyn otoritesi diye bir durum yok. bu durumda ben olsam muhtemelen yine dovmezdim ama arka odaya kilitler cezalandirirdim. cocuga sizin evinizde sizin kurallariniza uymasi gerektigini ogretmeniz lazim ama ebeveynler de bu konuda zayif maalesef. zor bir durum
0
crucio
(08.04.19)
cocuga atilan dayagi mazur gormek ha, vay be, hayretler icinde okuyorum. dayak aziciksa olabilir, cocuk cok cileden cikarmissa atilabilir, sen de baba yarisisin atabilirsin, kufretmis cocuk vur gitsin... koskoca insanlar, belki de egitimli insanlar boyle diyor. pes!
0
jimicik
(08.04.19)
Burada cevap nettir. Şiddet her daim yanlıştır. Çok büyük bir hata yapmışsınız.

Sıkıntılı, bozuk, hasarlı herhangi bir şeyin vurarak düzelmeyeceğini, çalışmadığı için vurduğunuz kumanda; o an çalışsa bile, ertesi gün artık düzelemeyecek kadar bozulduğunda anlamış olmalıydınız. O çocuk da bu kumanda gibi tepki verecek. O an size vurmayı kesti belki ya da küfür etmeyi. Ama böyle devam ederseniz yakında neredeyse düzelemeyecek kadar zarar görecek.
0
windowsguvenlikduvari
(08.04.19)
Bir konuya açıklık getirmek istiyorum yorumlardan sonra. Sadece sert olmayan bir tokat attım ve bacağına vurdum. Biliyorum yanlış ama dayakçı demek de biraz abartı oluyor bana göre.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(08.04.19)
Bu son dediğinizi o kadar çok sık duyuyorum ki şiddet gösterenlerde.

Bir iş vardı yaptığımız, şiddet gösteren insanlarla, mülakat yapıyorduk. Hiç eşinize şiddet uyguladınız mı diye bir sorumuz vardı. Yok diyorlardı hemen. Peki hiç vurdunuz mu diyorduk. Bir kere azıcık vurmuşluğum var diyorlardı, istisnasız. Şimdi siz de aynısını diyorsunuz. Şiddet çalışmalarında çok sık rastlanan bir cümle bu.

Şiddetin size göre yoğunluğunun "az" olması, çocuğa şiddet uyguladığınız gerçeğini değiştirmiyor.
0
windowsguvenlikduvari
(08.04.19)
Emin olun o çocuk sizden tokat yediği için akıllanmayacak; üstüne şiddetin normal bir sey oldugunu düşünüp başkalarına da uygulamasında bir sakınca olmadığına kanaat getirecek. 'Dayak arsızı' denen bir tabir de vardır, büyükler sıkça kullanır. Sizin için bir tokattan ibaret olan şey yeğeniniz için ciddi travma sebebi olabilir. Ülkedeki insanların psikolojileri neden bozuk diye düsunup duruyoruz, temel sebeplerinden biri çocukken maruz kaldıkları şiddet. Şiddetin büyüğü küçüğü de olmaz.

Annesi de size muhakkak darilmistir; yaramaz da olsa çocuğu sonuçta. Benim kendi çocuğuma şiddet uygulama ihtimalim yok, başkası bunu yapsa ortalığı birbirine katacağıma eminim mesela.

Evet, çocuğun bu durumda olmasını normal bulmuyorum ama sizin yaptığınız da asla normal değil. Şiddet ile bir şeyleri çözmeye çalışmak yerine yeğeninizi kazanmaya, sağlıklı bir ruh haline sahip olması için destek olmaya çalışmalısınız. Durumu anlattığınız kadar vahim ise anne babasi ile konuşup profesyonel destek almaları için yonlendirmelisiniz. Küçücük çocuk o, su anki halinden asıl sorumlu olan kisiler de ebeveynleri.

Bu arada bu yaptığınız yüzünden yeğeniniz kesinlikle psikolojisi bozulmuş bir erişkin olacak demiyorum sadece asla bu durumu normallestirmeye çalışmayın. Hatalisiniz, tekrarlamaniz halinde de iz bırakacak bir şey olur bu.
0
fraise
(08.04.19)
(25)

Sorum evli kadınlara:

lambada
Aileden size bir daire ve iki dükkan kaldı diyelim. Birden 10 bin TL aylık kira geliriniz oldu hesapta yokken. Eşinizin de kendi işinden aylık min. 20 bin TL kazancı var. On küsur yıldır farklı şirketlerde çalıştığınız iş hayatı koşullarına dayanamıyorsunuz artık. Maaşınız da 7 bin TL olsun. Bebek b
Aileden size bir daire ve iki dükkan kaldı diyelim.
Birden 10 bin TL aylık kira geliriniz oldu hesapta yokken.
Eşinizin de kendi işinden aylık min. 20 bin TL kazancı var.

On küsur yıldır farklı şirketlerde çalıştığınız iş hayatı koşullarına dayanamıyorsunuz artık. Maaşınız da 7 bin TL olsun.
Bebek bekliyorsunuz bu arada, hamileliğin ilk ayları. İlk çocuğunuz olacak.

Bu koşullar altında işi bırakır mısınız?
Ya da evde oturamam ne olursa olsun muhakkak çalışmam lazım mı dersiniz?

Dürüst olalım:)
0
lambada
(31.03.19)
bıraktım bile.
0
new day new life
(31.03.19)
Birakirim.
0
nick konusunda kararsizim
(31.03.19)
Ne is yapiyorsunuz ve kac yasindasiniz? Doguma kadar kesin birakmam. Eger sekreter tarzi bir gorevim varsa olabilir ama degilse cevabim degisir. Ayrica 25 yasindaysam da birakmam, zaten 10-12 yasindan sonra cocuk sizle vakit gecirmekten cok arkadaslari ile geciriyor dolayisiyla 35 yasinda ne yapacagim? Etkileyecek cok faktor var, ulkede herkesin dini imani para olmus, bir kadini ve dolayisiyla onun yetistirdigi bir cocugu besleyip buyutecek cok faktorler var
0
kassiopeia
(31.03.19)
tabii ki birakirim. cok daha azina bile birakirim. hatta soyle soyliyim hic param yok ve calismiyorum. birilerini zengin etmek icin kendini tuketmek insana mantikli geliyor nedense, bana herkes calis diyor. ne diye cailiyorsunuz ki zaten? gumuslukte domastes ekiyim, cevreciyim kafasinda filan olmadan sadece yemek yemek, giyinebilmek gibi htiyaclarimi karsilayabiliyorken calismiyorum. sabahlari yuruyus, aksamlari kosu yapiyorum. hobilerimle ilgileniyorum. sizin yerinizde olsam herhalde bir daha asla calismak fikrini dusunmezdim. sigortanizi disaridan odeyin olsun bitsin.
0
mula
(31.03.19)
Ben kadin bile olurum
0
acemi
(31.03.19)
26 yasindayim sekiz aylik hamileyim ve bes kusur maasim var. CEO degilim elbet ama o kariyerim maasim oyle bir mesafe koyuyor ki araya 50 bin kira gelirim de olsa birakmam isimi vucudum dayaniyorsa cocugum iyi bakiliyorsa.
Sizin yerinizde olsam calisir izinden ise donerken d ogretmen tutarim cocuguma para bol nasil olsa. Cocuk guzel bakilsin siz de kariyerinize bakin bu dunyanin binbir turlu hali var. Bir hastalik gelir es elden ayaktan duser dukkan gider ama meslek kolda bilezik. Eger calismaniz sizde veya cocukta bir perisanliga sebep olmayacaksa devam edin.
0
cilekli pasta
(31.03.19)
Ne aileler var. Helal olsun. Daireler dükkanlar.:)
0
kirmizipilotkalem
(31.03.19)
Bira-ki-yo-rum, biraktimmm:)

Durdugun kabahat. Hele ki bebek olacaksa
0
balpolen
(31.03.19)
Kadın değilim ama insanları iyi tanıyorum. Önceki sorularınıza da göz attim. Bakış açımızdan çıkardığım sonuç neyi seçerseniz seçin bir şekilde mutsuz olacaksınız çünkü hayatta sizin için önemli olan şey ne bilmiyorsunuz. Hayatınıza siz yön vermiyorsunuz, maddi durumunuz size yön veriyor.
Sorunuza gelecek olursak suanki sartlarinizla işi bırakmaniz daha makul görünüyor. Sonuçta bugün için işi bırakmaniz tekrar çalışmayacağınız anlamına gelmiyor.
0
gurur
(31.03.19)
iş yerinde fazla kasmam. rahat rahat takılırdım:)
0
üç nokta
(31.03.19)
Birden 10 bin TL aylık kira geliriniz oldu hesapta yokken. --> dediğiniz anda işi bıraktım ben.

asla mutlaka çalışmam lazım demem, aksine 2 milyon dolarım olsa ASLA çalışmam derim hep. hayattaki en büyük amacım 2 milyon dolar biriktirebilmek.
0
taurina
(31.03.19)
Çalısırdım yine. Işimi seviyorum.
0
velvetmorning
(31.03.19)
Bırakmam, hem işimi seviyorum, hem de dünyanın binbir türlü hali var +1.
0
gmzo
(31.03.19)
Evli değilim ama Hamilelik süreci ve doğum İçin bir süre ara verir, sonra tekrar işe dönerdim ben. Hayat şartlarım ne olursa olsun hiçbir zaman evde oturan bir kadın olmak istemedim çünkü. Mesleğimi de seviyorum, bir doğum yaptım ve kira gelirim oldu diye ondan vazgeçmek istemem. Çalışma tarzımı Belki biraz rahatlatır, bir şeyleri değiştirir ama tamamen kopmazdım.

Geçici olarak zaten herkes bırakırdı şu durumda ama siz çalışma hayatını temelli bırakmayı düşündüğünüze göre burada asıl faktör bebek değil, çalışmayı gerektirmeyecek bir gelir elde etmiş olmanız sanki. Bebek biraz cesaret olmuş. Mesleğinizi ve çalışmayı sevmiyor olabilirsiniz. Kişiye göre değişir Yani.
0
aquarium
(31.03.19)
İşi bırakmazdım. Ama doğumdan sonra yıllık ücretsiz izni düşünebilirdim. Ev hanımlığına ne çok özenen varmış.

Evli değilim, gelen cevaplar aklımı aldığı için soruya atlamış bulundum.
0
ruhen hastayim ben
(31.03.19)
bırakmazdım. ama bırakma lüksümün olduğunu bilmek güzel olurdu.40-45 yaşından sonra kesinlikle bırakırdım ama.
0
blacksky
(31.03.19)
stres altında bir işte mecburen çalışıyorsam bırakırım. risk alır kendime bir iş kurarım. ya tutunur devam ederim ya da fuckup gecelerinde anlatacak deneyim kazanmış olurum. her türlü sosyalleşirim yani evde oturmak ihtimaller arasında değil henüz. evli de değilim gerçi ama fikir beyan ederim, kime ne.
0
denef
(31.03.19)
İşi ışık hızıyla bırakıp kendimi çocuğuma ve hobilerime veririm. Çalışmayınca üretken olunamıyor gibi bir önyargı var sanırım ama o işler değil işte.
0
inawen
(31.03.19)
anaam çalışmak istememeyi direkt ev hanımlığı sanan garipler var, gız ben sizi yerim. :D

ölene kadar çalışmam diyemem (dünyanın binbir türlü hali var) ama en azından çocuk kreş/okula başlayana kadar çalışmam ben, hem de zihnimi yenilemiş olurum. çocuğu kaliteli bir şekilde büyütebilecek etkinliklere girişirim, hobilerime zaman ayırırım, çocukla gezerim. evde kocamı tencere yemekleriyle bekliyor olmam yani her gün.

kurumsal köleliğe meraklı insanlar da varmış bu hayatta, ilginç.
0
piremses
(01.04.19)
kesinlikle bırakırım. oturur çocuğuma kendim bakarım.
0
ladybird
(01.04.19)
Aileden size bir daire ve iki dükkan ka.. bırakırım.
0
bezginbekir
(01.04.19)
bırakırım tabi ki manyak mıyım
0
elorelia
(01.04.19)
Anında bırakırım, evde de boş boş oturmam tabii hobilerimle ilgilenirim.
0
peggy
(01.04.19)
Cocuga bakabilecek kadar iznimi pasa pasa kullanirim. Onun disinda isi birakmam. Dünyanin bin bir türlü hali var. O ese cok fazla güvenmezdim ben. Max. bir 10 sene sonra annelik-ev düzeninden bunalmaya baslarsin cünkü.

Bir de calismanin insani dinc kildigini düsünüyorum. Is degisiligi sebebiyle yaklasik 1 ay falan ara verdiysem hep zeka seviyem düsüyor :D
0
chitosan
(01.04.19)
valla esimin geliri beni bir noktaya gore ilgilendirir, o esin akli karistiginda bir kap yemege muhtac edebilir cunku sizi. Mal mulkten gelen gelir de hep gelir mi, ne zamana kadar gelir vs. Dolayisiyla, imkanim varsa kendi isimi yaparim, yoksa part time calismaya calisirim ama kesinlikle cocugum oldu evde oturayim demem, is yasamindan uzun sure uzaklasmam, hele de 40li yas civari degilsem, cocuga en fazla 3 yasina kadar falan yetebilirsiniz cunku, sonrasinda pedagojik formasyonunuz yoksa oyle aktiviteler yaparim oyunlar oynarim falan olmuyor, ayrica cocuk yasitlariyla sosyallesmeli, bir duzene alismali vs. Ozellikle gunumuz sartlarinda, arkadan zehir gibi gencler gelirken 10 sene is dunyasindan uzak kalmak demek dondugunuzde ne is bulursaniz ona razi olmak demek.

Ek olarak, calismak istemenin kurumsal kolelige merakli olmakla alakasi yok, bu tarz soylemleri hele de kadinlardan kadinlara geldiginde iyice mide bulandirici buluyorum. Bu kadar sidik yaristirmak gereksiz, siz calismak istemiyorsunuzdur calismayin ancak calismak isteyen kadina sacma sapan yakistirmalar yapmak neden? Baskasina yakistirma yapmadan sadece boyle istedigim icin diyip, kendi kendinize var olamiyor musunuz yani? herkes isinden nefret etmiyor, meslegini severek yapan, hobisine de vakit ayiran isine severek giden insanlar var.

Sonuc olarak, analik ve kadinlik yaristirmak - bu cagda- mide bulandirici!
0
themeningrey
(01.04.19)
(3)

1990 öncesi türk filmlerinin vizyon tarihi

jegapw
1990 öncesi türk filmlerinin vizyona giriş tarihlerini nereden öğrenebilirim? bilen varsa çok büyük sevap işleyecektir. teşekkürler
1990 öncesi türk filmlerinin vizyona giriş tarihlerini nereden öğrenebilirim? bilen varsa çok büyük sevap işleyecektir. teşekkürler
0
jegapw
(03.12.18)
imdb yazıyor galiba. güvenilir değilmi?
0
bezginbekir
(03.12.18)
@bezginbekir teşekkürler ama imdb'de eski filmlerin çoğunun vizyon bilgisi yok maalesef
0
🌸jegapw
(03.12.18)
70'lere kadar doğruluğunu bulursunuz her türlü, ama öncesi riskli. Bir senede yüzlerce film çekilen zamanlar sanırım, aktör isimlerinin bile yanlış yazılabildiği bir dönem.
0
John Bloor
(03.12.18)
(8)

Sinirlenince Hulk’a dönüşmek

Vse budet horosho
Bu neden oluyordur? Sağlık açısından bi açıklaması var mıdır yoksa tamamen psikolojik mi. Şöyle ki, günlük hayatta çok kibar biriyim. Hatta abartıyorum, yumuşak bile dersiniz, o derece kibarlık ve sakinlik :) ama sinirlenince, damarıma basılınca gözüm dönüyor ve bazen gerçekten başka boyutlara varab
Bu neden oluyordur? Sağlık açısından bi açıklaması var mıdır yoksa tamamen psikolojik mi.

Şöyle ki, günlük hayatta çok kibar biriyim. Hatta abartıyorum, yumuşak bile dersiniz, o derece kibarlık ve sakinlik :) ama sinirlenince, damarıma basılınca gözüm dönüyor ve bazen gerçekten başka boyutlara varabiliyor iş. Bir gün kötü bir sonucu olarak diye korkuyorum.

Ne önerirsiniz? İlaç? Tedavi? Terapi? Vitamin kontrolü? Başka bir şey?
0
Vse budet horosho
(19.05.18)
kendini öfkeli hissetmek ve öfkeli biri olmak arasında fark var. damarına basılınca gözü dönmeyen kişi de bir tuhaflık vardır, dönende değil. tepkileriniz şu ana kadar başınızı belaya sokmadıysa, ya da sokma ihtimali içermiyorsa pek bir sorun da yok demek ki. birine kızınca bağırıyorsanız sorun yok mesela, ama doğrudan boğazına sarılıyorsanız sorun var.

boğazına sarılan tip olsaydınız zaten kötü bir sonucu olmuş olurdu tahmin ediyorum ki şimdiye kadar.

the incredible hulk'ta edward norton meditasyon temelli bir şeyler yapıyordu kendine.
0
dafaisss
(19.05.18)
Neler oluyor mesela? Etrafınızdaki insanlara zarar verdiniz mi daha önce ya da kendinize? Ben kendime verirdim karşıdakine de bağıra bağıra yorulurdum.

Şimdi sinirlenme vakti gelince beni sinirlendiren olaydan biraz uzaklaşmaya çalışıyorum. Olayı sindirip öyle devam ediyorum.

Sinirlenince hiç yapmak istemediğin şeyleri yaptım bugüne kadar. Ve birine zarar verme ihtimali beni sakın tutuyor.
0
kablelvuku
(19.05.18)
Bu sinirlenmek zaten neye sasirdin?
0
baldur2
(19.05.18)
ofke kontrolu uzerine okumalar yapabilirsiniz. "damar"i bulup inceleyebilirsiniz...

"bir gün kötü bir sonucu olarak diye korkuyorum" (bkz: kendini gerçekleştiren kehanet)e donusebilir, firsati bulunca sinirinizi zorlamak isteyebilirsiniz; dikkat etmenizi tavsiye ederim.
0
e haliyle
(19.05.18)
İçinde birikiyor olabilir, patlamaya da Hulk diyelim.

Bu davranışını her gün takip edebilirsin. Öfkelendiğin gün için 1, aksi için 0 yazarak ne sıklıkla öfkelendiğini görebilirsin. Bu zaman içerisinde öfkelenmeye karşı bilinç geliştirmene yardımcı olur.

Neden öfkelendiğini analiz edebilirsin. Önce sebepleri bulman gerekir. Her öfkelendiğinde aklına gelen sebebi birkaç kelimeyle not alabilrsin. Kimi haksızlığa, kimi çaresizliğe, kimi kaba insanlara, kimi de bencil insanlara tahammül edemez. Bazısı da, kendinde nefret ettiği davranışları başkasında görünce tepki gösterir. Sebepleri bulduğunda resim biraz daha netleşir. Eğer aynı tip insanlara öfkeleniyorsan, onlarla aynı ortamda bulunmamaya çalışabilirsin.

Öfkenin yerine merak koyabilirsin. Öfkelendiğin şeyi buldun. Diyelim ki birisi kabalık yapıyor. Karşı tarafın neden böyle davrandığını üzerinde düşünürken öfken, diğer senaryoya göre azalma gösterebilir.

Karşı tarafın tepkisini kontrol etmektense, kendi tepkini kontrol etmek daha kolay ve olanaklıdır.

Öfkelendiğinde 4-3-7 nefes alma tekniğini uygulayarak sakinleşebilirsin. Birkaç dakikanı alır. Bu yöntem, uyuma veya stres anlarında sakinleşmede kullanılıyor. Araştırabilirsin.

Genel olarak hayattan memnun olmayan insanların öfkelenme, alınma eşikleri düşük olur. Bu açıdan da değerlendirebilirsin. En mutlu olanımız dahi zaman zaman bu düşük moral düzeyinde geziniriz.

Spor yapmak içindeki olumsuz enerjiyi boşaltmada yardımcı olur. Evde 10-15 şınav çekmek veya okulda öğrendiğimiz açma germe hareketlerinden tut da, fitness-pilates-bisiklet-yürüyüş-koşu veya takım sporları gibi aktivitelerin tamamı faydalı olur.

Yukarıdakiler yardımcı olmazsa profesyonel destek alabilirsin.
0
EasyTiger
(19.05.18)
sessiz atın çiftesi pek olur demişler. kibar insanların sabri taktığında hulk oluyorlar, ki hulk da zaten normalde mülayim bir abi
0
bezginbekir
(19.05.18)
Şimdi günlük hayatta biz günlük işler için beynin frontal lobunu kullanırız. Yani mantık vs. işleri için. Sinirlendiğinde senin bu frontal lob devreden çıkıyor. Hayatta kalma, kurtarma sistemimiz olan ilkel lob olan limbik sistem devreye giriyor. Yani Savaş, don kaç sistemi. Hal böyle olunca hulka dönüyorsun. Mantık çalışmıyor. Bunun daha geç devreye girmesi içinse o an nefes alma egzersizleri vs. yapılabilir. Bu tamamen psikolojinin konusu yani.
0
westblack
(19.05.18)
öfke kontrolü öğrenilen bir şey değil, geliştirilen bir hüner diyor osho. şu kitabında egzersizi var ondan yap ama hemen sonuç almayı bekleme. zamanla kendin bile kendine inanamıyorsun. hiçbir şeye sinirlenmemek biraz sıkıcı oluyor gerçi. :D


www.google.com.tr

399 ve 400. sayfayı mutlaka oku.
0
for day to break
(19.05.18)
(17)

Eş seçerken nelere dikkat etmeli

senolll
Merhaba,Biriyle uzun birlikteliğe karar verirken nelere dikkat edilmeli? Teşekkürler
Merhaba,

Biriyle uzun birlikteliğe karar verirken nelere dikkat edilmeli?

Teşekkürler
0
senolll
(16.05.18)
Problemleri konuşarak, mantık çerçevesinde çözebiliyor musunuz? Bence hayattaki en önemli kıstas budur.
0
gozu acik sevisen yahudi
(16.05.18)
Seks. Türkiye'de seks yapmadan önce sevgili, nişanlı, evli olunduğu için çözümsüz bir yola giriliyor bence yani bir insanla bu kadar mühim bir konuda uyumsuz olup ömür geçirmeye karar vermek nasıl bir manyaklıktır nasıl bir risktir ben anlayamıyorum. Asla da anlamiycam herkes aklını kaçırmış bence.
0
selamun aleykum kitty
(16.05.18)
zorluk karşısında birlik ve beraberliğinizi koruyabilmeniz.
0
for day to break
(16.05.18)
kendim için konusayım. her erkek için de böyle olmalı bence

1. cazgır olmayacak. cazgır ve çirkef kadından allah korusun
2. sadık olacak. güvenmediğin bir kadınla uzun birliktelik imkansız
3. güzel olacak. güzel derken aşırı güzellikten bahsetmiyorum, bakınca sevesin gelecek, yoksa gözün dışarı kayar
4. karakter benzer olacak. dışa dönük birisiysen eşin de öyle olmalı, evcimen isen eşin de öyle olmalı, muhafazakarsan ya da gösteriş meraklısı isen de öyle, ya da aileler de benzer olmalı. yoksa birbirinizi beğenmezsiniz.
0
bezginbekir
(16.05.18)
1. Tatlı dilli ve iyi niyetli olacak.
2. Çalışkan ve dürüst olacak. Fiziksel anlamda yakışmakta önemli tabi.
0
battal gemalmaz
(16.05.18)
Ortak zevkler, benzer hayata bakış açıları, beraber gülüp eğlenebilme, anlayış, güzel bi seks hayatı.
0
astrid
(16.05.18)
doğurganlık,
her daim sexse hazır olma,
üç öğün yemek,
temizlik
0
nice tnetennba
(16.05.18)
bana köstek olmasın yeter :)
0
redeath
(16.05.18)
Beraber yuva kurma, çocuk sahibi olma ve onu doğru yetiştirme isteği/yeteneği olup olmadığına
Çocuk yapma yıllarının bolluğuna
Bana olan sevgisinin şiddetine
Ona olan sevgimin şiddetine
Namus mevhumu kafadadır ya deyip de gangbang'lere dalıp dalmadığına
Genel olarak uyumlu ve mutedil bir karakteri olup olmadığına
Sakince konuşarak anlaşabilme yeteneğine
Hayata bakış açısının ortanın solu civarında olup olmadığına
Beraber yaşanabilecek biri olup olmadığına
Tatlıdilli olup olmadığına
cinsel uyumumuza
ve ona saygı duyup duymadığıma

dikkat ederim.
Erkek 36
0
twelfth
(16.05.18)
1 hafta aynı evde karı-koca stajı yapılmalı.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(16.05.18)
öncelikle flört dönemini uzun tutup o insanı tanıdıkça sevgin daha da artıyor mu bi bakmak lazım. acele başlayan ilişkilerin sonu bok olur. ardından:

-yatakta uyum
-ilgi alanlarında uyum (birlikte aynı şeyleri yapmaktan zevk almak)
-çok zıt karakterlerde olmamak
-en ciddi tartışmalarda bile saygı seviyesini düşürmemek

daha yazacak çok şey var da ilk aklıma gelenler bunlar.

gay/28
0
pitjantjatjara
(16.05.18)
guvenilirlik, sadakat, durustluk, saygi, anlayis, destek olabilitesinin varligi, guzel yemek yapmasi, dogurabilme yeteneginin olmasi. bu kadr sanirim.
0
tomcruise
(16.05.18)
"Uzun birliktelik kararı" hakkında on paragraflık yazı yazasım geldi önce de, şimdi kendi konuşmama bile tahammül edebilecek durumda değilim. O yüzden "bence öyle bir şey yok" diyerek atlayayım.

Öfkesini nasıl yaşadığı çok önemli bir değerlendirme kriteri olmalı bence.
0
sopiro
(16.05.18)
Jimmy McNulty
(16.05.18)
Zevkler aynı olmasa da karşılıklı merak, beraber eğlenebilmek, hayata aynı pencereden bakabilmek, öfke kontrolü. Bunların dışında her şey iyi niyet.
0
SiyamkedisiZorro
(16.05.18)
Bak şimdi... Sedat Peker'in bir hikayesini aklıma getirdin. Kendisini de hiç sevmem ama çok güzel bir ana fikir vermişti.

"Kar yağınca İstanbul'da tüm yollar kapanmış ve hiçbir avukat ya da ziyaretçi Silivri'ye gidememiş.

Gardiyanlar Sedat Peker'e 'Boşuna hazırlanma bugün kimse gelemez yollar kardan kapalı' demişler. Sedat Peker ise görüşe çıkacağını söylemiş ve gidip görüş yerinde beklemeye başlamış. 10 dakika sonra da eşi Özge Peker görüşe gelmiş.

Sedat Peker tüm gardiyanların "eşinin geleceğinden nasıl bu kadar emin olduğunu" sormaları üzerine şu yanıtı vermiş;

-"Cezaevi için özgür insanlar orası cehennem diyorlar ya eşim 10 senedir her gün bu cehenneme geliyor. Ancak ben şundan bile eminim ki bırakın cezaevini ben gerçek cehenneme bir gün gidersem eşimin sorgusuz olarak her ne pahasına olursa olsun oraya bile geleceğini biliyorum."

Velhasılı kelam her koşulda, hayatını birleştirdiği kişinin davasını davası bilecek kadar sizi seven birisiyle evlenmelisiniz. Davadan kastım mahkeme davası değil.
0
perfectum
(18.05.18)
imse "ekonomik konularda uyumluluk" dememiş veya ben atladım.

para yonetimi konusunda benzer yapilara sahip olmak lazim. seks falan hikaye, bosanmalarin en buyuk nedeni ekonomik problemlerin getirdigi baskidan dogan yan etkiler.

ciftlerden biri para biriktirici, digeri savurgansa mesela, buyuk cok buyuk problem. birinden biri hakli degil, ikisi de farkli yaklasimlar. eger para konusunda anlasamiyorsaniz gunleriniz sayili.
0
robokot
(18.05.18)
(17)

Çok mu takıntılıyım, fikir verin lütfen

hrvl
Merhaba duyuru ahalisi. 1,5 yıllık bir ilişkim var. Ciddi düşünüyoruz, önümüzdeki yaz evlilik var planlarımızda bir aksilik olmazsa. Ben dişi tarafım. Onun ciddi bir mücadelesi sonucu çıkmaya başladık. Başta ben bir deneyeyim diye başlamıştım, ama zamanla bana olan ilgisi, sevgisi, davranışları “işt
Merhaba duyuru ahalisi. 1,5 yıllık bir ilişkim var. Ciddi düşünüyoruz, önümüzdeki yaz evlilik var planlarımızda bir aksilik olmazsa. Ben dişi tarafım. Onun ciddi bir mücadelesi sonucu çıkmaya başladık. Başta ben bir deneyeyim diye başlamıştım, ama zamanla bana olan ilgisi, sevgisi, davranışları “işte bu insan doğru insan” dedirtti. Çok seviyorum, o kabul etmiyor ama belki şu an ben ondan daha çok seviyorum. Onun bana olan sevgisinden de şüphem yok, ama ilgi her geçen gün azalıyor.
İlişkimiz başladığında aynı yerde çalışıyorduk. Her gün birlikteydik. Bir süre sonra o iş değiştirdi. Şimdi haftada bir gün 1-2 saat görüşebiliyoruz. Yan yana olduğumuzda hiçbir sıkıntı yok. İlgisi hep bende. Sarılsın, öpsün, saçımı okşasın, uğraşsın vs. Hep böyle. Ben kendimi ayarlayabildiğim müddetçe (benim aile meselelerimden dolayı haftada bir görüşüyoruz, ben ayarlayamıyorum) buluşma teklifimi reddetmedi. Bir saat görüşecek bile olsak 30 km yoldan kalkıp geldi hep. Ama benim de türlü fedakarlıklarla onunla görüştüğümü biliyor, ne onun hakkını yerim buluşma konusunda ne kendi hakkımı yediririm. İkimiz de çabalıyoruz.
Ona kalsa çoktan evlenmiştik. Baştan beri niyeti ciddi. Ailesiyle çok önceden tanıştık. Onlar da çok sevdiler beni. Bir an önce gelip isteyelim diyorlar. Erkek arkadaşım ev aldı bizim için. Arada düğün salonu bakıyoruz. Sürekli gelecek için planlar yapıyoruz, hayaller kuruyoruz.

Amaaa. Gel gelelim ki yan yana değilken bu adama bir haller oluyor. Aramıyor, sormuyor, yazmıyor. Öyle ki koca bir gün birbirimizden haber almadığımız oluyor. Haftasonlarını hep dışarda arkadaşlarıyla geçiriyor. Arkadaşlarıylayken birinin ona yazmasından/aramasından rahatsız oluyor, bu nedenle ben de yazmıyorum. Çünkü okey oynarken bana müsait değilim canım yazdığında çıldırıyorum. Yazıp sinirimi bozmamak için yazmıyorum. Ve ona bu durum normal geliyor. Sevgiliilerin sürekli konuşması gibi bir zorunluluk olmadığını, işimiz düştüğünde birbirimize yazabileceğimizi söylüyor. Benim hissettiğim şey ise, sadece yalnız kaldığında aklına geldiğim, arkadaşlarıylayken umrunda olmadığım. Bu durum beni gelecek için endişelendiriyor. İlişkinin başlarında sabahlara kadar benimle konuşmak isteyen adam 1.5 senede bu hale geldiyse, evlilikten, benimle sürekli yan yana olmaktan ne zaman sıkılacağını düşünüyorum sürekli. Kafamda bu soru işaretleri ile kendi kendimi yiyorum. Çok seviyorum, yanındayken çok mutluyum, çok eğleniyorum onunla. Ama evlilik çok farklı bir şey. Bir ömür belki 50 yıl yan yana olacaksın. Açıkçası güvenemiyorum. Yanlış mı düşünüyorum? Şu an böyle davranıyor diye, evlenince de aynı şekilde devam edecek diyemez miyiz? Bir akıl rica ediyorum. He akıl alıp ne yapacağım? Onu da bilmiyorum. Sadece dışardan bir gözden yorum almak istedim sanırım. Biraz uzun oldu, affola.
0
hrvl
(11.12.17)
Adamda hiç bir sıkıntı yok.

Gereksiz kuruntu yapıyorsun
0
KaraSakall
(11.12.17)
Soylemek istedigim sey, icinin rahat etmemesi konusunda haklisin. Vicik vicik ergen gibi surekli yazismak da hic sevdigim bir sey degil. Oyle olmasin tabii ama sadece isi dustugunde, yaninda kimse kalmadiginda seni hatirliyorsa dur orada. Hic iyi bir sey degil. Onceden surekli konusmak istiyormus, simdi ise bu durumdaysa ya seninle ya da baska ailevi ya da isten dolayi bir problemi olabilir. Ruhsal sıkıntısı vardir belki. Normal gelmedi. Yine de boyle bir adami kolay kolay birakma dusuncen olmasin derim.
0
thomaswantsmore
(11.12.17)
bunu aynı şekilde onunla konuşman lazım. başka çözümü yok.
0
sta
(11.12.17)
Evlendiği yıl içinde kahveden beri gelmeyen kül tablası aromalı çekilmez bir herif olacak. Şimdiden alıştırıyor seni. Evlenin, bir şey olmaz ayrılırsınız.
0
yirmisantim
(11.12.17)
Sevgilin biraz bana benziyor. Sevgilimle biraraya geldigimizde iyi vakit geciririz ilgili ve sevgiliyimdir. Ama birlikte olmadigimizda surekli arama ya da yazisma içinde olmam. Gerektikce ve istedikce. Bence bi sorun değil bazi insanlar boyledir.
0
i m sick tired
(12.12.17)
bu meselelerde doğru ya da yanlış yoktur; sen ilgi gösteren bir sevgili istiyorsun, o ise ilgi göstermekten hoşlanmıyor ve mesafe istiyor. burada herhangi biriniz haklı ya da haksız değilsiniz; sadece birbiriniz için uygun değilsiniz. ya bu adamın, beklentilerini karşılamayacağını kabul edip ilişkini devam ettirirsin ya da ben bu şekilde bir ilişki sürdüremem deyip önüne bakarsın.

haftada 1-2 saat görüştüğün insanla evlilik düşünmek ne ayrıca allah aşkına çocuk oyuncağı mı bu?
0
fragile lady
(12.12.17)
Takıntılı değilsin, anca aşık olmuşsun. O birden başlamış ve hevesi yavaş yavaş normale dönüyor. Cicim aylarını geçiriyor yavaş yavaş. Sen daha yeni gaza gelmişsin, doyamamışsın, onun eskiden olduğu tava yeni gelmişsin ama bir zaman sonra sen de cicim aylarını kapatacaksın kafanda. Sadece daha hevesini alamamışsın. Bunları sevgilin/nişanlınla konuşman gerek. Nasıl hissettiğini bilsin. Bazıları karşısındakini öyle kabul eder, bazıları ağlaya ağlaya veya kavga çıkara çıkara arkadaşlarından uzaklaştırır ve tüm ilgiyi toplar, bazıları dayanamaz gider, bazıları duruma alışır zamanla. Bazen de o istediğin ilgi dalga dalga gider gelir. Sen bir şey yapmazsan arkadaşları ile böyle devam edecek tabii ki ama bir şey yapman da gerekmiyor. Yaptığı kötü bir şey değil; sadece sende tadı damağında kalmış. Yoksa, arkadaşı olması ve o zamanlar rahatsız edilmek istememesi normal.

Ancak, şu halde senin yapacağın şey sakin kafayla alınmış bir karar olmaz. Şu anda 'İstiyorum da istiyorum' havasındasın, o da 'Aşk maşk derken, benim arkadaşlarım, hobilerim vardı. Onları unuttuk. Vaay, nasıl da özlemişim' havasında. Dolayısıyla kızgınlıkla, hayal kırıklığı ile, takıntılarla karar vermek çok sağlıklı olmaz.

'1.5 yılda böyle olan adam, ileride ne olur, kimbilir' diyorsun ya; herkesin dönüp dolaşacağı yer orası ama cicim ayları sonrası herkesin davranışı farklı oluyor. Evlendiğinizde bir cicim ayı dalgası daha yaşarsınız, sonra yine durulmalar olur. Cicim ayında herkes tatlıdır, herkes gözünün içine bakar. Evlenme diyemem, belki de öyle mutlu olacaksın, şu an sıkıntıdasın ama evlenmeden önce iyi tanı.
0
aychovsky
(12.12.17)
Evlilik farklı bir şey demişsin ya, evlilik hiç bir halt değil önce bunda anlaşalım. Hemcinsin olarak net bir şelilde diyebilirim ki evlilik adamın kadının tapusu, toplum gözünde çocuk yapabilme sigortan, başkada bir halt değil. Aynı evi paylaşmak, ev arkadaşı gibi, herkesin bireysel bir hayatı olduğunu unutmadan, gün gelir, ev içerisinde stresli olursunuz 2 gün konuşmazsınız, altında illa ki bir şey aramaya gerek yok. Evlendik diye illa ki bir yürek, bir beyün olmadık. Herkes kendi içind ebağımsız bir birey, bunu unutmasak ne tatlı olur. Vıcır vıcır bir aşkta daha çok soğunur bunu da bil isterim, insan sevgili diye özel yaşamını da kısıtlamayacak ya. Herkesin bireysel hayatı var bu hayatta senin onun için yerin farklı, endişen var ise bunda zaten evlencem ben diye dönüp durma.

Yani abartıyorsun fikirlerine katılıyorum. Yapma, güzel gideni bok edip sonra evde kaldım deme. Bulmuşsun gönlüne göre birini, rahat dur kurcuklama, git gelinlik falan seç.

Not: evliyim.
0
kedimbitmis
(12.12.17)
Öncelikle şunu belireyim, kesinlikle vıcık vıcık bir ilişki peşinde değilim. Zaten bana yazdığında “nasılsın iyi misin napıyosundan” sonra ben derim hep, “arkadaşlarınlasın müsait değilsindir sonra görüşürüz” diye. Sadece istediğim hatırlanmak, merak edilmek. Gün içinde belki 10 dk bana ayırsın istiyorum. Ya da ben sevgilime yazarken birşeyler bahane etmeden, rahat rahat yazayım istiyorum.

Cuma gecesi iyi geceler denip uyuduktan sonra cumartesiyi pazara bağlayan gece 1’de “napıyosun aşkım uyudun mu?” mesajı gelmesi enteresan geliyor ne bileyim. Ölsek kalsak birbirimizden haberimiz yok.

Ben demiyorum ki sadece ben olayım benimle konuşsun,
0
🌸hrvl
(12.12.17)
Ruh hastasisin. Hatta hastaliginin adini da vereyim arastirip git doktora: borderline kisilik bozuklugu.
Bunu hakaret olarak falan soylemiyorum; anlattiklarina gore hasta olma ihtimalin yuksek oldugu icin soyluyorum.
Evlenip de cocugun hayatini cope atma. Iyice bir arastir, doktora git; eger hasta degilsen evlilik planlarini surdur yoksa kedilerinle yasamak hem senin icin hem de toplum icin daha iyi olacaktir.
0
gormemisin oglu
(12.12.17)
arkadaşlarıyla okey oynarken sana ne yazabilir ki. işte böyle böyle adamları kendinizden soğutuyorsunuz
0
bezginbekir
(12.12.17)
bütün sorun sende. adam o kadar uğraşmış ilişkiniz için ama karşılığında hala düşündüğün "ben mesaj atmazsam o da atmıyo üfff" ise sende sorun var demek ki. ev almış düğün salonu bakıyomuşsunuz ailesiyle tanışmışsın ne zaman gelip isteyelim diyolarmış seni sevmişler... yani durum buyken takıldığın telefon üzerinden iletişimin sıklığından ilişkinize dair çıkarımlar yapıyosan sorun tamamıyla sende.
0
dafaisss
(12.12.17)
"Haftasonlarını hep dışarda arkadaşlarıyla geçiriyor."

böyle ilişki mi olur?

bu kadar.

---

@yirmisantim: süper - tebrikler.

abartıyorsun diyen arkadaşlar: diyecek bir şey bulamıyorum.
0
zunkatsar
(12.12.17)
1,5 sene önceki ilgisinin olmaması normal. bu çift taraflı bir durum, herkes için böyledir. sende bazı şeyler geç başlamış. ona nazaran geç sönecek. sürekli yazışmak iletişim halinde olmak gibi bir beklenti fazla masal. ama 1 hafta hiç görüşmeyip sadece buluşacağınız zaman görüşüyorsanız sıkıntı var. arkadaşları ya da işi ya da farklı koşuşturma. boşlukta merak edip hal hatır sormuyor paylaşımda bulunmuyorsa problem var. ama yok gün içinde iletişim kuruyor bunu yetersiz buluyorsan bir anormallik yok. sen abartıyorsun.

öte yandan buluşma zorluklarınız ilişkiyi ya da onu yıpratıyor olabilir. dillendirmez ama biriktiriyor olabilir.
0
format c
(12.12.17)
Ben kendimi anlatamıyorum sanırım. Aynı ilgiyi bekleyemem, beklemiyorum. O sabahlara kadar mesajlaşmalar, sürekli aramalar sormalar yok, olmamalı da, bir süreden sonra ergence geliyor zaten. Ama birbirini seven iki insanın, bir gün boyunca birbirinden haber alamadığında merak etmesi gerektiğini düşünüyorum.

Ablam evli mesela, biz her gün telefonla konuşuruz, nasıl, iyi mi diye. Bana özgü bir alışkanlık mı bu? Kimse sevgilisini işi düşmeden aramıyor mu?
0
🌸hrvl
(12.12.17)
Bence durum bir tuhaf, o kadar az görüşüyorsunuz sonuçta. Her dakika mesajlaşmak aramak gerekmiyor tabii, hatta o da garip ama bu yazdıkların da garip. Bunu onunla açıkca konuşmalısın.
"Arkadaşlarıylayken birinin ona yazmasından/aramasından rahatsız oluyor". Bilemedim.
0
zuppa
(22.01.18)
arkadaşlarımlayken aranmak istemiyorum falan, bunlar aldatma ayakları ya neyse.
en iyi ihtimalle adam senden bıkmış, yanyana gelince cinsel çekim nedeniyle ilgi gösteriyor.
0
herhaltibiliyoring
(22.01.18)
(28)

Erkeklere soruyorum

i m cool with that
Kadınlarda en çok hangi renk ojeden hoşlanıyorsunuz?
Kadınlarda en çok hangi renk ojeden hoşlanıyorsunuz?
0
i m cool with that
(08.12.17)
Siyah.
0
shenergy
(08.12.17)
siyah+1
kırmızı, mor
0
mind mischief
(08.12.17)
mavi
0
passion rules the game
(08.12.17)
bordo. hastasiyiz.
0
imnotsureabout
(08.12.17)
siyah kırmızı bordo
0
freetakilir
(08.12.17)
Bordo ve kırmızı
Siyahtan hiç hazzetmiyorum
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(08.12.17)
Siyah ve yesil
0
baldur2
(08.12.17)
koyu kırmızı, bordo, koyu bordo.. kısaca kırmızının koyu tonları hoşuma gidiyor. ama ojesiz olmasını hepsine tercih ederim :)
0
tabudeviren
(08.12.17)
french
0
purple rain
(08.12.17)
koyu kirmizi, bordo ve visne cürügü. pastel renkleri sevmiyorum. ojesiz de güzel ama.
0
ben de
(08.12.17)
tercihim ojesiz. illa bi tane seçmek gerekirse böyle beyaz veya krem rengi ten rengi olan açık renkler.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(08.12.17)
Pastel renkler. Bu aralar hanım kahverengi kullanıyor güzel bir ton beğeniyorum
0
bos gezenin bos ustasi
(08.12.17)
ten rengi
0
msb
(08.12.17)
oje sürdüğünü muhtemelen farketmiyor olurdum.
0
barabas
(08.12.17)
kırmızı
0
bezginbekir
(08.12.17)
kırmızı,bordo
0
red hot chili
(08.12.17)
kırmızı, bordo
0
prezarlatif
(08.12.17)
görüldüğü üzere hepimiz farklı zamanlarda farklı ojelerden hoşlanıyoruz. ama hem fikir olduğumuz husus bakımlı el ve tırnaklar olsa gerek.
0
beyteper canavari
(08.12.17)
bazen beyaz, her zaman kırmızı-bordo.
0
cemiyetin ünlü siması
(08.12.17)
tolkien+1

gönül ister ki sürmesin.
0
Apocalypse
(08.12.17)
French. Cilalı veya ojesiz de olur. Bakımlı olması artıdır ama ben kendim yapmadığım bakım emeğini karşıdan da beklemiyorum genelde.
0
cleric
(08.12.17)
siyeh hiç sevmem. bordo
0
kablelvuku
(08.12.17)
pembe, ten, french (en ideali), kırmızı bir de beyaz
0
rakicandir
(08.12.17)
ojesiz. hangi manyak "dur bi tırnağımı boyayayım da şekil olayım" diye düşündü ilk bilmek istiyorum, aşırı saçma.
0
vedatchilipeppers
(08.12.17)
bordo ♥
0
mirty
(08.12.17)
bordo
0
sonsuzasagdanyaklasanadam
(08.12.17)
parlak kırmızı.
0
eriksatie
(08.12.17)
Haki gibi mat yeşil. Mat kırmızı..
0
Tears of Devil
(10.12.17)
(30)

Arkadaşlar galiba ben bittim :(((

turuncu tonlarda
Bilgisayardan 1 gr anlamayan bir insanım. Ofisin bilgisayarı internete bağlanmadığı için mikrosoftu arayıp yardım istedim, sonra bana bu bilgisayarın yazılımı orijinal değil dediiler, bireysel kullanımda mı dediler, evet dedim. Bilgisayar kiminse o bizi arasın dediler, ben de okey dedim kapattım. Şi
Bilgisayardan 1 gr anlamayan bir insanım. Ofisin bilgisayarı internete bağlanmadığı için mikrosoftu arayıp yardım istedim, sonra bana bu bilgisayarın yazılımı orijinal değil dediiler, bireysel kullanımda mı dediler, evet dedim. Bilgisayar kiminse o bizi arasın dediler, ben de okey dedim kapattım. Şimdi nolcak yaaa yazılım orijinal değil sonuçta :(( ve ben mal gibi bildirdim bunu :(( ne gelir başıma bi anlatın :(((
0
turuncu tonlarda
(23.11.17)
hiç bir şey olmaz
0
kisa
(23.11.17)
Muz cumhuriyetinde olsan tutuklayıp katıksız 3 gün hapse atarlar.
Türkiye'de bir şey olmaz.
0
cakabo
(23.11.17)
bişi olmaz. onlar unuttu bile
0
justinho26
(23.11.17)
bireysel kullanım demekle iyi yapmışsın yoksa ciddi para cezasıyla karşılaşabilirdi ofis.
0
zgrydn
(23.11.17)
İnternete bağlanmıyor diye internet servis sağlayıcınızdan önce Microsoft'u aramak? Ya ahahah çok özür dilerim, okuduğumdan beri gülüyorum.
Bir şey olmaz herhalde.
0
kobuzchu kiz
(23.11.17)
Şu an korkudan ve stresten ölmek üzereyim emin misiniz ya bişi olmaz di mi
0
🌸turuncu tonlarda
(23.11.17)
@kobuzchu kiz

Ya ben işte hiç anlamıyom bu işlerden :(( lanet ya niye aradım maş gibii :(((
0
🌸turuncu tonlarda
(23.11.17)
adamlar kim lan bu manyak diyip gülmüştür en fazla merak etme
0
sir gawain
(23.11.17)
:))) sen bittin ama bizi çok güldürdün:)
Hemen kaç oradan
0
sagin
(23.11.17)
Harbiden gönlü güzel bi kardeşimizmişsin, herkes böyle olsa hayat bayram olur :)

Cevap: Bişii olmaz. 3 kuruşluk mikrosoft için uğraşmazlar. 20 bin Euro x 20 adet pc'de yüklü programların olduğu bir fabrika düşün. Buna bile aşağı yukarı 2 yılda bir sürpriz baskın yapıyorlar, lisans denetlemesi adına.

Not: 20 bin Euro pc başına yıllık kira bu arada.
0
onemoremile
(23.11.17)
Microsoft'u aradığınız için bir sıkıntı olmaz ama lisanssız yazılımı tespit etmek için denetimler yapılıyor arkadaşların dediği gibi.
0
monogram
(23.11.17)
Bence daha komik olan Microsoft un sizi ciddiye alıp sorular sorması olmuş:)
0
benaslindayohum
(23.11.17)
bilgisayar internete bağlanmıyor diye microsoftu aramak çok komik :D duymuştum ama bu kadarını duymamıştım.

bişe olmaz bence ya.
0
bezginbekir
(23.11.17)
Lütfen bu duyuruyu silme. Efsane duyurular arasına girsin.

Not: birşey olmaz.
0
sutlu nescafe
(23.11.17)
ya aşslsldld sabah sabah çok güldüm:)
0
sta
(23.11.17)
adresi ve şirketi bilmedikleri için sorun yok. microsoft epey zamandır ufak işlerle uğraşmıyor.
0
orpheus
(23.11.17)
bir şey olmaz. adamlar da sallamamış zaten doğal olarak.

o değil de internete giremeden mikrosoftu nasıl aradın ya? ezberinde mi numara adsfdghgjhkjl??
0
nrmnm
(23.11.17)
gerçekten microsoft'u aradınız mı ya? :)))

bişey olmaz korkmayın bu kadar.
0
Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir
(23.11.17)
halen baglanmıyosa bakabiliriz beraber
0
mirty
(23.11.17)
internete bağlanmıyor diye mikrosoftu mu aradın hahahahahaha

hiçbişey olmaz sıkma canını
0
captainobvious
(23.11.17)
Serin hikaye...

Bir şey olmaz.
0
arockm
(23.11.17)
aynısı bi arkadaşımın başına geldi. şu an interpol kırmızı bülteninde 6. sırada. herkes neden dalga geçmiş anlayamadım. çok ciddi bi mesele bu.
0
elorelia
(23.11.17)
Dndkdkkd ya şöyle oldu olay, ben wifi ye bağlandım telefondan, baktım sorunsuz çalışıyor, ama bilgisayar bağlanmıyor, burdan hareketle sorun bilgisayarda sandım. Sorunu google a yazdım, Microsoftun bi makalesi çıktı, baktım orda yardım seçeneği var, numaramı falan yazdım beni aradılar, böyle oldu olay, bilgisayar benim değil, birinden aldım bi işimi halletmek için falan dedim :D cidden malım ya off
0
🌸turuncu tonlarda
(23.11.17)
sorun düzeldi mi peki? bi kapatıp açsaydın modemi ve bilgisayarı.
0
elorelia
(23.11.17)
Geçen ben de aradım bir şey olmaz. Güncelleme geldi ondan sonra bağlantı gitti. Diğer cihazlar bağlanabiliyordu. ISP ile kavga ettikten sonra bunları aradım. Çok yardımcı oldular. Gülünecek bir şey yok. Numaraları: 08503902777
0
Lim5
(23.11.17)
@elorelia

Modem nerde bilmiyorum, bizim ofiste değil.
0
🌸turuncu tonlarda
(23.11.17)
Valla ben de güldüm, Allah da sizi güldürsün :)

Bundan sonra internete bağlanmazsa driverlarını güncelle. Update sonrası yaşanabiliyor o sorun.

Bir şey olur mu olmaz mı bilmiyorum orasını. olmaz umarım.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(23.11.17)
yani sen de mikrodalga çalışmıyor diye tedaş'ı aramışsın bacım. öyle düşün. ha arabanın yakıtı bitti diye volkswagen'i aramışsın ha bu, ya da hasta oldun diye ananı arayıp çemkirmek gibi bir şey bu :)
0
devcileyin,
(23.11.17)
Hahahhha ben yokken çok eğlenmişsiniz yine :D

Bir şeycik olmaz dünyadaki (bak Türkiye demiyorum) Windows yüklü 10 bilgisayarın 4'ü lisanssız kullanıyor zaten. Adamlar bunu bilmiyor mu sanki? Her yerde çatır çatır crack paylaşılıyor, hatta Windows 7'den Windows 10'a geçilirken sahte (crackli) Windows'u da geçirebiliyordun. İsteseler bir şekilde onu da tespit eder kimseye lisanssız kurdurtmazlardı.

Şirket adını verdiysen haftaya gelirler ama avukatla. Yukarıdaki paragraf kişisel kullanım içindi.
0
chicha
(23.11.17)
@chicha

Ortada bi şirket yok zaten, bağımsız çalışan avukatın stajyeriyim ben.
0
🌸turuncu tonlarda
(24.11.17)
(4)

Telefoncu sildiğim resimleri görüntüleyebilir mi

farrytikki2
Telefonu garantiye verecem. Tamircinin Sildiğim Fotoğraflarıma ulaşmaması için ne yapabilirim?
Telefonu garantiye verecem. Tamircinin Sildiğim Fotoğraflarıma ulaşmaması için ne yapabilirim?
0
farrytikki2
(02.11.17)
dosyalarım içinde whatsapp klasöründe gönderilen fotolar var onları da sildiğinden emin ol
0
euphrat
(02.11.17)
Ulaşılamaz diye bir şey yok. Yakman lazım. Ama telefoncunun erişememesini istiyorsan. En az 4 kere telefonun hafızasını komple doldurup formatla. En azından recuva tarzı programlarla kurtarılamaz hale gelir
0
goodman
(02.11.17)
telefondan tamamen sildiysen ulaşması zor tekrardan. ama whatsapp abuk subuk yerlere kopyalıyor resimleri, gönderilen klasöründen mutlaka sil, iyice kurcala dosyaları, ve iki defa hafızayı doldurup formatla.
0
bezginbekir
(02.11.17)
Bunu cevaplayabilmek için önce hafızanın çalışma prensibinden başlayalım:

Boş (henüz üzerine bir şey işlenmemiş) hafızayı, bir ev gibi düşünelim. Şimdi, bir aile geliyor ve kendi eşyaları ile bu eve yerleşiyor. Bu eşyaları, hafızaya attığımız bir resim, aileyi de, bilgisayara atılan resmin görünürdeki yansıması olarak düşünebiliriz (attım hafızaya). 10 gün sonra ise bu ev ve içindeki eşyalar hacizlik oluyor. Aile evden çıkarılıyor fakat ev, eşyalar ile beraber olduğu gibi yerinde duruyor. Yani, bu ev şu an yerleşilebilir bir ev. Buraya yeni bir aile yerleşip, evi yeniden dekore edip eşyaları da atmadığı sürece, eski aile, haciz durumunu çözüp tekrar gelip oturabilir. Yani sizin sildiğiniz bir şey aslında silinmez. Sadece hafıza üzerinde kapladığı kısım, 'yazılabilecek alan' olarak işaretlenir, belgenin kendisi hala tamamen oradadır. Üzerine bir şey yazılmadığı sürece de orada durur.

Şimdi durum şu ki, belirli programlar sayesinde, bu yakın zamanda siinen 'yazılabilecek alan olarak işaretlenen' belgelere/ resimlere vs. rahatça ulaşılabilir. Tabii yakın zamanda denmesinin nedeni, telefonun sürekli olarak kullanımda olup, bir yerlere giriliyor/ bir şeyler kaydediliyor olduğu varsayımından.

Bunun çözümü ise, telefondaki boş yer kadar dosyayı telefona bir şekilde doldurmak. İnternetten indirmek olur, boş alanı dolduracak kadar fotoğraf çekmek olur, usb ile atmak olur vs. ama o alanın bir kaç kez silinip doldurulması gerekiyor tamamen emin olmak için.
0
yga
(02.11.17)
(2)

ücretsiz kayıt sistemi

Apocalypse
selamlar, bir oyun için turnuva düzenleyeceğim, bunun için online ve kolay şekilde bir kayıt sistemi oluşturmak istiyorum, bunun için her öneriye alışığım. teşekkürler.bir kullanıcı adı ve mail adresi bilgisi vb. bilgileri alıcam sadece.
selamlar, bir oyun için turnuva düzenleyeceğim, bunun için online ve kolay şekilde bir kayıt sistemi oluşturmak istiyorum, bunun için her öneriye alışığım. teşekkürler.

bir kullanıcı adı ve mail adresi bilgisi vb. bilgileri alıcam sadece.
0
Apocalypse
(02.11.17)
html formlari tarzinda bi seyle basit sekilde bilgilerini girdirebilirsin insanlarin
0
isvicre rakisi
(02.11.17)
google forms olabilir
0
bezginbekir
(02.11.17)
(2)

ultimate spider man çizgi filmi?

Cursed Chico
eski spider man 90larda yapılmıştı. ultimate olan yeni versiyonu gibi bir şey mi,2010larda çıkmış. karakterler aynı gibi çünkü.
eski spider man 90larda yapılmıştı. ultimate olan yeni versiyonu gibi bir şey mi,2010larda çıkmış. karakterler aynı gibi çünkü.
0
Cursed Chico
(24.10.17)
hangi karakterler aynı? spiderman evrenindeki karakterler 50 sene önce de aynıydı, hep aynı olacaklar zaten
0
bezginbekir
(24.10.17)
Ultimate'i izledim 3. sezona kadar ama 3. sezonda çok fazla altyazı sorunu oldu, çıkmadı falan, sonra bıraktım.

İzleyebilirsiniz bence, ben beğenmiştim baya.
0
atom karincanin torunu
(25.10.17)
(20)

Bu Eziklikten ve Dışlanmışlıktan Bıktım

sucuklu yumurta
Bu duyuru muhtemelen fark edilmeyecek ya da fark edenler de okumaya üşenecek belki, ama ben gene de yazacağım çünkü içimdekileri bu kadar uzun bir yazıya dökecek kadar doldum. Bu kadar dolmama neden olan yaşadıklarımdan ziyade bu yaşadıklarımın kısır döngü olduğu ve bu döngüden hiç kurtulamayacağım
Bu duyuru muhtemelen fark edilmeyecek ya da fark edenler de okumaya üşenecek belki, ama ben gene de yazacağım çünkü içimdekileri bu kadar uzun bir yazıya dökecek kadar doldum. Bu kadar dolmama neden olan yaşadıklarımdan ziyade bu yaşadıklarımın kısır döngü olduğu ve bu döngüden hiç kurtulamayacağım düşüncesi. Yaşadığım her şey ve kendi zayıflığım bu düşünceyi sürekli körüklediğinden ve kuvvetlendirdiğinden artık bu düşüncenin doğruluğuna kendimi inandırdım. Belki bu yazıyı okuyan biri çıkar, belki benle benzer durumları yaşayanlar vardır. Bunlar da dert mi diye düşünecek kişiler de olacak belki ama bizzat yaşayan bilir, bunlar çok ağır geliyor insana ve ben bu döngüden çıkamama gerçeğine daha fazla dayanamayacağım.

Küçüklüğümden beri hep grupların dışında kaldım, girdiğim grupların da zayıf halkası hep ben oldum. Bir kişi oyun grubu oluştururdu, ben oluşturmaya kalksam kimse katılmazdı bile. Sanki yokmuşum gibi. Arkadaş gruplarında bir yere gidileceği zaman unutulan tek kişi ben olurdum. Öğle teneffüsü olurdu, grupça kantine inilirdi, işi uzayan sona kalan kim olursa olsun grup o kişiyi beklerdi, benim dışımda. Eğer sona kalan ben isem grubun çok umrunda olmaz ve sınıfa çıkarlardı. Sona kalan Ayşe, Fatma bilmem kim ise onlar beklenirdi. Bu çocukluk zamanlarımla sınırlı kalmayıp ergenliğime de sıçradı. En iyi arkadaşım dediğim kişilerin en iyi arkadaşları hiçbir zaman ben olmadım. Ergenlik dönemimde beraber sinemaya gidelim diyeceğim ya da beni davet edecek bir arkadaşım hiç olmadı. Elimden geleni de yapıyordum halbuki, sıcakkanlı davranıyordum, fazla yılışmıyordum her şeyi kararında götürüyordum ya da ben öyle sanıyordum. NE ZAMAN BİRİYLE TANIŞSAM İLK ZAMANLARDA ÇOK SICAK DAVRANAN BU BİRİ, İLERİKİ ZAMANLARDA SANKİ HAKKIMDA UTANÇ VERİCİ BİR DEDİKODU DÖNMÜŞ GİBİ BENDEN HIZLA UZAKLAŞIYORDU. Lisenin bahar şenliklerine " yanımda kimse yok tek başıma nasıl eğleneceğim ki" deyip hiç gitmedim. Yalnızlığımdan utanırdım ama kaçamıyordum da üstümde bir kara büyü varmış gibi. Okulda ya da dershanede sanki vebalıymışım gibi sınıfta yanı boş olan kişi hep ben oldum,istisnasız, inanın.

Üniversitede de bu durumdan kurtulamadım. Bu sefer bir tane arkadaş edinebilmiştim kendime ancak o arkadaşın da bir arkadaşlığını göremedim. Yine de yalnızlıktan iyidir deyip attığı kazıklara rağmen yanında olmaya devam ettim. İlk defa sinemaya gittiğim arkadaşım oydu, cafeye gittiğim de. Asosyal değildim ama bilmediğim bir sebepten insanlar hep benden uzaklaşıp bana karşı tiksinti ya da acıma dolu bakışlar atıyordu. Tanımadığı kişiyle bile notlarını paylaşan öğrenciler nedense bende hep bir bahane buluyordu. Mezuniyet günümde de bu dışlanılmışlığın utancını ve kaygısını yaşadım. Diploma için ismi anons edilen her kişi alkışlanıyordu. Ben ise alkışlanmayacağımı biliyordum ve ailemin bu dışlanmışlığa şahit olmasının vereceği ağır utanç duygusu beni daha da streslendiriyordu. Evet dışlandığımdan utanıyordum ve ailemin de bu dışlanmışlığımı ve ezikliğimi görmesinden çok korkuyordum. Ama ilginçtir orada ismim anons edildiğinde alkış sesleri geldi çok olmasa da. Sanki hiç hazırlanmadığım çok önemli bir sınav birkaç ay sonraya ertelenmiş gibi müthiş bir rahatlık ve mutluluk yaşadım. Bu alkış herkes için olağandı ama benim için imkansız gibi bir şeydi.

Şu an 29 yaşındayım ve çalışmaktayım. Ofiste 6 kişiyiz. Tahmin edeceğiniz gibi tek dışta kalan kişi benim. Günaydınına cevap verilmeyen iyi akşamlarına kem küm ses çıkartılan kişi benim. Yemekhanede genelde yalnız yemek yiyen, ya da ofisteki grubuyla gittiğinde sona kalırsa beklenmeyen tek kişi benim. Hiç sevgilim de olmadı, dostum da. Sadece arada bir iki yazdığım üniversite arkadaşım var yukarıda bahsettiğim.

Bunları hak etmek için ne yaptım bilmiyorum, hayatımın her anında ve her ortamda böyle ezik ve dışlanmış olmak için bilmeden insanlara hakaret falan yağdırıyorum herhalde. Milletin telefonları susmazken bana haftada anca bir iki kere gelen whatsapp mesajı, ona da şükür diyorum aylarca kimsenin mesaj attığı olmadığı zamanları da yaşadım çünkü. Daha fazla böyle devam edebilir miyim bilmiyorum. Birkaç kez intihara kalkışmıştım ergenken, şu an da aklıma gelip gelip gidiyor. Hiçbir psikolog psikiyatr da çözüm etmiyor sanki hepsi para tuzağıymış gibi, boş boş dinliyorlar ve seans bitimini bekliyorlar.
0
sucuklu yumurta
(05.10.17)
kendini gruba zorla kabul ettirmen gerekiyor. Soğuk davranıldığında "bu onların problemi" deyip ısrarla günaydınlarına filan devam et ya da ne bileyim evinde davet ver. Bir de insanlara karşı hassas olmamayı öğren. Alınganlığında yüzde yüz haklı olabilirsin ama çoğu bunu anlmaz.

ne ypmış olabilirsin? muhtemelen hassas ve kibar birisin insanlr da bunu eziklik sanıyor.
0
kendi kendine yasayan yavrucak
(05.10.17)
bazen ağır ve üstüme vazife olmamasına rağmen konuştuğum için bu halleri çok tecrübe ettim. genel kabulün aksine farklı olanı söylediğim ve yaptığım ve söylediğim için genelde ters, aksi hatta kimilerince gereksiz olduğum yüzüme pek çok söylenmesine rağmen bir gün amann deyip saldım. ne bileyim umursamıyorum kimseyi.

bence sen de göge bakacağım diye ayağının dibindeki çicekleri görmüyorsun. biraz farklı yönlere bakmanı tavsiye ederim. ben de işe yaradığını söyleyebilirim.
0
secrexv2
(05.10.17)
bu duyurunu okuyunca insan yardımcı olmak istiyor ama tüm dünya neden böyle davranıyor bilemiyoruz gerçekten seni tanımadan bununla ilgili bir şey diyemeyiz.

Sosyal çevre aile baskısı senin farkında olmadan insanları kırıcı şeyler söylemen her şey olabilir.
Daha sosyal olmak gerekli buradaki zirvelere vs katılabilirsin.Yada dil kurslarına el işi kurslarına(ahşap,maket) katılabilirsin.

secrex +1 diyebilirim.
0
basond
(05.10.17)
gereksiz takıyorsun. yani olmazsa olmaz arkadaş grubu ofiste ne var bunda. öyle kafadan bacaklı değilsen de erkek arkadaşın da olur, mutlu da olursun, neler gördü bu gözler.
eskiden ben de öyleydim, hele lise ve üniversite başları, arkadaşlar hala dalga geçerler yaptıklarımla dsfsd. sonra işte böyle gitmeyeceğini kavrarsın, ben üniversite biterken açılmıştım zaten, sonra yurtdışında yüksek lisans yaparken zaten ipin ucunu kötü yönde bile kaçırmış olabilirim ahah.
kimseyi fazla aramam etmem, ama arada buluşuruz yani. hatta millete laf sokmayı çok severim, öyle kabul ediyorlar artık.
fake it til you make it
0
passion rules the game
(05.10.17)
inanın her ortamda böyle oluyor. istisnasız. her yeni ortama girerken umutlu oluyorum, bu sefer bambaşka olucak, arkadaşlarım olucak.. Başlangıçta herşey iyi, insanlar çok sıcak, mutlu oluyorum. Ama zaman geçtikçe bu insanlar benden uzaklaşıyor. İnanın kırıcı davranmıyorum,inanın, sıcakkanlı davranıyorum, çok da yılışık olmamaya dikkat ediyorum,kendimce dozunu ayarladığımı düşünüyorum. Ama yine hüsran yine hüsran. Benim lanetim sanırım bu durum, kurtulamadığım.
0
🌸sucuklu yumurta
(05.10.17)
passion rules the game
(05.10.17)
Psikolog-psikiyatr kısmını biraz hızlı geçmişsin; gittin mi yoksa önyargın mı var anlayamadım. Konuyu ciddiyetle ele alarak bir psikologla görüşmeni öneririm. Uzaktan ne desek boş olur.
0
manuel mandalina
(05.10.17)
gittim Ankara'da bir dolu,ama birişe yaramadı hiçbiri.
0
🌸sucuklu yumurta
(05.10.17)
Bendede aynı sorun var ama bazen yalnızlığı istediğim içinde oluyor örneğin millet batak atıyor belki 4-5saat ben katlanamıyorum hergün uzaklaşıyorsun o şekilde yani tahammül edebileceğin insanlarla vakit geçirmen lazım ayrıca biraz arayıp soran olman gerekiyor yorum yapan katkıda bulunan fikirlerini söyleyen.
Birde bu sorunu çok problem etmemek lazım şöyle bir şeyde var insanlarla iletişim kurmadıkça kurduğun cümleler kelime seçimlerin filan biraz abes kalıyor bunlarda konuştukça düzeliyor. Saçmalıyormuyum sıkıyor muyum diye düşünüp utanmamak lazım.
Psikiyatrik ilaçlar doktor kontrolünde olduktan sonra yaklaşık 4-5 ay üstünde devamlı kullanınca iyi etkiler alınıyor.
Psikologlar malesef pek yardımcı olmadığı için o konuda bir şey demiyorum.ama iyisini bulursan git. Onun yerine kişisel gelişim ve terapi kitapları önerebilirim.
Fikirlerinin oluşması ve düşünceler için ise ilgi duyduğun,klasikler gibi kitaplar okumanı film izlemeni dizi izlemeni öneririm. Kurs veya kulüplerde iyi geliyor mecburen konuşup birşeyler öğreniyorsun.
Benim tespit ettiklerim bunlar kendim için etkilerini gördüm en azından herkesle daha rahat konuşabilecek seviyeye geldim.
0
kararsızataletfilozofu
(05.10.17)
8 Eylül'de intharın eşiğindeyim diye duyuru açmıştınız. Haftalar sonra böyle bir yanlış yapmadığınızdan emin olmak için sizi hiç tanımayan ama derdinizi önemseyen biri olarak, size sadece merhaba yazan bir mesaj atmıştım geçenlerde. Ona cevap vermediniz ve ben cidden üzülmüştüm belki de hayatınızı kaybettiğinizi sanarak. Ama neyse ki yeni duyuru açtığınıza göre hayattasınız buna sevindim ama aynı zamanda mesajımı sallamadığınızı da görmüş oldum ve aklıma başka düşünceler geldi böyle olunca. Örneğin, bence siz bu anlattıklarınızı değil başka bir şeyler yaşıyorsunuz gibi geldi.
Belki de insanlar sizi önemseyip dinliyordur ama siz göremiyorsunuzdur!
Bu yüzden diyorum ki siz üstte anlattıklarınızı yaşadığınızı sanıyorsunuz.

Hem zaten çok küçük yaşlardan beri bu kadar fena insanlarla karşılaşmak çok mümkün değil. Arabesk bir anlatım seziyorum üstte ve bence bu gerçekten de sizin yaşadığınızı sandığınız hayat olabilir.

"Aslında olan" başka olabilir.


Edit: passion rules the game +1
eksisozluk.com
0
jamiro
(05.10.17)
bazen ne yaparsan yap olmuyor. ben arkadaş çevresi konusunda inanılmaz şanslıyım çok şükür. ama tek arkadaşı olarak benim olduğum 2 tane arkadaşım daha var. tutturamıyorlar bir türlü. kurslar okullar hobiler vs. bir türlü arkadaş edinemiyorlar. bazen akışına bırakmakta fayda var. ben eminim arkadaşlığın çok kıymetli olurdu ama üzme kendini. önce bir kendini sev. motive ol hayata karşı. yaşamayı sevmek lazım. bunu düstur edin kendine. insan sadece kendiyle de bir başka mutlu oluyor. 6 ay yalnızlığımda bunu tecrübe etmiştim. hala anarım o günleri:)
0
hemsta
(06.10.17)
İlacını yazıyorum. %100 başarılı. Okuduğunda hemen farkedip şok olacaksın. Ben oldum.
Bu bir kitap:
Tanrı Daima Tedbili Kıyafet Gezer

Bu kitabı sadece bilenler bilir.
Kendi hikayeni okuyacaksın
0
herşeyi soran adam
(06.10.17)
cinsiyetiniz nedir?
0
guldum gectim genceciktim
(06.10.17)
Bütün dunya bu sekilde davrandığına gore sorun senin bakis acın ve davranışlarında. Sosyal fobi tedavisi eğer kendi kendine yenemiyorsan iki antidepresana bakar. Bence iyi psikolog ve psikiyatriste ya denk gelememissin ya da dediklerini pek dinlememissin. Özgüvensizlik siliklik getirir. Bi yere girdiğinde gnydn diye agzinin icinde yuvarliyosan kimse cevap vermez, konuşurken sesin yuksek ve kelimeler net cikmali. Sen kendine saygi duymazsan kimse duymaz. Bu sekilde olmana sebep olan seni baskalarinin yaninda kucuk dusuren bir ailen vardi muhtemelen ve bu senin suçun değil. Normalde yapamayacagini düşündüğün seyler yap ve hatalarina gül gerisi gelecek. Hayati kendine daha fazla rezil etme kararli ol kendine guven.
0
instant crush
(06.10.17)
Seni anlıyorum.
Çözülmeyecek bir sorun değil, çözülüyor. Bu iyi haberdi. Kötü haber de kolay olmayacak, emek vermen üzerinde çalışman gerekecek. En zor kısmı da kendine ayna tutma kısmı. Bunun için davranışçı psikolog yardımı iyi olur. Gittim faydasını görmedim diyorsun. Vazgeçmeyeceksin. Vazgeçtiğin anda kaybedersin. Başkasını dene bu kez araştırarak dene. Öneri al, çalışma alanlarına bak...

Bir de yalnız olmadığını bimende fayda var. Senin yaşadığını yaşayan insanlar tanıyorum. Yani nedenini ben de tam çözemedim ama bazen oluyor bu durum.
Benim kızımın lise sınıfında bi çocuk vardı senin gibi. Yalnız oturuyomuş, kimse onunla konuşmuyormuş, anlattığın her şey onun için de geçerliydi. Kızımla bunu çok konuştuk, sen yakın davran diğerleri yapmıyorsa diyordum. Ancak niyeyse kızımın çabaları sonuçsuz kaldı. İlişki tek taraflı kurulmuyor, Ayşe o topa giremedi bi türlü. Aynı zamanda topluluk psikolojisi, davranış modeli diye bir durum var ve onu kırmak pek öyle kolay olmuyor. Ayşe lise son sınıfa kadar yalnız kaldı, sonrası ne oldu bilmiyorum.

İlk ve orta okulda yanına oturulmak istenmeyen, oyunlara dahil edilmeyen, tam anlamıyla dışlanan bi çocuk tanıyorum. Yakından tanıdığım biri. Şimdi sağlam kemik bi arkadaş gurubu var, yeni arkadaşlar da ediniyor. Ama durup dururken olmadı bu. Tavsiyelere önerilere kulak verdi, kendi de epey çabaladı ve en önemlisi vazgeçmedi.

Başka örnekler de var.

Sana yardımcı olacak bazı araçlar önereyim.
Kitaplar; %100 düşünce gücü, Duygusal Zeka, İyi Hissetmek ilk aklıma gelenler. Sen araştırıp dahasını bulursun. (ne kadar emek o kadar ekmek :)
Ted konuşmaları; kısa olması, görsellerle örneklerle desteklenen deneyim ve çalışmalar olması yönünden iyidir. Yararlı, ulaşımı kolay ve ekonomitir.

İlk yapman gereken şey de kurduğun cümlelere dikkat etmek. Mesela " ben bu döngüden çıkamama gerçeğine daha fazla dayanamayacağım" cümlesini ve benzerlerini kurduğun sürece ne yaparsan yap sittin sene bu döngüyü kıramazsın. Asla kendini proveke edecek cümleler kurma, kelimeler seçme. Acil olarak tam aksi yönde cümleler edin, kullanımına al.
"Döngüden çıkmama gerçeği" diye bişey yok, döngüden çıkma veya çıkmama olasılığı var. Sen hangisini seçersen o gerçek olacak. Çünkü bizi biz yapan, ona gönderdiğimiz bilgi ve duyguları işleyip aklımızı düşüncemizi oluşturan beynin çalışma şekli böyle. Senin yollamadığın bişeyi bilemez, uygulamaya alamaz, işleyemez, kullanamaz. Döngüden çıkıyoruz diyeceksin ki o da "hımm döngüden çıkıyomuşuz" diyecek, gerekenleri yapmaya başlayacak. Beyne yolladığın bilgiler 2 üzeri olarak ifade bulur. O katlayacak onu hiç merak etme. Sen sadece doğru, olumlu düşünmeye geç ve bırakma.
0
hayat aklini konusacak bir filozof uret
(06.10.17)
Maalesef ki insanlar dış görünüme ve etiketlere çok önem veriyor. Yani bunu bilinçli yapmasalar bile bilinç altında önem veriyorlar. Hani "hiç olmasın öyle arkadaş" desek bile belki biz de öyleyiz bilinç altımızda.

Bu konulara çok önem veriyor musun veya yapıyor musun bilmiyorum ama, yapmıyorsan, bakım yap kendine biraz. Saçlarını boyat veya kesimini değiştir, tırnaklarını yaptır, güzel kıyafetler al, güzel giyin. Bir kursa git. Dans olabilir mesela, latin dansları. Sosyal fobisini dans ile yenen birçok insan gördüm.
Çalışıyorsun ve bunlara biraz para ayırabileceğini düşünüyorum. Zamanla etrafındaki insanların sana önem vermeye başladığını göreceksin.

Bir de bizim toplumda kibarlık maalesef eziklik olarak algılanıyor. Çok fazla kibar olmamaya çalış.

Ben ortaokul lise zamanımda senin gibiydim. Hep o sessiz, bir iki arkadaşı olan, yalnız kızdım. Herkesin muhabbeti beni sıkıyordu yani bir arkadaş grubunun içine girsem muhabbet edemiyordum, söylecek bir şey bulamıyordum resmen, onlara katılamıyordum. Benden borç isterlerdi, hayır diyemezdim (hepsinin durumu benden iyi olmasına rağmen), sonra borç aldıklarını bile unuturlardı -umursamadıklarından- , bir de üstüne 5 parasız kalırdım ve isteyemezdim:D Okul kulüplerine gidiyordum, ama sadece gidip geliyordum.
Oturup saatlerce ansikolopedi okuduğum ve ders aralarında sınıfta kalıp sadece walkman/discman dinlediğim zamanlar:D Rehber hocası benimle özel ilgileniyordu bu yüzden ama bir işe yaramadı. Lise sonda biraz daha çabalayıp sosyalleşir oldum. Üniversitede ise ilk dönem okula gitmedim, ikinci dönem başladım. Daha kötü çünkü ben gittiğimde arkadaş grupları oluşmuştu bile. Ama ne oldu bilmiyorum, bir iki öğrenci kulübüne katıldım. Ve kendimi zorlaya zorlaya insanlara alıştım. Tam tersine, popüler oldum birden. Çünkü kendime bakmaya başladım. Eskiden yırtık pırtık demeden elime ne geçiyorsa giyip çıkıyordum, giyimime özen göstermeye başladım, saçlarımı yapmaya, hafiften makyaj yapmaya başladım. İlk defa sevgilim oldu.
Üniden sonra şehir değiştirdim, çalışmaya başladım. Şimdi üni.deki arkadaş grubum yok. En iyi arkadaşım yurt dışına yerleşti. Şu an eskilerden sadece 1-2 tane arada görüştüğüm arkadaşım var. Bu şekilde mutluyum.
0
peggy
(06.10.17)
nezaketin ve her seyi icsellestirmenden oturu bu boyle. digerlerinin daha cok sallaniyor olmasi onlarin harika insanlar olmalarindan degil kendilerini kale aldirmayi bilmelerinden kaynaklaniyor. insanoglu 'challenge' seviyor. karsindakine kotu davrandiginda, onemsemediginde lan bu beni niye sallamiyor diye daha cok ustune dusuyorlar. ayarinda bir terslik ise yariyor yani. ama sadece ters olmican, arada sevip guzel seyler de soylicen ki ayyy sucuklu bizi ovdu desinler.

o diger kisiler (kadin grubu bence bu, erkeklerin dunyasinda pek yasanmiyor boyle durumlar) kendilerini zorla Kabul ettiriyor. mesela 9 kisi x'e gidelim derken 1 prenses y'ye gidelim diyor ve diretip, gerekirse kusup dedigini yaptiriyor. kusmesi cok gerizekalica ama ise yariyor iste. boyle boyle ilerliyor iliskiler.

ha bence butun bu numaralar falan cok salak salak isler. illa ki bir yerde kafana gore biri denk gelir. ama arada her seyi kabullenmek yerine karsi oldugun seyi belirtmeyi, dedigini yaptirmayi ogrenmeyi deneyebilirsin.
0
jimicik
(06.10.17)
merhaba

doktor ya da psikolog değilim ancak şöyle bir tezim var.

küçükken, 0-7 yaş arasında çok sevdiğin ve güvendiğin birileri tarafından çok ezildin ve dışlanmışlık yaşadın mı? örneğin anne babandan. bilerek isteyerek yapmışlardır demiyorum. mesela kardeşin olmuştur, bir dönem onunla çok fazla ilgilendikleri için sen çok ilgi istediğin bir anda seni sallamamış olabilirler. bunu sürekli yapıyor olmalarına gerek de yok, çok anlık bir olay da olabilir. 100 seferin 1 seferinde ilgilenmemişlerdir ama o gün o dışlanma hissi öyle koymuştur ki hala acısı canlıdır içinde.

ya da çok sevdiğin deden senin yerine başka torununu parka götürmüştür mesela ne bileyim.

en sevdiğin insan vefat etmiştir ve ondan başka sana güvenen, seni benimeyen kimsenin kalmadığını, bir daha da öyle birini bulamayacağını düşünmüşsündür çocuk aklınla.

şimdi diyeceksin ki; öyle olduysa bile ne alaka, 29 yaşıma geldim koca kız oldum. niye hala sürüyor bu dışlanmışlık hissi. valla sürer. 0-7 yaş arasında yaşanılanlar çok önemli. o dönemler yaşadığın anlık bir olay beyninde negatif bir kayıt olarak yerleşmişse, hayatın boyunca o negatif kayıda saplantılı olarak yaşarsın. (eğer şu an aklına böyle 0-7 yaş arası yaşadığın bir negatif kayıt gelmiyorsa psikanalist'e gitmeni tavsiye ederim. ben de hiç gitmedim ama gidenlerden duyduklarım çok etkileyici.)

örneğin; anne babanın kardeşini senden daha çok önemsediğini ve seni dışladıklarını hissettiğin bir an olduğunu düşünelim. 5 yaşındasın ve ilk defa kendini dışlanmış hissediyorsun. hem de en güvendiğin, sevdiğin insanlar tarafından. sonra bilinçaltın diyor ki; "bak gördün mü, en çok güvendiğin iki insan bile seni dışladı. kimseye böyle fazla güvenme. dışlanacaksın."

sen de bu bilgi ışığında insanlara o kadar fazla güvenemedin. çünkü biz farkında olmasak da bizi bilinçaltımız yönetir. eh, arada böyle bir güven olmayınca güçlü bir bağ ve arkadaşlık da kurulamadı. ve onlar seni çok fazla sallamadı çünkü hiçbirinin en yakın arkadaşı olacak kadar güvenmemiştin onlara. sen sandın ki onlar seni dışlıyorlar. oysa sen kendini dışarıda tutuyordun. bu arada ilkokulda kantinde yalnız bırakıldığında, kimse senin yanına oturmadığında, yalnız yemek yediğinde falan bilinçaltın da dedi ki, "bak gene dışlandın işte. ben demiştim, herkes bir gün seni dışlayacak." ve sen bu dışlanmışlık hissini benimsemeye başladın. hem kendine, hem de çevrendekilere güvenin kalmadı. kimsenin arkadaşlığı için uğraşmadın.

yok ben aslında arkadaşlarıma çok güvenirim uğraşırım falan deme, bir düşün daha girişken olup daha çok çabalayabilir miydim diye. iyi biri olduğun halde bütün dünya seni umursamıyorsa sende bir yetersizlik var demektir. yetersizlik de, HER ZAMAN ama HER ZAMAN istediğimiz bir şeyi yapabileceğimize inanmamaktan dolayı olur.

yogaya gidiyorum, derslerde her zaman söylenen şey şu: eğer kendinize "ben şu kız kadar eğilemem, hele ellerimin üstünde asla duramam. onun kadar esnek de değilim" derseniz esnemeniz OLANAKSIZDIR. ama yapabileceğinize inanırsanız er ya da geç bütün hareketleri yaparsınız.

denemekten zarar gelmez. şunu düşün. en kötü ne olabilir.
diyelim biriyle çok yakın bir ilişki kurmaya çalıştın, ilk adımları sen attın, günaydın'ları bağırarak söyledin, duymadılar bir daha söyledin. yemeğe indin iş arkadaşlarının masasına oturdun çat diye, afiyet olsun dedin. birilerinin seni unuttuğunu hissettiğinde zorla aralarına girdin, arkalarından koştun yetiştin, gülmeye devam ettin. ve diyelim ki onlar gene bir yere gittiler ve gene seni çağırmadılar. en kötü ne olabilir? şu an bulunduğun noktada olursun. geri gitmezsin. ama eğer önce kendine sonra çevrendekilere güvenerek bu girişkenliğini sürdürürsen, bana öyle geliyor ki bu yaşadıkların düzelecek.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(06.10.17)
sıkıcı birisin net, bunu hakaret babında söylemiyorum. tespitim bu. bu durumları cok kafana takma ve olduğu gibi davran. kasıntı olma.
0
nuisance
(07.10.17)
önceki duyurulardan da anlaşıldıgı üzere sert otoriter bir baba ve biraz da hassas bir kişilik bu sonucu doğurmuş. insanların sen yokmuşsun gibi davranmaları ve sana acır gibi davranmalarının sebebi özgüvensiz davranışların. özgüvensiz yürüyüşün, kısık ses tonun, karşındakinin gözünün içine bakmayan gözlerin, hakkını savunamayışın insanların sana saygı duymamasına yol açıyor. düğün salonunda ayağa kalkmana bil karışan bir aile ile bundan daha fazlası olamazdın zaten. ilk iş ailenden koparak kendi kararlarını alan bir birey olmak.
0
bezginbekir
(07.10.17)
(19)

Jim Carrey iyi bir oyuncu mudur.

Sandman
soru başlıkta
soru başlıkta
0
Sandman
(08.10.15)
Evet.
0
minyatur dev
(08.10.15)
Evet
0
sckxyss
(08.10.15)
Oyunculukta zirveye oynar.
0
derttasahepsibunda
(08.10.15)
Evet
0
6 yasimdan beri metal dinliyorum
(08.10.15)
komedi filmlerinde olduğu kadar, dram filmlerinde de sağlam iş çıkarmıştır, haliyle evet.
0
nice tnetennba
(08.10.15)
efsanedir
0
sir gawain
(08.10.15)
çok çok iyi bir oyuncudur
0
bezginbekir
(08.10.15)
Evet
0
theworldismine
(08.10.15)
bit tabi
0
whoami
(08.10.15)
daha önce yazıldı mı bilmiyorum ama, evet.
0
mermize
(08.10.15)
kemal sunal = jim carrey.

önce aptal karakterleri oynadığı komedi filmleri, yaşlandıkça dram.
0
[silinmiş]
(08.10.15)
çok düşündüm. evet.
0
ancinsan
(08.10.15)
evt
0
mesgul ve huzursuz
(08.10.15)
cevap filmde: bruce almighty
0
tabudeviren
(08.10.15)
titiraprap
(08.10.15)
evet
0
wiillii
(08.10.15)
i love you phillip morris'te de çok iyi bi oyunculuk performansı var. gerçi orda ewan mc gregor'un gölgesinde kalıyo. o da hayvani bi oyuncu, yeri gelmişken söyleyeyim dedim.
0
reso aga
(08.10.15)
dünya yuvarlak mıdır?
0
late viper
(08.10.15)
İyi bence.
0
stavro
(08.10.15)
(19)

Erkek ve Kadın Arasındaki İdeal Yaş Farkı

benim adim kerim hepinizi severim
Sizce bu yaş farkı ne kadar olmalı?Ben oturdum, mantıklı bir şekilde düşündüm ve 12 yaş fark olması gerektiği kararına vardım. Çünkü erkekle kız arasındaki yaş farkın az olması evlilikte mutsuzluklara ve boşanmalara neden olabiliyor. Mesela evlenen kızla erkeğin aynı yaşta olduğunu varsayalım... Erk
Sizce bu yaş farkı ne kadar olmalı?

Ben oturdum, mantıklı bir şekilde düşündüm ve 12 yaş fark olması gerektiği kararına vardım. Çünkü erkekle kız arasındaki yaş farkın az olması evlilikte mutsuzluklara ve boşanmalara neden olabiliyor.

Mesela evlenen kızla erkeğin aynı yaşta olduğunu varsayalım... Erkekler 40 yaşına geldiğinde mesleklerinin zirvesinde, yüz hatları oturmuş, yakışıklı karizmatik ve genç kızlar tarafından arzulanan bir konumda oluyorlar. Kadınlar ise 40 yaşındayken gençliklerini ve güzelliklerini büyük oranda kaybetmiş, hayatlarının zirvesinden oldukça uzak bir konumdalar. Bu nedenle erkekler genç kızlara yöneliyorlar ya da kendileri yönelmeseler bile baştan çıkarılıp ayartılabiliyorlar. Ha, aynı yaşta olup mutlu olan çiftler yok mu? Az da olsa var tabi ama bu tarz istisna evlilikleri katmayalım buradaki tespitime.

Peki 30 yaşında bir erkek 18 yaşında bir kızla evlenirse? O zaman erkek 40'a geldiğinde 28 yaşında bir kadınla evli oluyor. Böylelikle kadın erkeği elinde tutmakta hiçbir problem yaşamıyor. Bence ideal evlilik yaşı bu şekilde olmalı. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?
0
benim adim kerim hepinizi severim
(05.05.15)
bence erkek kızdan 3 yaş küçük olmalı
0
sta
(05.05.15)
sta sen erkek küçük olmalı diyince üniversitedeki oda arkadaşımı hatırladım. kendisi biraz olgun hanımlardan hoşlanıyordu. bize ben daha şanslıyım, evlenince benim karım gözümde giderek güzelleşirken sizinki çirkinleşecek diyordu.
0
🌸benim adim kerim hepinizi severim
(05.05.15)
Merhaba;
Erkek ile kadin arasinda bir "ideal yas farki" yoktur.
0
stavro
(05.05.15)
Ben erkek 4-8 yaş arası büyük olsun diyorum. 12 Fazla bence.
0
yirmisantim
(05.05.15)
evlenilecek hatun yaşı = (erkek/2) + 7
0
efrasiyab87
(05.05.15)
erkek yaşı = kadın yaşı/2 +7 gibi bişey duydum du bi ara
0
indescribable
(05.05.15)
bence bu işler pek matematiğe bakmaz.
0
nikex
(05.05.15)
aşkın kendisi bir matematik, bal gibi de bakar.
0
efrasiyab87
(05.05.15)
Degil kendisi matematik falan. Illa bir seyle alakasini arayacaksak kuantum mekanigiyle bir akrabaligi olabilir.
0
stavro
(06.05.15)
halamın bıyığı olsaydı...

kadın da erkek de beraber büyüsünler, olgunlaşsılar işte ne var yani? ben otuz yaşındayım, 18 yaşında bebeyle mi evleneyim, yoksa bekliyim mi az daha büyüsün de öyle evleneyim diye?
saçma.
0
bigbadabum
(06.05.15)
4 iyi,maksimum 10.
yaş farkı arttıkça enerji problemi çıkar.
o 40 yaşındaki karizmatik adam :D poposunu koltuktan kaldırmak istemezken,28indeki hatun "ya hep evde oturuyoruz hadi çıkalım azcık" diyip fenalık geçiriyor genelde.
herkes filmlerdeki gibi spor salonundan çıkan kaslı olgun erkek değil zira.
0
demoniclewinsky
(06.05.15)
bence kız 1-2 yaş küçük olsa iyi olur
0
heee
(06.05.15)
Yaş durumları üzerinden evlilik astrolojisi yapmak ancak hayatı bilmediğin dönemler için geçerli. Ama 40 yaşındaki kadınlara gençlik ve güzelliklerini kaybetmiş demek artık pek doğru değil.
0
SiyamkedisiZorro
(06.05.15)
indes'in hesabına göre
kız:18 ise erkek 16
kız 24 ise erkek 18
kız 40 ise erkek 27
kız 60 ise erkek 37

bana göre 5-6

edit:aşkın kendisi matematikse eğer matematikçiyim ve yalnızım.kuantum mekaniğine katılabilirim
0
rakicandir
(06.05.15)
Evlendiğinde hatun 30'unu geçmiş olmasın. Asıl kriter o.
0
arnold schwarzeneger
(06.05.15)
6 iyidir, candır.
ben kaptım çıtırı vaktinde, onunla evliyim :)
0
teknikekip
(06.05.15)
bana göre 5-6 olabilir
0
limoncello
(07.05.15)
-5 (anladın sen)
0
kargn
(07.05.15)
en ideali 5-10 yaş arası bence. ama yine de her yaş olur sıkıntı değil yani.
0
bezginbekir
(11.05.15)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.