Giriş
(6)

Sac kesimine ne kadar oduyorsunuz?

Kittie
Ve avrupa yakasinda, tercihen bakirkoyde, cok memnun kaldiginiz kuafor var mi?Kahkul kestiricem de benimki bi kere denedi, yapamadi.
Ve avrupa yakasinda, tercihen bakirkoyde, cok memnun kaldiginiz kuafor var mi?
Kahkul kestiricem de benimki bi kere denedi, yapamadi.
0
Kittie
(04.09.24)
1-2 hafta önce kurtuluş sadece kesim 800TL
0
nwnd
(04.09.24)
Göztepe’de 1.200 ödedim en son. Kısa saç uzmanı diye gidiyorum, ama değmiyor bence. Kendim boyamaya başladım; şimdiye kadar ödediğim paraya acıyorum.
0
auroraaurora
(04.09.24)
iki ay önce adana şakir paşa havaalanına yakın yerde 70 liraya traş oldum. üçüncü sınıf berber yazıyordu galiba tarifesinde. hindistan videolarından hallice bi ortamdı ama düzgün insanlardı.

aynı tarihte istanbul şişli'de 400e saç traşı olmuştum.

yazdıktan sonra farkettim ama silmek istemedim, sanırım siz kadın kuaförü sordunuz. bahsettiğim erkek kuaförleri idi.
0
biseysorcaktim
(04.09.24)
Beşiktaş'ta sadece kesime 900 ödedim geçen ay. Bundan sonra evde kendim kesmeye çalışacağım çünkü verdiğim paraya değmiyor.
0
duygusalatasi
(04.09.24)
0 tl, kendim kesiyorum hepsinden iyi oluyor.
0
in vino veritas
(04.09.24)
Caddede 900 tl verdim yeni. Güzel kesiyor ama kısa kestirdim, modeli bozulur hızlıca diye makas takımı aldım kendime. Bundan sonra kendim kesmeye çalışacağım ben de.
0
inawen
(05.09.24)
(13)

gunde kac saat uyuyorsunuz ortalama

antikadimag
ben sanirim 6, en fazla 7 saat. alarm kurmuyorum, kendiligimden her gun 6-7 gibi kalkiyorum.
ben sanirim 6, en fazla 7 saat. alarm kurmuyorum, kendiligimden her gun 6-7 gibi kalkiyorum.
0
antikadimag
(02.09.24)
7. Haftasonu daha uzun olsun diye zorluyorum ama en fazla 8-9 saat oluyor.
0
Amaranta ursula
(02.09.24)
Ortalama 6
Serberst 7-8
Alkol yorgunluğu 10-12
0
pavlis
(02.09.24)
Genelde 6-7, bazen 8
0
ananiyimioguz
(02.09.24)
5-6
Fazlasını istiyorum ama olmuyor.
0
Bruce
(02.09.24)
calisirken 3-4 calismazken 10-12 bandinda
0
ala09
(02.09.24)
9-10
0
titanyum22
(02.09.24)
Bir yıldan uzun süredir Insomnia var bende :) Çok zor süreçlerden geçerek uyumamı sağlayacak ilaçları deneme yanılma yoluyla bir kaç ay önce buldum. İlaç almazsam uyuyamıyorum. Sıfır. İlaçlarımı doğru şekilde, doğru zamanda alınca 7-8 saat uyuyorum.
0
gabe h coud
(02.09.24)
1-2 arası yatıp sabah 8'de zar zor uyanıyorum. 6-7 saat yani. Ama haftasonu da 8.30 oldu mu zıplıyorum yataktan. Yani haftaiçi yaşadığım o eziyet sadece yarım saat için mi yahu
0
nundu
(02.09.24)
6 saat kadar uyuyorum. Uykum çok hafiflediği için her çıtırtı, ses, gürültüde de uyanıyorum kesik kesik uyuyorum yani. Bazen uykuya geri dönmem zor oluyor dalamıyorum
0
kullanicadi
(02.09.24)
max 5, uyumaktan nefret ediyorum
0
mizore
(02.09.24)
Hafta içi 5-6 saat. Sağlıklı uyumuşsam yetiyor. Hafta sonu Allah ne verdiyse. Sabah erken kalkmam gerekmiyorsa 9 saat civarı; ama 18 saat uyumuşluğum bile var.
0
auroraaurora
(02.09.24)
8
0
lapaz
(02.09.24)
Bende de hipersomnia var. 10 saat uyumadım yarı sarhoş gibi dolaşıyorum.
0
komando kani var bende
(02.09.24)
(5)

Az tecrübeli vakıf Üni den mezun diş hekimine güvenir misiniz

damladamla
Kanal tedavisi için.2020 mezunu bezmi alem.Genç işte kafam karıştı
Kanal tedavisi için.
2020 mezunu bezmi alem.
Genç işte kafam karıştı
0
damladamla
(28.08.24)
Şimdi linç edileceğim ama köklü üniversite hastanesindeki asistana daha çok güvenirim 2020 Bezmialem mezunu diş hekiminden.

Ankara'dayım. Hacettepe, Ankara, Gazi mezunu değilse değerlendirmeye almam. İstanbul'da olsam aynısının İstanbul versiyonu olurdu. Risk almama imkanım varsa risk almamayı tercih ederim.
0
marla is in my head
(28.08.24)
4 yillik tecrubesi var, az degil. Gidilir. Ben gitmem ama ben yasli doktor seviyorum ondan gitmem sjs

Tecrube, yas sorgulamasini anliyorum da vakif uni sorgulamasino anlayamiyorum.siz vakif unileri ne saniyorsunuz. Parayi ver ve dersten gec mi?!
Sanki devlet okullarinda cok matah egitim veriliyor. Iyi hocalar hep vakiflarda farkinda degilsiniz. Parayla transfer ediliyorlar.

Marla: Asistan nere, 4 yillik dis hekimi nere yapmayin sunu ya.

Tabii ki vakiflar da kendi arasinda ayrisiyor tipki marmara uni ile kirikkale uninin bir olmadigi gibi. Bezmialem de yeni olmasina ragmen
iyi bir okul. Bi nisantasi, esenyurt falan degil yani.
0
Kittie
(28.08.24)
Köklü üniversitede asistan dediğiniz de 2020 civarı mezundur fakülteden. Ben Tıp fakültesinden 2020 mezunuyum, şu an asistanım. Asistan dediğiniz fakülteyi bitirip, tus (ya da diş hekimleri için dus) kazanıp ihtisasını yapan kişiye deniyor.

neyse bence güvenilirdir, bezmi alem isminden dolayı pek ciddiye alınmasa da iyi bir vakıf üniversitesi sağlık bilimlerinde.
0
nundu
(28.08.24)
Ben dişim için belki mesleki geçmişi 15 yıl olan devletin diş hastanesine gittim. Her seferinde temiz diyip yolladılar. Bu süreçte diş taşları ilermiş, dişlerim ödem yapmış, kemik erimesi başlamış. Yine devlete gittim ama büyük şehirde. 6 ay tedavi gördüm, her 6 ayda bir de kontrole gidiyorum.
0
Kahvedesu
(28.08.24)
Güvenmem. Kliniklerdeki sözümona ayrı ayrı uzmanlığı olan hekimlerden de çok çektim. Muayenehanesi olan, tecrübeli endodentistten şaşmam.
0
auroraaurora
(28.08.24)
(7)

İstanbul'dakilere fatura sorusu

huzurlarinizda huzursuzluk
Sizin de su faturanız elektrik faturanızdan fazla geliyor mu?Su 320 TL elektrik 180 TL gelmiş. Geçen ay da aşağı yukarı böyle. 2 kişiyiz. Eskiden hep su elektriğin yarısı kadar falan olurdu. Bizde mi bir tuhaflık oldu anlamadım.
Sizin de su faturanız elektrik faturanızdan fazla geliyor mu?

Su 320 TL elektrik 180 TL gelmiş. Geçen ay da aşağı yukarı böyle. 2 kişiyiz. Eskiden hep su elektriğin yarısı kadar falan olurdu. Bizde mi bir tuhaflık oldu anlamadım.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(26.08.24)
Evet. Belediye birkaç ay önce suya zam yaptı. 100 lira gelen fatura 200 'ün üstüne çıktı.
0
prole
(26.08.24)
az bile gelmiş yeni nornmal bu. inanılmaz öpüyorlar suda.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(26.08.24)
suya 2 ay önce %53 zam geldi.

akp zam yapınca ortalığı yıkarlar ama imamoğlu yapınca sesleri çıkmaz.
0
my fault
(26.08.24)
Benim hala çok daha düşük su faturam.
0
auroraaurora
(26.08.24)
Geçen ay su faturası çok geldi 230 TL. Normalin çok üzerinde olduğundan itiraz ettim. Baktım birim fiyata zam gelmiş ama o kadar farketmesi mümkün değil. Her ayki normal kullanımımızı yapmamıza rağmen 7 m3 kullandığımız yazılıydı. normali 3 falan. 40 günlük falan dedi iski ben de saldım artık ne yapayım. Bu ayki fatura 3 m3 ve 97 TL gelmiş 32 günlük. Bizim evin normali bu aslında. Bence kullanımdan geçiriyorlar
0
Godless
(26.08.24)
Eveettt, ben de aylardir bu dertten muzdaribim. Su son 2-3 senedir yukseliste. Son sene de artik onunu alamiyoruz. Yalniz yasamama ragmen cok fazla geliyor. Elektrigi katliyor dememe gerek yok sanirim.

Kimsenin de gıkı cıkmıyor. Şaşkinim. Ulasım keza öyle. Inanilmaz pahalandi. Onunu alamiyoruz. Su, ulasim bunlar en temel gereklilikler. Bunlardaki bu fahis artislari sosyal ve demokrat oldugunu iddia eden belediyecilik anlayisina hic yakistirmiyorum.

Ama bekliyormuydum bu durumu. Evet.
Sasiriyor muyum. Hayir.
0
narod
(26.08.24)
En son 194 TL su faturası öderken 279 TL elektrik faturası ödemişim. Evden çalışma, iki kişi devamlı evdeyiz.

Bir yerlerde su kaçağı var mı (klozet rezervuarı vb.), faturalardaki birim kullanım ücreti ile beraber kontrol etmekte fayda var. İSKİ'nin web sitesinde grafikler vardı diye hatırlıyorum aylık kullanımını kontrol edebiliyorsun.
0
Lethe
(26.08.24)
(13)

Kanatlı/kanatsız ped

irene
İyi Pazarlar herkese,Marketlerde (veya artık her nereden hijyenik ped alıyorsanız), kanatsız ped gördünüz mü?Ben hiç görmedim hatta duymamıştım da yarım saat öncesine kadar. Yine duyurudan başka bir arkadaşımla konuşurken dedi ki “asıl kanatlı pedler yeni olanlar, nasıl duymadın kanatsız pedi?”Bu ar
İyi Pazarlar herkese,

Marketlerde (veya artık her nereden hijyenik ped alıyorsanız), kanatsız ped gördünüz mü?
Ben hiç görmedim hatta duymamıştım da yarım saat öncesine kadar.

Yine duyurudan başka bir arkadaşımla konuşurken dedi ki “asıl kanatlı pedler yeni olanlar, nasıl duymadın kanatsız pedi?”

Bu arada bunu duyanlar/kullananlar kaç yaşında belirtebilirse çok sevinirim. Ülke de yazabilirsiniz çünkü sanırım yurtdışında daha yaygın bunlar.

Bu saçma sorumu cevaplayacak olanlara şimdiden teşekkürler <3
0
irene
(25.08.24)
genelde günlük pedler kanatsız oluyor, geri kalan normal, uzun vs. hepsi kanatlı oluyor bizde. günlük ped hiç kullanmadıysanız bilmemeniz olağan.

zaten günlük pedin amacı reglden ziyade günlük yaşanan akıntı için. o yüzden kanatsız ve ince.
0
candide
(25.08.24)
Yok, yok, bildiğiniz normal kanatlı pedlerin kanatsızı benim sorduğum. Günlük pedler değil.
0
🌸irene
(25.08.24)
hmm öylesine denk gelmedim ben de. dediğiniz gibi yurt dışında yaygın olabilir ya da pedlerin ilk çıktığı zamanlarda yaygın olabilir.
0
candide
(25.08.24)
Kotex'in yıllardır var kanatsız pedleri, ara ara piyasaya sürüp geri çekiyorlar. Son ürünleri Kotex Ultra Active serisi de kanatsızdan hallice. Ben kullanıp işlevsiz bulmuştum açıkçası, hele de kıpır kıpır biri için.
0
moonie
(25.08.24)
Kanatlı pedler galiba tr’de 90’larda çıktı. Ped demeden pedi anlatan bi reklamdı, kanatlısı varmış versene falan diyorlardı. olacak o kadar tiye almıştı hatta. Çocuktum, pedle tanışmam olacak o kadar ile olmuştu.
0
ya volna
(25.08.24)
40 yaşındayım, 12-13 yaşımdayken kanatsız pedler vardı, kesin bilgi. (Bunlar ayrıca modern pedlere göre daha kalındı.)
0
kobuzchu kiz
(25.08.24)
Ben geçen sene İspanya'da hiç bilmediğim bir markanın pedini almıştım ve kanatsız çıkmıştı. Ben de ilk kez orada görmüş oldum.
0
ms brownstone
(25.08.24)
ben ortaokuldayken (yıl 1992 1993 falan sanırım) okulun bahçesinde bulmuştuk. bildiğin böyle 2 parmak kalınlığında bir şeydi kapkalın. arkasındaki yapışkanı söküp okul servislerinin birinin arka stop lambasına yapıştırmıştık. birkaç gün gezdi öyle adam. 14 yaşında erkek çocuğu okul bahçesinde bulmak dışında nerede ped görecek başka, o yüzden ne zamana kadar piyasada kaldı bunlar bilemiyorum. ben 14 yaşında iken anne de 50 küsur yaşında olduğu için onun dolabında falan da rastlamadım hiç.

en son o zaman gördüm galiba. sonra kız arkadaşımda, eşimde falan gördüklerim hep kanatlı ve nispeten ince. günlükler kanatsız.
0
kibritsuyu
(26.08.24)
kobuzchu kız + 1
Bizim kasabaya ben 13-14 yaşlarındayken gelmiş olsa gerek. İlk regl olduğumda yoktu.
0
auroraaurora
(26.08.24)
96 civarı ilk regl olduğum dönemde kalın ve kanatsız pedler vardı. çok uzun dönem kullanmadım, muhtemelen son evrelerine yetiştik. kanatlı ve ince pedler daha ulaşılır fiyatlarda ve yaygınlaşmaya başlayınca raflarda olsa bile yüzüne bakmamışızdır.
0
nwnd
(26.08.24)
Ben bile duydum. Ped rahatsız bir şey mi bu arada? Hissediliyor mu yoksa alışılıyor mu
0
benaslindayohum
(26.08.24)
küçükken annem almaya falan gönderirken sorduğumu hatırlıyorum kanatlı mı kanatsız mı diye. sonradan ben büyüyünce hepsi kanatlıya döndü sanırım. kullanmaya başladığım yaşlarda da hiç görmedim kanatsızını günlük pedler haricinde. bana kullanışsız geliyor, hele de kanama şiddeti fazla olan kadınlari çin falan.
0
nolmus yani
(26.08.24)
42 yaşındayım, ilk çıkanlar kanatsızdı, sonra "üstelik kanatlı" vurgusuyla reklamları yapıldı çıkarılan kanatlıların. Kanatsız ped ilk çıkarılan peddir, en ince ve küçük hale getirilmişine günlük ped deniyor ki o da yanlış kullanılıyormuş. Ben kullanmam ama bir yerde duymuştum.

Yani ilk çıkan ped kanatsız, sonraki kanatlı. Türkiye.
0
muhayyer divan
(26.08.24)
(11)

Akşamları Erkenden Gelen Uyku Problemi

pangea
Merhaba Duyuru Sakinleri,Çoğunluk uyuyamamaktan yakınır; ancak ben de tam tersi bir durum geçerli. Akşamları mesai sonrası 18:30 gibi eve varıyorum. İşte yemekti, duştu derken 20:30 – 21:00 gibi esnemekten ağzım yırtılıyor ve nasıl bir uyku hali anlatamam. Baş etmenin yolu yok! Oysaki ben kitap okum
Merhaba Duyuru Sakinleri,

Çoğunluk uyuyamamaktan yakınır; ancak ben de tam tersi bir durum geçerli. Akşamları mesai sonrası 18:30 gibi eve varıyorum. İşte yemekti, duştu derken 20:30 – 21:00 gibi esnemekten ağzım yırtılıyor ve nasıl bir uyku hali anlatamam. Baş etmenin yolu yok! Oysaki ben kitap okumak istiyorum, işte İspanyolca dersleri alıyorum, hocanın verdiği ödevler oluyor onları yapayım diyorum; hadi en kötü bir dizi izleyeyim diyorum… Mümmkünatı yok!

Bir süredir anti depresan kullanıyorum; ancak onları sabah alıyorum. Dolayısıyla uyku halinin öğlen dolaylarında olması gerekmez mi?

Çok şikayetçiyim bu durumdan. Ne tavsiye edersiniz? Doğal bir yöntem olacağı gibi reçetesiz alınabilecek bir ilaçta olabilir.

Not: Kahve dedendi. Bana mısın demedi.
0
pangea
(20.08.24)
Şöyle bir şey yapmayı deneyebilirsiniz; Saat 20.30 -21:00 civarı uyku gelince koltukta, yatak olmamalı- görece rahatsız bir yerde yarım saat kadar kestirin ve alarm kurun. Uyanınca da hemen bi soğuk su çarpın yüzünüze iyice açılsın.

o yarım saatlik uykudan sonra uyanınca uzun süre uykunuz gelmiyor olması lazım.
0
Kediyi üzdün
(20.08.24)
Direneceksiniz, yapacak bir şey yok. Kanepeye çökünce ben de 21:00'e kadar uyukluyorum. Sonra da uykum kaçıyor. :/ Evde işleri bitirdikten sonra yürüyüşe çıkmak iyi geliyor.
0
auroraaurora
(20.08.24)
@kediyi üzdün tavsiyesi bana aşırı mantıksız geldi. lütfen alınmasın ama. daha fazla uyku sersemi olup kalan bir iki saatten bi b.k anlamama ihtimali ile uykunun kaçıp geç saatlere kadar ayakta kalma ihtimali kapışır.

kan değerlerinize baktırabilirsiniz.
0
elorelia
(20.08.24)
peki bu saatte uyuduğunda ne oluyor? sabah çok daha erken kalkabiliyor musun?

bana da 5-6 ay önce başladı böyle erkenden uyku bastırmaya. aşırı erken kalkarak dengelediğimde güzel olmuştu :) yatırım tavsiyesi değildir, ama günlük 8 saatin üstüne çıkmadığın sürece günün hangi diliminde uyuduğunun önemi olmamalı bnce.
0
nolmus yani
(20.08.24)
@elorelia, ben yapıyorum bunu henüz bir sorun olmadı :D tabi bünye meselesi. Ben ayılıyorum ve kalan zamanda sersem olmuyorum. Uykunun ilk evresi zaten ne kadar derine geçmiş olabilirsiniz yarım saatte. Denemesi bedava :)
0
Kediyi üzdün
(20.08.24)
@Kediyi üzdün o önerinizi denedin; ama nafile! Hatta telefonu kurduktan sonra uzak bir yere koyuyorum ve sesini de köklüyorum.. Telefonda kurduğum çalar saati kapattıktan sonra tekrar kendimi sızmış halde buluyorum.

@nolmus yani yok ya! Erken kalkamıyorum. Hatta çalar saat çalmasa, muhtemelen 12 saat felan uyurum.
0
🌸pangea
(20.08.24)
o zaman bi dahiliye muayenesi şart, ama anti-depresanların uyku isteğini arttırması da normal bir şey. belki psikiyatristin ile de görüşebilirsin çok şikayetçiysen bu durumdan. belki doz düşürür veya başka bir ilaca geçirir.
0
nolmus yani
(20.08.24)
@pangea, yerinde olsam kan testi yaptirtirdim. ben de böyleydim bir süre. meger tiroitler nanaymis.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(20.08.24)
Bence vücuduna karşı çıkma ve uyu dediği saatte uyu, uyandığında yaparsın istediklerini.

Kan testi iyi fikir hakkaten. Ama kötü bişey çıkmazsa vücuduna uy.
0
muhayyer divan
(20.08.24)
Bence bir kan tahlili yaptırın vitaminler falan eksikse takviye alırsınız, iyi gelebilir.

Onun dışında ben şeyi merak ettiğim, verimli uyuduğunuza emin misiniz?

Mesela bende uyku apnesi mi tam teşhisini koymamıştık ama o tarz bir şey vardı.

Bademciklerim, küçük dilim falan boğazımı kapatıyordu çok büyüklerdi. O yüzden sürekli nefes alamayıp uyanıyormuşum.

Bademciklerimi ve küçük dilimi aldırdıktan sonra gün içindeki uyku problemlerim gitti.

Artık abartmayım ama neredeyse uyumasam bile 2 gün ayakta kalırım yani.

Ama bu dediğim sadece bir örnek. sizin vitamin, yürüyüş, spor, oksijen, kuru meyve... gibi takviyeler almanız gerekebilir herkesin vücudu ve hayatı farklı.
0
ananiyimioguz
(20.08.24)
isten gelince yarim saat kestir
sonra yemek yap, ye
yemek sonrasi bi yuruyus (yemekten sonra dinginlik cokmesin)
sonra enerji yukselir muhtemelen
0
sttc
(20.08.24)
(23)

Doktorumun yaptigi zam

Kittie
Terapistim ucretini 3500den 5500e cikarmis.Butun konularim yarim kaldi.Bu paraya gidemem ki. Cok zorlar beni.Bir de 3500 yapmasindan bu yana 1 sene bile olmadi. 8 ay once yeni 3500 olmustu.Boyle terapiyi yarim birakanlariniz oldu mu.Ben simdi daha ucuza yeni birini bulsam, ona alis, konulara giris y
Terapistim ucretini 3500den 5500e cikarmis.
Butun konularim yarim kaldi.
Bu paraya gidemem ki. Cok zorlar beni.
Bir de 3500 yapmasindan bu yana 1 sene bile olmadi. 8 ay once yeni 3500 olmustu.
Boyle terapiyi yarim birakanlariniz oldu mu.
Ben simdi daha ucuza yeni birini bulsam, ona alis, konulara giris yap, off.
Doktora desem indirim yap maks 5k olsun der ki demez bile. Hic sormak istemiyorum.
Sizce fiyat cok fahis degil mi?
Siz napardiniz bu yazdiklarim isiginda? Zorlar miydiniz kendinizi veya b planiniz ne olurdu?
0
Kittie
(19.08.24)
Çok pahalı.
0
numlock
(19.08.24)
%50den fazla yapmis, cok pahali. Tutar konusunda anlasma icin teklifte bulundunuz mu? Durumu anlatsaniz belki bir orta yola gider veya baska birine yonlendirebilir belki sizi
0
mor oje
(19.08.24)
Size bu kadar yansıtmaması lazım. Benimki yenilerden 3 bin civarı isterken benden 1800 alıyor. Düzenli gelenlere zam yapıp, ilk kez gelenlere farklı fiyat veriyor ki doğrusu bu bence.
Ayrıca 5500 liralık yardımda bulunabilecek mi kendisi? Haftada bir gittiğim dönem oldu benim. Ayda 20 binden fazla paralık ne terapisi verecek. Balıklıdan suadiyenin gözde doktorlarına kadar tecrübeli biri olarak diyorum ki sallayın. İlla ki size yardımcı olabilecek başka birini bulursunuz. Ben buradan gıcık oldum kendisine. Ben olsam 5500 liralık hizmet aldığımı düşünmüyor der bırakırım.
0
mrvln
(19.08.24)
2800'dü benim, 4000 yaptı. benimle birlikte giden arkadaşım ödeyemeyecekti, ben artık gitmem dedi bana. ben de doktora durumu anlattım, benden çok ihtiyacı var dedim. ona özel eski fiyattan devam edecek bir süre daha. rica etmekten başka çözüm yok ve kabul edeceğini düşünüyorum, düzgün bir insansa. bir de benim tecrübemden faydalanarak, senin adına bir başkası rica ederse daha kolay olabilir belki?
0
gabe h coud
(19.08.24)
Bence de fahiş bir zam olmuş. Ben ayda iki defa görüşüyorum. Uzak olmayan bir gelecekte zam yapar diye tahmin ediyorum. 4.500 üzerini isterse elveda derim.
0
auroraaurora
(19.08.24)
Hocam terapistten bu kadar çekinmene gerek yok, 5500 liraya zaten gidemeyeceksin indirim iste açıkça indirim yapmazsa ekonomik sebeplerle devam edemeyeceğim ara verelim de, yani o da bilsin sebebini niyetini
0
grimavi
(19.08.24)
@grimavi haklı, hatta güzel bir politika da tavsiye etmiş oldu. Haber verme şeklinde ben gidiyorum ayağı çekmiş olursun o da bunu yeniden düşünür. Aylık bile olsa 5500 liradan olmak istemeyeceğini düşünüyorum.

Grimavi nasılsın tadlım. Ben gelinlik ve çeyiz alışverişini bitirdim, çok güzel yapmışlar iyi yedik. Eheh.
0
muhayyer divan
(19.08.24)
Doğan Cüceloğlu falan degilse tabii ki fahis fiyat. 3500 de fahis kimse kusura bakmasin. Resmen isi dolandiriciliga cevirmisler. Faturanizi veriyor mu? Neyse ben size su kadar soyleyeyim, 3500'den fazla veremiyorum maddi durumum el vermiyor deyin net bir sekilde, buyuk ihtimalle kabul edecek veya indirim teklif edecek.
0
mbond
(19.08.24)
Öncelikle seans ücretinizi oldukça fazla bulduğumu söylemek isterim. Diğer değineceğim konu ise terapistinizle seanslara başlamadan önce fiyat politikası hakkında görüştünüz mü, size gereken açıklamaları yaptı mı? Mevcut seans ücretinin ne zamana kadar geçerli olduğunu, hangi tarihte yüzde kaç zam yapacağını belirtmesi gerekirdi diye düşünüyorum. Şayet bu konular konuşulmadı ve belirsiz bırakıldıysa terapistinizin (bence) bir ay sonrasında zam yapacağını ifade etmesi gerekirdi ki danışan dört seans sürecinde kendi bütçesini planlayabilsin, şayet bu fiyat kendisine uygun değilse sonlandırma seanslarına alan açılsın ve ilişkisi terapötik bir şekilde sonlandırılsın.

Devam eden seanslara uygulanan fiyat artışı ile yeni başlayan danışanlara uygulanan fiyatlandırma farklı oluyor genellikle. Terapistinizle bu konuyu konuşmanızda hiçbir sorun yok, pazarlıksa bunun adı pazarlık yapmak da süreç için gayet uygun. Mevcut durumunuzu açıkladığınızda terapistinizin size, sizin de terapistinize uyumlanabilmeniz de yine terapötik süreç için oldukça kıymetli.

Sonuç olarak terapi çerçevesinin iyi çizilmediğini izlenimine kapıldım. Kendinize ve bütçenize uygun başka terapist bulabileceğinize de ayrıca inanıyorum.
0
dediysem dedim
(19.08.24)
1 sene 2 aydir gidiyorum ve kacinci zam bu bir de. 1700le basladim, ikinci seansta 2250 oldu ve geldigimiz fiyat su an bu. Soyledim cok diye. Bekliyorum. Bu doktor beni asla cozemeyecegimi dusundugum yillardir beni mahveden bi seyden kurtardi o yuzden de baglandim. kendisine ama baktigimizda su an ciddi bi sorunum yok ve bu fiyat cok yuksek mevcut gereksinimlerim icin.
0
🌸Kittie
(19.08.24)
açık söylüyorum, asl gitmem. işinde çok çok iyi olur, bana çok iyi gelir o zaman farklı. ama 10+ terapist (klinik psikolog ve psikiyatr) denemiş biri olarak ben kimseden fayda görmediğim için bkz: ilk cümlem.
0
deartheodosia
(19.08.24)
Valla benimki de önce 1800’den 2200’e çıktı, sonra 2900 oldu, sonra 3500 oldu. 120 bin lira kira veriyoruz diyor sorunca da. O da haklı kendince ama ne bileyim ya, olan danışana oluyor biraz.
0
vedatchilipeppers
(19.08.24)
120 bin lira kira nedir ya. Yuh.

3500 bile çok ama 5500 aşırı. Ne sıklıkta gidiyorsun, sürecinin neresindesin bunlara bağlı bir rakam söylemiş olabilir.
0
muhayyer divan
(19.08.24)
siz direk verebileceğiz rakamı teklif edin(örnek 4bin tl)

asgari ücretlilerin zam almadığı, özel sektörün yine çoğunluğunun zam almadığı alsa da maksimim %25 aldığı dönemde kafadan %50 zam çok fazla.

kaldı ki terapi gibi bir süreç dahilinde işleyen bitişi belli olmayan bir programda mevcut danışana bu kadar zam yapmak ayıp.
0
nuisance2
(19.08.24)
Arkadaslar ozelden dr adi soranlar olmus, sormayin lutfen soylemek istemiyorum
0
🌸Kittie
(19.08.24)
Ara zam uygun olmamış. Sene sonuna kadar ya da baştan ne kadar süre planladıysanız eski ücretten ödemeyi teklif edersen kabul edecektir.
0
osssy
(19.08.24)
Uzak olmayan gelecekte benimki de zam yapar yazmıştım. Bugün yaptı. :) 3.500'den 4.200'e çekti. Mevcut danışanları için geçerliymiş bu fiyat.
0
auroraaurora
(19.08.24)
Kendisi o ayrima gitmiyor iste. Daha once de konusu gecmisti. Dogrusu bence de devam edenin bi farki olmali yeni kisiden.
0
🌸Kittie
(19.08.24)
terapist doktor degil dolandiricidir. 1 yilda gercekten elli kere zam yapmanin mantigi ne? yok bi bi cizelgesi
0
ala09
(19.08.24)
Ben psikolijik engelliyim engelli raporum da var. Toplam 12 senedir yardiriyorum hayatta.

Su yazini okuyunca elim ayagim bosaldi.

Kardesim 5500tl ye sen kendi sorunlarini kendin de cozersin.

Git o paraya bi kac gunlugune deniz kum gunes tatil yap. Avşa adasina gidiyordum ben apartlar var cok ucuz.

Yada git sokak hayvanlarina mama falan al sokak sokak dagit.

Sevgi pitircigi ol insanlara falan yardim et
Daha faydali olur ruhen duzelirsin

O para verilir mi? Kusura bakma karsindaki tanri falan olur anlarimda

Bu rakama neyini cozecek allahini seversen.

Yeminle sen bu parayi versen daha cok rahatsizlanir hasta olursun haksiz miyim.

Biraz sinirlerim hopladi kusura bakma.
0
Zetnikov
(19.08.24)
Terapi için mezarlıkları gezin.
(şaka değil)

Çok eskiden hastanelerde şifahanelerde hastalar tedavi olduktan sonra yol için paraları yoksa ceplerine para da konulur öyle gönderilirdi.
Bizde daha cepte biraz para varken gitmeye korkar olduk.

Senin doktor iki sene daha zaman yapmadan 3.500 tl ile devam etse tedavilere (eceli gelmediyse) ölmez ve o para da ona yeter.
0
diyecevaplandı
(19.08.24)
150 euro civarı yapıyor. ufak bir araştırdım avrupa'daki birçok ülkenin üst sınırı bu. türkiye'de oecd verilerine göre nüfusa oranla çok az doktor olduğu için maalesef ücretler çok yüksek. bu çok ciddi bir sıkıntı. insanlar sağlık hizmetine ulaşamıyor. kesinlikle çok fazla.
0
blackkmamba
(19.08.24)
5500 e suit oda kiralardim. Sonra hatun atardim icine , yasliysan cialis al ama
0
lapaz
(19.08.24)
(1)

şener şen'in yanındaki oyuncu

tabudeviren
https://prnt.sc/iJ5UvMvnexjlismi nedir?
prnt.sc

ismi nedir?
0
tabudeviren
(17.08.24)
Mehmet Bulduk. Film, Erkek Güzeli Sefil Bilo.
0
auroraaurora
(17.08.24)
(14)

Ekşi Duyuru'nun son dönemde niteliksizleştiğini düşünüyor musunuz?

duygusalatasi
Bazen bir sorunun altında gerçek cevaptan fazla troll veya tamamen alakasız cevaplar oluyor. Bazıları sebepsizce duyuru sahibine hakaret etmekten, soruya cevap vermeden dalga geçmekten zevk alıyor. Derdine derman olunan var mı pek görmüyorum. Birine cevap veriyorsun ama duyurusunda saygılı görünüp c
Bazen bir sorunun altında gerçek cevaptan fazla troll veya tamamen alakasız cevaplar oluyor. Bazıları sebepsizce duyuru sahibine hakaret etmekten, soruya cevap vermeden dalga geçmekten zevk alıyor. Derdine derman olunan var mı pek görmüyorum.

Birine cevap veriyorsun ama duyurusunda saygılı görünüp cevabı beğenmediği için arka arkaya birçok küfürlü mesaj atıyor. Bazılarının iki üç hesabı var ve kendi sorularının altını diğer hesaplarla bariz şekilde dolduruyorlar.

Bazıları haftanın beş altı günü aynı soruyu soruyor ve aynı kişilerden aynı cevapları alyor. Soru soruyor gibi şarkıcı öven, takı markası tanıtan, maç bileti bahanesiyle dolandırıcılık yapmaya çalışan vs. de gırla.

Bunlara rağmen sitedeki etkileşim ilginç şekilde (?) çok düşük. Burası da Ekşi Sözlük'e dönüştü sanırım.
0
duygusalatasi
(15.08.24)
Evet, internet artık bana uyduruk şeyler çöplüğü gibi geliyor.
0
pavlis
(15.08.24)
Ekşisözlük yazarlarınında bazı duyuru kullanıcılarınında problemleri var bazısının ruh sağlığı bozuk. Eğer dikkatli okursan bazıları dertlerini paylaşıyor.
Onun için miletle dalga geçiyorlar küfür ediyorlar. şahsi algılamaycaksınız aslında dertleri kendileriyle.
0
komando kani var bende
(15.08.24)
Reelde ezik olanlar ego tatmini yapiyor.

Gecen de telegram kavgasi vardi. Hem herkes gelsin diye link vermis, hem de burasi benim grubum begenmedigimi cikaririm diyor.
0
Kahvedesu
(15.08.24)
Ekşi duyuru ne belli bir seviyenin üzerine çıkıyor, ne de belli bir seviyenin altına düşüyor bence. Uzun zamandır saldım çayıra mevlam kayıra şeklinde yönetiliyor, yine de sözlükten her türlü iyidir.
0
montreal
(15.08.24)
aha tam da denk geldi. dün duyuruda bir soru sordum. Tanıdığım bir kadın, internet bağımlısı olmuş kızından bahsedip dert yanmıştı. Ben de bir faydası olur belki diye gelip buraya sordum. fakat gelen cevapların yarısı direkt bana hakaret idi. Olumsuz olabilecek her ihtimali gerçek farzedip saydırmışlar. Bazılarını mod silmiş. Cevaplar içinde :
- sana ne ?
- madem olayda etkin yok niye soruyorsun?
- sen kendi işine bak.neden başkalarının ailesine burnunu sokuyorsun?
- sen bu kişileri niye gözetliyorsun ?
- cinsiyetçisin. (konudaki) tabaklar kafanda kırılsın.
0
parka
(15.08.24)
Sokaktaki (ve internetteki) insanların çoğunun ruh sağlığı bozuk. Her yer böyle artık. Yıllardır takip ettiğim birinin son tweetini gördüm bu sabah. Tahammülsüz, sağa sola saldıran bir insan haline gelmiş. Eskiden yaşama enerjisine ve sabrına imrenirdim.
0
gnosis
(15.08.24)
sözlük gibi tamamen ego tatmin yeri oldu.
0
nothing in my way
(15.08.24)
Sözlük olsun duyuru olsun eskiden daha iyiydi. Kullanıcılar daha düzgündü. Artık o kişilerin çoğu yok. Belki farklı nicklerle buradalarsa bilmiyorum. Keşke geri gelseler de duyuru eski günlerine geri dönse.

Düşüncene katılıyorum.
0
rock n roll
(15.08.24)
modlar çalışıyor, şikayet ttiğim bir kaç yanıt silinmişti, şikayet ettiniz mi hiç?
0
eja
(15.08.24)
Her yer böyle. Buradan bir şey ummak sizin için hayal kırıklığı olacaktır sadece.

Normalde görsen selam vermeyeceğin garip gurup fikirlere/kültürlere/adetlere sahip insanlar ile iletişime giriyorsun. Bu gerçeği görmüş insanlar da artık buradaki kimliği ile gerçek kimliğinin bütünüyle örtüşmesi için çaba göstermekten vazgeçiyor ve dan dun o anki keyfine göre canı nasıl isterse yazıyor. Hatta ben bir ara imla ve yazım kurallarını da koyverecektim o dereceye gelmiştim. Çünkü ederi bu kadar.


Siz de he deyin geçin. Hatta eğlenin.
0
ruhen hastayim ben
(15.08.24)
Benden sonra seviye yerlere düştü.
0
numlock
(15.08.24)
her şeye rağmen küfür edilmeyen bir yer.
reddit bile +18 küfürlü.

bir de güncel haber başlıkları olsa başka site aramam sanırım.
olumsuz özelliklerine de sabrederim.
0
WithWorth
(15.08.24)
Başarısız birkaç troll haricinde fena değil bence. Nerede o eski troller!
0
auroraaurora
(15.08.24)
Buradan çok daha kötü yerler var, küfür, hakaret ve agresyonun yüksek olduğu. Burası fena değil her şeye rağmen. Tabi eskiden daha eğlenceli ve aktifti burası, onu inkar edemem.
0
playing star again
(16.08.24)
(19)

Mantiken bu 2 kisiden hangisi hakli?

Zetnikov
A kişisi 35-40 yaslarinda aylik geliri 125 bin tlTatile gidiyor ve arkadasina şoyle soyluyor."İnsanlar 30bintl ye 5 yildizli otelde kaliyor ben 3bin tl ye buldum kaldim"Kendisine B kisisi soruyor. Yemek isini ne yaptin.A kisisi : bime gidip ekmek ve krem peynir aldim ekmegime surdum. Cok uygun oldu.
A kişisi 35-40 yaslarinda aylik geliri 125 bin tl

Tatile gidiyor ve arkadasina şoyle soyluyor.
"İnsanlar 30bintl ye 5 yildizli otelde kaliyor ben 3bin tl ye buldum kaldim"

Kendisine B kisisi soruyor. Yemek isini ne yaptin.
A kisisi : bime gidip ekmek ve krem peynir aldim ekmegime surdum. Cok uygun oldu.

B kisisi : bu sekilde mi tatil yaptin 10 20 sene sonra agzinda disbkalmayacak tansiyon seker fizik rehabilitasyon derken dondurma bile yiyemeyeceksin. En azindan bir ekmek arasi doner yeseydin boyle tatil mi olur bunun adi cimrilik.

A kisisine gore kendisi yatirim yapiyor peki giden genclik ne olacak 70 inde paran olsa ne yapacaksin diye soruyor b kisisi.


Sizce kim hakli. Orta yoluda yazabilirsiniz
0
Zetnikov
(15.08.24)
Kimsenin hayatına kimse karışamaz. A kişisi kendi parasını istediği gibi harcar.
0
auroraaurora
(15.08.24)
A kişisi haksız ve cimri cidden. Tatile gidip ekmek üstü peynir yemiş öyle şey mi olur. İlla en pahalısını yesin demiyorum ama her yerde uygun seçenekler de var.
B haklı bence. 40 yaşında da bu işlere girişecekse yaşlanınca parayı napcak. Öğrenci olsa geliri az olsa neyse de.
0
jelly bear
(15.08.24)
A kişisi abartmış. İnsan yaşamında dengeyi kurabilmeli.
0
lazpalle
(15.08.24)
Eğer B kişisi A kişisinin sevgilisi, eşi, annesi, babası ise B kişisi haklı; değilse B kişisinin nutuk atmasına hiç gerek yok. A kişisi yaşını başını almış iyi kazancı olduğuna göre fena da bir eğitim seviyesinde değildir. Birikim yapması hayat önceliğinde iyi bir yemekten daha önde olabilir. Bu da kimseyi alakadar etmiyor bence.
0
ilgeru
(15.08.24)
B kişisi haklı ama A'nın kendi parası kendi hayatı.
0
nuisance2
(15.08.24)
1 hafta krem peynir ekmek yedi diye dişleri dökülüp gidecekse geri kalanımız çoktan mezarda olmalıydı.

bu biraz kültür, biraz zevk meselesi. kimisi tatilde hiç bişi yapmayayım, elimi sallıyım garson gelsin, elimi sallıyım içeceğim gelsin ister, kimisi kendi işini kendi görmeyi sever.
0
selam
(15.08.24)
herkesin hayatına kimse karışamaz o yüzden haklı haksız şeklinde bir çizgi çekmek doğru değil bana göre böyle konularda. siz ne düşünüyorsunuz diye sorarsan b kişisiyle benzer şekilde düşünürüm kesinlikle ama adamın kendi parası kendi hayatı sonuçta. cimriyse cimridir 40 yaşından sonra değişmez. benim arkadaşım olsa muhabbet esnasında bahsetse he he der geçerim, laf anlatmaya falan çalışmam. fakat kesinlikle beraber yola falan da çıkmam.
0
kanatlı kontun müşfik öpücüğü
(15.08.24)
A kişisinin kendisine faydası yok.

Yöneticiyse yanındakilere kan kısturuyor bile olabilir.
Ama öldüğünde kendinden sonraki varisleri yaşayacak onlara sağlam bir mal varlığı bırakıyor en azından.

B kişisi haklı.
0
diyecevaplandı
(15.08.24)
20 yaşında öğrenciyken gidilen tatilde gayet makul bir seçenekken 40 yaşında parası olan adamın yaptığı şeye tatil bile denmez.
0
kaptan maydanoz
(15.08.24)
İkiside haklı ama ikiside gereksiz tipler
0
basond
(15.08.24)
A kişisi gibi insanlardan nefret ederim. Para için yaşayan, parasını alacağına canını al tipler çok sinirimi bozuyor. B haklı
0
nundu
(15.08.24)
A ve B yakın arkadaşsa bilemem ama; herkesin hayatına kimse karışamaz.
0
isiaha
(15.08.24)
Tatilin amacı gevşeyip mutlu hissetmek, huzur bulmak. Eğer kişi rahat ediyorsa tatilin doğrusu yanlışı olmaz.

Ortak gidilen tatillerde orta yol bulunur elbet ama özellikle bireyselse ne yaptığının ne önemi var?

Adam huzur bulup eğlenmeye gittiği yerde yemeğe, otele ödediği parayı dert edip stres içinde dönecekse neden yapsın böyle bir şeyi? Cimriyse cimri insanlara uygun bi tatil yapmış. Neticede onun iyi hissetmesi önemli.

Ancak çıkarıma gelince iş değişiyor. B kişisi kafa açmış evet ama A kişisi konuya "millet 30 bine kalıyor ben 3 bine buldum" diye girerek daha önce kafa açmış. Bizde kendi hayatına odaklanmayıp en iyisi benim yaptığım, herkes öyle yapmalı diye düşünme sorunu çok yaygın.

Özetle A kişisinin yaptığı kendine göre güzel bir tatildir ancak tartışma anındaki senaryoda B kişisi haklı. Biri bana gelip siz keriz misiniz demeye getirse ben de saçmalama sen cimrisin diye herkes mi peynir ekmekle tatil geçirsin derim.
0
akhenaten
(15.08.24)
a kişisi komple garipte, b kişide ayrı garipmiş argümanı çok anlamsız, 1 hafta ekmek yemekle şeker hastası olunmaz, konu tatil kafasının nasıl olduğuna geldiyse b kişisi böyle tatil yapmıyorum ben herşey dahil relax tatil seviyorum dese hadi bir nebze.
0
eja
(15.08.24)
A kişisi tatile çok para harcarsa karakteri gereği daha mutsuz olur, Allah kurtarsın diyelim.

Genel olarak cimrilik mi, evet cimrilik.
0
burfak
(15.08.24)
A kişisine şu muhabbetin üzerine selam veren dahi haksız
0
kel aynak kusu
(15.08.24)
A kişisi cimri bu belli ya eskiden yokluk görmüş ondan bu halde ya huyu böyle çevremde böyle insanlar vardı.
0
komando kani var bende
(15.08.24)
" Kimsenin dişi 1 hafta peynir ekmek yedi düye düşmez." diyen arkadaşlar tatilde bile bu şekilde yaşayan A kişisinin normal gündelik hayatta bal bademle beslendiğini mi düşünüyorlar acaba?

Herkesin hayatına kimse karışamaz kesinlikle; illa yorum yapacaksam A oksijen israfı.
0
kumandanim
(15.08.24)
A kişisi ölünce damadı ve çocukları arabayı değiştirir, üstüne kalan parayı da dışarda karı kızla ezer. Kızları da altın dizer, instagrama konu çıksın diye sağda solda parayı çarçur eder. Ölen de yediği krem peynirle kalır.

Üniversitede öğrenciyken kaldığımız apartman her kata 4 daire 6 katlı binaydı. Hepsi aynı kişinindi, adam da en son katta bir dairede eşi ve 2 kızıyla kalıyordu. Adam o kadar cimriydi ki, bir kere biz öğrenci eve giderken poşetteki ekmekleri görüp ekmek almayı unuttum bir tanesini alıyorum diye emrivaki poşetten almıştı :D Ben de gıcıklığına amca ekmek x lira başka param yok ver ben alıp size getiririm diyince de poşete geri koyduydu :D Kendi oturduğu daire hariç 23 daireden kira alıyordu ama apartmanı karısı temizliyordu aidatı da almak için, asansörün bir anahtarı vardı yazın ve geceleri kitlerdi. Bu adam biz 3. sınıfın ilk dönemiyken öldü, kızları apartmandaki tüm daireleri ikinci dönem başlamadan sattıydı. Eni sonu olacağı bu.
0
koskoca kirpi
(15.08.24)
(1)

nicorette/nikotin bandı ve sakız

aeroknight
merhaba arkadaşlar bantla sigara bırakma sürecine başladım. tamamen kendi isteğimle ve araştırmamla oldu. bugün 10 mg ile 5. günü doldurdum fakat prospektüste yazdığına göre bana uygun olan 25 mg olanmış. bugün 25 mg olanı da temin ettim ve yarın onlara devam edeceğim. sormak istediğim soru şu: pros
merhaba arkadaşlar bantla sigara bırakma sürecine başladım. tamamen kendi isteğimle ve araştırmamla oldu. bugün 10 mg ile 5. günü doldurdum fakat prospektüste yazdığına göre bana uygun olan 25 mg olanmış. bugün 25 mg olanı da temin ettim ve yarın onlara devam edeceğim. sormak istediğim soru şu: prospektüste 2.5-3 aylık bir süreçten bahsediyor, kendimi iyi hissedersem daha erken süreci sonlandırabilir miyim?
0
aeroknight
(14.08.24)
10 yettiyse 25 almanıza gerek yoktu. :) Dozu yavaş yavaş azaltarak bırakmanız gerekiyor. Birden bırakırsanız şiddetli yoksunluk belirtileri yaşayabilirsiniz. Şimdiden tebrik ederim.
0
auroraaurora
(15.08.24)
(8)

türkiye'de purge olsa naparsiniz?

robert bosch
türkiye'de senede bir gün bütün suclar cezadan muaf olsa, her sey serbest olsa o gün naparsiniz?purge'ün suc oranini düsürecegini düsünen gruplar var ve bu konuyla ilgili filmler var bildiginiz gibi. antik caglarda denenmis de.
türkiye'de senede bir gün bütün suclar cezadan muaf olsa, her sey serbest olsa o gün naparsiniz?

purge'ün suc oranini düsürecegini düsünen gruplar var ve bu konuyla ilgili filmler var bildiginiz gibi. antik caglarda denenmis de.
0
robert bosch
(14.08.24)
Saklanırım.
0
auroraaurora
(14.08.24)
Sığınak falan bulurum herhalde. Kurallara uyan düz vatandaşım ben, sadece bana özel bir hak tanınsa yine kimseye bi zararım olmaz
0
nundu
(14.08.24)
Emin değilim ama önceden planladığım bir hırsızlığı yapabilirim gibi geliyor. Kişilere değil de kurumlara yönelik.

Bir de bazı malum kişileri yoklarım, kendimi riske atmadan halledebileceksem sevaba girmiş olurum.

Sevdiklerimi ve korunmak isteyenleri korumaya çalışırım, yardım isteyenlere yardım ederim.
0
gabe h coud
(14.08.24)
arkadaş hangi dünyada yaşıyorsunuz nasıl bir bilim kurgu dünyasının içerisindesiniz?

ben bugün suç değil diye bir şey yapacağım yarın da bu unutulacak öyle mi?

bu kafa ile anca kitap yazarsın onu da 3-5 kişi alır.

bu fikrin tam antisini bir kadın tiyatrocu yapıyor, youtube'da videosu var. dediğiniz şey kadar korkunç ki videosunu bile izleyemezsiniz korkudan.
0
duyurukullanıcısı
(14.08.24)
Kurallara o kadar bağlıyız ki muhtemelen ben de saklanır, bir şey yapmam herhalde. malum kişiyi bile öldüremem, düşün.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(14.08.24)
Bayhan ile deniz seki'yi kaçırır aynı odaya kapatırım. Bir adet de mikrofon o kadar.
0
logisticsmanager
(14.08.24)
@duyurukullanıcısı, soru purge olur mu degil purge olsa naparsin.
0
🌸robert bosch
(14.08.24)
ben başka ülkeye gidemeyeceğimden köye giderim. çay içilir. dururum, düz. kurallara uyuyorum, bu yüzden bu haldeyim.
0
baldan kaymak
(14.08.24)
(7)

Böyle mi gerçekten?

Mirket
Hep mi böyle?https://x.com/Kedilendikk/status/1823438899550507091
Hep mi böyle?

x.com
0
Mirket
(13.08.24)
Genelleme yapmamak lazım.

Yaşadığı yere, ırkına ve tüy döküm dönemine göre değişkenlik gösterebilir.
0
ananiyimioguz
(13.08.24)
Geneli böyle evet :)
0
muhayyer divan
(13.08.24)
Yani aşağı yukarı böyle. O yüzden kedileri çitilemiyoruz, düzenli tarıyoruz. Düz insanı böyle çitilesek ondan da kıl çıkar.
0
prole
(13.08.24)
Galiba böyle. Eve girdiğim anda her yer tüy. Haftada 1 temizlikçi bile yetmiyor yaz aylarında.
0
numlock
(13.08.24)
Russian Blue var dökmüyor gibi bir şey. Her gün tarıyorum, bazen artıyor çıkan tüy bazen azalıyor ama yürüdüğü, yattığı yer kıl tüy olsun gibi bir şey yok.

Tarandıktan hemen sonra sakin sakin yürürken ardında uçuşan tüyler bırakan kedi de gördüm ama.
0
hedep
(13.08.24)
Yazın böyle.
0
auroraaurora
(14.08.24)
(9)

Göz çevresine güneş kremi sürüyor musunuz?

duygusalatasi
Sürülmesi tavsiye ediliyor ama yapı olarak o bölgeye ağır gelmez mi?
Sürülmesi tavsiye ediliyor ama yapı olarak o bölgeye ağır gelmez mi?
0
duygusalatasi
(13.08.24)
Çift aşamalı temizliyorsan sorun olmaz, çok endişe ediyorsan su bazlı olan daha ince güneş kremlerinden kullanabilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.08.24)
Yüzüm için vücuttan ayrı bir yüz güneş kremi kullanıyorum ben.
Bunu kullanıyorum göz çevremde.
Aşağı yukarı 3 yıldır aynı kremi kullanıyorum bir sıkıntısını görmedim.
0
mutekebbir
(13.08.24)
Evet surulmesi lazim. La roche possay suruluyor mesela. Yillar onceki eski formu surulmuyordu. Yani surulen var surulmeyen var. Eski formul de su bazli olmasina ragmen surulmuyordu bu arada. Ne alaka falan bilmiyorum. Ben su bazli tum formulleri hep suruyordum.
0
Kittie
(13.08.24)
e o zaman neyin sürülüp sürülmeyeceğini nasıl öğreneceğiz? @Kittie
0
🌸duygusalatasi
(13.08.24)
Sadece göz çevresi olan güneş kremleri var. Onlar da kullanılabilir. Yüz için olanların bazılarının ürün açıklamasında yazar göz çevresine sürülüp sürülemeyeceği.
0
auroraaurora
(13.08.24)
Bana bi gun eczaci soylemisti. Biraz fiyati artmis, baska markaya mi gecsem falan demistim, ama artik goz cevresine de suruluyor demisti. Guvendigim bir eczaci kendisi. Ben eskiden de zaten suruyordum ama boyle demek ki uyarilari oluyor kutusunda vs.
0
Kittie
(13.08.24)
vücutta kullandığım güneş kremini yüzde de kullanıyorum. şimdi kutusuna da baktım, yüzde / göz çevresinde kullanmayın yazmıyor.
0
inheritance
(13.08.24)
Ben yüze sürdüğümü göze de sürüyorum. Kirpik diplerime her gün sürdüğümde kaşıntı yapıyor biraz. Onun dışında sıkıntı yok.
0
zimbirik
(13.08.24)
etrafina suruyorum ama cok yakin degil, zira gunes kremi gozlerimi yakiyor.

gunes gozlugu takiyorum.

su aralar yuz ve vucut gunes kremim ayni. cok kotu bir marka degilse uzerinde "yuz icin" yazmayan kremi de yuzume surerim. cok agir ve yapis yapis bir formulu varsa yuzde rahatsiz edebilir ama cilde zarar verecegini sanmiyorum, cok sivilceye yatkin falan degilsen.
0
hot potato
(13.08.24)
(17)

Size en sevdiğim dizileri söylesem bana dizi önerir misiniz?

Amaranta ursula
Merhaba arkadaşlar,Ekseriyetle yemek yerken, akşam uyumadan önce birkaç bölüm izlemelik dizi arıyorum. Önceliğim kısa olması ama iyiyse uzun da olur. En en beğendiğim diziler:OZThe WireOlive Kitteridge The White LotusThe Gentlemen Six feet underMindhunterPeep show Öneriler için çok teşekkür ederim ş
Merhaba arkadaşlar,

Ekseriyetle yemek yerken, akşam uyumadan önce birkaç bölüm izlemelik dizi arıyorum. Önceliğim kısa olması ama iyiyse uzun da olur. En en beğendiğim diziler:

OZ
The Wire
Olive Kitteridge
The White Lotus
The Gentlemen
Six feet under
Mindhunter
Peep show

Öneriler için çok teşekkür ederim şimdiden.

Edit: şimdi baktım da HBO çoğunlukta, bunlar dışında beğendiğiniz HBO yapımları da olur.
0
Amaranta ursula
(12.08.24)
Bosch :)
0
gabe h coud
(12.08.24)
How to get away with murder (Uzun ama akıyor, tam istediğiniz gibi yemek yerken, uyumadan önce izlenecek dizi :))
0
mutekebbir
(12.08.24)
(bkz: Sharp objects)
0
Bruce
(12.08.24)
The sopranos
Lillyhammer
0
mikahakkinen
(12.08.24)
Lillyhamer
0
duster
(12.08.24)
Succession.
0
auroraaurora
(12.08.24)
The Deuce (The Wire'in yazari David Simon'in dizisi yine)
0
kimi raikkonen
(12.08.24)
24
0
nothing in my way
(12.08.24)
Alakalı diil ama fleabag izle isterim
0
abuzer
(12.08.24)
better call saul
0
in vino veritas
(12.08.24)
Succession ve sopranos'a başlayıp yarım bırakmıştım. Belki yine başlarım.
Fleabag'i izleyip çok sevmiştim. Crushing'i de keza.

Bu akşam Better Saul call'a başladım yeniden. Breaking bad'i pek de sevmemiş biri olarak şüpheliyim. Umarım sevebilirim.
0
🌸Amaranta ursula
(12.08.24)
breaking bad ile ilgisi ayni evrende gecmeleri disinda pek yok aslinda. breaking bad'den cok daha iyi bence saul. acik ara en sevdigimdir kendisi <3 umarim seversiniz.
0
in vino veritas
(12.08.24)
the sopranos'u sakın bırakma bence. onun gibisi gelmez.
0
nothing in my way
(12.08.24)
1 - boardwalk empire
2 - fargo (sadece ilk 3 sezon)
3 - true detective (sadece ilk sezon)
0
eceli gelen adam
(13.08.24)
Bunları çok seven biri olarak diğer bayıldığım dizi olan seinfeld diyorum.
0
yazdonumu
(13.08.24)
The Leftovers
0
clones
(13.08.24)
(11)

Yakın arkadaş

muhayyer divan
SelamAilenizden biri veya birkaçı hakkındaki sıkıntıları üzüntüleri yakın arkadaşla konuşmak gerekir, her arkadaşla konuşulmaz, doğru mu? Peki ben neden şimdilerde yaşadığım problemleri mesajlaşarak da olsa konuşacak arkadaş bulamıyorum?
Selam

Ailenizden biri veya birkaçı hakkındaki sıkıntıları üzüntüleri yakın arkadaşla konuşmak gerekir, her arkadaşla konuşulmaz, doğru mu?

Peki ben neden şimdilerde yaşadığım problemleri mesajlaşarak da olsa konuşacak arkadaş bulamıyorum?
0
muhayyer divan
(10.08.24)
Burdan olmaz.
0
🌸muhayyer divan
(10.08.24)
@Mehmettheslim,

O senin kendi görüşün.
0
🌸muhayyer divan
(10.08.24)
@Mehmet: muhayyer hindistan cevizi gibidir; dışı sert içi yumuşacık ve tatlı.
0
sekizdokuzon
(10.08.24)
Bazen her şeyi herkese anlatamayız. Yakın arkadaşlarımız olsa bile insanın kendini açması kolay bir şey değil.
Bazen ben de kendimi kötü hissederim en yakınlarımın her şeylerini biliyor olmama rağmen ben onlar kadar açık olamıyorum birçok konuda.

Bazen bazı şeylerin yeri gelir kendini hazır hissedersin ve anlatırsın bazen de anlatmak istemezsin bunlar normal şeyler fazla takılmayın.

Ayrıca;
Yalnız olmak kötü bir şey değildir.
0
mutekebbir
(10.08.24)
Gündendik dertleri anlatabileceğim birkaç arkadaşım var, ama daha derin konuları bazen terapistimle konuşmakta bile zorluk yaşıyorum.
0
auroraaurora
(10.08.24)
Bence aileyle ilgili sıkıntılar kimseye anlatılmamalı. Ben de anlattım zamanında, iyi arkadaşlarımmış anlattıklarım ki ilerde onların aileme veya bana bakış açısını etkilemedi anlattıklarım.
Ne olursa olsun o aileyle devam ediyorsun ölene kadar, ve değiştiremezsin, artık bu aileyle bağımı koparıyorum diyemezsin… bu yüzden arkadaşlara da dert doldurmaya gerek yok çünkü çözümsüz işler diye düşünüyorum. Terapiste anlat daha iyi, en azından bi farkındalık uyandırabilir, çıkış yolu görmeni sağlayabilir.
0
megalomaniac
(10.08.24)
@aurora

Bunun böyle olabileceğini bildiğim için elimden geldiğince hiç tanımadığım ve beni tanımayan insanların bana yazmalarını teşvik ederim, bazen öyle daha iyi oluyor. Çok teşekkürler.
0
🌸muhayyer divan
(10.08.24)
bende de yok. bir kisi var, anlatsam sıkıntı olmaz ama o da bana anlatmadigi icin ben anlatmaktan cekiniyorum. eskiden isyerindeki yakin oldugumu dusundugum bir iki kisiye anlatiyordum ama sonradan fark ettim ki bunlari bana karsi kullaniyorlar. o yuzden bir daha asla isyerinde ozel hayatimi anlatmama karari aldim.

reddit r/relationships tek dostum...
0
mizore
(10.08.24)
Arkadaş bulsanız ne olacak umursamaycaklardır sizi. terapist +1 diyorum bende.
0
komando kani var bende
(10.08.24)
bizim neslimiz boktan da ondan. tek bildikleri alay etmek.

şu an arkadaşlarımın tamamı z kuşağı, eskilerle okul mokul asla görüşmüyorum. iş yerim de komple z kuşağı. sosyal medyayla büyüdüklerinden belki, empati yetenekleri çok yüksek biz mal y kuşağına kıyasla. bizse okan bayülgen izleyerek büyüdüğümüz için tek bildiğimiz başkalarının açığını bulduğumuz anda kullanmak dalga geçmek. güvenecek insan bulamadığın için kendini suçlama, çünkü gerçekten az.
0
titanyum22
(10.08.24)
@titanyum22 canımın içi deme deme öyle deme bizim bizden başka kimimiz var yine de... <3
0
🌸muhayyer divan
(10.08.24)
(3)

Tatil beldelerinde temizlik

muhayyer divan
SelamŞu anda Balıkesir Erdek'teyim, ilçe merkezindeki pisliği anlatamam. Teyzemle bakıp bakıp bu ne pisliktir bu ne biçim belediye diyerek geziyoruz. Biri dedi ki belediye başkanı dün/bugün bir açıklamada bulunmuş, diyormuş ki bizim normal nüfusumuz 33 bin, devlet bize 33 bin kişiye göre bir ödenek
Selam

Şu anda Balıkesir Erdek'teyim, ilçe merkezindeki pisliği anlatamam. Teyzemle bakıp bakıp bu ne pisliktir bu ne biçim belediye diyerek geziyoruz.

Biri dedi ki belediye başkanı dün/bugün bir açıklamada bulunmuş, diyormuş ki bizim normal nüfusumuz 33 bin, devlet bize 33 bin kişiye göre bir ödenek veriyor ama yazın nüfus 350 bine kadar çıkıyor ve biz yetişemiyoruz.

Mantıklı. Ama şunu merak ettim, burası kenarda köşede bir yer. Bir de bunun bilinen kocaman tatil beldeleri var, Bodrum gibi Fethiye gibi Alanya gibi... Buralardaki şehir temizliği nasıl, belediyelere yaz nüfusuna göre ödenek veriliyor mu gerçekten?

Bana biraz da halkın (yerli veya yabancı) kullanımına bağlı gibi geliyor ama... Ne dersiniz, vaziyet nasıl?
0
muhayyer divan
(10.08.24)
Kötü kullanımda ne verirlerse versinler düzelmez orası tamam. 350 bin kişiyi barındırabilecek konutlardan emlak vergisi, işyerlerinden çevre ve temizlik vergisi alırlar ama.
0
osssy
(10.08.24)
Datça’dayım, sokaklar gayet temiz. Ama bazı plajlar çöp içinde. İlk gün gittiğim yerde denizden ıslak mendil toplamaktan helak oldum.
0
auroraaurora
(10.08.24)
Fethiye ve Gocek civarindaki koylara inanamiyorum ben de, tuvaletler pis, soyunma kabinleri sidik kokuyor, sokaklarda ekstra bir pislik dikkatimi cekmedi neyse ki ama koylarda belediyelerin isletmeleri var, giriste ucret aliniyor ve anlattigim sekilde durum.
0
(10.08.24)
(4)

Küçükyalı maltepe yemek yeri

solenkol
Yarın oglen işim var o taraflarda. Balık et vs guzel ferah eşimle nerde yemek yesem? Karsının taksisiyim hic bilmiyorum oraları.
Yarın oglen işim var o taraflarda. Balık et vs guzel ferah eşimle nerde yemek yesem? Karsının taksisiyim hic bilmiyorum oraları.
0
solenkol
(09.08.24)
maltepe değil ama yakın.

küçük makul güzel balıkçı
maps.app.goo.gl

sakatat severseniz şef mekanı: koz mutfak (ikiside yakın birbirine)
peşine de kesinlikle bostancı yaşar ustadan dondurma (sade çikolata limon kavun incir muz) sorbe yapar harikadır.
0
kisa
(09.08.24)
küçükyalı balıkçısı var alkolsüz (zaten öğle yemeğiymiş) lezzetli içerisi serin dışarıda da masa var
0
jülsezar
(09.08.24)
Kucukyali balikcisi +1
Et kebap isterseniz Yali Kebap
0
mor oje
(09.08.24)
Poyraz Balık veya Calipso olabilir. Döner severseniz E-5 üstünde İntiba var. Yine E-5 üstünde Hilltown AVM’ye de gidilebilir.
0
auroraaurora
(09.08.24)
(5)

Kolesterol sorunu

voyager 1
Selam herkese.E/32/188cm/83kgYaklaşık 6 ay önce kadar epey kötü beslendiğim bir sürecin sonunda 100'lü kilolara ulaştım ve yüksek tansiyon sorunu yaşadım. O sıralar insülin direncim de vardı. Tansiyondan sonra hemen sağlıklı yaşam tarzına geçtim, 17-18 kilo verdim. 6 aylık süreç içerisinde hiç tansi
Selam herkese.

E/32/188cm/83kg

Yaklaşık 6 ay önce kadar epey kötü beslendiğim bir sürecin sonunda 100'lü kilolara ulaştım ve yüksek tansiyon sorunu yaşadım. O sıralar insülin direncim de vardı. Tansiyondan sonra hemen sağlıklı yaşam tarzına geçtim, 17-18 kilo verdim. 6 aylık süreç içerisinde hiç tansiyonum yükselmedi, insülin direncini de kırdım.

Ama eski tahlillerden beri yüksek (?) çıkan bir kolesterolum var. Nisan ayında 226 olan toplam kolesterolum dün yaptırdığım testte sadece 217'ye düşmüş. LDL 167'den 155'e düşmüş. HDL ise 36'dan 34'e düşmüş. Özellikle doymuş yağlardan kaçınıp sağlıklı yağlar tüketmeye çalışıyorum.

Bu değerler çok kötü mü? Nisan'daki testten sonra sağlık ocağındaki hekim kardiyoloji de görsün dedi. Tansiyon kontrolü için gittiğimde kardiyoloji hekimi LDL 190 ve üzeri olmadıkça sorun yok demişti. Sabah Reddit'teki kolesterol grubundaki gönderilere baktım da LDL konusunda herkes çok katı. Anında ilaca başla tavsiyesi verilmiş herkese.

Ailede kalp ve kolesterol öyküsü olduğu için dikkat etmek istiyorum ama bu değerler konusunda da kafam karıştı, görüşlerinizi almak istedim.

Sağ olun.
0
voyager 1
(09.08.24)
Dahiliyeye görün, tavsiyeler verecektir. Bir ihtimal diyetisyene yönlendirir.
0
prole
(09.08.24)
doymuş yağlar dışında yumurta süt et ürünlerini de azalttın mı hocam? Bunlara da dikkat edersen ve biraz egzersiz yaparsan düşeceği inancındayım. bakliyat ve sebzelere yönel biraz. vegan tariflere bak tuzlu tatlı.
0
xrated
(09.08.24)
Kilo aldım, sağlıksız beslendim ve tansiyon problemi yaşadım, kilo verdim tansiyonum kontrol altına girdi diye anlatıyorsun ya da ben öyle anladım ve bu bana çok tutarlı gelmedi. Tansiyon sorunu yaşıyorsan kardiyoloğa değil dahiliyeye gitmen gerekiyor. Tansiyon öyle kiloyla ya da bir dönemlik sağlıksız beslenmeyle hareketlenecek bir şey değil.

Covidin kalp krizlerini arttırdığı yolunda çok da kanıtlanamamış bir yığın efsane dolaşıyor İnternette. Bunun için kafasına göre kan sulandırıcı kullanan salaklar var. Ayrıca kolesterol konusuna da çok düşülür oldu. Kolesterol bir hastalık değil, dolayısıyla aile hikayesi konusu da çok uygun değil.

Kolesterolün belirli bir değerin altında olması herhangi bir kalp damar hastalığı olma durumunda hastalığın derecesine göre kardiyolog tarafından karar verilecek bir durum. Tansiyonla da çok alakalı bir durum değil. O konu hakkında da 5 katlı bir bina bul. Çık yukarı. Dinlenmeden tek seferde çıkıyorsan yat kulağının üzerine. Çıkamıyorsan ya çok hamsın, spora başla. Ya da kardiyoloğa git ama kolesterolüm yüksek deme, merdiven çıkamıyorum de.

İnternete de bakma pek.

Bir de yoksa bir Omron al. Madem tansiyon sorunlu. Ara sıra ölç. Abartma ama öyle sabah akşaö.

Not. Bir yerde salak kelimesini kullandım. O laf sadece kendi kendine kan sulandırıcı kullananlar içindi. Alınma sakın.

Geçmiş olsun.

Not: Hekim değilim.
0
Mirket
(09.08.24)
Oncelikle doktora gidiniz. Bu konu ne duyurudan ne redditten tavsiye alinip hareket edilecek bir konu degil.

Oncelikle 155 eyvah seviyesi bir seviye degil. Tuketilen kolestrolun kan degerinize katkisi sanilandan az.

Kolestrol ozellikle trigliserit de yuksekse kalp hastaligi ihtimalini yuksek seviyede arttiran etmenlerden.

Kilo vermeniz guzel. Guncel literature gor beklenti o ki kisinin yag yuzdesi dustukce kan degerlerinde duzelme gorulur. Ama dikkat kilo verdikce demedim. Dolayisiyla kiloyu nasil verdigimiz onemli, ozelikle HDL yani iyi kolestrolun de dusmesi beni spor ozellikle resistance training uzerine yonlendirmeye itiyor. Alkol ve sigara tuketimi varsa bunlari da birakmak gerek. HDLinizi arttirirsaniz yuksek LDL nin plak yapici etkisini de azaltmis olursunuz.

Bir miktar diyet takibi de ise yaramaz demem, ama diyetinizin yogun bir kismi yag degilse bu yagi nereden aldiginiz o kadar da farketmiyor. Burada orneklemler diyetimizin ne kadar degisken olduguna gore degisir. Yani gercekten cok kolestrol tukettiginiz bir diyetiniz varsa o baska bir duruma geliyor ama zaten orada morbid obezitenin kenarlarinda oluyoruz. Ancak ornegin yumurta yiyorsaniz bazi gunler yerine yogurt, severseniz iste et yerine bazi zamanlar tofu baklagil vs. tuketebilirsiniz.

Balik yagi ve vitamin D de onerilir ama ozellikle D icin once test yaptirmanizda fayda var. Kolay kolay olmaz bu ama yuksek D vitamin toksiktir.
0
wallcan
(09.08.24)
Benim LDL değerim 187 çıktı iki ay önce. Tuttuğuma anlatacak kadar kafaya taktım. Görüştüğüm iki hekim de üzerinde durmadı. Salata tüketimini arttırıp fast food tüketimini azdan nadire çektim. 3-4 ay sonra düşmemiş olursa vur patlasın çal oynasın moduna geçeceğim. :)) Şaka bir yana daha önce yazıldığı gibi sigara ve alkolün etkisi diğer yediğimiz içtiğimiz şeylerden daha fazla. Tabii stres de çok önemli bir faktör. Bir de her gün hızlı tempoda 30 dakika yürüyüş öneriliyor.
0
auroraaurora
(09.08.24)
(3)

Brüt maaşlı çalışan olarak vergiden düşebileceğimiz harcamalar var mı?

namandigurai
Merhaba,Geçen sene iş değişikliği yaptığım için gelir vergisi beyannamesi doldurmam gerekiyordu ve onda eğitim sağlık gibi harcamaların vergiden düşülebildiğini gördüm. Bilmediğim için yararlanamadım ama bundan yıl içinde yararlanmanın bir yolu yok mu? İnternette sağlık sigortası primlerinin düşüleb
Merhaba,

Geçen sene iş değişikliği yaptığım için gelir vergisi beyannamesi doldurmam gerekiyordu ve onda eğitim sağlık gibi harcamaların vergiden düşülebildiğini gördüm. Bilmediğim için yararlanamadım ama bundan yıl içinde yararlanmanın bir yolu yok mu? İnternette sağlık sigortası primlerinin düşülebildiğini görünce merak ettim, özellikle sağlık veya eğitim harcamalarını düşebiliyorsak değerlendirmek isterim.

Teşekkürler.
0
namandigurai
(08.08.24)
Bildiğim kadarıyla hayat sigortası, o ayın vergi dilimi kadar vergiden düşülebiliyor. O ayki primin %27si mesela.
Bunun için de sigorta acentelerinin genelde önerdiği ürün, dövize endeksli prim iadeli hayat sigortası. Örneğin 100 veya 1000 dolar her ay ödeyip, 10 yılın sonunda tüm ödediğiniz miktarı geri alıyorsunuz. Ama ilk yıllarda iptal ederseniz yüksek miktarda kesinti oluyor.
0
unalub
(08.08.24)
sağlık hayat ve bireysel emeklilik sigortaları vergiden düşülebiliyor.
0
erty_ksk
(08.08.24)
Geliriniz belli bir miktarın üzerindeyse eğitim ve sağlık harcamaları için beyanname doldurup iade alabiliyorsunuz. Limitin ne kadar olduğunu bilmiyorum.
Adaletin bu mu dünya! :)
0
auroraaurora
(08.08.24)
(6)

Zorlu psm’ye yakın nerde kalalım?

megalomaniac
Mümkünse yürüme mesafesi olsun çünkü konser çıkışı geç saatte araç bulmaya çalışmakla uğraşmayalım. Temiz düzgün güvenli ve kahvaltılı bir otel olsun. Kendi kaldığınız yerlerden tavsiye verebilirseniz sevinirim, teşekkürler.
Mümkünse yürüme mesafesi olsun çünkü konser çıkışı geç saatte araç bulmaya çalışmakla uğraşmayalım.
Temiz düzgün güvenli ve kahvaltılı bir otel olsun.
Kendi kaldığınız yerlerden tavsiye verebilirseniz sevinirim, teşekkürler.
0
megalomaniac
(07.08.24)
dedeman iyi, idare eder
0
fakat
(07.08.24)
Point Hotel Barbaros
0
ms brownstone
(07.08.24)
avantgarde' a da bakın derim.
0
kumandanim
(07.08.24)
Metro’ya binmeye üşenmezseniz Delta o çevredeki nispeten uygun fiyatlı otel.
0
auroraaurora
(07.08.24)
raffles otelde kalin asansorle inersiniz iste :)
0
bay b
(07.08.24)
Doubletree by Hilton İstanbul Gayrettepe
0
tss
(07.08.24)
(6)

Banka çalışan promosyonu ne kadar ki tahminen

damladamla
Özel sektör de bir şirket demiş ki zam yok ama banka size 3 yıllık promosyon verecek Herkese de eşit olacakTahminen ne kadardır bu?Garanti bankasından alınıyor
Özel sektör de bir şirket demiş ki zam yok ama banka size 3 yıllık promosyon verecek
Herkese de eşit olacak
Tahminen ne kadardır bu?
Garanti bankasından alınıyor
0
damladamla
(05.08.24)
yıllık 5-10 bin
şirkete göre değişir. daha da yüksek olabilir
0
jelly bear
(05.08.24)
3 yılda bir verilen promosyon sizin hakkınız. Zam ile takas teklifi gaddarca olmuş. Tek seferlik 10-20 bin olur maks.
0
ruhen hastayim ben
(05.08.24)
İyi maaşlar ödeyen bir şirket bu yıl Ocak ayında 3 yıllık promosyon olarak 44 bin lira yatırdı.

Promosyon miktarı sanırım sadece maaşların ne kadar olduğuna bağlı değil. Şirketin bankayı ne kadar kullandığı, ne kadar büyük paraların banka üzerinden geçtiği, beklediği ile de ilgili olsa gerek.
0
michael_knight
(05.08.24)
Kurumun çalışan sayısı burada
önemli faktör.
Ona göre promosyon da artıyor.

Kuruma bağlı bütün şubeler tek bir yerden değil de, il bazındaki her yönetim banka ile anlaştıysa promosyonlarda da farklılık olabiliyor. En yüksek promosyon alımı tek bir yerden alınan kararla olmalı.

Diğer yandan çalışanların az almasının sebeplerinden biri de kurum yöneticilerinin bankalarla arka plandaki özel anlaşmalarının olduğu da ara ara internette dile getirilen şeylerden. Çalışanın alacağı 20.000 TL ise 15.000 TL de eline geçebiliyor aradaki fark malum. Marabaların 3'ün birini alması gibi bir durum.

kendim, bu parayı araştırıp muhtaç olduğuna karar verdiğim yerlere taksim ederek dağıtıyorum.
0
diyecevaplandı
(05.08.24)
Biz geçen yıl 50 küsur aldık. Bazı şirketler -ki benim çalıştığım şirket böyle yaptı - bankanın verdiği promosyonun bir kısmını cebe atıyor.
0
auroraaurora
(05.08.24)
şuan bankalar ile promosyon pazarlığı aşamasındayız o yüzden iyi biliyorum :)

senelik kaç maaş veriyorlar, toplam maaş tutarı ne kadar, ayın kaçında maaş ödüyorlar, kaç gün içerde kalır para. bunlar önemli. bir de tabi firmanın banka tarafında iyi, paralı bir müşteri olması da çok etkiliyor.
0
delidir yakalayin
(06.08.24)
(12)

okuduğunuz pratik yararı en yüksek kitap

duyurukullanıcısı
akışkanlar mekaniği olabilir, bir tıp kitabı olabilir, hukuk kitabı olabilir, suç ve ceza olabilir, felsefe kitabı olabilir, arabanızın kullanma klavuzu bile olabilir fark etmezşu ana kadar okuduğunuz ve pratik yararı en yüksek kitap ne idi?
akışkanlar mekaniği olabilir, bir tıp kitabı olabilir, hukuk kitabı olabilir, suç ve ceza olabilir, felsefe kitabı olabilir, arabanızın kullanma klavuzu bile olabilir

fark etmez

şu ana kadar okuduğunuz ve pratik yararı en yüksek kitap ne idi?
0
duyurukullanıcısı
(04.08.24)
How to Make Friends and Influence People - Dale Carnegie
0
michael_knight
(04.08.24)
Bağlanma
0
abuzer
(04.08.24)
İyi psikopatın yaşam kılavuzu
0
komando kani var bende
(04.08.24)
Scrum: The Art of Doing Twice the Work in Half the Time
Addictive Thinking: Understanding Self-Deception
Thinking, Fast and Slow
0
salihdt
(04.08.24)
@geveze yazar +1 kişisel gelişim kitaplarını sevmememe rağmen bu bambaşka bir kitap. kaç kez okudum bilmiyorum. Bir çok arkadaşıma da hediye ettim. Ne zaman işler boka sarsa okuyup telkinleri tekrar edip rahatlıyorum.
0
pervasiz kedi
(04.08.24)
tongue fu
0
titanyum22
(04.08.24)
David Burns İyi Hissetmek
0
muhayyer divan
(04.08.24)
Kuran. Okumasaydım mazallah müslüman olabilirdim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.08.24)
@konuşma
Sesli güldüm.
Ben OK’im, Sen OK’sin.
Herkesin okuması lazım. Henüz yarısına bile gelmedim, ama başucu kitabım olacağına eminim.
0
auroraaurora
(04.08.24)
White, T. D., & Folkens, P. A. (2005). The Human Bone Manual. Elsevier.
0
akhenaten
(04.08.24)
Şimdilik Atomik Alışkanlıklar.

Gerçi daha bitmedi ama olsun.
0
put it in your appropriate place
(04.08.24)
Tembellik hakkı, bakış açımı değiştirmişti.
0
Gradient_tabanlı_mor
(05.08.24)
(13)

Size gore almam ve para tuzagi dediginiz seyler nelerdir?

Zetnikov
Urun olurHizmet olurBen urun olarak soyleyeyim1) Parfum : Kesinlikle artik parfume para vermem abi oejinali bile insanin ustunde ucup gidiyor 2 saatligine guzel kokucam diye bir daha para vermem. Zamaninda cok satin aldim pismanim. Ucuz diye cakma alip koleksiyon yapmisligimda var. Bence parfum cok
Urun olur
Hizmet olur


Ben urun olarak soyleyeyim

1) Parfum :

Kesinlikle artik parfume para vermem abi oejinali bile insanin ustunde ucup gidiyor 2 saatligine guzel kokucam diye bir daha para vermem. Zamaninda cok satin aldim pismanim. Ucuz diye cakma alip koleksiyon yapmisligimda var. Bence parfum cok gereksiz biseymis gec anladim. Baya para bayildim.

2) supplementler (sporcu takviyesi)

Hepsini kullandim tek tek nerdeyse tamamina yakinindan fayda gormedim. Bence tamamen reklam ve pazarlama stratejisi. Cok iyi beslendikten sonra hic para vermeye gerek yok.

3) pahali deodorant ve kullanimi

İse yaradigi tek bi alan var.anlatacagim.Artik gidiyorum en ucuz guzel kokani aliyorum zaten cogu kisi bu deodorant olayini bilmiyor.

Deodorant olan kokuyu baskiliyor sadece olmayan ve olacagi muhtemel kokuyu degil. Yani evden ciksrken sikmanin asiri bi faydasi olmuyor bi kac saate lessin gene.

Sadece spordan cikarken banyo yapamazsam kullaniyorum onun harici hic bi ise yaramaz
0
Zetnikov
(04.08.24)
supplement olarak weider kullandın mı, bende bayağı fark etti diğerlerine göre.

akıllı süpürge almazdım.
0
tabudeviren
(04.08.24)
Calgon. Zaten tum deterjanlarin icinde kirec cozucu var artik.
0
halk
(04.08.24)
Türkiye'da: Bağbozumu festivalleri.
Bu beyaz yakalıları ırgat gibi römorklara bindirip üzüm toplamaya götürüyorlar, bir de üstüne para alıyorlar ajzkfl. Her seferinde yarılıyorum. Köylüler de aşırk dalga geçiyor zaten bunlarla.

Baby spa
Elektrikli bebek salıncakları
Denge bilekliği
Yaşam koçu, nefes koçu, doula gibi hippi büyücüleri
Yarım yaş doğum günü, kırk çıkarma pastası gibi şeyler
Hatta çok şatafatlı kutlanan ilk doğum günlerinin hepsi
Genel olarak hakkettiğinden fazlası istenen her ürün. Üstünde alaçatı yaZıyor diye bir torba yemeklik ota 800 lira vermek kerizlik
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.08.24)
parfüme katılıyorum. iyi bir sabun, duş jeli, deodorant, temiz giysiler kullandıktan sonra parfüme gerek yok bence. zaten güzel kokan ve kokusu bozulmayan parfümler ateş pahası

suplementler çoğu gereksiz. ama bazı minareller gerekli bence. öncesinde kan tahlili yaptırıp ona göre değerlendirmek gerekir.

deodorant tenime doğrudan temas ettiği için önemli. bazıları yakıyor. yakmayan alırım.

bence asıl para tuzağı yaşam koçları. faydasını geçtim üçkağıtçı ve dolandırıcı olduklarını düşünüyorum.

ayrıca twitterdaki paralı hesaplar para tuzağı.

yani kişiye özel danışmanlık veya abonelik işlerinin hepsi dolandırıcı bence
0
abelardo
(04.08.24)
Ayfon, 0 araba,
0
mirty
(04.08.24)
parfüm cidden şöyle bir şey sana bireysel olarak uyan bir koku vardır o üzerinde kalır diğerleri uçar gider,

onu bulana kadar bakar durursun

neden böyle oluyor bilmiyorum.
0
duyurukullanıcısı
(04.08.24)
Biraz daha ekleyeyim:
Astroloji ile ilgili her şey, yok burç taşı, yok doğum haritası, zart zurt.
Crocs denen plastik ördek ayakkabısı. bedava verseler giymem.
Uggs. Süngerden kışlık ayakkabı olmaz.


Bir böyle keriz silkeleme odaklı şeyler vardır, bir de somradan belli bir zümrenin elinde keriz silkeleme ürünlerine dönüşen şeyler vardır. 8 yaşındaki çocuğunu stanley termos ile okula göndermek bunlardan ikincisidir. O yaştaki çocuğuma stanley termos almam. Haftada iki kere balığa çıkan, saatlerce yaz kış deniz ortasında çalışan Muhsin amcaya alırım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.08.24)
Şu ara ara gündem olan hanzo yuvası plajlar ve kulüpler var. Onlar olabilir belki.
Somona da para vermem. Dünya’da bu kadar yüksek talebi karşılayabilecek çiftlikte yetişmemiş somon arzı yok.
0
auroraaurora
(04.08.24)
Apple marka herhangi bir urun
0
isiaha
(04.08.24)
vermem dediğim herşeye bir şekilde para verdim. diyemem.
0
baldan kaymak
(04.08.24)
valla burayı okuyunca her şeyin ne kadar kişisel olduğunu tekrar anladım. Parfüm ve Apple ürünleri benim aldığım en performans/fiyat şeyler olabilirler. Mesela millet bi akım diye Airfryer alıp kullanmıyormuş, biz eşimle neredeyse her gün onunla bişeyler yapıyoruz her gün çalışıyor, yine güzel. Yani kişiye bağlı şeyler bunlar.

Benim para tuzağı dediğim şey ucuz tıraş makineleri. Ucuz aldığımda ya kablo girişi bişey oldu ya ucu kırıldı hep kısa sürede yenisini almak zorunda kaldım. Bu sebeple gidip gerekirse çok para verip iyisini almak lazım, öyle bir tercih yaptım ve uzun yıllardır kullanıyorum.
0
nhk ni youkosu
(04.08.24)
meyve sikacaklari
cin mali ya da dengi kalitede elektronik urunler
eski atari oyunlarini iddia eden ucuz konsollar
bilimum sus esyalari
0
foster
(04.08.24)
İphone+1

Android'e geçince bunca yıl eşek becermişim dedim
0
freedonia
(05.08.24)
(4)

Yüzme kursu eğitmenliği

erdoyil
Kızımı, yüzme öğrenmek üzere, oturduğum ilçe belediyesine bağlı spor merkezindeki havuza kaydettim. Haftada 2 saat ders alıyor. Her dersten sonra yüzmeyi öğrenmedeki ilerleyişini anlamak üzere sohbet ediyoruz. Bugün ders sonrası konuşmamızda hocaların ilgisiz olduklarını söyleyince bu yöndeki sorula
Kızımı, yüzme öğrenmek üzere, oturduğum ilçe belediyesine bağlı spor merkezindeki havuza kaydettim.
Haftada 2 saat ders alıyor. Her dersten sonra yüzmeyi öğrenmedeki ilerleyişini anlamak üzere sohbet ediyoruz. Bugün ders sonrası konuşmamızda hocaların ilgisiz olduklarını söyleyince bu yöndeki sorularıma aldığım cevaplardan şunları anladım: Hocalar birkaç komut verdikten sonra kenara çekilip kahve içiyor, telefonlarına bakıyorlar. Arada “çok iyi, öyle devam” vs tarzda sesleniyorlar. Bu davranış bir yana, şuna çok şaşırdım: 7-8 ders oldu kursa başlayalı. Hocalar şu ana kadar hiçbir derste havuz içinde beraber yüzerek eşlik etmemişler. Hep havuz kenarından anlatarak devam etmiş kurs. Bu durum normal mi acaba, bilemedim… Havuzda yüzme kursu süreci böyle midir? Bilen arkadaşlar burada bir ihmalkarlık olup olmadığı noktasında kanaatlerini yazarlarsa müteşekkir olurum.
0
erdoyil
(04.08.24)
Ben eşek kadar yetişkin olarak kurs aldığımda bile hoca defalarca havuza girdi benimle. Aynı saatlerde ders alan çocukların hepsinde de hocalar neredeyse hep havuzdaydı. Belediye kursu olduğu için sallamıyorlar sanırım.
0
Phoebe
(04.08.24)
Benim üye olduğum yerde ilk derslerde havuz içinde eşlik ediyorlar. Teknik yüzme kısmında hoca yukarıdan gözlemleyip duruma göre müdahale ediyor.
0
auroraaurora
(04.08.24)
Bende kızımı yüzmeye götürüyorum hocaları hep havuzda onlara eşlik ediyorlar
+1aurora teknik kısmına geçince yukarıdan yönlendirme yapıyorlar
0
horizon
(04.08.24)
ben yüzmeyi anaokulunda, 5 yaşındayken okul havuzunda spor dersinde öğrendim. hocalar hiçbir zaman bizle beraber havuza girmediler. ben buna takılmazdım kendi tecrübemden ötürü ama genel olarak belediye kursundan da Ledecky çıkmaz yani çünkü adamın mantığı bir kere memur mantığı. arada kafamı kaldırıp iki kelime edeyim, sonra telefonla oynayayım. ben daha ciddi bir kurs arardım.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.08.24)
(4)

İş yerim ve iştekilerle alakalı şeyler

madurumdamadurum
Merhabalar,Bu aralar bir çıkmazdayım yada öyle hissediyorum herşey ortada belkide.Yaklaşık olarak 2 yıla yakındır otomotiv sektöründe satış danışmanlığı yapıyorum.Genel olarak zor bir iş olduğunu söyleyebilirim, saatiniz belli değildir, çalıştığınız gün ve bilinen bazı genel sorunlar elbette bu mesl
Merhabalar,

Bu aralar bir çıkmazdayım yada öyle hissediyorum herşey ortada belkide.

Yaklaşık olarak 2 yıla yakındır otomotiv sektöründe satış danışmanlığı yapıyorum.

Genel olarak zor bir iş olduğunu söyleyebilirim, saatiniz belli değildir, çalıştığınız gün ve bilinen bazı genel sorunlar elbette bu meslek kolunda da var.

Herşeye rağmen çok severek başladığım ve icra ettiğim meslek idi.

Artık bu işi yapamayacağımı düşünmeye ve bu düşünceden kendimi alıkoyamamaya başladım. Sürekli şöyle sabretsem şu da olsa diye diye buraya kadar geldim ancak değişen hiçbir şey olmadı düşüncelerimde.

Temel olarak sebebi; işin gerekliliklerine alışsanız dahi tüm sıkıntılarımı atlatabileceğim bir ortamda çalışmıyorum. Mobinge maruz kalıyorum, terfi aldıktan sonra yalnızlaştırılmaya başlandım ve bu tip sorunlardan dolayı ayaklarım geri geri gitmeye başladı.

İstemediğim bir lokasyona istemediğimi söylememe rağmen gönderildim, bundan rahatsızlık duyduğumu söylediğimde geçici olarak gidiyorsun zaten denilerek yine de gönderildim ve o günden beri yani yaklaşık 3 aydır iyi hissetmiyorum.

Defalarca çalışamadığımı yada çalışmak istediğimi müdürüme aktardım o ise dalga geçer tonda çalışırsın çalışır diyerek geçiştirdi ve telefon konuşmasını sonlandırdı.

Ciddi bir şekilde tekrar karşısına geçtiğimde ise tekrardan madem çok çalışmak istiyorsun orada da çalışırsın ben sana x işleride kitlerim (gerçekten değiştirmeden direk aktarıyorum) canın sıkılmaz çalışırsın dedi ve ben bu laf karşısında sinirlerime maalesefki hakim olamayarak bu saatten sonra bayraklarımı indiriyorum çalışırsam da benim adım x değil şeklinde cevap verdim.

Bu konuşma üzerine bir ay daha çalışmaya devam ettim ( olduğu kadar ) bu süre zarfında istifa etmeyi çok fazla düşündüm ve istifadan önce yapabileceğim birşeyler var mıdır diye halen düşünmekteyim.

Sorunun ana sorunu şuanki çalıştığım kadın milletinin oradaki şefte dahil olmak üzere dışlamaları bile isteye yalnızlaştırmaları ve tabiri caiz ise köpek çekmeleri benimse bunlara tepkisizmiş gibi davranıp çalışmaya devam etmemi sürdürmeye çabalamak ve bu çabamın müşterilerime de yansıdığına inanıyorum çünkü yoruluyorum.
Tüm gün neredeyse birimimde tek başıma çalışıyorum sorunum olursa tek başıma diğer birimler aracılığı ile çözüyorum (diğer birimdeki arkadaşlarımla aram bizim şefin onlarla olan ilişkisinden daha iyidir bu arada tek telefonumla çoğu kişi yardımıma koşar ve hallederiz o bile bazen hayretle bakar)
Anlayacağınız genel olarak sevilen ve terfi aldığım süreçte de herkesçe tek tek tebrik alan biriyim ve bunu onlar benden fazla istemişti zamanında terfi almamda etkileri dahil oldu.

Ancak şuanki konumumda mutlu değilim, çözülemeyecek bir problem olmadığına inanıyorum çözmek için yaklaşıyor konuşmaya çalışıyorum ancak geri tepiyor ve çabalarım yersiz yada yetersiz kalıyor bu sebepten ötürü huzurumu ve akıl sağlığımı / psikolojik olarakta eksildiğimi kaybettiğimi düşünmeye başladım. Çaremin işi bırakmak olduğuna inanmaya başladım.

Abartıyor muyum? Kafam çok karışık.
0
madurumdamadurum
(03.08.24)
sık dişini iş bulmadan istifa falan etme.
farklı şirketlere başvur mülakatlara gir işi garantilediğinde bas git.
0
rentts
(04.08.24)
Öncelikle bu yaşadığınız depresif ruh halinin sebebinin temeli gerçekten iş mi yoksa halihazırda başka durumlardan kaynaklı depresif hissedip, o konulardan kaçmak için bunu işle ilgili mi kodluyorsunuz, bunun ayrımını yapmak gerekiyor. Etrafımda gözlemlediğim en önemli yanılsamalardan biri bu. Örneğin evliliğinde, ilişkisinde sorun var ve yüzleşmekten kaçındığı için işte ki her şey gözüne batmaya, rahatsızlık vermeye, depresif hissettirmeye başlıyor.

Bu ihtimali elediyseniz de bu işten çıkıp başka işe gittiğinizde de sıkıntılar olacak. İnsanlarla bir arada çalışmak, çok fazla kontrol alanınızda olmayan çevresel faktör, işin devam etmesi zorunluluğunun yarattığı koşullar (fazla çalışma, yer değişikliği, stresli ortam vb) farklı zamanlarda farklı şekillerde hep karşınıza çıkacak. Bunları yönetmeyi öğrenmek, başa çıkabilme becerisi geliştirmek, diplomatik olabilmek (telefonda o yanıtı vermeden de kendini net ifade edip haklıyken haksız duruma düşmemek gibi) vesaire de kariyer yolunuzun aşamaları arasında. Kaçmak çözüm değil.

Ha ama diyorsanız ki psikopatça davranıyor şefim, nazlanmıyorum gerçekten mobbinge uğruyorum, bu şubeye gelip gitmek günde 4 saatimi yiyor, o zaman da sakin ve soğukkanlı bir şekilde işinizi en iyi haliyle yapmaya devam edip iş aramaya başlayın (müdürümle konuştum çözülmüyor yazdığınız için bunu söylüyorum).
0
Phoebe
(04.08.24)
Bu tür şikayetlerinizi iletebileceğinizi bir yer var mı şirkette. Uyum hattı, İK’ya bağlı bir birim. Varsa ve şirket göstermelik de olsa kurumsal bir yapıysa incelemeye alırlar. En azından “Denemedim.” demezsiniz. Ben de bu tarz konularda öfkeme hakim olmuyorum. Çizgiyi doğru zamanda doğru yerde çekmeyince insanlar sizi güdebileceğini düşünüyor. Siz de içinize ata ata patlama noktasına geliyorsunuz ve sonunda kabahatli çıkıyorsunuz. Ben bizim gibi insanların rahatsızlığımızı yazılı iletmemizin daha iyi olacağını düşünüyorum. Yazdığınız emailın tonunu kontrol etmek bir diyalogda sakin kalmaya ve bir yetişkin gibi konuşmaktan daha kolay. Nitekim patrona bir emaıl attım birtakım taleplerimi içeren. Çok da güzel yazdım bence. İzin sonrası konuşacağız, saçmalamam ve olumsuz dönerse gemilere yakmam inşallah. :)) Özetle ben sizin durumunuzu gayet iyi anlıyorum. İş hayatının büyük kısmı iş arkadaşlarınız, astlarınız ve üstlerinizle ilişkilerinizi yönetmekten ibaret. Her ülkede böyle midir, bilmiyorum. Ama Türkiye’de bu ilişkilerden geri kalan mesainizde sizin ne kadar ‘başarılı’ olduğunuz ekstrem durumlar dışında kimsenin umrunda değil. Ve maalesef evet, iş değiştirip gideceğiniz yerde de sorunlarınız olacak.
0
auroraaurora
(04.08.24)
Maalesef şirkette IK departmanı sadece departman olarak mevcut herhangi bir sorunu çözmek odaklı değil yalnızca bordronuzu verir ve yoluna bakar.

Daha öncesinde farklı yerlere mülakata davet edildim aynı sektör içerisinde ve bizim sektör öyle lanet bir sektör ki herkes birbirini tanır. Bu sebepten müdürüm çoğu görüşmemi öğrendi, önüne geçti ve beni bir keresinde işim olacak iken " sen buradasın hiçbir yere gidemezsin bakma farklı yerlere boşuna " dedi.

O günden bu yana da buradan çıkıp iş aramamın doğru olacağını düşünmekteyim.
0
🌸madurumdamadurum
(04.08.24)
(20)

İncir kabuğu soyulur mu?

Gradient_tabanlı_mor
Ben egeliyim ömrü hayatımda görmedim kabuğunun soyulduğunu. Eşim de marmaralı o da soyulmadan yendiğini hiç görmemiş. Siz nerelisiniz ve nasıl yiyorsunuz?
Ben egeliyim ömrü hayatımda görmedim kabuğunun soyulduğunu. Eşim de marmaralı o da soyulmadan yendiğini hiç görmemiş.

Siz nerelisiniz ve nasıl yiyorsunuz?
0
Gradient_tabanlı_mor
(03.08.24)
Ben bir isirik kabukla aliyorum, kalan acikliktan icini kemiriyorum.
0
mirafiori
(03.08.24)
Benim için şöyle (Karadenizliyim):

Marketten aldıysam soyarım.

Kendim topladıysam, biri toplayıp verdiyse soymam direkt gömerim.

Bazen marketten aldıklarım da soyulmuyor onları da direkt yiyorum uğraşamam o kadar.
0
chicha_v2
(03.08.24)
Ben İzmir'de soymadan yiyen görmedim şahsen. İstanbul'da da görmedim, Adana'da da görmedim. Tek tek saymayayım ama ben bulunduğum hiçbir yerde kabuklu incir yendiğini görmedim.

Zaten her tür incir de kabukla yemeye müsait değil ki? Kalın oluyor bazısı, özellikle yeşil incirler.

Bu olay ilginçmiş, takipteyim.
0
akhenaten
(03.08.24)
Trakyalıyım. Soyan görmedim.
0
auroraaurora
(03.08.24)
Manisalıyım. Kabuğuyla yerim.
0
lüzumsuz adam
(03.08.24)
Bazı kabuklar zar gibi ince bazıları da ağzını buracak kadar kalın oluyor, insanlar kalın kabukluya alışmışsa kabukları ince olanı da soyuyorlardır, cinsine göre değişir

incir ağacınız varsa değerini bilin şu ara pazarlarda kilosu 100-150 lira
0
grimavi
(03.08.24)
bazilarinin kabugu soyulmuyor cok yumusak ve ezilmis gibi oluyor o zaman soymadan yerim. ama genelde soyup yerim, bursaliyim.
0
in vino veritas
(03.08.24)
Karadenizliyim kendim topladıysam birini soyarım birini soymam çeşit olur her şekilde yerim
0
kisa
(03.08.24)
İzmirliyim. Soyar yeriz.
0
juliette
(03.08.24)
Yeşil inciri soymadan yemek daha mantıklı, çünkü kabuğu da tatlı oluyor. Ama İstanbul tipi mor inciri soymak lazım, çünkü kabuğunun tadı güzel değil. Bzide İstanbul'luyuz, herkes soyuyor ama ben yeşi inciri soymadan yiyorum
0
PhoenixRising
(03.08.24)
Soymam soyulduğunu da görmedim ama içini emcükleyip kabuğunu atarım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.08.24)
Soymadan yerim, istanbulluyum, ben de soyanlari ilk gordugumde sasirmistim, onlar da istanbullu idi.
0
(03.08.24)
Aydınlyım, soyarak yeriz.
0
hayalhayal
(03.08.24)
Direkt kabuğu kemiği iliği ile yenir
0
basond
(03.08.24)
Netleştirmek adına, kabuğu soyulmadan yemekten kasıt kabuğuyla birlikte (kabuk dahil) yemek değil mi? Eğer öyle değilse boşa şaşırmış olacağım @kaleci saçlı forvetin yazdığını görünce dank etti.
0
akhenaten
(03.08.24)
Akdenizli cevabı gelmemiş sanırım, ben bildireyim.

Kabuklu yiyorum ve çok seviyorum o şekilde ancak eşim komşu kasabadan ve o soyarak yiyor. Onunkinin sadece alışkanlık olduğunu düşünüyorum, benimki ise öyle sevmek ve genel olarak kabukların yenilmesi gerektiği ile ilgili.
0
va
(03.08.24)
İstanbul'da doğup büyümüş Egeliyim. Kabuğunu soymadan yerim, çevremde soyup yiyen kimse de yok.
0
moonie
(03.08.24)
soyarızzz
0
mysql34
(03.08.24)
kabugu kalinlar haric soyuldugunu gormedim. ege.
ekstra: almanya'da incir nasil yenir? birseyi gormustum markette, ikiye kesip, icini kasikla alin diye ama cok oldu detay hatirlamiyorum :D.
0
Coma
(03.08.24)
İstanbulluyum soyuyordum
Hatay/mardin tarafindan bi abim direk gomuyordu
0
Zetnikov
(04.08.24)
(14)

Ben ölünce kedime ne olacak?

marsli gocmen
İki haftalık seyahate çıkacağımda tanıştım bu kaygıyla.Babamla annem ayrı. Babamla yaşıyorum. Annem de anneannemle yaşıyor. Anneannem evinde hiçbir şekilde kedi görmek istemiyor. Babam kedinin bakımıyla ilgilenmiyor.Annem, kediyi yaşadığı yere alıp götüremez.Annem eve gelip kediye bakmayı kabul etti
İki haftalık seyahate çıkacağımda tanıştım bu kaygıyla.

Babamla annem ayrı. Babamla yaşıyorum. Annem de anneannemle yaşıyor. Anneannem evinde hiçbir şekilde kedi görmek istemiyor. Babam kedinin bakımıyla ilgilenmiyor.

Annem, kediyi yaşadığı yere alıp götüremez.

Annem eve gelip kediye bakmayı kabul etti. (Gündüz 1-2 saat gelecek karşılaşmayacaklar bile) Fakat bu sefer babam sorun çıkarıyor. Babam annemin eve girmesini istemiyor çünkü.

Babamın saçma sapan kaprisleri yüzünden eve bir ton paraya bakıcı tutmak zorunda kalacağım ya da kediyi otele götüreceğim ki evinden hiç ayrılsın istemiyorum.

Evet saçma sapan kaprisleri kedimin hayatından, sağlığından daha önemli. Bir hayvana verilen değer bu. Evladı olarak bana verdiği değer bu.

Seyahate çıkmıyor olsaydım da Allah korusun iki hafta komada kalsaydım, kedimi sokağa atacaktı demek ki. Ben ölsem kedim ortada kalacak.

Uzun iç dökmemin ardından çözüm önerileri aramaya geldim. Seyahat için değil. Orasını hallederim Allah'ın izniyle.

Sorum şu: Bana bir şey olursa kedimin ortada kalmaması için ne yapmalıyım?

Evcil hayvan sigortalarını araştırdım ama onlar tedavi, hastalık gibi durumlar için. Bakım için değil.

Yurtdışında miraslarını evcil hayvanlarına bırakan insanları duymuştum Türkiye'de de mümkün mü?
0
marsli gocmen
(02.08.24)
Vasiyetinizi mirasınızı evcil hayvanınızın bakımını üstlenecek kişiye bırakacak şekilde düzenleyebilirsiniz diye biliyorum.
0
auroraaurora
(02.08.24)
Ben de bunu hep düşünürüm insanlar bu konuda ne planlıyorlar diye?

Benim içim rahat, ölürsem aile bireyleri var bakacak. 3 kedi evladım için içim rahat.
0
rock n roll
(02.08.24)
@auroraaurora ama işte benim sorunum gözü kapalı güvenebileceğim aile bireyimin olmaması (annem hariç ama onun da imkânı kısıtlı.)
0
🌸marsli gocmen
(02.08.24)
Vasiyette mirasımı evcil hayvanıma bakana bırakacagım diye yazmanızın hiç bir önemi yok. Türk Hukukunda saklı pay diye bir şey var. Siz ne yaparsanız yapın Yasal mirascılar çöker mirasınıza.

Evcil hayvanınıza ne olacak derseniz tabiki sokaga atılacak.
Umarım uzun ömrünüz olur da böyle bir şey olmaz
0
limonlu eksi
(02.08.24)
Derdinizi çok beğendim, yazmak istedim.
Cevap: o da ölecek.
0
pavlis
(02.08.24)
of hanım filmini izleme kesinlikle ya da ağlamak istiyorsan aç izle sabaha kadar ağla.
bu film gibi bir hikayeye denk geldim kedinin veterineri genç bir kıza sahiplendirdi kediyi, kedide yaşlıydı yavrumm ya. en son çare veterineri aramak gelip alır rica ederseniz.

onun aricinde ben 1 hafta bıraktım sadece 1 kere yarım saatliğine insan gördü onlarda sadece su tazeledi, evde insan varsa tencere tencere su ve en az 3 buyuk leğen kum koyup bırakabilirsin kediyi, tabi mamasınıda mecburen bolca bırakıcaksın, kedi insan görüyorsa evde psikolojisi bozulmaz en fazla çok yemekten kilo alır.
0
eja
(02.08.24)
Ben de aynı durumdayim, açıkcasi depresyondayken bile onu düşünüp kendimi toparlıyorum, özetle ölmemeye çalışıyorum diyebilirim.
0
sanguine
(02.08.24)
neden sadece anne-babayla sınırlı? bir tane dostunuz yok mu 'bana bir şey olursa kedim sana emanet' diyebileceğiniz?
0
gitdaddy
(02.08.24)
Bari evde ölün yavrucak biraz daha yaşasın..:)

(bkz: kedi ve köpeklerin ölen sahibini yemesi)

Neyse şakamızı da yaptık. Hiç bir şey olmuyor. En yakın arkadaşına söylüyorsun alıp kendisi bakıyor, ya da sahibi ölen kediye yuva diye ilan açıyor ve biri sahipleniyor. Ama naifliğinizi sevdim.
0
artci sarsinti
(02.08.24)
Öldügün zaman düsünecek bir kedin zaten olmayacak. Ölmüs olacaksin.
0
Yourcousinmarvinberry
(02.08.24)
dışarı çıkabilirse ortada kalmaz, başının çaresine bakar.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(03.08.24)
acıkırsa seni yiyecek.
0
deartheodosia
(03.08.24)
Bazılarının böyle şeylere kafayı takabilecek kadar dertsiz tasasız ve işsiz olduğunu düşünüyorum. Gören de geride kalacak öksüz ve yetim evladından bahsediyor zanneder. Acıkırsa seni yer zaten, sorun yok.
0
sincap ve mavi tuborg
(03.08.24)
seyahat ile vefat aynı şey mi allah aşkına?

editi gör: cenazende cenaze evine gelen arkadaşlarından biri alır kediyi merak etme.
0
selam
(13.08.24)
(12)

Dostoyevski'yi nasıl tanımlarsınız?

sekizdokuzon
Az önce bir YouTube videosunda muazzam bir tanımına denk geldim. Şöyle diyor:"Rusya'nın sahip olduğu, arafta olmanın, bir yenilikle karşı karşıya kalındığında ne yapılacağını bilememenin ve sayısız olasılığı aynı anda değerlendirmeye tutup hiçbir olasılığın net yanıt olmadığını da bir yandan bilerek
Az önce bir YouTube videosunda muazzam bir tanımına denk geldim. Şöyle diyor:

"Rusya'nın sahip olduğu, arafta olmanın, bir yenilikle karşı karşıya kalındığında ne yapılacağını bilememenin ve sayısız olasılığı aynı anda değerlendirmeye tutup hiçbir olasılığın net yanıt olmadığını da bir yandan bilerek, hiçbir olasılığa sabit kalmayıp olası olasılıklarla, seçmeye çalıştığı olasılıklar arasında net karar vermeyen, açık uçlu yapıtlar ortaya çıkaran en güçlü 19. yüzyıl yazarı."

Sizce neden dünyanın gelmiş geçmiş en büyük roman yazarı? Sizin onda gördüğünüz nedir?

Bir de "Dostoyevski'yi doğru anlamak için kırk yaşından sonra okumak lazım." diyorlar. Bu görüşe katılıyor musunuz?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
Ben çok depresif bulmuştum 1 kez okumaya kalkıştığım bir kitabından dolayı, hatta okuyamamıştım ve ben bunu hiç okuyamam diye karar vermiştim.

Kararsızlığın ve güvensizliğin zirvesi deniyor demek ki. Yani Rus edebiyatı için.
0
muhayyer divan
(30.07.24)
çok bunaltıcı yazıcaktım, yazmışlar. okumuyorum ben zaten dünya fazlasıyla gerçek ve bunaltıcı, ekstra doza ihtiyacım yok.
0
deartheodosia
(30.07.24)
Çehov haricinde söylediklerin gerçek batı kültürünü sindirmis yazarlar. Daha sistemli yazarlar, daha çok kitap yüzü görmüşlerdir. Dostoyevski arada, hiçbir şey anlatmazken çok şey anlatabiliyor. Yani bu dediğin yazarlar anadili olan bir dili çok iyi, düzenli konuşurken Dostoyevski dili sonradan öğrenmiş ama o sistem bilmezliginden dilin olanaklarını aşmış. O yüzden "en". Bu görüşüm beni dünyanın en sıkıntılı insanı yapabilir, napalim.
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
anlatamıyorum’un yazdıkları da bunaltıcı.
0
deartheodosia
(30.07.24)
Benim için liseli olmakla özdeş. Lisede okuduğumuz iyi betimlemeler ve tahliller yapan bir yazar. @anlatamiyorum+1 mesele toplum, insan ve varlığı anlatmaksa daha iyi yazarlar var.
0
Amaranta ursula
(30.07.24)
Stefan Zweig’la Dostoyevsky’nin karşılaştırıldığını da gördüm ya tamamdır.

Bu duyuru zirveye yaklaştı benim için Dostoyevski ile karşılaştırılan isimlere bak :)
0
Mcfly
(30.07.24)
En sığ yorum geldi açılın bakalım :)

-Nasıl tanımlarım?
-Yorucu.

Şükürler olsun ki gençken okumuşuz bunları, belli bir yaştan sonra gerçekten kafa kaldırmıyor :/
0
mutekebbir
(30.07.24)
valla her kitabini okudum.

toplumsal konularla ve bireysel psikoloji ile ugrasarak en net ve guclu eserleri verebilen yazar. ecinniler ve karamazov kardeslerde toplumsal sorunlara (rusyanin hristiyanliktan uzaklasarak ateizme, nihilizme, komunizme suruklenmesine karsi) prens ile suc ve cezada ise insan psikolojisinin derinliklerine dalan bir adam.

cok ters, huysuz biri aslinda. yazarligi da bence tolstoy kadar iyi degil. ama yazdigi konular tolstoy'un konularindan daha onemli. yani dostoyevski'de edebiyat insan zihninin en verimli meyvelerinin verildigi bir arac olarak kullanilmisken, tolstoy'da dil ve roman estetik kaygilarla donaniyor. (tolstoy'u daha az okudum) edebiyatci ustaligi olarak tolstoy one cikarken, buyuk romanci dendiginde buyuk konulari islemesiyle dostoyevski one cikar.

edit: @anlatamiyorum'un verdigi isimlerle dostoyevski bambaska kulvarda. hikaye yazarligi ile roman yazarligi arasindaki farki gorebilmek lazim. sartre, cehov, zweig, proust ne alaka allah askina. dostoyevski karsilastirilacaksa tolstoy, hugo, joyce gibi adamlarla kiyaslamak lazim.
0
antikadimag
(31.07.24)
Ben çok severim. Suç ve Ceza, Yeraltından Notlar ve Kumarbaz favorilerim. Bir kitabı okumaktan keyif almak için illa 'kolay' okunması gerekmiyor kanımca. Ben Proust ve Woolf'un hemen bütün eserlerini keyifle okudum. Ama çok zorlanmıştım bazı romanlarında. Ulysses, Bulantı ve Dorian Gray'in portresi kabir azabı gibiydi benim için. Mümkün olsa Niteliksiz Adam'ın yazarına "Niye Edebiyat? diye sormak isterdim. Zevk renk meselesi değil; bu kitapları okumaktan keyif alacak donanım yok bende.
0
auroraaurora
(31.07.24)
Dostoyevski'nin büyüklüğü gerçekçiliğinden gelir benim için. Nerede okuduğumu hatırlamadığım ama tamamen katıldığım şu minvalde bir yorum vardı;

Yarattığı karakterlerin içindeki "diğer" kişiyi ortaya çıkarmak için kendi bakış açısının dışına çıkarak onları tahlil edebilen biridir. Kendinden önceki dönemdeki yazarları okurken, karakterlerin sesi aslında yazarın sesini, fikrini görüşlerini konuşturur ya da tartıştırdığını görürüz. Ama Dostoyevski bundan farklı olarak karakterlinin derinliğine inerek onların içindeki farklı kişiyi bulmaya çalışır ve bunu yaparken de tamamen o karakteri konuşturur, karakterin kendi sesi ve düşüncesine izin verir.

Bence Dostoyevski'nin psikolog , insan ruhunun röntgenini çeken yazar olarak adlandırılmasında karakterlerindeki bu çok seslilik yatıyor.

Kendisi hakkında hayatın gri yanlarını görmek istemeyen gibi bir yorum yapılıp, yazarı sevenler hakkında da vizyonsuz ve edebiyat kültürü sıkıntılı denmesine bakarsak, Dostoyevski'yi anlamanın sadece yaşla ilintili olmadığını da anlamış oluyoruz.
0
thracia
(31.07.24)
dostoyevski, yerli ya da yabancı edebiyatta okuduğum yazarlar arasında BENCE en iyilerinden. en kısa eserinden en uzun eserlerine kadar okuyup da bana "yav bu ne anlatıyor?" veya "yav iyi de bunu niye anlatıyor şimdi?" diye bir kez bile sordurtmamıştır; hiçbir zaman da boş bir cümlesine dahi rastlamamışımdır, kendisiyle kıyaslanan tolstoy'da ise bunları sorduğum çok olmuştur.

değindiği her bir konuda, yarattığı her bir karakterde günümüz insanlarına dahi ayna tutabiliyor ki bu da insanlığın evrensel ve yalın yapısını çok da iyi çözümleyip çok başarılı şekilde anlattığını gösteriyor.

edebi yönden kendi toplumuna ayna tutuyor mu, bilemiyorum, rus halkına gerçek dünyada o kadar hakim değilim ya da "yazar burada şunun sancısını çekerek ikilemi, rus halkının arafta kalışını anlatıyor" diyecek kadar analiz/yorum gücüm yok. zaten dostoyevski bile mezarından kalksa bu tür abartılı atıflara "yoo, basit ama epey trajik bir olayı anlattım" der diye düşünüyorum.

dostoyevski'yi her bir kitabında beni resmen o döneme götürdüğü, bir kitabındaki o temel ve yoğun duyguyu yaşattığı için, realist ve iyi bir gözlemci olduğu için çok seviyorum.

keşke sabahattin ali, albert camus ve dostoyevski ile bir ortamda bulunup sohbetlerini dinleme imkanım olsaydı.
0
m e b
(31.07.24)
İnsan zihninin en karanlık noktalarına insanları rahatsız ederek dokunmasina rağmen dostoyevski ' nin bu kadar sevilmesi;

1- bu anlatımı muthis bir ustalıkla yapması -ki edebiyat/sanat tam da işte budur-

2- hepimizde az çok bu karanlık noktaların bulunması.

(Okuduğum kitapları; Karamazov kardeşler, ecinniler, suç ve ceza, yer altindan notlar)

Bu arada başlık altında bir eleştiri var, -dostoyevski hakkında düzgün bir eleştiri okumak çok isterdim- kusura bakmayın ama ziyadesiyle komik.

Hadi proust'u bir nebze anlarım da Sartre, Stefan Zweig, cehov ne alaka arkadas; edebiyat öyle ne okuduysan hepsini mukayese edebileceğin bir alan değil :))
0
makbur
(31.07.24)
(5)

iphone 13 vs 14

akatreil
ikisi de düz model.13 - 36 bin lira14 - 44 bin lira8 bin lira fark var. ne diyorsunuz?
ikisi de düz model.

13 - 36 bin lira
14 - 44 bin lira

8 bin lira fark var. ne diyorsunuz?
0
akatreil
(30.07.24)
13 pro'yu denkleme sok bir de. prolar daha iyi işlemci ve ekran olarak.
0
xrated
(30.07.24)
Ben XR'dan 14'e geçtim; aralarında sıradan kullanıcının fark edebileceği hiçbir fark yok. Pro kullanmadım hiç; belki fark ediyordur.
0
auroraaurora
(30.07.24)
@xrated

yenilenmişleri 48 bin lira civarında. sıfırları 60 bin üzeri... eliyoruz fiyatları yüzünden bunu :/

@auroraaurora

xr ile 14 arası mı çok fark göremediniz? xr, iphone 14'ten 4 yıl önceki cihaz değil mi?
0
🌸akatreil
(30.07.24)
Aynen öyle. Dediğim gibi ben düz kullanıcıyım. Bataryası daha iyi, geliştirme sayılırsa. :P
0
auroraaurora
(30.07.24)
İkisi arasında 14.

Renginin mor olmasına gönlünüz razı gelirse Amazon'da 43 bin lira. Bilginiz olsun.
0
pispinti
(30.07.24)
(3)

Kadında kalın ve düz enseyi estetik hale getirme

sekizdokuzon
Selamlar; Son zamanlarda dış görünüşümle alakalı takıldığım bir konu var. Ensem hemen hemen şu aşağıdaki kızınki gibi: https://ibb.co/TTC2ffrSaçlarımı toplandığımda aşırı çirkin oluyor. Böyle bir enseyi nasıl saklarız ya da estetik kullanırız? Buradaki kadın saçlarını sürekli açık kullanıyor mesela
Selamlar;

Son zamanlarda dış görünüşümle alakalı takıldığım bir konu var. Ensem hemen hemen şu aşağıdaki kızınki gibi: ibb.co

Saçlarımı toplandığımda aşırı çirkin oluyor. Böyle bir enseyi nasıl saklarız ya da estetik kullanırız? Buradaki kadın saçlarını sürekli açık kullanıyor mesela ve zayıf. Kilo aldığımda gerçekten de ensem inanılmaz kalınlaşıyor.

Başka ne yapabilirim? Ne tarz kıyafetler ve takılar tercih etmeli?

Teşekkür ederim.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
Benim de boyun düzleşmesi ile birlikte gerekli egzersizleri yapmadığım için kötüleşti iyice.
Fizyoterapist eşliğinde pilatese başlayacağım yarın görüşmem var bakalım.
Bana spor hocam önerdi hatta salonda aletli pilates hocası olmasına rağmen fizyoterapist eşliğinde olmasını istediği için başka yere gideceğim.
Gizlemek yerine böyle çözmeye odaklanırsanız uzun vadede daha mutlu olursunuz.
Gizlemek için saçı açık kullanmaktan başka bir öneri gelmiyor aklıma.
0
mutekebbir
(30.07.24)
Duruş bozukluğu da var, pilates & fizyoterapist önerisi dursun cepte. Cidden göz kanatıyor, sevmiyorum ya.
0
🌸sekizdokuzon
(30.07.24)
Bence de boyun hörgücü veya o yolda. Evde yapılabilecek egzersizler var. YouTube'dan bakabilirsiniz. Boynun ince veya kalın olmasıyla bir ilgisi yok diye biliyorum.
0
auroraaurora
(30.07.24)
(8)

Kendine acımak

morca
Nasıl kurtulur insan bu huyundan?
Nasıl kurtulur insan bu huyundan?
0
morca
(30.07.24)
a.co

Bir şans verin.
0
auroraaurora
(30.07.24)
sahip olunabilecek en kötü huy. kişisel yorumum bağımlılıklardan daha tehlike olduğu yönünde. tüm hayat enerjini emer, depresyona sürükler, hayat konforunu etkiler.

kisa’nın yazdığı gibi nedenlerini belirleyip üzerinde çalışmak gerekli.
0
deartheodosia
(30.07.24)
İyidir ya kendine acımak. Duygu durum stabil hale gelir.
0
numlock
(30.07.24)
Utançtan sıyrılıp Ayrıntı verirsen sağlıklı geri bildirim alabilirsin
0
hasmetizm 2046
(30.07.24)
bir anda kurtulacaginiz bir sey degil, altinda cok fazla sey vardir muhtemelen. kendinize acima haliniz bir duruma hizmet ediyor, yasamla ilgili sorumluluk almaktan kaciyorsunuz, sucu baskalarina atarak kolaya kaciyorsunuz, elestirilme korkunuzu bastiriyor, gorunur olmamanizi sagliyor, gibi gibi bunlari her defasinda irdelemek ve ustune gitmek lazim. kurban ucgenini de inceleyebilirsiniz, iliskilerinizde de ayni dongu olma ihtimali yuksek. farkindalik guzel sey ama ilk adimi atmissiniz.
0
kassiopeia
(30.07.24)
Birine acırız çünkü kendisi için yapabileceğimiz bir şey yoktur. Ama kendimiz için yapabileceğimiz şey çok. Hayatınızda memnun olmadığınız ve değiştirebileceğiniz şeyleri fark etme zamanı şimdi.
0
black holes in the sky
(30.07.24)
Farkına vararak.
0
gabe h coud
(30.07.24)
Bende de var bu, kendimi tam olarak ifade edemediğim ve başkalarına bağımlı bir hayat sürdüğüm için içeriden bir şeyler bağırıyor bana "Hayırdır?" diye. "Sen bu değilsin, potansiyelin bu değil, sonsuza kadar da yaşamayacaksın, bir şeyler yap artık!" diyor.

Gerçi kendine acımak çok katmanlı bir his, altında bin tane şey olabilir.
0
sekizdokuzon
(30.07.24)
(14)

Gece Tuvalet Alışkanlığı Hk.

emcekare olmadi einstein olsun bari
6 yaşında kızım var. Maalesef hala gece tuvaletini tutma alışkanlığı kazandiramadık. Artık doktora da gideceğiz ama gitmeden önce buradan da sormak istedim. Var mi tavsiye edebileceğiniz bir şey?Neredeyse çoğu yöntemi denedik çok uzun zamandır ama çocuk kendini bir türlü motive edemedi bu konuda.
6 yaşında kızım var. Maalesef hala gece tuvaletini tutma alışkanlığı kazandiramadık. Artık doktora da gideceğiz ama gitmeden önce buradan da sormak istedim. Var mi tavsiye edebileceğiniz bir şey?
Neredeyse çoğu yöntemi denedik çok uzun zamandır ama çocuk kendini bir türlü motive edemedi bu konuda.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(29.07.24)
Abuuuuu yirim totosunu. Boşverin ya ne yöntemi, ne doktoru. 1-2 seneye kendiliğinden oturur zaten. Uykusu derin demek ki.
0
numlock
(29.07.24)
Uykusu acayip derin evet.
0
🌸emcekare olmadi einstein olsun bari
(29.07.24)
Ben 9 yaşına kadar yatağına "kolonya" döküyorum :) rahmetli babanem öyle derdi, aaa kolonya dökülmüş derdi haha
0
numlock
(29.07.24)
Sevimlileştirip sorunu örtbas etmeyin, doktora gidin. Enürezis nokturna için verilen ilaçlar da var. Çocuk için de travma yaratmadan çözersiniz sorunu. Siz sevimli gösterseniz de çocuğu rahatsız eder, ileride de sıkıntı yaratır misafirliğe gittiğinde falan
0
nundu
(29.07.24)
Yahu 6 yaşında çocuk yatağına yapıyor? Sevimleştirmwekle ne ilgisi var, çok normal? Siz bilirsiniz tabi ama doktor falan bence gereksiz olur.
0
numlock
(29.07.24)
birisi bu konuda çocuğunuzu korkutmuş olabilir mi bir düşünün, poponu yakarım falan diye. annem peşimde kibritle koşturduğu için ayıptır söylemesi ben de epey büyüktüm ıslatmayı bıraktığımda ama yıl 90 falan yani, artık insanlar bilinçlenmiştir herhalde. babanne anane falan yapmaz dimi öyle şeyler?
0
titanyum22
(29.07.24)
her gece mi oluyor ara sira mi acaba? biz baslayacagimiz zamanlarda yatmadan 3-4 saat kadar once sivi alimini bitirin denmisti. gece uyanip su filan iciyor mu belki oyle bir sey varsa onu engellemek de ise yarayabilir ama bence de doktora gidin tabii ki, o yaslarda artik biraz duzene girmis olmasi gerekiyor cis konusunun bildigim kadariyla. altinda psikolojik veya fizyolojik baska bir neden olabilir, tuvalet konusu psikolojik pek cok konuyla birlikte ilerliyor cunku. uzman gorusu almaktan hic zarar gelmez, kendiliginden duzene girecek bile olsa iciniz rahat etmis olur.
0
in vino veritas
(29.07.24)
Korkutma olmadı, anne baba harici bakan tok. Biz de öyle bir şey yapmadık zaten.
Kızmıyoruz zaten ama anne baba çalıştığımız için zamanında üzerine düşemedik ondan böyle bu yaşa kadar geldi diye düşünüyoruz.
Arada yapmasa tamam diyecegiz ama gece de 3 4 kere kaldirmamiza rağmen bile yaptığı oldu.
Uykudan önce sıvı alma olayını denedik ama çocuk yalvar yakar şu istediği için uyku öncesi kıyamadık hiç.
Uzman görüşü alacağız zaten.
0
🌸emcekare olmadi einstein olsun bari
(29.07.24)
Tuvalet alışkanlığını geç kazanmak ve alta kaçırmak gayet ciddi bir konu ve direkt psikolojiyle alakalı.
Doktora gidin.
Geçmiş olsun.
0
mutekebbir
(29.07.24)
Bacım sen bilirsin tabi ama yazılanlar gibi "çok ciddi", "psikolojik rahatsızlık" falan böyle durumlar yok yani.
0
numlock
(29.07.24)
@numlock, konu hakkinda uzman bilgisine sahip degilseniz bu sekilde yonlendirme yapmamanizi tavsiye ederim. cocugunuz da olmadigini tahmin ediyorum. bu durumda neye dayanarak tibbi veya psikolojik bir durum hakkinda bu kadar rahatca yorum yapabildiginizi anlamak guc.
0
in vino veritas
(30.07.24)
Ben çok zor kurtulmuştum. Doktor doktor gezdiğimizi hatırlıyorum. En son kırıkçı çıkıkçı 'düzeltmişti.' :) Tavsiye etmiyorum tabii ki. Mutlaka doktora danışın.
0
auroraaurora
(30.07.24)
kendim benzer sorunlar yasamistim. kesinlikle erkenden goturun doktora. cocuk farkindaligini kazandiktan sonra boyle seyler yasamasi hayat boyu etkili oluyor.
0
Zima Blue
(30.07.24)
Direkt şahsa cevap vermek istemiyorum ama aynı zihniyete sahip ebeveynlerim kendi halime bıraktıkları için ileride çok büyük sorunlar yaşadım.
Uzman gibi yüzde yüz emin bir şekilde konuşmak istemiyorum ama hem kendimden hem de çevremden biliyorum ki bu çok ciddi bir psikolojik sorun.
Eğer şimdiden önlem almazsanız ileride çocuğunuzda çok daha büyük hasarlar çıkacak, nereden bildiğimi yazmak istemiyorum :/
0
mutekebbir
(30.07.24)
(10)

Özel sektör zam oranlarınız belli oldu mu?

ananiyimioguz
Biz %24 memur zammından sonra biraz umutlanmıştık 20 üstü gelir diye.Ama asgari ücrete zam gelmediği için en kötü 20 gelir dedik.Açıklanan 20nin de altında oldu.Ocakta söz verdiler diye yapmak için yaptılar gibi duruyor. Moraller sıfır.Tabi pollyanna modunu açarsak hiç olmamasından iyidir diyebiliri
Biz %24 memur zammından sonra biraz umutlanmıştık 20 üstü gelir diye.
Ama asgari ücrete zam gelmediği için en kötü 20 gelir dedik.

Açıklanan 20nin de altında oldu.

Ocakta söz verdiler diye yapmak için yaptılar gibi duruyor. Moraller sıfır.

Tabi pollyanna modunu açarsak hiç olmamasından iyidir diyebiliriz ama yine de komik.

Sizde durumlar nasıl?
0
ananiyimioguz
(29.07.24)
Bizde de aynı durum.
Şaka gibi bir zamla karşılaştık, ama ben zaten beklentide değildim hiç yapmazlar diyordum sürpriz oldu çalışanlardan gaza gelip nasılsa zam gelecek diye avansa yüklenenler olmuş hepsi eksiye düştü :)

(%11)
0
mutekebbir
(29.07.24)
%20.
Ben sevindim; ama az bulanlar çoğunlukta. Şirkette durumlar pek iç açıcı olmadığı için zam yapılmasa şaşırmazdım.
0
auroraaurora
(29.07.24)
Brüte %30 Nete yansıması tabi daha az olacak ancak yine de beklenenden yüksek bir zam yapıldı. Eğer yapılmasaydı nitelikli personellerde büyük bir erime kapıdaydı. Bu bile ne kadar durduracak göreceğiz.
0
thracia
(29.07.24)
memura %19.31 zam geldi
0
jülsezar
(29.07.24)
Hiç olmadı. :) Ekonomi böyle düzelecekmiş.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(29.07.24)
Nette %25 aldık...
0
silverleaf
(29.07.24)
Nette %20 yaptım. Bayramlarda ve yılbaşında +1 maaş. Yemek ücretlerine de artış.
0
numlock
(29.07.24)
hiç olmadı hatta bahsi bile geçmedi.
0
koela
(29.07.24)
Nette %10.
0
Amaranta ursula
(29.07.24)
Olmadı
0
merhum
(29.07.24)
(25)

Yerde 200 lira bulsanız naparsınız ?

grimavi
Akşam marketten çıktım 50 metre yürüdüm 200 lira buldum markete döndüm parayı bırakayım markete gelen ya da marketten çıkan biri düşürdüyse belki tekrar dönüp sorar, kimse sormazsa uygun birine verirsiniz dedim parayı kabul edemeyiz dediler
Akşam marketten çıktım 50 metre yürüdüm 200 lira buldum markete döndüm parayı bırakayım markete gelen ya da marketten çıkan biri düşürdüyse belki tekrar dönüp sorar, kimse sormazsa uygun birine verirsiniz dedim parayı kabul edemeyiz dediler
0
grimavi
(29.07.24)
İyi etmişler. Belki marketten çıkan birinden düşmemişti, belki tamamen alakasız bir yerden gelmişti.

Almasaydın iyiydi.
0
muhayyer divan
(29.07.24)
Hiç dokunmam.
0
yenibirgüzelnick
(29.07.24)
Muhtemelen almam, biri görürse diye çekinirim.
Alırsam da döner markete kedi maması alır mahallenin kedilerine ziyafet çekerim.
0
pianeta
(29.07.24)
Aç olanı doyururum.
0
numlock
(29.07.24)
Dokunmam.
Anca cüzdan falansa bakarım içinde bilgi var mı diye o kadar.
0
mutekebbir
(29.07.24)
kaybeden yürüdüğü güzergahı kontrol etmek için geri dönüp arayabilir diye düşünerek almam. isterse 200 dolar olsun.
0
tabudeviren
(29.07.24)
almam da aramak maksadıyla geri dönecek kişi için görünür bir yere koyarım
0
Hallegadola
(29.07.24)
Dokunmam
0
gabe h coud
(29.07.24)
cuzdan bulursam icinde cok daha fazlasi da olsa dokunmam sahibine ulasmaya calisirim, en kotu karakola birakirim.

basibos para bulursam cebime atar devam ederim..
0
cooperr
(29.07.24)
20 liradan az para bulursam hemen cebime atarım.
50 lira ve fazlası para bulursam alırım, ihtiyacı olduğu belli olan (dilenci olmayan) birine veririm.
0
michael_knight
(29.07.24)
Markette sorardım sahibi yoksa cebe atardım. Salaklığın lüzümü yok
0
respect
(29.07.24)
herkes dokunmam demiş kgjhgjhkgh direkt alırım ne alaka
0
veritaslibertas
(29.07.24)
alırım ve kendime bir şey ısmarlarım.
0
elorelia
(29.07.24)
Asla dokunmam.
0
rock n roll
(29.07.24)
Eskiden olsa ihtiyacı olduğunu düşündüğüm birine verirdim. Şimdiki aklımla oralı bile olmam. Üzerime vazife olmayan işleri dert etmemeye karar verdim. Cebime mi atayım, birine mi vereyim, sahibine mi arayayım? Bana ne "amk"!
0
auroraaurora
(29.07.24)
geçenlerde marketin önünde gördüm, markete gidip verdim arayan olursa diye. kabul edemeyiz dediler onlar da. bende bir gün bekleyin alan olmaz ise kedi maması alıp dağıtın dedim o zaman kabul ettiler.
0
delidir yakalayin
(29.07.24)
Geçen sene 50 lira mı 100 lira mı ne bulmuştum attım cebe öğrenci kardeşime o tutarı havale yaptım anında.

Bulduğum yerde ne insan vardı ne dükkan. Biri düşürmüş işte bi şekilde.
0
chicha_v2
(29.07.24)
alir cebe atar yoluma devam ederim. ne yapacagima sonra karar veririm.
0
bay b
(29.07.24)
ben almıyorum gördüğümde.
0
enteg
(29.07.24)
ben yerde görünce alıyorum çantamın ayrı bir yerine koyup yaşlı bir dilenci görünce ona veriyorum.
ben almasam başkası alacak diye düşünüyorum bari ihtiyacı olan biri sevinsin.
geçende 100 lira bulmuştum alıp çöplerden kağıt toplayan yaşlı bir amcaya zorla verdim almak istemedi birkaç defa ısrar edince sevindi aldı.
0
devilone
(29.07.24)
ben losev kutusu varsa ona atiyorum ya da mehmetcik vakfina falan.
0
spherical
(29.07.24)
Mahallede kağıt toplayıcılığı yaparak geçinen adama verdim
0
🌸grimavi
(29.07.24)
alır cebe atarım. ancak çok merkezi bir yerde çanta dolusu para bulursan düşünürüm, belki onu polise veririm. yoksa atar cebe devam ederim.
0
my fault
(29.07.24)
200 lirayda cebe atarım. Yüklü bir meblağ ise ellemem. Bkz. No country for old men
0
mirty
(29.07.24)
alırım.

kedilere, köepklere yaş mama alırım o parayla ama.
0
janderzel zartanyan
(29.07.24)
(18)

Gönül islerinde sigara mevzusu

polopan
En bastan sevgili olma niyetiyle tanissaydik muhtemelen günde yarim paket sigara icmesini görüsmeye devam etmeme sebebi olarak görürdüm. Ama kendisini is arkadasim olarak taniyorum. Aramizda cekim olustu, hoslanmaya basladim, sanirim karsilikli. Is dolayisiyla tanistigimizdan dolayi zaten cok agirda
En bastan sevgili olma niyetiyle tanissaydik muhtemelen günde yarim paket sigara icmesini görüsmeye devam etmeme sebebi olarak görürdüm. Ama kendisini is arkadasim olarak taniyorum. Aramizda cekim olustu, hoslanmaya basladim, sanirim karsilikli. Is dolayisiyla tanistigimizdan dolayi zaten cok agirdan almaya niyetim var. Is ortamindan sevgili yapmak benim de tercihim degil ama bulundugumuz yerde tanisan sevgililer mevcut, bu konuyla ilgili negatif bir algi yok. Ama is ilerlerse sigara icmesini kabul edebilecek miyim sorusu kafami kurcaliyor. Is ortamindan tanimasam belki bir deneyeyim, nasil hissettigime bakarak karar veririm derdim ama is arkadasligi oldugu icin daha bir temkinliyim, denerim olmazsa devam etmem demek daha zor geliyor.

Sigara icenle olmaz gibi düsünürken yine de oldurmaya calistiginiz bir durum oldu mu? Ya da siz icerken sigara icmeyen biriyle? Nasil bir deneyimdi?
0
polopan
(28.07.24)
Sigara mevzusu çok sıkıntılı, yani birlikte olursun tabii seversen göz bazı şeyleri görmez derler ama ben şahsen sıkıntı çıkaracağımı bildiğim için en baştan o yola girmem sigara kullanan biriyle. Ha biri de bana mesela sen de çok protein tüketiyorsun osuruğun kötü kokuyor dese alınmam, haklı olabilir derim. Her insanın hassasiyetleri olabilir yani yola ona göre çıkmalı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.07.24)
kesinlikle sigara içen biriyle birliktelik yaşamam kimseye de önermem.

iş arkadaşından sevgili olur ama sigara kesinlikle kaçın.
0
kanasla intihar eden adam
(28.07.24)
sigaradan önce iş arkadaşıyla olmaz. attığın taş ürküttüğün kurbağaya değmez, sonrası vıcık vıcık kalıyor.
0
titanyum22
(28.07.24)
Bir taraf sigara içerken diğer tarafın sigaradan rahatsız olan bir insan olması çok katlanılabilir bir şey değil. Boşverin gitsin bence.
0
pispinti
(28.07.24)
Bir de sigara içen kişinin hareketleri norm oluyor, gece kalkıp balkonda bir keyif sigarası içip yatağa dönüyor koku üzerine sinmiş oluyor, dışarıda buluşacaksınız beklerken bi sigara yakıyor sen gelince sarılacak oluyorsun kokuyor

ilişkiye başlamamak bence en iyisi, diğer yandan sigara kullanan kişilerin gözünden de merak ediyorum konuyu, yazsalar iyi olur
0
grimavi
(28.07.24)
Maalesef sigara içmeyen birisini bulmak çok zor. Ülkemizin erkekleri bedenine ve sağlığına bakmamaya, temiz beslenmemeye yemin etmiş sanki. Bu yüzden kriterlerimi saat başı içmemesine günde maks 2 dal içmesine kadar düşürdüm :d Kırmızı çizgim düzenli ve sık alkol tüketmesi ve ot alışkanlığı olması.

Bir de iş arkadaşından olmaz.
0
ruhen hastayim ben
(28.07.24)
Bu şekilde olmaz, konu sigaradan ayrı bir şey. Yani sabah uyandığında iki kere komodinin üstüne tıklatıyor ve bu benim gözüme batıyor diye gıcık olsaydınız o da olmazdı. Böyle şeyler siz çırpındıkça sıkılaşan düğümler gibi. Zaman içinde etkisi artarak devam edecek. Örneğin siz gayet tahammül edebildiğinizi düşünürken tartıştığınız esnada bir sigara yakacak ve bu durum artık öncekinden daha irrite edici bir hale gelecek. Zaman içinde dayanılmaz boyuta ulaşana kadar bu içinizde büyüyecek.

Bu işin olacağı varsa en başta buna kafa yormaktan vazgeçmeniz gerek. Duyunca saçma geliyor ancak böyle şeyler gayet kişinin kendi elinde aslında. "İnsanlar sigara içebilir, var böyle bir olay ne yapayım?" fikrini beimsemeniz gerek. Buna gerek var mı o sizin bileceğiniz iş.

Ya da o sigarayı bırakabilir pek tabi ki, ancak bu sizin dışınızda bir konu.
0
akhenaten
(28.07.24)
Sigara içmeyen biri olarak sigara içen biriyle asla diyorum. İçen ve içmeyen insanın gündelik yaşam pratikleri bile çok farklı. Ben arkadaşlarıma bile posta koydum kışın soğuğunda her seferinde dışarıda oturmak zorunda değilim diye mesela. Ya da bir mekana gidilecek, keyfimce gezmek istiyorum, içen kişi çoğunlukla bitse de çıksak ve sigara yaksam modunda oluyor. İstedikleri kadar dikkat etsinler o kokunun tenlerine, parmaklarına, ağızlarına ne kadar sindiğini fark etmiyorlar. İçen taraf içinde haksızlık bu arada zira sürekli içmeyen tarafı rahatsız etmemeye çalışma gayreti ve stresi çok yorucu, yıpratıcı.

İş arkadaşıyla ilişki olmamalı, asıl soru o değil o yüzden detaya girmiyorum :).
0
Phoebe
(28.07.24)
sigara içen biri olarak sigara içmeyen biri ile sevgili olma fikrine sıcak bakmıyorum. uzun yıllar önce içmeyen bir sevgilim olmuştu , sürekli rahatsız olup olmadığını sormama ve dikkat etmemee rağmen o bu durumdan rahatsız olmadığını söylese de ben asla rahat hissedemedim,

dışarıda kafelerde, parklarda vs etrafımda biri varken bile duman kimseye gitmesin diye aşırı dikkat eden biriyim, bu sebeple başka birini rahatsız etme hissi benim için kötüydü. etrafımda bundan rahatsız olmayan çiftler de var, ablam sigara içmiyorken eşi içiyor ve bu yıllardır hiç sorun olmadı onlar için. ama bana göre de olur yanı pek yok, ben tercih etmiyorum.
0
hypathia
(28.07.24)
Bir de sigara içen birinin yorumu bulunsun. @Phoebe'nin dediği gibi sigara içmeyen birini rahatsız etmemeye uğraşmak ciddi efor gerektiriyor. Yine gündelik pratiklerimiz farklı. Biz mesela sevindiğimizde, heyecanlandığımızda, üzüldüğümüzde elimiz hemen sigaraya gidiyor. Bir kapıya çıkayım da sigara içeyim istiyoruz. Karşıdaki sigara içmiyorsa sohbet bölünüyor, içiyorsa dışarıda sigaralarimizi içerken kaldığımız yerden devam ediyoruz. Günahı paylaşma hazzı giriyor bir de işin içine. İşyerlerinde mesela sigara içen ekip arasında ayrı bir samimiyet oluşur, birbirlerini neredeyse korur kollarlar aynı haltı yedikleri için. Geçen sene bir ara sigarayı bırakmıştım, sigarayı değil, bahsettiğim ekibin muhabbetini özlemiştim. Ayıbını paylaştığın insanla daha şeffaf, daha dolaysız bir iletişim kuruyorsun. Bu yüzden genellikle biz de sigara içenlerle birlikte oluyoruz, birlikte bırakacağımıza dair hayaller kuruyoruz.
0
sekizdokuzon
(28.07.24)
Sigara deal breaker. Hoşlanma durumu varsa da kendime rot balans ayarı çekerdim.
0
gabe h coud
(28.07.24)
@rhb'nin kadın versiyonu ile +1 Çünkü ülkemizin kadınları bedenine ve sağlığına bakmamaya, temiz beslenmemeye yemin etmiş sanki. Ayrıca iş yerinden biriyle zor ve riskli, o yüzden gerek yok bence.

Sigara içmiyorum. Maalesef kadınların çoğu sigara içtiği için mutlaka sigara içen giriyor hayatına. Sigara içmeyen biri için sigara içenle olmak zor ve rahatsız edici. Öpüşmediğin ve sarılmadığın insanların içtiği sigara eğer fabrika bacası ya da kara trene dönmüyorlarsa daha az rahatsız edici tabii ki. O yüzden arkadaşlarımın %90'ının sigara içiyor olması aynı derecede sorun değil haliyle.
0
nawar
(28.07.24)
Ben, sigara içen birine asla ilgi duyamam. Hayatım boyunca sigara içmedim ve içmeyi de düşünmüyorum.

Sigara içenlerin her yerine sigara siniyor ve hiç hoş değil. Özellikle gözlemliyorum sanki sigara içen sayısı artmış gibi geliyor. Erkekler de kadınlar da çok dikkat etmiyorlar kendilerine.
0
rock n roll
(28.07.24)
Yıllar önce sigarayı bırakan biri olarak partnerimin sigara içmesini istemem, kırmızı çizgimdir, o içerse kesin ben de içmeye başlarım, ikinci olarak kokusu çok kötü, partnerin çekiciliğini azaltır, geçen massive attack konserinde arkadaş sigara uzattı, almadım tekrar başlarım korkusuyla.
0
blue rebel motorcycle club
(28.07.24)
Bu şekilde yok sigara iciyor olmaz. Yok erken yatıyor olmaz. Yok çok geveze olmaz gibi kesin bariyerler konursa hiç kimse birlikte olamaz daha da öte evlenen. Sevmek böyle birsey bir çok durumda karşılıklı hata ve kusurları kabullenilmezse hiçbir birliktelik yaşanmaz..
0
sonhakan
(28.07.24)
ben astımım yanımda biri sigara içince boğuluyorum.

ama sigara içip de dikkat eden birçok insan var bence ilişki kurmaya sorun değil.

belki bırakır
0
Hallegadola
(29.07.24)
Ben sigara içen tarafım. Karşı tarafı rahatsız edeceğini bildiğim için "o gözle" bakamıyorum sigara içmeyen insanlara. Arkadaşlık ilişkilerinde dahi sıkıntı yaratan bir olay. Sigara içmeyen insanlara dumanımı solutunca mahcup hissediyorum kendimi.
0
auroraaurora
(29.07.24)
biraz önce bir toplantıdan çıktım. kurum yetkilileri yasak falan dinlemeden fosur fosur sigara içtiler toplantı boyunca, çıktık üstümüz başımız saçımız leş gibi sigara kokuyor, başım ağrıyor dumandan. bir sonraki toplantıya böyle gitmek zorundayım şimdi. yani demem o ki, koku, duman ve zehire sizde pasif içici olarak maruz kalıyorsunuz maalesef :(. toplantıda sizin duyurunuz aklıma geldi :)), önceki yanıtıma ek olsun bu da.
0
Phoebe
(29.07.24)
(3)

Dedem Ecevit i ağırlamış ama basında bulamıyorum

ananiyimioguz
Anneannemde şöyle bir fotoğraf var ama başka yok. Yani o kadar çok başka kaynak bulamadım ki yıl olarak 2000 li yıllar olsa shop mu diyeceğim sdfkghSanırım 1989 seçimlerinde Ecevit Merzifon'a gelmiş. Dedem de o sıralarda bir kurumda müdür. O zamanlarda baya bilgili birisiymiş Merzifon'da ve o gitmiş
Anneannemde şöyle bir fotoğraf var ama başka yok. Yani o kadar çok başka kaynak bulamadım ki yıl olarak 2000 li yıllar olsa shop mu diyeceğim sdfkgh

Sanırım 1989 seçimlerinde Ecevit Merzifon'a gelmiş. Dedem de o sıralarda bir kurumda müdür. O zamanlarda baya bilgili birisiymiş Merzifon'da ve o gitmiş askeri hava alanında karşılamaya. (1947'de açılmış bir havaalanı var orada ama siviller kullanamıyordu, siviller için olan 2008te açıldı)

Ben dedemi sadece küçükken hatırlıyorum saygın bir adamdı beni çarşıya gezmeye götürdüğünde hangi dükkanın önünden geçsek oo hocam torun mu al bakalım ufaklık derler, ne satıyorlarsasa ikram ederlerdi, öyle bir adamdı. Ben de alıyormuşum hemen şimdi düşündüm de ne ayıp :3

Dedemde fotoğraf olduğuna göre bir şekilde gazetede, arşivlerde falan olup da hiç sanala atılmamış mıdır? O zaman ait fotoğrafları nereden ve nasıl bulabilirim?

ibb.co

Edit: Dedemin adı soyadı, ecevit, merzifon falan diye arattığımda da bir şey çıkmıyor.
0
ananiyimioguz
(26.07.24)
yerel gazetelere ulaşmayı denediniz mi
0
paintov
(26.07.24)
hayır nerelere gitmem gerekir emin değilim bir dahaki gittiğimde belediyenin veya müzelerin bu tarz arşivi var mı onu soracağım. bir de ilçede o zamandan beri duran bir yerel gazete var mı yoksa o amasya merkezde midir onu da bir araştırayım. fiziksel olarak aramadım hiç, internette ulaşabileceğim bir arşiv kaynağı bilen yoksa biraz da bizzat yerine gidip nerelere sorabilirim onu sordum aslında
0
🌸ananiyimioguz
(26.07.24)
hizliresim.com

Aylaklıktan şu fotoğrafı buldun. Ecevit'lerin kıyafetleri aynı. Buradan yürürseniz bir şey çıkar belki.
0
auroraaurora
(26.07.24)
(4)

Antidepresan

digits
Doktor c ile başlayıp m ile biten bir antidepresanı 6 ay boyunca kullanmamı istedi. İlaca güvenemediğim için başlayıp 1 ay içinde bıraktım.İlacı uzun süre kullanırsam beyin kimyamı geri dönüşü olmayacak şekilde bozmasından korkuyorum. İlaç firmalarının beni ilaçlarına ömür boyu bağımlı kılmasından
Doktor c ile başlayıp m ile biten bir antidepresanı 6 ay boyunca kullanmamı istedi. İlaca güvenemediğim için başlayıp 1 ay içinde bıraktım.


İlacı uzun süre kullanırsam beyin kimyamı geri dönüşü olmayacak şekilde bozmasından korkuyorum. İlaç firmalarının beni ilaçlarına ömür boyu bağımlı kılmasından korkuyorum.Algımı, zekamı kötüleştirmesinden korkuyorum.

Sizce korkularımda haksız mıyım? Aranızda uzun vadeli kullananlarınızın deneyimlerini öğrenmek istemiştim.

İyi ki kullanmışım mı diyorsunuz yoksa keşke hiç başlamasaydım mı?

Özelden de yazabilirsiniz...
0
digits
(26.07.24)
Doktor kontrolünde kullanıp bırakacaksanız 6 ay uzun bir süre değil. Kar-zarar hesabı yapmanız lazım. Antidepresanlar hayat kurtarıcı da olabiliyor, duygusal atalete de sürükleyebiliyor ve bağımlılık yapmasa bile hissettirdiği umursamazlık evreninden çıkmanız zor olabiliyor.
0
auroraaurora
(26.07.24)
bence haksızsın.

ilacı ne için verdğine göre değişir bence. şımarıkça bir nedenden gittiysen gereksiz olabilir ama hayatını olumsuz etkileyen bir ruh hali ile bu durumdan kurtulmak için gittiysen gereklidir o ilaç.

bazı ilaçlar ruh halini çok güzel dengeliyor. mesela ben sinirli olduğum için sinirimi kontrol altında tutmakta zorlandığım için kullandım, bana sorarsan çok iyi geldi. antidepresanlar zaten 2 ayda ancak etki göstermeye başlıyor, en basit tedavi 6-9 ay olarak öneriliyor. durum daha ciddi ise daha da uzuyor.

öncelikle ilaca gerçekten ihtiyacın olduğunu düşünsen böyle 1 ay kullanıp bırakmazdın diye düşüyorum. demek ki kendi kendine halledebileceğin bir durumdasın, geçiçi bir zorluk yaşıyor olabilirsin, bu senin ilaca ihtiyacın olduğu anlamına gelmiyor.

bence karar vermen gereken şey şu; yardıma ihtiyacın var mı yok mu? eğer ihtiyacın varsa o ilacın sana iyi geleceğine inan. 2 ay kullan, devamında kontrole git. işe yarayıp yaramadığı konusunu doktorunla değerlendir. doktor gerekli görürse zaten başka ilaca geçiş yaptıracaktır. ama işe yarıyor ise devam edersin. 6-9 aylık kullanımda yeniden değerlendirme yapılır.
0
turuncu tonlarda
(26.07.24)
2 yıldır kullanıyorum. Senin sandığın gibi algı ve zekamı kötüleştirmenin aksine daha da keskinleştirdi. Gereksiz durumlara yoğunlaşarak kendimi boğmayı bıraktım, hayatımı çok daha verimli ve dolu dolu geçirmeye başladım. Bu sırada uzun yıllardır kaybettiğim neşemi de geri kazandım, bitmek bilmeyen öfkem de soldu gitti.

Ayrıca başlayıp 1 ay içinde bırakmak dengeni daha çok bozar. Bırakılacaksa da keskin bir bırakış olmamalı, azaltılarak bırakılmalı. Zaten 6 ay o kadar kısa bir süre ki.

Büyük oyunu çözen yaman dayılar gibi ömür boyu bağımlılık, ilaç firmalarının hain oyunları benzeri komplo teorisi tadında düşüncelere girmeye gerek yok. İhtiyacın varsa kendinin ve çevrendekilerin hayat kalitesini yükseltmek için ilacı kullanman en mantıklısı. Olay bu kadar basit.
0
moonie
(26.07.24)
arkadaşım tam da bu düşünceler yüzünden kullanmalısın.
düzenli kullanırsan faydasını görürsün,saçma sapan bi kullan bi kullanma yaparsan işin zor.
0
jamswety
(26.07.24)
(9)

Cekirdek aileden konusmadiginiz kisiler var mi?

Kittie
Anne baba kardesBen konusmuyorum abimle. Bilen bilir. Beni hep kandirdi, salak yerine koydu, maddi olarak dolandirdi ki kendisinin durumu gayet iyi.Kendi isi var, 2 araba, iyi bi semtte bi ev.Onu hayatimdan silmis olmak beni hic uzmuyor.Olum konusunu cok dusunuyorum ama. Dun de ruyama girdi cok dusu
Anne baba kardes
Ben konusmuyorum abimle. Bilen bilir. Beni hep kandirdi, salak yerine koydu, maddi olarak dolandirdi ki kendisinin durumu gayet iyi.
Kendi isi var, 2 araba, iyi bi semtte bi ev.
Onu hayatimdan silmis olmak beni hic uzmuyor.
Olum konusunu cok dusunuyorum ama. Dun de ruyama girdi cok dusundum diyedir.
Olunce vicdan yapar miyim?
Bi yandan da asil o vicdan yapsin diyorum.
Magdur taraf benim.
Sizin de boyle kisileriniz varsa ne dusunuyorsunuz bu konuda?

Daha cok cevremin ustume gelecegini dusunuyorum benden once olurse? O kadar yapti etti herkes biliyor bana verdigi zararlari. Gecenlerde mailime (watsaptan engelli) bi emoji atmis. Pasta emojisi. Bi tane emoji. Konu basligi bi sey yok :)) dogum gunumdu. Ben bunu komik bulup kuzenime anlattim. Takdir ettim kendisini dedi ahaha
Mailim aklina gelmis ordan kutlamis diye. Bunu soyleyen kuzen de cahil falan degil.kariyeri, yasi oturmus biri 50lerinde bi insan.

Herkes beni suclu goruyor sanirim.
0
Kittie
(26.07.24)
Geç bile kalmışsın
Geri adım atarsan daha da pişman olacağın tecrübeler yaşarsın

Tecrübe
0
topkapiaksaray
(26.07.24)
Anne ve abi var sadece. Abimi senede bir iki defa görüyorum ve hal hatır sorma dışında muhabbetimiz yok. 'Küs' değiliz, ama abi-kardeş ilişkimiz yok.
0
auroraaurora
(26.07.24)
En güzeli ekonomik özgürlüğünü kazandıktan sonra aile ile bağı kesmek
0
grimavi
(26.07.24)
Babamla konuşmuyorum. Ölürse vicdan yapmam. Dünyadan bir psikopat eksilmiş sayarım. Zararı kendine olsa başka ama dokunduğu her insanda derin yaralar açmış birisi.

Düşünmesen daha iyi değil mi? Ölünce bakarsın vicdan yapıyor musun. Şu anda, mevcut bilgilerle için rahatsa gelecekte ne olur düşünme. O zamanın Kittie'si düşünsün.
0
gabe h coud
(26.07.24)
Şahıs abin olmasa hayatında olur muydu? Hayır.

Kan bağı var diye sana zarar veren bir insan için vicdan azabı duymamalısın bence. Abilik sadece kan bağı ile olmaz, manevi yönü vardır.
0
kumandanim
(26.07.24)
Ablamla konuşmuyoruz.
Daha doğrusu kendisi o pişkinliği ve iki yüzlülüğüyle konuşuyoruz sanıyor ama ben kaçıyorum. çünkü;

İki yüzlü ve narsist birisi. Zerrece kıskanılacak özelliği olmamasına rağmen bütün akrabalar onu kıskanıyor zannediyor (narsist).
Yüzüme başka, arkamdan başka davranıyor (iki yüzlü). Duygusal olarak pozitif enerjimi vampir gibi emiyor.

Bunlar benim için uzak durmak için yeterli sebepler.
0
füt
(26.07.24)
Benim yok ama @kumadanım çok güzel demiş sırf kan bağı var diye insanların verdiği zararları yok sayamayız eğer zarar veren birisi olsaydı konuşmazdım ben de.
0
Kediyi üzdün
(26.07.24)
Aileler, kişilerin prangasıdır. Kurtul.
0
numlock
(26.07.24)
Ben de abimle konuşmuyorum. Bir kötülüğü dokunmadı ama bir faydasını da görmemiştim. Evlendikten sonra tamamen kendi kurduğu ailesine döndü, karısı ile arası iyi olsun diye herkese sırtını dönüp gözünü kapattı. Annem kanser oldu, bir kere kemoterapiye götürmemiştir. Evliliğinde de sorun yaşamaması adına ben hayatımdan çıkardım, karısı çok sorunluydu çünkü. Annem torununu rahat rahat göremiyor mesela. Falan filan. Ölümü düşünmüyorum, fazla umrumda değil bu konu galiba. Ayrıca bence onlar düşünsün anne baba bugün var yarın yok, yarın vicdanımız sızlamayacak mı diye düşünsünler yani. Eyyorlamam bu kadar.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(26.07.24)
(16)

Ahlaksızlık görüyor musunuz etrafınızda?

michael_knight
Dünyanın her yerinde ahlaksızlık var, ama Türkiye’de ahlaksızlık sanki utanılacak bir şey olmaktan çıkmış gibi. İnsanlar, yaptıkları uyanıklıkları, hırsızlıkları ve yalanları bir marifetmiş gibi anlatıyor ve merakla takip ediliyorlar.- Siz de etrafınızda veya medyada övünçle ahlaksızlıklarını anlata
Dünyanın her yerinde ahlaksızlık var, ama Türkiye’de ahlaksızlık sanki utanılacak bir şey olmaktan çıkmış gibi. İnsanlar, yaptıkları uyanıklıkları, hırsızlıkları ve yalanları bir marifetmiş gibi anlatıyor ve merakla takip ediliyorlar.

- Siz de etrafınızda veya medyada övünçle ahlaksızlıklarını anlatan insanlara rastlıyor musunuz?
- Türkiye’nin bu konuda dünyanın geri kalanından daha kötü durumda olduğunu düşünmekte yanılıyor muyum?

Not: Ahlaksızlık derken seksle ilgili şeylerden bahsetmiyorum; seks konusunu dışarıda tutalım lütfen.
0
michael_knight
(26.07.24)
evet her yerdeler ve normalleştirmiş durumdalar.
şaşırıyorum
Türkiye, dünyanın kalanından kötü durumda değil bence genel olarak bir rezillik var. bence dünya üzerinde her yerde artık ahlaksızlık diz boyu.
0
mantarliborekk
(26.07.24)
geri kalmislikla alakali. ekonomi kotuyse hirsizlik ahlaksizliktan cikar, bunun gibi
0
ala09
(26.07.24)
Çok görüyorum geçende müdürlük sınavı hakkında konuşuyoruz. Konu mülakatlardan açıldı herkes torpil bulmanın peşinde. Dindar görünen namaz kılıp oruç tutanlar bile torpili savunuyor. Torpil kul hakkına girmez mi? diye sordum. Herkes ben torpil bulmasam başkası bulacak benim yerime girecek diyor. Artık herkese torpil mevzusu normal geliyor.
Böyle olunca kendimi enayi gibi hissediyorum. Dünyada bir enayi ben kaldım sanırım diyorum.
0
komando kani var bende
(26.07.24)
Ahlaklı insanlar her zaman azınlıktaydı. Şimdi de farklı değil durum. ahlak kelimesi farklı anlamda kullanılıyor artık, seks hiç bir Zaman ahlakla ilgili değildi zaten.
0
hasmetizm 2046
(26.07.24)
Ahlaksızlık olarak değerlendirdiğim şeyler görmüyorum, ama iş etiğine kendimce aykırı bulduğum çok şey oluyor. Adam otelde masaj yaptırıyor, şirkete fatura ediyor mesela. Bana ters. :)
0
auroraaurora
(26.07.24)
türkiye'de ahlaksizlik, adam kayirma, kücüp hesaplar pesinde kosma, torpil kol geziyor.

yere cöp atmak bile ahlaksizlik, terbiyesizliktir benim gözümde.

gecen sene yazin sahilde otururken önümden bir sürü süt misir, cekirdek falan satan cocuk gecti. bundan daha büyük bir ahlaksizlik olabilir mi? cocuklari koruyamiyoruz. bu zaten basli basina en büyük ahlaksizlik. sonra kirmizi isikta arabaya mendil falan satmak icin gelen cocuklar...

türkiye'de yasayabilmen icin bunlara göz yumman lazim. bu da ahlaksizliktir
0
sonsuz
(26.07.24)
sonsuz +1

Ben de kendimce ahlaksız bulduğum bir dünya şeyle karşılaşıyorum gün içinde. Dün mesela işlek bir sokakta yürürken yolun tam ortasında boş bir cam soda şişesi gördüm. O şişenin üstünden geçip lastiğini parçalayacak bir araç mutlaka olur. Bunu akıl etmek çok zor olmasa gerek. Tamam hadi, yine yere at çöpünü, geri dönüşüm falan hiç düşünme ama yolun ortasına da atma mesela. Bu tip detaylar beni çok rahatsız ediyor. Kolay çünkü o çöpü oraya atmamak.
0
sekizdokuzon
(26.07.24)
Ahlaksızlık yapmakla kalmayıp övünmek var. Arkadaş çevremde yok ama günlük hayatta denk geliyorum. En büyük sorun bunun ahlaksızlık olduğunu fark etmeyip/kabul etmeyip bunu pratik zeka, kurnazlık, yolunu bulmak vs. sanmak. Bir trafikte herhangi bir şey için sıra halinde bekleyenlerin yanından geçip ilerde bir yerde kaynak yapmak büyük ahlaksızlıklardan mesela.

İnanılmaz derecede normalleştirilmiş. Kaçak elektrik kullanımı, alınan yiyeceği farklı kategoriden göstererek yapılan KDV kaçakçılığı, vergi kaçırma, iftira, rüşvet, torpil, ayıplı mal satmak, dolandırıcılık hepsi ahlaksızlık ve hepsi iliklerine kadar işlemiş milletin.
0
nawar
(26.07.24)
Hani rusların meşhur bir sözü var ya;

çeçenden canını, azeriden paranı, rusdan karını.. diye

bu üç milletin 2 si türk...dünyada zirve yapmışızdır...
0
digits
(26.07.24)
sokağa, alışverişe, dışarı kısacası topluma çıktığımda her türlü ahlaksızlığı görüyorum. biri bin para. çöp atan, başkasını her türlü rahatsız eden, kendinden başkasını düşünmeyen vs.

ancak kendi çevreme baktığımda (kısıtlı bi iş, arkadaş ve aile çevrem var), böyle buram buram bi ahlaksızlık görmüyorum.

muhakkak yaptığımız yanlışlıklar ya da farkına varmadan verdiğimiz rahatsızlıklar oluyordur ancak o konuda oldukça dikkat ediyorum.

olaya ahlak/ahlaksızlık olarak değil de, başkasına herhangi bi konuda rahatsızlık vermek/kötülük yapmak olarak yaklaştım
0
biseysorcaktim
(26.07.24)
Görüyorum ve çok bunalmış vaziyetteyim.

Torpilden çok kere bahsedilmiş, ancak ne kadar bahsedilse az. Torpil saklanacak bir şey bile değil artık. Çok normal bir şey olmuş. Bu tür insanlara bunun ne kadar olağandışı bir şey olduğunu anlatamıyorum bile, garipseniyorum.

Sosyal medyada yapılan yorumlara bakıyorum, torpil ve din ilişkisi bile kurulmuş. Akrabaları, komşuları kollamak gerekir tarzı hadislerle bağdaştırılmış torpil artık. Adam kayırmak kollamak olarak görülüyor. Bu şahit olması çok yıpratıcı bir şey.

Özellikle alt gelir grubu erkekler arasında ise aldatmak son derece normal. Sadece alt gelir grubu aldatıyor demiyorum, her kesimde yaygın sadakatsizlik; ancak bu kişiler saklanmıyor. Hatta övünüyorlar. Her yerde anlatıyor bu "maceraları." Yazık evde eşleri oturup aile, çocuk düşünüyor. Bayramda falan ne yapmak gerekir bunlara kafa yoruyor. Zaten kocalarının sıkı denetimi altındalar. Kocalarsa her fırsatta "arada olacak tabi hocam" denen "kaçamaklar" peşinde. Sadakat diye bir şey yok. Sadakat olmadığı gibi eşlerin birbirine bakış şekli de çok çirkin. Resmen çirkin yani. Mide bulandırıcı. Bu insanlar aynı zamanda eşlerini her fırsatta aldatıp yine dinden imandan bahsedip cumalara falan gidiyor. Gerçekten insanın karnına kramp giriyor şahit oldukça.

Yine firmalarda kadın çalışanların arkasından yapılan muhabbetler tiksinti verici. Gerçek anlamda tiksinti verici.

Türkiye'de çalışma kanunu da boşuna var. Mavi yaka dışında nerdeyse kimse mesai almıyor. İş güvenlikçileri boşuna var. İş güvenliği önlemleri dalga konusu. İşverenler bunların gereksizliğine çene yorarken işçiler de bunlara uymamakla, iş güvenlikçilere verdikleri ayarlarla övünüyor. İhbar, kıdem tazminatları ödenmiyor, çok az yer ödeme yapıyor. Maaşlar elden veriliyor birçok yerde. Mavi yakanın aldıkları mesailerde de pazar mesaisi düşük veriliyor çoğu zaman. Esnaf vergi falan vermiyor. Kaçak işçi çalıştırılıyor birçok yerde.

Olmayan ne var ki?

İnsanlarda bir boşlamışlık... Herkes kendini nimetten sayıyor. Hakkında açılan suç dosyasıyla övünen tipler ortalıkta kol geziyor. Trafikte maganda dolu, çakarlı araç dolu. Makas atan dolu. Daha dün kamyonun biri kırmızı ışığı beklememek için kamyonla kaldırıma tırmanıp döndü döneceği yere. Kaldırıma çıktı ya kamyonla. 1 dakika fazla beklememek için.

Saya saya bitiremem. Gerçekten iğrenerek yaşıyorum.
0
akhenaten
(26.07.24)
sosyal(!) paylaşım yaptıkları mecralara bakarsanız ahlaksızlıkları anlatmayı geçin bunu övünçle sergiliyorlar bile, ülkenin özeti resmen. gecenin köründe drift atanlar, motor bağırtıp milleti rahatsız edenler ve işin trajikomik kısmı bunların binlerce beğeni alması. bunu beğenenler var ya düşünsenize binlerce.
0
Improbable
(26.07.24)
cahillik, fakirlik, açgözlülük, denetimsizlik, kutuplaşma ve dinin saptırılmasının doğal sonucu bu.
0
parka
(26.07.24)
mesela torpilli bir kadin vardi ben yuksek lisans yaparken. atiyorum Kars'ta ogretim gorevlisi ama Izmir'de doktora yapiyor.
Haliyle Kars'ta falan calismadan maas aliyor.
projeye eklemisler oradan da para aliyor.
yuksek lisansi, tezsiz, okulun yonetmeligine aykiri vs. vs.
doktora yaptigi bolum, onun lisans bolumunu normalde kabul etmiyor, yine usulsuz.

Zaten kendi saklamiyordu, ben de diger detaylari herkese anlattim. Diger arkadaslar da gariban yuksek lisans ogrencisi, atama bekliyor, ales vs ugrasiyor, tuzu kuru tipler degiller ama buna saygili davrandilar, hatta hocam falan diyorlardi ki torpilden bagimsiz kadinin birsey bildigi yok, turist gibi takiliyordu.
Bu bence onun yaptigi ahlaksizliktan cok daha buyuk ahlaksizlik.
buna kopek ceken bir tek ben vardim ve bilin bakalim kim dislandi?
0
spherical
(26.07.24)
Dünyanın başka yerlerinde farklı bir şey olduğuna pek de inanasım yok.

Sorun ahlaksızlık kısmından ziyade utanmama kısmı sanki. Yani ahlaksızlık kol gezse ama daha gizli saklı olsa bir dönüşüm mümkün dersiniz, ama pişkinlik ve utanmazlık var.
0
encokbenisevinnolur
(27.07.24)
adalet bakanlığına bağlı memurum, kurumun içinde öyle bir torpil dönüyor ki. yalakalar ve arkası sağlam olanları kayıran idare yüzünden kurumdaki düzgün iş yapan insanlar bıktı ve eah ben mi düşünecem devletin işini, ben mi kurtarıcam dünyayı ben de yapmıyom lan modunda herkes. şeflerden birinin yüzüne ben kendim direkt dedim sizin gibi insanlar yüzünden sistem çöküyor ülke çöküyor diye. hepinizin aq dedim iş yerimde odamdan çıkmıyorum midem bulanıyor ikiyüzlülerden.

ülkenin geneli de bu model, her şeyde her yerde ahlaksızlık var. hem hak yeme hem de çarpık ilişkiler anlamında. artık evimden de çıkmıyorum insan içine. ülke dışını bilemiyorum ama ülkenin çivisi çıkmış durumda malesef
0
a gun and a pack of sandwiches and nothing
(27.07.24)
(1)

Excel yardımı

mrtkbl
Merhabalar sevgili dostlar,Bir excel dosyam var. A isimli çalışma sayfasındaki 2 koşulu karşılayan datayı diğer çalışma sayfalarında düşeyara mantığı ile arayıp bulup getirmesini istiyorum.Örnek olarakA çalışma sayfasındakic6 hücresinde PROJE-27 yazıyorf4 hücresinde 26.07.2024 yazıyorB çalışma sayfa
Merhabalar sevgili dostlar,

Bir excel dosyam var. A isimli çalışma sayfasındaki 2 koşulu karşılayan datayı diğer çalışma sayfalarında düşeyara mantığı ile arayıp bulup getirmesini istiyorum.

Örnek olarak

A çalışma sayfasındaki
c6 hücresinde PROJE-27 yazıyor
f4 hücresinde 26.07.2024 yazıyor

B çalışma sayfasındaki
A1 hücrresinde 26.07.2024
B1 hücresinde o tarihe ait tuttuğum not/günlük yazıyor.
B2 hücresinde o tarihe ait tuttuğum not/günlük yazıyor.

Böyle devam ediyor çalışma sayfalarım.

İsteğim şu, A isimli çalışma sayfasındaki iki veriyi eşleyip bunları b-c-d gibi diğer çalışma sayfalarından aramak ve yazdırmak

Şimdiden teşekkürler
0
mrtkbl
(26.07.24)
Copilot'a sordum. Belki yardımı olur.

Excel'de, belirli koşulları karşılayan verileri bir çalışma sayfasından diğerine taşımak için birkaç farklı yöntem kullanabilirsiniz. İhtiyacınız olan işlevsellik için bir VLOOKUP veya INDEX/MATCH kombinasyonu kullanabilirsiniz. Örneğin, A çalışma sayfasındaki C6 hücresindeki "PROJE-27" ve F4 hücresindeki "26.07.2024" tarihini B çalışma sayfasında arayıp ilgili notları veya günlükleri getirmek istiyorsanız, aşağıdaki gibi bir formül kullanabilirsiniz:

=INDEX(B!B:B, MATCH(1, (A!C6=B!A:A) * (A!F4=B!A:A), 0))
Bu formül, A çalışma sayfasındaki C6 ve F4 hücrelerindeki değerleri B çalışma sayfasının A sütunundaki değerlerle eşleştirir ve eşleşen satırdaki B sütunundaki değeri getirir. Ancak, bu formülün doğru çalışabilmesi için B çalışma sayfasındaki tarihlerin ve notların düzenli bir şekilde sıralı olması gerekmektedir.

Eğer birden fazla çalışma sayfasında arama yapmak istiyorsanız, bu işlemi her bir çalışma sayfası için tekrarlayabilir veya daha karmaşık bir formül oluşturabilirsiniz. Excel'in gelişmiş özelliklerini kullanarak, aradığınız bilgileri otomatik olarak bulup getirecek bir makro da yazabilirsiniz.
0
auroraaurora
(26.07.24)
(6)

Beyaz eşya hızlı programlar

pavlis
Çamaşır makinası ve bulaşık makinasında sürekli hızlı program kullanan var mı? Çamaşırlar normal kirli ekstra bir kirlilik yok, 1-2 kez giyildi diye yıkanıyor. Maksimum ter. Bulaşıklar bildiğimiz bulaşık. Tabaklar çok kirli de olmuyor.
Çamaşır makinası ve bulaşık makinasında sürekli hızlı program kullanan var mı?

Çamaşırlar normal kirli ekstra bir kirlilik yok, 1-2 kez giyildi diye yıkanıyor. Maksimum ter.
Bulaşıklar bildiğimiz bulaşık. Tabaklar çok kirli de olmuyor.
0
pavlis
(25.07.24)
Bulaşık makinesini her zaman en kısa programda kullanıyorum.
Çamaşır makinesinde beyaz ve pamukluları 60 derece uzun program, çok giyilmiş genel renklileri 40, spor kıyafeti vs gibi bir terleyip atılmış eşyaları da en kısa programda.
0
silverleaf
(25.07.24)
Hızlı Programlar daha çok su ve elektrik kullanır. Şimdi diyeceksiniz 30 dk çalışan çamaşır makinesi nasıl 1 buçuk saat çalışan çamaşır makinesinden daha fazla harcıyor diye. Çünkü uzun programda makine çamaşırı suyun içinde beklete beklete tek seferde aldıgı suyun içinde yavaş yavaş kirin çözülmesini bekliyor. Sonra durulama suyunu basıp ardından sıkıp çıkarıyor.

Ama kısa programda buna vakit olmadıgı için makine 3 kere su alıp boşaltıyor.
Evet vakit probleminiz yoksa uzun olan ekonomik programlarda yıkayın.Tabi bu mod markadan markaya degişir.
Mesela bulaşık makinesi 50 dklık bir programda 15 litre su tüketiyorken 3 saatlik programda 8 litre tüketiyor.

Dogru yıkama şekli genelde kullandığın makineyi iyi tanımaktan geçiyor
0
limonlu eksi
(25.07.24)
bulaşık makinasında var olan en hızlı programı kullanıyorum teknik olarak, sayılır mı?

benden yaşlı, 30 küsür yıllık arçelik leydi serisinden... tek programlı. :D alternatifi yok.
0
konetsu
(26.07.24)
sadece en kisa programlari kullaniyorum yillardir ikisinde de.
0
hot potato
(26.07.24)
kıyafetlerimi günlük değiştiriyorum 1 gün giyilmiş kıyafetlerimi sürekli 45-50 dk programda yıkıyorum. sıvı deterjan kullanıyorum, siyahsa siyah renkli ise renkli sıvı deterjanı programın farkı denilen gibi daha fazla harcıyor olabilir benim tek fark ettiğim uzun programa göre daha çok dönüyor makine, uzun programda dönüp bekliyor. çok deterjan koymuyorum çünkü makinalar inanılmaz az su alıyor ve çamaşırlar çıktığında deterjan kokuyor çoğunluk 1 kapaktan çok az eksilterek koyuyorum makinayıda ölümüne doldurmamak gerekiyor yarısına kadar dolduruyorum.

10 senedir bu şekilde rutinim, çarşaflarda 1 buçuk saatlik programda, havlular uzun programda yıkanıyor.
0
eja
(26.07.24)
Giysileri 30 dakikalık programda yıkıyorum. Limonlu ekşi'nin cevabını görünce bir aydınlanma yaşadım. Uzun programda yıkarım bundan sonra.
0
auroraaurora
(26.07.24)
(7)

Acil Amerika Vizesi Hk.

Nature Works
Merhaba,Acil vize başvurusu yapacağım ancak öncesinde aklıma takılan bazı sorular oldu, bilen olursa danışmak istedim. Normal şartlarda randevuyu 2026 nisan-mayıs civarına veriyor. Etkinliğe davet edildiğim için tüm başvurumu kalacağım yer/süre/ziyaret amacı vs. onun üzerine kurgulayarak yaptım. Aci
Merhaba,

Acil vize başvurusu yapacağım ancak öncesinde aklıma takılan bazı sorular oldu, bilen olursa danışmak istedim. Normal şartlarda randevuyu 2026 nisan-mayıs civarına veriyor. Etkinliğe davet edildiğim için tüm başvurumu kalacağım yer/süre/ziyaret amacı vs. onun üzerine kurgulayarak yaptım. Acil randevu onaylanmazsa farklı bir tarihte yapacağım görüşmenin anlamı kalmıyor. Acil randevu onaylanmadığında 2026 yılına verdiği bu randevu hala geçerli olur mu ve gitmem gerekir mi?

Daha da önemlisi aciliyetin ikna ediciliği konusunda şüphelerim var. Forbes'ın dünya geneli iki binden az üyesi olan bir topluluğunun üyesiyim, bu topluluk yakın zamanda oluşturulmaya başlandı, haliyle bilinen bir oluşum değil. Üye olduğum için de summit'e davet ettiler. Olay henüz gelişti ve bugün giriş belgesi alabildim. Etkinlik normal şartlarda halka açık ve biletini alanlar gidebiliyor. O kısım pek elzem ve ikna edici değil, tek önem arz eden şey davet edilmiş olmam. Bu yeterli bir acil başvuru gerekçesi olur mu?

Teşekkürler
0
Nature Works
(25.07.24)
Aile ile ilgili cenaze, mezuniyet gibi şeyleri kapsıyor benim bildiğim. Yanlış hatırlamıyorsam geçen ekşi sözlükte bir yazar bununla ilgili rezalet başlığı açmıştı. Oğlu abd’deki bir kursa gidecekti ama acil vizeden red almıştı. Yine de başvurun tabii.
0
ruhen hastayim ben
(25.07.24)
Normalde olur ama şimdilerde olmayabilir. Özellikle ergenler ve cahil tayfa youtube videolarından etkilenerek abd'de turist vizesiyle çalışabiceklerini düşünüp geliyorlar. Bu da Türklerin imajını olumsuz etkiliyor.

Ayrıca iranlı, afgan, suriyeli ve bazı afrika ülkeleri Türkiye'yi vize alma konusunda aracı olarak kullanıyor.
0
ferenc
(25.07.24)
Etkinlik, konferans vb sebepler acil vize basvurusu icin gecerli görülmüyor.
0
feliss
(25.07.24)
maalesef buna acil vermezler. hayat memat meselesi olmasi gerekiyor cidden.

sacmaliga bak 2 yil sonraya vize mi alinir. cok cok sacma.
0
antikadimag
(25.07.24)
Sık sık randevuları kontrol edip öne çekmeye çalışmaktan başka çare yok. Biraz şans işi. 1 hafta sonrasına randevu bulan bile oluyor. Ankara'ya da bakın.
0
auroraaurora
(25.07.24)
elorelia
(25.07.24)
2 mayısta ben ve eşim için ds-160 formunu doldurup 1 hafta boyunca randevuyu öne çekmeye çalışıp yılınca bir danışmanla anlaşıp eşimin randevusu 14 mayısa benim de 31 mayısa almışlardı ikimiz de turist vizemizi aldık pasaportlar randevudan 4-5 gün sonra gelmişti öyle birşey deneyebilirsiniz isterseniz
0
sen supersin
(25.07.24)
(21)

Bu aralar ne izliyorsunuz?

sevilen progressive türkücü
Film, dizi fark etmez. Yeni yapım olması önemli değil. İzlenecek neler var?
Film, dizi fark etmez. Yeni yapım olması önemli değil. İzlenecek neler var?
0
sevilen progressive türkücü
(23.07.24)
Var Bunlar izledim. Ba yıl dım!
0
sekizdokuzon
(23.07.24)
Family Guy'i izliyorum. İki sene içerisinde 19.sezonun ortalarına kadar izledim.
0
put it in your appropriate place
(23.07.24)
Chicago Med (8. Sezon amazon prime ve bein connect’te yok, kalpler kirik)
prens <3
0
mor oje
(23.07.24)
The Boys'un son sezonu bitti, House of the Dragon devam ediyor, Walking Dead'e başladık.
0
prole
(23.07.24)
@mirket perfect days güzel ama beklentim daha fazlaydı.
0
🌸sevilen progressive türkücü
(23.07.24)
İzleyecek hiçbir şey bulamadığım için geçmişte izlediğim bir diziye başladım tekrar. Unutmuşum bir sürü şeyi iyi oldu akıyor gidiyor.
How to get away with murder

Succession hala bitirmedim son sezondayım bitmesine üç bölüm kaldı ve bitmemesi için bölük pörçük izliyorum.

House of the dragon ilk 4 bölüm eh işteydi sezon bitince tamamını bitirmek üzere bıraktım şimdilik.
0
mutekebbir
(23.07.24)
Bizimkilere başladım YouTube'da var 70 bölüm falan izledim ama sonra gota Sarınca 8 sezon bitirdim
Yeni hiçbir şey sarmıyor
0
eja
(23.07.24)
iki gundur master chef izliyorum:(
0
ala09
(23.07.24)
prens izledim çok beğendim. 2. sezonu da çok iyi.
0
neira
(23.07.24)
vakit buldukça fallout. bluey.
0
deartheodosia
(23.07.24)
Explore with us diye bir youtube kanalı var true crime videoları yapan. Onu izliyorum son zamanlarda
0
cay koy geliyorum
(24.07.24)
anne with an e'yi bitirdim bugun cok cok sevdim. simdi ne izleyecegimi bilmiyorum ben de bosluktayim :/
0
in vino veritas
(24.07.24)
young sheldon
prens
var bunlar
punisher
0
ananiyimioguz
(24.07.24)
şahsiyet
prens
regular show (10. kez izliyor olabilirim)
0
oekuklu
(24.07.24)
Gyeongseong Creature'a başladım ve çok beğendim. Netflix ve Prime Video üyeliğim var. İzleyecek doğru düzgün bir şeyler bulmakta zorlanıyorum yaz başından beri.
0
auroraaurora
(24.07.24)
boş kaldıkça çimen show izliyorum, kafam dağılıyor. özellikle fazlı eğlenceli adam.
0
mustafakesekci
(24.07.24)
Ekmek teknesi izliyorum, harika diziymiş meğersem :)
0
but that was just a dream
(24.07.24)
Star Trek'e başlamıştım. Birbiriyle bağlantılı 5 dizi var, izle izle bitmez demiştim. Çok memnunum :D uzun zamandır ne izlesem derdim yok. İzledikçe çok da hoşuma gitti. İlk ilk dizi biraz eski, ancak 2. diziden itibaren gayet de güzel bir şeye dönüştü. Şimdi geriye 1,5 sezonum kaldı. Bilim kurgu seviyorsanız güvenli seçim.
0
akhenaten
(24.07.24)
var bunlar (dehşet bayıldım.)
the boys (7 bölüm oldu süper kahraman dizisi ama içindeki olaylar çok değişik geldi bana)
prens (1 bölüm izledim ama çok sardı devam edicem kesinlikle)
0
gencfb
(24.07.24)
The Bear
House of the Dragon
Mystery to Iunakare
0
gnosis
(24.07.24)
jujutsu kaisen
sukuna obsession <3
0
mizore
(24.07.24)
(13)

Klima

sorucu
Klima almak istiyorum da. Diyorlar ki klimayı alıyorsun ama montaj için bir türlü gelmiyorlar vs. Yani klimayı aldığım gün taktırmak istiyorum. hepsiburada.com'dan klimayı alınca bekliyor muyuz öyle montajı? Gidip direk Arçelik bayiiden satın alsam daha hızlı netice alabilir miyim?
Klima almak istiyorum da. Diyorlar ki klimayı alıyorsun ama montaj için bir türlü gelmiyorlar vs. Yani klimayı aldığım gün taktırmak istiyorum. hepsiburada.com'dan klimayı alınca bekliyor muyuz öyle montajı? Gidip direk Arçelik bayiiden satın alsam daha hızlı netice alabilir miyim?
0
sorucu
(23.07.24)
Bayiden alsanız daha hızlı olabilir belki. İnternetten alınca da arayıp randevu alıyorsunuz ona göre geliyorlar. Ama aynı gün gelme ihtimali her türlü çok düşük hele de şu mevsimde. Biz birkaç ay önce dükkana aldık slaon tipi klima. Bayiden aldığımız halde 1 hafta sonra gelip kurdular.
0
pianeta
(23.07.24)
bayiden alırsan bayiyi darlıyorsun, aynı gün tanıdık değilse kurdurmak çok zor, 20 gün önce kurulum servisleri için 1 hafta vermişlerdi.
0
eja
(23.07.24)
önce montajı arayıp erken gelebilecek markayı bulup o markadan alabilirsin.
0
gabe h coud
(23.07.24)
arkadaşım izmirde 1 ay bekledi montaj için. marka ve yaşadığınız şehire göre değişiklik gösterebilir.

ben arçelikten aldım. küçük bir yerde olduğum için 2 günde bağlandı.
0
false pretension
(23.07.24)
ist daikon falan 1 ay sonraya randevu veriyor mecburen hangi bayiide stokta ne varsa onu aliyorlar o da 1 hafta
0
ala09
(23.07.24)
Arçelik servisi tamire gelmek için 15 gün sonraya randevu vermiş kardeşime. Montaj için durum ya aynıdır ya da daha kötüdür diye düşünüyorum.
Klima değil ama kurutma makinesinde bayiden aldığım için çok hızlı çözülmüştü. Akşam konuştuk, sabah geldiler, taktılar gittiler. Klima için de süreç aynıdır herhalde.

Çok aceleniz varsa ikinci el klima satan klima tamircilerine de bakabilirsiniz.
0
michael_knight
(23.07.24)
f/p nedir bir fikrim yok ama ben nedense mobil klimaları tavsiye ediyorum. taşınabilir olsun ama ne kadar soğutur, me kadar elektrik tüketir vs gerçekten bir fikrim yok. montaj derdi yok.
0
janderzel zartanyan
(23.07.24)
Keşif için Mitsubishi'den 10 gün sonrasına randevu alabildim. Henüz montajın konusu bile açılmadı.
0
auroraaurora
(23.07.24)
@janderzel mobil klima çok kötü bir şey. Hiç kullanmadığınız için size iyi bir fikir gelmiş olabilir ama çok kötü bir ürün.
Öncelikle pek mobil değil. O kocaman ağır kutuyu oradan oraya taşımak pek kolay değil. Taşırsanız borusunu da taşımak gerekiyor, su akacak kovasını da, fişini de
Soğuk hava üretmek için sıcak hava da üretmek gerekiyor. O sıcak hava soba borusu boyutlarında bir boruyla pencereden dışarı çıkarılıyor. Bunun için pencerenin açık kalması gerekiyor. Kumaştan bazı aparatlar var ama yine de pencere açık sayılır.
Split klimaların dışarıda duran ünitesi bunun kendi üstünde, o yüzden o muazzam gürültü de soğuttuğu odanın içinde, sürekli gürültü. Bir de dışarıya sıcak hava atan boru adeta bir kalorifer peteği gibi odayı ısıtıyor.

Pencerenin aralık bırakıldığı bir odada zaten çok güçlü olmayan bu klima çok iyi performans gösteremiyor. Gürültüsü hiç durmuyor. Kovaya akan suyu da boşaltmak lazım günde iki kere.
Uyuduğunuz odada çalıştırmak bu gürültü sebebiyle imkansız, çalıştığınız odada gürültüden çalışamazsınız, salonda tv izlerken bile rahatsız edecek derecede bir gürültü.

Çok mecbur kalındığında kullanılabilecek bir alet ama alan herkesin pişman olduğuna inanıyorum.
0
michael_knight
(23.07.24)
Hepsiburadadan almayın kesinlikle. 1 ay sonraya gün verdiler bana takmak için.

Sonra iptal edip bayiden aldım. 1 haftada gelip kurdular.

Bayiden alın mutlaka.
0
drako
(23.07.24)
dün mitsubishi electric bayisine gittim(saat 15.00'de), ellerindeki envanteri öğrenip montaj konusunu sordum. ekip uygunluğu var dediler, bugün montaj tamamlandı. (istanbul/acibadem)
0
akiskan
(23.07.24)
Hem yetkili satıcı hem yetkili servis olanlar var. Onları bulmanız lazım. Kurulum gününü pazarlık konusu edersiniz. Hele ki nakit ödeyecekseniz, gelin kurun ödeyim dersiniz.

Yetkili servisi de kendilerinde değilse hepsiburada'dan almakla bayiden almak arasında bir fark yok.

Ben online'dan Arçelik klima almıştım. Montaja gelenler, evin tipini beğenmeyip kurmadan gittiler. Bahsettiğim gibi LG bayisi + servisi olan bir yere gittim. Durumu anlatıp bu şekilde takacaksanız alırım dedim. Tadilatı yapacak ustayı bile ayarlayıp geldiler.
0
nickini vermek istemeyen uye
(24.07.24)
Airfel aldım 3 günde geldiler kuruluma bölgedeki yoğunluğa bağlı sanırım.
0
Murat1407
(24.07.24)
(18)

Selamın Aleyküm

michael_knight
Selamın Aleyküm diyor musunuz veya demiyor musunuz? Neden?Duyduğunuzda veya duymadığınızda ne düşünüyorsunuz?Sizce nasıl olmalı?
Selamın Aleyküm diyor musunuz veya demiyor musunuz? Neden?
Duyduğunuzda veya duymadığınızda ne düşünüyorsunuz?

Sizce nasıl olmalı?
0
michael_knight
(22.07.24)
ben karşımdakinin eğitim seviyesine göre ve günlük kaç insan gördüğüne göre selam veriyorum. pazarcıya dolmuşçuya bakkala selamınaleyküm diyorum. bende para olduğunu sezdiği anda beni yolacak birine mutlaka selamınaleyküm diyorum. böyle demezsen "aha entel dantel geldi, bunda para vardır" derler. örnek: sanayi.

diğerlerine merhaba, kolay gelsin, iyi akşamlar vb
0
AWD
(22.07.24)
Demiyorum. Muhafazakarlik bir yana kadinlarin diyecegi bir laf gibi gelmiyor bana. Muhafazakar da degilim. Ama soyleyenler oluyor tabii mesela basi kapali bi teyze adres soracak s.a. diye baslayabiliyor. A.s. diyorum tarzim olmasa da.

Bence hic kimse kullanmasin. Turkce degil sonucta.
0
Kittie
(22.07.24)
Çol yadırgamayacağını düşündüğüm herkese, her ortama girerken selamın aleyküm diyorum. Özellikle büyüklerime. Tutup 60-70 yaşında adamlara “Selamlarrr” diye gelmek hoşuma gitmiyor.
0
hrvl
(22.07.24)
Demem. Müslüman değilim. Arap da değilim.

Çevremde sa diyecek kimse yok. Biri ayda yılda bir bana derse sorun çıkartmam as derim.
0
gabe h coud
(22.07.24)
Türküm, müslümanım, "selamı yayınız" diye bir hadis-i şerif vardır ve Selam Allah'ın isimlerindendir, birine selam vermek ona "benden sana zarar gelmeyeceğini taahhüt ediyorum" anlamına gelen bir söz vermektir ve yerine getirmek de gerekir. Bu sebeple selamı yaymak adına muhakkak selamlaşırım ama çok büyük çoğunlukla "selamlar" derim. Özellikle bir mekana girerken. "selamün aleyküm"ü evde kullanıyorum, sabahları uyanır uyanmaz mutfakta olduğunu bildiğim anneme sataşırken :)

Bana göre "selamlar" ya da "selam" iyidir, selam vermekle verilmiş bulunan sözü tutmak şartıyla. O sözü tutmayacaksa insan hiç selam vermesin daha iyi.
0
muhayyer divan
(22.07.24)
Demiyorum. Arap mıyım da diyeyim.
0
pianeta
(22.07.24)
selam vermem ama selam alırım, cinsliğin lüzumu yok.
0
dr doofenshmirtz
(22.07.24)
sadece babamla selamlaşma şeklimizdir. başkasıyla kullanmıyorum ama diyen olursa aleykümselam derim geçerim kasmam. arapçı değilim de yani artık bunun bizim dilimize yerleşmiş bir ifade olduğunu düşünüyorum. çok şaapmamak lazım.
0
titanyum22
(22.07.24)
Kendim ateist bir insanım bir ortama girerken genelde "merhaba" derim ama bana biri selamın aleyküm derse de nezaketen aleyküm selam der geçerim bunu karakter meselesi yapmam.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.24)
Demiyorum. Çünkü arap değilim. Kullananlara karşı da aşırı ön yargılıyım. Genelde merhaba diyorum. Selam demekte de sorun yok. İkisi de arapça kökenli olsa da Türkçeye geçmiş kelimeler. Araplaştırmanın gereği yok. Duyduğumda ön yargılı oluyorum. Tatavasını çekmemek için tipine göre aleykümselam, as ya da selam diyorum. Etkileşimi başlatmaya sebep olan konudan 1 saniye fazla geçirmek istemiyorum.

@muhayyer divan'ın dediği gibi "es-selam" Allah'ın adlarından biri. Barış getiren anlamında. Selam (Salam) ise kelime olarak barış ve esenlik zaten. Haliyle selam deyince karşısındakinin kafir olduğunu düşünen ve cevap vermeyen ama selamın aleyküm deyince "ALLAH'IN SELAMINI VERİYORUZ ONU DA MI ALMIYORSUNUZ? TÖVBE TÖVBE" diyen çomarları adam yerine koymuyorum.

Bu arada sırf Arapça değil. Datee çıkmak, lovebombing yapmak falan gibi lümpen İngilizce-Türkçe karışımı ifadelerden de rahatsız oluyorum. Türkçesi olmayan ya da anlamı uzak kalan şeylerde kullanılmasından o kadar rahatsız değilim tabii. Yapacak bir şey yok.
0
nawar
(22.07.24)
kaleci saçlı forvet icardi +1
0
baldan kaymak
(22.07.24)
merhaba diye cevap veririm :d
0
yuvarlanantencereninkapagi
(22.07.24)
Tanıdığım biriyle selamlaşırken ya da biri bir şey soracağı zaman ağız alışkanlığıyla doğal şekilde söylerse karşılık veriyorum. Ancak bazen bunu ideolojik kullananlar var. Yolda random tipler durduk yere selam veriyor. O zaman sert bir bakış atıp devam ediyorum. Bu insanlardaki bu kadar yakınlaşma isteği, bu kadar her yerde bir temas kurma dürtüsü çok rahatsız edici. Selamı yayın diye hadis varsa bile eminim önünüze gelene selam verin anlamında söylenmemiştir, yeri geldiğince selam verilmesi istenmiştir. Çünkü tuhaf yani. Kimse böyle bir şey istemez kimseden. Birileri yine kendine vazife çıkarıp en müslüman benim kafasına girmiş belli ki.

Kendim kullanmam.
0
akhenaten
(22.07.24)
Herhangi bir yere girerken merhaba der geçerim, selamün aleyküm demem, bende anısı var, lisede yatılı okurken cemaatçi tipler pansiyondaki odalara girerken yüksek sesle selamün aleyküm derlerdi, aleykümselam demediğinde de triplere girerlerdi, hey gidi günler:)
0
blue rebel motorcycle club
(22.07.24)
Müslüman değilim. selamın aleyküm'ü, kültürel bir alışkanlıkla kullanan köylü bir amucaysa örneğin tabii ki aleyküm selam diye karşılık veririm ama bu genelde çok küçük bir kesimi oluşturur. Onun dışında selamın aleykümü kültürel bir asimilasyon olarak kullanmaya çalışan pek çok dallama mevcut, onlara merhaba poğaçacı şeklinde cevap veririm genelde.
0
thracia
(23.07.24)
Ben de dalgasına esselamu aleyküm ve rahmetullah diye girerim bazı ortamlara. 3 kez tekrar ediyorum hatta. :) Şunun selamı var dediklerinde aleyküm selam derim. Kasmıyorum.
0
auroraaurora
(23.07.24)
bunun arap olmakla ilgisi yok, selam ve merhaba kelimeleri nasıl Türkçeye yerleşmişse yüzyıllardır kullanılan selamun aleyküm ifadesi de Türkçeye yerleşmiştir. Araplar başındaki Elif lam takısı ile birlikte esselamu aleykum olarak kullanır zaten bizden farklı olarak. Selamlaşmayı Peygamber efendimiz tavsiye ediyor, bu her selamun aleyküm diyenin müslüman olması gerektiği anlamına gelmiyor. zira yahudiler de ibranicede neredeyse aynı olan şalom aleyhim ifadesini kullanır.
merhaba diyene aleyküm selam diyip kıllık yapmam, selamun aleyküm dediğimde merhaba diye karşılık verene kıllık yapmam ama selam vererek girdiğim yerde adam buyrun diye karşılık veriyorsa ayar olurum. nasıl karşılık verdiğin önemli değil be adam, nezaketen bir karşılık ver en azından. sözün özü, elimden geldiğince selam veririm.
0
mustafakesekci
(23.07.24)
bana selam verildiğinde aleyküm selam derim ama kendim hiçbir zaman s.a demedim kimseye. sonuçta bu da bir selamlaşma şekli, sadece dili farklı. çok düşünmüyorum üstüne bu yüzden. inançsız olduğumu bilen tanıdıklarım da farkında olmayarak bu şekilde selam veriyorlar. insanlarda "selam", "merhaba" deme kültürü pek yok sanırım...
0
dilhun
(23.07.24)
(18)

Neden Bu Kadar Nefret Dolular?

rock n roll
Gerçekten anlamak çok zor. Kadına düşman, hayvana düşman, ağaca, doğaya düşman, sanata düşman.Sevdiği hiçbir şey yok hayatta. Burada da var, bazıları troll ilgi çekme derdinde. Bazıları gerçekten düşman. Çok fazla bu tip insan var. Sevgi öğrenilen bir şey olduğu için mi böyleler acaba? Hiç sevilmedi
Gerçekten anlamak çok zor. Kadına düşman, hayvana düşman, ağaca, doğaya düşman, sanata düşman.

Sevdiği hiçbir şey yok hayatta. Burada da var, bazıları troll ilgi çekme derdinde. Bazıları gerçekten düşman. Çok fazla bu tip insan var.

Sevgi öğrenilen bir şey olduğu için mi böyleler acaba? Hiç sevilmedikleri için sevmeyi bilmiyorlar ama vicdan da yok.

Bunun sebebi nedir, sizce?
0
rock n roll
(21.07.24)
Nefret etmek daha kolay.
0
sekizdokuzon
(21.07.24)
Yaşlı amca gibi olacağım ama sosyal medya bence çok etkili.
Kisilerin bir nick ardına saklanip haykirabilmesi, sonrasında kendisi ile benzer tipleri bulup birbirini desteklemeleri, gelen tepkiler karşısında daha da radikalize olmalari.

Bir de tabi çoğunun hayatı kötü. Yani buradaki örneği biliyoruz, bu kadar kötü hayatlari olunca ve sadece sosyal medyada kendilerine bir yer bulunca burada cosuyorlar.

Kısacası tedavi edilmeyen bazı psikolojik sorunlar, günlük hayatlarinin kötü olması, sosyal medyanın malesef çoğu kisinin kötü yanını cikariyor olması vs hepsi birleşiyor.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Bu şikayet ettiğiniz ve haklılık payınızın yüksek olduğu durum, sosyal medya için geçerli çünkü sosyal medyada "düzgün" şeyler yazar ve söylerseniz, bu durum ilgi çekmiyor. "Trol" denen insan müsveddeleri daima çok ilgi topluyor.

Bence gerçek hayatta durum böyle değil. Elbette söylediğiniz tipler mevcut ancak oranları çok düşük. Zaten sosyal medyadaki tiplerin dağılımı gerçek hayatla örtüşse gerçekten boktan bir yer olurdu dünya.
0
10551037
(21.07.24)
İfade edemedikleri ve boşaltamadıkları öfkeleri var. Reddedişlerini gösterememişler vaktiyle, olması gereken anda. Susturulmuşlar, yutturulmuşlar, varlıklarına saygı gösterilmemiş ve en temel ihtiyaçları karşılanmamış, aksine var oldukları için suçlu hissettirilmişler muhtemelen.

Bu insanlar sevmeyi bilemezler. Cana saygıları olmaz, hâli anlamazlar, hayatta kendilerinden başka hiçbir şey olmaz. Ne ki onların bir işine yarıyordur, işe yaramaz hale gelinceye kadar en iyisi odur, işe yaramaz hale geldiği an tu kaka ederler.

Cana saygısı olmamayı anlamıyorum ve merak da etmiyorum. Hadi her şeyi geçerim, her konuda yarayı anlarım ama cana saygısızlığı anlamam ve anlamayı da kesinlikle istemem.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Bence bu bilinçli bir çabanın sonucu. Tüm dünyada genel retorik insanları sürekli "Ya bu, ya o" üzerinden kamplaştırmaya yönelik, ne yazık ki genel ekonomik iklim de bunu destekler vaziyette. Başta ekonomi olmak üzere insanların özellikle geleceğe dair bir sürü kaygısı var ve. Dolayısıyla insanlar gündeme gelen herhangi bir problemi bütün dertlerinin kökeni olarak görme eğilimindeler. Burada yukarda da bahsedilen sosyal medya etkisi de işin içine giriyor ve belki pek de bir anlamı olmayan bir konu sırf gündemde olduğu için bir anda "Bir çözülse tüm dertlere son verecek şey" olarak algılanmaya başlıyor.

Diğer tarafta bu iki kutuplu konuların özellikle siyasetçilerin çok işine gelmesi konusu da var; yani herkes tarafını seçip onun üzerinden kitlesini mobilize ediyor, popüleritesini canlı tutuyor. Bu aşamada belki bir sonraki neslin geleceğini etkileyecek yasalar, kanunlar, uygulamalar çatır çutur yasalaşırken insanlar buna oranla anlamsız şeyler için kavga ediyor oluyorlar.

İşin nefret boyutu ise bence bir nevi hastalık belirtisi. Açıkçası ben bu noktada da bizim yanıldığımızı düşünüyorum. Ya da en azından umuyorum; yani bu konuları siyah - beyaz olarak gören ve karşılıklı nefret hisseden insan sayısı bizim sandığımızdan az. Ancak biz de sosyal medyaya, sözlüğe vb. bakıp sanki herkesin bu konunun içinde olduğunu düşünüyoruz.

Diğer yandan sunulan çözümler bazı durumlarda insanların içindeki kötülüğü dışarı çıkartıyor. Örneğin sokak hayvanları ile ilgili konu aslında teknik bir husus; ortalama bir insanın direkt olarak ortaya koyamayacağı bir sürü girdisi/çıktısı var. Ancak buna rağmen insanların fikir sahibi olmalarını ve bir kısım insanın "Hiç bir hayvan zarar görmesin" derken diğer kısmının "Hayır hayvanların bir kısmını öldürmek zorundayız" fikrini savunması da anlıyorum, açıkçası kendimi en azından bunlardan herhangi birini yargılayacak kadar bilgili hissetmiyorum. Ancak hayvanların öldürülmesi gerektiğini düşünmekle toptan hayvan düşmanı olmak arasında hiç de ince olmayan bir çizgi var. Keza aynı durum sığınmacılar üzerinden de dönüyor. Ülkede çok sığınmacı olduğunu ve bunların ekonomik ve sosyal sorunlar yarattığını düşünülebilir ancak yine bu fikirle ırkçılık arasında da çok ciddi bir fark var. Beni asıl üzen insanların bu fikirleri hiçbir rahatsızlık belirtisi göstermeden olabilecek en ekstrem seviyeye taşıyabiliyor olmaları. Ve işin kötüsü bunu öyle habersizce yapıyorlar ki hayvan düşmanı ya da ırkçı olduklarının farkında bile değiller.
0
salihdt
(21.07.24)
Bu arada sokak hayvanı konusunda yurtdışında zamanında Türkiye'de istenen çözümler yapıldığı için rahatça bu dert olmadan yaşayan biri olarak iki yüzlü olamam ve ben de malesef radikal çözüm dışında çözüm olmadığını düşünüyorum ve Türkiye'de olsam bana da sorun olurdu bu (zamanında çocukken 15 köpek etrafimi sarmisti, sabit durup hiç hareket etmemiştim koklayip gitmislerdi. Bu baya üçüncü dünya ülkesi haberi).

Ama ben bunu isteyen kişilerin dilini de doğru bulmuyorum. Özellikle sözlükte denk geldiğim yorumlar iki tarafi da radikallestiriyor. Bu gene sosyal medya etkisi bence.

Mirket'i verdiği örnek de aslında konuya medya ilgisi toplasa da ters tepki veriyor ve ilgi negatif oluyor. Bu da gene bence sosyal medya ile normal hayatında mutlu olmayanlarin radikal düşüncelere saplanmasi.
0
logisticsmanager
(21.07.24)
Mesele köpek ise Ssokak köpeği hiçbir yerde yok Türkiye dışında.

Sokak köpeğinin nedeni iş yapmayan belediyelerdir. Türkiye'deki belediyeler yüksek maaşla akraba istihdam edilen kurumlar. Düzgün bir işe alım prosedürleri yok. Kimin ne kadar maaş aldığı belli değil. 100-150k para alıp oturuyorlar. Köpekleri ksıırlaştırmayı ihmal edince de sayıları çok arttı.
0
ferenc
(21.07.24)
Kim kadına hayvana doğaya düşman? Ortaya bir laf atmışsın ne bir somut örnek var ne bir şey. Kadına hayvana doğaya "düşman" insan sayısı milyonda bir falandır.
0
abelardo
(21.07.24)
Trafikte bi korna çaldı diye birini bıçaklayan kadına çoluğa çocuğa tecavüz eden hırsızlık yapan döven söven insanlar bence sokakta başıboş dolaşan köpekten daha tehlikeli.
0
Bir ben var benden şurada
(21.07.24)
"Sokakta hayvan olmaz", "başka hiçbir yerde yok" vs diyen arkadaşlar, sokaklarında kedi köpek olmayan büyük başkentlerde hem de büyük cadde küçük sokak fark etmeksizin lağım farelerinin sağa sola koşturduğunu biliyorsunuz da söylemiyorsunuz bence. Lağım faresiz fındık faresi yılan şu bu hayvan değil de kedi köpek mi hayvan ve sokaklarda yeri yok anlamıyorum.

Şu dünyada, bırakalım hayvanları, insanlar dahi kendilerine zarar verenden intikam alıyorlar, zarar verene zarar veriyorlar. Hayvanlar ise zarar verilmediği müddetçe sevgi arayan, hiç değilse kimsenin dokunmayacağı bir barınak ve yiyecek arayan yaratıklar.

Bizim insanımızın dönüp önce kendine bakması gerekir. Hayvan da insan gibi bitki gibi bir can taşıyor. Terörist gibi hatta. Teröristi öldürmeyip onları anlamayı düşünenler bir zahmet hayvanların da canlarına en az aynı saygıyı göstermek zorundalar. Eğer adaletli olduklarını söylüyorlarsa, kendi adalet anlayışlarına güveniyorlarsa.

Kediyi köpeği öldürmenin aksine, onların doğru düzgün zarar vermeden yaşayabilmesi için projeler geliştirip uygulamak gerekir, hem belediyelere hem tek tek insanlara düşecek görevler olmalıdır çünkü doğanın dengesi kedilerin de köpeklerin de varlığını gerektiriyor. Arıları yok ettiğinizde 4 yıl içinde yaşam bitiyor, kedi köpeği yok ettiğinizde olacakları tecrübe etmek istemeyeceğiniz halde üzerinde oturup daha ayrıntılı düşünmek yerine kısadan öldürmeyi seçmek, çocuklara da tahammülsüzlüğe yol açar, kadınlara da tahammülsüzlüğe yol açar, ağaca da tahammülsüzlüğe yol açar.

Ben öldürmeyi seçenleri anlamam. Anlamayı da kesinlikle kabul etmem.
0
muhayyer divan
(21.07.24)
Belki de sana öyle gelmiştir hep, zira bazı insanlar düşmanlaştırma fetişine sahip.
0
Yourcousinmarvinberry
(21.07.24)
Bir insanda bir çok şeye karşı yoğun nefret hisleri varsa; önce ailesine-yetiştirilme tarzına bakmak lazım, ebeveynlerde nefret varsa o da nefreti öğrenir, sevilmemişse sevmekte de zorlanır, ikinci sıradaki seçenek ise sağlıklı bir ruh sağlığına sahip mi sahip değil mi ona bakıyoruz.

Bunun yanında maalesef yaşadığımız ülkede bir çok alanda sürekli kutuplaştırma politikası izleniyor bilinçli bir şekilde ve bu da haliyle hayatın her alanına yansıyor.

Bu nefret dolu insanlar sayıca oldukça azlar ama sesleri çok çıkıyor özellikle sosyal medyada.
0
blue rebel motorcycle club
(21.07.24)
Neden onlara sormuyorsunuz? Toplumdan uzak kalmak ya da sağlıklı iletişim kuramamak başka insanlar hakkında böyle bir düşünceye sebep olabilir.

Bazen bakış açımızı değiştirip yeniden düşünmeliyiz. İnsanların eğer ırkçı olup zayıfları bertaraf etme gibi hayalleri yoksa başka insana, hayvana ya da kadınlara düşman olması kulağa anlamlı gelmiyor.
0
hebanon
(21.07.24)
Bu sorunun bile yine sokak hayvanları meselesine çekilmesi ne saçma. Sanırım patolojik bir problem var.
0
salihdt
(22.07.24)
Klişe olacak ama:
“İyi ve güzel olan şeyleri sevmezler, kıskanırlar; kendileri iyi ve güzel olamadıkları için iyi ve güzel olan her şeyi yok ederler.”
Maksim Gorki
0
auroraaurora
(22.07.24)
Sebepleri düşük IQ + yetersiz eğitim + İslam
Cevap olarak üçünden biri de seçilebilir.
0
hurt
(22.07.24)
ne romantize etmişsin ya cıvık cıvık
0
puding
(22.07.24)
kimsenin nefret ettiği yok. insanların haklı tepkilerini beğenmediniz diye onları kafada ötekileştirip kendinizi kutsal meryem gibi pirüpak ilan etmeye bayılıyorsunuz.
0
sir william jones
(22.07.24)
(4)

serbest piyasa ve ege turistik mekanları

WithWorth
https://eksisozluk.com/datcada-bir-mekanin-deniz-urunleri-fiyat-listesi--7853320?a=niceekşideki bu başlıklarda; serbest piyasa mekaniklerine, temel arz-talep dengelerine aykırı olan şey ne oluyor ?biri kafana silah dayamıyor ise, pahalı yere gitmezsin, adam balıklarını satamaz ve yaşamak için fiyatl
eksisozluk.com

ekşideki bu başlıklarda; serbest piyasa mekaniklerine, temel arz-talep dengelerine aykırı olan şey ne oluyor ?

biri kafana silah dayamıyor ise, pahalı yere gitmezsin, adam balıklarını satamaz ve yaşamak için fiyatları düşürmek zorunda kalır, fiyatlar düştüğünde o restorana gidersin.

eğer hiç bir yere gidemiyor isen, sen fakir bir insansındır. balığını evde yemen gerekir.

yada o işletme pahalı ise, ve sen daha ucuza temin edebiliyorsan, mafya sana engel olmuyorsa bir dükkan açarsın ve köşeyi dönersin.

bu aksiyomlarda hatalı/eksik ne var ?
0
WithWorth
(20.07.24)
Bence düşünce tarzın doğru. Dünya değişti, globalleşme doruk noktasında. Turistik mekan turiste hitap ediyor. Türk insanı bunu anlayamıyor. Ben Türkiye'de ucuza yemeliyim fikrinden kurtulamıyorlar.

Turizmci 3-4 ay iş yapıyor sonra iş yok. Maksimum kar etmek zorundalar.
0
ferenc
(20.07.24)
burada iki sıkıntı var:

1. insan sayısı aşırı fazla. Şikayet ettiğin şeyi yapan milyon tane insan bulunuyor ve protesto iş görmüyor. (mesela maaşlar konusunda da şikayet edilebilir, sen çıktığın anda yerine milyon tane senden "daha düşük" maaş alacak insan bile bulunabilir. ABD tarzı serbest piyasa olsa sendika vs. hakları olmasa, işveren çat diye 100 kişiyi atıp yerine düşük maaşı kabul eden insan bulabilir.)

2. mafya veya devlet engel oluyor. Daha ucuza yapmaya kalkarsan ya topuğuna sıkarlar, ya haksız rekabet bilmemne diye seni pahalılaştırmaya çalışırlar. Bir ara internet sağlayıcılara olmuştu bu ucuz olanı pahalı yaptılar :D yani serbest piyasa da tam serbest değil. Bir de turistik mekanda ucuzlatmanın anlamı yok açıkçası. Çok turist varsa ve o fiyatları veriyorlarsa, sen de aynı fiyattan verirsin.

Ayrıca evde yeme örneğine bile şöyle diyim, İngiltere'de bazı marketler son kullanma tarihi çok yaklaşmış veya o gün olan şeyleri yarı fiyatına falan satıyor. "too good to waste". Türkiye'de sanki bişeylerin ucuzlatılmasına karşı bir şeyler var. Çöpe gitsin yine kimse ucuza yemesin der gibi. Ha üzerindeki tarihi değiştirip sağlıklı gibi çakıyorlarsa o daha kötü. Ama benim bildiğim serbest piyasada talep yoksa o şey ucuzlar, Türkiye'de yiyecekler de, ev fiyatları da, ikinci el araçlar da talep olmasa bile ucuzlamıyor abi. Bir irrasyonellik var.
0
nhk ni youkosu
(20.07.24)
E Komşu’ya gidince niye veryansın ediyorlar o zaman? Bütçesine göre tatil yapıyor işte insanlar.
0
auroraaurora
(20.07.24)
Bence sorun su;
Pasaport 250€ mu ne
Yurtdışı çıkış harcı 15€
Vize de 130€ civarı mi ne

Şimdi misal pasaport normal para olsa, çıkış harcı olmasa, vize olmasa zaten emin ol bu kadar kişi takmayabilir. Ama devlet insanlar dışarı çıkmasın diye her yolu deniyor, içeride de her şey pahalı. Insanlar ne dışarı cikabiliyor ne içeride bir şey yapabiliyor.

Ha tabi bu fiyatlar sadece buraya ozelse sorun yok ama bunlar gibi hepsi yapiyorsa ki sözlükte fotoyu attığını soyleyen kişi bunlarin hepsinin kafayı yediğini söylüyor bu noktada sıkıntı var.

Bence devlet yurtdışına çıkış işini zorlaştırmasa, booking su bu yasaklamasa o zaman asıl "serbest piyasa" diyebiliriz ama değil.

Böyle şeylerin paylasilmasi da güzel çünkü ülkemizde fiyat çok hizli değişiyor. Bu şekilde insanlar gitmez (umarim) oralara. Ben misal güney fransa fiyatlarina ulaşmış bir yere gitmem.
0
logisticsmanager
(20.07.24)
(13)

Arkadaşlar arası yaş farkı

nundu
Normal arkadaş, romantik bir şey olmayan düz hemcins/karşı cins arkadaş.Şimdi mesela çocukken ya da ergenken 1-2 yaş farkı bile büyük fark oluyor ama yaş ilerledikçe bu farkın bir önemi kalmıyor ya. Şu an hayatınızda "arkadaşım" diye tanımlayacağınız ve +/- en fazla yaş farkı olan kişilerle kaç yaş
Normal arkadaş, romantik bir şey olmayan düz hemcins/karşı cins arkadaş.

Şimdi mesela çocukken ya da ergenken 1-2 yaş farkı bile büyük fark oluyor ama yaş ilerledikçe bu farkın bir önemi kalmıyor ya. Şu an hayatınızda "arkadaşım" diye tanımlayacağınız ve +/- en fazla yaş farkı olan kişilerle kaç yaş var aranızda? Dışarda oturup sohbet ettiğiniz iş arkadaşı da olur ama ast/üst ilişkisi olmaması lazım (yani bölümdeki hocalarımla dışarda kahve içerim de sonuçta dışarıda da hocam).

Ben 28 yaşındayım, çevremde bu tanıma uyan en büyük kişi 35 yaşında, benden küçük hiç arkadaşım yok sanırım şimdi düşününce fark ettim :d Mesela 35 yaşındaki kişiyle sohbet ederken yaş farkı olduğu aklıma gelmiyor, sonra düşünüyorum aslında 7 sene de az değil bakınca diye. Ama muhtemelen burda daha yüksek yaş farkları da vardır ve atıyorum 10+ yaş farklarında bu dinamiği sürdürmek mümkün olabiliyor mu diye merak ettim.
0
nundu
(17.07.24)
En yakın arkadaşım, ki gerçekten yakınız, yer içer eğlenir çapkınlık yaparız. Ari abi, 73 yaşında.
Ne zaman başım sıkışsa yanına giderim.
0
numlock
(17.07.24)
Çok az arkadaşım var ama sadece okulda tanıştıklarımla yaşıtım.
Sonradan hayatıma girenler benden küçük.
Ben 88'liyim, şu an en çok görüştüğüm arkadaşlarımdan biri 99'lu.
Çok yakın dostlarımdan biri yanlış hatırlamıyorsam 92'li.
93'lü bir arkadaşım var.

Bir ara benden büyük (annemle yaşıt) arkadaşlarım da oldu aynı ortamdaydık buluşup kahve içer yemek yer sohbet ederdik. O ortamdan kopunca devam etmedi arkadaşlığımız ama sonuçta yaşandı.

Benim için önemli olan kafa olarak aynı noktada olmamız (enerji olarak uyumlu olmamız),
Hayat görüşü olarak yakın tarafta olmamız (siyaset ve din gibi mesela)
Bunlarda uyuşuyorsak yaşın hiçbir önemi yok.
0
mutekebbir
(17.07.24)
@honda

şu anki arkadaş grubumun büyük kısmı evli, evlilerin bir kısmı da çocuklu zaten ya özellikle iş yerindekilerin hepsi evli+çocuklu. Her gün maruz kalıyorum o muhabbetlere :d boşanmayı düşünen yok en azından içlerinde dsjsjd
0
🌸nundu
(17.07.24)
En yakın arkadaşlarım her zaman kız kardeşlerim olmuştur +11 yaş ve -4 yaş. Ama onları saymazsak:

Sürekli buluşup görüştüğüm, sık sık konuştuğum arkadaşlarımın yaşları birbiriyle alakasız. En yakın arkadaşım benden 8 yaş büyük. Başka biri +3.

Bunun yanı sıra sürekli dışarıya çıkıp görüşmesem de bir derdim olduğunda rahatlıkla arayabileceğim, oturup sohbet ettiğim iki tane +50 yaşında arkadaşım var.

Hepsiyle 4-6 yıl arası tanışıklığımız var. Ailem gibi hissediyorum.
0
ruhen hastayim ben
(17.07.24)
70 yaşında arkadaşım var. Ben 45 yaşındayım.
En küçük arkadaşım 92 doğumlu.
0
pispinti
(17.07.24)
benden max 5 yaş küçük arkadaşım var, en büyük ise 20 eski sevgilim +14 dü. Görüyorum ki yaş benim için çok önemsiz bir kriter :)
0
Kediyi üzdün
(17.07.24)
Ben 40, en yaşlı arkadaşım 67 yaşında, en genci 30-31 civarı olsa gerek.
0
kobuzchu kiz
(17.07.24)
Ben 38 en buyuk arkadasim 85 yasinda
En kucuk ise 28 galiba.

yasi kucuklere fazla tahmmulum yok cunku insanlara egitim vermekten yoruldum.
0
Zetnikov
(17.07.24)
Yakın arkadaşım diyebileceğim 2 kişi de benden yaşca büyük. Biri 44, diğeri 53 yaşında. Sosyal ortamlarda karşılaştığım gençlerle iletişimde sorun yaşamıyorum; ama iş yerinde 90 sonrası doğumlularla frekansım tutmuyor nedense.
0
auroraaurora
(17.07.24)
En yaşlı arkadaşımla aramızda 55 yaş fark var, ben 62 yaşındayım bu arada. İlkokuldan beri arkadaşız.
0
Yourcousinmarvinberry
(17.07.24)
30'lu yaslardayim, 65 yasinda bir arkadas edindim bu yaz. Gayet de guzel anlasiyoruz.
0
soulforge d
(17.07.24)
Mümkün . arkadaşlık yaştan çok aynı frekansta kafa yapısında olmakla ilgili
0
pembediken
(17.07.24)
Son 4-5 yildir en iyi arkadasim benden 20 yas buyuk bir abim.
0
invictae
(18.07.24)
(17)

kac kitap okuyorsunuz

robert bosch
selamlar,ayni anda kac kitap okuyorsunuz?mekana göre farkli kitaplarini var mi? mesela evde baska disarida baska?hangi diller ve icerikleri neler?ben es zamanli 3 kitap okuyorum genelde.1- türkce (türkiye tarihi, türkiye ekonomisi, roman ya da siir)2- yabanci dil. non-fiction oluyor kitaplar. türkce
selamlar,

ayni anda kac kitap okuyorsunuz?

mekana göre farkli kitaplarini var mi? mesela evde baska disarida baska?
hangi diller ve icerikleri neler?

ben es zamanli 3 kitap okuyorum genelde.

1- türkce (türkiye tarihi, türkiye ekonomisi, roman ya da siir)
2- yabanci dil. non-fiction oluyor kitaplar.

türkce kitabi yanima aliyorum, otobüste vs okumak icin. dil ve icerik olarak daha hafif secmeye calisiyorum. yabanci dilde olan kitaplari evde sözlüge kolay erisebilecegim sekilde okuyorum genelde.

siz?
0
robert bosch
(12.07.24)
Aynı anda birden fazla kitap okuyamıyorum. Sadece bir taneye odaklanmak istiyorum. Nereye gidersem gideyim aynı kitabımı götürüyorum. Dil Türkçe.
Kitap kulübümüz var, orada belirliyoruz önümüz ay hangi kitabı okuyacağımızı. Kendi sectiklerim yanında kulübün belirlediği kitapları da alıyorum. Araştırma türünde yazılmış kitaplar, çevre ve doğa sorunları, veganım ve veganlıkla alakalı, toplumsal sorunlar, gezegen sorunları, feminizm bu tarz kitaplar ilgimi çekiyor daha çok. Ekonomiyi öğrenmeye çalışıyorum. Felsefe ilgimi çekiyor ama felsefe terimleri bilmezsen felsefik kitapları okumak zor. Felsefe terimlerini anlatan bir kitap buldum sahafta gezerken aldım, öğrenmeye çalışıyorum :)
0
rock n roll
(12.07.24)
5 e kadar çıktığım zamanlar oluyor.

Genelde 2

cinsten çok kitabın büyüklüğü, kalınlığı, sıkıcılığı veya akıcılığı etkiliyor.

Dışarı çıkarken e book'umu alıyorum. Ya da yakındaki parka falan gidersem küçük bir kitap. Tuğla kitaplar okuma köşemde. Akıcı kitaplar yatakta başucumda. Evde her köşe kitap.
0
Mirket
(12.07.24)
2 ya da 3. İçlerinden bir tanesi mutlaka daha ilgi çekici ve akıcı oluyor. Onu bitiriyorum ve yeni bir kitap ekliyorum. Tek bir kitap okumaya çalışınca sıkılıyorum ya da zamanımı iyi değerlendiremediğimi düşünüp stres oluyorum.
0
gabe h coud
(12.07.24)
Benim şöyle:

1. Kindle kitabı. Yolda izde okuduğum, genelde kurgu kitap. Her zaman yanımda. Şehirdışı-yurtdışı seyahatlerde vs 2 numaradaki kitabı çok taşımıyorum çünkü bu kitap kütüphanemde kalması içindir genelde, oradan oraya taşımak zor geliyor.
2. Normalde okuduğum kitap. Yani evde, dışarıda bir yere kitap okumak için gittiysem okuduğum, odaklanma isteyen kitap. Bu profesyonel alanımda ilgili de olabilir, farklı bir konuda da.
3. Yemek kitabı. :) Elimin altında baking üzerine mutlaka bir kitap olur. Ayak üstü baktığım, kucağıma alıp saatler geçirdiğim de olur. Mutfakta bir kütüphanem var, bitirince oraya koyuyorum. Yanımda taşımıyorum, evde oradan oraya gider.
0
silverleaf
(12.07.24)
Birden fazlaya odaklanamıyorum. Ağırlıklı olarak sesli kitap dinliyorum örgü örerken, ev işi yaparken veya işe gidip gelirken. Genelde İngilizce çünkü sesli kitaba ulaşım daha kolay. Bir de bazı kitapların sadece İngilizce çevirisi oluyor mesela. Storytel'e üye oldum bir gazla ama aradığım Türkçe kitaplar pek olmuyor orada. Ve ağırlıklı olarak kurgu.
0
peki madem
(12.07.24)
Genelde 2. Kitap kulübüne üyeyim. Orada seçilen ve kendi istediğim kitabı birlikte götürüyorum. İlkini süresinden önce bitirirsem diğerine geçiyorum.
0
auroraaurora
(12.07.24)
@silverleaf, yemek kitabi okumak iyiymis :) burhan altintop da gece yatmadan tatli tarifleri kitabi okuyordu hahaha
0
🌸robert bosch
(12.07.24)
@robert bosch İleride fırın açma gibi bir hayalim var, her gün biraz biraz bu işle ilgilenmezsem kötü hissediyorum :)
0
silverleaf
(12.07.24)
yanılmıyorsam lise veya yakın sonrası iki kitap birden gitmeyi denemiştim ama hayır, benlik bir olay değil. bir kitaptan alabileceğim verimi üst seviyede tutabilmek için zaman-mekan fark etmeksizin başladığım kitabı devam ettiririm, bitirir, bir sonrakine geçerim. sadece e-kitap okumak için tablet aldım mesela. aynı zamanda stroytel abonesiyim. eğer toplu taşımada ayakta elimde tutmakta zorlandığım kalınlıkta bir kitap ise sesli kitaba ek olarak tabletten veya fiziki basımından devam ediyorum. hızlı veri akışının/bildirimlerin hakim olduğu bir çağdayız ve eskisi gibi kitap okuyabilmek için böyle bir yöntem buldum kendimce.

ingilizce bilgim var ama hep türkçe okuyorum; bunlar da hep yerli ve yabancı klasikler oluyor, araya modern klasikleri de ekliyorum.
0
m e b
(12.07.24)
Aynı anda tek okuyorum. kişisel gelişim, felsefe, psikoloji vb konularında bir kitabı ortalama bir iki haftada bitiriyorum. İçeriğin zenginliği ve bendeki karşılığına göre ne kadar iyiyse o kadar yavaş okuyorum. Bitince de üzerine roman okuyorum tür pek fark etmiyor. Roman genelde bir veya iki günde bitiyor sonra yine kişisel gelişim olaylarına dönüyorum.

Okur notu: Kitaplar çok pahalı.
0
hasmetizm 2046
(12.07.24)
2
Biri roman biri kurgu dışı. Romanı neredeyse her gün, diğerini haftada iki üç gün okuyorum.

Varsa tabii ki Türkçe tercih ederim ama çevirisi olmayan veya takip ettiğim serilerin yeni çıkmış kitaplarını sabredemeyip ingilizcesinden okuyorum.
0
juliette
(12.07.24)
İş için sürekli kitap okuyorum. O yüzden genellikle 2, bazen iş dışında hiçbir şey okumuyorum, bazen üçüncü kitap ekleniyor.

1 üzerinde çalıştığım kitap (her zaman)
2 roman olur, öykü olur bir kurgu kitap (çoğu zaman)
3 yavaaaş yavaş az az okuduğum bir kurgudışı (ara sıra)

Edit: Bazen önceden okuduğum kitapların İngilizce sesli kitaplarını dinliyorum ev işi yaparken, yürürken. Harry Potter, Otostopçunun Galaksi Rehberi falan. Bunu da yaptığım zamanlar 4.
0
kobuzchu kiz
(12.07.24)
Hayatım boyunca aynı anda 2 kitap dahi okumadım, okuyanlara hayret ile bakıyorum.

Bonus olarak hanım aynı anda minimum 6 kitap okuyor, abartısız :)
0
kumandanim
(12.07.24)
bir.
ikinciye başlayınca herhangi birini yarıda bırakabilirmişim endişesi olur bende. mesela birini evde birini ofiste ya da ne bileyim yolda tatilde gibi böldüm. ikisini birden devamlı taşıyıp durmayacağıma göre hiç o topa girmem. bir de işim gereği gün boyu okuyup yazmakla geçtiği için öyle bir enerjim de yok işin doğrusu...
0
her giriste sifresini unutan adam
(12.07.24)
biri sesli olmak üzere 2 kitap genelde.

Geceleri dinlemeli, gün içinde okumalı :V
0
lüzumsuz adam
(12.07.24)
Genelde 3 ama 4'e çıktığı oluyor.
0
pianeta
(12.07.24)
Bir kuram 1 roman şeklinde.
0
Amaranta ursula
(12.07.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.