[]

it's always sunny in philadelphia'nın hangi bölümü?

Selamlar,

Ekibinin etraflarındaki kişileri bir masa etrafında topladıkları bir bölüm vardı, saçma bir konu hakkında ortak karar almak için falandı sanırım. Sonra evde bir olay oluyordu yangın gibi bir şey, ekip de kaçıyordu. Dee'nin eviydi sanırım. Hangi bölümdü ya?

Teşekkürler

 
sezon 9 bölüm 10 - The Gang Squashes Their Beefs


  • pide  (24.11.22 21:24:00) 
[]

Arkadaşım bana açıldı...

Selamlar,

Beraber işe başladığım ve 1 yıldır birlikte çalıştığım arkadaşım bugün bana açıldı. Çok sevdiğim birisi, hem kibar hem düşünceli. Ama işte ben ona o gözle bakmıyorum, çekim hissetmiyorum:( Ayrıca 7 yaş büyük benden ve bazen konuşurken araya kuşak giriyor sanki.

Ona sinyal verecek hareketler yaptığımı düşünmüyorum, hatta bro diye hitap ederim. Bunları göre göre arkadaşlığımızın içine edip bu yola girdi. Küçük bir iş yerindeyiz sürekli beraber çalışıyoruz, 4 kişilik arkadaş grubumuz içinde güzelce geçinip gidiyorduk. Şimdi bu durumu bozduğu için aşırı sinirliyim ama bir taraftan da onu üzmeden bu işi nasıl hallederim diye düşünüyorum. Fena afalladım cevap da veremedim, sonra konuşalım sakin kafayla diyebildim sadece. Çok da yersiz bir zamanda söyledi zaten. Ne yapıcam ben ya kafam allak bullak. Nasıl eskisi gibi olabiliriz ki? Hoşlanmadığımı bile bile söyleyip belki bir aklıma düşer de şans veririm diye mi düşünüyor sizce?

Benim en çok üzüldüğüm şey benden net bir karşılık görmeden arkadaşlımıza gölge düşürmesi. Aslında gelecek cevapları tahmin ediyorum ama yine de derleşmek için yazmak istedim. Ne yapmalıyım bir yol gösterin nolur:(

 
Klişe olacak ama gerçek olan bu ; arkadaşım olarak görüyorum diyeceksin. Biz erkekler laftan pek anlamıyoruz; başka birinden hoşlanıyorum da dersen pes eder bence.


  • sassot  (11.11.22 00:32:19) 
Arkadaşlığınızın "eski halinde" bu kişi sizden hoşlanıyormuş. Yani bu güzel arkadaşlığın çok büyük parçası büyük ihtimalle bu kişinin size olan hoşlantısıyla ortaya çıkıyor zaten. Elbette her şey bunun üstüne kurulu değildir, ama insan hoşlandığı kişiye karşı diğerlerinden daha farklı yaklaşır.

Her neyse, kısaca eskisi gibi bir şey zaten olamaz. Öncelikle bunu kabullenmelisiniz bence. Sinirlenmeniz de bu açıdan saçma, bu çocuk size hoşlandığını söylemeden önce sizden hoşlanmıyor değildi. Sizin haberiniz yoktu. Ancak bu sürdürülebilir bir şey değil haliyle.

"Ben aynı şekilde hissetmiyorum" konuşması yapıp hayatınıza devam etmekten başka yapacak çok bir şey yok gibi. Kendisiyle ilgili kararı da o verecek.
  • akhenaten  (11.11.22 06:38:17) 
"bir taraftan da onu üzmeden bu işi nasıl hallederim diye düşünüyorum."

böyle bir dünya yok, karşı taraf seninle doğru dürüst flört etmeden, beğendiğini daha öncesinde belli etmeden kafasında seninle ilgili hayaller kurup durmuş, kendi hayalindeki sen'den hoşlanıyor, sonra da gelip bunu sana söylüyor bodoslama, sende üzülmesin istiyorsun.

aksine üzülsün ve bu duruma neden nasıl düştüğünü oturup düşünsün, böylece belki ileriki gönül ilişkilerini ve arkadaşlık ilişkilerini daha iyi yönetebilsin.

onu üzmemeye çalışmak ona kötülük yapmaktır, bundan sonra yapacağın şey sadece iş ilişkisinde kalmak, bu şekilde cevap vermemek ya bir düşüniim demek umut vermektir ve kötülüktür.

ona yapacağın en büyük iyilik;
ben seni öyle görmüyorum dedikten sonra her hangi bir şekilde "normal arkadaşlık" ilişkisini de bitirmendir, bu onun iyiliği ve sağlığı için önemli.
insanlarla ilgili hayal kurmaması gerektiği, gidip bir flört koçundan nasıl flört edilir diye eğitim alması gerektiğini de söyleyebilirsen dünyanın en iyi insanı olursun. kısa vadede belki kötü olacaksın ama uzun vadede sana dualar eder.
  • selam  (11.11.22 09:27:17 ~ 09:28:42) 
aklından çıkarmak istemiştir sen de net şekilde reddederek bunu sağlayabilirsin
sen onun için iyi bir seçenek iken, o senin için değilmiş

başa çıkamıyorsa soğuk yaparsın
ufak iş yerinde işkence çekmeye gerek yok

peki sen hiç öyle sinyal almadın mı 1 sene boyunca
  • bir soru sorcam  (11.11.22 09:27:50) 
Net ol net ol net ol. İhtimal kalmasın aklında. Sonra süreç yenilenip duracak.


  • westblack  (11.11.22 10:30:29) 
westblack +1

"onu üzmeden bu işi nasıl hallederim diye düşünüyorum" demişsiniz. Siz net olmazsanız o zaman üzülecek. En ufak bir umut ışığına yer bırakmayacak şekilde konuşmanız gerekir.
  • pispinti  (11.11.22 10:36:39) 
Ay hocam ne abartmışsın allasen... Böyle düşünmüyorum ama arkadaşlığımızı engellemesin bu durum, eskisi gibi devam edelim de geç. Eder, etmez onun kendi bileceği iş.


  • lcha  (11.11.22 10:58:53) 
Cem yılmaz'ın tabiriyle; kibar,düşünceli.. Yani, yazık :)
Tüm gün aynı ortamda bulunduğun kişiye flört etmeye çalışmadan açılmak nedir ya? O iş olmaz da, bir sevgili edinirsen garip durumlar oluşacak is yerinde.
Zaten bir sevgilim ya da platoniğim var, zaten seni kardeş arkadaş görüyorum de.
İşin zor.
  • vizivozo  (11.11.22 11:41:33 ~ 12:01:50) 
hoşlandığım bir var falan deme sakın. net bir şekilde 'arkadaşlığımızın da içine ettin, ben böyle bir şey hissetmiyorum' de.


  • brkylmz  (11.11.22 13:06:10) 
bir insanın başka bir insana açılması suç değildir. adamı suçlar biçimde yazmışsın. bu durumu bozduğu için niye sinirli oluyorsun ki? senle ciddi bir ilişki düşünülemez mi? arkadaşsanız arkadaşlığınız biter, sinirlenecek ne var? sanki arkadaşlık ilişkiniz bitince çıkar ilişkiniz de bitiyor gibi anlaşılıyor.

öncelikle bu durumun olmayacağını belirtip, arkadaşlığınızı bitirin. sinirlencek ya da üzülecek bir durum yok.
  • false pretension  (11.11.22 21:38:44) 
@bir soru sorcam 1 yıldır hoşlanmıyor aslında seni tanıdıkça son zamanlarda gelişti dedi. Belki o belli etti ama ben görmedim ya da görmek istemedim


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (11.11.22 23:10:26) 
@false pretension benim sinirlendiğim nokta arkadaşlığımızın zedelenmesi zaten


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (11.11.22 23:15:22) 
aslında "bro" diyerek arkadaş sinyalini net bir şekilde vermişsiniz. hoşlandığı kişi ile arkadaşlığa devam etmek bir insanın kendisine yapacağı en malca hareketlerden biri. insanın ne kendine saygısı kalır, ne sevgisi kalır. arkadaşlığınızın bitmesinden başka bir seçenek göremiyorum. hatta siz duygularınızın karşılıklı olmadığı söyledikten sonra geri vitese takıp özür dileyip arkadaş kalalım derse bile arkadaşlığınızı bitirin.


  • Refik  (12.11.22 17:05:19) 
[]

Bu hareketler hayra alamet mi

Bir x kişisi var, erkek. Bakışlarını ara ara üzerimde yakalıyorum, periferik görüş sağ olsun baktığını anlayıp ben de ona bakınca aniden gözlerini kaçırıyor. Beni dinlerken bazen gözleri dudaklara kayıyor. Arkadaş ortamında çok rahat davranırken sadece ikimizin kaldığı ortamlarda çok geriliyor ve sesi inceliyor çok olmasa da. Espri yapınca direkt bakıyor ben gülüyor muyum diye falan. Böyle bir durumda hoşlanma ihtimali nedir? Her insan birbirinden farklı yani şu şu hareketler varsa kesin hoşlanıyordur diyemiyorum. Örneğin ben de karşımdaki konuşurken istemsizce dudaklarına bakıyorum bazen.

Siz böyle bir durumda sizden hoşlandığını düşünür müydünüz?

Buyrun sohbete

 
hocam sizinle ilgilenen biri var.
hoşlanma demezdim ben, tanımaya çalışmak lazım siz de ilgileniyorsanız

  • gatherer  (23.05.22 22:29:56) 
Hoslaniyor diyemeyiz ama sen bi adim atsan "noluyo la" da demez hani.


  • brkylmz  (23.05.22 23:56:01) 
hiç hayra alamet hareketler değil.


  • gabe h coud  (24.05.22 00:48:42) 
Ya hoşlanıyor ya da senin adına çeşme yaptıracak.
İkincisi değilse birincisi.

  • kisa  (24.05.22 02:33:25) 
[]

Nefes kokusu testi

Selam,

Kötü nefes kokusunu test etmek için şu yöntemler işe yarar mı;

1.Peçeteye tükürmek ve bir süre sonra koklamak
2.Maske takılıyken nefesi koklamak

Bileği yalayıp koklamak ya da dile pamukla sürüp koklamak gibi yöntemler de var biliyorum ama ben bu yazdıklarım işe yarar mı merak ettim. Çünkü her yöntem nefes kokusunu anlamak için yeterli değil deniyor.

Şimdiden thanks

 
işaret parmağını dilinin orta yerine 2 3 kere sürtüp kokla


  • oldz  (15.05.22 21:55:55) 
maske yaramayabilir cunku maskeler de kokuyo kendi kokulari karisir icine net sonuc alamazsiniz


  • ala09  (15.05.22 22:11:25) 
Avcunuzla ağzı kapayıp hohlayın


  • photo85  (15.05.22 22:29:00) 
[]

Kbb uzmanı göğüs filmine bakar mı?

Selamlar,

Geçmeyen geniz akıntısı şikayetiyle gidicem ama göğsümde de akıntıya bağlı sıkışma gibi bir his var. Kbb ye gideyim dedim. Göğüs filmi de çektirmek istiyorum. Yoksa dahiliye ya da göğüs hastalıkları uzmanına mı gitmeliyim?

Teşekkürler..

 
Göğüse gitmelisiniz


  • helena  (02.04.22 18:08:10) 
Ayni sorunu yaşıyorum. Sinüzit sanıyordum baştan beri. Hatta yediğim antibiyotigin hatti hesabı yok. Sonuç = alerjik astım


  • westblack  (02.04.22 19:16:48) 
bakar ama anlamaz
alanı değil.

  • bass solo take one  (02.04.22 19:21:49) 
[]

Kafada kurulan senaryoların gerçek olması

Selamlar,

Şöyle bir durum oluyor; yaşanma ihtimali olan bir olayın senaryosunu kurguluyorum kafamda mesela x ile şuraya gidiyoruz şunu şunu konuyoruz gibi küçük bir senaryo yazıyorum. Genelde yaşanmasını istediğim şeyleri kurguluyorum. Örneğin flört ettiğim biriyle şöyle bir şey geçse aramızda diyorum ve bu senaryo gerçekleşiyor.
Benim kurguladığım akışta hem de. Tamam yaşanması imkansız şeyler değil ama yine de ilginç geliyor. Enerji, telepati, tesadüf mü nedir bunun adı? Bu tarz bir şey yaşayan var mı ya da psikolojide yeri nedir acaba?

Buyrun sohbete

 
Psikolojide yeri yoktur da manifestation deniyor spritüel çevrelerde.


  • inawen  (24.03.22 20:34:45) 
Valla verdigin ornek uzerinden gidersek direkt senin aktif oldugun bir senaryo kurguladigin icin senin olayi yonlendirmis olman oldukca olasi gozukuyor. Yani ne tesaduf, ne enerji ne de telepati hepsi bisekil yonlendirmene gore gerceklesiyordur.


  • j r r tolkien hayrani  (24.03.22 20:41:59) 
vardır bilimsel bi açıklaması da nedir bilemiyorum. benim de söylediğim yalanlar gerçek oluyor, o yüzden yalan söylemeye korkuyorum agdjs önceleri bir şeylerden kaytarmaya çalışırken 'x yakınım rahatsızlandı, hastaneye gidecek/gitmem lazım, dişim ağrıyor, çok sancım var, kombi bozuldu, x'in tamiri için tesisatçı gelecek' gibi yalanlar söylemiştim. bu yalanları takiben maks 2-3 gün içinde söylediğim şeyi yaşadığım çok durum oldu. o yüzden artık yalan söylemeye çekiniyorum, nitekim söylemiyorum da nolur nolmaz. gaip bi yoldan full dürüst yaşama geçtim :p


  • kimwexler  (24.03.22 20:43:33) 
çekim yasası deniyor heheh.


  • candide  (24.03.22 21:09:51) 
Algıda seçicilik


  • 0zlem  (24.03.22 21:59:06) 
öngörülü birisin
veya yaşanmasını istediğin şeyler yaşanacak şekilde hareket ediyorsun yani.
tam bir winner
  • dafuq  (24.03.22 22:14:05) 
Kendini gerceklestiren kehanet deniyor.
Kendini kurdugun sekilde yonlendiriyorsun.

Burc muhabbetinin ozeti bu zaten.
  • divit  (25.03.22 00:49:55) 
[]

Proje için isim önerisi

Selamlar,

Görme ve işitme engelliler için bir müze projesi var. Mimari yapıların maketleri olacak görme engelliler dokunarak tarihi yapıları inceleyecek, sesli betimlemeler olacak örneğin. Bu tarz müzelerin örneği var ama ben projeye bir isim arıyorum. Kültürümü duyumsuyorum ya da hissediyorum gibi bir şey düşündüm ama sizin önerilerinizi bekliyorum. Eminim daha güzel fikirler gelir.

Şimdiden teşekkür ederim

 
Tarihe dokun projesi


  • dissendium  (16.01.22 15:13:24) 
[]

Bazı şeyler çalışarak olmuyor değil mi..

Selamlar,

Kafa dağıtmak için twitche girdim, yanda gelecekbilimde diye bir kanal çıktı baktım 3 kişi kuantum biyolojisi konuşuyor. Bambaşka bir dil gibi geldi dinledikçe sonra konuşmacılara bir bakayım dedim. Biri Technische Universität Berlin'de, biri Innsbruck'ta, diğeri de Koç'ta akademisyen. Gerçekten zeki insan gerçeğiyle yüzleştim gece gece. Bu insanların beyni farklı işliyor çalışmak falan değil bu. Buna katılıyor musunuz?

Kendimi süper zekasız hissettiğim bir geceden herkese selam olsun

 
hayır katılmıyorum. teknik olarak katılmıyorum. kafaları farklı çalışıyor kısmı doğru da bu doğuştan gelen bir durum ya da kader değil. şans faktörü ise doğuştan yanlarında olabiliyor. mesela iyi bir aile ya da iyi bir çevre sayesinde çocukluktan itibaren kafası çok farklı çalışmaya, hep faydalı işlerle geleceğine fayda sağlayabilecek işlerle muhattap olduğu için algıları da hep o yönde oluyor. bu ise onları o alana daha rahat itiyor. mesela iyi bir aile ya da çevrede büyümemiş kişiler bunun farkında olduklarında kendilerini feda edilen, feda edilmesi gereken nesil olarak görerek çocuklarının iyi eğitim (sadece okul değil) alabilmesi için kendilerini feda edebiliyorlar. bir arkadaşımla konuşurken kendisi de bana "abi öyle kişiler için en az 2 nesil gerekiyor. biz gördük ama istesekte onu yaşayamayız ancak çocuklarımıza o imkanları sağlayabiliriz" demişti.

mesela bir arkadaşım vardı mahalleden çok acayip bir çocuktu. daha biz ortaokuldayken o yurtdışında üniversite ortamlarını farklarını falan anlatırdı çünkü 2-3 kuzeni amerika'da master phd aşamalarındaydı. kendisi de üniversite 3'teyken kanadaya it stajına gitti. tr'de diplomayı alır almazda aynı şirkette iş başı için tekrar gitti. yurtdışına taşınmak iş bulmak ve hayat kurmak bir çok insanda 25-30 yaşında düşünülen şeyler iken bazısında 10 yaşında kafaya girdiği için kıyaslaması bakınca tabiki de kendimizden çok uzakta görüyoruz. mesela olumsuz bir örnekte vereyim, geçenlerde daha 13-14 yaşında ufak bir kız çocuğuyla konuşurken kendisi bana ileride hemşire olacağını hayalinin bu olduğunu falan söyledi. ben de "aa ne güzel" falan derken araya girip takip ettiğim x tiktok fenomeni de hemşirelik 1.sınıfta çok cool falan diye ekledi. bu ufaklık çekirdek ailesi dahil kültürel olarak çok alt seviyede bir aileden çıkma mesela. ailede görülen bir rol model olmadığı için sağda solda kendi keşfettiği hayatlar hikayelerle sınırlı olan ufku onu buna itiyor.

özet : evet kafaları çok çalışıyor ancak bu şans değil. kimisi o kafayı o modu bizden 10-15 sene öncesinde kaptıkları için o seviyede oluyorlar. mesela muhtemelen aynı kafaya 40 yaşında biri gelebilir ama hem enerji hem yaş hem sosyal hayat insanlara o tecrübeleri yaşattırmıyor.
  • avatar is back  (29.12.21 23:21:01) 
Çoğu zaman sadece bahane. Bu bahsettiğiniz akademisyenler yıllarca aynı alanda uzmanlaşmış kişiler. Biz konunun cahili olarak dinleyince bu kadar şeyi nasıl biliyorlar diye etkileniyoruz.
Öğrenme hızı insandan insana değişir ama uzun vadede etkisi bence çok azdır.

  • potsdamer  (29.12.21 23:25:21) 
Kanallari bilmiyorum da zeki insanlar genelde akademide olmuyor. Hatta genelde hayattan dislanmis oluyorlar.
Daha ortalama zekalar akademisyen oluyor.

Tanidigim en zeki insan odtu mezunu bir bilgisayar muhendisi(eski mezunlardan), herifin maasi mezuniyette 5bin dolarmis. 6 maasa ev ediyordu o zamanlar.

Su an mesela bu herif ise giremiyor, zekasi yuzunden sirkette istenmeyen adam oluyor.
3 ay analiz edilen projeyi 1 cumleyle mahvedip cope atiyor.

O oyle olmazz cunku bundan dolayi diyor. Herkes sok icinde kaliyor.

Herifin sirf sirkette oyun oynayabilmek icin yazdigi bir program vardi. Proje diye al gotur 300bine sat oyle bisey.
  • divit  (29.12.21 23:29:40) 
Katılmıyorum hiç. Koç dediğiniz okul özel okul. Zengin olsaydım Koç'ta okuyabilirdim diye düşünüyorum. Hele Almanya'yı hiç saymıyorum. Bir Türkün euro bu durumdayken Bulgaristan'a gitmesi bile bir başarıdır. O insanların o konumda olmasının en büyük sağlayıcılarından biri paradır. Bu net. Şimdi ben zengin olsam, ABD'de ortalama bir şirkette işe girsem dışarıdan ABD'de çalışan biri olarak gözükeceğim. Ama Türkiye'de kafası benden daha çok çalışan birini ABD'ye götür, o da çalışır. Burada mesele ABD'ye gidebilmekte. Bu da biliyoruz ki yine paraya dayanıyor. Bu durumda ben sırf ABD'ye gidebildiğim için Türkiye'deki kafası benden daha çok çalışan birine göre daha iyi konumdaymış gibi görünüyorum. Bunun bir illüzyon olduğunu düşünüyorum.

Şu an yeterli param olsa Almanya'da yüksek lisans yapmamam için hiçbir sebep yok. Ama üniversitede benden daha kötü durumda olan biri sırf parası var diye Almanya'da yüksek lisans yapabilir. Benden iyi durumdaymış gibi görünebilir.

Bak bu Erasmus için bile böyledir. Adam gider Yunanistan'da Erasmus yapar. Bütçesi ona yeter. Diğeri gider Fransa'da yapar. CV'ye Fransa'daki okulu yazmakla Yunanistan'daki okulu yazmak arasında uçurum olur.

Kendini o kadar zekâsız hissetme kısaca. Bazıları sırf daha iyi imkânlara sahip olduğu için o durumda.
  • dissendium  (29.12.21 23:39:40 ~ 23:40:43) 
Peder Technische Universität Berlin mezunu. Ufak bir ofisi vardi yaninda 2-3 kisi calisiyordu. Bunlardan biri getir gotur isleri yapan ortaokul terk bir cocuktu.

Cocuk isten cikti, geri donusum isine girmis. Isleri buyutmus sirket acmis, su anda 30-40 calisani var. Holdinglesti eleman. Bu arada peder 3 kisi ile devam ettirdigi firmayi is yok diye kapatti, emekli oldu.

Zeka eger dogru yonde ve sekilde kullanamiyorsan pek de bir ise yaramiyor..Hayatin bir frekansi var diyelim, senin zekanin da bir frekansi var. Olay bu ikisini denk getirmekte. Gelmeyince frekanslar sonumleniyor, sonuc duz cizgi..
  • cooperr  (29.12.21 23:52:31) 
zekayla alakası yok. tam aksine, çalışarak oluyor. akademisyen diyorsun, en azından 10-15 sene belli bir odakta çalışma yapmış, okumuş. hayatı bu. bırak da konuşsun. konu kuantum biyolojisi olunca, yani farklı gelince, kendini eksik görmüşsün. aynı şekilde akademisyen matematik olsun, sanat tarihi olsun, bu kadar emek, çalışma ile benzer şekilde tartışabilirler.

2 ablam var, birisi latince, ingilizce, urdu dili biliyor. sanat tarihinden, arkeolojiden bahsettiğinde, hayretler içinde kalıyorsun. diğeri arapça, farsça biliyor, ikisi de doçent. yanlarına gittiğimde bir anda kendimi ilber ortaylı ile konuşuyor gibi mahçup hissediyorum. halbuki eskiden bu vatandaşlar tarih ödevlerini bana yaptırırlardı, sınavlara ben çalıştırırdım :)) şimdi onların asistanı olamam. canlarım benim.
  • gabe h coud  (29.12.21 23:55:45) 
cooperr +1

doğru yerde olman önemli. ben buna şans faktörü derim.
  • garylineker  (29.12.21 23:56:57) 
Katılmıyorum.
Çünkü zekanin farklı şekillerde olduğunu düşünüyorum. Misal bir iş arkadaşım odtu dereceli bitirmis, ford İngiltere'de calismis.
Sonuç? Malesef sosyal zekasi çok kötü, su an 45 yaşında hala planlama yapiyor.

Ha gene kendisi gibi odtu mezunu var, o 30 yaşında tedarik Zinciri muduruydu. Tedarik zincirinde o kadar kafayi kirdi ki yeni formuller falan yapiyordu vs.
Simdi bu ikinci adam kuantumdan anlamaz belki okumadığı icin ama bu adama sen bir ürün hakkında bilgi ver, sana ne kadar stok tutmak gerektiği, hangi noktada siparis etmek gerektigi, tedarikteki sapmalara göre yapılması gereken ayarlamalar vs hepsini hesaplar. Sosyal zekasi da iyi olduğu icin birincisinden daha iyi yerde.

Neyse, farklı şekilde gene misal rahmetli norm macdonald var. Adam matematik konusunda cok zekiymis ama hayatinda bu zekiligi kullandığı tek yer kumarhanede kart saymak :) ama onun dışında komedi zekasi cok ama cok üst düzey. Şimdi bu adam kuantum anlamiyor (bilmiyorum tabi ama rus edebiyati konusunda baya bilgiliydi) diye normal zekali değil. Sadece zekasi farkli bir alanda.

Yani bir konuda iyi olmak ya da olmamak çok acayip zeki biri olduğunu düşündürmuyor bana. Çünkü zekanin farkli türleri var.

Ama evet; bazi insanlar tabiki çok zeki doğuyor. Bunu paraya donusturup donusturmemesi onemsiz. Her şey para değil. Hayir cern'de çalışan adama "abi sen gidip kendine bir dükkan açıp ticaret yapsan daha çok para kazanirdin" demek komik olurdu, aynisi kendini akademiye vs veren insanlar için de. Ben de aksine ne akademisyenler tanidim bir is yerine girse parayı götürür ama adam istemiyor.

Alin bir örnek;
John urschel. Emekli nfl futbolcusu. Hepimizden çok para kazanmistir.
Ama ayni zamanda mit'den phd almis matematisyen. Antrenmana nissan versa ile gidiyordu.
Kısacası çok zeki bir insan için para yapip yapmamak önemli bir kistas değil bence.

Gene zeki ama zekasini kullanamamis kişi düşünürken aklima terrence andrew davis geldi, kendi oturup templeOS yazmış ama yaşadığı ruhsal rahatsızlıklardan evsiz öldü.

Bu arada bazi şeyler calisarak bence olmuyor. Yani bazi insanın içinden gelen şeyler var. Good will huntingteki gibi, bunu sanat, matematik, mühendislik her şeye uygulayabilir kişi. Ama bu demek değil ki kuantum konuşan akademisyen acayip zeki asla onun gibi olamayiz :)
  • logisticsmanager  (30.12.21 02:19:01) 
Koç'ta akademisyen olmayı fazla büyütme derim. Hocalarının makaleleri az ve dandik. Kötünün iyisi denilir ancak.


  • garylineker  (30.12.21 03:27:25) 
zeka ne ki. öğrenme kabiliyeti mi. iq kuramını gerçek kabul edersek, ortalama iqlu birisi her işi öğrenebilir.
bi konuda uzman olmak zeki olmayı gerektirmiyor.

hastalığı/zeka geriliği olmayan sıradan insanlar arasında, zeki/zeki değil ayrımı yapmak da eskilerin bir hatası. onlar meseleye isim verme kolaylığına kaçmış. yani bu kelimeyi ortaya ilk atanlar, aynı zamanda zeka fenomenini başlatanlardır. hatalı bir kavramlaştırma. çok takılmamak lazım.

zeka önemli değil de, her konuda muhakemeye açık olmak daha önemli, bence. kuantum biyolojisi konuşan çocuklar, tivitırda ne saçmalıklar yumurtluyordur. bunları hep gördük.

en zekimiz en tüccar olanımız, yine bence. en az zahmetle en çok konfor ve memnuniyet. haliyle akademisyenler pek de en zekilerimiz değil. en çok söz dinleyenlerimiz onlar.

progresif türkücü +1. outliers kitabı istatistikten bahsediyor heralde.
sen elindeki daracık örnek havuzunu alıp, bir hükme varıyorsun. bias diyor buna ingiliz.

evet bazı şeyler çalışarak olmuyor.
para parayı, network daha çok networku çağırıyor.
nasip diyoruz biz de buna.
ama buradan hareketle battık bittik vaziyeti almak, anlamsız.
  • comp  (30.12.21 03:42:09 ~ 04.02.22 22:05:12) 
zeka değil imkan gözüyle bakıyorum ben. bir de düşnüyorum. ne oks'de ne de ygs-lys'de doğru düzgün çalıştım. bazı çocuklar genç yaşta ders çalışma bilincine sahip oluyor ve sadece ders çalışıyor. düşünüyorum şimdiki aklım olsa ben de full ders çalışırdım. biraz karakterle alakalı.

bu arada hemen hemen her gün odtüdeyim. daha karşıdan karşıya nasıl geçilir bilmeyen bir sürü genç var odtü içinde. kapıyı dan diye üzerine kapatan, selam sabah vermeyen sosyal zekası düşük bir sürü insan oturup ders çalışıyor buralara giriyor. genelleme yapmıyorum ama sinir krizi geçirmek elde değil bazen.

bir de pazarcı amca ya da imkanlardan dolayı okuyamayan otobüste yanında oturan teyze bu saydıklarınızdan hepsinden daha zeki olabilir. hayat şartları biraz da.
  • Hallegadola  (30.12.21 09:50:28 ~ 09:51:09) 
akademide bilinen ve 100 yıldır zaten işlenen, üzerine kitaplar yazılan, didiklenmedik tarafı kalmamış konuları ezberlemek için aşırı zeki olmana gerek yok. günde 10 saat bunlarla uğraşacak kadar inek olman gerekiyor.

bence - beyni farklı çalışan insanlar: yaratıcı iş yapanlar. yani normal literatürün üstüne bir şey katabildiysen, farklı bir bakış açısından bakıp kimsenin görmediği bir şey yapabildiysen evet bu gerçekten zekadır, bu gerçekten beynin farklı çalışıyor demektir.
  • roket adam  (30.12.21 10:37:57) 
Her zaman ben de bunu söylüyorum. Ben de zeki biri değilim kendimi bildim bileli zor anlarım. Tabi bu da iş hayatında çok fazla vakit kaybına yol açıyor.Bazı adama bir iş aktarıyorum ,benim 3 günde yaptığımı 1 günde çıkarıyor.


  • bbb_1  (30.12.21 18:33:28) 
[]

yarı kıvırcık yarı düz saç sorunu

Selamlar,

Saçlarım eskiden kıvırcıktı sonra düzleştirici vs. derken daha az kıvırcık-dalgalı bir forma dönüştü. Şimdi yine saçın üstleri kıvırcığa yakın ama ense kısmındaki saçlar dümdüz kalmaya başladı. Sarsam bile bana mısın demiyor. Saçım kısa ama ensedeki saçların da bir boyu var, yine de kıvrılmıyor hiç. Bunun nedeni ne olabilir, saçlarımı hep kısa kullanıyorum ya kestirmek etkilemiş olabilir mi?
Not: 5-6 yıldır hiç ısıl işlem uygulamıyorum

 
Kısadan kastınız nedir bilmiyorum, ancak evet etkiliyor. Saçım normalde gevşek bukleli ve kalın telli. kestirdikten sonra tekrar uzatırken doğal formuna geri sokmak için çok çaba harcamam gerekiyordu.

Temelde şu yöntem işe yarıyor; banyodan çıkınca havluyla sadece saçınızın ıslaklığını alacak kadar, çok nazikçe kuruladıktan sonra kurulamaya devam etmeyin. Bukle belirginleştirici bir banyo sonrası ürününü (mesela köpük) saçınıza uygulayın ve kafanızı öne eğip öndeki, arkaya eğip arkadaki ve yanlara eğip yanlardaki saçlarınızı avcunuzun içine alarak hafif hafif sıkın. Sonrasında saçınıza hiç havlu değdirmeden yarı kuru hale gelene kadar bekleyip avuç masajını daha hafif bir şekilde tekrar uygulayın ve kendi kendine kurumasını beklemeye devam edin.

üst üste 2-3 sefer banyolarınızı bu şekilde tamamlarsanız düzeliyor.
  • akhenaten  (13.12.21 16:24:42 ~ 16:33:35) 
[]

Elektrikli süpürge önerebilir misiniz

Selamlar,

Dikey süpürgelerden almak istiyorum, max 300 tl bütçe var. Yüksek emiş gücüne sahip bir makine istemiyorum, eski makinem halıya yapışıyordu ve süpürmek resmen işkenceydi. Emiş gücü fazla yüksek olmayan f/p süpürge önerilerinize açığım.

Şimdiden teşekkürler

 
Arzum'un dikey süpürgesi ikinci el düşünürseniz 150 TL'ye verebilirim İstanbul'daysanız. Ben Dyson kullanıyorum, o da kenarda duruyor.

edit: alttakiyle aynı model.
  • do you remember me  (03.12.21 15:49:25 ~ 17:00:24) 
demin ki fakir yanlış tı doğrusu bu

www.morhipo.com
  • jamswety  (03.12.21 15:51:26) 
@do you remember me maalesef istanbulda değilim teşekkür ederim


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (03.12.21 17:12:20) 
www.hepsiburada.com

ailemin evinde, benim evimde, yazlikta, kislikta her yerde kullandik, tavsiyemdir. oyle asiri bir cekis gucu yok ama hic fena degil toz toplamasi.
  • la lykia  (03.12.21 18:45:31) 
[]

Deneme süresinde işten ayrılmak?

Selamlar,

Çalışacağım kurum 3 yıl çalışma tahahhütü istiyor, 3 yıldan önce ayrılırsam para cezası ödemem gerekiyor. Şimdi önümde 2 aylık deneme süresi var. İmzalayacağımız sözleşmede şu madde var: Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini ''tazminatsız'' feshedebilir.

Yani sözleşmeyi işveren de ben de herhangi bir tazminat bedeli ödemeden karşılıklı bitirebiliriz ve benim de ceza ödemem gerekmiyor. Doğru mu anlamışım?

Yardımcı olabilen olursa şimdiden teşekkür ederim

 
Doğru anlamışsın.

Deneme süresinde tazminat ya da ihbar süresi olmaz. Her iki taraf da sözleşmeyi feshedebilir ve ertesi gün iş ile ilişik kesilmiş sayılır.
  • himmet dayi  (31.10.21 23:01:01) 
[]

Psikiyatri muayenesiyle ilgili bir sorum var

Kardeşim için psikiyatri randevusu almamız lazım. Daha önce de böyle bir deneyimi oldu ve muayene sırasında hocanın yanında vaka incelemeye gelen internlerden çekindi, rahat olamadı ve devam edemedi. Sadece birebir görüşmek istiyor. Üni hastanelerinde bunu talep etmek zor olabilir ama eğitim ve araştırma hastanelerinde rica edebilir miyiz? Direkt özele gidin diyebilirsiniz ama şu an seçeneğimiz değil maaalesef.

Teşekkür ediyorum şimdiden


 
Ünv hastanesi veya eğt araş fark etmez, her zaman söyleyebilirsiniz. O odadakiler kesin intern değildir, psikiyatri asistanı, psikoloji yüksek lisans öğrencisi falan da olabilir. Yani size hekimin bakış açısıyla bakan kişilerdir. Tekrar böyle birşeyle karşılaşırsanız belki daha farklı değerlendirirsiniz.


  • curukturpkokusu  (21.10.21 20:32:13) 
cok uzun zamandır erenköy ruh ve sinir hastalıkları hastanesine gidiyorum, her seferinde yalnızca doktor oluyor. istanbulda iseniz öneririm.


  • suyin  (21.10.21 23:37:36) 
[]

Youtube mobilde reklamlar gözükmüyor

Selamlar,

Videolarda gözüken minik sarı reklam alanları kayboldu ama reklamlar çıkmaya devam ediyor. Ne zaman reklam çıkacağını öngöremiyorum yani. Bir süredir reklamlardan kurtulmak için videoyu en sona alıp baştan başlatıyordum, reklamlar temizleniyordu. Youtube hilemi anladı galiba hdjshf

Nasıl çözebilirim bu sorunu? Ya da mobilde reklamları nasıl engelliyorsunuz? Adblock çalışmıyor bende. Şimdiden teşekkürler..

 
Adblocker'lar youtube app'daki reklamları engelleyemez browser'dan youtube'a girince engeller.

Android'seniz youtube vanced diye bir alternatif youtube istemcisi var premium'u beleşe çalıp çırpmak gibi bişe.

Dİrekt kendi blocker'i olan tarayıcılar var opera'nınki engelliyordu hatırladığım kadarıyla.
  • hedep  (03.07.21 14:18:14) 
[]

Fotoğrafçılıktan anlayanlar bir bakabilir mi? Acil

Selamlar,

Dün çektirdiğim vesikalığın photoshopta boyutuna baktım, 4.5×6 cm olması gerekirken 115x153 cm gözüküyor. Çıktı alsam poster kadar yani küçültülmez de bu boyuttaki bir şey. Photoshopta sorun var desem, biyometrik fotoğrafım 5x6 cm gözüküyor olması gerektiği gibi. Fotoğrafı yükleyeceğim site 4.5×6 cm hariç boyut da kabul etmiyor. Ne yapmak lazım?

Şimdiden teşekkür ederim

 
Bana mail atın, ayarlayıp geri göndereyim.


  • kobuzchu kiz  (03.06.21 14:07:40) 
image>image size>res 72dpi>(hala büyükse cm cinsinden istediğiniz ölçü) okey
bitti. güle güle kullanın

  • komikolmakuzen  (03.06.21 15:39:40) 
aslında oranı az çok aynı.(minik bi fark var) Çözünürlüğü çok yüksek demek ki, o dpi'da 115 cm görünüyor.

Dijital bir şeyin santimi olmaz aslında. Kaç ppi'da bakarsan veya kaç dpi basarsan kaç cm olacağı bilinebilir, ama aynı çözünürlüğü daha büyük basarsan az dpi olur, daha küçük basarsan çok dpi olur mesela. Yani sizin orada orana bakmanız lazım 4.5x6 olduğu sürece ister 4500 x 6000 ister 2250 x 3000 olsun fark etmemeli.
  • nhk ni youkosu  (03.06.21 15:51:20) 
[]

İngilizce kelimelere yabancılaşma sorunu

Selamlar, umarım derdimi tam açıklayabilirim

İngilizce okumaya/dinlemeye bir süredir ara vermiştim, dille bağım kopmuştu bir süre. Birkaç gündür tekrar yabancı kaynaklarda zaman geçireyim dedim ama birçok kelimeye yabancılaştığımı fark ettim ama kelimeyi unutmak gibi değil tam. Mesela x kelimesi çıkıyor karşıma, diyorum ki ben bunu biliyorum ama emin de olamıyorum. Yazılışı bir garip geliyor. Sonra kelimeyi biraz tekrarlıyorum, aklımda bir cümleyle kullanıyorum o zaman oturuyor.

Bu durum olağan mıdır? İçerik tüketmeye devam ettikçe kendiliğinden rayına oturur mu? Fikirlerinizi bekliyorum, şimdiden teşekkür ederimm

 
Normal. Aklınızda yer etmesi için ilgi alanınızda içerik üretenleri izleyin YouTube'da örneğin.
"İngilizce okumaya/dinlemeye ara vermiştim"
Gelgelelim dil öğrenmenin en iyi şekli de bu değil. "Şu gazete yazısını okuyayım da 6 kelime daha kazanayım" yöntemi pratikte cortlar. Hedefiniz kelime değil, bilgi öğrenmek olsun ki ikisi birbirini destekleyerek entelektüel varlığınıza muazzam katkılar eklemeye devam etsin.
  • ryhmer  (28.05.21 20:29:50 ~ 20:36:15) 
[]

Gözlerin sağa sola kısa süreli hareketi

Uzun süre bir şey okuduğumda satır geçişleri yaparken ya da gözlerimi farklı yönler için fazlaca kullandığımda, ara sıra göz bebeklerim sağa-sola 1 saniyelik bir git gel yapıyor. Araştırdım nistagmus diye bir durum varmış ancak benim sürekli tekrarlayan bir durumum yok.

Ara sıra göz yorgunluğundan dolayı bu durumu yaşayan var mıdır? Çevremdekiler yaşıyoruz herhalde farkında değiliz dediler.

Teşekkürler şimdiden

 
bana da oluyor bu, başkasının böyle bir şey yaşayacağı aklıma gelmemişti hiç, görünce şaşırdım. ben çok farkındayım ama rahatsız edici olacak şekilde sık ve peş peşe olmuyor.


  • Jux  (14.04.21 22:24:28) 
@Jux yalnız değilmişim ya ben de şaşırdım. Anlattığım çoğu kişi anlamamıştı bile :)


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (14.04.21 22:48:06) 
Aaaa bende de oluyor bu. Ne olduğunu anlamadığım için göz kayması, göz tembelliği olarak arattım, çocuk örnekleri çıktı bulamamıştım ismini. Çevremdekilere anlattım bu size oluyor mu diye ama anlamadılar.

Ben günde 13-14 saat bilgisayara bakıyorum o zaman oluyor ama haftasonu bakmadığım için olmuyor.
  • jazzabel  (14.04.21 23:28:55) 
@jazzabel sanırım yaygın bir durum, bilgisayar kötüleştiriyor benim de..


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (14.04.21 23:50:39) 
Gözlerin kuru kalmasından kaynaklanıyor.


  • zekicalik  (15.04.21 00:54:52) 
bende de aynı problem vardı, başka hiç kimsede olmuyor zannediyordum :)

fakat enteresandir 4-5 yıldır hiç olmuyor.
  • boyle buyurdum  (15.04.21 15:18:55) 
[]

Olası bir tam kapanmada özel diş klinikleri de kapanıyor mu?

sb...

Teşekkür ederim şimdiden


 
kapanmıyor. ancak estetik vb. uygulamalar kısıtlanıyor. acil müdahalelere izin var. ben ortodonti tedavisi alıyorum. kapanmada üstün körü bakım yapıp teli bile değiştirmeden yollamışlardı.


  • phonex  (08.04.21 20:54:28) 
[]

Kardeşime çok kırıldım

Birkaç saat önce kardeşimin beni benim onu sevdiğim kadar sevmediğini ve değer vermediğini hissettim ilk defa. Nasılsa ablamsın ve hep ordasın, şimdi sana zaman ayıramam tarzı bir tavırdı. Çok derinden bir yerlerim kırılmış gibi hissediyorum. Hep çok iyiydi aramız o yüzden bu darbe gibi geldi. Çok üzgünüm ve yalnız hissediyorum yazmak istedim o yüzden. Bu hissi yaşayanınız oldu mu bilmiyorum. Kardeş bile olsa hep bir taraf daha mı çok seviyor? Umarım bu his geçer çünkü çok farklı bir üzüntü hissediyorum. Duyuru da kendini imha eder sanırım bir süre sonra..




 
Bazen çok yakınımızdakileri bu anlamda nasıl olsa kırılmaz diye es geçebiliyoruz. Sevgi göstermek, önemli hissettirmek önemsiz hale gelebiliyor.
Daha önceden böyle değildiyse belki dönemsel bi sorunu vardır, abla olarak inisiyatif almak bi nebze de olsa senin görevin. Hele ki yaşı küçükse.

  • Jux  (03.04.21 22:49:30) 
öncelikle yaşlar önemli; diğer taraftan aslında dediğiniz doğru değil, sizin ne olursa olsun ona destek vereceğinize güvencesi tam.

sizin açınızdan ise kardeşinizin artık büyüdüğünü ve hayatında sadece sizin olmadığınızı anlamanız lazım. bu büyüme anaokulundan ilk okula geçişde olabilir, orta okuldan liseyede, liseden üniversiteyede. hangi yaş aralığında ise ona göre şekil verin.
  • selam  (03.04.21 22:50:40) 
@selam hayatında sadece ben olmalıyım gibi bencilce bir düşüncem tabiki olamaz, sadece gerçekten destek olması gereken bir zamandı ama görmezden geldi. Buna çok içerledim. Ama dediğiniz gibi yaşlar önemli bunu es geçtim biraz.


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (03.04.21 22:58:26) 
benden iki yaş küçük kızkardeşim var. görüşmüyoruz. hissettiklerini onun yüzüne söyle.
erkin babadan gelsin.
www.youtube.com
  • phonex  (03.04.21 22:58:56) 
Bir abla gibi hatasını görmezden gel. Kucaklayıcı olmaya çalış. Kardeşin hata yapabilir. Hatalar sürekli olmasın yeter.


  • elitoangelito  (03.04.21 23:24:51) 
Lütfen beklentilerini ve sınırlarını net olarak ortaya koy. Sadece senden sömürülmesin, sana da ilgi gösterilsin, senin ihtiyaçların olabileceği de akıllarda tutulsun. Lütfen insan bağımlısı olma hep bir işin bir hobin bir önceliğin olsun. Sana ulaşmak zorlaşsın. Dengesini kur bunların, ama lütfen seni sömürüp sömürüp budamalarına müsaade etme. Bu tamamen senin elinde.


  • 1bir1bir1  (03.04.21 23:35:44) 
bir ablası olan biri olarak şöyle bir yorumum olacak. ablamı çok seviyorum, ancak o sevgisini sürekli gösteren, arayan soran biriyken ben bu tarz şeyleri genel olarak insanlara karşı fazla yapmıyorum. doğal olarak " sen beni sevmiyon mu lan yoksa " tarzı muhabbetler oluyor ancak hepsi esprili şekilde ilerliyor, kardeşiniz de belki böyle olabilir.


  • delidayi  (04.04.21 02:09:34) 
Herkesin sevgisini yasama ve gosterme şekli farklı, benim de bir ablam var, burada iki kelime ile anlatilmasi mümkün olmayan biri ve bir iliskimiz var, yillarca 'kardeslerim benim icin her seyden önemli' cumlesini defalarca duydum, 2 gun gorusmedigimizde ucuncu gun 'ozledim' demeler, gece gunduz her saniye konusmalar, onun haberi olmadan bir adim bile atmadim denebilir, bense yapi olarak cok farkliyim, romantik cumleler duymamistir benden, acikcasi pek ozlemezdim de (anlasmasi da inanilmaz zor bir insan) sonuc olarak 2020 senesinde babamizi kaybettik, cenazeden 2 gun sonra kavga ettik, bi sure uzak kalmak istiyorum dedi, sürekli kafama takilmasina ragmen saygi gösterdim, sonra bir hastalik durumu oldu, o zaman aradı ve ben gerizekali gibi, bu kotu durum iyi bir sonuca vesile oldu, normal iliskimize donecegiz diye sevindim ama daha tam iyilesmeyi bile beklemeden sacmasapan bir mesajla hic acik kapi birakmadan hayatimdan cikip gitti, bir de intikam almak istercesine zor durumda birakarak beni. Ozetle hayatimin gercekten en zor zamaninda yanımda olmamakla kalmadi, daha da zorlaştırdı bu zamani. Görünürde kardesini cok seven kendisiydi ama pek ilgi gormuyodu ama gercekteki durum benim su an guvenebilecegim bir ablam yok ve evet pamuklara sarip sevgi sozcukleri soylemedim kendisine hic bir zaman ama bir kere bile zor zamaninda yalniz birakmadim.

Sizin durumunuzu bilmiyorum ama bence iliskinizin dengesini oldugu gibi kabullenin, kendinizi cok degersiz hissediyorsaniz da acik acik söyleyin, eminim kardesiniz de sizi kendince seviyodur ve farkinda bile degildir bu kadar kirildiginizin.
  •   (04.04.21 09:16:47) 
Eskiden abimi çok severdim. Parasal konularda daha üniversite zamanında ciddi kavgalar etmeye başladı benimle. Ama ben çalışıp o çalışmadığı zamanlarda kira gelirlerimizi hep ona bağışladım(kendi hakkını zaten alıyordu)
Ben işsiz kaldığımda bırakın kendi payını vermeyi benim payımı bile “acaba vermesem bir şey der mi” modunda olduğunu fark ettim. Elin adamlarına ne kadar iyi ise bize o kadar kötü gibi hissettirdi ve o saatten sonra zaten çekirdek ailem haricindeki akrabalara olan benzer soğukluğu abime hissettim. Aramızda zaten ciddi fikir ayrılıkları da var. Yine abimdir diyorum ama eski toleransları sağlamak isteğim bitti.
Denek istediğim şu. Kardeşiniz bile olsa çok mana yüklemeyin. Herkes sizin kadar istekli olmayabilir.
  • Unde bach canim  (04.04.21 13:14:22) 
[]

Dudak hattında morarma için hangi bölüme gözükmeli?

Sb..

Teşekkürler şimdiden


 
göğüs hastalıkları olabilir. bir de eğer daha önce olmadıysa covid in belirtilerinden birisi de olabilir. uzman değilim sadece tahmin.


  • silver apple  (02.04.21 21:46:25 ~ 21:47:03) 
Kalp problemi olan kişilerde dudakta morarma olabiliyor. Once kardiyolojiye giderdim.


  • vampir akrep  (03.04.21 19:23:06) 
[]

İngilizce bir kalıp vardı?

''Kendi zevklerini arkadaşına dayatmak, onun da sevmesi için darlamak'' anlamına gelen ingilizce bir kalıp vardı neydi o?

Teşekkürler şimdiden


 
@gabe h coud hocam bunlar da olur ama benimki daha çok facepalm gibi kalıplaşmış bir yapıydı.


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (23.03.21 12:55:54) 
[]

Bu ülkedeki rezilliklere katlanamıyorum artık..

Bu sabah İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi haberiyle uyandım. Twitter'dan gördüğüm kadarıyla siyasal islamın neferleri çok mutlu. Şiddeti meşrulaştırmak ve kadınları sindirmek üzerine kurdukları o meşhur türk aile yapısını devam ettirebilirler artık. Zaten sözleşmeyi kimsenin salladığı da yoktu, şimdi iyice rahatlamışlardır.

17 yaşındaki Gizem'in bıçaklanıp hayattan koparılması, Serpil Palalı ve kızı Serap'ın bir pislik yüzünden katledilmesi haberlerini de yeni gördüm bu sabah. Her gün bu haberlere uyanmaktan bıktım artık bıktım.

Canım o kadar sıkkın ki. Ben bu ülkede bir kadın olarak yaşayamıyorum artık, nefes alamıyorum sanki. Her tanıştığım, görüştüğüm insan acaba bana zarar verir mi ya da beni öldürür mü diye düşünmekten bıktım. İçimi dökmek, biraz da yalnız olmadığımı görmek istediğim için yazıyorum. Özellikle duyurunun kadınlarına soruyorum, nasıl hissediyorsunuz? Bu bataklıkta nasıl hayatta kalabiliyorsunuz, karşınızdaki insana nasıl güvenebiliyorsunuz?

Böyle nereye kadar gider bilmiyorum. İçim kapkaranlık. Çok dağınık yazmış olabilirim lütfen kusuruma bakmayın.

 
Gidebiliyorsanuz böyle bir imkanınız varsa ülkeyi terk edin, benim olmadığı için gidemiyorum ama olsa giderdim. Onun dışında ülkenin düzelme ihtimali yok, yani bugün gereken adımlar atılsa ortalama refah düzeyine erişmek için bile en az üç jenerasyon geçer, yani bizim yaşadığımız ve yaşayacağımız koşullar bunlar, ya bunu kabullenip devam etmeli ya da gitmeli, başka bir çözüm yok.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (20.03.21 12:40:13) 
Haberi öğrendiğimden beri yüreğimde bir ağırlıkla Twitter'daki birtakım kadınlara kibarca İstanbul Sözleşmesi hakkında birkaç şey anlatmaya çalışıyorum, belki anlarlar da hemcinslerine karşı bu saldırganca tutumlarına son verirler diye. Yazdıklarıma karşı hakaretler havada uçuşuyor; ülkeden defolup gitmemizi salık veriyor bir kadın, diğeri bana ''Sen de mi dönmesin?'' diye soruyor. Mutsuzum, ülke her geçen gün daha da kapalı bir havaya bürünüyor. Mutsuzum, kadınlar bile ataerkiyi o kadar kanıksamış ki bu düzeni içselleştirmeyen hemcinslerine hakaret etme hakkını kendilerinde görüyor.

Güvenemiyorum karşımdaki insanlara, kadınlar da dahil. Artık erkeklerle olan ilişkimi en alt seviyeye indirdim, o herkese karşı tatlı ve neşeli tavırlar içerisinde olan güler yüzlü ve kibar kadın değilim. Mesela 2019'un sonunda en yakın arkadaşım olarak gördüğüm, çok güvendiğim adamın tacizine uğradım. Beni aylarca tehdit etti, onlara anlattığımdaysa beni suçladı ailem. Kimsesizliği, çaresizliği çok derinden hissettim. Daha önceden de tanıdıktı bu his ama bu kez betona çarpmış gibiydim.

Yalnız olduğumuzu, onların gözünde tek vasfı erkekleri mutlu etmek için bir lezzet olarak gönderilme olan kadınlar olarak değersiz görüldüğümüzü biliyorum bu ülkede. Ben gitme planları yapıyorum açıkçası şu noktada. Çok zor benim için bu karar; ama bir yıl da sürse, on yıl da sürse gitmeye kararlıyım. Artık bu ülke insanı için hiçbir şey yapmayacağım; emeğimi, zamanımı, değerlerimi başka ülke halklarının gelişmesi için harcayacağım. Beni, bizi buna mecbur bıraktılar.

Kusura bakmayın, ben de böyle dert yanma gibi uzun uzun yazdım. Moralim bozuk geceden beri, kafam çok dolu.
  • kedimedi  (20.03.21 13:14:16) 
türkiye çaresiz ve mutsuz insanların ülkesi.

ya bir yolunu bulup gideceğiz ya da 30-40 medeni/gelişmiş ülke dışındaki milyarlarca insan gibi hayatımızın hiçbir kıymetinin olmadığı, hayatta kalmaya çalışarak geçirdiğimiz saçmasapan yaşamların sonucunda öleceğiz işte.

biz bu kadar gelişmişliğin kıyısında olunca hep onu yakalayabileceğimize inanarak büyüdük. en azından kendi neslim için konuşuyorum, 90 sonrasında doğanlar, özellikle 90-95 aralığı. ergenliğimizde nispeten rahat bir türkiye gördük, en azından genç bir insan için. ekonomi bu kadar kötü değildi, memur çocuğu erasmus'la avrupa'yı görebiliyordu vs...

oraya bu kadar yakın büyüyünce "biz de onlar gibiyiz" diye düşündük. onların standardına erişebiliriz, onlar gibi yaşayabiliriz sandık.

halbuki atatürk'ün hatrına bir müddet ayakta kalmış, sovyet tehlikesine karşı amerika'nın kucağına oturunca hürmeten "birinci dünya ülkesi" sayılmış dandirik bir ülkeyiz, ötesi değil.

bunu sindirmek kolay değil ama sanırım yapmamız gereken şey bu. ya kaçıp kurtulacağız ya da bazen "çöl maymunu" gibi ifadelerle hakaret ettiğimiz insanlar gibi kimse için önemi olmayan hayatlar yaşayıp öleceğiz.

egomuzu kaybetmezsek akıl sağlığımız gidecek çünkü. en azından ben öyle düşünüyorum.
  • der meister  (20.03.21 13:20:26) 
Realistik bir yorum yapacağım: ülkedeki rezilliklere fazla odaklanma, kendi hayatına odaklan derim. Aşırı politize olmuş bir hayat yaşarsan burada çok ciddi mutsuz olursun. Kendi hayatına bakacaksın. Her tanıştığın görüştüğün insan sana zarar verir mi düşünüyorsan psikolojik destek alma zamanın gelmiş demektir, o şekilde yaşanmaz. Yerinde olsam bu konulardan, gündemden kendimi uzaklaştırırım bu denli etkileniyorsan.


  • roket adam  (20.03.21 14:19:09) 
Bana bu iş artık it dalaşına döndü gibi geliyor. Adamlar sırf karşı tarafı daha da çileden çıkarmak için imza attığı, ismi Istanbul olan anlaşmadan çekiliyorlar

"üstelik bunu da hukuka göre yine yapmıyorlar. hamurabi kanunlarına göre yönetilen babil kabilesi bile şu anda bizim yönetimden daha hukuksaldı eminim. ceza hukuku prof. adem sözüer : "anayasa madde 90: usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir.bunlar hakkında anayasaya aykırılık iddiası ile anayasa mahkemesine başvurulamaz
anlamı#istanbulsözleşmesi
yürütme tasarrufuyla feshedilemez
yetki gaspıyla tbmm devre dışı bırakılamaz""

Yukarıda yazılanları ekside gördüm, işlemin hukuki bir geçerliliği var mı belli değil. Sanki millet Twitter'da birbirini yesin, iyice kutuplassin, seçimlerden önce oylar belirginlessin diye yapılmış gibi. Nereden baksan saçmalık. Bu noktadan @roket adam a katılıyorum, şu ortamda politize olmanın kimseye çok büyük bir faydası olmayacaktır.
  • epistemic_regress  (20.03.21 17:08:01) 
[]

Ales ve süre sorunu

Selamlar,

Ales'te önce türkçe mi matematik mi çözüyorsunuz? Yoksa atıyorum 20 matematik çözdükten sonra 20 türkçe mi yapıyorsunuz? Sözel mantığı ve zor mat problemlerini sona mı bırakıyorsunuz mesela? Ben önce hangi dersten başlarsam öbürünü yetiştiremiyorum. Süre sıkıntısı yaşayan biri olarak sizin taktiklerinizi merak ettim.

Teşekkür ederim şimdiden ^-^

 
en iyi olduğun dersi ilk çöz.

ben ilk matematiği çözdüm. full çektim. türkçeyi yetiştiremedim ama doğru strateji olmuş oldu. türkçede baya vakit kaybediliyor.
  • jelly bear  (20.02.21 15:11:33) 
Benim sorunum da süreyi bol zannetmekle başlıyor diyorum oo daha kaç saat var rahat rahat yetişir sonra bakıyorum yarım saat kalmış. 2 kere girdim alese birinden türkçeden başladım mat yetişmedi sonra mattan başladım 2. De bu sefer de türkçe yetişmedi. İki sınavdan da küsürat farkları saymazsak aynı puanı aldım. Yarın hobi olarak yine giricem inş bu sefer yetiştiricem.


  • hindistan cevizi  (20.02.21 15:37:03) 
Her bir bölümden 40-50 soru vardı sanırım. Yıllar önce girmiştim. Önce türkçeyi çözmüştüm ama çözerken gözüm hep saatteydi. Atıyorum 40. soruda maksimum 40 en en kötü 45 dakika geçmiş olması gerekiyordu. Kalan süremin hepsini matematiğe ayırdım. 87-88 almıştım. Benim yöntemim buydu. Çalışmadan girmiştim üstelik. Çünkü ortada çalışılacak bir konu yoktu. Temel şeyler tamamen.


  • ruhen hastayim ben  (20.02.21 16:53:10 ~ 16:54:53) 
Sonuncusu 2018'de olmak üzere 3 kere ales'e girdim, sırayla 93 93 96 aldım.

Eşit ağırlıkçı olarak konuşacağım. İlk 70 dakika matematik çözüyorum, yapamadığım ya da %100 emin olmadığım soruları işaretleyerek geçiyorum. 70 dakika sonunda kaçıncı soruda olursam olayım matematiği bırakıp Türkçeye geçiyorum. Genelde 50 soruya da bir kere bakmış oluyorum tabi. Ama 45 46'da olsam da bırakıp Türkçeye geçiyorum. Türkçe sorularını daha dikkatli çözüyorum, 60 dk ona ayırıyorum. Çok arada kaldıysam boş bırakıyorum ama matematikteki kadar boş olmuyor tabi. Son 20 dk hızlıca matematikteki yapamadığım sorularla uğraşıyorum, 2 3 dk kalırsa da Türkçe'deki sorulara bakıyorum. Matematik 46-3 Türkçe 49-1 yapmıştım son sınavda bu yöntemle.
  • signore  (20.02.21 19:12:43) 
[]

Uğur Mumcu'yu anlatan ya da onun yazdığı

kitap önerebilir misiniz?

Teşekkür ederim şimdiden ^-^


 
*** sakincali piyade ***


  • hazen  (26.01.21 21:50:47) 
[]

Uzaktan eğitim yüksek lisans hakkında fikir almak istiyorum

Merhaba,

YL yapmayı çok istediğim bir bölümün örgün eğitim kontenjanı açılmadığı için uzaktan yapma seçeneğine yönelmek zorunda kaldım...İnternette uzaktan eğitimin çöp olduğu, yl yapmış olmak için yapıldığı vs. şeyler görmekten bıktım, objektif bir şekilde verimliliği hakkında bilgi almaya ihtiyacım var.

Gerçekten bir şey öğrenmek isteyen ve aktif katılım sağlayan biri verim alabilir mi? Bir de diplomada uzaktan eğitim ibaresinin yer alması işveren için önyargı oluşturuyor mu?

Şimdiden çok teşekkür ederim

 
Şimdi ben buraya gerçekleri yazsam bana inanmayacaksın.
Muhtemelen duymak istediğin “yahu olur mu? Eğer çabalardan elbette bişeyler öğrenirsin” tarzı şeyler.

Ama üzgünüm dedikleri doğru. Yani evet bir yl diploman oluyor ama bişey öğrenebilmeyi çok bekleme. Şöyle söyleyeyim illa bişey öğreneceksen o alanla ilgili kaynakları araştır diploma derdin yoksa.

Özelle ilgili bi fikrim yok hiç özelde çalışmadığım için
  • infernalcadre  (15.01.21 19:36:10) 
Bunu bende düşünmekteyim aydınlanmak isterim güzel soru sormuşsunuz :)


  • yeni ve işsiz  (15.01.21 21:29:13) 
[]

Çoğu kişinin sevdiği ama sizin sevmediğiniz türkçe şarkılar neler?

Sb..

Hani bazı şarkılar vardır çoğu kişi bilir ve çok sever, ama sevmeyeni de illaki vardır. Mesela, sen benim şarkılarımsın bu kategoride benim için. Sizden de örnekleri bekliyorum *-*

Teşekkürler

 
tam olarak soruda kastedilen şey olmadığının farkındayım ama şu "çırpınırdı karadeniz"i duymaya tahammül edemiyorum. normalde zaten instagram'da "prim yapıldı, vatan kurtarıldı" tarzı bomboş videoların arka planı haline geldiği için ön yargılıydım. sonradan araştırınca çok şaşırdım, esasında bu tip aptallıklara meze edilmemesi gereken önemli bir eser olarak değerlendirildiğini gördüm.

yine de kendisine dair fikrim maalesef değişmedi. inanılmaz rahatsız edici bir ses, duymaya tahammül edemiyorum.
  • der meister  (27.12.20 18:14:45) 
www.youtube.com Cogu kisi seviyor mu emin degilim ama oyle bir cringe oluyorum ki, olecem o derece:)

Bir de Ibrahim Tatlises guzellemeleri, essiz sesi varmis, saygi duymaliymisiz falan. Bildigin aniriyor gibi geliyor bana.
  • neverletyougodown  (27.12.20 18:16:22 ~ 18:20:22) 
tarkan, nazan öncel, sezen aksu şarkıları.


  • battal gemalmaz  (27.12.20 18:22:47) 
bir kıvılcım düşer önce


  • regina phalange  (27.12.20 18:44:12) 
şarkı bazında örnek veremeyeceğim, genel olacak ama...

-türkçe rap genel olarak asla benlik değil, ki türkçe olmayan da ne kadar benlik tartışılır zaten.

-sezen aksu bana göre sadece sevgiliden ayrıldıktan sonra melankoli yaparken dinlenilecek biridir mesela.
sevdiğim şarkıları olsa da, normal hayatımda oturup dinlemem.

-şebnem ferah'ın şarkıları ne kadar güzel olursa olsun, ki yani ortalama bence, en fazla bir kere, bilemedin iki kere üst üste dinleniyor, tam bir dişi yakarış vakası.
"yıkılmadım ayaktayım" arabeski.

-türkü sevmem. arada istisna olabilir ama aklıma gelen bir şey de yok şu anda.

-2000'den sonra meşhur olmuş popçuların şarkıları +1
  • blatta hiberna  (27.12.20 19:50:11) 
Yeni nesil Türkçe rap şarkıları dinlemiyorum.
Ya şu ara böyle böyle burnundan konuşarak şarkı söyleyen kızların şarkısına asla aşka asla tahammül edemiyorum. Misal cennetten çiçek veya şunlar
youtu.be
youtu.be
Irmak arıcı ve Tuğçe Kandemir’in sesini duyunca sinir krizlerine giriyorum. Şu şarkıları atarken açmak zorunda kaldım o bile beni çıldırttı. O derece.
  • Hallegadola  (27.12.20 19:56:04) 
Müslüm Gürses'in hicbir şarkisini sevmem ama 2000'lerin başında ayrıca söylediği teoman soylerken cok begendigim ama kendisinin yorumunu beğenmediğim paramparça şarkısı. O dönem herkes nasil begendi hala hayret ederim.


  • eylul  (27.12.20 20:01:03) 
sezen aksu sarkilarini neden begendiklerini anlamiyorum.


  • damba  (27.12.20 20:01:41) 
bütün türkçe rap parçalar +1


  • nothing in my way  (27.12.20 20:13:37) 
sezen aksunun sarkilarini genel olarak severim ama sari odalari bie turlu sevemedim sinirimi bozuyor o sarki. ahmet kaya'yi oldum olasi sevmem, hicbir sarkisini sevemedim bugune kadar. yeni donem turkce pop ve hiphop sarkilarin hicbirini sevmiyorum.


  • in vino veritas  (27.12.20 20:59:02) 
Sezen aksu, yıldız tilbe ve tarkan’ın hiçbir şarkısını ve kendilerini bir türlü sevemedim.


  • suicides underground  (27.12.20 21:34:48) 
sezen aksu, kalbim egede kaldi haric hepsi
yildiz tilbe, delikanlim
nazan öncel
linet
kenan dogulu, cakkidi
  • wishmaythşngs  (27.12.20 21:51:43) 
Sezen Aksu'nun sesinden, şarkılarından, Türkçe poptaki diğer şahıslara yazdığı şarkılardan, kendisinden ve tüm müzik külliyatından nefret ediyorum.

İbrahim Tatlıses'in bi iki şarkısını geyiğine arada açıp dinlerim, ama kendisinden nefret ediyorum, sesinin de abartıldığı kadar iyi olduğunu düşünmüyorum. Klasik doğulu arabeskçi sesi işte.

Bunlar dışında kesin vardır. Aklıma gelirse eklerim
  • nundu  (27.12.20 22:00:10) 
[]

Mhrs'den radyoloji bölümüne randevu alamıyorum

İyi geceler,

Mhrs üzerinden radyoloji bölümüne randevu almaya çalıştım ama listede bu bölüm gözükmüyor. Direkt radyoloji bölümüne randevu alınamıyor mu? Başka bir bölüm gerekli görürse mi yönlendiriyor acaba? Şimdiden teşekkürler..


 
Covidden dolayı bir çok bölüme randevu almak imkansız hale geldi. 3 bölümden aylardır talep oluşturmama rağmen bekliyorum.


  • ishak77  (18.12.20 03:10:59) 
[]

Davranış problemleri olan çocuk ve aile içi sorunlar

Selamlar,

10 yaşında bir erkek kuzenim var. Son zamanlarda ciddi uyum sorunları olduğunu gözlemliyoruz ailece. Annesi çocuğun iyiliği için yapmaması gereken şeyleri söyledikçe babası annesinin dediğinin aksini söylüyor çocuğa. Çocuk anneyi kötü, babayı iyi olarak görüyor ve anneye karşı saldırgan tavırları var, asla söz dinlemiyor. Çocuk epeydir bu vaziyette ama babası ortada bir sorun olmadığını söyleyerek hiç uzman yardımı almaya yanaşmamış. Baba sürekli ''Ben de küçükken hırçındım, sonra geçti'' vs gibi ultra bilimsel yaklaşımlar sunuyor. Bu durum yüzünden karı kocanın da araları çok kötü. Anne daha önce çocuğun rehberlik hocasından rica etmiş eşimle beni çağırsanız da konuşsak diye, ama baba oradan da sıvışmış bir şekilde.

Baba anneyi delirtmeye mi çalışıyor, çocuğuna sorunu mu konduramıyor... nedir yani anlamadık. Yazık çocuk yıpranıyor arada. Annenin de psikolojisi iyi değil. Nasıl bir yol izlenebilir sizce? Çift terapisi, psikolog, pedagog vs yardımı almaları için ne yapmak gerekir? Babanın bu inadı nasıl kırılabilir? Koca koca insanları da zorla bir yere götüremezsin.. Bunaldım duyuru halkı ya önerilere açığım. Teşekkür ederim şimdiden.

 
Bu arada olayların bu noktaya gelmesinde bin tane sebep vardır irili ufaklı. Bunları bilemeyiz ve buradan çözemeyiz. Hatta oradan da çözemeyiz. O yüzden ekşiduyuru'nun yetki seviyesini aşar derim.

İlla yorum isterseniz, bilgisiz ben şunu derim;

Bence ana ve baba önce kendi aralarını düzeltsin ve saygılı olsunlar. Çocuğa da kendi yaşıtı gibi davranıp ona da saygı duysunlar ve babacıysa, baba çocuğun anneyle bozulmuş olan ilişkisini düzeltmeli.
  • Amory Lorch  (09.12.20 23:15:44) 
Baba sıvıştığına göre anneye ters gidip iki tarafı da zehirliyor. Toksik bir adam gibi görünüyor şu yazdıklarınızdan.

Kadın yakın zamanda psikolojik destek almaya başlar.

Babanızın mı yoksa annenizin mi kardeşi bilmiyorum ayrıca adam neyiniz olur? Eğer amcanız falansa babanız konuşsun. Ortada ciddi bir uyumsuzluk varsa eğer bir şeyler söyleyebilir.

Siz de çocuğu dikte edin. Anneye destek olun.
Anne çabalarına rağmen bir şeyler değişmezse "aferin, kır oğlum" tavrına geçebilir belki, belli olmaz.
  • sevilen progressive türkücü  (10.12.20 00:05:10) 
@sevilen progressive türkücü
Çocuğun annesi benim teyzem. Kendisine ve kuzenime elimizden geldiğince destek olmaya çalışıyoruz, terapiye ikna etmek için konuşuyoruz şu ara. Baba tarafı gerçekten toksik. Üstelik kendisi öğretmen.. Babayla da bir konuşma yapmayı düşünüyoruz. En azından çocuk için bir adım atmalılar. Teşekkür ederim öneriler için

  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (10.12.20 00:21:04) 
10 yaş hırçın olmak için geç bir yaş bence. Ne zamandır böyleler hocam?
Okula da gidemeyince ortam iyice tuhaflaşmıştır.

Bir de karantinada uygun olmaz ama ne kadar farklı insanlarla, akrabalarla iletişim içinde olurlarsa çocuğun tuhaflığı kendini o kadar belli eder. Tabi çevreye de bağlı duyarlı insanlar gerekir.

Bir de aklıma gelmişken sormak isterim. Nasıl hareketleri var çocuğun?
  • sevilen progressive türkücü  (10.12.20 00:32:21 ~ 00:51:38) 
Son 2 senedir daha da şiddetlendi durum. Pandemi işleri daha da kötüleştirdi gerçekten. Tüm gün anneyle evde kalıyor, ikisi arasındaki iletişim baba işten eve gelince değişiyor muhtemelen. Çünkü üçü bir aradayken çocuk agresifleşiyor. Anne yapma dedikçe ve baba da bir şey olmaz yap dedikçe çocuk anneye düşman kesiliyor. Anne baba arasında ortak karar, ağız birliği yok kısaca.

Sorulan soruya cevap vermeme, annenin dediklerini dinlememe, anneye fazla yapışma(sarılma şeklinde) ya da vurma şeklinde aşırı uçlarda davranışlar mevcut
  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (10.12.20 00:48:14) 
Hırçınlıktan başka durumlar da var sanki. Pedagog değilim ama öyle düşündüm.

Pedagoga gidebilirler öneri olarak.

Fazla yapışma olayını çözemedim ben. Anneden fazla sevgi mi bekliyor acaba?
Vurmayı da anneye yapıyor o halde. Bu hoş değil cidden.
  • sevilen progressive türkücü  (10.12.20 00:55:33 ~ 00:57:17) 
pedagoga gidebileceklerini sanmıyorum, ancak anne tek başına gidebilir.
baba çocukta sorun görmüyor ki, neden pedagoga gitsin?
zaten pedagogun hiçbir önerisi veya yönlendirmesi baba davranışlarını değiştirmedikçe uygulanamaz.

bence annenin yapması gereken tek başına bir profesyonelden yardım almak.
terapi sürecinde terapist zaten muhtemelen kocasıyla da görüşmek isteyecektir, adam belki baba kimliğiyle değil de, koca kimliğiyle karısı üzerinden çağırıldığında, karısını konuşmak için terapiste gider.

sorun babada.
çocuğunu kendi uzantısı gibi görüyor, ona yönelen eleştirileri kendisine yapılmış gibi algılıyor olabilir.
ya da bir travması var, o nedenle çocuğa karşı davranışları olması gerekenin tam tersi.
  • blatta hiberna  (10.12.20 17:59:55) 
pedagoga çocuk ve anne birlikte gidemezler mi? baba gitmese de olur şu aşamada.


  • sevilen progressive türkücü  (10.12.20 21:52:56 ~ 22:26:22) 
[]

Basit bir yatırım sorusu

İyi geceler,

3.000 tl gibi bir para geçse elinize, euro/dolar/altın hangisine çevirirsiniz, bu dönemde hangisi mantıklı?

Şimdiden teşekkür ederim

Not: Ekonomi bilgim ilkokul terk

 
Biner biner altın dolar ve Euro' ya yatirirdim. Risk almaktan korkuyorsam şayet.


  • Amaranta ursula  (03.12.20 00:19:59 ~ 00:24:43) 
altın alırım.


  • alt4y  (03.12.20 00:21:48) 
dolar al. altın düşebilir aşı haberleri altını aşağı çekiyor. altın kaos sever.


  • xrated  (03.12.20 00:26:10) 
[]

Çin aşısını yaptırır mısınız?

Selamlar,

Teyzem Ankara şehir hastanesinde pandemi bölümünde çalışıyor. Birçok doktor oraya gelen çin menşeli aşıyı yaptırmış hatta aileleri için de sıraya girmişler. Başka hastanelerde de gönüllü olarak yapılıyormuş zaten.

Çinden gelen her şeye karşı çok mesafeliyim, siz güven duyuyor musunuz? Kendinize yaptırır mısınız ya da en azından risk altındaki yakınlarınız için düşünür müsünüz? Şahsen Almanya'da üretilen aşıyı seçmek isterdim ancak ona ne kadar ulaşabiliriz bilmiyorum.

Fikir belirtenlere şimdiden teşekkür ederim

Edit: Çin'e duyduğum güvensizlik test kitlerinin geri gönderilmesi, İngiltere'nin bozuk pcr testleri için geri ödeme istemesi vs. yüzünden.

 
güvenmeyip ne yapacağım? corona olup ölüm ihtimalini mi bekleyeyim?
evet, almanyadaki aşı gelse ya da satın alabilsem, tıbbi bilgimle değil tamamen psikolojik sebeplerden pfizerı tercih ederim.

not: öyle bir algı oluştuştu ki çin sanki insanları ddt böcek ilacı gibi aşıyla öldürecek sakat bıracak falan.. bir tek türklerden duyuyorum bir de buna benzer şeyleri yine hayal dünyası yani.
  • jimjim  (26.11.20 12:25:45) 
24 yaşındayım, hiçbir kronik hastalığım yok, sporcuyum. Bu sebeplerle ben koronaya yakalanıp atlatmayı yeğlerim. Ama kronik hastalığım olsa, yaşım biraz daha ileri olsa, sırf komplo teorileri var, Çin'in aşısı kötüdür falan diye yaptırmamazlık etmezdim. Adamlar içine zehir koyacak değil ya, en kötü ne olabilir yani.


  • hitokiri kenshin  (26.11.20 12:27:29) 
Sıra bana gelene kadar ne olduğu ortaya çıkar zaten. O yüzden yaptırırım.

Çin'den gelen şeylere önyargım yok. Dünyadaki malların önemli bir bölümü Çin'den geliyor zaten. Apple bile üretimini Çin'de yapıyor.
  • himmet dayi  (26.11.20 12:27:38) 
Çin aşısı olduğu için değil ama bana niyeyse yeterince test edilmemiş yalap şap piyasaya sürülmüş geliyor o yüzden ilk etapta yaptırmazdım.


  • matilda  (26.11.20 12:28:24) 
3 aşıyı da yaptırmayı düşünmüyorum.


  • westblack  (26.11.20 12:30:18) 
Valla ben şimdiden olurum ya da olmam diyemiyorum. Gelişmeleri, sonuçları araştırmaları takip eder ona göre karar veririm. Ama şu an yaptırmamaya daha yakınım galiba.


  • Amaranta ursula  (26.11.20 12:34:01) 
benim fikrim, şimdi yazdım: eksisozluk.com


  • asbe  (26.11.20 13:19:36) 
Vatandaşına değer veren ülkeler aşıya başladıktan sonra düşünebilirim. İlk etapta kobay faresi olmayı düşünmüyorum tabii ki de.


  • roket adam  (26.11.20 13:32:20) 
Ben olmayı düşünüyorum. Komplo teorilerini hiç sevmem. Kaldı ki klasik usullerle üretilmiş bir aşı olduğu için en kötü senaryonun antikor seviyesinin düşük olması dolayısıyla korumamasi olacağını sanıyorum.


  • aslil  (26.11.20 13:45:01) 
Alman versiyonu varken olmam.

Cin, USA ve Almanya´dan daha etkili bir asi yapsaydi ya da dünyada sadece onlardan ciksaydi asi, olurdum.
  • buf-e kür  (26.11.20 13:55:01) 
Asla düşünmüyorum
Uyanık olalım . Çin'den gelen ilk görüntülerde yollarda patır patır insanlar ölüyor düşüyordu (güya)
Şimdi dünyayla dalga geçer gibi eğleniliyor, partiler veriliyor.

Wuhan dışında (ki o kadar kalabalık olmalarına rağmen) diğer önemli şehirlerinde dikkat çeken bir salgın da olmadı.

Bir de aşı çıkarmışlar (tıbbi ekonomi ya da tıbbi kapitalizm)
Bunu pazarlayacaklar. Fakirler için mi ?

Anti virüs yazılımları gibi. satmak için önce virüsü yay sonra anti virüs satın al.

Aliexpress ile Çin'den nerdeyse zamanında bedavaya ürün getirenler için çin aşısı ile korunmak çok zor olmasa gerek .

Biraz düşünen, neden aşı konusunda bu ısrar ve acele edildiği hususunu araştırmalı.
  • Erva  (26.11.20 14:09:51) 
Yani bilimsel anlamda guvensizlik duyacak ne gibi bir sebep var bilmiyorum. Sonucta bu asi merdiven alti fabrikalarda cocuk isciler tarafindan uretilmiyor.

Ayrica herkesin kacirdigi onemli bir nokta var bu da Cin'in koronavirus arastirmalari konusunda dunyanin en iyisi olmasi su an. Adamlar 2003'deki SARS'tan beridir haril haril koronavirus calisiyorlar, birsuru bu konuda ozellesmis viroloji enstituleri var hatta birisi de Wuhanda en basindan beri komple teorilerine hedef olan enstitu.

Bu kadar uzun yillardir koronavirus calisip buna asi gelistirmeye calisan arastirmacilara acikcasi daha guvenirim. Cunku on yillardir arastirdiklari konu bu, diger cogu firma gibi opportunistik bir sekilde asi arastirmalarina girmediler. Tabi sonuclar belli olunca gorecegiz ne kadar etkili oldugunu ama gereksiz bir on yargiya sahip olmaya gerek yok.
  • Haldamir  (26.11.20 14:43:53) 
4 kişilik ailemde, yarımıza pfizer yarımıza sinovac yaptırma kararı aldık. ikisinden birinin herhangi bir olumsuz etkisinde ailemizin %50'si hayatta kalsın diye.


  • makarnavodka  (26.11.20 15:10:51) 
çin'e hiç güvenemiyorum. şu an net konuşmak pek doğru olmaz ama yaptırıp yaptırmamayı ciddi ciddi düşünürüm. uluslararası bir onayı olmadan yaptırmaya hiç sıcak bakmıyorum.türk yetkililerin ya da çin yetkililerin yaptıkları/yapacakları açıklamalara güvenmem. eğer alman aşısı yaptırma şansım olursa içim rahat bir şekilde yaptırırım ancak çin aşısını yaptırsam bile hiç güvende hissetmem.


  • draconas  (26.11.20 15:35:16) 
herkes ülkelerden bahsediyor fakat Alman, Amerikan, İngiliz vs. olanlar m-rna aşısı yani daha önce hiç böyle ürün yok ortada. Onun yan etkisi farklı bir etkisi var mı hiç bilinmiyor, şirketler için de iyi fırsat çok büyük bir insan grubu üzerinde deneyip görmüş olacaklar. Halbuki Sinovac'ınki geleneksel aşıymış yani virüsün zayıflamış hali kullanılan vs. Bu yıllardır yapılıyor ve yan etkileri biliniyor. Etkisi m-rna aşıları kadar iyi değil diyorlar o da faz3 tamamlanınca ortaya çıkacak.

Eğer batı kurumları Çin aşısını onaylarsa (Rusya ve Çin'den gelen onaya güvenmem o ayrı, ama batı Çin aşısını onaylarsa) gidip bilerek çin aşısı bile yaptırabilirim.
  • nhk ni youkosu  (26.11.20 16:19:17 ~ 16:19:46) 
Uzmanlığa saygı duyarım. Güvendiğim bir iki doktora sorarım. Abi ne diyorsunuz derim.siz yaptırdınız mı derim. Yaptır denirse yaptırırım. Bekle denirse beklerim.


  • ycaycayca  (26.11.20 20:40:39) 
İlk tercihim aşı olmamak fakat mesleğim yüzünden zorunlu olarak aşı olmam gerekecektir. Umuyorum ki Sinovac aşısını yaparlar. Almanya/Amerika kökenli diye mrna aşısını olacak değilim. Bazılarının bu aşıya ölüp bitmesini ise hakkında hiçbir şey bilmemelerine bağlıyorum.


  • catch the arrow  (26.11.20 21:27:19) 
[]

Dm'den tartıştığım mağaza sahibi

Küçük ve ünlü olmayan bir mağazanın insta paylaşımlarının birinin altına yorum yazmıştım. Hoşlarına gitmemiş olacak ki silmişler. Özelden neden sildiniz diye sordum. Kendini mağaza sahibi olarak tanıtan kişi saygısızca konuşmaya başladı. Keşke o an sussaydım ama dayanamadım ve konuşma uzadı biraz. İki lafın arasında allah.cc rızkımızı veriyor, fani hayata kanmışsın vs. tarzı konuşunca anladım adam çomar çıktı rıza baba. Zaten türkçe de bilmiyordu daha fazla dayanamadım, konuşmayı kestim ve engelledim.

Sonra çok pişman oldum ya böyle biriyle muhattap olduğum için. Seviyesiz biri olduğu için acaba kafayı takar mi diye düşündüm. Kullandığım hesap da goygoy sayfalarını takip etmek için açtığım bir hesap, fotoğrafım ya da herhangi bir bilgim yok içinde. Herhangi bir bilgime vs. ulaşamaz değil mi?

Bu paranoya seviyesi yüksek soruma cevap verenlere şimdiden teşekkürler

 
Savcılığa basvur koruma iste


  • Karmaşıklık  (20.11.20 20:50:09) 
Türkçe konuşamayan birinin o denli komplike işlere kafasının basacağını tahmin etmiyorum


  • paramolacak  (20.11.20 20:50:37) 
Su ana kadar bu konuyu unutman gerekirdi.o adam su an sosyal medyayı çok iyi yönettiğini düşünüyor,senin gibilerle azimle mücadele ettiğini yeni nesillere aktarıyor.bırak çayırında otlasın.

Bu tip konulardan cekiniyorsan bu atraksiyonlara neden giriyorsunu da bir düşün tabi.yazmışın silmiş,bırak yoluna devam et.
  • duptıs  (20.11.20 21:01:12) 
  • sen nasıl bir insansın  (20.11.20 21:08:37) 
Adamın gönderisi altına neden sildiniz diye sormanız yanlış, adamın sayfası siler bunu atlamayın, hele irsaliyesiz faturasız iş yapan birisiyse böyle laf dalaşına girmeniz saçmalık.

Bir şey olmaz mmuhtemelen
  • atom karincanin torunu  (20.11.20 21:13:05) 
@atom karincanin torunu özelden yazmıştım neden sildiniz diye. Çok saygısız bir üslupla karşılaşınca da epey pişman oldum zaten


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (20.11.20 21:19:28) 
İleri seviye anksiyete, eğer daha önceden yoksa bu sıkıntı hoşgeldiniz :)

Ya insanlar trafikte plakaları belli arabalarıyşa birbirleriyle dalaşıyor, kafa göz kavga ediyor da sonrasını umursamıyor.

Merak etmeyin sizinki sadece saçma bir vesvese, anksiyete.
  • John Bloor  (21.11.20 10:10:30) 
@John Bloor anksiyete yeni değil hayatımda:) aslında bu durum anksiyeteyle ilgili olduğu kadar ülkenin asla eleştiri kabul etmeyen, saldırgan insanlarının artışıyla da paralel. Artık başımıza ne gelir kestiremiyoruz.


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (21.11.20 11:45:03) 
[]

Bazı ölümlere daha çok üzülmek

Bazı ölümler beni daha çok etkiliyor. Özellikle de kendi değer yargılarıma göre "hayatını yaşayamamış" insanlara daha çok üzüldüğümü fark ettim. Örneğin yoksul, hastalıkla cebelleşmiş, toplumun dışladığı ya da tercih etmedikleri bir yalnızlığı yaşayan kişilere.

Genelde daha güzel ve başarılı insanlara daha çok üzülme eğilimi var sanki, en azından ben böyle gözlemledim. Bu kişiler nispeten daha iyi bir hayat (bana göre) geçirdikleri için onlara üstte bahsettiğim kişilere göre daha az üzülüyorum. En azından hayatı yaşamışlar diyorum. Aslında yakınlarımıza, çocuk ölümlerine de daha çok üzülüyoruz, yaşlıları daha kolay kabulleniyoruz. Bu da böyle bir şey diyorum kendime bazen, bazen de kötü hissediyorum. Ne bileyim bir huzursuzluk oluşuyor içimde. Sanki ölümler arasında ayrım yapıyormuşum gibi. Bilinçaltımda ezilmişin yanında olmak tarzı bir duygu mu var bilmiyorum.

Dün bir tanıdığımızı kaybettik de üzerine düşündüm biraz. Paylaşmak istedim. Düşüncelerinizi paylaşırsanız da seve seve okurum..

 
Katılıyorum ve benzerini annem öldükten sonra düşünmüştüm. Doktor bize artık şifa umudu yok götürün istediği mutlu olacağı yerde yaşasın dediğinde son zamanlarını güzel geçirsin diye nereye gitmek istiyorsa götürdük, ne yemek istiyorsa yedirdik. Çünkü maddi olanağımız vardı. Öldükten sonra olanağı olmayanları düşününce içim acıdı biliyo musun. Evlerinde ölümü bekliyorlar gitmeden yapmak istediklerini yapamıyorlar. O yüzden yaşamlarında da yaşamlarının sonunda da maddi sıkıntı yüzünden yüzü gulmemis insanların ölümü daha bi üzer beni.


  • dulcinea  (16.11.20 21:24:06) 
İnsan empati yeteneği çok yüksek bir canlı.


  • sonsuz  (17.11.20 08:57:52) 
Ayni sekilde hayatini yasayamadigini dusundugum insan icin vok uzuluyorum. memnun ayrildiginu dusundugum kisilere uzulmuyorum


  • ala09  (17.11.20 19:15:05) 
[]

Angular kurulum - Yazılımcılar acil yardımınıza ihtiyacım var

Merhaba,

Angular CLI kurarken fotodaki uyarıları alıyorum. Error olmadıkları için görmezden gelsem programın çalışmasında sorun oluşturmazlar değil mi? Yine de bu uyarıları nasıl giderebilirim ya da nasıl update edebilirim?

Kodlama dünyasına yeni giriyorum o yüzden sorunu çözemedim bir türlü.
Yönlendirdikleri github adresine de gittim ama yine olmadı.

Yardımcı olursanız çok sevinirim. Çok teşekkürler

 
uyarıları görmezden gelin bu uyarılar sizin değil angularin yazarlarının çözecegi şeyler


  • Sir Anthony Hopkins  (11.11.20 11:16:26) 
Ortada bir sorun olduğunu neden düşündün? npm install ile angular yüklemesini istemişsin, o da yüklemiş. ng --version ile versiyonunu sormuşsun, hoş kırmızı bir logoyla cevap vermiş. angular dökümanlarında nasıl proje oluşturulacağını anlatıyordur. kastettiğin deprecated uyarılarıysa eğer sorun çıkarmaz bu.


  • IncredibleMau  (11.11.20 11:16:27) 
Hepinize teşekkür ederim, warn ve deprecated görünce sorun var sanmıştım


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (11.11.20 11:37:54) 
[]

Dişçiye gitmem lazım bir bakar mısınız...

Selamlar,

Üni hastanelerinde pandemi yüzünden sadece çekim yapılıyormuş, benim işimi görmüyor. Özele gitsem de bin tl'den aşağı çıkamam, birden fazla işlem yaptırmam gerek. 1-2 ay bekleyebilecek durumdayım, çok acil değil işim. O yüzden özele gitmesem de üni hastanelerinin normalleşmesini beklesem diyorum. Yılbaşından sonra normal süreçlerine dönerler mi sizce?

Teşekkür ederim

 
Yakınım küçük bir şehrin üniversite hastanesinde çalışıyor. Normal mesaiye başlayacaklarını söylüyordu. Haftaya olabilir. Tam bilmiyorum. Hastaneyi bi arayın


  • coca cola  (08.11.20 18:58:40) 
hiç ihtimal vermiyorum ben yılbaşından önce, valilik kararıyla yapılıyormuş zaten normalleşme işleri.
diş hastaneleri çok para istiyor, direk diş hekimi olarak hizmet verenleri arayıp fiyat sorun bence. hastanede 250-300 denilen dolguya 80 lira verdim ben

  • gaza gelen  (08.11.20 21:44:19) 
Merhaba, tahminimce devlet ve üniversite hastanelerinde bu süreçler bir müddet daha devam edecek gibi. O nedenle acil bir durumsa ihmal etmeyin derim.


  • anathemamen666  (16.11.20 15:37:37) 
kış sonuna kadar zor


  • hadsafhada  (16.11.20 15:39:18) 
[]

Engelli olduğunu söyleyerek indirim isteyen alıcı

Dolap uygulamasından ikinci el bir bot satıyorum. Temiz durumda olmasına rağmen fazlaca indirim yaptım. Birisi engelliyim 35 tl olur mu dedi, maalesef bana bir şey kalmıyor dedim. Tekrar yazmış engelli kardeşinize bir yardim edin nolur diye. Samimi mi yoksa indirim almak için mi yapıyor anlamadım. Hayır dersem kötü hissedeceğim sanki ama o fiyata da satmak istemiyorum. Çok mu safım ben ya :/ Ne yapayım sizce?

Teşekkür ederim


 
Engelli olduğunu görüntülü ve sesli ispatlasın.

Gerisi size kalmış.
  • Erva  (01.11.20 23:48:46) 
Bana duygu sömürüsü gibi geldi.


  • himmet dayi  (01.11.20 23:49:05) 
Kesin hayır derdim ben. İnsanlar iyi niyetli değil. Sizden aldığını muhtemelen x2 yapıp satacak. Ülkede maalesef kimseye güven kalmadı.


  • en bi orijinal  (01.11.20 23:49:33) 
Yalan söylüyor ya da engelli olsa da kötü niyetli biri. Engelleyip geçin. Ben bayadır bişeyler satarken rastlıyorum bunlara. Saf kötü niyet ve vicdan yoksunu insanlar.


  • horowitz  (01.11.20 23:50:36) 
Bilgisayar ve bilgisayar donanımları satıyorum ben. Öyle şeyler duyuyorum öyle mesajlar alıyorum ki oturur ağlarsın.

Hayırlı bir iş için alıyorum abi yardımcı ol diyen gördüm. Ne yapıcan geline yüz görümlüğü mü yapıcan laptopu.

Hiç kötü hissetmelik bir durum yok. Böyle mesaj atıp da gerçekten böyle olan kimse yok için rahat olsun.
  • Giovanni Pipitto  (01.11.20 23:58:29) 
Off ben de böyleyim kesin aynı şekilde vicdan yapardım yerinde olsam. Ama düşününce de bir insanın engeliyle bir çift bot ne alaka yani. Biraz duygu sömürüsü var gibi.


  • ms brownstone  (02.11.20 00:00:01) 
Bana da öğrenciyim, kartımdaki son para gibi çok yazıyorlar yarı yarıya düşmek istiyorlar. 35 liralık bot bakın o zaman iyi günler diyip cevap vermiyorum. Sömürülerden hoşlanmıyorum hiç.


  • jazzabel  (02.11.20 00:03:15) 
Benim letgo ilanlarıma ücretsiz verin öğrenciyim diye mesajlar geliyordu. Doğru ve iyi niyetli olma ihtimali düşük, ben satmazdım.


  • mg3929  (02.11.20 00:12:52) 
Diyelim ki gercek. Engelli oldugu icin neden daha ucuza almali ki?


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (02.11.20 00:15:11) 
onlar hakkında kötü düşünmek bile iç yakıcı ama evet, yalan. gerçekse de sahte, istismar. bi çift bota muhtaç birisi dolap uygulamasında mı arar onu yoksa kaymakamlığın sosyal yardımlaşma vakfına mı başvurur


  • esref  (02.11.20 01:13:26) 
Senden alıp tekrar satacak


  • baal  (02.11.20 06:57:16) 
Dolap'ta zaten öğrenci, fakir ya da engelli olmayan kimse yok. Hiç sallamayın bence.


  • whoosie  (02.11.20 09:01:42) 
yıllardır engellilerle çalışıyorum. engelsiz bireyden farklı davranma.


  • d e j i n  (02.11.20 12:04:12) 
Adamın günahını almış olmayım ama yalan olma ihtimali çok yüksek. Bizim toplumda bu tip duygu sömürüleri iyi iş yapar.

Zamanında bir plakçalar pikap seti satıyordum, adamın biri engelli yeğenime alıyorum diye baya pazarlık etti, duygu sömürüsünün dibine vurdu. Sonra tesadüfen fark ettim ki adamın ikinci el elektronik mağazası varmış. Sahibinden'de 30 40 tane müzik seti satıyor. Normalde muhattap olmazdım ama dayanamadım mesaj attım adama utanmıyor musun engelli yeğenim diye yalan söylemeye sen esnafmışsın dedim. Ne alakası var onlar eniştemin ilanları diye yüzsüzlüğünü daha da pekiştirdi herif.
  • battal gemalmaz  (02.11.20 12:16:11) 
[]

Psikolog İzzet Güllü hakkında ne düşünüyorsunuz?

Merhaba,

Kendisinin yaklaşımının çok faydalı olduğunu söyleyen de var tersini diyen de. Tek bir videosunu izledim ama konuşma tarzından mı nedir önyargılıyım biraz:/ Bir de instagramda sürekli birilerine laf atıyor sanki. Takip etmiş olanlar varsa olumlu sonuç gördülerse paylaşabilirler mi acaba? İzlemeye devam etmeli miyim?

Çok teşekkürler

 
normal olmayan, aykırı düşünceleri ve tedavi yöntemleri olan... farklı ve iyi diye düşünüyorum :-) gitmedim izlemiştim.


  • ankara06  (29.10.20 23:23:09) 
Konuşma tarzı bende de önyargı oluşturmuştu bailarda. fakat ben kendisini samimi buluyorum. Tedavi yöntemlerini denemedim ama psikoloji tedavisine gidecek olsam ona gitmeyi düşünürdüm. Anlattıkları kafama yatıyor.


  • rapisa  (30.10.20 01:12:27) 
[]

Yine bir geri gelmeyen kitap hüznü

Selamlar,

Çok sevdiğim bir kitabım 2 aydır arkadaşımda. Herhalde okudu ki yeni bir kitap da almış kendine. Kitabı sana mı vermiştim, başka bir arkadaşım da ödünç istedi diye bir ağzını yokladım. Evet bende dedi ve konuyu değiştirdi. Hediye vermek istemiyorum, altını çizdiğim yerler var. Bu tipler yüzünden ödünç vermeyi kesinlikle tercih etmiyordum zaten iyice soğudum.

Böyle durumlarda ne yapıyorsunuz, nasıl istiyorsunuz? Nasıl bir geri isteme cümlesi kurayım sizce?

Teşekkürler

 
okuduysan kitabi ne zaman geri alabilirim?


  • robokot  (24.10.20 20:36:10) 
okuman bittiyse kitabımı geri alabilir miyim diyeceksin çok basit. ayıp eden sen değilsin o.


  • neira  (24.10.20 20:36:49) 
Dolandırıcılığın bir türü. Güveni kötüye kullanmakla birebir.

Bir ara yine sohbet ederken sen de konuyu değiştir ve kitabını iste. Ayıp değil böyle şeyler.
  • Erva  (24.10.20 20:38:05) 
Ben kitaplarımdan isteyen bikaç kişiye bendeki kitapları vermemek için aynı kitaptan alıp vermiştim, sonra kimse istemedi bir daha, benden habersiz kaşla göz arasında alanlar olmuştu onlardan da direkt istemiştim bu konuda hassas olduğunu belli edersen konu fazla uzamaz. Böyle tipler "aman ya altı üstü kitap işte canını mı aldık" tadında yaklaştıkları için önemsemezler o yüzden de geri gelmez pek.


  • angelus  (24.10.20 20:42:44) 
En nefret ettigim insan tipi ya. Ben lise 1 de bıraktım kitap odunc vermeyi, kocaman bi kutuphanemiz var evde neden bozulsun bu tipler yuzunden koleksiyonum :/

Odunc verdigim kitabi okuduysan alabilir miyim, unuttun sanirim is guc arasinda de.
  • hindistan cevizi  (24.10.20 20:43:50) 
Angelus+1 bu yöntemle ileriye dönük ödünç istenecek kitapların da önünü kesmiş olursun.
Çoook uzun zamandır kitap ödünç vermiyorum ama verdiğim dönemlerde laf arasında falan değil, doğrudan “canım okuduysan alabilir miyim?” Diyordum ki konuyu değiştirme şansı da kalmasın.

  • irene  (24.10.20 20:48:00) 
Ben arkadaşıma kaç kitap verdim ve istememe rağmen yok şuna verdim, yok o kitabı unut artık filan diyor. Mesela George R. R. Martin’in ASOIAF serisinin ilk kitabını verdim okusun diye. Bilmem cezaevindeki arkadaşına yollamış, adam çıkmış hapisten ama kitabın 4-5 yıl oldu geri dönmedi ve hem seri bozuldu hem o ilk baskıydı. Şimdiki baskıyı almak da istemiyorum. Körlük’ü okusun diye başka arkadaşıma verdim ve hep “Aaa getirmeyi unutuyorum” diyor. Ben kitaplarımı açık açık istiyorum ama geri veren olmuyor :(


  • cemallamec  (24.10.20 21:07:34) 
ben aklıma gelince aradım
"lan xxx, olm okumadınmı kitabı kaç aydır amk, yarın getir, okumadıysan kendine yenisinimi alcan naparsan yap"
demiştim.
  • aslindasorunumpsikolojik  (25.10.20 00:21:53) 
[]

Erkeklere soru - Gündelik hayatta maruz kaldığınız cinsiyetçi söylemler

Selamlar,

Kadınların cinsiyetçi söylemlere çok sık maruz kaldığı malum. Ben daha çok erkekler ne tür şeylere maruz kalıyor onu merak ediyorum.

Erkekler ağlamaz, erkek adam pembe giymez vs. gibi cinsiyetçi kalıplara maruz kaldıysanız örnek verir misiniz?

Teşekkür ederim

 
karı, kız, kadın gibi x yapma


  • Tochinoshin  (16.10.20 01:40:32) 
Net hatırlayamamakla birlikte bu oluşumda konuyla ilgili çok güzel bir makale okumuştum gibi hatırlıyorum. Bir kurcalayın isterseniz.
masculinitiesjournal.org
masculinitiesjournal.org

edit:link eklendi
  • Phoebe  (16.10.20 08:34:10 ~ 09:53:27) 
hesabı erkek öder, bunu herkes bilir.
beni taşıyacak, bilmem ne.
senin maaşının mazot parama, sanmıyorum yeteceğini :))
erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer. ayı mıyız biz?
  • stewie  (16.10.20 09:16:02) 
- Ev geçindirme baskısı ( neden ben geçindiriyorum abi ? )


  • paramolacak  (16.10.20 09:46:12) 
İlginçtir ben akademide maruz kalmıştım. Yüksek lisansı "askerden kaçmak için" yapmak istemediğimi ispat etmeye çalışmam gerekmişti.


  • plutongezegendegilmi  (16.10.20 10:08:45) 
[]

Acemi sürücü soruları vol 1

Merhabalar,

Sürücü eğitmenlerinin videolarına bakıyorum ama kafama takılan birkaç nokta var. Herkes farklı bir yöntem kullanıyor gibi gelmeye başladı.

1. Sol şeride geçmek istiyorum diyelim. Önce sol aynaya sonra da dikiz aynasına bakıyorum. Bazıları dikiz aynasına bakmadan sadece sol aynaya bakıyor. Hangisi en doğrusu?

2. Kör noktaları kaçırmamak için, şerit değiştirmeden önce hafifçe yan aynaya eğilerek bakın ya da omuz üzerinden 1 sn kadar arka cama bakın diyorlar. Özellikle arkaya bakma olayı beni çok korkutuyor. Önüme bakamadığım zaman panikliyorum. Şu tarz kör nokta aynaları işimi kolaylaştırır mı? urun.n11.com

Yardımcı olanlara şimdiden teşekkür ediyorumm

 
bir- senin için en doğrusu önce dikiz sonra da sol ayna. zamanla otomatiğe bağlayacaksın zaten.

iki- pratikleşene kadar işine yarar, kullanmanda fayda var.
  • ada meltemi  (14.10.20 01:52:04) 
en garantisi ani hareketten kaçınıp şerit değiştirmeden önce 4-5 saniye trafiğin akışını süzmek. denyo gibi gelen var mı falan diye kontrol etmek ve şerit değiştirirken mümkünse hızlanmak.

şerit değiştirirken ben önce yan aynalara sonra dikiz aynasına sonra tekrar yan aynaya bakıyorum. tabii hepsi iki saniye içinde oluyor alışınca. yine de ne kadar iyi olursanız olun ani hareketlerden kaçının. şeridi çok yavaş değiştirin ki siz birinin varlığını görmeseniz bile karşıdakinin hamle yapmasına izin vermiş olun.
  • bohr atom modeli  (14.10.20 02:14:52 ~ 02:15:24) 
Türkiye'de araba kullandığınızı düşünerek öncelikle tavsiyem kesinlikle sağ şeridinizi de aynı ciddiyetle kontrol etmeniz olacaktır.
Yine binek araç kullandığınızı varsayıyorum, dikiz aynası fayda sağlar, ancak yan aynalar kritiktir. Yan aynalarınızı arada birkaç saniye geçecek şekilde birkaç defa kontrol etmeniz faydalı olur.

  • semyasa  (14.10.20 02:27:08) 
Omuz üstü bakmak önemli, kafanızı döndürmeyi alışkanlık haline getirin.


  • ykyt  (14.10.20 08:16:33) 
Şerit değiştirirken omuz olayını ilk kez duyuyorum ve bence tehlikeli bir davranış olur. Dikiz ve sağ / sol aynalar gerekli tüm görüşü verecektir.


  • Novice  (14.10.20 08:23:24) 
Geçen Tv'de sürüş dersi veriyordu bir kadın. Sol aynada gördüğünüz ilk aracı dikiz aynasinda da görmüyorsanız şerit değiştirmeyin diyordu.


  • elorelia  (14.10.20 08:57:23) 
Otobanda 110 km/s ile giderken 1 saniyede 30 metre yol alıyorsun, 1 saniye kafanı çevirip arkana baksan önünü görmeden 30 metre gideceksin demektir bu sence ne kadar mantıklı? Arkadaki araçların yan aynadaki konumlarına ve boyutlarına göre çok rahat şerit değiştirirsin, öyle kafamı arkaya çevireyim kör noktaya bakayım gibi maceralara girme, hele acemiyken hiç girme.


  • angelus  (14.10.20 09:22:21) 
1- dikiz aynası + sol ayna yaparsan, dikiz aynasında sola geçmekte (t.ş.a: makas atmakta) olan bir aracı sezebilirsin.

2- omuz üstü bakış bütün sertifikalı eğitim kurumlarında can kurtaran bakışı olarak geçer. ve esselamınaleyküm hareketinden ziyade gözün geniş görüş özelliği kullanılır. bilgisayarın monitörüne bakarken aynı anda mouse'u da görebilirsin.
  • onemoremile  (14.10.20 09:28:19) 
Turk surucu egitmenine mi bakiyorsun İngiliz mi? Bu omuz ustunden bakma olayi ingilizlerde var cunku. Ha bakma onlar da yapmiyor aslinda ama kurallarina gore yapilmasi gerektigi icin egitmen videolarinds gormen normal bu hareketi


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (14.10.20 10:54:43) 
bu dediğiniz hızlı şerit değiştirmede geçerli bence. ben risk almıyorum ve 4-5 saniye arkadaki trafiği izlemek en garanti yöntem. 1 sn de arkadan gelen birisinin hızını kestiremezsiniz.


  • surprise  (14.10.20 11:23:00) 
hem tr'de hem hollanda'da ehliyet aldim. Hollanda'da kural serit degistirirken dikiz aynasi, sol ayna, omuzustu seklinde. hatta yaparken sesli olarak soylemen gerekiyodu, yoksa sinavdan kaliyodun.

omuz ustunden bakmadan kor noktadaki araci (eger uyari isigi veya ekstra ayna yoksa) gormen imkansiz.
  • lamartin  (14.10.20 11:29:48) 
Omuz üzerinden bakmak başta garip gelse de sonradan alışıyorsun, bir de ne zaman bakman gerektiğini daha iyi hissediyorsun.

Dikiz aynası bence kritik, sağa/sola kaçmaya başlayan arabaları görüyorsun.
  • burfak  (14.10.20 12:49:05) 
[]

Kariyer.net - CV ekleme sorunu

Kariyerde cv'mi eklemek istiyorum ama pc'den dosya ekleme bölümü göremedim. Site sadece kendi şablonu üzerinden cv oluşturmaya mı izin veriyor? Yoksa ben mi göremedim acaba anlamadım. Yardımcı olanlara şimdiden teşekkürler.




 
cv oluşturduktan sonra ek olarak word vs formatında eklemeye de izin veriyordu. ama kendi formatını bir dolduracaksınız önce.

başvuru aşamasında da ek göndertiyor olabilir. kullanmayalı sağlam zaman geçti.
  • ozdek  (30.09.20 00:49:34) 
hiç kimse o eklere bakmıyor, ayrıca filtrelerden geçmeniz için kariyer.net profilinizin dolu olması lazım.

bence cv nizi eklemek yerine kariyer.net profilinizi tam yapın.

ik cıyım.
  • benaslinda  (30.09.20 08:18:05) 
[]

İkinci el ders kitaplarını değerlendirmek için..

Selamlar,

İkinci el ders kitaplarını satabileceğim, kullandığınız ya da bildiğiniz aktif bir site var mı? Sahaflar ders kitabı almıyor, bazı kitap satma sitelerinden veya letgo üzerinden de satamadım:( Teklif olsa ücretsiz de verebilirim ama o da yok. Yeter ki birinin işine yarasın, çöpe atmak istemiyorum.

Kalkülüs, yds denemesi, iş sağlığı ve güvenliği vs. bu tarz kitaplar var elimde.

Yardımcı olabileceklere çok teşekkür ederim.

 
donanımhabere koyabilirsin.


  • black mamba  (24.09.20 23:33:22) 
[]

Kıyafet Bağışı - Ankara

Selamlar,

Ankara içinde kıyafet bağışı yapmak istiyorum. Ancak giysi kutularına atmak istemiyorum. İnternette araştırdım pek çok yer var bağışlanacak ama gerçekten ihtiyaç sahiplerine gittiğinden emin olmak istiyorum. Daha önce bağış yapmış olanlar varsa aramızda bana öneriniz var mı? Şimdiden çok teşekkürlerr


 
Kağıt toplayan suriyeli çocuklara verdim. Bulmak da zor olmuyor, her yerde varlar.


  • plutongezegendegilmi  (24.09.20 23:38:01) 
Ankara ozgur dönüşüm.


  • geçerkenugradım  (25.09.20 07:09:23) 
evlere yardım götüren derneklere gidip, beraber ziyaret edip, kapıdan verebilirsin bence


  • bir soru sorcam  (25.09.20 09:34:55) 
bazı mahalle muhtarları böyle bağışları teslim alıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorlar.. oyuncak, kıyafet, kişisel veya ev eşyası.. normalde kullanırken aklınıza bile gelmeyen en basit nesnelerin bile yokluğunu çeken haneler, insanlar var.. muhtarlıkları bir deneyin derim..


  • sahlanankoc  (25.09.20 10:54:29) 
[]

Bu elbise şık mı sizce?

Sb

Yorumlarınızı bekliyorumm


 
Valla elbiseye genel olarak bayılırım. (erkek)
Ama bu tip şeylerde kesinlikle kişi önemli. Bazıları tshirt giyse harika durur bazılarına ne olursa olsun eğreti durur.

Tek başına o elbiseye bakarsam da, ne kadar güzel demem diyemem
  • kisa  (09.09.20 20:45:49) 
kisa+1

elbise güzel de, sonuç elbisenin içindekine bağlı.
  • synesthesia  (09.09.20 20:47:44) 
Değil. Renklerden ve desenden dolayı.


  • velvetmorning  (09.09.20 20:48:22) 
Nerde giyeceksiniz?


  • elorelia  (09.09.20 20:49:15) 
şık


  • foolrules  (09.09.20 20:50:13) 
Pek değil. Renkleri güzel de deseni gündelik duruyor.


  • miyav lan miyav  (09.09.20 21:00:16) 
bence değil. eğer trendyoldaysa trendyolda göğüs kısmı bu şekilde olan ne kadar elbise aldıysam hiç birini giyemiyorum oturunca pörtlüyo tadilat gerektiriyo o da iyi durmuyo vs.


  • matilda  (09.09.20 21:01:33) 
@elorelia ben giymeyeceğim, hediye olarak alma niyetindeyim. Günlük kullanılır diye düşündüm.


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (09.09.20 21:06:00) 
Hediye ise alma.


  • elorelia  (09.09.20 21:12:34) 
Haa
Hediye olmaz bence de
Elo+1
  • kisa  (09.09.20 21:13:04) 
kötü


  • basond  (09.09.20 21:17:10) 
Kötü. Güzel olabilecek tek şey modeli ama kumaş ve desen kötü.


  • loverdose  (09.09.20 21:22:29) 
Değil. Fotoda öyle. Deseni basma gibi. Fotoda güzel çıkmış. Canli gorsen dönüp bakmazsin.


  • mobydick  (09.09.20 21:34:09 ~ 22:09:16) 
Akşam kafe - bara giderken giyilir


  • otopsicocugu  (09.09.20 21:59:28) 
Hediye ise almayın +1

Günlük böyle işe giderken vs elbiseler giyiyorum ama zevk meselesi. Herkes giymez, herkese yakışmaz vs
  • Hallegadola  (09.09.20 22:02:59) 
muhteşem :-)


  • ankarakecisi  (09.09.20 22:31:28) 
[]

Duyurunun kadınları bir bakabilir misiniz? - Bacakta kılcal damar çatlaması

Selamlar,

Özellikle sağ bacağımda görseldeki gibi kılcal damar çatlamaları mevcut. Doppler çekildim, sorun ana damarlarda değilmiş. Tamamen estetik açıdan canımı sıkıyorlar. Ciddi anlamda dert ediyorum bunları ve kurtulmak istiyorum.

Doktor cildin ince ve bacakların çok beyaz olduğu için operasyon sonrası iz kalabilir demişti, o kafama takılıyor. Böyle bir sorunu olup da skleroterapi, köpük tedavisi vs. yaptıran varsa bana ulaşabilir mi? Etrafımda danışabileceğim pek kişi yok:(

Ankara içinde doktor tavsiyelerine de açığım. Şimdiden çok teşekkür ederim.

 
Doğum kontrol hapı kullandınız mı hiç?


  • ikikerekac  (19.08.20 18:27:54) 
@ikikerekac hayır kullanmadım.


  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (19.08.20 19:28:30) 
Bende de var bu beyaz tenliyim yaş 26. Varis bunlar. Az da olsa görünce benim de sinirlerim hoplamıştı. Ama bu ara azaldı bayağı. Bir ara Eda Taşpınar’ın at kılı fırçası ile sabah akşam bacaklarımı tarıyordum ve çok şirkette giyiyordum. İkisini de bırakınca %80 kadar azaldı. Belki sizde de böyle tetikleyici bir şey vardır.


  • Hallegadola  (19.08.20 21:15:56) 
Stiletto giyiyordum bir ara sürekli demek istemiştim.


  • Hallegadola  (19.08.20 21:16:49) 
Köpük tedavisinden sonra iz kalmaması için kullanılan özel merhemler var. Siz sormadıkça söylemiyor bazı doktorlar, belki sorarsanız yazar.


  • whyamy  (19.08.20 21:28:06) 
kanama pıhtılaşma bozukluğunuz var mı? faktör V leiden gibi mesela? bir baktırın bence, toplumda görülme sıklığı oldukça yüksek ve bu tip damarlanmalara sebebiyet verebilir.


  • luin  (20.08.20 10:54:44) 
[]

Covid belirtileri hakkında bir soru

Selamlar,

Covidin belirtilerini gösterme süresi ortalama kaç güne düştü? Eskisine göre daha kısa sürede kendini belli ediyor diyorlar ama detaylı araştırmadım açıkçası. Benim virüs kaptığıma dair şüphemin üzerinden 10 gün geçti. Hiç bir belirti göstermiyorum ama 14.güne kadar içim rahat etmeyecek sanırım. Halen 14 gün kuralı geçerli değil mi?

Hastalığı geçiren ya da çevresinden gözlemleyen arkadaşlar yardımcı olursa çok sevinirim, teşekkür ederim.

 
Dünya genelinde vakaların %95’i semptomları ilk 4-5 gün içerisinde gösteriyor. Ben şahsen riskli durumdan sonraki ilk 5 günü izliyorum sonrasında rahatlıyorum.
Geçmiş olsun.

  • japon askeri  (16.08.20 23:52:50) 
yok ya iki uc gunde belli olur. rahat ol.


  • lycoxin  (17.08.20 00:37:37) 
2-6 gün.


  • kanlakarisikyagmur  (17.08.20 09:07:56) 
[]

ÖSYM HES kodu zorunluluğu - Acil yardım

Merhabalar,

Ösym sınavlar için Hes kodu zorunluluğu getirmiş. Sınava başvuru yapmak için hes kodu alınacakmış. Şimdi;

1. Ben 3 sınava giriyorum. Ales, yds ve kpss. Bu sınavların başvuru süreçleri bitti. Bana o yüzden mi kod otomatik olarak gelmiş?

2. Yeni kayıt kısmına kodları yazmama gerek var mı, yoksa yeni başvuru yapacaklar için mi bu?

3. Toplam 3 sınava gireceğim ama 2 tane hes kodu gelmiş? Bu pazar günkü ales için koda gerek yok demişler ondan mı acaba?

Hiç bir yerde adam akıllı açıklama yok tahmin edersiniz ki. Yardımcı olabilenlere şimdiden çok teşekkür ederim

 
bende 3 sınava gireceğim (KPSS ve ALAN BİLGİSİ - YDS) ama tek kod var ve tek kod ile tüm sınavlara girerim diye düşünüyorum çünkü 31 aralık 2020'ye kadar geçerli, etrafa sorduğumda genel olarak aynı cevabı aldım.


  • Uncle Sam  (14.08.20 20:03:28) 
Tek kod hepsinde geçerli normalde ama ÖSYM her sınava ayrı kod vermiş. Kod olmayan sınava bu kodların birini kendiniz ekleyebilirsiniz aslında


  • infernalcadre  (14.08.20 20:04:18) 
[]

Kpss gk/gy - Soru çözüm tekniği hakkında yardım :(

Selamlar,

Kpss gk-gy için deneme çözerken turlama tekniği kullanan var mı aranızda? Temel mantığı, yapamadığımız soruyu geçip en son tekrar bakmak ama daha ileri bir modeli varmış bunun.

İlk 30-35 dk her bölümden en kolay soruları tarayıp çözüyorsun ve bu ilk tur oluyor. Bu turda sözel mantık ve zor problemleri çözmüyorsun, önce çerez soruları yapıyorsun ve motivasyonun artıyor. Her alandan soru çözdüğün için de bunalmıyorsun. Sonra ikinci turda en başa dönüp devam ediyorsun falan. Süre sıkıntısına çok iyi geliyor demişler youtubeda baktığım kadarıyla.

Riskli midir bu yöntem bilemedim, ama memnun kalan da çok. Uygulayanınız varsa deneyimlerinize talibim. Ya da siz her derse kaç dk arıyorsunuz, yapamadıklarınıza nasıl dönüyorsunuz vs. bunları paylaşırsanız da çok işime yarar. Şimdiden teşekkür ederimm.

 
Ben iki yıl önce girmiştim. 89 almıştım gk-gy’den.

Her soruya maksimum 1 dakika veriyordum. 40 soru bittiğinde 40. dakikayı aşmamam gerekiyordu. Sözel mantığı tek seferde çözememişsem en son bakmak üzere geçiyordum.

Matematikte ise çözemediğim soruyu yine sonra dönmek üzere hızlıca geçiyordum. Tarih beni biraz oyalıyordu. Çünkü üzerine düşünüp hatırlamam gereken şeyler oluyordu genelde. Oralarda yavaşlıyordum sadece.

60 70 dakika dolunca en baştan boşlarıma bakarak ilerliyordum. Yine çözemezsem ikinci kez boş bırakıp soruları eriterek ilerliyordum. Burada en zor şey soruyu boş bırakarak geçmek sanırım. Bir kere alıştıktan sonra takır takır soruları geçip en son temiz kafayla okuduğunuzda çözebiliyorsunuz.
  • ruhen hastayim ben  (09.08.20 03:01:53 ~ 03:05:42) 
1. bölüme 1 saat veriyorum. 1 saat dolmaya yaklaştığında matematikteki duruma bakıyorum. İyi gidiyorsam 5 dakika ek süre verip çözmeye devam ediyorum. Sonra 2. bölüme geçiyorum. 2. bölüm daha kısa sürede bitiyor. Onun da süresi 1 saat. Sonra başa dönüyorum. Kalan sürede tüm boşlara bakıyorum. Hiç bakmadığım sorulara öncelik veriyorum. Sonra boşlara bakıyorum. Kısa notlar almak işe yarıyor. İkinci turda genelde problemleri çözüyorum.

Bahsettiğiniz sistemi ben uygulamam. Kafa çorba olur. Sonuçta o soruları çözmeniz gerekiyor. Bir dersi çözmeye başlamışken bir kez odaklanıp, çözmek daha temiz. Çünkü o dersi çözerken bilgiler akla gelmeye başlıyor. Isınmış oluyorsun o derse.
  • dissendium  (09.08.20 04:18:36) 
Tam olarak @ruhen hastayım gibi çözüyorum sınavları. Her soru için 1dk Max. 1 dkyi geçerse soruyu geçer sonra tekrar bakarım.


  • westblack  (09.08.20 09:23:03) 
[]

Anayasa sorusu (capsli) - yardımcı olur musunuz

İyi geceler dostlar

Ben C demiştim ama cevap anahtarı A diyor. Sorudaki duruma göre, gerekli milletvekili sayısı üye tam sayısının salt çoğunluğu(301) olması gerekmiyor mu? A şıkkına göre 360 mv gerekliymiş.

Bir yeri mi kaçırdım bilmiyorum, yardımcı olabilenlere çok teşekkür ederim .

 
Özet: genel ve özel af ilanı için 3/5 gerekli, cumhurbaşkanı geri gönderirse aynı çoğunluk gerekli.

ek: madde 87 nitelikli çoğunluk öngörmesine karşın madde 89'un basit çoğunluğu yeterli görmesi bir tezat gibi görünse de teorik olarak Anayasa hukukunda kolaylaştırıcı veto olmayacağı için aynı çoğunluk gerekli diyebiliriz.

2.
Anayasa:

MADDE 87- (Değişik: 3/10/2001-4709/28 md.; 7/5/2004-5170/6 md.; 16/4/2017-6771/5 md.)
Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri, kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak; bütçe ve
kesinhesap kanun tekliflerini görüşmek ve kabul etmek; para basılmasına ve savaş ilânına karar vermek;
milletlerarası andlaşmaların onaylanmasını uygun bulmak, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının beşte
üç çoğunluğunun kararı ile genel ve özel af ilânına karar vermek ve Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen
yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmektir.

MADDE 89- Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisince kabul edilen kanunları onbeş gün içinde
yayımlar.
(Değişik: 3/10/2001-4709/29 md.) Yayımlanmasını kısmen veya tamamen uygun bulmadığı kanunları, bir
daha görüşülmek üzere, bu hususta gösterdiği gerekçe ile birlikte aynı süre içinde, Türkiye Büyük Millet
Meclisine geri gönderir. Cumhurbaşkanınca kısmen uygun bulunmama durumunda, Türkiye Büyük Millet
Meclisi sadece uygun bulunmayan maddeleri görüşebilir. Bütçe kanunları bu hükme tâbi değildir.
(Değişik: 16/4/2017-6771/16 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi, geri gönderilen kanunu üye tamsayısının
salt çoğunluğuyla aynen kabul ederse, kanun Cumhurbaşkanınca yayımlanır; Meclis, geri gönderilen kanunda
yeni bir değişiklik yaparsa, Cumhurbaşkanı değiştirilen kanunu tekrar Meclise geri gönderebilir.
Anayasa değişikliklerine ilişkin hükümler saklıdır.


Kaynak: www.tbmm.gov.tr
  • candanag  (23.07.20 11:37:38 ~ 12:05:54) 
[]

Dert köşemde bugün

Her şeyin kötü gittiği bir dönemdeyim. Saçma sapan, hayal kırıklıklarıyla dolu anılarıma yenileri ekleniyor. Kasvet ve hüzün denizinde dibe batmamaya çalışıyorum. Üstelik etrafımdaki herkes çiçek açıyor benim yapraklar dökülürken. Güzel şeyler olacağına dair umutlarım gittikçe tükeniyor.

Detay vermedim ama çok doldum yazmak istedim işte. Belki güzel bir söz duymaktır ihtiyacım olan bilemiyorum. Bir ışık görsem yola dair inancım canlanacak ama karanlıktayım.


 
Bu hayatın yazısız kuralı sanıyorum. Olumsuzluklar gelecekse tekmili birden geliyor.

Tabii size böyle okurken etrafınızda çiçek açanlar da bir nebze can sıkıyor. Yapabileceğimiz tek şey sabretmek ve beklemek. Geçiyor bu günler de ve çok çok mutlu olacağınız zamanlar elbet geliyor. O ışık gözükecek lütfen inanın.

Ne diyor şair;
Acılara yürüyor korkmuyorum :P
  • eksi sozlugun tatli insani  (20.07.20 00:46:08) 
@eksi sozlugun tatli insani

Cevap ve nick uyumu:)
  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (20.07.20 00:58:47) 
Bence kendini başkalarıyla kıyaslamaktan vazgeç. Çiçek açıyor gözükenlerin ne kadar sıkıntılı bir yoldan geldiği ya da şu an başka sana göstermediği ne tür sıkıntılar yaşadığını bilemezsin. O nedenle kendi yoluna bak.

Ben şahsen tersliklerle karşılaştığımda durup düşünürüm burda bi sorun var, çözmem lazım diye. Ama ah vah yapıp üzülmek, isyan etmek de bi seçim fakat kişiyi ileri taşımaz. Kendini tanımak, kendine yeni şeyler katmak, işe yaramayan özelliklerinden kurtulmak için maalesef bişeylerin ters gitmesi gerekiyor. Yoksa insanoğlu ot gelip ot gidiyor ve comfort zonedan bi türlü çıkamıyor :)
  • superfluid  (20.07.20 00:59:38) 
nikinden tanıdım seni, 2 kere gönül mevzusu başlığı açıp sileceğim sonra demiştin
aynı mevzu mu?

  • edaddy  (20.07.20 01:11:14) 
Herkes aynı anda aynı miktarda ilerleyemez, kimse seri üretim değil malum, herkes kendini, kendi hikayesini yaşıyor. Sen sensin, şu an böyle olması gerekiyormuştur belki. Arada bir iç seslerini dinle, gergin endişeli kırgın öfkeli vs arasında çok cılız çıkan bir ses daha olmalı, o güzel şeyler söyleyen bir ses. Onun volümünü yükseltip o güzel sesle mest olmak sana çok iyi gelecek. Biraz ağaçlara sarıl, çıplak ayakla topraya bas, güneşli havada gökyüzüne bak... vücudun sevinir, çok iyi gelir.


  • 1bir1bir1  (20.07.20 01:13:02) 
Her şeyin iyi gittiği dönemler nadir görünen ve kısa süren dönemler. Dizilerin bile son bölümünde yalan yere...

Hayatı iyi yaşamak kötü dönemlerden zararsız geçmektir. En güzel sözü sen kendine söylersin. Biz sana çiçeksin balsın desek de hikaye. Kendin çıkacaksın cendereden. Birinin seni çıkarmasını bekleme. Biri çıkarabilirim dese de izin verme senle oynamasına. Birinin çıkaracağına eminsen bile kendin çık. Çünkü bunu yapabilirsin. Cüzdanında para yok diye kredi çekme. Sen parayı cebine koyarsın. Kontrol et bir sürü cebin var.
  • pass  (20.07.20 01:32:19) 
O kadar dibe battım artık daha beteri olamaz heralde diyosan(beterin beteri her zaman vardır illa ki öncelikle bunu unutma), artık seni dipte hissettiren her ne varsa hayatında tak tak kesip atmanın vakti gelmiştir. Bunu en kolayca yapacağın ruh halindesin. Meslek değiştirmek, işyeri değiştirmek, şehir değiştirmek, ev değiştirmek, partner değiştirmek, bazı arkadaşlara yol vermek, kimisiyle selamı sabahı çat diye kesmek vs. Bunları yapmaya acilen başla. Birkaç aya hayatında muhteşem ilerlemeler göreceksin benden söylemesi.


  • megalomaniac  (20.07.20 01:33:41) 
Böyle zamanlarda insanın içine değil, dışına yönelmesi lazım. İç dünyamız isteği arzusu bitmeyen kıskanç sevgili gibidir, kıskacına aldı mı bırakmaz. Kendini, geçmişini ve geleceğini düşünmeye biraz ara verirsen daha iyi hissedersin diye düşünüyorum.

İhtiyacın olan güzel sözü de yazalım öyleyse:

Her şey çok güzel olacak.
  • temasettin  (20.07.20 01:37:23) 
[]

Bu nasıl bir cahillik?

youtu.be
1 dk kadar izler misiniz rica etsem

Adam cumhuriyetin ilanına 1960'lar dedi ya..kurtuluş savaşına he duydum onu duydum da dedi..Bu nasıl bir şeydir? Mağarada mı yaşadın, sen nasıl bir ortamda yaşadın da böyle biri oldun. Gerçekten şoka girdim. Bu tarih bilmemek değil artık özünü, yaşadığın toprağın temellerini bilmemektir.

Şimdi milletin çoğu böyle, yeni mi anladın diyebilirsiniz. Ama bu video cidden sinirlerimi zıplattı. Bu insanın oy hakkına sahip olması bana çok koyuyor. Zaten kendisi de baştakilerin her yaptığının doğru olduğunu düşündüğüne göre halk iradesine ihtiyacı yok. Siz ne düşünüyorsunuz merak ettim. Cevap veren herkese teşekkür ederim.

 
Boyle malesef cok insan var, ben de bugun Turkiye'ye komsu ulkelerin soruldugu bir sokak roportaji izledim, birden fazla insan Almanya, Hollanda, Amerika vb dedi.


  • crown  (13.07.20 15:45:30) 
elbette oy hakkı olacak . O insanın o halde olmasında toplumun etkisi yok mu ? eğitim sistemi kalitesinin etkisi yok mu ? toplum olarak sizler/bizler o adamın öyle düşünmesinde etkili değil miyiz ?


  • fezagezgini_4  (13.07.20 15:55:01) 
türkiye bu babuş.

herkes her şeyi biliyor ve kendinden %100 emin.
televizyon kutsal kitap gibi hep doğruları söylüyor.

adam kendine belki en son 5 yıl önce t-shirt aldı pazardan 5 yıldır aynı t-shirtü giyiyor. kahveye gidip çay söylemek lüks olmuş. hala nefes almasına vesile olan bu ülkenin kurucusuna neler söylüyor.

ayıp ve yazık.
  • duyurukullanıcısı  (13.07.20 15:56:51) 
Bu kadar demokrasi bu ülkeye bence fazla ve kesinlikle katılıyorum cahil, okumayan etmeyen bir vatandaşla bilinçli, tarihini bilen, beyni yıkanmamış vatandaşın oyu bir değil. Çocuk olsa anlayacam ama kazık kadar adam olmuş daha temel bilgilerden yoksun ve bu onu hiç de rahatsız etmemiş bu yaşına kadar.


  • superfluid  (13.07.20 17:55:35) 
Ya arkadas bak sucu hemen saga sola atmayalim.

Suc bizdeki bu herifleri egitmek icin hicbirsey yapmamisiz.

Herkes babasini egitse ulke kalkinir yeminle.
  • duyurukullanıcısı  (13.07.20 18:23:34) 
duyurukullanıcısı +1

benim de demek istediğim buna benzerdi
  • fezagezgini_4  (13.07.20 18:26:26) 
Bu daha fena. Türkiye nerededir diye soruyorlar. Birisi Kore diyor diğeri İstanbul hahaha
www.youtube.com

  • geçerkenugradım  (13.07.20 19:19:41) 
[]

İki film arıyorum - Sinefillerden yardım bekleniyorrr

1. Cnbc-e'nin ustalara saygı kuşağında denk gelmiştim. Büyük ihtimalle fransız sineması. Genç bir kızın ergenliğe geçiş süreci, ilk ilişkileri vs. günlük tarzında anlatılıyordu diye hatırlıyorum. Renkleri canlıydı. Bu kadar:/

2. Fransız sinemasıydı sanırım. Kasaba tarzı bir yerde baba-kız ve üvey anne yaşıyorlardı. Küçük ahşap bir evleri vardı. Baba ve kız arasında garip bir ilişki vardı, elektra kompleksi-ensest arası bir şey. Kızın cinselliği tabuydu, babasına inat biriyle birlikte oluyordu. Filmin adı uzundu diye hatırlıyorum.

Bulanlara şimdiden çoook teşekkür ediyorum *-*

 
1. A Real Young Girl
2. The Ballad of Jack and Rose

olabilirler.
  • lüzumsuz adam  (12.07.20 10:18:48) 
1. Amelie gibi geldi.

2. bilemedim.
  • new day new life  (12.07.20 10:44:21) 
ikinci filmi biliyor gibiyim ama adini hatirlayamadim.
dogru keywordlerle google'da ara cikar bence.

  • baldur2  (12.07.20 10:47:12) 
  • baldur2  (12.07.20 10:54:06) 
@lüzumsuz adam hocam ilki maalesef değil ama ikincisi doğru :)) Çok teşekkürler

@baldur2 1.yi keywordlerden aradım ama yine de bulamadım:/ teşekkür ederim

@new day new life amelie değil. Çok bilinen bir film değil sanırım aradığım
  • kostüm çok güzel prenses misiniz  (12.07.20 12:30:05 ~ 12:38:07) 
12  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.